İndir

Transkript

İndir
T.C.
İstanbul Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü
Halkla İlişkiler ve Tanıtım Anabilim Dalı
Yüksek Lisans Tezi
ÇOCUK GÖZÜYLE POLİS:
GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ
HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM
UYGULAMALARI
Ertan ÇAĞLAR
2501412081
Tez Danışmanı
Yard. Doç. Dr. Yıldız Dilek ERTÜRK
İstanbul 2007
ÖZ
İnsanların huzur ve güvenliğini sağlayan, suçların işlenmesini önleyen, suç
işlenmesi durumunda suçluları suç delilleri ile yakalayıp adalete teslim eden
Polis’in; geleceğin yıldızı çocukların gözünde nasıl bir imaja sahip olduğu ve
çocukların polisi nasıl gördüğü, nasıl tanıdığı, nasıl hissettiği, nasıl algıladığı, günlük
hayatta Çocuk-Polis İlişkisi’nin hangi düzeyde olduğu ve yapılan etkinliklerle
çocuklardaki değişim durumu araştırılmıştır.
Çocuk, Polis, Halkla İlişkiler ve Tanıtım ile ilgili bilgiler ve Türk Emniyet
Teşkilatı’nda Halkla İlişkiler ve Tanıtım Uygulamaları’nın İşleyişi, bir Halkla
İlişkiler ve Tanıtım Uygulaması olarak 10 Nisan Polis Teşkilatı’nın Kuruluşu’nun
Yıldönümü Kutlamaları nedeniyle Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü tarafından
gerçekleştirilen etkinlikler, “Çocuk Gözüyle Polis: Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü
Halkla İlişkiler ve Tanıtım Uygulamaları” adlı tezde araştırma ve değerlendirmesi
yapılmıştır.
Gaziantep’te kenar semtlerde bulunan, İlköğretim Okulları 5. Sınıf
Öğrencileri’ne bir anket uygulanmış, anket sonrasında polisi tanıtıcı etkinlik yapılmış
(Öğrenciler Otobüs ile okullarından alınarak Emniyet Müdürlüğü’ne “Bizim
Çocuklar Sevgi Sineması”na getirilerek, ili tanıtıcı film gösterimi ve polisiye eğitim
verilmesi sonrasında Emniyet Müdürlüğü, 155 Polis İmdat ve Polis Radyosu ile
Demokrasi Meydanı’nda kurulu bulunan Polis Sergisi gezdirilmiş ve tekrar
okullarına bırakılmış) daha sonra tekrar aynı anket aynı öğrencilere uygulanmıştır.
Ayrıca; İlköğretim Okulları ve Lise öğrencilerine yönelik düzenlenen şiir, resim ve
kompozisyon yarışmalarıyla “Çocuk Gözüyle Polis: Gaziantep İl Emniyet
Müdürlüğü Halkla İlişkiler ve Tanıtım Uygulamaları” adlı tezde çocuğun gözüyle
Polis gösterilmiştir.
Büyüyünce polis olmak isteyen çocukların sayısının ve polise duyulan güven ve
sevginin arttığı, polisin görevinin daha iyi anlaşıldığı, polisiye tedbirlerde dikkatli
olunması, polise yardımcı olunması ve polisten korkulmayacağı bilincinde artış olduğu,
etkinliklerin çocuklar üzerinde olumlu yönde etkili ve faydalı olduğu görülmüştür.
Polisin tanıtılması sağlanmış ve Çocuk Gözüyle Polis görülmüştür.
iii
ABSTRACT
The image of police who ensure peoples security and peace, prevent crimes,
when crimes committed catch criminals and submit to justice with evidence of those
crimes
in the eyes of children who are stars of the future. How do they see,
recognize, feel, perceive police, the level of the relationship between police and
children in the daily life and the change of the children is searched with activities
being done.
The research and evaluation of the information relevant with Children,
police, public relations and introduction and processes of public relations and
publicity in the Turkish Security Organisation, as a public relations and introduction
application, affairs due to the 10th of April -Annual of Foundation of National Police
Organisation- fulfilled by Gaziantep Police Department is done about “Image of
Police for children: Head of Gaziantep Police Department Public Relations and
Publicity Aplications”
Students of the fifth classes of primary schools located at the outer districts
of Gaziantep are surveyed. After the survey introductory affairs about police are
conducted (Students are taken from their schools by buses to the Police Department
to ‘Love Cinema of Our children’. After a film, introducing our province is watched
and an education about police is given, Police Department, 155 Police Emergency
Service, Police Radio Station and Police Exhibition set up at the Democracy Circus
are shown and they are taken back to their schools.) the same survey is made again to
the same students. Furthermore, with the contribution of competions of poetry,
painting, and composition, the dissertation named “Image of Police for children:
Head of Gaziantep Police Department Public Relations and Publicity Aplications”
had shown the image of police for children.
The number of children who wants to be police when grown up and trust and
love for police is observed to be on the increase. Duty of police is found better
understood. Also consciousness of helping police, to be carefull about police activities
and no need to fear from the police is observed to be on the increase. It is seen that the
affairs are positively effective and useful for children.
Police is introduced and image of Police in the eyes of children is detected.
iv
ÖNSÖZ
Aydınlık Türkiye’nin mimarları olacak çocukların yetiştirilmesi, her türlü
kültürel, sportif, sanatsal, bilimsel, formasyon ve becerilerinin en üst düzeyde
geliştirilmesi ile mümkün olacaktır. Bu duygu ve düşünceler içerisinde polisin
görünüş, davranış ve iletişim yönünü İlköğretim öğrencilerimizin gözüyle görmek,
geleceğimizin
teminatı
olan
gençlerimizin,
arzu
ettikleri
polis
profilini
belirleyebilmek amacıyla bu çalışma yapılmıştır.
Ulu Önder Atatürk’ün de belirttiği gibi; “Cesaretimizi güçlendiren ve
sürdüren sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve
medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız.
Yükselen yeni nesil, istikbal sizindir.” Sözünden yola çıkarak son yıllarda Türk Polis
Teşkilatı’nın eğitim konusunda ciddi bir büyük atılımlar gerçekleştirerek, fedakar ve
gayretli çalışmalarından dolayı halkımızla bütünleşme gayreti içerisinde olduğu
bilinmektedir.
İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Yüksek Lisans Tezi
olarak “Çocuk Gözüyle Polis” konusunda hazırlanan bu çalışmada; çocukların polisi
nasıl tanıdığı ve algıladığının belirlenmesi, bir takım etkinlikler yapılması
durumunda çocukların bakış açısında olumlu değişimlerin olup olmadığının
belirlenmesi ile elde edilen veriler doğrultusunda, Emniyet Teşkilatı’nın halkla
ilişkiler çalışmaları çerçevesinde, polis-çocuk ilişkilerini geliştirmek ve polisin
çalışma alanlarını tanıtarak olumlu bir polis imajı oluşumu için gerekli çalışmaların
yapılması hedeflenmiştir. Bu amaçla; Gaziantep İli’nde kenar semtlerde bulunan
İlköğretim Okulu 5. Sınıf Öğrencileri’nin polise ilişkin algıları ve bu öğrencilerin
cinsiyet, yaş, anne ve babalarının eğitim durumu ile mesleği ve polisi nasıl
tanıdıkları, polise ilişkin algılarında ve hislerinde anlamlı fark yaratan etkenler, bir
halkla
ilişkiler
etkinliği
çerçevesinde
öntest-sontest
değerlendirmeleriyle
araştırılmıştır.
v
Başta İletişim Fakültesi Dekanı Sayın Prof. Dr. Suat GEZGİN ve Halkla
İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Başkanı Sayın Prof. Dr. Veysel BATMAZ olmak üzere,
çalışmalarımda ve araştırmalarımda bana yardımcı olan ve yol gösteren tüm İletişim
Fakültesi ve Sosyal Bilimler Enstitüsü idarecilerine, personeline ve öğrencilerine,
araştırma süresince bilimsel bir araştırmanın nasıl yapılması gerektiği ve bitirme
hususunda sabırla yol gösteren ve büyük emeği olan, her müracaatıma büyük bir
sevecenlikle cevap veren ve teşvik eden Danışmanım Sayın Yard. Doç. Dr. Yıldız
Dilek ERTÜRK hanımefendiye yardımlarından ve hoşgörüsünden dolayı, Gaziantep
İl Emniyet Müdürlüğü personeline, anket yaptığım İlköğretim Okulları öğrenci ve
öğretmenlerine, kendilerine ayıramadığım zamanlar için anlayış gösteren fedakâr
eşim Selda, kızlarım Sevda İsra ve Afra Mariye ile emeği geçen herkese sonsuz
teşekkürlerimi bir borç bilirim.
Ertan Çağlar
Ocak, 2007
vi
İÇİNDEKİLER
Sayfa
ÖZ (ABSTRACT) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
iii
ÖNSÖZ . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
v
İÇİNDEKİLER . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
vii
TABLOLAR . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
xi
KISALTMALAR. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
xiv
1
GİRİŞ
1. Problem . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
5
2. Önem . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
6
3. Amaç . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
8
4. Sınırlılıklar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
10
5. Yöntem . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
10
5.1. Araştırma Modeli . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
10
5.2. Veri Toplama Aracı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
11
5.3. Evren / Örneklem (Denekler) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
11
5.4. İşlem . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
12
BÖLÜM I
Çocuk Kavramı ve Çocuğu Koruyan Sistemler. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
15
1.1. Çocuk ile İlgili Tanımlar. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
21
1.2. Çocukların Korunmasına İlişkin Türk Mevzuatı. . . . . . . . .
23
1.3.
Türkiye
Cumhuriyeti
Devleti’nin
Çocuk
Konusunda
Uluslararası Taahhütleri ve Çocuk Haklarına Dair Sözleşme. . . . .
25
1.3.1. Uluslararası Taahhütleri. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
25
1.3.2. Çocuk Haklarına Dair Sözleşme. . . . . . . . . . . . . . . . .
27
1.4. Çocuk Suçluluğu ve Polis. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
27
vii
Sayfa
BÖLÜM II
Polis Kavramı ve Türk Emniyet Teşkilatı Yapısına Bir Bakış . . . . . . . .
2.1. Emniyet Teşkilatı’nın Tarihçesi. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
32
33
2.1.1. Osmanlı Devleti’ne Kadar Olan Dönemde Emniyet
Teşkilatı. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
33
2.1.2. Osmanlı Devleti’nde Emniyet Teşkilatı. . . . . . . . . . . .
33
2.1.3. Cumhuriyet Dönemi’nde Emniyet Teşkilatı. . . . . . . .
36
2.2. Polis Terminolojisi ve Polis Kavramı. . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
37
2.3. Emniyet Teşkilatı’nda Eğitim, Rütbe, Meslek Dereceleri ve
Görev Ünvanları. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
39
2.4. Emniyet Genel Müdürlüğü Teşkilatları. . . . . . . . . . . . . . . . . .
40
2.4.1. Merkez Teşkilatı. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
40
2.4.2. Taşra Teşkilatı. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
40
2.4.3. Yurtdışı Teşkilatı. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
40
BÖLÜM III
Halkla İlişkiler ve Tanıtım Kavramı ve Türk Emniyet Teşkilatı’nda
Halkla İlişkiler-Tanıtım Uygulamaları’nın İşleyişine Bir Bakış. . . . . . . .
44
3.1. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Kavramı . . .. . . . . . . . . . . . . . . . . .
44
3.1.1. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Kavramının Tanımları. . .
45
3.1.2. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Kavramı’nın Ortak
49
Özellikleri. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
3.2. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Araçları. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
50
3.3.
53
Emniyet
Teşkilatı’nın
Halkla
İlişkiler
Faaliyetlerine
Yaklaşımı
BÖLÜM IV
Bir Halkla İlişkiler ve Tanıtım Uygulaması: Polis Teşkilatı’nın
Kuruluşu Kutlamaları Nedeniyle, Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü
Tarafından Gerçekleştirilen Etkinlikler. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
59
viii
Sayfa
4.1. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Uygulamaları. . . . . . . . . . . . . . . .
59
4.2. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Uygulamaları Açısından Emniyet
Teşkilatı’nda Yapılanlar. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
60
4.3. Polis Teşkilatı Kuruluşu Kutlamaları Nedeniyle, Gaziantep İl
Emniyet
Müdürlüğü
Tarafından
Gerçekleştirilen
Halkla
İlişkilerde Tanıtım Uygulamaları. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
63
4.3.1. Bilboardlar. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
63
4.3.2. Pankartlar. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
64
4.3.3. Ziyaretler. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
64
4.3.4. Tiyatro. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
65
4.3.5. Sergi Açılışı ve Öğrencilerin Gezdirilmesi. . . . . . . . .
65
4.3.6. Şiir, Resim ve Kompozisyon Yarışmaları. . . . . . . . . .
65
4.3.7. Huzur Toplantısı. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
66
4.3.8. Sohbet Toplantısı. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
66
4.3.9. Ağaç Dikimi. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
66
4.3.10.. Mevlid-i Şerif. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
67
4.3.11. Tabanca Atış Yarışması. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
67
4.3.12. Televizyonda Müzik ve Eğlence Programı’na
Katılım. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
67
4.3.13. Futbol Turnuvası. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
67
4.3.14. Tören (Çelenk Sunma Töreni, Tören Yürüyüşü,
Gösteri ve Araç Kortej Geçişi) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
67
4.3.15. Tebriklerin Kabulü. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
67
4.3.16. Kokteyl. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
68
4.3.17. Polis Halk Konseri. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
68
4.3.18. Polis Radyosu’nda Programlar. . . . . . . . . . . . . . . . . .
68
4.3.19. Araç Kampanyası. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
69
4.3.20. 10 Nisan Parkı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
69
ix
Sayfa
BÖLÜM V
Gaziantep Emniyet Teşkilatı’nın Halkla İlişkiler ve Tanıtım Çalışmaları
Çerçevesinde “Çocuk Gözüyle Polisi Görmek” Konulu Araştırmanın
Değerlendirmesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
70
5.1. Çocuklara “Polisin Görev ve Yetkilerinin Tanıtıldığı”
Kampanya
Öncesi
ve
Sonrası
Elde
Edilen
Verilerin
Karşılaştırmalı Sunumu. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
70
5.1.1. Demografik Veriler. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
71
5.1.2. Çoktan Seçmeli Sorulardan Elde Edilen Veriler. . . .
76
5.1.3. Doğru-Yanlış Seçenekli Sorulardan Elde Edilen
Veriler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
5.1.4. Yarım Bırakılan Cümleyi Tamamlanma Bölümünden
Elde Edilen Veriler. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
5.1.5. Diğer (iletmek istedikleri başka duygu, düşünce ve
istekler) seçeneğinden elde edilen veriler. . . . . . . . . . . . . .
5.2. Çocuklara “Polisin Görev ve Yetkilerinin Tanıtıldığı”
Kampanya
Öncesi
ve
Sonrası
Elde
Edilen
81
92
100
Verilerin
Karşılaştırmalı Sunumu. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
108
TARTIŞMA VE SONUÇ . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
110
KAYNAKÇA . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
120
EKLER . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
124
x
TABLOLAR
Sıra
No
1
Tablo
Numarası
Tablo 1.1.
2
Tablo 1.2.
3
4
Tablo 1.3.
Tablo 1.4.
5
Tablo 1.5.
6
Tablo 1.6.
7
Tablo 1.7.
8
Tablo 1.8.
9
Tablo 1.9.
10
Tablo 2.1.
11
Tablo 2.2.
12
Tablo 2.3.
13
Tablo 2.4.
14
Tablo 2.5.
15
Tablo 2.6.
16
Tablo 3.1.
17
Tablo 3.2.
18
Tablo 3.3.
19
Tablo 3.4.
20
Tablo 3.5.
21
Tablo 3.6.
Adı
Deneklerin etkinlik öncesi ve sonrasına göre okullara göre
dağılımları
Deneklerin etkinlik etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre cinsiyet
dağılımları
Deneklerin etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre yaş dağılımları
Deneklerin annelerinin eğitim durumunun etkinlik öncesi ve
sonrasına göre dağılımları
Deneklerin babalarının eğitim durumunun etkinlik öncesi ve
sonrası gruplara göre dağılımları
Deneklerin annelerinin mesleğinin etkinlik öncesi ve sonrası
gruplara göre dağılımları
Deneklerin balarının mesleğinin etkinlik öncesi ve sonrası gruplara
göre dağılımları
Deneklerin hane halkı sayısının etkinlik öncesi ve sonrası gruplara
göre dağılımları
Deneklerin kardeş sayısının etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
Deneklerin büyüyünce olmak istedikleri meslek sorusuna
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
Deneklerin polis ile karşılaşma sıklıkları sorusuna verdikleri
cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Deneklerin polisi en çok gördükleri yer sorusuna verdikleri cevabın
etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Deneklerin polis ile karşılaştıklarındaki hisleri sorusuna verdikleri
cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Deneklerin polisin görevini yaparken kaba kuvvet kullanması
sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
Deneklerin çevresindeki insanların polis ile ilgili düşünceleri
sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
Deneklerin Polis Uygulamak İstediği Kurallara Önce Kendisi
Uymalıdır sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası
gruplara göre dağılımları
Deneklerin polis olaylara zamanında müdahale etmez sorusuna
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
Deneklerin bir suça şahit olduğumda polis imdat telefonunu ararım
sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
Deneklerin polis yeterli derecede eğitim almaktadır sorusuna
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
Deneklerin polis görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet
kullanıyor sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası
gruplara göre dağılımları
Deneklerin küçük yaşlarda çocuklar anne-baba tarafından “seni
polise veririm” sözleriyle korkutulmaktadır sorusuna verdikleri
cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Sayfa
69
70
70
71
71
72
72
73
74
74
75
76
76
77
78
79
79
80
81
81
82
xi
Sıra
No
22
Tablo
Numarası
Tablo 3.7.
23
Tablo 3.8.
24
Tablo 3.9.
25
Tablo 3.10.
26
Tablo 3.11.
27
Tablo 3.12.
28
Tablo 3.13.
29
Tablo 3.14.
30
Tablo 3.15.
31
Tablo 3.16.
32
Tablo 3.17.
33
Tablo 3.18.
34
Tablo 4.1.
35
Tablo 4.2.
36
Tablo 4.3.
37
Tablo 4.4.
38
Tablo 4.5
Adı
Deneklerin evde yalnız kalındığında yabancılara kapı açılmamalı
ve telefon açan yabancılara aile ile ilgili bilgi vermemek gerekir
sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
Deneklerin ülkemizi ekonomik, siyasi ve askeri yönden çökertmek
isteyen bazı düşmanlarımız vardır sorusuna verdikleri cevabın
etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Deneklerin polis suçluları yakalar, savcı dava açar, hakim yargılar
ve mahkeme karar (ceza) verir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik
öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Deneklerin Gaziantep’te 10 yaşından küçüklerin araçların arka
koltuğunda oturmaları şart değildir sorusuna verdikleri cevabın
etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Deneklerin uyuşturucu ile mücadele sadece polisin görevi değil
toplumsal bir görev olmalıdır sorusuna verdikleri cevabın etkinlik
öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Deneklerin okuldan çıkınca doğruca eve gitmesekte olur sorusuna
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
Deneklerin caddelerde ve sokaklarda silah kullanılabilir sorusuna
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
Deneklerin düğünlerde klakson çalarak, konvoy yapmak yasak
değildir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası
gruplara göre dağılımları
Deneklerin trafik kurallarına uyma ve uyulmasını sağlamak bir
kültürdür sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası
gruplara göre dağılımları
Deneklerin ülkemizde suçlar sadece polisin almış olduğu
tedbirlerle önlenemez sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi
ve sonrası gruplara göre dağılımları
Deneklerin okul içinde ve dışında şiddetin bir sakıncası yoktur
sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
Deneklerin ülke olarak güvenli ve iyi bir geleceğimiz olması için
biz çocuklara kaliteli bir eğitim verilmesi şart değildir sorusuna
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
Deneklerin Polis İmdat’ın telefon numarası . . . boşluğuna
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
Deneklerin size göre polisin görevi . . . boşluğuna verdikleri
cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Deneklerin polis olsaydım öncelikle . . . suçlarla mücadele etmek
isterdim.boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası
gruplara göre dağılımları
Deneklerin suçluların cezasını . . . verir verdikleri cevabın etkinlik
öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Deneklerin tanıdığım yerli ve yabancı kahramanlardan . . . polis
olmasını isterdim.
Çünkü . . . verir . . . verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası
gruplara göre dağılımları
Sayfa
83
83
84
85
85
86
87
87
88
88
89
90
90
91
92
92
93
xii
Sıra
No
39
Tablo
Numarası
Tablo 4.6.
40
Tablo 4.7.
41
Tablo 4.8.
42
Tablo 4.9.
43
Tablo 4.10.
44
Tablo 5.
Adı
Deneklerin polis ile karşılaştığım zaman selamlaşmak . . .
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
Deneklerin televizyonda en çok . . . tür filmleri izlerim . . .
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
Deneklerin . . . tarihi Polis Bayramı’dır verdikleri cevabın etkinlik
öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Deneklerin silah taşımak . . . verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve
sonrası gruplara göre dağılımları
Deneklerin bence uyuşturucu . . . verdikleri cevabın etkinlik öncesi
ve sonrası gruplara göre dağılımları
Diğer (iletmek istedikleri başka duygu, düşünce ve istekler)
seçeneğinden elde edilen veriler
Sayfa
94
95
96
96
97
98
xiii
KISALTMALAR
Bibliyografik Bilgiler
Aynı eser
Adı geçen eser
Adı geçen sempozyum
Basım yeri yok
Basım
Baskı
Çok yazarlı eserlerde ilk yazardan sonrakiler
Madde
Sayfa
Türkçe Kısaltma
a.e.
a.g.e.
a.g.s.
y.y.
bs.
bsk.
v.d.
md.
s.
xiv
GİRİŞ
İnsan, medeni bir varlık ve eşsiz bir sanat eseridir. “İnsan, biyo-kültürel ve
sosyal bir varlıktır.”1 Sosyal bir varlık olan insanlar toplu halde yaşarlar. Toplum
halinde yaşamak her şeyden önce o toplumun içinde bir düzen ve güvenin
sağlanmasına ve sürdürülmesine bağlıdır. İnsanların toplu halde yaşayabileceği ortamı
hazırlamak, o düzeni tesis etmek ve güvenliği sağlamak bir devletin varoluş
nedenlerinin başında gelmektedir. Devlet; halk için vardır ve halkının güvenlik, sağlık,
eğitim, adalet içerisinde yaşamasını sağlar, temel hak ve özgürlüklerini korur. “Türkiye
Devleti bir Cumhuriyettir.”2 “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma
ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı
başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik, sosyal bir hukuk
devletidir.”3 “Türkiye’de güçlü bir devlet geleneğinin bulunduğu bilinmektedir.
Türkler tarihte 16 İmparatorluk, 41 Devlet, 33 Beylik, 4 Atabeylik, 17 Hanlık ve 11
Cumhuriyet kurmuşlardır.”4
Devletin temel amaç ve görevleri, Türk milletinin bağımsızlığını ve
bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak,
kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve
hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette
sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddi ve
manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır.5
Kısaca söylemek gerekirse; “Devlet, örgütlenmiş bir toplumdur.”6 “Devlet,
egemen kamu gücüne sahip, hukuksal bir kişiliktir.”7 “ ... Devletin başta gelen görevi
Kamu Düzeni’ni korumaktır.”8 Kamu düzeni denince akla ilk gelen; huzur, güven ve
emniyettir.
1
Haluk Yavuzer, Çocuk Psikolojisi, 13.bs., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1996. s.49.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, md.1.
3
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, md.2.
4
A.Alper DURMUŞ, Memur Disiplin Hukuku, Ankara, Sözkesen Matbaacılık Tic.Ltd.Şti., 2005, s.1.
5
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, md.5.
6
A.Şeref Gözübüyük, Anayasa Hukuku, Ankara, S.Yayınları, 1986, s.10.
7
Gözübüyük, a.g.e., s.11.
8
Sulhi Dönmezer, Sosyoloji, 9.bs., Ankara, Savaş Yayınları, 1984, s.370.
2
1
Devlet, kendini bir takım kurumlarla hissettirir ve kamu düzeninin korunmasını
ve güvenliğini Genel Kolluk Kuvvetleri (bilhassa; Polis, Jandarma ve Sahil Güvenlik)
aracılığı ile sağlar. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temel organları; Yasama,
Yürütme ve Yargı’dır. “Devlet ve ona bağlı olarak tüm idari kuruluşların amacı,
kamuya yarar sağlamaktır.”9 Devlet millet için vardır. Millet nasılsa Devlet de öyle
olur.
“Kamu Hizmetleri; memurlar, sözleşmeli personel, geçici personel ve işçiler
eliyle gördürülür”10 Devlet Memurları Kanunu’nun 36. maddesine göre; Devlet
Memurları: (Genel İdari Hizmetleri Sınıfı, Teknik Hizmetler Sınıfı, Sağlık Hizmetleri
ve Yardımcı Sağlık Hizmetleri Sınıfı, Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı, Avukatlık
Hizmetleri Sınıfı, Din Hizmetleri Sınıfı, Emniyet Hizmetleri Sınıfı, Yardımcı
Hizmetler Sınıfı, Mülki İdare Amirliği Hizmetleri Sınıfı, Milli İstihbarat Hizmetleri
Sınıfı olmak üzere) 10 sınıfa ayrılmıştır ki bunlardan birisi de Emniyet Hizmetleri
Sınıfı’dır. Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli de kendi arasında bir takım rütbelere
ayrılmıştır.
İdare (yönetim) kavramı, maddi yönden devletin egemenlikten kaynaklanan
yasama ve yürütme ve yargı organlarını da içine alan geniş bir terimdir. Türk Polis
Teşkilatı veya Emniyet Genel Müdürlüğü İçişleri Bakanlığına bağlı olarak faaliyet
gösteren bir yürütme organının içinde tüzel kişiliği olmayan bir idari birimdir.11
“Polis, asayişi amme, şahıs, tasarruf emniyetini ve mesken masuniyetini
korur. Halkın ırz, can ve malını muhafaza ve ammenin istirahatini temin eder.Yardım
isteyenlerle yardıma muhtaç olan çocuk, alil ve acizlere muavenet eder. Kanun ve
nizamnamelerinin kendisine verdiği vazifeleri yapar.”12
Bu çerçevede polis; genel
emniyet ve asayiş görevleri, Sosyal Yardım görevleri, Kanun ve Tüzüklerle verilen
diğer görevleri yerine getirir.
Emniyet (Güvenlik): Kanun ve nizamların, hak ve yetkilerin hiçbir
baskı ve tesire maruz kalmadan serbestçe kullanılması ve bu hakkın
kullanılabilmesi inancının yerleşmesidir. “Güvenlik, kişilerin mallarının,
canlarının, ırz ve namuslarının her türlü saldırı, tehdit ve muhtemel kazalara karşı
9
Şükrü Karatepe, İdare Hukuku, 1.bsk., İzmir, Anadolu Matbaacılık, 1988, s.11.
657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu, md.4., 23.07.1965.
11
Ali Kuyaksil, İnsan Hakları Bilgileri, Ankara, Eylül Kitap & Yayınevi, 2002, s.34
12
2559 Sayılı Polis ve Vazife ve Selahiyet Kanunu, md.1., 14.07.1934.
10
2
korumasıdır.”13 Başka bir deyimle polis, kamu düzenini ve güvenliğini koruyan,
yasaların eşit, adil uygulanmasını sağlayan silahlı bir kuvvettir. Polis, toplumda
dirlik ve düzeni, kamunun ve kişilerin temel haklarını kullanma güvencesini, konut
dokunulmazlığını, halkın ırz, can ve malını korur, toplumun huzur ve güven içinde
yaşamasını sağlar. Yardım isteyenlere, yardıma ihtiyacı olan çocuk, sakat ve
düşkünlere yardım eder, yasa ve tüzüklerin kendisine verdiği görevleri yapar.14
Kısaca Polis; toplumun huzur ve güvenliğini sağlar, suçların işlenmesini
önler, suç işlenmesi durumunda suçluları delilleri ile yakalar ve adalete teslim eder.
Polisin en önemli görevi halka devlet adına hizmet vermektir. Polis, kanunların
kendisine verdiği yetkileri yine kanunlar çerçevesinde kullanarak toplumsal düzeni
sağlama görevini üstlenmiştir. Polis kanun hakimiyetinin tesisini sağlamak amacıyla
yasalar ve çeşitli yetkilerle donatılmıştır.
Abraham Maslow, ihtiyaçlar pramidinde “güvenlik ihtiyacını”15 ikinci
sıraya koymaktadır. Güvensiz bir hayat düşünülemez. Aksi halde hayat yaşanmaz
olur. İnsanların güvenlik ihtiyacı şehirlerde Polis, kırsal bölgelerde Jandarma
tarafından karşılanmaktadır. Ülkemizde vatandaşlarımızın% 72’sine güvenlik
hizmetini polis vermektedir. Halkın polise karşı bakış tarzı polisin davranışlarında
yatmaktadır. Polis davranışları bir bakıma halkın gözündeki polis imajını
çizmektedir. Bu çerçevede; polis-halk ilişkileri, polis-insan hakları, polis meslek etiği
gibi davranışsal konular, polisin sosyal konumu, eğitimi, disiplini, başarılı çalışması,
çağın icablarına uygun hareket etmesi polis imajının şekillenmesinde önemli yol
işaretleri olmaktadır.
“Devlet, hukuki-manevi bir şahsiyettir. Devleti somut bir kamu gücü haline
getiren unsurlardan biri, her devlette kamu gücünü temsil eden polistir. Polisin
vatandaşın gözündeki imajı, aynı zamanda siyasi rejimin ve devletin imajı
demektir.”16 Polis; huzur, güven verir.
13
Yayla Yıldızhan, İdare Hukuku, İstanbul, Filiz Kitabevi, 1985, s.56.
Nihat Dündar, Açıklamalı, İçtihatlı, Örnek Uygulamalı Emniyet Teşkilatı ve Hizmetleri,
Ankara, Yiğit Ofset, 1998, s.15.
15
Nüvit Osmay, İnsan Mühendisliği, İstanbul, DKD Kursu Derneği Yayınları, 1983, s.6
16
H.İbrahim Kavgacı, Demokratik Polislik, Temel Yaklaşımlar, Ankara, Maset Matbaacılık, 1997, s.1
14
3
Napolyon’un Polis Nazırı Fouchet; “Fahişe ve zina suçlarını affederim.
Korkunç bir cinayetin, darağacına çıkarılan failini bile affederim. Hatta ve hatta
imparatoruna silah çekeni bile bağışlarım. Sadece polise karşı geleni affetmem.
Çünkü, polise çevrilen namlunun ağzından fırlayan kurşun hedefini bulduğu an, artık
devlet yıkılmaya başlamış demektir. İşte bunu affetmem.” şeklindeki sözleriyle polis
ile devleti özdeşleştirmiştir.
Devletin ilk temsilcisi olan polise huzur ve asayişin sağlanmasında büyük
görevler düşmektedir. “Güven temeli olmayan bir toplumda her şey yazılı yasalarla,
polis gücüyle yönlendirilmeye çalışılır.”17 “Günümüzde gerçek manada polislik,
suçluları yakalamada gösterilen başarıyla değil, halkla geliştirilen ilişkilerin niteliği
ve suçu önlemede halktan alınan yardım ve desteğin oranı ile ölçülmektedir.”18
Polis içimizden biridir. “ … Polis köken olarak Türkiye realitesini en iyi
taşıyan kuruluşlardan birisidir. Şöyle ki, amir ve memurların birçoğunun toplumun
bir bölümünü teşkil eden çiftçi, esnaf, işçi, memur ailelerinden geldiğini
görürüz.”19
“ … Polisin halkla ilişkilerinde terazisi vardır. Bu terazinin bir
kefesinde devleti koruma ve idame ettirme yatar; diğer tarafında ise hizmet
anlayışı. Devletin korunmasında ve idame ettirilmesinde bazen sert olunması
gerekir. Bu iki olguyu kadife eldiven içerisinde demir yumruk olarak ifade
ederiz.”20
Kanunlar, her yerde ve herkes için geçerli, onların tatbikçileri de, hem cesur,
hem de adil olmalıdırlar ki, kitleler bir yandan onlara karşı korkarken, diğer yandan
da bütün bütün güven ve emniyetlerini yitirmemelidirler.
İnsanın nörolojik gelişimini etkileyen faktörler ana rahmine düştüğü andan
itibaren etkilerini göstermeye başlar. Çocuk, soyağacının en son halkası ana
babasında biriken ve onlar üzerinden kalıtım yoluyla devraldığı genetik mirasla
17
Doğan Cüceloğlu, İyi Düşün Doğru Karar Ver, 8.bsk., İstanbul, Sistem Yayıncılık, 1995, s.112.
Hasan Yücesan, “Açılış Konuşmaları”, 1. Polis Halk İşbirliği Sempozyumu, (27-29 Mart 1995)
Polis Akademisi Seminer Konferans Sempozyum Bildirileri Dizisi:1, Ankara, Emniyet Genel
Müdürlüğü Basımevi, 1995, s.1.
19
Mehmet Ağar, “Açılış Konuşmaları”, a.g.s., s.4.
20
Necdet Menzir, “İstanbul Emniyet Müdürlüğü Polis Halkla İlişkiler Raporu”, a.g.s., s.16.
18
4
yola çıkar.
Bu genetik miras nörolojik varlığımızın yüzde 35’ini oluşturur ve hayat
boyu (en azından şimdilik…) değiştirilemez. Ancak genlerimizin değişmezliğine
rağmen, içinde bulunduğumuz ve etkileştiğimiz çevresel faktörler geriye kalan
yüzde 65’lik dilimi oluşturur ve isteğe göre düzenlenebilir. Öyleyse, insanın
nörolojik gelişiminin yapılanmasının büyük oranda dış etkenlere bağlı olduğu
söylenebilir. Bu bilginin ana babalar ve eğitimciler için önemi büyüktür. Çünkü
değiştirilemez-geliştirilemez olarak kabul edilen bir insana yatırım yapmanın
anlamı yoktur. Böyle düşünen hiç kimse insan kaynağını geliştiremez ve bu uğurda
çaba sarf etmeye yönelmez.21
1. Problem
Bu çalışmada, “henüz onsekiz yaşını doldurmamış kişi”22 olarak tanımlanan
çocukların polis ile ilgili bakışı tespit edilmek istenmiştir. Çocuklardaki
polis
imajının, bir korku unsuru olup olmadığının tespit edilmesi düşünülmüştür. “Polis’in,
çocukların gözünde nasıl bir imaja sahip olduğu ve Çocuğun; polisi nasıl gördüğü,
nasıl tanıdığı, günlük hayatta Çocuk-Polis İlişkisi’nin hangi düzeyde olduğu”
sorusuna cevap aranmıştır.
Emniyet Teşkilatı’nda, Toplum Destekli Polislik ve Polis-Halk İlişkilerine
son yıllarda daha da önem verilmeye başlanılmıştır. Halkımızda yeterince polis
bilincinin olmayışı “Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” zihniyetiyle ön yargılı
oluşu halkta ihbar anlayışının olmayışı, sosyal ilişkilerin zayıflığı ve polisin
reklamının yeterince yapılamayışı, yasaların yetersizliği ve ekonomik sıkıntılar polishalkla ilişkileri etkilemektedir.
İletişim çağı gerçekçi iletişimlerin yerini; soyut taraflı ve sanal iletişim ve
ilişkilere bırakmıştır. Bireysel saptama ve algılamalardan çok, medyatik algılamalar
yönlendiricidir. Çocuklar gerçek yaşam olayları içinde olmadıklarından, medya etkisi
altında kalmaktadırlar. Toplumumuzun medyanın olumsuz etkisine karşı üretebildiği
olumlu ilişkiler sistemi ve yaklaşım tarzı üretememesi, çocuk varlığımızı tehlikeye
karşı korumasız bırakmaktadır.
21
M.Semih Summak, A.Elçin Gören Summak, Akıllı Bebekler Akademisi, 2.bsk., Ankara, Sistem
Yayıncılık, 2005, s.21.
22
5234 sayılı Türk Ceza Kanunu, md.6., 12.10.2004.
5
Polis Teşkilatı’nın kendi kendini yenilemesi ve geliştirmesi için, halkınçocukların kendisine nasıl baktığını, hakkında neler düşündüğünü, faaliyetlerini nasıl
karşıladığını, genel olarak polise ve polislik mesleğine bakış tarzını bilmesi lazımdır.
Başarılı bir polis, mahallede herkesi iyi tanıyan, doğruluktan şaşmadığı
bilinen polistir. Ayrıca her çocukta iyi bir yan olduğunu bildiği için mahallece
sevilir. Mahalledeki çocuklar onunla dostluk etmekten gurur duyarlar. Çocuklar ona
duydukları saygı dolayısıyla yasalara da saygı duymaya başlarlar. İyi bir polis,
toplum için aldığı aylıktan kat kat değerlidir. O, günümüzdeki çocuk suçlarının ve
yarının büyük suçlarının maddi ve duygusal bedelini azaltır.23
“Her milletin geleceği yetişmekte olan gençliğine bağlıdır” ilkesinden
hareketle polisin suç ve suçlularla mücadele eden ve güvenliği sağlayan misyonunun
yanı sıra, sosyal yönünün de önemli olduğu ortaya çıkmaktadır. Aydınlık
Türkiye’nin mimarları olacak genç kuşakların yetiştirilmesi, her türlü kültürel,
sportif, sanatsal, bilimsel formasyon ve becerilerinin en üst düzeyde geliştirilmesi ile
mümkün olacaktır. Bu duygu ve düşünceler içerisinde polisin görünüş, davranış ve
iletişim yönünü İlköğretim öğrencilerimizin gözüyle görmek, geleceğimizin teminatı
olan çocuklarımızın, arzu ettikleri polis profilini belirleyebilmek amacıyla böyle bir
çalışma yapılmak istenmiştir. Son yıllarda Türk Polis Teşkilatı, eğitim konusunda
ciddi ve büyük atılımlar gerçekleştirerek halkımızla bütünleşme gayreti içerisinde
bulunmaktadır.
Bu genel problem alanından hareketle bu çalışmada çocukların polise bakış
açısının nasıl olduğunun ortaya konması hedeflenmiştir.
2. Önem
Çocukların nasıl bir polis hayal ettikleri ve polisi nasıl gördüklerini, nasıl
tanıdıklarını, nasıl hissettiklerini, nasıl algıladıklarını bilmek bakımından çocukların
düşüncelerine bu tezde değer ve önem verilmiştir.
23
Benjamin Spock, Genç Anneye Öğütler, (Çeviren: Gülten Suveren), 1.bsk., y.y., Altın Kitaplar
Yayınevi, 1978, s.322.
6
Çocuk gözüyle polis konusunda bugüne kadar; Emniyet Teşkilatı’nın
Kuruluşu’nun
156.
yıldönümü
etkinlikleri
için
İl
Emniyet
Müdürlükleri
organizesinde İlköğretim Okulu ve Lise Öğrencileri’nin katıldığı “POLİS” konulu
resim, şiir ve kompozisyon yarışması düzenlenmiş, yarışmada dereceye giren eserler,
Emniyet Genel Müdürlüğü Araştırma Planlama ve Koordinasyon (APK) Dairesi
Başkanlığı (yeni adıyla Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı) tarafından, Türk Polis
Teşkilatı’nın Kuruluşu’nun 157. yıl dönümü münasebetiyle 2002 yılında, “Çocuk
Gözüyle Polis” adlı eser haline getirilerek yayınlanmıştır. Polis-Halk İlişkilerinde ve
Polis İmajı’nda iyi bir örnek teşkil eden Eser; resim, şiir ve kompozisyonu
yayınlanan öğrencilere ve İl Emniyet Müdürlükleri’ne gönderilmiştir. Burada,
İlköğretim öğrencilerinin gözüyle polis ile ilgili olarak (Türkiye, Atatürk İlkeleri, Anayasa,
bayrak, vatan, toprak, görev, güven, gül, huzur, nöbet, 155, silah, dostluk, dayanışma, yardım, el ele,
şefkat, suçlu, hırsız, katil, kaçakçı, kötülük, dolandırıcı, hortumcu, çete, silah, terör, soygun, alkolik,
trafik ve trafik kazaları, güneş ve polis yıldızı gibi hususların ön plana çıktığı) şiir ve
kompozisyonlar
yazıldığı
ve
resimler
yapıldığı
görülmektedir.
Geleceğin
büyüklerinin daha şimdiden hayata-polise bakışı ve bu çalışma neticelerine göre
çocuk-polis ilişkilerinde tedbirlerin alınması, polis-çocuk işbirliğinin geliştirilmesi
için gerekli olan çalışmaları ortaya koyabilmesi bakımından bu çalışma önem
taşımaktadır.
Ayrıca; İPA (Uluslararası Polis Birliği) Türkiye Genel Başkanlığı’na bağlı
İstanbul Şubesi tarafından 7-13 yaş arası gençlerin katıldığı “Çocuk Gözüyle Polis”
konusunda bir resim yarışması düzenlenmesi düşünülmüş, ancak; tasarı aşamasında
kalmıştır.
Gaziantep İli’nde de; Türk Polis Teşkilatı’nın Kuruluşu’nun 161. Yıl
Dönümü münasebetiyle hazırlanan etkinlikler çerçevesinde “Polis İçimizden Biri”
konulu, İlköğretim Okulu öğrencilerine yönelik şiir ve resim, lise öğrencilerine
yönelik kompozisyon yarışmaları düzenlenmiştir. Yarışmada dereceye giren eserler
Polis Sergisi’nde sergilenmiştir. Polis Sergisi’ni ziyarete gelenlere kokteyl verilmiş
ve günün anısına anahtarlık, kalem, şapka, balon ve futbol topu gibi hediyeler
verilmiştir.
7
Aynı gün saat 14.00’de Ticaret Odası Salonu’nda, resim, şiir ve kompozisyon
yarışmasında dereceye girenlere ödül töreni düzenlenmiştir. Ödül Töreni’ne
Gaziantep Valisi ve protokol ile dereceye giren öğrenciler, aileleri, öğretmenleri de
katılmışlardır. Dereceye giren öğrenciler şiir ve kompozisyonlarını okumuş ve
resimlerin projeksiyon aleti marifeti ile sunu olarak sergilenmesi sağlanmış ve
(Bilgisayar, Cumhuriyet Altını, Kol Saati, Kitap Seti, Kalem, Teşekkür Belgesi ve
benzeri) ödülleri verilmiştir.
Bu tezin önemi; çocuk ile ilgili Emniyet Genel Müdürlüğü kayıtları
incelendiğinde, bu konu ile ilgili çok az kaynağın olması, ayrıca; çocukların,
büyüyünce seçmek istedikleri meslek, polisi ne kadar tanıdıkları, polis ile ilgili
hisleri, medyadan etkilenme durumları, suç ve suçlulara bakış açıları ile bir etkinlik
yapılarak etkinlik sonrasında bu bakış açılarında ne gibi değişikliklerin olduğunun
tespit edilmeye çalışılması, duygu ve düşüncelerinde bir değişimin olup olmadığının
cevabının aranması ve çocuğun bilinçaltındaki polisin ortaya çıkarılması
noktalarında ortaya çıkmaktadır.
Bu
genel
çerçevede
Emniyet
Teşkilatı’nın,
polis-çocuk
ilişkilerini
geliştirerek, polisin çalışma alanlarını, çocuklara tanıtmak yolunda yaptığı halkla
ilişkiler etkinliklerini değerlendirmek önem taşımaktadır.
3. Amaç
Çocukların polise bakışının ortaya konulmaya çalışıldığı bu çalışmada, var
olan durumun belirlenmesi ile, çocuğun polisi nasıl gördüğü ortaya konulmaya
çalışılmıştır. Var olan bu durumun belirlenmesi sonrasında, gerekli halkla ilişkiler
çalışmalarınn yapılması ile, çocuk-polis ilişkilerinde yeni uygulamaların başlatılması
ve işbirliğinin geliştirilmesi, bu çalışmanın ana hedefini oluşturmuştur.
Bu hedeften yola çıkarak İlköğretim çağındaki çocukların “polis” algısının
araştırılması ile, çocukların polisi nasıl tanıdığının ve algıladığının belirlenmesi, bu
çalışmanın
genel
amacını
oluşturmuştur.
Çalışmadan
elde
edilen
veriler
8
doğrultusunda, “Çocuk Gözüyle Polisi Görmek” noktasından hareketle, Emniyet
Teşkilatı’nın halkla ilişkiler çalışmaları değerlendirmeye alınmıştır. Bu çerçevede
Emniyet Teşkilatı’nın, polis-çocuk ilişkilerini geliştirerek, polisin çalışma alanlarını
çocuklara tanıtmak yolunda yaptığı halkla ilişkiler etkinliklerini değerlendirmek
amaçlanmıştır. Çocuklarda polise yönelik olumlu bir imaj oluşumu için gerekli
çalışmaların yapılması, var olan durumun saptanması bu çalışmanın ana çerçevesini
oluşturmaktadır.
Çocukların polise bakış açısının nasıl olduğunun ortaya konması için seçilen,
Gaziantep İl Emniyet Teşkilatı’nın, bir halkla ilişkiler etkinliği çerçevesinde,
değerlendirmenin yapılması planlanmıştır. Bu çalışmada; bu genel hedeften yola
çıkılarak, Emniyet Teşkilatı’ndaki halkla ilişkiler ve tanıtım etkinlikliklerinin
yeterliliği ve doğru halkla ilişkiler yolundaki güvenilirliği, ortaya konulmaya
çalışılmıştır. Bu genel amaca ulaşmak için aşağıdaki alt amaç sorularına yanıt
aranmıştır.
1. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile, kendini
ve işlevlerini anlatarak çocuklara ulaşabilmekte midir?
2. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile, polis
çocuk ilişkilerini geliştiren çalışmalar yapmakta mıdır?
3. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile,
çocukların polisin işlevlerini tanımalarını değiştirebilmekte midir?
4. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile,
çocukların polise bakışını değiştirebilmekte midir?
5. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile,
çocuklara örnek mesleki bir rol modeli olma yolunda yeterli midir?
6. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile,
çocuklarda suç, suçlu ve suçu önleme gibi kavramların oluşumunda bilgilendirici bir
rol üstlenebilmekte midir?
7. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile, polisi
sevdirme, polise olan güveni ve desteği sağlama yolunda bilgilendirici olabilmekte
midir?
9
8. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile, çocuğun
polise ve çevresindeki olaylara karşı duyarlılığının artmasında etkin olabilmekte
midir?
9. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile, çocuğun
ili sınırları içindeki önleyici ve koruyucu etkinliklerden (155 Polis imdat gibi)
haberdar olmasını sağlayabilmekte midir?
10. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile,
çocuğun polise karşı, korku, kaygı ve öfke duygularına yol açan yanlış öğrenmeleri
değiştirebilmekte midir?
4. Sınırlılıklar:
1. Tez Gaziantep İli’nde kenar semtte bulunan İlköğretim Okulları’nda
okuyan 5. sınıf öğrencileri ile sınırlıdır.
2. Hazırlanan anketten toparlanan bilgilerle sınırlıdır.
3. Araştırma 2005-2006 Eğitim-Öğretim yılı ile sınırlıdır.
4. Öğrencilerin, 2006 yılı Nisan ayında yapılan anket sonrasında “İlimizi
tanıyalım kampanyası” etkinliği çerçevesinde verilen bilgiler ve 10 Nisan Türk Polis
Teşkilatı’nın 161. kuruluş yıldönümü çerçevesinde düzenlenen etkinlikler ile
Emniyet Müdürlüğü’ne getirilmesi, 155 Polis İmdat Merkezi’nin, Polis Radyosu’nun
ve Polis Sergisi’nin ve Emniyet Müdürlüğü’nün gezdirilmesi ile sınırlıdır.
5. Araştırma Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü, Çocuk Polisi ve Halkla İlişkiler
Birimleri’nin, halkla ilişkiler ve Tanıtım etkinlikleri ile sınırlıdır.
5. Yöntem
5.1. Araştırma Modeli:
Bu tezin bilimsel veri toplama bölümünde betimsel bir yöntem olan Anket
tekniğinden yararlanılmıştır (survey) Araştırma; anketten elde edilen veriler
doğrultusunda tamamlanmış elde edilen sonuçlar SPSS İstatistik Paket Programı
(Statistical Package Fob Social Scıenses-Sosyal Bilimler için İstatistiksel Programı)
kullanılarak değerlendirilmiş ve yorumlanmıştır.
10
5.2. Veri Toplama Aracı:
Bu çalışmada veri toplamak amacıyla araştırmanın amacını sorgulayan bir
anket geliştirilmiştir. Anket; 6 çoktan seçmeli soru, 18 doğru-yanlış seçmeli soru, 10
boşluk bırakılan yeri kelime ile doldurma şeklinde olmak üzere toplam 34 soru ve 1
her türlü duygu, düşünce ve isteğin iletilebileceği açık uçlu sorudan oluşmuştur.
Bu anket; İlköğretim Okulu 5. sınıf öğrencilerinin (çocukların) büyüyünce
seçmek istedikleri meslek, polisi ve polisiye kavramlarını ne kadar tanıdığı, polis ile
ilgili hislerini, polisi ve faaliyetlerini nasıl algıladıklarını ölçmektedir. Karar bildiren,
seçmeli ve dereceli soru tiplerinden de yararlanılarak; çocuğun bilinçaltındaki polisi,
polisin diğer kurumlar arasındaki yerinin çocuk tarafından hangi safhada algılandığı,
tanıdığı kahramanların polis ile özdeşleştirilmesi, kahramanların polise yakıştırılıp
yakıştırılmadığı,
polisin
görevini
yaparken
kullandığı
yöntemlerin
ortaya
çıkartılması, polisin çocuğun hayatında ne kadar yer ettiği, çocuğun ihtiyaç halinde
polise ulaşma şekil ve şartları ile ilgili bilgisi, çocuklarda polis imajının ve bunun bir
korku unsuru olup olmadığı, medyadan etkilenme durumları, silah, uyuşturucu,
şiddet, eğitim, trafik, güvenlik, suç ve suçlulara bakış açıları ölçülmekte ve bir
etkinlik yapılarak etkinlik sonrasında tekrar aynı anket aynı öğrencilere uygulanarak
bu bakış açılarında, duygu ve düşüncelerinde ne gibi değişikliklerin olduğu
ölçülmektedir.
5.3. Evren / Örneklem (Denekler):
2005-2006 Eğitim-Öğretim yılında, Gaziantep ili genelinde eğitim gören
285.371 İlköğretim Okulu öğrencisi. İl merkezinde (Şahinbey ilçesinde; 79
okulda, 1.402 derslikte, 119.704 öğrenci ve Şehitkâmil ilçesinde; 54 okulda, 987
derslikte, 87.966 öğrenci olmak üzere) toplam 133 okulda, 2.389 derslikte,
207.690 öğrenci araştırmanın evrenini oluşturmaktadır
11
Araştırmanın örneklemi basit tesadüfî örnekleme metoduna göre seçilen
okulların beşinci sınıf öğrencilerinden oluşmaktadır. Araştırmaya “etkinlik öncesi”
91 kız ve 88 erkek çocuk “etkinlik sonrası” 87 kız ve 83 erkek çocuk toplam 179
çocuk katılmıştır. (Etkinlik öncesi ankete katılan toplam 9 öğrenci, etkinlik sonrası
yapılan ankete katılmamıştır.) Gaziantep İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı
ilköğretim okulları beşinci sınıf öğrencilerinden oluşan örneklem, sosyo-ekonomik
düzeyi düşük okullardan oluşmuştur.
Denek dağılımları:
ANKET YAPILAN OKULLAR
Etkinlik Öncesi Etkinlik Sonrası
Dumlupınar İlköğretim Okulu’nda
39 öğrenci
37 öğrenci
Hayriye Osman KÜLEKÇİ İlköğretim Okulu’nda
76 öğrenci
75 öğrenci
Nesrin Mehmet ABAR İlköğretim Okulu’nda
64 öğrenci
58 öğrenci
Toplam
179 öğrenci
170 öğrenci
5.4. İşlem:
İlköğretim Okulları’nda anket yapılmasına karar verilmiştir.
Anket sorularının hazırlanması aşamasında; öncelikle 08 Mart 2006 Salı günü
30 köyün merkezi konumundaki Burç İlköğretim Okulu’nda 5. (A, B ve C) sınıf
öğrencileri (50 öğrenci) üzerinde yapılması düşünülen anket çalışması öncesi bir
deneme için pilot uygulama yapılmış, aksaklıklar tespit edilmiş, 17 Mart 2005
tarihinde farklı bir gurupla açık uçlu sorularla Kaşıbeyaz İlköğretim Okulu 5. (B)
sınıf öğrencileri (46 öğrenci) üzerinde bir başka pilot uygulaması gerçekleştirilmiştir.
Bu iki ayrı deneme sonrasında Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü Devlet Hastahanesi
Başhekimliği’nde görevli Psikolog ile görüşülerek çocuğun polisi tanıması, hisleri ve
algılaması dahilinde anket soruları değişik bir bakış açısı ile etüd edilerek ve
Danışman’ın görüşleri ve yardımları doğrultusunda uygun bir formata getirilmiş son
şekli verilmiştir.
12
Okullarda Anket çalışması için yapılan yazışmalar sonrasında anket yapmak
için Gaziantep Valilik Makamı’ndan 03.04.2006 tarihinde gerekli OLUR alınmıştır.
Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü Turizm Şube Müdürlüğü etkinlikleri
çerçevesinde; “İyi Tanıtımın Yolu İyi Tanınmaktan Geçer” sloganıyla başlatılan
“İlimizi Tanıyalım Kampanyası” ile birlikte 10 Nisan Polis Bayramı etkinlikleri
çerçevesinde; seçilen İlköğretim Okulu öğrencilerine önce anket uygulanmıştır.
Nesrin Mehmet ABAR İlköğretim Okulu 5/C ve 5/E sınıfı öğrencilerine (toplam 64
öğrenciye) ve Dumlupınar İlköğretim Okulu 5/A sınıfı öğrencilerine (39 öğrenciye),
Hayriye Osman KÜLEKÇİ İlköğretim Okulu 5/A ve 5/C sınıfı öğrencilerine (toplam
76 öğrenciye) olmak üzere toplam 179 öğrenciye anket uygulanmıştır. (Anket
soruları Ek 1’de bulunmaktadır.)
Anket sonrasında (Nesrin Mehmet ABAR, Hayriye Osman KÜLEKÇİ ve
Dumlupınar) İlköğretim Okul Öğrencileri otobüs ile İl Emniyet Müdürlüğü Çocuk
Sevgi Sinema Salonu’na getirilerek tarih ve turizm bilincinin aşılanması, Türk Polis
Teşkilatı’nın, sosyal yaşantının her alanında var olduğu bilincinin oluşturulması,
bugünümüzü daha güvenli, yarınlarımızın daha aydınlık olmasının sağlanması
bakımından, Gaziantep ilinin tanıtımı ile ilgili tanıtıcı film gösterimi ve Polisiye
eğitim verilmesi sonrasında öğrencilere tükenmez kalem gibi hediyeler verilmiş ve
Emniyet Müdürlüğü, 155 Polis İmdat ve Polis Radyosu ile Demokrasi Meydanı’nda
kurulu bulunan Polis Sergisi gezdirilmiş ve tekrar otobüs ile okullarına bırakılmıştır.
(Uygulama Örnekleri: Nesrin Mehmet ABAR İlköğretim Okul Öğrencileri’nin
ziyaret fotoğrafları Ek 2’de, Hayriye Osman KÜLEKÇİ İlköğretim Okul
Öğrencileri’nin ziyaret fotoğrafları Ek 3’de ve Dumlupınar İlköğretim Okul
Öğrencileri’nin ziyaret fotoğrafları Ek 4’de bulunmaktadır.)
Aynı anket bir ay kadar sonra aynı öğrenciler üzerinde tekrar uygulanmıştır.
Nesrin Mehmet ABAR İlköğretim Okulu 5/C ve 5/E sınıfı öğrencilerine (toplam 58
öğrenciye) ve Dumlupınar İlköğretim Okulu 5/A sınıfı öğrencilerine (37 öğrenciye),
Hayriye Osman KÜLEKÇİ İlköğretim Okulu 5/A ve 5/C sınıfı öğrencilerine (toplam
75 öğrenciye) olmak üzere toplam 170 öğrenciye anket uygulanmıştır.
13
17 Nisan 2006 tarihi ve sonrasında istatistik bakımından SPSS İstatistik Paket
Programı kullanılarak gerekli veri girişi yapılarak anketin değerlendirilmesi ve
yorumlanması konusunda gerekli görüşmeler yapılmıştır.
Konunun bundan sonraki ele alınış sırasına göre; tezin adını oluşturan
kavramlar bölüm başlıkları olarak teker, teker ele alınarak incelenmiş, araştırma
bulgularının sunumu ve tartışılmasıyla sonuçlandırılmıştır.
14
BÖLÜM I
ÇOCUK KAVRAMI VE ÇOCUĞU KORUYAN SİSTEMLER
Türk adet ve geleneklerinde çocuk, ailenin her şeyidir. Çocuk ailenin
meyvesidir, soyu devam ettirendir, gelecekte anne-babanın da güvencesidir, iftihar
vesilesidir. Çocuk; gelecektir, değerlerin geleceğe taşıyıcılarıdır. Kısacası; çocuk, her
şeydir. Her şey çocuğa endekslidir. Çocuk aileyi adeta esir almıştır. Deyim
yerindeyse çocukla yatılır, çocukla kalkılır...
Türk adet ve geleneklerinde anne ve babanın gözünde çocuk hep çocuktur,
hiç büyümez.
Toplumsal değişme ve gelişmenin yarattığı endüstrileşme, kentleşme,
modernleşme süreçleri toplumsal değerleri, üretim-tüketim ilişkilerini, aile içi ilişki
ve sorumlulukları etkilemekte yaşam biçimini değiştirmektedir. Bu değişim çocuğun
ihtiyaçlarının karşılanmasında ailenin yanı sıra, çevrenin, ilgi gruplarının, çocuğun
yaşamına giren teknolojinin önemini giderek artırmaktadır. O nedenle, çocuk tüm
toplum ve gelişmenin odağını oluşturmaktadır.
Bir kuşak öncesi çocuklar, Hacivat’la Karagöz’ün esprilerine gülerken
günümüzde çizgi filmin kahramanı seyircisini güldürebilmek için karşısındakine
dinamit lokumları atmakta, böylelikle çocuklarda şiddet sahnelerinin zevk vereceği
izlenimini bırakmaktadır. Farklı yöntemlerle gerçekleştirilen araştırmalar, şiddet
eylemlerini görüntüleyen filmlerin izlenmesiyle bunun ardından gelen saldırganlık
davranışı arasında yakın bir ilişki olduğunu kanıtlamaktadır. Yapılan araştırma
bulgularına göre, çok televizyon izleyen çocuklar az izleyenlere, içinde saldırganlık
görüntüleri bulunan filmleri izleyen çocuklar bu filmleri izlemeyenlere oranla daha
fazla saldırgan davranışlarda bulunmaktadırlar. Sonuçlar şiddet ve adam öldürme
filmlerini izleyen çocukların okulda daha fazla saldırgan olma eğilimi
gösterdiklerini vurgulamaktadır.
Gözlemler, şiddet ve adam öldürme sahnelerini izleyen çocuklarda çeşitli
gerginlik ve endişe belirtilerinin görüldüğüne dikkatleri çekmektedir. Aynı
görüntüler, bazı çocuklarda uyuma zorluklarına ya da uykularında korkulu
rüyalarla, kâbusların görülmesine de neden olabilmektedir. TV. yoluyla sergilenen
15
cinayet sahnelerinin izlenmesi saldırganlık davranışını arttırabildiği gibi, bu şiddet
eylemlerinin zamanla cinsel haz yerine de geçmeye başladığı görülür.1
“… Yarının erişkinlerini meydana getirecek çocuk ve gençlerimizin ruh
sağlığı yerinde, dengeli ve uyumlu birer birey olarak yetişmeleri, büyük ölçüde
çocukluk yıllarında aldığı uyarımlara bağlıdır.”2 Çocuğun her gördüğü ve işitip
bellediği şey, ilerde benliğini kurmaya yarayan malzeme olarak, şuuraltına taşınır
durur. Gazzali’ye göre, “çocuğun kalbi saf bir cevherdir.”3 Bu saf ve temiz özneyi,
topluma kazandırmak ve korumak polisin en temel görevlerinden biridir.
Bir toplumun kendi çocuklarına nasıl yaklaştığı, yalnızca o toplumun
şefkatini ve koruyucu değerini yansıtmakla kalmaz. Bu yaklaşım aynı zamanda o
toplumdaki adalet anlayışının geleceğe nasıl yönelindiğinin ve gelecek kuşaklar için
bugünden nelere sahip çıkıldığının da göstergesidir. Hiç kuşkusuz bu tek ülkeler
için olduğu kadar uluslararası toplumun bütünlüğü içinde geçerlidir. Jovier Perez
DR CUELLAR4
Çocuk, tam ve sağ doğduğu andan itibaren rüştünü ispat edinceye kadar ki
hakiki şahıstır.“Çocukluk, kullanıldığı bilim alanına göre farklı yaşam yıllarını
kapsar. Bilim alanları, çocukluğun başlangıcını doğum anı olarak kabul etmekte;
ancak, bitişi konusunda aynı görüşleri paylaşmamaktadırlar.”5 Çocuk; doğum
sonrasında bedensel, bilişsel, motor, dil, duygusal, sosyal gelişim evrelerinden geçer.
Hukuk sistemleri; çocukluğun bitip, kişinin kendi başına medeni haklarını
kullanabildiği yaş yönünden bazen fikri, bazen bedeni gelişmeyi, bazen de cinsel
olgunluğa erişmeyi esas almıştır. Medeni kanunumuz açısından ölçü rüşt yaşıdır.
Rüşt, kural olarak 18 yaşın ikmaliyle başlar. Bir kişi bu andan itibaren tüm haklarını
kendi başına kullanabilir. Hukuki ehliyete hak kazanabilir.
1
Yavuzer, a.g.e., s.239.
Yavuzer, a.g.e., s.240.
3
Yavuzer, a.g.e., s.19.
4
İsmail Doğan, Akıllı Küçük, İstanbul, Sistem Yayıncılık, Haziran 2000, s.1.
5
Emine Akyüz, Çocuğun Haklarının ve Güvenliğinin Korunması, Ankara, Milli Eğitim Basımevi,
2000, s.59.
2
16
1980’li yıllarda uluslararası çevreler, çocuk ve çocukluk dönemi için ortak bir
tanım bulmak gayreti içine girmişlerdir. Çocuğun tanımı ve çocukluk döneminin
tespiti konusu yukarıda ifade edilen sebeplerle hemen her ülkede ciddi bir tartışma
konusu oluşturmuş, ancak ortak bir fikirde anlaşılması güç olmamıştır. Çocuk
Haklarına Dair Milletlerarası Sözleşme’nin 1. maddesi uyarınca; “çocuğa
uygulanabilecek olan kanuna göre daha erken yaşta reşit olma durumu hariç, onsekiz
yaşına kadar her insan çocuk sayılır.”6
Aynı şekilde; “Çocuk: Daha erken yaşta ergin olsa bile, onsekiz yaşını
doldurmamış kişi”“7 olarak tanımlanmaktadır. Çocuk deyimi; “henüz onsekiz yaşını
doldurmamış kişi”8 olarak tanımlanmaktadır. Ayrıca; “Kişilik, çocuğun sağ olarak
tamamıyla doğduğu anda başlar ve ölümle sona erer. Çocuk hak ehliyetini, sağ
doğmak koşuluyla, ana rahmine düştüğü andan başlayarak elde eder.”9
“ … İnsan davranışlarının gelişmesinde kalıtım, zaman ve çevre
değişkenlerinden herhangi birinin rolü göz ardı edilemez.”10 11-12 yaşlarında
çocuklar ergenlik dönemine geçerler. Genç için hızlı bir gelişim sürecine girilen
ergenlik dönemi, oldukça çalkantılı bir dönemdir. Gençler ne yetişkin, ne de çocuk
olarak kabul edildikleri geçiş dönemine uyum sağlamakta güçlük çekerler. 11-12 ile
17-18 yaşları arasını kapsayan ergenlik döneminde fizyolojik ve hormonal
değişiklikler kendini gösterir. Cinsiyet hormonlarının üretiminin artması, erkeklerde
sperm, kızlarda yumurta hücrelerinin etkin hale geçmesi, vücutta bir takım
değişikliklerin oluşmasına neden olur. Erkek ve dişi cinsiyet hormonlarının
salgılanmaya başlaması ve bu hormonların vücuttaki öteki hormonlarla birleşmesi,
kemik ve kaslardaki büyümeyi hızlandırır. Bedensel büyüme ve gelişmenin
hızlanması, el becerisi ve fiziksel güç gerektiren işlerdeki başarının artmasına,
çocuğun harcadığı enerjinin çoğalmasına, buna karşılıkta kalori ihtiyacının tepe
noktaya doğru tırmanmasına yol açar. Bu yaşlarda çocuğun iyi beslenmesi büyük bir
6
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme Milletlerarası Sözleşme, md.1., 27.01.1995.
5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu, md.3., 15.07.2005.
8
5234 sayılı Türk Ceza Kanunu, md.6., 12.10.2004.
9
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, md.28., 08.12.2001.
10
Yasemin Akman, Çocukluk ve Ergenlik Döneminde Gelişim, Emniyet Genel Müdürlüğü
Küçükleri Koruma Hizmetleri Yönetici Semineri, Ankara, Plaka Matbaacılık, 1998. s.53.
7
17
önem taşımaktadır. Bu yaşlardaki çocuklar, güçlerini kullanarak iş yapmaktan
hoşlanırlar. Ancak; çocuk güç ve becerilerinin ötesinde iş yapmaya zorlanırsa,
gerekli kalori temin edilmezse, bedensel gelişme olumsuz etkilenir. Çabuk
yorulmalar vücutta deformasyonlar ortaya çıkabilir. Sakarlıklar ve yorgunluğun
beraberinde getirdiği dikkatsizlikler iş kazaları riskini arttıracaktır.
7-12 yaş arasında yer alan somut işlemler döneminde çocuğun işlemleri
muhakeme edişi mantıklı bir hale gelir. Bu dönemde çocuklar “Adalet, Özgürlük,
Dürüstlük” gibi soyut kavramları konuşmaları sırasında kullanabilmelerine karşın,
içeriklerini kavramada sorunları vardır. Bu nedenle çocuğun davranışlarını
düzeltmek için ona nasıl davranması gerektiğini anlatmak yeterli olmaz. Ana-baba,
usta, işveren gibi çocuğun çevresindeki yetişkinlerin davranışları ile de çocuğa örnek
olmaları gerekmektedir.
En üst bilişsel gelişim dönemi olan soyut işlemler dönemi, 12 yaş sonrasında
yer almaya başlayarak yetişkinlik yıllarına ulaşır. Somut işlemler döneminde, bir
soruna değişik yollardan yaklaşmada güçlük çekilirken, soyut işlemler dönemi içinde
göreceli düşünce gelişerek, bir sorun değişik biçimlerde ele alınabilir.
Zira; “İsviçreli psikolog Piaget uzun yıllar (1948-1960) çocukta bilişsel
gelişmeyi en ince ayrıntılarına kadar araştırmış ve devresel gelişmeleri içeren bir
kuram ortaya atmıştır.”11 (Gelişim Kuramlarına göre) Piaget’in kuramına göre; 11
yaşından sonra başlayan,
Formel İşlemsel Dönem (Formel Operation State) mantıksal düşünmenin
yetişkinler düzeyine erişmeye başlamasıdır. Bu dönemde çocuklar cevaplarını haklı
gösterebilecek Formel Düşünce Kuralları ve Mantık yolları bulmaya başlar.
Kurdukları hipotezleri sınamadan geçirir, soyut düşünür, genellemeler yapar ve
soyut kavramları kullanarak, bir durumdan diğer duruma geçebilir.12
12 ile 18 yaş arasında bilişsel gelişim devresi ile ilgili olarak;
11
Çiğdem Kağıtçıbaşı, İnsan ve İnsanlar, 5.bsk., İstanbul, Beta Basım/Yayım Dağıtım, 1979, s.252.
Clifford T. Morgan, Psikolojiye Giriş, Ankara, Hacettepe Üniversitesi Psikoloji Bölümü Yayınları,
Yayın No.1 (Meteksan Ltd.Şti. Baskı Tesisleri, 1981, s.64.
12
18
Bu devrede zihinsel gelişim somut operasyonlardan formel operasyonlara
(Formal Operations) geçer... Piaget’ye göre Formel Operasyonların gelişimi 12 ile
14 yaş arasında bir devrede başlar.... Bu düzeye ulaşan bir çocuk, belirli bir sorunu
çözebilmek için değişik hipotezler geliştirir ve her hipotezi birer birer dener.
Çocuğun düşüncesine ve sorunlara yaklaşmasına bir düzenlilik, formel yapı, akıl
yürütme süreci gelmiştir.13
… Bilişsel gelişime göre mantıksal düşünme, ancak 11-12 yaşından sonra
gerçekleşir. Formel işlemsel dönem (biçimsel işlemler dönemi) adını alan bu
dönemde gençler yanıtlarını haklı gösterebilecek formel düşünce kuralları ve
mantık yollarını bulmaya başlarlar. Kurdukları varsayımları sınamadan geçirir,
soyut düşünür, genellemeler yapar ve soyut kavramları kullanarak bir durumdan
diğerine geçebilirler.14
Ülkemizde kızlarda ortalama olarak 10-12, erkeklerde 12-14 yaşları arasında
başlayan ergenlik dönemi biyolojik, psikolojik, zihinsel ve sosyal açıdan bir gelişme
ve olgunlaşmanın yer aldığı, çocukluktan erişkinliğe geçiş dönemidir.
11 yaşından sonra başlayan ve mantıksal düşünmenin yetişkinler düzeyine
eriştiği ‘Formel İşlemsel Dönem’ adı verilen evrede çocuklar görüşlerini haklı
gösterebilecek düşünce kurallarını ve mantık yollarını bulmaya başlarlar.
… 7-8 yaşlarından itibaren sosyalleşmeye başlayan çocuk, 11-12
yaşlarında oyun kurallarının kişilerarası anlaşma sonucu meydana geldiğini
anlayacak kadar bu alanda ilerlemiş durumdadır. Görüş alışverişi ve tartışma
çocuğun yaşamında önemli bir yer almaya başlar.15
Ergenlik dönemine girilen 12-18 yaşları arası çocukluktan yetişkinliğe doğru
bir geçiş dönemi olarak kabul edilmektedir. Ergenlik dönemi sırasında, organizmada
gerçekleşen fizyolojik ve biyolojik değişiklikler, bu çağa bir çocuk olarak giren
bireyi dönemin sonunda genç bir yetişkin bir biçimine dönüştürür. Kuşkusuz küçük
çocuğu genç bir yetişkin yapan değişiklikler sadece fizyolojik ve biyolojik
değişiklikler değildir. Bilinçsel yapıdaki gelişme, zihinsel yetilerin olgulaşması dış
dünyayı algılama ve kavramada değişikliklere yol açar.
Her çocuk içinde bulunulan çevre, sosyal durum ve yetiştirilme tarzı ile
şekillenen, kişiliği olan bir bireydir. Kişilik gelişimi için ortalama 12-18 yaşları
arasına denk gelen ergenlik dönemi kritik bir zaman dilimi olarak kabul
edilmektedir. Çalışan çocukların büyük bir bölümünün de içinde bulunduğu bu yaş
döneminde geçirilen yaşantıların niteliği, çocuğun ileride nasıl bir yetişkin olacağı
13
Doğan Cüceloğlu, İnsan ve Davranışı, 5.bsk., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1994, s.352.
Yavuzer, a.g.e., s.185.
15
Yavuzer, a.g.e., s.282.
14
19
üzerinde belirleyici bir rol oynamaktadır.16
Ergenlik döneminde sıklıkla gözlenen diğer bir özellik de, gençlerin dış
görünüşlerine önem vermeleridir. Model olarak dış görünüşlerini; bazı popüler
kişilere, film yıldızlarına, futbolculara benzetmeye çalışırlar. Normal koşullar altında
bu tür davranışlar gelişimsel bir özellik olarak ortaya çıkar ve üzerinde fazla
durulmazsa bir süre sonra kendiliğinden ortadan kaybolabilir. Ancak; gence
davranışlarını değiştirmesi için aşırı baskı yapıldığında, zor kullanıldığında, gencin
baskıdan kaçarak istenmeyen gruplara girmesi riski artar.
Çocuk güvenliği; belirli, somut bir durumda çocuğun kişiliğinin ruhsal,
duygusal, zihinsel, bedensel, hukuksal, sosyal, ekonomik ve ahlaki bütün yönleriyle
korunması, geliştirilmesi, eğitim ve öğretiminin sağlanmasıdır. Çocuğun güvenliği
için; maddi, manevi ve ekonomik tamamiyetinin bir arada olması şarttır.
Çocuk hukukunun gelişimi; çocuklar her devirde, devrin özelliğine göre
korunmaya tabi tutulmuşlardır. Bu anlamda çocuğun dünyaya gelmesiyle birlikte
korunması da başlamıştır. Çocuklara karşı gösterilen özen ve korumanın kapsamı her
toplumda farklılık arz eder. Her toplumun ayrı bir çocuk koruma anlayışı vardır.
Bunun nedeni her toplumun ekonomik, sosyal ve kültürel yapısının farklı olmasıdır.
Toplumdaki ilerlemeye paralel olarak sosyal güvenlik ilkesi de gelişir. Çocuğun
sosyal hizmetlerden yararlanması ve güvenceye kavuşması sağlanır. Ancak; çocuğun
korunması zorunluluğu zamana, yere, toplumsal düzeni oluşturan fikri ve siyasal
gelişmelere sıkı sıkıya bağlıdır.
Osmanlı Devleti’nin son zamanlarında çocuğun korunmasına yönelik olarak
bazı kurumlar kurulmuştur. Ahmet Mithat; Tuna Valisi iken çocuk ıslahhanelerine
ilişkin bir nizamname hazırlamış, bu nizamname 1886 yılında bütün ülkede
uygulamaya başlanmıştır. 1884 yılında Dilenciliğin Men’ine Dair Nizamname, 1909
yılında Serseri ve Zararlı Kişiler Hakkında Kanun çıkartılmıştır. 1892 yılında II.
16
a.g.m., s.53.
20
Abdülhamit tarafından İstanbul’da Darülaceze’nin temelleri atılmıştır. Balkan
Savaşları’ndan sonra ise; şehit çocuklar vergisi ihdas edilmiş, bu gelirle yetim çocuk
evleri kurulmuştur.
1.1. ÇOCUK İLE İLGİLİ TANIMLAR
İnsan yavrusu anlamına gelen çocuk kavramı, başta tıp, psikoloji ve pedogoji
olmak üzere insanı temel alan pek çok bilimin inceleme alanındadır. Toplumsal
yaşamda çocuğun yeri ve önemi ile hakları açısından da hukuk, sosyoloji gibi sosyal
bilimlerin incileme alanına girmektedir. Ortak kullanımda pek çok özel durum ve
sıfatla sınıflandırılan çocuk kavramları bulunmaktadır. Örneğin; sağlıklı ve normal
çocuk, hasta çocuk, çalıştırılan çocuk, korunmaya-yardıma muhtaç çocuk, kayıpbuluntu çocuk, kimliği tespit edilemeyen çocuk, suç işlediği şüphesi altında bulunan
çocuk, sokakta yaşayan çocuk, sokakta çalıştırılan çocuk, refakatsiz- mülteci çocuk
gibi.
Çocuk ile ilgili olarak; Emniyet Genel Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü
Kuruluş, Görev ve Çalışma Yönetmeliği’nde geçen tanımlara bir göz atacak olursak;
Korunmaya Muhtaç Çocuk: Beden, ruh ve ahlak gelişimleri veya şahsi
güvenlikleri tehlikede olan; anasız ve/veya babasız, anası ve/veya babası belli
olmayan, anası ve/veya babası tarafından terk edilen, anası ve/veya babası
tarafından ihmal ve istismara maruz bırakılıp fuhuş, dilencilik, alkollü içki veya
uyuşturucu maddeleri kullanma gibi her türlü sosyal tehlikelere ve kötü
alışkanlıklara karşı savunmasız bırakılan ve başıboşluğa sürüklenen, mülteci,
refakatsiz, çalışan ve başıboşluğa sürüklenmese bile ihmal ve istismar nedeni ile
mağdur olan çocuğu,
Yardıma Muhtaç Çocuk: Bakım, sağlık, barınma, eğitim ve öğretim
ihtiyacı olan çocuğu,
Buluntu Çocuk: Kanuni mümessili tarafından terk edilmiş veya evinden
veya bulunduğu kurumdan kaçmış halde bulunan çocuğu,
Kimliği Tespit Edilemeyen Çocuk: Kimliği bir belge ile veya kolluk
kuvvetince tanınmış veya güvenilir kişilerin tanıklığı ile ispat edilemeyen veya
gösterdiği belgelerin doğruluğundan şüphe edilen çocukları,
Suç İşlediği Şüphesi Altında Bulunan Çocuk: Suç işlediğine ilişkin
hakkında basit şüphe bulunan, bu nedenle Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlık
soruşturması yapılan veya hazırlık soruşturması açılmadan kolluk kuvvetinin
yaptığı araştırmaya konu olan onbir yaşını bitirmiş ancak onsekiz yaşını
tamamlamamış çocukları,
21
Sokakta Yaşayan Çocuk: Yoksulluk, aile parçalanması, istismar gibi
nedenlerle evlerinden kaçmış ya da uzaklaştırılmış, sokakları mesken edinmiş,
sorumlu bir büyüğün korumasından yoksun, aileleri ile bağları gittikçe azalmakta
olan ve her tür istismara açık olan çocukları,
Sokakta Çalıştırılan Çocuk: Aile bütçesine katkıda bulunmak amacı ile
sokakta beceri gerektirmeyecek bir işte çalışan, günün büyük bir zamanını sokakta
geçirip geçte olsa evlerine dönen, bazen okula devam eden çocukları,
Refakatsiz Çocuk: Mülteci (Mülteci: Vatandaşı olduğu ülkenin dışında
bulunan ve bu ülkenin korumasından yararlanamayan veya orada bulunmaktan
korktuğu için yararlanmak istemeyen veya vatandaşı olmadığı halde önceden
yaşadığı ikamet ülkesi dışında bulunan, oraya dönmeyen veya korku nedeniyle
dönmek istemeyen kişileri) durumunda olan ve ölüm, kaybolma ve gözaltı gibi
nedenlerle aile birliği bozulan ailenin tek başına kalan ve bir yetişkinin refakatinde
olmayan çocuğu,
Çocuk Polisi: Polisin çocuklara yönelik olarak yürüteceği hizmetler
konusunda, 0-18 yaş grubu gelişim özellikleri, davranış bilimleri, mülakat
teknikleri, iletişim becerisi gibi konularda hizmet içi eğitim almış, sivil istihkak
alan Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli’ni ve hizmet branşını,
Çocuk Bakım Ünitesi: Korunmaya muhtaç olan, ihmal ve istismara maruz
kalan, bulunan, evden veya kurumdan kaçan, mülteci, refakatsiz, sokakta yaşayan,
sokakta çalıştırılan, oturduğu yeri haber vermekten aciz, suça maruz kalan, kimliği
tespit edilemeyen çocukların, ailelerine veya ilgili bir kurum ya da kuruluşa teslim
edilinceye kadar geçici olarak yemek, bakım, temizlik, oyun gibi ihtiyaçlarını
karşılamak üzere hazırlanan birimi,
Veli: Çocuğun bakım ve idaresi üzerinde olan, onun hal ve hareketlerinden
sorumlu bulunan, bakım ve korunmalarını sağlamak için onların kişilikleri ve
malları üstünde hak ve yetkiye sahip olan ana ve/veya babayı,
Vasi: Çocuğun bakım ve korunmasını sağlamak için mahkemece tayin
edilen ve çocuğun kişiliği ve malları üstünde tasarruf yetkisine sahip kişiyi,
Kanuni Mümessil: Kaynağını yasadan alan temsilciyi, ana-baba ve vasiyi,
Velayet: Ana-babanın çocuğu üzerinde sahip olduğu eğitim ve terbiye
hakkını,
İhmal: Ailenin veya çocuktan sorumlu kişilerin çocuğa karşı yasal
yükümlülüklerini yerine getirmemesini,
İstismar: Ailenin veya çocuktan sorumlu kişi veya diğer şahısların,
çocuğun fiziksel, duygusal, cinsel şiddete maruz bırakan ve psiko-sosyal yönden
gelişimini örseleyecek fuhuş, dilencilik, suça yönlendirme gibi tutum ve
davranışlarını, 17
ifade etmektedir.
Haluk Yavuzer tarihsel gelişim evreleri içinde çocuk psikolojisine olan ilginin
farklılaştığını belirtir.18
Önceleri iyi bir yurttaş yetiştirmek amacıyla çocugun eğitimi düşünülmüş,
sonraları giderek ilginin, çocuğun bakımı ve fizyolojik gereksinimleri
doğrultusunda yöneldiği görülmüştür. Çok yakın bir zamana kadar çocuğun doğal
ilgi ve arzuları, disiplinli bir yetişkin olabilmesi düşüncesiyle engellenmiştir....
17
Emniyet Genel Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü Kuruluş, Görev ve Çalışma Yönetmeliği,
md.4., 13.04.2001.
18
Yavuzer, a.g.e, s.15-16,
22
Günümüzde çocuk yaşamın her alanında ele alınarak incelenmekte ve aşırı
disiplinli bir çocuk kavramından anlaşılan yaşayan, hakları olan birey çocuk
kavramına gelinerek, ona göre yaşam alanları ve çocuk dünyası oluşturulmaktadır.
“… Çocuk, doğal kaynaklı bir takımın mükemmel bir ürünüdür…. Çocuklar vatan
gibi kanlarımızla, canlarımızla, alın terimiz ve yorgunluklarımızla anlam kazanmış
bedenlerdir.”19
1.2. ÇOCUKLARIN KORUNMASINA İLİŞKİN TÜRK MEVZUATI
Türk Hukuku’nda halen 50’nin üzerinde kanun, tüzük ve yönetmelikte
çocukların korunması ile ilgili hükümler yer almaktadır. Bununla ilgili olarak en
başta Türkiye Cumhuriyeti 1982 Anayasası’nda Sosyal ve Ekonomik Haklar ve
Ödevler bölümünde;
Madde 41: Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe
dayanır. Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması
ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri
alır, teşkilatı kurar.
Madde 50: Kimse, yaşına, cinsiyetine ve gücüne uymayan işlerde
çalıştırılamaz. Küçükler ve kadınlar ile bedeni ve ruhi yetersizliği olanlar çalışma
şartları bakımından özel olarak korunurlar. . .
Madde 58:
. . . Devlet, gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu
maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan ve cehaletten
korumak için gerekli tedbirleri alır.
Madde 61: ... Devlet, korunmaya muhtaç çocukların topluma
kazandırılması için her türlü tedbiri alır. Bu amaçla gerekli teşkilat ve tesisleri kurar
ve kurdurur.
değinilmektedir.
Anayasada yer alan hükümlerin uygulanması için kanunlar çıkartılmıştır.
Çocukların korunmasına yönelik esas düzenlemeler 4721 sayılı Türk Medeni
Kanunu’nda yer almaktadır. Medeni Kanun’u destekler mahiyette, diğer kanunlarda
da çocukların korunmasına ilişkin özel hükümler yer almıştır.
19
Aytaç Açıkalın, Elçin Gören Summak ve Semih Summak, Kundaktan Okula Çocuklarımız, 1.bsk.,
Ankara, Pegem A Yayıncılık Tic.Ltd.Şti., 2003, s.153.
23
Bunlardan bazıları;
4320 Sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun, 5271
Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu, 5326 Sayılı
Kabahatler Kanunu, 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanunu, 1117 Sayılı Küçükleri
Muzır Neşriyattan Koruma Kanunu, 2559 Sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu,
772 Sayılı Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu, 5253 Sayılı Dernekler Kanunu, 2918
Sayılı Karayolları Trafik Kanunu, 3984 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve
Yayınları Hakkında Kanun, 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu, 403 Sayılı Türk
Vatandaşlığı Kanunu, 1471 Sayılı İş Kanunu bu kapsamda sayılabilecek olanlardır.
Bununla ilgili olarak bir takım kanunlarda dikkat çekici durumlar;
Fiili işlediği sırada onbeş yaşını doldurmamış çocuk hakkında idarî para
cezası uygulanamaz. Akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukukî anlam ve
sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme
yeteneği önemli derecede azalmış olan kişi hakkında idarî para cezası
uygulanmaz.20
Gözaltına alınan çocuklar, kolluğun çocuk biriminde tutulur. Kolluğun
çocuk biriminin bulunmadığı yerlerde çocuklar, gözaltına alınan yetişkinlerden
ayrı bir yerde tutulur.21
Onbeş yaşını doldurmamış çocuklar hakkında üst sınırı beş yılı aşmayan
hapis cezasını gerektiren fiillerinden dolayı tutuklama kararı verilemez.22
Polis, asayişi amme, şahıs, tasarruf emniyetini ve mesken masuniyetini
korur. Halkın ırz, can ve malını muhafaza ve ammenin istirahatini temin eder.
Yardım isteyenlerle yardıma muhtaç olan çocuk, alil ve acizlere
muavenet eder. Kanun ve nizamnamelerinin kendisine verdiği vazifeleri yapar.23
Polis, sokaklarda dolaşan ve oturduğu yeri haber vermekten aciz bulunan
kimseleri ve çocuklarla acizlerin kanuni mümessillerini tahkik ederek kendilerine
tevdi eder. Kanuni mümessilleri bulunmadığı takdirde buluncaya kadar teşkilatı
olan mahallerde içtimai muavenet müesseselerine veya mahalli belediyesine
teslim eder.
Polis, şurada burada serseri gibi dolaşan ve kimsesiz oldukları tahakkuk
eden çocukları ve çalışmağa kudreti olmayan acizleri . . . sevk ve teslim eder. 24
Yaşı küçük çocukların ceza sorumluluğu bulunmamaktadır. Oniki onbeş ve
onsekiz yaş aralıkları için ayrı ayrı uygulamalar mevcuttur.
Fiili işlediği sırada oniki yaşını doldurmamış olan çocukların ceza
sorumluluğu yoktur. Bu kişiler hakkında, ceza kovuşturması yapılamaz; ancak,
çocuklara özgü güvenlik tedbirleri uygulanabilir. Fiili işlediği sırada oniki yaşını
20
5326 sayılı Kabahatler Kanunu, md.11., 31.03.2005.
5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu, md.16., 15.07.2005.
22
5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu, md.21., 15.07.2005.
23
2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu, md.1., 14.07.1934.
24
Polis Vazife ve Selahiyet Tüzüğü, md.2., 25.04.1938.
21
24
doldurmuş olup da onbeş yaşını doldurmamış olanların işlediği fiilin hukukî anlam
ve sonuçlarını algılayamaması veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin
yeterince gelişmemiş olması hâlinde ceza sorumluluğu yoktur. Ancak bu kişiler
hakkında çocuklara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur. İşlediği fiilin hukukî
anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme
yeteneğinin varlığı hâlinde, bu kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis
cezasını gerektirdiği takdirde oniki yıldan onbeş yıla; müebbet hapis cezasını
gerektirdiği takdirde dokuz yıldan onbir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Diğer cezaların yarısı indirilir ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezası yedi
yıldan fazla olamaz. Fiili işlediği sırada onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz
yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını
gerektirdiği takdirde onsekiz yıldan yirmidört yıla; müebbet hapis cezasını
gerektirdiği takdirde oniki yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Diğer cezaların üçte biri indirilir ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezası
oniki yıldan fazla olamaz.25
Çocukların himayesi konusunda 1983 yılında çıkarılan 2828 sayılı Sosyal
Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu ile yeni bir düzenlemeye gidilmiş,
Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü kurulmuştur.
1.3.
TÜRKİYE
KONUSUNDA
CUMHURİYETİ
ULUSLARARASI
DEVLETİ’NİN
TAAHHÜTLERİ
VE
ÇOCUK
ÇOCUK
HAKLARINA DAİR SÖZLEŞME
1.3.1. Uluslararası Taahhütleri
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin çocuk konusuna verdiği önem, sadece
Anayasa ile belirlenen çocuklara ilişkin ilkeler ve çocukların sağlık, eğitim
alanlarındaki durumlarının iyileştirilmesi ve korunmaları amacıyla yaptığı yasal
düzenlemelerle kalmamış, devletimiz çocuklarımızın dünya çocukları ile aynı
haklara sahip olmalarını amaçlayan bir takım uluslararası taahhütlere de girmiştir.
Çocuk hakları konusunun uluslararası toplumun gündemine girmesi, 1.Dünya
Savaşı’nı izleyen yıllarda olmuş, savaştan zarar gören ülkelerdeki çocukların ivedi
gereksinimlerini karşılamayı temel amaçları arasına alan Milletlerarası Çocuklara
Yardım Örgütü 1920 yılında kurulmuştur. Buna bağlı olarak, 1923 yılında Cenevre
25
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, md.31., 12.10.2004.
25
Çocuk Hakları Beyannamesi yayımlanmış ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti
tarafından 1924 yılında resmen kabul edilmiştir.
1948 yılında yayınlanan İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nde de, yeterli ve
belirgin olamamakla birlikte, çocuk haklarına yer verilmiş, 20 Kasım 1959 tarihinde
ise Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Çocuk Hakları Beyannamesi Kabul
edilmiştir. Bu Beyanname 20 Kasım 1989 tarihinde Birleşmiş milletler Genel
Kurulu’nda kabul edilen Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’ye siyasi ve hukuki temel
oluşturmuştur. Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, 14 Eylül 1990 tarihinde Türkiye
tarafından imzalanmış, 9 Aralık 1994 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi
tarafından onaylanmıştır. Bunlara ek olarak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti,
çocukların korunmasına dair milletlerarası sözleşmeler de imzalamıştır. Bunlar:26
- Kadın ve Çocuk Ticareti’nin kaldırılmasına Dair 30 Eylül 1921 tarihli Sözleşme
ve bu sözleşmeye İlişkin 12 Kasım 1947 tarihli Protokol,
- Deniz işlerinde Çalıştırılacak çocukların Asgari Yaş Haddinin Tespiti hakkında 58
Sayılı ve 24 Ekim 1936 tarihli Sözleşme,
- Çocukların ve Gençlerin Sanayide İşe Elverişlilikleri Yönünden Sağlık
Muayenesine Tabi Tutulmaları Hakkında 77 Sayılı 9 Ekim 1946 tarihli sözleşme,
- Çocuklara karşı Nafaka Mükellefiyetine Uygulanacak Kanuna Dair 24 Ekim 1956
tarihli sözleşme,
- Çocuklara Karışı nafaka Yükümlüğü Konusundaki kararların Tanınmasına ve
Tenfizine ilişkin 15 Nisan 1958 tarihli sözleşme,
- Evlilik Dışı çocukların tanınmalarını Kabule yetkili Makamların Yetkilerinin
Geliştirilmesi hakkında 14 Eylül 1961 tarihli sözleşme,
- Küçüklerin Korunması konusunda Makamların yetkisine ve uygulanacak kanuna
dair 5 Ekim 1961 Tarihli Sözleşme,
- Evlilik Dışı çocukların Ana Bakımından Nesebinin Tesisine Dair 12 Eylül 1962
tarihli Sözleşme,
- Evlat Edinme konusunda Makamların Yetkisi, Uygulanacak Hukuk ve kararların
tanınması hakkında 15 Kasım 1965 Tarihli Sözleşme,
- Çocukların Evlat Edinilmesine Dair 24 Nisan 1967 tarihli Avrupa Sözleşmesi,
- Küçüklerin Vatana İadesine Dair 28 Mayıs 1970 tarihli Sözleşme,
- Nafaka yükümlülüğüne Uygulanacak Kanuna dair 2 Ekim 1973 Tarihli sözleşme,
- Nafaka Yükümlüğü konusunda Kararların Tanınmasına ve Tenfizine ilişkin 2
Ekim 1973 tarihli sözleşme,
- Evlilik dışında doğan çocukların hukuki durumuna Dair 5 Ekim 1975 Tarihli
Avrupa sözleşmesi,
- Çocukların Bakım ve Gözetim Yükümlülüğüne ilişkin Kararların Tanınması ve
Tenfizi ile Çocuklara karşı bakım ve Gözetim Yükümlülüğünün Düzenlenmesi
konusunda 20 Mayıs 1980 Tarihli Avrupa sözleşmesi,
- Evlilik dışında doğan çocukların tanınmasına dair 5 Eylül 1980 Tarihli Sözleşme,
26
Bülent Tiryakioğlu, Çocukların Korunmasına İlişkin Milletlerarası Sözleşmeler ve Türk
Hukuku, Ankara: Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu, 1991
26
- Milletlerarası Unsurlu Çocuk kaçırma Olaylarının Özel Hukuka İlişkin Veçheleri
Hakkında 25 Ekim 1980 tarihli sözleşme.
1.3.2. Çocuk Haklarına Dair Sözleşme
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin metninin hazırlanması Birleşmiş
Milletler Sekreteryası’nın değişik birimlerinde, özellikle Cenevre’de bulunan İnsan
Hakları Merkezi, Viyana’daki Merkez UNİSEF (Birleşmiş Milletler Çocuk Fonu),
ILO (Uluslararası Çalışma Teşkilatı), WHO (Dünya Sağlık Teşkilatı) ve UNESCO
(Birleşmiş Milletler Bilim ve Kültür Teşkilatı), Kızıl Haç ve Hükümet Dışı
Kuruluşlardan büyük yardım ve destek gördü. Böylece, üzerinde 10 yılı aşkın bir
süre çalışılan sözleşme metni 20 Kasım 1989 tarihinde Birleşmiş Milletler’in kırk
dördüncü Genel Kurulu’nda oy birliği ile benimsenmiş oluyordu. Bu tarih aynı
zamanda 1959 Çocuk Hakları Bildirgesi’nin 30. Dünya Çocuk yılının da 10. yıllarını
simgelemesi açısından ayrıca dikkate değer bulunduğu için 20 Kasım günü artık tüm
dünyada “Çocuk Hakları” günü olarak kutlanmaktadır. Böylece uluslararası topluluk
dünyanın her yerindeki çocukların taşıdıkları değerlerin ve yaşama, korunma,
gelişme ve katılım dahil sahip oldukları tüm hakların tanınıp güvence altına alınması
yolunda önemli bir adım atmış oluyordu. “Sözleşme pek çok kesimce çocukların
MAGNA CARTA’sı olarak nitelendirilmektedir.”27
1.4. ÇOCUK SUÇLUĞU VE POLİS
Toplumda ve ailenin yapısında yaşanan değişimler çocuk suçluluğunun
artışında ele alınması gereken temel problemler arasındadır. Toplumda yaşanan
değişimin başında suç işleme fırsatlarının artması gelmektedir. Motorlu araç
sayısındaki artış, elektronik araç, gereç ve oyuncakların her geçen gün yeni
modellerinin üretimi gerçekleştirilmektedir. Bunların çocuk ve gençlerin beğenisine
sunulması ve az bir oranın teknolojinin son üretiminden yararlanma olanaklarının
olması, üzerinde düşünülmesi gereken diğer konular arasında gelmektedir. Ayrıca,
boşanma, anne ve babanın çalışması ve çocuğun yalnız kalması, kadının rolü ve
beklentilerinin
değişmesi,
medyanın
olumsuz
etkileri,
endüstrileşme
ve
27
Gülgün Müftü, Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Küçükleri
Koruma Hizmetleri Yönetici Semineri, 1998.
27
şehirleşmenin kontrolsüz bir şekilde gelişmesi de çocuk suçluluğunun artmasında rol
oynayan etkenlerin başında gelmektedir. Aslında Yavuzerinde değindiği gibi
“Suçlu çocuk yoktur, suça itilmiş çocuk vardır.”28
Ergenlik döneminde suça yönelten etkenler, hızlı bir bedensel ve ruhsal
değişimden, kalıtımsal nedenlerden, zeka potansiyelinin sınırlılığından
kaynaklanacağı gibi, çocukluk evresine dek uzanan yanlış eğitim ve yetersiz sevgi
kökenli de olabilir. Öte yandan değişen değer yargıları, ahlak kurallarının yarattığı
karmaşa, hızlı ve düzensiz kentleşme ve sanayileşme, göçler, ekonomik bunalımlar
gibi sosyo-ekonomik kaynaklı nedenler de ergeni suça iten etkenler arasında
sayılabilir.29
Batı’da kamu düzenini bozucu şiddet eylemleri, toplumu birinci derecede
tedirgin etmekle birlikte, çocuk ve genç suçluluğunda ilk sırayı hırsızlık almaktadır.
Bunlardan başka, genel adaba karşı işlenen suçlar, trafik kurallarına aykırı hareket,
mülkiyete saldırı gibi suçlar da Batı toplumlarındaki çocuk suçluluğu türleri
arasında yer almaktadır.30
Çocuk suçluluğu ve önlenmesi,
ülkemizde ve diğer ülkelerde gündemin
önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Problemin sebepleri ve çözüm yolları hakkında
akademisyenler ve uygulayıcılar tarafından farklı görüşler ortaya atılmaktadır. Çocuk
suçluluğunun sebepleri ve çözüm yollarının açıklanması için probleme çok boyutlu
yaklaşmak gerekmektedir. Problemin kaynağı sosyal boyutludur. Durkheim’e göre
“Suç normal bir olgudur. Suçların olmadığı bir toplum adeta imkânsızdır; toplumda
suçluluğun var olması normaldir.”31 Dolayısıyla, problemin çözümünü sadece
polisiye yöntemlerde aramak hayalcilik ve gerçeğe göz kapamaktan öteye gitmez.
Eğitim, iş, sosyo-ekonomik koşulların adımların başında gelmektedir. Suçların
kontrol ve önlenmesi çok kurumlu bir yaklaşımı gerektirmektedir. Toplum suçlu ve
sosyal kontrol kurumları (aile, okul, sosyal hizmetler, polis ve ceza adalet sistemi)
kontrol ve önleme çalışmalarının temel aktörleridir.
Ev, aile, sosyal sınıf, etnik köken, sosyo-ekonomik çevre, arkadaş ve grup
ilişkileri çocuk suçluluğunu açıklayan etkenlerin başında gelmektedir. Burada sayılan
28
Haluk Yavuzer, Çocuk ve Suç, 4.bs., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1993, s.31.
Yavuzer, Çocuk ve Suç, s.31.
30
Yavuzer, Çocuk ve Suç, s.45.
31
İbrahim Kavgacı, Çocuk Suçluluğuna Yönelik Polis Çalışmaları, Ankara, Emniyet Genel
Müdürlüğü Küçükleri Koruma Hizmetleri Yönetici Semineri, 1998.
29
28
tüm elementler çocuk suçluluğunun önemli belirleyicileridir ve birbirlerinin
alternatifleri olmadan öte, birbirlerinin tamamlayıcıları hükmündedirler.
Ailenin sosyo-ekonomik koşulları aile hayatının ruh sağlığını etkilediği
gibi, çocuğun kişiliğini de etkiler. Çeşitli yollarla ortaya çıkan ekonomik zorluklar,
suçluluğun artmasında ve onu teşvik etmekte rol oynayabilir. Birçok etkenle
suçluluk arasındaki ilişki arandığında, özellikle en yakın ilişkinin düşük aile
geliriyle aile kalabalıklığı arasında olduğu görülür. 32
Ülkemizde Çocuk suçluluğunun oluşumunda, yakın çevre koşullarının,
ailenin sosyo-ekonomik ve kültürel yapısının yöresel gelenek ve göreneklerle bazı
kültür kalıplarının etkisi büyüktür.
Çocuk suçluluğunu derinlemesine incelediğimizde, sorun salt hukuki problem
olmaktan çok, psiko-pedagojik ve sosyal bir olay olduğu açık seçik olarak görülür.
Gerek Batı’daki, gerekse ülkemizdeki istatistiklerin çocuk suçlarının en çok
14 yaşında işlendiğini göstermesi, zorlu ergenlik dönemiyle suç arasında dinamik bir
ilişkinin varlığını kanıtlamaktadır.
Kaçaklar, hırsızlar fuhuş yapanlar ya da cinsel suç mağduru olanlar,
yankesiciler ve diğer gruptakilerin çoğunluğu korunmaya muhtaç çocuk kapsamına
girmektedirler.
“Ülkemizde bu güne dek yayınlanan kaynaklara göre, en çok işlenen suç
türünün ‘Şahsa Karşı’ olduğu, bunu ‘Cinsel’ suçlarla, ‘Mala Karşı’ işlenen suç
türlerinin izlediği belirlenmiştir.”33
Araştırmalar, şiddet eylemlerini görüntüleyen filmlerin izlenmesiyle
bunun ardından gelen saldırganlık davranışı arasında yakın bir ilişki olduğunu
kanıtlamaktadır. Yapılan araştırma bulgularına göre, çok televizyon izleyen
çocuklar az izleyenlere, içinde saldırganlık görüntüleri bulunan filmleri izleyen
çocuklar bu filmleri izleyenlere oranla daha fazla saldırgan davranışlarda
bulunmaktadırlar. Sonuçlar, şiddet ve adam öldürme filmlerini izleyen çocukların
okulda daha fazla saldırgan olma eğilimi gösterdiklerini vurgulamaktadır.34
32
Yavuzer, Çocuk ve Suç, s.153-154
Yavuzer, Çoçuk Psikolojisi, s.318.
34
Yavuzer, Çoçuk Psikolojisi, s.239.
33
29
Bugün sokaklarda kalmış barınacak yeri olmayan çocuklar geleceğin
potansiyel suçlularıdır. Başka seçenekleri yoktur. Bugün suç işleyen ve suça yönelen
çocuklar, geleceğin muhtemelen uzman suçluları olacaktır.
Polis günümüzde tüm yatırımlarını “Suçu Önleme”ye yapmalıdır. Önemli
olan suçlu sayısının artmasıdır. Suç işleyen insanlar maalesef cezaevlerinde yeterince
ıslah edilemiyorlar. Cezalarını çekip tekrar toplum içine döndüklerinde iş bulma
olanakları yoktur.
Çocuklara yapılacak yatırım, geleceğe yapılan yatırımdır. Bu teori polis
açısından da değişmez.
Bugünün küçükleri çocuklar yarınını büyükleri olacaklardır. Eğitimiyle,
kültürüyle, güvenlik ihtiyacıyla tüm yatırım onlara yapılmalı ki geleceğe güvenle
bakılabilsin. Onlara huzurlu, mutlu ve yaşanabilir bir dünya bırakılabilsin.
Sayılar gittikçe artmakta olan suça yönelen çocukların sayısı, niçin suça
yöneldikleri, ne gibi suçlar işledikleri tam olarak bilinmemektedir. Çocuklarımızı
sigara ve alkol gibi kötü alışkanlıklardan, uyuşturucu ve uyarıcı madde bağımlılığına
karşı yeterince koruyamamaktayız. Bunlar için alınan yeterince ciddi önlem
bulunmamaktadır.
Ülkemizde sokaktaki çocukların korunmasında en çok polis ve zabıtanın
sorumluluk üstlenmesi, problemi olan çocukların yardım almak için polisle temas
kurmaları sevindirici bir noktadır.
İnsana verilen genel anlamdaki değer pek yüksek olmadığının, çocuğun
yetiştiriliş biçimine verilen önem kadar yüksek olmaz. Türkiye son derece ileri
görüşlü büyük bir liderin önderliğinde en önemli bayramlarından birini çocuk
bayramı olarak ilan etmiş dünyadaki ilk ülkedir. Ne var ki yüzyıllardır süren
geleneksel insan anlayışı toplumun günlük yaşamını daha derinden etkiler ve
30
çocuğun bilinçli bir gelişme ortamı içinde büyümesi gerçekleşemez “Kızını
dövmeyen dizini döver.” “Dayak Cennetten çıkmadır.” gibi atasözleri çocuğu nasıl
yetiştirmemiz gerektiği konusunda ata yadigârı “rehberimiz” olmuştur. Bir ana-baba
çocuğunu ilkokula götürdüğünde öğretmene “Hoca hanım, eti sizin kemiği bizim”
sözünü çocuklarının iyi terbiyesi için gerekli bir söz olarak görür ve iyi niyetle
söyler. “Uygar, sağlıklı, sevecen, sorumlu insanın temeli çocukla kurulan aile
içindeki ilişkilerde yatar. İyi ilişkilerden iyi, kötü ilişkilerden kötü çocuk yetişir.”35
Çocuklar eğitim çağında terör ve uyuşturucu tuzağına düşmektedir.“Çocuğun
gelişimi ve terbiyesi konularında anne ve babalara rehber olacak ilk eserler arasında,
Keykâvûs’un Kâbûsname’si, Erzurumlu İbrahim Hakkı’nın Marifetname’siyle,
Gazzali’nin Ey Oğul adlı kitapçığı sayılabilir.”36 ‘Çocuk Ne Yaşıyorsa Onu Öğrenir’
başlığı altında, Doğan Cüceloğlu’nun tercüme ettiği Dorothy Law. Nolte’un şiiri
polise de uyarlanırsa;
Çocuk ne yaşıyorsa onu öğrenir37
Eğer bir polis (bir çocuk); Sürekli eleştirilmişse, kınama ve ayıplamayı
öğrenir. Sürekli eleştirilirse, herkesi kınar ve ayıplar. Kin ortamında büyümüşse,
kavga etmeyi öğrenir. Kin ortamında bulursa, devamlı kavga eder. Alay edilip
aşağılanmışsa, sıkılıp utanmayı öğrenir. Alay edilip aşağılanırsa, yaşadığı
toplumdan sıkılır ve utanır. Sürekli utanç duygusuyla eğitilmişse, kendini suçlamayı
öğrenir. Utandırılarak terbiye edilmeye çalışılırsa, devamlı olarak kendini suçlar.
Hoş görü ile yetiştirilmişse, sabırlı olmayı öğrenir. Hoş görü ile
yetiştirilmişse, her zaman sabırlı olur. Desteklenip yüreklendirilmişse, kendine
güven duymayı öğrenir. Desteklenip yüreklendirilirse, kendine güven duyar.
Övülmüş ve beğenilmişse, takdir etmeyi öğrenir. Övülür ve beğenilirse, takdir
etmenin gerekliliğini bilir. Hakkına saygı gösterilerek büyütülmüşse, adil olmayı
öğrenir. Hakkına saygı gösterilirse, adil olur. Güven ortamı içinde yetişmişse,
inançlı olmayı öğrenir. Güven ortamı içerisinde ise, inançlı olur. Kabul ve onay
görmüşse, kendini sevmeyi öğrenir. Kabul ve onay görürse, kendini ve çevresini
sever ve saygı duyar. Aile içinde dostluk ve arkadaşlık görmüşse, bu dünyada mutlu
olmayı öğrenir. Toplum içinde dostluk ve arkadaşlık görürse, bu dünyada mutlu
olur çevresindekileri de mutlu eder.
35
Cüceloğlu, İnsan ve Davranışı, 1994.
Yavuzer, Çocuk Psikolojisi, s.18.
37
Doğan Cüceloğlu, Yeniden İnsan İnsana, 9.bs., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1995, s.102.
36
31
BÖLÜM II
POLİS KAVRAMI VE TÜRK EMNİYET TEŞKİLATI YAPISINA
BİR BAKIŞ
Toplumlarda düzeni korumak, kanun ve nizam hakimiyetini sağlamak,
kurallara karşı gelenleri engellemek, yakalamak ve haklarında ilk yasal
işlemleri yapmak vb. görevlerle yükümlü kılınmış teşkilata, Emniyet Teşkilatı
(Güvenlik Kuvvetleri) denilir.
İnsanlık tarih boyunca toplum halinde yaşamış ve yaşamaya da devam
etmektedir. Anarşinin hüküm sürdüğü toplumlarda kişilere ne kadar hürriyet tanınsa
da bunun bir anlamı ve önemi yoktur. Tıpkı adaletin olmadığı yerde eşitliğin,
hürriyetin bir anlam ifade etmeyeceği gibi. Toplumlar binlerce yıl hürriyetsiz esaret
ve sömürge altında yaşayabilmişler ama düzensiz ve güvensiz yaşayamamışlar,
anarşiye katlanamamışlardır.
Sosyal düzenin bozulduğu her ortamda düzeni koruyan, mal ve can
güvenliğini tekrar sağlayan bir koruyucu güç ve kuvvet ortaya çıkmıştır. Onun için
emniyet ve asayiş teşkilatı, devlet teşkilatından çok daha eskilere dayanmaktadır.
Polis tarihi insanlık tarihi kadar eskidir. İnsanlar ilk çağlarda topluluklar
halinde yaşamaya başladıklarında, asayişlerinin ve güvenliklerinin sağlanmaları
gereğini duymuşlardır. İnsanlar birlikte yaşamayı düzenleyen, işbirliği ve
dayanışmayı amaçlayan kurallar ortaya koymuşlar, işte o zaman kurallara uymama,
başka bir deyimle suç olgusu da birlikte ortaya çıkmış, aynı şekilde kuralları-toplum
üyeleri adına koruma, kollama ihtiyacı da kendiliğinden doğmuş ve bu amaçla
değişik isimler adı altında teşkilatlar kurulmuştur.
32
Adalet diye bir sorunun doğmasına yol açan sebepler ne ise, polisin
varolmasına yol açan sebepler de onlardır. İnsanlar sonsuz derecede cömert ve her
halükarda başkalarını kendilerinden çok düşünen varlıklar olsalardı, adalet diye bir
sorun olmazdı. Keza, dünya bu vasıftaki insanlardan oluşan mükemmel bir dünya
olsaydı, insanlarda hiç bir hal ve şart altında suç işleme eğilimi bulunmasaydı; herkes
bir diğerinin hak ve hürriyetlerine tam saygı gösterseydi; polise ihtiyaç duyulmazdı.
Maalesef durum böyle değildir. Bundan dolayı, bütün insanlık tarihi boyunca adına
ister polis denmiş olsun, ister başka bir şey, polisin üstlendiği fonksiyonu üstlenen
kişi ve kuruluşlar daima mevcuttur. Bu bir kaçınılmazlıktır.
2.1. EMNİYET TEŞKİLATI’NIN TARİHÇESİ
Türklüğün bin yıllar önceye dayanan tarihi boyunca bugünkü polislik görevine
karşılık gelecek görevler, rütbeler, ünvanlar hep var olmuştur. Emniyet ve asayişi
sağlamakla görevli kişilere verilen rütbe ve ünvanlar her çağda saygınlığın simgesi
olmuştur.
1. Osmanlı Devleti’ne kadar olan dönemde Emniyet Teşkilatı,
2. Osmanlı Devleti’nde Emniyet Teşkilatı,
3. Cumhuriyet Dönemi’nde Emniyet Teşkilatı şeklinde tarihi açıdan incelenir.
2.1.1. Osmanlı Devleti’ne Kadar Olan Dönemde Emniyet Teşkilatı
Türkler, yaşadıkları toplumlarda ve ülkelerde güvenlik ve asayişi sağlamak
için emniyet teşkilatı kurmuşlardır. Eski töre ve emirlerde bir kısım inzibati
tedbirlere de yer verilmiştir. Subaşı terimi, Osmanlı öncesi güvenlik teşkilatı başına
(amirine) verilen bir ad idi. Eski Türklerde subaşı, askerlerin başında harbe giden,
barış zamanında ise güvenlik işleriyle görevlendirilen bir komutandı.
Bir diğer güvenlik kurumu terimi de Daruga’dır. O da yine kolluk amiri için
kullanılırdı. Selçuklularda ise; kolluk terimleri arasına İslam ve Arap kültür
muhitinden terimler ve kurumlar girmiştir. Kadılar, muhtesipler, mukataa sahipleri...
33
görev alanları içindeki güvenliğin sağlanılması, suçların önlenmesi ve suçlularla
mücadeleyle yükümlüydüler.
2.1.2. Osmanlı Devleti’nde Emniyet Teşkilatı
Askeri hizmetler ile emniyet hizmetleri geçmişte çoğu kez aynı grup
görevlilerce yerine getirilirdi. Osmanlı Devleti’nde de başlangıçta durum aynıydı.
Devlet büyüdükçe buna paralel olarak güvenlik teşkilatı da büyümüş, gelişmiştir.
Büyük yerleşim birimlerinin güvenliği Kadı ve Subaşı’larca sağlanırdı. Subaşı, bu
dönemde doğrudan doğruya Sultan’a bağlıydı. Devlet yapısı içerisindeki mevkii
oldukça yüksekti.
İstanbul’un 1453 yılında fethinden sonra subaşıların vazife ve salahiyetleri
daha da artırılmış, emniyet ve asayiş işlerini yürütme yanında belediye işlerine
bakma yetkisi de tanınmıştır. Fakat; subaşılık zamanla kırsal kesimlere kadar
yaygınlaşmış, görevin ifası için emrine, yeniçeri ocağından askerler verilmiştir.
Bunlar yasakçı ünvanıyla anılırdı.
Yine Fatih Sultan Mehmet döneminde “Kulluk” ünvanıyla anılırdı. Sonra da
“Karakolhane” şeklinde ifade edilen güvenlik birimleri ve güvenlik makamları vardı.
Bunlar da meskûn mahallerde, gece-gündüz emniyet ve asayişi sağlamakla görevli
birimlerdi. Asker statüsündeydiler. Bu arada bir diğer güvenlik birimi görevlileri de
Çavuşbaşıları’ydı.
Bunlar
suçluyu
yakalamak,
hapsetmek
vs.
cezalarla
cezalandırmak yetkisine sahiptiler. Hükümetin bütün emir ve uyarılarını halka
duyururlar, yerine getirilip getirilmediğini takip ederlerdi.
Suçları ve suçluları takiple görevli, bir ölçüde sivil kıyafetle görev yapan
teşkilat da Böcekbaşılık örgütüydü. Toplum içerisinde istihbari faaliyetlerde bulunur,
cürümleri takip ve tahrik ederdi. Böcekbaşı emrindeki memurlara da Salma denilirdi.
Halk arasına salınıp görev yaptıkları için bu ad verilmiştir. Bekçilik yapar, gece
devriye gezip günümüz polisinin yerine getirdiği görevleri ifade eden bir diğer yeni
teşkilat da Ases teşkilatıydı. Bunların başındaki görevliye de Asesbaşı denilirdi.
Resmi kıyafetli bu kolluk mensupları da yeniçeri ocağında yetişirdi.
34
Görüldüğü gibi direkt olarak emniyet ve asayişi koruyup kollamakla görevli
teşkilat Osmanlı Devleti’nde çok çeşitlenmeye başlamıştı. Bunların çoğu da askeri
görevlilerdi. 2. Mahmut, Yeniçeri Ocağı’nı 1826 yılında kaldırınca, anılan teşkilatın
hemen tamamına yakını da kaldırılmış oldu. Ama o tarihten sonra da kolluk
hizmetleri yine askeri teşkilatça yürütülmüştür.
Eyaletlerde ve İstanbul’da zabıta hizmetlerinin tek elden yürütülmesi için 10
Nisan 1845 tarihinde POLİS adı verilen yeni zabıta teşkilatını düzenleyen Polis
Nizamnamesi çıkartılmıştır. Bu tüzük hükümleri doğrultusunda 1846’da Zaptiye
Müşiriyeti kurulmuştur. İşte bu makam hem İstanbul hem de taşrada zabıta işlerini
tek elden yürüten bir kuruluştur. Anadolu ve Rumeli Zaptiye Alayları kurulmuştur.
Yine bu dönemde çarşı ve pazarlarda iş gören çarşı bekçisi, kır ve orman
koruyucuları ve devamlı olarak köyleri dolaşan Kır Serdarları bu işlerle
görevliydiler. Bunların her birisi zaptiyeye yardımcı birer kolluktular.
1879’da Zaptiye Müşiriyeti, Zaptiye Nezareti’ne dönüştürüldü. İşte bu
bakanlık esas Polis Teşkilatı’nın Osmanlı Devleti’nde kurulmasıyla görevlendirildi.
Zabtiye askerleri ise; JANDARMA adını alarak 1879 yılında Seraskerliğe (Genel
Kurmay Başkanlığına) bağlandı.
1909 yılında bu nezaret de kaldırılarak ülkenin güvenlik ve asayişine bakmak
üzere Emniyet Genel Müdürlüğü kuruldu, İçişleri Bakanlığı’na bağlandı. Eyaletlerde
de aynı teşkilatın Polis Müdürlükleri kurulup geliştirildi. 21 Mayıs 1913 tarihinde
Polis Teşkilat ve Vazife Nizamnamesi hazırlanarak yürürlüğe konuldu.
1845 yılında kurulan Polis Teşkilatı, 1867, 1879, 1881, 1886, 1898, 1907 ve
1913 yıllarında yapılan düzenlemelerle sürekli gelişmiş ve genişletilmiştir.
35
2.1.3. Cumhuriyet Dönemi’nde Emniyet Teşkilatı
Kurtuluş Savaşı’nın sonuna kadar görevini sürdüren İstanbul Emniyet-i
Umumiye Müdürlüğü’nün yerine Cumhuriyet’in ilanı ile birlikte Ankara’da Emniyet
Umum Müdürlüğü ve bu örgüte bağlı Vilayet Polis Müdürlükleri kurulmuştur.
Cumhuriyet döneminde güvenlik teşkilatında temelde önemli bir değişiklik
yoktur. Zira; Osmanlı Devleti’nin son zamanlarında Avrupai tarzda ıslah edilip
geliştirilen Emniyet Teşkilatı’nın iki asıl bölümü; Polis ve Jandarma Cumhuriyet
döneminde de aynen korunduğu gibi özel kolluk teşkilatının çeşitli adlarla anılanları
da bu yeni dönemde varlığını korumuştur.
1934 tarihinde 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyeti Kanunu ve 1937 yılında
da 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu çıkarılmıştır. 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı
Kanunu ile örgütün yeniden düzenlenmesi sonucu 1937 yılında Emniyet Genel
Müdürlüğü kurulmuştur. Her iki kanunda da zaman zaman değişiklikler yapılarak,
bir kısım maddeler eklenerek günümüze kadar uygulana gelmiştir.
“Polis, silahlı icra ve inzibat kuvveti olup üniformalı ve sivil olmak üzere iki
kısımdır.”38
“Üniformalı polis; vasıtalı ve vasıtasız kısımlara ayrılır. Vasıtalı Polis;
atlı, bisikletli, motorlu ve canlı, cansız diğer vasıtalarla teçhiz edilen kısımdır.”39
“Sivil Polis; her nevi emniyet hizmetinde üniformasız çalıştırılan kısımdır.”40 “Polis:
idari, siyasi ve adli kısımlara ayrılır.”41
1. İdari Polis: İçtimai ve umumi intizamı temin etmekle mükellef olan
kısmıdır.
2. Siyasi Polis: Devletin umumi emniyetine taalluk eden işlerle mükellef
olan kısmıdır.
3. Adli Polis: Asgari tam teşekküllü polis karakolu bulunan yerlerde adli
işlerle uğraşmak üzere Emniyet Umum Müdürlüğü’nce kadrodan ayrılan bir
kısmıdır.
38
3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu, md.4., 12.06.1937.
3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu, md.5., 12.06.1937.
40
3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu, md.6., 12.06.1937.
41
3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu, md.8., 12.06.1937.
39
36
1953 yılında Karayolları Trafik Kanunu ile Trafik Polisi Teşkilatı kurulmuş
ve daha sonra 2918 Karayolları Trafik Kanunu ile bu teşkilat yeni bir biçime
kavuşmuştur. 1965’de kurulan Toplum Zabıtası da 1982’de kaldırılarak, 3201 sayılı
Emniyet Teşkilatı Kanunu’na yapılan ek maddelerle Çevik Kuvvet Birimi
kurulmuştur. 3021 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’na göre ülkenin genel güvenliği
ve asayişinden İçişleri Bakanlığı sorumludur. Polis Teşkilatı, içerisinde: İdari, Siyasi,
Adli, Trafik, Çevik Kuvvet şeklinde alt bölümlere ayrılır.
2.2. POLİSİN TERMİNOLOJİSİ VE POLİS KAVRAMI
“İdarenin kamu düzenini korumak ve sağlamak için giriştiği tüm faaliyetlere
kolluk faaliyetleri denilmektedir.”42 “Kolluk kamu düzenini sağlayan, koruyan ya da
kamu düzeni bozulduğunda eski haline getiren idari etkinlik anlamına geldiği gibi,
bu tür etkinlikleri yürüten görevliler anlamında da kullanılmaktadır.”43 “Günümüzde
ülke içinde “emniyet” ve “asayişi” sağlayan güvenlik güçleri için “Polis”, “Kolluk”
ve “Zabıta” terimleri kullanılmaktadır. Eski çağlarda Polis kent yönetimini ve devlet
faaliyetlerini belirtmekteydi. Zabıta sözcüğünün Polis sözcüğüne kıyasla daha geniş
ve kapsamlı bir anlamı vardır.”44
Türkçe terminolojide polis değimi ile güvenlik personeli daha açık bir
anlatımla
“Emniyet Teşkilatı”nda görev yapmakta olan silahlı personel”
kastedilmektedir. Zabıta ise kamu düzenini sağlamakla görevli güvenlik güçlerini
belirtir (Belediye, toplum ve ahlak zabıtası gibi). Bugün ülkemizde zabıta sözcüğü
polis sözcüğünü karşılamamakta ve Emniyet Teşkilatı’nda kullanılmamaktadır.
“Polis sözcüğü incelenirse; Latince’de Politika-Devlet, eski Yunanca’da şehir,
devlet, site, kent, belde anlamına gelmektedir. Yine Yunanca’da politia;
düzeni-kent yönetimi-yönetim-idare-devlet vatandaşlığı”
“şehir
polites ise; “vatandaş”
42
Metin Günday, İdare Hukuku, Ankara, İmaj Yayınları, 1996, s.185.
A.Şeref GÖZÜBÜYÜK, Yönetim Hukuku, 8.bsk., Ankara, Turhan Kitabevi, 1996, s.231.
44
Füsun Sokulu, Polis - Toplumsal Bir Kurum Olarak Gelişmesi, Polis Alt - Kültürü ve İnsan
Hakları, İstanbul, y.y., 1990, s.17.
43
37
anlamı taşımaktadır.”45 Tarihsel süreçte polis sözcüğü Avrupa’da bütün devletlerde
aynı ve geniş anlam kazanarak “hükümet faaliyetlerini”, “kamu düzenini” kapsar bir
duruma gelmiştir. Fransa’da, 16. yüzyılda polis sözcüğü devletin amacı, devlet
faaliyetleri anlamında kullanılmıştır. Zamanla polis sözcüğü, her türlü devlet hizmet
ve faaliyetlerinin dışına çıkarak günümüzdeki anlamını kazanmaya başlamıştır.
Bugün Polis denince; ülkenin içinde düzeni sağlayan, halkın asayiş ve
huzurundan sorumlu olan örgütte görev yapan personel akla gelir. Ülkemizde de
polis sözcüğü “Emniyet Teşkilatı” ve bu örgütte görev yapan, Polis Memuru’ndan
Emniyet Müdürü’ne kadar rütbeli ve rütbesiz bütün personel için kullanılmaktadır.
Ülkemizde 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nun 1.
maddesinde46;
“Polis asayişi, amme, şahıs tasarruf emniyetini ve mesken masuniyetini korur.
Halkın ırz, can ve malını muhafaza ve ammenin istirahatini temin eder.
Yardım isteyenlere, yardıma muhtaç olan çocuk, alil ve acizlere muavenet eder.
Kanun ve nizamnamelerin kendisine verdiği vazifeleri yapar.”
şeklinde yer almaktadır.
Toplumsal ve genel kamu düzenini sağlamakla yükümlü olandır. Toplumda
tehlikeleri önlemek ve güvenliği sağlamak için mevcut bulunması gereken organı
ifade etmek için “polis, zabıta, kolluk” gibi terimler kullanılmaktadır. “Zabıta”
terimini genel anlamda, polis ve jandarma biçimde kullanılmaktadır.
“Polis, görevli bulunduğu mülki sınırlar içinde, hizmet branşı, yeri ve
zamanına bakılmaksızın bir suçla karşılaştığında suça el koymak, önlemek ve sanık
ve suç delillerini tesbit, muhafaza ve yetkili zabıtaya teslim etmekle görevli ve
yetkilidir.”47 Bazı kamu görevlilerine zabıta yetkisi verilmiştir. Özel zabıta
görevlileri kural olarak “önleme yetkisiyle” donatılmışlardır. Zabıta’nın “suç öncesi
45
Füsun Sokulu, Polis - Toplumsal Bir Kurum Olarak Gelişmesi, Polis Alt - Kültürü ve İnsan
Hakları, İstanbul, y.y., 1990, s.18.
46
2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, md.1., 14.07.1934.
47
2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, Ek md.4., 14.07.1934.
38
görev”
ve
“suç sonrası görev”
olmak üzere iki büyük görevi bulunduğu
söylenebilir.
Polisin önleme görevi, klasik bakış açısından ele alındığında, “Kanunlara,
tüzüklere, hükümet emirlerine ve kamu düzenine uygun olmayan hareketlerin
işlenmesinden önce bu kanun hükümleri dairesinde önünü almak”48 şeklinde
tanımlanmıştır. Önleme görevi suç işleninceye kadar olan safhalardan oluşur.
Suç işlendikten sonra polisin “adli görevi” başlar. Aynı Polis Memuru, suç
işlenmeden önce önleme görevi ile hareket edildiği halde, suç işlendikten sonra
yaptığı işlemlerde adli polis sıfatıyla hareket eder.
2.3. EMNİYET TEŞKİLATI’NDA EĞİTİM, RÜTBE, MESLEK
DERECELERİ VE GÖREV ÜNVANLARI
Emniyet Teşkilatı’nda personel kaynağını Polis Meslek Yüksek Okulları,
Polis Eğitim Merkezi Müdürlükleri, Polis Kolejleri ve Polis Akademisi
sağlamaktadır. (Emniyet Teşkilatı’nda eğitim durumu ile ilgili bilgiler ve
açıklamaları ve bu konudaki kaynak bilgileri Ek 5-a’da bulunmaktadır.)
Emniyet Teşkilatı’nda görevli personel çeşitli rütbe, meslek dereceleri ve
görev ünvanlarına ayrılmıştır. (Emniyet Teşkilatı’nda rütbe, meslek dereceleri ve
görev ünvanları ile ilgili bilgiler ve açıklamaları ve bu konudaki kaynak bilgileri Ek
5-b’de bulunmaktadır. Rütbe, meslek dereceleri ve görev ünvanları çizelge halinde
Ek 5-c’de bulunmaktadır.)
Polis üniformasında bulunan içinde ayyıldızlı bayrağımızın bulunduğu polis
yıldızında, polisin vasıfları (Atatürkçü, Cumhuriyetçi, Tarafsız, vb. şekilde)
sıralanmıştır. (Polis Yıldızı Ek 5-d’de bulunmaktadır.)
48
2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, md.2., 14.07.1934.
39
2.4. EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TEŞKİLATLARI
Ülkemizde, İçişleri Bakanlığı’na bağlı Emniyet Genel Müdürlüğü, Merkez,
Taşra ve Yurtdışı Teşkilatı’ndan oluşur.
2.4.1. Merkez Teşkilatı;
Polis Teftiş Kurulu Başkanlığı, Polis Akademisi Başkanlığı, Hukuk
Müşavirliği, (Ana Komuta Kontrol Merkezi, Arşiv ve Dokümantasyon, Asayiş, Bilgi
İşlem, Dışilişkiler, Eğitim, Güvenlik, Haberleşme, Havacılık, İdari ve Mali İşler,
İkmal ve Bakım, İnşaat Emlak, İnterpol, İstihbarat, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla
Mücadele, Koruma, Kriminal Polis Labaratuvarları, Özel Herekat, Personel, Sağlık
İşleri, Sosyal Hizmetler, Strateji Geliştirme, Trafik Planlama ve Destek, Trafik
Uygulama ve Denetleme, Trafik Eğitim ve Araştırma, Terörle Mücadele ve Harekat,
Yabancılar ve Hudut İltica) Dairesi Başkanlığı, Trafik Araştırma Merkezi
Müdürlüğü, Polis Koleji Müdürlüğü, Özel Kalem Müdürlüğü, Basın Protokol ve
Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü’nden meydana gelir.
2.4.2. Taşra Teşkilatı;
İllerde İl Emniyet Müdürlüğü ve Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı olarak, ilin
büyüklüğüne göre değişen (birim) Şube Müdürlüğü ve ilçelerin büyüklüğüne göre
İlçe Emniyet Müdürlüğü veya İlçe Emniyet Amirliği, Hudut Kapısı Emniyet
Amirliği gibi birimlerden oluşur.
Bu tez sınırları içinde taşra teşkilatı örneği olarak Gaziantep İl Emniyet
Müdürlüğü örneklem olarak alındığı için, bu konu ile ilgili olarak Gaziantep ili
teşkilatı ve birimleri Ek 6-a’da bulunmaktadır. Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Çocuk
Şube Müdürlüğü çalışmaları ve Gaziantep ilinde çocuk suçluluğuyla ilgili bilgiler Ek
6-b’de bulunmaktadır.
2.4.3. Yurtdışı Teşkilatı;
İçişleri Bakanlığı, Kamu Kurum Kuruluşları’nın Yurtdışı Teşkilatı hakkında
Kanun Hükmünde Kararname esaslarına uygun olarak kurulur.
40
Türkiye’nin güvenlik alanında elde ettiği birikimleri tüm dünyaya açmak
ve ABD’de bulunan FBI ve benzeri güvenlik teşkilatları ile teşkilatımız arasında bir
köprü oluşturmak amacıyla 2004 yılında Kuzey Teksas Üniversitesi bünyesinde
Türk Polis Çalışmaları Enstitüsü (TURKISH INSTITUTE FOR POLICE
STUDIES) (TIPS) adı altında bir enstitü kurulmuştur. Böylece; eğitim amacıyla
yurtdışına gönderilen Emniyet Teşkilatı Personeli’nin koordinesini sağlayacak olan
TIPS, 1 genel koordinatöre bağlı 5 bölge koordinatörlüğünden oluşmaktadır.
ABD’deki üniversitelerde 153, İngiltere’de 5, Fransa’da 3, Almanya’da 3, Rusya’da
1 olmak üzere toplam 165 Türk Polis Teşkilatı Mensubu Personeli Yüksek Lisans
ve Doktora programlarına devam etmektedir. Bugüne kadar Doktora programlarını
tamamlayan 5 personel ise, Türkiye’ye dönmüştür.49
Ayrıca; “Türk Polisi, Birleşmiş Milletler’in barışı koruma misyonunda, AGIT
kapsamında 16 ülkede eğitici, danışman veya gözlemci olarak halen 375 personeli ile
görev yapmaktadır. Türk Polisi bu haliyle dünyada uluslararası çapta görev yapan
polis teşkilatları arasında üçüncü sıradadır.”50“Türkiye’deki başarılı operasyona
dönük istihbarati verinin % 87’sini Polis toplamaktadır. Türkiye’deki nüfusun %
72’si polisin görev alanı içerisinde güvenlik hizmeti almaktadır.”51
Emniyet Teşkilatı; köklü, büyük ve güçlü bir kuruluştur. Yaklaşık 200 bin
personel vardır. Her personelin eğitim seviyesi, olaylara bakışı aynı değildir. Her
kuruluşta yanlış yapanlar bulunabilir. Ama; Türk Polis Teşkilatı, kendi içerisindeki
yanlışları ve yanlışlık yapanları daima ayıklayacak güçtedir. Bütün kadrosuyla daima
en doğru şekilde aziz milletinin hizmetindedir, hizmetinde olmayanları da
ayıklamasını bilir. Polis Teşkilatı’nda disiplin ve soruşturma işlerinde kanunlarla
verilen görevleri yapmak üzere; illerde İl Polis Disiplin Kurulu, öğretim ve eğitim
kurumlarında Polis Disiplin Kurulu, Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin
Kurulu, Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu oluşturulur. Disiplin
Kurulları’nın disiplin cezası verebilecekleri personel ve uygulamaya yetkili oldukları
cezalar Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun Ek 5. maddesinde belirtilmiştir. Ayrıca;
Emniyet Teşkilatı’nda bulunanlara doğrudan doğruya disiplin cezası vermeye yetkili
olanlar ve hangi cezayı verebilecekleri Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun Ek 9.
maddesinde belirtilmiştir. Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü’ne göre disiplin cezaları
verilir.
49
IPA Turkey Newspolice, İstanbul, Şan Ofset Matbaası, Mayıs/Haziran 2006 s.64
IPA Turkey Newspolice, İstanbul, Şan Ofset Matbaası, Mayıs/Haziran 2006 s.86
51
Aytaç Önder, IPA Turkey Newspolice, İstanbul, Şan Ofset Matbaası, Mayıs/Haziran 2006 s.7
50
41
Atatürk ilke ve devrimlerine, insan hak ve onuruna, gücünü aldığı yasalara
saygı ve bağlılık ile tarafsızlık ilkesiyle, demokratik düzenin gereği olan temel hak
ve özgürlüklerin kullanılabilmesi için toplumda dirlik ve düzenin sağlanması
bilinciyle çalışan, Ülkemizin bağımsızlığı, bölünmez bütünlüğü ve esenliği,
Cumhuriyetimizin tüm değerleriyle korunması ve yaşatılması için canını vermekten
çekinmeyen Polis; ülkemizde kamu düzenini, genel emniyet ve asayişi sağlamada
kendisine doğrudan yetki veren kanunlar (mevzuat) çerçevesinde hareket etmektedir
(2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu, 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı
Kanunu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu,
5326 sayılı Kabahatler Kanunu, Polis Vazife ve Selahiyet Tüzüğü, Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği, Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği, Adli
Kolluk Yönetmeliği). Bazı kanunlar ile de, polise kamu düzeninin tesisine yönelik
bir takım görev ve yetkiler verilmektedir. (Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu,
Kimlik Bildirme Kanunu, Terörle Mücadele Kanunu, Çevre Kanunu, vb)
Polis; ülkemizde kamu düzenini, genel emniyet ve asayişi sağlamada
kendisine doğrudan yetki veren kanunlar çerçevesinde hareket etmektedir. Bazı
kanunlar ile de, polise kamu düzeninin tesisine yönelik bir takım görev ve yetkiler
verilmektedir.Polis Teşkilatı’nın özlük hakları ile ilgili olarak maaş, emeklilik,
emekli ikramiyesi, fazla mesai gibi sıkıntıları bulunmaktadır. Aşırı çalışmadan
dolayı; evine, eşine, çocuklarına ve sosyal hayata yeterince vakit ayıramamaktadır.
Ulu önder Atatürk’ün dediği gibi; “Polis; bir asker kadar disiplinli, bir
hukukçu kadar hukuk adamı, bir anne kadar şefkatli olmalıdır.” Gazi Mustafa Kemal
Atatürk, Dolmabahçe Sarayı’nın rıhtımında otururken Salih BOZOK’un görevli
polislere müdahale ettiğini gördüğünde parmağı ile işaret ederek, “Polise karışılmaz,
vazifesini yaparken serbest bırakılmalıdır.” Diyerek polisin devlet için ne kadar
önemli olduğunu anlatmak istemiştir.
Ayrıca; Türkiye Cumhuriyeti’nin Kuruluşu’nun 10. yıl dönümünde yapılan
resmi geçide katılan Polis ve Jandarma birliklerinin geçişinden etkilenerek şu sözleri
42
söylemiştir: “Dün sizin hali tavrınızdan mertlik ve erkeklik, yürüyüşünüzdeki
intizam ve ciddiyet, size olan haklı itimadı kuvvetlendirdi ve herkesi memnun etti.
Çünkü herkes biliyor ki ve bilmelidir ki, polis ve jandarma kuvvetleri vatandaşlara
huzur ve sükûn temin eden, Cumhuriyetin kanunlarına ve medeniyet düşmanlarına
karşı kullandığı bir kalkandır. Binaenaleyh, cumhuriyet kanunlarına, memleketin
huzur ve asayişine karşı gelebilecek ve vatandaşların hürriyetine tecavüz edebilecek
her şerrin kafası behemahal bu kalkana çarpmalı ve parçalanmalıdır.”
“Herkesin vicdanı, kendi polisidir. Ancak; polis, vicdanı olmayanların
karşısındadır.”
43
BÖLÜM III
HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM KAVRAMI
VE
TÜRK EMNİYET TEŞKİLATINDA HALKLA İLİŞKİLERTANITIM UYGULAMALARININ İŞLEYİŞİNE BİR BAKIŞ
Halk, bir ülkede yaşayan insan toplulukları olarak ifade edilmektedir. Halk;
“halk dediğimiz kitle bir örgütün çalışma alanı içinde, bu örgütün çalışmaları ile
ilgili, bir başka deyimle örgütün çalışmalarını etkileyen veya ondan etkilenen
kişilerin toplamıdır.”1
Halkla ilişkilerin ortak bir tanımından bahsetmek bugün için mümkün
olmamaktadır. Halkla ilişkiler belirtilmiş hedef kitleleri etkilemek için hazırlanmış
planlı, inandırıcı iletişim girişimidir.
3.1. HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM KAVRAMI
Halkla ilişkiler ile ilgili olarak birçok tanımlama yapılabilmekle birlikte;
“özel ya da tüzel kişilerin belirtilmiş kitlelerle dürüst ve sağlam bağlar kurup
geliştirerek onları olumlu inanç ve eylemlere yönetmesi tepkileri değerlendirerek
tutumuna yer vermesi böylece karşılıklı yarar sağlayan ilişkiler sürdürme yolundaki
planlı çabaları kapsayan bir yöneticilik sanatı”2 olarak özetlenebilir.
Bir yeniliğin kabulü, bir projenin uygulanması, halkın bir sıkıntıya
katlanması söz konusu olduğunda, yeniliğin; fedakârlığın kişiye ve ülkeye
getireceği faydaların açıkça anlatılması, halkın girişilen çabaların doğruluğuna
inanması ve yönetimi desteklemesi sonucunu verir. Halkın inanç ve desteğine
dayanılarak girişilen çabalar çoğunlukla başarılı sonuçlar verirler. Sonuçların
başarılı ve yararlı olduğunu gören halk, girişilen çabaları gittikçe daha büyük heves
1
2
Nuri Tortop, Halkla İlişkiler, Ankara, Yargı Yayınları, Sayı 18, 1993, s.34
M. Alaeddin Asna, Temel Bilgiler - Publice Relations, İstanbul, Osmanlı Matbaası, 1983, s.12.
44
ve heyecanla destekleyecek, böylece yönetim-halk arasındaki bu sıkı işbirliği uzun
vadede devam edecektir.3
“Kısaca halkla ilişkiler bilgisi ve uygulaması kamu işlerinde başarı, toplum
içinde huzur sağlar.”4 “Halkla ilişkilerin bu önemi, ileri ülkeler hükümetlerinin bu
konuya her geçen gün daha büyük ağırlık vermelerine yol açmıştır. Az gelişmiş
ülkelerde ise konunun önemi yeni yeni anlaşılmakta ve hükümetler imkânları
ölçüsünde halkla ilişkiler çalışmalarına eğilmektedirler.”5
3.1.1. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Kavramının Tanımları
Halkla ilişkiler ve tanıtımın tanımları konusunda uzmanların üzerinde
birleştiği ortak kavramlar olmakla birlikte pek çok farklı tanım karşımıza
çıkmaktadır. Genel olarak Halkla İlişkiler, sunulacak hizmet ya da politikanın,
görülecek işlerin, hedef alınan grupların isteklerine uygun olarak planlanan, sürekli
olarak geliştirilen ve dürüstlük ilkesini benimseyen yönetsel bir işlev6 olarak
tanımlanabilir.
1978 tarihinde Meksiko City’de yapılan kongrede “Dünyadaki Halkla
İlişkiler Birlikleri” halkla ilişkileri genel olarak şöyle tanımlanmıştır: “Halkla
ilişkiler eğilimleri araştıran ve çözümleyen, sonuçlarını tahmin ederek yöneticilere
öneren, böylece hem kamuya hem de örgüte hizmet sunacak planlanmış etkinlikleri
uygulayan bir bilim ve sanattır”7
James L.Mc. Camy’e göre ise halkla ilişkiler; “Kamu alanında, devlet
mekanizması ile yurttaşlar arasında doğrudan doğruya veya dolaylı olarak yapılan
temaslar ile bu temaslarda saklı tesir ve davranışlardan doğan tepkinin bütünüdür.”8
Ortak bir pencereden baktığımızda halkla ilişkiler ve tanıtım ile ilgili ortak
tanımları üç başlıkta özetlenebilir;
3
M.Alaeddin Asna, “Yönetim-Halk İlişkileri”, Amme İdaresi Dergisi, C:1, Ankara, 1968, s.3-4, 59
Rakın Ziyaoğlu, Propaganda ve Sanatı, İstanbul, Halk Basımevi, 1963, s.9.
5
Asna, Yönetim-Halk İlişkileri, s.65.
6
Tortop, a.g.e., s.4.
7
Yücel Ertekin, Halkla İlişkiler, Ankara, TODAİE Yayını. No: 259, 1995 s.9.
8
Ahmet Bülent Göksel, Halkla İlişkiler, İzmir, Bilgehan Basımevi, 1988, s.5.
4
45
1. İkna etme sanatıdır: Genellikle yönetimle ilgili olarak, belli bir
davranış benimsetmek ya da beli yönde hareket yaratmak için halkı inandırma
çabalarıdır.
2. Devleti ve halkı kaynaştırır: Halkla ilişkiler iki gurubu örneğin, kamu
örgütleri ile kamuoyunu kaynaştıran, özdeşleştiren ve bütünlüğe vardıran çabaların
tümüdür.
3. Halka duyurma veı halkla işbirliği görevi: Yönetimin izlemekte
olduğu politikanın halka benimsetilmesi, çalışmaların sürekli ve tam olarak halka
duyurulması, yönetime karşı olumlu bir hava yaratılması ve buna karşılık halkında
yönetim hakkında ne düşündüğünün ve yönetimde ne istediğinin bilinmesi ve halkla
işbirliği sağlanması görevine halkla ilişkiler denir.9
“Halkla ilişkiler, belirtilmiş hedef kitleleri etkilemek için hazırlanmış, planlı,
inandırıcı haberleşme çabasıdır. Diğer bir deyişle ise halkla ilişkiler, halkı belirli bir
tutumu kabule ya da belirli bir uygulama yolunu izlemeye inandırma sanatıdır.”10
Halkla ilişkilerin kurumdaki görevleri ve işlevlerinin kısa anlatımı şöyle
dizgelenmektedir:
Kurum içinde ve dışında ilgili bireyleri etkileyebilmek için inandırıcıetkileyici ilişkiler kurarak bunları saklamak, bu ilişkileri bozabilecek gelişmeleri,
işleri ve olayları önceden sezinleyip önlem almak, kurumun yönetsel sistemine,
kurumsal amaçlarına ulaşmak üzere kendi gücünde yardımcı olmak, bu işlevler
doğrultusunda, kurumsal planlama, bütünleşme ve etkinlik kazanma işlevlerine
etkili bir biçimde katılmak, kurum içi ve dışı iletişimi yönetmek.11
Halkla İlişkilere gereken önemi vermeyen kuruluşların başarılı olma
olasılığı azalmaktadır. Halkla İlişkiler, bir örgütün hem sigortası, hem vitrini, hem
de vizyonudur.12
Halkla İlişkiler, kişinin ya da kurumun halkla ilgisini geliştirme ve anlama
yolundaki çabadır.... Halkla İlişkiler, halkı etkileyen söz, eylem ya da olaydır.
Halkla İlişkiler, bir kuruluş çalışanlara, müşterilere, bağlantılı olduğu kişilere
sevdirme ve saydırma sanatıdır. Halkla İlişkiler, düşüncelerin istenen sonuçları
yaratması amacı ile çeşitli guruplara ustaca aktarılması, becerikli bir haberleşme
oluşumunun gerçekleştirilmesidir.13
Halkla İlişkiler, yönetim felsefesi, bu felsefenin yürütülen politika ve
eylemlerle görüntülenmesi, bir yönetim fonksiyonu ve karşılıklı anlayış ve iyi
niyetin sağlanması için kamuoyu ile haberleşme yöntemleri sonucunda bu
felsefenin, politikanın, uygulamanın ve eylemlerin açıklanmasıdır. 14
9
Ertekin, a.g.e., s.9.
M. Alaattin Asna, Halkla İlişkiler, Ankara, Türkiye Bankalar Birliği, 1978, s.1-12.
11
Safiye Kırlar, “Halkla İlişkiler ve Tanıtımda Reklam”, (çev) John White (1991). How to
Understand and Manage Public Relations, London, Business Books Ltd, İstanbul Üniversitesi
İletişim Fakültesi Dergisi, İstanbul, 1996.)
12
Nurullah Öztürk, Türkiye’de Devlet, Toplum ve Polis (Polis ve Halkla İlişkiler), Ankara, Seçkin
Yayınları, 2002, s.229.
13
Tortop, a.g.e., s.4-5
14
M.Alaeddin Asna, Bankacılar için Halkla İlişkiler Bilgisi, Ankara, Yayın No: 173, 1985, s.15
10
46
Halkla İlişkiler, “ekonomik, sosyal ve siyasal kuruluşların yöneticilerini, her
çalışma dalında halkın yararını ön plana alan bir görüş ve tutuma yönelten bir
yönetim felsefesidir.” 15
Halkla İlişkiler, Kuruluşun müdüründen odacısına kadar tüm mensuplarının
uygulaması, izlemesi gereken bir felsefe, bir politika demektir, bir Halkla İlişkiler
uzmanı tutarak ona astronomik ücretler vermek bile tek başına başarı getirmez.16
“Halkla İlişkilerin kamu yönetimi uygulamasındaki amacı yalnız çevreyi
aydınlatmak değil, yöneticileri kendi davranışlarını ya da yönetsel eylemleri
değiştirmeye yöneltmek ve bu konuda yön göstermektir.”17“Halkla İlişkiler,
belirtilmiş hedef kitleleri etkilemek için hazırlanmış, planlı, inandırıcı haberleşme
çabasıdır.”18
Sosyologlar kitlelere bir şey yaptırabilmek için yeryüzünde üç etkili yol
bulunduğundan söz ederler: a) Zor kullanmak, b) Para ile satın almak, c)
İnandırmak. Halkın bir yeniliğe, bir sosyal değişime uymasında, alışmasında Halkla
İlişkiler sanatının kullandığı, işte bu üçüncü yoldur: inandırma.19
Halkla ilişkilerde amaç, karşı kitleyi etkilemektir. Onu belirli bir inanca veya
eyleme itmektir. Tanıtılacak kişi veya işi ortaya koymak, karşıdan gelebilecek
tepkileri göz önünde tutmak gerekirse istenen düzeltmeleri yaparak amaca
ulaşmaktır. Amaç, karşı kitleyi etkileme, inandırma ve davranışa ve dürüst yollardan
itebilmektir.
İletişim, duygu, düşünce veya bilgilerin akla gelebilecek her türlü yola
başkalarına aktarılmasıdır. Etkileşimin olduğu her yerde de etkileşim vardır.
İletişim insanlara karşı yapılan bir eylemdir. Yönetim insanlara rağmen olmaz,
insanlarla birlikte olur.20
Halkla ilişkilerde asıl amaç, doğru bilgiyi en uygun araçlarla vermektir. İyi
niyet asıldır, tartışmaya açık olma ile demokratiktir. Korku ya da para ile satın
almaya dayanmadığından Halkla ilişkiler inandırma (ikna etme) yolunu
benimsemiştir.21
15
Asna, Bankacılar için Halkla İlişkiler Bilgisi, s.16
Asna, Bankacılar için Halkla İlişkiler Bilgisi, s.17
17
Metin Kazancı, Halkla İlişkiler, Ankara, A.Ü.S.B.F. Basın ve Yayın Yüksek Okulu Basımevi,
Yayın No:459, 1980, s.32
18
Asna, Bankacılar için Halkla İlişkiler Bilgisi, s.32
19
Asna, Bankacılar için Halkla İlişkiler Bilgisi, s.36
20
Zuhal Baltaş, Acar Baltaş, Bedenin Dili, İstanbul, Remzi Kitabevi, 2.bs., 1994, s.19.
21
Doğan Canman, v.d., Kamu Görevlileri El Kitabı, Ankara, TODAİE Yayın No: 308, 2002, s.353
16
47
Halkla ilişkilerin amacı, kuruluş ile diğer çeşitli iç ve dış kuruluşlar
arasında iyi bir ortam yaratmaktır. Halkla ilişkiler bu anlamda kuruluşun yalnız
Halkla olan ilişkilerini değil, diğer kuruluş veya topluluklarla olan ilişkilerini de
kapsamına almaktadır. 22
“Halkla ilişkilerin amacı, özel ve kamu yararlarına cevap vermeye çalışmak
ve
herkesin
kişiliğine
hürmet
ederek
sosyal
sorumluluk
duygusu
yaratmaktır.”23“Halkla ilişkiler, demoktarik süreci güçlendirir.”24
Polis-Halk işbirliği sağlanmasında en önemli husus polisin hizmet verdiği
alanlarda halkı eğitmesidir. Halka, huzur ve güvenin sağlanmasında polise ne gibi
katkıları olabileceği anlatılmalıdır. Bunu sağlamak için önce herhangi bir olayda
dikkat edilmesi gereken hususların neler olabileceği, olaylar karşısında seyirci
kalınmaması gerektiği, suç işleyenlerin polise bildirilmesi gerektiği verilmelidir.
Halka huzur ve güvenin ancak onların katkılarıyla gerçekleşebileceği kavratılmalı
ve eğitiminin sürekliliği sağlanmalıdır.25
27-29 Mart 1995 tarihlerinde 1. Polis Halk İşbirliği Sempozyumu’nda Polis
Akademisi Başkanı Hasan YÜCESAN’ın da söylediği üzere;
Günümüzde gerçek manada polislik, suçluları yakalamada gösterilen
başarıyla değil, halkla geliştirilen ilişkilerin niteliği ve suçu önlemede halktan
alınan yardım ve desteğin oranı ile ölçülmektedir. Halkın desteği ile görev yapan
polis dünyanın neresinde olursa olsun başarıdan başarıya koşmakta ve toplumlar
huzur toplumu haline gelebilmektedir. Halkın desteğinden uzak, baskı ve şiddete
dayalı olarak görev yapılan antidemokratik ülkelerde suç ve suçluluğun
önlenmede ve toplumun huzurunu sağlamada polis başarısız olmakta ve suç
olaylarında artış görülmektedir. Polis hizmetinin niteliğinden dolayı sürekli
olarak halkla temas halinde olması, bir sorumluluk ve güven mesleği olan
polisliğin toplumda saygınlık kazanması polisin halka güven verebilmesine
bağlıdır. Sevgi, hoşgörü, müsamahanın ağırlık kazandığı bu dönemde polisliğin
korku kurumu olmaktan çıkartılarak bir güven kurumu haline getirilmesi,
zihinlerdeki yanlış imajların silinmesi gerekmektedir.26
Polis, ne insanüstü bir varlık, nede her derde deva bir varlıktır. Kimse her
köşede bir polisin bulunduğu bir zamanı asla görmeyecek ve uygulanması da
imkânsızdır. Suçların önlenmesi ve işlenen suçların sorumluluklarının yakalanması
için polis, halkla işbirliği yapmak zorundadır. Unutulmamalıdır ki varlık nedenleri
kendilerine hizmet vermekle yükümlü oldukları vatandaşı dikkate alarak, onlara
değer vererek ve hizmetlerini kitlelerinin beklentileri doğrultusunda uyarlayarak yol
alanlar, hem kendileri rahat edecekler ve hem de hizmet verdikleri kitle rahat
22
Tortop, a.g.e., s.9
Tortop, a.g.e., s.10
24
Nermin Abadan, Modern Toplumlarda Halkla Münasebet, Ankara, TODAİE Yayını, 1964, s.7
25
Firdevs Güneş, “Polis-Halk İşbirliğinde Halkın Eğitim Durumu”, 1. Polis Halk İşbirliği
Sempozyumu, (27-29 Mart 1995) Polis Akademisi, Seminer, Konferans, Sempozyum Bildirileri
Dizisi:1, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi, 1995, s.91.
26
Hasan Yücesan, “Açılış Konuşmaları”, 1. Polis Halk İşbirliği Sempozyumu, (27-29 Mart 1995)
Polis Akademisi Seminer Konferans Sempozyum Bildirileri Dizisi:1, Ankara, Emniyet Genel
Müdürlüğü Basımevi, 1995, s.1.
23
48
edecektir. İletişim, halkla ilişkiler ise toplam kalitenin belkemiğini oluşturmaktadır.
Kısaca her alanda kamu kurum ve özel kurum tarafından kaliteli hizmet sunulmak
isteniyorsa, o zaman insana değer veren, insanı dinleyen ve topluma hizmet etmeyi
amaç edinmiş bir yönetim anlayışı içerisinde halkla ilişkilere gereken önem
verilmelidir.27
“Halkla İlişkiler konusunda her şey ezbere bilinse de son söz, o bilgileri
kullanma isteğinde ve azmindedir.”28
Halkın yönetimle ilişkisi sürekli olarak belirli bir sorun üzerine kurulur.
Amaçsız bir ilişki olmaz. İlişkinin kurulabilmesi için ortada bir sorunun bulunması
gerek ve yeter koşuldur. Bu soruna çözüm getirmek için bazen yönetilenin isteği ile,
bazen de yönetimin soruna el atması ile belirli bir ilişki oluşturulur.29
Halk ilişkiler uygulamasının kullandığı araçlar belki bir sıralamaya uygun
gelmeyecek kadar çoktur. Ancak gerek evrensel olarak uygulanan, gerekse Halkla
ilişlerin bir ilgi alanı olarak görüp değerlendirilen çalışmaların sonuçlarına
bakılarak belirli bir sıralama yapmak olanaklıdır.30
“Halk ilişkiler iki yönlüdür.... Karşılıksız bir Halkla İlişkiler düşünülemez.”31
İngiltere’de halkın polise güveni konusunda çeşitli tarihlerde yapılan
araştırmalar, bu ülkede halkın polise güveninin yüksek olduğunu göstermiştir.
İngiliz geleneğinde, polis hiç bir zaman halktan ayrı bir kurum değil “üniformalı
vatandaş” olarak görüle gelmiştir. Zaten çağdaş polislik, kaba güce değil, kabule ve
halkla bütünleşmeye dayanmaktadır.32
3.1.2. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Kavramının Ortak Özellikleri
Kazancı’ ya göre33 Halkın yönetimi desteklemesi, onun kendisi için yararlı ve
olumlu çalışmalar yaptığına inanmasına bağlıdır. Bunun yolu da yönetimin gerçekten
olumlu işler yapması ve aynı zamanda yaptıklarının halka anlatmasından
geçmektedir. Yalnızca icraat yetmez, icraatın anlatılması da gerekir. Bu nedenle halka
belirli bir pencere açmak ve bu konuda kitle iletişim araçlarını ya da yüz yüze
27
Nurullah Öztürk, Türkiye’de Devlet, Toplum ve Polis (Polis ve Halkla İlişkiler), Ankara, Seçkin
Yayınları, 2002, s.340.
28
Asna, Bankacılar için Halkla İlişkiler Bilgisi, s.179.
29
Kazancı, a.g.e., s.114
30
Kazancı, a.g.e., s.147
31
Kazancı, a.g.e., s.167
32
Remzi Fındıklı, Polis-Halk İlişkileri, İngiliz Polis Teşkilatı, Ankara, 1993, s.19.
33
Kazancı, a.g.e., s.38.
49
ilişkileri kullanmak gerekir. Varol, Bernays’a göre halkla ilişkilerin üç etkinlik alanını
kapsadığnı aktarmaktadır34.
Enformasyon, ikna ve bütünleşme. Bunlar aynı zamanda, kavramın üç
anlamı bulunduğunu da ifade etmektedirler. Birinci anlamı, kamuya enformasyon
aktarma, kamuyu bilgilendirme; ikincisi, tutum ve eylemleri değiştirmek amacıyla
kamuya yönelik ikna ve üçüncüsü de, yönetimin tutum ve eylemlerini kamuların
tutum ve eylemleriyle, kamuların tutum ve eylemlerini de yönetimindekilerle
bütünleştirme çabalarıdır. Bernays’a göre halkla ilişkiler bu gün her üç anlamı
bakımından da hayati bir önem kazanmıştır. Çünkü, bir taraftan, toplum çok daha
karmaşık hale gelmekte ve toplumsal süreçler çok daha hızlı gelişmektedir. Öte
yandan, teknoloji beşeri ilişkilerden daha hızlı ilerleme göstermektedir. Medyailetişim teknolojisi de buna dahildir.
Asna ise halkla ilişkiler ve tanıtım kavramının ortak özelliklerini dört
basamakta özetlemektedir.35
1. Halkla ilişkiler iki yönlü bir akım göstermektedir. Bu akımın bir ucunda
bu çabaya girişmek durumunda olan yönetim, öbür ucunda ise sınırı çizilmiş, yani
ön çalışmalarla belirtilmiş hedef kitleler bulunmaktadır.
2. Bu iki uç arasındaki akımda karşılıklı yarar bulunmaktadır. Halkla ilişki
kuracak olan yönetim hedef kitleyi bazı bilgilerle beslemekte onu aydınlatmaktadır.
Bu çalışması sonunda hedeften bazı tepkiler almakta, araştırmalar sonunda hedefin
düşünce ve eğilimleri konusunda aldığı bilgileri değerlendirerek tutumuna yön
vermektedir.
3. Halkla ilişkiler çabası içinde, hedef kitle için hazırlanan duyurma,
tanıtma mesajlarının dürüstlükten ayrılmamasıdır. Doğru olanı yapıp hedef kitle
tarafından beğenilmek için ancak ve ancak doğruyu söylemek söz konusudur.
4. Halkla ilişkiler planlıdır. Yani halkla ilişkiler planlı çalışmayı
gerektiren, belirli safhaları bulunan sürekli bir oluşumdur.
3.2. HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM ARAÇLARI
Yüz yüze haberleşme en etkili haberleşme yöntemlerinden birisidir. Yüz yüze
sürdürülen ikili ilişkilerde etkileme veya etkilenme oranı daha yüksek olmakta, yani
yüz yüze ilişki sosyal etkiyi artırıcı bir rol oynamaktadır. Yüz yüze haberleşmenin
etkisi, haberi iletenin yani kaynağın tanınmış ve saygı duyulan biri olmasıyla da
büyük ölçüde artmaktadır.
34
35
Muharrem Varol, Siyaset ve Halkla İlişkiler, Ankara, İmaj Yayıncılık, 1994, s.18-19
Asna, Yönetim-Halk İlişkileri, s.57-58
50
Lazarsfeld’e göre yüz yüze haberleşmenin yani şahsi ilişkilerin, insanların
kanaat ve davranışlarını tayinde, herhangi bir yayın organından çok daha etkili
olabilmesi şu sebeplere dayanmaktadır.
1. Şahsi ilişkiler samimi bir havada cereyan eder, Bu ilkelerden kaçınmak
hayli güçtür ve dolayısıyla insanlar, kitle haberleşme araçlarına olduğunun aksine,
bu durumda seçici bir tutum gösteremezler.
2. Dolaysız, yüz yüze ilişkiler, gerektiği anda, hedef alınan kişilerin
tutumuna göre hemen yön değiştirebilir. Böylelikle, karşı görüşler derhal dikkate
alınarak ikna yolu takip edilebilecektir.
3. İnsanlar tanıdıkları kişilerin sözlerine daha çok güvenmek, inanmak
eğilimindedirler.
4. Hedef alınan şahıslar, kanaatleri değiştirilmeksizin de şahsi ilişkiler
vasıtasıyla belirli bir davranışta bulunmaya razı edilebilirler. Mesela; bir arkadaş,
sadece hatır için şöyle ya da böyle bir harekette bulunmayı kabul edebilir.36
Gazeteler:
Gazeteler halkla ilişkiler ve propaganda uygulamalarında önemli ve etkili bir
rol oynamaktadır. Diğer yandan dergiler ve kitaplarda halkla ilişkiler ve propaganda
faaliyetlerinin bir başka etkili boyutunu oluşturmaktadır.
... basılı kağıt en mükemmel psikolojik silah olagelmiştir ve bugün radyo
ile televizyon onun yerine geçmiş olmasına rağmen, itibarı hala bilinçaltımızı
etkilemektedir.37
Gazeteler, eskiden beri halkla ilişkiler alanında en çok kullanılan ve
kamuoyunu oluşturmada etkileri oldukça önemli olan araçlardandır. Çok farklı
hedef kitlelere her gün seslenmemize yardımcı oldukları için bu konuda
yararlanılabilecek araçların başında gelir.38
Dergiler:
Dergiler günümüzün basılı iletişim ve grafik tasarım elemanları arasında
önemli yer tutar. Hitap ettikleri hedef kitlelere göre insanları bilgilendirirler.
Dergilerde gazeteler gibi bir takım haberleri içerir, ancak günlük olarak
yayınlanmazlar.
Dergiyi gazeteden ayıran en önemli fark zaman, yani iki yayın arasındaki
süredir. Dolayısıyla 15 günde bir yayınlanan bir dergi amaç “süje olan olayın”
duyurulmasından çok, onun ilginç, bilinmeyen gazetelerin göremediği ya da
atladığı taraflarının yayınlanması ve okuyucuya aktarılmasıdır. Bunlar resimlerle de
desteklendiğinde derginin içeriği oluşur.39
36
Varol, ag.e., s.129-130
Maurice Megret, Psikolojik Savaş, İstanbul, Varlık Yayınevi, 1972, s.17.
38
Ertekin, a.g.e., s.106.
39
Kazancı, a.g.e., s.257.
37
51
Afişler:
Reklam yapmak bakımından ve halkı bilgilendirmek bakımından,
sokakta herkesin görebileceği kavşaklara, geçit alanlarına, halkın yoğun olduğu
yerlere asılır.
Halkla ilişkiler ve propaganda amaçlı olarak kullanılan afişler, çeşitli
spesifik basın yada yayın organları ile ulaşılan kitlenin dışında sokaktaki adamı da
etkilemek ayrıca da diğer basın organları veya haberleşme araçlarıyla belirli bir
etkiye maruz bırakılmış olan kitle üzerinde bu etkin devamlılığını sağlamak için
kullanılır.40
Radyo:
Radyo hakla ilişkilerde sesli olarak hedef kitleye hemen her konuda mesaj
verilmesinde etkili bir rol oynayan iletişim aracıdır.
Radyoda yapılacak olan program hedef kitlelere uygun mesajlar ile
donatılmış; bilgi verici, aydınlatıcı, eğitici-öğretici, eğlendirici olabileceği gibi
stüdyo dışı canlı yayınlar biçiminde de olabilir. Halkla ilişkiler uzmanının radyo
programında en çok ilgilendiren bir türde özel dinleyici kitlesi için hazırlanan
programlardır. Bu programlar eğitici ve öğretici niteliği olan ancak özel dinleyici
gruplarına (kadın, gençlik, çocuk, işçi, hasta ve yaşlılar gibi) mesajlar ileten
programlardır. Dinleyicisini en çok etkileyecek bu programlarından başarısı titiz bir
araştırma ve planlamaya bağlıdır.41
Radyoda dinleyenler diğer kitle iletişim araçlarında olduğu gibi özel bir
zaman ayırmak zorunda değildirler. Kişi başka işlerini yaparken de radyodan
yararlanabilir. Yapılan araştırmalara başta sürücüler olmak üzere el ve göz emeği
olan yoğun çalışma alanlarında sözgelimi konfeksiyon atölyeleri çalışanları, esnafın
büyük bir bölümü, öğrenciler ve ev hanımları çok önemli bir radyo
dinleyicileridirler. Bu kesim için radyolar arası bir rekabet vardır. Radyodan
yararlanırken yayın zamanının çok iyi seçilmesi gerekir. Yapılan araştırmalar
ışığında hangi saatlerde hangi toplumsal kesimin radyoyu daha çok dinlediği
bilindiğine göre programların bu değişkenlere göre saatlendirmek mümkündür.42
Televizyon:
Televizyon görüntülü ve sesli olarak insanlara ulaşmanın en etkin yollarından
birisidir. Günümüz dünyasında insanları etkisi altına alan programlarıyla
vazgeçilmez, halka en fazla ulaşılabilen, olumsuz yayını olması durumunda insanları
uyuşturan ve kendisine esir eden etkili bir iletişim aracıdır.
40
Göksel, a.g.e., s.98
Ertekin, a.g.e., s.10.
42
Kazancı, a.g.e., s.262.
41
52
Çağımızın insanının işinin dışındaki zamanını evinde geçirmesi dünya ile
ilişkisini televizyon ile kurması nedeni ile çok daha sık ve çok daha uzun bir süre
kullanılmaktadır.43
Günümüzde özellikle televizyon en yaygın haberleşme aracı haline gelmiş
olup, ses, görüntü ve hareket gibi üç ana özelliği ile diğer haberleşme araçlarının
etkilerini tek başına karşılayabilmektedir.
3.3.
EMNİYET
TEŞKİLATI’NIN
HALKLA
İLİŞKİLER
FAALİYETLERİNE YAKLAŞIMI
Güvenlik kuvvetlerinin görevlerini gereği gibi yerine getirebilmesi için,
halkın
destek
ve
yardımını
yanında
hissetmesi
gerekmektedir.
Güvenlik
kuvvetlerinin başarısı sadece yakalanan suçlu sayısıyla değil; aynı zamanda halktan
aldığı aktif destek ile de ölçülmektedir.44 Bu nedenle güvenlik kuvvetleri ile halkın
karşılıklı anlayış ve uyum içinde olması gerekmektedir. Halkın devletin yanında yer
alması ve bu birlikteliğin kurulabilmesi için gereken emniyet teşgilatının halkla
ilişkiler faaliyetlerine gereken önemi vermesiyle mümkündür.
Bunun için bilgilendirme amacıyla yapılan liseli ve üniversiteli gençlere
yönelik düzenlenen konferans ve sempozyumlar, internet üzerinden yapılan
bilgilendirme etkinlikleri, hazırlanan kitap ve broşürler vasıtasıyla da bilinçlendirme
ve tanıtma etkinlikleri, sportif ve sanatsal etkinliklerinin desteklenmesi, halkın birlik
ve bütünlük duygusunun kazanılması açısından emniyet teşgilatı için oldukça önem
taşımaktadır.
Polis-Halkla ilişkiler konusundaki problemleri ortaya koyan bir araştırma,
polis teşkilatına destek veren “Günaydın İstanbul Vatandaş Bilincini Geliştirme
Derneği” ile birlikte yapılmış ve problemler devletten kaynaklanan, polis
teşkilatından kaynaklanan ve halktan kaynaklanan sorunlar olarak ele alınmış ve
çözümleri için bazı projeler geliştirilmiştir.
43
44
a.g.e., s.21.
a.g.e., s.142.
53
Vatandaşlar polisine destek verme anlayışı içerisinde sokağında polisin
gözleri, kulakları ve hatta elleri bile olabilir.
Yapılan bilimsel çalışmalar göstermiştir ki halkımız güleryüzlü, içten,
vatandaşları anlayabilen, vatandaşa yardımcı olan, kimliğini ve silahından çok
kişiliğini ön plana çıkaran, kendine soru sorulabilen, insancıl, kibar ve güvenilen bir
polis teşkilatı arzulamaktadır. Aynı şekilde polis de vatandaştan psikolojilerini
anlamalarını yaşam ve çalışma koşullarını, risklerle dolu yaşamlarının bilinmesini
istemektedir.45
Halkla ilişkilerde polisin sevdirme, polise olan güveni ve desteği sağlama
ulaşılmak istenen hedeftir. İnsanları ihbarlar vesilesi ile kendileri ve toplum için bir
şeyler yapmak vesilesi ile polise ve çevresindeki olaylara duyarlılığını ölçme ve
ihbar telefonlarına gelen ihbarlar ile mümkündür.
Polis hizmet ettiği toplumun bir parçasıdır. Bir başka deyişle halk polis,
poliste halk demektir. Polisin halka yakın olması ve halkın da polise yardımcı olması
doğaldır. Bu ilişkide karşılıklı samimiyet, sevgi, saygı, güven ve açıklık şarttır.
Görevini yerine getirebilmek için çeşitli yetki, araç ve gereçlerle donatılan polisin bu
yetkilerini yerinde ve zamanında kullanması gerekir, yumuşak kullanılan yetki
acizlik, çok sert kullanılan yetkide haksızlık doğurabilir. Bu nedenle polis sürekli
eğitilmeli yetkilerini noksansız, yerinde ve zamanında kullanabilme yeteneği
geliştirilmelidir.
Polisin varlığı hiç şüphe yok ki halka iyi hizmet vermek içindir. O halde görev
yapan polisin vatandaşın destek ve güveninin kazanması şarttır. Teşkilatın
kamuoyunun desteğini sağlayabilmesi için her mensubumuzun ayrı ayrı birer halkla
ilişkiler birimi gibi çalışması gerekir.
Halkla ilişkilerde; iki yönlü ilişki kurmak, dürüstlük, inandırıcılık, sabırlı
çalışmak, sorumluluk, açıklık, süreklilik, imaj gözetilmesi gereken temel
45
Arif Sezer, Mehmet Kul, “Avrupa Birliği Bağlamında Polis-Halk İlişkileri”, Polis Dergisi, 32. sayı,
Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi, Temmuz-Ağustos-Eylül 2002, s.5
54
ilkelerdendir. Halkla ilişkiler çalışmalarında; bilgi toplama-araştırma, planlama,
uygulama (Yürütme) ve değerlendirme aşamaları izlenir.
“Halkla ilişkilerde; yönetim araç ve tekniği olarak en geniş kapsamlı olanı
PÖPAYED olarak formüle edilen planlama, örgütlenme, personel alma, yönetme,
eşgüdümleme ve denetlemedir.”46
Kurumlar kurum içi halkla ilişkilerde değişik araçlara başvurabilirler.
Bunlar: Personel İşleri Birimleri, yüzyüze görüşmeler, telefon görüşmeleri, kurum
içine yönelik süreli yayınlar, toplantılar, kapalı devre televizyonlar, ailelere yönelik
çalışmalar (piknik, kreş, ev ziyaretleri…), birim ziyaretleri, mektuplar, ilan
panoları, moral ve eğlence organizasyonları, sergiler, kuruluş raporları, dilek
kutuları.47
Halkla İlişkilerin en temel noktasının bir teşkilatın halk nazarında iyi bir imaj
yaratmasını sağlamak olduğu vurgulanmaktadır.
Polis açısından bu konu, Emniyet Teşkilatı’nın imajının iyileştirilmesi ve
halkın polise bakış açısının mümkün olduğu kadar olumlu yapılması ve devam
ettirilmesidir. İyi bir imaj yaratmayı başarmak için genelde üç temel görev vardır:
güvenlik hizmetinin sunulduğu halk kesimlerinin tanınması, güvenlik hizmetine
sunan polis birimlerinin tanıtılması ve üçüncü olarak değerlendirmedir.48
Polis, görevlerinin bir gereği olarak halkla sürekli ve zorunlu ilişkilerde
bulunmaktadır. Tüm faaliyet ve işlemlerini yasalara uygun olarak gerçekleştirmek,
kanunları vatandaşlara eşit şekilde uygulamak, vatandaşların temel hak ve
özgürlüklerini rahatça kullanabilecekleri ortamı oluşturmakla görevlidir.
Suçlulukla mücadele ancak halkın işbirliği ile başarıya ulaşılabilecektir.
Halkın sağlayacağı işbirliği iki yönlü ok gibidir. Yararı sadece kendisine olacaktır.
Kuşkusuz, bir ülkenin kalkınması ekonomik göstergelerle belirlenmekte ise de,
gerçek kalkınma kriminolojik göstergelerinde olumlu bir tablo (suçluluğun kontrol
altında olması) sergilenmesiyle mümkün olabilecektir. Aksi takdirde, artan suçluluk,
suç mağdurlarına vereceği zararla birlikte halkın günlük yaşamını korku içinde
geçirmesine; hükümet ve bireylerin suçluluğa karşı koruyucu önlemleri almasına ve
46
Hasan Hüseyin Çevik, Turgut Göksu, Polis-Halk İlişkileri, Ankara, SFN Televizyon Tanıtım
Tasarım Yayıncılık Ltd.Şti., 2003, s.35
47
a.g.e., s.48
48
a.g.e., s.67
55
sonuçta kalkınmayla elde edilen servetin kalkınmanın yan etkilerini gidermek uğruna
tüketilmesine neden olacaktır.
Halkın işbirliği konusunda kitle iletişiminin artı ve eksileri gün geçtikçe
yoğunluk kazanmakta, şiddet gösterimlerinin haber, film ve yorum olarak
iletilmesindeki abartılar birey/halk üzerinde hiç de umulmayan türde tepkilere,
bilinçaltındaki şiddetin su yüzüne çıkmasına neden olmaktadır. Bu nedenle,
medyanın destek ve işbirliğini sağlamak gerekir.
Polis, halkın huzur ve güven ortamını sağlayan devletin en önemli temel
unsurudur.
Demokrasilerin
devamlılığında
polisin
önemi
ve
mevcudiyeti
tartışılamaz. Dünyaya baktığımızda güçlü polis örgütüne sahip olan devletlerin,
güçlü demokrasilere sahip olduğu görülmektedir. Halkın huzuru için görev yapacak
olan polisin halk ile olan işbirliğindeki önemi kendiliğinden ortaya çıkar.
Personel seçimi ve eğitimi (Polis toplumu idare eden insan olduğuna göre,
idare ettiği toplumdan mutlaka önde olmalıdır.), Fiziki görünüm (itimat), Alt yapı
tesislerinin görünümü, Çağın icaplarına uygun teknolojik imkânlar, Konuşma ve
hitabet düzgünlüğü, Görev mesuliyet ve hâkimiyeti, Genel kültür ve mevzuat
hâkimiyeti Polis-Halk işbirliğinde etken olan faktörlerdendir. Polisin en önemli silahı
bilgisidir. Polis ne kadar kültürlü ve bilgili olursa, halk üzerinde o derece etkilidir.
Suçu önlemede halkın desteği polis için önemlidir. Sivil halkın çevrede
bulunması polisin çevrede bulunması kadar etkilidir. Bir toplumda halkın işbirliğinin
% 5 veya % 10 artışının, tam donanımlı polis kuvvetlerinin % 50 veya % 60
artırılmasından daha etkin olduğu araştırmalarla ortaya konulmuştur. Polis suçun
önlenmesinde halkın işbirliği ve desteğini istemeli (aramalı) halka sürekli temas
içinde olmalıdır.
Polis yönetimin bir parçası olduğu gibi aynı zamanda onun yansıtıcısıdır. Bir
başka deyişle ülkenin yönetimi ne ise polisi de odur. Halk bir bakıma üniformasız
polistir. Her ulus layık olduğu yönetimi bulur. Layık olduğu suçluları görür ve layık
56
olduğu şekilde yönetir. Bir ülkenin halkı ve yaşayışı ne ise yönetim ve polisi de odur.
Polis toplumun en iyi yansıtıcısıdır. Bilindiği gibi “polis-halk ilişkilerini
geliştirebilmenin temel yolu; Halka iyi, Eşit, Dürüst ve Güvenilir bir güvenlik
hizmeti vermektir.”49
Halkın polisten beklentilerini belirlemek ve ona göre hizmet verebilmek için
başta okullar olmak üzere dernekler ve çeşitli sosyal kurumlar arasında seminerler,
konferanslar, bilimsel tartışmalar, yarışmalar ve anketler düzenlenerek halkla ilişkiler
yoğun bir biçimde sürdürülmelidir.
Halkın polise çeşitli şekillerde destek vermesi polisin başarılı olması için
şarttır. Bunun için ise, halkın polise inanması ve güvenmesi gereklidir.“Etkili insan
olmanın temel koşulu güvenilir, inanılır insan olmaktır.... Bir insanının güvenilir ve
inanılır olması için onun düşünce ve davranışlarını yöneten temel ilke ve değerlerinin
olması gerekir.”50
Koşullar ne olursa olsun doğru bildiğini söyleyeceğine, doğru bildiği yönde
davranacağına inanılan insana güvenilir. Güven duygusu insanının bütünlük içinde
olmasından, dürüst ve tutarlı davranmasından kaynaklanır. Doğru bildiğine
inandığına yapacağına inanç, güven duygusunun temelinde yatar. Etkili yönetim
güven yaratır ve bu güven duygusu BİZ bilinci’nin temelini oluşturur.
İster ailede
ister iş yerinde olsun güven yoksa korku hakimdir, iletişim yoksa yalan hakimdir,
sadakat yoksa anlamsızlık hakimdir. Güven güveni, inanç inancı doğurur, güvenin
sonunda iletişim ve sadakat doğar.“İnsana değer vermenin altında, BİZ bilincinin
altında koşulsuz sevgi yatar.”51
İnsanlar arasında sevgi, saygı ve güven hissinin yerleşmesi insani ilişkilere
ait kaidelerin çok iyi bilinmesi ve bizzat yaşanmasıyla sağlanır. Adalet mülkün
(Devletin) temelidir. Adaletin zıddı, zulümdür. Adalet olmayan yerde idare edilen
49
Remzi Fındıklı, Polis-Halk İlişkileri, İngiliz Polis Teşkilatı, Ankara, 1993.
Doğan Cüceloğlu, İçimizdeki Biz, 1.bs., İstanbul, Sistem Yayıncılık, 1996, s.162.
51
Cüceloğlu, İçimizdeki Biz, s.184.
50
57
halk devletle düşman olur. Eflatun; eşya ( varlık alemindeki düzen ) adalet ile sabit
(kalıcı), zulümle zail olur (yok olur) demiştir.52
Polisin başarılı olabilmesi bakımından; eğitimine ve sorumlu olduğu bölgede
yaşayan insanlarla iletişime-halkla ilişkilere önem verilmesi, halkın iyi tanıması,
sıcak ilişkiler geliştirmesi, vatandaş ile kaynaşarak vatandaşın polise desteğini
artırması, problemleri karşısında giderici önlemler alması halkın güven ve saygı
ortamının sağlanması gerekmektedir.
Dürüstlük insan ilişkilerindeki güvenin temelidir. Eğer ailedeki insanlar
arasında, özellikle ana-baba arasında güven yoksa, çocukları utanca boğulmuş,
kendine güveni olmayan, kalıplanmış yetişkin çocukları olarak büyür. Güven temeli
olmayan bir toplumda her şey yazılı yasalarla, polis gücüyle yönlendirilmeye
çalışılır. Vicdan ve hizmet şevki, rüşvete yenik düşer. Dürüstlük toplumun dokusunu
oluşturan uzun süreli ilişkilerin dayanağı güven duygusunun temelinde yatar.
Polis hizmetleri ile kendisini halka beğendirmek ve sevdirmek çabası ve
davranışları içinde olmak zorundadır. Aksi takdirde dürüst vatandaşı kendi yanında
görmesi mümkün değildir. Polis teşkilatı ne kadar etkin ve iyi olursa olsun halkıyla
bütünleşmeden ve onların desteğini olmadan ve onlarla işbirliği yapmadan
görevinde başarılı olması söz konusu olamaz.53
“Çinlilerin bir atasözü vardır: (Gülümsemeyi bilmeyen kimse, bir dükkan
açmamalıdır.)”54 “Eski bir Japon darbımeseli der ki: (Bir görüş, yüz defa anlatıştan
yektir.)”55 Halkla ilişkilerin temelinde Polis; faziletli, dürüst, güleryüzlü, güzel
görünümlü, hoşgörülü, etkili ilişetişim ve itimat sahibi olmalı ve beden dilini iyi
kullanmaladır.
52
Cihan Yamakoğlu, İnsan İlişkileri, 6.bsk., Ankara, Yarı Açık Cezaevi Matbaası, 1989, s.106.
Yılmaz Yaşar, Polis Meslek Hukuku, 15.bsk., Ankara, Başkent Klişe Matbaacılık, 2003, s.126.
54
Dale Carnegie, Söz Söylemek ve İş Başarmak Sanatı, (Çeviren: Ömer Rıza Doğrul), İstanbul,
Kitap Sanayi ve Dağıtım, 1983, s.168.
55
a.g.e., s.258.
53
58
BÖLÜM IV
BİR HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM UYGULAMASI:
POLİS TEŞKİLATI KURULUŞU KUTLAMALARI NEDENİYLE,
GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ
TARAFINDAN GERÇEKLEŞTİRİLEN ETKİNLİKLER
4.1.HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM UYGULAMALARI
“Halkla ilişkiler uygulaması açısından önemli olan “Hangi kitleye”, “hangi
biçimde”, “ne zaman” ulaşılacağı ve “ne ileteceği”dir. Halkla ilişkilerde oldukça
sınırlı ve türdeş “homojen” bir hedef kitlenin saptanması bize ne yapacağımızı
gösterecek, başarının ilk koşulu olacaktır.”1 Bu bağlamda halkla ilişkiler etkinlikleri
her şeyden önce planlı biçimde, en uygun zaman ve yerde yapılmalıdır. İki yönlü ve
karşılıklı
olmalıdır.
Doğruluk,
inandırıcılık
ve
karşılıklı
yarar
ilkelerine
dayandırılmalıdır. “Sınırları çizilmiş, etkilenmek istenilen farklı kamular, saptanmış
amaçlara uygun olarak değerlendirilmeli ve bu amaçlar doğrultusunda bir bütünlüğe
ve anlayışa ulaşılmalıdır.”2 “Halkla ilişkiler uygulamalarında her şeyden önce
“karşılıklı iyi niyete ve güvene” ihtiyaç vardır.”3
Bir Halkla İlişkilerin Uygulanması süreci;
1. Çözümlenmek istenen sorunun açıklığa kavuşturularak saptanması ve
amaçların belirlenmesi,
2. İlk adımda belirlenen sorunu çözmek için bir halkla ilişkiler programının
hazırlanması,
3. Geliştirilen halkla ilişkiler programının uygulanması,
4. Halkla ilişkiler programının etkinliğinin değerlendirilmesi, besleyici
yankının alınması için araştırma yapılması,
5. Bir önceki adımda yapılan araştırma ile elde edilen besleyici yankının
ışığında halkla ilişkiler programının yeniden gözden geçirilmesidir.4
bamaklarından oluşur.
1
Ertekin, a.g.e., s.11.
a.g.e., s.9.
3
Cüceloğlu, Yeniden İnsan İnsana, s.207
4
Ertekin, a.g.e., s.13.
2
59
Halkla ilişkiler uygulamalarının amaçlarını maddeler halinde göz atarsak;
1. Halkı aydınlatma ve izlenen politikayı benimsetmek suretiyle halkın
desteğini sağlama.
2. Halkın yönetime karşı olumlu bir tutum ve davranış değişikliği yaratma.
3. Yönetimle olan ilişkilerde, halkın işini kolaylaştırma, halkı aracılardan
kurtarma ve halka hizmet gerekleriyle ilgili katılımı özendiren bilgi verme.
4. Alınacak kararların daha isabetli olmasını sağlayacak bilgileri halktan
sağlama.
5. Özellikle sınırlayıcı hizmet sunumunda halka bilgi verme, yönetimin
sağladığı yardım ve olanakları ilgililere iletme.
6. Halkın gerek yönetsel kararları gerekse yönetimin işleyişine ilişkin
eleştiri ve önerilerinden yararlanma, halkla işbirliği yapmaktır.5
Üçüncü bölümde kısaca değinilmekle birlikte halkla ilişkiler uygulamalarında
başvurulan araçlar6 aşağıdaki gibi kategorize edilebilir:1. Yazılı araçlar; Gazeteler
(Basın Bildirileri, Basın Toplantıları, Yazılı basından yaralanmada başvurulan öteki
yollar), Dergiler, Halkla ilişkiler uygulamasında kullanılan öteki yazılı araçlar,
2.Yayım Araçları; Radyo, Televizyon, Film, 3. Festivaller, 4. Yarışmalar, 5.
Toplantılar, 6. Sergiler Olarak sınıflandırılmaktadır.
Polisin halkla ilişkiler ve tanıtım uygulamalarında kullandıkları araç ve
gereçleri gözden “Polis Halk İlişkileri” Kitabı’nda ele aldığı üzere, gözden geçirecek
olursak: “Basın Bildirileri ve Bültenleri, Basın Toplantıları, Yerinde Tanıtım ve
Amaçlı Geziler, Kuruluş Yıldönümü Törenleri, Sergiler-Fuarlar, Yazılı Basın
Yoluyla (Kitap, Dergi, Gazete, Broşür Çıkarma) Tanıtma Uygulamaları, Görsel
Medya Yoluyla (Televizyon, Radyo, Film ve İnternet) Tanıtma Uygulamaları”7
Olarak sınıflandırılmaktadır.
4.2.
HALKLA
İLİŞKİLER
VE
TANITIM
UYGULAMALARI
AÇISINDAN EMNİYET TEŞKİLATI’NDA YAPILANLAR
Emniyet Genel Müdürlüğü, kamuoyunun basın vasıtasıyla doğru ve tek
ağızdan bilgilendirilmesi, yanlış bilgilerin kamuoyunda yanlış anlaşılmasına
sebebiyet verilmemesi amacıyla basın sözcülüğü oluşturmuştur. Her hafta Cuma
5
Ertekin, a.g.e., s.31-32.
Kazancı, a.g.e, s.147
7
Çevik, Göksu, a.g.e., s.70
6
60
günü saat 10.00’da bütün basın mensupları davet edilmekte ve katılanların huzurunda
o haftaki toplantılarını ve kamuoyuna bildirmek istediği duyurular yapılmakta, basın
mensuplarının soruları tek tek cevaplandırılmaktadır. Basın Sözcüsü’nün, bilemediği
bilinmeyen konular da varsa, ilgililere daha sonra bilgi verilmektedir. Ayrıca; tüm
basın kuruluşlarının bilgi verme konusunda yazılı talepleri cevaplandırılmaktadır.
Halkla İlişkiler açısından Emniyet Teşkilatı’nda, Emniyet Genel Müdürlüğü
bünyesinde ve İl Emniyet Müdürlüklerinde; Basın Protokol ve Halkla İlişkiler Şube
Müdürlüğü kurulmuş bulunmaktadır. Bilişim çağının gereği olarak internet
teknolojisinden
yararlanılarak,
Emniyet
Teşkilatı
Web
(www.egm.gov.tr)
Sayfası’nda Emniyet Teşkilatı ile ilgili bilgiler verilmekte, Emniyet Genel
Müdürlüğü’nün hizmetleri, vatandaştan beklentileri, vatandaşa vermek istedikleri ve
vatandaşında istediği talepleri alınmakta ve cevabı verilmektedir.
İnternet sayfasında; Polis Dergisi, Polis Olma Şartları, Haklarınız, Trafik
Güvenliği, Sahtecilik, Terör ve Terörizm, Tavsiyeleriniz, Polisi Tanıyalım, Çocuk
Polisi, Polis Radyosu, Mesajlar, Tarihçe, Birimleriniz (Daire Başkanlıkları, İl
Emniyet Müdürlükleri, Eğitim ve Öğretim, Diğer Birimler), Görevler (Adli, İdari),
İnteraktif Hizmetler (Online İhbar, Araç Sorgulama, Sürücü Ceza Puanı, Araç Kaza
Sorgulama, Kazazede Sorgulama, Sürücü Belgesi İşlemleri, Pasaport İşlemleri,
Kayıp Şahıslar, Kimliği Belirsiz Cesetler, Aranan Şahıslar, Çalıntı Oto, Kayıp ve
Çalıntı Cep Telefonları, İhale İlanları, Hizmet Satışları, Bilgi Edinme, Basın
Bildirileri, Kütüphane), Duyurular, İstatistikler (Trafik, Asayiş, AKKM), Bağlantılar,
İletişim alanları bulunmaktadır.
Ayrıca; hemen hemen her İl Emniyet Müdürlüğü’nün Web Sayfası
bulunmaktadır. (Örneğin:www.gaziantep.pol.tr) İnternet sayfasında; ana konuları
itibari ile Online İhbar, İhale İlanları, Faaliyetler ile ilgili İstatistikî Veriler, Basın
Açıklamaları
ve
Duyurular,
Birimleri
ve
Faaliyetlerini
Tanıtıcı
Bilgiler
bulunmaktadır.
61
Polis Teşkilatı’nın kuruluşunun 160. yıldönümü nedeniyle çekimi yapılan
“Görev Başındayız” klibinde Işın KARACA, Hülya AVŞAR, Cem YILMAZ, Ebru
GÜNDEŞ, Şafak SEZER, Beyazıt ÖZTÜRK, Kadir ÇÖPDEMİR, Özgür OZAN,
Kenan İMİRZALIOĞLU, Alişan, Ferdi AKARNUR, Erman TOROĞLU, Rıdvan
DİLMEN yer almıştır. Polis güçlerinin her an görev başında hizmette bulunduğunu
ünlülerle esprili bir biçimde ele alan kısa metraj filmde; Beyaz motosikletli polis,
Hülya AVŞAR trafik memuresi, Kadir ÇÖPDEMİR deniz polisi, Kenan
İMİRZALIOĞLU çevik kuvvet polisi olarak rol alması ve polis helikopterini
kullanan Cem YILMAZ’ın görev uçuşundan sonra alkolmetreye üflemesi dikkat
çekmekte ve halkımız tarafından beğenilmektedir.
Emniyet Genel Müdürlüğü ile TRT Kurumu arasında imzalanan protokol
gereği Emniyet Teşkilakını tanıtıcı 13 bölümden oluşan “Kanun Adına” adlı dramabelgesel film CD ortamında hazırlanıp televizyonlarda yayınlanması sağlanmıştır.
Birçok televizyon kanalında yapılan filmler, diziler ve benzeri birçok
proğramlar ile halkla ilişkiler ve tanıtım uygulamaları yapılmaktadır. Polis hayatın
içerisindedir. Polis; polisiye haberler, olaylar, filmler, diziler, kitaplar ile halkın her
an gündemindedir. Yaşam ve güvenlik (Polis) içiçedir.
İnsanın kendine değer vermesi ve sevecenlikle, hoşgörüyle kendini
kabullenmesi ve yalıtılmış, kopuk kaybolmuş insanı değil; kendisiyle, toplumuyla,
doğayla ve evrenle ilişki kurmuş bir insan dile getirmesi, iç ve dış dünyayla anlamlı
ilişkiler içinde olan bir insan olması, iletişim sürecinde çok önemlidir. Doğan
CÜCELOĞLU’nun “İyi Düşün Doğru Karar Ver” isimli kitabında bahsettiği
veçhiyle8;
... Yüzeysel davranış değişikliğine zorlamayı toplumumuzda sık sık
gözledik. “Açık toplum” olacağız dedik; demokratik devletin “şeffaf” olması
gerektiğini söyleyen siyasal liderlerimiz “güler yüzlü polis” göreceğimizi
söylediler. Öğretmenleri, üniversite profesörleri, hatta gazetecileri güler yüzlü
8
Cüceloğlu, Yeniden İnsan İnsana, s.11.
62
olmayan bir toplumda güler yüzlü polis görmek gerçekten “doğaüstü bir olay”
olacaktır.9
4.3. POLİS TEŞKİLATI KURULUŞU KUTLAMALARI NEDENİYLE,
GAZİANTEP
İL
EMNİYET
MÜDÜRLÜĞÜ
TARAFINDAN
GERÇEKLEŞTİRİLEN
HALKLA
İLİŞKİLERDE
TANITIM
UYGULAMALARI
Halkla İlişkilerde Tanıtım Uygulamalarında kullanılan yöntemler, teknikler
ve araçlardan biri olan; Kuruluş Yıldönümü Törenleri ve benzeri etkinlikler
çerçevesinde; Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü tarafından aşağıdaki kampanyalar
yapılmıştır. 10 Nisan 1845 tarihinde kurulan, Türk Polis Teşkilatı’nın Kuruluşu’nun
161. Yıldönümü Kutlama Etkinlikleri, Polis ve toplum birlikteliğini ön plana çıkaran
etkinlik ve törenlerle yapılmaktadır. Kampanya ve etkinlikler:
4.3.1. Bilboardlar,
Polis Haftası Etkinlikleri süresince bilboardlar (30 tane) ve Otobüs Durakları
(30 tane) kullanılmıştır.
* Kucağında çocuk olan bir Yunus Polisi resmi ile “BİZE GÜVENİN” üst
başlığıyla “155 Polis İmdat” ve “www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi bulunan, (Ek 7-a)
* Kucağında çocuk olan bir Trafik Polisi resmi ile “BİZE GÜVENİN” üst
başlığıyla “155 Polis İmdat” ve “www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi bulunan, (Ek 7-b)
* Gözleri görmeyen bir vatandaşımızı kavşakta karşıdan karşıya geçiren
Polis resmi ile “BİZE GÜVENİN” üst başlığıyla “155 Polis İmdat” ve
“www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi bulunan, (Ek 7-c)
* Yaşlı bir vatandaşımızı kavşakta karşıdan karşıya geçiren Polis resmi ile
“HALKIMIZIN MEMNUNİYETİ BAŞARIMIZDIR” üst başlığıyla “155 Polis
İmdat” ve “www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi bulunan, (Ek 7-d)
* Trafik Eğitim Parkı’nda çocuklarla sohbet halinde olan bir Trafik Polisi
resmi ile “HİZMETİNİZDEYİZ” üst başlığıyla “155 Polis İmdat” ve
www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi bulunan, (Ek 7-e)
* Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın hizmetinde dolduğunu
bildirilen, DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla ev güvenliği için
bilgilendirici yazı ve “155 Polis İmdat” ve “www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi
bulunan, (Ek 8-a)
* Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın hizmetinde dolduğunu
bildirilen, DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla iş yeri güvenliği için
bilgilendirici yazı ve “155 Polis İmdat” ve “www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi
bulunan, (Ek 8-b)
* Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın hizmetinde dolduğunu
bildirilen, DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla oto güvenliği için
9
Cüceloğlu, İyi Düşün Doğru Karar Ver, s.64.
63
bilgilendirici yazı ve “155 Polis İmdat” ve “www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi
bulunan, (Ek 8-c)
* Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın hizmetinde dolduğunu
bildirilen, DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla gasp, kapkaç, yankesicilik,
dolandırıcılık olaylarına karşı bilgilendirici yazı ve “155 Polis İmdat” ve
“www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi bulunan, (Ek 8-d)
4.3.2. Pankartlar,
2 Nisan 2006 Pazar günü saat 19.00’da, Turkcell Süper Ligi GaziantepsporFenerbahçe Futbol müsabakası karşılaşması öncesi polis kıyafetli küçük çocuklar ile
birlikte pankartlarla seromoniye çıkılmıştır. (Ek 9)
Fenerbahçe Futbol Takımı Oyuncuları’nın polis üniformalı çocuklar ile
birlikte “Polis, gücünü halkın kendisine olan güveninden ve yakın desteğinden alır”
Gaziantepspor Futbol Takımı Oyuncuları’nın polis üniformalı çocuklar ile
birlikte “Türk Polisi atasının izinde, milletinin hizmetindedir”
Yazılı pankartlarla sahaya çıkmaları sağlanmıştır. Polis üniformalı küçük
çocuklar tarafından futbolculara ve hakemlere çiçek verilmiştir. Ayrıca; seyircilere
özel futbol topu dağıtılmıştır.
4.3.3. Ziyaretler
3 Nisan 2006 Pazartesi günü, Protokol ziyaretleri; Sayın Valimiz, Büyükşehir
Belediye Başkanımız, Tugay Komutanımız, Cumhuriyet Başsavcımız, Adalet
Komisyonu Başkanı, Bölge İdare Mahkemesi Başkanımız, Vergi Mahkemesi
Başkanımız, İdare Mahkemesi Başkanımız, Gaziantep Üniversitesi Rektörümüz,
Jandarma Komutanımız ve diğer protokol ziyaret edilerek etkinliklerle ilgili
davetiyeler ve kutlama yılı anısına hediyeler verilmiştir.
5 Nisan 2006 Çarşamba günü, kenar semtlerde bulunan fakir aileler ziyaret
edilmiştir. Kendilerine hediyeler verilmiştir. Ayrıca; Şehit Aileleri, Şehitlik, Şehitler
Derneği, Gaziler Derneği, Polis Emeklileri Derneği, Hastahane ve Hasta
64
Mensuplarımız ziyaret edilmiştir. Ayrıca; kenar semtde bulunan okullar ziyaret
edilerek polisiye hatıra hediyeleri verilmiştir. (Ek 10)
4.3.4. Tiyatro,
3 Nisan 2006 Pazartesi günü saat 20.00’de, Büyükşehir Belediye Tiyatro
Salonu’nda, Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü Personeli ile Gaziantep Polis Meslek
Yüksek Okulu Öğrencileri tarafından hazırlanan “Komşu Köyün Delisi” adlı Tiyatro
Eseri protokol ve vatandaşlarımıza sergilenmiştir.
4.3.5. Sergi Açılışı ve Öğrencilerin Gezdirilmesi,
4 Nisan 2006 Salı saat 11.00’de, Gaziantep’in en büyük meydanında
(Demokrasi Meydanı’nda) Sergi Açılış Töreni düzenlenmiştir. Sergi’de tüm birimleri
tanıtıcı standlar hazırlanarak vatandaşlarımızın, hizmetler ve faaliyetler hakkında
bilgilenmeleri sağlanmıştır. Sergi’ye, Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı okullardan
500 öğrencinin guruplar halinde getirilip götürülmesi ve gezmesi sağlanmıştır.
(Ayrıca; 3-4-5-6-7 Nisan 2006 tarihleri arasında Türk Polis Teşkilatı’nın
Kuruluşu’nun 161. Yıldönümü kutlama etkinlikleri çerçevesinde, Milli Eğitim
Müdürlüğü’ne bağlı özellikle kenar semtlerde bulunan İlköğretim Okulları’nın
öğrencilerinden her gün 50 öğrencinin Emniyet Müdürlüğü otobüsüyle saat 13.30’da
alınarak Emniyet Müdürlüğü’ne getirilmesi ve bir program düzenlenmesi
planlanmıştır.)
4.3.6. Şiir, Resim ve Kompozisyon Yarışmaları;
Türk Polis Teşkilatı’nın Kuruluşu’nun 161. Yıl Dönümü münasebetiyle
hazırlanan etkinlikler çerçevesinde “Polis İçimizden Biri” konulu, İlköğretim Okulu
öğrencilerine yönelik şiir (Ek 12-a, 12-b, 12-c) ve resim(Ek 15-a, 15-b, 15-c), lise
öğrencilerine yönelik kompozisyon (Eseri Ek 13-a, 13-b, 13-c) yarışmaları
düzenlenmiştir. Yarışmada dereceye giren eserler Polis Sergisi’nde sergilenmiştir.
Polis Sergisi’ni ziyarete gelenlere kokteyl verilmiş ve günün anısına anahtarlık,
kalem, şapka, balon ve futbol topu gibi hediyeler verilmiştir. (10 Nisan Polis Sergisi
açılışı Fotoğrafı ve dereceye giren öğrencilerin eserlerinin sergilenmesi Fotoğrafı Ek
11-a’da bulunmaktadır.)
65
Aynı gün saat 14.00’de Ticaret Odası Salonu’nda, Resim, şiir ve
kompozisyon yarışmasında dereceye girenlere ödül töreni düzenlenmiştir. Ödül
Töreni’ne Gaziantep Valisi ve protokol ile dereceye giren öğrenciler, aileleri,
öğretmenleri de katılmışlardır. Dereceye giren öğrenciler Şiir ve kompozisyonlarını
okumuş ve resimlerin projeksiyon aleti marifeti ile sunu olarak sergilenmesi
sağlanmış ve (Bilgisayar, Cumhuriyet Altını, Kol Saati, Kitap Seti, Kalem, Teşekkür
Belgesi ve benzeri) ödülleri verilmiştir. (Ödül Töreni Fotoğrafları Ek 11-b’de
bulunmaktadır.)
4.3.7. Huzur Toplantısı,
Aynı gün saat 15.30’da Ticaret Odası Toplantı Salonu’nda, Gaziantep Valisi,
İl Emniyet Müdürü, Şahinbey İlçe Kaymakamı ve Şehitkâmil İlçe Kaymakamı, 118
Mahalle Muhtarı’nın katılımıyla Huzur Toplantısı yapılmıştır.
4.3.8. Sohbet Toplantısı,
5 Nisan 2006 Çarşamba günü saat 14.00’de Gaziantep Üniversitesi’nde
“Üniversite Gençliği Nasıl Bir Polis İstiyor” konulu karşılıklı sohbet toplantısı
düzenlenmiştir.
Polis Haftası süresince Gaziantep ilindeki yerel ve ulusal basın mensupları ile
bir araya gelinerek Sohbet Toplantısı yapıldı. Gaziantep Polis Teşkilatı’nın
çalışmalarımızı kamuoyuna duyurdukları için onlara teşekkür edildi ve her zaman
onların istekleri konusunda yasalar çerçevesinde yardımcı olunacağı mesajı bir kez
daha yinelendi.
4.3.9. Ağaç Dikimi,
6 Nisan 2006 Perşembe günü saat 14.00’de, Aktoprak mevkiinde bulunan
Polis Hatıra Ormanı’na ağaç dikim töreni düzenlenmiştir.
66
4.3.10. Mevlid-i Şerif,
6 Nisan 2006 Perşembe günü yatsı namazına müteakip İlimiz Ulu Camii’de
aziz şehitlerimizin ruhlarına Mevlid-i Şerif okutulmuştur.
4.3.11. Tabanca Atış Yarışması,
7 Nisan 2006 Cuma günü saat 14.00’de, İl Emniyet Müdürlüğü Atış
Poligonu’nda Tabanca Atış Yarışması düzenlenmiştir. Tabanca Atış Yarışması’na
ilimiz protokolünün yanı sıra, çok sayıda vatandaşımız katılmış, dereceye girenlere
ödüller verilmiştir.
4.3.12. Televizyonda Müzik ve Eğlence Programı’na Katılım,
7 Nisan 2006 Cuma günü Kanal 27 Televizyonu’nda saat 21.00-24.00 arası
yayınlanan “Sıra Sizde” isimli yarışma, müzik ve eğlence programında polis ve polis
aileleri birlikte programa konuk olarak katılmışlardır.
4.3.13. Futbol Turnuvası,
8 Nisan 2006 Cumartesi günü saat 13.00’de, (4 Nisan 2006 Salı günü saat
13.00’de Perilikaya Stadyumu’nda başlayan) Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu ile
koordineli 161. Yıl Polis Futbol Turnuvası Finali yapılmıştır. Aynı yerde, Gençlik
Spor İl Müdürlüğü ile koordineli Kros müsabakası yapılmıştır. Dereceye girenlere
ödül verilmiştir.
4.3.14. Tören (Çelenk Sunma Töreni, (Tören Yürüyüşü, Gösteri
ve Araç Kortej Geçişi)
10 Nisan 2006 Pazartesi günü saat 10.00’da Demokrasi Meydanı’nda Çelenk
Sunma Töreni, (Gaziantep Polis Meslek Yüksek Okulu Öğrencileri’nin) Tören
Yürüyüşü, Gösteri ve Araç Kortej Geçişi yapılmıştır.
Yapılan törenlerde küçük çocuklar, polis üniforması giymeleri ve selam
vermeleri ile dikkat çekmiştir. (Ek 16)
4.3.15. Tebriklerin Kabulü,
10 Nisan 2006 Pazartesi günü saat 11.30’da tebrikler kabul edilmiştir.
67
4.3.16. Kokteyl,
10 Nisan 2006 Pazartesi günü saat 18.00’de Grand Hotel Yakut Balo
Salonu’nda Kokteyl düzenlenmiştir.
4.3.17. Polis Halk Konseri,
10 Nisan 2006 Pazartesi günü saat 20.00’de Kamil Ocak Kapalı Spor
Salonu’nda ünlü sanatçıların sahne aldığı “Polis Halk Konseri” düzenlenmiştir.
4.3.18. Polis Radyosu’nda Programlar,
3 Nisan 2006 Pazartesi günü saat 12.00-14.00 arasında; 4. Sınıf Emniyet
Müdürü Eğitim Şube Müdürü Uğur ÖZTÜRK tarafından “Polis Haftası Etkinlikleri,”
Olay Medya Gurubu Yönetim Kurulu Başkanı Gazeteci Erol MARAŞ tarafından
“Polis-Medya İlişkileri,”
4 Nisan 2006 Salı günü saat 12.00 -14.00 arasında; Emekli
Başkomiser
Ahmet KOCAKAYA tarafından “Polis Olmak,” Anneler Derneği Başkanı Süheyla
TAHAOĞLU tarafından “Ana Yüreğinde Polis,”
(Bilhassa; “O fotoğrafı görmeniz
gerekti” konusunda yaptığı konuşma ve bu konuşmaya sebep olan gazete haberi Ek
17’de bulunmaktadır.)
5 Nisan 2006 Çarşamba günü saat 12.00-14.00 arasında;
Anadolu
Ajansı
Muhabiri Gazeteci Hasan ÖZKAL tarafından; “Haberci Gözüyle Polis,” Şiir,
kompozisyon ve Resim yarışmalarında dereceye giren öğrenciler tarafından; “Polis,
İçimizden Biri” konulu eserlerin okunması.
6 Nisan 2006 Perşembe günü saat 12.00-14.00 arasında; Gazeteci yazar Adil
DAİ tarafından “Polis Halk Bütünleşmesi.”
7 Nisan 2006 Cuma günü saat 12.00-14.00 arasında; Gaziantep İhracatçılar
Birliği Başkanı Abdulkadir ÇIKMAZ tarafından “İhracatçı Gözüyle Polis.”
Konularında yayın yapılmıştır.
68
4.3.19. Araç Kampanyası,
Gaziantep Polis Teşkilatı Güçlendirme Derneği koordinesinde Araç
Kampanyası düzenlenmiştir. Vatandaşlarımızın katkısıyla 58 araç alınarak,
Demokrasi Meydanı’nda İçişleri Bakanı Sayın Abdülkadir AKSU’nun da katılımıyla
14 Nisan 2006 Cuma günü saat 14.00’de yapılan törenle hizmete başlamıştır. (Araç
Kampanyası ile ilgili yapılan Tören Fotoğrafları Ek 18’de bulunmaktadır.)
4.3.20. 10 Nisan Parkı,
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi yardımlarıyla Polisevi-Çevik Kuvvet Şube
Müdürlüğü yanında bulunan 20.000. metrekare kadar olan arazide gerekli
düzenlemeler ve çalışmalar yapılarak Gaziantep’in en modern parkı yapılmış ve
Polis-Halkla ilişkiler çerçevesinde halkımızın hizmetine sunulmuştur.
Ayrıca; yıl içerisinde birçok kampanya ve etkinlik yapılmaktadır. Yıl
içerisinde genellikle yapılan kampanyalar ve etkinlikler Ek 19’da bulunmaktadır.
69
BÖLÜM V
GAZİANTEP EMNİYET TEŞKİLATI’NIN HALKLA İLİŞKİLER
VE TANITIM ÇALIŞMALARI ÇERÇEVESİNDE
“ÇOCUK GÖZÜYLE POLİS”
KONULU ARAŞTIRMANIN DEĞERLENDİRMESİ
Bu çalışmanın ana çerçevesini; çocukların polise bakış açısının nasıl
olduğunun ortaya konması ve bu bağlamda Gaziantep İli Emniyet Teşkilatı’nın bir
halkla ilişkiler etkinliği çerçevesinde polise yönelik çocuk algısının nasıl
değişimlediğinin tesbiti oluşturmaktadır.
Evren olarak belirlenen İlköğretim çağındaki çocukların “polis” algısının
araştırılması genel amacıyla gerçekleştirilen bu çalışmada, çocukların polisi nasıl
tanıdığı ve algıladığını belirlemek için evreni temsilen seçilen üç ilköğretim
okulundan veriler elde edilmiştir. Elde edilen veriler sözü edilen kampanya öncesi ve
sonrası değerlendirilerek karşılaştırılmıştır. Kampanyanın çocuk gözüyle polis
imajını nasıl etkilediği öntest sontest karşılaştırma modeli ile ortaya konmuştur.
5.1. ÇOCUKLARA “POLİSİN GÖREV VE YETKİLERİNİN
TANITILDIĞI” KAMPANYA ÖNCESİ VE SONRASI ELDE EDİLEN
VERİLERİN KARŞILAŞTIRMALI SUNUMU
Araştırmanın örneklemi olarak üç ilkokul belirlenmiş ve bu okulda okuyan
öğrenciler aynı yaş ve S.E.D. düzeylerine göre paralel örnekleme metodu ile seçkisiz
olarak seçilmişlerdir. Öğrenciler ön testi aldıktan sonra kampanya etkinliğini
yaşamışlar bu etkinlikten iki hafta sonra (Yani; ön test ile son test arasındaki süre 30
gündür) aynı anketi tekrar cevaplamışlardır. Öğrencilere son test uygulaması olarak
aynı değerlendirme formu verilerek sonuçlara ulaşılmıştır.
70
5.1.1. Demografik Veriler
Etkinlik öncesinde, Dumlupınar İlköğretim Okulu’nda 39 öğrenci, Hayriye
Osman Külekçi İlköğretim Okulu’nda 76 öğrenci, Nesrin Mehmet Abar İlköğretim
Okulu’nda 64 öğrenci olmak üzere toplam 179 öğrenciye anket uygulanmıştır.
Etkinlik sonrasında, Dumlupınar İlköğretim Okulu’nda 37 öğrenci, Hayriye
Osman Külekçi İlköğretim Okulu’nda 75 öğrenci, Nesrin Mehmet Abar İlköğretim
Okulu’nda 58 öğrenci olmak üzere toplam 170 öğrenciye anket uygulanmıştır.
Etkinlik öncesinde yapılan ankete 91 kız, 88 erkek öğrenci, etkinlik sonrasında
yapılan ankete 87 kız, 83 erkek öğrenci katılmıştır.
Tablo 1.1. Deneklerin etkinlik öncesi ve sonrasına göre okullara göre dağılımları
Anket uygulanan okullar
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Dumlupınar İ.Ö.O
Hayriye Osman Külekçi İ.Ö.O
Nesrin Mehmet Abar İ.Ö.O
Dumlupınar İ.Ö.O
Hayriye Osman Külekçi İ.Ö.O
Nesrin Mehmet Abar İ.Ö.O
22%
22%
34%
36%
42%
44%
Etkinlik öncesi; Dumlupınar İlköğretim Okulu’ndan 39 (% 22), Hayriye
Osman Külekçi İlköğretim Okulu’ndan 76 (% 42), Nesrin Mehmet Abar İlköğretim
Okulu’ndan 64 (% 36) olmak üzere toplam 179 öğrenci, etkinlik sonrası; Dumlupınar
İlköğretim Okulu’ndan 37 (% 22), Hayriye Osman Külekçi İlköğretim Okulu’ndan
75 (% 44), Nesrin Mehmet Abar İlköğretim Okulu’ndan 58 (% 34) olmak üzere
toplam 170 öğrenci olmak üzere, 3 İlköğretim Okulu öğrencilerine anket
uygulanmıştır.
71
Tablo 1.2. Deneklerin etkinlik etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre cinsiyet dağılımları
Öğrencilerin cinsiyeti
Etkinlik öncesi
Kız
Etkinlik sonrası
Erkek
Kız
49%
51%
Erkek
49%
51%
Ankete katılan öğrencilerin cinsiyetlerine göre dağılımı incelendiğinde;
etkinlik öncesi; toplam 91 (% 51) kız, 88 (% 49) erkek öğrenci, etkinlik sonrası; 87
(% 51) kız, 83 (% 49) erkek öğrenciye anket uygulanmıştır.
Tablo 1.3. Deneklerin etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre yaş dağılımları
Öğrencilerin yaşı
Etkinlik öncesi
10
9%
40%
11
12
Etkinlik sonrası
13
10
8%
6%
45%
11
12
13
6%
42%
44%
Ankete katılan öğrencilerin yaşlarına göre dağılımı incelendiğinde; etkinlik
öncesi; ankete katılan 179 öğrencinin % 45’inin yaşı 11, % 40’ının yaşı 12, %
9’unun yaşı 13 ve % 6’sının yaşı 10 iken, etkinlik sonrası; ankete katılan 170
öğrencinin % 42’sinin yaşı 11, % 44’ünün yaşı 12, % 8’inin yaşı 13 ve % 6’sının
yaşının 10 olduğu görülmektedir.
72
Tablo 1.4. Deneklerin annelerinin eğitim durumunun etkinlik öncesi ve sonrasına göre dağılımları
Öğrencilerin annelerinin eğitim durumu
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Okuryazar değil
Ortaokul
6%
2%
okur yazar
Lise
İlkokul
Üniversite
Okuryazar değil
Ortaokul
1%
10%
okur yazar
Lise
0%
İlkokul
Üniversite
0%
33%
34%
30%
33%
23%
28%
Ankete katılan öğrencilerin annelerinin eğitim durumuna göre dağılımı
incelendiğinde; etkinlik öncesi; % 33’ünün okur-yazar olmadığı, % 28’inin okuryazar olduğu, % 30’unun ilkokul mezunu olduğu, % 6’sının ortaokul mezunu
olduğu, % 2’sinin lise mezunu ve % 1’inin üniversite mezunu olduğu, etkinlik
sonrası; % 34’ünün okur-yazar olmadığı, % 23’ünün okur-yazar olduğu, % 33’ünün
ilkokul mezunu olduğu, % 10’unun ortaokul mezunu olduğu görülmektedir.
Tablo 1.5. Deneklerin babalarının eğitim durumunun etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Öğrencilerin babalarının eğitim durumu
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Okuryazar değil
Ortaokul
8%
okur yazar
Lise
İlkokul
Üniversite
Okuryazar değil
Ortaokul
1% 11%
7%
16%
okur yazar
Lise
2%
İlkokul
Üniversite
10%
15%
33%
32%
32%
33%
Ankete katılan öğrencilerin babalarının eğitim durumuna göre dağılımı
incelendiğinde; etkinlik öncesi; % 11’inin okur-yazar olmadığı, % 32’sinin okuryazar olduğu, % 32’sinin ilkokul mezunu olduğu, % 16’sının ortaokul mezunu
73
olduğu, % 8’inin lise mezunu ve % 1’inin üniversite mezunu olduğu, etkinlik
sonrası; % 10’unun okur-yazar olmadığı, % 33’ünün okur-yazar olduğu, % 33’ünün
ilkokul mezunu olduğu, % 15’inin ortaokul mezunu olduğu, % 7’sinin lise mezunu
ve % 2’sinin üniversite mezunu olduğu görülmektedir.
Tablo 1.6. Deneklerin annelerinin mesleğinin etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Öğrencilerin annelerinin mesleği
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Ev Hanımı
İşçi
2%
Bakkaliye
1%
Temizlikçi
Ev Hanımı
0%
İşçi
0%
0%
Bakkaliye
Temizlikçi
1%
99%
97%
Ankete katılan öğrencilerin annelerinin meslek durumlarına göre dağılımı
incelendiğinde; etkinlik öncesi; % 97’sinin ev hanımı olduğu, % 2’sinin işçi olduğu,
% 1’nin bakkal olduğu, etkinlik sonrası; % 99’unun ev hanımı olduğu, % 1’inin
temizlikçi olduğu görülmektedir.
Tablo 1.7. Deneklerin balarının mesleğinin etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Öğrencilerin babalarının mesleği
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Çalışmıyor
Memur
işçi
Esnaf
Diğer
Çalışmıyor
2%
Memur
işçi
Esnaf
Diğer
11%
11%
30%
33%
1%
3%
41%
51%
17%
74
Ankete katılan öğrencilerin babalarının meslek durumlarına göre dağılımı
incelendiğinde; etkinlik öncesi; % 33’ünün çalışmadığı, % 3’ünün memur olduğu, %
51’inin işçi olduğu, % 11’inin esnaf olduğu, % 2’sinin diğer meslek sahibi olduğu,
etkinlik sonrası; % 30’unun çalışmadığı, % 1’inin memur olduğu, % 17’sinin işçi
olduğu, % 41’inin esnaf olduğu, % 11’inin diğer meslek sahibi olduğu
görülmektedir. Ancak; etkinlik öncesi babasının işçi olduğunu belirten öğrencilerin
etkinlik
sonrasında
babasının
esnaf
olduğunu
belirtmeleri
dikkat
çekici
bulunmaktadır.
Tablo 1.8. Deneklerin hane halkı sayısının etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Öğrencilerin evlerinde yaşayan kişi sayısı
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
2-3
4-5
6-7
8-..
4%
2-3
4-5
17%
20%
8-..
2%
32%
31%
45%
6-7
49%
Ankete katılan öğrencilerin evlerinde yaşayan kişi durumlarına göre dağılımı
incelendiğinde; etkinlik öncesi; 179 öğrencinin evinde % 4’ünün 2-3 kişi, % 31’inin
4-5 kişi, % 45’inin 6-7 kişi ve % 20’sinin 8 ve daha fazla kişi yaşadığı, etkinlik
sonrası; 170 öğrencinin evinde % 2’sinin 2-3 kişi, % 32’sinin 4-5 kişi, % 49’unun 67 kişi ve % 17’sinin 8 ve daha fazla kişi yaşadığı görülmektedir.
75
Tablo 1.9. Deneklerin kardeş sayısının etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
Öğrencilerin kardeş sayıları
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
0
1
2
3
6%
4
5
6
7
8+..
0
1
2
7%
3
0%
4%
6%
4%
4
6%
5
6
7
8+..
5%
16%
8%
11%
13%
15%
11%
26%
20%
21%
21%
Ankete katılan öğrencilerin kardeş sayıları durumlarına göre dağılımı
incelendiğinde; etkinlik öncesi; 179 öğrencinin % 7’sinin kardeşinin olmadığı, %
6’sının 1, % 13’ünün 2, % 20’sinin 3, % 21’inin 4, % 15’inin 5, % 8’inin 6, %
4’ünün 7, % 6’sının 8 ve 8’den fazla kardeşinin olduğu, etkinlik sonrası; 170
öğrencinin % 5’inin 1, % 16’sının 2, % 26’sının 3, % 21’inin 4, % 11’inin 5, %
11’inin 6, % 6’sının 7, % 4’ünün 8 ve 8’den fazla kardeşinin olduğu görülmektedir.
5.1.2. Çoktan Seçmeli Sorulardan Elde Edilen Veriler
Tablo 2.1. Deneklerin büyüyünce olmak istedikleri meslek sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi
ve sonrası gruplara göre dağılımları
1. Öğrencilerin büyüyünce olmak istedikleri meslek durumu
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Öğretmen
Polis
Doktor
Diğer
Öğretmen
Polis
Doktor
14%
18%
Diğer
28%
36%
19%
24%
22%
39%
76
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 36’sı öğretmen olmak isterken etkinlik sonrası bu değer % 28’e düşmüş,
düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 24’ü Doktor olmak isterken etkinlik sonrası
bu değer % 19’a düşmüş, düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 18’’i diğer meslek
gruplarını seçerken etkinlik sonrası bu değer % 14’e düşmüştür. Grafiklere
bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 22’si Polis
olmak isterken etkinlik sonrası bu değer % 39’a yükselmiştir.
Tablo 2.2. Deneklerin polis ile karşılaşma sıklıkları sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve
sonrası gruplara göre dağılımları
2. Öğrencilerin polis ile karşılaşma sıklıkları
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Günde birkaç kez
Haftada bir
Diğer
Hergün
Ayda bir
Günde birkaç kez
Haftada bir
Diğer
1%
3%
20%
Hergün
Ayda bir
31%
22%
23%
23%
30%
26%
21%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 31’i günde birkaç kez polis ile karşılaşırken, etkinlik sonrası bu değer % 26’ya
düşmüş, etkinlik öncesi çocukların % 23’ü her gün karşılaşırken, etkinlik sonrası bu
değer % 21’e düşmüş, etkinlik öncesi çocukların % 23’ü haftada bir karşılaşırken,
etkinlik sonrası bu değer % 30’a yükselmiştir. Öğrencilerin günde bir kaç kez, her
gün ve hafta da bir gibi yakın sıklıkla polis ile karşılaştıkları ve etkinlik öncesi ve
sonrasında karşılaşmalarında büyük bir fark olmadığı görülmektedir.
77
Tablo 2.3. Deneklerin polisi en çok gördükleri yer sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve
sonrası gruplara göre dağılımları
3. Öğrencilerin polisi en çok gördükleri yer
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Cadde ve sokakta
Kavşaklarda
Televizyonda
Araç içerisinde
Stadyumda
Diğer
Cadde ve sokakta
Kavşaklarda
Televizyonda
Araç içerisinde
Stadyumda
Diğer
4%
5%
25%
28%
50%
53%
4%
4%
4%
5%
7%
11%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 50’si polisi en çok cadde ve sokakta gördüklerini belirtirken, etkinlik sonrası bu
değer % 53’e yükselmiş, etkinlik öncesi çocukların % 11’i araç içerisinde gördüğünü
belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 7’ye düşmüş, etkinlik öncesi çocukların %
25’i televizyonda gördüğünü belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 28’e
yükselmiştir.
Tablo 2.4. Deneklerin polis ile karşılaştıklarındaki hisleri sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi
ve sonrası gruplara göre dağılımları
4. Öğrencilerin polis ile karşılaştığında hissettikleri
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Korkarım
Sevinirim
Hiçbirşey hissetmem
8%
3%
Güven Hissederim
Heyecanlanırım
Diğer
Korkarım
Sevinirim
Hiçbirşey hissetmem
8%
8%
0%
Güven Hissederim
Heyecanlanırım
Diğer
5%
19%
21%
5%
55%
11%
57%
78
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 55’i polis ile karşılaştıklarında güven hissettiklerini belirtirken, etkinlik sonrası bu
oran % 57’ye yükselmiş, etkinlik öncesi çocukların % 5’i sevinirken, etkinlik sonrası
bu değer % 11’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi çocukların polisi gördükleri heyecanı
% 21 iken etkinlik sonrası bu oran % 19’a düşmüştür.
Tablo 2.5. Deneklerin polisin görevini yaparken kaba kuvvet kullanması sorusuna verdikleri cevabın
etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
5. Öğrencilerin polis görevini yaparken kaba kuvvet kullanması hakkındaki
görüşleri
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Kullanmalıdır
Kullanmamalıdır
Diğer
Gerektiğinde kullanmalıdır
Hiçbirşekilde kullanmamalıdır
4%
1%
Kullanmalıdır
Kullanmamalıdır
Diğer
Gerektiğinde kullanmalıdır
Hiçbirşekilde kullanmamalıdır
5%
10%
0%
11%
11%
13%
72%
73%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 72’si polisin görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullanmasını isterken,
etkinlik sonrası bu değer % 73’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi çocukların % 10’u
kaba kuvvet kullanılması gerektiğini isterken, etkinlik sonrası bu değer % 11’e
yükselmiştir. Etkinlik öncesi çocukların % 13’ü kaba kuvvet kullanılmaması
gerektiğini isterken, etkinlik sonrası bu değer % 11’e düşmüştür.
79
Tablo 2.6. Deneklerin çevresindeki insanların polis ile ilgili düşünceleri sorusuna verdikleri
cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
6. Öğrencilerin çevresindeki insanların polis ile ilgili düşünceleri
Etkinlik öncesi
Polisi sevmezler
Polise güvenirler
Polislerden uzak dururlar
Görevini yapmadı ğı nı düşünürler
Polislerden korkarlar
Diğer
11%
3%
Etkinlik sonrası
Polisi sevmezler
Polise güvenirler
Polislerden uzak dururlar
Polislerden korkarlar
Gö
ü ü ü
3%
10%
2%
2%
4%
2%
5%
3%
75%
80%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 75’i çevresindeki insanların polise güvendiğini belirtirken, etkinlik sonrası bu
değer % 80’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi çocukların % 3’ü çevresindeki insanların
polisi sevmediklerini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 2’ye düşmüştür.
Etkinlik öncesi çocukların % 3’ü çevresindeki insanların polisten uzak durduğunu
belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 2’ye düşmüştür. Etkinlik öncesi çocukların %
5’i çevresindeki insanların polislerden korktuklarını belirtirken, etkinlik sonrası bu
değer % 4’e düşmüştür. Etkinlik öncesi çocukların % 11’i çevresindeki insanların
polisin görevini yapmadığını belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 10’a düşmüştür.
80
5.1.3. Doğru - Yanlış Seçenekli Sorulardan Elde Edilen Veriler
Tablo 3.1. Deneklerin Polis Uygulamak İstediği Kurallara Önce Kendisi Uymalıdır sorusuna
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
1. Polis Uygulamak İstediği Kurallara Önce Kendisi Uymalıdır
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
Doğru
Yanlış
7%
11%
89%
93%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 89’u Polisin uygulamak istediği kurallara önce kendisinin uyması gerektiğini
belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 93’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik
sonrası arasında % 4 fark bulunmaktadır. Polisin kurallara önce kendisinin uyması
gerektiği konusunda olumsuz görüş bildiren kişi sayısı etkinlik öncesi % 11 iken
etkinlik sonrası % 7’ye düşmüştür.
Tablo 3.2. Deneklerin polis olaylara zamanında müdahale etmez sorusuna verdikleri cevabın
etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
2. Polis olaylara zamanında müdahale etmez
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
Doğru
17%
18%
82%
Yanlış
83%
81
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 82’si Polisin olaylara zamanında müdahale ettiğini belirtirken, etkinlik sonrası bu
değer % 83’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 1 olumlu
fark bulunmaktadır.
Tablo 3.3. Deneklerin bir suça şahit olduğumda polis imdat telefonunu ararım sorusuna
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
3. Bir suça şahit olduğumda polis imdat telefonunu ararım
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
Doğru
Yanlış
11%
13%
87%
89%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 87’si bir suça şahit olduğunda polis imdat telefonunu arayacağını belirtirken,
etkinlik sonrası bu değer % 89’a yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası
arasında % 2 olumlu fark bulunmaktadır.
82
Tablo 3.4. Deneklerin polis yeterli derecede eğitim almaktadır sorusuna verdikleri cevabın
etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
4. Polis yeterli derecede eğitim almaktadır
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
Doğru
Yanlış
9%
12%
88%
91%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 88’i polisin yeterli derecede eğitim aldığını belirtirken, etkinlik sonrası bu değer %
91’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark
bulunmaktadır.
Tablo 3.5. Deneklerin polis görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullanıyor sorusuna
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
5. Polis görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullanıyor
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
Doğru
Yanlış
16%
19%
81%
84%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 81’i polisin görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullandığını belirtirken,
83
etkinlik sonrası bu değer % 84’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası
arasında % 3 fark bulunmaktadır.
Tablo 3.6. Deneklerin küçük yaşlarda çocuklar anne-baba tarafından “seni polise veririm” sözleriyle
korkutulmaktadır sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
6. Küçük yaşlarda çocuklar anne-baba tarafından “seni polise veririm”
sözleriyle korkutulmaktadır
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
Doğru
45%
Yanlış
46%
54%
55%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 45’inin küçük yaşlarda çocukların anne-baba tarafından “seni polise veririm”
sözleriyle korkutulduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 54’e yükselmiştir.
Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 9 fark bulunmaktadır.
84
Tablo 3.7. Deneklerin evde yalnız kalındığında yabancılara kapı açılmamalı ve telefon açan
yabancılara aile ile ilgili bilgi vermemek gerekir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi
ve sonrası gruplara göre dağılımları
7. Evde yalnız kalındığında yabancılara kapı açılmamalı ve telefon açan
yabancılara aile ile ilgili bilgi vermemek gerekir
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
Doğru
Yanlış
16%
21%
79%
84%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 79’u evde yalnız kalındığında yabancılara kapı açılmaması ve telefon açan
yabancılara aile ile ilgili bilgi vermemesi gerektiğini belirtirken, etkinlik sonrası bu
değer % 84’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 5 fark
bulunmaktadır.
Tablo 3.8. Deneklerin ülkemizi ekonomik, siyasi ve askeri yönden çökertmek isteyen bazı
düşmanlarımız vardır sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
8. Ülkemizi ekonomik, siyasi ve askeri yönden çökertmek isteyen bazı
düşmanlarımız vardır
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
Doğru
Yanlış
14%
17%
83%
86%
85
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 83’ü ülkemizi ekonomik, siyasi ve askeri yönden çökertmek isteyen bazı
düşmanlarımızın olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 86’ya
yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark bulunmaktadır.
Tablo 3.9 Deneklerin polis suçluları yakalar, savcı dava açar, hakim yargılar ve mahkeme karar (ceza)
verir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
9. Polis suçluları yakalar, savcı dava açar, hakim yargılar ve mahkeme karar
(ceza) verir
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
3%
Doğru
Yanlış
5%
97%
95%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 97’si polisin suçluları yakalar, savcı dava açar, hakim yargılar ve mahkeme karar
(ceza) verdiğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 95’e düşmüştür. Etkinlik
öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 2 fark bulunmaktadır.
86
Tablo 3.10. Deneklerin Gaziantep’te 10 yaşından küçüklerin araçların arka koltuğunda oturmaları şart
değildir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
10. Gaziantep’te 10 yaşından küçüklerin araçların arka koltuğunda oturmaları
şart değildir
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
Doğru
Yanlış
18%
27%
73%
82%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 27’sinin Gaziantep’te 10 yaşından küçüklerin araçların arka koltuğunda
oturmalarının şart olmadığını belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 18’e
düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 9 fark bulunmaktadır.
Tablo 3.11. Deneklerin uyuşturucu ile mücadele sadece polisin görevi değil toplumsal bir görev
olmalıdır sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
11. Uyuşturucu ile mücadele sadece polisin görevi değil toplumsal bir görev
olmalıdır
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
Doğru
Yanlış
19%
21%
79%
81%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 79’u uyuşturucu ile mücadelenin sadece polisin görevi olmadığı, toplumsal bir
87
görev olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 81’e yükselmiştir. Etkinlik
öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 2 fark bulunmaktadır.
Tablo 3.12. Deneklerin okuldan çıkınca doğruca eve gitmesekte olur sorusuna verdikleri cevabın
etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
12. Okuldan çıkınca doğruca eve gitmesekte olur
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
Doğru
Yanlış
8%
13%
87%
92%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 13’ü okuldan çıkınca doğruca eve gitmeleri gerekmediğini belirtirken, etkinlik
sonrası bu değer % 8’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 5
fark bulunmaktadır.
Tablo 3.13. Deneklerin caddelerde ve sokaklarda silah kullanılabilir sorusuna verdikleri cevabın
etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
13. Caddelerde ve sokaklarda silah kullanılabilir
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
Doğru
5%
9%
91%
Yanlış
95%
88
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 9’u caddelerde ve sokaklarda silah kullanılabileceğini belirtirken, etkinlik sonrası
bu değer % 5’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 4 fark
bulunmaktadır.
Tablo 3.14. Deneklerin düğünlerde klakson çalarak, konvoy yapmak yasak değildir sorusuna
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
14. Düğünlerde klakson çalarak, konvoy yapmak yasak değildir
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
Doğru
Yanlış
42%
41%
59%
58%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 59’u düğünlerde klakson çalarak, konvoy yapmak yasak olmadığını belirtirken,
etkinlik sonrası bu değer % 42’ye düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası
arasında % 17 fark bulunmaktadır.
89
Tablo 3.15. Deneklerin trafik kurallarına uyma ve uyulmasını sağlamak bir kültürdür sorusuna
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
15. Trafik kurallarına uyma ve uyulmasını sağlamak bir kültürdür
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
15%
Doğru
Yanlış
20%
80%
85%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 85’i trafik kurallarına uyma ve uyulmasını sağlamanın bir kültür olduğunu
belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 80’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik
sonrası arasında % 5 fark bulunmaktadır.
Tablo 3.16. Deneklerin ülkemizde suçlar sadece polisin almış olduğu tedbirlerle önlenemez sorusuna
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
16. Ülkemizde suçlar sadece polisin almış olduğu tedbirlerle önlenemez
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
30%
Doğru
Yanlış
31%
70%
69%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 70’i ülkemizde suçların sadece polisin almış olduğu tedbirlerle önlenemeyeceğini
90
belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 69’a düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik
sonrası arasında % 1 fark bulunmaktadır.
Tablo 3.17. Deneklerin okul içinde ve dışında şiddetin bir sakıncası yoktur sorusuna
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
17. Okul içinde ve dışında şiddetin bir sakıncası yoktur
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
Doğru
13%
16%
84%
Yanlış
87%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 16’sı okul içinde ve dışında şiddetin bir sakıncasının olmadığını belirtirken,
etkinlik sonrası bu değer % 13’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası
arasında % 3 fark bulunmaktadır.
91
Tablo 3.18. Deneklerin ülke olarak güvenli ve iyi bir geleceğimiz olması için biz çocuklara kaliteli bir
eğitim verilmesi şart değildir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre
dağılımları
18. Ülke olarak güvenli ve iyi bir geleceğimiz olması için biz çocuklara kaliteli
bir eğitim verilmesi şart değildir
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Doğru
Yanlış
Doğru
Yanlış
20%
21%
79%
80%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların %
20’si ülke olarak güvenli ve iyi bir geleceğimiz olması için çocuklara kaliteli bir eğitim
verilmesinin şart olmadığını belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 21’e yükselmiştir.
Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 1 fark bulunmaktadır.
5.1.4. Yarım Bırakılan Cümleyi Tamamlanma Bölümünden Elde Edilen Veriler
Tablo 4.1. Deneklerin Polis İmdat’ın telefon numarası . . . boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik
öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
1. Polis İmdat’ın telefon numarası . . .
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
155
115
3%
Diğer
5%
155
115
4%
92%
Diğer
1%
95%
92
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 92’si Polis İmdat’ın telefon numarasının 155 olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası
bu değer % 95’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark
bulunmaktadır.
Tablo 4.2. Deneklerin size göre polisin görevi . . . boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve
sonrası gruplara göre dağılımları
Etkinlik öncesi
2. Size göre polisin görevi . . .
Etkinlik sonrası
Suçluları Yakalamak
Hırsızları Yakalamak
Suçluları Yakalamak
Hırsızları Yakalamak
İnsanları Korur
Güvenliğimiz
İnsanları Korur
Güvenliğimiz
Uyuşturucuları Cezalandırmak
Diğer
Uyuşturucuları Cezalandırmak
Diğer
4%
14%
5%
2%
17%
5%
6%
55%
18%
0%
0%
74%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 55’i polisin görevinin suçluları yakalamak olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası
bu değer % 74’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 19 fark
bulunmaktadır. Etkinlik öncesi % 18’i hırsızları yakalamak olduğunu belirtirken,
etkinlik sonrası bu belirtilmemiştir. Etkinlik öncesi % 6’sı insanları korumak
olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu belirtilmemiştir. Ancak; etkinlik öncesi %
5’i polisin görevinin güvenlik olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer %
17’ye yükselmiştir.
93
Tablo 4.3. Deneklerin polis olsaydım öncelikle . . . suçlarla mücadele etmek isterdim boşluğuna
verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
3. Polis olsaydım öncelikle . . . suçlarla mücadele etmek isterdim
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Hırsızlık
Dövüşen
Suçlularla
Cinayet
Uyuşturucu
Diğer
Hırsızlık
Dövüşen
Suçlularla
Cinayet
Uyuşturucu
Diğer
0%
24%
18%
29%
5%
43%
2%
3%
5%
18%
22%
31%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 29’u kendisinin polis olması durumunda öncelikle hırsızlıkla mücadele etmek
istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer verilmemiştir. Ancak; etkinlik öncesi
% 22’si suçlularla mücadele etmek istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer %
43’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 21 fark
bulunmaktadır. Etkinlik öncesi % 18’i uyuşturucu ile mücadele etmek istediğini
belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 31’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik
sonrası arasında % 13 fark bulunmaktadır.
Tablo 4.4. Deneklerin suçluların cezasını . . . verir boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve
sonrası gruplara göre dağılımları
Hakim
Polis
Mahkeme ve Hakim
Mahkeme
Hapishane
Diğer
Hakim
Mahkeme
4. Suçluların cezasını . Polis
. . verir
Hapishane
Mahkeme ve Hakim
Diğer
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
4%
24%
28%
6%
2%
4%
46%
5%
24%
38%
9%
10%
94
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 53’ü suçluların cezasının mahkeme-hakim tarafından verildiğini belirtirken,
etkinlik sonrası bu değer % 88’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası
arasında % 35 fark bulunmaktadır. Ayrıca; etkinlik öncesi çocukların % 10’u
suçluların cezasının polis tarafından verildiğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer
% 4’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 6 fark
bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 28’i suçluların cezasının “diğer” çok
farklı kimseler tarafından verildiğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 6’ya
düşmüştür.
Tablo 4.5. Deneklerin tanıdığım yerli ve yabancı kahramanlardan . . . Polis olmasını
isterdim.
Çünkü . . . boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
5. Tanıdığım yerli ve yabancı kahramanlardan . . . polis olmasını isterdim.
Çünkü . . .
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Polat ALEMDAR
Abim-Amcam-Babam-Dayım
Jackıe CHAN-Bruce Lee
Diğer
Öğretmenim
Cüneyt ARKIN
Tarkan
Polat ALEMDAR
Abim-Amcam-Babam-Dayım
Jackıe CHAN-Bruce Lee
Diğer
12%
36%
15%
12%
22%
4%
33%
15%
3%
5%
10%
4%
Öğretmenim
Cüneyt ARKIN
Tarkan
23%
6%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 12’si Polat ALEMDAR’ın polis olmasını istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu
değer % 15’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark
bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 12’si öğretmeninin polis olmasını
istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 5’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile
etkinlik sonrası arasında % 3 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 22’si
“Abi, amca, baba, dayı gibi” yakın akrabalarının polis olmasını istediğini belirtirken,
95
etkinlik sonrası bu değer % 23’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi çocukların % 4’ü
Cüneyt ARKIN’ın polis olmasını istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer %
6’ya yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 2 fark
bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 10’u Jackıe CHAN ile Bruce LEE’nin
polis olmasını istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 5’e düşmüştür.
Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 5 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi
çocukların % 36’sı tanıdığı yerli ve yabancı kahramanlardan “diğer” çok farklı
kimselerin polis olmasını istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 33’e
düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark bulunmaktadır.
Yerli ve yabancı kahramanlardan önce Polat ALEMDAR, Cüneyt ARKIN ve
Jackıe CHAN ile Bruce LEE’nin polis olması istenmekte olduğu görülmektedir.
Tablo 4.6. Deneklerin polis ile karşılaştığım zaman selamlaşmak . . . boşluğuna verdikleri cevabın
etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
6. Polis ile karşılaştığım zaman selamlaşmak . . .
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
İsterim
İstemem
Gerekir
İsterim
İstemem
Gerekir
Çok güzel
Heyecanlandırır
Diğer
Çok güzel
Heyecanlandırır
Diğer
14%
16%
3%
1%
4%
6%
3%
3%
1%
4%
70%
75%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 70’i polis ile karşılaştığı zaman selamlaşmak istediğini belirtirken, etkinlik sonrası
bu değer % 75’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 5 fark
bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 4’ü selamlaşmak istemediğini
belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 1’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik
sonrası arasında % 3 fark bulunmaktadır.
96
Tablo 4.7. Deneklerin televizyonda en çok . . . tür filmleri izlerim boşluğuna verdikleri cevabın
etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları
7. Televizyonda en çok . . . tür filmleri izlerim
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
Yabancı
Korku-Komedi
Polisiye
Yabancı
Korku-Komedi
Polisiye
Türk filmi
Belgesel
Dizi ve çizgi film
Türk filmi
Belgesel
Dizi ve çizgi film
Korku
Yerli dizi
Diğer
Korku
Yerli Dizi
Diğer
9%
11%
23%
9%
11%
34%
11%
16%
14%
8%
9%
2%
8%
6%
9%
9%
9%
2%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 11’i televizyonda en çok polisiye film izlediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu
değer % 16’ya yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 5 fark
bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 11’i yabancı film izlediğini belirtirken,
etkinlik sonrası bu değer % 9’a düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası
arasında % 2 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 11’i korku-komedi
film izlediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 9’a düşmüştür. Etkinlik öncesi
ile etkinlik sonrası arasında % 2 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların %
2’si korku filmi izlediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 9’a yükselmiştir.
Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 7 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi
çocukların % 34’ü “diğer” çok farklı film izlediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu
değer % 23’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 11 fark
bulunmaktadır.
97
Tablo 4.8. Deneklerin . . . tarihi Polis Bayramı’dır boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve
sonrası gruplara göre dağılımları
8. . . . Tarihi Polis Bayramı’dır
Etkinlik öncesi
Etkinlik sonrası
10 Nisan
4 Nisan
1 Ocak
Cevaplamayan
03.04.2006
Nisanın ilk haftası
Diğer
9%
4%
1%
2%
1%
10.Nis
04.Nis
01.Oca
Cevaplamayan
03.04.2006
Nisanın ilk haftası
Diğer
31%
3%
3%
1%
0%
0%
80%
65%
0%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 9’u Polis Bayramı’nın tarihinin 10 Nisan olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu
değer % 65’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 56 fark
bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 80’i bu soruya cevap vermediği halde,
etkinlik sonrası bu değer % 31’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası
arasında % 49 fark bulunmaktadır.
Tablo 4.9. Deneklerin silah taşımak . . . boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası
gruplara göre dağılımları
9. Silah taşımak . . .
Etkinlik öncesi
Suçtur
Polisin işidir
Çok tehlikelidir
Yanlış
Etkinlik sonrası
Kötü birşeydir
Yasaktır
İnsanlara zarar verir
Diğer
Suçtur
Polisin işidir
Çok tehlikelidir
Yanlış
Kötü birşeydir
Yasaktır
İnsanlara zarar verir
Diğer
11%
16%
5%
23%
26%
3%
14%
7%
9%
9%
11%
11%
5%
11%
25%
14%
98
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
%16’sı silah taşımanın suç olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 26’ya
yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 10 fark bulunmaktadır.
Etkinlik öncesi çocukların % 14’ü kötü bir şey olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası
bu değer % 25’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 11 fark
bulunmaktadır.
Tablo 4.10. Deneklerin bence uyuşturucu . . . boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası
gruplara göre dağılımları
10. Bence uyuşturucu . . .
Etkinlik öncesi
Çok zararlı ve kötüdür
İnsanları öldürür
Suçtur
Etkinlik sonrası
Kullanmamalıdır
Yasaklanmalıdır
Diğer
Çok zararlı ve kötüdür
İnsanları öldürür
Suçtur
Kullanmamalıdır
Yasaklanmalıdır
Diğer
9%
12%
5%
11%
3%
6%
9%
56%
59%
6%
15%
9%
Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların
% 56’sı uyuşturucunun çok zararlı ve kötü olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu
değer % 59’a yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark
bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 5’i suç olduğunu belirtirken, etkinlik
sonrası bu değer % 11’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında %
6 fark bulunmaktadır.
Düzenlenen etkinliğin çocukların uyuşturucu konusundaki eğitiminde faydalı
olduğu görülmüştür.
99
5.1.5. Diğer (iletmek istedikleri başka duygu, düşünce ve istekler)
seçeneğinden elde edilen veriler
ETKİNLİK ÖNCESİ
Kimsenin uyuşturucu kullanmasını istemeyiz ama
onlar insanlara hap satıyorlar sizde hemen yakalıyorsunuz
iyiki de varsınız teşekkür ederim
Benim söylemek istediğim şey okuyup adam
olmak ve hayatımı kurtarıp bir doktor olmak benimde bir
okuyan ağabeyim var onun adı mikail onu çok seviyorum
her dersimde bana yardımcı olur inşallah okur adam olup
sınavları kazanırım bu satırları ayıran amcalara teşekkür
ederim
Bence polisler bazı şeylere zamanında yetişemiyor
suçlunun suçu ağır olmasına rağmen serbest bırakıyor
bence suçlu cezasını çekmeli ben polis olursam işime
zamanında yetişirim suçlu teyzem bile olsa cezasını
çekmeli
Herkesin dünyada iyi olmasını isterdim dünyada
herkes birbirine haksızlık yapmasın kimsenin boğazından
haram lokma geçmesin polislerde herkese adaletli
davransın kimse kimseye kötülük yapmasın dünyada
herkes mutlu olsun
Polis olmalı suçluları yakalamalıyız
Ben polis amcaları çok severim ama ben doktor
olmak isterim annem hasta onun için onu iyi yapmayı
tercih ederim çünkü doktora gittim doktorluk çok güzeldi
hem çok istiyorum doktor olmayı polisler doktorlar
zabıtalar mühendisler müdürler herkes işlerini yapmalı
ağabeyimin büyüyünce polis olmasını isterdim kardeşimin
öğretmen olmasını isterdim
Polisler bizim güvenliğimizi sağlar polisler
yanımızda oldukça hiçbir şeyden korkmamalıyız polislere
güvenmeliyiz bazı insanlar polislerden korkuyor polisten
korkacak bir şey yok çünkü polisler bize zarar vermez
onların görevi suçluları yakalamaktır.
Ben derslerime daha çok çalışmak isterdim çünkü
çevremiz gördüğümüz büyüklerimizin hepsi pişman
okumadık diye ama onlara hak veriyorum suç onlarda değil
onun büyüklerinde yoksa şimdi hepsi doktor hemşire
öğretmen olurdu ama o imkana bağlı çok sevdiğim
öğretmenim beni birinci sınıftan dördüncü sınıfa kadar
okuttu onun yaptıkları iyilikleri hiç ama hiç unutmam. o
bizim arkadaşımız dostumuzdur onu çok seviyorum canım
öğretmenim onu hiç unutmayacağım
Ben polis olmayı çok isterim ama çünkü polisten
çok korkarım ama polis olmayı çok isterdim maalesef
olmam bir şartla olurum okursam eğer
Polis olmak istiyorum suçluları tutuklamak
istiyorum bu dünyada hırsız kapkaçcı olmasını hiç
istemiyorum hemen polis olmak istiyorum suçluları
tutukluyor görevleri yerine getiriyor kapkaçcı yakalıyor
hırsızları bulmaya çalışıyor bende bunlar gibi olmak
istiyorum annemin ve babamın kardeşimin dediklerini
yapıyorum ama annem şimdi hasta dişi ağrıyor.
ETKİNLİK SONRASI
Polislerin yaptığı görevler çok
zordur çünkü onlar her gün başka bir
yere gider suçlu ise ya uyuşturucu
kaçağıdır ya da insanların hayatının
kaybetmesine yol açar bu yüzden
polislerin görevi çok zordur iyi ki
polisler vardır
Bence polisler daha çok yerlere
konulmalıdır polisler daha çok kapkaçcı
ve uyuşturucu çeteleri ile ilgilenmelidir
Polis bize güven hissettirir
bazıları çocukları polise veririm demesi
çok yanlıştır ve çok terbiyesizliktir polis
suçluları yakalayan bir teşkilattır
Ben polis olmak istiyorum o da
hemen olmak istiyorum polislerin
hırsızları yakalamasını istiyorum
Polis
olsaydım
suçluları
yakalar mahkemeye veririm savcıda
karar verir
Polisler suçlulara karşı biraz
daha kaba davranırlar polislerin görevi
ise suçluları yakalamaktır
Polisler kabaca davranmamalı
suçluları
yakalamalı
kimseyi
korkutmamalı uyuşturucu kaçaklarını
yakalamalı
Polisler suçluları yakalar ve
araştırır eğer bir olay çıkarsa 155 i ararız
yabancılara kapıyı açmayız ailemizle
ilgili bilgi vermemeliyiz okuldan
dönünce doğru eve gitmeliyiz polis
mesleği çok güzel bizde polis
amcalarımıza sevgi ve saygılarımızla
onlara teşekkür ederiz onlar bizlere
birçok bilgi verdiler onlara teşekkür
ederim
Polisler suçluları ve hırsızları
yakalamak zorundadır
Polislere
yardım
etmek
isterdim ve suçluları polise şikayet
ederdim
Ben polisleri çok severim
çünkü onlar suçluları yakalar onları
aramak için 155 e telefon ederiz
Ben gelen polis amcayı çok
seviyorum polis amcayı en çok
gördüğüm yer caddelerde sokaklarda
televizyonlarda gördüm polis amcanın
görevi suçluları yakalamak.
100
ETKİNLİK ÖNCESİ
Daha çok başarılı olmak isterdim büyüyünce bende
polis olmak isterdim suçluları yakalardım kardeşlerimin
her zaman çalışkan ve başarılı olmasını isterdim abim
büyüyünce onunda polis olmasını isterim kardeşlerimin
mutlu olmasını sonsuza kadar isterim
Başarılı olmak istiyorum çalışıyorum ama yinede
başarılı olamıyorum ama ne yazıkki başaramıyorum ama
neden bilmiyorum okuyup ailemi kurtarmak istiyorum aynı
zamanda benimde hayatımı kurtarmak istiyorum
geleceğimin güvende olmasını istiyorum
Öğretmen olmak istiyorum öğretmenliği çok
seviyorum annem babam okula gidiyordu ablam sekizinci
sınıfa kadar gidiyordu ama okuldan gitti
Polis kavgalara yetişemiyor insanlar telefon
ederler ama boşa ölü yaralı olur ambulans gelir kavga biter
polis gelir evli evine gider polis gelir adam derki polise
adam Allaha küfür eder polis boşver öbür dünyada Allah
belasını verir derler polisler bazı işlerini Allaha
bırakmamalıdır
Ben polis olsaydım büyülü odanın içinde
dövüşmek isterdim beni vurur bütün istekleri gider arama
ben öldükten sonra boşuna Türk bayrağını örterler mi
keşke görebilsek öbür dünyada bir olsam
Ülkemizde keşke daha çok polis olsa can ve mal
güvenliği olurdu
Polislerin çocukların yanında silah çıkarmasa ya
da sıkmasa daha güzel olur
Polisler her zaman gururlandırır çünkü suçlulara
karşı durarak insanlığa bir hizmet sunuyor sadece insanlara
değil her şeye yardım eder polisler evlere hırsız girince
yollarda eşkıyalar önümüzü kesince hemen yetişir bu arada
bence polisler gerektiğinde şiddet kullanmalıdır ama bu
arada suçsuzları dövmemelidir.
Silah atışları sadece polislerin olsun
Polisler her tarafta gezip etraftaki kötü insanları
yakalamalıdır
Bana bu sayfayı ayırdığın için sana çok teşekkür
ederim
Polis olmak istiyorum hırsız davalarını aralamak
için nerede ihbar verilmişse oraya giderim
Ben öncelikle bunları bize getirdikleri için çok
teşekkür ederim düşüncelerim bizim iyi bir öğrenci
olmamızdır biz ne kadar iyi olursak o kadar iyi bir meslek
kazanmak istiyorlar bu yazıyı yazdığınız için çok teşekkür
ederim
İnsanlar polislerin yasalarına uymuyorlar çünkü
onlar silah taşıyor uyuşturucu kullanıyor ve arabayı alkollü
kullanıyorlar ben o adamları hiç sevmiyorum
Polis ile ilgili çok güzel şeyler düşünüyorum
bunlar polisler bizim güvenliğimizi sağlar polisler olmasa
biz çevrede uyuşturucu kullananlarla insan öldürenlerle
mücadele etmeliyiz polis olsa bile yine mücadele etmeliyiz
polislere yardımcı olmalıyız polislerin işi o kadar zorki her
zaman onlara yardımcı olmalıyız
Polislerin görevi duygusaldır vatan için çalışırlar
ETKİNLİK SONRASI
Polisler
suçluları
yakalar
hakimse suçlulara cezasını verir
Polis amcaları çok seviyorum
çünkü onlar olmasaydı hırsızlar baliciler
yakalanamaz
kendimizi
güvende
hissetmezdik çünkü polisler pesetmeyip
mücadele
ediyor
bizim
çocuk
bayramımız varsa onların 10 Nisan polis
bayramı var onlarda polis bayramında
mutlu olup coşuyor onlarında görevi var
bizimde okumak dünyada hırsız olmasa
ne hoş olurdu onları selamlıyorum
Bir gün evimize hırsız girdi
polisi arayıp konuştum polis gelip
hırsızı aldı hakimin yanına götürüp
hakim onun cezasını verdi
Bütün hırsızların yakalanmasını
istiyorum
Ben doktor olmak annemi
babamı iyi etmek isterim benim doktor
olmamı kardeşimin öğretmen olmasını
ağabeyimin polis olmasını isterdim ama
ağabeyim okumuyor
Sizin yaptıklarınızdan dolayı
size çok teşekkür ederim geleceğimde
öğretmen olmayı isterdim sizlere çok
teşekkür ederim
Ben onbir yaşında bir kızım
bütün hayalim polis olmak ve polis
olmayı çok severim polis olanlara da
sevgi ve saygı gönderiyorum onlar polis
olmaya devam etsin onları hayatım
boyunca unutmayacağım
Ben on bir yaşımı bitirdiğimde
bütün hayallerim polis olmak istiyorum
Ben polisleri çok seviyorum biz
oraya geziye gittik bize polislerle ilgili
çok şey anlattılar gezide bir binayı
gezdikten sonra öbür binaya gittik orada
da bize çok şey öğrettiler bizlere çok
şeyi gezdirdiler onlar bize çok şeyler
öğrettiler keşke bir daha gitsek de
oraları görsek onları çok seviyorum
onlar bize neler öğretti neler onları
görünce bende polis olmaya karar
verdim. Bütün polislere canım feda
Polis mesleği ve doktor
mesleğini çok severim çünkü bu
meslekler toplum için çalışıyor tüm
topluma yararları var özellikle polis
mesleğini severim gurur verici bir
meslektir bu mesleği seçen büyüklerime
içten teşekkür ederim
İleride doktor olmak istiyorum
ama çoğu arkadaşımın da polis olmasını
101
ETKİNLİK ÖNCESİ
Polisler vatanını milletini korumaya çalışıyorlar ve
koruyorlarda bence kendilerine çok güzel bir meslek
seçmişler bazı insanlar polisleri gördüklerinde korkarlar
ama eğer suçsuzsan korkmaya hiç gerek yok
Çünkü insanın anlatmak istediği çok şeyler var
insanın düşüncelerini yazması çok güzel bir şey ailem:
annem babam ve kardeşlerim evde yaşıyoruz çok mutlu bir
ailem var hayatımın hep onlarla geçmesini isterim
ailemizin kıymetini bilmezsek sonra onları çok ama çok
özleriz ailemizin kıymetini bilelim
Polisler benim gözümde çok güzel gözüküyor ben
polisi çok seviyorum bazıları sevmeyebilir çünkü bazı
insanlarında kendilerine göre duyguları vardır illede polisi
seveceksin diye hiçbirşey yok çünkü isteyen sever isteyen
sevmezdir.
Benimde polis olma zevkim var ama öğretmen
olmayı istiyorum kim istemez vatanını korumak bende
istiyorum neysede büyüyünce görürüz dünyada böyle
insanlar yani hırsızların polislerin işinin zor olduğunuda
söylemek istiyorum insanların neden hırsızlık yaptığını
bilmiyorum oda bizler gibi çalışsa en azından bir iş arasa
sonrada evlenip mutlu bir yuva kursalar işi iyi giderdi en
azından söyleyebilsem bütün hırsızlara seslenebilsem ama
nedense söyleyemiyorum böyle yaparlarsada böylede
cezasını polislerle çekerler.
Polislik iyi bir görevdir polisler görevlerini yerine
getirirler polis uyuşturucuları yakalamalılar polis güzel
sözleriyle onları etkiler
Ben polisi çok seviyorum mesela beni biri
kaçırdığında polis geldiğinde korkmam
Polisleri çok severim çünkü polisler bizim
güvenliğimizi sorumluluk alıyorlar bizi korumak için
çabalıyorlar polis veya toplumun güvenliğini sorumluluk
almak işyerleri canı gönülden kutluyorum
Bence ülkemizde çok daha fazla polis olması
lağzım çünkü insanların can ve mal güvenliği polis ve
jandarmanın elinde polisleri çok seviyorum çünkü bizi
koruyorlar
Polislerin insanlara her zaman yardım etmesini
isterim çünkü bu zamanlarda polisler insanlara bazen çok
kötü tepkiler verebiliyor bunu ben hiçbir zaman
istemiyorum çünkü tepki ile hiçbirşey olmaz bu yüzden
insanlar çoğu zamanlarda polislerden kaçıyor ve bu benim
hiç hoşuma gitmiyor
Arkadaşlarımın bana iyi davranmasını isterdim
bugün üç arkadaşımın benimle küstüğü için çok üzüldüm
sınıfta çok başarılı olmak isterdim ben bütün arkadaşlarımı
çok seviyorum okulumuda çok seviyordum
Polis mesleğini çok severim çünkü gurur verici bir
meslek polisler bizi korur güvenliğimizi sağlar bay bayan
polislerimize böyle bir meslek seçtikleri için onlara içten
sevgilerimle teşekkür ediyorum
Polisler görevini seven insanları koruyan çok iyi
insanlardır onlar görevlerini çok seviyorlar suçluları
yakalıyorlar
ETKİNLİK SONRASI
istiyorum polisleri çok severim çünkü
onlar bizim güvenliğimizi çok güzel bir
şekilde sağlıyorlar.
Polis olmak isterim çünkü
suçluları yakalamak uyuşturucuları
yakalarım
Ben kendi derslerime çalışıp
polis olacağım çünkü polis olunca
suçluları
uyuşturucu
kullananları
yakalar ve hırsızlarla mücadele ederim
Ben polis olmayı çok istiyorum
çünkü polis hırsızları yakalar bende
yakalamak istiyorum polis mesleğinin
nasıl olduğunu merak ediyorum ama
polisi seçmenin nedeni onu merak
etmem değil neden istediğim yukarıda
yazıyor eğer polis olmazsam ya da bir
meslekte çalışırım yada babamın
mesleğine devam ederim babamın
mesleği şoför yani şoförlüğe devam
ederim babamın mesleğinide seviyorum
şimdiden seviyorum araba sürmesini
babam bana öğretti köyde bir yokuş var
o yokuş köydeki eve gidiyor evin orada
bir tane harman var ben arabayı orada
sürüyorum ama araba sürmek tehlikeli
kaza yapıp ölmek var işin içinde kaza
yapmamak için araba sürmeyi iyi
öğrenmeliyiz
Ben polis amcaları çok
seviyorum çünkü polisler hırsızları
yakalar insanları korur ben büyüdümmü
polis olacağım
Polislik çok iyi bir şey ama çok
tehlikeli bir görev öğretmen olmazsam
mutlaka polis olurum
Polisleri çok severim onlarla
her zaman karşılaşmak isterim onları
çok seviyorum ben polis olunca onlar
gibi giyineceğim
Ben büyüyünce polis olmak
istiyorum polis olmak çok güzel kötüleri
yakalayıp iyiliğe koşuyor insan polis
olunca
Silahlar bence polislerden
başkasına satılmamalıdır
Polislere taş atanlar cezaevine
hem de para cezası alması gerekir
polisler gerektiği zaman kaba kuvvet
kullanması gerekir
Polisler
görevini
hep
yapmalıdır birde emniyet müdürlüğüne
gezide birçok kararlarım değişti
özelliklede polisle ilgili kararlarım
değişti
102
ETKİNLİK ÖNCESİ
Polisler kavga çıktığında hemen gidiyorlar bıçak
silah insanların hayatını çürüterek hapis yiyorlar polisler
maçta kavga çıktığında mücadele ediyorlar polisler işlerini
çok iyi yapıyorlar çünkü bizleri kurtarmak
Polis olmasaydı çevrede çok kişi ölür ve çevre çok
kötü ve suçlular yakalanmaz
Polisler iyi bir insandır polisler olmasaydı
mahalleler ne hale gelirdi
Polisleri çok seviyorum polisler her kötülüğe
karşıdır kötülük yapanları hemen yakalar eğer
yakalayamazsa biz onu görürsek hemen polise haber
verirdim polisler çok iyi bir insandır çok seviyorum ben
polisleri
Polisin iyi bir görevidir çünkü suçluları hapse atar
ve bizleri korur polislik iyi bir görevdir bende olmayı
isterdim ama beni okutmazlar
Bence gerekmedikçe polisler tarafından şiddet
kullanılmamalıdır
Bizim orada bir dövüş oldu polis olmasa insan
birbirini yer polis çok iyidir
Polis ve askerler Türk ordusunu korur polisler
askerler güçlü ve dayanıklı oldukları için her işi başarıyla
bitirirler bizler veya Türk ordusu için canlarını verirler
Polisin kötü kalplisi ve iyi kalplisi vardır bunları
düşünüyorum
Polisler ülkeyi ellerinin içine almalıdır ama bazı
polisler kötü oluyor
Ben büyüyünce okulumu geçersen polis olmak
isterim polislik iyi bir görevdir her türlü iyiliği yapar
katilleri yakalar bize zarar vereni alırlar ceza verirler
polisin görevi hem iyidir hem kötüdür polisler bize zarar
gelmesini istemez polislerden korkmuyorum onları
görünce heyecanlanıyorum onları seviyorum
Ben muhasebeci olmayı isterim polislik de iyi bir
meslektir polislik de benim için çok iyi mesleklerdendir
polislik bizleri korur evimize hırsız girdiğinde hemen 155 i
ararız hemen imdadımıza koşar hırsızları yakalar bizide
hırsızlardan korur bizde güvende olmuş oluruz
Ben polislerden çok memnun değilim çünkü çok
kaba davranıyorlar bazen o yüzden pek memnun değilim
teşekkür ederim
Polisler insanların gözünde çok iyidir çünkü
insanın güvenliğini sağlar bütün insanlar çok sever polisler
insanı güvenlikten
Ben polis olsaydım her görevimi yapardım
suçluları yakalar ve hapse atardım
Ben büyüdüğümde polis olmak isterdim çünkü en
şerefli meslek polis uyuşturucu kaçakçılarını hırsızları
yakalar polis bizim güvenliğimizi sağlayan bir meslektir
Ben polisleri çok severim ve kendimde polis
olmak istiyorum ve bu dünyada kaç tane polis burada
onlara saygımı sevgimi gönderiyorum ve onlarda polis
olmaya devam etsin
ETKİNLİK SONRASI
Polislerin gece gündüz cadde ve
sokaklarda gezmesi gerekir çünkü bir
kavga olduğunda silah ve bıçakla
dövüştüğünde bir birini öldürme hale
gelince birbirini öldürüp kaçabilir ve
polis çok uğraşır ve suçluyu zor yakalar
Herkesin evinin önünde polis
amcalar nöbet tutsaydı benim isteğim
buydu
Ben polislerin dinlenmesini
isterdim
Bayan polislere ve bay
polislere Allah yardım etsin diyorum
Çocuk haklarının korunmasını
istiyorum
Bütün
polis
amcalarıma
başarılar diliyorum
Polisi herkes sevecek diye
hiçbir şey yoktur insanların bazıları
polisi sever bazıları üzer bazıları
sevinirler bazıları kendilerini güvende
hissederler ben polisi hem seviyorum
hem de kendimi polis görünce güvende
hissederim
Ben polisleri çok severim onlar
bizim güvenimizi sağlar çünkü onlar
medeni insanlar oldukları için polisleri
görünce kendimi güvende hissediyorum
onlar hakkında çok iyi şeyler
düşünüyorum
Benim
daha
başka
söyleyeceğim var ben polisleri çok
severim ama çoğunlukla insanlar
polisten kaçıyorlar korkuyorlar onlara
kötülük yapacağını sanıyorlar ama
polisler daha da artarsa insanların
korkusu azalır caddelerde sokaklarda
hatta fakir mahallelerde polislerin
olmasını istiyorum hem bizim can
güvenliğimiz hem mal güvenliğimiz için
Polis ile ilgili polisi görünce
kendimi hemen güvende hissederim
bazı zaman polis olmasaydı dünya ne
halde olurdu diye düşünüyorum polis de
bizim için çok önemlidir polisleri çok
severim çünkü onlar bizi koruyorlar
bütün işleri polislere bırakmamalıyız
bizde onlara yardımcı olmalıyız
Polis insanların güvenliği için
çalışır polise balicileri tinercileri
çocuklardan yeteri kadar uzak tutmaya
çalışır
103
ETKİNLİK ÖNCESİ
Polisleri çok severim ve polis de olmak isterim
çünkü polisleri çok seviyorum onlardır bizi koruyan
onlardır bizi yaşatan ve onun için polis olmak istiyorum.
Ama bizim ailemizde bazıları okumamızı istemiyor çünkü
bazen her gün yanlış şeyler bize de veriyor ama ben artık
okumak istiyorum ve polis olmak istiyorum görevimi
yapacağım
Ben küçükken kaybolmuştum ve o anda yanıma
hoca geldi ve benim elimden tutarak beni karakola götürdü
ben o gün çok korkmuştum ben o gün polisleri gördüm ben
anladım ki polisler bizim güvenliğimizi sağlıyorlar biz
polisler için çok değerliyiz onlarda bizler için değerlidir
ben kendi adıma polislere çok teşekkür ederim inşallah ben
büyürsem polis olmak isterim ama Allah kısmet ederse.
Babamın polis olmasını isterdim çünkü her gün
akşamları hırsız gelip evlerden eşya çalıp götürüyor
İnsanlar ilerledikçe hep birbirlerini öldürmeye
başlıyor ben polis olsam herkesin yardımına gider ve eğer
kimse beni dinlemiyorsa herkese diyeceğim ki hadi
öldürün birbirinizi karışmıyoruz dünyada eş dost kalmaz
niçin ama niçin neden eğlenmeden etmeden ölmek
istiyorsunuz ben bir polis olsam öyle yapardım
Polisler vatandaşı korur polis olmasa belkide
herkesi soyarlar bazılarına uyuşturucu verirler yani polisler
insanları korurlar iyiki polisler var polisleri çok seviyorum
Öğretmenlik güzel bir şeydir herkes sevgi ve
saygıyla yaklaşır öğretmenlere ben bir öğretmen olsaydım
herkesi sever ve sayardım
Ben bir meslek sahibi olmak istiyorum ve
mesleğimin adı öğretmen olmak ve öğretmenimden beni
okutmasını istiyorum
Polisleri severim onlarda bizi severler selam
veririz onlar bizi kurtarır
Polisler her türlü cinayetle bize yardımcı olur
haklı olanları evlerine gönderen haksız olanları ise cezasını
çeker bu yüzden polisler bizim korumamızdır polisleri
sevmeliyiz ve onlara saygı duymalıyız
Ben polisleri severim onlar suçluları yakalarlar
bende ileride polis olmak isterim polislerin görevleri
kutsaldır bizi severler bizde onları severiz
Polisin herkesin kapısının önünde durmasını
isterim durmazsa herkesin ya da başkalarının evine
girebilirler
Öğretmenlik güzel bir meslektir
Polis bizi kötü işlerden korur polis olduğu zaman
güven kazanırız polis suçluları yakalar polis her zaman
yanımızdadır eğer bir yerde kötü bir iş olursa hemen polisi
ararız
Polisler niçin çok önemlidir polislerin görevi nedir
insanlar niçin polis olmak isterler trafik polisleri neden
insanlara ceza verir neden ışıklarda dururlar çocuk polisleri
niçin mendil boya sakız kibrit çokça satan çocukları niçin
yakalar
ETKİNLİK SONRASI
Bence polisler sokaklarda ve
caddelerde sık sık denetim yapmalıdır
çünkü insanların can ve mal güvenliği
onların elindedir.
Ben polis ile karşılaşınca güven
hissederim polis suçluları yakalar
mahkeme ise ceza verir polis can ve mal
güvenliğimizi sağlar
Polis güvenilir bir insan
görünce
kendimi
güven
içinde
hissederim bir kere ben evde iken pis
insanlar bizim evde çatışma çıkardılar
sonra iki üç adım yürüdüler tam o sırada
polis yakaladı ondan beri ben polise
güveniyorum her şeye zamanında
müdahale ettiler
Bence polislerde eğlenebilir
polisler sadece suçluları yakalamaz
polis herkesi kendisine güvendirir
Ben polisleri çok seviyorum
çünkü polis bizi başka kötü insanlardan
koruyandır
polisleri
gördüğümde
kendim güven içinde gibiyim
Polislere teşekkür ederim
Polisler çok iyidirler
Polisler vatan ve milletin hem
malını hem canını korur
Polisler iyidir bizim orada
adamlar dövüştü herkes birbirine
bıçaklarını çıkardılar polis olmasa
adamlar ölürdüler
Mesela beni balici veya organ
mafyası gibi biri yakaladığında ben
korkarım ama polisin siren sesini
duyduğumda
artık
hiçbirşeyden
korkmam çünkü polis beni kurtarmaya
gelmiştir ben polisi çok seviyorum
Bence
polis
olmasaydı
kötülükler çok olurdu ve insanlar
güvende olamazdı
Bence polisler çok güzel bir
şeydir çünkü onları tanımadan önce hep
suçlardım polisler ne yapar diye ama
halbuki çok iyi ve çok güzel kişiler ben
polislerin
hepsine
ve
emniyet
müdürlüğüne çok ama çok teşekkür
ederim
Polislerle
karşılaştığımda
güven hissederim ve onların hepsi bize
iyi güzel ve hoşgörülü davranıyorlardı
onlar
bizim
güvenliğimiz
için
çalışıyorlar
104
ETKİNLİK ÖNCESİ
Ben polise güvenirim çünkü polis suçluları yakalar yurdu
kötü alışkanlıklardan korur bence polis gerektiğinde kaba
kuvvet kullanmalıdır çünkü polisleri zor durumda
bırakıyorlar polis de dayanamayıp tokat atabilir bana göre
bu olay normaldir polis olmak isteyen gençler bana göre
mutlaka olmalıdır
Ben polis olsaydım ülkemi korur ve ülkemi
dünyanın en temiz ve birde beni başbakan yaparlardı
Atatürk gibi olmak isterdim
Ben büyüyünce ya polis ya da doktor olmak
istiyorum polis olmak istememin nedeni suçluları
yakalayıp hapishaneye göndermek
Ben büyüyünce polis olmak istiyorum ama
babaannem beni okutmayacağını söylüyor babamda annesi
olduğu için babaannemin dediğini yapıyor kızları
okutmuyorlar okutsalar da beşinci sınıfa kadar okutuyorlar
babam da beni bu yıl çıkaracağını söylüyor ama ben
okumak istiyorum
Ben uyuşturucuların ve hırsızların polisten
kaçmasını istemiyorum çünkü her yeri kirletiyorlar ve bazı
insanları kandırıyorlar ben bu uyuşturucucuların polise
teslim olmasını istiyorum çünkü bu olaylar polisi yoruyor.
Ben polis olmak istemem çünkü polis çok kötü
işlerle uğraşır bir polis nerede bir çatışma kavga varsa polis
orada olmalıdır o çevrede bulunan insanların
güvenliğinden sorumludur.
Ben polislerin olmasını çok isterim çünkü polisler
bir yerde kavga uyuşturucu eroin silah ve bıçak taşıyanları
cezalandırıyorlar polis olmasa bunlar hem kendilerine
hemde çevresindekilere zarar veriyorlar
Polislerin bazı zamanlar görevlerini yapmadığını
ve sadece polisler değil savcılar mahkeme erleri hırsızlık
yapan birini sanki hapisin ön kapısından girip arka
kapısından suçluyu serbest bırakıyorlar
Benim söylemek istediğim başka bir şey polisler
görevlerini tamamen yapmıyor polislerin görevlerini
düzgün ve iyi bir şekilde yapmasını isterim
Polis olmak istiyorum çünkü polisler gibi suçluları
yakalamak istiyorum polislikten başka bir istediğim bir
meslek daha var. Futbolcu olmak istiyorum. Ben okulumu
okuyunca polis olacağım. Polise çok güveniyorum.
Evlerimizin yakınında bir hırsızlık olursa polis imdat 155
aramalıyız.
Ankete gelen abi çok iyisiniz. Bizim dersimize
girdiğiniz içinde teşekkür ederim.
Ankete gelen öğretmenim sizi çok seviyorum çok
iyisiniz.
Bize bunları yaptırdığınız için teşekkür ederim.
Sizi çok sevdim.
Polisler suçlu insanları yakalayıp bize insanlardan
kurtarıyorlar. Adam öldüren insanları uyuşturucucuları
yakalayıp bizi o insanların kötülüklerinden koruyorlar.
Polisleri çok seviyorum.
ETKİNLİK SONRASI
Polisleri çok severim onları her
gördüğümde selam veririm polisler
yanıma geldiğinde kendimide güvenli
hissederim polisler bizim vatanımızdır
polisler hep bizi kötülüklerden korur
onun için polisleri çok seviyorum bende
büyüyünce polis olmak istiyorum
Polisi gördüğümde kendimi
güvende hissederim polisler bizim için
her şeyi yapıyor polislerin her zaman
yanımızda olmasını istiyorum ve
polisleri çok seviyorum
Polisleri sevip
saymalıyız
onlara iyi kaba davranmamalıyız sevip
hoşgörülü davranmalıyız polisler bizim
hayatımızı tehlikelerden kurtarıyor
bizde polis amcaları ablaları çok
sevmeliyiz
Polisler iyi insanlardır bizi
kötülüklerden korurlar biz onlara
güveniriz
onlarda
bizi
severler
çevremizi korurlar
Ben sınıfım ve öğretmenimiz
emniyet müdürlüğüne gittik polisleri
çok
seviyorum
polislerden
korkmuyorum
bu
anketi
bize
hazırladığınız için teşekkür ederim
Polislere her zaman saygı
duymalıyız çünkü o bizim her zaman
güvenliğimizi ister biz de onların
iyiliğini isteriz arkadaşlarımızla hiçbir
zaman dövüşmemeliyiz çünkü bu
dünyanın çocukları hepimizin kardeşidir
Ben polisi çok seviyorum ve
çok güveniyorum onlar iyiki varmış
onlar olmasaydı beklide bütün gençler
teker
teker
öleceklerdi
belkide
cinayetten öleceklerdi teşekkür ederim
Polisleri çok seviyorum belkide
polisler olmasaydı bu dünyada her türlü
pislik olurdu
Polisin suçluları yakalamasını
ve suçsuzları yakalamamasını suçluların
polise teslim olmasını isterim
Ben bizim mahallede polisi hiç
sevmeyen babası annesinden ayrılmış
bir kadın var ve ben onlardan uzak
durmaya çalışıyorum çünkü onlar bize
çatabilir polis olmasaydı
Bence ülkemizde polislere daha
fazla ders verilmeli çünkü biber gazını
bilip bilmeden sprey gibi sıkıyorlar
birde tutukladıkları kişiyi bırakıp
cezasını vermiyorlar sonra aramaya
koyuluyorlar
105
ETKİNLİK ÖNCESİ
Polislere çok saygılı olmalıyız onlara karşı
çıkmamalıyız her zaman polislere güvenmemeliyiz çünkü
bir dağda kavga yapabiliriz ama yinede polislerden
güvenimizi esirgemeyelim
Size teşekkür ederim hocam iyi ki bizim dersimize
girdiniz bizi çok sevindirdiniz ve hüzünlendirdiniz
okulunuzda iyi dersler dilerim
Polisi görünce güven içinde hissederim kendimi
çünkü polis bizleri korur eğitim almıştır polisler bizlere
güven verir suçluları yakalar bizlerde polislere yardımcı
olursak polisleri daha iyi anlarız
Polisleri çok seviyorum çünkü polis güvenliğimizi
sağlıyor trafiğin akışını sağlar trafik kurallarına uymamızı
ve uyuşturucu gibi daha birçok maddeleri kullanmamamızı
sağlar polisleri çok seviyorum çok
Polis olmak iyi bir şeydir çünkü kötü insanları
yakalıyorlar
Hırsız görünce 155 polis imdat ı ararım ve sokak
numaramı kapı numaramı söylerim ve o hırsızı bayıltırım
bağlarım polise teslim ederim
Bence çocuk haklarının korunması, kimsesiz
çocukların güven içine alınması onlara yardım edilmesi
herkesin güven içinde yaşamasını istiyorum
Polis öncelikle suçluları yakalayıp hapse
göndermelidir
Polisin görevini yapması ve suçluları hakim ve
mahkemeye götürür suçluların şikayet adamları bir gün ve
iki gün sonra hapse atar
Polisler birçok çatışmaya giriyorlar canlarını
tehlikeye atıyorlar polisler bu ülkenin güvenliğini sağlıyor
ben amcamın polis olmasını isterdim ama olamadı çok
üzüldü polisler çok şık giyiniyorlar onun için polisler çok
değerlidir ben polisleri görünce hemen selam veririm
polisde selamlar
Polisler güvenli ve polislerden korkmamalıyız
çünkü polis hırsızı yakalar insanları kurtarır tehlikelerden
kurtarır polisleri ben çok severim ve herkesinde sevmesini
isterim polis uyuşturucu ile mücadele eder insanları
hırsızların elinden kurtarır ve korkmayalım polisler gayet
güvenlidir ve polislere güvenmeliyiz bir kişi dövüştüğünde
hemen 155 i arayalım polislere güvenimiz sonsuzdur ben
çok ama çok seviyorum polisleri sevip sayalım ve
korkmayalım
Bizim kiracımızda bir polisti Çanakkaleliydi hep
polis olmayı istemiş ama sonunda istifa etti bence polislik
çok zor bir meslek çok disiplinli kimse güneyde polis
olmak istemiyor siz acaba güneyde polis olmak
istermisiniz ben size ve arkadaşlarınıza söyleyin Antep de
polis görevi yapsınlar doktor arkadaşlarınıza da söyleyin
Antep’e ne olur gelsinler burada adam yemeyiz
Polisler suçluları yakalar trafik polisleri ise
arabaların kaza yapmamaları için yaya geçitlerini gösterir
polisler suçluları mahkemeye götürüyor mahkemede ise
cezalanıp hapishaneye gidecek
Davalara polis gelir
ETKİNLİK SONRASI
Polislerin daha sık cadde sokak
okul etrafında dolaşsalar çok iyi olur
çünkü Gaziantep çok zalim bir şehir
lütfen daha fazla dolaşsın polisler
Polislerin
kaba
olmaması
gerekir
fazlaca
cop
ve
silah
kullanmamalıdırlar eylemcilerde fazla
eylem yapmasın çünkü herkes birbirine
kötülük yapıyor
Bazı polisler vardır çok iyidir
gördüğü suçluyu hemen yakalar ama
bazı polisler rüşvet yiyor dövüşenlerin
arasına girmiyor bana vururlar diye
onun için bazı polisler çok iyi çok
güvenli ama bazı polisler çok kötü
İnsan öldüren bazı kötü
insanlar mahkemelerde yargılanıyor
parası olan serbest bırakılıyor parası
olmayan serbest bırakılıyor acaba bunun
nedeni nedir
Bunları
bizlere
neden
cevaplattırıyorsunuz suçluları yakalayıp
neden geri bırakıyorsunuz onlarla daha
iyi konuşup iyilikle anlaşıp bir daha
kötü
işlerle
uğraşmayacaklarını
söylemiyorlar ve bırakıyorlar
Ben okumak istiyorum ama
annem ve babam izin vermiyor
okumamı istemiyorlar
Ben öncelikle polis ağabeylere
ve polis ablalarıma çok teşekkür
ediyorum bizlere iyi davrandıkları için
çok teşekkür ederim bir daha gelmek
ister misin deseler evet derdim
Bizi gezdiren polislere teşekkür
ederim
Ben öncelikle bize bu kağıtları
yazıp gönderdiğiniz için sizlere çok
teşekkür ederim
Bundan
iki
hafta
önce
Gaziantep polis Emniyet Müdürlüğüne
gittik orada bize çok iyi davrandılar bizi
gezdirdiler onlara teşekkür etmek
istiyorum
Oradaki
polisler
ağabeyler bize iyi davrandılar bunun
için onlara teşekkür ederim
Emniyet
müdürlüğüne
gittiğimizde bize çok iyi davrandılar
bize her yeri gezdirdiler
Size teşekkür ederim
Polis amcaları ablaları hepimiz
çok seviyorum emniyet müdürlüğünü
çok seviyoruz bizleri götürdüğünüz için
teşekkür ederiz
Sizlere çok teşekkür ederim
106
ETKİNLİK ÖNCESİ
Bence kapkaçcıları korkutmak amacıyla bir polis
kadın kılığına girip o kapkaçcıyı yakalamalıdır ve oniki
yaşından küçük her insana ceza verilmelidir
Arkadaşlar sakın uyuşturucu kullanmayın
annesine ve babasına iyi davranın anneniz ve babanız sizin
için çok şey yapar onlar sizin güvenliğinizi ister sizin
doktor mühendis polis öğretmen olmasını ister
Ben polis olmak istiyorum polisler zanlıları
suçluları hırsızları yakalamak istiyorum çünkü polis olmak
bence bazı tarafları iyi bazı taraflarıda zorlu oluyor polisin
görevinden iyi olanı hırsızları yakalamak ve teşekkür
almak ve kötü olanıda protesto edenlerin arasına girmek
polisler yaralanıyor
Neden polisler hapse atıpda geri bırakıyorlar
bıraktığında aynı suçu yaparsa birdaha mapusa girecek
konuşarak ve hatta iyi sözle olmazmı
Polisin suçsuz yere bir insanı yakalamamasıdır
Polislerin daha iyi eğitim almalarını isterdim
Polis iyi olabilir düğünlerde veya cinayet
işlediklerinde polis hemen gelebilir polisi ben çok
seviyorum ve onların ailesi de mi böyle çok iyi olabilir
polisi görürsem çok sevinirim ve onlardan kaçmam ama
suçlu olurlarsa suçsuz kimseyi götürürse onlardan
korkabilirim
Polislerde eğlenmek ve gülmek hakkı vardır biz
sadece polisi suç duyurusunda bulunmak için aramamalıyız
polislerinde özel günlerde eğlenmeye hakkı vardır
Polislik kutsal bir meslektir ve saygı duyulması
gerekir
Ben büyüyünce Oneil Armstrong gibi uzaya
gitmek istiyorum ama aya değil marsa gitmek istiyorum şu
konuda kararsızım Amerika Nasa’ya mı gitsem yoksa
Rusya’ya mı gitsem kararsızım keşke galaksiyi yakından
görsem Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Uranüs,
Neptün, Plüton hepsini tek tek görsem
ETKİNLİK SONRASI
Siz geçen sefer geldiğinizden
bir iki hafta sonra bir amca geldi bana
İngilizce kursuna gitmek isteyip
istemediğimi sordu babamı istedi babam
evde yoktu bana bir kart verdi en kısa
zamanda kartta yazan yere gelmemi
istedi babam gelince söyledim babam
götüremeyeceğini söyledi ama ben
İngilizce öğrenmek istiyorum ama amca
indirimli olacağını söylemişti babam
yalan söylediklerini sanıyor ben
İngilizce öğrenmek istiyorum
Abim iki hafta sonra evleniyor
annem düğün hazırlıklarına başladı ve
bitmek üzere nişanı bir ay önce yaptık o
da çok güzel geçti orda fotograf
çektirdik nişanda havalar çok soğuktu
onun için nezle oldum ama çabuk geçti
Ben bilim adamı olmak
istiyorum oneil Armstrong gibi aya
değil marsa veya satürn’e uçmak
istiyorum ama marsa 2015 yılında
gidecek şanslı kişiyi merak ediyorum
satürn’ün şapkasını görmek güzel bir
şey olmalı
Birinci sınıftaki öğretmenim
Uğur SEMİNT’i çok seviyorum bizi
beşinci sınıfta bıraktı gitti şimdiki
öğretmenimizde iyi ama ona alışmıştık
inşallah bir daha görüşebiliriz o zaman
çok mutlu olurum o öğretmenimiz çok
iyiydi ama bu öğretmenimiz bizi
gezdiriyor bizle oyun oynuyor her
istediğimizi yapıyor
Benim boğazımda bir sorun var
Etkinlik öncesi ve sonrası işlenen temaların içeriğine göre genel dağılımı:
Etkinlik Öncesi: Uyuşturucunun kötü olduğu, suçlunun cezasını çekmesi,
adaletli olunması, herkesin işini yapması, polisin güvenliği sağladığı ve polisten
korkulmayacağı, çünkü polislerin zarar vermeyeceği ve görevinin suçluları
yakalamak olduğu, polis olmak istediği, polisin işinin zor olduğu, polisi sevdikleri,
bazı öğrencilerin ailesi okutursa polis olacakları, polisin kaba davrandığı, polislerin
insanları koruduğu ve görevlerinin kutsal olduğu, trafik polislerinin neden insanlara
ceza verdiği neden ışıklarda durduğu, çocuk polislerinin niçin mendil boya sakız
kibrit çokça satan çocukları niçin yakaladığı, polislerin suçluları cezalandırdığı,
107
polislerin görevlerini tamamen yapmadığı, düzgün ve iyi bir şekilde yapmasını
istediği, hırsız görünce 155 Polis İmdat’ı arayacağı, polisi görünce selam verdiği ve
polisin de selam verdiği,
Etkinlik Sonrası:Polisin yaptığı görevin çok zor olduğu, güven hissettirdiği,
suçluları yakaladığı, bir olay çıkarsa 155 Polis İmdat’ı arayacakları, yabancılara
kapıyı açmamak ve ailesi ile iligili bilgi vermemesi gerektiği, polisi çok sevdikleri,
Emniyet Müdürlüğü’ne gittikleri ve polis binalarının gezdirildiği ve orada çok şey
öğretildiği bir daha gitmek istedikleri ve polis olmayı istedikleri, kendilerine çok iyi
davranıldığı polislere teşekkür ettikleri, derslerine çalışıp polis olmayı istedikleri,
silahın polisten başkasına satılmaması, Emniyet Müdürlüğü’ne gezide birçok
kararlarının değiştiği, polise yardımcı olunması gerektiği, insanların can ve mal
güvenliğinin polisin elinde olduğu, polis ile karşılaşınca kendilerini güvende
hissettikleri, polisin tutakladığı kişiyi bırakıp ceza verilmediği sonra aramaya
koyulduğu, bazı polislerin rüşvet yediği, suçluların yakalanıp neden geri bırakıldığı,
bazı örencilerin okumak istediği ama anne ve babasının izin vermediği gibi hususlar
belirtilmiştir.
5.2
ÇOCUKLARA
“POLİSİN
GÖREV
VE
YETKİLERİNİN
TANITILDIĞI” KAMPANYA ÖNCESİ VE SONRASI ELDE EDİLEN
VERİLERİN AMAÇ SORULARINA GÖRE DEĞERLENDİRİLMESİ
Çocukların polise bakış açısının nasıl olduğunun ortaya koyulabilmesi
amacıyla örneklenen,
“polisin
görev
ve
Gaziantep İli Emniyet Teşkilatı tarafından düzenlenen,
yetkilerinin
tanıtıldığı”
kampanya
öncesi
ve
sonrası
değerlendirmelerin sonucunda % oranlarında çok manidar değişiklikler gözlenmekle
birlikte, etkinlik sonrası %10 ve %20 oranında çocukların polise bakış açısında,
olumlu bir yükselme mevcuttur. %50’nin üstüne çıkmayan bu artış, halkla ilişkiler ve
tanıtım kampanyalarının yeterli olmadığı yönünde yorumlanabileceği gibi,
araştırmaya alınan örneklemin düşük sosyo ekonomik düzeyi temsil eden tek yönlü
bir ölçüme dayanmasından da kaynaklanabileceği yönünde yorumlanmıştır. Emniyet
Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile;
108
1. Kendini ve işlevlerini anlatarak çocuklara ulaşabilir.
2. Polis çocuk ilişkilerini geliştiren çalışmaları yapabilir.
3. Çocukların polisin işlevlerini, tanımalarını sağlayabilir.
4. Çocukların polise bakışını değiştirebilir.
5. Çocuklara örnek mesleki bir rol modeli olma yolundaki çalışmaları
arttırabilir. (Bu maddeyle ilgili, etkinlik öncesi ve sonrası cevaplarda % 17’lik bir
artış olmuştur. Bu artış etkinliğin yeterli olduğu yolunda yorumlanabilir. Büyüyünce
polis olmak isteyen öğrencilerin sayısı (% 22’den % 39’a) artmıştır. Emniyet
Teşkilatı halkla ilişkiler ve tanıtım birimlerinin bu konuda yapacağı daha planlı ve
sitematik çalışmaların, çalışmanın çocukların polislik mesleğinin beğenmesi ve
sevmesi yönündeki değerleri arttıracağı kaçınılmazdır.
6. Çocuklarda suç, suçlu ve suçu önleme gibi kavramların oluşumunda
bilgilendirici bir rol üstlenebilir.
7. Çocuklara yönelik polisi sevdirme, polise olan güveni ve desteği sağlama
yolunda bilgilendirici olabilir.
8. Çocuğun polise ve çevresindeki olaylara karşı duyarlılığının artmasında
etkin olabilir.
9. Çocuğun ili sınırları içindeki önleyici ve koruyucu etkinliklerden (155
Polis imdat gibi) haberdar olmasını sağlayabilir.
10. Çocuğun polise karşı, korku, kaygı ve öfke duygularına yol açan yanlış
öğrenmeleri değiştirebilir.
Bütün bu elde edilen veriler, tartışma bölümünde ayrıntıları ile ele alınarak
yorumlanmış ve beklenen bir anlamlık düzeyinde olup olmadığı tartışılarak,
çalışmanın sonuçlarından yola çıkarak, bundan sonra yapılacak benzer çalışmalar
için önerilere dönüştürülerek sunulmuştur.
109
TARTIŞMA VE SONUÇ
Halka devlet adına hizmet vermekte olan polisin en önemli görevi,
kanunların kendisine verdiği yetkiler çerçevesinde, toplumsal düzeni sağlamaktır.
Halka hizmet görevi veren bu meslek mensupları bazen filimlerin, bazen haberlerin,
bazen yaşanan hikâyelerin aktarımıyla farklı farklı algılanabilmektedir. Halkın
güvenliğini ve onları korumayı üstlenen polis, tıkpkı halkı iyileştiren doktorlarında
maruz kaldığı seni doktora götürürüm, polise veririm gibi komik ve yanlış
yönlendirmelerle çocuk zihnine farklı yerleşebilmektedir.
Aynı şekilde, halkın
polise karşı tutumu, polisin davranışlarında yansımakta polis davranışları polis
imajını şekillendirmektedir.
Emniyet Mensupları ne kadar başarılı işlere imza atsalarda başarılarını halka
aktarmadıkça, kendilerini tanıtmadıkça, halkla yakın bir bağ geliştirmedikçe halktan
destek alması ve onlar için çalışması güçleşmektedir. Bu nedenle son yıllarda
Emniyet Teşkilatı’nda, Toplum Destekli Polislik ve Polisin ne yaptığına dair
bilgilendirmeye yönelik Halk İlişkiler ve Tanıtım çalışmaları çoğalmıştır.
Polis Teşkilatı’nın kendi kendini yenilemesi ve geliştirmesi etkinlikleri içinde
yer alan halkla ilişkiler ve tanıtım çalışmalarına, hedef kitle olarak geleceğin
yetişkinleri olan, çocukların da girmesiyle birlikte, genel olarak polise ve polislik
mesleğine karşı nasıl bir bakış açısı olduğunun somut verilerle ortaya konması gereği
doğmuştur. Polisin imajına yönelik,
elde edilen sonuçlar doğrultusunda gerekli
etkinlik ve tanıtım çalışmaları ile varolan düşünce ve tutumların yenileri ile
değiştirilmesinin çalışmalarına yoğunlaşılmıştır.
İşte bu noktadan hareketle bu çalışmada da polisin
görünüş,
davranış
ve
iletişim yönünü ilköğretim öğrencilerinin gözüyle görülmesi ve varolan durumun
tesbiti için yola çıkılmış, bu genel problem alanından hareketle de çalışmada
çocukların polise bakış açısının nasıl olduğunun ortaya konması ve istendik bir
bilgilendirme ile bu görüşlerin doğrularıyla değişmesi hedeflenmiştir.
110
Çalışmanın ana çerçevesini İlköğretim çağındaki çocukların “polis” algısının
araştırılması, çocukların polisi nasıl tanıdığı ve algıladığını belirlenmesi ve elde
edilen veriler doğrultusunda “Çocuk Gözüyle Polisi Görmek” noktasından hareketle
Emniyet Teşkilatı’nın halkla ilişkiler çalışmaları kapsamında polis-çocuk ilişkilerinin
geliştirilmesi ve polisin çalışma alanlarının tanıtılarak olumlu bir imaj oluşumu için
gerekli çalışmaların yapılması oluşturmuştur.
Bu genel amaçtan hareketle bu çalışmada çocukların polise bakış açısının
nasıl olduğunun ortaya konması ve Gaziantep İli Emniyet Teşkilatı’nın bir halkla
ilişkiler
etkinliği
çerçevesinde
tanıtım
ve
bilgilendirme
çalışmaları
gerçekleştirilmiştir.
Gaziantep İli’nde kenar semtlerde bulunan İlköğretim Okulu 5. sınıf
öğrencileri üzerinde yapılan değerlendirmeye; etkinlik öncesi 179, etkinlik sonrası
170 öğrenci katılmış olup, bunların % 51’i kız, % 49’u erkek öğrencidir. Örneklem
dağlımını % 85’ini 11-12 yaş grubunu oluşturmaktadır. Öğrencilerin Anne ve
babalarının büyük bir kısmının okur-yazar değildir. Az miktarda ilkokul mezunu
bulunmaktadır. (Annelerinin % 33’ünün okuma yasması yoktur, % 28’inin okuryazardır, % 30’unun ilkokul mezunudur. Babalarının % 11’inin okuma yazması
yoktur, % 32’sinin okur-yazardır, % 32’sinin ilkokul mezunudur.), Annelerinin
çoğunluğu ev hanımıdır ve babalarının % 33’ü çalışmamaktadır. Çalışanların ise
büyük bir kısmının işçi-esnaf olduğu, kalabalık aile çocuğu ve çok çocuklu oldukları
(evlerinde % 53’ünün 6 ve daha fazla kişinin yaşadığı % 54’ünün 4 ve daha fazla
kardeşinin olduğu) görülmektedir. Zira; çok çocuk ekonomik bir değerdir, iş
gücüdür, gelecek güvencesidir. Ancak; nüfus planlamasının olmamasından dolayı
çok çocukluluk (çocuk nüfusunun fazlalığı), yoksulluk ve yoksunluk, eğitimsizlik
(eğitim düzeyinin düşüklüğü) ve göç, ilgisizlik ve sorumsuzluk ve benzeri sebepler
sonrasında çocuk suçluluğu her geçen gün artmakta ve çocuklar sokakta çalışmakta
ya da yaşamaktadırlar. Anne ve babaların örgütlü düzenli gelir getiren, sosyal
güvenlik kapsamı içinde işleri bulunmamaktadır, çalışmama oranı fevkalade
yüksektir, ailelerin ekonomik durumları iyi olmadığı görülmektedir.
111
Babaları kahvede oynayan, kendileri sokakta çalışan çocuklar. Babalarının
düzenli bir iş sahibi olmadığı, inşaat, geçici gündelik gibi işlerde çalıştıkları,
annelerinin fıstık kırma (çıtlatma) işinde çalıştıkları bilinmektedir.
Türk
Polis
Teşkilatı’nın
kuruluşunun
161.
yıldönümü
etkinliği
çerçevesinde gerçekleştirilen halkla ilişkiler ve tanıtım uygulamalarının
değerlendirilmesi.
Türk Polis Teşkilatı’nın kuruluşunun 161. yıldönümü münasebetiyle yapılan
etkinliklerin, polisin imajına olumlu yönde katkı sağladığı görülmektedir. Etkinlik
öncesi ve sonrası elde edilen verilere genel olarak bakıldığında;
1. Büyüyünce polis olmak isteyen öğrencilerin sayısı (% 22’den % 39’a)
artmıştır. Yapılan çalışmanın çocuklar üzerinde polislik mesleğinin beğenilmesi ve
sevdirilmesi yönünde etkili olduğu sonucunu ortaya çıkarmıştır. Çocuklar orta sınıfı
temsil eden (öğretmenlik, polislik gibi) meslek gruplarını tercih etmişlerdir.
2. Öğrencilerin polis ile sıklıkla karşılaştıkları görülmektedir.
3. Polisi en çok cadde ve sokakta ve televizyonda gördükleri belirtilmektedir.
Polisin görev alanı genellikle cadde ve sokaklar olduğundan, çocuklar tarafından da
cadde ve sokaklar ile kavşaklarda sıklıkla görüldüğü anlaşılmaktadır. Düzenlenen
etkinlik öncesi ve sonrasında büyük bir oranda artış olmadığı görülmektedir.
4. Polis ile karşılaştıklarında büyük bir kısmının (etkinlik öncesi % 55’inin ve
etkinlik sonrası % 57’sinin) güven hissettiği ve (etkinlik öncesi % 5’inin ve etkinlik
sonrası % 11’inin) sevindiği, kısmının (etkinlik öncesi % 21’inin ve etkinlik sonrası
% 19’unun) heyecanlandığı görülmektedir.
5. Polisin görevini yaparken (etkinlik öncesi % 72’sinin ve etkinlik sonrası %
73’ünün) gerektiğinde kaba kuvvet kullanması gerektiği belirtilmektedir. Polis
görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullanması yönünde öğrenciler görüş
belirtmektedir. Etkinlik öncesi ve sonrasında polisin gerektiğinde zor kullanması
(kaba kuvvet) konusunda % 1’lik artış olduğu, zor kullanmaması konusunda % 2
değerinde düşüş olduğu görülmektedir.
112
6. Öğrencilerin çevresindeki insanların (etkinlik öncesi % 75’inin ve etkinlik
sonrası % 80’inin) polise güvendiği belirtilmektedir.
7. Polisin (etkinlik öncesi % 89’u ve etkinlik sonrası % 93’ü tarafından)
uygulamak istediği kurallara önce kendisinin uyması gerektiği belirtilmektedir.
8. Polisin (etkinlik öncesi % 82’si ve etkinlik sonrası % 83’ü tarafından)
olaylara zamanında müdahale ettiği belirtilmektedir.
9. Bir suça şahit olduklarında (etkinlik öncesi % 87’si ve etkinlik sonrası %
89’u tarafından) Polis İmdat telefonunu arayacakları belirtilmektedir.
10. Polisin (etkinlik öncesi % 88’i ve etkinlik sonrası % 91’i tarafından)
yeterli derecede eğitim aldığı belirtilmektedir. Yapılan etkinlik çerçevesinde, eğitim
gören personelin eğitim esnasında Hizmetiçi Eğitim Salonu’nun çocuklara
gezdirilmesi de çocuklar üzerinde etkili olmuştur.
11. Polisin (etkinlik öncesi % 81’i ve etkinlik sonrası % 84’ü tarafından)
görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullandığı belirtilmektedir.
12. Küçük yaşlarda (etkinlik öncesi % 45’i ve etkinlik sonrası % 54’ü
tarafından) çocukların anne babaları tarafından “seni polise veririm” sözleriyle
korkutulduğu belirtilmektedir.
13. Evde yalnız kalındığında (etkinlik öncesi % 79’u ve etkinlik sonrası %
84’ü tarafından) yabancılara kapı açılmaması ve telefon açan yabancılara aile ile
ilgili bilgi verilmemesi gerektiği belirtilmektedir.
14. Ülkemizi (etkinlik öncesi % 83’ü ve etkinlik sonrası % 86’sı tarafından)
ekonomik, siyası ve askeri yönden çökertmek isteyen bazı düşmanlarımızın olduğu
belirtilmektedir.
15. Polisin suçluları yakaladığı, savcının dava açtığı, hakimin yargıladığı ve
mahkemenin karar (ceza) verdiği belirtilmektedir.
16. Gaziantep’te (etkinlik öncesi % 73’ü ve etkinlik sonrası % 82’si
tarafından) 10 yaşından küçüklerin araçların arka koltuğunda oturmaları gerektiği
belirtilmektedir. (Zira; Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 150. maddesi gereği, “. . . sürücü
yanındaki ön koltukta 10 yaşından küçük çocukların taşınması yasaktır.”10)
10
Karayolları Trafik Yönetmeliği, md.150., 18.07.1997.
113
17. Uyuşturucu ile mücadelenin (etkinlik öncesi % 79’u ve etkinlik sonrası %
81’i tarafından) sadece polisin görevi olmadığı, toplumsal bir görev olduğu
belirtilmektedir.
18. Okuldan çıkınca (etkinlik öncesi % 87’si ve etkinlik sonrası % 92’si
tarafından) doğruca eve gitmeleri gerektiği belirtilmektedir.
19. Caddelerde ve sokaklarda (etkinlik öncesi % 91’i ve etkinlik sonrası %
95’i tarafından) silah kullanılamayacağı belirtilmektedir.
20. Düğünlerde (etkinlik öncesi % 41’i ve etkinlik sonrası % 58’i tarafından)
klakson çalarak konvoy yapmanın yasak olduğu belirtilmektedir.
21. Trafik kurallarına uyma ve uyulmasını sağlamanın bir kültür olduğu
belirtilmektedir.
22.
Ülkemizde
suçların
sadece
polisin
almış
olduğu
tedbirlerle
önlenemeyeceği belirtilmektedir.
23. Okul içinde ve dışında (etkinlik öncesi % 84’ü ve etkinlik sonrası % 87’si
tarafından) şiddetin bir sakıncasının olduğu belirtilmektedir. Baskı ve şiddet gören
çocuklar, baskı ve şiddet uygular. Aslında, en büyük şiddet yoksulluktur.
24. Ülke olarak güvenli ve iyi bir geleceğimiz olması için çocuklara kaliteli
bir eğitim verilmesinin şart olduğu belirtilmektedir. (Ülke olarak güvenli ve iyi bir
gelecek olması için çocuklara kaliteli bir eğitim verilmesi ile ilgili olarak verilen
cevaplar, konunun öğrenciler tarafından anlaşılamamış olabileceği, sonucunu ortaya
çıkarmaktadır.). Bir çocuğun sahibi biyolojik olarak onu dünyaya getiren anne ve
baba değildir, çocuğun sahibi toplumdur. Çocuklara doğruluk-dürüstlük, iyilikgüzellik ve insani değerlerin öğretilmesi ve benzeri Eğitim için yapılacak masraf
zamanında yapılmazsa, ileride hapishaneler için çok daha fazla masraf yapılacaktır,
ama geriye dönüş olmayacakatır. Zira; çocuklarını eğitemeyen milletler köle olmaya
mahkumdur.
25. Polis İmdat’ın telefon numarasının (etkinlik öncesi % 92’si ve etkinlik
sonrası % 95’i tarafından) 155 olduğu bilinmektedir.
26. Polisin görevinin (etkinlik öncesi % 60’ı ve etkinlik sonrası % 91’i
tarafından) suçluları yakalamak ve güvenliği sağlamak olduğu belirtilmektedir.
114
27. Çocukların kendisinin polis olması durumunda (etkinlik öncesi % 40’ı ve
etkinlik sonrası % 74’ü tarafından) suçlularla ve uyuşturucu ile mücadele edeceği
belirtilmektedir.
28. Suçluların cezasının (etkinlik öncesi % 53’ü ve etkinlik sonrası % 88’i
tarafından) mahkeme-hakim tarafından verildiği belirtilmektedir.
29. Çocukların tanıdığı yerli ve yabancı kahramanlardan en çok (etkinlik
öncesi % 12’si ve etkinlik sonrası % 15’i tarafından) Polat ALEMDAR’ın, Cüneyt
ARKIN’ın polis olmasını istediği görülmektedir.
30. Çocukların (etkinlik öncesi % 70’i ve etkinlik sonrası % 75’i tarafından)
polis ile karşılaştığı zaman selamlaşmak istedikleri görülmektedir.
31. Çocukların televizyonda en çok (etkinlik öncesi % 11’i ve etkinlik sonrası
% 16’sı tarafından) polisiye filmi izledikleri görülmektedir.
32. Çocukların Polis Bayramı’nın (etkinlik öncesi % 9’u ve etkinlik sonrası %
65’i tarafından) 10 Nisan olduğunu bildikleri görülmektedir.
33. Silah taşımanın (etkinlik öncesi % 16’sı ve etkinlik sonrası % 26’sı
tarafından) suç olduğu bilinmektedir.
34. Uyuşturucunun (etkinlik öncesi % 56’sı ve etkinlik sonrası % 59’u
tarafından) çok zararlı ve kötü olduğu belirtilmektedir.
35. Polisten korkulmaması ve ona güvenilmesi, büyüyünce polis olmak
isteyen çocukların arttığı, daha önce hiç polis ile birebir görüşmedikleri ve polisi
tanımadıkları görülmüştür.
Çocukların gözüyle polisi görme imkânı ve Gaziantep İl Emniyet
Müdürlüğü’nün halkla ilişkiler etkinlikleri çerçevesinde; çocuğun polis ile
bütünleşmesi, çocuk-polis ilişkisinin geliştirilmesi, polisin ve faaliyetlerinin
tanıtılması, polisi sevdirme, polise olana güven ve desteği sağlama ve çocuğun
çevresindeki olaylara dikkatli ve duyarlı olmasının sağlanması, yapılacak olan
etkinliklerle çocuğun polise bakışında, duygu ve düşüncelerinde olumlu bir
değişimin olup olmadığının ve çocuğun polise yönelik algısının, ortaya çıkarılması
amaçlanmıştır.
115
Yapılan etkinlikler öncesinde polis olmak isteyen öğrencilerin sayısı % 22’i
iken etkinlik sonrası bu oran % 39’a çıkmıştır. Polis ile karşılaştıklarında % 57’si
güven hissederken, bu oran % 57’ye yükselmiş, bir suça şahit olduklarında Polis
İmdat telefonunu arayacak olanlar % 87 iken, bu oran % 89’a çıkmış, polisin yeterli
derecede eğitim aldığı % 88 iken, % 91’e çıkmış, evde yalnız kalındığında
yabancılara kapı açılmaması ve telefonu açan yabancılara bilgi verilmemesi gerektiği
% 79 iken, bu oran % 84’e çıkmış, etkinlik öncesinde % 73’ü tarafından 10 yaşından
küçüklerin araçların arka koltuğunda oturmaları gerektiği belirtilirken, bu oran %
82’ye yükselmiş, % 87’si tarafından okuldan çıkınca doğruca eve gitmeleri gerektiği
belirtilirken, bu oran % 92’ye çıkmış, % 91’i tarafından cadde ve sokaklarda silah
kullanılamayacağı belirtilirken, bu oran % 95’e çıkmış, % 41’i tarafından düğünlerde
klakson çalarak konvoy yapmanın yasak olduğu belirtilirken, bu oran % 58’e çıkmış,
% 84’ü tarafından okul içinde ve dışında şiddetin bir sakıncasının oluduğu
belirtilirken, bu oran % 87’ye çıkmış, % 92’si tarafından 155 Polis İmdat’ın telefon
numarası bilinirken, bu oran % 95’e çıkmış, % 60’ı tarafından polisin görevinin
suçluları yakalamak ve güvenliği sağlamak olduğu belirtilirken, bu oran % 91’e
çıkmış, % 40’ı tarafından kendisinin polis olması durumunda suçlularla ve
uyuşturucu ile mücadele edeceği belirtilirken, bu oran % 74’e çıkmış, % 53’ü
tarafından suçluların cezasını mahkeme-hakimin verdiği belirtilirken, bu oran % 88’e
çıkmış, % 70’i tarafından polis ile karşılaştığı zaman selamlaşmak istediği
belirtilirken, bu oran % 75’e çıkmış, % 11’i tarafından televizyonda ençok polisiye
film izlediği belirtilirken, bu oran % 16’ya çıkmış, % 11’i tarafından Polis
Bayramı’nın 10 Nisan olduğu belirtilirken, bu oran % 65’e çıkmış, % 16’sı
tarafından silah taşımanın suç olduğu belirtilirken, bu oran % 26’ya çıktığı
görülmüştür.
Ayrıca; öğrencilerin polis ile sıklıkla karşılaştıkları görülmüş, polisi en çok
cadde ve sokaklarda gördükleri, polisin görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet
kullanması gerektiği ve kullandığı, öğrencilerin çevresindeki insanların polise
güvendiği, polisin uygulamak istediği kurallara önce kendisinin uyması gerektiği,
polisin olaylara zamanında müdahale ettiği, küçük yaşlarda anne babaları tarafından
“Seni Polise Veririm” sözleriyle korkutulduğu, ülkemizi ekonomik, siyasi ve askeri
116
yönden çökertmek isteyen bazı düşmanlarımızın olduğu, polisin suçluları yakaladığı,
Savcı’nın dava açtığı, Hakim’in yargıladığı ve Mahkeme’nin karar (ceza) verdiği,
uyuşturucu ile mücadelenin sadece polisin görevi olmadığı, toplumsal bir görev
olduğu, trafik kurallarına uyma ve uyulmasını sağlamanın bir kültür olduğu,
ülkemizde suçların sadece polisin almış olduğu tedbirlerle önlenemeyeceği, tanıdığı
yerli ve yabancı kahramanlardan en çok Polat ALEMDAR ve Cüneyt ARKIN’ın
polis olmasının istendiği, uyuşturucunun çok zararlı ve kötü olduğu belirtilmektedir.
Yapılan etkinlikler sonrasında, polisin görevini yaptığı, polisin çalışma ve
eğitim imkânlarını tanımalarıyla; büyüyünce polis olmak isteyen çocukların sayısı ve
polise duyulan güven artmıştır. Trafik kurallarına uyma, polisiye tedbirlerde dikkatli
olunması, polisin görevinin daha iyi anlaşılması, polise yardımcı olunması hususunda
büyük bir artış olmuştur. Polisin kendilerine çok iyi davrandığı ve polisten
korkulmayacağı bilinci ile polise olan sevgilerinin arttığı görülmüştür. Çocuklar
polisi model olarak almaktadır.
Yapılan etkinlik çerçevesinde, Bizim Çocuklar Sevgi Sineması’nda ilimizi
tanıyalım kampanyası devamında verilen bilgilendirmenin çocuklar üzerinde etkili
ve faydalı olduğu anlaşılmaktadır. Emniyet Müdürlüğü’nün, 155 polis imdat alanının
ve haber merkezinin çocuklara gezdirilmesi, hizmetiçi eğitimi esnasında eğitim
alanının gezdirilmesi, Polis Radyosu’nun ve Polis Sergisi’nin gezdirilmesi ve bu
hizmetlerin öneminin anlatılmasının çocuklar üzerinde güven duygusunun gelişmesi
adına etkili olduğu anlaşılmaktadır. Yapılan etkinliklerin polisin üzerinde olumlu
yönde imajını arttırdığı ve etkili olduğu görülmektedir. Zira; ağaç yaş iken eğilir.
Polis halkla iletişim konusundaki faaliyetlerine çocuklar üzerinden başlarsa
yarının büyükleri olacak çocuklar, toplumun düzeni açısından polislik mesleğini çok
iyi tanır ve bu çocuklarımız ileriki yaşlarında polis için, polisin fonksiyonu açısından
çok olumlu düşüncelere sahip olurlar. Polisiye hizmetleri çocuklara tanıtmak ve
onların şuur altına işlemek ve çocuğa sağlam bir karakter kazandıracak ve toplumun
yararlı bir mensubu olacak şekilde vatana, millete bağlı ve milli değerlere sahip
117
duygu ve düşünce atmosferi kazandırılması, iyi ile kötünün ayırt edilmesinin
sağlanmasının yararlı olacağı düşünülmektedir.
Halkımızın huzur ve güvenliğini, can, mal ve ırz emniyetini sağlamak ve
suçun önlenmesi ve suçluların yakalanması için; başta yasadışı terör örgütleri olmak
üzere, organize suç şebekeleri, uyuşturucu madde kaçakçılığı, trafik ve asayiş
olayları ile mücadelede başarılı olabilmesi bakımından; Polisin kendisini tanıtması ve
iletişime önem vererek, halkla ilişkiler ve başarısında toplum destekli polislik
anlayışı ile hareket etmesi, olaylara karşı halkın bilinçlendirilmesi, toplam kalite
çalışmalarının yapılması, Polis Vatandaş Elele Daha Huzurlu Günlere ve Güven
Veren Güler Yüzlü Polis imajının sergilenmesi, Çocuk Polisi’nin uzmanlaşması, iyi
eğitilmesi, yetiştirilmesi, polisin dürüst ve tarafsız olması, mevzuatı çok iyi bilip
yetkilerini sonuna kadar kullanması, vatandaşa karşı hoşgörülü davranması, çift
yönlü iletişim ve empati kurması ile İlköğretim Okulu öğrencilerine polisin
sevdirilmesi ve iyi tanıtılması çalışmalarının yapılması, Türk Emniyet Teşkilatı’nda
bir çocuk politikasının belirlenmesi, planlı ve projeli çalışılması ve işini iyi yapması,
değişime ve gelişime açık ve kararlı olması, suçun önlenmesi ve suça zemin
hazırlayan şartların yok edilmesi, suçun temel nedenlerinin bilinmesi, güvenlik
bilincinin geliştirilmesi, toplumumuzdaki hayat kalitesinin arttırılması ve çocuklarıngençlerin-vatandaşların
sosyal
yönden
gelişmelerinin
sağlanmasıyla
cezai
sistemlerdeki harcamaların azaltılması ve daha sağlıklı ve mutlu vatandaşlarla daha
güvenli ve duyarlı toplumların oluşmasının sağlanması, diğer kurumlar ve
vatandaşlarla işbirliği yapılması ve bilgilendirilmesi gerekmektedir.
Sonuç ve Öneriler
Bu çalışma kapsamı içinde, elde edilen veriler, amaç sorularına göre
değerlendirildiğinde etkinliğin çok az bir şekilde de olsa değişime yol açtığı şeklinde
yorumlanabilir. Araştırmadan elde edilen sonuçların karşılaştırmalı tablolarının
oluşturulması ile etkinlik öncesi ve sonrası manidarlığın yüksek olmamasının
nedenini araştırmak olasıdır. Ancak araştırmanın tek yönlü bir sosyo ekonomik ve
kültürel çevre örneklemi üzerinden yapılması, diğer değişkenlerin de araştırılması
gereğini ortaya koymaktadır. Bu nedenle bu öncü çalışmanın takipçilerinin, farklı
118
sosyo ekonomik-kültürel örneklem gruplarında tekrarlanması ile daha planlı ve
amaca yönelik halkla ilişkiler-tanıtım uygulamalarından sonra, aradaki farkın test
edilmesi önerilmektedir.
Bu çalışma sınırları içinde elde edilen bu sonuçların ışığında, halkla ilişkiler
ve tanıtım etkinliklerinin içeriği, yeterliliği, çocuğa yönelik bir profesyonellikte
olması,
bu
tür
tanıtım
etkinliklerinin
ülke
çapında
uygulanabilmesi
ve
genellenebilmesi tartışılmalıdır. Emniyet Teşkilatı halkla ilişkiler ve tanıtım
birimlerinin bu konuda yapacağı daha planlı ve sitematik çalışmaların, çocukların
polise bakışını değiştireceği düşünülmektedir.
Çalışmanın sonuçlarından da görülmektedir ki; Emniyet Teşkilatı, yeterli ve
gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile; kendini ve işlevlerini anlatarak, polis çocuk
ilişkilerini geliştiren çalışmaları yaparak, çocukların polisin işlevlerini tanımalarını
sağlayarak, çocuklara örnek mesleki bir rol modeli olma yolundaki çalışmaları
arttırarak, çocuklarda suç, suçlu ve suçu önleme gibi kavramların oluşumunda
bilgilendirici bir rol üstlenerek, çocuklara yönelik polisi sevdirme, polise olan güveni
ve desteği sağlama yolunda bilgilendirici olarak, çocuğun polise ve çevresindeki
olaylara karşı duyarlılığının arttırarak, çocuğun ili sınırları içindeki önleyici ve
koruyucu etkinliklerden haberdar olmasını sağlayarak, çocuğun polise karşı, korku,
kaygı ve öfke duygularına yol açan yanlış öğrenmeleri değiştirerek, çocuklara
ulaşabilir ve çocukların polise bakışını değiştirebilir.
Bütün bu çabalar ancak sistematik, bilimsel ve uzmanlık gerektiren halkla
ilişkiler ve tanıtım işlevleri ile gerçekleşebilir. Bu nedenle Emniyet Teşkilatı
kurumsal yapısı içinde halkla ilişkiler ve tanıtım birimlerinin güçlendirilmesi,
uzmanlaştırılması ve daha işlevsel bir yapı kazandırılması önemle önerilmektedir. Bu
çalışma ortaya koymuştur ki, sadece halkla ilişkiler çabaları, ya da sadece çocuk
polis birimlerinin tek başına çabaları değil, birlikte, etkin ve hedefe yönelik planlı
çalışmalar, polisin çocuk gözündeki imajını değiştirebileceği gibi, çocuğun da polise
karşı güvenini ve polis tanımını doğru bir zemine oturtulmasına olanak tanıyacaktır.
119
KAYNAKÇA
ABADAN, Nermin:
Modern Toplumlarda Halkla Münasebet, Ankara, TODAİE
Yayını, 1964.
AÇIKALIN, Aytaç,
SUMMAK, Elçin Gören,
SUMMAK, Semih:
Kundaktan Okula Çocuklarımız, 1.bsk., Ankara, Pegem A Yayıncılık
Tic.Ltd.Şti., 2003.
AĞAR, Mehmet:
“Açılış Konuşmaları”, 1.Polis Halk İşbirliği Sempozyumu, (27-29
Mart 1995) Polis Akademisi, Seminer, Konferans, Sempozyum
Bildirileri Dizisi:1, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi,
1995.
AKMAN, Yasemin:
Çocukluk ve Ergenlik Döneminde Gelişim, Ankara, EGM
Küçükleri Koruma Hizmetleri Yönetici Semineri, Plaka Matbaacılık,
1998.
AKYÜZ, Emine:
Çocuğun Haklarının ve Güvenliğinin Korunması, Ankara, Milli
Eğitim Basımevi, 2000.
ASNA, M.Alaeddin:
Bankacılar için Halkla İlişkiler Bilgisi, Ankara, Yayın No: 173,
1985.2
ASNA, M.Alaeddin:
Halkla İlişkiler, Ankara, Türkiye Bankalar Birliği, 1978.
ASNA, M.Alaeddin:
Temel Bilgiler-Publice Relations, İstanbul, Osmanlı Matbaası, 1983.
ASNA, M.Alaeddin:
“Yönetim-Halk İlişkileri”, Amme İdaresi Dergisi, C:1, Ankara,
1968.
AYTAÇ, Önder:
IPA Turkey Newspolice,
Mayıs/Haziran 2006.
BALTAŞ, Zuhal,
BALTAŞ, Acar:
Bedenin Dili, İstanbul, Remzi Kitabevi, 2.bs., 1994.
CANMAN, Doğan,
ERTEKİN, Yücel,
AR, A.Fikret,
Kamu Görevlileri El Kitabı, Ankara, TODAİE Yayın No: 308,
2002.
İstanbul,
Şan
Ofset
Matbaası,
KAYA BENSGHİR, Türksel
ÖZER, Cevat:
CARNEGİE, Dale:
CÜCELOĞLU, Doğan:
Söz Söylemek ve İş Başarmak Sanatı, (Çeviren: Ömer Rıza
Doğrul), İstanbul, Kitap Sanayi ve Dağıtım, 1983.
İçimizdeki Biz, 1.bs., İstanbul, Sistem Yayıncılık, 1996.
CÜCELOĞLU, Doğan:
İnsan ve Davranışı, 5. bs., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1994.
CÜCELOĞLU, Doğan:
İyi Düşün Doğru Karar Ver, 8. bsk., İstanbul, Sistem Yayıncılık,
1995.
CÜCELOĞLU, Doğan:
Yeniden İnsan İnsana, 9. bs., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1995.
120
ÇEVİK, Hasan Hüseyin,
GÖKSU, Turgut:
Polis-Halk İlişkileri, Ankara, SFN Televizyon Tanıtım Tasarım
Yayıncılık Ltd.Şti., 2003.
DOĞAN, İsmail:
Akıllı Küçük, İstanbul, Sistem Yayıncılık, Haziran 2000.
DÖNMEZER, Sulhi:
Sosyoloji, 9.bs., Ankara, Savaş Yayınları, 1984.
DURMUŞ, A.Alper:
Memur Disiplin
Tic.Ltd.Şti., 2005.
DÜNDAR, Nihat:
Açıklamalı, İçtihatlı, Örnek Uygulamalı Emniyet Teşkilatı ve
Hizmetleri, Ankara, Yiğit Ofset, 1998.
ERTEKİN, Yücel:
Halkla İlişkiler, Ankara, TODAİE Yayını. No : 259, 1995.
FINDIKLI, Remzi:
Polis-Halk İlişkileri, İngiliz Polis Teşkilatı, Ankara, 1993.
GÖKSEL, Ahmet Bülent:
Halkla İlişkiler, İzmir, Bilgehan Basımevi, 1988.
GÖZÜBÜYÜK, A.Şeref:
Anayasa Hukuku, Ankara, S.Yayınları, 1986.
GÖZÜBÜYÜK, A.Şeref:
Yönetim Hukuku, 8.bsk., Ankara, Turhan Kitabevi, 1996.
GÜNDAY, Metin:
İdare Hukuku, Ankara, İmaj Yayınları, 1996.
GÜNEŞ, Firdevs:
“Polis-Halk İşbirliğinde Halkın Eğitim Durumu”, 1. Polis Halk
İşbirliği Sempozyumu, (27-29 Mart 1995) Polis Akademisi,
Seminer, Konferans, Sempozyum Bildirileri Dizisi:1, Ankara,
Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi, 1995.
ÖZDİLEK, Recep,
KARADAŞ, Fatih:
IPA Turkey Newspolice,
Mayıs/Haziran 2006.
KAĞITÇIBAŞI, Çiğdem:
İnsan ve İnsanlar, İstanbul, Beta Basım/Yayım Dağıtım, 5. bsk.,
1979.
KARATEPE, Şükrü:
İdare Hukuku, 1. bs., İzmir, Anadolu Matbaacılık, 1988.
KAVGACI, Halil
İbrahim:
Demokratik Polislik,
Matbaacılık, 1997.
KAVGACI, İbrahim:
Çocuk Suçluluğuna Yönelik Polis Çalışmaları, Ankara, Emniyet
Genel Müdürlüğü Küçükleri Koruma Hizmetleri Yönetici Semineri,
1998.
KAYA, Ahmet:
Çağın Polisi Aylık Fikir ve Araştırma Dergisi, Ankara, 5. yıl, 55.
sayı, Poyraz Ofset, Temmuz 2006.
KAZANCI, Metin:
Halkla İlişkiler, Ankara, A.Ü.S.B.F. Basın ve Yayın Yüksek Okulu
Basımevi, Yayın No:459, 1980.
KIRLAR, Safiye:
“Halkla İlişkiler ve Tanıtımda Reklam”, (çev) John White (1991).
How to Understand and Manage Public Relations, London, Business
Books Ltd, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi,
İstanbul, 1996.
İnsan Hakları Bilgileri, Ankara, Eylül Kitap & Yayınevi, 2002.
KUYAKSİL, Ali:
Hukuku,
Ankara,
İstanbul,
Temel
Sözkesen
Şan
Yaklaşımlar,
Matbaacılık
Ofset
Matbaası,
Ankara,
Maset
121
MEGRET, Maurice
Psikolojik Savaş, İstanbul, Varlık Yayınevi, 1972.
MENZİR, Necdet:
“İstanbul Emniyet Müdürlüğü Polis Halkla İlişkiler Raporu”, 1.
Polis Halk İşbirliği Sempozyumu, (27-29 Mart 1995) Polis
Akademisi Seminer Konferans Sempozyum Bildirileri Dizisi:1,
Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi, 1995.
MORGAN, Clifford T:
Psikolojiye Giriş, Ankara, Hacettepe Üniversitesi Psikoloji Bölümü
Yayınları, Yayın No.1 (Meteksan Ltd.Şti.Baskı Tesisleri), 1981.
MÜFTÜ, Gülgün:
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, Ankara, Emniyet Genel
Müdürlüğü Küçükleri Koruma Hizmetleri Yönetici Semineri, 1998.
OSMAY, Nüvit:
İnsan Mühendisliği, İstanbul, DKD Kursu Derneği Yayınları, 1983.
ÖZTÜRK, Nurullah:
Türkiye’de Devlet, Toplum ve Polis (Polis ve Halkla İlişkiler),
Ankara, Seçkin Yayınları, 2002.
SEZER, Arif,
KUL, Mehmet:
“Avrupa Birliği Bağlamında Polis-Halk İlişkileri”, Polis Dergisi, 32.
sayı, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi, TemmuzAğustos-Eylül 2002.
SOKULU, Füsun:
Polis – Toplumsal Bir Kurum Olarak Gelişmesi, Polis Alt Kültürü ve İnsan Hakları, İstanbul, y.y., 1990.
SPOCK, Benjamin:
Genç Anneye Öğütler, (Çeviren: Gülten Suveren), 1.bsk., y.y., Altın
Kitaplar Yayınevi, 1978.
SUMMAK, M.Semih,
SUMMAK, A.Elçin Gören:
Akıllı Bebekler Akademisi, 2.bsk.,Ankara, Sistem Yayıncılık, 2005.
TİRYAKİOĞLU, Bülent:
Çocukların Korunmasına İlişkin Milletlerarası Sözleşmeler ve
Türk Hukuku, Ankara: Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu, 1991.
TORTOP, Nuri:
Halkla İlişkiler, Ankara, Yargı Yayınları, Sayı 18, 1993.
VAROL, Muharrem:
Siyaset ve Halkla İlişkiler, Ankara, İmaj Yayıncılık, 1994
YAMAKOĞLU, Cihan:
İnsan İlişkileri, Ankara, Yarı Açık Cezaevi Matbaası, 6.Baskı, 1989.
YAŞAR, Yılmaz:
Polis Meslek Hukuku, 15.bsk., Ankara, Başkent Klişe Matbaacılık,
2003.
YAVUZER, Haluk:
Çocuk ve Suç, 4. bs., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1993.
YAVUZER, Haluk:
Çocuk Psikolojisi, 13. bs., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1996.
YILDIZHAN, Yayla:
İdare Hukuku, İstanbul, Filiz Kitabevi, 1985.
YÜCESAN, Hasan:
“Açılış Konuşmaları”, 1.Polis Halk İşbirliği Sempozyumu, (27-29
Mart 1995) Polis Akademisi Seminer Konferans Sempozyum
Bildirileri Dizisi:1, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi, 1995.
ZİYAOĞLU, Rakın:
Propaganda ve Sanatı, İstanbul, Halk Basımevi, 1963.
122
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyet Anayasası, 09.11.1982.
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme Milletlerarası Sözleşme, 27.01.1995.
657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu, 23.07.1965.
2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu, 14.07.1934.
3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu, 12.06.1937.
4652 sayılı Polis Yüksek Öğretim Kanunu, 09.05.2001
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, 08.12.2001.
5234 sayılı Türk Ceza Kanunu, 12.10.2004.
5326 sayılı Kabahatler Kanunu, 31.03.2005.
5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu, 15.07.2005.
Polis Vazife ve Selahiyet Tüzüğü, 25.04.1938.
Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları Branşlı Personel Yönetmeliği, 11.06.2002.
Emniyet Genel Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü Kuruluş, Görev ve Çalışma Yönetmeliği,
13.04.2001.
Fahri Trafik Müfettişliği Görev ve Çalışma Yönetmeliği, 01.05.1997
Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru ve Esasları Hakkında Yönetmelik,
13.04.2005.
Karayolları Trafik Yönetmeliği, 18.07.1997
123
EKLER
Sıra
No
1
2
3
4
Ek
Numarası
Ek 1
Ek 2
Ek 3
Ek 4
5
Ek 5-a
6
Ek 5-b
7
8
Ek 5-c
9
Ek 5-d
Ek 6-a
Ek 6-b
10
Ek 7-a
11
Ek 7-b
12
13
Ek 7-c
Ek 7-d
14
Ek 7-e
15
Ek 8-a
16
Ek 8-b
Adı
Sayfa
Anket Soruları
Uygulama Örnekleri: Nesrin Mehmet ABAR
İlköğretim Okulu Öğrencileri’nin Ziyaret Fotoğrafları
Uygulama Örnekleri: Hayriye Osman KÜLEKÇİ
İlköğretim Okulu Öğrencileri’nin Ziyaret Fotoğrafları
Uygulama Örnekleri: Dumlupınar İlköğretim Okulu
Öğrencileri’nin Ziyaret Fotoğrafları
Emniyet Teşkilatı’nda eğitim durumu ile ilgili
bilgiler ve açıklamaları ve bu konudaki kaynak
bilgileri
Emniyet Teşkilatı’nda rütbe, meslek dereceleri ve
görev ünvanları ile ilgili bilgiler ve açıklamaları ve
bu konudaki kaynak bilgileri
Rütbe, meslek dereceleri ve görev ünvanlarını
gösterir çizelge
Polis Yıldızı
Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Birimleri
Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube
Müdürlüğü çalışmaları ve Gaziantep ilinde çocuk
suçluluğuyla ilgili bilgiler
Kucağında çocuk olan bir Yunus Polisi resmi ile
“BİZE GÜVENİN” üst başlıklı bilboard.
Kucağında çocuk olan bir Trafik Polisi resmi ile
“BİZE GÜVENİN” üst başlıklı bilboard.
Gözleri görmeyen bir vatandaşımızı kavşakta
karşıdan karşıya geçiren Polis resmi ile “BİZE
GÜVENİN” üst başlıklı bilboard.
Yaşlı bir vatandaşımızı kavşakta karşıdan karşıya
geçiren
Polis
resmi
ile
“HALKIMIZIN
MEMNUNİYETİ BAŞARIMIZDIR” üst başlıklı
bilboard.
Trafik Eğitim Parkı’nda çocuklarla sohbet halinde
olan
bir
Trafik
Polisi
resmi
ile
“HİZMETİNİZDEYİZ” üst başlıklı bilboard.
Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın
hizmetinde
dolduğunu
bildirilen,
DEĞERLİ
GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla ev güvenliği için
bilgilendirici yazı
Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın
hizmetinde
dolduğunu
bildirilen,
DEĞERLİ
GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla iş yeri güvenliği
için bilgilendirici yazı
127
132
133
134
135
142
144
145
146
156
159
159
160
160
161
162
163
124
17
18
19
20
21
22
23
Ek 8-c
Ek 8-d
Ek 9
Ek 10
Ek 11-a
Ek 11-b
Ek 12-a
24
Ek 12-b
25
Ek 12-c
26
Ek 13-a
27
Ek 13-b
28
Ek 13-c
29
Ek 14-a
30
Ek 14-b
31
Ek 14-c
32
Ek 15-a
33
Ek 15-b
Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın
hizmetinde
dolduğunu
bildirilen,
DEĞERLİ
GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla oto güvenliği için
bilgilendirici yazı
Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın
hizmetinde
dolduğunu
bildirilen,
DEĞERLİ
GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla gasp, kapkaç,
yankesicilik,
dolandırıcılık
olaylarına
karşı
bilgilendirici yazı
Türkcell Süper Ligi Gaziantep-Fenerbahçe Futbol
Müsabakası öncesi Pankart
Kenar Semtlerde bulunan Okulları Ziyaret
Polis Sergisi Açılışı Öncesi Öğrenci Polis
Selamlaması ve Dereceye Giren Öğrenciler
Dereceye Giren Öğrencilerin Ödül Töreni
Fatma ALKAN İlköğretim Okulu 8/A sınıfı öğrencisi
Kübra KUBUK’un “FEDAKAR POLİSİM” isimli
birinci olan şiiri
Hasan KATIKÇI İlköğretim Okulu 6/A sınıfı
öğrencisi Ayşenur PEHLİVAN’ın “POLİSİM” isimli
ikinci olan şiiri
Kıbrıs İlköğretim Okulu 8/C sınıfı öğrencisi Ayşegül
KARAYILAN’ın “POLİS” isimli üçüncü olan şiiri
A.Kemal AKINAL Anadolu Lisesi 9/A sınıfı
öğrencisi Emine Aynur GİZLENCİ’nin “ATATÜRK
EVLADI” isimli birinci olan kompozisyonu
Binbaşı Dündar TAŞER Sağlık Meslek Lisesi 12/B
sınıfı öğrencisi Güldane ÇOBAN’ın “İÇİMİZDEN
BİRİLERİ” isimli ikinci olan kompozisyonu
Hacı Muzaffer BAKBAK Kız Meslek Lisesi 11/F
sınıfı öğrencisi Ayşegül YILMAZ’ın “POLİS
BABAM” isimli üçüncü olan kompozisyonu
100. yıl İlköğretim Okulu 8/E sınıfı öğrencisi Tuğçe
ULAŞLI’nın “BAŞKALARI İÇİN YAŞAYANLAR”
isimli birinci olan kompozisyonu
Özel Emine NAKIBOĞLU İlköğretim Okulu 7/D
sınıfı öğrencisi Fatma EVİZ’in “ONLARSIZ
HAYAT KARMAŞADIR” isimli ikinci olan
kompozisyonu
Hasan KATIKÇI 6/A sınıfı öğrencisi Burcu
ŞAHAN’ın “POLİS AMCA” isimli üçüncü olan
kompozisyonu
Şahinbey İlköğretim Okulu 4/E sınıfı öğrencisi
H.Şeyma BOYLUĞ’un birinci olan resmi
Gaziantep Kolej Vakfı İlköğretim Okulu 3/A sınıfı
öğrencisi Metehan DÜŞKÜN’ün ikinci olan resmi
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
125
34
35
36
37
38
Ek 15-c
Ek 16
Ek 17
Ek 18
Ek 19
100. yıl İlköğretim Okulu 4/A sınıfı öğrencisi M.Ali
DOĞAN’ın üçüncü olan resmi
Törenlerde Selam veren Polis Üniformalı Çocuklar
Anneler Derneği Başkanı Süheyla TAHAOĞLU
tarafından “Ana Yüreğinde Polis.” (Bilhassa;
“O
fotoğrafı görmeniz gerekti” konusunda yaptığı
konuşma metni ve bu konuşmaya sebep olan gazete
haberi
Araç Kampanyası Töreni
Yıl içerisinde genellikle yapılan kampanyalar ve
etkinlikler
181
182
183
184
185
126
EK 1
Sevgili Çocuklar,
İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım
Bölümünde, Yüksek Lisans Tezi Yapıyorum. “Çocuk Gözüyle Polis” konusunda
yaptığım araştırmada bana yardım etmenizi istiyorum. Sizden alacağım
cevaplarla yine çocuklar için iyi, güzel ve güvenli bir ortam yaratmanın
yollarını aramaya çalışacağız.
Lütfen aşağıdaki sorulara içinizden geldiği gibi cevap verin. Bu
soruların bize göre bir doğrusu yanlışı yok. Siz nasıl isterseniz aklınıza ilk
ne gelirse öyle cevaplayın. Adınızı soyadınızı yazmanızı da istemiyoruz.
Yardımlarınız için sizlere şimdiden teşekkür ederim.
Ertan ÇAĞLAR
İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi
Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü
Yüksek Lisans Öğrencisi
OKULUMUN ADI
CİNSİYETİM
a) Kız
YAŞIM
a) 10
c) 12
:
...............................
b) Erkek
b) 11
d) 13
ANNEMİN EĞİTİM DURUMU
a) Okur yazar değil
b) Okur yazar
c) İlkokul mezunu
d) Ortaokul mezunu
e) Lise mezunu
f) Üniversite mezunu
BABAMIN EĞİTİM DURUMU
a) Okur yazar değil
b) Okur yazar
c) İlkokul mezunu
d) Ortaokul mezunu
e) Lise mezunu
f) Üniversite mezunu
ANNEMİN MESLEĞİ
a) Ev hanımı
b) Memur
c) Öğretmen
d) Hemşire
e) Diğer . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
BABAMIN MESLEĞİ
a) Çalışmıyor
b) Memur
c) Öğretmen
d) Esnaf
e)Diğer . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
EVİNİZDE KAÇ KİŞİ YAŞIYOR ?
a) 2 -3 Kişi yaşıyoruz
c) 6 -7 Kişi yaşıyoruz
KARDEŞLERIM
VAR ( )
. . . tane
Yok ( )
b) 4 – 5 Kişi yaşıyoruz
d) 8 ve daha çok kişi yaşıyoruz
127
A. Aşağıdaki çoktan seçmeli
işaretleyiniz. Sadece bir şıkkı seçiniz.
sorulardan
size
en
yakın
olanını
1. Büyüyünce ne olmak istersiniz?
a) Öğretmen
b) Polis
c) Doktor
d) Avukat
e) Başka bir meslek isterim oda ____________________________________
2. Polis ile ne sıklıkla karşılaşırsınız?
a) Günde birkaç kez
b) Her gün
c) Haftada bir
d) Ayda bir
e) Ben polis ile ____________ sıklıkta karşılaşırım. Çünkü ________________
3. Polisi en çok nerede görüyorsunuz?
a) Cadde ve Sokakta
b) Araç içerisinde
c) Kavşaklarda
d) Stadyumda
e)Televizyonda
f) Ben polisi bunlardan başka yerde görüyorum orası ____________________
4. Polis ile karşılaşınca neler hissedersiniz?
a) Korkarım
b) Güven hissederim
c) Sevinirim
d) Heyecanlanırım
e) Hiçbir şey hissetmem
f) Ben bir polis ile karşılaşınca ____________________________ hissederim.
5. Polis görevini yaparken kaba kuvvet
a) Kullanmalıdır.
b) Gerektiğinde kullanmalıdır.
c) Kullanmamalıdır
d) Hiç bir şekilde kullanmamalıdır.
e) Bence polis kaba kuvvet __________________ çünkü ________________
6. Çevrenizdeki insanlar polislerle ilgili ne düşünüyor?
a) Polisi sevmezler
b) Polise güvenirler
c) Polislerden uzak dururlar
d) Polislerden korkarlar
e) Polisin görevini yapmadığını düşünürler
f)Çevremdeki insanlar polisle ilgili ________________________ düşünüyorlar
128
B. Aşağıda bazı cümleler var. Bu cümleleri okuyun size göre
doğruysa; Doğru, size göre yanlışsa; Yanlış seçeneğini seçerek işaretleyiniz
1. Polis uygulamak istediği kurallara önce kendisi uymalıdır.
a) Doğru
b) Yanlış
2. Polis olaylara zamanında müdahale etmez.
a) Doğru
b) Yanlış
3. Bir suça şahit olduğumda “Polis İmdat” telefonunu ararım.
a) Doğru
b) Yanlış
4. Polis yeterli derecede eğitim almaktadır.
a) Doğru
b) Yanlış
5. Polis görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullanıyor.
a) Doğru
b) Yanlış
6. Küçük yaşlarda çocuklar anne- baba tarafından “Seni Polise
Veririm” sözleriyle korkutulmaktadır.
a) Doğru
b) Yanlış
7. Evde yalnız kalındığında yabancılara kapı açılmamalı ve telefon
açan yabancılara aile ile ilgili bilgi vermemek gerekir.
a) Doğru
b) Yanlış
8. Ülkemizi ekonomik, siyasi ve askeri yönden çökertmek isteyen bazı
düşmanlarımız vardır.
a) Doğru
b) Yanlış
9. Polis suçluları yakalar, savcı dava açar, hakim yargılar ve
mahkeme karar (ceza) verir.
a) Doğru
b) Yanlış
129
10. Gaziantep’te, 10 yaşından küçüklerin araçların arka koltuğunda
oturmaları şart değildir.
a) Doğru
b) Yanlış
11. Uyuşturucu ile mücadele sadece polisin görevi değil, toplumsal bir
görev olmalıdır.
a) Doğru
b) Yanlış
12. Okuldan çıkınca doğruca eve gitmesekte olur.
a) Doğru
b) Yanlış
13. Caddelerde ve sokaklarda silah kullanabilinir.
a) Doğru
b) Yanlış
14. Düğünlerde Klakson çalarak, konvoy yapmak yasak değildir.
a) Doğru
b) Yanlış
15. Trafik kurallarına uyma ve uyulmasını sağlamak bir kültürdür.
a) Doğru
b) Yanlış
16. Ülkemizdeki
önlenemez.
a) Doğru
b) Yanlış
suçlar
sadece
polisin
almış
olduğu
tedbirlerle
17. Okul içinde ve dışında şiddetin bir sakıncası yoktur.
a) Doğru
b) Yanlış
18. Ülke olarak güvenli ve iyi bir geleceğimiz olması için, biz
çocuklara kaliteli bir eğitim verilmesi şart değildir.
a) Doğru
b) Yanlış
130
C. Aşağıda cümle içerisinde boşluk bırakılan yeri size en yakın kelime
(veya cümlecik) ile tamamlayınız.
1. Polis İmdat’ın telefon numarası __________________________________
2. Size göre polisin görevi _______________________________________
3. Polis olsaydım öncelikle ________________ suçlarla mücadele etmek
isterdim.
4. Suçluların cezasını _______________________________________verir.
5. Tanıdığım yerli veya yabancı kahramanlardan _______________________
Polis olmasını isterdim. Çünkü _____________________________________
6. Polis ile karşılaştığım zaman selamlaşmak __________________________
7. Televizyonda en çok _____________________ tür filmleri izlerim.
8. _____________ tarihi Polis Bayramı’dır.
9. Silah taşımak ______________________________________________
10. Bence uyuşturucu ___________________________________________
D. Benim söylemek istediğim başka şeylerde var (Buraya bana iletmek
istediğin hertürlü duygu, düşünnce veya isteğini yazabilirsin. Bunlar polisle ilgili olabilir
ya da olmayabilir ne istersen lütfen yazar mısın?)
______________________________________________________
___________________________________________________________
___________________________________________________________
___________________________________________________________
___________________________________________________________
___________________________________________________________
___________________________________________________________
___________________________________________________________
___________________________________________________________
___________________________________________________________
___________________________________________________________
_________________________________
Sana katılımın için tekrardan teşekkür ediyorum..
131
EK 2
Nesrin Mehmet ABAR İÖO. Öğrencileri’nin Emniyet Müdürlüğü’nü Ziyareti
Nesrin Mehmet ABAR İÖO. Öğrencileri’nin 155 Polis İmdat’ı Ziyareti
132
EK 3
Hayriye Osman KÜLEKÇİ İÖO. Öğrencileri’nin Emniyet Müdürlüğü’nü Ziyareti
Hayriye Osman KÜLEKÇİ İÖO. Öğrencileri’nin Polis Radyosu’nu Ziyareti
133
EK 4
Dumlupınar İÖO. Öğrencileri’nin Polis Sergisi’ni Ziyareti
Dumlupınar İÖO.Öğrencileri’nin Bizim Çocuklar Sevgi Sineması’nı Ziyareti
134
EK 5-a
Polis Akademisi, Polis Koleji, Polis Meslek Yüksek Okulu ve Polis
Meslek Eğitim Merkezi
Emniyet Teşkilatının memur, amir ve yönetici ihtiyacını karşılamak, ön
lisans, lisans ve lisansüstü eğitim-öğretim yapmak, bilimsel araştırma, yayın ve
danışmanlık yapmak üzere bilimsel özerkliğe sahip ve bünyesinde fakülte, enstitü
ve polis meslek yüksekokulları bulunan bir yüksek öğretim kurumu olarak Polis
Akademisi kurulmuştur.140
Polis Akademisi’nin görevi, Polis Yüksek Öğretim Kanunu’nda belirtilen
amaç, nitelik ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün görev ve sorumluluklarına uygun
olarak:
1. Temel bilimler ve sosyal bilim alanlarından birinde lisans düzeyinde bilgi
ve beceriye sahip, mezuniyetten sonra verilecek görevleri yapabilecek, emrindeki
personeli veya birimi eğitebilecek ve yönetebilecek düzeyde Emniyet Teşkilatı’na
amir ve yönetici yetiştirmek,
2. Başkanlığın bünyesinde kurulacak fakülte, enstitü veya enstitülerde
emniyet hizmetleri sınıfından en az lisans düzeyinde eğitim-öğretim görmüş amir ve
yöneticilerle, aynı eğitim ve öğretim düzeyindeki diğer kişilere, ilgili bilim dallarında
lisansüstü eğitim ve öğretim vermek,
3. Ön lisans düzeyinde eğitim-öğretim yapan polis meslek yüksek
okullarında, polis memuru yetiştirilmesini sağlamaktır.
Günümüzde;
Emniyet Teşkilatı’nda polisin en ast rütbesi Polis Memuru’dur.
Polis Memurları; verdiği hukuki, mesleki, sosyal, kültürel dersler ve
faaliyetlerle hukuka, insan haklarına saygılı Atatürk İlke ve İnkılâplarına ve Atatürk
Milliyetçiliği’ne bağlı, Türk Milleti’nin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel
gerektirdiği saygınlığı yaratabilen, beden, zihin, ahlak ve duygu bakımından dengeli,
sağlıklı şekilde gelişmiş Polis Memurları yetiştirmek amacıyla; 4652 sayılı Polis
Yüksek Öğretim Kanunu ile Polis Akademisi’ne bağlı olan 2 yıllık ön lisans
140
4652 sayılı Polis Yüksek Öğretim Kanunu, md.3., 09.05.2001.
135
düzeyinde parasız, yatılı ve üniformalı eğitim-öğretim veren, en son yapılan
Üniversite Seçme Sınavı’nda belli bir puan almış ve ilgili mevzuat gereği belli
şartları taşıyan adaylar arasından yapılan sınav sonrasında (ülkemizde halen mevcut
24 yerde bulunan; Adana Kemal SERHATLI, Afyonkarahisar, Aksaray, Aydın,
Aydın Nazilli, Balıkesir, Bayburt, Diyarbakır A. Gaffar OKKAN, Elazığ Zülfü
AĞAR, Erzincan. Erzurum, Gaziantep, Hatay, İstanbul Adile Sadullah MERMERCİ,
İstanbul Şükrü BALCI, İzmir Rüştü ÜNSAL, Kastamonu, Kayseri, Konya Ereğli,
Malatya, Niğde, Samsun 19 Mayıs, Trabzon, Yozgat) Polis Meslek Yüksek
Okulları’ndan birini başarı ile bitirenler ile herhangi bir üniversiteyi bitirdikten sonra
Kamu Personel Seçme Sınavı’nda belli bir puan almış ve ilgili mevzuat gereği belli
şartları taşıyan adaylar arasından yapılan sınav sonrasında (ülkemizde halen mevcut
9 yerde bulunan;
Aydın, Bilecik, Çankırı, Eskişehir, İstanbul Adile Sadullah
MERMERCİ, İstanbul Arnavutköy, İstanbul Etiler, İzmir Bornova, Amasya
Merzifon) Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürlüğü’nden mezun olurlar.
1937 yılında kurulan ve ülkemizde sadece Ankara’da bulunan, 4 yıllık lisans
düzeyinde eğitim veren, özel disiplin kuralları olan parasız yatılı bir eğitim kurumu
olan Polis Akademisi Başkanlığı Güvenlik Bilimleri Fakültesi, Polis Amiri
yetiştirmektedir. Güvenlik Bilimleri Fakültesi’nde lisans eğitim-öğretimi; Polis
Yüksek Öğretim Kanunu’nda belirlenen amaç ve ilkelere göre düzenlenir. Ders
programları; ilk üç sınıfta polis mesleği için gerekli genel bilgileri, son sınıfta
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün belirleyeceği türde ihtisas bölümleri için özel
bilgileri kapsayacak şekilde düzenlenir. Atatürk ilkeleri ve inkılâp tarihi, Türk dili,
yabancı dil ve beden eğitimi zorunlu ders olarak verilir. Diğer zorunlu derslerden
meslekî ağırlıklı olanlar Eğitim ve Öğretim Yüksek Kurulu’nun önerisi ile Emniyet
Genel Müdürlüğü’nce, meslekî olmayan dersler ise Fakülte Öğretim Kurulu’nun
önerisi, Eğitim ve Öğretim Yüksek Kurulu’nun kararı ile belirlenir. Seminer ve
uygulama çalışmaları, konferanslar ve bir takım programlar düzenlenir. Öğretim yılı
sonunda uygun görülen kamp yerlerinde en az bir, en çok iki ay süre ile esas ve
usulleri yönetmelikle belirlenecek mesleki eğitim, atış tatbikatı, fizikî kondisyon
çalışmalarına tabi tutulurlar.
136
Polis Akademisi Başkanlığı Güvenlik Bilimleri Fakültesi’nin esas öğrenci
kaynağını; polislik mesleğinin gerektirdiği bilgi, disiplin ve bedeni kabiliyete haiz,
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı liselerin Fen Bilimleri Alanı müfredatına uygun
olarak ve Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bağlı olarak kurulmuş, parasız yatılı ve
resmi üniformalı, lise derecesinde eğitim ve öğretim yapan Polis Koleji mezunları
oluşturmaktadır. (Polis Koleji’nin öğrenci kaynağını da; Orta Öğretim Kurumları
Sınavı “OKS” ile birlikte yapılan Polis Koleji Aday Tespit Sınavı’nda başarılı olan
ve belli şartları taşıyan adaylar arasından yapılan Polis Koleji Giriş Sınavı’nı
“Mülakat, Beden Eğitimi ve Yazılı Sınavı’nı” kazanan öğrenciler oluşturmaktadır.
“2005 yılında müracaat eden 365.000 öğrenciden 150’si alınmıştır.”141) 15 Haziran
2006 tarihinde yapılan 56. dönem mezuniyet töreni ile birlikte bugüne kadar toplam
7.401 öğrenci mezun olmuştur. “2006 yılında 306.855 aday katılmış olup toplam 250
öğrenci alınacaktır.”142 Ayrıca; ihtiyaç halinde genel lise, erkek teknik öğretim, kız
teknik öğretim ve ticaret ve turizm öğretimine bağlı okul mezunları arasından
yönetmelikle belirtilecek şartları taşıyan Üniversite Seçme Sınavı’nda (2006 yılı için,
2006 ÖSS-EA-2 puan türünden 250 ham puan veya daha yukarı puan almış olan)
belli bir puan almış ve ilgili mevzuat gereği (yaş, boy-kilo, sağlık, birtakım suçlardan
hükümlü olmama, ve benzeri) belli şartları taşıyan adaylar arasından yapılan
(Mülakat, Beden Eğitimi ve Yazılı) sınav sonrasında (2005 yılında müracaat eden
5.000 öğrenciden yalnızca 75’i alınan) ve (2006 yılında müracaat edecek olan
öğrencilerden 50’si erkek, 5’i bayan olmak üzere yalnızca 55’i alınacak olan)
okumaya hak kazanan öğrenciler, ilgili devletlerle yapılacak ikili anlaşmalara bağlı
olarak Bakan’ın onayı ile kabul edilen yabancı uyruklu öğrenciler ile Üniversite
Seçme Sınavı’nda belli fakülteleri kazanan ve ilgili mevzuat gereği belli şartları
taşıyan adaylar oluşturmaktadır.
Ayrıca; ilgili mevzuat gereği belli şartları taşıyan, yapılan Komiser
Yardımcılığı sınavı sonrasında en az 9 ay eğitim gören Polis Memurları da Polis
Amiri olabilmektedir.
141
Recep Özdilek, Fatih Karadaş, IPA Turkey Newspolice, İstanbul, Şan Ofset Matbaası,
Mayıs/Haziran 2006, s.12.
142
Ahmet Kaya, “56. Dönem Mezuniyet Gününde Kolejden Yansımalar”, Çağın Polisi Aylık Fikir
ve Araştırma Dergisi, Ankara, 5.yıl, 55.sayı, Poyraz Ofset, Temmuz 2006, s.18
137
2002 yılından itibaren Lisansüstü eğitimi vermeye başlayan, Terfi edecek
Emniyet Genel Müdürlüğü personeli için Orta ve Yüksek Kademe Yöneticilik Kursu
veren, Polis Akademisi’ne bağlı Güvenlik Bilimleri Fakültesi ile Polis Meslek
Yüksek Okulları için öğretim elemanı yetiştiren, bilimsel araştırma ve yayın
faaliyetlerinde bulunan, güvenlik personeline kurs ve sertifika programları
düzenleyen, akademik danışmanlık hizmeti sunan 4652 sayılı Polis Yüksek Öğretim
Kanunu ile Polis Akademisi bünyesinde kurulu bulunan Güvenlik Bilimleri
Enstitüsü’nde; 2006-2007 Eğitim-Öğretim yılı itibariyle; Suç Araştırmaları Anabilim
Dalı’nda 38, Uluslararası Polislik Çalışmaları Anabilim Dalı’nda 59, Güvenlik
Stratejileri ve Yönetimi Anabilim Dalı’nda 47, Ceza Adaleti ve Yönetimi Programı
Anabilim Dalı’nda 28 olmak üzere 172 Yüksek Lisans öğrencisi ve Güvenlik
Stratejileri ve Yönetimi Anabilim Dalı’nda 24 Doktora öğrencisi örenim
görmektedir. Bunlardan 81 öğrenci Emniyet Teşkilatı dışındaki Kamu Kurum ve
Kuruluşları’nda çalışan personelden oluşmaktadır.
Polis Akademisi’ndeki eğitim-öğretimin plân ve programlanmasında ve
uygulanmasında aşağıdaki ana ilkeler göz önünde bulundurulur:
1. Öğrencilere Atatürk ilke ve inkılâpları doğrultusunda Atatürk milliyetçiliği,
demokratik, lâik ve sosyal hukuk devleti ilkelerine bağlı hizmet bilincinin ve mesleki
değerlerin kazandırılması sağlanır.
2. Milli kültürümüz, örf ve adetlerimize bağlı şekil ve özellikleri ile evrensel
kültür içinde korunarak geliştirilir ve öğrencilere milli birlik ve beraberliği
güçlendirici ruh ve irade gücü kazandırılır.
3. Eğitim-öğretim plân ve programları çağdaş, bilimsel ve teknolojik esaslara,
ülke ve Emniyet Teşkilatı’nın ihtiyaçlarına ve ayrıca öğrencinin lisansüstü düzeyde
eğitim ve öğretim almasına imkân sağlayacak şekilde hazırlanır. Sürekli olarak
geliştirilen bu plân ve programların koordinasyonu Emniyet Genel Müdürlüğü’nce
yapılır.
4. Polis Akademisi, fakülte, enstitü ve polis meslek yüksek okullarının
eğitim-öğretimdeki
elemanlarının
verimliliklerinin
yetiştirilmeleri,
artırılması,
Başkanlığın
geliştirilmesi
önerileri
ile
ve
Emniyet
öğretim
Genel
Müdürlüğü’nce plânlanır ve gerçekleştirilir.
138
Emniyet Teşkilatı mevcut personelinin eğitim kalitesini yükseltmek ve aynı
rütbedeki öğrenim düzeyi farklılığını ortadan kaldırmak amacıyla Anadolu
Üniversitesi Rektörlüğü ile İçişleri Bakanlığı arasında 10.12.2002 tarihinde
imzalanan protokolle, Emniyet Teşkilatı’nda görevli Emniyet Hizmetleri Sınıfı
Personeli’nden Lise mezunu personelin katılabileceği 2 yıllık “Polis Meslek Eğitimi
Ön Lisans Programı” 2003-2004 Eğitim-Öğretim Dönemi’nde başlamış ve halen
devam etmektedir.
Gaziantep İl Merkezi’nde görevli 2.998 Emniyet Hizmetleri Sınıfı
Personeli’nin 476’sı Lisans mezunu, 1.409’u Ön Lisans mezunu, 1.083’ü Lise
mezunu ve 29’u Ortaokul mezunudur.
Her yıl personelin en az % 20’si hizmetiçi eğitim görmektedir.
Zira; polis toplumun huzuru için hizmet etmekte ve bunun için eğitilmektedir.
Fakat yeterince eğitilmediğinde potansiyel suçludur veya suçun kurbanıdır.
Ayrıca; eğitim kurumlarından mezun olan ve mesleğe yeni başlayan polisler
“Cumhuriyet Kanunları’nın ve nizamlarının Türk Polisi olarak bana verdiği
vazifeleri sadakatla ve doğrulukla ifa, amirlerimin emirlerine itaat edeceğime,
vatandaşlarıma daima yardımcı ve müşfik olacağıma, vazife uğrunda canımı feda
etmekten çekinmeyeceğime namusum üzerine yemin ederim.” şeklinde “Polis
Yemini” yaparlar.
Devlet Memurları Kanunu’nun 6. maddesi gereği; Devlet Memurları, Türkiye
Cumhuriyeti Anayasası’na ve kanunlarına sadakatla bağlı kalmak ve milletin
hizmetinde Türkiye Cumhuriyeti Kanunları’nı sadakatla uygulamak zorundadır.
Polis de, bu hususta “Asli Devlet Memurluğuna” atandıktan sonra en geç bir ay
içinde düzenlenen merasimle yetkili amirlerin huzurunda “Türkiye Cumhuriyeti
Anayasasına, Atatürk İnkılâp ve İlkelerine, Anayasada ifadesi bulunan Türk
Milliyetçiliğine sadakatla bağlı kalacağıma; Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını
139
milletin hizmetinde olarak tarafsız ve eşitlik ilkelerine bağlı kalarak uygulayacağıma;
Türk Milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyip,
koruyup bunları geliştirmek için çalışacağıma; insan haklarına ve Anayasanın temel
ilkelerine dayanan milli, demokratik, laik, bir hukuk devleti olan Türkiye
Cumhuriyetine karşı görev ve sorumluluklarını bilerek, bunları davranış halinde
göstereceğime namusum ve şerefim üzerine yemin ederim.”143 şeklinde yemin eder
ve “Yemin Belgesi”ni imzalar ve bu belge özlük dosyalarına konulur.
Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyeleri, Bakanlar Kurulu
Üyeleri, Türk Silahlı Kuvvetleri, Yargı Mensupları ve Üniversiteler hakkında
hükümleri uygulanmayan 08.06.2004 tarihli ve 25486 sayılı Resmi Gazete’de
yayımlanarak yürürlüğe giren 5176 Sayılı “Kamu Görevlileri Etik Kurulu Kurulması
ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”un 7. maddesine
istinaden hazırlanan Yönetmelik gereğince;
KAMU GÖREVLİLERİ ETİK SÖZLEŞMESİ
* Kamu hizmetinin her türlü özel çıkarın üzerinde olduğu ve kamu
görevlisinin halkın hizmetinde bulunduğu bilinç ve anlayışıyla;
* Halkın günlük yaşamını kolaylaştırmak, ihtiyaçlarını en etkin, hızlı ve
verimli
biçimde
karşılamak,
hizmet
kalitesini
yükseltmek
ve
toplumun
memnuniyetini artırmak için çalışmayı,
* Görevimi insan haklarına saygı, saydamlık, katılımcılık, dürüstlük, hesap
verebilirlik, kamu yararını gözetme ve hukukun üstünlüğü ilkeleri doğrultusunda
yerine getirmeyi,
* Dil, din, felsefi inanç, siyasi düşünce, ırk, yaş, bedensel engelli ve
cinsiyet ayrımı yapmadan, fırsat eşitliğini engelleyici davranış ve uygulamalara
meydan vermeden tarafsızlık içerisinde hizmet gereklerine uygun davranmayı,
* Görevimi, görevle ilişkisi bulunan hiçbir gerçek veya tüzel kişiden
hediye almadan, maddi ve manevi fayda veya bu nitelikte herhangi bir çıkar
sağlamadan, herhangi bir özel menfaat beklentisi içinde olmadan yerine getirmeyi,
* Kamu malları ve kaynaklarını kamusal amaçlar ve hizmet gerekleri
dışında kullanmamayı ve kullandırmamayı, bu mal ve kaynakları israf etmemeyi,
143
657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu, md.6., 23.07.1965.
140
* Kişilerin dilekçe, bilgi edinme, şikayet ve dava açma haklarına saygılı
davranmayı,
hizmetten
yararlananlara,
çalışma
arkadaşlarıma
ve
diğer
muhataplarıma karşı ilgili, nazik, ölçülü ve saygılı hareket etmeyi,
* Kamu Görevlileri Etik Kurulu’nca hazırlanan yönetmeliklerle belirlenen
etik davranış ilke ve değerlerine bağlı olarak görev yapmayı ve hizmet sunmayı
taahhüt ederim.”144
Şeklinde “Etik Sözleşme Belgesi”ni imzalar ve bu belge özlük dosyalarına konulur.
144
Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru ve Esasları Hakkında Yönetmelik, md.23.,
13.04.2005.
141
EK 5-b
Emniyet Teşkilatında Rütbe, Meslek Dereceleri ve Görev Ünvanları:
“Polis Amirleri, rütbe sırası ile Komiser Yardımcısı, Komiser, Başkomiser,
Emniyet Amiri, 4. Sınıf Emniyet Müdürü, 3. Sınıf Emniyet Müdürü, 2. Sınıf Emniyet
Müdürü, 1. Sınıf Emniyet Müdürü ve Sınıf Üstü Emniyet Müdürüdür.”145 Bu
rütbelere terfiler ön görülen sınav ve eğitim şartı saklı kalmak üzere, kıdem ve
liyakata göre yapılır. Kıdem sırasını tespitinde, bulunulan rütbeye terfi tarihi esas
alınır. Aynı tarihte terfi edenlerden sicil notu yüksek, sicil notlarının eşitliği halinde
ödül ve takdirnamesi fazla, ödül ve takdirnamelerin sayıca eşitliği halinde ise; sicil
numarası daha küçük olanlar diğerlerine göre kıdemli sayılır. Kıdem sırası Emniyet
Genel Müdürlüğü’nce her yıl mart ayında topluca teşkilata duyurulur. Terfiler ve
atamalar, kanuni zorunluluk halleri dışında her yıl haziran ayında topluca yapılır. Üst
rütbeye yükselmek için kıdem şartlarını yerine getirmiş Komiser Yardımcısı,
Komiser ve Başkomiserlerin liyakat koşullarını belirlemek, üst rütbedeki boş kadro
miktarına göre sıralayarak terfilerini önermek üzere Genel Müdürlük Merkez
Değerlendirme Kurulu, Emniyet Amirleri ile 4. Sınıf Emniyet Müdürü, 3. Sınıf
Emniyet Müdürü ve 2. Sınıf Emniyet Müdürlerinin liyakat koşullarını belirlemek üst
rütbedeki boş kadro miktarına göre sıralayarak terfilerini önermek üzere Genel
Müdürlük Yüksek Değerlendirme Kurulu oluşturulur. Kurullar her yıl mayıs ayı
başında toplanır ve kararlar oy çokluğu ile alınır. Rütbelerde belirlenen zorunlu
bekleme süreleri sonunda, bir üst rütbeye terfi edebilmek için üst rütbede boş kadro
bulunması ve bekleme süresi içindeki yıl sayısı kadar olumlu sicil alınmış olması
şarttır. Ancak; Başkomiser’likten Emniyet Amirliği’ne ve 3. Sınıf Emniyet
Müdürlüğü’nden 2. Sınıf Emniyet Müdürlüğü’ne terfi edebilmek için, Emniyet
Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının
Çalışmalarına İlişkin Yönetmeliğe uygun olarak yapılacak olan yazılı ve sözlü
sınavlarda başarılı olmak ve Polis Akademisi Başkanlığı’nca düzenlenecek
yöneticilik ile ilgili Hizmetiçi Eğitimi başarı ile tamamlamak şarttır.
145
3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu, md.55., 12.06.1937.
142
Polis Amirleri’nden Polis Akademisi mezunları için Rütbelerde zorunlu en az
bekleme süreleri; Komiser Yardımcılığı 4 yıl, Komiser 4 yıl, Başkomiser 3 yıl,
Emniyet Amiri 4 yıl, 4. Sınıf Emniyet Müdürü 3 yıl, 3. Sınıf Emniyet Müdürü 3 yıl,
2. Sınıf Emniyet Müdürü 3 yıl, 1. Sınıf Emniyet Müdürü 3 yıl (yaş haddi), Sınıf Üstü
Emniyet Müdürü yaş haddi şeklindedir.
Polis Amirlerinden hangi rütbedeki personelin hangi görev ünvanlarında
bulunabilecekleri ile ilgili olarak, 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun 13.
maddesinde; Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları’nın rütbeleri, meslek dereceleri
ve görev ünvanları belirtilmiştir. (Ek 5-c’de bulunmaktadır.)
Polis Teşkilatı’nda; yasaların verdiği yetkiler çerçevesinde kamu düzeninin
sağlanması amacıyla önleyici güvenlik tedbirlerini alma, suça el koyma, suç
araştırması yapma, delilleri tespit etme, failleri yakalama ve adliyeye sevk işlemlerini
yürütme ile kendisine verilen diğer adli ve idari görevleri yapma bilgi ve becerisine
sahip nitelikteki Genel Hizmet Statülü Personel’in haricinde, hizmetin daha sağlıklı
bir şekilde yürütülebilmesi bakımından özel yetenek, teknik bilgi ve beceri gerektiren
özel hizmet alanları için branşlaşmaya gidilmiş olup, bugün itibariyle (Balıkadam,
Bando, Bilgi İşlem, Bomba Uzmanı, Havacılık, İstihbarat, Kaçakçılık ve Organize
Suçlarla Mücadele, Kriminal, Muhabere, Olay Yeri İnceleme ve Kimlik Tespit, Özel
Harekat, Terörle Mücadele, Trafik) olmak üzere ‘13 ayrı branş bulunmaktadır.’146
(Gaziantep İl Merkezi’nde görevli 2.998 Emniyet Hizmetleri Sınıfı personelinin
760’ı Branşlı olarak görev yapmaktadır.)
146
Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları Branşlı Personel Yönetmeliği, md.5., 11.06.2002.
143
EK 5-c
EMNİYET HİZMETLERİ SINIFI PERSONELİ RÜTBE, MESLEK DERECESİ VE GÖREV ÜNVANLARI
RÜTBE
Sınıf
Üstü
Emniyet
Müdürü
1.Sınıf
Emniyet
Müdürü
MESLEK
DERECES
İ
Sınıf
Üstü
1.Derece
1.Sınıf
Emniyet
Müdürü
2.Derece
2.Sınıf
Emniyet
Müdürü
3.Derece
3.Sınıf
Emniyet
Müdürü
4.Sınıf
Emniyet
Müdürü
GÖREV ÜNVANI
Emniyet Genel Müdürü
Genel Müdür Yardımcısı, Teftiş Kurulu Başkanı, Emniyet
Müdürü, Polis Akademisi Başkanı, Merkez Emniyet Müdürü
Daire Başkanı, Birinci Hukuk Müşaviri, İl Emniyet Müdürü,
Polis Baş Müfettişi, Emniyet Müdürü Polis Akademisi
Öğretim Görevlisi, Merkez Emniyet Müdürü, Polis Okulu
Müdürü, Polis Koleji Müdürü, Polis Eğitim Merkezi Müdürü,
Cumhurbaşkanlığı Koruma Müdürü, TBMM Koruma Müdürü,
Başbakanlık Koruma Müdürü, Moral Eğitim Merkezi Müdürü,
Akademi Başkan Yardımcısı, Dekan Yardımcısı, Polis Meslek
Yüksek Okulu Müdürü, Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürü
Polis Okulu Öğretmeni ve Kriminal Polis Laboratuvarı
Müdürü, İl Emniyet Müdür Yardımcısı, Polis Akademisi
Bölüm Başkanı, Polis Müfettişi, Hukuk Müşaviri, Moral
Eğitim Merkezi Müdürü, Polis Eğitim Merkezi Müdür
Yardımcısı, Polis Koleji Müdür Yardımcısı, Polis Okulu
Müdür Yardımcısı, Cumhurbaşkanlığı Koruma Müdür
Yardımcısı, TBMM Koruma Müdür Yardımcısı, Başbakanlık
Koruma Müdür Yardımcısı, Daire Başkan Yardımcısı, Enstitü
Sekreteri, Polis Meslek Yüksek Okulu Müdür Yardımcısı,
Öğretim Görevlisi, Merkez Emniyet Müdürü, Polis Meslek
Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı
4.Derece
Moral Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı, Hukuk Müşaviri,
Şube Müdürü, İlçe Emniyet Müdürü, Öğretim Görevlisi
5.Derece
Şube Müdürü, İlçe Emniyet Müdür Yardımcısı, Hukuk
Müşaviri, Şube Müdür Yardımcısı, Öğretim Görevlisi
Emniyet
Amiri
6.Derece
Başkomiser
7.Derece
Komiser
8.Derece
Komiser
Yardımcısı
9.Derece
Polis
Memuru
10.Derec
e
İlçe Emniyet Amiri, Bürolar Amiri, Birlik Amiri, Çevik
Kuvvet Grup Amiri, Ekipler Amiri, Tim Amiri, Büro Amiri,
Trafik İstasyon Amiri, Sınıflar Amiri, Öğretim Görevlisi
Karakol Amiri, Büro Amiri, Çevik Kuvvet Grup Amiri, İlçe
Emniyet Komiseri, Birlik Amiri, Tim Amiri, Trafik İstasyon
Amiri, Trafik Kayıt ve Tescil Büro Amiri, Karakol Amir
Yardımcısı, Sınıflar Amiri, Grup Amiri, Öğretim Görevlisi
Grup Amiri, Ekip Amiri, Tim Amiri, Büro Amiri, Karakol
Amir Yardımcısı, Sınıflar Amiri Yardımcısı, Sınıf Komiseri,
Trafik İstasyonu Amir Yardımcısı, öğretim Görevlisi
Grup Amiri, Ekip Amiri, Tim Amiri, Büro Amiri, Karakol
Amir Yardımcısı, Sınıflar Amiri Yardımcısı, Sınıf Komiseri,
Öğretim Görevlisi
Büro Memuru, Ekip Memuru, Tim Memuru, Karakol
Memuru, Nokta Memuru, Devriye Memuru, Koruma Memuru,
Trafik Memuru, Telsiz Memuru, Memur
144
EK 5-d
TÜRK POLİSİ YILDIZI
145
EK 6-a
Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü Birimleri
40 birim (ve bunlara bağlı büro amirlikleri), 2’si merkez olmak üzere 4 İlçe
Emniyet Müdürlüğü, 5 İlçe Emniyet Amirliği, 2 Hudut Kapısı Emniyet Amirliği
bulunmaktadır. Yasaların ve ilgili mevzuatın verdiği yetkiler çerçevesinde:
Araştırma Geliştirme Büro Amirliği; İl Emniyet Müdürlükleri, İlçe Emniyet
Müdürlükleri ve İlçe Emniyet Amirlikleri’ndeki araştırma geliştirme faaliyetlerinin,
Emniyet
Teşkilatı’nın
amaçlarına
ulaşmasına
katkıda
bulunacak
biçimde
yürütülmesini sağlar.
Asayiş Şube Müdürlüğü; sorumluluk bölgesi içerisinde önleyici ve adli
görevleri yapmak suretiyle kamu düzenini korur ve sağlar. Devletin ülkesi ve milleti
ile bölünmez bütünlüğüne, Anayasa düzenine ve genel güvenliğe dair önleyici ve
koruyucu tedbirleri almak üzere eski hükümlülerin suç işleyip ele geçmeyen
kişilerin, kaybedilen veya gasp edilen motorlu taşıtların, ateşli silahların, kimliği
ispata yarayan her türlü belgelerin güvenlik kuvvetleri ile görevli kuruluşlar arasında
koordinasyon sağlamak suretiyle kayıtlarının tutulması ve bu kuruluşlar arasında
iletişimin sağlanması esas ve usullerini saptar. Asayiş Şube Müdürlüğü bünyesinde;
Ahlak, Aranan Şahıslar, Araştırma Geliştirme-Bilgi İşlem, Cinayet, Ekipler, Gasp,
Genel Bilgi Toplama, Hırsızlık, Kayıp Şahıslar, Nezarethane ve Gözaltı, Nöbetçi,
Oto Hırsızlığı, Yankesicilik Dolandırıcılık, İdari, Kimlik Bildirme Büro Amirlikleri
bulunmaktadır.
Basın
Protokol
ve
Halkla
İlişkiler
Şube
Müdürlüğü;
İl
Emniyet
Müdürlüğü’nün yazılı ve sözlü Basın Kuruluşları ile Halkla İlişkilerine ve Protokol’e
ait işlemlerinin etkin, verimli, seri ve doğru bir şekilde yürütülmesini sağlar. Gerçek
ve tüzel kişilerin bilgi edinme hakkı ile ilgili 4982 Sayılı Bilgi Edinme Kanunu
çerçevesinde usul ve esaslara uygun olarak bilgi ve belgelerin verilmesini sağlar.
146
Basın Protokol ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü bünyesinde; Basın,
Bilgi
Edinme, Halkla İlişkiler, Protokol, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Bilgi İşlem Şube Müdürlüğü; yürütülen hizmetlere bilgisayar desteği vermek
suretiyle görevin süratli, güvenli ve etkin biçimde yerine getirilmesini sağlar. Bilgi
İşlem Şube Müdürlüğü bünyesinde; İkmal ve Bakım, Personel ve Eğitim, Sistem ve
İletişim, İdari, Mobil Uygulamalar Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü; şehirlerarası trafiğin yönetim ve
denetimi, trafik kazaları, ceza işlemleri, önleyici güvenlik hizmetleri ile yetki ve
sorumluluk alanındaki diğer hizmetleri yapar. Bölge Trafik Denetleme Şube
Müdürlüğü bünyesinde; Ceza İşlemleri, İdari Hizmetler, Eğitim, İkmal bakım ve
Onarım, İstatistik ve Planlama, Otoyol, TIR Büro Amirlikleri ile Nizip Bölge Trafik
Denetleme, Nurdağı Bölge Trafik Denetleme İstasyon Amirlikleri bulunmaktadır.
Bütçe Şube Müdürlüğü; 657 Sayılı Devlet Memurları Kanuna göre ödenen
maaş, sosyal yardım ve benzeri yan ödemeleri ve parasal özlük hakları ile ilgili
işlemleri yapar. Bütçe Şube Müdürlüğü bünyesinde; Maaş, Ödenek, Yolluklar ve
Tedavi Giderleri, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü; toplu hareketin meydana gelmesi muhtemel
yerlerde önleyici güvenlik tedbirlerini alır, kanuna uygun veya kanunsuz toplu
hareketlerin niteliğine göre meydana gelen olayları önlemek suretiyle kamu düzenini
korumak ve sağlamak, gerektiğinde taktik-düzenlerle müdahale etmek ve yakalama
işlemlerini yapar. Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü bünyesinde; Birlik (1), Birlik (2),
Birlik (3), Birlik (4), Birlik (5), Birlik (6), Özel Tim Amirlikleri ile Eğitim, Rehberlik
ve Psikolojik Danışmanlık, Spor Güvenliği, Ulaştırma, İdari Büro Amirlikleri
bulunmaktadır.
Çocuk Şube Müdürlüğü; korunmaya muhtaç olan, ihmal ve istismara maruz
kalan, bulunan, evden veya kurumdan kaçan, mülteci, refakatsiz, sokakta yaşayan,
sokakta çalıştırılan, oturduğu yeri haber vermekten aciz, hakkında koruma, ıslah veya
147
tedavi tedbiri alınan, suça maruz kalan, suç işlediği şüphesi altında bulunan, kimliği
tespit edilemeyen çocuklara yönelik olarak polis tarafından yürütülecek hizmetleri
düzenler. Çocuk Şube Müdürlüğü bünyesinde; Adli İşlemler, Kayıp Çocuklar, Sosyal
Hizmet, Suç Önleme, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Eğitim Şube Müdürlüğü; eğitim ihtiyaçlarını tespit etmek, müfredat
hazırlamak, eğitim planlaması yapmak, eğitim ortamını düzenlemek, eğitim
uygulama ve değerlendirmelerini yapmak başta olmak üzere mevzuatla belirlenen
diğer konulardaki görevleri yapmak suretiyle polisin eğitim seviyesini nitelik ve
nicelik bakımından arttırarak kamu düzeninin korunması ve sağlanmasına yardımcı
olur. Eğitim Şube Müdürlüğü bünyesinde; Atış, Hizmetiçi Eğitim, Kitaplık, Öğrenci
Adaylığı, Spor, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Emniyet Komuta Kontrol Merkezi (E.K.K.M) Şube Müdürlüğü; Polis
Sorumluluk Bölgesinde meydana gelen her türlü önemli olayları ilk haber olarak
AKKM Dairesi Başkanlığı’na bildirir, gözaltındaki sanıklar hakkında ilgili yerlere
bilgi verir, her ay düzenli olarak İl Emniyet Müdürlüğü Birimleri’nin istatistiksel
bilgilerini AKKM Dairesi Başkanlığı’na bildirir, Emniyet Müdürlüğü brifinglerini
hazırlar, ek görevlendirmelerle ilgili çalışma yapar (sportif karşılaşmalar, bayram ve
kurtuluş günleri, ÖSYM tarafından yapılan sınavlar vb. gibi görevleri yazar).
E.K.K.M. Şube Müdürlüğü bünyesinde; Değerlendirme, Gözaltı İzleme, Haberalma,
İstatistik, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Evrak ve Arşiv Şube Müdürlüğü; Kamu Kurum ve Kuruluşları’ndan gelen ve
giden evrakların sevk işlemlerini yapar. Evrak ve Arşiv Şube Müdürlüğü bünyesinde;
Arşiv, Evrak, Kontrollü Evrak, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Gaziantep Havaalanı Şube Müdürlüğü; sorumluluk bölgesinde önleyici ve
adli görevleri yapmak suretiyle kamu düzenini korur ve sağlar. Havaalanı’nda
bulunan tesislere, ekipmanlara, yolculara, mürettebata ve uçaklara yapılabilecek her
türlü saldırı ve sabotajları, Milli Mevzuat, Milli Sivil Havacılık Güvenlik Kurulu
kararları ve Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı tarafından belirlenen standartlar
148
doğrultusunda gerekli güvenlik tedbirlerini alır ve diğer görevleri mevzuatlara uygun
olarak yerine getirilebilmesini sağlar. Gaziantep Havaalanı Şube Müdürlüğü
bünyesinde; Bilgi İşlem, Koruma, Pasaport Kontrol, Trafik Denetleme, VIP
Protokol, Yabancılar, İdari Büro Amirlikleri ile Gaziantep Havaalanı Polis Karakol
Amirliği bulunmaktadır.
Gaziantep Serbest Bölge Emniyet Amirliği; İlimiz Serbest Bölge Müdürlüğü
içerisinde Asayişi sağlar.
Genel Denetleme ve Disiplin Şube Müdürlüğü; Emniyet Teşkilatı ve
Personeli’nin denetlenmesi sağlar, mevzuata ve meslek disiplinine aykırı hizmet, hal,
tutum ve davranışların görülmesi durumunda Müdüriyet Makamı’na bildirilmesini ve
gerekli hukuki çalışmaların başlatılmasını sağlar, resmi çalışan personel ile sivil
giyinen personelin Kıyafet Yönetmeliği’ne uygun giyinip giyinmediğini denetler.
Genel Denetleme ve Disiplin Şube Müdürlüğü bünyesinde; Denetleme, Disiplin,
İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Hassas Bölgeleri Koruma Şube Müdürlüğü; Kamu Kurum ve Kuruluşları’nın
güvenliğini sağlar ve Hassas Noktaları korur. Hassas Bölgeleri Koruma Şube
Müdürlüğü bünyesinde; Ayniyat, Eğitim ve Denetim, Hassas Bölgeleri Koruma, İç
Hizmetler, Nöbetçi, Sabotaj Önleme, Taşıt, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Hukuk İşleri ve Soruşturma Şube Müdürlüğü; personel hakkındaki şikâyet ve
suç ihbarları ile düzenlenen raporlar ve denetim raporları neticesinde meydana çıkan
suç ve kabahatleri araştırarak ilgili yasalar ve yönetmenlikler ve tüzükler
çerçevesinde sonuçlandırır. Hukuk İşleri ve Soruşturma Şube Müdürlüğü
bünyesinde; Dava İşleri, Disiplin İşleri, Soruşturma, İdari Büro Amirlikleri
bulunmaktadır.
İkmal Şube Müdürlüğü; görevlerle ilgili her çeşit ikmal hizmetlerini
zamanında, düzenli, kanuna ve mevzuata uygun bir şekilde yapılmasını sağlar. İnşaat
ve emlakla ilgili tüm işleri yürütür, bina ve konutların onarım ve tadilatıyla ilgili
149
gerekli keşif, geçici ve kesin kabulleri yapar ve yaptırır, Araçların sağlıklı bir şekilde
hizmet vermesi için gerekli çalışmaları yapar ve araçların birimlere göre
planlanmasını sağlar. İkmal Şube Müdürlüğü bünyesinde; İkmal, İnşaat Emlak,
Satınalma, Ulaştırma, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
İl Emniyet Müdürlüğü Polikliniği; Emniyet Teşkilatı Mensupları ile
bakmakla yükümlü oldukları aile fertlerinin muayene, tedavi ve tetkiklerinin
yapılması, koruyucu hekimlik hizmetlerinin verilmesi ve personelin iş verimini en
üst düzeyde tutulmasını sağlar.
İstihbarat Şube Müdürlüğü; Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ülkesi ve
milletiyle bölünmez bütünlüğüne, anayasal düzenine ve genel güvenliğine ilişkin her
türlü önleyici ve koruyucu tedbirleri alır, emniyet ve asayişi sağlamak için ülke
genelinde istihbarat faaliyetlerinde bulunur, bilgi toplar, değerlendirir, yetkili
mercilere ve icracı birimlere ulaştırır.
Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü; Ülke ekonomisi
ve kamu düzenini olumsuz yönde etkileyen, Organize Suç Örgütleri ile Silah
Kaçakçılığı, ülkemizden yurtdışına, yurtdışından da ülkemize yönelik çeşitli yollarla
gerçekleştirilen kültür ve tabiat varlıklarının korunması, kaçakçılık, sahtecilik,
bilişim suçları, nitelikli dolandırıcılık, uyuşturucu madde suçları ile bu suçlardan elde
edilen kara paranın aklanması suçları başta olmak üzere mevzuatla belirlenen diğer
suç konularında önleyici ve adli görevleri yapar.
Koruma Şube Müdürlüğü; Devlet Büyükleri’nin korunmasını sağlar. Koruma
Şube Müdürlüğü bünyesinde; Ayniyat, Çağrı Timi, Devlet Büyüklerini Yakın
Koruma, Eğitim ve Denetim, Genel Bilgi Toplama ve Çevre Araştırma, Koruma
Komisyonu, Taşıt, Yakın Koruma, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Muhabere Elektronik Şube Müdürlüğü; Haberleşmeyi sağlar, çevre iller,
ilçeler ve il içinde telsiz istasyonları arasındaki muhabereyi sağlar, 155 Polis İmdat
Telefonu’na yapılan ihbar, şikâyet ve yardım taleplerini değerlendirir, gerekli
150
kayıtları tutar ve ilgili yerlere bildirir. Muhabere Elektronik Cihazları Bakım Onarım,
Muhabere Sistemleri İşletme, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Olay Yeri İnceleme ve Kimlik Tespit Şube Müdürlüğü; bir suçun işlenmesi
durumunda olayın somut delillerinin tespiti, incelenmesi, incelettirilmesi ve
değerlendirilmesi suretiyle gerçeğe ulaşılmasını sağlar. Olay Yeri İnceleme ve
Kimlik Tespit Şube Müdürlüğü bünyesinde; Araştırma Geliştirme, Avuç İzi İşlemler,
Eşgal Tespit, Eğitim, Kimlik Tespit ve Sicil, Otomatik Parmak İzi İşlemler, Parmak
İzi Laboratuar, Teknik Fotoğraf-Eşgal Tespit, İdari Büro Amirlikleri ile Ekipler
Amirliği Bulunmaktadır.
Özel Güvenlik Şube Müdürlüğü; Kamu Güvenliğini tamamlayıcı mahiyetteki
Özel Güvenlik Hizmetleri’nin yerine getirilmesinde iş ve işlemleri takip eder. Özel
Güvenlik Şube Müdürlüğü bünyesinde; Atama ve Ruhsat İşlemleri, Bilgi İşlem ve
İstatistik, Denetim, Eğitim, Tetkik ve Değerlendirme, İdari Büro Amirlikleri
bulunmaktadır.
Özel Harekat Şube Müdürlüğü; Terör örgütleri ve organize suç örgütlerinin
giriştikleri silahlı eylemler ile yakalanması özel beceri isteyen silahlı ve tehlikeli
şahısları yakalamak, etkisiz hale getirmek, uçak, araç, gemi, metro, tren, bina ve sair
yerlerde rehin alınan kişileri kurtarmak, yüksek tehdit altında bulunan devlet
büyüklerinin güvenliğini sağlamak, sivil havacılığa açık havaalanlarında operasyonu
gerektiren olaylara operasyon yapmak başta olmak üzere mevzuatla belirlenen diğer
görevleri yapar.
Özel Kalem Büro Amirliği; Emniyet Müdürlüğü Makamı’na ait resmi ve özel
iş ve işlemlerin yasa ve mevzuatlara uygun olarak yerine getirilmesini sağlar.
Pasaport Şube Müdürlüğü; Pasaport Şube Müdürlüğü; Vatandaşlarımıza
Umuma Mahsus, Hususi ve Hizmet Damgalı pasaport verir ve bu pasaportlarını
temdit eder, yurtdışına çıkmaları mahkemelerce yasaklananlara, vergiden borçlu
olduğu pasaport vermeye yetkili makamlara bildirilenler ile memleketimizden
151
ayrılmaları İçişleri Bakanlığı’nca genel güvenlik açısından mahsurlu bulunduğu
tespit edilenler ile Kamu Bankaları ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından
bildirilenlere tahdit tanzim ve iptal işlemlerini yürütür, yurtdışından pasaport
talebinde bulunan vatandaşlarımızın işlemlerini yürütür, Kamu Kurum ve Kuruluşları
ile gerekli yazışmaları yapar. Pasaport Şube Müdürlüğü bünyesinde; Fiş Arşiv,
Pasaport, Tahdit, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Personel Şube Müdürlüğü; İl Emniyet Müdürlüğü kadrosunda görevli
personelin (Birimlerde istihdam ve il içerisinde ve iller arası görev yeri değişikliği,
Branş, Rütbe Terfii, İzin, Sağlık, Nakdi Tazminat, Evlilik, Sicil, Derece-Kademe,
Ödüllendirme, Emeklilik gibi) her türlü özlük hakları ile ilgili çalışmalar yapar,
Prensip emirler hazırlar, planlama yapar, Norm Kadro Çalışmaları’nı yürütür.
Gaziantep İl Merkezi’nde 1 1.Sınıf Emniyet Müdürü, 6 2.Sınıf Emniyet Müdürü, 10
3.Sınıf Emniyet Müdürü, 12 4.Sınıf Emniyet Müdürü, 17 Emniyet Amiri, 27
Başkomiser, 38 Komiser, 52 Komiser Yardımcısı ve 2.835 Polis Memuru olmak
üzere toplam 2.998 Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli görev yapmaktadır. Personel
Şube Müdürlüğü bünyesinde; Atama, İşlemler, Plan Proje ve Bilgisayar, Sicil,
Yardımcı Hizmetler, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Polisevi Şube Müdürlüğü; Teşkilat Mensupları’nın barınma, sosyal ve moral
ihtiyaçlarını karşılar, mesleki ve kültürel ilişkileri geliştirir. Polisevi Şube Müdürlüğü
bünyesinde; Barınak, İç ve Teknik Hizmetler, Muhasebe ve Satınalma, Mutfak
Restaurant Pastane ve İş Ocakları, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Radyo Tv ve Foto-Film Şube Müdürlüğü; İl merkezi ve bağlı ilçelerde
yapılacak miting, toplantı, gösteri yürüyüşü, grev, lokavt gibi toplumsal olaylarla,
terör, asayiş, narkotik, silah mühimmat ve kaçakçılık olayları ile ilgili operasyonlar,
önemli trafik kazalarında sanık, suç delili ve olay mahallinin tespitini yapar, kişi ve
grupların teşhisini ve suç delillerinin idari ve adli mercilere daha objektif ve
inandırıcı olarak intikali ile video-kamera ve fotoğraf ile çekimlerin yapılmasını
sağlar, halkı bilinçlendirici yayınlar yapar, Polis Halkla ilişkilerini geliştirir. Radyo
152
Tv ve Foto-Film Şube Müdürlüğü bünyesinde; Fotoğraf, Radyo Tv Yayın, Video
Kamera, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Rehberlik ve Danışma Büro Amirliği; Personelin, sorunlarının ve taleplerinin
sağlıklı tespit edilebilmesini, çalışma ortamının bireyin psikolojik ve sosyal yönü
üzerindeki etkilerinin araştırılmasını, mesleki ve sosyal hayata uyumun artırılmasını
ve bunların sağlanması için bireysel veya grup olarak Rehberlik ve Danışma
hizmetini yapar.
Ruhsat İşlemleri Şube Müdürlüğü; Silah Taşıma ve Bulundurma Ruhsatı ile
Mermi Satış İzin Belgesi işlemleri, Patlayıcı Madde Satın Alma, Kullanma ve Satma
işlemleri, Atış Poligonu ve Silah Tamirhanesi Açma İzni, Gaziantep Emniyet
Müdürlüğü Personeli’nin Askerlik İşlemleri ile ilgili işlemleri yapar. Ruhsat
İşlemleri Şube Müdürlüğü bünyesinde; Açılması İzne Bağlı Yerler, Askerlik
İşlemleri, Ruhsat İşlemleri, Silah, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Sivil Savunma Büro Amirliği; Doğal Afet ve Savaş Planlarına karşı önleyici
ve kurtarıcı tedbir ve işlemleri yapar. Personeli sivil savunma konularında
bilgilendirir.
Sosyal Hizmetler Şube Müdürlüğü; teşkilat mensuplarımızın hasta ziyaretleri
ve cenaze, şehit-malül ve emekli personel, lojman, kantin, kreş ve gündüz bakımevi,
yemekhane ve iş ocakları işlemleri ile ilgili hizmetleri yapar. Sosyal Hizmetler Şube
Müdürlüğü bünyesinde; Emekli Personel, Hasta Ziyaretleri ve Cenaze İşlemleri,
Kantin, Kreş ve Gündüz Bakımevi, Lojman, Şehit ve Malül Personel İşlemleri,
Tabldot – İş Ocakları, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü; Hukuk Devleti ilkeleri ve İnsan
Haklarına saygılı görev anlayışı çerçevesinde, kanunlarda terör suçu olarak nitelenen
suçların işlenmesine engel olunması ve bu suçları işleyenlerin yetkili yargı
makamları önüne çıkartılması, tahkikat işlemleri başta olmak üzere mevzuatla
153
belirlenen diğer suç konularında önleyici ve adli görevleri yapmak suretiyle kamu
düzenini korur ve sağlar.
Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü; Trafiğin yönetim ve denetimi,
sürücülerin kontrolü, trafik kazaları, ceza işlemleri, önleyici güvenlik hizmetleri ile
yetki ve sorumluluk alanındaki diğer hizmetleri yapar. Trafik Denetleme Şube
Müdürlüğü bünyesinde; Ceza İşlemleri, Fahri Trafik Müfettişliği, İdari Hizmetler,
Eğitim, İkmal Bakım ve Onarım, İstatistik ve Bilgi İşlem, Kaza İnceleme ve
Değerlendirme, Otogar, Trafik Düzenleme ve Denetleme Büro Amirlikleri
bulunmaktadır.
Trafik Tescil Şube Müdürlüğü; Araç tescil işlemleri, sürücü belgesi işlemleri,
Pol-Net kapsamında araç ve sürücü belgesi sorgulaması işlemleri ile yetki ve
sorumluluk alanındaki diğer hizmetleri yapar. Trafik Tescil Şube Müdürlüğü
bünyesinde; Araç Devir İşlemleri, Araç Sicil ve Arşiv, Arat Tescil, İdari Hizmetler,
Sürücü Belgeleri, Sürücü Sicil ve Arşiv Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Turizm Şube Müdürlüğü; Turizm sektörüne hizmet etmek, legal-illegal
faaliyet gösteren turizmcilerin faaliyetlerini yakından takip ederek ilgili birimlerle
gerekli koordineyi sağlar, turistlere rehberlik yaparak turistlerle ilgili işlemlerin
yürütülmesine yardımcı olur, turistlerin topluca gezdikleri veya bulundukları yerlerde
can ve mal güvenliklerini sağlar, lisan bilen personel vasıtasıyla güvenliğe ilişkin
konularda rehberlik ve tercümanlık hizmetlerini yapar. Turizm Şube Müdürlüğü
bünyesinde; Rehberlik, Turizm, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
Yabancılar Şube Müdürlüğü; Vatandaşlarımızın ve yabancıların yurdumuza
giriş-çıkışları, yabancıların Türkiye’de ikamet etmesi, öğrenim görmesi, çalışması,
ilmi araştırma ve film çekimi, hudut dışı edilmesi, iltica, göçmen, vatandaşlık, hudut
olayları, idari mektup, tahdit ve yakalama, yabancıyla evlenecek Türkiye
Cumhuriyeti uyrukluların tahkikat ile ilgili işlemlerini yerine getirir. Yabancılar Şube
Müdürlüğü bünyesinde; Fiş ve Tahdit, Göçmen ve Vatandaşlık, Hudut, İkamet,
Takip ve Kontrol, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır.
154
Şahinbey, Şehitkâmil, Nizip, İslâhiye İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Nurdağı,
Oğuzeli, Araban, Yavuzeli, Karkamış İlçe Emniyet Amirliği; Sorumluluk bölgesi
içerisinde önleyici ve adli görevleri yapmak suretiyle kamu düzenini korur ve sağlar.
İslâhiye ve Karkamış Hudut Kapısı Emniyet Amirliği; Pasaport ve Pasaport yerine
geçen belgelerle Ülkemize giriş ve çıkış yapmak isteyen şahıslardan durumunda
sakınca olmayanların giriş ve çıkış işlemlerini yapar. Asayişle ilgili görevi yerine
getirir.
Şahinbey İlçe Emniyet Müdürlüğü bünyesinde; Şahinbey, 25 Aralık ve
Düztepe Polis Merkezi Amirlikleri bulunmakta,
Şehitkamil İlçe Emniyet Müdürlüğü bünyesinde; Karşıyaka ve Güven Polis
Merkezi Amirlikleri bulunmakta,
Nizip İlçe Emniyet Müdürlüğü bünyesinde; Nizip Polis Merkezi Amirliği,
İslahiye İlçe Emniyet Müdürlüğü bünyesinde; İslahiye Polis Merkezi
Amirliği
İslahiye Hudut Kapısı Emniyet Amirliği,
Nurdağı İlçe Emniyet Amirliği bünyesinde; Cumhuriyet Polis Merkezi
Amirliği,
Oğuzeli İlçe Emniyet Amirliği bünyesinde; Oğuzeli Polis Merkezi Amirliği,
Araban İlçe Emniyet Amirliği bünyesinde; Merkez Polis Karakol Amirliği,
Yavuzeli İlçe Emniyet Amirliği bünyesinde; Yavuzeli Polis Merkezi
Amirliği,
Karkamış İlçe Emniyet Amirliği bünyesinde; Karkamış Polis Merkezi
Amirliği,
Karkamış Hudut Kapısı Emniyet Amirliği,
bulunmaktadır.
155
EK 6-b
Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü çalışmaları ve
Gaziantep ilinde çocuk suçluluğuyla ilgili bilgiler.
Gaziantep İli’nde çocuk suçluluğunun önlenmesi amacıyla; İl Sosyal
Hizmetler Müdürlüğü ile koordineli olarak, Şahinbey İlçesi Narlıtepe Mahallesi 35.
Sokak No:47 sayılı yerde bulunan Şahinbey Toplum Merkezi’nde yürütülmekte olan
“Sokakta Yaşayan Çocukların Eğitime Yönlendirilmesi Projesi” kapsamında
çocukların sokakta çalışırken karşılaştıkları sorunlar ve riskler konusunda ailelere:
Çocukları sokak ortamına iten nedenler, sokakta yaşayan ve sokakta çalışan
çocuklar, çocukları sokakta bekleyen tehlikeler, suç odaklarının çocuklar ve gençler
üzerindeki faaliyetleri, çocuk suçluluğunun azaltılmasına yönelik önleyici tedbirler,
uyuşturucu/uçucu madde bağımlılığı, anne ve babalara düşen görevler ile ilgili
konular hakkında (2006 yılında 86) aileye eğitim ve bilgilendirme çalışmalarında
bulunulmuştur. Aileler ile yapılan ön görüşmelerde; çocukların madde kullanımı,
şiddete eğilim ve suç odakları tarafından istismar edilip edilmedikleri hususunda
dikkatli olmaları, çocuklarının arkadaşlarını veya arkadaş gruplarını tanımaları, ev ve
okul ortamı haricinde zaman geçirdikleri yerlerin nereler olduğu hakkında bilgi
edinmeleri ve çocuklarında olumsuz bir davranışla karşılaştıkları veya bu konularda
bir tespitte bulundukları taktirde İl Emniyet Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü,
İl Sağlık Müdürlüğü ve İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ile irtibat kurmalarının
gerektiğinin önemi de anlatılmaktadır. İl Emniyet Müdürlüğü Radyo TV ve Foto
Film Şube Müdürlüğü’ne bağlı 96.6 frekansından yayın yapmakta olan Gaziantep
Polis Radyosu’ndan her hafta Salı günü saat 12.00-13.00 arasında Çocuk Şube
Müdürlüğü’nce yapılan hizmetler konusunda halkımıza aydınlatıcı bilgiler
verilmektedir. Ülkemizin teminatı olan çocuk ve gençlerimizin, fiziki ve ruh
sağlığını bozmak ve suça çekmek amacıyla; kumar, alkol, sigara, uyuşturucu ve
uçucu madde gibi zararlı alışkanlıkların tehlikelerinden korunması, kamu esenliğinin
sağlanması ve çocukların bu maddelerin etkisiyle suç işlemesini önüne geçilmesi ve
başta aileler olmak üzere ilgili kurum ve kuruluşlar, sivil toplum örgütleri ile işbirliği
içerisinde, çocuklara karşı veya çocuklar tarafından işlenen suçların doğuracağı kötü
156
sonuçların ve ileride devamlı olarak suç işlenmesi riskinin azaltılmasına yönelik
olarak Gaziantep Merkez Şahinbey ve Şehitkamil İlçe Kaymakamlıkları idaresi
dahilinde bulunan Ortaöğretim okullarında eğitim-öğretim gören öğrencilere ve bu
okulların okul aile birliği bünyesinde bulunan öğrenci velilerine yönelik olmak üzere
2006-2007 Eğitim ve Öğretim döneminde “Okullarımızda öğrenciler arasında
meydana gelen şiddet olaylarının azaltılmasına yönelik bilgilendirme çalışmaları”nın
yapılması için gerekli planlamaların yapıldığı bilinmektedir.
Ayrıca;
Gaziantep’te sokakta yaşayan çocuklar ile ilgili olarak:
Gaziantep İli’nde (Çocuk Şube Müdürlüğü kayıtlarına göre 30.10.2006 tarihi
itibariyle) 25 çocuk sokakta yaşamaktadır. Bu çocuklar aynı zamanda madde
bagımlısıdır. Gaziantep’te bu çocukların bakım, tedavi ve rehberlik hizmetleri
Büyükşehir Belediyesi (AKINAL Çocuk, Gençlik, Eğitim ve Rehabilitasyon
Merkezi ile Münir ONAT Güvenevi ve İlk Adımevi Rehabilitasyon Merkezi) ile İl
Emniyet Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir.
Bu çocukların; gelecek ile ilgili planları olmayıp, öldürülmekten korktukları
için kesici alet taşırlar, grup içinde statü edinmek, korkmadıklarını ispat veya
öfekesini bastırmak için kendilerine (kollarına, göğüslerine ve bacaklarına) “faça”
atarlar, sürekli yalan söyler ve menfaati gereği çok kolay iftira atarlar, ihtiyaçlarını
karşılamak için dilenir ya da hırsızlık yaparlar, dini ve milli bilgileri yoktur, cinsel
sapmalar yaygındır, maddi bir kazanç uğruna çok yönlendirilebilir ve istismar
edilebilirler, eğitim seviyeleri düşüktür, güvenilmek, sevilmek ve korumak isterler,
güvenlik görevlilerinden korkarlar, istediği şekilde yaşamaya çalışır, Hür ve
Asidirler. Ayrıca; evde el-yüz-ayak temizliği yapmadan, pijamalarını giymeden
günlük giysileriyle genelde yer yatağında yatmak, çocuğun sokakta yaşamasına
uyum sürecini kolaylaştırabilmektedir.
Gaziantep’te sokakta çalışan çocuklar ile ilgili olarak:
Gaziantep İli’nde (Çocuk Şube Müdürlüğü kayıtlarına göre 30.10.2006 tarihi
itibariyle) 526 çocuk sokaklarda çalışmakta ve vasıfsız olarak işyerlerinde çalıştırılan
157
çocuk sayısı net olarak bilinmemektedir. Gaziantep’te bu çocuklar ile ilgili
çalışmalar
ve
rehberlik
hizmetleri
Valilik
(Emniyet
Müdürlüğü,
İlçe
Kaymakamlıkları, Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu, Milli Eğitim
Müdürlüğü, Sağlık Müdürlüğü), Büyükşehir Belediyesi, İlçe Belediyeleri, GAP
İdaresi, İLO ve Sivil Toplum Örgütleri tarafından yürütülmektedir.
Bu çocuklar; istenildiği gibi yaşatılırlar, ailelerine bağlıdır, baskı altında olup,
şiddete maruz kalırlar, çocukluk dönemini yaşayamazlar, sokağın her türlü
tehlikesine ve istismarına açıktır, küfürlü ve argo konuşur, korumasız ve sağlıksızdır,
ailelerinin eğitim düzeyi düşüktür, gündelik kazanç kotasını elde temek için geç
vakitlere kadar sokaklarda kalır, çoğunluğu göçle gelen ve çok çocuklu
vatandaşlarımızın çocuklarıdır, ailelerinde para eğitimden önemlidir, anne ve
babanın geleneksel iş alışkanlıkları çocukların sokakta yaşamasına referanstır.
Sokakta çalışan çocukların güvenlik, beslenme, duygusal, sosyal ve bilişsel gelişimi
risk altındadır. Akranlarının oynamak için geldiği parklara onlar çalışmak için
gelirler. Genellikle; (mendil, sakız, simit gibi) seyyar satıcılık ve dilencilik, ayakkabı
boyacılığı, kağıt ve çöp toplayıcılığı, kırmızı ışıkta araba camı silme işleri yaparlar.
Gaziantep’te madde bağımlısı çocuklar ile ilgili olarak:
Sosyo-ekonomik durumu iyi olmayan, ailevi problemlerden ve özentiden
dolayı başlayanlar çoğunluktadır, suç eğilimleri yoktur, ailenin eğitimsizliği ve
parçalanmış olması, aile içi şiddet, anne ve babanın kötü alışkanlığı ve çocuklarına
karşı ilgisizliği ve güvensizliği, çocukların duygusal ihtiyaçlarının para ve eşya ile
karşılanmaya çalışılması, arkadaş, özenti, eğitim, insani ve milli ve manevi
değerlerden
yoksun
yetiştirilmesi,
madde
bağımlılığına
sebep
olarak
gösterilebilmektedir.
158
EK 7-a, b
159
EK 7-c, d
160
EK 7-e
161
EK 8-a
162
EK 8-b
163
EK 8-c
164
EK 8-d
165
EK 9
Futbol Müsabakası öncesi Fenerbahçe Futbolcuları ve taşıdıkları Pankart
Futbol Müsabakası öncesi Gaziantep Futbolcuları ve taşıdıkları Pankart
166
EK 10
Kenar Semtlerde Bulunan Okulların Ziyareti
Kenar Semtlerde Bulunan Okulların Ziyareti
167
EK 11-a
10 Nisan Polis Sergisi Açılışı Öncesi Öğrenci Polis Selamlaması
10 Nisan Polis Sergisi Açılışında, Resim, Şiir, Kompozisyon Yarışmasında Dereceye
Giren Öğrencilerle Gaziantep Valisi Süleyman KAMÇI’nın Konuşması ve Eserleri
168
EK 11-b
Resim Yarışması’nda Dereceye Giren Öğrenci’nin Eseri ve Ödüllendirilme Anı
Resim, Şiir, Kompozisyon Yarışması’nda Dereceye Giren Öğrenciler
169
EK 12-a
10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE
GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN DÜZENLENEN
İLKÖĞRETİM OKULLARI ARASI ŞİİR YARIŞMASI
BİRİNCİ
FEDAKAR POLİSİM
Selam sana vatanım, toprağına, taşına
Güven, huzur, adalet geliyor karşıma,
İşte, bizde katılıyoruz hizmet yarışına,
Barışın timsali fedakâr polisim geliyor.
Kalbimizde vatan aşkı alev alev yanıyor,
Bir umut ki dalga dalga coşmuş akıyor.
Tek bir vücut, bir yürek olmuş atıyor,
Birliğin timsali cefakâr polisim geliyor.
Kutsaldır görevin hiçbir şeyden korkmazsın,
Tarihe unutulmaz destanlar yazarsın,
İyi günde kötü günde hep sen varsın,
İyiliğin timsali yiğit polisim geliyor.
Bükülmez bileğin sen bir kahramansın,
Dostun da bilir, düşmanın da bilir çalışkansın,
İnmesin göklerden bayrağım, şanla dalgalansın,
Güvenin timsali kahraman polisim geliyor.
Polistir bu devletin adaletin simgesi,
Yoktur başka ülkede senin emsalin.
Bilekleri çeliktir, yürekli haz dolu,
Ülkemin timsali şefkatli polisim geliyor.
Yirmi dört saat yorulmadan, yılmadan,
Görev aşkı parlar gözlerinden hiç solmadan,
Yüz altmış bir yıldır yaşarsın gururla hiç bıkmadan,
Her zaman başımızın tacısın, fedakâr polisim.
Kübra KUBUK
8 / A Sınıfı
Nizip Fatma Alkan İlköğretim Okulu
170
EK 12-b
10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE
GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN DÜZENLENEN
İLKÖĞRETİM OKULLARI ARASI ŞİİR YARIŞMASI
İKİNCİ
POLİSİM
Üniformana özen ile başladı sevgim.
Hep senin meslektaşın olmaktı hayalim.
Oyuncaklarımın bekçisi, okulumun güvencesi,
Nasıl sevmeyelim seni canım polisim.
Gece gündüz demeden beklersin yurdu.
Kar-kış, soğuk-sıcak bilmez nöbet tutarsın.
Aile ve çocuklarından fazla, bizleri korursun.
Nasıl kıymetini bilmeyelim canım polisim.
İmdada koşar, har zaman hazır,
Şer güçlerinin kökünü kazır.
Böylece sağlanır ülkemde huzur,
Har an her yerde, hazır polisim.
Mangal yüreklidir, bomba uzmanı,
Çevik kuvvet, trafik, düzeni sağlar.
Özel harekatım zalimi bağlar.
Cesur ekibiyle coşar, canım polisim.
Ayşenur PEHLİVAN
6 / A Sınıfı – 279
Hasan Katıkçı İlköğretim Okulu
171
EK 12-c
10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE
GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN DÜZENLENEN
İLKÖĞRETİM OKULLARI ARASI ŞİİR YARIŞMASI
ÜÇÜNCÜ
POLİS
Eline güldeki diken batmazsa
Gülün kokusunu sen almazsan
Polislik sevgisi kalpte yatmazsa
Polislik nedir bilemezsin.
Mafyalar gelipte paran almadan
Hırsızlar evdeki malını çalmadan
Sokaklar kavgasında canın yanmadan
Polislik nedir bilemezsin.
Dolandırılıp ta düşmezsen derde
Yolun kesilmeden ıssız bir yerde
Nöbet tutmadıysa tüfek elde
Polislik nedir bilemezsin.
Terör olayını bir gün görmeden
Karanlıkta suçlu izi sürmeden
Bu vatan uğruna şehit vermeden
Polislik nedir bilemezsin.
Ayşegül KARAYILAN
8 / C Sınıfı – 3681
Kıbrıs İlköğretim Okulu
172
EK 13-a
10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE
GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN DÜZENLENEN
LİSELER ARASI KOMPOZİSYON YARIŞMASI
BİRİNCİ
ATATÜRK EVLADI
Hepimiz “Hayat” dediğimiz bir zaman tünelindeyiz. Bu tünelde hepimizi
farklı yaşamlar beklemektedir. Onların payına düşen ise şerefli, gururlu, namuslu bir
meslek ve bunu en iyi şekilde yapabilen şeref timsali bir karakterdir.
Kimi annedir, kimi baba. Sıcak yuvasında herhalde mutludur, sokakta ise
sorumlu. Her zaman gözleri buğulu, ama alnı açık gururlu.
Yalandan, düzenbazlıktan uzak, dürüst bakan gözleri vardır. Merttir! Bunun
için namertler korkar. Dürüsttür! bunun için yalancılar kaçar. Ölümsüzdür! Çünkü
Atatürk’ün evlatları ölmez, yaşar.
Hayatları değişiktir birazda. Yaşam, onlar için namlunun ucundadır. Kanunlar
en önemli silahlarıdır.
Yapabileceği en küçük bir hata milyonlarca kişinin hayatına mal olabilir.
Bunu bilir ve kendisine güvenir. Bilir ki; annesi, babası, vatanı ona güvenir. Bilir ki;
yavruları ona güvenir.
Gözleri dolar ağlamaz, duyguludur anlaşılmaz. Sevinir belli etmez.
Gururludur övünmez. Uykusuz kalır gecelerce şikayet etmez. Şartlar ne olursa olsun
Ata’sına sadık kalır. Bayrağına sadık kalır. Çünkü yüreği yaralıdır. Çünkü bayrağını
kanıyla sulamıştır. Çünkü o, bu vatanın evladıdır.
Gerekirse canını verir vatan için. Uykusu ne ki onun için?
Yaşam savaşı verir zamanla. Ağlayan ana, baba, çocuk kalmasın ister
dünyada. Hep gençler için çalışır aslında. Uyuşturucudan, eroinden uzak dursunlar
ister biraz da. Kandırılmamasını ister gençlerin yalanla. Hep yüzler gülsün ister.
İsterki; çocuklar ölmesin trafik kazalarında. Yaşamasını ister körpe beyinlerin.
Gelişmesini, ilerlemesini. Bu şerefli mesleğin devam etmesini.
Yüzyıllarca süre gelen geleneklerimizi korur. Bilir ki yaşadığı topraklar şehit
kanlarıyla sulanmıştır. Bunun için sadık kalır vatanına.
Kafası sorularla doludur, dağınıktır. Bulmaya çalışır cevaplarını anlam
veremediği suçlarda. Ya da arar cevaplarını yarınlarda.
Gerekirse sular vatanımızı kanıyla. Güven duygusu yaratır varlığıyla. Bunun
için övünür Ata’mız evlatlarıyla.
Emine Aynur GİZLENCİ
9 / A Sınıfı – 166
Ayten Kemal Akınal Anadolu Lisesi
173
EK 13-b
10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE
GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN DÜZENLENEN
LİSELER ARASI KOMPOZİSYON YARIŞMASI
İKİNCİ
İÇİMİZDEN BİRİLERİ
Hepimiz bir şekilde yaşıyoruz, acı, tatlı, iyi kötü. Yaşarken istiyoruz ki; kendi
vatanımızda rahat, mutlu, umutlu ve güvende olalım. İşte bunun için birileri hiç durmadan
çalışıyor. Gecelerini gündüzlerine katıp çırpınıyorlar. Sizce kim onlar?
Onlar bellerinde silahı olan ama kullanma yetkisi olmayan, bundan dolayı vurulan ya
da karşısındakine kıyamayıp kendisi vurulan polisler.
Onlar; uyuşturucu tacirleriyle hiçbir kâr gözetmeden savaşan, mafya
hesaplaşmalarında onları ayırmaya çalışan, arada sebepsiz yere vurulan, ölen polisler.
Onlar; yalnızca vatanı, milleti, bayrağı dağılmasın diye terörle mücadele eden,
suçsuz insanları korumaya çalışırken bir canlı bombayla ya da yaylım ateşiyle canından olan
polisler.
Onlar; biz işimize, okulumuza rahat gidebilelim, trafik kazısı yapmayalım diye
haftanın 7 günü 24 saat görevi başında olan, alkollü bir sürücünün yaptığı kazanın kurbanı
olan polisler.
Onlar; biz geceleri rahat uyuyalım evlerimiz soyulmasın diye gecenin yarısında
ailesini bırakıp sokak aralarında devriye gezen polisler.
Onlar; bizim her eylemimizde, her görevimizde mutlaka orada bulunan, bizi
korumak için oranın düzeni ile uğraşan polisler.
Onlar; bizleri konserler, tiyatrolarda eğlenirken güvende olalım diye orada bizimle
birlikte bekleyen, maçlarda herkes maç izlerken magandaların ortalığı bulandırmasını
engelleyen polisler.
Onlar; kendi evi soyulduğunda silahı çalındığı için suçlu konumuna düşen, çalınan
silahları ile cinayet işlendiğinde katil damgası yiyen polisler.
Onlar; ülkemin her karesinde ayyıldızlı bayrağı gökten inmesin diye her türlü
hainlikle savaşan buna rağmen değeri dahi bilinmeyen polisler.
Onlar; insan haklarının yok edicisi olan Amerika’nın polisleriyle kıyaslandığında hiç
kimseye işkence yapmayan, daha merhametli, hoş görülü, cesur ve sevecen olan, üstelik
yıllarca çalışıp da rütbe alamayan polisler.
Onlar; gece kondu yıkımlarında emir verildiği için göz yaşları ile yıkıma giden,
onların acısına ortak olan merhametli polisler.
Onlar; bizim memleketimizde; vatan için, millet için, bayrak için seve seve ölüme
giden şanlı şerefli Türk Polisleri.
Onlar; bir gün arabasına binerken haince bir pusuya kurban giden nice Gaffar
Okkanlar, hepimiz kadar yaşama hakkına sahipken bir gün olsun yaşayamayan, gece
yarısında bile ailesini bırakıp nöbete giden polisler.
Onlar; bizim için nice fedakarlıklar yapan, önünde saygıyla eğileceğimiz, bizim
kahramanlarımız olan Türk polisleri.
Onlar bizim için bu kadar fedakarlıklar yaparken biz, neden yanlarında değil de
karşılarındayız? Bizi yok etmek isteyen iç ve dış düşmanlara karşı koyabilmek için polislerle
el ele, gönül gönüle. Haydi Türkiyem! Mutlu, umutlu, beraber ve dirlik içinde nice güzel
günlere
Güldane ÇOBAN
12 / B Sınıfı
Binbaşı Dündar Taşer Sağlık Meslek Lisesi
174
EK 13-c
10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE
GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN DÜZENLENEN
LİSELER ARASI KOMPOZİSYON YARIŞMASI
ÜÇÜNCÜ
POLİS BABAM
Evde en çok babamı severmişim küçükken. Ne zaman kapıyı açıp işe gitmeye
kalksa ağlarmışım saatlerce. Eski fotoğraflarda dikkatimi çeken; babamın bulunduğu
fotoğraf karelerinde kendimi bulmam. Beni bu karelere almak istemeseler bile
ağlayıp bir kenardan kafamı indirerek sonunda o kareye girermişim.
Büyüdükçe de bu sevgim değişmedi. Yine kapı çarpıntısı ile babamın
yokluğunda buruk yaşıyorum. Bazen bu burukluk o kadar sık oluyor ki. Gecenin on
ikisi sabahın beşi. Hatta anneme babam ne kadar çok çalışıyor deyip kızıyorum. Tabi
korkularda yaşıyoruz annemle…
Ama annem o kadar iyi ki her şey bizim için diyor yine de.
Bazı geceler babamı yatağında bulamıyorum. Sabah uyandığımda ise hemen
odasına bakıp yorgunluk içinde uyuduğunu görünce onu daha çok seviyorum.
Formasının içinde çok mutlu sanki… Bir sıkıntım olsa her şeye koştuğu gibi bana da
koşuyor. Ne güzel yakışıyor babama polislik. İşini çocuğu gibi seviyor. Adaletli
dünya için çırpınışı bana umut kaynağı veriyor.
Bazen polisliğini anlatıyor coşkuyla. Daha da çok seviyorum. Her şey vatan
için Türk milleti için diye başlayan sözlerinde minicik çocuk ben bile vatan sevgisini
duyuyorum. Sevgim hiçbir yerlere sığmıyor artık. Sokakta ne zaman mavi formaya
sarılmış bir polis görsem babamı görmüyorum. Gözlerimdeki o parıltıya bakıp onlar
içimizden biri, onlar baba yüreğine sahip onlar vatanın onur kaynağı… O benim
polis babam diyorum.
Ayşegül YILMAZ
11 / F Sınıfı
H. Muzaffer BAKBAK Kız Meslek Lisesi
175
EK 14-a
10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE
GAPGİAD TARAFINDAN DÜZENLENEN
İLKÖĞRETİM İKİNCİ KADEME ÖĞRENCİLERİ ARASI
KOMPOZİSYON YARIŞMASI
BİRİNCİ
BAŞKALARI İÇİN YAŞAYANLAR
İnsanlar vardır, yaşamlarını başka insanların rahatı ve huzuru için adayan.
Toplumun iftihar tablosudur böyle insanlar. Hayatını topluma adayan insanların
başında gelir polis.
Polislerimiz, milletin huzur ve güven içinde yaşaması için canını seve seve
verebilen fedakâr insanlardır. Dillerin değil silahların konuştuğu, güçlü olanın
korumasız olanı ezdiği, bıçakların ellerde gezdiği, hırsızların, kapkaççıların cirit
attığı, gaspçıların, tecavüzcülerin ortada gezdiği bir toplum düşünün… Bütün bu
kötülük odaklarından polis sayesinde kurtuluyoruz. Bu kötülükleri yapanlar polis
tarafından durduruluyor, sindiriliyor, ıslah edilmek üzere gerekli birimlere teslim
ediliyor.
Onlar kendi yavrularını sevmeye vakit bulamadan, gecenin karanlığında,
kışın ayazında günün her saatinde görevdedirler. Onlar ki sevgili eşini, anne ve
babasını geride bırakarak kurşunun, bombanın üzerine gözünü kırpmadan giden
insanlardır. Onlar ki hiç tanımadığı biri uğruna göğüslerini bıçaklara, kurşunlara
gerenlerdir. Bütün bu özveriler bizim rahatımız için yapılır.
Huzur içinde sabahlayan ilçeler, iller polislere emanettir. Bir trafik kazasında
çoğu zaman ilk uzanan yardım elidir polis. Karşıya geçmekte zorlanan çocuğa
uzanan şefkât eli. Adres soran vatandaşa güvenilir rehber. Kafayı çekerek evin
yolunu da şaşırmış olan zavallıya polistir yardım eden.
Bunca erdem ve özveriye karşılık polisimiz maddi sıkıntılar içindedir.
Geçtiğimiz ayda iki polisimiz maddi sıkıntı nedeni ile stres dolu hayatına son verdi.
Hayatlarını başkalarının rahat ve huzuru için adayan güzel insanlar, taht
kurdunuz temiz gönüllerde. Sizlere çok şey borçluyuz. Aydınlık olsun yolunuz.
Vatanımız, bayrağımız için, huzur ve güvenliğimiz için şehit düşen polislerimizi, tüm
şehitleri rahmetle anıyoruz.
Tuğçe ULAŞLI
8 / E Sınıfı – 927
100. Yıl İlköğretim Okulu
176
EK 14-b
10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE
GAPGİAD TARAFINDAN DÜZENLENEN
İLKÖĞRETİM İKİNCİ KADEME ÖĞRENCİLERİ ARASI
KOMPOZİSYON YARIŞMASI
İKİNCİ
ONLARSIZ HAYAT KARMAŞADIR
Hayatımızda hep var olan, hissettiğimiz bir duygu vardır: Güven duygusu.
Kötülüklere, karanlıklara karşı güven içinde olma isteği. Sokakta, parkta oynarken,
ailemizle gezerken huzurlu olma duygusu. Evden çıktığımızda ailemizin bizi
endişesiz bekleme isteği…
İnsan olarak huzurlu ve güvenli yaşamak isteriz. Çoğu zaman bu isteğimiz
gerçekleşmez. Çünkü hep bir şeylerden korkmayı öğrendik. Sokağımızda,
mahallemizde oynarken endişe etmeyi öğrendik. Oyunda önce hırsızlığın, cinayetin,
şiddetin ne demek olduğunu öğrendik. Kısacası her şeyden korkmak öğretildi bize.
Bu güvensizlik içinde bir tesellimiz var yine de: Polisler… Onlarsız bir şehir, bir
ülke karanlık demek. Onlarsız bir hayat kargaşa demek. Polisler olmazsa, insanların
mutluluğu sağlanamaz. Hayat bir acıya dönüşür. Gülmek unutulur. Haklar çiğnenir.
Haksızlıklar artar onlar olmazsa. Ölmek de öldürmek de kolaylaşır. Cinayetler işlenir
her an. Hayat ucuzlar. İnsanların emeği, mutluluğu çalınır. Düzen kaybolur.
Onlar olmazsa sokağa çıkmak bile zorlaşır. Biz, onların fedakarlığı sayesinde
huzurlu bir yaşam geçiririz. Polisler olmasa doğrular, yanlışlar karışır. Doğruluk
kişiden kişiye değişir. Herkes bildiğini okur. Bunun sonucunda büyük kavgalar,
karışıklıklar ortaya çıkar. Hayat çekilmez olur. Geleceğe dair umutlarımız tükenir.
Beklentilerimiz azalır. Belki de her an yeni bar hayal kırıklığı yaşanırdı, onlar
olmasaydı. Hayatın tüm zevkleri, güzellikleri kaybolurdu. Üzüntüler artardı,
sevinçler azalırdı. Onların yokluğu tam bir felaket olurdu hayatımız için.
Yaşamımızı güven içinde geçirmek için bu güveni sağlayanlara, yani
polislere her zaman ihtiyacımız olacaktır. Onlar olmadan hayat yaşanmazsa, onların
değerini bilmeliyiz. Hayatımızı yaşanılır kıldıkları için. Huzurumuza ve aydınlığa
bekçi oldukları için.
Fatma EVİZ
7 / D Sınıfı
Özel Emine Nakıboğlu İlköğretim Okulu
177
EK 14-c
10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE
GAPGİAD TARAFINDAN DÜZENLENEN
İLKÖĞRETİM İKİNCİ KADEME ÖĞRENCİLERİ ARASI
KOMPOZİSYON YARIŞMASI
ÜÇÜNCÜ
POLİS AMCA
Seni daha beş, altı yaşlarında oyunlarımız içinde tanıdım. Hırsız polis
oyununda en kahraman adamdın. Bütün çocuklar senin yerinde olmak için yarışırdık.
Elimizde oyuncak tabancalarımızla hırsızı yakalarken ne kadar da gururlanırdık.
Okula başladım… Karşı caddeyi aşarak okula varmak gerekiyordu. Birkaç
gün annem geldi, ona da zor oldu. Tabi seni orada görünceye kadar. Yol bizimdi
polis amca, elimizden tutup geçirirdin karşıya. Seni bazen meydanlarda kavga eden
kalabalıkları yatıştırırken gördüm. Sen çok da sabırlısın polis amca. Biz sıcak
yataklarımızda uyurken sen karanlık sokaklardasın. Biz rahat uyuyalım diye, gözünü
kırpmadan karanlık sokaklarda gezersin. Sen duygu yüklü, merhametli bir insansın
polis amca. Bilmem hangi nedenlerle cami avlusuna bırakılan o mini mini
bebecikleri elinde biberonla beslerken görünce gözümde binlerce kez büyüyorsun.
Polis amca takvimlerde senin için tatil yazmaz mı? Bayram, kar, yağmur sen hep
görev başındasın. Senin bayramın da bayramlığında olmaz. Biz rahat bir bayram
yaşarsak sen zaten bayram edersin. Sen çok yüreklisin polis amca. Eşin, çocukların
sofra başında seni beklerken, bazen bir ambulans içinde bir sedyeye uzatılmış
hastane yolundasın. Tek suçun görevini yapmak.
Polis amca beni bazen çok üzüyorsun. Al bayrağa sarılı tabutunla omuzlarda
taşınırken, şehitlik mertebesiyle şereflendiğin gün yakınların “Vatan sağolsun” diyor.
Bizler için, Millet için, Vatan için canını ortaya koyduğun o gün seni kalplerimize
kazıyoruz.
Son söz sana polis amca “POLİS AMCA SEN ÇOK YAŞA, YAŞA, VAROL
POLİS AMCA”…
Burcu ŞAHAN
6 / A Sınıfı
Hasan Katıkçı İlköğretim Okulu
178
EK 15-a
179
EK 15-b
180
EK 15-c
181
EK 16
Törenlerde Selam veren Polis Üniformalı Çocuklar
Törenlerde Selam veren Polis Üniformalı Çocuklar
182
EK 17
O fotoğrafı görmeniz gerekti;
Kollarının arasına aldığı bebeciğe bakan o gözleri, sevgiye şefkatle bakan o
gözleri görmemiz gerekti; sizlerin de baba, anne, evlat, kardeş olduğunuzu
hatırlamamız için…
Sıcak, soğuk, yağmur, kar, gece, gündüz, bayram, tatil, daima ama daima
POLİS-İMDAT
Arkanızda neler bıraktınız, hasta, çocuk, ev kirası, yorgun bedenler; ne önemi
var POLİS-İMDAT
Maçta, konserde, evde, sokakta, trafikte, hastane önünde, okul kapısında,
düğünde, cenazede… Sana ihtiyacım var; KORU BENİ…
Evimi, dükkanımı, fabrikamı, üniversitemi, caddeleri, sokakları, köyümü,
kasabamı, kantinimi yani ÜLKEMİ… Gün 24 saat, yaz-kış, gece-gündüz, aç-tok,
hasta-yorgun, bayram-tatil KORU BENİ…
Hırsızdan, tinerciden, sarhoştan, kapkaççıdan teröristten… Taşlan, bıçaklan,
belki kurşunlan ama KORU BENİ…
Evet o fotoğrafı görmeniz gerekti. Kendisine taş atan, kurşun sıkan
insanlarındı belki o çocuk
Bir babanın yavrusuna sarılışı gibi şefkatle sarılmıştı kolları ve sevgiyle
bakıyordu gözleri…
Şehit olan her polise gözyaşı döktük televizyon haberlerinde, ama sonra ki
habere geçince unuttuk. Anaları, eşleri, babaları, çocukları, kardeşleri unuttuk. Hep
var nasılsa onlar; arkadaşlarının cenazesinde akıtır gözyaşlarını, acısını gömer içine
ama KORUR BENİ…
Masum bir yavrunun sözleridir önemli olan “büyüyünce Polis olucam,
kötülerle savaşmak için” gerisini boş verin siz; sizi en iyi o saf masum yürek anlıyor.
Hayatın telaşı ve acımasızlığı içinde katılaşmış biz yürekler değil.
Kötülerle savaşın, koruyun bizi. Size kinle nefretle bakan gözler var belki,
ama bilin ki sevgiyle, minnetle bakan milyonlarca göz, sizin için dua eden
milyonlarca yürek var.
Siz bizleri koruyorsunuz, TANRI DA SİZLERİ KORUSUN…
Süheyla TAHAOĞLU
Anneler Derneği Başkanı
183
EK 18
10 Nisan Araç Kampanyası Araçlar
10 Nisan Araç Kampanyası’nda Ödül Alan Yardımsever Vatandaşlarımız
184
EK 19
Yıl içerisinde genellikle yapılan kampanyalar ve etkinlikler:
1. 16-20 Mart 2005 tarihleri arasında, “Çanakkale Zaferi Yıldönümü’nde
Polis-Gençlik El Ele” konulu gezi düzenlenmiş, öğrencilere gezi sırasında mont,
şapka, bloknot, kalem ve gezi dönüşü ailelerine vermeleri için birer paket Mevlana
şekeri hediye edilmiştir.
Hediyelerin dağıtım noktaları: İstanbul; Topkapı Sarayı-Ayasofya MüzesiSultan Ahmet Cami-Dikilitaş-Yerebatan Sarnıcı-Miniatürk-Harbiye Askeri Müzesi,
Tekirdağ; Edirne; Çanakkale; Gelibolu-Kilit Bahir-Mecidiye Tabyası-ArıburnuAnzak Koyu-Anafartalar-Kanlı Sırt Anıtı-Lale Pine Anıtı (Tek Çam)-57. Alay
Şehitliği-Ahmet Çavuş Anıtı-Conkbayırı-Şehitlik (Şehitler Abidesi)-Merkez, Bursa;
Muradiye Camii-Bursa Kalesi-Ulu Cami-Kapalı Çarşı-Türk Eserleri Müzesi-Orhan
Gazi Türbesi-Osman Gazi Türbesi-Sultan II. Murat Türbesi-Yeşil Türbe-Yeşil
Camii, Afyonkarahisar; Büyük Taarruz Şehitliği-Mustafa Kemal Anıtı-Yıldırım
Kemal Şehitliği-Zafer Tepe-Şehit Sancaktar Mehmetçik Anıtı-Dumlupınar MüzesiDumlupınar Şehitliği-Başkomutan Tarihi Milli Parkı Zafer Müzesi, Konya;
Mevlana Türbesi.
Çeşitli liselerden 93 öğrencinin katılımı ile ziyaret edilmiştir. Gezi sonrasında
Geziye katılan öğrenciler arasında kompozisyon yarışması düzenlenmiş, yarışmada,
birinci, ikinci ve üçüncü gelen kompozisyon sahiplerine tam, yarım ve çeyrek altın
ile bakır işlemeli şilt ve çeşitli hediyeler takdim edilmiştir. Geziye katılanların
fotoğrafları, gezi ile ilgili fotoğraf ve gezi sonrasında katılanların görüşlerinin yer
aldığı “Gaziler Diyarından Şehitler Mekânına” isimli özel bir kitap yayınlanmıştır.
2. 31 Mayıs 2005-05 Haziran 2005 tarihleri arasında, “Cumhuriyet” konulu
gezi düzenlenmiş, geziye katılan tüm öğrencilere şapka, tişört, kapri, bloknot, kalem
ve sandalet hediye edilmiştir. (Ankara; Anıtkabir-Dikmen Vadisi-Eski Meclis-Hacı
Bayram, Altınpark, Çorum; Samsun; Bandırma Vapuru-Atatürk Müzesi-Diğer
müzeler, Amasya; Müzeler-Tarihi Mekânlar, Sivas; Atatürk Kongre SalonuEtnografya Müzesi, Erzincan; Erzurum; Atatürkevi-Etnografya ve Arkeoloji Müzesi,
Elazığ; Harput Kalesi ve Diğer Tarihi Mekânlar, Malatya).
185
3. 27-29 Mayıs 2005 tarihleri arasında, dar gelirli ve başarılı öğrencilerden
oluşan 90 kişilik İlköğretim 8. sınıf öğrencisine, yaklaşan LGS öncesi moral ve
motivasyon sağlamak, Polis-Gençlik kaynaşmasına katkıda bulunmak amacıyla
Mersin İli Erdemli İlçesi’nde bulunan Kız Kalesi’ne “Başarıya Ödül Gezisinde PolisGençlik El Ele” konulu gezi düzenlenmiş, öğrencilere birer adet şapka, tişört, kapri,
şort, mayo, havlu, güneş kremi ve dönüşte ailelerine vermeleri için birer paket
Cezerye hediye edilmiştir.
4. Toplum Destekli Polislik çerçevesinde; güvenlik sorumluluğunun
geliştirilmesi ve tabana yayılması, suçun önlenmesinde sivil yapılanmanın artırılarak
oto kontrolün gerçekleştirilmesi bakımından “Polis Vatandaş El Ele Gaziantep’te
Daha Huzurlu Günlere, Silah Atma Çiçek At” Kampanyaları yapılmıştır. Bu
çerçevede;
a. Özellikle yaz mevsimlerinde ilimizde yapılan düğünlerde silah
atılmaması ve düğün konvoylarında klakson çalınmaması ile ilgili olarak halkımızın
bilinçlendirilmesi amacıyla “Afiş” hazırlanarak dağıtılmıştır.
b. Uyarıcı ve bilgilendirici içerikli 15 adet büyük boy “Pankart”
hazırlanarak ilimizde yoğun alış verişin yapıldığı yerler ile halkımızın görebileceği
ana güzergahlara asılmıştır.
Pankartlarda bulunan sloganlar;
*
DEĞERLİ
GAZİANTEPLİLER
DÜĞÜNLERDE
KLAKSON
ÇALARAK, KONVOY YAPMANIN ÇEVRE KANUNU’NA GÖRE 729.65 YTL
PARA CEZASI OLDUĞUNU BİLİYOR MUSUNUZ?
* DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER KLAKSON ÇALMIYORUM. ÇÜNKÜ
EVİNDE İSTİRAHAT EDEN UYUYAN İNSANLARI RAHATSIZ ETMEK
İSTEMİYORUM.
* DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER MARKA ŞEHRİMİZ GAİZANTEP’TE
SİLAH ATMAK KOMŞUYA, TOPLUMA SAYGISIZLIKTIR.
*
DEĞERLİ
GAZİANTEPLİLER
NEŞELİ
GÜNLERİNİZİ
VE
BAYRAMLARINIZI CAHİLCE HAREKET EDEREK KARARTMAYIN.
*
DEĞERLİ
GAZİANTEPLİLER
DÜĞÜNLERDE
RUHSATSIZ
SİLAHLA ATEŞ ETMENİN 5 YIL HAPİS CEZASI İLE BİRLİKTE 111.401.000
TL PARA CEZASI OLDUĞUNU BİLİYOR MUSUNUZ?
186
* DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER MARKA ŞEHRİMİZ GAİZANTEP’TE
SİLAH ATMAK CEHALETİN GÖSTERGESİDİR.
* DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER KONVOY YAPARAK KLAKSON
ÇALMAK ÇEVRE KANUNU’NA SUÇTUR. PARA CEZASINI BİLİYOR
MUSUNUZ?
* DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER TRAFİK BİR YAŞAM BİÇİMİDİR,
BİR
KÜLTÜRDÜR,
LÜTFEN…
TRAFİK
KÜLTÜRÜNÜ
BERABER
YAŞATALIM.
* DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER DÜĞÜNLER NEŞEVE SEVİNÇ
GÜNÜDÜR, ÇOCUKLARA KÖTÜ ÖRNEK OLMAYIN.
*
DEĞERLİ
GAZİANTEPLİLER
LÜTFEN
SİLAH
ATMAYIN.
ÇÜNKÜ… KANUNUN SUÇ SAYDIĞI EYLEMLER ÖRF VE ADET OLAMAZ.
* DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER LÜTFEN… DÜĞÜNLERDE SİLAH
ATMAYALIM, YOLLARI TRAFİĞE KAPATMAYALIM, KİMSENİN CANINI
YAKMAYALIM.
* DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER LÜTFEN… KONVOY YAPARAK
YOLU TRAFİĞE KAPATMAYALIM, ÇEVREMİZİ RAHATSIZ ETMEYELİM.
* DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER MESKÛN MAHALDE SİLAH
ATMAK ÖRF- ADET VE SEVİNCİN DEĞİL, CEHALATİN GÖSTERGESİDİR.
* DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER RUHSATSIZ SİLAN TAŞIMAK.
MESKÛN
MAHALDE
“İL-İLÇE
MERKEZLERİNDE”
SİLAH
ATMAK
KANUNLARIMIZCA YASAKLANMIŞTIR.
*
KLAKSON
DEĞERLİ
GAZİANTEPLİLER
ÇALMAYALIM,
YOLLARI
LÜFEN…
GEREKSİZ
YERE
TRAFİĞE
KAPATMAYALIM,
İNSANLARI RAHATSIZ ETMEYELİM.
*
KENDİNİZİ
DÜŞÜNMÜYORSANIZ
GELECEĞİNİZİ
YANİ
ÇOCUKLARINIZI DÜŞÜNÜN.
c. Uyarıcı bilgiler içeren 5 ayrı “karikatür”, 12.500 “el broşürü” bastırılarak
vatandaşlarımıza dağıtılması sağlanmıştır.
d. İl Emniyet Müdürlüğü içerisinde “Alo düğün hattı” projesi uygulamaya
geçirilerek Haber Merkezi’nde “Düğün Kriz Merkezi” oluşturulmuştur.
e. Düğünlerde silah atılması sonucu olması muhtemel olayların önüne
geçmek amacıyla ilimizde yapılan düğünlerde “misafir polis” adı altında sivil olarak
personel görevlendirilmiştir.
187
f. Düğün salonu sahipleri ile toplantı yapılarak düğünlerde silah atılmaması,
oluşturulan konvoylarda klakson çalınmaması, yüksek sesle müzik yayını
yapılmaması konularında duyarlılık göstermeleri istenmiştir.
g. Düğün davetiyelerinde, davetlilerin düğünde silah atmamasını,
Konvoylarda klakson çalmamasını isteyen mesajlar yazdırılmıştır.
h. Evlenen çiftlere Gaziantep Valisi ve İl Emniyet Müdürü tarafından
(“Sayın, (x) ile (y) düğün törenlerinin gerçekleşeceği ve yeni bir hayata adım
atacakları bu güzel günde genç çiftimize ömür boyu sağlık ve mutluluklar dilerim.”
Şeklinde) Kutlama Mesajı gönderilmiştir.
ı. Camilerde Cuma Vaazı’nda vatandaşlara imamlar tarafından düğünlerde
silah sıkmamaları yönünde uyarılarda bulundurulmuştur.
Düğünlerde silah atılmaması hususunda Emniyet Müdürlüğümüzün başlatmış
olduğu “Düğünlerde Silah Atma, Çiçek At” kampanyasına olan destek her geçen gün
artarak, vatandaşlarımız tarafından benimsenmiş, Hatta tüm yurt genelinde ve ulusal
medyada yoğun ilgi görmüştür.
5. Broşürler dağıtılmıştır;
* EV VE İŞ YERLERİNİZİN GÜVENLİĞİ İÇİN ALMANIZ GEREKEN
ÖNLEMLER
*
YANKESİCİLİK,
DOLANDIRICILIK,
KAPKAÇ
VE
GASP
OLAYLARINA KARŞI ALINACAK ÖNLEMLER
* OTOMOBİLİNİZİN GÜVENLİĞİ İÇİN ALACAĞINIZ ÖNLEMLER
* (UYUYAN BEBEK RESİMLİ) SİLAH ATMAYALIM, KORNA
ÇALMAYALIM MIŞIL MIŞIL UYUYANLARIN HUZURUNU BOZMAYALIM.
* (YAŞLI BAYAN RESİMLİ) SİLAH ATMAYALIM, KORNA
ÇALMAYALIM YAŞLI VE HASTALARIN HUZURUN BOZMAYALIM.
* DÜĞÜN EVİNİ CENAZE EVİNE ÇEVİRMEYELİM.
6. Takvim dağıtılmıştır;
a. Birinci Takvimde bulunan slogan;
Değerli Gaziantepliler,
Sorumlu Aile, Sorunsuz Çocuk, Sorunsuz Kent, İşte Gaziantep, Marka
Kent,
188
(Lütfen ihbarlarınızı 155 Polis İmdat telefonuna veya www.gaziantep.pol.tr
internet adresimize yapınız. Size yardım edebilmemiz için lütfen bize yardımcı
olunuz. Sizlerin huzuru bizim gururumuzdur. İyi günler, mutlu yıllar dileriz.)
b. İkinci Takvimde bulunan slogan;
Değerli Gaziantepliler;
Ailenizin ve kendinizin can güvenliği için trafik kurallarına uyalım,
uymayanları uyaralım.
Sayın yayalar; karşıdan karşıya geçerken yaya geçitlerini ve üst geçitleri
kullanalım.
Sayın sürücüler; trafikte esas olan insandır. Yayalara yol verelim.
(Lütfen ihbarlarınızı 155 Polis İmdat telefonuna veya www.gaziantep.pol.tr
internet adresimize yapınız. Size yardım edebilmemiz için lütfen bize yardımcı
olunuz. Sizlerin huzuru bizim gururumuzdur. İyi günler, mutlu yıllar dileriz.)
c. Üçüncü Takvimde bulunan slogan;
Değerli Gaziantepliler;
Düğün evini cenaze evine çevirmeyelim. Silah atmak, bıçak taşımak
cehaletin göstergesidir. Eğer yapılan iş suç ise örf ve adet olamaz…
Düğünlerde silah atmak cesaretin değil, cehaletin göstergesidir. Düğünler
neşe ve sevinç günüdür, çocuklara kötü örnek olmayın.
Düğünlerde konvoy oluşturup, klakson çalarak çevreyi rahatsız etmeyelim.
(Lütfen ihbarlarınızı 155 Polis İmdat telefonuna veya www.gaziantep.pol.tr
internet adresimize yapınız. Size yardım edebilmemiz için lütfen bize yardımcı
olunuz. Sizlerin huzuru bizim gururumuzdur. İyi günler, mutlu yıllar dileriz.)
d. Dördüncü Takvimde bulunan slogan;
Alo Okul Hattı
“Ulusları kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenler yeni
nesil sizin eseriniz olacaktır. Toplumun en büyük düşmanı cehalet, cehaletin
düşmanı da öğretmenlerdir. Öğretmen geçmişin öğreticisi, geleceğin kurucusudur.
Gelecek gençlerin, gençler öğretmenlerin eseridir.” (K. Atatürk)
(Lütfen ihbarlarınızı 155 Polis İmdat telefonuna veya www.gaziantep.pol.tr
internet adresimize yapınız. Size yardım edebilmemiz için lütfen bize yardımcı
olunuz. Sizlerin huzuru bizim gururumuzdur. İyi günler, mutlu yıllar dileriz.)
189
e. Beşinci Takvimde bulunan slogan;
Alo Okul Hattı
Değerli öğretmenler ve öğrenciler, Gaziantep Emniyet Müdürlüğü olarak
daima sizlerin yanındayız, sizlerinden biriyiz. Lütfen okul önlerinde ve okul dışında
karışlaştığınız sorunlarınızı 24 saat açık olan “Alo Okul Hattı” telefonuna bildiriniz.
(155
Polis
İmdat,
Okul
Hattı:
0342
221
33
00,
e-mail:
[email protected].)
7. Alo Okul Hattı ve Okul Polisliği Kurulmuştur.
Ülkemizin yaklaşık % 33’ünü oluşturan 18 yaş altı çocuk ve genç nüfusun
güvenli bir ortamda gelişimlerini tamamlamaları, ülkemize ve topluma yararlı
bireyler olarak yetişmeleri, ülkemizin gelişmiş çağdaş ve demokratik ülkeler
arasındaki hakettiği yerini alması, çağın gereklerine uygun gelişim ve değişimini
sağlaması, çocuk ve genç nüfusun nitelikli yetiştirilmesi ışığında, eğitim çağındaki
çocuk ve gençlerin şiddet hareketleri, kötü alışkanlıklar ve her türlü istismara karşı
korunması ve gelişimlerinin sağlanması bakımından, geleceğimizin teminatı
gençlerimizin suç ve kötü alışkanlıklara karşı korunması amacıyla; merkez İlçe
Emniyet Müdürleri sorumluluğunda Devriye Ekipler Amirliği’nde görevli amir ve
memurlara bir planlama dahilinde Lise ve İlköğretim Okulları’ndan birinin
sorumluluğu verilmiştir. Her bir sorumlunun 15 günde bir okul idarecileri ile öğrenci
ve okul güvenliği konularında bizzat görüşmeler yapmaları sağlanmaktadır. EğitimÖğretim dönemi süresince okul çevrelerinde öğrencileri suça itebilecek yerler ile
internet kafe, kafeterya ve benzeri gibi umuma açık yerlerin ilgili mevzuat
çerçevesinde denetim ve kontrolleri sıklaştırılmaktadır.
Gençlerin ve çocukların fiziksel ve ruhsal gelişimini olumsuz yönde etkileyen
madde kullanımı ve bağımlılığı ile her türlü istismarın önlenmesine yönelik
tedbirlere okullar ve çevresinde ağırlık verilmektedir.
Uyuşturucu madde kullanımının engellenmesine yönelik olarak seminer, kurs
ve benzeri eğitim faaliyetinin konusunda uzman olan görevliler tarafından verilmesi
(bu eğitim faaliyetlerinin İlköğretim öğrencilerinin merakını uyandırdığından), en az
lise düzeyindeki okul öğrencilerine yönelik olarak düzenlenmesi sağlanmaktadır.
Okullarda görev alan personel özel hizmetiçi eğitimlerden geçirilmektedir.
190
Alınan tedbirlerin yanında okul idareleri ile irtibata geçilerek çocuk ve
gençlerin eğitici, onlara karşı tehdit unsuru olan şiddet suçları, internet suçları ve
sokak suçları gibi konularda seminer ve konferanslar düzenlenmeye başlanmıştır.
Aile içinde şiddet ve her türlü istismara maruz kalan çocuk ve gençlerin
okullarda tespit edilmesi halinde; 4320 Sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun’un
ilgili hükümlerine göre gerekli kanuni işlemlerin yapılmasına dikkat edilmektedir.
Böylece; okullara Emniyet Müdürlüğü personelinin gönderilmesi suretiyle
okul idarecileriyle koordinasyonunun sağlanması ve suç olaylarının engellenmesi
sağlanmaktadır. Okul yöneticilerinin de teklif ve tavsiyeleri göz önüne alınmaktadır.
Haber Merkezi bünyesinde 24 saat hizmet veren “174 Polis Danışma Hattı”
içerisinde “Alo Okul Hattı”nın da kurulması ile okullar civarında suç olayları ile
ilgili düşüş görülmektedir. Okullarda öğrencilerin polisi kendilerine bir abla-ağabey,
teyze-hala, dayı-amca kadar yakın görebileceği güvenlik ile ilgili sorunlarını rahatça
iletebileceği, kötü niyetli kişilere karış kendisini daima koruyacak bir polisin
varlığını hissedebileceği bir yapı ve ortam oluşturulmuştur.
8. Yakalama Sırasında Öğretilecek Haklar ile ilgili Afişler asılmıştır.
Özellikle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin üzerinde titizlikle durduğu
İşkence ve şüpheli hakları konusunda Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma
Yönetmeliği gereği “Haklarınızı Biliyor musunuz ?” konulu büyük ebattaki afişlerin
vatandaşın görebilecekleri yerlere ve İlde bulunan Resmi Kurum Binaları ve
vatandaşlarımızın yoğun olarak bulunduğu Alışveriş Merkezlerine asılması
sağlanmıştır. Yakalama konusunda vatandaşlarımızın bilinçlendirilmesi sağlanmıştır.
9. “İyi Tanıtımın Yolu İyi Tanınmaktan Geçer” sloganıyla başlatılan “İlimizi
Tanıyalım Kampanyası” yapılmaktadır.
İlköğretim çağındaki çocuklarımıza ilin tanıtımı yapılarak, tarih ve turizm
bilincinin aşılanması, Türk Polis Teşkilatı’nın, sosyal yaşantının her alanında var
olduğu bilincinin oluşturulması, Polis-öğretmen el ele vererek, bugünümüzü daha
güvenli, yarınlarımızın daha aydınlık olmasının sağlanması, Demokratik yönetimin
vazgeçilmez unsurlarından olan köy ve mahalle muhtarlarımızın; kendi mıntıka ve
sorumluluk alanlarında ilimizin tarihi, turistik ve kültürel değerlerini anlatarak,
özellikle kaçak ve izinsiz kazılarla mücadele konusunda yardım ve desteklerinin
sağlanması amacıyla İlimizi Tanıyalım Kampanyası düzenlenmiştir.
191
a. Okullara Yönelik Eğitim Çalışması yapılmıştır. (Hergün iki ayrı okuldan
iki sınıf öğrenci “101 İlköğretim Okulu’ndan toplam 6.430 öğrenci” otobüsle
alındıktan sonra kısa bir şehir turu yaptırılarak Emniyet Müdürlüğü Sinema
Salonu’na getirilmişler, ilimizin tanıtımı ile ilgili tanıtıcı film gösterimi ve eğitim
verilmesi sonrasında öğrencilere bloknot, diş fırçası, diş macunu, kurşun kalem,
tükenmez kalem gibi hediyeler verilmiş ve ayrı bir güzergâhtan okullarına
götürülmüşlerdir.)
Kampanya süresince çocuklara verilen mesajlar;
* Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler asla ve asla yorulmazlar.
(Mustafa Kemal ATATÜRK)
* Her şeyin anahtarı sevgidir.
* Sevgili Çocuklar okuldan çıkınca doğruca evinize gidiniz.
* Sevgili Çocuklar evde yalnız kaldığınızda tanımadıklarınıza kapıyı
açmayınız.
* Sevgili Çocuklar yabancı kişilerden para veya hediye almayın.
* Sevgili Çocuklar 10 yaşından küçükler araçların arka koltuğunda
oturmalıdır.
* Sevgili Çocuklar telefon açan yabancılara ailenizle ilgili bilgi vermeyin.
* Sevgili Çocuklar Size veya arkadaşlarınıza bir şey olduğunda hemen
ailenize veya yakınlarınıza haber veriniz.
* Sevgili Çocuklar Oyun oynarken arkadaşlarınızdan ayrılmayın.
* Sevgili Çocuklar Araçların sağ kapısından inin.
* Sevgili Çocuklar Kaldırımda dükkânlar tarafında yürüyün.
* Sevgili Çocuklar Zorda kaldığınızda “155 POLİS İMDAT’ı” arayınız.
* Sevgili Çocuklar Güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen hayatından
lezzet alır.
* Sevgili Çocuklar Tatlı dil yılanı bile deliğinden çıkarır.
* Sevgili Çocuklar Sigara sağlığa zararlıdır, içmeyiniz, içenlerin yanında
durmayınız.
* Sevgili Çocuklar Bir tek şeye ihtiyacımız vardır; çalışmak, çalışmak ve
de çalışmak.
b. Gaziantep Çocuk Esirgeme Kurumu Erkek Çocuk Yetiştirme Yurdu
Öğrencilerine Arkeoloji Müzesi ve Kursan Plastik Fabrikası gezdirilmiştir. (Ayrıca;
Gaziantep Yetiştirme Yurdu’nda kalan 35 öğrenci İl Jandarma Alay Komutanlığı’na
192
götürülmüş, İl Jandarma Alay Komutanı Albay Süleyman YÜKSEL tarafından
brifing verilmiş, Komutanlık ve eklentiler gezdirilerek yemek verilmiştir.
c. Mehmet Akif ERSOY İlköğretim Okulu Öğrencileri’ne Müze
Gezdirilmiştir. (100 öğrenci katılmıştır.)
d. İl Milli Eğitim Müdürlüğü Okul Müdürleri ile Toplantı yapılmıştır.
e. Köy ve Mahalle Muhtarlarına Arkeoloji Müzesi ve Gaziantep Kalesi
gezdirilmiştir. (Geziye 100 muhtar katılmıştır.) Şahinbey Halk Eğitim Merkezi
Kursiyerlerine İlimizi Tanıyalım Eğitimi. ( 80 Bayan Kursiyer katılmıştır.)
f. Şehitkamil İlçesi Camii İmam Hatipleri Müze Gezisi ve İlimizi Tanıyalım
Anlatımı yapılmıştır. (130 Camii İmam Hatibi katılmıştır.)
g. Telsiz ve Radyo Amatörleri Derneği’nin 60 üyesine, Gaziantep
Kulübü’nün 60 üyesine, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin 50 üyesine
ilimizin tanıtımı ile ilgili eğitim verilmiştir.
h. En son; 08.03.2006 Salı günü 30 köyün merkezi konumundaki Burç
İlköğretim Okulu’nun yaklaşık 900 öğrencisine yine bu okulun Konferans
Salonu’nda ilimiz tanıtımı ile ilgili eğitim verilmiştir.
10. Halep Gezisi yapılmıştır. (Teşkilat mensupları, eş ve çocukları ile PolisHalk ilişkilerini geliştirmek bakımından sivil vatandaşlarla birlikte komşu ülkemiz
Suriye’nin Şam ve Halep şehirlerine 25-26 Mayıs 2006 tarihlerinde Gezi
düzenlenmiştir.)
11. Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü Tiyatro Etkinliği yapılmıştır. Çevik
Kuvvet Şube Müdürlüğü Tiyatro Topluluğu tarafından hazırlanan “Ehliyet Senin
Neyine Dön Şinasi Evine” Adlı Tiyatro Eserini, Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü
Tiyatro Salonunda Kimsesiz Çocuklar Yurdu, Huzur Evinde Kalmakta Olan İlgiye
Muhtaç Vatandaşlarımıza, İslâhiye, Oğuzeli, Karkamış, Nurdağı, Yavuzeli
ilçelerinde halkımıza ve personelimize oynanmıştır. İl Valiliği Onayı ile Gaziantep
merkez ve ilçelerindeki okullarda bir program dahilinde sergilenmiştir.
12. 174 Polis Danışma Hattı Sesli Yanıt Sistemi Kurulmuştur.
Vatandaşlar tarafından 174 nolu telefonu arandığında SESLİ YANIT
SİSTEMİ;
“Gaziantep Emniyet Müdürlüğü 174 POLİS DANIŞMA HATTI’na hoş geldiniz
Pasaport işlemleriniz için; 1,
193
Asayişe Müessir Olayların Önlenmesi için; 2,
Alo Okul Hattı işlemleriniz için; 3,
Trafik işlemleriniz için; 4,
Madde Bağımlılığından Korunmak için; 5,
Trafik Kazalarına Sebebiyet Vermemek için Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar için; 6,
Bizzat İl Emniyet Müdürü’ne ulaştırmak istediğiniz ihbar ve şikâyetleriniz için; 8,
Tuşuna basınız”
Şeklinde devreye girmektedir.
13. Bisikletli Polis Timleri (Martılar) Kurulmuştur.
Toplum destekli polislik anlayışı çerçevesinde suç oluşmadan önleyebilmek
ve suçlulara anında müdahale etmek amacıyla 10 kişilik bisikletli Polis Timi kuruldu.
Bisikletli Polis Timleri diğer motorize ekiplerin giremediği yerler ile Parklar,
çarşı ve alışveriş yerlerinin yoğun olduğu bölgelerde vatandaşlarımızın huzur ve
güvenliğini sağlayarak önleyici görevlerin yanında hırsızlık ve kapkaççılık
olaylarının önlenmesi için devriye görevi ifa etmektedir.
14. Sokak Çocuklarına Yönelik “Bizim Çocuklar Sevgi Sineması” faaliyete
geçirilmiştir.
Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme başta olmak üzere
yürürlükteki mevzuat esas alınarak Emniyet Teşkilatı’nın çocuklara yönelik
hizmetlerinin iyileştirilmesi amacıyla İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı olarak kurulan
Çocuk Şube Müdürlüğü; korunmaya muhtaç olan, ihmal ve istismara maruz kalan,
bulunan, evden veya kurumdan kaçan, mülteci, refakatsiz, sokakta yaşayan, sokakta
çalıştırılan, oturduğu yeri haber vermekten aciz, hakkında koruma, ıslah ve/veya
tedavi tedbiri alınan, suça maruz kalan, suç işlediği şüphesi altında bulunan, kimliği
tespit edilemeyen çocuklara yönelik olarak yürütülecek hizmetleri düzenlemektir.
“Toplum Destekli Polis” projesi çerçevesinde Gaziantep İli’nde bulunan
kamu kurum ve kuruluşları ve sivil toplum örgütleri ile birlikte hareket ederek
geleceğimizi emanet edeceğimiz çocukların boş zamanının değerlendirilmesi için
sosyal, kültürel ve eğitici nitelikte faaliyetlerde bulunmak üzere; İlimizde bulunan
korunmaya ve eğitime muhtaç, sokakta çalışan, risk altında bulunan ve kenar
semtlerde ikamet ederek sinema gibi sanatsal aktivitelerden istifade edemeyecek
çocuklar ve çocukların ailelerinin sosyal gelişimine katkıda bulunmak, Çocuk-Polis
ilişkisi ve sevgisi ile temizlik, sağlık, diş bakımı, çevre bilinci, bitki ve hayvan
194
sevgisi, aile kavramı, sokakta karşılaşabilecekleri tehlikeler vb. konularda bilgi ve
mesajların daha etkin ve verimli olarak verilebilmesini sağlamak amacı ile
27.07.2004 tarihinde Valiliğimiz koordinesinde İl Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube
Müdürlüğü bünyesinde 80 çocuğun film seyredebileceği “Çocuk Sinema Salonu”
faaliyete geçirilmiştir. Çocuk Sinema Salonu’nda her hafta Salı ve Perşembe günleri
saat 14.00-17.00 arasında çocuklara eğitici filmler izletilmekte olup 30.10.2006
tarihine kadar toplam 5.256 çocuğa eğitici film izlettirilmiş, bir çoğuna sağlık
taraması yaptırılmış, film arasında çocuklara (Top kek, içecek, mısır çerezi, vb.)
ikramlarda bulunulmuştur. Biz biliyoruz ki “Çocuğunun Göz Yaşlarını Silmeyen
Aile Onunla Birlikte Ağlar” ağlamak istemiyorsak hep birlikte bunlara sahip
çıkacağız. Masum çocuğun ahı en güçlü insanın kininden daha etkilidir. Çocukların
eleştiriden çok derslere ihtiyacı vardır.
15. Korunmaya Muhtaç ve Sokakta Çalışan Çocukların Ailelerine Konferans
verilmiştir.
Sokakta yaşayan korunmaya muhtaç ve sokakta çalışan çocukların ailelerine
yönelik konferans verildi. Bu kapsamda sokak çocuklarını dışarıda bekleyen tehdit
ve tehlikeler anlatılarak çocuklarının cadde ve sokaklara gönderilmeyip, eğitimlerine
ağırlık verilmesi konusunda Emniyet Müdürü ve uzmanlar tarafından konferans
verilerek, ailelere yiyecek yardımında bulunuldu.
16.
Sokakta çalışan ve dilenen ve maddi durumları kötü olan ailelerin
ikametleri ziyaret edilerek Bayramları kutlanmıştır. Şeker, kolonya ve lokumdan
oluşan ikram paketleri verilerek ailelere çocuklarını başıboş bırakmamaları ve sokak
ortamında çalıştırılmamaları hususunda gerekli uyarılarda bulunulmuştur.
17. Çocuk suçluluğu, çocukları sokağa iten nedenler ve suç odaklarının çocuk
ve gençler üzerinde faaliyetleri konularında 225 İlköğretim ve Ortaöğretim
Okulları’nda 65.000 öğrenciye yönelik bilgilendirme çalışmaları yapılmıştır.
Bilgilendirme çalışmaları sonucunda bilgi içerikli el ilanları ve broşürler
dağıtılmıştır.
El ilanları ve broşürlerde;
* Çocuk Şube Müdürlüğü’nün Görevleri,
* Anne Babalara tavsiyeler,
* Çocuğu sokağa ve suça iten sebepler,
195
* Anne ve Babaların yaptıkları hatalar,
* Ailelere tavsiyeler,
* Yarının büyüklerine,
* Çocukların dilinden,
* Çocuklarımızı sokakta bekleyen tehlikeler,
* Unutmayınız! Çocuklar
* Polis ağabeylerden ve ablalardan öğütler.
Gibi bilgi içerikli konular ayrı ayrı yer almaktadır.
18. Çocuk suçluluğunun önlenmesi düşüncesiyle Sokak çocuklarının sportif
etkinliklere katılarak topluma kazandırılması çalışmaları yapılmıştır. Sokakla irtibatı
olan 30 çocuk tespit edilerek sportif faaliyetlere yönlendirilmiştir.
19. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Törenleri’ne sokakta çalışan çocukların da
katılması sağlanmıştır. Törene katılan 20 çocuğa eşofman yardımı yapılmıştır. Tören
Geçişi’nde süslenen kamyonetin üzerinde;
* Çocuklara sahip çıkmak geleceğe sahip çıkmaktır.
* Çocuğun gözyaşını silmeyen toplum onunla birlikte ağlar.
* Artık büyüklerimizin sözünü dinleyeceğiz, kötü alışkanlıklar edinmeyeceğiz.
Mesajlarını içeren dövizler çocuklar tarafından taşınmıştır.
20. Valilik Makamı’nda yapılan İl Emniyet Komisyon Toplantısı’nda,
İlimizde 2005 yılının “2005 Gaziantep Çocuk Sevgi Yılı” olarak ilan edilmesi
sağlanmıştır. Bu sebeple hazırlanan Gaziantep 2005 Çocuk Sevgi Yılı ve Polis
İmdat-Çocuk Polisi-Alo Okul Hattı telefon vb. bilgileri içeren 20.000 Cep Takvimi
ve 5.000 Duvar Takvimi bastırılmış olup dağıtımı sağlanmıştır.
Cep Takvimlerinde ayrıca;
* Çocuk Polisi-Çocuklar El Ele Daha Güzel Yarınlara. Çocuğa
Gösterdiğiniz Sevginin Yüz Katını Geri Alırsınız. Unutmayınız; Çocuklarda Hayat
Piyangosunun çok pahalı alınmış biletleridir. Onlara büyük ikramiyenin çıkması biz
büyüklerin elindedir. Çocuklara sevgi, zaman, eğitim ve gönlümüzü verelim.
* Sevgi Huzur ve Güven. Çocuklar Sevgi ile Büyür İlgi ile Gelişir.
Unutmayınız; Çocuklarda Hayat Piyangosunun çok pahalı alınmış biletleridir.
Onlara büyük ikramiyenin çıkması biz büyüklerin elindedir. Çocuklarımızı
eğitelim, topluma kazandıralım. Çocuklarımızın geleceği aldıkları eğitime bağlıdır.
* Sevgi Şefkat onlarında hakkıdır. Çocuğun gözyaşını silmeyen onunla
birlikte ağlar.
Haydi Gaziantep! Çocuklara daha fazla zaman ayıralım,
çocuklarımızın geleceğini garantileyelim. Gelecek eğitimle şekillenir.
196
Duvar Takvimleri’nde ayrıca;
* Çocuk Polisi-Çocuklar El Ele Daha Güzel Yarınlara.
* Çocuklar geleceğimizdir. Çocukları korumak hepimizin görevidir.
* Unutmayınız; çocuğun gözyaşını silmeyen onunla birlikte ağlar.
* Çocuklar çiçektir! Çiçekleri soldurmayalım.
* Çocuklara sahip çıkmak geleceğe sahip çıkmaktır.
Şeklinde mesajlar verilmiştir.
Ayrıca; Gaziantep 2005 Çocuk Sevgi Yılı ile ilgili mesajları ve Polis İmdatÇocuk Polisi-Alo Okul Hattı telefon vb. bilgileri pankartlar halinde şehrin muhtelif
cadde ve kavşaklarına asılmıştır.
Pankartlarda ayrıca;
* Çocuklara sahip çıkmak geleceğe sahip çıkmaktır. Çocuklarımızın
geleceği aldıkları eğitime bağlıdır.
* Haydi Gaziantep! Çocuklara daha çok zaman ayıralım, çocuklarımızın
geleceğini garantileyelim.
* Unutmayınız; Çocuklarda Hayat Piyangosunun çok pahalı alınmış
biletleridir. Onlara büyük ikramiyenin çıkması biz büyüklerin elindedir.
* Anne ve Babalar! Çocuklar çiçektir, soldurmayalım. İlgi ile büyür sevgi
ile gelişir.
* Tüm Gaziantepliler Haydi! El ele, sorunsuz eğitimli çocuklara.
* Tüm Kamu Kurum ve Kuruluşları, Sivil Toplum Örgütleri ve
Gaziantepliler!... Haydi! El ele, sorunsuz eğitimli çocuklara.
* Tüm Kamu Kurum ve Kuruluşları, Sivil Toplum Örgütleri ve
Gaziantepliler!... Çocuklara para yerine; “sevgi, zaman, eğitim, kalbimizi ve
gönlümüzü” vererek destek olalım.
Şeklinde mesajlar verilmiştir.
21. Web Sayfasında Yenilikler Yapılmıştır.
a. İlimizi Tanıyalım (Gaziantep İli ve İlçeleri hakkında bilgi),
b. Polisi Tanıyalım,
c. Polis Meslek Yüksek Okulu,
d. Polis Koleji,
e. Polis Linkleri (81 İl Emniyet Müdürlüğü’ne ait internet adresleri),
f. Polis Akademisi,
g. Basın Açıklamaları,
h. Trafik (Sürücü Belgeleri-Trafik Müfettişi-Trafik Bilgisi-Trafik İşaretleri-Araç Tescil
Kayıt-Trafik Sorgulaması),
197
ı. Birimler;
1)
Asayiş Şube Müdürlüğü (Genel Asayiş Durumu-Gasp, Soygun ve
Adam Kaçırma-Oto Hırsızlığı-Dolandırıcılık),
2) Pasaport Şube Müdürlüğü (Hususi Damgalı Pasaport-Pasaport ile ilgili
ayrıntılı bilgiler),
3) Ruhsat İşlemleri Şube Müdürlüğü (Bulundurma Ruhsatları-Taşıma
Ruhsatları-Ruhsat alabilmek için gerekli bilgiler ve ayrıntılı bilgiler),
4) Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (Polis Gençlik El Ele ProjesiŞüpheli Paketler ile karşılaşıldığı durumlarda yapılması gerekenleri
öğrenelim),
5) Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü (Narkotik,
Uyuşturucu Madde Ne Demek?-Uyuşturucu Maddeler),
6) Çocuk Polis (Anne ve Babalara Tavsiyeler-Çocuğu Sokağa İten
Sebepler),
7) Özel Güvenlik (Özel Güvenlik Kanunu ve ilgili mevzuat hakkında
ayrıntılı bilgiler),
8) Halkımıza açık olan Polisevi (6 Suit, 36 çift, 12 tek kişilik toplam 54
oda 108 yatak kapasiteli, odalarda televizyon, mini bar, klima, telefon, 24 saat
sıcak su ve Lig TV),
9) Terk Plakaların İnternetten Yayınlanması,
10) Gençlerimizin Internet Sitemizden Uyarılması.
22. Uyuşturucunun zararları ile ilgili etkinlikler yapılmıştır.
a. Gençlik Geleceğimizdir, Polis Vatandaş El Ele Sloganıyla başlatılan, Sanko
Holding’in Sponsorluğunda Öğrencilere Uyuşturucunun Zararlarını Anlatan “Sessiz
Çığlık’’ İsimli Oyunun Sahnelenmesi.
İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün organizasyonu,
SANKO Holding’in Sponsorluğunda, uyuşturucunun zararlarının anlatıldığı, Tülay
Doğan’ın yazıp yönettiği “Sessiz Çığlık” isimli oyun Büyükşehir Belediyesi Devlet
Tiyatrosu Sahnesi’nde, İstanbul Bahçelievler Tiyatrosu oyuncularınca sergilenmiştir.
b. 2005-2006 ve 2006-2007 Eğitim ve Öğretim döneminin başlaması ile birlikte
“Okul Ekibi” oluşturulmaktadır. (Madde Bağımlığı),
c. Madde Kullanımı ile Mücadele çerçevesinde İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nde
görevli uzman Psikolog ve sivil toplum örgütleri ile el birliği içerisinde ilk etapta Rehber
Öğretmenler ile diğer Öğretmenlere ve Öğrenci Velileri’ne daha sonraki aşamalarda ise
Lise ve dengi okul öğrencilerine yönelik madde kullanımı konusunda tiyatro gösterimi,
konferans,
panel
ve
seminer
gibi
etkinliklerle
ilgili
Eğitim
Seminerleri
düzenlenmektedir. En son 19.09.2006 Salı günü saat 18.30’da Büyükşehir Belediyesi
198
Onat Kutlar Tiyatro Salonu’nda “Okullarda Artan Şiddet ve Uyuşturucu” konulu panel
düzenlenmiştir.
d. 10.000 kişiye afiş ve broşür dağıtımının yapılması.
1) Sağlıklı bir gelecek için söyle ve gurur duy. Bütün uyuşturuculara hayır,
2) Uyuşturucuya hayır,
3) Madde bağımlılığından korunmanın en etkili yolu hiç başlamamaktır,
4) Unutmayın! Geleceğimiz çocuklarımızdır, uyuşturucuya hayır,
5) Görevimiz güvenliğiniz, bize güvenin. Uyuşturucuya hayır,
6) Uyuşturucuyla hayatınıza, paranızla devlet bütünlüğüne zarar
vermeyiniz,
7) Uyuşturucuda kaçınılmaz son, uyuşturucu sağlığınız için en büyük
tehlikedir.
8) Hayat yaşamaya değer, Uyuşturucu hayatınızı zindan eder. Gençlik
geleceğimizdir, lütfen onlara zaman ayıralım, sahip çıkalım.
9) Uyuşturucu; çıkmaz yola bilet, karar sizin!
10) Sağlıklı bir toplum mutlu bir gelecek için madde kullanımına hayır.
e. Madde Bağımlılığı ile ilgili Cuma günleri Camilerde vaaz verilmesi.
f. Şehitkamil İlçesi Halk Eğitim Merkezi Konferans Salonu’nda “Madde
Bağımlılığı” ile ilgili 100 Veliye konferans verilmesi.
g. Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Şahinbey Araştırma Hastahanesi
işbirliği ile Şehitkamil Belediyesi Toplantı ve Konferans Salonu’nda “Sigarayı
Bırakma” kampanyası ve
“Madde Bağımlılığı” ile ilgili 50 kişiye konferans
verilmesi.
23. 06-16 Mayıs 2006 tarihleri arasında Karayolu Güvenliği Haftası
yapılmıştır. Her yıl en az iki defa Fahri Trafik Müfettişleri ile toplantı yapılmakta
olup 09 Mayıs 2006 tarihinde Şehitkâmil Belediyesi Toplantı Salonu’nda Fahri
Trafik Müfettişleri’nin İl Toplantısı yapılmıştır. 11 Mayıs 2006 tarihinde saat
15.30’da Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu’nda Panel düzenlenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek 6. maddesi hükmüne
dayanılarak hazırlanan, kural ihlali yapan sürücüler hakkında trafik suçu tespit
tutanağı düzenlenmesini ve bu tutanağın en yakın trafik birimlerine gönderilmesiyle
birlikte, yapılacak olan uygulamanın esas ve usullerini kapsayan Fahri Trafik
Müfettişliği Görev ve Çalışma Yönetmeliği147 gereği; ildeki merkez ve ilçe trafik
tescil kuruluşlarına kayıtlı toplam motorlu araç sayısının binde iki oranında tespit
147
Fahri Trafik Müfettişliği Görev ve Çalışma Yönetmeliği, 01.05.1997.
199
edilen, (Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak, en az kırk yaşında olmak, en az
yüksekokul mezunu olmak, en az on yıllık sürücü belgesi sahibi olmak, asli kusurlu
olarak ölümlü veya yaralamalı trafik kazasına sebebiyet vermemiş olmak, müracaat
tarihinden geriye doğru toplam beş yıl içerisinde, hakkında 100 ceza puanı
uygulaması sonucu sürücü belgesinin geri alınmamış olması, kamu hizmetlerinden
yasaklı olmamak, taksirli suçlar ve aşağıda sayılan suçlar dışında tecil edilmiş
hükümler hariç olmak üzere, ağır hapis veya 6 aydan fazla hapis veyahut affa
uğramış olsalar bile devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlara, zimmet, ihtiras,
irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolaylı
iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyeti kırıcı suçtan veya istimal ve istihlak
kaçakçılığı hariç, kaçakçılık, resmi ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, devlet
sırlarını açığa vurma suçlarından dolayı hükümlü bulunmamak.) şartlarını taşıyan (ve
Trafik sorununun çözümüne yönelik bilimsel araştırma ve çalışma yapanlar ile
trafiğe hizmet etmiş olanlar ve bulundukları görev, mesleki deneyim ve nitelikleri
itibariyle müfettiş olarak görevlendirilmelerinde yarar görülenlerin ve Mülki İdare
Amirliği Hizmetleri Sınıfında görev yapanlar ile Emniyet Hizmetleri Sınıfında
rütbeli olarak görev yapanlar, bu görevleri yaptıktan sonra ayrılanlar ile emekli
olanlar) ve müracaatları kabul görülen Fahri Trafik Müfettişleri, tespit ettikleri kural
ihlallerine ilişkin olarak matbu tutanağı düzenledikten sonra, bir hafta içerisinde en
yakın trafik birimine teslim ederler, trafik güvenliği ile ilgili görüş ve önerileri
bildirebilirler, yer ve zamanla sınırlı olmayıp, ülkenin her yerinde görevli sayılırlar,
görevlerini yürütürken, adil ve tarafsız olmak zorundadırlar, araç durduramaz,
sürücülerle muhatap olamaz, belge veya evrak kontrolü yapamazlar.
Gaziantep İli’nde 354 faal Fahri Trafik Müfettişleri bulunmaktadır. 2006 yılı
ilk 7 ayında en fazla kırmızı ışık ihlali ve gürültü ile çevreyi rahatsız edenlere olmak
üzere 1.492 araca toplam 115.332 YTL para cezası yazmışlardır.
Trafik ile ilgili eğitici etkinlikler yapılmıştır.
a. İlköğretim 6. ve 8. sınıflarında okutulan “İlkyardım ve Trafik Dersi”
programlarının eğitici ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla Trafik Denetleme Şube
Müdürlüğü’nde görevli 2 rütbeli personel, 8 Polis Memuru tarafından Milli Eğitim
Müdürlüğü tarafından belirlenen 10 İlköğretim Okulu’nda (400 öğrenciye) Trafik ve
İlkyardım dersleri, silahları görünmeyecek şekilde üniformalı olarak verilmektedir.
b. “Çocuk Trafik Eğitim Parkı”nda okul öncesi ile İlköğretim 1. ve 2. sınıfta eğitim
200
gören öğrencilere yönelik olarak, teorik ve uygulamalı eğitime devam edilmektedir.
(2005 yılında 1.604 öğrenciye eğitim verilmiştir) Her gün 50 öğrenciye eğitim
verilmektedir.
c. Gaziantep ilinde faaliyette bulunan sivil toplum kuruluşlarından Şoförler ve
Otomobilciler Odası, Umum Minibüsçüler Odası, Kamyon ve Otobüsçüler Odası gibi
kuruluşlarla işbirliğinde bulunarak servis sürücülerine, ticari araç kullanan sürücülere
(2005 yılında; 583 Öğrenci Servis Sürücüsüne, 704 Ticari Minibüs Sürücüsüne, 235
Ticari Taksi Sürücüsüne) trafik kuralları hakkında bilgilendirme seminerleri yapılmıştır.
d. Kamu Kurum ve Kuruluşları ile İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı okullarda
Sürücü ve Yaya Eğitimi verilmektedir. (1.226 Otomobil Sürücüsüne, 199 Otobüs
Sürücüsüne, 185 Kamyon Sürücüsüne, 176 Halk Otobüsü Sürücüsüne, 45 Fabrika Servis
Sürücüsüne, 151 Sürücü Kursları Sürücüsüne, 47 Belediye Otobüs Sürücüsüne, 43 İş
Makinaları Sürücüsüne, 20 Tır Sürücüsüne ve 29.662 Öğrenci Yaya ile 488 Öğrenci
olmayan Yaya’ya Sürücü ve Yaya Eğitim Seminerleri verilmiştir.)
(2005 yılında; toplam 35.368 kişiye Sürücü ve Yaya Eğitim Seminerleri verilmiştir.)
24. 230.000 adet sürücü ve yayalara dağıtılmak üzere boyama kitabı, afiş,
broşür, çıkartma vb. dağıtımı yapılmıştır.
a. Boyama Kitabı; İlköğretim birinci sınıfta eğitim ve öğretim gören 35.100 öğrenciye
Trafik Boyama Kitabı dağıtılmıştır.
b. Afişler;
1) Lütfen… Babacığım sürat yapma evde seni bekliyorum.
2) Hiçbirimiz böyle fil olmak istemeyiz değil mi? 50 km/s hızla giden bir araçta, arka
koltukta oturan ve emniyet kemeri takmayan bir çocuğun ağırlığı çarpma anında tam 30
kat artarak 40 Kg’dan 1200 Kg’a çıkar. Emniyet Kemeri takın, hayata bağlanın. Emniyet
Kemeri kullanırsanız… Emniyet Kemeri kullanmazsanız…
3) Lütfen Alkollü ve süratli araç kullanmayın. Hayatınız bizim için değerlidir.
4) “Şu mereti içince çok daha iyi kullanıyorum” son sözünüz olmasın.
5) Futbolcu olsaydı işsiz kalırdı! Trafik… Trajik olmasın.
6) Çocuk kilidi kullanın gözünüz arkada kalmasın! Çocuğunuzu her zaman arka
koltukta oturtuyorsunuz. Emniyet Kemeri’nin takılı olup olmadığını daima kontrol
ediyorsunuz. Kapı kilidini hep kapalı tutuyorsunuz. Peki ya çocuk kilidi? Onu unutuyor
musunuz? Çocuk kilidi, kullanıldığında hayat kurtarır.
7) Yapmayın… Alkollü araç kullanmayın…
8) Trafikte önce çocuğa, sonra çocuğa, sonra tekrar çocuğa bakın!
9) Karayolları standart trafik işaret levhaları, trafik tanzim işaretleri, bilgi işaretleri ve
çocuk trafik yemini;
(Haydi çocuklar trafik kazalarına dur diyelim. . . Kırmızı ışıkta duracağıma, alt üst ve
yaya geçitlerinden geçeceğime, araca binince emniyet kemeri takacağıma ve
201
taktıracağıma, ana caddelerde bisiklet kullanmayacağıma, caddeye kaçan topun peşinden
koşmayacağıma, ışıksız kavşaktan geçerken önce sola, sonra sağa, tekrar sola bakarak,
koşmadan hızlı adımlarla yürüyeceğime, servis aracı içerisinde ayakta durmayacağıma,
araçların sol kapısından inip binmeyeceğime, taşıtların arkasına asılmayacağıma, tüm
trafik kurallarına uyacağıma ve uyulmasını sağlayacağıma, SÖZ VERİYORUM.)
c. Broşürler;
1) Sayın sürücü, lütfen boşluğu siz doldurun. Hatalı … eve kara haber yollama.
Yaşamak ve yaşatmak elinde. Güvenli bir geçiş, geçmek isteyen sürücü geçilen
sürücünün karşılıklı saygı ve kurallara uymalarıyla gerçekleşir. Trafik Kuralları kendi
güvenliğiniz içindir.
2) Gözünüz arkada kalmasın! Çocuk kilidi kullanın gözünüz arkada kalmasın!
Çocuğunuzu her zaman arka koltukta oturtuyorsunuz. Emniyet Kemeri’nin takılı olup
olmadığını daima kontrol ediyorsunuz. Kapı kilidini hep kapalı tutuyorsunuz. Peki ya
çocuk kilidi? Onu unutuyor musunuz? Sadece 2002 yılında kaza geçiren 0-15 yaş grubu
çocuk sayısı 14.215. İşte bu yüzden, otomobil kapısını kilitlemeden önce çocuk kilidini
mutlaka aktif konuma getirin. Çocuk kilidi, kullanıldığında hayat kurtarır.
3) 50 km/s hızla giderken kaza… 60 km/s hızla giderken kaza… Kendini frenle!
4) Sevgili sürücüler! Trafik sorunun birlikte yok edelim. Lütfen Dikkat! Kış geldi
bilmeniz ve uymanız gereken kurallar var. Güvenli araç sürmenin yolu insan
sevgisinden geçir. Hedef Trafikte gülen yüzler. Az kaza, daha az ölü ve daha az yaralı.
Kış şartlarında araç kullanmak. Aracınız yolda kaymaya başlarsa heyecanlanmayın!
Aracınız kar veya çamura saplanırsa. Yoğun siste araç kullanmak. Arabanızla değil
aklınızla yarışın! Senin Alkol sefan benim cefam olmasın!
5) Otomobil sürücüleri! İyi sürücünün nitelikleri. Yasal Hız Sınırları. Hız ve Alkol.
Araçta sürücüye göre ayarlanması gerekenler. Göz kamaşması. Biz yılda bir kursan
bulamazken o günde bin kurban buluyor. Hızını azalt ömrünü uzat. Hız yapmak yolu
değil yaşamı kısaltır. Bilgi el feneri gibidir, güneşe doğru tutarsanız, ışığını fark
edemezsiniz. Gece karanlığında yakarsanız, yolunuzu aydınlatır önünüzdeki engelleri
görmenizi sağlar. Trafik Kuralları en az bir hayat kadar değerlidir.
6) Değişen ve yeni ilave edilen bazı trafik işaretlerimizi tanıyalım.
7) Trafik Kurallarını Öğreniyorum. Ailem bana trafik kurallarını öğretiyor. Bir yaya
olarak ne yapmalıyım. Kurallara uyuyorum, uymayanları uyarıyorum.
8) Sevdiklerinizin her zaman yanınızda olmasını istiyorsanız; lütfen emniyet
kemerinizi takın ve taktırın.
9) Lütfen çocuklar arkaya. İndirme ve bindirme kuralları. Eğer yolcularınız
öğrenciler ise… Diğer sürücülerden farkınız. Sorumluluğunuz çok daha fazla...
Araçtakilerin güvenliğine dikkat ediniz!
202
10) Gönüllü Trafik Polisiyim. Sevgili çocuklar servis araçlarına binme ve inme
kuralları. Genel yaya kuralları. Sayın, anne ve babalar!
11) Yayalar. Büyükler kötü örnek olmamalı! Yolda oynamayalım. Neren yaya
geçidi? Size yeşil ışık yanmış olsa da… Karşıdan karşıya geçerken asla dikkatinizi
dağıtmayınız.
12) Alkol ve etkileri. Alkolün ve uyuşturucunun etkileri. Alkolün uyarıcı etkileri.
Alkol ve Kaza ilişkisi. Uyuşturucu Maddeler ve Bazı ilaçların etkileri. Alkol Felakettir.
13) Yaşamdan kopmak istemiyorum. Emniyet Kemeri Can korur. Bu çiçek sizi
hayata bağlar. Hayatınızı elinizde tutuyorsunuz. Hız kuralları. Sollama kuralları. Trafik
işaretleri. Durma ve park etme kuralları. Kaldırımlar yayalar içindir. Lütfen, yayalara
saygı gösterelim. Lütfen, Trafik ve işaret ve levhalarına uyalım.
d. Çıkartma;
1) Kalp işaretli Emniyet Kemeri,
2) Emniyet Kemeri Takarak Kendinizi ve Sevdiklerinizi Korursunuz!
25. Öneri ve Temenni Kutuları Konulmuştur.
İl merkezinde bulunan resmi kurum ve kuruluşların girişlerine, emniyet
müdürlüğüne ait binalarda vatandaşların görebilecekleri yerlere ve yine ilde bulunan
mahalle muhtarlıklarına öneri ve temenni kutuları asılmıştır. Vatandaşların da şikayet
ve
tavsiyeleri
göz
önünde
bulundurulmak
suretiyle
emniyet
hizmetleri
yürütülmektedir.
26. Basın Toplantıları yapılmaktadır.
27. Camilerde ve bir takım yerlerde Belediye Zabıtası, Polis ve Vakıf
yetkililerinden personel görevlendirilerek dilencilik yapanlara karşı bir takım
tedbirler aldırılmaktadır.
28. Sivil Toplum Kuruluşları’na Brifing verilmektedir. Meslek Odaları, Okul
Müdürleri ve Öğretmenler, Mahalle Muhtarları ile zaman zaman toplantılar
yapılmaktadır.
29. Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü TSE ISO EN 9001:2000 Kalite Belgesi
Çalışmaları ve Eğitimleri sonrasında 30.08.2004 tarihinde Kalite Yönetimi Sistemi
Belgesi almıştır. (07.10.2004 Perşembe günü İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun
da katılımıyla Kalite Yönetimi Sistemi Belgesi’nin ve Kalite Yönetimi Sistemi
Bayrağı’nın Teslimi (Belgelendirme) Töreni yapılmıştır.) Kalite Politikası; “Polise;
Yasalarla verilen güvenliği ve huzuru sağlama görevlerini, vatandaşın memnuniyeti,
203
personelimizin değeri ve önemi de göz önünde bulundurularak, en kısa sürede, en iyi
en verimli ve kendini sürekli geliştirerek yerine getirmektir.”
30. Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü’ne 41 birim ve iki merkez ilçe
müdürlüğü personelinin takımlar halinde katılımı ile 15 Mayıs - 20 Haziran 2006
tarihleri arasında “Biz Bize Futbol Turnuvası” düzenlenmiştir. Çevik Kuvvet Şube
Müdürlüğü takımı şampiyon olmuştur.
31. Gaziantep Polis Sporgücü Kulübü; Polis-Vatandaş ilişkilerini üst seviyede
tutmak, gençlerin kötü alışkanlıklarını önleyip spora yönelmelerini sağlamak, görev
yapan polislerin bedeni kabiliyetlerini üst seviyede tutmak amacı ile 1988 yılında
Dernekler Kanunu’na göre kurulmuştur. Kuruluşundan bu yana çeşitli branşlarda
faaliyette bulunan Polis Sporgücü Kulübü’nde şu anda futbol (A Takım, A-Genç
Takım, B-Genç Takım), Avcılık ve Atıcılık, Çim Hokeyi, Boks, Taekwando, Yüzme
ve Hentbol branşlarında faaliyetlerine devam etmektedir. 2005 yılında futbol takımı
lige katılmayarak 2. amatör lige düşmüştür. 2006 yılında futbol takımı gurubunda
birinci olarak 1. amatör ligine terfi etmiştir. 2005 yılı haziran ayı içerisinde Ankara
ilinde yapılan turnuvada Çim Hokeyi Takımı Gençler Türkiye Şampiyonu olmuştur.
2006 yılı haziran ayı içerisinde Ankara ilinde yapılan turnuvada Çim Hokeyi Takımı
21 yaş altı Türkiye Şampiyonu olmuştur. 2006 yılı nisan ayı içerisinde yapılan
turnuvada Avcılık ve Atıcılık Takımı’ndan Gül Tuba SOYSAL Havalı Tabanca
Gençler Türkiye Şampiyonu olmuştur.
32. Türkiye Polis Radyosu’nun Gaziantep 96.6 frekansından yapılan yayınına
ek olarak, Gaziantep Polis Radyosu tarafından saat 12.00-14.00 arasında İl Emniyet
Müdürlüğü’nün hizmetleri ve benzeri konularda halkımızı aydınlatıcı bilgiler
verilmektedir.
33. Dostlukla Hizmet sloganıyla İngiliz Polis Komiseri Arthur Trop
öncülüğünde İngiltere’de kurulan, 62 ülkede 400 bin üye ile dünyada en fazla üyesi
olan meslek birliği olan, üyeleri arasında din, dil, ırk, cinsiyet ve rütbe gözetmeksizin
mesleki dayanışmayı sağlayan Uluslararası Polis Birliği (Internatıonal Polıce
Assocıatıon) IPA Türkiye Genel Başkanlığı’na bağlı Gaziantep Şubesi bilhassa
üyeleri için geziler düzenlemektedir.
34. Kardeş Okul Kampanyası yapılmıştır.
204
Yavuzeli İlçe Kaymakamlığı koordinesinde, Yavuzeli İlçe merkezinde
bulunan Şehit İbrahim Solak İlköğretim Okulu kardeş Okul ilan edilerek, ziyaretlerde
bulunulmuş, Merkez Teşkilatı’nda görevli personelin gönüllü yardımıyla toplanan
7.200 YTL para ile okulun bakım ve onarımı yapılmış ve Çocuk-Polis ilişkisi
sağlanmış ve çocuk sevgisi kazanılmaya çalışılmıştır.
35. Broşürler Dağıtılmıştır
(2006 yılı Temmuz ayında 10.000 adet Broşür dağıtılmıştır.) Ana
Başlıklarıyla:
* EV VE İŞ YERLERİNİZİN GÜVENLİĞİ İÇİN ALMANIZ GEREKEN
ÖNLEMLER
*
YANKESİCİLİK,
DOLANDIRICILIK,
KAPKAÇ
VE
GASP
OLAYLARINA KARŞI ALINACAK ÖNLEMLER
* OTOMOBİLİNİZİN GÜVENLİĞİ İÇİN ALACAĞINIZ ÖNLEMLER
36. Ayrıca; Polis Halk ve İlişkiler ve Eğitim çerçevesinde:
17.02.2006 Cuma günü saat 17.00’de Gaziantep Ticaret Odası’nda Emniyet
Teşkilatı personeline yönelik olarak Gazeteci-Yazar Savaş AY tarafından “PolisMedya ilişkileri” konusunda 300 personele konferans verilmiştir.
29-30-31 Mart 2006 tarihlerinde Gaziantep Üniversitesi Meslek Yüksek
Okulu’nda görevli Öğretim Görevlisi Esin DEDEMOĞLU (YANIK) tarafından amir
ve memur sınıfından toplam 12 personele “Sunuculuk Eğitimi” verilmiştir.
Polis-Halk ilişkileri açısından, vatandaşımız ile muhatap olan birimlerimizde
görevli
personele
yönelik
olarak
toplam
682
personelimize,
Gaziantep
Üniversitesinden temin edilen Öğretim Görevlileri tarafından 20 Şubat - 02 Haziran
2006 tarihleri arasında “İletişim” konusunda eğitim verilmiştir. 17 Şubat 2006 Cuma
günü saat 10.00’da Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi (ABİGEM) ile koordineli
olarak Likya Lider İnsan Kaynakları Yönetim Akademisi Genel Müdürü Günsu
BAŞER tarafından 56 Amir sınıfı personele “Etkili İletişim ve Beden Dili” eğitimi
verilmiştir.
23.02.2006 Perşembe günü 56 Amir sınıfı personele yönelik
“Protokol
Esasları” konusunda eğitim verilmiştir.
Polis Meslek Yüksek Okulu ve Polis Eğitim merkezi Müdürlüklerinde mezun
olan bütün personele Hizmetiçi eğitimi verilmektedir.
205
Gaziantep Özel TED Koleji’nde okuyan tüm öğrencilere, Eğitim Şube Müdür
V. Uğur ÖZTÜRK, Çocuk Şube Müdür V. Mustafa AY ve Asayiş Şube
Müdürlüğünde görevli Başkomiser Hacı DURU tarafından 08.06.2006 tarihinde
“Okullarda Şiddetin Önlenmesi” konusunda seminer verilmiştir.
206

Benzer belgeler