İndir
Transkript
İndir
T.C. İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Halkla İlişkiler ve Tanıtım Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi ÇOCUK GÖZÜYLE POLİS: GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM UYGULAMALARI Ertan ÇAĞLAR 2501412081 Tez Danışmanı Yard. Doç. Dr. Yıldız Dilek ERTÜRK İstanbul 2007 ÖZ İnsanların huzur ve güvenliğini sağlayan, suçların işlenmesini önleyen, suç işlenmesi durumunda suçluları suç delilleri ile yakalayıp adalete teslim eden Polis’in; geleceğin yıldızı çocukların gözünde nasıl bir imaja sahip olduğu ve çocukların polisi nasıl gördüğü, nasıl tanıdığı, nasıl hissettiği, nasıl algıladığı, günlük hayatta Çocuk-Polis İlişkisi’nin hangi düzeyde olduğu ve yapılan etkinliklerle çocuklardaki değişim durumu araştırılmıştır. Çocuk, Polis, Halkla İlişkiler ve Tanıtım ile ilgili bilgiler ve Türk Emniyet Teşkilatı’nda Halkla İlişkiler ve Tanıtım Uygulamaları’nın İşleyişi, bir Halkla İlişkiler ve Tanıtım Uygulaması olarak 10 Nisan Polis Teşkilatı’nın Kuruluşu’nun Yıldönümü Kutlamaları nedeniyle Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen etkinlikler, “Çocuk Gözüyle Polis: Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü Halkla İlişkiler ve Tanıtım Uygulamaları” adlı tezde araştırma ve değerlendirmesi yapılmıştır. Gaziantep’te kenar semtlerde bulunan, İlköğretim Okulları 5. Sınıf Öğrencileri’ne bir anket uygulanmış, anket sonrasında polisi tanıtıcı etkinlik yapılmış (Öğrenciler Otobüs ile okullarından alınarak Emniyet Müdürlüğü’ne “Bizim Çocuklar Sevgi Sineması”na getirilerek, ili tanıtıcı film gösterimi ve polisiye eğitim verilmesi sonrasında Emniyet Müdürlüğü, 155 Polis İmdat ve Polis Radyosu ile Demokrasi Meydanı’nda kurulu bulunan Polis Sergisi gezdirilmiş ve tekrar okullarına bırakılmış) daha sonra tekrar aynı anket aynı öğrencilere uygulanmıştır. Ayrıca; İlköğretim Okulları ve Lise öğrencilerine yönelik düzenlenen şiir, resim ve kompozisyon yarışmalarıyla “Çocuk Gözüyle Polis: Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü Halkla İlişkiler ve Tanıtım Uygulamaları” adlı tezde çocuğun gözüyle Polis gösterilmiştir. Büyüyünce polis olmak isteyen çocukların sayısının ve polise duyulan güven ve sevginin arttığı, polisin görevinin daha iyi anlaşıldığı, polisiye tedbirlerde dikkatli olunması, polise yardımcı olunması ve polisten korkulmayacağı bilincinde artış olduğu, etkinliklerin çocuklar üzerinde olumlu yönde etkili ve faydalı olduğu görülmüştür. Polisin tanıtılması sağlanmış ve Çocuk Gözüyle Polis görülmüştür. iii ABSTRACT The image of police who ensure peoples security and peace, prevent crimes, when crimes committed catch criminals and submit to justice with evidence of those crimes in the eyes of children who are stars of the future. How do they see, recognize, feel, perceive police, the level of the relationship between police and children in the daily life and the change of the children is searched with activities being done. The research and evaluation of the information relevant with Children, police, public relations and introduction and processes of public relations and publicity in the Turkish Security Organisation, as a public relations and introduction application, affairs due to the 10th of April -Annual of Foundation of National Police Organisation- fulfilled by Gaziantep Police Department is done about “Image of Police for children: Head of Gaziantep Police Department Public Relations and Publicity Aplications” Students of the fifth classes of primary schools located at the outer districts of Gaziantep are surveyed. After the survey introductory affairs about police are conducted (Students are taken from their schools by buses to the Police Department to ‘Love Cinema of Our children’. After a film, introducing our province is watched and an education about police is given, Police Department, 155 Police Emergency Service, Police Radio Station and Police Exhibition set up at the Democracy Circus are shown and they are taken back to their schools.) the same survey is made again to the same students. Furthermore, with the contribution of competions of poetry, painting, and composition, the dissertation named “Image of Police for children: Head of Gaziantep Police Department Public Relations and Publicity Aplications” had shown the image of police for children. The number of children who wants to be police when grown up and trust and love for police is observed to be on the increase. Duty of police is found better understood. Also consciousness of helping police, to be carefull about police activities and no need to fear from the police is observed to be on the increase. It is seen that the affairs are positively effective and useful for children. Police is introduced and image of Police in the eyes of children is detected. iv ÖNSÖZ Aydınlık Türkiye’nin mimarları olacak çocukların yetiştirilmesi, her türlü kültürel, sportif, sanatsal, bilimsel, formasyon ve becerilerinin en üst düzeyde geliştirilmesi ile mümkün olacaktır. Bu duygu ve düşünceler içerisinde polisin görünüş, davranış ve iletişim yönünü İlköğretim öğrencilerimizin gözüyle görmek, geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin, arzu ettikleri polis profilini belirleyebilmek amacıyla bu çalışma yapılmıştır. Ulu Önder Atatürk’ün de belirttiği gibi; “Cesaretimizi güçlendiren ve sürdüren sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız. Yükselen yeni nesil, istikbal sizindir.” Sözünden yola çıkarak son yıllarda Türk Polis Teşkilatı’nın eğitim konusunda ciddi bir büyük atılımlar gerçekleştirerek, fedakar ve gayretli çalışmalarından dolayı halkımızla bütünleşme gayreti içerisinde olduğu bilinmektedir. İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Yüksek Lisans Tezi olarak “Çocuk Gözüyle Polis” konusunda hazırlanan bu çalışmada; çocukların polisi nasıl tanıdığı ve algıladığının belirlenmesi, bir takım etkinlikler yapılması durumunda çocukların bakış açısında olumlu değişimlerin olup olmadığının belirlenmesi ile elde edilen veriler doğrultusunda, Emniyet Teşkilatı’nın halkla ilişkiler çalışmaları çerçevesinde, polis-çocuk ilişkilerini geliştirmek ve polisin çalışma alanlarını tanıtarak olumlu bir polis imajı oluşumu için gerekli çalışmaların yapılması hedeflenmiştir. Bu amaçla; Gaziantep İli’nde kenar semtlerde bulunan İlköğretim Okulu 5. Sınıf Öğrencileri’nin polise ilişkin algıları ve bu öğrencilerin cinsiyet, yaş, anne ve babalarının eğitim durumu ile mesleği ve polisi nasıl tanıdıkları, polise ilişkin algılarında ve hislerinde anlamlı fark yaratan etkenler, bir halkla ilişkiler etkinliği çerçevesinde öntest-sontest değerlendirmeleriyle araştırılmıştır. v Başta İletişim Fakültesi Dekanı Sayın Prof. Dr. Suat GEZGİN ve Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Başkanı Sayın Prof. Dr. Veysel BATMAZ olmak üzere, çalışmalarımda ve araştırmalarımda bana yardımcı olan ve yol gösteren tüm İletişim Fakültesi ve Sosyal Bilimler Enstitüsü idarecilerine, personeline ve öğrencilerine, araştırma süresince bilimsel bir araştırmanın nasıl yapılması gerektiği ve bitirme hususunda sabırla yol gösteren ve büyük emeği olan, her müracaatıma büyük bir sevecenlikle cevap veren ve teşvik eden Danışmanım Sayın Yard. Doç. Dr. Yıldız Dilek ERTÜRK hanımefendiye yardımlarından ve hoşgörüsünden dolayı, Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü personeline, anket yaptığım İlköğretim Okulları öğrenci ve öğretmenlerine, kendilerine ayıramadığım zamanlar için anlayış gösteren fedakâr eşim Selda, kızlarım Sevda İsra ve Afra Mariye ile emeği geçen herkese sonsuz teşekkürlerimi bir borç bilirim. Ertan Çağlar Ocak, 2007 vi İÇİNDEKİLER Sayfa ÖZ (ABSTRACT) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . iii ÖNSÖZ . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . v İÇİNDEKİLER . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . vii TABLOLAR . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . xi KISALTMALAR. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . xiv 1 GİRİŞ 1. Problem . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 5 2. Önem . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 6 3. Amaç . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 8 4. Sınırlılıklar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 10 5. Yöntem . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 10 5.1. Araştırma Modeli . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 10 5.2. Veri Toplama Aracı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 11 5.3. Evren / Örneklem (Denekler) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 11 5.4. İşlem . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 12 BÖLÜM I Çocuk Kavramı ve Çocuğu Koruyan Sistemler. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 15 1.1. Çocuk ile İlgili Tanımlar. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 21 1.2. Çocukların Korunmasına İlişkin Türk Mevzuatı. . . . . . . . . 23 1.3. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Çocuk Konusunda Uluslararası Taahhütleri ve Çocuk Haklarına Dair Sözleşme. . . . . 25 1.3.1. Uluslararası Taahhütleri. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 25 1.3.2. Çocuk Haklarına Dair Sözleşme. . . . . . . . . . . . . . . . . 27 1.4. Çocuk Suçluluğu ve Polis. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 27 vii Sayfa BÖLÜM II Polis Kavramı ve Türk Emniyet Teşkilatı Yapısına Bir Bakış . . . . . . . . 2.1. Emniyet Teşkilatı’nın Tarihçesi. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 32 33 2.1.1. Osmanlı Devleti’ne Kadar Olan Dönemde Emniyet Teşkilatı. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 33 2.1.2. Osmanlı Devleti’nde Emniyet Teşkilatı. . . . . . . . . . . . 33 2.1.3. Cumhuriyet Dönemi’nde Emniyet Teşkilatı. . . . . . . . 36 2.2. Polis Terminolojisi ve Polis Kavramı. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 37 2.3. Emniyet Teşkilatı’nda Eğitim, Rütbe, Meslek Dereceleri ve Görev Ünvanları. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 39 2.4. Emniyet Genel Müdürlüğü Teşkilatları. . . . . . . . . . . . . . . . . . 40 2.4.1. Merkez Teşkilatı. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 40 2.4.2. Taşra Teşkilatı. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 40 2.4.3. Yurtdışı Teşkilatı. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 40 BÖLÜM III Halkla İlişkiler ve Tanıtım Kavramı ve Türk Emniyet Teşkilatı’nda Halkla İlişkiler-Tanıtım Uygulamaları’nın İşleyişine Bir Bakış. . . . . . . . 44 3.1. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Kavramı . . .. . . . . . . . . . . . . . . . . . 44 3.1.1. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Kavramının Tanımları. . . 45 3.1.2. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Kavramı’nın Ortak 49 Özellikleri. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 3.2. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Araçları. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 50 3.3. 53 Emniyet Teşkilatı’nın Halkla İlişkiler Faaliyetlerine Yaklaşımı BÖLÜM IV Bir Halkla İlişkiler ve Tanıtım Uygulaması: Polis Teşkilatı’nın Kuruluşu Kutlamaları Nedeniyle, Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü Tarafından Gerçekleştirilen Etkinlikler. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 59 viii Sayfa 4.1. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Uygulamaları. . . . . . . . . . . . . . . . 59 4.2. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Uygulamaları Açısından Emniyet Teşkilatı’nda Yapılanlar. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 60 4.3. Polis Teşkilatı Kuruluşu Kutlamaları Nedeniyle, Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü Tarafından Gerçekleştirilen Halkla İlişkilerde Tanıtım Uygulamaları. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 63 4.3.1. Bilboardlar. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 63 4.3.2. Pankartlar. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 64 4.3.3. Ziyaretler. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 64 4.3.4. Tiyatro. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 65 4.3.5. Sergi Açılışı ve Öğrencilerin Gezdirilmesi. . . . . . . . . 65 4.3.6. Şiir, Resim ve Kompozisyon Yarışmaları. . . . . . . . . . 65 4.3.7. Huzur Toplantısı. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 66 4.3.8. Sohbet Toplantısı. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 66 4.3.9. Ağaç Dikimi. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 66 4.3.10.. Mevlid-i Şerif. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 67 4.3.11. Tabanca Atış Yarışması. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 67 4.3.12. Televizyonda Müzik ve Eğlence Programı’na Katılım. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 67 4.3.13. Futbol Turnuvası. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 67 4.3.14. Tören (Çelenk Sunma Töreni, Tören Yürüyüşü, Gösteri ve Araç Kortej Geçişi) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 67 4.3.15. Tebriklerin Kabulü. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 67 4.3.16. Kokteyl. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 68 4.3.17. Polis Halk Konseri. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 68 4.3.18. Polis Radyosu’nda Programlar. . . . . . . . . . . . . . . . . . 68 4.3.19. Araç Kampanyası. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 69 4.3.20. 10 Nisan Parkı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 69 ix Sayfa BÖLÜM V Gaziantep Emniyet Teşkilatı’nın Halkla İlişkiler ve Tanıtım Çalışmaları Çerçevesinde “Çocuk Gözüyle Polisi Görmek” Konulu Araştırmanın Değerlendirmesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 70 5.1. Çocuklara “Polisin Görev ve Yetkilerinin Tanıtıldığı” Kampanya Öncesi ve Sonrası Elde Edilen Verilerin Karşılaştırmalı Sunumu. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 70 5.1.1. Demografik Veriler. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 71 5.1.2. Çoktan Seçmeli Sorulardan Elde Edilen Veriler. . . . 76 5.1.3. Doğru-Yanlış Seçenekli Sorulardan Elde Edilen Veriler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 5.1.4. Yarım Bırakılan Cümleyi Tamamlanma Bölümünden Elde Edilen Veriler. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 5.1.5. Diğer (iletmek istedikleri başka duygu, düşünce ve istekler) seçeneğinden elde edilen veriler. . . . . . . . . . . . . . 5.2. Çocuklara “Polisin Görev ve Yetkilerinin Tanıtıldığı” Kampanya Öncesi ve Sonrası Elde Edilen 81 92 100 Verilerin Karşılaştırmalı Sunumu. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 108 TARTIŞMA VE SONUÇ . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 110 KAYNAKÇA . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 120 EKLER . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 124 x TABLOLAR Sıra No 1 Tablo Numarası Tablo 1.1. 2 Tablo 1.2. 3 4 Tablo 1.3. Tablo 1.4. 5 Tablo 1.5. 6 Tablo 1.6. 7 Tablo 1.7. 8 Tablo 1.8. 9 Tablo 1.9. 10 Tablo 2.1. 11 Tablo 2.2. 12 Tablo 2.3. 13 Tablo 2.4. 14 Tablo 2.5. 15 Tablo 2.6. 16 Tablo 3.1. 17 Tablo 3.2. 18 Tablo 3.3. 19 Tablo 3.4. 20 Tablo 3.5. 21 Tablo 3.6. Adı Deneklerin etkinlik öncesi ve sonrasına göre okullara göre dağılımları Deneklerin etkinlik etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre cinsiyet dağılımları Deneklerin etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre yaş dağılımları Deneklerin annelerinin eğitim durumunun etkinlik öncesi ve sonrasına göre dağılımları Deneklerin babalarının eğitim durumunun etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin annelerinin mesleğinin etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin balarının mesleğinin etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin hane halkı sayısının etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin kardeş sayısının etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin büyüyünce olmak istedikleri meslek sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin polis ile karşılaşma sıklıkları sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin polisi en çok gördükleri yer sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin polis ile karşılaştıklarındaki hisleri sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin polisin görevini yaparken kaba kuvvet kullanması sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin çevresindeki insanların polis ile ilgili düşünceleri sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin Polis Uygulamak İstediği Kurallara Önce Kendisi Uymalıdır sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin polis olaylara zamanında müdahale etmez sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin bir suça şahit olduğumda polis imdat telefonunu ararım sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin polis yeterli derecede eğitim almaktadır sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin polis görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullanıyor sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin küçük yaşlarda çocuklar anne-baba tarafından “seni polise veririm” sözleriyle korkutulmaktadır sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Sayfa 69 70 70 71 71 72 72 73 74 74 75 76 76 77 78 79 79 80 81 81 82 xi Sıra No 22 Tablo Numarası Tablo 3.7. 23 Tablo 3.8. 24 Tablo 3.9. 25 Tablo 3.10. 26 Tablo 3.11. 27 Tablo 3.12. 28 Tablo 3.13. 29 Tablo 3.14. 30 Tablo 3.15. 31 Tablo 3.16. 32 Tablo 3.17. 33 Tablo 3.18. 34 Tablo 4.1. 35 Tablo 4.2. 36 Tablo 4.3. 37 Tablo 4.4. 38 Tablo 4.5 Adı Deneklerin evde yalnız kalındığında yabancılara kapı açılmamalı ve telefon açan yabancılara aile ile ilgili bilgi vermemek gerekir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin ülkemizi ekonomik, siyasi ve askeri yönden çökertmek isteyen bazı düşmanlarımız vardır sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin polis suçluları yakalar, savcı dava açar, hakim yargılar ve mahkeme karar (ceza) verir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin Gaziantep’te 10 yaşından küçüklerin araçların arka koltuğunda oturmaları şart değildir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin uyuşturucu ile mücadele sadece polisin görevi değil toplumsal bir görev olmalıdır sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin okuldan çıkınca doğruca eve gitmesekte olur sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin caddelerde ve sokaklarda silah kullanılabilir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin düğünlerde klakson çalarak, konvoy yapmak yasak değildir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin trafik kurallarına uyma ve uyulmasını sağlamak bir kültürdür sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin ülkemizde suçlar sadece polisin almış olduğu tedbirlerle önlenemez sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin okul içinde ve dışında şiddetin bir sakıncası yoktur sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin ülke olarak güvenli ve iyi bir geleceğimiz olması için biz çocuklara kaliteli bir eğitim verilmesi şart değildir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin Polis İmdat’ın telefon numarası . . . boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin size göre polisin görevi . . . boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin polis olsaydım öncelikle . . . suçlarla mücadele etmek isterdim.boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin suçluların cezasını . . . verir verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin tanıdığım yerli ve yabancı kahramanlardan . . . polis olmasını isterdim. Çünkü . . . verir . . . verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Sayfa 83 83 84 85 85 86 87 87 88 88 89 90 90 91 92 92 93 xii Sıra No 39 Tablo Numarası Tablo 4.6. 40 Tablo 4.7. 41 Tablo 4.8. 42 Tablo 4.9. 43 Tablo 4.10. 44 Tablo 5. Adı Deneklerin polis ile karşılaştığım zaman selamlaşmak . . . verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin televizyonda en çok . . . tür filmleri izlerim . . . verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin . . . tarihi Polis Bayramı’dır verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin silah taşımak . . . verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Deneklerin bence uyuşturucu . . . verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Diğer (iletmek istedikleri başka duygu, düşünce ve istekler) seçeneğinden elde edilen veriler Sayfa 94 95 96 96 97 98 xiii KISALTMALAR Bibliyografik Bilgiler Aynı eser Adı geçen eser Adı geçen sempozyum Basım yeri yok Basım Baskı Çok yazarlı eserlerde ilk yazardan sonrakiler Madde Sayfa Türkçe Kısaltma a.e. a.g.e. a.g.s. y.y. bs. bsk. v.d. md. s. xiv GİRİŞ İnsan, medeni bir varlık ve eşsiz bir sanat eseridir. “İnsan, biyo-kültürel ve sosyal bir varlıktır.”1 Sosyal bir varlık olan insanlar toplu halde yaşarlar. Toplum halinde yaşamak her şeyden önce o toplumun içinde bir düzen ve güvenin sağlanmasına ve sürdürülmesine bağlıdır. İnsanların toplu halde yaşayabileceği ortamı hazırlamak, o düzeni tesis etmek ve güvenliği sağlamak bir devletin varoluş nedenlerinin başında gelmektedir. Devlet; halk için vardır ve halkının güvenlik, sağlık, eğitim, adalet içerisinde yaşamasını sağlar, temel hak ve özgürlüklerini korur. “Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.”2 “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir.”3 “Türkiye’de güçlü bir devlet geleneğinin bulunduğu bilinmektedir. Türkler tarihte 16 İmparatorluk, 41 Devlet, 33 Beylik, 4 Atabeylik, 17 Hanlık ve 11 Cumhuriyet kurmuşlardır.”4 Devletin temel amaç ve görevleri, Türk milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır.5 Kısaca söylemek gerekirse; “Devlet, örgütlenmiş bir toplumdur.”6 “Devlet, egemen kamu gücüne sahip, hukuksal bir kişiliktir.”7 “ ... Devletin başta gelen görevi Kamu Düzeni’ni korumaktır.”8 Kamu düzeni denince akla ilk gelen; huzur, güven ve emniyettir. 1 Haluk Yavuzer, Çocuk Psikolojisi, 13.bs., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1996. s.49. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, md.1. 3 Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, md.2. 4 A.Alper DURMUŞ, Memur Disiplin Hukuku, Ankara, Sözkesen Matbaacılık Tic.Ltd.Şti., 2005, s.1. 5 Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, md.5. 6 A.Şeref Gözübüyük, Anayasa Hukuku, Ankara, S.Yayınları, 1986, s.10. 7 Gözübüyük, a.g.e., s.11. 8 Sulhi Dönmezer, Sosyoloji, 9.bs., Ankara, Savaş Yayınları, 1984, s.370. 2 1 Devlet, kendini bir takım kurumlarla hissettirir ve kamu düzeninin korunmasını ve güvenliğini Genel Kolluk Kuvvetleri (bilhassa; Polis, Jandarma ve Sahil Güvenlik) aracılığı ile sağlar. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temel organları; Yasama, Yürütme ve Yargı’dır. “Devlet ve ona bağlı olarak tüm idari kuruluşların amacı, kamuya yarar sağlamaktır.”9 Devlet millet için vardır. Millet nasılsa Devlet de öyle olur. “Kamu Hizmetleri; memurlar, sözleşmeli personel, geçici personel ve işçiler eliyle gördürülür”10 Devlet Memurları Kanunu’nun 36. maddesine göre; Devlet Memurları: (Genel İdari Hizmetleri Sınıfı, Teknik Hizmetler Sınıfı, Sağlık Hizmetleri ve Yardımcı Sağlık Hizmetleri Sınıfı, Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı, Avukatlık Hizmetleri Sınıfı, Din Hizmetleri Sınıfı, Emniyet Hizmetleri Sınıfı, Yardımcı Hizmetler Sınıfı, Mülki İdare Amirliği Hizmetleri Sınıfı, Milli İstihbarat Hizmetleri Sınıfı olmak üzere) 10 sınıfa ayrılmıştır ki bunlardan birisi de Emniyet Hizmetleri Sınıfı’dır. Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli de kendi arasında bir takım rütbelere ayrılmıştır. İdare (yönetim) kavramı, maddi yönden devletin egemenlikten kaynaklanan yasama ve yürütme ve yargı organlarını da içine alan geniş bir terimdir. Türk Polis Teşkilatı veya Emniyet Genel Müdürlüğü İçişleri Bakanlığına bağlı olarak faaliyet gösteren bir yürütme organının içinde tüzel kişiliği olmayan bir idari birimdir.11 “Polis, asayişi amme, şahıs, tasarruf emniyetini ve mesken masuniyetini korur. Halkın ırz, can ve malını muhafaza ve ammenin istirahatini temin eder.Yardım isteyenlerle yardıma muhtaç olan çocuk, alil ve acizlere muavenet eder. Kanun ve nizamnamelerinin kendisine verdiği vazifeleri yapar.”12 Bu çerçevede polis; genel emniyet ve asayiş görevleri, Sosyal Yardım görevleri, Kanun ve Tüzüklerle verilen diğer görevleri yerine getirir. Emniyet (Güvenlik): Kanun ve nizamların, hak ve yetkilerin hiçbir baskı ve tesire maruz kalmadan serbestçe kullanılması ve bu hakkın kullanılabilmesi inancının yerleşmesidir. “Güvenlik, kişilerin mallarının, canlarının, ırz ve namuslarının her türlü saldırı, tehdit ve muhtemel kazalara karşı 9 Şükrü Karatepe, İdare Hukuku, 1.bsk., İzmir, Anadolu Matbaacılık, 1988, s.11. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu, md.4., 23.07.1965. 11 Ali Kuyaksil, İnsan Hakları Bilgileri, Ankara, Eylül Kitap & Yayınevi, 2002, s.34 12 2559 Sayılı Polis ve Vazife ve Selahiyet Kanunu, md.1., 14.07.1934. 10 2 korumasıdır.”13 Başka bir deyimle polis, kamu düzenini ve güvenliğini koruyan, yasaların eşit, adil uygulanmasını sağlayan silahlı bir kuvvettir. Polis, toplumda dirlik ve düzeni, kamunun ve kişilerin temel haklarını kullanma güvencesini, konut dokunulmazlığını, halkın ırz, can ve malını korur, toplumun huzur ve güven içinde yaşamasını sağlar. Yardım isteyenlere, yardıma ihtiyacı olan çocuk, sakat ve düşkünlere yardım eder, yasa ve tüzüklerin kendisine verdiği görevleri yapar.14 Kısaca Polis; toplumun huzur ve güvenliğini sağlar, suçların işlenmesini önler, suç işlenmesi durumunda suçluları delilleri ile yakalar ve adalete teslim eder. Polisin en önemli görevi halka devlet adına hizmet vermektir. Polis, kanunların kendisine verdiği yetkileri yine kanunlar çerçevesinde kullanarak toplumsal düzeni sağlama görevini üstlenmiştir. Polis kanun hakimiyetinin tesisini sağlamak amacıyla yasalar ve çeşitli yetkilerle donatılmıştır. Abraham Maslow, ihtiyaçlar pramidinde “güvenlik ihtiyacını”15 ikinci sıraya koymaktadır. Güvensiz bir hayat düşünülemez. Aksi halde hayat yaşanmaz olur. İnsanların güvenlik ihtiyacı şehirlerde Polis, kırsal bölgelerde Jandarma tarafından karşılanmaktadır. Ülkemizde vatandaşlarımızın% 72’sine güvenlik hizmetini polis vermektedir. Halkın polise karşı bakış tarzı polisin davranışlarında yatmaktadır. Polis davranışları bir bakıma halkın gözündeki polis imajını çizmektedir. Bu çerçevede; polis-halk ilişkileri, polis-insan hakları, polis meslek etiği gibi davranışsal konular, polisin sosyal konumu, eğitimi, disiplini, başarılı çalışması, çağın icablarına uygun hareket etmesi polis imajının şekillenmesinde önemli yol işaretleri olmaktadır. “Devlet, hukuki-manevi bir şahsiyettir. Devleti somut bir kamu gücü haline getiren unsurlardan biri, her devlette kamu gücünü temsil eden polistir. Polisin vatandaşın gözündeki imajı, aynı zamanda siyasi rejimin ve devletin imajı demektir.”16 Polis; huzur, güven verir. 13 Yayla Yıldızhan, İdare Hukuku, İstanbul, Filiz Kitabevi, 1985, s.56. Nihat Dündar, Açıklamalı, İçtihatlı, Örnek Uygulamalı Emniyet Teşkilatı ve Hizmetleri, Ankara, Yiğit Ofset, 1998, s.15. 15 Nüvit Osmay, İnsan Mühendisliği, İstanbul, DKD Kursu Derneği Yayınları, 1983, s.6 16 H.İbrahim Kavgacı, Demokratik Polislik, Temel Yaklaşımlar, Ankara, Maset Matbaacılık, 1997, s.1 14 3 Napolyon’un Polis Nazırı Fouchet; “Fahişe ve zina suçlarını affederim. Korkunç bir cinayetin, darağacına çıkarılan failini bile affederim. Hatta ve hatta imparatoruna silah çekeni bile bağışlarım. Sadece polise karşı geleni affetmem. Çünkü, polise çevrilen namlunun ağzından fırlayan kurşun hedefini bulduğu an, artık devlet yıkılmaya başlamış demektir. İşte bunu affetmem.” şeklindeki sözleriyle polis ile devleti özdeşleştirmiştir. Devletin ilk temsilcisi olan polise huzur ve asayişin sağlanmasında büyük görevler düşmektedir. “Güven temeli olmayan bir toplumda her şey yazılı yasalarla, polis gücüyle yönlendirilmeye çalışılır.”17 “Günümüzde gerçek manada polislik, suçluları yakalamada gösterilen başarıyla değil, halkla geliştirilen ilişkilerin niteliği ve suçu önlemede halktan alınan yardım ve desteğin oranı ile ölçülmektedir.”18 Polis içimizden biridir. “ … Polis köken olarak Türkiye realitesini en iyi taşıyan kuruluşlardan birisidir. Şöyle ki, amir ve memurların birçoğunun toplumun bir bölümünü teşkil eden çiftçi, esnaf, işçi, memur ailelerinden geldiğini görürüz.”19 “ … Polisin halkla ilişkilerinde terazisi vardır. Bu terazinin bir kefesinde devleti koruma ve idame ettirme yatar; diğer tarafında ise hizmet anlayışı. Devletin korunmasında ve idame ettirilmesinde bazen sert olunması gerekir. Bu iki olguyu kadife eldiven içerisinde demir yumruk olarak ifade ederiz.”20 Kanunlar, her yerde ve herkes için geçerli, onların tatbikçileri de, hem cesur, hem de adil olmalıdırlar ki, kitleler bir yandan onlara karşı korkarken, diğer yandan da bütün bütün güven ve emniyetlerini yitirmemelidirler. İnsanın nörolojik gelişimini etkileyen faktörler ana rahmine düştüğü andan itibaren etkilerini göstermeye başlar. Çocuk, soyağacının en son halkası ana babasında biriken ve onlar üzerinden kalıtım yoluyla devraldığı genetik mirasla 17 Doğan Cüceloğlu, İyi Düşün Doğru Karar Ver, 8.bsk., İstanbul, Sistem Yayıncılık, 1995, s.112. Hasan Yücesan, “Açılış Konuşmaları”, 1. Polis Halk İşbirliği Sempozyumu, (27-29 Mart 1995) Polis Akademisi Seminer Konferans Sempozyum Bildirileri Dizisi:1, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi, 1995, s.1. 19 Mehmet Ağar, “Açılış Konuşmaları”, a.g.s., s.4. 20 Necdet Menzir, “İstanbul Emniyet Müdürlüğü Polis Halkla İlişkiler Raporu”, a.g.s., s.16. 18 4 yola çıkar. Bu genetik miras nörolojik varlığımızın yüzde 35’ini oluşturur ve hayat boyu (en azından şimdilik…) değiştirilemez. Ancak genlerimizin değişmezliğine rağmen, içinde bulunduğumuz ve etkileştiğimiz çevresel faktörler geriye kalan yüzde 65’lik dilimi oluşturur ve isteğe göre düzenlenebilir. Öyleyse, insanın nörolojik gelişiminin yapılanmasının büyük oranda dış etkenlere bağlı olduğu söylenebilir. Bu bilginin ana babalar ve eğitimciler için önemi büyüktür. Çünkü değiştirilemez-geliştirilemez olarak kabul edilen bir insana yatırım yapmanın anlamı yoktur. Böyle düşünen hiç kimse insan kaynağını geliştiremez ve bu uğurda çaba sarf etmeye yönelmez.21 1. Problem Bu çalışmada, “henüz onsekiz yaşını doldurmamış kişi”22 olarak tanımlanan çocukların polis ile ilgili bakışı tespit edilmek istenmiştir. Çocuklardaki polis imajının, bir korku unsuru olup olmadığının tespit edilmesi düşünülmüştür. “Polis’in, çocukların gözünde nasıl bir imaja sahip olduğu ve Çocuğun; polisi nasıl gördüğü, nasıl tanıdığı, günlük hayatta Çocuk-Polis İlişkisi’nin hangi düzeyde olduğu” sorusuna cevap aranmıştır. Emniyet Teşkilatı’nda, Toplum Destekli Polislik ve Polis-Halk İlişkilerine son yıllarda daha da önem verilmeye başlanılmıştır. Halkımızda yeterince polis bilincinin olmayışı “Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” zihniyetiyle ön yargılı oluşu halkta ihbar anlayışının olmayışı, sosyal ilişkilerin zayıflığı ve polisin reklamının yeterince yapılamayışı, yasaların yetersizliği ve ekonomik sıkıntılar polishalkla ilişkileri etkilemektedir. İletişim çağı gerçekçi iletişimlerin yerini; soyut taraflı ve sanal iletişim ve ilişkilere bırakmıştır. Bireysel saptama ve algılamalardan çok, medyatik algılamalar yönlendiricidir. Çocuklar gerçek yaşam olayları içinde olmadıklarından, medya etkisi altında kalmaktadırlar. Toplumumuzun medyanın olumsuz etkisine karşı üretebildiği olumlu ilişkiler sistemi ve yaklaşım tarzı üretememesi, çocuk varlığımızı tehlikeye karşı korumasız bırakmaktadır. 21 M.Semih Summak, A.Elçin Gören Summak, Akıllı Bebekler Akademisi, 2.bsk., Ankara, Sistem Yayıncılık, 2005, s.21. 22 5234 sayılı Türk Ceza Kanunu, md.6., 12.10.2004. 5 Polis Teşkilatı’nın kendi kendini yenilemesi ve geliştirmesi için, halkınçocukların kendisine nasıl baktığını, hakkında neler düşündüğünü, faaliyetlerini nasıl karşıladığını, genel olarak polise ve polislik mesleğine bakış tarzını bilmesi lazımdır. Başarılı bir polis, mahallede herkesi iyi tanıyan, doğruluktan şaşmadığı bilinen polistir. Ayrıca her çocukta iyi bir yan olduğunu bildiği için mahallece sevilir. Mahalledeki çocuklar onunla dostluk etmekten gurur duyarlar. Çocuklar ona duydukları saygı dolayısıyla yasalara da saygı duymaya başlarlar. İyi bir polis, toplum için aldığı aylıktan kat kat değerlidir. O, günümüzdeki çocuk suçlarının ve yarının büyük suçlarının maddi ve duygusal bedelini azaltır.23 “Her milletin geleceği yetişmekte olan gençliğine bağlıdır” ilkesinden hareketle polisin suç ve suçlularla mücadele eden ve güvenliği sağlayan misyonunun yanı sıra, sosyal yönünün de önemli olduğu ortaya çıkmaktadır. Aydınlık Türkiye’nin mimarları olacak genç kuşakların yetiştirilmesi, her türlü kültürel, sportif, sanatsal, bilimsel formasyon ve becerilerinin en üst düzeyde geliştirilmesi ile mümkün olacaktır. Bu duygu ve düşünceler içerisinde polisin görünüş, davranış ve iletişim yönünü İlköğretim öğrencilerimizin gözüyle görmek, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın, arzu ettikleri polis profilini belirleyebilmek amacıyla böyle bir çalışma yapılmak istenmiştir. Son yıllarda Türk Polis Teşkilatı, eğitim konusunda ciddi ve büyük atılımlar gerçekleştirerek halkımızla bütünleşme gayreti içerisinde bulunmaktadır. Bu genel problem alanından hareketle bu çalışmada çocukların polise bakış açısının nasıl olduğunun ortaya konması hedeflenmiştir. 2. Önem Çocukların nasıl bir polis hayal ettikleri ve polisi nasıl gördüklerini, nasıl tanıdıklarını, nasıl hissettiklerini, nasıl algıladıklarını bilmek bakımından çocukların düşüncelerine bu tezde değer ve önem verilmiştir. 23 Benjamin Spock, Genç Anneye Öğütler, (Çeviren: Gülten Suveren), 1.bsk., y.y., Altın Kitaplar Yayınevi, 1978, s.322. 6 Çocuk gözüyle polis konusunda bugüne kadar; Emniyet Teşkilatı’nın Kuruluşu’nun 156. yıldönümü etkinlikleri için İl Emniyet Müdürlükleri organizesinde İlköğretim Okulu ve Lise Öğrencileri’nin katıldığı “POLİS” konulu resim, şiir ve kompozisyon yarışması düzenlenmiş, yarışmada dereceye giren eserler, Emniyet Genel Müdürlüğü Araştırma Planlama ve Koordinasyon (APK) Dairesi Başkanlığı (yeni adıyla Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı) tarafından, Türk Polis Teşkilatı’nın Kuruluşu’nun 157. yıl dönümü münasebetiyle 2002 yılında, “Çocuk Gözüyle Polis” adlı eser haline getirilerek yayınlanmıştır. Polis-Halk İlişkilerinde ve Polis İmajı’nda iyi bir örnek teşkil eden Eser; resim, şiir ve kompozisyonu yayınlanan öğrencilere ve İl Emniyet Müdürlükleri’ne gönderilmiştir. Burada, İlköğretim öğrencilerinin gözüyle polis ile ilgili olarak (Türkiye, Atatürk İlkeleri, Anayasa, bayrak, vatan, toprak, görev, güven, gül, huzur, nöbet, 155, silah, dostluk, dayanışma, yardım, el ele, şefkat, suçlu, hırsız, katil, kaçakçı, kötülük, dolandırıcı, hortumcu, çete, silah, terör, soygun, alkolik, trafik ve trafik kazaları, güneş ve polis yıldızı gibi hususların ön plana çıktığı) şiir ve kompozisyonlar yazıldığı ve resimler yapıldığı görülmektedir. Geleceğin büyüklerinin daha şimdiden hayata-polise bakışı ve bu çalışma neticelerine göre çocuk-polis ilişkilerinde tedbirlerin alınması, polis-çocuk işbirliğinin geliştirilmesi için gerekli olan çalışmaları ortaya koyabilmesi bakımından bu çalışma önem taşımaktadır. Ayrıca; İPA (Uluslararası Polis Birliği) Türkiye Genel Başkanlığı’na bağlı İstanbul Şubesi tarafından 7-13 yaş arası gençlerin katıldığı “Çocuk Gözüyle Polis” konusunda bir resim yarışması düzenlenmesi düşünülmüş, ancak; tasarı aşamasında kalmıştır. Gaziantep İli’nde de; Türk Polis Teşkilatı’nın Kuruluşu’nun 161. Yıl Dönümü münasebetiyle hazırlanan etkinlikler çerçevesinde “Polis İçimizden Biri” konulu, İlköğretim Okulu öğrencilerine yönelik şiir ve resim, lise öğrencilerine yönelik kompozisyon yarışmaları düzenlenmiştir. Yarışmada dereceye giren eserler Polis Sergisi’nde sergilenmiştir. Polis Sergisi’ni ziyarete gelenlere kokteyl verilmiş ve günün anısına anahtarlık, kalem, şapka, balon ve futbol topu gibi hediyeler verilmiştir. 7 Aynı gün saat 14.00’de Ticaret Odası Salonu’nda, resim, şiir ve kompozisyon yarışmasında dereceye girenlere ödül töreni düzenlenmiştir. Ödül Töreni’ne Gaziantep Valisi ve protokol ile dereceye giren öğrenciler, aileleri, öğretmenleri de katılmışlardır. Dereceye giren öğrenciler şiir ve kompozisyonlarını okumuş ve resimlerin projeksiyon aleti marifeti ile sunu olarak sergilenmesi sağlanmış ve (Bilgisayar, Cumhuriyet Altını, Kol Saati, Kitap Seti, Kalem, Teşekkür Belgesi ve benzeri) ödülleri verilmiştir. Bu tezin önemi; çocuk ile ilgili Emniyet Genel Müdürlüğü kayıtları incelendiğinde, bu konu ile ilgili çok az kaynağın olması, ayrıca; çocukların, büyüyünce seçmek istedikleri meslek, polisi ne kadar tanıdıkları, polis ile ilgili hisleri, medyadan etkilenme durumları, suç ve suçlulara bakış açıları ile bir etkinlik yapılarak etkinlik sonrasında bu bakış açılarında ne gibi değişikliklerin olduğunun tespit edilmeye çalışılması, duygu ve düşüncelerinde bir değişimin olup olmadığının cevabının aranması ve çocuğun bilinçaltındaki polisin ortaya çıkarılması noktalarında ortaya çıkmaktadır. Bu genel çerçevede Emniyet Teşkilatı’nın, polis-çocuk ilişkilerini geliştirerek, polisin çalışma alanlarını, çocuklara tanıtmak yolunda yaptığı halkla ilişkiler etkinliklerini değerlendirmek önem taşımaktadır. 3. Amaç Çocukların polise bakışının ortaya konulmaya çalışıldığı bu çalışmada, var olan durumun belirlenmesi ile, çocuğun polisi nasıl gördüğü ortaya konulmaya çalışılmıştır. Var olan bu durumun belirlenmesi sonrasında, gerekli halkla ilişkiler çalışmalarınn yapılması ile, çocuk-polis ilişkilerinde yeni uygulamaların başlatılması ve işbirliğinin geliştirilmesi, bu çalışmanın ana hedefini oluşturmuştur. Bu hedeften yola çıkarak İlköğretim çağındaki çocukların “polis” algısının araştırılması ile, çocukların polisi nasıl tanıdığının ve algıladığının belirlenmesi, bu çalışmanın genel amacını oluşturmuştur. Çalışmadan elde edilen veriler 8 doğrultusunda, “Çocuk Gözüyle Polisi Görmek” noktasından hareketle, Emniyet Teşkilatı’nın halkla ilişkiler çalışmaları değerlendirmeye alınmıştır. Bu çerçevede Emniyet Teşkilatı’nın, polis-çocuk ilişkilerini geliştirerek, polisin çalışma alanlarını çocuklara tanıtmak yolunda yaptığı halkla ilişkiler etkinliklerini değerlendirmek amaçlanmıştır. Çocuklarda polise yönelik olumlu bir imaj oluşumu için gerekli çalışmaların yapılması, var olan durumun saptanması bu çalışmanın ana çerçevesini oluşturmaktadır. Çocukların polise bakış açısının nasıl olduğunun ortaya konması için seçilen, Gaziantep İl Emniyet Teşkilatı’nın, bir halkla ilişkiler etkinliği çerçevesinde, değerlendirmenin yapılması planlanmıştır. Bu çalışmada; bu genel hedeften yola çıkılarak, Emniyet Teşkilatı’ndaki halkla ilişkiler ve tanıtım etkinlikliklerinin yeterliliği ve doğru halkla ilişkiler yolundaki güvenilirliği, ortaya konulmaya çalışılmıştır. Bu genel amaca ulaşmak için aşağıdaki alt amaç sorularına yanıt aranmıştır. 1. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile, kendini ve işlevlerini anlatarak çocuklara ulaşabilmekte midir? 2. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile, polis çocuk ilişkilerini geliştiren çalışmalar yapmakta mıdır? 3. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile, çocukların polisin işlevlerini tanımalarını değiştirebilmekte midir? 4. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile, çocukların polise bakışını değiştirebilmekte midir? 5. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile, çocuklara örnek mesleki bir rol modeli olma yolunda yeterli midir? 6. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile, çocuklarda suç, suçlu ve suçu önleme gibi kavramların oluşumunda bilgilendirici bir rol üstlenebilmekte midir? 7. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile, polisi sevdirme, polise olan güveni ve desteği sağlama yolunda bilgilendirici olabilmekte midir? 9 8. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile, çocuğun polise ve çevresindeki olaylara karşı duyarlılığının artmasında etkin olabilmekte midir? 9. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile, çocuğun ili sınırları içindeki önleyici ve koruyucu etkinliklerden (155 Polis imdat gibi) haberdar olmasını sağlayabilmekte midir? 10. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile, çocuğun polise karşı, korku, kaygı ve öfke duygularına yol açan yanlış öğrenmeleri değiştirebilmekte midir? 4. Sınırlılıklar: 1. Tez Gaziantep İli’nde kenar semtte bulunan İlköğretim Okulları’nda okuyan 5. sınıf öğrencileri ile sınırlıdır. 2. Hazırlanan anketten toparlanan bilgilerle sınırlıdır. 3. Araştırma 2005-2006 Eğitim-Öğretim yılı ile sınırlıdır. 4. Öğrencilerin, 2006 yılı Nisan ayında yapılan anket sonrasında “İlimizi tanıyalım kampanyası” etkinliği çerçevesinde verilen bilgiler ve 10 Nisan Türk Polis Teşkilatı’nın 161. kuruluş yıldönümü çerçevesinde düzenlenen etkinlikler ile Emniyet Müdürlüğü’ne getirilmesi, 155 Polis İmdat Merkezi’nin, Polis Radyosu’nun ve Polis Sergisi’nin ve Emniyet Müdürlüğü’nün gezdirilmesi ile sınırlıdır. 5. Araştırma Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü, Çocuk Polisi ve Halkla İlişkiler Birimleri’nin, halkla ilişkiler ve Tanıtım etkinlikleri ile sınırlıdır. 5. Yöntem 5.1. Araştırma Modeli: Bu tezin bilimsel veri toplama bölümünde betimsel bir yöntem olan Anket tekniğinden yararlanılmıştır (survey) Araştırma; anketten elde edilen veriler doğrultusunda tamamlanmış elde edilen sonuçlar SPSS İstatistik Paket Programı (Statistical Package Fob Social Scıenses-Sosyal Bilimler için İstatistiksel Programı) kullanılarak değerlendirilmiş ve yorumlanmıştır. 10 5.2. Veri Toplama Aracı: Bu çalışmada veri toplamak amacıyla araştırmanın amacını sorgulayan bir anket geliştirilmiştir. Anket; 6 çoktan seçmeli soru, 18 doğru-yanlış seçmeli soru, 10 boşluk bırakılan yeri kelime ile doldurma şeklinde olmak üzere toplam 34 soru ve 1 her türlü duygu, düşünce ve isteğin iletilebileceği açık uçlu sorudan oluşmuştur. Bu anket; İlköğretim Okulu 5. sınıf öğrencilerinin (çocukların) büyüyünce seçmek istedikleri meslek, polisi ve polisiye kavramlarını ne kadar tanıdığı, polis ile ilgili hislerini, polisi ve faaliyetlerini nasıl algıladıklarını ölçmektedir. Karar bildiren, seçmeli ve dereceli soru tiplerinden de yararlanılarak; çocuğun bilinçaltındaki polisi, polisin diğer kurumlar arasındaki yerinin çocuk tarafından hangi safhada algılandığı, tanıdığı kahramanların polis ile özdeşleştirilmesi, kahramanların polise yakıştırılıp yakıştırılmadığı, polisin görevini yaparken kullandığı yöntemlerin ortaya çıkartılması, polisin çocuğun hayatında ne kadar yer ettiği, çocuğun ihtiyaç halinde polise ulaşma şekil ve şartları ile ilgili bilgisi, çocuklarda polis imajının ve bunun bir korku unsuru olup olmadığı, medyadan etkilenme durumları, silah, uyuşturucu, şiddet, eğitim, trafik, güvenlik, suç ve suçlulara bakış açıları ölçülmekte ve bir etkinlik yapılarak etkinlik sonrasında tekrar aynı anket aynı öğrencilere uygulanarak bu bakış açılarında, duygu ve düşüncelerinde ne gibi değişikliklerin olduğu ölçülmektedir. 5.3. Evren / Örneklem (Denekler): 2005-2006 Eğitim-Öğretim yılında, Gaziantep ili genelinde eğitim gören 285.371 İlköğretim Okulu öğrencisi. İl merkezinde (Şahinbey ilçesinde; 79 okulda, 1.402 derslikte, 119.704 öğrenci ve Şehitkâmil ilçesinde; 54 okulda, 987 derslikte, 87.966 öğrenci olmak üzere) toplam 133 okulda, 2.389 derslikte, 207.690 öğrenci araştırmanın evrenini oluşturmaktadır 11 Araştırmanın örneklemi basit tesadüfî örnekleme metoduna göre seçilen okulların beşinci sınıf öğrencilerinden oluşmaktadır. Araştırmaya “etkinlik öncesi” 91 kız ve 88 erkek çocuk “etkinlik sonrası” 87 kız ve 83 erkek çocuk toplam 179 çocuk katılmıştır. (Etkinlik öncesi ankete katılan toplam 9 öğrenci, etkinlik sonrası yapılan ankete katılmamıştır.) Gaziantep İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı ilköğretim okulları beşinci sınıf öğrencilerinden oluşan örneklem, sosyo-ekonomik düzeyi düşük okullardan oluşmuştur. Denek dağılımları: ANKET YAPILAN OKULLAR Etkinlik Öncesi Etkinlik Sonrası Dumlupınar İlköğretim Okulu’nda 39 öğrenci 37 öğrenci Hayriye Osman KÜLEKÇİ İlköğretim Okulu’nda 76 öğrenci 75 öğrenci Nesrin Mehmet ABAR İlköğretim Okulu’nda 64 öğrenci 58 öğrenci Toplam 179 öğrenci 170 öğrenci 5.4. İşlem: İlköğretim Okulları’nda anket yapılmasına karar verilmiştir. Anket sorularının hazırlanması aşamasında; öncelikle 08 Mart 2006 Salı günü 30 köyün merkezi konumundaki Burç İlköğretim Okulu’nda 5. (A, B ve C) sınıf öğrencileri (50 öğrenci) üzerinde yapılması düşünülen anket çalışması öncesi bir deneme için pilot uygulama yapılmış, aksaklıklar tespit edilmiş, 17 Mart 2005 tarihinde farklı bir gurupla açık uçlu sorularla Kaşıbeyaz İlköğretim Okulu 5. (B) sınıf öğrencileri (46 öğrenci) üzerinde bir başka pilot uygulaması gerçekleştirilmiştir. Bu iki ayrı deneme sonrasında Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü Devlet Hastahanesi Başhekimliği’nde görevli Psikolog ile görüşülerek çocuğun polisi tanıması, hisleri ve algılaması dahilinde anket soruları değişik bir bakış açısı ile etüd edilerek ve Danışman’ın görüşleri ve yardımları doğrultusunda uygun bir formata getirilmiş son şekli verilmiştir. 12 Okullarda Anket çalışması için yapılan yazışmalar sonrasında anket yapmak için Gaziantep Valilik Makamı’ndan 03.04.2006 tarihinde gerekli OLUR alınmıştır. Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü Turizm Şube Müdürlüğü etkinlikleri çerçevesinde; “İyi Tanıtımın Yolu İyi Tanınmaktan Geçer” sloganıyla başlatılan “İlimizi Tanıyalım Kampanyası” ile birlikte 10 Nisan Polis Bayramı etkinlikleri çerçevesinde; seçilen İlköğretim Okulu öğrencilerine önce anket uygulanmıştır. Nesrin Mehmet ABAR İlköğretim Okulu 5/C ve 5/E sınıfı öğrencilerine (toplam 64 öğrenciye) ve Dumlupınar İlköğretim Okulu 5/A sınıfı öğrencilerine (39 öğrenciye), Hayriye Osman KÜLEKÇİ İlköğretim Okulu 5/A ve 5/C sınıfı öğrencilerine (toplam 76 öğrenciye) olmak üzere toplam 179 öğrenciye anket uygulanmıştır. (Anket soruları Ek 1’de bulunmaktadır.) Anket sonrasında (Nesrin Mehmet ABAR, Hayriye Osman KÜLEKÇİ ve Dumlupınar) İlköğretim Okul Öğrencileri otobüs ile İl Emniyet Müdürlüğü Çocuk Sevgi Sinema Salonu’na getirilerek tarih ve turizm bilincinin aşılanması, Türk Polis Teşkilatı’nın, sosyal yaşantının her alanında var olduğu bilincinin oluşturulması, bugünümüzü daha güvenli, yarınlarımızın daha aydınlık olmasının sağlanması bakımından, Gaziantep ilinin tanıtımı ile ilgili tanıtıcı film gösterimi ve Polisiye eğitim verilmesi sonrasında öğrencilere tükenmez kalem gibi hediyeler verilmiş ve Emniyet Müdürlüğü, 155 Polis İmdat ve Polis Radyosu ile Demokrasi Meydanı’nda kurulu bulunan Polis Sergisi gezdirilmiş ve tekrar otobüs ile okullarına bırakılmıştır. (Uygulama Örnekleri: Nesrin Mehmet ABAR İlköğretim Okul Öğrencileri’nin ziyaret fotoğrafları Ek 2’de, Hayriye Osman KÜLEKÇİ İlköğretim Okul Öğrencileri’nin ziyaret fotoğrafları Ek 3’de ve Dumlupınar İlköğretim Okul Öğrencileri’nin ziyaret fotoğrafları Ek 4’de bulunmaktadır.) Aynı anket bir ay kadar sonra aynı öğrenciler üzerinde tekrar uygulanmıştır. Nesrin Mehmet ABAR İlköğretim Okulu 5/C ve 5/E sınıfı öğrencilerine (toplam 58 öğrenciye) ve Dumlupınar İlköğretim Okulu 5/A sınıfı öğrencilerine (37 öğrenciye), Hayriye Osman KÜLEKÇİ İlköğretim Okulu 5/A ve 5/C sınıfı öğrencilerine (toplam 75 öğrenciye) olmak üzere toplam 170 öğrenciye anket uygulanmıştır. 13 17 Nisan 2006 tarihi ve sonrasında istatistik bakımından SPSS İstatistik Paket Programı kullanılarak gerekli veri girişi yapılarak anketin değerlendirilmesi ve yorumlanması konusunda gerekli görüşmeler yapılmıştır. Konunun bundan sonraki ele alınış sırasına göre; tezin adını oluşturan kavramlar bölüm başlıkları olarak teker, teker ele alınarak incelenmiş, araştırma bulgularının sunumu ve tartışılmasıyla sonuçlandırılmıştır. 14 BÖLÜM I ÇOCUK KAVRAMI VE ÇOCUĞU KORUYAN SİSTEMLER Türk adet ve geleneklerinde çocuk, ailenin her şeyidir. Çocuk ailenin meyvesidir, soyu devam ettirendir, gelecekte anne-babanın da güvencesidir, iftihar vesilesidir. Çocuk; gelecektir, değerlerin geleceğe taşıyıcılarıdır. Kısacası; çocuk, her şeydir. Her şey çocuğa endekslidir. Çocuk aileyi adeta esir almıştır. Deyim yerindeyse çocukla yatılır, çocukla kalkılır... Türk adet ve geleneklerinde anne ve babanın gözünde çocuk hep çocuktur, hiç büyümez. Toplumsal değişme ve gelişmenin yarattığı endüstrileşme, kentleşme, modernleşme süreçleri toplumsal değerleri, üretim-tüketim ilişkilerini, aile içi ilişki ve sorumlulukları etkilemekte yaşam biçimini değiştirmektedir. Bu değişim çocuğun ihtiyaçlarının karşılanmasında ailenin yanı sıra, çevrenin, ilgi gruplarının, çocuğun yaşamına giren teknolojinin önemini giderek artırmaktadır. O nedenle, çocuk tüm toplum ve gelişmenin odağını oluşturmaktadır. Bir kuşak öncesi çocuklar, Hacivat’la Karagöz’ün esprilerine gülerken günümüzde çizgi filmin kahramanı seyircisini güldürebilmek için karşısındakine dinamit lokumları atmakta, böylelikle çocuklarda şiddet sahnelerinin zevk vereceği izlenimini bırakmaktadır. Farklı yöntemlerle gerçekleştirilen araştırmalar, şiddet eylemlerini görüntüleyen filmlerin izlenmesiyle bunun ardından gelen saldırganlık davranışı arasında yakın bir ilişki olduğunu kanıtlamaktadır. Yapılan araştırma bulgularına göre, çok televizyon izleyen çocuklar az izleyenlere, içinde saldırganlık görüntüleri bulunan filmleri izleyen çocuklar bu filmleri izlemeyenlere oranla daha fazla saldırgan davranışlarda bulunmaktadırlar. Sonuçlar şiddet ve adam öldürme filmlerini izleyen çocukların okulda daha fazla saldırgan olma eğilimi gösterdiklerini vurgulamaktadır. Gözlemler, şiddet ve adam öldürme sahnelerini izleyen çocuklarda çeşitli gerginlik ve endişe belirtilerinin görüldüğüne dikkatleri çekmektedir. Aynı görüntüler, bazı çocuklarda uyuma zorluklarına ya da uykularında korkulu rüyalarla, kâbusların görülmesine de neden olabilmektedir. TV. yoluyla sergilenen 15 cinayet sahnelerinin izlenmesi saldırganlık davranışını arttırabildiği gibi, bu şiddet eylemlerinin zamanla cinsel haz yerine de geçmeye başladığı görülür.1 “… Yarının erişkinlerini meydana getirecek çocuk ve gençlerimizin ruh sağlığı yerinde, dengeli ve uyumlu birer birey olarak yetişmeleri, büyük ölçüde çocukluk yıllarında aldığı uyarımlara bağlıdır.”2 Çocuğun her gördüğü ve işitip bellediği şey, ilerde benliğini kurmaya yarayan malzeme olarak, şuuraltına taşınır durur. Gazzali’ye göre, “çocuğun kalbi saf bir cevherdir.”3 Bu saf ve temiz özneyi, topluma kazandırmak ve korumak polisin en temel görevlerinden biridir. Bir toplumun kendi çocuklarına nasıl yaklaştığı, yalnızca o toplumun şefkatini ve koruyucu değerini yansıtmakla kalmaz. Bu yaklaşım aynı zamanda o toplumdaki adalet anlayışının geleceğe nasıl yönelindiğinin ve gelecek kuşaklar için bugünden nelere sahip çıkıldığının da göstergesidir. Hiç kuşkusuz bu tek ülkeler için olduğu kadar uluslararası toplumun bütünlüğü içinde geçerlidir. Jovier Perez DR CUELLAR4 Çocuk, tam ve sağ doğduğu andan itibaren rüştünü ispat edinceye kadar ki hakiki şahıstır.“Çocukluk, kullanıldığı bilim alanına göre farklı yaşam yıllarını kapsar. Bilim alanları, çocukluğun başlangıcını doğum anı olarak kabul etmekte; ancak, bitişi konusunda aynı görüşleri paylaşmamaktadırlar.”5 Çocuk; doğum sonrasında bedensel, bilişsel, motor, dil, duygusal, sosyal gelişim evrelerinden geçer. Hukuk sistemleri; çocukluğun bitip, kişinin kendi başına medeni haklarını kullanabildiği yaş yönünden bazen fikri, bazen bedeni gelişmeyi, bazen de cinsel olgunluğa erişmeyi esas almıştır. Medeni kanunumuz açısından ölçü rüşt yaşıdır. Rüşt, kural olarak 18 yaşın ikmaliyle başlar. Bir kişi bu andan itibaren tüm haklarını kendi başına kullanabilir. Hukuki ehliyete hak kazanabilir. 1 Yavuzer, a.g.e., s.239. Yavuzer, a.g.e., s.240. 3 Yavuzer, a.g.e., s.19. 4 İsmail Doğan, Akıllı Küçük, İstanbul, Sistem Yayıncılık, Haziran 2000, s.1. 5 Emine Akyüz, Çocuğun Haklarının ve Güvenliğinin Korunması, Ankara, Milli Eğitim Basımevi, 2000, s.59. 2 16 1980’li yıllarda uluslararası çevreler, çocuk ve çocukluk dönemi için ortak bir tanım bulmak gayreti içine girmişlerdir. Çocuğun tanımı ve çocukluk döneminin tespiti konusu yukarıda ifade edilen sebeplerle hemen her ülkede ciddi bir tartışma konusu oluşturmuş, ancak ortak bir fikirde anlaşılması güç olmamıştır. Çocuk Haklarına Dair Milletlerarası Sözleşme’nin 1. maddesi uyarınca; “çocuğa uygulanabilecek olan kanuna göre daha erken yaşta reşit olma durumu hariç, onsekiz yaşına kadar her insan çocuk sayılır.”6 Aynı şekilde; “Çocuk: Daha erken yaşta ergin olsa bile, onsekiz yaşını doldurmamış kişi”“7 olarak tanımlanmaktadır. Çocuk deyimi; “henüz onsekiz yaşını doldurmamış kişi”8 olarak tanımlanmaktadır. Ayrıca; “Kişilik, çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu anda başlar ve ölümle sona erer. Çocuk hak ehliyetini, sağ doğmak koşuluyla, ana rahmine düştüğü andan başlayarak elde eder.”9 “ … İnsan davranışlarının gelişmesinde kalıtım, zaman ve çevre değişkenlerinden herhangi birinin rolü göz ardı edilemez.”10 11-12 yaşlarında çocuklar ergenlik dönemine geçerler. Genç için hızlı bir gelişim sürecine girilen ergenlik dönemi, oldukça çalkantılı bir dönemdir. Gençler ne yetişkin, ne de çocuk olarak kabul edildikleri geçiş dönemine uyum sağlamakta güçlük çekerler. 11-12 ile 17-18 yaşları arasını kapsayan ergenlik döneminde fizyolojik ve hormonal değişiklikler kendini gösterir. Cinsiyet hormonlarının üretiminin artması, erkeklerde sperm, kızlarda yumurta hücrelerinin etkin hale geçmesi, vücutta bir takım değişikliklerin oluşmasına neden olur. Erkek ve dişi cinsiyet hormonlarının salgılanmaya başlaması ve bu hormonların vücuttaki öteki hormonlarla birleşmesi, kemik ve kaslardaki büyümeyi hızlandırır. Bedensel büyüme ve gelişmenin hızlanması, el becerisi ve fiziksel güç gerektiren işlerdeki başarının artmasına, çocuğun harcadığı enerjinin çoğalmasına, buna karşılıkta kalori ihtiyacının tepe noktaya doğru tırmanmasına yol açar. Bu yaşlarda çocuğun iyi beslenmesi büyük bir 6 Çocuk Haklarına Dair Sözleşme Milletlerarası Sözleşme, md.1., 27.01.1995. 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu, md.3., 15.07.2005. 8 5234 sayılı Türk Ceza Kanunu, md.6., 12.10.2004. 9 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, md.28., 08.12.2001. 10 Yasemin Akman, Çocukluk ve Ergenlik Döneminde Gelişim, Emniyet Genel Müdürlüğü Küçükleri Koruma Hizmetleri Yönetici Semineri, Ankara, Plaka Matbaacılık, 1998. s.53. 7 17 önem taşımaktadır. Bu yaşlardaki çocuklar, güçlerini kullanarak iş yapmaktan hoşlanırlar. Ancak; çocuk güç ve becerilerinin ötesinde iş yapmaya zorlanırsa, gerekli kalori temin edilmezse, bedensel gelişme olumsuz etkilenir. Çabuk yorulmalar vücutta deformasyonlar ortaya çıkabilir. Sakarlıklar ve yorgunluğun beraberinde getirdiği dikkatsizlikler iş kazaları riskini arttıracaktır. 7-12 yaş arasında yer alan somut işlemler döneminde çocuğun işlemleri muhakeme edişi mantıklı bir hale gelir. Bu dönemde çocuklar “Adalet, Özgürlük, Dürüstlük” gibi soyut kavramları konuşmaları sırasında kullanabilmelerine karşın, içeriklerini kavramada sorunları vardır. Bu nedenle çocuğun davranışlarını düzeltmek için ona nasıl davranması gerektiğini anlatmak yeterli olmaz. Ana-baba, usta, işveren gibi çocuğun çevresindeki yetişkinlerin davranışları ile de çocuğa örnek olmaları gerekmektedir. En üst bilişsel gelişim dönemi olan soyut işlemler dönemi, 12 yaş sonrasında yer almaya başlayarak yetişkinlik yıllarına ulaşır. Somut işlemler döneminde, bir soruna değişik yollardan yaklaşmada güçlük çekilirken, soyut işlemler dönemi içinde göreceli düşünce gelişerek, bir sorun değişik biçimlerde ele alınabilir. Zira; “İsviçreli psikolog Piaget uzun yıllar (1948-1960) çocukta bilişsel gelişmeyi en ince ayrıntılarına kadar araştırmış ve devresel gelişmeleri içeren bir kuram ortaya atmıştır.”11 (Gelişim Kuramlarına göre) Piaget’in kuramına göre; 11 yaşından sonra başlayan, Formel İşlemsel Dönem (Formel Operation State) mantıksal düşünmenin yetişkinler düzeyine erişmeye başlamasıdır. Bu dönemde çocuklar cevaplarını haklı gösterebilecek Formel Düşünce Kuralları ve Mantık yolları bulmaya başlar. Kurdukları hipotezleri sınamadan geçirir, soyut düşünür, genellemeler yapar ve soyut kavramları kullanarak, bir durumdan diğer duruma geçebilir.12 12 ile 18 yaş arasında bilişsel gelişim devresi ile ilgili olarak; 11 Çiğdem Kağıtçıbaşı, İnsan ve İnsanlar, 5.bsk., İstanbul, Beta Basım/Yayım Dağıtım, 1979, s.252. Clifford T. Morgan, Psikolojiye Giriş, Ankara, Hacettepe Üniversitesi Psikoloji Bölümü Yayınları, Yayın No.1 (Meteksan Ltd.Şti. Baskı Tesisleri, 1981, s.64. 12 18 Bu devrede zihinsel gelişim somut operasyonlardan formel operasyonlara (Formal Operations) geçer... Piaget’ye göre Formel Operasyonların gelişimi 12 ile 14 yaş arasında bir devrede başlar.... Bu düzeye ulaşan bir çocuk, belirli bir sorunu çözebilmek için değişik hipotezler geliştirir ve her hipotezi birer birer dener. Çocuğun düşüncesine ve sorunlara yaklaşmasına bir düzenlilik, formel yapı, akıl yürütme süreci gelmiştir.13 … Bilişsel gelişime göre mantıksal düşünme, ancak 11-12 yaşından sonra gerçekleşir. Formel işlemsel dönem (biçimsel işlemler dönemi) adını alan bu dönemde gençler yanıtlarını haklı gösterebilecek formel düşünce kuralları ve mantık yollarını bulmaya başlarlar. Kurdukları varsayımları sınamadan geçirir, soyut düşünür, genellemeler yapar ve soyut kavramları kullanarak bir durumdan diğerine geçebilirler.14 Ülkemizde kızlarda ortalama olarak 10-12, erkeklerde 12-14 yaşları arasında başlayan ergenlik dönemi biyolojik, psikolojik, zihinsel ve sosyal açıdan bir gelişme ve olgunlaşmanın yer aldığı, çocukluktan erişkinliğe geçiş dönemidir. 11 yaşından sonra başlayan ve mantıksal düşünmenin yetişkinler düzeyine eriştiği ‘Formel İşlemsel Dönem’ adı verilen evrede çocuklar görüşlerini haklı gösterebilecek düşünce kurallarını ve mantık yollarını bulmaya başlarlar. … 7-8 yaşlarından itibaren sosyalleşmeye başlayan çocuk, 11-12 yaşlarında oyun kurallarının kişilerarası anlaşma sonucu meydana geldiğini anlayacak kadar bu alanda ilerlemiş durumdadır. Görüş alışverişi ve tartışma çocuğun yaşamında önemli bir yer almaya başlar.15 Ergenlik dönemine girilen 12-18 yaşları arası çocukluktan yetişkinliğe doğru bir geçiş dönemi olarak kabul edilmektedir. Ergenlik dönemi sırasında, organizmada gerçekleşen fizyolojik ve biyolojik değişiklikler, bu çağa bir çocuk olarak giren bireyi dönemin sonunda genç bir yetişkin bir biçimine dönüştürür. Kuşkusuz küçük çocuğu genç bir yetişkin yapan değişiklikler sadece fizyolojik ve biyolojik değişiklikler değildir. Bilinçsel yapıdaki gelişme, zihinsel yetilerin olgulaşması dış dünyayı algılama ve kavramada değişikliklere yol açar. Her çocuk içinde bulunulan çevre, sosyal durum ve yetiştirilme tarzı ile şekillenen, kişiliği olan bir bireydir. Kişilik gelişimi için ortalama 12-18 yaşları arasına denk gelen ergenlik dönemi kritik bir zaman dilimi olarak kabul edilmektedir. Çalışan çocukların büyük bir bölümünün de içinde bulunduğu bu yaş döneminde geçirilen yaşantıların niteliği, çocuğun ileride nasıl bir yetişkin olacağı 13 Doğan Cüceloğlu, İnsan ve Davranışı, 5.bsk., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1994, s.352. Yavuzer, a.g.e., s.185. 15 Yavuzer, a.g.e., s.282. 14 19 üzerinde belirleyici bir rol oynamaktadır.16 Ergenlik döneminde sıklıkla gözlenen diğer bir özellik de, gençlerin dış görünüşlerine önem vermeleridir. Model olarak dış görünüşlerini; bazı popüler kişilere, film yıldızlarına, futbolculara benzetmeye çalışırlar. Normal koşullar altında bu tür davranışlar gelişimsel bir özellik olarak ortaya çıkar ve üzerinde fazla durulmazsa bir süre sonra kendiliğinden ortadan kaybolabilir. Ancak; gence davranışlarını değiştirmesi için aşırı baskı yapıldığında, zor kullanıldığında, gencin baskıdan kaçarak istenmeyen gruplara girmesi riski artar. Çocuk güvenliği; belirli, somut bir durumda çocuğun kişiliğinin ruhsal, duygusal, zihinsel, bedensel, hukuksal, sosyal, ekonomik ve ahlaki bütün yönleriyle korunması, geliştirilmesi, eğitim ve öğretiminin sağlanmasıdır. Çocuğun güvenliği için; maddi, manevi ve ekonomik tamamiyetinin bir arada olması şarttır. Çocuk hukukunun gelişimi; çocuklar her devirde, devrin özelliğine göre korunmaya tabi tutulmuşlardır. Bu anlamda çocuğun dünyaya gelmesiyle birlikte korunması da başlamıştır. Çocuklara karşı gösterilen özen ve korumanın kapsamı her toplumda farklılık arz eder. Her toplumun ayrı bir çocuk koruma anlayışı vardır. Bunun nedeni her toplumun ekonomik, sosyal ve kültürel yapısının farklı olmasıdır. Toplumdaki ilerlemeye paralel olarak sosyal güvenlik ilkesi de gelişir. Çocuğun sosyal hizmetlerden yararlanması ve güvenceye kavuşması sağlanır. Ancak; çocuğun korunması zorunluluğu zamana, yere, toplumsal düzeni oluşturan fikri ve siyasal gelişmelere sıkı sıkıya bağlıdır. Osmanlı Devleti’nin son zamanlarında çocuğun korunmasına yönelik olarak bazı kurumlar kurulmuştur. Ahmet Mithat; Tuna Valisi iken çocuk ıslahhanelerine ilişkin bir nizamname hazırlamış, bu nizamname 1886 yılında bütün ülkede uygulamaya başlanmıştır. 1884 yılında Dilenciliğin Men’ine Dair Nizamname, 1909 yılında Serseri ve Zararlı Kişiler Hakkında Kanun çıkartılmıştır. 1892 yılında II. 16 a.g.m., s.53. 20 Abdülhamit tarafından İstanbul’da Darülaceze’nin temelleri atılmıştır. Balkan Savaşları’ndan sonra ise; şehit çocuklar vergisi ihdas edilmiş, bu gelirle yetim çocuk evleri kurulmuştur. 1.1. ÇOCUK İLE İLGİLİ TANIMLAR İnsan yavrusu anlamına gelen çocuk kavramı, başta tıp, psikoloji ve pedogoji olmak üzere insanı temel alan pek çok bilimin inceleme alanındadır. Toplumsal yaşamda çocuğun yeri ve önemi ile hakları açısından da hukuk, sosyoloji gibi sosyal bilimlerin incileme alanına girmektedir. Ortak kullanımda pek çok özel durum ve sıfatla sınıflandırılan çocuk kavramları bulunmaktadır. Örneğin; sağlıklı ve normal çocuk, hasta çocuk, çalıştırılan çocuk, korunmaya-yardıma muhtaç çocuk, kayıpbuluntu çocuk, kimliği tespit edilemeyen çocuk, suç işlediği şüphesi altında bulunan çocuk, sokakta yaşayan çocuk, sokakta çalıştırılan çocuk, refakatsiz- mülteci çocuk gibi. Çocuk ile ilgili olarak; Emniyet Genel Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü Kuruluş, Görev ve Çalışma Yönetmeliği’nde geçen tanımlara bir göz atacak olursak; Korunmaya Muhtaç Çocuk: Beden, ruh ve ahlak gelişimleri veya şahsi güvenlikleri tehlikede olan; anasız ve/veya babasız, anası ve/veya babası belli olmayan, anası ve/veya babası tarafından terk edilen, anası ve/veya babası tarafından ihmal ve istismara maruz bırakılıp fuhuş, dilencilik, alkollü içki veya uyuşturucu maddeleri kullanma gibi her türlü sosyal tehlikelere ve kötü alışkanlıklara karşı savunmasız bırakılan ve başıboşluğa sürüklenen, mülteci, refakatsiz, çalışan ve başıboşluğa sürüklenmese bile ihmal ve istismar nedeni ile mağdur olan çocuğu, Yardıma Muhtaç Çocuk: Bakım, sağlık, barınma, eğitim ve öğretim ihtiyacı olan çocuğu, Buluntu Çocuk: Kanuni mümessili tarafından terk edilmiş veya evinden veya bulunduğu kurumdan kaçmış halde bulunan çocuğu, Kimliği Tespit Edilemeyen Çocuk: Kimliği bir belge ile veya kolluk kuvvetince tanınmış veya güvenilir kişilerin tanıklığı ile ispat edilemeyen veya gösterdiği belgelerin doğruluğundan şüphe edilen çocukları, Suç İşlediği Şüphesi Altında Bulunan Çocuk: Suç işlediğine ilişkin hakkında basit şüphe bulunan, bu nedenle Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlık soruşturması yapılan veya hazırlık soruşturması açılmadan kolluk kuvvetinin yaptığı araştırmaya konu olan onbir yaşını bitirmiş ancak onsekiz yaşını tamamlamamış çocukları, 21 Sokakta Yaşayan Çocuk: Yoksulluk, aile parçalanması, istismar gibi nedenlerle evlerinden kaçmış ya da uzaklaştırılmış, sokakları mesken edinmiş, sorumlu bir büyüğün korumasından yoksun, aileleri ile bağları gittikçe azalmakta olan ve her tür istismara açık olan çocukları, Sokakta Çalıştırılan Çocuk: Aile bütçesine katkıda bulunmak amacı ile sokakta beceri gerektirmeyecek bir işte çalışan, günün büyük bir zamanını sokakta geçirip geçte olsa evlerine dönen, bazen okula devam eden çocukları, Refakatsiz Çocuk: Mülteci (Mülteci: Vatandaşı olduğu ülkenin dışında bulunan ve bu ülkenin korumasından yararlanamayan veya orada bulunmaktan korktuğu için yararlanmak istemeyen veya vatandaşı olmadığı halde önceden yaşadığı ikamet ülkesi dışında bulunan, oraya dönmeyen veya korku nedeniyle dönmek istemeyen kişileri) durumunda olan ve ölüm, kaybolma ve gözaltı gibi nedenlerle aile birliği bozulan ailenin tek başına kalan ve bir yetişkinin refakatinde olmayan çocuğu, Çocuk Polisi: Polisin çocuklara yönelik olarak yürüteceği hizmetler konusunda, 0-18 yaş grubu gelişim özellikleri, davranış bilimleri, mülakat teknikleri, iletişim becerisi gibi konularda hizmet içi eğitim almış, sivil istihkak alan Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli’ni ve hizmet branşını, Çocuk Bakım Ünitesi: Korunmaya muhtaç olan, ihmal ve istismara maruz kalan, bulunan, evden veya kurumdan kaçan, mülteci, refakatsiz, sokakta yaşayan, sokakta çalıştırılan, oturduğu yeri haber vermekten aciz, suça maruz kalan, kimliği tespit edilemeyen çocukların, ailelerine veya ilgili bir kurum ya da kuruluşa teslim edilinceye kadar geçici olarak yemek, bakım, temizlik, oyun gibi ihtiyaçlarını karşılamak üzere hazırlanan birimi, Veli: Çocuğun bakım ve idaresi üzerinde olan, onun hal ve hareketlerinden sorumlu bulunan, bakım ve korunmalarını sağlamak için onların kişilikleri ve malları üstünde hak ve yetkiye sahip olan ana ve/veya babayı, Vasi: Çocuğun bakım ve korunmasını sağlamak için mahkemece tayin edilen ve çocuğun kişiliği ve malları üstünde tasarruf yetkisine sahip kişiyi, Kanuni Mümessil: Kaynağını yasadan alan temsilciyi, ana-baba ve vasiyi, Velayet: Ana-babanın çocuğu üzerinde sahip olduğu eğitim ve terbiye hakkını, İhmal: Ailenin veya çocuktan sorumlu kişilerin çocuğa karşı yasal yükümlülüklerini yerine getirmemesini, İstismar: Ailenin veya çocuktan sorumlu kişi veya diğer şahısların, çocuğun fiziksel, duygusal, cinsel şiddete maruz bırakan ve psiko-sosyal yönden gelişimini örseleyecek fuhuş, dilencilik, suça yönlendirme gibi tutum ve davranışlarını, 17 ifade etmektedir. Haluk Yavuzer tarihsel gelişim evreleri içinde çocuk psikolojisine olan ilginin farklılaştığını belirtir.18 Önceleri iyi bir yurttaş yetiştirmek amacıyla çocugun eğitimi düşünülmüş, sonraları giderek ilginin, çocuğun bakımı ve fizyolojik gereksinimleri doğrultusunda yöneldiği görülmüştür. Çok yakın bir zamana kadar çocuğun doğal ilgi ve arzuları, disiplinli bir yetişkin olabilmesi düşüncesiyle engellenmiştir.... 17 Emniyet Genel Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü Kuruluş, Görev ve Çalışma Yönetmeliği, md.4., 13.04.2001. 18 Yavuzer, a.g.e, s.15-16, 22 Günümüzde çocuk yaşamın her alanında ele alınarak incelenmekte ve aşırı disiplinli bir çocuk kavramından anlaşılan yaşayan, hakları olan birey çocuk kavramına gelinerek, ona göre yaşam alanları ve çocuk dünyası oluşturulmaktadır. “… Çocuk, doğal kaynaklı bir takımın mükemmel bir ürünüdür…. Çocuklar vatan gibi kanlarımızla, canlarımızla, alın terimiz ve yorgunluklarımızla anlam kazanmış bedenlerdir.”19 1.2. ÇOCUKLARIN KORUNMASINA İLİŞKİN TÜRK MEVZUATI Türk Hukuku’nda halen 50’nin üzerinde kanun, tüzük ve yönetmelikte çocukların korunması ile ilgili hükümler yer almaktadır. Bununla ilgili olarak en başta Türkiye Cumhuriyeti 1982 Anayasası’nda Sosyal ve Ekonomik Haklar ve Ödevler bölümünde; Madde 41: Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır. Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar. Madde 50: Kimse, yaşına, cinsiyetine ve gücüne uymayan işlerde çalıştırılamaz. Küçükler ve kadınlar ile bedeni ve ruhi yetersizliği olanlar çalışma şartları bakımından özel olarak korunurlar. . . Madde 58: . . . Devlet, gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alır. Madde 61: ... Devlet, korunmaya muhtaç çocukların topluma kazandırılması için her türlü tedbiri alır. Bu amaçla gerekli teşkilat ve tesisleri kurar ve kurdurur. değinilmektedir. Anayasada yer alan hükümlerin uygulanması için kanunlar çıkartılmıştır. Çocukların korunmasına yönelik esas düzenlemeler 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda yer almaktadır. Medeni Kanun’u destekler mahiyette, diğer kanunlarda da çocukların korunmasına ilişkin özel hükümler yer almıştır. 19 Aytaç Açıkalın, Elçin Gören Summak ve Semih Summak, Kundaktan Okula Çocuklarımız, 1.bsk., Ankara, Pegem A Yayıncılık Tic.Ltd.Şti., 2003, s.153. 23 Bunlardan bazıları; 4320 Sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun, 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu, 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu, 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanunu, 1117 Sayılı Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kanunu, 2559 Sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu, 772 Sayılı Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu, 5253 Sayılı Dernekler Kanunu, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu, 3984 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun, 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu, 403 Sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu, 1471 Sayılı İş Kanunu bu kapsamda sayılabilecek olanlardır. Bununla ilgili olarak bir takım kanunlarda dikkat çekici durumlar; Fiili işlediği sırada onbeş yaşını doldurmamış çocuk hakkında idarî para cezası uygulanamaz. Akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişi hakkında idarî para cezası uygulanmaz.20 Gözaltına alınan çocuklar, kolluğun çocuk biriminde tutulur. Kolluğun çocuk biriminin bulunmadığı yerlerde çocuklar, gözaltına alınan yetişkinlerden ayrı bir yerde tutulur.21 Onbeş yaşını doldurmamış çocuklar hakkında üst sınırı beş yılı aşmayan hapis cezasını gerektiren fiillerinden dolayı tutuklama kararı verilemez.22 Polis, asayişi amme, şahıs, tasarruf emniyetini ve mesken masuniyetini korur. Halkın ırz, can ve malını muhafaza ve ammenin istirahatini temin eder. Yardım isteyenlerle yardıma muhtaç olan çocuk, alil ve acizlere muavenet eder. Kanun ve nizamnamelerinin kendisine verdiği vazifeleri yapar.23 Polis, sokaklarda dolaşan ve oturduğu yeri haber vermekten aciz bulunan kimseleri ve çocuklarla acizlerin kanuni mümessillerini tahkik ederek kendilerine tevdi eder. Kanuni mümessilleri bulunmadığı takdirde buluncaya kadar teşkilatı olan mahallerde içtimai muavenet müesseselerine veya mahalli belediyesine teslim eder. Polis, şurada burada serseri gibi dolaşan ve kimsesiz oldukları tahakkuk eden çocukları ve çalışmağa kudreti olmayan acizleri . . . sevk ve teslim eder. 24 Yaşı küçük çocukların ceza sorumluluğu bulunmamaktadır. Oniki onbeş ve onsekiz yaş aralıkları için ayrı ayrı uygulamalar mevcuttur. Fiili işlediği sırada oniki yaşını doldurmamış olan çocukların ceza sorumluluğu yoktur. Bu kişiler hakkında, ceza kovuşturması yapılamaz; ancak, çocuklara özgü güvenlik tedbirleri uygulanabilir. Fiili işlediği sırada oniki yaşını 20 5326 sayılı Kabahatler Kanunu, md.11., 31.03.2005. 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu, md.16., 15.07.2005. 22 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu, md.21., 15.07.2005. 23 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu, md.1., 14.07.1934. 24 Polis Vazife ve Selahiyet Tüzüğü, md.2., 25.04.1938. 21 24 doldurmuş olup da onbeş yaşını doldurmamış olanların işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamaması veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmemiş olması hâlinde ceza sorumluluğu yoktur. Ancak bu kişiler hakkında çocuklara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur. İşlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin varlığı hâlinde, bu kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde oniki yıldan onbeş yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde dokuz yıldan onbir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Diğer cezaların yarısı indirilir ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezası yedi yıldan fazla olamaz. Fiili işlediği sırada onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde onsekiz yıldan yirmidört yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde oniki yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Diğer cezaların üçte biri indirilir ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezası oniki yıldan fazla olamaz.25 Çocukların himayesi konusunda 1983 yılında çıkarılan 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu ile yeni bir düzenlemeye gidilmiş, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü kurulmuştur. 1.3. TÜRKİYE KONUSUNDA CUMHURİYETİ ULUSLARARASI DEVLETİ’NİN TAAHHÜTLERİ VE ÇOCUK ÇOCUK HAKLARINA DAİR SÖZLEŞME 1.3.1. Uluslararası Taahhütleri Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin çocuk konusuna verdiği önem, sadece Anayasa ile belirlenen çocuklara ilişkin ilkeler ve çocukların sağlık, eğitim alanlarındaki durumlarının iyileştirilmesi ve korunmaları amacıyla yaptığı yasal düzenlemelerle kalmamış, devletimiz çocuklarımızın dünya çocukları ile aynı haklara sahip olmalarını amaçlayan bir takım uluslararası taahhütlere de girmiştir. Çocuk hakları konusunun uluslararası toplumun gündemine girmesi, 1.Dünya Savaşı’nı izleyen yıllarda olmuş, savaştan zarar gören ülkelerdeki çocukların ivedi gereksinimlerini karşılamayı temel amaçları arasına alan Milletlerarası Çocuklara Yardım Örgütü 1920 yılında kurulmuştur. Buna bağlı olarak, 1923 yılında Cenevre 25 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, md.31., 12.10.2004. 25 Çocuk Hakları Beyannamesi yayımlanmış ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti tarafından 1924 yılında resmen kabul edilmiştir. 1948 yılında yayınlanan İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nde de, yeterli ve belirgin olamamakla birlikte, çocuk haklarına yer verilmiş, 20 Kasım 1959 tarihinde ise Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Çocuk Hakları Beyannamesi Kabul edilmiştir. Bu Beyanname 20 Kasım 1989 tarihinde Birleşmiş milletler Genel Kurulu’nda kabul edilen Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’ye siyasi ve hukuki temel oluşturmuştur. Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, 14 Eylül 1990 tarihinde Türkiye tarafından imzalanmış, 9 Aralık 1994 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından onaylanmıştır. Bunlara ek olarak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, çocukların korunmasına dair milletlerarası sözleşmeler de imzalamıştır. Bunlar:26 - Kadın ve Çocuk Ticareti’nin kaldırılmasına Dair 30 Eylül 1921 tarihli Sözleşme ve bu sözleşmeye İlişkin 12 Kasım 1947 tarihli Protokol, - Deniz işlerinde Çalıştırılacak çocukların Asgari Yaş Haddinin Tespiti hakkında 58 Sayılı ve 24 Ekim 1936 tarihli Sözleşme, - Çocukların ve Gençlerin Sanayide İşe Elverişlilikleri Yönünden Sağlık Muayenesine Tabi Tutulmaları Hakkında 77 Sayılı 9 Ekim 1946 tarihli sözleşme, - Çocuklara karşı Nafaka Mükellefiyetine Uygulanacak Kanuna Dair 24 Ekim 1956 tarihli sözleşme, - Çocuklara Karışı nafaka Yükümlüğü Konusundaki kararların Tanınmasına ve Tenfizine ilişkin 15 Nisan 1958 tarihli sözleşme, - Evlilik Dışı çocukların tanınmalarını Kabule yetkili Makamların Yetkilerinin Geliştirilmesi hakkında 14 Eylül 1961 tarihli sözleşme, - Küçüklerin Korunması konusunda Makamların yetkisine ve uygulanacak kanuna dair 5 Ekim 1961 Tarihli Sözleşme, - Evlilik Dışı çocukların Ana Bakımından Nesebinin Tesisine Dair 12 Eylül 1962 tarihli Sözleşme, - Evlat Edinme konusunda Makamların Yetkisi, Uygulanacak Hukuk ve kararların tanınması hakkında 15 Kasım 1965 Tarihli Sözleşme, - Çocukların Evlat Edinilmesine Dair 24 Nisan 1967 tarihli Avrupa Sözleşmesi, - Küçüklerin Vatana İadesine Dair 28 Mayıs 1970 tarihli Sözleşme, - Nafaka yükümlülüğüne Uygulanacak Kanuna dair 2 Ekim 1973 Tarihli sözleşme, - Nafaka Yükümlüğü konusunda Kararların Tanınmasına ve Tenfizine ilişkin 2 Ekim 1973 tarihli sözleşme, - Evlilik dışında doğan çocukların hukuki durumuna Dair 5 Ekim 1975 Tarihli Avrupa sözleşmesi, - Çocukların Bakım ve Gözetim Yükümlülüğüne ilişkin Kararların Tanınması ve Tenfizi ile Çocuklara karşı bakım ve Gözetim Yükümlülüğünün Düzenlenmesi konusunda 20 Mayıs 1980 Tarihli Avrupa sözleşmesi, - Evlilik dışında doğan çocukların tanınmasına dair 5 Eylül 1980 Tarihli Sözleşme, 26 Bülent Tiryakioğlu, Çocukların Korunmasına İlişkin Milletlerarası Sözleşmeler ve Türk Hukuku, Ankara: Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu, 1991 26 - Milletlerarası Unsurlu Çocuk kaçırma Olaylarının Özel Hukuka İlişkin Veçheleri Hakkında 25 Ekim 1980 tarihli sözleşme. 1.3.2. Çocuk Haklarına Dair Sözleşme Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin metninin hazırlanması Birleşmiş Milletler Sekreteryası’nın değişik birimlerinde, özellikle Cenevre’de bulunan İnsan Hakları Merkezi, Viyana’daki Merkez UNİSEF (Birleşmiş Milletler Çocuk Fonu), ILO (Uluslararası Çalışma Teşkilatı), WHO (Dünya Sağlık Teşkilatı) ve UNESCO (Birleşmiş Milletler Bilim ve Kültür Teşkilatı), Kızıl Haç ve Hükümet Dışı Kuruluşlardan büyük yardım ve destek gördü. Böylece, üzerinde 10 yılı aşkın bir süre çalışılan sözleşme metni 20 Kasım 1989 tarihinde Birleşmiş Milletler’in kırk dördüncü Genel Kurulu’nda oy birliği ile benimsenmiş oluyordu. Bu tarih aynı zamanda 1959 Çocuk Hakları Bildirgesi’nin 30. Dünya Çocuk yılının da 10. yıllarını simgelemesi açısından ayrıca dikkate değer bulunduğu için 20 Kasım günü artık tüm dünyada “Çocuk Hakları” günü olarak kutlanmaktadır. Böylece uluslararası topluluk dünyanın her yerindeki çocukların taşıdıkları değerlerin ve yaşama, korunma, gelişme ve katılım dahil sahip oldukları tüm hakların tanınıp güvence altına alınması yolunda önemli bir adım atmış oluyordu. “Sözleşme pek çok kesimce çocukların MAGNA CARTA’sı olarak nitelendirilmektedir.”27 1.4. ÇOCUK SUÇLUĞU VE POLİS Toplumda ve ailenin yapısında yaşanan değişimler çocuk suçluluğunun artışında ele alınması gereken temel problemler arasındadır. Toplumda yaşanan değişimin başında suç işleme fırsatlarının artması gelmektedir. Motorlu araç sayısındaki artış, elektronik araç, gereç ve oyuncakların her geçen gün yeni modellerinin üretimi gerçekleştirilmektedir. Bunların çocuk ve gençlerin beğenisine sunulması ve az bir oranın teknolojinin son üretiminden yararlanma olanaklarının olması, üzerinde düşünülmesi gereken diğer konular arasında gelmektedir. Ayrıca, boşanma, anne ve babanın çalışması ve çocuğun yalnız kalması, kadının rolü ve beklentilerinin değişmesi, medyanın olumsuz etkileri, endüstrileşme ve 27 Gülgün Müftü, Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Küçükleri Koruma Hizmetleri Yönetici Semineri, 1998. 27 şehirleşmenin kontrolsüz bir şekilde gelişmesi de çocuk suçluluğunun artmasında rol oynayan etkenlerin başında gelmektedir. Aslında Yavuzerinde değindiği gibi “Suçlu çocuk yoktur, suça itilmiş çocuk vardır.”28 Ergenlik döneminde suça yönelten etkenler, hızlı bir bedensel ve ruhsal değişimden, kalıtımsal nedenlerden, zeka potansiyelinin sınırlılığından kaynaklanacağı gibi, çocukluk evresine dek uzanan yanlış eğitim ve yetersiz sevgi kökenli de olabilir. Öte yandan değişen değer yargıları, ahlak kurallarının yarattığı karmaşa, hızlı ve düzensiz kentleşme ve sanayileşme, göçler, ekonomik bunalımlar gibi sosyo-ekonomik kaynaklı nedenler de ergeni suça iten etkenler arasında sayılabilir.29 Batı’da kamu düzenini bozucu şiddet eylemleri, toplumu birinci derecede tedirgin etmekle birlikte, çocuk ve genç suçluluğunda ilk sırayı hırsızlık almaktadır. Bunlardan başka, genel adaba karşı işlenen suçlar, trafik kurallarına aykırı hareket, mülkiyete saldırı gibi suçlar da Batı toplumlarındaki çocuk suçluluğu türleri arasında yer almaktadır.30 Çocuk suçluluğu ve önlenmesi, ülkemizde ve diğer ülkelerde gündemin önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Problemin sebepleri ve çözüm yolları hakkında akademisyenler ve uygulayıcılar tarafından farklı görüşler ortaya atılmaktadır. Çocuk suçluluğunun sebepleri ve çözüm yollarının açıklanması için probleme çok boyutlu yaklaşmak gerekmektedir. Problemin kaynağı sosyal boyutludur. Durkheim’e göre “Suç normal bir olgudur. Suçların olmadığı bir toplum adeta imkânsızdır; toplumda suçluluğun var olması normaldir.”31 Dolayısıyla, problemin çözümünü sadece polisiye yöntemlerde aramak hayalcilik ve gerçeğe göz kapamaktan öteye gitmez. Eğitim, iş, sosyo-ekonomik koşulların adımların başında gelmektedir. Suçların kontrol ve önlenmesi çok kurumlu bir yaklaşımı gerektirmektedir. Toplum suçlu ve sosyal kontrol kurumları (aile, okul, sosyal hizmetler, polis ve ceza adalet sistemi) kontrol ve önleme çalışmalarının temel aktörleridir. Ev, aile, sosyal sınıf, etnik köken, sosyo-ekonomik çevre, arkadaş ve grup ilişkileri çocuk suçluluğunu açıklayan etkenlerin başında gelmektedir. Burada sayılan 28 Haluk Yavuzer, Çocuk ve Suç, 4.bs., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1993, s.31. Yavuzer, Çocuk ve Suç, s.31. 30 Yavuzer, Çocuk ve Suç, s.45. 31 İbrahim Kavgacı, Çocuk Suçluluğuna Yönelik Polis Çalışmaları, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Küçükleri Koruma Hizmetleri Yönetici Semineri, 1998. 29 28 tüm elementler çocuk suçluluğunun önemli belirleyicileridir ve birbirlerinin alternatifleri olmadan öte, birbirlerinin tamamlayıcıları hükmündedirler. Ailenin sosyo-ekonomik koşulları aile hayatının ruh sağlığını etkilediği gibi, çocuğun kişiliğini de etkiler. Çeşitli yollarla ortaya çıkan ekonomik zorluklar, suçluluğun artmasında ve onu teşvik etmekte rol oynayabilir. Birçok etkenle suçluluk arasındaki ilişki arandığında, özellikle en yakın ilişkinin düşük aile geliriyle aile kalabalıklığı arasında olduğu görülür. 32 Ülkemizde Çocuk suçluluğunun oluşumunda, yakın çevre koşullarının, ailenin sosyo-ekonomik ve kültürel yapısının yöresel gelenek ve göreneklerle bazı kültür kalıplarının etkisi büyüktür. Çocuk suçluluğunu derinlemesine incelediğimizde, sorun salt hukuki problem olmaktan çok, psiko-pedagojik ve sosyal bir olay olduğu açık seçik olarak görülür. Gerek Batı’daki, gerekse ülkemizdeki istatistiklerin çocuk suçlarının en çok 14 yaşında işlendiğini göstermesi, zorlu ergenlik dönemiyle suç arasında dinamik bir ilişkinin varlığını kanıtlamaktadır. Kaçaklar, hırsızlar fuhuş yapanlar ya da cinsel suç mağduru olanlar, yankesiciler ve diğer gruptakilerin çoğunluğu korunmaya muhtaç çocuk kapsamına girmektedirler. “Ülkemizde bu güne dek yayınlanan kaynaklara göre, en çok işlenen suç türünün ‘Şahsa Karşı’ olduğu, bunu ‘Cinsel’ suçlarla, ‘Mala Karşı’ işlenen suç türlerinin izlediği belirlenmiştir.”33 Araştırmalar, şiddet eylemlerini görüntüleyen filmlerin izlenmesiyle bunun ardından gelen saldırganlık davranışı arasında yakın bir ilişki olduğunu kanıtlamaktadır. Yapılan araştırma bulgularına göre, çok televizyon izleyen çocuklar az izleyenlere, içinde saldırganlık görüntüleri bulunan filmleri izleyen çocuklar bu filmleri izleyenlere oranla daha fazla saldırgan davranışlarda bulunmaktadırlar. Sonuçlar, şiddet ve adam öldürme filmlerini izleyen çocukların okulda daha fazla saldırgan olma eğilimi gösterdiklerini vurgulamaktadır.34 32 Yavuzer, Çocuk ve Suç, s.153-154 Yavuzer, Çoçuk Psikolojisi, s.318. 34 Yavuzer, Çoçuk Psikolojisi, s.239. 33 29 Bugün sokaklarda kalmış barınacak yeri olmayan çocuklar geleceğin potansiyel suçlularıdır. Başka seçenekleri yoktur. Bugün suç işleyen ve suça yönelen çocuklar, geleceğin muhtemelen uzman suçluları olacaktır. Polis günümüzde tüm yatırımlarını “Suçu Önleme”ye yapmalıdır. Önemli olan suçlu sayısının artmasıdır. Suç işleyen insanlar maalesef cezaevlerinde yeterince ıslah edilemiyorlar. Cezalarını çekip tekrar toplum içine döndüklerinde iş bulma olanakları yoktur. Çocuklara yapılacak yatırım, geleceğe yapılan yatırımdır. Bu teori polis açısından da değişmez. Bugünün küçükleri çocuklar yarınını büyükleri olacaklardır. Eğitimiyle, kültürüyle, güvenlik ihtiyacıyla tüm yatırım onlara yapılmalı ki geleceğe güvenle bakılabilsin. Onlara huzurlu, mutlu ve yaşanabilir bir dünya bırakılabilsin. Sayılar gittikçe artmakta olan suça yönelen çocukların sayısı, niçin suça yöneldikleri, ne gibi suçlar işledikleri tam olarak bilinmemektedir. Çocuklarımızı sigara ve alkol gibi kötü alışkanlıklardan, uyuşturucu ve uyarıcı madde bağımlılığına karşı yeterince koruyamamaktayız. Bunlar için alınan yeterince ciddi önlem bulunmamaktadır. Ülkemizde sokaktaki çocukların korunmasında en çok polis ve zabıtanın sorumluluk üstlenmesi, problemi olan çocukların yardım almak için polisle temas kurmaları sevindirici bir noktadır. İnsana verilen genel anlamdaki değer pek yüksek olmadığının, çocuğun yetiştiriliş biçimine verilen önem kadar yüksek olmaz. Türkiye son derece ileri görüşlü büyük bir liderin önderliğinde en önemli bayramlarından birini çocuk bayramı olarak ilan etmiş dünyadaki ilk ülkedir. Ne var ki yüzyıllardır süren geleneksel insan anlayışı toplumun günlük yaşamını daha derinden etkiler ve 30 çocuğun bilinçli bir gelişme ortamı içinde büyümesi gerçekleşemez “Kızını dövmeyen dizini döver.” “Dayak Cennetten çıkmadır.” gibi atasözleri çocuğu nasıl yetiştirmemiz gerektiği konusunda ata yadigârı “rehberimiz” olmuştur. Bir ana-baba çocuğunu ilkokula götürdüğünde öğretmene “Hoca hanım, eti sizin kemiği bizim” sözünü çocuklarının iyi terbiyesi için gerekli bir söz olarak görür ve iyi niyetle söyler. “Uygar, sağlıklı, sevecen, sorumlu insanın temeli çocukla kurulan aile içindeki ilişkilerde yatar. İyi ilişkilerden iyi, kötü ilişkilerden kötü çocuk yetişir.”35 Çocuklar eğitim çağında terör ve uyuşturucu tuzağına düşmektedir.“Çocuğun gelişimi ve terbiyesi konularında anne ve babalara rehber olacak ilk eserler arasında, Keykâvûs’un Kâbûsname’si, Erzurumlu İbrahim Hakkı’nın Marifetname’siyle, Gazzali’nin Ey Oğul adlı kitapçığı sayılabilir.”36 ‘Çocuk Ne Yaşıyorsa Onu Öğrenir’ başlığı altında, Doğan Cüceloğlu’nun tercüme ettiği Dorothy Law. Nolte’un şiiri polise de uyarlanırsa; Çocuk ne yaşıyorsa onu öğrenir37 Eğer bir polis (bir çocuk); Sürekli eleştirilmişse, kınama ve ayıplamayı öğrenir. Sürekli eleştirilirse, herkesi kınar ve ayıplar. Kin ortamında büyümüşse, kavga etmeyi öğrenir. Kin ortamında bulursa, devamlı kavga eder. Alay edilip aşağılanmışsa, sıkılıp utanmayı öğrenir. Alay edilip aşağılanırsa, yaşadığı toplumdan sıkılır ve utanır. Sürekli utanç duygusuyla eğitilmişse, kendini suçlamayı öğrenir. Utandırılarak terbiye edilmeye çalışılırsa, devamlı olarak kendini suçlar. Hoş görü ile yetiştirilmişse, sabırlı olmayı öğrenir. Hoş görü ile yetiştirilmişse, her zaman sabırlı olur. Desteklenip yüreklendirilmişse, kendine güven duymayı öğrenir. Desteklenip yüreklendirilirse, kendine güven duyar. Övülmüş ve beğenilmişse, takdir etmeyi öğrenir. Övülür ve beğenilirse, takdir etmenin gerekliliğini bilir. Hakkına saygı gösterilerek büyütülmüşse, adil olmayı öğrenir. Hakkına saygı gösterilirse, adil olur. Güven ortamı içinde yetişmişse, inançlı olmayı öğrenir. Güven ortamı içerisinde ise, inançlı olur. Kabul ve onay görmüşse, kendini sevmeyi öğrenir. Kabul ve onay görürse, kendini ve çevresini sever ve saygı duyar. Aile içinde dostluk ve arkadaşlık görmüşse, bu dünyada mutlu olmayı öğrenir. Toplum içinde dostluk ve arkadaşlık görürse, bu dünyada mutlu olur çevresindekileri de mutlu eder. 35 Cüceloğlu, İnsan ve Davranışı, 1994. Yavuzer, Çocuk Psikolojisi, s.18. 37 Doğan Cüceloğlu, Yeniden İnsan İnsana, 9.bs., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1995, s.102. 36 31 BÖLÜM II POLİS KAVRAMI VE TÜRK EMNİYET TEŞKİLATI YAPISINA BİR BAKIŞ Toplumlarda düzeni korumak, kanun ve nizam hakimiyetini sağlamak, kurallara karşı gelenleri engellemek, yakalamak ve haklarında ilk yasal işlemleri yapmak vb. görevlerle yükümlü kılınmış teşkilata, Emniyet Teşkilatı (Güvenlik Kuvvetleri) denilir. İnsanlık tarih boyunca toplum halinde yaşamış ve yaşamaya da devam etmektedir. Anarşinin hüküm sürdüğü toplumlarda kişilere ne kadar hürriyet tanınsa da bunun bir anlamı ve önemi yoktur. Tıpkı adaletin olmadığı yerde eşitliğin, hürriyetin bir anlam ifade etmeyeceği gibi. Toplumlar binlerce yıl hürriyetsiz esaret ve sömürge altında yaşayabilmişler ama düzensiz ve güvensiz yaşayamamışlar, anarşiye katlanamamışlardır. Sosyal düzenin bozulduğu her ortamda düzeni koruyan, mal ve can güvenliğini tekrar sağlayan bir koruyucu güç ve kuvvet ortaya çıkmıştır. Onun için emniyet ve asayiş teşkilatı, devlet teşkilatından çok daha eskilere dayanmaktadır. Polis tarihi insanlık tarihi kadar eskidir. İnsanlar ilk çağlarda topluluklar halinde yaşamaya başladıklarında, asayişlerinin ve güvenliklerinin sağlanmaları gereğini duymuşlardır. İnsanlar birlikte yaşamayı düzenleyen, işbirliği ve dayanışmayı amaçlayan kurallar ortaya koymuşlar, işte o zaman kurallara uymama, başka bir deyimle suç olgusu da birlikte ortaya çıkmış, aynı şekilde kuralları-toplum üyeleri adına koruma, kollama ihtiyacı da kendiliğinden doğmuş ve bu amaçla değişik isimler adı altında teşkilatlar kurulmuştur. 32 Adalet diye bir sorunun doğmasına yol açan sebepler ne ise, polisin varolmasına yol açan sebepler de onlardır. İnsanlar sonsuz derecede cömert ve her halükarda başkalarını kendilerinden çok düşünen varlıklar olsalardı, adalet diye bir sorun olmazdı. Keza, dünya bu vasıftaki insanlardan oluşan mükemmel bir dünya olsaydı, insanlarda hiç bir hal ve şart altında suç işleme eğilimi bulunmasaydı; herkes bir diğerinin hak ve hürriyetlerine tam saygı gösterseydi; polise ihtiyaç duyulmazdı. Maalesef durum böyle değildir. Bundan dolayı, bütün insanlık tarihi boyunca adına ister polis denmiş olsun, ister başka bir şey, polisin üstlendiği fonksiyonu üstlenen kişi ve kuruluşlar daima mevcuttur. Bu bir kaçınılmazlıktır. 2.1. EMNİYET TEŞKİLATI’NIN TARİHÇESİ Türklüğün bin yıllar önceye dayanan tarihi boyunca bugünkü polislik görevine karşılık gelecek görevler, rütbeler, ünvanlar hep var olmuştur. Emniyet ve asayişi sağlamakla görevli kişilere verilen rütbe ve ünvanlar her çağda saygınlığın simgesi olmuştur. 1. Osmanlı Devleti’ne kadar olan dönemde Emniyet Teşkilatı, 2. Osmanlı Devleti’nde Emniyet Teşkilatı, 3. Cumhuriyet Dönemi’nde Emniyet Teşkilatı şeklinde tarihi açıdan incelenir. 2.1.1. Osmanlı Devleti’ne Kadar Olan Dönemde Emniyet Teşkilatı Türkler, yaşadıkları toplumlarda ve ülkelerde güvenlik ve asayişi sağlamak için emniyet teşkilatı kurmuşlardır. Eski töre ve emirlerde bir kısım inzibati tedbirlere de yer verilmiştir. Subaşı terimi, Osmanlı öncesi güvenlik teşkilatı başına (amirine) verilen bir ad idi. Eski Türklerde subaşı, askerlerin başında harbe giden, barış zamanında ise güvenlik işleriyle görevlendirilen bir komutandı. Bir diğer güvenlik kurumu terimi de Daruga’dır. O da yine kolluk amiri için kullanılırdı. Selçuklularda ise; kolluk terimleri arasına İslam ve Arap kültür muhitinden terimler ve kurumlar girmiştir. Kadılar, muhtesipler, mukataa sahipleri... 33 görev alanları içindeki güvenliğin sağlanılması, suçların önlenmesi ve suçlularla mücadeleyle yükümlüydüler. 2.1.2. Osmanlı Devleti’nde Emniyet Teşkilatı Askeri hizmetler ile emniyet hizmetleri geçmişte çoğu kez aynı grup görevlilerce yerine getirilirdi. Osmanlı Devleti’nde de başlangıçta durum aynıydı. Devlet büyüdükçe buna paralel olarak güvenlik teşkilatı da büyümüş, gelişmiştir. Büyük yerleşim birimlerinin güvenliği Kadı ve Subaşı’larca sağlanırdı. Subaşı, bu dönemde doğrudan doğruya Sultan’a bağlıydı. Devlet yapısı içerisindeki mevkii oldukça yüksekti. İstanbul’un 1453 yılında fethinden sonra subaşıların vazife ve salahiyetleri daha da artırılmış, emniyet ve asayiş işlerini yürütme yanında belediye işlerine bakma yetkisi de tanınmıştır. Fakat; subaşılık zamanla kırsal kesimlere kadar yaygınlaşmış, görevin ifası için emrine, yeniçeri ocağından askerler verilmiştir. Bunlar yasakçı ünvanıyla anılırdı. Yine Fatih Sultan Mehmet döneminde “Kulluk” ünvanıyla anılırdı. Sonra da “Karakolhane” şeklinde ifade edilen güvenlik birimleri ve güvenlik makamları vardı. Bunlar da meskûn mahallerde, gece-gündüz emniyet ve asayişi sağlamakla görevli birimlerdi. Asker statüsündeydiler. Bu arada bir diğer güvenlik birimi görevlileri de Çavuşbaşıları’ydı. Bunlar suçluyu yakalamak, hapsetmek vs. cezalarla cezalandırmak yetkisine sahiptiler. Hükümetin bütün emir ve uyarılarını halka duyururlar, yerine getirilip getirilmediğini takip ederlerdi. Suçları ve suçluları takiple görevli, bir ölçüde sivil kıyafetle görev yapan teşkilat da Böcekbaşılık örgütüydü. Toplum içerisinde istihbari faaliyetlerde bulunur, cürümleri takip ve tahrik ederdi. Böcekbaşı emrindeki memurlara da Salma denilirdi. Halk arasına salınıp görev yaptıkları için bu ad verilmiştir. Bekçilik yapar, gece devriye gezip günümüz polisinin yerine getirdiği görevleri ifade eden bir diğer yeni teşkilat da Ases teşkilatıydı. Bunların başındaki görevliye de Asesbaşı denilirdi. Resmi kıyafetli bu kolluk mensupları da yeniçeri ocağında yetişirdi. 34 Görüldüğü gibi direkt olarak emniyet ve asayişi koruyup kollamakla görevli teşkilat Osmanlı Devleti’nde çok çeşitlenmeye başlamıştı. Bunların çoğu da askeri görevlilerdi. 2. Mahmut, Yeniçeri Ocağı’nı 1826 yılında kaldırınca, anılan teşkilatın hemen tamamına yakını da kaldırılmış oldu. Ama o tarihten sonra da kolluk hizmetleri yine askeri teşkilatça yürütülmüştür. Eyaletlerde ve İstanbul’da zabıta hizmetlerinin tek elden yürütülmesi için 10 Nisan 1845 tarihinde POLİS adı verilen yeni zabıta teşkilatını düzenleyen Polis Nizamnamesi çıkartılmıştır. Bu tüzük hükümleri doğrultusunda 1846’da Zaptiye Müşiriyeti kurulmuştur. İşte bu makam hem İstanbul hem de taşrada zabıta işlerini tek elden yürüten bir kuruluştur. Anadolu ve Rumeli Zaptiye Alayları kurulmuştur. Yine bu dönemde çarşı ve pazarlarda iş gören çarşı bekçisi, kır ve orman koruyucuları ve devamlı olarak köyleri dolaşan Kır Serdarları bu işlerle görevliydiler. Bunların her birisi zaptiyeye yardımcı birer kolluktular. 1879’da Zaptiye Müşiriyeti, Zaptiye Nezareti’ne dönüştürüldü. İşte bu bakanlık esas Polis Teşkilatı’nın Osmanlı Devleti’nde kurulmasıyla görevlendirildi. Zabtiye askerleri ise; JANDARMA adını alarak 1879 yılında Seraskerliğe (Genel Kurmay Başkanlığına) bağlandı. 1909 yılında bu nezaret de kaldırılarak ülkenin güvenlik ve asayişine bakmak üzere Emniyet Genel Müdürlüğü kuruldu, İçişleri Bakanlığı’na bağlandı. Eyaletlerde de aynı teşkilatın Polis Müdürlükleri kurulup geliştirildi. 21 Mayıs 1913 tarihinde Polis Teşkilat ve Vazife Nizamnamesi hazırlanarak yürürlüğe konuldu. 1845 yılında kurulan Polis Teşkilatı, 1867, 1879, 1881, 1886, 1898, 1907 ve 1913 yıllarında yapılan düzenlemelerle sürekli gelişmiş ve genişletilmiştir. 35 2.1.3. Cumhuriyet Dönemi’nde Emniyet Teşkilatı Kurtuluş Savaşı’nın sonuna kadar görevini sürdüren İstanbul Emniyet-i Umumiye Müdürlüğü’nün yerine Cumhuriyet’in ilanı ile birlikte Ankara’da Emniyet Umum Müdürlüğü ve bu örgüte bağlı Vilayet Polis Müdürlükleri kurulmuştur. Cumhuriyet döneminde güvenlik teşkilatında temelde önemli bir değişiklik yoktur. Zira; Osmanlı Devleti’nin son zamanlarında Avrupai tarzda ıslah edilip geliştirilen Emniyet Teşkilatı’nın iki asıl bölümü; Polis ve Jandarma Cumhuriyet döneminde de aynen korunduğu gibi özel kolluk teşkilatının çeşitli adlarla anılanları da bu yeni dönemde varlığını korumuştur. 1934 tarihinde 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyeti Kanunu ve 1937 yılında da 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu çıkarılmıştır. 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu ile örgütün yeniden düzenlenmesi sonucu 1937 yılında Emniyet Genel Müdürlüğü kurulmuştur. Her iki kanunda da zaman zaman değişiklikler yapılarak, bir kısım maddeler eklenerek günümüze kadar uygulana gelmiştir. “Polis, silahlı icra ve inzibat kuvveti olup üniformalı ve sivil olmak üzere iki kısımdır.”38 “Üniformalı polis; vasıtalı ve vasıtasız kısımlara ayrılır. Vasıtalı Polis; atlı, bisikletli, motorlu ve canlı, cansız diğer vasıtalarla teçhiz edilen kısımdır.”39 “Sivil Polis; her nevi emniyet hizmetinde üniformasız çalıştırılan kısımdır.”40 “Polis: idari, siyasi ve adli kısımlara ayrılır.”41 1. İdari Polis: İçtimai ve umumi intizamı temin etmekle mükellef olan kısmıdır. 2. Siyasi Polis: Devletin umumi emniyetine taalluk eden işlerle mükellef olan kısmıdır. 3. Adli Polis: Asgari tam teşekküllü polis karakolu bulunan yerlerde adli işlerle uğraşmak üzere Emniyet Umum Müdürlüğü’nce kadrodan ayrılan bir kısmıdır. 38 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu, md.4., 12.06.1937. 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu, md.5., 12.06.1937. 40 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu, md.6., 12.06.1937. 41 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu, md.8., 12.06.1937. 39 36 1953 yılında Karayolları Trafik Kanunu ile Trafik Polisi Teşkilatı kurulmuş ve daha sonra 2918 Karayolları Trafik Kanunu ile bu teşkilat yeni bir biçime kavuşmuştur. 1965’de kurulan Toplum Zabıtası da 1982’de kaldırılarak, 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’na yapılan ek maddelerle Çevik Kuvvet Birimi kurulmuştur. 3021 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’na göre ülkenin genel güvenliği ve asayişinden İçişleri Bakanlığı sorumludur. Polis Teşkilatı, içerisinde: İdari, Siyasi, Adli, Trafik, Çevik Kuvvet şeklinde alt bölümlere ayrılır. 2.2. POLİSİN TERMİNOLOJİSİ VE POLİS KAVRAMI “İdarenin kamu düzenini korumak ve sağlamak için giriştiği tüm faaliyetlere kolluk faaliyetleri denilmektedir.”42 “Kolluk kamu düzenini sağlayan, koruyan ya da kamu düzeni bozulduğunda eski haline getiren idari etkinlik anlamına geldiği gibi, bu tür etkinlikleri yürüten görevliler anlamında da kullanılmaktadır.”43 “Günümüzde ülke içinde “emniyet” ve “asayişi” sağlayan güvenlik güçleri için “Polis”, “Kolluk” ve “Zabıta” terimleri kullanılmaktadır. Eski çağlarda Polis kent yönetimini ve devlet faaliyetlerini belirtmekteydi. Zabıta sözcüğünün Polis sözcüğüne kıyasla daha geniş ve kapsamlı bir anlamı vardır.”44 Türkçe terminolojide polis değimi ile güvenlik personeli daha açık bir anlatımla “Emniyet Teşkilatı”nda görev yapmakta olan silahlı personel” kastedilmektedir. Zabıta ise kamu düzenini sağlamakla görevli güvenlik güçlerini belirtir (Belediye, toplum ve ahlak zabıtası gibi). Bugün ülkemizde zabıta sözcüğü polis sözcüğünü karşılamamakta ve Emniyet Teşkilatı’nda kullanılmamaktadır. “Polis sözcüğü incelenirse; Latince’de Politika-Devlet, eski Yunanca’da şehir, devlet, site, kent, belde anlamına gelmektedir. Yine Yunanca’da politia; düzeni-kent yönetimi-yönetim-idare-devlet vatandaşlığı” “şehir polites ise; “vatandaş” 42 Metin Günday, İdare Hukuku, Ankara, İmaj Yayınları, 1996, s.185. A.Şeref GÖZÜBÜYÜK, Yönetim Hukuku, 8.bsk., Ankara, Turhan Kitabevi, 1996, s.231. 44 Füsun Sokulu, Polis - Toplumsal Bir Kurum Olarak Gelişmesi, Polis Alt - Kültürü ve İnsan Hakları, İstanbul, y.y., 1990, s.17. 43 37 anlamı taşımaktadır.”45 Tarihsel süreçte polis sözcüğü Avrupa’da bütün devletlerde aynı ve geniş anlam kazanarak “hükümet faaliyetlerini”, “kamu düzenini” kapsar bir duruma gelmiştir. Fransa’da, 16. yüzyılda polis sözcüğü devletin amacı, devlet faaliyetleri anlamında kullanılmıştır. Zamanla polis sözcüğü, her türlü devlet hizmet ve faaliyetlerinin dışına çıkarak günümüzdeki anlamını kazanmaya başlamıştır. Bugün Polis denince; ülkenin içinde düzeni sağlayan, halkın asayiş ve huzurundan sorumlu olan örgütte görev yapan personel akla gelir. Ülkemizde de polis sözcüğü “Emniyet Teşkilatı” ve bu örgütte görev yapan, Polis Memuru’ndan Emniyet Müdürü’ne kadar rütbeli ve rütbesiz bütün personel için kullanılmaktadır. Ülkemizde 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nun 1. maddesinde46; “Polis asayişi, amme, şahıs tasarruf emniyetini ve mesken masuniyetini korur. Halkın ırz, can ve malını muhafaza ve ammenin istirahatini temin eder. Yardım isteyenlere, yardıma muhtaç olan çocuk, alil ve acizlere muavenet eder. Kanun ve nizamnamelerin kendisine verdiği vazifeleri yapar.” şeklinde yer almaktadır. Toplumsal ve genel kamu düzenini sağlamakla yükümlü olandır. Toplumda tehlikeleri önlemek ve güvenliği sağlamak için mevcut bulunması gereken organı ifade etmek için “polis, zabıta, kolluk” gibi terimler kullanılmaktadır. “Zabıta” terimini genel anlamda, polis ve jandarma biçimde kullanılmaktadır. “Polis, görevli bulunduğu mülki sınırlar içinde, hizmet branşı, yeri ve zamanına bakılmaksızın bir suçla karşılaştığında suça el koymak, önlemek ve sanık ve suç delillerini tesbit, muhafaza ve yetkili zabıtaya teslim etmekle görevli ve yetkilidir.”47 Bazı kamu görevlilerine zabıta yetkisi verilmiştir. Özel zabıta görevlileri kural olarak “önleme yetkisiyle” donatılmışlardır. Zabıta’nın “suç öncesi 45 Füsun Sokulu, Polis - Toplumsal Bir Kurum Olarak Gelişmesi, Polis Alt - Kültürü ve İnsan Hakları, İstanbul, y.y., 1990, s.18. 46 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, md.1., 14.07.1934. 47 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, Ek md.4., 14.07.1934. 38 görev” ve “suç sonrası görev” olmak üzere iki büyük görevi bulunduğu söylenebilir. Polisin önleme görevi, klasik bakış açısından ele alındığında, “Kanunlara, tüzüklere, hükümet emirlerine ve kamu düzenine uygun olmayan hareketlerin işlenmesinden önce bu kanun hükümleri dairesinde önünü almak”48 şeklinde tanımlanmıştır. Önleme görevi suç işleninceye kadar olan safhalardan oluşur. Suç işlendikten sonra polisin “adli görevi” başlar. Aynı Polis Memuru, suç işlenmeden önce önleme görevi ile hareket edildiği halde, suç işlendikten sonra yaptığı işlemlerde adli polis sıfatıyla hareket eder. 2.3. EMNİYET TEŞKİLATI’NDA EĞİTİM, RÜTBE, MESLEK DERECELERİ VE GÖREV ÜNVANLARI Emniyet Teşkilatı’nda personel kaynağını Polis Meslek Yüksek Okulları, Polis Eğitim Merkezi Müdürlükleri, Polis Kolejleri ve Polis Akademisi sağlamaktadır. (Emniyet Teşkilatı’nda eğitim durumu ile ilgili bilgiler ve açıklamaları ve bu konudaki kaynak bilgileri Ek 5-a’da bulunmaktadır.) Emniyet Teşkilatı’nda görevli personel çeşitli rütbe, meslek dereceleri ve görev ünvanlarına ayrılmıştır. (Emniyet Teşkilatı’nda rütbe, meslek dereceleri ve görev ünvanları ile ilgili bilgiler ve açıklamaları ve bu konudaki kaynak bilgileri Ek 5-b’de bulunmaktadır. Rütbe, meslek dereceleri ve görev ünvanları çizelge halinde Ek 5-c’de bulunmaktadır.) Polis üniformasında bulunan içinde ayyıldızlı bayrağımızın bulunduğu polis yıldızında, polisin vasıfları (Atatürkçü, Cumhuriyetçi, Tarafsız, vb. şekilde) sıralanmıştır. (Polis Yıldızı Ek 5-d’de bulunmaktadır.) 48 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, md.2., 14.07.1934. 39 2.4. EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TEŞKİLATLARI Ülkemizde, İçişleri Bakanlığı’na bağlı Emniyet Genel Müdürlüğü, Merkez, Taşra ve Yurtdışı Teşkilatı’ndan oluşur. 2.4.1. Merkez Teşkilatı; Polis Teftiş Kurulu Başkanlığı, Polis Akademisi Başkanlığı, Hukuk Müşavirliği, (Ana Komuta Kontrol Merkezi, Arşiv ve Dokümantasyon, Asayiş, Bilgi İşlem, Dışilişkiler, Eğitim, Güvenlik, Haberleşme, Havacılık, İdari ve Mali İşler, İkmal ve Bakım, İnşaat Emlak, İnterpol, İstihbarat, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele, Koruma, Kriminal Polis Labaratuvarları, Özel Herekat, Personel, Sağlık İşleri, Sosyal Hizmetler, Strateji Geliştirme, Trafik Planlama ve Destek, Trafik Uygulama ve Denetleme, Trafik Eğitim ve Araştırma, Terörle Mücadele ve Harekat, Yabancılar ve Hudut İltica) Dairesi Başkanlığı, Trafik Araştırma Merkezi Müdürlüğü, Polis Koleji Müdürlüğü, Özel Kalem Müdürlüğü, Basın Protokol ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü’nden meydana gelir. 2.4.2. Taşra Teşkilatı; İllerde İl Emniyet Müdürlüğü ve Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı olarak, ilin büyüklüğüne göre değişen (birim) Şube Müdürlüğü ve ilçelerin büyüklüğüne göre İlçe Emniyet Müdürlüğü veya İlçe Emniyet Amirliği, Hudut Kapısı Emniyet Amirliği gibi birimlerden oluşur. Bu tez sınırları içinde taşra teşkilatı örneği olarak Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü örneklem olarak alındığı için, bu konu ile ilgili olarak Gaziantep ili teşkilatı ve birimleri Ek 6-a’da bulunmaktadır. Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü çalışmaları ve Gaziantep ilinde çocuk suçluluğuyla ilgili bilgiler Ek 6-b’de bulunmaktadır. 2.4.3. Yurtdışı Teşkilatı; İçişleri Bakanlığı, Kamu Kurum Kuruluşları’nın Yurtdışı Teşkilatı hakkında Kanun Hükmünde Kararname esaslarına uygun olarak kurulur. 40 Türkiye’nin güvenlik alanında elde ettiği birikimleri tüm dünyaya açmak ve ABD’de bulunan FBI ve benzeri güvenlik teşkilatları ile teşkilatımız arasında bir köprü oluşturmak amacıyla 2004 yılında Kuzey Teksas Üniversitesi bünyesinde Türk Polis Çalışmaları Enstitüsü (TURKISH INSTITUTE FOR POLICE STUDIES) (TIPS) adı altında bir enstitü kurulmuştur. Böylece; eğitim amacıyla yurtdışına gönderilen Emniyet Teşkilatı Personeli’nin koordinesini sağlayacak olan TIPS, 1 genel koordinatöre bağlı 5 bölge koordinatörlüğünden oluşmaktadır. ABD’deki üniversitelerde 153, İngiltere’de 5, Fransa’da 3, Almanya’da 3, Rusya’da 1 olmak üzere toplam 165 Türk Polis Teşkilatı Mensubu Personeli Yüksek Lisans ve Doktora programlarına devam etmektedir. Bugüne kadar Doktora programlarını tamamlayan 5 personel ise, Türkiye’ye dönmüştür.49 Ayrıca; “Türk Polisi, Birleşmiş Milletler’in barışı koruma misyonunda, AGIT kapsamında 16 ülkede eğitici, danışman veya gözlemci olarak halen 375 personeli ile görev yapmaktadır. Türk Polisi bu haliyle dünyada uluslararası çapta görev yapan polis teşkilatları arasında üçüncü sıradadır.”50“Türkiye’deki başarılı operasyona dönük istihbarati verinin % 87’sini Polis toplamaktadır. Türkiye’deki nüfusun % 72’si polisin görev alanı içerisinde güvenlik hizmeti almaktadır.”51 Emniyet Teşkilatı; köklü, büyük ve güçlü bir kuruluştur. Yaklaşık 200 bin personel vardır. Her personelin eğitim seviyesi, olaylara bakışı aynı değildir. Her kuruluşta yanlış yapanlar bulunabilir. Ama; Türk Polis Teşkilatı, kendi içerisindeki yanlışları ve yanlışlık yapanları daima ayıklayacak güçtedir. Bütün kadrosuyla daima en doğru şekilde aziz milletinin hizmetindedir, hizmetinde olmayanları da ayıklamasını bilir. Polis Teşkilatı’nda disiplin ve soruşturma işlerinde kanunlarla verilen görevleri yapmak üzere; illerde İl Polis Disiplin Kurulu, öğretim ve eğitim kurumlarında Polis Disiplin Kurulu, Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu, Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu oluşturulur. Disiplin Kurulları’nın disiplin cezası verebilecekleri personel ve uygulamaya yetkili oldukları cezalar Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun Ek 5. maddesinde belirtilmiştir. Ayrıca; Emniyet Teşkilatı’nda bulunanlara doğrudan doğruya disiplin cezası vermeye yetkili olanlar ve hangi cezayı verebilecekleri Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun Ek 9. maddesinde belirtilmiştir. Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü’ne göre disiplin cezaları verilir. 49 IPA Turkey Newspolice, İstanbul, Şan Ofset Matbaası, Mayıs/Haziran 2006 s.64 IPA Turkey Newspolice, İstanbul, Şan Ofset Matbaası, Mayıs/Haziran 2006 s.86 51 Aytaç Önder, IPA Turkey Newspolice, İstanbul, Şan Ofset Matbaası, Mayıs/Haziran 2006 s.7 50 41 Atatürk ilke ve devrimlerine, insan hak ve onuruna, gücünü aldığı yasalara saygı ve bağlılık ile tarafsızlık ilkesiyle, demokratik düzenin gereği olan temel hak ve özgürlüklerin kullanılabilmesi için toplumda dirlik ve düzenin sağlanması bilinciyle çalışan, Ülkemizin bağımsızlığı, bölünmez bütünlüğü ve esenliği, Cumhuriyetimizin tüm değerleriyle korunması ve yaşatılması için canını vermekten çekinmeyen Polis; ülkemizde kamu düzenini, genel emniyet ve asayişi sağlamada kendisine doğrudan yetki veren kanunlar (mevzuat) çerçevesinde hareket etmektedir (2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu, 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu, Polis Vazife ve Selahiyet Tüzüğü, Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği, Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği, Adli Kolluk Yönetmeliği). Bazı kanunlar ile de, polise kamu düzeninin tesisine yönelik bir takım görev ve yetkiler verilmektedir. (Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu, Kimlik Bildirme Kanunu, Terörle Mücadele Kanunu, Çevre Kanunu, vb) Polis; ülkemizde kamu düzenini, genel emniyet ve asayişi sağlamada kendisine doğrudan yetki veren kanunlar çerçevesinde hareket etmektedir. Bazı kanunlar ile de, polise kamu düzeninin tesisine yönelik bir takım görev ve yetkiler verilmektedir.Polis Teşkilatı’nın özlük hakları ile ilgili olarak maaş, emeklilik, emekli ikramiyesi, fazla mesai gibi sıkıntıları bulunmaktadır. Aşırı çalışmadan dolayı; evine, eşine, çocuklarına ve sosyal hayata yeterince vakit ayıramamaktadır. Ulu önder Atatürk’ün dediği gibi; “Polis; bir asker kadar disiplinli, bir hukukçu kadar hukuk adamı, bir anne kadar şefkatli olmalıdır.” Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Dolmabahçe Sarayı’nın rıhtımında otururken Salih BOZOK’un görevli polislere müdahale ettiğini gördüğünde parmağı ile işaret ederek, “Polise karışılmaz, vazifesini yaparken serbest bırakılmalıdır.” Diyerek polisin devlet için ne kadar önemli olduğunu anlatmak istemiştir. Ayrıca; Türkiye Cumhuriyeti’nin Kuruluşu’nun 10. yıl dönümünde yapılan resmi geçide katılan Polis ve Jandarma birliklerinin geçişinden etkilenerek şu sözleri 42 söylemiştir: “Dün sizin hali tavrınızdan mertlik ve erkeklik, yürüyüşünüzdeki intizam ve ciddiyet, size olan haklı itimadı kuvvetlendirdi ve herkesi memnun etti. Çünkü herkes biliyor ki ve bilmelidir ki, polis ve jandarma kuvvetleri vatandaşlara huzur ve sükûn temin eden, Cumhuriyetin kanunlarına ve medeniyet düşmanlarına karşı kullandığı bir kalkandır. Binaenaleyh, cumhuriyet kanunlarına, memleketin huzur ve asayişine karşı gelebilecek ve vatandaşların hürriyetine tecavüz edebilecek her şerrin kafası behemahal bu kalkana çarpmalı ve parçalanmalıdır.” “Herkesin vicdanı, kendi polisidir. Ancak; polis, vicdanı olmayanların karşısındadır.” 43 BÖLÜM III HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM KAVRAMI VE TÜRK EMNİYET TEŞKİLATINDA HALKLA İLİŞKİLERTANITIM UYGULAMALARININ İŞLEYİŞİNE BİR BAKIŞ Halk, bir ülkede yaşayan insan toplulukları olarak ifade edilmektedir. Halk; “halk dediğimiz kitle bir örgütün çalışma alanı içinde, bu örgütün çalışmaları ile ilgili, bir başka deyimle örgütün çalışmalarını etkileyen veya ondan etkilenen kişilerin toplamıdır.”1 Halkla ilişkilerin ortak bir tanımından bahsetmek bugün için mümkün olmamaktadır. Halkla ilişkiler belirtilmiş hedef kitleleri etkilemek için hazırlanmış planlı, inandırıcı iletişim girişimidir. 3.1. HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM KAVRAMI Halkla ilişkiler ile ilgili olarak birçok tanımlama yapılabilmekle birlikte; “özel ya da tüzel kişilerin belirtilmiş kitlelerle dürüst ve sağlam bağlar kurup geliştirerek onları olumlu inanç ve eylemlere yönetmesi tepkileri değerlendirerek tutumuna yer vermesi böylece karşılıklı yarar sağlayan ilişkiler sürdürme yolundaki planlı çabaları kapsayan bir yöneticilik sanatı”2 olarak özetlenebilir. Bir yeniliğin kabulü, bir projenin uygulanması, halkın bir sıkıntıya katlanması söz konusu olduğunda, yeniliğin; fedakârlığın kişiye ve ülkeye getireceği faydaların açıkça anlatılması, halkın girişilen çabaların doğruluğuna inanması ve yönetimi desteklemesi sonucunu verir. Halkın inanç ve desteğine dayanılarak girişilen çabalar çoğunlukla başarılı sonuçlar verirler. Sonuçların başarılı ve yararlı olduğunu gören halk, girişilen çabaları gittikçe daha büyük heves 1 2 Nuri Tortop, Halkla İlişkiler, Ankara, Yargı Yayınları, Sayı 18, 1993, s.34 M. Alaeddin Asna, Temel Bilgiler - Publice Relations, İstanbul, Osmanlı Matbaası, 1983, s.12. 44 ve heyecanla destekleyecek, böylece yönetim-halk arasındaki bu sıkı işbirliği uzun vadede devam edecektir.3 “Kısaca halkla ilişkiler bilgisi ve uygulaması kamu işlerinde başarı, toplum içinde huzur sağlar.”4 “Halkla ilişkilerin bu önemi, ileri ülkeler hükümetlerinin bu konuya her geçen gün daha büyük ağırlık vermelerine yol açmıştır. Az gelişmiş ülkelerde ise konunun önemi yeni yeni anlaşılmakta ve hükümetler imkânları ölçüsünde halkla ilişkiler çalışmalarına eğilmektedirler.”5 3.1.1. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Kavramının Tanımları Halkla ilişkiler ve tanıtımın tanımları konusunda uzmanların üzerinde birleştiği ortak kavramlar olmakla birlikte pek çok farklı tanım karşımıza çıkmaktadır. Genel olarak Halkla İlişkiler, sunulacak hizmet ya da politikanın, görülecek işlerin, hedef alınan grupların isteklerine uygun olarak planlanan, sürekli olarak geliştirilen ve dürüstlük ilkesini benimseyen yönetsel bir işlev6 olarak tanımlanabilir. 1978 tarihinde Meksiko City’de yapılan kongrede “Dünyadaki Halkla İlişkiler Birlikleri” halkla ilişkileri genel olarak şöyle tanımlanmıştır: “Halkla ilişkiler eğilimleri araştıran ve çözümleyen, sonuçlarını tahmin ederek yöneticilere öneren, böylece hem kamuya hem de örgüte hizmet sunacak planlanmış etkinlikleri uygulayan bir bilim ve sanattır”7 James L.Mc. Camy’e göre ise halkla ilişkiler; “Kamu alanında, devlet mekanizması ile yurttaşlar arasında doğrudan doğruya veya dolaylı olarak yapılan temaslar ile bu temaslarda saklı tesir ve davranışlardan doğan tepkinin bütünüdür.”8 Ortak bir pencereden baktığımızda halkla ilişkiler ve tanıtım ile ilgili ortak tanımları üç başlıkta özetlenebilir; 3 M.Alaeddin Asna, “Yönetim-Halk İlişkileri”, Amme İdaresi Dergisi, C:1, Ankara, 1968, s.3-4, 59 Rakın Ziyaoğlu, Propaganda ve Sanatı, İstanbul, Halk Basımevi, 1963, s.9. 5 Asna, Yönetim-Halk İlişkileri, s.65. 6 Tortop, a.g.e., s.4. 7 Yücel Ertekin, Halkla İlişkiler, Ankara, TODAİE Yayını. No: 259, 1995 s.9. 8 Ahmet Bülent Göksel, Halkla İlişkiler, İzmir, Bilgehan Basımevi, 1988, s.5. 4 45 1. İkna etme sanatıdır: Genellikle yönetimle ilgili olarak, belli bir davranış benimsetmek ya da beli yönde hareket yaratmak için halkı inandırma çabalarıdır. 2. Devleti ve halkı kaynaştırır: Halkla ilişkiler iki gurubu örneğin, kamu örgütleri ile kamuoyunu kaynaştıran, özdeşleştiren ve bütünlüğe vardıran çabaların tümüdür. 3. Halka duyurma veı halkla işbirliği görevi: Yönetimin izlemekte olduğu politikanın halka benimsetilmesi, çalışmaların sürekli ve tam olarak halka duyurulması, yönetime karşı olumlu bir hava yaratılması ve buna karşılık halkında yönetim hakkında ne düşündüğünün ve yönetimde ne istediğinin bilinmesi ve halkla işbirliği sağlanması görevine halkla ilişkiler denir.9 “Halkla ilişkiler, belirtilmiş hedef kitleleri etkilemek için hazırlanmış, planlı, inandırıcı haberleşme çabasıdır. Diğer bir deyişle ise halkla ilişkiler, halkı belirli bir tutumu kabule ya da belirli bir uygulama yolunu izlemeye inandırma sanatıdır.”10 Halkla ilişkilerin kurumdaki görevleri ve işlevlerinin kısa anlatımı şöyle dizgelenmektedir: Kurum içinde ve dışında ilgili bireyleri etkileyebilmek için inandırıcıetkileyici ilişkiler kurarak bunları saklamak, bu ilişkileri bozabilecek gelişmeleri, işleri ve olayları önceden sezinleyip önlem almak, kurumun yönetsel sistemine, kurumsal amaçlarına ulaşmak üzere kendi gücünde yardımcı olmak, bu işlevler doğrultusunda, kurumsal planlama, bütünleşme ve etkinlik kazanma işlevlerine etkili bir biçimde katılmak, kurum içi ve dışı iletişimi yönetmek.11 Halkla İlişkilere gereken önemi vermeyen kuruluşların başarılı olma olasılığı azalmaktadır. Halkla İlişkiler, bir örgütün hem sigortası, hem vitrini, hem de vizyonudur.12 Halkla İlişkiler, kişinin ya da kurumun halkla ilgisini geliştirme ve anlama yolundaki çabadır.... Halkla İlişkiler, halkı etkileyen söz, eylem ya da olaydır. Halkla İlişkiler, bir kuruluş çalışanlara, müşterilere, bağlantılı olduğu kişilere sevdirme ve saydırma sanatıdır. Halkla İlişkiler, düşüncelerin istenen sonuçları yaratması amacı ile çeşitli guruplara ustaca aktarılması, becerikli bir haberleşme oluşumunun gerçekleştirilmesidir.13 Halkla İlişkiler, yönetim felsefesi, bu felsefenin yürütülen politika ve eylemlerle görüntülenmesi, bir yönetim fonksiyonu ve karşılıklı anlayış ve iyi niyetin sağlanması için kamuoyu ile haberleşme yöntemleri sonucunda bu felsefenin, politikanın, uygulamanın ve eylemlerin açıklanmasıdır. 14 9 Ertekin, a.g.e., s.9. M. Alaattin Asna, Halkla İlişkiler, Ankara, Türkiye Bankalar Birliği, 1978, s.1-12. 11 Safiye Kırlar, “Halkla İlişkiler ve Tanıtımda Reklam”, (çev) John White (1991). How to Understand and Manage Public Relations, London, Business Books Ltd, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi, İstanbul, 1996.) 12 Nurullah Öztürk, Türkiye’de Devlet, Toplum ve Polis (Polis ve Halkla İlişkiler), Ankara, Seçkin Yayınları, 2002, s.229. 13 Tortop, a.g.e., s.4-5 14 M.Alaeddin Asna, Bankacılar için Halkla İlişkiler Bilgisi, Ankara, Yayın No: 173, 1985, s.15 10 46 Halkla İlişkiler, “ekonomik, sosyal ve siyasal kuruluşların yöneticilerini, her çalışma dalında halkın yararını ön plana alan bir görüş ve tutuma yönelten bir yönetim felsefesidir.” 15 Halkla İlişkiler, Kuruluşun müdüründen odacısına kadar tüm mensuplarının uygulaması, izlemesi gereken bir felsefe, bir politika demektir, bir Halkla İlişkiler uzmanı tutarak ona astronomik ücretler vermek bile tek başına başarı getirmez.16 “Halkla İlişkilerin kamu yönetimi uygulamasındaki amacı yalnız çevreyi aydınlatmak değil, yöneticileri kendi davranışlarını ya da yönetsel eylemleri değiştirmeye yöneltmek ve bu konuda yön göstermektir.”17“Halkla İlişkiler, belirtilmiş hedef kitleleri etkilemek için hazırlanmış, planlı, inandırıcı haberleşme çabasıdır.”18 Sosyologlar kitlelere bir şey yaptırabilmek için yeryüzünde üç etkili yol bulunduğundan söz ederler: a) Zor kullanmak, b) Para ile satın almak, c) İnandırmak. Halkın bir yeniliğe, bir sosyal değişime uymasında, alışmasında Halkla İlişkiler sanatının kullandığı, işte bu üçüncü yoldur: inandırma.19 Halkla ilişkilerde amaç, karşı kitleyi etkilemektir. Onu belirli bir inanca veya eyleme itmektir. Tanıtılacak kişi veya işi ortaya koymak, karşıdan gelebilecek tepkileri göz önünde tutmak gerekirse istenen düzeltmeleri yaparak amaca ulaşmaktır. Amaç, karşı kitleyi etkileme, inandırma ve davranışa ve dürüst yollardan itebilmektir. İletişim, duygu, düşünce veya bilgilerin akla gelebilecek her türlü yola başkalarına aktarılmasıdır. Etkileşimin olduğu her yerde de etkileşim vardır. İletişim insanlara karşı yapılan bir eylemdir. Yönetim insanlara rağmen olmaz, insanlarla birlikte olur.20 Halkla ilişkilerde asıl amaç, doğru bilgiyi en uygun araçlarla vermektir. İyi niyet asıldır, tartışmaya açık olma ile demokratiktir. Korku ya da para ile satın almaya dayanmadığından Halkla ilişkiler inandırma (ikna etme) yolunu benimsemiştir.21 15 Asna, Bankacılar için Halkla İlişkiler Bilgisi, s.16 Asna, Bankacılar için Halkla İlişkiler Bilgisi, s.17 17 Metin Kazancı, Halkla İlişkiler, Ankara, A.Ü.S.B.F. Basın ve Yayın Yüksek Okulu Basımevi, Yayın No:459, 1980, s.32 18 Asna, Bankacılar için Halkla İlişkiler Bilgisi, s.32 19 Asna, Bankacılar için Halkla İlişkiler Bilgisi, s.36 20 Zuhal Baltaş, Acar Baltaş, Bedenin Dili, İstanbul, Remzi Kitabevi, 2.bs., 1994, s.19. 21 Doğan Canman, v.d., Kamu Görevlileri El Kitabı, Ankara, TODAİE Yayın No: 308, 2002, s.353 16 47 Halkla ilişkilerin amacı, kuruluş ile diğer çeşitli iç ve dış kuruluşlar arasında iyi bir ortam yaratmaktır. Halkla ilişkiler bu anlamda kuruluşun yalnız Halkla olan ilişkilerini değil, diğer kuruluş veya topluluklarla olan ilişkilerini de kapsamına almaktadır. 22 “Halkla ilişkilerin amacı, özel ve kamu yararlarına cevap vermeye çalışmak ve herkesin kişiliğine hürmet ederek sosyal sorumluluk duygusu yaratmaktır.”23“Halkla ilişkiler, demoktarik süreci güçlendirir.”24 Polis-Halk işbirliği sağlanmasında en önemli husus polisin hizmet verdiği alanlarda halkı eğitmesidir. Halka, huzur ve güvenin sağlanmasında polise ne gibi katkıları olabileceği anlatılmalıdır. Bunu sağlamak için önce herhangi bir olayda dikkat edilmesi gereken hususların neler olabileceği, olaylar karşısında seyirci kalınmaması gerektiği, suç işleyenlerin polise bildirilmesi gerektiği verilmelidir. Halka huzur ve güvenin ancak onların katkılarıyla gerçekleşebileceği kavratılmalı ve eğitiminin sürekliliği sağlanmalıdır.25 27-29 Mart 1995 tarihlerinde 1. Polis Halk İşbirliği Sempozyumu’nda Polis Akademisi Başkanı Hasan YÜCESAN’ın da söylediği üzere; Günümüzde gerçek manada polislik, suçluları yakalamada gösterilen başarıyla değil, halkla geliştirilen ilişkilerin niteliği ve suçu önlemede halktan alınan yardım ve desteğin oranı ile ölçülmektedir. Halkın desteği ile görev yapan polis dünyanın neresinde olursa olsun başarıdan başarıya koşmakta ve toplumlar huzur toplumu haline gelebilmektedir. Halkın desteğinden uzak, baskı ve şiddete dayalı olarak görev yapılan antidemokratik ülkelerde suç ve suçluluğun önlenmede ve toplumun huzurunu sağlamada polis başarısız olmakta ve suç olaylarında artış görülmektedir. Polis hizmetinin niteliğinden dolayı sürekli olarak halkla temas halinde olması, bir sorumluluk ve güven mesleği olan polisliğin toplumda saygınlık kazanması polisin halka güven verebilmesine bağlıdır. Sevgi, hoşgörü, müsamahanın ağırlık kazandığı bu dönemde polisliğin korku kurumu olmaktan çıkartılarak bir güven kurumu haline getirilmesi, zihinlerdeki yanlış imajların silinmesi gerekmektedir.26 Polis, ne insanüstü bir varlık, nede her derde deva bir varlıktır. Kimse her köşede bir polisin bulunduğu bir zamanı asla görmeyecek ve uygulanması da imkânsızdır. Suçların önlenmesi ve işlenen suçların sorumluluklarının yakalanması için polis, halkla işbirliği yapmak zorundadır. Unutulmamalıdır ki varlık nedenleri kendilerine hizmet vermekle yükümlü oldukları vatandaşı dikkate alarak, onlara değer vererek ve hizmetlerini kitlelerinin beklentileri doğrultusunda uyarlayarak yol alanlar, hem kendileri rahat edecekler ve hem de hizmet verdikleri kitle rahat 22 Tortop, a.g.e., s.9 Tortop, a.g.e., s.10 24 Nermin Abadan, Modern Toplumlarda Halkla Münasebet, Ankara, TODAİE Yayını, 1964, s.7 25 Firdevs Güneş, “Polis-Halk İşbirliğinde Halkın Eğitim Durumu”, 1. Polis Halk İşbirliği Sempozyumu, (27-29 Mart 1995) Polis Akademisi, Seminer, Konferans, Sempozyum Bildirileri Dizisi:1, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi, 1995, s.91. 26 Hasan Yücesan, “Açılış Konuşmaları”, 1. Polis Halk İşbirliği Sempozyumu, (27-29 Mart 1995) Polis Akademisi Seminer Konferans Sempozyum Bildirileri Dizisi:1, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi, 1995, s.1. 23 48 edecektir. İletişim, halkla ilişkiler ise toplam kalitenin belkemiğini oluşturmaktadır. Kısaca her alanda kamu kurum ve özel kurum tarafından kaliteli hizmet sunulmak isteniyorsa, o zaman insana değer veren, insanı dinleyen ve topluma hizmet etmeyi amaç edinmiş bir yönetim anlayışı içerisinde halkla ilişkilere gereken önem verilmelidir.27 “Halkla İlişkiler konusunda her şey ezbere bilinse de son söz, o bilgileri kullanma isteğinde ve azmindedir.”28 Halkın yönetimle ilişkisi sürekli olarak belirli bir sorun üzerine kurulur. Amaçsız bir ilişki olmaz. İlişkinin kurulabilmesi için ortada bir sorunun bulunması gerek ve yeter koşuldur. Bu soruna çözüm getirmek için bazen yönetilenin isteği ile, bazen de yönetimin soruna el atması ile belirli bir ilişki oluşturulur.29 Halk ilişkiler uygulamasının kullandığı araçlar belki bir sıralamaya uygun gelmeyecek kadar çoktur. Ancak gerek evrensel olarak uygulanan, gerekse Halkla ilişlerin bir ilgi alanı olarak görüp değerlendirilen çalışmaların sonuçlarına bakılarak belirli bir sıralama yapmak olanaklıdır.30 “Halk ilişkiler iki yönlüdür.... Karşılıksız bir Halkla İlişkiler düşünülemez.”31 İngiltere’de halkın polise güveni konusunda çeşitli tarihlerde yapılan araştırmalar, bu ülkede halkın polise güveninin yüksek olduğunu göstermiştir. İngiliz geleneğinde, polis hiç bir zaman halktan ayrı bir kurum değil “üniformalı vatandaş” olarak görüle gelmiştir. Zaten çağdaş polislik, kaba güce değil, kabule ve halkla bütünleşmeye dayanmaktadır.32 3.1.2. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Kavramının Ortak Özellikleri Kazancı’ ya göre33 Halkın yönetimi desteklemesi, onun kendisi için yararlı ve olumlu çalışmalar yaptığına inanmasına bağlıdır. Bunun yolu da yönetimin gerçekten olumlu işler yapması ve aynı zamanda yaptıklarının halka anlatmasından geçmektedir. Yalnızca icraat yetmez, icraatın anlatılması da gerekir. Bu nedenle halka belirli bir pencere açmak ve bu konuda kitle iletişim araçlarını ya da yüz yüze 27 Nurullah Öztürk, Türkiye’de Devlet, Toplum ve Polis (Polis ve Halkla İlişkiler), Ankara, Seçkin Yayınları, 2002, s.340. 28 Asna, Bankacılar için Halkla İlişkiler Bilgisi, s.179. 29 Kazancı, a.g.e., s.114 30 Kazancı, a.g.e., s.147 31 Kazancı, a.g.e., s.167 32 Remzi Fındıklı, Polis-Halk İlişkileri, İngiliz Polis Teşkilatı, Ankara, 1993, s.19. 33 Kazancı, a.g.e., s.38. 49 ilişkileri kullanmak gerekir. Varol, Bernays’a göre halkla ilişkilerin üç etkinlik alanını kapsadığnı aktarmaktadır34. Enformasyon, ikna ve bütünleşme. Bunlar aynı zamanda, kavramın üç anlamı bulunduğunu da ifade etmektedirler. Birinci anlamı, kamuya enformasyon aktarma, kamuyu bilgilendirme; ikincisi, tutum ve eylemleri değiştirmek amacıyla kamuya yönelik ikna ve üçüncüsü de, yönetimin tutum ve eylemlerini kamuların tutum ve eylemleriyle, kamuların tutum ve eylemlerini de yönetimindekilerle bütünleştirme çabalarıdır. Bernays’a göre halkla ilişkiler bu gün her üç anlamı bakımından da hayati bir önem kazanmıştır. Çünkü, bir taraftan, toplum çok daha karmaşık hale gelmekte ve toplumsal süreçler çok daha hızlı gelişmektedir. Öte yandan, teknoloji beşeri ilişkilerden daha hızlı ilerleme göstermektedir. Medyailetişim teknolojisi de buna dahildir. Asna ise halkla ilişkiler ve tanıtım kavramının ortak özelliklerini dört basamakta özetlemektedir.35 1. Halkla ilişkiler iki yönlü bir akım göstermektedir. Bu akımın bir ucunda bu çabaya girişmek durumunda olan yönetim, öbür ucunda ise sınırı çizilmiş, yani ön çalışmalarla belirtilmiş hedef kitleler bulunmaktadır. 2. Bu iki uç arasındaki akımda karşılıklı yarar bulunmaktadır. Halkla ilişki kuracak olan yönetim hedef kitleyi bazı bilgilerle beslemekte onu aydınlatmaktadır. Bu çalışması sonunda hedeften bazı tepkiler almakta, araştırmalar sonunda hedefin düşünce ve eğilimleri konusunda aldığı bilgileri değerlendirerek tutumuna yön vermektedir. 3. Halkla ilişkiler çabası içinde, hedef kitle için hazırlanan duyurma, tanıtma mesajlarının dürüstlükten ayrılmamasıdır. Doğru olanı yapıp hedef kitle tarafından beğenilmek için ancak ve ancak doğruyu söylemek söz konusudur. 4. Halkla ilişkiler planlıdır. Yani halkla ilişkiler planlı çalışmayı gerektiren, belirli safhaları bulunan sürekli bir oluşumdur. 3.2. HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM ARAÇLARI Yüz yüze haberleşme en etkili haberleşme yöntemlerinden birisidir. Yüz yüze sürdürülen ikili ilişkilerde etkileme veya etkilenme oranı daha yüksek olmakta, yani yüz yüze ilişki sosyal etkiyi artırıcı bir rol oynamaktadır. Yüz yüze haberleşmenin etkisi, haberi iletenin yani kaynağın tanınmış ve saygı duyulan biri olmasıyla da büyük ölçüde artmaktadır. 34 35 Muharrem Varol, Siyaset ve Halkla İlişkiler, Ankara, İmaj Yayıncılık, 1994, s.18-19 Asna, Yönetim-Halk İlişkileri, s.57-58 50 Lazarsfeld’e göre yüz yüze haberleşmenin yani şahsi ilişkilerin, insanların kanaat ve davranışlarını tayinde, herhangi bir yayın organından çok daha etkili olabilmesi şu sebeplere dayanmaktadır. 1. Şahsi ilişkiler samimi bir havada cereyan eder, Bu ilkelerden kaçınmak hayli güçtür ve dolayısıyla insanlar, kitle haberleşme araçlarına olduğunun aksine, bu durumda seçici bir tutum gösteremezler. 2. Dolaysız, yüz yüze ilişkiler, gerektiği anda, hedef alınan kişilerin tutumuna göre hemen yön değiştirebilir. Böylelikle, karşı görüşler derhal dikkate alınarak ikna yolu takip edilebilecektir. 3. İnsanlar tanıdıkları kişilerin sözlerine daha çok güvenmek, inanmak eğilimindedirler. 4. Hedef alınan şahıslar, kanaatleri değiştirilmeksizin de şahsi ilişkiler vasıtasıyla belirli bir davranışta bulunmaya razı edilebilirler. Mesela; bir arkadaş, sadece hatır için şöyle ya da böyle bir harekette bulunmayı kabul edebilir.36 Gazeteler: Gazeteler halkla ilişkiler ve propaganda uygulamalarında önemli ve etkili bir rol oynamaktadır. Diğer yandan dergiler ve kitaplarda halkla ilişkiler ve propaganda faaliyetlerinin bir başka etkili boyutunu oluşturmaktadır. ... basılı kağıt en mükemmel psikolojik silah olagelmiştir ve bugün radyo ile televizyon onun yerine geçmiş olmasına rağmen, itibarı hala bilinçaltımızı etkilemektedir.37 Gazeteler, eskiden beri halkla ilişkiler alanında en çok kullanılan ve kamuoyunu oluşturmada etkileri oldukça önemli olan araçlardandır. Çok farklı hedef kitlelere her gün seslenmemize yardımcı oldukları için bu konuda yararlanılabilecek araçların başında gelir.38 Dergiler: Dergiler günümüzün basılı iletişim ve grafik tasarım elemanları arasında önemli yer tutar. Hitap ettikleri hedef kitlelere göre insanları bilgilendirirler. Dergilerde gazeteler gibi bir takım haberleri içerir, ancak günlük olarak yayınlanmazlar. Dergiyi gazeteden ayıran en önemli fark zaman, yani iki yayın arasındaki süredir. Dolayısıyla 15 günde bir yayınlanan bir dergi amaç “süje olan olayın” duyurulmasından çok, onun ilginç, bilinmeyen gazetelerin göremediği ya da atladığı taraflarının yayınlanması ve okuyucuya aktarılmasıdır. Bunlar resimlerle de desteklendiğinde derginin içeriği oluşur.39 36 Varol, ag.e., s.129-130 Maurice Megret, Psikolojik Savaş, İstanbul, Varlık Yayınevi, 1972, s.17. 38 Ertekin, a.g.e., s.106. 39 Kazancı, a.g.e., s.257. 37 51 Afişler: Reklam yapmak bakımından ve halkı bilgilendirmek bakımından, sokakta herkesin görebileceği kavşaklara, geçit alanlarına, halkın yoğun olduğu yerlere asılır. Halkla ilişkiler ve propaganda amaçlı olarak kullanılan afişler, çeşitli spesifik basın yada yayın organları ile ulaşılan kitlenin dışında sokaktaki adamı da etkilemek ayrıca da diğer basın organları veya haberleşme araçlarıyla belirli bir etkiye maruz bırakılmış olan kitle üzerinde bu etkin devamlılığını sağlamak için kullanılır.40 Radyo: Radyo hakla ilişkilerde sesli olarak hedef kitleye hemen her konuda mesaj verilmesinde etkili bir rol oynayan iletişim aracıdır. Radyoda yapılacak olan program hedef kitlelere uygun mesajlar ile donatılmış; bilgi verici, aydınlatıcı, eğitici-öğretici, eğlendirici olabileceği gibi stüdyo dışı canlı yayınlar biçiminde de olabilir. Halkla ilişkiler uzmanının radyo programında en çok ilgilendiren bir türde özel dinleyici kitlesi için hazırlanan programlardır. Bu programlar eğitici ve öğretici niteliği olan ancak özel dinleyici gruplarına (kadın, gençlik, çocuk, işçi, hasta ve yaşlılar gibi) mesajlar ileten programlardır. Dinleyicisini en çok etkileyecek bu programlarından başarısı titiz bir araştırma ve planlamaya bağlıdır.41 Radyoda dinleyenler diğer kitle iletişim araçlarında olduğu gibi özel bir zaman ayırmak zorunda değildirler. Kişi başka işlerini yaparken de radyodan yararlanabilir. Yapılan araştırmalara başta sürücüler olmak üzere el ve göz emeği olan yoğun çalışma alanlarında sözgelimi konfeksiyon atölyeleri çalışanları, esnafın büyük bir bölümü, öğrenciler ve ev hanımları çok önemli bir radyo dinleyicileridirler. Bu kesim için radyolar arası bir rekabet vardır. Radyodan yararlanırken yayın zamanının çok iyi seçilmesi gerekir. Yapılan araştırmalar ışığında hangi saatlerde hangi toplumsal kesimin radyoyu daha çok dinlediği bilindiğine göre programların bu değişkenlere göre saatlendirmek mümkündür.42 Televizyon: Televizyon görüntülü ve sesli olarak insanlara ulaşmanın en etkin yollarından birisidir. Günümüz dünyasında insanları etkisi altına alan programlarıyla vazgeçilmez, halka en fazla ulaşılabilen, olumsuz yayını olması durumunda insanları uyuşturan ve kendisine esir eden etkili bir iletişim aracıdır. 40 Göksel, a.g.e., s.98 Ertekin, a.g.e., s.10. 42 Kazancı, a.g.e., s.262. 41 52 Çağımızın insanının işinin dışındaki zamanını evinde geçirmesi dünya ile ilişkisini televizyon ile kurması nedeni ile çok daha sık ve çok daha uzun bir süre kullanılmaktadır.43 Günümüzde özellikle televizyon en yaygın haberleşme aracı haline gelmiş olup, ses, görüntü ve hareket gibi üç ana özelliği ile diğer haberleşme araçlarının etkilerini tek başına karşılayabilmektedir. 3.3. EMNİYET TEŞKİLATI’NIN HALKLA İLİŞKİLER FAALİYETLERİNE YAKLAŞIMI Güvenlik kuvvetlerinin görevlerini gereği gibi yerine getirebilmesi için, halkın destek ve yardımını yanında hissetmesi gerekmektedir. Güvenlik kuvvetlerinin başarısı sadece yakalanan suçlu sayısıyla değil; aynı zamanda halktan aldığı aktif destek ile de ölçülmektedir.44 Bu nedenle güvenlik kuvvetleri ile halkın karşılıklı anlayış ve uyum içinde olması gerekmektedir. Halkın devletin yanında yer alması ve bu birlikteliğin kurulabilmesi için gereken emniyet teşgilatının halkla ilişkiler faaliyetlerine gereken önemi vermesiyle mümkündür. Bunun için bilgilendirme amacıyla yapılan liseli ve üniversiteli gençlere yönelik düzenlenen konferans ve sempozyumlar, internet üzerinden yapılan bilgilendirme etkinlikleri, hazırlanan kitap ve broşürler vasıtasıyla da bilinçlendirme ve tanıtma etkinlikleri, sportif ve sanatsal etkinliklerinin desteklenmesi, halkın birlik ve bütünlük duygusunun kazanılması açısından emniyet teşgilatı için oldukça önem taşımaktadır. Polis-Halkla ilişkiler konusundaki problemleri ortaya koyan bir araştırma, polis teşkilatına destek veren “Günaydın İstanbul Vatandaş Bilincini Geliştirme Derneği” ile birlikte yapılmış ve problemler devletten kaynaklanan, polis teşkilatından kaynaklanan ve halktan kaynaklanan sorunlar olarak ele alınmış ve çözümleri için bazı projeler geliştirilmiştir. 43 44 a.g.e., s.21. a.g.e., s.142. 53 Vatandaşlar polisine destek verme anlayışı içerisinde sokağında polisin gözleri, kulakları ve hatta elleri bile olabilir. Yapılan bilimsel çalışmalar göstermiştir ki halkımız güleryüzlü, içten, vatandaşları anlayabilen, vatandaşa yardımcı olan, kimliğini ve silahından çok kişiliğini ön plana çıkaran, kendine soru sorulabilen, insancıl, kibar ve güvenilen bir polis teşkilatı arzulamaktadır. Aynı şekilde polis de vatandaştan psikolojilerini anlamalarını yaşam ve çalışma koşullarını, risklerle dolu yaşamlarının bilinmesini istemektedir.45 Halkla ilişkilerde polisin sevdirme, polise olan güveni ve desteği sağlama ulaşılmak istenen hedeftir. İnsanları ihbarlar vesilesi ile kendileri ve toplum için bir şeyler yapmak vesilesi ile polise ve çevresindeki olaylara duyarlılığını ölçme ve ihbar telefonlarına gelen ihbarlar ile mümkündür. Polis hizmet ettiği toplumun bir parçasıdır. Bir başka deyişle halk polis, poliste halk demektir. Polisin halka yakın olması ve halkın da polise yardımcı olması doğaldır. Bu ilişkide karşılıklı samimiyet, sevgi, saygı, güven ve açıklık şarttır. Görevini yerine getirebilmek için çeşitli yetki, araç ve gereçlerle donatılan polisin bu yetkilerini yerinde ve zamanında kullanması gerekir, yumuşak kullanılan yetki acizlik, çok sert kullanılan yetkide haksızlık doğurabilir. Bu nedenle polis sürekli eğitilmeli yetkilerini noksansız, yerinde ve zamanında kullanabilme yeteneği geliştirilmelidir. Polisin varlığı hiç şüphe yok ki halka iyi hizmet vermek içindir. O halde görev yapan polisin vatandaşın destek ve güveninin kazanması şarttır. Teşkilatın kamuoyunun desteğini sağlayabilmesi için her mensubumuzun ayrı ayrı birer halkla ilişkiler birimi gibi çalışması gerekir. Halkla ilişkilerde; iki yönlü ilişki kurmak, dürüstlük, inandırıcılık, sabırlı çalışmak, sorumluluk, açıklık, süreklilik, imaj gözetilmesi gereken temel 45 Arif Sezer, Mehmet Kul, “Avrupa Birliği Bağlamında Polis-Halk İlişkileri”, Polis Dergisi, 32. sayı, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi, Temmuz-Ağustos-Eylül 2002, s.5 54 ilkelerdendir. Halkla ilişkiler çalışmalarında; bilgi toplama-araştırma, planlama, uygulama (Yürütme) ve değerlendirme aşamaları izlenir. “Halkla ilişkilerde; yönetim araç ve tekniği olarak en geniş kapsamlı olanı PÖPAYED olarak formüle edilen planlama, örgütlenme, personel alma, yönetme, eşgüdümleme ve denetlemedir.”46 Kurumlar kurum içi halkla ilişkilerde değişik araçlara başvurabilirler. Bunlar: Personel İşleri Birimleri, yüzyüze görüşmeler, telefon görüşmeleri, kurum içine yönelik süreli yayınlar, toplantılar, kapalı devre televizyonlar, ailelere yönelik çalışmalar (piknik, kreş, ev ziyaretleri…), birim ziyaretleri, mektuplar, ilan panoları, moral ve eğlence organizasyonları, sergiler, kuruluş raporları, dilek kutuları.47 Halkla İlişkilerin en temel noktasının bir teşkilatın halk nazarında iyi bir imaj yaratmasını sağlamak olduğu vurgulanmaktadır. Polis açısından bu konu, Emniyet Teşkilatı’nın imajının iyileştirilmesi ve halkın polise bakış açısının mümkün olduğu kadar olumlu yapılması ve devam ettirilmesidir. İyi bir imaj yaratmayı başarmak için genelde üç temel görev vardır: güvenlik hizmetinin sunulduğu halk kesimlerinin tanınması, güvenlik hizmetine sunan polis birimlerinin tanıtılması ve üçüncü olarak değerlendirmedir.48 Polis, görevlerinin bir gereği olarak halkla sürekli ve zorunlu ilişkilerde bulunmaktadır. Tüm faaliyet ve işlemlerini yasalara uygun olarak gerçekleştirmek, kanunları vatandaşlara eşit şekilde uygulamak, vatandaşların temel hak ve özgürlüklerini rahatça kullanabilecekleri ortamı oluşturmakla görevlidir. Suçlulukla mücadele ancak halkın işbirliği ile başarıya ulaşılabilecektir. Halkın sağlayacağı işbirliği iki yönlü ok gibidir. Yararı sadece kendisine olacaktır. Kuşkusuz, bir ülkenin kalkınması ekonomik göstergelerle belirlenmekte ise de, gerçek kalkınma kriminolojik göstergelerinde olumlu bir tablo (suçluluğun kontrol altında olması) sergilenmesiyle mümkün olabilecektir. Aksi takdirde, artan suçluluk, suç mağdurlarına vereceği zararla birlikte halkın günlük yaşamını korku içinde geçirmesine; hükümet ve bireylerin suçluluğa karşı koruyucu önlemleri almasına ve 46 Hasan Hüseyin Çevik, Turgut Göksu, Polis-Halk İlişkileri, Ankara, SFN Televizyon Tanıtım Tasarım Yayıncılık Ltd.Şti., 2003, s.35 47 a.g.e., s.48 48 a.g.e., s.67 55 sonuçta kalkınmayla elde edilen servetin kalkınmanın yan etkilerini gidermek uğruna tüketilmesine neden olacaktır. Halkın işbirliği konusunda kitle iletişiminin artı ve eksileri gün geçtikçe yoğunluk kazanmakta, şiddet gösterimlerinin haber, film ve yorum olarak iletilmesindeki abartılar birey/halk üzerinde hiç de umulmayan türde tepkilere, bilinçaltındaki şiddetin su yüzüne çıkmasına neden olmaktadır. Bu nedenle, medyanın destek ve işbirliğini sağlamak gerekir. Polis, halkın huzur ve güven ortamını sağlayan devletin en önemli temel unsurudur. Demokrasilerin devamlılığında polisin önemi ve mevcudiyeti tartışılamaz. Dünyaya baktığımızda güçlü polis örgütüne sahip olan devletlerin, güçlü demokrasilere sahip olduğu görülmektedir. Halkın huzuru için görev yapacak olan polisin halk ile olan işbirliğindeki önemi kendiliğinden ortaya çıkar. Personel seçimi ve eğitimi (Polis toplumu idare eden insan olduğuna göre, idare ettiği toplumdan mutlaka önde olmalıdır.), Fiziki görünüm (itimat), Alt yapı tesislerinin görünümü, Çağın icaplarına uygun teknolojik imkânlar, Konuşma ve hitabet düzgünlüğü, Görev mesuliyet ve hâkimiyeti, Genel kültür ve mevzuat hâkimiyeti Polis-Halk işbirliğinde etken olan faktörlerdendir. Polisin en önemli silahı bilgisidir. Polis ne kadar kültürlü ve bilgili olursa, halk üzerinde o derece etkilidir. Suçu önlemede halkın desteği polis için önemlidir. Sivil halkın çevrede bulunması polisin çevrede bulunması kadar etkilidir. Bir toplumda halkın işbirliğinin % 5 veya % 10 artışının, tam donanımlı polis kuvvetlerinin % 50 veya % 60 artırılmasından daha etkin olduğu araştırmalarla ortaya konulmuştur. Polis suçun önlenmesinde halkın işbirliği ve desteğini istemeli (aramalı) halka sürekli temas içinde olmalıdır. Polis yönetimin bir parçası olduğu gibi aynı zamanda onun yansıtıcısıdır. Bir başka deyişle ülkenin yönetimi ne ise polisi de odur. Halk bir bakıma üniformasız polistir. Her ulus layık olduğu yönetimi bulur. Layık olduğu suçluları görür ve layık 56 olduğu şekilde yönetir. Bir ülkenin halkı ve yaşayışı ne ise yönetim ve polisi de odur. Polis toplumun en iyi yansıtıcısıdır. Bilindiği gibi “polis-halk ilişkilerini geliştirebilmenin temel yolu; Halka iyi, Eşit, Dürüst ve Güvenilir bir güvenlik hizmeti vermektir.”49 Halkın polisten beklentilerini belirlemek ve ona göre hizmet verebilmek için başta okullar olmak üzere dernekler ve çeşitli sosyal kurumlar arasında seminerler, konferanslar, bilimsel tartışmalar, yarışmalar ve anketler düzenlenerek halkla ilişkiler yoğun bir biçimde sürdürülmelidir. Halkın polise çeşitli şekillerde destek vermesi polisin başarılı olması için şarttır. Bunun için ise, halkın polise inanması ve güvenmesi gereklidir.“Etkili insan olmanın temel koşulu güvenilir, inanılır insan olmaktır.... Bir insanının güvenilir ve inanılır olması için onun düşünce ve davranışlarını yöneten temel ilke ve değerlerinin olması gerekir.”50 Koşullar ne olursa olsun doğru bildiğini söyleyeceğine, doğru bildiği yönde davranacağına inanılan insana güvenilir. Güven duygusu insanının bütünlük içinde olmasından, dürüst ve tutarlı davranmasından kaynaklanır. Doğru bildiğine inandığına yapacağına inanç, güven duygusunun temelinde yatar. Etkili yönetim güven yaratır ve bu güven duygusu BİZ bilinci’nin temelini oluşturur. İster ailede ister iş yerinde olsun güven yoksa korku hakimdir, iletişim yoksa yalan hakimdir, sadakat yoksa anlamsızlık hakimdir. Güven güveni, inanç inancı doğurur, güvenin sonunda iletişim ve sadakat doğar.“İnsana değer vermenin altında, BİZ bilincinin altında koşulsuz sevgi yatar.”51 İnsanlar arasında sevgi, saygı ve güven hissinin yerleşmesi insani ilişkilere ait kaidelerin çok iyi bilinmesi ve bizzat yaşanmasıyla sağlanır. Adalet mülkün (Devletin) temelidir. Adaletin zıddı, zulümdür. Adalet olmayan yerde idare edilen 49 Remzi Fındıklı, Polis-Halk İlişkileri, İngiliz Polis Teşkilatı, Ankara, 1993. Doğan Cüceloğlu, İçimizdeki Biz, 1.bs., İstanbul, Sistem Yayıncılık, 1996, s.162. 51 Cüceloğlu, İçimizdeki Biz, s.184. 50 57 halk devletle düşman olur. Eflatun; eşya ( varlık alemindeki düzen ) adalet ile sabit (kalıcı), zulümle zail olur (yok olur) demiştir.52 Polisin başarılı olabilmesi bakımından; eğitimine ve sorumlu olduğu bölgede yaşayan insanlarla iletişime-halkla ilişkilere önem verilmesi, halkın iyi tanıması, sıcak ilişkiler geliştirmesi, vatandaş ile kaynaşarak vatandaşın polise desteğini artırması, problemleri karşısında giderici önlemler alması halkın güven ve saygı ortamının sağlanması gerekmektedir. Dürüstlük insan ilişkilerindeki güvenin temelidir. Eğer ailedeki insanlar arasında, özellikle ana-baba arasında güven yoksa, çocukları utanca boğulmuş, kendine güveni olmayan, kalıplanmış yetişkin çocukları olarak büyür. Güven temeli olmayan bir toplumda her şey yazılı yasalarla, polis gücüyle yönlendirilmeye çalışılır. Vicdan ve hizmet şevki, rüşvete yenik düşer. Dürüstlük toplumun dokusunu oluşturan uzun süreli ilişkilerin dayanağı güven duygusunun temelinde yatar. Polis hizmetleri ile kendisini halka beğendirmek ve sevdirmek çabası ve davranışları içinde olmak zorundadır. Aksi takdirde dürüst vatandaşı kendi yanında görmesi mümkün değildir. Polis teşkilatı ne kadar etkin ve iyi olursa olsun halkıyla bütünleşmeden ve onların desteğini olmadan ve onlarla işbirliği yapmadan görevinde başarılı olması söz konusu olamaz.53 “Çinlilerin bir atasözü vardır: (Gülümsemeyi bilmeyen kimse, bir dükkan açmamalıdır.)”54 “Eski bir Japon darbımeseli der ki: (Bir görüş, yüz defa anlatıştan yektir.)”55 Halkla ilişkilerin temelinde Polis; faziletli, dürüst, güleryüzlü, güzel görünümlü, hoşgörülü, etkili ilişetişim ve itimat sahibi olmalı ve beden dilini iyi kullanmaladır. 52 Cihan Yamakoğlu, İnsan İlişkileri, 6.bsk., Ankara, Yarı Açık Cezaevi Matbaası, 1989, s.106. Yılmaz Yaşar, Polis Meslek Hukuku, 15.bsk., Ankara, Başkent Klişe Matbaacılık, 2003, s.126. 54 Dale Carnegie, Söz Söylemek ve İş Başarmak Sanatı, (Çeviren: Ömer Rıza Doğrul), İstanbul, Kitap Sanayi ve Dağıtım, 1983, s.168. 55 a.g.e., s.258. 53 58 BÖLÜM IV BİR HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM UYGULAMASI: POLİS TEŞKİLATI KURULUŞU KUTLAMALARI NEDENİYLE, GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN GERÇEKLEŞTİRİLEN ETKİNLİKLER 4.1.HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM UYGULAMALARI “Halkla ilişkiler uygulaması açısından önemli olan “Hangi kitleye”, “hangi biçimde”, “ne zaman” ulaşılacağı ve “ne ileteceği”dir. Halkla ilişkilerde oldukça sınırlı ve türdeş “homojen” bir hedef kitlenin saptanması bize ne yapacağımızı gösterecek, başarının ilk koşulu olacaktır.”1 Bu bağlamda halkla ilişkiler etkinlikleri her şeyden önce planlı biçimde, en uygun zaman ve yerde yapılmalıdır. İki yönlü ve karşılıklı olmalıdır. Doğruluk, inandırıcılık ve karşılıklı yarar ilkelerine dayandırılmalıdır. “Sınırları çizilmiş, etkilenmek istenilen farklı kamular, saptanmış amaçlara uygun olarak değerlendirilmeli ve bu amaçlar doğrultusunda bir bütünlüğe ve anlayışa ulaşılmalıdır.”2 “Halkla ilişkiler uygulamalarında her şeyden önce “karşılıklı iyi niyete ve güvene” ihtiyaç vardır.”3 Bir Halkla İlişkilerin Uygulanması süreci; 1. Çözümlenmek istenen sorunun açıklığa kavuşturularak saptanması ve amaçların belirlenmesi, 2. İlk adımda belirlenen sorunu çözmek için bir halkla ilişkiler programının hazırlanması, 3. Geliştirilen halkla ilişkiler programının uygulanması, 4. Halkla ilişkiler programının etkinliğinin değerlendirilmesi, besleyici yankının alınması için araştırma yapılması, 5. Bir önceki adımda yapılan araştırma ile elde edilen besleyici yankının ışığında halkla ilişkiler programının yeniden gözden geçirilmesidir.4 bamaklarından oluşur. 1 Ertekin, a.g.e., s.11. a.g.e., s.9. 3 Cüceloğlu, Yeniden İnsan İnsana, s.207 4 Ertekin, a.g.e., s.13. 2 59 Halkla ilişkiler uygulamalarının amaçlarını maddeler halinde göz atarsak; 1. Halkı aydınlatma ve izlenen politikayı benimsetmek suretiyle halkın desteğini sağlama. 2. Halkın yönetime karşı olumlu bir tutum ve davranış değişikliği yaratma. 3. Yönetimle olan ilişkilerde, halkın işini kolaylaştırma, halkı aracılardan kurtarma ve halka hizmet gerekleriyle ilgili katılımı özendiren bilgi verme. 4. Alınacak kararların daha isabetli olmasını sağlayacak bilgileri halktan sağlama. 5. Özellikle sınırlayıcı hizmet sunumunda halka bilgi verme, yönetimin sağladığı yardım ve olanakları ilgililere iletme. 6. Halkın gerek yönetsel kararları gerekse yönetimin işleyişine ilişkin eleştiri ve önerilerinden yararlanma, halkla işbirliği yapmaktır.5 Üçüncü bölümde kısaca değinilmekle birlikte halkla ilişkiler uygulamalarında başvurulan araçlar6 aşağıdaki gibi kategorize edilebilir:1. Yazılı araçlar; Gazeteler (Basın Bildirileri, Basın Toplantıları, Yazılı basından yaralanmada başvurulan öteki yollar), Dergiler, Halkla ilişkiler uygulamasında kullanılan öteki yazılı araçlar, 2.Yayım Araçları; Radyo, Televizyon, Film, 3. Festivaller, 4. Yarışmalar, 5. Toplantılar, 6. Sergiler Olarak sınıflandırılmaktadır. Polisin halkla ilişkiler ve tanıtım uygulamalarında kullandıkları araç ve gereçleri gözden “Polis Halk İlişkileri” Kitabı’nda ele aldığı üzere, gözden geçirecek olursak: “Basın Bildirileri ve Bültenleri, Basın Toplantıları, Yerinde Tanıtım ve Amaçlı Geziler, Kuruluş Yıldönümü Törenleri, Sergiler-Fuarlar, Yazılı Basın Yoluyla (Kitap, Dergi, Gazete, Broşür Çıkarma) Tanıtma Uygulamaları, Görsel Medya Yoluyla (Televizyon, Radyo, Film ve İnternet) Tanıtma Uygulamaları”7 Olarak sınıflandırılmaktadır. 4.2. HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM UYGULAMALARI AÇISINDAN EMNİYET TEŞKİLATI’NDA YAPILANLAR Emniyet Genel Müdürlüğü, kamuoyunun basın vasıtasıyla doğru ve tek ağızdan bilgilendirilmesi, yanlış bilgilerin kamuoyunda yanlış anlaşılmasına sebebiyet verilmemesi amacıyla basın sözcülüğü oluşturmuştur. Her hafta Cuma 5 Ertekin, a.g.e., s.31-32. Kazancı, a.g.e, s.147 7 Çevik, Göksu, a.g.e., s.70 6 60 günü saat 10.00’da bütün basın mensupları davet edilmekte ve katılanların huzurunda o haftaki toplantılarını ve kamuoyuna bildirmek istediği duyurular yapılmakta, basın mensuplarının soruları tek tek cevaplandırılmaktadır. Basın Sözcüsü’nün, bilemediği bilinmeyen konular da varsa, ilgililere daha sonra bilgi verilmektedir. Ayrıca; tüm basın kuruluşlarının bilgi verme konusunda yazılı talepleri cevaplandırılmaktadır. Halkla İlişkiler açısından Emniyet Teşkilatı’nda, Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde ve İl Emniyet Müdürlüklerinde; Basın Protokol ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü kurulmuş bulunmaktadır. Bilişim çağının gereği olarak internet teknolojisinden yararlanılarak, Emniyet Teşkilatı Web (www.egm.gov.tr) Sayfası’nda Emniyet Teşkilatı ile ilgili bilgiler verilmekte, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün hizmetleri, vatandaştan beklentileri, vatandaşa vermek istedikleri ve vatandaşında istediği talepleri alınmakta ve cevabı verilmektedir. İnternet sayfasında; Polis Dergisi, Polis Olma Şartları, Haklarınız, Trafik Güvenliği, Sahtecilik, Terör ve Terörizm, Tavsiyeleriniz, Polisi Tanıyalım, Çocuk Polisi, Polis Radyosu, Mesajlar, Tarihçe, Birimleriniz (Daire Başkanlıkları, İl Emniyet Müdürlükleri, Eğitim ve Öğretim, Diğer Birimler), Görevler (Adli, İdari), İnteraktif Hizmetler (Online İhbar, Araç Sorgulama, Sürücü Ceza Puanı, Araç Kaza Sorgulama, Kazazede Sorgulama, Sürücü Belgesi İşlemleri, Pasaport İşlemleri, Kayıp Şahıslar, Kimliği Belirsiz Cesetler, Aranan Şahıslar, Çalıntı Oto, Kayıp ve Çalıntı Cep Telefonları, İhale İlanları, Hizmet Satışları, Bilgi Edinme, Basın Bildirileri, Kütüphane), Duyurular, İstatistikler (Trafik, Asayiş, AKKM), Bağlantılar, İletişim alanları bulunmaktadır. Ayrıca; hemen hemen her İl Emniyet Müdürlüğü’nün Web Sayfası bulunmaktadır. (Örneğin:www.gaziantep.pol.tr) İnternet sayfasında; ana konuları itibari ile Online İhbar, İhale İlanları, Faaliyetler ile ilgili İstatistikî Veriler, Basın Açıklamaları ve Duyurular, Birimleri ve Faaliyetlerini Tanıtıcı Bilgiler bulunmaktadır. 61 Polis Teşkilatı’nın kuruluşunun 160. yıldönümü nedeniyle çekimi yapılan “Görev Başındayız” klibinde Işın KARACA, Hülya AVŞAR, Cem YILMAZ, Ebru GÜNDEŞ, Şafak SEZER, Beyazıt ÖZTÜRK, Kadir ÇÖPDEMİR, Özgür OZAN, Kenan İMİRZALIOĞLU, Alişan, Ferdi AKARNUR, Erman TOROĞLU, Rıdvan DİLMEN yer almıştır. Polis güçlerinin her an görev başında hizmette bulunduğunu ünlülerle esprili bir biçimde ele alan kısa metraj filmde; Beyaz motosikletli polis, Hülya AVŞAR trafik memuresi, Kadir ÇÖPDEMİR deniz polisi, Kenan İMİRZALIOĞLU çevik kuvvet polisi olarak rol alması ve polis helikopterini kullanan Cem YILMAZ’ın görev uçuşundan sonra alkolmetreye üflemesi dikkat çekmekte ve halkımız tarafından beğenilmektedir. Emniyet Genel Müdürlüğü ile TRT Kurumu arasında imzalanan protokol gereği Emniyet Teşkilakını tanıtıcı 13 bölümden oluşan “Kanun Adına” adlı dramabelgesel film CD ortamında hazırlanıp televizyonlarda yayınlanması sağlanmıştır. Birçok televizyon kanalında yapılan filmler, diziler ve benzeri birçok proğramlar ile halkla ilişkiler ve tanıtım uygulamaları yapılmaktadır. Polis hayatın içerisindedir. Polis; polisiye haberler, olaylar, filmler, diziler, kitaplar ile halkın her an gündemindedir. Yaşam ve güvenlik (Polis) içiçedir. İnsanın kendine değer vermesi ve sevecenlikle, hoşgörüyle kendini kabullenmesi ve yalıtılmış, kopuk kaybolmuş insanı değil; kendisiyle, toplumuyla, doğayla ve evrenle ilişki kurmuş bir insan dile getirmesi, iç ve dış dünyayla anlamlı ilişkiler içinde olan bir insan olması, iletişim sürecinde çok önemlidir. Doğan CÜCELOĞLU’nun “İyi Düşün Doğru Karar Ver” isimli kitabında bahsettiği veçhiyle8; ... Yüzeysel davranış değişikliğine zorlamayı toplumumuzda sık sık gözledik. “Açık toplum” olacağız dedik; demokratik devletin “şeffaf” olması gerektiğini söyleyen siyasal liderlerimiz “güler yüzlü polis” göreceğimizi söylediler. Öğretmenleri, üniversite profesörleri, hatta gazetecileri güler yüzlü 8 Cüceloğlu, Yeniden İnsan İnsana, s.11. 62 olmayan bir toplumda güler yüzlü polis görmek gerçekten “doğaüstü bir olay” olacaktır.9 4.3. POLİS TEŞKİLATI KURULUŞU KUTLAMALARI NEDENİYLE, GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN GERÇEKLEŞTİRİLEN HALKLA İLİŞKİLERDE TANITIM UYGULAMALARI Halkla İlişkilerde Tanıtım Uygulamalarında kullanılan yöntemler, teknikler ve araçlardan biri olan; Kuruluş Yıldönümü Törenleri ve benzeri etkinlikler çerçevesinde; Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü tarafından aşağıdaki kampanyalar yapılmıştır. 10 Nisan 1845 tarihinde kurulan, Türk Polis Teşkilatı’nın Kuruluşu’nun 161. Yıldönümü Kutlama Etkinlikleri, Polis ve toplum birlikteliğini ön plana çıkaran etkinlik ve törenlerle yapılmaktadır. Kampanya ve etkinlikler: 4.3.1. Bilboardlar, Polis Haftası Etkinlikleri süresince bilboardlar (30 tane) ve Otobüs Durakları (30 tane) kullanılmıştır. * Kucağında çocuk olan bir Yunus Polisi resmi ile “BİZE GÜVENİN” üst başlığıyla “155 Polis İmdat” ve “www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi bulunan, (Ek 7-a) * Kucağında çocuk olan bir Trafik Polisi resmi ile “BİZE GÜVENİN” üst başlığıyla “155 Polis İmdat” ve “www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi bulunan, (Ek 7-b) * Gözleri görmeyen bir vatandaşımızı kavşakta karşıdan karşıya geçiren Polis resmi ile “BİZE GÜVENİN” üst başlığıyla “155 Polis İmdat” ve “www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi bulunan, (Ek 7-c) * Yaşlı bir vatandaşımızı kavşakta karşıdan karşıya geçiren Polis resmi ile “HALKIMIZIN MEMNUNİYETİ BAŞARIMIZDIR” üst başlığıyla “155 Polis İmdat” ve “www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi bulunan, (Ek 7-d) * Trafik Eğitim Parkı’nda çocuklarla sohbet halinde olan bir Trafik Polisi resmi ile “HİZMETİNİZDEYİZ” üst başlığıyla “155 Polis İmdat” ve www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi bulunan, (Ek 7-e) * Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın hizmetinde dolduğunu bildirilen, DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla ev güvenliği için bilgilendirici yazı ve “155 Polis İmdat” ve “www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi bulunan, (Ek 8-a) * Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın hizmetinde dolduğunu bildirilen, DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla iş yeri güvenliği için bilgilendirici yazı ve “155 Polis İmdat” ve “www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi bulunan, (Ek 8-b) * Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın hizmetinde dolduğunu bildirilen, DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla oto güvenliği için 9 Cüceloğlu, İyi Düşün Doğru Karar Ver, s.64. 63 bilgilendirici yazı ve “155 Polis İmdat” ve “www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi bulunan, (Ek 8-c) * Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın hizmetinde dolduğunu bildirilen, DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla gasp, kapkaç, yankesicilik, dolandırıcılık olaylarına karşı bilgilendirici yazı ve “155 Polis İmdat” ve “www.gaziantep.pol.tr.” e-mail adresi bulunan, (Ek 8-d) 4.3.2. Pankartlar, 2 Nisan 2006 Pazar günü saat 19.00’da, Turkcell Süper Ligi GaziantepsporFenerbahçe Futbol müsabakası karşılaşması öncesi polis kıyafetli küçük çocuklar ile birlikte pankartlarla seromoniye çıkılmıştır. (Ek 9) Fenerbahçe Futbol Takımı Oyuncuları’nın polis üniformalı çocuklar ile birlikte “Polis, gücünü halkın kendisine olan güveninden ve yakın desteğinden alır” Gaziantepspor Futbol Takımı Oyuncuları’nın polis üniformalı çocuklar ile birlikte “Türk Polisi atasının izinde, milletinin hizmetindedir” Yazılı pankartlarla sahaya çıkmaları sağlanmıştır. Polis üniformalı küçük çocuklar tarafından futbolculara ve hakemlere çiçek verilmiştir. Ayrıca; seyircilere özel futbol topu dağıtılmıştır. 4.3.3. Ziyaretler 3 Nisan 2006 Pazartesi günü, Protokol ziyaretleri; Sayın Valimiz, Büyükşehir Belediye Başkanımız, Tugay Komutanımız, Cumhuriyet Başsavcımız, Adalet Komisyonu Başkanı, Bölge İdare Mahkemesi Başkanımız, Vergi Mahkemesi Başkanımız, İdare Mahkemesi Başkanımız, Gaziantep Üniversitesi Rektörümüz, Jandarma Komutanımız ve diğer protokol ziyaret edilerek etkinliklerle ilgili davetiyeler ve kutlama yılı anısına hediyeler verilmiştir. 5 Nisan 2006 Çarşamba günü, kenar semtlerde bulunan fakir aileler ziyaret edilmiştir. Kendilerine hediyeler verilmiştir. Ayrıca; Şehit Aileleri, Şehitlik, Şehitler Derneği, Gaziler Derneği, Polis Emeklileri Derneği, Hastahane ve Hasta 64 Mensuplarımız ziyaret edilmiştir. Ayrıca; kenar semtde bulunan okullar ziyaret edilerek polisiye hatıra hediyeleri verilmiştir. (Ek 10) 4.3.4. Tiyatro, 3 Nisan 2006 Pazartesi günü saat 20.00’de, Büyükşehir Belediye Tiyatro Salonu’nda, Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü Personeli ile Gaziantep Polis Meslek Yüksek Okulu Öğrencileri tarafından hazırlanan “Komşu Köyün Delisi” adlı Tiyatro Eseri protokol ve vatandaşlarımıza sergilenmiştir. 4.3.5. Sergi Açılışı ve Öğrencilerin Gezdirilmesi, 4 Nisan 2006 Salı saat 11.00’de, Gaziantep’in en büyük meydanında (Demokrasi Meydanı’nda) Sergi Açılış Töreni düzenlenmiştir. Sergi’de tüm birimleri tanıtıcı standlar hazırlanarak vatandaşlarımızın, hizmetler ve faaliyetler hakkında bilgilenmeleri sağlanmıştır. Sergi’ye, Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı okullardan 500 öğrencinin guruplar halinde getirilip götürülmesi ve gezmesi sağlanmıştır. (Ayrıca; 3-4-5-6-7 Nisan 2006 tarihleri arasında Türk Polis Teşkilatı’nın Kuruluşu’nun 161. Yıldönümü kutlama etkinlikleri çerçevesinde, Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı özellikle kenar semtlerde bulunan İlköğretim Okulları’nın öğrencilerinden her gün 50 öğrencinin Emniyet Müdürlüğü otobüsüyle saat 13.30’da alınarak Emniyet Müdürlüğü’ne getirilmesi ve bir program düzenlenmesi planlanmıştır.) 4.3.6. Şiir, Resim ve Kompozisyon Yarışmaları; Türk Polis Teşkilatı’nın Kuruluşu’nun 161. Yıl Dönümü münasebetiyle hazırlanan etkinlikler çerçevesinde “Polis İçimizden Biri” konulu, İlköğretim Okulu öğrencilerine yönelik şiir (Ek 12-a, 12-b, 12-c) ve resim(Ek 15-a, 15-b, 15-c), lise öğrencilerine yönelik kompozisyon (Eseri Ek 13-a, 13-b, 13-c) yarışmaları düzenlenmiştir. Yarışmada dereceye giren eserler Polis Sergisi’nde sergilenmiştir. Polis Sergisi’ni ziyarete gelenlere kokteyl verilmiş ve günün anısına anahtarlık, kalem, şapka, balon ve futbol topu gibi hediyeler verilmiştir. (10 Nisan Polis Sergisi açılışı Fotoğrafı ve dereceye giren öğrencilerin eserlerinin sergilenmesi Fotoğrafı Ek 11-a’da bulunmaktadır.) 65 Aynı gün saat 14.00’de Ticaret Odası Salonu’nda, Resim, şiir ve kompozisyon yarışmasında dereceye girenlere ödül töreni düzenlenmiştir. Ödül Töreni’ne Gaziantep Valisi ve protokol ile dereceye giren öğrenciler, aileleri, öğretmenleri de katılmışlardır. Dereceye giren öğrenciler Şiir ve kompozisyonlarını okumuş ve resimlerin projeksiyon aleti marifeti ile sunu olarak sergilenmesi sağlanmış ve (Bilgisayar, Cumhuriyet Altını, Kol Saati, Kitap Seti, Kalem, Teşekkür Belgesi ve benzeri) ödülleri verilmiştir. (Ödül Töreni Fotoğrafları Ek 11-b’de bulunmaktadır.) 4.3.7. Huzur Toplantısı, Aynı gün saat 15.30’da Ticaret Odası Toplantı Salonu’nda, Gaziantep Valisi, İl Emniyet Müdürü, Şahinbey İlçe Kaymakamı ve Şehitkâmil İlçe Kaymakamı, 118 Mahalle Muhtarı’nın katılımıyla Huzur Toplantısı yapılmıştır. 4.3.8. Sohbet Toplantısı, 5 Nisan 2006 Çarşamba günü saat 14.00’de Gaziantep Üniversitesi’nde “Üniversite Gençliği Nasıl Bir Polis İstiyor” konulu karşılıklı sohbet toplantısı düzenlenmiştir. Polis Haftası süresince Gaziantep ilindeki yerel ve ulusal basın mensupları ile bir araya gelinerek Sohbet Toplantısı yapıldı. Gaziantep Polis Teşkilatı’nın çalışmalarımızı kamuoyuna duyurdukları için onlara teşekkür edildi ve her zaman onların istekleri konusunda yasalar çerçevesinde yardımcı olunacağı mesajı bir kez daha yinelendi. 4.3.9. Ağaç Dikimi, 6 Nisan 2006 Perşembe günü saat 14.00’de, Aktoprak mevkiinde bulunan Polis Hatıra Ormanı’na ağaç dikim töreni düzenlenmiştir. 66 4.3.10. Mevlid-i Şerif, 6 Nisan 2006 Perşembe günü yatsı namazına müteakip İlimiz Ulu Camii’de aziz şehitlerimizin ruhlarına Mevlid-i Şerif okutulmuştur. 4.3.11. Tabanca Atış Yarışması, 7 Nisan 2006 Cuma günü saat 14.00’de, İl Emniyet Müdürlüğü Atış Poligonu’nda Tabanca Atış Yarışması düzenlenmiştir. Tabanca Atış Yarışması’na ilimiz protokolünün yanı sıra, çok sayıda vatandaşımız katılmış, dereceye girenlere ödüller verilmiştir. 4.3.12. Televizyonda Müzik ve Eğlence Programı’na Katılım, 7 Nisan 2006 Cuma günü Kanal 27 Televizyonu’nda saat 21.00-24.00 arası yayınlanan “Sıra Sizde” isimli yarışma, müzik ve eğlence programında polis ve polis aileleri birlikte programa konuk olarak katılmışlardır. 4.3.13. Futbol Turnuvası, 8 Nisan 2006 Cumartesi günü saat 13.00’de, (4 Nisan 2006 Salı günü saat 13.00’de Perilikaya Stadyumu’nda başlayan) Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu ile koordineli 161. Yıl Polis Futbol Turnuvası Finali yapılmıştır. Aynı yerde, Gençlik Spor İl Müdürlüğü ile koordineli Kros müsabakası yapılmıştır. Dereceye girenlere ödül verilmiştir. 4.3.14. Tören (Çelenk Sunma Töreni, (Tören Yürüyüşü, Gösteri ve Araç Kortej Geçişi) 10 Nisan 2006 Pazartesi günü saat 10.00’da Demokrasi Meydanı’nda Çelenk Sunma Töreni, (Gaziantep Polis Meslek Yüksek Okulu Öğrencileri’nin) Tören Yürüyüşü, Gösteri ve Araç Kortej Geçişi yapılmıştır. Yapılan törenlerde küçük çocuklar, polis üniforması giymeleri ve selam vermeleri ile dikkat çekmiştir. (Ek 16) 4.3.15. Tebriklerin Kabulü, 10 Nisan 2006 Pazartesi günü saat 11.30’da tebrikler kabul edilmiştir. 67 4.3.16. Kokteyl, 10 Nisan 2006 Pazartesi günü saat 18.00’de Grand Hotel Yakut Balo Salonu’nda Kokteyl düzenlenmiştir. 4.3.17. Polis Halk Konseri, 10 Nisan 2006 Pazartesi günü saat 20.00’de Kamil Ocak Kapalı Spor Salonu’nda ünlü sanatçıların sahne aldığı “Polis Halk Konseri” düzenlenmiştir. 4.3.18. Polis Radyosu’nda Programlar, 3 Nisan 2006 Pazartesi günü saat 12.00-14.00 arasında; 4. Sınıf Emniyet Müdürü Eğitim Şube Müdürü Uğur ÖZTÜRK tarafından “Polis Haftası Etkinlikleri,” Olay Medya Gurubu Yönetim Kurulu Başkanı Gazeteci Erol MARAŞ tarafından “Polis-Medya İlişkileri,” 4 Nisan 2006 Salı günü saat 12.00 -14.00 arasında; Emekli Başkomiser Ahmet KOCAKAYA tarafından “Polis Olmak,” Anneler Derneği Başkanı Süheyla TAHAOĞLU tarafından “Ana Yüreğinde Polis,” (Bilhassa; “O fotoğrafı görmeniz gerekti” konusunda yaptığı konuşma ve bu konuşmaya sebep olan gazete haberi Ek 17’de bulunmaktadır.) 5 Nisan 2006 Çarşamba günü saat 12.00-14.00 arasında; Anadolu Ajansı Muhabiri Gazeteci Hasan ÖZKAL tarafından; “Haberci Gözüyle Polis,” Şiir, kompozisyon ve Resim yarışmalarında dereceye giren öğrenciler tarafından; “Polis, İçimizden Biri” konulu eserlerin okunması. 6 Nisan 2006 Perşembe günü saat 12.00-14.00 arasında; Gazeteci yazar Adil DAİ tarafından “Polis Halk Bütünleşmesi.” 7 Nisan 2006 Cuma günü saat 12.00-14.00 arasında; Gaziantep İhracatçılar Birliği Başkanı Abdulkadir ÇIKMAZ tarafından “İhracatçı Gözüyle Polis.” Konularında yayın yapılmıştır. 68 4.3.19. Araç Kampanyası, Gaziantep Polis Teşkilatı Güçlendirme Derneği koordinesinde Araç Kampanyası düzenlenmiştir. Vatandaşlarımızın katkısıyla 58 araç alınarak, Demokrasi Meydanı’nda İçişleri Bakanı Sayın Abdülkadir AKSU’nun da katılımıyla 14 Nisan 2006 Cuma günü saat 14.00’de yapılan törenle hizmete başlamıştır. (Araç Kampanyası ile ilgili yapılan Tören Fotoğrafları Ek 18’de bulunmaktadır.) 4.3.20. 10 Nisan Parkı, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi yardımlarıyla Polisevi-Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü yanında bulunan 20.000. metrekare kadar olan arazide gerekli düzenlemeler ve çalışmalar yapılarak Gaziantep’in en modern parkı yapılmış ve Polis-Halkla ilişkiler çerçevesinde halkımızın hizmetine sunulmuştur. Ayrıca; yıl içerisinde birçok kampanya ve etkinlik yapılmaktadır. Yıl içerisinde genellikle yapılan kampanyalar ve etkinlikler Ek 19’da bulunmaktadır. 69 BÖLÜM V GAZİANTEP EMNİYET TEŞKİLATI’NIN HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM ÇALIŞMALARI ÇERÇEVESİNDE “ÇOCUK GÖZÜYLE POLİS” KONULU ARAŞTIRMANIN DEĞERLENDİRMESİ Bu çalışmanın ana çerçevesini; çocukların polise bakış açısının nasıl olduğunun ortaya konması ve bu bağlamda Gaziantep İli Emniyet Teşkilatı’nın bir halkla ilişkiler etkinliği çerçevesinde polise yönelik çocuk algısının nasıl değişimlediğinin tesbiti oluşturmaktadır. Evren olarak belirlenen İlköğretim çağındaki çocukların “polis” algısının araştırılması genel amacıyla gerçekleştirilen bu çalışmada, çocukların polisi nasıl tanıdığı ve algıladığını belirlemek için evreni temsilen seçilen üç ilköğretim okulundan veriler elde edilmiştir. Elde edilen veriler sözü edilen kampanya öncesi ve sonrası değerlendirilerek karşılaştırılmıştır. Kampanyanın çocuk gözüyle polis imajını nasıl etkilediği öntest sontest karşılaştırma modeli ile ortaya konmuştur. 5.1. ÇOCUKLARA “POLİSİN GÖREV VE YETKİLERİNİN TANITILDIĞI” KAMPANYA ÖNCESİ VE SONRASI ELDE EDİLEN VERİLERİN KARŞILAŞTIRMALI SUNUMU Araştırmanın örneklemi olarak üç ilkokul belirlenmiş ve bu okulda okuyan öğrenciler aynı yaş ve S.E.D. düzeylerine göre paralel örnekleme metodu ile seçkisiz olarak seçilmişlerdir. Öğrenciler ön testi aldıktan sonra kampanya etkinliğini yaşamışlar bu etkinlikten iki hafta sonra (Yani; ön test ile son test arasındaki süre 30 gündür) aynı anketi tekrar cevaplamışlardır. Öğrencilere son test uygulaması olarak aynı değerlendirme formu verilerek sonuçlara ulaşılmıştır. 70 5.1.1. Demografik Veriler Etkinlik öncesinde, Dumlupınar İlköğretim Okulu’nda 39 öğrenci, Hayriye Osman Külekçi İlköğretim Okulu’nda 76 öğrenci, Nesrin Mehmet Abar İlköğretim Okulu’nda 64 öğrenci olmak üzere toplam 179 öğrenciye anket uygulanmıştır. Etkinlik sonrasında, Dumlupınar İlköğretim Okulu’nda 37 öğrenci, Hayriye Osman Külekçi İlköğretim Okulu’nda 75 öğrenci, Nesrin Mehmet Abar İlköğretim Okulu’nda 58 öğrenci olmak üzere toplam 170 öğrenciye anket uygulanmıştır. Etkinlik öncesinde yapılan ankete 91 kız, 88 erkek öğrenci, etkinlik sonrasında yapılan ankete 87 kız, 83 erkek öğrenci katılmıştır. Tablo 1.1. Deneklerin etkinlik öncesi ve sonrasına göre okullara göre dağılımları Anket uygulanan okullar Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Dumlupınar İ.Ö.O Hayriye Osman Külekçi İ.Ö.O Nesrin Mehmet Abar İ.Ö.O Dumlupınar İ.Ö.O Hayriye Osman Külekçi İ.Ö.O Nesrin Mehmet Abar İ.Ö.O 22% 22% 34% 36% 42% 44% Etkinlik öncesi; Dumlupınar İlköğretim Okulu’ndan 39 (% 22), Hayriye Osman Külekçi İlköğretim Okulu’ndan 76 (% 42), Nesrin Mehmet Abar İlköğretim Okulu’ndan 64 (% 36) olmak üzere toplam 179 öğrenci, etkinlik sonrası; Dumlupınar İlköğretim Okulu’ndan 37 (% 22), Hayriye Osman Külekçi İlköğretim Okulu’ndan 75 (% 44), Nesrin Mehmet Abar İlköğretim Okulu’ndan 58 (% 34) olmak üzere toplam 170 öğrenci olmak üzere, 3 İlköğretim Okulu öğrencilerine anket uygulanmıştır. 71 Tablo 1.2. Deneklerin etkinlik etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre cinsiyet dağılımları Öğrencilerin cinsiyeti Etkinlik öncesi Kız Etkinlik sonrası Erkek Kız 49% 51% Erkek 49% 51% Ankete katılan öğrencilerin cinsiyetlerine göre dağılımı incelendiğinde; etkinlik öncesi; toplam 91 (% 51) kız, 88 (% 49) erkek öğrenci, etkinlik sonrası; 87 (% 51) kız, 83 (% 49) erkek öğrenciye anket uygulanmıştır. Tablo 1.3. Deneklerin etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre yaş dağılımları Öğrencilerin yaşı Etkinlik öncesi 10 9% 40% 11 12 Etkinlik sonrası 13 10 8% 6% 45% 11 12 13 6% 42% 44% Ankete katılan öğrencilerin yaşlarına göre dağılımı incelendiğinde; etkinlik öncesi; ankete katılan 179 öğrencinin % 45’inin yaşı 11, % 40’ının yaşı 12, % 9’unun yaşı 13 ve % 6’sının yaşı 10 iken, etkinlik sonrası; ankete katılan 170 öğrencinin % 42’sinin yaşı 11, % 44’ünün yaşı 12, % 8’inin yaşı 13 ve % 6’sının yaşının 10 olduğu görülmektedir. 72 Tablo 1.4. Deneklerin annelerinin eğitim durumunun etkinlik öncesi ve sonrasına göre dağılımları Öğrencilerin annelerinin eğitim durumu Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Okuryazar değil Ortaokul 6% 2% okur yazar Lise İlkokul Üniversite Okuryazar değil Ortaokul 1% 10% okur yazar Lise 0% İlkokul Üniversite 0% 33% 34% 30% 33% 23% 28% Ankete katılan öğrencilerin annelerinin eğitim durumuna göre dağılımı incelendiğinde; etkinlik öncesi; % 33’ünün okur-yazar olmadığı, % 28’inin okuryazar olduğu, % 30’unun ilkokul mezunu olduğu, % 6’sının ortaokul mezunu olduğu, % 2’sinin lise mezunu ve % 1’inin üniversite mezunu olduğu, etkinlik sonrası; % 34’ünün okur-yazar olmadığı, % 23’ünün okur-yazar olduğu, % 33’ünün ilkokul mezunu olduğu, % 10’unun ortaokul mezunu olduğu görülmektedir. Tablo 1.5. Deneklerin babalarının eğitim durumunun etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Öğrencilerin babalarının eğitim durumu Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Okuryazar değil Ortaokul 8% okur yazar Lise İlkokul Üniversite Okuryazar değil Ortaokul 1% 11% 7% 16% okur yazar Lise 2% İlkokul Üniversite 10% 15% 33% 32% 32% 33% Ankete katılan öğrencilerin babalarının eğitim durumuna göre dağılımı incelendiğinde; etkinlik öncesi; % 11’inin okur-yazar olmadığı, % 32’sinin okuryazar olduğu, % 32’sinin ilkokul mezunu olduğu, % 16’sının ortaokul mezunu 73 olduğu, % 8’inin lise mezunu ve % 1’inin üniversite mezunu olduğu, etkinlik sonrası; % 10’unun okur-yazar olmadığı, % 33’ünün okur-yazar olduğu, % 33’ünün ilkokul mezunu olduğu, % 15’inin ortaokul mezunu olduğu, % 7’sinin lise mezunu ve % 2’sinin üniversite mezunu olduğu görülmektedir. Tablo 1.6. Deneklerin annelerinin mesleğinin etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Öğrencilerin annelerinin mesleği Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Ev Hanımı İşçi 2% Bakkaliye 1% Temizlikçi Ev Hanımı 0% İşçi 0% 0% Bakkaliye Temizlikçi 1% 99% 97% Ankete katılan öğrencilerin annelerinin meslek durumlarına göre dağılımı incelendiğinde; etkinlik öncesi; % 97’sinin ev hanımı olduğu, % 2’sinin işçi olduğu, % 1’nin bakkal olduğu, etkinlik sonrası; % 99’unun ev hanımı olduğu, % 1’inin temizlikçi olduğu görülmektedir. Tablo 1.7. Deneklerin balarının mesleğinin etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Öğrencilerin babalarının mesleği Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Çalışmıyor Memur işçi Esnaf Diğer Çalışmıyor 2% Memur işçi Esnaf Diğer 11% 11% 30% 33% 1% 3% 41% 51% 17% 74 Ankete katılan öğrencilerin babalarının meslek durumlarına göre dağılımı incelendiğinde; etkinlik öncesi; % 33’ünün çalışmadığı, % 3’ünün memur olduğu, % 51’inin işçi olduğu, % 11’inin esnaf olduğu, % 2’sinin diğer meslek sahibi olduğu, etkinlik sonrası; % 30’unun çalışmadığı, % 1’inin memur olduğu, % 17’sinin işçi olduğu, % 41’inin esnaf olduğu, % 11’inin diğer meslek sahibi olduğu görülmektedir. Ancak; etkinlik öncesi babasının işçi olduğunu belirten öğrencilerin etkinlik sonrasında babasının esnaf olduğunu belirtmeleri dikkat çekici bulunmaktadır. Tablo 1.8. Deneklerin hane halkı sayısının etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Öğrencilerin evlerinde yaşayan kişi sayısı Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası 2-3 4-5 6-7 8-.. 4% 2-3 4-5 17% 20% 8-.. 2% 32% 31% 45% 6-7 49% Ankete katılan öğrencilerin evlerinde yaşayan kişi durumlarına göre dağılımı incelendiğinde; etkinlik öncesi; 179 öğrencinin evinde % 4’ünün 2-3 kişi, % 31’inin 4-5 kişi, % 45’inin 6-7 kişi ve % 20’sinin 8 ve daha fazla kişi yaşadığı, etkinlik sonrası; 170 öğrencinin evinde % 2’sinin 2-3 kişi, % 32’sinin 4-5 kişi, % 49’unun 67 kişi ve % 17’sinin 8 ve daha fazla kişi yaşadığı görülmektedir. 75 Tablo 1.9. Deneklerin kardeş sayısının etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Öğrencilerin kardeş sayıları Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası 0 1 2 3 6% 4 5 6 7 8+.. 0 1 2 7% 3 0% 4% 6% 4% 4 6% 5 6 7 8+.. 5% 16% 8% 11% 13% 15% 11% 26% 20% 21% 21% Ankete katılan öğrencilerin kardeş sayıları durumlarına göre dağılımı incelendiğinde; etkinlik öncesi; 179 öğrencinin % 7’sinin kardeşinin olmadığı, % 6’sının 1, % 13’ünün 2, % 20’sinin 3, % 21’inin 4, % 15’inin 5, % 8’inin 6, % 4’ünün 7, % 6’sının 8 ve 8’den fazla kardeşinin olduğu, etkinlik sonrası; 170 öğrencinin % 5’inin 1, % 16’sının 2, % 26’sının 3, % 21’inin 4, % 11’inin 5, % 11’inin 6, % 6’sının 7, % 4’ünün 8 ve 8’den fazla kardeşinin olduğu görülmektedir. 5.1.2. Çoktan Seçmeli Sorulardan Elde Edilen Veriler Tablo 2.1. Deneklerin büyüyünce olmak istedikleri meslek sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 1. Öğrencilerin büyüyünce olmak istedikleri meslek durumu Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Öğretmen Polis Doktor Diğer Öğretmen Polis Doktor 14% 18% Diğer 28% 36% 19% 24% 22% 39% 76 Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 36’sı öğretmen olmak isterken etkinlik sonrası bu değer % 28’e düşmüş, düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 24’ü Doktor olmak isterken etkinlik sonrası bu değer % 19’a düşmüş, düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 18’’i diğer meslek gruplarını seçerken etkinlik sonrası bu değer % 14’e düşmüştür. Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 22’si Polis olmak isterken etkinlik sonrası bu değer % 39’a yükselmiştir. Tablo 2.2. Deneklerin polis ile karşılaşma sıklıkları sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 2. Öğrencilerin polis ile karşılaşma sıklıkları Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Günde birkaç kez Haftada bir Diğer Hergün Ayda bir Günde birkaç kez Haftada bir Diğer 1% 3% 20% Hergün Ayda bir 31% 22% 23% 23% 30% 26% 21% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 31’i günde birkaç kez polis ile karşılaşırken, etkinlik sonrası bu değer % 26’ya düşmüş, etkinlik öncesi çocukların % 23’ü her gün karşılaşırken, etkinlik sonrası bu değer % 21’e düşmüş, etkinlik öncesi çocukların % 23’ü haftada bir karşılaşırken, etkinlik sonrası bu değer % 30’a yükselmiştir. Öğrencilerin günde bir kaç kez, her gün ve hafta da bir gibi yakın sıklıkla polis ile karşılaştıkları ve etkinlik öncesi ve sonrasında karşılaşmalarında büyük bir fark olmadığı görülmektedir. 77 Tablo 2.3. Deneklerin polisi en çok gördükleri yer sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 3. Öğrencilerin polisi en çok gördükleri yer Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Cadde ve sokakta Kavşaklarda Televizyonda Araç içerisinde Stadyumda Diğer Cadde ve sokakta Kavşaklarda Televizyonda Araç içerisinde Stadyumda Diğer 4% 5% 25% 28% 50% 53% 4% 4% 4% 5% 7% 11% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 50’si polisi en çok cadde ve sokakta gördüklerini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 53’e yükselmiş, etkinlik öncesi çocukların % 11’i araç içerisinde gördüğünü belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 7’ye düşmüş, etkinlik öncesi çocukların % 25’i televizyonda gördüğünü belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 28’e yükselmiştir. Tablo 2.4. Deneklerin polis ile karşılaştıklarındaki hisleri sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 4. Öğrencilerin polis ile karşılaştığında hissettikleri Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Korkarım Sevinirim Hiçbirşey hissetmem 8% 3% Güven Hissederim Heyecanlanırım Diğer Korkarım Sevinirim Hiçbirşey hissetmem 8% 8% 0% Güven Hissederim Heyecanlanırım Diğer 5% 19% 21% 5% 55% 11% 57% 78 Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 55’i polis ile karşılaştıklarında güven hissettiklerini belirtirken, etkinlik sonrası bu oran % 57’ye yükselmiş, etkinlik öncesi çocukların % 5’i sevinirken, etkinlik sonrası bu değer % 11’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi çocukların polisi gördükleri heyecanı % 21 iken etkinlik sonrası bu oran % 19’a düşmüştür. Tablo 2.5. Deneklerin polisin görevini yaparken kaba kuvvet kullanması sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 5. Öğrencilerin polis görevini yaparken kaba kuvvet kullanması hakkındaki görüşleri Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Kullanmalıdır Kullanmamalıdır Diğer Gerektiğinde kullanmalıdır Hiçbirşekilde kullanmamalıdır 4% 1% Kullanmalıdır Kullanmamalıdır Diğer Gerektiğinde kullanmalıdır Hiçbirşekilde kullanmamalıdır 5% 10% 0% 11% 11% 13% 72% 73% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 72’si polisin görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullanmasını isterken, etkinlik sonrası bu değer % 73’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi çocukların % 10’u kaba kuvvet kullanılması gerektiğini isterken, etkinlik sonrası bu değer % 11’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi çocukların % 13’ü kaba kuvvet kullanılmaması gerektiğini isterken, etkinlik sonrası bu değer % 11’e düşmüştür. 79 Tablo 2.6. Deneklerin çevresindeki insanların polis ile ilgili düşünceleri sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 6. Öğrencilerin çevresindeki insanların polis ile ilgili düşünceleri Etkinlik öncesi Polisi sevmezler Polise güvenirler Polislerden uzak dururlar Görevini yapmadı ğı nı düşünürler Polislerden korkarlar Diğer 11% 3% Etkinlik sonrası Polisi sevmezler Polise güvenirler Polislerden uzak dururlar Polislerden korkarlar Gö ü ü ü 3% 10% 2% 2% 4% 2% 5% 3% 75% 80% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 75’i çevresindeki insanların polise güvendiğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 80’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi çocukların % 3’ü çevresindeki insanların polisi sevmediklerini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 2’ye düşmüştür. Etkinlik öncesi çocukların % 3’ü çevresindeki insanların polisten uzak durduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 2’ye düşmüştür. Etkinlik öncesi çocukların % 5’i çevresindeki insanların polislerden korktuklarını belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 4’e düşmüştür. Etkinlik öncesi çocukların % 11’i çevresindeki insanların polisin görevini yapmadığını belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 10’a düşmüştür. 80 5.1.3. Doğru - Yanlış Seçenekli Sorulardan Elde Edilen Veriler Tablo 3.1. Deneklerin Polis Uygulamak İstediği Kurallara Önce Kendisi Uymalıdır sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 1. Polis Uygulamak İstediği Kurallara Önce Kendisi Uymalıdır Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış Doğru Yanlış 7% 11% 89% 93% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 89’u Polisin uygulamak istediği kurallara önce kendisinin uyması gerektiğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 93’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 4 fark bulunmaktadır. Polisin kurallara önce kendisinin uyması gerektiği konusunda olumsuz görüş bildiren kişi sayısı etkinlik öncesi % 11 iken etkinlik sonrası % 7’ye düşmüştür. Tablo 3.2. Deneklerin polis olaylara zamanında müdahale etmez sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 2. Polis olaylara zamanında müdahale etmez Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış Doğru 17% 18% 82% Yanlış 83% 81 Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 82’si Polisin olaylara zamanında müdahale ettiğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 83’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 1 olumlu fark bulunmaktadır. Tablo 3.3. Deneklerin bir suça şahit olduğumda polis imdat telefonunu ararım sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 3. Bir suça şahit olduğumda polis imdat telefonunu ararım Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış Doğru Yanlış 11% 13% 87% 89% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 87’si bir suça şahit olduğunda polis imdat telefonunu arayacağını belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 89’a yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 2 olumlu fark bulunmaktadır. 82 Tablo 3.4. Deneklerin polis yeterli derecede eğitim almaktadır sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 4. Polis yeterli derecede eğitim almaktadır Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış Doğru Yanlış 9% 12% 88% 91% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 88’i polisin yeterli derecede eğitim aldığını belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 91’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark bulunmaktadır. Tablo 3.5. Deneklerin polis görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullanıyor sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 5. Polis görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullanıyor Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış Doğru Yanlış 16% 19% 81% 84% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 81’i polisin görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullandığını belirtirken, 83 etkinlik sonrası bu değer % 84’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark bulunmaktadır. Tablo 3.6. Deneklerin küçük yaşlarda çocuklar anne-baba tarafından “seni polise veririm” sözleriyle korkutulmaktadır sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 6. Küçük yaşlarda çocuklar anne-baba tarafından “seni polise veririm” sözleriyle korkutulmaktadır Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış Doğru 45% Yanlış 46% 54% 55% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 45’inin küçük yaşlarda çocukların anne-baba tarafından “seni polise veririm” sözleriyle korkutulduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 54’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 9 fark bulunmaktadır. 84 Tablo 3.7. Deneklerin evde yalnız kalındığında yabancılara kapı açılmamalı ve telefon açan yabancılara aile ile ilgili bilgi vermemek gerekir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 7. Evde yalnız kalındığında yabancılara kapı açılmamalı ve telefon açan yabancılara aile ile ilgili bilgi vermemek gerekir Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış Doğru Yanlış 16% 21% 79% 84% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 79’u evde yalnız kalındığında yabancılara kapı açılmaması ve telefon açan yabancılara aile ile ilgili bilgi vermemesi gerektiğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 84’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 5 fark bulunmaktadır. Tablo 3.8. Deneklerin ülkemizi ekonomik, siyasi ve askeri yönden çökertmek isteyen bazı düşmanlarımız vardır sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 8. Ülkemizi ekonomik, siyasi ve askeri yönden çökertmek isteyen bazı düşmanlarımız vardır Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış Doğru Yanlış 14% 17% 83% 86% 85 Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 83’ü ülkemizi ekonomik, siyasi ve askeri yönden çökertmek isteyen bazı düşmanlarımızın olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 86’ya yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark bulunmaktadır. Tablo 3.9 Deneklerin polis suçluları yakalar, savcı dava açar, hakim yargılar ve mahkeme karar (ceza) verir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 9. Polis suçluları yakalar, savcı dava açar, hakim yargılar ve mahkeme karar (ceza) verir Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış 3% Doğru Yanlış 5% 97% 95% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 97’si polisin suçluları yakalar, savcı dava açar, hakim yargılar ve mahkeme karar (ceza) verdiğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 95’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 2 fark bulunmaktadır. 86 Tablo 3.10. Deneklerin Gaziantep’te 10 yaşından küçüklerin araçların arka koltuğunda oturmaları şart değildir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 10. Gaziantep’te 10 yaşından küçüklerin araçların arka koltuğunda oturmaları şart değildir Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış Doğru Yanlış 18% 27% 73% 82% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 27’sinin Gaziantep’te 10 yaşından küçüklerin araçların arka koltuğunda oturmalarının şart olmadığını belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 18’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 9 fark bulunmaktadır. Tablo 3.11. Deneklerin uyuşturucu ile mücadele sadece polisin görevi değil toplumsal bir görev olmalıdır sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 11. Uyuşturucu ile mücadele sadece polisin görevi değil toplumsal bir görev olmalıdır Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış Doğru Yanlış 19% 21% 79% 81% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 79’u uyuşturucu ile mücadelenin sadece polisin görevi olmadığı, toplumsal bir 87 görev olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 81’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 2 fark bulunmaktadır. Tablo 3.12. Deneklerin okuldan çıkınca doğruca eve gitmesekte olur sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 12. Okuldan çıkınca doğruca eve gitmesekte olur Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış Doğru Yanlış 8% 13% 87% 92% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 13’ü okuldan çıkınca doğruca eve gitmeleri gerekmediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 8’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 5 fark bulunmaktadır. Tablo 3.13. Deneklerin caddelerde ve sokaklarda silah kullanılabilir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 13. Caddelerde ve sokaklarda silah kullanılabilir Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış Doğru 5% 9% 91% Yanlış 95% 88 Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 9’u caddelerde ve sokaklarda silah kullanılabileceğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 5’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 4 fark bulunmaktadır. Tablo 3.14. Deneklerin düğünlerde klakson çalarak, konvoy yapmak yasak değildir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 14. Düğünlerde klakson çalarak, konvoy yapmak yasak değildir Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış Doğru Yanlış 42% 41% 59% 58% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 59’u düğünlerde klakson çalarak, konvoy yapmak yasak olmadığını belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 42’ye düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 17 fark bulunmaktadır. 89 Tablo 3.15. Deneklerin trafik kurallarına uyma ve uyulmasını sağlamak bir kültürdür sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 15. Trafik kurallarına uyma ve uyulmasını sağlamak bir kültürdür Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış 15% Doğru Yanlış 20% 80% 85% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 85’i trafik kurallarına uyma ve uyulmasını sağlamanın bir kültür olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 80’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 5 fark bulunmaktadır. Tablo 3.16. Deneklerin ülkemizde suçlar sadece polisin almış olduğu tedbirlerle önlenemez sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 16. Ülkemizde suçlar sadece polisin almış olduğu tedbirlerle önlenemez Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış 30% Doğru Yanlış 31% 70% 69% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 70’i ülkemizde suçların sadece polisin almış olduğu tedbirlerle önlenemeyeceğini 90 belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 69’a düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 1 fark bulunmaktadır. Tablo 3.17. Deneklerin okul içinde ve dışında şiddetin bir sakıncası yoktur sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 17. Okul içinde ve dışında şiddetin bir sakıncası yoktur Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış Doğru 13% 16% 84% Yanlış 87% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 16’sı okul içinde ve dışında şiddetin bir sakıncasının olmadığını belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 13’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark bulunmaktadır. 91 Tablo 3.18. Deneklerin ülke olarak güvenli ve iyi bir geleceğimiz olması için biz çocuklara kaliteli bir eğitim verilmesi şart değildir sorusuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 18. Ülke olarak güvenli ve iyi bir geleceğimiz olması için biz çocuklara kaliteli bir eğitim verilmesi şart değildir Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Doğru Yanlış Doğru Yanlış 20% 21% 79% 80% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 20’si ülke olarak güvenli ve iyi bir geleceğimiz olması için çocuklara kaliteli bir eğitim verilmesinin şart olmadığını belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 21’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 1 fark bulunmaktadır. 5.1.4. Yarım Bırakılan Cümleyi Tamamlanma Bölümünden Elde Edilen Veriler Tablo 4.1. Deneklerin Polis İmdat’ın telefon numarası . . . boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 1. Polis İmdat’ın telefon numarası . . . Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası 155 115 3% Diğer 5% 155 115 4% 92% Diğer 1% 95% 92 Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 92’si Polis İmdat’ın telefon numarasının 155 olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 95’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark bulunmaktadır. Tablo 4.2. Deneklerin size göre polisin görevi . . . boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Etkinlik öncesi 2. Size göre polisin görevi . . . Etkinlik sonrası Suçluları Yakalamak Hırsızları Yakalamak Suçluları Yakalamak Hırsızları Yakalamak İnsanları Korur Güvenliğimiz İnsanları Korur Güvenliğimiz Uyuşturucuları Cezalandırmak Diğer Uyuşturucuları Cezalandırmak Diğer 4% 14% 5% 2% 17% 5% 6% 55% 18% 0% 0% 74% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 55’i polisin görevinin suçluları yakalamak olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 74’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 19 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi % 18’i hırsızları yakalamak olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu belirtilmemiştir. Etkinlik öncesi % 6’sı insanları korumak olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu belirtilmemiştir. Ancak; etkinlik öncesi % 5’i polisin görevinin güvenlik olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 17’ye yükselmiştir. 93 Tablo 4.3. Deneklerin polis olsaydım öncelikle . . . suçlarla mücadele etmek isterdim boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 3. Polis olsaydım öncelikle . . . suçlarla mücadele etmek isterdim Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Hırsızlık Dövüşen Suçlularla Cinayet Uyuşturucu Diğer Hırsızlık Dövüşen Suçlularla Cinayet Uyuşturucu Diğer 0% 24% 18% 29% 5% 43% 2% 3% 5% 18% 22% 31% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 29’u kendisinin polis olması durumunda öncelikle hırsızlıkla mücadele etmek istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer verilmemiştir. Ancak; etkinlik öncesi % 22’si suçlularla mücadele etmek istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 43’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 21 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi % 18’i uyuşturucu ile mücadele etmek istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 31’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 13 fark bulunmaktadır. Tablo 4.4. Deneklerin suçluların cezasını . . . verir boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları Hakim Polis Mahkeme ve Hakim Mahkeme Hapishane Diğer Hakim Mahkeme 4. Suçluların cezasını . Polis . . verir Hapishane Mahkeme ve Hakim Diğer Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası 4% 24% 28% 6% 2% 4% 46% 5% 24% 38% 9% 10% 94 Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 53’ü suçluların cezasının mahkeme-hakim tarafından verildiğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 88’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 35 fark bulunmaktadır. Ayrıca; etkinlik öncesi çocukların % 10’u suçluların cezasının polis tarafından verildiğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 4’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 6 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 28’i suçluların cezasının “diğer” çok farklı kimseler tarafından verildiğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 6’ya düşmüştür. Tablo 4.5. Deneklerin tanıdığım yerli ve yabancı kahramanlardan . . . Polis olmasını isterdim. Çünkü . . . boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 5. Tanıdığım yerli ve yabancı kahramanlardan . . . polis olmasını isterdim. Çünkü . . . Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Polat ALEMDAR Abim-Amcam-Babam-Dayım Jackıe CHAN-Bruce Lee Diğer Öğretmenim Cüneyt ARKIN Tarkan Polat ALEMDAR Abim-Amcam-Babam-Dayım Jackıe CHAN-Bruce Lee Diğer 12% 36% 15% 12% 22% 4% 33% 15% 3% 5% 10% 4% Öğretmenim Cüneyt ARKIN Tarkan 23% 6% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 12’si Polat ALEMDAR’ın polis olmasını istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 15’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 12’si öğretmeninin polis olmasını istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 5’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 22’si “Abi, amca, baba, dayı gibi” yakın akrabalarının polis olmasını istediğini belirtirken, 95 etkinlik sonrası bu değer % 23’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi çocukların % 4’ü Cüneyt ARKIN’ın polis olmasını istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 6’ya yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 2 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 10’u Jackıe CHAN ile Bruce LEE’nin polis olmasını istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 5’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 5 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 36’sı tanıdığı yerli ve yabancı kahramanlardan “diğer” çok farklı kimselerin polis olmasını istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 33’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark bulunmaktadır. Yerli ve yabancı kahramanlardan önce Polat ALEMDAR, Cüneyt ARKIN ve Jackıe CHAN ile Bruce LEE’nin polis olması istenmekte olduğu görülmektedir. Tablo 4.6. Deneklerin polis ile karşılaştığım zaman selamlaşmak . . . boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 6. Polis ile karşılaştığım zaman selamlaşmak . . . Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası İsterim İstemem Gerekir İsterim İstemem Gerekir Çok güzel Heyecanlandırır Diğer Çok güzel Heyecanlandırır Diğer 14% 16% 3% 1% 4% 6% 3% 3% 1% 4% 70% 75% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 70’i polis ile karşılaştığı zaman selamlaşmak istediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 75’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 5 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 4’ü selamlaşmak istemediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 1’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark bulunmaktadır. 96 Tablo 4.7. Deneklerin televizyonda en çok . . . tür filmleri izlerim boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 7. Televizyonda en çok . . . tür filmleri izlerim Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası Yabancı Korku-Komedi Polisiye Yabancı Korku-Komedi Polisiye Türk filmi Belgesel Dizi ve çizgi film Türk filmi Belgesel Dizi ve çizgi film Korku Yerli dizi Diğer Korku Yerli Dizi Diğer 9% 11% 23% 9% 11% 34% 11% 16% 14% 8% 9% 2% 8% 6% 9% 9% 9% 2% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 11’i televizyonda en çok polisiye film izlediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 16’ya yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 5 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 11’i yabancı film izlediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 9’a düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 2 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 11’i korku-komedi film izlediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 9’a düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 2 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 2’si korku filmi izlediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 9’a yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 7 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 34’ü “diğer” çok farklı film izlediğini belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 23’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 11 fark bulunmaktadır. 97 Tablo 4.8. Deneklerin . . . tarihi Polis Bayramı’dır boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 8. . . . Tarihi Polis Bayramı’dır Etkinlik öncesi Etkinlik sonrası 10 Nisan 4 Nisan 1 Ocak Cevaplamayan 03.04.2006 Nisanın ilk haftası Diğer 9% 4% 1% 2% 1% 10.Nis 04.Nis 01.Oca Cevaplamayan 03.04.2006 Nisanın ilk haftası Diğer 31% 3% 3% 1% 0% 0% 80% 65% 0% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 9’u Polis Bayramı’nın tarihinin 10 Nisan olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 65’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 56 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 80’i bu soruya cevap vermediği halde, etkinlik sonrası bu değer % 31’e düşmüştür. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 49 fark bulunmaktadır. Tablo 4.9. Deneklerin silah taşımak . . . boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 9. Silah taşımak . . . Etkinlik öncesi Suçtur Polisin işidir Çok tehlikelidir Yanlış Etkinlik sonrası Kötü birşeydir Yasaktır İnsanlara zarar verir Diğer Suçtur Polisin işidir Çok tehlikelidir Yanlış Kötü birşeydir Yasaktır İnsanlara zarar verir Diğer 11% 16% 5% 23% 26% 3% 14% 7% 9% 9% 11% 11% 5% 11% 25% 14% 98 Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların %16’sı silah taşımanın suç olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 26’ya yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 10 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 14’ü kötü bir şey olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 25’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 11 fark bulunmaktadır. Tablo 4.10. Deneklerin bence uyuşturucu . . . boşluğuna verdikleri cevabın etkinlik öncesi ve sonrası gruplara göre dağılımları 10. Bence uyuşturucu . . . Etkinlik öncesi Çok zararlı ve kötüdür İnsanları öldürür Suçtur Etkinlik sonrası Kullanmamalıdır Yasaklanmalıdır Diğer Çok zararlı ve kötüdür İnsanları öldürür Suçtur Kullanmamalıdır Yasaklanmalıdır Diğer 9% 12% 5% 11% 3% 6% 9% 56% 59% 6% 15% 9% Grafiklere bakıldığında görüldüğü gibi; düzenlenen etkinlik öncesi çocukların % 56’sı uyuşturucunun çok zararlı ve kötü olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 59’a yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 3 fark bulunmaktadır. Etkinlik öncesi çocukların % 5’i suç olduğunu belirtirken, etkinlik sonrası bu değer % 11’e yükselmiştir. Etkinlik öncesi ile etkinlik sonrası arasında % 6 fark bulunmaktadır. Düzenlenen etkinliğin çocukların uyuşturucu konusundaki eğitiminde faydalı olduğu görülmüştür. 99 5.1.5. Diğer (iletmek istedikleri başka duygu, düşünce ve istekler) seçeneğinden elde edilen veriler ETKİNLİK ÖNCESİ Kimsenin uyuşturucu kullanmasını istemeyiz ama onlar insanlara hap satıyorlar sizde hemen yakalıyorsunuz iyiki de varsınız teşekkür ederim Benim söylemek istediğim şey okuyup adam olmak ve hayatımı kurtarıp bir doktor olmak benimde bir okuyan ağabeyim var onun adı mikail onu çok seviyorum her dersimde bana yardımcı olur inşallah okur adam olup sınavları kazanırım bu satırları ayıran amcalara teşekkür ederim Bence polisler bazı şeylere zamanında yetişemiyor suçlunun suçu ağır olmasına rağmen serbest bırakıyor bence suçlu cezasını çekmeli ben polis olursam işime zamanında yetişirim suçlu teyzem bile olsa cezasını çekmeli Herkesin dünyada iyi olmasını isterdim dünyada herkes birbirine haksızlık yapmasın kimsenin boğazından haram lokma geçmesin polislerde herkese adaletli davransın kimse kimseye kötülük yapmasın dünyada herkes mutlu olsun Polis olmalı suçluları yakalamalıyız Ben polis amcaları çok severim ama ben doktor olmak isterim annem hasta onun için onu iyi yapmayı tercih ederim çünkü doktora gittim doktorluk çok güzeldi hem çok istiyorum doktor olmayı polisler doktorlar zabıtalar mühendisler müdürler herkes işlerini yapmalı ağabeyimin büyüyünce polis olmasını isterdim kardeşimin öğretmen olmasını isterdim Polisler bizim güvenliğimizi sağlar polisler yanımızda oldukça hiçbir şeyden korkmamalıyız polislere güvenmeliyiz bazı insanlar polislerden korkuyor polisten korkacak bir şey yok çünkü polisler bize zarar vermez onların görevi suçluları yakalamaktır. Ben derslerime daha çok çalışmak isterdim çünkü çevremiz gördüğümüz büyüklerimizin hepsi pişman okumadık diye ama onlara hak veriyorum suç onlarda değil onun büyüklerinde yoksa şimdi hepsi doktor hemşire öğretmen olurdu ama o imkana bağlı çok sevdiğim öğretmenim beni birinci sınıftan dördüncü sınıfa kadar okuttu onun yaptıkları iyilikleri hiç ama hiç unutmam. o bizim arkadaşımız dostumuzdur onu çok seviyorum canım öğretmenim onu hiç unutmayacağım Ben polis olmayı çok isterim ama çünkü polisten çok korkarım ama polis olmayı çok isterdim maalesef olmam bir şartla olurum okursam eğer Polis olmak istiyorum suçluları tutuklamak istiyorum bu dünyada hırsız kapkaçcı olmasını hiç istemiyorum hemen polis olmak istiyorum suçluları tutukluyor görevleri yerine getiriyor kapkaçcı yakalıyor hırsızları bulmaya çalışıyor bende bunlar gibi olmak istiyorum annemin ve babamın kardeşimin dediklerini yapıyorum ama annem şimdi hasta dişi ağrıyor. ETKİNLİK SONRASI Polislerin yaptığı görevler çok zordur çünkü onlar her gün başka bir yere gider suçlu ise ya uyuşturucu kaçağıdır ya da insanların hayatının kaybetmesine yol açar bu yüzden polislerin görevi çok zordur iyi ki polisler vardır Bence polisler daha çok yerlere konulmalıdır polisler daha çok kapkaçcı ve uyuşturucu çeteleri ile ilgilenmelidir Polis bize güven hissettirir bazıları çocukları polise veririm demesi çok yanlıştır ve çok terbiyesizliktir polis suçluları yakalayan bir teşkilattır Ben polis olmak istiyorum o da hemen olmak istiyorum polislerin hırsızları yakalamasını istiyorum Polis olsaydım suçluları yakalar mahkemeye veririm savcıda karar verir Polisler suçlulara karşı biraz daha kaba davranırlar polislerin görevi ise suçluları yakalamaktır Polisler kabaca davranmamalı suçluları yakalamalı kimseyi korkutmamalı uyuşturucu kaçaklarını yakalamalı Polisler suçluları yakalar ve araştırır eğer bir olay çıkarsa 155 i ararız yabancılara kapıyı açmayız ailemizle ilgili bilgi vermemeliyiz okuldan dönünce doğru eve gitmeliyiz polis mesleği çok güzel bizde polis amcalarımıza sevgi ve saygılarımızla onlara teşekkür ederiz onlar bizlere birçok bilgi verdiler onlara teşekkür ederim Polisler suçluları ve hırsızları yakalamak zorundadır Polislere yardım etmek isterdim ve suçluları polise şikayet ederdim Ben polisleri çok severim çünkü onlar suçluları yakalar onları aramak için 155 e telefon ederiz Ben gelen polis amcayı çok seviyorum polis amcayı en çok gördüğüm yer caddelerde sokaklarda televizyonlarda gördüm polis amcanın görevi suçluları yakalamak. 100 ETKİNLİK ÖNCESİ Daha çok başarılı olmak isterdim büyüyünce bende polis olmak isterdim suçluları yakalardım kardeşlerimin her zaman çalışkan ve başarılı olmasını isterdim abim büyüyünce onunda polis olmasını isterim kardeşlerimin mutlu olmasını sonsuza kadar isterim Başarılı olmak istiyorum çalışıyorum ama yinede başarılı olamıyorum ama ne yazıkki başaramıyorum ama neden bilmiyorum okuyup ailemi kurtarmak istiyorum aynı zamanda benimde hayatımı kurtarmak istiyorum geleceğimin güvende olmasını istiyorum Öğretmen olmak istiyorum öğretmenliği çok seviyorum annem babam okula gidiyordu ablam sekizinci sınıfa kadar gidiyordu ama okuldan gitti Polis kavgalara yetişemiyor insanlar telefon ederler ama boşa ölü yaralı olur ambulans gelir kavga biter polis gelir evli evine gider polis gelir adam derki polise adam Allaha küfür eder polis boşver öbür dünyada Allah belasını verir derler polisler bazı işlerini Allaha bırakmamalıdır Ben polis olsaydım büyülü odanın içinde dövüşmek isterdim beni vurur bütün istekleri gider arama ben öldükten sonra boşuna Türk bayrağını örterler mi keşke görebilsek öbür dünyada bir olsam Ülkemizde keşke daha çok polis olsa can ve mal güvenliği olurdu Polislerin çocukların yanında silah çıkarmasa ya da sıkmasa daha güzel olur Polisler her zaman gururlandırır çünkü suçlulara karşı durarak insanlığa bir hizmet sunuyor sadece insanlara değil her şeye yardım eder polisler evlere hırsız girince yollarda eşkıyalar önümüzü kesince hemen yetişir bu arada bence polisler gerektiğinde şiddet kullanmalıdır ama bu arada suçsuzları dövmemelidir. Silah atışları sadece polislerin olsun Polisler her tarafta gezip etraftaki kötü insanları yakalamalıdır Bana bu sayfayı ayırdığın için sana çok teşekkür ederim Polis olmak istiyorum hırsız davalarını aralamak için nerede ihbar verilmişse oraya giderim Ben öncelikle bunları bize getirdikleri için çok teşekkür ederim düşüncelerim bizim iyi bir öğrenci olmamızdır biz ne kadar iyi olursak o kadar iyi bir meslek kazanmak istiyorlar bu yazıyı yazdığınız için çok teşekkür ederim İnsanlar polislerin yasalarına uymuyorlar çünkü onlar silah taşıyor uyuşturucu kullanıyor ve arabayı alkollü kullanıyorlar ben o adamları hiç sevmiyorum Polis ile ilgili çok güzel şeyler düşünüyorum bunlar polisler bizim güvenliğimizi sağlar polisler olmasa biz çevrede uyuşturucu kullananlarla insan öldürenlerle mücadele etmeliyiz polis olsa bile yine mücadele etmeliyiz polislere yardımcı olmalıyız polislerin işi o kadar zorki her zaman onlara yardımcı olmalıyız Polislerin görevi duygusaldır vatan için çalışırlar ETKİNLİK SONRASI Polisler suçluları yakalar hakimse suçlulara cezasını verir Polis amcaları çok seviyorum çünkü onlar olmasaydı hırsızlar baliciler yakalanamaz kendimizi güvende hissetmezdik çünkü polisler pesetmeyip mücadele ediyor bizim çocuk bayramımız varsa onların 10 Nisan polis bayramı var onlarda polis bayramında mutlu olup coşuyor onlarında görevi var bizimde okumak dünyada hırsız olmasa ne hoş olurdu onları selamlıyorum Bir gün evimize hırsız girdi polisi arayıp konuştum polis gelip hırsızı aldı hakimin yanına götürüp hakim onun cezasını verdi Bütün hırsızların yakalanmasını istiyorum Ben doktor olmak annemi babamı iyi etmek isterim benim doktor olmamı kardeşimin öğretmen olmasını ağabeyimin polis olmasını isterdim ama ağabeyim okumuyor Sizin yaptıklarınızdan dolayı size çok teşekkür ederim geleceğimde öğretmen olmayı isterdim sizlere çok teşekkür ederim Ben onbir yaşında bir kızım bütün hayalim polis olmak ve polis olmayı çok severim polis olanlara da sevgi ve saygı gönderiyorum onlar polis olmaya devam etsin onları hayatım boyunca unutmayacağım Ben on bir yaşımı bitirdiğimde bütün hayallerim polis olmak istiyorum Ben polisleri çok seviyorum biz oraya geziye gittik bize polislerle ilgili çok şey anlattılar gezide bir binayı gezdikten sonra öbür binaya gittik orada da bize çok şey öğrettiler bizlere çok şeyi gezdirdiler onlar bize çok şeyler öğrettiler keşke bir daha gitsek de oraları görsek onları çok seviyorum onlar bize neler öğretti neler onları görünce bende polis olmaya karar verdim. Bütün polislere canım feda Polis mesleği ve doktor mesleğini çok severim çünkü bu meslekler toplum için çalışıyor tüm topluma yararları var özellikle polis mesleğini severim gurur verici bir meslektir bu mesleği seçen büyüklerime içten teşekkür ederim İleride doktor olmak istiyorum ama çoğu arkadaşımın da polis olmasını 101 ETKİNLİK ÖNCESİ Polisler vatanını milletini korumaya çalışıyorlar ve koruyorlarda bence kendilerine çok güzel bir meslek seçmişler bazı insanlar polisleri gördüklerinde korkarlar ama eğer suçsuzsan korkmaya hiç gerek yok Çünkü insanın anlatmak istediği çok şeyler var insanın düşüncelerini yazması çok güzel bir şey ailem: annem babam ve kardeşlerim evde yaşıyoruz çok mutlu bir ailem var hayatımın hep onlarla geçmesini isterim ailemizin kıymetini bilmezsek sonra onları çok ama çok özleriz ailemizin kıymetini bilelim Polisler benim gözümde çok güzel gözüküyor ben polisi çok seviyorum bazıları sevmeyebilir çünkü bazı insanlarında kendilerine göre duyguları vardır illede polisi seveceksin diye hiçbirşey yok çünkü isteyen sever isteyen sevmezdir. Benimde polis olma zevkim var ama öğretmen olmayı istiyorum kim istemez vatanını korumak bende istiyorum neysede büyüyünce görürüz dünyada böyle insanlar yani hırsızların polislerin işinin zor olduğunuda söylemek istiyorum insanların neden hırsızlık yaptığını bilmiyorum oda bizler gibi çalışsa en azından bir iş arasa sonrada evlenip mutlu bir yuva kursalar işi iyi giderdi en azından söyleyebilsem bütün hırsızlara seslenebilsem ama nedense söyleyemiyorum böyle yaparlarsada böylede cezasını polislerle çekerler. Polislik iyi bir görevdir polisler görevlerini yerine getirirler polis uyuşturucuları yakalamalılar polis güzel sözleriyle onları etkiler Ben polisi çok seviyorum mesela beni biri kaçırdığında polis geldiğinde korkmam Polisleri çok severim çünkü polisler bizim güvenliğimizi sorumluluk alıyorlar bizi korumak için çabalıyorlar polis veya toplumun güvenliğini sorumluluk almak işyerleri canı gönülden kutluyorum Bence ülkemizde çok daha fazla polis olması lağzım çünkü insanların can ve mal güvenliği polis ve jandarmanın elinde polisleri çok seviyorum çünkü bizi koruyorlar Polislerin insanlara her zaman yardım etmesini isterim çünkü bu zamanlarda polisler insanlara bazen çok kötü tepkiler verebiliyor bunu ben hiçbir zaman istemiyorum çünkü tepki ile hiçbirşey olmaz bu yüzden insanlar çoğu zamanlarda polislerden kaçıyor ve bu benim hiç hoşuma gitmiyor Arkadaşlarımın bana iyi davranmasını isterdim bugün üç arkadaşımın benimle küstüğü için çok üzüldüm sınıfta çok başarılı olmak isterdim ben bütün arkadaşlarımı çok seviyorum okulumuda çok seviyordum Polis mesleğini çok severim çünkü gurur verici bir meslek polisler bizi korur güvenliğimizi sağlar bay bayan polislerimize böyle bir meslek seçtikleri için onlara içten sevgilerimle teşekkür ediyorum Polisler görevini seven insanları koruyan çok iyi insanlardır onlar görevlerini çok seviyorlar suçluları yakalıyorlar ETKİNLİK SONRASI istiyorum polisleri çok severim çünkü onlar bizim güvenliğimizi çok güzel bir şekilde sağlıyorlar. Polis olmak isterim çünkü suçluları yakalamak uyuşturucuları yakalarım Ben kendi derslerime çalışıp polis olacağım çünkü polis olunca suçluları uyuşturucu kullananları yakalar ve hırsızlarla mücadele ederim Ben polis olmayı çok istiyorum çünkü polis hırsızları yakalar bende yakalamak istiyorum polis mesleğinin nasıl olduğunu merak ediyorum ama polisi seçmenin nedeni onu merak etmem değil neden istediğim yukarıda yazıyor eğer polis olmazsam ya da bir meslekte çalışırım yada babamın mesleğine devam ederim babamın mesleği şoför yani şoförlüğe devam ederim babamın mesleğinide seviyorum şimdiden seviyorum araba sürmesini babam bana öğretti köyde bir yokuş var o yokuş köydeki eve gidiyor evin orada bir tane harman var ben arabayı orada sürüyorum ama araba sürmek tehlikeli kaza yapıp ölmek var işin içinde kaza yapmamak için araba sürmeyi iyi öğrenmeliyiz Ben polis amcaları çok seviyorum çünkü polisler hırsızları yakalar insanları korur ben büyüdümmü polis olacağım Polislik çok iyi bir şey ama çok tehlikeli bir görev öğretmen olmazsam mutlaka polis olurum Polisleri çok severim onlarla her zaman karşılaşmak isterim onları çok seviyorum ben polis olunca onlar gibi giyineceğim Ben büyüyünce polis olmak istiyorum polis olmak çok güzel kötüleri yakalayıp iyiliğe koşuyor insan polis olunca Silahlar bence polislerden başkasına satılmamalıdır Polislere taş atanlar cezaevine hem de para cezası alması gerekir polisler gerektiği zaman kaba kuvvet kullanması gerekir Polisler görevini hep yapmalıdır birde emniyet müdürlüğüne gezide birçok kararlarım değişti özelliklede polisle ilgili kararlarım değişti 102 ETKİNLİK ÖNCESİ Polisler kavga çıktığında hemen gidiyorlar bıçak silah insanların hayatını çürüterek hapis yiyorlar polisler maçta kavga çıktığında mücadele ediyorlar polisler işlerini çok iyi yapıyorlar çünkü bizleri kurtarmak Polis olmasaydı çevrede çok kişi ölür ve çevre çok kötü ve suçlular yakalanmaz Polisler iyi bir insandır polisler olmasaydı mahalleler ne hale gelirdi Polisleri çok seviyorum polisler her kötülüğe karşıdır kötülük yapanları hemen yakalar eğer yakalayamazsa biz onu görürsek hemen polise haber verirdim polisler çok iyi bir insandır çok seviyorum ben polisleri Polisin iyi bir görevidir çünkü suçluları hapse atar ve bizleri korur polislik iyi bir görevdir bende olmayı isterdim ama beni okutmazlar Bence gerekmedikçe polisler tarafından şiddet kullanılmamalıdır Bizim orada bir dövüş oldu polis olmasa insan birbirini yer polis çok iyidir Polis ve askerler Türk ordusunu korur polisler askerler güçlü ve dayanıklı oldukları için her işi başarıyla bitirirler bizler veya Türk ordusu için canlarını verirler Polisin kötü kalplisi ve iyi kalplisi vardır bunları düşünüyorum Polisler ülkeyi ellerinin içine almalıdır ama bazı polisler kötü oluyor Ben büyüyünce okulumu geçersen polis olmak isterim polislik iyi bir görevdir her türlü iyiliği yapar katilleri yakalar bize zarar vereni alırlar ceza verirler polisin görevi hem iyidir hem kötüdür polisler bize zarar gelmesini istemez polislerden korkmuyorum onları görünce heyecanlanıyorum onları seviyorum Ben muhasebeci olmayı isterim polislik de iyi bir meslektir polislik de benim için çok iyi mesleklerdendir polislik bizleri korur evimize hırsız girdiğinde hemen 155 i ararız hemen imdadımıza koşar hırsızları yakalar bizide hırsızlardan korur bizde güvende olmuş oluruz Ben polislerden çok memnun değilim çünkü çok kaba davranıyorlar bazen o yüzden pek memnun değilim teşekkür ederim Polisler insanların gözünde çok iyidir çünkü insanın güvenliğini sağlar bütün insanlar çok sever polisler insanı güvenlikten Ben polis olsaydım her görevimi yapardım suçluları yakalar ve hapse atardım Ben büyüdüğümde polis olmak isterdim çünkü en şerefli meslek polis uyuşturucu kaçakçılarını hırsızları yakalar polis bizim güvenliğimizi sağlayan bir meslektir Ben polisleri çok severim ve kendimde polis olmak istiyorum ve bu dünyada kaç tane polis burada onlara saygımı sevgimi gönderiyorum ve onlarda polis olmaya devam etsin ETKİNLİK SONRASI Polislerin gece gündüz cadde ve sokaklarda gezmesi gerekir çünkü bir kavga olduğunda silah ve bıçakla dövüştüğünde bir birini öldürme hale gelince birbirini öldürüp kaçabilir ve polis çok uğraşır ve suçluyu zor yakalar Herkesin evinin önünde polis amcalar nöbet tutsaydı benim isteğim buydu Ben polislerin dinlenmesini isterdim Bayan polislere ve bay polislere Allah yardım etsin diyorum Çocuk haklarının korunmasını istiyorum Bütün polis amcalarıma başarılar diliyorum Polisi herkes sevecek diye hiçbir şey yoktur insanların bazıları polisi sever bazıları üzer bazıları sevinirler bazıları kendilerini güvende hissederler ben polisi hem seviyorum hem de kendimi polis görünce güvende hissederim Ben polisleri çok severim onlar bizim güvenimizi sağlar çünkü onlar medeni insanlar oldukları için polisleri görünce kendimi güvende hissediyorum onlar hakkında çok iyi şeyler düşünüyorum Benim daha başka söyleyeceğim var ben polisleri çok severim ama çoğunlukla insanlar polisten kaçıyorlar korkuyorlar onlara kötülük yapacağını sanıyorlar ama polisler daha da artarsa insanların korkusu azalır caddelerde sokaklarda hatta fakir mahallelerde polislerin olmasını istiyorum hem bizim can güvenliğimiz hem mal güvenliğimiz için Polis ile ilgili polisi görünce kendimi hemen güvende hissederim bazı zaman polis olmasaydı dünya ne halde olurdu diye düşünüyorum polis de bizim için çok önemlidir polisleri çok severim çünkü onlar bizi koruyorlar bütün işleri polislere bırakmamalıyız bizde onlara yardımcı olmalıyız Polis insanların güvenliği için çalışır polise balicileri tinercileri çocuklardan yeteri kadar uzak tutmaya çalışır 103 ETKİNLİK ÖNCESİ Polisleri çok severim ve polis de olmak isterim çünkü polisleri çok seviyorum onlardır bizi koruyan onlardır bizi yaşatan ve onun için polis olmak istiyorum. Ama bizim ailemizde bazıları okumamızı istemiyor çünkü bazen her gün yanlış şeyler bize de veriyor ama ben artık okumak istiyorum ve polis olmak istiyorum görevimi yapacağım Ben küçükken kaybolmuştum ve o anda yanıma hoca geldi ve benim elimden tutarak beni karakola götürdü ben o gün çok korkmuştum ben o gün polisleri gördüm ben anladım ki polisler bizim güvenliğimizi sağlıyorlar biz polisler için çok değerliyiz onlarda bizler için değerlidir ben kendi adıma polislere çok teşekkür ederim inşallah ben büyürsem polis olmak isterim ama Allah kısmet ederse. Babamın polis olmasını isterdim çünkü her gün akşamları hırsız gelip evlerden eşya çalıp götürüyor İnsanlar ilerledikçe hep birbirlerini öldürmeye başlıyor ben polis olsam herkesin yardımına gider ve eğer kimse beni dinlemiyorsa herkese diyeceğim ki hadi öldürün birbirinizi karışmıyoruz dünyada eş dost kalmaz niçin ama niçin neden eğlenmeden etmeden ölmek istiyorsunuz ben bir polis olsam öyle yapardım Polisler vatandaşı korur polis olmasa belkide herkesi soyarlar bazılarına uyuşturucu verirler yani polisler insanları korurlar iyiki polisler var polisleri çok seviyorum Öğretmenlik güzel bir şeydir herkes sevgi ve saygıyla yaklaşır öğretmenlere ben bir öğretmen olsaydım herkesi sever ve sayardım Ben bir meslek sahibi olmak istiyorum ve mesleğimin adı öğretmen olmak ve öğretmenimden beni okutmasını istiyorum Polisleri severim onlarda bizi severler selam veririz onlar bizi kurtarır Polisler her türlü cinayetle bize yardımcı olur haklı olanları evlerine gönderen haksız olanları ise cezasını çeker bu yüzden polisler bizim korumamızdır polisleri sevmeliyiz ve onlara saygı duymalıyız Ben polisleri severim onlar suçluları yakalarlar bende ileride polis olmak isterim polislerin görevleri kutsaldır bizi severler bizde onları severiz Polisin herkesin kapısının önünde durmasını isterim durmazsa herkesin ya da başkalarının evine girebilirler Öğretmenlik güzel bir meslektir Polis bizi kötü işlerden korur polis olduğu zaman güven kazanırız polis suçluları yakalar polis her zaman yanımızdadır eğer bir yerde kötü bir iş olursa hemen polisi ararız Polisler niçin çok önemlidir polislerin görevi nedir insanlar niçin polis olmak isterler trafik polisleri neden insanlara ceza verir neden ışıklarda dururlar çocuk polisleri niçin mendil boya sakız kibrit çokça satan çocukları niçin yakalar ETKİNLİK SONRASI Bence polisler sokaklarda ve caddelerde sık sık denetim yapmalıdır çünkü insanların can ve mal güvenliği onların elindedir. Ben polis ile karşılaşınca güven hissederim polis suçluları yakalar mahkeme ise ceza verir polis can ve mal güvenliğimizi sağlar Polis güvenilir bir insan görünce kendimi güven içinde hissederim bir kere ben evde iken pis insanlar bizim evde çatışma çıkardılar sonra iki üç adım yürüdüler tam o sırada polis yakaladı ondan beri ben polise güveniyorum her şeye zamanında müdahale ettiler Bence polislerde eğlenebilir polisler sadece suçluları yakalamaz polis herkesi kendisine güvendirir Ben polisleri çok seviyorum çünkü polis bizi başka kötü insanlardan koruyandır polisleri gördüğümde kendim güven içinde gibiyim Polislere teşekkür ederim Polisler çok iyidirler Polisler vatan ve milletin hem malını hem canını korur Polisler iyidir bizim orada adamlar dövüştü herkes birbirine bıçaklarını çıkardılar polis olmasa adamlar ölürdüler Mesela beni balici veya organ mafyası gibi biri yakaladığında ben korkarım ama polisin siren sesini duyduğumda artık hiçbirşeyden korkmam çünkü polis beni kurtarmaya gelmiştir ben polisi çok seviyorum Bence polis olmasaydı kötülükler çok olurdu ve insanlar güvende olamazdı Bence polisler çok güzel bir şeydir çünkü onları tanımadan önce hep suçlardım polisler ne yapar diye ama halbuki çok iyi ve çok güzel kişiler ben polislerin hepsine ve emniyet müdürlüğüne çok ama çok teşekkür ederim Polislerle karşılaştığımda güven hissederim ve onların hepsi bize iyi güzel ve hoşgörülü davranıyorlardı onlar bizim güvenliğimiz için çalışıyorlar 104 ETKİNLİK ÖNCESİ Ben polise güvenirim çünkü polis suçluları yakalar yurdu kötü alışkanlıklardan korur bence polis gerektiğinde kaba kuvvet kullanmalıdır çünkü polisleri zor durumda bırakıyorlar polis de dayanamayıp tokat atabilir bana göre bu olay normaldir polis olmak isteyen gençler bana göre mutlaka olmalıdır Ben polis olsaydım ülkemi korur ve ülkemi dünyanın en temiz ve birde beni başbakan yaparlardı Atatürk gibi olmak isterdim Ben büyüyünce ya polis ya da doktor olmak istiyorum polis olmak istememin nedeni suçluları yakalayıp hapishaneye göndermek Ben büyüyünce polis olmak istiyorum ama babaannem beni okutmayacağını söylüyor babamda annesi olduğu için babaannemin dediğini yapıyor kızları okutmuyorlar okutsalar da beşinci sınıfa kadar okutuyorlar babam da beni bu yıl çıkaracağını söylüyor ama ben okumak istiyorum Ben uyuşturucuların ve hırsızların polisten kaçmasını istemiyorum çünkü her yeri kirletiyorlar ve bazı insanları kandırıyorlar ben bu uyuşturucucuların polise teslim olmasını istiyorum çünkü bu olaylar polisi yoruyor. Ben polis olmak istemem çünkü polis çok kötü işlerle uğraşır bir polis nerede bir çatışma kavga varsa polis orada olmalıdır o çevrede bulunan insanların güvenliğinden sorumludur. Ben polislerin olmasını çok isterim çünkü polisler bir yerde kavga uyuşturucu eroin silah ve bıçak taşıyanları cezalandırıyorlar polis olmasa bunlar hem kendilerine hemde çevresindekilere zarar veriyorlar Polislerin bazı zamanlar görevlerini yapmadığını ve sadece polisler değil savcılar mahkeme erleri hırsızlık yapan birini sanki hapisin ön kapısından girip arka kapısından suçluyu serbest bırakıyorlar Benim söylemek istediğim başka bir şey polisler görevlerini tamamen yapmıyor polislerin görevlerini düzgün ve iyi bir şekilde yapmasını isterim Polis olmak istiyorum çünkü polisler gibi suçluları yakalamak istiyorum polislikten başka bir istediğim bir meslek daha var. Futbolcu olmak istiyorum. Ben okulumu okuyunca polis olacağım. Polise çok güveniyorum. Evlerimizin yakınında bir hırsızlık olursa polis imdat 155 aramalıyız. Ankete gelen abi çok iyisiniz. Bizim dersimize girdiğiniz içinde teşekkür ederim. Ankete gelen öğretmenim sizi çok seviyorum çok iyisiniz. Bize bunları yaptırdığınız için teşekkür ederim. Sizi çok sevdim. Polisler suçlu insanları yakalayıp bize insanlardan kurtarıyorlar. Adam öldüren insanları uyuşturucucuları yakalayıp bizi o insanların kötülüklerinden koruyorlar. Polisleri çok seviyorum. ETKİNLİK SONRASI Polisleri çok severim onları her gördüğümde selam veririm polisler yanıma geldiğinde kendimide güvenli hissederim polisler bizim vatanımızdır polisler hep bizi kötülüklerden korur onun için polisleri çok seviyorum bende büyüyünce polis olmak istiyorum Polisi gördüğümde kendimi güvende hissederim polisler bizim için her şeyi yapıyor polislerin her zaman yanımızda olmasını istiyorum ve polisleri çok seviyorum Polisleri sevip saymalıyız onlara iyi kaba davranmamalıyız sevip hoşgörülü davranmalıyız polisler bizim hayatımızı tehlikelerden kurtarıyor bizde polis amcaları ablaları çok sevmeliyiz Polisler iyi insanlardır bizi kötülüklerden korurlar biz onlara güveniriz onlarda bizi severler çevremizi korurlar Ben sınıfım ve öğretmenimiz emniyet müdürlüğüne gittik polisleri çok seviyorum polislerden korkmuyorum bu anketi bize hazırladığınız için teşekkür ederim Polislere her zaman saygı duymalıyız çünkü o bizim her zaman güvenliğimizi ister biz de onların iyiliğini isteriz arkadaşlarımızla hiçbir zaman dövüşmemeliyiz çünkü bu dünyanın çocukları hepimizin kardeşidir Ben polisi çok seviyorum ve çok güveniyorum onlar iyiki varmış onlar olmasaydı beklide bütün gençler teker teker öleceklerdi belkide cinayetten öleceklerdi teşekkür ederim Polisleri çok seviyorum belkide polisler olmasaydı bu dünyada her türlü pislik olurdu Polisin suçluları yakalamasını ve suçsuzları yakalamamasını suçluların polise teslim olmasını isterim Ben bizim mahallede polisi hiç sevmeyen babası annesinden ayrılmış bir kadın var ve ben onlardan uzak durmaya çalışıyorum çünkü onlar bize çatabilir polis olmasaydı Bence ülkemizde polislere daha fazla ders verilmeli çünkü biber gazını bilip bilmeden sprey gibi sıkıyorlar birde tutukladıkları kişiyi bırakıp cezasını vermiyorlar sonra aramaya koyuluyorlar 105 ETKİNLİK ÖNCESİ Polislere çok saygılı olmalıyız onlara karşı çıkmamalıyız her zaman polislere güvenmemeliyiz çünkü bir dağda kavga yapabiliriz ama yinede polislerden güvenimizi esirgemeyelim Size teşekkür ederim hocam iyi ki bizim dersimize girdiniz bizi çok sevindirdiniz ve hüzünlendirdiniz okulunuzda iyi dersler dilerim Polisi görünce güven içinde hissederim kendimi çünkü polis bizleri korur eğitim almıştır polisler bizlere güven verir suçluları yakalar bizlerde polislere yardımcı olursak polisleri daha iyi anlarız Polisleri çok seviyorum çünkü polis güvenliğimizi sağlıyor trafiğin akışını sağlar trafik kurallarına uymamızı ve uyuşturucu gibi daha birçok maddeleri kullanmamamızı sağlar polisleri çok seviyorum çok Polis olmak iyi bir şeydir çünkü kötü insanları yakalıyorlar Hırsız görünce 155 polis imdat ı ararım ve sokak numaramı kapı numaramı söylerim ve o hırsızı bayıltırım bağlarım polise teslim ederim Bence çocuk haklarının korunması, kimsesiz çocukların güven içine alınması onlara yardım edilmesi herkesin güven içinde yaşamasını istiyorum Polis öncelikle suçluları yakalayıp hapse göndermelidir Polisin görevini yapması ve suçluları hakim ve mahkemeye götürür suçluların şikayet adamları bir gün ve iki gün sonra hapse atar Polisler birçok çatışmaya giriyorlar canlarını tehlikeye atıyorlar polisler bu ülkenin güvenliğini sağlıyor ben amcamın polis olmasını isterdim ama olamadı çok üzüldü polisler çok şık giyiniyorlar onun için polisler çok değerlidir ben polisleri görünce hemen selam veririm polisde selamlar Polisler güvenli ve polislerden korkmamalıyız çünkü polis hırsızı yakalar insanları kurtarır tehlikelerden kurtarır polisleri ben çok severim ve herkesinde sevmesini isterim polis uyuşturucu ile mücadele eder insanları hırsızların elinden kurtarır ve korkmayalım polisler gayet güvenlidir ve polislere güvenmeliyiz bir kişi dövüştüğünde hemen 155 i arayalım polislere güvenimiz sonsuzdur ben çok ama çok seviyorum polisleri sevip sayalım ve korkmayalım Bizim kiracımızda bir polisti Çanakkaleliydi hep polis olmayı istemiş ama sonunda istifa etti bence polislik çok zor bir meslek çok disiplinli kimse güneyde polis olmak istemiyor siz acaba güneyde polis olmak istermisiniz ben size ve arkadaşlarınıza söyleyin Antep de polis görevi yapsınlar doktor arkadaşlarınıza da söyleyin Antep’e ne olur gelsinler burada adam yemeyiz Polisler suçluları yakalar trafik polisleri ise arabaların kaza yapmamaları için yaya geçitlerini gösterir polisler suçluları mahkemeye götürüyor mahkemede ise cezalanıp hapishaneye gidecek Davalara polis gelir ETKİNLİK SONRASI Polislerin daha sık cadde sokak okul etrafında dolaşsalar çok iyi olur çünkü Gaziantep çok zalim bir şehir lütfen daha fazla dolaşsın polisler Polislerin kaba olmaması gerekir fazlaca cop ve silah kullanmamalıdırlar eylemcilerde fazla eylem yapmasın çünkü herkes birbirine kötülük yapıyor Bazı polisler vardır çok iyidir gördüğü suçluyu hemen yakalar ama bazı polisler rüşvet yiyor dövüşenlerin arasına girmiyor bana vururlar diye onun için bazı polisler çok iyi çok güvenli ama bazı polisler çok kötü İnsan öldüren bazı kötü insanlar mahkemelerde yargılanıyor parası olan serbest bırakılıyor parası olmayan serbest bırakılıyor acaba bunun nedeni nedir Bunları bizlere neden cevaplattırıyorsunuz suçluları yakalayıp neden geri bırakıyorsunuz onlarla daha iyi konuşup iyilikle anlaşıp bir daha kötü işlerle uğraşmayacaklarını söylemiyorlar ve bırakıyorlar Ben okumak istiyorum ama annem ve babam izin vermiyor okumamı istemiyorlar Ben öncelikle polis ağabeylere ve polis ablalarıma çok teşekkür ediyorum bizlere iyi davrandıkları için çok teşekkür ederim bir daha gelmek ister misin deseler evet derdim Bizi gezdiren polislere teşekkür ederim Ben öncelikle bize bu kağıtları yazıp gönderdiğiniz için sizlere çok teşekkür ederim Bundan iki hafta önce Gaziantep polis Emniyet Müdürlüğüne gittik orada bize çok iyi davrandılar bizi gezdirdiler onlara teşekkür etmek istiyorum Oradaki polisler ağabeyler bize iyi davrandılar bunun için onlara teşekkür ederim Emniyet müdürlüğüne gittiğimizde bize çok iyi davrandılar bize her yeri gezdirdiler Size teşekkür ederim Polis amcaları ablaları hepimiz çok seviyorum emniyet müdürlüğünü çok seviyoruz bizleri götürdüğünüz için teşekkür ederiz Sizlere çok teşekkür ederim 106 ETKİNLİK ÖNCESİ Bence kapkaçcıları korkutmak amacıyla bir polis kadın kılığına girip o kapkaçcıyı yakalamalıdır ve oniki yaşından küçük her insana ceza verilmelidir Arkadaşlar sakın uyuşturucu kullanmayın annesine ve babasına iyi davranın anneniz ve babanız sizin için çok şey yapar onlar sizin güvenliğinizi ister sizin doktor mühendis polis öğretmen olmasını ister Ben polis olmak istiyorum polisler zanlıları suçluları hırsızları yakalamak istiyorum çünkü polis olmak bence bazı tarafları iyi bazı taraflarıda zorlu oluyor polisin görevinden iyi olanı hırsızları yakalamak ve teşekkür almak ve kötü olanıda protesto edenlerin arasına girmek polisler yaralanıyor Neden polisler hapse atıpda geri bırakıyorlar bıraktığında aynı suçu yaparsa birdaha mapusa girecek konuşarak ve hatta iyi sözle olmazmı Polisin suçsuz yere bir insanı yakalamamasıdır Polislerin daha iyi eğitim almalarını isterdim Polis iyi olabilir düğünlerde veya cinayet işlediklerinde polis hemen gelebilir polisi ben çok seviyorum ve onların ailesi de mi böyle çok iyi olabilir polisi görürsem çok sevinirim ve onlardan kaçmam ama suçlu olurlarsa suçsuz kimseyi götürürse onlardan korkabilirim Polislerde eğlenmek ve gülmek hakkı vardır biz sadece polisi suç duyurusunda bulunmak için aramamalıyız polislerinde özel günlerde eğlenmeye hakkı vardır Polislik kutsal bir meslektir ve saygı duyulması gerekir Ben büyüyünce Oneil Armstrong gibi uzaya gitmek istiyorum ama aya değil marsa gitmek istiyorum şu konuda kararsızım Amerika Nasa’ya mı gitsem yoksa Rusya’ya mı gitsem kararsızım keşke galaksiyi yakından görsem Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Uranüs, Neptün, Plüton hepsini tek tek görsem ETKİNLİK SONRASI Siz geçen sefer geldiğinizden bir iki hafta sonra bir amca geldi bana İngilizce kursuna gitmek isteyip istemediğimi sordu babamı istedi babam evde yoktu bana bir kart verdi en kısa zamanda kartta yazan yere gelmemi istedi babam gelince söyledim babam götüremeyeceğini söyledi ama ben İngilizce öğrenmek istiyorum ama amca indirimli olacağını söylemişti babam yalan söylediklerini sanıyor ben İngilizce öğrenmek istiyorum Abim iki hafta sonra evleniyor annem düğün hazırlıklarına başladı ve bitmek üzere nişanı bir ay önce yaptık o da çok güzel geçti orda fotograf çektirdik nişanda havalar çok soğuktu onun için nezle oldum ama çabuk geçti Ben bilim adamı olmak istiyorum oneil Armstrong gibi aya değil marsa veya satürn’e uçmak istiyorum ama marsa 2015 yılında gidecek şanslı kişiyi merak ediyorum satürn’ün şapkasını görmek güzel bir şey olmalı Birinci sınıftaki öğretmenim Uğur SEMİNT’i çok seviyorum bizi beşinci sınıfta bıraktı gitti şimdiki öğretmenimizde iyi ama ona alışmıştık inşallah bir daha görüşebiliriz o zaman çok mutlu olurum o öğretmenimiz çok iyiydi ama bu öğretmenimiz bizi gezdiriyor bizle oyun oynuyor her istediğimizi yapıyor Benim boğazımda bir sorun var Etkinlik öncesi ve sonrası işlenen temaların içeriğine göre genel dağılımı: Etkinlik Öncesi: Uyuşturucunun kötü olduğu, suçlunun cezasını çekmesi, adaletli olunması, herkesin işini yapması, polisin güvenliği sağladığı ve polisten korkulmayacağı, çünkü polislerin zarar vermeyeceği ve görevinin suçluları yakalamak olduğu, polis olmak istediği, polisin işinin zor olduğu, polisi sevdikleri, bazı öğrencilerin ailesi okutursa polis olacakları, polisin kaba davrandığı, polislerin insanları koruduğu ve görevlerinin kutsal olduğu, trafik polislerinin neden insanlara ceza verdiği neden ışıklarda durduğu, çocuk polislerinin niçin mendil boya sakız kibrit çokça satan çocukları niçin yakaladığı, polislerin suçluları cezalandırdığı, 107 polislerin görevlerini tamamen yapmadığı, düzgün ve iyi bir şekilde yapmasını istediği, hırsız görünce 155 Polis İmdat’ı arayacağı, polisi görünce selam verdiği ve polisin de selam verdiği, Etkinlik Sonrası:Polisin yaptığı görevin çok zor olduğu, güven hissettirdiği, suçluları yakaladığı, bir olay çıkarsa 155 Polis İmdat’ı arayacakları, yabancılara kapıyı açmamak ve ailesi ile iligili bilgi vermemesi gerektiği, polisi çok sevdikleri, Emniyet Müdürlüğü’ne gittikleri ve polis binalarının gezdirildiği ve orada çok şey öğretildiği bir daha gitmek istedikleri ve polis olmayı istedikleri, kendilerine çok iyi davranıldığı polislere teşekkür ettikleri, derslerine çalışıp polis olmayı istedikleri, silahın polisten başkasına satılmaması, Emniyet Müdürlüğü’ne gezide birçok kararlarının değiştiği, polise yardımcı olunması gerektiği, insanların can ve mal güvenliğinin polisin elinde olduğu, polis ile karşılaşınca kendilerini güvende hissettikleri, polisin tutakladığı kişiyi bırakıp ceza verilmediği sonra aramaya koyulduğu, bazı polislerin rüşvet yediği, suçluların yakalanıp neden geri bırakıldığı, bazı örencilerin okumak istediği ama anne ve babasının izin vermediği gibi hususlar belirtilmiştir. 5.2 ÇOCUKLARA “POLİSİN GÖREV VE YETKİLERİNİN TANITILDIĞI” KAMPANYA ÖNCESİ VE SONRASI ELDE EDİLEN VERİLERİN AMAÇ SORULARINA GÖRE DEĞERLENDİRİLMESİ Çocukların polise bakış açısının nasıl olduğunun ortaya koyulabilmesi amacıyla örneklenen, “polisin görev ve Gaziantep İli Emniyet Teşkilatı tarafından düzenlenen, yetkilerinin tanıtıldığı” kampanya öncesi ve sonrası değerlendirmelerin sonucunda % oranlarında çok manidar değişiklikler gözlenmekle birlikte, etkinlik sonrası %10 ve %20 oranında çocukların polise bakış açısında, olumlu bir yükselme mevcuttur. %50’nin üstüne çıkmayan bu artış, halkla ilişkiler ve tanıtım kampanyalarının yeterli olmadığı yönünde yorumlanabileceği gibi, araştırmaya alınan örneklemin düşük sosyo ekonomik düzeyi temsil eden tek yönlü bir ölçüme dayanmasından da kaynaklanabileceği yönünde yorumlanmıştır. Emniyet Teşkilatı; yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile; 108 1. Kendini ve işlevlerini anlatarak çocuklara ulaşabilir. 2. Polis çocuk ilişkilerini geliştiren çalışmaları yapabilir. 3. Çocukların polisin işlevlerini, tanımalarını sağlayabilir. 4. Çocukların polise bakışını değiştirebilir. 5. Çocuklara örnek mesleki bir rol modeli olma yolundaki çalışmaları arttırabilir. (Bu maddeyle ilgili, etkinlik öncesi ve sonrası cevaplarda % 17’lik bir artış olmuştur. Bu artış etkinliğin yeterli olduğu yolunda yorumlanabilir. Büyüyünce polis olmak isteyen öğrencilerin sayısı (% 22’den % 39’a) artmıştır. Emniyet Teşkilatı halkla ilişkiler ve tanıtım birimlerinin bu konuda yapacağı daha planlı ve sitematik çalışmaların, çalışmanın çocukların polislik mesleğinin beğenmesi ve sevmesi yönündeki değerleri arttıracağı kaçınılmazdır. 6. Çocuklarda suç, suçlu ve suçu önleme gibi kavramların oluşumunda bilgilendirici bir rol üstlenebilir. 7. Çocuklara yönelik polisi sevdirme, polise olan güveni ve desteği sağlama yolunda bilgilendirici olabilir. 8. Çocuğun polise ve çevresindeki olaylara karşı duyarlılığının artmasında etkin olabilir. 9. Çocuğun ili sınırları içindeki önleyici ve koruyucu etkinliklerden (155 Polis imdat gibi) haberdar olmasını sağlayabilir. 10. Çocuğun polise karşı, korku, kaygı ve öfke duygularına yol açan yanlış öğrenmeleri değiştirebilir. Bütün bu elde edilen veriler, tartışma bölümünde ayrıntıları ile ele alınarak yorumlanmış ve beklenen bir anlamlık düzeyinde olup olmadığı tartışılarak, çalışmanın sonuçlarından yola çıkarak, bundan sonra yapılacak benzer çalışmalar için önerilere dönüştürülerek sunulmuştur. 109 TARTIŞMA VE SONUÇ Halka devlet adına hizmet vermekte olan polisin en önemli görevi, kanunların kendisine verdiği yetkiler çerçevesinde, toplumsal düzeni sağlamaktır. Halka hizmet görevi veren bu meslek mensupları bazen filimlerin, bazen haberlerin, bazen yaşanan hikâyelerin aktarımıyla farklı farklı algılanabilmektedir. Halkın güvenliğini ve onları korumayı üstlenen polis, tıkpkı halkı iyileştiren doktorlarında maruz kaldığı seni doktora götürürüm, polise veririm gibi komik ve yanlış yönlendirmelerle çocuk zihnine farklı yerleşebilmektedir. Aynı şekilde, halkın polise karşı tutumu, polisin davranışlarında yansımakta polis davranışları polis imajını şekillendirmektedir. Emniyet Mensupları ne kadar başarılı işlere imza atsalarda başarılarını halka aktarmadıkça, kendilerini tanıtmadıkça, halkla yakın bir bağ geliştirmedikçe halktan destek alması ve onlar için çalışması güçleşmektedir. Bu nedenle son yıllarda Emniyet Teşkilatı’nda, Toplum Destekli Polislik ve Polisin ne yaptığına dair bilgilendirmeye yönelik Halk İlişkiler ve Tanıtım çalışmaları çoğalmıştır. Polis Teşkilatı’nın kendi kendini yenilemesi ve geliştirmesi etkinlikleri içinde yer alan halkla ilişkiler ve tanıtım çalışmalarına, hedef kitle olarak geleceğin yetişkinleri olan, çocukların da girmesiyle birlikte, genel olarak polise ve polislik mesleğine karşı nasıl bir bakış açısı olduğunun somut verilerle ortaya konması gereği doğmuştur. Polisin imajına yönelik, elde edilen sonuçlar doğrultusunda gerekli etkinlik ve tanıtım çalışmaları ile varolan düşünce ve tutumların yenileri ile değiştirilmesinin çalışmalarına yoğunlaşılmıştır. İşte bu noktadan hareketle bu çalışmada da polisin görünüş, davranış ve iletişim yönünü ilköğretim öğrencilerinin gözüyle görülmesi ve varolan durumun tesbiti için yola çıkılmış, bu genel problem alanından hareketle de çalışmada çocukların polise bakış açısının nasıl olduğunun ortaya konması ve istendik bir bilgilendirme ile bu görüşlerin doğrularıyla değişmesi hedeflenmiştir. 110 Çalışmanın ana çerçevesini İlköğretim çağındaki çocukların “polis” algısının araştırılması, çocukların polisi nasıl tanıdığı ve algıladığını belirlenmesi ve elde edilen veriler doğrultusunda “Çocuk Gözüyle Polisi Görmek” noktasından hareketle Emniyet Teşkilatı’nın halkla ilişkiler çalışmaları kapsamında polis-çocuk ilişkilerinin geliştirilmesi ve polisin çalışma alanlarının tanıtılarak olumlu bir imaj oluşumu için gerekli çalışmaların yapılması oluşturmuştur. Bu genel amaçtan hareketle bu çalışmada çocukların polise bakış açısının nasıl olduğunun ortaya konması ve Gaziantep İli Emniyet Teşkilatı’nın bir halkla ilişkiler etkinliği çerçevesinde tanıtım ve bilgilendirme çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Gaziantep İli’nde kenar semtlerde bulunan İlköğretim Okulu 5. sınıf öğrencileri üzerinde yapılan değerlendirmeye; etkinlik öncesi 179, etkinlik sonrası 170 öğrenci katılmış olup, bunların % 51’i kız, % 49’u erkek öğrencidir. Örneklem dağlımını % 85’ini 11-12 yaş grubunu oluşturmaktadır. Öğrencilerin Anne ve babalarının büyük bir kısmının okur-yazar değildir. Az miktarda ilkokul mezunu bulunmaktadır. (Annelerinin % 33’ünün okuma yasması yoktur, % 28’inin okuryazardır, % 30’unun ilkokul mezunudur. Babalarının % 11’inin okuma yazması yoktur, % 32’sinin okur-yazardır, % 32’sinin ilkokul mezunudur.), Annelerinin çoğunluğu ev hanımıdır ve babalarının % 33’ü çalışmamaktadır. Çalışanların ise büyük bir kısmının işçi-esnaf olduğu, kalabalık aile çocuğu ve çok çocuklu oldukları (evlerinde % 53’ünün 6 ve daha fazla kişinin yaşadığı % 54’ünün 4 ve daha fazla kardeşinin olduğu) görülmektedir. Zira; çok çocuk ekonomik bir değerdir, iş gücüdür, gelecek güvencesidir. Ancak; nüfus planlamasının olmamasından dolayı çok çocukluluk (çocuk nüfusunun fazlalığı), yoksulluk ve yoksunluk, eğitimsizlik (eğitim düzeyinin düşüklüğü) ve göç, ilgisizlik ve sorumsuzluk ve benzeri sebepler sonrasında çocuk suçluluğu her geçen gün artmakta ve çocuklar sokakta çalışmakta ya da yaşamaktadırlar. Anne ve babaların örgütlü düzenli gelir getiren, sosyal güvenlik kapsamı içinde işleri bulunmamaktadır, çalışmama oranı fevkalade yüksektir, ailelerin ekonomik durumları iyi olmadığı görülmektedir. 111 Babaları kahvede oynayan, kendileri sokakta çalışan çocuklar. Babalarının düzenli bir iş sahibi olmadığı, inşaat, geçici gündelik gibi işlerde çalıştıkları, annelerinin fıstık kırma (çıtlatma) işinde çalıştıkları bilinmektedir. Türk Polis Teşkilatı’nın kuruluşunun 161. yıldönümü etkinliği çerçevesinde gerçekleştirilen halkla ilişkiler ve tanıtım uygulamalarının değerlendirilmesi. Türk Polis Teşkilatı’nın kuruluşunun 161. yıldönümü münasebetiyle yapılan etkinliklerin, polisin imajına olumlu yönde katkı sağladığı görülmektedir. Etkinlik öncesi ve sonrası elde edilen verilere genel olarak bakıldığında; 1. Büyüyünce polis olmak isteyen öğrencilerin sayısı (% 22’den % 39’a) artmıştır. Yapılan çalışmanın çocuklar üzerinde polislik mesleğinin beğenilmesi ve sevdirilmesi yönünde etkili olduğu sonucunu ortaya çıkarmıştır. Çocuklar orta sınıfı temsil eden (öğretmenlik, polislik gibi) meslek gruplarını tercih etmişlerdir. 2. Öğrencilerin polis ile sıklıkla karşılaştıkları görülmektedir. 3. Polisi en çok cadde ve sokakta ve televizyonda gördükleri belirtilmektedir. Polisin görev alanı genellikle cadde ve sokaklar olduğundan, çocuklar tarafından da cadde ve sokaklar ile kavşaklarda sıklıkla görüldüğü anlaşılmaktadır. Düzenlenen etkinlik öncesi ve sonrasında büyük bir oranda artış olmadığı görülmektedir. 4. Polis ile karşılaştıklarında büyük bir kısmının (etkinlik öncesi % 55’inin ve etkinlik sonrası % 57’sinin) güven hissettiği ve (etkinlik öncesi % 5’inin ve etkinlik sonrası % 11’inin) sevindiği, kısmının (etkinlik öncesi % 21’inin ve etkinlik sonrası % 19’unun) heyecanlandığı görülmektedir. 5. Polisin görevini yaparken (etkinlik öncesi % 72’sinin ve etkinlik sonrası % 73’ünün) gerektiğinde kaba kuvvet kullanması gerektiği belirtilmektedir. Polis görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullanması yönünde öğrenciler görüş belirtmektedir. Etkinlik öncesi ve sonrasında polisin gerektiğinde zor kullanması (kaba kuvvet) konusunda % 1’lik artış olduğu, zor kullanmaması konusunda % 2 değerinde düşüş olduğu görülmektedir. 112 6. Öğrencilerin çevresindeki insanların (etkinlik öncesi % 75’inin ve etkinlik sonrası % 80’inin) polise güvendiği belirtilmektedir. 7. Polisin (etkinlik öncesi % 89’u ve etkinlik sonrası % 93’ü tarafından) uygulamak istediği kurallara önce kendisinin uyması gerektiği belirtilmektedir. 8. Polisin (etkinlik öncesi % 82’si ve etkinlik sonrası % 83’ü tarafından) olaylara zamanında müdahale ettiği belirtilmektedir. 9. Bir suça şahit olduklarında (etkinlik öncesi % 87’si ve etkinlik sonrası % 89’u tarafından) Polis İmdat telefonunu arayacakları belirtilmektedir. 10. Polisin (etkinlik öncesi % 88’i ve etkinlik sonrası % 91’i tarafından) yeterli derecede eğitim aldığı belirtilmektedir. Yapılan etkinlik çerçevesinde, eğitim gören personelin eğitim esnasında Hizmetiçi Eğitim Salonu’nun çocuklara gezdirilmesi de çocuklar üzerinde etkili olmuştur. 11. Polisin (etkinlik öncesi % 81’i ve etkinlik sonrası % 84’ü tarafından) görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullandığı belirtilmektedir. 12. Küçük yaşlarda (etkinlik öncesi % 45’i ve etkinlik sonrası % 54’ü tarafından) çocukların anne babaları tarafından “seni polise veririm” sözleriyle korkutulduğu belirtilmektedir. 13. Evde yalnız kalındığında (etkinlik öncesi % 79’u ve etkinlik sonrası % 84’ü tarafından) yabancılara kapı açılmaması ve telefon açan yabancılara aile ile ilgili bilgi verilmemesi gerektiği belirtilmektedir. 14. Ülkemizi (etkinlik öncesi % 83’ü ve etkinlik sonrası % 86’sı tarafından) ekonomik, siyası ve askeri yönden çökertmek isteyen bazı düşmanlarımızın olduğu belirtilmektedir. 15. Polisin suçluları yakaladığı, savcının dava açtığı, hakimin yargıladığı ve mahkemenin karar (ceza) verdiği belirtilmektedir. 16. Gaziantep’te (etkinlik öncesi % 73’ü ve etkinlik sonrası % 82’si tarafından) 10 yaşından küçüklerin araçların arka koltuğunda oturmaları gerektiği belirtilmektedir. (Zira; Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 150. maddesi gereği, “. . . sürücü yanındaki ön koltukta 10 yaşından küçük çocukların taşınması yasaktır.”10) 10 Karayolları Trafik Yönetmeliği, md.150., 18.07.1997. 113 17. Uyuşturucu ile mücadelenin (etkinlik öncesi % 79’u ve etkinlik sonrası % 81’i tarafından) sadece polisin görevi olmadığı, toplumsal bir görev olduğu belirtilmektedir. 18. Okuldan çıkınca (etkinlik öncesi % 87’si ve etkinlik sonrası % 92’si tarafından) doğruca eve gitmeleri gerektiği belirtilmektedir. 19. Caddelerde ve sokaklarda (etkinlik öncesi % 91’i ve etkinlik sonrası % 95’i tarafından) silah kullanılamayacağı belirtilmektedir. 20. Düğünlerde (etkinlik öncesi % 41’i ve etkinlik sonrası % 58’i tarafından) klakson çalarak konvoy yapmanın yasak olduğu belirtilmektedir. 21. Trafik kurallarına uyma ve uyulmasını sağlamanın bir kültür olduğu belirtilmektedir. 22. Ülkemizde suçların sadece polisin almış olduğu tedbirlerle önlenemeyeceği belirtilmektedir. 23. Okul içinde ve dışında (etkinlik öncesi % 84’ü ve etkinlik sonrası % 87’si tarafından) şiddetin bir sakıncasının olduğu belirtilmektedir. Baskı ve şiddet gören çocuklar, baskı ve şiddet uygular. Aslında, en büyük şiddet yoksulluktur. 24. Ülke olarak güvenli ve iyi bir geleceğimiz olması için çocuklara kaliteli bir eğitim verilmesinin şart olduğu belirtilmektedir. (Ülke olarak güvenli ve iyi bir gelecek olması için çocuklara kaliteli bir eğitim verilmesi ile ilgili olarak verilen cevaplar, konunun öğrenciler tarafından anlaşılamamış olabileceği, sonucunu ortaya çıkarmaktadır.). Bir çocuğun sahibi biyolojik olarak onu dünyaya getiren anne ve baba değildir, çocuğun sahibi toplumdur. Çocuklara doğruluk-dürüstlük, iyilikgüzellik ve insani değerlerin öğretilmesi ve benzeri Eğitim için yapılacak masraf zamanında yapılmazsa, ileride hapishaneler için çok daha fazla masraf yapılacaktır, ama geriye dönüş olmayacakatır. Zira; çocuklarını eğitemeyen milletler köle olmaya mahkumdur. 25. Polis İmdat’ın telefon numarasının (etkinlik öncesi % 92’si ve etkinlik sonrası % 95’i tarafından) 155 olduğu bilinmektedir. 26. Polisin görevinin (etkinlik öncesi % 60’ı ve etkinlik sonrası % 91’i tarafından) suçluları yakalamak ve güvenliği sağlamak olduğu belirtilmektedir. 114 27. Çocukların kendisinin polis olması durumunda (etkinlik öncesi % 40’ı ve etkinlik sonrası % 74’ü tarafından) suçlularla ve uyuşturucu ile mücadele edeceği belirtilmektedir. 28. Suçluların cezasının (etkinlik öncesi % 53’ü ve etkinlik sonrası % 88’i tarafından) mahkeme-hakim tarafından verildiği belirtilmektedir. 29. Çocukların tanıdığı yerli ve yabancı kahramanlardan en çok (etkinlik öncesi % 12’si ve etkinlik sonrası % 15’i tarafından) Polat ALEMDAR’ın, Cüneyt ARKIN’ın polis olmasını istediği görülmektedir. 30. Çocukların (etkinlik öncesi % 70’i ve etkinlik sonrası % 75’i tarafından) polis ile karşılaştığı zaman selamlaşmak istedikleri görülmektedir. 31. Çocukların televizyonda en çok (etkinlik öncesi % 11’i ve etkinlik sonrası % 16’sı tarafından) polisiye filmi izledikleri görülmektedir. 32. Çocukların Polis Bayramı’nın (etkinlik öncesi % 9’u ve etkinlik sonrası % 65’i tarafından) 10 Nisan olduğunu bildikleri görülmektedir. 33. Silah taşımanın (etkinlik öncesi % 16’sı ve etkinlik sonrası % 26’sı tarafından) suç olduğu bilinmektedir. 34. Uyuşturucunun (etkinlik öncesi % 56’sı ve etkinlik sonrası % 59’u tarafından) çok zararlı ve kötü olduğu belirtilmektedir. 35. Polisten korkulmaması ve ona güvenilmesi, büyüyünce polis olmak isteyen çocukların arttığı, daha önce hiç polis ile birebir görüşmedikleri ve polisi tanımadıkları görülmüştür. Çocukların gözüyle polisi görme imkânı ve Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü’nün halkla ilişkiler etkinlikleri çerçevesinde; çocuğun polis ile bütünleşmesi, çocuk-polis ilişkisinin geliştirilmesi, polisin ve faaliyetlerinin tanıtılması, polisi sevdirme, polise olana güven ve desteği sağlama ve çocuğun çevresindeki olaylara dikkatli ve duyarlı olmasının sağlanması, yapılacak olan etkinliklerle çocuğun polise bakışında, duygu ve düşüncelerinde olumlu bir değişimin olup olmadığının ve çocuğun polise yönelik algısının, ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. 115 Yapılan etkinlikler öncesinde polis olmak isteyen öğrencilerin sayısı % 22’i iken etkinlik sonrası bu oran % 39’a çıkmıştır. Polis ile karşılaştıklarında % 57’si güven hissederken, bu oran % 57’ye yükselmiş, bir suça şahit olduklarında Polis İmdat telefonunu arayacak olanlar % 87 iken, bu oran % 89’a çıkmış, polisin yeterli derecede eğitim aldığı % 88 iken, % 91’e çıkmış, evde yalnız kalındığında yabancılara kapı açılmaması ve telefonu açan yabancılara bilgi verilmemesi gerektiği % 79 iken, bu oran % 84’e çıkmış, etkinlik öncesinde % 73’ü tarafından 10 yaşından küçüklerin araçların arka koltuğunda oturmaları gerektiği belirtilirken, bu oran % 82’ye yükselmiş, % 87’si tarafından okuldan çıkınca doğruca eve gitmeleri gerektiği belirtilirken, bu oran % 92’ye çıkmış, % 91’i tarafından cadde ve sokaklarda silah kullanılamayacağı belirtilirken, bu oran % 95’e çıkmış, % 41’i tarafından düğünlerde klakson çalarak konvoy yapmanın yasak olduğu belirtilirken, bu oran % 58’e çıkmış, % 84’ü tarafından okul içinde ve dışında şiddetin bir sakıncasının oluduğu belirtilirken, bu oran % 87’ye çıkmış, % 92’si tarafından 155 Polis İmdat’ın telefon numarası bilinirken, bu oran % 95’e çıkmış, % 60’ı tarafından polisin görevinin suçluları yakalamak ve güvenliği sağlamak olduğu belirtilirken, bu oran % 91’e çıkmış, % 40’ı tarafından kendisinin polis olması durumunda suçlularla ve uyuşturucu ile mücadele edeceği belirtilirken, bu oran % 74’e çıkmış, % 53’ü tarafından suçluların cezasını mahkeme-hakimin verdiği belirtilirken, bu oran % 88’e çıkmış, % 70’i tarafından polis ile karşılaştığı zaman selamlaşmak istediği belirtilirken, bu oran % 75’e çıkmış, % 11’i tarafından televizyonda ençok polisiye film izlediği belirtilirken, bu oran % 16’ya çıkmış, % 11’i tarafından Polis Bayramı’nın 10 Nisan olduğu belirtilirken, bu oran % 65’e çıkmış, % 16’sı tarafından silah taşımanın suç olduğu belirtilirken, bu oran % 26’ya çıktığı görülmüştür. Ayrıca; öğrencilerin polis ile sıklıkla karşılaştıkları görülmüş, polisi en çok cadde ve sokaklarda gördükleri, polisin görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullanması gerektiği ve kullandığı, öğrencilerin çevresindeki insanların polise güvendiği, polisin uygulamak istediği kurallara önce kendisinin uyması gerektiği, polisin olaylara zamanında müdahale ettiği, küçük yaşlarda anne babaları tarafından “Seni Polise Veririm” sözleriyle korkutulduğu, ülkemizi ekonomik, siyasi ve askeri 116 yönden çökertmek isteyen bazı düşmanlarımızın olduğu, polisin suçluları yakaladığı, Savcı’nın dava açtığı, Hakim’in yargıladığı ve Mahkeme’nin karar (ceza) verdiği, uyuşturucu ile mücadelenin sadece polisin görevi olmadığı, toplumsal bir görev olduğu, trafik kurallarına uyma ve uyulmasını sağlamanın bir kültür olduğu, ülkemizde suçların sadece polisin almış olduğu tedbirlerle önlenemeyeceği, tanıdığı yerli ve yabancı kahramanlardan en çok Polat ALEMDAR ve Cüneyt ARKIN’ın polis olmasının istendiği, uyuşturucunun çok zararlı ve kötü olduğu belirtilmektedir. Yapılan etkinlikler sonrasında, polisin görevini yaptığı, polisin çalışma ve eğitim imkânlarını tanımalarıyla; büyüyünce polis olmak isteyen çocukların sayısı ve polise duyulan güven artmıştır. Trafik kurallarına uyma, polisiye tedbirlerde dikkatli olunması, polisin görevinin daha iyi anlaşılması, polise yardımcı olunması hususunda büyük bir artış olmuştur. Polisin kendilerine çok iyi davrandığı ve polisten korkulmayacağı bilinci ile polise olan sevgilerinin arttığı görülmüştür. Çocuklar polisi model olarak almaktadır. Yapılan etkinlik çerçevesinde, Bizim Çocuklar Sevgi Sineması’nda ilimizi tanıyalım kampanyası devamında verilen bilgilendirmenin çocuklar üzerinde etkili ve faydalı olduğu anlaşılmaktadır. Emniyet Müdürlüğü’nün, 155 polis imdat alanının ve haber merkezinin çocuklara gezdirilmesi, hizmetiçi eğitimi esnasında eğitim alanının gezdirilmesi, Polis Radyosu’nun ve Polis Sergisi’nin gezdirilmesi ve bu hizmetlerin öneminin anlatılmasının çocuklar üzerinde güven duygusunun gelişmesi adına etkili olduğu anlaşılmaktadır. Yapılan etkinliklerin polisin üzerinde olumlu yönde imajını arttırdığı ve etkili olduğu görülmektedir. Zira; ağaç yaş iken eğilir. Polis halkla iletişim konusundaki faaliyetlerine çocuklar üzerinden başlarsa yarının büyükleri olacak çocuklar, toplumun düzeni açısından polislik mesleğini çok iyi tanır ve bu çocuklarımız ileriki yaşlarında polis için, polisin fonksiyonu açısından çok olumlu düşüncelere sahip olurlar. Polisiye hizmetleri çocuklara tanıtmak ve onların şuur altına işlemek ve çocuğa sağlam bir karakter kazandıracak ve toplumun yararlı bir mensubu olacak şekilde vatana, millete bağlı ve milli değerlere sahip 117 duygu ve düşünce atmosferi kazandırılması, iyi ile kötünün ayırt edilmesinin sağlanmasının yararlı olacağı düşünülmektedir. Halkımızın huzur ve güvenliğini, can, mal ve ırz emniyetini sağlamak ve suçun önlenmesi ve suçluların yakalanması için; başta yasadışı terör örgütleri olmak üzere, organize suç şebekeleri, uyuşturucu madde kaçakçılığı, trafik ve asayiş olayları ile mücadelede başarılı olabilmesi bakımından; Polisin kendisini tanıtması ve iletişime önem vererek, halkla ilişkiler ve başarısında toplum destekli polislik anlayışı ile hareket etmesi, olaylara karşı halkın bilinçlendirilmesi, toplam kalite çalışmalarının yapılması, Polis Vatandaş Elele Daha Huzurlu Günlere ve Güven Veren Güler Yüzlü Polis imajının sergilenmesi, Çocuk Polisi’nin uzmanlaşması, iyi eğitilmesi, yetiştirilmesi, polisin dürüst ve tarafsız olması, mevzuatı çok iyi bilip yetkilerini sonuna kadar kullanması, vatandaşa karşı hoşgörülü davranması, çift yönlü iletişim ve empati kurması ile İlköğretim Okulu öğrencilerine polisin sevdirilmesi ve iyi tanıtılması çalışmalarının yapılması, Türk Emniyet Teşkilatı’nda bir çocuk politikasının belirlenmesi, planlı ve projeli çalışılması ve işini iyi yapması, değişime ve gelişime açık ve kararlı olması, suçun önlenmesi ve suça zemin hazırlayan şartların yok edilmesi, suçun temel nedenlerinin bilinmesi, güvenlik bilincinin geliştirilmesi, toplumumuzdaki hayat kalitesinin arttırılması ve çocuklarıngençlerin-vatandaşların sosyal yönden gelişmelerinin sağlanmasıyla cezai sistemlerdeki harcamaların azaltılması ve daha sağlıklı ve mutlu vatandaşlarla daha güvenli ve duyarlı toplumların oluşmasının sağlanması, diğer kurumlar ve vatandaşlarla işbirliği yapılması ve bilgilendirilmesi gerekmektedir. Sonuç ve Öneriler Bu çalışma kapsamı içinde, elde edilen veriler, amaç sorularına göre değerlendirildiğinde etkinliğin çok az bir şekilde de olsa değişime yol açtığı şeklinde yorumlanabilir. Araştırmadan elde edilen sonuçların karşılaştırmalı tablolarının oluşturulması ile etkinlik öncesi ve sonrası manidarlığın yüksek olmamasının nedenini araştırmak olasıdır. Ancak araştırmanın tek yönlü bir sosyo ekonomik ve kültürel çevre örneklemi üzerinden yapılması, diğer değişkenlerin de araştırılması gereğini ortaya koymaktadır. Bu nedenle bu öncü çalışmanın takipçilerinin, farklı 118 sosyo ekonomik-kültürel örneklem gruplarında tekrarlanması ile daha planlı ve amaca yönelik halkla ilişkiler-tanıtım uygulamalarından sonra, aradaki farkın test edilmesi önerilmektedir. Bu çalışma sınırları içinde elde edilen bu sonuçların ışığında, halkla ilişkiler ve tanıtım etkinliklerinin içeriği, yeterliliği, çocuğa yönelik bir profesyonellikte olması, bu tür tanıtım etkinliklerinin ülke çapında uygulanabilmesi ve genellenebilmesi tartışılmalıdır. Emniyet Teşkilatı halkla ilişkiler ve tanıtım birimlerinin bu konuda yapacağı daha planlı ve sitematik çalışmaların, çocukların polise bakışını değiştireceği düşünülmektedir. Çalışmanın sonuçlarından da görülmektedir ki; Emniyet Teşkilatı, yeterli ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri ile; kendini ve işlevlerini anlatarak, polis çocuk ilişkilerini geliştiren çalışmaları yaparak, çocukların polisin işlevlerini tanımalarını sağlayarak, çocuklara örnek mesleki bir rol modeli olma yolundaki çalışmaları arttırarak, çocuklarda suç, suçlu ve suçu önleme gibi kavramların oluşumunda bilgilendirici bir rol üstlenerek, çocuklara yönelik polisi sevdirme, polise olan güveni ve desteği sağlama yolunda bilgilendirici olarak, çocuğun polise ve çevresindeki olaylara karşı duyarlılığının arttırarak, çocuğun ili sınırları içindeki önleyici ve koruyucu etkinliklerden haberdar olmasını sağlayarak, çocuğun polise karşı, korku, kaygı ve öfke duygularına yol açan yanlış öğrenmeleri değiştirerek, çocuklara ulaşabilir ve çocukların polise bakışını değiştirebilir. Bütün bu çabalar ancak sistematik, bilimsel ve uzmanlık gerektiren halkla ilişkiler ve tanıtım işlevleri ile gerçekleşebilir. Bu nedenle Emniyet Teşkilatı kurumsal yapısı içinde halkla ilişkiler ve tanıtım birimlerinin güçlendirilmesi, uzmanlaştırılması ve daha işlevsel bir yapı kazandırılması önemle önerilmektedir. Bu çalışma ortaya koymuştur ki, sadece halkla ilişkiler çabaları, ya da sadece çocuk polis birimlerinin tek başına çabaları değil, birlikte, etkin ve hedefe yönelik planlı çalışmalar, polisin çocuk gözündeki imajını değiştirebileceği gibi, çocuğun da polise karşı güvenini ve polis tanımını doğru bir zemine oturtulmasına olanak tanıyacaktır. 119 KAYNAKÇA ABADAN, Nermin: Modern Toplumlarda Halkla Münasebet, Ankara, TODAİE Yayını, 1964. AÇIKALIN, Aytaç, SUMMAK, Elçin Gören, SUMMAK, Semih: Kundaktan Okula Çocuklarımız, 1.bsk., Ankara, Pegem A Yayıncılık Tic.Ltd.Şti., 2003. AĞAR, Mehmet: “Açılış Konuşmaları”, 1.Polis Halk İşbirliği Sempozyumu, (27-29 Mart 1995) Polis Akademisi, Seminer, Konferans, Sempozyum Bildirileri Dizisi:1, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi, 1995. AKMAN, Yasemin: Çocukluk ve Ergenlik Döneminde Gelişim, Ankara, EGM Küçükleri Koruma Hizmetleri Yönetici Semineri, Plaka Matbaacılık, 1998. AKYÜZ, Emine: Çocuğun Haklarının ve Güvenliğinin Korunması, Ankara, Milli Eğitim Basımevi, 2000. ASNA, M.Alaeddin: Bankacılar için Halkla İlişkiler Bilgisi, Ankara, Yayın No: 173, 1985.2 ASNA, M.Alaeddin: Halkla İlişkiler, Ankara, Türkiye Bankalar Birliği, 1978. ASNA, M.Alaeddin: Temel Bilgiler-Publice Relations, İstanbul, Osmanlı Matbaası, 1983. ASNA, M.Alaeddin: “Yönetim-Halk İlişkileri”, Amme İdaresi Dergisi, C:1, Ankara, 1968. AYTAÇ, Önder: IPA Turkey Newspolice, Mayıs/Haziran 2006. BALTAŞ, Zuhal, BALTAŞ, Acar: Bedenin Dili, İstanbul, Remzi Kitabevi, 2.bs., 1994. CANMAN, Doğan, ERTEKİN, Yücel, AR, A.Fikret, Kamu Görevlileri El Kitabı, Ankara, TODAİE Yayın No: 308, 2002. İstanbul, Şan Ofset Matbaası, KAYA BENSGHİR, Türksel ÖZER, Cevat: CARNEGİE, Dale: CÜCELOĞLU, Doğan: Söz Söylemek ve İş Başarmak Sanatı, (Çeviren: Ömer Rıza Doğrul), İstanbul, Kitap Sanayi ve Dağıtım, 1983. İçimizdeki Biz, 1.bs., İstanbul, Sistem Yayıncılık, 1996. CÜCELOĞLU, Doğan: İnsan ve Davranışı, 5. bs., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1994. CÜCELOĞLU, Doğan: İyi Düşün Doğru Karar Ver, 8. bsk., İstanbul, Sistem Yayıncılık, 1995. CÜCELOĞLU, Doğan: Yeniden İnsan İnsana, 9. bs., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1995. 120 ÇEVİK, Hasan Hüseyin, GÖKSU, Turgut: Polis-Halk İlişkileri, Ankara, SFN Televizyon Tanıtım Tasarım Yayıncılık Ltd.Şti., 2003. DOĞAN, İsmail: Akıllı Küçük, İstanbul, Sistem Yayıncılık, Haziran 2000. DÖNMEZER, Sulhi: Sosyoloji, 9.bs., Ankara, Savaş Yayınları, 1984. DURMUŞ, A.Alper: Memur Disiplin Tic.Ltd.Şti., 2005. DÜNDAR, Nihat: Açıklamalı, İçtihatlı, Örnek Uygulamalı Emniyet Teşkilatı ve Hizmetleri, Ankara, Yiğit Ofset, 1998. ERTEKİN, Yücel: Halkla İlişkiler, Ankara, TODAİE Yayını. No : 259, 1995. FINDIKLI, Remzi: Polis-Halk İlişkileri, İngiliz Polis Teşkilatı, Ankara, 1993. GÖKSEL, Ahmet Bülent: Halkla İlişkiler, İzmir, Bilgehan Basımevi, 1988. GÖZÜBÜYÜK, A.Şeref: Anayasa Hukuku, Ankara, S.Yayınları, 1986. GÖZÜBÜYÜK, A.Şeref: Yönetim Hukuku, 8.bsk., Ankara, Turhan Kitabevi, 1996. GÜNDAY, Metin: İdare Hukuku, Ankara, İmaj Yayınları, 1996. GÜNEŞ, Firdevs: “Polis-Halk İşbirliğinde Halkın Eğitim Durumu”, 1. Polis Halk İşbirliği Sempozyumu, (27-29 Mart 1995) Polis Akademisi, Seminer, Konferans, Sempozyum Bildirileri Dizisi:1, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi, 1995. ÖZDİLEK, Recep, KARADAŞ, Fatih: IPA Turkey Newspolice, Mayıs/Haziran 2006. KAĞITÇIBAŞI, Çiğdem: İnsan ve İnsanlar, İstanbul, Beta Basım/Yayım Dağıtım, 5. bsk., 1979. KARATEPE, Şükrü: İdare Hukuku, 1. bs., İzmir, Anadolu Matbaacılık, 1988. KAVGACI, Halil İbrahim: Demokratik Polislik, Matbaacılık, 1997. KAVGACI, İbrahim: Çocuk Suçluluğuna Yönelik Polis Çalışmaları, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Küçükleri Koruma Hizmetleri Yönetici Semineri, 1998. KAYA, Ahmet: Çağın Polisi Aylık Fikir ve Araştırma Dergisi, Ankara, 5. yıl, 55. sayı, Poyraz Ofset, Temmuz 2006. KAZANCI, Metin: Halkla İlişkiler, Ankara, A.Ü.S.B.F. Basın ve Yayın Yüksek Okulu Basımevi, Yayın No:459, 1980. KIRLAR, Safiye: “Halkla İlişkiler ve Tanıtımda Reklam”, (çev) John White (1991). How to Understand and Manage Public Relations, London, Business Books Ltd, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi, İstanbul, 1996. İnsan Hakları Bilgileri, Ankara, Eylül Kitap & Yayınevi, 2002. KUYAKSİL, Ali: Hukuku, Ankara, İstanbul, Temel Sözkesen Şan Yaklaşımlar, Matbaacılık Ofset Matbaası, Ankara, Maset 121 MEGRET, Maurice Psikolojik Savaş, İstanbul, Varlık Yayınevi, 1972. MENZİR, Necdet: “İstanbul Emniyet Müdürlüğü Polis Halkla İlişkiler Raporu”, 1. Polis Halk İşbirliği Sempozyumu, (27-29 Mart 1995) Polis Akademisi Seminer Konferans Sempozyum Bildirileri Dizisi:1, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi, 1995. MORGAN, Clifford T: Psikolojiye Giriş, Ankara, Hacettepe Üniversitesi Psikoloji Bölümü Yayınları, Yayın No.1 (Meteksan Ltd.Şti.Baskı Tesisleri), 1981. MÜFTÜ, Gülgün: Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Küçükleri Koruma Hizmetleri Yönetici Semineri, 1998. OSMAY, Nüvit: İnsan Mühendisliği, İstanbul, DKD Kursu Derneği Yayınları, 1983. ÖZTÜRK, Nurullah: Türkiye’de Devlet, Toplum ve Polis (Polis ve Halkla İlişkiler), Ankara, Seçkin Yayınları, 2002. SEZER, Arif, KUL, Mehmet: “Avrupa Birliği Bağlamında Polis-Halk İlişkileri”, Polis Dergisi, 32. sayı, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi, TemmuzAğustos-Eylül 2002. SOKULU, Füsun: Polis – Toplumsal Bir Kurum Olarak Gelişmesi, Polis Alt Kültürü ve İnsan Hakları, İstanbul, y.y., 1990. SPOCK, Benjamin: Genç Anneye Öğütler, (Çeviren: Gülten Suveren), 1.bsk., y.y., Altın Kitaplar Yayınevi, 1978. SUMMAK, M.Semih, SUMMAK, A.Elçin Gören: Akıllı Bebekler Akademisi, 2.bsk.,Ankara, Sistem Yayıncılık, 2005. TİRYAKİOĞLU, Bülent: Çocukların Korunmasına İlişkin Milletlerarası Sözleşmeler ve Türk Hukuku, Ankara: Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu, 1991. TORTOP, Nuri: Halkla İlişkiler, Ankara, Yargı Yayınları, Sayı 18, 1993. VAROL, Muharrem: Siyaset ve Halkla İlişkiler, Ankara, İmaj Yayıncılık, 1994 YAMAKOĞLU, Cihan: İnsan İlişkileri, Ankara, Yarı Açık Cezaevi Matbaası, 6.Baskı, 1989. YAŞAR, Yılmaz: Polis Meslek Hukuku, 15.bsk., Ankara, Başkent Klişe Matbaacılık, 2003. YAVUZER, Haluk: Çocuk ve Suç, 4. bs., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1993. YAVUZER, Haluk: Çocuk Psikolojisi, 13. bs., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1996. YILDIZHAN, Yayla: İdare Hukuku, İstanbul, Filiz Kitabevi, 1985. YÜCESAN, Hasan: “Açılış Konuşmaları”, 1.Polis Halk İşbirliği Sempozyumu, (27-29 Mart 1995) Polis Akademisi Seminer Konferans Sempozyum Bildirileri Dizisi:1, Ankara, Emniyet Genel Müdürlüğü Basımevi, 1995. ZİYAOĞLU, Rakın: Propaganda ve Sanatı, İstanbul, Halk Basımevi, 1963. 122 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyet Anayasası, 09.11.1982. Çocuk Haklarına Dair Sözleşme Milletlerarası Sözleşme, 27.01.1995. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu, 23.07.1965. 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu, 14.07.1934. 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu, 12.06.1937. 4652 sayılı Polis Yüksek Öğretim Kanunu, 09.05.2001 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, 08.12.2001. 5234 sayılı Türk Ceza Kanunu, 12.10.2004. 5326 sayılı Kabahatler Kanunu, 31.03.2005. 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu, 15.07.2005. Polis Vazife ve Selahiyet Tüzüğü, 25.04.1938. Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları Branşlı Personel Yönetmeliği, 11.06.2002. Emniyet Genel Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü Kuruluş, Görev ve Çalışma Yönetmeliği, 13.04.2001. Fahri Trafik Müfettişliği Görev ve Çalışma Yönetmeliği, 01.05.1997 Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru ve Esasları Hakkında Yönetmelik, 13.04.2005. Karayolları Trafik Yönetmeliği, 18.07.1997 123 EKLER Sıra No 1 2 3 4 Ek Numarası Ek 1 Ek 2 Ek 3 Ek 4 5 Ek 5-a 6 Ek 5-b 7 8 Ek 5-c 9 Ek 5-d Ek 6-a Ek 6-b 10 Ek 7-a 11 Ek 7-b 12 13 Ek 7-c Ek 7-d 14 Ek 7-e 15 Ek 8-a 16 Ek 8-b Adı Sayfa Anket Soruları Uygulama Örnekleri: Nesrin Mehmet ABAR İlköğretim Okulu Öğrencileri’nin Ziyaret Fotoğrafları Uygulama Örnekleri: Hayriye Osman KÜLEKÇİ İlköğretim Okulu Öğrencileri’nin Ziyaret Fotoğrafları Uygulama Örnekleri: Dumlupınar İlköğretim Okulu Öğrencileri’nin Ziyaret Fotoğrafları Emniyet Teşkilatı’nda eğitim durumu ile ilgili bilgiler ve açıklamaları ve bu konudaki kaynak bilgileri Emniyet Teşkilatı’nda rütbe, meslek dereceleri ve görev ünvanları ile ilgili bilgiler ve açıklamaları ve bu konudaki kaynak bilgileri Rütbe, meslek dereceleri ve görev ünvanlarını gösterir çizelge Polis Yıldızı Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Birimleri Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü çalışmaları ve Gaziantep ilinde çocuk suçluluğuyla ilgili bilgiler Kucağında çocuk olan bir Yunus Polisi resmi ile “BİZE GÜVENİN” üst başlıklı bilboard. Kucağında çocuk olan bir Trafik Polisi resmi ile “BİZE GÜVENİN” üst başlıklı bilboard. Gözleri görmeyen bir vatandaşımızı kavşakta karşıdan karşıya geçiren Polis resmi ile “BİZE GÜVENİN” üst başlıklı bilboard. Yaşlı bir vatandaşımızı kavşakta karşıdan karşıya geçiren Polis resmi ile “HALKIMIZIN MEMNUNİYETİ BAŞARIMIZDIR” üst başlıklı bilboard. Trafik Eğitim Parkı’nda çocuklarla sohbet halinde olan bir Trafik Polisi resmi ile “HİZMETİNİZDEYİZ” üst başlıklı bilboard. Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın hizmetinde dolduğunu bildirilen, DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla ev güvenliği için bilgilendirici yazı Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın hizmetinde dolduğunu bildirilen, DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla iş yeri güvenliği için bilgilendirici yazı 127 132 133 134 135 142 144 145 146 156 159 159 160 160 161 162 163 124 17 18 19 20 21 22 23 Ek 8-c Ek 8-d Ek 9 Ek 10 Ek 11-a Ek 11-b Ek 12-a 24 Ek 12-b 25 Ek 12-c 26 Ek 13-a 27 Ek 13-b 28 Ek 13-c 29 Ek 14-a 30 Ek 14-b 31 Ek 14-c 32 Ek 15-a 33 Ek 15-b Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın hizmetinde dolduğunu bildirilen, DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla oto güvenliği için bilgilendirici yazı Polisin 161 yıldır onurla, gururla halkımızın hizmetinde dolduğunu bildirilen, DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER üst başlığıyla gasp, kapkaç, yankesicilik, dolandırıcılık olaylarına karşı bilgilendirici yazı Türkcell Süper Ligi Gaziantep-Fenerbahçe Futbol Müsabakası öncesi Pankart Kenar Semtlerde bulunan Okulları Ziyaret Polis Sergisi Açılışı Öncesi Öğrenci Polis Selamlaması ve Dereceye Giren Öğrenciler Dereceye Giren Öğrencilerin Ödül Töreni Fatma ALKAN İlköğretim Okulu 8/A sınıfı öğrencisi Kübra KUBUK’un “FEDAKAR POLİSİM” isimli birinci olan şiiri Hasan KATIKÇI İlköğretim Okulu 6/A sınıfı öğrencisi Ayşenur PEHLİVAN’ın “POLİSİM” isimli ikinci olan şiiri Kıbrıs İlköğretim Okulu 8/C sınıfı öğrencisi Ayşegül KARAYILAN’ın “POLİS” isimli üçüncü olan şiiri A.Kemal AKINAL Anadolu Lisesi 9/A sınıfı öğrencisi Emine Aynur GİZLENCİ’nin “ATATÜRK EVLADI” isimli birinci olan kompozisyonu Binbaşı Dündar TAŞER Sağlık Meslek Lisesi 12/B sınıfı öğrencisi Güldane ÇOBAN’ın “İÇİMİZDEN BİRİLERİ” isimli ikinci olan kompozisyonu Hacı Muzaffer BAKBAK Kız Meslek Lisesi 11/F sınıfı öğrencisi Ayşegül YILMAZ’ın “POLİS BABAM” isimli üçüncü olan kompozisyonu 100. yıl İlköğretim Okulu 8/E sınıfı öğrencisi Tuğçe ULAŞLI’nın “BAŞKALARI İÇİN YAŞAYANLAR” isimli birinci olan kompozisyonu Özel Emine NAKIBOĞLU İlköğretim Okulu 7/D sınıfı öğrencisi Fatma EVİZ’in “ONLARSIZ HAYAT KARMAŞADIR” isimli ikinci olan kompozisyonu Hasan KATIKÇI 6/A sınıfı öğrencisi Burcu ŞAHAN’ın “POLİS AMCA” isimli üçüncü olan kompozisyonu Şahinbey İlköğretim Okulu 4/E sınıfı öğrencisi H.Şeyma BOYLUĞ’un birinci olan resmi Gaziantep Kolej Vakfı İlköğretim Okulu 3/A sınıfı öğrencisi Metehan DÜŞKÜN’ün ikinci olan resmi 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 125 34 35 36 37 38 Ek 15-c Ek 16 Ek 17 Ek 18 Ek 19 100. yıl İlköğretim Okulu 4/A sınıfı öğrencisi M.Ali DOĞAN’ın üçüncü olan resmi Törenlerde Selam veren Polis Üniformalı Çocuklar Anneler Derneği Başkanı Süheyla TAHAOĞLU tarafından “Ana Yüreğinde Polis.” (Bilhassa; “O fotoğrafı görmeniz gerekti” konusunda yaptığı konuşma metni ve bu konuşmaya sebep olan gazete haberi Araç Kampanyası Töreni Yıl içerisinde genellikle yapılan kampanyalar ve etkinlikler 181 182 183 184 185 126 EK 1 Sevgili Çocuklar, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümünde, Yüksek Lisans Tezi Yapıyorum. “Çocuk Gözüyle Polis” konusunda yaptığım araştırmada bana yardım etmenizi istiyorum. Sizden alacağım cevaplarla yine çocuklar için iyi, güzel ve güvenli bir ortam yaratmanın yollarını aramaya çalışacağız. Lütfen aşağıdaki sorulara içinizden geldiği gibi cevap verin. Bu soruların bize göre bir doğrusu yanlışı yok. Siz nasıl isterseniz aklınıza ilk ne gelirse öyle cevaplayın. Adınızı soyadınızı yazmanızı da istemiyoruz. Yardımlarınız için sizlere şimdiden teşekkür ederim. Ertan ÇAĞLAR İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Yüksek Lisans Öğrencisi OKULUMUN ADI CİNSİYETİM a) Kız YAŞIM a) 10 c) 12 : ............................... b) Erkek b) 11 d) 13 ANNEMİN EĞİTİM DURUMU a) Okur yazar değil b) Okur yazar c) İlkokul mezunu d) Ortaokul mezunu e) Lise mezunu f) Üniversite mezunu BABAMIN EĞİTİM DURUMU a) Okur yazar değil b) Okur yazar c) İlkokul mezunu d) Ortaokul mezunu e) Lise mezunu f) Üniversite mezunu ANNEMİN MESLEĞİ a) Ev hanımı b) Memur c) Öğretmen d) Hemşire e) Diğer . . . . . . . . . . . . . . . . . . . BABAMIN MESLEĞİ a) Çalışmıyor b) Memur c) Öğretmen d) Esnaf e)Diğer . . . . . . . . . . . . . . . . . . . EVİNİZDE KAÇ KİŞİ YAŞIYOR ? a) 2 -3 Kişi yaşıyoruz c) 6 -7 Kişi yaşıyoruz KARDEŞLERIM VAR ( ) . . . tane Yok ( ) b) 4 – 5 Kişi yaşıyoruz d) 8 ve daha çok kişi yaşıyoruz 127 A. Aşağıdaki çoktan seçmeli işaretleyiniz. Sadece bir şıkkı seçiniz. sorulardan size en yakın olanını 1. Büyüyünce ne olmak istersiniz? a) Öğretmen b) Polis c) Doktor d) Avukat e) Başka bir meslek isterim oda ____________________________________ 2. Polis ile ne sıklıkla karşılaşırsınız? a) Günde birkaç kez b) Her gün c) Haftada bir d) Ayda bir e) Ben polis ile ____________ sıklıkta karşılaşırım. Çünkü ________________ 3. Polisi en çok nerede görüyorsunuz? a) Cadde ve Sokakta b) Araç içerisinde c) Kavşaklarda d) Stadyumda e)Televizyonda f) Ben polisi bunlardan başka yerde görüyorum orası ____________________ 4. Polis ile karşılaşınca neler hissedersiniz? a) Korkarım b) Güven hissederim c) Sevinirim d) Heyecanlanırım e) Hiçbir şey hissetmem f) Ben bir polis ile karşılaşınca ____________________________ hissederim. 5. Polis görevini yaparken kaba kuvvet a) Kullanmalıdır. b) Gerektiğinde kullanmalıdır. c) Kullanmamalıdır d) Hiç bir şekilde kullanmamalıdır. e) Bence polis kaba kuvvet __________________ çünkü ________________ 6. Çevrenizdeki insanlar polislerle ilgili ne düşünüyor? a) Polisi sevmezler b) Polise güvenirler c) Polislerden uzak dururlar d) Polislerden korkarlar e) Polisin görevini yapmadığını düşünürler f)Çevremdeki insanlar polisle ilgili ________________________ düşünüyorlar 128 B. Aşağıda bazı cümleler var. Bu cümleleri okuyun size göre doğruysa; Doğru, size göre yanlışsa; Yanlış seçeneğini seçerek işaretleyiniz 1. Polis uygulamak istediği kurallara önce kendisi uymalıdır. a) Doğru b) Yanlış 2. Polis olaylara zamanında müdahale etmez. a) Doğru b) Yanlış 3. Bir suça şahit olduğumda “Polis İmdat” telefonunu ararım. a) Doğru b) Yanlış 4. Polis yeterli derecede eğitim almaktadır. a) Doğru b) Yanlış 5. Polis görevini yaparken gerektiğinde kaba kuvvet kullanıyor. a) Doğru b) Yanlış 6. Küçük yaşlarda çocuklar anne- baba tarafından “Seni Polise Veririm” sözleriyle korkutulmaktadır. a) Doğru b) Yanlış 7. Evde yalnız kalındığında yabancılara kapı açılmamalı ve telefon açan yabancılara aile ile ilgili bilgi vermemek gerekir. a) Doğru b) Yanlış 8. Ülkemizi ekonomik, siyasi ve askeri yönden çökertmek isteyen bazı düşmanlarımız vardır. a) Doğru b) Yanlış 9. Polis suçluları yakalar, savcı dava açar, hakim yargılar ve mahkeme karar (ceza) verir. a) Doğru b) Yanlış 129 10. Gaziantep’te, 10 yaşından küçüklerin araçların arka koltuğunda oturmaları şart değildir. a) Doğru b) Yanlış 11. Uyuşturucu ile mücadele sadece polisin görevi değil, toplumsal bir görev olmalıdır. a) Doğru b) Yanlış 12. Okuldan çıkınca doğruca eve gitmesekte olur. a) Doğru b) Yanlış 13. Caddelerde ve sokaklarda silah kullanabilinir. a) Doğru b) Yanlış 14. Düğünlerde Klakson çalarak, konvoy yapmak yasak değildir. a) Doğru b) Yanlış 15. Trafik kurallarına uyma ve uyulmasını sağlamak bir kültürdür. a) Doğru b) Yanlış 16. Ülkemizdeki önlenemez. a) Doğru b) Yanlış suçlar sadece polisin almış olduğu tedbirlerle 17. Okul içinde ve dışında şiddetin bir sakıncası yoktur. a) Doğru b) Yanlış 18. Ülke olarak güvenli ve iyi bir geleceğimiz olması için, biz çocuklara kaliteli bir eğitim verilmesi şart değildir. a) Doğru b) Yanlış 130 C. Aşağıda cümle içerisinde boşluk bırakılan yeri size en yakın kelime (veya cümlecik) ile tamamlayınız. 1. Polis İmdat’ın telefon numarası __________________________________ 2. Size göre polisin görevi _______________________________________ 3. Polis olsaydım öncelikle ________________ suçlarla mücadele etmek isterdim. 4. Suçluların cezasını _______________________________________verir. 5. Tanıdığım yerli veya yabancı kahramanlardan _______________________ Polis olmasını isterdim. Çünkü _____________________________________ 6. Polis ile karşılaştığım zaman selamlaşmak __________________________ 7. Televizyonda en çok _____________________ tür filmleri izlerim. 8. _____________ tarihi Polis Bayramı’dır. 9. Silah taşımak ______________________________________________ 10. Bence uyuşturucu ___________________________________________ D. Benim söylemek istediğim başka şeylerde var (Buraya bana iletmek istediğin hertürlü duygu, düşünnce veya isteğini yazabilirsin. Bunlar polisle ilgili olabilir ya da olmayabilir ne istersen lütfen yazar mısın?) ______________________________________________________ ___________________________________________________________ ___________________________________________________________ ___________________________________________________________ ___________________________________________________________ ___________________________________________________________ ___________________________________________________________ ___________________________________________________________ ___________________________________________________________ ___________________________________________________________ ___________________________________________________________ _________________________________ Sana katılımın için tekrardan teşekkür ediyorum.. 131 EK 2 Nesrin Mehmet ABAR İÖO. Öğrencileri’nin Emniyet Müdürlüğü’nü Ziyareti Nesrin Mehmet ABAR İÖO. Öğrencileri’nin 155 Polis İmdat’ı Ziyareti 132 EK 3 Hayriye Osman KÜLEKÇİ İÖO. Öğrencileri’nin Emniyet Müdürlüğü’nü Ziyareti Hayriye Osman KÜLEKÇİ İÖO. Öğrencileri’nin Polis Radyosu’nu Ziyareti 133 EK 4 Dumlupınar İÖO. Öğrencileri’nin Polis Sergisi’ni Ziyareti Dumlupınar İÖO.Öğrencileri’nin Bizim Çocuklar Sevgi Sineması’nı Ziyareti 134 EK 5-a Polis Akademisi, Polis Koleji, Polis Meslek Yüksek Okulu ve Polis Meslek Eğitim Merkezi Emniyet Teşkilatının memur, amir ve yönetici ihtiyacını karşılamak, ön lisans, lisans ve lisansüstü eğitim-öğretim yapmak, bilimsel araştırma, yayın ve danışmanlık yapmak üzere bilimsel özerkliğe sahip ve bünyesinde fakülte, enstitü ve polis meslek yüksekokulları bulunan bir yüksek öğretim kurumu olarak Polis Akademisi kurulmuştur.140 Polis Akademisi’nin görevi, Polis Yüksek Öğretim Kanunu’nda belirtilen amaç, nitelik ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün görev ve sorumluluklarına uygun olarak: 1. Temel bilimler ve sosyal bilim alanlarından birinde lisans düzeyinde bilgi ve beceriye sahip, mezuniyetten sonra verilecek görevleri yapabilecek, emrindeki personeli veya birimi eğitebilecek ve yönetebilecek düzeyde Emniyet Teşkilatı’na amir ve yönetici yetiştirmek, 2. Başkanlığın bünyesinde kurulacak fakülte, enstitü veya enstitülerde emniyet hizmetleri sınıfından en az lisans düzeyinde eğitim-öğretim görmüş amir ve yöneticilerle, aynı eğitim ve öğretim düzeyindeki diğer kişilere, ilgili bilim dallarında lisansüstü eğitim ve öğretim vermek, 3. Ön lisans düzeyinde eğitim-öğretim yapan polis meslek yüksek okullarında, polis memuru yetiştirilmesini sağlamaktır. Günümüzde; Emniyet Teşkilatı’nda polisin en ast rütbesi Polis Memuru’dur. Polis Memurları; verdiği hukuki, mesleki, sosyal, kültürel dersler ve faaliyetlerle hukuka, insan haklarına saygılı Atatürk İlke ve İnkılâplarına ve Atatürk Milliyetçiliği’ne bağlı, Türk Milleti’nin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel gerektirdiği saygınlığı yaratabilen, beden, zihin, ahlak ve duygu bakımından dengeli, sağlıklı şekilde gelişmiş Polis Memurları yetiştirmek amacıyla; 4652 sayılı Polis Yüksek Öğretim Kanunu ile Polis Akademisi’ne bağlı olan 2 yıllık ön lisans 140 4652 sayılı Polis Yüksek Öğretim Kanunu, md.3., 09.05.2001. 135 düzeyinde parasız, yatılı ve üniformalı eğitim-öğretim veren, en son yapılan Üniversite Seçme Sınavı’nda belli bir puan almış ve ilgili mevzuat gereği belli şartları taşıyan adaylar arasından yapılan sınav sonrasında (ülkemizde halen mevcut 24 yerde bulunan; Adana Kemal SERHATLI, Afyonkarahisar, Aksaray, Aydın, Aydın Nazilli, Balıkesir, Bayburt, Diyarbakır A. Gaffar OKKAN, Elazığ Zülfü AĞAR, Erzincan. Erzurum, Gaziantep, Hatay, İstanbul Adile Sadullah MERMERCİ, İstanbul Şükrü BALCI, İzmir Rüştü ÜNSAL, Kastamonu, Kayseri, Konya Ereğli, Malatya, Niğde, Samsun 19 Mayıs, Trabzon, Yozgat) Polis Meslek Yüksek Okulları’ndan birini başarı ile bitirenler ile herhangi bir üniversiteyi bitirdikten sonra Kamu Personel Seçme Sınavı’nda belli bir puan almış ve ilgili mevzuat gereği belli şartları taşıyan adaylar arasından yapılan sınav sonrasında (ülkemizde halen mevcut 9 yerde bulunan; Aydın, Bilecik, Çankırı, Eskişehir, İstanbul Adile Sadullah MERMERCİ, İstanbul Arnavutköy, İstanbul Etiler, İzmir Bornova, Amasya Merzifon) Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürlüğü’nden mezun olurlar. 1937 yılında kurulan ve ülkemizde sadece Ankara’da bulunan, 4 yıllık lisans düzeyinde eğitim veren, özel disiplin kuralları olan parasız yatılı bir eğitim kurumu olan Polis Akademisi Başkanlığı Güvenlik Bilimleri Fakültesi, Polis Amiri yetiştirmektedir. Güvenlik Bilimleri Fakültesi’nde lisans eğitim-öğretimi; Polis Yüksek Öğretim Kanunu’nda belirlenen amaç ve ilkelere göre düzenlenir. Ders programları; ilk üç sınıfta polis mesleği için gerekli genel bilgileri, son sınıfta Emniyet Genel Müdürlüğü’nün belirleyeceği türde ihtisas bölümleri için özel bilgileri kapsayacak şekilde düzenlenir. Atatürk ilkeleri ve inkılâp tarihi, Türk dili, yabancı dil ve beden eğitimi zorunlu ders olarak verilir. Diğer zorunlu derslerden meslekî ağırlıklı olanlar Eğitim ve Öğretim Yüksek Kurulu’nun önerisi ile Emniyet Genel Müdürlüğü’nce, meslekî olmayan dersler ise Fakülte Öğretim Kurulu’nun önerisi, Eğitim ve Öğretim Yüksek Kurulu’nun kararı ile belirlenir. Seminer ve uygulama çalışmaları, konferanslar ve bir takım programlar düzenlenir. Öğretim yılı sonunda uygun görülen kamp yerlerinde en az bir, en çok iki ay süre ile esas ve usulleri yönetmelikle belirlenecek mesleki eğitim, atış tatbikatı, fizikî kondisyon çalışmalarına tabi tutulurlar. 136 Polis Akademisi Başkanlığı Güvenlik Bilimleri Fakültesi’nin esas öğrenci kaynağını; polislik mesleğinin gerektirdiği bilgi, disiplin ve bedeni kabiliyete haiz, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı liselerin Fen Bilimleri Alanı müfredatına uygun olarak ve Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bağlı olarak kurulmuş, parasız yatılı ve resmi üniformalı, lise derecesinde eğitim ve öğretim yapan Polis Koleji mezunları oluşturmaktadır. (Polis Koleji’nin öğrenci kaynağını da; Orta Öğretim Kurumları Sınavı “OKS” ile birlikte yapılan Polis Koleji Aday Tespit Sınavı’nda başarılı olan ve belli şartları taşıyan adaylar arasından yapılan Polis Koleji Giriş Sınavı’nı “Mülakat, Beden Eğitimi ve Yazılı Sınavı’nı” kazanan öğrenciler oluşturmaktadır. “2005 yılında müracaat eden 365.000 öğrenciden 150’si alınmıştır.”141) 15 Haziran 2006 tarihinde yapılan 56. dönem mezuniyet töreni ile birlikte bugüne kadar toplam 7.401 öğrenci mezun olmuştur. “2006 yılında 306.855 aday katılmış olup toplam 250 öğrenci alınacaktır.”142 Ayrıca; ihtiyaç halinde genel lise, erkek teknik öğretim, kız teknik öğretim ve ticaret ve turizm öğretimine bağlı okul mezunları arasından yönetmelikle belirtilecek şartları taşıyan Üniversite Seçme Sınavı’nda (2006 yılı için, 2006 ÖSS-EA-2 puan türünden 250 ham puan veya daha yukarı puan almış olan) belli bir puan almış ve ilgili mevzuat gereği (yaş, boy-kilo, sağlık, birtakım suçlardan hükümlü olmama, ve benzeri) belli şartları taşıyan adaylar arasından yapılan (Mülakat, Beden Eğitimi ve Yazılı) sınav sonrasında (2005 yılında müracaat eden 5.000 öğrenciden yalnızca 75’i alınan) ve (2006 yılında müracaat edecek olan öğrencilerden 50’si erkek, 5’i bayan olmak üzere yalnızca 55’i alınacak olan) okumaya hak kazanan öğrenciler, ilgili devletlerle yapılacak ikili anlaşmalara bağlı olarak Bakan’ın onayı ile kabul edilen yabancı uyruklu öğrenciler ile Üniversite Seçme Sınavı’nda belli fakülteleri kazanan ve ilgili mevzuat gereği belli şartları taşıyan adaylar oluşturmaktadır. Ayrıca; ilgili mevzuat gereği belli şartları taşıyan, yapılan Komiser Yardımcılığı sınavı sonrasında en az 9 ay eğitim gören Polis Memurları da Polis Amiri olabilmektedir. 141 Recep Özdilek, Fatih Karadaş, IPA Turkey Newspolice, İstanbul, Şan Ofset Matbaası, Mayıs/Haziran 2006, s.12. 142 Ahmet Kaya, “56. Dönem Mezuniyet Gününde Kolejden Yansımalar”, Çağın Polisi Aylık Fikir ve Araştırma Dergisi, Ankara, 5.yıl, 55.sayı, Poyraz Ofset, Temmuz 2006, s.18 137 2002 yılından itibaren Lisansüstü eğitimi vermeye başlayan, Terfi edecek Emniyet Genel Müdürlüğü personeli için Orta ve Yüksek Kademe Yöneticilik Kursu veren, Polis Akademisi’ne bağlı Güvenlik Bilimleri Fakültesi ile Polis Meslek Yüksek Okulları için öğretim elemanı yetiştiren, bilimsel araştırma ve yayın faaliyetlerinde bulunan, güvenlik personeline kurs ve sertifika programları düzenleyen, akademik danışmanlık hizmeti sunan 4652 sayılı Polis Yüksek Öğretim Kanunu ile Polis Akademisi bünyesinde kurulu bulunan Güvenlik Bilimleri Enstitüsü’nde; 2006-2007 Eğitim-Öğretim yılı itibariyle; Suç Araştırmaları Anabilim Dalı’nda 38, Uluslararası Polislik Çalışmaları Anabilim Dalı’nda 59, Güvenlik Stratejileri ve Yönetimi Anabilim Dalı’nda 47, Ceza Adaleti ve Yönetimi Programı Anabilim Dalı’nda 28 olmak üzere 172 Yüksek Lisans öğrencisi ve Güvenlik Stratejileri ve Yönetimi Anabilim Dalı’nda 24 Doktora öğrencisi örenim görmektedir. Bunlardan 81 öğrenci Emniyet Teşkilatı dışındaki Kamu Kurum ve Kuruluşları’nda çalışan personelden oluşmaktadır. Polis Akademisi’ndeki eğitim-öğretimin plân ve programlanmasında ve uygulanmasında aşağıdaki ana ilkeler göz önünde bulundurulur: 1. Öğrencilere Atatürk ilke ve inkılâpları doğrultusunda Atatürk milliyetçiliği, demokratik, lâik ve sosyal hukuk devleti ilkelerine bağlı hizmet bilincinin ve mesleki değerlerin kazandırılması sağlanır. 2. Milli kültürümüz, örf ve adetlerimize bağlı şekil ve özellikleri ile evrensel kültür içinde korunarak geliştirilir ve öğrencilere milli birlik ve beraberliği güçlendirici ruh ve irade gücü kazandırılır. 3. Eğitim-öğretim plân ve programları çağdaş, bilimsel ve teknolojik esaslara, ülke ve Emniyet Teşkilatı’nın ihtiyaçlarına ve ayrıca öğrencinin lisansüstü düzeyde eğitim ve öğretim almasına imkân sağlayacak şekilde hazırlanır. Sürekli olarak geliştirilen bu plân ve programların koordinasyonu Emniyet Genel Müdürlüğü’nce yapılır. 4. Polis Akademisi, fakülte, enstitü ve polis meslek yüksek okullarının eğitim-öğretimdeki elemanlarının verimliliklerinin yetiştirilmeleri, artırılması, Başkanlığın geliştirilmesi önerileri ile ve Emniyet öğretim Genel Müdürlüğü’nce plânlanır ve gerçekleştirilir. 138 Emniyet Teşkilatı mevcut personelinin eğitim kalitesini yükseltmek ve aynı rütbedeki öğrenim düzeyi farklılığını ortadan kaldırmak amacıyla Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü ile İçişleri Bakanlığı arasında 10.12.2002 tarihinde imzalanan protokolle, Emniyet Teşkilatı’nda görevli Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli’nden Lise mezunu personelin katılabileceği 2 yıllık “Polis Meslek Eğitimi Ön Lisans Programı” 2003-2004 Eğitim-Öğretim Dönemi’nde başlamış ve halen devam etmektedir. Gaziantep İl Merkezi’nde görevli 2.998 Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli’nin 476’sı Lisans mezunu, 1.409’u Ön Lisans mezunu, 1.083’ü Lise mezunu ve 29’u Ortaokul mezunudur. Her yıl personelin en az % 20’si hizmetiçi eğitim görmektedir. Zira; polis toplumun huzuru için hizmet etmekte ve bunun için eğitilmektedir. Fakat yeterince eğitilmediğinde potansiyel suçludur veya suçun kurbanıdır. Ayrıca; eğitim kurumlarından mezun olan ve mesleğe yeni başlayan polisler “Cumhuriyet Kanunları’nın ve nizamlarının Türk Polisi olarak bana verdiği vazifeleri sadakatla ve doğrulukla ifa, amirlerimin emirlerine itaat edeceğime, vatandaşlarıma daima yardımcı ve müşfik olacağıma, vazife uğrunda canımı feda etmekten çekinmeyeceğime namusum üzerine yemin ederim.” şeklinde “Polis Yemini” yaparlar. Devlet Memurları Kanunu’nun 6. maddesi gereği; Devlet Memurları, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na ve kanunlarına sadakatla bağlı kalmak ve milletin hizmetinde Türkiye Cumhuriyeti Kanunları’nı sadakatla uygulamak zorundadır. Polis de, bu hususta “Asli Devlet Memurluğuna” atandıktan sonra en geç bir ay içinde düzenlenen merasimle yetkili amirlerin huzurunda “Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına, Atatürk İnkılâp ve İlkelerine, Anayasada ifadesi bulunan Türk Milliyetçiliğine sadakatla bağlı kalacağıma; Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını 139 milletin hizmetinde olarak tarafsız ve eşitlik ilkelerine bağlı kalarak uygulayacağıma; Türk Milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyip, koruyup bunları geliştirmek için çalışacağıma; insan haklarına ve Anayasanın temel ilkelerine dayanan milli, demokratik, laik, bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı görev ve sorumluluklarını bilerek, bunları davranış halinde göstereceğime namusum ve şerefim üzerine yemin ederim.”143 şeklinde yemin eder ve “Yemin Belgesi”ni imzalar ve bu belge özlük dosyalarına konulur. Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyeleri, Bakanlar Kurulu Üyeleri, Türk Silahlı Kuvvetleri, Yargı Mensupları ve Üniversiteler hakkında hükümleri uygulanmayan 08.06.2004 tarihli ve 25486 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5176 Sayılı “Kamu Görevlileri Etik Kurulu Kurulması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”un 7. maddesine istinaden hazırlanan Yönetmelik gereğince; KAMU GÖREVLİLERİ ETİK SÖZLEŞMESİ * Kamu hizmetinin her türlü özel çıkarın üzerinde olduğu ve kamu görevlisinin halkın hizmetinde bulunduğu bilinç ve anlayışıyla; * Halkın günlük yaşamını kolaylaştırmak, ihtiyaçlarını en etkin, hızlı ve verimli biçimde karşılamak, hizmet kalitesini yükseltmek ve toplumun memnuniyetini artırmak için çalışmayı, * Görevimi insan haklarına saygı, saydamlık, katılımcılık, dürüstlük, hesap verebilirlik, kamu yararını gözetme ve hukukun üstünlüğü ilkeleri doğrultusunda yerine getirmeyi, * Dil, din, felsefi inanç, siyasi düşünce, ırk, yaş, bedensel engelli ve cinsiyet ayrımı yapmadan, fırsat eşitliğini engelleyici davranış ve uygulamalara meydan vermeden tarafsızlık içerisinde hizmet gereklerine uygun davranmayı, * Görevimi, görevle ilişkisi bulunan hiçbir gerçek veya tüzel kişiden hediye almadan, maddi ve manevi fayda veya bu nitelikte herhangi bir çıkar sağlamadan, herhangi bir özel menfaat beklentisi içinde olmadan yerine getirmeyi, * Kamu malları ve kaynaklarını kamusal amaçlar ve hizmet gerekleri dışında kullanmamayı ve kullandırmamayı, bu mal ve kaynakları israf etmemeyi, 143 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu, md.6., 23.07.1965. 140 * Kişilerin dilekçe, bilgi edinme, şikayet ve dava açma haklarına saygılı davranmayı, hizmetten yararlananlara, çalışma arkadaşlarıma ve diğer muhataplarıma karşı ilgili, nazik, ölçülü ve saygılı hareket etmeyi, * Kamu Görevlileri Etik Kurulu’nca hazırlanan yönetmeliklerle belirlenen etik davranış ilke ve değerlerine bağlı olarak görev yapmayı ve hizmet sunmayı taahhüt ederim.”144 Şeklinde “Etik Sözleşme Belgesi”ni imzalar ve bu belge özlük dosyalarına konulur. 144 Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru ve Esasları Hakkında Yönetmelik, md.23., 13.04.2005. 141 EK 5-b Emniyet Teşkilatında Rütbe, Meslek Dereceleri ve Görev Ünvanları: “Polis Amirleri, rütbe sırası ile Komiser Yardımcısı, Komiser, Başkomiser, Emniyet Amiri, 4. Sınıf Emniyet Müdürü, 3. Sınıf Emniyet Müdürü, 2. Sınıf Emniyet Müdürü, 1. Sınıf Emniyet Müdürü ve Sınıf Üstü Emniyet Müdürüdür.”145 Bu rütbelere terfiler ön görülen sınav ve eğitim şartı saklı kalmak üzere, kıdem ve liyakata göre yapılır. Kıdem sırasını tespitinde, bulunulan rütbeye terfi tarihi esas alınır. Aynı tarihte terfi edenlerden sicil notu yüksek, sicil notlarının eşitliği halinde ödül ve takdirnamesi fazla, ödül ve takdirnamelerin sayıca eşitliği halinde ise; sicil numarası daha küçük olanlar diğerlerine göre kıdemli sayılır. Kıdem sırası Emniyet Genel Müdürlüğü’nce her yıl mart ayında topluca teşkilata duyurulur. Terfiler ve atamalar, kanuni zorunluluk halleri dışında her yıl haziran ayında topluca yapılır. Üst rütbeye yükselmek için kıdem şartlarını yerine getirmiş Komiser Yardımcısı, Komiser ve Başkomiserlerin liyakat koşullarını belirlemek, üst rütbedeki boş kadro miktarına göre sıralayarak terfilerini önermek üzere Genel Müdürlük Merkez Değerlendirme Kurulu, Emniyet Amirleri ile 4. Sınıf Emniyet Müdürü, 3. Sınıf Emniyet Müdürü ve 2. Sınıf Emniyet Müdürlerinin liyakat koşullarını belirlemek üst rütbedeki boş kadro miktarına göre sıralayarak terfilerini önermek üzere Genel Müdürlük Yüksek Değerlendirme Kurulu oluşturulur. Kurullar her yıl mayıs ayı başında toplanır ve kararlar oy çokluğu ile alınır. Rütbelerde belirlenen zorunlu bekleme süreleri sonunda, bir üst rütbeye terfi edebilmek için üst rütbede boş kadro bulunması ve bekleme süresi içindeki yıl sayısı kadar olumlu sicil alınmış olması şarttır. Ancak; Başkomiser’likten Emniyet Amirliği’ne ve 3. Sınıf Emniyet Müdürlüğü’nden 2. Sınıf Emniyet Müdürlüğü’ne terfi edebilmek için, Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışmalarına İlişkin Yönetmeliğe uygun olarak yapılacak olan yazılı ve sözlü sınavlarda başarılı olmak ve Polis Akademisi Başkanlığı’nca düzenlenecek yöneticilik ile ilgili Hizmetiçi Eğitimi başarı ile tamamlamak şarttır. 145 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu, md.55., 12.06.1937. 142 Polis Amirleri’nden Polis Akademisi mezunları için Rütbelerde zorunlu en az bekleme süreleri; Komiser Yardımcılığı 4 yıl, Komiser 4 yıl, Başkomiser 3 yıl, Emniyet Amiri 4 yıl, 4. Sınıf Emniyet Müdürü 3 yıl, 3. Sınıf Emniyet Müdürü 3 yıl, 2. Sınıf Emniyet Müdürü 3 yıl, 1. Sınıf Emniyet Müdürü 3 yıl (yaş haddi), Sınıf Üstü Emniyet Müdürü yaş haddi şeklindedir. Polis Amirlerinden hangi rütbedeki personelin hangi görev ünvanlarında bulunabilecekleri ile ilgili olarak, 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun 13. maddesinde; Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları’nın rütbeleri, meslek dereceleri ve görev ünvanları belirtilmiştir. (Ek 5-c’de bulunmaktadır.) Polis Teşkilatı’nda; yasaların verdiği yetkiler çerçevesinde kamu düzeninin sağlanması amacıyla önleyici güvenlik tedbirlerini alma, suça el koyma, suç araştırması yapma, delilleri tespit etme, failleri yakalama ve adliyeye sevk işlemlerini yürütme ile kendisine verilen diğer adli ve idari görevleri yapma bilgi ve becerisine sahip nitelikteki Genel Hizmet Statülü Personel’in haricinde, hizmetin daha sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi bakımından özel yetenek, teknik bilgi ve beceri gerektiren özel hizmet alanları için branşlaşmaya gidilmiş olup, bugün itibariyle (Balıkadam, Bando, Bilgi İşlem, Bomba Uzmanı, Havacılık, İstihbarat, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele, Kriminal, Muhabere, Olay Yeri İnceleme ve Kimlik Tespit, Özel Harekat, Terörle Mücadele, Trafik) olmak üzere ‘13 ayrı branş bulunmaktadır.’146 (Gaziantep İl Merkezi’nde görevli 2.998 Emniyet Hizmetleri Sınıfı personelinin 760’ı Branşlı olarak görev yapmaktadır.) 146 Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları Branşlı Personel Yönetmeliği, md.5., 11.06.2002. 143 EK 5-c EMNİYET HİZMETLERİ SINIFI PERSONELİ RÜTBE, MESLEK DERECESİ VE GÖREV ÜNVANLARI RÜTBE Sınıf Üstü Emniyet Müdürü 1.Sınıf Emniyet Müdürü MESLEK DERECES İ Sınıf Üstü 1.Derece 1.Sınıf Emniyet Müdürü 2.Derece 2.Sınıf Emniyet Müdürü 3.Derece 3.Sınıf Emniyet Müdürü 4.Sınıf Emniyet Müdürü GÖREV ÜNVANI Emniyet Genel Müdürü Genel Müdür Yardımcısı, Teftiş Kurulu Başkanı, Emniyet Müdürü, Polis Akademisi Başkanı, Merkez Emniyet Müdürü Daire Başkanı, Birinci Hukuk Müşaviri, İl Emniyet Müdürü, Polis Baş Müfettişi, Emniyet Müdürü Polis Akademisi Öğretim Görevlisi, Merkez Emniyet Müdürü, Polis Okulu Müdürü, Polis Koleji Müdürü, Polis Eğitim Merkezi Müdürü, Cumhurbaşkanlığı Koruma Müdürü, TBMM Koruma Müdürü, Başbakanlık Koruma Müdürü, Moral Eğitim Merkezi Müdürü, Akademi Başkan Yardımcısı, Dekan Yardımcısı, Polis Meslek Yüksek Okulu Müdürü, Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürü Polis Okulu Öğretmeni ve Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürü, İl Emniyet Müdür Yardımcısı, Polis Akademisi Bölüm Başkanı, Polis Müfettişi, Hukuk Müşaviri, Moral Eğitim Merkezi Müdürü, Polis Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı, Polis Koleji Müdür Yardımcısı, Polis Okulu Müdür Yardımcısı, Cumhurbaşkanlığı Koruma Müdür Yardımcısı, TBMM Koruma Müdür Yardımcısı, Başbakanlık Koruma Müdür Yardımcısı, Daire Başkan Yardımcısı, Enstitü Sekreteri, Polis Meslek Yüksek Okulu Müdür Yardımcısı, Öğretim Görevlisi, Merkez Emniyet Müdürü, Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı 4.Derece Moral Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı, Hukuk Müşaviri, Şube Müdürü, İlçe Emniyet Müdürü, Öğretim Görevlisi 5.Derece Şube Müdürü, İlçe Emniyet Müdür Yardımcısı, Hukuk Müşaviri, Şube Müdür Yardımcısı, Öğretim Görevlisi Emniyet Amiri 6.Derece Başkomiser 7.Derece Komiser 8.Derece Komiser Yardımcısı 9.Derece Polis Memuru 10.Derec e İlçe Emniyet Amiri, Bürolar Amiri, Birlik Amiri, Çevik Kuvvet Grup Amiri, Ekipler Amiri, Tim Amiri, Büro Amiri, Trafik İstasyon Amiri, Sınıflar Amiri, Öğretim Görevlisi Karakol Amiri, Büro Amiri, Çevik Kuvvet Grup Amiri, İlçe Emniyet Komiseri, Birlik Amiri, Tim Amiri, Trafik İstasyon Amiri, Trafik Kayıt ve Tescil Büro Amiri, Karakol Amir Yardımcısı, Sınıflar Amiri, Grup Amiri, Öğretim Görevlisi Grup Amiri, Ekip Amiri, Tim Amiri, Büro Amiri, Karakol Amir Yardımcısı, Sınıflar Amiri Yardımcısı, Sınıf Komiseri, Trafik İstasyonu Amir Yardımcısı, öğretim Görevlisi Grup Amiri, Ekip Amiri, Tim Amiri, Büro Amiri, Karakol Amir Yardımcısı, Sınıflar Amiri Yardımcısı, Sınıf Komiseri, Öğretim Görevlisi Büro Memuru, Ekip Memuru, Tim Memuru, Karakol Memuru, Nokta Memuru, Devriye Memuru, Koruma Memuru, Trafik Memuru, Telsiz Memuru, Memur 144 EK 5-d TÜRK POLİSİ YILDIZI 145 EK 6-a Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü Birimleri 40 birim (ve bunlara bağlı büro amirlikleri), 2’si merkez olmak üzere 4 İlçe Emniyet Müdürlüğü, 5 İlçe Emniyet Amirliği, 2 Hudut Kapısı Emniyet Amirliği bulunmaktadır. Yasaların ve ilgili mevzuatın verdiği yetkiler çerçevesinde: Araştırma Geliştirme Büro Amirliği; İl Emniyet Müdürlükleri, İlçe Emniyet Müdürlükleri ve İlçe Emniyet Amirlikleri’ndeki araştırma geliştirme faaliyetlerinin, Emniyet Teşkilatı’nın amaçlarına ulaşmasına katkıda bulunacak biçimde yürütülmesini sağlar. Asayiş Şube Müdürlüğü; sorumluluk bölgesi içerisinde önleyici ve adli görevleri yapmak suretiyle kamu düzenini korur ve sağlar. Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne, Anayasa düzenine ve genel güvenliğe dair önleyici ve koruyucu tedbirleri almak üzere eski hükümlülerin suç işleyip ele geçmeyen kişilerin, kaybedilen veya gasp edilen motorlu taşıtların, ateşli silahların, kimliği ispata yarayan her türlü belgelerin güvenlik kuvvetleri ile görevli kuruluşlar arasında koordinasyon sağlamak suretiyle kayıtlarının tutulması ve bu kuruluşlar arasında iletişimin sağlanması esas ve usullerini saptar. Asayiş Şube Müdürlüğü bünyesinde; Ahlak, Aranan Şahıslar, Araştırma Geliştirme-Bilgi İşlem, Cinayet, Ekipler, Gasp, Genel Bilgi Toplama, Hırsızlık, Kayıp Şahıslar, Nezarethane ve Gözaltı, Nöbetçi, Oto Hırsızlığı, Yankesicilik Dolandırıcılık, İdari, Kimlik Bildirme Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Basın Protokol ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü; İl Emniyet Müdürlüğü’nün yazılı ve sözlü Basın Kuruluşları ile Halkla İlişkilerine ve Protokol’e ait işlemlerinin etkin, verimli, seri ve doğru bir şekilde yürütülmesini sağlar. Gerçek ve tüzel kişilerin bilgi edinme hakkı ile ilgili 4982 Sayılı Bilgi Edinme Kanunu çerçevesinde usul ve esaslara uygun olarak bilgi ve belgelerin verilmesini sağlar. 146 Basın Protokol ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü bünyesinde; Basın, Bilgi Edinme, Halkla İlişkiler, Protokol, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Bilgi İşlem Şube Müdürlüğü; yürütülen hizmetlere bilgisayar desteği vermek suretiyle görevin süratli, güvenli ve etkin biçimde yerine getirilmesini sağlar. Bilgi İşlem Şube Müdürlüğü bünyesinde; İkmal ve Bakım, Personel ve Eğitim, Sistem ve İletişim, İdari, Mobil Uygulamalar Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü; şehirlerarası trafiğin yönetim ve denetimi, trafik kazaları, ceza işlemleri, önleyici güvenlik hizmetleri ile yetki ve sorumluluk alanındaki diğer hizmetleri yapar. Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü bünyesinde; Ceza İşlemleri, İdari Hizmetler, Eğitim, İkmal bakım ve Onarım, İstatistik ve Planlama, Otoyol, TIR Büro Amirlikleri ile Nizip Bölge Trafik Denetleme, Nurdağı Bölge Trafik Denetleme İstasyon Amirlikleri bulunmaktadır. Bütçe Şube Müdürlüğü; 657 Sayılı Devlet Memurları Kanuna göre ödenen maaş, sosyal yardım ve benzeri yan ödemeleri ve parasal özlük hakları ile ilgili işlemleri yapar. Bütçe Şube Müdürlüğü bünyesinde; Maaş, Ödenek, Yolluklar ve Tedavi Giderleri, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü; toplu hareketin meydana gelmesi muhtemel yerlerde önleyici güvenlik tedbirlerini alır, kanuna uygun veya kanunsuz toplu hareketlerin niteliğine göre meydana gelen olayları önlemek suretiyle kamu düzenini korumak ve sağlamak, gerektiğinde taktik-düzenlerle müdahale etmek ve yakalama işlemlerini yapar. Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü bünyesinde; Birlik (1), Birlik (2), Birlik (3), Birlik (4), Birlik (5), Birlik (6), Özel Tim Amirlikleri ile Eğitim, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık, Spor Güvenliği, Ulaştırma, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Çocuk Şube Müdürlüğü; korunmaya muhtaç olan, ihmal ve istismara maruz kalan, bulunan, evden veya kurumdan kaçan, mülteci, refakatsiz, sokakta yaşayan, sokakta çalıştırılan, oturduğu yeri haber vermekten aciz, hakkında koruma, ıslah veya 147 tedavi tedbiri alınan, suça maruz kalan, suç işlediği şüphesi altında bulunan, kimliği tespit edilemeyen çocuklara yönelik olarak polis tarafından yürütülecek hizmetleri düzenler. Çocuk Şube Müdürlüğü bünyesinde; Adli İşlemler, Kayıp Çocuklar, Sosyal Hizmet, Suç Önleme, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Eğitim Şube Müdürlüğü; eğitim ihtiyaçlarını tespit etmek, müfredat hazırlamak, eğitim planlaması yapmak, eğitim ortamını düzenlemek, eğitim uygulama ve değerlendirmelerini yapmak başta olmak üzere mevzuatla belirlenen diğer konulardaki görevleri yapmak suretiyle polisin eğitim seviyesini nitelik ve nicelik bakımından arttırarak kamu düzeninin korunması ve sağlanmasına yardımcı olur. Eğitim Şube Müdürlüğü bünyesinde; Atış, Hizmetiçi Eğitim, Kitaplık, Öğrenci Adaylığı, Spor, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Emniyet Komuta Kontrol Merkezi (E.K.K.M) Şube Müdürlüğü; Polis Sorumluluk Bölgesinde meydana gelen her türlü önemli olayları ilk haber olarak AKKM Dairesi Başkanlığı’na bildirir, gözaltındaki sanıklar hakkında ilgili yerlere bilgi verir, her ay düzenli olarak İl Emniyet Müdürlüğü Birimleri’nin istatistiksel bilgilerini AKKM Dairesi Başkanlığı’na bildirir, Emniyet Müdürlüğü brifinglerini hazırlar, ek görevlendirmelerle ilgili çalışma yapar (sportif karşılaşmalar, bayram ve kurtuluş günleri, ÖSYM tarafından yapılan sınavlar vb. gibi görevleri yazar). E.K.K.M. Şube Müdürlüğü bünyesinde; Değerlendirme, Gözaltı İzleme, Haberalma, İstatistik, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Evrak ve Arşiv Şube Müdürlüğü; Kamu Kurum ve Kuruluşları’ndan gelen ve giden evrakların sevk işlemlerini yapar. Evrak ve Arşiv Şube Müdürlüğü bünyesinde; Arşiv, Evrak, Kontrollü Evrak, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Gaziantep Havaalanı Şube Müdürlüğü; sorumluluk bölgesinde önleyici ve adli görevleri yapmak suretiyle kamu düzenini korur ve sağlar. Havaalanı’nda bulunan tesislere, ekipmanlara, yolculara, mürettebata ve uçaklara yapılabilecek her türlü saldırı ve sabotajları, Milli Mevzuat, Milli Sivil Havacılık Güvenlik Kurulu kararları ve Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı tarafından belirlenen standartlar 148 doğrultusunda gerekli güvenlik tedbirlerini alır ve diğer görevleri mevzuatlara uygun olarak yerine getirilebilmesini sağlar. Gaziantep Havaalanı Şube Müdürlüğü bünyesinde; Bilgi İşlem, Koruma, Pasaport Kontrol, Trafik Denetleme, VIP Protokol, Yabancılar, İdari Büro Amirlikleri ile Gaziantep Havaalanı Polis Karakol Amirliği bulunmaktadır. Gaziantep Serbest Bölge Emniyet Amirliği; İlimiz Serbest Bölge Müdürlüğü içerisinde Asayişi sağlar. Genel Denetleme ve Disiplin Şube Müdürlüğü; Emniyet Teşkilatı ve Personeli’nin denetlenmesi sağlar, mevzuata ve meslek disiplinine aykırı hizmet, hal, tutum ve davranışların görülmesi durumunda Müdüriyet Makamı’na bildirilmesini ve gerekli hukuki çalışmaların başlatılmasını sağlar, resmi çalışan personel ile sivil giyinen personelin Kıyafet Yönetmeliği’ne uygun giyinip giyinmediğini denetler. Genel Denetleme ve Disiplin Şube Müdürlüğü bünyesinde; Denetleme, Disiplin, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Hassas Bölgeleri Koruma Şube Müdürlüğü; Kamu Kurum ve Kuruluşları’nın güvenliğini sağlar ve Hassas Noktaları korur. Hassas Bölgeleri Koruma Şube Müdürlüğü bünyesinde; Ayniyat, Eğitim ve Denetim, Hassas Bölgeleri Koruma, İç Hizmetler, Nöbetçi, Sabotaj Önleme, Taşıt, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Hukuk İşleri ve Soruşturma Şube Müdürlüğü; personel hakkındaki şikâyet ve suç ihbarları ile düzenlenen raporlar ve denetim raporları neticesinde meydana çıkan suç ve kabahatleri araştırarak ilgili yasalar ve yönetmenlikler ve tüzükler çerçevesinde sonuçlandırır. Hukuk İşleri ve Soruşturma Şube Müdürlüğü bünyesinde; Dava İşleri, Disiplin İşleri, Soruşturma, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. İkmal Şube Müdürlüğü; görevlerle ilgili her çeşit ikmal hizmetlerini zamanında, düzenli, kanuna ve mevzuata uygun bir şekilde yapılmasını sağlar. İnşaat ve emlakla ilgili tüm işleri yürütür, bina ve konutların onarım ve tadilatıyla ilgili 149 gerekli keşif, geçici ve kesin kabulleri yapar ve yaptırır, Araçların sağlıklı bir şekilde hizmet vermesi için gerekli çalışmaları yapar ve araçların birimlere göre planlanmasını sağlar. İkmal Şube Müdürlüğü bünyesinde; İkmal, İnşaat Emlak, Satınalma, Ulaştırma, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. İl Emniyet Müdürlüğü Polikliniği; Emniyet Teşkilatı Mensupları ile bakmakla yükümlü oldukları aile fertlerinin muayene, tedavi ve tetkiklerinin yapılması, koruyucu hekimlik hizmetlerinin verilmesi ve personelin iş verimini en üst düzeyde tutulmasını sağlar. İstihbarat Şube Müdürlüğü; Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, anayasal düzenine ve genel güvenliğine ilişkin her türlü önleyici ve koruyucu tedbirleri alır, emniyet ve asayişi sağlamak için ülke genelinde istihbarat faaliyetlerinde bulunur, bilgi toplar, değerlendirir, yetkili mercilere ve icracı birimlere ulaştırır. Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü; Ülke ekonomisi ve kamu düzenini olumsuz yönde etkileyen, Organize Suç Örgütleri ile Silah Kaçakçılığı, ülkemizden yurtdışına, yurtdışından da ülkemize yönelik çeşitli yollarla gerçekleştirilen kültür ve tabiat varlıklarının korunması, kaçakçılık, sahtecilik, bilişim suçları, nitelikli dolandırıcılık, uyuşturucu madde suçları ile bu suçlardan elde edilen kara paranın aklanması suçları başta olmak üzere mevzuatla belirlenen diğer suç konularında önleyici ve adli görevleri yapar. Koruma Şube Müdürlüğü; Devlet Büyükleri’nin korunmasını sağlar. Koruma Şube Müdürlüğü bünyesinde; Ayniyat, Çağrı Timi, Devlet Büyüklerini Yakın Koruma, Eğitim ve Denetim, Genel Bilgi Toplama ve Çevre Araştırma, Koruma Komisyonu, Taşıt, Yakın Koruma, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Muhabere Elektronik Şube Müdürlüğü; Haberleşmeyi sağlar, çevre iller, ilçeler ve il içinde telsiz istasyonları arasındaki muhabereyi sağlar, 155 Polis İmdat Telefonu’na yapılan ihbar, şikâyet ve yardım taleplerini değerlendirir, gerekli 150 kayıtları tutar ve ilgili yerlere bildirir. Muhabere Elektronik Cihazları Bakım Onarım, Muhabere Sistemleri İşletme, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Olay Yeri İnceleme ve Kimlik Tespit Şube Müdürlüğü; bir suçun işlenmesi durumunda olayın somut delillerinin tespiti, incelenmesi, incelettirilmesi ve değerlendirilmesi suretiyle gerçeğe ulaşılmasını sağlar. Olay Yeri İnceleme ve Kimlik Tespit Şube Müdürlüğü bünyesinde; Araştırma Geliştirme, Avuç İzi İşlemler, Eşgal Tespit, Eğitim, Kimlik Tespit ve Sicil, Otomatik Parmak İzi İşlemler, Parmak İzi Laboratuar, Teknik Fotoğraf-Eşgal Tespit, İdari Büro Amirlikleri ile Ekipler Amirliği Bulunmaktadır. Özel Güvenlik Şube Müdürlüğü; Kamu Güvenliğini tamamlayıcı mahiyetteki Özel Güvenlik Hizmetleri’nin yerine getirilmesinde iş ve işlemleri takip eder. Özel Güvenlik Şube Müdürlüğü bünyesinde; Atama ve Ruhsat İşlemleri, Bilgi İşlem ve İstatistik, Denetim, Eğitim, Tetkik ve Değerlendirme, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Özel Harekat Şube Müdürlüğü; Terör örgütleri ve organize suç örgütlerinin giriştikleri silahlı eylemler ile yakalanması özel beceri isteyen silahlı ve tehlikeli şahısları yakalamak, etkisiz hale getirmek, uçak, araç, gemi, metro, tren, bina ve sair yerlerde rehin alınan kişileri kurtarmak, yüksek tehdit altında bulunan devlet büyüklerinin güvenliğini sağlamak, sivil havacılığa açık havaalanlarında operasyonu gerektiren olaylara operasyon yapmak başta olmak üzere mevzuatla belirlenen diğer görevleri yapar. Özel Kalem Büro Amirliği; Emniyet Müdürlüğü Makamı’na ait resmi ve özel iş ve işlemlerin yasa ve mevzuatlara uygun olarak yerine getirilmesini sağlar. Pasaport Şube Müdürlüğü; Pasaport Şube Müdürlüğü; Vatandaşlarımıza Umuma Mahsus, Hususi ve Hizmet Damgalı pasaport verir ve bu pasaportlarını temdit eder, yurtdışına çıkmaları mahkemelerce yasaklananlara, vergiden borçlu olduğu pasaport vermeye yetkili makamlara bildirilenler ile memleketimizden 151 ayrılmaları İçişleri Bakanlığı’nca genel güvenlik açısından mahsurlu bulunduğu tespit edilenler ile Kamu Bankaları ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından bildirilenlere tahdit tanzim ve iptal işlemlerini yürütür, yurtdışından pasaport talebinde bulunan vatandaşlarımızın işlemlerini yürütür, Kamu Kurum ve Kuruluşları ile gerekli yazışmaları yapar. Pasaport Şube Müdürlüğü bünyesinde; Fiş Arşiv, Pasaport, Tahdit, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Personel Şube Müdürlüğü; İl Emniyet Müdürlüğü kadrosunda görevli personelin (Birimlerde istihdam ve il içerisinde ve iller arası görev yeri değişikliği, Branş, Rütbe Terfii, İzin, Sağlık, Nakdi Tazminat, Evlilik, Sicil, Derece-Kademe, Ödüllendirme, Emeklilik gibi) her türlü özlük hakları ile ilgili çalışmalar yapar, Prensip emirler hazırlar, planlama yapar, Norm Kadro Çalışmaları’nı yürütür. Gaziantep İl Merkezi’nde 1 1.Sınıf Emniyet Müdürü, 6 2.Sınıf Emniyet Müdürü, 10 3.Sınıf Emniyet Müdürü, 12 4.Sınıf Emniyet Müdürü, 17 Emniyet Amiri, 27 Başkomiser, 38 Komiser, 52 Komiser Yardımcısı ve 2.835 Polis Memuru olmak üzere toplam 2.998 Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli görev yapmaktadır. Personel Şube Müdürlüğü bünyesinde; Atama, İşlemler, Plan Proje ve Bilgisayar, Sicil, Yardımcı Hizmetler, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Polisevi Şube Müdürlüğü; Teşkilat Mensupları’nın barınma, sosyal ve moral ihtiyaçlarını karşılar, mesleki ve kültürel ilişkileri geliştirir. Polisevi Şube Müdürlüğü bünyesinde; Barınak, İç ve Teknik Hizmetler, Muhasebe ve Satınalma, Mutfak Restaurant Pastane ve İş Ocakları, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Radyo Tv ve Foto-Film Şube Müdürlüğü; İl merkezi ve bağlı ilçelerde yapılacak miting, toplantı, gösteri yürüyüşü, grev, lokavt gibi toplumsal olaylarla, terör, asayiş, narkotik, silah mühimmat ve kaçakçılık olayları ile ilgili operasyonlar, önemli trafik kazalarında sanık, suç delili ve olay mahallinin tespitini yapar, kişi ve grupların teşhisini ve suç delillerinin idari ve adli mercilere daha objektif ve inandırıcı olarak intikali ile video-kamera ve fotoğraf ile çekimlerin yapılmasını sağlar, halkı bilinçlendirici yayınlar yapar, Polis Halkla ilişkilerini geliştirir. Radyo 152 Tv ve Foto-Film Şube Müdürlüğü bünyesinde; Fotoğraf, Radyo Tv Yayın, Video Kamera, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Rehberlik ve Danışma Büro Amirliği; Personelin, sorunlarının ve taleplerinin sağlıklı tespit edilebilmesini, çalışma ortamının bireyin psikolojik ve sosyal yönü üzerindeki etkilerinin araştırılmasını, mesleki ve sosyal hayata uyumun artırılmasını ve bunların sağlanması için bireysel veya grup olarak Rehberlik ve Danışma hizmetini yapar. Ruhsat İşlemleri Şube Müdürlüğü; Silah Taşıma ve Bulundurma Ruhsatı ile Mermi Satış İzin Belgesi işlemleri, Patlayıcı Madde Satın Alma, Kullanma ve Satma işlemleri, Atış Poligonu ve Silah Tamirhanesi Açma İzni, Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Personeli’nin Askerlik İşlemleri ile ilgili işlemleri yapar. Ruhsat İşlemleri Şube Müdürlüğü bünyesinde; Açılması İzne Bağlı Yerler, Askerlik İşlemleri, Ruhsat İşlemleri, Silah, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Sivil Savunma Büro Amirliği; Doğal Afet ve Savaş Planlarına karşı önleyici ve kurtarıcı tedbir ve işlemleri yapar. Personeli sivil savunma konularında bilgilendirir. Sosyal Hizmetler Şube Müdürlüğü; teşkilat mensuplarımızın hasta ziyaretleri ve cenaze, şehit-malül ve emekli personel, lojman, kantin, kreş ve gündüz bakımevi, yemekhane ve iş ocakları işlemleri ile ilgili hizmetleri yapar. Sosyal Hizmetler Şube Müdürlüğü bünyesinde; Emekli Personel, Hasta Ziyaretleri ve Cenaze İşlemleri, Kantin, Kreş ve Gündüz Bakımevi, Lojman, Şehit ve Malül Personel İşlemleri, Tabldot – İş Ocakları, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü; Hukuk Devleti ilkeleri ve İnsan Haklarına saygılı görev anlayışı çerçevesinde, kanunlarda terör suçu olarak nitelenen suçların işlenmesine engel olunması ve bu suçları işleyenlerin yetkili yargı makamları önüne çıkartılması, tahkikat işlemleri başta olmak üzere mevzuatla 153 belirlenen diğer suç konularında önleyici ve adli görevleri yapmak suretiyle kamu düzenini korur ve sağlar. Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü; Trafiğin yönetim ve denetimi, sürücülerin kontrolü, trafik kazaları, ceza işlemleri, önleyici güvenlik hizmetleri ile yetki ve sorumluluk alanındaki diğer hizmetleri yapar. Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü bünyesinde; Ceza İşlemleri, Fahri Trafik Müfettişliği, İdari Hizmetler, Eğitim, İkmal Bakım ve Onarım, İstatistik ve Bilgi İşlem, Kaza İnceleme ve Değerlendirme, Otogar, Trafik Düzenleme ve Denetleme Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Trafik Tescil Şube Müdürlüğü; Araç tescil işlemleri, sürücü belgesi işlemleri, Pol-Net kapsamında araç ve sürücü belgesi sorgulaması işlemleri ile yetki ve sorumluluk alanındaki diğer hizmetleri yapar. Trafik Tescil Şube Müdürlüğü bünyesinde; Araç Devir İşlemleri, Araç Sicil ve Arşiv, Arat Tescil, İdari Hizmetler, Sürücü Belgeleri, Sürücü Sicil ve Arşiv Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Turizm Şube Müdürlüğü; Turizm sektörüne hizmet etmek, legal-illegal faaliyet gösteren turizmcilerin faaliyetlerini yakından takip ederek ilgili birimlerle gerekli koordineyi sağlar, turistlere rehberlik yaparak turistlerle ilgili işlemlerin yürütülmesine yardımcı olur, turistlerin topluca gezdikleri veya bulundukları yerlerde can ve mal güvenliklerini sağlar, lisan bilen personel vasıtasıyla güvenliğe ilişkin konularda rehberlik ve tercümanlık hizmetlerini yapar. Turizm Şube Müdürlüğü bünyesinde; Rehberlik, Turizm, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. Yabancılar Şube Müdürlüğü; Vatandaşlarımızın ve yabancıların yurdumuza giriş-çıkışları, yabancıların Türkiye’de ikamet etmesi, öğrenim görmesi, çalışması, ilmi araştırma ve film çekimi, hudut dışı edilmesi, iltica, göçmen, vatandaşlık, hudut olayları, idari mektup, tahdit ve yakalama, yabancıyla evlenecek Türkiye Cumhuriyeti uyrukluların tahkikat ile ilgili işlemlerini yerine getirir. Yabancılar Şube Müdürlüğü bünyesinde; Fiş ve Tahdit, Göçmen ve Vatandaşlık, Hudut, İkamet, Takip ve Kontrol, İdari Büro Amirlikleri bulunmaktadır. 154 Şahinbey, Şehitkâmil, Nizip, İslâhiye İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Nurdağı, Oğuzeli, Araban, Yavuzeli, Karkamış İlçe Emniyet Amirliği; Sorumluluk bölgesi içerisinde önleyici ve adli görevleri yapmak suretiyle kamu düzenini korur ve sağlar. İslâhiye ve Karkamış Hudut Kapısı Emniyet Amirliği; Pasaport ve Pasaport yerine geçen belgelerle Ülkemize giriş ve çıkış yapmak isteyen şahıslardan durumunda sakınca olmayanların giriş ve çıkış işlemlerini yapar. Asayişle ilgili görevi yerine getirir. Şahinbey İlçe Emniyet Müdürlüğü bünyesinde; Şahinbey, 25 Aralık ve Düztepe Polis Merkezi Amirlikleri bulunmakta, Şehitkamil İlçe Emniyet Müdürlüğü bünyesinde; Karşıyaka ve Güven Polis Merkezi Amirlikleri bulunmakta, Nizip İlçe Emniyet Müdürlüğü bünyesinde; Nizip Polis Merkezi Amirliği, İslahiye İlçe Emniyet Müdürlüğü bünyesinde; İslahiye Polis Merkezi Amirliği İslahiye Hudut Kapısı Emniyet Amirliği, Nurdağı İlçe Emniyet Amirliği bünyesinde; Cumhuriyet Polis Merkezi Amirliği, Oğuzeli İlçe Emniyet Amirliği bünyesinde; Oğuzeli Polis Merkezi Amirliği, Araban İlçe Emniyet Amirliği bünyesinde; Merkez Polis Karakol Amirliği, Yavuzeli İlçe Emniyet Amirliği bünyesinde; Yavuzeli Polis Merkezi Amirliği, Karkamış İlçe Emniyet Amirliği bünyesinde; Karkamış Polis Merkezi Amirliği, Karkamış Hudut Kapısı Emniyet Amirliği, bulunmaktadır. 155 EK 6-b Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü çalışmaları ve Gaziantep ilinde çocuk suçluluğuyla ilgili bilgiler. Gaziantep İli’nde çocuk suçluluğunun önlenmesi amacıyla; İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ile koordineli olarak, Şahinbey İlçesi Narlıtepe Mahallesi 35. Sokak No:47 sayılı yerde bulunan Şahinbey Toplum Merkezi’nde yürütülmekte olan “Sokakta Yaşayan Çocukların Eğitime Yönlendirilmesi Projesi” kapsamında çocukların sokakta çalışırken karşılaştıkları sorunlar ve riskler konusunda ailelere: Çocukları sokak ortamına iten nedenler, sokakta yaşayan ve sokakta çalışan çocuklar, çocukları sokakta bekleyen tehlikeler, suç odaklarının çocuklar ve gençler üzerindeki faaliyetleri, çocuk suçluluğunun azaltılmasına yönelik önleyici tedbirler, uyuşturucu/uçucu madde bağımlılığı, anne ve babalara düşen görevler ile ilgili konular hakkında (2006 yılında 86) aileye eğitim ve bilgilendirme çalışmalarında bulunulmuştur. Aileler ile yapılan ön görüşmelerde; çocukların madde kullanımı, şiddete eğilim ve suç odakları tarafından istismar edilip edilmedikleri hususunda dikkatli olmaları, çocuklarının arkadaşlarını veya arkadaş gruplarını tanımaları, ev ve okul ortamı haricinde zaman geçirdikleri yerlerin nereler olduğu hakkında bilgi edinmeleri ve çocuklarında olumsuz bir davranışla karşılaştıkları veya bu konularda bir tespitte bulundukları taktirde İl Emniyet Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, İl Sağlık Müdürlüğü ve İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ile irtibat kurmalarının gerektiğinin önemi de anlatılmaktadır. İl Emniyet Müdürlüğü Radyo TV ve Foto Film Şube Müdürlüğü’ne bağlı 96.6 frekansından yayın yapmakta olan Gaziantep Polis Radyosu’ndan her hafta Salı günü saat 12.00-13.00 arasında Çocuk Şube Müdürlüğü’nce yapılan hizmetler konusunda halkımıza aydınlatıcı bilgiler verilmektedir. Ülkemizin teminatı olan çocuk ve gençlerimizin, fiziki ve ruh sağlığını bozmak ve suça çekmek amacıyla; kumar, alkol, sigara, uyuşturucu ve uçucu madde gibi zararlı alışkanlıkların tehlikelerinden korunması, kamu esenliğinin sağlanması ve çocukların bu maddelerin etkisiyle suç işlemesini önüne geçilmesi ve başta aileler olmak üzere ilgili kurum ve kuruluşlar, sivil toplum örgütleri ile işbirliği içerisinde, çocuklara karşı veya çocuklar tarafından işlenen suçların doğuracağı kötü 156 sonuçların ve ileride devamlı olarak suç işlenmesi riskinin azaltılmasına yönelik olarak Gaziantep Merkez Şahinbey ve Şehitkamil İlçe Kaymakamlıkları idaresi dahilinde bulunan Ortaöğretim okullarında eğitim-öğretim gören öğrencilere ve bu okulların okul aile birliği bünyesinde bulunan öğrenci velilerine yönelik olmak üzere 2006-2007 Eğitim ve Öğretim döneminde “Okullarımızda öğrenciler arasında meydana gelen şiddet olaylarının azaltılmasına yönelik bilgilendirme çalışmaları”nın yapılması için gerekli planlamaların yapıldığı bilinmektedir. Ayrıca; Gaziantep’te sokakta yaşayan çocuklar ile ilgili olarak: Gaziantep İli’nde (Çocuk Şube Müdürlüğü kayıtlarına göre 30.10.2006 tarihi itibariyle) 25 çocuk sokakta yaşamaktadır. Bu çocuklar aynı zamanda madde bagımlısıdır. Gaziantep’te bu çocukların bakım, tedavi ve rehberlik hizmetleri Büyükşehir Belediyesi (AKINAL Çocuk, Gençlik, Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi ile Münir ONAT Güvenevi ve İlk Adımevi Rehabilitasyon Merkezi) ile İl Emniyet Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir. Bu çocukların; gelecek ile ilgili planları olmayıp, öldürülmekten korktukları için kesici alet taşırlar, grup içinde statü edinmek, korkmadıklarını ispat veya öfekesini bastırmak için kendilerine (kollarına, göğüslerine ve bacaklarına) “faça” atarlar, sürekli yalan söyler ve menfaati gereği çok kolay iftira atarlar, ihtiyaçlarını karşılamak için dilenir ya da hırsızlık yaparlar, dini ve milli bilgileri yoktur, cinsel sapmalar yaygındır, maddi bir kazanç uğruna çok yönlendirilebilir ve istismar edilebilirler, eğitim seviyeleri düşüktür, güvenilmek, sevilmek ve korumak isterler, güvenlik görevlilerinden korkarlar, istediği şekilde yaşamaya çalışır, Hür ve Asidirler. Ayrıca; evde el-yüz-ayak temizliği yapmadan, pijamalarını giymeden günlük giysileriyle genelde yer yatağında yatmak, çocuğun sokakta yaşamasına uyum sürecini kolaylaştırabilmektedir. Gaziantep’te sokakta çalışan çocuklar ile ilgili olarak: Gaziantep İli’nde (Çocuk Şube Müdürlüğü kayıtlarına göre 30.10.2006 tarihi itibariyle) 526 çocuk sokaklarda çalışmakta ve vasıfsız olarak işyerlerinde çalıştırılan 157 çocuk sayısı net olarak bilinmemektedir. Gaziantep’te bu çocuklar ile ilgili çalışmalar ve rehberlik hizmetleri Valilik (Emniyet Müdürlüğü, İlçe Kaymakamlıkları, Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu, Milli Eğitim Müdürlüğü, Sağlık Müdürlüğü), Büyükşehir Belediyesi, İlçe Belediyeleri, GAP İdaresi, İLO ve Sivil Toplum Örgütleri tarafından yürütülmektedir. Bu çocuklar; istenildiği gibi yaşatılırlar, ailelerine bağlıdır, baskı altında olup, şiddete maruz kalırlar, çocukluk dönemini yaşayamazlar, sokağın her türlü tehlikesine ve istismarına açıktır, küfürlü ve argo konuşur, korumasız ve sağlıksızdır, ailelerinin eğitim düzeyi düşüktür, gündelik kazanç kotasını elde temek için geç vakitlere kadar sokaklarda kalır, çoğunluğu göçle gelen ve çok çocuklu vatandaşlarımızın çocuklarıdır, ailelerinde para eğitimden önemlidir, anne ve babanın geleneksel iş alışkanlıkları çocukların sokakta yaşamasına referanstır. Sokakta çalışan çocukların güvenlik, beslenme, duygusal, sosyal ve bilişsel gelişimi risk altındadır. Akranlarının oynamak için geldiği parklara onlar çalışmak için gelirler. Genellikle; (mendil, sakız, simit gibi) seyyar satıcılık ve dilencilik, ayakkabı boyacılığı, kağıt ve çöp toplayıcılığı, kırmızı ışıkta araba camı silme işleri yaparlar. Gaziantep’te madde bağımlısı çocuklar ile ilgili olarak: Sosyo-ekonomik durumu iyi olmayan, ailevi problemlerden ve özentiden dolayı başlayanlar çoğunluktadır, suç eğilimleri yoktur, ailenin eğitimsizliği ve parçalanmış olması, aile içi şiddet, anne ve babanın kötü alışkanlığı ve çocuklarına karşı ilgisizliği ve güvensizliği, çocukların duygusal ihtiyaçlarının para ve eşya ile karşılanmaya çalışılması, arkadaş, özenti, eğitim, insani ve milli ve manevi değerlerden yoksun yetiştirilmesi, madde bağımlılığına sebep olarak gösterilebilmektedir. 158 EK 7-a, b 159 EK 7-c, d 160 EK 7-e 161 EK 8-a 162 EK 8-b 163 EK 8-c 164 EK 8-d 165 EK 9 Futbol Müsabakası öncesi Fenerbahçe Futbolcuları ve taşıdıkları Pankart Futbol Müsabakası öncesi Gaziantep Futbolcuları ve taşıdıkları Pankart 166 EK 10 Kenar Semtlerde Bulunan Okulların Ziyareti Kenar Semtlerde Bulunan Okulların Ziyareti 167 EK 11-a 10 Nisan Polis Sergisi Açılışı Öncesi Öğrenci Polis Selamlaması 10 Nisan Polis Sergisi Açılışında, Resim, Şiir, Kompozisyon Yarışmasında Dereceye Giren Öğrencilerle Gaziantep Valisi Süleyman KAMÇI’nın Konuşması ve Eserleri 168 EK 11-b Resim Yarışması’nda Dereceye Giren Öğrenci’nin Eseri ve Ödüllendirilme Anı Resim, Şiir, Kompozisyon Yarışması’nda Dereceye Giren Öğrenciler 169 EK 12-a 10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN DÜZENLENEN İLKÖĞRETİM OKULLARI ARASI ŞİİR YARIŞMASI BİRİNCİ FEDAKAR POLİSİM Selam sana vatanım, toprağına, taşına Güven, huzur, adalet geliyor karşıma, İşte, bizde katılıyoruz hizmet yarışına, Barışın timsali fedakâr polisim geliyor. Kalbimizde vatan aşkı alev alev yanıyor, Bir umut ki dalga dalga coşmuş akıyor. Tek bir vücut, bir yürek olmuş atıyor, Birliğin timsali cefakâr polisim geliyor. Kutsaldır görevin hiçbir şeyden korkmazsın, Tarihe unutulmaz destanlar yazarsın, İyi günde kötü günde hep sen varsın, İyiliğin timsali yiğit polisim geliyor. Bükülmez bileğin sen bir kahramansın, Dostun da bilir, düşmanın da bilir çalışkansın, İnmesin göklerden bayrağım, şanla dalgalansın, Güvenin timsali kahraman polisim geliyor. Polistir bu devletin adaletin simgesi, Yoktur başka ülkede senin emsalin. Bilekleri çeliktir, yürekli haz dolu, Ülkemin timsali şefkatli polisim geliyor. Yirmi dört saat yorulmadan, yılmadan, Görev aşkı parlar gözlerinden hiç solmadan, Yüz altmış bir yıldır yaşarsın gururla hiç bıkmadan, Her zaman başımızın tacısın, fedakâr polisim. Kübra KUBUK 8 / A Sınıfı Nizip Fatma Alkan İlköğretim Okulu 170 EK 12-b 10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN DÜZENLENEN İLKÖĞRETİM OKULLARI ARASI ŞİİR YARIŞMASI İKİNCİ POLİSİM Üniformana özen ile başladı sevgim. Hep senin meslektaşın olmaktı hayalim. Oyuncaklarımın bekçisi, okulumun güvencesi, Nasıl sevmeyelim seni canım polisim. Gece gündüz demeden beklersin yurdu. Kar-kış, soğuk-sıcak bilmez nöbet tutarsın. Aile ve çocuklarından fazla, bizleri korursun. Nasıl kıymetini bilmeyelim canım polisim. İmdada koşar, har zaman hazır, Şer güçlerinin kökünü kazır. Böylece sağlanır ülkemde huzur, Har an her yerde, hazır polisim. Mangal yüreklidir, bomba uzmanı, Çevik kuvvet, trafik, düzeni sağlar. Özel harekatım zalimi bağlar. Cesur ekibiyle coşar, canım polisim. Ayşenur PEHLİVAN 6 / A Sınıfı – 279 Hasan Katıkçı İlköğretim Okulu 171 EK 12-c 10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN DÜZENLENEN İLKÖĞRETİM OKULLARI ARASI ŞİİR YARIŞMASI ÜÇÜNCÜ POLİS Eline güldeki diken batmazsa Gülün kokusunu sen almazsan Polislik sevgisi kalpte yatmazsa Polislik nedir bilemezsin. Mafyalar gelipte paran almadan Hırsızlar evdeki malını çalmadan Sokaklar kavgasında canın yanmadan Polislik nedir bilemezsin. Dolandırılıp ta düşmezsen derde Yolun kesilmeden ıssız bir yerde Nöbet tutmadıysa tüfek elde Polislik nedir bilemezsin. Terör olayını bir gün görmeden Karanlıkta suçlu izi sürmeden Bu vatan uğruna şehit vermeden Polislik nedir bilemezsin. Ayşegül KARAYILAN 8 / C Sınıfı – 3681 Kıbrıs İlköğretim Okulu 172 EK 13-a 10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN DÜZENLENEN LİSELER ARASI KOMPOZİSYON YARIŞMASI BİRİNCİ ATATÜRK EVLADI Hepimiz “Hayat” dediğimiz bir zaman tünelindeyiz. Bu tünelde hepimizi farklı yaşamlar beklemektedir. Onların payına düşen ise şerefli, gururlu, namuslu bir meslek ve bunu en iyi şekilde yapabilen şeref timsali bir karakterdir. Kimi annedir, kimi baba. Sıcak yuvasında herhalde mutludur, sokakta ise sorumlu. Her zaman gözleri buğulu, ama alnı açık gururlu. Yalandan, düzenbazlıktan uzak, dürüst bakan gözleri vardır. Merttir! Bunun için namertler korkar. Dürüsttür! bunun için yalancılar kaçar. Ölümsüzdür! Çünkü Atatürk’ün evlatları ölmez, yaşar. Hayatları değişiktir birazda. Yaşam, onlar için namlunun ucundadır. Kanunlar en önemli silahlarıdır. Yapabileceği en küçük bir hata milyonlarca kişinin hayatına mal olabilir. Bunu bilir ve kendisine güvenir. Bilir ki; annesi, babası, vatanı ona güvenir. Bilir ki; yavruları ona güvenir. Gözleri dolar ağlamaz, duyguludur anlaşılmaz. Sevinir belli etmez. Gururludur övünmez. Uykusuz kalır gecelerce şikayet etmez. Şartlar ne olursa olsun Ata’sına sadık kalır. Bayrağına sadık kalır. Çünkü yüreği yaralıdır. Çünkü bayrağını kanıyla sulamıştır. Çünkü o, bu vatanın evladıdır. Gerekirse canını verir vatan için. Uykusu ne ki onun için? Yaşam savaşı verir zamanla. Ağlayan ana, baba, çocuk kalmasın ister dünyada. Hep gençler için çalışır aslında. Uyuşturucudan, eroinden uzak dursunlar ister biraz da. Kandırılmamasını ister gençlerin yalanla. Hep yüzler gülsün ister. İsterki; çocuklar ölmesin trafik kazalarında. Yaşamasını ister körpe beyinlerin. Gelişmesini, ilerlemesini. Bu şerefli mesleğin devam etmesini. Yüzyıllarca süre gelen geleneklerimizi korur. Bilir ki yaşadığı topraklar şehit kanlarıyla sulanmıştır. Bunun için sadık kalır vatanına. Kafası sorularla doludur, dağınıktır. Bulmaya çalışır cevaplarını anlam veremediği suçlarda. Ya da arar cevaplarını yarınlarda. Gerekirse sular vatanımızı kanıyla. Güven duygusu yaratır varlığıyla. Bunun için övünür Ata’mız evlatlarıyla. Emine Aynur GİZLENCİ 9 / A Sınıfı – 166 Ayten Kemal Akınal Anadolu Lisesi 173 EK 13-b 10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN DÜZENLENEN LİSELER ARASI KOMPOZİSYON YARIŞMASI İKİNCİ İÇİMİZDEN BİRİLERİ Hepimiz bir şekilde yaşıyoruz, acı, tatlı, iyi kötü. Yaşarken istiyoruz ki; kendi vatanımızda rahat, mutlu, umutlu ve güvende olalım. İşte bunun için birileri hiç durmadan çalışıyor. Gecelerini gündüzlerine katıp çırpınıyorlar. Sizce kim onlar? Onlar bellerinde silahı olan ama kullanma yetkisi olmayan, bundan dolayı vurulan ya da karşısındakine kıyamayıp kendisi vurulan polisler. Onlar; uyuşturucu tacirleriyle hiçbir kâr gözetmeden savaşan, mafya hesaplaşmalarında onları ayırmaya çalışan, arada sebepsiz yere vurulan, ölen polisler. Onlar; yalnızca vatanı, milleti, bayrağı dağılmasın diye terörle mücadele eden, suçsuz insanları korumaya çalışırken bir canlı bombayla ya da yaylım ateşiyle canından olan polisler. Onlar; biz işimize, okulumuza rahat gidebilelim, trafik kazısı yapmayalım diye haftanın 7 günü 24 saat görevi başında olan, alkollü bir sürücünün yaptığı kazanın kurbanı olan polisler. Onlar; biz geceleri rahat uyuyalım evlerimiz soyulmasın diye gecenin yarısında ailesini bırakıp sokak aralarında devriye gezen polisler. Onlar; bizim her eylemimizde, her görevimizde mutlaka orada bulunan, bizi korumak için oranın düzeni ile uğraşan polisler. Onlar; bizleri konserler, tiyatrolarda eğlenirken güvende olalım diye orada bizimle birlikte bekleyen, maçlarda herkes maç izlerken magandaların ortalığı bulandırmasını engelleyen polisler. Onlar; kendi evi soyulduğunda silahı çalındığı için suçlu konumuna düşen, çalınan silahları ile cinayet işlendiğinde katil damgası yiyen polisler. Onlar; ülkemin her karesinde ayyıldızlı bayrağı gökten inmesin diye her türlü hainlikle savaşan buna rağmen değeri dahi bilinmeyen polisler. Onlar; insan haklarının yok edicisi olan Amerika’nın polisleriyle kıyaslandığında hiç kimseye işkence yapmayan, daha merhametli, hoş görülü, cesur ve sevecen olan, üstelik yıllarca çalışıp da rütbe alamayan polisler. Onlar; gece kondu yıkımlarında emir verildiği için göz yaşları ile yıkıma giden, onların acısına ortak olan merhametli polisler. Onlar; bizim memleketimizde; vatan için, millet için, bayrak için seve seve ölüme giden şanlı şerefli Türk Polisleri. Onlar; bir gün arabasına binerken haince bir pusuya kurban giden nice Gaffar Okkanlar, hepimiz kadar yaşama hakkına sahipken bir gün olsun yaşayamayan, gece yarısında bile ailesini bırakıp nöbete giden polisler. Onlar; bizim için nice fedakarlıklar yapan, önünde saygıyla eğileceğimiz, bizim kahramanlarımız olan Türk polisleri. Onlar bizim için bu kadar fedakarlıklar yaparken biz, neden yanlarında değil de karşılarındayız? Bizi yok etmek isteyen iç ve dış düşmanlara karşı koyabilmek için polislerle el ele, gönül gönüle. Haydi Türkiyem! Mutlu, umutlu, beraber ve dirlik içinde nice güzel günlere Güldane ÇOBAN 12 / B Sınıfı Binbaşı Dündar Taşer Sağlık Meslek Lisesi 174 EK 13-c 10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE GAZİANTEP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN DÜZENLENEN LİSELER ARASI KOMPOZİSYON YARIŞMASI ÜÇÜNCÜ POLİS BABAM Evde en çok babamı severmişim küçükken. Ne zaman kapıyı açıp işe gitmeye kalksa ağlarmışım saatlerce. Eski fotoğraflarda dikkatimi çeken; babamın bulunduğu fotoğraf karelerinde kendimi bulmam. Beni bu karelere almak istemeseler bile ağlayıp bir kenardan kafamı indirerek sonunda o kareye girermişim. Büyüdükçe de bu sevgim değişmedi. Yine kapı çarpıntısı ile babamın yokluğunda buruk yaşıyorum. Bazen bu burukluk o kadar sık oluyor ki. Gecenin on ikisi sabahın beşi. Hatta anneme babam ne kadar çok çalışıyor deyip kızıyorum. Tabi korkularda yaşıyoruz annemle… Ama annem o kadar iyi ki her şey bizim için diyor yine de. Bazı geceler babamı yatağında bulamıyorum. Sabah uyandığımda ise hemen odasına bakıp yorgunluk içinde uyuduğunu görünce onu daha çok seviyorum. Formasının içinde çok mutlu sanki… Bir sıkıntım olsa her şeye koştuğu gibi bana da koşuyor. Ne güzel yakışıyor babama polislik. İşini çocuğu gibi seviyor. Adaletli dünya için çırpınışı bana umut kaynağı veriyor. Bazen polisliğini anlatıyor coşkuyla. Daha da çok seviyorum. Her şey vatan için Türk milleti için diye başlayan sözlerinde minicik çocuk ben bile vatan sevgisini duyuyorum. Sevgim hiçbir yerlere sığmıyor artık. Sokakta ne zaman mavi formaya sarılmış bir polis görsem babamı görmüyorum. Gözlerimdeki o parıltıya bakıp onlar içimizden biri, onlar baba yüreğine sahip onlar vatanın onur kaynağı… O benim polis babam diyorum. Ayşegül YILMAZ 11 / F Sınıfı H. Muzaffer BAKBAK Kız Meslek Lisesi 175 EK 14-a 10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE GAPGİAD TARAFINDAN DÜZENLENEN İLKÖĞRETİM İKİNCİ KADEME ÖĞRENCİLERİ ARASI KOMPOZİSYON YARIŞMASI BİRİNCİ BAŞKALARI İÇİN YAŞAYANLAR İnsanlar vardır, yaşamlarını başka insanların rahatı ve huzuru için adayan. Toplumun iftihar tablosudur böyle insanlar. Hayatını topluma adayan insanların başında gelir polis. Polislerimiz, milletin huzur ve güven içinde yaşaması için canını seve seve verebilen fedakâr insanlardır. Dillerin değil silahların konuştuğu, güçlü olanın korumasız olanı ezdiği, bıçakların ellerde gezdiği, hırsızların, kapkaççıların cirit attığı, gaspçıların, tecavüzcülerin ortada gezdiği bir toplum düşünün… Bütün bu kötülük odaklarından polis sayesinde kurtuluyoruz. Bu kötülükleri yapanlar polis tarafından durduruluyor, sindiriliyor, ıslah edilmek üzere gerekli birimlere teslim ediliyor. Onlar kendi yavrularını sevmeye vakit bulamadan, gecenin karanlığında, kışın ayazında günün her saatinde görevdedirler. Onlar ki sevgili eşini, anne ve babasını geride bırakarak kurşunun, bombanın üzerine gözünü kırpmadan giden insanlardır. Onlar ki hiç tanımadığı biri uğruna göğüslerini bıçaklara, kurşunlara gerenlerdir. Bütün bu özveriler bizim rahatımız için yapılır. Huzur içinde sabahlayan ilçeler, iller polislere emanettir. Bir trafik kazasında çoğu zaman ilk uzanan yardım elidir polis. Karşıya geçmekte zorlanan çocuğa uzanan şefkât eli. Adres soran vatandaşa güvenilir rehber. Kafayı çekerek evin yolunu da şaşırmış olan zavallıya polistir yardım eden. Bunca erdem ve özveriye karşılık polisimiz maddi sıkıntılar içindedir. Geçtiğimiz ayda iki polisimiz maddi sıkıntı nedeni ile stres dolu hayatına son verdi. Hayatlarını başkalarının rahat ve huzuru için adayan güzel insanlar, taht kurdunuz temiz gönüllerde. Sizlere çok şey borçluyuz. Aydınlık olsun yolunuz. Vatanımız, bayrağımız için, huzur ve güvenliğimiz için şehit düşen polislerimizi, tüm şehitleri rahmetle anıyoruz. Tuğçe ULAŞLI 8 / E Sınıfı – 927 100. Yıl İlköğretim Okulu 176 EK 14-b 10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE GAPGİAD TARAFINDAN DÜZENLENEN İLKÖĞRETİM İKİNCİ KADEME ÖĞRENCİLERİ ARASI KOMPOZİSYON YARIŞMASI İKİNCİ ONLARSIZ HAYAT KARMAŞADIR Hayatımızda hep var olan, hissettiğimiz bir duygu vardır: Güven duygusu. Kötülüklere, karanlıklara karşı güven içinde olma isteği. Sokakta, parkta oynarken, ailemizle gezerken huzurlu olma duygusu. Evden çıktığımızda ailemizin bizi endişesiz bekleme isteği… İnsan olarak huzurlu ve güvenli yaşamak isteriz. Çoğu zaman bu isteğimiz gerçekleşmez. Çünkü hep bir şeylerden korkmayı öğrendik. Sokağımızda, mahallemizde oynarken endişe etmeyi öğrendik. Oyunda önce hırsızlığın, cinayetin, şiddetin ne demek olduğunu öğrendik. Kısacası her şeyden korkmak öğretildi bize. Bu güvensizlik içinde bir tesellimiz var yine de: Polisler… Onlarsız bir şehir, bir ülke karanlık demek. Onlarsız bir hayat kargaşa demek. Polisler olmazsa, insanların mutluluğu sağlanamaz. Hayat bir acıya dönüşür. Gülmek unutulur. Haklar çiğnenir. Haksızlıklar artar onlar olmazsa. Ölmek de öldürmek de kolaylaşır. Cinayetler işlenir her an. Hayat ucuzlar. İnsanların emeği, mutluluğu çalınır. Düzen kaybolur. Onlar olmazsa sokağa çıkmak bile zorlaşır. Biz, onların fedakarlığı sayesinde huzurlu bir yaşam geçiririz. Polisler olmasa doğrular, yanlışlar karışır. Doğruluk kişiden kişiye değişir. Herkes bildiğini okur. Bunun sonucunda büyük kavgalar, karışıklıklar ortaya çıkar. Hayat çekilmez olur. Geleceğe dair umutlarımız tükenir. Beklentilerimiz azalır. Belki de her an yeni bar hayal kırıklığı yaşanırdı, onlar olmasaydı. Hayatın tüm zevkleri, güzellikleri kaybolurdu. Üzüntüler artardı, sevinçler azalırdı. Onların yokluğu tam bir felaket olurdu hayatımız için. Yaşamımızı güven içinde geçirmek için bu güveni sağlayanlara, yani polislere her zaman ihtiyacımız olacaktır. Onlar olmadan hayat yaşanmazsa, onların değerini bilmeliyiz. Hayatımızı yaşanılır kıldıkları için. Huzurumuza ve aydınlığa bekçi oldukları için. Fatma EVİZ 7 / D Sınıfı Özel Emine Nakıboğlu İlköğretim Okulu 177 EK 14-c 10 NİSAN POLİS HAFTASI NEDENİYLE GAPGİAD TARAFINDAN DÜZENLENEN İLKÖĞRETİM İKİNCİ KADEME ÖĞRENCİLERİ ARASI KOMPOZİSYON YARIŞMASI ÜÇÜNCÜ POLİS AMCA Seni daha beş, altı yaşlarında oyunlarımız içinde tanıdım. Hırsız polis oyununda en kahraman adamdın. Bütün çocuklar senin yerinde olmak için yarışırdık. Elimizde oyuncak tabancalarımızla hırsızı yakalarken ne kadar da gururlanırdık. Okula başladım… Karşı caddeyi aşarak okula varmak gerekiyordu. Birkaç gün annem geldi, ona da zor oldu. Tabi seni orada görünceye kadar. Yol bizimdi polis amca, elimizden tutup geçirirdin karşıya. Seni bazen meydanlarda kavga eden kalabalıkları yatıştırırken gördüm. Sen çok da sabırlısın polis amca. Biz sıcak yataklarımızda uyurken sen karanlık sokaklardasın. Biz rahat uyuyalım diye, gözünü kırpmadan karanlık sokaklarda gezersin. Sen duygu yüklü, merhametli bir insansın polis amca. Bilmem hangi nedenlerle cami avlusuna bırakılan o mini mini bebecikleri elinde biberonla beslerken görünce gözümde binlerce kez büyüyorsun. Polis amca takvimlerde senin için tatil yazmaz mı? Bayram, kar, yağmur sen hep görev başındasın. Senin bayramın da bayramlığında olmaz. Biz rahat bir bayram yaşarsak sen zaten bayram edersin. Sen çok yüreklisin polis amca. Eşin, çocukların sofra başında seni beklerken, bazen bir ambulans içinde bir sedyeye uzatılmış hastane yolundasın. Tek suçun görevini yapmak. Polis amca beni bazen çok üzüyorsun. Al bayrağa sarılı tabutunla omuzlarda taşınırken, şehitlik mertebesiyle şereflendiğin gün yakınların “Vatan sağolsun” diyor. Bizler için, Millet için, Vatan için canını ortaya koyduğun o gün seni kalplerimize kazıyoruz. Son söz sana polis amca “POLİS AMCA SEN ÇOK YAŞA, YAŞA, VAROL POLİS AMCA”… Burcu ŞAHAN 6 / A Sınıfı Hasan Katıkçı İlköğretim Okulu 178 EK 15-a 179 EK 15-b 180 EK 15-c 181 EK 16 Törenlerde Selam veren Polis Üniformalı Çocuklar Törenlerde Selam veren Polis Üniformalı Çocuklar 182 EK 17 O fotoğrafı görmeniz gerekti; Kollarının arasına aldığı bebeciğe bakan o gözleri, sevgiye şefkatle bakan o gözleri görmemiz gerekti; sizlerin de baba, anne, evlat, kardeş olduğunuzu hatırlamamız için… Sıcak, soğuk, yağmur, kar, gece, gündüz, bayram, tatil, daima ama daima POLİS-İMDAT Arkanızda neler bıraktınız, hasta, çocuk, ev kirası, yorgun bedenler; ne önemi var POLİS-İMDAT Maçta, konserde, evde, sokakta, trafikte, hastane önünde, okul kapısında, düğünde, cenazede… Sana ihtiyacım var; KORU BENİ… Evimi, dükkanımı, fabrikamı, üniversitemi, caddeleri, sokakları, köyümü, kasabamı, kantinimi yani ÜLKEMİ… Gün 24 saat, yaz-kış, gece-gündüz, aç-tok, hasta-yorgun, bayram-tatil KORU BENİ… Hırsızdan, tinerciden, sarhoştan, kapkaççıdan teröristten… Taşlan, bıçaklan, belki kurşunlan ama KORU BENİ… Evet o fotoğrafı görmeniz gerekti. Kendisine taş atan, kurşun sıkan insanlarındı belki o çocuk Bir babanın yavrusuna sarılışı gibi şefkatle sarılmıştı kolları ve sevgiyle bakıyordu gözleri… Şehit olan her polise gözyaşı döktük televizyon haberlerinde, ama sonra ki habere geçince unuttuk. Anaları, eşleri, babaları, çocukları, kardeşleri unuttuk. Hep var nasılsa onlar; arkadaşlarının cenazesinde akıtır gözyaşlarını, acısını gömer içine ama KORUR BENİ… Masum bir yavrunun sözleridir önemli olan “büyüyünce Polis olucam, kötülerle savaşmak için” gerisini boş verin siz; sizi en iyi o saf masum yürek anlıyor. Hayatın telaşı ve acımasızlığı içinde katılaşmış biz yürekler değil. Kötülerle savaşın, koruyun bizi. Size kinle nefretle bakan gözler var belki, ama bilin ki sevgiyle, minnetle bakan milyonlarca göz, sizin için dua eden milyonlarca yürek var. Siz bizleri koruyorsunuz, TANRI DA SİZLERİ KORUSUN… Süheyla TAHAOĞLU Anneler Derneği Başkanı 183 EK 18 10 Nisan Araç Kampanyası Araçlar 10 Nisan Araç Kampanyası’nda Ödül Alan Yardımsever Vatandaşlarımız 184 EK 19 Yıl içerisinde genellikle yapılan kampanyalar ve etkinlikler: 1. 16-20 Mart 2005 tarihleri arasında, “Çanakkale Zaferi Yıldönümü’nde Polis-Gençlik El Ele” konulu gezi düzenlenmiş, öğrencilere gezi sırasında mont, şapka, bloknot, kalem ve gezi dönüşü ailelerine vermeleri için birer paket Mevlana şekeri hediye edilmiştir. Hediyelerin dağıtım noktaları: İstanbul; Topkapı Sarayı-Ayasofya MüzesiSultan Ahmet Cami-Dikilitaş-Yerebatan Sarnıcı-Miniatürk-Harbiye Askeri Müzesi, Tekirdağ; Edirne; Çanakkale; Gelibolu-Kilit Bahir-Mecidiye Tabyası-ArıburnuAnzak Koyu-Anafartalar-Kanlı Sırt Anıtı-Lale Pine Anıtı (Tek Çam)-57. Alay Şehitliği-Ahmet Çavuş Anıtı-Conkbayırı-Şehitlik (Şehitler Abidesi)-Merkez, Bursa; Muradiye Camii-Bursa Kalesi-Ulu Cami-Kapalı Çarşı-Türk Eserleri Müzesi-Orhan Gazi Türbesi-Osman Gazi Türbesi-Sultan II. Murat Türbesi-Yeşil Türbe-Yeşil Camii, Afyonkarahisar; Büyük Taarruz Şehitliği-Mustafa Kemal Anıtı-Yıldırım Kemal Şehitliği-Zafer Tepe-Şehit Sancaktar Mehmetçik Anıtı-Dumlupınar MüzesiDumlupınar Şehitliği-Başkomutan Tarihi Milli Parkı Zafer Müzesi, Konya; Mevlana Türbesi. Çeşitli liselerden 93 öğrencinin katılımı ile ziyaret edilmiştir. Gezi sonrasında Geziye katılan öğrenciler arasında kompozisyon yarışması düzenlenmiş, yarışmada, birinci, ikinci ve üçüncü gelen kompozisyon sahiplerine tam, yarım ve çeyrek altın ile bakır işlemeli şilt ve çeşitli hediyeler takdim edilmiştir. Geziye katılanların fotoğrafları, gezi ile ilgili fotoğraf ve gezi sonrasında katılanların görüşlerinin yer aldığı “Gaziler Diyarından Şehitler Mekânına” isimli özel bir kitap yayınlanmıştır. 2. 31 Mayıs 2005-05 Haziran 2005 tarihleri arasında, “Cumhuriyet” konulu gezi düzenlenmiş, geziye katılan tüm öğrencilere şapka, tişört, kapri, bloknot, kalem ve sandalet hediye edilmiştir. (Ankara; Anıtkabir-Dikmen Vadisi-Eski Meclis-Hacı Bayram, Altınpark, Çorum; Samsun; Bandırma Vapuru-Atatürk Müzesi-Diğer müzeler, Amasya; Müzeler-Tarihi Mekânlar, Sivas; Atatürk Kongre SalonuEtnografya Müzesi, Erzincan; Erzurum; Atatürkevi-Etnografya ve Arkeoloji Müzesi, Elazığ; Harput Kalesi ve Diğer Tarihi Mekânlar, Malatya). 185 3. 27-29 Mayıs 2005 tarihleri arasında, dar gelirli ve başarılı öğrencilerden oluşan 90 kişilik İlköğretim 8. sınıf öğrencisine, yaklaşan LGS öncesi moral ve motivasyon sağlamak, Polis-Gençlik kaynaşmasına katkıda bulunmak amacıyla Mersin İli Erdemli İlçesi’nde bulunan Kız Kalesi’ne “Başarıya Ödül Gezisinde PolisGençlik El Ele” konulu gezi düzenlenmiş, öğrencilere birer adet şapka, tişört, kapri, şort, mayo, havlu, güneş kremi ve dönüşte ailelerine vermeleri için birer paket Cezerye hediye edilmiştir. 4. Toplum Destekli Polislik çerçevesinde; güvenlik sorumluluğunun geliştirilmesi ve tabana yayılması, suçun önlenmesinde sivil yapılanmanın artırılarak oto kontrolün gerçekleştirilmesi bakımından “Polis Vatandaş El Ele Gaziantep’te Daha Huzurlu Günlere, Silah Atma Çiçek At” Kampanyaları yapılmıştır. Bu çerçevede; a. Özellikle yaz mevsimlerinde ilimizde yapılan düğünlerde silah atılmaması ve düğün konvoylarında klakson çalınmaması ile ilgili olarak halkımızın bilinçlendirilmesi amacıyla “Afiş” hazırlanarak dağıtılmıştır. b. Uyarıcı ve bilgilendirici içerikli 15 adet büyük boy “Pankart” hazırlanarak ilimizde yoğun alış verişin yapıldığı yerler ile halkımızın görebileceği ana güzergahlara asılmıştır. Pankartlarda bulunan sloganlar; * DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER DÜĞÜNLERDE KLAKSON ÇALARAK, KONVOY YAPMANIN ÇEVRE KANUNU’NA GÖRE 729.65 YTL PARA CEZASI OLDUĞUNU BİLİYOR MUSUNUZ? * DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER KLAKSON ÇALMIYORUM. ÇÜNKÜ EVİNDE İSTİRAHAT EDEN UYUYAN İNSANLARI RAHATSIZ ETMEK İSTEMİYORUM. * DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER MARKA ŞEHRİMİZ GAİZANTEP’TE SİLAH ATMAK KOMŞUYA, TOPLUMA SAYGISIZLIKTIR. * DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER NEŞELİ GÜNLERİNİZİ VE BAYRAMLARINIZI CAHİLCE HAREKET EDEREK KARARTMAYIN. * DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER DÜĞÜNLERDE RUHSATSIZ SİLAHLA ATEŞ ETMENİN 5 YIL HAPİS CEZASI İLE BİRLİKTE 111.401.000 TL PARA CEZASI OLDUĞUNU BİLİYOR MUSUNUZ? 186 * DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER MARKA ŞEHRİMİZ GAİZANTEP’TE SİLAH ATMAK CEHALETİN GÖSTERGESİDİR. * DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER KONVOY YAPARAK KLAKSON ÇALMAK ÇEVRE KANUNU’NA SUÇTUR. PARA CEZASINI BİLİYOR MUSUNUZ? * DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER TRAFİK BİR YAŞAM BİÇİMİDİR, BİR KÜLTÜRDÜR, LÜTFEN… TRAFİK KÜLTÜRÜNÜ BERABER YAŞATALIM. * DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER DÜĞÜNLER NEŞEVE SEVİNÇ GÜNÜDÜR, ÇOCUKLARA KÖTÜ ÖRNEK OLMAYIN. * DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER LÜTFEN SİLAH ATMAYIN. ÇÜNKÜ… KANUNUN SUÇ SAYDIĞI EYLEMLER ÖRF VE ADET OLAMAZ. * DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER LÜTFEN… DÜĞÜNLERDE SİLAH ATMAYALIM, YOLLARI TRAFİĞE KAPATMAYALIM, KİMSENİN CANINI YAKMAYALIM. * DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER LÜTFEN… KONVOY YAPARAK YOLU TRAFİĞE KAPATMAYALIM, ÇEVREMİZİ RAHATSIZ ETMEYELİM. * DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER MESKÛN MAHALDE SİLAH ATMAK ÖRF- ADET VE SEVİNCİN DEĞİL, CEHALATİN GÖSTERGESİDİR. * DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER RUHSATSIZ SİLAN TAŞIMAK. MESKÛN MAHALDE “İL-İLÇE MERKEZLERİNDE” SİLAH ATMAK KANUNLARIMIZCA YASAKLANMIŞTIR. * KLAKSON DEĞERLİ GAZİANTEPLİLER ÇALMAYALIM, YOLLARI LÜFEN… GEREKSİZ YERE TRAFİĞE KAPATMAYALIM, İNSANLARI RAHATSIZ ETMEYELİM. * KENDİNİZİ DÜŞÜNMÜYORSANIZ GELECEĞİNİZİ YANİ ÇOCUKLARINIZI DÜŞÜNÜN. c. Uyarıcı bilgiler içeren 5 ayrı “karikatür”, 12.500 “el broşürü” bastırılarak vatandaşlarımıza dağıtılması sağlanmıştır. d. İl Emniyet Müdürlüğü içerisinde “Alo düğün hattı” projesi uygulamaya geçirilerek Haber Merkezi’nde “Düğün Kriz Merkezi” oluşturulmuştur. e. Düğünlerde silah atılması sonucu olması muhtemel olayların önüne geçmek amacıyla ilimizde yapılan düğünlerde “misafir polis” adı altında sivil olarak personel görevlendirilmiştir. 187 f. Düğün salonu sahipleri ile toplantı yapılarak düğünlerde silah atılmaması, oluşturulan konvoylarda klakson çalınmaması, yüksek sesle müzik yayını yapılmaması konularında duyarlılık göstermeleri istenmiştir. g. Düğün davetiyelerinde, davetlilerin düğünde silah atmamasını, Konvoylarda klakson çalmamasını isteyen mesajlar yazdırılmıştır. h. Evlenen çiftlere Gaziantep Valisi ve İl Emniyet Müdürü tarafından (“Sayın, (x) ile (y) düğün törenlerinin gerçekleşeceği ve yeni bir hayata adım atacakları bu güzel günde genç çiftimize ömür boyu sağlık ve mutluluklar dilerim.” Şeklinde) Kutlama Mesajı gönderilmiştir. ı. Camilerde Cuma Vaazı’nda vatandaşlara imamlar tarafından düğünlerde silah sıkmamaları yönünde uyarılarda bulundurulmuştur. Düğünlerde silah atılmaması hususunda Emniyet Müdürlüğümüzün başlatmış olduğu “Düğünlerde Silah Atma, Çiçek At” kampanyasına olan destek her geçen gün artarak, vatandaşlarımız tarafından benimsenmiş, Hatta tüm yurt genelinde ve ulusal medyada yoğun ilgi görmüştür. 5. Broşürler dağıtılmıştır; * EV VE İŞ YERLERİNİZİN GÜVENLİĞİ İÇİN ALMANIZ GEREKEN ÖNLEMLER * YANKESİCİLİK, DOLANDIRICILIK, KAPKAÇ VE GASP OLAYLARINA KARŞI ALINACAK ÖNLEMLER * OTOMOBİLİNİZİN GÜVENLİĞİ İÇİN ALACAĞINIZ ÖNLEMLER * (UYUYAN BEBEK RESİMLİ) SİLAH ATMAYALIM, KORNA ÇALMAYALIM MIŞIL MIŞIL UYUYANLARIN HUZURUNU BOZMAYALIM. * (YAŞLI BAYAN RESİMLİ) SİLAH ATMAYALIM, KORNA ÇALMAYALIM YAŞLI VE HASTALARIN HUZURUN BOZMAYALIM. * DÜĞÜN EVİNİ CENAZE EVİNE ÇEVİRMEYELİM. 6. Takvim dağıtılmıştır; a. Birinci Takvimde bulunan slogan; Değerli Gaziantepliler, Sorumlu Aile, Sorunsuz Çocuk, Sorunsuz Kent, İşte Gaziantep, Marka Kent, 188 (Lütfen ihbarlarınızı 155 Polis İmdat telefonuna veya www.gaziantep.pol.tr internet adresimize yapınız. Size yardım edebilmemiz için lütfen bize yardımcı olunuz. Sizlerin huzuru bizim gururumuzdur. İyi günler, mutlu yıllar dileriz.) b. İkinci Takvimde bulunan slogan; Değerli Gaziantepliler; Ailenizin ve kendinizin can güvenliği için trafik kurallarına uyalım, uymayanları uyaralım. Sayın yayalar; karşıdan karşıya geçerken yaya geçitlerini ve üst geçitleri kullanalım. Sayın sürücüler; trafikte esas olan insandır. Yayalara yol verelim. (Lütfen ihbarlarınızı 155 Polis İmdat telefonuna veya www.gaziantep.pol.tr internet adresimize yapınız. Size yardım edebilmemiz için lütfen bize yardımcı olunuz. Sizlerin huzuru bizim gururumuzdur. İyi günler, mutlu yıllar dileriz.) c. Üçüncü Takvimde bulunan slogan; Değerli Gaziantepliler; Düğün evini cenaze evine çevirmeyelim. Silah atmak, bıçak taşımak cehaletin göstergesidir. Eğer yapılan iş suç ise örf ve adet olamaz… Düğünlerde silah atmak cesaretin değil, cehaletin göstergesidir. Düğünler neşe ve sevinç günüdür, çocuklara kötü örnek olmayın. Düğünlerde konvoy oluşturup, klakson çalarak çevreyi rahatsız etmeyelim. (Lütfen ihbarlarınızı 155 Polis İmdat telefonuna veya www.gaziantep.pol.tr internet adresimize yapınız. Size yardım edebilmemiz için lütfen bize yardımcı olunuz. Sizlerin huzuru bizim gururumuzdur. İyi günler, mutlu yıllar dileriz.) d. Dördüncü Takvimde bulunan slogan; Alo Okul Hattı “Ulusları kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacaktır. Toplumun en büyük düşmanı cehalet, cehaletin düşmanı da öğretmenlerdir. Öğretmen geçmişin öğreticisi, geleceğin kurucusudur. Gelecek gençlerin, gençler öğretmenlerin eseridir.” (K. Atatürk) (Lütfen ihbarlarınızı 155 Polis İmdat telefonuna veya www.gaziantep.pol.tr internet adresimize yapınız. Size yardım edebilmemiz için lütfen bize yardımcı olunuz. Sizlerin huzuru bizim gururumuzdur. İyi günler, mutlu yıllar dileriz.) 189 e. Beşinci Takvimde bulunan slogan; Alo Okul Hattı Değerli öğretmenler ve öğrenciler, Gaziantep Emniyet Müdürlüğü olarak daima sizlerin yanındayız, sizlerinden biriyiz. Lütfen okul önlerinde ve okul dışında karışlaştığınız sorunlarınızı 24 saat açık olan “Alo Okul Hattı” telefonuna bildiriniz. (155 Polis İmdat, Okul Hattı: 0342 221 33 00, e-mail: [email protected].) 7. Alo Okul Hattı ve Okul Polisliği Kurulmuştur. Ülkemizin yaklaşık % 33’ünü oluşturan 18 yaş altı çocuk ve genç nüfusun güvenli bir ortamda gelişimlerini tamamlamaları, ülkemize ve topluma yararlı bireyler olarak yetişmeleri, ülkemizin gelişmiş çağdaş ve demokratik ülkeler arasındaki hakettiği yerini alması, çağın gereklerine uygun gelişim ve değişimini sağlaması, çocuk ve genç nüfusun nitelikli yetiştirilmesi ışığında, eğitim çağındaki çocuk ve gençlerin şiddet hareketleri, kötü alışkanlıklar ve her türlü istismara karşı korunması ve gelişimlerinin sağlanması bakımından, geleceğimizin teminatı gençlerimizin suç ve kötü alışkanlıklara karşı korunması amacıyla; merkez İlçe Emniyet Müdürleri sorumluluğunda Devriye Ekipler Amirliği’nde görevli amir ve memurlara bir planlama dahilinde Lise ve İlköğretim Okulları’ndan birinin sorumluluğu verilmiştir. Her bir sorumlunun 15 günde bir okul idarecileri ile öğrenci ve okul güvenliği konularında bizzat görüşmeler yapmaları sağlanmaktadır. EğitimÖğretim dönemi süresince okul çevrelerinde öğrencileri suça itebilecek yerler ile internet kafe, kafeterya ve benzeri gibi umuma açık yerlerin ilgili mevzuat çerçevesinde denetim ve kontrolleri sıklaştırılmaktadır. Gençlerin ve çocukların fiziksel ve ruhsal gelişimini olumsuz yönde etkileyen madde kullanımı ve bağımlılığı ile her türlü istismarın önlenmesine yönelik tedbirlere okullar ve çevresinde ağırlık verilmektedir. Uyuşturucu madde kullanımının engellenmesine yönelik olarak seminer, kurs ve benzeri eğitim faaliyetinin konusunda uzman olan görevliler tarafından verilmesi (bu eğitim faaliyetlerinin İlköğretim öğrencilerinin merakını uyandırdığından), en az lise düzeyindeki okul öğrencilerine yönelik olarak düzenlenmesi sağlanmaktadır. Okullarda görev alan personel özel hizmetiçi eğitimlerden geçirilmektedir. 190 Alınan tedbirlerin yanında okul idareleri ile irtibata geçilerek çocuk ve gençlerin eğitici, onlara karşı tehdit unsuru olan şiddet suçları, internet suçları ve sokak suçları gibi konularda seminer ve konferanslar düzenlenmeye başlanmıştır. Aile içinde şiddet ve her türlü istismara maruz kalan çocuk ve gençlerin okullarda tespit edilmesi halinde; 4320 Sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun’un ilgili hükümlerine göre gerekli kanuni işlemlerin yapılmasına dikkat edilmektedir. Böylece; okullara Emniyet Müdürlüğü personelinin gönderilmesi suretiyle okul idarecileriyle koordinasyonunun sağlanması ve suç olaylarının engellenmesi sağlanmaktadır. Okul yöneticilerinin de teklif ve tavsiyeleri göz önüne alınmaktadır. Haber Merkezi bünyesinde 24 saat hizmet veren “174 Polis Danışma Hattı” içerisinde “Alo Okul Hattı”nın da kurulması ile okullar civarında suç olayları ile ilgili düşüş görülmektedir. Okullarda öğrencilerin polisi kendilerine bir abla-ağabey, teyze-hala, dayı-amca kadar yakın görebileceği güvenlik ile ilgili sorunlarını rahatça iletebileceği, kötü niyetli kişilere karış kendisini daima koruyacak bir polisin varlığını hissedebileceği bir yapı ve ortam oluşturulmuştur. 8. Yakalama Sırasında Öğretilecek Haklar ile ilgili Afişler asılmıştır. Özellikle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin üzerinde titizlikle durduğu İşkence ve şüpheli hakları konusunda Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği gereği “Haklarınızı Biliyor musunuz ?” konulu büyük ebattaki afişlerin vatandaşın görebilecekleri yerlere ve İlde bulunan Resmi Kurum Binaları ve vatandaşlarımızın yoğun olarak bulunduğu Alışveriş Merkezlerine asılması sağlanmıştır. Yakalama konusunda vatandaşlarımızın bilinçlendirilmesi sağlanmıştır. 9. “İyi Tanıtımın Yolu İyi Tanınmaktan Geçer” sloganıyla başlatılan “İlimizi Tanıyalım Kampanyası” yapılmaktadır. İlköğretim çağındaki çocuklarımıza ilin tanıtımı yapılarak, tarih ve turizm bilincinin aşılanması, Türk Polis Teşkilatı’nın, sosyal yaşantının her alanında var olduğu bilincinin oluşturulması, Polis-öğretmen el ele vererek, bugünümüzü daha güvenli, yarınlarımızın daha aydınlık olmasının sağlanması, Demokratik yönetimin vazgeçilmez unsurlarından olan köy ve mahalle muhtarlarımızın; kendi mıntıka ve sorumluluk alanlarında ilimizin tarihi, turistik ve kültürel değerlerini anlatarak, özellikle kaçak ve izinsiz kazılarla mücadele konusunda yardım ve desteklerinin sağlanması amacıyla İlimizi Tanıyalım Kampanyası düzenlenmiştir. 191 a. Okullara Yönelik Eğitim Çalışması yapılmıştır. (Hergün iki ayrı okuldan iki sınıf öğrenci “101 İlköğretim Okulu’ndan toplam 6.430 öğrenci” otobüsle alındıktan sonra kısa bir şehir turu yaptırılarak Emniyet Müdürlüğü Sinema Salonu’na getirilmişler, ilimizin tanıtımı ile ilgili tanıtıcı film gösterimi ve eğitim verilmesi sonrasında öğrencilere bloknot, diş fırçası, diş macunu, kurşun kalem, tükenmez kalem gibi hediyeler verilmiş ve ayrı bir güzergâhtan okullarına götürülmüşlerdir.) Kampanya süresince çocuklara verilen mesajlar; * Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler asla ve asla yorulmazlar. (Mustafa Kemal ATATÜRK) * Her şeyin anahtarı sevgidir. * Sevgili Çocuklar okuldan çıkınca doğruca evinize gidiniz. * Sevgili Çocuklar evde yalnız kaldığınızda tanımadıklarınıza kapıyı açmayınız. * Sevgili Çocuklar yabancı kişilerden para veya hediye almayın. * Sevgili Çocuklar 10 yaşından küçükler araçların arka koltuğunda oturmalıdır. * Sevgili Çocuklar telefon açan yabancılara ailenizle ilgili bilgi vermeyin. * Sevgili Çocuklar Size veya arkadaşlarınıza bir şey olduğunda hemen ailenize veya yakınlarınıza haber veriniz. * Sevgili Çocuklar Oyun oynarken arkadaşlarınızdan ayrılmayın. * Sevgili Çocuklar Araçların sağ kapısından inin. * Sevgili Çocuklar Kaldırımda dükkânlar tarafında yürüyün. * Sevgili Çocuklar Zorda kaldığınızda “155 POLİS İMDAT’ı” arayınız. * Sevgili Çocuklar Güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen hayatından lezzet alır. * Sevgili Çocuklar Tatlı dil yılanı bile deliğinden çıkarır. * Sevgili Çocuklar Sigara sağlığa zararlıdır, içmeyiniz, içenlerin yanında durmayınız. * Sevgili Çocuklar Bir tek şeye ihtiyacımız vardır; çalışmak, çalışmak ve de çalışmak. b. Gaziantep Çocuk Esirgeme Kurumu Erkek Çocuk Yetiştirme Yurdu Öğrencilerine Arkeoloji Müzesi ve Kursan Plastik Fabrikası gezdirilmiştir. (Ayrıca; Gaziantep Yetiştirme Yurdu’nda kalan 35 öğrenci İl Jandarma Alay Komutanlığı’na 192 götürülmüş, İl Jandarma Alay Komutanı Albay Süleyman YÜKSEL tarafından brifing verilmiş, Komutanlık ve eklentiler gezdirilerek yemek verilmiştir. c. Mehmet Akif ERSOY İlköğretim Okulu Öğrencileri’ne Müze Gezdirilmiştir. (100 öğrenci katılmıştır.) d. İl Milli Eğitim Müdürlüğü Okul Müdürleri ile Toplantı yapılmıştır. e. Köy ve Mahalle Muhtarlarına Arkeoloji Müzesi ve Gaziantep Kalesi gezdirilmiştir. (Geziye 100 muhtar katılmıştır.) Şahinbey Halk Eğitim Merkezi Kursiyerlerine İlimizi Tanıyalım Eğitimi. ( 80 Bayan Kursiyer katılmıştır.) f. Şehitkamil İlçesi Camii İmam Hatipleri Müze Gezisi ve İlimizi Tanıyalım Anlatımı yapılmıştır. (130 Camii İmam Hatibi katılmıştır.) g. Telsiz ve Radyo Amatörleri Derneği’nin 60 üyesine, Gaziantep Kulübü’nün 60 üyesine, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin 50 üyesine ilimizin tanıtımı ile ilgili eğitim verilmiştir. h. En son; 08.03.2006 Salı günü 30 köyün merkezi konumundaki Burç İlköğretim Okulu’nun yaklaşık 900 öğrencisine yine bu okulun Konferans Salonu’nda ilimiz tanıtımı ile ilgili eğitim verilmiştir. 10. Halep Gezisi yapılmıştır. (Teşkilat mensupları, eş ve çocukları ile PolisHalk ilişkilerini geliştirmek bakımından sivil vatandaşlarla birlikte komşu ülkemiz Suriye’nin Şam ve Halep şehirlerine 25-26 Mayıs 2006 tarihlerinde Gezi düzenlenmiştir.) 11. Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü Tiyatro Etkinliği yapılmıştır. Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü Tiyatro Topluluğu tarafından hazırlanan “Ehliyet Senin Neyine Dön Şinasi Evine” Adlı Tiyatro Eserini, Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü Tiyatro Salonunda Kimsesiz Çocuklar Yurdu, Huzur Evinde Kalmakta Olan İlgiye Muhtaç Vatandaşlarımıza, İslâhiye, Oğuzeli, Karkamış, Nurdağı, Yavuzeli ilçelerinde halkımıza ve personelimize oynanmıştır. İl Valiliği Onayı ile Gaziantep merkez ve ilçelerindeki okullarda bir program dahilinde sergilenmiştir. 12. 174 Polis Danışma Hattı Sesli Yanıt Sistemi Kurulmuştur. Vatandaşlar tarafından 174 nolu telefonu arandığında SESLİ YANIT SİSTEMİ; “Gaziantep Emniyet Müdürlüğü 174 POLİS DANIŞMA HATTI’na hoş geldiniz Pasaport işlemleriniz için; 1, 193 Asayişe Müessir Olayların Önlenmesi için; 2, Alo Okul Hattı işlemleriniz için; 3, Trafik işlemleriniz için; 4, Madde Bağımlılığından Korunmak için; 5, Trafik Kazalarına Sebebiyet Vermemek için Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar için; 6, Bizzat İl Emniyet Müdürü’ne ulaştırmak istediğiniz ihbar ve şikâyetleriniz için; 8, Tuşuna basınız” Şeklinde devreye girmektedir. 13. Bisikletli Polis Timleri (Martılar) Kurulmuştur. Toplum destekli polislik anlayışı çerçevesinde suç oluşmadan önleyebilmek ve suçlulara anında müdahale etmek amacıyla 10 kişilik bisikletli Polis Timi kuruldu. Bisikletli Polis Timleri diğer motorize ekiplerin giremediği yerler ile Parklar, çarşı ve alışveriş yerlerinin yoğun olduğu bölgelerde vatandaşlarımızın huzur ve güvenliğini sağlayarak önleyici görevlerin yanında hırsızlık ve kapkaççılık olaylarının önlenmesi için devriye görevi ifa etmektedir. 14. Sokak Çocuklarına Yönelik “Bizim Çocuklar Sevgi Sineması” faaliyete geçirilmiştir. Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme başta olmak üzere yürürlükteki mevzuat esas alınarak Emniyet Teşkilatı’nın çocuklara yönelik hizmetlerinin iyileştirilmesi amacıyla İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı olarak kurulan Çocuk Şube Müdürlüğü; korunmaya muhtaç olan, ihmal ve istismara maruz kalan, bulunan, evden veya kurumdan kaçan, mülteci, refakatsiz, sokakta yaşayan, sokakta çalıştırılan, oturduğu yeri haber vermekten aciz, hakkında koruma, ıslah ve/veya tedavi tedbiri alınan, suça maruz kalan, suç işlediği şüphesi altında bulunan, kimliği tespit edilemeyen çocuklara yönelik olarak yürütülecek hizmetleri düzenlemektir. “Toplum Destekli Polis” projesi çerçevesinde Gaziantep İli’nde bulunan kamu kurum ve kuruluşları ve sivil toplum örgütleri ile birlikte hareket ederek geleceğimizi emanet edeceğimiz çocukların boş zamanının değerlendirilmesi için sosyal, kültürel ve eğitici nitelikte faaliyetlerde bulunmak üzere; İlimizde bulunan korunmaya ve eğitime muhtaç, sokakta çalışan, risk altında bulunan ve kenar semtlerde ikamet ederek sinema gibi sanatsal aktivitelerden istifade edemeyecek çocuklar ve çocukların ailelerinin sosyal gelişimine katkıda bulunmak, Çocuk-Polis ilişkisi ve sevgisi ile temizlik, sağlık, diş bakımı, çevre bilinci, bitki ve hayvan 194 sevgisi, aile kavramı, sokakta karşılaşabilecekleri tehlikeler vb. konularda bilgi ve mesajların daha etkin ve verimli olarak verilebilmesini sağlamak amacı ile 27.07.2004 tarihinde Valiliğimiz koordinesinde İl Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü bünyesinde 80 çocuğun film seyredebileceği “Çocuk Sinema Salonu” faaliyete geçirilmiştir. Çocuk Sinema Salonu’nda her hafta Salı ve Perşembe günleri saat 14.00-17.00 arasında çocuklara eğitici filmler izletilmekte olup 30.10.2006 tarihine kadar toplam 5.256 çocuğa eğitici film izlettirilmiş, bir çoğuna sağlık taraması yaptırılmış, film arasında çocuklara (Top kek, içecek, mısır çerezi, vb.) ikramlarda bulunulmuştur. Biz biliyoruz ki “Çocuğunun Göz Yaşlarını Silmeyen Aile Onunla Birlikte Ağlar” ağlamak istemiyorsak hep birlikte bunlara sahip çıkacağız. Masum çocuğun ahı en güçlü insanın kininden daha etkilidir. Çocukların eleştiriden çok derslere ihtiyacı vardır. 15. Korunmaya Muhtaç ve Sokakta Çalışan Çocukların Ailelerine Konferans verilmiştir. Sokakta yaşayan korunmaya muhtaç ve sokakta çalışan çocukların ailelerine yönelik konferans verildi. Bu kapsamda sokak çocuklarını dışarıda bekleyen tehdit ve tehlikeler anlatılarak çocuklarının cadde ve sokaklara gönderilmeyip, eğitimlerine ağırlık verilmesi konusunda Emniyet Müdürü ve uzmanlar tarafından konferans verilerek, ailelere yiyecek yardımında bulunuldu. 16. Sokakta çalışan ve dilenen ve maddi durumları kötü olan ailelerin ikametleri ziyaret edilerek Bayramları kutlanmıştır. Şeker, kolonya ve lokumdan oluşan ikram paketleri verilerek ailelere çocuklarını başıboş bırakmamaları ve sokak ortamında çalıştırılmamaları hususunda gerekli uyarılarda bulunulmuştur. 17. Çocuk suçluluğu, çocukları sokağa iten nedenler ve suç odaklarının çocuk ve gençler üzerinde faaliyetleri konularında 225 İlköğretim ve Ortaöğretim Okulları’nda 65.000 öğrenciye yönelik bilgilendirme çalışmaları yapılmıştır. Bilgilendirme çalışmaları sonucunda bilgi içerikli el ilanları ve broşürler dağıtılmıştır. El ilanları ve broşürlerde; * Çocuk Şube Müdürlüğü’nün Görevleri, * Anne Babalara tavsiyeler, * Çocuğu sokağa ve suça iten sebepler, 195 * Anne ve Babaların yaptıkları hatalar, * Ailelere tavsiyeler, * Yarının büyüklerine, * Çocukların dilinden, * Çocuklarımızı sokakta bekleyen tehlikeler, * Unutmayınız! Çocuklar * Polis ağabeylerden ve ablalardan öğütler. Gibi bilgi içerikli konular ayrı ayrı yer almaktadır. 18. Çocuk suçluluğunun önlenmesi düşüncesiyle Sokak çocuklarının sportif etkinliklere katılarak topluma kazandırılması çalışmaları yapılmıştır. Sokakla irtibatı olan 30 çocuk tespit edilerek sportif faaliyetlere yönlendirilmiştir. 19. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Törenleri’ne sokakta çalışan çocukların da katılması sağlanmıştır. Törene katılan 20 çocuğa eşofman yardımı yapılmıştır. Tören Geçişi’nde süslenen kamyonetin üzerinde; * Çocuklara sahip çıkmak geleceğe sahip çıkmaktır. * Çocuğun gözyaşını silmeyen toplum onunla birlikte ağlar. * Artık büyüklerimizin sözünü dinleyeceğiz, kötü alışkanlıklar edinmeyeceğiz. Mesajlarını içeren dövizler çocuklar tarafından taşınmıştır. 20. Valilik Makamı’nda yapılan İl Emniyet Komisyon Toplantısı’nda, İlimizde 2005 yılının “2005 Gaziantep Çocuk Sevgi Yılı” olarak ilan edilmesi sağlanmıştır. Bu sebeple hazırlanan Gaziantep 2005 Çocuk Sevgi Yılı ve Polis İmdat-Çocuk Polisi-Alo Okul Hattı telefon vb. bilgileri içeren 20.000 Cep Takvimi ve 5.000 Duvar Takvimi bastırılmış olup dağıtımı sağlanmıştır. Cep Takvimlerinde ayrıca; * Çocuk Polisi-Çocuklar El Ele Daha Güzel Yarınlara. Çocuğa Gösterdiğiniz Sevginin Yüz Katını Geri Alırsınız. Unutmayınız; Çocuklarda Hayat Piyangosunun çok pahalı alınmış biletleridir. Onlara büyük ikramiyenin çıkması biz büyüklerin elindedir. Çocuklara sevgi, zaman, eğitim ve gönlümüzü verelim. * Sevgi Huzur ve Güven. Çocuklar Sevgi ile Büyür İlgi ile Gelişir. Unutmayınız; Çocuklarda Hayat Piyangosunun çok pahalı alınmış biletleridir. Onlara büyük ikramiyenin çıkması biz büyüklerin elindedir. Çocuklarımızı eğitelim, topluma kazandıralım. Çocuklarımızın geleceği aldıkları eğitime bağlıdır. * Sevgi Şefkat onlarında hakkıdır. Çocuğun gözyaşını silmeyen onunla birlikte ağlar. Haydi Gaziantep! Çocuklara daha fazla zaman ayıralım, çocuklarımızın geleceğini garantileyelim. Gelecek eğitimle şekillenir. 196 Duvar Takvimleri’nde ayrıca; * Çocuk Polisi-Çocuklar El Ele Daha Güzel Yarınlara. * Çocuklar geleceğimizdir. Çocukları korumak hepimizin görevidir. * Unutmayınız; çocuğun gözyaşını silmeyen onunla birlikte ağlar. * Çocuklar çiçektir! Çiçekleri soldurmayalım. * Çocuklara sahip çıkmak geleceğe sahip çıkmaktır. Şeklinde mesajlar verilmiştir. Ayrıca; Gaziantep 2005 Çocuk Sevgi Yılı ile ilgili mesajları ve Polis İmdatÇocuk Polisi-Alo Okul Hattı telefon vb. bilgileri pankartlar halinde şehrin muhtelif cadde ve kavşaklarına asılmıştır. Pankartlarda ayrıca; * Çocuklara sahip çıkmak geleceğe sahip çıkmaktır. Çocuklarımızın geleceği aldıkları eğitime bağlıdır. * Haydi Gaziantep! Çocuklara daha çok zaman ayıralım, çocuklarımızın geleceğini garantileyelim. * Unutmayınız; Çocuklarda Hayat Piyangosunun çok pahalı alınmış biletleridir. Onlara büyük ikramiyenin çıkması biz büyüklerin elindedir. * Anne ve Babalar! Çocuklar çiçektir, soldurmayalım. İlgi ile büyür sevgi ile gelişir. * Tüm Gaziantepliler Haydi! El ele, sorunsuz eğitimli çocuklara. * Tüm Kamu Kurum ve Kuruluşları, Sivil Toplum Örgütleri ve Gaziantepliler!... Haydi! El ele, sorunsuz eğitimli çocuklara. * Tüm Kamu Kurum ve Kuruluşları, Sivil Toplum Örgütleri ve Gaziantepliler!... Çocuklara para yerine; “sevgi, zaman, eğitim, kalbimizi ve gönlümüzü” vererek destek olalım. Şeklinde mesajlar verilmiştir. 21. Web Sayfasında Yenilikler Yapılmıştır. a. İlimizi Tanıyalım (Gaziantep İli ve İlçeleri hakkında bilgi), b. Polisi Tanıyalım, c. Polis Meslek Yüksek Okulu, d. Polis Koleji, e. Polis Linkleri (81 İl Emniyet Müdürlüğü’ne ait internet adresleri), f. Polis Akademisi, g. Basın Açıklamaları, h. Trafik (Sürücü Belgeleri-Trafik Müfettişi-Trafik Bilgisi-Trafik İşaretleri-Araç Tescil Kayıt-Trafik Sorgulaması), 197 ı. Birimler; 1) Asayiş Şube Müdürlüğü (Genel Asayiş Durumu-Gasp, Soygun ve Adam Kaçırma-Oto Hırsızlığı-Dolandırıcılık), 2) Pasaport Şube Müdürlüğü (Hususi Damgalı Pasaport-Pasaport ile ilgili ayrıntılı bilgiler), 3) Ruhsat İşlemleri Şube Müdürlüğü (Bulundurma Ruhsatları-Taşıma Ruhsatları-Ruhsat alabilmek için gerekli bilgiler ve ayrıntılı bilgiler), 4) Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (Polis Gençlik El Ele ProjesiŞüpheli Paketler ile karşılaşıldığı durumlarda yapılması gerekenleri öğrenelim), 5) Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü (Narkotik, Uyuşturucu Madde Ne Demek?-Uyuşturucu Maddeler), 6) Çocuk Polis (Anne ve Babalara Tavsiyeler-Çocuğu Sokağa İten Sebepler), 7) Özel Güvenlik (Özel Güvenlik Kanunu ve ilgili mevzuat hakkında ayrıntılı bilgiler), 8) Halkımıza açık olan Polisevi (6 Suit, 36 çift, 12 tek kişilik toplam 54 oda 108 yatak kapasiteli, odalarda televizyon, mini bar, klima, telefon, 24 saat sıcak su ve Lig TV), 9) Terk Plakaların İnternetten Yayınlanması, 10) Gençlerimizin Internet Sitemizden Uyarılması. 22. Uyuşturucunun zararları ile ilgili etkinlikler yapılmıştır. a. Gençlik Geleceğimizdir, Polis Vatandaş El Ele Sloganıyla başlatılan, Sanko Holding’in Sponsorluğunda Öğrencilere Uyuşturucunun Zararlarını Anlatan “Sessiz Çığlık’’ İsimli Oyunun Sahnelenmesi. İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün organizasyonu, SANKO Holding’in Sponsorluğunda, uyuşturucunun zararlarının anlatıldığı, Tülay Doğan’ın yazıp yönettiği “Sessiz Çığlık” isimli oyun Büyükşehir Belediyesi Devlet Tiyatrosu Sahnesi’nde, İstanbul Bahçelievler Tiyatrosu oyuncularınca sergilenmiştir. b. 2005-2006 ve 2006-2007 Eğitim ve Öğretim döneminin başlaması ile birlikte “Okul Ekibi” oluşturulmaktadır. (Madde Bağımlığı), c. Madde Kullanımı ile Mücadele çerçevesinde İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nde görevli uzman Psikolog ve sivil toplum örgütleri ile el birliği içerisinde ilk etapta Rehber Öğretmenler ile diğer Öğretmenlere ve Öğrenci Velileri’ne daha sonraki aşamalarda ise Lise ve dengi okul öğrencilerine yönelik madde kullanımı konusunda tiyatro gösterimi, konferans, panel ve seminer gibi etkinliklerle ilgili Eğitim Seminerleri düzenlenmektedir. En son 19.09.2006 Salı günü saat 18.30’da Büyükşehir Belediyesi 198 Onat Kutlar Tiyatro Salonu’nda “Okullarda Artan Şiddet ve Uyuşturucu” konulu panel düzenlenmiştir. d. 10.000 kişiye afiş ve broşür dağıtımının yapılması. 1) Sağlıklı bir gelecek için söyle ve gurur duy. Bütün uyuşturuculara hayır, 2) Uyuşturucuya hayır, 3) Madde bağımlılığından korunmanın en etkili yolu hiç başlamamaktır, 4) Unutmayın! Geleceğimiz çocuklarımızdır, uyuşturucuya hayır, 5) Görevimiz güvenliğiniz, bize güvenin. Uyuşturucuya hayır, 6) Uyuşturucuyla hayatınıza, paranızla devlet bütünlüğüne zarar vermeyiniz, 7) Uyuşturucuda kaçınılmaz son, uyuşturucu sağlığınız için en büyük tehlikedir. 8) Hayat yaşamaya değer, Uyuşturucu hayatınızı zindan eder. Gençlik geleceğimizdir, lütfen onlara zaman ayıralım, sahip çıkalım. 9) Uyuşturucu; çıkmaz yola bilet, karar sizin! 10) Sağlıklı bir toplum mutlu bir gelecek için madde kullanımına hayır. e. Madde Bağımlılığı ile ilgili Cuma günleri Camilerde vaaz verilmesi. f. Şehitkamil İlçesi Halk Eğitim Merkezi Konferans Salonu’nda “Madde Bağımlılığı” ile ilgili 100 Veliye konferans verilmesi. g. Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Şahinbey Araştırma Hastahanesi işbirliği ile Şehitkamil Belediyesi Toplantı ve Konferans Salonu’nda “Sigarayı Bırakma” kampanyası ve “Madde Bağımlılığı” ile ilgili 50 kişiye konferans verilmesi. 23. 06-16 Mayıs 2006 tarihleri arasında Karayolu Güvenliği Haftası yapılmıştır. Her yıl en az iki defa Fahri Trafik Müfettişleri ile toplantı yapılmakta olup 09 Mayıs 2006 tarihinde Şehitkâmil Belediyesi Toplantı Salonu’nda Fahri Trafik Müfettişleri’nin İl Toplantısı yapılmıştır. 11 Mayıs 2006 tarihinde saat 15.30’da Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu’nda Panel düzenlenmiştir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek 6. maddesi hükmüne dayanılarak hazırlanan, kural ihlali yapan sürücüler hakkında trafik suçu tespit tutanağı düzenlenmesini ve bu tutanağın en yakın trafik birimlerine gönderilmesiyle birlikte, yapılacak olan uygulamanın esas ve usullerini kapsayan Fahri Trafik Müfettişliği Görev ve Çalışma Yönetmeliği147 gereği; ildeki merkez ve ilçe trafik tescil kuruluşlarına kayıtlı toplam motorlu araç sayısının binde iki oranında tespit 147 Fahri Trafik Müfettişliği Görev ve Çalışma Yönetmeliği, 01.05.1997. 199 edilen, (Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak, en az kırk yaşında olmak, en az yüksekokul mezunu olmak, en az on yıllık sürücü belgesi sahibi olmak, asli kusurlu olarak ölümlü veya yaralamalı trafik kazasına sebebiyet vermemiş olmak, müracaat tarihinden geriye doğru toplam beş yıl içerisinde, hakkında 100 ceza puanı uygulaması sonucu sürücü belgesinin geri alınmamış olması, kamu hizmetlerinden yasaklı olmamak, taksirli suçlar ve aşağıda sayılan suçlar dışında tecil edilmiş hükümler hariç olmak üzere, ağır hapis veya 6 aydan fazla hapis veyahut affa uğramış olsalar bile devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlara, zimmet, ihtiras, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolaylı iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyeti kırıcı suçtan veya istimal ve istihlak kaçakçılığı hariç, kaçakçılık, resmi ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, devlet sırlarını açığa vurma suçlarından dolayı hükümlü bulunmamak.) şartlarını taşıyan (ve Trafik sorununun çözümüne yönelik bilimsel araştırma ve çalışma yapanlar ile trafiğe hizmet etmiş olanlar ve bulundukları görev, mesleki deneyim ve nitelikleri itibariyle müfettiş olarak görevlendirilmelerinde yarar görülenlerin ve Mülki İdare Amirliği Hizmetleri Sınıfında görev yapanlar ile Emniyet Hizmetleri Sınıfında rütbeli olarak görev yapanlar, bu görevleri yaptıktan sonra ayrılanlar ile emekli olanlar) ve müracaatları kabul görülen Fahri Trafik Müfettişleri, tespit ettikleri kural ihlallerine ilişkin olarak matbu tutanağı düzenledikten sonra, bir hafta içerisinde en yakın trafik birimine teslim ederler, trafik güvenliği ile ilgili görüş ve önerileri bildirebilirler, yer ve zamanla sınırlı olmayıp, ülkenin her yerinde görevli sayılırlar, görevlerini yürütürken, adil ve tarafsız olmak zorundadırlar, araç durduramaz, sürücülerle muhatap olamaz, belge veya evrak kontrolü yapamazlar. Gaziantep İli’nde 354 faal Fahri Trafik Müfettişleri bulunmaktadır. 2006 yılı ilk 7 ayında en fazla kırmızı ışık ihlali ve gürültü ile çevreyi rahatsız edenlere olmak üzere 1.492 araca toplam 115.332 YTL para cezası yazmışlardır. Trafik ile ilgili eğitici etkinlikler yapılmıştır. a. İlköğretim 6. ve 8. sınıflarında okutulan “İlkyardım ve Trafik Dersi” programlarının eğitici ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’nde görevli 2 rütbeli personel, 8 Polis Memuru tarafından Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından belirlenen 10 İlköğretim Okulu’nda (400 öğrenciye) Trafik ve İlkyardım dersleri, silahları görünmeyecek şekilde üniformalı olarak verilmektedir. b. “Çocuk Trafik Eğitim Parkı”nda okul öncesi ile İlköğretim 1. ve 2. sınıfta eğitim 200 gören öğrencilere yönelik olarak, teorik ve uygulamalı eğitime devam edilmektedir. (2005 yılında 1.604 öğrenciye eğitim verilmiştir) Her gün 50 öğrenciye eğitim verilmektedir. c. Gaziantep ilinde faaliyette bulunan sivil toplum kuruluşlarından Şoförler ve Otomobilciler Odası, Umum Minibüsçüler Odası, Kamyon ve Otobüsçüler Odası gibi kuruluşlarla işbirliğinde bulunarak servis sürücülerine, ticari araç kullanan sürücülere (2005 yılında; 583 Öğrenci Servis Sürücüsüne, 704 Ticari Minibüs Sürücüsüne, 235 Ticari Taksi Sürücüsüne) trafik kuralları hakkında bilgilendirme seminerleri yapılmıştır. d. Kamu Kurum ve Kuruluşları ile İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı okullarda Sürücü ve Yaya Eğitimi verilmektedir. (1.226 Otomobil Sürücüsüne, 199 Otobüs Sürücüsüne, 185 Kamyon Sürücüsüne, 176 Halk Otobüsü Sürücüsüne, 45 Fabrika Servis Sürücüsüne, 151 Sürücü Kursları Sürücüsüne, 47 Belediye Otobüs Sürücüsüne, 43 İş Makinaları Sürücüsüne, 20 Tır Sürücüsüne ve 29.662 Öğrenci Yaya ile 488 Öğrenci olmayan Yaya’ya Sürücü ve Yaya Eğitim Seminerleri verilmiştir.) (2005 yılında; toplam 35.368 kişiye Sürücü ve Yaya Eğitim Seminerleri verilmiştir.) 24. 230.000 adet sürücü ve yayalara dağıtılmak üzere boyama kitabı, afiş, broşür, çıkartma vb. dağıtımı yapılmıştır. a. Boyama Kitabı; İlköğretim birinci sınıfta eğitim ve öğretim gören 35.100 öğrenciye Trafik Boyama Kitabı dağıtılmıştır. b. Afişler; 1) Lütfen… Babacığım sürat yapma evde seni bekliyorum. 2) Hiçbirimiz böyle fil olmak istemeyiz değil mi? 50 km/s hızla giden bir araçta, arka koltukta oturan ve emniyet kemeri takmayan bir çocuğun ağırlığı çarpma anında tam 30 kat artarak 40 Kg’dan 1200 Kg’a çıkar. Emniyet Kemeri takın, hayata bağlanın. Emniyet Kemeri kullanırsanız… Emniyet Kemeri kullanmazsanız… 3) Lütfen Alkollü ve süratli araç kullanmayın. Hayatınız bizim için değerlidir. 4) “Şu mereti içince çok daha iyi kullanıyorum” son sözünüz olmasın. 5) Futbolcu olsaydı işsiz kalırdı! Trafik… Trajik olmasın. 6) Çocuk kilidi kullanın gözünüz arkada kalmasın! Çocuğunuzu her zaman arka koltukta oturtuyorsunuz. Emniyet Kemeri’nin takılı olup olmadığını daima kontrol ediyorsunuz. Kapı kilidini hep kapalı tutuyorsunuz. Peki ya çocuk kilidi? Onu unutuyor musunuz? Çocuk kilidi, kullanıldığında hayat kurtarır. 7) Yapmayın… Alkollü araç kullanmayın… 8) Trafikte önce çocuğa, sonra çocuğa, sonra tekrar çocuğa bakın! 9) Karayolları standart trafik işaret levhaları, trafik tanzim işaretleri, bilgi işaretleri ve çocuk trafik yemini; (Haydi çocuklar trafik kazalarına dur diyelim. . . Kırmızı ışıkta duracağıma, alt üst ve yaya geçitlerinden geçeceğime, araca binince emniyet kemeri takacağıma ve 201 taktıracağıma, ana caddelerde bisiklet kullanmayacağıma, caddeye kaçan topun peşinden koşmayacağıma, ışıksız kavşaktan geçerken önce sola, sonra sağa, tekrar sola bakarak, koşmadan hızlı adımlarla yürüyeceğime, servis aracı içerisinde ayakta durmayacağıma, araçların sol kapısından inip binmeyeceğime, taşıtların arkasına asılmayacağıma, tüm trafik kurallarına uyacağıma ve uyulmasını sağlayacağıma, SÖZ VERİYORUM.) c. Broşürler; 1) Sayın sürücü, lütfen boşluğu siz doldurun. Hatalı … eve kara haber yollama. Yaşamak ve yaşatmak elinde. Güvenli bir geçiş, geçmek isteyen sürücü geçilen sürücünün karşılıklı saygı ve kurallara uymalarıyla gerçekleşir. Trafik Kuralları kendi güvenliğiniz içindir. 2) Gözünüz arkada kalmasın! Çocuk kilidi kullanın gözünüz arkada kalmasın! Çocuğunuzu her zaman arka koltukta oturtuyorsunuz. Emniyet Kemeri’nin takılı olup olmadığını daima kontrol ediyorsunuz. Kapı kilidini hep kapalı tutuyorsunuz. Peki ya çocuk kilidi? Onu unutuyor musunuz? Sadece 2002 yılında kaza geçiren 0-15 yaş grubu çocuk sayısı 14.215. İşte bu yüzden, otomobil kapısını kilitlemeden önce çocuk kilidini mutlaka aktif konuma getirin. Çocuk kilidi, kullanıldığında hayat kurtarır. 3) 50 km/s hızla giderken kaza… 60 km/s hızla giderken kaza… Kendini frenle! 4) Sevgili sürücüler! Trafik sorunun birlikte yok edelim. Lütfen Dikkat! Kış geldi bilmeniz ve uymanız gereken kurallar var. Güvenli araç sürmenin yolu insan sevgisinden geçir. Hedef Trafikte gülen yüzler. Az kaza, daha az ölü ve daha az yaralı. Kış şartlarında araç kullanmak. Aracınız yolda kaymaya başlarsa heyecanlanmayın! Aracınız kar veya çamura saplanırsa. Yoğun siste araç kullanmak. Arabanızla değil aklınızla yarışın! Senin Alkol sefan benim cefam olmasın! 5) Otomobil sürücüleri! İyi sürücünün nitelikleri. Yasal Hız Sınırları. Hız ve Alkol. Araçta sürücüye göre ayarlanması gerekenler. Göz kamaşması. Biz yılda bir kursan bulamazken o günde bin kurban buluyor. Hızını azalt ömrünü uzat. Hız yapmak yolu değil yaşamı kısaltır. Bilgi el feneri gibidir, güneşe doğru tutarsanız, ışığını fark edemezsiniz. Gece karanlığında yakarsanız, yolunuzu aydınlatır önünüzdeki engelleri görmenizi sağlar. Trafik Kuralları en az bir hayat kadar değerlidir. 6) Değişen ve yeni ilave edilen bazı trafik işaretlerimizi tanıyalım. 7) Trafik Kurallarını Öğreniyorum. Ailem bana trafik kurallarını öğretiyor. Bir yaya olarak ne yapmalıyım. Kurallara uyuyorum, uymayanları uyarıyorum. 8) Sevdiklerinizin her zaman yanınızda olmasını istiyorsanız; lütfen emniyet kemerinizi takın ve taktırın. 9) Lütfen çocuklar arkaya. İndirme ve bindirme kuralları. Eğer yolcularınız öğrenciler ise… Diğer sürücülerden farkınız. Sorumluluğunuz çok daha fazla... Araçtakilerin güvenliğine dikkat ediniz! 202 10) Gönüllü Trafik Polisiyim. Sevgili çocuklar servis araçlarına binme ve inme kuralları. Genel yaya kuralları. Sayın, anne ve babalar! 11) Yayalar. Büyükler kötü örnek olmamalı! Yolda oynamayalım. Neren yaya geçidi? Size yeşil ışık yanmış olsa da… Karşıdan karşıya geçerken asla dikkatinizi dağıtmayınız. 12) Alkol ve etkileri. Alkolün ve uyuşturucunun etkileri. Alkolün uyarıcı etkileri. Alkol ve Kaza ilişkisi. Uyuşturucu Maddeler ve Bazı ilaçların etkileri. Alkol Felakettir. 13) Yaşamdan kopmak istemiyorum. Emniyet Kemeri Can korur. Bu çiçek sizi hayata bağlar. Hayatınızı elinizde tutuyorsunuz. Hız kuralları. Sollama kuralları. Trafik işaretleri. Durma ve park etme kuralları. Kaldırımlar yayalar içindir. Lütfen, yayalara saygı gösterelim. Lütfen, Trafik ve işaret ve levhalarına uyalım. d. Çıkartma; 1) Kalp işaretli Emniyet Kemeri, 2) Emniyet Kemeri Takarak Kendinizi ve Sevdiklerinizi Korursunuz! 25. Öneri ve Temenni Kutuları Konulmuştur. İl merkezinde bulunan resmi kurum ve kuruluşların girişlerine, emniyet müdürlüğüne ait binalarda vatandaşların görebilecekleri yerlere ve yine ilde bulunan mahalle muhtarlıklarına öneri ve temenni kutuları asılmıştır. Vatandaşların da şikayet ve tavsiyeleri göz önünde bulundurulmak suretiyle emniyet hizmetleri yürütülmektedir. 26. Basın Toplantıları yapılmaktadır. 27. Camilerde ve bir takım yerlerde Belediye Zabıtası, Polis ve Vakıf yetkililerinden personel görevlendirilerek dilencilik yapanlara karşı bir takım tedbirler aldırılmaktadır. 28. Sivil Toplum Kuruluşları’na Brifing verilmektedir. Meslek Odaları, Okul Müdürleri ve Öğretmenler, Mahalle Muhtarları ile zaman zaman toplantılar yapılmaktadır. 29. Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü TSE ISO EN 9001:2000 Kalite Belgesi Çalışmaları ve Eğitimleri sonrasında 30.08.2004 tarihinde Kalite Yönetimi Sistemi Belgesi almıştır. (07.10.2004 Perşembe günü İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’nun da katılımıyla Kalite Yönetimi Sistemi Belgesi’nin ve Kalite Yönetimi Sistemi Bayrağı’nın Teslimi (Belgelendirme) Töreni yapılmıştır.) Kalite Politikası; “Polise; Yasalarla verilen güvenliği ve huzuru sağlama görevlerini, vatandaşın memnuniyeti, 203 personelimizin değeri ve önemi de göz önünde bulundurularak, en kısa sürede, en iyi en verimli ve kendini sürekli geliştirerek yerine getirmektir.” 30. Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü’ne 41 birim ve iki merkez ilçe müdürlüğü personelinin takımlar halinde katılımı ile 15 Mayıs - 20 Haziran 2006 tarihleri arasında “Biz Bize Futbol Turnuvası” düzenlenmiştir. Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü takımı şampiyon olmuştur. 31. Gaziantep Polis Sporgücü Kulübü; Polis-Vatandaş ilişkilerini üst seviyede tutmak, gençlerin kötü alışkanlıklarını önleyip spora yönelmelerini sağlamak, görev yapan polislerin bedeni kabiliyetlerini üst seviyede tutmak amacı ile 1988 yılında Dernekler Kanunu’na göre kurulmuştur. Kuruluşundan bu yana çeşitli branşlarda faaliyette bulunan Polis Sporgücü Kulübü’nde şu anda futbol (A Takım, A-Genç Takım, B-Genç Takım), Avcılık ve Atıcılık, Çim Hokeyi, Boks, Taekwando, Yüzme ve Hentbol branşlarında faaliyetlerine devam etmektedir. 2005 yılında futbol takımı lige katılmayarak 2. amatör lige düşmüştür. 2006 yılında futbol takımı gurubunda birinci olarak 1. amatör ligine terfi etmiştir. 2005 yılı haziran ayı içerisinde Ankara ilinde yapılan turnuvada Çim Hokeyi Takımı Gençler Türkiye Şampiyonu olmuştur. 2006 yılı haziran ayı içerisinde Ankara ilinde yapılan turnuvada Çim Hokeyi Takımı 21 yaş altı Türkiye Şampiyonu olmuştur. 2006 yılı nisan ayı içerisinde yapılan turnuvada Avcılık ve Atıcılık Takımı’ndan Gül Tuba SOYSAL Havalı Tabanca Gençler Türkiye Şampiyonu olmuştur. 32. Türkiye Polis Radyosu’nun Gaziantep 96.6 frekansından yapılan yayınına ek olarak, Gaziantep Polis Radyosu tarafından saat 12.00-14.00 arasında İl Emniyet Müdürlüğü’nün hizmetleri ve benzeri konularda halkımızı aydınlatıcı bilgiler verilmektedir. 33. Dostlukla Hizmet sloganıyla İngiliz Polis Komiseri Arthur Trop öncülüğünde İngiltere’de kurulan, 62 ülkede 400 bin üye ile dünyada en fazla üyesi olan meslek birliği olan, üyeleri arasında din, dil, ırk, cinsiyet ve rütbe gözetmeksizin mesleki dayanışmayı sağlayan Uluslararası Polis Birliği (Internatıonal Polıce Assocıatıon) IPA Türkiye Genel Başkanlığı’na bağlı Gaziantep Şubesi bilhassa üyeleri için geziler düzenlemektedir. 34. Kardeş Okul Kampanyası yapılmıştır. 204 Yavuzeli İlçe Kaymakamlığı koordinesinde, Yavuzeli İlçe merkezinde bulunan Şehit İbrahim Solak İlköğretim Okulu kardeş Okul ilan edilerek, ziyaretlerde bulunulmuş, Merkez Teşkilatı’nda görevli personelin gönüllü yardımıyla toplanan 7.200 YTL para ile okulun bakım ve onarımı yapılmış ve Çocuk-Polis ilişkisi sağlanmış ve çocuk sevgisi kazanılmaya çalışılmıştır. 35. Broşürler Dağıtılmıştır (2006 yılı Temmuz ayında 10.000 adet Broşür dağıtılmıştır.) Ana Başlıklarıyla: * EV VE İŞ YERLERİNİZİN GÜVENLİĞİ İÇİN ALMANIZ GEREKEN ÖNLEMLER * YANKESİCİLİK, DOLANDIRICILIK, KAPKAÇ VE GASP OLAYLARINA KARŞI ALINACAK ÖNLEMLER * OTOMOBİLİNİZİN GÜVENLİĞİ İÇİN ALACAĞINIZ ÖNLEMLER 36. Ayrıca; Polis Halk ve İlişkiler ve Eğitim çerçevesinde: 17.02.2006 Cuma günü saat 17.00’de Gaziantep Ticaret Odası’nda Emniyet Teşkilatı personeline yönelik olarak Gazeteci-Yazar Savaş AY tarafından “PolisMedya ilişkileri” konusunda 300 personele konferans verilmiştir. 29-30-31 Mart 2006 tarihlerinde Gaziantep Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu’nda görevli Öğretim Görevlisi Esin DEDEMOĞLU (YANIK) tarafından amir ve memur sınıfından toplam 12 personele “Sunuculuk Eğitimi” verilmiştir. Polis-Halk ilişkileri açısından, vatandaşımız ile muhatap olan birimlerimizde görevli personele yönelik olarak toplam 682 personelimize, Gaziantep Üniversitesinden temin edilen Öğretim Görevlileri tarafından 20 Şubat - 02 Haziran 2006 tarihleri arasında “İletişim” konusunda eğitim verilmiştir. 17 Şubat 2006 Cuma günü saat 10.00’da Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi (ABİGEM) ile koordineli olarak Likya Lider İnsan Kaynakları Yönetim Akademisi Genel Müdürü Günsu BAŞER tarafından 56 Amir sınıfı personele “Etkili İletişim ve Beden Dili” eğitimi verilmiştir. 23.02.2006 Perşembe günü 56 Amir sınıfı personele yönelik “Protokol Esasları” konusunda eğitim verilmiştir. Polis Meslek Yüksek Okulu ve Polis Eğitim merkezi Müdürlüklerinde mezun olan bütün personele Hizmetiçi eğitimi verilmektedir. 205 Gaziantep Özel TED Koleji’nde okuyan tüm öğrencilere, Eğitim Şube Müdür V. Uğur ÖZTÜRK, Çocuk Şube Müdür V. Mustafa AY ve Asayiş Şube Müdürlüğünde görevli Başkomiser Hacı DURU tarafından 08.06.2006 tarihinde “Okullarda Şiddetin Önlenmesi” konusunda seminer verilmiştir. 206