karter 1 - Opet Fuchs

Haziran 2013
KARTER 1
2 KARTER
önsöz
Opet Fuchs Ailesi’nin Değerli Üyeleri,
2013 yılının ilk yarısını hep birlikte geride bıraktık. Zorlu piyasa koşullarına karşın
ciromuzu ve satış tonajımızı arttırdığımız bir yıl olarak başladı. İlk beş aylık
madeni yağ PETDER verileri bize, madeni yağ pazarının %6.2 civarında
küçüldüğünü gösterdi.
Madeni yağ teknolojilerinde yaşanan gelişmeler sonrasında araç bakım periyotlarının
uzaması pazarın daralmasına sebep olurken tüketicilere avantajlar sunmaya
devam etti. Endüstriyel uygulamalarda ise yağ değişim aralıklarının uzamasıyla
beraber sunulan özel çözümler sonrasında işletmelerin bakım maliyetleri düşerken
satış tonajlarının da her geçen gün azalmasına sebep oldu.
Daralan satış hacimlerine rağmen yatırımlara devam eden firmalar, pazardaki
konumlarını korumaya devam ettiler. Şirketimiz yılın bu döneminde otomotiv yağlarında
pazar payını bir önceki yıla göre %12’den %13’e çıkarttı. Toplamda ise geçen yılın
aynı dönemine ait verileriyle karşılaştırıldığında pazar payımızı %10’dan %11’a
çıkarttığımızı görüyoruz. Yine bu dönemde çok dereceli dişli yağlarındaki %38,
kesme sıvılarında ise %59’un üzerinde olan pazar payımızı arttırarak korumaya
devam ettik.
Bu zorlu pazar şartlarında, bizi hedeflerimize her geçen gün biraz daha yaklaştıran
unsurların başında tecrübeli ve birikimli iş gücümüzün katkısını, servis yatırımlarına
ara vermeden devam edilmiş olmasını, bayilerimizin bölgelerinde göstermiş olduğu
olağanüstü gayreti ve OEM’ler ile olan iş birliğimizi geliştirme gayreti içinde oluşumuzu
sayabiliriz.
Opet Fuchs olarak geçen altı aylık dönemde, sadece pazardaki konumumuzu
güçlendirmekle kalmadık, aynı zamanda çevreye ve topluma olan sorumluluklarımız
açısından da aktif olduğumuz bir yarı yılı geride bırakmış olduk. Koç Holding tarafından
başlatılan “Ülkem için Engel Tanımıyorum” projesinde, gönüllü olan eğitmenlerimiz,
Mehmet Ali Lahur Ticaret Meslek Lisesi’nde verdikleri “Engelliye Doğru Yaklaşım”
eğitimleri ile, toplam 551 öğrenciye ulaşarak engelleri aşma konusunda önemli
adımlar attı. Ayrıca Boğaziçi Üniversitesi GETEM (Görme Engelliler Teknoloji ve Eğitim
Laboratuvarı) iş birliği ile başlayan, görme özürlü vatandaşlarımız için kitap okuma
projesine verdiğimiz destek ile onlarca çalışanımız gönüllü okuyucu olarak engelli
vatandaşlarımıza ulaştılar.
“Sektöre liderlik et, geleceği şekillendir.” vizyonuyla başladığımız yolculuğumuzda,
ortak hedeflerimize yaklaşmanın verdiği mutluluk içersinde 2013 yılını en iyi şekilde
kapatacağımıza olan inancımla beraber çok değerli iş ortaklarımız bayilerimize,
ekiplerine, tedarikçi ve tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkürlerimi sunuyorum.
Sevgi ve Saygılarımla,
Murat Seyhan
Genel Müdür
KARTER 3
ICCI 2013’e
Fuchs ile
Katıldık
6
Türkiye ve Avrupa
pistlerinde
Opar Olio
Fırtınası
12
Tofaş Yetkili
Servisleri
Barselona’da
3. Boyuta geçti
8
“Global iş adamı
artık danışmanı
değil,
attan düşeni
dinlemek istiyor”
Karter’e
Hoş Geldin
Pastası
10
Opet Fuchs
Bayileri
Tayland’da
11
Sahibi Opet Fuchs Madeni Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Serdar Aydinç
Yayın Kurulu Feray Tanlı, Ceyhan Güner, Burcu Berker Kamber,
Ömür Üstünel, Aygen Manaz, Sibel Yetkin, Yener Özgöksal
Tasarım ve Uygulama wasistdas.com (212) 2874987
Baskı Bilnet Matbaacılık (216) 4444403
ISSN:2147-9399
4 KARTER
14
Caz Sanatçısı
Kerem Görsev
ile Bill Evans ve
Caz Üstüne
18
Yazışma Adresi Kısıklı Mah. Alemdağ Caddesi,
Masaldan İş Merkezi No. 60 C Blok Kat 2 Üsküdar / İstanbul
T (216) 5226900 F (216) 5226990 opetfuchs.com.tr
Opet Fuchs Madeni Yağ A.Ş.’nin kurumsal yayın organıdır. Üç ayda bir
yayınlanır. Para ile satılmaz. Opet Fuchs Karter Dergisi’nde yayınlanan yazı ve
fotoğrafların her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
içindekiler
Murat Kaya’nın
“Kars’ın Ötesinde”
Sergisi
Beyoğlu’nda
22
Opet
Fullmaster ile
Kamyoncu Dostlar
Mola Veriyor
Kültür-Sanat
38
26
Kültür-Sanat
39
Dört Dörtlük
Distribütör;
ERKBİRLİK
Madeni Yağlar
31
Bilim ve
Teknoloji
40
Okullarda
Engelleri
Aşmaya
Başladık
35
Eğlence
Opet Fuchs
Endüstriyel
Ekibi
42
36
KARTER 5
haberler
ICCI 2013’e
Fuchs ile Katıldık
24-26 Nisan tarihleri arasında
İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenen
19. Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı’nda
Fuchs ürünleri tanıtıldı.
Türkiye’de 1994 yılından itibaren
her yıl düzenli olarak gerçekleştirilen
en istikrarlı uluslararası enerji etkinliği
olan fuar, enerji sektöründe konuyla ilgili
her yıl yaklaşık 14.000 yerli ve yabancı
katılımcı tarafından düzenli olarak
takip ediliyor. Fuchs Standı’na her yıl
olduğu gibi bu yılda yerli ve yabancı
katılımcılar yoğun ilgi gösterdi
.
Texpo Eurasia 2013 Fuarı’nda
Endüstriyel Ürünlerimizi Tanıttık
30. Uluslararası Tekstil, Dokuma, İplik,
Terbiye, Örgü, Nakış, Çorap Makineleri,
Yan Sanayileri ve Kimyasalları Fuarı
29 Mayıs-1 Haziran 2013 tarihleri
arasında Tüyap Kongre ve
Fuar Merkezi’nde gerçekleştirildi.
10 ayrı salonda, yaklaşık
90.000 metrekare alanda kurulu fuara,
37 ülkeden 1223 firma katılım sağladı.
İlk kez katıldığımız fuarda
tekstil sektörüne yönelik endüstriyel
ürünlerimiz katılımcılara tanıtıldı
.
Petroleum
2013 Fuarı’ndaydık
Opet Petrolcülük, Aygaz’la birlikte
11. Uluslararası Petrol, LPG, Madeni
Yağ Ekipmanları ve Teknolojileri Fuarı
Petroleum İstanbul 2013’te stant açtı.
Petroleum Fuarı’na katılan Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız,
Fuar açılışı sonrasında Opet standını
ziyaret etti.
Fuara OPET Genel Müdürü Cüneyt
Ağca, OPET Fuchs Genel Müdürü
Murat Seyhan, Aygaz ve Koç Holding
yöneticileri katıldı
.
6 KARTER
KARTER 7
TOFAŞ YETKİLİ SERVİSLERİ
BARSELONA’DA 3. BOYUTA GEÇTİ
Tofaş Servis patronlarının katılımıyla gerçekleşen Barselona seyahatinin
en ilgi çeken kısmı değerlendirme sunumunun 3D formatında yapılması oldu.
3-6 Mayıs 2013 tarihleri arasında
Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden katılan
43 kişilik Tofaş Yetkili Servis Sahibi,
Tofaş ve Opet Fuchs saha ekiplerinin
katılımıyla gerçekleşen Barselona
seyahati, katılımcılara unutamayacağı
8 KARTER
anlar yaşattı. Seyahatin ilk gününde
değerlendirme toplantısına katılan bayiler
son teknolojiden yararlanılarak
3D formatında hazırlanan sunumu izlediler.
Tofaş Yedek Parça Direktörü
Sn. Turhan Çeltikçioğlu’nun açılış
konuşmasıyla başlayan toplantının
ilerleyen bölümünde Opet Fuchs
Genel Müdürü Sn. Murat Seyhan’ın
sunumuyla devam edildi. Toplantının
bu bölümünü kendilerine dağıtılan özel
gözlüklerle takip eden katılımcılar
haberler
zaman zaman renkli görüntüler
sergilediler.
3D teknolijisini daha önce sinemalardan
takip ettiklerini ancak bir toplantıda ilk
defa böyle bir deneyim yaşadıklarını
belirten bayiler, sunumda kullanılan
teknoloji kadar içeriğinde bahsedilen
Opar Olio’nun 1 yıl gibi kısa bir sürede
yakalamış olduğu başarıdan da son
derece memnun olduklarını belirttiler.
Tofaş Bayileri, toplantı sonrasında
Barselona’da alınan şehir turları ile şehrin
tarihi ve panoramik yerlerini ziyaret etme
şansını yakaladılar
.
KARTER 9
KARTER’e Hoş Geldin Pastası
Karter Dergisi’nin ilk sayısı planlandığı
gibi çalışanlarımızın büyük çoğunluğuna
sürpriz oldu. Matbaadan ilk sayının
gelmesi ile tüm çalışanlarımız dergiyi
incelemeye aldı. İlk sayı için gelen
eleştiriler de teşekkürler de derginin
iletişim için ne kadar doğru bir karar
olduğuna işaret ediyor. Karter Dergisi
Sorumlu Müdürü Serdar Aydinç
Karter’in birinci sayısı pastasını
keserken, dergimizin hepimizin sesi
olması dileklerini tekrar etti.
Dergimizin İsim Babası
Hazırlık aşamasında dergiye
koyacağımız isim, ajansımızın ve bizim
epey mesaimizi aldı. Bu dönemde
yüzlerce isim konuşuldu, tartışıldı.
Önerilerden biri de “Karter” idi ve
Karter ismini pazarlama departmanından
Ömür Üstünel önermişti. “Karter
sektörümüzü en iyi ifade eden kelimeler
arasında yer alıyor, dergimizin ismi bizi
yansıtacağı için önemli” diyor, Ömür.
Kabul edilmesinden çok memnun
olduğunu da ekliyor
.
10 KARTER
haberler
OPET FUCHS
BAYİLERİ
TAYLAND’DA!
2012 yılı Türkiye’nin en büyük akaryakıt
ve madeni yağ şirketlerinden Opet ile
dünyanın en büyük bağımsız
madeni yağ şirketi Fuchs’un
tam birleşmesinin gerçekleştiği
önemli bir yıl oldu.
Birleşmenin ardından
Opet Fuchs Distribütörleri
8-14 Mart tarihleri arasında Tayland’da
buluştular. Böylesine yoğun tempolu
önemli bir yılın ardından distribütörler
hem 2012 yılının genel bir
değerlendirmesini yapma hem de
2013 yılının iş planlarını birlikte
oluşturulabilme imkanını yakaladılar
.
KARTER 11
Türkiye ve Avrupa Pistlerinde
Opar Olio Fırtınası!
12 KARTER
dosya
Pegasus Racing adına Opar Oilo
sponsorluğunda yarışan Fatih Kara,
Güray Karacar ekibi Ege Rallisi’nde
genel klasmanda ikinci olurken
Eskişehir Rallisi’ni 1. sırada
tamamlayarak harikalar yarattılar.
Ardından Avrupa Rallisi’nin Bulgaristan
ayağında, 3. olarak tüm ülkeyi
gururlandırdılar.
Ege Rallisi’ne iyi başladık!
2013 Türkiye Ralli Şampiyonası’nın
ilk ayağı olan Ege Rallisi’ni, Pegasus
Racing adına Opar Olio sponsorluğunda
yarışan Fatih Kara/Güray Karacar ekibi
2. sırada tamamladı. Kısa adı EOSK olan
Ege Otomobil Sporları Kulübü tarafından
organize edilen Ege Rallisi, 6-7 Nisan
tarihlerinde İzmir’de gerçekleşti.
2013 Türkiye Ralli Şampiyonası’nın ilk
ayağı olan Ege Rallisi’nde 35 Ulusal,
5 Historic, 19 Tosfed Kupası ve
6 Ege Kupası olmak üzere toplam
65 ekip, 327.88 kilometre uzunluğundaki
asfalt zeminli parkurda, 2 kısım ve 8 özel
etap üzerinden mücadele etti.
Tofaş araçların onaylı yağı Opar Olio
sponsorluğunda Pegasus Racing Takımı
adına yarışa katılan Fatih Kara-Güray
Karacar ekibi, Grande Punto S2000
aracıyla şampiyonanın en güçlü adayı
olduklarını kanıtladılar. Ege Rallisi’ni
41 ekip tamamlayabildi.
Eskişehir’de
Rakip Tanımadık!
2013 Türkiye Ralli Şampiyonası’nın
ikinci ayağı olan, Eskişehir Battalgazi
Rallisi ise Opar Olio Sponsorluğunda
yarışan Pegasus Racing Takımı’ndan
Fatih Kara/Güray Karacar ekibinin
liderliği ile sonuçlandı.
Eskişehir Battalgazi Rallisi
11 yıl sonra yeniden başlayan
Balkan Ralli Kupası’nın ilk yarışı
olma özelliğine sahip.
Avrupa
Ralli Kupası’nda
3. olduk!
Bu sene 42.’si gerçekleştirilen ve Avrupa
Ralli Kupası’nın önemli ayaklarından
biri olan “Uluslararası Hebros Rallisi
2013” 14-16 Haziran tarihleri arasında
Bulgaristan’ın Plovdiv şehrinde
gerçekleştirildi.
Opar Olio Pegasus Racing pilotları
Fatih Kara/Güray Karacar Türkiye’deki
başarılarının ardından, Plovdiv’de S2000
kategorisinde üçüncü olarak muhteşem
bir başarıya imza attılar.
.
Takımımız ve pilotlarımızı kutlar, gelecek
yarışlarda başarılarının devamını dileriz
KARTER 13
söyleşi
“
Global iş adamı
artık danışmanı değil,
attan düşeni
dinlemek istiyor
14 KARTER
”
Türkiye’nin en büyük
otomotiv bayilik gruplarından biri olan
Taşar Otomotiv Holding
İcra Kurulu Başkan Vekili
Mehmet Taşar,
İtalya’nın Verona şehrinde düzenlenen
uluslararası “Automotive Dealer Day”
Konferansı’nda yaptığı
sunumu değerlendirdi.
söyleşi
Taşar Grup ile Opet Fuchs’un iş ortaklığı 2008 yılında Ford
Servislerine FMY yağları verilmesi konusunda anlaşma
imzalanması ile başlıyor. Geçtiğimiz yıl anlaşmanın kapsamı
genişletiliyor ve Ford Servislerinden sonra,
Opel ve yeni açılacak Renault Servisi’ne de
Fuchs madeni yağları verilmeye başlıyor.
37 yaşında olmasına karşın sektörün duayenleri arasında yer
alan Mehmet Taşar, İtalya’nın Verona şehrinde düzenlenen
“Otomotiv Sanayi için Dönüm Noktası” konulu uluslararası
“Automotive Dealer Day” Konferansı’nda yaptığı konuşmanın
ardından, sektörü Direkt Satışlar Grup Müdürümüz
Erçin Bıyık ile, Karter için değerlendiriyor;
Mehmet, dergimiz için biraz kendinden bahseder misin?
Mehmet Taşar kimdir, Taşar Grup
hangi alanlarda çalışır?
Elbette, ben üniversiteyi Londra’da okudum, 4 yıl Londra’da
yaşadım. Okuldan sonra yine Londra’da Ford’un sahibi olduğu
bir serviste çalıştım. Yedek parça deposundan başlayıp
tüm kademelerde, her türlü işleyişi gözlemledim, öğrendim.
Buna depoyu süpürme de dahil.
Niye döndün sonra ?
Sorma, giderken ağlayarak gitmiştim, dönerken de ağlayarak
geldim. İşte aile İstanbul’da olunca…
Niye yurt dışında servis işini öğrenme ihtiyacı duydun?
Aile mi istedi?
Hayır, ben kendim istedim, ben kendimi geliştirmeyi çok
severim. Şimdi İngiltere, otomotiv sektörünün her alanında,
en gelişmiş olduğu ülkedir Avrupa’da. Çalışma sistemlerine
tanık olmak istedim.
Bunlar oluyorken Taşar Grup ne durumda?
O dönem babam İstanbul’a yeni gelmiş, abim ile birlikte işi
yeni geliştiriyorlar, kamyon bayiliklerimiz var, Ford bayiliğini
henüz almışız, bir Renault bayimiz var. Sonra 98’de ben
döndüm, kız kardeşim bizimle çalışmaya başladı. Ardından
plazalar yapmaya başladık, Ford işini büyüttük, hatta bir ara
10’un üzerinde markanın bayiliğini yapıyorduk, sonra yasal
düzenlemeler nedeniyle çok marka problem yaratmaya başladı
bize. O zaman küçük markalardan çıkma kararı aldık, Ford gibi
Renault gibi büyük markalarda büyümeye karar verdik. Bugün
de toplam ciromuzun yüzde 70’ini bu iki markadan yapıyoruz.
Daha sonra bu yıl Opel’i dahil ettik. Bugün 11 ayrı lokasyon ve
2 şehirde Ford, Renault, Isuzu ve Dacia ve Ford Kamyon
markaları ile devam ediyoruz.
KARTER 15
söyleşi
Başka şehir düşünmüyorsunuz değil mi?
Düşünürüz, yeter ki kârlı olsun. Aylık adet potansiyeli 1000 ve üstü
olan her şehre girebiliriz.
İşi ve lokasyonları bu kadar büyütünce yönetmek zor
olmayacak mı?
Sorun olmaz, nihayetinde İstanbul’daki işleri de biz yönetmiyoruz.
Profesyonel yöneticiler ile çalışıyoruz. Biz yönetimi devir edip,
yol gösterir, denetler pozisyondayız artık.
“Hedef 1 milyar TL ciro”
Bu durumda aile şirketi olmaktan çıkıp kurumsal şirket olma
yolunda ilerliyorsunuz. Ciro ne kadar oldu bu yıl?
650 milyon bandındayız. Hedefimiz 1 milyar ciro biliyorsun.
2017 yılında 1 milyar TL’yi geçeriz diye düşünüyorum. Ama
bunun için biraz daha yatırım yapmamız gerekiyor.
Mehmet Taşar grupta puzzle’ın hangi parçası?
Ben dünyayı Avrupa’yı sürekli takip ettiğim için daha çok
şirkete vizyon katma konuları ile ilgileniyorum. Otomotiv
perakendeciliğinin Amerika’da, Asya’da tüm dünyada
nasıl yapıldığını inceledim, biliyorum. Dünyanın her yerinde
kontaklarım var, sürekli bilgi alışverişinde bulunurum, araştırırım,
bilgi alırım, bazen onlar benden fikir alır.
Verona’daki “Automotive Dealer Day” konferansı sunumu
da bu bağlantıların sonucu mu?
Evet, dünya çapında çeşitli organizasyonlara üyeyim,
zaman zaman bizi davet edip, sunum yapmamızı isterler,
biz de katılırız.
Türkiye’den başka bayi var mıydı?
Hayır, sadece ben vardım.
Ne anlattın sunumunda, dünya bizden ne öğrenmek istiyor?
Artık iş dünyası danışmanlardan bir şey duymak istemiyor.
Bir danışman bir iş adamına bir şey öğretemiyor. Günümüzde
profesyoneller artık attan düşeni dinlemek istiyor, tabiri caizse.
Avrupa’da satışlar ciddi olarak düştü, krizler artık onların
da gündeminde. Biz anlatıyoruz, işimizi nasıl büyüttük, kriz
dönemlerini nasıl atlattık, nerelerde hata yaptık, neleri yanlış yaptık,
iş adamlarının artık bu yaşanmış gerçek hikayelere ihtiyacı var.
Çin’den de grup olarak tecrübelerimizi anlatmak adına
Çin’in Oyder’inden de davet aldım.
Ne gibi hatalar ?
Mesela biz kriz öncesi araç kiralama işini çok büyüttük, tamamen
borçla yapılan riski çok yüksek bir iş, krizde bunun yanlış olduğunu
öğrendik. Bu iş tamamen borç yönetimi ile ilgili bir iş, borç yönetimi
konusunda çok tecrübeli değiliz.
16 KARTER
Diğer bir deyişle biz bankacı değiliz. Sonra bir başka konu,
ana tesisi kiralık olan hiçbir işi yapmıyoruz artık, bunu öğrendik.
Kriz dönemlerinde o kiralar çok fazla yük getiriyor.
Ayrıca işinizi büyütüyorsunuz ama mal sahibi yeri boşaltmanızı
istiyor, işinizi kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya kalıyorsunuz,
çünkü ana firmalar lokasyona bayilik veriyorlar. Yani tüm dünya
ülkeleri krizlerle karşı karşıya artık, yaşananları, bütün bunları
bilmek istiyor.
Bu bilgiler Türkiye’deki iş adamları için de çok değerli.
Bizde de otomotiv perakendeciliği değişiyor.
Elbette. Arazi fiyatları çok kıymetlendi. Müşteri memnuniyeti
standartları çok yükseldi, dolayısıyla servis işi çok maliyetli bir iş
oldu. Gelecekte bu konuda daha az oyuncu olacak. Bu durumda
gelecekte bayi sayısı giderek azalacak, üreticiler de bu maliyetleri
karşılayabilecek kuruluşlarla çalışmak isteyecek
.
haberler
OPET FUCHS Teknik Eğitimleri
1000 kişiye Madeni Yağ Eğitimi
Bilinçli kullanıcılar yaratma projesi çerçevesinde,
özel olarak tasarlanan
Opet Fuchs Madeni Yağ Eğitim Aracı,
Türkiye’yi dolaşıyor.
Madeni yağ konusunda bilinçli tüketiciler, bilinçli kullanıcılar
yetiştirmek amacı ile Türkiye’nin her bölgesinde,
madeni yağ kullanıcılarına eğitim vermeyi hedefleyen Opet Fuchs
Madeni Yağ Eğitim Aracı 2013 yılı başından bu yana 66
eğitim toplantısı düzenledi ve bu eğitimlerde yaklaşık 1000 kişi
katılarak Madeni Yağ Eğitim Sertifikası almaya hak kazandı.
Madeni Yağ Akademisi Açıldı
OPET FUCHS, yıllardır madeni yağlar konusundaki tecrübelerini
ve bilgi birikimlerini Madeni Yağ Akademisi’nde toplamayı
amaçlıyor. Bu platformda, müşterilere sunulan yerinde eğitim
konsepti ile sektörde karşılaşılan madeni yağ ile ilgili birçok
problemin ele alındığı videoların, otomotiv ve endüstriyel sektöre
yönelik örnek vakaların, bilgilendirme föylerinin ve teknik bilgilerin
yer alması planlanıyor.
Madeni Yağ Eğitim Aracı’nın eğitim verdiği noktalar arasında
Endüstri Meslek Lisesi ve Meslek Yüksek Okulu öğrencileri,
Bosch Car Servisleri, Özel Servisler, Distribütör Satış Temsilcileri,
tarımcılar, ticari müşteriler, OEM müşterileri yer aldı. Opet Fuchs
Madeni Yağ eğitmenleri katılımcılara, madeni yağın
ne olduğunu ve kullanım özelliklerini anlatırken, dünya otomotiv
sektöründeki çok hızlı gelişen teknolojiye dikkat çekerek
araç bakımı ile ilgilenen kesimin de aynı oranda bilgilenmesi
gerektiğini kaydetti
.
Gelişen otomotiv ve endüstriyel teknolojilere ayak uydurmak için
yıllardır OEM firmalar ile sıkı işbirliği içinde olan OPET FUCHS,
müşterilerine daha ekonomik, daha performanslı ve daha ileri
teknolojiye sahip ürünler sunabilmek için ARGE ve ÜRGE
çalışmalarına 2012 senesi itibariyle daha fazla önem vermeye
başlamasıyla, daha bilinçli ve daha yetkin teknik istihdamın
eğitimine katkı sağlamak adına Madeni Yağ Akademisi’ni hayata
geçirdi.
Bu kapsamda kullanıcıların ve birçok teknik çalışanın sıklıkla
karşılaştıkları problemleri, bu problemlere ait çözümleri ve
önerileri, tek bir çatı altında toplamayı amaçlayan akademi, bu
bilgi ve birikimi ilk olarak Youtube, Howcast, Facebook, Web
Siteleri vb. mecralardaki platformlarda da yayınlanarak, tüm
tüketicilere, kullanıcılara, ve teknik çalışanlara birçok kanal ile
ulaşılması hedefleniyor
.
KARTER 17
Caz Sanatçısı
Kerem Görsev ile
Bill Evans ve
Caz Üstüne…
“Caz uzun yaşanmışlıkların
hikayesinin müziğidir.
Caz bir masal anlatma sanatıdır.
Cazın insanı hipnotize edici,
sihirli bir havası vardır.
İnsanlar onu dinleyince etkilenir.
Caz bir hayal kurdurma
mekanizmasıdır”
18 KARTER
söyleşi
Türkiye’de ismi caz müziğin önüne
geçmiş, caz sanatçısı Kerem Görsev
ile Pazarlama Hizmetleri Müdürü
Serdar Aydinç görüştü. Sanatçının
“evim” dediği Emirgan’da Çınaraltı
Kahvesi’nde çınar ağaçlarının altında
denize karşı gerçekleştirilen sohbette
Kerem Görsev’in yeni albümü, albümünü
adadığı ve büyük hayranlık duyduğu Bill
Evans ve sanatını icra ettiği caz müzik
üzerine hoş bir sohbet gerçekleştirildi.
Yeni albüm çıktı,
Evet, 19 Mayıs’ta çıktı. İsmi “To Bill
Evans”. 12-13 Mart’ta Prag Senfoni
Orkestrası ve dünyanın en önemli
aranjör ve orkestra şeflerinden Alan
Broadbent yönetimiyle kaydını yaptık.
Dünyanın en iyi piyanistlerindendir
kendisi. Ayrıca o da benim gibi büyük
bir Bill Evans hayranıdır.
Türkiye’de caz
dinleyen çok
fazla insan yok;
hatta caz müziği dinlemeyen fakat
sizi tanıyan pek çok insan var. Bu
da sizin caz için ne kadar çaba sarf
ettiğinizin, isminizin neden cazın bu
kadar önünde olduğunun göstergesi.
Biz caz için çok emek harcıyoruz, bu
yüzden Türkiye’de caz çok iyi şekilde
örgütleniyor. Örneğin son çabalarımız
JoyJazz’ın kuruluşu ile ilgili. JoyJazz,
yeni bir radyo istasyonu, Joy FM’den
bağımsız. Karnaval.com adlı internet
sitesi üzerinden dinleyebileceğiniz
bir internet radyosu. 8 bin adet
albümümü verdim ben buraya, 16 tane
gönüllü olarak çalışan programcılarız.
Yeni radyo, 7/24 bangır bangır taviz
vermeden caz çalan bir program.
Bildiğin gibi, Joy FM’de caz programı
da yapıyorum ben. Pazar günleri sabah
11.00 ve çarşamba akşam 9.00’da.
“Caz demokrasi müziğidir”
Peki hayatınızı adadığınız caz
müziği nedir sizin için, nasıl
tanımlıyorsunuz?
Caz bir demokrasi müziğidir. Caz uzun
yaşanmışlıkların hikayesinin müziğidir.
Caz bir masal anlatma sanatıdır.
Biliyorsunuz dünya üstünde klasik
müzikten sonra gelir caz müziği.
Birçok müzik zaman içinde kaybolup
gider, ancak klasik müzik ve caz yaşar.
Aynı zamanda müzikli bir pandomimdir
caz. Sahnede hem oyun vardır hem
müzik. Teatral bir tarzdır. Cazın insanı
hipnotize edici, sihirli bir havası vardır.
İnsanlar onu dinleyince etkilenir. Caz
bir hayal kurdurma, karar verdirme
mekanizmasıdır. Ben evlenme kararını
bile caz dinleyerek almışımdır.
Bill Evans dinleyerek.
Burada biz caz sanatçılarına da çok iş
düşüyor tabi ki, sahnede sunumumuz
harika olmalı ki, saf müziği dinleyiciye
enjekte edebilmelisiniz ki, dinleyici cazın
büyüsünü hissedebilsin.
Ülkemizde caz müziğine verilen
önem giderek artıyor,
Cazın canlı performanslarının başında
Uluslararası İstanbul Caz Festivali gelir
ki biliyorsunuz bu işin amiral gemisidir.
Büyük bir soluk getiriyor Türkiye’ye.
Sonra Akbank Caz Festivali var,
İş Sanat var, İzmir, Ankara, Antalya Caz
Festivalleri gibi festivaller var. Bunlar
büyük bir gaz getiriyor Türkiye’ye ve
böylelikle caz, ciddi olarak yayılıyor.
Ailenizden klasik müzik eğitimi
aldığınızı biliyoruz. Caz müziğe
eğilim ne zaman başladı?
Suçlu yine Bill Evans. Caz tutkum
konservatuar yıllarımda kendisinin
albümünü keşfetmemle başladı,
“Since We Met”. O albümü dinledikten
sonra ilk görüşte aşkı, heyecanı yaşadım;
hayatımda bir kırılma noktası yarattı
diyebilirim. Yeni albümüme onun ismini
vermemin sebebi de odur. 87 albümünün
87’si de elimde bulunur. Hayattaki gurum
o benim. Yeni albümle birlikte kendisine
olan manevi borcumu da ödemiş oldum.
Türkiye’de müziğin durumunu
nasıl değerlendiriyorsunuz?
Müzik eğitimi sizce yeterli mi?
KARTER 19
söyleşi
“Caz müziği dinleyen insan ılımlıdır, orta
bulucudur, yaratıcıdır, liderdir,
karar verme mekanizmasını çalıştıran
beyin hücrelerine sahiptir.
Caz bir terapidir,
iyileştirici bir müziktir.”
Eğitimin iyi olduğunu düşünüyorum.
Konservatuarlar var ki daha çok olması
lazım ama benim her zaman umudum
var. Giderek çok daha iyi olacak.
Ayrıca sadece eğitim olarak da
bakmamak lazım, ülkemizin hemen
bütün köşelerine cazı götürmeli, cazla
insanları tanıştırmalıyız. Ben bunu
elimden geldiğince yapmaya çalışıyorum.
Ülkemizde bazı albümler
milyon adetlerde satılıyor.
Satılsın, bize 10 bin adetler yeter. Burada
önemli olan bizim mümkün olan en fazla
çabayı göstererek, ama radyo ile, ama
konserler festivaller ile daha çok insana
ulaşmamız ve onları cazın sihirli müziği ile
tanıştırmamızdır.
Kimler dinliyor caz müziğini?
Caz müziği dinleyen insan ılımlıdır,
orta bulucudur, yaratıcıdır, liderdir,
karar verme mekanizmasını çalıştıran
beyin hücrelerine sahiptir. İş adamı
pek çok arkadaşım var hepsi kendi
dalında en iyilerden hepsi yönetici.
Gidiyorum, hepsinin ofislerinde
arabalarında evlerinde caz müzik çalıyor;
yani bu hakikaten iyileştirici bir müzik.
Caz bir terapidir. Mesela Therapy
albümümü dinleyen insanlar çok
mutlu olduklarını söylerler. Ben buna
inanıyorum çünkü ben de bu müzikleri
dinleyerek terapi ediyorum kendimi.
Hangi albümünüz ön plana çıkıyor
bu noktada? Birbirinden ayırmak
mümkün değildir ama dinleyiciye
başlangıç için önereceğiniz
bir albüm var mı?
To Bill Evans, Therapy... Bunların hepsi
büyük orkestralarla olduğu için yaylılar,
nefesliler, dinleyeni hayaller dünyasına
20 KARTER
götürür. Başka albümlerim
de var yazdığım,
her parçada benim ruh
halim farklı olmuştur.
Bu, siparişle olan bir şey
değil; farklı şeylerden
etkileniyorsunuz ve
yarattığınız eser de
başkalarını etkiliyor. Yazdıklarımın
hepsi gerçeklikten esinlenerek yazılmış
eserlerdir, hiçbir zaman “Aman oturayım
da bir caz bestesi yazayım” değildir.
Biraz da klasik otomobillere
ilginizden bahsedelim mi?
Evet eskiden çok deli arabalarım vardı,
dönem dönem değiştirdiğim.
Mesela 63 model pink Cadillac’ım vardı
üstü açık spor çok özel bir arabaydı.
450 beygir Malibu SS’im vardı.
25-30 tane değişik Amerikan arabam
vardı, hepsini gündelik kullanıyordum.
Sonra hepsini sattım, şimdi jipe
biniyorum köpeklerim de olduğu için;
yaklaşık 3-5 senedir onu kullanıyorum.
Akaryakıtınızı nerden alıyorsunuz?
Opet’ten alırım hep. Mehmetçik
Vakfı’ndan başka hiçbir yerden almam.
Benim ailem de asker kökenlidir o
yüzden Mehmetçik Vakfı’na kendimi
yakın hissederim. Opet’in patronlarını,
eski öğretmenleri de çok takdir ederim.
Memuriyetten gelmiş insanların çok
önemli bir başarı hikayesi aslında OPET.
Hijyene de ayrıca çok önem veririm.
Onun için tercihimi değiştirmem.
Peki aracınıza konulan yağı biliyor
musunuz?
İnanın onu bilmiyorum, servise veriyoruz,
sanırım talimatta yazan yağı kullanıyorlar.
Çok güzel bir sohbet oldu çok
teşekkür ederiz, okurlarımıza iletmek
istediğiniz bir mesaj var mı?
Müzisyen olarak özellikle gençlere
önerim, araba kullanırken fazla agresif ve
tempolu müzikler dinlemesinler.
Çünkü bu tür müzikler insanın
sinir sistemini harekete geçirip
hız yapmasına neden oluyor.
Klasik müzik özellikle de uzun yolculuk
için en ideal müzik. Bir de genç
arkadaşlarımızın sokakta giden insanları
rahatsız edecek derecede yüksek sesle
müzik dinlememelerini öneriyorum.
Ayrıca o kullandıkları çok güçlü
ses sistemleri, duydukları bas frekanslar
ileriki tarihlerde duyma kaybına,
sağırlıklara neden oluyor.
Dikkat etmelerini öneriyorum
.
haberler
Ford Batman Bayisi
Oğuzcan Otomotiv
yenilenen binası Ali Koç’un
katılımıyla açıldı
Opet Fuchs Bayisi
Hedef Madeni Yağ
Eğitim Toplantısı
Düzenledi
Kayseri bölge distribütörümüz
Hedef Madeni Yağlar’ın Nevşehir’in
Kozaklı İlçesi’nde, Dadak Otelde 2
günlük eğitim toplantısı yapıldı. Eğitim
toplantısına hedeflendiği gibi Yozgat ve
Kırşehir’in tarım ağırlıklı perakende-özel
servis müşterileri katıldı.
Eğitim toplantısında Endirekt Otomotiv
Satışlar Kuzey Bölgesi Müdürü Güner
Güneş, katılımcılara bölgede Opet’in
gücü ve Hedef Madeni Yağlar’ın bölgede
hakimiyeti ve önümüzdeki günlerde
uygulanacak satış stratejileri konusunda
müşterilere bilgi verdi.
Teknik Hizmetler Eğitmeni Hüseyin
Külekçi ise katılımcıların madeni
yağlar konusunda teknik bilgilerini
güncelleyerek, dünya otomotiv
sektöründeki madeni yağ konularında
kaydedilen yenilikler ile ilgili bilgi
aktarımında bulundu.
Eğitim toplantısına 150 aktif müşteri
katıldı. Müşterilere ayrıca OPET, FUCHS,
FMY, OPAR, ROM, WYNN’S ürünlerimiz
ile ilgili ayrıntılı bilgi verildi
.
FMY’den Ford Cargo 1846T
Çekicilere Özel, Onaylı Yağ;
Formula LD 5W-30
Ford’un yeni pazara sunduğu
Ford Cargo 1846T çekici için
özel yağ geliştirildi. FMY markası ile
üretilen ve Formula LD 5W-30 ismi ile
pazara sunulan orijinal yağ,
Ford tarafından onaylandı.
Yakıt ekonomisi sağlama özelliği ile
öne çıkan Formula LD 5W-30’un,
Ford Cargo 1846T çekici için özel olarak
geliştirildiği belirtilerek, yeni ürünün,
Ford’un önerdiği uzun yağ değişim
aralığına uygun üstün performanslı
sentetik motor yağı olduğu belirtildi.
FMY Formula LD 5W-30’un uzun yağ
değişim aralığı ihtiyacını karşılaması ve
yakıt ekonomisi sağlamasının yanında,
düşük sıcaklıklardaki mükemmel akıcılığı
sayesinde soğukta kolay çalışma ve ilk
çalışma anında oluşabilecek aşınmalara
karşı etkin koruma sağlaması, FMY
Formula LD 5W-30’u Ford Cargo 1846T
çekiciler için ideal motor yağı haline
getiriyor. FMY Formula LD 5W-30 özel
formülü ile etkin yağlama sağlarken,
Kapalı Devre Karter Havalandırma
Sistemi olan turbo şarjlı motorların,
hava emiş sistemlerinde
depozit oluşumunu da önlüyor
.
Ford müşterilerine satış, servis ve yedek
parça olmak üzere tüm hizmetleri aynı
çatı altında vermek için Ford araçların
onaylı yağı FMY’nin katkılarıyla, tesisini
yenileyen Ford Otosan Batman Bayisi
Oğuzcan Otomotiv açılışını, Koç Holding
Yönetim Kurulu Üyesi ve Ford Otosan
Yönetim Kurulu Başkanı Ali Y. Koç, Ford
Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün,
Koç Holding ve Ford Otosan’ın üst
düzey yöneticileri ve yerel yöneticilerin
katılımıyla gerçekleştirdi.
Açılışta konuşma yapan Koç Holding
Yönetim Kurulu Üyesi ve Ford Otosan
Yönetim Kurulu Başkanı Ali Y. Koç;
“Batman’da satılan her iki ticari araçtan
biri Ford markasını taşıyor. Oğuzcan
Otomotiv’in sahiplerine ve çalışanlarına
teşekkür ediyorum” dedi.
Toplam 5200 m2 bir alana sahip
olan Oğuzcan Otomotiv’in 3S
standartlarındaki yeni tesisi,
295 m2 showroom, 1740 m2 servis,
628 m2 yedek parça alanı ve 80 kişilik
ekibiyle Ford müşterilerine hizmet
verecek. Bölge’deki satışlarıyla Türkiye
ortalamasının üstünde başarı gösteren
Oğuzcan Otomotiv Yönetim Kurulu
Başkanı Mehmet Şirin Oğuz, törende
yaptığı konuşmada Ford markasına
yatırımlarını sürdüreceklerini belirterek
“Son derece modern ve müşteri odaklı
yeni binamızla, hemşehrilerimize daha
kaliteli ve konforlu hizmet verecek
olmaktan mutluluk duyuyoruz” diyerek
görüşlerini ifade etti
.
KARTER 21
Murat Kaya’nın
“Kars’ın Ötesinde” Sergisi Beyoğlu’nda!
22 KARTER
haberler
“Yıllardır söylerim hep,
Kars çok fotoğrafik bir şehir.
Her mevsim, her gündoğumu,
her günbatımı çekilecek
muazzam enstantanelerle
karşılaşmak mümkün.
Özellikle kış mevsiminde, karlar
altındaki Sarıkamış’ı, yüzyılların
görkemini yansıtan
Ani Harabeleri’ni, Susuz
Şelalesi’ni,
buz tutmuş Çıldır Gölü’nde
delik açıp balık tutan köylüleri,
tüm şehri
kuş bakışı seyredebileceğiniz
Kars Kalesi’ni
fotoğraflamamanız
mümkün değil.”
Opet Fuchs Kars Distribütörü
Kaya Traktör’ün Satış Müdürü
Murat Kaya, bugün kimliğinin
farklı bir yönü ile karşımızda.
Murat, çocukluğundan beri ilgilendiği,
3 yıldır da profesyonel olarak uğraştığı
fotoğrafçılığı İstanbul’da Beyoğlu
Caddesi’nde açtığı fotoğraf sergisi ile
taçlandırdı. “Kars’ın Ötesi’nde” ismini
verdiği serginin açılışını Opet Fuchs
Madeni Yağ A.Ş. Genel Müdürü
Murat Seyhan yaptı.
gündoğumu, her günbatımı çekilecek
muazzam enstantanelerle karşılaşmak
mümkün. Özellikle kış mevsiminde, karlar
altındaki Sarıkamış’ı, yüzyılların görkemini
yansıtan Ani Harabeleri’ni, Susuz
Şelalesi’ni, buz tutmuş
Murat Kaya, ilk sergisini hep memleketi
Kars’ta açmayı hayal etmiş, ancak
koşullar ve çevre onu Kars’a epey
uzakta, İstanbul’da Sergi açmaya
yöneltmiş.
Murat Kaya, fotoğraflarına ilk tepkileri
almaya başladığı yılları anlatırken,
“Bir internet paylaşım sitesinde Kars
ile ilgili bir fotoğrafımı yayınlamıştım,
Karslı bir arkadaşım aynen şu yorumu
yaptı; ‘Ben Kars’ta doğdum ve 30 yıldır
Kars’ta yaşıyorum, Kars bu kadar güzel
değil, lütfen insanları kandırmayalım.’
Ardından, Kars’ı hiç bu kadar güzel
görmediğini belirtip tebrik etmişti.” diyor
ve ekliyor;
“Yıllardır söylerim hep, Kars çok
fotoğrafik bir şehir. Her mevsim, her
KARTER 23
Çıldır Gölü’nde delik açıp balık tutan
köylüleri, Aygır Gölü’nü, tüm şehri
kuş bakışı seyredebileceğiniz Kars
Kalesi’ni fotoğraflamamanız mümkün
değil.” Kaya, fotoğraflarında aynı
zamanda Kars’ı da tanıtıyor. Kaya’nın
fotoğraflarında soğuk iklimine karşın,
sıcacık insanları, huzur veren sohbetleri,
dünyaca meşhur Kars kazlarını, tandır
ekmeğinin sıcaklığını görebiliyor ve
hissedebiliyorsunuz.
Fotoğraf eğitimi almadığını ancak,
Süha Derbent, Erol Doğaner gibi ünlü
fotoğraf sanatçıları ile birlikte çalışma
olanağı bulduğunu kaydeden
Murat Kaya, daha çok doğa ve
insan temalı aksiyon fotoğrafları
çekmekten hoşlandığını ayrıca
insanlara geçmişlerini hatırlatan
fotoğraflar yakalamaktan büyük
keyif aldığını söylüyor.
Bugüne kadar 7 fotoğraf yarışmasında
13 ayrı fotoğrafı ile ödül alan Murat Kaya,
birçok fotoğraf derneğine ve grubuna
üye. Bazı dergilerde fotoğraf üzerine
makaleleri yayınlanıyor. En büyük hayali
ise muhteşem fotoğraflar çekmek.
24 KARTER
Kaya, sergiden elde ettiği gelirin
yüzde 50’sini Kars’ta yaşayan Afgan
Göçmenlerin yaşam kalitelerini arttırmak
için harcayacak. Serhat Kalkınma
Ajansı ve Foto Trek’in katkıları ile açılan
ve bir ay açık kalacak olan sergi, yolu
İstiklal Caddesi’ne düşen tüm fotoğraf
sevdalılarını bekliyor
.
haberler
Dert Turbo’da,
Derman
Fullmaster’da
Otomotiv Ürün Müdürü
Turgut Burak Şenay;
“Kamyon şoförleri ile
yaptığımız görüşmelerde
Turbo arızalarının, motor problemlerinin
başında geldiğini gördük.”
Opet Fuchs, Fullmaster ağır dizel motor yağları serisi
ürünlerinden Fullmaster SHPD 15W-40’ın formülünü yeniledi.
Opet Fuchs Ar-Ge Tesislerinde yapılan araştırmalar sonucu
formülü geliştirilen ürün, ağır ticari araçların turbolarını
yüzde 35’e varan oranlarda daha temiz tutuyor.
Yeni formüllü Fullmaster SHPD 15W-40’ın, Mart ayı itibariyle
pazara sunulduğunu belirten Opet Fuchs Madeni Yağlar
Otomotiv Ürün Müdürü Turgut Burak Şenay, yenilenen ürünün
ağır ticari araçların dizel motorlarının ihtiyaç duyduğu yüksek
performans gereksinimlerini fazlasıyla karşıladığını belirterek;
“Fullmaster SHPD 15W-40 dizel motor yağı, DIN 51535 test
metoduyla ölçülen bir önceki turbo depozit performansına göre,
aracın turbosunu yüzde 35’e varan oranlarda daha temiz tutarak
turbonun ömrünü uzatıyor.” dedi.
Turgut Burak Şenay, yenilenen ürünün madeni yağ pazarında
tanıtımına başladıklarını belirterek, formülü yenilenen
Fullmaster SHPD 15W-40 ile ilgili olarak şu bilgileri paylaştı;
“Fullmaster SHPD 15W-40, hem düşük hem de yüksek
kilometreli ağır ticari araçların dizel motorlarında etkin koruma
sağlarken, soğuk hava şartlarında özellikle ihtiyaç duyulan kolay
akıcılığı sayesinde, ilk çalışma esnasında motor parçalarının
hızlı yağlanmasını sağlayarak motoru aşınmaya karşı koruyor.
Bunun yanında yüksek ısıl kararlılığı özelliğiyle yağ değişim
aralığı süresince performansını da koruyor. Araştırmalarımız bize
ağır ticari araç kullanıcılarının, turbo temizliği kaynaklı motor
problemleri yaşadıklarını gösterdi, bu nedenle
AR-GE bölümümüzle birlikte Opet Fullmaster SHPD 15W-40
ürünümüzün formülünü geliştirmek için bir takım çalışmalar
yaptık. Yenilenen formülüyle birlikte ürünümüzün madeni yağ
pazarında tanıtımı ve daha fazla kişiye ulaşması için önümüzdeki
günlerde çeşitli aktiviteler ve etkinlikler planlıyoruz”
.
KARTER 25
Aydinç, kamyoncu dostlarını ve madeni yağ satıcılarını,
kamyoncuların sıklıkla uğradıkları dinlenme tesislerinde,
ağır ticari araç servislerinin ağırlıklı olduğu sanayi sitelerinde
ve nakliye kooperatiflerinde misafir edeceklerine işaret ederek;
“Esas amacımız kamyoncu dostlarımıza keyifli zaman geçirtmek,
onların yüklerini hafifletmek, sıkıntılarını paylaşmak ve onları
dinlemek. Ağır şartlar altında çalışan ve yollarda direksiyon
sallayan dostlarımızın bir miktar da olsa dinlenmelerini
sağlamayı bunu yaparken de doğru ürün kullanımı hakkında
bilinçlendirmeyi amaçlıyoruz. Hedefimiz yıl sonuna kadar yaklaşık
15 bin kamyoncu dostumuza ulaşmak, onları bilgilendirmek,
eğlendirmek.”
Serdar Aydinç, özellikle nakliyecilik ve taşımacılık sektöründeki
düşük kar marjından dolayı, firmaların maliyetleri azaltmak için
birçok masraf kalemlerini tekrar tekrar gözden geçirdiklerini
belirterek, “Tabii, en yüksek masraf kalemini yakıtın oluşturduğu
herkes tarafından biliniyor. Her ne kadar madeni yağlar,
toplam maliyetlerin içinde ufak bir yüzde oluştursa da, doğru
ürün kullanılmadığı zaman veya bakımlar zamanında
yapılmadığında, bu ufak yüzde tüm maliyetleri doğrudan etkiliyor
ve bir anda maliyetlerin ana kalemlerinin nedeni olabiliyor.” dedi.
Aydinç, şimdiye kadar Marmara Bölgesi’nde İzmir Körfez
Sanayi Sitesi’nde gerçekleştirilen road show ile 150, Çayırova
Dinlenme Tesisleri’nde 120, Adapazarı İnci Dinlenme Tesisleri’nde
26 KARTER
R BiR MOLA
VE
Türkiye genelinde 6 bölgede, 6 ay süreyle yapılması planlanan
OPET Fullmaster Road Show, Haziran ayı itibariyle başladı.
Road Show’da yenilenen OPET Fullmaster motor yağları,
kamyoncu dostlara tanıtılıyor. Katılımcıların road show
aktivitesinde eğitim videoları ve deneyimli eğitmen kadroları ile
ürünlerin sağladığı ekstra faydaları tanıma şansı yakaladıklarını
belirten Opet Fuchs Pazarlama Hizmetleri Müdürü Serdar Aydinç,
aktivite içinde kendilerini bekleyen sürpriz oyunlar ve hediyelerle
de katılımcıların günün yorgunluğunu üzerlerinden atmalarını
amaçladıklarını söyledi.
T
LMASTER
L
’L
FU
A
Türkiye genelinde
6 ay, 6 bölge,
hem eğitim, hem eğlence!
iLENEN O
N
PE
YE
OPET Fullmaster ile
Kamyoncu Dostlar Mola Veriyor
dosya
“HEDEFİMİZ YAKLAŞIK 15 BİN KAMYONCU DOSTA ULAŞMAK”
140, İstanbul Nakliyeciler Sitesi’nde 270 kişi, Gebze Marmara
Terminali’nde 350, OPET Mehmetçik Vakfı Kurtköy İstasyonu’nda
ise 140 kamyoncu dosta ulaşıldığını kaydetti
.
“Opet Fullmaster’la Ver Bir Mola” sloganı ile başlatılan Fullmaster
saha uygulamasına İstanbul büro çalışanları ve
Otomotiv Yağlar İstanbul bayi çalışanları da katıldı. Fullmaster aktivitesini
ziyaret eden Opet Fuchs ekibi, kamyoncu dostlar için hazırlanan
eğlence köşesinde fotoğraflar çektirip, kamyon yarışı oynadılar.”
KARTER 27
Koç Topluluğu Spor Şenlikleri’ne Katıldık
Her yıl düzenlenen ve takım ruhunun, motivasyonun ve
birlikteliğin güçlü olarak pekiştirildiği Koç Topluluğu
Spor Şenlikleri’nin 2013 yılı organizasyonunda,
Opet Fuchs olarak Basketbol, Bowling, Futbol, Masa Tenisi,
Tenis, Atletizm, Yüzme ve Yelken olmak üzere 8 branşta toplam
61 sporcu ile yer aldık.
Takım ruhunun ön planda tutulduğu bu organizasyonda gerek
sporcularımız gerekse takımlarımızı destekleyen çalışanlarımız ve
aileleri ile bir arada olmaktan büyük mutluluk duyduk.
Elde ettiğimiz dereceler;
• Yüzme’de 1.’lik,
• Atletizm’de 4.’lük,
SPORCULARIMIZ BASKETBOL
YÜZME
Serdar Aydinç
ATLETİZM
Burcu Berker Kanber
Serdar Ali Karadağ
G. Başar Öztuna
28 KARTER
Alper Bakıcı
Arif Mert Kalemcioğlu
Aydın Mert Uçman
Caner Demirtaş
Çetin Geyik
Gökşen Başar Öztuna
Güray Alp Yalçın
Hamza Barış Yılmaz
Kemal Tekşen
Mehmet Şükrü Kardıçalı
Murat Aydın
Murat Güçlü Setenci
Okay Eryeri
Refik Pulat
Sait Safa Ermemiş
FUTBOL
Ali Erkan
Alican Keskindağ
Cem Yıldıran
Coşkun Çakmak
Engin Akkoç
Hamza Özaslan
Ferdi Şengül
Hasan Arslan
Özlem Kaya
Serdar Ali Karadağ
Tarık Kesenci
Tekin Yaradılmış (OPET)
Yılmaz Bahur
• Basketbol’da 3.’lük,
• Bowling’te 2.’lik,
• Futbol’da en centilmen takım,
• Masa Tenisi’nde 2.’lik,
• Tenis’te çeyrek final,
• Yelken’de 7.’lik.
MASA TENİSİ
Alper Bakıcı
Aytuğ Azıklı
Bayram Oğuz
Cem Yıldıran
Hasan Arslan
Kemal Özbek
Yücel Çınar
TENİS
Altan Aydın
Bülent Erdoğan
Esen Fahri Akın
Volkan Öztuna
Yasemin Kaputluoğlu
YELKEN
Murat Seyhan
Ahmet Oral
Barış Muşkara
Esen Fahri Akın
Gökay S. Ergün
Murat Güçlü Setenci
M. Şükrü Kardıçalı
M. Umut Hıra
Onur Savran
Skipper - 1
Skipper - 2
T. Emrah Özler
Uğur Akdeniz
Güray Alp Yalçın
BOWLING
Alper Bakıcı
Aziz Türk
Burcu Berker Kanber
Derya Cankurtaran
Emrah Elkutlu
Esra Meric
İlke Barutçu
İnanç Eras
M. Umut HIRA
Melike Özpınar
Murat Güçlü Setenci
Mustafa Seçkin
Okan Acar
Refik Pulat
Serhat Erk
Şenay Diri
Tarık Kesenci
insan
MASA TENİSİ
Soldan Sağa: Yücel Çınar, Hasan Aktürk, Bayram Oğuz,
Cem Yıldıran.
BASKETBOL
Soldan Sağa: Alican Göz (Antrenör), Murat Aydın, Umut Aksoy,
Okay Eryeri, Murat Güçlü Setenci, Refik Pulat,
Alper Bakıcı, Kemal Tekşen, Caner Demirtaş.
YELKEN
Soldan Sağa: Mehmet Şükrü Kardıçalı, Murat Umut Hıra,
Ahmet Oral, Onur Savran.
BOWLING
Sol Üsten Sağ Alta: Serhat Erk, Hatice Durmuş, Emrah Elkutlu,
Aziz Türk, Derya Cankurtaran, Murat Umut Hıra, Alper Bakıcı,
Mustafa Seçkin, Okan Acar, Nevin Cesur, Melike Gözde
Özpınar, Burcu Berker Kanber, Esra Meriç Ökesli,
Tarık Kesenci, Şenay Diri.
KARTER 29
Ford Cargo 1846T’nin onaylı orijinal motor yağı
FMY Formula LD 5W-30
Ford Cargo 1846T çekiciler için
özel olarak geliştirilmiş,
yakıt ekonomisi ve uzun
yağ değişim aralığı sağlayan
üstün performanslı sentetik
motor yağı.
fmy.com.tr
30 KARTER
söyleşi
Dört Dörtlük Distribütör;
ERK BİRLİK MADENİ YAĞLAR
15 yıldır, Opet Madeni Yağlar satarak, Opet’le birlikte büyüyen, 4 ortağın yönettiği Erk Birlik;
satış hacmi, bölgesi üzerindeki gücü ve hakimiyeti, depo kapasitesi ve başarılı ekibi ile dört dörtlük bir distribütör.
Ortaklardan, Orhan Kelek merkez ofis ve mali işleri kontrol ediyor.
Kardeşi Mustafa Kelek, şirketin saha kontrolünü üstlenmiş, 3. ortak Gürhan Büyükkoçak finans işlerini kontrol ediyor,
4. ortak Hasan Ali Algül ise şirketin filtre bayiliği biriminin başında.
KARTER 31
Türkiye’de istasyonların
en yoğun bulunduğu
ayrıca tarım sektörünün
en güçlü olduğu Konya,
Karaman ve Aksaray bölgesi
Otomotiv Yağlar Distribütörü
Erk Birlik, yıllık satışının
neredeyse dörtte birini
istasyonlar üzerinden
gerçekleştiriyor.
Ayrıca Erk Birlik,
iklimsel özellikleri yüzünden,
bayiler arasında en fazla
antifriz satan bayimiz.
Opet Fuchs Endirekt Satışlar
Grup Müdürü Bülent Erdoğan,
KARTER için,
ortaklarla gerçekleştirdiği sohbette,
Erk Birliği, Konya’nın
bölgesel özelliklerini,
madeni yağ pazarını,
işleri ve iş dışı
hayatı konuştular;
32 KARTER
Orhan Bey, bize Erk Birlik’ten
bahseder misiniz? Nasıl başladınız,
Opet ile ne zaman tanıştınız?
Biz esnaflıktan gelmeyiz. 1991 yılında
70 metrekare bir dükkanda 2 kişi
başladık yağ satmaya. O zaman bayilik
sistemi yok, hemen hemen bütün
yağları satıyoruz. Sonraki yıllarda şirket
isimlerinde ve ortaklarda bazı değişiklikler
yaşandı.1998 yılında Opet ile tanıştık.
O dönem Opet’in dolumunu yaptığı
Valvoline madeni yağları bayisi olduk.
Ortalama satışınız ne kadar başlangıç
yıllarında?
İlk yıllarda 45 ton Valvoline satıyorduk.
2004 yılına geldiğimizde madeni yağ
şirketleri bölge bayilikleri sistemine
geçmeye başladı. Valvoline bayiliği bizim
de büyümemizi sağlamıştı. Biz de
o dönemde 3 şirket toplam 6 ortak
birleştik ve Erk Birlik’i kurduk. Erk Birlik
ilk yılında toplam satışını 650 tona çıkardı.
Yeni deponuzla ve bugünkü
satışlarınızla mukayese edildiğinde
oldukça hızlı bir büyüme
yaşamışsınız. Nasıl, yeni deponuza
alışabildiniz mi?
Bizim için oldukça büyük ve yeni bir
düzen. Yılbaşında taşındık, düzenimizi
yeni oturtmaya çalışıyoruz. Depomuz
750 metrekare. Burada depolama ve
sevkiyat konusunda oldukça rahatız.
Geçtiğimiz yıl 300 metrekarede 1300
ton mal sattınız. Depomuzun 750
metrekareye çıkınca matematiksel
olarak satışlarımız da aynı oranda
artacak mı bu yıl?
Öyle umut ediyoruz, inşallah olur.
söyleşi
Mustafa Bey yıllardır, 2 kardeş
birbirinizin en büyük destekçisisiniz
Bize başarınızın sırrını açıklar mısınız?
Başarı ekipten gelir benim fikrime göre.
Bizim ekibimiz iyi. Ve biz ekibimizle birlikte
işin her alanında varız. Sahada varız,
depoda varız. Ayrıca Anadolu’da dürüstlük
çok önemlidir. Bizim esnaf dürüst adamı
sever ve tutar. Biz bölgemizde önce
dürüstlüğümüzle tanınmak isteriz. Bizim
için satış ikinci planda gelir.
Opet bayiliği de başarınızda
etkili oldu mu?
Olmaz mı? Biz asıl büyümemizi Opet
bayiliğinden sonra yaşadık. Özellikle
Opet’in Koç ile ortaklığı bizim sahada
işimizi çok kolaylaştırdı. Opet’in bilinilirliği
arttıkça bizim satışlarımız da arttı.
Biraz da Konya’dan bahsedelim?
Konya’da tarım oldukça fazla
yer tutuyor, doğal olarak sizin
satışlarınızda da tarım araçlarının
etkisi büyük?
Oldukça büyük. Ülkenin en fazla tarım
aracı bulunan bölgelerinden biridir burası.
Konya’da 15 Mayıs’ta sezon başlar, 15
Ağustos’a kadar tüm tarım araçları çalışır.
Tüm çiftçiler yılda en az 2 kez araçlarına
bakım yaparlar. Bu dönemde yağ
pazarında da kıyasıya bir rekabet yaşanır.
Öğrendiğim kadarıyla siz de tarım
sektörüne el atmışsınız.
Hobi bahçeleri, organik tarım?
El atmak sayılmaz bizimki, Orhan Bey
gerçi işi biraz büyüttü ancak benimkisi
sadece hobi bahçesi. Belediyeden
kiraladığımız 200 metrekarelik alanda
birkaç sebze yetiştiriyor, eğleniyoruz.
Çoluk çocuğumuzun eli toprağa değsin,
işimizin stresini atalım diye.
Orhan Bey, sizde nasıl başladı
tarım merakı?
Bizim de küçük bir arazimiz var, buraya
100 civarında fidan diktik, çeşitli meyve
ağaçları falan. Bizim de çıkış amacımız,
çoluk çocuk toprak ile bütünleşsin
düşüncesiydi. Ancak şimdi, bahçeye
gidelim çalışacağız diye çocuklar
kaçışıyor. Zamane çocukları. Vakitlerini
futbol ile bilgisayar başında geçirmek
istiyorlar.
Orhan Bey, siz de gençliğinizde
futbol oynamıştınız değil mi?
Evet 17 yaşımda amatör kümede
oynuyordum, antremana gidebilmek için
babama saatlerce yalvardığımı bilirim.
Bizim çocukları ise kursa yazdırıyoruz,
araçla antremana götürüyoruz,
bitince alıyoruz
.
KARTER 33
34 KARTER
insan
Okullarda
Engelleri
Aşmaya
Başladık
Opet Fuchs, Koç Holding tarafından
düzenlenen “Ülkem için Engel
Tanımıyorum” projesinde engelleri
aşmaya devam ediyor. Projede
gönüllü olan 6 eğitmenimiz, Mehmet
Ali Lahur Ticaret Meslek Lisesi’nde
verdikleri “Engelliye Doğru Yaklaşım”
eğitimleri ile toplam 551 öğrencide
farkındalık yarattı.
Fiziksel-Görme Engellilik ve İletişim,
İşitme-Zihinsel-Kronik Hastalıklar
ve iletişim konularının ele aldındığı
eğitim programında ayrıca görme
engellilik ve işitme engellilik ile ilgili
çeşitli simülasyonlar da yapılarak
öğrencilere bilinç ve duyarlılık
kazandırıldı
.
KARTER 35
OPET FUCHS ENDÜSTRİYEL EKİBİ:
“Pazarın Odağını Değiştirdik!”
Dart 501 oyununun kurallarını iyi bilmeyenler,
dart tahtasında “bullseye” denilen merkez noktayı hedefler,
oyunu kurallarına göre oynayanların hedefi ise triple halkasıdır.
Çünkü, “bullseye” noktasında 50 puan kazanılırken
triple halkası 60 puan getirir.
Dart kurallarını iyi bilen Opet Fuchs ekibi,
aynı kurallarını pazarda da uyguluyor. Rakipleri pazarda
fiyat odaklı satış yaparken, Opet Fuchs ekibi
müşterilerine sağladığı toplam fayda ile pazara hakim oluyor.
Bunun için müşteriyi dinliyor, ekipmanları, iş sürecini inceliyor,
üretimden en fazla verimin alınması konusunda
müşteriye özel projeler geliştiriyor.
Onların bu kuralı da en fazla puanı almalarını sağlıyor.
Bayisi, satış ekibi ve yönetimiyle endüstriyel yağlar pazarında
dengeleri değiştirdiklerini kaydeden Opet Fuchs ekibi
pazarın odağını da değiştirdiklerini söylüyor.
Karter’in 2. sayısında yer vermek üzere
ziyaret ettiğimiz Güney Marmara Opet
Fuchs Endüstriyel Bayisi Drama Kimya’ya
geldiğimizde, tüm ekibi toplantıda
yakaladık.
Ekip, toplantısına pek ara vermek
istemedi ama bizi de kabul etti.
Toplantıda bulunan Drama Kimya
ortakları Kubilay Cenan ve Ali Yalçın,
Opet Fuchs ekibi Kemal Tekşen, Emrah
Özler, Ahmet Oral, Tahsin Tunç Doğru ve
Ercan Topaloğlu sorularımızı yanıtlarken,
biz de onların çalışma şekillerinin yanı sıra
eğlenme şekillerine de tanıklık ettik.
Hepinize günaydın, böyle bir toplantı
ile karşılaşmak gerçekten bize
sürpriz oldu. Öncelikle söyler misiniz,
Opet Fuchs ekibi niye müşteride de,
makinelerin arasında da, toplantıda
da kravat takım elbise giyiyor,
pazarda bir tarz mı oluşturmaya
çalışıyorsunuz?
36 KARTER
Ayrıca niye tüm ekip mühendis?
Kemal Tekşen: -Ona tarz yaratma
demeyelim de, pazarın, müşterinin
algısını değiştirmek diyelim. Biz 2005
yılında endüstriyel pazara ilk girdiğimizde
müşteriler önce şaşkınlık yaşamıştı.
Aramızda “bu kıyafetle mi makineyi
kontrol edeceksin?” gibi konuşmalar
geçmişti. Şimdi alıştılar.
Ali Yalçın: -Bir de tüm ekibin mühendis
olması çok şaşırtmıştı müşterileri. Halbuki
bizim yaptığımız satıştan çok teknik bir
iş. Biz firmaların satın alma biriminden
çok teknik kadroları ile muhattap oluruz.
Ürünlerin çoğu birkaç hammaddeden
oluşur. Her ürünün analizi farklı,
analizlerin yorumlanması farklı.
Müşterinin sıkıntısını anlayabilmek onunla
aynı dili konuşabilmek için mühendis
olmak gerekir.
Emrah Özler: -Evet, teknik personelle
diyaloğu ancak teknik personelin
kurabileceği mantığından hareket
ederek şirket ve bayilerin kadrosunda
mühendislerin olmasını istedik. Bu
nedenle bizim bütün ekibimiz, bayilerimiz
ve onların elemanları dahil mühendis ya
da kimyagerdir. Ekip olarak eğitimiyle,
duruşuyla bir bütün oluşturmamız
gerekiyor ki, bu da karşımızdakilerin
bizimle ilgi ve algısını olumluya çekiyor.
İLK LABORATUVARLI BAYİ!
Bir de girişte bir laboratuvar var, bayi
de laboratuvar ne işe yarıyor, böyle
bayilerin örnekleri var mı sektörde?
Kubilay Cenan: -Biz İzmir merkez
laboratuvardan yeterli desteği alıyoruz
ancak, belli periyotlarda tüketilen
ürünlerin servis hızı ve kalitesi oldukça
önemli. Bu süreci hızlandırmak adına
bünyemizde mini laboratuvar kurduk.
Özellikle talaşlı imalat konusunda 4-5
temel testin kendi laboratuvarımızda
söyleşi
Ahmet Oral: -Bursa otomotiv
sektöründe birinci sırada yer alır.
Birçok firma için de birincil önceliklidir.
Bu nedenle Bursa’da rekabet çok
yoğundur. Bizim sektörümüzde bir
satış mühendisinin işinin uzmanı olması
için bir yıl gibi bir süre gerekir. Eğer
yetişmiş kadronuzu doğru yönlendiremez
iyi motive edemezseniz, elinizde
tutamazsınız, rakipleriniz kapar. Bu
nedenle bizim için satış odağını doğru
belirlemek kadar ekibi bir arada tutmak,
doğru yönlendirmek de önemlidir. Biz her
zaman hep birlikte, ekip ruhuyla hareket
ettik ve bugünkü başarımızı takım
ruhumuza borçluyuz
.
gerçekleştirilmesi, bize hizmetin kalitesi
ve hızı açısından avantaj sağlıyor.
Kemal Tekşen: -Aslında biz
bu uygulamayı Ford ve Renault
fabrikalarında gerçekleştirdik.
Kurduğumuz mini laboratuvarlar
ile müşterimize çok hızlı hizmet
verebiliyoruz. Bu konuda başarı
sağlayınca aynı çalışmayı bayilerimizde
de uygulamaya karar verdik. Drama
Kimya için ilk laboratuvarlı bayi diyebiliriz.
Çok kısa zamanda diğer bayilerimizde de
benzer uygulamaları gerçekleştireceğiz.
Drama Kimya’nın satış sistemini
takip edeceği yeni bir program
oluşturduğunu ve bu uygulamada
pilot bayi seçildiğini biliyoruz.
Uygulama ne aşamada?
Ali Yalçın: -Programı bu yıl itibariyle
uygulamaya başladık, çalışmalarımız
halen devam ediyor. KOBİ’ler için
geliştirilmiş KOSGEB destekli bu
program bizim daha önce kendi
yarattığımız tablolar üzerinden takip
ettiğimiz, depo ürün giriş çıkışları
denetimi, satış ekibinin performans
değerlendirmeleri gibi birçok konuyu
sistem üzerinden takip edebilmemizi
sağlıyor.
Kubilay Cenan: -Bu program
aracılığıyla satış ekibi performans
değerlendirmesi yapılabiliyor ve mal giriş
çıkışı yönetilebiliyor. Müşterilerin istedikleri
ve zorunlu olarak verilmesi gereken
ürünün özelliklerini içeren bir sertifika
temin edebiliyoruz. En önemlisi de biz bu
programla nakit akışını takip edebiliyoruz.
Kemal Tekşen: -Drama Kimya, birçok
süreci takip edebileceğimiz bu entegre
yönetim programı uygulaması için pilot
çalışma yürütüyor. Program tam anlamı
ile başarıya ulaştığında diğer bayilerimizde
de aynı sistemi kuracağız. Satışlarımız ve
müşteri sayımız sürekli arttığından sistemi
manuel olarak takip edebilmek güçleşti.
Elimizdekini görmek, ileriye dönük olmak
açısından beğendiğimiz ve başarılı
bulduğumuz bir program.
Opet Fuchs grubunda müthiş bir
ekip ruhu var? Yeni deponuzda
kurduğunuz hobi odası, dart odası da
sanırım motivasyonu güçlendirme ve
sağlam bir ekip yaratma konusunda
bir yöntem?
Kubilay Cenan: -Kişinin motive olması,
katma değeri artıran bir unsur. Ayda
bir motivasyon toplantısı yapıyoruz, 3
ayda bir sosyal etkinlikler düzenlemeye
çalışıyoruz. Mesaiden sonra masa tenisi,
dart vb. oyunları oynayabileceğimiz bir
alan yarattık, gördüğünüz gibi. Tüm
bu çalışmalarımız ekibin bağlılığını ve
motivasyonunu yüksek tutmak için.
Opet Fuchs ekibi, dart oyunu kurallarını sadece
satış stratejisi olarak görmüyor, toplantıda
tansiyon yükseldiğinde ya da motivasyon
düştüğünde de hemen bir dart arası veriyor.
Her ne kadar iki takım arasında
müthiş bir rekabet var gibi görünse de onlar
dart oyunu ile ekip ruhunu güçlendirdiklerini ve
odaklarını tazelediklerini düşünüyorlar.
KARTER 37
Türkiye Pavyonu, 2003 yılında Gül Ilgaz, Ergin Çavuşoğlu,
Neriman Polat, Nazif Topçuoğlu ve Nuri Bilge Ceylan’ın
katılımıyla düzenlenen “in Limbo” isimli sergiyle başlatıldı.
Serginin küratörlüğünü ve komiserliğini Beral Madra üstlendi.
Venedik
Bienali
Başladı!
Bir yüzyılı aşkın bir süredir düzenlenen Venedik Bienali,
dünyanın en seçkin kültürel kurumlarından biri olarak kabul
ediliyor. Günümüzde Venedik Bienali Uluslararası Sanat
Sergisi, 370.000’den fazla ziyaretçi tarafından izleniyor.
1991’den bu yana Venedik Bienali’ne katılan Türkiye,
2003 yılından beri yan etkinlikler kapsamında bienalin farklı
alanlarında değişik sergi ve enstalasyonlar düzenliyor.
38 KARTER
Koordinasyonunu İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın yürüttüğü
ve TC Dışişleri Bakanlığı Tanıtma Fonu Kurulu’nun desteğiyle
gerçekleştirilen Venedik Bienali Türkiye Pavyonu’nun
sponsorluğunu 2011 yılında olduğu gibi 2013 yılında da
Fiat üstleniyor.
Venedik Bienali’nde
Türkiye’yi Ali Kazma
temsil ediyor.
1 Haziran - 24 Kasım 2013 tarihleri arasınca sürecek olan
Venedik Bienali 55. Uluslararası Sanat Sergisi’nde Türkiye’yi Ali
Kazma temsil ediyor. 2001, 2007 ve 2011 yıllarında İstanbul
Bienali’ne katılan, aralarında North Rhine-Westphalia Sanat
Vakfı tarafından verilen 2010 Nam June Paik ve UNESCO
2001 “Sanata Destek Ödülü”nün sahibi Ali Kazma, Türkiye
Pavyonu için yeni bir proje gerçekleştirecek.
Venedik Bienali 55. Uluslararası Sanat Sergisi Türkiye Pavyonu
için oluşturulan danışma kurulunda Esra Aysun (eğitmen,
danışman, prodüktör), Cengiz Çekil (sanatçı), Adriano Pedrosa
(küratör, editör, yazar), Cristiana Perrella (küratör), ve Mine
Haydaroğlu (yayın yönetmeni, editör) görev alıyor. 2013
yılındaki Venedik Bienali Türkiye Pavyonu’nun küratörlüğünü
ise Emre Baykal üstleniyor
.
kültür ve sanat
20. Uluslararası İstanbul Caz Festivali
Başlıyor!
2-18 Temmuz tarihleri arasında gerçekleşecek İstanbul Caz Festivali, bu yıl
20. yaşını kutluyor! Cazdan dünya müziği, soul ve R&B’ye uzanan geniş yelpazedeki
konserler festival takipçilerini bekliyor. Cazın yenilikçi örneklerini alışılmadık
mekânlarda sunan “Caz İçin Tuhaf Bir Yer”, festival içinde festival
Tünel Şenliği, Avrupa ve Türkiye’den caz ustalarını buluşturan Avrupa Caz Kulübü gibi
serilerle festival 20. yılında da müzikseverlere dopdolu bir program sunuyor.
İstanbul Caz Festivali, 14 farklı mekânda 400’ü aşkın yerli ve yabancı sanatçıyı
gerçekleştirilecek 40’ı aşkın konserle müzikseverlerle buluşturmaya hazırlanıyor
.
iksv.org.tr/biletix.com
Erol Akyavaş Retrospektifi
İstanbul Modern’de!
İstanbul Modern, 29 Mayıs - 25 Ağustos tarihleri arasında,
doğu ve batı sanatlarını sentezlediği tarzıyla
Erol Akyavaş’ın 1950’lerden 1990’lara uzanan retrospektifine
ev sahipliği yapıyor. En son geçtiğimiz yaz yer verdiği “Kent
Duvarlarının Yarım Yüzyılı” sergisi ile retrospektif sergilerdeki
başarısını hatırlatan İstanbul Modern’deki
bu yeni sergiyi kaçırmayın
.
Arter’de 2 Sergi!
ARTER, 11 Ağustos’a kadar iki ayrı sergi gezme imkanı
sunuyor: İngiliz sanatçı Mat Collishaw’un Türkiye’deki ilk
kişisel sergisi “Hayalet Görüntü” ve Volkan Aslan’ın “Hatırlamayı Unutma” başlıklı, haftanın günlerine atıfta bulunan
eserlere yer verdiği kişisel sergisi... “Hayalet Görüntü” sergisinde, ARTER için özel olarak üretilmiş “Ödüllü Mahsul”
adlı video yerleştirmenin de sergileneceğini hatırlatalım
.
Borusan Contemporary
“Datascape” ile karşımızda.
İstanbul’da yeni medya sanatı dendiğinde akla gelen ilk
mekan olan, ofis-müze Borusan Contemporary,
1 Eylül tarihine kadar “Datascape” ile karşımızda. Yalnızca
hafta sonları ziyaret edilebilen “Datascape”te Burak Arıkan,
Angela Bulloch, David Claerbout, Ryoji Ikeda, Michael
Najjar, Enrique Radigales, Thomas Ruff, Karin Sander,
Charles Sandison ve Pablo Valbuena’nın dijital dünyadaki
‘manzara’ kavramına odaklanan işleri bulunuyor
.
KARTER 39
3D Yazıcılar
Üç boyutlu (3D) yazıcılar toplamsal üretimin kapılarını açıyor.
Bu işleme toplamsal üretim adı
verilmesinin nedeni ise, mevcut
teknolojilerimizin çoğunun,
malzemeleri, kesme, delme, yontma
gibi yöntemlerle, parça çıkartmak
(substractive processing) yolu ile
işlemeleridir. 3D baskı ise, bunun
aksine, malzeme ekleyerek üretim
yapma yöntemidir.
Mürekkep püskürtmeli ya da
Laser bir yazıcıyı alın, büyükçe bir
kutuya koyun ve yazıcı kafanın,
ya da laser ışının her üç boyutta
da hareket etmesini sağlayın.
Mürekkep yerine de plastik polimer
iplikleri ya da metal tozları kullanın.
Bilgisayarlı tasarım uygulamanıza
da ‘yazdır’ komutunu verdiniz mi?
Mükemmel! Yeni endüstriyel devrimi,
ya da Toplamsal Üretimi (Additive
Manufacturing) gerçekleştirmek
üzeresiniz ...
Şaka bir yana, üç boyutlu yazıcılar
sayesinde, tasarımları bir ‘tık’ ile
gerçeğe dönüştürmekten, hızlı
prototip yapımına, her türlü mekanik
aksamı anında ve yerinde üretmeye,
tıbbi protez ve yapay organ
oluşturmaktan, uzay kolonilerinde
konut yapmaya kadar her alanda
etkisini gösterecek bir üretim
devriminin eşiğinde olduğumuz genel
kabul görmeye başlıyor.
O kadar ki, ABD başkanı Barack
Obama, bu şubatta yaptığı, yıllık,
‘Ülkenin Durumu’ (State of the
Union) konuşmasında, üç boyutlu
yazıcılar ve buna bağlı üretim
teknolojilerindeki inovasyonlara
yapılan teşviklere özel bir yer
ayırdı. Henüz filizlenmekte olan bu
endüstri dalında halen sınırlı sayıda
ve küçük sayılabilecek firma faaliyet
göstermekte ama hızla gelişmekteler.
40 KARTER
Üç boyutlu baskıya da toplamsal
üretim, hemen her şekildeki üç
boyutlu cisimlerin, sayısal bir
modelden (tasarımdan) hareketle,
minik damlacıkların kümelenmesi ya
da bir kitlenin istenen bölümlerinin
katılaştırılması yoluyla cismin
tabaka tabaka oluşturulması ile
gerçekleştirilir. Bir diğer deyişle,
klasik (2D) bir yazıcı ile bir cismin
resmini basabilirken, 3D yazıcı ile
cismin kendisini oluşturabiliriz.
Mevcut 3D yazıcıların çözünürlükleri
16 mikron’a (0,016 mm) kadar
inebilmekte ve bir cismi oluşturmaları
birkaç saat almaktadır. Karmaşık
yapıda bir cismin klasik yöntemlerle
yapımı ise günlerce sürmektedir.
Kullanılan malzeme türleri ve bu
malzemelerin eritilme ve katılaştırma
yöntemleri çok çeşitli olabilmektedir.
En sık kullanılan malzemeler,
bobinlere sarılı iplik türünde, çeşitli
renk ve özellikte plastik malzemeler
(polimerler), laserler, ya da elektron
demetleri aracılığı ile katılaştırılan
seramik ya da metal tozları (örneğin
titanyum) ve tıbbi amaçlı uygulamalar
için ise biyo-uyumlu malzemeler
hatta canlı hücrelerdir.
Gerçekten de, geçtiğimiz günlerde,
ABD’de, kaza geçiren bir hastanın
kafatasının %70 leri bulan bir bölümü
3D yazıcı ile üretilmiş ve hastaya
başarı ile nakledilmiştir.
3D baskı süreci bilgisayarda
başlar. Önce bir bilgisayarlı tasarım
bilim
(Computer Aided Design – CAD)
yazılımı ile yapılacak objenin üç
boyutlu ve uygun ölçekli bir modeli
oluşturulur. Ardından bu 3 boyutlu
model, yine bir yazılım aracılığı
ile, çok ince (iki boyutlu) dilimlere
dönüştürülür ve 3D yazıcıya aktarılır.
3D yazıcılar birçok değişik teknoloji
kullanır ama hemen hepsi cismin
dilimlerini, tabaka, tabaka, üst,
üste işleyerek modellenen objeyi
oluştururlar.
Yazıcıların en gelişmiş modelleri
metal tozlarını katılaştırarak
çalışanlardır. Elektron Demetli Eritici
(Electron Beam Melting – EBM)
olarak adlandırılan bu modeller
ile doğrudan kullanılabilir makine
parçaları ya da tıbbi implantlar
gerçekleştirilebilir. Malzeme olarak,
paslanmaz çelik, bakır, nikel,
kobalt, aluminyum ve titanyum
kulanılabilmektedir. Böylelikle,
örneğin her yerden uzak bir
konumda bile, kırılan, bozulan
bir parçayı, bulunulan yerde
üretmek mümkün olabilmektedir.
Bu olanak da, silahlı kuvvetlerin
lojistik gereksinimleri, dünyanın
zor ulaşımlı yerlerindeki (örneğin
Antarktika’daki) çalışmalar ve uzay
araştırmaları gibi alanlarda özellikle
dikkat çekmektedir. Uydumuz Ay’a
ve Mars’a yapılması planlanan
seferler açısından da, bu teknoloji,
yedek parça taşıma gereksinimini
neredeyse ortadan kaldırararak
yepyeni ufuklar açmaktadır.
3D yazıcılar, plastik malzemeler ya da
metal tozları yerine, kum gibi yüksek
sıcaklıklara dayanıklı maddeleri de
kullanabilir, böylelikle çok karmaşık
şekilli ve hassas kalıplar üretip
erimiş metal ve alaşımların bu
kalıba dökülmesi yoluyla seri üretim
yapılmasını da sağlayabilirler.
kolay şekillendirilebilen peynir,
çikolata gibi maddeler bu yöntemle
işlenmektedir. Yakın gelecekte
ise, sentetik gıdalar üretilmeye
başlandığında, bir düğmeye basarak
dilediğiniz yemeğin önünüze gelmesi
hayal olmaktan çıkacağa benziyor!
Endüstriyel 3D yazıcıların fiyatları
yüz binlerce doları bulmakla birlikte,
bireysel kullanım için üretilen masa
üstü modelleri günümüzde 1000
dolar civarında fiyatlarla satılmaktadır.
3D teknolojisi aynı zamanda,
diğer üretim yöntemleri ile
gerçekleştirilemeyen şekillerde
yepyeni ürünlerin yapılmasına da
olanak vermektedir. Örneğin üç
boyutlu örgüler biçimindeki cisimler,
bu açıdan, hafiflik ve sağlamlıklarıyla
özellikle ilgi çekmektedir.
3D teknolojisi sayesinde bir
tasarımınızı, örneğin
www.shapeways.com a ileterek,
doğrudan yapımını ve pazarlanmasını
da sağlayabilirsiniz. Yaratıcılığı,
yeniliği böylesine hızla ve kolaylıkla
gerçeğe dönüştürmenin açtığı ufuklar
ve sağladığı olanaklar neredeyse
bir devrim niteliğinde. Örneğin,
bu teknoloji, yontu sanatçılığını
(heykeltraşlığı) kökten değiştireceğe
benziyor.
Toplamsal üretim teknolojileri inşaat
malzemelerinin üretiminde de
kullanılmaya başlanmış olup
2.5x2.5 m’yi bulabilen boyutlarda
türlü şekilli modüler parçaların
yapımını gerçekleştirmeyi
sağlamaktadırlar. Yiyecek
maddelerinin üretimi de bu
teknolojilerden nasibini almakta,
3D yazıcı teknolojisi özellikle
tıp alanında tam bir devrim
yaratacağa benziyor. Malzeme
olarak canlı hücreleri kullanan ve
çeşitli dokuları üreten bu biyoyazıcılarla günümüzde damarlar
oluşturulabilmekte, önümüzdeki
on yıl içerisinde ise tamamen
işlevsel gerçek bir kalbin üretilmesi
planlanmaktadır. Son olarak,
yaralanmalar ve hastalıklarda
doğrudan vücuda uygulanan ve
gerek vücut yüzeyinde gerekse
robotik kolları aracılığı ile vücut
içinde doku ve organ onarımları
yapan 3D yazıcı teknolojili aygıtların
denenmekte olduğunu da belirtelim!
Gerçek hayali geçiyor neredeyse.
Bilim kurgu yazarlarının işleri giderek
zorlaşacağa benziyor...
.
Erdal Musoğlu
KARTER 41
eğlence
Sahillerin Biraz Ötesinde
Bir tatili unutulmaz kılmak için sadece uzun ve ince kumlu plajlar yetmez diyorsanız
dünyanın dört bir yanındaki en iyi kumsallara ve beraberindeki sürprizlere bir göz atın.
Saklı Kumsal
Meksika
Meksika’nın Marieta Adaları’nda yer alan Saklı Kumsal, eşsiz bir sahil
görmeyi isteyenler için hem unutulmaz bir deneyim hem de heyecanlı
bir macera sunuyor. Puerto Vallarta yakınlarında, milli park olarak kabul
edilen Marieta Adaları’ndaki saklı cennet, yasalar ile dikkatli bir şekilde
korunarak özel yapısını koruyor. Hangi mevsim olursa olsun istediğiniz
zaman ziyaret edebilirsiniz çünkü bölgedeki sıcaklık değerleri yıl boyunca
fazla değişiklik göstermiyor. Saklı kumsala ulaşmak o kadar da kolay
değil. Deniz tarafında bulunan küçük bir mağaranın içinden geçerek plaja
ulaşabiliyorsunuz. Geçişi tamamlayabilmek için iyi bir yüzücü olmanız
gerekiyor
.
Port de Alcudia
İspanya
İspanya’nın sadece boğa güreşleri ve paella’dan ibaret olmadığının
en güzel kanıtının Mallorca sahilleri olduğunu büyük bir rahatlıkla
söyleyebiliriz. Mallorca’nın kuzey doğusunda yer alan Port de Alcudia,
sevimli bir liman kenti olduğundan dolayı tam bir turist mıknatısı. Tatil
denince aklınıza ilk önce deniz-kum-güneş üçlüsü geliyorsa buradaki
bembeyaz kumsallara adım attığınız zaman cennete olduğunuzu
düşünebilirsiniz. Beyaz kumların en iyi tamamlayıcısı olan, turkuazın her
tonunu görebileceğiniz denizi de diğer bir çekici unsur. Eğer damak
zevkinizi de renklendirmek istiyorsanız İspanyol mutfağının en güzel
örneklerini de bulabilirsiniz
.
Rio de Janeiro
Brezilya
Enfes plajlarla yetinmeyip farklı bir kültür ve zengin bir doğa ile gezimi
taçlandırmak istiyorum diyorsanız aradığınız yer; Rio de Janeiro! Karnavalı
ile ünlü şehir, Brezilya’nın Sao Paulo’dan sonra ikinci büyük şehri. ‘Ocak
Irmağı’ anlamına gelen Rio de Janerio, Atlas Okyanusu’na olan kıyısı
ile size kilometrelerce uzunluktaki sahillerini sunmakla kalmıyor. Tijuca
Ormanı zengin bitki örtüsüyle gözlerinizi şımartmaya devam ediyor.
Enerjisi asla düşmeyen şehirde yer alan 60’tan fazla müze tarihlerini
sunmak için sizi bekliyor
.
Marsa Alam
Mısır
Mısır’ın güney doğusunda yer alan Marsa Alam, Kızıldeniz’in
batı kıyısında bulunuyor ve sizi uçsuz bucaksız deniz altı dünyasına davet
ediyor. Marsa Alam, palmiye ve mangrove ağaçları,
mercan kayalıkları ile tam bir tropik bir adayı andırıyor. En ünlü plajı olan
Abu Dabab’da sahilde ve su altında en az bir kaç defa kaplumbağalarla
karşılaşabilirsiniz. İsterseniz açık renk kumlarda güneşin tadını çıkartabilir
isterseniz deniz kenarında ve açıklarda el değmemiş su altı dünyasının
zenginliğini keşfedebilirsiniz. Yüzerken akrobatik yunuslar, dugong’lar
ve çekiç kafalı köpekbalıkları ile karşılaşma şansınız oldukça yüksek. Su
altındaki vahşi hayata dair daha özel canlılar görmek istiyorsanız zehirsiz
deniz yılanları, Crocodilefish balıkları ve ahtapot çeşitleri sizleri bekliyor
.
42 KARTER
ilan
Klima Temizleme Makinesi ve Sıvısı
•
•
•
•
•
Hava giriş kanallarını temizler.
Klima sisteminde mikroorganizmaları yok eder.
Klima sistemindeki kötü kokuyu yok eder.
Alerjik reaksiyonları engeller.
Tam otomatik sistemdir. Kullanımı çabuk ve kolaydır.
wynns-otobakim.com
KARTER 43
44 KARTER