mayıs 2015 - Kemerburgaz Üniversitesi

Transkript

mayıs 2015 - Kemerburgaz Üniversitesi
İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ
DERGİSİ
MAYIS 2015
İÇİNDEKİLER
Sağlık bilimlerinde atılım
İKBU Genç Gazete
Hür bir düşünce ortamı, çağdaş bir bilim yuvası
Hayat onu yaşamayı bilen cesur insanlarındır
Hazırlıkta sosyal sorumluluk vazgeçilmezimiz
Anayasa’ya kuyruk lazım
Sanal para Bitcoin dünya ekonomisine meydan okuyor
Tersine beyin göçüne destek
Üniversite - Sanayi işbirliğinin diğer yüzü ONSA - CO - OP
Enerji yetmiyor
Az para ağır çanta
Gençlerden gençlere büyük ders
İstanbul sokakları - Karaköy
KÜNYE
Sahibi: İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi adına Rektör Prof. Dr. Yıldırım Üçtuğ
Genel Yayın Yönetmeni: Sibel Kahraman
Yayın Kurulu: Prof. Dr. Kaan Ökten, Yrd. Doç. Dr. Hasan Sınar, Boğaçhan Çanak
Editör: Ayça Yılmazel, Banu Gökçe Taşkın
Görsel Tasarım ve Grafik: Onur Sertel
Katkıda Bulunanlar: Öğrenci Konseyi, Öğrenci Kulüpleri
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi
1
2
3
4
6
7
11
13
14
16
19
20
21
23
Mahmutbey Dilmenler Caddesi No:26 34217 Bağcılar / İstanbul
Tel: 0212 604 01 00
www.kemerburgaz.edu.tr
REKTÖRDEN
Prof. Dr. Yıldırım ÜÇTUĞ
Rektör
Sağlık bilimlerinde
atılım
Üniversitemiz bu yıl sağlık bilimlerinde büyük bir atılım yaptı. Bakırköy kampüsümüzde tıp ve eczacılık
fakültelerimizin yanı sıra ilk öğrencilerini alacak olan diş hekimliği fakültemiz de yer alacak.
Ayrıca Türkiye’nin sağlıkta nitelikli yetişmiş eleman
ihtiyacını göz önüne alarak açtığımız Sağlık Hizmetleri
Meslek Yüksekokulumuz da Bakırköy yerleşkemizde ilk
öğrencilerini alacak.
Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulumuzda da halen
eğitim verilen ilk ve acil yardım, odyometri ve optisyenlik programlarına ek olarak ağız ve diş sağlığı, ameliyathane hizmetleri, anestezi, fizyoterapi, radyoterapi ve
tıbbi görüntüleme teknikleri programları yer alacak.
Bilimsel çalışmalar hızla gelişiyor
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi olarak misyonumuzu ‘nitelikli akademik kadrosu, öğrencileri ve mezunları
ile uluslararası düzeyde eğitim veren, öncelikli tercih
edilen, bilim üreten, girişimci, yenilikçi ve saygın bir
üniversite olmak’ olarak belirledik. Bu misyonun bize
yüklediği görev sadece eğitim vermek değil, aynı zamanda üniversitede yürütülen araştırmalarla bilgi üretmek,
bu bilgiyi evrensel düzeyde paylaşmak ve toplumun
yararına dönüştürmek. Üstlendiğimiz bu görev doğrultusunda bilimsel araştırmalara öncelik verdik.
Çok genç bir üniversite olmamıza karşın bugün itibariyle öğretim üyelerimiz 17 TÜBİTAK projesi içerisinde
yer alıyorlar. Bu projelerden 13’ünün yürütücülüğünü
de üstlenmiş durumdalar. Geçtiğimiz yıl içerisinde
TÜBİTAK tarafından genç bilim insanlarına yönelik
olarak sağlanan 3501 proje desteklerinden sayıca en
fazla yararlanan iki üniversiteden biri olduk. Ayrıca
öğretim üyelerimiz bir COST, bir Jean Monnet ve bir
Horizon 2020 projesi yürütüyorlar. Beklentimiz bu
projelerden elde edilecek sonuçların bilimsel yayınlar
aracılığıyla bilim dünyasına aktarılması, bunun yanı sıra
da toplumun ve insanlığın hizmetine sunulması şeklinde. Üniversitede oluşturduğumuz bu bilimsel ortamın
eğitim iklimine büyük katkılar sağlayacağını, öğrencilerimizin de bu araştırmaların içerisinde yer alarak bilimsel
düşünce ve yaklaşım kavramlarına sahip olarak mezun
olacaklarını ümit ediyoruz.
2
EDİTÖRDEN
İKBU
Genç Gazete
Sibel
KAHRAMAN
Sibel
KAHRAMAN
Kurumsal İletişim Direktörü
Milliyet Gazetesi'nin eğitim kurumlarıyla birlikte Cesaretin var mı?
hazırladığı Genç Gazete projesinde üniversitemiz
Üniversitemiz viral etkili videolarla sosyal
de bulunuyor. Öğrencilerimizin hazırladıkları
haberlerle her Salı Milliyet Gazetesi'nde tam sayfa sorunları da gündeme getiriyor. Dünya
Emekçi Kadınlar Günü için çektiğimiz Cesayer alıyoruz.
retin Var mı? videosu özellikle sosyal medyada
Gençlerimiz hem çok istekli hem de çok yetenekliler. Üniversitede
adeta muhabir olarak çalışıp, gözlemleyip haber yapıyorlar. Milliyet Genç Gazete sayfamızda üniversitemizde yapılan etkinliklerin
dışında kamuoyunu bilgilendirici haberlere de yer veriyoruz. Tüketici haklarından kadının anayasal haklarına, YGS öncesi adaylara
önerilerden meslek tanıtımına kadar pek çok bilgiye de ulaşmak
mümkün. Projede çalışan öğrencilerimiz; Gözde Dönmez, Miray
Yıldız, Dilan Satar, Aykut Yıldız, İlknur Yıldırım, Ceren Kaya,
Barış Bilir ve Hazal Sezgin’e çok teşekkür ederim.
3
büyük beğeni topladı. Beşiktaş meydanında
çekilen video için meydana içi kitaplarla dolu
bir otomat konuldu. Erkeklerden sevdikleri bir
kadının ismini söyleyerek yaptığı bir hatadan
dolayı ondan özür dilemesi veya içinden
gelenleri söylemesi istendi. Sevinerek gördük
ki meydanda herkesin içinde elinde megafonla
sevdiği kadından özür dileyen, önünde diz
çöken pek çok erkek oldu. Her çekimin sonunda da katkıda bulunanlara sevdikleri kadına
vermek üzere kitap hediye edildi.
Video NTV, Show, Kanal D, Fox, Haber Türk
gibi pek çok televizyon kanalında ana haber
bültenlerine konu oldu. Ayrıca sosyal medya
ve dijital medya aracılığıyla da 4 milyonun
üzerinde erişim sağlandı. Bu videonun hazırlık aşamasında da öğrencilerimiz görev aldı.
Mühendislik ve Mimarlık, Güzel Sanatlar ve
Tasarım ile Fen Edebiyat Fakültesi öğrencilerimize katkılarından dolayı çok teşekkür
ederiz.
İKBU’DA ÖĞRENCİ OLMAK
İKBU’DA YAŞAM
Hür Bir Düşünce Ortamı,
Çağdaş Bir Bilim Yuvası
Çağla Baylan
Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi
Öğrencisi
Üniversite sürecinin sağlıklı bir şekilde işlemesi için üniversitenin hür bir düşünce
ortamı sağlaması çok önemli. İşte sağladığı bu imkan sebebiyle Kemerburgaz
Üniversitesi’nde okuyor olmaktan mutluluk duyuyorum.
Bir toplumun gelişmişlik düzeyini
bireylerin eğitim ve kültür seviyesine
bakarak anlayabiliriz. Bu anlamda,
temel eğitimden sonra alınan üniversite eğitimi, hem toplum hem de
bireyler için çok önemli bir rol oynuyor. Üniversitelerin sadece mesleki
eğitim alınan bir yer olduğuna dair
yanlış bir algı var. Bence üniversite;
bir yandan bilgi birikimimizi artırırken, bir yandan da bu bilgileri kullanarak çeşitli konularda kendi özgün
fikirlerimizi ürettiğimiz ve kişiliğimizi
şekillendirdiğimiz bir yer. Bu eğitim
sürecinin sağlıklı bir şekilde işlemesi
içinse üniversitenin hür bir düşünce
ortamı sağlaması çok önemli. İşte
sağladığı bu imkan sebebiyle Kemerburgaz
Üniversitesi’nde
okuyor
olmaktan mutluluk duyuyorum.
Onlarca tercihimin arasından İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi’ni
kazandığımı öğrendiğimde buruk bir
sevinç yaşadığımı söylemeliyim.
Eğitim hayatına henüz başlamakta olan bir üniversiteydi.
Ama zamanla bunun tek ölçüt olmadığını anlıyorsunuz. Bu üniversitede bulduğum bazı imkanların
en iyi devlet üniversitelerinde bile bulunamadığına çoğu kez tanık oldum. Bu imkanların en başında kaliteli ve öğrenci odaklı eğitim anlayışı geliyor.
Burada derslerde tek yönlü bir bilgi sunumu yok;
öğrenciyle karşılıklı etkileşim halinde sürdürülen
bir eğitim anlayışı hakim. Her konuda fikirlerin
tartışıldığı bu ortamda, alanında oldukça başarılı
olan akademisyenlerimiz bilgi ve tecrübeleriyle
bizlere çok şey katıyorlar. İngilizce dilinde aldığımız eğitimin faydalarını ise daha mezun olmadan
fazlasıyla görüyoruz.
Kemerburgaz Üniversitesi, aldığım mesleki eğitimin yanı sıra öğrencilerine sunduğu olanaklar
sayesinde bana da birçok şey kattı. Bunlardan
biraz bahsetmek isterim. Alanım
dışında
ilgilendiğim
felsefe
hakkında
sadece
okumakla
kalmayıp, bir şeyler eyleme
dökmek istedim ve arkadaşlarımla İKBU Felsefe Kulübünü
kurduk. İlk olarak “Felsefe
Günleri”ni düzenledik. Sevdiğim
alanda arkadaşlarımla birlikte
çalışmalar yapmak benim için
oldukça mutluluk vericiydi. Yine
geçen sene katıldığım kompozisyon yarışmasındaki başarım,
yazın alanında bana ihtiyacım
olan özgüveni kazandırdı. Bunlar
ancak öğrencilerin girişimleriyle
birlikte, üniversitenin sunduğu
olanaklar ve verdiği desteğin bir
araya gelmesiyle gerçekleşen
şeyler. Sadece mesleki anlamda
değil, hayata dair birçok konuda
okulumun bana kazandırdıklarını
gördükçe, başta aklımda belirmiş
olan soru işaretleri yerini “İyi ki
bu okuldayım.” cümlesine bırakıyor.
4
İKBU’DA YAŞAM
HABER
Dekanlarına sordular
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi öğrencilerle fakülte dekanını "Mühendis ve Mimarlar Dekanlarına Soruyor" etkinliğiyle bir araya getirdi. MMF Öğrenci Temsilciliği'nin
düzenlediği etkinlikte MMF Dekanı Prof. Dr. Yılmaz Kaptan öğrencilerin sorularını yanıtladı.
Alan seçmeli derslerden Erasmus anlaşmalarına, Co-Op programlarından laboratuvarlara kadar her
konuda soru soran öğrenciler, isteklerini ve
düşüncelerini dekanlarıyla paylaştılar. Prof. Dr.
Yılmaz Kaptan, toplantıların her dönemde yapılacağını belirterek, “Benim ve bütün öğretim
üyelerimizin kapısı öğrencilerimize daima açık.
İstedikleri zaman bizlerle görüşüyorlar. Ancak
hepimizin bir arada olduğu bir toplantı da çıkan
düşünceler, fikirler de çok önemli. Öğrencilerimiz hem memnuniyetlerini hem de sorunlarını
dile getirerek, isteklerini sıraladılar. Kendilerinden gelen haklı istekleri en kısa zamanda karşılamak ve belirtilen sorunları çözmek için gerekeni
Haber: Aykut YILDIZ - MMF Öğrencisi
yapacağız” dedi.
İKBU’da finans laboratuarı
Co-Op programıyla öğrencilerini iş dünyasıyla buluşturan İstanbul
Kemerburgaz Üniversitesi, İş Yatırım’la yeni bir uygulamaya imza
attı. Üniversite içinde İş Yatırım işbirliği çerçevesinde Trade Master
Center açıldı.
Merkezde yurt içi ve uluslararası piyasalardan ekonomik ve finansal
enformasyon gerçek zamanlı olarak sağlanacak. Böylelikle öğrenciler finans ve ekonomi derslerini uygulamalı olarak yürütebilecekler.
İş yatırım uzmanları hem sistemin öğrenciler tarafından kavranmasına yardımcı olacaklar hem de piyasa bilgi ve deneyimlerini öğrencilerle paylaşacaklar. Merkez aynı zamanda bir finans laboratuarı
işlevi görecek.
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yıldırım
Üçtuğ, İİBF öğrencilerinin gerçek iş yaşamıyla henüz öğrenciyken
tanışacaklarını belirterek, “Sermaye piyasalarını ve borsayı simüle
eden program sayesinde öğrencilerimiz gelişmeyi izleyecek. Genç
bir üniversite olmamıza rağmen öğrencilerimize sunduğumuz
imkan ve donanımlarla fark oluşturuyoruz” dedi.
İş Yatırım Genel Müdürü Ali Erdal Aral Amerika ve Kanada’da
Trade Master Center uygulamasının yıllardır yapıldığını belirterek,
Türkiye’de de birkaç üniversitede bu çalışmaya başladıklarını söyledi. İş Yatırım olarak uygulamaya sosyal sorumluluk olarak baktıklarını belirten Aral, ” Teori ve pratiği buluşturduğumuz programın
amacı iş ve akademiyi bir araya getirmek. İş Yatırım, yaz tatillerini
kendilerini geliştirmek değerlendiren öğrencilere staj imkanı da
sunuyor” dedi.
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Prof.
Dr. Hayri Kozanoğlu, bilgiye ulaşmak için yeni bir yol olan Trade
Master Center’ın öğrenciler için büyük bir fırsat olacağını söyledi.
5
RÖPORTAJ
İKBU’DA YAŞAM
Hayat
Onu Yaşamayı
Miray Yıldız Özkan
Hukuk Fakültesi Öğrencisi
Bilen Cesur İnsanlarındır
Kocaeli Depreminde enkaz altında geçirdiği 3 günün
ardından kangren olan iki bacağı diz üstünden kesilen
ve sporla yeniden yaşama tutunan 38 yaşındaki Ufuk
Koçak, tarihi Likya Yolu'nda 509 kilometrelik parkuru
yürüyecek. “Belki yürüyecek ayaklarımız, kucaklaşacak kollarımız, dost sesini duyacak kulaklarımız, Dünyayı görecek gözlerimiz yoktu. Fakat sevgiye ve hayata
dair mangal gibi bir yüreğimiz vardı.Birlikten güç
doğar dedik düştük yollara. Yeryüzü sevginin yüzü
oluncaya dek bir bir yıkmak için engelleri, gören ve
konuşan çok renkli bir yaşam için, onurlu, insanca,
kültür ve sanattan kopmadan, sosyal, engelsiz bir
yaşam ve dayanışma için birlikte olmaya davet ediyoruz” diye başladı Ufuk Koçak 509 km’lik Likya
Yolunu protez bacaklarıyla yürüme projesine.
Ufuk Koçak değişken ağırlıkla serbest dalışta dünya
rekortmeni. Türkiye’nin ilk bedensel engelli dalış
eğitmeni. Onunla tam da projenin 9.gününde internet
üzerinden bir röportaj gerçekleştirdik.
Merhaba sevgili Ufuk; genel bir soru ile başlamak
istiyorum, sence engel nedir, engelli kimdir?
Merhaba sevgili İKBU öğrenci ve akademisyenleri. Bence engel
insanın önüne koyulan settir, toplumun engelli kabul ettiği ise
toplu taşıma araçları,yanlış kent planları, mimari yapılar ve
eğitim müfredatının tek düzeliği yüzünden bu sistem dışında
kalandır. Engellenen ise uzuv kaybı yada işlev farklılığından
dolayı bu engellerin arkasında kalandır. Yani bana göre engelli
yoktur, engellenen vardır. Örneğin herkes işaret dili bilse işitme
engelli diye bir kavram olmayacaktır, yapılaşma tekerlekli
sandalyeye göre yapılsa bedensel engelli diye bir kavram da
olmayacaktır.
En tanınan engelli, sizin deyiminizle “engellenen”
aktivistlerinden olduğunuzu biliyoruz. Bu projeden
önce engelli hakları ve engellilerin sosyal yaşama
entegre olması adına neler yaptınız?
Uzun yıllardan beri engellenen insanların hakları ile ilgili birçok
sivil toplum kuruluşunda eğitimler verdim. Engellenen insanların
topluma entegre olmalarıyla ilgili ise 5 yıl Gülen Yüzler Engelliler
Mesleki Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi projesinin yapımından
işletilmesine kadar engellenenlerin iş hayatına katılması için proje
kapsamında eğitim verdim. Yaklaşık 7 yıldır Engelsiz Deniz Proje-
Yasemin Akdemir
Meslek Yüksekokulu
Öğretim Görevlisi
Ufuk Koçak
sinin koordinatörü olarak gönüllü hizmet veriyorum.
Proje kapsamında 50’den fazla ve farklı engel gruplarında dalgıçlar yetiştirdim, yelken, su kayağı, rüzgar
sörfü ve yüzme branşlarında 100’e yakın
engellenen sporcu yetiştirdik. Başarma duygusu
engellenen insanın en çok özlediği duygudur. Benim
amacım her insanın bir şey başarabileceğini kanıtlamaktır.
Likya Yolunu yürüme projesi fikri nasıl
ortaya çıktı? Projenin amacı nedir?
Bu proje uzun yıllardan beridir hayalimdi. Bacaklarını kaybetmiş bir insan olarak imkansız diye bir şeyin
olmadığını kanıtlama isteğiydi, arkadaş sohbetlerinde
hep bahsettiğim bir konuydu. Likya yolu projesinin
amacı toplumda farkındalık yaratmak ve engel kavramına farklı bir bakış açısı getirmek .
Hiç vazgeçmek istediğin oldu mu?
Bazen kısa süreliğine evet. Ama çok kısa süreliğine.
Benim amacım para kazanmak değil. Ben zaten
çalışabilen bir insanım, sadece engellenenlerden ve
STK’lardan daha çok destek görmek isterdim.
Bizler senin için ne yapabiliriz?
İnanın bana Projeme sosyal medyadan destek vererek, #ufukengeltanimaz ve #titanyumadam hashtagiyle yanımda olduğunuzu hissettirerek, projenin
duyurulmasını sağlayarak ve eğer gelebiliyorsanız
benimle yürüyerek bana destek verebilirsiniz. Hayat
onu yaşamayı bilen cesur insanlarındır.
6
İKBU’DA YAŞAM
Miray Yıldız Özkan
Hukuk Fakültesi Öğrencisi
Öğr Gör. Müge A. Gencer
Yabancı Diller Yüksek Okulu
Müdürü
ÖĞRENCİYE MESAJ VAR
Hazırlıkta
sosyal sorumluluk
vazgeçilmezimiz
Sosyal Sorumluluk projelerimiz 2011 yılı Eylül ayında ilk öğrencilerimizin İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Yabancı Diller Yüksek Okulu
İngilizce Hazırlık Programına girişiyle başladı.
İlk projemizde Hazırlık Programı İleri düzeyde okuyan
öğrencilerimiz İngilizcelerini pekiştirmelerinin yanısıra okul
sonrasında Eyüp Görme Engelliler Kütüphanesinde her
hafta 2 saat kitap seslendirmesi , kütüphanenin envanterinin
çıkarılıp bilgisayara girilmesi, rafların düzenlenmesi gibi
farklı görevler aldı.
Amacımız İngilizce’nin yanısıra öğrencilerimizin toplumsal
ihtiyaçların farkında olmaları yalnızca kendilerine değil
çevrelerine de yapacakları birçok katkı olduğunu göstermek
ve bölümlerine başlamadan çevrelerinde gözlemledikleri
sorunlara nasıl çözüm üretebileceklerini düşündürmek. Bu
süreçte elbette İngilizce’yi kullanmak.
Farkındalık yarattıktan sonra diğer adımları öğrencilerimiz
kendileri istedikleri şekilde atıyorlar; kimisi konuyla ilgili
öğrenci kulubü kurup aktif olarak rol alarak kimisi bireysel
bazda yurt içinde veya uluslararası platformada gönüllülük
çalışmalarına katılarak çalışmalarını sürdürüyor. Aktif olarak
çalışan öğrencilerimiz özellikle 2. veya 3. sınıfa geldiklerinde
yaptıkları gönüllülük çalışmalarının başvurularında ve görüşmelerinde farklılık yarattığını ve konuya çok ilgi gösterildiğini
dile getiriyorlar.
Yaptığımız projelerden bir diğeri ise Şişli Belediyesi Feriköy
Emekliler Dinlenme Evi Sakinleri ile birlikte ‘Yol Arkadaşım’
projesi. Dinlenme Evi’nde başlatılmış olan perküsyon
çalışmalarına öğrencilerimiz de katılarak 3 nesli biraraya
getirdik. Evrensel dili, müziği kullanarak farklı nesillerin
birlikte zaman geçirmelerini ve birbirlerini daha iyi anlamalarını hedefledik. Çalışmalarımız yalnızca müzik yapmakla
kalmadı gerçek anlamda yol arkadaşlığı da yaparak
Çanakkale’yi ziyarete kadar uzandı. Elbette 17-83 yaş arası
katılımcıların verdiği konserlerin tadı damaklarımızda kaldı.
7
Tüm bu çalışmaları İngilizce ile nasıl birleştirdik? İlk günden
itibaren Sosyal Sorumluluk konusu İngilizce müfredatımızın
bir parçası olarak planlanıp sunuldu. Örneğin her hafta elektronik ortamda İngilizce günlük tutarak deneyimlerini ve
gözlemlerini paylaşıyorlar; dönem sonunda gruplarında
yaptıkları işleri ve bu çalışmadan neler öğrendiklerini gösteren
görseller hazırlayıp sunumlar yapıyorlar. Ya da kendi ürettikleri projeleri arkadaşlarına anlatıyorlar. Bu sunumlar sırasında
farklı projeler ve gönüllülük çalışmaları konusunda birbirlerini
hem eğitmiş hem yönlendirmiş oluyorlar.
ÖĞRENCİYE MESAJ VAR
İKBU’DA YAŞAM
Proje Ortaklarımız:
Sosyal Sorumluluk çalışmalarında görev
almak öğrencilerimize neler katıyor?
Kendilerini toplumdan koparmamış oluyorlar.
Bağcılar Belediyesi
Yaşadıkları topluma herkesin, ister büyük ister
Başakşehir Belediyesi
küçük olsun, bir destek verebileceğini görüyorlar.
Eyüp Görme Engelliler Kütüphanesi
Destek olmak deyince hemen maddi destek akla
İstanbul Büyükşehir Belediyesi
geliyor ama biz diyoruz ki haftada ayıracağınız 1
Şişli Belediyesi
saat bile hem sizin hem başkalarının hayatında
HAYTAP
tahmin edemeyeceğiniz büyük değişiklikler yarataLÖSEV
Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği (TOFD)
bilir. Sürekli birilerinin sorunları çözmesini bekleTürkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV)
mek yerine her bireyin çözümün parçası olabileceğine ve olacağına inanıyoruz. Öğrencilerimizin de bu
Uluslararası alanda yapılan çalışmalarla ilgilenenler için : konuda attıkları adımlara her gün tanık oluyoruz.
Yaptıkları çalışmalar uluslararası platformda da
http://citizen.aiesecus.org/
http://aiesec.org.tr/ogrenci/global-citizen/
seslerini duyurmalarını sağlıyor. Örneğin Avrupa’da
http://tdm2000international.org/
ki kurumsal sosyal sorumluluk projelerinden gençlehttp://www.tegv.org/
rin gerçekleştirdiği ‘Prince, Merchant and Citizen
http://www.tofd.org.tr/
as One: CSR in Europe’ yaptığımız çalışmaları
http://www.youthart.org.tr/
örnek projeler arasında gösterdi.
8
İKBU’DA YAŞAM
HABER
Çocukları
korkutmadan koruyun
Şiddet olayları çocukların ve gençlerin kaygılanmasına, kendilerini
güvensiz hissetmelerine neden olurken, aileler de çocuklarını korumanın yollarını arayıp onları bilgilendirmeye çalışıyor
Şiddet olayları her geçen
gün artarken, anne-babaların
aklı da evde yalnız olan,
arkadaşlarıyla birlikte dışarı
çıkan çocuklarında kalıyor. Aileler
bir yandan
çocuklarını kaygılandırmamaya çalışırken
diğer yandan da tehlikelere karşı bilgilendirmeyi doğru bir şekilde
nasıl yapacaklarını düşünüyor.
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Psikoloji Bölüm Başkanı Doç.
Dr. Aylin İlden Koçkar, çocuk ve gençleri korkutmadan, kaygılandırmadan korumak gerektiğini söyledi. Çocuk ve gençlerin her
türlü saldırıya, şiddete maruz kalabileceklerini söyleyen Doç. Dr.
Koçkar, “Bu noktada, yapılması gereken iş, çocuğun güvende olmasını sağlayabilecek bilgi ve beceri ile donatmak olmalı. Öncelikle bilinmesi gereken bir
konu, çocukların çoğunlukla tanıdıkları bir kişi tarafından zarar gördüğü
gerçeğidir. Bu nedenle, çocukların hem yabancılar hem de tanıdıkları kişilere
dair net kural ve sınırları bilmeleri gerekir” dedi.
Kurallarınız olsun
Doç. Dr. Koçkar, “Çocuk ve gençlerle yabancılara ilişkin konuşurken, gergin bir
ses tonuyla konuşmayın. Siz gergin olursanız, çocuklar bunu hemen anlayacaktır.
Tehlikeli yabancılardan bahsetmek herkesin kaygısını arttırır. Bunun yerine, çocuğunuza, çoğu yabancının iyi olduğunu, ancak bazı kişilerin sorunları yüzünden
çocuklara zarar verebileceğini anlatmak gerekir. Çocuklara, güvenlik kurallarına
uydukları sürece, yabancılara dair endişe etmemeleri gerektiğini belirtin” dedi.
Çocuk ve Genç yalnız olduğunda uyulacak kurallar
•Çoğu insan iyidir.
•Yabancı bir kişi tanımadığım bir kişidir.
•Eğer tek başına isem, bir yabancı benimle konuşmadan, bana yaklaşmadan veya bana bir şey vermeden önce beraber olduğum yetişkine
sormalıyım.
•Eğer tek başıma dışarıda olabilecek kadar büyüksem, başkalarından yardım alabileceğim, kalabalık yerlerde olmayı tercih
etmeliyim.
•Bir yabancıya kişisel bilgi vermem.
•Eğer benimle ilgili acil bir durum var ve etrafımda tanıdığım birisi yoksa, yabancılardan yardım alabilirim.
•Tanıdığım bir kişi veya bir yabancı ile herhangi bir yere gitmeden önce, muhakkak aileme,
veya beraberinde olduğum yetişkine bunu sormalı, kiminle, nereye gidiyor olduğuma dair bilgi
vermeliyim.
•Gittiğim herhangi bir yerde, kimden nasıl yardım isteyebileceğime dair bir planım olmalı.
9
HABER
İKBU’DA YAŞAM
Türkiye’den bilinmeyene yolculuk
Öğrenci değişim programı olan Erasmus’la yurtdışına giden öğrenciler ne yapıyor? Hiç bilmedikleri bir ülkede neler yaşıyor? Erasmus çerçevesinde yurtdışına giden gençlerle görüştük,
programın neler kazandırdığını sorduk.
Üniversite öğrencileri için öğrenci değişim programı
olan Erasmus büyük bir deneyim. Gençler bu programla belki de daha önce hiç görmedikleri bir ülkeye giderek, öğrenciliklerinin bir bölümünü bu ülkede geçiriyorlar. İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi’nde Erasmus’la
yurtdışına giden arkadaşlarımızla konuştuk, neler
yaptıklarını öğrendik.
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Psikoloji bölümü
öğrencisi Eray Düz, Çek Cumhuriyeti’nin önemli
üniversitelerinden birisi olan Masarky Üniversitesi ‘nde
Erasmus öğrencisi. Bulunduğu Brno şehrinin
Avrupa’nın merkezinde bir kent olmasından oldukça
memnun. Bu durumu, “Ulaşım açısından Avrupa turu
için bulunmaz bir fırsat” şeklinde değerlendiriyor.
Ayrıca ülkenin para biriminin Çek Kronu olması ve
Euro kullanılmaması nedeniyle ülkenin ucuz olduğunu
belirtiyor.
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi’nde Uluslar arası
Lojistik okuyan ve Erasmus’la Polonya’ya giden Sueda
Salmaner, Varşova’nın güzelliğini anlatmakla bitiremiyor. Yaşadığı zorlukları sorduğumuzda ise “İnsan
isteyince her şeyi yapabiliyor. Kuskustan kısır yapmak,
tavada kek pişirmek gibi çok da yaratıcı olabiliyor”
diyor.
Haber: Dilan Satar - Hukuk Fakültesi Öğrencisi
Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi öğrencisi Cem
Ceyhun Gül, Letonya’da öğrenimine devam ediyor.
Gidilecek ülkenin daha önceden çok iyi araştırılması
gerektiğini belirterek, “Öğrenim göreceğiniz kentin
şehir merkezine yakın olması çok önemli. Özellikle
Kuzey ülkelerinde bir okul kazandıysanız 20- 30 derecede yürümek zor olabilir” diyor.
Birleşik Krallık İlişkileri
Hukuk Fakültesinin organizasyonuyla gerçekleşen Türkiye- Birleşik Krallık İlişkileri Paneli’ne
İngiltere Başkonsolos Yardımcısı Rafe Courage
katıldı. Türkiye- İngiltere ilişkilerinin önemi
konusunda bilgi veren Rafe Courage,
Türkiye’nin G-20 Başkanlığı’nın Türkiye’nin
bölgesel gücünün teyidi açısından değerini
gösterdiğine dikkat çekti. Courage, Türkiye’nin
AB katılım sürecindeki yeri, İngiltere’ye yatırımı
arttırmayı hedefleyen “GREAT Campaign”
projesi ve öğrencilere yönelik burslar hakkında
bilgi verdi.
Panelde İİBF Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alper
Kaliber’de “Geçmişten Geleceğe: Türkiyeİngilter İlişkilerine Tarihsel Bakış” konulu
sunum yaptı.
10
BİZDEN BİRİ
Anayasa’ya
Ayça Yılmazel
Kurumsal İletişim
Uzmanı
kuyruk lazım
Uluslararası hayvan hakları
ağının aktivist bir üyesi. Yeni
Anayasa çalışmaları yapılırken
“Bu Anayasa’ya kuyruk lazım”
sloganı ile hayvan haklarının
Anayasa’ya girmesi için uğraştı.
Hayvan Partisi’nin kurulması
için çalışmalar sürdürüyor
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi’nin Yabancı Diller Yüksekokulu okutmanlarından Demet Esra Köse Özer, bilinmeyen yönleriyle Kantin’in bu ay
ki konuğu oldu. Türkiye’deki hayvan politikalarıyla ilgili olan Demet Esra
Köse her sabah elinde kuru mamalar İKBU’nun kedilerini besliyor. Yeni
doğan kedileri önce veterinere götürüp sayıları arttıkça da iyi bakılacakları
aileler bulmak için çaba sarf ediyor.
Demet Esra Köse Özer, Boğaziçi Üniversitesi İngilizce öğretmenliği
mezunu. Yetişkin eğitimi alanında master yapıyor. Bir sene İrlanda Dublin’de YMCA’de gönüllü eğitmenlik yapmış. Ardından Türkiye’ye dönmüş ve
çeşitli deneyimler sonrası 2014’ün Şubat ayında yolu İKBU ile kesişmiş.
Hayvan sevgisi onun için aynı zamanda politik bir duruş. Yeni Anayasa çalışmaları yapılırken “bu anayasaya kuyruk lazım” sloganı ile hayvan haklarının
anayasaya en azından bir madde ile girmesi için uğraşmış. “ Hayvanlar
kendi adlarına politika üretemeyecekleri için iş düşüyor dedik. Hayvan Partisi kurulma aşamasına geldi. Ancak o dönemde kamuoyunu oluşturamadık.
Şu an bekleme dönemindeyiz” diyor.
Demet hoca hayvan sevgisini nasıl kazandığını şöyle anlatıyor:
“Babam memurdu, Balıkesir, Denizli, Kastamonu dolaştık; hep bahçesi
olan evlerde büyüdük. Küçüklüğümüzde babam bizim köpeğimize de bana
da kızım derdi. Bahçeli evimiz vardı ve kendi eceli ile ölen, kardeşim tarafından ne gün doğdukları ne gün kuluçkaya yattıklarının kayıtları tutulan
tavuklarımız; kuşumuz, kedimiz, ördeklerimiz, beslenebilecek ne cins
hayvan varsa hepsi bizimle yaşıyordu zaten. Ama yalnız kalmasınlar diye çift
olarak besliyorduk. İnsanlar hayvanlar diye bir gruplandırma ile büyümedik.”
Demet hoca, Hayvan Hakları Kulübünün danışmanı. Kulüp üyesi öğrenciler takvim satarak üniversitenin kedilerine ev yaptırdılar. İKBU’nun bahçesindeki süslü püslü 6 ev kedileri yağmurdan, çamurdan koruyor. Amaçlarının İKBU’nun kedi kadrosunu en rahat şekilde yaşatmak, çok fazla üremeden, insanları rahatsız etmeden karşılıklı saygı içinde yaşamlarını sürdürmek
olduğunu belirten Demet hoca, “Kedi sevmeyen ya da korkanları da çok iyi
anlıyorum. Yemekhanede insanların olduğu yerlerde yemek verilmesini de
önlemeye çalışıyoruz, ayrı bir yeri olmalı. Bunu dengelemeye çalıştığım için
tüm üniversite bu işi sahiplendi” diyor.
11
HABER
İKBU’DA YAŞAM
Üst düzey sanat eğitimi
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yıldırım Üçtuğ ve Genel Sekreter Boğaçhan Çanak heykel atölyelerini gezerek, heykel ve rölyef çalışmaları yapan öğrencilerin
eserleri hakkında bilgi altılar. Fakültede yeniliklerin artarak
devam ettiğini belirten Prof. Dr. İsmet Vildan Alptekin, bu
paralelde öğretim üyesi kadrosunun da zenginleştirildiğini
söyledi.
Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi tüm bölümlerinin
kadrolarının tanınmış sanatçı öğretim üyeleri ile güçlendirildiğini belirten GSTF Dekanı Prof. Dr. İsmet Vildan Alptekin,
amaçlarının üst düzeyde sanat eğitimi vermek olduğunu
söyledi.
Savaş, ölüm ve siyaset
İKBU Felsefe Kulübü, uluslararası
ilişkiler alanının uzman isimlerinden
Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan’ın
konuşmacı olarak katıldığı Savaş,
Ölüm ve Siyaset başlıklı bir konferans
düzenledi.
Uluslararası ilişkiler biliminin kuruluşundan
bugüne gelişimini anlatan Prof. Dr. Deniz Ülke
Arıboğan, ölüm konusunun uluslararası ilişkiler
açısından felsefeden farklı olarak sadece istatistiki
bir rakamdan ibaret olduğunu söyledi. Kendi
alanını, genel olarak güç ve çıkar ilişkilerine dayalı
mücadele biçimi olarak tanımlayan Arıboğan,
“Uluslararası İlişkiler biliminin kuruluşunda idealizmin önemli rolü var. Bu alana burjuva bilimi
diyen, bilim değil diyen var; kimileri ABD tarafından üretilmiş bilimsel bir alan diyor. Son derece
ideolojik bir alandır. Bizler objektif davranmayız,
hepimiz kendi devletine ya da muhalefetine hizmet larını kapsıyor. Artık neyin meşru neyin gayrimeşru olduğunu
ederiz. Tam bir manipülasyon alanıdır. Çok nadi- birtakım otoriteler belirliyor”dedi.
ren objektif düzlemde analiz edilir, siyasetin ta
kendisidir” dedi.
Konuşmasında sıcak ve soğuk savaş dönemleri,
batı merkezli savaş algı çalışmaları, dinlerine
savaşa bakışı, basın, teknoloji ve internet çağında
savaş gibi konu başlıklarına değinen Prof. Dr.
Deniz Ülke Arıboğan, “Yenidünya vekaleten savaşların yürütüldüğü başka bir dünyayı öngörüyor,
mertlik çoktan bozuldu. Meşru enformasyon savaş12
HABER
Sanal para Bitcoin dünya
ekonomisine meydan okuyor
Banka ve resmi kurumların denetiminden bağımsız
Bitcoin benzeri elektronik para birimlerinin, yakın gelecekte bugünkü finans piyasasının temel aktörlerini
tehdit etmesi bekleniyor. Günlük hayatta kullanılan
paranın yerini alması hedeflenerek oluşturulan
sanal paraların en büyük dezavantajı ise stabil
olmaması; diğer bir deyişle çok kısa zaman dilimleri
içinde ciddi oranlarda değer kazanması ve yitirmesi.
Günlük hayatta on yıl önce olduğu kadar çok kâğıt para
kullanılmaması ve ‘sanal’ bir değerleme ölçütü olan kredi
kartlarının yaygınlaşmasının ardından gözler elektronik para
birimlerine çevrildi. Bitcoin bu durumu bir aşama daha ileriye taşıyarak kredi kartına, kredi kartının bağlı bulunduğu
bankaya, bankacılık sistemine ve uluslararası finans piyasasına dahi ihtiyaç duymadan kişiyle kişi arasındaki doğrudan
veri alışverişinin gerçekleşmesini sağlıyor. İlk insanlar arasındaki alışverişi başlatan trampa usulünün sanal dünyada yeniden doğan hali olarak tanımlanan Bitcoin kullanımının
dünya üzerinde yaygınlaşması durumunda bugünkü finans
piyasasının temel aktörlerini zor günler bekleyecek. Günlük
hayatta kullanılan paranın yerini alması hedeflenerek oluşturulan sanal paraların en büyük dezavantajı ise bir haftada
değerini ikiye katlayıp düşürebilmesi olarak yorumlanıyor.
13
“BITCOIN’İN GÜNLÜK YAŞAMDA
YAYGINLAŞMASI DURUMUNDA…”
2009 yılında 21 milyon adet olarak tasarlanan
sanal para birimi Bitcoin’in yaygınlaşmasının,
bankalar ve bankacılık sistemi başta olmak üzere
tüm uluslararası finans piyasasına yönelik tehdit
oluşturması anlamına geldiğini ifade eden İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hasan Sınar, “Bitcoin sadece günlük yaşamda halen değerleme
ölçütü olan kağıt para için değil, bu paranın tedavülde dolaşımından beslenen uluslararası finans
piyasası araçları için de tehdit oluşturuyor. Sözgelimi bugün yurt dışına para havale etmek istediğinizde aktarımı yapan banka veya aracı kurum
tarafından belli bir miktar para kesiliyor. Üstelik
mesai saatlerini geçtiyseniz ancak ertesi gün
yatırılabiliyorsunuz ya da hafta sonları EFT yapamıyorsunuz. Bitcoin’in günlük yaşamda yaygınlaşması durumunda istenilen her an ve hiçbir
kesinti olmadan dünyanın her yerinde eşzamanlı
olarak ödeme yapabileceksiniz. Bu da Bitcoin’in,
bankalar ve bankacılık sistemi başta olmak üzere
tüm uluslararası finans piyasasının sonunu getirmesi anlamına geliyor. Siz parayla ilgili tüm
işlemlerinizi bir bankaya ihtiyaç duymadan
yaparsanız, bankacılık sistemi yaşayamaz. Dolayısıyla bugünkü yerleşik finans endüstrisine ve piyasalarına büyük bir darbe vurma söz konusu olabilir. Şu anda fazla ciddiye alınmıyor ancak böyle
bir sürecin gelişip gelişmeyeceğini zaman gösterecek” dedi.
HABER
Tersine beyin
göçüne destek
Avrupa Birliği destekli projeler ve TÜBİTAK Bilim İnsanı Destekleme Daire Başkanlığı tarafından yürütülen fonlarla, Türkiye beyin göçüyle yurt dışına kaptırdığı
bilim insanlarını geri kazanıyor.
Bu çerçevede üniversiteler de yurtdışındaki beyin gücünü
ülkemize getirmeye çalışıyor. İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yıldırım Üçtuğ, üniversitede 170 öğretim üyesinin yaklaşık yüzde 25’inin yurtdışında lisans ve
yüksek lisans yaptıklarını, yüzde 20’sinin de yurtdışı doktora
programlarından mezun olduklarını söyledi.
Prof. Dr. Üçtuğ akademik kadronun çoğunluğunun yurtdışı
tecrubesi almış olmasının kısa süre içinde araştırmalarda
nitelik ve niceliği ulaşmayı sağladığını belirtti.
Bilim farkıyla önde
Hartford üniversitesi, Northeastern üniversitesi, MIT
üniversitesi gibi önde gelen ABD üniversitelerinden eğitim
aldıktan sonra İstanbul Kemerburgaz Üniversitesine gelen
Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Oğuz Bayat,
üniversitenin sloganının “Bilim Farkıyla Önde” olduğunu
hatırlatarak, “AR- GE ve bilimi esas alarak kurulmuş üniversitemiz bu başarısını eğitim alanına yansıtıyor. Araştırma,
geliştirme ve girişimcilik ruhu ile yetiştirilmiş öğrencilerimiz
bilim ve teknoloji alanında fark yaratmaya devam edecektir”
dedi.
ABD’den aldığı tam bursla Kimyasal Biyoloji alanında New
York Eyalet Üniversitesi ve Cornell Üniversitesinde doktora
ve sonrası eğitimlerini tamamlayıp akademik çalışmalarına
İKBU’da devam eden Tıp Fakültesi öğretim üyesi Yrd.
Doç. Dr. Özlem Dilek, TÜBİTAK 3501 Kariyer ve Uluslar arası COST-CM1004 projesi yürütücüsü. Dilek,
“Dünyanın önde gelen üniversitelerine baktığımızda
üniversitenin akademisyenlerinin sadece ilgili dersi öğretme kalitesiyle değil, yürüttükleri uluslararası bilimsel
projeleriyle diğer üniversitelere fark attığını görüyoruz ve
bu fark, araştırma yürütülen üniversitede yetiştirilen
öğrencilerin başarılarına da ister istemez yansımaktadır”
dedi.
14
İKBU’DA YAŞAM
Prof. Dr. Emre ALKİN
Rektör Yardımcısı
EKONOMİ
Borç ve Faizi
Tartışmaktan
Kurtulamadık…
Harvard Üniversitesi akademisyenlerine göre borç/milli gelir oranı yüzde 90’ı aşan
ülkelerde büyüme baskı altında kalıyor.
2014 yılında yayınlanan IMF’nin çalışma raporlarından biri
dikkatimizi çekmişti. Söz konusu raporda IMF uzmanları,
ülkelerinin borç yüklerinin büyüme üzerinde baskı oluşturmadığının, daha doğrusu baskı oluşturduğuna dair bir kanıt
bulunamadığının altını çizmişler. Bu rapor 2010 yılında
Harvard Üniversitesi akademisyenleri Reinhart ve Rogoff ’un
yayınladığı çalışmanın “anti-tezi” niteliğinde. Harvard akademisyenlerine göre borç/milli gelir oranı yüzde 90’ı aşan
ülkelerde büyüme baskı altında kalıyor.
IMF, Harvard’dan yayımlanan rapora rağmen “borçların
büyümeye baskı uyguladığı hakkında kuvvetli bir delile rastlamadığını” söylerken, borç yükünü azaltmaya başlayan ülkelerin diğer ülkeler kadar büyüdüğünü de açıklamış. Bu durumda
“borçlarımızı ödedik” söyleminin ekonomik öneminden çok
siyasi bir önemi kalıyor. Yine de IMF, borç yönetiminin altını
önemle çizmiş.
Aslında, borçlanma da bir gelir kalemidir. Eğer ekonomik
büyüme, anapara ve faiz ödemelerinin altından kalkacak kadar
yüksekse elbette sorun olmaz. Çünkü hem borçlanma hem
kamu açığı hem de büyüme rakamları arasında da ciddi bir
ilişki vardır. Harvard ve IMF’nin gözden kaçırdığı nokta da işte
bu üçlünün arasındaki dinamiktir.
Reel faiz = Büyüme hızı + (Faiz dışı fazla/Mili Gelir) şeklinde
tarif edilen formül ülkelerin borçlanma faizinde, büyümede ve
kamu açıklarında nerede olduklarını gösterir. Buna göre bir
ülkede büyüme hızı yüzde 3 öngörülüyor, reel faiz ise 5 puan
civarında olacaksa, kamunun faiz ödemeleri hariç milli gelirin
yüzde 2’si kadar fazla vermesi gerekir. Aksi takdirde “net
borçlanma” yapması mümkün olmaz. Eski borçlar daha
yüksek maliyetlerle alınan borçlarla kapatılır, hatta borçlanmaların tamamı eski borçlara gider.
Bu durum sağlıksızdır. Para ve sermaye piyasaları sadece
kamuya çalışır hale gelir. Hatta KİT’lerin hisseleri halka arz
yoluyla satılır, özel sektöre gitmesi gereken kaynak, bu yolla da
kamuya gider. Böyle bir modelle büyümede istikrar yakalanamaz.
Sonuç olarak, IMF kısa vadeli bir analize bakarak yanıltıcı bir
rapor yayımlamış, Harvard Akademisyenleri ise borç-büyüme
ilişkisinin analizini eksik bırakmıştır. Borçlanmanın en önemli
tarafı önerilen reel faizdir. Bu reel faizi teklif etmek için bir
yandan katma değer yaratırken, diğer taraftan kamu harcama15
larını da artırmamak gerekir. Aksi takdirde gelecek dönemlerin
büyümesi tehlikeye-- atılmış olur. “Faizin yüksekliği hem tüketimin hem de tasarrufun düşmanıdır” demenin bir şartı var. O da kredi alıyorsak. Diğer taraftan,
“negatif faiz politikası” zamanında da tasarruf birikimin oluşamadığını biliyoruz. Mc Kinnon ve Shaw* 1970’lerin başında
“reel faiz” teziyle ortaya çıktıktan sonra işin çehresi değişti.
Şimdi şu soruyu kendimize sormamız gerekiyor. Faizin yüksekliği mi tüketim ve tasarrufların azalmasına daha çok yol açıyor?
Yoksa vergiler mi?
Oradan başka bir soruya geçelim. Faizin yüksek kalmasının
sebebi nedir? Kamu mu, bankacılık kesimi mi? Bu sorulara
içtenlikle cevap verebildikten sonra, çözüme daha yakın olacağız.
Not: Birinin çıkıp Yunanistan Başbakanı’nı “borçları zaten
ödemeyeceksin, sürekli olarak ‘ödemem ha’ deme” diye
uyarması lazım. Hiçbir ülke ödemek için borç almaz. Ya ona
söylememişler ya da biliyor da mahsus böyle konuşuyor. Her
ikisi de kötü
KARİYER
Üniversite - Sanayi
İşbirliğinin Diğer Yüzü:
Prof. Dr. İsmet Vildan Alptekin
Güzel Sanatlar ve
Tasarım F akültesi Dekanı
ONSA-CO-OP
Üniversite sanayi işbirliğinin bugüne kadar ki şekli şöyle
biliniyordu: Sanayinin değişik kollarında üniversite ile ilişki
kurulur, üniversiteler belli konularda kuruluşların finansmanı ile araştırmalar yapar sonuçta patent hakları alınır ve
sanayiciler bu şekilde yeni üretim şekillerine sahip olurlar.
Ya da döner sermayeler kapsamında projeler hazırlanır
ve uygulamaya konur. Bu şekildeki işbirliklerinde
öğrencilerle olan ilişkiler, getir-götür işlerinde çalıştırılan üç-beş öğrenciden öteye gitmemektedir. İş yerlerinde yapılan stajları bu ilişkilere eklenebilir.
Birçok ülkede öğrenciler üniversitelerini seçtikten
sonra mesleki hazırlık sınıfında okurlar, sınıfı başarı
ile tamamlayanlar üniversiteye başlarlar. Ülkemizde
yüksek öğretimde mesleki hazırlık sınıflı sistem uygulanmamaktadır.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında Fakültemizin oluşturduğu ONSA işbirliği ve Co-Op uygulamalarının ne kadar önemli olduğu ve ne kadar farklılık
yarattığı ortaya çıkacaktır.
ONSA ile oluşturduğumuz işbirliği yukarıda açıklanan
üniversite-sanayi işbirliği kavramından çok farklıdır ve hatta
hiçbir benzerliği yoktur. Çünkü bu işbirliği eğitim sürecinde
ve eğitimin içinde yer almaktadır. Öğrencilerimiz, tasarım ve
uygulama derslerini, bizzat bu konular ile uğraşan bir fabrikada ve fabrikanın elemanları ile birebir temas içinde
yapmaktadırlar. Eğitimde hem öğretim üyeleri ve hem de
fabrika yetkilileri koordinasyon içindedir, bir başka deyişle,
fabrika da çalışan bazı tasarım ve üretim uzmanları öğretim
elemanı olarakta görev yapmaktadırlar.
Bu işbirliğini kısaca; ONSA üniversitesi olan bir fabrikadır
ve Kemerburgaz Üniversitesi de fabrikası olan bir üniversitedir şeklinde ifade edebiliriz.
Prof.Dr.İsmet Vildan Alptekin
Öğr. Gör. Hakkı Sezer, Prof. Dr. İsmet Vildan Alptekin,
Yrd. Doç.Dr. Berna Karaçalı, Öğr. Gör. Elanur Güner
Yukarıda
belli
ölçülerde
detaylarını
verdiğimiz çalışma modeli Fakültemiz Takı Tasarımı
Bölümü için oluşturulmuştur, Türkiye’de ve hatta dünya
üniversitelerinde bir benzeri yoktur. Diğer bölümlerimiz
içinde aynı sistemi uygulama olanakları araştırılmaktadır.
Öğrencilerimiz ayrıca ONSA’da staj yapabilecek, ileride de
çalışma olanağına sahip olacaklardır.
Co-Op ayrı bir düzenleme olup, öğrencilerin konularında
okurken çalışarak kendilerini geliştirmelerini ve çalışmalarının belli bir kredi çerçevesinde değerlendirilmesini ve
notlandırılmasını ifade etmektedir.
Co-Op uygulamasını da ilk defa Takı Tasarımı Bölümü için
ONSA’da başlatmış bulunmaktayız. Bu uygulamayı diğer
bölümlerimiz için de değişik kuruluşlarda başlatmak için
çalışmalarımız sürmektedir.
Ülkemizde bu istisnai işbirliğinin oluşmasında hem teşvikleri
ve hem de yardımları ile Mütevelli Heyet Başkanımız Sayın
Ali Altınbaş’ın, Rektör Sayın Prof.Dr.Yıldırım Üçtuğ’un ve
ONSA Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Nusret Altınbaş’ın
çok büyük katkıları olmuştur, kendilerine Güzel Sanatlar ve
Tasarım Fakültesi adına şükranlarımı sunarım.
Ayrıca Fabrika Sorumlusu ve Öğretim Görevlimiz Sayın
Hakkı Sezer’e ve tüm Fabrika çalışanlarına teşekkür ederim.
16
HABER
HABER
Altınbaş’dan ilk ders
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Güzel Sanatlar ve
Tasarım Fakültesi Takı Tasarımı Bölümü’nün organize
ettiği “Seminer Dersleri” Mehmet Altınbaş Eğitim ve
Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Vakkas
Altınbaş’ın verdiği “ilk ders” ile hayata geçirildi.
Öğrencilere “Başarı Nedir” konulu ders veren Vakkas
Altınbaş, tasarımcı kimliğinin oluşma sürecinde kuvvetli
bir alt yapıya, bilgi ve deneyime ihtiyaç olduğunu söyledi. Öğrencilere merakın peşinde, öğrenmeyi hayat boyu
sürdürmelerini söyleyen Altınbaş, iş dünyasındaki deneyimlerini de öğrencilerle paylaştı.
Takı Tasarımı Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Berna Karaçalı, “Amacımız, takı tasarımı eğitimi alan öğrencileri
sektörün lider isimleri, tasarımcılar ve sanatçılarla
buluşturmak. Etkinlik dizimiz, eğitim alanını farklı
kaynaklarla besleyerek, öğrenciler için interaktif bir
bilgilenme alanı yaratmayı hedefliyor” dedi.
Turnuva Heyecanı
İKBU Paris’te
İKBU öğrencileri oluşturdukları takımlarla izleyenlere basketbol ve langırt heyecanı yaşattılar.
Bu yıl 2. kez düzenlenen Streetball Turnuvasına
katılan 8 takım, basketbol meraklıları eşliğinde heyecanlı maçlara imza attı. Müsabakalar sonunda birinciliği Zollanvari Team, ikinciliği Team Kif, üçüncülüğü ise Joy Joy isimli takımlar kazandı.
12 takımın katılımıyla gerçekleşen 2. Langırt Turnuvasında ise Ç.H birincilik ipini göğüslerken; Tayfa
Tehlike ikinci oldu.
İKBU’da spor, masa tenisi ve futbol turnuvası ile
devam edecek.
17
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Meslek Yüksekokulu
Müdürü Yrd. Doç. Dr. Fahri Erenel, Fransa’nın başkenti
Paris’te gerçekleştirilen Paris Maratonu’nda 42 km 195
metrelik mesafeyi, 4 saat 32 dakikada koşarak başarıyla
tamamladı.
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi tişörtü ile koşan Yrd.
Doç. Dr. Erenel, 50 farklı ülkeden 54 bin koşucunun
katıldığı maratonla ilgili olarak “Parislilerin yoğun ilgisi ve
son derece planlı bir organizasyon altında koşmanın
keyfini yaşadım. Maraton koşmak, koşulduğu mesafe ve
koşu öncesi hazırlık sürecini dikkate aldığınızda; sabır,
irade, azim, dayanıklılık, planlı ve hedef odaklı çalışma, iç
motivasyon başta olmak üzere birçok faktörün bir arada
bulunmasını gerektiren yalnızca bir spor dalı değil, multidisipliner bir bilim dalı” dedi.
HABER
İKBU’DA YAŞAM
MMF Yüksek Onur ve Onur
Öğrencileri belgelerini aldı
Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi 2014-2015 akademik yılı
güz dönemi yüksek onur ve onur öğrencileri, belgelerini aldı.
Törenin açılış konuşmasını yapan Mühendislik ve Mimarlık
Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yılmaz Kaptan, onur belgelerinin
geçtiğimiz güz döneminde not ortalamaları 3 ile 3,5 arasında
olan öğrencilere; yüksek onur belgelerinin ise not ortalaması
3,5 ile 4 arasında olan öğrencilere verildiğini söyledi. Törende
Hazırlık sınıfı hariç, 7 bölümde eğitim alan toplam 573 öğrencinin 56’sının belge alacağını kaydeden Kaptan, “Öğrencilerimizin başarısında en büyük etken önce kendileri, sonra öğretim üyeleri ve aileleridir. Önemli olan başarının sürdürülebilir
olmasıdır. Ödül alacak öğrencilerimizi her dönem burada
görmeyi arzuluyoruz. Ayrıca bugün burada olamayan öğrencilerimiz üzülmesinler. Önümüzdeki dönemler onları da burada
göreceğiz” dedi.
Rektör Prof. Dr. Yıldırım Üçtuğ ise öğretim üyeliği ve yöneticilik hayatında, çoğu zamanını başarısız öğrencilere harcadığını
söyleyerek “Başarılı öğrencileri ise diploma töreninde, mezuniyette görürüz. Oysa üniversitenin asıl unsurudur başarılı
öğrenciler. Onların okuldaki ve gelecek yaşamdaki başarıları
üniversitenin başarısı demek. Zaman zaman onları da hatırlamamız gerekiyor. Bugün ilklerden birini yaşıyoruz bu anlamda. Başarılı öğrencilerle olmak onları ödüllendirmek ve takdir
ettiğimizi göstermek çok önemli” dedi.
Konuşmaların ardından fakülte birinci, ikinci ve üçüncülerine;
yüksek onur ve onur öğrencilerine belgeleri takdim edildi.
İKBU Bahar Şenliği Athena ile coşturuyor
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi
(İKBU) Bahar Şenliği bu yıl ünlü
rock müzik grubu Athena’yı ağırlıyor.
İKBU Bahar Şenliği katılımcıları,
14-15 Mayıs 2015 tarihlerinde 2 gün
boyunca konserlerin yanı sıra, eğlenceli yarış ve turnuvalar, bungee
jumping, robot dövüşü, dev jenga,
karaoke, canlı langırt gibi pek çok
oyunla eğlenceye doyacak.
Pal FM canlı yayın bağlantıları ile
Scoda ise sürüş keyfi ile şenlik
boyunca öğrencilere eşlik edecek.
İKBU öğrenci kulüpleri de çeşitli
etkinliklerle şenliğe renk katacak.
İKBU Bahar Şenliği biletleri
Biletix’ten temin edilebilir.
AMATÖR SAHNE PROGRAMI
14 MAYIS 2015 PERŞEMBE
13.30 – 14:40 YEŞİM BATUHAN
15:00 – 16:00 CEMİL ARAŞ
16:30 – 17:30 HİLTY
18:00 – 19:00 RİTİM GALATA
15 MAYIS 2015
ANA SAHNE PROGRAMI
18:00-20:00 ÖN GRUPLAR
20:45 ATHENA
22:30 PALSTATION AFTER
PARTY
18
İKBU’DA YAŞAM
HABER
Enerji
yetmiyor
Türkiye’nin enerji ihtiyacını karşılayabilmek için nükleer reaktörün kurulması gerektiğini belirten Prof. Dr. Yılmaz Kaptan, nükleer gücün, sadece enerji üretimine değil,
ilaç ve savunma sanayisine de katkı sağlayacağını söyledi.
T
ürkiye’de üretilen enerjinin mevcut talebe
yetmediğini belirten İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof.
Dr. Yılmaz Kaptan, Türkiye’nin enerji ihtiyacını karşılayabilmek için nükleer reaktörün kurulması gerektiğini söyledi. Türkiye birincil enerji açısından yüzde 70,
elektrik üretimi açısından ise yüzde 60 dışa bağımlı
olduğunu belirten Prof. Dr. Yılmaz Kaptan, “10 yıl
sonrayı planlayarak tüm doğal kaynaklarımızı kullanmamız gerekiyor. Bir nükleer reaktörde elektrik enerjisi üretilirken başka çalışmalar da yapılabilir. Bu nedenle nükleer gücü sadece enerji üretimi olarak düşünmemeliyiz. Çünkü reaktörün ilaç ve savunma sanayisine
de katkısı olabilir. Örneğin günlük kullanılan kanser
hastalarının ilaçları, hazırlanır ve uçakla gelir. Bunlar
radyoaktiftir. Biz bu radyoaktiviteyi üretmiyoruz ve
yurtdışına dünyanın parasını veriyoruz. Nükleer gücü
bu yönde de kullanabiliriz” dedi.
19
Devamı gelecektir
Nükleer reaktör kurulumuna bir kere başladıktan
sonra devamının geleceğini belirten Prof. Dr. Yılmaz
Kaptan, “Nükleer üretimine başlamak ve yatırım
kararını almak bir taneyle bitmez. Türkiye şu anda
üçüncüsünü de yapalım demeye başladı. Birincisini
30 yıl sonra devreden çıkardığımızda yeni bir reaktörün devreye girmesi lazım. Bugün Akkuyu, yarın
Sinop, ertesi gün başka bir yer” dedi.
Nükleer reaktöründe taşıdığı riskin tartışılması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Kaptan, “Enerji açığımızı
kapatmak için yeni kaynaklara ihtiyaç duyuyoruz.
Nükleerde risk var ama bunun tartışılması gerekiyor.
‘Biz Türkiye olarak karar verdik, nükleer reaktör
kuracağız’ demiyoruz. Uluslararası ajansların her
birinden lisans alıyoruz. Kamuoyunun bu konuda
bilinçlenmesi lazım” dedi. Alternatif enerji kaynaklarına da değinen Prof. Dr. Yılmaz Kaptan, “Rüzgar
enerjisi için 600 megavat enerjiye kadar lisans veriyoruz. Teknoloji ise güneş enerjisinin yüzde 100 dönüşmesine imkan vermiyor. Yani son teknolojiyi kullansak bile bunlar yetmez” ifadelerini kullandı.
SİZDEN GELENLER
Az para
Mücahit Muğlu
ağır çanta
Mühendislik ve Mimarlık
Sibel
KAHRAMAN
Fakültesi Öğrencisi
Gezmek istiyorsanız yola çıkıp elinizi kaldırmanız yeterli. Para, ulaşım, konaklama dert
edilecek şeyler değil. 5 yıldızlı otellerde konaklamayı düşünmediğiniz sürece gezmenin
parayla bir ilgisi yok.
Düzgün bir yoldan yürümektense bir patikadan gitmekten, güneşli bir gündense karlı soğuk bir günden zevk
alıyorum. İşte bu tarz hisleri yaşayabilmek, yoldaki özgürlüğü hissedebilmek için az bir para (180 Euro), ağır bir sırt
çantası ve bir fotoğraf makinesi ile düştüm yollara.
Öncelikle pasaport işini harçsız öğrenci pasaportu çıkartarak ücretsiz olarak hallettim. Ardından çember oluşturacak şekilde rotamı çizdim ve Couchsurfing'den ilk gideceğim şehirler için hostlarımı buldum. Gittikten sonra genellikle Couchsurfing ile konakladım ama yanı sıra hostelde
de kaldım, iki gece camide de uyudum, börekçide sabahladım. Sırbistan, Bosna Hersek, Makedonya derken 15 gün
içinde 5 ülke, 13 şehir gezdim.
İlk olarak size Couchsurfing'den bahsedeyim. Couchsurfing kısaca,tanıdığınız ya da tanımadığınız bir gezgine
evinizdeki bir kanepeyi uyuması için vermeniz üzerine
dayanıyor. Türkçe karşılığı olan 'kanepe sörfü' olayı çok
iyi tanımlıyor. Siz onları, onlar sizi misafir ederek hem
konaklama ücreti vermemiş oluyorsunuz hem de o şehri,
orada yaşayanlarla gezerek daha iyi tanıyabiliyorsunuz.
Beni misafir edenler kaldığım sürece anahtarlarını bana
bırakacak kadar iyi insanlardı. Sabah kahvaltımı hazırla-
yıp, akşam benim için kendi geleneksel çorbalarını
pişirenler bile oldu. Gidip herhangi bir otelde kalacak
olsaydım bu tecrübelerden mahrum kalacaktım.
Ulaşım olarak öncelikli tercihim trendi. Ama saati uymuyorsa beklemeyip otostop çektim. Lüks araçlar da aldı
bizi, yeri geldi traktör römorkunda da seyahat ettik. Siz
de gezmek istiyorsanız çok plan, program yapmadan
seçin bir yeri ve yola çıkın.
Gönüllü ev sahipliği
Couchsurfing kısaca gezginler için kendi
evlerini açan insanların oluşturduğu bir
platform. Couchsurfing'i kullanmak için
öncelikle siteye üye olup ardından sizi en
iyi tanımlayacak şekilde bilgilerinizi, ilgi
alanlarınızı ve fotoğraflarınızı ekleyerek
profilinizi oluşturmalısınız. Sonra gideceğiniz şehirdeki listeye göz atarak size en
yakın gelen kullanıcıya evinde kalmak
(veya buluşmak) için istek yollayabilirsiniz
ve gelen cevaplara göre konaklama planınızı oluşturabilirsiniz.
20
HABER
AKADEMİK PANO
Gençlerden gençlere
Madde bağımlılığından kurtulmaya çalışan gençler üniversite
öğrencilerine konferans verdi.
Gençler madde kullanımına nasıl
başladıklarını ve kurtulma öykülerini anlattı.
büyük ders
Hepsinin hikayeleri, aile yapıları farklı.
Kimisi mutaassıp bir ailede yetiştiğini
söylüyor, kimi şiddetin ortasında kaldığını. Kimisi tek göz odalı evde 4 kardeş
büyüdüklerini anlatıyor, kimi parayla
oynadığını. Yaşadıkları ortamlar farklı
olsa da yaşadıkları acı aynı oldu. Kendilerinin deyimiyle 'bahanelerle" madde
kullanmaya başladılar ve kısa bir süre
sonra bağımlı oldular. Bugün, AYBUDER
(Ayık Yaşamda Buluşalım Derneği) çatısı
altında "temiz" kalmak için mücadele
ediyorlar.
İstanbul
Kemerburgaz
Üniversitesi
(İKBU) Hukuk Fakültesi tarafından
düzenlenen Disiplinler Arası ve Ceza
Hukuku Boyutlarıyla Uyuşturucu Madde Bağımlılığı
Ve Ticaretiyle Mücadele Sempozyumu eczacılık,
psikoloji ve hukuk bilimlerinin önde gelen uzmanları
ve eski bağımlıların katılımıyla gerçekleşti.
Konferansta üniversiteli gençlere hikayelerini anlatan
ve soruları yanıtlayan AYBUDER’li gençler, “Bir
bağımlının iyileşmesi adına öncelikle onunla birlikte
yaşayan insanların bilinçlenmesi gerekiyor. Bağımlı
zaten bunun kontrolünü kaçırmıştır ve sağlıklı düşünemez. Çevresindekiler eğer bilinçli olmazsa bağımlının
dönmesi mümkün olmaz. Bırakıp geriye
dönmeler ömür boyunca olacak. Yakınlarınızda bağımlı olan biri varsa,
ömür boyu bununla yaşamayı
öğrenmek zorundasınız çünkü
bunun mucize bir sonucu yok”
dediler.
Eski bir madde bağımlısı olan ve
12 yıldır ağrı kesiciler dahil her
maddeden uzak durduğunu söyleyen AYBUDER Başkanı Yavuz
Tufan Koçak, Türkiye’de bağımlılar
için bir rehabilitasyon merkezi bulunmadığını belirterek, “AYBUDER olarak Türkiye’de yapılmayan bir şeyi yapmaya çalışıyoruz. Ben damdan düşenim. Bu işin içinden geldiğim için, Türkiye’de bir rehabilitasyon merkezi olmadığı gerçeğiyle yüzleştiğimden
beri bağırıyorum. Çünkü bir bağımlının hastaneye
yatıp kanının temizlenmesi sürecine detoks denir. Kan
temizlendi ama kafa değişmedi. Kafanın değişmesi,
sorumlulukların farkına varılması, öfkenin yenilmesi
lazım. Bunları yapmak için de yeni bir yaşam biçiminin
içine girmek lazım. İşte AYBUDER bunu yapmaya
çalışıyor” dedi.
21
Konferansta İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Tanol
ilaç, uyuşturucu madde ve zehir ilişkisi konusunda bilgi
verirken Psikoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Aylin İlden
Koçkar, madde kullanımında psikolojik tedavileri
anlattı.
Yalnız hukuk yetmez
Uyuşturucu madde ticaretinin ve kullanımının sadece
hukuksal mücadeleyle önlenebilecek bir şey olmadığını
belirten İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Hukuk
Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Hasan
Sınar, bütünlüklü çözüm anlayışlarına
yönelmek gerektiğini belirtti.
Kanunlarda uyuşturucu ve
uyarıcı madde ticaretiyle ilgili
ciddi düzenlemeler olduğunu belirten Sınar, “Uyuşturucu kullanımının psikolojik
ve sosyolojik yönü ile arz-talep ilişkisindeki talebi ortadan
kaldırmaya yoğunlaşmadığımız
sürece arz mutlaka olacaktır.
Ayrıca uyuşturucu olağanüstü kar
getiren bir iş. Bunun yasadışı bir ekonomisi
var. Bu ekonomiden terör örgütleri de dahil olmak
üzere pek çok farklı illegal grup nemalanıyor. Dolayısıyla bununla mücadele etmek bütünlüklü bir kurumsal
anlayış gerektiriyor. Bu maddelere talebi ortadan
kaldırmazsanız, bu alandaki kar marjını gören illegal
gruplar cezalara rağmen üretime devam ediyor. Talebi
önleyecek ekonomik altyapıyı ve gençlerin bağımlılığını ortadan kaldıracak yeni bağımlıların olmasını engelleyecek bütünlüklü çözüm anlayışıyla bir noktaya
gelinebilir” dedi.
AKADEMİK PANO
AKADEMİK PANO
Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Serhat Eskiyörük, 1947 yılında kurulan, merkezi Londra'da bulunan, dünyada 55 bin avukat ve 206 baronun üyesi olduğu Uluslararası Barolar Birliği'nin Türkiye Raportörü olarak atandı.
Eczacılık Fakültesi Araştırma Görevlisi Melike Fırlak, Antalya'da düzenlenen 3. İlaç Kimyası: İlaç Etkin Maddesi Tasarımı,
Sentezi, Üretimi ve Standardizasyonu Kongresi'nde "Diyoadezif Bukal Hidrojel Formülasyonlarının Hazırlanması" başlıklı
sunum gerçekleştirdi.
Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Başak Başoğlu'nun editörlüğünü Dr. Kadir Berk Kapancı ile birlikte yaptığı
"Karşılaştırmalı- Kavram Endeksli Türk Ticaret Kanunu & İlgili Mevzuat" isimli kanun kitabı yayımlandı.
Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Leyla Ateş, OECD Ankara Çok Taraflı Vergi Merkezi'nde düzenlenen Euroasia
BEPS Projesi Bölgesel Ağ Toplantısı'nda OECD'nin davetlisi olarak üyesi bulunduğu Developing Countries: Political
Support to the BEPS Project Turkey adlı sunumu gerçekleştirdi.
Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Leyla Ateş C 20 Uluslararası Danışma Komitesi Toplantısı'na davetli olarak
katıldı.
Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şükran Şıpka, Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinliği kapsamında düzenlenen Kadının
Çalışma Hakkı konulu açık oturuma konuşmacı olarak katıldı.
İİBF Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Doç. Dr. Bianca Kaiser Kaya, İstanbul Bilgi Üniversitesinde Jean Monnet Projesi
kapsamında "Turkey as a new immigration center: European migration" başlıklı sunum yaptı.
Uluslararası Lojistik Yönetimi Bölümü öğretim üyesi Yard. Doç. Dr. Atilla Çifter’in “Stock Returns, Inflation, and Real
Activity in Developing Countries: A Markov-Switching Approach" başlıklı makalesi Social Sciences Citation Index (SSCI)
kapsamında taranan Panoeconomicus dergisinde (2015 yılı, Cilt 62, Sayı 1, sayfa 55-76) yayınlandı.
Uluslararası İlişkiler Bölümü araştırma görevlisi Emre Eren Korkmaz’ın “The Inditex International Framework Agreement
Coinciding Interests: The Turkish Case” başlıklı makalesi, İspanya’da Salamanca Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Wilfredo Sanguineti Raymond’un editörlüğünde hazırlanan ve Ediciones Cinca tarafından Mart 2015’te yayınlanan “La Transnacionalizacion de las Relaciones Laborales” başlıklı kitapta yer aldı.
Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Serhat Eskiyörük, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Tahkim Merkezi Başkanlığına seçildi.
ETKİNLİKLER
Meslek Yüksekokulu Odyometri Bölümü tarafından Eğitim Odyoloğu Svetlana Bayguzina’nın katılacağı bir söyleşi düzenlendi.
Software Architectures Yazılım Mimarısini Tanıtmak amacıyla konferans düzenlendi. Konferansa konuşmacı olarak Dr.
Mert Özkaya katıldı.
Atatürkçü Düşünce Kulübü'nün düzenlediği "Mustafa Kemal Atatürk ve Liderlik" konferansında Mustafa Kemal Atatürk ve
liderliği konusunda bilgi verildi.
Hukuk Fakültesi öğrencileri Avukat Olmak Konferansı'yla avukatlık mesleği konusunda bilgilendirildi. Konferansa konuşmacı olarak Avukat Ahmet Gün katıldı.
Uluslararası Mahkemelerinin İşleyişi ve Uygulaması Konferansında, Londra, Pekin, Washington, Lagos ve Stackholm'deki
uluslararası tahkim mahkemelerindeki uygulama ve deneyimler anlatıldı.
Çocuk Üniversitesi tarafından çocukları üniversite kavramıyla tanıştırmak amacıyla Çocuklarla Felsefe Konferansı düzenlendi. Konuşmacı olarak İKBU Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kaan Ökten katıldı.
22
İŞ DÜNYASI
Aykut YILDIZ
İstanbul Sokakları
Karaköy
Mühendislik
ve Mimarlık Sibel KAHRAMAN
Sibel
KAHRAMAN
Fakültesi Öğrencisi
İ
“Dünya tek bir ülke olsa başkenti İstanbul olurdu...” Napolyon.
İçinde yaşarken güzelliklerinin gözümüzden kaçtığı, kıtaları birleştiren, uğruna
tarih boyunca savaşlar verilen yedi tepeli güzel şehir İstanbul semtlerini anlatmaya, bankaları ve iş hanlarıyla ünlü en eski ticaret merkezlerinden biri olan
Karaköy semti ile başladık. İstanbul’un en güzel köşelerinden Karaköy, Osmanlı’nın finans merkezi, farklı kültürlerin bir araya geldiği, dinlerin buluştuğu
bir yaşam merkezi. Son zamanlarda değişim içinde. Semtte yeni kafeler, restoranlar, oteller, sanat galerileri ve dükkânlar birbiri ardına açılıyor.
stanbul’a geldiğim ilk yıldan itibaren okul
ve iş zamanlarımın dışında bu tarihi ve
güzel şehri gezmek için kendime küçük
zamanlar yaratırım. Üniversitemizde Mimarlık bölümünde okuduğum için hem gezdiğim yerlerin
mimari yapısı hem tarihi ve
öyküleri beni etkiler. Belki de bu
nedenle İstanbul Sokakları
projesinin ilk semt gezisi için
İstanbul’un en eski semtlerinden biri olan Karaköy’ü
seçtim.
Güne Kurumsal iletişim
Direktörlüğü Tanıtım uzmanı
Banu hanım ile Galata Kulesinin önünde buluşarak başladık. İstanbul'un Galata semtinde bulunan ve şehrin en önemli
sembollerinden biri olan 528 yılında inşa edilmiş bir kuleden İstanbul Boğazı, Haliç ve İstanbul,
panoramik olarak izleyebilirsiniz.
23
Karaköy’e indikten sonra ikinci durağımız tarihi
Galata köprüsü oldu. Köprünün üstünde
balık tutan insanları izlerken duyduğunuz
denizin kokusu ve martıların sesleriyle
İstanbul’da yaşamanın güzelliğini bir
kez daha anlıyorsunuz. Bugün
İstanbul'un geleneksel ikonlarından biri haline gelmiş Galata
Köprüsü, Yeni İstanbul (Karaköy, Beyoğlu, Harbiye) ve Eski
İstanbul'u (Sultanahmet, Fatih,
Eminönü) birbirine bağladığı
için "iki kültürü birbirine
bağlayan köprü" simgeselliğini
taşımakta. Peyami Safa'nın
romanı Fatih Harbiye’de, Fatih
ilçesinden Harbiye'ye köprü
yolu ile giden bir kimse farklı
uygarlık ve farklı kültürü ayaklarına yerleştirir der. Galata Köprüsü tasarım olarak başka köprülerden pek farklı olmasa da (hatta
örneğin Paris ya da Budapeşte'nin
köprülerine göre oldukça sıkıcı bir
Kamondo Merdivenleri
tasarıma sahip olsa da) kültürel değeri
nedeniyle pek çok edebiyatçı, ressam, yönetmen ve oymacıya konu olmuştur.
Karaköy’de, Voyvoda Caddesi’yle Banker Sokağı’nı
birleştiren ve 1850’li yıllarda bölgenin en önemli
banker ailelerinden biri olan Kamondo Ailesinden
Abraham Salomon Kamondo adına yaptırılan merdiven,
hikâyesi ile dikkat çekiyor. 2012 yılında James Bond’un
Skyfall filminin çekimleri için geldiği İstanbul’da Bond’un
dublörü Robbie Madison’un ilgisini çeken ve üzerinde
motoruyla birkaç akrobatik hareket yaptığı Kamondo
Merdivenleri, aslında bir dedenin torunlarına olan sevgisinden dolayı yaptırılmış.
SALT Galata
Eskiden İstanbul’un ticaret merkezi olan Karaköy’de,
Osmanlı Bankasının ilk şubesi olarak kullanılmış olan
bina şu an SALT Galata olarak hizmet veriyor. SALT
Galata bünyesinde yer alan “SALT Araştırma”; 40.000
başlık altında toplanmış yaklaşık 100.000 basılı yayını
içeren kütüphanesi, dijital ortama aktarılmış 1 milyonu
aşkın belgeye erişim sağlayan arşiviyle, öğrenci, akademisyen ve araştırmacılara önemli bir kaynak sunuyor.
Yeniden tasarlanan Osmanlı Bankası Müzesi’ne ev
sahipliği yapmayı sürdüren bina; 230 kişi kapasiteli
oditoryum, çok sayıda katılımcıya çalışma olanağı sunan
atölyeler, kafe, restoran, mağaza ve sergi alanlarını içeriyor. Ben uygun zamanımda bu tarihi mekanı ders çalışmak için kullanmayı düşünüyorum. Sizlere de tavsiye
ediyorum.
İstanbul Modern Sanat Müzesi Okulda hocalarımızdan sürekli ziyaret etmemiz gerektiği
konusunda tavsiyeler aldığımız İstanbul Modern Sanat
Müzesi gerek modern mimarisi gerek içindeki sergilerle
gerçekten görülmesi gereken yerler arasında. Karaköy limanında, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar
Fakültesi ile Tophane-i Amire arasında yer alıyor. İstanbul Modern, T.C. Denizcilik İşletmeleri için kuru yük
deposu olarak inşa edilen 4 no'lu antrepo binasının
müzeye dönüştürülmesi ile hayata geçmiş.
Tatlı Bir Mola
Karaköy’e gidip baklavasıyla meşhur Güllüoğlu’na uğramamak olmaz diye düşünüp, güne biraz da lezzet duraklarına uğrayarak devam etme kararı aldık.1949 yılında
Karaköy’de açılan İstanbul’un ilk baklava dükkanı, aynı
zamanda Gaziantep dışındaki
ilk fırınlı baklava dükkanı olan
Güllüoğlu günün her saati tatlı
severlerle dolup taşıyor.
Karaköy Tarihçesi
Bizans zamanından beri bir
liman alanına sahip semt ticaret
merkezlerinden biri oldu. 1453
İstanbul’un fethinden sonra bu
durum değişmedi. 19. yüzyılın
son on yılında Karaköy kendini bankacılık bölgesi olarak geliştirdi. Osmanlı Bankası buraya
merkezini kurdu. İtalyan ve Avusturya sigorta şirketleri şube
ofislerini açtılar. 20. yüzyılda
ticaret aktivitelerinin artması ile liman gümrük binaları,
yolcu terminali ve deniz antreposu ile genişledi. Karaköy
ayrıca, iskele boyunca yer alan Yunan tavernaları ile
meşhur hale geldi. Ulaşım
Karaköy'e İstanbul'un her yerinden kolaylıkla ulaşım
mümkündür.
Raylı sistemle ulaşmak isterseniz; Kabataş-Zeytinburnu
tramvayını veya Karaköy'ü Tünel meydanına bağlayan
Tünel hattını; deniz yolu ile ulaşmak isterseniz, Kadıköy ve Üsküdar'dan kalkan şehir hatları vapurlarını ve motorları; otobüs ile ulaşmak isterseniz, Taksim meydanından
kalkan veya Beşiktaş'tan geçen otobüsleri kullanabilirsiniz.
Lezzet Durakları
Tüm güne gidilmesi gereken lezzet duraklarını sığdırmamız mümkün olmayacağından size küçük mekan
tavsiyeleri yapıyoruz.
Dem – Sadece çay üzerine eşsiz lezzetleri bulunan
sıcacık bir mekan.
Karabatak- Dekoru ve lezzetli pastalarıyla misafirlerini
ağırlayan Karaköy’ün en keyifli mekanlarından biri.
Tükkan – İki kardeşin hayallerinden yola çıkarak açtıkları mekan makarnalarıyla dikkat çekiyor.
24
KÜTÜPHANE
51. Kütüphane Haftası’nı
Yazgı CİHANGİR
Kütüphane Direktörü
1.
2.
Geride Bıraktık!
Türkiye’de her yıl mart ayının son haftasında kütüphanelerin ve kütüphanecilerin tanıtımında önemli bir rol oynayan “Kütüphane Haftası”
kutlanmaktadır. Bu yıl 30 Mart-5 Nisan tarihleri arasında “Kültürlerarası
diyalog” ana teması ile yapılan etkinliklerle tüm Türkiye’de kütüphaneler
şenlendi, kütüphaneler ve kullanıcılar arası etkileşim sağlanmaya çalışıldı.
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Kütüphanesinde de her yıl olduğu
gibi “Kütüphane Haftası” boyunca birçok etkinlik düzenlendi.
Hafta etkinlikleri kapsamında düzenlenen “Benim Gözümle Kütüphanem” konulu fotoğraf yarışması 1 Nisan 2015 tarihinde yapılan törenle
sonuçlandırıldı ve kazananlar ödüllerini aldı. Kütüphane Birimi olarak;
her biri birbirinden anlamlı, ilgi çekici detaylar içeren müthiş fotoğrafları
çeken, kazanan ya da kazanamayan, düşünme eylemini görselleştirme
eylemiyle taçlandıran tüm katılımcıları tebrik ediyor; özveri ve özenle
değerlendirmede bulunan çok değerli jüri üyelerimize sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Fotoğraftaki bakış açısı kadar duyguyu aynen vermek, yorumlamak da
önemlidir. Düşünce ister, emek ister, yaratıcılık ister, ana fikir bir bakışta
anlaşılsın ister. “Evimiz Kütüphane” konulu fotoğrafı ile 1. olan öğrencimiz Yunus Emre Durmuş’u, “Bilgi Kanatlandırır” konulu fotoğrafı ile 2.
olan öğrencimiz Ömer Said Çokluk’u ve “Kütüphanede Sanat” konulu
fotoğrafı ile 3. olan öğrencimiz Büşra Mollaibrahimoğlu’nu cesaretleri ve
yaratıcılıkları için kutluyor, hissettirdikleri duygular için teşekkür ediyoruz.
Kütüphaneciler ve Kütüphaneler üzerine toplumdaki farkındalığı yaratmak adına düzenlediğimiz etkinliklerimize destek veren, katılım sağlayan
tüm yarışmacı ve konuklarımıza sonsuz teşekkürler…
Yakında Gelecekler
3.
Hüzün Yanığı
Sinan Yağmur
En Çok Okuyan Öğrenci: Kadriye Kübra
Sarıgül (İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi)
Mutlu Olma Sanatı
Bertrand Russell
En Çok Okuyan Akademisyen: Tülin Yılmaz
(Yabancı Diller Yüksekokulu)
Beraber Yürüdük Biz Bu Yollarda
Yılmaz Özdil
En Çok Okuyan İdari Personel:Gizem
Güray (Uluslararası Ofis Uzmanı)
Pazarlama İletişiminde Sihirli
Dokunuşlar
İzzetBozkurt
Algılanan Dünya
Maurice Merleau-Ponty
Mulholland Çıkmazı [DVD
Yön.: David Lynch
25
16 Mart-07 Nisan 2015 Tarihli Kütüphane
Kullanım Bilgileri:
En Çok Okunan Kitap: Sultanı Öldürmek :
Gün Akşamlıdır Devletlûm! / Ahmet Ümit
En Çok Okunan Ders Kitabı: Sears and
Zemansky's university physics : with modern
physics / Hugh D. Young,
En Çok İzlenen Film: The Hitcher [DVD] =
Otostopçu / Yön.: Dave Meyers
En Çok Bağış Yapan Kişi: Sofu Altınbaş
BASINDA BİZ
Hürriyet Kantin sayfamız her hafta Çarşamba, Milliyet Genç Gazete sayfamız her hafta Salı günleri yayınlandı.
Cesaretin Var mı? adlı videomuzun haberi Star TV, Show Haber, Fox TV, Haberturk, 360 TV, NTV, CNN Türk, TRT 1, TRT Haber, Kanal D Haber, Kanal
D Beyaz Show, TGRT Haber kanallarında, Habertürk Gazetesi, Sabah’la Günaydın Gazetesi, Sabah Gazetesi, İstanbul Gazetesi, Yurt Haber Gazetesinde,
hurriyet.com.tr, milliyet.com.tr, haberturk.com, cumhuriyet.com.tr, cnnturk.com, egitimrehberim.com, habertum.com, sozcu.com.tr, karsigazete.web.tv,
f5haber.com, ajans216.com, superhaber.tv, ogretmenleriz.biz, mynet.com, hakimiyet.com, habermrt.com, haberlinki.com, kadinhaberleri.com, haberler.com,
haber35.com.tr, dizi-haberleri.com, istanbulgazetesi.com, haber107.com, haber3.com, habertadi.com, uryani.com, tm2.net, telgrafturk.com, tarsushaber.com,
sonhaber35.com, samsunhaber.tc, samsundahaber.com, renklihaber.net, mersinhaber.com, mansethaber.com.tr, malatyaturk.com, konyahaberleri.com.tr,
karamanca.net, inegolhaber.com.tr gibi web sitelerinde yayınlandı.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emre Alkin, A Haber’de yayınlanan Medya Dünyası programına katılarak Cumhurbaşkanı’nın İran ziyaretini değerlendirdi.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emre Alkin, Beştepe’de ekonomi zirvesi ile ilgili olarak Kanal 24’te yayınlanan Analiz Sentez programına katıldı.
İİBF Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, Merkez Bankası-Saray tartışmaları ile ilgili Ulusal Kanal’da yayınlanan Haber Masası programına konuk oldu.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emre Alkin’in, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Türkiye bir anonim şirket gibi yönetilmeli” söylemi ile ilgili görüşleri, Kanal D
Ana Haberde yayınlandı.
İİBF Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, Bloomberg HT’de yayınlanan Yatırım Kulübü adlı programa katılarak Euro Dolar paritesi ve Merkez Bankası
politikalarının reel ekonomiye etkilerini anlattı.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emre Alkin, enflasyonda gıda sürprizi konusu ile ilgili CNBC-e’ye konuk oldu.
İİBF Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, Mart ayı enflasyonuna ilişkin görüşleri ile Bloomberg HT Yatırım Kulübü programına konuk oldu.
TÜBİTAK projeleri ile ilgili haberimiz, Sabah Gazetesinde yayınlandı.
Disiplinler arası ve Ceza Hukuku Boyutlarıyla Uyuşturucu Madde Bağımlılığı ve Ticaretiyle Mücadele Sempozyumunun haberi, Milliyet Gazetesi, Posta
Gazetesi, Türkiye’de Yeni Çağ Gazetesi, mynet.com.tr, posta.com.tr, iha.com.tr, bugun.com.tr, sozcu.com.tr, egitimajansi.com, beyazgazete.com, sabah.com.tr,
milliyet.com.tr, yerlihaber.com.tr, sonbultenler.com, olay53.com, mansethaber.com.tr, konyahaberleri.com.tr, karamanca.net, hakimiyet.com, istegercek.com,
haberufku.com, habermrt.com, haberlinki.com, haberler.com, haberdarim.com, guzelvatan.com, enterhaber.com, canakkalehaber.com, anahaber.com,
ajansmanisa.com sitelerinde yer aldı.
TradeMaster Center’ın haberi, Milliyet Gazetesi, Sabah Gazetesi, İstanbul Gazetesi, Ülker Gazetesi, sabah.com.tr, haberajansi.com, grigazete.com,
ekvatorhaber.com, habertat.com, habermrt.com, memurlar.net gibi web sitelerinde yer buldu.
İKBU uluslararası öğrencilerinden Nijerya Argungu Emiri’nin oğlu Muhammed Mera’nın haberi Habertürk Gazetesi, ahaber.com.tr, haberturk.com,
trakyahaber.net, timeturk.com, sondakikahaberleri.info.tr, meydan.com.tr, habermedya.com.tr, haberkita.com, f5haber.com, etraf.com.tr, ensonhaber.com,
tbgazete.com, arcaajans.com, habersaglik.com’da yayınlandı.
Türkiye’de Öteki Olmak sempozyumunun haberi, Milliyet Gazetesi, milliyet.com.tr, bugun.com.tr, iha.com.tr, mynet.com, habermrt.com,
mansethaber.com.tr, enterhaber.com, hakimiyet.com, haberx.com, bombahaber.net, merhabahaber.com, sondakika.com, haberadresimiz.com, haberler.com,
habervitrini.com, haber3.com, renklihaber.net’te yer aldı.
Bursa meslek tanıtım semineri haberi, Yeni Marmara Gazetesi, Yenişehir Alternatif Gazetesi, A Gazete, milliyet.com.tr, iha.com.tr, mynet.com,
merhabahaber.com, mansethaber.com.tr, hakimiyet.com, haberexen.com, habertadinda.com, olay53.com, tm2.net, mansetx.com, kadinhaberleri.com gibi
pek çok haber sitesinde yer aldı.
GSTF öğrencisi Oğuzhan Altuntaş’ın bisiklet restorasyonu haberi, Cumhuriyet ve Milliyet Gazetesinde yayınlandı.
İİBF Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu’nun Merkez Bankası hakkındaki görüşleri, Birgün gazetesi, postmedya.com, onyediyirmibes.com,
medyalens.com’da yayınlandı.
Eczacılık Fakültesi hasta odaklı eğitim haberi Sabah Gazetesi, sabah.com.tr, haberdeposu.net, grigazete.com, hayatimizegitim.com’da yayınlandı.
Psikoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Aylin İlden Koçkar’ın güvensiz dünyada güvenli çocuk yetiştirme konulu görüşleri, Hürriyet Gazetesi, hurriyet.com.tr,
ailehaber.com, telgrafturk.com, sondakikahaberleri.info.tr, ilkelihaber.com’da yer buldu.
Çanakkale meslek tanıtım semineri ile ilgili haberler, Çanakkale Kalem Gazetesi, Ülker Gazetesi, renklihaber.com, olay53.com, ogunhaber.com,
mansethaber.com, haberordu.com, haber3.com, dogurehberi.com, muglabuyuksehirgazetesi.com, habertadinda.com, sonbultenler.com, emlakgazeten.com,
sitelerinde yer aldı.
Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yılmaz Kaptan’ın İzmit Körfez Geçiş Köprüsünde halat kopması ile ilgili görüşleri, iha.com.tr, casisiss.com,
meydan.com.tr, medeniyetgazetesi.com.tr, mansetx.com, kuzeyhaber.com, kocaelinethaber.com, ikincibolge.net, haberyirmibes.com, haberx.com,
haberufku.com, habertadi.com, haberoku.com.tr, habername.com,
habermrt.com, haberibizde.com, gunlukturkiye.com, gundemhaberi.com,
gazetemiz.com.tr, esgazete.com, ensonhaber.com, ekonethaber.com, ekointernethaber.com, coknethaber.com, cagdasses.com, bursadazaman.com.tr,
bugunkuhaberler.com, 1haber.com, teknokule.com, siyasihaberci.com’da yayınlandı.
Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Hasan Sınar’ın sosyal medya erişim yasağına ilişkin görüşleri, sabah.com.tr, milliyet.com.tr, mynet.com,
tarim2023.com, talashaber.com, samsunhaber.tc, sonbultenler.com, olay53.com, mansethaber.com.tr, ogunhaber.com, kadinhaberleri.com,bombahaber.net
adlı sitelerde yer aldı.
Ankara meslek tanıtım seminerinin haberi, iha.com.tr, samsunhaber.com, sonbultenler.com, olay53.com, mansethaber.com.tr, hakimiyet.com, haberordu.com,
haberlinki.com, haberlerankara.com, haberdarim.com, gazihaber.com, haber3.com, kadinhaberleri.com, ankaraninnabzi.com, izleneo.com,
avrupabulteni.com sitelerinde yayınlandı.
Isparta-Burdur meslek tanıtım seminerinin haberi, iha.com.tr, haberlerankara.com, sonbultenler.com, olay53.com, mansethaber.com.tr, hakimiyet.com,
haberordu.com, haberlinki.com, haberdarim.com, haber3.com, telgrafturk.com gibi haber sitelerinde yer buldu.
Tersine beyin göçü haberimiz aljazeera.com.tr, ogretmenleriz.com, habersaglik.com sitelerinde yayınlandı.
26
SAĞLIK
Yrd. Doç. Dr. Hilmi Karadeniz
Tıp Fakültesi Öğr. Üyesi
Gençlerde
hareketsiz yaşam
G
ençlik, gelecek ile ilgili hayaller kurduğumuz ve yarınlara yatırım yaptığımız hayatın en
güzel dönemi. Hepimiz gençken iyi bir geleceği
ister ve bunun için çok çalışırız. Sonunda elde
ettiklerimiz de olur, edemediklerimiz de. Fakat bu
iki seçenekten sonra gelen üçüncü bir seçenek daha
vardır ki elde edecek imkanımız olduğunda sağlığımızın istediklerimizi yapmamıza izin vermemesidir.
Genç kelimesi, sözlükte “yaşı ilerlememiş olan, dinç
ve sağlıklı” anlamlarını ifade etse de teknolojinin ve
sanal hayatın sınır tanımadığı günümüzde, yaşı
ilerlemiş kişilerde gördüğümüz birçok sorun teknolojinin beraberinde getirdiği “hareketsizlik”le gençlerimizi ve
dolayısıyla geleceğimizi tehdit ediyor.
Çocukluğumuzda bizler top peşine koşar, ip atlar, saklambaç ya
da 9 taş oynardık. Annelerimiz bizi eve zorla sokardı. Zamane
gençliği, yan yanayken bile bilgisayar üzerinden oyun oynamakta, hatta neredeyse anneleri onları sokağa zor atar hale geldi.
Çocukluk çağı bitip genç erişkin hale geldiklerinde, üniversite ya
da iş hayatına atıldıklarında masa başından kalkmaya da vakitleri kalmayınca işte o hayallerini kurdukları geleceğe aslında en
kötü tohumu çoktan ekmiş oluyor gençlerimiz.
Peki ne biçiyorlar?
Kimi zaman obez oluyor, şeker, tansiyon gibi ağır hastalıklarla
uğraşıyorlar. Kimi zaman geçmeyen omurga ağrıları ile fizik
tedavilere ve kutu kutu ilaçlara sarılıyorlar. Bir gün boyunları
tutuluyor bir gün dizleri ağrıyor.
Aslında hemen her yenilik daha hareketsiz bir yaşamı da
beraberinde getiriyor. İnsanın yerini tutan robotlar, yattığınız
yerden kilo verdiren yöntemler... Acaba insan vücudu bu kadar
hareketsizlikle nereye varacak? Pek yakında bizim de aynı
27
gelişmiş (?) diğer ülkeler gibi en büyük sağlık sorunumuz şişmanlık (=obezite) olacak. Eklem rahatsızlıklarına harcamak zorunda
kalacağımız paralar katlanacak. Gençlerimiz de spor yapmakla
geçirmedikleri vakitleri hastanelerde tetkik ve tedavilere harcayacaklar
Peki çok mu zor hareket? Kapının dışına çıkıp oynamak, her
gün spor kıyafetlerle terleyip birkaç esnetme yapmak, mesaide
saat başı masadan kalkıp biraz yapmadığımız hareketleri
yapmak. Belki zor değildir, bir deneyin. Sadece alışkanlık olsa
gerek. Aynı onca işin arasında sigara içmeye vakit ayırdığınız
gibi elbet zaman bulursunuz bir süre sonra. Bakmışsınız kayınbabam gibi 60 ‘ınızda motokros yarışı yaparken ya da diğer bir
meslektaşım gibi 50 sinde maratonda buluverirsiniz kendinizi ve
isteseniz de hareketten vazgeçemezsiniz. 60’ınızda hala gencecik
ve 20’nizde olur ruhunuz ve bedeniniz. Belki de hayalini kurduğunuz dünya turuna tekerlekli sandalye ile değil sırtta çantanız
ve bisikletinizle çıkarsınız.
Hadi bir deneyin ve biraz “hareket“ edin!
BİLİM
Dr. Haki Çebi
Araştırmacı
Akıllı Radyo Frekans
(RF) Devreleri Tasarımı
Tübitak 2232 BIDEP programı desteği ile grubumuzda mobil haberlşme şebekelerinde ve akıllı telefonlarda kullanılan radyo frekansı entegre
devreler (RFIC), sinyal gönderici, alıcı, anten ve benzeri donanımların
araştırılması yapılmaktadır.
Y
eni nesil kablosuz sistem performansında kritik olan
uç-devre (front-end) RFIC komponentler ve antenler
üzerinde yoğunlaşılması ve ayrıca bunlara ilişkin bir kısım
güvenliği artırıcı sistem yazılımlarını geliştirilmektedir. İlk
aşamada bu sistemde performansı artırıcı entegre edilmiş
belli aktif ve pasif RF devrelerin, anten dahil komponent
bazında olacak şekilde tasarlanması ve simülasyonları yapılması planlanmaktadır. İkinci aşamada hem donanım
hemde yazılım konusunda yeni özgün teknoloji ve fikri
mülkiyet(IP) gelistirilmesi, üçüncü aşamada ise bu geliştirilen teknolojilerin bilimsel yayına dönüştürülmesi ve ticarileştirilmesi amaçlanmaktadır.
AJANDA
Mobil haberleşme sistemlerinde kullanılan birçok devre
bileşenleri çoğunluğu A.B.D. de olan RFIC araştırma geliştirme firmaları tarafından tasarlanmaktadır. Belli başlı
kritik ve antenden hemen önce gelen, üç-devre RF bileşenleri, güç yükseltici, alıcı /gönderici devresi, güç düşürücü,
filtre vb. RF pasif devreler, anten anahtarlama ve anten
modülü olarak sıralanabilir. Bu RF komponentler performansı çok kritik devreler olup, kablosuz haberleşme sisteminin tüm performansına etkisi büyüktür. Kablosuz haberleşme sistemlerinde data transfer performansının artırılması
değişik yollarla mevcuttur. Danışman hocamız Doç. Dr.
Oğuz Bayat’ın icat etmiş olduğu dijital işaret işleme metotları, turbo kodlanmış modülasyon şeması, bit hata oranı
(BER) ve band genişliği verimliliğini artırmaktadır. Bu
şema daha sonra yeni çift kararlı geri beslemeli eşitleyici
(DDFE) ile parazitik girişim (interferans) ortadan kaldırılmış
ve BER oranı daha da iyileştirilmiştir. Bu metot fiziksel
olmayan network katında yapılmaktadır.
Projemizin önemli bir çıktısı da fiziksel katmanda (physical
layer), anten, RF üç devrelerinde yapılan performans
artırımları doğrudan BER oranını artırmakta ve data transferini hızlandırmaktadır. RFIC komponent tasarımları
yüksek tasarım bilgisi ve tecrübesi gerektirmektedir. Her
geçen gün daha karmaşık hale gelen ve performans için çok
kritik olan RF ön devrelerine frekans ve impedans
eşitlemek için ayarlanabilir devre tasarımları
yapılması önem kazanmaktadır. ARGE
grubumuz teorik ve endüstriyel birikimi ile
bu geliştirmeleri tasarlayıp günümüz RF
cihazlarında yaygın kullanıma açılmasını
üniversitemiz aracılığı ile teknoloji dünyasına
kazandıracaktır.
28
DİJİTAL DÜNYA
Onur SERTEL
Görsel İletişim
Uzmanı
İKBU
Social
Twitter’da paylaştığımız tweetler standart paylaşım olmanın
ötesinde üniversitemizin sesini
sınırlarımızın ötesine de taşımaktadır.
Özellikle konferanslarımız esnasında
gerçek zamanlı videolu tweetlerimiz ile
konferasa katılamayanların da etkinliklerimizi takip edebilmelerine
olanak
tanıyoruz.
İstanbul
Kemerburgaz
Üniversitesi olarak tüm
etkinliklerimizi
sosyal
medya hesaplarımızdaki paylaşımlarımızla takipçilerimize aktarmaya devam ediyoruz. Spor
turnuvalarımız, konferanslarımız
ve öğretim görevlilerimizin katıldıkları televizyon programlarına
ait videolar üniversitemizi takip
edenler tarafından da oldukça ilgi
görmeye devam ediyor.
Facebook ve Twitter’da
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi
En Fazla Etkileşim Alan Facebook Paylaşımımız:
29
E
Ala Etkn Fa
n T ile zla
we şim
eti
m
iz:
Youtube kanalımızda özellikle
Cesaretin Var mı? video çalışmamızın ulaştığı izlenme, beğeni
sayısı ve kullanıcıların olumlu yorumları
bizleri önümüzdeki dönemde daha da
başarılı işler hazırlama yolunda motive
etmektedir. Birbirinden değerli öğretim
görevlilerimizin konuk olarak katıldıkları
yayınlar, fakülte ve üniversitemize ait
videoların güncel olarak yer aldığı
Youtube kanalımıza https://www.youtube.com/user/KemerburgazUni adresinden abone olarak takip eden kullanıcıların sayısı her geçen gün artıyor.
Vine, Pinterest, LinkedIn ve
Snapchat gibi birçok sosyal
platformda her yaş grubundan oldukça geniş bir skaladaki
kitle ile iletişimimizi sürdürmekte
olduğumuz
dijital
dünyamızda
önümüzdeki yıllarda üniversitemizi
tercih edecek olan öğrenciler için
oluşturduğumuz aday öğrenci web
sayfamızı da geçtiğimiz ay itibari ile
yayına almış bulunuyoruz. Üniversitemiz ve mevcut sınav sistemi hakkında
birçok bilgiye kolayca ulaşabileceğiniz
sayfaya http://aday.kemerburgaz.edu.tr/ adresinden ulaşabilir, sınav
sürecinde aklınızda oluşacak tüm
soruların yanıtlarını bulabilirsiniz.
TANIDIK TANITTIK
Tanıtım çalışmalarımız
hızla devam ediyor
Murat Acet
Rehberlik Koordinatörü
İl Ziyaretleri ve
seminerleriyle Anadolu Yollarındaydık
“Kariyeriniz Ayağınıza Geliyor” sloganıyla başladığımız il ziyaretleri ve rehberlik seminerleri Kayseri, Aydın,
Denizli ve Diyarbakır illeriyle devam etti. Rehberlik
uzmanlarımız fakülte ve meslek tanıtımlarıyla öğrencileri
bilgilendirirken, kariyer seçenekleri konusunda keyifli
sohbetler gerçekleştirdiler.
Hayalimdeki Üniversite Projesine ev
sahipliği yapıyoruz
Güngören bölgesi lise ve dengi okullar Nisan ayında
başladıkları ziyaretlerine Mayıs ayı itibariyle de devam
ettiler. Proje kapsamında katılımcı öğretmen ve öğrenciKurumsal İletişim Direktörlüğü tanıtım uzmanları ve ler üniversite yaşantısını gözlemleme ve tüm sorularına
öğrencilerimiz Başakşehir Üniversiteler Tanıtım Fuarına, cevap bulma fırsatını yakaladıkları için üniversitemizden
Kartal Anadolu Lisesi ve Hayrullah Kefoğlu Anadolu hayli memnun ayrıldılar.
Lisesi Kariyer Günlerine ve Bakırköy ilçe Milli Eğitim
Müdürlüğü tarafından düzenlenen Bakırköy Eğitim ve 2015 LYS öncesi aday öğrencileri bilgiKariyer Festivaline
katıldılar. Üniversite standımıza lendirdik
yoğun ilginin gösterildiği eğitim fuarlarında, aday öğren- 2015 LYS’ye az bir süre kala rehberlik çalışmalarımızı
ciler İKBU’nun sunduğu ayrıcalıklar, burs koşulları, aday öğrenciler, aileler ve öğretmenlerle paylaşarak bu
yabancı dil eğitimi ve Altınbaş Holding bünyesindeki zorlu süreçte cevabı aranan tüm soruları cevaplamaya
uzun süreli staj ve iş imkânları konusunda bilgi sahibi çalıştık. Rehberlik Koordinatörümüz Murat Acet tarafınoldular.
dan sunulan “LYS Yol Haritası”, “Meslek Seçimi ve
Kariyer Yönetimi” ve “Üniversite Yolunda Doğru Tercih” başlıklı sunumlarımız
İstanbul genelindeki liselerde bir çok
lisede ilgiyle takip edildi.
Kariyer Günleri ve Eğitim Fuarlarında
yerimizi aldık
Yeni bir heyecan, yeni bir
tercih dönemine hazırız...
2015 ÖSYS tercih sürecinin Haziran-Temmuz aylarında olacağını öngörüyoruz. Bu nedenle Kurumsal İletişim
Direktörlüğü olarak aday öğrencilerimize doğru, güncel bilgilerle ulaştırmak ve
İKBU’nun sunduğu ayrıcalıklarla buluşturmak amacıyla tercih dönemi çalışmalarımızı başlattık. Önümüzdeki sayıda
tercih ve tanıtım günleri çalışmalarımızın
tüm ayrıntıları sizlerle paylaşacağız.
30
KÜLTÜR SANAT
Müzik
Riff Cohen, Hayal Kahvesi Shining Stars konserleri
kapsamında Ankara, İzmir ve İstanbul’da sahne alıyor.
Cohen, 10 Mayıs 2015 Pazar günü, 22.00’de sevenleriyle
buluşuyor.
28 yaşında olmasına rağmen olgun, bazen
dramatik ve yer yer karanlık bir müzikal dil kullanan İsrailli müzisyen Riff Cohen; yetenek, güzellik,
sadelik, tevazu ve neşenin örneği ender bulunan bir
kombinasyonu olarak tanımlanabilir.
Cohen’in müzikal anlayışı geniş bir tarz ve tını çeşitliliği gösteriyor.
Ritimlerinde duyulan doğuya özgü tınılar Kuzey Afrika müzikal
kültürünün kökenlerinden gelmekte ve Cohen’in sunduğu yepyeni
müzikal anlayış ile tutarlılık göstermekte. Riff Cohen’in harikulade
sahne performansı, çeşitli duyguların dışavurumu ve duygusal tecrübelerin kendi müziği içerisinde vücut bulmuş hâli olarak betimlenebilir.
Kremlin Balesi Kuğu Gölü ile Zorlu’da
Dünya balesinin seçkin klasiği Kuğu Gölü, Rusya’nın bale topluluğu Kremlin
Balesi’nin performansıyla Türkiye’de ilk kez sahnelenecek. Çaykovski’nin ünlü
şaheseri, 23 Mayıs’ta Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde!
Yazıldığı günden bu yana binlerce kez sahnelenen Pyotr İlyiç
Çaykovski’nin ölümsüz eseri Kuğu Gölü, genç Rus topluluk
Kremlin Balesi’nin eşsiz performansıyla ilk kez Türkiye
sahnelerine konuk olacak. Aşkı anlatan en güçlü eserlerden
biri olarak sahnelendiği her ülkede milyonlarca kişiyi büyüleyen Kremlin Kuğu Gölü Balesi İstanbullulara büyülü bir
seyir keyfi yaşatacak. Sezen Aksu, üç gün üst üste,
Bostancı Gösteri Merkezi’nde!
Sanatçı, 22-23-24 Mayıs tarihlerinde vereceği konserlerde sevilen şarkılarını hayranlarıyla seslendirecek.
31
KÜLTÜR SANAT
İstanbul’da Sinan Zamanı
Başlıyor.
Sergi
Tüm zamanların en önemli mimari dehalarından ve günümüzde kullanılan tanımlama ile tarihin ilk “starchitect”lerinden yani
“yıldız mimar”larından biri olan; yapıtlarıyla hem kendi dönemine hem de günümüz
mimarlığına ışık tutan Mimar Sinan hakkında
bugüne kadar düzenlenmiş en kapsamlı ve
multi-teknolojik sergi, MSGSÜ Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi’nde kapılarını açıyor.
Mimarlık tarihimizin en önemli simgesi olan, yaratıcı dehasıyla klasik Osmanlı mimarisinde gerçekleştirdiği eşsiz yapıtlarını hem kültürümüze hem de dünya mimarlık mirasına kazandıran Mimar Sinan, ölümünün 427. Yılında “Mimar Sinan
ve Yaratıcı Dehanın Şaheserleri” sergisiyle anılıyor. MSGSÜ, Mimar Sinan Araştırma ve Uygulama Merkezi, MSGSÜ İç
Mimarlık Bölümü ve Allevents ortaklığında düzenlenen “Mimar Sinan ve Yaratıcı Dehanın Şaheserleri” sergisi, mayıs ayı
boyunca İstanbul’daki MSGSÜ Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi’nde izlenebilecek.
31. Genç Günler 9-19 Mayıs 2015
İSTANBUL KONSERVATUARLAR BULUŞMASI
İBB Şehir Tiyatroları 30 yıldır sürdürdüğü ve bir geleneğe dönüşen Genç
Günler Tiyatro Festivali'nin 31. sini bu yıl 9 – 19 Mayıs 2015 tarihleri
arasında gerçekleştirecek.
Belli bir bakış çerçevesinde pek çok tiyatro topluluğunu bir araya getiren
festival, söyleşi, atölye çalışmaları gibi çeşitli etkinliklerle zenginleştirdiği
programına ek olarak bu yıl ilki gerçekleştirilecek olan İstanbul Konservatuvarlar Buluşmasına da ev sahipliği yapacak .
Konservatuvar öğrencilerinin hazırladıkları oyunlarla birbirlerini sahne
üstünde görmesi ve tiyatronun yeni yüzlerle tanışmasını hedefleyen İstanbul Konservatuvarlar Buluşması’na İBB Şehir Tiyatroları’nın internet
sitesinden ilgili katılım formu doldurularak başvurulabilir.
Sinema
Mad Max: Fury Road
15 Mayıs 2015
1979 yılında sinemaya uyarladığında büyük ilgi toplayan ve başrolündeki Mel Gibson'ı büyük bir popülariteye kavuşturan Mad Max, 2015
yılında yine karşımıza çıkacak. Kıyamet sonrası medeniyetin çöküşüne odaklanan
filmin yeni versiyonunda Charlize Theron ve
Tom Hardy'nin rol alacağı belirtiliyor. Serinin dördüncü
bölümü, geleceğin dünyasında geçtiği gibi özel set tasarımları ile
de dikkat çekecek.
32
KÜLTÜR SANAT
Tiyatro
İş Oyuncuları Tiyatro Topluluğu, ilk kez sahneye koydukları
Bahar Noktası ile İş Sanat Kültür Merkezi'nde perdelerini
açıyor.
Geçtiğimiz sezon İş Sanat’ta sahneledikleri On İkinci Gece ile büyük beğeni kazanan
İş Oyuncuları, yine bir Shakespeare komedisiyle seyircisinin karşısına çıkıyor. William
Shakespeare’in Bir Yaz Gecesi Rüyası adlı komedisinin uyarlaması olan Bahar Noktası,
Can Yücel’in kendine özgü diliyle yeniden kaleme alarak tiyatroya kazandırdığı dinamik
ve coşkulu bir oyun. Oyunun yönetmenliğini yine Abdullah Cabaluz üstlenirken, sahnede İş
Bankası ve İştirak çalışanlarından oluşan İş
Oyuncuları’na profesyonel oyuncular da destek veriyor.
Shakespeare’in “insan doğası” ile hayli haşır neşir olduğu, ebedi
görünen duyguları kısacık bir düş süresinde tersyüz ettiği bu benzersiz oyun bu kez İş Oyuncuları’nın yorumuyla hayat bulacak.
Oyundan elde edilen gelir TEGV’e bağışlanacaktır.
İnternette Tanışan Son Çift
03 Mayıs 2015 Pazar -21 Mayıs 2015 Perşembe Saat:20:30 Yer: Bo Sahne
Siz hiç internetten biriyle tanıştınız mı? "Ne kadar fıttırık bi şey çıktın sen ama ya!
Bilgisayardan yazışırken 'çok güzel dolma sararım, gerekirse ikiz, üçüz bakarım'
diyen kızsın sen... Yalancı!"
Tito'nun kaleme aldığı "İnternette Tanışan Son Çift", ocak ayında Bo Sahne'de
sizlerle buluşmaya hazırlanıyor.
Yazan: Tito & Dilek Sever
Yöneten: Levent Özdilek
Dekor, kostüm tasarım: Nilüfer Bıyıklı
Işık tasarım: Onur Alagöz
Oynayanlar: Serap Matyaş, Ozan Akbaba
Mühendisin Penceresinden Aşk
08 Mayıs 2015 Saat: 20:00 Yer: Zorlu Center PSM Drama
Sahnesi
Hasan Özer'in hem yazıp hem oynadığı "Mühendisin
Penceresinden Aşk", komik ama ibret alınacak bir aşkı
anlatıyor.
"Aslında aşk, adrenalinle yaşanan, tutarsa da, sevgiye dönen
bir tiyatro oyunudur. Benim yazdığım, çalışanlarımla oynadığım aşk ise, komik ama ibretliktir."
Oyunun tüm geliri, organizatör firma tarafından “lösemili
çocuklar yararına” bağışlanacaktır.
Yazan: Hasan Özer
Yöneten: Oğuz Turgutgenç, Özge Korkmaz
Oynayanlar: Hasan Özer, Meryem Çakmak, Selma Güzelsu, Özge Heper, Pınar Üçler, Hasan İbrahim, Ziya Yıldız,
Turgay Kuruoğlu, Gündüz Diler, Baki Akar
Dekor-Kostüm: Esra Doğan
33
KÜLTÜR SANAT
Teknoloji
WhatsApp sesli arama özelliği Windows Phone için
doğrulandı
Takvim henüz açıklanmadı fakat Windows Phone
kullanıcıları WhatsApp’ın sesli arama özelliğinden yararlanabilecek.
WhatsApp kurucularından Brian Acton’ın sesli arama
özelliğinin birkaç gün içerisinde iOS kullanıcılarına
sunulacak açıklamasının üzerinden çok geçmeden bu defa
şirketin destek ekibinin sesli arama özelliğini Windows Phone’a
getirmek için de kolları sıvadığını görüyoruz.
WhatsApp destek ekibinden gelen bilgilendirici e-postada net bir takvimden söz
edilmiyor fakat sesli arama özelliğinin Windows Phone platformuna sunulacağı
belirtiliyor. WhatsApp, sesli arama özelliğini ilk olarak Android işletim sistemine dahil etti.
Birkaç ay test edilen ve davet sistemiyle yaygın hale gelen özellik, birkaç gün önce
tüm Android kullanıcıları tarafından kullanılabilir hale getirildi. İlkokullara Kodlama Dersi Geliyor!
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı kodlama
dersi için işbirliğine hazırlanıyor!
Bildiğiniz üzere Dünya’da hatırı sayılır başarılar elde etmiş her kişi artık
programlama ve kodlama becerilerinin, en az matematik ve sosyal bilimler
kadar önemli olduğunu düşünüyor. Özellikle teknolojinin kalbinin attığı
Silikon Vadisi ile başlayan çocuklara kodlamayı sevdirme çalışmaları birçok
ülkede büyük bir ivme kazandı. İlk olarak Amerika ‘da başlayan çocuklara
kodlama öğretmek için dersler verilmesi fikri yakın zamanda ülkemize de
sıçrayacak gibi.
Uçan tekerlek araba
Çılgın fikirler kapsamında bir proje yürüten
Alman araba devi Volkswagen yeni konsept
otomobilini sanal alemde tanıttı. Firmanın hazırladığı tanıtım videosunda tekerlek şeklindeki
otomobil geleceğin dünyasına küçük bir yolculuk
denemesinde bulunuyor
Tanıtım videosunu siteye girip izleyebilirsiniz.
34

Benzer belgeler

Vakıf üniversiteleri - Kemerburgaz Üniversitesi

Vakıf üniversiteleri - Kemerburgaz Üniversitesi Aklı devlet üniversitesinde kalanlara Sevgiye, sanata adanmış bir yaşam Mühendislik eğitiminde kariyer planlaması Kış aylarında düşmeye dikkat Koca Kafaları çok sevdik 14 Şubat aşkın günü İKBU’da b...

Detaylı

00KantinNisan1-18 copy - Kemerburgaz Üniversitesi

00KantinNisan1-18 copy - Kemerburgaz Üniversitesi Ünlü iktisatçı James Galbraith İKBU’da Küçük bir ısırık, büyük tehlike! Türkiye bunları konuştu Dijital dünya

Detaylı