Hutbeler - Hatay İl Müftülüğü

23 Mayıs 2014 Tarihli Hutbe
Habib-i Neccar Hazretleri ve Miraç kandili
"Keşke, kavmim Rabbimin beni bağışladığını ve
beni ikram edilenlerden kıldığını bilseydi”
(Yasin, 36/27)
Aziz Mü’minler
Aziz Mü’minler;
Yeryüzünün hemen her köşesi birbirine benzer.
Dağlar, ovalar, çayırlar, ırmaklar hepsi birbirinin
benzeridir. Memleketleri birbirinden ayıran, onları
özel kılan; içinde barındırdıkları değerlerdir.
Medine'nin Peygamberimize, İstanbul'un Eyüp
Sultan Hazretlerine ev sahipliği yapması gibi
Antakya'yı da anlamlı kılan Habib-i Neccâr
Hazretleri'ni bağrında barındırmasıdır. Manevi
şahsiyetler bulundukları memleketlerin bir nevi
sigortasıdır.
Rivayete göre Hz İsa'nın Havarilerine ve Habib-i
Neccar Hazretlerine ev sahipliği yapmış olan
Antakya, Hz Ömer döneminde Ünlü Sahabi Ebu
Ubeyde b. Cerrah tarafından fethedilmiş ve
Anadolu'dan dört asır önce İslam'la şereflenmiştir.
Tarih boyunca Habib-i Neccâr ruhuyla yaşayan ve
bu şekilde o ruhu yaşatan pek çok kahraman
yetişmiştir ve yetişmeye de devam edecektir.
Bunun için Kur’an kıssaları, yalnızca bilgilenmek ve
duygulanmak için değil, anlamak ve yaşamak için
okunmalıdır.
Muhterem Kardeşlerim; işte Habib-i Neccar
hazretlerini anlamak adına, yarın saat 14’00’te
Antakya Anemon Otelde “Her Yönüyle Habib-i
Neccâr”
konulu
sempozyum
yapılacaktır.
Sempozyuma tüm cemaatimiz davetlidir.
Muhterem Kardeşlerim
Ayrıca Önümüzdeki Pazar gününü pazartesi
gününe bağlayan gece, Miraç Kandili'dir. İslâm
âlemi olarak böyle mübarek bir geceyi idrak
etmenin sevinç ve mutluluğunu yaşamaktayız.
Miraç; insanlığın kurtuluşu için gönderilen sevgili
Peygamberimizin yaptığı, mukaddes ve manevî bir
yolculuktur.
Birçok ilahî sırrı, hikmet ve bereketi bünyesinde
barındıran bu gece, İsrâ sûresinin ilk ayetinde şöyle
Marangozluk mesleği icra eden Habib-i Neccar
hazretleri, zenginlik ve sahip olduğu makamı ile
değil; tevhit inancı için yaptığı fedakârlıkla
günümüzde hala anılmaktadır.
Kur’ân-ı Kerimde bu şahsiyetin, inandığı doğrular
uğrundaki asil duruşu ve o uğurda şehid oluşu
anlatılmaktadır. “Onlara, o memleket halkını
örnek ver. Hani oraya elçiler gelmişti. Biz onlara
iki elçi göndermiştik de onları yalancı
saymışlardı. Biz de onlara üçüncü bir elçi ile
destek vermiştik. Onlar, "Şüphesiz biz size
gönderilmiş elçileriz dediler”. (Yasin, 36/13-14)
Ayetlerden de anlaşılacağı üzere şehir halkı,
elçilere inanmaz ve onları yalanlarlar; dahası
taşlayarak öldürmekle tehdit ederler. Derken bir
adam şehrin öbür ucundan koşarak onların
bulunduğu yere gelir. Bu zat, müfessirlerin
bildirdiğine göre Habib-I Neccâr’dır. O da elçilerin
davetini seslendirir; “Ne olur ey kavmim! Gelin
Sizden bir ücret istemeyen ve dosdoğru yolda
yürüyen bu elçilere uyun.” der (Yasin, 36/20-21).
Fakat halk, onun da davetini kabul etmez ve O’nu
öldürmek
ister,
Habib-i
Neccâr
zalimlerin
işkencelerine daha fazla dayanamaz ve ruhunu
teslim eder. O esnada kendisine cennetteki
makamı gösterilir ve O’na, “Buyur, Cennete
gir”(Yasin, 36/26) denilir. Bu sözü duyunca içi
burkulmuş ve dünyaya şu sözle veda etmiştir:
ifade edilmektedir: "Kendisine ayetlerinden bir
kısmını göstermek üzere kulu Muhammed'i bir
gece
Mescid-i
Haram'dan
çevresini
bereketlendirdiği Mescid-i Aksa'ya götüren
Allah'ın şanı ne yücedir. Hiç şüphesiz O,
hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir." (İsra
Süresi/ 1)
Aziz Mü'minler!
Mü'minin Mi'rac'ı sayılan namazın farz kılındığı bu
mübarek gecede yüce Rabbimize yönelmeli,
O'ndan af ve bağış dilemeliyiz. Sağlıkla
kavuştuğumuz bu kutlu günleri değerlendirmeli ve
Allah'ın lütfettiği sayısız nimetlerine şükretmeliyiz.
Bu vesileyle Soma'da yaşanan faciada ve
Balkanlarda yaşanan sel felaketinde vefat eden
kardeşlerimize Cenab-ı Hak'tan rahmet diliyorum.
Makamları cennet olsun! Rabbim ülkemizi ve tüm
İslam beldelerini bu tür acılardan, elemlerden bela
ve kazalardan, felaket ve musibetlerden muhafaza
eylesin! Geride kalanlara, kederli ailelerine,
yakınlarına ve sevenlerine sabır ve metanet
lütfetmesi, yaralı kardeşlerimize de acil şifalar ihsan
etmesi için Rabbime dua ve niyaz ediyorum.
Miraç Kandilinin, milletçe, âlem-i İslam olarak
yükselmemize ve yücelmemize vesile olmasını,
temenni ediyorum. Miraç kandiliniz mübarek olsun.
Hazırlayan: Müftülük Hutbe Komisyonu