to view the full-text article in PDF format.
Transkript
to view the full-text article in PDF format.
OLGU SUNUMU CASE REPORT Chedýak-Hýgashý Sendromu Dr. Murat Doðan1 , Mehmet Açýkgöz2, Dr. Ali Bay3, Dr. Avni Kaya2, Prof. Dr. A. Faik Öner4 1 Yüzüncü Yýl Üniversitesi Týp Fakültesi, Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý Ana Bilim Dalý, Çocuk Endokrinolojisi Bilim Dalý, Van 2 Yüzüncü Yýl Üniversitesi Týp Fakültesi, Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý Ana Bilim Dalý, Van 3 Dr. Sami Ulus Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi, Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý Ana Bilim Dalý, Çocuk Hematoloji Bilim Dalý, Ankara 4 Yüzüncü Yýl Üniversitesi Týp Fakültesi, Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý Ana Bilim Dalý, Çocuk Hematoloji Bilim Dalý, Van gösterilmesi gerekmektedir. Çoðunlukla erken yaþta ölümle sonuçlanýr. Ateþ, karýn aðrýsý, öksürük ve ishal þikâyeti ile getirilen ve Chediak-Higashi sendromu tanýsý konan beþ yaþýndaki kýz hasta, seyrek görülen bir olgu olmasý nedeni ile sunuldu. ÖZET Chediak-Higashi sendomu (CHS) çocuklarda seyrek görülen otozomal resesif geçiþ gösteren bir hastalýktýr. Deðiþen derecelerde parsiyel okülokutanöz albinizm, nötropeni, kemotaksis ve bakterisidal aktivite bozuklukluðunun eþlik ettiði rekürren pyojenik enfeksiyonlar, trombosit yokluðuna baðlý kanamaya yatkýnlýk görülür. Taný için lökositlerde ve onlarýn kemik iliðindeki prekürsörlerinde dev granüllerin Anahtar Kelimeler: Chediak-Higashi sendromu, dev sitoplazmik granüller. Nobel Med 2009; 5(2): 6567 ABSTRACT The hallmark of CHS is the presence of giant cytoplasmic granules in circulating granulocytes and many other type of cells. CHEDIAK-HIGASHI SYNDROME Chediak-Higashi syndrome (CHS) is a rare autosomal recessive disorder of children and characterized by variable degrees of partial oculocutaneous albinism, increased susceptibility to recurrent pyogenic and respiratory tract infections with neutropaenia, impaired chemotaxis and bactericidal activity, and bleeding tendency as a result of deficient platelets. The CHS usually leads to death at a young age. We report a girl patient with CHS who has admitted to our hospital because of fever, cough, abdominal pain and diarrhea due to a rare condition. GÝRÝÞ OLGU SUNUMU Chediak-Higashi sendomu (CHS) çocuklarda seyrek görülen otozomal resesif geçiþ gösteren bir hastalýktýr.1-3 Deðiþen derecelerde parsiyel okülokutanöz albinizm, nötropeni, kemotaksiste ve bakterisidal aktivitede bozuklukluðun eþlik ettiði tekrarlayan pyojenik enfeksiyonlar, trombosit yokluðuna baðlý kanamaya yatkýnlýk görülür.1-3 Nörolojik tutulum derecesi deðiþkendir fakat sýklýkla periferik nöropati görülür.1-3 Bu makalede, ateþ, karýn aðrýsý, öksürük ve ishal þikâyeti ile getirilen ve Chediak Higashi sendromu tanýsý konan 5 yaþýndaki kýz hasta, seyrek görülen bir olgu olmasý nedeni ile sunuldu. Beþ yaþýnda kýz hasta ateþ, karýn aðrýsý, halsizlik, öksürük þikayetleri ile getirildi. Hikayesinden dört aydan beri ateþ, karýn aðrýsý, halsizlik ve öksürük þikayetleri ve ara ara da melena þeklinde gaita ile birlikte üst gastrointestinal sistem kanamasýnýn olduðu öðrenildi. Ayrýca hastanýn fotofobisinin olduðu ve doðduðundan beri 1-2 hafta ara ile 1 ay kadar süren, günde 4-5 defa olan yeþil renkli kansýz mukuslu ishalinin olduðu belirtildi. Öz geçmiþinde ikibuçuk yaþýnda konuþmaya ve yürümeye baþladýðý, rekürren pnömoni ve otitis media ataklarýnýn olduðu öðrenildi. Soy geçmiþinde anne-baba arasýnda ikinci dereceden akrabalýk mevcudi- Key Words: Chediak-Higashi syndrome, giant cytoplasmic granules. Nobel Med 2009; 5(2): 65-67 NOBEL MEDICUS 14 65 | CÝLT: 5, SAYI: 2 yeti ve gümüþ rengi saça sahip olan 37 ve 3 günlük iki kýz kardeþinin bilinmeyen bir nedenle öldüðü öðrenildi. Vital bulgularýnda vücut ýsýsý 390C, kan basýncý 110/60 mmHg, kalp tepe atýmý 132/dakika, solunum sayýsý 38/dakika idi. Fizik muayenesinde; vücut aðýrlýðý 14 kg (3-10 persentil), boy 96 cm (<3 persentil) idi. Deri soluk görünümde olup, saçlarý açýk ve gümüþ renkliydi. Okülokutanöz albinizmi mevcuttu (Resim 1). Servikalde 3x4 cm yumuþak kývamlý, mobil olan ancak sýcaklýk artýþý ve hiperemisi olmayan lenfadenopatisi vardý. Dýþ kulak yolu ile kulak zarlarý hiperemik, tüm odaklarda duyulabilen ancak en iyi mezokardiak odakta iþitilen 2/6 pansistolik üfürümü vardý. Her iki akciðerde duyulan krepitan ralleri mevcuttu. Dalak 7-8 cm palpabl, Traube alaný kapalýydý. Diðer sistem muayenelerinde özellik yoktu. Laboratuvar incelemelerinde, hemoglobin deðeri 3,5 g/dl, Hematokriti %10, eritrosit sayýsý, beyaz küre, trombosit sayýlarý sýrasýyla 1,7 milyon/mm3, 2510/mm3, 27.000/mm3 idi. Periferik yaymada %26 nötrofil, %74 lenfosit mevcut olup eritrositler ileri derecede hipokromikti ve periferik yaymada hiç trombosit görülmedi. Lökositlerde dev sitoplazmik granüller mevcuttu. Protrombin zamaný 44 saniye, aktive parsiyel tromboplastin zamaný 82,8 saniye, fibrinojen 22 mg/dl, D-dimer 0,121 mcgr/ml idi. Biyokimyasal incelemelerinde, ferritin >1500 ng/ml, serum sodyum 121 mEq/l, spot idrarda Na <20 mEq/l, laktat dehidrogenaz 6895 U/l, trigliserit 384 mg/dl idi. Diðer biyokimyasal deðerler normaldi. Tiroid, paratiroid hormonlarý normal sýnýrlardaydý. Akým sitometrisi incelemesinde CD16/56+ düþük (%2) iken CD4, CD8, CD3, CD19, CD20 normaldi. Immünoglobülin (Ig) G artýþý hariç diðer Ig'ler (Ig A, M, E) normal sýnýrlar içerisindeydi. Pnömoni ve otitis media tanýsý için ampisilin-sulbaktam ve sefotaksimden oluþan antibiyotik tedavisi verildi. Kan kültüründe E. faecium izole edildi ve duyarlýlýðýna göre antibiyotik tedavisi deðiþtirildi. Gümüþ renkli saç, mental retardasyon, hepatosplenomagali, pansitopeni, okülokutanöz albinizm bulgularýn ýþýðýnda kemik iliði aspirasyonu incelemesinde dev intraselüler granüler görülmesi ile CHS tanýsý konuldu (Resim 2). Olgu baþlanan tedaviye cevap vermedi ve 5,5 ay sonra akselere faza girerek vefat etti. Resim 1. Gümüþ saç rengi ve parsiyel albinizm Resim 2. Kemik iliðinde lökosit prekürsörlerinde dev stoplazmik granüller yapýlar, nötrofillerdeki azurofilik granüller ve melanositlerin melanozom organellerinin sentezinden sorumlu ortak yolun etkilendiðini gösterir þekilde genellikle daha büyük ve irregüler morfolojiye sahiptirler.4 Büyük fakat az melanin içeren granüllerin üretilmesi sonucu hematopoetik dokularda, saçlar, gözler, adrenal bezler, deri, hipofiz, gastrointestinal organlar, periferik sinirlerde ve diðer organlarda anormallikler ortaya çýkar.1, 3, 5, 6 Parsiyel albinizm, gümüþ açýk renkli saç ve fotofobi genelikle erken infantil dönemde fark edilir ve saç rengi açýk renkten koyu kahverengiye kadar deðiþir, fakat hepsi gümüþsü bir saç rengini gösterirler.1, 7 Doðumdan hemen sonra adenopati, apati, gingivit, miliaria, sarýlýk, ciddi piyodermi, tekrarlayan akciðer enfeksiyonlarý, tespit edilemeyen enfeksiyona raðmen ateþ gibi belirtiler ortaya çýkmaktadýr.4 Hastamýzda doðumdan hemen sonra okülokutanöz albinizmi fark edilmiþti. Ayrýca yenidoðan döneminde parsiyel albinizmi olan ve vefat etmiþ olan iki kardeþ hikayesi mevcuttu.Hastalar polimorfonükleer lökositlerin anormal fonksiyonlarý sonucu ciddi ve sýk tekrarlayan piyojenik enfeksiyonlardan muzdariptirler.1, 4, 5, 7 Tekrarlayan cilt enfeksiyonlarý sýktýr. Yüzeyel piyodermiden yavaþ iyileþen ve skar býrakan subkutan apselere TARTIÞMA Anormal intraselüler protein transportu ile karekterize CHS otozomal resesif bir hastalýktýr.4 CHS geni LYST ve CHS1 olarak adlandýrýlmýþ olup 1996 yýlýnda tanýmlanmýþtýr ve 1q42-43'te lokalizedir. CHS proteini deðiþik dokularda hücre sitoplazmalarýnda eksprese olmakta ve organellerin protein hareketlerinde anormalliðe neden olmaktadýr.4 CHS geni deðiþik hücre tiplerinde granüllerin sekresyonu, depolanmasýný veya sentezini etkilemektedir.4 CHS'li hastalarda lökositlerdeki ve fibroblastlardaki lizozomlar, trombositlerdeki dens NOBEL MEDICUS 14 66 | CÝLT: 5, SAYI: 2 kadar deðiþken bir klinik tabloya yol açabilir.4 Ciddi gingivit ve mukozal ülserasyonlar yaygýndýr.4 CHS nörolojik disfonksiyon ile prezente olabilir.1, 4 Bu nedenle spino-serebeller dejenerasyon veya hareket bozukluklarý ile baþvuran hastalarda CHS ayýrýcý tanýda düþünülmeli-dir.1, 4 En sýk görülen bulgular nöbetler, parestezi, mental retardasyon ve periferik nöropatidir.1, 4 Fizik muayenede mevcut olan okülokutanöz albinizm, gü-müþ renkli saç, fotofobi tanýya yardýmcý olmaktadýr. Lenfadenopati ve hepatosplenomegali deðiþkendir. Komplet sendrom okülokutanöz albinizm, fotofobi, nörolojik tutulum, rekürren enfeksiyonlar ve enterokolitlerin hepsinin varlýðýnda ortaya çýkmaktadýr.4 Hastamýzda okülokutanöz albinizm, tekrarlayan pnömoni, otitis media ve gastroenterit hikâyesi mevcuttu. Bu enfeksiyonlar literatürle uyumlu olacak þekilde doðumdan hemen sonra baþlamýþtý. Literatürden farklý olarak hastamýzda tekrarlayan piyodermi ataklarý olmamýþtý. Konuþma ve yürümede gecikme ile nörolojik tutulum düþünülse de periferik nöropati mevcut deðildi. Lenfadenopati ve splenomegali hastamýzda da vardý. görülür, ancak melanin makroglobülleri de görülebilir. Ultrastrüktürel incelemelerle geniþ anormal tip, stage IV melanozomlar tespit edilebilir.4 Hastamýzda taný için karekteristik olan dev granüller periferik kan ve kemik iliðinde gösterildi. Ayrýca anemi, nötropeni ve trombositopenin olmasý ve Ig G yüksekliði de tanýyý desteklemekteydi. Hastamýza cilt biyopsisi yapýlmadý. HLA uygun kardeþten allojenik kemik iliði transplantasyonu (KÝT) erken dönemde yapýlmalýdýr. KÝT immün problemleri ve akselere fazý yatýþtýrýr, fakat yaþla birlikte artýþ gösteren nörolojik bozukluklarý durduramaz. KÝT yapýlmazsa CHS'li hastalarýn çoðu 10 yaþýndan önce ölmektedirler.4 Asiklovir, yüksek doz intravenöz gamaglobulin, vinkristin, vinblastin ve kolþisin gibi mükrotubüllere etkili ilaçlar akselere faz tedavisinde kullanýlabilir.4 Askorbik asit in vitro olarak mikrotubül defektlerini düzeltirken in vivo olarak klinik etkisi gösterilememiþtir. Bazý yazarlar interferonun doðal öldürücü hücre fonksiyonlarýný parsiyel olarak düzelttiðini göstermiþlerdir.4 Hastamýza KÝT planlanmasýna raðmen yapýlamamýþtýr. Taný için dev granüllerin lökositlerde ve onlarýn kemik iliðindeki prekürsörlerinde gösterilmesi gerekmektedir.1, 3, 4, 7-9 Granüller peroksidaz pozitiftir. Nötropeni ve hipergamaglobulinemi de görülebilir. Ayrýca bilgisayarlý beyin tomografisinde veya magnetik rezonans görüntülemede diffüz beyin veya omurilik atrofisi görülebilir.4 Cilt biyopsileri genellikle normal olarak SONUÇ Parsiyel albinizmi ve tekrarlayan enfeksiyon veya kanama hikayesi olan çocuklarda CHS da ayýrýcý taný da düþünülmeli ve periferik kandaki lökositlerde dev granüller aranmalýdýr. ÝLETÝÞÝM ÝÇÝN: Dr. Murat Doðan, Yüzüncü Yýl Üni. Týp Fak., Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý AD, Çocuk Endokrinolojisi BD, Van [email protected] GÖNDERÝLDÝÐÝ TARÝH: 18 / 06 / 2008 KABUL TARÝHÝ: 18 / 09 / 2008 KAYNAKLAR 1 2 3 4 5 6 7 8 9 Millar WL. Other hereditary disorders. In: Katz J, Benumof JL, Kadis LB, (eds.) Anesthesia and Uncommon Diseases. Philadelphia, PA: WB Saunders Company, 1990, 44-152. Wolff SM, Dale DC, Clark R, et al. The Chediak-Higashi syndrome: studies of host defenses. Ann Intern Med 1972; 15: 1634-1642. Introne W, Boissy RE, Gahl WA. Clinical, molecular, and cell biological aspects of Chediak-Higashi syndrome. Mol Genet Metab 1999; 68: 283-303. Roman Nowicki, Henryk Szarmach. Chediak-Higashi Syndrome: Last Updated: March 23, 2007, http: //www. emedicine. Com/derm/ topic704.htm Baum VC, O'Flaherty JE. Anesthesia for genetic, metabolic, and dysmorphic syndromes of childhood. Philadelphia, PA: Lippincott Williams & Wilkins, 1999. Katz J, Steward DJ. Anesthesia and Uncommon Pediatric Diseases, 2nd edn. Philadelphia, PA: W.B. Saunders Company, 1993. Lee GR. Chediak Steinbrinck Higashi anomaly. In: Lee GR, Foerster J, Lukens J, Paraskevas F, Rogers G, (eds.) Wintrobe's Clinical Hematology. Philadelphia, PA: Lippincott Williams & Wilkins, 1999, 1892-1904. Zülfikar B, Akdeniz M, Ovalý F, Samancý N. Bir Chediak Higashi Sendromu Olgusu. Turkiye Klinikleri J Med Sci 1996; 16:159-163 Vitrinel A, Albayrak A, Erer B, Çorbacýoðlu D. Akselere Fazda Bir Chediak-Higashi Sendromu. Türk Pediatri Arþivi 1993; 28: 53-56 NOBEL MEDICUS 14 | Chedýak-Hýgashý Sendromu CÝLT: 5, SAYI: 2 67