Anadolu Doğa Bilimleri Dergisi 2(1):

Transkript

Anadolu Doğa Bilimleri Dergisi 2(1):
Anadolu Doğa Bilimleri Dergisi 4(2): 7-13, 2013
(Journal of Anatolian Natural Sciences)
Araştırma Makalesi
Orta Karadeniz (Samsun/TÜRKİYE) Çayır ve Meralarında
Avena sativa L.'nin İstilacı/Yabancı Tür Olarak
Değerlendirilmesi
Mustafa SÜRMEN1, Tamer YAVUZ2, Burak SÜRMEN3**, Hamdi Güray KUTBAY4, Özgür TÖNGEL5
Hakan YILMAZ4
1. Iğdır Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarla Bitkileri Bölümü, 76000, Iğdır, Türkiye
2. Ahi Evran Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarla Bitkileri Bölümü, 40200, Kırşehir, Türkiye
3. Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, Kamil Özdağ Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, 70200, Karaman, Türkiye
4. Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, 55139, Samsun, Türkiye
5. Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı, 55000, Samsun, Türkiye
**[email protected]
Özet: Bu çalışmada, Türkiye için istilacı/yabancı tür olarak tanımlanan Avena sativa L.'nin çayır ve meralardaki populasyon
yoğunlukları araştırılmıştır. Tarımsal önemi oldukça yüksek olan bu tür yeryüzünün birçok yerinde yaygın olarak yetiştirilmekte ve
dikkat edilmediği takdirde ise yayılış alanını oldukça genişletmektedir. Yayılma potansiyeli yüksek olan bu türe son zamanlarda
çayır ve meralarda sıkça rastlanılmaktadır. Ülkemizde hayvan yeminin önemli bir kısmı çayır ve meralardan doğal olarak
karşılanmaktadır. Günümüzde bilinçsiz ve aşırı otlatma mera kalitesini olumsuz yönde etkilemekte olup, son zamanlarda bununla
beraber tarımı yapılan bazı bitki türlerinin mera ve çayırlarımızda yayılış gösterdiği tespit edilmiştir. Ekolojik olarak istilacı bir tür
olan A. sativa, çayır ve meraların floristik kompozisyonunu etkiler, doğal yapısını tahrip eder ve çayır ve meraların kalitesini
düşürür. Ayrıca istilacı/yabancı tür olarak tanımlanan bu bitkilerin kontrolü doğal yapının korunmasıyla yakından ilişkilidir. Bu
nedenle bu türlerin yayılış alanları belirli zaman aralıklarında gözlemlenmeli ve gerekli önlemler alınmalıdır. Samsun İli'nde 106
çayır ve merada yapılan gözlemler sonucu 3 çayır ve meralık alanda A. sativa'ya ait önemli populasyon yoğunluğu tespit edilmiştir.
Ayrıca tespit edilen bölgelerin çevre ve floristik kompozisyonları incelenerek türün yayılış özellikleri tespit edilmeye çalışılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Avena sativa, Samsun, Çayır-Mera, İstilacı/Yabancı tür, Floristik kompozisyon
Evaluation of Avena sativa L. as Invassive/Alien Species in Grassland and Pastures of
Central Blacksea Region (Samsun/TURKEY)
Abstract: In this study, population density of Avena sativa L. identified as invasive/alien species for Turkey is investigated in
grasslands and pastures. These species which are possessed quite high agricultural important has been grown widely in earth and
if not so attention is paid, its spread area expands highly. It is often run across these species possessing highly potential for spread
in the grasslands and pastures in recent times. Important part of animal feeding is naturally supplied from grasslands and pastures
in our country. At the present time, unconscious and over-grazing affect on quality of pastures, however it is determined that
some agricultural plants are distributed in grasslands and pastures. A. sativa which is ecologically invasive species affect floristic
composition of grasslands and pastures, damage their naturally structure and decrease their quality. In addition to, control of
these plants defined as invasive/alien plants closely related to conservation of natural flora. Therefore, the distribution area of
these species should be observed and should be taken required precautions, periodically. As a result of observation performed in
106 grasslands and pastures of Samsun city are determined an important density of population belongs to A. sativa in three
pastures and grasslands. In addition environmental traits and floristic compositions of determined regions are investigated and
distribution areas of A. sativa have been identified.
Key Words: Avena sativa, Samsun, Grassland-Pasture, Invasive/Alien species, Floristic composition
Giriş
Ülkemizde olduğu gibi dünyanın birçok gelişmiş ülkesinde, çayır ve meralar hayvan yeminin önemli bir
bölümünü karşılamaktadır. Karadeniz bölgesindeki toplam çayır ve mera alanı 1.993.100 ha olup bu alanlar
ülkemizin en verimli alanlarıdır (Ayan ve ark., 2007). Yüzyılın son çeyreğinde ortaya atılan küresel ısınma ve
kuraklık, dünya üzerindeki tüm yaşam formlarını etkilediği gibi, ülkemiz mera vejetasyonlarını da olumsuz
-7-
Anadolu Doğa Bilimleri Dergisi 4(2): 7-13, 2013
(Journal of Anatolian Natural Sciences)
etkilediği bir gerçektir. İklim değişikliği ve küresel ısınmanın neden olduğu bozulmalar, arazinin dayanıklılığını
azaltmakta, çölleşme ve kuraklık toprağın verimliliğini düşürürken, vejetasyonunda bozulmasına yol açmaktadır
(Karagüllü ve Kendüzler, 2008). Çölleşme ve kuraklık ile birleşen otlatma baskısı sonucu da mera
vejetasyonlarında bozulma daha da artmaktadır. Ülke genelinde olduğu gibi Karadeniz bölgesinde de meralar
ilkbahar yaz ve sonbaharın kritik periyotları dikkate alınmadan mera amenajman kurallarına aykırı olarak çok
erken ya da çok geç dönemlerde dahi aşırı derecede otlatılmaktadır.
Tüm bu çevresel ve antropojenik etkilerin yanında son zamanlarda bilinçli veya bilinçsiz olarak yapılan
tarımsal uygulamalar da çayır ve mera vejetasyonunu olumsuz yönde etkilemektedir. Özellikle son zamanlarda
tarımı yapılan bazı istilacı/yabancı tür kategorisindeki bitkiler çayır ve mera alanlarında tespit edilmiştir.
İstilacı/yabancı tür olarak tanımlanan bu bitkiler yerli bitkilerin yer değiştirmesine neden olmakta bunun
sonucunda doğal vejetasyonun korunmasına karşı önemli bir sorun oluşturmaktadır (Scharfy, 2009). Bu sorunun
çözümü için, istila edilen kommunitelerde istilacı/yabancı türlerin etkilerinin altında yatan mekanizmaların
anlaşılması gerekmektedir (Parker ve ark.,1999; Levin ve ark., 2003). İstilacı türler, doğal türler ile doğrudan
rekabet ettiği gibi, toprak süreçlerini değiştirerek yerli tür çeşitliliğini de azaltabilir (Miki ve Kondoh, 2002;
Ehrenfeld, 2003). Örneğin istilacı türler farklı kalitede ölü örtü üretimi, farklı besin elde etme stratejileri, besin
alımı ve salınımı, yerli bitkilere göre daha yüksek besin kullanım verimliliğine sahip olması vejetasyondaki besin
döngüsünü etkilemektedir (Evans ve ark., 2001; Mack ve ark., 2001; Blank ve Young, 2002; Windham ve
Ehrenfeld, 2003; Chapuis-Lardy ve ark., 2006; Sala ve ark., 2007). Bu nedenle toprak süreçlerindeki etkileri
araştırılan istilacı türlerin besin varlığını arttırarak besin döngüsünü etkilediği belirlenmiştir (Ehrenfel, 2003).
Yukarıda belirtilen özellikler başarılı bir istilacı türün tipik karakterlerini yansıtmaktadır. Tüm bunların yanı
sıra istilacı bitkilerin fenotipik plastisite, nispi büyüme oranı, spesifik yaprak alanı, bitki biyoması ve ölü
örtüsündeki besin konsantrasyonlarının yüksek olması yerli türlere göre rekabette daha başarılı olduğunun
kanıtlarıdır (Grotkopp ve ark., 2002; Daehler, 2003; Ehrenfeld, 2003; Hamilton ve ark., 2005; Leishman ve
ark.,2007). Bu duruma uymayan bazı istilacı türlerin varlığını hatta bundan dolayı ekosistemlerdeki etkilerinin
farklı olduğu Vile ve ark. (2006) tarafından belirtilmiştir. İstilacı/yabancı bitkilerin etkileri istila edilen
ekosistemlerin özelliklerine özellikle de toprak verimliliği ile ilişkilidir (Funk ve Vitousek, 2007). İstilacı olma
özelliği ile birlikte bitki karakterleri genellikle besince zengin alanlarda rekabet avantajı sunar (Aerts, 1999;
Leishman ve ark.,2007). Ancak yerli türlere göre fenotipik plastisitesi daha yüksek olan istilacı/yabancı türlerin
bazı durumlarda besin fakiri alanlara yerleştiği de görülmüştür (Richards ve ark., 2006; Schumacher ve
ark.,2009).
Şekil 1. Avena sativa’nın Dünya üzerindeki yayılışı ve üretim miktarları (Monfreda et al., 2008)
-8-
Anadolu Doğa Bilimleri Dergisi 4(2): 7-13, 2013
(Journal of Anatolian Natural Sciences)
Çayır ve mera vejetasyonları belirlenirken araştırıcılar türlerin yem değeri, üreme ve çoğalma yeteneklerine
göre istilacı, çoğalıcı ve azalıcı şeklinde sınıflandırma yapmışlardır. Fakat burada istilacı denen türler o bölgenin
vejetasyon yapısını oluşturan yerli türlerdir ve daha önce de bahsedildiği gibi dış faktörlerden (antropojenik ve
çevre faktörleri) etkilenmediği sürece vejetasyonun floristik yapısıyla denge halindedir. Fakat yukarıda da
bahsettiğimiz gibi bölgenin doğal türü olmayan, bir takım sebeplerle taşınan, floristik kompozisyon ve çevre
yapısını değiştiren istilacı/yabancı olarak tanımlanan türler ekolojik açıdan oldukça önemlidir.
Avena sativa insan beslenmesinde önemli olduğu gibi hayvan yemi olarak ta kullanılan bir tahıl bitkisidir
(Dumlupınar ve ark., 2011; Hoffmann, 1995). Serin, yağışlı iklimde ve düşük verimli topraklarda yetişen ve
kolaylıkla tarımı yapılabilen bir türdür. Buerstmayr ve ark. (2007) A. sativa'nın uzun gün rejimli kısa sezonlarda,
çabuk bir şekilde çiçeklenip olgunlaştığını belirtmişlerdir. Avrupa için belirlenen istilacı/yabancı türler arasında
bulunan A. sativa dünya genelinden geniş alanlarda yetiştirildiği gibi ülkemizde de birçok bölgede
yetiştirilmektedir (Şekil 1). Bu çalışmada Samsun İli çayır meralarında istilacı/yabancı tür olarak tanımlanan ve
birçok bölgede de yoğun bir şekilde tarımı yapılan A. sativa'nın yayılış alanları belirlenmeye çalışılmış; ileriye
dönük çayır ve meraların doğal vejetasyon yapılarının korunmasına yönelik katkı sağlamak amaçlanmıştır.
Materyal ve Yöntem
Çalışma alanı Orta Karadeniz Bölgesindeki Samsun İli çayır ve meralarını kapsamaktadır. İlin sahip olduğu
çayır ve mera varlığı 16.683 ha'dır. Çalışmanın amacına uygun olarak Samsun İli'nin tüm bölgelerini kapsayacak
şekilde toplam 106 durak belirlenmiştir.
Çayır ve meralarının floristik kompozisyonunu belirlemek için modifiye edilmiş tekerlekli lup metodu
kullanılarak 106 durakta vejetasyon etüdü yapılmıştır (Koç ve Çakal, 2004). Vejetasyon etüdü çayır ve meralarda
hakim bitkilerin çiçeklendiği dönemde, her durakta 4 hatta toplam 400 noktada; doğu, batı, kuzey ve güney
yöneyleri esas alınarak bitki okumak suretiyle yapılmıştır. Okunan her bitki türüne ait değerler toplam bitki
sayısına oranlanarak türlerin botanik kompozisyonundaki oranları tespit edilmiştir. Mera kesimlerinde, bitki
örtüsünün toprağı kaplama oranı vejetasyon etüdü sırasında bitkiye rastlanan nokta sayısına oranlanması ile
belirlenmiştir (Gökkuş ve ark., 2000). Ayrıca her bir durak için coğrafik koordinat, rakım, taban arazi, erozyon
derecesi, taşlılık, toprak derinliği ve otlatma gibi çevresel faktörler belirlenmiştir.
Bulgular
Araştırmalar sonucunda, 106 çayır ve meranın 3 tanesinde istilacı/yabancı bir tür olan A. sativa'nın önemli
popülasyonları tespit edilmiştir. Bunlar Havza ilçesine bağlı Yazıkışla ve Mesudiye köyleri ile Merkez'e bağlı
Demirci köyleridir. Yapılan vejetasyon analizlerinde Yazıkışla, Mesudiye ve Demirci köylerinde sırasıyla; %1,
%1.50, %0.75 oranlarında A. sativa'ya ait populasyon yoğunlukları belirlenmiştir (Tablo 1).
Tablo 1. Avena sativa tespit edilen çayır ve meraların floristik kompozisyonları
Havza (Yazıkışla)
Türler
Havza (Mesudiye)
Kaplama
oranı (%)
Merkez (Demirci)
Kaplama
Türler
oranı (%)
Türler
Kaplama
oranı (%)
Çıplak Alan
26
Çıplak Alan
19
Çıplak Alan
5
Agropyron elongatum
0.50
Allium rotundum
0.75
Brachypodium pinnatum
12.50
1
Astragalus trojanus
0.75
Cirsium sipyleum
Achillea biebersteinii
Achillea millefolium
Alopecurus myosuroides
Andropogon ischaemum
Avena sativa
Brachypodium pinnatum
Bromus japonicus
2
0.50
Achillea biebersteinii
Aegilops ovata
0.75
Andropogon ischaemum
4.75
Avena sativa
4.50
Anthemis tinctoria
1
Bromus japonicus
-9-
1.50
4.50
Alopecurus myosuroides
Avena sativa
0.25
Centaurea iberica
1.50
Echinops orientalis
1
Cichorium intybus
0.50
Echium vulgare
10.75
0.75
4.50
3
2.25
1.25
0.50
Anadolu Doğa Bilimleri Dergisi 4(2): 7-13, 2013
(Journal of Anatolian Natural Sciences)
Tablo 1’in devamı
Havza
(Mesudiye)
Havza (Yazıkışla)
Kaplama
Türler
oranı (%)
Cynodon dactylon
Cynosurus cristatus
Dactylis glomerata
Eryngium campestre
Festuca ovina
Festuca pratensis
Galium verum
Hordeum bulbosum
Medicago minima
Phleum subulatum
Plantago major
Potarium songisorba
Rumex acetosella
Sedum album
Sinapis arvensis
Taraxacum officinalis
Teucrium polium
Trifolium pratense
Trifolium resupinatum
Trifolium stellata
Merkez (Demirci)
Havza
(Yazıkışla)
Kaplama
Türler
oranı (%)
9.25
Cynosurus cristatus
8.75
Eryngium creticum
0.75
Lolium perenne
0.50
Plantago atrata
0.50
Potarium songisorba
3.25
Taraxacum officinalis
0.25
Trifolium stellata
3.75
Cynosurus echinatus
7.25
Hordeum bulbosum
1.50
Lotus corniculatus
1
Poa pratensis
1.25
Rosa canina
0.50
Teucrium chamaedrys
0.50
Dactylis glomerata
1.25
Hordeum marinum
0.75
Medicago minima
0.50
Polygonum cognatum
6
Sanguisorba minor
0.25
Trifolium hirtum
0.25
Havza (Mesudiye)
Türler
0.25
Paliurus spina-christi
2.75
Taraxacum officinalis
5.75
Vulpia ciliata
6.25
Sinapis arvensis
1
Teucrium polium
4.75
Sitipa lagascae
8.75
Verbascum blattaria
0.75
1.50
Merkez
(Demirci)
Kaplama
oranı (%)
3
7.25
5.75
4
5.25
0.75
18
2.25
0.50
4.75
2
2
2.75
5.75
1
0.50
0.25
Bu değerler yüzde olarak düşük gibi görülse de çayır ve meraların geniş alanlar kaplamasından dolayı önemli
düzeydedirler. Tür çeşitliği bakımından Yazıkışla köyünde 32 farklı tür, Mesudiye köyünde 31 ve Demirci
köyünde 18 tür tespit edilmiştir. Alanların tamamı bitki ile kaplı olmayıp önemli ölçüde çıplak alanlarda
mevcuttur. Bunlar %26 ile Yazıkışla, %19 ile Mesudiye ve %5 ile Demirci köylerindedir (Tablo. 1). Meralardaki
familya düzeyinde türlerin dağılışına bakıldığında buğdaygiller en yüksek oranda yer almaktadır. Buğdaygil
oranları incelendiğinde %48 ile Demirci köyünde, %47.50 ile Mesudiye ve %37.50 ile Yazıkışla köylerinde tespit
edilmiştir. Baklagiller dağılımına bakıldığında Demirci köyünde baklagil yem bitkisi tespit edilmezken Yazıkışla ve
Mesudiye Köylerinde sırasıyla %1.50 ve 4.25 oranında olduğu belirlenmiştir. Geri kalan kısmı ise çıplak alanlar
ve diğer familyalara ait türler oluşturmaktadır (Tablo 2).
Tablo 2. Avena sativa tespit edilen çayır ve meraların familya dağılımları
Buğdaygiller (%)
Baklagiller (%)
Diğergiller (%)
Havza (Yazıkışla)
Havza (Mesudiye)
Merkez (Demirci)
37.50
47.25
48
1,50
35,25
4.25
29.50
-
47
Araştırma alanına ait çevresel özellikler verilmiştir (Tablo 3). Buna göre Yazıkışla köyü 712 m rakımlı, taşlılık
ve toprak derinliğinin orta derece olduğu bir alan iken Mesudiye daha yüksek rakımlı ve toprak derinliliği ve
taşlılık bakımından daha düşük değerlere sahiptir. Merkeze bağlı Demirci köyü ise rakımı en düşük olan ve
taşlılık bakımından en yüksek değere sahip alandır. Her üç alanda erozyon tehlikesi yüksek iken otlatma
baskısının en yüksek olduğu alan ise Yazıkışla köyüdür.
Tablo 3. Avena sativa tespit edilen çayır ve meraların topoğrafik özellikleri
İlçesi
Havza (Yazıkışla)
Havza (Mesudiye)
Merkez (Demirci)
Köyü
Yazıkışla
Mesudiye
Demirci
Enlem coğrafik (y)
41.034523
40.978434
41.24277
3
1
1
Boylam coğrafik (x)
Rakım (metre)
Köye uzaklık ( km )
35.582897
712
35.565561
941
- 10 -
36.26024
61
Anadolu Doğa Bilimleri Dergisi 4(2): 7-13, 2013
(Journal of Anatolian Natural Sciences)
Tablo 3'ün devamı
Yöney
Eğim
Erozyon derecesi
Taşlılık
Derinlik
Otlatma
Tartışma
Kuzey-batı
Düz
Düz
Orta
Az
Çok
Hafif eğimli
Yüksek
Orta derin
Çok yoğun
Hemen hemen düz
Yüksek
Sığ
Orta
Hemen hemen düz
Şiddetli
Orta derin
Orta
A. sativa, Avrupa istilacı ve yabancı türler envanterinin belirlenmesi (DAISIE Delivering Alien Invasive Species
Inventory for Europe) grubu tarafından istilacı/yabancı tür olarak envanter listesine eklenmiştir. Birçok ülke
doğal vejetasyon yapısını korumaya yönelik çalışmalar başlatmış ve florasına giren yabancı/istilacı türlere
yönelik önlemler almışlardır. Yine gelişmiş birçok ülke istilacı/yabancı tür envanterleri hazırlayarak bu türlere
yönelik tedbirler ortaya koymuşlardır. İstilacı/yabancı türlerin sahip olduğu yüksek rekabet gücü doğal
vejetasyon yapısının hızla değişmesine neden olmaktadır. Biomas üretimini hızlı bir şekilde arttıran
istilacı/yabancı türler; kendine özgü hızlı büyüme oranları, yerli türlere uygun olmayan besinleri sömürebilme
(Yelenik ve ark.,2004; Dassonville ve ark.,2007) ve daha verimli besin kullanma (Fiala et al. 2004; Funk and
Vitousek 2007) gibi özellikleriyle yerli türlere göre daha avantajlıdırlar.
Her üç lokalitedeki tür çeşitliliği incelendiğinde Mesudiye ve Yazıkışla köylerinin daha fazla tür çeşitliliğine
sahip olması bu alanların çevresel özellikleriyle açıklanabilir. Bulunduğu yükseklikler itibariyle bu alanları step
olarak tanımlamak uygundur. Demirci köyü ise hem step bitki örtüsüne sahip olmaması hem de özellikle de
antropojen etkilere daha çok maruz kalması tür çeşitliliğinin daha az olmasının en önemli sebepleridir. Çevresel
etkilerin yanında yerli ve yabancı türlerin fenolojik basamaklarının farklı olması da yerli tür çeşitliliğini azaltan
faktörler arasında sayılmıştır (Güsewell ve Edward, 1999; Vila ve Gimeno, 2007). Her üç lokalitenin vejetasyon
yapısı çevresel ve insan kaynaklı faktörlere maruz kaldığından olumsuz yönde etkilenmektedir. Örneğin otlatma
baskısı Yazıkışla köyünde yoğun olmakla birlikte diğer köylerin mera alanlarında önemli düzeydedir. Yine her üç
lokalitede erozyon derecesi oldukça yüksektir. Otlatma baskının yüksek olması hayvan atıklarının oluşturduğu
organik maddece zengin lokal alanların meydana gelmesine neden olmaktadır. Böyle lokal alanlarda rekabet
gücü yüksek olan türler özellikle de istilacı/yabancılar hızlı bir şekilde yerleşerek çoğalırlar. Bu istilacı/yabancı
bitki toplulukları altındaki organik madde içeriğindeki artış bir çok çalışmada da belirtilmiştir (Scott ve ark.,2001;
Caldwell, 2006; Fickbohm ve Zhu, 2006; Heneghan ve ark.,2006; Vila ve ark.,2006). Yine böyle besin zengini
alanlarda hızlı gelişen bitkilerin daha avantajlı olduğu Daehler (2003) ve Leishman ve ark.(2007) tarafından da
belirtilmiştir. Bu nedenle otlatma baskısının yüksek olduğu alanlar, istilacı/yabancı türlerin yerleşmesi için
avantaj sağlarlar.
Ayrıca çayır ve meraların botanik kompozisyonları incelendiğinde buğdaygillerin yayılış oranlarının her üç
lokalitede yüksek oranlara sahip olduğu görülmektedir. Baklagil familyasının oldukça düşük ve Merkez'e bağlı
Demirci köyünde ise hiç yayılışa sahip olmadığı tespit edilmiştir. Türlerin fenolojik basamaklarının rekabet
üzerinde etkili olduğu düşünülürse istilacı/yabancı türümüz olan A. sativa ile rekabette başarılı olan familyanın
buğdaygiller olduğu görülmektedir. Çayır ve meraların kalitesinin belirlenmesinde önemli olan baklagillerin ise
çok az yayılışa sahip olması alanların geleceğini tehlikeye atmaktadır.
Sonuç
Araştırmada A. sativa istilacı/yabancı türünün yayılış gösterdiği çayır ve meralar tespit edilmiştir.
İstilacı/yabancı türlerin doğal vejetasyon yapısını tahrip ettiği düşünüldüğünde, çalışmanın önemi daha da
artmaktadır. Bulgularda da bahsedildiği gibi 3 mera durağında bu türe ait önemli populasyonlara rastlanılmıştır.
Araştırmanın yürütüldüğü durakların 3 tanesinde A. sativa'ya ait yayılış alanlarının belirlenmesi ilk başta
- 11 -
Anadolu Doğa Bilimleri Dergisi 4(2): 7-13, 2013
(Journal of Anatolian Natural Sciences)
sevindirici olsa da, geri kalan çayır ve meralarda önlem alınmadığı takdirde o alanlara da bu türün taşınabileceği
ihtimalini ortadan kaldırmaz. Bu nedenle özellikle de hayvan beslemede çok önemli olan çayır ve meraların tek
bir türün hakim olduğu değil, çeşitli ve kaliteli yem değeri yüksek bitkilerin hakim olduğu alanlar olmasını
sağlamamız gerekmektedir. Bu çalışmada ekolojik yönden istilacı ve yabancı tür olarak belirlenen bitkilerin çayır
ve meralardaki durumunu tespit edilmesinin ileriye dönük çayır ve mera alanlarımızın doğal vejetasyon yapısını
korumaya yönelik katkılar sağlayacağı düşünülmektedir.
Kaynaklar
Aerts, R. 1999. Interspecific Competition in Natural Plant Communities: Mechanisms, Trade-Offs and Plant-Soil Feedbacks. Journal of
Experimental Botany. 50: 29-37.
Ayan, İ., Mut, H., Acar, Z., Başaran, U., Töngel, M.Ö., Önal Aşçı, Ö. 2007. Samsun İli Kıyı Kesiminde Yer Alan Taban Meraların Bitki Örtüsü,
Toprak Özellikleri ve Bazı Sorunlar. Türkiye VII. Tarla Bitkileri Kongresi (p. 54-57). Erzurum, Türkiye.
Blank, R.R., Young, J. A. 2002. Influence of the Exotic Invasive Crucifer, Lepidium latifolium, on Soil Properties and Elemental Cycling. Soil
Science. 167: 821-829.
Buerstmayr, H., Krenn, N., Stephan, U., Grausgruber,H., Zechner, E. 2007. Agronomic Performance and Quality of Oat (Avena sativa L.)
Genotypes of Worldwide Origin Produced under Central European Growing Conditions. Field Crops Research. 101(3): 341-351.
Caldwell, B. A. 2006. Effects of Invasive Scotch Broom on Soil Properties in a Pacific Coastal Prairie Soil. Applied Soil Ecology. 32: 149-152.
Chapuis-Lardy, L., Vanderhoeven, S., Dassonville, N., Koutika, L. S., Meerts, P. 2006. Effect of the Exotic Invasive Plant Solidago gigantea on
Soil Phosphorus Status. Biology and Fertility of Soils. 42: 481-489.
Daehler, C.C. 2003. Performance Comparisons of Co-occurring Native and Alien Invasive Plants: Implications for Conservation and
Restoration. Annual Reviews of Ecology and Evolution Systematics. 34: 183-211.
Dassonville, N., Vanderhoeven, S., Gruber, W., Meerts, P. 2007. Invasion by Fallopia japonica Increases Topsoil Mineral Nutrient
Concentrations. Ecoscience. 14: 230-240.
Dumlupınar, Z., Dokuyucu, T., Akkaya, A. 2011. Türkiye ve ABD Orijinli Yulaf Genotiplerinin Kahramanmaraş-Afşin Koşullarında Soğuğa
Dayanıklılıkların Belirlenmesi. KSÜ Doğa Bilimleri Dergisi. 14(2): 35-42.
Evans, R.D., Rimer, R., Sperry, L., Belnap, J. 2001. Exotic Plant Invasion Alters Nitrogen Dynamics in an Arid Grassland. Ecological
Applications. 11: 1301-1310.
Ehrenfeld, J.G. 2003. Effects of Exotic Plant Invasions on Soil Nutrient Cycling Processes. Ecosystems. 6: 503-523.
Fiala, K., Zahora, J., Tuma, I., Holub, P. 2004. Importance of Plant Matter Accumulation, Nitrogen Uptake and Utilization in Expansion of Tall
Grasses (Calamagrostis epigejos and Arrhenatherum elatius) into an Acidophilous Dry Grassland. Ekologia Bratislava. 23: 225240.
Fickbohm, S.S., Zhu, W.X. 2006. Exotic Purple Loosestrife Invasion of Native Cattail Freshwater Wetlands: Effects on Organic Matter
Distribution and Soil Nitrogen Cycling. Applied Soil Ecology. 32: 123-131.
Funk, J.L., Vitousek, P.M. 2007. Resource-Use Efficiency and Plant Invasion in Low-Resource Systems. Nature. 446: 1079-1081.
Güsewell, S., Edwards, P.J. 1999. Shading by Phragmites australis: a Threat for Species-Rich Fen Meadows? Applied Vegetation Science. 2:
61-70.
Gökkuş, A., Koç, A., Çomaklı, B. 2000. Çayır-Mera Uygulama Kılavuzu. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları. Erzurum.
Grotkopp, E., Rejmanek, M., Rost, T.L. 2002. Toward a Causal Explanation of Plant Invasiveness: Seedling Growth and Life-History Strategies
of 29 Pine (Pinus) Species. American Naturalist. 159: 396-419.
Hoffmann, L.A. 1995. World Production and Use of Oats. Welch, R.W. (Eds.). The Oat Crop-Production and Utilization (pp. 34-61). London.
Hamilton, M.A., Murray, B.R., Cadotte, M.W., Hose, G.C., Baker, A.C., Harris, C.J., Licari, D. 2005. Life-History Correlates of Plant
Invasiveness at Regional and Continental Scales. Ecology Letters. 8: 1066-1074.
Heneghan, L., Fatemi, F., Umek, L., Grady, K., Fagen, K., Workman, M. 2006. The Invasive Shrub European Buckthorn (Rhamnus cathartica,
L.) Alters Soil Properties in Midwestern US Woodlands. Applied Soil Ecology. 32: 142-148.
Koç, A., Çakal, Ş., 2004. Comparison of Some Rangeland Canopy Coverage Methods. In Proceedings of the International Soil Congress on
Natural Resource Management for Sustaiable Development (p. 41-45). Erzurum, Turkey.
Levine, J.M., Vila, M., D’Antonio, C.M., Dukes, J.S., Grigulis, K., Lavorel, S. 2003. Mechanisms Underlying the Impacts of Exotic Plant
Invasions. Proceedings of the Royal Society London Series B-Biological Sciences. 270: 775-781.
Leishman, M.R., Haslehurst, T., Ares, A., Baruch, Z. 2007. Leaf Trait Relationships of Native and Invasive Plants: Community and GlobalScale Comparisons. New Phytologist. 176: 635-643.
Mack, M.C., D’Antonio, C.M., Ley, R.E. 2001. Alteration of Ecosystem Nitrogen Dynamics by Exotic Plants: a Case Study of C-4 Grasses in
Hawaii. Ecological Applications. 11: 1323-1335.
- 12 -
Anadolu Doğa Bilimleri Dergisi 4(2): 7-13, 2013
(Journal of Anatolian Natural Sciences)
Miki, T., Kondoh, M. 2002. Feedbacks Between Nutrient Cycling and Vegetation Predict Plant Species Coexistence and Invasion. Ecology
Letters. 5: 624-633.
Monfreda, C., Ramankutty, N., Foley, J.A. 2008. Farming the Planet: 2. Geographic Distribution of Crop Areas, Yields, Physiological Types,
and Net Primary Production in the Year 2000. Global Biogeochemical Cycles. 22: GB1022.
Parker, I.M., Simberloff, D., Lonsdale, W.M., Goodell, K., Wonham, M., Kareiva, P.M., Williamson, M.H., Holle, B., von Moyle, P.B., Byers,
J.E., Goldwasser, L. 1999. Impact: toward a Framework for Understanding the Ecological Effects of Invaders. Biological Invasions.
1: 3-19.
Richards, C.L., Bossdorf, O., Muth, N.Z., Gurevitch, J., Pigliucci, M. 2006. Jack of All Trades, Master of Some? On the Role of Phenotypic
Plasticity in Plant Invasions. Ecology Letters. 9: 981-993.
Scott, N.A., Saggar, S., McIntosh, P.D. 2001. Biogeochemical Impact of Hieracium Invasion in New Zealand’s Grazed Tussock Grasslands:
Sustainability Implications. Ecological Applications. 11: 1311-1322.
Sala, A., Verdaguer, D., Vila, M. 2007. Sensitivity of the Invasive Geophyte Oxalis pes-caprae to Nutrient Availability and Competition.
Annals of Botany. 99: 637-645.
Schumacher, E., Kueffer, C., Edwards, P.J., Dietz, H. 2009. Influence of Light and Nutrient Conditions on Seedling Growth of Native and
Invasive Trees in the Seychelles. Biological Invasions. 11: 1941–1954.
Scharfy, D. 2009. Exotic plant invasions: importance of functional traits for soil characteristics and plant-soil feedback. Universität
Hohenheim. Hohenheim, Germany. 100.
Vila, M., Tessier, M., Suehs, C.M., Brundu, G., Carta, L., Galanidis, A., Lambdon, P., Manca, M., Medail, F., Moragues, E., Traveset, A.,
Troumbis, A.Y., Hulme, P.E. 2006. Local and Regional Assessments of the Impacts of Plant Invaders on Vegetation Structure and
Soil Properties of Mediterranean Islands. Journal of Biogeography. 33: 853-861.
Vila, M., Gimeno, I. 2007. Does Invasion by an Alien Plant Species Affect the Soil Seed Bank? Journal of Vegetation Science. 18: 423-430.
Windham, L., Ehrenfeld, J.G. 2003. Net Impact of a Plant Invasion on Nitrogen-Cycling Processes within a Brackish Tidal Marsh. Ecological
Applications. 13: 883-896.
Yelenik, S.G., Stock, W.D., Richardson, D.M. 2004. Ecosystem Level Impacts of Invasive Acacia saligna in the South African Fynbos.
Restoration Ecology. 12: 44-51.
Yavuz, T., Sürmen, M., Töngel, M.Ö., Avağ, A., Özaydın, K.A., Yıldız, H. 2012. Amasya Mera Vejetasyonlarının Bazı Özellikleri. Tarım Bilimleri
Araştırma Dergisi. 5(1): 181-185.
- 13 -

Benzer belgeler

Anadolu Doğa Bilimleri Dergisi 2(1):

Anadolu Doğa Bilimleri Dergisi 2(1): kullanılarak 13 durakta vejetasyon etüdü yapılmıştır (Koç ve Çakal, 2004). Vejetasyon etüdü çayır ve meralarda hakim bitkilerin çiçeklendiği dönemde, her durakta 4 hat üzerinde toplam 400 noktada; ...

Detaylı

İstilacı Balık Türleri ve Hayat Stratejileri

İstilacı Balık Türleri ve Hayat Stratejileri bahsettiğimiz gibi bölgenin doğal türü olmayan, bir takım sebeplerle taşınan, floristik kompozisyon ve çevre yapısını değiştiren istilacı/yabancı olarak tanımlanan türler ekolojik açıdan oldukça ön...

Detaylı