Lucie - ÇekTürk

LUCIE SEMANSKÁ - ČeskoTurecko Online Dergi Yazarı
Mezuniyetimden sonra yurtdışına gitmek istediğimi zaten biliyordum. Bu nedenle 2013
Kasım ayında şirketlere ve orgazanizasyonlara e-mail atıp, stajyerlik pozisyonuyla
ilgilendiğimi belirterek yola koyuldum. Açıkcası pek de kolay olmadı, hatta e-mail adresimin
uluslararası kara listedeki istenmeyen e-posta adreslerinden biri olduğunu düşünerek
endişelenmeye başladım.
Güzel şeyler, bekleyen insanlara gelirmiş.
Güneşli bir günde İstanbul’daki bir firmadan
cevap aldım ve artık karar verilmişti. Stajım
2014 Eylül ayında başlayacak ve 3 ay
boyunca devam edecek. Şimdiyse bunu
aileme açıklama zamanı!
Etrafımdaki pek çok insan neden Türkiye’yi
tercih ettiğimi merak ediyor. Malta’daki
stajımın aksine, insanlar beni İstanbul’da
ziyaret etmekten çok daha az bahsediyorlar.
Sanırım Türkiye hakkında hala birçok önyargı
var çünkü örneğin, onlara sokakta dolaşmak
için saçımı örtmek zorunda olmadığımı bile
anlattım. Tabi ki herkes böyle düşünmüyor.
Türkiye’yi seven ve İstanbul’un harika bir
şehir olduğunda hemfikir bir çok insan da
tanıyorum.
Neden Türkiye?
“Neden Türkiye?” sıkça sorulan bir soru. Neden Türkiye’ye gitmeye karar verdim? Aslında
cecabı basit. Üniversitedeyken ESN kulüp üyelerinden biriydim ve orada Türkiye’den Çek
Cumhuriyeti'ne gelen Erasmus öğrencileriyle tanıştım. Onlar sayesinde Türkiye’yi daha iyi
tanıyabildim. Rakı ve baklava gibi lezzetleri denedim, Star Wars’un Türk versiyonunu
izledim ve basit Türkçe ifadeler kullanmayı öğrendim. Türkiye’ye tek başıma gidebilmem
için bu mükemmel bir başlangıç oldu.
Endişelendiğim bir şey varsa eğer bu İstanbul’un ta kendisidir. Açıkçası şehrin büyüklüğü
ve 14 milyona yakın nufüsu beni korkutuyor (Çek Cumhuriyeti’nin toplam nufüsu yaklaşık
10 milyon!). Yoğun ve kalabalık ulaşım araçlarından hoşlanmıyorum. Şimdi bana bu
durumda neden İstanbul’u seçtiğimi soruyor olmalısınız. Eleanor Roosevelt’in de söylediği
gibi “ Her gün seni korkutan bir şeyi yap.” Eğer ben bir metropolde yaşamaktan
korkuyorsam, bu durumda yapılacak en iyi şey bunu denemek, üzerine gitmek değil midir?
Ne düşünüyorsunuz?
Türkiye’ye gitmeye karar verdiğim dönem, CeskoTurecko / ÇekTürk Projesine yardım
edebileceğimi öğrendim ve bu fırsat karşıma çıktığı için çok mutluyum. Çünkü eğitim
alanım olan uluslararası ilişkiler gibi günlük hayatım. İki ülke arasında iş, ticaret ve kültürel
alanlarda bağlantı kuruyoruz. Şu an başında olmakla beraber, pek çok yeni fikrimiz var. Bu
konuda heyecanlı olamamak adeta imkansız!
Çek/Türk, kolay gelsin.