Aydede 1922

Transkript

Aydede 1922
Refik Halid Karay
•
Aydede 1922
Aydede 1922 / Refik Halid Karay
© 2013, İnkılâp Kitabevi
Yayın Sanayi ve Ticaret A.Ş
Yayımcı ve Matbaa Sertifika No: 10614
Bu kitabın her türlü yayın hakları Fikir ve Sanat Eserleri Yasası gereğince
İnkılâp Kitabevi Yayın Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye aittir.
Editör Ahmet Bozkurt
Yayıma hazırlayan Aslıhan Karay Özdaş
Düzelti Elçin Çavuş
Kapak tasarım Zühal Üçüncü
Sayfa tasarım Derya Balcı
Kitapta kullanılan karikatürler 1922’de yayımlanan Aydede dergisinden alınmıştır.
ISBN: 978-975-10-3305-5
13 14 15 16 8 7 6 5 4 3 2 1
Baskı ve Cilt
İNKILÂP KİTABEVİ BASKI TESİSLERİ
Çobançeşme Mah. Sanayi Cad. Altay Sk. No. 8
34196 Yenibosna – İstanbul
Tel : (0212) 496 11 11 (Pbx)
A
Çobançeşme Mah. Sanayi Cad. Altay Sk. No. 8
34196 Yenibosna - İstanbul
Tel :(0212) 496 11 11 (Pbx)
Faks:(0212) 496 11 12
[email protected]
www.inkilap.com
Hazırlayan
Mustafa Apaydın
mizah
A
Refik Halid Karay
1888 yılında Beylerbeyi’nde Serveznedar Mehmed Halid’in oğlu olarak doğan Refik Halid’in anne tarafı Kırım Giraylarına dayanmaktadır; baba tarafı
ise 18. yüzyıl sonlarında bir kolu Mudurnu’dan İstanbul’a göçen Karakayış
ailesindendir. “Galatasaray Sultanisi” ve “Mekteb-i Hukuk”ta okuyan yazar,
Meşrutiyet sıralarında gazeteciliğe başlamıştır. Kısa sürede hiciv yazılarıyla
üne kavuşmuş, “Fecri Âti” edebiyat topluluğunun kurucularından olmuştur.
“Kirpi” adıyla yazdığı taşlamaları ve siyasal yazıları sonucu İttihat Terakki
hükûmetince Anadolu’nun çeşitli illerinde beş yıl sürgüne gönderilmiş, ancak I.
Dünya Savaşı’nın son yılı İstanbul’a dönebilmiştir. Dönüşünde Robert Kolej’de
öğretmenlik, Sabah gazetesi başyazarlığı, iki kez Posta-Telgraf Genel Müdürlüğü yapan Refik Halid, bu süreçte “Aydede” mizah dergisini çıkarmıştır.
Siyasal yazıları ve görüşleri nedeniyle memleketten ayrılmak zorunda kalan
yazar, Halep’e yerleşerek yayımladığı “Vahdet” gazetesindeki yazıları ve çalışmalarıyla Hatay’ın Türkiye’ye bağlanmasına katkıda bulunmuştur. 1938’de
yurda dönen Refik Halid, dergi ve gazetelerde günlük yazılar yazmış ve 20
kadar roman kaleme almıştır.
Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e uzanan zaman dilimini, güçlü gözlem yeteneği
ve dilinin zenginliğiyle farklı türlerdeki eserlerine taşıyan Refik Halid, Memleket Hikâyeleri’nde Anadolu gerçeğini; Gurbet Hikâyeleri ve Sürgün gibi
eserlerinde, derin memleket hasretini edebiyatla buluşturmuştur. Yazarın, Ago
Paşa’nın Hatıratı, Kirpinin Dedikleri gibi mizah eserlerinde; Bir Avuç Saçma,
Makyajlı Kadın gibi kroniklerinde; Minelbab İlelmihrab ve Bir Ömür Boyunca adlı hatıratlarında, çok yönlü ve renkli anlatımı, sosyal-siyasal ortamın resimlendirilmesini sağlar. Anahtar, Nilgün, İki Cisimli Kadın, 2000 Yılın Sevgilisi, Bugünün Saraylısı gibi romanlarında ise sürükleyici kurgular içinde tasvir
yeteneğiyle yaratıcılığını birleştirerek, genel olarak bireysel ilişkileri ve özel
olarak da kadın-erkek ilişkilerini mekân-zaman boyutlarında derinlemesine
ele alır, romanların geçtiği dönem ve mekânlara ait ince detaylara yer vererek
anlatımını zenginleştirir.
18.7.1965 tarihinde İstanbul’da ölen Refik Halid, muhalif kaleminin keskinliği, temiz İstanbul Türkçesi, renkli anlatımı, tasvir gücü ve yaratıcılığıyla, Türk
edebiyatının en güçlü isimlerinden biridir.
Aydede mizah dergisinin 1922 yılına ait sayılarını
Osmanlıca orijinal nüshalarından günümüz Türkçesine
titizlikle aktarıp, Aydede 1922 ve Aydede 1948 kitaplarının
yayıma hazırlık süreçlerinde gösterdiği incelik için
değerli akademisyen Prof. Dr. Mustafa Apaydın’a
Karay Ailesi olarak teşekkürü bir borç biliriz.
Mustafa Apaydın
1961 yılında Kars’ta dünyaya geldi. Yükseköğrenimini 1983 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde tamamladı. Yeni Türk Edebiyatı alanında 2007 yılında profesör olan
Mustafa Apaydın Halen Çukurova Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk
Dili ve Edebiyatı Bölümünde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. Yayımlanmış kitapları şunlardır: Türk Hiciv Edebiyatında Ziya Paşa (2001), Osman
Cemal Kaygılı’nın Hikâyeleri (2005), Osman Cemal Kaygılı’nın Hikâyeciliği
(2006), Osman Cemal Kaygılı, İstanbul’da Semai Kahveleri ve Meydan Şairleri (2007), Türk Mizahında Bir Dönüm Noktası Aydede (2007).
İçindekiler
Giriş . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 13
NAKŞ-I BERÂB
Meslek Bahsi / Nakş-ı Berâb . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 35
Minare Tepesinden . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 37
Eski Sene Hakkında . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 39
Punç Hikâyesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 41
Fikirlerimiz . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 43
Caka . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 45
Semavi Fırkalar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 47
Hayatımız . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 50
Gevşeme . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 52
Bir Kehanet . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 55
Ankara Nezlesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 57
Gayretkeşlik . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 59
Sırası Gelenler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 61
Delik . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 64
Gülmek İçin . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 66
İmtihan Derdi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 68
Talih . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 70
İyilik . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 72
Dört Göz . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 74
Halide Onbaşı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 77
Diyorlar ki Muharriri Ruşen Eşref Bey’e Mektup . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 81
Bir Ziyaret Münasebetiyle . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 85
Amerikalı Seyyahla Muhaverelerim . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 88
Çardaş! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 91
Kuş Beyni . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 93
Gelip Geçenler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 95
Püskül Düşmanları . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 97
Dimağımın Derdi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 99
Öğle Vapuru . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 102
“Landru” Bana Dedi ki… . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 107
Bir Nidâ-yı Nedamet . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 110
Leyleğin Altınları . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 113
Yangın Bahsi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 116
Kaba Şakalar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 119
“Men-i İsrafat Kanunu” . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 122
Bir Hatıra ve Mütalaa . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 126
Haraşoların Azimeti Münasebetiyle . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 129
Yine Talih Kuşu Konuyor . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 133
Tehlikesiz Üç Cephe . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 135
Ali Kemal Bey’in Kalemi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 138
Muamma-yı Hayat . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 141
İtilafçılığın Son Saati . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 144
Köprü Meselesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 146
Yeni Bir Zengin . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 149
Ya Tutarsa? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 153
Yeni Edebiyatımız!! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 155
Bizim “Radika-Rodika”mız! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 158
“İtimat”, “Mutemet” ve “İmâd” . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 161
Gazeteci Mübalağası . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 164
Şenlik, Şetaret, Şehrayin, İlah… . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 167
Methiye, Hicviye ve Mersiye . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 169
Sarı Lira Bahsi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 170
Yine Edebiyat!? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 172
Tasma Bahsi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 175
Mudarebe Muhavereleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 178
Bir Akıllı Daha . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 182
Yağma Ağaoğlu’nun Böreği . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 185
Bir Tenkit ve Bir Mukabele . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 187
Senevî Bir Milyon Lira . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 190
Kantoculardan İstiane . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 193
Üç Kavrulmuş Bey . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 194
Bir Noksanına . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 195
Hoş Geldim, Boş Geldim . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 197
Neler Deriz, Neler Yaparız? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 198
Serdar-ı Dilîr . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 199
O Geldi Gördüm! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 202
Muvazenemizdeki Bozukluk . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 204
Benim Gördüklerim . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 206
Celal Nuri Bey’e Açık Mektup . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 208
Ameden-i Laklak . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 212
Hakları Varmış . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 215
On Temmuz Hasbıhalleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 218
Sakal Uğrunda . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 222
Kaybolan Hürriyet . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 225
Kavuncuya Mersiye . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 227
Siyahlı Beyaz Kadın . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 230
İstanbul’un Oyunu . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 233
İkametgâhı Meçhul Bir Zat . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 236
Bedbin Olmalı! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 239
Bir Bacaksız . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 241
Kandilzadeliğim . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 243
Halisâne Bir Tavsiye . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 246
Aramızdaki Fark . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 249
Bilmediğim Bir Hayat . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 252
İncir Bahsi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 255
Beyler, Bu Taraftan . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 258
Uygun Bir Hikâye . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 261
Ben Değilim… O . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 264
Kara Düşünceler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 267
Hatt-ı Hareketim . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 270
Vaziyet İcabı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 273
Bir Ân-ı Tarihî . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 276
Cezaların Beteri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 278
Kıymetli Günler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 281
Rengini Buldu . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 284
Sarsılmaz İnşallah . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 286
Böyle Dedi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 288
Yalanlar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 291
Ah Bu İnsanlar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 293
Dört Zamane Fıkrası . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 296
SİYASETE, EDEBİYATA, GAZETECİLERE DAİR…
İstikbalime Dair . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 301
Lafla Yürüse İdi… . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 307
Politikacılar-I . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 310
Politikacılar - II . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 314
Vakâyi-i Senetu Erbâin ve Selâse Mie ve
Elf Nizâ-ı Sâbıkâ Elçi Hâce Rıza Çelebi
Be-Şeyh Nazif Efendi/ Be-Tarz-ı Kudema . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 318
Yeni Sokak İsimleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 321
Mesfur’un Encamı/
Oyunlara Dair Mizahi Dram Üç Perde . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 323
Refik Halid, “Benim Harp Zenginliğim-I” . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 333
Benim Harp Zenginliğim-II . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 337
Bir Yenice Paketi Hakkında İlmî ve Fennî Tetebbuat . . . . . . . . . . . . . . . . 341
O Benim Elime Geçse İdi… . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 346
Olursa Böylesi Olsun! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 350
Cenevre’nin Tesiri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 353
Yumurta Bahsi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 357
Abdullah Çavuş’un Altmış Lirası . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 360
Yeni Mecmua’ya Nasıl Çerağ Oldum . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 363
Büyük Ada’nın İki Devri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 367
“İsmail Hakkı Paşa Hazretlerinin Muharririmize Beyanatı” . . . . . . . . 370
Deniz Canavarının Aslı - I . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 373
Deniz Canavarının Aslı-II . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 378
Haftalık Hadiselere Dair Acı ve Tatlı Sözler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 382
Efendiler Siz Bize Gülünüz! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 386
Anladım ve Acıdım! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 389
Kaptan Yerine Çıkmaktaki Fenalıklar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 395
Aşkta Ben İtilafçıyım! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 399
Tanıyamadık Gitti . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 402
İşittiklerimiz . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 406
Politika Seyahatleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 409
Aklımızdan Geçenler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 412
Mütareke’den Sonra İstanbul . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 416
İstikbal Tafsilatı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 420
Avrupa’dan Mektup . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 424
Buhara’dakine Mektup . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 427
ÇARŞIYA PAZARA, KADINLARA DAİR…
Mantolar Neye Mal Oluyor? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 435
Mantolar Neye Mal Oluyor? -2 . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 438
İzzet-i Nefis Meselesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 442
İstanbul’da Mevsimler Nasıl Değişir? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 446
Öksürük . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 449
Acaba Kim? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 453
Bir Bela . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 457
Asrî Keşfin Neticesi –Oyun Üç Kısa Perde– . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 461
Yaz Düşünceleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 464
Adalar Yolunda Bir Pazar Seferi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 468
Asrî Analık! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 472
Açıklık ve Hafiflik Aleyhinde . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 475
Kurban Bayramına Ait Tenkidat ve Mülahazat . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 479
Bir Facia-i Aşk . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 483
Mektepler Açıldı… . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 487
Bir Zulüm Numunesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 490
Sözlük . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 495
Refik Halid’in Aydede Yazıları Kaynakçası . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 527
Giriş
Refik Halid’in Aydede’si
Mütareke Ortamı İçinde Refik Halid
II. Meşrutiyet sonrasının karışık ve bir o kadar da dikkat çekici politik ortamı içinde İttihat ve Terakki iktidarına
mizah yoluyla muhalefet eden en önemli şahsiyetlerden biri
Refik Halid’dir (1888-1965). Özellikle Cem dergisinde “Kirpi” imzasıyla yayımlanan yazılarında İttihat ve Terakki’nin
yönetim anlayışını, kadrolarını ve yolsuzluklarını güçlü bir
mizahî yaklaşımla gülünçleştirerek iktidar mensuplarını
ciddi ölçüde rahatsız etmiş ve bu yüzden meşhur 1913 sürgünleri arasında o da yer almıştır. Mütareke döneminde de
ülkeyi felakete sürüklediğini düşündüğü İttihatçı kadroyu
sert bir biçimde eleştirmeyi sürdürmüştür.
Mütareke döneminde Refik Halid, Hürriyet ve İtilaf
Fırkası üyesi olarak aktif politikanın içindedir. 14 Nisan
1919’da Posta ve Telgraf Umum Müdürlüğü’ne getirilmiş;
altı ay kaldığı bu görevi sırasında Anadolu’da örgütlenmeye
çalışılan direniş hareketinin haberleşme olanaklarını kısıtlama girişiminde bulunmuştur. Refik Halid, başından itibaren Anadolu hareketinin İttihatçı bir oluşum olduğu kuşku13
sunu taşımış ve İzmir’in işgalden kurtuluşuna kadar da Millî
Mücadele’ye güvensizliğini devam ettirmiştir.
Mütareke döneminde Refik Halid, resmi görevlerinin
dışında gazetecilik faaliyetlerini de sürdürmüş; Sabah, Alemdar ve sonradan Peyam-ı Sabah gibi Hürriyet ve İtilaf çizgisinde yayın yapan gazetelerde “Kirpi” ve “Aydede” imzalarıyla okurun karşısına çıkmıştır. Bu gazetelerde İttihat ve
Terakki’nin ağır eleştirileri dışında Anadolu’da örgütlenen
Kuva-yı Milliye hareketi de onun ana temalarından birini
oluşturmuştur. 1922’ye gelindiğinde yazar, Mihran Efendi
ile Ali Kemal’in çıkardıkları Peyam-ı Sabah’ın başyazarıdır.
Aydede Çıkıyor…
Aydede, 2 Ocak 1922 tarihinde yayın hayatına başlar.
Refik Halid, anılarını topladığı Minelbab İlelmihrab’da
Peyam-ı Sabah’tan aldığı ücretin geçinmesine yetmemesinin kendisini bir mizah gazetesi çıkarmağa sevk ettiğini ileri
sürer, ancak Aydede’nin çıkışındaki tek sebebin geçim sıkıntısı olduğu söylenemez. Refik Halid, 1922’nin belirsiz siyasal
ortamı içinde Ankara’ya karşı bir pozisyon alma gereksinimi
ile hareket etmiş, Millî Mücadele’ye mizah yoluyla muhalefet edebileceği bir mizah dergisi tasarlamıştır. Gazete veya
dergi çıkarma iznini almanın son derece güç olduğu bir
dönemde Aydede gereken izinler, kolaylıkla alınmak suretiyle yayımlanabilmiş, yayın süresi boyunca da sansüre takılmadan çıkmayı sürdürmüştür. Dergi ilk sayısından itibaren
dönemin önemli gazetelerini kıskandıracak derecede iyi bir
satış rakamına ulaşmış, bunun dışında başta Vahdettin olmak üzere belli çevreler tarafından da desteklenmiştir.
14
Aydede, pazartesi ve perşembe olmak üzere haftada iki
kez, dönemin birçok süreli yayınında olduğu gibi, dört sayfa olarak ve 29x40 cm boyutlarında yayımlanmıştır. Sabah
Matbaası’nda basılan Aydede, 9 Ekim 1922 tarihine kadar
düzenli olarak doksan sayı çıkmıştır. Derginin son sayısı,
Refik Halid’in İstanbul’dan ayrıldığı gün basılmış, bu son
sayıda Aydede sahibinin hiçbir yazısına yer verilmemiştir.
Aydede’nin Yazar Çizer Kadrosu
Aydede’nin sahibi ve başyazarı Refik Halid’dir. Dergide
seksen dokuz sayı boyunca “Nakş-ı Berâb” başlıklı başyazıların tamamını “Aydede” imzasıyla o kaleme almıştır. “Kirpi”
ve “Refik Halid” imzasıyla da epeyce yazısına rastlanan Refik
Halid’in imzasız yazıların büyük bir kısmının da yazarı olduğu söylenebilir. Refik Halid dışında derginin zengin bir
yazar çizer kadrosu vardır. Osman Cemal, Orhan Seyfi, Halil
Nihat, Fazıl Ahmet, Mahmut Sadık, Abdulbaki Fevzi, Yusuf
Ziya, Selami İzzet, Ercüment Ekrem, Rıza Tevfik, Reşat Nuri,
Ali Haydar, Mehmet Sıtkı, Güzide Sabri, Fahrünnisa Fahreddin, Enis Behiç, İdris Sabih, Burhaneddin Ali, Mücella
Fetanet, Ahmet Nureddin, Fahreddin Nazım, Selahaddin
Rifat, Vedat Örfi gibi isimler yazılarıyla dergiye katkıda bulunmuşlardır. Dergide Refik Halid’ten sonra en çok Osman
Cemal ve Abdulbaki Fevzi’nin imzalarına rastlanmaktadır.
Aydede’nin çizerleri de önemlidir. Türk çizgi mizah sanatının önemli yayınlarından biri olan Aydede’nin baş çizeri Ahmet Rıfkı’dır. “İşkenceci” veya “Hain” sıfatları ile de tanınan
Rıfkı karikatür tarihimizin başarılı çizerlerinden biridir. Dergi15
deki politik karikatürlerin büyük kısmını o çizmiştir. Rıfkı dışında Ahmet Münif (Fehim), (Mehmet) İzzettin, Ramiz (Gökçe),
Ratip Tahir (Burak), (Hasan) Fahrettin, Hasan Rasim (Us),
Haydar Şevket, M. (Mim) Kemal, Mümtaz, Refik, Fikri, Mazhar
Nazım (Resmor), Salâhattin, Zeki Cemal (Bakiçelebioğlu), İsmail Hakkı, Hüsamettin Haşim, Fikret, Mahmut (Esat), Muhittin, Şerafettin, Nissa, Cemal, A (Elif). Kâzım, Saim, Cemil Cem
de dergiye karikatürleriyle katkıda bulunmuştur.
Yayın Politikası
Refik Halid, Aydede’nin mizah çizgisini de yayın politikasını da belirlemiştir. Aydede’nin Refik Halid yayını olduğunu, derginin başlık klişesinde bile görmek mümkündür.
Rıfkı’nın çizdiği klişede sol üst köşede İstanbul’u aydınlatan
“Aydede” Refik Halid’dir. İlk sayıda, “Meslek Bahsi” başlıklı
ilk başyazıda Refik Halid, ülkeye hâkim olan üç politik oluşuma da mesafeli olunacağını söyler, daha doğrusu İttihatçılık, İtilafçılık ve Millîcilik’in memleketin yararına politikalar
üretemediği düşüncesini savunur. Ona göre Millî Mücadele
de bir tür particilik faaliyetidir, bitip tükenmeyen bir çöldür. Dergide yayımlanan yazı ve karikatürler incelendiğinde ise bu “mesafe” kuralının zaman zaman ihlal edildiği görülmektedir. Bununla birlikte, aynı yazıda derginin mizah
çizgisinin “nezih ve eğlenceli” olacağının vurgulanması da
önemlidir. Yayın yaşamı boyunca Aydede gerçekten de incelikli mizah çizgisini sürdürmüş, kaba hicve ve söyleme yer
vermeyen bir mizah dergisi olmayı başarmıştır. Bunda kuşkusuz Refik Halid’in mizah anlayışı belirleyici olmuştur. Ay
16
Peşinde adlı kitabında yer alan “Mizahta Ehliyet” başlıklı yazısında mizahın gülünç insanların değil, gülünç olanı gören
ve bunu nazikçe anlatabilen insanların işi olduğunu söyler.
Groteske, kaba sataşmaya dayalı mizah anlayışına karşı olduğunu da özellikle belirtir. Bu bakımdan Aydede’de mizahın,
hemen daima Refik Halid’in çizdiği sınırlar dâhilinde üretildiğini söylemek mümkündür.
Aydede yazarı Refik Halid
Refik Halid’in Aydede’de 200 civarında, imzalı, yazısı
yer almıştır. Son sayı hariç, derginin “Nakş-ı Berâb” başlıklı
başyazılarının tamamı “Aydede” imzasıyla onun kaleminden
çıkmıştır. “Nakş-ı Berâb”larda kimi zaman birden fazla konu
üzerinde durulmuş, bunlar için de farklı yazı başlıkları kullanılmıştır. “Refik Halid” ve “Kirpi” Aydede sahibinin dergide
kullandığı diğer imzalardır. Toplam 65 yazıda “Refik Halid”
imzasına rastlanmaktadır. Dergide yazarın mizahçı kimliğiyle
özdeşleşmiş “Kirpi” imzasıyla da epeyce yazısı bulunmaktadır.
Refik Halid, Aydede’deki yazılarında manzum türler
dışında, bir mizah dergisinde kullanılabilecek öykü, fıkra,
sohbet, piyes, anı gibi değişik türleri de kullanmıştır.
Millî Mücadele…
Refik Halid’in Aydede’yi İttihatçı bir örgütlenme olarak
gördüğü Millî Mücadele’ye karşı muhalif bir çizgide konumlandırdığı açıktır. Aydede öncesinde Millî Mücadele’ye karşı
daha sert bir muhalif çizgisi bulunan Refik Halid’in İzmir’in
17
kurtuluşuna kadar Ankara’da örgütlenen mücadeleye inanmamakla birlikte Aydede’de artık orada bir hükümet etme
şeklinin mevcudiyeti konusunu tartışmadığı söylenebilir.
Bütünüyle muhalif bir cepheden de olsa TBMM’nin hukuki varlığını, liderin Mustafa Kemal olduğunu mizah konusu
yapmayan bir yaklaşımın varlığı duyumsanmaktadır. Bununla birlikte Refik Halid’in TBMM’nin uygulamaları, politikaları ve Ankara’da görev yapan zevat hakkında ısrarla mizah
ürettiği söylenebilir. Özellikle eskiden İttihat ve Terakki’ye
muhalefet ettiği halde 1920 sonrasında Millî Mücadele’yi
destekleyen ve Ankara’da önemli görevlere getirilen kişiler
hakkında daha sert bir tutum takınmıştır. TBMM’nin ve
Ankara’nın başka ülkelerle olan diplomatik ilişkilerini kurmak ve yürütmekle görevlendirdiği şahısların kendi şahsi çıkarları doğrultusunda hareket eden, devletin kısıtlı olanaklarını sömüren, yağlı mansıp peşinde koşan insanlar olarak
karikatürize edilmeleri, yürütülen mücadeleyi okur nezdinde değersizleştirme çabalarının ürünü sayılabilir. Bu türden
bir politik mizahın en ilginç örneklerinden biri bu kitapta
da yer alan “Mesfur’un Encamı” başlıklı ve 1922’de Paris başkonsolosluğuna getirilen Ahmet Ferit’in (Tek) ve ailesinin
hicvedildiği piyes metnidir. Bu bağlamda Cami Bey’i, Rıza
Nur’u, İsmail Suphi Soysallıoğlu’nu, Ruşen Eşref’i getirildikleri dış görevler dolayısıyla hicveden metinler dikkat çekicidir. Bunlar dışında Ankara’da genel olarak hükümetin
ve TBMM’nin icraatı mizah konusu yapılmıştır. Ankara’nın
devletin kısıtlı olanaklarını hoyratça harcadığı, tıpkı İttihat
ve Terakki hükümetlerindeki gibi adam kayırmacılığın, yolsuzluğun haddinden fazla olduğu ileri sürülmüştür.
18
Savaşın olağanüstü koşulları içinde TBMM’nin çıkardığı bazı kanunlar da Refik Halid’in yazılarına konu olmuştur. Özellikle alkollü içki üretimini ve tüketimini yasaklayan
kanun ile düğünlerdeki aşırı harcamayı yasaklayan kanun,
Refik Halid’in hem imzasız hem de imzalı yazılarında gülünçleştirilmiştir.
Refik Halid, Ankara’da İttihatçı bir gelenek olarak jakoben eğilimlerin egemen olduğunu ileri sürmüş ve özellikle
İstiklâl Mahkemelerinin halka ve muhaliflere korku salan
uygulamalarını sorgulamıştır.
Millî Mücadele’nin ideolojik eğilimleri de Refik Halid’in
mizah yoluyla sorguladığı konulardan biridir. Refik Halid,
Millî Mücadele’yi İttihatçı bir oluşum olarak kabul etmiş ve Ankara’daki ideolojik yapıyı hemen daima buna dayandırmıştır.
Refik Halid’in ilk başyazısından itibaren hareketi “Millîcilik”
olarak nitelemesi de, derginin Ankara’nın ideolojik tercihi konusundaki kabulünü yansıtmaktadır. Refik Halid, TBMM’nin
dış temaslarındaki tercihlerinde de Turancı görüşlerin etkisi
olduğunu düşünmüş, Orta Asya politikalarını bu açıdan hicvetmiştir. Refik Halid, milliyetçi refleksin ülkeye zarar vereceği düşüncesindedir. Bunun dışında Refik Halid, Ankara’nın
Türkçülük anlayışını gülünçleştirmek için bütün mizah gücünü kullanmaktan çekinmemiş, örneğin 30 Kânunusani 1922
tarihli “Çini Soba Meselesi” yazısında Ankara’ya kaba ve cahil
bir milliyetçiliğin egemen olduğunu savunmuştur.
Refik Halid, Millî Mücadele sonrasında toplumun özgürlüğüne kavuşması durumunda bile ekonomik sorunların
çözülemeyeceğine ve toplumun daha büyük bir yoksulluk
içinde güçsüzleşeceğine inanmıştır. Böyle bir özgürlükten
19
esaretin daha iyi olacağını 2 Mart 1922 tarihli Aydede’de yayımlanan “Kuş Beyni” başlıklı yazısında kendine özgü mizahıyla vurgulamıştır.
Millî Mücadele döneminde Ankara’yı ilk tanıyan ülkelerden biri Rusya olmuştur. Hatta Ankara’ya ilk temsilci
gönderen ülkelerden biri de Sovyet Rusya’dır. Bu durum,
İstanbul’daki İtilafçı çevrelerde Ankara’nın komünizme kaydığı şeklinde propaganda malzemesi yapılmıştır. Refik Halid de Aydede’de zaman zaman Ankara’yı Sovyet Rusya ile
ideolojik işbirliği içinde göstermeye çalışmıştır. Sovyet devriminden sonra İstanbul’a gelen ve “Haraşo” adı verilen Rus
kadınların İstanbul’da yarattığı sorunlardan bahsediyormuş
gibi görünen “Haraşoların Azimeti Münasebetiyle” başlıklı
yazısında Refik Halid, “Lenin! Lenin! Senin bize bir zararın
da bu oldu! Anadolu’yu dostluğunla, İstanbul’u ise düşmanlığınla perişan ettin. Anadolu’ya “yoldaş”, İstanbul’a “haraşo” kelimelerini öğrenmek pek pahalıya mal oldu!” sözleriyle
Ankara’nın ideolojik “tercihi” konusunu vurgulamıştır.
İttihatçılar…
Refik Halid, derginin ilk sayısındaki “Meslek Bahsi” yazısında mesafeli olduğunu belirtmesinin dışında ilk sayılarda İttihat ve Terakki’yi doğrudan hedef alan bir yazı yayımlamamıştır. Ancak özellikle Malta sürgünlerinin dönmeye başlamasıyla
birlikte İttihatçılara yönelik mizaha ağırlık vermiştir. Geçmişte
kendisini muhalif olduğu için Sinop’a sürgüne gönderen İttihat ve Terakki iktidarını bu vesileyle anımsamıştır. Özellikle en
büyük düşmanları olarak gördüğü eski Maliye Nazırı Cavit Bey
20
ile Hüseyin Cahit’in İstanbul’a dönmeleri, Refik Halid’in üzerinde olumsuz etki yaratmış; Aydede sahibi, imzalı-imzasız çok
sayıda yazıda bu ikilinin dönüşlerini, hatta Hüseyin Cahit’in
Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı’na seçilmesini, geçmişte yaptıklarına göndermelerle şiddetli bir biçimde eleştirmiştir.
Refik Halid, Malta dönüşü eski İttihatçı lider kadronun Ankara’ya egemen olmasından endişe etmiş, onların
geçmişteki yolsuzluklarını anımsatmak suretiyle bir bakıma
Ankara’yı da dolaylı yoldan uyarmaya çalışmıştır.
İttihatçı lider kadro içinde özellikle Enver Paşa’nın Orta
Asya’daki faaliyetlerini yazı konusu yapmış, Ankara’ya gelip
hareketin başına geçeceğini ileri sürmüştür. Mustafa Kemal
ile Enver Paşa arasındaki eski husumetten yararlanan bu yazılar, Enver Paşa’nın ölüm haberleri üzerine artmış, hatta
Refik Halid, derginin son sayılarına kadar Enver Paşa’nın
ölümüne inanmamayı sürdürmüştür.
İtilafçılar…
Refik Halid ve Aydede, Hürriyet ve İtilaf Fırkası hakkında, diğer iki oluşum ölçüsünde hırpalayıcı bir tutum sergilememiştir. Aslında 1922’de İtilafçıların dikkate değer bir
hareketlilik içinde oldukları söylenemez; ancak Refik Halid,
bir dönem içlerinde bulunduğu partiye karşı daha yumuşak bir tutum içinde olmuştur. Yine de imzasız yazılarında
partinin ikiye bölünmesini, her iki hizbin de atalet içinde
olmasını eleştirmiştir.
Dergi, Darülfünun öğrencilerinin Rıza Tevfik ve Ali Kemal gibi İtilafçı hocalara karşı başlattığı boykotta öğrenciler
21
aleyhinde yayın yapmış; Refik Halid, öğrencilerin yaptıklarını çocukça bulduğunu ifade etmiştir.
7 Temmuz 1922’de Cercle d’Orient Kulübü’nde Damat
Ferit şerefine verilen çay ziyafeti ve ardından parti merkezinde dört gün süren toplantılarda İtilafçılar, savaşın bitiminde işgalci güçlerden ülke yönetiminin kendilerine bırakılmasını isteme kararına varmışlardı. Aydede, bu toplantıyı
önemsiz gibi gösterme misyonunu üstlenmiş, bunun sadece
basit bir çay ziyafeti olduğu ısrarla vurgulanmıştır.
İzmir’in işgalden kurtuluşunu izleyen süreçte Refik Halid, yazılarında eski İtilafçılara yönelik daha alaycı ve eleştirel bir dil kullanmaya başlamıştır. Özellikle, bu kitapta da
yer alan, Ali Kemal’i ve Rıza Tevfik’i hedef alan yazılar dikkat çekicidir. İmzasız yazılarda da İtilafçıların kendilerini
belirsizlikte hissetmeleri gülünçleştirilmiştir.
Yazarlara, Şairlere Dair …
Refik Halid, Aydede’de politik mizahın devamı olmak
üzere edebiyat ve basın dünyası ile ilgili çok sayıda yazı ve espriye yer vermiştir. Dergide Refik Halid dışında diğer yazar ve
çizerler de edebiyat dünyasına yakın ilgi göstermiştir. Derginin politik tutumu, edebiyat ve basın dünyası hakkındaki mizah üretiminde de belirleyicidir. Dergide gülünç “kusur”ları
gösterilen edebiyat çevresi rasgele seçilmemiş, sanatçıların
ya da süreli yayınların güncel politika içindeki duruşlarına
dikkat edilmiştir. Aydede’de odağa alınan sanatçıların büyük
kısmının ortak özelliği, Millî Mücadele yanlısı olmaları ve Refik Halid ile aralarındaki bazı kişisel sorunlardır. Refik Halid,
22
bazı sanatçılar hakkında ısrarcıdır. Yahya Kemal, Halide Edip
ve Yakup Kadri, Refik Halid’in yazılarında ve imzasız esprilerinde sıklıkla okur karşısına çıkarlar. Ayrıca Rıza Tevfik,
Ahmet Haşim, Süleyman Nazif, Ruşen Eşref, Aka Gündüz
gibi yazar ve şairler hakkında da Refik Halid’in yazı yazdığı
görülmektedir. Bunlardan Rıza Tevfik dışındakilerin Ankara
yanlısı oldukları için mizah konusu yapıldığı söylenebilir.
Refik Halid ile aralarında İkinci Meşrutiyet yıllarından kalma kişisel bir husumeti bulunan Yahya Kemal,
Aydede’nin en çok mizah konusu yaptığı sanatçıların başında yer almaktadır. Dergide Yahya Kemal temalı yaklaşık kırk
beş yazı bulunmaktadır. Yahya Kemal’in özellikle Dergâh
mecmuasındaki faaliyetleri, genç ve yenilikçi şairleri dergi
etrafında toplaması, henüz dişe dokunur bir eser ortaya koyamaması ve Millî Mücadele’ye destek olması hicve uygun
“kusurlar”dan sayılmıştır. Kitapta Yahya Kemal’i intihalle
suçlayan bir yazı bulacaksınız. Dikkat çekici Yahya Kemal
esprileri, imzasız yazılarda karşımıza çıkmaktadır.
Ahmet Haşim’in Yakup Kadri hakkında yazdığı bir yazının hicvedildiği yazısında ise Refik Halid, hem Haşim’i hem
de Yakup Kadri’yi alaya almıştır. Haşim’in yazısına mizahçı
gözüyle bakarak bir övgü yazısından mizaha uygun bir içerik
çıkarmak Refik Halid’in mizah dehasının sonucudur.
Basın ve Gazeteciler…
Dönemin kendine özgü koşulları içinde İstanbul basını, birbirine karşıt iki kutbun kalem mücadelesi verdiği bir
arenaydı. Daha sonradan “Mütareke basını” olarak adlandı23
rılacak bir grup gazete, Millî Mücadele’ye muhalif çizgide
yayın yapmış, buna karşı da Anadolu’yu destekleyen süreli
yayınlar ortaya çıkmıştır. Mütareke sonrasında İstanbul basını bu mücadelenin örnekleriyle doludur. Refik Halid’in
Aydede’si de bu mücadelenin muhalif cephesinde yer almıştır. Bu bakımdan dergide basına, gazetecilere dair esprilerin fazla olması şaşırtıcı değildir. Aydede’de 1922 yılının neredeyse bütün basın olayları, dedikoduları, İstanbul
basınının renkli kişileri, gazete sahipleri yaklaşık yüz otuz
yazı ile mizah konusu yapılmıştır. Derginin basın dünyasına
ilgisi dikkat çekicidir. Dergide “Matbuat Âlemi” başlığı altında güncel basın dedikoduları, olayları ile ilgili espriler yer
almıştır. Bunun dışında “Mülakatlarımız”daki bazı hayalî
söyleşilerde dönemin tanınmış gazetecileriyle alay edilmiştir. “Anadolu’ya Dair” köşesinde zaman zaman Ankara yanlısı gazetelerle polemiğe girilmiştir. Refik Halid başta olmak
üzere dergi yazarları gazeteler ve gazeteciler hakkında mizah veya hiciv yazıları kaleme almıştır.
Aydede’de Türk basını birkaç açıdan sorunsallaştırılmıştır. Dergide genelde basın organlarının içinde bulunduğu ekonomik durumun mizahını yapan yazılar dikkat çeker.
Ankara yanlısı gazete ve dergilerin satış rakamları da bu
bağlamda ele alınmış ve Ankara’nın maddî desteğine rağmen Millî Mücadele’yi destekleyen gazetelerin Aydede’nin
satış rakamlarına yaklaşamadığı vurgulanmıştır. Dergide
dönemin basın kavgalarından mizah üretilmiş, basında çıkan yazıların nitelik sorunu da ele alınmış, özellikle rakip
mizah dergisi Güleryüz’ün mizah seviyesi sorgulanmıştır.
24
Refik Halid, 1922 yılında yapılan Matbuat Kongresi’ne taraf
olmuş ve bu kongrede Hüseyin Cahit’in başkanlığa seçilmesini eleştirmiştir.
Aydede’de basın hakkında çıkan yazıların ağırlığını ise,
doğrudan gazetecileri ve gazete sahiplerini hedef alan yazılar oluşturmuştur. Aydede’de Mütareke dönemi Türk basını
içinde en çok İleri ve Celal Nuri hakkında yazı çıkmıştır.
Celal Nuri, İleri’de Mustafa Kemal’in direktifleri doğrultusunda yayın yaptığı için Aydede’nin hedefi olmuştur. Ayrıca
Ankara’yı destekleyen İkdam, Akşam, Dergâh gibi süreli yayınlar ve bu gazetelerin sahipleri veya yayın müdürleri de
eylemleriyle, yazılarıyla gülünç kılınmışlardır. Ankara’da
yayımlanan gazeteler, özellikle Aka Gündüz’ün çıkardığı
Anadolu’da Peyam-ı Sabah da derginin önemli hedeflerinden biridir.
Millî Mücadele karşıtı basın cephesinin en güçlü sesi
olan Ali Kemal de Aydede’nin en fazla hırpaladığı gazetecilerden biridir. Refik Halid’in ve Aydede’nin Ali Kemal
esprileri, bir muhalif dergi için dikkat çekici ölçüdedir. Refik Halid, anılarında Ali Kemal’i güven vermeyen bir kişilik olarak tanımlar. Dergideki Ali Kemal esprilerinde Refik
Halid’in buna benzer kişisel duygularının etkisi olmalıdır.
Ali Kemal’in yazılarında kullandığı hakaretamiz dil Refik
Halid’in eleştirdiği hususların başında gelmektedir. Ancak
Darülfünun boykotu dolayısıyla Ali Kemal’i savunmaktan da
geri durmamıştır. İzmir’in kurtuluşundan sonra Ali Kemal
hakkında yazdığı yazılarda ise, onun politik zaaflarını daha
açık bir şekilde gülünçleştirmiştir.
25
Günlük Yaşama Dair
Aydede’yi güncel siyasa içinde mizah üreten bir mizah
dergisi olarak nitelemek haksızlık olur. Aydede, yayımlandığı sürece sadece politik sorunlarla, basın ve edebiyat dünyasıyla uğraşmamış; özellikle İstanbul’un günlük yaşamına da
mizahî bir yaklaşımla ayna tutmuş; toplumsal ve ekonomik
sorunları gündeme getirmiştir. Halkın belediye hizmetlerinin yürütülmesinden kaynaklanan sorunları, 1922 yılının
belli başlı bütün önemli kent olayları dergide genellikle
“Çarşıya Pazara Dair”, “Belediye Haberleri”, “Emanet’ten”;
kadın erkek ilişkileri, moda, giyim kuşam sorunları “Kadınlara Dair” gibi başlıklar altında gülünç yönleriyle ele alınmıştır. Refik Halid de, hem başyazılarında hem de diğer
yazılarında zaman zaman İstanbul’un güncel sorunlarına ve
kadınlara dair mizah üretmiştir. Özellikle modernleşmenin
yarattığı kültür krizinin kadınlar üzerindeki olumsuz sonuçlarını irdelemiş, bu bağlamda en çok kadın kıyafetlerindeki
değişmeler veya moda hakkında yazı yazmıştır.
Türk Mizahında Aydede’nin Yeri
Aydede, döneminde Milî Mücadele’ye muhalif bir mizah dergisi olduğu kadar, özellikle mizah yapma yöntemlerindeki inceliklerle, mizah dilinin nezihleşmesindeki katkılarıyla anımsanması gereken, Türk mizahında çok önemli
yeri olan bir süreli yayındır. Refik Halid, Aydede’de kaba,
argolu ve müstehcen göndermelere sahip bir mizah dili ile
yazılmasına izin vermemiştir. Ayrıca Batı mizahında olduğu
gibi, Aydede’de de ironinin en sık kullanılan gülünçleştir26
me yollarından biri oluşu, Refik Halid’in mizah anlayışının
sonucudur.
Baştan sona dolu dolu, okuyucuya benzersiz bir mizah
keyfi sunan bir dergi olmanın yanında Aydede, politik mizah ve hicivdeki seviyesiyle de önemsenmesi gereken bir
süreli yayındır. Peyam-ı Sabah’ta Ali Kemal’in Millîcileri
hakaretlerle aşağılayan yazılarına da, politik seviye itibarıyla
eleştiri getiren Refik Halid, çoğunu kendi kaleme aldığı politik hiciv veya mizah yazılarıyla düşünceye dayalı ince esprinin Türk mizahındaki en büyük isimlerinden biri olduğunu
göstermiştir.
Aydede’de mizahın ve hicvin tek boyutlu olmaması,
değişik formlar ve üsluplarla üretilmesi, politik ya da toplumsal hesaplaşmanın mizah ve hiciv düzleminde düşünceye dayalı sağlıklı bir mizah anlayışıyla gerçekleştirilmesi,
Aydede’yi Türk mizahında önemli bir yere oturtmayı gerekli
kılmaktadır. Aydede, Millî Mücadele’ye muhalefet edişindeki yanılgılarla anımsansa da, aslında Türk mizahında büyük
bir seviye yükselmesidir.
Kitap Hakkında Birkaç Söz
Bütün eserlerinin yeniden yayımlanması, Refik Halid
meraklılarını, edebiyat tarihçilerini mutlu ediyor. Bununla
birlikte sanatçının günümüz okuru için meçhulde kalmış
eserleri, basılanlardan fazladır. Bu kitap, Refik Halid’in 2
Ocak 1922 - 9 Ekim 1922 tarihleri arasında çıkardığı meşhur
mizah dergisi Aydede’de yayımlanan; ama yazarın kitaplarına çeşitli sebeplerle alınmayan yazılarını bir araya getirme
27
isteğiyle oluştu. Aydede üzerinde kapsamlı bir monografi
hazırlamış ve yayımlamıştım; Refik Halid gibi, Türk mizah
edebiyatında büyük bir deha kabul ettiğim bir yazarın külliyatına katkıda bulunmak benim için heyecan vericiydi, bu
yüzden İnkılâp Kitapevi’nin bu yöndeki teklifini tereddütsüz kabul ettim.
Refik Halid, Aydede’de yayımlanan politik mizah örneği olarak nitelendirilebilecek yazılarının büyük kısmını
sürgünden döndükten sonra yayımladığı kitaplarına almamıştır. Yazarın Aydede yazılarının pek azı, Ay Peşinde, Ago
Paşa’nın Hatıratı ve Guguklu Saat kitaplarında, ufak tefek
değişikliklerle bulunmaktadır. Çalışmaya başlarken öncelikle bu yazılar ayıklandı; kitaplara girmiş yazılardan sadece
biri, “İstikbalime Dair”, kitap yayınında önemli eksiklikler
olduğu düşünülerek, bu kitaba Aydede’deki şekliyle alındı.
Refik Halid’in dergide “Refik Halid”, “Aydede” ve “Kirpi”
imzasıyla yayımlanan yazıları tespit edildi. Büyük olasılıkla
Refik Halid’in kaleminden çıktığı söylenebilecek imzasız yazılara, kanıtlama sorunlarının işi uzatacağı düşüncesiyle bu
aşamada yer verilmemesi uygun bulundu.
Sonraki aşamada Refik Halid’in Aydede’de yayımlanan
yazılarının yeni yazıya çevrilmesine geçildi. Çalışmanın en
uzun ve dikkat isteyen kısmı bu oldu. Metinlerin okunup
yeni yazıya aktarılmasından sonra bir sözlükçe oluşturuldu.
Refik Halid’in 1922’deki dili, belki de Türkçü politik
harekete muhalefeti yüzünden, hiç de sade sayılamaz. Bazen özel bir amaçla eski musanna üslubun parodisini üretmiştir. Bu tür metinlerin dili diğerlerine göre bugün için
elbette çok daha ağırdır. Metin okuma aşamasında Arapça,
28
Farsça sözcüklerin veya tamlamaların okunuşunda büyük
bir sıkıntı yaşanmamıştır. Ancak Refik Halid’in yazılarında
zaman zaman Batı kökenli sözcük kullandığı; bu tür sözcükleri de okundukları gibi eski harflerle yazıya geçirdiği
görülmektedir. Bu sözcüklerin birkaçının nasıl okunacağı
konusunda tereddüde düşülmüş ve bunlar parantez içinde
soru işaretiyle (?) belirtilmiştir.
Metinlerde bugün için kullanımdan düşmüş veya günümüz genç okurunun anlamını bilemeyeceği düşünülen sözcükler, hazırlanan sözlükte verilmiştir. Söz konusu açıklamaların metne özel anlamları içermesine dikkat edilmiştir.
Bunun dışında Refik Halid’in yazılarında adı geçen şahıslar
içinde de, çok tanınanları dışında kalanlar, dipnotlarla kısaca tanıtılmaya çalışılmıştır.
Kitapta Refik Halid’in Aydede yazılarını üç bölümde bir
araya getirmek uygun bulundu. “Nakş-ı Berâb” başlığını taşıyan ilk bölümde yazarın dergideki başyazıları, kronolojik sıraya göre yer almaktadır. Daha önce kitaplarına aldığı bir iki
yazı dışında Refik Halid’in Aydede başyazıları bu bölümde
bulunmaktadır. İkinci bölümde “Siyasete, Edebiyata, Gazetecilere Dair” başlığı altında başyazılar dışında, yazarın siyaset,
edebiyat ve basın dünyasına dair mizah yazıları toplanmıştır. Kitabın üçüncü bölümü “Çarşıya Pazara, Kadınlara Dair”
başlığını taşımaktadır. Aydede’nin iki köşesinin adını taşıyan
bu bölümdeki yazılar, yazarın günlük yaşamdan, belediye
hizmetlerindeki sorunlardan, kadın erkek ilişkilerinden,
modadan söz ettiği yazılardan oluşmaktadır. Bu bölümdeki
yazıların sayısı azdır, çünkü bu konulardaki yazıların büyük
kısmı, daha önce yazarın kitaplarına alınmıştır.
29
Kitabın sonunda Refik Halid’in Aydede’de yazdığı imzalı yazıların kaynakçası yer almaktadır. Kaynakça, yazarın
kullandığı ad veya müstear adlara göre gruplandırılmıştır.
Refik Halid’in külliyatının önemli bir parçasını yerine
yerleştirme iddiasındaki bu kitabın Refik Halid severlere,
edebiyat tarihçilerine yararlı olmasını diliyorum.
Mustafa Apaydın
Kaynakça
“Eski Aydede’den Hatıralar”, Aydede, S.1/91, 8 Mayıs 1948,
s. 5.
“Refik Halid Karay’la Bir Konuşma”, Konuşan: Meral Çelen,
Zübük, S. 11, 16.4.1962.
Aktaş, Şerif, Refik Halid Karay, Akçağ Yayınları, Ankara,
2004.
Apaydın, Mustafa, Türk Mizahında Bir Dönüm Noktası Aydede, Karahan Kitabevi, Adana, 2007.
Aydede, “26 Sene Önce”, Aydede, 8 Mayıs 1948, S. 91/1, s. 5.
Çeviker, Turgut, “ Karikatürcü Mülazım Ahmet Rıfkı’nın İşkence Davası”, Gül-Diken, S. 33, Yaz 2005, s. 26-33.
Çeviker, Turgut, Gelişim Sürecinde Türk Karikatürü-3,
Adam Yayınları, İstanbul, 1991.
Karaosmanoğlu, Yakup Kadri, Gençlik ve Edebiyat Hatıraları, 3. Baskı, İletişim Yayınları, İstanbul, 2003.
Karay, Refik Halid, Ago Paşanın Hatıratı, 2. Baskı, Semih
Lûtfi Kitapevi, İstanbul, 1939.
30
Karay, Refik Halid, Kirpinin Dedikleri, Semih Lûtfi Kitapevi,
İstanbul, 1940.
Karay, Refik Halid, Ay Peşinde, Semih Lûtfi Kitabevi, İstanbul, ty.
Karay, Refik Halid, Tanıdıklarım, 2. Baskı, Semih Lûtfi Kitabevi, İstanbul, ty.
Karay, Refik Halid, Bir Ömür Boyunca, İletişim Yayınları,
İstanbul 1990.
Karay, Refik Halid, Minelbab İlelmihrab, 2. Baskı, İnkılâp
Kitapevi, İstanbul, 1992.
Kayalı, Kurtuluş, Keşke Herkes Papağan Olsa, Ayyıldız Yayınları, Ankara, 1994.
Üyepazarcı, Erol, “Refik Halid’in ‘Aydede’si ile ‘Millî Mücadele’ ve ‘Millîciler’”, Müteferrika, S. 2, Bahar 1994, s. 138.
Varlık, M. Bülent, “Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Mizah”,
Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Türkiye Ansiklopedisi, C. 4,
1985, s. 1092-1100.
31

Benzer belgeler