Aracınız ile ilgili bilmeniz gerekenler olası

Transkript

Aracınız ile ilgili bilmeniz gerekenler olası
ARACINIZLA ĐLGĐLĐ BĐLMENĐZ GEREKENLER, YAŞANABĐLECEK OLASI
PROBLEMLER VE ÇÖZÜMLERĐ
SOĞUTMA SUYUNUN DEĞĐŞTĐRĐLMESĐ
Radyatörün düzenli olarak temizlenmesi araç bakımının can alıcı
bölümlerinden biridir.
Aracınızın soğutma sistemi, motorun ürettiği fazla ısıdan aracınızı korur ve
motorun doğru sıcaklık aralığında çalışmasını sağlar. Soğutma sistemini pas,
tortu ve kirleticilerden korumak radyatörün ve motorun en iyi çalışma
koşularında kalmasına yardım edecektir.
Radyatörü her iki yılda bir temizlemelisiniz.
ĐHTĐYACINIZ OLANLAR
• Antifriz (4-8 litre)
• Damıtılmış Su (4-8 litre) Drenaj kabı ya da kovası
• Püskürtme ağızlı bahçe hortumu
• Bir çift çalışma eldiveni (tercihen su geçirmez)
• Yumuşak kıllı naylon fırça
• Bir kova dolusu sabunlu su
• Koruyucu gözlük
Sıcak radyatör kapağını asla açmayın!
ADIM 1 - BAŞLAMADAN ÖNCE
Đlk olarak ve her şeyden önce motorun soğuk olduğundan emin olun.
Isınmış bir motor, radyatörde yüksek basınç altında ve sıcak olan bir soğutma
suyu demektir – ve radyatör kapağını açtığınızda muhtemelen fışkırma
yapacaktır.
ADIM 2 - RADYATÖRÜ TEMĐZLEYĐN
Motor kapağını kaldırın ve kazara kapanmasını önlemek için güvenli bir şekilde
açık kalmasını sağlayın. Naylon fırça ve sabunlu suyu kullanarak radyatör
ızgarasında toplanan ölü böcekleri ve parçaları yavaşça fırçalayarak temizleyin.
Fırçalamayı radyatör plakaları doğrultusunda yaptığınızdan emin olun. Metal
narin olduğundan tersi yönde fırçalandığında kolaylıkla eğilebilir. Bu şekilde
temizlendikten sonra, tüm parçaların yok edilmesi için ızgaranın üzerine
hortumdan yavaş bir hızda çıkacak şekilde su püskürtün.
Sadece iki yılda bir radyatörü temizlemeniz zorunlu olsa da, radyatör
ızgarasının yaklaşık her 20.000 km.de bir temizlenmesi iyi olacaktır.
ADIM 3 - BOŞALTMA KABINI YERLEŞTĐRĐN
Soğutma suyunun doğru bir şekilde boşaltılması çok önemlidir. Soğutma suyu
çok zehirlidir ancak çocuklara ve hayvanlara çekici gelecek derecede tatlı bir
kokuya sahiptir. Sıvının boşaltılması sırasında araç başıboş bırakılmamalı ve
boşaltılan su öylece yere akıtılmamalıdır. Kullanacağınız kabın mutfakta da
kullanılmadığından emin olun- tek kullanımlık bir kap en idealidir. Kabı aracın
altına kaydırın ve radyatörün tahliye valfini (çekvalf olarak da bilinir)
ortalayacak şekilde yerleştirin.
ADIM 4 - RADYATÖR KAPAĞINI KONTROL EDĐN
Radyatör kapağı, motoru soğuk tutması için radyatör içindeki soğutma suyunu
kapalı ve basınç altında tutar. Soğutma suyunun basıncı motor tipine göre
değişir ve basınç derecelendirmesi kapağın üzerinde gösterilmiştir.
1
Radyatör kapağı; geniş ve düz metal üst taraf ile alt taraftaki daha küçük
kauçuk conta arasında gerilmiş bir bobin yayı içerir. Yay ile kauçuk conta
arasındaki gerginlik kapağın basıncı tutmasını sağlar. Yani bu ikisini sıkıştırmak
kolaylaşmışsa kapak yıpranmış demektir ve değiştirilmelidir. Kapağı
değiştirmenizi gerektiren bir diğer işaret kauçuk contanın paslanmış ya da
kurumuş olmasıdır. Genelde kapak en az iki yılda bir değiştirilmelidir, böylece
bu değiştirme işleminin radyatörü temizlerken sizin rutinlerinizden birisi
olmasını sağlayabilirsiniz. Unutmayın; farklı basınç derecelendirmeleri için
farklı kapaklar mevcuttur. Aracınızın özelliklerine uygun derecelendirme
bilgisini not edin.
ADIM 5 - KELEPÇE VE BORULARI KONTROL EDĐN
Bir sonraki adım radyatörün boru ve kelepçelerini kontrol etmektir. Biri
radyatörün üstünde biri altında olmak üzere iki boru mevcuttur. Boruların
değiştirilmesi için radyatördeki suyun boşaltılması gerekir. Bu nedenle motoru
temizlemeden önce onları kontrol etmeniz iyi olacaktır. Bu yolla, eğer boruların
çatlak ya da sızdırıyor olduğu ile ilgili işaretler bulursanız veya kelepçeleriniz
paslanmışsa, radyatörü yeniden doldurmadan önce onları değiştirebilirsiniz.
Boruların yumuşamış olması, değiştirilmeleri için önemli bir göstergedir.
ADIM 6 - ESKĐ SOĞUTMA SUYUNU BOŞALTIN
Radyatörün tahliye valfinin (çekvalf), kolayca açılabilir olması için bir kolu
olmalıdır. Çekvalfi çevirerek açın (soğutma suyu zehirli olduğundan çalışma
eldivenlerinizi giyin) ve sıvının aracın altına yerleştirdiğiniz kaba akmasını
sağlayın. Tüm suyu boşalttıktan sonra çekvalfi değiştirin ve eski soğutma
suyunu yanınızda bulundurduğunuz kapanabilir başka bir kaba koyun. Sonra
boşaltılan soğutma suyunu toplamak için kullandığınız kabı tekrar valfin altına
koyun.
ADIM 7 - RADYATÖRÜ TEMĐZ SU ĐLE DURULAYIN
Şimdi asıl durulamayı yapmak için hazırsınız! Bahçe hortumunuzu alın,
püskürtme ağzını radyatörün doldurma ağzına koyun ve dolana kadar su ile
doldurun. Valfi açın ve içerdeki suyu valfin altındaki kaba akıtın. Su temiz
olarak akana kadar işlemi tekrarlayın ve durulama işleminde kullanılan tüm
suyun, eski soğutma suyunda olduğu gibi, kapanabilir kaplara koyulduğundan
emin olun. Bu noktada gerekirse yıpranmış boru ve kelepçeleri
değiştirmelisiniz.
ADIM 8 - SOĞUTMA SUYU EKLEYĐN
Đdeal bir soğutma suyu karışımı %50 antifriz ve %50 sudan oluşur. Musluk
suyunda yer alan ve suyun işini doğru olarak yapmamasını sağlayan mineraller
soğutucu karışımının özelliğini bozabileceğinden, formülde damıtılmış su
kullanılmalıdır. Çoğu radyatör yaklaşık iki galon sıvı tutabilir. Bu nedenle
kullanacağınız sıvı miktarına karar vermeniz zor olmayacaktır.
ADIM 9 - SOĞUTMA SĐSTEMĐNĐN HAVASINI BOŞALTIN
Son olarak soğutma sisteminde yerleşmiş olabilen hava boşluklarını almak
gerekli olacaktır. Radyatör kapağı açıkken motoru çalıştırın (basınç oluşumunu
engellemek için) ve yaklaşık 10 dakika çalışır durumda bırakın. Sonra kaloriferi
sıcak konumuna getirerek açın. Bu, soğutma suyunun devir-daimini
sağlayacak ve sıkışan havayı dağıtacaktır. Hava dışarı bırakıldıktan sonra biraz
daha soğutma suyu ekleyin ancak dikkatli olun; radyatörden serbest bırakılan
hava kabarcık şeklinde çıkabilir ve çok sıcak olabilir.
Sonra kapağı takın ve taşan suyu bir bezle silin.
2
KARBON TEMĐZLEME (CARBON CLEAN)
Karbon Birikimi Nedir ve Nasıl Oluşur?
Karbon birikimi içten yanmalı benzinli ve dizel motorlarda bir HC bileşiği olan
yakıtın yanma odasında hava ile yakılması sonucunda meydana gelen kurum
adını verdiğimiz karbon depozitlerinin birikmesi ile zaman içinde supap
yüzeylerinde, piston yüzeylerinde, yanma odası çeperlerinde ve segmanlar
etrafında oluşur. Bu birikimler motorun hava emme kapasitesinde azalma
meydana getirir. Hava emme kapasitesi azalan bir motorun volümetrik verimi
düşer.
Karbon Birikimi Araçlarda Ne Gibi Problemler Yaratır?
• Silindir kompresyonlarının düşmesi
• Motor gücünde azalma
• Fazla yakıt tüketimi
• Egzoz emisyonlarında artış
• Bozuk rölanti
• Hızlanma kabiliyetinde azalma
• Soğuk havalarda zor çalışma
• Motorun silkeleyerek çalışması
Karbon Temizleme Nedir?
Karbon temizleme içten yanmalı 4 zamanlı benzin ve dizel motorlarda yakıt
besleme sistemleri ile supap yüzeyleri, piston yüzeyleri, yanma odası
çeperlerini motordan herhangi bir parça sökmeden temizleyen bir sistemdir.
Karbon Temizliğinin Yararları Nelerdir?
• Çok kirli motorlarda %15 e kadar sağlanan yakıt tasarrufu, ortalama olarak
%3-5 civarındadır.
• Zararlı egzoz emisyonlarının azalması, benzin motorlarında %40 ın üzerinde,
dizel motorlarda ise %75 e ulaşan değerlerde tespit edilmiştir. Partikül
emisyonlarında azalma ortalama %30 un üzerindedir.
• Motor performansı artar. Dizel motorlarda gücün genelde %10-bazı
ölçümlerde %30-artması normal sonuçtur. Benzinli motorlarda temizleme
işleminden önce görülen ilk çalıştırma zorluğu, tekleme, düşük devirde sert
çalışma ve benzeri şikayetler ortadan kalkar.
• Karbon temizleme işlemi düzenli olarak (her 25.000 km.de bir) yapıldığında
motorun ömrü uzar.
• Parça değiştirilmesine gerek kalmadan bu tür harcamalar önemli ölçüde
azalır.
• Bakım ve işçilik masrafları ve süresi azalır. Yakıt enjeksiyon sisteminin dizel
motorlarda bakımı bir günü, hatta daha fazla zamanı alabilir. Tüm motorlarda
Karbon temizleme işlemi en fazla bir saat sürer.
FAR AMPULÜ NASIL DEĞĐŞTĐRĐLĐR?
Ön ve arka farlarınızın ampulü aniden yanabilir. Bu durumda trafik güvenliği
açısından büyük önem taşıyan lambaların yanmadığından trafik cezası ödemek
zorunda kalabilirsiniz.
Ayrıca uzun yolda ve gece yolculuk ediyorsanız, görüş açınız azalabilir.
Bu sebeple trafikte zor durumda kalmamak için otomobilinizin bagajında
mutlaka yedek bir ampul bulundurun. Bozuk ampulü değiştirmek sadece 3-5
dakikanızı alır. Bunun için bir yedek ampül ve bir tornavida gereklidir.
3
Değiştirme işlemi sırasında;
• Far ampulünün fişi çekilir.
• Far ampulünün lastiği çıkarılır.
• Yanan ampül çıkarılır. Aracınızda bulunan yedek ampülle değiştirilir. Ampulü
taktıktan sonra yine sırasıyla lastik ve fiş takılır.
TRĐGER KAYIŞINA DĐKKAT!
Üreticilerin motor teknolojilerine yönelik yatırımları her geçen gün daha da
artıyor. Daha küçük hacimli ünitelerden yüksek güç alınıyor, yakıt tüketimi
değerleri azalıyor daha da önemlisi kullanım maliyetleri geriye çekiliyor.
Peki gittikçe hassaslaşan bu ünitenin zayıf yönleri yok mu? Đşte bu tartışmanın
baş rolünü hiç kuşkusuz triger kayışı oynuyor. Motorun çalışması için emme ve
egzoz supaplarının belirli zamanlarda açılıp kapanması gerekiyor. Bunu
sağlayan parça da eksantrik (kam) mili. Ancak eksantrik milinin bu işi
yapabilmesi için dönme hareketini gerçekleştirmesi şart.
Đşte bu noktada devreye triger kayışı ya da zinciri giriyor. Marş motorunun
volan yoluyla krank milini çevirmeye başlamasıyla, eksantrik mili de bu iki
parça arasındaki bağlantıyı sağlayan kayış ya da zincir sayesinde dönmeye
başlıyor. Bu nedenle pek çok araç sahibi önem vermese de aslında bu kayış ya
da zincir hayati bir sorumluluk üstleniyor.
Otomobil üreticileri geçmiş yıllarda krank miliyle eksantrik mili arasındaki
bağlantıyı zincirle sağlıyorlardı. Hatta bu parçanın sağlam olmasından ötürü
hala pek çok üretici tarafından tercih ediliyor. Tek handikapsa zincirin sesli
çalışması ve dönemsel olarak gerginliğinin ayarlanma gereksinimine ihtiyaç
duyması. Triger kayışıysa hem ekonomik oluşu hem de sessiz motor yaratma
peşindeki üreticilerin ihtiyaçlarına cevap vermesinden ötürü tercih ediliyor.
Aslında triger kayışı çabuk aşınan veya kolay kopabilen bir parça değil.
Đçeriğinde cam elyafı bulunan lastik kayış çok ince olmasına rağmen yaklaşık 2
ton ağırlık taşıyabiliyor. Bu onun sağlamlığını vurgulamak açısından önemli.
Ayrıca yağlama gerektirmemesi, hafif olması triger kayışının önemli
avantajları. Ama bu avantajlarına karşın triger kayışının ufak bir kusuru
bulunuyor. Hiç bir tıkırtı veya ses oluşturmadan ansızın kopabilmesi.
Triger kayışı kopacağı ana kadar sorunsuzca görevini yere getiriyor. Fakat iflası
kısa sürede gerçekleşiyor ve onarılması güç hazarlar yaratıyor. Triger kayışı da
fren balatası veya lastikler gibi aşınan bir parça. Kayış döndüğü yuvayla sürekli
sürtünme halinde olduğu için zaman içinde aşınıyor ve gevşeyebiliyor. Triger
kayışının motora zarar vermesi için kopması değil tek bir dişli bile atlaması
yeterli olabiliyor. Yeteri kadar gergin olmayan kayış, hiçbir işaret vermeden üç
dört diş birden atlıyor. Bunun neticesinde silindir boşluğundan çıkması gereken
supaplar orada kalıyor ve pistonlar supaplara çarparak eğilmelerine sebep
oluyor. Sonuçsa motor kabininden gelen büyük bir patlama sesi ve yolda kalan
bir otomobil...
Sonuçta motor kullanılmaz hale gelebiliyor. Kullanılmaz hale gelen motor için
tek çareyse rektifiye... Supap ve pistonların biri birlerine çarpmasının sebebi
sadece triger kayışının kopması değil. Aynı zamanda triger kayışının gergi
rulmanı da önemli bir parça. Bu rulman bozulduğunda, yani dağıldığında, triger
kayışı boşa çıkıyor ve eksantrik mili görevini yapamıyor. Bunun için triger
kayışı kontrol edilirken ya da değiştirilirken kesinlikle gergi rulmanı da kontrol
edilmeli ve gerekiyorsa değiştirilmeli.
4
Üreticiler gün geçtikçe triger kayışına yeni yeni görevler de ekliyorlar. Örneğin
su pompası da triger kayışına bağlanıyor. Bu da triger kayışının daha uzun
üretilmesini gerektiriyor. Triger kayışı daha uzun olunca daha çok parçaya
temas ediyor. Bu da gevşeme ve aşınma süresini kısaltıyor. Teknolojideki
büyük gelişmelere rağmen, günümüzde hala triger kayışının gerginliği ve
aşınma durumunu belirten bir uyarı sistemi bulunmuyor. Sadece gözle
yapılacak bazı kontroller belirgin problemleri hemen görmenizi ve tedbir
almanızı sağlayabilir.
Triger kayışı nasıl kontrol edilir?
Triger kayışının üretici firmanın belirlediği ölçüde gergin olması gerekiyor.
Ayrıca kayışın aşınmamış olmasına da dikkat etmek gerekiyor. Kontrol için
öncelikle kapağı çıkarmak gerekiyor.
Bunun için motorun iki kez çalıştırılıp stop edilmesi şart. Eksantrik milineyse
kesinlikle dokunulmamalı. Kontrol esnasında triger kayışının yanlarında ve
sırtında yırtık olup olmadığına bakın. Ayrıca kayışın üstünde yağ olup
olmadığını, dişlerde eksilme olup olmadığını mutlaka dikkat edin.
SU KAÇAKLARI
Silindir kapağında
• Kapak saplamaları gevşektir.
• Saplamaların paslı, kirli olması, kapağın sıkılmasına mani olmaktadır.
• Kapak yüzünün düzgün olmaması, contanın iyi sıkılmamasına sebep
olmaktadır.
• Motorda suyun donması yahut aşırı ısınması kapağı çatlatmıştır.
• Üstten supaplı motorlarda muhtemelen egzoz supabı yuvası çatlamış, su
silindire ve kartere sızmaktadır.
Silindir gövdesinde su kaçağı
• Silindir blokunda saplama yüzleri kapağın sıkılmasına mani olacak şekilde
arızalı veya kirlidir.
• Blok yüzü contanın düzgün sıkışmasına mani olacak şekilde eğilmiştir.
• Motorda suyun donmasından ve aşırı ısınmasından silindir bloku çatlamıştır.
• L tipi motorlarda egzoz supap yuvası çatlamış olduğundan silindire ve kartere
su sızmaktadır.
• Silindir kapak cıvatası çok uzun olduğundun silindir bloku çatlamıştır.
• Silindir su gömleği üzerindeki genleşme veya boru tapaları sızdırmaktadır.
Silindir kapak contasındasın kaçağı
• Conta kirlenmiş, yıpranmış yahut kırılmıştır.
• Silindir kapak cıvatalarının gevşek olması sebebiyle kapak contası gevşektir.
• Kapakla silindir bloku arasında contasının sıkılmasına mani bir sebep vardır.
Su devridaim pompasında su kaçağı
• Pompa gevşektir.
• Kapak contası bozuktur.
• Pompanın hortumlara olan irtibatı iyi değildir.
• Pompa gövdesi eğilmiş, bağlantı üzeri kirlenmiştir,
• Conta yıpranmıştır.
• Pompa keçesi yanlış takılmıştır.
• Pompa mili eğilmiştir.
• Pompanın yatak burçları yahut milin yatak yerleri aşınmıştır.
5
Radyatörde su kaçağı
• Donma yahut paslanma radyatörün kaçırmasına sebep olmuştur.
• Radyatör araca gerektiği şekilde bağlanmadığı için delinmiştir.
• Vantilatör radyatöre vurmaktadır.
• Boşaltma tapası veya musluk kaçırıyor.
• Radyatör üst bölmesindeki yön verme plakası çok eğilmiş olduğundan suyu
taşırma borusundan dışarı akıtmaktadır.
Hortumlarda su kaçağı
• Hortum kelepçeleri gevşektir.
• Hortumlar yerlerine iyi geçirilmemiştir.
• Hortum boydan boya çürümüştür.
KOPAN VANTĐLATÖR KAYIŞININ DEĞĐŞTĐRĐLMESĐ
Vantilatör kayışı 10 bin kilometrede bir kontrol edilmesi gereken parçalar
arasında yer alır. Otomobilinizle giderken hararet aniden yükselirse ve şarj
lambası yanarsa, bu vantilatör kayışının koptuğu anlamına gelir. Bu nedenle
kayışın üzerinde çatlak görürseniz kopmasını beklemeden mutlaka
değiştirmelisiniz. Otomobilinizde mutlaka bir yedek vantilatör kayışı
bulundurmanız, uzun yolculuklara çıkarken sizin menfaatinizedir. Vantilatör
kayışınız koptuğunda, bir anahtar ve tornavida yardımıyla kendiniz takabilir ve
yola devam edebilirsiniz.
Vantilatör kayışı ne işe yarar?
Vantilatör kayışı, motor krank mili kasnağından aldığı hareketi, su pompası,
alternatör ve kompresör gibi sistemlere ileterek, bu sistemlerin çalışmasını
sağlar. Düzenli bir iletişimi sağlamak için kayış gerginliğinin iyi olması gerekir.
Kayış gerginliği 1.5 cm esneyecek şekilde ayarlanmalıdır.
Esnek olursa ne olur?
Kayış fazla esnek olursa, motordan hareket alan su pompası, alternatör ve
kompresör gibi parçalar motor devrine göre daha yavaş dönecekleri için
yetersiz kalırlar. Bunun sonucunda motor hararet yapar ve şarj sistemi
çalışmaz.
Gergin olursa ne olur?
Kayış fazla gergin olursa, motordan hareket alan su pompası, alternatör ve
kompresör gibi parçaların yatak burçlarında aşınmalar meydana gelir.
Vantilatör kayışı nasıl değiştirilir?
Vantilatör kayışını değiştirmek için yeni vantilatör kayışı, vidayı gevşetmek
üzere gerekli anahtar ve bir tornavida yeterlidir. Kayışı değiştirmeden önce,
eğer otomobilinizin motoru sıcak ise bir süre soğumasını bekleyin. Motor
yeterince soğuduktan sonra yeni vantilatör kayışını otomobilinizin markasına
göre alternatör (şarj dinamosu) üzerinde bulunan cıvataları gevşetmek üzere
gereken anahtarı ve tornavidayı alarak işe başlayabilirsiniz.
Đlk önce cıvataları gevşetin
Đlk yapmanız gereken alternatör gerdirme cıvatalarını anahtarla gevşetmek.
Vidanın bulunduğu yer kızaklı olduğundan bir tornavida yardımıyla alternatörü
yerinden oynatabilirsiniz. Bu hareket sonucu alternatör yerinden oynar ve
kolaylıkla vantilatör kayışını takabilirsiniz. Vantilatör kayışını elinizle kasnaklara
yerleştirdikten sonra tornavida yardımıyla tamamen oturtabilirsiniz.
6
Gerginliğini iyi kontrol edin
Bu işlemden sonra alternatörü eski konumuna getirip, kayışın gerginliğini
kontrol edip, alternatör tespit cıvatasını sıktığınızda vantilatör kayışı takma
işlemi tamamlanmış oluyor. Böylece yolda kalmaktan kurtulmuş olursunuz.
Daha sonra bir servise uğrayıp vantilatör kayışının ideal biçimde takılıp
takılmadığını kontrol ettirin.
YAĞ VE YAĞLAMA SĐSTEMĐ ARIZALARI
Taşıtlarda kendinden beklenen bazı görevleri yerine getirmesi için yağlar
kullanılır. Motorların yağ haznesine konurlar buradan bir pompa yardımı ile
krank ve piston kolu yatakları, kam mili ve tertibatına, eğer varsa kompresör
ve türbin mili yataklarına gönderilir. Pompalandıkları yerde yerlerde yağlama
görevini tamamladıktan sonra kartere geri dönerler. Otomotiv sektörünün
taleplerini karşılamak için belli miktarda katıklar içerebilir.
Başlıca yağ ve yağlama sistemi arızaları şu şekildedir:
Yağ Basınç kontrol süpabı yağ kaçırıyor:
• Basınç kontrol supabının basınç ayarı düşüktür. (Yağ pompası üzerinde).
• Basınç kontrol supabının yayı zayıflamış yahut kırılmıştır.
• Supap yuvası aşınmış yahut eğilmiştir.
• Plancır tip supabın yüzleri aşınmıştır.
• Plancır tip supap açık olarak sıkışmıştır.
• Bilya tip supap bozulmuştur.
• Pompanın tahliye borusu yahut kanalında kaçak vardır.
Motorda Yağ Kaçağı
1- Yağ karterinde boşalma tapası gevşek yahut tapa contası bozuktur.
2- Yağ karterinde çatlak yahut delik vardır.
3- Karter contası şu sebeplerden kaçırmaktadır:
• Vidalar gevşektir.
• Conta bozulmuştur.
• Conta yerine iyi oturmamıştır.
• Karterin flanş kısmı eğilmiştir.
4- Eksantrik mili dişlileri kapak contası aşağıdaki sebeplerden kaçırmaktadır:
• Cıvatalar gevşektir.
• Conta bozulmuştur.
• Conta yerine iyi oturmamıştır.
• Kapağın flanş kısmı eğilmiştir.
• Kapağın bağlandığı motor kısmı kaçırmaktadır.
5- Anamil ön keçesi aşağıdaki sebeplerden kaçırmaktadır:
• Yağ keçesi yıpranmıştır.
• Keçe yanlış takılmıştır.
• Anamil muylusu ve pule yatak kısımları oyulmuştur.
• Pule veya damper gevşemiştir.
• Keçe yahut kapak merkezden kaçmıştır.
• Yağın kartere dönüş kanalı tıkanmıştır.
6- Arka anamil keçesi aşağıdaki sebeplerden kaçırmaktadır:
• Keçe yıpranmıştır.
• Kullanılan keçe yerine uygun tipte değildir.
• Arka yatak aşıntısı büyümüştür.
• Anamil muylusunda oyuklar meydana gelmiştir.
7
7- Yağın kartere dönüş kanalı tıkanmıştır.
8- Eksantrik milin arka kısmındaki tapa yeteri kadar sıkı olmadığından, yerine
iyi yerleştirilmediğinden, yuvasının bozulmuş veya eksantrik mil boyuna
boşluğunun çoğalmasından yağ kaçırmaktadır.
9- Yağ donanımı dış bağlantılarının herhangi biri kaçırmaktadır.
10- Yağ filtresi kaçırmaktadır.
11- Distribütör yuvası kaçırmaktadır.
12- Supap kapağı; bağlantı cıvatalarının gevşek olmasından, contasının bozuk
veya yerine iyi takılmamış olmasından veya kenarlarının eğilmiş olmasından
yağ kaçırmaktadır. (L tipi motorlarda).
13-Külbütör kapağı cıvatalarının gevşek oluşundan, contanın kopuk oluşundan
yahut contanım yerine iyi oturmamasından veya kapak ağzının eğilmiş
olmasından kaçırmaktadır.
14- Yağ pompası dışarıda olan pompalarda pompa bağlantı cıvataları gevşemiş
yahut contası bozulmuştur.
15- Karter havalandırma tertibatının bozulması yahut borusunun tıkanması
karterde basıncın yükselmesine sebep olduğu için yağ kaçağı olmaktadır.
16- Yağ basınç kontrol supabı motorun dış tarafına yerleştirilmişse cıvataları
gevşektir, yahut contası bozuktur.
Fazla Yağ Sarfiyatı
• Dışta yağ kaçağı vardır.
• Piston segmanları aşınmış olduğundan yağ kaçırmaktadır.
• Motor çalışırken egzoz borusundan mavi duman çıkıyorsa bu, umumiyetle
Segmanların yağ kaçırdığına işarettir. Bazen sekmanlar yuvalarına mumlaşma
sebebiyle sıkışabilir. Böyle hallerde depoya uygun solvent (eritici) koymak
suretiyle sekmanlar motor açılmadan serbest hale getirilebilir.
• Piston ve silindirler aşınmıştır.
• Silindir gövdesi kapak cıvatalarının sıkılmasıyla çarpılmıştır.
• Emme supabının kayıtları ve supap sapları arasındaki boşluk, silindire yağ
kaçıracak kadar büyümüştür.
• Vakum pompası diyaframı delinmiş olduğundan, karterden emme
manifolduna yağ emilmektedir.
• Ana ve biyel yataklarının fazla aşınmış olması, fazla miktarda yağın silindir
duvarlarına sıçramasına sebep olmaktadır.
• Yağ basınç kontrol supabının arızalı veya tıkanmış oluşu sebebiyle yağlama
yağının basıncı çok yükselmiştir.
• Piston pimleri basınçlı olarak yağlanıyorsa pimin gevşek olması silindire yağ
geçişini çoğaltmaktadır.
• Motorda çok ince yağ kullanılmıştır. Yahut soğukta uygun kalınlıkta olan
yağın kalitesi iyi olmadığı için, motor ısındığı zaman çok incelmektedir. Bu
sebeple motorun yağ sarfiyatı yükselir.
Düşük Yağ Basıncı
• Basınç göstergesi yanlış göstermektedir.
• Basınç göstergesine gelen borunun deliği daralmıştır. (Motorda).
8
• Yağ sulanmıştır. Yahut istenilenden ince yağ kullanılmaktadır.
• Pompada yağ basınç kontrol supabının basınç ayarı çok düşüktür.
• Basınç kontrol supabının yayı zayıftır.
• Yağ pompasının elemanları aşınmıştır.
• Yağ pompasının eleman yuvası ve kapağı aşınmıştır.
• Yağ pompasının gövdesi yahut kapağı gevşektir.
• Yağ pompasının contası bozulmuş, yanlış takılmış, yahut çok incedir.
• Pompa emme borusunda hava kaçağı vardır. (Karterde yağ seviyesi
düşüktür).
• Yağ pompası yüzücü süzgeçte hava kaçağı vardır.
• Pompa emme borusu veya süzgeci suyla, mumlaşmayla ve donma sebebiyle,
tıkanmıştır.
• Yağ boşaltma borusunda kaçak vardır.
Yüksek yağ basıncı
• Basınç göstergesi arızalıdır.
• Kullanılan yağ çok kirlidir.
• Basınç kontrol supabının basınç ayarı yüksektir.
• Basınç kontrol supabının yayı çok serttir.
• Plancır tip tahliye supabının kanalı tıkalıdır.
• Plancır tip tahliye supabında mumlaşma yüzünden, yahut plancırın yerine
sıkışık durumda olmasından tutukluk vardır.
• Pompanın yağ basma kanalında tıkanıklık vardır.
HAVA FĐLTRESĐ NEDĐR? BAKIMI NASIL YAPILIR?
Performans filtrenin normal filtreden farkı nedir?
Normal filtreler kağıt, performans filtreler ise pamuk veya sünger bazlıdır.
Pamuktan yapılan filtrelerin özel bir yağ sayesinde uzun ömürlü olmaları ve
hava geçirgenliği, tozu filtre etme kapasiteleri arttırılmıştır.
Böylelikle yakıtın daha fazla temiz hava ile karışımının sağlanarak, (motorun
daha rahat hava almasıyla) motor gücünü artırması ve benzin tasarrufunu
ortaya çıkarmasını tek bir yerden değil her açıdan motora taze hava girmesini
sağlayarak (açık filtre için) mümkün kılmıştır.
Kağıt bazlı standart filtre ise daha az hava geçirir. Gözenekleri çabuk dolar.
Kısa sürede tıkanınca performansın düşmesine, fazla benzin sarfiyatına neden
olur. Sıkça yenilenmesi gerekir.
Bir performans filtrenin, standart filtreye oranla daha fazla hava akışı
sağlayabildiği görülür.
Günümüzde motorlar elektronik işletim sistemleriyle donatılmış durumda. Yani
en basit sekliyle motorun belirli devirlerde belirli zaman aralıklarında alacağı ve
dışarı atacağı hava miktarı bu chip teknolojisiyle sağlanıyor. Direkt filtre
uygulamasında bu sistem motora fazla hava girişini desteklemezse, otomobilin
yapılan uygulamaya duyarsız kalabileceği gibi arıza yapması riski akla geliyor.
Aslında bu tip filtreleri uygulayacağınız arabaya göre üretilmiş olanını
alıyorsunuz ama yine de riski göze almamak ve arabanızın motor +
performansına yapacağınız her türlü değişiklik için yetkili servise veya bu işleri
gerçekten bilen ve uygulayan bir firmaya başvurmak yerinde olacaktır.
Bazı Ayrıntılar;
Bir araca direkt performans hava filtresi takılınca az da olsa benzin sarfiyatı
azalıyor ve yine az da olsa performansta artışı hissedilebiliyor. Ama her şeyden
9
önce çıkardığı ses tabii ki çok güzel. Sanki bir GSi-GTi tipi otomobil
kullanıyormuş hissi veriyor. Zaten olay seste bitiyor. Yani bu filtre motorun
rahat hava almasını sağlayarak motoru rahatlatıyor ama gücü max.%5
etkiliyor ( en çok 3 veya 4 hp).
Bu da 0-100 ivmelenmeye bir katkı sağlamaz. Bu bağlamda performans filtre
sihirbaz değil. Ancak benzin tasarrufu konusunda çok işe yarıyor. Sesi taban
gaz yapınca alıyorsunuz. Bu durumda sesi duymamaya çalışarak (yani taban
gaz yapmadan) benzin tasarrufunuza ve sürüş güvenliğinize müthiş katkıda
bulunmanızı sağlıyor.Bu ses bir tür uyarıcı niteliği taşıyor. Yan koltuğunuzda
oturan bir kişinin sizi uyarması gibi bir şey.
Filtre, motor kaputunun altındaki sıcak havayı emerse performansı düşürür.
Alttan sıcaklığa dayanıklı akordeon baca havalandırma borusuyla serin ve taze
hava girişini sağlayıp bu sorunu çözebilirsiniz. Böylece karşıdan gelen hava
direkt filtre ile buluşur. (Filtrenin çıkaracağı sesi azaltmaması için, borunun
ağzının filtreye çok yaklaşmaması gerekli)
Dezavantajı ise ortamdaki tozu havayla birlikte getirmesi ve arabanın yol
tutuşunu (yüksek hızlarda kaputun altına fazla hava sokarak) bozabilmesi.
Açık hava filtresine alternatif olarak arabanın orijinalinde kullanılan normal
filtre ile aynı boyutlardaki kutu içi performans hava filtresi kullanılabilir. Bu da
benzin tasarrufu ve performans sağlar. Daha uzun ömürlüdür. Fakat sesi
unutun. Sıcak havayı emen bir açık filtre ile mukayese edersek tabii ki kutu içi
performans filtre (hatta standart filtre bile) daha iyidir.
Sözün özü: Şimdi mevsim yaz. Ses isteyene açık filtre, performans isteyene
kutu içi performans filtre. Kutu içi filtre performansta her zaman bir adım
önde.
20 dakika otomobili kullanıp bir kenara çekin, kaputu açın. Kaput altında ne
kadar sıcak bir havanın bulunduğunu hissedeceksiniz. Filtre, sıcak havayı
emerse performansı düşürür demiştik. Bizce en iyisi yine kutu içine dönmek.
Kutu içi performans hava filtresi sessiz olacak ancak, daha iyi performans
verecek ve daha uzun ömürlü olacaktır.Đkide birde temizlik de
gerektirmeyecektir.
Sonuç olarak performans filtre, sıkça hava filtresi değiştirme maliyetinden
kurtaran ve çok güzel ses veren max. +%5 hp lik basit bir modifikasyon için iyi
bir çözüm. Filtrenin suyla temasından kaçınmak (ancak marka ve modele göre
sudan etkilenmeyen de var, etkilenen de var) ve temizlik için basınçlı hava
uygulamamaya dikkat edilmesi gerekiyor.
Filtrenin temizliğini satılan temizlik kitlerinden alıp yapabilirsiniz. Bu arada açık
filtre çabuk kirleniyor. Kutu içi ya da açık filtrenin temizliği birbirinin aynı.
Temizlik kitinden 2 parça çıkıyor. Birisi temizleyici; deterjan görevi gören sıvı
sprey, öteki yağ (sprey veya damlatma tipinde).
Performans Hava Filtrelerinin Temizlik Safhaları
• Filtrenizi Temizleyici Spreyle iyice ıslatın. Pisliğin aktığını göreceksiniz (5
dakika içinde)
• 15 dakika bekleyin, sonra soğuk su ile durulayın. (Sakın sıcak su
kullanmayın.) Durulama işlemini yaparken, suyu temiz yüzeyden kirli yüzeye
doğru kullanın. Yani koni şeklindeki filtreye suyu içeriden dışarıya doğru verin.
Musluk altında yapın, daha kolay oluyor ama suyun kireçli (klorlu) olmamasına
10
ve basınçlı akmamasına dikkat edin.
• Doğal kurumaya bırakın. Bırakın oda sıcaklığında kendi başına kurusun. Fön
makinası kalorifer-soba gibi ısı kaynakları kullanmayın yoksa filtreye veda
edersiniz.
• Đyice kuruduktan sonra ki bu yaz mevsiminde 1 gece sürer, yağlama spreyi
ile filtrenin her tarafı yağ rengini (K&N=mat-kırmızı, GREEN=yeşil) alana kadar
yağlayın. Hepsi bu kadar basit. Veya ben uğraşamam diyorsanız satın aldığınız
yerde muhtemelen ücret karşılığı bu hizmet veriliyordur.
Hava filtresini zamanında değiştirin!
Hava filtresinin görevi, her türlü hava şartında motoru sıkıştırmadan gerekli
olan havayı iletmek ve nefes aldırmaktır. Hava filtresinin aracın fazla yakıt
tüketmesinde direkt etkisi vardır.
Tıkanmış bir hava filtresi aracın maksimum beygir gücüne ulaşmasını
engellediği gibi aracın fazla yakıt tüketmesine de neden olur. Motorda güç
kaybına neden olur
Motorda basit bir yedek parçaymış gibi görünen hava filtresi kirlendiğinde,
motora kirli hava girmesine neden olur. Motora kirli hava girdiği için oksijen
miktarı yetersiz kalır ve silindirlerin içindeki yanma kalitesi de azalır.
Yakıtın tamamını yakacak düzeyde oksijen olmadığından silindirlerin içindeki
ateşleme sonucunda oluşan patlama ve yanma yetersiz kalır. Bu da motor
motorun maksimum torka ulaşmasını engeller ve motorda güç kaybına neden
olur.
Yakıtınız israf olur
Otomobilinizin hava filtresi kirlenmişse, ne kadar gaza yüklenirseniz yüklenin,
motora yeteri kadar oksijen girmediğinden, yakıtın çoğu yanmadan egzoztan
çıkar. Yani bir anlamda yakıtınızı sokağa dökmüş olursunuz.
Motorun ömrü azalır
Sürekli kalitesiz hava filtresi kullanmak da motorun ömrünü azaltır. Motorun
ideal çalışması için iyi bir hava filtresi aracılığıyla motorlardaki silindirlere
kaliteli hava girmesi, kaliteli yakıt kullanılması ve hava-yakıt karışımının iyi
olması gereklidir.
Hava filtresi ne zaman değiştirilir?
Hava filtresi normal koşullarda 10 bin kilometrede bir yapılan periyodik
bakımlarda değiştirilir. Ancak tozun, toprağın bol olduğu Türkiye'de 5 bin
km'de bir hava filtresini değiştirmek gerekir.
REZĐSTANS ARIZASI
Kış aylarında sürücüler, arka camda oluşan buğu yüzünden sık sık görüş
problemiyle karşılaşırlar. Buğuyu yok etmenin tek yolu rezistansı çalıştırmaktır.
Ancak çeşitli nedenlerden dolayı kopan ince rezistans telleri, sürücülerin başını
ağrıtır. Oysa bu tellerin tamiri, piyasada satılan gümüş sırlı boyalarla birkaç
dakika içinde yapılabiliyor.
Buğu yapar
Her ne kadar yaz aylarında varlığını unutacak bile olsanız, arka cam rezistansı
arızalandığında tamiratını siz yapabilirsiniz. Çok ince ve hassas bir yapıya sahip
olan rezistans telleri, ya otomobilin camı silinirken ya da otomobil
stationwagon ise yükleme sırasında kopar. Isınarak arka camdaki buğuyu yok
eden birbirine paralel bağlı bu ince ve hassas yapılı rezistans telleri
11
koptuklarında kendilerini buğu yaparak belli eder. Sağlam olanlar ise
görevlerini sürdürmeye devam eder.
Tamiri 5 dakika
Çoğu kullanıcı, kopan rezistans telini tamir ettirmeye üşenir. Basit bir tel için
servise gitmek zahmetli bir iş gibi görünür. Ancak teller kopmaya devam
edince arka cam tamamıyla buğu yapar ve asıl sorunlar da o zaman başlar.
Servise gitmek için bütün tellerin kopmasını beklemek yanlış olur. Gümüş sırlı
iletken boyalar sayesinde, otomobilinizin rezistansını 5 dakikada tamir
edebilirsiniz. Üstelik tek başınıza.
Rezistans nasıl onarılır?
• Tamir için ilk olarak, tellerden hangisinin kopuk olduğunu tespit etmek
gerekir. Bunu anlamak için, rezistans çalıştırılır. Çalışan tellerin üzerindeki
buğu çözülürken, kopuk tellerin olduğu bölgede buğu kalacaktır. Buğunun
kaldığı bölgede telin üzerindeki kopuk kolaylıkla bulunabilir.
• Gümüş sırlı iletken boyayı kopuk telin üzerine sürmeden önce yüzeyi
temizlemek gerekir. Bunun için yüzeyi nemli bir bezle ve diğer tellere zarar
vermemek için fazla bastırmadan silmelisiniz.
• Temizlenen zemin kuruduktan sonra, gümüş sırlı iletken boyanın dışarı
taşmaması için kutunun içinde bulunan ve ortasında rezistans telinin kalınlığı
kadar boşluk olan özel karton, zemin üzerine konulur. Daha sonra, gümüş sırlı
iletken boya o boşluğa sürülerek, kopuk iki telin ucu birleştirilir. Eğer kutunun
içerisinden, özel delikli karton çıkmamışsa, kopuk kısmın her iki tarafı da
bantlanarak boyanın dışarı taşması önlenebilir.
• Burada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, gümüş sırlı boyaların
kullanılmadan önce iyice çalkalanması gerektiği. Boya uygulandıktan sonra,
kuruması için 5-6 saat beklemek yeterli. Bu süre zarfında rezistansın
çalıştırılmaması gerekir. Ancak bu kadar beklemek istemiyorsanız, bir saç
kurutma makinesini boyanın üzerine tutarak daha çabuk kurumasını
sağlayabilirsiniz.
Dikkat
Gümüş sırlı boya, sadece arka cam rezistansındaki kopuklukları giderebiliyor.
Rezistansın ana bağlantı yerlerindeki hasarlarda ve ön camla yan dikiz
aynalarındaki ısıtıcılı camlarda bulunan rezistans arızalarında kullanılmaz.
YAKIT DONANIMI VE ARIZA ARAMA
Yakıt sisteminin görevi yeterli bir hava ve yakıt karışımını motora sağlamaktır.
Hava-yakıt karışımı motorun üzerindeki yükü karşılamak için belli bir oranda
olmalıdır.
Sistemin ana parçaları: yakıt deposu, yakıt kapağı, emisyon kontrolleri, yakıt
borusu, yakıt filtresi, karbüratör , emme manifoldu ve depodaki yakıt miktarını
gösteren yakıt göstergesi.
Motor Yakıtı
Motor yakıtı hidrojen ve karbondan yapılmıştır. Karışım mevcut oksijenle yanıp
içindeki ısı enerjisini mekanik enerjiye çevirmektedir. Sıvı yakıtlar içten
yanmalı motorlar için idealdir çünkü ekonomik olarak üretildikleri gibi yüksek
ısı değerlerine sahiptirler kolayca nakledilip saklanabilirler. En yaygın örnekleri
benzin , gazyağı ve dizel yakıtıdır.
Benzinin bir çok avantajları vardır ve buji ateşlemeli içten yanmalı motorlarda
12
en yaygın kullanılan yakıttır. Dizel yakıt benzinden sonra ikinci sıradadır.
Benzin kadar ucuza maledilmesine rağmen kullanımı dizel motorlarla sınırlıdır.
Oktan Nedir?
Benzinin patlamaya karşı olan direncine oktan denir. Asfalt tabanlı ham
petrolden üretilen benzin parafin tabanlılardan daha az vuruntu yapar. Bütün
benzinler bu iki türün karışımından elde edilir. Eğer karışımları kontrol
edilmezse kaliteleri değişir.
Oktan dereceleri 50-110 arasında değişir. 50 derece üçüncü sınıf yakıtlarda
110 ise uçak yakıtlarındaki değerdir. Aldığınız benzin 50 oktan ise yandıkça
patlayacak ve pistonlara çekiçle vuruyormuşçasına bir sarsıntı ile kuvvet
uygulanacaktır. Đdeal kuvvet pistonları eşit ve düzenli bir şekilde iten kuvvettir.
Benzinin oktan derecesi yakıt olmayan kimyasallarla arttırılabilir. Bu iş için en
iyi kimyasal yakıta eklenen tetra-etil kurşun karışımıdır.
Tetra-etil kurşun benzine tümüyle karışıp tamamıyla buharlaşan bir sıvıdır.
Etilen dibromid tetra-etil kurşunun bujilerde ve supaplarda kurşun oksit
birikintiler oluşturmasını engeller. Son zamanlarda ise kurşunlu benzinler
gittikçe yerini kurşunsuz benzine bırakmış ve yeni üretilen tüm araçlarda
katalitik konverter standart ekipman haline gelmiştir.
Yakıt Deposu
Bütün modern yakıt sistemleri yakıtı bir pompa ile beslerler. Böylece benzin
deposu genelde aracın arkasında bulunmaktadır. Deponun giriş ve çıkış
boruları vardır. Çıkış borusu genelde deponun üzerinde veya yan tarafında
bulunur. Borunun ucu deponun alt yüzeyinden 1 cm kadar yukarıda
tasarlanmıştır, böylece depoda oluşabilecek veya satın alınan benzindeki
tortular direk karbüratöre gönderilmemiş olur.
Yakıt Filtresi
Karbüratör ve enjeksiyon sistemlerinde birçok jetler ve küçük kanallar
bulunduğu için temiz yakıt aracınız için çok önemlidir. Temizliğin
garantilenmesi için yakıt hattı üzerine yakıt filtresi konulmuştur. Yakıt filtresi
benzin deposu ile karbüratör arasında bulunmalıdır. Kirli parçalar akaryakıt
tankerlerinde, benzin istasyonu tanklarında oluşan pastan kaynaklanır. Su ise
yakıt tanklarında yoğunlaşan buhardan oluşur.
Yakıt Pompası
Yakıt pompasının üç görevi vardır: motora çalışması için gerekli olan yakıtı
sağlamak, yakıtın kaynamasını engellemek için karbüratör ve pompa arasında
yeterli basınç sağlamak, ve buhar kilitlemesini engellemek. Aşırı basınç
karbüratör şamandıra iğnesini yerinden çıkarıp taşma kısmında çok benzin
dolmasına sebep olur. Sonucunda ise aracınız çok yakıt tüketir. Yakıt
pompaları mekanik ve elektronik olmak üzere iki türlüdür.
Hava Filtresi
Hava filtreleri içeri alınan havadaki toz ve diğer zerreciklerin karbüratörün içine
girmesini engeller. Binlerce metreküp havanın silindirlerden geçtiğini
düşünürseniz aracınızın hava filtresinin önemini anlarsınız.
Yakıt Boruları
Yakıt boruları bütün yakıt sisteminin parçalarını birleştiren çelik veya bakırdan
imal edilmiştir. Yakıt boruları, egzoz boruları, susturucular ve manifolddan
uzak olmalıdır, bu şekilde aşırı sıcaktan dolayı boğulmanın önüne geçilmiş olur.
Motora, gövdeye, titreşimin az olduğu başka kısımlara iliştirilebilirler, böylece
keskin kenarların sebep olacağı aşınmanın önüne geçilmiş olur.
13
Arıza Arama
Sökülen bujide ıslaklık görülmediyse yakıt donanımı kontrol edilmelidir. Yakıt
donanımının çabuk kontrolünü yapabilmek için karbüratör hava filtresi
sökülerek karbüratörün üstünden içine bakılır. Bu anda gaz pedalına basılır.
Basılma anında karbüratör içindeki fıskiyelerden benzin fışkırıp fışkırmadığına
dikkat edilir.
Benzin fışkırıyorsa kapış pompası çalışıyor ve karbüratörde benzin var
demektir. Bundan sonra jikle kelebeğinin durumu kontrol edilir. Motor
soğukken jiklenin kapalı olması lazımdır. Değilse motoru çalıştırmak için elle
karbüratörün ağzı kapatılabilir ve kontak açık olduğu halde marşa basılır.
Ancak motor çalışır çalışmaz karbüratörün ağzını kısmen açmalıdır. Aksi halde
aşırı zengin karışımdan motor boğulur ve durur.
Gaza basıldığında karbüratörde benzin görülmüyorsa, yakıt pompasından
karbüratöre giden borunun ucu sökülür ve marşa basılır. Motor dönerken
pompanın tazyikle benzini fışkırtması gerekir. Bu hal görülürse borunun
karbüratör bağlantısı sökülür, boruya ve karbüratör benzin giriş deliğine hava
tutulur.
Pompa yakıt püskürtmüyorsa, pompanın giriş borusu sökülür. Ve boru
ucundan üflenerek depoda kaynama sesi gelip gelmediği dinlenir. Ses
geliyorsa boru açık, pompa arızalıdır. Pompa filtresi sökülür, içindeki pislikler
ve süzgeçler temizlenir, mümkünse yenileriyle değiştirilir.
Depodan gelen boru pompaya bağlıyken tekrar marşa basılır. Yakıt gelmiyorsa
pompa yenisiyle değiştirilir. Varsa yeni diyafram takılır.
KLĐMA ARIZASI VE BAKIMI
Klimanız soğutmuyorsa, gazı bitmiş olabilir. Gazın bitme nedeni ise, gaz
borularındaki bir çatlaktan gaz kaçağı olmasıdır. Bu gibi durumlarda, gaz
kaçağının tespit edilmesi, daha sonra da gazın tamamlanması gerekir.
Klima radyatöründe arıza olması, radyatör pervanelerinden birinin arızalanması
da klimanın düzgün çalışmasını engeller. Radyatör üzerinde birikmiş toz, ölü
böcekler, yapraklar da klimadan verim almayı engeller. Soğutmadan azami
verimin alınması için periyodik kontroller sırasında bu tür birikimleri
temizlemek gerekir.
Klimanın düzenli çalışması için, kompresör tahrik kayışının gerginliğinin ayda
bir kez serviste kontrol edilmesi gerekir. Yetkili servislerde, tahrik kayışının
gerginliğini kontrol etmek için aşağı doğru bastırılıyor. Kayış normalden fazla
gevşekse, klima yeterince soğutmaz.
Arıza nasıl tespit edilir?
Klimanız arızalıysa veya yeterince soğutmuyorsa mutlaka bir servise ya da
klima tamirhanesine gitmelisiniz. Serviste klima arızası şöyle kontrol ediliyor:
• Klima gaz borularında gaz kaçağı olup olmadığı kontrol ediliyor. Gaz kaçağı
varsa, kaynağı tespit edilir.
• Gaz kaçağı yoksa, klima radyatörünün üzerinde pisliklere ve radyatörün
korozyon nedeniyle tıkanıp tıkanmadığına bakılır.
• Radyatörde sorun yoksa, radyatör pervaneleri kontrol edilir.
14
Gaz kaçağı veya diğer arızalar tamir edildikten sonra, özel bir cihazla klimanın
gazı tamamlanıyor. Böylece otomobilinizdeki sorunsuz klimanızla bunaltıcı
sıcaklarda serin serin seyahat edebileceksiniz.
Klimayı çalıştırırken nelere dikkat etmeli?
• Otomobilin motoru çalıştırılmadan ve motor ısıtılmadan kesinlikle klima
açılmamalı.
• Isınmış havanın hızla dışarı çıkabilmesi için camlar kısa bir süre açık
tutulmalı.
• Klima çalıştığı zaman kalorifer düğmesi soğuk konumunda olmalı.
• Motor çalıştıktan sonra klima önce düşük devirde, istenilirse daha sonra
yüksek devirde çalıştırılmalı.
• Klima açıldığında havanın sürücü ve yolculara direkt gitmemesine dikkat
edilmeli. Üflemeler tabana ve camlara verilmeli.
Đdeal klima bakımı nasıl olur?
• Klimanın verimli çalışmasını sağlamak için belirli periyotlarla kontrol
ettirilmeli.
• En az 6 ayda bir soğutma gazı kontrol edilmeli.
• Klimada arıza olduğunda yetkili olmayan kişi ve kuruluşlara kontrol
ettirilmemeli. Yetkili servislere götürülmeli.
• Klimada hangi gaz kullanılıyorsa, gaz yenilendiğinde de aynı gazı kullanılmalı.
Sistem elemanlarıyla uyumlu olmayan gazlar kullanılmamalı.
• Kış olsa bile klima donanımının sürekli olarak randımanlı çalışmasını
sağlamak için ayda bir kez en az 10 dakika klimayı çalıştırmalı.
PASLANMA VE ÇÜRÜMEYE KARŞI OTOMOBĐLĐNĐZĐN BAKIMI
Atmosferden gelen atıklar, çamur, tuz vb durumlarda aracınızda oluşan pas
araçlara zarar veren en önemli unsurlardan biridir. Araçların dış yüzeyleri boya
ile bir nebze korunsada açık olarak duran metaller paslanma riski ile karşı
karşıyadır. Kaput, bagaj, kapı içleri, yürüyen aksam gibi yerlerde karşınıza
çıkabilecek paslanma sorunu rutubet, toz, toprak gibi etkenlerle baş
göstermektedir.
Üretici firmalar genellikle çevre kirlilikleri, çamur, atmosferik atıklar gibi
sebeplerle oluşan paslanmaları garanti kapsamı dışında tutmaktadır.
Paslanmaya karşı yapabileceğiniz ilk müdahele aracınız yeniyken araç bakım
merkelerinin uyguladığı Pas Önleme Sistemlerini aracınıza
uygulatmaktır.Aracın taban sacının yalıtımı sık sık kontrol edilmelidir, yalıtım
kabarmışsa paslanma tehlikesi baş göstermiş demektir.
AKÜ NEDĐR? BAKIMI NASIL YAPILIR?
Kimyasal anlamda enerji depolayan ve gerektiğinde bu kimyasal enerjiyi
elektrik enerjisine çeviren cihazlara Akü denir.
Aküler yapı olarak birbirine benzerlik göstermelerinin yanı sıra bir grup elektro
kimyasal hücreden oluşmaktadırlar. Bu hücrelerin her birinde bir pozitif, bir
negatif elektrot ve bir ayıraç mevcuttur.
Akü Deşarj edilirken iki elektrotun içinde bulunan farklı materyaller arasında
elektro kimyasal bir değişim meydana gelir. Çok basit anlamda, negatif
elektrottaki madde oksijenle tepkimeye girerek elektronlarını serbest bırakır,
yani daha negatif bir konuma gelir. (Anot reaksiyonu). Aynı zamanda pozitif
15
elektrottaki madde azalır ve elektrot daha da pozitifleşir (Katot reaksiyonu)
Elektronlar pozitif ve negatif kutupları birleştiren bir dış devre aracılığıyla
elektrotlar arasında dolaşır. Elektronlar pozitif ve negatif elektrotlar arasında
hareket ederken farlar, marş motoru gibi bir dış devreyi de faaliyete geçirir.
Enerjiyi depolamak için farklı materyaller kullanılabilir ve aküler genellikle o
akünün yapısında aktif olarak kullanılan nikel/kadmiyum – nikel/demir –
lityum/demir gibi materyalle tanımlanırlar. Diğer akülerse elektrotlarda
bulunan diğer tıp materyallerle ve kullanılan elektrolit tipine göre
adlandırılırlar. En yaygın olanları kurşun asit aküleridir.Kullanılan aktif
materyal, hücrelerin voltajını belirler ve hücrelerin sayısı da akünün toplam
voltajını belirler. Bir kurşun asit akünün 2 V. civarında nominal voltajı vardır.
Bir çok araba aküsü bu tip 6 hücreden oluşmaktadır. Bu yüzden 12 V. lik bir
voltaja sahiptirler. Geleneksel açık aküler elektrolit ile doldurulabilir.Bakım
gerektirmeyen aküler doldurulamaz Yeniden bileşim aküleri doldurma
gerektirmez, çünkü aküde bulunan hidrojen ve oksijen gazları birleşerek suya
dönüşürler.
• Su seviyesi hiç bir zaman plaka seviyesinin altına düşmemelidir.
• Yaz aylarında su daha sık azalacağından kontrolleri sıklaştırmakta fayda
vardır.
• Akü kısa devreden korunmalı, üzerlerinde metal bir şey unutulmamalı.
• Ani sıcaklık, soğuk ve ateş tehlikelidir. Patlama olabilir.
• Sarsıntılardan etkilenmemeli, sabitlenme yapılmalı.
• Akü gözlerindeki tapaların havalandırma delikleri açık olmalı.
• Kutup başları, oksitten korunmaları için gres veya vazelin ile kaplanmalıdır.
• Yağ ve yakıtın bulaşmamasına dikkat edilmeli.
• Akü bağlanırken önce pozitif (+), sonra negatif (-) ucu takılır. Sökerken ise
bu işlemin tersi yapılmalıdır.
• Su ilave edilirken akü üzerinde bulunan seviyelere dikkat ediniz.
• Dolu (asidi veya suyu olan) aküyü şarjsız bırakmamaya özen gösteriniz.
• Şarj olurken çıkardığı gazlar insan sağlığı için tehlikelidir.
Ambalajında kullanıma hazır halde bir akü satın aldığınızda akünün uzunca bir
zamandan beri yattığını düşünüp akünüzün amperinin en fazla % 10’uyla şarj
etmeniz faydalı olacaktır. Eğer asidi konmamış bir akü satın almışsanız, akü
yeni yani sıfırsa ilk defaya mahsus sadece özgül ağırlığı 1.285 olan saf sülfürik
asit konur. Plakaların üzerini 10-15 mm geçinceye kadar asit doldurulduktan
sonra akü en az iki saat dinlendirilir, bu süre akünüzün ömrünü arttıracaktır.
Bu işlemden sonra bir kaç günde bir akü gözleri açılarak su (elektrolit) seviyesi
kontrol edilmeli seviye düşmüşse sadece saf su ilave edilmelidir. artık bundan
sonra asit konmaz.
Soğuk havalarda akülere neler olduğu konusunda bir çok yanlış kanı
mevcuttur. Đnsanlar genellikle aküler düşük ısılarda, soğuk havalarda
kapasitelerini kaybetmezler diye düşünürler. Ama bu genellikle yanlıştır,
kaybederler. Hem de enerji sağlama yetenekleri azalır. Derece düştükçe
aküdeki kimyasal reaksiyon yavaşlar. -10C° den sonra her derece ısı
düşüşünde kimyasal reaksiyon süresi ikiye katlanır. Bu yağın soğuk havadaki
özelliğiyle kıyaslanabilir. Derece düştükçe yağ akışkanlığını gittikçe yitirir.
Kimyasal terminolojide kurşun plakaların içinde durduğu asit , kurşun plakalara
doğru kurşun sülfat olmak için içindeki sülfiri harekete geçirir ve bu hareket
tekrarlanır, işte belirtilen bu hareket soğuk havalarda oldukça yavaşlar. Soğuk
havada rezistans yükseldiğinden, aküden alınan akımın voltajı düşer. Akünün
gücü ısı ile temas halinde olduğu zaman azalır (aküler fonksiyonlarını en iyi +
10C° ile +30C° arasında gösterirler) Akünün gücünde aşırı ısıdan dolayı
meydana gelen azalma, aküyü soğuk havada kullanmadan anlaşılmaz. Bunun
sebebi akünün yüksek ısıda kullanıldığında ortaya çıkan aşınmadır.
16
SORUN, kimyasal reaksiyonun yüksek derecelerde daha hızlanmasıdır. Akü
daha çabuk enerji üretir, bu da elektrotlardaki aşınmanın artması demektir.
Buna ilaveten gaz oranı yükselir. Su buharlaşır ve aşınmayı daha da
hızlandıran asit daha çok yoğunlaşır. Isı sorunu, sadece aracın sıcak iklimde
kullanılmasında ortaya çıkmaz. Eğer akü bir ısı kaynağının yanına veya sıcak
bir bölüme konulursa akünün ömrü belirgin bir şekilde kısalır. Bu sebepten
ötürü, akü sıcak bir ortamda kullanılacağı zaman ısıdan korumak için levhalar
kullanılır.Bir kurşun asit aküsü dışardan bir güç kaynağıyla şarj edildiğinde
deşarj süresi oluştuğu gibi, elektrotlar zıt yöne giderler. Bunun oluşması için
dış güç kaynağının aküden daha çok enerji üretmesi gerekmektedir. Her
kurşun asit ünitesi takriben 2V üretir. Bu da şarjın amacına göre 10V luk bir
araba aküsü için her üniteye 2.2-2.4 V ya da toplam 13.2-14.4 V verilmesi
anlamına gelir. Bir marş aküsü genellikle aracın kendi jeneratörü tarafında şarj
edilir. Fakat hepimizin de bildiği gibi akü herhangi bir nedenle boşalmış olabilir.
Yani bir akünün doldurma cihazına ihtiyaç duyduğu an gelmiştir.Aküyü şarj
etmek için güvenilir bir şarj cihazı gereklidir ve bu cihaz mutlaka voltaj
regülatorü olmalıdır. Bizim genelde uyguladığımızın tersine şarj süreci oldukça
karmaşıktır. Bununla birlikte biz sadece aküyü şarj ederken çıkabilecek pratik
sorunlarla ilgileniyoruz. Güvenlik açısından kimse piyasada bulunan basit
destekleme şarj cihazlarını kullanmamaktadır.
Aşırı yükleme akünün belirtilen noktanın üzerinde şarj edilmesi ile ortaya çıkan
yaygın bir hatadır. Geleneksel akülerde aşırı yükleme hidrojen ve oksijenin
birikmesine ve uçup gitmesine sebep olur. Bu gazlar patlayıcı oksi-hidrojen
karışımı halini alırlar. Bu yüzden bu işlem daima iyi havalandırılmış yerlerde
yapılmalıdır. Aküde gaz oluşurken, dereceyi düşüren ve yoğunluğu arttıran
elektrolitten su buharlaşır. Açıkta kalan elektrotlar hasar vermeye meyillidir.
Aşırı yüklemede meydana gelen su kaybını tamamlamak için akülere arıtılmış
su konulur. Aşırı yüklemeden meydana gelen bu etki genellikle gözle görülmez
ve akünün ömrünün kısalması ile sonuçlanır.
• Aracınızın su tahliye delik ve kanallarının açık olmasına dikkat etmeniz,
• Aracınızın alt kısmını periyodik biçimde yıkatmanız,
• Aracınızı yıkadıktan sonra Kapı altları, çamurluk içleri, çamurluk kenarları,
bagaj olukları, motor bölümü, marşpiye profillerinin içleri, taşıyıcı sistem profil
içleri ile kapı direkleri gibi hassas bölümleri iyice temizlendiğinden ve
kuruduğundan emin olmanız,
•Aracınızın kaportasında paslanmaya yol açabilecek küçük vurukları, çizikleri
dış etkenlere karşı korumasız hale getirecek pasta cila yerine rötuşlayarak
gidermeniz,
• Aracınızı fırça yerine süngerle yıkamanız ve oluşması muhtemel ince çizikleri
engellemeniz, aracınızın paslanmasını engelleyecek önlemlerdir.
KAVRAMA-DEBRĐYAJ
Kavramadaki kaçırma özellikle yokuşlarda araca gaz verilirken hızlanamama,
çekişte zayıflık yada ilk hareket sırasında duran aracı yerinden güçlükle
kaldırma şeklinde kendisini gösterebilir.
Debriyaj çeşitli sebeplerden kaçırabilir. Pedal ayarının yanlış yapılması, baskı
bilyesinin ayırma parmakları ile temasta kalmasına yol açar ve debriyaj pedalı
tam bırakıldığı halde dahi kavrama kısmen çözülmüş olarak kalacağından
kaçırma yapar. Çünkü baskı yaylarının bir kısım kuvvetleri alınmış yani; baskı
kuvveti azalmıştır.
Çubukların bağlantılarındaki tutukluklar,geri getirme yaylarının kırık oluşu
pedalın geri gelmesine kısmen engel olabilir ve bu nedenle kavrama tam
17
kavraşma konumunu kazanamaz. Bu durumda ayarların yeniden ve doğru
olarak yapılması gerekir.
Balatalı disk aşınmış, baskı yayları ile diyafram yaylar zayıflamış,balata
yağlanmış veya ayırma parmakları yanlış ayarlanmış ise debriyaj kaçırır. Bu
gibi hallerde disk veya baskı düzeninin komple değiştirilmesi gerekir.
• Kavrama ani tutuyor ve ses yapıyor
Önce çubuk bağlantıları kontrol edilmeli tutukluk yapıp yapmadığı
anlaşılmalıdır.T utukluk yapma durumunda çubuklar ani boşalarak kavramanın
ani kavraşmasına ve aracın sıçramasına sebebiyet verebilir. Motor
bağlantılarının kırık olması da aynı sonucu doğurur.
Kavrama balatasının greslenmesi, balata yüzeylerinin cam gibi parlaması veya
balatanın bulunduğu sac yastıklar üzerinde gevşemiş olması ani tutmaya ve
sese yol açar. Bu durumda diskin değiştirilmesi gerekir. Balatanın bulunduğu
mil üzerinde tutukluk yapmasıda aynı sonucu doğurur; milin frezeleri
temizlenerek yağlanmalı ve tutukluklar giderilmelidir.
Motorun indirilip bindirilmesinden sonra ses yapıyorsa kavrama muhafazasının
ekseni kaçıktır veya bağlantılar çarpık olabilir. Sebep ne olursa olsun eksen
kaçıklıkları giderilmelidir.
• Ayırma durumunda disk dönmeye devam ediyor veya tutukluk yapıyor
Bu arıza kavrama tutmaya devam ederken balatalı disk pedal basıldığı halde
volandan veya baskı plakasından tam ayrılmıyor demektir. Bu nedenle balatalı
disk volan ile baskı plakasına sürtünmeye devam eder. Bu gibi hallerde vitesin
sessiz değiştirilemediğinden,dişli seslerinden şikayet edilir.
Böyle bir şikayet sırasında ilk kontrol edilecek kısım pedal çubuk ayarıdır.
Pedal boşluğu fazla ise pedalın tam sonuna kadar basılması halinde bile tam
çözülme sağlanamaz. Eğer pedalın çubuk ayarı arızayı gideremezse
kavramanın iç yapısına bakmak gerekir. Kavramanın iç arızaları balatalı diskin
baskı plakasının çarpıklığından veya balatadaki gevşeklikten ileri gelir. Balata
gevşemesinin başlıca nedeni debriyajın kötü kullanılmasıdır.
DĐKKAT
Özellikle genç sürücüler kalkış sırasında tekerleklere patinaj yaptırma
heveslerine kapılırlar. Bu heveslerin debriyaj balatasını sıyıracağını unutmamak
gerekir. Patinajlı ani kalkışlar en azından debriyajın ve lastiklerin ömrünü
azaltırlar.
Ayırma parmaklarının ayarı da bozuk olabilir ve kavramanın tam ayırmasına
engel olabilir. Ayrıca balatalı diskin göbeği debriyaj mili üzerinde tutukluk
yapabilir.Mil frezelerinin temizlenip yağlanması arızayı giderir. Ancak frezeler
sıyırmış ve deforme olmuşsa mili değiştirmek gerekir.
Motor bağlantı kulağının kopması,debriyaj pedalına basılırken motorun
bulunduğu yerden hareketine,yer değiştirmesine;kaymasına yol açtığı için de
kavrama tutukluğuna sebebiyet verebilir. Bağlantı kulağı yenileştirilmek
suretiyle arıza giderilebilir.
18
• Kavrama kavraşmış durumda iken ses yapıyor
Sebebi tespit etmek için sesin kavramanın kavraşmış konumda mı yoksa
ayırmış durumda mı geldiğine dikkat etmek gerekir. Pedala basılırken mi yoksa
pedal bırakıldığı zaman mı sesin geldiğini saptamak zorunludur. Örneğin
pedala basıldığı zaman ses kesiliyorsa sesler transmisyondan geliyor demektir.
Ayrıca volanın göbeğinde bulunan ve prizdirekt milinin ön ucuna yataklık eden
burcun aşınmış olması,yada yağsız kalması,kurumuş olması da sese yol
açabilir. Bu tür sesler daha çok yatak sesleridir ve şüphesiz vites kutusundaki
yataklardan gelir.
Debriyaj pedalının çalıştırılması sırasında yani pedala basıldığı ve pedal
bırakıldığı sıralarda ses geliyorsa bağlantılar kurumuş kirlenmiştir. Sesler
tamamen mekanizmanın mekaniği sürtünmelerinden kaynaklanır. Temizlenip
yağlanmalıdırlar. Kavramanın kavraşmış konumunda sesler gelirse balatalı
diskin frezeli göbeğindeki milin frezeleri üzerinde gevşeklik yapmasından
kaynaklanır.
Balatalı diskin damper yayları zayıflar veya kırılmış olurlarsa ses yapmaları
mümkündür.Bu durumda balatalı diskin değiştirilmesi gerekir. Motor ile
transmisyon eksenleri arasındaki kaçıklık balatalı diskin prizdirekt mili üzerinde
ileri geri hareket etmesine neden olur. Eksenlerdeki kaçıklıklar düzeltilerek
giderilmelidir.
Debriyaj ayırdığı zaman duyulan sesler baskı bilyasının aşınmasından, yağsız
kalmasından,tutukluk yapmasından ileri gelebilir. Bu durumda bulunan baskı
bilyası debriyaj pedalına basıldığı zaman çalışmaya başlarken tiz sürtünme
sesleri çıkartır; buna ötme denir.
Baskı bilyasının ötmesi halinde ya değiştirilmeli yada yağlanmalıdır.Kavrama
ayırma parmakları düzgün ayırmazlarsa pedala basılınca balatalı diskin
göbeğine sürtünebilirler. Parmaklar yeniden ve istenilen değerde
ayarlanmalıdır.Volan göbeğinde bulunan prizdirekt klavuz yatağı aşınmış yada
yağsız kalmışsa araç viteste ve debriyaj ayırırken ve hatta araç dururken
yüksek perdeden inleme sesi yapar. Bu şartlar altında prizdirekt mili (klavuz
yatak üzerinde yataklanmıştır) durmuştur ve fakat yatak ve krank mili
dönmektedir.Sesin kesilmesi için yatak yağlanmalı yada değiştirilmelidir.
Diyafram tipi kavramada zayıflamış bulunan geri getirme yayları kavrama
ayırırken ve motor rölantide çalışırken çıtırtı şeklinde ses yapar. Kavramayı
sökmeden yayları değiştirerek sesi gideririz.
BUJĐ BAKIMI VE TEMĐZLĐĞĐ
Ateşleme enerjisini yanma odasına taşıyarak elektrotların arasında oluşan
elektrik atlaması ile sıkışmış hava yakıt karışımını ateşleyen Bujilerin
maksimum araçların 10 bin kilometre bakımında temizlenmesi, kullanım
şartlarına göre 15 bin – 30 bin kilometre arası değiştirilmesi gerekmektedir.
Bujilerin ömrünü etkileyen unsurlar kötü yakıt ve motor sistemi ayarları
olabilir. Genellikle araçların yaptığı teklemeler, artış gösteren yakıt sarfiyatı,
geç hızlanma bujiden kaynaklanan sorunlar olabildiğinden bujilerin bakımı ve
temizliği önemlidir.
19
Bujinizin bakıma veya temizliğe ihtiyacı olduğunu nasıl anlarsınız;
Bujilerde ki tırnak aralığı kontrol edilmeli, ayar bozuksa fabrika verilerine göre
ayarlanmalıdır,
Bujiler söküldüğünde yağ birikintisi varsa yanma odasına fazla yakıt giriyor
demektir,
Bujinin izolatör ucu, elektrotları ve gövdesinde kurum varsa karbüratör veya
enjeksiyon ayarında bozukluk var demektir,
Buji elektrotları kaynamışsa ve üzerinde yabancı maddeler toplanmışsa,
zamansız ateşleme sonucunda aşırı yükleme olmuş demektir,
Bujiler alınan darbe sonucu hasar görmüşse,
Buji değişimi veya temizliği sırasında dikkat edilecek hususlar;
• Buji söküldüğünde silindirlere yabancı madde, toz, pislik gitesini önlemek için
biraz gevetilip etrafının temizlenmesi,
• Buji çok sıkı takılmış ise dişlilere gelecek şekilde yağlanması ve silindir
kafasına zarar vermeden bujilerin sökülmesi,
• Bujileri takarken bujinin ve motorun birbirine temas eden yüzeylerinin
temizliği,
• Gevşek takılan bujiler silindir kompresyon basınçlarını düşürdüklerinden
motorun çekişini düşürür ve yakıt sarfiyatını arttırır,
• Bujilerin önce elle sonra yeni bujiler için 90 derece eski bujiler için 30
dereceyle anahtarla sıkılması gerekmektedir. Konik yüzeyli bujilerde anahtarla
sıkma derecesi 15dir.
• Buji kablolarını temizlik esnasında kontrol ediniz, Buji kablolarında çatlak,
yanma, sürtünmeden dolayı aşınma ve üzerinde yağ olmamasına özen
gösteriniz,
• Buji kablolarınının birbirine temas etmemesine ve gereğinden uzun
olmamasına dikkat ediniz,
• Aracınızın orjinal buji markasını kullanmaya devam etmeye özen gösteriniz.
ARAÇ NASIL YIKANMALIDIR?
Araç temizliği denilince aklımıza ilk gelen olay aracın yıkanmasıdır.Tepeden
tırnağa yıkanan bir araç temizliğin en büyük parçasıdır evet ama acaba
aracımızı düzgün yıkıyormuyuz?
Öncelikle araç yıkanması için geçerli bazı maddeleri size bir kez daha
hatırlatarak konumuza başlayalım;
• Aracınızı güneş ışığında yıkamayınız,
• Aracınızı yıkamak için sabah erken saatleri yada öğleden sonra serin olmasını
bekleyin,
• Aracınızı yıkarken sabun olarak bulaşık deterjanı kullanmaktan sakının,
• Aracınızı ılık su ile yıkayın,
• Aracınızı yıkarken yumuşak bir bez kullanın,
• Aracı sık sık suyla ıslatın,
• Aracın tamamını bir seferde yıkamaktan, fırçalamaktan sakının. Aracın üstü,
önü, arkası ve yanları olarak ayırdığınız bölgeleri sırasıyla yıkayın,
• Aracınızın cilasını ihmal etmeyin, Oto Şampuan ve bakım ürünlerinin sıkça
kullanıldığı Amerika’da araç sahiplerinin yaklaşık %3 ‘ü araçlarını yıkarken
kullandıkları sert kimyasal maddeler sahip bulaşık deterjanı gibi otomotiv
yıkamak için geliştirilmemiş sabunlarla araçlarına zarar vermekte.
20
Araçların yılda 2 sefer cilalanması aracın dış yüzey koruması için tavsiye
edilirken sürücülerin % 48 ‘i bu tavsiyeye uymamakta.
Gelelim aracımızı nasıl yıkayacağımıza;
Öncelikli olarak aracı yıkamadan evvel tekerlek ve jantları yıkamaya,
çamurlarını akıtmaya dikkat etmeliyiz. Bu şekilde aracımızın gövdesini ve
boyasını tekerlek ve jantlardan çıkabilecek çamur gibi zarara sebebyet
verebilecek maddelerden sakınmış oluruz. Beyaz şerite veya üzerinde beyaz
yazıya sahip olmayan lastiklerimizi sert bir fırça ile temizleyebiliriz. Jantımızın
tipine göre yumuşak veya sert bir fırçayla jantlarımızı temizledikten sonra
gövdeyi yıkamaya başlayabiliriz.
Aracınız için oto şampuanı kullanabileceğiniz gibi boyayı koruyan özel
katkılardanda kullanabilirsiniz. Aracın tepesinden yıkamaya başladığınızda size
tavsiye edilen yıkama biçimi yıkadığınız alanın işini bir seferde bitirmek, yani
hem sabunlamayı hem durulamayı peş peşe yapmak. Tepeyi yıkadıktan sonra
aracın yıkayacağınız bölümleri ön, yanlar ve arka olmalı, en az ayda 1 sefer
kapı içlerini temizlemelisiniz. Durulama esnasında suyu yukarıdan aracın tüm
yüzeyine dağılacak şekilde durulanacak alana tatbik etmelisiniz.
Aracınızı duruladıktan ve yumuşak bir bezle kuruladıktan sonra dilerseniz
aracınıza cila yapabilirsiniz. Cila için dikkat etmeniz gereken en büyük husus
aracın yüzeyindeki yabancı maddelerden aracınızı kurtarmanız. Bunun için
gelişmiş bir araç temizlik ürünü kullanabilirsiniz. Cilayı nasıl kullanmanız
gerektiği cilanın üzerindeki kutuda açıklanmıştır, bu uyarıları dikkate alarak
aracınızın cilasını yapabilirsiniz. Cila yaparken dikkat edeceğiniz hususlardan
en önemlileri güneş ışınlarından aracınızı sakınmanız ve aracınızın temiz
olduğundan emin olmanızdır.
ARACINIZIN ÜNĐTELERĐNDE YER ALAN SIVILAR NE ĐŞE YARAR?
NE KADAR ZAMANDA BĐR DEĞĐŞTĐRĐLMELĐDĐR?
Araçların çalışma unsurlarında önemli görevleri olan yağ, antifriz, gaz, asit ve
su gibi araç bünyesinde bulunan sıvılar kaputun altında kendilerine ait
haznelere sahipler. Eksildiği zaman tamamlanan yada bakımı yapılan bu
sıvıların bakım zaman aralıkları değişkenlik göstermektedir. Araç ve sürücüsü
için hayati önem arz eden bu sıvıların kullanma kılavuzu yada talimatnamesine
göre belirtilen bakımlarının yapılması gerekmektedir.
Bahsi geçen kılavuzda depoların litre hacimlerinden hangi sıvının doldurulması
gerektiğine, sıvıların kalitesinden işlevine pek çok bilgi sunulmaktadır.
Aracımızın ünitelerinde yer alan belli başlı sıvılar:
Motor yağı
Motor yağı, motorun tüm hareketli aksamı üzerinde film şeklinde ince bir
tabaka oluşturarak sürtünme ve aşınmayı azaltır, bu da tekerleklere daha fazla
güç aktarıldığı anlamına gelir. Motor yağı içerdiği deterjanlar vasıtası ile
motoru temizlemeye yardımcı olur, pasa karşı korur ve aynı zamanda
silindirlerin çevresindeki aşırı sıcağın bir bölümünü kartere indirmeye yardımcı
olur. Yağın kullanma kılavuzuna göre bakımı yapılır.
21
Şanzıman yağı
40.000 ile 60.000 kilometrede yada 2 yılda bir değiştirilmesi önerilen şanzıman
yağının tavsiye edilen bakım / değişim oranları araçların el kitabında
mevcuttur.
Direksiyon hidroliği
Hidrolik direksiyon sistemlerinde kullanılan hidrolik yağı çoğunlukla sorun
çıkarmayan sıvıların başından gelir. Her ne kadar sızıntı olasılığı düşük olsada
periyodik bakımlarda servis tarafından kontrol edilmeli ve eksikse
tamamlanmalıdır.
Fren Hidroliği
Özellikle havanın uzun süreli sıcak olduğu yerlerde eskiyen hidrolik yağı
kaynama yapabileceğinden ortalama 1.5 yılda bir kez değiştirilmesi
gerekmektedir. Sızıntı bile olmasa zamanla fren pistonları ile balataların
sıkışması sonucu oluşturduğu boşluğa dolduğundan kendi kendine azalır.
Klima gazı
Uzman ve bilgili kişiler haricinde açılmaması gereken ve motor kaput kilidinin
arka kısmında bulunan alüminyum borular üzerindeki kapaklardan dolumu
yapılan klima gazı kesinlikle yetkili servis tarafından ve uzman kişilerce
doldurulmalıdır. Yılda 1 kere kontrolü gereken klima gazının 2 yılda 1
değiştirilmesi öngörülmektedir.
Antifriz
Radyatörün paslanması ve soğuk havalarda suyun donmasını engellemek için
radyatör suyuna ilave edilen antifriz yılda 1 sefer kontrol edilmeli ve
gerekiyorsa değiştirilmelidir.
Cam Suyu
Deterjan katkılı suyun konması camların temizliği açısından daha olumlu
olduğundan saf su yerine katkılı su kullanılması tavsiye edilen Cam Suyu
bittikçe eklenerek doldurulmalıdır.
POLEN FĐLTRESĐ BAKIMI
Yaz bitti, araç içi havalandırma filtrelerinizi temizledinizmi?
Sıcak yaz aylarının yerini yavaş yavaş serin sonbahara bırakmaya başladığı şu
günlerde yazın aracınızın havalandırma sistemini etkilemiş polen, spor, toz,
toprak ve sanayi dumanı gibi sistemin çalışmasını aksatacak pislik ve
tortulardan kurtularak araç kabininin ısıtma, soğutma, havalandırma
sisteminin bakımını yapabilirsiniz. Araç kabini hava kanallarının filtresini sık sık
temizlemeli ve belli aralıklarla değiştirmelisiniz. Polen alerjisi gibi alerjileri olan
kişiler ile araç içinde sirküle eden havanın temizliği açısından bu filtrenin
temizliği önem arz etmektedir.
Aracınız 2000 model veya daha yeni ise aracınız büyük ihtimalle kabin hava
filtresi ile donatılmıştır, sürücülerin pek çoğu kabin hava filtresinin varlığından
veya araçlarında olup olmadığından bile bihaber olduğundan bakımı aksatılan
bu filtre ile tam temizlenemeyen havayı araç içinde solumak durumunda
kalabilirler.
Aracınızın donanımında kabin hava filtresi olup olmadığını aracınızın el
kitabından öğrenebilirsiniz. Temizlenmeyen filtreler araç içersinde kokuya yol
açabileceği gibi oluşabilecek tıkanıklarla aracın ısıtma/soğutma sistemine zarar
verebilir.
22
OTOMATĐK ŞANZIMAN BAKIMI
Otomatik Şanzıman Nedir, Nasıl Çalışır, Bakımı Nasıl Yapılır?
Tork konvektörü, debriyaj, servo, hidrolik sistemi, solenoid, sübap ve vites
kademeleri gibi unsurları içinde barındıran alüminyum muhafazaya sahip
şanzıman türüdür. Otomatik şanzımanın en büyük özelliklerinden biri üretici
firmaların en uygun hızlanma ve tork devirlerini hesaba katarak ayarladıkları
vites değişim süreleri ile kullanıcı hatasından oluşabilecek sorunların en aza
indirgenmesi ve aracın yakıt ekonomisine katkıda bulunması sağlanır. Her ne
kadar otomatik vitesler manual viteslere göre araçların performansını olumsuz
yönde etkiliyor olarak bilinsede geliştirilen yeni teknolojilere sahip araçların
sahip olduğu otomatik vites seçenekler her geçen gün performans açısındanda
daha iyiyi sürücüsüne sunmaya başlamıştır.
Manuel şanzımanlar motordaki gücü tekerleklere taşırken debriyaja ihtiyaç
duyarken otomatik şanzıman bu işi tork dönüşümü yapan yağ içerikli bir
sistem aracılığıyla halledilir. Yarı otomatik şanzımanlı araçlarda ise vites
değişimi debriyaj olmadan manuel olarak yapılabilmektedir, bu araçlarda ise
kavrama elektronik veya vakum sistemi ile kontrol edilmektedir. Otomobilinizin
her parçası gibi Otomatik şanzımanda bakıma gereksinim duyar. Aracın ve
şanzımanın tipine göre yapılması gereken bakım süreleri aracın el kitabında
bulunabilir. Genel olarak uygulanan bakım her 40.000 kilometrede yada 2
yılda bir şanzıman yağının ve filtresinin değiştirilmesidir. Özellikle römork
bağlı, hızlı duruş kalkış yapan, dağ bayır inip çıkan sürücüler şanzıman yağının
kontrolünü aksatmamalıdırlar. Şanzıman yağı değişimi aslında kendinizin bile
yapabileceği, çok fazla teknik bilgi ve ustalık gerektirmeyen bir işlemdir, eğer
aracınızla ilgilenmeyi seviyorsanız yağ değişimi sırasında eğlenebileceğinizi bile
söylemek mümkün. Bunun için yapmanız gereken aracınızın bakımını yapan
servisde ki ustadan bu işin nasıl yapıldığını uygulamalı olarak görmeniz.
KLĐMA BAKIMI
Klima sisteminin sorunsuz çalışmasının yolu, bakımlarının zamanında
yapılmasından geçiyor. Sistemdeki gaz kaçaklarının zamanında farkedilmesiyse
klimanın ömrünü uzatıyor ve onarım maliyetlerini düşürüyor.
Soğutma gazı en az 6 ayda bir kontrol edilmeli, klima bakımı ve kontrolu
yetkili serviste yaptırılmalı, gaz yenilenmesinde öncesinde kullanılan gaz
kullanılmaya devam edilmeli, uyumsuz gaz kullanılmamalı. Klimanın randımanlı
olması için kış dahil ayda 1 en az 10-15 dk klima çalıştırılmalıdır çünkü kış
mevsimi boyunca unutulan klima, yaz geldiğinde sürücülerin otomobilde en
çok ihtiyaç duyduğu donanımların başında gelir. Ancak kış boyunca ihmal
edilmiş, bakımı yapılmamış klima sistemi, sürekli kullanılmaya başladığında
sorun çıkartabilir.
Klimadan gelen havanın sürücü ve yolculara doğrudan temas etmemesi için
üflemelerin camlara ve tabana verilmesine dikkat etmenin yanı sıra otomobilin
motoru çalıştırılmadan ve motor ısıtılmadan kesinlikle klima açılmamasına,
ısınmış havanın hızla dışarı çıkabilmesi için camların bir süre açık tutulmasına,
kalorifer düğmesinin soğuk konumunda olmasına, motor çalıştıktan sonra
klimanın önce düşük devirde, daha sonra istendiği takdirde yüksek devirde
çalıştırılmasına dikkat edilmelidir.
23
Klima sisteminin sağlıklı çalışabilmesi için yılda üç kez kontrol edilmesi
öneriliyor. Klima radyatörünün taş, çarpma gibi darbelerden etkiIenip içindeki
gazın boşalması sıkça karşılaşılan arızalar olarak dikkat çekiyor. Uzun süre
gazsız kalan ya da eksik gazla çalışan klima görevini yeterince yapmadığı gibi,
hasarın daha da büyümesine ve onarım maliyetlerinin yükselmesine yol açıyor.
Kış aylarında uzun süre çalıştırılmayan klima sisteminde gaz oturması ya da
gaz sızması da sık karşılaşılan sorunlar arasında gösteriliyor. Hiç çalışmayan
klimaIarda sorun büyük ölçüde elektrik arızasından kaynaklanırken, çalıştığı
halde yeterince soğutamayan klimalarda bunun nedeni çoğunlukla
evaparatörde toz birikmesinden kaynaklanıyor.Ülkemiz yol koşulları genelde
tozlu olduğundan, varsa polen filtresinin zamanında değişitirilmemesi, klima
sisteminin içindeki soğutmanın gerçekleştiği evaparatörde toz birikmesine
neden oluyor. Soğuyan hava, biriken tozun tıkadığı klima borularından rahat
geçemediğinden, yeterince soğuma gerçekleşmiyor.
Klima sisteminde soğutmamın oluştuğu nemli bir bölge olan evaparatöre toz
zerreciklerinin sızması, zamanla bakterilerin oluşmasına da neden oluyor.
Biriken bakteriler, bünyesi alerjiye karşı hassas olan sürücüleri rahatsız ediyor.
Evaparatörde biriken bakterileri yok etmek üzere, bu iş için geliştirilmiş
antibakteriyel sprey kullanılması öneriliyor. Klima dezenfektasyon spreyi;
çimIenme, bakteri, mantar ve küfü önlediği gibi mikro organizmaların yol
açabileceği sorunları da çözüyor. Klimalarda RI2 ve R 134a olmak üzere iki tip
gaz kullanılıyor. Ozon tabakasına zarar veren R 12 gazının 1995 yılından bu
yana Avrupa’da satılan otomobillerde kullanılması yasaklanmış durumda.Bunun
yerine, ozon tabakasına zararsız R 134a klima gazı kulIanılıyor. Eski model
otomobil klimalarında, kompresörde büyük arızaya yol açtığından yeni tip
gazın kullanılması mümkün değil. Ozon tabakasına zarar vermeyen gazın
kullanılabilmesi için, klima kompresörünün değiştirilmesi gerekiyor. Ancak
yüksek maliyeti yüzünden bu işlem fazla tercih edilmiyor. Otomobilde hangi tip
klima gazının kullanılacağıysa, klima kompresörünün üzerinde belirtiliyor.Klima
kompresöründe kullanılan yağın da klima gazının niteliğine uygun olması
gerekiyor. Yanlış yağ seçimi de kompresörde arızalara neden olabiliyor.
LASTĐĞĐNĐZĐN ÖMRÜNÜ ARTTIRIN!
Hava Basıncı
Uygun olmayan hava basıncı ileride tamiri mümkün olmayacak hasarların
yanısıra, lastiğin düzensiz ve erken aşınmasına sebep olur. Hava basıncı lastik
soğukken ölçülmeli ve mutlaka araç üreticilerinin belirlediği hava basıncı
değerlerine uyulmalıdır.
Rot Ayarı
Aracınızın mekanik ve süspansiyon sistemlerindeki aksaklıklar nedeni ile
direksiyon ve araç yönü aynı olmayabilir. Ön düzen bozukluğu sadece
lastiklerinizde ekonomik kayba neden olmakla kalmaz aynı zamanda aracınızın
süspansiyon ve döner aksamına da zarar vererek zaman içerisinde yüksek
mekanik tamir ve bakım masraflarına yol açar.
Balans Ayarı
Jant ve lastiğinizin uygun olarak eşlenmemesi hızlı sürüş esnasında zıplama,
vuruntu, salgı, yalpa gibi konforsuzluklar hissetmenize neden olacaktır.
Rotasyon (Yer Değiştirme)
Lastiklerinizin, araçta takılı oldukları her değişik pozisyonda değişik aşınma
hareketlerine maruz kaldıklarıdan, periyodik olarak yerlerinin değiştirilmesi
ömürlerini artıracaktır.
24
Diş derinliği
Sırt bölgesi lastiğinizin yola basan kısmıdır. Lastik eskidikçe çekiş azalır.
Zamanla lastiğiniz üzerindeki desen aşınarak kullanılmaz seviyeye gelir. Diş
derinliği 1.6mm nin altına inmiş lastikleri kullanmak, can ve mal emniyeti
bakımından tehlikeli oldugu gibi, bir çok ülkede kanunen de yasaktır.
Yük Miktarı ve Yükleme Biçimi
Araç üreticisinin belirlediği, araç taşıma kapasitesi (istiab haddi) üzerinde
yüklemeler; lastiğin çabuk ısınmasına ; yanak,omuz ve topuk bölgelerinde
arıza vermesine ve hızlı aşınmasına sebep olur. Dengesiz yüklemeler de lastik
ömrü üzerinde olumsuz etki yapar.
Fren Ayarı
Fren sistemlerinizi araç üreticisinin tavsiye ettiği aralıklarla kontrol ettiriniz.
Ayarsız frenler,lastiklerde düzensiz ve hızlı aşınmalarına neden olur. Ani ve
sert frenlemelerde kuvvet dağılımı lastiğe göre farklı olacağından, blok tipi
aşınma olması ihtimali artar.
Araç Kullanım Şartlarına Uygun Lastik Seçimi
Araç el kitabında belirtilen ebat ve kat muadilindeki lastikler kullanılmalıdır.
Araç Hızı Araç kullanım hızı arttıkça lastiğin sıcaklığını yükselmesi sebebiyle sırt
kauçuğu normale göre daha çok aşınma gösterir.
Lastik Eşlemeleri
Aracın tüm lastiklerinin aynı ebat ve yapıda olması gerekir. Aynı aks üzerinde
farklı yapı, desen ve aşınmada lastik takılması halinde araç performansı
olumsuz etkilendiği gibi lastik düzensiz ve hızlı aşınır.
Yol ve Đklim Şartları
Düzgün olmayan yol yüzeylerinde ve sıcak yaz aylarında lastik normale göre
daha çok aşınma gösterir.
Lastik Performansı ve Ömürleri
Bu faktörlere ilave olarak araç kullanıcısının sürüş ve fren kullanım
alışkanlıkları ile aracın bakım seviyesi gibi diğer faktörlere de bağlı olarak
değişiklikler gösterebilir.
Kısa Kısa
Bozuk satıhlarda yüksek hız yapmayın,
• Uzun yola çıkarken ve araç yüklüyken hava basıncını 2 PSI artırın,
• Stepne lastiğinizin basıncını da düzenli olarak kontrol edin,
• Kışın diş derinliğinin 3 mm den az olması çekişi olumsuz etkiler,
• Çivili kış lastiği kullanımı özellikle buzlu ve karlı zeminlerde üstün çekiş ve
tutunma sağlamakla birlikte; kuru zeminde tam tersi etki yapar,
• Aracınızı uzun süre kullanmayacaksanız, aracınızı takoza alın,
• Lastiğinizi parlatmak için petrol ürünleri içeren deterjan veya cilalar
kullanmayın. Su ve fırça kullanılarak yapılacak temizlik lastikteki kimyasalların
koruyucu bir film tabakası oluşturmasına yardımcı olur,
• Aynı aks üzerindeki lastiklerdeki farklı hava basınçları, aracın düşük hava
basınçlı lastik tarafına doğru çekmesine neden olur,
• Lastiğinizi kaldırım kenarlarına ve sivri yüzeylere çarpmaktan kaçının,
• Diş derinliği 1.6 mm ye düşen lastikleri mutlaka değiştirin,
• Karlı ve buzlu yollarda lastiğinizin hava basıncını 2-3 psi artırın. Bu şekilde
karda ve buzda daha iyi bir çekiş elde edersiniz,Kullanmadığınız lastikleri
şişirilmiş olarak depolamayın,
25
• Subap kapaklarını kapalı tutun,
• Kış şartlarında lastiklerinizin durumu ne kadar iyi olursa olsun; ani hızlanma
ve ani frenden kaçının, daima aracınızı viteste sürün, mevcut lastik izlerini
takip edin, önünüzdeki araçla her zamankinden daha uzun mesafe bırakıp,
önce vites küçültüp, sonra kısa aralıklarla pompalayarak fren yapın,
• Lastiklerinizin havasını her zaman lastik soğuk iken tamamlayın,
• Kış lastikleri kullanımına karar verildiğinde tüm lastiklerin değiştirilmesi
tavsiye edilir. En azından çeker akstaki lastikler değiştirilmelidir. Araç üreticisi
firma farklı bir öneride bulunmadığı sürece, araçta kullanılan lastiklerin tümü
aynı ebatta olmalıdır.
OTOMOBĐLĐNĐZĐN BAKIMLARI
Otomobilinizin tatil dönüşü bakımı
Uzun yolcular sonrasında aracınızın belli başı parçalarının bakım görmesi veya
değiştirilmesi gerekir.Bu tür bakımlar sürüş güvenliği açısından büyük önem
taşırken aracınızın ömrü içinde çok önemlidir.
Frenler: Otomobilde güvenli sürüşün en önemli faktörlerinden biri olan fren
bakımında dikkat edilmesi gereken koşullar şunlardır.Hidrolik seviyesi depo
ağzından 1,5 santimetre aşağı seviyesi olarak baz alınmalıdır. Eğer bu seviye
altında bir görünüm var ise depo ağzından itibaren olan 1,5 santimetre
aşağısına kadar hidrolik ilavesi yapınız. Ayrıca Frenlerde yolculuk öncesine
göre bir değişiklik hissediliyorsa kesinlikle servise gidilmesi gereklidir.
Motor Yağı : Tatile çıkmadan önce motor yağını kontrol etmiş olsanız bile,
tatil sonrası mutlaka aracınızla ilgili olarak motorunuzdaki yağı kontrol
etmenizde yarar var . bu nedenle yağ eskimiş yada değiştirme zamanı gelmiş
olabilir. Motor yağını kontrolünü şu şekilde yapabilirsiniz. Motoru çalışma
ısısına getirene kadar çalıştırın yada 5 km bir yol kat ettikten sonra düz bir
zemin de aracınızı stop edin sonra 1-2 dakika bekleyin. Đlk olarak yağ
çubuğunu çıkarın ve iyice temizleyin. Yağ çubuğunu yerine tekrar takın ve
çıkartın yağ seviye çubuğu üzerinde yağın olduğu en üst seviyeye dikkat edin
çubuğun en alt ve en üst seviye ortasında olmasına özen gösterin. Eğer alt bir
seviyede ise yağ ilave edebilirsiniz.
Hava Filtresi : Az benzinle çok kilometre yapmak için hava filtresinin temiz
olması gerekmektedir. Hava filtresi Ülkemizin yollarının tozlu ve çamurlu
olmasından dolayı uzun yolculuklar sonrasında mutlaka temizlenmesi veya
eskimişse yenisiyle değiştirilmesi gerekir. Hava filtresinin değiştirilmesi
zamana bağlı değildir. Buna göre hava filtresi haftada bir yada ayda bir yada
yolun durumuna bağlı olarak 10000 kilometrede bir değiştirilir.
Yıkama : Tatil süresince genellikle otomobillerin temizliklerine gerekli olan
önem gösterilmez. Isınmış Asfalttan kopan parçalar mıcırlar ve öndeki araçtan
gelen çamurlar aracınızın kaportasına yapışır. Özellikle tabana yapışan bu tip
parçalar aracınızın paslanmasını hızlandırır. Bu nedenden dolayı aracınızın
kapsamlı bir temizliğe ihtiyacı olduğu unutulmamalıdır.
Otomobilinizin uzun yol bakımı
Bu unsurların başında lastikleriniz kontrol etmeniz geliyor. Uzun yola
çıkacağınız için yedek lastiğinizide kontrol etmeniz yolda karşılaşabileceğiniz
aksiliklere karşı hazır olmanızda etkili olur. Lastik kontrolünde dikkat
edecekleriniz lastiğinizin havası ve diş derinlikleridir.
26
Aracınızı yetkili servisine götürerek Rot-Balans ayarlarını, frenlerini, motor
yağını, elektrik aksamını ve radyatörde bulunan antifiriz miktarını kontrol
ettirin. Aracın silecek lastikleri kontrolü ile silecek suyunun tamamlanması
alacağınız önlemlerden bir diğeri.
Otomobilinize bahar bakımı
Otomobiller, baharla birlikte bakıma ihtiyaç duyarlar. Çeşitli firmalar tarafından
uygulanan temizlik ve bakım sistemleriyle, otomobilinizi hem bahara
hazırlayabilir, hem de ilk günkü haline kavuşturabilirsiniz.
Yağmuruyla, çamuruyla, güneşiyle, tozuyla, toprağıyla her mevsim sonrasında
otomobile baştan aşağı bir makyaj yaptırmak gerekmektedir. Yaz ve Kış
yaklaşırken otomobil sahiplerinin yapması gereken öncelikli işlerden biri de
otomobile bakım yaptırmaktır. Kışın yağmurda, çamurda her türlü kötü hava
koşullarında, Yazın, güneş altında ve toz, toprakta kullanılan otomobillerin
bakıma ihtiyacı vardır.Đnatçı lekeleri çıkartabilirsiniz.Kış mevsiminde otomobilin
altında biriken tortu ve çamurlar, otomobilin yüzeyinde meydana gelen
çizikler, bir süre sonra otomobilde paslanmalara yol açar.
Otomobillerin koltuklarında, döşemelerinde ve diğer yüzeylerinde de zamanla
lekeler oluşur. Otomobilinizin iç ve dış yüzeyinde oluşan inatçı lekeleri
çıkarmak için oto marketlerde satılan temizlik ürünlerini
kullanabilirsiniz.Sadece temizlikle yetinmeyip, otomobilinizi dış etkenlere karşı
koruma altına almak istiyorsanız, otomobilinizi koruma sistemleriyle
donatmanız gerekiyor.
Otomobilin üzerinde fabrika çıkışında bulunan şeffaf koruyucu tabakanın yok
olmasıyla birlikte, otomobilin boya yüzeyi çevre şartlarına karşı tamamen
korumasız kalıyor.Güneş boyanın en büyük düşmanı. Otomobilin yüzeyinde
zamanla donuk ve lekeli bir görüntü oluşuyor. Uzaktan bakıldığında pürüzsüz
gibi görünse de, yakından incelendiğinde boya yüzeyindeki çukurlar ve
tümseklerden oluşan engebeli yüzey görülüyor. Güneşin tehlikeli ultraviyole
ışınları da boya yüzeyi için ayrı bir tehlike kaynağı oluşturuyor. Ultraviyole
ışınları boya yüzeyine yapışan ve mercek görevini üstlenen yabancı maddelerin
yardımıyla yüzeyi yakıyor ve bozulmasına yol açıyor.
Fırçayla yapılan yıkama boyayı çiziyor. Otomobillerin yüzeyi için bir başka
tehlikeyi ise bilinçsizce yapılan temizlik ve bakım hizmetleri oluşturuyor.
Otomobilleri güzelleştirmek için uygulanan pasta - cila işlemi gerçekte boya
yüzeyi için oldukça tehlikeli bir uygulama. Otomobilin dış yüzeyine uygulanan
pasta işlemişse, yüzey üzerinde dairesel çizikler ve aşınmalar meydana geliyor.
Piyasada bulunan ve amatör kullanıma yönelik cilalar ise boya yüzeyinin çok
kısa bir süre parlamasını sağlıyor. Bu da parlatma işleminin sık sık
tekrarlanmasına yol açıyor. Fırça ve kova kullanarak yapılan oto yıkama ise
boya yüzeyini çiziyor. Otomobil fırçayla yıkandığında yüzey üzerinde bulunan
kirler, çiziklerin içine yerleşiyor.
Otomobilinizin yaz bakımı
Birkaç küçük bakımla güvenli ve keyifli yolculuk yapmak mümkün.
Motor yağı:
Otomobilin motor yağ seviyesi ve yağın durumu mutlaka kontrol edilmeli. Yağ
çubuğundaki yağ seviyesi, minimum ile maksimum çizgisi arasında bulunmalı.
Eğer seviye minimum çizgisinin altındaysa, motorun üstündeki yağ
27
kapağından, gerekli miktarda motor yağı ilave edilmeli.
Lastikler:
Uzun yolda otomobil yüksek hızlara çıkacağı ve daha yüklü olacağı için lastik
basınçlarının fabrikanın önerdiği düzeye çıkarılması gerekir. Birçok otomobilin
sürücü kapısında ya da bagajda lastiklere hangi yükte ne kadar hava basılacağı
belirtilmiştir. Eğer aracınızda bu bilgiye ulaşamıyorsanız, normal basınçtan 2-4
psi fazla basınç uygulayın.
Fren sistemi:
Fren hidroliğinin seviyesi de minimum ile maksimum arasında olmalı. Eğer
seviye minimumu gösteriyorsa, aynı marka hidrolik sıvısıyla takviye yapılmalı.
Ayrıca balataların da kontrol edilmesinde fayda var. Çünkü tatil yolculuklarında
otomobiller normaldan daha yüklü olduğu için, frenlere daha çok yük biner.
Kampanalı sistemlerde arka balataların durumunu anlamak için otomobilin el
frenini çekip yokuş aşağı bırakabilirsiniz. Eğer otomobil hareket ederse
balataların değiştirilmesi uygun olur.
Hava filtresi:
Hava filtreleri tozlu yollarda daha çabuk kirlenir. Yola çıkmadan önce, hava
filtrelerinin kontrol edilip kirliyse mutlaka değiştirilmesi gerekir. Kirli hava
filtresi motor performansını düşürmekle kalmaz, aynı zamanda yakıt tüketimini
yüzde 15 oranında artırır.
Kayışlar:
Alternatörü, motordan aldığı tahrikle çalıştıran V kayışının gerginliği kontrol
edilmelidir. Kayışın orta kısmına parmakla sıkıca bastırıldığıda V kayışı 1.5
santimden fazla ensiyorsa değiştirilmesi gerekir.
Aracınız tatile hazır, ya siz?
Uzun tatil yolculuklarında otomobil kullanmak daha fazla dikkat ister. Yolculuk
öncesi yediklerinizin yağlı ve ağır olmamasına dikkat edin. Çay ve kahve
içerdiği uyarıcı maddeler nedeniyle tavsiye edilir. Bolca sıvı gıdalar almak
yararlı olur. Otomobile bindiğinizde, önce doğru oturma ve sürüş pozisyonunu
bulun, aksi taktirde sırt ve boyun ağrısı çekmeniz kaçılınmazdır. Bagajı
yüklerken ağır yükleri arka koltuğa yakın, hafif yükleri de tampona yakın
koyun. Böylece ağırlık merkezi otomobilin ortasına yaklaşır. Konvoydayken
sollama yapmak için acele etmeyin. Araç yüklü olduğu için sollama mesafesi
uzayacaktır. En azından iki saatte bir mola verin. Her molada tuvalete gidin ve
kan dolaşımını düzenleyecek egzersizler yapın. Özellikle kol ve bacak
kaslarınızı çalıştıracak eklemlerinizi açacak hareketler yapın.
Otomobilinizin kış bakımı
V Kayışına dikkat
Yaz aylarında genişleyen V kayışı,özelliğini kaybeder. Kayışı germeniz
mümkünse gererek kullanın, aksi takdirde kayışı değiştirmek gerekir. Çünkü
gevşek kayış şarjı etkiler, vantilatörün devir daimini yavaşlatır. Dolayısıyla
otomobilin sağlıklı çalışmasını etkiler.
Antifrizi mutlaka ölçtürün
Radyatör sistemindeki suyun donmaması için antifiriz kullanılmalıdır. Soğutma
sistemini korozyona karşı korumak için yaz-kış kullanılması gereken antifriz,
kışın soğutma sisteminin donmasını önler.
28
Hava filtresine bakın
Kış mevsimi önceden hava filtresini kontrol etmek,temizlemek veya
kullanılmayacak durumdaysa değiştirmek gerekir.
Fıskıyeleri ayarlayın
Camı temizlemeye yarayan fıskiyeler sudaki kireç nedeniyle zamanla
tıkanabilir. Fıskıyelerin uçlarını bir iğne yardımı ile açabilirsiniz.
Silecekleri kontrol edin
Ön cam sileceklerinin kış ayarlarının zorlu koşullarında iyi performans
göstermesi için aşınmışsa değiştirilmesi gerekir. Yazın bunaltıcı sıcaklarında
silecekler çabuk aşınmış olabilir.. Silecekleriniz aşınmışsa,kendinizden kolayca
değiştirebilirsiniz. Böylece yağmurlu ve karlı havalarda görüşünüz önemli
ölçüde artar.
Lastiklerin dış deliklerini kontrol edin
Otomobilin yola tutunmasını sağlayan lastiklerin ideal diş derinliğinin 3 mm
olması gerekir. Eğer kışın karlı yollarda kaymak istemiyorsanız, mutlaka
lastiklerinizi kontrol ettirin.
Elektrik sistemini gözden geçirin
Kışın havadaki nem ortamının artmasıyla, buji kabloları ve distribütör
kapağındaki çatlaktan nem girip otomobil çalışmayabilir. Onun için elektrik
sistemini kontrol edin.
Periyodik bakıma rağmen yağa sık sık bakın
Periyodik bakımların dışında kışa girmeden önce motor yağının mutlaka kontrol
edilmesi gerekir. Uzun süre kullanılan yağ,motoru koruma özelliğini kaybeder.
Silecek suyunu ihmal etmeyin
Alkol içermeyen uygun bir cam silecek sıvısı,cam yıkama sistemini sıfır
dereceye kadar,donmaktan koruyabilir. Buzlu havalarda camınızı temizlemek
istiyorsanız dikkat.
Kışın rezistansa ihtiyacınız daha fazla
Arka camdaki buharlaşmayı önleyen rezistansın kontrol edilmesi, eğer
herhangi bir problem varsa onarılması veya değiştirilmesi gerekir.
Üşümemek için kalorifere baktırın
Kış mevsimi öncesinde kalorifer ve klima bakımının mutlaka yapılması gerekir.
Klimalı otomobillerde polen filtresi değiştirilir. Kalorifer hortumları kontrol
edilir.
GÜNLÜK
• Sabah otomobilinize binmeden önce lastiklerin havasını kontrol edin.
• Otomobilinizi park ettiğiniz yerde yağ veya sıvı izlerinin olup olmadığını
kontrol edin.
• Kışın; sileceklerinizin cama yapışıp yapışmadığını kontrol edin.
• Kontağı çevirdikten sonra göstergede bulunan ikaz lambalarını kontrol edin.
• Yola çıkmadan önce ışıklandırmalarınızı kontrol edin. (farlar, sinyaller, fren
lambaları vs.)
29
HAFTALIK
• Sıvı seviyelerini gözle kontrol edin. (radyatör genleşme kabı üzerindeki max
işareti, silecek sıvısı)
• Motor yağının seviyesini kontrol edin.
• Hidrolik yağ seviyesini kontrol edin.
• Otomobilinizi ağaç altına park ettiyseniz, motor kaputunu, havalandırma
mazgallarını kontrol edin , yaprak ve yabancı maddelerden arındırarak
gerekirse su tahliye deliklerini temizleyin.
• Silecek lastiklerini ıslak bir bez ile temizleyin.
AYLIK
• Boya üzerindeki çizik veya taş yaralarını kontrol edin.
• Emniyet kemerlerinin nemli ve sabunlu bir bez aracılığı ile tozunu alın.
• Yıkama esnasında özellikle jantları balata tozundan ve yabancı maddelerden
arındırın.
• Otomobiliniz üzerinde olabilecek sanayi artıkları, kuş pisliği veya ağaçlardan
dökülen reçine türü yapışkan vb. çevre etkenlerinden temizleyin.
• Yaptığınız km'ye göre lastiklerinizi detaylı kontrol edin.
• Otomobilinizin iç temizliğini yapın, deri döşemeniz var ise kullanım kitabında
belirtildiği gibi temizliğini yapın.
• Otomobilinizi yıkamadan yıkamaya aküsünü ve kapı yağlarını kontrol edin.
30

Benzer belgeler