istanbul güreş ihtisas kulübü

Transkript

istanbul güreş ihtisas kulübü
ASIRLIK ÇINAR İSTANBUL GÜREŞ
İHTİSAS KULÜBÜ(KURULUŞ;1919)
İÇİNDEKİLER
Sayfa No;
03-05
; ÖNSÖZ
06
;Görüşler; SADETTİN TANTAN
07-09
;GİRİŞ
10
; 1.KURULUŞ DÖNEMİ 1919-1938(KUMKAPI+HALİÇ İDMAN OCAĞI)
11-18
; A.KUMKAPI KULÜBÜ
19-24
; B.HALİÇ İDMAN OCAĞI
25-45 ; 2.BİRLEŞME SONRASI GELİŞİM 1938-1978(İSTANBUL GÜREŞ İHTİSAS KULÜBÜ)(FATİH’TEKİ
TABHANE MEDRESESİ’ DE Kİ GEÇEN ZAMAN)
46-56
; 3.KURUMSALLAŞMAYA İLK ADIMLAR.. 1978…..
57-86
; 4.1985 YENİ BİR DÖNEM
87-91
; 5. 2000-2002 YILLARI ARASI
91-93
; 6. 2003 YENİ PROJE;HEDEF OLİMPİYAT OYUNLARI
94-98
; 7. 2013 İSTANBUL GÜREŞ İHTİSAS KULÜBÜNDE İSTİKRARIN DEVAMI(İGİK)
99-99 ; 8. YAĞLI GÜREŞ; KIRKPINAR-ŞÜKRÜ KAYABAŞ ve ŞÜKRÜ KAYABAŞ
100-103; 9. 1986 İSTANBUL GÜREŞ İHTİSAS KULÜBÜ KORUMA VAKFI(İGİKKV)
104-110 ; 10. İSTANBUL GÜREŞ İHTİSAS KULÜBÜNÜN MEVCUT YAPISI( İGİK 2015)
111-114 ; 11. İSTANBUL GÜREŞ İHTİSAS KULÜBÜ (İGİK )BAŞKANLARI
115
; MEVCUT İSTANBUL GÜREŞ İHTİSAS KULÜBÜ YÖNETİM KURULU
116-120 ; 13. TÜRKİYE GÜREŞ FEDERASYONU BAŞKANLIĞI YAPMIŞ İGİK BAŞKANLARI
121-160 ; 14. İZ BIRAKANLAR
161-162 ; 15. GÜREŞ İHTİSAS KULÜPLERİ
163-177 ; 16. http://unitedworldwrestling.org/ Kaynak olmak üzere İGİK adına güreş yapan
sporcuların dereceleri. A)Madalya alanlar, B)Derece yapanlar, C)Milli olanlar, D)Diğer..
178-180; 17. GÜREŞÇİLER..
182
; 18. Web siteleri ;
183
; 19.KAYNAKÇA
ÖNSÖZ
Güreş, binlerce yıl insanlık kültüründe yer almış kadim sporların önde
gelenlerindendir. Şüphesiz, güreşin rastlanan ilk resimli ve yazılı kaynakları ile kıtalara
dağılımı ve ülkesel bazda gelişimi detaylı bir inceleme konusudur. Tüm bunların yanı sıra ,
bir kulüp odak noktası alınarak o ülkedeki sporun (Güreşin) oluşumu ve gelişimi de tarihsel
bir yaklaşım gösterir. Bir kulübün tarihini yazmak ? Bir kulüp ; Günümüz deyişi ile bir
“Sivil toplum” kuruluşu, öncesi,kuruluş şartları ,gelişimi ve günümüzdeki varlığı ile bu denli
topluma mal olmuş, bu denli sağlam bir sosyal disipline sahip olabilir mi ?
İstanbul Güreş İhtisas Kulübü tarihsel olarak incelendiğinde; Sayılabilecek bir çok
pozitif kavramın yanı sıra böyle bir sorunun cevabı da “evet”tir.
Tamamen amatör bilinçle, hesapsız ve art niyetsiz , sporun-insanoğlunun kendini
özgürce ifade edebildiği o evrensel kardeşliğinde, mertliğinde, dayanışmasında
şekillenmektedir.
İstanbul Güreş İhtisas kulübünün “Sosyal bilinci” Nesilden nesile geçen yazılı kuralları
olmamasına rağmen, kendisine has bir spor disiplini, saygı ve sevgisini içtenliğini, adeta geniş
bir aile dayanışmasını –ilke ve tutarlılığını, şu veya bu şekilde yaşamının belli bir döneminde
yolu bu kulüpten geçen herkes hisseder. İstanbul Güreş İhtisas Kulübü ,Asya Bozkırlarından
Ön Asya’ya gelişerek geçen tarihsel bir sportif-kültürel yolculuğun Anadolu’da yoğunlaşmış,
Balkanlar, Batı dünyası ile kaynaşmış, günümüze uzanan çağdaş bilgi, yönetim, engin bir
deneyim ve modern bir çalışma anlayışı ile onur duyulacak pek az sayıdaki örneklerden
biridir. Toplumu sportif zaferlerle coşturan, gururlandıran “toplum” olma bilincini pekiştiren
bir çok dünya çapında ünlü sporcu bu kulübün kanatları altında yetişmiş adlarını
duyurmuştur. Türkiye Cumhuriyeti Spor Tarihine adlarını altın harflerle yazdıran onlarca
çağdaş sporumuzun mimarları,yöneticileri,teknik adamları da bu onurlu, gururlu, görkemli,ama her zaman mütevazi kalmayı becerebilmiş-kulüpten yetişmişlerdir.
Selim Sırrı Tarcan, Ahmet Fetgeri Aşeni, Seyfi Cenap Berksoy,,TayyarYalaz,Nedim
Kaleci, Vehbi Emre gibi sadece güreş sporunun değil Türkiye’ye, Cumhuriyet’ in tüm spor
dallarının da temelinde emeği bulunan, yüksek düşünceleri görüşlü insanları İstanbul Güreş
İhtisas Kulübünün geçmişinde derin izler bırakmışlardır.Zaman zaman ülkemizin Sosyo-Politik
ve ekonomik darboğazlarına bağlı olarak yaşanan spordaki zor dönemeçlerde;
Sadettin TANTAN ve çalışma arkadaşları gibi bir ülke için şans sayılabilecek devlet
adamlarının spora ilgi ve özen göstermeleri hem örnek oluşturmuş, hem de İstanbul Güreş
İhtisas Kulübünün tarihinde bir onur ve gurur vesilesi olarak yer almıştır.
Kulübün tarihçesini kaleme alırken; Türklerde güreşin aslında bir yaşam biçimi
olduğunuda vurgulamadan geçmemiz olmaz. 1800’lü yıllardan itibaren,Selçuklular,
sonrasında Osmanlılar ve son zamanlarda Osmanlı güreş Tekkelerinde yapılan güreşler,
Osmanlı Sarayında Padişah’ın pehlivanları ve huzur güreşleri ,Rumeli güreşleri,Yörük
güreşleri, Yağlı güreş/Kırkpınar,panayır düğün ve ramazan güreşleri yapılırdı.( Şamdancı Kara
ibo, Kel Aliço,Makarnacı Halil,Lofçalı Kavasoğlu …v b.),19.Yüzyıldaki; Osmanlı döneminin
namlı pehlivanları; Koca Yusuf,Adalı Halil,Kurtdereli Mehmet ,Çolak Mümin,Hergeleei
İbrahim,Kara Ahmet,Koç Mehmed,Filiz Nurullah,Kara Osman v.b. akla gelenlerdir.(Kaynak;
Osmanlı Devrinde Spor)
Florya Köşkü, Atatürk ve Güreş;
Yeni Cumhuriyetle beraber Ata sporu güreşe sahip çıkan Atatürk’ün sporlar içinde en
çok güreşi sevdiği bilinirdi. İşte; İstanbul Güreş İhtisas Kulübünün birleşim öncesi öncesi
temelini ve ilk oluşumunu oluşturan 1919 yıllından itibaren Kumkapı ve Haliç İdman
Yurdu’nun tarihi süreci ile birlikte Atatürk’de o zamanlar ilgi ve sahiplenmesine yol açanların
en başında gelmektedir. Bir çok tarihi kaynak bunu gösteriyor. Atatürk’ ün Güreşle ilgili bir
çok hatırası ve tarihe mal olmuş sözleri var. Bir kaçı; Şöyle ki;
1. italyan Güreş Milli takımını yenen milli takımımız, Florya’daki Cumhurbaşkanlığı
köşküne davet edilir.Atatürk; Teker teker milli takım sporcularını tebrik eder,en son sevimli
ağır sıklet; Çoban Mehmet’ e takılmadan edemez. “Sen , herkesi kolayca yeniyorsun
Mehmet” demiş ve ilaveten “Seninle güreş tutsak ,beni yenebilirmisin ? “ Koca Çoban
,çocuksu bir mahçubiyet içersinde başını öne eğerek, “Sizi bütün cihan yenemedi paşam,
ben nasıl yenebilrim “demişti. Büyük Atatürk, Çoban Mehmet’in bu cevabı karşısında pek
duygulanmış ve alnından öpmüştü. Atatürk’ün Florya köşkünde istirahat ettiği günlerde
,Çoban Mehmet ve Mustafa Çakmak ile beraber Florya plajına gider , orada etraflarını
çeviren büyük meraklı topluluğun ortasında , kumlar üzerinde güreş tutarlardı. Atatürk
Belediye plajı kumsalında cereyan eden bu güreşi ,köşkten görür görmez hemen haber salıp
pehlivanları yanına çağırırdı.Köşkte Çoban Mehmet’e takılan , onun zeki cevapları karşısında
keyiflenen Atatürk kendileri ile uzun sohbetlerde bulunur , pehlivanlara yemek çıkartırdı.
Pehlivanlar köşkten ayrılırken de yaveri aracılığı ile ceplerine birer zarf koydurtmayı ihmal
etmezdi. (Zarfın içinde o zamanlar pek büyük bir maddi değer taşıyan , en az 50 Lira çıkardı.)
Çoban mehmet’ in Atatürk hakkında hatıralarında anlattığı şu sözleri de ilginçtir.
“ Rahmetli Atatatürk, güreşten çok iyi anlardı. Buna , bize huzurlarında yaptırdığı
güreşlerde çokça şahit olmuşumdur. Biz güreşirken yaptığımız hataları veya iyi hareketleri
anında sezer , bize ihtarda bulunur veya takdirlerini belirten sözler söylerdi. Onun
iltifatlarına nail olmak , bizler için sevinç ve guruların en büyüğü olurdu hiç şüphesiz. “
(Kaynak; Atatürk ve Spor/ Bahçelievler Belediyesi)
Atatürk’ün ;Bu dönemde özellikle tarihi bir süreç ile günümüze kadar gelen ve
dünyaya mal olan sözlerinin, bazıları; “Benim en çok sevdiğim spor güreştir” “Güreş şudur;
Kuvvet ve zeka oyunu.Bu iki üstün varlık insanla birleştiği vakit ancak büyük işler
görülebilir. “ dır.
2. 1930’ lu yıllarda Atatürk Kumkapı’ daki Güneş kulübüne ziyarete geldiğinde(Fehmi
Büyükmutlu/Osman Fazlıoğlu’na nakletmiş); Minderde sıralanan ve heyecanla spor
kıyafetleri ile bekleyen güreşçilerin önünde, maiyetindekilere dönerek ; “Güreşçileri
göstererek ” Cephede; En iyi görev yapacak insanların başında gelir bunlar. “
Bunun üzerine hanımlardan biri, “Paşam!
“Diğer spor baranşlarıda faydalı olabirler “! Bunun üzerine Atatürk; “Yarın ;
Cephede, bir an gelir merminin bittiğini, cephanenin tükendiğini ve süngününde iş göremez
hale geldiğini,sonunda ise göğüs göğüse mücadeleye gelindiğinde ise işin pehlivanlığa
düştüğünü söyleyebilirim. “ Diyerek , ceketini çıkararak mindere çıkar ve kendi kilosuna
uyguın olan bir güreşçiyi çağırarak ,güreş tutar.
Yine; Yeni Cumhuriyet’te Atatürk’ün devrimleri ile beraber sporda da Türk ulusunu
,yurt dışında ,onurlandıracak başarılara ihtiyaç duyulması, 1936 Berlin Olmipiyatlarında
61kg’da Yaşar Erkan ile başlayan şampiyonluğa;
Atatürk çok sevinmişti.
“ Atatürk; Tegraf çekerek; Yaşar Erkan’ın başarısını ;
“Yaşar ! Kendin küçüksün ama , memleketin için çok büyük iş başardın.”
Artık ismin Türk Spor tarihine geçti. “ Çok yaşa Yaşar “ Kemal Atatürk.
Ardından;Yaşar Doğu ve diğerleri..Mersinli Ahmet Kireççi,Yaşar Doğu,Celal Atik,Gazanfer
Bilge,Nasuh Akar, Mehmet Oktav,Hasan Gemici,Bayram Şit,Mithat Bayrak,Musatafa
Dağıstanlı,Hamit Kaplan,Müzahir Sille,Tevfik Kış,Ahmet Bilek,Hasan Güngör,İsmet Atlı,
Kazım Ayvaz,İsmail Ogan,Ahmet Ayık,Mahmut Atalay gibi Olimpiyat şampiyonlarının
çıkması,1970 yılına kadar devam eder. …
Daha sonra ;1970-1990 Duraklama dönemi ve yeniden minderlerde zaferler, 1990 yılı
sonrası bi çıkış başlar.(Yine bu dönemde; M.Akif Pirim,Hamza Yerlikaya,Mahmut Demir,
Ramazan Şahin çıkan şampiyonlardır.) Bunları sıralamadan geçmek olmazdı.
İstanbul Güreş İhtisas Kulübü ile Türk güreşi iç içe tarih sahnesinde yerlerini
almışlardır. Kuruluşu 1919 yılında başlayan ve şu an itibari ile (2015) tam 96 yıldır ayakta
olan Türkiye’nin Ata sporu güreşte en eski ve tarihi kulübü’dür.
Tarihçenin 1930’ lu yıllarını izlerkende Atatürk’ün güreş ile söz ve hatıralarını
görmeye devam edeceksiniz.
2019 yılında;
“ASIRLIK BİR ÇINAR” olarak, Türk sporunun şanlı tarihinde yer almanın
onurunu,gururunu ve sevincini bizlere yaşatacak ve nasip olursa yaşayacağız da hep
beraber.
Görüş;
Son yıllarda Türk güreşinde gözle görülür ilerlemelerin olması ve bunun
akabinde de gerek alt yapıda ve gerekse kulüpler düzeyinde başarılar gelmesi ,başta
milletimiz olmak üzere,spor ve özellikle güreş camiamızı sevindirmektedir.
Ancak elde edilen başarılarla orantılı olarak günümüze kadar güreşimizde istenen bir
arşiv çalışması yapılamamış ve az sayıda spor yazarının ellerindeki malzemeleri ortaya
dökmesi ile bölük pörçük eserler ortaya çıkmıştır. Elde edilen başarılarımızı ve bu
başarılan elde eden isimleri şanlı spor tarihimizdeki yerini almakla beraber, bunları
ortaya çıkaran ve güreşseverlerin emrine sunanlara şükranlarımızı sunmakla beraber
size farklı gelebilecek ve özellikle güreşte tarih olmuş bir asrı devirmek üzere olan bir
kulüp hikayesini de biz farklı açılar ve olaylarla size sunalım dedik. Kısaca Türk Güreş
tarihine baktığımızda;Yıllarca dünya minderlerinde fırtına gibi esen; Ancak 1970 yılı
itibariyle bir suskunluğa giren güreşimizin 1988 sonrası başlayan çıkışını ile de
örtüşmektedir bu tarihçe .
İnancım o dur ki bu tarihçe artık diğer köklü kulüplere de emsal teşkil edecek ve
harekete geçirecektir. Bu bazda; Tüm güreş severlerin bunu kendisine bir görev olarak
kabul etmesi gerektiğini sanıyorum.
Türk güreşi sahip çıkıldığı müddetçe de daha büyük başarılara imza atacaktır.
Kısacana tarihçe ile ilgili bir ön bilgi vermek gerekirse;
Önceleri; 1919 yılında kurulan Kumkpaı(Güneş bölgesi A) ve sonrasında kurulan
Haliç İdman Ocağı(Güneş Bölgesi B ) sonradan 1938 yılında birleşrek İstanbul
Güreş kulübü adını alması(Fatih Güreş Kulübü),daha ise güreşin dışında da branşlar
eklenince “ İhtisas” eklenelerek “İstanbul Güreş İhtisas Kulübü” adını alması ve
2015 yılına kadar gelen süreçten ibarettir.
Türk güreşinin temelinden şimdiye kadar müessesese kulübü olmamasına
rağmen dimdik ayakta durması ile 2019 yılında yüz yaşını devirip asırlık bir çınarda
olacağı varsayılarak ,hem Türk sporuna, güreşine 96 yıldır çeşitli zorluklarla hizmet
vermiş bu kulüp çatısı altında birleşmiş. yönetici, antrenör, sporcu, hakem ve diğer
hizmetlerde bulunan ve daha yıllaraca bulunacak olanlara teşekkür etmek,rahmete
kavuşanları adı ve soyadı bile olsa unutulmamalarını sağlamaktı amaçlarımızdan
biride budur. İşte;2014 yılından itibaren böyle bir asırlık tarihçeyi kaleme alınmasını
İstanbul Güreş İhtisas Kulübü Yönetim kurulu ve İstanbul Güreş İhtisas Kulübü
Koruma Vakfı olarak karar vardiğimizin ne kadar isabetli olduğunu , şu anda elinizde
bulundurduğunuz tarihçeyi okuyunca hak vereceğinizi biliyoruz.
Elinizdeki tarihçe ; Spor ve güreş tarihine ışık tutacaktır.Bu tarihçeninin
hazırlanmasında emeği geçen arkadaşlarıma teşekkür ederken bir nebze olsun eksik
olan arşivimize büyük bir kan getirecektir.İçerisindeki bilgiler ve muhtevası ile büyük
bir eksikliği giderecek olan tarihçe ile sizleri baş başa bırakmanın mutluluğu ile
saygılar ve esenlikler diliyorum..
SADETTİN TANTAN
Eski İçişleri Bakanı
Eski Güreş Federasyonu Başkanı
İGİKKV Başkanı
GİRİŞ
İstanbul Güreş İhtisas kulübünün doğuşundan günümüze gelişini incelerken, köklü
Osmanlı Devletinin son yıllarına uzanan Kumkapı Kulübünden ve hemen hemen aynı yıllarda
kurulan Haliç İdman Ocağı’ndan söz etmeden geçilemez. Zira bu iki kulüp yıllarca birbiri ile
sportif rekabetlerini en üst düzeyde sürdürmüşler, spor tarihimizde pek sık rastlanmayan bir
şekilde yıllar sonra birleşerek “İstanbul Güreş Kulübü” adı altında faaliyet sürdürmüşler ve
günümüzün İst.Güreş İhtisas Kulübü’ nü oluşturmalarına geçmeden önce; Biraz eskiye
giderek bazı tarihsel tabloları göz önüne getirmek, yaşananları gözlerde ve hafızalarda
canlandırma açısından yararlı olacaktır.
Resim 1 Saim ARIKAN ve Arap FAİK bir antrenman sırasında
Güreşin ne zaman insan toplulukları içersinde temel bir spor olarak ortaya çıktığı,
muhakkak ki düşünülmüş ve her zaman ciddi bir tarihi araştırma konusu olmuştur.
Kesin olan; GIlgamış destanından günümüze güreş her toplumda beğeni ile izlenen, bu sporu
yapanlara gıpta ile bakılan ruhunu hep korumuştur. XIX. Yüzyılın son çeyreğine damgasını
vuran ekonomik, siyasi ve sosyal gelişmeler, içinde, Sporun halk kitlelerini etkileyen coşkulu
havası ve toplumların spor anlayışlarında ucu, ta günümüze uzanan köklü-radikaldönüşümler de yer almaktadır. Modern olimpiyatların ilki olan Atina Olimpiyat Oyunları; 0616 Nisan 1896 yılında Baron Pierre de Coubert başkanlığında organize edildiğinde, Osmanlı
Devletinin başında Sultan II. Abdülhamit ve Sadrazam Halil Rıfat Paşa hükümeti bulunuyordu.
Bu ilk Olimpiyat oyunlarına iştirak edebilmek için güreş dalına ilk başvuran Türk’ün Deli
ormanlı Koç Mehmet olduğu bilinmektedir.(1).
Osmanlı İmparatorluğu o yıllarda Uluslararası Olimpiyat komitesi üyesi olmadığı için,
Osmanlı tebaasından Koç Mehmet’in başvurusu reddedilmiştir. Osmanlı toplumunda ta
devletin kuruluş yıllarına kadar uzanan bir temaşa sporu olan güreş, uzun yıllar günümüzün
güreş okulları fonksiyonunu yüklenen güreş tekkeleri ve buralarda yemesi, içmesi, ikamet ve
eğitimi sağlanan güreşçilerin Devlet ricali himayeliğinde ve padişahların ilgi ve ihsanları ile
teşvik edilmiştir. Genelde padişah ve Devlet ricali önünde yapılan “Enderun (Huzur)
güreşleri” Osmanlı saray yaşamının önemli sosyal faaliyetlerinden kabul görmüş, hatta
padişah’ın teveccühüne mahzar olan bir kısım pehlivanın paşalık,Beylerbeyliği,mertebesine
yükseltildiği görülmüştür. Kanuni Sultan Süleyman’ın pehlivanlarından Zaloğlu Mahmut
paşa buna sadece bir örnektir(2).Diğer taraftan, saray haricinde halkın sosyal yaşamında da
güreş sporu “Panayır Güreşleri” , “Düğün Güreşleri”, “Köy Güreşleri” , “Ramazan
Güreşleri”, ve “Hayır kurumları adına tertiplenen güreşler “, olarak yer almaktadır(3).
Resim 2 Eminönü Halk evinde bir güreş müsabakası,1940’ lı yıllar.
Sultan II. Abdülhamit döneminde, I. Meşrutiyet’ e kadar (1876-1908) İstanbul ve
civarında toplantı yasağı olduğundan, yukarıda adlarından bahsettiğimiz muhtelif
organizasyonların, zevkle halkın izlediği güreş karşılaşmalarının tertip edilmesi de sıkı izne
bağlıydı. 1896 Atina Olimpiyat oyunlarına (Modern Olimpiyat Oyunlarının ilki) ferdi olarak
katılma başvurusunda bulunan Koç Mehmet’in yanı sıra Ali Ahmet, Kurtdereli, Kepsutlu
Çakır,Koca Yusuf,KaraAhmet,Küçük Yusuf,Pangal Recep,Dulkadiroğlu, gibi ünlü pehlivanlar
bu dönemin siyasal ve kültürel baskılarında icra-i sanat yapamadıklarından , her fırsatta
sportif ortamın verimli,yarı profesyonel ve özgür olduğu Avrupa’ya gitmek (Özellikle Paris)
ve güreşmek arzusu taşıyorlardı.Avrupa’da yapılan güreş müsabakalarının sıklaşması Türk
güreşçilerinin “Asri Güreş” de denilen Grekoromen Güreş stili ile (Klasik Güreş)
tanışmalarına vesile olmuş;
Koç Mehmet, Filiz Nurullah,Hergeleci İbrahim,Mandıralı Ahmet,Mestan Pehlivan,gibi
güreşçiler Grekoromen Güreşte’ de varlıklarını ve ustalıkların göstermişlerdir.
O yıllarda İmparatorluğun birçok yerlerinde olduğu gibi; Özellikle payitaht İstanbul’ da yeni
spor kulüpleri faaliyete geçiyor, spor çalışmaları ve müsabaka organizasyonları
sürdürülüyordu. 1890 yılından sonra Selanik, İzmir ve İstanbul’da gayrimüslim vatandaşların
da katılımı ile kurulan kulüpler hakkında o döneme ait Türkçe ve yabancı dilde yayınlanmış
gazeteler ve dergiler incelenirse, aşağıdabelirtilen kulüplerin hiç de Az olmadığı görülebilir(4).
İstanbul’da; Moda (Football Assocation) İngiliz kulübü, Siyah Çoraplılar Kulübü(Black
Stocking Football Club),İngiliz Rugby Club,Kadıköy Spor Kulübü,Elpis,İmogene,
Paris Güreş Kulübü,Tatatavla (Kurtuluş) Spor Kulübü,Kadıköy İttihat Spor Kulübü,
Beşiktaş Osmanlı Jimnastik Kulübü (Bereket Jimnastik Kulübü), Galatasaray,Ermis,
Olympıa, Provağrez, Fenerbahçe,Anadolu İttihat Spor Kulübü,Anayanis,Altınordu İdman
Yurdu,Erenköy, Türk İdman Ocağı,Süleymaniye,Gürbüzler,Ramblers,Telefoncular,
Dar-ül Şefeka,Hilal,Türk Gücü,KumkapıI İdman Kulübü,Terbiye-i Bedeniye ve Güreş
Kulübü,Şark Kulübü …….
Başlangıçta Avrupa ile temasta olan azınlıkların ve faal oldukları kulüplerin
benimsediği Grekoromen güreş; Kısa zamanda Türk gençlerinin de ilgisini çekmiş, kulüpler
arasında hızla yayılmaya başlamıştır.
XIX. Yüzyılın sonları ve XX. Yüzyılın başlangıcı Osmanlı Devleti için buhranlı günlere
tanık oluyordu.İtalyanların Trablusgarp’ı işgali ardından Balkan Devletleri Osmanlı Devletine
savaş ilan etmiş; Tüm ceplerdeki gerileme Rumeli,Makedonya,Batı Trakya’nın da kaybını da
beraberinde getirmişti. Bulgarlar Çatalca Müstahkem Mevkii’ de dayanmıştı.
Balkan Savaşı ve onu takipeden 1.Dünya Savaşı mütareke dönemi işgal yılları ve Kurtuluş
Savaşı uzunca bir dönem toplumdaki spor faaliyetlerini, zevk ve heyecanını frenlemiştir.
Resim 3 ;Fatih Güreş Kulübü(Tabhane Medresesesindeki bahçe’ de.)
1. KURULUŞ DÖNEMİ 1919-1938
Ülkemizde modern güreşin öncülüğünü yapan kulüplerimiz içersinde iki kulübün ,
KUMKAPI ve HALİÇ İDMAN OCAĞI ‘ nın özel bir konumu vardır. Aynı yıllarda kurulan,
dönemlerinin en seçkin yöneticileri ve başarılı sporcularını bünyesinde bulunduran ve
birbirleri ile ciddi bir spor rekabetine tanık olunan bu iki kulübümüz günümüzün “İstanbul
Güreş İhtisas Kulübü” ‘ nün temelini ve mayasını oluşturmaktadır. O Yılların ekonomik,
siyasal ve kültürel ortam şartları altında her iki kulüp de tek başına veya başka kulüplerin
çatısı altında faaliyet göstererek hayatiyetlerini korumuştur. Aynı zamanda birbirleri ile
devamlı rekabet içinde bulunmuşlardır. Ancak sportif dostluğun neticesi olarak her iki
kulübün sporcularının da beraber antrenman yaptığı, birbirlerinin kulübüne sık sık gidip
geldikleri bilinmektedir. Bunun soncu olarak’ta 1938 yılında her iki kulübün yönetiminin
almış aldığı kararla “İstanbul Güreş İhtisas Kulübü” adı altında tek beden haline
gelmişlerdir.Kuruluş dönemine sıra geldi ancak ,sizlere 1919 yılından evvel 1900 ‘lü yılların
hemen başında Amatör güreşin başladığını ve zamanın Beşiktaş Jimnastik kulübünün ilk
amatör güreşleri düzenlemede ilk adımı attığını,üç sıklet üzerinden güreşlerde profesyoneller
ile amatörleri karşı karşıya getirdiğini görüyoruz. Bu aynı zamanda FILA’da (UWW) açılan ilk
kapımız olmuş. Burada güreşen ; A.Fetgeri Aşeni,M.Sami,Celal,Şevket,Ahmed, İsmail Hakkı
Vefa,Selahaddin,Şemseddin,Sezai,Hüseyin Hüsnü,Savaşi,Ağob,Ali,Kemal,Seyid ve Artin.. Yine
Beşiktaşın dışında İstanbul Jimnastik kulübüde amatör güreş müsabakaları organize etmiştir.
Resim 4 İstanbul Güreş Kulübü Tabhane Medresesi girişi (Sabri Bahçeci, Bedrettin Lügal)
A.KUMKAPI KULÜBÜ
1919 Yılında Kumkapı –Küçükayasofya’ da iki katlı eski-metruk bir kahvehanenin spor
yapabilecek şekilde düzenlenmesi ile Remzi Binbaşı, İsmail Hakkı Bey (Vefa) ,Haydar
Bey(Kaynak), Vefik Bey (Gürkanlar), tarafından Kumkapı İdman kulübü kuruldu.
Kulübün temsil renkleri mavi ve kırmızı idi. Döneminde “Modern Güreş” olarak bilinen ve
Olimpiyatlardaki tek güreş stili olarak “ Grekoromen Güreş “ stili olarak sürdürülen faaliyetin
yanı sıra Boks ve Gülle (Halter) kaldırma antrenmanları da yapılıyordu. Burada önemli bir
hususa kısaca değinmekte yarar var. Grekoromen güreş, antik çağlardan beri yapıla
gelmekte olduğundan; Aynı zamanda bu günkü düzenlenen ve mindere aktarılan şekli ile de
“Klasik Güreş” olarak tüm dünyaca tanınmaktadır. “Serbest Güreş”, XX. Yüzyıl başlarında
İngiliz kulüpleri ve spor adamlarınca oluşturulan kuralları ve teknikleri ile ülkemizde olarak
tanınmış ve anılmıştır. İlginçtir ki Anadolu’muzda geleneksel olarak yapılmakta olan
Karakucak Güreşleri ile tarz olarak son derece benzer olan bu güreş türü, Grekoromen’ den
sonra tanındığı halde,halkımız tarafından kısa zamanda sevilmiş ve günümüze kadar
popülerliğini korumuştur. Burada, Serbest Güreş’in geleneksel Türk güreşi ile olan
benzerliğinin etkinsin büyük olduğu muhakkaktır.
Resim 5 İGİK’ in ilk güreş takımı ( Kumkapı Kulübü 1926 )
Mütareke-işgal yıllarını takip eden kurtuluş savaşı yıllarında da çalışmalarını sürdüren
Kumkapı kulübünde düzenlenen bir Boks müsabakasında bir boksörün aldığı ters bir
yumrukla nakavt olması ve uzun süre kendine gelememesi izleyenlerde, sporcularda ve kulüp
yöneticileri arasında panik ve tartışmaya neden olunca, Kumkapı kulübü belirsiz bir süre
kapatıldı. Kulüp kurucularından Vefik Bey (Gürkanlar) ile kulübün idari konularda yetenekli ve
faal sporculardan Saim Bey ( Arıkan) Şehzade başı’ nda faaliyetini sürdüren Halk İdman
Kulübüne başvurarak, bu kulübün su sporları –kürek ve yüzme-şubesi olarak Kumkapı’daki
metruk –müstakil bir kahvehaneden dönüştürülmüş eski mekanı tekrar faal hale getirmeyi
başarmışlardır.
Kurulduğu yıllardan itibaren İstanbul’un (Bir anlamda da Türkiye’nin ) Modern güreşe
en hevesli ve başarılı gençlerini yetiştiren –bünyesinde barındıran-Kumkapı kulübü için
olduğu kadar1923 yılı yeni kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti içinde sportif anlamda son derece
önemli bir tarihtir. 1920 Anvers Olimpiyat oyunlarına (Belçika) “!.Dünya savaşını çıkaran
ülkelerden biri “ olarak cezalandırılan Osmanlı Devleti katılamamıştır. Dört yıl sonra yeni
Türkiye Cumhuriyet’ nin tüm maddi imkansızlıklarına rağmen 1924 Paris Olimpiyat
Oyunlarına katılma kararı aldığını görüyoruz.
16 Ocak 1924 Tarihinde Büyük Önder Atatürk’ün başkanlığında toplanan Bakanlar
Kurulu 171 Sayılı karar ile “1924 Paris Olimpiyatlarına kat ılınması ve hazırlıklar için de
“Türkiye İdman Cemiyetleri İttifak’ına “ 17.000 T.L. (Bugünkü para ile iyi bir meblağdır. )
kararlaştırmıştı.
Bu kararda üzerinde önemle durulan hususlardan biri ; Elit sporcular yetiştirilmesi ve
antrene edilmesi için Avrupa’dan spor uzmanları getirilmesidir. Bu kararı takiben
Macaristan’dan Güreş antrenörü olarak “Raul PETER” getirildi. Raul Peter “Alafaranga
Güreş “denilen Grekoromen Güreş’te günden güne büyümekte olan ve dönemin (Tüm
kısıtlı imkanlara rağmen ) en başarılı gençlerini büyük oranda bünyesinde barındıran
Kumkapı kulübünde sporcuları çalıştırmaya başladı. (Daha sonra Onni Pellinen ‘de gelmiştir)
Resim 6; Ülkemize ve Güreş İhtisas Kulübüne belli dönem antrenörlük yapanlar
1924 Paris , 1928 Amsterdam Olimpiyat Oyunlarında ülkemizi temsil eden
sporcularımızın modern güreşin teknik ve taktikleri ile Devlet destekli tanışmalarının nüvesi
yukarıda söz edilen Türkiye Cumhuriyeti’nin 171 Sayılı Bakanlar Kurlu kararı ile sağlanmış
oluyordu.
1924 Paris Olimpiyatlarında Ali Sami Bey (Yen) başkanlığında iştirak eden
Türk Kafilesinde ; AhmetFetgeri Bey (Aşeni) Güreş Federasyonu Başkanı , Raul PETER Güreş
antrenörü olarak yer alıyordu. Takımımız; 58Kg.Mazahar Bey (Çakın), 67Kg. Fuat Bey
(Akbaş), 75Kg.Tayyar Bey (Yalaz), 82.5 Kg. Seyfi Cenap Bey (Berksoy), ve Dürrü Bey (Sade) ‘
den oluşuyordu.
Resim 7 1931 Yılında İstanbul Şampiyonu olan Kulüp Güreşçileri
Kumkapı İdman Kulübü her ne kadar Halk İdman Kulübü ile anlaşmalı olarak eski
yerinde faaliyet sürdürse de, hakim olan tedirginlik ve zaten eski olan binanın spor yapmaya
zamanla daha elverişsiz hale gelmesi karşısında, İsmail Hakkı Bey (Vefa) ve arkadaşları
1925 yılında dönemin emniyet müdürlerinden Hasan Reşat Bey’i (Tanrıkurt ) ikna ederek
O’nun da destek ve yardımı ile yine Kumkapı’ da ki Merdivenli Kilise karşısındaki-kiliseye ait,
fakat gayri faal durumdaki –salonu düzelterek ,çalışmalara eski yerinden buraya taşındı.
Yönetimde yer alan kişiler pür amatör , güreşe ve spora aşık insanlardı. İran Jimnastik
Kulübünden de sağlanan güreş minderleri ile çalışmalarını – aynı zamanda yönetici olan
Seyfi Cenap Bey (Berksoy) antrenörlüğünde sürdürdüler. Bu dönem uzun sürmedi. Salonun
ait olduğu kilise ile patrikhane ‘nin itirazları ve açılan tahliye davaları sonucu salonu terk
etme mecburiyeti doğdu gibi İsmail hakkı Bey’ de (Vefa) üç ay ceza aldı ve cezası tecil edildi.
Böyle bir durum karşısında yapılabilecek tek şey yapıldı. Tekrar Kumkapı Kulübünün
ilk mekanı metruk-harap kahvehaneye dönüldü. Kulüp antrenörlüğünü Mısır’dan gelen
Tahsin pehlivan üstlendi.(Kendisi aynı zamanda bir Bektaşi dedesi idi.) 1924 yılında yapılan
“Büyükler Türkiye Grekoromen Güreş”şampiyonasında; 62.5 kg.daDürrü bey (Sade),
73kg.’da Seyfi cenap Bey(Berksoy),87kg.’da Tayyar Bey (Yalaz),ağırda Suat Bey (Armatör),
birinci oldular. 1926’da Saim bey(Arıkan), Vefik bey(Gürkanlar), Hikmet bey güreş ajanlığı
tarafından Gülhane parkında düzenlenen müsabakalara iştirak ettiler.
Resim 8 1931 Yılındaki Atina’da yapılan Güreş Müsabakaları kapanış Töreni
Saim Arıkan’ın burada 60kg.da Üçüncü olduğunu görüyoruz. 1926 yılının sonuna
doğru antrenmanların sürdürebilinmesine elverişli bir salon arayışı sürüyordu.
Atatürk’ün güreşe olan teveccühü, ve Kumkapı Kulübündeki gerek yönetici, gerek
sporcuların gördüğü ilgi dönemin tek parti olması neticesinde CHP’nin Kumkapı ‘daki
binasının altındaki salona Kumkapı kulübünün yerleşmesine izin verildi.
1927 yılının bir diğer hususiyeti de yeni Cumhuriyet’in ikinci kez katılacağı 1928
Amsterdam Olimpiyatlarının hazırlık yılı olmasıdır. ,Bu dönemde kamil Bey(Yalman),
Bedri bey(kaptan),Cafer Bey, Kumkapı kulübüne katıldılar. Güreş Federasyonu Başkanı
Ahmet FetgeriAşeni Bey’in yanı sıra ikinci başkan Burhanettin Bey (Felek) ve Milli takım
Antrenörü Macar Raul PETER yönetiminde Olimpiyat çalışmaları başlamıştı. Burhanettin Bey
(Felek) daha sonra 1928 Amsterdam Olimpiyat Oyunları kafile Başkanlığı da yapacaktı.
Resim 9 Kulüp Takımının SSCB Güreş takımı dostluk müsabakası için Odesa’da (12 temmuz
1934)
Güreş Milli takımımız; 58kg.Burhan Bey(Conker),67kg.Tayyar bey(Yalaz),62kg.Saim
bey(Arıkan),79kg.Nuri bey(Boytorun),Ağır sıklette Mehmet bey(Çoban) ve yine ağır sıklette
Şefik bey yer alıyordu. Görüleceği üzere (Tayyar, Saim, Nuri, Çoban ve Şefik beyler ) altı
kişilik takımın tamamı Kumkapı ve Haliç kulübünden Milli Takıma seçilmişlerdi.
Amsterdam’da Burhan ve Şefik bey ilk müsabakada yenildiler. Tayyar Bey dördüncü,
Saim bey altıncı, Nuri Bey ile çoban Mehmet ise yedinci olarak olimpiyat şeref kütüğüne
adlarını yazdırdılar.
Ayrıca kulüpte Halter çalışmaları da yapıldığından “Gülleci” namı ile tanınan Cemal
Bey(Erçman) bu sporda başarı göstererek Olimpiyatlara götürülmüştü. 1924 Amsterdam
Olimpiyatlarında kolundan sakatlandığı için, bir varlık gösterememesine karşın,1928 Londra
Olimpiyatlarında 64 kg. da toplam 262. 5 kilo kaldırarak 8. Oldu. Adı olimpiyat kütüğüne
geçti. Güreş günden güne popülerliğini arttırıyor, gerek müsabakaları izleyen halkın gerekse
spor yapmak isteyen gençlerin büyük ilgisini çekiyordu. Mevcut kulüplerden Anadolu,
Beşiktaş, Haliç, Kumkapı ve Darrüşşafaka kulüplerinde de düzenli antrenmanlar yapılıyordu.
Diğer taraftan yabancı kulüpler le de iddialı dostluk müsabakaları tertip ediliyor, güreş hızla
yaygınlaşıyordu. Atatürk ‘ün “ Balkan Antantı” sağlanmasının, bir Balkan birliğinin
teşekkülünün tüm bölge ülkelerinin dostluk ve dayanışmasına yarar sağlayacağı fikrine
Yunan Başbakanı Venizelos’un da yaklaşımı ile Balkan Şampiyonalarının düzenlenmesi
kararlaştırıldı. 1931’de Yunanistan’dan Haliç İdman Ocağı tarafından davet edilen dört
kişilik bir takımın iştiraki ile Güreş müsabakaları düzenlenmişti. Başlangıçta Kumkapı
kulübünün de iştiraki planlandığı halde, hasılat dağılımı konusunda anlaşma sağlanamadığı
için kulübü müsabakalara katılmadı.
Resim 10 Türkiye-Macaristan dostluk müsabakası anısı 1933(Türkiye’yi temsilen kulüp ve
Macar güreşçiler)
Buna rağmen Saim Arıkan’ın misafir Yunan takımı ile kurmuş olduğu kişisel dostluk
sayesinde, bir süre sonra Kumkapı kulübü Yunanistan’a davet edildi. Aynı yıl Kumkapı
kulübü, tamamı Yunan Milli takımını oluşturan sporcularla Atina’nın Averof Stadyumunda
başarılı müsabakalara yaparak 4-2 galip gelmesini bildi. 1932 yılından 1935 yılına kadar
Balkan ülkeleri tarafından tertip edilen müsabakalarda Türk güreşçileri sayısız başarılar elde
ettiler. 1932 İstanbul’ da tertip edilen ilk Balkan Şampiyonasının ilk Altın madalyası
66 kg.da Saim bey(Arıkan) tarafından kazanıldı(5). İlk Balkan Şampiyonalarının yapıldığı
yıllarda Kumkapı Kulübü’nün başkanlığını İsmail hakkı Bey(Vefa) yürütüyordu.1933 yılına
gelindiğinde Kumkapı İdman kulübü’ nün mali bakımından canlanması amacı ile, İsmail Hakkı
Bey ‘ in ticarethanesinin de bulunduğu Vefa semtinde kurulu “Vefa Spor Kulübü” ile
birleşmesine Başkan İsmail Hakkı bey aracılık etti. Bu beraberlik uzun sürmedi.
Vefa kulübünün spor anlayışının ortak noktasında FUTBOL, Kumkapı İdman kulübünün spor
anlayışında GÜREŞ vardı. Beraberlik, iki kulüp arasında istenen sıcaklığı ve işbirliğini
sağlayamamıştı.
Bu ortam içerisinde, gençlerin güreşe olan ilgisi neticesinde, Kasımpaşa’da Ahmet
Bey (Laz Ahmet) ‘in gayret ve teşebbüsü ile Kasımpaşa kulübü adı ile, güreş çalışmalarını
yapan bir başka kulüp daha kurulduğunu görüyoruz. 1934 yılında Kumkapı kulübü, parasal
zorluklarla karşı karşıya kalmış, çözüm çareleri aranıyordu.
Aynı günlerde de Galatasaray kulübünde çıkan iç anlaşmazlıklar nedeni ile
Galatasaray kulübünden ayrılan üyelerce, “Güreş Kulübü” Yusuf Ziya Bey (Öniş)’in
başkanlığında kurulmuştu . Kumkapı kulübü yönetimi, tek çareyi herhangi bir şart ileri
sürmeksizin bu kulübe katılmakta buldu. Kulüp; Gerek adresini ,gerek faaliyetini konum
olarak muhafaza ediyor,“Güneş Kulübü A Bölgesi” adını kullanıyordu.
Resim 11 1935 Yılındaki Türk Takımı, soldan sağa, Abbas SAKARYA,Yaşar ERKAN,Saim
ARIKAN,Mustafa ÇAKMAK, Nuri BOYTORUN, Çoban MEHMET..
Görüleceği gibi, bu katılım sadece formaliteden ibaretti. Aynı maddi sıkıntıları yaşayan
ve Kumkapı kulübü ile yapıcı bir rekabeti olan Haliç İdman Ocağı ‘da;
“Güneş Kulübü B Bölgesi” adı altında faaliyetini devam ettirme yolunu seçti.
Bu suretle, Güneş Kulübünden ayda 90’ar Lira para yardımı alınıyor; Aradaki koordinasyonu
ve mutemetliği Saim Bey (Arıkan) yürütüyordu.
1936 yılı, Türk spor Tarihinde son derece önemli bir dönüm noktasıdır.
Bu yıl düzenlenen “Berlin Olimpiyat Oyunlarında “ Türkiye ilk madalyasını Kumkapı
kulübünden Mersinli Ahmet KİREÇÇİ /Bronz Serbest, ilk Altın madalyasını da yine Kumkapı
kulübünden 61kg.da Grekoromen güreş yapan Yaşar ERKAN ile kazanıyordu.
1938 yılına kadar Kumkapı Kulübünün ve Haliç Kulübünün Atatürk’ ün kişisel
sempati olduğu bilinen Güneş Kulübü bünyesindeki faaliyeti sürdürdü.
Resim 12 Kumkapı Kulübü 1934
Resim; 13 Güreş Mili Takımlarımız ;Amsteradam Olimpiyat oyunlarında.
B.HALİÇ İDMAN OCAĞI
1919 Yılında Cavit bey (Saçlı),Tayyar ey(Yalaz),Cemal Bey(Yalaz),Vehbi Bey(Emre),
Sadullah Bey(Çiftçioğlu), Şefik Bey(Bahriyeli),Necati Bey( Tokbudak-antrenör) ‘den oluşan
Eyüp’lü gençler tarafındanAyakkabı‘da sahilde iki katlı bir binada ; Güreş, Futbol, Kürek, ve
Yüzme sporlarını bünyesinde barındıran Haliç İdman Ocağı kuruldu. Kuruluşunu takiben
Münir Bey(Çalışalp), Şefik Bey’in kardeşi Faik Hoca, Gülleci Cemal(Erçman),Dürrü Bey(Sade),
kulübe katıldılar. Kuruluşundan itibaren bu kulübümüzde Kumkapı Kulübü ile beraber ;
Modern güreşin odak noktası haline geldi. İlk Uluslararası ve yarı –milli temaslarımızda
teşkil olunan güreş takımlarımızın tamamı hemen hemen bu kulüplerimiz sporcularından
oluşuyordu. Kuruluşun heyecanı ve minder güreşi ile tanışan gençlerin sıkı rekabeti ile geçen
ilk yıllardan sonra 1927-1928 yıllarına gelindiğinde ; Kulüp binası son derece harap bir halde
bulunuyordu.Bunun üzerine, yönetim kararı ile geçici bir süre Saraçhane’de “Letafet
Apartmanı” nın üst katındaki salona Haliç İdman Ocağı’na taşındı. Bilahare Kulüp başkanı
Vehbi Bey (Emre) nin gayret ve temasları neticesinde, Fatih’teki “Tabhane Medresesi’ne
kulübün taşınması temin edildi. 1929 yılının sonuna doğru, Kulüp bünyesinde faaliyet
gösteren futbol ve kürek branşları iptal edildi.
Resim 14 Güreşimize uzun yıllar sporcu ve antrenör olarak hizmet veren Koç Ahmet,Yaşar
Erkan ve Saim Arıkan
Haliç İdman Ocağı’nın tanınmış sporcuları arasında bizzat kulüp başkanlığı da yapmış
olan Tayyar Yalaz, Bahriyeli Şefik,Necati Tokbudak, Dürrü Bey,Çoban Mehmet, Küçük
Hüseyin, Yusuf Aslan, Aziz ve Cemal Pehlivanlar, Küçük Mustafa, ve Halil Kaya tanınmış
güreşçilerdi. Görüldüğü gibi Cumhuriyet Türkiye’sinin kuruluşundan itibaren, modern güreşi
kuran, canlandıran, toplum içersinde bu sporu sevdiren-önde gelen iki kulüp diğer
kulüplerden daha aktif bir durumdaydı. 1930 Yılında İstanbul Güreş Ajanlığını yürüten(İl
Temsilciliği)İsmail Hakkı Bey (Vefa) “İstanbul Güreş Kupası” adı altında tüm İstanbul
Kulüplerinin katılımını teşvik eden müsabaka düzenlemişti. Başarı değerlendirmeleri, takım
müsabakası olarak dikkate alınacaktı. Kumkapı İdman Kulübü,Haliç İdman Ocağı, Anadolu
Kulübü(Başkanı Burhaneddin Bey(Felek) ve Beşiktaş’ ın katıldığı İstanbul Güreş Kupası’ da;
Haliç İdman Ocağı ; Anadolu Kulübünden ve Darüşşafaka’ dan takımına dahil ettiği
güreşçilerin yanı sıra, bir de Tophane sanat Okulundan Faik Hocayı takımı adına güreştirince,
birinciliği sağlayacak puana sahip oldu. Durumun farkında olan Kumkapı kulübünün itirazı ile
iki güreşçi değerlendirme dışı tutuldu. Böylelikle değerlendirmedeki hata düzeltilerek,
kupanın Kumkapı kulübüne verilmesi Organizasyon komitesinde uygun görüldü. Ödül
merasimi o zamanki Beyoğlu Emniyet Amirliği arkasındaki Patrikhane’ te ait Jimnastik
salonunda yapılacaktı. Haliç İdman Ocağı ‘dan Vehbi Emre ve Necati Tokbudak ‘da
başlarında olduğu kalabalık bir gurup salona girerek, kupayı zorla almak istediler.
Resim 15 Milli takım antrenmanı ,Harbiye Askeri Müze Bahçesi, 1940 ‘lı yıllar..
Bu esnada Kumkapı Kulübünden Saim Arıkan’ ın kapıda Haliç’ lerin elindeki kupayı
almak istemesi ile arbede çıktı. İkiye bölünen kupanın üstü Haliç İdman Ocağı’nda , alt
kısım ise Saim Arıkan’ın elinde kaldı. Arbedeye polis müdahale etti. Haliç idman Ocağı’nın
kalan kupanın üst kısmına sonraları “Gasp edilen hakkımız” ibaresi ile bir plaket yazdırdığı
öğrenildi. Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı İstanbul Bölge Müdürlüğü ; Haliç Antrenörleri
Necati TOKBUDAK’ a ebedi, Haliç İdman Ocağı Başkanı Vehbi Emre’ ye geçici boykot cezası
verdi. (Daha sonra görüleceği gibi iki kulübün birleşmesi neticesinde söz konusu kupanın
alt ve üst kısmı yeniden buluşarak İstanbul Güreş Kulübü müzesinde yerini aldı.
Vehbi Emre’den sonra kısa bir süre kulüp başkanlığına Jandarma Yüzbaşı’sı Fuat Bey
seçildi(1934).Aynı yıl tayini nedeni ile başkanlıktan ayrılmak zorunda kaldı.
Vali Muhittin Üstün dağ döneminde Belediye, Haliç İdman Ocağı’ nı Tabhane
Medresesinden çıkardı. Bunun üzerine , Güreş ajanı olan İsmail hakkı Vefa kulüple
ilgilenerek, Tabhane medresesinin yemekhanesinde çalışmalarının devamını ve taşınmalarını
sağladı.
Resim 16 Birinci balkan şampiyonasına katılan Türk Takımı,soldan sağa; Raul Peter,Küçük
Mustafa,Abbas Sakarya, Saim Arıkan, Büyük Mustafa (Çakmak),Yusuf Aslan,NuriBoytorun,
Çoban Mehmet.
1936 Berlin Olimpiyat Oyunları sonrası güreşçilerimizin ve genel olarak
sporcularımızın almış oldukları başarılı sonuçların ulusal gururumuza katkıları yüksek
seviyede idi. Ulu önder Atatürk, spora ve özellikle güreşe olan ilgi ve seviyesini muhtelif
vesilelerle sporcuları taltif ve teşvik ederek gösteriyor; ilerleyen hastalığının tedavisi
esnasında bile, zaman zaman güreşçileri bulunduğu yere davet edip, onların güreşmesini
beraberindeki devlet erkanı ile gurur ve keyif ile izliyordu. Atatürk, 19 Mayıs 1938 ‘deki
gençlik ve Spor Bayramı törenlerini ağırlaşan hastalığı nedeni ile izleyememişti.
Resim 17 ;1936 Berlin Olimpiyat oyunlarında ilk Olimpiyat altın madalyasını alan YaşarERKAN
Resim 18; 1936 Berlin Olimpiyat oyunlarında Bronz(İlk Madalyamız) alan M.Ahmet
Kireççi,1948 Londra’da ise Altın madalya aldı.
Resim 19 1937 Yılında Finlandiya’da yapılan Finlandiya-Türkiye dostluk müsabakasına katılan
Kulüp güreşçileri
Yalova /Termal’de kaldığı günlerde , verdiği emir ile Saim Arıkan, Çoban Mehmet,
Mersinli Ahmet,Büyük Mustafa(Çakmak), Yaşar Erkan, Ahmet Harmancı, Bakır yırtan Salih,
gibi sporculardan oluşan bir gurup Atatürk’ ün huzurunda güreştiler. Onları izlerken büyük
önder ağrı ve acılarını unutmuş gibiydi. Takdim edilen bakır yırtan Salih’in acı kuvvetini
sınamak için bakır bir tepsi getirildi. Salih meraklı bakışlar arasında , bakır tepsiyi elleri
arasında biraz zorladıktan sonra , bir hamlede kolayca yırtıverdi. Bunun üzerine Atatürk’ ün
emri ile başka bir tepsi daha getirildi. Görevlilere tepsiyi yağlamaları talimatı verilmişti. Salih
pehlivan bu tepsiyi de elleri arasına aldı kayan parmaklarını pençe gibi kasıp yüklenince, yağlı
tepsi de bu kuvvete dayanamayıp yırtılıvermişti. Harcadığı kuvvetin büyüklüğünden, bakır
tepsinin tuttuğu yerlerinde Salih’ in parmaklarının derin izi kalmıştı. Onurlarına verilen
ziyafette o günün anısına her birine 50 ‘şer Liralık banknotları eli ile imzalayarak hediye etti.
Bu ödülün manevi değerinin yanı sıra ; 50 Lira o yıllarda bayağı önemli bir miktardı.
Resim 20 Eminönü Halkevinde düzenlenen İstanbul Şampiyonasına katılan güreşçiler , sol
en başta İsmail Hakkı Vefa..
1938 Yılında Finlandiya’dan antrenör olarak Onni Pellinen davet edildi. Modern
güreşin ilk yabancı antrenörü olan Macar Raul Peter ‘den sonra yıllar sonra, bu defa güreşte
son derece başarılı bir ülkeden, Finlandiya’dan gelen bu güreş ustasının antrenörlüğü
kulüplerimizi ve sporcularımız yeni bir heyecanla şevk ve gayrete getirmişti.Türk güreşinde
olduğu gibi,İstanbul Güreş Kulübünde de değişik dönemlerde Türkiye Güreş Federasyonu
adına bile gelse mutlaka bir süre çalışmışlardır. İşte bunlardan biri de Onni Pellinen’dir. (Biraz
bilgi verelim; Grekoromen yarı ağır sıklette 1924 Paris olimpiyat Oyunlarında İsveç’ li Karl
Westergren ve İsveç’ li Rudolf Swenson’ un ardından 3. Oldu.1928 Amsterdam olimpiyat
Oyunlarında yarı ağır sıklette grekoromende mısırlı İbrahim Mustafa ve Alman Alman Adolf
Rieger’ in ardından 3. Oldu. Ve yine Bronz madalyada kaldı. 1932 Los Angeles Olimpiyat
Oyunlarında OnniPellinen’ in katıldığı 3. Olimpiyat ‘ tı ve artık 33 yaşında idi. Grekoromende
İsveç ‘liRudolf Swenson’ un ardından ikinci oldu. 1938 yılında Türkiye’den aldığı davet üzerine
bu Güreş ustası ülkemize geldi.) Nuri Boytorun, Saim Arıkan, ile birlikte güreşçilerimizi
çalıştırdı. Pellinen ile çalışan güreş ustalarının içinde Hüseyin Erkmen, Halil Kaya, Servet
Meriç, Mustafa Çakmak, İzmir ‘ den İstanbul Güreş İhtisas Kulübüne gelen Bekir Yolcu, Çoban
Mehmet, Celal Atik gibi isimler vardı. Daha sonra bunlara Kenan Olcay, İhsan Kaba, Reşat
Koler, Nevzat Kaçar, Ahmet Kandemir, Rızzık Demir, Ahmet Yenel, gibi şampiyonlarda katıldı.
Resim 21 1937 Güreş Milli takımımız..
2.BİRLEŞME SONRASI GELİŞİM 1938-1978
(İSTANBUL GÜREŞ İHTİSAS KULÜBÜ)
Kumkapı İdman Kulübü ve Haliç İdman Ocağı’ndan İstanbul Güreş Kulübü’ ne ;
1938 yılının Mayıs ayında Güneş Kulübünün şubeleri fesh edildi. Güneş Kulübü fesih
edildiği için Kumkapı İdman Kulübü ile Haliç İdman Ocağı tekrar ekonomik krize girdi.
Güneş Kulübü’ nün A Bölgesi adı ile o güne kadar çalışmalarını sürdüren Kumkapı İdman
Kulübünün yöneticileri ve sporcuları tek parti döneminin parti yöneticileri ve Kumkapı
Kulübüne sevgi besleyen , kendisi de Fenerbahçe Kulübünün kurucuları arasında yer almış,
olan Nedim Kaleci vasıtası ile dönemin Başbakanı Şükrü Saraçoğlu ile görüşerek
problemlerini ilettiler. Kendilerine Faaliyetlerinin Bölge kulübü olarak değil, adı ve
faaliyetleri ile tüm İstanbul’ u temsil edecek bir kulüp çatısı altında çalışma yaptıkları
takdirde destek olunacağı ifade edildi. Bunun üzerine Başbakan Şükrü Saraçoğlu’ nun
talimatı uyarınca fesih edilen Güneş Kulübünün “A Bölgesi” olarak tanınan Kumkapı
İdman Kulübü ile yine Güneş Kulübünün “ B Bölgesi” olarak anılan Haliç idman Ocağı tek
isim ve tek çatı altında zaten yıllardır kol kola dayanışma içinde sürdürdükleri beraberliği
bütüne dönüştürmüş oldu.
Resim 22 Tabhane Medresesi , 1945’ li yıllar
İstanbul Güreş İhtisas Kulübü’ nün 6 Haziran 1939 ‘ da Tabhane Medresesinde
yapmış olduğu ilk kuruluş kongresinde İstanbul Beden Terbiyesi (Gençlik Hizmetleri ve
Spor İl Müdürlüğü) Bölge Müdürlüğüne bağlı federe bir kulüp olarak güreş branşında
faaliyet göstermek üzere kurulmuş olan kulübün başkanlığına İsmail Hakkı Vefa getirildi.
Genel sekreterliğe İbrahim Barut, Muhasipliğe Mehmet Fildişi, üyeliklere de Ferruh Özdiren,
Nuri Boytorun, ve Celal Evirgen seçilmişlerdir(7).
Kulüp amblemi üzerinde klasik güreş yapan iki güreşçi figürünün yer aldığı,
boncuk mavisi ve kan kırmızısı renklerin zemin oluşturduğu bayraktı.
Resim 23; İGİK Masa Bayrağı
Başbakan Şükrü Saraçoğlu’nun göstermiş olduğu ilgi ve kulüp yönetiminde görev alanların
gayretleri neticesinde, dönemin İstanbul valisi “İstanbul Güreş kulübüne” davet edilerek ilgi
ve desteği sağlandı. Böylelikle Tabhane Medresesinde, antrenmanların yapılacağı salon kısmı
için öncelikli olmak üzere ; İlk yıl 3000. –Lira takip eden yıl için yine 3000.Lira tahsisat
eklenmek sureti ile soyunma yerleri ile duşların tadilat çalışmaları yapılarak tamamlandı.
1939 yılında Dünya yeniden bir savaş ve ateş ortamına sürüklenmişti. Genç Türkiye
Cumhuriyeti II. Dünya savaşı dışında kalmakla beraber savaşın tüm tedirginliğini ve
sıkıntılarını büyük ölçüde yaşıyordu.
Avrupa, Dünya Şampiyonaları ve Olimpiyatlar ertelenmişti. İstanbul güreş Kulübü
‘nün Kongreleri tüzük gereği olağan olarak 3 yılda bir yapılıyordu.
05 Ocak 1941 ‘de yapılan 2. Olağan kongrede Kulüp başkanlığına Hafiz Besim Akbar
(Emekli Tugay Komutanı –Albay), 2.Başkan olarak Ali rıza Sidal (Eczacı), Genel Sekreterliğe
(Umumi katip) Sedat Şahin (Gümrük Ayniyat Şefi) , Muhasipliğe Ahmet Gürkan (Tüccar),
genel kaptanlığa Hasan Şen (Komisyoncu), Veznedar olarak; Hüseyin Gözeten (Tekel
İdaresinde memur) ve üye olarak da Ahmet Çanakçılı (Tüccar ) seçildiler.
14 Şubat 1943 ‘te yapılan olağan kongrede Hafız Besim Akbar Başkanlığa, Sedat Şahin
2. Başkanlığa yeniden seçilirken ; Genel sekreterliğe Asaf Hamza Alay (Eczacı), Muhasip ve
veznedarlığa Ahmet Gürkan genel kaptanlığa Mehmet Çoban, üyeliklere de Vefik Gürkanlar
ve Mustafa Çakmak seçildi.
Savaşın sona erdiği 1945 yılından itibaren Kasımpaşa kulübü prestijli kulüpler
içinde öne çıkmıştı. Bunda “İstanbul Güreş Kulübü” adı ile birleşen Kumkapı ve Haliç
kulüplerinin güreşçilerine resmen ve açıkça-amatör bir spor dalında faaliyet gösterilmesi
nedeni ile –maddi olarak destek sağlayamaması, en azından bir işe yerleştirme
imkanlarının ise son derece zayıf olması önemli bir nedendi. Kendisi de bir Haliç İdman
Ocağı sporcusu olan ve Haliç Tersanesinde görevli olan Şaban Kaptan, Haliç İdman
Ocağı’dan ayrılarak Kasımpaşa futbol kulübüne girmiş ve burada güreş şubesini kurmuştu.
Kasımpaşa Kulübünün başkanlığını emekli bir deniz subayı yürütüyordu.
Haliç tersanesinin iş imkanından yararlanan Kasımpaşa kulübüne İstanbul Güreş Kulübü
‘den Büyük Mustafa’ yı (Çakmak) ve Mersinli Ahmet Kireççi ‘yi transfer ettiler.
Böylelikle Kasımpaşa Kulübü , İstanbul’ un güreşte en güçlü ikinci kulübü durumuna geldi.
Sporcularına iş bulmak amacı ile İstanbul Güreş kulübü;
1946 kongresinde İstanbul Sular İdaresi Müdürü Yusuf Ziya Bey’i Öniş’i İstanbul Güreş
Kulübü başkanlığına getirdi. Fakat Yusuf Ziya bey başkanlıkta pek istekli görünmediğinden ,
sonraki kongrede Yusuf Ziya Bey’in yerine Sular İdaresi Müdürü olan eski Milletvekillerinden
ve yüksek bürokrat Mazhar Akifoğlu seçildi. Başkan yardımcılığına Kemal Kalpakçı (Sular
idaresi Levazım Şefi), Genel Sekreterliğe Muhtar Arıman (Fatih Sular İdaresinden),
Muhasipliğe Ahmet Gürkan, Genel kaptanlığa Vefik Gürkanlar(Tüccar-İş adamı), Üyeliklere de
Kamil Yalman ve Celal Evirgen seçildiler.
Resim 24 ; 1941 ..Fatih Tobhane Medresesinde(Fatih Güreş Kulübü) …………….
İstanbul Güreş Kulübü antrenman çalışmalarını büyük ölçüde
Fatih’ teki (Fatih Camii-İtfaiye çıkışında köşede yer alan) Tabhane Medresesinde
sürdürmekle beraber , eski Kumkapı salonunda da yine “ İstanbul Güreş Kulübü “ olarak
kısmen çalışmalarını sürdürüyordu.
Resim 25 Koç Ahmet’ in antrenörlüğünü yaptığı Milli Takımımız; (Soldan sağa; Koç
Ahmet , Kemal Demirsüren(Bomba Kemal), Servet Meriç, Mehmet Oktav,Bekir Yolcu,
Nurettin zafer, Haydar Zafer.
Bunda daha geniş çalışma imkanı yaratmak, eskiden birden kopmamak düşüncesi
olduğu kadar ; O yıllara ait kulüp başlıklı kağıtların incelenmesinden de görüleceği gibi ,
Kumkapı’ da antrenmanların yapıldığı binanın “Cumhuriyet Halk Partisi” binası olması ve
dönemin tek parti dönemi olmasından ötürü “İstanbul Güreş Kulübü” ‘ ne saygınlık
sağlanması idi.Tabhane Medresesindeki kulüp, konumu nedeni ile semtten alarak, uzun
yıllar-günümüze kadar- “ FATİH GÜREŞ KULÜBÜ” adı ile halk arasında anıldı.
Gerek II. Dünya savaşı yıllarında , gerekse savaş sonrası yıllarda, ekonomik ve sosyal
çöküntü geçiren bir dünyanın olumsuz koşulları ülkemizde de hissedilir boyutlarda idi.
İşsizliğin sporcuları da etkilediği uzun yıllar boyunca, kulüp çatısı altında elit sporcuları –hem
de pür amatör olarak , -tutmak nerede ise imkansızdı.
Çoban Mehmet ve Mersinli Ahmet ‘te bu nedenle Kasımpaşa kulübüne geçmek
zorunda kalmışlar. Bu kulübün yönetim kadrosunda yer alan iş adamları ve yüksek
bürokratların sporcuların istihdamına büyük katkıları olmuştur.
İstanbul Güreş Kulübünün, yetiştirdiği elit sporcularını diğer kulüplere gitmekte
serbest bırakmasının büyük fedakarlık olduğu açıktır. Ancak, bu anlayış ülkemizde
modern güreşin yayılıp-sevilmesinde katkısı büyüktür. İstanbul Güreş Kulübü
minderlerinden yetişen sporcular gerek ülkemiz içinde, gerekse yurt dışında nereye
giderlerse gitsinler ilk yuvaları olan kulüpleri olan gönül temasını kesmemişlerdir.
Önemli bir bölümü, ilerleyen yıllarda başarılı antrenörler , hakem ve yöneticiler
olarak güreşimize ve Türk spor hayatına katkıda bulunmuşlardır,halende ediyorlar.
İsmail Hakkı Vefa, Tayyar Yalaz, Seyfi Cebap Berksoy, Necati Tokbudak, Saim Arıkan,
Nuri Buytorun, Çoban Mehmet, Adnnan Yurdaer, Srervet Meriç, ve onları takip eden
kuşaktan Müzahir Sille, Nahit Taşer, Mithat Bayrak, Lütfi Çiçekçi….bazılarıdır.
Resim 26 1950’ li yıllarda Pendik’ teki Milli Takım kampında çekilen hatıra fotoğrafı,
Saim Arıkan, Cihat Uskan, Adil Candemir, Celal Atik, Ali Yücel, Vehbi Emre, Koç Ahmet. Yaşar
Doğu….
01 Ocak 1951 tarihimde olağan kongrede Mazhar Akifoğlu yeniden İstanbul güreş
Kulübü Başkanlığına getirildi. Kulübün kurucularından hamisi İsmail Hakkı Vefa arkadaşlarını
teşvik ve gayrete getirmek amacı ile II. Başkan olarak yönetimde yer almıştı.
İleriki yıllarda kendisi de başkanlık yapacak olan (İstanbul Güreş İhtisas Kulübünü Koruma
Vakfı kurucularından ) değerli spor adamı Avukat Ahmet Mukbil Yazman Genel
Sekreterliğe, Hamdi Türel muhasip üyeliğe ,Vefik Gürkanlar mutemet üyeliğe getirildiler.
Spor kulüplerinin Bedensel ve Zihinsel sağlığın temininde birer odak noktası olması ,
insanın kendisini toplum içinde bir birey olarak fraklı ifade etme dürtüsünü özellikle
gençlere muhtelif sportif rekabet kapıları açarak deşarj edilebilmesini sağlaması gibi temel
çizgileri olduğu kuşkusuzdur.
Diğer yandan da sportif rekabetin yanı sıra, insan fıtratında olan sosyal
uyuşmazlıkların, bireysel çekişmelerin, kıskançlıkların, sığ ve kısa düşüncelerin de spor
kulüpleri içersin de fırsat ve zemin bulduğu açıktır.İstanbul Güreş Kulübü idealist ve yapıcıpozitif düşünceler taşıyan, yüksek duygu ve idealleri olan kuşaklar tarafından kurulmuş,
ülkemizin en zor koşullarında –Savaş ve yokluk yıllarında –varlığını devam ettirmiş olmasına
karşın, az da olsa zaman zaman “Dernek İçi” iktidar hesaplarına ve hesaplaşmalarına şahit
olmuştur.
Özellikle güreş gibi , geleneksel ve milli-tarihi motiflerin ortasında yer alan bir sporun
yönetiminde yer alanlarca, uzun yıllar eleştirisel bakışların hoş görülmediği, yönetime
muhalefetin-bir gelişme ve yanlışlardan dönme fırsatı değil – düşmanlık olarak algılandığı
dönemler olmuştur. Bunda kurumun tesis edilmesinde , kriz yönetimlerinde ,varlığını
idamede büyük çabalar harcayan idari sorumluluk yüklenmiş insanların, zaman içinde
kısmen de olsa kurumsal varlıkla özdeşleşen bir görüşe saplanmalarının
“ben” “ kulübüm –kulüp benim “ anlayışına bilmeden kapılmalarının etkisi olduğu
düşünülebilir. Oysa ki toplumların gelişimi ve medeniyetin sürdürülmesinde kurumların ve
ilkelerin ön plana çıkarılarak, kalıcı kişisel kararlara ve bireysel yeteneklere uzun süreli veren
kolaycılıktan uzaklaşması , kurumsal-kolektif sistemini oturtması esası oluşturmaktadır.
İsmail Hakkı Vefa ve arkadaşlarının girişimleri ile kurulan Kumkapı İdman Kulübü’ den
İstanbul Güreş Kulübüne uzanan yıllar içinde İsmail Hakkı Vefa ‘ nın otoriter kişiliği,
çevresinde de disiplin hüviyetinde katı ve taviz vermez anlayışta olanlarla yönetimi
paylaşmaya meyyal olması bir süre sonra spor çevrelerinde ve özellikle kulüp yönetiminde
üstü kapalı da olsa muhalefet anlayışlarının, gruplaşmaların oluşmasını önleyememiştir.
1955 yılında, o dönemde kulüpte çalışma yapan genç sporculardan oluşan bir
üniversiteliler kuşağı ön plana çıkmıştı. Ülkemizde o yıllarda okuma ve yazması olanların
nüfusa oranın çağdaş Dünya normlarında çok geride olduğu, 1960 ‘lara kadar Lise
mezunlarının “Yedek Subay “ askerlik yapabileceği dikkate alınırsa , o yıllarda kulüpte bir
araya gelen bu üniversite öğrencilerinin kulübün entelektüel düzeyine katkısı anlaşılabilir.
Birkaç yıl sonra ‘da İsmail Hakkı Vefa’ nın vefatı üzerine yeniden seçimler yapıldı ve
Ahmet Çanakçılı Kulüp başkanlığı görevine gelirken , Bekir Avar Katib-i Umumi (Genel
Sekreter) olarak yönetimde görev alıyordu.İstanbul Güreş Kulübü, Kumkapı kulübünün
kurulduğu yıllardan başlayarak güreş dışındaki ferdi sporlara da kapısını ve imkanlarını
açmıştır.Bunlardan o dönemde çok popüler olan; Halter , “Gülle” adı ile uzun yıllar devam
etmiştir. Özellikle Gülleci Cemal Bey (Erçman) spor tarihimize ve Olimpiyat tarihine geçmiş
bir sporcumuz ve bu sporun ülkemizdeki en önemli öncülerindendir.
2. Meşrutiyet döneminde Meclis-i Mebussan Başkanlığı (Osmanlı dönemindeki Millet
Meclisi) da yapmış ve “Filozof” olarak anılan Rıza Tevfik Bölükbaşı , Selim Tarcan, Mazhar
Kazancı, gibi tanınmış, Osmanlı İmparatorluğunun son dönemini ve Cumhuriyetimizin
kuruluşunu görmüş-görevler almış insanların da bu sporu yaptıkları bilinmektedir. Uzun yıllar
ülkemizde bu sporun gelişmesine katkıları olan Boğos Kambur (Şişli Kulübünden ), İhsan
Kırgül (Üsküdar Kulübünden ) gibi isimlerde Kumkapı Kulübü ve İstanbul Güreş Kulübü çatısı
altında çalışmalar yapmışlardır. Sadık Pek ünlü gibi ününü Balkanlara taşımış bir haltercimiz,
yine İstanbul Güreş Kulübünden çıkmıştır. O Yıllarda, sporcular arkadaş gurupları halinde,
rakip kulüplerde de zaman zaman antrenmanlara –yönetimden izin almak sureti ile
katılırlar, kulüp antrenörleri ve yöneticileri de zamanla bu sporcuları lisansla kendilerine
bağlayabileceklerini düşünerek müsamahakar davranırlardı.
Halterde;Ahmet Enünlü ‘de tanınmış ve şampiyon sporcularımızdandır.
Beden Terbiyesi Yönetmeliği(Spor Genel Müdürlüğü/ SGM), ferdi sporlarda bir
branşta lisans sahibi olan sporcunun, başardığı ve arzuladığı takdirde bir diğer branşta aynı
lisansla müsabakalara katılmasına izin veriyordu. “İstanbul Güreş Kulübü’ nde, özellikle
1960 sonrası yıllarda amatör kulüplerin “İhtisas “ kulübü haline dönmesi ve özel statü
tanınması neticesinde, birkaç branşta faaliyet gösteren amatör kulüplerden ihtisaslaşanlar
zamanla diğer branşları tasfiye ederek ihtisaslaştığı branşa odaklanmayı tercih etmişlerdir.
İstanbul Güreş Kulübünün de 1960 sonrası “İstanbul Güreş İhtisas Kulübü” olarak tescili ile
bu yola gidilmiş, 1975-1985 yılları arasında tedricen Halter , Boks ve Judo branşları
kaldırılmıştır ki, anılan bu branşlarda uzun yıllar Türkiye’de ve Uluslararası müsabakalarda
büyük başarılara imza atılmıştır.
Boks’ ta en son 1977 yılına kadar Antrenörlüğünü Adnan KERSE, Judo da 1984 yılına
kadar antrenörlüğü Olcay Şen yürütmüşlerdir. Boks’ ta Faik Hoca , Kalust Çarkçı Ali Ahmet,
Garbis Zakaryan gibi profesyonel boksun ülkemiz adına ilkleri ve en iyileri (Şişli Kulübünde
de çalışmalar yapıyorlardı.), Cemal Kamacı (Profesyonel olarak Avrupa Şampiyonumuz)ile
Prof.Dr.Nevzat Yalçıntaş’ın ve bir çok gencimiz Güreş İhtisas kulübü çatısı altında Boks
yaparak adlarını duyurdular.
Judo’ da , 1976 Montreal Olimpiyat Oyunlarında Kafile Bayrağımızı taşıyan Süheyl
Yeşilnur, önceleri serbest güreş yaparken Judo’ ya geçen ve 10 yıl Judo milli takımında yer
aldı, daha sonra da Türkiye’ nin en genç Federasyon Başkanlarından olan (28 Yaşında) Resul
Yolcu yine aynı kulüpte sporla tanışmış, Şampiyon olmuşlardır.
Resim 27 İstanbul Güreş İhtisas Kulübü Boks Takımı .
1960 -1970 sonrasının güreşçilerinin tamamına yakın bir kısmının yurt dışına
gitmesi ile Olimpiyat, Dünya ve Avrupa şampiyonlarımızın oluşturduğu ani boşluk, ülkemiz
güreşinde olumsuz bir ortam yaratmıştı.
Balkan Şampiyonalarında ve Akdeniz oyunlarında zaman zaman parlak sonuçlar
alınsa da, Dünya minderlerinde o uzun yıllar hayranlık uyandıran şampiyonluklarımızı
bulamadık.
Nahit Taşer, Yavuz Selekman, Sırrı Acar, Vahap Pehlivan, İbrahim Yurdaeriş, Ali Kazan,
Asım Pehlivan, Mehmet Gürbüz, İzettin vardarlı, Tahsin Turgut, Muhsin Altun, Cumali
Balçıkanlı, Ramazan Özbek, Talat Makaracı, Halil Ermiş, Şefik Namlı, bu dönemin Balkan,
Avrupa ve Dünya Şampiyonalarında ustalıkları ile dikkati çeken, İstanbul Güreş İhtisas
Kulübünün ve Türk güreşinin gurur kaynağı Şampiyon sporcularımızdır.
16 Ocak 1960 tarihinde yapılan olağan Genel Kurulda, başkanlığa Ahmet Çanakçılı
,başkan vekilliğine Av. Tevfik Karabaş, genel sekreterliğe Dr. Bekir Avar, Muhasip üyeliğe
Orman mühendisi Ümit Demirağ, üyeliklere de Diş Tabibi Burhan Pandül, Mehmet Çoban
(Çoban Mehmet) ve antrenör Hüseyin Erkman getiriliyordu
Resim 28 Güreş Kulübü sporcu ve yöneticileri Tabhane Medresesi bahçesinde (Fatih-1961)
Resim 29 Alt sıra;İzettin vardarı,Lütfi Çiçekçisoy.Orta sıra;Haydar Zafer, Adnan
Yurdaer.Bekir Yolcu,Servet Meriç,Müzahir SilleSon Sıra; Çoban Mehmet,Taştan Koçak,Uğur
Sayın,Nurettin Zafer….
İsmail Hakkı Vefa’ nın ve genç üniversiteliler kuşağının yönetimde yer almalarından
sonraki yıllarda yeni bir dönem başlamıştır. İstanbul Güreş İhtisas Kulübünde; Vakıflara ait
olan bina hızla eskimekte, İstanbul ve Bölge Şampiyonaları, dış temaslarda zaman zaman bu
mekanda yapılmak zorunda kalındığı için, ortaya garip bir durum çıkmaktaydı.
Resim 30 ; 1965..Fatih Güreş Kulübü;Yönetim ; Mehmet Bahçıvan,Bekir Yolcu,Ahmet Mukbil
Yazman,,Ziya Taşer ,Saim Arıkan,Dr.Burhan Pandül……
1960-1970 ‘lerde hevesli ve amatör ruhlu gençler kulübe dahil olurlar. Talat
Makaracı,Feti Mete,Muhsin Altun,Hayrettin Gülaçtı, Hadi Gül , Ahmet Yener ,Resul Yolcu
İbrahim Selekman, Adil Ünver, , Bedrettin Lügal, …,Kulüp katipliğinde ise o sıralarda
olabildiğince faal vardır.
Resim 31 ; 1968 Antrenör Adnan Yurdaer ve İstanbul Güreş kulübü…. Mehmet
Yalçın,Hüsamettin Kaban, Bilal Tabur,Erkan Uybaş,Salih Taşçı,Mehmet Gürbüz,Ahmet Yener…
Resim 32 ; Dönemin antrenörlerinden Halil Kaya ;Osman ve Necmi fazlıoğlu ile birlikte.
Resim; 33 1970’ li yıllar;.Dikkat edilirse ayrıntılar gözüküyor..Ayakkabılar başta olmak üzere
ve minder ,şortlar v.s.(Şimdiki imkanlar daha iyi her açıdan)
Resim 34 İstanbul Güreş Kulübünden (Fatih – Tabhane Medresesi)Antrenman sonrası ,1974)
Yatanlar; Talat Makaracı,İbrahim Selkman,M.Ali .Bekler,Ramazan Güven,.Orta Sıra; Ata
Karataş,Altan kalender, Tahsin Turgut,Mehti Karataş,İlyas Demirci, Mehmet Türüt, Son sıra;
Mehmet Gürbüz,Enbiya Yılmazz,Cumali Balçıkanlı,Nahit Taşer,Mehmet Karataş,Bülent Baş,
Fahri Umarer,Mahfuz Karataş,Aydın Metiner,Bedrettin Lügal,Mehmet yalçın Sabri Bahçeci..
Özetleyecek olursak, 1919 Yılında Kumkapı(Güneş bölgesi A ),Haliç İdman
Ocağı(Güneş Bölgesi B ) ve sonrasında birleşme (İstanbul Güreş kulübü diğer adı ile Fatih
Güreş Kulübü sonrasında birkaç branşta faaliyet gösterme ve eklenen İhtisas kelimesi ve en
son “İstanbul Güreş İhtisas Kulübü” adını alması..ile baştan beri anlatılan ve çok zor
şartlarda kurulan asırlık çınar İGİK’ ten gerçekten çok önemli ve Türk Sporununu alt
yapısına ve bir devre damgasını vuran, önemli spor ve güreş adamı,antrenör ile yöneticileri
sırası geldikçe bahsettik…
İşte 1970 yılından itibarende değişik dönemlerde aktif olarak yer alan yönetici
,hakem ,antrenör ve sporculardan da sırası geldikçe önemine göre bahsedilecek….
Bilgi: 1965 yılından itibaren ve 1980 yılına kadar eskiden ; Güreş yapanlar üç
kategoride sınıflandırılırdı: Şöyle ki ;Hevesliler ve yeniler. Tecrübesizler ve Tecrübeliler..
1970 ‘lerin başında, döneme damgasını vuran kabiliyetli güreşçiler bir araya
gelmişti. Bazılarını ise şöyle sıralamak mümkün;(Adnan Yurdaer’in olgunluk dönemidir) ve
genç güreşçilerin en büyük ödülü ondan “ Aferin “ alabilmektir. 1970’ li Yıllarda ; Yukarıdaki
gurupta yer alan güreşçiler ile beraber ,yurt dışında antrenör olarak görev yapan (İspanya)
Adnan Yurdaer’in Türkiye’ye gelişi ile Servet Meriç, Müzahir Sillle,NahitTaşer ve diğer
antrenörlerle beraber yeni bir dönem başlıyordu. Göreve gelen yeni yönetim iddialı olarak
birkaç projeyi hayata geçirmek üzere işe koyuldu.
En önemli, proje olarak; Bu projenin amaçlarından biride Aksaray’da yeni yapılacak
olan kulüp binası ile birlikte yeni bir takımla Avrupa Şampiyon kulüpler kupasına katılmaktı.
“Hedef; Avrupa Şampiyon Kulüpler kupasını kendi müzesine koymaktı. (Serbest stilde aynı
yıl TOFAŞ şampiyon olmuştu.) Hazırlıklar başlamıştı. İlk etapta takıma transferler yapılmışı.
Yeni transferlerle beraber iddialı bir takım oluşturulmuş; “
Takım; Necmi Fazlıoğlu,Mücahit Güngör,Osman Fazlıoğlu(Doğan),Vahap PehlivanCumali Balçıkanlı(Her iki güreşçide bu hedef doğrultusunda tekrar antrenmanlara
başladılar),Mehmet Türüt, ,Nahit Taşer,Mehmet Gürbüz-Mustafa Sezer’den oluşmuştu.
Oluşturulan takım;
1976 yılında İstanbul bölge şampiyonasında takım olarak şampiyon oldu. (O
tarihlerde bölge şampiyonluğu çok önem arzediyordu) Uzun süre İstanbul şampiyonu
olunamıyordu .)
Bu gurupta,yukarıdaki güreşçilerimiz dışında;
(Daha öncekiler ve yeni eklenenelerle beraber)Tahsin Turgut, Ramazan
Güven,Şükrü Göynücek,İlyas Demiroğlu, Sabri Bahçeci, Muzaffer Bilge, İsmail
Gürbüz, Bedrettin Lügal, Mehmet Mirza, Hüseyin Denizer,Bahadır Çengil,
Beraatin Çimen,Aydın Metiner, Ramazan Özbek,Gündüz Metiner, Mücahit Dağ,
Hakan Avar,Engin Özbek,Cebrail Uludağ, Mehmet Karataş, Mahfuz Karataş,Ata
Karataş,İbrahim Selekman,Hadi Taşer , Nurettin Beşe,Adil Ünver,Servet
Demirhan, Rasim Örnek ,Zeki Şahin,Ömer Esmer,Selami Karakuş,Osman Elbiye,
Cengiz Elbiya, , Mehdi Karataş …. ve daha birçok güreşçi vardı.
Resim 35 ; Birkaç jenerasyon bir arada;Ön sıra;Başkan Süleyman Karabel, Yurtman, Ali
Toker, Mustafa Özbakan,Fehmi Büyükmutlu,Necmi Fazlıoğlu(Doğan), Nahit Taşer,Osman
Fazlıoğlu(Doğan),Bedrettin Lügal, Orta sıra; Mehmet Tantan,Cebrail Uludağ,Ramis Çelik,Boğa
Mehmet ,Kani Yüksel,Mustafa Şal, İlyaz Demiroğlu,Ercan Ayyıldız,Tuncay Özden(Kaptan),Ata
Karataş, Son sıra; Şaban Donat, Miracettin Çam ve diğer..
Yukarıdaki takımda yer alan güreşçilerin çoğu yetenekli sporculardı. O günkü kulüp
ve Türkiye şartlarında, bir takım nedenlerden dolayı kendilerinden beklenen başarıyı az
sayıda bir güreşçi yakaladı. Nedenlerin bazılarını şöyle sıralamak mümkün;
Kulüpte o zamanki uygulanan mevcut çalışma programları başta olmak üzere,
beslenme, tesis yetersizliği, malzeme eksikliği, çağın teknolojisine ayak uydurmakta geç
kalınması , ergonojik destek alınacak maddi gücün yetersizliği, Labaratuardan Dünya’nın o
zaman iddialı ülkeleri gibi yararlanamamak , iş bulamama gibi nedenlerin yanında o zaman
görev yapan teknik adamların kendilerini güncelemelerde geç kalmaları(Uluslar arası seminer
ve kurslara yeteri kadar gidilememesi..), Dünya’da madalya alan iddialı ülkelerle fark olması
ve zamanın Federasyonla ilişkilerin istenen düzeyde olamaması ,Türk Milli takımlarının tam
takımla şampiyonalara eskisi gibi katılamaması,sıkletlerde aynı sporcuların rekabet ortamının
olmaması ,dış ilişkilerin azlığı, yanında ; “Antrenmanlara katılan müsabık ve değişik hedefli
sporcuların ayrı antrenman programı yapılması gerekirken karadüzen bir şekilde devam
etmesi “ gibi nedenlerde eklenebilinir..
O nedenle dir ki; İstanbul Güreş İhtisas Kulübünde çok yetenekli gelecek vadeden
sporcuların belki duraklama döneminde olan Türk Güreşinin madalya hanesine adlarını
yazdırma imkanları olabilirdi.(Zor imkanlara rağmen)
O dönemde; İstanbul şampiyonasında ilk üçe girmek özellikle grekoromen stilde,
Türkiye şampiyonasında ilk üçe girmek kadar önemli idi. Bütün bu müsabakalar ücretli
izlenirdi. (Daha önceki dönemlerde ise; Antrenmanlarında belli bir süre ücret karşılığı
izlendiği söylenir.)O zamanki İstanbul’daki kuüplerden, İGİK (İstanbul Güreş İhtisas Kulübü)
dışında bazılarını saymak gerekirse; O zaman açık olan sonra kapananlardan ;Altınay(Kapalı),
Demirspor Kasımpaşa, Bakırköy (Kapalı), Cihan(Aktiif değil),Camialtı(Kapalı), Haliç(Kapalı),
Fenerbahçe (Kapalı), Beşiktaş, ,Topkapı(Kapalı),Kartal(Aktif değil), Tekel(Kapalı),
Simtel(Kapalı),İETT(Kapalı,ancak İBB olarak faaliyette) ve diğerleri vardı..
Resim 36 ; Osman Doğan(fazlıoğlu),Ö.Lütfi Beşe, Servet Demirhan, Necmi Fazlıoğlu(Doğan),
Berattin Çimen, Cebrail Uludağ.
Resim 37 ; 1979 Aydın Metiner,Nahit Taşer(Antrenör),Gündüz Metiner,Osman
Fazlıoğlu(Doğan),M.Ali Bekler(Antrenör)
Resim 38 ; 1974 Romanya ile İGİK karşlaması(Bükreş’ te) Müzahir Sille(Ant.),Ramazan
Güven,Ramazan Özbek,Necmi Fazlıoğlu(Doğan), Mücahit Güngör,Gündüz,Metiner,Ata
Karataş,Veli Sancaklı, Mehmet Türüt,Amil Öztürk,Mehmet Gürbüz,Nahit Taşer….
1970’li yıllardaki jenerasyona eski güreşçilerle beraber yeni güreşçiler dahil
olmuştur.Yine değişik bir gurup; Aynı zamanda kulüpte olanlar (Eskilerle beraber);
Nahit Taşer Sırrı Acar, Vahap Pehlivan , İzettin Vardarlı, Tahsin Turgut, Cevat
Erdoğan Muhsin Altun, Mehmet Türüt, Talat Makaracı, Ali Kazan,Asım Pehlivan, Cumali
Balçıkanlı, Ahmet Bozman, Fethi Mete, Mehmet Gürbüz,Osman Fazlıoğlu,Mücahit
Güngör,Necmi Fazlıoğlu, Bedrettin Lügal, Mehmet Karataş,Mahfuz Karataş, Ata Karataş,
Aydın Metiner, Gündüz Metiner,Servet Demirhan, Cebrail Uludağ,Ahmet Bayraktar,Engin
Özbek,Amil Öztürk,Kudret Sille, Fehmi Akyıldız, Turan Aslan, gibi şampiyonlar ve güreş
ustaları antrenmanlarını sürdürmektedirler.
Bu gurupta,yukarıdaki güreşçilerimiz dışında;(Daha öncekiler ve yeni eklenenelerle
beraber), Ramazan Güven,Şükrü Göynücek,İlyas Demiroğlu, Sabri Bahçeci, Muzaffer Bilge,
İsmail Gürbüz, Mehmet Mirza, Hüseyin Denizer,Bahadır Çengil,Beraatin Çimen, Ramazan
Özbek,,Mücahit Dağ, Hakan Avar, Mehdi Karataş,İbrahim Selekman,Hadi Taşer , Nurettin
Beşe,Adil Ünver, Rasim Örnek ,Zeki Şahin,Ömer Esmer,Selami Karakuş,Osman Elbiye,Cengiz
Elbiya,…. ve daha birçok güreşçi vardı.
1970’li yıllardan önce ve sonrasında bir süre devam eden bir gelenek;
Zamanın değerli antrenörleri ,eski Şampiyon ve tecrübeli güreşçiler,antrenmanlarda ve
antrenman dışında; Mevcut güreşçiler ile bazen minderde;Antrenman sonrasında; Bağdaş
kurup,büyükler etrafında bir halka oluşturarak ve bazende “ Çay Sobetlerinde “ ,güreş
anılarını analatırlardı. Örnek vermek gererkirse;
Yılları bu yuvada geçmiş, Saim Arıkan,Adnan Yurdaer, Mehmet Ali Bekler, Yusuf
Aslan,Fehmi Büyükmutlu,Gazanfer Bilge,Mustafa Dağıstanlı, Ertuğrul Bolgi,Halil Kaya,
Müzahir Sille,Nahit Taşer,Salih Tezel,Ali Özcan,İzettin Vardarlı,Lütfi Çiçekçisoy,Mehmet
Türüt,Muhsin Altun.ÖR; Gazanfer BİLGE,Mithat BAYRAK,Kazım AYVAZ gibi
Güreşçi kolay yetişmediği gibi,uzun sürede ve birkaç jenerasyonu bir anda içinde
barındırabiliyor. Bir örnek vermek gerekirse bir ara 1960’ lı yıllarda; Kazım Ayvaz, İzettin
Vardarlı rekabeti ve 1986-1996 yılları ararsında 90kg ile 82kg arasını kapsayan sıkletlerde ön
sıralarda İGİK mensubu güreşçiler madalyaları alırlardı. Şöyle ki ; Türkiye şampiyonasında
90kg ‘a bakıyorsunuz ; İlk üç İGİK’ten ; Hakkı Başar,Kubilay Aksakal ve Nurkan Avcı, yine 52kg
Ömer Esmer, Ali Akça ve Ramis Çelik ile,Ömer Elmas aynı sıklette kürsüyü paylaşıyorlar.
Yani partner önemli olduğu kadar ,rekabette önemli idi.. Sonuçta süreklilik ve
devamlılık sonrasında mutlaka mayoyu biraz sabır ve çalışma ile ikinci,üçüncü sporcuda
giyebiliyordu..Onun için bazen bir sporcu diğer gurupta da kendini bulabiliyordu.yeni
gelenlerle beraber…Sporcuyu iki veya üç kez bir değişik dönemde görmemiz mümkün…
Resim 39 ;Şinasi Çömlekçi,Osman Fazlıoğlu,Mahfuz Karataş,Mehmet Karataş
İşte yine değişik bir guruplayız;
1975-1985 döneminde de bir döneme damgasını vuran yetenekli güreşçiler vardı.
Bu dönem ile biraz eskiye gidersek ,yukarıda değişik nedenlerini sıraladığımız nedenlerden
dolayı sırası geldikçe onlardan bahsedeceğiz.
Birkaç örnek vermek gerekirse;Osman Fazlıoğlu, Mehmet Türüt, Halil Ermiş,Talat
Makaracı,Feti Mete,Mehmet Karataş,Cevat Erdoğan gibi güreşçiler;
Özellikleri itibari ile; Yetenekli olmalarının yanında, cesaretleri ile ön plana
çıkıyorlardı. O dönem teknik kapasite olarakta rakiplerine göre önde idiler. Örenklemek
gerekirse;Belli yaptıkları oyunlar; Bele girme,koltuklatı,çırpma gibi tenikler en iyi yaptıkları
güreş teknikleri idi.
Belli dönemlerde olduğu gibi ;Şanssız olmaları o zaman FILA(UWW) ‘ nın Dünya
çapında faaliyetelrindeki programlanan güreşlerin zamanında yapılamaması ile uluslar arası
arenaya çıkma imkanı az bulmaları gibi nedenler sıralanabilinir.
Serbest yapmanın yanında ,aynı zamanda grekoromende çok iyi yapmaktaydılar.
Birkaç örnek vermek gerekirse;
Aydın Metiner; 1980 Yılında İstanbul Güreş İhtisas kulübü ve Türkiye’yi temsilen
kendinden bahsettirmeye başladı. Büyüklerde şampiyonalarında yer aldı. aldı. Bu dönemde
yetişen sayılı güreşçilerimiz gibi değişik nedenelerden dolayı büyklerde istenen performansı
yakalayamadı.. Akdeniz oyunlarında madalya aldı. Kulüpte bir dönem antrenörlük te yaptı.
Amcaoğlu Gündüz Metiner’le beraber güreşe başladı.
Osman Fazlıoğlu; 1980 Yılında İstanbul Güreş İhtisas kulübü ve Türkiye’yi temsilen
kendinden bahsettirmeye başladı. Büyüklerde şampiyonalarında yer aldı. aldı. Bu dönemde
yetişen sayılı güreşçilerimiz gibi değişik nednelerden dolayı büyklerde istenen performansı
yakalayamadı.Kardeşi Necmi fazlıoğlu’da aynı dönemde güreşe başladı.Gerçekten çok
yetenekli tekniği yüksek bir güreşçi idi. Kulüpte serbest ve grekormen stilde aynı performansı
gösteren sayılı sporcuların başında geliyordu.Türkiye şampiyonlukları mevcut. Onun yanında
bir çok uluslarararsı madalya da aldı.
Mehmet Türüt; 1980 Yılında İstanbul Güreş İhtisas kulübü ve Türkiye’yi temsilen
kendinden bahsettirmeye başladı. Büyüklerde şampiyonalarında yer aldı. aldı. Bu dönemde
yetişen sayılı güreşçilerimiz gibi değişik nednelerden dolayı büyklerde istenen performansı
yakalayamadı.. Akdeniz oyunlarında madalya aldı.Avrupa,Dünya ve Olimpiyatlara
katıldı.Kulüpte bir dönem antrenörlük te yaptı.
Mücahit Güngör; 1980 Yılında İstanbul Güreş İhtisas kulübü ve Türkiye’yi temsilen
kendinden bahsettirmeye başladı. Büyüklerde şampiyonalarında yer aldı. aldı. Bu dönemde
yetişen sayılı güreşçilerimiz gibi değişik nednelerden dolayı büyklerde istenen performansı
yakalayamadı.. Akdeniz oyunlarında İzmir’de şampiyon oldu. Kulüpte bir dönem antrenörlük
te yaptı.
Mehmet Karataş; Karataş kardeşlerin en büyüğü idi.(Mahfuz ve Ata ile methi) .Okul yıllarında
güreşe merak sardı.Onun güreşe başlaması ile kardeşleride başladı değişik zamanlarda. Mili
takıma kadar yükseldi.Değişik zyaşam zorlukları ve tahsil hayatını devam ettirme gibi
nednelerden dolayı istenen performansı yakalayamadı..
………………………………………………………………………..
……………………………………………………………………..
…………………………………………………………………….
25 Ocak 1970’ de yapılan Olağan Genel Kurulda Av. Ahmet Mukbil Yazman kulüp
başkanlığına , Burhan Pandül başkan vekilliğine, Salih Tezel genel sekreterliğe ,Ali Özcan
Muhasipliğe, daha sonra İstanbul Güreş Ajanlığı yapan ve erken yaşta vefatına tüm güreş
camiasının çok üzüldüğü Muzaffer Işık ,Dr. Bekir Avar, ve Bekir Yolcu üyeliklere seçilirler.
Bu dönemde;
Hedef bir an önce yeni ve kalıcı spor tesisleri edinmek ve eskimiş, talepleri
kaldırmayacak hale gelmiş Vakıf binasını bırakmak vardır.
Diğer yandan da zaten Vakıflar Bölge Müdürlüğü binanın terki için kulüp yönetimine
baskı yapmaktadır. Ahmet Mukbil Yazman başkanlığında kurulan yönetim kurulu ile 1970’
lerde kulüp ekonomik açıdan biraz durağan da olsa, sportif faaliyetlerini aksatmadan
sürdürür.
Bu dönemin bazı sıkıntılarını anlatmak şimdiki daha iyi şartlarda antrenman yapan
güreşçilerin daha iyi yerlere gelmesini sağlayacağı için;
1970’ li yıllarda; Fatih Tabhane Medresesinde; Antrenman salonu soba ile
ısınmakta, duşlar kalorifer olmadığı için odun ile yanmakta,minder branda şeklinde ,ağırlık
çalışmaları eskimiş, müsabakalara antrenman salonunda yapılır,güreş ayakkabısı pek
bulunmaz , spor ayakkabısı ile antrenman yapmanın dışında çeşitli zorluklar içinde
güreşçiler antrenman ve müsabakalara çıkarlardı.
1990 ve 2000’ li yıllar ile kıyaslandığında fark ortaya çıkıyor.
YENİ TESİS İÇİN İLK ADIMLAR..
A.Mukbil Yazman, Bekir Avar, Saim Arıkan, Salih Tezel, Ali Özcan, Burhan Pandül,
Ahmet Harmancı, Bekir Yolcu, Muzaffer Işık, İzettin Vardarlı, gibi eski ve yeni kuşak
idarecilerin başı çekmesi ile üyelerin el ele vermesi ile muhtelif ziyaretlerde ısrarla durumun
kendisine izah edilmesi sonucu ikna olan dönemin Belediye başkanı Fahri Atabey bu günkü
tesislerin olduğu alanı Beden Terbiyesi tarafından(Spor Genel Müdürlüğü) da inşaatı
yapılmak kaydı ile 49 yıllığına İstanbul Güreş İhtisas Kulübüne vermeyi kabul eder.
Tüm Güreş İhtisas Camiası heyecan içindedir. 1919 yılında metruk, harap bir
kahvehanenin spor salonuna tebdilinden ve birkaç avuç idealist sporcunun girişimi ile
kurulan Kumkapı kulübünden ,Haliç kulübünün ve Cumhuriyet tarihimizde modern güreşin
inşasına yaptıkları büyük katkılardan , ilk Olimpiyat madalyasının Mersinli Ahmet Kireççi
ile kazanılmasına , İlk altın Olimpiyat madalyasının Yaşar Erkan eli ile kazanılmasına
muhatap olmuş bir kulübe ve o noktadan, geleceğe uzanabilme yeteneğinde modern
tesisleri ile genç-eğitimli kuşakları ile çağdaş bir kulüp olma hedefinin gerçekleşmesine …..
Belediye başkanı Fahri Atabey’in tahsisini öngördüğü saha o dönemde de bir çok
insanın iştahını kabartan, çok merkezi ve değerli bir yerdir. İnşaatı öngörülen sahanın orta
yerinde, bedensel özürlü , Belediye de çalışan bir şahıs tarafından gecekondu yapılmış
sahiplenilmiştir. Sahanın bir kısmı da çevre esnafından bazı kişilerce otopark ve araç alımsatım için kapatılmıştır. İstanbul Güreş İhtisas Kulübü tüm bu kişiler ve olumsuzluklarla
mücadele eder. İşgalci şahıslar kısmen ikna, kısmen ,bin bir imkansızlık içeresinde –para
ödenerek, yasal yollar kullanılarak tasfiye edilir. Ve Beden Terbiyesi de (SGM) yapılan
girişimler sonunda 1975 yılında inşaata başlar.
Resim 40 ; Fatih Medresesinde bulunan Tabhane’den ,Yeni kulübe taşınırken
Resim 42 ; Kulüp temeli atılırken;A.Mukbil Yazman,Salih Tezel.
3.KURUMSALLAŞMA 1978…..
1977 yılı sonunda inşaatın tamamlanması ile, Fatih Camii ‘nin Belediye yönündeki
çıkışında, köşede bulunan ve 1939’ dan itibaren İstanbul Güreş İhtisas kulübüne yuva olan
Tabhane Medressesine ait mekan, Aksaray Çıngıraklı Bostan Sokaktaki tesislere taşınır.
10 Nisan 1977’ de tarihinde yapılan genel kurulda Av. Ahmet Mukbil Yazman başkanlığında
kurulan yönetim kurulu’ nda (Burhan Pandül, Dr. Bekir Avar, uzun yıllar bazı tartışmalar ve
küskünlükler nedeni ile kulübünden uzak kalarak yeni tesislere gelmeye ikna edilmiş.)
Burada bir an durarak, dernek ve kulüp yaşamında son derece önemli bir
hususa; “ kulüp ve dernek yönetimlerinde profesyonellerin yeri” ‘ ne değinmek gerekir.
Gerek Kumkapı İdman Kulübü, gerekse Haliç İdman Ocağı kuruldukları yıllarda
günümüzdekine oranla pek fazla evrak ve resmi kayıt trafiğine sahip olmadıklarından , kulüp
yöneticilerinin büro işlemlerindeki şahsi gayretleri ve bir hademe (Gece bekçiliği de yapmak
kaydı ile)yetiyordu. Zamanla sporcuların içinden ve okuma-yazması olanların eli kalem tutan
gençler “Kulüp Katibi” olarak görevlendirilmeye başlandı.” İstanbul Güreş Kulübü” olarak
Tabhane Medresesinde faaliyetin yürütülmesi için, devamlı olarak kulübün müştemilatında
ikamet edecek bir hademe ile devamlı bir kulüp katibinin zarureti açıkça ortaya çıkmıştı.
(Zaman zaman kulüp duşlarının yakılması gibi, sokak çeşmelerinden tenekelerle su
taşınması gibi, angarya işleri sporcular kollektif bir ruhla ve gönüllü olarak yapıyorlardı
zaten 1940 ‘lı yıllarda..)
Fakat sporcuların kayıtlarının tutulması, Lisanslarının vize ettirilmesi, kongre sonuçları
ve yönetim kararlarının yazılı hale gelmesi, muhasebenin tutulması gibi hususlarda devamlılık
yönünden bir kulüp görevlisinin olması kaçınılmaz hale gelmişti. Bu ihtiyaç, sporcular
arasından tahsilli olanlarca karşılanmaya çalışılıyor, görev mukabilinde de maddi olarak
“kollanıyor” idi. Burhan Pandül’ ler, Bekir Avar’ lar ,hep bu geleneksel görevlendirmelerde
bulunmuş insanlardır.
Tabhane Medresesindeki kulüpte en son görev alan “Kulüp katibi” Hadi Gül’ dür.
Adapazar’ lı bir üniversite öğrencisi olarak geldiği İstanbul’da hem İstanbul iktisadi ve İlimler
akademisinde okuyor, ; Hem 68kg.da serbest stilde kulüp takımında yer alıyor, hem de kulüp
katibi olarak görev yapıyordu. Bir rastlantı olarak; Hadi Gül’ ün okulunun bitişi ve askerliğini
yapış yılları İstanbul güreş İhtisas Kulübünün Tabhane Medresesinde ayrılıp, Aksaray’ daki
yeni tesislerine geçiş tarihi ile çakışmaktadır.
--Yeni tesislere geçiş ile birlikte ,artık bir spor kompleksi halinde olan tesisler, yönetsel
açıdan daha kapsamlı ve düzenli bir ilgi gerektiriyordu. Ahmet Mukbil yazman ve dönemin
yönetim kurulu , kulüp katipliğinin “Kulüp Müdürlüğü” olarak dönüştürülmesini ve görev
yetkilerinin tamamen yazılı olarak olmasa da belirlenmesini sağladılar.
1977’ deki genel kurulda; Lütfi Çiçekçisoy, Ali Özcan, Salih Tezel ve İzzettin Vardarlı
görev alırlar.
Adnan Yurdaer’ in ilerlemiş yaşı nedeni ile artık seyrek olarak antrenmanlara nezaret
etmesi yanında , Müzahir Sille Grekoromende, Servet Meriç serbest stilde antrenörlük
görevinde idiler. İlk defa , miniklere kadar inilen bir çalışma anlayışı da bu dönemde
başlatıldı. Ve Lütfü Çiçekçisoy 09-12 yaş gurubunun , Nahit Taşer 13-18 yaş gurubunun
öğretmen-antrenörü olarak görev aldılar.
Resim 43 ; Lütfi Çiçekçisoy
Resim 44 ; A.Mukbil Yazman,Ümit Sayın, Nahit Taşer, Ali Özcan ve Müzahir Sille
Yine bir an durarak, 1978 ‘den 2015 yılına kadar geçen süredeki gelişmelere
bakarsak; Bu güzide kulübün kurumsallaşmasına ön ayak olan, yıllarca bilfiil kaderini
paylaşan ve onun yaşamasını temin eden isimlerden en önde geleni hiç tartışmasız , merhum
İsmail Hakkı Vefa ‘dır.Bizzat başkan olduğu dönemlerin yanı sıra, bazı kritik dönemlerde
ikinci planda kalıp kulübün başka bir ortamda hayatiyetini devam ettirmesinde hep etken
olmuştur. Bu etkinliği fiilen 1919 yılından, vefat ettiği 1957 yılına kadar sürmüş, genç nesil
yöneticilerin muhalefeti ile zedelenen gururuna rağmen İstanbul Güreş İhtisas kulübüne
olan bağlılığı ve sevgisi hep canlılığını korumuştur.
İstanbul Güreş İhtisas Kulübü tarihinde kulübün yönetim kaderi üzerinde eski sahibi
olma yönünden İsmail Hakkı Vefa ile karşılaştırılabilecek en önemli isimlerin başında
Sadettin Tantan sonrasında Süleyman Karabel ve A.Mukbil Yazman ve diğerleri
gelmektedirler..
Biraz Sadettin Tantan hakkında bilgi verip yazıya devam edilecek.
(Tarihçenin belli dönemlerinde sırası geldikçe Sadettin Tantan’dan bahsetmeye devam
edilecek..)
İstanbul Güreş İhtisas kulübünün (Belki de ülkemizdeki minder güreşini bir bütün
olarak almak gerekir )tarihini “ Kuruluş ve Tantan öncesi dönem” ve “Tantan Dönemi”
diye nitelemek kolaycılık olmayacaktır. Çünkü, 1978 ile başlayan Sadettin dönemi ; Aynı
zamanda 1986’ daki Vakıflaşmayı ve 1986-90 altyapısınıda beraberinde getirdi.1991 de
başladı yıllarca tortusu devam etti. 2000 yılına kadar sürdü.. 2010 yılına kadarda sürdü..
1991-1992 döneminde Türkiye Güreş Federasyonu Başkanı olarak ortaya koyduğu
son derece Radikal ileriye dönük reformları da akıllara getirecektir.(Özellikle topyekün
disiplin anlayışını) O reformlar sayesindedir ki tüm ülkede güreş yöneticiliği , güreş
antrenörlüğü, güreş hakemliği, sporculuk bilerek veya bilmeyerek bu gelişim dalgasının
içinde kalmış, 28 yıl Grekoromende ,24 yıl serbest stilde Olimpik madalya kazanamayan
ülkemiz yeniden Olimpiyatlarda şeref kürsülerinde yer almaya başlamışlardır.
Bilgi;Bu dönemde antrenörlük yapanlar aynı zamanda hakemlikte yapıyorlardı,alınan
bir radikal kararla,tercih sistemi getirildi.karar verilecekti ya antrenörlük yada hakemlik..)
Sadettin Tantan İstanbul’a tayini çıktığından bir süre sonra, özellikle asayişte taviz
vermeyen kişiliği ve dürüstlüğü ile , halkın güvenliğini tehlikeye düşüren bazı odaklar
üzerinde etkili oldu. Karakteri sağlam, halktan gelen ve gelecek vaat eden bir bürokrat olarak
geniş halk kitleleri tarafından adı saygı ve sevgi ile anılmaya başlamıştı. Meslektaşı, arkadaşı
ve güreş camiasında saygın bir yeri olan Asım Pehlivan’ ın ısrar ve daveti ile bir süre devam
ettiği Güreş İhtisas kulübünün sosyal yapısı onu etkilemiş olacak ki, kısa sürede
antrenmanların disiplinli bir müdavimi oldu. (Esasında ; 1975 ylında Tobhane
Medresesinde ara sıra antrenmanlara gelip ,çalıştığı da bilinen bir gerçektir.)Bunda belki de
evvelce uzun süre yaptığı Judo ve Karete’ nin etkisi düşünülebilir.
1978 Yılında, önce biraz temkinli ve kuşkulu yaklaşılan bu kanun adamını, kulüpte
herkes sevmiş ve kısa sürede benimsemişti. İki yılda bir yapılan Olağan genel Kurul Toplantısı
1979 Yılında yapıldığında ; Bekir Avar Başkanlığa, Ümit Demirağ as başkanlığa, Lütfü
Çiçekçisoy Genel Kaptanlığa (Teknik Üye), Avni Bahçekapılı muhasip üyeliğe ve İzzettin
Vardarlı , Yusuf Ağanoğlu, Hüseyin Öztürk üyeliğe seçildiler. İzzettin Vardarlı ‘nın kısa bir süre
sonra istifası ile, yerine Bedrettin Lügal yönetim kurulu üyesi oldu ve kurul raportörlüğünü
üstlendi.
İstanbul Güreş İhtisas Kulübü’ nün kuruluşuna temel teşkil eden iki kulübün de ta
1919 !dan itibaren Grekoromen güreşle spor camiasına katılmalarına rağmen, daha sonra
Serbest güreşin de FILA(UWW) tarafından da Olimpik sporlara dahil edilmesi ile, Kulüpte
serbest güreşte geliştirilmeye başlanmış, Necati Tokbudak, Saim Arıkan, Mustafa Çakmak,
ve Servet Meriç gibi antrenörler, bir çok şampiyonlar yetiştirmiştir.
Resim 45 1992 Barselona Olimpiyat oyunları; Hakkı Başar (90kg.2.),Sadettin Tantan(TGF
Başkanı) ,Mehmet Akif Pirim( 62kg 1.),Bilal Tabur(Ant.)
Yukarıdaki açıklamalardan sonra ; Kurumsallaşma adımları devam ediyor.
Amatör Spor Kulüplerinin her zaman en büyük sıkıntısı, elit sporcuların kalıcı bir işe
yerleştirilmesi ve düzenli gelir sahibi olmasını temin etme yönünde olmuştur.
1978 Yılında , Kartal’da bulunan Tekel güreş kulübü,büyük bir yatırımla kurmuş
olduğu sanayi tesislerinde yasa gereği spor faaliyeti göstermek üzere, bir güreş takımı
oluşturma arayışına girmişti. İstanbul Güreş İhtisas Kulübü Yöneticileri ile Kartal kulübü
yetkililerin yapmış olduğu görüşmelerden sonra, dönemin kulüp yönetim kurulu Bekir
Avar Başkanlığında toplandı. Yapılan yorumlardan ve önerilerden sonra, en son antrenör
Servet Meriç toplantıya alınarak görüş istendi.
“Genç sporcuların önünde büyük bir imkan olduğunu, bu fırsatın tepilmesi halinde
serbest güreş yapan sporcuların gelecek yaşamlarının da buradan etkileneceğini “ savundu.
Servet Meriç ; Uzun savaş yıllarının yokluk ve sıkıntılarını yaşamış kuşakların endişelerini
anlatıyordu. Yapılan oylamada, İstanbul Güreş İhtisas kulübünün resmen olmasa da, idareten
serbest güreş faaliyetine ara vermesi, aralarında Hayrettin Gülaçtı, Ahmet Yener, Mustafa
Er, İsmail Balta,Adem Öztürk gibi Genç ve A Milli sporcularında bulunduğu tüm serbest
güreşçilerin Lisanslarının bir protokol ile Tekel. verilmesi oy birliği ile kabul edildi. Bu karar ve
sonrasında yapılan düzenlemeler uzun yıllar İstanbul Güreş İhtisas Kulübünde serbest
güreşte takım oluşmamasına , tek-tük münferit çabalarla alınan şampiyonluklar ile
yetinilmesine neden oldu.
Yukarıdaki neden dolayı Grekoromen stile ağırlık verildiği görülüyor. Zaten dikket
edilirse 1990 yılından sonraki dönemlerde; açılan yeni kulüpler dahil branşlaşmaya ve stil
ayrımına doğru yol almışlardır. Her iki stili beraber yapan kulüp sayısı çok fazla sayıda
olmamıştır.
Günümüzde;
Büyükler güreş liginde/Grekoromen stilde; İst.Büyükşehir Belediyesi, İst.Güreş İhtisas
Kulübü,Ank.ASKİ Spor, Manisa Akhisar Belediyesi,Kasımpaşa Spor Kulübü, Ank.MTA, Rize Çay
Spor,İzmir Büyük Şehir Belediyesi,Çankırı yaren Spor,Konya Selçuk Belediyesi,Ank. Şampiyon
kulüpler, Konya Büyükşehir Belediyesi, Elazığ Yol Spor, Kayseri Şeker Spor, ve diğer.. Kay.TGF
Serbest stilde ise; İst.Büyükşehir Belediyesi, Kocaeli Büyükşehir belediyesi, Ank. ASKİ
Spor, ist.Bahçelievler Belediyesi, İzmir Büyükşehir Belediyesi,Amasya Belediyesi, Türk Spor
Kurumu(Karagücü),İller Bankası, Adana Ceyhan Belediyesi,İst.Sancaktepe Belediyesi,Ank.
Şeker Spor, PTT,Ank.Adalet Güreş İhtisas Spor,Tokat özel İdare Spor,K.Maraş Belediyesi,
Bursa B.Belediyesi, TEDAŞ, Erzurum B.Belediyesi, Ank.Kızılcahamam Belediyesi gibi.. Kay.TGF
Resim 46 Bekir Avar ve Ayhan Diler ile güreşçiler.(1972 Civarı)
Yeni taşınılan tesislerin işletmeye uyumlu hale getirilmesi , çalışma düzenin yeniden
kesintisiz olarak sürdürülmesi ile geçen iki yılın sonunda;12 Nisan 1981 ‘de yapılan Olağan
Genel Kurulda , Bekir Avar Başkanlığa, Sadettin Tantan başkan vekilliğine ,Yusuf Ağanoğlu
Genel sekreterliğe, Avni Bahçekapılı ‘nın muhasip üyeliğe ,Lütfü Çiçekçisoy ‘un Genel
Kaptanlığa ,Şükrü Kayabaş’ın Genel Kaptan yardımcılığına ,Harun Karabacak’ın üyeliğe
getirildiklerini görüyoruz..
Resim 47 İGİK Kulüp Binasının uzaktan görünüşü(2015)
Resim 48 1981 Konya Türkiye şampiyonu olan İstanbul Karması; Ata sıra; Zeki
Şahin,Hakan Avar,İhsan Mutlu,Osman Yılmaz,Mahmut Yıldırım, Üst sıra; Selahattin
Polat,Fehmi Akyıldız,Turan Aslan, Seyfettin Yıldız,Bekir Öztürk,Rasim Örnek, Hakan Barut,
Engin Özbek,Tamer özçelik, Alaattin Özgür, Ahmet Bayraktar, Faruk Horasanlı,Lütfi
Çiçekçisoy…
Kurumsallaşmaya doğru emin adımlara İGİK yol alırken, değişik dönemlerdeki
kadrolarıda şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonrada yazmaya devam ediyoruz.
İşte bir iki dönemi içinde barındıran jenerasyon daha;1978’ten geriye kalanlar ve yeni
dönem 1980 yıllları ,güreşçi ile teknik adamları da şöylesıralanabilinir.; Kemal Altun,
M.Emin Topuz, ,Nevzat Tırandez,Önder Kayabaş, Ahmet Bakan,Mehmet Sarıkaya,
Orhan Yalın,Hüseyin Yalın,Fikret Yalın, ,Hamdi Döğer , ,Aziz Kondur, Mustafa
Civelek,Engin Altun,Ramazan Karahan,Tamer Özçelik, ÖztunçMutlu,Yakup Ökten,
Muhsin Kaya,TalipKoca, ,Hikmet Binboğa,Adil Zola, Osman Poyraz,Osman Nalbant
,Celal Demir, İbrahimCebecioğlu, Mehmed İlhan,Mesut Yeşildağ, Eyüp Sönmez,……
olarak akıllarda kalanlardır.
Antrenörler ise; Serbestte; Servet Meriç, İlyas Dmerioğlu, Turan Aslan, Hayrettin
Gülçatı, , Nurettin Kurt,Hüsamettin Kaban,Metin Yıldırım,Ahmet Durna..
Grekoromen; Nuri Köseahmetoğlu Ata Karataş, Erkan Uybaş, Aydın Metiner ,Zeki
Şahin,Mahfuz Karataş,ve Mithat Bayrak daha sonra ise Stefan Rusu ….görev almışlardır.
Resim 49 ; Mustafa Sezer,Ahmet Bayraktar, Aydın Metiner,Servet Meriç,Şükrü
Kayabaş,Mücahit Güngör,Nevzat Trandez,H.İ.Canpolat,İlyas Demiroğlu, Oturanlar; Öztunç
Mutlu,Ahmet Durna,Önder Kayabaş,Mehmet Topuz,Metin Yıldırım,Selami Karakuş,Mücahit
Dağ,kapapençe (Mehmet Sarıkaya),Ömer esmer
Resim 50 ; Erol Tirli, Ahmet Bayraktar, Yüksel Narşap,Orhan Yalın, Fikret Yalın,Selami
Karakuş,Cebrail Uludağ, İsmet Atlı, Ayaktakiler; İzettin Vardarlı,Aydın Metiner,Halil Kaya,
M.Ali Bekler,Servet Meriç,Mustafa Sezer,Nahit Taşer,Mücahit Güngör,Engin Özbek..
Resim 51 ; İGİK/Yunanistan-Larissa Grekoromen Güreş Turnuvası.
Resim; 52 A.Durna,S.Karakuş,
Resim 53 Trakya’dan; İkili turnuva öncesi yolculuk..
1980’ li yıllardan sonra İstanbul Güreş İhtisas kulübünde yetişen sporculardan
büyükler kategorisinde belli düzeyde başarılı olan güreşçilerden birkaç örmek vermek
gerekirse; şöyle sıralanabilir..
Zeki Şahin 1985 miniklerden yıldızlara geçiş,sonrasında gençler ve en üst basamak
olarak ta 1988 Seul Olimpiyat oyunlarında milli takımda yer alamaya kadar
yükselmiştir. Türkiye’yi temsilen kendinden bahsettirmeye başladı. Artık yaş guruplarında
madalyalar gelmeye başladı. Milli takımlarda yer almaya başladı. Yıldız ve gençlerde
Balkan,Avrupa ve Dünya şampiyonalalrında değişik madalyalar aldı.. 1988 Seul
Olimpiyatalrına gitti. Daha sonra kulüpte ona antrenörlük yaptı.(Bursa THOM’da görevli)
Selami Karakuş, 1983 Yılında İstanbul Güreş İhtisas kulübü ve Türkiye’yi temsilen
kendinden bahsettirmeye başladı. Yıldz,Gençler ve Büyüklerde değişik madalyalar aldı.
Bu dönemde yetişen sayılı güreşçilerimiz gibi değişik nednelerden dolayı büyklerde istenen
performansı yakalayamadı.yıldız,gençlerde ;Gençlerde Balkan ,Avrupa ve Dünya
şampiyonalarında değişik madalyalar aldı.halen mevcut yönetimde yer almaktadır.
Ömer Esmer; 1985 Yılında İstanbul Güreş İhtisas kulübü ve Türkiye’yi temsilen
kendinden bahsettirmeye başladı. Yıldz,Gençler ve Büyüklerde Avrupa ve Dünya
şampiyonalarında(Takıma girdi) değişik madalyalar aldı. Bu dönemde yetişen sayılı
güreşçilerimiz gibi değişik nednelerden dolayı büyklerde istenen performansı
yakalayamadı.yıldız,gençlerde ;Balkan ,Avrupa ve Dünya şampiyonalarında değişik
madalyalar aldı.
Ahmet Durna ;1983 Yılında İstanbul Güreş İhtisas kulübü ve Türkiye’yi temsilen
kendinden bahsettirmeye başladı. Yıldz,Gençlerde Avrupa ve Dünya şampiyonalarında
değişik madalyalar aldı. Bu dönemde yetişen sayılı güreşçilerimiz gibi değişik nednelerden
dolayı büyklerde istenen performansı yakalayamadı.yıldız,gençlerde ;Avrupa ve Dünya
şampiyonalarında değişik madalyalar aldı.(Milli Takım Antrenörü).
Resim 54 ; 1987/1988 Özcan Ayrıksa,Alaattin Özgür,Ömer Esmer,Ahmet Bayraktar, Zeki
Şahin,Birol Bayraktar, Yüksel Narşap, Ayaktakiler; Lütfü Yılmaz,Hakkı Başar, Hakan Barut,Ata
Karataş, Erkan Uybaş, Engin Özbek, Osman Şansal, Yesugay Aksakal…
4- 1985
Yeni bir dönem başlıyor..
10 Ağustos 1985 ‘teki Olağan Genel Kurulda yönetim kurulu üye sayısı 7’den 9’a
çıkarıldı. Sadettin Tantan başkanlığa, Abdullah Kiğilı başkan yardımcılığına (Daha sonra
,Türkiye Güreş federasyonu Başkanı oldu,ancak kısa bir süre sonra ayrıldı.Fenerbahçe spor
kulübü yönetiminde görevler aldı.Türkiye Futbol başkanlığı yardımcılığında bulundu.)
Osman Çapalı başkan yardımcılığına, Mehmet Balçık muhasip üyeliğe, Kemal Oktay Genel
Sekreterliğe, Asım Pehlivan, Behzat Nasıroğlu ,Nejat Tüsüz ve Mehmet Emin Hasırcılar
üyeliklere getirildiler.
Uzun yıllar sonra yeniden dış temaslar organize edilerek ,güreşte başarılı ülkelerle
;Legia , Varszawa-Polonya, Ferencvaros-Macaristan, Vasas Macaristan, Romanya/
Bükreş/Dinamo ve diğer.. kulüpleri ile dostluk –sportif temaslar sağlandı.
Resim 55; Macaristan ile sağlanan ileri düzeydeki temaslar neticesinde , takip eden
yıllarda da bu dostluk geliştirildi.(Frençvaroş)..Ömer Esmer, Mehmet Sarıkaya,Yüksel Narşap, Zeki
Şahin, Alaattin Özgür, Ahmet Bayraktar, Muhsin Altun,Ayaktakiler; Osman Çapalı, Sadettin Tantan,
Cengiz Elbiya,Sezai Pehlivan, Lütfü Yılmaz,Önder kayabaş,Şükrü Kayabaş,Lütfi Çiçekçisoy,
1980’li yılların sonundan kalanlarla beraber a990’lı yıllara doğru geçiş ..
Yine değişik bir dönem ve iki jenerasyonu içinde barındıran gurptakiler ;
1983-1991 (A,B,C,D Gurupları) Osman Şansal,Ömer Esmer, Ramis çelik,Ahmet Bayraktar,Birol
Bayraktar,Mahmut Yıldırım,Cengiz Altın, Hamza Düzer,Hakan Avar,Hakan Barut, Lütfi
Yılmaz,Ercan Ayyıldız , Selami Kararkuş,Hamdi Döğer,Mehmet Emin Topuz, Kemal
Altun,Mustafa Sezer,Alaattin Özgür,Ahmet Demir,Zeki Şahin ve diğer…
Resim; 56 Mahfuz Karataş,Ramis Çelik,Oğuzhan Şeker,Yusuf Düzer,İsmail Usta,Servet
Koçyiğit,Hasan Aktaran,Sinan Yılmaz,Cengiz Papağan,Ata Karataş,Metin Hafızoğlu, Mustafa
Arıcı,Şasa Aleksandır,Serkan Özden,Ercan Ayyıldız,Şükrü Göynücek,Sezgin Çavuşoğlu,Tahir
Yılmaz,Hakkı Başar..
1990 ‘ lı yıllara damga vuracak kadro ve jenarasyondan birkaç örnek vermek
gerekirse;Hakkı Başar ve Şaban Donat başta olmak üzere, Tahir Yılmaz, Kubilay Aksakal,
Murat Örgün,Yesugay Aksakal,Necmettin Karabacak, H.İbrahim Canpolat,Uğur Öztürk,
Nurkan Avcı,Kazım Aktaş ….Bu dönemde en iyi başarıyı 1992 Barselona Olimpiyat
Oyunlarında Final yapıp Gümüş madalya alan hakkı Başar ‘dır.
Bu dönemde; Özellikle Hakkı Başar’ın 1992 Olimpiyatlarındaki gümüş ve sonraki
Avrupa ile Dünya’daki madalyaları 1991 yılında TGF Başkanlığına gelen yeni dönem ile
örtüşmektedir.Şaban Donat’ta ha keza öyle 1995 Yılındaki aldığı Avrupa İkinciliğ ve Serkan
Özden’in üçüncülüğü bu bu açıdan çok önemli..
Ancak şu da bilinmeli; Büyüklerde başarı ve madalya önemli ama İGİK güreşçilerinin
Yıldız ,genç ve ümitlerdeki başarı ve madalyalarda elbetteki çok önemli. Zaten ondandır ki ;
Bir dönem Türk güreşini alt yapısını özellikle grekoromen stilde tek başına yüklenmiş ve
Lokomatif görevini sürdürmüştür.
Bu dönemde ; İGİK her açıdan yeni oluşturulan yönetim(Süleyman Karabel
başkanlığında ) ve 1991 yılı sonlarında İGİKKV’ başkanı Sadettin Tantan ve uluslar arası
federasyondaki komisyonlara yerleştirilen Türk yöneticiler ile buna ek olarak’ ta (FILA 2015
yılında UWW Uniten Worl Wrestling olarak değiti.) FILA as başkanlığına seçilen İGİK
yöneticilerinden Kemal Oktay ile Türk güreşi büyük bir ivme ve ilklere imza attı. Elbetteki
Sadettin Tantan ‘ ın önderliğinde..
Resim 57 ; TGF Başkanı Sadettin Tantan ve UWW as başkanı Kemal OKtay
Resim 58 ; 1988 Yılı; Şakir Korkmaz,Ömer Esmer,Varol Vardar, Ercan Ayyıldız, Cengiz Altun,
Tahir Yılmaz, Yesugay Aksakal, Ayaktakiler; Ata Karataş,Hilmi Bayraktar, şaban Donat, Atilla
Konyalı,Birol Bayraktar, Ali Toker, Nahit taşer, Lütfi Çiçekçisoy, Mücahit Güngör,Hakkı Başar,
Necmettin Karabacak..
Resim 59 ; Lig şampiyonluğu; 1990 Yılı; Ömer Esmer, Ömer Elmas, Ahmet Bayraktar, Zeki
Şahin, Alaattin Özgür,Birol Bayraktar, tayfun Karaali,Ayaktakiler; Yesugay Aksakal, Mahmut
Cıbır, Nahit Taşer, Seçkin Saruhan, Hakkı Başar, Tahir Yılmaz, Ömer Suzan, Ali Akça…
Resim 60 Haliç’ te tertiplenen Karakucak Güreşleri Kulübümüzün yönetici ve antrenörleri
Ramazan Özbek,,Mahfuz Karataş,BedrettinLügal,Ata Karataş,Osman Çapalı, Tamer Ağan,
(SimtelKulübü), Sadettin Tantan, Nejdet Uçar, Muhsin Altun( 1988 Yılı)
Kuruımsallaşma İGİK’ te değişik birimlerde devam ediyor..
1986 yılında Sadettin Tantan ve ekibi ile başlayan yeni dönemde ilk tohumlar atılmaya
devam ediyor..1986 Yılında yeni kuşak ile beraber bir kısmı İstanbul Güreş İhtisas Kulbünden
ve bir kısmıda dışarıdan gelen teknik adamlara görev verildi.(Bir kısmı daha önce başlamış ve
yeni ekiple göreve devam ediyordu.)
1986 Yılı ,İstanbul Güreş İhtisas Kulübünün tarihinde yaşadığı sayılı dönüm
noktalarından biridir. Kulübün Atatürk dönemini yaşamış eski sporcuları, eski kuşak
yöneticileri artık yeni Sadettin Tantan başkanlığındaki yönetime kaynaşmış, geçmişte
defalarca yaşadıkları gururlu günler geri gelmişti. Her biri iş ve bürokrasi camiası tarafından
tanınan, saygın ve güçlü bir kadro teşkil etmişti. Kulüpte ve çalışma düzeninde spora daha
geniş olanakların temini için kollarını sıvayan yönetim, kulüpte hızlı bir dönüşüm başlattılar.
Bunlardan belki de en önemlisi ;
O tarihlerde Dünya’da ve ülkemizdeki özel işletmelerde hızla uygulamaya konulan
bilgisayarlı ortama uyum çalışmalarını kulüpte başlatmak oldu.( 1986 yılında kurulan ;İGİK
Koruma Vakfı’ tarafından başkan Sadettin Tantan tarafından oluşturulan ve Oktay Kurtböke
‘nin(Bederettin Lügal’de katkıları ile) başkanlığında zamanın antrenörü Ata Karataş ve
gönüllü gençler ile iletişmde bilgi sahibi olanların yaptıklarını ve oluşturulan ;
Vakıf odası İGİK Koruma vakfı adı altında yapılanlar hakkında sizleri
bilgilendirmekte yarar var.(Ayrıca ileriki sayfalarda bahsedilecek.)
Bu vesile ile;Arşivler hızla taranıyor,sporcualrın kimlik bilgileri,resmi yazışmalar,
tarihçe kayıtları, antrenman programları, yemek-diyet programları ..gibi.. sağlık bilgileri.
v.s bir çok hayati alanda bilgisayar’dan yararlanılmaya başlanıyordu.
Dıştan bakan pek çok insanın ön yargısına göre ;
Bu tür bir çalışma düzeni inanılmazdı. İstanbul Güreş İhtisas Kulübünün Bilgisayar
ortamında bir çalışma başlattığı bir dönemde
Türkiye’ deki hiçbir spor fedarasyonu ,Türkiye Güreş Federasyonu da dahil olmak
üzere henüz böyle bir imkana sahip değildilerdi.
Resim 61 ; 1987/1988 İGİK Bursa Uludağ kampı.;Oturanlar;Ercan Ayyıldız,Cengiz Altun,Şakir
Korkmaz,Alaattin Özgür,Hakkı Başar,.Ayaktakiler; Mehmet Sarıkaya,Ata Karataş,Ahmet
Bayraktar,Seçkin Saruhan,…….. Yüksel Narşap, H.Hüseyin Yaşar, Osman Şansal,Yesugay
Aksakal,Birol Bayraktar,Ahmet Durna,Ömer Esmer..
Resim 62 ; Bir kongre sonrası anısı; Zeki Şahin, Tuncay Özden, Tayfun Karaali,Ata
Karataş,Ercan Ayyıldız ve Hikmet İskender..
Resim 63 ; 1991 Türkiye Gr.romen güreş ligi şampiyonu(Konya); Şaban Donat, Arif Çelik,Ali
Akça, Ercan Ayyıldız, Ramis Çelik, Erdal Dikbaş, Atilla Konyalı, Ömer Elmas, Ata Karataş,
Ayaktakiler; Nurkan Avcı, Hakkı Başar, Nihat Kösemen, Kazım Aktaş, Semih Yurdaer, ,Selami
Karakuş,Hüseyin Ateşak, Seçkin Saruhan, M.Gökmen İnan, Tahir Yılmaz,..
Resim 64 ; Türkiye Şampiyonluğu; Nejdet Kıroğlu,H.İbrahim Canpolat, Nahit Taşer,Uğur
öztürk, Birol Bayraktar, Ömer esmer, Ahmet Bayraktar, Atilla Konyalı,Ali Akça, Tahir Yılmaz,
Ayaktakiler; Stefan Rusu,Farık Yamaner, Mücahit Güngör,Gaznfer Doğu, Mehmet Çetin,
Selami Karakuş,tayfun Karaali, Ata Karataş, M.Gökmen İnan, Kubilay Aksakal, Nurkan Avcı,
Kuk Dimitri, Mahfuz Karataş..
Resim 65 ; Cengiz Altun, Yüksel Narşap, Hüseyin Korkut, Ercan Ayyıldız,Birol Bayraktar,
Ayaktakiler; Necmettin Karabacak, Yesugay Aksakal,fatih Yılmaz, Ata Karataş, Ahmet
Bayraktar, Seçkin Saruhan, Hakkı Başar…
Türk güreşi ve İGİK aynı kulvarda başarıya doğru yeni dönem beraber
hep birlikte çıkışa doğru atılan doğru adımlar;
1986 Yılında İstanbul Güreş İhtisas kulübü yeni bir döneme heyecanla başlarken,
Türkiye Güreş Federasyonu’da 1988 Yılında eğitim hamlesine başlamıştı. Federasyon Başkanı
Yalçın İpbüken’ in yurt dışından getirttiği işin uzman grekoromen ve serbest stilde
Şahmuradov ve Sapunov ile Rüstem Kazakov , Tüneman,İon Korneanu, Türkiye’de başta ilk
semineri İstanbul Güreş İhtisas kulübünde vermişti. Bu çalışmalar daha sonra ise Türkiye
genelinde başkanlığa gelen Esat Güçhan ile eğitim yanı sıra ,Güreş Eğitim Merkezi için
Türkiye genelinde taramaya başlanmış ve Belli pilot bölgelerde Güreş Eğitim
Merekzleri(GEM)’ ler kurularak yerleşmeleri sağlanmıştı..
İki koldan Türk güreşi hamleler yapıyordu.
Kulüp olarak’ ta İstanbul Güreş İhtisas Kulübü kurduğu Vakıf ile ve Vakfın bünyesinde
oluşturlan Balkan ve Avrupa’da eşi benzeri olmayan bir Arşiv-Ar-Ge ağırlıklı kulübün bir
bölümünde oluşturması ile dışarıdaki kulüplere spor ve güreş camiasına parmak ısırtıyordu.
İstanbul Güreş İhtisas Kulübünde alt yapı ile ilgili yetiştirilen sporcular ,
özellikle yıldızlarda,1988 ‘li yıllarda gençlerde ve nihayet 1990’ lı yıllarda ise
artık büyüklerde meyvesini vermeye balmaıştı.
1986 Yılında; İGİK’te değişik guruplarla tam dört değişik kategorilerde güreşçiler
oluşturuldu.
A Gurubu; A takım belli bir tecrübeye sahip olanlar üst düzeydi…
B gurubu ; A Takıma girmeyen ama yine ikinci ve üçüncü adam pozisyonunda olup
güreşenler..
C Gurubu ; Ümit diyebileceğimiz bir gençerin en iyilerinden oluşuyordu.
D Gurubu gençler ve yıldızlara giremeyip arta kalanlardan oluşuyordu..
Birde Alta yapı yani iyi yıldızlar dediğimiz Lütfü Çiçekçisoy’ un çalıştırdığı, antrene
ettiği bir gurup vardı. Guruplar içinde hem antrenörlerde hemde sporcularda rekabet ortamı
gelişmişti..
İşte bu yoğun çalışma İGİK sporcularının hiçbir yere gitmeden birkaç yıl çalışması
sonucu ise tüm sıkletlerde yaş guruplarında doksanlı yıllarda (1988 yılından başlayarak…)
milli takımlarada ambargo koyup temsil etmeye başladılar..
Ancak 1990’ lı yılların sonunda 1994 yılından itibaren özellikle kurum ve Belediyeler
ciddi bir bütçe ile işe sarılınca ; IGIK’ te de dışarı yetişmiş sporcu verme tarnsferi
başladı.(Hakkı Başar, Serkan Özden,Yusuf Düzer…. ile başladı ve devam etti)
Burada anlatmaya çalışılan; İstanbul Güreş İhtisas Kulübünün kısaca artık güreş ve
spor camiasında da adından yeniden söz ettirmeye başlamıştı. Hatta kısacana artık “İGİK”
deninice akla güreş geliyordu. Güreşçisi,antrenörü,yöneticisi,Vakfı ve tesisi ile hep birlikte
“İGİK” Türk Güreşinin Lokomotifi olmuştu.
1987 Yılından itibaren; Alt yapı gelişirken, mevcut Büyük İGİK özellikle grekoromen
stilde Türkiye ferdi şampiyona ile Lig şampiyonalarına aşağıda oluşan ekiple(Gürçlü
yönetim ve teknik ekiplerde oluşmaya başlamıştı) katılıyordu.
Şöyle ki ;İzmir’de yapılan Türkiye şampiyonasına; Ömer Esmer, Ahmet Bayraktar,
Birol Bayraktar,Alaattin Özgüre,Zeki Şahin,Atilla Konyalı,Hakkı Başar,Selami Karakuş,Lütfi
Yılmaz, Hakan Barut,Osman Şansal, Mustafa Sezer,……. İle.
Yönetici olarak; Sadettin Tantan, Asım Pehlivan,Mehmet Balçık,Osman
Çapalı,Muhsin Altun,Semih Yurdaer,, .. ile
Teknik Ekip olarak; Erkan Uybaş,Nuri Köseahmetoğlu,Ata Karataş….Masör Özcan Ayrıksa
,
Resim 66 ;Oturan; Mahfuz Karataş(Ant.),Zafer Başar, Ahmet Bayraktar(Ant.), Sezgin Çavuşoğlu,
Selahattin Güngör,Şaban Donat,Hüseyin Akburu, Ayaktakiler; Kubilay Aksakal(Ant.), Stefan
Rusu(Ant.), Yusuf Düzer,Serkan Özden,Tuncay Özden(Daha sonra Kulüp Müdürlüğü yaptı),Erhan
Öztürk, Ercan Ayyıldız, Tahir Yılmaz, Ali Toker(İdareci),Hüseyin Uzuner,Yesugay Aksakal, Nejdet Uçar…
Yukarıda anlatıldığı gibi; Onlarca öğrenci ile ve güreşçilerin arasından
artık mahsül almaya başlanmıştı.
İGİK.. Bilindiği gibi güreş öyle bir spor dalı ki örneğin bir sıklette şampiyon çıkması
ferdi olarak tek başına çok zor oluyor. Partner dediğimiz , kaliteli en az dört beş aynı ayarda
güreşçini öncelikle illk yetiştiği kulüpte rekabetleri sonucu guruptan sivrilmeye yetenekeleri
ile elbette. Bir kısmı yerinde sayarken ve çeşitli nedenden dolayı yarı yolda kalmaktadır.
Sıklet olarak hesap edersek bir tanesi zirveyi yakalayacak, yakaladığında da orda kalmak da
zordur. Daha çok çalışmalıdır. İşte İGİK’ de bu değişik dönemlerde böyle oldu.
Topyekün yönetim, teknik ekip ve sporcu ,aile eğitim ,tesis ve diğer her şey
sporcunun lehine idi. İşte buradan bu dönem ve değişik dönemlerde en az on beş ile
yirimi yılı kapsayan bir jenarasyon yakalanmış oldu. Bu Jenaarasayon 2000’ li yıllara kadar
sürdü. Grekoromen güreş a milli takımında da öyle oldu.
İşte İGİK güreşçilerine eş değerde ve örtüşen ise ;Başta TGF başkanlığıdaı yapan
Hamza Yerlikaya,Nazmi Avluca,Şeref Eroğlu,Ercan Yıldız,Bayram Ödemir, ve arkadaşlarının
olduğu jenarasyonda 1990 yılından çıkışa geçerek ,zaman içersinde yaprak dökümüde
yaşayarak ikibinli yılların başında zamanı geldiğinde güreşi bıraktılar,bazıları ise bayrağı ,yani
mayoyu başka arkadaşlarına verdiler..
Tabi bu dönemde; Devlet’te Turgut Özal ile beraber sporcu, antrenör ve kulüplere
sahip çıkılmaya başlamıştı. Artık çalışana ve başarılı olan; Antrenöre, Milli takım
antrenörüne,kulüp antrenörüne ,ilk yetiştiriciye ve diğer… ödülde vardı.
Şampiyonalara tam takımla katılım iyicene belirgenleşmişti. TGF’de İGİK’tede
yönetici olan Muhsin Altun ve İzettin Vardarlı’nın yönetimlerde yer almaları ve fikirleri
sonucu gerçekleşmişti. Daha sonra ise bir adım daha ileri gidilerek. Yine İGİK’ten yönetici
olan İzettin Vardarlı branşlaşmada bir ilke imza atmış ve Grekromenden sorumlu as başkan
olmuştu.) Eksiksiz gidilimeye başlandı.
İstanbul Güreş İhtisas Kulübünde Sadettin Tantan döneminin ve Federasyon
başkanlığı dahil; başta displin,sponsorluk,planlı çalışma,dergi çıkarma, manuel -bilmsel
yayın video üretim, ve diğer yapılan işler kulüptede başarıyı getirdiği gibi uluslar arası
alanda da kendini hissettirdi..
Gerçekten 1986 yılından öncesine kadar İGİK ve dolayısı ile Türk güreşi
bilindiği gibi Türk Güreşinin gerisinde kalmıştı çeşitli sebeplerden dolayı,elbette aynı
seviyeye ye gelmesi zaman aldı.Burada başarı için kullanılan çalışma prensipleri,
Ergonojik yardım,beslenme,labaratuardan yararlanma ve daha diğer artılar olunca ve
teknolojinin gelişmesi ile Ata sporu İGİK ve diğer yandan Milli takımda da başarılar
gelmeye başladı.
Sonuç olarak Güreş profeyonelleşmeye başladı denilebilinir.
Türk güreşinde olduğu gibi, Dünya’da da özellikle yıldız ,gençlerde uluslarararsı
şampiyonalarada madalya alıp bu kategorilerde şampiyon olanların büyükelrde çok azı
madalya alıp şampiyon olabiliyordu. İşte İGİK’ te de ve farklı kulüplerde de bu böyle idi.
Tam tecrübelenmeden ve farklı nedenlerden dolayı bir çok genç güreşi bırakmak
durumunda kalmıştı. Tüm bu nedenlerden dolayı UWW gelen talepleride değerlendirerek
özellikle 19-23 yaşı tekrar aktif hale getirmeye karar verdi. İşte; 2015 Yılında UWW çok
mantıklı ve Dünya güreşi için olumlu yansımasının olacağına kanaat getirdiği bir kategoriyi
Avrupa şampiyonasını faaliyet programına soktu.
19-23 yaş arası Avrupa şampiyonası ..Uygun görülürse 2016 yılından itibaren devam
edilecek.Bu yaş gurubu Dünya’da gençlerden sonra bir kısım genç güreşçinin henüz erken
yaşta aktif güreşi bırakmasına neden oluyordu.
Bilgi; 18 Yıldan sonra ; 2016 Olimpiyat oyunları öncesi Las Vegas/Dünya
şampiyonasında taha Akgül,Rıza kayaalp ve Selçuk Çebi ‘nin şampiyonluğu ve istikrara
açısından da önemli.. Şöyle ki; 2013 Yılında TGF Başkanı olan Hamza Yerlikaya ve sonrasında
görevi devralan Musa Aydın süreci ile gelmiştir ve yukarıda da bahsedildiği gibi
Profesyonelliğe doğru atılan adımlardır..
1986-2000 yıllarında ;Bu dönemde bu gurup sporculardan aşağıdakiler
Büyüklerde ilk sıraları aldılar…Birkaç örnek;
Büyükler’de AVRUPA-DÜNYA ŞAMPİYONALARI,OLİMPİYATLAR ‘da kulüp adına
madalya alanlardan birkaçı;
Hakkı BAŞAR; Bu dönemde; Özellikle Hakkı Başar’ın 1992 Olimpiyatlarındaki gümüş
ve sonraki Avrupa ile Dünya’daki madalyaları 1991 yılında TGF Başkanlığına gelen yeni
dönem ile örtüşmektedir.Şaban Donat’ta ha keza öyle 1995 Yılındaki aldığı Avrupa İkinciliğ bu
bu açıdan çok önemli. Hakkı Başar daha sonra İBB’ye geçmiş,sonrasında ise Avrupa ve Dünya
şampiyonlukları almıştır.Önce Kulüpte antrenör ve teknik direktörlük sonrasında ise yıllarca
grekoromen güreş milli takımında ise antrenör ve milli takım teknik direktörlüğü
yapmış.Halen İBB’de teknik direktörlük yapıyor.
Şaban DONAT; Bu dönemde; Özellikle ;Avrupa ile Dünya’daki madalyaları 1991
yılında TGF Başkanlığına gelen yeni dönem ile örtüşmektedir. Şaban Donat’ta 1995 Yılındaki
aldığı Avrupa İkinciliğ bu bu açıdan çok önemli. Şaban Donat; Akdeniz, Balkan ,Avrupa ve
Dünya şampiyonalarında değişik madalyalar aldıktan sonra, kulüpte antrenörlük ve teknik
direktörlüğe yükselmiş. Milli takımlarda ise gençler ve a takımda antrenör olarak görev aldı.
Azerbaycan ‘da önce A ,daha sonra ise gençlerde milli takım görevi yapmıştır.Halen görevini
başarı ile sürdürmektedir.
Serkan ÖZDEN; Bu dönemde; Özellikle Hakkı Başar’dan sonra ,Şaban Donat’ ın başarılı
derceleri yanında ; Genç nesilden de yavaş yavaş madalyalar gelmeye başlar. Ancak
büyüklerde istenen düzeye bazı sporcular gelememiştir. Serkan Özden ‘de Büyüklerde
Avrupa üçüncüsü olarak şeytanın bacağını kırmıştır. Daha sonra İBB’ ye geçmiş. Bir süre
sonra ise aynı kulüpte daha sonra ise milli takımda antrenörlüğe başlamıştır.Halen görevini
sürdürmektedir.
Vasıf Arzumanov ; Hakkı Başar,Şaban Donat,Serkan Özden ve bazı dğer
sporcularımızdan sonra Büyükler kategosrisinde 2000’ li yıllarda İGİK’ e gelen ve kısa
zamanda uyum sağlayan; Vasıf Arzumanov’ 2010 yılında Moskova’da yapılan Büyükler Dünya
şampiyonasında ; Yeni dönemde çok anlamlı bir bronz madalya aldı.
Bu sıralama devam ediyor..
Önemli; Büyüklerde;İstanbul Güreş İhtisas Kulübü sporcuları Avrupa-Dünya ve
Olimpiyat oyunlarının dışında aşağıdaki sporcular.
Balkan,Akdeniz,Ordulararası ve Üniversiteler Dünya şampiyonalarında Altın
madalyalar almışlardır. ( Ekte madalya istatistiklerimizde mevcut.)
Resim 67 ; Üç kuşak bir arada; Oturanlar;Mehmet Bilgir,Ertuğrul Bolgi, Birol Bayraktar,
Sezgin Çavuşoğlu, Ramis Çelik, Mahfuz Karataş,Ahmet Bayaraktar, Kubilay Aksakal,
Ayaktakiler; Mustafa Başaran,Mustafa Arıcı, Tahir Yılmaz, Stefan Rusu, Sadettin
tantan,Şaban Donat, Şükrü Göynücek,Serkan Özden,Semih Yurdaer,Mustafa
Özbakan,Nurettin Çetinkaya,Zafer Demir,Ercan Ayyıldız,Hikmet Evci…
Resim 68 ; İGİK Ödül Töreni;Oturan; Semih Yurdaer,Süleyman Karabel(2015 yılı itibari ile en
fazla kulüp başkanlığı yapan ),İsmet Atlı,Nihat Kösemen,Hakkı Başar, Ahmet Maranki,
Ayakta; Ata Karataş,Ali Akça,Gökmen İnan, Kazım Aktaş, Tolga İpek,Ömer Elmas,Nurkan
Avcı,Tahir Yılmaz, Serkan Özden, Zeki şahin(Ant.)
İGİK ve Türk güreşinde bazı sporcular 1990 yılında yeni sistem için geç kalmışlardı.
Dahada geniş açıklayabiliriz,Şöyle ki ;
Türk güreşi Bilindiği gibi 1970-1990 arasında bir durgunluk dönemi geçirmiş,İGİK’ te
de bu hissedilmiş,sonrasında 1987 Yılından itibaren ve sonraki yıllarda
1990 ve sonrasında özellikle daha çok alt yapıda ciddi atılımla beraber
Sadettin Tantan ile Süleyman Karabel ve diğer başkanların yönetimler sayesinde
Uluslar arası alanda önemli madalyalar almış, büyüklerde de başta Olimpiyat ve Dünya
şampiyonaları ile Avrupa ve diğer kategorilerde de yine ciddi madalyalar almıştır.
Aşağıdaki tabloyu incelediğimizde istatistiki olarak ,olmasaydı ve
nedenlerden hareketle başarı tablosou daha verimli olabilirdi .Hepsi değil
muhakka ama bir kısmı; Büyüklerde; Avrupa,Dünya ve
Olimpiyatlarda madalya alabilirlerdi. Bu dönemdeki sporculardan;
Zeki Şahin,Ahmet Bayraktar, Ahmet Durna,Ali Akça,Birol
Bayraktar,Gökmen Gökhan İnanHüseyin Akburu,İbrahim
Demirtükoğlu, Kubilay Aksakal, Kazım Aktaş,Mahmut Cıbır,Nurkan
Avcı,Ömer Esmer,Ömer Elmas, Selami Karakuş,Tahir Yılmaz,Yusuf
Düzer , Necmettin Karabacak ve Hüseyin Uzuner,Hamza
Düzer,Hakan Tufan,Murat ÖrgünNejdet Kıroğlu,Ali Oktay,Feyzullah
Vardarlı ,Yesugay AksakalMehmet Çetin,Ercan Ayyıldız,H.İbrahim
Canpolat,Cengiz Papağan,Rasim G. Durmazer,Sezai Pehlivan,Uğur
Öztürk,Yavuz Yılmaz ve diğer…..
Bu dönemle beraber 1980 ile 1990 yılının sonuna kadar;Teknik adam
olarak ‘ta yeni ve eski karşımı kalabalık bir ekip sporcuları antrene ediyordu.
Servet Meriç, Halil Kaya,Lütfi Çİçekç,Nahit Taşer,Müzahir Sille,Aydın
Metiner,Gündüz Metiner,Mustafa Sezer ,Nurettin Kurt,Erkan Uybaş,Hamdi
Sancaklı,Hayrettin Gülaçtı,Fevzi Şeker,Nuri Köse Ahmetoğlu,Mücahit Güngör,
Mithat Bayrak…………………..
Daha sonra teknik ekiplere; Stefan Rusu,Ata Karataş,Mahfuz
Karataş,Ahmet Bayraktar,Ramiz Çelik,Kubilay Aksakal,Zeki Şahin….dahil
olmuşlardır.
Resim 69 ; 1990 Ümitler Dünya Şampiyonası; Feyzullah Vardarlı,Dr. Adnan Bağrıaçık,Hakkı
Başar,Nejdet Kıroğlu, Seçkin Saruhan,Birol Bayraktar, Tahir Yılmaz,
Resim 70 ; 1987 Larissa Turnuvası İGİK kulübü Türkiye’yi temsilen katıldı. Ecan Ayyıldız,
Necmetiin Karabacak, Cengiz Altun,Ömer Esmer, Hakkı Başar, Birol Bayraktar, Tahir Yılmaz,
Ayaktakiler; Ata Karataş,Sadık Çetinkaya, Osman Çapalı, Sadettin Tantan, Vali….. Nahit Taşer,
Nurettin Kurt, Vahap Pehlivan..
İGİK Tarihçesinin başında ilk yıllarda dikkat edilirse ve gözden
kaçırmadıysanız ,bazen güreş milli takımlarının yarısından fazlasını Türkiye’ yi
temsilen mindere çıkarlardı. İşte 1990’ lı yıllarda da bu tekrarlandı.
Şöyle ki birkaç örnek verelim;
Örnek; -1987 Niğde; Türkiye Ümitler Grekoromen Güreş Şampiyonası ‘da Tam Altı
şampiyonluk çıkarmıştı ve yine 1990 Finlandiya’da ’da yapılan Ümitler Dünya
şampiyonasında ;
% 50-60 Tam altı sıklette milli takımı İstanbul Güreş İhtisas kulübü sporcuları
oluşturmuştu. (Mesrur Karaca,Yusuf İlhan,Uğur Öztürk,Kubilay Aksakal, Tahir Yılmaz, Şaban
Donat)
Yurt içinde olduğu gibi yurt dışında da İGİK sporcuları ferdi derce yanında takım olarakta bazı
yaş guruplarında iddialı duruma geldiler. Takımn bazı durumlarda % yetmişine kadar IGIK sporcuları
özellikle Şampiyonalarda temsil etmeye başladılar.
Resim 71 ; Kadro; Birol Bayraktar,Ömer Esmer,Cengiz Altun,Ercan Ayyıldız,Mücahit
Güngör(Ant.),Tahir Yılmaz, Yesugay Aksakal,Nahit Taşer(Tek.Dir.),Atilla Konyalı,Hakkı Başar,Necmettin
Karabacak,Ata Karataş(Ant.)
Diğer bir örnek; Büyükler Dünya şampiyonası;Yine 1991 yılında Varna’da yapılan
Büyükler Dünya şampiyonasında(Altı sporcu İGİK’ten) % 50-60
Resim 72 ; 1990 Roma Dünya Şampiyonası; Ata Karataş,Ömer Elmas,Ömer
Esmer,Birol Bayraktar, Hakkı Başar, Tahir Yılmaz,Şaban Donat.
Diğer Bir örnek;
Resim 73 ; Dünya şampiyonası; Tahir Yılmaz,,Hüseyin Demirtaş,Ahmet Bayraktar, Hakkı Başar ve
Ömer Elmas,
Örnek; 1992-Konya; Türkiye Grekoromen Güreş Takım Şampiyonluğu;
Resim 74 Yönetici; Süleyman Karabel,Semih Yurdaer,Ata Karataş(Ant.), Ömer Elmas,Atilla
Konyalı,Erdal Dikbaş,Ramis Çelik,Ercan Ayyıldız,Ali Akça,Şaban Donat,Mahfuz Karataş(Ant.),Hakkı
Başar,Kubilay Akskal,Nurkan Avcı,Kazım Aktaş,Selami Karakuş, Hüseyin Ateşak,Seçkin
Saruhan,M.Gökmen İnan,Tahir Yılmaz…
1988-2000 Arası “İGİK” adına güreşen ve milli takımda yer alıp ;
Büyüklerde, Ümit ve Gençlerde yer alan sporcuların bir analizi size farklı
fikirler vermesi açısından önemli..
1988 Yılında ; Yıldızlarda devam eden; Devam edemiyenler olabiliyor ,hatta sonraki
kategori olan gençler ve ümitlerde madalya alamıyabiliyorlar… Dikkat konulan amblemler ;
Yıldız(Y),Genç(G),Ümit(Ü) ve Büyük(Büyük) olarak sıralanmıştır. Burada Belli bir yaş gurubu
yeni jenerasyon güreş yapmış ancak , bazıları büyüklerde derece yapabilmiş.. SİMGELRİN
AÇILIŞI;(YGU; YILDIZ+GENÇ+ÜMİT YG; YILDIZ+GENÇ YU;YILDIZ+ÜMİT GU; GENÇ+ÜMİT)
Ali Akça,( YGU) ,İbrahim Demirtürkoğlu (YG), Murat Örgün (YU), Ömer Esmer (YGU),
Hakkı Başar (U+ Büyük), Birol Bayraktar (G) , Kubilay Aksakal (GU) Tahir Yılmaz (GU)
+Büyük, Feyzullah Vardarlı (GÜ), Yesugay Aksakal (Ü), Gökmen İnan (Ü) Zeki
Şahin(YGUBüyük)
1989 Yılında; Yavuz Yılmaz( Y) , Kazım Aktaş (YGU)
1990 yılından sonra eklenenelerle önce yıldızlar ‘da başarı,sonrasında bir kısmı
yıldızlardaki başarısı ile kaldı..
1990 Rasim Durmazer (YG ), Şaban Donat( Büyük) Ömer Elmas(Büyük)
1991 Nurkan Avcı (GU) ..
1992 Bir kısmı Yıldızları aşıp gençlerde başarıyı yakaladı .
Bir kısmı Yıldızda olduğu gibi gençte ve sonrasında ise Yıldız+genç ve Ümitlere kadar
yükseldi.
En önemlisi ve arzu edilen ise Büyükler kategorisi idi orda da başarıyı yakalandı
İstanbul Güreş İhtisas kulübü sporcuları Milli Takım ile beraber…
1992 Serkan özden( YGB + Büyük) ,Hüseyin Akburu(YG),Yusuf Düzer (YG) ..
1994 Yılında yine Hüseyin Akburu(Y) Yusuf Düzer(Y)
1995 Şaban Donat uzun yıllar aradan sonra İstanbul Güreş ihtisas kulübü hakkı
Başardan sonra Avrupada madalya alıyordu..
1996 sonrası ise ……
Şaban Donat ve Hakkı Başar …devam ettiler…
1995 yılında yeni gençler İGİK’in altyapısından yetişmeye devam ediyordu.
Zafer Başar(YG), Mücahit Vardal(YG), Selehattin Güngör(Y), Hüseyin
Uzuner(YG),Hakan Tufan(Y),
Dünya büyükler şampiyonalarında ; Yeni jenerasyon büyüklerde;
1967 yılında vahap Pehlivan’ın aldığı üçüncülükten sonra ..
Hakkı Başar 1995 yılında(1996 Avrupa ve 1992 Barselona Olimpiyatlarında ikincilik )
Dünya şampiyonu, 2010 yılında ise 2000 yılından sonraki jenerasyondan Vasıf Arzumanov’
un Bronz madalyası (2010 Moskova’da 66kg’da Üçüncülük)alındı.
-Bir dönemde gençlerde Türkiye ve uluslar arası areneda kulüp (İGİK) ve Türkiyey’yi
başarı ile temsil eden jenerasyon (1992-1999)
Onur Şensoy,Tevfik Tan, Mahmut Çavuşoğlu,Sezgin Çavuşoğlu,Mücahit Vardal,
Mustafa Arıcı, Selahattin Güngör,Hüseyin Akburu, Yusuf Düzer, Zafer Başar,Serkan Özden,
Erhan Öztürk,Hüseyin Uzuner, Hakan Tufan…
Bu dönemdeki antrenörler ise; Stefna Rusu,Aleksandır Şasa,Ata Karataş,Mahfuz
Karataş,Zeki Şahin,Ahmet Bayraktar, Mustafa Başaran……
Resim 75
;Oturan; Mahfuz Karataş(Ant.),Zafer Başar, Ahmet Bayraktar(Ant.), Sezgin
Çavuşoğlu,Selahattin Güngör,Şaban Donat,Hüseyin Akburu, Ayaktakiler; Kubilay Aksakal(Ant.),Stefan
Rusu(Ant.), Yusuf Düzer,Serkan Özden,Tuncay Özden(Daha sonra Kulüp Müdürlüğü yaptı),Erhan
Öztürk, Ercan Ayyıldız, Tahir Yılmaz, Ali Toker(İdareci),Hüseyin Uzuner,Yesugay Aksakal, Nejdet Uçar…
Önemli bir bilgi;ÜÇLÜ SAÇAYAK,Türk Güreşinde üçlü saç ayak; Milli Takım,Kulüpler
ve Karagücü’dür.Türk güreşinin saç ayaklarından biride kulüpler,milli takım ve sonrasında
gelen askerlik çağı yani karagücüdür.
İşte İGİK ve diğer güreşte köklü kulüpler ve milli takımlarda; Bir dönem gelir
,askerlik başlar. İGİK’ in bu aşamada yetiştirdiği başarılı bir evladı da vardır. (Not;
Karagücünde uzun yıllar Musa Arık ve Mehmet Ayhan başarılı olarak Türk Güreşine hizmet
ettiler.) Kimden bahsediyoruz. Uzun yıllar başarılı bir şekilde görev yapan ve TSK’dan
emekli olan Y.Seçkin Saruhan’ dan.Eğitim ve öğretim ile güreş hayatından sonra ;TSK ve
Türk sporuna ve güreşine hizmet etti.
Seçkin Saruhan;Yeni jenerasyona eşdeğer olarak .Kulübümüzden yetişen ,milli
güreşçilerden;Eğitim ile beraber ,daha sonra akademi ve silahlı kuvvetlerde göreve başladı
sonrasında ise Karagücünün komutanı oldu..
TSK..Olması ile beraber orda da İstanbul Güreş İhtisas kulübü sporcuları diğer kulüp
ve milli takım sporcuları ile beraber Dünya ordulararasında madalyalara ambargo
koydular..İGİK’ te bunun yanında değişik mesleklerde bir çok evladı mesleği ile beraber sırası
geldiğinde Türk sporu ve güreşi için hizmet etmeyi bir amaç olarak seçmiştir…Birkaç örnek
daha verelim;Seçkin Saruhan gibi; Yesugay Aksakal’ ın Emniyet müdürü,Hikmet İskender’in
Öğretim üyeliği, Tayfun Karaali’nin /Zabıta Daire Başkanlığı gibi daha bir çok güreş yapan
kişiler değişik kurum ve kuruluşlarda görev almışlardır.
Resim 76 ;1991 Ordulararası Dünya şampiyonası(İst.) ; Hakkı Başar, Y.Seçkin Saruhan
(Karagücü ve TSK Komutanı daha sonra 20 yıl görev yaparak emekli oldu),Şaban Donat,Tahir
Yılmaz,Ata Karataş(Ant.),Ömer elmas…
İGİK’ in sosyal yapısında her dönemde değişik sosyal içerikli
organizasyonlara imza atıldı. Birkaç örnek; Yüzyıllık zaman tünelinde
Sosyal içerikli önemli organizasyonlarda gelenek halinde devam ediyor..
Şöyle ki ;
1- Etkinlik;VETERANLAR GURUBU; (Pazar ve Çarşamba günleri yapılır)
İki aşamalı olarak 1970 yılından beri yapılır. Mevcut İGİK sorumlu yöneticiside
Selami Karakuş’tur. Peki nedir bu; Açıklayalım;
Şöyle ki; Genelde Pazar(Daha çok Pazar günü) günleri ve hafta içide Çarşamba
günleri ; Güreşi yeni bırakan Jenarasyon,Eski antrenör yönetici güreş yapanlar ile beraber
,ve ekseriyetle Sadettin Tantan ile bazen diğer yöneticilerinde katıldığı ,Kombine
antrenman sonrasında sohbet ve yemeğinde yendiği günlerdir.
İşte birkaç kare;
RESİM 77 ………….
Resim 78 ;
Resim 79
Reaim 80
Resim 81 Bu guruba güreşi yapmış eski jenerasyonadan sporcuların çocuklarıda
gelir…
2-Etkinlik;Her yıl yaz aylarında; “Kuzu Günü” adı altında ; İGİK yöneicileri ile,sporcu
ve antrenörleri ile onların ailelerinin buluştuğu,piknik ve sportif oyunalrın yapıldığı,hatta
yağlı güreşlerinde tertip edildiği çok neşeli bir etkinlik yıllarca sürdü…
Resim 82 ;Kuzu günü
Resim; 83 Antrenman sonrası yemekte buluşma;
Resim 84 Kuzu gününde; Yağlı güreş; Sadettin Tantan,İlyas Demiroğlu, Selami Karakuş,Önder
Kayabaş,Öztunç Mutlu, Ata Karataş, M.Ali Bekler..
Resim 85 Kuzu günü Anısı;
3-Etkinlik; Yakın zamanda ikili müsabakalarda yapıldı
Resim 86 ABD-İGİK İkili müsabaka..
Resim 87 A) ABD Oregon Güreş kulübü ile İGİK tasisilerimizde ikili müsabaka..
Resim 88 Uluslarararsı Adnan Yurdaer Turnuvası …
Resim 89
A) İGİK’ te yetişmiş antrenör –sporcu ve diğer lerin hatıralarına yapılan anma
müsabakalalrı Ör; Adnan Yurdaer güreş turnuvası …
4-Düğün nişan v.s..
Resim 90 ; Sosyal aktivite…..Düğün’ de İGİK camiasının toplanması..
İGİK,İGİKKV ve TGF Başkanlığı işbirliği;
İGİK’ teki yükseliş in her alanda devamı; 1990’ lı yıllarda; 1991 Yılında TGF
başkanlığının İGİKKV’ ı Başkanı Sadettin Tantan’a tebliği ile doruk noktasına ulaşımı ve
Türkiye Güreş Federasyonu Başkan ve yönetimleri ile bir türlü yıldızı barışmayan ve çeşitli
haksızlıklara uğrayan “İGİK” ve “ İstanbul Güreş İhtisas Kulübü Koruma Vakfı” ve
TGF Başkanlığının da “İGİK” geçmesi ile bahar havası geldi.
Gekoromen stilde mücadele eden ve Türk Güreşinini altyaısına damgasını vuran İGİK
başkanlığının ve İGİKKV’ nını güçlü başkanlığı ile TGF’de başkanlık görevi verilen Sadettin
TANTAN ile TGF yönetiminde yer alan kaliteli yöneticiler ile ,ardından ünlü güreş antrenörleri
Sapunov ile Rüstem kazakov ile şahmuradov’ un Türkiye ye getirilişleri ile yoğun ve hummalı
bir çalışma başladı. Aynı anda bir adım daha atılarak Türki Cumhuriyetlerindan az miktar bir
bedel verilerek (Yetenekli antrenörler)onlarcasına alt yapı ile çalışmalarına müsaade edildi.
(Bu arada İGİK kulübünde mevcut antrenörlere takviye olarak; Olimpiyat,Dünya ve Avrupa
Şampiyonu Stefan Rusu dönemin İGİK yönetimi tarafından ,mevcut antrenörlerle uyumlu
yaklaşık on yılı bulan başarılı bir çalışma için ;Öncelikle İGİK alt yapısı ve sonrasında Milli
takıma sporcu verme başarısına ortak olma açısından yardımcı ve yapıcı bir yol izledi. Türk
antrenörlerle başarılı bir döneme imza attılar.) Yukarıda bahsettiğimiz üçlü işbirliği aynı
zamanda ;Türk Güreşininin kısa zamanda 1991-1993 ,daha sonrasında ise efsane takımların
oluşmasına yol açtı..1990 yılından başlayan ve 2000 ‘ li yıllara kadar süren sağlam “Rüya
takım “dediğimiz bir kadro oluşmasına da katkı sunmuştur.
1991 Yılı; Sadettin Tantan’a TGF başkanlığı tebliği;
İ.G.İ.K.K.V. Başkanı ;Sadettin Tanatan ‘a TGF başkanlığı tebliğ ettirilmişti.
Yönetimde ise;
Oktay Kurtböke başta olmak üzere …
Muhsin Altun,Osman Çapalı,Süleyman Karabel ,Zafer Demir,Nurettin Çetinkaya ve
diğer bir çok kişi yer almışlardı. Bu dönemde güreş topyekun bir çıkışı yakaladı.
-FILA(UWW) ve diğer komisyonlarda rekorlar kırıldı…sayılar arttı. KISACANA İLKLER
YAŞANMAYA BAŞLADI Türk sporu ile Türk güreşinde..
Görüldüğü gibi başarı hem alt yapı ve hem üst yapının huzurlu bir çalışma ortamı ile
meydana geldiğini…Bu dönemde görev yapan yönetici,antrenör kadrosu birbirine inanmış
ve kenetlenmişti.Başarıyı da hali ile yakalandı. Bu böyle 2000’ li yıllara kadar sürdü.
Resim 91 ; İGİK yöneicileri: 1990 Ali Gümüş(Gazeteci),Zafer Demir,Nurettin Çetinkaya,Oktay
Kurtböke,Mehmet Aydın(Başkan), Sadettin Tantan, Dr.Hikmet Evci, Burhan Yur, Dr.Ahmet
Özdoğan..
Resim 92 ; 1993; TGF ve İGİKKV Başkanı sadettin TANTAN istanb ul’da yapılan Avrupa
şampiyonasında Emeği geçnelere (Şampiyonlar ve diğer)Takdir belgesi sunum ve anı
fotoğrafı..
Resim 93 1993;TGF Başkanı Sadettin Tantan,Organizasyon Komitesi ile İGİK mensupları
işbiriği
Resim 94 1992 Yılı; Barselona Olimpiyat oyunları;Grekoromen Güreş takımı ile,Hakkı
Başar,Genady Sapunuv,M.Akif Pirim, Sadettin Tantan, Ömer Elmas,Bilal Tabur, Erhan Balcı
5. 2000 ‘ li Yıllar;
2000 yılının sonu ile 2001 ve 2002 yılları İGİK ‘te durgun dönem olarak hafızalarda
kaldı. Ama diğer alanlarda revizyona gidildi. Şöyle ki;
Yine kulüp tarihinde ilk defa , tüm muhasebenin ve denetiminin bilgisayarlarla
güncel olarak denetlenmeleri sağlandı. 2000 Yılı sonlarına doğru , ve daha sonra mutemet
ve dernek yaşamını bilen kulüp muhasebe ve müdürleri görev aldı.
Tesisin bakımı, artmış müstahdemleri ile hareketli müsabaka trafiği karşısında
yoğun ve yeterli olarak sürdürülen hizmetlerin denetimi ve koordine edilmesi , protokoller
hizmetler, düzenli hale getirildi.
Bu arada İstanbul Güreş İhtisas Kulübünün 1980 ‘den sonraki döneminde her zaman
en büyük dayanağı ,desteği ve hamisi olan Sadettin Tantan, Fatih Belediye Başkanı olarak
politikaya atılmış, bilahare girdiği milletvekili seçimlerinden başarı ile çıkarak TBMM’ ne ve
hükümete girmişti . Artık Türkiye Cumhuriyet’ nin İç İşleri Bakanı idi.
İstanbul Güreş İhtisas Kulübü tarihinde ülke siyasetinde ve kaderinde etkili görevler
alan insanlar azımsanmayacak miktardadır. Sırası gelmişken ; Saadet partisi Genel başkanı
Recai Kutan, Adalet Partisi Bolu Milletvekili ve milli savunma Bakanı Ahmet Çakmak ve
Hamza Yerlikaya gibi tanınmış bir çok insanda minderlerimizden geçmiştir..
Süleyman Karabel, Sadettin Tantan ‘ ın kulüp çevresinden görev gereği uzakta
olduğu yıllarda kulübü tekrar başarıdan başarıya koşan kimliğine kavuşturan düzenlemeleri
yaptırdı. O kısa sayılacak bir süre önce de, işyerlerinin olduğu bölgedeki “Zeytinburnu Spor
Kulübü” nün Başkanlığını üstlenmiş, ilk defa Türkiye Futbol 1. Ligine çıkmasını temin
etmişti.
Vakıf başkanı olarak Sadettin Tantan’ ın ; İstanbul Güreş İhtisas Kulübü başkanı
olarak Süleyman Karabel ‘ in birbirlerine kenetlenmiş ellerinde İstanbul Güreş İhtisas
Kulübü adına ve geçmişine yakışır bir hüviyeti sürdürdü.
Resim 95 ; İGİK Başkanı ve yönetim kurulu başkanı Süleyman karabel ,yönetim kurulu ve
İGİKKV başkanı Sadettin Tantan başarılı sporcuları ödüllendiriken..
Kulübü,uzun yıllar derdini dert edinen ,koruyucu kanatlarının gölgesini
üzerinde her zaman hissettiği , kendi içinden çıkardığı bu lideri hiçbir zaman
bırakmadı. Geçmişinde iz bırakan ,görev alan, hamilik yapan bir çok devlet
adamı olmuştu. Sadettin Tantan sadece bu ülkenin en kıdemli ,köklü güreş
kulübünün değil Türk Güreşinin de kaderini değiştirmiş ,ülke insanın spor
camiasının kalbine ,tarihin kayıt ve takdirine girmiş bir fenomendir .
İstanbul Güreş İhtisas Kulübü; 1995 yılından günümüze Hakkı Başar’ ın
kuşağından sonra’da yıldızlar,gençler ve büyüklerde bir çok genç Şampiyon’
lar hediye etti. Yine kendi içinden,minderden yetişen genç kuşak antrenörler
,hakemler,yöneticiler yetiştirdi. Ve görevlendirdi.
İGİKKV Başkanı Sadettin Tantan ve İGİK Kulüp başkanı Süleyman
Karabel ile yönetim kurulu devam ediyordu.
2001 İGİK Mensubu ve İGİK’ te güreş yapmış olan Osman
Şansal’ın ilk kez seçimle TGF Başkanı olması ; Daha önce olduğu gibi
tarihçeyi okudunuz; İgik Başkanı ve yöneticisi olan bir çok kişi daha önce Türkiye Güreş
Federasyonu başkanlığına atama usulü ile atanmıştı. 2001 İGİK’ ten bir TGF başkanı daha
ve üstelik seçim ile işbaşına geliyordu.
2001 Yılında ; Federasyon değişimiş,seçimle İGİK’ te güreş yapmış olan
Osman Şansal göreve gelmişti. İstanbul Güreş İhtisas Kulübü mayosu altında
1983-1988 yıllarında güreşmiş olan Osman ŞANSAL’da güreş yaptığı dönemde
yüksek tahsil yaparken Sadettin Tantan ve İGİK’ ten takım arkadaşları ve
yöneicileri ile iletişim açısından olumlu bir aşamada idi. Seçim öncesi ve seçim
sırasında , sonrasında Başta Sadettin Tantan ile istişare ile diyaloglarda
bulunmuştu ; Nitekim TGF başkanlığı çok farklı oldu ve ses getirmişti. En
belirgin başarılardan bir istanbul’daki Avrupa şampiyonluğu(Tek.Dir;İGİK’ten
Ata Karataş’tı) ve Abdi İpekçi salonundaki 17.000 kişilik seyirci rekoru
olmuştu. Bunun yanında; Dönemin federasyon başkanı ve yönetimi olarak Türk
güreşine; “Stratejik Plan ve Mastır programla işe başlamış.MEB projesini
onaylatmış,güreşte halen müsabakalarda çalınan ilk güreş ile ilgili “Koca
Yusuf” müziğini hazırlatmış,dergi ve İst. Ofis kurmuş, www.gures.org.tr
yayına sokmuş,eğitim ve teknik cd dağıtımı yapmış, devlet fonu kullanmamış ve
daha diğer..
Resim 96 ; 2001 Yılının Avrupa şampiyonu ;Grekoromen Güreş A Milli
Takımı;Dönemin İç İşleri Bakanı Sadettin Tantan’a TGF Başkanı Osman Şansal eli
ile Kupayı sunarken.
2002 yılında teknik kadrolar değişmişti. Eski Jenerasyondan sporcularda
bir kısmı antrenör olarak göreve geldiler, bir kısmı ise başka kulüplere transfer
oldular, ama alt yapı halen çevre okullardan gelen öğrencilerin antrenmanlara
katılımı ile devam ediyordu.
Bu dönemdeki güreşçiler;
Sezai Şipal,Yusuf Yücel, Mustafa Kıraç,Tolga Turan, Mustafa Kartal, Hakan
Topçu, Y.Emre Çömlekçi, Ahmet Yıldırım, Vasıf Arzumanov, M.Ali Küçükosman,
Selim Demirci, Barış Güngör,Musa Akça, H.Tahsin Özkul, B.Abdullah Soytürk,
Yusuf Alver, B.Göktuğ Cıbır, Murat Irmak,Burhan Öztürk, …
Teknik ekip…
-Ahmet Bayraktar, Şaban Donat,Mustafa Arıcı,Ahmet Durna,Ramis Çelik.. Cinga,
Resim 97 , 2003 Yılı yeni jenerasyon Antrenör ve sporcular..
6. 2003 Yılında ; Bir proje ile yeni hedef ve amaçlar doğrultusunda 2008
Pekin için adımların atılması ile yola çıkılması;
İGİK Başkanı Süleyman Karabel ve yönetimden bazı kişiler(Miraçettin Çam,Engin
Özbek,Bedrettin Lügal,Selami Karakuş,Mehmet Kılıç,Mehmet Tantan ve diğerleri ) ile
yapılan dialog sonrasında İGİKKV başkanı Sadettin Tantan ileriye dönük olarak uzun vadeli bir
proje için düğmeye bastılar.Hedef 2008 Pekin ! di
Proje Başlıkları; İşte bazıları:
- 2008 Olimpiyatları’da A milli takıma en az 2 sporcu vermek, yani altın adam yetiştirmek.
- 2004 yılında yıldızlar kategorisinde takım halinde Türkiye şampiyonu olmak.
- Sağlık konusunu sponsorlarla halletmek.
- Her alanda hijyene önem vermek.
- Eğitimi ön planda tutmak.
- Türk güreşine önemli tesisler kazandırmak.
- Dergi başta olmak üzere çeşitli yayınları Türk güreşinin istifadesine sunmak.
- www.istanbulguresihtisas.com’u daha zengin ve kaliteli hale getirmek...
O zamanki Teknik kadroda ; Ahmet Bayraktar,Şaban Donat ve Ercan Ayyıldız’ da
vardı. Burada grekoromen’ in yanında serbest takımda canlandırılmak istendi .Hüseyin
Çolakoğlu ve belli sayıda alt yapı sporcusu ile yola çıkıldı. Bu proje doğrultusunda 2010 yılına
kadar çalışıldı. Sonunda büyükelrde Dünya şampiyonasında çok anlamlı bir bronz madalya
(Vasıf Arzumanov ile alındı. Bütün kategorilerde İl birinciliği olmak üzere gurup ve Türkiye
şampiyonalalrında madalyalar alındı.
Resim 98 ; 2003 Yılından bir kare..( M.Tantan,E.Ayyıldız,F.Tntan,İ.Demirtürkoğlu)
Resim 99 ; 2003-2009 ‘ lı Yıllar İGİK Teknik kadro ve sporcuları..
Resim 100 ; 2010 ‘ lı Yıllar İGİK Teknik kadro ve sporcular
Resim 101 ; 2010 ‘ lı Yıllar İGİK Teknik kadro ve sporcuları..
Resim 102 ; 2010-12 ‘ lı Yıllar İGİK Teknik kadro ve sporcuları..
7. 2013 yılında biten Londra Olimpiyat oyunları sonrası Türkiye bir Rıza
Kayaalp’ in Bronz madalyası ile yetinmek zorunda kalmıştı.Bu arada İGİK’ te
yönetimde istikrar vardı ve yine İGİKKV Başkanı Sadettin Tantan ve İGİK
Kulüp Başkanı Süleyman Karabel ile yönetim kurulu devam ediyordu.
2013 Yılında hepinizin yakından tanıdığı ve A takıma ilk yıllarda mayo
giymesi için radikal karar veren İGİKKV’ nın da yakın tanıdığı ,sevilen sporcu
asrın sporcusu milletvekilliğide yapan Hamza Yarelikaya seçimle TGF başkanı
olarak iş başına gelmişti(Daha sonra ise Musa Aydın seçildi).(2015 yılı şubat
ayında Milletvekilliği için TGF başkanlığından isitfa etti.)2013 yılında ; İGİK’ tede
Yeni bir jenerasyon göreve gelmeye başlamıştı
Sporcular; B.Abdullah Soytürk,Y.Emre Başar, Ozan Tanga, Cemalettin Akbıyık,
Kemal Mülayim, Yasin Yadın,Yasin Aslan,Caner Can Bayraktar, A.Ulvi Çetin,M.Ali
Bayar, Tolga Turan,Furkan Şen,Kemal Can Başar,….
Teknik Ekip….




HÜSEYİN UZUNER
YUNUS EMRE ÇÖMLEKÇİOĞLU
AHMET DURNA
FATİH KÜÇÜK
Resim 103 ;
Resim 104 ;İGİK Türkiye ‘de bir müsabakaya gittiğinde her daim bir nostaljik fotoğraf ceker,
kimler girmez ki o kareye;İGİK’ te yönetici,antrenör,sporculuk yapanlar hemen yerlerini alır.
Resim 105 ; 2010 Yılında ; Büyüklerde Dünya şampiyonu olan Vasıf Arzumanov ile
dönemin TGF başkanı(Milletvekili) Dr.Osman Aşkın BAK ile İGİKKV başkanı Sadettin
Tantan ile güreşçilerle ödül töreni anısı….
Resim 106 ; 2013 ‘ lı Yıllar İGİK Teknik kadro ve sporcuları..
Resim 107; 2014 ‘ lı Yıllar İGİK Teknik kadro ve sporcuları..
Resim 108 ; 2014 ‘ lı Yıllar İGİK Teknik kadro ve sporcuları..
İstanbul Güreş İhtisas Kulübünü koruma Vakfı ‘nın ve İstanbul Güreş İhtisas kulübünün
Başında Sadettin Tantan ve Süleyman Karabel ve yönetimleri kol kola bu asırlık çınarı 100.
Yılına taşıyorlar. Şu anda Türkiye’nin neresine,hangi kulübüne baksanız bir İGİK’li
antrenör,yönetici veya güreş adamı görürsünüz..Aynı zamanda İGİK GEM ve diğer alt yapı ile
ilgili açılmış olan Güreş İhtisas kulüplerine bir model teşkil etmektedir..
Sonuç itibari ile ;Bu tarihçe ; 1970’ li yıllara gelene kadar Kulübümüzün geçmiş ve
gelecek şuuru taşıyan, kurumsal kültürümüzü tesis eden büyüklerimizin talebi ile kısa,
özetin özeti bir şekilde ele alınmış ilk şeklinden mülhem olsa ‘da , bizleri bu yönde
cesaretlendirmesi bakımından anlamlıdır. Elinizdeki şekli ile ilk kez tamamen gözlem,
belge ve güreş camiamızın hayatta olan olgun yaştaki kıdemli mensuplarının ifadelerine
dayanarak hazırlanmıştır.
Okuyucu takdir edecektir ki ;
96. Yılına gelen bu yüce ve köklü kulübün rahle-i tedrisinden geçen, teri birbirine karışan
binlerce sporcunun adını tek tek burada zikretmek hem yer, hem teknik olarak mümkün
değildir..Büyük bir kısmının adları ,dönemleri kulüp arşivinde korunuyor.
Mart 2015 ‘te hayata gözlerini kapatan merhum ,Ali Gümüş’ü rahmetle anarken
onun aşağıdaki sözünüde hatırlayalım.; (Tarihçeye katkısı oldu.)
“Milletlerin tarihleri ile ilgili parçalarlı yazmaları için tesadüfen hayatta kalanlar değil,
yüzlerce görevli her şeyi en ince noktalarına varıncaya kadar,not etmelidir.Bu bizim
tarihimizin bir parçasıdır. İyi yada kötü bu dalda meydana getirilen eserlerin değeri
bilinmeli,yazarları teşvik edilmelidir.”
Diyerek noktalıyoruz.
Resim 109….. İGİK genel Kurullarından bir anı…..
2019 yılında 100. Yılda görüşmek ümidi ile…
8. İstanbul Güreş İhtisas Kulübü/Yağlı Güreş-Edirne/Kırkpınar’ da;
Yağlı ve karakucak güreşlerinde de(Kırkpınar) İstanbul Güreş İhtisas Kulübünün adı;
Başpehlivan Cengiz Elbiya(Rahmetli),Kırkpınar başcazgırı ve bir dönem kulüp yönetiminde
başaırılı bir şekilde yer alan Şükrü Kayabaş ve daha bir çok güreşçinin mücadelesi asırlık çınar
olan İGİK’in değişik zamanlarda aldığı başarılar ile Kırkpınar ve yağlı güreş tarihinde yerini
almıştır. Elbette bir çok İGİK mensubu güreşçi ,yağlı güreş ve özellikle altıyüz elli yıldır yapılan
ve UNESCO ‘nun tarihinede girmiş olan tarihi Kırkpınar ‘da güreşmiş ve aldıkları başarılı
sonuçlarla minder güreşinin yanında güreşin bu tarihi organizasyonlarında yer almışlar…
Yazılan bu kitap ; İGİK’ in daha çok minder güreşini tarihini ele aldı. Ama onun yanında da
sembolik bile olsa birkaç güreşçi ve elli yıldır Edirne/Kırkpınar’da baş cazgır olarak görev
yapan Şükrü kayabaş ile Başpehlivan’ lığa ulaşmış olan merhum Cengiz Elbiya’ sizlere
tanıtalım dedik…
Cengiz ELBİYA;Antalya'nın Korkuteli ilçesine bağlı Çomaklı beldesinde 1967'de dünyaya gelen
Cengiz Elbeye, 1982 yılında İstanbul Güreş İhtisas Kulübü'nde güreşe başladı. Elbeye, 4 yıl minder
güreşi yaptı. Antalya'da yağlı güreşlere yönelik fiziğini geliştiren Elbeye, Tarihi Kırkpınar Yağlı
Güreşleri'nde, 1994 ve 1998 yıllarında başpehlivanlığı Ahmet Taşçı'dan aldı. 2007 yılında aktif güreş
hayatını bırakarak Güreş Federasyonu Başkanlığı Yağlı Güreş Merkez Hakem Komitesi Başkan
Yardımcılığı görevini yürüten Elbeye, aynı zamanda yağlı güreş kule hakemliği de yapıyordu. Elbeye,
evli ve iki çocuk babasıydı. Beyninde tümör tespit edilen ,Ankara'da ameliyat olan Kırkpınar
Başpehlivanı Elbeye, tedavi gördüğü Medical Park Antalya Hastanesinde 42 yaşında hayatını kaybetti.
Elbeye'nin 40 yaşından sonra güreşi bırakırı ve yağlı güreşlerde kule hakemliği yapmaya başlar.
''Elbeye geride, Türk güreşine çığır açtıracak ve Türk güreşinin kalkınması için var gücüyle çalışacak,
ilimizi ve ülkemizi uluslararası arenada en iyi şekilde temsil edecek bir gençlik bıraktı. ''Yağlı güreş
sporu çok büyük bir değerini kaybetti.Anlayışlı, spor terbiyesi içinde güreşirdi. Saha dışında hiçbir
zaman kötü bir anısı yoktu. Her zaman olumluydu, karşılıklı sevgi, saygı içindeydi.
Resim; 110 – 111
Cengiz ELBİYA…
Şükrü KAYABAŞ ;1943 yılında Babaeski Sinanlı Beldesinde doğdu. 40
yıldır İstanbul'da ikamet ediyor, 30 yıl süreyle ticaretle uğraştı. 1957-62 yılları arası
5 yıl süreyle Kırkpınar'da yağlı güreş yaptı. Kırkpınar'da dereceleri bulunan
Kayabaş, 1963 yılında cazgırlığa başladıktan sonra Türkiye'nin çeşitli yörelerinde
hem cazgır hem pehlivan olarak yağlı güreş yaptı. İstanbul Güreş İhtisas
Kulübü'nde yöneticilik yaptı.
Kırkpınar Baş Cazgırlığı görevini yürüten Kayabaş, evli ve iki çocuk babası. Aynı
zamanda oğlu Önder Kayabaş da 1982 yılında Deste boyda birinci olmuş, 5 yıl
güreştiği çayıra tahsil hayatı nedeniyle veda etmişti. Kayabaş aynı zamanda dört
erkek torun sahibi. 2015 Yılında 52. Kez Kırkpınar Başcazgırı olarak görev
yapacak. Üç nesli Tarihi Er Meydanı'nda salavatlayan, birbirinden farklı anlam ve
öneme sahip manileri dillendiren Baş Cazgır Şükrü Kayabaş, “Bu işin okulu
çayırlardır”, “Usta çırak ilişkisiyle cazgırlığı öğrendiği çayırları iyi bir pehlivan
olmasını istediği torununa bırakacak.Tarihi Kırkpınar'da Cumhuriyet tarihinde en
fazla cazgırlık görevini yerine getiren(51.Yıl)
Resim 112 -113 Şükrü Kayabaş ( Şaban Donat,Cebrail Karakaş)
9. İSTANBUL GÜREŞ İHTİSAS KULÜBÜ
KORUMA VAKFI 1986
Yıllarca yönetimde görev almış, başkanlık yapmış Av. Mukbil Yazman , Sadettin
Tantan’ın önerisi ile bir vakıf oluşturma fikri etrafında çalışmalar yapmaya başladı.
(Ata karataş 1986 kongresinde dilek ve temennilerde söz alarak ; Bir vakıf kurulursa
bir çok işin daha rahat yapılabileceğini , en güzel örneğinde Türk Güreş Vakfı’nın ‘nin
mevcut durumunu örnek göstermişti.)
Ahmet Mukbil Yazman, SadettinTantan, Asım Özgözükara, Muhlis Arvas,
Osman Çapalı, Behzat Nasıroğlu, Mehmet Balçık, Muhsin Altun’ un oluşturduğu
kurucular kurulu tarafından “İSTANBUL GÜREŞ İHTİSAS KULÜBÜ ‘NÜ KORUMA
VAKFI” 1986 yılında kuruldu.
1986 Yılında İGİK’in yapılan olağan kongresinde dönemin kulüp başkanı
Sadettin TANTAN ve yönetim kurulunun oy çokluğu ile İGİK Koruma vakfının
kuruluş çalışmaları başladı.
2013 Yılında alınan bir kararla ; İstanbul Güreş İhtisas Kulübü Koruma
Vakfı isim değişikliğine gitti. İstanbul Güreş İhtisas Eğitim ve Sosyal Vakfı
(IGIESV)olarak değiştirildi.
Yıl sonu itibari ile İGİESV faaliyete geçti. IGIESV Kurucuları; Sadettin
Tantan,Osman Çapalı,Asım Pehlivan,Mehmet Balçık, Behzat Nasıroğlu,Muhsin
Altun,OktayKurtböke….
Bir dönem (1986-2000) İstanbul Güreş İhtisas Kulübü Koruma Vakfı
Başkanı Sadettin Tantan’ın talimatı ile ve Oktay Kurt Böke’ ninde
yardımları ile, Bina içerisinde bir ofis oluşturulup, Balkan ve Avrupa’da
eşi benzeri olmayan bir Güreş arşivi ile eğitimin verildiği, bilgi ile
dökümantasyonların toplandığı Türkiye’de benzeri olmayan yer
oluşturulup, Ata Karataş ve gönüllü sporcularla(Hakan Tufan,Selahattin
Güngör,Hüseyin Uzuner,M.Talha Sağlıklı,Y.Emre Çömlekçi,Mücahit
Vardar..) işe başlandı.
İstanbul Güreş İhtisas Eğitim ve Sosyal Vakfı IGIESV Çalışmaları; İlk
zamanlarda
-Belli bir müddet “Güreş” adı ile dergi çıkardı.
-“Tezler serisi” adı altında yayınlar oldu.
-Belli bir müddet; “Kütüphane” oluşturuldu.
-Manuel olarak oluşturulan binlerce (Şampiyonlar, müsabakalar ve
eğitim videoları) video ücretsiz binlerce kaset dağıtıldı .(Türkiye geneline;
kulüplere, Güreş Eğitim Merkezlerine,Üniversitelere ve diğer..)
Velhasıl;Tesis,malzeme,eğitim,sağlık ve değişik alanlarda çalışmalar kulüp
bazında çağın ve teknolojinin şartlarına uygun olarak yenilendi..
-Maddi ve manevi olarak ; İstanbul Güreş İhtisas Eğitim ve Sosyal Vakfı’
nün teknik adam,güreşçi ve diğer ihtiyaçları imkanlar ölçüsünde giderildi...
-Yurt dışına eğitim amaçlı antrenör ve sporcu yollandı.
- IGIESV’ Okuyan yatılı güreşçilere “burs” verilmeye başlandı..
-İGİK ve IGIESV beraber zaman içersinde değerli yönetici,antrenör ve
güreşçilerin yetişmesine vesile oldular..-(Türkiye’de Ankara’da bulunan TGV’ nin
dışında güreşle ilgili tek vakıftır..)
Resim 113 ; İstanbul Güreş İhtisas Eğitim ve Sosyal Vakfı’ yayınları
2015 Yılı itibari ile İstanbul Güreş İhtisas Eğitim ve Sosyal Vakfı’ yönetimi;
Başkan; Sadettin TANTAN,Başkan Yrd.; Engin ÖZBEK,Genel Sekreter; Ali TOKER,
Üyeler; Barış ADİL, Mehmet TANTAN….
Resim 114 ; İstanbul Güreş İhtisas Eğitim ve Sosyal Vakfı’ başkanı Sadettin
tantan ve İGİK yönetim kurulu tararfından Uluslarararsında derceye giren
güreşçilerin ödüllendirilmesi..
Resim 115 ; İGİESV tarafından Büyüklerde Dünya 3. Olan Vasıf Arzumanov’un ödül Töreni.
10.İSTANBUL GÜREŞ İHTİSAS KULÜBÜNÜN MEVCUT
YAPISI(Genel ve fiziki yapısı)
Mevcut güncel durum;
Bünyesinde; Beş antrenör ile,onlarca sporcu ve çoğu öğrenim hayatına devam eden,
bir kısmı yatılı olan(25 Sporcu kapasiteli) onlarca güreşçiyi maddi ve manevi ihtiyaçlarını
karşılayan bir yapı ile Güreş İhtisas Kulübü,müesseseler ve Belediyeler dahil güreşte ilk
sıralarda yer almaktadır. İstanbul Güreş İhtisas Eğitim ve Sosyal Vakfı’ ı,Kulüp Yönetimi
ve az sayıda sponsorun çabaları ile ayakta durmaktadır.(Aylık Giderler,iaşe ve ibadeler,
doğalgaz,elektirk,telefon v.s . gibi harcamalar bayağı yüklü bir meblağa ulaşmaktadır.)
GÜREŞÇİ POTTANSİYELİ;
Değişik kaynaklardan oluşmaktadır. Kaynaklar; Çevrede bulunan okullar, Anadolu’dan
gelen yatılı güreşçiler(Belli bir deneme ve ön çalışmaya tabi tutulduktan sonra
alınmaktadırlar),dışarıdan transfer genellikle yapılmaz.
Kulübün genel prensibi “ Tabandan yani alt yapıya hizmet vermekte, yaş gurubu
olarak büyüklere belli bir kalite ile geldiğinde ,onun isteği veya karşı kulüp isteğine göre
transferine izin verilmektedir.Birde her yaz okullar taile girmeden yaz okulu açılır.
Genel prensiplerden biride; Alt yapı ile ilgili olarak,yaş gurubunda stil ayrımı antrenör
ile beraber sporcu potansiyeline göre olmaktadır.
Yine önemli prensiplerden biride; Olmazsa olmazaların başında “Her yönü ile eğitim”
gelmektedir.
Sporcular; Genelde ilköğretim in dördüncü sınıfı ile Orta öğretimin beşinci sınında
iken güreşe başlamakatadır.Orta öğretimden sonra ise ve Üniversiteye gitmektedirler.
İstanbul Güreş İhtisas Eğitim ve Sosyal Vakfı’; Bu öğrencilere Burs vermektedir.
Kulüb ayrıca bu gibi imkanalar sağladıkatan sonra sporcuların elde ettikleri başarıdan
dolayı milli takımlarında görev almasından dolayı ülkemizin başarısını tarihi rol
oynadı.
Temel düstur; Eğitim olmadan başarının yakalanamıyacağıdır. Buna
bağlı olarak; Şampiyon olmanın yanında,yüksek tahsil yapmış güreşin diğer
birimlerinde yer alacak güreş adamınında yetişmesi temel ilkelerdendir.
Arşiv ÇALIŞMASI(Datalar);Sporcu, antrenör ve idareciler dahil tüm bilgi
ve dökümanlar arşivlenmektedir. Web sitesi ve sosyal medyada da
desteklenmektedir
http://www.istanbulguresihtisas.com/ Facebook; Güreş Ihtisas Kulübü
Genel olarak;
- Antrenmandan arta kalan zamanlarda ;Ortaöğretime eşdeğer olarak etüdler
yapılmakta,
-Millî sporcuların çoğu Üniversiteye (Spor akademisini(BESYO) okuyor.,
-25 Sporcuya yakın güreşçi her türlü hizmeti İGİK’ e ait olmak üzere (Yeme,
yatma, harçlık vs.) spor yapıyor ve okuyor. Gündüzlülerede ayrıca destek
verilmektedir,
-Sporculara yönelik bilgisayar ve ingilizce kursları ve diğer kurslar periodik olarak
devam ediyor,
-Eğitim,öğretim olmadan başarı şansının azalacağı inancında.
Buradan hareketle şampiyon sporcunun yanında yüksek tahsil yapmış güreşin diğer
birimlerinde yer alacak,güreş adamının da yetişmesine katkıda bulunuluyor.
Örneklemek gerekirse; İGİK’ te güreş yapan değişik guruplar tahsil hayatlarıda şöyle
-2015 yılında Yüksekokul mezunu : 5
-Yüksekokula devam eden : 8
-Liseye devam eden : 20 - 25
-Ortaokula devam eden : 30 – 35 arasındadır.
ÇALIŞMA PROGRAMLARI;
İstanbul Güreş İhtisas Kulübü’ de çalışmalar; Yurtiçi ve dışı şampiyona ve turnuva
tarihlerine göre sorumlu yönetici ve çalıştırıcılar tarafından ekip anlayışı içersinde hazırlanıpdenetlenerek Yıllık, Aylık ve günlük programlar yapılır.
Yıllık Faaliyet programı; Türkiye Güreş federasyonun faaliyetleri göz önünde bulundurularak
hazırlanır.
Aylık program; Dört yaş gurubuna göre ; Büyük,Ümit,Genç,Yıldız ve Minik kategorisinde
çalışmalara ayrı ayrı yapılmaktadır.
Günlük Program; Yıllık, aylık ve müsabaka takvimine uygun günlük detay olarak
hazırlanıp,uygulanır.
İstanbul Güreş İhtisas Kulbünün içinde ve dışında yer alan
birimlerle ilgili bilgi ve fotoğrflar aşağıya çıkarılmıştır.
DIŞ BÖLÜM-Otoprak( İstanbul Güreş İhtisas Eğitim ve Sosyal Vakfı’ tarafından
faaliyete sokuldu ,işletmesinide vakıf yapıyor.)
Resim 116 Dış bölüm
İÇ BÖLÜM
-Yatakhane; 25 yatak kapasitelidir.
Resim 117- 118 Yatakhane
-Antrenman Salonu; Olimpik Kategoride iki Minder serilmiş vaziyettedir.
Resim 119- 120 Antrenman salonu
Resim 121- 122 Antrenman Salonu
Resim 123- 124 -Kondsiyon Salonu; Değişik kas guruplarına hitap eden
aletler ile Olimpik Ağırlık setleri bulunmaktadır.
Resim 125 -Oturma ve Çalışma Odası; Bilgisayar ve internet ağları ile donatılmış
vaziyette,antrenman saatleri dışında Eğitim için Okula giden ve antrenman sonrası dinlenme
için organize edilmiştir.
Resim 126 -İdare odası
-Sauna; Günü şartlarına uygun şekilde hijyene titizlikle dikket edilip,gerektiğinde
kullanılmaktadır.
Resim 129- 130 Resim 127 -128 Yemekhane; Aşçı ve yardımcısı
Profesyonel olup, milli takımla koordineli ve Diyetisyenler tarafından ahzırlanan
Listeye göre ,ara öğünlerle beraber günde beş kez yemek yenilmektedir.
Resim 131.. Mutfak’tan…..
11. İGİK KULÜP BAŞKANLARI
Resim 132 -Yusuf Ziya Öniş
Resim 134-Mazhar Akifoğlu
Resim 133 -Haluk Nihat Pepeyi
Resim 135 -Yusuf Ziya Erdem
Resim 136 -Ahmet Çanakçılı
Resim 138 -İsmail Hakkı Vefa
Resim 137 -Seyfi Cenap Berksoy
Resim 139 -Hafız Besim Akbay
Resim 140 -Ahmet Mukbil yazman
Resim 141 -Bekir Avar
Resim 142 -Sadettin Tantan
Resim 143 Salih Tezel
Resim 144-Muhsin Altun
Resim 145 -Mehmet Aydın
Resim 146 -Süleyman Karabel ( 2015 yılı itibari ile tam 24 Yıldır İGİK Başkanı)
12. 2014 YILI YÖNETİM KURULU LİSTESİ











Süleyman KARABEL (Başkan)
Süleyman KAHRAMAN
A.Engin ÖZBEK
Abdullah VARDAR
Gökhan CEYHAN
İbrahim CEBECİOĞLU
Selami KARAKUŞ
Selamet BAHADIR
Necmettin KARABACAK
Cebrail ULUDAĞ
Prof.Dr.Murat İMER
Resim 147 2014-2015 İGİK YÖNETİM KURULU
13.İGİK’ TEN YETİŞEN TGF BAŞKANLARIMIZ
İGİK’ ten yetişen çok değerli “Türkiye Güreş Federasyon Başkanlığı” yapanları da
yazmadan geçemeyeceğiz. 1923-2001 değişik yıllarda İstanbul Güreş İhtisas Kulübü
bağrından çok değerli Türkiye Güreş federasyonu başkanları çıkartmış olup,yıllarca
Türk güreşini yönetmişlerdir.
Resim 148 1-A.Fetgeri Aşeni 1923-1937
Resim 149 2-Tayyar Yalaz 1940-1943
Resim 150 3-Münir Çalışal 1961-1962
Resim 151 4-Alp karabiber 1974-1976
1974-1976 yılları arasında Güreş Federasyonu Başkanlığı görevinde bulunan Alp Ziya
KARABİBER 09.04.2013 günü Adana’da vefat etti. Federasyon Başkanı, Uluslar arası
Superior (E kategorisi) güreş hakemi ve Türkiye Güreş Federasyonu Merkez Hakem Kurulu
Başkanı olarak Türk güreşine hizmet eden Alp Ziya KARABİBER, 1998 yılında Türkiye
Milli Olimpiyat Komitesi tarafından verilen “ Türk Sporuna Hizmet” ödülünün de sahibidir.
94 yaşında Hakkın Rahmetine kavuşan Alp Ziya Karabiber’e Allah’tan rahmet, kederli
ailesine , sevenlerine ve güreş camiasına başsağlığı dileriz.
Resim 152 5-Vehbi Emre 1937-1940-1943-1950-1962-1967-1959-1960-1961
Resim 153 6-Sadullah Çiftçioğlu 1960-1962
Resim 154 7-Sadettin Tantan 1992-1994(Detaylı bir özgeçmiş iz
bırakanlarda var.)Uzun bir aradan sonra ,özellikle 1970-1990 yılları
arasındaki durgunluk döneminden sonra göreve gelen önce Sadettin
Tantan ilklere ve önemli şampiyonluklara Türk Güreşini
taşımıştır,oluşturduğu yönetimler ve yaptığı icraatlarla..
Resim 155 8-Abdullah Kiğilı
Resim 156 9-Osman Şansal 2001-2004 (Seçimle göreve geldi.) Tantan
döneminden sonra Türkiye’de artık seçimle işbaşına gelmeye başlandı.
14 .İZ BIRAKANLAR
A) İDARECİLER
Resm 157 İsmail Hakkı VEFA
1891 Yılında Prizren’ de doğdu. Tahsilini istanbul’ da tamamlamıştır. Genç yaşlarda Beşiktaş
Jimnastik kulübünün güreş şubesinde tanıştığı modern güreşe merakı, onu ve yakın spor
arkadaşlarını 1919 yılında “ Kumkapı İdman Kulubü “ nü kurmaya yöneltti.
Bir yandan babası ile beraber istanbul’ un VEFA semtinde kurdukları BOZA
imalathanesinde çalışırken , diğer yandan tahsili ve spor(Güreş) ile uğraşıyordu.
Önce zar zor buldukları bir kahvahaneyi onarıp düzenleyerek kurdukları güreş
kulübü, zamanla ilginin artması , halkın ve çevrenin desteklemesi ile büyüyerek yurt çapında
anılmaya başlandı. 1924 ve 1928 Olimpiyat oyunlarına katılan Türk güreş milli takımının
çoğu “Kumkapı İdman Kulübü “ sporcuları idi.
İsmail hakkı VEFA 1932 yılında Kumkapı kulübü yöneticiliğinin yanı sıra İstanbul
Güreş Ajanı olarak ta görev yaptı. 1936 Berlin Olimpiyat Oyunlarına Seyfi cenap Berksoy
ile beraber Güreş Hakemi olarak iştirak etti.
Çok zahmetli ve grek maddi ,gerek manevi sıkıntılarla karışılaşın yıllardan sonra ;
Döneminde mevcut diğer kulüplerle olan sportif rekabet, kendi kurduğu kulüple , Haliç
İdman Ocağı’ nın 1939 yılında İstanbul Güreş Kulübü adı ile başkanlığı altında
birleşemeye kadar götürdü.
İsmail hakkı Vefa beyi ; Güreşe son derece tutukun, kulüp yönetiminde son derece
ciddi ve otoriter bir spor adamı olarak tanındı. Adı güreşle, İstanbul Güreş Kulübü ile
özdeşleşmiş insandı. 1957 yılında kalp kirizi sonucu İstanbul’ da yaşama gözlerini
yumduğunda , 66 yaşında idi…..
Resim 158 Sadettin TANTAN
1941 Yılında Sapanca’da doğdu. İlk ve orta eğitimini tamamaladıktan sonra polis
enstitüsünü bitirerek Polislik mesleğine atıldı. Bu arada Polis Akademisinede devam
ediyordu. Daha sonra ise İktisadi ve Ticari İlimler akademisini bitirdi. Sonrasında ise Uludağ
Üniversitesinde Lisans üstünü tamamladı.
İstanbul Emniyetinde görev yaptığı sıralarda; Asayiş sorununu çözmede kararalı ve
radikal operasyonlarla halk ararsında “ Efsane Polis Müdürü” olarak tatnındı.
1975 Yılında meslektaşı ve arkadaşı Asım Pehlivan ‘ ın teşviki ile ilk adımının attığı
İstanbul Güreş İhtisas Kulübünde ( Fatih ‘ teki Tabhane Medresesinde de ara rsıra
antrenmanlara geldiği bilinir.) 1981 Yılında Asbaşkan, 1982 yılında ise başkan oldu. Kulüp
başkanlığı beş yıl sürdü. Başkanken önemli organizasyonlar gerçekleştirdi.
1983 Yılında Türkiye’ de ilk sayılır. Bilgisayar ortamında antrenman ve diğer
programlar hazırlanmasını sağladı. Beraberinde; kenidisi gibi dürüst ve sağlam karakterli
Emniyet camiasının iki tanınmış arkadaşı Osman çapalı ve Ali Toker ‘ de İGİK’ e getiren
ve camia ile tanıştıran Sadettin Tantan ; Mevcut çalışma düzenini kökten değiştirecek
düzenlemeler yapıyordu.
1990 ‘ lı yıllara gelirken ,doğu bloku çatlamaya başlamıştı. Bulgaristan
Hükümeti ve devlet başkanı ; Bulgaristan’ da yaşayan Türk kökenli soydaşlarımıza
uyguladığı isim değiştirme ve asimilasyon plolitikası sertleşmişti. Turgut Özal
başkanlığındaki Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ; Bulgaristan’ dan zorunlu göçe
zorlanan soydaşlarımızı bağrına bastı. Takip eden aylarda Sadettin Tantan İGİK’ in
kapılarını göçmen güreşçiler açtı. Ve sıkıntı ile dertlerini çözmede önayak oldu.
İçlerinde Dünya minderlerinde Bulgar mayosu ile çıkıp şampiyon olmuş , bir çok
sporcunun bulunduğu bu insanlar , anayurtlarında sıcak ve samimi bir dostun koruma
ve desteğini görüyorlardı. (Ramis Çelik,İsmail Kosukoğlu,İsmail,Zekeriya Güçlü ve daha
diğer..)
O dönemlerde TGF ‘ de dahil bir çok kurumda Bilgisayardan yaralanmaya
geçilmemişti. Hızlı ve kararalı davranışları, başarılı sonuçlarda açıkça farkedilir yükselme
bazı çevreleri ve özellikle uzun yıllar güreşte başarılı olmamış ama, geekçe ileri sürmeye
alışmış yönetim anlayışındakileri rahatsız etmişti.
Uzun mücadelerden sonra 1991-1992 -1993 yıllarında TGF başkanı oldu. Yanına
1991 yılında basın Dünyasınının en saygın isimlerinden ve zamanında güreşte yapmış Oktay
KURTBÖKE ‘ yi aldı. Bu tanışma; O ‘ na hem spor dünyası ve siyaset dünyasında yeni
ufuklar ve yaklaşımlar sağlamıştı. Vefatına kadar Oktay Kurtböke’ ye saygı ve sevgiye
dayanan dostlukları sürdü.
UWW(FILA) tarafından Asrın güreşçisi olarak seçilen Hamza YERLİKAYA’ yı
keşfeden ve O daha 17 yaşında iken A takımına değerlenedirmesini sağlayarak, genç
yaşta Büyüklerde Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu “Asrın Güreşçisi” olmasında Sadettin
Tantan’ ın duyarlı ve uzak görüşünün payı büyüktür. A Milli takımına Dünya
şampiyonası kadrosu için teknik ekip tedredüde düşer ve TGF başkanı Sadettin
Tantan’a açarlar durumu..
“Tantan tamam yaşı belki çok genç diyorsunuz ama şimdi belki yenilir ama
ileride Büyük şampiyon olur ve takıma koyun der “ .. Sonrası 17 yaşında Dünya
Şampiyon olur.
TGF Başkanlığı döneminde ; Atataürk’ ün 1936-1938 Yıllarında bilim dünyası için
izlediği yol izlenerek, ; Dağılan SSCB’ den ve Dünya güreşinin iki zirve adamından ;
Grekoromen stilde Genady sapunov (daha sonra Rüstem Kazakov eklenir) ile serbest stilde
Yuri Şahmuradov ‘da baş antrenör olarak Türk Güreşinin başına getirilmek üzere davet edilir.
1992 Barseolna Olimpiyat oyunlarında ; 28 yıl aradan sonra ilk kez Altın(M.Akif
Pirim), Hakkı Başar ile gümüş, madalya alıyorlardı. Serbest stide de Ali kayalı ve
Kenan Şimşek ile gümüş ile bronz madlyaları aldı. Sadettin Tantan Federasyonun
belirlediği çalışma, sistem, gelişme metodları uygulamaya kondukça ,Türk güreşi de büyük
bir başarı ortamına kavuştu. (Bu zaman içerisnde yapılan icraatlardan biri de ; Türki
Cumhuriyetlerinden az miktarda bir ücret karşılığı on civarında yetenekli antrenörde
yurt çapında görevlendirildi )
Güreşin yanında meslsğinde de sağlam adımlarla yükseliyordu. Sırası ile;
Mali Şube Müdürlüğü, İst.Emniyet Müdür Yardımcılığı yaptı. O Yıllarda kanunsuzlukla
mücadelede büyük ve kararalı çabaları ile büyük ölçüde yasal düzenin devamını, halkın
huzurunu sağlamaya katkı sağladı. O Yılların tanınmış , parasal ve çevre desteği büyük
kaçakçılarını devre dışı bıraktı. Siyasi bağlantılarını kullanarak kendisine nüfuz etmek
isteyen işadamı hüviyetindeki sanayi kaçakçılarını da ; O ‘ nun kararlılığı karşısında
yasalara boyun eğmek zorunda kalmışlardı. Sadettin Tantan bir süre Turizm Polis
müdürü, sonrasında Polis teftiş kurulu başkanlığı, yaptıktan sonra Tekirdağ Emniyet Müdürü
olarak görev yaptı. Bu arada bir süre İngiltere’ de kaldı.
1993 Yılında emekli oldu. Zaman içerisinde siyasete atıldı. Aynı yıl Fatih Belediye
Başkanı oldu. Bu siyasi alanda kolay rastlanmayan bir sonuç olmuştu. Tutarlı, düzgün,
dürüst bir yaşamın Sadettin Tantan’ a kazandırdığı bir yükselişti.Aynı yıl Büyükşehir belediye
başkanlığınında Recep Tayyip Erdoğan yapıyordu.
Sadettin Tantan; 1999 Seçimlerinde bir yol ayrımı ile karşılaştı. Anakent Belediye
Başkanlığı veya TBMM seçimlerine katılmak. Sonuçta TBMM Milletvekilliği için seçimlere
girdi. Başbakanlığında Bülent ECEVİT’ in bulunduğu koalisyon hükümetinde İç İşleri
Bakanı olarak görev yaptı. Bakanlıkta ilk günlerden itibaren (2001 Yılında İstanbul
Güreş İhtisas Kulübü’ de yetişen Osman ŞANSAL ‘ da seçimler sonucu TGF Başkanı
olmuştu. ) Bakanlığın ilk günüden itibaren; İlke ve çizgisinden taviz vermeyen tutumu
ile , halk arasında “Hortumculuk” olarak tanımlanan yöntemle ülkenin hızla
soyulmasına, halkın fakirleşmesine , neden olan nüfuzlu ve güçlü yolsuzluk çetelerine
karşı amansız bir savaş başlattıı. Bir yandan da bunlar için yasa teklifleri
hazırlatıyordu. Adalet ve yargı karşısında hesap verebilmeleri için. Elbette bu
çalışmalardan rahatsız olanlarda vardı. (Gizliden gizliye çalışmaya balamışlardı)
Sadettin Tantan bir süre sonra kendisine İç İşleri bakanlığı yerine Gümrük ve Ticaret
Bakanlığı görevi verilince tereddüt etmeden istifa etti. Daha sonra istanbul’ a döndü
akabinde ise “Yurt partisi” ni kurdu. 2002 seçimlerine girdi. Diğer partileden de teklifler
geldi. Ancak pozitif bir gelişme olmadı.
İGİKESV’ da ve İGİK’ te de daha fazla zaman ayırmaya başladı . Vakıf ile ilgili yeni
düzenlemler yaptırdı. İGİK’ te antrenmanlara periodik olarak hep düzenli olarak devam etti.
Bu arada da bir süre siyasi ortamı izledi . 2007 genel seçimlerinde bir çok teklif gelmesine
rağmen kabul etmedi. Sadettin Tantan’ ın yaşamında özellikle itina gösterdiği ve iç
disiplininde aksatmadığı iki husus hep varolmuştur.
Birincisi; Gösterişe ve artniyetli ifrata kaçmayan dini tumu( Muhafazakardemokrat bir ailenin çocuğu olarak, gözlerini açtığı dünyada aile kültürü içinde görüp
benimsediği anlayış karakterinde hep muhafaza etmiştir.İkincisi ise; Bir ibadet gibi
özen gösterdiği , ciddiyetle yaklaştığı spordur. Türkiye’nin neresinde olursa olsun bu iki
husuta hep özen ve titizlik göstermiştir.
İGİK’ te ; Sıklıkla katıldığı antrenmanlarda çevresinde toplanan genç
güreşçilerle geniş bir ailenin büyüğü olarak ilgilenmesi , onlarla spor heyecanını
paylaşması , tam 38 yıldır emek verdiği kulübünde her zaman izlenenilinir.
İGİK Tarihinde İsmail Hakkı Vefa ölümüne kadar “Kumkapı İdman Yurdu” ruhunu
korumuş Vehbi Emre ve Tayyar Yalaz ekolünden gelenlerde hep “ Haliç İdman Ocağı”
eğilimi mevcut olagelmiştir. 1939 ‘ dan itibaren de “ İstanbul Güreş Kulübü” ruhu
yükselişe geçmiş, daha sonra “İhtisas Kulübü” olarak yaşamını devam ettiren bu seçkin
spor kulübü 1980’ lerin başından günümüze “ Sadettin TANTAN “ adı ile özdeşlemiştir.
Sonuç olarak; Sadettin Tantan’ spor ve siyaset yaşamında bir fenomendir. İyi bir
vatandaş,iyi bir aile babası, iyi bir yönetici, iyi bir devlet adamı olmanın seçkin örneklerinden
biridir. Sahip olduğu altı çocuğun hepsi (Mehmet Tantan İGİK yönetiminde belli bir dönem
görev yaptı. ) çağdaş ve modern eğitim almış, yüksek eğitimlerinde lisansüstü, doktora ve
doçentlik çalışmaları yapmış iyi yetişmiş gençlerdir. Halen İGİK’ te Sadettin TANTAN’ ı
haftanın belli günlerinde onu antrenman yaparken görebilirisiniz..
Resim 159 A.Fetgeri AŞENİ
1888 Yılında Adapazarı’da doğdu.1920 yılında makine subayı olarak Deniz
kuvvetlerine katıldı. 1943 yılında emekli oldu.Ahmet fetgeri ; Öğrencilik yıllarında ,gülle
atma(halter) ile spora başladı.1903 yılında beşiktaş’ın kurucuları ararsında yer aldı( O
sırada’da güreş yapmayı öğrendi.)
1909 Yılında ; Kardeşi Mehmet Fetgeri,Mazhar Kazancı,Fuat Balkan ile birlikte
Beşiktaş’ ta ilk güreş okulunu açarak gençlere güreş öğretmeye başladılar. Taksim’ de 1911
yılında ramazan ayındaki güreş müsabakalarında orta sıklette birinci oldu. Amatör güreşin
sevilmesi ve yayagınlaşması iç.in yazılar yazdı dergilerde.
Bir pasaj; “ Eğer memleket te güreşin inkişaf ve terakkisini gelişme ve
ilerlemesini) Türklüğün iftihar edebileceği bir spor şubesi olduğunu görmeyi cidden
arzu ediyorsak; Kabil olduğu kadar çok ve munatazam müsabakalar tertibine tevassül
etmeliyiz. Eğer memlekette yapılan Fotbol müsabakalarının yirmide biri kadar güreş
heveskarları olsaydı bugün Türkiye bütün Dünyada amatör güreş şampiyonu mevkii’de
olurdu. “
A.Fetgeri Aşeni; Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakının 30 Mart 1923 tarihinde
İstanbul Şehzadebaşı’daki Terbiya-i Bedeniye kulübünde yapılan seçimlerde “Güreş ve
Boks Federasyonu başkanlığına seçildi.
21 Eylül 1925 günü Ankara’daki toplantıda “Güreş Hey’et-i Müttehidesi”
adını alan Federasyon başkanlığına Burhaneddin bey(felek) , ikinci başkanlığa ise Ahmet
Fetgeri seçildiler. 1926 yılında Burhan Felek ayrılınca ,bu kez Ahmet Fetgeri başkan oldu.
Güreş federasyonu 15 kasım 1937’de İstanbul’dan Ankara’ya getirilmesi üzerine kendi isteği
üzerine ayrıldı. Cumhuriyet Türkiyesin’de sporun ve spor kurumlarının kurlmasında emeği
geçen Ahmet Fetgeri tedavi için yattığı Kasımpaşa deniz hastanesinde 1966 günü vefat etti.
Resim 160 ;İzettin VARDARLI
1938 Yılında Makedonya’ da doğdu. Kundakta geldiği İstanbul’ da büyüdü. Babası
Manifatura ile uğraşmakta idi. 15-16 yaşlarında İstanbul Güreş Kulübüne yazıldı. Önce
Boksa başladı, ancak antrenörlein yönlendirmesi ile (Mehmet Ali Bekler) kulüpte grekoromen
stil güreşe başladı. (Bu arada İGİK’ te Türkiye’ nin zamanında güçlü olduğu 73-79 kg’daki
güreşçilerin en iyilerinin toplandığı bir dönemede denk geldi. Sıralayalım; Kazım Ayvaz,
Yavuz Selekman, Ziya Doğan, Nahit Taşer, Mithat Bayrak,Nejdet Uçar, Tevfik Kış ve
Daha diğer… Bu kadar yetenekli ve Dünya çapında güreşçilerin yer aldığı minderde
yeteneği ve azmi ile kendine yer buldu. Vardarlı o zaman İGİK’ te antrenör olarak
görev yapan Adnan Yurdaer (Hocaların hocası) kendi seçtiği birkaç yetenekli güreşçi
gurubunun içine dahil oldu.
Adnana Yurdaer hocanın güzel bir huyu vardı. İGİK’ in dışında da yakın kulüplere
antrenmanalara giderdi bu gurupla beraber.. Deftaerdar ve Kasımpaşa gibi.
Vardarlı ; Disiplinli ve bol güçlü partnerle çalışmanın ürününü kısa sürede aldı. 1959 yılında
yapılan Türkiye şampiyonasında çok önemli olan Altın madalya ‘ yı boynuna geçirdi. Hali ile
1960 Roma Olimpiyatları kadrosu kampınada dahil olmuştu. Milli takım kampında antrenör
Hüseyin Erkman vardı. Ve bilinen tercih Kazım Ayvaz yerine Mithat Bayrak tercih edilmişti.
Buna benzer bir durum oluşunca Vardarlı kamptan ayrıldı. 1960 Roma Olimpiyatları sonrası
,yurt dışına giden sporcular kervanına o da katıldı.
Almanya’ da işe sıkı sıkı sarılarak ,azimli bir şekilde ,bazen birkaç saat yatarak ve
aynı zamanda antrenör ve sporcu olarak Schondorf’ tada yıllar süren çalışmalar sonucu
yatırım yapabilecek bir sermaye ile evlenmiş olarak yurda döndü. İstanbul (Ticaretin
Üniversitesi) dene n Sultanhamama’da tekstil işi ile uğraşmaya başladı. İşlerinin yanında çok
sevdiği güreş antrenmanlarına da yer ayırıyordu. İstanbul Güreş Kulübünde bir gün 90kg’ da
güreşen Ahmet Bozman ile antrenman yaparken bir talihsizlik sonucu sakatlandı. İyileştikten
sonra yine antrenmanlara başladı. İGİK’ in yeni tesislerine kavuşması için çaba gösterenlerin
arasında idi. İGİK’ in yeni tesislerinde yerleşmesi sonrası değişik defalar yönetimlerde yer
aldı. Türkiye’ de ilk kez uygulanan ; Serbest ve Grekromen güreş federasyonlarının ilk adımı
onunla atıldı. Grekoromen güreş stilden sorumlu As başkan oldu. Bu arada Basında köşe
yazıları yazdı. Halen İş hayatına devam ediyor. Bu arada oğluda bir güreşçi olan Feyzullah
Vardarlı yıldız ve gençlerde milli takımlarda yer aldı. İş hayatında da başarılı bir süreci takip
ediyor. İzettin Vardarlı halen İGİK ile bağını devam ettiriyor.
;
Rees im 159
R 161
R
Resim 161 ;Ahmet Mukbil YAZMAN
1913 yılında istanbul’ da doğdu. İstanbul/Hukuk ‘tan mezun oldu. Avukat ve hukuk
danışmanı olarak çalıştı. Türk Medeni kanunu konusunda araştırma ve bildirileri mevcuttur.
İstanbul Yelken Kulübünün kurucuları ararsındadır.
1951 Yılında İstanbul Güreş Kulübü genel kurulunda Mazhar Akifoğlu
başkanlığında yeni oluşan yönetimde genel Sekreter oldu.
Kulübün adının 1960 sonrası çıkan İhtisas kulüpleri yönetmeliğine uygun
düzenlemesi ile “İSTANBUL GÜREŞ İHTİSAS KULÜBÜ” son şeklini almasını sağladı.
1970 yılında yapılan kongrede başkanlığa seçildi.
Ayrıca; İGİK’ in 1938 yılından beri faaliyet gösterdiği Vakıflar’a ait Tabhane
Medresesindeki salondan ,kulübün kendi tesisleri olacak olan Aksaray’ daki modern
kompleksi edinmesinde ve taşınmasında büyük çabası ve emeği vardır.
Yine 1986 yılında ,dönemin kulüp başkanı Sadettin Tanatan’ ın da talep ve teşviki
ile kulübe hami olmasını, kulüp geleceğinin maddi olarak teminat altına alınmasını
amamçlayan bir vakfın kurulmasının ilk hukuksal düzenlemelerini Av. Muhlis Arvas
,Asım özgözükara ile beraber yaptı. İstanbul Güreş İhtisas Kulübü Koruma vakfı’ nın ilk
kurucu başkanı oldu. Spora aşık,son derece pozitif düşünebilen ,karizmatik ve sevilen bir
insandı. İGİK’ in Tüzüğününü hazırlanmasını ,muhtelif yıllarda gereken hukuksal
düzenlemelrin hayata geçirilmesini sağlayan A.Mukbil Yazamn 1987 yılında geçirdiği bir
ameliyat sırasında vefat etti.
Vefatından bir süre önce ; Tüm mal varlığını kurucusu olduğu kulüp vakfına
bağışlamıştı. Örnek insan, vefalı sporcu ve spor dostu ,spor adamıydı.
Resim 162 ; Vehbi EMRE
1903 Yılında istanbul’ da doğdu. Sırası ile Beşiktaş, Kumkapı İdman Ocağı ve Haliç
İdman Ocağı’ da güreş yaptı.
Haliç İdman Kulübü yönetiminde yer aldıktan sonra aynıkulüpte başkan oldu.
1939 Yılında İstanbul Güreş Kulübü adı altındaki birleşmeye önayak oldu. 1948 Londra
Olmipiyat oyunlarına TGF başkanı olarak katıldı.
1952 helsinki Olimpiyatlarına UWW asbaşkanı olarak katıldı. 1956-60 yıllarında TGF
Başkanı olarak,
1964 yılında ise UWW asbaşaknı olarak Olimpiyatlarda yer aldı..
Toplamda 12 Yıl TGF Başkanlığı yaptı.
Türk güreşinini bir kurum olarak gelişmesine, Dünya çapında ; Hakem,sporcu,idareci ve
antrenörlerin yetiştirilmesine katkıda bulundu. 1983 yılında vefat etti.
Türkiye’de her yıl adına grekoromen stilde yapılan bir turnuva ile
“VEHBİ EMRE” anılır.
Resim 163;Kemal OKTAY
1944 yılında İstanbul Eyüp^te doğdu. Babası Burhan beyin Galatasaray kulübünde
Futbol oynamış sporsever bir insan olmasından aldığı teşvik ile Kemal Oktay ‘ da
Galatasaray kulübünde atletizm yaptı.
Ticarette başarılı bir yol çizen Kemal Oktay 1983 yılında İstanbul Güreş İhtisas
Kulübü’ ne girdi. Zeki, kültürlü,iyi eğitim almış bir insandı.
Kemal Oktay; Oğlu Ali Oktay’ ın güreşe başlamamsı ile daha fazla İGİK’ e gidip
gelmeye ve ilgilenmeye başladı. Ali Oktay belli süreş içersinde Yıldız ve gençlerde Türkiye
şampiyonalalrında ve Yıldızlar Avrupa ile Dümya şampiyonalarında değişik madalyalar aldı.
Kemal Oktay; İGİK yönetim kurlu üyesi iken , dönemin TGF Başkanı Sadettin
Tanatan’ ın ve UWW(FILA) başkanın (Milan ERCEGAN) teşvik ve ısraraı ile Dünya
güreşinin yönetimindeki ikinci Türk başkan olarak UWW’ de yer aldı. ( daha önce
Vehbi EMRE aynı göreve gelmişti. En son ise Ahmet AYIK şu an UWW’de ikinci adam
pozisyonunda bulunuyor)
Oğlu Ali Oktay’ ın güreş hayatının sona ermesi ve hastalığı nedeni ile İGİk’ e eskisi
kadar gelmez oldu. Ağır bir karaciğer ameliyatını takiben levent’ teki evinde , kendisinin
güreş camiasından çekerek sakin bir yaşamı tercih etti. Ali Oktay’ ın yanında birde kız çocuğu
vardır.
Resim 164; Musin ALTUN
1943 Yılında İstanbul’ da doğdu. Babası Mevlüthanlar Cemiyeti kurucularından
meşhur hafız S.Zeki Altun’ dur. Ağabeyi Hasan Vefa’ da futbol oynadı. Sultan Ahmet EML’
den mezun oldu. Lise yıllarında ; Girdiği İGİK’ te Ünver beşergil, Fethi Mete,İlhan Topsakal,
Kaya Özcan gibi dönemin 57kg’ ları arasında 1966 yılında İzmir’ de yapılan Türkiye
Grekoromen Güreş şampiyonasında 2. Oldu. 1968 yılında bu derecesini tekrarladı. Yine 2.
Oldu. Bir yıl sonra Metin alakaoç’ un ardından 2. Oldu.
1969 Yılında yapılan Balkan şampiyonasında kilosounda şampiyon oldu.
1971 Yılından sonra güreşte ise aktif müsabıklık dönemini bıraktı. Bir süre iş
yaşamına girdi. Bir süre kopuk olduğu güreşe dostlarının ve yakınlarının ısrararı ile tekrar
güreş antrenmanlarına başladı.
1980 sonrası kulüp başkanı olan sadettin Tanatan’ ın ve yakın arkadaşlarının
desteği ile TGF yönetiminde yer alır. İGİK yönetiminde ise bir çok kez görev alır. 1986
yılında kurulan IGIKES’ nın kurucu yöneticisi olarak yer alır. Sadettin TANTAN’ ın
görevi gereği İGİK’ ten uzak kaldığı dönemlerde bir süre İGİK başkanlığı da yaptı.
Kulüp tarihinde en uzun süre IGIK kulüp başkanlığı yapan ( 1992 -2015 Tam 23
yıl…) Süleyman karabel’ in güreş camiasına kazandırılmasında ,Muhsin Altun’ un emek ve
çabası vardır. Vefat etti.
Resim 165 ; Süleyman Karabel (Rekortmen)
Süleyman Karabel 1991 Yılının son baharında,Muhsin Altun ve iş arkadaşları
vasıtası ile tanıdığı genç ve dinamik bir iş adamaı ile İstanbul Güreş İhtisas Kulübü’ ne geldi.
Daha sonra Sadettin Tantan ile tanıştı. Karabel İGİK ile çevresi ile olan samimi diyaloglar
neticesinde 23 Mart 1992 ‘de İGİK Olağan genel Kurulunda şahsına yapılan öneri ve
ısraraları geri çeviremedi ve yönetim kuruluna girdi. Yönetim yaptığı toplantıda ; Süleyman
Karabel’ i başkanlığa seçildi.Süleyman Karabel aynı zamanda bir rekorda kırmış oldu.
1992-2015 dile kolay tam 23 yıldır başarı ile ve yönetim kurulunda görev yapan değerli
mesai arkadaşları kesintisiz iş başında..Süleyman Karabel ,Sadettin Tantan’ın ilk yıllarda,
görevi gereği kulübe uzak kaldığı, Güreş federasyonu başkanlığı yaptığı , İstanbul dışında ve
yurt dışında kaldığı, dolayısı ile kulübe olan ilgi ve dikkatinin yıllarda; Yaşından çok ileride
olgun, anlayışlı ve zeki kişiliği ile İstanbul Güreş İhtisas Kulübünün tarihindeki en genç başkanı
ve hamisi olma özelliğini sürdürdü.Güreş camiasında ve özellikle böylesine köklü bir kulübün
yönetiminde söz sahibi olmasının bilincinde olarak; Yönetimin olabildiğince kulüp
profesyonellerince yürütülmesine , müdahaleci olmamaya özen göstermişti. Bu anlayışının
temelinde , yeni ve henüz derinlemesine nüfuz etmediği bir sporun-güreşin-camiasına ölçülü
bir yaklaşımın olmasıydı.
1991-1993 TGF başkanlığı yapan Sadettin tantan’ında aynı zamanında Türk güreşine
anlamlı bir temel çalımanın aynı zamanda İGİK’ tede başlamsına ve başarılı sonuçların
alınmasında payı oldu. 1994 yılında Romenlerin Avrupa, Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu
Stefan Rusu antrenör olarak İstanbul Güreş İhtisas Kulübüne getirildi. Doğu bloku dağılmış,
doğu bloğunun üyesi ülkeler derin bir ekonomik krize girmişlerdi. Bu durum göz önüne
alınarak istek gösteren bu büyük şampiyon’ un kulüpte görevlendirilmesinin hem kulüp
çalışmalarına ,hem Türk güreşinin gelişimine katkıda bulunabileceği öngörüldü. Stefan Rusu
görev yaparken,aynı dönemde; Ata Karataş, Ahmet Bayraktar, Mahfuz Karataş, Zeki Şahin,
Ramis Çelik, Mustafa Başaran, Metin Yıldırım,İlyas Demircioğlu ve diğer antrenörlerle
birlikte ve yönetimin de desteği artı İGİKESV’ da katkıları ile Karabel yönetimi ,İGİKESV
başkanı ve İGİK’ in onursal başkanı Sadettin Tantan’ da önemli kakıları ile Türekiye
şampiyonları,Lig Şampiyonşukları, ile uluslar arası alnada bir çok madalyanın Türk güreşine
kazandırılmasına vesile oldu…Halende devam etmekte bu başarılar..
Resim 166; Bekir AVAR
1930 Yılında İstanbul Fatih’ te doğdu. Üniversite yıllarında güreşe başladı. 52 ve
57kg’ da güreşti. Öğrencilik yıllarından itibaren İGİK yönetiminde yer almıştır. Dönemin
genç aydınlar diye adlandırılan “Üniversiteliler “ gurubundandı.
1960-1980 yılına kadar sesine kulak verilen, fikirlerine saygı duyulan bir insan olarak,
özellikle kulübün yeni tesilere geçmesinde büyük çabası olan arkadaşlarına katkısı büyük
olmuştur. Aynı zamanda bir hekim olarak’ ta görevini başarı ile sürdürmektedir.
İGİK yeni ve modern tesslere gelince ,1978 yılında yapılan kongrede kulüp
başkanlığına getirilmiş. 1979 yılında da başkanlık konumu devam etmiştir. 1980 öncesi
yapılan Olağan kogreyi kaybetmiştir.
Dr. Bekir AVAR aynı zamanda TMOK üyesi konumndadır. Akademi mezunu olan
oğlu Hakan Avar’ da belli süre öğrenci iken güreş yapmıştır. Ayrıca Volkan adında bir
kardeşi daha vardır. 2007 Yılında vefat etmiştir.
Resim 167; Osman ÇAPALI
1951 Yılında İstanbul’ da doğdu. İlk ve orta öğrenimini İstanbul’ da tamamaladıktan
sonra ,girdiği polis koleji sınavını kazanarak,Ankara’ ya gitti. Sonrasında Polis akademisine
giriş ve mezun olma. Mezuniyet sonrası İstanbul’ da göreve başladı. Sırası ile Zeytinburnu
Emniyet amirliği, Trafik Tescil Müdürü yardımcılığı, Siyasi şube müdürlüğü ile sonraki
yıllarda ist. Müd. Yardımcılığı, Tekirdağ Emniyet müdürlüğü, Rize-Çorum-Hatay’ da
Emniyet müdürü olarak ve en son Yalova Valisi olarak görev aldı.
Doktora Lisansını’ da İst. Üniversitesinde yaptı.
Osman Çapalı , Sadettin Tantan’ ın asayişi hakim kılma mücadelesinde yanında görev
alan en yakın arkadaşlarından biri idi.
Sporla tanışma ve güreş ;
1979 yılında Sadettin Tantan’ ın ısrarı ve teşviki ile giridği İGİK’ te sevilen ve güven
veren ,son derece dürüst kişiliği ile tanındı. Muhtelif dönemlerde İGİK yönetiminde görev
aldı. Aynı zamanda İGİKESV’ da kuruluşunda ve mütevelli heyetinde görev aldı.
Kulübün ve sporcuların ihtiyaçlarında kapısı çalınan ,güler yüzlü, dost mizaçlı, ancak
kararlı ve disiplini ön planda tutan örnek karakterli bir yönetici olarak sabır ve anlayış ile
problemlere çözüm ve çare arayan bir ağabeydi.
Çapalı aynı zamanda 1991-93 TGF başkanı Sadettin Tantan’ ın yönetim kurulu
listesinde de vardı. Hiçbir zaman gittiği ve görev yaptığı yerlerde güreşe sevgisi,yardımı
kesintisiz devam etti. Evli ve üç çocuk sahibidir.
Resim 168; Ali TOKER
1944 Sapanca doğumlu olup,gençliğinden itibaren sporla ilgilenmiş ve ata sporu güreşle
meslektaşı efsane polis müdürü Sadettin TANTAN’ ın İstanbul Güreş İhtisas Kulübüne gelmesi ile oda
Osman Çapalı ve Asım Pehlivan gibi kulübün müdavimlerinden olmuş. Mesleği dışında artık ikinci bir
uğraş başlamış güreş..
1975-82 Yıllarında İst. Emniyeti mali Şube, 1982-83 yılında Gazi Osman Paşa İlçe Emniyet
müdürlüğü,Emniyet genel Müdürlüğünde ise Dışişleri Genel Müdürlük Şube Müd. Yrd ve değişik
görevlerde bulunduktan sonra ise Emekli olmuştur.
1985-2015 tam otuz yıldır ararlıksız İstanbul Güreş İhtisas Kulübünde uzun yıllardır idarecilik
yapmaktadır. Tüm sporcu,antrenör ve yöneticilerin genelde sağlıkla ilgili elinden geldiği kadar ilgilenip
çözüm noktasında yardımcı olmaktadır. Sağlık dışında da ,insancıl,sosyal yönü ve genel kültürü
yüksek,paylaşımcı,yardımsever, müzik ve sanata olan ilgisi ile bilinir.İngilizce başta olmak üzere,Rusça
ve Gürcü dillerini çok iyi konuşur. Özellikle sabahleyin erken kulübe gittiğinizde sizi güler yüzle
karşılayan insan Ali Toker’ dir biz ona Ali Abi deriz..Güreş camiasın onu yakından tanımaktadır.
Kulübün yurt dışı ve içi katıldığı birçok müsabakasında Kafile başkanı olarak başarılı görevleri layıkı ile
yerine getirmiştir..
1986 yılında kurulan İstanbul Güreş İhtisas Kulübü Eğitim ve Sosyal Vakfında da genel
Sekreter olarak görevini sürdürmektedir..
İGİK’ in dışında da Türkiye Güreş federasyonunda da yönetimde görevler almıştır. İGİK ve
Güreş tarihini özellikle 1990 yılından sonra canlı olarak anlatabilecek kapasiteye sahiptir. 1992-93
Sadettin TANTAN yönetiminde TGF’de Yönetim kurulu üyeliği yapmıştır. Başarılı olarak yürüttüğü TGF
yönetim kurlu üyeliğinde gittiği Ümitler dünya kupası Grekoromen Güreş Kupasında ve Avrupa kupası
şampiyonasında zirvenin en üstünde milli takım yer almıştır.. Halen 24 saat İGİK’ te bulunmaktadır.
Resim 169; Asım Pehlivan
1942 Malatya doğumlu olup,ilkokuldan itibaren güreşle ilgilenmiş
Güreş hayatı…Malatya’da Güreşçi bir babanın çocuğu olarak hayata gözlerini açmış beş erkek
kardeşin en küçüğü,Güreş yapanlar sıralamamsında ise ; İbrahim Pehlivan,Vahap Pehlivan ve Asım
Pehlivan olarak Güreş camiasında tanınırlar. Güreşe babalarına özenerek başlarlar. Okul çağlarından
itibaren Asım Pehlivan kendini hissettirir. Daha sonra Malatya’dan İstanbul ’a gelirler. Vahap
Pehlivan ile beraber.
Okullar arasında ve özellikle Üniversiteler Türkiye ile Üniversiteler Dünya şampiyonasında
çeşitli dereceleri mevcuttur. Güreşte performansının en yüksek olduğu dönemde 1967 yılında Avrupa
şampiyonası kampında Milli takıma seçmeler sonucu girer ,ancak talihsiz bir sakatlık sonucu maalesef
yerini Avrupa2da 3. Olan Metin alakoç2a bırakır.Günün şartlarında Üniversite bitince güreş mecburen
ikinci planda kalır ve Polislik mesleği başlar. 1976 yılında Fatih’teki Tabhane medresesine Sadettin
Tantan’ın güreşe ilgi duymasında ve kulübe antrenmanlara başlamasına vesile olmuştur. Halen
haftada üç gün muntazaman sadettin bey ile beraber antrenmanlara devam ediyor.
Mesleğinde başarılı bir polis müdürü olarak anılır.Sırası ile; İst. 1974 yılında Bakırköy İlçe Emn.
Müdürlüğü,Asayiş şube müdürü, Hırsızlık ve gasp şube müdürlüğü,Ekiple Amirliği,Silha ve kaçakçılık
şube müdürlüğü ve sonrasında Diyarbakır Emn. Müd.Yrd. lığı,Polis koleji müdürlüğü ve emeklilik..
Asım Pehlivan onada İhtisas camiasında ve güreş camiasında Asım Abi olarak hitap edilir.Tıpkı Ali
Abi,Osman Abiler gibi; Camiada iyiliksever, sosyal yönü yüksek ,insancıl,sosyal yönü ve genel kültürü
yüksek,paylaşımcı,yardımsever olarak bilinir.
1986 yılında kurulan İstanbul Güreş İhtisas Kulübü Eğitim ve Sosyal Vakfınında kurucu
üyesidir..İGİK’ in dışında da Türkiye Güreş federasyonunda da yönetimde görevler almıştır.
Resim 170; Tayyar YALAZ
İstanbul Güreş İhtisas Kulübünü oluşturan iki öncü kulüpten “Haliç İdman Ocağı’”
nın kurucu sporcularındandır. 1901 Yılında istanbul’da doğdu. Kuleli askeri
İdadisinde(Lisesinde) grekoromen güreşe başladı. 1924 Paris Olimpiyat oyunlarına
katıldı.Burada kolundan sakatlandığı için dereceye giremedi. 1928 Amsterdam Olimpiyat
oyunlarında grekrooemen stilde 67kg’ da katıldı. Şeref kütüğüne adını yazdırdı ve IV. Oldu.
(Adı Olimpiyat Şeref kütüğüne geçen ilk Türk sporcu ünvanını aldı.) 1936 Berlin Olimpiyat
oyunlarına kadar ,Halterci Cemal Erçman(8.) ile beraber en iyi derece oldu. Haliç İdman
Ocağının zor ve sıkıntılı yıllarından ,1939 yılındaki “İstanbul Güreş Kulübü” nün
oluşumuna kadar geçen sürede Türk Güreşinin gelişmesine sporcu ve yönetici olarak büyük
katkıları oldu. Binbaşı rütbesinde Muhafız Alayı Tabur Komutanlığı’ da yapan Tayyar Yalaz
1940-43 yılları ararsında Güreş federasyonu başkanlığı da yaptı. 10 Ekim 1943 yılında
görevdeyken vefat etti. Daha sonra adına 1970 yılında Tayyar Yalaz kupası adı altında
Uluslarararsı turnuva tertip edildi.
İdareciler kısmında yer alan ve yukarıda sıraladığımız kişlere
ekleyecek sayısız hizmet ve emek vermiş değerli şahsiyetleri bağrından
çıkarak İstanbul Güreş İhtisas Kulübü Tarihçesinde biraz daha detaylı
verildi,ancak aşağıda yine yukarıda zikredilelerin kişilerin dışında da
sayısız idareci yetiştirdi İGİK …..İşte bazıları ;Selim Sırrı Tarcan,Nihat
Haluk Pepeyi,Ahmet Harmancı, Ali Özcan,Burhan Pandül,Avni
Bahçekapılı,Mehmet Balçık,Ertuğrul Bolgi,Sinan Birdal,Mehmet Aydın,
Engin Özbek, Bedrettin Lügal,Selami Karakuş,Osman Şansal,Yusuf
Ağanoğlu,Zafer Demir,Semih Yurdaer,Mehmet Tantan,Nurettin
Çetinkaya, Cebrail Uludağ,Tayfun Karaali, Vahdettin Özcan,Miraçettin
Çam,Mehmet Kılıç,Nevzat Demir, Aziz Torun,Acar Yıldırım,Seçkin
Saruhan, Yesugay Aksakal,Ercan Ayyıldız,Süleyman Kahraman,İbrahim
Cebecioğlu, Hayri Sezgin, Selamet Bahadır,Necmetiin Karabacak,
Prof.Dr.Murat İmer,Feridun Çelikmen,Dr.Hikmet İskender…
B) ANTRENÖRLER
Resim 171 ; Saim ARIKAN
1907 Yılında istanbul’da doğdu. Saim Arıkan’ın gençlik yılları ülkemizin ve
Dünya’nın büyük siyasal ve toplumsal değişimler geçirdiği bir döneme denk gelmektedir.
Gözüpek,son derece zeki yaratılışı ile çevresinde gördüğü ilgi o’nu Kumkapı kulübünde
Güreş antrenmanlarına katılmaya itti. Kayıt olduğunda 17 yaşında idi. (Şimdi ise artık 9
yaşında güreşe kayıt olunuyor) 1977 yılında kendisi ile yapılan biir söyleşide ; Mevcut
Haliç İdman Ocağı,Beşiktaş Jimnastik kulübü,Anadolu kulüpleri arasında rekabet vardı. İlk
antrenörü Seyfi cenap Berksoy’ du.
1924 Olimpiyatları için devlet tararafından Türkiye’ ye getirilen raul Peter ile beraber
çalışmaya başladı. İlk meyvesini verdi ve 1927 yılında 62.5 kg’da Türkiye şampiyonu oldu.
Bu ona 1928 Amsterdam Olimpiyatlarına katılma hakkını sağladı. Olimpiyatlarda Yoguslav
ve Portekiz’ li rakiplerini yendi. Daha sonra ise önce İtalyan ve sonra Mısır’lı rakiplerine
yenilerek sıkletinde 6. Oldu.
Aynı zamanda Amstaredam’da şeref kütüğüne de adını yazdırmıştı. 1932 Los Angeles
Olimpiyat oyunlarına Türkiye katılmadı.(Mesafenin uzak olması ve finansman yüzünden)
Bu arada Balkanlar’da Atatürk’ün önemle üzerinde duruduğu “Balkan Birliği”
kurulmuştu. Bu sposrda da harekete geçirdi. Güreş’te Balkan şampiyonaları yapılmaya
başlandı. İlki İstanbul’da yapıldı ve Saim Arıkan ise 66kg’da Şampiyon oldu. 1939 yılında
enteresan ve ileriye dönük bir adımın ayak sesleri duyulur.
İkili müsabaka için gidilen Rusya/leningrad’da bir rozet hediye edilir. Daha
sonra bir kompozisyon çalışması ile kulüp amblemi olarak kullanılmaya başlanır.
Rusya’nın kazan şehrine de uğrarlar. Burad da bir tesadüf eseri saim Arıkan tanıştığı Nuriye
hanımla evlenir ve daha sonra ise ; İki kız çocuğukları olur.(Kadriye ve Nuriye hanımlar) …
Saim Arıkan için antrenörlük hayatı başlar. Saim Arıkan batı Bölgesi(Ege ve Trakya)
ve arkadaşı Nuri Boytorun ise Anadolu’da görev yapmaya başlarlar. Dünya ve Olimpiyat
Şampiyonalarının yapılmadığı 12 yıl boyunca askıya alınan faaliyetler (‘.Dünya savaşı ve
takip eden yıllarda) 1948 Londra Olimpiyat oyunları başlayacaktır. Türkiye orada tarihi
bir başarı elde eder. Tam 11 madalya ve altı altın..Takım halinde serbest ve grekoromen
stilde şampiyon olmuşlardır. Nuri Boytorun resmi görevli olarak Olimpiyatlara antrenör
olarak gider. Olimpiyat sonrası 1949 yılında Arıkan İran’dan teklif alır ve göreve başlar.(Çok
sevdiği Hasan Arı’nın ısraraı ile) Başarılı bir program ve planın uygulamsından sonra
İran 1952 ve 1956 Olimpiyatlarında başarılı olur. Nihayetinde 1956 yılında Türkiye’ye
geri döner. İran’la ilgili olarak yıllar sonra yaptığı açıklamada ki sözleri ; “Başarının tek
formülü; yaptığın sporu ibadet eder gibi sevmek ve çok çalışmak olarak tarif eder. “
1960 Yılında spor malzemelelri ticareti ile uğraşmak üzere laleli’de bir mağaza açar.
Sporcu ve antrenör olarak uğraş verdiği İstanbul güreş İhtisas Kulübünde artık yöneticilik
yapmaya başladı.( Divan ‘da yer aldı.) İlerlemiş yaşına rağmen kulüpten bağını koparmayıp
her gün uğrar ve genç nesillere nasihatlarda bulunurdu. 2001 Yılında Yeniköy’deki evinde
vefat etti.. Vefatında vasiyeti yerine getirildi. Şöyle ki ; İGİKESV Başkanı Sadettin Tantan’ı
çok seviyordu. “ Beni O gömsün “ demişti yerine getirildi. Ve ebediyete uğurlandı.
A.Bayraktar; “Sağlığında birbirimizi çok severdik ,her Çarşamba günü özlemle
eski ve yenileri siyaset v. Spordan konuşurduk gülüş.. (Özel ) enteresan öldüğünda
hasatneye gidip !! Hocamı görebilirimimim ne inananmadım !!! “ Aynı sağlığındaki
gibi gülüşü vardı ..
Resim 172; Adnan YURDAER
1912 Yılında istanbul’ da doğdu. 1929 Yılında Kumkapı İdman Kulübünde güreşe
başladı. Antrenörü Raul Peterdir. 1929 yılında katıldığı Türkiye şampiyonasında 79kg’da 3.
Oldu. Balkan ve değişik şampiyonalarda güreşti. Berlin Olimpiyatlarında 79kg’da
grekoromen stilde güreşti. 1948 yılında katıldığı son müsababakasından sonra antrenörlüğe
başladı.
Grekoromen stilde “Adnan Yurdaer “ kişiliği ve stili ile bir ekoldür desek
abatmış sayılmaz. Temelde antrenör olarak Türk güreşine büyük katkısı olmuştur.
Sporcunun temel pisişik ve fiziksel yetenekelrini iyi tanımak , bu temel üzerine eklenen
kondisyonel dayanıklılığa ve aldığı puanı bir daha vermeyen teknik üstünlüğe”
dayanıyordu.
Bu büyük spor adamının yetiştiği Kumkapı kulübüne(İstanbul Güreş İhtisas Kulübü)
sempatisi ve bağlılığı her zaman sürmesi ile beraber , profesyonel anlamda ; Beşiktaş
Jimnastik kulübü, Haliç İdman Ocağı, Defterdar ve daha sonra( Bakırköy spor
kulününde antrenmanlara katıldı) antrenör ve sporcu olarak bulunduğu dönemlerden sonra
, vefatına kadar İstanbul güreş İhtisas Kulübünde antrenör olarak görev aldı.
Modern anlayışlı,zeki ve sayılan sevilen bir kişi idi. Duygulu,azimli ve anlayışlı idi.
Bıkmadan usanmadan yetenekli gördüğü gençleri eğitmeye uğraşır ve bunda da başarılı
olurdu. Türk Güreşinin 1950-70 arasındaki şampiyonların bir kısmı doğrudan öğrencisi,
1985 yılına kadar yetişen öğrencilerinin öğrencisidirler.
Müziğe olan sevgisi, evine piyano alacak, kızlarına müzik eğitimi aldıracak düzeyde
idi. Bir gurme olması ile , hem damak ustalığına , hem görgü kurallarına olan hakimiyeti ile
tanınırdı. Milli takıma anadaolu’ nun kırsal kesiminden gelmiş gençleri müsabakalara
hazırlarken aynı zamanda değişik sosyal ve diğer konularda da aydınlatırdı. Örnek bir insan,
iyi bir aile babası ve en iyi güreş antrenörlerinden di.(Bir müddet ispanya’da antrenörlük
yapmıştır) 1982 yılında vefat etti. Oğlu Semih Yurdaer ; babasından devralaldığı spor ve
güreş sevgisini, İstanbul Güreş İhtisas kulübü yönetiminde muhtelif dönemelrde görev alarak
sürdürmüştür. Halen devam etmektedir..
Resim 173; Lütfü ÇİÇEKÇİSOY
Siirt’ ten İstanbul’ a göçen bie ailenin oğlu olarak 1934 yılında dünya ya geldi.
1951 Yılında İstanbul Güreş İhtisas Kulübünde güreşe başlar. Antrenörü Adnan
Yurdaerddir. Daha sonra Defterdar kulübünde kısa bir süre güreş tutar. 52 ve 57kg’da güreşti.
Askerliğini Kasımpaşa’da yaptı. Güreş milli takımnda yer aldı. Balkan şampiyonu oldu.
Sonrasında İstanbul Güreş İhtisas Kulübünde alt yapı ‘ nın başına getirilir.
Uzun bir süre bu görevde kalıp, minik, yıldız ve gençlerde özellikle grekoromen stilde
iyi bir temel ile kazanmalarını sağladı. Vefatına kadar bu kutsal görevi devam ettirdi.. Bir
dönem İGİK2 te genel kaptanlık görevinide başarı ile sürdürdü.
Güreş antrenörlüğü dışında İsatanbul halinde (Meyve –Sebze ) kabzımallık yaptı.
Kulüpte antrenörlük görevini sürdürüken vefat etti.
Resim 174; Nahit TAŞER
1935 Yılında Giresun’ da doğdu.
1960 Roma Olimpiyatlarından sonra , bir çok elit sporcunun yurt dışına gitmesi
ile (Almanya ve diğer ülkeler) ortaya çıkan boşlukta önce grekoromen ve serbest stilde
güreşti daha sonra ise İGİK’ te uzun süre antrenörlük yaptı.
İstanbul Kabataş Lisesinde okudu. Beşiktaş Jimnastik kulübünün başarılı
güreşçilerindendi. İlk güreşe başlaması 13-14 yaşlarında İstinye Halk Evinde Kemal Kartal’
ın antrenörlüğünde oldu. 1951 Yılında Defterdar kulübünde antrenörlük yapan ünlü antrenör
Adnan Yurdaer’ in dikkatini çekmişti. Deftardar kulübünde güreş yapmaya başladı. (Burada
kendisi için önemli olan ve güreşte de artık bir gelenek halini alan ;
Daha sonraki yıllarda İGİK’ tede bu oldu. “İyi güreçilerle antrenman yaparsan
,performans ve madalya’ ya daha çabuk ulaşırsun” O zamanlar popüler olan
güreşçilerden; Kazım Ayvaz, Mithat Bayrak,Yavuz Selekman Nejdet Uçar,İzettin
Vardarlı, Tevfik Kış….Onlarla Nahit Taşer antrenman yapmaya başladı.
1960 Yılında İGİK’ in çatısı altında güreş çalışmalarını sürdürmeye devam eder. Daha
sonra Grekoromen Güreş Milli Takımında ağır sıklet ve 100kg ‘ da kaptanlık yaptı.
1968,1970,1972 Avrupa şampiyonalarına katıldı. Avrupa şampiyonalalrında 4. İle 6. Lık ve
Balkan şampiyonu oldu. Değişik dereceler elde etti.
Adnan Yurdaer’ in faal antrenörlüğü bırakması ile , kulüpte o sıralar yeni antrenörlüğe
başlayan Lütfü Çiçekçispoy(Minik ve Yıldızlar) ile beraber kulübün özellikle genç ve usta a
takım gurubun antrenörlüğünü üstlenir . Antrenörlüğü’ de özellikle efendiliği,güler
yüzlülüğü,sabırlı anlayışlı tutumu ve engin tecrübesi ile antrenörlüğüne yansıttı..
Diğer taraftan Şişli Belediyesi’ de zabıta amiri ve müdürü olarak yıllarca
başarılı olarak görev yaptı. İGİK’ te antrenörlüğü bıraktıktan sonra , antrenmanlara
devam etti. Divan kurukunda yer aldı. 2010 yılında Döneminde ;
Grekoromen Stilde Bir Çok Şampiyonunun Yetişmesine Katkıda Bulunan Taşer,
75 Yaşında vefat Etti.
Resim 175; Nuri BOYTORUN
1908 Yılında istanbul’ da doğdu. 15 yaşında kumkapı İdman Kulübünde güreşe
başladı. Yetenekleri ve azmi ile kısa zamanda tanındı.
Atatürk’ ün talimatı ile Eskişehir Tayyare(Uçak) fabrikasında okulunda tahsilini
tamaladı. 1928 Amsterdam Olimpiyatlarına 79kg’ da katıldı ve 8. Olarak şeref kütüğüne
adını yazdırdı.
1932-33-34-35 Balkan şampiyonalarında birinci oldu. Berlin Olimpiyatalrında 5.
Oldu. 1948 Londra Olimpiyatlarına ise antrenör olarak katıldı.
Aşırı kilo düşmenin sporculuk yıllarında kendi üzerinde tahribat yaptığını biliyordu.
Celal Atik,Yaşar Doğu, Hasan Gemici, Bayram şit ve diğerleri …gibi
Dünya çapındaki sporcularına kilo düşürmekle tatnınmıştı. Sporcuları kısa ve uzun
adaleli olarak tanımlıyordu. Uzun adaleleli olanların güreşe daha yatın olduğunun farkına
varmılştı.
Antrenörlüğe başladığı yıllarda tatlı bir rekabet içinde olduğu Saim Arıkan ‘dı. 1952
ve 1956 Olimpiyatlarına gözlemci olarak katıldı.
İtalya’da Milli Takım antrenörü olarak görev yaptı. Kumkapı kulübüne bir divan
kulübü üyesi olarak devam etti.
1988 yılında vefat etti..
Resim 176; Mithat BAYRAK
1929 Yılında Adapazarı’da doğdu. Rize kökenlidir. Bababsının Bıçkı atölyesinde
çalışırken kuvveti ile dikkati çeker. 17 yaşında Sakarya’ da Güreş ile tanışır. Kısa bir süre
sonra genelde Karadenizli sporcuların toplandığı Kasımpaşa kulübünde anatrenmanalara
katılır. (1948 Londra ‘ da şampiyon olan bir çok güreşçinini antrenman yaptığı yer .Gaznfer
Bilge, Hüseyin Erkmen, Celal Atik,Mehmet Oktav..) Adapazarı-Kasımpaşa arasında mekik
dokuyordu. Bu da ona antrenmanlar için zaman kaybettiriyordu. 1953 Yılında Konya’da
yapılan Türkiye şampiyonasında 73kg’ da 1. Oldu. Bu arada 73kg’da Kazım Ayvaz fırtınası
da esmeye devam ediyordu. Mithat bayrak 1956 yılında Türkiye şampiyonasında Kazım
Ayvaz’ ın ardından 2. Oldu.
Dikkat edilirse 73 ve 79 Kg’ da Türk grekoromen güreş milli takımında iki güçlü
adam vardı. Kazım Ayvaz ve Mithat Bayrak… Yalnız bununla kalınmadı, bu dönemde;
Mithat Bayrak,Kazım Ayvaz, Baki Atiker, Burhan Pandül, Ziya Doğan, Yavuz
Selekman, Ergun Çelikoğlu, İzettin Vardarlı, Nahit Taşer, Özer Kavukçu, Tevfik Kış …
bu dönemin fırtınaları idi. Bayrak bu ortamda ; 1955 Yılında Barselona ‘da yapılan
Akdeniz oyunlarında 4. Oldu. 1956 Yılında yapılan Melborun Olimpiyatalrında antrenör
Hüseyin Erkmen’ in kadrosunda 73kg’ da Mithat bayrak vardı. Şampiyon olmuştu.
Kazım Ayvaz’ ın sürekli rakibi olması onu her zaman formda tutmasına neden
oluyordu. (Bu arada aşırı kilo düştüğü de bilinir. )
1960 Roma olimpiyatalrının yılı idi. Katıldığı Türkiye şampiyonasında ; 79kg’da
Mahmut Atalay ve Kazım Ayvaz’ ın önünde yer aldı. (Bu arada 27 Mayıs 1960 darbesi
olmuştu.) Sonuçta askeri temsilcilerinde kadroya dahil edildiği bir genişletilmiş bir kadro
Roma’ ya gitti. (Dikkat edilirse Roma’ da tam yedi altın alındı. T.C’ de rekordur) 73kg’
da Mithat bayrak güreşti ve ikinci kez Olimpiyat şampiyonu oldu. 1960 Roma sonrası Türk
Güreşinde biraz duraklam başladı.. Bir çok şampiyon Güreşçimiz başta Almanya olmak
üzere yurt dışına gittiler. Mithat bayrak’ ta Almanya’ ya gidenlerdi. Güreşe antrenör ve
sporcu olarak devam etti. 1984 yılında ; Dönemin İstanbul Güreş İhtisas Kulübü başkanı
Sadettin TANTAN ‘ ın daveti üzerine istanbul’a gelerek kulüpte grekoromen güreşte teknik
direktör oldu. (serbest stilde de Nurettin Kurt ile grekoromende Ata Karataş yardımcılıklarına
getirildiler. ) Bu en fazla bir yıl sürmüştü. Alman mayosu ile de olsa Dünya minderlerinde ön
plana çıkmalalrına önayak oldu. 2014 yılında vefat etti..
Resim 177; Müzahir SİLLE
Rize’ den İstanbul’ a gelip yerleşen ve zamanında Gülle yani halter ile uğraşan bir
sporcu babanın oğludur. 1932 yılında Eyüp’ te doğdu. 1949 Yılında İstanbul Fatih camii giriş
kapısının yanında bulunan Tabhane Medresesinde yani diğer deyimle Fatih Güreş kulübünde
güreşe başladı. Doğuştan düzgün fiziği,zekası ve azmi sayesinde kısa zamanda akranları
arasından sıyrılmasına neden oldu.
1953 yılında Konya’da yapılan Grekromen Güreş Türkiye güreş şampiyonasında
62kg’ da birinci olur. 1955 yılında yine Türkiye şampiyonu olur. 1956 Melborun olimpiyat
oyunları takımı kamp kadrosuna çağrılır.ve Olimpiyat oyunlarında 4. Olur. (Babası Eşref
efendi yurda dönünce yüzüne bakmaz ve annesine ona iletmesi için “ Aile şerefini temizlesin
“ der.. Bu söz onu derinden yaralamıştır . Azimle çalışmaya devam eder.. 1957 yılında
Türkiye şampiyonasında 62kg’ da yine Türkiye şampiyonu olur. Ardından Ardından askere
gider ve sonrasında ise Dünya Kupasına katılır ve şampiyon olur.
Nihayet 1960 Roma Olimpiyat Oyunları zamanı gelmiştir . Milli takımda yer alır ve
Olimpiyat şampiyonu olmuştur. Kafilede ondan mutlusu yoktur. Yurda dönüşte annesine
madalya’yı verip babasının elini öper ve Ben “ Aile şerefini kurtardım “ der ..(Önemli bir
yarıntı; Önemli rakibi Macar Polyak ile yaptığı müsabakada; Kle ve çırpma ‘da
zorlanmaktadır.Bunun üzerine Fatih Güreş Kulübünde ünlü hoca Adnan Yurdaer ile bu
oyunların üzerinde çalışırlar.Sonuç Polayak’ ı yener.)
1960 sonrası diğer yurt dışına giden ünlü güreşçiler kervanına o da katılır. Almanya’
ya gider. Orda güreşmeye devam eder..Gurbettte 5 yıl ve sonrasında Yurda dönüş 1964
Tokyo Olimpiyatlarına katılır. Madalya alamamıştır.Bölge antrenörü olarak Beşiktaş
kulübünde göreve başlar. (Bu arada Haliç tersanesinde de çalışmaktadır. ) Daha sonra ise
1980 yılına kadar İstanbul Güreş İhtisas kulübünde antrenörlüğe başlar. Bu arada genç ve a
güreş milli takımlarda değişik defalar görev alır. Tersaneden ise emekli olmuştur. Tekel
kulübünde antrenörlüğe devam eder. Oğlu Kudret ise bir ara güreşmeye başlar fakat uzun
sürmez..
Resim 178; Servet MERİÇ
1918 Yılında Adapazarı ‘da doğdu. 1936 Yılında güreşe başladı. Minder güreşinden
önce çayır ve yağlı güreş ile tanışmıştı. Haliç İdman Kulübünde minder güreşine başladı.
1938 yılında istanbul’ da yapılan Türkiye şampiyonasında serbest stilde 66kg’ da 3. Oldu.
Grekoromen güreşte yapıyordu ama stil olarak serbest stile ağırlık veriyordu.
1939 Yılında istanbul’ da yapılan Serbest stil Türkiye şampiyonasında 66kg’da
efsane güreşçi Yaşar Doğu’ nun ardından 2. Oldu. (Teknik olarak en büyük özelliği; “İç
ve Dış sarma taktığı” ,ağır kilolu güreşçilere dahi pes ettirecek bedensel performansa sahipti.
Bu yeteneği sorulduğunda !! Ata ve at binmeye özel yetenekelri olan çerkeslerden
olduğunu, bacaklarındaki bu olağanaüstü gücün kendisine geçmiş olabileceğini
söylerdi.)
1947 Yılında yine İstanbul’ da yapılan Türkiye şampiyonasında 67kg’da zirvede yer
aldı. Nasuh akar, Halil Kaya, Gazanfer Bilge, Celal Atik.. gibi efsane şampiyonları
ararsından onun adıda artık geçiyordu. Aynı yıl istanbul’ da yapılan Avrupa
şampiyonasında da şampiyon oldu. Başarılarının tesadüfi olmadığının 1949-1950-1953
yıllarında yapılan Türekiye şampiyonalarında ilk üçe girerek gösterdi.
Aktif sporculuktan antrenörlüğe başladı. Polnya ve Finlandiya’dan gelen
antrenörlük tekliflerini değerlendirerek Milli Takım antrenörlüğü yaptı. Onni Pellinen’ in
memleketi olan Finlandiya’dan döndüğünde İstanbul Güreş Kulübünde antrenörlüğe
başladı. İGİK’ te ; Bir çok yetenekli gencin şeref kürsülerine çıkmasına destek ve yardımcı
oldu. Milli Takım antrenörü olarak ta görev yaptı.
Son zamanlarda bazen; yağlı Güreş organizasyonları da yapmaya başlamıştı. 1980
Yılına kadar devam etti. 1994 Yılında Adapazarı’ da vefat etti.
Antrenörler kısmında yer alan ve yukarıda sıraladığımız
kişlere ekleyecek sayısız hizmet ve emek vermiş değerli
antrenörleri bağrından çıkarak İstanbul Güreş İhtisas Kulübü
Tarihçesinde biraz daha detaylı verildi,ancak aşağıda yine
yukarıda zikredilelerin antrenörlerin dışında da sayısız antrenör
yetiştirdi İGİK …..
Mehmet Ali Bekler,İsmail Hoca(Parmaksız),Mücahit
Güngör,Hayrettin Gülaçtı,Nurettin Zafer,Ata Karataş
,Stefan Rusu,Mustafa Başaran,Fevzi Şeker,Erkan
Uybaş,Nuri Köseahmetoğlu, Cumali Balçıkanlı,
Gündüz Metiner, Aydın Metiner,İlyas Demiroğlu,Ahmet
Durna,Ahmet Bayraktar,Zeki Şahin,Hayri Sezgin,
Kubilay Aksakal, Ramis Çelik,Mahfuz Karataş,Mustafa
Sezer,Mustafa Arıcı,Hüseyin Uzuner,Fatih Küçük,Y.Emre
Çömlekçi….
C) SPORCULAR
Resim 179; Yaşar ERKAN
1911 Yılında Erzincan’da doğdu. Kumkapı İdman Kulübünde 16 yaşında güreşe
başladı. Bunda “Ali Pehlivan” adı ile anılan babasınında etkisi olduğu açıktır. Kuvvetli ve
cesaretli bir güreşçi idi. İlk antrenörü Raul Peter’ dir. Vefa Lisesinde okudu. Kumkapı
kulübünde kaliteli güreşçiler ile antrenman yapıyordu. Antrenmanlarla günden güne
gelişiyordu. 1931 Yılında Türkiye şampiyonasında 61kg’ da ikinci oldu. 1935 ve 1936
yıllarında Türkiye şampiyonasında kürsünün zirvesinde idi.
1936 Berlin Olimpiyat oyunlarına az kalmıştı. Bu Olimpiyatlar Türk Milli takımı
kadar İstanbul Güreş İhtisas Kulübününde unutulmaz tarihi sayfalarından biri olacaktı
şüphesiz. İstanbul güreş kulübünden aynı zamnda Berlin kafilesinde kulüpten ; A fetgeri
Aşeni, İ.hakkı Vefa, S.Cenap Berksoy ve Sadullah Çiftçioğlu’ da vardı. Önce serbest stilde
güreşti ve 8. Oldu. Sıra tarihi ana gelmişti. Grekormen stildeki güreşler başaldı. Sırası ile
Danimarkalı Nielsen, Japon Yoshioka, İtalyan Bogia, Letonyalı Kundinsi de yenerek mutlu
sona Olimpiyat altınmadalyasına kavuştu ve kavuşturdu. 100.000 Kişilik Berlin olimpiyat
stadında Türk bayrağı ve istiklal marşı çalınıyordu. Türkiye Cumhuriyetinin ilk
Olimpiyat şampiyonu olarak spor tarihimize geçti. Türkiye’de bayram vardı. Büyük
Atataürk; Çektiği tarihi telgrafında; “ Kendin küçüksün ama, memeleket için çok büyük iş
yaptın. Adın artık spor tarihine geçti. Çok yaşa yaşar ! “ cümlesi ile kutluyordu.
(Berlinde serbest stilde 78kg’ da Mersinli Ahmet Kireççi bronz madalya almıştı.) Kumkapı
Kulübü büyük onur yaşamıştı. Bir altın ve bronz…
Olimpiyatlardan sonra 1937 yılındaki Balkan şampiyonasında İzmir’de şampiyon
oldu. 1940 yılında ikinci, kez Balkan şampiyonu olarak güreşi bıraktı. 1969 Yılında oğlunun
(Ali) elim bir trafik kazası ile yaşamının yitirmesi onu derinden yaralamıştı. Samatya’da açtığı
“ Olimpiyat “ adlı Restoranında dönemin bir çok siyaset ve spor adamını ağırlamıştı. 1986
yılında istanbul’ da vefat etti.
Resim 180; M.Ahmet KİREÇÇİ
1914 Yılında Mersin’ de doğdu. Yokluklar içersinde büyüdü. Sağlıklı ve güçlü bir
yapısı vardı. Duvarcı ustası olan babasına yardıma gider, büyük yapı taşlarını ikişer ikişer
taşırdı. Fırınlarda 70kg.lık un çuvalarını bazen ikşer ikşer taşırdı. Bir gün bunu nasıl
yapıyorsun diyen hocasına “ Gayet basit,ben daha güçlüyüm” derdi.
Spora Boks ile başladı. Daha sonra Atletizm ancak uzun sürmedi güreşe yöneldi. Bu
arada güreşe gidince Mersin İtfaiye komutanın himayesine alındı. Daha sonra Tarsusuta
yapılan karakucak güreşlerine katıldı. Merisn itfaiye müdürü Memduh bey ,arkadaşı İstanbul
Güreş ajanı İsmail Hakkı Vefa’ ya bir mektup yazarak Ahmet Kireççi’ ye verdi. Onu İstanbul’
a yolladı. Ahmet Kumkapı Güreş kulübüne yazıldı.
1933 Yılında izmirde’ ki Balkan şampiyonası seçmelerinde Nuri Boytorun ve Adnan
Yurdaer gibi büyük güreş ustalarını yenerek ,Milli takıma girdi. 18 yaşında Balkan
şampiyonu oldu. 1936 Berlin Olimpiyatlarında Bronz madalya kazandı.
1936 yılında ; Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ ün davetlisi olarak, İstanbul’ da bulunan
Alman güreş takımından birini 10 dakika içersinde tuşla yenince sevinç gösterileri yapıldı.
Daha sonra Alman güreşçierle beraber Atatürk’ ün florya’daki köküne giden Ahmet Kireççi ;
Aatatürk’ ün yanına oturtuldu. İkram edilen içkiyi içmem paşam diye redetti. O zaman Ona
Limonata getirildi. Sonrasında Atatürk “ Ahmet beni yenebilirmisin ? “Ahmet “ ; Paşam
siz yedi düvele karşı geldiniz ,onları yendiniz” yanıtını verdi.
26 Eylül 1936 tarihinde leningrad’ da yapılan özel bir müsabakada Rus güreşçiye
boyunduruğu vurdu.(Yunus balığı sütü ile besleniyordu) ve mindere yapıştırdı. Hakemler
ayağa kalkmalalrını istediler. (Hakemler kolluyordu Rus güreçiyi) İki kez tuşladı Ahmet ama
yine kabul görmedi. En sonunda bir kez daha tuşladı ancak düdüdk çalmasına rağmen
bırakmadı. Hakem kaldırmaya çalışınca da “ Başkan kalk demden kalkmam “ dedi..
Bunun üzerine kafile başkanı Nejdet Kerim İnceadayı yüksek bir sesle “Pehlivan ,oldu
kalk” deyince bıraktı ve başkanın yanına giderek elini öptü.
1937 yılında Dünya şampiyonasında 79kg’ da Dünya üçüncüsü oldu. 1940 yılında bir
kez daha Balkan şampiyonu oldu.
1948 Londra’da ise ; Grekoromen stilde; iki İsveçli, Fin’ li, İtalyan ve
dğer güreşçilerle yenerek Olimpiyat şampiyonu oldu.
Güreş müsabakalarının yapıldığı ; Empres salonunda Türk güreşçileri destanlar
yazıyorlardı. Minderlerde Türk kasırgası esiyordu. O günlerde Londra’da “Bir Türk’ ten
kuvvetli ancak iki Türk vardır “ sözü dilden dile dolaştı. Olimpiyat köyünde Ahmet
Kireççi herkesi “Hello” diye çağırırdı. Daha sonra ona “Mr. Hello” dendi.
İİngiliz halkı ve kraliçe tararfından özel olarak sevgi seli oluşmuştu. Deyim yerinde ise
Kraliçe Mr. Hello ‘ya sarılıp öptü. Türliye’ye toplam Altısı altın olmak üzere tam 11
madalya getirdiler. İstanbul’a dönüşlerinde binlerce kişi tarafından çiçeklerle karşılandılar.
Devrin Başbakanı İsmet İnönü ve Başbakan Hasan Saka tarafından kabul edildiler. Kendisine
Altın saat hediye edildi. Cumhurbaşkanınn önerisi ile soyadı Mersinli olarak değiştirildi.
Daha sonraki yıllarda ismet İnönü her mesrine gelişte ,Mersinli Ahmet ‘i hep ziyaret
etti.. Mersinli Ahmet zirveye çımış aynı zamanda Dünya şampiyonuda olmuştu. Yaşamının
sonuna kadar güreşçilerle ilgilendi.
Kendi güreş sitilini şöyle anlatır; Önceleri güreşimde taktik yoktu,O anda rakibimin
güreşine göre oyunlar yapardım. Fakat bende kendime akıl erdiremezdim. İstanbul’ da Güreş
kulübünde iken, taktik te öğrenmeye başladım. Rakiplerimin oyunlarını izleyerek oyunlarını
öğrendim. Örnek vemek gerekirse; Güreştiğim Mehmet Ağa isimli güreşçi çok ağır ve
benden iri idi. Düşündüm ; Çok çevik olmalı ve güreşi en kısa sürede bitirmeliyim. Aksi
halde beni uğraştıracaktı. Güreş başladı ve oyun üzerine oyun dnedim.Nihayetinde 15
dakikada onu yendim. Kendisi bile nasıl yenildiğini anlayamadı. Yurt dışında da ne
yapacağımı biliyordum artık.
İstanbul’dan Mersin’ e geçti ve yaşamını orda sürdürmeye başladı. “Olimpiyat
Kıraathanesinde “ sürdürdü. Kıraathanenin duvarlarını güreş resimleri ve değişik espirtüel
tablolarla süsledi. Daha sonra burası onu görmnek isteyen için ilk adresti.
İstanbul Sarıyer’ de adının verildiği ve yaklaşık 30 yıldır genelde Güreş Milli
takımlarının kamp ve antrenman olan yeri vardır..”Mersinli Ahmet Kamp –Eğitim
Tesisleri “
Son olarak; Enteresan bir evlilik yaptı; Dünya şampiyonu olarak döndüğü Mersin’de
sokakta gördüğü bir kıza aşık oldu. Araştırdı. Onun saygı duyulan ,sevilen görgülü bir
aileden geldiğini öğrendi. Başlarda olmaz dendi ama daha sonra evlendi. 1979 Yılında bir
trafik kazasında vefat etti. 2014 Yılında Kızı ve torunu Mersinden gelip Sarıyer’deki
tesislerde misafir olup,gezdiler..
Resim 181; Kazım AYVAZ
1938 Yılında Rize’de doğdu. Güreş sporundan yakın ilgileneneler bilirlerki , ortalama
genç bir insanın satndart sıkleti 70kg civarındadır. Bu bazen 67/68 , bazen 70/ 75 kilo
civarında olur. Türkiye geneline baktığımızda bu sıklette en büyük usta olarak,tartışmasız
Kazım Ayvaz’dır. 15 yaşında kardeşi alişan ile birlikte “Fatih Güreş Kulübü” diye anılan
halk ararsında söylenilen “ İstanbul Güreş Kulübünde güreşe başladılar. İlk antrenörü Adnan
Yurdaer’dir. Kazım Ayvaz 17 yaşında iken 1955 yılında Türkiye şampiyonasında ; O zamanın
73kg’da en güçlü şampiyonu “ Mithat Bayarak’ ı yenerek şampiyon oldu. Bir sonraki yıl
yine kürsünün zirvesinde idi. İstanbul Güreş Kulübünün dışında ,Adnan Yurdaer ile beraber
Defterdar, Kasımpaşa ‘da antrenmanalara giderlerdi. (Rıhtım işçisi olarak çalışıyordu.) 1957
yılında Türkiye şampiyonası İstanbul’ da yapıldı. Mithat bayrak 79kg’da, Kazım Ayvaz ise
73kg’da güreşti ve şampiyon oldu. Grekoromen stil olarak iyi idi ,ancak serbest etilde de
Türkiye şampiyonasına 40 gün sonra katıldı ve İsmail Ogan’ ın ardından 73kg’ da
2.
Oldu. 1958 Yılında Ankara’da yapılan Türkiye şampiyonasında 73kg’da yine zirvedeydi.
73kg’da Milli mayoyu giyerek; Buda peşte’de yapılan Dünya şampiyonasında
Altın madalya aldı. 1959 yılında giridiği Balkan aşmpiyonasında yinme altınmadalay
aldı. Bu arada işini aksatmadan devam ettirdi. Denizci olduğu için bazen uzak
kalabiliyordu. 1960 yılında 73kg’da Mithat bayarak’ ın ardından Türkiye şampiyonasında 2.
Oldu. (Mahmut Atalay’da yenmişti) yapılan başkan şampiyonasında serbest stilde 2. Oldu.
1960 Olimpiyat yılı idi; Milli takım antrenörü Hüseyin Erkmen ; Tercih olarak
güreştiği 73kg yerine Olimpiyat takımına bir üst sıklette 79kg’ da yer verdi.
Olimpiyatlar başladı. Kendi sıkletinde güreşen (73kg) Mithat Bayrak şampiyon
kendiside 4. Oldu. Olimpiyat dönüşü uzun süre denizelrde görev yaptı. 1962 Toledo’da
kendisine 70kg’da görev verildi ve görev gereği İkinci kez Büyüklerde Dünya
şampiyonu oldu.Bir yıl sonra İsweç’ te İsveçli eşi ile velendi. 1963 yılında Dünya
şampiyonasında başarılı olamadı. Yien yeni bir Olimpiyat zamanı gelmişti. Kendini önce
Balkan şampiyonasında denedi ve 70kg’ da gümüş madalya aldı. Bu arada Güreş milli takım
antrenörleri değişmişti Celal Atik görevdeydi. 1964 Tokyo Olimpiyat oyunları kadrosu için
görev verildi Mutlu sona ulaştı ve iki Dünya şampiyonluğunun yanına birde Olimpiyat
Altın madalyası ekledi.. Bir yıl sonra İsveç’ yerleşti Antrenörlük yaptı .Halen Orda
yaşamakatadır.
Resim 182; Mustafa ÇAKMAK
1912 yılında Sivas’ta doğdu. Adı hep “Büyük Mustafa” diye anılan Mustafa Çakmak
Kumkapı İdman Kulübünde güreşe başladı. Yeteneğinini yanı sıra ,vakur,kararlı,özü-sözü
doğru bir insan olduğu için “ Büyük” lakabını almıştı.
İlk Balkan şampiyonasında şampiyon oldu. 1932-36 yılları arasında Türkiye
şampiyonalarına hep 1. Oldu.
Mustafa çakmak 1936 berlin Olimpiyatlarında 87kg’da yer aldı. Serbest stilde
dereceye giremedi. Grekoromen stilde ise ; 8. Olarak şeref kütüğüne adını yazdırdı.
1938 yılında Avrupa şampiyonasında 3. Oldu. 1948 Yılında Londra Olimpiyat
oyunlarında ilerlemiş yaşına rağmen yer aldı. Ancak dereceye giremedi. Bir çok gencimizin
başarısında ememği bulunan bir spor adamı olarak,1991 Yılında vefat etti.
Resim 183; Çoban MEHMET
1904 Yılında Balıkesir’ de doğdu. Geleneksel çayır güreşleri ile büyümüş,minder
güreşi ile de Kumkapı İdman kulübünde tanışmıştır.
Enteresan bir rekorada sahip olmuş, Tam 28 kez Türkiye şampiyonu
olmuştur.(Grekoromen ve serbest ağır sıkletlerde) 22 Yıl güreş yapmış.
Bu sürede Beş kez Balkan şampiyonu olmuştur.Ayrıca Balkan ve Avrupa
şampiyonalarında ikincilikleri var.
1928 Amsterdam Olimpiyatlarına katıldı.
Grekoromen güreş ile güreşe başlamasına rağmen ,serbest stilde de güreşmiştir.
1936 Berlin Olimpiyatlarında grekoromen stilde ve ağır sıklette 4. Oldu. (Serbesttede
güreşti ancak elelndi.) uzun savaş yıllarından sonra 1946 yılında İsveçte Avrupa Serbest güreş
şampiyonasında Bronz madalaya kazandı.(42 yaşında !!) ve son 1947 yılında yapılan
Türkiye şampiyonasında 1. Olarak güreş hayatını noktaladı.
Aktiv güreş dönemi bitince sırası ile; İstanbul Güreş kulübündeki antrenmanalara
devam etmiş, antrenör ve yönetim kurulu üyesi,genel kaptan olarak genç kuşağa bilgi ve
tecrübelerini aktarmış.
1960 Yılında dev adam hastalanınca güreşe ve antrenmanalara ara vermiş, 1969
yılında ise Fatih’teki evinde vefat etmiştir.
Resim 184; Vahap PEHLİVAN
1938 yılında doğdu.Malatya’da güreşe sevdalı bir ailenin (Asım ,Vahap,İbrahim..)
güreşçi ailesinin neferlerinden biri olarak güreşe Asım ve İbrahim kardeşleri ile beraber
başladı. 1937 Yılında Malatya’ da doğdu. Daha sonra geldiği İstanbul’ da İGİK’ te Adnan
Yurdaer’ in antrenörlüğü’ de antrenmanlara başladı. Ağabeyi İbrahim Pehlivan İstanbul’ da
yapılan şampiyonada 1961 yılında 67kg’ da 3. Oldu. Vahap Pehlivan 1964 yılında İstanbul’
da yapılan Türkiye şampiyonasında ilk kez madalya aldı. 1966 yılında İzmir’ de şampiyon
oldu.
1967 yılında milli takıma girerek. Bükreşte grekoromen stilde 70kg’da Dünya 3.
Oldu. Ertesi yıl 1969 Wasteras’ ta yapılan Avrupa şampiyonasında yine kürsüdeydi. 2. Oldu.
1968 yılında Türkiye şampiyonasında 3 daha sonraki yılda ize yine zirvedeki yerini aldı.
Vahap Pehlivan aileden gelen anatomik yapısının avanatajını iyi kullanırıdı, şöyle
ki ; Omuzve bağlı olan kol ile diğer performansını etkileyen gücünü kendisine has
olarak uyguladığı oyunları müsabakada lehine cevirmesini iyi yapardı.
1970 yılında 70kg’ da Türkiye şampiyonu olup milli takıma girdi. Dünya
şampiyonasında sakatlanarak derceye giremedi. Daha sonra ise hem tedavi olup , hem iş
hayatına atıldı.
Genelde o sıralara güreşi bırakan eski şampiyonlar Restoran lar açıyorlardı. Örneğin Tevfik
kış, Mahmut Atalay gibi.. (Sadrettin Özden hepsine öğretti..) İGİK’ le bağını hiç kesmedi
fırsat buldukça antrenmanalrını yaptı. Ağabey olarak anılırdı. 2001 Yılında vefat etti.
R
Res im 185;
Resim 185; Halil Kaya
Halil Kaya 1920 Doğumludur.
1948 Londra Olimpiyat Oyunlarında grekoromen güreşte Grekoromen 52 – 57 kg'da gümüş
madalya kazanmıştır.İGİK’te aktif sporculuk hayatından sonra ,antrenör olarak yıllarca
hizmet emiş ve daha sonra geçirdiği bir rahatsızlık sonucu vefat etmiştir.
Resim; 186 Yusuf Arslan
1910 Yılında Erzurum’da doğdu. Güreşe Haliç İdman Ocağında başladı.
Resim 187; Sırrı ACAR
1943 Yılında Yalova/Termal’ de doğdu. 1961 Yılına kadar yöresel müsabakalarda;
Yağlı güreş ve karakucak’larda güreşti. 1962 Yılında Minder güreşi yapmak üzere , Mustafa
Çakmak (Büyük) ‘ ün takdir ve teşviki ile geldiği İstanbul Güreş İhtisas Kulübünde güreşe
başladı. ( O zamanlar antrenörü Servet Meriç’ tir ) Sırrı ACAR’ ın özelliği; Geleneksel
güreşten de edindiği tecrübe ve yeteneği sağlam ve güçlü fiziği ve en önemlisi ise son
saniyeye kadar müsabakayı alma hırsı ile göğüs çaprazından oyundan oyuna geçmesi
isteğidir. 1963 yılında Adana’ da yapılan Türkiye Grekoromen güreş şampiyonasında
78kg’da ilk şampiyonluğunu kazanır. Acar; Serbestide ve grekoromenide iyi yapardı.
Adnan Yurdaer’ in teşviki ile Grekoromen Güreşe sıkı sıkı sarılır ve yapmaya başlar.
1964 yılında Köstence’ de ; Balkan şampiyonasında grekoromende ilk kez 78kg’da güreşti ve
Bronz madalya aldı. 1965 yılında Ankara’da yapılan Türkiye grekoromen güreş
şampiyonasında 78kg’ da şampiyon olur. Aynı yıl Yanbolu’da yapılan Balkan
şampiyonasında 78kg’da ikinci olur. Ardından aynı yıl yapılan Dünya şampiyonasında
78kg’da Bronz madalya alır. 1966 yılında izmir’ de yapılan Grekormen Güreş Türkiye
şampiyonasında altın madalya onundur. 1967 yılınd yine Türkiye şampiyonu olur. Tunustaki
Akdeniz oyunlarında Bronz madalya alır. 1967 ‘de Minsk’ te yapılan Avrupa şampiyonasında
şapiyonuluğa ulaşır. Yine 1967 yılında Bükreş’ te yapılan Dünya şampiyonasında Rus
güreşçi yanlı bir tutumla şampiyon ilan edilir. Yapılan itiraz ile her iki güreşçi de birinci
ilan edilir 1968 İsveç’ te yapılan Avrupa şampiyonasında da 78kg’da milli mayoyu giydi ve
şampiyon oldu. 1969 yılında UWW’ nin kararı ile kural ve sıkletlerde değişiklik yapılır.
Ya 4 kilo yukarıda veya 4 kilo aşağıda güreşecekti. O 74kg’da güreşmeyi seçti. 1969
Avrupa şampiyonasında (Modenna Türkiye’niin grekormen stilde ilk Aavrupa takım
şampiyonluğu) 4. Oldu. Kilo düşmek ona yaramamıştı.
1970 Yılında karar değiştirerek 82kg’ da güreşmeye başladı. Bu yılki yapılan Türkiye
şampiyonasında Kündeleri ile tanınan Ali Kazan’ ın ardından 2. Oldu. 1971 yılında bu kez
74kg’ da güreştiği Türkiye şampiyonasında yine şamopiyon oldu. 1972 yılında 82kg’da
Türkiye şampiyonu oldu. Bundan sonra katıldığı Türkiye şampiyonasındaki kilosu ise 90kg
idi. Evet ve yine şampiyon. Türk genç milli takımını çalıştırma görevini ve daha ileriki
yıllarda uzun süre 1990’ lı yıllara kadar A Milli Takım antrenörü ve teknik direektörlüğüde
yaptı. Termal Belediye Başkanı seçildi. Adına Yalova’da Sadrettin Özden tarafından ve
Yalova Belediye Başkanlığı ile TGF’ de ortak fikri ile “Sırrı Acar Güreş Eğitim Mekezi”
yapıldı. ( Oğlu Selim acar halen Yalova / GEM ‘de Antrenörlük yapmaktadır.
Resim 188; Hakkı Başar
1970 Yılında Sakarya/Sapanca/Uzun Kum’da Dünya’ya geldi. 1992 Yaz
Olimpiyatları'nda gümüş madalya kazanmıştır. Bunlar dışında Dünya Güreş Şampiyonası'nda,
Avrupa Güreş Şampiyonası'nda, Balkan Şampiyonası'nda ve Akdeniz Oyunları'nda
şampiyonluklar kazanmıştır. 1996 ve 2000 Yaz Olimpiyatları'na da katılmış.
Hakkı Başar’ın 1992 Olimpiyatlarındaki gümüş ve sonraki Avrupa ile Dünya’daki
madalyaları 1991 yılında TGF Başkanlığına gelen yeni dönem ile örtüşmektedir.Hakkı Başar
daha sonra İBB’ye geçmiş,sonrasında ise Avrupa ve Dünya şampiyonlukları almıştır.Önce
Kulüpte antrenör ve teknik direktörlük sonrasında ise yıllarca grekoromen güreş milli
takımında ise antrenör ve milli takım teknik direktörlüğü yapmış.Halen İBB’de teknik
direktörlük yapıyor.
Dereceleri;
1988 yılı Köstence ROMANYA da Greko-Romen stil 82 Kg da Balkan 1.
1989 yılı Budapeşte MACARİSTAN Ümitler Greko-Romen stil 87 Kg Dünya 7.
1990 yılı Poznan POLANYA da Greko-Romen stil 82 Kg da Avrupa 9.
1990 yılı Roma İTALYA da Greko-Romen stil 82 kg da Dünya 9.
1991 yılı Atina YUNANİSTAN da Greko-Romen stil 90 Kg da Akdeniz Oyunları 6.
1992 yılı Kopenhang DANİMARKA da Greko-Romen stil 90 Kg da Avrupa 8.
1992 yılı Barcelona Olimpiyatlarında Greko-Romen stil 90 Kg da 2.
1993 yılı Aagde FRANSA da Greko-Romen stil 90 Kg da Akdeniz Oyunları 1.
1993 yılı İstanbul TÜRKİYE de Greko-Romen stil 90 Kg da Avrupa 3.
1995 yılı Besoncon FRANSA da Greko-Romen stil 100 Kg da Avrupa 7.
1995 yılı Prag ÇEKOSLAVAKYA da Greko-Romen stil 90 Kg da Dünya 1.
1996 yılı Atlanta Olimpiyatlarında Greko-Romen stil 90 Kg da 5.
1997 yılı Bari İTALYA da Greko-Romen stil 97 Kg da Akdeniz Oyunları 1.
1997 yılı Quolu FİNLANDİYA da Greko-Romen stil 97 Kg da Avrupa 1.
1997 yılı Varşova POLANYA da Greko-Romen stil 97 Kg da Dünya 10.
1998 yılı Minsk BEYAZ RUSYA da Greko-Romen stil 97 Kg da Avrupa 3.
1998 yılı Gavle İSVEÇ de Greko-Romen stil 97 Kg da Dünya 6.
Resim 189; Şaban Donat
1970 Sivas/Yıldızeli doğumludur. Daha sonra 1985 yılında İstanbul Güreş İhtisas
Kulübünde güreş yapmaya başladı. Önce serbest daha sonra ise antrenör Ata karataş’ ın
teklifi üzerine Grekormen stile başladı.Özellikle ;Avrupa ile Dünya’daki madalyaları 1991
yılında TGF Başkanlığına gelen yeni dönem ile örtüşmektedir.
Şaban Donat’ta 1995 Yılındaki aldığı Avrupa İkinciliğ bu bu açıdan çok önemli. Şaban
Donat; Akdeniz, Balkan ,Avrupa ve Dünya şampiyonalarında değişik madalyalar aldıktan
sonra, kulüpte antrenörlük ve teknik direktörlüğe yükselmiş. Milli takımlarda ise gençler ve a
takımda antrenör olarak görev aldı. Azerbaycan ‘da önce A ,daha sonra ise gençlerde milli
takım görevi yapmıştır.Halen görevini başarı ile sürdürmektedir.
Dereceler;
Date
Competition
Style
Age Group
Weight Class
Country
Rank
1999-05-13
European Championship
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
9.
1998-08-27
World Championship
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
12.
1998-04-23
European Championship
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
11.
1997-11-13
World Cup
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
2.
1997-09-10
World Championship
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
10.
1997-07-13
Jeux Mediterranéens
Greco-Roman
Seniors
125.0
TUR
2.
1997-05-22
European Championship
Greco-Roman
Seniors
125.0
TUR
7.
1996-03-27
European Championship
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
15.
1995-10-01
World Championship
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
10.
1995-06-25
Grand Prix of Germany
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
2.
1995-01-01
World Military Games
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
1.
1995-01-01
European Championship
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
2.
1994-09-08
World Championship
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
19.
1994-04-15
European Championship
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
4.
1993-06-25
Jeux Mediterranéens
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
2.
1993-03-27
Grand Prix of Germany
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
7.
1992-03-27
Grand Prix of Germany
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
5.
1991-09-27
World Championship
Greco-Roman
Seniors
130.0
TUR
10.
1990-11-17
Balkans Championship
Greco-Roman
Espoir
130.0
TUR
2.
1990-01-01
European Championship
Greco-Roman
Espoir
130.0
TUR
5.
Resim 190; Serkan Özden
Serkan Özden 1977 İstanbul doğumlu. İGİK’ in alt yaısından yetişti. Büyüklerde
Serkan Özden ;Avrupa üçüncüsü olarak şeytanın bacağını kırmıştır. Daha sonra İBB’ ye
geçmiş. Bir süre sonra ise aynı kulüpte daha sonra ise milli takımda antrenörlüğe
başlamıştır.Halen görevini sürdürmektedir.
Dereceleri;
Date
Competition
Style
Age Group Weight Class Country Rank
2010-08-10 World Military Championship
Greco-Roman Seniors
96.0
TUR
2.
2009-09-25 World Championship
Greco-Roman Seniors
96.0
TUR
7.
2009-06-25 Jeux Mediterranéens
Greco-Roman Seniors
96.0
TUR
1.
2009-04-04 European Championship
Greco-Roman Seniors
96.0
TUR
5.
2009-02-14 Dan Kolov - Nikola Petrov Tournament
Greco-Roman Seniors
96.0
TUR
2.
2007-09-17 World Championship
Greco-Roman Seniors
96.0
TUR
9.
2007-06-15 Grand Prix of Germany
Greco-Roman Seniors
96.0
TUR
1.
2007-02-24 World Cup
Greco-Roman Seniors
84.0
TUR
7.
2005-06-26 Jeux Mediterranéens
Greco-Roman Seniors
84.0
TUR
2.
2005-04-12 European Championship
Greco-Roman Seniors
84.0
TUR
2.
2004-04-08 European Championship
Greco-Roman Seniors
74.0
TUR
8.
2004-02-28 Olympic Qualification Tournament
Greco-Roman Seniors
74.0
TUR
13.
2003-10-25 World Cup
Greco-Roman Seniors
84.0
TUR
4.
2003-05-23 European Championship
Greco-Roman Seniors
74.0
TUR
3.
2002-06-21 World University Championship
Greco-Roman Seniors
96.0
TUR
3.
2001-09-04 Jeux Mediterranéens
Greco-Roman Seniors
97.0
TUR
3.
2000-11-06 World University Championship
Greco-Roman Seniors
85.0
TUR
3.
2000-10-25 World Military Championship
Greco-Roman Seniors
85.0
TUR
1.
2000-04-14 European Championship
Greco-Roman Seniors
85.0
TUR
5.
1997-08-13 World Championship
Greco-Roman Juniors
83.0
TUR
1.
1997-06-26 European Championship
Greco-Roman Juniors
83.0
TUR
2.
1997-01-01 World Military Games
Greco-Roman Seniors
85.0
TUR
3.
1995-07-06 European Championship
Greco-Roman Juniors
81.0
TUR
1.
1994-08-18 World Championship
Greco-Roman Juniors
81.0
TUR
4.
1993-07-01 World Championship
Greco-Roman Cadets
65.0
TUR
1.
1992-08-13 World Championship
Greco-Roman Cadets
60.0
TUR
2.
Resim; 191 ;Vasıf Arzumanov
1988 Bakü doğumlu.
Vasıf Arzumanov ; Büyükler kategosrisinde 2000’ li yıllarda İGİK’ e gelen ve kısa zamanda
uyum sağlayan; Vasıf Arzumanov’ 2010 yılında Moskova’da yapılan Büyükler Dünya
şampiyonasında ; Yeni dönemde çok anlamlı bir bronz madalya aldı.
Bu sıralama devam ediyor..
D) DİĞER .. Başkan ve yöneticiler.
Resim 192; Y.Ziya Öniş
1892 yılında Sarıyer’ de doğdu. Galatasaray Futbol kulübünde oynadı. Yurt dışına
gitti. İsviçre Servette FC kulübünde fotbol oynadı. Yurda dönüşünde Ali Sami Yen ile yolları
ayrıldı. Galatasaray kulübünden ayrılarak , “Sarı Kırmızı” adı altında bir futbol kulübü
kumaya çalıştılar ,ancak olmadı. Bu kez “Ateş-Güneş” adı ile arkadaşları ile beraber
yeni bir kulüp kurdular. Başkanlığına Atatürk’ ün yakın arkadaşı Cevat Abbas bey
getirildi.
Yusuf Ziya Öniş 1924 Yılında Türkiye Futbol başkanlığına getirildi. Sağlığında
Atataürk’ ün “Ateş-Güneş” kulübüne ilitifatları ile sempatisini sık sık dile getirdiği
bilinmektedir. Kulüp güçlü yönetim ve sporculara sahipti.
En önemlsii ise; 1938-39 sezonunda, sadece futbolda değil ,kürek sporunda,
içinde şube olarak Kumkapı İdman Kulübü ve Haliç İdman Ocağı’ da barındıran ve
popüler olan güreş dallalrında da fırtına gibi esen “GÜNEŞ KULÜBÜ “ Atatürk’ ün
vefatını takiben aldığı bir ara kararla tüm şubeleri ile beraber kulübün feshine gidiyor.
Dönemin Bürokrasi ve siyaset çevrelerinde “ İmparartor” olarak anlılyordu. 1950-52
yılları ararsında Galatasaray kulübü başkanlığı da yaptı. 1960 yılında 68 yaşında yaşama
veda etti. Adı sarıyer’ de bulunan Fotbol sahasına verilmiştir.
Resim 193; Cemal ERÇMAN
1896 Yılında İstanbul’da doğdu. Halter sporu ile Beşiktaş Jimnastik kulübünde tanıştı.
O zamanlar kaldırılan ağırlıklar; Kulplu Gülle(Şimdiki “Danbıl “denebilir)“Zamamnında
halter ve ağırlık çalışması yapanlar Gülleci diye anılıyordu.”Beşiktaş’ ın haricinde
Galatasaray ve Kumkapı’ da da antrenmanlara katılıyordu. 1924 Olimpiyat oyunlarına
halterde katıldı.1928 Amsterdam’da ise 8. Oldu.20.Yüzyılın başlarında Dünya’da sporda
adeta devrim yaşanıyordu. 1895 yılında düzenlenene ilk Olimpiyatların bu dönüşümde rolü
vardı. İşte bu yıllarda ilk kez Galatasaray Lisesinin (Mekteb-i Sultan-i) Fransız
öğretmenlerince Türkiye’ye tanıtılan halter sporu ,önceleri aletli jimnastiğin bir parçası
olarak faik hoca tarafından benimsendi. Ardından , 1903 yılında ardından yaygınlaştı. Burada
en önemli vurgulanmak istenen ise; Kumkapı İdman Kulübünde ve Haliç İdman
Ocağında ağırlık çalışmalalrının güç artırımına yardımcı olduğunu gören dönemin
antrenörleri ,halteri benimsemeleri olmuştur.Ayrıca çalışma programlarınada almış
olmaları….
Resim 194; Sadullah ÇİFTÇİOĞLU
1898 Yılında İstanbul’ da doğdu. Minder güreşine Haliç İdman Ocağında başladı.
Yönetici ve hakem olarak uzun yıllar Türk Güreşine hizmet etti. 1951 yılına kadar güreş
hakemi, 1948 Londra Olimpiyat oyunları sonrası “Profesyonellik “ iddialarına hedef olan
Vehbi Emre’ nin yerine 1951-1953 yıllarında Türkiye Güreş Federasyonu as başkanı ve
başkanı olarak görev yaptı. UWW(FILA) Yönetim kademesinde yer aldı. 1969 yılında vefat
etti.
Resim 195; Abbas SAKARYA
1912 Yılında İsatanbul’ da doğdu. Kumkapı İdman Kulübünde güreşe başladı. Raul
Peter ve S.Cenap Berksoy ilk antrenörleridir. 1930 Yılında 61Kg’da Türkiye şampiyonu oldu.
Olimpiyat şampiyonumuz Yaşar ERKAN’ da rakibiydi.
Abbas Sakarya; cemiyet yaşamında üstün başarının , sıra dışı zekanın , ileri
görüşlülüğün , kişisel mükemmeliyetin , bu niteliklere sahip olamayanalarca nasıl haset ve
ksıkançlıkla baltalandığının , nasıl yok edilmeye çalışıldığının çok çarpıcı bir örneğidir
Abbas Sakarya..
Onun için; “ Güreşin Mühendisi” derlerdi. Çok yönlü özellikleri olan bir kişi idi.
Sporun insan yaşamındaki fonksiyonunu ve gerekliliğini çözümlemiş bir insandı.
Atatürk’ ün emri ile ; 1938 yılında Dünya’da ilk ve tek “Spor Akademisini”
kurmuş olan Macaristan’ a eğitim için gönderilir. Bir süre Ankara’ da Milli Kütüphane ‘ de
yer alır.
1948 yılında Olimpiyatalrında Milli takımımızı hazırlamak üzere bazı ülkelerle
yazışmalar yaptı. Bunların içinde Macaristan ‘da vardı. Şöyle bir gelişme olur ; Ülkemizde
bir dönem görev yapan Raul Peter’ de ülkesidir. Macaristan’dan gelen cevapta; Bizden
Güreş antrenörü talep eden mektubununzu memenuniyetle aldık. Sonuçta bir araraştırma
sonucu sizin Spor akademimimizi birincilikle bitirdiğinizi öğrendik. Kendisi ile temas
etmenizi öneririz derler. Bu arada Abbas Sakarya istanbul’a dönmüştür. İstanbul’ da Robert
Kolej’ den gelen spor hocalığı görevini tam 28 yıl sürdürür.
Zaman içerisnde İstanbul yüzme İhtisas kurucuları ararsında yer alır. 2005 yılında
TMOK üyesi olur. En son etiler’de Huzur Evinde misafirdir. İGİK ve İGİKESV başkanı
Sadettin TANTAN’ ın ziyareti ve sürekli olarak rahmetli eski Uluslaraarsı güreş hakemi
Ahmet KÖKSAL ile ilgi göstermesi onu fevkala de sevindiridği bilinmektedir.
Resim 196; Bekir YOLCU
1912 yılında İsparta’da doğdu. Genç yaşta geldiği İstanbul’da Kumkapı İdman
Kulübünde güreşe başladı. İzmir’de askerliğini yaparken katıldığı Türkiye şampiyonasında ;
Yaşar Doğu ve İzzet Tatatri’ nin ardından 3. Oldu. 1940 ve 1941 yıllarında 66kg.da Türkiye
şampiyonu oldu. 1942’de 3. 1943 yılında ise Gazanfer Bilge’nini ardından 2. Oldu.
İkinci Dünya savaşının ardından 1950 yılında 67kg’ da 3. Oldu. Güreş camiasında
Kıllı Bekir olarak anılırdı. (Sempati ve sevgi belirtisi)
İleri yaşlarda hayranlık uyandıran zindeliği ile İstanbul Güreş İhtisas Kulübünüde
antrenmanlara devam etti.
Sırası ile ; Yönetim Kurulu.üyeliği,haysiyet ve Divan kurulu, Divan başkanlığı yaptı.
Yeni kulüp tesislerinin kurulmasında yer alan gurup içersinde yer aldı.
En son olarak bir dileği vardı o gerçekleşti. 2002 Yılında Veteranlar Dünya
şampiyonasına İGİKESV başkanı Sadettin Tantan tarafından yollandı. 2005 yılında
Sarıyer’ deki evinde vefat etti…
Resim 197; OktayKURTBÖKE
1936 Yılında İstanbul’ da doğdu.galatasaray Lisesini bitirdikten sonra Hukuk
Fakültesine devam etti. (Üniversitenin Gaztecilik bölümünü bitirdi) 1959 Yılında gazeteciliğe
başladı. Zamanla çok değişik gazetelerde aynı zamanda genel yayın Yönetmeni olarak ta
çalıştı. Dürüstlüğü ile tanınmış bir aydın, fikir ve mücadele adamıydı. 1981 yılında TSYD
Başkanlığı yaptı.
Güreşle tanışma; 1991 yılında , o zaman spor muhabirliği yapan ,spor akademisi olan
bir gencin ; Günümüzün Biyomeknik Profesörü Cengiz Yakut’ un teşviki ile ziyaret ettiği
İstanbul Güreş İhtisas Kulübünde Sadettin TANTAN ile tanıştı. (O zaman kulüp yönetiminde
olan Nurettin Çetinkaya’ da komşusu idi) Galatasaray Lisesinde iken aşina olan olduğu güreşe
1991 yılında TGF Başkanlığına as başkan olarak katıldı. UWW ve CELA’ nın basın
komitelerine seçildi. İGİKKV’ da arşiv çalışmalarına önayak oldu. Arşiv’ in her alanda ne
kadar önemli olduğunu başta İGİK’ te antrenörlük yapan Ata Karataş ve gençlere öğretti.
1992 Barselona Olimpiyatlarına iştirak etti. Türk güreşininin yeniden dirilişine
Sadettin Tantan ‘ la birlikte yardımcı oldu. UWW orginazsyon komitesinde de ayrıca yer aldı.
İGİK’ te bina içersinde ; Avrupa’ da eşi ve benzeri olmayan bir “Türk Güreşi Arşivdökümantasyon/ kütüphane ve video diğer bir birimin oluşması için Sadettin Tantan ‘
dan yardımcı olunmasını istedi. Ve odlu da..)
Yoğun çalışma temposu içersinde Diabet hastası olan bedeninde değişik başka kalpkaraciğer-böbrek ve diğer arızalarında oluşmasına neden olmuştu. 1999 yılında vefat etti.
Arkasında; Gufran Kurtböke,kızı Pürlen ve ardında yüzlerce gazeteci ,spor adamı ve siyaset
dünyamızdan aydını bıraktı..
Resim 198; SALİH TEZEL
Diğer kısmında yer alan ve yukarıda sıraladığımız kişlere ekleyecek
sayısız hizmet ve emek vermiş değerli şahsiyetleri bağrından çıkarak
İstanbul Güreş İhtisas Kulübü Tarihçesinde biraz daha detaylı verildi,
ancak aşağıda yine yukarıda zikredilelerin kişilerin dışında da sayısız
idareci,antrenör,sporcu ve diğer.. yetiştirdi İGİK ..
Bu bölümde de ,bir çok değerli İGİK’ ten yetişen
Yönetici,antrenör,sporcu ve daha diğer kişiler giremeyi hak ediyor elbette..
Onlarıda saygı ve sevgi ile selamlaıyoruz..
Birde son olarak; İGİK’ ten yetişip vefat eden değerli hakemlerde
mevcut; Bazıları ;
Cahit Gündoğdu,Ümit Demirağ, Uğur Sayın, Ahmet Köksal,Kemal
Demirsüren,Alp Karabiber,
15. Güreş İhtisas Kulüpleri;
İGİK İN ÖNCÜLÜK ETTİĞİ ( İSİM İSİM HAMİLİĞİ..)
Resim 199; Türkiye’nin güreş branşında en eski ve köklü
ayakta tam 96 yıldır ayakta duran asırlık çınarı “İstanbul Güreş
İhtisas Kulübü’ “dür.Bunu yanında zamanla “Güreş İhtisas Kulübü”
adı altında kurulan kulüpler var,ancak bir kısmı açıldıktan sonra
kapanmıştır.Bir kısmı da açık ancak İstanbul Güreş İhtisas Kulübü
kadar aktif değildir.
İşte bazıları;
1. İstanbul Güreş İhtisas
2. Ankara Yaşar Doğu Güreş İhtisas
3. Milas Güreş ihtisas
4. Hendek Güreş ihtisas
5. Yimpaş Güreş İhtisas
6. Yalova Güreş İhtisas
7. Yeşilyurt Güreş İhtisas
8. Kahramanmaraş Güreş İhtisas
9. Elbistan Güreş ihtisas
10.Bafra Güreş İhtisas Kulübü
11.Büyükçekmece Güreş İhtisas Kulübü
12.Cengiz Elbiya Güreş İhtisas Kulübü
13.Elmalı Güreş İhtisas Kulübü
15.Siirt Güreş İktisas Kulübü
16.Çamlıca Güreş İhtisas(Hikmet İskender)
17.Ladik Kemal kaplan Güreş İhtisas Kulübü
……………………………
16.İSTATİSTİKİ BİLGİLER
KAYNAK ; www.unitedworldwrestlıng.org(https://unitedworldwrestling.org/database)
1919 YILINDAN İTİBAREN (KURULUŞUNDAN BUGÜNE)
KULÜP ADINA VE MİLLİ TAKIMI TEMSİLEN GÜREŞ YAPAN
SPORCULARIMIZDAN;MADALYA ALANLAR
BÜYÜKLER(EN İYİ DERECELERİNDEN BİR TANESİ)
1. OLİMPİYAT OYUNLARI
YILI YERİ
SIKLETİ STİL ADI VE SOYADI ŞAMPİYONA ADI DERECESİ DÜŞÜNCELER
1936 BERLİN
61KG GR
YAŞAR ERKAN
OLİMPİYAT
1.
1936 BERLİN
79KG
FS
M.AHMET KİREÇÇİ
OLİMPİYAT
3.
1948 LONDRA +87
GR
M.AHMET KİREÇÇİ
OLİMPİYAT
1.
1948 LONDRA 57KG
GR
HALİL KAYA
OLİMPİYAT
3.
1956 MELBURN 52KG GR DURSUN ALİ EĞRİBAŞ OLİMPİYAT
3.
1956 MELBORN 73KG GR
MİTHAT BAYRAK
OLİMPİYAT
1. 1960/74KG/GR/1.
1960 ROMA
62KG
GR
MÜZAHİR SİLLE
OLİMPİYAT
1.
1964 TOKYO
70KG
GR
KAZIM AYVAZ
OLİMPİYAT
1.
İSVEÇTE
1992 BARSELONA 90KG GR
HAKKI BAŞAR
OLİMPİYAT
2.
İBB
2. DÜNYA ŞAMPİYONALARI (BÜYÜKLER)
YILI YERİ
SIKLETİ STİL ADI VE SOYADI ŞAMPİYONA ADI DERECESİ DÜŞÜNCELER
1950 STOKHOLM 57KG GR
HALİL KAYA
DÜNYA
1951 HELSİNKİ 52KG
ALİ YÜCEL
DÜNYA
1955 KARLSRUHE 62KG GR
MÜZAHİR SİLLE
DÜNYA
1961 YOKAHAMA 78KG GR
YAVUZ SELEKMAN DÜNYA
SR
2.
1. 1950/GR/52/2.-VEFAT
2.
3.
1958/62KG/2.
1962/78KG/GR/3.
1962 TOLEDO
70KG
GR KAZIM AYVAZ
DÜNYA
1.
1965 ………….
78KG
GR SIRRI ACAR
DÜNYA
3. 1967/78KG/GR/1.
1966 TOLEDO
57KG
GR ÜNVER BEŞERGİL
DÜNYA
3.
1967 BÜKREŞ
70KG
GR VAHAP PEHLİVAN DÜNYA
3.
1995 PRAG
90KG
GR HAKKI BAŞAR
1.
2010 MOSKOVA 66KG
DÜNYA
GR VASIF ARZUMANOV DÜNYA
1958/73KG/1./GR
!!!!!
3.
A) Ümitler
YILI YERİ
SIKLETİ STİL ADI VE SOYADI ŞAMPİYONA ADI DERECESİ DÜŞÜNCELER
1991 PRAG 100KG GR TAHİR YILMAZ
DÜNYA
2.
B) Gençler
YILI YERİ
SIKLETİ STİL ADI VE SOYADI ŞAMPİYONA ADI DERECESİ DÜŞÜNCELER
1983 AMERİKA 65KG
GR ZEKİ ŞAHİN
DÜNYA
3.
1983 AMERİKA 70KG
SR
SELAMİ KARAKUŞ
DÜNYA
3.
AHMET DURNA
DÜNYA
3.
GR NURKAN AVCI
DÜNYA
2.
DÜNYA
3.
1983 AMERİKA 52KG SR
1991 İSPANYA 88KG
1992 KOLOMBİYA 81KG GR KAZIM AKTAŞ
1996 POLONYA 74KG
1997 MISIR
81KG
GR YUSUF DÜZER DÜNYA 1. 1997/GR/76KG/1.
GR SERKAN ÖZDEN
DÜNYA
1.
1999 BÜKREŞ
97KG
GR HÜSEYİN UZUNER
DÜNYA
3.
2000 NANATES 54KG
GR MÜCAHİT VARDAL
DÜNYA
2.
2000 NANTES 76KG
GR ZAFER BAŞAR
DÜNYA
2.
2008 İSTANBUL 74KG
GR SELİM DEMİR
DÜNYA
3.
2012 PATTAYA 84KG
GR BARIŞ GÜNGÖR
DÜNYA
1.
C) Yıldızlar
YILI YERİ
SIKLETİ STİL ADI VE SOYADI ŞAMPİYONA ADI DERECESİ DÜŞÜNCELER
1982 C.SPRING 68KG
SR SELAMİ KARAKUŞ
DÜNYA
2.
1987 ZZZ
55KG
GR NEJDET ÇAKIROĞLU DÜNYA
1.
1987 ZZZ
78KG
GR NECMETTİN KARABACAK
1.
1989 KANADA 55KG
GR YAVUZ YILMAZ
DÜNYA
1.
1990 B.PEŞTE 70KG
GR KAZIM AKTAŞ
DÜNYA
1.
1991 KANADA 95KG
SR TOLGA İPEK
1991 KANADA 76KG
GR R.GÜLTEKİN DURMAZER DÜNYA
1992 İSTANBUL 60KG
GR SERKAN ÖZDEN
DÜNYA 2. 1993/65KG/GR/1.
1994 ABD
60KG
GR YUSUF DÜZER
DÜNYA 1. 1995/65KG/GR71.
1995 ABD
55KG
GR HÜSEYİN AKBURU DÜNYA
1996 TAHRAN
83KG
DÜNYA 1. 1993/SR/1.
3.
1.
GR HÜSEYİN UZUNER
DÜNYA
1.
GR HAKAN TUFAN
DÜNYA
3.
1999 DANİMARKA 74KG GR YUSUF DÜZER
DÜNYA
2.
1996 TAHRAN 95KG
1987 katoviçe 78KG
GR ALİ OKTAY
DÜNYA
2. YIL
3. AVRUPA ŞAMPİYONALARI BÜYÜKLER
YILI YERİ
SIKLETİ STİL ADI VE SOYADI ŞAMPİYONA ADI DERECESİ DÜŞÜNCELER
1946 STOKHOLM 87KG SR
ÇOBAN MEHMET AVRUPA
3. -1938/87/GR/3.-
1947 PRAG
MUSTAFA ÇAKMAK AVRUPA
3. -1939/87/GR/3.-
1949 İSTANBUL 52KG SR
ALİ YÜCEL
AVRUPA
1.
1949 İSTANBUL
67KG SR
SERVET MERİÇ
AVRUPA
1.
1966 ESSEN
70KG GR
ALİ KAZAN
AVRUPA
3.
1968 VASTERAS 79KG GR
SIRRI ACAR
AVRUPA
1.
1969 MODENA 70KG GR
VAHAP PEHLİVAN
1989 POLONYA 68KG SR
YÜKSEL DİNÇER
1990 POZNAN
FEVZİ ŞEKER
87KG GR
68KG SR
AVRUPA
2.
AVRUPA
AVRUPA
1993 İSTANBUL 90KG GR HAKKI BAŞAR AVRUPA
3.
1.
3. 1991/90KG/GR/1. 1998/GR/97/3.
1995 FRANSA
130KG GR
ŞABAN DONAT AVRUPA 2.
2003 OSLO
74KG GR SERKAN ÖZDEN AVRUPA 3. 2005/GR/85KG/2.
A) Ümitler
YILI YERİ
SIKLETİ STİL ADI VE SOYADI ŞAMPİYONA ADI DERECESİ DÜŞÜNCELER
1988 POLONYA
52KG GR ÖMER ESMER
AVRUPA
3.
1992 MACARİSTAN 100KG GR M.GÖKMEN İNAN AVRUPA
2.
B) Gençler
YILI YERİ
SIKLETİ STİL ADI VE SOYADI ŞAMPİYONA ADI DERECESİ DÜŞÜNCELER
1989 ALMANYA
88KG GR TAHİR YILMAZ AVRUPA 2.
1995 VİTTEN 81KG GR SERKAN ÖZDEN
1997/GR/81KG/2.
AVRUPA 1.
1995 ALMANYA 74KG GR YUSUF DÜZER
1998/GR/74KG/3.
AVRUPA 2.
1995 ALMANYA 63KG GR HÜSEYİN AKBURU
1998/70KG/GR/3.
AVRUPA 3.
1997 İSTANBUL 60KG GR MUSTAFA ARICI AVRUPA
2.
2007 BELGRAD 74KG GR M.ALİ KÜÇÜKOSMAN AVRUPA 3.
2010 SAMUKOV 60KG GR H.TAHSİN ÖZKUL
AVRUPA 3.
C) Yıldızlar
YILI YERİ
SIKLETİ STİL ADI VE SOYADI ŞAMPİYONA ADI DERECESİ DÜŞÜNCELER
1986 BURSA 78KG GR ALİ OKTAY
AVRUPA
2.
1986 BURSA 78KG GR UĞUR ÖZTÜRK
AVRUPA
3.
1986 BURSA 51KG NEJDET ÇAKIROĞLU
AVRUPA
1.
1986 BURSA 78KG NECMETTİN KARABACAK AVRUPA
1.
1986 BURSA 38KG HAMZA DÜZER
1.
AVRUPA
1986 BURSA 38KG ALİ AKÇA
AVRUPA
2.
1988 İZMİR 43KG ALİ AKÇA
AVRUPA
1.
1988 İZMİR 76KG İBRAHİM DEMİRTÜRKOĞLU AVRUPA
2.
1988 İZMİR 95KG
AVRUPA
1.
2001 İZMİR 63KG GR Y.EMRE ÇÖMLEKÇİ AVRUPA
3.
2005 TİRAN 63KG GR VASIF ARZUMANOV AVRUPA
3.
2006 İSTANBUL 85KG GR MUSA AKÇA
AVRUPA
3.
2007 VARŞOVA 63KG GR YUSUF ALVER AVRUPA
3.
MURAT ÖRGÜN
2007 VARŞOVA 76KG GR M.ALİ KÜÇÜKOSMAN AVRUPA
2012 KATOVİÇE 69KG GR Y.EMRE BAŞAR AVRUPA
2013 BAR
3.
1.
100KG GR BATUHAN GÖKTUĞ CIBIR AVRUPA
3
4. AKDENİZ OYUNLARI
YILI YERİ
SIKLETİ STİL ADI VE SOYADI ŞAMPİYONA ADI DERECESİ DÜŞÜNCELER
1959 BEYRUT
52KG
GR
DURSUN ALİ EĞRİBAŞ AKDENİZ
1.
1959 BEYRUT 73KG
GR
MİTHAT BAYRAK
1.
1963 NAPOLİ
78KG
GR YAVUZ SELEKMAN
1967 ………….
78KG
GR SIRRI ACAR
AKDENİZ
3.
1963 NAPOLİ
57KG
GR ÜNVER BEŞERGİL
AKDENİZ
1.
1971 İZMİR
62KG
GR MÜCAHİT GÜNGÖR
AKDENİZ
1.
1983 KAZABLANKA 82KG
1987 LAZKİYE
74KG
GR AYDIN METİNER
AKDENİZ
1.
AKDENİZ
3.
SR
FEVZİ ŞEKER
AKDENİZ
1. 1983/SR/74KG/1.
1991 VARNA
48KG
GR
ÖMER ELMAS
AKDENİZ
1.
1993 FRANSA
100KG GR
TAHİR YILMAZ
AKDENİZ
2.
1993 FRANSA
90KG
GR
HAKKI BAŞAR AKDENİZ 1. 1991/GR/90KG/1.-1997/90KG/GR/1.
1993 FRANSA
130KG
GR
ŞABAN DONAT AKDENİZ 2. 1997/GR/130KG/2.
1993 FRANSA
48KG
GR
RAMİS ÇELİK
2001 TUNUS
97KG
GR
SERKAN ÖZDEN AKDENİZ 3. 2005/84KG/GR/2. 2009/96KG/GR/1.
2001 TUNUS
54KG
GR MÜCAHİT VARDAL AKDENİZ 1.
2001 TUNUS
63KG
GR SELAHATTİN GÜNGÖR AKDENİZ 3.
AKDENİZ 1.
5. BALKAN ŞAMPİYONALARI (1969 Yılından itibaren gençler kategorisinde devam etti.)
YILI YERİ
SIKLETİ STİL ADI VE SOYADI ŞAMPİYONA ADI DERECESİ DÜŞÜNCELER
1932 İSTANBUL 56KG
GR
KÜÇÜK MUSTAFA BALKAN
1.
1932 İSTANBUL 61KG
GR
ABBAS SAKARYA BALKAN
1.
1932 İSTANBUL 71KG GR SAİM ARIKAN BALKAN 1.1933/GR/72KG/1. 1934/GR/66KG/1.
1935/GR/66KG/1.
1932 İSTANBUL 79KG GR NURİ BOYTORUN BALKAN 1.1933/GR/79KG/1.1934/79KG/GR/1.
1935/GR/79KG/1.
1932 İSTANBUL 87KG GR MUSTAFA ÇAKMAK BALKAN
1935/GR/87KG/1. 1937/GR/87KG/1. 1940/GR/87KG/1.
1. 1934/87KG/GR/1.
1933 İSTANBUL 61KG
1937/GR/61KG/1.
GR YAŞAR ERKAN BALKAN 1. 1934/GR/61KG/1. 1935/GR/61/1.
1933 İSTANBUL 87KG
1940/GR/79KG/1.
GR M.AHMET KİREÇÇİ BALKAN
1. 1937/GR/79KG/1.
1937 İZMİR
GR YUSUF ASLAN
1.
66KG
BALKAN
1933 İSTANBUL 87KG GR MEHMET ÇOBAN BALKAN
1935/GR/87KG/1. 1937/GR/87KG/1. 1987/GR/87KG/1.
1. 1934/87/GR/1.
1959 İSTANBUL 57KG
GR D.ALİ EĞRİBAŞ
BALKAN
1.
1959 İSTANBUL 73KG
GR KAZIM AYVAZ
BALKAN
1.
1966 LUBLİANA 57KG
GR MUHSİN ALTUN BALKAN
1.
1963 İSTANBUL 78KG
GR
CUMALİ BALÇIKANLI 1. 1969/GR/1/74KG 1971/GR/74KG/1.
1963 İSTANBUL 57KG GR
ÜNVER BEŞERGİL BALKAN
1.
1969 İSTANBUL 68KG SR
HAYRETTİN GÜLAÇTI BALKAN
1. 971/SR/68KG/1.
1979 SİPLİT
SR FEVZİ ŞEKER
2.
1980 İSTANBUL 82KG
GR LÜTFİ YILMAZ
2. 1981/82KG/GR/2.
1980 İSTANBUL 55KG
GR ZEKİ ŞAHİN
1980 İSTANBUL 62KG
GR ALAATTİN ÖZGÜR
1981 PİROT
68KG
48KG GR KEMAL KAHRAMAN
1980/SR/68/2.
1. 1981/55KG/GR/1. 1982/57KG/GR/1.
3. 1981/62KG7GR/2.
2.
1981 PİROT
57KG
GR AHMET BAYRAKTAR
2.
1983 BÜKREŞ
48KG
GR
2.
AHMET DEMİR
1984 BULGARİSTAN 100KG GR H.HÜSEYİN YAŞAR
SR
3. 1985/100KG/GR/1.
1985 EDİRNE
74KG
SELAMİ KARAKUŞ
1985 EDİRNE
48KG GR
ÖMER ESMER
1987 ATİNA
48KG
H.İBRAHİM CANPOLAT
1988 BÜKREŞ
90KG GR
HAKKI BAŞAR
1988 BÜKREŞ
100KG GR
YESUGAY AKSAKAL 2.
GR
GR
1. 1987/52KG/GR/1.-1983/48KG/GR/3.
68KG
1990 SAKARYA
82KG GR KUBİLAY AKSAKAL
UĞUR ÖZTÜRK
2.
3.
TAHİR YILMAZ
1.
1990 SAKARYA 130KG GR ŞABAN DONAT
2.
1990 SAKARYA 90KG
3.
GR NURKAN AVCI
1991 YUGOSLAVYA 100KG
2.
1.
1990 SAKARYA
1990 SAKARYA 100KG GR
2. 1987/82KG/SR/2.
M.GÖKMEN İNAN
3.
6. ORDULARARASI DÜNYA ŞAMPİYONALARI
YILI YERİ
SIKLETİ STİL ADI VE SOYADI ŞAMPİYONA ADI DERECESİ DÜŞÜNCELER
1987 SURİYE
82KG SR
SELAMİ KARAKUŞ DÜNYA ŞAMPİYONASI 1.
1987 SURİYE
90KG GR MAHMUT CIBIR
DÜNYA ŞAMPİYONASI 1.
1991 İSTANBUL 130KG GR
ŞABAN DONAT DÜNYA ŞAMPİYONASI 1.
1995 İTALYA
130KG GR
ŞABAN DONAT DÜNYA ŞAMPİYONASI 1.
1995 İTALYA
57KG SR SEZGİN SELİMOĞLU DÜNYA ŞAMPİYONASI 2.
1997 HIRVATİSTAN 85KG
GR
SERKAN ÖZDEN DÜNYA ŞAMPİYONASI 3.
2000 ABD
85KG
GR
SERKAN ÖZDEN DÜNYA ŞAMPİYONASI
2000 ABD
54KG
GR
MÜCAHİT VARDAL DÜNYA ŞAMPİYONASI 2.
2000 ABD
58KG
GR
CENGİZ PAPAĞAN DÜNYA ŞAMPİYONASI 2.
1.
2007……..
74KG
GR
2010 FİNLANDİYA 96KG
HÜSEYİN AKBURU DÜNYA ŞAMPİYONASI 3.
GR SERKAN ÖZDEN
DÜNYA ŞAMPİYONASI 2.
7. ÜNİVERSİTELER DÜNYA ŞAMPİYONALARI
YILI YERİ
SIKLETİ STİL ADI VE SOYADI ŞAMPİYONA ADI DERECESİ DÜŞÜNCELER
2000 ……..
76KG
GR
YUSUF DÜZER
DÜNYA ŞAMPİYONASI 2.
2002 ……
97KG
GR
SERKAN ÖZDEN
DÜNYA ŞAMPİYONASI 3.
2010………
84KG GR AHMET YILDIRIM DÜNYA ŞAMPİYONASI 2. 2012/GR/84KG/3.
MÜCAHİT VARDAL !!!!!
8. DÜNYA KUPALARI
YILI YERİ
SIKLETİ STİL ADI VE SOYADI ŞAMPİYONA ADI DERECESİ DÜŞÜNCELER
1992 MACARİSTAN 52KG
GR
ALİ AKÇA
DÜNYA KUPASI ÜMİT 1.
1992 MACARİSTAN 90KG
GR NURKAN AVCI DÜNYA KUPASI ÜMİT
1
1992 MACARİSTAN 100KG GR M.GÖKMEN İNAN DÜNYA KUPASI ÜMİT
1.
1997 POLONYA
2.
97KG
GR HAKKI BAŞAR
DÜNYA KUPASI ÜMİT
1997 POLONYA 130KG GR ŞABAN DONAT DÜNYA KUPASI
BÜYÜK
2.
9. MİLLİ OLAN SPORCULARIMIZ
TOLGA TURAN
Date
Competition
Style
Age Group Weight Class Country Rank
2011-08-23
World Championship
Greco-Roman Cadets
Date
Competition
Style
2014-07-15
World Championship
Greco-Roman Cadets
100.0
TUR
5.
OZAN M.TANGA
Age Group Weight Class Country Rank
46.0
TUR
5.
CEMALEDDİN AKBIYIK
Date
Competition
Style
Age Group
Weight Class
Country Rank
2014-07-15
World Championship
Greco-Roman
Cadets
100.0
TUR
12.
KEMAL MÜLAYİM !!!
Date
Competition
Style
Age Group
Weight Class
Country Rank
2011-08-23
World Championship
Greco-Roman
Cadets
50.0
TUR
5.
MUSTAFA KARTAL
Date
Competition
Style
Age Group
Weight Class
Country
Rank
2012-05-12
World Cup
Freestyle
Seniors
60.0
TUR
12.
KAZIM ELDAR
Date
Competition
Style
Age Group
Weight Class
Country
Rank
2010-01-30
Vehbi Emre
Greco-Roman
Seniors
74.0
TUR
8.
BURAK ABDULLAH SOYTURK
Date
Competition
Style
Age Group
Weight Class
Country
Rank
2011-01-29
Vehbi Emre
Greco-Roman
Seniors
60.0
TUR
3.
ONUR ŞENSOY
Date
Competition
Style
Age Group
Weight Class
Country Rank
2001-08-09
World Championship
Greco-Roman
Juniors
50.0
TUR
7.
HAKAN TOPÇU
Date
Competition
Style
Age Group
Weight Class
Country Rank
2005-07-05
World Championship
Greco-Roman
Juniors
50.0
TUR
9.
İSMAİL ERDOĞAN
Date
Competition
Style
Age Group Weight Class Country Rank
2007-07-24 European Championship
Greco-Roman
Cadets
46.0
TUR
3.
2006-07-25 European Championship
Greco-Roman
Cadets
42.0
TUR
3.
Style
Age Group Weight Class Country Rank
Greco-Roman
Cadets
Style
Age Group Weight Class Country Rank
YUSUF YUCEL
Date
Competition
2004-07-29 European Championship
100.0
TUR
5.
MUSTAFA KIRAC
Date
Competition
2004-07-29 European Championship
Greco-Roman
Cadets
69.0
TUR
15.
Style
Age Group Weight Class Country Rank
Greco-Roman
Juniors
Style
Age Group Weight Class Country Rank
Greco-Roman
Cadets
Style
Age Group Weight Class Country Rank
Greco-Roman
Juniors
SEZAİ ŞİPAL
Date
Competition
2002-06-27 European Championship
54.0
TUR
4.
OMER POLAT
Date
Competition
2003-07-04 European Championship
69.0
TUR
9.
KENAN YILDIRIM
Date
Competition
2000-06-06 European Championship
85.0
TUR
8.
EBUBEKİR YILMAZ
Date
Competition
Style
Age Group
Weight Class
Country Rank
2000-07-02
World Championship
Greco-Roman
Juniors
58.0
TUR
8.
MUSTAFA KABAKÇI
Date
Competition
Style
Age Group
Weight Class
Country Rank
1997-07-10
World Championship
Greco-Roman
Cadets
42.0
TUR
8.
MAHMUT ÇAVUŞOĞLU
Date
Competition
Style
Age Group
Weight Class
Country Rank
1993-07-01
World Championship
Greco-Roman
Cadets
55.0
TUR
8.
MAHMUT YILDIRIM
Date
Competition
….7…/1991 European Championship
Style
Age Group Weight Class Country Rank
Greco-Roman
Senıor
68.0
TUR
11.
SİNAN YILMAZ
Date
Competition
Style
Age Group
Weight Class
Country Rank
1992-08-13
World Championship
Greco-Roman
Cadets
83.0
TUR
5.
ERCAN AYYILDIZ
1993
WORLD CHAMPIONSSHIP GRECO-ROMEN SENIOR
62KG
FEYZULLAH VARDARLI
Date
Competition
1989-06-22 European Championship
Style
Age Group Weight Class Country Rank
Greco-Roman
Juniors
115.0
TUR
8.
SEÇKİN SARUHAN
1989-08-04
World Championship
Greco-Roman
Espoir
74.0
TUR
9.
YUSUF İLHAN
Date
Competition
1990-07-21 European Championship
Style
Age Group Weight Class Country Rank
Greco-Roman
Espıor
76.0
TUR
9.
BİROL BAYRAKTAR
Date
Competition
Style
Age Group
Weight Class
Country Rank
1991-07-06
Jeux Mediterranéens
Greco-Roman
Seniors
68.0
TUR
5.
MEHMET YALÇIN
Yalcin, Mehmet (TUR)
Date
Competition
Style
Age Group
Weight Class
Country
Rank
1976-04-18
European Championship
Freestyle
Seniors
48.0
TUR
6.
SADIK ÇETİNKAYA
Date
Competition
1987-08-31 European Championship
Style
Age Group Weight Class Country Rank
Greco-Roman
Juniors
115.0
TUR
9.
17. Güreşenler
İSTANBUL GÜREŞ İHTİSAS KULÜBÜNDE GÜREŞMİŞ, EMEK
VERMİŞLER(KURULUŞUNDAN -2015 ’E KADAR…)
-Nedim Kaleci,Vehbi Emre,Haydar Kaynak,Kazım Ayvaz,Ahmet Çanakçılı,Saim
Arıkan,M.Ali.Bekler,Yaşar Erkan,Vefik Gürkanlar,Kamil yalman, Ahmet
Harmancı,Adnan Yurdaer,Nuri Boytorun,Münir Çalışal,Yusuf Aslan,Hüseyin
Erkmen,Bekir Yolcu,Yahya Kalkan,İhsan Erünsal,Halil Kaya,Fehmi
Büyükmutlu,Sadık Koparan,Nurettin Zafer,Alp Karabiber,Servet Meriç,Ali
Özcan,Nevzat Sözeri,Hilmi Tafracı,Fahri Umarer, Salih Tezel, Muammer
Varboz, Mehmet Bahçıvan,Muzaffer Ekimoğlu,Tahsin Kotil,Şahap
Karabulut,Baki Atıker,Bekir Avar,Cemil Karateke,Bekir Kaymak,Burhan
Pandül,Turgut Tunçtan,Muhittin Yaralı,Yekta Dalan,Lütfi Çiçekçi,Ahmet
Çakmak,Ayhan Diler,Vahdettin Tümsal,A.Mukbil Yazman,Ümit Demirağ,
17. Güreşenler /2
Metin Ergüden,Müzahir Sille,Cemal Kamacı,Talat Makaracı,Orhan
Pandül,Nahit Taşer,Mustafa Paksoy,İzettin Vardarlı ,Kahraman
Kayguzer,Yusuf Ağanoğlu,Muzaffer Işık,Zeki İpek,Taştan Koçak,Bilge
Tüte,Ramazan Özbek,Adil Özperk, Ali Yılmaz, Hayrettin Akçapınar,Muhsin
Altun,Hasan Arı,Kazım Erdil,Öztürk Güner,Sami Özer, Ziya Taşer,Burhan
Baytek,Cumali Balçıkanlı,Halit Eralpay,Mehmet Gürbüz,Hasan Canikli,Adem
Çetinkaya,Fevzi Kahraman,Özkan Öztürk,Mustafa Koşar,Kemal Özcan,Adem
Çetinkaya,Ahmet Taşer, Hadi Taşer, Kemal Top,İsmail Topakar,Osman
Kahveci, Aziz Bölükbaşı, Hikmet Karpuzcu,Hasan Keleş,Mehmet
Turgut,Mehmet Türüt,Ali Karaman,Turan Döğer,Necmettin Molla, Ali Bursalı,
Servet Akpınar,Sabri Bahçeci, Mehmet Bilgir,Ali Bursalı,Tarık Demli, Necati
Geyik,Suat Yapıcı, Osman Yaprak,Bedri Yazıcı, Hüseyin Aksan,Ahmet Altan,
İsmet Avcı, Turgur Aydoğmuş,Ragıp Ortanca, Ferdidun Alpgil, Ahmet
Belirgen,Hamza Balcı, Eol Balcı, İrfan Civan, Ferhat Can, Tanju Çanka, Yazır
Çınar,Şendur Demirhan,Yılmaz Emer, Şahap Durmuşoğlu, Mehmet
Kıran,cemal Ordoğlu,Nuri Polat, Bulut Pilav,İhsan Şarlı, Ömer Ucar, Cahit
Gündoğdu,M.Ali Üstündağ, Cengiz yavuz,İbrahim Yener, Muhittin Üstünel,
Harun Karabacak,Olcay Şen, Georgi Steyanof, Scattin Uçurdum, Hilmi Şimşek,
Hakan Yılmaz, Murat Yıldırım, Osman Babacan, Haluk Boyturun,Hamdi
Boytorun,Erol Tirli,Turgut Tekin, Nevzat Ables, Ergun Çelikoğlu, Adil
Keskin,Mevlüt Dalmaz, Tantarı, Kılıç Önal, Ertuğrul Bolgi, Turan Sönmez,
Nurettin Güler, Turhan Aslan,Hüseyin Öztürk,Bayram Karabacak, Cevdet
Civaz, Necati Ağacaoğlu, Hamdi Güler, Etaş Özpınar,Muzaffer Altaç,Nuri Civaz,
Cemal Özer, Zeki Sipahi,Tanguç Vankur,Hasan Temel, Hasan Karatepe, Kudret
sille, Servet Demirhan, Fevzi sevinç,Aydın Metiner, Şemsettin özçelik,Turhan
Pandül, Sabri Acar, Duran Kurt,Mehmet Poyraz, Avni Bahçekapılı,Cafer
Seyfioğlu,Sami Yavrucak, Süleyman Yelkenci, Sadettin Tantan,Hayrettin
Sezik,Yaşar Özgen, Kazım Özeke, Suat Yapıcı,Muzaffer Seçkin, Mustafa
Özbakan, Hüsrev Türkmen,Ömer Çetintaş,Nurettin Beşe,Selami Yılmazer,Ali
Erdoğan,Şükrü Göynücek,Ahmet Barlan, İbrahim Haso, Mahmut
Karagöz,Gazanfer Bilge,Ali Toker,vahap Pehlivan, Asım Pehlivan,Şükrü
Kayabaş, Mehmet Mirza,Yalçın Ender,D.Ali Erbaş, Muammer Demiroğlu,
Ahmet Çölgeçen,Kamil Güloğlu, Yalçın Tokay, Kamil Gidici, Ahmet Ulusoy,
17. Güreşenler /3
Ramazan Karahan, Kemal Demirsüren, Osman Çapalı, Cahit Gür,Mustafa
Yıldız, Ferit Çeter, A.Raif Dinçkök,Namık Erman,Hakan Avar,Cebrail
Uludağ,Ahmet Yenici, İbrahim Yurdaeriş,Mehmet Tunç,Kemal Oktay,Tekin
Akmansoy, Hüseyin Özal, Abdullah Kiğlı,Ahmet maranki,Mehmet Maranki,
Mahmut Eriş,Mehmet Fidan, Yaşar Yılmaz, Zakir Çağlar, sadettin
Erol,M.Hakan Vardarlı, Yılmaz Tecimer,Y.Semih Yurdaer, Osman Nalbant,
Mehmet Ağar, M.Zeki Dalsaldı, HasanAltun, Tevfik Yener, Aydın Dalsaldı,
Cengiz Elbiya,Osman Elbiya, -- Osman Fazlıoğlu(Doğan),Necmi
Fazlıoğlu,Mehmet Karataş,Ata Karataş,Bülent Baş,Şinasi Çömleççi,Ahmet
Batu, Özkan ………… ,Mehdi Karataş,Mahfuz Karataş,İsmail Balta, Cemil
Uzun,Mustafa Er,Embiya Yılmaz,Hüsnü Pehlivan,Cebrail Uludağ,Mehmet
Yalçın,Sedat Türüt,İbrahim Selekman,İbrahim Cebeceioğlu,Şükrü
Göynücek,Turan Asalan,Abdullah Ersoy,Bedrettin Lügal,Nevzat Tırandez,Celal
demir,Önder kayabaş ,Osman Türüt,Ahmet Bakan,Ahmet Büyük,Mehmet
Sarıkaya, Ramazan Güven, Hikmet İskender, Feridun Çelikmen,Öztunç
Mutlu,Fehmi Akyıldız,Engin Battal,Ömer Topal,Muzaffer Bilge,Yakup
Öktem,Fatih Yılmaz,Ömer Ateş,Nedim Eren,Adil Ünver,Mehmet Demiröz,Talip
Koca,İsmail Tor,Ali.iHSan Kabakçı,Ersan Kösemen,Erdal Dikbaş, Mustafa
Şal,Orhan yalın,Hüseyin yalın,Hasan Korkut,Birol Acar,Hüseyin Korkut,Mustaf
Civelek, Erkan Dağ,Ercan dağ, Abdullah Doğan,Osman Şansal,Osman Poyraz,
Mukerrem Yenice, Muhsin Kaya, Atilla Konyalı,Yüksel Narşap,Sezgin
çavuşoğlu,Mahir Soyöz,Adil Zola,Beraattin Çimen,Osman Nalbat,M.Ali
Baysal,Şuayip Şengül,Cevat Erdoğan,Kadir Erdoğan,Hadi Gül,Yavuz
Kocaömer,Fatih Kocaer,Ahmet Bayram,Gökmen Kılıç,Ufuk Ramazan,Tarık
Topuz, TevfikTan, Mehmet Tantan,Nurettin Çetinkaya,Zafer Demir,Mehmet
Tantan,Miraçettin Çam,ErhanÖztürk,, Şakir Korkmaz,Rasim Örnek,Sezai
Pehlivan,Tayfun Karaali,Yusuf İlhan,Sezgin Çavuşoğlu,FatihKüçük,Burhan
Öztürk,M.Talha sağlıklı,Hakan Altuğ,Semih Yiğit, Yıldırım Yiğit,Hüdai
Ersoy,Mehmet Bozdağ,Kürşat Yıldırım,Eren Uzuner, Ceyhan Zamur,Bilal
Geyik,Yuusf Geyik,Enes Tantan,Mehmet İmdat,Gürkan Yavuz, Enis Bostan, Ali
Ulvi Çetin, Yasin Aydın , KemalcanBaşar,FurkanŞen,Hasan Sarıtaş,Yakup
Çoklu,,Mustafa Bayram,Osman Koç,ÖmerAydemir,İsmail Sakız,Caner
Bayraktar, ,Hakan Barut,Eren Kovar,, Hakan Yeşilyurt, Ahmet Gür,
17. Güreşenler /4
Hakan Avar,Eyüp Sönemz,Bahadır ,Çengil,Zeki Şahin,FatihEkmen, Cihat
Yürek,Zafer Kömür,Selçuk Şahin,Atakan Karataş,Mustafa Durna,Özkan
Işık,,Yasin Aslan,Gökhan Yıldırım,Okan Yeşilyurt,Mücahit Vardal,Alkan
Güngör,Onur Tanga,Ahmet Ayan,Yusuf Dinçer,Rıdvan Girign,Şaban
Şahin,Selahattin Güngör,Hüseyin Dağ,Hasan Küçükosman,Faruk Eldem,Tuğrul
Toraman,M.Fatih Karataş,Murat Özdemir,Bilal Alkoç,M.Alp Fazlıoğlu,Y.Emre
Aslan,Barış Duran,Emre fazlıoğlu,İshak Baltaş,M.Said Sarıhan,Ahmet
Gürsoy,Cem Gürbüz, A.Bahadır Fazlıoğlu,Kerim Koç, Tural Cabbarov,Talih
Cabbarov,İsmail Çömlekçioğlu,Baki Köseoğlu, Ufuk Ramazan,Gökhan
Çetinkaya,Mehmet Polat,Bilal Donat,Abdullah Yerlikaya,İbrahim Erdoğan,Bilal
Sönmez,B.Şakir Çengil, M.Ozan deniz, Alphan Sevgili,M.Sadık Keskin,A.Kadir
Polatçı,Tanju Yıldız,Emre Emekli,Yusuf Emekli,Samed Ağırbaş,Hasan
Kızılkoca,Koray Özbay,Koray Çakan,Alican Demir,Tuğrul Toraman,Furkan
Horasan,Doğukan Yıldırım,Vahab Ateşak…
18.Güreş ile ilgili Web siteleri
İst.Güreş İhtisas klb.
IGIK Facebook
www.istanbulguresihtisas.com
güreş ihtisas kulübü
TGF
www.tgf.gov.tr
FILA (UWW)
www.fila-wrestling.com
https://unitedworldwrestling.org/
GSGM
http://www.gsb.gov.tr/
Kırkpınar
www.kirkpinar.com.tr
Türkiye Olimpiyat Komitesi
www.olimpiyatkomitesi.org.tr
IOC
www.olympic.org/uk/index_uk.asp
Er Meydanı
www.ermeydani.net
Avni Tarhan
www.guresdosyasi.com
Hamza Yerlikaya
www.hamzayerlikaya.com.tr
Ajans Spor
www.ajansspor.com
Turkey Wrestling
www.turkeywrestling.com
Ajans Spor
www.ajansspor.com
Şeref Eroğlu
www.sereferoglu.com.tr
Mahmut Demir
www.mahmutdemir.com
Güreş Hakemleri
www.gureshakemleri.org.tr
Pehlivan Otel Web Sayfası
pehlivanotel.sitemynet.com
Güreş Vitrini
http://www.guresvitrini.com/
Türk Güreş Vakfı
http://www.turkguresvakfi.org.tr/
TGF CANLI GÜREŞ İZLEME
http://www.tgfwebtv.com/
19.KAYNAKÇA
*TMOK Belgesel yayınları; 1 Olimpiyat Oyunlarının 100. Yılında Türkiye 1996
*İstanbul Güreş İhtisas Kulübü Tüzüğü
*Sporda Devletmi ! Devlette Spormu !
1975
TMOK yayınları 7. Cem Atabeyoğlu
*Selim Sırrı Tarcan ; TMOK yayınları 3. Cem Atabeyoğlu
*Geleneksel Türk Güreşi ve Kırkpınar TMOK yyaınları 5. Cem Atabeyoğlu
*Osmanlı devletinde Spor T.C. Kültür bakanlığı başvuru eserleri Atıf Kahraman 1995
*Cumhuriyetimizin kurulkuşundan gününümze kadar yapılmış olan Türkiye Büyükler
grekoromen ve serbest Güreş şampiyonaları teknik neticeleri; Yusuf Arıkan ve
İGİKKV yaınları..
*Saim Arıkan ile sağlığında yapılan söyleşiler /Bedrettin Lügal
*İstanbul Güreş İhtisas Kulübü Arşivi…
*Son Yüzyılda Türk Güreşi
Ata Karataş –M.Murat İğrek (Osman Şansal)
2000
*Grekoromen Güreş
Ata Karataş
“Halil İbrahim Alkoç Vakfı”
1996
*Hamza Yerlikaya
Ata Karataş
İBB Kültür Müd./İnsanlarımız 2006
*Ali Gümüş Şampiyonlar Geçiyor “Türk Güreş Vakfı yayınları”
1990
*İst.Bahçelievler belediyesi Atatürk ve Spor
Önemli bilgi;
İstanbul Güreş İhtisas Kulübü Onursal Başkanı ve Ist.Güreş
İhtisas Kulübü Eğitim ve Sosyal Vakıf Başkanı Sn.Sadettin
TANTAN’ ın isteği üzerine(IGIK Tarihçesini Kitap haline
getirelim)
Daha önce taslak olarak Sn.Bedrettin Lügal + Ali Gümüş
beyin(Vefat etti.) (Engin Özbek)tarafından başlanan notları
biz;
1.Osman Fazlıoğlu,Necmi fazlıoğlu ,Ata Karataş yaklaşık üç ay
içinde toparlamaya çalışıldı..
2.Daha sonra ise ; Sn:Tuncay Özden,Ahmet Bayraktar,İzettin
Vardarlı,Selami Karakuş ,Sabri Bahçeci ,A.Burak Soytürk ve
diğer bilgi ve istişarelerde bulunuldu..
En son adım olarak’ta ; İGİK’ te ; Başta Sn.Tantan ve yukardaki
1. Gurupta yer alan kişilerle toplanılıp sunum
yapıldı..Matbaaya verilmek üzere CD olarak Sn.Tantan’ a
verildi..
Bu aşama boyunca ememği ve katkısı olan kişlere sonsuz
teşekkürler.. 15.Ekim 2015 /İstanbul..

Benzer belgeler