Evciler, ÖTA`ya yatırım için yönetmeliği bekliyor

Transkript

Evciler, ÖTA`ya yatırım için yönetmeliği bekliyor
8
Geri Dönüşüm
> 29 NİSAN 2011
CUMA
DÜNYA
<
[email protected]
Evciler, ÖTA’ya yatırım
için yönetmeliği bekliyor
Son dönemde geri dönüşüm sektöründe öne çıkan konulardan birinin ömrünü tamamlamış
araçlar (ÖTA) geri dönüşümü olduğunu söyleyen Evciler Kimya Koordinatörü Burcu
Evciler Avcı, firma olarak bu konuda yatırım yapacaklarını, ÖTA Yönetmeliği’nin devreye
girmesiyle bu konudaki çalışmalarının hız kazanacağını kaydetti
“E-atık ithalat yasağı sektörü kısıtlıyor”
Burcu Evciler Avcı, Türkiye’deki en önemli gelişmenin elektronik atık işleyebilen firmaların
sayısının artması ve firmaların bu konuda yeterli teknoloji ve donanıma sahip nitelikte
yatırımlar yapması olduğunu ifade etti. “Bunun yanı sıra sivil toplum kuruluşları da
elektronik atıklar konusuna dikkat çekiyor” diyen Avcı, sektörün gelişmesinin önündeki
engelleri şöyle anlattı: “Sektörün gündemindeki sorunların başında piyasanın halen regüle
edilememiş olması, uygulamanın yerleşmiş bir bilinç ile yapılmaması geliyor. Lisansı
olmayan kişiler ve kuruluşlar tarafından toplanan atıklar ikinci el ticarete konu oluyor.
Ayrıca öncelikle bizim gibi kapasitesi ve kullandığı teknolojisi yüksek firmaların daha
yüksek miktarda atık işleyebilmesi için ithalatın da serbest olması gerekirken; mevcut
taslak yönetmelikte e-atık ithalatının yasaklanması kısıtlama olarak öne çıkıyor.” Avcı,
ithalat yasağının nedenini ise, “Atıkların tehlikeli atık kapsamında olması, mevcut
kapasitenin yurtiçi atıkların geri dönüşümü için bile yetersiz olması ve geçmişte Türkiye’de
nitelikli işleme ve rafineri yapabilen firma bulunmaması” sözleriyle açıkladı.
Değerli metaller sektöründe 29 yıllık deneyi-
mi bulunan Evciler Kimya, son 15 yıldır başta
elektronik-elektrikli alet atıkları ve hurda oto
katalizör konularında olmak üzere toplama, ayrıştırma ve geri dönüşüm faaliyetlerine yönelmiş durumda. Geri dönüşüm faaliyetlerini
yaklaşık 40 ülkeye taşımış olan firma şimdi de
ömrünü tamamlamış araçlar (ÖTA) konusundaki ön ayrıştırma ve geri dönüşüm tesisi çalışmalarına odaklandı. Evciler Kimya Koordinatörü Burcu Evciler Avcı, ÖTA geri dönüşümü
için gerekli başvuruları yaptıklarını duyurarak,
“Çevre ve Orman Bakanlığı’nın ajandasında bulunan ÖTA Yönetmeliği’nin devreye girmesiyle
beraber bu konudaki çalışmalarımız hız kazanacaktır” dedi. Sektörün gündeminde öne çıkan en önemli konulardan birisinin ÖTA geri
dönüşümüne ilişkin oluşacak piyasada yer
alınması olduğunu kaydeden Avcı, bu konuda
çok fazla firmanın başvuru yaptığını söyledi. Avcı, plansızca yapılabilecek yatırımların gündeme
gelebileceğine işaret ederek, “Bu alanda çok
yüksek potansiyel gözükmesine rağmen, Ba-
kanlığın mutlak surette firmaları planlı ve
doğru yönlendirmesine ihtiyaç olacaktır” diye
konuştu.
Avcı, firmalarının geri dönüşüme ilişkin işlemlerinin, 20 bin metrekare kapalı alanı olan
Ankara’daki entegre geri dönüşüm fabrikası ve
yan tesislerinin yanı sıra Anadolu, Marmara ve
Ege Bölge satış müdürlükleriyle birlikte beş ayrı adreste sürdürüldüğünü ifade etti. “Şirketimiz 2010 yılını büyük bir atılım ve Türkiye’de
eşi olmayan bir yatırımla kapattı” diyen Avcı,
2009 yılında başlatmış oldukları entegre elektronik atık geri dönüşüm tesisini 2010 yılı başında tamamladıklarını hatırlattı. Toplam 5 milyon dolar tutarında bir makine teçhizat yatırımı
yaptıklarını söyleyen Burcu Evciler Avcı, “Bu yatırımımız Alman ve Avusturya kökenli dünya
devi şirketlerin yaklaşık 8 ayda baştan sona kurduğu ve test üretim sürecine tabi tuttuğu bir yatırım oldu. Bu sayede günlük 30, yıllık 10 bin
tona kadar e-atık işleyebiliyoruz. Bu miktar piyasanın önümüzdeki yıllarda oluşturacağı hacim de düşünülerek tasarlandı. Böyle bir yatı-
rım sonucunda işletme sermayemizi yüksek hızda çevirebiliyoruz. Bunun yanı sıra maliyet
avantajımız oldu ve eskiden yurtdışı rafinerilere gönderilmek durumunda kalınan işlenmesi
zor malzemeleri artık yurtiçinde kısa sürede işleyebiliyoruz” şeklinde bilgi verdi.
Bu yatırımla birlikte tedbirli ve emin adımlarla büyüdüklerini ifade eden Avcı, sözlerini
şöyle sürdürdü: “Marmara Bölge Müdürlüğümüz, özellikle İstanbul ve çevresindeki önemli potansiyel sebebiyle çok hızlı büyüyor, bu bölgede satış ofisimizin genişletilmesine ilaveten
bir ayrıştırma ve ara depolama tesisi oluşturacağız. Arsa arayışı içindeyiz, burayı da ayrı
bir faaliyet lisansı ile genişletmek istiyoruz. İnsan kaynaklarımız da zaman içinde artıyor; istihdam ettiğimiz çevre mühendisleri sayısını artırmaya devam edeceğiz. Tabii yurtdışını unutmamak gerek. 2008 yılında Frankfurt’ta Alman
ortaklarımızla kurmuş olduğumuz şirketimiz
Catalyst Group GmbH de hızla büyüdü. Avrupa’daki atık toplama ağımızı oluşturan bu şirket, 15 çalışanıyla ve ayrıştırma tesisleriyle Türkiye’deki hacmimizi neredeyse ilk senenin sonunda yakaladı. Bunun yanı sıra, Çin ve Uzakdoğu pazarını zor, ancak iyi yapılandırılırsa
uzun vadede yüksek potansiyel olarak gördüğümüz için, Guangzhou’da yeni bir yapılanmaya gittik. Bu pazarlarda yüksek hacimlere
ulaşmak için oldukça ümitliyiz.”
“Yönetmelikle birlikte altyapısı
hazır firmalar bir adım öne çıkacak”
2011 yılı için en büyük beklentilerinin
Atık Elektrikli ve Elektronik Eşyaların (AEEE)
Kontrolü Yönetmeliği konusundaki yönetmeliğin yürürlüğe girmesi ve uygulanması olduğunu anlatan Burcu Evciler Avcı, taslak yö-
UŞAK
Geri dönüşüm tesisi ile iplik fabrikalarına
hammadde temin eden Hacı Halil Çoban
Tekstil, 2010 yılında 7 milyon Euro olan ihracat rakamını bu yıl 8 milyon Euro’ya çıkarmayı hedefliyor.
80 bin metrekaresi açık, 50 bin metrekaresi kapalı toplamda 130 bin metrekare
alanda faaliyet gösteriyor. Hacı Halil Çoban
Tekstil’in işletme sahibi Hacı Halil Çoban,
“1981 yılından bu yana tekstil geri dönüşümü alanında faaliyet gösteriyoruz. Sektörle birlikte geliştirmesini sürdürmüş olup
yenilikçi ve rekabetçi anlayışı sayesinde
kaliteli üretim yaparak pazar payını geliştirmiş bir firmayız. Tesisimizde tekstil konfeksiyon kırpıntılarını toplayarak şifanoz adı
verilen makinelerimizde elyaf haline getiriyoruz ve yanı sıra ring iplik fabrikalarından
topladığımız pamuk teleflerinin işlenerek veya direkt satışı yapılarak open end iplik fabrikalarına da hammadde arzı yapıyoruz. Ayrıca geri dönüşümün yanı sıra open end iplik makinemizde iplik imal ederek Uşak’taki kilim sektörüne iplik sağlamaktayız. Yeni almış olduğumuz mop makinesi ile de bu
sektörde adını duyurmayı hedefleyen firmamız, mop üretimine de başlamış du-
Kandemiroğlu Tekstil Yönetim Kurulu Üyesi Selim
Kandemir, “13 yılı aşkın süredir rejenere iplik sektöründeki öncü kurumlardan birisiyiz. Bu yıl üretim
kapasitemizi artırmayı planlıyoruz. Kapasite artışına
paralel olarak istihdamımızı da artıracağız” dedi
netmeliğinin 2008’de yayınlandığını hatırlatarak, bu yıl sektörün değerlendirmesine sunulmasının umut verici olduğunu ifade etti. Avcı, “Ancak bu konuda 10 yıl kadar AB’den geri kalmış durumdayız” diyerek, sektörün düzenlenmesinin yabancı yatırımcıların bu konuda Türkiye’ye giriş yapması açısından oldukça önemli olduğunu dile getirdi. Yönetmeliğin, yıl sonuna doğru devreye girmesi
durumunda, sayıca çok az olan ve aktif çalışan
lisanslı firmalara çok iş düşeceğini belirten Avcı, “Yatırımını tamamlamış, atık toplama ağını yapılandırmış, piyasanın risk ve zorluklarını bilen firmalar, yakın gelecekte bir adım
öne çıkacaklar. Çünkü düzenleme gereği
atıkların geri dönüşümü ve bertarafı için sadece lisanslı ve bu işi güvenli bir şekilde yerine
getiren firmalardan hizmet alma mecburiyeti doğacak” diye konuştu.
Geri dönüşümde özellikle AB ülkeleri ve
Amerika’nın çok ileride olduğunu vurgulayan
Avcı, bu ülkelerin, ekonomilerine bağlı olarak
bu alanda birçok destek sağlayabildiklerini ifade etti. Söz konusu ülkelerde özellikle toplanan atıklar üzerinden sağlanan teşvik primleri,
sektörde faaliyet gösteren firmalara verilen yatırım ve vergi muafiyetleri sayesinde sektörün
sürekli büyüdüğüne işaret eden Avcı, “Elektronik atıklar konusunda yüzde 30–35 oranında geri dönüşüm sağlayabilen AB, bu konuda yaklaşık sekiz sene önce çıkarmış olduğu AEEE Yönetmeliğini, sonuçlarını yeterli bulmadığı için yenileme çalışmalarına başlamış
durumda. Biz daha yolun başındayız. Hatta
yola çıkamadık bile. Bugün ülkemizde elektronik atıklar sadece yüzde 4-5 oranında bizim gibi lisanslı firmalar tarafından güvenli geri dönüşüme tabi tutuluyor” dedi.
Halil Çoban’ın hedefi
8 milyon Euro ihracat
rumda” diye konuştu. Üretim miktarının belli bir kısmını ihracatta değerlendirdiklerini
de belirten Çoban, “Geri dönüşüm tesisimizde 350 kişiye istihdam sağlıyoruz. Yıllık
üretim miktarımız 50 bin ton ve bu rakamın
yüzde 40’ını İspanya, İtalya ve Rusya’ya ihracat yaparak değerlendiriyoruz. 2010 yılında 7 milyon Euro ihracat gerçekleştirdik.
2011 yılı sonunda ise bu rakamı 8 milyon Euro olarak hedefliyoruz” dedi. “2010 yılı
tüm Türkiye’de olduğu gibi bizim sektörümüzde de durağan geçti” diyen Çoban,
şöyle devam etti: “Geçen yılın ilk yarısındaki
performans, sektör temsilcilerini çok memnun etmedi. Ancak ikinci yarı tam bir canlanma yaşadık. Bunun sebebi ise, dünyadaki
pamuk fiyatlarının artmış olması ve geri dönüşümlü olan tekstil ürünlerine aşırı talep
olması. Önümüzdeki beş yıl için düşüncemiz,
sektörümüzün çok hızlı bir şekilde büyüyeceği yönünde. Ancak sektörümüzü bekleyen en önemli sorun, konfeksiyon firmalarının Türkiye’den Bangladeş, Pakistan gibi ülkelere kaymasından dolayı hammadde
temininde zorlanacağımız gerçeğidir. 2010
yılında tam kapasite ile çalıştık ve kapasite
ile ilgili yatırımlar yaptık. Yılın ikinci yarısında yaptığımız yatırımlarla 5 bin metrekarelik bir boyahane kurduk. Ayrıca 4 bin
metrekarelik depolar inşa ettik. Mop makinesi ve boyahane makineleri aldık.”
Sektörde, uluslararası pazarda rekabet
etmeyi zorlaştıran sorunlar olduğunu söyleyen Çoban, “Bunlar, yüksek enerji ve işçilik
maliyetlerinden kaynaklamakta olan sorunlarımız. Sektörün şu andaki en önemli
gündem maddesi hammadde darlığı ve pamuk fiyatlarının çok yüksek olmasıdır. Çok
karışık ve oturmamış bir piyasa olduğu için
kısa vadeli öngörülerde bile zorlanmaktayız.
Bu da ticari risklerimizi artırmaktadır” diye
konuştu.
Kandemiroğlu Tekstil
kapasite artırımı hedefliyor
Aydan BAYDİL/UŞAK
ve geniş üretim yelpazesi ile Nm 8’den Nm 20’ye kadar iplik
üretimi yapan Kandemiroğlu Tekstil, bu yıl üretim kapasitesini artırmayı planlıyor.
1977 yılından bugüne inşaat, taahhüt konusunda çalışmalarına devam ettiklerini ve 1998 yılında ise tekstil sektörüne girdiklerini belirten,
Kandemiroğlu Tekstil Yönetim Kurulu Üyesi Selim Kandemir, “1998
yılından bu yana kurduğumuz 8 bin metrekarelik entegre üretim tesisimizde Open – end ipliği üretimi yapıyoruz. 13 yılı aşkın süredir rejenere iplik sektöründeki öncü kurumlardan birisiyiz” dedi. Kandemir,
“Şirketimiz, kurulduğu tarihten itibaren aralıksız olarak farklı yatırımları
ile hızlı bir büyüme ivmesi gösteriyor. 2011 yılında da kapasitemizi
artırmaya yönelik çeşitli çalışmalar yapmaktayız” diye konuştu.
Uşak’ın, ülkenin sektörde geri dönüşüm merkezi olduğunu kaydeden Kandemir, “Burada elde edilen rejenere iplik, normal pamuk
polyester viskon elyaftan üretilen ipliğe çok yakın kalitededir. Ürün
kalitemizi daha da geliştirmeye yönelik Ar-Ge çalışmalarını ve teknoloji
geliştirme yatırımlarını çok önemsiyoruz” dedi.
2010 yılının genel anlamda çok iyi geçtiğini belirten Kandemir,
“Tam kapasite ile çalışıyoruz. 45 çalışanımız ile aylık 350- 400 ton üretim kapasitesine sahibiz. Kapasite artışına paralel olarak istihdamımızı
da artıracağız” ifadesini kullandı. Kentlerine verilen 5084 Sayılı Teşvik’in kapsamının daraltılarak, elektrik teşvikinin kaldırıldığını kaydeden Kandemir, şöyle devam etti: “Uşak’ta geri dönüşüm sektörünün
en büyük girdisi elektrik. Uşak sanayicisi olarak biz, ‘Geri Dönüşüm
Teşvik’i adı altında yeni bir teşvik istiyoruz. Uşak bölgesi önemli bir
bölge. Bu teşvik ve benzeri teşvikler verilmez ise Uşak’ın da sonunun,
Avrupa’da geri dönüşüm sektöründe yer alan bazı bölgeler gibi hüsranla neticeleneceğini düşünüyorum. Bu anlamda devletimizin geri
dönüşüm sektörüne sahip çıkması en büyük isteğimiz.”
İç pazara ve dış pazara aynı oranda çalıştıklarını vurgulayan Kandemir, şunları söyledi: “Kurulduğumuz yıldan 2006 yılına kadar iç piyasa ile çalışıyorduk. 2006 yılı itibariyle de dış pazarlara yöneldik. Üretim kapasitemizin yaklaşık yüzde 50’sini ihracat için kullanıyoruz. Arap
ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere toplamda 10 farklı ülke ile çalışıyoruz. 2007 yılında iç piyasa üretim kapasitemizi artırdık. İç piyasada
ağırlıklı olarak çorap ve örgü sektörüne iplik üretimi yapıyoruz.”
Kaliteli
Gürpilsan Plastik’in aylık
üretim kapasitesi 650 ton
Hatice Başpınar CARI/ KONYA
Granül hammadde tesislerinden Gürpil-
Tekeliler, yeni makine ve araç
yatırımıyla kapasite artıracak
Emre KAYAY/GEBZE
Geri dönüşüm sektöründe hurda tedarik
eden ve bu hurdaların ayrıştırılması, boyutlandırması ve paketlemesi alanlarında
faaliyet gösteren Tekeliler Metal, bu yıl
içinde yapacağı 1 milyon TL’lik yeni makine ve araç yatırımıyla kapasitesini artırmayı hedefliyor. Geri dönüşüm sektöründe yer
almak amacıyla 1975 yılında kurulduklarını belirten Tekeliler Metal Gebze Tesis Müdürü Cem Tekeli, Şekerpınar tesislerinde 2
bin metrekarelik kapalı alanda faaliyet gösterdiklerini söyledi. Bu yıl içinde tesislerini
genişletmeyi, işletmelerinin verimliliği ve
kapasitesini artırmak amacıyla ilk etapta 1
milyon TL’lik yatırımla yeni makine ve araçlar almayı hedeflediklerini ifade eden Tekeli,
kuruldukları günden itibaren bu sektörde güven veren bir firma olduklarını vurguladı.
Özellikle haddehane, dökümhane ve izabe
çelik fabrikalarının ihtiyaç duydukları her türlü metal hurdalarını temin ettiklerini belirten Tekeli, çalışmalarını 12 kişilik ekipleriyle
sürdürdüklerini kaydetti. Tekeli ayrıca, tesislerinde bir adet hurda paketleme presi, kablo soyma makinesi, kablo kırma sistemi, iki
adet hidrolik sistem sac doğrama makası, bir
adet ekskavatör (hurda yükleme ataçmanlı), iki adet mobil vinç, bir adet belden kırma yükleyici, bir adet kovalı sistem aracı, bir
TIR, dört adet damperli kamyon bulunduğunu ifade etti.
Küresel krize yeni tesislerini kurarken yakalandıklarını fakat yatırımlarına devam
ettiklerini belirten Tekeli, “2009 yılındaki ciromuz 2008’e göre yüzde 40 oranında
azaldı. 2008 krizine, elimizde yüksek fiyat
ve miktarda stok ile yakalandık. Bu malzemeleri de ancak 2009 yılında düşük fiyatlardan satabildiğimizden, o yılı zarar ile
kapattık. 2010 yılında ise planladığımız hedeflerin yüzde 90’ına ulaştık ve 2008 yılındaki rakamları yakalayabildik. Bu yıl içinde
de araçlarımızı yenilemeyi ve yeni bir kovalı
sistem yaptırmayı hedefliyoruz” dedi. Türkiye’deki serbest bölgelerde yer alan firmalarla çalıştıklarını da dile getiren Tekeli,
sektördeki istikrarsız fiyatların en büyük
sıkıntıları olduğunu, bu durum karşısında
metal borsası ve dünya piyasalarını sürekli
takip ederek, sektördeki değişim ve yeniliklere kendilerini önceden hazırladıklarını
ifade etti.
san Plastik’in, aylık 650 ton üretim kapasitesine sahip olduğunu belirten Genel
Müdür M. Emin Gürbüz, firma olarak her
türlü alçak yoğunluk polietilen, yüksek yoğunluk polietilen film ve granül hammadde, naylon torbalar, pazar poşetleri,
market alışveriş çantaları, ambalajlama ve
paketlemede kullanılan shrink noylunu
ürettiklerini söyledi. Gürbüz, üretimleri
arasında ayrıca ev ve sanayi tipi çeşitli ebat
ve renklerde hijyenik çöp torbaları, büyük
ebat endüstriyel taşıma torbaları, hastaneler için tıbbi atık torbaları ve tarım sektöründe kullanılan fide torbalarının da
bulunduğunu ifade etti.
Plastiklerin geri dönüşümü ve plastik
ambalaj malzemesi üretmek amacıyla
1994 yılında kurulan Gürpilsan Plastik, kurulduğu tarihten bu yana Konya’da Vatan
Sanayi Sitesi içinde toplam 3 bin metrekarelik alanda faaliyetlerini sürdürüyor.
Plastiklerin geri dönüşümü ve plastik
ambalaj malzemesi imalatı sektöründe, 17
yıllık deneyimleri ve bir aile şirketi olmanın kazandırdığı avantajla kalite ve güven
ilkelerinden ödün vermediklerini vurgulayan Gürbüz, “Çevre konusundaki özverili çalışmalarımızla kurumsal anlamda çevreciliği ilke edinen kuruluşlar arasındaki yerimizi almış bulunuyoruz. Kalitemizden taviz vermeden ve üretirken tüketiciyi düşünen doğa dostu bir kuruluşuz. Üretmiş
olduğumuz ürünlerin standartlara ve kaliteye uygunluğunu, almış olduğumuz
TSE ve ISO 9001-2000 Kalite Yönetim Sistem belgeleriyle de fiilen kanıtlamış bulunmaktayız” dedi. Gürbüz ayrıca Çevre ve
Orman Bakanlığı’ndan Ambalaj Atıkları Geri Dönüşüm Tesisi Lisansını aldıklarını
DÜNYA 00 CMYK
hatırlatarak, “Çevreye olan duyarlılığımızla birlikte geri dönüşümlü ürünlerin
üretimini yaparak hem ülke ekonomisine
hem de insan sağlığına katkıda bulunmanın gururunu yaşıyoruz” diye konuştu.
Kullandıkları hammaddeyi kendi tesislerinde geri dönüşümlü ürünlerden elde ederek, üretim maliyetlerini en aza indirmeyi başardıklarını ifade eden Gürbüz,
şöyle devam etti: “Ürünlerimizden çeşitli ebatlarda baskılı, baskısız çöp torbaları ve alışveriş poşetlerini başta İngiltere olmak üzere, Almanya, Estonya, İrlanda ve
Hollanda’ya ihraç etmekteyiz. Gürpilsan
olarak misyonumuz, dünyanın ve ülkemizin sürdürülebilir gelişimine ve yaşam kalitesine katkıda bulunmak için
üretim yapmak. Ürettiğimiz geri dönüşümlü ürünlerle doğanın kendisini yenilemesine katkıda bulunmak.” Çevreyi
koruma konusundaki duyarlılıklarını öncelikle fabrika içinde gösterdiklerini kaydeden Gürbüz, “Firmamız, üretim fazlası plastikleri ve atıkları geri kazanmaktadır. Ayrıca ikincil hammaddeyi de geri dönüşümlü ürünlere yönlendirmektedir.
Dolayısıyla Gürpilsan Plastik, çevreye
olan duyarlılığı bir yaşam felsefesi haline
getirmiştir” ifadesini kullandı.