SAYI:242 - Sonfikir Gazetesi

Transkript

SAYI:242 - Sonfikir Gazetesi
MHP Adana Milletvekili A. Adayı, Başbakanlık Eski Müşaviri
İsmail Ak klasik, rutin aday adaylığı konuşmalarının ötesine geçti.
Size miras olarak
“Meþruiyeti” ve ondan doðan
mutluluðu býrakýyorum
Ýbrahim KARAOÐLU
İsmail Ak ülkenin
ve milletin temel
problemlerini
resmi rakamlarla
anlattı… 14-15-16’da
TOKLU “CHP İKTİDARINDA
YOKSULLUĞA, YOLSUZLUĞA,
SÖMÜRÜYE SON “
SON FÝKÝR
Fiyatý : 1 TL
4’de
MHP Adana Milletvekili A.
Adayı Refik Üstün
dostluklarını tazeledi…
29 MART 2011 SALI
Nuriye
Tanrıkulu’ndan Farklı Renkleri
MHP’de Toplarım Mesajı…
MHP Adana Milletvekili A. Adayı
Cumartesi günü MHP İlçe
Teşkilatında geniş katılımlı bir
toplantıyla Adana Milletvekilliği
Aday adaylığını ilan eden 8-9’da
MHP
Adan a
Milletvekili A. Adayı
A h m et T a nr ı ve rd i
taban gücünü gösterdi… 4-5’de
Dr. Mustafa Ağca, “Yokluğa, yolsuzluğa, manevi değerlerin istismarına son vermek,
ihanet projesine son fırsatı tanımamak için MHP’den aday adayıyım” dedi.
Ağca, “MHP milli birliği tesis
edecek tek siyasi partidir”
MHP Adana Milletvekili A. Adayı Dahiliye
Uzmanı Dr. Mustafa Ağca, önce Kozan’da sonra
Adana il örgütünde geniş çaplı bir toplantıyla
adaylığını açıkladı…
Mustafa Ağca “ Küresel güçler AKP döneminde
Türkiye’yi kuşatmıştır”
“Üniter yapının garantörü Türk- İslam ülküsüne
dayanan Milliyetçi Hareket Partisi’dir” 2-3’de
MHP’nin istikrarlı ve sevilen A.
Adayı Refik Üstün Kozan’da dostluklarını tazeledi. Hemşerilerini esnaf
esnaf dolaştı, onların gönüllerini
fethetti. Üstün “Allahım her şeyin
hayırlısını versin. Hayırlısıysa olsun”
dedi. Yerel televizyonları da ziyaret
etti. Ülkenin genel sorunlarını anlattı.
CHP Adana Milletvekili A. Adayı
Mimar İbrahim Demir, Feke, Saimbeyli,
Tufanbeyli, Aladağ, Ceyhan ve
İmamoğlu’nu gezdi.
CHP Adayı İbrahim
Demir Çevre İlçelerde de
Yoğun Çalışmalar
Yapıyor…
29 MART 2011
SON FÝKÝR
SAYFA 2
Dr. Mustafa Ağca, “Yokluğa, yolsuzluğa, manevi değerlerin istismarına son vermek,
ihanet projesine son fırsatı tanımamak için MHP’den aday adayıyım” dedi.
Ağca, “MHP milli birliği tesis
edecek tek siyasi partidir”
il binası kalabalıkları almadı. her yer tıklım tıklım insan doldu.
MHP Adana Milletvekili Aday Adayı Dr. Mustafa Ağca, coşkulu
bir kalabalığın destek verdiği törenle MHP il binasında milletvekilliğine aday adayı olduğunu açıkladı. Ağca, AKP
hükümetinin ülkeye verdiği tahrip gücü yüksek saldırılara işaret
ederek “Ülkemizin bölünmemesine ramak kaldı. Evet AKP’yi
halk seçti ama aynı AKP’nin milli devlet modeliyle, milli birlik sevdasıyla problemi var. AKP, kendisine verilen yetkiyi devletin kuruluş
esaslarını tahrip etmek için kullanıyor” dedi.
GÖNÜL BİRLİĞİNE ÇAĞRI
Dr. Ağca, “Ülkenin bölünmemesi için, üniter yapının korunması için, yörüğü, avşarı, çepnisi, farsağı, çerkezi, lazı, kürdü, boşnağı ile milletimizin güzide evlatlarının birbirine düşmemesi için yeniden omuz omuza vermeye, gönül birliği yapmaya ihtiyacımız var. Bu birliği tesis
edecek olan tek siyasi parti de tartışmasız Milliyetçi Hareket olduğu açıkça görülmektedir. Onun için herkesi MHP’ye, dolayısıyla gönül birliğine omuz vermeye çağırıyorum” diye konuştu.
İHANET PROJESİNE FIRSAT VERMEYELİM
Dr. Mustafa Ağca, “Türkiye’nin lider ülke olması için, barış ve huzur için, iri ve diri bir Türkiye için, sadece Türk dünyasına değil, mazlum
İslam coğrafyasına da yardım için daha çok demokrasi ve insan hakları için, yargının bağımsızlığı, hukukun üstün kılınması, adaletin sağlanması, basının özgür sesi için, yokluğa, yolsuzluğa, hortumlara, manevi değerlerin istismarına son vermek için, ihanet projesine son fırsatı tanımamak için MHP’den aday adayıyım. Hepinizin desteğini bekliyorum” çağrısı yaptı.
MHP İl Başkanı A. Kadir Üçkardeşler, Ağca’yı kutlayarak, başarılar diledi.
MHP Adana Milletvekili A. Adayı Dahiliye Uzmanı Dr. Mustafa
Ağca, önce Kozan’da sonra Adana il örgütünde geniş çaplı bir
Haftalýk Baðýmsýz
Yayýn
toplantıyla adaylığını açıkladı…
Siyasi Kültürel
Türü:
Mustafa Ağca “ Küresel güçler AKP döneminde Türkiye’yi kuşatYerel
Fikir Gazetesi
mıştır”
Haftalýk
KURULUÞ 12 / 09 / 2006
“Üniter yapının garantörü Türk- İslam ülküsüne dayanan
Ýmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü :
Milliyetçi Hareket Partisi’dir”
MHP Adana Milletvekili A. Adayı Dahiliye Uzmanı Doktor
Yalçýn KARA
Mustafa Ağca önce Kozan’da MHP İlçe Başkanı Ender Çulhacı ve
Sayfa Editörü : Volkan ARIKAN
yönetim kurulu üyeleri olduğu halde adaylığını açıkladı. 2007
genel seçimlerinde MHP’nin en çok çalışan Adayı Mustafa Ağca
YIL: 5
SAYI: 242
geçtiğimiz cumartesi günü MHP Adana il teşkilatında gerçekDÝZGÝ BASKI: Yeni Hürsöz Ofset
leştirdiği geniş çaplı adaylık açıklamasıyla dikkatleri üzerine çekÝdare Merkezi Tlf: 0 322 516 15 19
meyi başardı.
Tufanpaþa Mh.Üstün Sk.No.6 - KOZAN
“Bizim Türk vatanından, Türk devletinden, Türk Milleti’nden
Baský Ýdare Merkezi :Yeni Hürsöz Gazetesi Irmak Cad.No.191
başka ne vatanımız ne devletimiz ne de milletimiz vardır”
e-mail:[email protected]ð[email protected] MHP’nin yeni atanan İl Başkanı Abdulkadir Üçkardeşler’le birlikte basın toplantısı düzenleyen Ağca AKP hükümetini ağır bir dille
Gazetemizin yayýn ilkeleri gereðince hiçbir yazarýmýza müdahele etmemiz söz
eleştirirken; Türk toplumunun son 3 bin yıllık tarihiyle karşı
konusu deðildir.Yazarlarýmýz yazýlarýndan kendileri sorumludur.
SON FÝKÝR
29 MART 2011
SON FÝKÝR
SAYFA 3
karşıya kaldığını da söyledi. MHP A. Adayı Mustafa Ağca “Çok kaygılıyız. CHP’lisi olsun diğer partilerden olsun vatansever güçlerin MHP
etrafında kenetlenmesi günü gelmiştir. Türkiye küresel güçler tarafından adeta kuşatılmış bir vaziyettedir. Gün ötekileştirme ve kısır çekişmeler günü değildir. Bugün Libya’nın başına gelenler başka ülkelere de sıçrayabilir. Türklerin bu vatandan başka gidecekleri 2. bir vatanı yoktur.
Vatanın varlığını ve bölünmez bütünlüğünü birilerinin hatırı için tartışma konusu yaptırmayız. Yapılmasına izin vermeyeceğiz.
Bizim Türk vatanından, Türk devletinden, Türk Milleti’nden başka ne vatanımız ne devletimiz ne de milletimiz vardır. Sahip olduğumuz bu
hazine birbirinden ayrılmaz yekpare bir bütündür.
Bizim Türk vatanından, Türk devletinden, Türk Milleti’nden başka ne vatanımız ne devletimiz ne de milletimiz vardır. Sahip olduğumuz bu
hazine birbirinden ayrılmaz yekpare bir bütündür. Atalarımızın ifade ettiği dinü devlet; mülkü millet en büyük hazinemizdir. Bu coğrafyada
Türk İslam ortak paydasının dışında herhangi bir isim veya ideoloji altında barış ve selamet içerisinde yaşamanın imkanı yoktur. Bunun tarihte yüzlerce somut örneği kayıt altındadır. Aynı hataların aynı körlüklerin aynı düşmanlıkların görmek istemediği veya görmek işine
gelmediği husus Türk Milleti’nin yüksek sezgisi ve daha başka hiçbir ulusta olmayan zengin, renkli, büyük tarih idrak ve bilincidir. Bunu ne
dostlarımız ne de düşmanlarımız unutmasın” şeklinde anlamlı ve içeriği zengin bir konuşma yaptı. Konuşması kalabalık gruplarca sık sık
alkışlanan Mustafa Ağca’nın yüksek morali dikkat çekti.
MHP Aday Adayı Mustafa Ağca beden diliyle de samimi olduğunu gösterdi. içten ve etkili, vur- Ağca'yı tebrik edenler il binasında kuyruk oluşturdular.
gulu, gerçekçi konuştu.
Partilileri Ağca'yı yalnız bırakmadılar.
İsmail Küçüközen Mustafa Ağca MHP İmmaoğlu İlçe Başkanı Kardeşi Savaş Ağca ve Çiçekçi Kerem Hoca, Zeki Pehlivan ve bir çok Kozanlı,
MHP'nin en etkili adayıdır dedi.
Alper Pişkin'le poz verdiler.
İmamoğlulu Ağca'ya destek için il binasına geldiler.
Konuşmasının içeriğiyle her zaman farkını
oratya koyan Doktor Mustafa Ağca entellektüel
gücünü halkla bütünleştirmeyi becerdi.
Mustafa Ağca en
büyük
desteği
mütevazi eşinden
alıyor. aile bütünlüğüne çok dikkat
ettiğini belli ediyor. toplumsal ve
manevi
alanda
aile değerlerimizi
Ağca yanında MHP Adana İl Başkanı Abdulkadir
öne çıkarıyor.
Üçkardeşler olduğu halde açıklamasını yaptı.
29 MART 2011
SON FÝKÝR
SAYFA 4
MHP Adana Milletvekili A. Adayı Ahmet
Tanrıverdi taban gücünü gösterdi…
Ahmet Tanrıverdi coşkulu kalabalığa heyecanlı bir konuşma
yaptı…
Adana Milletvekili A. Adayı Mali Müşavir
Ahmet Tanrıverdi’nin MHP ilçe binasında
düzenlediği toplantıya çok sayıda davetli katılınca parti balkonundan konuşmak zorunda kalan
Tanrıverdi coşkulu kalabalıktan duyduğu memnuniyeti konuşmasında heyecanla ifade etti.
Aday adayından önce konuşan MHP Kozan İlçe
Başkanı Ender Çulhacı son derece iyi hazırlanmış konuşmasıyla takdir topladı. Sıcak gündeme değinen Çulhacı basılmamış kitap avına
çıkan, terörle mücadele eden askerlerini hapse
tıktıran; emniyet güçlerine tokat atacak kadar
cüretkar hale gelmiş hainlere sesini çıkaramayan, askerinin kafasına çuval geçirilen,
şehide kelle, terörist başına sayın diyen, Türk
Milleti’ne Habur rezaletini yaşatan ve layık
gören bir zihniyetin hesabını ancak Milliyetçi
Hareket Partisi soracaktır.” Şeklinde etkili ve
vurgulu konuştu.
MHP’li genç ve enerjik, prezantabl milletvekili
aday adayı Ahmet Tanrıverdi ise neden aday
olduğunu uzun uzun anlattı. AKP iktidarının
çiftçilerimizi, esnaflarımızı yoksullaştırdığını yandaşlarını ve gizli açık ortaklarını zenginleştirdiklerini ifade etti.
Tanrıverdi “Diyarbakır Belediye Başkanı’ndan
küfür yerken ses çıkaramayanlar, teröristin
ayağına kırmızı halı serenler sonunda polisin
tokat yemesine de ses çıkaramadılar. Her söyleminde teröriste bir adım daha ileri gitme
cesareti veren mevcut iktidardır. Teröristi
yakalayıp süt dökmüş kediye döndüren
Kahraman Engin Alan’ı tutuklayıp içeri atan zihniyet komserine tokat yediren zihniyettir.
Libya’ya girmeye kalkan ABD’li ve
Avrupalılara, orada ne işiniz var dedikten 1
hafta sonra Libya’ya asker göndermek için
meclisten yetki isteyen başbakan yine milletine
farklı Avrupalıya karşı farklı konuşmaktadır. Bu
onurlu milletin onurlu şekilde temsil edilmesi ve
çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakmak için
12 Haziran 2011 günü yapılacak 24. dönem
milletvekilliği genel seçimlerinde MHP’den milletvekilliği aday adaylığı için başvurumu yaptım” dedi. Ahmet Tanrıverdi renkleri ve kalabalık destekleyicileri ile dikkat çekti. Farkını gösterdi…
Özellikle CHP ve MHP kökenli kimseler ve her iki
aile mensubunun da geniş olması nedeniyle parti Bir çok renkli kesim MHP Adayı A. Tanrıverdi'yi dinlemek
binası kalabalığı alamadı...
ve onun adaylığı için geldiler.
Etem Pazarcı bensiz siyaset olmaz mesajını verdi.
A. Tanrıverdi'nin açıklaması öncesinde konuşan Çulhacı
Yalçın Karaoğlu'na özel poz verdi.
basılmamış kitapları toplayarak dünyada bir ilki gerçekleştirdi bu hükümet dedi.
A. Tanrıverdi'nin Dayısı Rahmetli İbrahim
Karaoğlu'nun kirveliğini yaptığı Ahmet Çankaya Ahmet Tanrıverdi artık hep gülümsüyor. ben sizin sesiniz
vefayı unutmadığını yine gösterdi.
olacağım mesajını kuvvetli vermeye devam ediyor.
Ayşe Erinmez(Karaoğlu) akarabasıyla poz verdi ve adeta
ben senin gençlik yıllarını çağrıştırıyorum dercesine benzerliğini gösterdi.
Başkan İnci Mahmat Tanrıverdi'yi bol bol alkışladı.
29 MART 2011
SON FÝKÝR
SAYFA 6
TOKLU “CHP İKTİDARINDA YOKSULLUĞA,
YOLSUZLUĞA, SÖMÜRÜYE SON “
Cumhuriyet Halk Partisi
Adana Milletvekili aday adayı,
Avukat Orhan Toklu bölgemize çeşitli
hizmetleri geçmiş; sosyal ve kültürel
yapıyı yakından tanıyan sevilen,
sayılan kimselerden. Toklu bölge
insanıyla iç içe olmuş, insanımızı ve
problemlerini iyi bilen bir siyasi isim.
Avukat Orhan Toklu gazetemize bir
dizi önemli açıklamalarda bulundu.
Toklu “Yoksulluğa, yolsuzluğa, işsizliğe son verme vaadi ile
iktidara gelen AKP döneminde insanlarımız daha da fakirleştirilmiş, yolsuzluklar alıp başını gitmiş, insanımızın
emeği, çalışması, ürünü iyice
sömürülmeye başlanmıştır.
AKP iktidarı döneminde yolsuzluklar alıp başını gitmiş, kamu
kaynakları adeta birilerine peşkeş
çekilir hale gelmiştir. Bölgemize baktığımızda yapılmaya çalışılan yollarda
bunu açık bir şekilde görmek
mümkündür.Kozan- Adana arası
duble yol çalışması halen devam
etmektedir.Bir kısmı biten bu yolun
biten kısımları trafiğe açılmıştır.Biten
kısımları daha trafiğe açılmadan
bozulmaya başlamış, trafiğe açıldıktan sonra da hala bir yandan sürekli
bozulmakta ,bozulan yerler yeniden
yamalarla veya sökülerek tekrar
yapılmaktadır.Bu yol, yol çalışması
olmaktan çıkmış adeta duble soygun,
duble vurgun aracı haline gelmiştir.
Yine Kozan Feke arasında halen
yapımı devam eden yolun Feke
barajı bölümü yapıldıktan hemen
sonra bozulmuş, çökmeler, göçükler
oluşmuş, halen sürekli tamiratlar,
onarımlar yapılmaktadır.Kaldı ki
Ülkemizde AKP döneminde yapılan
duble yolların hemen hemen tamamı
Kozan-Adana arası gibi çok kötü
yapılmış, daha sonra sürekli
düzeltilmeye çalışılmıştır.Devletin
parası, yani bizim paralarımız yol
yapımı adı altında adeta birilerine
peşkeş çekilmiştir.Bu kadar kötü
yapılan yolların hesabını kimse vermemiştir.CHP iktidarında Devletin,
yani halkın parası birilerini peşkeş
çekilmeyecek, çektirilmeyecektir.
Yolsuzlukların üzerine sonuna kadar
gidilecek, Devletin bir kurşunun dahi
hesabı sorulacaktır.Bu konuda hem
Genel Başkanımız Sayın Kılıçdaroğlu,
hem de CHP olarak insanımıza çok
açık bir şekilde söz veriyoruz.
Tarım ve hayvancılıkla geçimini sağlayan insanlarımız AKP iktidarı döneminde perişan edilmiş, bu
insanlarımızın emeği, ürünü artık
sömürü aracı haline gelmiştir.
Çiftçimize dünyadaki en pahalı
mazotla, en pahalı gübre ve tohumla
ürün ürettirilip, çok ucuz fiyattan
ürünü sattırılmakta, çiftçimizin emeği
ürünü birileri tarafından adeta
sömürülmektedir.Tarım sektörü
başka hiç bir sektöre benzemez.İşyeri
sahibi, işletme sahibi, fabrika sahibi
zarar etmeye başladığını gördüğü
anda işyerini, işlemesini, fabrikasını
kapatıp zararın önüne geçebilir.Tarım
kesimi ise ümitle yaşar.Buğdayın
tohumunu toprağa atar, 8 ay sonra
hasadı bekler.Hava koşulları iyi
gider, haşere olmazsa yüksek ürün
alacak, ürün para ederse de kar
etmeyi ümit eder.Hava şartları iyi gitmez, yada haşere etkili olur, yada
ürün para etmezse zarar
edecektir.Çiftçi zarar ettiği zaman tarlasını boş bırakamaz, tarlasına kilit
vurma şansı yoktur, tarlasını yine
ekecektir.Bahçesinden elde ettiği
meyveden kar edemezse bahçesini
söküp atamaz, bir sene sonraki
meyveyi beklemek zorundadır.(AKP
döneminde bölgemizde kimi insanlarımız artık meyve para ettirilmeye
ettirilmeye narenciye bahçelerini sökmek zorunda kalmıştır)Çiftçinin zarar
da etse tarlasını ekmek, bahçesine
bakmak zorunda olduğu bilindiği için
, hiçbir ürünü para ettirilmemektedir.Devlet tarımsal ürünlerde gerekli
ve yeterli şekilde alım yapmadığı ,
çiftçinin kar edebileceği şekilde tarım
ürünlerinde fiyat oluşmasını sağlamadığı için çiftçimizin ürünü, emeği
birileri tarafından adeta sömürülmektedir.Devlet çiftçimizin ürününün
emeğinin sömürülmesine adeta
destek vermektedir.Buğday, mısır,
soya fasulyesi, ayçiçeği, narenciyenin AKP iktidarı dönemindeki fiyatlarına baktığımızda bunu çok
rahatlıkla görmekteyiz.Çukobirlik,
Antbirlik, Trakya Birlik,Fiskobirlik gibi
birlikler , Toprak Mahsulleri Ofisi gibi
bir kuruluş iyice pasifleştirilmiş, alım
yapamaz hale getirilmiştir.Ürün çıktığı
anda çiftçimiz ürününü zararına da
olsa satmak zorunda olduğu için çiftçi
özel sektöre ürününü satmak zorunda
kalmakta, ürününü düşük fiyattan
satmakta, ürün özel sektörün eline
geçtikten sonra fiyatlar birden artmakta, üreten kesim kar edeceği
yerde ürünü satın alanlar asıl karı
etmektedir.
Hayvancılık sektörü de AKP
İktidarı döneminde adeta yok edilmeye çalışmıştır.Yıllarca et ve sütün fiyatı düşük tutulmuş, hayvancılıkla
uğraşan insanlarımız zarar etikleri için
hayvanlarını ellerinden çıkartmak
zorunda kalmışlar, bir yandan hayvan sayımız azalmış, bir yandan
hayvanlar belirli grupların ellerinde
toplanmış, daha sonra et fiyatları fırlamış, hayvanları ellerinde tutan
büyük gruplar çok büyük karlar
etmiştir.Hayvancılıkla uğraşan insanlarımızın da emeği, ürünü
sömürülmüştür.
CHP iktidarı döneminden
çiftçimizin, köylümüzün, havyacılıkla
geçimini sağlayan insanlarımızın,
emeği , ürettiği ürünü sömürt-
türülmeyecek, köylümüz çiftçimiz
korunacak, hak ettiği karı, kazancı
elde edecektir.Mazot çiftçimize1,5
Tl.ye indirilecek, gübre fiyatlarının
olabildiği kadar düşmesi sağlanacaktır.Bu konuda Genel Başkanımız
Sayın Kılıçdaroğlu Köylümüzle,
çiftçimizle sözleşme imzalayacak
,verdiğimiz sözleri yazılı olarak vereceğiz, iktidara gelmemiz halinde bu
sözleri yerine getirmezsek , çiftçimiz
köylümüz CHP’den açıkça hesap
soracaktır. Ülkemizin en önemli
sorunlarından birisi yoksulluktur.AKP
iktidarı döneminde insanlarımız iyice
yoksullaştırılmıştır.CHP yoksulluğa
son verecek, yoksul insanlarımızın
insanca onurlu bir şekilde yaşayabilmesini sağlamak için aile sigortasını hayata geçirecektir.Sosyal
Devlet olmanın gereklerinden birisi
olarak düşündüğümüz aile sigortasının hayata geçirilmesi ile işi, geliri
olmayan yada geliri az olan, geçinemeyen, geçinmekte zorlanan ailelerimizin, insanlarımızın ortalama aylık
geliri en az 600.00.Tl ye çıkartılacaktır.CHP şimdiki gibi sadaka Devleti
değil, sosyal devlet olmanın gereği
olarak düşündüğü için aile sigortasını
hayata geçirecektir.Bunu açıkça vaat
ediyoruz ve bu konuda CHP, yoksul,
fakir seçmemizle altında Genel
Başkanımız Sayın Kılıçdaroğlu’nun
imzası olan sözleşme imzalayacaktır.
İktidara geldiğimizde bu sözlerimizi
yerine getirmez isek , insanlarımız bu
konuda CHP iktidarından açıkça
hesap soracaktır.
YOKSULLUĞA, YOLSUZLUĞA,
SÖMÜRÜYE SON VERMEK İÇİN
HEP BİRLİKTE HALKIN İKTİDARINDA, CHP’NİN İKTİRADINDA
BULUŞALIM” şeklinde konuştu.
SON FÝKÝR
29 MART 2011
SAYFA 8
MHP Adana Milletvekili A. Adayı
Nuriye Tanrıkulu’ndan Farklı Renkleri MHP’de Toplarım Mesajı…
Cumartesi günü MHP İlçe
Teşkilatında geniş katılımlı bir
toplantıyla Adana Milletvekilliği
Aday adaylığını ilan eden Eczacı
Nuriye Tanrıkulu, farklı kesim ve
cenahlardan bir araya getirebildiği çok sayıda davetliyle adeta
farklı renkleri ortak bir ülküde;
MHP’de bir araya getirebilirim
mesajı verdi. 1970’li yıllardan bu
yana MHP’nin çeşitli
kademelerinde görev almış ve
başarıyla yürütmüş olan Nuriye
Tanrıkulu, kişisel özgeçmişini de
hatırlattığı konuşmasında
Türkiye’nin ve dünyanın sıcak
gündemine değinirken PKK ve
Hizbullah gibi terör örgütlerine
yönelik olarak Hükümetin tutumunu da eleştirdi. Başbakan’ın
“36 etnik grup” söylemini ve
Türklük konusundaki çekinceleri
de tenkit eden Tanrıkulu vatan
topraklarının kolay kazanılmadığını vurguladı.
MHP’nin çok zorlu şartlardan
bugünlere geldiğini belirten
Milletvekili Aday Adayı Nuriye
Tanrıkulu “Düz yolda herkes
yürür, bizler, dava insanları taşlı
ve dikenli yolları aşarak bugünlere geldik.” diyerek manidar
konuştu.
MHP’nin tek başına iktidarının
Türkiye için şart olduğunu
söyleyen Tanrıkulu, şahsının
adaylığı hakkında “Yüce Tanrım,
önce vatanıma sonra partime
daha sonra bizlere, hakkımızda
hayırlısı ise nasip etsin. Yüce
Allah bizleri mahcup etmesin,
emeklerimizi karşılıksız bırakmasın, yar ve yardımcımız olsun!”
dedi.
NURİYE TANRIKULU
OKUMUŞ AMA HALKTAN;
BİLGİLİ AMA MÜTEVAZI,
KARARLI FAKAT İNATÇI
OLMAYAN, AKILLI AMA
DUYGULU VE YARDIMSEVER UYUMLU
BAŞARILI BİR KADIN
ÖRNEĞİ
Kim kıskanır Nuriye
Tanrıkulu’nu? yanlış bir soru olacaktır. Kim kıskanmaz onu?
demek daha doğru olacaktır.
Belki de “gıpta etmek” deyimi
kullanılmalı onun için. Annesiyle,
babasıyla, eşiyle, çocuğuyla;
köyüyle komşusuyla, geçmişiyle
hep barışık bir insan profili, kolay
değil veya onun deyimiyle
“nasip” değil hani bunu yakalamak her insan için. Nuriye
Tanrıkulu hep kendi kesesini ve
kasasını doldurmaya çalışan bencillerden olmadı. Ya diğerleri,
onlara ne olacak deyip,
diğergamlıkla, insani bir hassasiyetle kendisi gibi ince ruhlu
birkaç hanımefendiyle Yardım
Sevenler Derneği Kozan şubesini
kurdu. Sosyal Yardımlaşma Vakfı
üyeliğinde bulundu. Hep sol tandanslı kadınlar yapacak değil ya
bu işleri (Türkan Saylan vs.
gibi…) Kız öğrencilerin eğitimine
özel bir önem verdi Tanrıkulu.
Türkiye gibi “her işi yaparım
ağbi”cilerin, mesleksiz yığınların
çok yoğun olduğu
bir ülkede Nuriye
Hanım mesleği olan
eczacılığı çok seven,
üç yıl kadar eczacı
temsilciliğinde de
bulunmuş, Sivil
Toplum
Kuruluşlarında
faaliyet göstermeyi
Nuriye Hanım en büyük desteği binlerce öğrenci
yetiştiren eşi Kayhan Tanrıkulu'ndan alıyor...
MHP A Adayı Nuriye Tanrıkulu renkli kalabalıkları ile dikkat çekti.
Kadınlar Nuriye Tanrıkulu'na destek yağdırdılar.
Bir yanda Avukat Hülya Yıldırım diğer tarafta Alev Ataş tabii ki
Tanrıkulu'nun motivasyonu çok yüksek olacaktı...
seven bir meslek erbabıdır.
Kültür demek şehir demektir.
Kültürün ve medeniyetin şehirde
oluştuğu ve yaşadığı tüm bilim
insanlarınca kabul edilen bir
gerçektir. Nuriye Tanrıkulu
“Medeniyetler Şehri Kozan”ın
belediye başkan vekilliğinde
bulunmuş, iki dönem belediye
daimi encümeni seçilmiş, başarılı
bir idarecidir de aynı zamanda.
MHP Adana Milletvekili A.Adayı
Nuriye Tanrıkulu okumuş ama
halktan, sahasında bilgili ama
mütevazi, kararlı fakat kuru
inatçılık yapmayan, akıllı ama
duygulu ve yardımsever, açıksözlü ama uyumlu, başarılı bir
kadın, insan örneği…
29 MART 2011
SON FÝKÝR
SAYFA 12
CHP Adayı İbrahim Demir Çevre İlçelerde
de Yoğun Çalışmalar Yapıyor…
CHP Adana Milletvekili A. Adayı Mimar İbrahim Demir, Feke, Saimbeyli, Tufanbeyli, Aladağ, Ceyhan ve İmamoğlu’nu gezdi.
CHP Adana vilayetinin
Kozan, İmamoğlu, Feke, Aladağ,
Saimbeyli ve Tufanbeyli’yi temsilen yola çıktığını ilk ilan eden ve
erken yol alan, Kozanlı Mimar
İbrahim Demir Ankara ve
Kozan’daki yoğun mesaisinin
ardından çevre ilçelere
ziyaretlerde bulundu. CHP ilçe
örgütlerinde ilgiyle karşılanan
Demir “ Partimi, halkımı,
toprağımı ve insanımızın temel
sorunlarını biliyorum. Bölgeyi en
iyi tanıyanlardan birisiyim.
Adana’nın bu kısımları hep sahipsiz kalmış, temsil edilememiştir.
Doksanlı yıllarda TBMM’ye bakan
dahi gönderen bu bölgemiz, başta
Kozan ve bu ilçelerimiz TBMM’de
ne yazık ki 10 yıldır temsil
edilmemektedir. Feke’nin,
Saimbeyli’nin ve Tufanbeyli’nin
hangi problemi için kaç tane soru
önergesi verildi. Sizlerin
Ankara’daki sesiniz olmak için
aday oldum. Desteklerinizin
devamını bekliyorum” dedi.
Feke, Saimbeyli ve Tufanbeyli’de
toplantılar yaptıktan sonra
Aladağ, İmamoğlu ve Ceyhan’a
da bir dizi ziyaretlerde bulunup,
çeşitli toplantılar düzenleyen
Adana Milletvekili A.Adayı Mimar
İbrahim Demir gazetemize verdiği
demeçte çok verimli toplantılar
yaptığını, zaman zaman çok
önemli konularda notlar aldığını,
halkımızın sezgi ve görgüsünden
son derece memnun kaldığını
belirtti. Vatandaşların en çok da
siyasetçilerin seçim zamanlarına
yönelik geçici, menfi ilgilerinden,
başka zamanlar unutulmaktan
şikayetçi olduğunu gözlemlediğini
ifade eden İbrahim Demir
“İnsanımız dertleriyle hem hal
olan, kendileri gibi düşünen,
kendileri gibi hisseden ve konuşan
kimselere özlem duyduğunu
gördüm” dedi.
CHP Adayı Demir nereye gittiyse mutlaka orada bir baba
dostuna rastladı. zira o biz kökten CHP'liyiz mesajını çokİbrahim Demir Feke ilçe teşkilatını da ziyaret etti.
tan vermişti.
İmamoğlu CHP İlçe Başkanı Yusuf Karagöz'le
Milletvekili A. Adayı İbrahim Demir siyasi sohbet
ettiler. Adana'nın politik geleceğini konuştular.
Tufanbeyli CHP İlçe Başkanı Cemal Günçar ve
yönetim kurulu üyeleri Demir'e nezaket gösterdiler.
İbrahim Demir Eğitim-İş’in başarılı başkanı Halil Mazlumoğlu,
Demir Tufanbeyli'nin sesi olacağım dedi. ilgi gördü. Yüksel Tek, Cumhur Eroğlu ve Mustafa İnce’yi ziyaret etti.
Hatice Yüce Nezaketi, Olgunluğu ve Siyasi
Çalışkanlığıyla Takdir Topluyor…
MHP Adana Milletvekili A. Adayı Hatice
Yüce başvurusunu yaptıktan sonra döndüğü seçim
bölgesinde yoğun siyasi çalışmalarına devam ediyor.
Yüce nezaketi, olgunluğu ve çalışkanlığı ve diğer
aday adayı arkadaşlarıyla olan samimi, demokratik
hoşgörü ve sıkı iletişimiyle takdir topluyor. Şartları
zorlamayan, seçmeni ve parti yöneticilerini asla
bunaltmayan bir siyasi olarak süreci lehine
çevirmede hayli yol kateden en başarılı aday adaylarından birisi de olan Hatice Yüce yalnızca hanımefendilerin değil, sahip olduğu siyasi tecrübesiyle
erkek seçmenleri de temsil etmekte sıkıntı yaşamayacağının işaretlerini erkenden veriyor…
SON FÝKÝR
29 MART 2011
İKTİDARIN MUHALİFLERİNDEN
MUHALİFLERİN İKTİDARINA…
Türkiye hakikaten çok garip bir
ülke; iktidarıyla, muhalefetiyle, vatandaşıyla böyle. Bir İktidar partisi var ve o kadar
kendinden emin ki tekrar seçimi kazanacağı
üzerine. Onların eminliği cümle âlemi
büyülüyor, ne kadar memur bürokrat var
dilekçeyi alan, istifayı basan milletvekiliği
adaylığına soyunuyor: “ Kendimi belli
edeyim, sıraya konulursam ne ala, konulmazsam da bir yere müdür olurum” arka
plan mantığını bu ilkel düşünce oluşturuyor. Ardından yanına semazenini, neyini,
kavalını alan tuhaf bir sürü adam
Ankara’da sokakta Tayyip Erdoğan’ın
güzüne girmek için türlü türlü şov yapıyorlar. Kimi Ömer Çelik kovalıyor, kimi
Başbakanın akrabalarının arkasından
koşuyor, kimi cemaatlara yüklü bağış
yapıyorlar…
Öte
yandan
Sovyet
Döneminden kalma, sert konuşmalı, asayiş
berkemal zabitan, vali , kaymakam, evet
sepet efendim, ben bilmem merkez bilirci
cümle bürokrat verilen işaretle derhal aday
oluveriyorlar. İşte size tek parti, İşte size
Parti-Devleti. AKP mi devlettir? Devlet mi
AKP’li dir? Öyleyse kurumlar arasındaki bu
çatışma gerçek midir, kurgu mudur?
gerçekse bu kimin savaşı, kimin kavgasıdır?
Kurguysa kimin kurgusu, kimin hesabıdır,
perde arkasındakiler kimlerdir?...
Diyelim her güçlü iktidar partisi, her zaman
yeniden kazanacağına hükmeder ve öylece
propaganda yapar ki zafer kaçınılmaz,
mukadder olsun, kendisini mağlup hissetmek istemeyen zayıf kararsız, hayatta iteklenmiş, kenarda kalmış kimseler de önce
sanal sonra vaki olacağı kesine yakın bu
zaferin züğürt ortağı sayılmak için koşuşsunlar, oylarını çar çur etmesinler. Anladık
bu çok kurnazca bir Nazi propaganda ve
halkla ilişkiler tekniğidir. İşin enteresanı
bundan sonra başlıyor: Ya bu muhalefet
partilerine ne oluyor da bunlar da
Karadenizli Temel gibi “Eyvah yine muza
basacağım, açıkla bu muzu nereden aldın,
fiyatı kaç paraydı? Seçimden sonra
değiştireceğin Muz Anayasasını şimdiden
ilan ver gazetelere de açıkla! millet ne
olduğunu anlasın, Muzu bölecekler, bir kısmını Barzani’ye verecekler, Muzun merkezi
Diyarbakır olacak, İmralı Maymununu
kafesten bırakacaklar, Muzları maymuna
verecekler…” Şimdi bu kafası karışık
muhalefet aynen Temel gibi kıraat etmekte.
Aynı bölündük, bölünüyoruz, yandık yanıyoruz “Korku Ticareti”yle siyaseti yürüteceklerini zannetmektedirler. Bu korkunun
bütünüyle yersiz olmadığını düşünmeme
rağmen yukardaki ifadeyi kullanmakta
sakınca görmüyorum. Hatta tehlikenin,
muhalefetin etkisiz, bulanık, amaçsız
söylemleri nedeniyle olduğundan daha da
küçük görülmesine neden olduğunu çok
açık yazıyorum. Bir muhalefet liderinin,
Sayın Devlet Bahçeli’nin “seçimden sonra
değiştireceğin anayasayı açıkla” ifadesini
baştan “Ben seçimi kaybettim, sana hayırlı
uğurlu olsun!” manasında olduğunu anlamak mecburiyetindeyiz. , nasıl danışmanları var Bahçeli’nin ben anlamadım?
Anlayan biri varsa beri gelsin!!!
Modern muhalefet kişiler üzerinden değil
konular, mevzular üzerinden muhalefetini
yürütür. Reaksiyoner değil aksiyonerdir.
Fikirlerini kaybedecekmiş gibi değil
kazanacakmış gibi anlatır. Kendi inanmadığına halkın inanmayacağını iyi bilir.
Meseleleri hep sonuçlarına bakarak pasif,
etkisiz analiz elemanı olarak ve komplo
teorisyenliği kolaylığına saparak değil;
sebepleri ve sebepleri ortaya çıkaran ortamları, atmosferi içine girmek suretiyle değerlendirerek ve yönlendirerek neticeleri bir
aktif, etkili, müessir bir stratejist ve taktisyen
olarak elde eder. Kuru kuru konuşup, boş
bağırmalarla veya boş ama gururlu sessizliklerle politikada başarı asla mümkün
değildir. “Belki bu defa halk bize verir!”
böyle söylemler insanları, fikir hareketlerini
komik durumlara düçar eder. Tesadüfle,
şans, kısmet laflarıyla çok acımasız
zeminlerde, çok karmaşık bağlamlarda
kasıtlı olarak şekillenen siyaseti akıl dışı,
metafizik bakışlarla değerlendirmek biz
eğitimcilerin deyimiyle “ Öğrenilmiş Çaresizliktir”.
Çaresizliğe
alışmamak
gerekir…Alışanlar başkalarını da alıştırmaya çalışıyorlar vesselam…
Seçim vaatlerine referandumla başlayan
ana muhalefet de vaatlerini artırarak, tekeden teleme çalarak devam etmektedir.
Gandhi Kemal’ın reklamı Nuh’un Ankara
Halaman Sokak’ın çığlığı…
makarnası reklamı gibi… Herkese çift
anahtar vaatlerinin 90’lı yıllara damgasını
vurduğunu biliyoruz. Neticesini de biliyoruz
kocaman bir FOS… CHP durağan ve biraz
zamanı gerilerden takip etmeyi pek seven
bir gruptur. Mesela Menderes döneminde
Samsun Limanı’nın yapılması imkânsız
demişlerdi. 60’larda da Boğaz Köprüsünün
yapılmasına karşı çıkmışlardı…. Şimdi
CHP’nin de MHP gibi kafası çok karışık.
Süreci okumakta, dönemi değerlendirmekte tam bir acizliğe düşmektedir. Sayın
Kemal Kılıçdaroğlu İstanbul adaylığı sırasında ortaya koyduğu performanstan uzak
görünmektedir. Onun başarısı AKP’deki
akçalı işlere, bir takım mide bulandıran
usulsüzlüklere hatta kimine göre yolsuzluklara çok başarılı bir şekilde dikkat
çekmesindeydi. İşte Mir Dengir Fırat’ın gözden düşmesi onun başarısıdır. AKP bunun
için Sayın Kılıçdaroğlu’na teşekkür
etmelidir. Muhalefet böyle olur, olmalı! iktidar kendini muhalefet sayesinde temizler.
Muhalefet temizledikçe, İktidar temizlendikçe güçlenir. “Benim Hırsızım iyidir”
mantığı en ahlaksız tutumdur. CHP’nin ve
MHP’nin anlaması gereken Prof.Küçük’ün
ifadeleriyle “Her iktidarı alma politik bir
başarıdır. Ancak iktidara gelme, hiçbir
zaman tek başına politik beceri sorunu
değildir. Nesnel durumlara uygun düşmesi
gerek. Nesnel gelişmelerin dönüş noktasını
çok iyi değerlendirmek gerek” (Yalçın
Küçük, Türkiye Üzerine Tezler, Salyangoz
Yay. S. 149)
CHP’de MHP’de yalnızca nesnel koşulları
değerlendirme hususunda değil; bunlar da
dahil aynı zamanda, bütün dünyanın içerisine girdiği ideolojik ve sosyo-ekonomik
bunalımları görmeleri ve kendilerinin de
içerisinde bulunduğu fikri krizleri çözmek ve
görmek durumundadırlar. “Görmek yetmez, başarmak gerek, başarmak için
başaracağına inanmak gerek, inanmak yetmez, inandırmak gerek, inandırıcı olmak
gerek.
Çok çok tuhaf bir durum var ortada AKP
muhalefetin beceriksizliğine güvenerek bir
“alternatifim yok” hikayesini tutturmuş
gidiyor, keçeler suda… Muhalefet nasıl olsa
AKP hep yanlış yapıyor, onların yanlışları
Şevkiye Mahallesi’ndeki Halaman Sokağı sel götürmeden vatandaşlar
Kozan Belediyesi’nden yardım istediler. Bazı vatandaşlar ise “Belediye
birçok sokağa parke döşedi. Kenar mahalleler bile asfaltlandı, bu sokağın
isminden mi rahatsızlık duyuluyor da ilgilenilmiyor”şeklinde tepkilerini
dile getirdiler.
SAYFA 13
bizi doğrular,
Cihan KARA
bizi
ileriye
götürür, işin ucuna bir de eski korkuları taktınmı ver elini meclis he heyyy korkunun
sermayesi nedir ki canım yak tellendir
gitsin!!! Ne korku siyasetiyle ne muhalefet
muhalefetiyle iktidar olmanın imkânı yoktur. Diyelim imkânı oldu, anlamı yoktur!
Bana gelince ben siyasetçi değilim ki
kardeşim iktidara da muhalefete de
muhalefet ederim! Kime ne siz de bana
muhalefet edin olsun bitsin!!!
Halkın reyleriyle iktidar olan AKP’nin
emanete dürüst sahip çıkıp, memleketin en
mühim meselesi olan İşsizlik konusunda
başarısızlığını, Yolsuzluk endekslerindeki
utanç verici durumunu, hortlayan terörü,
TÜİK Başbakanlık rakamlarıyla açlık
sınırının altında yaşayan 400 bin kişiyi,
Yoksulluk sınırının altında yaşayan 13 milyon vatandaşımızı görmesi ve gereğini icra
etmesi gerekir. Bunun gereği ikinci el gömlek atlet gibi çamaşırları belediye hayır
çarşılarında dağıtmak acizliği değildir.
Yanmayan, pis kömürleri yandaşlardan
satın alıp dağıtmak değildir. İnsanımıza
dilenci muamelesi yapmak yerine onuruyla
çalışıp, emeğiyle kazanıp, alnı açık, sırtı
pek, karnı tok hale getirmenin ciddi yollarına bakmaktır. Ey hidayeti kararmış AKP,
milletin oyu cebinde değil, Bak vatandaşı
çantandaki keklik sanma, kendini de kurnaz
tilki sanma! Aç adama kaleyi ışıklandırsan
ne olur, karartsan ne yazar! Ermeni
Mıcırıkyan Kirkor’un Konağını restore etsen
ne olur, yıksan ne yazar! Bedava bal şerbetini kilisede dağıtsan ne olur, dağıtmasan ne
yazar’ adam sen de yahu!!! Hadi oradan!
Hadi oradan!
Türk insanı çok onurlu, gururuna düşkün,
asil ataların çocuklarıdır. Kendisine yapılan
düşmanlığı da bilir, dostluğu da… Hangi
mevkide olursa olsun kendisini enayi yerine
koyanların alınlarını karışlar, yeri ve zamanı
gelince yakalarına yapışmayı, zirü zeber,
yerle yeksan etmeyi de çok iyi bilir. Örnekleri muhteşem tarihinde sayılamayacak
kadar çoktur…
29 MART 2011
SON FÝKÝR
SAYFA 14
İsmail Ak ülkenin ve milletin temel
problemlerini resmi rakamlarla anlattı…
MHP Adana Milletvekili A. Adayı İsmail
Ak Kozan’daki MHP ilçe binasında
basın toplantısı yaparak adaylığını
görkemli, kalabalık bir toplulukla birlikte
ilan etti. MHP İlçe Başkanı Ender Çulhacı’nın açılış konuşmasını yaptığı
toplantı öncesinde kurban kesildi.
İsmail Ak yaptığı uzun konuşmada AKP
iktidarının sosyo ekonomik politikalarını
başbakanlığın resmi rakamlarıyla eleştirdi. Ak “Kozan’daki Adnan Menderes
parkı’nın işsiz öğretmenler parkı haline
geldiğini, başta üniversite mezunları
olmak üzere Türk gençliğinin işsizlikten
muzdarip olduğunu belirtti. Ak
“Adana’yı daha ileriye taşımak ve
yöreme daha iyi hizmet etmek için 12
Haziran 2011 Milletvekilliği Genel
Seçimlerinde Milliyetçi Hareket
Partisinden Aday Adayı olduğumu
bildirmenin heyecanı ve mutluluğu
içerisindeyim” dedi.
Milletvekilliği görevine hazır olduğunu
ve bu görevi başarıyla yürütecek
donanım ve birikimde olduğunu
belirten İsmail AK:
“Görevimin: ilkeli, dürüst ve seviyeli
duruşumuzdan asla taviz vermeden,
herkesi kucaklayarak, hep birlikte
doğup büyüdüğüm memleketimizi zirveye taşıyabilmek olduğunun bilinci
içerisindeyim” dedi.
MHP Aday Adayı İsmail AK konuşmasında:
“Bilindiği üzere, Türkiye Büyük Millet
Meclisi 24. Dönem Milletvekilliği seçimleri 12 Haziran 2011 tarihinde yapılacaktır.
Türk Milletinin birlik ve bütünlüğünün,
Milliyetçi Hareket Partisinin en büyük
kuvvet kaynağı olduğu hepimizin malumudur. Her şeyden önce vatanın birliği
ve bütünlüğü ile Türk milletinin bölünmezliğini ve parçalanamayacağını
savunmuş siyasi bir geleneğin mensupları olarak, bu anlayış ve düşünce ile
siyasi faaliyetlerimizi devam ettirmekteyiz.
AKP iktidarı ile zirveye ulaşan kargaşa
ve kaos ortamı, işsiz kalan milyonlarca
insanımızın yardıma muhtaç hale getirilmesi, dış kaynaklı ekonomik ve siyasi
politikalar ile kendilerine ait olmayan
ülke yönetim metodlarından milletimizin mutlu ve huzurlu olmadığı bir
gerçektir.
Bu noktada, AKP’nin devamlı geçmişi
kötüleyen, kendilerinde hastalık haline
gelmiş yalanlarla milletimizi aldatan
beyanatlarını düzeltme ve doğruyu
söyleme adına kendi bürokratları
tarafından hazırlanan raporlardan bazı
rakamlar vermeden önce şu bilgiyi de
dikkatinize sunuyorum.
MHP’ ye bağlı Tarım Bakanlığı tarafından Milliyetçi Hareket Partisi’ nin de
içinde bulunduğu 57. hükümet döneminde çiftçi kayıt sistemi getirilmiş,
çiftçilere ilk defa doğrudan gelir desteği
ödemeleri başlamıştır. Pamuk, Ayçiçeği,
soya gibi yağlı tohumlu bitkiler ile
zeytinyağı, prim ödemeleriyle desteklenmiştir. Mera tespit ve ıslah çalışmaları
yapılmış, ülkemizin hayvan varlığı
TÜRK VETERİNER BİLGİ SİSTEMİ
projesiyle kayıt altına alınmış, sağlıklı
tüm büyükbaş hayvanlar küpelenmiştir.
Aşı kampanyalarıyla hastalıklar kontrol
altına alınmış, besiciliğe ayrıca destek
sağlanmıştır. Hayvan kaçakçılığına asla
göz yumulmamıştır. Toprak Mahsulleri
Ofisi ile hububat piyasası çiftçi lehine
düzenlenmiştir.
Bu durumu AKP dönemiyle
kıyasladığımızda, DEĞERLİ
ARKADAŞLAR BURAYA DİKKAT
BUYURUN; AKP hükümetleri döneminin tarım ve hayvancılıkta 7 yılda kaydettiği ortalama büyüme oranı,
Milliyetçi Hareket Partisi’ nin hükümette
bulunduğu dönemin SON 1 yılında,
yani 2002 deki % 8 lik büyüme oranını
ancak yakalayabilmiştir. Yani Tarım ve
Hayvancılıkta AKP nin 7 yılda kaydettiği mesafeyi Milliyetçi Hareket Partisi
bir yılda sağlamıştır.
Diğer tarafta, Milliyetçi Hareket Partisi
dönemindeki 17 liralık tüp gaz bugün
59 liradır. Et ve kıymada dünyanın en
yüksek fiyatı insanımıza layık
görülmüştür. Yurt dışından ne idüğü
belirsiz ANGUS getirilmiş, et fiyatlarına
çözüm bulunacağı söylendiği halde,
hala bu konuda hiçbir olumlu gelişme
kaydedilememiştir. Gübre, tohum, sulama, yem, mazot fiyatları fırlamış,
çiftçinin ürünü ise değerinin çok çok
altında kalmıştır.
Bu duruma somut örnek verecek olursak;
2002 yılında 3 Kg buğday satarak bir
litre mazot alan çiftçimiz, 2010 yılında
bir litre mazot için 5,5 Kg buğday satmak zorunda bırakılmıştır.
2002 yılında 45 Ton buğday satarak bir
Traktör alan çiftçimiz, 2010 yılında aynı
traktörü 72 Ton buğday satarak ancak
alabilmektedir. Ayrıca, Türk çiftçisi
dünyanın en pahalı mazot ve gübresini
kullanmak zorunda bırakılmış, neticede
çiftçimiz sömürülmüş ve yoksullaştırılmıştır.
Üstelik kutsal vatan topraklarımızı, Akp
iktidara gelir gelmez, yabancılara satışını
ve kiralanmasını serbest bırakan kanun
çıkarılarak belirli güç odakları tarafından
iktidar yapılmanın bedeli ödettirilmeye
başlanmıştır.
Türkiye’ nin 2002 yılındaki 225 milyar
dolar olan iç ve dış borç toplamı, 2011
ocak ayı verilerine göre 500 milyar
doları geçmiş, Cumhuriyet tarihinde
yapılan toplam borç kadar sadece AKP
hükümetleri döneminde fazladan
borçlanma yapılarak vatandaşlarımızın
önümüzdeki 10 yılları ipotek altına alınmıştır.
Üstelikte bütün bunlar yapılırken mil-
yarlarca dolar kar eden devlet kuruluşları 3-4 yıllık karının da altında olan
rakamlara taksitlere bölünerek
satılmıştır. Yani satılan kuruluşlar kendi
kazancıyla yeni sahibi olan yabancı şirketlerin devletimize olan taksit ödemesini yapmıştır.
DEĞERLİ HEMŞEHRİLERİM;
Diğer taraftan ise, şehirlerimiz işsizlikten
geçilmiyor. Mahalle araları, kahvehaneler işsiz insanımızla dolup taşmaktadır.
Kozan ilçemizin ortasında Adnan
Menderes Parkı olarak bilinen park
şimdi işsiz öğretmenler parkı olarak
nam salmıştır.
Bu durum da şu gerçeklerle de
örtüşmektedir. 2010 yılı verilerine göre
Türkiye işsizlikte dünya 6. ncısı olurken,
bir zamanlar iş sahibi olmak için yurdun
her tarafından göç alan sanayi şehri,
hububat ambarı Adana’nın bu işsizlikteki yeri 1. sıradır. Yani Türkiye’nin işsizlik şampiyonu Adana’dır. Bunu bizler
söylemiyoruz. Bu acı gerçeği devletin
resmi raporları apaçık ortaya koyuyor.
Peki bunun sorumlusu kim? Elbette
AKP iktidarıdır.
Sizlere sözünü ettiğim bu son bilgiyi de
şununla birlikte düşünmenizi istiyorum
değerli arkadaşlar.
Dünyanın en zengin ülkelerinden
İngiltere’de Dolar milyarder sayısı son
10 yıldır değişmezken, Türkiye 39,
dolar milyarderi sayısıyla son 9 yılda
İngiltere’yi geride bırakmıştır.
Bunun adı adalet değil adaletsizliktir.
Bunun adı kalkınma değil, yandaşları
zengin eden soygun ve yağma düzenidir.
DEĞERLİ ARKADAŞLAR;
Çiftçimizin alın terinin karşılığını,
memurumuzun, emeklimizin ve
işçimizin hak ettiği ücreti alamadığı
günümüzde, Türk Milletine ve Devletine
yaklaşık 9 yıldan beri AKP hükümetinin
vermiş olduğu zarar ve tahribat ortadır.
29 MART 2011
Ayrıca, devletimizin ve milletimizin,
bugün tek başına iktidarda olan AKP
zihniyetinin; ayrımcılığı teşvik eden, iç
ve dış destekli bölücü politikaları sebebiyle çok zor bir süreçten geçtiği, mensubu bulunmaktan onur duyduğumuz
Büyük Türk Milletinin her bir ferdi
tarafından iyi bilinmekte ve görülmektedir.
O nedenle, bu sorunların çözümünün
tek alternatifi olan ve tek başına iktidar
hedefine koşan Milliyetçi Hareket
Partisinin bu yürüyüşünde, sizlerin, her
zaman olduğundan daha çok
desteğinize ihtiyacımız vardır.
Şunu bilmenizi istiyorum. Milliyetçi
Hareket Partisi iktidarında; ihanete,
hırsızlığa, halkın kandırılıp aldatılmasına, dini ve milli değerlerin istismar
edilmesine, milletimizin en önemli birleştirici unsuru olan Türk kimliğinin ve
dilinin yok edilmesine, teslimiyette sınır
tanımayanlara, birikimlerimizi yok
pahasına satanlara, servetlerine servet
katan yandaşlara dur denecektir.
Bu hususta Düsturumuz; Osmanlı
Padişahı ABDÜLHAMİT HAN’ın dediği
gibi “TEKERRÜR EDEN TARİH
DEĞİL, HATALARDIR” sözünden
hareketle;
AKP Hükümetinin yapmış olduğu bu
hatalı uygulamaları ortadan kaldıracağımızı, her yapacağımız çalışma ve
uygulama da titizlik göstereceğimizi,
hiçbir şekilde dil, din, ırk ayırımı yapmadan ALLAH korkusunu iliklerimizde
hissederek sizlere karşı görevimizi
layıkıyla yapacağımızı hepinizin bilmesini istiyorum.
Bu nedenle, sizlere karşı sorumluluğumuzun farkında ve bilincindeyiz. Bu
kapsamda, başlayacak yeni dönemde
Adana’da; başta şahsım olmak üzere,
Milliyetçi Hareket Partisine gönül vermiş
değerli dava arkadaşlarım ile birlikte,
konusunda bilgi ve birikimlerine sonsuz
güven duyduğum Milliyetçi Hareket
Partisinin çok değerli kadrolarının
gayretleriyle Adana’mızın ekonomik,
sosyal ve kültürel sorunlarının çözümü
en büyük hedefimiz olacaktır.
DEĞERLİ BASIN MENSUPLARI,
KIYMETLİ
HEMŞEHRİLERİM;“Türkiye'nin nasıl
kuşatıldığını, okyanusun ötesinden
Türkiye'nin nasıl kıskaç altına alındığını
hepimiz görüyor ve üzülüyoruz. Bu
duruma son verecek olan da Milliyetçi
Hareket Partisi’dir. Bu hareketin milli
iradede şekilleneceği gün ise, 12
Haziran 2011 olmalıdır. Kim ne kadar
kömür, makarna, soğan, patates v.s.
dağıtırsa dağıtsın, kim ne kadar inancını
yaşayan başörtülü kardeşlerimizin
örtüsüyle RİYAKAR bir şekilde siyaset
yaparsa yapsın, İNANAN ve
HİZMETTE KALİTEYİ HEDEFLEYEN
SON FÝKÝR
KADRO Milliyetçi Hareket Partisi'
ndedir.
9 Şubat 1969'da kurulan Milliyetçi
Hareket Partisi, 42 yıllık bu süreci,
hiçbir partinin yaşamadığı güçlük ve
engellerle geçirmiştir. Bu süreçte
Milliyetçi Hareket Partisi’nin mağduriyeti ve mahkumiyeti vardır. Ama,
Milletimize hiçbir şart altında “MAHCUBİYETİ” olmamıştır.
Bunalımın derinleştiği, etnik bölücü
terörün tırmandığı, bölgeler arası eşitsizliğin ve gerilimin arttığı, yandaş medya
aracılığıyla “pespembe” bir tablo
çizildiği böyle bir dönemde, Milliyetçi
Hareket Partisi, Allah'ın izniyle milletimizin huzuruna bir güneş gibi doğacaktır.
Bu nedenle, hain düşünceli herkes
bilsin ki;
Dünyaya insanlık dersi vermek ve tüm
insanlar için insanca yaşamayı isteyen
çelik yürekli Anadolu evlatları
Ülkücüler, Bozkurtlar, o pis, o çirkin
emelinizi bozmak gayesiyle, oyununuza
karşı daha şuurlu ve düzenli demokratik
karşı koyuş için yollara koyuldular.
Bütün Dünya bilsin ki; biz dünya şartlarına göre siyaset yapmak için konuşmayacağız.
Bilin ki biz; dünyaya zulüm ederek ve
zulüm edenlere eş başkanlık ederek
siyaset yapanları, Irak’ta, Kerkük’te,
Musul’da, Erbil’de, Süleymaniye’de,
Batı Trakya’da, Doğu Türkistan’da,
Filistin’de uyguladıkları insanlık dışı
yöntemlerle değil;
Ülkemizin içinde bulunduğu durumu
bilerek şanlı Milletimizle, onurlu duruşumuzu KÜRŞAD ruhuyla ortaya koyacağız.
Bilin ki şanlı mazimizden güç alan
ülkümüzün rehberi Kur’an, hedefimiz
ise Turan’dır.
Mehmet Akif’in ruhuyla beslenen
Anadolu insanı; Atatürk’ün ruhuyla bir
karış toprağımız için müstevlilerin
heveslerini dün olduğu gibi bu gün de
kursaklarında bırakacaktır.
Bilin ki biz, insanca yaşamak amacıyla
kendi değerlerimizi tüm insanlığa
sunuyoruz. Bilin ki, bu günden itibaren
kötü gidişe dur demek ve ertelenemeyecek geleceğimizi teminat altına almak
için tertiplendiğimizi bütün dünyaya
haykırıyoruz.ANADOLU’NUN ÇİLE
ÇEKMİŞ VEFAKAR VE CEFAKAR
İNSANLARI,
AZİZ ÜLKÜDAŞLARIM;
Bilin ki; şimdi çalışma zamanı. Bilin ki
şimdi kucaklaşma zamanı. Bilin ki şimdi
bir olma, diri olma ve beraber olma
zamanı.
Bilin ki; şimdi, sevdamızı haykırmanın
zamanı.
Gün; Büyük Türk Milleti’ne, Milli
Devlet-Güçlü iktidarı sunmanın zamanı.
SAYFA 15
Onun için, partimizin
kurulduğu günden bu
yana, 42 yıllık bu zaman
zarfı içerisinde partimizden
ayrılan, küsen veya bir
kenara çekilen ülkü yoluna
gönül vermiş dava
arkadaşlarımıza sesleniyorum:
Gelin dirlik olalım, birlik
olalım, bir olalım. Ne varsa
bir kenara koyalım.
Milliyetçi Hareket
Partisinin, milletimizin
huzuruna bir güneş gibi
doğmasına sizlerde destek
olun, omuz verin.
Ülkü uğruna ceza
evlerinde çile çekmiş yiğit
ülkü devi şairimizin dediği
gibi,
Zor günde kucaklaşmak,
Türk’e büyük töredir.
Töreye sahip çıkmak, tam
da bize göredir.
Kaybedecek vakit yok,
zarar geçen süredir.
Helal etmem hakkımı,
İsmail Ak kurban keserek açılış konuşmasına başladı.
hesabım mahşeredir.
Onun için; Ben de diyorum ki; Gayrı milli güçleri,
bir tarafta öven var.
Kapalı mahfilde, bu millete
söven var.
Türklüğü inkar edip,
gayrısını seven var.
Birlik olunacaksa, gün bu
gündür gardaşım.
İşte bu nedenle, Türk mil- Sami İİnceler, Mehmet Çürük ve İsmail Ak’ın Ailesi tam
leti için başlattığımız gönül teşekküllü olarak toplantıda yer aldılar
seferberliğinde el ele,
gönül gönüle, omuz
omuza verdiğimiz takdirde,
bu geniş birlikteliğin,
önümüzdeki süreçte,
bizlere başarıyı getireceği
inancındayım. Bu başarı
da Milliyetçi Hareket
Partisinin tek başına iktidarı olacaktır.
DEĞERLİ
Etem Pazarcı ve Eski Milli Eğitim Müdürü Haşim Özcan
HEMŞEHRİLERİM;
Konuşmama son verirken öğrencileri İsmail Ak’ı yalnız bırakmadılar.
şunu da ifade etmek istiyorum.
Biliyorsunuz İller, İlçeler, Belde ve
Köyler, sadece insanların bir arada
yaşadığı fiziksel mekanlar değildir.
Tarihsel gelişim sürecinde İller, İlçeler,
Belde ve Köyler, geliştikleri bölgelerin
kültür merkezleri olma işlevini de yerine
getirip, öncesinden aldıkları kültürel
mirasın, bir sonraki kuşaklara aktarıldığı
mekanlardır.
Bu yüzden yaşamakta olduğumuz
Çukurova, bizim için sadece bir coğrafi
bölge değil, aynı zamanda; ahlakın,
medeniyetin ve tarihin de kalbidir.
Bu nedenle Huzurlarınıza gelmeden
önce, Çukurova’nın bizlere taşıdığı bu
yüce değerleri kuşandım ve sizlerin
gönül devletinize talip oldum.
Bu duygu ve düşüncelerle Milliyetçi
Hareket Partisi Adana Milletvekilliği
Aday Adaylığı sürecinde destek ve hayır
dualarınızı esirgemeyeceğinizi biliyor,
bu mutlu günümde beni yalnız bırakmadığınız için hepinize minnet duygularımı ifade ediyor, en derin saygı ve
selamlarımı sunuyorum.
Hepinizden Allah razı olsun diyerek
konuşmasını tamamladı.

Benzer belgeler