Turizm Sektöründe Sıkça Sorulan Sorular

Transkript

Turizm Sektöründe Sıkça Sorulan Sorular
Turizm Sektöründe Sıkça Sorulan Sorular
1) Kongre turizminde uzmanlaşmak için neler yapılmalı?
Turizm’de kariyer yapmak isteyenlere öncelikli tavsiyem; akademik eğitimleri
sırasındaki stajlarını turizmin farklı dallarında yaparak, o dönemi çok iyi değerlendirmeleridir.
Kendilerine en uygun kariyer planlamasını yaparak, kişisel gelişimleri konusunda çağa ayak
uydurmaları ve yeniliklerden haberdar olarak sektörde kendilerini yetiştirmelerini öneririm.
Ayrıca en az iki yabancı dili çok iyi şeklide konuşmaları kariyer hedeflerine ulaşmalarını
hızlandıracaktır.
Kendilerine belirledikleri kariyer yolunda sıkı ve bilinçli olarak çalışmalarını ve
hedeflerine ulaşma konusunda sabır göstermeleri gerektiğini söyleyebilirim. Bunun yanı sıra
ülkemizin tarihi ve kültürel mirası konusunda bilgilenmelidirler. Ayrıca iyi birer turizmci
olarak, ülkemizi yurtdışında temsil edebilme yetkinliğine sahip olmalı ve kendilerine değişik
ülkelerde çalışma ortamı yaratabilmelidirler. Tüm genç turizmcileri bu dinamik sektöre
beklediğimizi hatırlatır ve şimdiden başarılar dilerim.
2) Türkiye turizmi deniz-güneş-kum algısından arındı mı?
Turizmin dünya turizm pastasından daha fazla pay alabilmesi için Anadolu Turizminin
geliştirilmesi ön koşul olarak değerlendirilmelidir. Daha fazla turizm geliri elde etmenin yolu,
kongre turizmi, kültür turizmi, termal turizm, kış turizmi gibi Anadolu’nun sahip olduğu
turizm potansiyelinin harekete geçirilmesine bağlıdır. Son zamanlarda kamu ve özel sektör
olmak üzere turizm camiasının etkin kesimlerinden, kongre, termal, kültür, sağlık, kış v.b.
turizm potansiyelinin değerlendirilmesi üzerine ümit verici beyanlar gelmektedir.
Başta hükümetler olmak üzere, özel sektöre, sivil toplum kuruluşlarına, üniversitelere
önemli görevler düşmektedir. Anadolu turizminin ayağa kaldırılmasında uluslararası otel
zincirinin bölgeye çekilmesi, ulusal ve uluslararası organizasyonların düzenlenmesi, info
turlar düzenlenmesi ve yerel yatırımcıların özendirilmesi önem arz eden öncelikli konulardır.
Böylece turizm 12 aya yayılacak, turizm gelirleri artacak ve ülkemiz turizmcilerinin dünya
sıralamasındaki hedefi olan ilk beşe girme vizyonu gerçekleşecektir.
3) Turist Rehberliğinin olumlu ve güç yönleri nelerdir?
Sık seyahat etmek ve yeni yerler görmek, kültürlerarası etkileşim, farklı insanlarla
tanışma fırsatı, değişik programlar yapma, bağımsız planlama, anlatma/öğretme zevki, aktif
bir yaşam, sürekli öğrenme ve araştırma yapma olanağı, kısacası monotonluktan uzak, sürekli
devinim içinde bir meslek olması rehberlik mesleğimizin olumlu yönleri.
Esnek ve tarafsız olma zorunluluğu, kişisel sorumluluğun yüksek olması, fiziksel güç
gerektirmesi, tatil günleri de çalışma zorunluluğu, bilgi birikiminizi sürekli güncellemenizi
gerektirmesi, çalışılmayan zamanlarda ücret alamama, sosyal güvenlikten yoksun olması,
uzun yolculuklarda kaza riskleri de turist rehberliği mesleğinin güç yönleridir.
4) İstanbul’un Kongre Turizmindeki Rolü Nedir?
İstanbul’un kongre sektördeki gelişimi, hep belli başlı ve kilometre taşı olarak
adlandırabileceğimiz büyük organizasyonları takiben devam etmiştir. En yakın örnek olarak
2009′daki “Dünya Bankası – IMF Toplantıları”nı verebiliriz. Dünyada ses getiren bu tarz
mega organizasyonların ardından şehirler, kongre turizmi konusunda ivme kazanırlar. Ekim
2009 ayı içerisinde gerçekleştirilen “Dünya Bankası – IMF Toplantıları” organizasyonunun
ardından, İstanbul’un 2010 Avrupa Kültür Başkenti ünvanı ile de ivme daha da artmıştır. Bu
rüzgar İstanbul’a uluslararası düzeyde ve önemli toplantılar alınmasına vesile olmaktadır.
Yeni kongre merkezlerinin de yapılması ile beraber İstanbul’un hedefi, dünyadaki kongre
turizmi pastasından daha fazla pay almak olacaktır. 2009 ICCA verilerine göre dünya’da en
fazla kongre yapan şehirler sıralamasında 13. sırada yer alan İstanbul’un, 2010 ve devam eden
yıllarda bu sıralamada ilk 5 içerisinde yer alacağını rahatlıkla söyleyebiliriz.
Kongre turizmi yatırımlarını ise şehrimiz İstanbul açısından değerlendirecek olursak, bu
değerlendirmeyi hem oteller hem de kongre merkezlerini dikkate alarak yapmamız
gerekmektedir. İl Turizm Müdürlüğü verilerine göre şu anda İstanbul’da özellikle kongre
katılımcılarına 68 tane beş yıldızlı otel yaklaşık 19.000 oda kapasitesi ile hizmet vermektedir.
Beş yıldızlı oteller dışındaki otellerle birlikte ise toplam 280 tane konaklama tesisinde
yaklaşık 50.000 yatak kapasitesi mevcuttur.
5) Turizmde Sosyal Medya nedir?
Öncelikle bilinmesi gereken bir konu sosyal medya Türkiye’de aslında yeni bir konu
değil. 1999 yılından beri hayatımızın içinde iletişim kanalı olarak yoğun şekilde
kullandığımız bir mecra. Sadece kavramsal olarak yeni yeni netleştirdiğimiz bir konu
diyebiliriz.Tam bu noktada sosyal medyayı bu alandaki bir profesyonel olarak açıklamak
gerekiyor ve 1999 yılıyla ilintisini de açmak: İnternetin yaşamımıza girdiği zamanlardan beri
yayıncılık anlayışına yeni modeller ekleniyordu. Tek taraflı, adına geleneksel dediğimiz
gazete, radyo, tv gibi medya yayıncılığı araçları yaşamımızda hakimdi. İnternet, insanlara
kendi yayıncısı olma fırsatı verip, bu yeni yayıncı topluluğunun takipçileriyle iletişim
kurmasını sağlayarak iletişimi çift taraflı hale getirirken bağımsızlık-şeffaflık-katılımcılık
kavramlarını daha çok yaşamımıza yerleştiriyordu. Buna “şey” diyebiliriz.
Yıllar yıllar geçtikçe bu şey vücut bulurken, adı konamıyordu. İşte tam bu noktada
bağımsız-şeffaf-katılımcılığa teşvik eden internet mecraları hayatımıza girdi. Bu mecraların
adı da sosyal medya oluverdi. İnsanların kişisel birikimlerini paylaştığı, arkadaşlarının
paylaşımlarını yorumladığı tamamen internet üzerinden sosyal bir yaşam önerdi. Bu sosyal
yayıncılığın adı da sosyal medya olarak konuşulmaya başlandı. Milyarlarca insanın tek bir
kanaldan iletişim kurduğu sosyal paylaşım siteleri yaratıldı. Ticaret buralardan yönetilir,
şekillendirir oldu.
6) Bir turizmci neden concierge olmak ister?
Özellikle 5 yıldızlı otellerde hizmet vermekte olan concierge, bir otelin can damarıdır
diyebiliriz.
Concierge,
misafirlerin
konakladıkları
süreç
içerisinde,
şehir
turları
organizasyonları, restoran önerileri, araç kiralama hizmetleri, her türlü sosyal etkinliklerde
öneri ve bilet temin etme, uçak, helikopter, yat rezervasyonları gibi bir misafirin ihtiyacı olan
her konuda cevap verebilecek görevlidir. Bu mesleği seçmek için insanın kendisini çok iyi
tanıması gerektiğine, insanları seven ve onlara yardımcı olmaktan mutluluk duyan bir yapıya
sahip olması gerektiğine inanıyorum. Bu mesleğin zorlu yanları olarak çok meşakkatli, sabır
isteyen, birikim ve tecrübe gerektiren bir görev olduğunu söyleyebilirim. Öte yandan bu
mesleğin en güzel yanının, bilgi ve birikimleriniz ile misafirlerin bu güzel ülkede zamanlarını
en doğru ve en verimli şekilde geçirmelerini sağlamak olduğunu söyleyebilirim.
7) Turizm ve Kariyer Topluluğu Neler Yapar ?
Turizm sektörü o kadar büyük bir sektördür ki, planlı ve programlı davranmamak insanı
bu meslekten çabuk soğutur. Geniş çerçeveden baktığımızda öncelikle üç dala ayırabiliriz;
Konaklama – Seyahat – Ulaştırma. Üniversite sıralarına gelen meslektaşlarım daha ÖSS
tercihi yaparken bir kariyer seçeneği yaptılar aslında; benim gibi. Ben Konaklama
İşletmeciliği okuyorum. Ancak bir otel bünyesinde bile ilerleyebileceğimiz çok sayıda kariyer
yolu var. Eğlenceyi ve hareketliliği seven bir meslektaşımı ön büro departmanında istihdam
etmek onun turizm sektöründen bir anda kopmasına neden olabilir. Tüm bu sebeplerden ötürü
biz, turizm sektöründe kariyer planlamanın zorluklarını gördük ve eğitimli personelimizin
aslında bir çoğunun bu sebepten dolayı sektörü terk ettiğini keşfettik.
Turizm ve Kariyer Topluluğu’nu kurmak fikri işte bu noktada ortaya çıktı. Amacımız
son sınıf öğrencileri olarak, mezun arkadaşlarımızı ve sektör uzmanlarını dahil ederek,
kariyerine henüz başlamamış birinci ve ikinci sınıf öğrencilerine kariyer danışmanlığı
yapmak, onları sektörümüze en doğru yerde kazandırmaktı. Bizler gibi öğrenci topluluğu –
kulübü kurmak isteyen arkadaşlarıma öncelikli tavsiyem iyi bir misyon tanımı yapmalarıdır.
Yapmak istedikleri işleri önceden belirlemelerini, bir faaliyet planı hazırlamalarını ve
hedeflerine ulaşıp ulaşamadıklarını denetlemelerini öneririm. Piyasada sadece gezi ve parti
yaparak ticari amaçlar güden topluluklar, Öğrenci Topluluğu olgusunun ismini lekelemekte.
Onun için tavsiyem kendilerine uzmanlaşmak istedikleri bir dal seçerek, belirledikleri misyon
doğrultusunda hedeflerine ilerlemeleridir.
8) Genç akademisyenlere neler yapmalılar ki başarıları ile konuşulsunlar?
Akademik kariyer yapmak isteyenlere, yabancı dile önem vermelerini öneririm. Bir
akademisyenin, alanına yapabileceği en önemli katkı, akademik yayınları ile olacaktır. Türkçe
yayınlar yanı sıra, yabancı dilde yapılan yayınlar da çok önemli. Literatürdeki çalışmaları
takip etmek için, iyi derece yabancı dile sahip olmak gerekiyor.Sadece turizm ve otel
işletmeciliğinin değil, işletmenin, bir bilim mi, yoksa sanat mı olduğu tartışılabilir. Bu
nedenle, işletmecilik konusunda, birçok kişi, bir üniversitede akademik kariyer yapmak
yerine, uygulamaya hakim olmanın daha faydalı olabileceği görüşünde. Bu konuda dünyada
pek çok farklı görüş ve uygulama bulunmakta.
9) Termal turizmin geleceği ve hitap ettiği kesim ile ilgili neler
düşünüyorsunuz?
Ülkemizde 700’den fazla jeotermal kaynak bulunmaktadır. Kaynak bakımından
dünyada 7. sırada, Avrupa’da ilk sıradayız. Dünyadaki pek çok ülke termal turizmden
ekonomisine önemli katkılar sağlamaktadır. Bu ülkelerin başında Japonya gelmektedir.
Dünyada termal turizm aktivitelerine en çok katılan ülkeler Almanya, Macaristan, Rusya ve
İskandinav ülkeleridir. Ülkemizde termal turizm sadece Afyon, Kızılcahamam ve
Pamukkale’de yoğun olarak öne çıkmaktadır. Bu bölgeler arasında sadece Pamukkale dış
turizm potansiyeline sahiptir, diğer bölgeler iç turizme hizmet vermektedir. Önümüzdeki
yıllarda yapılan çalışma ve tanıtımlar ile birlikte termal turizmde dış turizm potansiyeli
artacaktır.
Şu an yılda sadece 10 bin yabancı turist ağırlayan termal turizm potansiyeli önümüzdeki
10 yıl içinde milyon kişilere ve gelirinde aylık milyon dolarlara ulaşması planlanıyor.
Belirtilen üç bölge dışında, bakanlık tarafından yapılan teşvikler ile birlikte Yalova, Bursa ve
özellikle Çeşme’de yapılacak yatırımlar ile ülkemizdeki termal turizm potansiyeli yükselmiş
olacaktır. Termal turizmin dışarıya açılması ile birlikte yatırımlar daha da hızlanacak ve
ülkemizin her noktasında bulunan termal bölgeler değerlendirilecektir. Termal turizminin asıl
amacı sağlık olmasından dolayı orta yaş turizmi olarak tanımlanmaktadır. Yapacağımız yeni
çalışmalar ve farklı konsept uygulamaları sonucunda dış turizmin artmasını sağlayarak termal
turizmi, genç turizmine de katacağız.
10) Turkish Hospitality Management fikri nedir ve nasıl ortaya çıktı?
Turkish Hospitality Management fikri uzun zamandır ortaklarımızla kurguladığımız ve
geliştirdiğimiz bir fikirdir. Yurtdışındaki turizm ortamına baktığınız zaman, işletmelerde
hizmet ile ilgili kalite standartlarının olduğunu ve bu standartların denetlenmesi ve
sürdürülebilirliğinin sağlanması durumunda, verilen hizmetin her daim yukarı çekildiğini
görürsünüz. Türkiye’ye bakacak olursak, bu tür bir yapı henüz inşa edilmediği için
Türkiye’de turizm ortamındaki hizmet kalitesinin çok sağlıklı olduğunu söyleme şansımızı
maalesef yok.
THM’nin bu noktada hedefi dünyaca meşhur Türk misafirperverliği ile turizmde
uluslararası kabul görmüş standartları bir araya getirerek Türkiye’ye özgü ulusal hizmet kalite
standartlarını oluşturmak ve turizm ortamını iyileştirmektir.
İşletmelerde hizmet kalite standartların uygulanması ve bu standartların denetlenmesi,
bilinçli işletme ve bilinçli tüketicilerin artmasını sağlayacak, bu da Türkiye’deki turizm
ortamının iyileşmesini getirecektir. Bu durum THM’nin misyonunu açıklamaktadır.
11) Kongre turizminde başarının formülü nedir?
Başarının formülü, kendi çalışanlarımıza yatırım yapmak, onları dinamik tutmak ve
geleceğe yönelik olarak kurum kültürüne sahip yöneticiler yetiştirmektir. Hem dünyadaki
hem de turizm sektöründeki gelişmeleri yakından takip etmek ve gelişmelerden hızlıca
haberdar olmak, yurtdışı ile entegre çalışmak ve bunlara göre kurumsal yapımızı geliştirmek
en önemli önceliğimiz ve başarılarımızı perçinleyen faktörlerdir.
Tüm bunların yanı sıra uluslararası toplantılarda kaliteyi artırmak ve belli bir standardı
getirmek amacıyla profesyonel yöneticiler tarafından kurulmuş bir örgüt olan ICCA (
International Congress and Convention Association ) ve dünyanın kongre ve sergi
merkezleriyle global network ağı oluşturarak; finans, teknoloji, müşteri ilişkileri, pazarlama,
personel gelişimi konularında üyelerin yönetim becerilerini güçlendirerek uzmanlık
kazandıran AIPC ( The International Association of Congress Centres ) gibi dünyada otorite
olmuş derneklere de aktif üye olarak tüm gelişmeleri takip etmemiz başarılarımızda önemli
rol oynamaktadır.

Benzer belgeler