Erkek Sağlığı Kataloğu

ERKEK SAĞLIĞI
İÇİNDEKİLER
02
Giriş
16
Yaşlanma Sağlığı
03
Yaşam Tarzımız Sağlığımızı Belirler
18
Böbrek ve İdrar Yolları Taş Hastalığı
04
Her Yaşta Aşı
19
İdrar Kaçırma Bozuklukları
04
Sağlıklı Yaşam İçin 10 İyi Alışkanlık
19
Prostat Büyümesi
06
Sağlıklı Kalmak İçin Egzersiz Yapın
20
Prostat Kanseri
07
Beslenme ve Diyet
21
Mesane Kanseri
08
Estetik Uygulamalar
22
Böbrek Kanseri
10
Kök Hücre Uygulamaları
23
Testis Kanseri
12
Kozmetik Dermatoloji Uygulamaları
24
Baş Ağrısı ve Migrenler
14
Erkek Sağlığı
24
Hormon ve Metabolizma Hastalıkları
25
Varis
14
Sertleşme Bozuklukları
26
Bel ve Boyun Ağrıları
14
Penis Protezi İmplantasyonu
28
Kalp Sağlığı
16
Üreme Sağlığı ve Hastalıkları
29
Ağız ve Diş Sağlığı
30
Göz Sağlığı
34
Sağlıklı Yaşam Programları (Check-up)
Hayat tıpkı bir oyun gibidir.
Sonuna kadar mücadele…
Bu mücadelede bir sıfır öne geçmek için uzun soluklu koşmak, çalımlara,
sürpriz ataklara karşı sıkı bir defans gerekir.
İşte bu maçta en büyük gücünüz: SAĞLIK!
LIV HOSPITAL
ÜÇ DALDA MÜKEMMELİYET MERKEZİ
AKREDiTASYONU ALDI
Sağlıkta uluslararası arenada lider olmak iddiasıyla 3 yıl önce sektöre
yeni bir marka olarak giren Liv Hospital; 3 dalda dünyaca önemli
Mükemmeliyet Merkezi Akreditasyonu’nu almaya layık görüldü.
Liv Hospital uluslararası tarafsız bir komisyon Surgical Review Cooperation (SRC) tarafından yapılan zorlu denetimden hatasız
geçerek, robotik cerrahi, kolorektal cerrahi ve obezite cerrahisi branşlarında “Mükemmeliyet Merkezi Akreditasyonu”nu
(Center Of Excellence) tamamlayarak eş yetkilendirildi. Dünyada çok az sayıda kurum tarafından alınabilen Center Of Excellence
Akreditasyonu, ilgili kurum tarafından ABD dışında ilk defa, bir kuruma verildi. Liv Hospital 2 gün süren yoğun denetimden, robotik
cerrahi, kolorektal cerrahi, obezite cerrahisi alanlarında eksiksiz ve hatasız olarak geçerek büyük bir başarıya imza attı. Liv Hospital
robotik cerrahi, kolorektal cerrahi ve obezite cerrahisi alanlarında Mükemmeliyet Merkezi ünvanı ile eş yetkilendirildi ve
bu alanlarda dünyanın saygın kurumları ile eş değer hizmet verdiğini kanıtladı.
Neden Mükemmeliyet Merkezi?
Öncelikle ilgili alanlardaki hekimin yeterliliği, spesifik çalışmaları, dünya kriterleriyle eş değerde ve sayıda hastayı tedavi etmesi,
komplikasyon, yeniden yatış, klinik verilerin analiz ve fonksiyonel sonuçlarının akredite olmuş kurumlarla eş değer olduğunun,
denetleyici heyete kanıtlanması gerekiyor. Ayrıca denetimde hasta tedavi protokollerinin, diğer disiplinlerle yapılan ortak toplantılarla
karar alınarak belirlendiği, bakım hizmetleri ve sonuçlarının bir bütün içinde olduğu, geçmişten geleceğe planlanarak oluşturulduğu
kanıtlanmak zorunda. Kurumsallaşma ve tedavi çıktılarının belli bir kalitenin üzerinde olması da temel başvuru kriterleri arasında yer alıyor.
Liv Hospital tüm başvuru kriterlerini karşıladıktan sonra, Amerika’dan denetim için gelen komisyon üyeleri tarafından
2 gün süren bir denetimden geçti. Liv Hospital cerrahlarının gerçekleştirdiği vaka sayıları ve komplikasyon oranları, yeniden yatış,
yeniden ameliyat, komplikasyon oranları, eğitim ve yeterlilikleri, düzenli olarak yaptıkları sempozyum ve eğitimler,
hekimden hemşiresine, kat görevlisinden yardımcı sağlık personeline kadar ilgili kişilerin görev, yetki ve sorumluluklarının
değerlendirilmesi, doğru konsültasyon ve ekipman, anestezi ve cerrahi süreçlerin güvenliği, enfeksiyon kontrolü,
güvenli ilaç kullanımı, hasta odaları, acil servis, muayene odaları, klinik bakım standardı protokolleri, onam formları, kurumsal
adanmışlık ve destek grupları, bina güvenliğine kadar pek çok alanda mercek altına alınarak, sıkı bir denetimden geçti.
Günümüzde tıptaki gelişmeler tanı ve tedavi yöntemlerindeki yenilikler sayesinde hastalıklar erken tespit ediliyor,
hatta oluşmadan önlenebiliyor. Özellikle hipertansiyon,
diyabet, kalp ve damar hastalıkları konusunda erkekler
kadınlara oranla daha büyük risk faktörleri taşıyor. Hayatı
sağlıklı geçirmenin en önemli koşulu da sağlık kontrolleri…
Hiçbir şikayetiniz olmasa da kontrollerinizi aksatmayın,
yaşam kalitenizi yükseltin, genetik geçişli rahatsızlıklar için
erken önlem alın ve hayatın tadını çıkarın…
03 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
YAŞAM TARZIMIZ SAĞLIĞIMIZI
BELİRLER
HASTALIKLARDAN KORUNMAK
TEDAVİDEN DAHA İYİDİR
Doğduğunuz anda bireysel yaşamınız için zemin hazırlanır.
Eğer tek bir yumurta ikizi değilseniz, anne ve babalarınızdan kalıtım yoluyla geçen genler sizi ayrıcalıklı ve herkesten farklı kılar. Bu genler kim olduğunuza, nasıl göründüğünüze, bünye özelliklerinize ve kalıtımsal yolla size geçen
hastalıkların neler olacağına katkıda bulunur. Anne
rahminde bir fetüs olarak büyüyüp beşikteki bebeklik
zamanından ergenlik dönemine kadar geçen her şeyi
içeren çevre değişiklikleri sadece sağlığınıza katkıda
bulunmakla kalmayıp aynı zamanda yaşayacağınız hastalık türlerini de belirler. Ancak genlerimiz ve çevremiz son
derece önemli olsa da yaşam tarzımız da sağlığımızı
olumlu ya da olumsuz yönde etkileyen en önemli noktalardan biridir.
Erkeklerin büyük çoğunluğu ürolojik muayenelerine sadece
herhangi bir rahatsızlıkla karşılaştıkları zaman gidiyor.
Oysa sık rastlanılan prostat, mesane kanseri, sertleşme
bozukluğu gibi birçok ciddi rahatsızlık erken tanı ile tedavi
edilebiliyor.
ÖNLEM ALMAYA GENÇ YAŞLARDA
BAŞLAYIN
Yaş ilerledikçe kanser, kalp hastalığı gibi belirli hastalıklara
yakalanma riski artış gösterir. Ama tüm hastalıkların riski
yaşa bağlı değildir. Dolayısıyla hastalıklardan korunmaya
ve önlem almaya genç yaşlarda başlamak gerekir.
SAĞLIK KONTROLLERİNİ
AKSATMAYIN
Önerilen sağlık kontrolleri ve tarama testlerine 21 yaşından
sonra başlanmalı ve yaşam boyunca sürdürülmelidir.
Kendinizi 20’li yaşlardayken sağlıklı hissediyor olabilirsiniz;
ancak birçok tıbbi rahatsızlık bu yaşlarda önlenebilmekte
veya erken evrede yakalanırsa daha etkili şekilde tedavi
edilebilmektedir.
KÜÇÜK ADIMLARLA BÜYÜK
DEĞİŞİKLİKLER YAPIN
Yaşınız ve içinde bulunduğunuz şartlar dikkate alınmaksızın sağlık risklerinin en aza indirilmesi ve gelişmekte olan
birçok sorunun önlenmesinin en iyi yolu sağlıklı alışkanlıkların kazanılmasıdır. Sağlıklı bir yaşam yönünde küçük
adımların atılması hiçbir şey yapmamaktan daha iyidir.
Hiçbir zaman başlamak için geç değildir.
HER YAŞTA AŞI
Aşılar sadece çocuklar için değildir, her yaşta insanı birçok
tehlikeli ve ölümcül hastalığa karşı korurlar. Yaşınız ne olursa
olsun, yaptırmanız gereken aşıları biliyor musunuz? Koruyucu
hekimlikte çok önemli bir yeri olan aşının erişkinlerde de sorgulanması, önerilmesi ve önemi unutulmamalıdır.
Tdap (Tetanoz-Difteri-Asellüler Boğmaca): Daha önce
yapılmadıysa tek doz rapel yapılır.
Td (Tetanoz-Difteri): 10 yılda 1 doz tekrarlanır. Tetanoz
(Paslı ve kirli yaralanmalarda oluşabilir) ve difteri hastalığından korunmada önemlidir.
HPV (Human Papillomavirüs): 11-12 yaşlardaki tüm kız ve
erkeklere önerilir ve aşılama 13-26’da tamamlanır. 46 yaşa
kadar da öneriliyor. Rahim ağzı kanseri, anüs kanseri ve
erkeklerde genital siğillerden korunmada önemlidir.
Mevsimsel İnfluenza Aşısı (Grip Aşısı): Yılda 1 doz öneriir.
Varicella (Suçiçeği): Tüm yaşlarda yapılabilir yaşam boyunca 2 doz yeterlidir.
Kızamık-Kızamıkcık-Kabakulak (MMR): Daha önceden
geçirilmiş enfeksiyon ve bağışıklığın laboratuvar kanıtı
olmadığı sürece 1 doz ya da özel durumlarda 2 doz uygulanır.
Hepatit A: Bazı risk faktörleri varsa uygulanır (Sağlık
Bakanlığı’nın aşı programında vardır, bağışıklık kontrolü ile
önerilir).
Hepatit B: Bazı risk faktörleri varsa uygulanır (Sağlık
Bakanlığı’nın aşı programında vardır, bağışıklık kontrolü ile
önerilir).
Menenjit Aşısı (Meningokok): Yurtta kalan öğrencilere,
erlere, mesleki olarak maruziyet hallerinde, hastalığın
görüldüğü bölgelere seyahat edeceklere (Mekke'ye Hac
ziyareti öncesi zorunludur) önerilir.
Pnömoni Aşısı (Pnömokok): Özel risk grubunda ise
önerilir.
SAĞLIKLI YAŞAM İÇİN 10 İYİ
ALIŞKANLIK
20’li yaşlardayken sağlığınız için mümkün olduğunca fazla
iyi alışkanlık edinin. Bunlar hayatınızın ilerleyen döneminde yaşamdan keyif almanızı sağlayacak temellerin atılmasına yardımcı olacaktır.
1. Dengeli beslenin: Günde 5 porsiyon meyve ve sebze
tüketin.
2. Sağlıklı vücut ağırlığını koruyun, spor yapın.
3. Sigarayı bırakın: Yardıma ihtiyaç duyuyorsanız bir destek
grubuna katılın veya doktorunuzla konuşun.
4. Alkol tüketiminde sorumlu davranın: Alkol tüketimini
sınırlayın.
5. Dikkatli araç kullanın: Trafik kazaları dahil kazalar önde
gelen ölüm nedenidir.
6. Sağlıklı gece uykusu uyuyun: Uyku eksikliği mizacınızı,
verimliliğinizi, ilişkilerinizi ve güvenliğinizi etkiler.
7. Sağlıklı bir cinsel yaşam için korunun.
8. Dişlerinizi düzenli şekilde fırçalayın ve diş ipi ile temizleyin: İyi ağız hijyeni sadece dişlerinizi korumakla kalmayıp
genel sağlık durumunuzu da korur.
9. Günde 2-2.5 litre su için.
10. Kendinizi güneş ışınlarından koruyun: Güneş kremleriyle güneşten korunun ve güneş gözlüğü takın.
05 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
SAĞLIKLI KALMAK İÇİN
EGZERSİZ YAPIN
Sağlıklı yaşamın temel şartlarından biri hareket etmek!
Düzenli egzersiz yaparak enerjimizi yükseltebilir, stresle
savaşabilir, uyku kalitemizi artırabiliriz. Bütün bunlar
sağlıklı bir vücut yapısına sahip olmamızı ve fazla kiloya
bağlı hastalıklara karşı bizi koruyacaktır.
Spor yaparak kalp-damar hastalıkları, şeker hastalığı,
tansiyon, kanser gibi hastalıkların önüne geçebilir, fazla
kilolardan arınabilir ve daha atletik bir vücuda sahip
olabilirsiniz.
GÜNDE 10.000 ADIM ATIN
Kemerinize bir adım sayar takın ve attığınız adımların
sayısını ölçün. Ortalama adım uzunluğu 50-75 cm olmalıdır. Masa başı göreviniz varsa günde en az 2000 adıma
karşılık gelen bir mesafeyi yürüyebilirsiniz; hedefinize
ulaşmakta sizi motive etmesi için adım sayarınızı kontrol
edin.
Her sabah bir önceki otobüs durağında inin.
Asansör yerine merdivenleri kullanın.
Otomobilinizi gideceğiniz yere mümkün olan en uzak
mesafede park edin.
Şirket içi aramalarda telefon kullanmak yerine konuşacağınız kişinin yanına gidin.
07| ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
NE KADAR EGZERSİZ YAPILMALI?
Günde en az 10.000 adım yürümelisiniz. Ek olarak haftada
beş kez 30 dakika süre ile orta yoğunlukta egzersiz
yapmayı veya haftada üç kez aerobik egzersizi yapmayı
amaçlamalısınız. Kalp atım hızınızı artırdığı müddetçe
hangi egzersizi yaptığınız fark etmez. Bir dans kursu veya
yüzme gibi keyif alabileceğiniz bir egzersizi seçin. Sabahları erken kalkıp egzersiz yaparak form tutmaya çalışın.
Kendinize eğlence amaçlı koşuya katılmak gibi hedefler
koyun; bu hedefler motivasyonunuzu sürdürmenize
yardımcı olacaktır.
YETERLİ DÜZEYDE EGZERSİZ
YAPIYOR MUSUNUZ?
Egzersizi konuştuğunuz kadar kolay yapabiliyorsanız
kendinizi yeterince zorlamıyorsunuz demektir. Ancak
nefes nefese kalıyorsanız bu da kendinizi aşırı zorladığınız
anlamına gelir. Doğru yaklaşım bu iki ucun arasındaki bir
yerdedir. Başlangıçta, kendinizi zorlamak için sadece
tempolu yürüyüşün ihtiyaç duyduklarınızı karşılayacağını
düşünebilirsiniz. Ancak forma girdikçe aynı sonucu başarmanız için daha sıkı çalışmanız gerekecektir. Bir nabız hızı
ölçme cihazı alın ve egzersiz yaparken maksimum kalp
atım hızınızın %70-85’ine karşılık gelen nabız sayısını
hedefleyin.
BESLENME
VE DİYET
Beslenme yaşamın her döneminde sağlığın ve bunun devamlılık halinin korunması ile ilişkilidir. Sağlıklı ve kaliteli yaşama adım
atmak için kendinize, yaşam tarzınıza ve vücut tipinize uygun beslenme programı belirleyin. Büyük hedefler yerine, küçük ve
gerçekçi hedefler sizi başarıya götürür. Sihirli formüller ve mucizevi diyetler kendinize yapacağınız yatırımda yer almamalıdır.
Beslenmede herkes için tek bir yol geçerli değildir. Bu nedenle, her kişinin beslenme çözümü de kendisine özel olmalıdır. Tıpkı
hepimizin parmak izinin farklı olması gibi, metabolizma ve yaşam şekilleri de birbirinden farklıdır. Sevilen besinlerden mahrum
kalmadan diyet yapmak önemlidir. Önemli olan sizin diyetinize değil, diyetinizin size uygun olmasıdır. Diyet, bütün besin öğelerinden size uygun olacak miktarlarda tüketmektir. Beslenmede önemli olan ne yediğiniz değil, ne zaman ve ne kadar yediğinizdir.
Diyet, çoğumuzun bildiğinin aksine sadece zayıflama ile ilişkilendirilmemelidir. Beslenme ve diyet uzmanı tarafından hazırlanmış
“Sağlıklı Beslenme Programları” ağırlık denetiminizi sağlarken yaşam kalitenizi de artırmalıdır.
ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
ESTETİK
Günümüzde artık erkekler de estetik uygulamalara sıcak bakıyor. Erkekler; anti-aging hapları ve yüz bakım
kremleri derken şimdi de saç ekimi, penis büyütme, gıdının yağ emmeyle giderilmesi, karın yağları
emilmesi gibi yöntemleri takip ediyor. Hatta en son istatistiklere göre bu nedenlerle doktorlara daha
fazla gidiyorlar. Botoks uygulamalarının yüzde 14'ü, yağ emme işlemlerinin yüzde 8'i ve epilasyon
uygulamalarının yüzde 24'ü artık erkek hastalara yapılıyor. Ameliyatsız yöntemlerle yüz ve vücut
germe uygulamalarının yüzde 11'i erkek hastalara yapılıyor. Erkekler genellikle daha genç
görünmek istiyor ve bu yüzden sarkan göz kapakları ve yüzlerini ameliyatla tekrar kaldırmak istiyorlar. Ayrıca jinekomasti dediğimiz göğüs büyüklüğü nedeniyle cerrahlara
başvuran erkek hastaların sayısı da artıyor.
BURUN ESTETİĞİ (RİNOPLASTİ)
SAÇ DÖKÜLMESİ VE TEDAVİSİ
Burun, yüz bölgesinin estetiğini belirleyen en önemli
unsurdur ve doğal görünmesi gerekir. Buruna şekil vermek
için uygulanan burun estetiği ameliyatlarıyla burun kemerinin veya burun ucunun şekli değiştirilebilir, burun küçültülebilir veya büyültülebilir, burun delikleri küçültülebilir.
Ayrıca soluk almada sorun oluşturan polip, sinüzit, burun
etleri ve deviye septum gibi problemler de giderilebilir.
Normal bir saç dökülmesi, günlük olarak 80–100 adet saç
teli kaybı şeklindedir. Bu miktarın üzerindeki günlük dökülmeler normal değildir ve tedavi edilmesi gerekir. Medikal
tedavilere rağmen dökülmenin devam ettiği durumlarda
cerrahi yöntem olan saç ekimi uygulanır. Ense üzerinde iki
kulak arasındaki dökülmemeye kodlanmış bölgeden
alınan saç köklerinin dökülmenin olduğu bölgeye uygun
tekniklerle nakledilmesi işlemidir.
3 tür burun ameliyatı gerçekleştirilir:
Primer Rinoplasti: Estetik amaçla ilk kez yapılan operasyondur. Cerrahın tercihine göre açık ve kapalı yöntemlerle
gerçekleştirilebilir. Operasyon sonrası tampon kullanımı
çok azalmıştır. 8 gün süreyle burun ateli uygulaması yapılır.
Sekonder Rinoplasti: Sonuçtan hastanın veya cerrahın
memnun olmaması durumunda ya da fonksiyonel problemi olan hastalarda iki ya da daha fazla sayıda yapılan
operasyonlardır. Sıklıkla açık yöntemlerle yapılır ve kulaktan ya da vücudun başka bir bölgesinden alınan kıkırdak
greftlerine ihtiyaç olabilir. Operasyon sonrası takipler
primer rinoplastideki gibidir.
Burun Rekonstrüksiyonu: Kazalar, kanser, kokain kullanımı gibi durumlar sonucunda burun fonksiyonlarının ve
yapılarının bozulması durumlarında estetik kaygıdan çok
fonksiyonel iyileşmenin sağlanmasına yönelik operasyonlardır. Buruna yakın veya uzak dokulardan doku ve kıkırdak
transferlerine sıklıkla ihtiyaç duyulur.
FOLİKÜLER ÜNİTE
EKSTRAKSİYONU (FUE)
Foliküler Ünite Ekstraksiyonu (FUE) yöntemi, saç köklerinin ense üzerinden ya da vücudun belirli bölgelerinden özel
cihazla tek tek alınarak seyrelmiş ya da tamamen dökülmüş olan bölgeye özel ince uçlu iğneler ile nakledilmesidir.
Ense üzerinde dikiş olmadığı için, dikiş izi de yoktur.
09 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
JİNEKOMASTİ
LIPOSUCTION
Erkeklerde kadınsı meme büyümesi anlamına gelen
jinekomasti herhangi bir sağlık tehlikesi yaratmasa da
nadir durumlarda sağlığı tehdit edebilecek farklı bir rahatsızlığın göstergesi olabilir. Jinekomasti kişinin sosyal aktivitelerini, giyim kuşamını etkileyebilecek sosyal bir probleme
dönüşebilir.
Modern hayatın yarattığı sorunların başında hareketsizlik
ve buna bağlı olarak da fazla kilolar geliyor. Günümüzde
artık sadece kadınlar değil erkekler de sağlıklı ve fit görünmek istiyor. Liposuction, vücudun belli bölgelerinde
(basen, kalça, bel, göbek gibi) birikmiş olan yağ dokularının, küçük bir delikten bir kanül kullanılarak vakumlama
yoluyla, dışarıya alınmasını sağlar. Liposuction bir kilo
verme yöntemi değil; kontür düzeltme ve vücut şekillendirme ameliyatıdır. Ameliyat lokal anestezi bazı durumlarda da genel anestezi altında yapılır. Aynı gün taburcu olan
hasta sayısı güncel teknolojik gelişmelere paralel olarak
artmıştır. Ameliyat sonrası 6 hafta süreyle korse uygulaması yapılır.
Jinekomastinin tedavisi 3 yöntemle yapılır.
1. Eksizyonel (Doku çıkarılması) Yöntem:
Meme başının etrafındaki koyu bölge sınırından yapılacak
yarım ay şeklindeki bir kesiden girilir ve fazlalık meme
dokusu alınır. İyileşme süreci ve sonrasındaki takip süreçleri birkaç gün uzamakla birlikte sonuçlar diğer yöntemler
gibi yüz güldürücüdür.
2. Liposuction (Yağ çekme):
Fazlalık olan meme dokusu 1-2 mm’lik kesilerden doku
içine sokulan ince borular yardımıyla boşaltılır. Daha çok
yağ dokusundan zengin tipteki memelerde etkin bir
yöntemdir. Ama ultrasonik ve lazer liposuction yöntemleri, her türlü meme dokusunda rahatlıkla ve çok yüksek
başarı oranları ile kullanılır. Milimetrik boyutlarda kimsenin
fark edemeyeceği bir iz bırakır. İşlem lokal anestezi altında
gerçekleştirilir ve hastanede yatış gerektirmez. İyileşme
süreci çok daha konforlu ve kısadır.
3. Liposuction ve eksizyonel yöntemin birlikte kullanılması:
Kimi durumlarda iki yöntemin bir arada kullanılması
gerekebilir.
KÖK HÜCRE / GENETİK
UYGULAMALAR
ESTETİK CERRAHİ VE
KÖK HÜCRE TEDAVİSİ
Kişinin kendisinden elde edilen yenileyici hücreler kozmetik alanında da kullanılabilmektedir. Bu hücreler cildi ve
yaşlanmış bölgeleri yenilemeye imkân sağlar. Bu tedavinin
işlem süresi 3 aşamada gerçekleşir. Öncelikle kişinin
kendinden biyopsi ya da liposuction yöntemiyle yağ
dokuları alınır. Bu dokulardan elde edilen yenileyici hücreler
çeşitli işlemlerden geçirilerek rafine edilir ve konsantre
hale getirilir. Yenileyici hücreler tek başına ya da doğal
kokteyller kullanılarak hastanın ihtiyacına göre uygun
bölgelere enjekte edilir.
YÜZ VE VÜCUT DOLGUSU
(ANTI-AGING)
İmplant gibi doğal olmayan ürünlerle yapılan dolgularda,
dolgunun vücut tarafından %70’e varan geri emilimi söz
konusu olmaktadır. Ancak kişinin kendi vücudundan alınan
yenileyici hücrelerin kullanımıyla yapılan dolgularla yapaylıktan uzak bir görüntüye ulaşılmaktadır. Dolayısıyla sürekli
tekrarlanan operasyonlar yerine yenileştirici hücrelerle bir
defa yapılan enjeksiyonlar yeterli olmaktadır.
11 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
KİŞİSEL\ÖNLEYİCİ TIP
GENETİK RİSK ANALİZİ
İSKEMİK EKSTREMİTE
PROBLEMLERİ
Genetik bilimi tıpta kişiye özgü tedavileri kullanma imkânı
yaratıyor. Liv Hospital Kişisel Tedavi ve Önleyici Tıp
Bölümleri’nde tespit edilen hastalıklar DNA’lar üzerinden
yapılan derinlemesine analizler sonucunda kişiye özel
tedavi imkânı sunuyor. Hastaların DNA’ları alınarak bir
‘Sağlık Kimliği’ oluşturulurken, eğer bir hastalığı varsa
Kişisel Tedavi Bölümü’nde hastaya özel tedavi yöntemi
uygulanıyor. Sağlık Kimliği’nde risk analizi oluşturan bir
hastalık söz konusuysa yani kişinin gelecekte herhangi bir
hastalıkla ilgili risk grubunda olduğu belirlenirse Önleyici
Tıp Bölümü’nde hastalığı belirleme ve tedbir alma
niteliğinde tedaviler uygulanıyor.
Kişinin kendisinden elde edilen yenileyici hücreler birçok
hastalığın yanı sıra damar tıkanıklıklarında da tedavi
olanağı sağlamaktadır. Bu hastalıkta medikal olarak ilaç,
ozon ya da yüksek basınçlı tedaviler uygulanmaktadır.
Cerrahi müdahalede ise son çare olarak amputasyon
(damar tıkanıklığı olan bölgenin kesilmesi) ya da sempatektomi (sempatik sinirlerin kesilmesi) işlemi uygulanabilmektedir. Ancak bu yöntemler yerine yenileyici hücre
uygulamaları yaranın kapanması ve dolaşımın yeniden
sağlanması için güncel bir yöntem olarak ortaya çıkmaktadır.
ORTOPEDİDE BİYOLOJİK/KÖK
HÜCRE TEDAVİLERİ
KIKIRDAK VE DEJENERATİF
EKLEM HASTALIKLARI
Kıkırdak problemleri
Tendon yaralanmaları ve tendinit/tendinosis problemleri
Eklem dejenerasyonlarında uygulamalar
Omurga sorunlarında uygulamalar
Spor yaralanmalarında özellikle yumuşak doku problemleri
Kök hücre uygulamaları ortopedi alanında özellikle kıkırdak
sorunlarında önemli bir aşama kaydetmektedir. Bu noktada kişinin kendi dokusundan alınan biyopsiden elde edilen
yenileyici hücreler sayesinde neredeyse sıfır kıkırdağa
sahip bölgelerde bile kıkırdak oluşumu gözlemlenmektedir. Böylelikle eklem bölgelerinde yapısal ve fonksiyonel
yenilenme mümkün olmaktadır.
KOZMETİK DERMATOLOJİ
UYGULAMALARI
SAÇ
LAZER TEDAVİSİ
Erkeklerde görülen en sık saç dökülme tipi genetik geçişli
olandır. Bu tip dökülme 20’li yaşların başında başlar, 40’lı
yaşlara kadar devam edebilir. Saç dökülmesinin erken
dönemlerinde saça uygulanan harici ilaçlar dökülme hızını
azaltabilir. Saç dökülmesi için saça uygulanan mezoterapi
ve PRP tedavileri de saç dökülmesini önemli ölçüde azaltır.
Ancak bu dökülme genetik geçişliyse tedaviye rağmen
devam edebilir. Böyle durumlarda dökülme fazla saç kaybına yol açmadan cerrahi yöntemlerin uygulanması
düşünülmelidir. Uygulanan medikal tedavilere rağmen
dökülmenin devam ettiği durumlarda cerrahi bir yöntem
olan saç ekimi tercih edilir.
Hedefe yönelik lazer ışını oldukça hassas bir alanın tedavisi
için kullanılır. Lazerle cilt yüzeyinin yeniden belirlenmesi
kahverengi lekeleri uzaklaştırabilir, belirgin veya çatlamış
kan damarlarını gözden kaybedebilir. Dermatolojide lazer
uygulamaları son yıllarda giderek artan sıklıkta yapılmakta
ve başarılı sonuçlar alınmaktadır. Lazer ile cilt gençleştirme, ciltteki gözeneklerin sıkılaşması, leke tedavileri ve
damarsal sorunların tedavisi yapılmaktadır. Lazer ışını
cilde uygulandığında cilt altında belirli bir ısı seviyesine
ulaşır ve kollajeni yeniler. Cildin genç, parlak ve gergin
görünmesini sağlar. Lazer tedavileri ayrıca sivilce izlerinin
yok edilmesinde de uygulanır.
BOTOX
Günümüzde erkekler de kadınlar gibi genç ve sağlıklı bir cilde sahip olmak istiyorlar. Kırışıklıklar,
yüz mimikleriyle oluşan kırışıklıklar (alın ve göz çevresindeki) ve yerçekimi ve cildin sarkmasından ortaya çıkan kırışıklıklar (ağız çevresindeki deri kıvrımları) olarak değerlendirilmektedir.
Kırışıklığın yerine ve türüne göre değişik yöntemler uygulanmaktadır. Yaşlanma belirtilerinin yok
edilmesi güncel yöntemler botox ve dolgu uygulamaları ile her yaşta mümkün.
13 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
MEZOTERAPİ
Ciltte yaşla birlikte oluşan kırışıklıklar, lekelenmeler, cilt
renginde matlaşma gibi problemlerin tedavisinde pek çok
yöntem kullanılır. Mezoterapi problemli bölgelerin diri ve
güzel görünmesi için uygulanan bir tedavi yöntemidir.
Yararlı vitamin ve mineral karışımları mikro incelikteki iğne
uçlarıyla ya da vücudun problemli bölgesindeki herhangi
bir yere uygulanabilir. Zamanla yüzde sağlıklı bir görünüm
elde edilir, cilde parlaklık ve canlı bir görünüm verir.
KİMYASAL SOYMA İŞLEMİ
PRP (TROMBOSİTTEN
ZENGİN PLAZMA)
Cilt gençleştirme, saç dökülmesi, yara iyileşmesi, sivilce izi
ve ameliyat izi tedavisi gibi pek çok alanda kullanılan PRP,
kişiden alınan küçük miktardaki kanın özel bir tüpe konularak bir dizi işlemden geçirildikten sonra elde edilen
trombositten zengin plazmanın, yine aynı kişiye enjeksiyon yoluyla geri verilmesidir. Trombosit denilen kan hücreleri, vücudumuzdaki hasarlı dokuların onarımı ve doğal
haline dönüşmelerini sağlamak için gerekli “büyüme
faktörlerini” yapısında barındırır. Eğer dokularımızda
herhangi bir hasar olursa bu kan hücreleri, hasarlı dokuya
gelerek onarım sürecini başlatırlar. PRP tedavisinde ise
normal şartlar altında toplanan trombositlerden daha çok
miktarda hücre, hasarlı dokuda birikir. Böylece onarım
süreci hızlı ve güçlü bir şekilde başlamış olur.
Cildin yıpranmış, tazeliğini ve parlaklığını kaybetmiş üst
tabakasının soyulup dökülmesini sağlayarak derinin daha
alt tabakalarında yeniden bir yapılanma sürecini başlatır.
Genç ve sağlıklı homojen bir derinin ortaya çıkmasını
sağlar. Bir dizi deri soyma işleminin ardından cildiniz pürüzsüz görünecektir; kırışıklıklarınız azalacak ve ten renginiz
daha eşit dağılacaktır.
MİKRODERMABRASYON
Hassas bir tekniktir ve sadece cildin ince bir katmanını
kaldırır. 2 ile 4 hafta arası ile uygulanan birkaç seansın
ardından genç görünümlü bir cilde kavuşmak mümkündür.
ERKEK SAĞLIĞI
Erkek üreme ve cinsel sağlığın devamlılığını esas alan
Erkek Sağlığı Kliniği, cinsel fonksiyon bozuklukları, üreme
sorunları, kısırlık problemleri, cinsel yaşamı etkileyen
bulaşıcı hastalıklar ve 50’li yaşlardan sonra prostat hastalıklarını kapsıyor.
SERTLEŞME BOZUKLUKLARI
Sertleşme sorunu %90´ın üzerinde altta yatan bir organik
bozukluğa bağlıdır. Şeker hastalığı, koroner arter hastalığı,
yüksek tansiyon, damar sertliği, kolesterol yüksekliği,
şişmanlık, sigara, spinal kord yaralanması, prostat hastalıkları ve prostat kanseri tedavileri, tiroid hastalıkları,
testosteron düşüklüğü ve bazı ameliyat şekillerine bağlı
olarak sertleşme sorunu ortaya çıkabilmektedir. Sertleşme
sorunu, hangi yaşta olursa olsun tedavi edilebilir. Liv Erkek
Sağlığı Kliniği’nde sertleşme sorunu, erken boşalma, penis
eğriliği gibi hastalıklar güncel yöntemlerle tedavi ediliyor.
Kapsamlı Sağlık Kontrolü Gerekir
Kalp damar hastalıkları ve şeker hastalığı sertleşme
bozuklukları için en yaygın risk grubunu oluşturmaktadır.
Sertleşme bozukluğu nedeniyle başvuran hastaların
değerlendirilmeleri sırasında diyabet, kalp-damar hastalıkları, yüksek tansiyon, kolesterol yüksekliği gibi durumların
teşhisleri Üroloji Bölümü’nde konabilir. Hastalar prostat
büyümesi ve prostat kanseri gibi olası durumlar açısından
kapsamlı bir sağlık kontrolünden geçer. Ayrıca hasta genel
sağlık durumu, kalp-damar hastalıkları ve başta şeker
hastalığı olmak üzere endokrin bozuklukları açısından da
değerlendirilir. Sertleşme bozukluğu nedeniyle başvuran
hastalara Üroloji, Kardiyoloji ve Endokrin uzmanlarınca
kapsamlı değerlendirme yapılır.
Şok Dalga Tedavisi
Üroloji Bölümü’nde sertleşme bozukluğu tedavisinde yüz
güldürücü sonuçlar sağlayan Şok Dalga Tedavisi de
uygulanıyor. Bu tedavi özellikle damar yetmezliğine bağlı
sertleşme bozukluğunda kalıcı tedavi sağlıyor. Sertleşme
bozukluğu nedeniyle ilaçtan fayda gören ancak daha fazla
ilaç kullanmak istemeyen, ilaçlara yeterince yanıt vermeyen veya ameliyatla tedaviyi ötelemek isteyen hastalarda
başarılı sonuçlar alınıyor.
15 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
PENİS PROTEZİ İMPLANTASYONU
Ağızdan ilaç, şok dalga ve enjeksiyon tedavilerine yanıtsız
hastalarda penisin doppler ultrasonuyla yapılan değerlendirme sonrasında, ciddi damar problemi olanlar penis
protezi implantasyonu için adaydırlar. Bükülebilir, gizlenebilir, şişirilebilir penis protezlerinden birisi hastanın seçimi
ve altta yatan bozukluğa göre tercih edilir. Şişirilebilir üç
parçalı protezler başarı oranlarının daha yüksek olması,
gerçek ereksiyonu birebir sağlayabilmesi ve kozmetik
olması nedeniyle tercih edilen protez tipidir. Penis protezi
cerrahisi günümüzde yakın takip ve kısa yatış süreleriyle
gerçekleştirilir. Teknolojik iyileştirmeler ve antibiyotikle
kaplı protezler sayesinde komplikasyon oranları düşmüştür.
İYİ EREKSİYON İÇİN 5 ALTIN KURAL!
Düzenli egzersiz yapın.
Fazla kilolarınızdan kurtulun.
Sigarayı bırakın ve alkolü sınırlayın.
Akdeniz tipi beslenin.
Testosteronunuzu kontrol ettirin.
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
Ülkemizde 40 yaş üzerinde her 3 kişiden 1’inde sertleşme
sorunu görülüyor. Sertleşme bozukluğu tedavi edilebilir bir
rahatsızlıktır.
Ereksiyon bozukluğu olan her 100 hastadan yalnız 5-10’u
tedavi için doktora başvuruyor.
Genç yaş grubunda sertleşme sorununun ciddiyeti daha
hafif ve orta düzeyde seyrederken, daha yaşlı erkeklerde
sorun orta veya şiddetli düzeyde görülüyor.
Sertleşme bozukluğu için şeker hastalığı, kolesterol
yüksekliği, hipertansiyon, obezite ve kalp-damar bozuklukları gibi hastalıklar tetikleyici faktörü oluşturabiliyor.
Sertleşme sorunu kalp-damar hastalıklarının erken habercisidir.
Sertleşmeyi sağlayan en önemli faktörlerden birisi testosteron hormonudur. 40’lı yaşlardan sonra testosteron
düzeyinde azalma başlar.
ERKEK ÜREME SAĞLIĞI VE
HASTALIKLARI
Her 100 çiftten 15´i infertilite yani kısırlık sorunu yaşıyor. Bu
durum, kadın ve erkeği benzer oranlarda etkiliyor. Çiftlerdeki kısırlığın %30-40`ı tek başına erkekte, %30-40`ı tek
başına kadında, %10-20`si ise hem erkek hem de kadında
bulunan sorunlara bağlı olabiliyor. Ancak %10`luk bir
kısmında da sorunun hangisine bağlı olduğu bulunamıyor.
Erkekteki nedenlerden önemli bir kısmı dikkatli bir değerlendirme sonrasında tespit edilip ya ilaçlar ve hormonlarla
ya da cerrahi yöntemlerle tedavi edilebiliyor.
Hastalığa Özel Tedavi Uygulanıyor
Erkek kısırlığının en sık nedenlerinden olan varikosel, Liv
Hospital Üroloji Bölümü’nde mikrocerrahi yöntemlerle
(mikroskobik varikoselektomi, mikrocerrahi varikoselektomi) düzeltiliyor. Sperm kanalındaki tıkanıklıklar (obstrüktif
azospermi) cerrahi yöntemlerle açılabiliyor. (TUR-ED,
vazovazostomi, vazoepididimostomi vs.). Sperm çıkışı
olmayan erkeklerde (non-obstrüktif azoospermi) yine
mikrocerrahi yoldan sperm elde ederek (mikroTESE) tüp
bebek veya mikroinjeksiyon (ICSI) yöntemleri uygulanıyor.
Kontrasepsiyon amacıyla vazektomi planlayan erkeklerde,
ayaktan ve hızlı bir şekilde işlem sonuçlandırılıyor. Bazı
sağlık sorunlarına bağlı zorunlu durumlar için spermin
dondurularak saklanması (kriyoprezervasyon) sağlanabiliyor.
ERKEK YAŞLANMA SAĞLIĞI
Ülkemizde 40 yaş üstündeki erkeklerin %55´inde testosteron eksikliği belirtileri görülmektedir. Erkeklerdeki
testosteron eksikliği cinsel fonksiyonu ve isteği azaltıp
sertleşme sorunlarına yol açabilmekte, kasların zayıflaması ve yağ kitlesinin artmasıyla sonuçlanabilmektedir.
Böylece kemik erimesine neden olmakta, hafızayı zayıflatmakta, insülin direncine yol açarak diyabete yatkınlığı
artırabilmekte, ruhsal olarak kendini kötü hissetme
durumuna yol açabilmekte ve kalp sağlığını olumsuz
yönde etkileyebilmektedir. Liv Hospital Üroloji Bölümü’nde
40 yaşın üzerindeki erkekler sertleşme bozuklukları ve
testosteron eksikliğinin belirtileri açısından değerlendirilmekte, yaşam kalitelerini iyileştirici tedaviler sağlanmaktadır.
17 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
BÖBREK VE İDRAR YOLLARI
TAŞ HASTALIĞI
Her 100 erkekten 20´si ve her 100 kadından 5-10´u hayatlarının bir döneminde böbrek veya idrar yollarından taş
hastalığı geçirmektedir. Önceki yıllarda taş hastalığının
tedavisi açık ameliyatlarla yapılırken gelişen teknolojiyle
birlikte kapalı (endoskopik) ameliyatlar giderek yaygınlaşmaktadır.
Güncel Teknolojik Yöntemler
Kullanılıyor
Liv Hospital Üroloji Bölümü’nde her türlü böbrek, iç idrar
kanalı (üreter), mesane (idrar torbası) ve dış idrar kanalı
(üretra) taşlarının tedavisi için kapalı yöntemler
(endoskopik ya da perkütan) uygulanmaktadır. Holmium
lazer, pnömatik ve ultrasonik taş kırma sistemleri kullanılarak böbrekteki irice taşlar, Perkütan Nefrolitotomi (PNL)
yöntemiyle temizlenebilmektedir.
Perkütan Nefrolitotomi
Yöntemi Nedir?
Bu yöntemle sırttan küçük bir delikten böbreğe 1 cm çapında bir boru yerleştirilmekte, bunun içinden geçirilen güncel
teknolojik cihazlar ve görüntüleme sistemleri yardımıyla,
böbreğin tamamı taşla dolu olsa dahi, böbrek taşlardan
arındırılabilmektedir. Daha küçükçe olan böbrek taşlarında
ise, gövdesi kıvrılıp-bükülebilen, ucu ürolog tarafından
yönlendirilebilen çok ince cihazlarla (flexible üreterorenoskopi, F-URS, RIRC) dış idrar kanalından girilip böbreğe
ulaşılabilmekte, lazer teknolojisi kullanılarak taşlar tamamen kırılabilmekte ve böbrek taşsız hale getirilebilmektedir. İdrar kanalının (üreterler) herhangi bir kısmındaki taşlar
da ya semirijid ya da flexible üreterorenoskoplar yardımıyla
lazerle kırılıp temizlenebilmektedir. Mesane taşlarında ise;
taşın büyüklüğüne göre dış idrar kanalından girilerek
endoskopik yoldan (endoskopik sistolitotomi) veya doğrudan perkütan yöntemlerle mesaneye ulaşılıp (perkütan
sistolitotomi) taşlar temizlenebilmektedir.
Liv Hospital, deneyimli uzman kadrosu ve teknolojik
altyapısı sayesinde; endoürolojik yöntemler olarak adlandırılan Minimal-İnvaziv Ürolojik Girişimleri; erkek, kadın,
çocuk tüm hastalarda uygulamakta; böbrek, idrar yolları,
mesane taşlarının tedavisi, idrar yolu kanallarının darlıklarında yakın takiple kısa sürede iyileşme olanağı sunmaktadır. Üreteroskopik tedavide hastalar genellikle aynı gün
veya bir gün sonra, PNL uygulamaları sonrasında ise
genellikle ikinci gün evlerine gidebilmektedir.
19 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
İDRAR KAÇIRMA BOZUKLUKLARI
Erkeklerde idrar kaçırma bozukluklarının idrar kesesinin
çalışmasında bozukluklar, prostat büyümesi, kronik idrar
kesesi iltihaplanmaları, sinir yaralanmaları gibi pek çok
nedeni olabilir. Kalıcı idrar kaçırma sorunu olan hastalarda,
yani devamlı bez kullanmak zorunda olanlarda, yapay
sfinkter uygulamasıyla sorun kalıcı olarak düzeltilebilir.
PROSTAT BÜYÜMESİ
Prostat hastalıklarında en sık karşılaşılanı “iyi huylu
prostat büyümesi” yani selim prostat hiperplazisi (BPH)
gelmektedir. 40’lı yaşlardan itibaren artmaya başlayan
prostat şikayetleri, bazı hastalarda ilaç tedavileriyle
kısmen kontrol altına alınabilir. Ancak prostat büyümesine
bağlı idrar şikayetleri olan her 10 erkekten 3’ü hayatlarının
bir döneminde prostat büyümesi için cerrahi müdahaleye
ihtiyaç duyar.
Standart Ameliyatlı Tedavi: TUR-P
Prostat büyümesine bağlı idrar yapma zorluğu çekenlerde
yapılan standart ameliyatlı tedavi "Prostatın Transüretral
Rezeksiyonu" yani TUR-P yöntemidir. Prostat büyümesine bağlı idrar şikayetlerinin ortadan kaldırılmasında
standart TUR yönteminin yanı sıra, bipolar cihazla komplikasyonlar minimuma indirilerek TUR işlemi yapılabilmektedir.
Günübirlik Tedavi:
Prostat Askı Yöntemi
Anestezi ve sonda takılmasını gerektirmeyen, günübirlik
yapılabilen Prostat Askı Yöntemi de uygulanan tedavi
yöntemlerindendir. Komplikasyonları yok denecek kadar
az olan bu yöntem, son zamanlarda popüler hale gelmektedir.
Lazer Tedavisiyle Hızlı İyileşme
Son yıllarda uygulanması giderek artan lazerle prostat
tedavileri de, sağladığı avantajlar nedeniyle hastaların
konforunu artırmaktadır. Liv Hospital Üroloji Bölümü’nde
her büyüklükte prostat için lazer yöntemleri uygulanıp hızlı
iyileşme sağlanmaktadır.
PROSTAT KANSERİ
Erkeklerde en sık görülen kanserlerden olan prostat kanseri yaşla birlikte gelişiyor. Son yıllarda moleküler, genetik,
çevresel ve beslenmeyle ilgili faktörlerin prostat kanseri
gelişimi ve ilerlemesine katkıda bulunduğuna dair elde
edilen önemli bulgulara rağmen, kansere yol açan neden
tam olarak henüz bilinmiyor.
Erken Tanı Hayat Kurtarıyor
Prostat kanser taramasında amaç, hastalığın organda
sınırlıyken tespit edilmesidir. Prostat kanserinde sağ kalım
oranları son 10-20 yıldır prostat kanserinin erken dönemde
yakalanmasıyla %67’den %90’ların üzerine çıkmıştır.
Hastalık yalnız prostatta sınırlıyken tespit edildiğinde 10
yıllık hayatta kalma oranları %100’e yakındır. Prostat
kanserinde, birden çok etkin tedavi seçeneği bulunuyor.
Erken dönemde yakalanan hastalarda açık, laparoskopik
ve robotik prostatektomi ameliyatlarıyla tedavi sağlanabiliyor. Bu yüzden hastalık, olabildiğince erken dönemde
saptanmalıdır.
Senede Bir Kez Psa Testi
Ailesindeki erkeklerde (baba, erkek kardeş, amca vs.)
prostat kanseri olan kişilerde prostat kanseri gelişme riski
daha yüksek kabul edilir. Bu nedenle, risk altındaki bu
erkeklerin 40 yaştan itibaren tarama yaptırması gerekir. 45
yaşından itibaren prostat kanser taraması önerilse de, 40
yaşında en az 1 kez bakılan PSA testi sonraki tarama ve
takip planı açısından oldukça önemlidir. Özellikle ailesinde
prostat kanseri öyküsü bulunanlar 40 yaşından itibaren
başlamak üzere yılda 1 kez PSA testi ve prostat muayenesi
yaptırmalıdır.
21 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
BELİRTİLERİ
Sık idrara sıkışma
Gece idrara kalkma
İdrar akımında bozulma
Bel-kalça-uyluk ağrısı
Ağrılı boşalma
Sertleşme bozukluğu
Prostat kanseri tanısı için 2 tarama testi kullanılıyor. Bu
değerlendirmelerde anormal bulgu elde edilmesi
durumunda prostat biyopsisi önerilebilir.
1. Kanda PSA Testi: Erkeklerde 45 yaşından itibaren yılda
en az 1 kez ölçülmesi önerilmektedir. Ailesinde prostat
kanseri öyküsü olanlarda ilk PSA değerlendirmesine 40
yaşında başlanmalıdır. 40 yaşındayken en az 1 kez eşik PSA
değeri ölçülmeli, elde edilecek sonuca göre kişinin risk
faktörleri de göz önüne alınarak, belli zaman dilimlerinde
yinelenmelidir. Zaman içinde PSA’daki belli düzeyin üzerinde artışlar da biyopsi gereği doğurabilir.
2. Parmakla Prostat Muayenesi: 40’lı yaşlardan
sonra yılda 1 kez bir ürolog tarafından yapılacak prostat muayenesi PSA ile birleştirildiğinde daha kesin sonuç elde edilir.
PSA değeri normal olmasına
rağmen muayene bulgusunda
anormallik olan hastalarda
da prostat biyopsisi
yapılması gündeme
gelebilir.
MESANE KANSERİ
Mesane kanseri ülkemizde hem erkek hem kadınlarda
üriner sistemin en sık rastlanan kanseridir. En önemli risk
faktörü sigaradır. Ayrıca boya, metal ve petrol sanayisinde
çalışanlarda mesleki maruziyet olarak görülmektedir. Yine
bazı kalıcı saç boyalarında da ciddi kanserojen maddeler
tespit edilmiştir. En önemli belirtileri idrarla birlikte
kanamanın görülmesi, idrar yaparken yanma olması ve
mesane bölgesinde ağrı olmasıdır. Mesane kanserleri,
mesanenin sadece mukozasında ise idrar yolundan
girilerek yapılan TUR operasyonları ve ilaçla tedavi yapılır.
Ancak daha derine mesanenin kasına yayılmış ise mesanenin komple çıkarılması operasyonu, ışın tedavisi veya
kemoterapi gerekebilmektedir. Liv Hospital’da mesane
kanserleri teşhis ve tedavisinde üroloji, radyoloji, radyasyon onkolojisi, medikal onkoloji ve patoloji klinikleri ortak
hareket etmektedir.
BÖBREK KANSERİ
Böbreğin kendi hücrelerinden köken alan böbrek kanserleri
hayati açıdan ciddi bir ürolojik kanserdir. Her 3 erkeğe karşı
2 kadında görülmektedir. Daha çok 60-70’li yaşların hastalığı olmakla beraber gençlerde de görülmektedir. Yapılan
araştırmalarda %2-3 oranında da ailevi bir geçiş görülmüştür. Ultrasonografi ve bilgisayarlı tomografi gibi tetkiklerin
kullanımının artmasıyla birlikte böbrek kanserlerinin
görülme sıklığı her yıl %3-4 artmış ve erken tanı imkânı
sağlanmıştır.
Belirti Vermeden Büyüyebilir
Multidisipliner Yaklaşım
Böbrek kanserine neden olan en önemli risk faktörü
sigaradır. Ayrıca aşırı kilo ve yüksek tansiyon da saptanmış
diğer iki önemli etkendir. Böbrekler karın içi arka bölgesinde yer aldıkları için birçok böbrek tümörü belirti vermeden
büyüyebilir. Böbrek kanserlerinin %50’sine başka amaçla
yapılan bir tetkikte tesadüfen teşhis konulur. Hastalık
kendisini tümörün büyümesi sonrası idrarda kanama, ağrı
veya başka organlara yayılması ile gösterebilir. Bunun
yanında kilo kaybı, ateş, bulantı ve halsizlik yakınmaları da
görülebilir.
Böbrek kanserinde erken teşhis ile yapılan cerrahi müdahale çok önemlidir. Bazen basit bir idrar tetkikindeki
kanama, yapılan bir ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi
(BT) veya manyetik rezonans (MR) görüntüsü ile teşhis
konulabilir. Liv Hospital’da böbrek kanseri teşhisi konulan
hastalara uygun tedavi yöntemi üroloji, medikal onkoloji
ve radyasyon onkolojisi kliniklerince yapılan ortak kurullarda seçilir. Erken teşhis konulmuş hastalar robot yardımlı
laparoskopi ile veya direkt laparoskopik yöntemle sadece o
böbrekteki tümör alınarak tedavi edilebilmektedir.
23 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
TESTİS KANSERİ
Testis kanseri tüm erkek kanserlerinin %1’ini oluşturmaktadır. 15-35 yaş arasında görülen en sık kanser türüdür.
Hastalığın kişisel alışkanlık, hayat tarzı ve aktivite ile ilgili
herhangi bir nedeni bilinmiyor. Ancak inmemiş testis
denilen testislerin torbaya tam inemediği durumlarda ve
diğer testisinde kanser hastalığı olanlarda önemli bir
kanser riski vardır. En önemli belirtileri ağrı, yumurtalıkta
şişlik veya sertliktir. Liv Hospital’da testis kanserine üroloji,
medikal onkoloji, radyasyon onkolojisi, patoloji ve radyoloji
kliniklerince ortak teşhis ve tedavi planlanmaktadır. Deneyimli ürologlar tarafından yapılan operasyonlarla erken
evre birçok testis kanserinde tedavi sağlanırken gerekli
hastalarda ışın tedavisi ve kemoterapi uygulanmaktadır.
BAŞ AĞRISI VE
MİGRENLER
Erkeklerde migren atakları kadınlardakinden daha kısa
süreli, daha bulantısız yani daha farklı olabiliyor. Bu nedenle birçok migrenli erkek, ağrının migren olabileceğini
düşünmüyor, ama rüzgar, lodos, açlık, uykusuzluk, stres,
mayalı içkiler baş ağrılarını tetikleyebiliyor.
Her 4 kadından birinde migren varken her 12 erkekten
birinde migren görülüyor. Tekrarlayıcı baş ağrısı ataklarından oluşan bir nörolojik hastalık olan migren tipi baş
ağrılarında genler hazırlayıcı rol oynuyor. Ancak anne-babasında migren olan birinde mutlaka bu hastalık ortaya
çıkacak diye bir kural yok. Ailede birilerinin migrenli
olması, riski 1.5-2 kat artırıyor. Migren tedavisi olan
bir hastalık. Liv Hospital Migren Kliniği’nde
"Yalnızca migren ağrısında etkili, güncel
tedavi ilaçlarının" yanı sıra, ağrının
gelmesini önleyici, migreni ortadan
kaldırmaya yönelik tedavi ilaçları
ve gereğinde botox gibi injeksiyon uygulamaları kullanılmaktadır.
HORMON VE
METABOLİZMA
HASTALIKLARI
Vücudumuzda birçok vücut fonksiyonu hormonlor tarafından başlatılır ve düzenlenir. Hormonlar, vücutta endokrin
sistemi oluşturan bezler tarafından üretilirler, daha sonra
kan dolaşımı yoluyla hücre ve dokulara taşınırlar. Bu
karmaşık işlevler dizisini açıklamak için ortak terim olarak
“metabolizma” kullanılır. Hormonal bozuklukların birçoğu
metabolik süreçleri etkiler. Vücuttaki hormon dengesizliği
tiroid hastalıkları, obezite, diyabet, kısırlık, cinsel fonksiyonda yetersizlik, kemik erimesi gibi birçok hastalığa
neden olabilir.
25 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
VARİS
Bacak damarlarında belirginleşme, bacaklarda ağrı, şişme,
hassasiyet ve ağırlık hissi belirtileriyle ortaya çıkan varisler
kadınlarda daha sık ortaya çıksa da erkeklerde de görülüyor. Daha hareketsiz durağan bir yaşam, masabaşı işler,
kilo artışı, az spor yapmak erkeklerde de varis görülme
sıklığını artırıyor. Fizik muayene ile teşhis edilen varislerin
ileri incelemesi hastaya acı ve rahatsızlık vermeyen
doppler (renkli) ultrason ile yapılıyor. Varis tedavisinde
öncelikle toplardamarlarda yetersizlik varlığı araştırılıyor ve
tedavi planı gerçekleştiriliyor.
BEL VE BOYUN AĞRILARI
HASTALIKLARI
BOYUN AĞRILARI
Boyun ağrısının en sık nedeni boyun ve sırtın üst kısmındaki kas gerginlikleridir. Yaygın vücut ağrısı ve sabahları
yorgun uyanma gibi belirtilerle seyreden fibromiyalji
(yumuşak doku romatizması) de boyun ve üst sırt bölgesinde ağrıya yol açan bir tablodur. Boyun omurgasında
eklem kireçlenmesi, omurga kemikleri arasındaki disklerin
bozulması, boyun fıtığı, boyun omurga kanalında daralma
gibi boyun omurgası ve etrafındaki kas, bağ ve sinir köklerine ait bozukluklar da sıklıkla karşımıza çıkan boyun ağrısı
nedenleridir. Düşme veya kazaya bağlı boyun kaslarında
zedelenmeler, omurga kemik ve eklemlerinde zedelenmeler veya kırıklar boyun ağrısına yol açan diğer nedenlerdir.
Kemik erimesine bağlı çökmeler, omurgada enfeksiyon ve
tümörler de boyun bölgesinde ağrı yapan nedenleri oluşturur.
Tedavi
Birkaç günden uzun süren ağrı ve tutukluk varlığında veya
boyundan kollara yayılan ağrı veya uyuşma gibi bulgular
varsa mutlaka bir doktora başvurmak gerekir. Bazı durumlarda boyun ağrısının röntgen, tomografi veya MR gibi
görüntüleme yöntemleri veya kan tahlilleri gibi tetkiklerle
araştırılması doğru bir tanının konulması için gerekli
olabilir. Tanıya göre uygulanacak tedavi belirlenir. Cerrahi
tedavi gerektiren bir durum söz konusu değilse, fizik
tedavi, ağrı kesici ve kas gevşetici ilaçlar, enjeksiyonlar ve
manuel tedavi uygulanabilir. Liv Hospital Fizik Tedavi ve
Rehabilitasyon Merkezi’nde ağrıyı gidermeyi, kas spazmını
çözmeyi, boyun ve sırt kaslarının kuvvetlendirilmesini ve
doğru postürün sağlanmasını hedefleyen bir tedavi yöntemi uygulanır.
Boyun Kasları Kuvvetlendirilmeli
Masada çalışırken, televizyon seyrederken ve kitap okurken uzun süre
kötü pozisyonda oturmak, bilgisayar ekranının çok yüksek veya çok alçak
olması, rahatsız pozisyonda uyumak gibi günlük yaşamımızdaki bazı
aktiviteler sırasında yapılan hatalar bu tip kas gerginliklerinin en önemli
nedenidir. Boyun ağrısından korunmak için boyun kasların germe ve
kuvvetlendirme egzersizlerini düzenli olarak yapmak çok önemlidir.
27 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
BEL AĞRILARI
Kötü pozisyonda oturma, ağır kaldırma, uzun süre ayakta
veya oturarak çalışma gibi nedenlerle bel kaslarında oluşan
gerginlikler bel ağrısına en sık yol açan nedenleri oluşturur.
Bel omurgasında yer alan disklerdeki bozulma ve yırtılmalar, omurga kemiklerinde kayma, eklemlerindeki kireçlenmeler, kaza veya düşmeye bağlı kırıklar, kemik erimesine
bağlı çökmeler, enfeksiyon ve tümörler de bel ağrısına
yol açar.
Tedavi
Tedavi ağrının nedenine göre belirlenir. Cerrahi tedaviyi
gerektiren bir hastalık söz konusu değilse, fizik tedavi, ilaç
tedavisi, bel ve karın egzersizleri, enjeksiyonlar, manuel
tedavi gibi konservatif tedaviler uygulanabilir. Bel ağrılarında Liv Hospital Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon
Merkezi’nde ağrının azaltılması, kas spazmının giderilmesi, bel, karın ve pelvis kaslarının kuvvetlendirilmesi ve
postür eğitimine yönelik tedavi uygulanır. Bel ağrısından
korunmak için düzenli egzersiz ve spor önerilir. Bel ve karın
kaslarının güçlü olması, aşırı kas gerginliklerinin ortadan
kaldırılması için yoga, pilates ve yüzme önerilen sporlardandır.
KALP SAĞLIĞI
Kalp damar hastalığı en sık karşılaşılan sağlık problemlerindendir. Erkeklerde, menopoz öncesi kadınlara oranla
daha sık görülür. Ailede kalp hastalığı olması, erkek olmak,
sigara içmek, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, yüksek
kolesterol, stres gibi faktörler kalp damar hastalığına
yakalanma riskini artırır. Bu nedenle risk faktörlerinin
saptanması ve ortadan kaldırılması gereklidir. Aileden
gelen genetik etkiler, erkek olmak gibi risk faktörleri değiştirilemese de sigara içmek, yüksek kolesterol, yüksek
tansiyon gibi risk faktörleri değiştirilebilir. Bazı kalp hastalarında da bu risk faktörlerine rastlanmayabilir. Bu kişilerde
de düzenli beslenmek ve egzersiz gibi önlemler kalp hastalığı riskini azaltır.
29 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
KALP-DAMAR YAŞINIZI ÖĞRENİN
Kalp damar hastası olmadan önce damar sağlığınızı,
damar yaşınızı öğrenebilirsiniz. Bu koroner kalsiyum skoru
(kalp damarında kireç miktarı ölçülmesi), karotis intimamedia kalınlığı ölçümü (şah damarındaki damar tabakalarındaki kalınlıkların ultrason ile ölçülmesi) gibi yöntemlerle
bu başarılabilir ve hasta olmadan önlem alınabilir. Damar
sağlığını korumak sadece kalp hastalıklarını önlemeyi değil
vücuttaki damarlarla ilgili her türlü hastalığın önüne
geçmeyi sağlar. Örneğin beyin damarlarının tıkanması,
felç, böbrek damarlarının tıkanması, böbrek yetersizliği,
erkeklerde sertleşme problemi gibi…
AĞIZ VE DİŞ
SAĞLIĞI
Bakımlı bir ağız ve diş, sağlığın en önemli göstergesidir.
7’den 77’ye ağız ve diş tedavisiyle ilgili her türlü süreç kişiye
özel yöntemlerle tedavi edilir. Sık rastlanan şikayetlerden
olan ağız hastalıkları ve ağız kanserine kadar uzanabilen
ağız yaralarında, erken tanı ve tedavi tüm soru işaretlerine
cevap veriyor. Kanal tedavisi gerektiren diş hastalıklarında
uygulanan mikroskobik endodonti yöntemiyle kanal
tedavisi kâbus olmaktan çıkar. Diş eti hastalıklarının
tedavisi ve diş beyazlatma işlemi için periodontolojideki
lazer teknolojisi ile hem sağlıklı hem estetik bir görünüme
kavuşmak mümkündür. Ortodonti tedavilerinde dişlere
takılan plak sayesinde diş teli ya da braket olmadan
estetik ve sağlıklı bir görünüm elde edilir.
GÖZ SAĞLIĞI
Göz Sağlığı Kliniği katarakt ameliyatlarından retraktif
cerrahiye, keratokonus hastalığından göz çevresi estetiğine kadar pek çok alanda hizmet veriyor.
KURU GÖZ TEDAVİSİ
Gözyaşı yetersizliği, yaygın tanımı ile “Kuru göz” özellikle
son 15 yılda ön plana çıkan bir göz hastalığıdır. Kuru göz
sadece göz yaşı yetersizliğinden, kornea kapaklar ve oküler
yüzeyin tümünü ilgilendiren kompleks patolojilere kadar
çeşitli göz problemlerinin kaynağı olabilir. Nedeni araştırılmalı ve kuru göze neden olan oküler ya da sistemik neden
ortaya çıkarılmalıdır.
RETİNA
Retina gözün arkasında görmemizi sağlayan dokudur.
Doğduğumuzda retina ile vitreus yapışıktır. Zamanla
retina vitreustan ayrılır. Bu sırada %1 hastada retina yırtılabilir. Yaz mevsiminde kuvvetli güneş ışığına bağlı olarak
retina dekolmanı daha çok oluşur. Erken tanıyla retina
yırtığı lazerle tedavi edilebilir. Retina yırtılmalarının ve
ayrılmalarının en önemli bulguları ışık çakmaları ve gözde
aniden oluşan uçuşmalardır. Erken dönemde yapılan lazer
tedavileri retina dekolmanı gelişimini önleyebilir.
KORNEA
Kornea ya da saydam tabaka gözün renkli tabakasının
önünde yer alır ve gözün en önemli merceğidir. Kornea
hastalıkları en basitinden en kompleksine görmeyi kötü
etkilemesi yanında kozmetik problem de oluşturur. Kornea
tabakasının birçok bölümü özelleşmiş hücrelerden oluşur.
Bu nedenle kornea hastalıklarında oluşan görme kaybı
kalıcı olabilir. Kornea hastalıklarının teşhis ve tedavisi göz
sağlığı açısından önemlidir.
Güncel Tedavi Yöntemleri
Kornea hastalıkları sadece kornea tabakasından kaynaklanabildiği gibi vücudumuzdaki tüm hastalıklar da korneayı
olumsuz etkileyebilir. İlaç tedavisi yanında bazen lazer
kullanılarak, bazen de kornea nakli ile kornea hastalıkları
tedavi olabilmektedir. Kornea nakli, kornea dokusunun
tümüyle veya bir kısmının değiştirilmesi operasyonudur.
Eskiden tümüyle değişim söz konusuyken güncel teknolijiler sayesinde sadece hastalığın etkilediği bölümün değiştirilmesi mümkündür.
31 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
GÖZ SAĞLIĞI
33 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
KATARAKT
REFRAKTİF CERRAHİ
Katarakt göz merceğinin koyulaşarak görmeyi engellemesidir. Çoğunlukla yaşa bağlı olsa da diğer göz hastalıkları
nedeniyle de olabilir. Tedavisi ameliyat olan kataraktta
gelişen operasyon yöntemleri ile küçük kesiden operasyon
ile erken dönemde net görme, gelişen göz içi lensleri ile
uzak veya yakın görme mümkün olmaktadır. Katarakt
operasyonu sonrasında elde edilen görmenin kalıcı olması
kullanılan cihazlar ve göz içi lenslerinin kalite standartlarına bağlıdır. Son bir iki yılda gelişmekte olan femtosecond
lazer katarakt cerrahisi operasyona yardımcı olmakta ve
operasyon güvenliğini artıracağı düşünülmektedir.
Refraktif cerrahi kırma kusurlarının düzeltilmesi amacıyla
başlamıştır. Retraktif cerrahide önceleri gözlükten kurtulma amaçlanıyorken günümüzde gözlükle elde edilen
görmeden daha fazlası hedeflenmektedir. Bu, görmeyi
kötü yönde etkileyen ve standart cihazlarla ölçülemeyecek
kadar küçük miktardaki bozuklukları ölçerek düzeltme
yöntemi olan wavefront yöntemidir. Lazerle düzeltme için
uygun olmayan gözlerde göz içi merceği ve saydam lens
cerrahisi diğer alternatiflerdir.
PRESBIYOPI
KERATOKONUS
Yakını görememe sorunu olan presbiyopi, 40’lı yaşlardan
sonra başlar ve giderek belirginleşir. Temel nedeni göz
merceğinin ayar kapasitesinin azalmasıdır. Uzaktaki göz
bozukluklarının daha erken ve daha belirgin ortaya çıkmasına neden olur. Gözlük, kontak lens, lazer cerrahisi ya da
implant gibi tedavi imkânları vardır.
Keratokonus korneanın incelmesi ilerleyici miyop ve
astigmatla kendini belli eden saydam tabaka hastalığıdır.
Hastalık ilerledikçe görme giderek azalır ve gözlükle
düzeltme yeterli değildir. Geçmişte bu hastalık nedeniyle
çok sık kornea nakli yapılırken (kornea nakillerinin yarısı bu
nedenledir) günümüzde güncel tedavi yöntemleri ile
hastalığı durdurmak (kornea kollajen kroslink) ve görmeyi çeşitli oranlarda düzeltmek (lazer, ring GP lens)
mümkün olmaktadır.
SAĞLIKLI YAŞAM
PROGRAMLARI
İnsanın en kıymetli serveti sağlığı. Sağlıklı bir yaşama sahip olmak ve bu serveti korumak için düzenli
aralıklarla Check-up yaptırmak gerekiyor. Hastalıklardan korunmak, var olan hastalıkların tanısını
erken koymak ve daha sağlıklı bir yaşama sahip olmak istiyorsanız senede 1 kere Check- up yaptırın.
NEDEN CHECK-UP
YAPTIRMALISINIZ?
•Uzun ve sağlıklı bir yaşam hedefleriniz arasındaysa,
•Bunun için yapılması gerekenleri öğrenmek istiyorsanız,
•Hissettiğiniz kadar sağlıklı olduğunuzu görmek istiyorsanız,
•Yoğun yaşam ritmi içinde sağlığa zaman ayıramıyorsanız,
•Ailenizde sık görülen hastalıklar sizi endişelendiriyorsa,
•Hastalıkları erken yakalayıp kolaylıkla tedavi olmak
istiyorsanız check-up yaptırmalısınız.
HEALTH@LiV BAZ PAKET
Baz paket ile hayati önem taşıyan sistemlerin genel
kontrolü yapılır ve fonksiyonlara dair değerli bilgiler elde
edilir. Yaş ve cinsiyet gözetmeden hazırlanan içerik temel
kardiyolojik, radyolojik ve laboratuvar testlerinden oluşur.
Sistemler ana başlıkları ile değerlendirilir. Ortaya çıkan
patolojiler tetkiklerin ne tarafa doğru detaylandırılacağının
yol göstericisi olur.
35 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
GENÇ LiV ERKEĞİ (39 YAŞA KADAR)
Genç Liv Erkekleri bu program ile genç yaşları göz önüne
alınarak hem erkek olmaya dair riskleri hem de fonksiyonel
kapasiteleri ile birlikte değerlendirilir. İçerik oluşturulurken
yaşa ve cinse bağlı değişkenler sonucu elde etmek üzere
bir araya getirilmiştir.
Röntgen ve ultrasonografik görüntüleme, biyokimyasal,
hematolojik, hormonal ve serolojik tetkikler, metabolik
profilin analizi, elektrofizyolojik kalp değerlendirmesi, yaşa
uygun testler, diş hekimlerinin de katılacağı hekim değerlendirmesi içeriği oluşturur.
STANDART LiV ERKEĞİ
Bu programa dahil testler ve detaylı doktor muayenesi ile
metabolik işleyiş ve vücut fonksiyonları değerlendirilir,
verilerin ışığında önemli sağlık tavsiyeleri oluşturulur. Daha
önceki kontrollerinde belirgin bir problem bulunmamış
erkeklerin genel değerlendirmesi için uygundur.
Röntgen ve ultrasonografik görüntüleme, biyokimyasal,
hematolojik, hormonal ve serolojik tetkikler, elektrofizyolojik kalp değerlendirmesi, diş hekimliğinin de katılacağı
hekim değerlendirmesi içeriğini oluşturur.
GENÇ-PLUS LiV ERKEĞİ
(40-49 YAŞ ARASI)
Hala genç olan fakat yaşa bağlı tehditlerin de göz önünde
bulundurulması gereken Genç-Plus Liv Erkekleri bu
program ile detaylı olarak analiz edilir. Farklı branşlardan
hekimlerin detaylı testleri birlikte değerlendirmesi ile elde
edilecek sonuçlar sağlıklı yaşamın yol haritasını aydınlatır.
Röntgen ve ultrasonografik görüntüleme, biyokimyasal,
hematolojik ve serolojik tetkikler, metabolik profilin
analizi, elektrofizyolojik eforlu kalp değerlendirmesi, yaşa
uygun prostat ve hormon testleri, diş hekimlerinin ve
andrologların da katılacağı hekim değerlendirmesi içeriği
oluşturur.
36 | ERKEK SAĞLIĞI KATALOĞU
SAĞLIKLI YAŞAM
PROGRAMLARI
AKTİF LiV ERKEĞİ
(50-65 YAŞ ARASI)
Yaşamı aktif sürdürme kararında olan ve geride kalan
zamanın sağlıkta oluşturabileceği hasarın farkında olan 50
yaş üzeri Aktif Liv Erkeği bu program ile değerlendirilir. Bu
yaş grubundakiler bedensel ve mental olarak çok faalken
tüm vücudun armoni içinde çalışması özel bir bakım ve
özen gerektirir.
Röntgen ve çok bölgeli ultrasonografik görüntüleme,
biyokimyasal, hematolojik, hormonal ve serolojik tetkikler,
metabolik profilin analizi, eser element ve vitamin düzeyleri, elektrofizyolojik ve eforlu kalp değerlendirmesi,
ekokardiyografi, yaşa uygun tarama testleri, diş hekimlerinin, ürologların, kardiyolog ve oftalmologların da katılacağı
hekim değerlendirmesi içeriği oluşturur.
EXECUTIVE LiV ERKEĞİ
Profesyonel yaşamın hızlı temposu içinde kendine vakit
ayıramayan Executive Liv Erkeği'nin sağlığı, erkek olmanın
getirdiği özelliklerle birlikte ele alınır. Detaylı tetkiklerle
analiz edilerek ritme ayak uydurmasına yardımcı olacak
tavsiyelerde bulunulur. Her yöneticinin birlikte yaşamayı
öğrenmesi gereken stres, bedensel ve ruhsal etkileri her
yönüyle değerlendirilir.
Röntgen ve çok bölgeli ultrasonografik görüntüleme,
biyokimyasal, hematolojik, hormonal ve serolojik tetkikler,
metabolik profilin analizi, eser element ve vitamin düzeyleri, elektrofizyolojik ve eforlu kalp değerlendirmesi, yaşa
uygun tarama testleri, diş hekimlerinin, ürologların,
oftalmologların ve stres yönetim uzmanlarının da katılacağı hekim değerlendirmesi içeriği oluşturur.
İLERİ KALP TANI PROGRAMI
İleri Kalp Tanı Programı ile hem kalp krizi geçirme riski belirlenir hem de damar sertliği görüntüleme yöntemleri ile direkt olarak ortaya
konulur. İleri Kalp Tanı Programı uluslararası bir “Kalp Krizini Yok Etme ve Önleme Programıdır.” Standart görüntüleme yöntemleri ile damar
sertliğini ve koroner kalp hastalığını belirtiler ortaya çıktıktan sonra yakalamak mümkünken bu programla muhtemel hastalık erken tespit
edilebilir. Check-up merkezimizde İleri Kalp Tanı Programı sertifikalı uzmanlarımızca kişiye özel kalp damar hastalığından korunma protokolleri uygulanır. Bu programın içeriği uluslararası kriterlere göre belirlenmiştir.
KATKIDA BULUNAN KLİNİKLER
Ağız ve Diş Sağlığı Kliniği
Baş Ağrısı ve Migren Kliniği
Check-up ve Sağlıklı Yaşam Kliniği
Dermatoloji Kliniği
Diyet ve Beslenme Kliniği
Endokrinoloji Kliniği
Erkek Sağlığı (Üroloji) Kliniği
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Kliniği
Göz Sağlığı Kliniği
İç Hastalıkları Kliniği
Kardiyoloji Kliniği
Onkoloji Kliniği
Plastik, Estetik ve Rekonstrüktif Cerrahi Kliniği
Rejeneratif Tıp ve Kök Hücre Araştırma ve Uygulama Kliniği
Tüp Bebek Kliniği
Hayat güzeldir.
livhospital.com
0850 222 2 548 - 444 4 548
facebook.com/Livhospital | twitter.com/Livhospital
instagram.com/Livhospital | linkedin.com/Livhospital
İSTANBUL | ANKARA
PLK-YRD-79/01