Yazarlar Peter Gandy, Antik Pagan Gizem
Transkript
Yazarlar Peter Gandy, Antik Pagan Gizem
Yazarlar Peter Gandy, Antik Pagan Gizem dînlerinde uzmanlamı olmak üzere Klâsik Uygarlık lar’da yüksek lisans sâhibidir. Timothy Freke felsefe eitiminden takdîrnâme ile mezûn olmutur ve uluslararası olarak yayımlanmı yirmiden fazla kitâp ile dünyâ mistisizmi konusunda bir otoritedir. Freke ile Gandy, ayrıca Jesus and the Goddess: The Secret Teachings of the Original Christians Îsâ ve Kayıp Tanrıça: lk Hıristiyanların Gizli Öretileri, Ayna Yayınevi tarafından yayınlanmıtır kitâbının yazarlarıdır. Yazarlar ve onların Gnosis’i anlatan deneysel seminerleri hakkında daha fazla bilgi için www.jesusmysteries.demon.co.uk’yi ziyâret ediniz. Freke ve Gandy’nin ileri sürdükleri, Paganizm ile Hıristiyanlık arasındaki benzerlikler etkileyicidir. Profesör G. A. Wells, The Jesus Myth’in yazarı Îsâ’nın Gizemleri ok yaratacaktır. Hıristiyanlar’ın bunu rahatsız edici bulacaklarına; Evangelistlerin bundan dehete düeceklerine; Köktendîncilerin bunu hiç üphesiz ey tâna atfedeceklerine inanıyoruz. Timothy Freke ve Peter Gandy, Hıristiyan inanç ve uy gulamlarının çounun Pagan geleneklerinden alıntı yaptıklarını açıkça ve kesin olarak kanıtlıyorlar. Bu karıt tez birçok okuyucu tarafından önemsenmeyecektir; ama hem eski hem de günümüze âit kaynakların titiz bir ekilde dipnotlandırılmı oluu, dier in sânların, bu kitâbın, târihi yeniden yazan birçok yeni kitâptan daha ciddîye alınıp alın mayacaını merâk edilerine sebep olacaktır. Amazon.co.uk Bu kitâbın canlı ve enerjik üslûbu, sıradan okuyucuya Antik Çaların New Age’i olarak tanımlanabilecek eye ve böylece ayrıca Hıristiyanlıın karanlıkta kalmı ve entrikalı balangıcına dâir az bulunur bir kef salayacak. Bilim adamları, yüzlerce dipnot hâlinde esâslı bir ekilde belirtilmi bilgi dökümünü takdîr edecek. Profesör Alvar Ellegard, Jesus: One Hundred Years before Christ’in yazarı Hıristiyanlıın kökenleri nâdir olarak, böyle rahatsız edici bir sonuç yaratacak ekilde incelenmitir. ncîlleri bir daha aslâ aynı ekilde okuyamayacaım. Roger Bolton, BBC Radyo 4’ün The Sunday Programı’nın sunucusu Bu, o kadar iknâ edici ki ilâhiyât biliminin bir daha aynı ekilde olup olmayacaı kuku ludur. Robert Macklin, Canberra Times ...kıkırtıcı, tahrîk edici.... kolaylıkla okunan, zorlayıcı bir kitâp. David Allan Dodson, CNN Etkili, kıkırtıcı ve çok iyi yazılmı. Batan sona etkileyici ve gerçekten keyifle okunuyor. Bu kitâp, bir dönüm noktasıdır ve eer baarılı olur ise, ki öyle olacaını umuyorum, yaydıı akademik atein sıcaklıını hiç üphesiz hissedecektir. Mark Vidler, The Star Mirror’ın yazarı Îsâ Mesîhbir insân mı yoksa mit mi? Freke ve Gandy, onun mit olduuna inanıyorlar ve bu kalın ama yine de okunabilir büyük kitâpta, bunu kanıtlamak için yola çıkıyorlar. Kapsamlı biçimde aratırılmı olduu için, bu kitâbı, merâk uyandırmaa çalıan ve i çerii bakımından pek bir eye sâhip olmayan kurgusal popüler bir eser olarak görmek mümkün deildir. The List, Glasgow ve Edinburgh Hıristiyanlıın kökenlerine ilgi duyan herkes için mükemmel bir kitâp Profesör Darrell J. Doughty, New Testament Studies, Drew Üniversitesi, USA Hârikulâde... hedefi tam vurmu. Publishers Weekly Mâcerâ kitâbı gibi hızla okunuyor. Yazarların, dört ncîl’in içindeki çeitli çelikileri açıa çıkarıı, tek baına, verilen ücrete deiyor. Kindred Spirit Bu, etkili bir kitâp ve etkisi, inili yokulu bir ekspres tren gibi, insân sayfadan sayfaya sürüklendikçe artıyor. Kitâp, ncîl’deki Îsâ’nın var olmadıı düüncesini etkili bir ekilde sorguluyor. Earl Doherty, The Jesus Puzzle’ın yazarı Dedektif hikâyesi, târihsel aratırı ve berrak bir düüncenin hârikulâde bir karıımı. Hı ristiyanlıın içrek Gizemlerinin gün ııına çıkarılı vakti çoktan gelmiti ve bu kitâp, bu amaç için etkili ve cesûr bir yankı. Roger Housden, Sacred America’nın yazarı Rumi’nin zinde isimli romanı Ayna Yayınevi tarafından yayınlanmıtır. Bu, sinir sistemi hassas olan okuyucular için deil. Kitâp, sanki bir ok tedâvîsi yapıyor. Marie Marcs, New Vision Îsâ’nın Gizemleri, Roma Kilisesi tarafından bize mîrâs bırakılan Hıristiyanlıın târihine baarılı bir ekilde meydan okuyan etkili bir kitâp. Daha imdiden bu kitâbın bir etkisi olmaa baladı ve bu, anlaılabilir. Îsâ’nın Gizemleri, göz ardı edilmeyecek kadar iyi ara tırılmı ve tartımaa açıktır, bu yüzden kitâbın gelecek yıllarda tartıcalar yaratacaını tahmîn ediyorum. Fiona Wilson, New Dawn Îsâ’nın Gizemler’i Tezi yaygın olarak bilinir hâle gelip kabûl edilmee balanırsa, burada ileri sürülenlerin devrim yaratacaı açıktır. Kitâbın, yirmi birinci yüzyılın en önemli dîn sel tartıcalarından biri hâline gelii olasıdır. Cecily Taylor, Quaker Monthly ‘Kıkırtıcı, heyecân verici ve okura meydan okuyan bir kitâp’ RT Revd John Shelby Spong, Newark Papazı ÎSÂ’NIN GZEMLER “Gerçek Îsâ” Bir Pagan Tanrısı Mıydı? Timothy Freke ve Peter Gandy Çeviren: Aslı Bengisu Ellen Freke’ye, editörümüz Lizzie Hutchins’e, temsilcimiz Susan Mears’a ve Michelle Pilley’e ve Thorsons’daki herkese teekkürler. AYNA YAYINEV: 27 rfân Dizisi: 7 Sertifika Numarası: 14748 ISBN 9758297317 Birinci Basım: Eylül 2005, stanbul kinci Basım: Nisan 2011, stanbul Kitâbın Özgün Adı: The Jesus Mytteries/Was The Original Jesus A Pagan God? Îsâ’nın Gizemleri/ “Gerçek Îsâ” Bir Pagan Tanrısı Mıydı? Timothy Freke ve Peter Gandy ngilizce’den Çeviren: Aslı Bengisu The Jesus Mysteries©Timothy Freke&Peter Gandy, 1999 Kitâp, ilk olarak Thorsons tarafından 1999 yılında basılmıtır. kinci baskısı Element tarafından 2003 yılında gerçekletirilmitir. HarperCollins Publishers Limited ile yapılan sözlekeye uygun olarak yayınlanmı olan bu kitâbın Türkçe yayın hakkı Akçalı Telif Hakları Ajansı aracılıı ile alınmıtır. ©Bu kitâbın Türkçe yayın hakları Ayna Yayınevi’ne âittir. Yayınevimizden yazılı izin alınmadan tamâmen veya kısmen alıntı yapılamaz, hiçbir ekilde kopya edilemez, çoaltılamaz ve yayınlanamaz. Yayına Hazırlayan: Ahmet Y. Özbilen ve Cengiz Erengil Dizgi ve Baskı Öncesi Hazırlık: Ayna Yayınevi Kapak Tasarım: Murat Efe Kapak ve ç Baskı: Kurti Matbaacılık Tel.: 0212 613 68 94 AYNA YAYINEV Caalolu Yokuu No.: 40 Kat: 2 34112 Caalolu, stanbul Tel.: 0212 513 80 19 www.aynayayinevi.com [email protected] Bu kitâp içinizdeki Christ’e adanmıtır… çerik 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Düünülemeyen Düünce Pagan Gizemleri eytânî Taklîd Yetkin Bir Platonizm Gnostikler Îsâ ifresi Kayıp Adam Pavlus Bir Gnostik Miydi? Yahûdî Gizemleri Îsâ Miti Sâhte Bir Kilise imdiye Dek Anlatılmı En Büyük Hikâye Notlar Bibliyografya Kim Kimdir? ndeks Resimleri Çekenler 9 25 37 77 105 129 153 183 203 217 245 293 299 391 399 407 415 1 Düünülemeyen Düünce ‘Îsâ dedi ki, “Sırlarımı, Sırlarıma lâyık olanlara söylerim” ’1 Thomas ncîli Bugün Vatikan’ın bulunduu yerde, bir zamânlar bir Pagan mabedi yer alıyordu. Burada Pagan papazlar, kutsal törenler gerçekletiriyordu. lk Hıristiyanlar bunları öyle rahatsız edici buluyorlardı ki, o zamâna dek uygulanmakta olan bu törenlerin tüm kanıtlarını yok etmee çalıtılar. ok edici olan bu Pagan ritüelleri nelerdi? Belki de bunlar, korkunç kur bân ediler ya da müstehcen sefâhat âlemleri idî? Bu, bizim inandırıldı ımız ey idî. Ama hakîkat, bu kurguya çok daha yabancıdır. Bugün, bir araya gelen îmânlıların, Rableri Îsâ Mesîh’e saygı gösterdikleri yerde, eski insânlar, Îsâ gibi 25 Aralık’ta üç çobanın önünde mucizevî bir ekilde domu olan bir baka tanrıinsâna tapınıyorlardı. Bir zamânlar, Pagan cemâatleri, bu antik tapınakta, Îsâ gibi göe yükselmi ve zamânın sonunda, canlıları ve ölüleri yargılamak için tekrâr geleceine söz vermi olduu söylenen Pagan bir kurtarıcıyı yüceltmilerdir. Papa’nın Katolik Ekmek ve arap Âyîni’ni kutladıı bu aynı yerde, Pagan râhipler de, kendi kurtarıcılarının anısına, tıpkı ‘Her kim benim etimi yemez ve ka nımı içmez, böylece benim ile bir olmaz ve ben de onun ile bir olmaz sam, o kii, kurtuluu bilmeyecektir’ 2 demi olan Îsâ gibi, ekmek ve araptan oluan sembolik bir yemei kutluyorlardı. Îsâ hikâyesi ile Pagan miti arasında böyle olaanüstü benzerlikleri ortaya çıkarmaa baladıımızda çok aırdık. Bizler, Paganizm ile Hıristiyanlıı tamâmen zıt dînsel perspektifler olarak tasvîr eden bir kültürde yetiti rilmitik. Böyle aırtıcı benzerlikler nasıl açıklanabilirdi? Merâklandık 10 DÜÜNÜLEMEYEN DÜÜNCE ve daha da ötesini aratırmaa baladık. Daha fazla inceledikçe, daha fazla benzerlik buluyorduk. Ortaya çıkarmakta olduumuz kanıtların bolluunu göz önüne alınca, kendimizi, Paganizm ile Hıristiyanlık ara sındaki iliki ile ilgili bilgimizi tamâmen gözden geçirmek, daha önce tartıılmaz olarak gördüümüz inançları sorgulamak ve ilk bata imkân sız görünen olasılıkları düünmek zorunda hissettik. Bâzı okurlar, çıkar dıımız sonuçları ok edici, bâzıları da kabûl edilmi doktrinlere aykırı bulacaklar; ama bizim için bunlar, sâdece, biriktirmi olduumuz kanıt ların en basit ve en kesin açıklanı yoludur. Îsâ hikâyesinin, târihsel bir Mesîh’in biyografisi olmadıına, ama ebedî Pagan hikâyelerine dayanan bir mit olduuna iknâ olmutuk. Hıristiyan lık, yeni ve esiz bir vahiy deil, aslında Antik Pagan Gizem Dîni’nin bir Yahûdî uyarlayııydı. Bu, bizim ‘Îsâ’nın Gizemleri Tezi’ olarak adlandır mı olduumuz eydir. lk bata gerçek payı çok azmı gibi gelebilir, tıpkı balangıçta bizim için de olduu gibi. Bununla berâber, ‘gerçek’ Îsâ hak kında yazılan kanıtlanmamı bir hayli bo lâf var, bu yüzden devrimci nitelikteki herhangi bir teoriye salıklı dozda bir üphecilik ile yaklaıl maklıdır. Ancak bu kitâp, olaandıı iddiâlarda bulunsa da, sâdece e lenceli bir fantazi ya da merâk uyandıran bir spekülasyon deildir. Kitâp, salam bir ekilde, elde bulunan târihsel kaynaklara ve en son bilimsel aratırılara dayanmaktadır. Kitâbı, genel okura ulaabilir hâle getirmei umarken, aynı zamânda, düüncelerimizi daha esâslı olarak analiz etmek isteyenler için kaynaklar, referanslar ve daha fazla ayrıntı veren bol not ekledik. Bugün hâlâ radikal ve meydan okuyucu olmaklıklarına ramen, ortaya çıkardıımız birçok düünce aslında hiç de yeni sayılmaz. Rönesans’tan beri, mistikler ve bilim adamları, Hıristiyanlıın kökenlerini Antik Mısır Dîni’nde görmülerdi. On dokuzuncu yüzyılın ilk yıllarında, önsezili bilim adamları da, bizim kendi varsayımlarımıza benzer varsayımlarda bulundular. Yakın zamânlarda, günümüz akademisyenleri, sürekli olarak, bizim düündüümüz olasılıklara iâret ettiler. Yine de çok azı bizim çı kardıımız âikâr sonuçları cesâret ile ifâde etmee cüret etti. Niçin? Çünkü böyle yapmak tabu sayılır. 2000 yıl boyunca Batı’da, Hıristiyanlıın kutsal ve esiz olduu, Paga nizmin ise ilkel ve eytân’ın eseri olduu düüncesi hâkim idî. Bunların ÎSÂ’NIN GZEMLER 11 aynı gelenein parçaları olabileceini düünmek bile tek kelime ile im kânsızdı. Bu yüzden, Hıristiyanlıın gerçek kökenleri batan beri âikâr oluuna ramen, az sayıda kii bunları görebilmiti, çünkü bunu yapmak kültürümüzün koullandırılarından radikal bir kopuu gerektiriyordu. Bizim katkımız, düünülemeyeni düünmek ve çıkardıımız sonuçları sıkıcı, kalın bir akademik kitâptan ziyâde popüler bir kitâpta sunmak cüretini göstermek oldu. Bu, tabîî ki son söz deil. Bu karıık konu hak kında, yâni Hıristiyanlıın kökenlerinin tamâmen yeni bir deerlendirisi için önemli bir çarı olabileceini umuyoruz. PAGAN GZEMLER Yunan trajedilerinde oyun balamadan önce, koro, bakahramanların ka derini gözler önüne serer. Eer varılacak yeri ve bölgeyi önceden bili yorsak, yolculuu anlamak daha kolay olur. Bu yüzden, daha derinlere inmeden önce, keif sürecimizi yeniden izlemek ve böylece kitâbın kısa bir özetini ortaya koymak istiyoruz. Tüm yaamımız boyunca, dünyâ mistisizmi konusunda bir saplantıyı paylamıtık. Bu husûs, yakın zamânlarda, antik dünyâdaki rûhsallıı aratırıımıza yol açmıtı. Popüler bilgi, kaçınılmaz olarak, bilimsel ara tırıın en üst noktasından oldukça geride kalmaktadır ve çou insân gibi, biz de balangıçta Paganizm hakkında yanlı ve modası geçmi bir görüe sâhiptik. Bize, Paganizm’e, puta tapıın ve kanlı kurbânların olduu ve bugün ‘bilim’ adını verdiimiz eye gözü kapalı bir ekilde ilerlemee ça lıan toga giymi sıkıcı filozofların bulunduu bâtıl inançlı bir kültür ola rak bakmak öretilmiti. Olimpos tanrılarının ve tanrıçalarının partizan ve kaprisli doasını gösteren çeitli Yunan mitlerine âinâ idik. Her eyi dikkate alındıında, Paganizm, ilkel ve temelde yabancı görünüyordu. Ancak, uzun yıllar boyu aratırdıktan sonra, bilgimiz dönüüm’e uradı. Pagan rûhsallıı, aslında çok gelimi bir kültürün ileri bir ürünüydü. Yu nanlıların Olimpos tanrılarına tapınıında olduu gibi, devlet dînleri, yal nızca tantana ve törenden ibâret deildi. nsânların gerçek rûhsallıı, cokulu ve mistik ‘Gizem Dînleri’ yoluyla dıa vuruluyordu. lk bata gizli ve heretik akımlar olan bu Gizemler, Antik Akdeniz Bölgesi bo yunca yayılıp gelierek, Pagan dünyâsının en büyük zihinlerine ilhâm verdi ve bu kiiler, bu Gizemleri uygarlıın kaynaının ta kendisi olarak gördüler. 12 DÜÜNÜLEMEYEN DÜÜNCE Her Gizem geleneinin egzoterik olan Dısal Gizemleri var idî; bunlar, ortak bilgi olan mitlerden ve katılmak isteyen herkese açık olan ritüel lerden oluuyordu. Ayrıca, ezoterik olan çsel Gizemler vardı; bunlar ise, yalnızca, güçlü bir inisiyasyon sürecinden geçmi olanların bildii kutsal bir sır idî. çsel Gizemlerin inisiyeleri, kendilerine ifâ edilen Dısal Gizem ritüellerinin ve mitlerinin mistik anlamını biliyorlardı. Bu süreç, kiisel bir dönüüm’e ve rûhsal bir aydınlanıa yol açıyordu. Antik dünyânın filozofları, çsel Gizemlerin rûhsal üstâdları idî. Onlar, modası geçmi akademisyenlerden çok Hindû gurulara benzeyen mis tikler ve mucizeyaratıcıları idî. Örnein, büyük Yunan filozofu Pytha goras, bugün, matematik teoreminden dolayı hatırlanmaktadır; ama az sayıda kii onu, gerçekte olduu gibi anlatıryâni, mucizevî bir ekilde rüzgârları dindirebildiine ve ölüleri diriltebildiine inanılan çarpıcı bir bilge olarak. Gizemlerin merkezinde, bir çok farklı ad ile bilinen, ölen ve yeniden di rilen bir tanrıinsân ile ilgili mitler var idî. O, Mısır’da Osiris; Yunanis tan’da Dionysus; Anadolu’da Attis; Suriye’de Adonis; talya’da Baküs; ran’da Mitras idî. Temelde, tüm bu tanrıinsânlar aynı mitsel varlıktır. M.Ö. 3, 4 üçüncü yüzyıl kadar eski zamânlardaki bir uygulam gibi, biz de bu kitâpta, onun evrensel ve karma doasını belirtmek için bileik ‘OsirisDionysus’ adını ve belirli bir Gizem geleneinden bahsederken onun özel adlarını kullanacaız. M.Ö. beinci yüzyıldan itibâren, Xenophanes ve Empedocles gibi filo zoflar, tanrı ve tanrıçaların hikâyelerinin, anlatıldıı ekilde kabûl edilii ile alay ediyorlardı. Onlar, bunları, insânın rûhsal deneyiminin alegorileri olarak görüyorlardı. Bu yüzden, OsirisDionysus mitleri sâdece ilginç masallar olarak deil, ama çsel Gizemlerin mistik öretilerini ifreleyen sembolik bir dil olarak anlaılmaklıdır. Bu sebeple, ayrıntılar deiik kül türler tarafından zamânla gelitirilmi ve uyarlanmı oluuna ramen, OsirisDionysus miti temelinde aynı kalmıtır. Gizemlerin farklı tanrıinsânları ile ilgili çeitli mitler, büyük mitoloji uzmanı Joseph Campbell’ın ‘aynı yapı’ olarak adlandırdıı eyi paylaır. Tıpkı her insânın fiziksel olarak benzersiz oluu, bununla berâber insân vücûdunun genel anatomisi hakkında konuusunun mümkün oluu gibi, ÎSÂ’NIN GZEMLER 13 bu farklı mitlerde de, hem onların benzersizliini hem de temeldeki ay nılıını görmek mümkündür. Shakespeare’in Romeo ve Juliet’i ile Berns tein’ın Batı Yakası Hikâyesi’si arasındaki iliki, aydınlatıcı bir karılatırı olabilir. Biri, zengin talyan âileler hakkındaki bir on altıncı yüzyıl ngiliz trajedyası iken; dieri, sokak çeteleri hakkındaki bir yirminci yüzyıl Amerikan müzikalidir. Görünüte, çok farklı olularına ramen, temelde aynı hikâyedirler. Benzer bir ekilde, Pagan Gizemleri’nin tanrıinsânları üzerine yazılmı hikâyeler de, farklı biçimler alılarına ramen temelde aynıdırlar. OsirisDionysus mitinin çeitli versiyonlarını aratırdıkça, Îsâ hikâyesi nin, bu ebedî masalın tüm niteliklerine sâhip olduu daha da âikâr hâle geldi. Olayları karılatırdıkça, Îsâ’nın farzedilen biyografisini, daha evvel OsirisDionysus ile ilikilendirilen mitsel motiflerden elde edebildii mizi gördük: ∗ OsirisDionysus Tanrı’nın yaptıı etten kemikten bir varlık, kur tarıcı ve ‘Tanrı’nın Olu’dur. ∗ Onun babası Tanrı ve annesi ölümlü bir bâkiredir. ∗ O, 25 Aralık’ta üç çobanın önünde, bir maarada ya da mütevâzı bir inek barınaında domutur. ∗ O, taraftarlarına vaftiz ritüelleri vâsıtası ile yeniden dou ansı sunar. ∗ O, bir evlilik töreninde mucizevî bir ekilde suyu araba dönü türür. ∗ O, eek sırtında zaferâne bir ekilde kente girerken, insânlar onu onurlandırmak için palmiye aacı yapraklarını sallarlar. ∗ O, dünyânın günâhları sebebiyle bir kurbân olarak Paskalya za mânında ölür. ∗ O, ölümünün ardından cehenneme iner, daha sonra üçüncü gün dirilir ve ihtiâm içinde göe yükselir. ∗ Onun taraftarları, Kıyâmet Günleri boyunca, onun yargıç olarak geri dönüünü beklerler. ∗ Onun ölümü ve yeniden dirilii, onun etini ve kanını sembolize eden, ekmek ve arabın yeniliinden oluan bir ritüel ile kutlanır. Bunlar, OsirisDionysus hikâyeleri ve Îsâ ‘biyografisi’nde benzer olan motiflerden sâdece birkaçıdır. Bu dikkate deer benzerlikler neden yay 14 DÜÜNÜLEMEYEN DÜÜNCE gın olarak bilinmemektedir? Çünkü, daha sonra ortaya çıkaracaımız gibi, eski Roma Kilisesi bizim bunları kavrayıımızı önlemek için gücü nün elverdii her eyi yaptı. Kilise, Gizemleri yok etmek eklinde zâ limce bir program içinde kutsal Pagan yazınını sistematik olarak ortadan kaldırdıbu ii öyle mükemmel yaptı ki bugün Paganizm ‘ölü’ bir dîn olarak görülmektedir. Yeni Hıristiyan dîni ve Antik Gizemler arasındaki bu benzerlikler, imdi, bizim için aırtıcı oluuna karın, mîlâttan sonraki ilk birkaç yüzyılın yazarları için çok açıktı. Yergi yazarı Celsus gibi Hıristiyanlıı eletiren Paganlar, bu yeni dînin, kendi antik öretilerinin donuk bir yansısından daha fazla bir ey olmadıından ikâyet ediyorlardı. Justin Martyr, Ter tullian ve Iranaeus gibi kilisenin ilk ‘Papazlar’ı, anlaılır bir ekilde ra hatsız oldular ve bu benzerliklerin, ‘eytânın sebep olduu bir taklitçiliin’ sonucu olduu eklinde ümitsiz iddiâlarda bulundular. Onlar, o zamâna dek ileri sürülen en akla aykırı savlardan birini kullanarak, eytân’ı, saf kiileri yanıltmak çabası içinde, ‘olabilecekleri önceden tahmîn etmek yolu ile aırmak’ ile, Îsâ’nın gerçek hikâyesini, gerçekten gerçeklemi olmadan evvel sinsice taklît etmek ile suçladılar! Bu Papazlar, bizde, en az, suçla dıklarını düündükleri eytân kadar sinsi bir izlenim bıraktılar. Baka Hıristiyan yorumcular, Gizemlerin mitlerinin, Îsâ’nın gerçekten geliinin biraz önsezi ya da kehânet benzeri, ‘ilkyankıları’ gibi olduklarını iddiâ etmilerdi. Bu, ‘eytânî taklitçilik’ teorisinin daha cömert bir versi yonudur; ama bize en az bunun kadar akla aykırı gelmektedir. Îsâ hikâ yesini, ondan önceki çok sayıda mitsel öncünün gerçek zirvesi olarak görüümüzü salayan, kültürel önyargıdan baka bir ey deildi. Tarafsız olarak bakıldıında, bu, aynı temel hikâyenin sâdece bir baka versiyonu gibi görünüyordu. Bunun âikâr açıklayıı, ilk Hıristiyanlık, daha önceki Pagan dünyâsında hâkim güç hâline geldiinde, Pagan mitolojisinden popüler motiflerin Îsâ’nın biyografisine eklenmi olduudur. Bu, çou Hıristiyan ilâhiyât çının daha da ileri götürdüü bir olasılıktır. Örnein, bâkirenin doumu, genellikle, gerçek anlamda anlaılmamak durumunda olan konu dıı bir sonradan ekleyi olarak görülür. Bu tip motifler, Pagan festivallerinin, Hıristiyan azîzler günleri olarak benimsenii gibi, Paganizmden ‘alınmı’ idî. Bu teori, ‘gerçek’ Îsâ’yı, bir yıın mitolojik yıkıntı altında aramaa devâm edenler arasında yaygındır. ÎSÂ’NIN GZEMLER 15 lk bata çekici gelen bu açıklam bizim için yetersiz göründü. O kadar kapsamlı bir benzerlikler yıını toparlamıtık ki, Îsâ’nın biyografisinde, Gizemler tarafından önceden düünülmemi önemli unsur pek kalma mıtı. Bundan baka, Îsâ’nın öretilerinin bile orijinal olmadıklarını, ama Pagan bilgeler tarafından önceden söylenmi olduklarını gördük! Eer, tüm bunların altında bir yerde ‘gerçek’ bir Îsâ var idî ise, onun hakkında kesinlikle hiçbir ey bilemeyeceimizi kabûl etmeliydik, çünkü bize kalan tek ey daha sonraki Pagan ilâvelerdi. Bu durum tuhaf, akla aykırı görünüyordu. Elbette böyle bir bilmecenin daha güzel bir cevâbı olmak zorundaydı. GNOSTKLER Bu keifler üzerinde düünürken, ilk Kilisenin kabûl edilmi tasvîrini sorgulamaa ve kanıtlara kendimiz bakmaa baladık. lk Hıristiyan top luluun, geleneksel târihin bizi inandırmak istedii, azîzler ile ehîtler den oluan birleik bir cemâat olmaktan ziyâde, aslında farklı gruplardan oluan bütün bir yelpazeden meydana geldiini gördük. Bunlar, genel olarak iki farklı ekol eklinde kategorize edilebilir. Bir yanda bizim ‘Li teralistler’ olarak adlandıracaklarımız bulunuyordu; çünkü onları tanım layan ey, onların, Îsâ hikâyesini, târihsel olayların gerçek bir îzâhı olarak kabûl edileridir. M.S. 4. yüzyılda Roma mparatorluu tarafından be nimsenen Hıristiyanlık ekolü bu idî; bu, daha sonra Roma Katoliklii ve onun sonraki tüm kolları hâline geldi. Ancak, dier yanda, bir de, ‘Gnos tikler’5 olarak bilinen, radikal olarak farklı Hıristiyanlar var idî. Bu unutulmu Hıristiyanlar, daha sonra, Literalist Roma Kilisesi tara fından öyle esâslı ekilde yok edildiler ki, yakın zamâna kadar, onlar hak kında, onları kötüleyenlerin yazıları dıında az ey biliyorduk. Sâdece, hiçbiri on dokuzuncu yüzyıldan önce yayımlanmamı olan bir avuç do lusu özgün Gnostik metin günümüze kadar gelmitir. Ancak, bu durum, 1945’te dikkate deer bir keif ile etkili bir ekilde deiti. 1945’te bir Arap köylüsü, Mısır’da Nag Hammadi yakınlarındaki bir maaraya sak lanmı, Gnostik ncîllerden oluan bütün bir kitâplıı tesâdüfen buldu. Bu, bilim adamlarının, ilk Hıristiyanlar arasında yaygın ekilde dolaımda olan, ama Yeni Ahit kitâplarındanThomas ve Philip’e atfedilen ncîl ler, Petrus ve 12 havârînin ilerinin yazılı olduu metinler, Pavlus ve Ya kup’a atfedilen vahiyler, v.s. gibikasıtlı olarak çıkarılmı bir çok metne ulaımlarını saladı. 16 DÜÜNÜLEMEYEN DÜÜNCE Christ ve havârîlerinin öretileri gibi görünen eyleri de kapsayan ilk Hıristiyan belgelerinden oluan bütün bir kitâplıın kefedilii, ancak, bunların varlıından bile, Îsâ’nın günümüzdeki taraftarlarının çok azının haberdâr oluu bize tuhaf göründü. Niçin, her Hıristiyan, Üstâdın bu yeni kefedilmi sözlerini okumak için acele etmemiti? Onları, Yeni Ahit’e dâhil edilmek için seçilen az sayıdaki ncîl ile sınırlı tutan ey nedir? Öyle görünüyor ki, Gnostiklerin tasfiye ediliinden beri, 2000 yılbu süre içinde Roma Kilisesi, Protestanlıa ve binlerce baka alter natif gruplara ayrılmıtırgeçiine ramen Gnostikler hâlâ Hıristiyan lıın merû bir sesi olarak kabûl edilmemektedir. Gnostik ncîlleri inceleyenler, âinâ oldukları dîne oldukça yabancı olan bir Hıristiyanlık biçimi buldular. Kendimizi, Hypostasis of the Archons Hükümdarların Nitelikleri ve The Thought of Norea Norea’nın Düün cesi gibi balıklara sâhip tuhaf ezoterik kitâpçıkları incelerken bulduk. Sanki Star Trek’in bir bölümünde gibiydikve bir ekilde öyleydik. Gnostikler, gerçekte, içsel alanın son sınırlarını cömertçe aratıran, ya amın köklerini ve anlamını arayan ‘psikonotlar’ Star Trek’teki astro notlara atfen, çn. idî. Bu insânlar, mistikler ve özgür düünceli yaratıcı kimseler idî. Literalist Kilise hiyerarisinin papazlarının onlardan neden bu kadar nefret ettii bizim için açıktı. Literalist Hıristiyanlar’a göre, Gnostikler tehlikeli heretikler idî. Lite ralistler, ciltler dolusu Gnostik karıtı eserdebu kadar fazla eser, ilk Hıristiyanlıkta Gnostisizmin gücü ve etkisinin kanıtıdıronları ‘çevre lerine uymu’ Hıristiyanlar olarak tasvîr etmilerdir. Literalistler, onların, onları çevreleyen Paganizm tarafından zehirlenmi olduklarını ve gerçek inancın saflıını terketmi olduklarını iddiâ etmilerdir. Öte yandan, Gnostikler, kendilerini otantik Hıristiyan gelenei olarak, ortodoks pa pazlarını ise ‘taklitçi bir kilise’6 olarak görmülerdir. Gnostikler, Litera listlerin bilmedikleri, Hıristiyanlıın gizli çsel Gizemlerini bildiklerini iddiâ etmilerdir. Gnostiklerin inanç ve uygulamlarını aratırdıkça Literalistlerin en azın dan bir ey konusunda haklı olduklarına iknâ olduk: Gnostikler, Pagan lar’dan çok farklı deildi. Gnostikler, Pagan Gizemlerinin filozofları gibi reenkarnasyona inanıyorlar, tanrıça Sophia’yı yüceltiyorlar ve Platon’un mistik Yunan felsefesine inanıyorlardı. ‘Gnostikler’ sözcüü, ‘Bilenler’ an