japonya depremi ve tsunami

Transkript

japonya depremi ve tsunami
JAPONYA DEPREMİ VE TSUNAMİ
14.03.2011 tarihinde Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner, Araş. Gör. Ceren Özer tarafından
sunulan konferans metnidir.
Atılım Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Yrd. Doç.
Dr. Cumhur Aydın: Cuma Günü 11.03.2011 kayıtların aldığı en büyük beşinci deprem
Japonya’da meydana geldi ve Tsunami oluştu. İki üç gündür de hala gündemin birinci
maddesi ve birinci maddesi olmaya da devam edecek. Çünkü ölü sayısının 50 bini
bulabileceği söyleniyor. Reaktörlerde sızıntı konusu yine olağanüstü sıcak bir gündem
dolayısıyla çok şanslıyız çok sıcak ve çok önemli bir konuyu neredeyse dumanı üstünde
tüterken en doğru adresten dinleme fırsatı bulacağız.
ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü, Deniz Mühendisliği Araştırma Merkezi Başkanı
Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner: Doktora çalışmamı ben ODTÜ’de yaparken Japonya’da
cuma günü büyük felaket yaşanan Sendai Kentinde Tohoku Üniversitesi’nde de deney
çalışmaları yapmak için bulunmuştum ve cuma gününden beri hep izlediğiniz görüntülerin
olduğu bölgelerde de Tsunamiyle ilgili birlikte çalıştığım doktora öğrencisi arkadaşlarımdan o
bölgeyi öğrenmiştim. Onlar da profesör ve haber aldım sağlıkları iyi ama benim çalıştığım
laboratuarın da hasar gördüğünü ve dört gündür laboratuarın herhangi bir internetle erişimi
olmadığını biliyorum. Fakat onlardan aldığım bilgilerle Amerika’da araştırma merkezinde de
haber ulaştırarak iyi olduklarını bildirdik. Onlar araştırmalarına başladılar bölgede. Yaptığımız
çalışmalar içerisinde Amerika’da Güney California Üniversitesi’nde Los Angeles ve San
Francisco kentlerinin Tsunami Modelleme Projesinde çalıştım orada misafir profesör olarak.
Avrupa Birliği Projeleri aynı konuda ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ve UNESCO’ya da
birçok eğitim programlarına katıldık. Epeyce bilgi birikimimiz oldu sorularınız hangi yönde
olursa sorabilirsiniz. Konumuz Depreşim Dalgaları Tsunami ve Dünya ve Türkiye. Bir anımla
başlayayım: 1993 yılında Okushiri Adası açıklarında olan adanın 300 kişinin yaşadığı bir
köyü tamamen yok etmişti. Oraya yapılan anıt 98 yılında beşinci yılında gittiğimizde çekmiştik
ki daha şimdi Japonya’da daha bundan çok daha acısı yaşandı. Geçen sene buraya
geldiğimizde bir ay öncesinde Şili’de deprem olmuştu 8.5 onunla giriş yapmıştım. Artık o
güncelliğini kaybetti ama şu bilgiyi vereyim. Şili’den yola çıkan dalgalar Japonya’ya 22 saatte
ulaşır ve de bizim de Şili’den bir yıl 1960 yılında yola çıkan dalgalar 22 saatte Japonya’ya
ulaşmıştı ama Asya Kıtasından ve Avustralya’dan yansıyan dalgalar Şili’ye geri döndüğünde
daha fazla hasar ve can kaybı yaratmıştı. Onun için Cuma günü Pasifik önemli bir gözlem
içinde kaldı hem ilerlediği yerlerde yapacağı hasarlar hem de dönüşü olacak mıydı bu
dalganın? Onları son bölümde tartışacağız ve Şili’den yola çıkan dalgaların Pasifik’te
yayılması burada geçen sene günceldi bunları konuşmuştuk. Şimdi ben her zaman
konuşmalarımda teşekkürü baştan yazarım.
Buradaki isimler arasında Dr. Shuto olarak gördüğünüz
ikinci isim benim Japonya’daki hocamdır. Şuanda
kendisiyle haberleştim Sendai kentinde evinde ama elektrik
var elektrik yeni gelmiş, su gelmemiş evinin yanından nehir
Kıyı Belediyeleri
akıyor. Oradan su alabildiklerini bildiriyor. İnternet
Değirmendere, Avcılar, İstanbul, Tekirdağ, Yeniçiftlik,
Şarköy, Yalova, Didim, Yenihisar, Dalaman, Bodrum,
bağlantısı olmasını da avantaj olarak düşünüyoruz. Birçok
Fethiye, Samandağ, Finike, Göynük, Ulaşlı, Halıdere,
Yarımca, Kemer, Tekirova, Kumluca
uluslararası kuruluş ve ulusal kuruluşla işbirliği yaptık. Bizim
Kurumlar
ODTÜ, Yıldız Teknik Üniv., İstanbul Üniv., Afet İleri Genel
bu sunuşumuz içerisindeki çalışmalar bu kuruluşlardan
Md., TUBITAK, Güney Kaliforniya Üniv., Tohoku Üniv.,
IMO, JMO, NSF, FEMA, IUGG, IOC, AGU
destekler aldı bunlar Türkiye içindeki kuruluşlar
yurtdışındaki kuruluşlardır. Tsunami fay kırılması, deniz
taban deformasyonları, çökmeler, denizaltı heyelanı, volkanik olaylar gibi olaylarla ortaya
çıkar.
Özel Teşekkür
Prof. Ayşen Ergin, Dr. Shuto. Uğur Kuran, Dr. Altınok, Dr.
Synolakis, Dr. Pelinovsky, Dr. Alpar, Dr. Imamura, Dr.
Minoura, Dr. Ersoy, Dr. Perincek, Dr. Papadopoulos, Dr.
Emile Okal, Dr. Tinti, Dr. Yuksel, Dr. Takahashi, Pamukcu,
Özbay, Uslu, Haboğlu, Demirbaş, Erdinç, Ozyurt, Ozer,
Safak, Karakus
1
Türkçede bu dalgaya çeşitli isimler verilmiş bunların listesi burada yer alıyor Deniz Taşması,
Depreşim Dalgası, Süpürgen Dalga, Süprüntü Dalga gibi isimler ama yinede bastırılan
Tsunami sözcüğü çünkü 1896 yılında Cuma günü
yaşadığımız olay gibi olay aynı yerde Japonlar yaşamış ve
Meiji Tsunamisi olmuştu. Benzer bir fay kırılması fakat
depremin şiddeti bu kadar değil 7 şiddetinde deprem ama 4
dakika süren uzun salınımları olan bir deprem bir Tsunami
yaratmıştı ve bu Tsunami de gelip kıyıları vurmuştu 22 bin
can almıştı. O zaman ki Japonların yardım çağrıları
arasında yer alan Tsunami sözcüğü bütün dünya dillerine
girmişti. Onun için bizim dilimizde de yer ettiğinden bu
sözcüğü yine başka şekilde Türkçeleştirmeye çalışmamız başarıya ulaşmadı. Burada hem
öneren bir kişi sözcük için Depreşim Dalgası sözcüğünün uygun olmasına rağmen
kullanamıyoruz. Tsunaminin en büyük özelliği uzun dönemli dalga olmasıdır ve rüzgar
dalgalarından farklıdır. Örneğin üç farklı rüzgar dalgası olağan yerde yüzebilirsiniz ama 10
metre su derinliğinde 3 metre Tsunami olan yerde sürüklenir büyük bir risk altına girersiniz.
Çünkü rüzgar dalgaları su kütlesinin hareketli orbital hareketi yörüngesel hareketini yaptığı
için cisimleri su üstündeki cisimdeki örneğin su üstünde kalır hareket olduğu sürece o da o
hareketle beraber yukarı çıkar sağa sola gider yerine geri döner. Ama Tsunami gibi uzun
dönem dalgalar kütle hareketi kütlenin taşıma ağırlığı su zerrecikleri birbirini iterek dalga
hareket eder. O nedenle de derin denizde yavaş olan akıntı hızı kıyı sığ suya gelince bu kütle
ilerlemesi nedeniyle büyük bir şişmeye ve çok şiddetli akıntılara yol açar.
Burada bir animasyon var bu animasyonu son bölüme
koyacağız. Çünkü bu da Rikuzentakata Sendai yakınlarındaki bir
bölge Tohoku Üniversitesi ile Japon NHK Televizyonu halkı
bilgilendirmek açısından bu animasyonu hazırlamışlardı ve 1896
Tsunamisinin bu Rikuzentakata’ya giriş ve nasıl etki ettiğini
modelleşmişlerdir. Ama bugün Ceren bu filmle internetten
indirdiği filmler arasında bir benzerlik buldu Rikuzentakata
Kasabası büyük hasar gördü yani burada animasyonu. Ceren’in
sunuşunda da o kasabadaki dalgaların etkilerini göreceğiz. Şimdi
6 yıl evvele gidelim 26 Aralık 2004 tarihinde yine 11 Mart 2011
Tohoku University and Iwate Prefecture Japan
gibi bir gün yaşanmıştı. Ben yine sabah 8:30’da Amerika’da
birlikte yaşadığım bir arkadaşım tarafından uyandırılmıştım ve bir
deprem olduğunu söylüyordu o arkadaşım bana. Sumatra açıklarında ama Sri Lanka’da can
kaybı olmuştu. O günde üniversiteye gidip biz bir simülasyon hazırladık. O gün zaten
dünyada üç tane simülasyon yayınlandı birisi Amerikalılar, diğeri de Japonlar, üçüncüsü de
biz. O nedenle bu konuda da hem modelleme altyapımız çok iyi bir durumda olduğu için
dünyada dikkat çekici duruma gelmiştik ve arkasından da UNESCO adına ben, Doğan
Perinçek, Şükrü Ersoy olarak 11 kişilik ekiple Sumatra Adası’nda 15 gün çalışmıştık. Bugün
şuanda Japonya’da yaşananları biz o zaman Sumatra’da görmüş yaşamıştık ve de oradaki
UNESCO’nun araştırma ekiplerinin başkanlığını ben yürütmüştüm. Doğan ve Şükrü
hocalarımız da çok büyük katkılar vermişlerdir. Oluşan dalga yola çıkıp hem Tayland’da hem
özellikle Sumatra’ya Tayland’da ve Malezya’ya batıya doğru giderek Sri Lanka, Hindistan
daha da öteye giderek Maldivler’de etkili olmuştu. Hızlı geçersem dalgaların etkili olduğu bu
bölgeleri çünkü bugün bunlar aslında güncelliğini yitirdi. Yaptığımız araştırmalarda bir Medan
Kentinde Kuzeydoğu Sumatra’da Simeulue Adası’nda ve Meulabah Kentinde birçok bilgi
toplamak için iki hafta süre geçirmiştik. Medan Kentinde aslında bu son hafta izlediğimiz
görüntülere bakılırsa bunlar çok basit ama ülkemizin durumunu düşünürsek bunların da
etkisini dikkate almak gerekir. Tsunami izler bırakır bunlar denizden aldığı malzemeyi gelir
karaya geldiğinde çukur bölgelere bırakır. Simeulue Adası’nda Tsunami bina köprülerde
hasarlar olmuştu.
2
Aslında bu ada depreme 50 km uzaklıktaydı ama fayın ekseni doğrultusunda olduğundan
etkiler Tsunami etkileri çok fazla olmamıştı bunlar deniz taşıtlarının karaya taşınması ve
yapılardaki hasarları gösteren resimler. Bunların arasında önemli bir bilgi denizde kıyıların
çökmesi Meulabah Kenti faya bakan en yakın kıyı çökmüş. Çünkü fayın oluşma
mekanizması dalma batma mekanizmasını da anlatacağız son bölümde. Karanın daha
doğrusu fayın hareketiyle atımıyla çökme olur. Bu deniz tabanına olan çökme fayın kıyıdaki
plakanın kıyıdaki uzantısında da çökme olur. Meulaboh’ta bunlar olmuştu Sendai’de de aynı
durum oldu. Deprem sonrası alan çökmüş durumda ve de denizin istilasıyla bütün tarım
alanları ve bitkiler ölür ki onlar burada gayet belirgin kıyıdan içeriye girmesi dalganın. 5 km
kadar Endonezya’da kıyıdan içeriye dalga girmişti ve de bu fotoğraf 5 km içerde çekilmiş bir
bahçede 50 cm kalınlığında çamur denizden gelen çamur. Depremle Tsunami arasındaki can
kaybı farkı da şöyle olur Tsunami de cesetler ya tam ortada su birikintilerinin içindedir. O
nedenle daha farklı bir felaket bölgesi görüntüsü vardır ve de bu da 5 bin kişinin yaşadığı bir
köy orada çekilmiş o köyden kalanlar görünmektedir. Yine kıyı yapıların etrafında oyulmalar
yaparak dalga zarar verir yapının çökmesine neden olur.
Meulabah Kenti ile ilgili ise yine çökmenin olduğu bölgeyi
burada görüyoruz şehrin çöken kısmı. Burada da 75 bin kişi
yaşıyordu ve hemen hemen hepsi hayatını yitirdi ve kıyı
yapılarının son durumu da son dalganın geçtikten sonraki
hali. Genellikle beton yapılar korundu onun zaten geçen
hafta sonunda fotoğraflarını görmüştük.
04o 07.740” N 96o 07.738” E
Köprüler itildi kaydı örneğin büyük bir köprünün 3-5 cm
dalgayla itildiğini görüyoruz. Kıyılardaki dalganın ilerlemesi ile
bıraktığı izler yıllar sonra araştırılıp bulunabilir jeologlar
tarafından bu konuda Dalaman’da yaptığımız çalışmalarda
bulduğumuz izler var onlara da birazdan hızlıca değineceğim.
Dalga buradan içeriye doğru girdikten sonra denizden içeri bu
kıyı çizgisi aşağı yaklaşık 10 yıllık bir süre verim alamaz tuzlu
sular tuzlu su geldiği için birde belli bölgelere de denizin
kumunu dalga bırakır. Onları da üzerleri alüvyon biriktiği için sonraki yıllarda bulabilirsek o
tarihteki Tsunamilerle ilgili bilgiler de elde edebiliriz.
Malezya’nın Penang Adası’nda bazı etkiler yarattı ve denizin arkasındaki bölgede ilgili yollar
olmayan yerlerde can kaybı yarattı. Malezya’ya gelen dalga küçüktü 3 metre mertebesinde
ama can kaybı 68’di. Maldivler’e geçersek; 2004 Tsunami sonrasında Maldivler hükümetine
danışmanlık yapmıştım 4 aylık bir süre kaldığımda oradan edindiğimiz bilgiler Maldivler’de
dalga suyun akması biçiminde geldi. Çünkü adalar 1.5 metre yüksekliğinde olduğu için
yapılar çok zayıf olduğu için bu tür hasarlar meydana geldi ve dalganın da ilerlemesi şurada
bakın görebileceğimiz üzere kısa bir farklı bir özelliği
olarak göstermek isterim.
Sadece suyun akması biçimindeki Maldiv’deki adalar
1.5 metre yüksekliğindedir. Evet, sular geldiğinde çok
şiddetli akıntılarla adaların üzerinden geçti ve insanların
sürüklenmesine yol açtı. Ama Maldivliler yüzme
bildikleri için çok fazla etkilenmediler. Yine de 108 kadar
can kaybı olmuştu. Maldivler’den ilginç bilgiler dalga
büyük bir erozyon yarattı.
3
Oradaki kum yapısının mercan olmasından dolayı bu tomruklarda Endonezya’dan yola çıkıp
bir ay sonra Malezya’ya geldiler. Tsunaminin karadan alıp denize getirdiği akıntılarla da
taşınan tomruklar Maldivler’de bulundu. Maldivler’in önlem stratejilerini de zaman açısından
hızlı geçmemiz gerekir.
Ama güncelle ilişkili olması açısından şu birincisi
26 Aralık’ta olan deprem daha sonra farklı
yerlerde birçok deprem oldu Sumatra’nın
kuzeyinde, güneyinde, sismik boşluklarla da
depremler sismik boşlukların üzerinde oldular.
Onun için de bu Cuma günkü olaydan sonra
başka depremler de bekleyebiliriz. Hızlıca
dünyanın başka yöresine dönelim. O da
Asurlulardan başlayıp Osmanlı’lara kadar gelen
Eflatun, Sokrat, Hammurabi gibi Firavunlar gibi
İmparatorlar
Krallar
sultanların
olduğu
destanların olduğu, olimpiyatların ya da savaş
barış, zeytin, şarap, güneş, kumsal, deniz,
mehtap, balık ve rakının olduğu Akdeniz’e
gelirsek bu bölge depremlerle Tsunami tarihi
açısından da dünyanın en iyi bilinen bölgesidir. Çünkü medeniyetlerin beşiğidir. O nedenle
burada tarihsel belgelerde birçok bilgi elimizde vardır. Akdeniz ve üzerindeki Doğu Akdeniz’i
özellikle değerlendirirsek Türkiye çevresi denizlerde de depreşim dalgalarını anlamamız
gerekir. Akdeniz’in en derin yeri Girit’in doğu batısı ve Rodos’un doğusu ve bizim Rodos’la
Dalaman arasındaki olan bölgedir. Tarihsel depremler bu bölgede Tsunamiler de
yaratmışlardır.
48
4250
Bu haritada gözüken yıldızlar 7 şiddetinde ve 7’den
büyük olan depremlerin yerleridir. Toplam 114 tane
Tsunami Anadolu çevresinde tarihsel kayıtlarda yer
almıştır. En eskisi 1630 tarihinde oluşan Santorino
Volkan patlamasıdır. Bu liste birçok kaynakta yer
almakta listemizi hızlı geçiyorum ve hem Akdeniz,
hem Ege, hem Karadeniz ayrı listelenmiş. Yıllara göre
de bu Tsunamilerin hangi bölgelere etki ettiğine göre
M > 7 (1900dan beri)
de bir bakarsak özellikle bizim Güneybatı Anadolu
kıyılarımızda çok sayıda çok büyük olmasa bile
Tsunamiler yerel olarak oluşmuştur. Ama bunların içinde en önemlisi 365 yılındaki
Tsunami’dir Akdeniz’de etkili olmuştur. Karadeniz’le ilgili istenen bilgiler en önemlisi 1939
yılında Erzincan Depremi’nin Karadeniz’de yarattığı Richter’in 1958 yılındaki kitabında
anlattığı Tsunami’dir. Uzak alanda etkili olmuş kuzeye kadar gitmiş Yalta Sivastopol’a
ulaşmıştır. Bizim kıyılarımızda Fatsa’dan Sinop’a kadar etkili olmuştur. Ancak Tsunami gece
yarısı olduğu için gözlemler vardır çok ayrıntılı değildir. Marmara’da olası bir deprem
gerçekleşirse Tsunami yaratma olasılığı da %10’dur. Tarihe bakarsak birçok yerde birçok kez
Tsunami olmuş lokal olmuş 1509 en önemlisidir ya da daha önceki yıllarda 989 1010 ya da
1166 yılları vardır.
3750
46
3250
44
2750
2250
42
1800
1400
40
1000
38
700
500
36
300
200
34
100
0
32
-50
BU Kandilli Rasathanesi
24
26 Mühendisliği
28
30
Orta Doğu Teknik Üniversitesi,İnşaat
Bölümü Deniz Mühendisliği Araştırma Merkezi, Ankara
TÜRKİYE
32
34
36
38
40
42
http://commons.wikimedia.org/
wiki/File:Map_Constantinople.j
pg
http://www.friendsofgreece.eu/history.htm
http://www.ehttp://www.egrammes.gr/maps/constantinople.jpg
İlginç bilgi olarak Marmaray Projesi kapsamında yeni kapıda bu
alanda yapılan metro kazıları metro için yapılan kazılarda iki
bölge şuanda kıyıdan 400 metre içerde ama tarihi dönemde
burası liman olarak kullanılmaktaydı ve de limanın bir dere
4
ağzının önündeki bölgede olması nedeniyle burada da gösterilen yeşil çizgi eski kara bölgesi
burası doğmuş olan şu kısımda o tarihteki deniz. Bu bölgede 34 tane batık gemi bulundu. 34
tane batık gemiyi neden battıkları sorusuna baktığımızda da Tsunami ya da fırtına olduğu
konusunda araştırmalar devam etmektedir. Bu gemilerden 15 tanesi aynı olayla batmıştır.
Bunun üzerine birçok araştırma yürüyor. Hem jeologlar tarafından arkeologlar tarafından
bizlerde bunun Tsunami ya da fırtına olup olmadığı üzerinde çalışıyoruz.
depth
(m)
Marmara
Ereglisi
41.0
Yenikapi
1000
800
600
Bu fotoğraflar bölgeyle ilgili ilk bulunan 4 geminin
bulunduğu yerler. Batıkların üzeri deniz kumuyla
kaplanmış durumda ilk 7 batık için çıkan sonuç Prof.
Cevat Güralp’ın söylediği 1000 artı eksi 20 yıllık
dönemde battığı söyleniyor. Marmara’da 989 yılında
Tsunami olmuş 1010 yılında deprem var önemli bir
deprem. Bunlardan birisi etkili olmuş olabilir. Akdeniz’de
Santorini’yle ilgili bir bilgide verirsem. Ege’de Santorini
Adası 10 km çapında bir krateri olan bir ada ve geminin
adaya gelişi krater gölünden ilerleyerek olur. 1956 yılında 7.5 şiddetinde iki ayrı depremle
oluşan Tsunami Ege’de etkili olmuş ama yine şunu söyleyeyim Japonya’daki etki gibi hiçbir
zaman olmamıştır olmayacaktır.
Tuzla
Hereke
Tekirdag
Sarkoy
Marmara Isl.
40.5
Armutlu Cape
Kapidag
Dardanelles
Karabiga
27.0
27.5
Kocadere
28.0
28.5
29.0
Tutunciftlik
Ulasli Degirmendere 400
Karamursel Halidere
300
29.5
200
100
0
MINOAN TSUNAMI
sea elevations
m
15.0
13.0
11.0
9.0
7.0
Dalyan
5.0
Dalaman.
.
3.0
Fethiye
0.2
0.0
-0.2
-3.0
-5.0
-7.0
-9.0
-11.0
-13.0
-15.0
29
Bu da Santorini Adası’nın krater çökmesiyle ortaya çıkan
dalganın hareketini gösteren bir çizim. Biraz evvel
bahsettiğim Fethiye, Dalaman, Didim ilgili bilgiler vermek
istersem Santorini’nin volkanının çökmesiyle oluşan
Tsunaminin Didim’deki izlerini bulmuştuk. Üç katman üst
üstte en altta deniz kumu Santorini’ye ait üstünde de
dx = 700 m. dt = 2.4 sec. time= 020 min.
volkan külleri bunların tarihi de Santorini patlamasına
uyumlu olduğu Japon Profesör ile yaptığımız
araştırmalarda ortaya çıkmıştı. Dalaman’da ise 1303
yılından günümüze yaklaşık 700 yıllık süre içerisinde üç Tsunami olduğunu yaptığımız
kazılarda bulduk bu üç Tsunami’nin de katman katman izleri burada. Şimdi bunun arasında
Japonya’ya baktığımızda bu tür izler bize tarihten bilgi vermekte ama daha çok bilgi elde
edebilmek için güncel olayla daha iyi yorumlamak lazım. Ülkemiz çevresinde 4000 yıldır
depremler olduğu bellidir. 100 yıllık aletsel verilerde bunu desteklemektedir ki şiddetli deprem
olmakta tarihsel belgeler yine Tsunamiler için bilgi vermektedir. O nedenle de bizler
ülkemizde tarihe baktığımızda deprem ve Tsunami ihtimalini aklımızda tutmalıyız. Ama
depremin şiddetinin o gün yaşanan 8.9 ki biraz düzeltildi 9 bile olduğu söyleniyor.
Olmayacağı 8 aşmadığını biliyoruz çevremizde Tsunamilerin de o mertebeye ulaşmadığını
biliyoruz.
Kusadasi
Didim
37
Bodrum Cape
Amorgos
Datca Knidos
Astypalaea
Rhodos W
36
Crete W
Iraklion
Crete E
35
24
25
26
27
28
Orta Doğu Teknik Üniversitesi,İnşaat Mühendisliği
Bölümü Deniz Mühendisliği Araştırma Merkezi, Ankara
TÜRKİYE
Sumatra Depremi sonrası dalma batma sonunda fay nasıl Tsunami yaratır? Sumatra
Depremi sonrası bölgeye üç araştırma grubu gitmişti biz Meulaboh Kentine Japonlar Kuzey
Banda Aceh ve de İngilizler de gemi gönderip deniz tabanında ne olduğuna dair bilgi
toplamaya deniz tabanında 22 metrelik bir hattın dikey bir hareket olduğunu buldular. O
yaptıkları araştırma National Geographic tarafından belgesele çevrildi ve araştırmada da
söylenen şu deniz tabanındaki bu dikey zıplama diyelim kırılma diyelim, nasıl oldu? O da
dalma batma zonultusunun hareketiyle oldu. Şimdi onun nasıl olduğunu ilerleyen kısımda bu
Sumatra’ya güneyden kuzeye doğru bakıyor. Şimdi şu hareket yüzlerce yıl devam eder ve
sıkışma olur. Aslında bu sıkışma bir boşalma birden bir enerjinin açığa çıkmasına dönüşür. O
da şu hareketi yapar. Yani şu hareket yukarıya doğru bir zıplama gerektirir. Aslında bu
Sumatra’da doğudan batıya doğru olmuştur. Bunun tam tersini düşünmek lazım Japonya’da
olanda bu hareketti. Bu zıplama sonrasında denizde bir hem su düzeyi yükselmesi hem de
çökmesi oluşur. Bu bir tek dalgadır bu tek dalga birkaç dalgaya bölünür ve yoluna devam
5
eder. Bu devam eden 6–7 dalganın ikinci ve üçüncü dalgası en çok etki eden dalgalardır.
Deniz tabanında bu türlü yükselme olduğu da beklenmektedir.
ODTÜ Araştırma Görevlisi Ceren Özer: Benim konum Tsunami Dalgalarının Kıyıda Baskın
Alanında Yaptığı Tahribat ve Yapılara Verdiği zararla ilgili çalışıyorum ve Cuma günü
yaşanan olay sonrası ben 7 yıldır bu konuyla ilgili çalışıyorum. Ama bu konuda çalışan
araştırmacılar içinde kendimi şanslı görüyorum. Çünkü iki tane mega Tsunamiyi birebir
görme şansım oldu diyeyim. Bu birçok büyük bir şanssızlık tabii doğa afetleri açısından. Ama
bizim gibi konularda çalışan ve çok seyrek yaşanan afetlerle ilgili çalışan insanlar için bilimsel
açıdan bir şans haline geliyor.
Ben bu görüntüyle başlamak istedim sunuşuma çünkü
burada kıyıdan tüm her şeyi sürükleyerek dalganın
nasıl tahribatla geldiği ve herhangi bir yangın binalara
sürüklenmesi sonucu yangını bile devam ettirerek nasıl
bir tahribatla içerlere kadar girdiğini gösteren çarpıcı bir
fotoğraf. Ahmet Hocamın da bahsettiği gibi Japonya
tarihinde pek çok Tsunami yaşamış bir ülke çok aktif
11 Mart 2011
faylarda ve plakalarda bulunan bir ülke ve 1896’da
Honshu Depremi ve Tsunamisi
yaşadıkları Meiji Tsunamisi onlar için gerçekten
Tsunami çalışmalarında da çok büyük atılımların
yapılmasına neden olan ve pek çok önlemlerin iyileştirme çalışmalarının başladığı bir
Tsunami ve bu konuyla ilgili de pek çok araştırmacı çalışıyor. Tokyo Üniversitesi’nden Prof.
Dr. Minoura ve ekibinin hazırladığı bir sunuştu bu. Bunu pek çok sunuşumuzda da kullandık.
Bu bölge Rikuzentakata diye bir bölge ve Meiji
Tsunamisi olduktan 45. dakika da dalga kıyıya
vuruyor ve şehri özellikle de nehirden girerek baskın
halinde büyük tahribata uğratıyor. Bu Tsunami
animasyonunu dediğim pek çok sunuşta kullandık.
Ama ilginç olan sizin de basından takip ettiğiniz ya da
görmüş olabileceğiniz gibi bu kenti gerçekten bu
Cuma günü yaşanan Tsunami’de su bastı ve çok
dramatik görüntüler var bu şehirle ilgili. Gördüğünüz
Rikuzentakata City- Meiji Tsunami
gibi dalga kıyıdan giriyor karada ilerliyor ve burası
baskın alanı dediğimiz bölge şu kısımda da nehirden ilerlemesini görüyoruz ve Meiji
Tsunamisi bu yaşanan Tsunami’den daha nispeten de küçük ölçekli olduğu için baskın alanı
olarak ilerleme mesafesi olarak biz burada bu mesafeyi görüyoruz. Peki, gerçekten Cuma
günü burada ne oldu? (Video dakika 00.34.40) Bu ABC’de yayınlanmış Japonya’nın ANN
kanalında gösterilmiş bir görüntü. Şuanda ilk dalga geliyor kıyıya gördüğünüz gibi ve burada
Tsunami için yapılmış yaklaşık 6-7 metre yükseklikte olabilir. Seti aşarak ve çok büyük bir
kuvvetle çok büyük bir akıntı hızıyla tüm şehri biraz önce animasyonunu gördüğünüz şehri su
basıyor. Çok büyük gemileri de sürüklüyor bu su. Yani gördüğünüz gibi gemileri araçları
sürükleyerek bir şelale gibi bendi aşarak şehrin içine doğru baskın yapıyor Sumatra
Depreminden farkı ne deprem bizim için? Japon halkı video çekmeyi fotoğraf çekmeyi çok
seven bir millet olduğu için ve bu konuda daha teknolojik açıdan belki ya da hani helikopter
görüntülerini de gördük. Bu konulara ilgili oldukları için bu depremle ilgili elimizde çok fazla
video var, fotoğraf var ve bizim için de bir şans oluyor. Gördüğünüz gibi şehre tüm
caddelerden bulduğu boşluklardan su akarak ve taşıdığı bütün yüke rağmen yoğun bir su
olmasına rağmen ilerlemeye devam ediyor gördüğünüz gibi binaları temellerinden çok büyük
bir akıntıyla gidiyor. Sirenler çalıyor Tsunami alarmı veriliyor. İnsanlar çok bilinçli bu konuda
Tsunami konusunda çünkü depreme çok alışkınlar Tsunami’de ne yapacaklarını biliyorlar.
Ama ona rağmen bu öyle bir doğal afet ki öyle bir boyutta afet ki bazen bilseniz bile bütün
6
önlemleri alsanız bile çaresiz kaldığınız durumlar oluşuyor. Bu depremin afetin boyutu da
böyle bir şey gördüğünüz çok ağır araçları, kamyonları ne var ne yok çok büyük bir akıntıyla
sürüklemeye devam ediyor şehrin içine girmiş olmasına rağmen kıyıdan çok da uzaklaşmış
olmasına rağmen akıntısına devam ediyor. (Video 00:37:32) Bu görüntüyü hepimiz
görmüştük. Bu girdap oluşması bu da liman içinde oluşan bir durum olduğu için dalganın
bitmesinden hala gelmeye devam ediyor diğer kısmı yansımış geri dönüyor ve böyle bir
dönen bir girdap şeklinde bir su kütlesi oluşuyor kıyıya yakın bir bölgede ve bu görüntüyü de
hepiniz görmüşsünüzdür. Çok düz yükseltisiz pirinç tarlalarının genelde tarlaların olduğu bir
alana tüm kuvvetiyle gelen dalga çok büyük akıntıyla gelen dalga önüne ne geliyorsa
toplayıp ve yükseltiler olmadığı için düz bir zeminde gittiği için gücünü de bir şekilde az az
kaybederek gittiği için oldukça fazla mesafelerde içeriye sokuluyor dalga. Gördüğünüz gibi bu
kısım nehir ağzından su ilerlerken kıyıdan gelmiş olan dalgayla birleşiyor ve çok büyük bir
gemi onu da hala sürüklemeye devam ediyor kilometrelerce sürüklüyor. Önüne çıkan ahşap
binaları Japonlar hem kültürel yapısının gereği hem de depremde hafif olması açısından
ahşap binalar çok yaygın. Fakat Tsunami’de tabii hafif yapılar olduğu için sürüklenerek çok
uzun mesafeler boyunca ilerleyebiliyor dalgayla birlikte bu yapılar. Gördüğünüz gibi çarptığı
her şeyi büzüştürüp önüne katıp ve hala akıntı hızını kaybetmeden devam ediyor şurada
gördüğünüz kamyon da birazdan alıp sürükleyecek. Bu bize Tsunami’nin gücünü gösteren
gerçekten dramatik diyebileceğimiz bir videoydu. Depremin merkezi verdiğim bölgede
Japonya’nın kuzeybatısında ve uzunluğu 650 km civarı bunlar şuanda yine de nispeten
tahmini veriler olarak ama kesinliği belli bir süre sonra araştırmalarla belirlenecek değerlerdir.
Genişliği 250 km odak derinliği 24.4 km ve fay hattı da 20 m yani çok oldukça büyük bir
deprem ve kıyıya 130–140 km mesafede depremin odağı ve bu sebepten deprem oluştuktan
sonra yaklaşık 6–7 dakika içinde kıyıya yakın olduğu bölge yani en yakın olduğu bölgelere
Miyage Sendai Bölgesi’ne çarpmış oluyor ve o yüzden can kayıpları fazlaca oluyor bu
durumda ve bizim laboratuarımızda yaptığımız analizlerde enerji dağılım haritasını bu şekilde
oluşturuyoruz.
Enerji Dağılım Haritası
Gördüğünüz gibi şu kısımda turuncu olan kısım dalganın en
yüksek olduğu yer ve dalga 16 metrelere kadar çıkıyor. İlk
çarptığı bölgelerde kıyıya geldiği bölgelerde Japonya
kıyılarında ve negatif dalga yüksekliği dediğim çökme
yüksekliği dalgayı 20 metrede çöküş yapmış şekilde
Japonya Kıyılarında etki gösteriyor ve bütün pasifliği bu
yayılımla ilerlediği daha uzak mesafelerde Şili Amerika
• En büyük pozitif dalga yüksekliği= 16 m
• En büyük negatif dalga yüksekliği= 20 m
Kıyılarında yükseklik açısından daha düşük mertebelerde
fakat yine de etki göstererek ilerleme gösteriyor Pasifik’te.
Dalga varış zamanı dağılımları bizim analizlerimizle gerçekler çok örtüşür seviyedeydi.
Havai’de 8 saatte ulaştı dalga ve bizde 480 dakika 8 saatte dalganın ulaştığını tespit
ediyoruz Havai kıyılarına. Yine Amerika kıyılarına 12–13 saat mertebelerinde ulaşıyor ve yine
Şili’ye de 24 saat sanırım 22 saat civarlarında da Şili Kıyılarında dalganın etkisi görülüyor ve
analizlerimizle oluşturduğumuz animasyonu da göstereyim dalga nasıl oluştuğu nasıl yayıldı.
(Video 00:43:01) Evet, gördüğünüz gibi dalga oluştu yayıldı Havai’ye geldi Amerika kıyılarına
şuradan zamanı görüyorsunuz 12 saatte Amerika kıyılarına geldi ve Güney Amerika’ya
ulaştı. Yeni Zelanda Avustralya kıyıları ve Şili’ye 23–24 saat civarında Şili’ye gelmiş oldu.
(http://www.abc.net.au/news/events/japan-quake-2011/beforeafter.htm) Yine Tsunami’den
sonra hazırlanmış çok güzel bir site var öncesi ve sonrası fotoğrafları bunlarda gerçekten çok
dramatik burası Sendai’nin Havaalanı önceki uydu görüntüsü ve ilerledikçe dalga sonrası ne
hale geldiğini görüyoruz. Bütün dalgayla taşınmış çamur ve tahta parçaları ev parçaları
ağaçlar hepsi taşınarak havalimanını bu hale getiriyor. Zaten videolarda görmüştük
havalimanı binası bir ada haline gelmişti. İnsanlar çatısında bazı görüntüler öyle görüntüler
vardı videolar her taraf su kaplı ve insanlar kurtarılmayı bekliyor. Burası Arahama Sendai
Bölgesi’nde yine pirinç tarlaları, tarlaların ağırlıkta olduğu bir yerleşim bölgesi yine burası da
çok büyük tasarlanmış bölgelerden biri gördüğünüz gibi tarlalar tamamen sualtında kalmış.
Sendai’de yine Fujitsuka Bölgesi gördüğünüz gibi evle ilgili hiçbir şey kalmamış bütün evler
7
sürüklenmiş ve sadece temelleri gözüküyor. Burası da yine kıyıya odağın çok yakın olduğu
kıyılardan biri hem nehirden gelen suyun taşması hem kıyıdan suyun basmasıyla tarlalarda
yeşil bölge neredeyse göremiyoruz. Yine aynı bölgeye batıdan bakış ve yaşadığı büyük
tahribat zaten şu tarla bölgesinden de çok net bir şekilde görüyoruz. Burası da yüreğimiz
ağzımızda beklediğimiz haber beklediğimiz nükleer santral bölgesi halen net bir açıklama
yapılmadı. Bir tehlike olmamasını umuyoruz. Bu şekilde binaların nasıl sular altında kaldığını
görüyoruz. Bu da yine kıyı şeridi ve gördüğünüz gibi hiçbir şey kalmamış burada da koyu
renkte taşınan bütün çamur toprak ve taş parçaları. Bu Avustralya’da hazırlanmış bir web
sayfası ziyaret etmenizi tavsiye ederim.
Soru: Hocam bu deniz tabanındaki fay akımıyla ilgili bu Japonya’daki depremin olması sonra
haberlerde çıkan bir şey de dünya ekseninin kayması ve adanın yerinden oynaması bu fay
akımının bunlarla ilgili bir alakası olabilir mi veya bundan sonraki Tsunamileri bu etkileyecek
mi?
Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner: Aslında dünyanın ekseninin kaymasını düşünemeyiz.
Açığa çıkan enerji çok büyük ama dünyanın eksenini oynatacak biçimde değil ama adanın
birkaç cm yani Japonya’nın kuzeydoğu kısmı biraz birkaç cm yatayda birkaç metrelik dikeyde
oynamış olduğu kesin.
Yrd. Doç. Dr. Cumhur Aydın: Ben bir soru sorabilir miyim? Hocam siz bu konuyla
ilgilenmeye nasıl karar verdiniz ve nasıl gelişti? Birkaç söz ettiniz belki ama özellikle bilim
sınıfı öğrencilerimiz açısından inşaat mühendisliği eğitiminin ve uygulamasının neresinde
bu?
Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner: İnşaat mühendisliği uygulamasının neresinde olduğunu
ben de son sınıfta fark ettim. Ama birinci sınıfta olan arkadaşlar erkenden fark ettiğinizi
söyleyebilirim. Ben bu arada hocamdan dördüncü sınıftayken üçüncü sınıfta asistanlık
yaptım. Hasan Uğur Akay Hocamı görünce çok heyecanlandım duygulandım. Ondan da
aldığım bilgisayar dersi ile modelleme konusunda altyapısını da kurmuştum. Onun için inşaat
mühendisliğinin Karadeniz ve Hava ortamlarına etki ettiği yapıları ilgilendiren dalıdır. Yani
hidrolik bilirseniz bu konularda çalışırsınız. Ben bir kez benim ikiz kardeşim ikiz olmaktan
dolayı benim bazı şeyleri benzerim olduğu için farklı şeyler yapmak gibi bir davranış özelliğim
var. O da Tsunami farklı olduğu için ona girdim. Onun bir nedeni oldu bir de Japonya’da
Sendai kentinde Tokyo Üniversitesi’nde çalıştığım zaman oradaki bugün o bu yaşanan
bölgeden biz aslında öğrenciyken araştırmaya gittiğimizde Tsunami olursa ne yapalım filmini
çekeriz gibi bir hayallerle dolaşıyorduk ama 87 yılıydı. 24 yıl sonra bu olay meydana geldi. O
zamandan benim çok da sağlam bir laboratuar olduğu için bu konuda araştırma için dünyada
çalışmalara böyle başladım. TÜBİTAK’tan üç ayrı proje desteği aldım. İlk proje desteği
Japonlarla ortak yaptık 1990 yılında. Bunlar devamını getirdi. Ama İnşaat Mühendisliğinin bu
konusu herkesin çok ilgisini çekmez Tsunami olunca diyordular bana. Neden böyle
çalışıyordun diyorlardır ama. Bilgi birikimimiz yılmadan çalışmamızın böyle zamanlarda
ortaya çıkarmak durumunda kaldık. Önemli olan da yaptığınız çalışmaların halka
yansıtabilmektir. Tamamen akademik kalması çok fayda sağlamaz. Onu başardık
zannediyoruz. Ama bir doğal afet içinde üzüntü verici bir olay içinde hiç olmazsa yüreklere su
serpecek açıklamalar yapabilecek bilgiyi toplamaya çalıştık. Bu inşaat mühendisliğinin bir
dalıdır. Ama Tsunami konusunda her daldan disiplinden jeofizikçiler yer bilimlerin çalışması
gerekiyor işbirliği gerektiren bir dal zaten.
Provost Dr. Hasan U. Akay: Ahmet Bey çok güzel çalışmalar yapmışsınız. Aslında iftihar
ettik ve çok kısa zamanda da toplamışsınız bu bilgileri. Bir sorum var bu yaptığınız
modellerle mesela nasıl bir duvar yapmaları lazım peki bunu önleyebilselerdi bu hasarı
mümkün mü böyle bir şey.
8
Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner: Mühendislik tedbirleri açısından çok kolay değil yani
şimdi bu kadar büyük bir dalga geleceği çok tahmin edilmiyordu. Bu Tsunaminin aynısı 1869
yılında olmuş aynı bölgede. Bunu yine bizim Tokyo Üniversitesi’ndeki arkadaşlarımız bu
yıllara rastlar benzeri diyorlar. Ama 13 metrelik bir kıyıda istila km’lerle istila çok beklenmiyor.
Ama kıyıya yapılan 6 m değil 13 m yapılsa o kurtarır. Ama o zaman insanlar daima denize
uzak kalacaklar 13 metrelik bir duvarla yaşayacaklar ve bir Tsunami olması ihtimali de çok
fazla değil olabilir de birkaç yüzyıl içinde olabilir. O nedenle bu tür yatırımların hem de pahalı
ama ödeniliyor Okushiri adasında yapıldı. Şimdi belki Sendai kıyılarında yapılacak.
Denenmedikçe yaşanmadıkça karar verilemiyor. Okushiri Adası’nda yapılana bile çok fazla
Japonya içinde ne gerek vardı itirazları oldu. Adada 1000 kişi yaşıyor 1000 kişinin korumak
için böyle bir yatırım olmalı mıydı? Çünkü bir ay önce biz Japonya’daydık. Bu konuda
Japonya’da bütün alınan tedbirlerin incelendiği bir workshop’a katılmıştım. Orada da aslında
şimdi yazışıyoruz da şok içindeler. Her türlü tedbir alınıyor fakat bütçe ayrılması konusunda
şikayetçiydiler. Bütçeye de bağlıdır o nedenle bilinse bile birçok nedenle uygulamaya
geçirilebiliyor.
Ceren Özer: Birde bu laboratuarda bizim orada anlatılan birtakım hani koruma yöntemleri
setler kuleler ve beton kuleler şeklinde orada bir sunuş yapmışlardı. Yerin tabanına çaktıkları
bazı kazıklar var Tsunami alarmı geldiğinde o kazıklar yukarı kalkıyor. Yan yana belki 6–7
tane ve onların arasından geçerken su hem enerjisini biraz kaybediyor hem de baskın
mesafesini azaltmış oluyor. Fakat sanırım bu bölgede öyle bir önlem yoktu Sendai Kıyılarda.
Eğer olsaydı muhtemelen baskın mesafesini azaltmış olacaktı. O beton kuleler gibi yapılar
onlarda yok bu bölgede. Başka yerlerde yapmışlar bu beton yani o kazık sistemi dediğim
olayı yapmışlar. Ama bu bölgede yoktu yani kulelerde yoktu gördüğüm kadarıyla
beklemiyordu.
Soru: Şimdi bu Tsunami deprem olduğu zaman bir Tsunami alarmı veriliyor. O alarm şu
şekilde algılanıyor yani Tsunami olabilir yine boşaltın tedbir alın yani. Şimdi bugünün
ortamında yani kısa mesafede olabilir çok uzun mesafelerde olabilir. Bugünün şartlarında
acaba uydulardan falan bu dalganın ilerleyişini takip etmek mümkün değil midir? Yani
insanlara bakın geliyor şeklinde bir uyarı yapmak veyahut da işte bekliyoruz Havai’ye gitti
gidecek ne zaman gidecek diye. Yani şuradan şuanda şurada şu kadar hızla ilerliyor ve şu
saatte gelecek bir şey bunu canlı olarak izlemek mümkün değil midir acaba?
Ceren Özer: Benim bildiğim alarmların da bir seviyesi var değil mi hocam? Yani önce
Tsunami alarmı dediğiniz kıyıları boşaltın. Tsunami uyarısı, Tsunami gözlemi yani bunlar
çeşit çeşit mesela dalga gelecek kıyıları boşaltmanıza gerek yok ama gözlemleyin dalga
hareketini ya da warning dedikleri en üst düzey uyarıdır. Kıyıyı boşaltın en yüksek bir yere
çıkın uyarısı benim bildiğim kıyılarda zaten bu uyarı yapılmış o sirenler çalıyor. Boşaltın
deniliyor kıyılar. Ama öyle şanssız bir noktadalar ki hem kıyıya çok yakın dalga yani olduğu
yer odak merkez çok yakın kıyıya çok kısa sürede geliyor 6 dakika gibi bir sürede geliyor ve
bölge de tarlalar ve ahşap yapıların olduğu çok düz bir arazi o yüzden insanların zaten o
görüntülerde de var arabalara binmişler kaçmışlar gidiyorlar ama yine de o dalgadan
kurtulamıyorlar. Sizin dediğiniz uydu görüntüsü durumu dalganın yüksekliğini belirleyici bir
özellik değil bildiğim kadarıyla. Şamandıralar var ama çok kısa bir sürede olduğu için.
Soru: Neredeyse cm’ye çözünürlükte GPS uygulamaları var. Acaba bunlar da kullanılamaz
mı böyle çalışmalar var mıdır?
Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner: Şimdi onlar da var ama uydu görüntüsü böyle alansal
analiz yapma aşamasına gelmedi 5 yıl evvel uydunun gönderdiği sinyallerle aldığı belli
bilgiler var. Şuana kadar uydu görüntüsünden bilgi alınamadı hem Şili bilinen Şili depremi
ama şamandıralar yerleştirilmiş durumda ama onlar da Tsunami’nin olup olmadığı akıntıyla
su düzeyi değişimini ölçüp uyduyla karaya uyduruyor ve burada Tsunami’nin hareket etmekte
olduğu bilgisi elde ediliyor.
9
Japonya açıklarındaki şamandıralar bu sinyallerini göndermişler ama dalganın kıyıya gelmesi
Japonya kıyılarına gelmesi çok çabuk oluyor. Zaten ben şöyle söyleyeyim deprem oldu 45
dakika sonra NTV’deydim ve de önceki deneyimlerimizden ben Havai’ye dalganın 8 saatte
gideceğini biliyordum. 7:45’ten ekleyince 8, 15:07 gibi bir şey oluyordu süre nereye ne zaman
varacağını bilebiliyorsunuz. Los Angeles’a Los Angeles Türkiye saatiyle 10:21’de varacağını
bunu anında tespit edebiliyorsunuz artık yani bizim böyle hazırladığımız modelde de o
görülebiliyor. Ama uydudan olabilir yakın bir gelecekte alansal olarak yıllık su düzeyi
değişimini yakalayabilir. Denizde dalgalarda olduğu için onlardan Tsunami ayırt etmek kolay
olmuyor.
Soru: Hocam Marmara’da Tsunami olasılığı %10 falan demiştiniz. Buna bağlı olarak hani
demek ki küçük bir enerjili Tsunami yani olması ihtimali var diye düşündüm. Hocam bunun
sarsıntı da yıkılmadan evvel bizim ülke dışına çıkıp Tsunami’nin yıkıcı olma etkisi ne kadardır
Türkiye’de?
Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner: Bizim bulduğumuz sonuçta bir web sitesi de var bu
konuda. Bir İstanbul Belediyesi’nin de web sitesinin altında bu proje tamamladık orada belli
olan sonuçlar var. Ortalama 3 m bir dalga yükselmesi kıyılarda yani bizde de kıyı
yapılarından içeriye 100–150 m girme durumu var ama her yerde değil. Bir de dere ağzı gibi
olan yerlerde daha fazla içerlere doğru ilerler verebileceği zarar 3 metreyi aşarsa can kaybı
yaratır gündüz olursa tehlike daha büyük. Bir de İstanbul’da kıyıdaki vapur iskeleleri gibi
vapurun yolcu indirme bindirme zamanına rastlarsa gelen Tsunami dalgası daha fazla can
kaybı yaratabilir. Ama uyarı vermek zor Türkiye’de Tsunami uyarısı diye tabii bu yıl kurulacak
Kandilli Rasathanesi’nde bizim de onlarla işbirliği içinde bunu bu yılda tamamlama
çalışmamız var.
10

Benzer belgeler

09.07.2012 ml=6.0 akdeniz depremi tsunami bilgilendirme notu

09.07.2012 ml=6.0 akdeniz depremi tsunami bilgilendirme notu Kentinde Kuzeydoğu Sumatra’da Simeulue Adası’nda ve Meulabah Kentinde birçok bilgi toplamak için iki hafta süre geçirmiştik. Medan Kentinde aslında bu son hafta izlediğimiz görüntülere bakılırsa bu...

Detaylı

Turkish - New Setup.indd

Turkish - New Setup.indd etkiler Tsunami etkileri çok fazla olmamıştı bunlar deniz taşıtlarının karaya taşınması ve yapılardaki hasarları gösteren resimler. Bunların arasında önemli bir bilgi denizde kıyıların çökmesi Meul...

Detaylı