Türkiye, son birkaç yılı çok hızlı yaşadı. Siyasette bazı yılların sıcak

Transkript

Türkiye, son birkaç yılı çok hızlı yaşadı. Siyasette bazı yılların sıcak
Türkiye, son birkaç yılı çok hızlı yaşadı. Siyasette bazı yılların sıcak ve hareketli olması
normal kabul edilebilir. Ama 2014 yılında yerel seçimlerle başlayan maraton,
Cumhurbaşkanlığı seçimi, iki seçimle ve ilk kez kurulan seçim hükümeti dönemleriyle
2015 yılı Kasım ayına kadar devam etti. Bu süreçte, siyasetin yoğun ve çetrefilli
meseleleriyle seçimler iç içe geçti. Seçimlerin yanı sıra, eski meseleler yeni bileşenlerle
ve yeni yönelim ve boyutlarla konuşulmaya devam edildi. Şu an okumakta olduğunuz
bu satırlar ile Toplum ve Demokrasi Dergisi’nin 4 Seçim 1 Türkiye konulu bu sayısının
içeriği, her ne kadar söz konusu birkaç yıla yoğunlaşsa da, daha geniş ve derin bakış
açılarıyla dönemi değerlendirmeyi ve katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. 4 Seçim 1
Türkiye sayısı üzerinde çalışmaya başladığımızda aklımıza takılan temel soru, bu
dönemin nasıl ele alınabileceğiydi. Gerçekten 2002 seçimlerinde Türk siyasetinde
yaşanan kırılmanın pekiştiği ve yerleşik bir hal aldığı bu dönemi değerlendirirken,
hâlihazırda elimizde bulunan eski altyapıyı mı kullanmak gerekliydi yoksa yeni bir
temelde mi bu tartışmaları yürütmek gerekiyordu? Şimdilik kesin ve keskin bir tercih
yapmak oldukça zor görünüyor; zira bu dönem de aslında çok partili hayatın bir
evresini oluşturuyor ve ana akımların devam ettiği söylenebilir. 2002’de oluşan
Mecliste bir önceki dönemde yer almayan Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) bilindik
merkez sağı ondan daha geniş bir yelpazeye yayılarak kapsayıp çoğunluğu sağlarken,
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) de ana muhalefet olarak ve yine eski deyimle merkez
solu temsilen TBMM’deki yerini almıştı. Şüphesiz siyasal aktörlerin konumu, kadroları
ve taban destekleri bu dönemin önde gelen belirleyicilerinden biridir. 2002
seçimlerinden bu yana Türkiye, tek partili bir siyasal iktidar tarafından yönetiliyor. AK
Parti, güçlü bir liderlikle birleştirilen icraatçı bir kadro olarak Türk siyasetinin yöneten
sağ partisi konumuna yerleşmiş görünüyor. Bir diğer ana akım tarihsel süreçte
çoğunlukla olduğu gibi, bugün de CHP tarafından temsil ediliyor. CHP, Cumhuriyet
döneminin en eski ve kurumsal partisi olarak bu konumda sağlamış olduğu seçmen
desteğiyle sabit ve daimi ana muhalefet partisi oluyor. Bu devamlılık görünümüne
rağmen, 2002 ve sonrası dönemin kendine has bir yapısı ve özellikleri de var ve bunlar
yeni kavramları, durumları ve gerçeklikleri beraberinde getiriyor.