İçindekiler

Transkript

İçindekiler
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
İçindekiler
TÜRKĠYE GÜNDEMĠ............................................................................................................................ 3
Canlı Bomba Kalsen’in “Avukatı” Chp Çıktı ......................................................................................... 3
Chp’de Kayıp Para Krizi Büyüyor ......................................................................................................... 3
Benzin Son 6 Ayda Depoda 50 Tl Ucuzladı .......................................................................................... 3
Kendilerine Yeni Efendi Arıyorlar ........................................................................................................ 3
Darbe Teşebbüsü Akim Kalmıştır......................................................................................................... 4
Paralel Örgüt Trt’yi Böyle İşgal Etti ...................................................................................................... 4
Okmeydanı‟nda Bomba Paniği ........................................................................................................... 4
Sultanahmet’teki İntihar Saldırısını Dhkp-C Üstlendi .......................................................................... 5
AFRĠKA GÜNDEMĠ .............................................................................................................................. 5
Shell, Nijerya’daki Petrol Sızıntısı Davasında Uzlaşmaya Gitti............................................................. 5
Libya: Askeri Jetler Petrol Tankerini Bombaladı .................................................................................. 5
Boko Haram Askeri Üssü Ele Geçirdi ................................................................................................... 5
Kuzey Afrika’da Sosyal Patlama ........................................................................................................... 6
Kuzey Afrika’da Eğitimdeki Başarı Oranı İle Alakalı Düzenlemeler Tepki Çekti ................................... 6
AMERĠKA – ĠNGĠLTERE GÜNDEMĠ.................................................................................................. 6
Yunanistan'ın radikal sol partisi Syriza ................................................................................................ 6
Almanya'daki eylemlerin düzenleyicisi Pegida neyi savunuyor?......................................................... 7
Londra'da şiddet suçlarında artış ........................................................................................................ 7
Kapatılan 'ateist Twitter hesabı' yeniden açıldı ................................................................................... 7
ABD’de Polis Şiddeti Tartışılıyor .......................................................................................................... 8
Boehner Üçüncü Kez Meclis Başkanı ................................................................................................... 8
ASYA PASĠFĠK GÜNDEMĠ .................................................................................................................. 9
Düşen AirAsia QZ8501 uçağının kuyruk kısmına ulaşıldı ..................................................................... 9
Hong Kong Hükümeti siyasal reform müzakerelerine başladı ............................................................ 9
Paraşütle atlayan Yeni Zelandalı hava dalışçıları Uçak kazasından sağ kurtuldu .............................. 10
Nahda Hareketi koalisyonda yer alacak ............................................................................................ 10
Bulgaristan'da tarihi cami kundaklandı ............................................................................................. 11
Pakistan, Taliban üyelerini idama başladı ......................................................................................... 11
BMGK'da Filistin tasarısı için yeni umut ............................................................................................ 11
Shell Nijerya'ya tazminat ödemeyi kabul etti .................................................................................... 12
1
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
Yemen'de polis akademisine saldırı; 35 ölü ...................................................................................... 12
Almanya ile Özbekistan arasında gizli üs anlaşması .......................................................................... 12
Serbest bırakılan Guantanamo mahkumları Kazakistan'da............................................................... 13
Kuzey Kore’de Kim Jong-un’a destek yürüyüşü................................................................................. 13
Lavrov: Rusya hiçbir zaman savaş istemedi....................................................................................... 14
Meksika'da 10 polis daha tutuklandı ................................................................................................. 14
AVRUPA GÜNDEMĠ........................................................................................................................... 14
Avrupa'yı korkutan adam! ................................................................................................................. 14
Almanya Ajan Arıyor .......................................................................................................................... 15
İstanbul'a yeni kilise Alman basınında............................................................................................... 16
Krizde kazanan Almanya oldu............................................................................................................ 17
PEGIDA’ya karşı halk ayaklanması ..................................................................................................... 17
AKP'li Metin Külünk'e, Almanya'da 'yeşil sermaye' tepkisi ............................................................... 18
Ukrayna Başbakanı Yatsenyuk Berlin'i ziyaret ediyor........................................................................ 18
Ermenilerden 'Fransa’da Türk lobisi' suçlaması ................................................................................ 18
„Almanlık“ yeniden tanımlansın çağrısı............................................................................................. 20
PEGIDA'ya karşı strateji geliştirilmeli................................................................................................. 21
AfD, PEGIDA’ya mesafeli ................................................................................................................... 22
Alman medyası PEGIDA'ya cephe aldı ............................................................................................... 23
Pegida Berlin'i böldü.......................................................................................................................... 24
KÜRTLER İÇİN ÇOK ÖNEMLİ BİR ZAFER - Die Tageszeitung - Jürgen Gottschlich ............................. 25
TÜRK SİYASİLER DE İNTERNET SİTELERİNİ ENGELLEYEBİLECEK - Der Spiegel-Internet –................... 26
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN YAŞADIĞI TEHLİKE HER GEÇEN GÜN ARTIYOR – Deutschlandradio - Kathrin
Erdmann ............................................................................................................................................ 27
DEVLET DÜŞMANI SANATÇILAR - Welt Am Sonntag - Werner Bloch ................................................ 28
ORTADOĞU GÜNDEMĠ ..................................................................................................................... 31
İsrailli Gençleri Öldüren Filistinliye Üç Ömür Boyu Hapis.................................................................. 31
Suriye’de Klor Gazı Kullanıldı ............................................................................................................. 31
Kobani’nin Yüzde 80’i Kürtlerin Elinde .............................................................................................. 31
İsrail, Filistinli Bakanı Öldüren Askerleri Akladı ................................................................................. 32
2
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
TÜRKİYE GÜNDEMİ
Canlı Bomba Kalsen’in “Avukatı” Chp Çıktı
Yeni ġafak
Sultanahmet‟te polise yönelik saldırıyı gerçekleĢtiren canlı bomba Elif Kalsen, 2012 yılında
CHP tarafından mağdur ilan edilmiĢti. Kalsen‟in 2012 yılında Çağlayan‟daki Ġstanbul
Adliyesi önünde düzenlenen basın toplantısına katıldığı ortaya çıktı. Haber 7‟de yer alan
habere göre, “Örgüt Propagandası” suçlamasıyla cezaevinde bir müddet tutuklu kalan
Kalsen‟e gönderilen ve cezaevince kabul edilmeyen kitaplar CHP‟nin “Nisan ayı Ġnsan
Hakları ihlalleri raporunda” mağdur sıfatıyla yerini almıĢ.
Chp’de Kayıp Para Krizi Büyüyor
Yeni ġafak
CHP‟de ġiĢli Belediye BaĢkanı Hayri Ġnönü ile Mustafa Sarıgül arasındaki savaĢ sürerken bu
kez “kayıp para” krizi patladı. +1 kanalı için para toplandığı iddiası CHP‟de ortalığı karıĢtırdı.
Ġstanbul‟da bir otelde para toplantısı haberi, CHP‟de deprem etkisi yarattı. Söz konusu
toplantı, 2013‟ün Ekim ayında yapıldı. Kemal Kılıçdaroğlu‟nun baĢkanlığındaki toplantıya,
Ġstanbul‟daki partili belediye baĢkanları çağrıldı. Kılıçdaroğlu, +1 adlı TV kanalını diriltmek
üzere havuz oluĢturacaklarını açıkladı.
Benzin Son 6 Ayda Depoda 50 Tl Ucuzladı
Yeni ġafak
Ġki gün önce, litresine 6 ay sonra ilk defa 3 kuruĢ zam yapılan benzinden yeniden indirime
gidildi. DüĢen petrol fiyatlarına bağlı olarak yapılan düzenleme ile benzin litrede 4-6 kuruĢ
ucuzladı. Benzin son 6 ayda 1 TL ucuzladı. Son indirimler ile depolar ortalama 40 ile 50
arasında daha düĢük fiyata dolacak. Ankarada‟da litresi 4.22-4.23 lira arasında olan 95 oktan
kurĢunsuz benzinin fiyatı 4.16-4.17 lira oldu.
Kendilerine Yeni Efendi Arıyorlar
Yeni ġafak
Paralel yapının milletin gücü karĢısında büyük bir hezimet yaĢadığını belirten CumhurbaĢkanı
Tayyip Erdoğan, “ġimdi kendisini kiralayacak yeni efendiler aradığını görüyoruz. Nerelere
nasıl paralar savurduğunu, nerelerde nasıl kendine yemek masaları ayırt ettiklerini de
biliyoruz” dedi. CumhurbaĢkanı Tayyip Erdoğan, CumhurbaĢkanlığı Sarayı'nda büyükelçilere
seslendi:
Son dönemde yaĢadığımız badirelerin hiçbiri Türkiye‟nin kendi iç dinamikleriyle ortaya
3
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
çıkmıĢ hadiseler değildir. Bölücü terör, Gezi olayları, 17 - 25 Aralık darbe giriĢimi, diğer bazı
teĢebbüsler Türkiye‟ye istikamet çizmek amacıyla kurgulanmıĢ gerek dıĢarıdan gerek
içerideki maĢalar tarafından sergilenmiĢ olaylardır. Bütün amaç o eski Türkiye‟yi geri
getirmektir.
Darbe Teşebbüsü Akim Kalmıştır
Yeni ġafak
Davutoğlu, 4 eski bakanla ilgili süreçte vicdan ve adaletin temsilcisi olduklarını
kanıtladıklarını söyledi. Bir oyunu da bozduklarını belirten Davutoğlu, “7 ġubat, Gezi, 17-25
Aralık provokasyonları darbe giriĢimidir ve akim kalmıĢtır. Bunu yapanlar millet önünde
mahkumdur” dedi. AK Parti Meclis Grup Toplantısı‟nda konuĢan BaĢbakan Ahmet
Davutoğlu, önemli açıklamalarda bulundu:
Bir sene önceyi göz önüne getirin. Geçen sene o vakitlerde biz TBMM‟de çalıĢırken birileri
de 19 Ocak‟ta yapacakları MĠT TIR‟larına yönelik operasyonların çalıĢması içindeydi. ġimdi
bunların hepsi ortaya çıktı. Evet, gün hesap verme günüdür. Herkes bilsin biz hesap sorma
makamındayız.
Paralel Örgüt Trt’yi Böyle İşgal Etti
SABAH
Emin Pazarcı bugün TRT'deki paralel çeteyi tüm yönleri ile ortaya koyan çarpıcı bir yazı
kaleme aldı. ĠĢte o yazıdan bazı baĢlıklar. Paralel Yapı, Ģimdi de TRT'ye saldırmaya baĢladı.
BaĢta Zaman Gazetesi olmak üzere pek çok yayın organı TRT'yi "Ġktidarın Borazanı" ilan
etti.
Niye? Çünkü oyunları bozuldu. TRT'deki "Paralel ĠĢgal" sona erdi. Tam bir çiftlik gibi
kullandıkları kurum ellerinden çıktı.
Bakmayın bugün "Özgür Basın" ve "Demokrasi" nutukları attıklarına. Bunlar iĢgal
döneminde TRT'yi öyle bir kullandılar ki… Öylesine at koĢturdular ki… YaĢananlar inanılır
gibi değildi.
Ne mi yaptılar? Pek çok insana "ekran yasağı" koydular. Simdi sıkı durun. O ekran yasağı
koyup sesini kısmaya çalıĢtıkları kiĢilerin içinde AK Partili milletvekilleri de vardı.
Okmeydanı’nda Bomba Paniği
SABAH
Okmeydanı E-5 Karayolu'nda yol kenarına bırakılan ve üzerinde pankart olan piknik tüpü,
bomba paniği yaĢanmasına neden oldu. Trafik durdurularak patlatılan tüpte bomba izine
rastlanmadı. Sabah saatlerinde E-5 Karayolu Okmeydanı ayrımı yol ayrımında üzerinde
pankart asılı piknik tüpünü gören sürücüler, polise haber verdi. Olay yerine gelen polis,
4
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
çevrede geniĢ güvenlik önlemleri aldı. Bölgeye bomba imha ekipleri sevk edildi. Yapılan
incelemenin ardından, Okmeydanı yol ayrımı trafiğe kapatıldı ve Ģüpheli tüp, fünye ile
patlatıldı. Büyük bir gürültü ile patlayan tüpte bomba izine rastlanmadı. YaĢanan olayın
ardından yol tekrar trafiğe açıldı.
Sultanahmet’teki İntihar Saldırısını Dhkp-C Üstlendi
BBC Türkiye
Örgüte yakın bir internet sitesinde yayınlanan açıklamada, saldırıyı gerçekleĢtiren kiĢinin
adının Elif Sultan Kalsen olduğu belirtildi. Açıklamada, "Feda savaĢçımız tarafından Berkin
Elvan'ın katillerinin cezalandırılması ve AKP'nin rüĢvetçi, hırsız bakanlarını koruyan faĢist
devletten hesap sormak için Ġstanbul Sultanahmet Turizm ġube Müdürlüğü'ne feda eylemi
gerçekleĢtirilmiĢtir" ifadesine yer verildi.
AFRİKA GÜNDEMİ
Shell, Nijerya’daki Petrol Sızıntısı Davasında Uzlaşmaya Gitti
BBC
Petrol devi Shell, Nijer deltasında neden olduğu iki petrol sızıntısıyla ilgili olarak kazalardan
etkilenen Bodo toplumu üyelerine 84 milyon dolar ödemeyi kabul etti. Davacı 15 bin 600
Nijeryalı balıkçının avukatları, müvekkillerinin her birinin 2008 ve 2009 yıllarındaki
sızıntıların neden olduğu kayıplar karĢılığında 3300 dolar alacaklarını söyledi. Ödemede kalan
30 bin dolar ise bu kiĢilerin mensubu olduğu Bodo toplumuna bırakılacak.Avukatlar, bu iki
petrol sızıntısının Nijerya'nın güneyinde binlerce hektarlık alanda dikili Hindistan sakızı
ağaçlarını etkilediğini söyledi.
Libya: Askeri Jetler Petrol Tankerini Bombaladı
BBC
Libya‟da askeri jetler Ġslamcıların kontrolündeki bölgede yer alan bir limanda bulunan bir
petrol tankerini bombaladı. BBC'ye konuĢan Libyalı bir askeri yetkili Derna limanındaki
geminin hareketlerinin Ģüphe yarattığını söyledi. Tankerin bir Yunan Ģirketin iĢletmesinde
olduğu belirtiliyor. ġirket, askeri yetkilinin iddiasını reddetti ve geminin endüstriyel tesislere
yakıt taĢıdığı, yetkililerin de bu konuda bilgilendirildiğini belirtti.Derna, son iki yıldır Ġslamcı
militanların elinde bulunuyor. Libya ordusu buradaki militan grupları zayıflatmak için geçen
yıl limana birkaç kez saldırmıĢtı.
Boko Haram Askeri Üssü Ele Geçirdi
BBC
5
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
Nijeyalı yetkililer, radikal Ġslamcı örgüt Boko Haram‟ın Baga kentindeki uluslararası askeri
üssü ele geçirdiğini söyledi. Radikal Ġslamcı örgüt, Cumartesi günü Baga‟ya saldırmıĢ, kent
halkı teknelerle komĢu ülke Çad‟a kaçmıĢtı. Saldırıdan kaçmayı baĢaran Baga kenti sakinleri,
çok sayıda kiĢinin öldürüldüğünü ve Ģehrin ateĢe verildiğini ifade etmiĢti. Borno Eyaleti
Senatörü Maina Ma'aji Lawan, saldırının ardından askerlerin üssü boĢaltarak kaçtığını belirtti.
Uluslararası askeri üste Çad, Kamerun ve Nijerya ordusundan askerler bulunuyordu. Baga,
hükümetin kontrolünde olan son birkaç kentten biriydi.
Kuzey Afrika’da Sosyal Patlama
SABAH
Gelecekten umutlarını kesen iĢsiz gençler, Cezayir ve Tunus‟ta sokaklara döküldü. Zengin
semtlerdeki dükkanları yağmalayan protestocular polisle çatıĢtı. Kuzey Afrika'da Cezayir ve
Tunus'ta binlerce kiĢi sokağa döküldü, doğu Afrika ülkesi Tanzanya'da ise iki gösterici polisin
ateĢi sonucu öldü. ĠĢsizliği ve fiyat artıĢlarını protesto için baĢkent Cezayir'de toplanan
yüzlerce genç, ellerinde kamalarla baĢkentin varlıklı semti El Biar'daki butiklere saldırdı.
Akbu kentinde ise bir mahkeme ateĢe verildi.
Kuzey Afrika’da Eğitimdeki Başarı Oranı İle Alakalı Düzenlemeler Tepki
Çekti
allafrica.com
Kuzey Afrika‟da siyasi partilerin eğitimdeki düzenlemeleri farklı tepkilere yol açtı. Eğitim
bakanı Angie Motshekga eğitimdeki baĢarı oranının (Matric Pass Rate) giderek düĢtüğünü ve
bu duruma çözüm arayıĢı içinde olduklarını belirtti. Milli Özgürlük Partisi ülkede yapılan
sınavlardan öğrencilerin aldığı sonuçların hayal kırıklığı yaĢadıklarını belirtti. Bu durumun
sebeplerini disiplin eksikliği, kültürel sorunlar, dil bariyeri Ģeklinde sıraladı. BaĢarı oranının
yükselmesi için yeni adımlar üzerinde çalıĢtıklarını söyledi.
AMERİKA – İNGİLTERE GÜNDEMİ
Yunanistan'ın radikal sol partisi Syriza
Financial Times
ManĢette yer alan haberde 25 Ocak'ta yapılacak seçimler için FT'nin Atina muhabiri
Kerin Hope, Syriza'nın ekonomiden sorumlu kıdemli sözcüsü George Stathakis'le
röportaj yapmıĢ. Stathakis, Syriza‟nın iktidar olması durumunda "oligarkların Yunan
ekonomisindeki hakimiyeti sorununun üstesinden geleceğini, buna da medya
alanından baĢlayacağını" söylüyor. Stathakis, "oligarklar gündemimizin üst
sıralarında" diye konuĢmuĢ. Syriza sözcüsü, Yunan ekonomisinde oligarkların etkin
olduğu üç alan bulunduğunu, bunların medya, kamu alımları ve emlak olduğunu
söylemiĢ.
6
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
Almanya'daki eylemlerin düzenleyicisi Pegida neyi savunuyor?
Kate Connoly, Guardian
Gazetede Almanya'daki Ġslam karĢıtı eylemlerin düzenleyicisi Pegida'yla (Batının
ĠslamlaĢtırılmasına KarĢı Yurtsever Avrupalılar) ilgili bir analiz dikkat çekiyor.
"Televizyon lisans ücretlerinin kaldırılması çağrısı yapan bir döviz taĢıyan adamdan
kafes tavukçuluğuna karĢı mücadele veren kadına, ilk bakıĢta bir Pegida yürüyüĢünde
herkes için bir Ģey var gibi görünüyor. Örgütün adı bile oldukça esnek. Bonn'da
Bogida adı kullanılıyor. Köln'de Kögida adı var. Berlin'deki adı Bargida. Katılımcılar
tarafından kullanılan birçok slogana katılmamak zor. Örneğin, 'bir demokraside
uyumaya giderseniz bir diktatörlükte uyanırsınız' gibi. Pegida'nın neyi savunduğunu
öğrenmek zor. Zira, bu durumun nedeni büyük ölçüde, göstericilere Lügenpresse
(Yalancı basın) olarak adlandırılan medyaya konuĢmama çağrısı yapılmıĢ olması ve
gösterilerin düzenleyicilerinin çok seyrek olarak röportaj vermesi. Neo-Nazilerin
aralarında görünür olmaya baĢlamasına rağmen cümleleri sık sık 'Irkçı değilim, ama'
ile veya 'Bizi Nazilerle bir tutmak adil değil' ile baĢlıyor."
Yazar Connoly, Pegida'nın temel talepleri arasında çok daha sıkı bir göçmen kontrolü,
savaĢtan mağdur olan mültecilerin kendi ülkelerinde tutulmaları, Almanya'daki
yabancıların ülkede Almanca konuĢmaya zorlanmaları ve iltica baĢvurusu yapanlar
arasındaki suçluların çok daha çabuk bir Ģekilde sınır dıĢı edilmeleri var. Yazının
sonunda Pazartesi günü yapılan gösterilere geniĢ katılımın, Alman lider Angela
Merkel'in Alman vatandaĢlarına yaptığı, bu eylemlere katılmama çağrısının iĢe
yaramadığını gösterdiği belirtiliyor.
Londra'da şiddet suçlarında artış
Times
Habere göre Ġngiltere'nin baĢkenti Londra'da, 2014 yılında Ģiddet suçlarında artıĢ
meydana geldi. Cinayet hariç tüm ciddi Ģiddet suçlarında 2013 ile kıyaslandığında
2014'te artıĢ yaĢandı. Örneğin 2014'te bir önceki yıla kıyasla yaralama olayları yüzde
23, yaralamaya neden olan saldırı olayları yüzde 22 arttı. Kentte suç aletlerine sahip
olma oranı da yüzde 4.5 artıĢ gösterdi.
Kapatılan 'ateist Twitter hesabı' yeniden açıldı
Independent
Habere göre Twitter, diğer kullanıcılara yönelik tacizde bulunduğu ve rahatsızlık
verdiğini belirterek The Godless Spellchecker (Allahsız Yazım Denetleyicisi) adlı
7
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
hesabı defalarca askıya aldı. Hesabın Ġngiltere'nin Manchester kentinde yaĢayan
Stephen adlı sahibi Cumartesi günü yine hesabının askıya alındığını bildiren bir mesaj
aldı. Stephen bunun üzerine blog sayfasında Twitter'a bir açık mektup yayınladı ve
sitenin Ģikâyet sisteminin muhalif görüĢleri susturmak için kötüye kullanıldığını
belirtti. Stephen'ın karĢılaĢtığı bu durum, dünyaca ünlü evrim biyoloğu, Ġngiliz bilim
insanı Richard Dawkins'in de aralarında bulunduğu önemli isimler tarafından
kınanınca Twitter, hesabı yeniden aktif hale getirdi.
ABD’de Polis Şiddeti Tartışılıyor
Voice of America
Amerikan Kongresi üyeleri, yerel emniyet birimlerine ihtiyaç fazlası askeri teçhizat
dağıtılmasını öngören federal programları incelemeye aldı. Ferguson kentinde askeri
üniforma giyen, taarruz silahları ve zırhlı muharebe araçlarıyla donatılan polisler,
Michael Brown‟ın ölümünü protesto eden göstericilere göz yaĢartıcı gazla müdahale
etti. Polisin Ferguson‟da göstericilere müdahale etmesinin ardından, yerel emniyet
birimlerinin sivil eylemleri bastırmak için askeri teçhizatla donatılmıĢ olduğu
dikkatleri çekince, bu, büyük eleĢtirilere yol açtı. Senato Ġç Güvenlik Komisyonu
oturumunda konuĢan Missouri Senatörü Claire McCaskill, Ferguson‟da polisin askeri
teçhizat kullanmasının gereksiz olduğunu savundu. Askeri üniformalı polisleri hiçbir
toplumun hoĢ görmeyeceğini söyleyen senatör, askeri araçların siyaha boyanıp
sivillere karĢı kullanılmasının, en hafif tanımla korku politikasından baĢka bir Ģey
olmadığını savundu. Savunma Bakanlığı yetkilileri, askeri teçhizatın emniyet birimleri
için yararlı olduğu görüĢünde. Ancak bakanlığın alımlardan sorumlu müsteĢarı Alan
Estevez, bu ekipmanın polis tarafından nasıl kullanıldığını izleme altına
alamayacaklarını söyledi.
Boehner Üçüncü Kez Meclis Başkanı
Voice of America
Cumhuriyetçi Parti Kongre‟nin iki kanadının da kontrolünü ele geçirirken, iki
dönemdir Temsilciler Meclisi baĢkanlığı görevini sürdüren John Boehner da bazı
muhafazakâr Cumhuriyetçiler‟in itirazına rağmen göreve üçüncü bir dönem için
seçildi.
Kongre‟de yeni bir dönemin baĢlamasıyla iki kanadın kontrolünü de ele geçiren
Cumhuriyetçiler bu dönemde BaĢkan Obama‟nın göçmenlik, enerji ve sağlık
politikalarını hedef alacak. John Boehner‟ın BaĢkan Obama‟nın göçmenlik ve sağlık
reformu konusundaki politikalarına yeterince karĢı çıkmadığını ve devlet
harcamalarını yeterince düĢürmediğini düĢünen 10 muhafazakâr Cumhuriyetçi,
8
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
Boehner‟ın üçüncü dönem adaylığına destek vermeyeceklerini açıklamıĢtı. Yapılan
seçimde John Boehner 25 Cumhuriyetçi‟nin desteğini alamadı. Boehner‟in liderliğine
partisinin muhafazakâr kanadından gelen itiraz bu sene Cumhuriyetçiler içinde
yaĢanacak bölünmelerin habercisi olabilir. Meclis‟in hazırlaması gereken ilk
yasalardan biri ABD Ġç Güvenlik Bakanlığı‟nın bütçesiyle ilgili olacak.
Muhafazakârlar bütçenin BaĢkan Obama‟nın göçmenlik planını bloke edecek biçimde
geçirilmesini istiyor. Yeni dönemde Cumhuriyetçiler‟in BaĢkan Obama‟nın sağlık
reformunu iptal etmeyi düĢünmese de, yasanın getirdiği bazı kuralları değiĢtirebileceği
konuĢuluyor. Mitch McConnell‟ı bekleyen önemli konulardan biri de borçlanma
tavanı. Borçlanma sınırı, daha fazla borçlanmaya karĢı olan muhafazakâr
Cumhuriyetçi kesim için önemli bir konu. Kongre‟nin, borç tavanını yükseltmemesi
durumunda federal hükümet temerrüde düĢebilir.
ASYA PASİFİK GÜNDEMİ
Düşen AirAsia QZ8501 uçağının kuyruk kısmına ulaşıldı
BBC
28 Aralık 2014 tarihinde AirAsia QZ8501 uçağı, 162 yolcu ve mürettebatıyla Endonezya‟nın
Surabaya kentinden Singapur‟a doğru yol alırken kaybolmuĢtu. DüĢen uçağın kuyruk
kısmının Cava Denizi‟nde bulunduğu açıklaması Endonezya Arama-Kurtarma Ajansı BaĢkanı
Fransiskus Bambang Soelistyo‟dan geldi. BaĢkent Jakarta‟da basın açıklaması yapan
Soelistyo: „Bulduğumuz kuyruk kısmı bugünkü en önemli amacımızdı‟, Ģeklinde konuĢtu.
Bulanık su ve güçlü akıntıya rağmen ekiplerin uçağın enkazını fotoğraflayabildiklerini de
sözlerine ekleyen Soelistyo, Ģimdiye dek 40 yolcunun cesedine ulaĢıldığını bildirdi. Yine de
yetkililer yolcuların büyük kısmının uçağın ana kısmında olabileceğini düĢünmekteler.
Bulunan kuyruk kısmı ise hayati öneme sahip çünkü uçağın uçuĢ ve ses kayıtlarını içeren kara
kutusu kuyruk kısmında bulunuyor.
Hong Kong Hükümeti siyasal reform müzakerelerine başladı
BBC
Çin hükümeti ilk kez 2007 yılında Hong Kong‟un baĢkanlık için seçimlere gitmesi konusunda
uzlaĢmıĢtı. Ancak kazanan üzerindeki kontrolünü sürdürmek istiyordu. Demokrasi taraftarı
milletvekilleri ise gerçek demokrasiye engel olacak her türlü yasa önerisini veto etmek
konusunda anlaĢmıĢlardı. Demokrasi taraftarlarının zirveye çekilen protestolarından yaklaĢık
iki ay ve Hong Kong hükümetinin Pekin‟e ilettiği Hong Kong‟un siyasi durumunu içeren
rapordan bir gün sonra müzakere kararı geldi. Müzakere, baĢkanın nasıl seçileceğine dair halk
tartıĢmasının son adımını oluĢturmakta. Ancak Hong Kong hükümeti tarafından gönderilen
9
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
rapor, demokrasi taraftarlarınca halkın gerçek isteklerini yansıtmadığı gerekçesiyle
eleĢtirilmekte.
Paraşütle atlayan Yeni Zelandalı hava dalışçıları Uçak kazasından sağ
kurtuldu
ABC
Altı yolcu, altı kabin görevlisi ve bir pilotuyla Yeni Zelanda‟nın kuzey adasında bulunan
Taupo Gölü üzerinde hava dalıĢı yapan küçük uçak, motorunun aniden durması üzerine göle
çakıldı. ParaĢütlerin kullanılması sayesinde kimse yaralanmadı. Sivil Havacılık Otoritesi
adına konuĢma yapan Mike Richards, olayda kimsenin ölmemiĢ hatta yaralanmamıĢ olmasını
mucize olarak yorumlarken; Taupo Belediye BaĢkanı David Trewavas, uçağın yerden 1,300
m yukarda güç kaybı yaĢadığını, pilotun bunun üzerine yolcuların tahliyesine karar verdiğini
açıkladı. TVNZ One News‟a konuĢan görgü tanıklarının ifadesine göre ise uçağın dikey
olarak suya çakılması ile yolcuların paraĢütle tahliyesinin arasında yaklaĢık on beĢ saniye fark
vardı. UlaĢım kazaları araĢtırma komisyonu ise kaza için soruĢturma baĢlatıldığını bildirdi.
SoruĢturmanın 18 ay sürmesi beklenirken; soruĢturma bitmeden önce gerekli görülürse geçici
raporlar ve güvenlik tavsiyeleri de tartıĢılabilecek.
DÜNYABÜLTENİ
Nahda Hareketi koalisyonda yer alacak
Tunus’ta Nida Tunus Partisi tarafından kurulacak olan yeni hükümette, Tunus İslami Hareketi’nin
siyasi kanadı Nahda Partisi’nin de yer alması bekleniyor.
Yeni hükümeti kurmak için görevlendilen Habib el Sayd’ın Nahda Hareketi ile yeni hükümetin
kurulmasında işbirliği yapmasına kesin gözüyle bakılıyor.
Özellikle hükümeti kurmakla görevlendirilen El Sayd’ın, Devrim’den sonra Nahda tarafından kurulan
hükümetlerden Hamadi el Cibali hükümeti’nde bakanlık yapmış olması koalisyon tahminlerini daha
da güçlendiriyor.
Meclis başkanlığı seçiminde Nida Tunus ve Nahda Partileri işbirliği yapmıştı. Meclis Başkanlığına
Cumhurbaşkanı Kait el Sibsi’nin partisi Nida Tunus’tan Muhammed Nasır seçilirken, başkan
yardımcılığına ise Nahda’nın ikinci ismi Abdulfettah Moro seçilmişti.
Nahda’nın hükümette yer almasına Nida Tunus Partisi’ndeki sol ve laik grupların karşı çıkıyor. El
Saydı’ın hükümeti kurmakla görevlendirilmesine Nahda destek verirken Solcu Halk Cephesi eski
yönetimin ve Zeynel Abidin bin Ali’nin adamı olduğu gerekçesiyle El Sayyad’ın hükümeti kurmasını
eleştiriyor.
Meclis seçimlerinde Nida Tunus Partisi 86 milletvekili ile ilk sıraya yerleşti. Nahda Partisi ise 69
milletvekili ile ana muhalefet olmuştu.
10
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
Bulgaristan'da tarihi cami kundaklandı
Bulgaristan’ın Filibe kentinde kundaklanan tarihi Hüdavendigar Camiinin girişinde çıkan yangın kısa
sürede söndürüldü.
Filibe Emniyet Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, halk arasında Cuma Camii olarak da bilinen
camiyi hedef alan bir saldırganın kundaklama girişiminde bulunduğu belirtildi. Görgü tanıkları,
caminin girişine akaryakıt döken saldırganın yangını başlattıktan sonra olay yerinden kaçtığını söyledi.
Yangın, caminin bekçisi tarafından kısa sürede söndürüldü. Saldırgan, bir benzin istasyonundan
akaryakıt almaya çalışırken polis tarafından gözaltına alındı.
Filibe Bölge Savcılığı Sözcüsü Galina Andreeva, adı açıklanmayan saldırganın, tarihi ve kültürel değere
değere sahip mülke zarar vermek ve akaryakıt hırsızlığı yapmak suçlamasıyla yargılanacağını söyledi.
Daha önce 2005 ve 2006'da çeşitli şiddet eylemlerine katılmaktan iki kez hüküm giyen saldırganın,
2014'te de cinsel tacizde bulunmak ve tecavüzden 4,5 yıl hapis cezasına çarptırıldığı öğrenildi. Kararı
temyiz eden saldırganın, mahkeme süreci hala devam ettiği için serbest olduğu belirlendi.
Osmanlı İmparatorluğu döneminde 1421-1451 yılları arasında inşa edildiği sanılan Hüdavendigar
Cami, son yıllarda çeşitli ırkçı saldırıların hedefi olmuştu.
Pakistan, Taliban üyelerini idama başladı
Pakistan'ın Peşaver kentindeki okul baskınından sonra ülkede askıya alınan idam cezasının tekrar
yürürlüğe konulmasıyla 2 terör hükümlüsünün idam edildiği bildirildi.
Alınan bilgiye göre, 3 kişinin ölümünden sorumlu Ahmad Ali ile bir polis yetkilisini korumasıyla
katleden Ghulam Şabbir'in, 2002 yılında aldıkları idam cezalarının affedilmesi için talepte bulundukları
Cumhurbaşkanı Memnün Hüseyin, bunu reddetti.
Bunun üzerine söz konusu mahkumlar yerel saatle 06.00'da Multan şehrindeki merkezi hapishanede
idam edildi.
Pakistan Talibanı militanlarının 16 Aralık'ta Peşaver kentinde bir okula düzenlediği saldırıda 134'ü
çocuk, 150 kişi yaşamını yitirmişti. Saldırının ardından ülkede askıya alınan idam cezasının tekrar
uygulamaya konulmasıyla daha önce de 7 terör hükümlüsü idam edilmişti.
BMGK'da Filistin tasarısı için yeni umut
BM Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) beş geçici üyesinin değişmesi, İsrail'in işgal ettiği Filistin
topraklarından çekilmesini öngören tasarının yeniden sunulması halinde gerekli 9 destek oyunu
alabileceği umudunu artırdı.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın önceki gün bağımsız Filistin devletinin kurulmasını öngören
tasarıyı BMGK'ya yeniden sunmayı düşündüklerini ve bu çerçevede Ürdün ile görüşmeler yaptıklarını
belirtmesi, gözleri yeniden BMGK'ya çevirdi.
BMGK'daki görev süreleri 31 Aralık 2014'te dolan Avustralya, Lüksemburg, Arjantin, Güney Kore ve
Ruanda'nın yerine 2015-2016 dönemi için seçilen Angola, Yeni Zelanda, İspanya, Malezya ve
Venezuela görevlerine başladı.
11
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
Giden üyelerden Avustralya, tasarıya ABD ile ret oyu vermişti. Güney Kore ve Ruanda ise çekimser oy
kullanmıştı. Avustralya'nın gitmesiyle Konsey'de ABD'den başka Filistin tasarısına ret oyu verecek
ülkenin kalmadığı belirtiliyor.
Yeni katılan üyelerden Malezya ve Venezuela'nın herhangi bir Filistin tasarısını desteklemelerine kesin
gözüyle bakılıyor. Malezya'nın BM Daimi Temsilciliği'nden diplomatlar yaptıkları açıklamada Filistin
tasarısına destekçi olacaklarını bildirdiler.
Shell Nijerya'ya tazminat ödemeyi kabul etti
İngiltere ve Hollanda'nın petrol devi Shell, Nijer Deltası'nda 2008 ve 2009 yıllarında neden olduğu iki
petrol sızıntısıyla ilgili olarak kazalardan etkilenen balıkçı Bodo toplumu üyelerine 84 milyon dolar
ödemeyi kabul etti.
BBC Türkçe'de yer alan habere göre davacı 15 bin 600 Nijeryalı balıkçının avukatları, müvekkillerinin
her birinin 2008 ve 2009 yıllarındaki sızıntıların neden olduğu kayıplar karşılığında 33 bin dolar
alacaklarını söyledi. Ödemede kalan 30 bin dolar ise bu kişilerin mensubu olduğu Bodo toplumuna
bırakılacak. Avukatlar, bu iki petrol sızıntısının Nijerya'nın güneyinde binlerce hektarlık alanda dikili
Hindistan sakızı ağaçlarını etkilediğini söyledi.
Uzlaşma, İngiliz-Hollanda ortaklığındaki petrol devinin Nijerya'daki iştiraki olan SPDC tarafından
açıklandı.
Şirket müdürü Mutiu Sunmonu tarafından yapılan açıklamada, petrol sızıntılarının boru hatlarındaki
işletme hatası nedeniyle oluştuğu kabul edildi.
Yemen'de polis akademisine saldırı; 35 ölü
Yemen'in başkenti Sana'daki Polis Akademisi yakınlarında patlayıcı yüklü araçla düzenlenen saldırı
sonucu 35 kişinin öldüğü ve onlarca yaralı olduğu belirtildi.
Güvenlik kaynakları ve görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, Sana'daki polis akademisi yakınlarına
patlayıcı yüklü araçla düzenlenen saldırıda 35 kişi öldü, onlarca yaralı bulunuyor. Ölü ve yaralıların
çoğunun polis akademisi öğrencileri ve İçişleri Bakanlığı çalışanları olduğu ifade edildi.
Saldırının sorumluluğunu henüz üstlenen olmadı.
Olaya ilişkin İçişleri Bakanlığından yayımlanan yazılı açıklamada ise patlayıcı yüklü aracın, çok sayıda
öğrencinin sabahın erken saatlerinden itibaren Sana Polis Akademisi'ne kayıt yaptırmak için uzun
kuyruklar halinde beklediği esnada gerçekleştiği kaydedildi.
Almanya ile Özbekistan arasında gizli üs anlaşması
Almanya ve Özbekistan arasında askeri alanda gizli bir anlaşma yapıldığı öne sürülüyor. Almanya’da
yayınlanan Tagesspiegel Gazetesi köşe yazarı Claudia von Salza son yazısında, Özbekistan’la yapılan
anlaşmanın gizli yönlerini duyurdu.
Salza’nın yazısında özetle şöyle denildi: NATO, Afganistan’ı terk ederken bu ülkede 12 bin 500 askerini
Afgan güvenlik güçlerinin eğitmek ve onlara danışmanlık yapmak için bırakmaktadır. Bunlardan 850
tanesi Alman Silahlı kuvvetlerinden oluşuyor. Dolaysıyla Bundeswehr Özbekistan’ın Tirmiz şehri
yakınındaki hava üssünü kullanmaya devam edecek.
12
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
Almanya hükümeti Özbek tarafı ile bu üssün kullanılması hakkında gizli olarak 2014 yılının 1 Eylül
tarihinde Taşkent'te bir anlaşma imzaladı. Ancak, Alman halkı hala bu anlaşmanın içeriğinin farkında
değil. Dört yıl önce imzalanan ve Eylül ayında yenilenen bu askeri anlaşma hakkında Alman hükümeti
ısrarla sessizliğini koruyor.
Özbek rejiminin bu tür anlaşmalar için çok para aldığı veya talep etiği bilinmektedir. 2010 yılında eski
Alman Savunma Bakanı Karl-Theodor zu Gutenberg, İslam Kerimov hükümetine yılda 15 milyon 950
bin Euro ödemeyi kabul etmişti. 2002 yılından bu yana Almanya’nın Özbekistan’a askeri işbirliği için
120 Milyon Euro ödedi.Ancak bu paralar Tirmiz’deki askeri havaalanının altyapısını desteklemek için
kullanılmadı. Bu amaçlar için Alman hükümeti 2002 yılında 20 milyon 400 bin Euro ödemek
mecburiyetinde kaldı. Almanya’nın yeni anlaşma kapsamında ne kadar para ödeyeceği bilinmiyor.
Ancak Rus basınına göre, bu sefer Özbekistan çok daha büyük bir miktar para talep etmiştir.
Serbest bırakılan Guantanamo mahkumları Kazakistan'da
Kazakistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nurzhan Aytmakhanov, Amerika Birleşik Devletleri'nin 2014
yılının son gününde yaptığı açıklamayla Kazakistan'a gönderilerek serbest bırakıldığını duyurduğu 5
kişinin ülkeye ulaştığını belirtti.
Sözcü Aytmakhanov, Guantanamo Hapishanesinde tutuklu bulunan 5 mahkumun Kazakistan'a
gönderilmesine ilişkin açıklamada bulundu. Kazakistan'da 2009'da çıkarılan mülteciler kanunu
esaslarına göre sığınmacı ve mültecilerin kişisel hayatı hakkındaki bilgilerin gizli olduğunu hatırlatan
Aytmakhanov, söz konuşu kişilerin ülkenin neresinde olduğu ve kimlikleri konusunda bilgi vermedi.
Aytmakhanov, aynı kanuna atıfta bulunarak Kazakistan'dan sığınma hakkı isteyen yabancıların
mülteci statüsü kazanmasının başvuru tarihinin ardından üç ay içinde gerçekleşebileceğini, sığınmacı
statüsünde olan söz konusu insanların mülteci olup olmamalarına İçişleri Bakanlığının karar
vereceğini bildirdi.
Amerika Birleşik Devletleri tarafından serbest bırakılan 5 mahkumun Kazakistan'a gelmesinin kişisel
seçimleri olduğunu ifade eden Aytmakhanov, Kazakistan'ın uluslararası yükümlülükleri çerçevesinde
hareket ettiğini vurguladı. Aytmakhanov, mültecilerin hukuki statüsüne ilişkin, 1951 yılında imzalanan
Cenevre Sözleşmesi'ne taraf olduklarını, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği
uygulamaları çerçevesinde söz konusu insanları ülkeye kabul ettiklerini bildirdi.
Kazakistan İçişleri Bakanlığı verilerine göre, ülke genelinde 556'sı Afgan olmak üzere 589 mülteci
bulunuyor.
Kazakistan ile ABD arasındaki güvenlik anlaşmaları uyarınca Kazakistan'a gönderildiği ifade edilen
mahkumların üçünün Yemen ve ikisinin Tunus vatandaşı olduğu açıklanmıştı.
EURONEWS
Kuzey Kore’de Kim Jong-un’a destek yürüyüşü
Kuzey Kore lideri Kim Jong-un’ın yeni yıl mesajına destek için başkent Pyongyang’da düzenlenen
yürüyüşe 10 binlerce kişi katıldı.
Çok sayıda sivil ve askeri yetkili de destek gösterisindeki yerini aldı.
Kim Jong-un, yeni yıl mesajında Güney Kore ile diyalog sürecine hazır olduklarını ifade etmişti.
13
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
RUSYANIN SESİ
Lavrov: Rusya hiçbir zaman savaş istemedi
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, hiçbir zaman savaş istemediklerini söyledi. Diplomat, ülke
sınırında olduğu gibi dünyanın diğer bölgelerinde de savaşı engellemek için her şey yapacaklarını
belirtti.
“Rusya” televizyonunun “Pazar akşamı” programında konuşan Lavrov, “Savaşı hiçbir zaman istemedik
ve istemiyoruz ve savaşın ne sınırlarımızda ne de dünyanın diğer bölgelerinde olmaması için her şey
yapacağız” dedi.
Rusya’nın Ukrayna krizinin çözümü için attığı pozitif adımların Batılı ülkeler tarafından yanlış
anlaşıldığını ifade eden bakan, “Rusya’nın pozitif adımları, Batılı ortaklarımızı sakinleştirmeye
yaramadığı gibi bir de yaptırımlara neden oldu” şeklinde konuştu.
Deutsche Welle
Meksika'da 10 polis daha tutuklandı
Tutuklanan polislerin organize suç örgütleri ile işbirliği içinde oldukları ve öğrencilerin kaçırılmalarına
yardım ettikleri öne sürülüyor.
Geçen eylül ayında meydana gelen olayda, bir protesto gösterisine katılan sol görüşlü 43 öğrenci polis
tarafından kaçırılmıştı.
Görgü tanıklarına göre, polis tarafından tutuklanan öğrenciler daha sonra Iguala bölgesinde faal olan
bir uyuşturucu çetesine teslim edildi.
Öğrencilerin tamamının söz konusu çete tarafından katledildiği belirtiliyor. Olayla ilgili şu ana dek
tutuklanan polis sayısı da 40’a yükseldi.
AVRUPA GÜNDEMİ
Avrupa'yı korkutan adam!
Milliyet Avrupa
Yunanistan'da 25 Ocak'ta yapılacak erken seçim öncesinde radikal sol parti lideri Çipras'ın
yükseliĢi Avrupa'yı alarma geçirdi.
14
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
Samaras, anket sonuçlarında önde gözüken SYRĠZA'nın iktidara gelmesi
halinde Avrupa Birliği (AB) karĢıtı uygulamalarıyla "Yunanistan'ı Kuzey Kore gibi bir
yönetime sürükleyeceği" görüĢünü savundu.
''GELĠRSE ÜLKE ĠFLAS EDER''
Samaras gerekçe olarak, SYRĠZA'nın 40 yaĢındaki lideri Aleksis Çipras ve kurmaylarının
yaptıkları AB karĢıtı söylemleri anımsattı. Samaras, "SYRĠZA iktidara gelirlerse Yunanistan'a
mali yardımlarda bulunan AB ve IMF'den oluĢan Troyka ile müzakereleri keseceğini
söylüyor. Müzakereleri sıfırdan baĢlatacaklarını iddia ediyorlar. Bunu yaparlarsa mali
yardımlar aynı anda kesilecek ve ülke iflas edecek. Tarım sektörü ise bütünüyle çökecek"
dedi.
KORKU POLĠTĠKASI
"AB ilkeleri çerçevesinde hareket edeceğini ve ülkenin, kreditörleriyle müzakereleri yeniden
baĢlatma hakkını kullanacağını" belirten Çipras ise Samaras'ın söylemlerini "yalancılık ve
korku politikası üzerine kurduğunu" söyledi.
AVRUPA'NIN EN TEHLĠKELĠ SĠYASETÇĠSĠ
Bu arada Alman basını baĢta olmak üzere, Yunanistan'a mali yardımlarda bulunan AB'nin
kuzey ülkeleri, Çipras'ı "Avrupa'nın en tehlikeli siyasetçisi" olarak görüyor. Alman Der
Spiegel dergisi, SYĠZA'nın iktidar olmasıyla Yunanistan'ın iflas edebileceği yönünde korku
saçan haberler yapıyor. Avrupa basınında çıkan diğer haberlerde Çipras'ın "AB'yi bile
dağıtabilecek güce sahip olabileceği" türünde abartılı yorumlara yer veriliyor. Buna gerekçe
olarak, SYRĠZA'nın Ġtalya, Ġspanya ve Portekiz'deki sol eğilimli partilere örnek olabileceği ve
AB'nin zengin ülkelerine baĢ kaldırabilecekleri iddiaları gösteriliyor.
Almanya Ajan Arıyor
Almanya Bülteni
Almanya'nın iç istihbarat teĢkilatı Bundesverfassungsschutz iĢ ilanı vererek eleman aradığını
duyurdu. TeĢkilat bünyesinde görevlendirilmek üzere „gözetleme elamanı“ aradığını duyuran
kuruma yeterli baĢvuru olmadı.
„ġAKA DEĞĠL, GERÇEKTEN AJAN ARIYORUZ“
Köln'deki Anayasayı Koruma TeĢkilatı eleman sıkıntısı çekiyor. Gözetleme yapacak elaman
bulamayan teĢkilat Köln'deki gazetelere eleman ilanı verdi. Köln'deki selefi ve aĢırı çevereleri
gözetleme göreci yapacak elaman arayan teĢkilatın ilanına yeterli baĢvuru olmayıca BAfV
BaĢkanı Hans Georg Maassen ilanın bir Ģaka olmadığını ve gerçekten elaman aradıklarını
açıklamak zorunda kaldı. „Bu bir Ģaka değil; gerçekten eleman arıyoruz;“ diyen Maassen,
teĢkilatta çalıĢanların önemli bir iĢ yaptıklarını söyledi ve „Bu kiĢiler ülkemizin güvenliğine
15
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
önemli bir katkı sağlıyorlar,“ diye konuĢtu. SıradıĢı iĢ ilanında iĢin gözetleme iĢi olduğunu ve
politika ilgi alanı olan ve ehliyeti olanların baĢvurabileceği bilgisi yer alıyor.
TeĢkilatta göreve yeni baĢlayan bir gözetleme elamanı brüt 2900 Euro maaĢ ile iĢe baĢlıyor.
İstanbul'a yeni kilise Alman basınında
Almanya Bülteni
Türkiye'de hükümetin Ġstanbul'a yapılacak yeni kiliseye izin ve destek verme kararı Alman
basınında geniĢ yankı buldu. Alman politikacılar da Türk hükümetinin kararının ülkedeki din
özgürlüğü açısından önemli bir sinyal olduğu yorumunda bulundular. Türkiye'de hükümet
cumhuriyetin kuruluĢundan bu yana ilk Ġstanbul'da dev bir kilise inĢaatına izin verdi ve
Süryani cemaati tarafından Bakırköy'de yaptırılacak kiliseye her türlü desteğin verileceğini
açıklamıĢtı.
1923'TEN BU YANA BIR ĠLK
Türkiye'de hükümet Süryani cemaati tarafından Bakırköy, YeĢilköy'de yaptırılmak istenen
kiliseye izin verdi. Türkiye CumhurbaĢkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından cumartesi günü
açıklanan karara göre hükümet hem kilise inĢaatına izin verecek hem de yapım aĢamasında
cemaate her türlü destek sağlanacak. Türkiye BaĢkanı Ahmet Davutoğlu geçtiğimiz cuma
günü gayrimüslim cemaat temsilcileriyle biraraya gelmiĢ ve cemaatlerin sorunlarını dinlemiĢ
ve sorunların çözümü için destek sözü vermiĢti. Türkiye'nin farklı kentlerinde ve özellile
Ġstanbul'da Osmanlı döneminden kalma yüzlerce kilise halen hizmet veriyor olsa da, ülkede
cumhuriyetin kurulduğu 1923 yılından beri herhangi bir yeni kilise inĢaatına izin
verilmiyordu.
ALMAN SĠYASETĠ KARARDAN MEMNUN
Türk hükümetinin son kararı Almanya'da da olumlu yakılandı. Alman basını konuya geniĢ yer
ayırırken, Alman politikacılar da karardan duydukları memnuniyeti dile getirdi. CDU Genel
BaĢkan Yardımcısı Armin Laschet Twitter üzerinden yaptığı açıklamada Türk hükümetinin
adımını „iyi bir sinyal“ olarak değerlendirdi. YeĢiller partisi iç ve din politikaları sözcüsü
Volker Beck de Twitter'da yaptığı açıklamada kararı „din özgürlüğüne saygı konusunda
önemli bir mesaj“ olarak nitelendirdi. Beck, „Türkiye'de sünni Ġslam dıĢındaki dini grupların
uğradıkları ayrımcılık artık son bulmalı,“ dedi.
TÜRKĠYE'DE HIRĠSTĠYANLARIN SAYISI ARTIYOR
„FAZ“in haberine göre Türkiye'de halen 100.000 civarında hıristiyan yaĢıyor. Gazetenin
haberinde bunların yaklaĢık 20.000 kadarının ise Süryani cemaati mensubu hıristiyan Türk
vatandaĢı olduğu bilgine yer verildi. Türk hükümetinin AB reformları kapsamında attığı
adımlar sayesinde daha önce ülkeden göç etmiĢ çok sayıda süryaninin ülkeye geri döndüğüne
dikkat çekilen haberede, ülkedeki hıristiyanların sayısının son yıllarda giderek arttığına vurgu
yapıldı.
16
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
Krizde kazanan Almanya oldu
Sabah Avrupa
EURO Bölgesi‟nde 2007 yılında baĢlayan ve etkileri hala süren ekonomik krizin kazananı
Almanya oldu. Diğer ülkelerde kriz nedeniyle milyonlarca çalıĢan iĢini kaybederken,
Almanya‟da iĢsizlik rakamları devamlı düĢüĢ gösterdi. Ernst & Young isimli ekonomi
denetim kuruluĢunun 2007 ile 2014 yıllarını kapsayan araĢtırmasına göre Almanya‟da bu süre
zarfında 2.3 milyon kiĢiye yeni istihdam sağlanırken, Almanya haricindeki euro bölgesinde
3.8 milyon kiĢi iĢini kaybetti. ĠĢsizliğin azaldığı ikinci ülke ise Malta oldu.
KATMA
DEĞER
DE
ARTTI
KRĠZĠN etkisindeki diğer euro bölgesi ülkelerinden Almanya‟ya gelerek iĢ arayanların
sayısının her geçen gün artığını belirten yetkililer, 2014 yılında Almanya‟da istihdam rekoru
kırıldığını belirtti. Almanya‟nın ihracat yapan ülkeler arasında da konumunun iyi olduğunu
kaydeden uzmanlar, global sanayide katma değerin 2012 yılına kadar yüzde 37, 2013 yılı
sonuna kadar da yüzde 45‟e ( 561 milyar euro) yükseldiğini açıkladı.
PEGIDA’ya karşı halk ayaklanması
Sabah Avrupa
Almanya‟da “Batı‟nın ĠslamlaĢmasına Karsı Vatansever Avrupalılar” (PEGIDA) adlı hareket,
pazartesi günleri pek çok kentte toplanıp Ġslam ve göçmenlere karĢı olduklarını haykırırken,
önceki gün karĢılarında halkı buldu. BaĢta Köln, Berlin, Dresden, Hamburg, Stuttgart, Münih
ve Münster olmak üzere çok sayıda kentte PEGIDA ve Ģehirlerdeki uzantılarına karĢı 50 binin
üzerinde vatandaĢ sokağa çıkıp tepkisini gösterdi. Köln‟de toplanıp yürümek isteyen 500
kadar PEGIDA sempatizanı, Kölnlülerin, „HoĢgörü ve birlikte yaĢam‟ için kenetlenmesi ile
hüsrana uğradı. Gösteriye katılan 7 bin 500 kadar Kölnlü, grubun amaçlarına ulaĢmasını
engelledi ve Köln Katedraline kadar planlanan yürüyüĢ yapılamadı. Köln Katedrali ise
PEGIDA hareketine tepki olarak ıĢıklarını söndürdü.
SĠYASĠLERDEN
TEPKĠ
Ġslam karĢıtlarına politikacılardan da tepki geldi. Kuzey Ren Vesfalya (NRW) Eyaleti
BaĢbakanı Hannelore Kraft (SPD), “Artık bundan böyle kim PEGIDA gösterilerine katılırsa,
hangi demagoglara sahne sunduğunu bilmeli” dedi. NRW CDU Baskanı Armin Laschet de
Pegida‟yı önemsemenin doğru olmadığını belirterek, NRW Eyaleti‟ndeki gösterilere katılımın
çok düĢük olduğunu hatırlattı. Berlin‟deki karĢıt gösteride konuĢan YeĢiller Milletvekili ve
Federal Meclis BaĢkan Vekili Claudia Roth, Almanya‟nın ortak bir anayasaya sahip olduğunu
ve PEGIDA‟nın kimin nerede yaĢayacağına karar veremeyeceğini söyledi.
17
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
AKP'li Metin Külünk'e, Almanya'da 'yeşil sermaye' tepkisi
Radikal
KÖLN – Almanya'nın Köln kentinde, Ġslam karĢıtı Pegida'nın uzantısı Kögida adlı grubun
düzenlediği gösteriyi protesto için yapılan mitinge katılan AK Parti Ġstanbul Milletvekili
ve AK Parti DıĢ ĠliĢkiler BaĢkan Yardımcısı Metin Külünk, yeĢil sermaye mağdurunun
protestosuyla
karĢılaĢtı.
Gösterinin yapıldığı meydanda Almanlarla bir süre sohbet eden Milletvekili Metin Külünk,
yeĢil sermaye mağduru olduğunu iddia eden Hanifi Doğan'ı (70) yanına çağırdı. Ġkili bir süre
sakince konuĢtu. Ancak Hanifi Doğan daha sonra, "Hakkımı helal etmiyorum Tayyip sana"
diye bağırmaya baĢladı. Bunun üzerine Ak Parti Ġstanbul Milletvekili Metin Külünk, "Sayın
CumhurbaĢkanımıza haksızlık ediyorsun" diyerek Hanifi Doğan'ın yanından uzaklaĢtı.
YeĢil sermayenin kendisini yaklaĢık 1 milyon mark dolandırdığını ileri süren Hanifi Doğan,
Metin Külünk'e, "Hakkımı sana da helal etmiyorum" diyerek bağırmaya devam etti.
Dört çocuk babası ve 41 yıldır Almanya'da yaĢayan Hanifi Doğan, "Milli GörüĢ camilerinde
bizlerden para topladılar. 'Memlekette sizin de bir taĢınız' olsun dediler. Ama ne yazık ki
soyulduğumuzu öğrendik" dedi.
Ukrayna Başbakanı Yatsenyuk Berlin'i ziyaret ediyor
DW
Ukrayna BaĢbakanı Arseniy Yatsenyuk, bir çalıĢma ziyareti için Berlin'e geliyor.
Ukrayna BaĢbakanı Yatsenyuk, Bellevue Sarayı olarak bilinen CumhurbaĢkanlığı KöĢkü'nde
bugün
CumhurbaĢkanı
Joachim
Gauck
ile
bir
araya
gelecek.
Yatsenyuk yarın da Alman mevkidaĢı Angela Merkel ile görüĢecek. BaĢbakanlık binasında
yapılacak Merkel-Yatsenyuk görüĢmesinde Kiev-Moskova ihtilafının öne çıkması bekleniyor.
Ġkili iliĢkileri ilgilendiren konuların yanı sıra Avrupa gündeminden baĢlıklar ve Ukrayna'daki
geliĢmeler
de
görüĢmede
gözden
geçirilecek.
Kırım'ın Rusya tarafından ilhakını tanımayan Kiev, Rusya'yı doğudaki ayrılıkçılara destek
vermeklesuçluyor.
Ermenilerden 'Fransa’da Türk lobisi' suçlaması
DW
18
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
Eski AKP milletvekili YaĢar YakıĢ ile Fransız Anayasa Konseyi üyesi Hubert Haenel
arasındaki yazıĢmaları yayınlayan Nouvelles d‟Arménie, Fransa'da Türk lobisi olduğu
suçlamasını yöneltti.
Fransa'da yayımlanan aylık “Nouvelles d‟Arménie” (Ermenistan Haberleri) adlı dergi, eski
AKP milletvekili ve TBMM AB Uyum Komisyonu BaĢkanı YaĢar YakıĢ ile Fransız Anayasa
Konseyi üyesi Hubert Haenel arasında, Fransız parlamentosundan geçen “Ermeni soykırımını
inkârın cezalandırılmasını” öngören Boyer yasasına Anayasa Konseyi önünde itiraz
edilebilmesi konusunda “gizli” olduğunu iddia ettiği bazı elektronik posta yazıĢmalarını
yayımladı.
Derginin Ocak sayısında kapaktan duyurulan haberde, YakıĢ ile aynı zamanda eski bir senatör
olan Haenel arasındaki bazı yazıĢmaların “orijinal” olduğu söylenen metinleri yayımlandı.
Derginin yayımladığı 1 ġubat 2012 tarihli bir elektronik postada YaĢar YakıĢ, Fransız
Anayasa Konseyi üyesi Haenel'e, Fransız parlamentosundan geçen inkâr yasasının iptal
amacıyla Anayasa Konseyi gündemine taĢınması için yeterli sayıda parlamenterin imzasının
toplanmıĢ olmasından duyduğu memnuniyeti dile getiriyor ve bu itiraz için “dalga tamamen
yön değiĢtirdi” tanımlaması yapıyor. YakıĢ, mesajında, “eğer bu itiraz (yasanın iptali
yönünde) sonuçlanırsa, açıklanması güç nedenlerden ötürü batmıĢ olan ülkelerimiz arasındaki
iliĢkilerin yeniden baĢlaması için fırsat olacaktır” ifadelerini kullanıyor. YakıĢ, konuya
bakacak olan Anayasa Konseyi üyesine “dosya artık size emanet” diyor. Haenel ise YakıĢ‟a
birkaç saat sonra, “Değerli dostum, ben de sizin gibi rahatladım. Karar vermek için 30 gün
süremiz var. Zarlar atıldı. Daha fazlasını söyleyemem. Sizi haberdar edeceğim” mesajını
gönderiyor.
Dergiye göre ikili arasında bir diğer mesajlaĢma da Anayasa Konseyi‟nin kararını
açıklayacağı 28 ġubat 2012 tarihinde yaĢanıyor. Haenel saat 14:23‟te YakıĢ‟a gönderdiği
mesajda kararın saat 17:00‟de açıklanacağını belirtip “memnun kalacaksınız” ifadesini
kullanıyor. YakıĢ ise Haenel‟e saat 14:58‟de gönderdiği yanıtta kararı sabırsızlıkla beklediğini
belirtip, “madem siz öyle diyorsunuz, o halde hayal kırıklığına uğrayacağımı düĢünmüyorum”
diyor.
YazıĢmalar Fransa‟daki Ermeni kuruluĢlarının tepkisine neden olmakta. Ancak bu kuruluĢlar
tepki oklarını Türkiye‟den ziyade Hubert Haenel‟e yönlendiriyor. Fransa Ermeni TeĢkilatları
Organizasyon Konseyi (CCAF) tarafından konu hakkında yayımladığı yazılı açıklamada,
2007-2011 yılları arasında TBMM‟de Türk-Fransız Dostluk Grubu BaĢkanlığı görevi de
yürütmüĢ olan YakıĢ “bir Fransız yüksek yargı mensubuna baskı yapmakla” suçlanıyor.
CCAF, Haenel‟in inkâr yasası konusunda YakıĢ‟a güven verici ifadelerinin ve Anayasa
Konseyi kararının yayımlanma saatini bildirmesinin ise “yüksek yargı memurlarının ettikleri
yemin ve tarafsızlık ilkesine aykırı olduğu” görüĢünü savundu. Devletin “yüksek
makamlarının” Haenel hakkında soruĢturma baĢlatmasını talep eden CCAF, Haenel‟i de
Anayasa Konseyi üyeliğinden istifa etmeye çağırdı.
Diaspora kuruluĢları, 2012 yılında inkâr yasası Anayasa Konseyi‟ne taĢındığında da Haenel‟i
“Türkiye adına lobi yapmakla” suçlamıĢ, Haenel de bunun üzerine Anayasa Konseyi'nde
konuyla ilgili oylamaya katılmayacağını açıklamıĢtı. Ancak bu açıklamadan tatmin olmayan
19
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
diaspora kuruluĢları, 1999-2010 yılları arasında Fransız Senatosu Avrupa ĠĢleri Komisyon
BaĢkanlığı da yapmıĢ olan Haenel‟i o tarihten bu yana hedefte tutuyor. Haenel, Türkiye ile
Fransa arasındaki iliĢkileri yoğunlaĢtırmak için TÜSĠAD‟ın giriĢimiyle iki ülkenin iĢ dünyası
tarafından oluĢturulmuĢ Bosfor Enstitüsü adlı düĢünce kuruluĢunun "bilimsel komite” üyeliği
de yapıyor.
PEGİDA
„Almanlık“ yeniden tanımlansın çağrısı
Almanya Bülteni
Almanya'da Pegida etrafında dönen göçmen ve artan yabancı düĢmanlığı tartıĢmaları yeni bir
boyut kazandı. Sokaklarda vatandaĢlar Almanya'nın Pegida'cılardan ibaret olmadığını
göstermek amacıyla gösteriler düzenlerken, bilim insanları da bir yandan sorunun temellerini
ortaya koyan ve kalıcı çözümüne yönelik görüĢler ortaya koyuyor. Son olrak bir grup göç
araĢtırmaları uzmanı bilim insanı „Almanlık“ tanımının daha çoğulcu ve kapsayısı bir biçimde
yeniden tanımlanmasını önerdi. Bilim insanları „Wir Deutsche“ denilen „Almanlık“
anlayıĢının ve duygusunun daha okullardan baĢlayarak yeniden tanımlanması gerektiğini ifade
ediyorlar.
ALMAN KĠMLĠĞĠ YENĠDEN TANIMLANSIN
Dresden'de geçtiğimiz pazartesi de Pegida'cılar sokaklardaydı. Berlin ve Köln'de de zemin
kazanmaya çalıĢan pegidacılara tepki olarak Türkler ve Pegida karĢıtı Almanlar da yavaĢ
yavaĢ seslerini yükseltmeye baĢladı. Pegida tartıĢmaları bir yandan Almanya gündemindeki
yerini korurken, bilim insanları konuyu analiz etmeye ve Alman toplumundaki artan
muhafazakarlığa ve müslüman karĢıtlığına çare aramaya baĢladılar. „Rat für Migration“ adlı
kuruluĢa bağlı bir grup bilim insanı sorunun uzun vadeli ve kalıcı çözümü için siyasetin
sorunun temeline eğilmesi gerektiğini belirtti. Frankfurt/Oder Viadrina Üniversitesi'nden
Werner Schiffauer Pegida'nın toplumda büyük bir yarılmaya neden olduğu tespitinde
bulunarak, Alman toplumunun uzun vadede yeni bir toplumsal ve ulusal kimlik inĢa etmesi
gerektiğini ifade ediyor. Prof. Schiaafauer'ya göre bu yeni Alman kimliği kapsayıcı ve
çoğulcu olmalı ve tüm göçmen gruplar bu kimlik altında kendine yer bulabilmeli.
ORTAK KĠMLĠK KOMĠSYONU KURULSUN
Bilim insanlarına göre Almanya'da derhal bir komisyon kurulmalı ve yeni bir Alman ulusal
kimliği oluĢturulması konusunda çalıĢmalara baĢlamalı. Aralarında politikacıların, göçmen ve
azınlık temsilcilerinin de bulunduğu komisyonun hükümetin Entegrasyon Bakanı Aydan
Özoğuz baĢkanlığında vakit kaybetmeden bu yasama döneminde hayata geçirilmesi çağrısı
yapan bilim insanları komisyonun yeni ve herkesi kucaklayan bir Alman kimliği tanımlamak
için toplanması çağrısı yaptı. Yeni ve kapsayıcı ulusal kimliğin günlük hayatın gerçeklerini
yansıtması ve özellikle ilkokullardan baĢlayarak yerleĢtirilmesi teklifine siyasetin nasıl bir
tepki vereceği merakla bekleniyor.
20
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
PEGIDA'ya karşı strateji geliştirilmeli
AA
Almanya'da bulunan STK temsilcileri aĢırı sağ PEGIDA'ya karĢı güçlü bir duruĢ sergilendiği
görüĢünde, ancak sorunun çözümü için bir strateji geliĢtirmek gerektiğini vurguluyorlar.
Almanya‟da faaliyet gösteren Türk sivil toplum kuruluĢlarının temsilcileri, Batı‟nın
ĠslamlaĢmasına KarĢı Vatansever Avrupalılar (PEGIDA) ve bu oluĢumdan esinlenerek çeĢitli
kentlerde kurulan grupların yaptığı eylemlere karĢı düzenlenen karĢıt gösterileri değerlendirdi.
Avrupalı Türk Demokratlar Birliği (UETD ) BaĢkanı Süleyman Çelik, Köln Ģehrinde "Köln
karĢı koyuyor" sloganıyla Alman partilerinin, sendikaların, Hristiyan ve Musevi
derneklerinin, sivil toplum kuruluĢlarının düzenlediği eyleme, Türk sivil toplum
kuruluĢlarının da katıldığını belirterek, "PEDIGA‟ya karĢı yapılan karĢı gösterilerle güçlü bir
birliktelik sergilendi. Pazartesi günü olmasına rağmen mükemmel bir katılım oldu" Ģeklinde
konuĢtu.
"Köln‟de artık PEGIDA‟ya ve uzantılarına geçit yok. Burada halk çok duyarlı" diyen Çelik
Ģöyle devam etti:
''Burada yabancısıyla, göçmeniyle, Müslümanıyla, Hristiyanıyla birlikteyiz. Bu ülkede
yaĢıyoruz. Bu ülke zengin bir ülke. Orada toplananlar, bu zengin ülkenin mültecileri de kabul
edebileceği ve mültecilere yardım edecek güçte olduğu aynı zamanda da bunun bir insanlık
görevi olduğunu açık ve net haykırdı."
Gösteride PEGIDA eylemlerine yasak getirilmemesinin de ifade edildiğine iĢaret eden Çelik,
"Bu da güzel bir düĢüncedir. Bırakın ne istediklerini duyursunlar. Ancak bunu yaparken
toplumu ayrıĢtırmasınlar. Toplumda yaĢayan ve bir parçası olmuĢ Müslüman ve göçmen
toplumu dıĢlayamazlar. Bunları bir Ģekilde öteleyemezler" dedi.
Dresden‟de yapılan gösteriye 18 bin kiĢinin katıldığının ifade edildiğini, ancak bu sayının
yüksek gösterildiğini savunan Çelik, böylelikle PEGIDA‟nın teĢvik edildiği ve olduğundan
fazla gösterildiği izlenimi taĢıdığını kaydetti.
"GERÇEK HALK ONLAR DEĞĠL"
Almanya Türk Toplumu (TGD) EĢbaĢkanı Safer Çınar da, Almanya‟da dün yapılan karĢıt
gösterilerin çoğunluğun PEGIDA'nın eylemlerine katılanlar gibi düĢünmediğini ortaya
koyduğunu belirtti.
Berlin‟de PEGIDA‟nın bir uzantısının eylemine katılanların yürüyüĢ yapmasının karĢıt
göstericiler tarafından engellendiğinin hatırlatılması üzerine Çınar, ''Mesele engellemek değil.
Ġçeriğine uymazsak da demokrasilerde böyle aĢırılıklara da katlanmak gerekiyor. Önemli olan
bunun karĢısında olduğunu göstermek. Dresden‟de yürüyenler eski Doğu Almanya'nın 'halk
biziz' sloganını kötüye kullanıp yürüyorlar. Yapılan karĢıt gösteriler, gerçek halkın onlar
olmadığını, baĢkaları olduğunu gösterilmesi bakımından önemli" Ģeklinde konuĢtu.
21
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
Dresden‟de yapılan ve 18 bin kiĢinin katıldığı PEGIDA eylemine dikkati çeken Çınar,
"Ġnsanların Berlin Duvarı‟nın yıkılmasından sonra gerçek dıĢı beklentilerin yerine gelmediği
yönünde bir tepkisellik var. Eskiden Batı Almanya televizyonuna bakıp, taĢın ve toprağın
altın olduğunu sanan insanlar biliyoruz. GeliĢme öyle olmadı. ĠĢsizlik var, hatta yoksulluk var.
Maalesef böyle durumlarda bir hedef seçiliyor. Bir takım ırkçı gruplar da bunu yönlendirdiği
zaman bu Ģekilde insanları toplayabiliyorlar" dedi.
Çınar, PEGIDA gibi hareketlerin oluĢmaması için siyasetçilerin neler söylediğine dikkat
etmesi ve demokratik aklı baĢında insanların sokağa çıkıp toplumdaki dengelerin ne olduğunu
ortaya koyması gerektiğini vurguladı.
"CESARET VE UMUT VERĠCĠ"
Ġslam Toplumu Milli GörüĢ TeĢkilatı (IGMG) Genel Sekreteri Mustafa Yeneroğlu, yaptığı
yazılı açıklamada, PEGIDA‟ya karĢı yapılan gösterilere iĢaret ederek, "Toplumumuzun
PEGIDA karĢısında sergilediği duruĢun yanı sıra yabancı ve Ġslam düĢmanlığına karĢı vermiĢ
olduğu mesaj etkileyicidir. Cesaret ve umut veren bu toplumsal duruĢtan dolayı teĢekkür
ederiz" ifadesi kullanıldı.
"Ġnsanların haftalar boyunca genel anlamda yabancı olarak gördükleri kiĢilere, özelde ise
Müslümanlara karĢı gösteriler düzenlemek için sokaklara inmesi kolay tahammül edilecek bir
durum değildir" diyen Yeneroğlu, Almanya‟nın çeĢitli kentlerinde onbinlerce kiĢinin
PEGIDA gösterilerine karĢı çıkmasından memnuniyet duyduğunu ifade etti.
Yeneroğlu, bunun cesaret ve umut veren son zamanlarda ihtiyaç duyulan bir duruĢ olduğunu
belirterek, ancak bu sorunun henüz çözülmüĢ olmadığını, bu konuda bir strateji oluĢturulması
gerektiğini vurguladı.
Avrupa Türk Ġslam Birliği (ATĠB) BaĢkanı Ġhsan Öner de, düzenlenen karĢıt gösterilerle
Alman toplumun da PEGIDA eylemlerini kabul etmediğini ifade etmelerinin sevindirici
olduğunu söyledi.
Ġkinci Dünya SavaĢı öncesindeki Yahudiler'in durumuna dikkati çeken Öner, ''Almanya'nın
hassas olması gerekiyor. Siyasi söylemlerin de bu yönde olması gerekiyor" dedi.
Öner, ülkede yaĢayan Müslümanlar'ın ve göçmenlerin bundan sonra da Almanlar'ın
düzenlediği PEDIGA karĢıtı yürüyüĢlere destek vermesi gerektiğini kaydetti.
AfD, PEGIDA’ya mesafeli
Sabah Avrupa
ALMANYA için Alternatif Partisi (AfD) Ġslam karĢıtı PEGIDA hareketine mesafali
yanaĢıyor. PEGIDA yöneticileri ile bugün yapılacak görüĢme öncesi partisinin yetkililerini
uyaran Genel BaĢkan Bernd Lucke, “Taraflar halk hareketi üzerine konuĢuyorsa bu birlikte
yürüyecekleri manasına gelmez” dedi. Lucke, “Onlarla fikir alıĢveriĢinde bulunabiliriz, ancak
AfD yabancı düĢmanlığını kabul edemez” diye konuĢtu.
22
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
Alman medyası PEGIDA'ya cephe aldı
TRT Haber
Almanya'nın tanınmıĢ gazetelerinden Bild, PEGIDA'ya hayır kampanyası baĢlattı.
Aralarında siyasetçiler, sanatçılar, spor adamları ve televizyon dünyasının önemli isimleri de
bulunan 50 kiĢi, Bild gazetesi tarafından düzenlenen "PEGIDA'ya hayır" kampanyasına
destek verdi.
Eski BaĢbakan Helmut Schmidt, PEGIDA gösterilerinin önyargıları, yabancı düĢmanlığını ve
hoĢgörüsüzlüğü artırdığına dikkati çekerek, "Tabii ki Almanya bu değil. Tarihimiz ve
ekonomik aklımız, bize Almanya'nın sığınmacı ve mültecileri küstürmemesi gerektiğini
söylüyor. Almanya, dünyaya açık ve hoĢgörülü olmak zorunda. Bu nedenlerle PEGIDA'ya
hayır diyorum" dedi.
Almanya milli takımı menajeri Oliver Bierhoff de "Biz, göçmen kökenli futbolcularla dünya
Ģampiyonu olduk. Bizim takımımızda uyum nasıl sağlanıyorsa tüm toplumda da bu Ģekilde
uyum sağlanmalı" diye konuĢtu.
Almanya DıĢiĢleri Bakanı Frank Walter Steinmeier, kampanyaya katılarak PEGIDA'ya hayır
diyen bir diğer isim oldu.
Steinmeier, "PEGIDA, ülkemize zarar verdiği gibi Almanya hakkında kötü bir imaj yaratıyor.
Bu kiĢilere azınlıkta olduklarını ve çok gürültü yaptıklarını bildirmemiz lazım" dedi.
TanınmıĢ gazeteci ve yazar Ulrich Wickert de PEGIDA'nın Ortaçağ'dan kalma bir hareket
olduğunu vurgulayarak, "PEGIDA Ortaçağ'ı anımsatıyor. Önyargıları ve aptallığı karakterize
ediyor. Bugün kültürümüzün Alman yazarları tarafından Rusya, Türkiye ve Suriye'ye kadar
geniĢlediğini görüyoruz" ifadesini kullandı.
Federal Hükümetin Göç, Mülteciler ve Uyumdan Sorumlu bakanı Aydan Özoğuz, "Hiç
kimse, kendi korku ya da sorunlarını baĢkası üzerine atmamalı. Bizler çoğulculuğun bu
ülkenin refahına katkı yaptığı konusunda daha fazla bilinçlendirme yapmalıyız" diye konuĢtu.
Bu arada Alman medyası, dün akĢam düzenlenen gösterilere geniĢ yer verdi.
PEGIDA'ya karĢı olanların, PEGIDA taraftarlarına oranla çok daha fazla olduğunu belirten
B.Z gazetesi, manĢetinde, "Büyük bayrak, küçük katılım" baĢlığını kullandı.
Gazete, Ġslam karĢıtı ve yabancı düĢmanı olan PEGIDA'nın baĢkent Berlin'de sadece 300 kiĢi
topladığını, buna karĢın PEGIDA karĢıtlarının 5 binin üzerinde olduğunu ifade etti.
Frankfurt Allgemeine Zeitung da hem PEGIDA yandaĢlarının hem de PEGIDA karĢıtlarının
Almanya'nın birçok kentinde sokağa çıkarak gösteri yaptığını yazdı.
23
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
Almanya BaĢbakanı Angela Merkel'in "Hepimiz bayrak açarak Ģunu söylemeliyiz: AĢırı
sağcılık, yabancı düĢmanlığı ve anti-semitizmin toplumun herhangi bir kesiminde yer
bulmasına izin vermiyoruz" ifadelerine atıfta bulunan FAZ gazetesi, Dresden dıĢındaki
kentlerde yapılan PEGIDA gösterilerinin sönük geçtiğini vurguladı.
Der Tagesspiegel gazetesi de manĢetten verdiği haberinde "On binler, PEGIDA'ya karĢı
durdu" baĢlığını kullandı.
Almanya'nın hemen her kentinin PEGIDA ve karĢıtlarının gösterilerine sahne olduğu
belirtilen haberdePEGIDA karĢıtlarının PEGIDA taraftarlarına oranla daha çok olduğuna,
sadece Dresden'de PEGIDA'ya destek verenlerin sayıca daha fazla olduğuna iĢaret edildi.
Pegida Berlin'i böldü
DW
Ġslam karĢıtı Pegida oluĢumunun düzenlediği gösteriler Almanya'yı böldü. BaĢbakan Merkel
vatandaĢları bu gösterilerden uzak durmaya çağırırken, Kalkınma Bakanı Müller daha farklı
bir yaklaĢımı savundu.
Almanya BaĢbakanı Angela Merkel, kısaca Pegida olarak anılan "Batının ĠslamlaĢmasına
KarĢı Yurtsever Avrupalılar" isimli oluĢum hakkındaki görüĢünü yeni yıl mesajında dile
getirmiĢ, vatandaĢları Pegida gösterilerinden uzak durmaya çağırmıĢtı. Merkel,
gösterilerin organizatörlerine ön yargı ve nefretin yön verdiğini savunmuĢtu.
Pegida adı altında Dresden kentinde ortaya çıkan oluĢum katılım hızla artıyor. Dresden'i
örnek alan diğer Alman kentlerinde de "Pazartesi YürüyüĢleri" adı altında eylemler
düzenleniyor. BaĢlangıçta sayıları birkaç yüz olan göstericiler artık binlerle ifade ediliyor.
Pegida'ya atfen benzer amaç ve içerikte Düsseldorf'ta Dügida, Bonn'da Bogida kuruldu.
'Mülteciler rakip olarak görülüyor'
BaĢbakan Merkel'in kabinesinden Hrıstiyan Sosyal Birlik (CSU) üyesi Kalkınma Bakanı Gerd
Müller, "Pegida gösterilerinin nesnel bir tartıĢmayla ele alınmasını" istedi. Almanya'nın bir
mülteci akınına hedef olduğunu hatırlatan Müller, bu geliĢmenin vatandaĢlarda neden olduğu
kaygıların dikkate alınması gerektiğine iĢaret etti.
Müller, "Ekonomi iyi durumda olmasına rağmen Almanya'da milyonlarca yoksul aile var.
Mülteci akını özellikle büyük Ģehirlerde rekabet olarak görülüyor" dedi.
Müller, Pegida gösterilerine katılanları özetle Ģöyle tanımladı: "Varlık kaygısıyla hareket
ediyor, bir kenara itilmiĢlik duygusu yaĢıyorlar. Yeterince temsil edilmedikleri endiĢesiyle
dikkatleri üzerlerine çekmeye çalıĢıyorlar."
Pegida, geleneksel hale getirdiği "Pazartesi YürüyüĢleri"ne önümüzdeki hafta Almanya'nın
24
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
çeĢitli kentlerinde devam edecek. Pegida ile birlikte bu oluĢuma karĢı gösteriler de düzenmeye
devam ediyor. Pegida gösterisinin düzenleneceği kentler arasında yer alan Köln ilginç bir
eylemle Pegida'ya tepkisini dile getiriyor.
Köln Katedrali tepki için karartılıyor
Köln BaĢpiskoposluğu, bu hafta içinde yaptığı bir açıklamayla Köln Katedrali'nin Pegida
gösterisi boyunca karartılacağını açıklamıĢtı. Böylece Dresden'deki Semperoper örneği
izlenmiĢ oldu. Semperoper, Saksonya Devlet Operası ve Saksonya Devlet Orkestrası
tarafından kullanılıyor.
Sosyal Demokrat Parti Genel BaĢkan Yardımcısı Rolf Mützenich, Köln BaĢpiskoposluğu'nun
kararını memnuniyetle karĢıladığını söyledi. Mützenich, "kararı son derece dikkate değer ve
doğru bir mesaj olarak görüyorum" dedi. CDU mensubu Federal Meclis DıĢ ĠliĢkiler
Komisyonu BaĢkanı Norbert Röttgen, "Yardıma muhtaç insanlara karĢı kıĢkırtıcı tavır almak
Hrıstiyanlara yakıĢmaz" dedi.
Hür Demokrat Parti (FDP) Genel BaĢkanı Christian Lindner, Pegida'yı "ülkedeki liberal
düĢünceye bir saldırı" olarak tanımladı.
KÜRTLER İÇİN ÇOK ÖNEMLİ BİR ZAFER - Die Tageszeitung - Jürgen
Gottschlich
Türkiye‟nin Suriye yakınlarındaki aylardır sözde Ġslam Devleti (ĠD) milisleri tarafından
kuĢatılmıĢ Kobani‟den uzun zamandır bir Ģey duyulmuyordu.
Kürtlerin mücadelesi, daha geçen eylül ayında dünya çapında önemli bir konuyken
sonrasında Kobani‟den kimse bahsetmez oldu.
Sebebi ise çok basit: Kürtler beklentilerin aksine Amerikalıların hava saldırılarıyla verdiği
destek sayesinde Ģehirlerini ĠD‟ye karĢı savunmayı baĢardı ve geçtiğimiz aylarda pek de fazla
bir geliĢme yaĢanmadı lakin sokaktan sokağa, evden eve yapılan ölümcül mevzi savaĢından
sonra Kürtler iz bırakacak bir zaferin haberini veriyor: ġehrin en az yüzde 80‟i ve çevredeki
köyler tekrar onların ellerinde.
Cihatçılar her ne kadar acımasızlıklarıyla sadece Kobani‟de değil, Suriye ve Irak‟ta da
korku ve dehĢet saçtılarsa da küçük Kobani‟de bayağı zorlandılar. Bu Kürtler için sadece
askerî değil aynı zamanda büyük bir psikolojik baĢarı ve bu, savaĢın farklı cephelerinde
kendini gösteriyor.
--Ġslam Devletinin Durdurulamayan Ġlerlemesi Son Buldu-Ġslam Devletinin durdurulamayan ilerlemesi son buldu. Kürtler Yezidilerin yaĢadıkları ve
ĠD cihatçıları tarafından aylarca kuĢatma ve ateĢ altında olan Kuzey Irak‟taki Sincar
25
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
dağlarındaki ablukayı kırmayı da baĢardılar. Kuzey Irak‟taki Kürt birlikleri yani peĢmerge,
Yezidileri dağlardan kurtarıyorlar.
Suriye‟deki Kürtler ise gerçekleĢtirmek istedikleri düĢünüldüğünde bu baĢarılardan uzak.
Suriyeli Kürtler, Türkiye sınırı boyunca üç bölgeden oluĢan özerk bir bölgesel yönetim
kurmak istiyor. Bu bölgenin ortasında Kobani bulunuyor.
ġehir daha önce olduğu gibi geniĢ çapta ĠD savaĢçıları tarafından kuĢatılmıĢ durumda.
Doğu ve Batı‟daki diğer Kürt bölgeleriyle bağlantı sadece Türkiye üzerinden kurulabiliyor, bu
da Kürt savaĢçılarının birbirlerine karĢılıklı destek vermelerini engelliyor. Bu yüzden bir
çözüm getirilmesi uzak bir ihtimal. Suriye‟nin ve Irak‟ın gerisinden bahsetmeye gerek bile
yok.
TÜRK SİYASİLER DE İNTERNET SİTELERİNİ ENGELLEYEBİLECEK - Der
Spiegel-Internet –
Türkiye‟de Daha Fazla Ġnternet Yasağı Ġçin Atılan Bir Sonraki Adım: Ġlgili Yasa Tasarısına
Göre Gelecekte Bakanlar da Hangi Ġnternet Sayfasına Engel Konabileceği Hususunda Karar
Verebilecek. Ġktidar Partisi AKP Bu Yönde Bir Yasa Çıkarıyor-Türk hükûmeti, Ġnterneti kontrol altına almak için bir denemede daha bulunuyor.
Kabinenin bir üyesi günlük “Hürriyet Daily News” gazetesine yeni bir yasa tasarısı üzerinde
görüĢüldüğü Ģeklindeki bilgiyi doğruladı. Bu yeni yasa tasarısına göre bundan böyle
BaĢbakan ve UlaĢtırma, Denizcilik ve HaberleĢme Bakanı herhangi bir hâkim kararı
olmaksızın internet sayfalarına eriĢime engel koyma yetkisine sahip olacaklar.
UlaĢtırma, Denizcilik ve HaberleĢme Bakanı Lütfi Elvan, “kamusal düzenin ve milli
güvenliğin tehlike altına girmesi halinde bakanlara ilgili Ġnternet sayfalarındaki içeriği silme
veya Ġnternet sayfasına eriĢimi engelleme gibi yetkiler verilmeli.” dedi.
Bu, dindar muhafazakâr iktidar partisinin, Ġnternet sansürünü hukuki açıdan haklı
göstermek adına yaptığı ikinci giriĢimi. Geçen sene eski BaĢbakan Recep Tayyip Erdoğan,
UlaĢtırma, Denizcilik ve HaberleĢme Bakanlığına herhangi bir mahkeme kararı olmaksızın
internet sayfalarına engel koyma yetkisi veren bir yasaya imza attı. Bundan bir ay sonra ise
Anayasa Mahkemesi yasayı iptal etti ve bu Ģekilde Telekomünikasyon ĠletiĢim BaĢkanlığının
(TĠB) yetkileri daraltılmıĢ oldu.
Lütfi Elvan “Kurumu karar verici merci olarak öngördüğümüz için Anayasa Mahkemesi,
yasanın ilk hâlini iptal etti. ġimdi ise karar verici merci olarak direkt Bakanı öngörüyoruz.
Kanımca Ģimdi Anayasa Mahkemesinde artık bu konuda bir sorun yaĢamayacağız.” diyor.
Yeni yasaya göre UlaĢtırma, Denizcilik ve HaberleĢme Bakanı veya BaĢbakan‟ın vereceği
kararın 24 saat içerisinde bir hâkim tarafından onaylanması gerekiyor.
26
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN YAŞADIĞI TEHLİKE HER GEÇEN GÜN ARTIYOR –
Deutschlandradio - Kathrin Erdmann
Türkiye'de Basın Özgürlüğünün YaĢadığı Tehlike Her Geçen Gün Artıyor. Yeni Yasalar
Kadar, Makamlara Yönelik Yoğun Yıldırma Denemeleri de Buna Neden Oluyor. HoĢa
Gitmeyen Ġnternet Sayfalarını Kapatmak Erdoğan Hükûmeti Ġçin Yakında Çok Daha Kolay
Olacak-Pınar Türenç, geride bıraktığımız yılın Türk gazetecileri için nasıl bir yıl olduğunu sert bir
yüz ifadesiyle sıralıyor. Basın Konseyi BaĢkanı‟na göre karanlıkla aydınlık yan yana duruyor.
"Gazeteci Tuncay Özkan ile Füsun Erdoğan, altıyla sekiz yıl arasında hapse mahkûm oldu.
2014'te her ikisinin de serbest bırakılması elbette memnun edici fakat diğer taraftan yılın
sonuna doğru iki gazetecinin terörist olmakla suçlanması ve tutuklanması oldukça ürkütücü.
Hâlen baĢka gazetecilerin takip edildiğine dair emareler mevcut."
--Bir Program Yapımcısının Gözaltına Alınması Büyük Dalgalanmalara Neden Oldu-YaĢanan son örneklerden biri gazeteci ve program yapımcısı Sedef KabaĢ. Türk program
yapımcısı attığı bir tweette, iktidardaki AKP‟nin üst düzey bürokratlarının da dahil olduğu
yolsuzluk soruĢturmalarının kapatılmasını eleĢtirmiĢti. Burada, yarattığı sansasyon sadece
Türkiye ile sınırlı kalmayan, 2013 Aralık‟ındaki davalardan bahsediliyor. Twitter'da 18 bin
takipçisi olan KabaĢ'ın, yıl sonundan önce ağır suçlu gibi ifadeye çağrılmasının nedenlerinden
biri belki de bu.
KabaĢ, "Sabah saatlerinde kapıda üç polis duruyordu. Savcılığın emri üzerine evimde
arama yaptılar. Sonra da cep telefonuma, bilgisayarıma, laptopuma ve oğlumun çizgi film
izlediği Ipad‟ime el koydular." dedi.
Hızla gözaltına alınan gazeteciler, aynı hızla serbest bırakıldı. Hatta gazeteci, aynı gün
öğleden sonra Türk televizyonunda yaĢadıklarını anlatabildi:
"Yolsuzluk, hırsızlık ve rüĢvet nedeniyle haklarında soruĢturma açılan kiĢilerin
dosyalarının, bu kadar çabuk kapatılmaması konusunda uyardım. Attığım tweette de böyle
yazıyor. Savcı attığım tweeti hâkime iletti. Hâkim tweetimi ifade özgürlüğü kapsamında
değerlendirdi ve beni serbest bıraktı."
Gazeteci serbest bırakılmasının
korkmadığını söyledi.
ardından
yaptığı
açıklamada
yılmayacağını
ve
--Web Sayfaları Bundan Böyle Bir Bakan Tarafından Yasaklanabilecek-Twitter'a eriĢim, bundan böyle çok hızlı bir Ģekilde engellenebilecek. Ġslamcı-muhafazakâr
AKP hükûmetinin isteği üzerine ĠletiĢim Bakanı bundan böyle mahkeme kararına gerek
duyulmadan herhangi bir Ġnternet sayfasının kapatılıp kapatılmamasına tek baĢına karar
verebilecek. Bu yetki, Ģimdiye kadar adli mercilerin elindeydi. Fakat parti ve o partinin
CumhurbaĢkanı Recep Tayyip Erdoğan, belli ki artık adli mercilere güvenerek yola çıkmıyor.
27
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
CumhurbaĢkanı'nın basın özgürlüğünü övmesi çok tuhaf:
"ġunu belirtmek isterim ki, medya, dünyanın hiçbir yerinde Türkiye‟deki kadar özgür
değildir. Türkiye‟de medya, o kadar özgürdür ki demokratik ülkelerde dahi asla müsaade
edilmeyen hakareti, iftirayı, karalamayı, ırkçılığı ve nefret suçlarını her gün iĢleyebilmektedir.
Bunu, hem Ģahsım hem de ailem birebir yaĢıyoruz."
CumhurbaĢkanı Erdoğan, aralık ayı ortasında gazetecilerin kısa süreli gözaltılarına karĢı
ülke içinden ve ülke dıĢından gelen sert eleĢtirilere bu Ģekilde tepki verdi.
Twitter, Facebook ve YouTube gibi paylaĢım siteleri, Erdoğan'ı uzun zamandır rahatsız
ediyor. Adı geçen sitelerin bağlantıları sürekli engellendi; AKP Ģimdi de "Güvenmek iyidir
ama kontrol etmek daha iyidir" kuralını, sosyal ağlardaki sözde casuslar için uygulamak
istiyor. Bu, Türk yerel medyası tarafından duyuruldu. Gönüllülük esasına göre çalıĢanlar bazı
forum sitelerine sızacak, böylece muhaliflerin kim olduğu ortaya çıkarılacak.
Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütünün, 180 ülkenin basın özgürlüğünü değerlendirdiği
raporunda, Türkiye 154'üncü sırada yer alıyor. AKP'nin son planlarını gerçekleĢtirmesi
durumunda, Türkiye daha geri sıralara düĢecektir.
DEVLET DÜŞMANI SANATÇILAR - Welt Am Sonntag - Werner Bloch
Gezi Protestolarının Ardından Erdoğan, Sanat Çevrelerinde de Temizlik Yapıyor. Ġstanbul'un
Galerilerini Korku Sardı-Bedri Baykam, hayatını bir doktora ve baĢarılı bir ameliyata borçlu. Baykam bir sanatçı ve
galeri sahibi ama her Ģeyden önce bir zamanlar baĢkanı olduğu bir sosyalist partide faaliyet
icra ediyor. Üç yıl önce Baykam, Ġstanbul'un göbeğinde, iktidardaki Adalet ve Kalkınma
Partisi AKP sempatizanı bir radikal Ġslamcının saldırısına uğradı. Saldırıyı yapan Ģahıs,
Baykam'ı karnından bıçakladı. Fail, 25 yıl hapis cezasına mahkûm edildiğinde, mahkeme
huzurunda galericiye seslenerek sadece yarım kalan iĢi tamamlamak için tahliye edileceği
günü beklediğini söyledi.
Nasıl olur da bir sanatçı bu kadar büyük bir nefreti üzerine çekebilir? Türkiye hiç bugün
olduğu kadar bölünmemiĢti. Sanatçı, galeri sahipleri, tiyatrocu ve edebiyatçılar halk nezdinde
Ģüpheli bir çevrenin mensupları olarak algılanıyor. CumhurbaĢkanı Recep Tayyip Erdoğan;
onları, yüz karası, küstah, alkol tüketen asalaklar olarak görüyor. Daha yeni hoĢlanılmayan 25
gazeteci cezaevine atıldı. Aynı Ģey geçen yıl Gezi Parkı protestolarında tutuklanan ve Ģimdi
kısmen ömür boyu hapis cezasına mahkûm olmayı bekleyen çok sayıda sanatçının baĢına
gelmiĢti.
Ġstanbul'daki en heyecan verici ve yenilikçi galerilerden biri olan "X"in Ģefi Dario
Beskinazi, "Çok korkuyorum." diye itiraf ediyor. "Ailem 1492'den beri Türkiye'de yaĢıyor.
Hâlâ eski soyağacımızı koruyoruz. Biz hep bu ülkenin ayrılmaz bir parçası olduk. Ama Ģimdi
ilk defa, galerimle nereye göç edebileceğimi düĢünüyorum."
28
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
Bunun nedeninin, yükselen ĠslamlaĢma olduğunu belirten Beskinazi Ģöyle diyor: "Erdoğan
yaklaĢık 10 yıl daha iktidarda olacak ve bir programı var: Ülkeyi yeniden ĠslamlaĢtırmak,
muhafazakârlığa ve dine geri dönmek, Kemal Atatürk'ün laik Anayasa‟sına karĢı darbe."
Beskinazi, kökeni nedeniyle de endiĢeli. "Ben Yahudi'yim. Boğaz'da bundan sonra neler
olacağını nasıl bilebilirim?" diye soruyor. Evet, nasıl? Erdoğan gitgide daha açık bir Ģekilde
Yahudilere karĢı kıĢkırtıyor. Kendisi daha geçenlerde, Türkiye'nin problemlerinin nereden
geldiğinin bilindiğini belirterek "güneydeki" bir ülkeden dedi. Bununla Ġsrail kastediliyor.
Atatürk'ün hayali ne oldu? Türkiye Erdoğan yönetiminde nereye sürükleniyor? Ülkenin en
büyük ve önemli sanat fuarı “Contemporary”de de bu önemli sorular ele alındı. Hilton'un
yanında bulunan sanatla pek ilgisi olmadığı görülen gri bir kongre merkezinde 108 galeri ve
575 sanatçının katılımıyla tertip edilen fuar, Türk galeri çevreleri için turbo etkisi sağlıyor.
Ziyaretçi sayısında patlama söz konusu: Ġnanılır gibi değil ama dört gün boyunca buraya 70
bin Ģampanya içen bayan ve finans destekçisi akın etti. Tıpkı bir Noel pazarındaki gibi
izdiham yaĢandı. Fuarda 67 milyon avroluk sanat eseri el değiĢtirdi. Buradaki kalitesi her ne
kadar farklı olsa da sanat, gerçekten de olması gerektiği gibi, büyük Türk sanat haftasının
odak noktasında. Rakamlar iyi ama fuarın baĢkanı Ali Güreli daha da yükselmek niyetinde.
Türkiye'nin 2018'de 1,3 trilyon dolarla dünyanın 10 büyük ekonomik gücünden biri olması
hedefleniyor. Bundan etkilenen Güreli Basel, Hongkong ve Miami'deki fuarlara atak
baĢlatarak kendisinin Contemporary Ġstanbul fuarını dünyanın önde gelen sanat fuarlarından
biri hâline getirmek istiyor. Lakin bunun için Türkiye'de sanat dostu bir ortam olması
gerekiyor ama hâlihazırda böyle bir ortam yok. Erdoğan yönetiminde sanatçılara pek rağbet
edilmiyor; onlar devlet düĢmanı olarak görülüyor. Çok Ģey üretiliyor ama bunlar genelde
önemsiz, değersiz, yeni evi süslemek için yapılan dekorasyon çalıĢmaları.
Buna rağmen ele avuca sığmayan ve kendi istediği gibi yaĢayan performans sanatçısı
ġükran Moral gibi sanatçılar da fuara girmeyi baĢarıyor. Moral, yapıĢtırdığı bıyıkla Hitlertaklitçisi olarak öne çıkıyor ama aslında Erdoğan'ın parodisini yapıyor. Eskiden "üç eĢle" aynı
zamanda erotik görüntüleri ve Hamam'da çıplak bir Ģekilde erkekler tarafından Ģımartıldığının
gösteren görüntülerle Türkiye'deki çok eĢli evliliklerle alay etmiĢti. Bunun muhafazakar
AKP'ye göre bel altı sanatı olarak görülmesi anlaĢılır. Zilberman Galeri'de temsil edilen
sanatçı ölüm tehditleri almıĢ ve zaman zaman yurt dıĢına gitmiĢti hatta seyirciden kendisinin
eserlerine tükürmeleri bile talep edilmiĢti. Moral karĢı saldırıya geçti: Gezi Parkı'nda
sahnelediği performansta, bir jiletle vajinasını A Ģeklinde keserken görüldü.
“Ġslamcılar yükseliĢte, bu koĢullar altında artık kim sanat yapabilir?" diyen sanatçı Ekin
Onat, "Her gün daha fazla sansüre uğruyoruz. Hükûmet her Ģeyi mahvetmeye çalıĢıyor.
Sinemalarımız kapatılıyor, tiyatrolarımız kurutuluyor." Erdoğan tiyatroyu kamulaĢtırmak
istiyor. Devlet'in, hükûmetin iĢine gelen oyunları teĢvik etmesi öngörülüyor. Onat, protesto
etmek için, içersinde kırmızı latekse sarılı üç diĢi oyuncak bebeğin bulunduğu bir kuluçka
makinesini sanat eseri olarak sahnelemiĢti. Düğmeye basıldığında hareket ediyorlar ve lateks
ağız ve burunlarının üzerine kayıyor, bebekler boğulma tehlikesiyle karĢı karĢıya kalıyorlardı.
Kısa siyah elbisesi ve parlak saçlarıyla, sanki daha görüntüsüyle engellemelere karĢı
durmak istiyormuĢ gibi gözüken Onat, "Biz kadınlar Türkiye'de artık kıpırdayamıyoruz." diye
29
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
yakınıyor. Onat, "yozlaĢmıĢ sanat" suçlamalarıyla Türkiye'nin yeni bir faĢizme doğru yol
aldığını ve ilk kurbanların da kadınlar olduğunu söylüyor. Yeni sanat eseri onu baĢtan aĢağıya
zincire vurulmuĢ biri olarak gösteriyor. Eserin adı: "Dans edemeyen dansöz".
Bedri Baykam da Ġstanbul'daki durumla ilgili öfkeli ifadeler kullanıyor. "Bizde Ģu sıralar
bir oyun sahneleniyor. Adı: "Demokrasinin yok ediliĢi" Yolsuzluğun Erdoğan döneminde
muhtemelen yakında Anayasaya yazılacağını belirten Baykam, Sanatçıların durumunun ise
gitgide zorlaĢtığı, paraların ödenmediği hatta bazı sanatçıların açlık grevine gitmeyi bile
düĢündüklerini belirtiyor. Baykam, "Pes etmemeliyiz, güçlüler karĢısında sesimizi
kısmamalıyız." diye konuĢuyor. Kendisi ilk baĢından beri Gezi Parkı etrafında yaĢanan
çatıĢmaların çok yakınındaydı. Daha ziyade bir sanat merkezini andıran galerisi Piramid, Gezi
Parkı'nın çok yakınında. ÇatıĢmaya katılanlar buradan cephanelik temin edebiliyordu.
Ġstanbul'un merkezindeki küçük Gezi Parkı cennetinin etrafı bu arada sessizleĢti. Bu,
bekler tutumda bir sözde normallik. Türkiye'ye kendi 68'li yıllarını getirmesi beklenen Gezi,
gerçi bir dönüm noktası oldu ama ne yazık ki olumlu anlamda değil. Park'ın kaderi
mühürlendi, imara kurban edilecek. 2023 yılında Türkiye'nin 100. yaĢını Ankara'nın Halifesi
olarak kutlamak ve laik devletin sonunu ilan etmek isteyen Erdoğan Ģimdilik kazandı.
Bazı sanatçılar yaĢadıkları travmaları estetik bir düzeye taĢımaya çalıĢıyorlar. Örneğin,
tıpkı diğer yabancı galeriler gibi akıma direnen ve daha yeni Ġstanbul'da bir Ģube açarak Berlin
Art Projects'te temsil edilen 24 yaĢındaki Eda Soylu gibi. Soylu, kendi eserlerinin de
sergilendiği bir sanat fuarında VIP hostesi olarak çalıĢtı. Bir sanatçı olarak Gezi hurdasını
mükemmelleĢtirdi. Soylu, göstericilere karĢı kullanılan biber gazı kartuĢlarını zarif Hindistan
kumaĢlarıyla kaplayarak onları küçük sütunlar hâlinde sergiledi. "Çicekli gaz kapsülleri", katı
protestoyu temsil ediyor.
Ġslamizm'in gizlice yükselmesini sadece bir kiĢi doğal karĢılıyor: Fuar BaĢkanı Ali Güreli,
"Türkiye'nin bölündüğü doğru ama birlikte yaĢamak zorundayız. Ġslamcılara baskı yapılırsa
daha çok kiĢi rağbet eder." diyen Güreli, Erdoğan'ın çevresindekilerin yoksul insanlar olduğu,
onların, laik seçkinlerin sürekli yaptıkları gibi kaydedilen ilerlemelerden mahrum
bırakılmaması gerektiği görüĢünde.
Ġstanbul değiĢti. Boğaz ile Marmara Denizi arasındaki Altın Boynuz'da hâlâ mavi sulardaki
beyaz gemileriyle Asya ile Avrupa'yı birbirine bağlayan dünyanın en güzel Ģehirlerinden biri
bulunuyor. Ama bu Ģehir artık dünyaya açık bir metropol hissi vermiyor. Atatürk'ün hayali
boĢa çıkmıĢ gözüküyor hatta daha da kötüye gidebilir. ġimdiye dek sanata yeterince ilgi
gösterilmediğini belirten CumhurbaĢkanı Erdoğan, yakında -iyi Ģeyler beklenemeyecek olan11 kiĢilik bir sanat kurulu oluĢturma niyetinde olduklarını açıkladı. Galeri sahibi Dario
Beskinazi, "Ġstanbul, Tahran değil." diyor. Daha değil mi?
30
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
ORTADOĞU GÜNDEMİ
İsrailli Gençleri Öldüren Filistinliye Üç Ömür Boyu Hapis
BBC
Batı ġeria‟da üç Ġsrailli genç, Hamas üyesi bir Filistinli tarafından kaçırılıp öldürülmüĢtü.
Sanık Hussam Kawasme Ġsrail‟de bir askeri mahkeme tarafından üç kez ömür boyu hapis
cezasına çarptırıldı. Ayrıca öldürülen gençlerin ailelerine 41 bin dolar tazminat ödemesi kararı
verildi. Hussam Kawasme Temmuz ayında Ürdün'e geçmeye çalıĢırken gözaltına alınmıĢ,
fakat ilk aĢamada zanlı olarak adlandırılmamıĢtı. Ağustos ayında ise Ġsrail Hükümeti, Yüksek
Mahkeme‟ye Hamas‟tan 50 bin dolar temin edilip alınan silahlarla da cinayetin Kawasme
tarafından örgütlendiğine dair belgeler sunmuĢtu. Bu olayın ardından Ģiddet eylemlerinde artıĢ
görülmüĢ, Gazze, Ġsrail ve Filistin militanları arasında 50 gün süren çatıĢmalar baĢlamıĢtı.
Hamas lideri de yaptığı açıklamada üç gencin öldürülmesinin Hamas hücresince
gerçekleĢtirildiği fakat bunun için üstten bir emir alınmadığını belirtmiĢti. Jerusalem Post
gazetesinin haberine göre ise Ġsrail askeri savcısı bugünkü duruĢmada, Hussam Kawasme'nin
gençleri Yahudi oldukları için öldürdüğünü savundu.
Suriye’de Klor Gazı Kullanıldı
BBC
Kimyasal silahların yasaklanması örgütü (KSYÖ) son raporunda, geçen yıl Suriye‟deki iç
savaĢta klor gazı kullanıldığı yolunda güçlü kanıtlar olduğunu açıkladı. KSYÖ, BirleĢmiĢ
Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'ne sunduğu raporunda, klor gazını rejimin mi, yoksa
muhaliflerin mi kullandığını ise bildirmedi.Örgütün raporunda, görgü tanıklarının,
helikopterlerin muhaliflerin kontrolündeki üç köye geçen yıl Nisan ve Ağustos ayları arasında
klor gazı ile saldırı düzenlendiğini söyledikleri belirtiliyor.Raporda, Ġdlib ve Hama
vilayetlerindeki saldırılardan 350-500 kiĢinin etkilendiği ve en az 13 kiĢinin öldüğü
vurgulandı.ABD'nin BM Büyükelçisi Samantha Power ise Suriye'deki savaĢta sadece rejimin
helikopterleri kullandığına dikkat çekti.
Kobani’nin Yüzde 80’i Kürtlerin Elinde
BBC
Londra merkezli Suriye Ġnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Kobani‟deki kürt güçlerin son
günlerdeki çatıĢmalarda kilit önemde alanları IġĠD‟den (Irak ġam Ġslam Devleti) geri aldığını,
böylece kentin yüzde 80‟inde kontrolü ele geçirdiğini söylüyor. Suriyeli muhaliflere
yakınlığıyla bilinen SOHR'dan gelen bilgiler, IġĠD'e karĢı savaĢan YPG'nin (Halk Savunma
Birlikleri)basın merkezinden yapılan açıklamayla da doğrulandı.Kürt kaynakları ilerlemenin
kuzey ve güneydoğu cephelerinde sağlandığını, kuzeydeki okullar bölgesinin ve güneydoğuda
Su Deposu'ndan MiĢtenur eteklerine kadar uzanan bölgeden IġĠD'in tamamen
püskürtüldüğünü söylüyorlar.
31
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI
İsrail, Filistinli Bakanı Öldüren Askerleri Akladı
DÜNYA BÜLTENĠ
Ġsrail iĢgal ordusunun, Filistinli Bakan Ziyad Ebu Ayn‟in gösteri sırasında öldürülmesiyle
ilgili askerlerin suçsuz olduklarına karar verdiği bildirildi.Ġsrail Kanal 10 televizyonunda yer
alan habere göre, Ġsrail iĢgal ordusu Orta Bölgesi Komutanı Nitzan Alon‟un yürüttüğü
soruĢturmada, ilgili askerlerin Bakan Ebu Ayn‟in ölüm hadisesinde "uygun Ģekilde
davranarak görevini yerine getirdiği” kanaatine varıldı.Olayın “hassasiyetine binaen” Askeri
Polis tarafından soruĢturma açılmasının muhtemel olduğu ifade edildi. Konuyla ilgili
açıklama yapılmadı.
32

Benzer belgeler