Eylül 2014

Transkript

Eylül 2014
Energy
ofTurkey
SOCAR TÜRKİYE,
YATIRIMLARIYLA
YOLUNA DEVAM
EDİYOR
SOCAR, Türkiye'de
"Value-Site" vizyonuyla,
Rafineri-PetrokimyaEnerji-Lojistik-Dağıtım
entegrasyonunu kuruyor.
SOCAR TURKEY ENERJİ A.Ş.
EYLÜL 2014 SAYI 03
ÖNSÖZ
GÜCÜMÜZÜ YATIRIMLARIMIZIN
GÜCÜNDEN ALIYORUZ
KENAN YAVUZ
BAŞKAN (CEO)
SOCAR Turkey Enerji A.Ş.
Büyük yatırım
süreçlerİnden
geçtİğİmİz
bugünlerİn
sonunda
harcadığımız
emeğİn karşılığını
projelerİmİz
tamamlandığında
Azerbaycan ve
Türkİye olarak
fazlasıyla
alacağımız
İnancındayım.
Merhabalar,
Kurumsal yayınımız Energy of Turkey’ de
şirketimiz hakkında ve enerji sektörüyle ilgili
dosyalara yer vermeye devam ediyoruz. Biz,
Türkiye-Azerbaycan stratejik iş birliğinin ekonomik gücünün karşılığını, bu ortaklığın adını
“SOCAR” olarak nitelendiriyoruz. Tarihsel
birlikteliğimizi yaptığımız yatırımlarla ekonomik birlikteliğe de dönüştürmeyi başararak,
‘İki Devlet Bir Millet’ olarak bu coğrafyadaki
ve dünyadaki konumumuzu güçlendirmeyi
sürdürüyoruz.
Geçtiğimiz Mayıs ayında TANAP Projesi’nde
Türkiye’nin ortaklığının artırılmasına ilişkin 12. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip
Erdoğan’ın da Başbakan olarak katıldığı bir
imza töreni düzenledik. Batı piyasalarına
Türkiye üzerinden ulaşacak Azerbaycan gazı
sayesinde Türkiye, enerji güvenliği açısından
da önemli konuma sahip bir devlet olacak.
Proje kapsamında, Türkiye-Gürcistan sınırından Türkiye-Yunanistan sınırına kadar olacak
TANAP, başlangıçta 10 milyar metreküpü
Avrupa’ya, 6 milyar metreküpü ise Türkiye’ye
olmak üzere yıllık 16 milyar metreküp doğalgaz sevkiyatı yapacak. Projenin ilk safhasını
2018’de tamamlamayı planlıyoruz.
Enerji platformu üzerinden gerçekleştirdiğimiz ortaklığı, düzenlediğimiz ziyaretler
ve organizasyonlarla da devam ettirmeye
çalışıyoruz. SOCAR olarak sponsor olduğumuz Uluslararası Hazar Petrol ve Doğal
Gaz Fuarı’nın (Caspian Oil & Gas 2014) 21.’si
Bakü’de düzenlendi. Türkiye, Rusya, ABD,
İngiltere ve Fransa gibi petrol sektörüne yön
veren ülkelerin yanı sıra Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de katılımlarıyla
onurlandırdı.
Yaptığımız yatırımların yanı sıra projelerimizin finansmanıyla ilgili de ilklere imza
atıyoruz. Proje finansmanı anlaşması, kredi
büyüklüğü ve vadesi açısından Cumhuriyet
tarihinin en büyük ve en uzun vadeli kredi
anlaşması oldu. İmzalanan proje finansman
paketi, ABD, Japonya, Kore, İspanya ve İtalya
Eximbankları ile dünyanın dört bir yanından
17 ticari ve kalkınma bankası ve bir yerel banka
olmak üzere, 23 bankalı bir konsorsiyumdan
oluşuyor. Projemize güvenerek bu büyük
konsorsiyuma katılım gösteren 23 bankaya
destekleri için teşekkür ediyorum.
Petlim’de ise yine tarihi bir başarıya imza
attık ve Goldman Sachs ülkemize ve şirketimize güvenerek Petlim’in yüzde 30’unu 250
milyon dolar bedelle satın aldı. Buna ek olarak
Akbank ile bir ön anlaşma yaptık ve term-sheet
kapsamında 13 yıl vade ile 211 milyon dolar tutarında bir proje finansmanı gerçekleştireceğiz.
Türkiye’nin 3. büyük konteyner limanı olacak
yatırımımız 2015 yılı son çeyreğinde hizmete
girecek.
Projelerimizle yakından ilgilenen ve derin
bir hassasiyetle takip eden Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanımız Sayın Taner Yıldız ile bu
sayımızda bir röportaj gerçekleştirdik. Kendilerine bize göstermiş olduğu güven ve alaka için
teşekkürü bir borç bilirim.
Büyük yatırım süreçlerinden geçtiğimiz
bugünlerin sonunda harcadığımız emeğin
karşılığını projelerimiz tamamlandığında Azerbaycan ve Türkiye olarak fazlasıyla alacağımız
inancındayım. Maddi kazançların yanı sıra
stratejik sonuçlar da doğuran projelerimizle
birlikte Azerbaycan ve Türkiye olarak güçlenerek yolumuza devam edeceğiz.
Gücümüzü yatırımlarımızın gücünden
aldığımızı belirtir, Ekim ayında kutlayacağımız
Kurban Bayramı’nın da içinde bulunduğumuz coğrafyaya huzuru ve barışı getirmesini
dilerim.
Sevgilerimle,
Kenan Yavuz
2014
|1
İÇİNDEKİLER
KAPAK
HABERLER
04 | Enerjide Dev İmza
08 | Hazar’ın Enerji
Potansiyeli Bakü’de
Ele Alındı
Socar türkiye,
yatırımlarıyla
yoluna devam
ediyor
SOCAR, Türkiye’de
“Value-Site” vizyonuyla,
Rafineri-PetrokimyaEnerji-Lojistik-Dağıtım
entegrasyonunu
kuruyor.
10 | Star Rafinerisi’nin
Finansmanı İçin
Devler Bir Arada
14 | Geçmişten Günümüze
Star Rafinerisi
16 | Goldman Sachs
Petlim’e Ortak Oluyor
18 | Petkim’den
Yeni Bir Yatırım Daha
24 | Azerbaycan Devlet
Komisyonu’ndan TANAP
Ziyareti
25 | TANAP Projesi’nin
İnşaat İhalesine
Çağırılacak Müteahhitler
Belirlendi
25 | TANAP Projesi Ana
Hat Vanaları İhalesi’ne 13
Firma Çağırılacak
26 | Geleneksel İftar
Yemeği Sait Halim Paşa
Yalısı’nda Gerçekleşti
04
26 | SOCAR Türkiye
Sosyal Medyada
27 | SOCAR Türkiye,
Soma’yı Yalnız Bırakmadı
27 | TANAP’lı Çocuklar,
En Güzel Resimlerini 23
Nisan İçin Çizdi
28 |Petkim Türkiye’nin
Petrokimya İthalatını
Azaltacak
08
10
2|
Energy Of Turkey
20
36
AZERİCE
xülasə
58 | Enerji Sahəsində Önəmli
İmza Mərasimi
İmtiyaz Sahibi
SOCAR TURKEY ENERJİ A.Ş. Adına
Kenan YAVUZ (Başkan/CEO)
60 | Xəzərin Energetika
Genel Yayın Yönetmeni
Berna Kürekçİ ŞENDİR
Potensialı Bakıda müzakirə
olundu
40
FACTS&FIGURS
PANORAMA
64 | “Goldman Sachs”
İletişim Adresi
SOCAR TURKEY ENERJİ A.Ş.
Eski Büyükdere Cad. SOCAR
Bosphorus Plaza No:231 34398
Maslak -İstanbul
Tel: (0212) 305 00 00
Zavodunun Maliyyələşməsi
üçün nəhəng şirkətlər bir
araya gəldi
70 | Azərbaycan Dövlət
Komissiyası Tanap’a
Səfər Etdi
20 | “İki Ülke İçin Katma
Değer Yaratıyoruz”
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Taner Yıldız, gerçekleştirilen
projelerin ülke ekonomilerine
katkılarını değerlendirdi.
Yayın Kurulu
Berna Kürekçİ ŞENDİR
Necla Demİrcİ
Memduh Taşlıcalı
Mutlu Serra Hatip
Nilüfer Yalçın Evrenler
66 | “Azərbaycan ilə Həyata
Keçirilən Hər Layihə İki Ölkə
üçün də Əlavə Dəyər Yaradır”
RÖPORTAJ
71 |Tanap Layihəsi Ana Xətt
44
34 | Büyük Ölçekli
Krediye Musluk Kolay
Açılmıyor
Ventil Layihəsinə 13 Firma
Çağırılacaq
73 | “Petkim İstehsal Tutumunu
Artıqdıqca Türkiyənin
Petrokimya İdxalatı Azalacaq”
Büyük projelere kaynak bulmanın
hiç de kolay olmadığı bir ortamda 23
bankanın 3.29 milyar dolarlık riske
imza atması, SOCAR Türkiye’ye,
Azerbaycan’a ve Türkiye’ye güveni
ortaya koyuyor.
On Energy
BAKIŞ
78 | Energy Potential Of
36 | Alternatif Koridorlar
Enerjide İthalat
Maliyetini Düşürüyor
TANAP Projesi’nin alternatif enerji
koridoru yaratması ve rekabetçi
enerji maliyetleri sağlaması,
Türkiye’nin enerji ithalat faturasını
aşağıya çekecek.
RÖPORTAJ
40 | “Avrupa’nın En
İyi Entegre Enerji
Oyuncusu Olmayı
İstiyoruz”
SOCAR Energy İsviçre CEO’su
Edgar Bachmann, SOCAR’ın
İsviçre pazarına girmesinin İsviçre
açısından da farklı bir deneyim
olduğunu ve bu gelişimin sektörde
20 yıldan uzun süredir gerçekleşmiş
en önemli değişim olduğunu
söylüyor.
SUMMARY
İNGİLİZCE
76 | Important Agreement
AKTÜEL
44 | Rüzgar Enerjisinde
Türkiye Potansiyelini
Değerlendiriyor
Bir petrokimya şirketi olarak
yenilenebilir enerji alanında da
yatırımlara yön veren Petkim
Aliağa’da yeni kuracağı rüzgar
enerjisi santrali ile yenilenebilir
enerji alanında ilk yatırımını yapıyor.
RÖPORTAJ
48 | Alim Kasımov:
“Müzikseverler
Beni Olduğum Gibi
Kabul Ettiler”
GEZİ
52 | Tarihi İzleri İle
Doğanın Birleştiği
Kent: Tiflis
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Necla Demİrcİ
62 | “STAR” Neft Emalı
“Petlim”Ə Ortaq Olur
30 | Türkiye Enerji
Yatırımlarına Ev
Sahipliği Yapıyor
Energy of
Turkey
Caspian Discussed in Baku
Direktör
Emin GÖRGÜN
Yayınlar Koordinatörü
Aynur Şenol Altun
Ekonomi Yayınları
Yönetici Editörü
Nesrin KOÇASLAN
Ekonomi Editörü
Figen AYPEK AYVACI
Cenk SARIOĞLU
Simgenur GÜDEBERK
Yönetici Art Direktör
Fatih DUMLU
Art Direktör
Sertan VURAL
Grafik Tasarım
Seval YARAR
Güler KAHRAMAN
Fotoğraf Editörü
Şeref YILMAZ
80 | Giants Met For Financing
Kollektif Yayıncılık
Reklam Tasarım ve İçerik Hizm. A.Ş.
Mat-Set Plaza, Yeşilce Mah. Emektar
Sok No: 5 Kat: 4
Kağıthane / İSTANBUL
82 | Goldman Sachs Becomes
Partners With Petkim
Tel: +90 212 912 11 22
Faks:+90 212 324 02 07
Star Oil Refinery
84 | “All Projects Carried Out
with Azerbaijan Create Added
Value for Both Countries”
87 | Azerbaijan State
Commission Visited TANAP
88 |13 Companıes Wıll Be
Invıted To The Tender For
Maın Lıne Valves Of Tanap
Project
90 | Petkim Will Decrease
Petrochemical Imports Of
Turkey
Baskı ve Cilt / Printing
Portakal Baskı İthalat İhracat
San. ve Tic. A.Ş.
Huzur Mah. Tomurcuk Sokak
No:5 4.Levent
Seyrantepe-İstanbul
Tel: 0 212 332 28 01
Yayın Türü
Yaygın, yerel, süreli, ücretsiz
kurumsal yayın
Yayın Süresi / Dili
2 Aylık / Türkçe-Azerice İngilizce
Dergide yer alan yazı ve fotoğrafarın
tamamı ya da bir kısmı SOCAR’ın izni
alınmadan hiçbir şekilde kullanılamaz.
Contact / İletişim
[email protected]
www.collective.com.tr
2014
|3
HABERLER
ENERJİDE
DEV
IMZA
Türkiye’nin Şahdeniz
Doğalgaz Üretim Sahası ve
Trans Anadolu Doğal Gaz
Boru Hattı Projesi (TANAP)
ortaklığının artırılmasına
ilişkin anlaşma, Beşiktaş’taki
Shangri La Bosphorus
Otel’de düzenlenen törenle
imzalandı.
T
ürkiye’nin Şahdeniz
Doğal Gaz Üretim
Sahası ve Trans
Anadolu Doğal Gaz
Boru Hattı Projesi’ne (TANAP)
ortaklığının artırılmasına
ilişkin anlaşma törenine 10
Ağustos 2014’te Cumhurbaşkanı seçilen Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı Taner
Yıldız, SOCAR Başkanı Rövnag
Abdullayev, SOCAR Türkiye
Yönetim Kurulu Başkanı Vagif
Aliyev ve SOCAR Türkiye
Başkanı (CEO) Kenan Yavuz
katıldı. Törende konuşan
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Biz Türkmen gazının
4|
Energy Of Turkey
da Türkiye üzerinden batı piyasalarına erişmesini temenni
ediyoruz” dedi. Son yıllarda
küresel enerji alanında büyük
çaplı değişimler yaşandığını ifade eden Erdoğan, dünya enerji
haritasının süratle değiştiğini,
yeni aktörlerin ortaya çıktığını,
mevcut enerji oyuncularının
da yeni yol ayrımlarıyla karşı
karşıya geldiğini anlattı. Geliştirilen yeni teknolojilerin enerji
arenasında köklü değişimlere
yol açtığını vurgulayan Erdoğan, güvenlik, refah ve barışın
birlikte anlamlı hale geldiği bu
ortamda karşılıklı çıkarların
gözetildiği uluslararası işbirliği
ve dayanışma girişimlerinin
büyük önem kazandığını
kaydetti. Bu gelişmelere paralel
olarak enerji güvenliğinin, dış
politika, ulasal güvenlik, ekonomik büyüme ve sürdürülebilir kalkınma gibi kavramlarla
birlikte anılmaya başlandığını
dile getiren Erdoğan, enerji
güvenliği konusunun küresel
gündemin giderek daha üst
sıralarına çıkarken günümüz
dünyasındaki tartışmaların da
ana temalarından biri haline
geldiğini kaydetti.
“AZERBAYCAN İLE
DOĞU-BATI ENERJİ
KORİDORUNU GELİŞTİRDİK”
Başbakan Erdoğan, Türkiye
olarak enerji güvenliğinin sağlanmasında üretici, transit ve
tüketici ülkeler arasında etkin
bir işbirliği ve diyalog tesisinin
büyük önem taşıdığına inandıklarını vurgulayarak, şöyle
devam etti: “Bu anlayışla dost
ve kardeş ülke Azerbaycan ile
doğu-batı enerji koridorunu
geliştirdik. Bakü-Tiflis-Ceyhan
Ham Petrol ve Bakü-Tiflis-Erzurum Doğal Gaz Boru Hattı
projeleri, bu koridorun başarıyla hayata geçirdiğimiz iki unsurudur. Elbette Gürcistan’ın
da bu projelerin gerçekleştirilmesinde önemli bir role
sahip olduğunu ifade etmek
isterim. Bugün de TANAP’ın
öngörülen takdim içerisinde hayata geçirilmesi amacı
doğrultusunda önemli bir
adımın atılmasına hep birlikte
şahitlik ediyoruz. Bilindiği gibi
TANAP’a ilişkin hükümetlerarası ve ev sahibi hükümet
anlaşmaları, 2012 yılının
Haziran ayında İstanbul’da
şahsım ve değerli kardeşim
Aliyev’in huzurunda imzalanmıştı. Haziran 2012’den
bu yana geçen sürede TANAP
açısından büyük önem taşıyan
yeni gelişmeler yaşandı.
Şahdeniz-2 nihai yatırım kararı
anlaşması, geçtiğimiz Aralık
ayında Bakü’de düzenlenen bir
törenle neticelendirildi.”
Törende
konuşan
Erdoğan,
anlaşmaların
ülkeler ve
mİllet İçİn
hayırlara
vesİle
olmasını
dİledİ.
“TANAP’IN TAP’A
BAĞLANMASI
ÖNGÖRÜLÜYOR”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, imzalanan anlaşmalarda
yer alan hususlardan özellikle
ikisinin Türkiye ve şirketler
bakımından büyük önem
taşıdığını belirterek, şunları
kaydetti: “Bunlardan biri
BOTAŞ’ın TANAP boru hattında yüzde 20 olan payının yüzde 30’a çıkarılmış olmasıdır.
İkincisi de Türkiye Petrolleri
Anonim Ortaklığı’nın Şahdeniz sahasındaki payının yüzde
9’dan yüzde 19’a yükselmiş
bulunmasıdır. Böylece Türkiye
Petrolleri Anonim Ortaklığı
söz konusu sahada British
Petrol’den sonraki ikinci büyük ortak konumuna geldi.
İlk aşamada TANAP’ı
Şahdeniz sahasının beslemesi ve bu çerçevede Şahdeniz
sahasının ikinci geliştirme
aşaması kapsamında üretilecek doğal gazın 6 milyar
metreküplük bölümünün
ülkemize satılması öngörülüyor. Bu sahadan gelen doğal
gazın 10 milyar metreküplük bölümünün de Türkiye
üzerinden TANAP vasıtasıyla
Avrupa’ya taşınması planlanıyor. Daha sonraki aşamalarda ise Hazar Denizi’nin
Azerbaycan bölümünde bu2014
|5
HABERLER
lunan diğer sahalardan elde
edilecek doğal gaz kaynaklarının da bu boru hattına yönlendirilmesi hedefleniyor.
Erdoğan: “Türkmen gazının
da Rus ve Doğu pazarlarına
ilaveten Batı piyasalarına da
Türkiye üzerinden erişmesini temenni ediyoruz. Daha
ileriki aşamalarda farklı ilave
kaynakların bu boru hattına
yönlendirilmesi hususu da
söz konusu olabilecektir.
Bugünkü anlaşmalar bu süreci de özellikle kapsama alanı
içine almaktadır.” sözleriyle
Türkiye’nin doğu ile batı
arasında önemli bir enerji
köprüsü göreceğine değindi.
“TÜRKİYE, YÜKSELEN
BİR ÜLKEDİR”
Hayata geçirdikleri ve üzerinde çalıştıkları veya gündemlerinde bulunan bu tür
projelerin, bölgenin siyasi,
sosyal ve ekonomik görünümünü şekillendiren tarihi
dönüm noktalarını oluşturduğunu ifade eden Erdoğan,
“Türkiye; 77 milyona yaklaşan nüfusu, gelişen ekonomisi, hızla artan enerji talebi
ve enerji merkezi olma hedefiyle bu bakımdan yükselen
bir ülkedir. Bu çerçevede,
Ceyhan’ı, Doğu Akdeniz’in
birinci, Avrupa’nın ise
Rotterdam’dan sonra ikinci
büyük terminali haline
dönüştürmeyi amaçlıyoruz.” Bunların da ötesinde,
TANAP’ın sadece ticari bir
6|
Energy Of Turkey
yatırım olarak değerlendirilmeyeceğini belirten Erdoğan,
TANAP’ın Türkiye ile Azerbaycan arasında olduğu kadar, Avrupa ülkeleriyle de aramızda
uzun yıllara dayanacak güçlü,
sağlam ve organik ilişkiler tesis
edecek bir proje olacağına inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin, mevcut fırsatları
somut projelere ve gerçeklere
dönüştürmek için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra
da bu çabalarını sürdüreceğini
ifade eden Erdoğan, katkıda
bulunanlara teşekkür etti.
“BU PROJE, KARŞILIKLI
YATIRIMLARIN EN ÖNEMLİ
GÖSTERGELERİNDEN BİRİ”
Başbakan Erdoğan’ın ardından konuşan Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı Taner
Yıldız, “Türkiye’nin, kardeş
ülke Azerbaycan ile geliştirdiği projelerin en büyüklerinden biri TANAP olacak. Bu
proje, karşılıklı yatırımların
en önemli göstergelerinden
biridir” dedi. Törende Yıldız,
Başbakan Erdoğan’ın bütün
ithal edilen ham petrol ve doğal gazın yerli üretimle veya
sınırları değişmek kaydıyla
mutlaka Türkiye’nin üretimiyle beraber yapılmasını
istediğini dile getirdi. Nabucco
Projesi’nin adının değişmiş olmasının, Türkiye’nin
coğrafyasından kaynaklanan
avantajları kaybedeceği anlamına gelmediğini vurgulayan
Yıldız, tam tersine Nabucco
veya Trans Anadolu Doğal Gaz
Boru Hattı (TANAP) adının
olmasının, Türkiye’nin değil,
Avrupa’nın problemi olduğunu söyledi.
Nabucco ile Avrupa’nın
kuzeyine gelecek doğal gazın,
bu en son seçimle, Avrupa’nın
güneyine doğru gittiğini
belirten Yıldız, “Türkiye’deki
yaklaşık 1800 kilometrelik
hat, aynı şekilde Türkiye’den
geçiyor. Türkiye’nin, kardeş
ülke Azerbaycan ile geliştirdiği projelerin en büyüklerinden biri TANAP olacaktır. Bu
proje, karşılıklı yatırımların
en önemli göstergelerinden
biridir. Petkim STAR Rafinerisi yalnızca Azerbaycan’ın
Türkiye’de yaptığı yatırımlar değil, aynı zamanda
Türkiye’nin Azerbaycan’da
Erdoğan:
“Türkmen
gazının Rus
ve Doğu
pazarlarına
İlaveten Batı
pİyasalarına
da Türkİye
üzerİnden
erİşmesİnİ
temennİ
edİyoruz.
Tören sonrasında SOCAR yönetimi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a
projenin detaylarını aktardı.
yaptığı yatırımlara önemli bir
örnek teşkil edecektir. 19022002 yılları arasında fiili olarak
tam 100 yılda Türkiye’nin kurulu gücü 31 bin 700 megavata
gelmiştir. Ancak son 11 yılda
güçlü irademizle beraber ortaya konan AK Parti hükümetlerimiz, bundan daha fazlasını 32
bin 500 megavatı gerçekleştirdi. Bizler TPAO’nun yurtdışı yatırımlarını zenginleştiriyoruz.”
Yıldız, eğer bir yerde tüketim
varsa onun üretileceğini,
üretim varsa da mutlaka iletileceğini belirttiklerini dile getirerek, “Bu 45 milyar dolarlık
bir zincir. Bunun halkaları var.
Şahdeniz’deki üretim halkası,
Gürcistan ve Türkiye’deki
iletim halkası… Bu bütün
halkaların toplamı 45 milyar
dolar. Bu para 2019’un başına
kadar harcanmak zorunda ki
bu üretim yapılsın ve tüketim
noktalarına da iletilsin. Bu
proje, 9 Avrupa ülkesiyle 100
milyar dolarlık doğal gaz kontratını yapmış bir proje. Türkiye
yalnızca ihtiyaçlarını buradan
karşılamakla kalmayacak aynı
zamanda AB üyesi ülkelerin de
probleminin çözümünün bir
parçası olmak adına önemli bir merhale teşkil etmiş
oluyor. Biz, yerli üretimle,
yerli istihdamla beraber bütün
teknolojilerin kullanıldığı ve
çevreye duyarlı bir projeden
bahsediyoruz” değerlendirmesini yaptı.
Doğal gazı ve petrolu hemen
kaynağın başında satın almak
üzere bir operasyon gerçekleştirildiğini vurgulayan Yıldız,
“Yüzde 10’luk hisse daha katılarak Türkiye, BP’den sonraki
en yüksek hissedarlık oranına
geldi. Cari açıktaki en önemli
katkılardan olan doğal gaz ve
petrolü siyasi sınırları sabit kalmak şartıyla mutlaka ekonomik sınırlarını enerji sınırlarını
genişleterek bu sonuca inşallah
ulaşacaktır” dedi.
“TÜRKİYE İLE İLİŞKİLERİMİZİN
İLERLEMESİ İÇİN
TARİHİ BİR GÜN”
SOCAR Başkanı Rövnag
Abdullayev de anlaşmanın
gerçekleştiği günün Türkiye ve
Azerbaycan ilişkilerinin daha
da ilerlemesi için tarihi bir gün
olduğunu belirtti. Azerbaycan Enerji Bakanı Natiq
Aliyev ise enerji projelerinde
Türkiye’nin payını artırmış
olmaktan dolayı mutlu
olduklarını sözlerine ekledi.
Törende, ilk olarak TPAOTOTAL Hisse Alım-Satım
Anlaşması, BOTAŞ-SOCAR
TANAP Hisseleri Alım-Satım
Anlaşması, BOTAŞ-TANAP
Gaz Taşıma Anlaşması ve
T.C. Hükümeti ve Azerbaycan Cumhuriyeti Hükümeti
arasında TANAP’a ilişkin
Mutabakat Zaptı imzalandı.
2014
|7
HABERLER
Hazar’ın Enerji
Potansiyeli Bakü’de
Ele Alındı
21’inci Uluslararası Hazar Petrol ve Doğal Gaz Fuarı (Caspian
Oil & Gas 2014) SOCAR Türkiye’nin Sponsorluğu’nda
Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlendi.
8|
Energy Of Turkey
T
ürkiye, Rusya,
ABD, İngiltere ve
Fransa gibi petrol
sektörüne yön
veren ülkelerden toplam 402
şirket, Azerbaycan’ın başkenti
Bakü’de 3 – 6 Haziran 2014
tarihleri arasında Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham
Aliyev’in katılımıyla düzenlenen, 21’inci Uluslararası Hazar
Petrol ve Doğal Gaz Fuarı’nda
(Caspian Oil & Gas 2014) bir
araya geldi. Fuarın açılışında
konuşan Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev,
Azerbaycan’ın 2,5 trilyon
eşdeğer hale geldi. Bu ikisini
birbirinden ayırmak mümkün
değil” dedi. Aliyev, “Azerbaycan, zengin doğal gaz yataklarına sahip. Şahdeniz Doğal Gaz
Sahası’nın dünyanın en büyük
yataklarından biri ve Azerbaycan doğal gazının yarısı buradan üretiliyor. Azerbaycan, en
az 2,5 trilyon metreküp doğal
gaz kaynağına sahip bir ülke.
Bu kaynaklar, hem ülkenin
hem de Avrupa’nın enerji
güvenliği konusunda önemli
rol oynayacak.”
metreküp doğal gaz kaynağına sahip olduğunu ve bu
kaynakların hem ülkenin hem
de Avrupa’nın enerji güvenliği
konusunda önemli rol oynayacağını belirtti.
“ENERJİ GÜVENLİĞİ ULUSAL
GÜVENLİKLE EŞDEĞER”
SOCAR Türkiye’nin Platin
Sponsor olarak yer aldığı
21’inci Uluslararası Hazar
Petrol ve Doğal Gaz Fuarı’nın
açılışını gerçekleştiren Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham
Aliyev, “Enerji güvenliği,
neredeyse ulusal güvenlikle
“TANAP VE TAP SADECE
GÜZERGAH DEĞİL YENİ BİR
KAYNAK”
İlham Aliyev, Azerbaycan
doğal gazının Avrupa’ya taşınması için girişimler olduğunu
ancak sonuç çıkmadığını, bu
konuda birçok sorumluluğu
kendi üzerlerine aldıklarını ve
TANAP Projesi’nin gerçekleşmesi için ne gerekiyorsa
yaptıklarını belirterek;
“Şahdeniz yatağından doğal
gazın çıkarılması ve pazarlanması konusu artık çözüldü ve
TANAP Projesi’ni imzaladık.
TANAP’ın adını da biz verdik
Bu yıl 21’cİsİ
gerçekleşen
fuar
“Satıcıyla
Buluş”
sloganı İle
SOCAR’ın
İkİncİ kez
platİn sponsorluğunda
düzenlendİ.
ve gerçekleşmesi için ne
gerekiyorsa yaptık” ifadelerini
kullandı. TANAP’ın bugün
artık gerçekçi proje olduğuna ve bu yönde çalışmaların
başladığına değinen Aliyev,
“Maksimum düzeyde uluslararası ilişkileri geliştirmeye ve
Avrupa’nın enerji güvenliği
için destek olmaya çalışıyoruz” dedi.
ABDULLAYEV:
“TÜRKİYE’NİN TANAP’TAKİ
PAYININ ARTMASINDAN
MUTLUYUZ”
21’inci Uluslararası Hazar
Petrol ve Doğal Gaz Fuarı’nda
Türkiye’nin TANAP Projesi’ndeki payının yükselmesine
ilişkin açıklamalar yapan
SOCAR Başkanı Rövnag Abdullayev ise payların TPAO’ya
devrine karar verdiklerini ve
bu karardan dolayı mutluluk duyduklarını belirterek;
“İnanıyoruz ki kardeş ülke
Türkiye’nin projeye katkısı
artacak. Türkiye, TPAO şirketiyle Şahdeniz’de BP’den sonra
gelen ikinci büyük ortak haline
geldi” sözleriyle Türkiye’nin
projedeki önemine değindi.
2014
|9
HABERLER
STAR RAFİNERİSİ’NİN
FİNANSMANI İÇİN
DEVLER BİR arada
10 |
Energy Of Turkey
SOCAR’ın Petkim Yarımadası’nda yürüttüğü 10 milyar dolar tutarındaki RafineriPetrokimya-Enerji-Lojistik ve Dağıtım entegrasyonuna dayalı yatırımların en
önemli ayağı olan SOCAR Türkiye Ege Rafinerisi (STAR) için 3.29 milyar dolarlık
Türkiye reel sektör tarihinin en büyük ve en uzun vadeli proje finansmanı kredisi
anlaşması imzalandı. 25 Ekim 2011 tarihinde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham
Aliyev ve Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından temeli
Petkim Yarımadası’nda atılan STAR Rafineri Projesi’ne bugüne kadar SOCAR öz
kaynaklarından yaklaşık 800 milyon dolar harcama gerçekleştirildi.
2014
| 11
HABERLER
T
ürkiye reel sektör
tarihinin en büyük
ve en uzun süreli
proje finansmanı
kredisi anlaşması olarak
tarihe geçen STAR Rafinerisi
Kredi Anlaşması imza törenine hem Türkiye’den hem
de Azerbaycan’dan geniş bir
katılım gösterildi. Törene,
Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Taner Yıldız, Bilim,
Sanayi ve Teknoloji Bakanı
Fikri Işık, Azerbaycan
Cumhuriyeti Enerji Bakanı
Natig Aliyev, Azerbaycan
Cumhuriyeti Ekonomi ve
Sanayi Bakanı Şahin Mustafayev, Azerbaycan Devlet
Petrol Fonu Başkanı Şahmar
Mövsümov, SOCAR Başkanı
Rövnag Abdullayev, Petkim
Yönetim Kurulu Başkanı
ve SOCAR’ın Uluslararası
Yatırımlarından Sorumlu
Yöneticisi Vagif Aliyev,
Finans Operasyonlarından
Sorumlu SOCAR Başkan Yardımcısı Süleyman Gasimov
ve SOCAR Türkiye Başkanı
(CEO) Kenan Yavuz katıldı.
6 Haziran 2014 tarihinde
Çırağan Sarayı’nda gerçekleştirilen imza töreniyle
Türkiye’nin en büyük
sanayi yatırımı olacak STAR
Rafinerisi’nin gerçekleştirilmesinde önemli bir adım
daha atıldı.
TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK
KREDİ ANLAŞMASI
Gerçekleşen proje finansmanı, kredi büyüklüğü ve vadesi açısından
Türkiye’nin bugüne kadarki
en büyük ve en uzun vadeli
kredi anlaşması olurken,
2014 yılında Avrupa, Orta
Doğu ve Afrika (EMEA) bölgesindeki en büyük petrol
ve gaz proje finansmanı
operasyonlarından biri oldu.
Azerbaycan ve Türkiye’nin
siyasi iradelerinin belirlediği vizyon ve verdikleri
destekler sayesinde gerçekleştirdikleri projeler ile iki
ülkenin geleceğine katkı
sağlamanın büyük gururu
ve onurunu yaşadıklarının
12 |
Energy Of Turkey
altını çizen SOCAR Türkiye
Başkanı (CEO) Kenan Yavuz,
“Türkiye ve Azerbaycan
kardeşlik hukukunun ve stratejik ortaklığının en önemli
projesini hayata geçiriyoruz.
Rafinerimiz Türkiye tarihinde özel sektör tarafından
yapılan ilk rafineri projesi
olma özelliği taşımakta olup,
son otuz yıldan bu yana
gerçekleştirilen en büyük
reel sektör projesi. Saha
hazırlama çalışmalarımızı
yüzde 80 oranında tamamladık, projenin avans ödemesi
olan 180 milyon doları işi
yüklenen firmaya ödedik”
dedi. SOCAR olarak Türkiye
kamuoyuna verdikleri sözleri
birer birer gerçekleştirdiklerine Türkiye sanayisinin kılcal
damarlarına nüfuz edecek,
rekabet gücünü artıracak, cari
açığı aşağı çekecek, ihracat
ve istihdam imkânlarını
geliştirecek ve 2023 hedeflerine katkı koyacak bir yatırım
portföyünü yönettiklerine
değinen Yavuz, SOCAR’ın
bugün itibariyle yürüttüğü 20
milyar dolar yatırım portföyü
ile Türkiye’nin en büyük doğrudan yatırımcısı olduğuna
değindi.
SOCAR’ın STAR Rafinerisi
Projesi’nin finansman paketi
için ABD, Japonya, Kore,
Azerbaycan Cumhuriyeti
Enerji Bakanı
Natig Aliyev
Türkİye
reel sektör
tarİhİnİn
en büyük
ve en uzun
vadelİ proje
fİnansmanı
kredİsİ
anlaşması
İmzalandı.
İspanya ve İtalya Eximbankları olmak üzere dünyanın
dört bir yanından 17 ticari
ve kalkınma bankası ve bir
yerel banka olmak üzere, 23
bankalı bir konsorsiyum ile
anlaşmaya varıldı.
Projenin en önemli özelliklerinden biri de yüzde yüz
yerlileştirme projesi olması.
“STAR Rafinerisi’nde üretilen
10 milyon ton yıllık rafinaj
ürünleri hâlihazırda tümüyle
ithal edilmekte ve ülkemiz bu
ürünler için yurt dışına döviz
aktarmak zorunda kalmaktadır” diyen Kenan Yavuz,
“Rafinerimiz Türkiye’nin
tek petrokimya tesisi olan
Petkim’in ihtiyaç duyduğu
hammaddeleri üretecek ve
Petkim’e teslim edecektir. Bu
sayede Petkim’in karlılığı ve
rekabet gücü artacak, biz de
ülkemizin dış bağımlılığını
yapacağımız yeni petrokimya yatırımları ile azaltmaya
devam edeceğiz. Petkim
Yarımadası’nda yaptığımız ve
yapmayı planladığımız yatırımlarla Türkiye Petrokimya
Türkiye Cumhuriyeti Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Taner Yıldız
Türkiye Cumhuriyeti Bilim,
Sanayi ve Teknoloji Bakanı
Fikri Işık
PETKİM’İN VERİMLİLİĞİ
ARTACAK
5.6 mİlyar dolara mal olacak
rafİnerİye 3.29 mİlyar dolar proje
fİnansmanı kredİsİ sağlanırken,
2.4 mİlyar dolarlık kısmı İse öz
kaynakla karşılanacak.
sanayisini ve bağlı sektörleri
ayakta tutacak, ülkemizin
gelişmesine, büyümesine ve
toplumun refah seviyesinin
artmasına önemli derecede
katkı sağlayacağız” dedi.
Rafineri projesi imza töreninde konuşan SOCAR Başkanı Rövnag Abdullayev ise,
“SOCAR olarak Türkiye’de
gerçekleştirmekte olduğumuz yatırımlar bize büyük
bir gurur veriyor; Petkim’in
özelleştirilmesi ile başlayan
süreçte, bugüne kadar geçen
süre içerisinde geliştirdiğimiz
ve uygulamaya koyduğumuz
projelerimiz ile iki devlet bir
millet olma ülküsünü hayata
geçirme noktasında büyük
adımlar atıyoruz. Petkim
Yarımadası’nda Türkiye’nin
ilk Kimya Endüstri Parkı
olan “Value-Site” projemiz
çerçevesinde yürüttüğümüz 10 milyar dolar yatırım
portföyü ve TANAP projesi
ile birlikte ulaştığımız 20
milyar dolar tutarındaki
yatırımlar ile Türkiye’nin en
büyük doğrudan yatırımcısı
olmaktan büyük mutluluk
duyuyoruz” ifadesini kullandı. SOCAR, rafineri projesi
2018 yılında üretime girdiğinde, Türkiye’nin ikinci büyük
sanayi şirketi konumuna
ulaşacak. SOCAR’ın gelecek
dönem hedefleri ile ilgili
konuşan Abdullayev, “2018
yılında SOCAR Türkiye olarak
10
2,3
milyon ton/yıl
Ham petrol
kapasitesi
MİLYON m2
Rafinerinin Kurulacağı
Yüzey Alanı (Yaklaşık)
1,64
MİLYON m3
Rafineri Toplam Depolama
Kapasitesi (Yaklaşık)
üç büyük holding arasındaki
yerimizi alırken, hedefimiz
2023 yılında Türkiye’nin en
büyük sanayi şirketi konumuna yükselmektir” ifadelerini
kullandı.
Ebru Dildar Edin
Garanti Bankası Genel
Müdür Yardımcısı
Garanti Bankası olarak
önceliğimiz her zaman
Türkiye’nin sürdürülebilir
büyümesine katkıda bulunmak oldu. Bu açıdan bir
çok ilklere imza atan banka
olduk. İlk proje finansmanı
bölümünü kuran banka
olarak STAR Rafinerisi gibi
bir çok stratejik projeye
en yüksek katkıyı sağlayan
Türk bankası olduk. İki STAR
Rafineri projesindeki 3,29
milyar $ finansman paketi ile
Türkiye’de bugüne kadarki
en büyük proje finansmanının gerçekleştirilmesinde
pay sahibi olduk. STAR
Rafinerisi, 5.6 milyar $ yatırım harcamasına sahip ve
Türkiye’nin cari açığını yıllık
2-2,5 milyar $ tutarında azaltacak bu önemli ve stratejik
tesisin ülkemize kazandırılmasında yer almak bizim
için çok önemliydi. Garanti
Bankası olarak, enerji arz
güvenliğinin cari açığı da
azaltacak şekilde oluşturulması için enerji sektörüne
bugüne kadar sağladığımız
9 milyar $ finansman ile üzerimize düşen görevi yerine
getirdiğimizi düşünüyoruz.
Garanti Bankası olarak
Türkiye’nin sürdürülebilir
büyümesine güvenen, cari
açığın azaltılmasına katkıda
bulunan stratejik yatırımlara
imza atan dost ve kardeş
Azerbaycan’ın enerji devi
SOCAR grubunun yatırımlarına finansman sağlamaktan
memnuniyet duyuyoruz.
Cem Örekli
UniCredit Doğal Kaynaklar
Direktörü
UniCredit, Finansal Danışmanlık rolünü üstlendiği STAR
Rafineri Projesi’nin finansman
sürecinde en uygun finansman yapısının oluşturulması
yönünde proje sponsorları ile
birlikte çalıştı. Bu çalışma ile
oluşturulan finansman yapısı,
birçok ve çeşitli yerli ve yabancı finans kuruluşunun katılımı
ile sonuçlandırıldı. Projenin
sağlam temeller üzerine
kurulması, kuvvetli ticari ve
finansal yapısı ile sponsorların
gücü finans kuruluşlarının
yoğun ilgi ve desteginin en
önemli sebepleri oldu. Proje,
SOCAR’ın uzun vadeli stratejisi dahilinde Türk enerji piyasasındaki tamemen entegre
oyunculardan bir tanesi olma
yolunda çok onemli bir adım
oldu. Buna ek olarak, STAR
Projesi Azerbaycan ve Türkiye
arasındaki stratejik ortaklığın
da simgesi haline geldi. Güçlü
ve kendini projeye adamış
olan sponsorların varlığı her
proje finansman işinde olduğu
gibi burada da kreditörler
açısından çok önemli bir etken
oldu. Bu önemli finansmanın
2014 yılında EMEA bölgesindeki en büyük işlemlerden bir
tanesi olması ve Türkiye’de
de bundan sonraki proje
finansman işlemlerine örnek
olması bekleniyor. Daha önce
dunyada aynı sektörde bu tip
büyük ve çesitli bir kreditör
grubu ile tamamlanmış işlemler olmakla birlikte, STAR bu
konuda Türkiye’deki ilk örnek
oldu.
2014
| 13
HABERLER
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE
STAR
RAFİNERİSİ
10
ülkeden
23
Banka
18
3,29
milyar dolar
kredi
yıl vadeli
kredi
1.640.000 m3
Rafineri
toplam depolama
kapasitesi
10
MİLYON TON/YIL
HAM PETROL
14 |
2018
2023
5 bin istihdam
10 bin istihdam
15 milyar dolar
konsolide ciro
30 milyar dolar
konsolide ciro
3 milyar dolar
İhracat
5 milyar dolar
İhracat
Energy Of Turkey
Rafineri Projemizde
Geçmişten Bugüne Önemli
Gelişmeler
10 EYLÜL 2008
STAR Rafineri A.Ş. Kuruldu
STEAŞ, Türkiye’yi hammadde ithalatından
kurtarmak ve Türkiye’de üretilmeyen
rafineri ürünlerini piyasaya sunmak
amacıyla STAR Rafineri A.Ş.’yi kurdu.
23 Temmuz 2010
STAR Rafinerisi İçin RuhsatAlındı
SOCAR’ın Petkim sahasında yapacağı 10 milyon
ton kapasiteli STAR Rafinerisi için gerekli inşaat
ve işletme ruhsatı Enerji Piyasası Denetleme
Kurulu’ndan (EPDK) alındı.
25 EKİM 2011
STAR Rafinerisi Temeli Atıldı
ŞUBAT 2012
Türkiye’nin en büyük yerlileştirme projesi
unvanını kazanan ve Türkiye’de şimdiye
kadar tek noktaya yapılacak en büyük yatırım
olarak tarihe geçen STAR Rafinerisi’nin temel
atma töreni gerçekleşti. Tören, Azerbaycan
Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile
Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip
Erdoğan’ın katılımlarıyla gerçekleşti.
Hafriyat Çalışmaları Başladı
Petkim Aliağa Kompleksi’nde
kurulacak STAR Rafinerisi’nin hafriyat
çalışmaları başladı.
5 aralık 2012
İlk Yatırım Teşvik Belgesi
SOCAR Türkiye’nin
20 ARALIK 2012
Türkiye’nin ilk ‘Stratejik Yatırım Teşvik
Belgesi’ SOCAR Türkiye’ye verildi.
Teşvik belgesine bağlanan yatırım tutarı
6.6 milyar TL oldu.
EPC Konsorsiyumu seçildi
SOCAR Üst Yönetiminin yürüttüğü çalışmalar
sonrasında Bakü’de verilen tekliflerin
değerlendirilmesiyle, projeyi yürütecek
konsorsiyum seçildi.
20 mayıs 2013
EPC Konsorsiyumu ile
İmzalar Atıldı
4 HAZİRAN 2014
Rafineriyi İspanyol Tecnicas Reunidas, İtalyan
Saipem, Güney Koreli GS Engineering &
Construction ve Japon Itochu firmalarından
oluşan konsorsiyum inşa edecek.
6 HAZİRAN 2014
NTP verildi
STAR Rafinerisi proje finansmanı
için imza töreni yapıldı
Finansman paketinin imzalanmasını
takiben, projenin devam etmesi için EPC
Konsorsiyumuna “Notice to Proceed” verildi
STAR Rafinerisi için 3.29 milyar dolarlık
Türkiye reel sektör tarihinin en büyük ve
en uzun vadeli proje finansmanı kredisi
anlaşması imzalandı.
SOCAR KURUL
2014
| 15
HABERLER
GOLDMAN SACHS
PETLİM’E
ORTAK OLUYOR
Petkim, yüzde 100 iştiraki olan Petlim Limancılık A.Ş.’de sahip
olduğu hisselerin devri hususunda Goldman Sachs’a münhasıran
müzakere hakkı tanıdığını açıkladı. Yapılan ön anlaşma ile Petlim
hisselerinin yüzde 30’unun, 250 milyon doları bedel ile Goldman
Sachs’a satılması planlanıyor.
P
etkim, yüzde
100 iştiraki olan
Petlim Limancılık sahip olduğu
hisselerin devri hususunda
dünyanın en büyük yatırım
bankalarından Goldman
Sachs’a münhasıran
müzakere hakkı tanıdığını
açıkladı. İzmir Aliağa’da
gerçekleştirilen ön anlaşma
ile Petlim hisselerinin
yüzde 30’unun, 250 milyon
dolar bedel ile Goldman
Sachs’a satılması planlanıyor. Bununla birlikte yapılacak sözleşmede Goldman
Sachs’ın bir zarara uğramaması için ilgili hisseleri
SOCAR Türkiye’ye satma
hakkı da yer alacak. Hisse
devir işleminin tamamlanması, hukuki inceleme
sürecinin ardından nihai
sözleşmeler üzerinde anlaşılmasıyla son bulacak.
16 |
Energy Of Turkey
“SOCAR TÜRKİYE TARİHİ
GÜNLERİNDEN BİRİNİ
YAŞIYOR”
İmza töreninde konuşan SOCAR Türkiye Başkanı (CEO)
Kenan Yavuz, “Dünyanın
en büyük yatırımcılarından
birinin liman şirketimize
ortak olması, projemizin
ekonomisinin ve değerinin
tescili anlamına gelmektedir.
Liman yatırımımızın proje
finansmanı kapsamında da
ön anlaşmasını Türkiye’nin
en büyük bankalarından biri
olan Akbank ile imzaladık.
Akbank ile imzalanan termsheet kapsamında 13 yıl vade
ile 211 milyon dolar finansman sağlamış olacağız.”
dedi. Petkim Yarımadası’nda
devam eden yatırımları incelemek için İzmir Aliağa’ya
gelen Azerbaycan Ekonomi
ve Sanayi Bakanı Şahin
Mustafayev, SOCAR Başkanı
Rövnag Abdullayev, SOCAR
Başkan Yardımcısı Süleyman
Gassimov, SOCAR Başkan
Yardımcısı David Mammadov, Petkim ve SOCAR Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı
Vagif Aliyev Goldman Sachs
ve Akbank ile yapılan liman
ön anlaşmalarına da nezaret
etti. SOCAR Türkiye’nin
tarihi günlerinden birini
daha yaşadığını belirten
Kenan Yavuz, Goldman
Sachs ile yapılan ön anlaşma ile çok önemli bir adım
atıldığını ve dünyanın en
büyük yatırımcılarından
birini İzmir’e getirdiklerini
söyledi. Yapılan anlaşma
hakkında bilgi veren Yavuz,
“Petlim Limancılık’ın %30
hissesinin Goldman Sachs’a
devredilmesinin yanı sıra,
7 yıl içerisinde, Petlim’in
halka arz çalışmalarının
yürütülmesi ve Goldman
Sachs International’a ait
olacak hisselerin halka
arz edilmesi için Goldman
Sachs International’a yetki
veriyoruz. Bu işbirliği sayesinde Petkim’de yarattığımız
değer tescil edilmiş oluyor.
Bu anlaşmayı stratejik ve
uzun vadeli bir işbirliğinin
temeli olarak görüyoruz.
Yaptığımız her işin, global
ölçekli ve dünya ile entegre
olabilen projeler olmasına
özellikle dikkat ediyoruz.
Aynı gün içinde imzaladığımız ikinci ön anlaşma ise
Akbank ile olmuştur. Akbank
ile imzaladığımız term-sheet
kapsamında 13 yıl vade ile
211 milyon dolar tutarında
bir proje finansmanı gerçekleştirmiş olacağız. Goldman
Sachs gibi bir dünya devi
ile yapılan hisse devri ve
Akbank ile imzalanan proje
finansmanı anlaşmalarını
aynı günde gerçekleştirmekten büyük mutluluk duyuyoruz.” dedi.
TÜRKİYE’NİN 3. BÜYÜK
KONTEYNER LİMANI OLACAK
Tamamlandığında,
Türkiye’nin 3. büyük konteyner limanı olacak yatırımın
2015 yılı son çeyreğinde hizmete gireceğini belirten Kenan
Yavuz, aynı zaman diliminde
Rüzgâr Enerji Santrali’ni de
devreye almayı planladıklarını
kaydetti. Petkim’in yürütmekte olduğu yatırımların hız
kesmeden devam ettiğini belirten Yavuz “118 milyon dolar
bedel ile gerçekleştirdiğimiz,
Petkim’in toplam kapasitesini
%13 artıracak kapasite artışına
yönelik yatırımda sona yaklaştık. Bu yatırımımız da arkadaşlarımızın üstün gayretleri ile
Ekim ayında tamamlanmış ve
Petkim yeni kapasitesine ka-
vuşmuş olacak.” diye konuştu.
Türkiye’nin en büyük reel
sektör yatırımcısı olduklarını
tekrar eden Yavuz, şunları kaydetti: “Türkiye ve Azerbaycan
hükümetlerinin siyasi iradeleri
ve destekleri ile kardeşliğimizi ete kemiğe büründüren
projeleri hayata geçirmenin
büyük mutluluğunu ve
gururunu çalışma arkadaşlarım ile birlikte yaşıyoruz ve
biliyoruz ki; Türk milletinin
aydınlık geleceği, üreten bir
ekonomiye sahip olmaktan
geçmektedir.”
SOCAR Türkiye adına imzayı SOCAR
Türkiye Başkanı (CEO) Kenan Yavuz
ve Vagif Aliyev atarken Bakan Şahin
Mustafayev, SOCAR Başkanı Rövnag
Abdullayev, SOCAR Başkan Yardımcısı
Süleyman Gassimov ve SOCAR
Başkan Yardımcısı David Mammadov
da imza törenine nezaret etti.
2014
| 17
HABERLER
PETKİM’DEN
YENİ BİR
YATIRIM
DAHA
5 ay gibi kısa bir sürede inşa edilen Petkim
Plastik İşleme Ambalaj Fabrikası’nın açılışını,
Azerbaycan Ekonomi ve Sanayi Bakanı Şahin
Mustafayev, SOCAR Başkanı Rövnag Abdullayev
ve SOCAR üst düzey yöneticileri yaptı.
P
etkim Plastik
İşleme Ambalaj
Fabrikası, 5 ay
gibi kısa bir süre
içerisinde tamamlanarak
üretime başladı. Fabrikanın
açılış törenine Azerbaycan
Ekonomi ve Sanayi Bakanı
Şahin Mustafayev, SOCAR
Başkanı Rövnag Abdullayev,
Başkan Yardımcıları David
Mammadov, Süleyman
Gasimov, SOCAR Türkiye
Başkanı Kenan Yavuz,
Petkim Yönetim Kurulu
Başkanı Vagif Aliyev ile fabrikanın yönetici ve çalışanları katıldı.
Törenin ev sahipliğini yapan Petkim Genel Müdürü
Sadettin Korkut, Plastik İşleme Ambalaj Fabrikası’nın,
çalışanların özverisiyle rekor denilebilecek bir sürede
inşa edilip üretime başladığını belirterek, “22 bağımsız
tesisten oluşan Petkim’de
her işletme kendi başına bir
18 |
Energy Of Turkey
fabrika. Gerek yeni işletmeler
için gerekse mevcut tesislerin
kapasite ve verimlilik artışları
için sürekli yatırım yapıyoruz. Özelleştirme sonrası
Petkim’e 500 milyon doların
üzerinde yatırım yapıldı.
2018 yılına kadar da her yıl
ortalama 100 milyon dolar
yatırım yapmaya devam
edeceğiz” dedi.
2023 yılı için kendilerine yıllık 6 milyon ton brüt
üretim ve iç pazarda yüzde
40 pazar payı hedefi belirledikleri bilgisini veren Korkut,
“2013 yılında kapasite artışı,
planlı bakım ve üretimde
verimlilik artırmaya yaklaşık
125 milyon dolar yatırım harcaması gerçekleştirdik. Şimdi
Etilen ve PTA fabrikalarımızdaki kapasite artışı projelerimiz devam ediyor. 118 milyon
dolar da bu yıl kapasite artışı,
planlı bakım ve üretimde
verimlilik artırmaya yönelik
yatırım yapıyoruz. Yatırım-
Törende Azerbaycan Ekonomi ve Sanayi
Bakanı Şahin Mustafayev, Türkiye ve
Azerbaycan ilişkilerine dikkat çekti.
6
milyON TON
Petkim’in 2023 yılı
brüt üretim hedefi
40
%
Petkim’in 2023 yılı
pazar payı hedefi
lar tamamlandığında Etilen
Fabrikası’nın yıllık kapasitesi
yüzde 13 artışla 580 bin tona
çıkarken, PTA Fabrikası’nın
yıllık kapasitesi ise %50
artarak 70 bin tondan 105 bin
tona yükselecek.”
“İKİ ÜLKE ARASINDAKİ
İLİŞKİLER TARİHİNİN EN ÜST
NOKTASINDA”
Törende bir konuşma yapan
Azerbaycan Ekonomi ve
Sanayi Bakanı Şahin Mustafayev de açılışı yapılan
fabrikada dalgalanan Türkiye
ve Azerbaycan bayraklarını
görmekten büyük mutluluk duyduğunu belirterek,
fabrikanın iki ülke arasındaki
emekdaşlığın küçük de olsa
bir numunesi olduğunu kaydetti. SOCAR’ın, Azerbaycan
dışındaki en büyük yatırımlarını Türkiye’de yapmasıyla, iki
ülke arasındaki kardeşlik ilişkisinin bugüne kadarki en üst
noktaya ulaştığına dikkat çe-
ken Bakan Mustafayev, “Tabii
ki halklarımız ve ülkelerimiz
arasındaki dostluk ve kardeşlik münasebetleri ölümsüz
liderlerimiz Heydar Aliyev ve
Mustafa Kemal Atatürk’ün
çektiği eziyetlere dayanıyor.
Bugün Azerbaycan ve Türkiye devletinin yöneticilerin
emekdaşlığı, dostluk münasebetlerini uğurla davam
ettiriyor ve yeni seviyelere
yükseltiyor. SOCAR başta
olmak üzere binden fazla
sayıda Azerbaycan şirketi,
çok iyi bir yatırım iklimine
sahip olan Türkiye’de faaliyet
gösteriyor. Aynı şekilde 2 bin
500’den fazla Türk şirketi
Azerbaycan’da çok önemli
yatırımlara imza atıyorlar.
Azerbaycan’da faaliyet gösteren şirketlerin yüzde 36’sı
Türk şirketleridir. 5.6 milyar
dolar yatırım bedeline sahip
STAR Rafinerisi, Türkiye
tarihinin en büyük yatırımı
olarak tarihe geçiyor. Türkiye
hükümeti de bu yatırıma
çok büyük destek veriyor.
Biz de hükümet olarak bu
yatırımlardaki ilerlemeleri
çok yakından takip ediyor ve
dikkatle değerlendiriyoruz.
Rafinerinin yanında konteyner limanı ve Petkim’in
kapasite artışı yatırımları
hayata geçtikçe mutluluğumuz daha da artacak. Türkiye
hükümetine, yatırımlara
bugüne kadar verdikleri destekler nedeniyle Azerbaycan
hükümeti adına teşekkürlerimi huzurunuzda ifade etmek
istiyorum.”
Açılışı yapılan Plastik İşleme Ambalaj Fabrikası, Petkim
bünyesinde tüm katı ürün
fabrikalarının ambalaj malzemesi ihtiyaçlarını ve aynı
zamanda Masterbatch’lerini
üretiyor. İhracata yönelik
üretimin yanısıra yurtiçi
müşterilerinin Masterbatch
ve Kompound ihtiyaçlarına
da karşılıyor.
2014
| 19
RÖPORTAJ
“İKİ ÜLKE İÇİN DE
KATMA DEĞER
”
YARATIYORUZ
20 |
Energy Of Turkey
T
ürkiye ve Azerbaycan
ilişkilerini, Azerbaycan Cumhuriyeti’nin
bugünkü varlığını
borçlu olduğu eski Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev’in “Bir
Millet İki Devlet” sözünden
başka hiçbir söz daha iyi anlatamaz. Siyasi olarak bu kadar
yakın olan iki ülke, 2000’li
yılların başından itibaren
ekonomik ilişkilerini hızla
geliştirmeye başladı. Bölgenin
en önemli enerji nakil projelerinden biri olan Bakü-Tiflis- Ceyhan (BTC) Boru Hattı
projesiyle başlayan enerji
alanındaki ortaklık, 2008 yılında SOCAR’ın Petkim’i satın
almasıyla farklı bir boyuta
taşındı. Rafineri tesisi, liman
tesisi ve Hazar doğal gazını
Avrupa’ya taşıyacak TANAP
ile Azerbaycan devlet petrol
şirketi SOCAR Türkiye’ye en
fazla yatırım yapan yabancı
şirket olacak. Bu gelişmelerin
yanı sıra Türkiye’den kamuya
ait enerji şirketlerinin Azerbaycan’daki büyük projelere
dâhil olması dikkat çekiyor.
Biz de iki ülke arasında enerji
alanında yapılan projeleri, bu
projelerin geleceğini Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı Taner
Yıldız ile konuştuk.
SOCAR Türkiye’nin, Türkiye’de
gerçekleştirdiği her projeyi yakından
takip eden Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Taner Yıldız, bu projelerin
ülke ekonomilerine katkılarını
değerlendirdi.
Türkiye ve Azerbaycan son
yıllarda büyük enerji projelerine imza atıyor. Bu projelerin
iki ülke ve bölge ekonomileri
üzerine etkilerinden bahsedebilir misiniz?
Türkiye, 10 yıldır siyasi
istikrarıyla birlikte her geçen
gün büyüyen gelişen bir ülke.
Hızla büyüyen bir pazar olarak
Türkiye, küresel ticaret için
önemli bir coğrafi kesişimde
bulunuyor. Biz de hükümet
olarak coğrafyamızdan
kaynaklanan güçlü konumumuzu her geçen gün daha da
geliştiriyor, ilerletiyoruz. Bu
anlamda da yapılan bütün
yatırımları destekliyoruz. Bu
nedenle Azerbaycan ile kardeşliğimizin yanı sıra yürüttüğümüz ekonomik ilişkileri
de her iki ülkenin yararına
görüyor ve çok önemsiyoruz.
Özellikle, Petkim’in
SOCAR tarafından satın
alınmasının ardından iki
kardeş ülke Azerbaycan ve
Türkiye arasında geçmişten bu yana devam eden
ilişkiler ekonomik güçle de
temellendirildi. Petkim’in
kendi vizyonu doğrultusunda çizdiği hedefler, şirketin
geleceğe güvenle baktığının
bir göstergesidir. Petkim’in
yatırım projeksiyonu, sadece
Petkim için değil ekonomimizin petrokimyasal ürünlerde ithalata bağımlılığının
azaltılmasında büyük önem
taşıyor.
Yine enerji alanında Azerbaycan ile geliştirdiğimiz
projelerin en büyüklerinden
biri Trans Anadolu Doğal
Gaz Boru Hattı (TANAP)
olacak. TANAP projesinden 2041 yılına kadar 27,8
milyar dolarlık brüt bir gelir
bekliyoruz. Türkiye, yalnız
Şahdeniz ile ilgili 9 milyar
metreküp doğal gazın yüzde
19’luk hissesine ve 55 bin
varil/gün petrol kapasitesinin de yaklaşık yüzde 27’sine
sahip oldu. 2018’in sonunda
Türkiye’de üretilen yerli
kömür gibi petrol konusunda üretimimizi artırmış
olacağız. 2018’in sonunda
2014
| 21
RÖPORTAJ
yine tükettiğimiz doğal gazın
yüzde 12’sini TANAP’tan sağlamış olacağız. Bu projeler
daha da gelişecek ve devam
edecek. Çünkü bizler büyüyen, gelişen ve ilerleyen iki
ülkeyiz.
Avrupa’nın doğal gaz arz
güvenliğinde Nabucco’nun
da olduğu birkaç proje gündeme geldi. Ancak TANAP,
bugün itibarıyla hem ürün
kaynağı hem de yatırım
finansmanı açısından gerçekleşmeye en yakın proje.
Bu kapsamda TANAP’ın
Avrupa enerji piyasalarında
nasıl bir rol oynamasını
bekliyorsunuz?
Biliyorsunuz, Türkiye ile
Azerbaycan’ın enerji alanındaki dev iş birliği Trans
Anadolu Doğal gaz Boru
Hattı Projesi’nin (TANAP)
resmi imzaları, Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan
ve Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham
Aliyev’in şahitliğinde gerçekleştirildi. 10 milyar dolarlık yatırımla altı yılda hayata
geçirilecek bu proje ile
Şahdeniz’den çıkacak olan
gaz, Gürcistan’ı geçip Türki-
ye üzerinden Yunanistan’da
TAP’a dahil olacak ve buradan
da Avrupa’ya ulaşacak.
TANAP, 2018 yılında
faaliyete geçmesiyle birlikte
hem Türkiye’nin hem de
Avrupa’nın enerji arzında
önemli bir çözüm olacak.
Balkan coğrafyasındaki dost
ülkelerin henüz iyi bir doğal
gaz altyapılarının olduğunu
söyleyemeyiz. Hatta bazı
yerlerde doğal gaz kullanımı
bulunmuyor. İşte bu ülkeler
TANAP sayesinde doğal gaza
daha da önemlisi ucuz ve
güvenilebilir doğal gaza sahip
olacak.
Öte yandan AB ülkelerinin
de kullandığı doğal gazın
büyük oranda tek bir kaynağa
bağlı olduğunu biliyoruz. Yine
bu ülkeler uzun süredir kaynak çeşitlendirme adına farklı
gaz kaynaklarıyla ilgili çalışmalar yapıyor. İşte TANAP’ın
taşıyacağı Hazar doğal gazı bu
farklı kaynaklardan en güvenilir ve uygun fiyatlısı olacak.
TANAP’ın inşası Türk ekonomisine ne gibi katkılarda
bulunacak?
Bu proje, Türkiye’de birçok
branşta bir devinim meydana
getirecek. Çelik boru üreticilerinde inşaata kadar birçok
sektör hareketlenecek. Bu
sektördeki şirketler ülkemize
katma değer sağlayacak. Üç yıl
boyunca çalışmalar sürecek ve
2018 yılında da ilk gaz akışının
gerçekleştirilmesi hedefleniyor. Bu üç yıllık süreçte
Türkiye’nin 21 ilinde hummalı
bir çalışma gerçekleştirilecek,
hem sanayimiz hem de ülkemiz kazanacak.
Bunu son derece önemli
buluyoruz. Çünkü yaklaşık
1800 kilometrelik bu hatta
hemen hemen 2 milyon tona
TANAP’ın
taşıyacağı
Hazar doğal
gazı farklı
kaynaklardan
en güveNİlİr ve
uygun fİyatlısı
olacak.
yakın boru kullanılacak. Bu
boruların yerli imalatla yapılmasını son derece önemsiyoruz. Çünkü bunların geçeceği
illerdeki istihdamı ve birçok
inşaat alanını inşallah oluşturmuş olacağız.
Türkiye’nin Şahdeniz’deki payı yüzde 9’dan yüzde
19’a yükseldi. Bu durum
TPAO’nun (Türkiye Petrolleri
Anonim Ortaklığı) faaliyetlerine nasıl katkı sağlayacak?
TPAO’nun enerji arzımıza
ilişkin ulusal ve uluslararası
çalışmaları devam ediyor.
Şahdeniz’deki TOTAL’in
hisselerinin TPAO’ya devri ve
ülkemizin TANAP’taki payının
artırılması, Türkiye’nin enerji
arenasında saygın bir koridor
olduğunu gösteriyor. TPAO’ya
hisse devri gerçekleştirilmesi
ve Türkiye’nin hisse oranının
artırılması, yakın gelecekte
enerji ithalatımızda büyük
düşüşler yaşamamızı sağlayacak. Ayrıca şirket, uluslararası
enerji pazarında daha güçlü
bir pozisyon elde edecek.
Türkiye’nin Şahdeniz’deki geliri 265 milyon dolar ve bunu
iki katına çıkaracağız.
TPAO, Şahdeniz’de dünya
devi BP’den sonra ikinci büyük ortak haline geldi. TANAP
ile Azeri gazını Batı pazarlarına taşıyacak olan Türkiye,
gazın kaynağında da hak
sahibi olacak. Azerbaycan’ın
en büyük doğal gaz sahalarından biri olan Şahdeniz 2’den
çıkarılacak gazın 2019’dan
itibaren TANAP ile Türkiye’ye,
buradan da Avrupa’ya ulaştırılması planlanıyor. Türkiye,
yıllık 16 milyar metreküp
gazın 6 milyarını iç tüketiminde kullanacak. 10 milyar
metreküp ise Trans Adriyatik
Doğal gaz Boru Hattı Projesi
(TAP) ile Avrupa’ya taşınacak.
Petkim Yarımadasındaki
tesisler, liman, STAR Rafineri… Bütün bu yatırımların Ege
Bölgesi ve Türkiye ekonomisi
için önemi nedir?
SOCAR Türkiye’nin Petkim
Yarımadası’ndaki yatırımları,
22 |
Energy Of Turkey
Azerbaycan – Türkiye dostluğunu ortaya koyduğu gibi başarılı bir ekonomik yapılanma
yaratıyor. Baktığımız zaman
Petkim’e bugüne kadar yapılan yatırımlar ve artan katma
değer, Aliağa’yı ülke ekonomisinde öne çıkarmaktadır.
Yine Petkim Yarımadası’nda
hafriyat çalışmaları süren ve
23 farklı firmanın katılımıyla
devasa bir finansman sağlayan
STAR Rafinerisi ise hem enerji
piyasamıza hem de Petkim’in
hammadde ihtiyacına çözüm
olacaktır. Bölgeye kurulacak
olan termik santral ve rüzgâr
enerjisi santrali ise SOCAR’ın
kendi ihtiyaçlarını kendisinin
karşılayabilecek olmasının da
bir göstergesidir.
Tüm bu yatırımların tek bir
amacı var; Azerbaycan dışında
da büyümeyi hedefleyen
SOCAR’ın Türkiye’deki her
hamlesinde katma değer ve
istihdam sağlamak. Özellikle
merhum Heydar Aliyev’in
“Tek Millet – İki Devlet” ülkü-
sü, bu yatırımların zamanında
tamamlanarak küresel arenada bir örnek teşkil etmesine en
büyük destek olacak.
SOCAR Türkiye Ege
Rafinerisi (STAR) için 23
bankanın katılımıyla 3.29
milyar dolarlık Türkiye reel
sektör tarihinin en büyük
ve en uzun vadeli proje
finansmanı kredisi anlaşması
imzalandı. Bu gelişmeyi nasıl
değerlendiriyorsunuz?
STAR Rafinerisi, şu anda
Türkiye’nin özel sektör tarihindeki ilk rafineri yatırımı ve
aynı zamanda Türkiye’deki en
büyük reel sektör yatırımıdır.
Bu nedenle bu anlaşma hem
Türkiye hem de Azerbaycan
için oldukça stratejik bir öneme sahip. Bakü-Tiflis-Ceyhan,
TANAP, STAR gibi projeler
sayesinde iki ülke arasındaki
ilişkilere özellikle enerji alanında stratejik boyut kazandırdık. Bugün bu projelere
verilen finansman desteği hem
Bakan Yıldız socar’ın
tüm yatırımlarını yakından
takip ediyor.
Star
Rafİnerİsİ,
şu anda
Türkİye’nİn
özel sektör
tarİhİndekİ
İlk rafİnerİ
yatırımı.
Türkiye’deki kuruluşların
hem de uluslararası kuruluşların SOCAR Türkiye’ye ve iki
ülkeye duydukları güvenden
kaynaklanıyor.
Bu rafinerimizin ve projemizin bir önemli özelliği de
‘stratejik yatırımlar’ başlığı
altında Türkiye’nin verdiği
ilk stratejik yatırım teşvik
belgesine sahip olması.
Bizim teşvik ettiğimiz bu
projenin bugün bu denli bir
finansmana sahip olabilmesi
bizim de hükümet olarak ne
denli doğru bir karar aldığımızı gösteriyor.
Bu finansmanın sağlanmasıyla projede çok önemli
bir aşama geride bırakılmış
oldu. En fazla ticaret açığı
verdiğimiz sektörlerden
biri olan kimya sektöründe bu gelişmelerle birlikte
Türkiye’nin cari açığının
azalmasına katkı sağlayacak
tesislere kavuşmuş olacağız.
Bu da ülkemiz için oldukça
sevindirici bir gelişme.
2014
| 23
HABERLER
Ziyaret esnasında
Azerbaycan Devlet Komisyonu
üyeleri TANAP hakkında yapılan
çalışmaları ele aldılar.
AZERBAYCAN DEVLET
KOMİSYONU’NDAN
TANAP ZİYARETİ
Azerbaycan Devlet
Komisyonu,
Türkiye’nin enerji
arz güvenliğine
çözüm olmayı
hedefleyen TANAP
Projesi’nde sürece
ilişkin bilgi almak
amacıyla Ankara’ya
bir günlük bir ziyaret
gerçekleştirdi.
24 |
Energy Of Turkey
A
zerbaycan Devlet
Komisyonu, Şah
Deniz–2 Sahası’ndan
çıkarılacak doğal gazı
Türkiye’ye ve Türkiye üzerinden de Avrupa’ya taşıyacak
olan Trans Anadolu Doğal
Gaz Boru Hattı Projesi’ne
(TANAP) ilişkin çalışmaları
yerinde görmek amacıyla
Ankara’ya bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyarette Azerbaycan
Cumhuriyeti’nden Başbakan
Birinci Yardımcısı ve Komisyon Başkanı Yakup Eyyübov,
Enerji Bakanı Natık Aliyev,
Sanayi ve Ekonomi Bakanı
Şahin Mustafayev, Güney
Gaz Koridoru Şirketi Yönetici Direktörü Afgan İsayev,
Azerbaycan Devlet Petrol
Fonu (SOFAZ) Başkanı Şahmar
Mövsümöv, Azerbaycan
Devlet Petrol Şirketi (SOCAR)
Başkanı Rövnag Abdullayev
ile SOCAR’dan Yatırımlar ve
Pazarlama Başkan Yardımcısı
Elşad Nasirov, Ekonomik
İlişkiler Başkan Yardımcısı
Süleyman Kasımov, Yatırımlar
Bölümü Başkanı Vagif Aliyev
ile Bölüm Müdürleri Alekper
Abbaslı ve Namig Amiraslanov, TANAP Genel Müdürü
Saltuk Düzyol’dan yer aldı.
Ziyaret kapsamında yatırıma
ilişkin süreç ve yakın zamanda yapılacaklara ilişkin bilgi
alışverişinde bulunuldu.
Ziyaretin ardından TANAP
tarafından yapılan açıklamada, Azerbaycan Devlet
Komsiyonu’nun Şah Deniz
– 2 Sahası’ndan çıkarılarak
Avrupa’ya ulaştırılacak olan
gazın Türkiye üzerinden
geçecek olmasından, iki ülke
arasında köklü bir geçmişe sa-
hip dostluk dolayısıyla büyük
mutluluk duydukları belirtilerek çalışmaların, hedeflenen
plan dahilinde ilerlediği ve bu
doğrultuda da 2018 yılında ilk
gaz akışının gerçekleştirilebileceği belirtildi.
TÜRKİYE’Yİ BOYDAN BOYA
1810 km KAT EDECEK
26 Aralık 2011’de mutabakat
zaptı imzalanan, 26 Haziran
2012’de de Hükümetlerarası
imzaların atıldığı TANAP, Türkiye ve Avrupa’nın doğal gaz
arzına, Azerbaycan Şah Deniz-2
sahası ve ilave kaynaklardan
doğal gaz tedarikiyle büyük
katkı sağlayacak. Giriş noktası
Azerbaycan, Türkiye sınırı
Türkgözü girişi olan 56 inçlik
hattın, Avrupa’ya çıkış noktası
Yunanistan sınırı, Türkiye içi
çıkış noktaları ise Eskişehir ve
Trakya bölgesi olacak. TANAP
projesinde ilk gaz akışı 2018
yılında gerçekleşecek olup,
16 milyar metre küp olacak
kapasitenin daha sonraki aşamalarda Azerbaycan ve Türkiye
çevresindeki diğer kaynaklarla,
31 milyar metre küp seviyesine
ulaşması hedefleniyor.
Tanap Projesi’nin
İnşaat İhalesine Çağırılacak
Müteahhitler Belirlendi
Türkiye’nin enerji arz güvenliğine çözüm olmayı hedefleyen TANAP
Projesi’nin 1810 kilometrelik kara kesimi inşası kapsamında açılacak
ihaleye, yerli ve yabancı olmak üzere toplam 15 müteahhit çağırılacak.
A
zerbaycan’daki Şah
Deniz – 2 Sahası’ndan
çıkarılarak doğal
gazı Türkiye’ye ve Türkiye
üzerinden Avrupa’ya taşıyacak olan Trans Anadolu
Doğal Gaz Boru Hattı Projesi
(TANAP) kapsamında TANAP
Doğalgaz İletim A.Ş. tarafından açılan Ön Yeterlilik
İhalesi’ne ilişkin değerlendirmede Boru Hattı Kara Kesimi
İnşaatı İhalesi’ne çağırılacak firmalar belirlendi.
İhaleye 15 firma davet edilecek. Türkiye üzerinden
geçecek 1810 kilometrelik
boru hattının inşası için
açılacak Boru Hattı Kara
Kesimi İnşaatı İhalesi’ne
yerli ve yabancı olmak
üzere toplam 15 müteahhit firma / konsorsiyum
çağırılacak.
TANAP Projesi Ana Hat Vanaları
İhalesi’ne 13 Firma Çağırılacak
Türkiye’nin enerji arz güvenliğine çözüm olmayı hedefleyen
TANAP Projesi kapsamında Ana Hat Vanaları Tedarik İhalesi’ne
toplam 13 firma davet edilecek.
A
zerbaycan’daki Şah
Deniz-2 Sahası’ndan
çıkarılacak doğal gazı
Türkiye’ye ve Türkiye üzerinden de Avrupa’ya taşıyacak
olan Trans Anadolu Doğal Gaz
Boru Hattı Projesi (TANAP)
kapsamında TANAP Doğalgaz
İletim A.Ş. tarafından açılan
Ön Yeterlilik İhalesi’ne ilişkin
olarak Ana Hat Vanaları Tedarik
İhalesi’ne çağırılacak firmalar
belirlendi. Türkiye üzerinden
geçecek 1810 kilometrelik boru
hattının inşasında kullanılmak
üzere açılacak Ana Hat Vanaları
Tedarik İhalesi’ne toplam 13
firma çağırılacak.
2014
| 25
HABERLER
Geleneksel İftar
Yemeği Sait Halim Paşa
Yalısı’nda Gerçekleşti
H
er yıl geleneksel
olarak düzenlenen
SOCAR Türkiye
İftar Yemeği,
Sait Halim Paşa Yalısı’nda
çalışanlar ve ailelerinin
yoğun katılımıyla gerçekleşti. Yoğun iş temposuna kısa
bir ara veren çalışanların,
aileleriyle katıldığı iftar
organizasyonunda dünyaca
ünlü Azerbaycanlı balaban
üstadı Alihan Samedov ve
Balaban Orkestrası üstün bir
performans sergiledi. Sunuculuğunu Defne Sarısoy’un
gerçekleştirdiği organizasyonda SOCAR Türkiye
Başkanı Kenan Yavuz’un
konuşmasının ardından katılımcılar İstanbul Boğazı’nda
keyifli bir gece geçirdiler.
SOCAR Türkiye
Sosyal Medyada
SOCAR Türkiye, yaptığı
yatırımlarını, faaliyetlerini
ve projelerini sosyal medya
aracılığıyla anlatmak için yeni
hesaplar açtı.
S
OCAR Türkiye Kurumsal İletişim Departmanı, SOCAR Türkiye
Başkanı Kenan Yavuz ve SOCAR
Türkiye için sosyal medya adresleri
oluşturdu. Sosyal medyada güçlü
profiller oluşturup, bunlar vasıtasıyla
kamuoyu ve paydaşlarla iletişime
geçmenin artık bir zorunluluk haline
geldiğini söyleyen Yavuz’un kişisel
sosyal hesaplarına ve kurumsal şirket
hesabına ulaşılarak kamuoyu ve
çalışma arkadaşlarıyla daha etkin bir
iletişim kurulması hedefleniyor.
26 |
Energy Of Turkey
SOCAR Türkiye, Soma’yı Yalnız Bırakmadı
Manisa’nın Soma ilçesinde 301 işçinin hayatını kaybettiği
faciadan sağ olarak kurtulan ve sedyeye alınırken “Çizmelerimi
çıkartayım mı?” diyerek tüm Türkiye’yi duygulandıran Murat
Yalçın, SOCAR Türkiye’den sürpriz bir iş teklifi aldı.
S
OCAR Türkiye Soma
maden ocağı faciasında
hayatını kaybedenlerin
aileleri için bir iftar programı
düzenledi. İftar programına katılan SOCAR Türkiye
Başkanı Kenan Yavuz faciadan sağ kurtulan ve sedye
kirlenmesin diye çizmelerini
çıkartabileceğini söyleyen
maden işçisi Murat Yalçın
ile sohbet etti. Faciada 11–12
saat sonra kurtarılan Murat
Yalçın’ın, sembol isimlerden
biri olduğunu belirten Yavuz
petrokimyanın en az maden
kadar işçi sağlığı ve güvenliğinin ön planda tutulması
gereken bir sektör olduğuna
dikkat çekti. Kenan Yavuz,
Murat Yalçın’a bu nedenle
iş teklif ettiğini açıkladı:
“Murat Yalçın’ın edindiği
deneyim nedeniyle iyi bir iş
güvenliği görevlisi olabileceği aklıma geldi. Spontane
olarak yapımı devam eden
rafineride iş güvenliği ve
işçi sağlığı teknisyeni olarak
görev yapmak isteyip istemeyeceğini sordum.”
“Murat hepimiz için bir
rol model, onun unutulmaması ödüllendirilmesi gerekiyordu” diyen Yavuz’un
teklifi karşısında çok
sevinen Murat Yalçın Petkim
lojmanlarına taşınarak ailesi
ile yeni bir hayata merhaba
diyecek.
2
TANAP’lı Çocuklar,
En Güzel Resimlerini
23 Nisan İçin Çizdi
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
dolayısıyla TANAP çalışanlarının çocuklarının
katılımıyla düzenlenen “TANAP’ın Renkleri”
Resim Yarışması kapsamındaki resimler
Armada AVM Çocuk Müzesi’nde sergilendi.
3 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
dolayısıyla çalışanlarının çocuklarının katılımıyla “TANAP’ın Renkleri”
Resim Yarışması düzenledi.
Çocukların en güzel hayallerinin yansıdığı tablolar,
TANAP Genel Müdürü
Saltuk Düzyol’un katılımıyla 18 Nisan 2014 tarihinde
Ankara’daki Armada AVM
Çocuk Müzesi’nde sergilendi. “TANAP’ın Renkleri”
Sergisi’nde 30 çocuğun 54
resmi, 18-22 Nisan tarihleri
arasında sergilenmeye devam edecek. 23 Nisan Ulusal
Egemenlik ve Çocuk Bayramı
dolayısıyla düzenlenen
etkinlik kapsamında TANAP
çalışanlarına ve çocuklarına
hitap eden TANAP Genel
Müdürü Saltuk Düzyol, öncelikle Bayramın asıl sahibi
olan küçükleri tebrik etti. Konuşmasında Dostoyevski’nin
“Çocuk, dünyanın en büyük
mutluluğudur” ve Oscar
Wilde’in “Çocukları iyi
yapmanın yolu, onları
sevindirmektir” sözlerini
hatırlatan Düzyol, ardından
‘TANAP’ın Renkleri’ temalı
resim yarışmasına katılım
sağlayan tüm küçük yarışmacıları birinci ilan etti ve
kendilerini tek tek sahneye davet ederek başarı
belgelerini ve hediyelerini
dağıttı.
Müze gezisinin
ardından ödül töreni
gerçekleştirildi
TANAP’ın Renkleri Resim
Yarışması kapsamında
çocuklar, ilk önce Ankara
Çocuk Müzesi bünyesindeki
Bilim Müzesi’ni gezdikten
sonra rehber eşliğinde
keyifli ve öğretici vakit geçirerek çocuklar ödül töreni
için aileleriyle bir araya geldiler. Yarışmaya katılan tüm
çocuklar, sertifikalarını ve
hediyelerini aldıktan sonra
aile fotoğrafı çektirdiler.
2014
| 27
HABERLER
PETKİM TÜRKİYE’NİN PETROKİMYA
İTHALATInı AZALtACAK
Petkim, İzmir’deki müşterileriyle bir araya gelerek yeni proje ve hedeflerine ilişkin
gelecek projeksiyonunu paylaştı. Petkim Genel Müdürü Sadettin Korkut, “2023 yılı
için pazar payımızı yüzde 40’a çıkarmayı hedefliyoruz. Petkim’in pazar payını yüzde
25’ten 40’a çıkarmak, bugünkü mevcut 3,2 milyon tonluk üretim kapasitesini yaklaşık
6 milyon tona çıkarmak demek. Üretim kapasitemiz arttıkça ithal ettiğimiz petrokimya
ürünü azalacak.” dedi.
T
ürkiye petrokimya sektörünün tek hammadde
üreticisi Petkim, İzmir ve
çevresindeki sanayicilerle
11 Haziran 2014 tarihinde İzmir
Swissotel Grand Efes’te bir araya
geldi. Petkim Genel Müdürü
Sadettin Korkut’un katılımıyla
gerçekleştirilen toplantıda müşteri ve piyasa odaklı bir yaklaşım
içinde faaliyet gösteren Petkim’in
yeni proje ve hedefleri paylaşıldı.
İzmir ve çevresinin, Petkim’in Ege
Bölgesi’ndeki satışlar içinde yüzde
22 paya sahip olduğunu, bu payı
daha da artırmak istediklerini dile
getirerek konuşmasına başlayan
Petkim Genel Müdürü Sadettin
Korkut, sanayicilerin kısa sürede
hammadde kaynağına ulaşmalarının önemini bildiklerini ve bu
doğrultuda da Petkim’i geleceğe
taşıyacak yenilikleri hızla hayata
geçirdiklerini dile getirerek şunları
söyledi:
“Müşterilerimizin merkezde
yer aldığı yeni yapımızda piyasaya
duyarlı, rekabetçi fiyat sunabilen,
etkin satış ve satış sonrası hizmet
sağlayabilen, üretimden gelen
gücünü paylaşan ve hepsinden
önemlisi müşterisiyle uzun
28 |
Energy Of Turkey
vadeli stratejik işbirliğine dayalı
hareket eden bir şirket olarak öne
çıkıyoruz. Yani birlikte büyümeye,
ortaya çıkacak katma değeri birlikte paylaşmaya davet ediyoruz.
2014 yılı ilk çeyrekte yüzde 4,3 büyüyen Türkiye ekonomisinin vadettiği gelecek sayesinde Petkim
olarak vade farklarında hem Türk
Lirası hem de döviz bazında %2’ye
yakın indirim ve temdit faizlerinde de müşterilerimizin lehine
değişiklikler gerçekleştireceğiz.
Bu çerçevede de iş ortağımız olan
müşterilerimizle uzun ömürlü bir
ilişki sağlamak istiyoruz.”
Sadettin Korkut: “Petkim’in
pazar payını yüzde 25’ten 40’a
çıkarmak mevcut 3,2 milyon
tonluk üretim kapasitesini
6 milyon tona çıkarmak
demektir”
Son dönemde birçok yeniliğe
imza attıklarını belirten Sadettin
Korkut, piyasanın beklentilerini
karşılamak adına yeni ürünler
geliştirip lansmanlar yaptıklarını,
gelecek dönemde sanayiciler ve
tüm sektörel sivil toplum örgütleriyle aynı mesafede olarak el ele
kol kola çalışacaklarını dile getirdi.
Petkim’in 2023 yılı için
yüzde 40 pazar payı hedeflediğini belirten Korkut, “Petkim’in
pazar payını yüzde 25’ten 40’a
çıkarmak, bugünkü mevcut 3,2
milyon tonluk üretim kapasitesini yaklaşık iki kat artırarak 6
milyon tona çıkarmak demek.
Böyle bir üretim artışını karşılayacak yeni yatırımlar ve mevcut
tesislerimizde yapacağımız
maksimizasyonlar için hammaddemiz olan naftada güvenilirliğe
%
22
Petkim’in Ege Bölgesi’ndeki
satışlar içindeki payı
%
40
Petkim’in 2023 yılı pazar payı
hedefi
ihtiyacımız var. Bu çerçevede
de Petkim Yarımadası’nda
çalışmaları hızla devam eden
STAR Rafinerisi bu yönüyle
bizim için hayati önem taşıyor.
Geçtiğimiz hafta yaklaşık 3,3
milyar dolarlık kredi finansmanı için dünyadan 23 finans
kuruluş ile imza attığımız STAR
Rafinerisi’nin, 2017 yılı sonunda devreye girmesiyle lojistik,
stok maliyeti ve kalite kayıpları
sıfır noktasına ineceği için müthiş bir ivme yakalayabilecek ve
yeni yatırımları yapabilmek için
kendimizde daha fazla cesaret
bulacağız.
Petkim, yakın zamanda yani
önümüzdeki yılsonuna kadar
tamamlanacak dört yatırımla
daha fazla değer üreten bir
yapı haline geliyor. Yılsonunda
bitecek Etilen ve PTA fabrikaları kapasite artışı yatırımlarıyla
üretim kapasitesini yıllık 3,2
milyon tondan, 3,6 milyon
tona çıkaracak olan Petkim,
gelecek yıl içinde faaliyete
geçecek konteyner limanı
ile lojistik alanında gelir elde
etmeye başlayacak. İlk fazı 2015
yılı içinde üretime başlayacak
Rüzgar Enerji Santrali’yle (RES)
de enerji verimliliği ve çeşitliliğini arttıracak. Petkim’de artış
gösteren her 1 gramlık üretim, 1
gramlık ithalatın azalması anlamına geliyor. Dolayısıyla biz de
mevcut fabrikalarımızda kapasitelerimizi maksimize etmek,
ek yatırımlarla kapasitelerimizi
artırmak için sürekli iyileştirme çalışmalarının içindeyiz”
ifadelerini kullandı.
Petkim, 6 Ayda Net Kârını 10’a Katladı
Türkiye’nin petrokimyada tek hammadde üreticisi konumundaki Petkim, 2014’ün ilk yarısında
55 milyon net kâr elde ederek geçen yılın aynı dönemindeki sonuçlarını 10 kat arttırdı.
P
etkim’in 2014 yılının ilk
altı ayındaki kârı 55 milyon lirayı buldu. Geçen
yılın aynı dönemine göre net
kârını 10 katına çıkaran Petkim, net kâr marjını ise yüzde
2,3’e yükseltti. 2014 yılının
ilk yarısında yüzde 27 artışla
2 milyar 443 milyon lira ciro
gerçekleştiren şirketin brüt
kârı 111 milyon lira, FAVOK
rakamı da 87 milyon lira oldu.
Bu dönemde üretim yüzde
6’lık bir artış göstererek 1
milyon 471 bin tona yükseldi.
Bununla birlikte kapasite
kullanım oranı da geçen yılın
9 puan üzerine çıkarak yüzde
90’a ulaştı.
Sadece ikinci çeyrekte
yüzde 35 artışla 1 milyon 253
milyon liralık ciroya imza
atan Petkim’in Genel Müdürü
Sadettin Korkut, iç piyasada
genel petrokimya pazarının
aksine Petkim ürünlerine
olan talebin arttığını, bunun
da ciro artışına yansıdığını
belirtti. Korkut, sürdürülebilir
kârlılık hedefi kapsamında
son altı çeyrekte iyi bir trend
yakalandığını ifade ederek,
“Şirketimizi kâr üreten bir
merkez haline getirmeye
odaklandık. Bunu da ciddi
oranda başardık. Üretimden
lojistiğe tüm süreçlerde operasyonel verimliliği ön planda
tutarak ve kontrol edilebilen
değişkenlere ağırlık vererek
kârlılığı önümüzdeki dönemde de sürdürmem istiyoruz”
dedi.
ETİLEN VE PTA’DA KAPASİTE
ARTTIRILACAK
Petkim’de verimliliği sürekli arttırmaya yönelik yatırımların da devam ettiğini dile
getiren Korkut, Türkiye’nin
iki numaralı stratejik teşviği
kapsamında bulunan Etilen
ve PTA Fabrikaları kapasite
artışı çalışmalarının başladığını ifade etti. Petkim’in
gelecek yıl sonuna kadar
tamamlanacak diğer iki
yatırımla birlikte daha fazla
değer üreten bir şirket haline
geleceğini söyleyen Korkut,
sözlerine şu şekilde devam
etti: “Etilen ve PTA fabrikaları kapasite artışı yatırımları
bittiğinde üretim kapasitesi
yıllık 3,2 milyon tondan, 3.6
milyon tona çıkacak. Gelecek
yıl içinde faaliyete geçecek
Petlim Konteyner Limanı ile
lojistik alanında gelir elde etmeye başlayacak. İlk fazı 2015
yılı sonunda üretime başlayacak Rüzgâr Elektrik Santrali
ile şirket, enerji verimliliği ve
çeşitliliğini de arttıracak.”
Petkim Genel Müdürü
Sadettin Korkut, 2014 yılının
ilk yarısında, önemli üretim
bölgelerinde yaşanan politik
belirsizliklerin piyasalar
üzerinde etkili olduğunu
vurgulayarak, “Küresel büyümede gözlenen yavaşlama
ve rafineri kapasitelerindeki
düşüşlere rağmen, özellikle
Kuzey Amerika’da sürüş
sezonunun erken başlamasıyla yükselen benzin talebi
ve fiyatları, petrol fiyatlarını
uzun süre yüksek seyirde
tutmuştu. Ancak Temmuz
ayında başlayan aşağı seyirle
birlikte ana hammaddemiz
nafta fiyatları kısmı olarak
düşüş seyrine girdi. Çin ve
Asya ekonomilerinin büyüme
hızlarındaki düşüş kimyasal
ürünlerin talebini etkiliyor. Ülkemizdeki ekonomik ve siyasi
istikrarın devam etmesinin iç
piyasada talebi güçlendirmesini bekliyoruz” dedi.
2,44
Milyar TL
2014 yılının ilk 6 ayında
Petkim’in cirosu
55
milyON lirA
2014 yılının ilk 6 ayında
Petkim’in net kârı
2014
| 29
RAKAMLAR
TÜRKİYE
ENERJİ YATIRIMLARINA EV
SAHİPLİĞİ YAPIYOR
Türkiye’nin enerji ihtiyacı sürdürülebilir büyümeyi sağlamak
üzere geometrik bir hızla büyürken buna yönelik enerjide de
sürdürülebilirliği yakalamak için yabancı enerji yatırımlarına
giderek daha fazla ev sahipliği yapılıyor ve alternatif enerji
kaynaklarından daha fazla yararlanılıyor.
ÖZEL SEKTÖRÜN ENERJİDEKİ PAYI ARTIYOR
Türkiye’de 2003 yılında yüzde 36,5 olan özel sektöre ait kurulu güç
oranı 2013’te yüzde 62,9 seviyesinde gerçekleşti.
Kamu ve Özel Sektöre Ait Kurulu Güç Oranı (%)
2003
Energy Of Turkey
2005
2006
59,5 40,5
Özel
Sektör (%)
Kamu
Sektörü (%)
61,3 38,7
60,1 39,9
2008
2009
2010
2011
2012
2013
54,7 45,3
49,4 50,6
45,6 54,4
43,4 56,6
37,1 62,9
42
60,3 39,7
2007
63,5 36,5
58
30 |
2004
GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERİN ARTAN ENERJİ
İHTİYACI SÜRÜYOR
2013’te geçmişteki 5’er yıllık dilimlere göre özellikle Asya
Pasifik başta olmak üzere gelişmekte olan ülkelerin enerji
talebindeki artış dikkat çekiyor.
ENERJİDE ÖZELLEŞMEDEN ELEKTRİK DE PAYINI ALDI
Özel sektörün enerji yatırımlarında hızla varlığını sürdürdüğü
Türkiye’de elektrik üretiminin yüzde 66,6’sı özel sektör
vasıtasıyla gerçekleştirildi.
Kamu Ve Özel Sektörün Elektrik Enerjisi Üretimindeki Payı
Bölgelere Göre Enerji Tüketimi Miktarları
4000
2003
3500
43
57
2004
2005
2006
41,6 58,4
41,3 58,4
48,1 51,9
3000
2500
2007
2008
2009
2010
2000
48,2 51,8
49,2 50,8
45,9 54,1
45,2 54,8
1500
2011
1000
40,3 59,7
500
Özel
Sektör (%)
0
Asya Pasifik
Afrika
Orta Doğu
Avrupa
Avrasya
Orta ve Güney
Amerika
Kuzey
Amerika
2012
38
2013
62
33,4 66,6
Kamu
Sektörü (%)
2014
| 31
RAKAMLAR
Türkiye’nin doğal gaz ihtiyacı ve önümüzdeki dönem beklentileri
(2012-2020)
(Milyar kübik fit)
60
50
40
30
20
10
0
2012
2013
2014
2015
2016
2017
2018
2019
2020
DOĞAL GAZ DİĞER ENERJİ TÜRLERİNE GÖRE DAHA ÇOK TALEP GÖRÜYOR
Enerji Kaynağı Çeşitlerinin Tüketim Dağılımı
(1984-2020)
(Milyar kübik fit)
Yenilenebilir
Yakıt
60
Kömür
50
40
Doğal Gaz
30
Hidro
20
10
0
1984 1986 1988 1990 1992 1994 1996 1998 2000 2002 2004 2006 2008 2010 2012
Kaynak: Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı
TÜRKİYE’NİN PETROL TÜKETİMİNDE İSTİKRARLI ARTIŞ SÜRÜYOR
Petrol tüketimi (milyon ton)
38
36
34
32
30
28
26
)
) G) G) G)
) G) T) T)
)
) T)
G) G) G) G) G
2( 03( 04( 05( 06( 07(G 08( 09( 10( 11(G 12( 13( 14( 15(T 16( 17(T
0
20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20 20
(G: Gerçekleşenler), (T: Tahminler)
Kaynak: Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı
32 |
Energy Of Turkey
ENERJİDE KÜRESEL TALEP ÖZELLİKLE OECD ÜYESİ
OLMAYAN ÜLKELERDE HIZLA ARTIYOR
12,000
10,000
8,000
6,000
4,000
2,000
0
2011
2015
2020
2025
2030
Non: OECD
OECD
TÜRKİYE’NİN KURULU ENERJİ GÜCÜ
Türkiye’deki kurulu enerji gücü rüzgar, hidrolik ve termik
santraller bazında istikrarlı şekilde artıyor.
64,0
70
60
50
40
40,6
35,6 36,8 38,8
44,8
40,8 41,8
49,5
52,9
57,1
30
20
10
0
2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013
KURULU GÜCÜN KAYNAKLAR BAZINDA DAĞILIMI (2013)
%
%
%
%
%
%
34,8
31,6
19,6
9,2
4,3
0,5
hidroelektrik
doğal gaz
kömür
diğer
rüzgar
jeotermal
2014
| 33
PANORAMA
VAHAP MUNYAR
Hürriyet Gazetesi Yazarı
Büyük projelere
kaynak bulmanın
hiç de kolay
olmadığı bir
ortamda 23
bankanın 3.29
milyar dolarlık
riske imza atması,
SOCAR Türkiye’ye,
Azerbaycan’a ve
Türkiye’ye güveni
ortaya koyuyor.
34 |
Energy Of Turkey
Büyük ölçekli
krediye musluk
kolay açılmıyor
2
012 YILININ ocak ayı başlarıydı. Microsoft
Türkiye’nin sosyal sorumluluk projesi “Açık
Akademi”nin tanıtım toplantısı için Four
Seasons Bosphorus’taydık. Toplantının
katılımcıları arasında dönemin Ulaştırma, Haberleşme
ve Denizcilik Bakanı Binali Yıldırım, Garanti Bankası
Genel Müdürü Ergun Özen ve Microsoft Türkiye Genel
Müdür Tamer Özmen vardı.
Toplantı öncesindeki sohbet sırasında Bakan Binali
Yıldırım’a o gün öğlenden sonra gerçekleşecek 3’üncü
köprü ihalesiyle ilgili beklentisini sorduk, ihtiyatlı
konuştu:
- Şartname alan 18 şirket-grup oldu. Bunların ne
kadarı teklife dönüşür bilemiyorum.
Bakan Yıldırım, ardından Ergun Özen’e döndü:
- Sendikasyon kredilerini yenilemede sıkıntı yaşanıyor mu?
Özen, yanıtladı:
- Faizlerinde az da olsa yukarı yönlü hareket var
ama sendikasyon yenilemede sıkıntımız yok.
Ardından Türkiye’nin önündeki büyük projeleri
anımsattı:
- Avrupa’da hava çok iyi değil. Bu ortamda ülkemizin büyük projelerinin finansmanı için yabancı
bankalar çok istekli davranmayabilir. Türk bankalarının gücü de büyük projelerin hepsine destek olmaya
yetmeyebilir.
O gün öğlenden sonra bu tedirginliğin ne anlama
geldiği anlaşıldı. 3’üncü köprü ve bağlantılı otoyol projesine hiç teklif veren olmadı. Şartname alan şirket ve
gruplar, finansman paketini oluşturmakta zorlanacak-
larını görüp, işe baştan soyunmamayı yeğledi.
Bunun üzerine hükümet, 3’üncü köprü ihalesi
paketinden otoyolları çıkardı. Bedel ilk haline göre
yarıya indi. İhale yenilendi, bilindiği gibi İbrahim
Çeçen Holding-Astaldi Konsorsiyumu en iyi teklifle işi
alıp, köprünün ayaklarını neredeyse bitirme noktasına
geldi.
SOCAR Türkiye’nin Petkim Yarımadası’nda yürüttüğü 10 milyar dolarlık Star Rafinerisi için 23 bankanın
katılımıyla sağladığı 3.29 milyar dolarlık kredi imzalandığı sırada, Ocak 2012’deki sohbeti anımsadım.
Aynı gün anımsadığım bir başka ayrıntı da,
Türkiye’nin en büyük grubu Koç Holding’in Tüpraş’ın
alımı sırasında çok büyük borçlanma yapmak yerine,
Migros’u satıp, kaynağın bir bölümünü oradan karşılama yolunu seçmesi oldu.
Bunlar dikkate alındığında, SOCAR Türkiye’nin
5.6 milyar dolara mal olacak Star Rafinerisi için 3.29
milyar dolar kredi sağlamasının önemi çok daha iyi
ortaya çıkıyor.
SOCAR’ın Azerbaycan’ın devlet şirketi olmasından
hareketle, “Arkasında Azerbaycan devleti var. Kredide
bunun da rolü olmuştur” diye düşünülebilir...
Bu bakışa SOCAR Türkiye CEO’su Kenan Yavuz
anında itiraz ediyor:
- SOCAR Türkiye, yüzde 100 Azerbaycan sermayeli
özel Türk şirketidir.
Büyük projelere kaynak bulmanın hiç de kolay
olmadığı bir ortamda 23 bankanın 3.29 milyar dolarlık
riske imza atması, SOCAR Türkiye’ye, Azerbaycan’a ve
Türkiye’ye güveni ortaya koyuyor.
bakış
ALTERNATİF
KORİDORLAR
ENERJİDE İTHALAT
MALİYETİNİ
DÜŞÜRÜYOR
Türkiye’nin enerji tüketiminin yüzde 90’ı doğal
gaz ve kömürden sağlanIYOR. bu da çok
büyük ölçüde ithalat ile gerçekleşiyor. TANAP
Projesi’nin alternatif enerji koridoru yaratma
ve rekabetçi enerji maliyetleri sağlaması ile
Türkiye’nin enerji ithalat faturasını aşağıya
çekmesi bekleniyor.
36 |
Energy Of Turkey
U
luslararası Enerji Ajansı (UEA) verilerine göre birincil enerji talebindeki OECD-dışı ülkelerin payı 1990
yılında yüzde 46 iken, 2011 yılında
yüzde 57’ye ulaştı ve bu artışın devam ederek
2035 yılında yüzde 66 olması bekleniyor. Türkiye ekonomisinde son 10 yıllık süreçte önemli
bir büyüme gerçekleşmiş iken bunda faizlerin
gerilemesi ve enflasyonun tek haneli seviyelere inmesi etkili oldu. Türkiye’nin toplam enerji
tüketiminin yaklaşık %90’ını petrol, doğal
gaz ve kömürden sağlanmakla birlikte enerji
ihtiyacını büyük ölçüde ithalat ile karşılıyor.
2009’da enerji faturası 29,9 milyar dolar olan
Türkiye için bu rakam 2013’te 55,92 milyar
dolara yükseldi. Türkiye’nin cari açığının
büyük bir kısmını enerji ithalatı oluşturuyor.
Orta Vadeli Program’a göre ise Türkiye’nin
potansiyel büyüme oranının altında büyüyeceği öngörülürken bu noktada uzun vadeli ve
enerji faturasını azaltıcı tedbirlerin uygulanması gerekliliği ortaya çıkıyor.
2014
| 37
bakış
ENERJİ TALEBİ GELİŞMEKTE
OLAN ÜLKELERDE HIZLA
ARTACAK
2035 yılına kadar global
ekonomide yıllık ortalama
yüzde 3,6’lık reel büyüme
varsayımı ve nüfusta beklenen yaklaşık 1,7 milyarlık
artış, enerji tasarrufu için
yeni politikalar ve projeler
gerçekleştirilse bile artan
enerji talebini karşılamak
için gelecekte daha çok
enerji kaynağını gerekli
kılıyor. Enerji talebinde beklenen net artışın
yüzde 90’ı gelişmekte olan
ülkelerden kaynaklanıyor.
Uluslararası Enerji Ajansı
verilerine göre, ülkemizde
enerji kullanımı 2015 ile
2030 yılları arasında yıllık
yüzde 4,5 civarında büyüme oranıyla artmaya devam
ederek, gelecek on yılda
yaklaşık iki katına çıkacağı
öngörülüyor.
2013 sonu itibarıyla,
mevcut boru hatlarımızla,
383 milyon varil ham petrol
taşındı. 2013 yılı sonu itibarıyla toplam 37,3 milyar Sm3
yurtiçi doğal gaz satışının
yüzde 24’ü sanayide, yüzde
24’ü konutlarda ve yüzde
35,5
milyar Sm3
Türkiye’nin 2013 yılı doğalgaz
tüketim miktarı
31
milyar m3
TANAP Projesinin tam
kapasitede ulaşacağı yıllık
kapasite
% 53
Türkiye’nin doğalgaz
ithalatında Rusya’nın payı
TANAP GÜNEY GAZ
KORİDORUNUN
GERÇEK ADIMI
DİVİD Başkanı Fatih Baltacı
Türkiye’nin mevcut doğalgaz
ithalat kontratlarının toplamı
yıllık yaklaşık 52 bcm, gerçekleşen
ithalat miktarı ise yaklaşık
olarak 46-47 bcm. Görülüyor
ki Türkiye’nin mevcut sorunu
imzalanmış kontrattan ziyade iletim
sisteminin dönem dönem yetersiz
kalmasıdır. Türkiye’nin doğalgazda
dışa bağımlılığı bir gerçektir. Bu
bağımlılığı azaltmanın ise iki yolu
vardır. Bunlarda ilki yurtiçinde
gerekli arama-üretim adımları
atılarak yerli kaynak üretiminin
arttırılması. Türkiye olarak özellikle
devlet şirketi TPAO’nun yabancı
firmalarla yaptığı anlaşmalar gerek
kaya gazı arama üretiminde gerekse
de Doğu Akdeniz ve Karadeniz’de
yaptığı çalışmalar son derece
38 |
Energy Of Turkey
52’si elektrik sektöründe tüketildi. Türkiye’nin ulusal iletim
şebekesi vasıtasıyla ithal
ettiğimiz doğal gazın tüketim
noktalarına ulaştırılmasını
sağlayan doğal gaz boru hattı
sisteminin toplam uzunluğu
BOTAŞ 2013 Sektör Raporu’na
göre 2013 yılı sonu itibarıyla 12
bin 292 km ve 72 ile doğal gaz
arzı sağlandı.
önemli. Diğer yol ise yurtdışındaki
gaz sahalarına ortak olmak. TPAO
bu konuda SOCAR’ın Shah Deniz 2
projesindeki ortaklık payı arttırılarak
son derece önemli bir adım atmış
oldu. Dışa bağımlılığın etkisinin
azaltılmasının bir diğer yolu ise
doğalgaz depolama tesislerinin
kullanılması. Türkiye’nin TPAO’ya
2.6 bcm’lik Kuzey Marmara ve
Değirmenköy Yeraltı Depolama
Tesisi şu an için tek mevcut
depodur. TANAP devreye girecek
zamanlama itibariyle de Türkiye’de
talebin bir arz ihtiyacı olduğu
zamana denk geliyor. Zamanlaması,
hacmi, güvenli bir kaynaktan
gelecek olması projeyi Türkiye
için daha da önemli ve makul hale
getiriyor. TANAP Avrupa’nın arz
güvenliği anlamında oldukça önemli
olan, uzun sürelerdir hayali kurulan
‘Güney Gaz Koridorunun’ hayata
geçirilmesi için atılan ilk gerçek
adım olacaktır.
DOĞALGAZDA TEDARİK
ÇEŞİTLİLİĞİ YETERİNCE
SAĞLANAMADI
Türkiye çevresinde çok ciddi
anlamda doğal gaz rezervi
zengini ülkeler olmasına rağmen tedarik çeşitlendirmesine
gitme ve uygun maliyetten
gazı tedarik etme anlamında
bir ilerleme tam anlamıyla kaydedilmedi. Türkiye
tükettiği doğal gazın yaklaşık %53’ünü sadece tek bir
kaynaktan, Rusya’dan alırken
İran’dan ise yıllık yaklaşık 7,5
milyar metreküp civarındaki
bir gazı oldukça yüksek bir
maliyetten temin ediyor. Türkiye bölgesinde doğal gaz ve
enerji kaynaklarına yakın bir
durumda olduğu için bölgesinde enerji çeşitliliğini sağladığı
takdirde enerji maliyetlerini
de bir miktar daha aşağı çekebilme potansiyeline sahip.
Buna yönelik Azerbaycan ve
Türkiye ortaklığı ile gerçekleştirilen TANAP projesi bölgenin
enerji arenasında çok önemli
ve ciddi potansiyeli olan bir
örnek teşkil ediyor. Şah Deniz
2 sahasından çıkarılan gaz bu
Türkiye’nin
cari açığının
büyük bir
kısmını enerji
ithalatı
oluşturuyor.
YILLAR İTİBARİYLE DOĞAL GAZ İTHALAT
MİKTARI
2000 yılından itibaren doğal gaz ithalatı Türkiye’nin enerji ihtiyacına paralel olarak artıyor.
Grafik 9. Yıllar İtibarıyla Doğal Gaz İthalat Miktarları (Milyon Sm3)
45.000
40.000
35.000
30.000
25.000
20.000
şekilde Türkiye üzerinden
Avrupa’ya ulaşabilecek ve
Türkiye uzun dönemde Rusya
ve İran ile anlaşma yenileme
döneminde pazarlık gücünü artırma fırsatı bulacak.
Türkiye projeye ortaklığı ile
birlikte doğal gaz temininde
sadece ithalatçı konumundan
çıkarak kendi ürettiği gazı
tüketmiş olacak. Türkiye
halen İran’dan aldığı her 1000
metreküplük gaza yaklaşık
490, Azerbaycan’dan aldığı her
1000 metrekare gaza da 330
dolar ödüyor. Türkiye TANAP
Projesi tamamlandığında
Şahdeniz gazını daha da uygun fiyatlarla tüketme imkanı
bulacak.
ŞAHDENİZ İLE DOĞALGAZ
FİYATLARINDA REKABETÇİ
YAPI GÜÇLENECEK
Hazar Denizi’deki 1,4 trilyon
metreküplük rezerviyle dünyanın sayılı doğalgaz yataklarından birisi konumunda
bulunan Şahdeniz doğalgaz
havzasının Türkiye’nin bölgesinde enerji arz güvenliğinin
sağlanması ve doğal gazda
fiyat rekabetinin artması
adına büyük katkılar yapması
bekleniyor. Projede Türkiye
adına yüzde 19 hissesi bulunan TPAO ve projede yüzde
30 hissesi bulunan BOTAŞ
Türkiye’nin ithal doğal gaz
ihtiyacının karşılanmasına
yardımcı olacak. Projenin ilk
etabı tamamlandığında yıllık
16 milyar metreküp gazın 6
milyar metreküpünü kendi
iç tüketiminde kullanacak
olan Türkiye, kalan 10 milyar
metreküplük gazın da TAP ile
birleşmek üzere Avrupa’ya
geçişine ev sahipliği yapacak.
İkinci etabı da tamamlandığında yıllık 31 milyar metreküp
kapasiteye ulaşması beklenen
proje ile Türkiye güvenli bir
doğalgaz kaynağına erişmenin
yanı sıra gazın kaynağında da
kamu şirketlerinin ortaklıkları
ile pay sahibi oluyor.
15.000
10.000
5.000
0
2000 2001 2002 2003 2004 2005
İthalat Miktarları
2006 2007 2008 2009
14,5 16 17,3 20,8 21,7 26,5 30,2 35,8 37,1 33
2010
31,9
2011
2012
2013
39 42,3
35,4
YILLARA GÖRE TOPLAM ENERJİ İTHALAT
MALİYETİ
Son 10 yılda Türkiye’nin enerji maliyetlerindeki artış 2009 krizi
haricinde her yıl düzenli olarak artış gösterdi.
Grafik 7. Yıllar İtibarıylaToplam Enerji İthalat Maliyeti
Miylar $
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
Enerji İthalatı
20022003 2004200520062007 20082009 2010 2011 2012 2013
9,20 11,58 14,4121,2628,8633,8848,2829,9138,49 54,1060,10 55,92
Kaynak: ETKB ve TÜİK verileri
Doğal Gaz Talebi
Düşmeyecek
EPDK Tarifeler Dairesi Başkanı
Hasan Alma
Nüfus yapısına, doğal gaza
erişim oranında öngörülen
artışa, geçmiş performansına
bakıldığında görünür gelecekte
Türkiye’nin doğal gaz talebinde
bir düşme beklemek mümkün
değil. TANAP’ın, enerji alanında
yüzyılımızın ilk çeyreğine
damgasını vuracak bir başarı
hikayesi olacağı kanaatindeyim.
Bu vesileyle kadim TürkiyeAzerbaycan dostluk ve
kardeşliğinin TANAP ile yeni bir
boyut kazanacağını belirtmek
isterim. TANAP elbette sadece
Türkiye-Azerbaycan ilişkileri için
değil Türkiye-Avrupa ilişkileri
açısından da son derece ikbal
vadeden bir proje. Türkiye’nin
arz güvenliğinin sağlanmasına
katkısı olacak ve aynı zamanda
Türkiye’nin enerji merkezi olma
hedefine de katkısı olacak olan
TANAP, Avrupa’nın bahsi geçen
arz açığına da cevap verecek.
TANAP Azerbaycan gazının
yanı sıra Kuzey Irak ve Doğu
Akdeniz gazını da taşımaya aday,
hatta Türkmenistan gazının
taşınması da ilerisi için mümkün
gözükmekte. Dolayısıyla
TANAP, aynı anda çok sayıda
ve farklı boyutlarda faydayı
ve fırsatı hem Türkiye’ye hem
de üretici ya da tüketici bölge
ülkelerine sunan örnek bir proje
konumunda.
2014
| 39
RÖPORTAJ
“Avrupa’nın
En İyi Entegre Enerji
Oyuncusu Olmak
İstiyoruz”
2012 yılında Esso Schweiz GmbH şirketini ExxonMobil’den devralan SOCAR
Energy İsviçre, SOCAR’ın Batı Avrupa’da yürüttüğü ilk faaliyet olması
sebebiyle oldukça stratejik bir öne sahip. Ülkede 170 petrol istasyonuna
sahip olan SOCAR Energy İsviçre CEO’su Edgar Bachmann, SOCAR’ın İsviçre
pazarına girmesinin İsviçre açısından da farklı bir deneyim olduğunu ve bu
gelişmenin sektörde 20 yıldan uzun süredir gerçekleşmiş en önemli değişim
olduğunu söylüyor ve ekliyor: “SOCAR’ın uzun vadeli arzusu, Avrupa
pazarlarındaki en iyi entegre enerji oyuncusu olmak.”
S
OCAR İsviçre’de 170
petrol istasyonu
açarak doğrudan
Avrupa Enerji
piyasasındaki tüketicilerle
buluştu. Esso markasının
bünyesine katılması ile
SOCAR’ın Avrupa’daki
konumunda ne gibi değişikler olduğunu anlatabilir
misiniz?
Genel merkezi Zürih’te
bulunan SOCAR Energy
İsviçre, İsviçre’de SOCAR’ın
yürüttüğü downstream (petrol ürünleri satış, pazarlama
40 |
Energy Of Turkey
ve dağıtımı) operasyonlarına
ilişkin faaliyetlerden sorumlu
olan yeni kurulan bir şirket.
SOCAR, 1 Temmuz 2012 yılında, Esso akaryakıt istasyon
ağı dahil olmak üzere tüm
Esso Schweiz GmbH şirketini
ExxonMobil’den devraldı.
İsviçre operasyonu, SOCAR’ın
Batı Avrupa’daki “downstream” operasyonlarına ilişkin
yürüttüğü ilk faaliyetti ve
bu sebeple tüm sektör için
oldukça önemli… SOCAR’ın
İsviçre pazarına girmesi
İsviçre açısından da farklı bir
İsvİçre
pazarında
kendİne özel
bİr yer edİnen
SOCAR’ın
yenİ logosu
pazarda
şİmdİden
yüksek kabul
gördü.
deneyim oldu. Çünkü sektöre
bu giriş, İsviçre akaryakıt
istasyonu sektöründe 20
yıldan uzun süredir gerçekleşmiş en önemli değişim olarak
değerlendiriliyor.
SOCAR İsviçre pazarına pek
çok yenilikle birlikte girdi.
Öncelikle yeni bir tasarım ile
İsviçre pazarında kendine özel
bir yer edinen SOCAR’ın yeni
SOCAR logosu pazarda şimdiden yüksek kabul gördü.
SOCAR birkaç yıldır
İsviçre’de bulunan bir başka
önemli şirketi daha işletiyor:
2014
| 41
RÖPORTAJ
SOCAR Trading. Bu kuruluş tamamen uluslararası
arenaya odaklanıyor. SOCAR
Trading, SOCAR’ın uluslararası pazarlama ve kalkınma
şubesidir. Şirket, uluslararası pazarlarda ham petrol
ve petrol ürünleri ticareti
yapıyor. Genel merkezinin
Cenevre/İsviçre’de bulunmasına rağmen, İsviçre
akaryakıt pazarında faaliyet
göstermiyor.
İsviçre, konumu ve bağlantıları ile İtalya, Fransa ve
Almanya’ya açılan önemli
bir kapıdır. SOCAR coğrafik
olarak stratejik bir öneme
sahip olan İsviçre’de başka
yatırımlarda bulunacak mı?
SOCAR, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in
girişimlerinin ardından,
2007 yılından bu yana petrol
ve benzin alanında downstream operasyonlarına
ilişkin büyük bir uluslararası
gelişim programı başlattı.
İsviçre downstream
pazarına girilmesi, SOCAR
Grubu’nun uluslararası
mecrada, downstream
pazarlarında büyümesine
yönelik attığı önemli bir
adım niteliğinde; elde edilen
deneyim ve uzmanlık ileriki
yıllarda daha fazla büyüme
kaydetmek üzere kullanılabilir. SOCAR’ın uzun vadeli
arzusu, Avrupa pazarlarındaki en iyi entegre enerji
oyuncusu olmak.
Avrupa pazarı ile Hazar
Denizi Bölgesi ve Güneybatı Asya enerji sektörleri
arasındaki fark nedir?
Avrupa için enerji sektörü ekonomik büyüme ve
rekabetçilik ile sosyal ve
bölgesel uyumu destekleyen
önemli unsurlardan biri.
Avrupa’nın enerji tedariki,
önemli ölçüde benzin ve
petrol ithalatına bağlı. Tüm
42 |
Energy Of Turkey
bunların ışığında, söz konusu
sektör, AB dâhilinde en büyük
öneme sahip sektör olarak
dikkate alınmalıdır. AB’nin
enerji geçişi sürdürülebilirlik,
rekabetçilik ve finansal olarak
karşılanabilirlik unsurlardan
oluşan üç aşamalı zorlu bir
süreçtir.
Hazar Denizi Bölgesi
dünyadaki en eski petrol
üretim alanlarından biri ve
global enerji üretimi kaynağı olarak önemi gittikçe
artıyor. Bu alanda hem Hazar
Denizi’nde bulunan açık deniz
petrol yatakları hem de Hazar
Havzası’nın kıyı sahalarından gelen önemli petrol ve
doğal gaz rezervleri bulunuyor. Karakteristik olarak bir
petrol üretim alanı olan Hazar
Bölgesi’nin doğal gaz üreticisi
olarak önemi de hızla artış
gösteriyor.
Güneydoğu Asya’daki enerji
talebi, 1990 yılına kıyasla iki
buçuk katı oranında arttı ve
dünya üzerindeki en hızlı büyüme oranına sahip. Ekonomik ve demografik eğilimler,
bölgedeki enerji kullanımını
kişi başına küresel ortalamanın yarısı oranında artırarak
gelecekte kat edilecek büyümeye işaret ediyor. Güneydoğu Asya’daki ülkeler giderek
daha büyük enerji tüketicileri
halini aldıkça ve küresel enerji
pazarlarına daha fazla katılım
gösterdikçe, ilgili hükümetler
Avrupa ülkelerinin de karşılaşmış olduğu zorluklarla yüz
yüze gelecek.
SOCAR İsviçre yeni yatırımları ile Zürih ve Cenevre hava
alanlarında hava aracı yakıt
hizmetleri vermeye başladı.
Şirketinizin faaliyet alanını
Avrupa’daki diğer hava alanlarına genişletmeyi düşünüyor musunuz?
İsviçre’de elde etmiş olduğumuz deneyim ve uzmanlık
ileriki yıllarda Avrupa’daki
170
ADET
SOCAR’ın İsviçre’de sahip olduğu
petrol istasyon sayısı
diğer hava alanlarına doğru
genişlemek üzere kullanılabilir. SOCAR’a ilişkin amacımız
havacılık sektöründe bir
uzmanlık merkezi olmaktır.
Azerbaycan gazı Güney Gaz
Koridoru ile Türkiye ve İtalya
yoluyla Avrupa’ya taşınacak.
İtalya’dan İsviçre’ye doğal
gaz getirmeyi ve bölgenizdeki
diğer ülkelere gaz tedarik
ederek doğal gaz dağıtım
sektörüne girmeyi planlıyor
musunuz?
İsviçre Hükümeti ve Azerbaycan Cumhuriyeti arasında
imzalanan enerji politikası
alanındaki dostluk ilişkileri
kapsamında da görülebileceği
gibi, İsviçre’de halen gelişme
potansiyeli bulunuyor.
SOCAR İsviçre, dünyaca ünlü
Montreux Caz Festivali’ndeki
sponsorluğu ile dikkat çekiyor.
geliştirdikleriyle yakından
ilgileniyoruz. Umarım gelecekte deneyimlerimizi ve en
iyi yöntemlerimizi paylaşıp
karşılıklı olarak birbirimizden
birçok şey öğrenebiliriz.
Yakın zamanda İsviçre
downstream pazarına girilmesi
ve SOCAR’ın İsviçre enerji
sektöründe petrol ve diğer
alanlardaki olası stratejik gelişmeleri ile İsviçre ve Azerbaycan arasındaki enerji iş birliği
gelecek yıllarda genişleyip
derinleşebilir. Bu bağlamda,
doğal gaz gelecekte çok daha
önemli bir rol oynayabilir. Tüm
seçenekleri dikkate alıyoruz.
SOCAR’ın Türkiye’deki
faaliyetlerini takip ediyor
musunuz?
Bir İsviçre şirketi olan SOCAR Energy İsviçre olarak
Türkiye’de bulunan SOCAR’ın
faaliyetlerine müdahil değiliz.
Ancak, Türkiye’deki meslektaşlarımızın şirketlerini nasıl
İsVİçre
downstream
pazarına
gİrİlmesİ, SOCAR
Grubu’nun
uluslararası
mecrada,
büyümesİne
yönelİk attığı
önemlİ bİr adım
nİtelİğİnde.
Avrupa’nın gelecekteki enerji
ihtiyaçlarına ilişkin tahminleriniz nelerdir ve sizce ne tür
stratejiler geliştirilmelidir?
Çin ve Hindistan gibi nüfus
açısından dev ülkeler de dahil
olmak üzere, gelişmekte olan
milletler, sanayileşerek, altyapı
inşa ederek ve taşımacılık kullanımını arttırarak ekonomik
büyümenin en yoğun enerji
tüketilen aşamasına geçiyorlar.
Talep baskıları enerji kullanımında daha fazla verimliliği ve
alternatif tedariki tetikleyecek;
ancak tüm bunlar tek başına
büyüyen talep gerilimini tamamen karşılamaya yetmeyebilir.
İnovasyon, enerji tartışmasındaki iklim, enerji ve endüstriyel rekabet boyutlarının
sınırlarını aşan birleştirici bir
unsur niteliğinde. İnovasyon
olmaksızın Avrupa güvenli,
rekabetçi ve sürdürülebilir
enerji tedariki sağlamaya
ilişkin hedeflerine ulaşamayacaktır. İnovasyona ilişkin
üç zorlu durum bulunuyor: yeni teknolojiler için
maliyetin düşürülmesi, para
akışı sağlamak için yatırımcı
güveninin sağlanması ve
müşterileri bağlamak için
yeni iş modelleri oluşturup
enerji verimlilik olanaklarından faydalanma.
Ekonomik büyümeyi
yavaşlatabilecek politikaları
benimseyerek milyonlarca
kişiyi hayal kırıklığına uğratmak da bir çözüm olmayacağı
gibi politik olarak da uygun
değil.
Yakın zamanda, SOCAR
İsviçre Montreux Caz
Festivali’nin 6 sponsorundan
biri oldu. Bununla bağlantılı
olarak SOCAR İsviçre’nin
sanata verdiği öneme ilişkin
neler söyleyebilirsiniz?
Dünyaca ünlü Montreux
Caz Festivali’ndeki sponsorluğu ile SOCAR, gelişmekte
olan İsviçre kökenine olduğu
kadar kültüre olan uluslararası bağlılığını da vurguluyor.
Caz Festivali SOCAR’a tüketiciler ve iş ortakları ile ilişkilerini geliştirmesine yönelik
harika bir ortam hazırladı.
Söz konusu sponsorluk da
şirketin 2014 yılındaki üstün
başarıları arasında yer aldı.
Montreux Caz Festivali’nin
dünya çağındaki kusursuz
saygınlığı, süregelen İsviçre
geleneği ve en iyi kalitede
müziğe katkıları SOCAR’ın
yüksek kaliteli, modern ve
müşteri odaklı hizmetleri ile
tam olarak uyuşan özelliklerdir. Öte yandan, SOCAR’ın
anavatanı Azerbaycan, modern ve geleneksel caz biçimleri ve uluslararası saygınlığa
sahip caz sanatçıları ile iftihar
eden zengin bir caz kültürü
geçmişine sahip.
2014
| 43
AKTÜEL
44 |
Energy Of Turkey
RÜZGAR
ENERJİSİNDE TÜRKİYE
POTANSİYELİNİ
DEĞERLENDİRİYOR
İklim değişikliği ile mücadelede en güçlü politika
araçlarının başında yenilenebilir enerjinin
yaygınlaştırılması, enerji verimliliğinin arttırılması
ve yeni teknolojilerin kullanılması geliyor. Bir
petrokimya şirketi olarak yenilenebilir enerji
alanında da yatırımlarına yön veren Petkim Aliağa’da
yeni kuracağı rüzgar enerjisi santrali ile yenilenebilir
enerji alanında ilk yatırımını yapıyor.
2014
| 45
AKTÜEL
T
ürkiye’de sanayinin temel girdileri
arasında yer alan
enerji sektöründeki büyüme rakamları, gelişmiş ülkelerinkine
kıyasla oldukça yüksek. Son 10
yılda Türkiye, elektrik ve doğal
gaz tüketim artış oranları
bakımından Avrupa’da ilk,
dünyada ise Çin’den sonra
ikinci sırada yer alıyor.
Özellikle gelişmekte olan
ülkelerin enerji ihtiyacı göz
önünde bulundurulduğunda
günümüz şartlarında enerji
üretiminde yoğun şekilde
kullanılan fosil yakıtlar yüksek
maliyeti, çevreye zararlı bileşenleri açığa çıkarması ve hızla
tükenmekte olan kaynaklar olması nedeniyle yeni alternatif
enerji kaynaklarına geçilmesi
yönünde bir baskı yaratıyor.
Rüzgar enerjisi de gelişen teknoloji ile birlikte solar, hidro,
jeotermal ve biyo yakıtları gibi
yenilenebilir enerji kaynaklarının başında geliyor.
RÜZGAR ENERJİSİNİN
AVANTAJLARI DİKKAT
ÇEKİYOR
Elektrik üretim tesisleri
içerisinde rüzgar enerjisi
santralleri, düşük potansiyel
riskler taşımaları, kurulum sürelerinin kısa olması ve yatırım
maliyetlerinin alternatif enerji
yöntemlerine göre düşük
olması ve dışa bağımlı olmayan elektrik tesislerin olması
nedeniyle özellikle son 5-10
yılda rüzgar enerjisi ile elektrik
üretimi büyük bir potansiyel
oluşturuyor.
Türkiye’yi de rüzgar enerjisi
yönünden ele aldığımızda
Türkiye Rüzgar Enerjisi
Birliği’nin Ocak 2014’te yayınladığı Rüzgar Enerjisi İstatistik
Raporu’na göre 2007’de rüzgar
enerjisi kurulu gücü 146,3 MW
iken bu rakam 5 yılda radikal
bir artış göstererek 2013 yılında 2958,45 MW’a yükseldi. Bu
46 |
Energy Of Turkey
Alaçatı Türkiye’de
Rüzgar Enerjisinden
yararlanan başlıca
yerlerden biri.
Mustafa Serdar
AtaseveN
TÜREB Başkanı
Rüzgar enerjisi geçtiğimiz
yıllarda hızlı gelişim gösterdi.
Elektrik üretimindeki birim
maliyetleri azalttı. Böyle
olunca dünya genelinde
rüzgara ilgi arttı. Özellikle
petrokimya şirketinin rüzgara
yatırım yapması bize göre
çevreye duyduğu hassasiyeti
ve önemi gösteriyor. Karbon
emisyonunun azaltılmasında
ve küresel ısınma ile mücadelede rüzgar enerjisi önemli.
Bu anlamda Petkim’i tebrik
ediyoruz. Türkiye’ye kurulan
her bir KW rüzgar santrali,
ülkemizin dışa bağımlılığını
azaltır. Biz de doğal gaz yok
ve elektrik üretimimizin
yaklaşık yarısını doğal gazdan
elde ediyoruz. Yerli kaynak
olan rüzgarı kullandığımızda
kaynağına para ödemediğimizden ithalatı azaltıcı etkisi
var. Rüzgardan üretilen 1
KW’lık enerji bile, yurt dışından alacağımız doğal gazdan
tasarruf etmemizi sağlar.
rakamın daha da artması adına
21 Mayıs 2009 tarihinde yayınlanan Elektrik Enerjisi Piyasası ve
Arz Güvenliği Strateji Belgesi’ne
göre rüzgar enerjisi kurulu gücünün 2023 yılında 20 bin MW’a
çıkarılması hedefleniyor.
Rüzgar enerjisinin potansiyeli
ile ilgili konuşan Türkiye Rüzgar
Enerjisi Birliği Başkanı Serdar
Ataseven rüzgar enerjsinin
geçtiğimiz yıllara göre gösterdiği
hızlı gelişimi elektrik üretimindeki birim üretim maliyetlerinin
azalmasına bağlayarak, “Rüzgar
enerjisinde Tüm yenilenebilir
kaynaklara olan ilgi büyük. Ama
bunların içinde hızla yaygınlaşan rüzgar enerjisi diyebiliriz.”
diyor. Ataseven bu konuda dünyada potansiyel içeren yöreler
olduğunu belirterek, “Avrupa
belli bir doygunluğa ulaştı ama
Orta Doğu, Türki Cumhuriyetler
TÜRKİYE KURULU GÜCÜNÜN KAYNAKLARA
GÖRE DAĞILIMI (2012)
Türkiye’deki rüzgar enerjisi son 5 yılda önemli bir artış kaydetmekle birlikte geleceğe dönük ciddi bir potansiyele de sahip.
Kaynak: EÜAŞ Türkiye’de Rüzgar Enerjisi Raporu
ve Afrika’da bakir alanlar var.
Teknolojisini geliştiren ülkeler
bakir alanlara doğru eğilim
gösteriyorlar.” diyor.
PETKİM, RÜZGAR ENERJİSİNİN
POTANSİYELİNİ AÇIĞA
ÇIKARIYOR
İzmir Aliağa’daki Petkim
Yarımadası’na inşa edilecek ve
tesislerin elektrik enerjisi ihtiyacının karşılanmasında önemli
bir yer tutacak Petkim RES toplam 51 MW kurulu güce sahip
olacak ve ilk fazı tamamlandığında Petkim’in elektrik üretim
kapasitesini yüzde 12 artıracak.
2015 yılında tamamlanacak ilk
fazı 27 MW ve 2016’da hizmete
girecek; ikinci fazı da 24 MW
kurulu güç kapasitesine sahip
olacak olan Petkim RES, Petkim
Yarımadası’ndaki enerji ihtiyacına yapacağı katkıdan öte hem
bölgenin temiz enerjiye olan
ihtiyacına hem de Türkiye’nin
yenilenebilir enerji kapasitesine
katkıda bulunacak. Petkim RES
bununla birlikte Petkim Yarımadası’ndaki enerji ihtiyacımıza
yapacağı katkıdan öte hem
bölgenin temiz enerjiye olan
ihtiyacına hem de Türkiye’nin
yenilenebilir enerji kapasitesine
katkıda bulunacak.
Petkim’in Alstom ile birlikte
kuracağı rüzgar enerjisi santrali
hakkında konuşan TÜREB Başkanı Mustafa Serdar Ataseven Petkim’in kendi çalışma
sahasında toplamda 17 adet 3
MW’lık Alstom türbinlerinden
ve rüzgar çiftliğinden oluşacak
bir santral kurduğunu belirterek bu yatırımı bir Petrokimya
şirketi olan Petkim’in yapmasını
ve yenilenebilir enerji olarak
rüzgar enerjisinin tercih etmesinin sevindirici bir gelişme
olduğunu belirtiyor: “Bu da
şunu gösteriyor ki Türkiye’de
rüzgar potansiyeli yüksek olan
bölgelerde her türlü yatırımcı
rüzgar yatırımı yapabiliyor. “
Bu şekilde Petkim’in çevreye
duyarlı şirket imajını güçlen-
20
55
51
bin MW
Mehmet Kara
Enerji Günlüğü / Genel Yayın
Yönetmeni, Dünya Gazetesi /
Enerji Editörü
Günümüzde enerji kaynağının sadece yerli değil aynı
zamanda yenilenebilir olması da büyük önem taşıyor.
Güneş enerjisi yatırımları
henüz beklenen, istenen hıza
ve seviyeye ulaşılabilmiş değil. Türkiye’nin enerjide dışa
bağımlılıktan kurtulması için
yerli kaynaklarını devreye
sokması gerekiyor. Türkiye
rüzgâr, güneş, jeotermal ve
biyoyakıt gibi kaynakları devreye sokarak hem yerli hem
de yenilenebilir alanında
ilerleme sağlayabilir. Buna
dönük adımlar son yıllarda
hızla atılıyor. Rüzgârda 3 bin
MW’ye varan bir kurulu güç
devrede. 2023 yılında 20 bin
MW’ye ulaşılması hedefleniyor. Petkim Aliağa’daki
rüzgâr tesisi, diğer şirketlere
de, hem maliyet düşürme
hem de çevre hassasiyetleri
konusunda neler yapılabileceğine dair iyi bir örnek
sayılabilir.
Rüzgar enerjisi 2023
kurulu güç hedefi
milyon Euro
Petkim’in Alstom ile kuracağı
rüzgar santralinin proje bedeli
MW
Petkim RES’in sahip olacağı toplam
kurulu güç miktarı
direceğini belirten Ataseven
diğer petrokimya şirketlerine
de Petkim’i şu sözlerle örnek
gösteriyor: “Petkim’den
sonra, benzer sektörlerdeki
şirketlerin yenilenebilir enerji
yatırımları süratle çoğalır diye
ümit ediyoruz.”
“PETKİM İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ
İLE MÜCADELEYE KATKI
SUNUYOR”
Son dönemde konvansiyonel
enerji alanlarına yatırım yapan
şirketler bile gerek yatırımlarını daha verimli kılmak
gerekse karbon salınımını
telafi ederek çevresel sorumluluklarını yerine getirmek
adına yenilenebilir enerji
kaynaklarına ilgi gösteriyor.
Enerji Günlüğü Genel Yayın
Yönetmeni Mehmet Kara’ya
göre ise SOCAR’ın Aliağa
Petkim’deki yerleşkesinde yer
alacak rüzgar santrali Petkim
tesislerinin enerji ihtiyacının
bir bölümünü çevreye zarar
vermeden ve düşük maliyetle
karşılayacak ve aynı zamanda
da şirketin iklim değişikliği
ile mücadeleye karşı katkı sunması anlamına geliyor.
TÜRKİYE RÜZGAR ENERJİSİ KURULU GÜCÜNÜN YILLARA GÖRE
KÜMÜLATİF DAĞILIMI
Türkiye’de rüzgar enerjisi kurulu gücü son 5-6 sene öncesine göre radikal bir artış yaşadı.
Kaynak: TÜREB Rüzgar Enerjisi İstatik Raporu, Ocak 2014
2014
| 47
RÖPORTAJ
48 |
Energy Of Turkey
MÜZİKSEVERLER
BENİ OLDUĞUM GİBİ
KABUL ETTİLER
Dünyanın önde gelen muğam sanatçılarının arasında
yer alan Alim Qasımov, Azerbaycan halk müziğini
pek çok kişiye sevdirmeyi başarmış. Dünyanın
bir çok yerinde konserler veren Qasımov’un yeni
rotalarının arasında Meksika da var.
2014
| 49
RÖPORTAJ
T
ürkiye’de de belli
dönemlerde konserler veren Alim
Qasımov UNESCO
ödüllü bir sanatçı ve1996
yılından berri de kızı Fergane
ile sahne alıyor. Muğam sanatını icra etmeyi tasavvuf ehli
bir dervişin zikrine benzeten
Qasımov, bu şekilde insanların ruhuna ulaşabildiğini
söylüyor. “Benim halden hale
düşerek okumam insanları etkiliyor, dinleyicilerin
tüyleri diken diken oluyordu” diyen Qasımov, bu hale
gelene kadar eskiden katıldığı
konserleri kaydedip izlediğini
söylüyor.
Azerbaycan milli müziğinde
büyük başarılar elde ettiniz.
Zirveye ulaşana kadar aldığınız müzik eğitiminden ve
kendinizi nasıl geliştirdiğinizden bahsedebilir misiniz?
Benim muğam sanatçısı gibi
yetişmem, bir kader, bir alın
Alim Qasımov
1996’dan bu yana kızı
Fergana ile sahneye
çıkıyor.
50 |
Energy Of Turkey
yazısıdır. Buna kaderim gibi
bakıyorum. Allah’ın verdiği
sestir ve o ses Azerbaycan’ın
müzik sanatında Alim Qasımov
ismini tanıttı. Tabii ki, sadece
sesin olması her şey demek
değil. Sesin nasıl kullanıldığı
da önemli. Ben de bunun için
müzik eğitimi aldım. Birçok
sanatkârlarımızı yetiştirmiş
Asaf Zeynallı adına Bakü Müzik
Okulu’nu kazandım, Ağaxan
Abdullayev benim hocam oldu,
ondan eğitim aldım. Arif Babayev gibi sanatkârdan eğitim
aldım. Ardından, yaklaşık 30
yıl önce ilk konserler başladı,
sonra yavaş yavaş düğünlere
gitmeye başladım ve sonra yine
konserler oldu. Böylece bugünkü seviyeye ulaştım.
1999 yılında UNESCO’dan ödül
aldınız ve dünyada birçok turnelere çıktınız. Azerbaycan’ın
geleneksel özelliklerini içeren
bir müzik yabancılar tarafından nasıl karşılanıyor?
ALLAH’IN
BANA
BAHŞETTİĞİ
BU SES
BUGÜN ALİM
QASIMOV
İSMİNİ
DÜNYAYA
TANITTI.
UNESCO’nun uluslararası
müzik ödülünü alana kadar
da dünya, Azerbaycan müzik
sanatı, özellikle bizim muğamı biliyordu. Beni de az çok
tanıyorlardı. Ama 15 yıl önce
UNESCO ödülünü almam,
tabiri caizse, “okuyup, okuyup ehliyet” almak gibi bir
şeydi. Ondan sonra tabii ki,
dünya turnelerine çıktığımda
bana karşı ilgi daha büyük
oldu. Çünkü, sahneye sadece
Azerbaycan’dan gelmiş Alim
Qasımov gibi çıkmıyordum,
UNESCO uluslararası müzik
ödülünü almış kişi olarak
çıkıyordum. Böylece yabancı
müzikseverlerde ilgi yaratabildim.
Dilinizi anlamayan insanların
da söylediğiniz müziğin sözlerini anlamasını, hissetmesini hedefliyorsunuz. Bunun
için müziğinizde, nelere
dikkat ediyorsunuz, hangi
teknikleri kullanıyorsunuz?
Vallahi, bunun için somut
herhangi yöntemler, teknikler kullanmıyorum. Ben
buna dervişliğin, süfliliğin
bir biçimi olarak bakıyorum.
Onlar Allah kelamı ile insanlara etki ederler, ilgi çekmeyi
başarıyorlar; ben de kendi
müziğimle, icramla bunu
başarıyorum. Öyle ki, ben icra
edince düşünüyorum, bütün
varlığımla müzik alemine
dahil oluyorum ve beni
dinleyenler aynı hissi ister
istemez yaşıyorlar.
1996 yılından bu yana kızınız
Fergana ile sahneye çıkıyorsunuz. Kızınız ile sahneyi
paylaşmak fikri nerden
kaynaklandı?
Fergana Hanım’da bir yeteneğin olduğunu çocukluk
yaşlarından hissetmiştim ve
görüyordum ki, bu yetenek
sonsuz, yani tükenmez. Fergana evde kaval kullanıyordu, bir şeyler çalıp okuyordu.
Bazen hatta kavalla o kadar
uğraşıyordu ki elini bile yaralardı. Ara sıra ona 1-2 gazel de
öğrettirdim ve onları okurdu.
Nihayet, Fergana’nın 17 yaşına vardığında birlikte sahneye çıkmaya karar verdim.
1996 yılında Haydar Aliyev
adına sarayda aynı sahneyi
paylaştık. Bugüne kadar da
ortak icramız sürüyor ve birçokları için Alim Qasımov’un
kızı ile sahneye çıkması artık
olağanlaştı.
Çünkü, muğam sanatı herkesin kalbini rikkate getirebilir,
sadece yapmamız gereken
10-15 dakika dinlemek.
Alim Qasımov,
muğam sanatına jest ve
mimikleri ile yenilik getiren
bir sanatçı olarak tanınıyor.
Azerbaycan’da muğam sanatına jest ve mimiklerinizle
yenilik getiren bir sanatçı olarak tanınıyorsunuz. Muğam
sanatına karşı bu yenilikçi
yaklaşımı nasıl benimsediniz?
Tepkiler nasıl oldu?
Ben düğünlerde üstat
sanatkârlarla, hanendelerle
çok okudum. Öyle zaman oluyordu ki, aynı destgahi 2-3 kez
okudum. Yavaş yavaş ben kendim de anlayamadığım hallere
düştüm. Okumam kendimi de
etkiliyordu. Eskiden katıldığım
düğünleri kaydediyordum,
sonra da onları izliyordum.
Görüyordum ki, benim
halden hale düşerek okumam
insanları etkiliyor, onların
tüyleri diken diken oluyordu.
Bu nedenle, bunu kendime
alışkanlık haline getirdim.
Müzik dünyasından haberdar
olmayanlar benim durumumu
anlamıyorlardı, öyle oluyordu
ki, kendimi kontrol edemiyordum. Asıl müzikseverler ise
beni olduğum gibi kabul ettiler
ve bunların sayısı gittikçe
arttı. Anladılar ki, bu da bir
yetenek, bir yöndür ve Alim
Qasımovun icrası olağanüstü
olmalıdır. Şimdi İran’da bana
bazen diyorlar ki, sen artık
hanende değilsin, olağanüstü
olmanla o aşamayı geçmişsin.
Yani, benim için yerinden
kıpırdamamak, artık hiçbir şey
yapmamak diye bir şey yoktur.
Türkiye’nin size karşı olan ilgisini nasıl
değerlendiriyorsunuz?
Ben Türkiye’de çok konserler
verdim, ama hala orada iyi bir
menajerle karşılaşamadım.
Yani, Türkiye’de benim sanatımı, tabiri caizse, piyasaya
çıkaran olmamış. Ama kardeş
ülkede ben öyle dinleyicilere
karşılaştım ki, onlar Azerbaycan’dakilerden farksızlar ve
müziğimizi duyunca ağlıyorlar. Öyle ki, Türkiye’den
bir edebiyat öğretmeniyle
Fuzuli’den konuştuk, sonra
da onun gazelini okuduğum
muğama hayran kaldı. Tabii ki,
Fuzuli’nin gazelleri zor olduğu
gibi, makam da zor sanattır.
Onu herkes idrak edemiyor.
Nüfusumuzun % 10-20’si
muğamın ne demek olduğunu
anlayabilir. Bu dinleyici oranı
Türkiye’de de oluşmuş. Bu da
on binlerce insan demektir.
Ankara’da, Konya’da dini törenlere katıldım ve ilgi gördük.
Bu başka ülkelerde de böyle.
Alim Qasımov Kimdir?
1957 doğumlu Azeri ses
sanatçısı Alim Qasımov,
dünyanın önde gelen muğam
yorumcuları arasındadır. 1999
yılında Uluslararası Müzik
Konseyi tarafından UNESCO
Müzik Ödülüne layık görülen
Qasımov, Fransa, İngiltere,
Almanya, Belçika, İspanya,
Brezilya, Hong Kong, Japonya,
İran, ABD gibi birçok ülkede
konserler verdi. Azerbaycan
muğam sanatını tüm dünyada
tanıtarak, Azerbaycan
kültürünün dünyaya
yayılmasında etkili oldu.
Türkiye sanatçılarından en
çok kimleri dinliyorsunuz?
Beğendiğiniz müzisyenler
var mı?
Zeki Müren, Adnan Şenses,
Bülent Ersoy gibi sanatçıları
dinliyorum, onların icrasını
beğeniyorum. Çocukluğumda İbrahim Tatlıses’i
dinliyordum. Ama kendi
müziğimin haline girdikten
sonra onu pek fazla dinlemedim. Eski Türk müziklerini
dinlemeyi seviyorum, onların cd’lerini bulup dinlerdim,
sanki Azerbaycan’ın eski
müziği gibidir, aynı tarz aynı
icradır. Doğrusu, bugün
eski Türk müziği önceki gibi
dinlenmiyor, daha çok pop
müziği moda, ama her halde
Türkiye’de de güzel sanat
örnekleri vardır.
Bundan sonraki müzik hayatınızda neler yapmayı, hangi
projeleri gerçekleştirmeyi
hedefliyorsunuz? Birlikte
müzik yapmak istediğiniz
sanatçılar var mı?
Amerikalı dans grupları ile
belirli programların hazırlanması planlanıyor. Bu
birkaç yıl süren proje olabilir.
Zamanında biz grup halinde,
ABD’de, çeşitli yerlerde “Leyla ve Mecnun” eserini icra
ettik. Bu eserin belli bölümlerini “İpek Yolu” topluluk
yardımı ile tüm eyaletlerde
sahneye çıkardık. Bu, diğer
ülkelerde de oldu. Şimdi bu
dans grupları benim, “İpek
Yolu” ekibimin katılımıyla,
“Leyla ve Mecnun” eserini
yeni tarzda yapmak istiyorlar, bu yönde iş yürütülüyor.
Ayrıca, ilerideki aylarda
Meksika turnem planlanıyor.
Bu, neredeyse 1 ay sürecek.
İran orkestrası Bakü’ye gelmek istiyor. Onların, benim,
Fergana hanımın katılımı
ile birlikte konser programı
olabilir. Allah’ın yardımıyla
bu işler artık plandadır.
2014
| 51
KEŞİF
Tarİhİn İzlerİ İle
doğanın bİrleştİğİ kent:
Tif lis
Tarihi önem taşıyan İpek Yolu üzerinde bulunan
Tiflis, bugün Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı’nın
üzerinde yer alarak dünya üzerindeki stratejik
konumunu korumaya devam ediyor.
SİMGENUR GÜDEBERK
52 |
Energy Of Turkey
2014
| 53
KEŞİF
T
ürkiye’nin kuzeyinde bulunan
Gürcistan’ın başkenti Tiflis, geçmişten
bu yana Rusya’nın Kuzey
Kafkasya bölgesi, Türkiye
ve Güney Kafkasya’daki
Ermenistan ve Azerbaycan
arasında önemli bir konuma
sahip oldu. Tarihte İpek
Yolu üzerinde yer alan bir
kent oluşu, bugün ise, hem
yüzyılın dev projelerinden
Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru
Hattı hem de Kafkasya’nın
başlıca ulaşım yolu olan
Trans-Kafkasya tren rotası
üzerinde bulunması, Tiflis’e
değer kattı. Ayrıca, endüstri,
sosyal ve kültür merkezi olarak adından söz ettiren Tiflis,
doğal ve kültürel özellikleriyle tipik bir Kafkas kenti
olma özelliğini gösteriyor.
Geniş bir kültürel ve
mimarı yelpazeye sahip
Bugün yaklaşık 1.5 milyon
kişinin yaşadığı kentin Gürcüce ismi Tbilisi’nin isminin
bir efsaneden geldiği kabul
ediliyor. Bu efsaneye göre,
M.Ö. 5. yüzyılda ormanlarla kaplı olan Tiflis’te, ava
çıkan Kral Vahtang Gorgasal
eğitilmiş şahinini uçan bir
sülünün üstüne salar fakat
ne şahini ne de sülün geri
döner. Bir süre sonra her
ikisi de bir yerde sıcak bir
suya düşmüş olarak bulunur.
Kral, şahininin ve sülünün
bulunduğu yeri çok beğenir
54 |
Energy Of Turkey
Sveti Tskhoveli
Katedrali
ve oraya kent kurulmasını
ister. Orada bulunan tbili
(ılık-sıcak) sudan dolayı kent
Tbilisi adını alır.
Zamanla Kral’ın Tbilisi’si
şehrin şimdiki adı olan Tiflis’e
dönüşür. Şehrin tarihine
damga vuran bir başka isim de
Rahibe Nino. Kapadokya’dan
gelen Nino Tiflis Kalesi’nin
yapılışını ve Hristiyanlığın
yayılmasını sağlar. Daha
sonrasında kent, Bizanslılar,
Araplar, Selçuklular, Tatarlar,
Moğollar, Osmanlılar ve Ruslar tarafından birçok fetihlere
sahne oldu. Kentin en büyük
dönüşümü ise, 19. yüzyıl-
da Rusların egemenliğinde
gerçekleşti. Binalar, anıtlar,
fabrikalar, demiryolları hep bu
dönemde yapıldı.
Kura Nehri tarafından ikiye
bölünen Tiflis’in ana caddelerinden biri olan Rustaveli
Caddesi adını, Gürcülerin
ulusal destanı “Kaptan Postlu
Cengaver”in şairi Şota
Rustaveli’nin 12. yüzyıl sonları- 13. yüzyıl başlarında burada
yaşamasından alır. Bugün
geniş kaldırımların, devasa
ağaçların, ve ufak sokak heykellerinin süslediği Rustaveli
Caddesi’nde Barok’tan Art
Nouveau’ya, Art Deco’dan
Kübizme kadar uzanan bir mimari yelpaze ile karşılaşılıyor.
Cumhuriyet Meydanı’ndan
başlayan ve kentin merkezindeki Özgürlük (Tavisupleva)
Meydanı’nda sona eren cadde
üzerinde Opera, Tiyatro,
Müze, Bilimler Akademisi gibi
kültürel yapılar da bulunuyor.
Özgürlük Meydanı’nın
ortasında bir zamanlar
Stalin’in heykelinin bulunduğu sütunun üzerinde bugün
Aziz Georgi’nin anıtı yer
alıyor. Gürcü ressam Niko
Pirosminişvili’nin yanı sıra
birçok Gürcü resim ustalarının
eserlerinin dönüşümlü olarak
Bugün
yaklaşık
1.5 mİlyon
kİşİnİn
yaşadığı
kentİn
Gürcüce İsmİ
Tbilisi’nİn
İsmİnİn bİr
efsaneden
geldİğİ
kabul
edilİyor.
2014
| 55
KEŞİF
Baratashvili
Köprüsü’nün
tasarımı bir
deniz hayvanını
anımsatıyor ve
Gürcistan’ın
geçmişten daha
iyi bir geleceğe
aldığı yolu
simgeliyor.
sergilendiği Tiflis Devlet Müzesi de bu meydanın simge
yapılarından biri.
BAĞIMSIZLIĞIN İZLERİNİ
TAŞIYOR
Şehirdeki en etkileyici
manzaralardan biri, Kura
Nehri manzarası. Burası
Metekhi Kilisesi ve Kral
Vahtang’ın anıtının bulunduğu yüksek kesimden
görülüyor. Bir diğeri ise,
tüm kentin daha yukarıdan
görülebildiği Sololaki Tepesi.
Burada Tiflis’in kuruluşunun 1500. yılı şerefine 1958
yılında dikilen ve sol elinde
dostlar için bir şarap kâsesi,
sağ elinde düşmanlar için
kılıç taşıyan Kartlis Deda
(Gürcü Ana) heykelini de
görmek mümkün. Narikala
Tepesi’nden de kent kuş-
56 |
Energy Of Turkey
bakışı görülürken eski kent
merkezindeki hamamlar ile
Tiftis’in tek camisi de göze
çarpıyor.
Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra bağımsızlığın kazanılmasıyla kentteki
yapılanma iki anıtta kendisini gösteriyor. Bunlardan ilki
1995 yılında Gürcü dirilişinin, birliğinin ve ölümsüzlüğünün sembolü olan ve
şehrin her yerinden görülen
84 metre yüksekliğindeki
Sameba Kilisesi. İkincisi ise,
kentin 21. yüzyılın gelişmişliğine bağlılığını gösteren
cam ve çelikten yapılan Barış
Köprüsü.
Sovyet döneminde
yapılmış olan Tiflis metrosu
üniversite ve işçi mahallerinden geçiyor. Eski kentin dışı,
fabrika binaları, depolar ve
SOCAR GÜRCİSTAN’DA DA İDDİALI
SOCAR Gürcistan Petrol Şirketi ülkedeki en büyük petrol tedarikçisi
konumunda yer alıyor. SOCAR Energy Georgia, SOCAR Georgia
Petroleum, SOCAR Georgia Gas, SOCAR Georgia Security, SOCAR
Gas Supply, Black Sea Terminal şirketleri petrol, güvenlik, gaz ve
akaryakıt dağıtımı alanında faaliyet gösteriyor. Her ay Azerbaycan’dan
35 bin ton akaryakıtı ülkeye getiren firma ülke çapında benzin
istasyonu ağını hızla genişletiyor. SOCAR Gürcistan’ın en son ve
iddialı projesi ise 350 bin metreküp kapasiteye sahip Kulevi Gemi
Terminali projesi olarak öne çıkıyor. Petrol depolama sahalarının
da inşaatını sürdüren SOCAR Gürcistan, stratejik kalkınma planı ile
modern teknolojileri kullanarak bölgedeki hedeflerini büyütüyor.
Şehire Metekhi
Kilisesi’nden
bakınca kilise,
havra, sinagog ve
camiler bir arada
görülüyor.
Özgürlük Meydanı Tiflis’in merkezinde
Rustaveli Bulvarı’nın doğu ucunda
bulunuyor.
Stalin tarzı apartman blokları
ile sarılmış durumda. 1960’lardan sonra ise, şehrin görünümü değişmeye başladı ve tipik
bir Sovyet şehrine dönüştü.
Kura Nehri’nin iki yanında
geniş caddeler ve kaldırımlar bulunuyor. Havaların
ısınmasıyla kalabalıklaşan
yerler arasında en işlek nokta
Kuru Köprü. Nehrin yatağının değiştirilmesi ile birlikte
altının park ve caddeye
dönüştürülmesi ile bu ismi
alan köprünün çevresi haftanın yedi günü açık bir pazar
yeri. Burada Gürcü ressamlar
eserlerini turistik hediye gibi
satıyor.
Günümüzde yeni mekânlar
çoğunlukla Rustaveli ve
Özgürlük Meydanı ile Avlabari
Meydanı arasındaki Erekle II
Caddesi’nde açılıyor. Birçok
Bugün geniş
kaldırımların,
devasa
ağaçların, ve
ufak sokak
heykellerinin
süslediği
Rustaveli
Caddesi’nde
Barok’tan Artnouveau’ya,
Art-deco’dan
Kübizme
kadar uzanan
bir mimari
yelpaze ile
karşılaşılıyor.
kafe, restoran ve barın bulunduğu caddede, sanat galerileri, hediyelik eşya dükkânları
ve irili ufaklı pansiyonlar yerliyabancı misafirlerin ilgisini
çekiyor.
Kentteki bir diğer ilgi odağı
ise Botanik Bahçesi. 1809
yılında fidelik olarak hizmete giren ve 1845 yılında
şu anki ismini alan Botanik
Bahçesi’nde tepeler, vadiler,
dereler, oyuncak köprüler,
çeşit çeşit bitkiler ve ağaçlar
bulunuyor.
Tiflis’in yakın çevresine
bakıldığında ise, kentin 5 km
doğusunda yer alan Tiflis Denizi (Tiflis Zuva) olarak anılan
gölet ile 20 km güneydeki eski
başkent Mtskheta gezilecek
yerler arasında bulunuyor.
Tarihi Mtskheta kentinde bulunan ve Gürcistan’ın UNESCO
Dünya Kültür Mirası Listesi’ne
giren Sveitskhoveli Katedrali
ise mutlaka görülmesi gereken
yerlerden biri olarak öne
çıkıyor.
Nasıl Gidilir?
Tiflis’e ulaşım için
İstanbul üzerinden
uçakla ve Sarp/Batum
üzerinde karayoluyla olmak
üzere iki seçenek mevcut.
Batum-Tiflis arası trenle 9-10,
minibüsle 6-7 saat kadar
sürüyor. Gürcistan Türkiye
Cumhuriyeti vatandaşlarına
vize uygulamıyor.
Nerede kalınır?
Tiflis’te uluslararası
zincirlere bağlı büyük
oteller de bulunmakla
birlikte daha çok aile
işletmesi küçük oteller
yaygın.
Ne Yenir?
Gürcistan’ın en
özgün yemeği
olan Haçapuri, yapılışına ve
içindeki kullanılan peynire
göre Acaruli, Megruli ve
İmeruli gibi farklı adlarla
anılıyor. Etli, peynirli,
mantarlı çeşitleri de bulunan
Gürcü Mantısı Hinkali de
diğer yöresel lezzet olarak
denenebilir. Gürcistan’ın ünlü
maden suyu Borjami ise tüm
Kafkasya’da çok popüler.
Ne alınır?
Sokaklarında
Sovyetler Birliği
dönemine ait madalya vb
eşyaların satıldığı günler
geride kalmış. Kaliteli
üzümü ve şaraplarıyla ünlü
Gürcistan’dan alınabilecek
hediyelik eşyalar arasında
boynuza benzeyen ayaksız
kadehler ile işlemeli kama vb
el işleri not edilebilir.
2014
| 57
xülasə
ENERJİ SAHƏSİNDƏ ÖNƏMLİ
İMZA MƏRASİMİ
“Şahdəniz-2” və TANAP layihələrində Türkiyənin payının artırılması
ilə bağlı sənədlərin imzalanması İstanbulda yerləşən Shangri La
Bosphorus oteldə təşkil edilən mərasimdə baş tutdu.
1
0 Avqust tarixində
keçirilən seçkilərdə
xalq tərəfindən
Türkiyə Respublikasının Prezidenti seçilən,
keçmiş Baş nazir Rəcəb
Tayyip Ərdoğan mərasimdə
“Biz Türkmən qazının
Türkiyə ərazisi üzərindən
qərb bazarlarına çatdırılmasını arzulayırıq” deyə bildirdi.
Son illərdə qlobal enerji
sahəsində böyük miqyaslı
dəyişikliklərin yaşandığını
ifadə edən Ərdoğan, dünya
enerji xəritəsinin sürətlə
dəyişdiyini, yeni iştirakçıların
yarandığını, mövcud enerji
bazarı iştirakçılarının da yeni
yol ayrımları ilə qarşılaşdıqlarını qeyd etdi.
58 |
Energy Of Turkey
“AZƏRBAYCAN İLƏ ŞərqQərb Enerji dəhlizini
yaratdıq”
Keçmiş Baş nazir
Ərdoğan, Türkiyə olaraq
enerji təhlükəsizliyinin
təmin edilməsində istehsalçı,
tranzit və istehlakçı ölkələr
arasında güclü əməkdaşlıq və
dialoq platformasının böyük
əhəmiyyət kəsb etdiyini vurğulayaraq; “Bu anlayışla dost
və qardaş ölkə Azərbaycan ilə
şərq-qərb enerji dəhlizini yaratdıq. Bakı-Tbilisi-Ceyhan xam
neft və Bakı-Tbilisi-Ərzurum
təbii qaz boru xətti layihələri,
bu dəhlizin müvəffəqiyyətlə
həyata keçirdiyimiz iki
nümunəsidir. TANAP’la əlaqəli
hökumətlər arası və ev sahibi
hökumət razılaşmaları, 2012-ci
ilin iyun ayında İstanbulda mən
və hörmətli qardaşım İlham
Əliyevin iştirakı ilə imzalanmışdı. 2012-ci ilin iyun ayından
bugünə qədər ötən müddətdə
TANAP ilə bağlı böyük
əhəmiyyət daşıyan yeniliklər
baş verdi. Şahdəniz-2 yekun
investisiya qərarının imzalanması, 2013-cü ilin dekabr
ayında Bakı’da təşkil edilən bir
mərasimlə yekunlaşdırıldı. “
“TANAP’IN TAP’A BAĞLANMASI NƏZƏRDƏ TUTULUR”
Keçmiş Baş nazir Rəcəb
Tayyib Ərdoğan bugün imzalanan müqavilələrdən xüsusilə
ikisinin Türkiyə və şirkətlər baxımından böyük əhəmiyyət daşı-
dığını ifadə edərək, bunları qeyd
etdi: “Bunlardan biri BOTAŞ
şirkətinin TANAP boru kəməri
xəttində 20% olan hissələrinin
30%-a artırılmasıdır. İkincisi isə
TPAO-nın (Türkiye Petrolleri
Anonim Ortaklığı) Şahdəniz-2
layihəsindəki hissələrinin payının 9 faizdən 19 faizə artırılması idi. Beləliklə TPAO qeyd
olunan layihə üzrə BP-dən sonra
ikinci böyük ortaq mövqeyinə
yüksəldi.
İlk mərhələdə TANAP’ı
Şahdəniz yatağının qazla təmin
etməsi və Şahdəniz-2 layihəsi
çərçivəsində hasil olunacaq
təbii qazın 6 milyard kub
metrlik hissəsinin ölkəmizə
satılması nəzərdə tutulur. Bu
sahədən gələn təbii qazın 10
milyard kub metrlik hissəsinin
də Türkiyə üzərindən TANAP
vasitəsilə Avropaya nəqli,
sonrakı mərhələlərdə isə Xəzər
dənizinin Azərbaycan hissəsində
olan digər yataqlardan da əldə
ediləcək təbii qazın da bu
boru xəttinə yönləndirilməsi
hədəflənir. Ərdoğan:
“Türkmənistan qazının da
Rus və Şərq bazarlarına əlavə
olaraq Qərb bazarlarına Türkiyə
üzərindən ötürülməsini arzu edirik. Gələcək mərhələlərdə fərqli
əlavə qaynaqların da bu boru
xəttinə istiqamətləndirilməsi
nəzərdə tutulur. Bugün imzalanan müqavilələr bu prosesi də
əhatə dairəsi içinə almaqdadır.
“sözləri ilə Türkiyənin şərq ilə
qərb arasında əhəmiyyətli bir
enerji körpüsü olacağını ifadə
etdi.
“TÜRKİYƏ, İNKİŞAF EDƏN
BİR ÖLKƏDİR”
Həyatda bu qəbildən olan
layihələrin, bölgənin siyasi,
ictimai və iqtisadi görünüşünü şəkilləndirən tarixi dönüş
nöqtələrini yaratdığını ifadə
edən Ərdoğan, sözlərini belə
davam etdirdi: “Türkiyə; 77
milyona yaxınlaşan əhalisi, inkişaf edən iqtisadiyyatı, sürətlə
artan enerji tələbi və enerji
mərkəzi olması hədəfi səbəbilə
inkişaf edən bir ölkədir. Bu
çərçivədə, Ceyhanı, Şərqi Aralıq dənizinin birinci, Avropanın
isə Rotterdam’dan sonra ikinci
böyük terminalına çevirməyi
hədəfləyirik. “Bunlara əlavə
olaraq, TANAP’ı sadəcə
ticari bir investisiya olaraq
qiymətləndirməyəcəyini ifadə
edən Ərdoğan, TANAP’ın
Türkiyə ilə Azərbaycan
arasında olduğu kimi, Avropa
ölkələriylə də aramızda
uzun illərə dayanacaq güclü,
möhkəm və təbii əlaqələr
quracaq bir layihə olacağına
inanırıq “ fikirlərini qeyd etdi.
“BU LAYİHƏ, QARŞILIQLI İNVESTİSİYALARIN ƏN ƏHƏMİYYƏTLİ
GÖSTƏRİCİLƏRİNDƏN
BİRİDİR”
Enerji və Təbii Resurs-
lar naziri Taner Yıldız isə
“Türkiyənin, qardaş ölkə
Azərbaycan ilə qurduğu
layihələrin ən nəhənglərindən
biri TANAP olacaq. Bu layihə,
qarşılıqlı investisiyaların ən
əhəmiyyətli göstəricilərindən
biridir” deyə bildirdi.
Tədbirdə Taner Yıldız, Baş
nazir Ərdoğanın bütün idxal
edilən xam neft və təbii qazın
yerli istehsalla və ya sərhədləri
dəyişmək şərti ilə mütləq
Türkiyənin istehsalı ilə birlikdə
edilməsini istədiyini dilə
gətirdi.
Taner Yıldız, əgər bir yerdə
istehlak varsa onun istehsal
olunacağını, istehsal varsa da mütləq ötürüləcəyini
ifadə edərək, “Bu 45 milyard
dollarlıq bir zəncirdir. Bunun
halqaları var. Şahdənizdəki
istehsal halqası, Gürcüstan və
Türkiyədəki tranzit halqası...
Bütün bu halqaların cəmi 45
milyard dollar təşkil edir. Qeyd
edilən bu məbləğ 2019-cu ilin
əvvəlinə qədər xərclənməlidir
ki bu istehsal reallaşsın və
istehlak mərkəzlərinə çatdırılsın. Bu layihə, 9 Avropa ölkəsi
ilə 100 milyard dollar dəyərində
təbii qaz müqavilələri imzalamış bir layihədir “ deyərək
fikirlərini bölüşdü.
“TÜRKİYƏ İLƏ
ƏLAQƏLƏRİMİZİN
İRƏLİLƏMƏSİ ÜÇÜN TARİXİ
BİR GÜNDÜR”
ARDNŞ-nin prezidenti
Rövnəq Abdullayev də bu
günün Türkiyə və Azərbaycan
əlaqələrinin daha da inkişafı
üçün tarixi bir gün olduğunu qeyd etdi. Azərbaycan
Respublikasının Energetika
naziri Natiq Əliyev isə enerji
layihələrində Türkiyənin payını
artırmış olmasının sevindirici
bir hal olduğunu əlavə etdi.
İmza mərasimində, ilk olaraq
TPAO-TOTAL hissələrinin
alqı-satqı müqaviləsi,
BOTAŞ-ARDNŞ arasında
TANAP hissələrinin alqı-satqı
müqaviləsi, BOTAŞ-TANAP Qaz daşıma müqaviləsi
və Türkiyə hökuməti və
Azərbaycan Respublikası arasında TANAP’la əlaqəli anlaşma memorandumu imzalandı.
2014
| 59
xülasə
Xəzərin Energetika Potensialı
Bakıda müzakirə olundu
21-ci Beynəlxalq Xəzər Neft və Qaz Sərgisi (Caspian Oil & Gas 2014) SOCAR Türkiyənin
sponsorluğu ilə Azərbaycanın paytaxtı Bakı şəhərində təşkil edildi.
T
ürkiyə, Rusiya, ABŞ,
İngiltərə və Fransa
kimi neft sektoruna
istiqamət verən
ölkələrdən ümumilikdə 402
şirkət, Azərbaycanın paytaxtı
Bakı şəhərində Azərbaycan
60 |
Energy Of Turkey
Respublikasının prezidenti
cənab İlham Əliyevin iştirakı ilə
təşkil edilən, 21-ci Beynəlxalq
Xəzər Neft və Qaz Sərgisində
bir araya gəldi. Sərginin açılışında çıxış edən Azərbaycan
Repuklikasının Prezidenti cənab
İlham Əliyev, Azərbaycanın
2,5 trilyon kubmetr təbii qaz
rezervinə sahib olduğunu və
bu rezervin həm daxili bazarın,
həm də Avropanın enerji
təhlükəsizliyində əhəmiyyətli
rol oynayacağını qeyd etdi.
Prezident
ƏLİYEV: “ENERJİ
TƏHLÜKƏSİZLİYİ MİLLİ TƏHLÜKƏSİZLİYƏ
BƏRABƏRDİR”
Türkiyənin Enerjisi lozunqu
ilə SOCAR Türkiyənin Platin
Azərbaycan, minimum 2,5 trilyon kubmetr təbii qaz rezervinə
sahib bir ölkədir. Bu rezervlər,
həm ölkənin, həm də Avropanın enerji təhlükəsizliyində
əhəmiyyətli rol oynayacaqdır.”
Sponsor olaraq iştirak etdiyi
21-ci Beynəlxalq Xəzər Neft
və Qaz Sərgisinin açılışını
edən Azərbaycan Respublikasının Prezidenti cənab İlham
Əliyev, “Enerji təhlükəsizliyi,
milli təhlükəsizliklə bərabər
səviyyəyə gəldi. Bu ikisini
bir-birindən ayırmaq mümkün
deyil” dedi və sözlərinə belə davam etdi: “Azərbaycan, zəngin
təbii qaz rezervlərinə sahibdir.
Şahdəniz Qaz yatağı dünyanın
ən böyük yataqlarından biridir
və Azərbaycan təbii qazının
yarısı buradan hasil olunur.
Prezident ƏLİYEV:
“TANAP VƏ TAP YALNIZ
MARŞRUT DEYİL, HƏM DƏ
YENİ BIR QAYNAQDIR”
Prezident İlham Əliyev,
Azərbaycan təbii qazının Avropaya nəqli üçün bir çox cəhdin
olunduğunu ancaq real nəticə
çıxmadığını, bu səbəbdən bu
mövzuda bir çox məsuliyyəti
öz üzərlərinə aldıqlarını və
Trans-Anadolu Təbii Qaz Boru
Xətti (TANAP) layihəsinin
reallaşması üçün bütün zəruri
tədbirlərin görüldüyünü ifadə
edərək; “Şahdəniz yatağından təbii qazın çıxarılması
və satışı məsələsi artıq həll
olundu. TANAP layihəsini
imzaladıq. Azərbaycan təbii
qazının Avropaya nəqli üçün
çox cəhdlər olunmuş, lakin
nəticə əldə edilməmişdi. Biz bu
məsələdə bir çox məsuliyyəti
öz üzərimizə aldıq. TANAP’ın
adını da biz verdik və həyata
keçirilməsi üçün əlimizdən
gələni etdik” sözlərini bildirdi.
TANAP’ın bu gün artıq real
bir layihə olduğuna və bu
istiqamətdə işlərin başladığına toxunan Prezident
Əliyev, “maksimum səviyyədə
beynəlxalq əlaqələri inkişaf
etdirməyə və Avropanın enerji
təhlükəsizliyinə dəstək olmağa
çalışırıq” deyə qeyd etdi.
Azərbaycan Respublikası
Dövlət Neft Şirkəti (ARDNŞ)
Prezidenti Rövnəq Abdullayev: “Türkiyənin TANAP
layihəsində hissələrinin artması
münasibəti ilə çox sevincliyik”
21-ci Beynəlxalq Xəzər
Neft və Qaz Sərgisində
Türkiyənin TANAP
layihəsindəki payının artması
ilə bağlı çıxış edən ARDNŞnin prezidenti Rövnəq
Abdullayev isə payların
TPAO’ya satılmasına qərar
verdiklərini və bu qərarın
onları çox sevindirdiyini qeyd
edərək; “İnanırıq ki, qardaş
ölkə Türkiyənin layihəyə
dəstəyi artacaq. Türkiyə,
Şahdəniz’də BP’den sonra
gələn ikinci ölkə mövqeyinə
gəldi.” sözləriylə Türkiyənin
layihədəki əhəmiyyətinə toxundu. İlki 1994-ci ildə təşkil
edilən Xəzər Neft və Təbii qaz
sərgisi, bu il “Satıcıyla Görüş”
şüarı ilə ARDNŞ-nin ikinci
dəfə Platin sponsorluğu ilə
təşkil edilir. Bu il 21-cisi təşkil
edilən sərgiyə Türkiyədən
geniş maraq göstərildi.
2014
| 61
xülasə
“STAR” Neft Emalı Zavodunun
Maliyyələşməsi üçün nəhəng
şirkətlər bir araya gəldi
ARDNŞ-nin Petkim yarımadasında həyata keçirdiyi 10 milyard dollar həcmində neft emalı,
neft-kimya, logistika və paylama inteqrasiyasına əsaslanan investisiyaların ən vacib hissəsi
olan “STAR” neft emalı zavodu üçün Türkiyə real sektor tarixinin ən böyük məbləğ və ən
uzun müddətli geri ödəmə planına sahib layihə maliyyələşməsi üçün 3,29 milyard dollarlıq
kredit müqaviləsi imzalandı.
2
5 Oktyabr 2011-ci
ildə Petkim yarımadasında Azərbaycan
Respublikasının
Prezidenti cənab İlham Əliyev
və Türkiyə Cumhuriyətinin
Baş naziri cənab Rəcəb Tayyib
Ərdoğan tərəfindən təməli
qoyulan “STAR” neft emalı
zavodu layihəsinə bu günə
qədər ARDNŞ öz resurslarından təxmini olaraq 800 milyon
dollar xərcləmişdir. Türkiyə
real sektor tarixinin ən böyük
və ən uzun müddətli layihə
maliyyələşdirilməsi üzrə kredit
razılaşması olaraq tarixə keçən
62 |
Energy Of Turkey
“STAR” neft emalı zavodu kredit
sazişi imza mərasimində bir çox
yüksək vəzifəli şəxs iştirak edirdi.
İmza mərasimində Türkiyənin
Energetika və Təbii Resurslar
naziri Taner Yıldız, Elm, Sənaye
və Texnologiya naziri Fikri
İşıq, Azərbaycan Respublikası
Energetika naziri Natiq Əliyev,
Azərbaycan Respublikası İqtisadiyyat və Sənaye naziri Şahin
Mustafayev, Azərbaycan Dövlət
Neft Fondunun rəhbəri Şahmar
Mövsümov, ARDNŞ prezidenti
Rövnəq Abdullayev, Petkim İdarə
Heyəti Rəhbəri və ARDNŞ-nin
Sərmayələr idarəsinin rəisi Vaqif
Əliyev, ARDNŞ-nin iqtisadi
məsələlər üzrə vitse-prezidenti
Süleyman Qasımov və SOCAR
Türkiyə şirkətinin rəhbəri Kənan
Yavuz iştirak edirdi. 6 İyun
2014-cü ildə Çırağan Sarayında keçirilən imza mərasimi ilə
Türkiyənin ən böyük sənaye
investisiyası olacaq “STAR” neft
emalı zavodunun reallaşmasında
vacib bir addım daha geridə qaldı.
TÜRKiYƏNiN ƏN YüKSƏK
MƏBLƏĞLi KREDiT
MüQAViLƏSi
Baş tutan bu layihə
maliyyələşməsi, kredit həcmi və
müddətinə görə Türkiyənin bu
günə qədər olan ən böyük və ən
uzun geri ödəmə müddətli kredit
müqaviləsi statusu ilə yanaşı,
eyni zamanda 2014-cü ildə Avropa, Orta Şərq və Afrika (EMEA)
bölgəsindəki ən böyük neft və
qaz layihə maliyyələşdirilməsi
əməliyyatlarından da biri
olmuşdur.
Azərbaycan və Türkiyə
rəhbərliyinin siyasi iradələri
əsasında yaranmış, gələcəyə
baxışları və verdikləri dəstəklər
nəticəsində reallaşdırdıqları layihələr ilə iki ölkənin
gələcəyinə dəstək olmaqdan
bankı və 1 yerli bank olmaqla,
23 bankın daxil olduğu bir
konsorsium ilə razılaşma əldə
olundu.
böyük qürur hissi yaşadıqlarını
qeyd edən SOCAR Türkiyə
rəhbəri Kənan Yavuz, “Neft
emalı zavodumuz son otuz il
ərzində həyata keçirilən ən
böyük real sektor layihəsidir.
Zavod qurulacaq ərazinin hazırlanması istiqəmətində işlərin
80%-nı tamamladıq, layihənin
ilkin ödənişi üçün 180 milyon
ABŞ dolları həcmində məbləği
isə bu həftə əvvəlində işləri aparan şirkətə ödədik “ deyə qeyd
etdi. ARDNŞ olaraq Türkiyə
ictimaiyyətinə verdikləri sözləri
bir-bir həyata keçirdiklərini və
2023-cü il hədəflərinə dəstək
olacaq bir investisiya portfeli
idarə etdiklərindən bəhs edən
Kənan Yavuz, ARDNŞ-nin
bu gün etibarilə icra etdiyi
20 milyard dollar investisiya
portfeli ilə Türkiyənin ən böyük
birbaşa investoru olduğunu
iştirakçılarla bölüşdü. ARDNŞnin “STAR” neft emalı zavodu
layihəsi maliyyələşmə paketi
üçün ABŞ, Yaponiya, Koreya,
İspaniya və İtaliya Eximbankları
daxil olmaqla dünyanın dörd bir
tərəfindən 17 ticarət və inkişaf
“PETKİM” NEFTKİMYA ŞİRKƏTİNİN
MƏHSULDARLIĞI
ARTACAQ
Layihənin ən əhəmiyyətli
xüsusiyyətlərindən biri də
100%-lik yerliləşdirmə layihəsi
olmasıdır. “STAR” neft emalı
zavodunda istehsal olunması
nəzərdə tutulan illik 10 milyon
ton məhsul hazırda xaricdən idxal edilməkdə və bu məhsullar
üçün ölkəmizdən xaricə
valyuta çıxışı olmaqdadır”
deyən Kənan Yavuz, “Petkim
yarımadasında etdiyimiz və
edəcəyimiz investisiyalarla
birgə Türkiyə neft-kimya
sənayesini və buna bağlı
digər sahələri gücləndirəcək,
ölkəmizin inkişafına,
böyüməsinə və cəmiyyətin
yaşayış səviyyəsinin artmasına
əhəmiyyətli dərəcədə dəstək
verəcəyik “ deyə bildirdi.
Neft emalı zavodu layihəsi
imza mərasimində çıxış edən
ARDNŞ-nin prezidenti Rövnəq
Abdullayev isə “Petkimin
özəlləşdirilməsindən bu günə
qədər ötən müddətdə planladığımız və tətbiqinə başladığımız layihələr ilə “iki dövlət
bir millət” olma ideyasını
reallaşdırmaq sahəsində böyük
addımlar atırıq. Petkim yarımadasında Türkiyənin ilk Kimya
Sənaye Parkı olan “ValueSite” layihəmiz çərçivəsində
idarə etdiyimiz 10 milyard
dollar məbləğində investisiya
portfeli və TANAP layihəsi
ilə birlikdə 20 milyard dollar
məbləğindəki yatırımlarımızla
Türkiyənin ən böyük birbaşa
investoru olmağımızla fəxr
hissi keçiririk” ifadələrini
iştirakçılarla bölüşdü. 2018-ci
ildə Türkiyədə neft emalı
zavodu layihəsi istehsala başladığında, ARDNŞ
Türkiyənin ikinci böyük
sənaye şirkəti mövqeyinə
yüksələcək. ARDNŞ-nin
gələcək layihələri ilə əlaqəli
də danışan cənab Abdullayev,
“2018-ci ildə SOCAR Türkiyə
olaraq üç böyük holding
arasındakı yerimizi almaqla
yanaşı, hədəfimiz 2023-ci
ildə Türkiyənin ən böyük
sənaye şirkəti mövqeyinə
yüksəlməkdir” deyə fikirlərini
paylaşdı.
2014
| 63
xülasə
“GOLDMAN SACHS”
“PETLİM”Ə ORTAQ OLUR
Petkim, 100% sərmayədarı olduğu Petlim Limancılık A.Ş-də sahib olduğu səhmlərin satışı
haqqında Goldman Sachs’a müstəsna müzakirə haqqı verdiyini bildirdi. Reallaşan ön
razılaşma ilə Petlim səhmlərinin 30 faizini 250 milyon ABŞ dolları qarşılığında Goldman
Sachs’a satılması nəzərdə tutulur.
P
etkim şirkəti, 100%
sərmayədarı olduğu
Petlim Limancılık
A.Ş-də sahib olduğu
səhmlərin satışı barədə
Goldman Sachs’a məxsusi
olaraq danışıqlar aparmaq
haqqı verdiyini bildirmişdir.
İzmirin Əliağa bölgəsində baş
tutan ilkin razılıq ilə Petlim
səhmlərinin 30%-inin 250
milyon ABŞ dolları qarşılığın-
64 |
Energy Of Turkey
da Goldman Sachs’a satılması planlanır. Əlavə olaraq,
imzalanacaq yekun müqaviləyə
bu sövdələşmədən Goldman
Sachs’ın maddi ziyan etməməsi
üçün əlaqədar səhmləri
gələcəkdə SOCAR Türkiyəyə
satmaq haqqı da daxil
ediləcəkdir. Səhm satış prosesi,
hüquqi araşdırma müddətinin
ardından yekun müqavilə üzrə
razılaşmayla yekunlaşacaqdır.
“SOCAR TÜRKİYƏ TARİXİ
GÜNLƏRİNDƏN BİRİNİ
YAŞAYIR”
İmza mərasimində çıxış
edən SOCAR Türkiyənin
rəhbəri Kənan Yavuz,
“Dünyanın ən böyük investorlarından birinin dəniz limanı şirkətimizə ortaq olması
layihəmizin iqtisadi potensialının və dəyərinin sübutudur.
Dəniz limanı investisiyamı-
zın layihə maliyyələşməsi
çərçivəsində də Türkiyənin
ən böyük banklarından biri
sayılan Akbank ilə ilkin
protokol imzaladıq. Akbank
ilə imzalanan ilkin protokol
çərçivəsində 13 il müddətinə
geri ödəmə öhdəliyi olan 211
milyon ABŞ dolları həcmində
maliyyə vəsaiti təmin
ediləcəkdir” deyə bildirmişdir.
Petkim yarımadasında da-
vam edən investisiyalara baxış
keçirmək üçün İzmirin Aliağa
bölgəsinə gələn Azərbaycan
Respublikası İqtisadiyyat və
Sənaye naziri Şahin Mustafayev, Azərbaycan Respublikası Dövlət Neft Şirkətinin
(ARDNŞ) prezidenti Rövnəq
Abdullayev, ARDNŞ-nin vitse
prezidentləri Süleyman Qasımov və David Məmmədov,
Petkim və SOCAR Türkiyə
İdarə heyətinin sədri Vaqif
Əliyev Goldman Sachs və
Akbankla dəniz limanı üzrə
ilkin protokolların imzalanma
mərasimində iştirak etmişlər.
SOCAR Türkiyənin
növbəti tarixi günlərindən birini daha yaşadığını qeyd edən
Kənan Yavuz, Goldman Sachs
ilə əldə olunan ilkin razılıq ilə
çox vacib bir addım atıldığını və dünyanın ən böyük
investorlarından birini İzmirə
gətirdiklərini bildirmişdir.
Əldə olunan razılıq haqqında məlumat verən Kənan
Yavuz, “PETLİM Limancılık
şirkətinin səhmlərinin 30%-lik
hissəsinin Goldman Sachs
şirkətinə satışı ilə yanaşı,
7 il ərzində Petlim şirkəti
səhmlərinin və Goldman
Sachs International’a (GSI)
aid olacaq səhmlərin ilkin
kütləvi açıq satış yolu ilə satışa çıxarılması üçün səlahiyyət
veririk. Bu əməkdaşlıq
sayəsində Petkimdə yaratdığımız dəyər sübut edilmiş
olur və biz bu əməliyyatı
strateji və uzun müddətli bir
əməkdaşlığın təməli olaraq
qəbul edirik. Reallaşdırdığımız hər bir işin qlobal miqyaslı olmasına və dünya ilə
inteqrasiyasına xüsusi diqqət
ayırırıq. Eyni gündə imzaladığımız bir digər ilkin razılıq isə
Akbank ilə olmuşdur. Akbank
ilə imzalanan ilkin protoko-
la əsasən 13 il ərzində geri
ödəmə öhdəliyi ilə 211 milyon
ABŞ dolları həcmində bir
layihə maliyyələşdirilməsini
həyata keçirəcəyik. Goldman Sachs kimi böyük bir
dünya şirkətinə səhm satışı
və Akbank ilə imzalan layihə
maliyyələşmə razılıqlarını
eyni gündə reallaşdırmaqdan
böyük bir xöşbəxtlik hissi
keçiririk” deyə qeyd etmişdir.
TÜRKİYƏNİN 3-CÜ BÖYÜK KONTEYNER LİMANI OLACAQ
Yekunlaşdığında,
Türkiyənin üçüncü ən böyük
konteyner dəniz limanı adını
alacaq bu investisiyanın 2015ci ilin son kvartalında xidmətə
başlayacağını bildirən Kənan
Yavuz, eyni zaman ərzində
Külək Enerjisi Stansiyasının da
xidmət göstərməsini planladıqlarını qeyd etdi. Petkim’in
hazırda reallaşdırdığı investisiyaların durmadan davam etdiyi-
ni bildirən Kənan Yavuz, “118
milyon ABŞ dollar qarşılığında reallaşdırdığımız və Petkimin ümumi istehsal həcmini
13% artıracaq tutum artırma
investisiyasını da yekunlaşdırmaq üzrəyik. Bu investisiya
da əməkdaşlarımızın yüksək
bacarıqları sayəsində oktyabr
ayında yekunlaşmış və
Petkim yeni istehsal həcminə
qovuşmuş olacaqdır” deyə
qeyd etdi.
Türkiyənin ən böyük real
sektor investoru olduqlarını
təkrarlayan Kənan Yavuz
bunları qeyd etdi: “Türkiyə və
Azərbaycan hökumətlərinin
siyasi iradələri və dəstəkləri
ilə qardaşlığımızı ətə sümüyə
büründürən layihələri
reallaşdırmağın sevincini və
qürurunu heyətimizlə birlikdə
yaşayırıq və bilirik ki Türk
millətinin parlaq gələcəyi
istehsal üzərində qurulmuş
iqtisadiyyata sahib olmaqdan
keçməkdədir.”
2014
| 65
xülasə
“Azərbaycan
ilə Həyata
Keçirilən Hər
Layihə İki Ölkə
üçün də Əlavə
Dəyər Yaradır”
SOCAR Türkiyənin, Türkiyədə həyata
keçirdiyi hər layihəni yaxından izləyən
Türkiyənin Energetika və Təbii Resurslar
naziri Taner Yıldız, həyata keçirilən
layihələrin ölkə iqtisadiyyatına olan
töhfəsinin əhəmiyyətini qiymətləndirdi.
T
ürkiyə və Azərbaycan
əlaqələrini, Azərbaycan
Respublikasının
bugünkü varlığı üçün
daim minnətdar olacağı
mərhum prezidenti Heydər
Əliyevin “Bir Millət- İki
Dövlət” sözündən başqa heç
bir söz daha yaxşı izah edə
bilməz. Siyasi olaraq bu qədər
yaxın olan iki ölkə, 2000-ci
66 |
Energy Of Turkey
illərin əvvəllələrindən etibarən
iqtisadi əlaqələrini də sürətlə
inkişaf etdirməyə başladı.
Bölgənin ən əhəmiyyətli
enerji tranzit layihələrindən
biri olan Bakı-Tiflis-Ceyhan
(BTC) boru kəməri lahihəsi
ilə başlayan enerji sahəsindəki
ortaqlıq, 2008-ci ildə ARDNŞnin Petkimi özəlləşdirməsi
ilə böyük nailiyyət əldə etdi.
Neft emalı zavodu, limanı
və Xəzər təbii qazını Avropaya ötürəcək TANAP ilə
Azərbaycan dövlət neft şirkəti
olan ARDNŞ Türkiyəyə ən çox
investisiya qoyan xarici şirkət
olacaq. Bu inkişaflarla birlikdə
Türkiyədən dövlətə aid enerji
şirkətlərinin Azərbaycandakı
böyük layihələrə daxil olması
xüsusi diqqət çəkir. Biz
də iki ölkə arasında enerji
sahəsində görülən layihələri,
bu layihələrin gələcəyini
Türkiyənin Energetika və Təbii
Resurslar naziri Taner Yıldız ilə
müzakirə etdik.
Türkiyə və Azərbaycan
son illərdə böyük enerji layihələrinə imza
atır. Bu layihələrin hər
iki ölkə iqtisadiyyatlarına
təsirlərindən bəhs edə
bilərsinizmi?
Türkiyə, 10 ildir siyasi
istiqrarla birlikdə hər keçən
gün böyüyən və inkişaf edən
bir ölkədir. Sürətlə böyüyən bir
bazar olaraq Türkiyə, qlobal
ticarət üçün əhəmiyyətli bir
coğrafi kəsişmədə yerləşir.
Biz də hökumət olaraq coğrafi
mövqemizdən qaynaqlanan
bu güclü tərəfimizi hər keçən
gün daha da inkişaf etdiririk.
Bu hədəfdə edilən bütün
investisiyaları dəstəkləyirik.
Bu səbəblə Azərbaycan ilə
qardaşlığımız ilə birlikdə
həyata keçirdiyimiz iqtisadi
əlaqələrə də hər iki ölkənin
mənfəəti naminə əhəmiyyət
veririk.
Xüsusilə Petkim ARDNŞ
tərəfindən alındıqdan etibarən
iki qardaş ölkə Azərbaycan və
Türkiyə arasında keçmişdən
bu yana davam edən
münasibətlər iqtisadi güclə
daha da möhkəmləndirildi.
Petkimin öz inkişaf
vizionu istiqamətində
gerçəkləşdirdiyi hədəflər,
şirkətin gələcəyinə etibarla
baxdığımızın bir sübutudur. Petkim investisiyaları
yalnız Petkim üçün deyil,
ölkə iqtisadiyyatının neft
kimya məhsullarında idxalata
asılılığının azaldılmasında da
böyük əhəmiyyət kəsb edir.
Yenə enerji sahəsində
Azərbaycan ilə inkişaf
etdirdiyimiz layihələrin ən
böyüklərindən biri Trans
2014
| 67
xülasə
Anadolu Təbii Qaz Boru Xətti
(TANAP) olacaq. TANAP
layihəsindən 2041-ci ilə
qədər 27,8 milyard dollarlıq
bir ümumi gəlir gözləyirik.
Türkiyə, tək Şahdəniz ilə
əlaqədar 9 milyard kubmetr
təbii qazın 19%-lik hissəsinə
və 55 min barrel/gün neft
tutumunun da təxminən
27%-nə sahib oldu. 2018ci ilin sonunda Türkiyədə
istehsal olunan yerli kömürlə
bərabər neft sahəsində də
istehsalımızı artıracağıq.
2018-ci ilin sonunda yenə
istehlak etdiyimiz təbii qazın
12%-ni TANAP’dan təmin
etmiş olacağıq. Bu layihələr
daha da inkişaf edəcək. Çünki
bizlər böyüyən, inkişaf edən
və irəliləyən iki ölkəyik.
Avropanın təbii qaz tələbi
təhlükəsizliyində Nabucconun da olduğu bir neçə
layihə gündəmə gəldi. Ancaq
TANAP, bugün etibarilə
həm mənbəyi, həm də investisiya maliyyələşdirilməsi
baxımından həyata
keçirilməyə ən yaxın
68 |
Energy Of Turkey
layihədir. Bu layihədə
TANAP’ın Avropa energetika
bazarlarında necə bir rol
oynayacağını gözləyirsiniz?
Bilirsiniz ki, Türkiyə ilə
Azərbaycanın energetika
sahəsindəki nəhəng iş birliyi
Trans Anadolu Təbii Qaz Boru
Xətti (TANAP) layihəsinin
rəsmi imzaları Baş nazirimiz
Rəcəb Tayyib Ərdoğan və
Azərbaycan Respublikasının
Prezidenti İlham Əliyevin
iştirakı ilə həyata keçirildi. Bu
layihə üzrə 10 milyard dollarlıq
investisiya 6 ildə həyata
keçiriləcək və Şahdəniz’dən
hasil olunacaq qaz, Gürcüstanı
keçib Türkiyə üzərindən
Yunanıstanda TAP’a daxil
olacaq və buradan da Avropaya
çatacaq.
TANAP, 2018-ci ildə
fəaliyyətə keçməsiylə birlikdə
həm Türkiyənin həm də
Avropanın enerji təchizatında
əhəmiyyətli rol oynayacaq. Balkan ərazisindəki dost ölkələrin
hələ ki mükəmməl bir təbii qaz
infrastrukturlarının olduğunu
söyləyə bilmərik. Hətta bəzi
yerlərdə təbii qaz istifadəsi belə
yoxdur. Bu ölkələr TANAP
sayəsində təbii qaza və ən
vacibi isə ucuz və etibarlı təbii
qaza sahib olacaqlar.
Digər tərəfdən Avropa
İttifaqı ölkələrinin də istifadə
etdiyi təbii qazın böyük
nisbətdə tək bir qaynağa bağlı
olduğunu bilirik. Yenə bu
ölkələr uzun müddətdir qaynaq
şaxələndirmə siyasəti adına
fərqli qaz resursları tapmaqla əlaqədar işlər görürlər.
Nəhayət TANAP-ın ötürəcəyi
Xəzər təbii qazı bu müxtəlif
mənbələrdən ən etibarlı və ən
ucuzu olacaq.
TANAP-ın inşasının Türk
iqtisadiyyatına nə kimi
faydası olacaq?
Bu layihə, Türkiyədə bir
çox sahədə yenilik meydana gətirəcək. Polad boru
istehsalçılarından inşaata
qədər bir çox sektor hərəkətə
keçəcək. Bu sektordakı şirkətlər
ölkəmizə əlavə dəyər təmin
edəcək. Üç il boyunca işlər
davam edəcək və 2018-ci
ildə da ilk qaz axışının həyata
keçirilməsi planlaşdırılır. Bu
üç illik müddətdə Türkiyənin
21 şəhərində qızğın iş rejiminə
keçiləcək, həm sənaye
sektorumuz, həm də ölkəmiz
qazanacaq.
Bunu son dərəcə əhəmiyyətli
hesab edirik. Çünki, təqribən
1800 kilometrlik bu boru
xəttində 2 milyon tona yaxın
boru istifadə ediləcəkdir.
Bu boruların yerli emalına
da üstünlük veririk. Çünki
boruların keçəcəyi şəhərlərdəki
nüfusu və bir çox inşaat
sahəsinə dəstək olacaqdır.
Türkiyənin Şahdəniz’dəki
payı 9%-dən 19%-ə yüksəldi.
Bu vəziyyət TPAO’nun
(Türkiyə Petrolleri Anonim
Ortaklığı) fəaliyyətlərinə nə
kimi təsir bağışlayacaq?
TPAO-nun enerji ilə
bağlı milli və beynəlxalq
fəaliyyətləri davam edir.
Şahdənizdəki TOTAL-ın
hissələrinin TPAO-ya satışı
və ölkəmizin TANAP-dakı
payının artırılması, Türkiyənin
qlobal enerji arenasında önəmli
bir dəhliz olduğunu göstərir.
TPAO-ya hissə dövrünün
reallaşdırılması və Türkiyənin
hissələrinin artırılması, yaxın
gələcəkdə enerji idxalımızda
böyük azalmalara nail olmağı
təmin edəcək. Əlavə olaraq
şirkət, beynəlxalq enerji
bazarında daha güclü bir mövqe
əldə edəcək. Türkiyənin
Şahdənizdəki gəliri 265 milyon
dollardır və biz bunu iki qatına
çıxaracağıq.
TPAO, Şahdənizdə
dünya nəhəngi BP’dən sonra
ikinci böyük ortaq halına gəldi.
TANAP ilə Azərbaycan qazını
Qərb bazarlarına köçürəcək
olan Türkiyə, qazın qaynağında
da haqq sahibi olacaq.
Azərbaycanın ən böyük təbii
qaz sahələrindən biri olan
Şahdəniz 2-dən hasil olunacaq
qazın 2019-cu ildən etibarən
TANAP ilə Türkiyəyə, buradan
da Avropaya çatdırılması
planlaşdırılır. Türkiyə, illik
16 milyard kubmetr qazın
6 milyardını daxili istehlakı
üçün istifadə edəcək. 10
milyard kubmetr isə Trans
Adriatik Təbii qaz Boru Kəməri
Layihəsi (TAP) ilə Avropaya
köçürüləcək.
Petkim yarımadasındakı
yatırımlar, liman, “STAR”
neft emalı zavodu... Bütün
bu investisiyaların Egey
dənizi ərazisi və Türkiyə
iqtisadiyyatı üçün əhəmiyyəti
nədir?
SOCAR Türkiyənin Petkim
yarımadasındakı investisiyaları
Azərbaycan - Türkiyə
dostluğunu ortaya qoyduğu
kimi, müvəffəqiyyətli bir iqtisadi yenidənqurma da yaradır.
Baxdığımız zaman Petkimə bu
günə qədər edilən yatırımlar
və artan əlavə dəyər, Aliağa
bölgəsini ölkə iqtisadiyyatında
önə çıxarmaqdadır. Yenə
Petkim yarımadasında infrastruktur işləri davam edən
və 23 fərqli maliyyə şirkətinin
iştirakı ilə nəhəng bir maliyyə
resursu təmin edən “STAR”
neft emalı zavodu isə həm
enerji bazarımıza, həm də
Petkim xammal ehtiyacına
həll olacaq. Bölgəyə qurulacaq
olan istilik və külək enerjisi
stansiyaları isə ARDNŞ-nin öz
ehtiyaclarını qarşılayacağının
bir göstəricisidir.
Bütün bu sərmayələrin
tək bir məqsədi var;
Azərbaycandan kənarda
da böyüməyi hədəfləyən
ARDNŞ-nin Türkiyədəki hər
fəaliyyətindən əlavə dəyər
və məşğulluq təmin etmək.
Xüsusilə mərhum prezident Heydar Əliyevin “Tək
Millət - İki Dövlət” idealı, bu
investisiyaların zamanında
tamamlanaraq qlobal arenada
bir nümunə təşkil etməsinə ən
böyük dəstək olacaq.
SOCAR Türkiyə Ege Rafinerisi (“STAR” neft emalı zavodu)
üçün 23 bankın iştirakı ilə
3.29 milyard dollarlıq Türkiyə
real sektor tarixinin ən böyük
və ən uzun müddətli layihə
maliyyələşməsi kredit sazişi
imzalandı. Bu inkişafı necə
qiymətləndirirsiniz?
“STAR” neft emalı zavodu,
hal-hazırda Türkiyənin özəl
sektor tarixindəki ilk neft emalı
sahəsi üzrə investisiyası və
eyni zamanda Türkiyədəki ən
böyük real sektör yatırımıdır.
Bu səbəblə bu saziş həm
Türkiyə, həm də Azərbaycan
üçün olduqca strateji bir
əhəmiyyətə malikdir. BakıTbilisi-Ceyhan, TANAP, STAR
kimi layihələr sayəsində iki ölkə
arasındakı əlaqələrə xüsusilə
enerji sahəsində stratejik
dəyər qazandırdıq. Bu gün bu
layihələrə sərf edilən maliyyə
dəstəyi həm Türkiyədəki
təşkilatların həm də beynəlxalq
təşkilatların SOCAR
Türkiyəyə və iki ölkəyə olan
etibarından irəli gəlir.
Bu neft emalı zavodunun
və layihəmizin bir vacib
xüsusiyyəti də stratejik investisiyalar başlığı altında Türkiyə
dövlətinin verdiyi ilk “stratejik
investisiya təşviq sənədi”-nə
sahib olmasıdır. Bizim təşviq
etdiyimiz bu layihənin bu gün
belə bir maliyyəyə sahib ola
bilməsi bizim də hökumət
olaraq necə doğru bir qərar
verdiyimizi göstərir.
Bu maliyyənin təmin
edilməsi ilə layihədə çox
vacib bir mərhələ geridə
qalmış oldu. Ən çox ticarət
kəsiri verdiyimiz sektorlardan
biri olan kimya sektorunda
bu inkişaflar sayəsində
Türkiyənin büdcə kəsirinin
azalmasına təsir edəcək
təsislərə qovuşmuş olacağıq.
Bu da ölkəmiz üçün olduqca
sevindirici bir haldır.
2014
| 69
xülasə
Səfər zamanı Azərbaycan Dövlət
Komisiyası üzvləri TANAP layihəsi
üzrə görülən işləri müzakirə edirlər.
AZƏRBAYCAN DÖVLƏT
KOMİSSİYASI TANAP’A
SƏFƏR ETDİ
Azərbaycan Dövlət Komissiyası, Türkiyənin enerji təhlükəsizliyinə
də dəstək olması hədəflənən TANAP layihəsi barədə məlumat
almaq məqsədi ilə Ankaraya bir günlük rəsmi səfər həyata keçirdi.
A
zərbaycan Dövlət
Komissiyası, Şah
Dəniz-2 layihəsindən
hasil olunacaq təbii
qazı Türkiyəyə və Türkiyə
üzərindən də Avropaya ötürəcək
olan Trans Anadolu Təbii Qaz
Boru Xətti Layihəsi (TANAP)
ilə bağlı görülən işlərə yerində
nəzarət etmək məqsədilə
Ankaraya bir günlük rəsmi
səfər həyata keçirdi. Səfərdə
Azərbaycan Respublikası Baş
nazirinin birinci müavini və
Dövlət Komissiyasının sədri
Yaqub Eyyubov, Energetika
naziri Natiq Əliyev, İqtisadiyyat
və Sənaye naziri Şahin Mus-
70 |
Energy Of Turkey
tafayev, Cənubi Qaz Dəhlizi
Şirkəti icraçı direktoru Əfqan
İsayev, Azərbaycan Dövlət
Neft Fondu (SOFAZ) icracı
direktoru Şahmar Mövsümov,
Azərbaycan Respublikası
Dövlət Neft Şirkəti (ARDNŞ)
prezidenti Rövnəq Abdullayev
ilə ARDNŞ-ın Sərmayələr və
Marketinq üzrə vitse-prezidenti Elşad Nəsirov, iqtisadi
məsələlər üzrə vitse-prezidenti
Süleyman Qasımov, Sərmayələr
idarəsinin rəisi Vaqif Əliyev və
şöbə rəisləri Ələkbər Abbaslı,
Namiq Əmiraslanov və TANAP
baş direktoru Saltuk Düzyol
iştirak etdilər. Səfər çərçivəsində
investisiyalarla bağlı prosedurlar
və yaxın zamanda görüləcək
işlərlə bağlı məsələlər müzakirə
olundu.
Səfər sonrası TANAP tərəfindən
verilən məlumatda, Azərbaycan
Dövlət Komisiyasının Şah
Dəniz-2 layihəsindən hasil olunaraq Avropaya çatdırılacaq qazın Türkiyə üzərindən keçməsi
və iki ölkə arasında dərin tarixi
köklərə əsaslanan dostluq səbəbi
ilə böyük xoşbəxtlik hissi keçirildiyi ifadə edildi. Eyni zamanda görülən işlərin hədəflənən
plan və proqram daxilində
irəlilədiyini və bu istiqamətdə
də 2018-ci ildə ilk qaz axışının
həyata keçiriləcəyinin mümkün olacağı ifadə edildi.
Türkiyə’ni başdan başa 1810
km qət edəcək.
26 dekabr 2011-ci ildə
razılaşma protokolu imzalanan, 26 İyun 2012-ci ildə də
hökumətlərarası imzaların
atıldığı TANAP, Türkiyə və
Avropanın təbii qaz tələbinə,
Azərbaycan Şah Dəniz 2
layihəsi və əlavə qaynaqlardan təbii qaz təmini ilə böyük
dəstək olacaqdır. Türkiyəyə giriş nöqtəsi Türkiyə sərhəddində
Türkgözü girişi olan 56
düymlük xəttin, Avropaya çıxış
nöqtəsi Yunanıstan sərhəddi,
Türkiyə içi çıxış nöqtələri isə
Eskişehir və Trakya bölgəsi
olacaqdır. TANAP layihəsində
ilk qaz axışı 2018-ci ildə reallaşacaq olub, 16 milyard kub
metr olacaq tutumun daha sonrakı mərhələlərdə Azərbaycan
və Türkiyə ətrafındakı digər
ölkə resursları ilə 31 milyard
kub metr səviyyəsinə çatdırılması hədəflənir.
TANAP Layihəsinin inşaat
tenderinə çağırılacaq inşaat
şirkətləri seçildi
Türkiyənin energetika tələb təhlükəsizliyinə
həll olmağı hədəfləyən TANAP layihəsinin
1810 kilometrlik quru ərazisi inşası
çərçivəsində açılacaq tenderə, yerli və
xarici olmaq üzrə cəmi 15 inşaat firması
çağırılacaq.
A
zərbaycandakı Şah
Dəniz 2 yatağında
çıxarılacaq təbii
qazı Türkiyəyə
və Türkiyə üzərindən Avropaya köçürəcək olan Trans
Anadolu Təbii Qaz Boru Xətti
Layihəsi (TANAP) çərçivəsində
TANAP Təbii qaz Transmissiya A.Ş. tərəfindən açılan
Ön yetərlilik tenderinə bağlı
qiymətləndirmədə Boru Kəməri
quru ərazisi memarlığı tenderinə
çağrılacaq firmalar təyin olundu. Layihəyə 15 firma dəvət
ediləcək. Türkiyə üzərindən
keçəcək 1810 kilometrlik boru
xəttinin inşası üçün açılacaq
Boru Kəməri quru ərazisi
memarlığı tenderinə yerli və
xarici olmaq üzrə cəmi 15 firma
/ konsorsium çağırılacaq.
TANAP LAYİHƏSİ
ANA XƏTT VENTİL
LAYİHƏSİNƏ
13 FİRMA
ÇAĞIRILACAQ
Türkiyənin enerji ərz təhlükəsizliyinə
həll olmağı hədəfləyən TANAP Lahiyəsi
daxilində Ana Xət Ventil Tədarük Layihəsnə
cəmi 13 firma dəvət ediləcək.
A
zərbaycandakı Şah
Dəniz 2 yatağından
çıxarılacaq təbii qazı
Türkiyəyə və Türkiyə
üzərindən də Avropaya
köçürəcək olan Trans Anadolu
Təbii Qaz Boru Xətti layihəsi
(TANAP) çərçivəsində
TANAP Təbii Qaz Transmissiya A.Ş. tərəfindən
açılan ön yetərlilik tenderinə
bağlı olaraq Ana xətt ventil
təchizatı tenderinə çağırılacaq
firmalar üzrə qərar verildi.
Türkiyə üzərindən keçəcək
1810 kilometrlik boru xəttinin
inşasında istifadə edilmək
üzrə açılacaq Ana xətt ventil
təchizatı tenderinə cəmi 13 firma
çağırılacaq.
2014
| 71
xülasə
TANAP’LI UŞAQLAR, EN
GÖZƏL ŞƏKİLLƏRİNİ 23 APREL
ÜÇÜN ÇƏKDİ
23 Aprel Milli Suverenlik və Uşaq bayramı münasibətilə
TANAP işçilərinin uşaqlarının iştirakı ilə təşkil edilən
“TANAP’ın Rəngləri” rəsm müsabiqəsi çərçivəsində
şəkillər Armada AVM Uşaq Muzeyində sərgiləndi.
A
zərbaycan təbii qazını
Türkiyə üzərindən
Avropaya köçürəcək
Trans Anadolu Təbii
Qaz Boru Xətti Layihəsi (TANAP), 23 Aprel Milli Suverenlik
və Uşaq bayramı münasibətilə
işçilərinin uşaqlarının iştirakı
ilə “TANAP’ın Rəngləri”
Şəkil Yarışması təşkil etdi.
Uşaqların ən gözəl xəyallarının
əks olunduğu cədvəllər,
72 |
Energy Of Turkey
TANAP baş direktoru Saltuk
Düzyol’un iştirakı ilə 18
Aprel 2014-cü il tarixində
Ankaradakı Armada AVM
Uşaq Muzeyində sərgiləndi.
“TANAP’ın Rəngləri”
Sərgisində 30 uşağın 54 rəsmi,
18-22 Aprel tarixləri arasında
sərgilənməyə davam edəcək.
23 Aprel Milli Suverenlik və
Uşaq bayramı münasibətilə
təşkil edilən fəaliyyətində
TANAP işçilərinə və uşaqlarına
xitab edən TANAP baş
direktoru Saltuk Düzyol,
əvvəlcə Bayramın əsl sahibi olan kiçikləri təbrik etdi.
Çıxışında Dostoyevskinin
“Uşaq, dünyanın ən böyük
xoşbəxtliyidir” və Oscar Wildenin “Uşaqları yaxşı etmənin
yolu, onları sevindirmektir”
sözlərini xatırladan Düzyol,
ardından ‘TANAP’ın Rəngləri’
mövzulu şəkil müsabiqəsində
iştirak edən bütün kiçik
yarışmaçıları birinci elan etdi
və özlərini tək-tək səhnəyə
dəvət edərək müvəffəqiyyət
sənədlərini və hədiyyələrini
payladı.
Muzey səfərinin
ardından mükafat
mərasimi baş tutdu
TANAP’ın Rəngləri Şəkil
Müsabiqəsində uşaqlar,
ilk əvvəl Ankara Uşaq
Muzeyiindəki Elm Muzeyini
gəzdikdən sonra rəhbər
ilə xoş və öğretici vaxt
keçirdikdən sonra uşaqlar
mükafat mərasimi üçün
ailələriylə bir araya gəldilər.
Müsabiqədə iştirak edən
bütün uşaqlar, sertifikatlarını
və hədiyyələrini aldıqdan
sonra ailələri ilə şəkil
çəkdirdilər.
“PETKİM İSTEHSAL TUTUMUNU
ARTIQDIQCA TÜRKİYƏNİN
PETROKİMYA İDXALATI AZALACAQ”
Petkim, İzmirdəki müştəriləri ilə bir araya gələrək yeni layihə və hədəfləri ilə əlaqəli
gələcək layihələrini paylaşdı. Petkim baş direktoru Sadettin Korkut, Petkim bazar
payını artırmağa çalışarkən investisiyalara da davam etdiklərini ifadə edərək, “2023cü il üçün bazar payımızı 40%-ə çatdırmağı planlaşdırırıq. Petkimin bazar payını
25%-dən 40%-ə çatdırması, bugünkü mövcud 3,2 milyon tonluq istehsal tutumunu
təxminən 6 milyon tona çıxarması deməkdir. İstehsal tutumumuz artdıqca idxal
etdiyimiz neft-kimya məhsulları da azalacaq” deyə bildirdi.
T
ürkiyə neft-kimya
sektorunun tək
xammal istehsalçısı
olan Petkim, İzmir
və ətrafındakı sənayeçilərlə
11 İyun 2014-cü il tarixində
İzmir Swissotel Grand Efesdə
bir araya gəldi. Petkim baş
direktoru Sadettin Korkutun iştirakı ilə keçirilən
tədbirdə müştərilər və bazara
istiqamətlənmiş olaraq fəaliyyət
göstərən Petkimin yeni layihə
və hədəfləri paylaşıldı. İzmir və
ətrafının, Petkim Egey dənizi
bölgəsindəki satışlarda 22%
paya sahib olduğunu, bu payı
daha da artırmaq istədiklərini
dilə gətirərək çıxışına başlayan
Petkim baş direktoru Sadettin Korkut, sənayeçilərin qısa
müddətdə xammal mənbəyinə
çatmaq arzularının əhəmiyyətini
bildiklərini və bu istiqamətdə
də gələcək inkişafa yönəlik
yenilikləri sürətlə həyata
keçirdiklərini dilə gətirərək
bunları qeyd etdi:
“Müştərilərimizə daha çox önəm
verdiyimiz yeni layihəmizdə
bazara həssas, rəqabətə davamlı
qiymət təklif edə bilən, güclü satış
və satış sonrası xidmət təklif edə
bilən, istehsaldan gələn gücünü
bölüşən və ən önəmlisi müştəri ilə
uzun müddətli strateji əməkdaşlığa
əsaslanaraq hərəkət edən bir
şirkət olaraq önə çıxırıq. Yəni,
biz birlikdə böyüməyə, yaranan
əlavə dəyəri birlikdə paylaşmağa
dəvət edirik. 2014-cü ilin ilk
rübündə 4,3% böyüyən Türkiyə
iqtisadiyyatının söz verdiyi
gələcək sayəsində Petkim olaraq
həm ödəniş qrafiklərində, həm də
türk lirası və valyuta əsaslı satışda
2 faizə yaxın endirim və uzatma
faizlərində də müştərilərimizin
lehinə dəyişikliklər həyata
keçirəcəyik. Bununla bərabər iş
tərəfdaşı olan müştərilərimizlə
uzun ömürlü bir əlaqə təmin etmək
istəyirik. “
Sadettin Korkut: “Petkimin bazar
payını 25%-dən 40%-ə çıxarmaq
mövcud 3,2 milyon tonluq
istehsal tutumunu 6 milyon tona
çatdırmaq deməkdir”. Son dövrdə
bir çox yeniliyə imza atdıqlarını
ifadə edən Sadettin Korkut, bazar
ehtiyaclarını qarşılamaq adına
yeni məhsullar inkişaf etdirib,
tanıtımlar etdiklərini, gələcək
dövrdə sənayeçilər və bütün
sektorlarla birlikdə əl-ələ, qol-qola
çalışacaqlarını dilə gətirdi.
Petkimin 2023-cü il üçün
40% bazar payı hədəflədiyini
ifadə edən Korkut, “Petkim bazar payını 25%-dən
40%-ə yüksəltmək, bugünkü
mövcud 3,2 milyon tonluq
istehsal tutumunu təxminən
iki qat artıraraq 6 milyon tona
çatdırmaq deməkdir. Belə bir
istehsal artımını qarşılayacaq
yeni investisiyalar və mövcud
zavod və fabriklərimizə
edəcəyimiz maksimizasiyalar
üçün xammaddəmiz olan
naftada davamlılığa ehtiyacımız
var. Bu çərçivədə də Petkim
yarımadasında işləri sürətlə
davam edən “STAR” neft emalı
zavodu bu yönüylə bizim üçün
böyük əhəmiyyət daşıyır. Ötən
həftələrdə təxminən 3,3 milyard
dollarlıq kredit maliyyələşməsi
üçün dünyadan 23 maliyyə
təşkilatı ilə imza atdığımız
“STAR” neft emalı zavodunun isə 2017-ci ilin sonunda
fəaliyyətə başlamasıyla əlavə
xərclər və keyfiyyət itkiləri sıfır
səviyyəsinə enəcəyi üçün gözəl
bir fürsət yaxalayacaq və yeni
investisiyaları həyata keçirə
bilmək üçün özümüzdə daha çox
cəsarət tapacağıq.
Petkim yaxın zamanda, yəni
önümüzdəki ilin sonuna qədər
tamamlanacaq dörd investisiya
ilə daha çox dəyər istehsal edən
bir quruluş halına gələcəkdir. İlin
sonunda yekunlaşacaq Etilen
və PTA fabrikləri tutum artımı
investisiyaları ilə istehsal tutumunu
illik 3,2 milyon tondan, 3,6 milyon
tona çıxaracaq olan Petkim, gələn
il fəaliyyətə başlayacaq konteyner
limanı ilə də logistika sahəsində
gəlir əldə etməyə başlayacaq.
İlk mərhələsi 2015-ci ildə istehsala başlayacaq Külək Enerji
Stansiyası ilə (RES) də energetika
məhsuldarlığı və müxtəlifliyini
artıracaq. Petkimdə artım göstərən
hər 1 qramlıq istehsal, 1 qramlıq
idxalatın azalması mənasını
verir. Bu səbəbdən biz də mövcud
fabriklərimizdə əlavə investisiyalarla tutumumuzu artırmaq və
davamlı təkmilləşdirmə işləri
ilə məşğuluq” deyə fikirlərini
paylaşmışdır.
2014
| 73
xülasə
“Avropada ən yaxşı və hərtərəfli
enerji aktoru olmaq istəyirik”
2012-ci ildə Esso Schweiz GmbH şirkətini ExxonMobil’den alan SOCAR Energy İsveçrə şirkəti, ARDNŞnin Qərbi Avropada həyata keçirdiyi ilk fəaliyyəti olması səbəbilə olduqca stratejik bir mövqeyə
sahibdir. Ölkədə 170 yanacaq doldurma məntəqəsinə sahib olan SOCAR Energy İsveçrə şirlətinin baş
direktörü (CEO) Edgar Bachmann, ARDNŞ-nin İsveçrə bazarına daxil olmasının İsveçrə baxımından
da fərqli bir təcrübə olduğunu və bu hadisənin 20 ildən uzun müddətdir sektorda həyata keçirilmiş
ən əhəmiyyətli dəyişiklik olduğunu söyləyir və sözlərinə əlavə edir: “ARDNŞ-nin uzun müddətli
arzusu, Avropa bazarlarındakı ən yaxşı investisiya əsaslı enerji aktoru olmaqdır. “
A
RDNŞ İsveçrədə 170
yanacaq doldurmaq
məntəqəsi açaraq
birbaşa Avropa enerji
bazarındakı istehlakçılara
xitab etdi. Esso markasını
tərkibinə qatması ilə ARDNŞnin Avropadakı mövqeyində
nə kimi dəyişiklər olduğunu
izah edə bilərsiniz?
Baş ofisi Sürixdə olan SOCAR Energy İsveçrə, İsveçrədə
ARDNŞ-nin icra etdiyi neft
məhsullarının satış, marketinq
və paylanması əməliyyatlarına
bağlı fəaliyyətlərdən məsul olan
və yeni qurulan bir şirkətdir.
ARDNŞ, 1 İyul 2012-ci ildə,
Esso maye yanacaq doldurma məntəqələri şəbəkəsi
daxil olmaq üzrə bütün Esso
Schweiz GmbH şirkətini
ExxonMobil’den almışdır.
İsveçrə əməliyyatı, ARDNŞnin Qərbi Avropada neft
məhsullarının satış, marketinq
və paylanması əməliyyatları ilə
əlaqəli icra etdiyi ilk fəaliyyətdir
və bu səbəblə də bütün sektor
üçün olduqca əhəmiyyətlidir.
ARDNŞ-nin İsveçrə bazarına
girməsi İsveçrə üçün də fərqli
bir təcrübə oldu, çünki sektora
bu giriş, İsveçrə maye yanacaq
doldurma məntəqəsi sektorunda 20 ildən uzun müddətdir
həyata keçirilmiş ən əhəmiyyətli
dəyişiklik kimi qiymətləndirilir.
SOCAR İsveçrə bazarına
bir çox yeniliklə girdi. Əvvəlcə
yeni bir dizayn ilə İsveçrə
bazarında özünə xüsusi bir yer
74 |
Energy Of Turkey
sərmayələri də nəzərdə
tutulurmu?
ARDNŞ, Azərbaycan
prezidenti İlham Əliyevin
cəhdləri ilə, 2007-ci ildən
etibarən neft və yanacaq
sahəsində neft məhsullarının
satış, marketinq və paylanması
əməliyyatlarına bağlı böyük
bir beynəlxalq inkişaf
proqramı başlatmışdır.
İsveçrənin neft
məhsullarının satış, marketinq
və paylanması əməliyyatları
bazarına daxil olunması ilə
ARDNŞ qrupunun beynəlxalq
məcrada, qeyd olunan bazarlarda böyüməsi üçün atdığı
əhəmiyyətli bir addımdır.
Əldə edilən təcrübə və ixtisas
gələcəkdə daha çox böyümək
üçün istifadə edilə bilər.
edən ARDNŞ-nin yeni SOCAR
loqosu bazarda indidən yüksək
maraq oyatdı.
ARDNŞ-nin bir neçə ildir
İsveçrədə olan bir digər önəmli
şirkəti daha fəaliyyət göstərir ki,
bu da SOCAR Tradingdir. Bu
şirkət tamamilə beynəlxalq arenaya hədəflənib. SOCAR Trading, ARDNŞ-nin beynəlxalq
marketinq və inkişaf şöbəsidir.
Şirkət, beynəlxalq bazarlarda
xam neft və neft məhsulları
ticarəti ilə məşğul olmaqdadır.
SOCAR Trading də baş ofisinin
Cenevrədə olmasına baxmayaraq, İsveçrə maye yanacaq
doldurma bazarında fəaliyyət
göstərmir.
İsveçrə, mövqeyi və əlaqələri
ilə İtaliya, Fransa və Almaniyaya açılan əhəmiyyətli bir
qapıdır. ARDNŞ-nin coğrafi
strateji bir əhəmiyyətə
sahib olan İsveçrədə başqa
Avropa bazarı ilə Xəzər
Dənizi bölgəsi və CənubQərbi Asiya enerji sektorları
arasındakı fərq nədir?
Avropa üçün enerji
sektoru iqtisadi böyümə və
rəqabətçilik ilə ictimai və
regional əlaqələri dəstəkləyən
əhəmiyyətli ünsürlərdən
biridir. Avropanın enerji istifadəsi yüksək həcmdə
benzin və xam neft idxalına
bağlıdır. Bütün bunların
fonunda bəhs edilən sektor,
Avropa İttifaqı daxilində ən
böyük əhəmiyyətə sahib sektor olaraq nəzərə alınmalıdır.
Avropa İttifaqının enerji tranziti davamlı, rəqabətə
dözümlü və maliyyə olaraq
özəlləşdirmənin ünsürlərindən
ibarət olan üç mərhələli çətin
bir prosesdir.
Xəzər dənizi bölgəsi
dünyadakı ən qədim neft
istehsal sahələrindən biridir və
qlobal enerji istehsal mənbəyi
olaraq əhəmiyyəti getdikcə
artmaqdadır. Bu sahədə həm
Xəzər dənizində olan açıq
dəniz neft yataqlarından, həm
də Xəzər hövzəsinin kənar
sahələrindən gələn əhəmiyyətli
neft və təbii qaz ehtiyatları
vardır. Xarakterik olaraq
bir neft istehsal sahəsi olan
Xəzər regionunun təbii qaz
istehsalçısı olaraq əhəmiyyəti
də sürətlə artmaqdadır.
Cənub-Şərqi Asiyadakı
enerji tələbatı, 1990-cı illə
müqayisədə iki qat yarım
artmışdır və dünyada ən
sürətli böyümə tempinə
malikdir. İqtisadi və demoqrafik meyllər, bölgədəki
enerji istifadəsini adam başına
qlobal ortalamanın yarısı
nisbətində artıraraq gələcəkdə
də böyüməyə işarə edir.
Cənub-Şərqi Asiyadakı ölkələr
getdikcə daha böyük enerji
istehlakçıları olduqca və qlobal
enerji bazarlarında daha çox
iştirak etdikcə, bu ölkələr də
Avropa ölkələrinin qarşılaşmış
olduğu çətinliklərlə üz-üzə
gələcəkdir.
SOCAR Switzerland
yeni investisiyaları ilə
Sürix və Cenevrə hava
limanlarında yanacaq
vasitəsi xidmətləri verməyə
başlamışdır. Şirkətinizin
fəaliyyətini Avropadakı
digər hava limanlarında
da genişləndirməyi
düşünürsünüzmü?
İsveçrədə əldə etmiş
olduğumuz təcrübə gələcək
illərdə Avropanın digər hava
limanlarına doğru genişləmək
üçün istifadə edilə bilər və
məqsədlərimizdən biri də
aviasiya sektorunda bir ixtisas
mərkəzi olmaqdır.
Azərbaycan qazı Cənubi
Qaz Dəhlizi ilə Türkiyə
və İtaliyaya, onların
vasitəsilə ilə Avropaya
ötürüləcəkdir. İtaliyadan
İsveçrəyə təbii qaz tranzitini və sizin ərazinizdən
digər ölkələrə qaz satışları
gerçəkləşdirərək təbii qaz
pərakəndə satış sektoruna
girməyi planlaşdırırsınızmı?
İsveçrə hökuməti və
Azərbaycan Respublikası
arasında imzalanan enerji
siyasəti sahəsindəki dostluq
əlaqələri çərçivəsində da
göründüyü kimi İsveçrədə hələ
də inkişaf potensialı var.
Yaxın zamanda İsveçrə
neft məhsulları satış, marketinq və paylanması bazarına
girilməsi və ARDNŞ-nin
İsveçrə enerji sektorunda neft
və digər sahələrdə ola biləcək
strateji inkişafları ilə İsveçrə və
Azərbaycan arasındakı enerji iş
birliyi gələcək illərdə genişlənib
artırıla bilər. Bununla da,
təbii qaz gələcəkdə çox daha
əhəmiyyətli bir rol oynaya bilər.
Biz bütün yeni təklif və şansları
nəzərə alırıq.
ARDNŞ-nin Türkiyədəki
fəaliyyətlərini təqib
edirsinizmi?
Bir İsveçrə şirkəti olan
SOCAR Energy İsveçrə
şirkəti olaraq, Türkiyədə olan
ARDNŞ-nin fəaliyyətinə
müdaxil deyilik. Ancaq,
Türkiyədəki həmkarlarımızın
şirkətlərini necə inkişaf
etdirdiklərini yaxından təqib
edirik. Ümid edirəm gələcəkdə
təcrübələrimizi və ən yaxşı
bacarıqlarımızı paylaşıb
qarşılıqlı olaraq bir-birimizdən
daha çox şey öyrənə biləcəyik.
Avropanın gələcəkdəki
enerji ehtiyaclarına bağlı
proqnozlarınız nələrdir və
sizcə nə cür strategiyalar
inkişaf etdirilməlidir?
Çin və Hindistan kimi
əhali baxımından nəhəng
ölkələr də daxil olmaq üzrə,
inkişaf etməkdə olan ölkələr,
sənayeləşmə, infrastruktur
layihələri inşası və nəqliyyat
istifadəsini artıraraq iqtisadi böyümənin ən sıx sayılan
enerji istehlak mərhələsinə
keçirlər. Tələb və ehtiyaclar
enerji istifadəsində daha çox
səmərəli istifadə və alternativ
istehsalı dirçəldəcəkdir; ancaq
bütün bunlar tək başına artan
tələb ehtiyaclarını tamamilə
qarşılamağa kifayət etmir.
İnnovasiya, enerji
müzakirəsindəki mühit, enerji
və sənaye rəqabət ölçülərinin
sərhədlərini aşan birləşdirici
bir ünsürdür. İnnovasiya
olmadan Avropa etibarlı,
rəqabətə dözümlü və davamlı
enerji tədarükü təmini ilə bağlı
hədəflərinə çata bilməyəcək.
İnnovasiyayla bağlı üç çətin
vəziyyət var: yeni texnologiyalar üçün xərclərin azaldılması,
pul axışı təmin etmək üçün
investor etibarlılığının təmin
edilməsi və müştəriləri cəlb
etmək üçün yeni iş modelləri
meydana gətirib enerji
səmərəliliyi imkanlarından
faydalanma.
İqtisadi inkişafı yavaşladan
siyasəti mənimsəyərək milyonlarla adamı məyus etmək də
bir çıxış yolu olmayacağı kimi
siyasi olaraq da uyğun deyildir.
Yaxın zamanda, ARDNŞ
İsveçrədə Montreux Caz
Festivalının 6 əsas sponsorundan biri oldu. Bununla əlaqəli olaraq ARDNŞ
İsveçrənin sənətə verdiyi
dəyərlə əlaqəli nələr söyləyə
bilərsiniz?
Dünya üzrə məşhur
Montreux Caz Festivali’ndakı
sponsorluğu ilə ARDNŞ,
inkişaf etməkdə olan İsveçrə
mənşəyində olduğu kimi,
mədəniyyətə olan beynəlxalq
yaxınlığına da vurğuladı. Caz
Festivalı ARDNŞ-a istehlakçılar
və iş ortaqları ilə əlaqələrini
gücləndirməsi üçün mükəmməl
şərait yaratmışdır. Bəhs edilən
sponsorluq da şirkətin 2014-cü
ildəki üstün müvəffəqiyyətləri
arasında sayıla bilər.
Montreux Caz Festivalının
möhtərəmliyi, davam edən
İsveçrə ənənəsi və keyfiyyətli
musiqi xüsusiyyətləri ARDNŞnin yüksək keyfiyyətə sahib,
müasir və müştəri mərkəzli
xidmətləri ilə tam olaraq
uyğunlaşan xüsusiyyətlərdəndir.
Digər tərəfdən, ARDNŞ-nin
ana vətəni Azərbaycan, müasir
və ənənəvi caz formaları və
beynəlxalq möhtərəmliyə sahib
caz sənətçiləri ilə fəxr edən
zəngin bir caz mədəniyyəti
keçmişinə malik ölkədir.
2014
| 75
SUMMARY
IMPORTANT AGREEMENT
ON ENERGY
The agreement regarding increasing the stakes of Turkey in the
partnership for Shah Deniz Natural Gas Field and Trans Anatolian
Pipeline Project (TANAP) was executed in the ceremony held in
Shangri La Bosphorus Hotel in Beşiktaş.
S
oon to be president
on August 10th 2014
resident -then Prime
Minister Recep Tayyip
Erdoğan, the Minister of Energy and Natural Resources
Taner Yıldız, the President of
SOCAR Rövnag Abdullayev,
the Chairman of the Board of
SOCAR Vagif Aliyev and the
President of SOCAR Turkey
Kenan Yavuz participated in
the ceremony of the agreement regarding increasing
the stakes of Turkey in the
partnership for Shah Deniz
Natural Gas Field and Trans
Anatolian Pipeline Project
(TANAP). Prime Minister
Recep Tayyip Erdoğan gave
a speech in the ceremony
76 |
Energy Of Turkey
and he said “We hope that
Turkmenistan gas reaches
the western markets through
Turkey as well”. In his speech,
Erdoğan told that the recent
years have brought significant
changes to the global energy
market and so the energy map
of the world has been continuously changing, new players
have emerged and the existing
players have come to new
crossroads.
“WE IMPROVED THE EASTWEST ENERGY CORRIDOR
WITH AZERBAIJAN”
Prime Minister Erdoğan
stressed that Turkey believes
that establishing an efficient
collaboration and dialogue
Erdoğan: “We
hope that
Turkmenistan
gas will also
be carried to
the Western
markets
as well as
the Russian
and Eastern
markets
through
Turkey.”
among the producer, transit
and consumer countries is
paramount for ensuring security of energy and said:
“With this belief in mind,
we have improved the eastwest energy corridor with our
friend and sister country Azerbaijan. Baku-Tbilisi-Ceyhan
Crude Oil and Baku-TbilisiErzurum Natural Gas Pipeline
projects are two elements of
this corridor that we’ve successfully accomplished. The
inter-governmental and host
government agreements regarding TANAP were executed
before myself and my esteemed
brother Aliyev in İstanbul in
June 2012. Some very important
milestones of TANAP have been
achieved since June 2012. Shah
Deniz-2 Final Investment Decision Agreement was executed
in a ceremony held in Baku last
December.”
“TANAP IS EXPECTED TO BE
CONNECTED TO TAP”
Prime Minister Recep Tayyip
Erdoğan expressed that two
results in particular of the
agreements executed today are
of great importance for Turkey
and the companies and said:
“One of them is that the stakes
of BOTAŞ in TANAP has been
increased from 20% to 30%.
And the other one is that the
stakes of Turkish Petroleum
Corporation in Shah Deniz field
has been increased from 9% to
19%. Thus, Turkish Petroleum
Corporation has become the
second partner with the most
stakes in this field after British
Petroleum.
The first stage planned for
TANAP is to supply Shah Deniz
field and then, in the second
stage, 6 billion cubic meters of
the natural gas will be produced
to be sold to our country. It is
also planned that 10 billion
cubic meters of the natural gas
from this field will be carried to
Europe over Turkey via TANAP
and following this, the natural
gas from other fields in the
Azerbaijan part of the Caspian
Sea will also be carried via this
pipeline. Erdoğan stated that
Turkey will serve as an important energy bridge between
the East and the West and said
“We hope that Turkmenistan
gas will also be carried to the
Western markets as well as the
Russian and Eastern markets
through Turkey. In the future
stages, different new sources
may also be carried via this
pipeline. These agreements
executed today also cover these
stages.”
“TURKEY: A RISING STAR”
Stating that such projects are
the milestones of the political,
social and economic history
of the region, Erdoğan said:
“Turkey is a rising star with its
population nearing 77 million,
its growing economy, rapidly
increasing energy demand
and its target of becoming the
energy center of the region.
Within this scope, we intend
to transform Ceyhan to the
largest terminal of the Eastern
Mediterranean and the second
largest terminal of Europe after
Rotterdam. Furthermore, we
don’t take TANAP as a commercial investment only, but
we also believe that TANAP
will be a project that will establish long-term, strong and
organic relationships between
Turkey and European countries as well as Azerbaijan.”
“THIS PROJECT IS ONE OF
THE MOST SIGNIFICANT
INDICATORS OF MUTUAL
INVESTMENTS”
The Minister of Energy and
Natural Resources, Taner Yıldız
said “TANAP will be one of the
greatest projects co-developed
by Turkey and the sister country Azerbaijan. This project is
one of the most significant indicators of mutual investments.”
Yıldız also stated that the Prime
Minister Erdoğan wanted all
the crude oil and natural gas
imported to be processed by
Turkey in or outside the borders
of the country.
Yıldız mentioned that, if
there’s consumption then there
will be production and if there’s
production then there will be
transmission and said “This is a
chain worth 45 billion Dollars.
There are rings of this chain.
The production in Shah Deniz,
the transmission in Georgia and
Turkey... All these rings sum
up to 45 billion Dollars. This
amount must be paid before
2019 so that this production
can be made and carried to
the consumption points. This
is a project where natural gas
contracts worth 100 billion
Dollars have been made with 9
European countries.”
“IT’S A RED LETTER DAY FOR
OUR RELATIONSHIP WITH
TURKEY”
Rövnag Abdullayev,
President of SOCAR, stated
that today is a very important
day for development of the
relationship between Turkey
and Azerbaijan. The Minister
of Energy of Azerbaijan Natiq
Aliyev stated that they are
happy because Turkey has in-
creased stakes in the energy
projects. In the ceremony,
the Share Purchase Contract
between TPAO and TOTAL,
the TANAP Shares Purchase
Contract between BOTAŞ
and SOCAR and the Memorandum of Understanding
on TANAP between the
Republic of Turkey and the
Republic of Azerbaijan were
executed.
2014
| 77
SUMMARY
Energy Potential Of Caspian
Discussed in Baku
The 21st International Caspian Oil and Natural Gas Exhibition (CaspianOil&Gas 2014),
sponsored by SOCAR Turkey, was held in Baku, the capital of Azerbaijan.
A
total of 402 companies from different
countries steering
the oil industry
such as Turkey, Russia, U.S.A.,
U.K. and France attended the
21st International Caspian Oil
and Natural Gas Exhibition
(CaspianOil&Gas 2014) held in
78 |
Energy Of Turkey
Baku, the capital of Azerbaijan,
with attendance of İlham Aliyev, the President of Azerbaijan. İlham Aliyev, the President
of Azerbaijan talked in the
opening ceremony and stated
that Azerbaijan has a natural
gas reserve of 2,5 trillion cubic
meters and these resources will
play an important role for energy security of both Azerbaijan
and the Europe.
ALİYEV: “ENERGY SECURITY
MEANS NATIONAL SECURITY”
İlham Aliyev, the President
of Azerbaijan talked in the
opening ceremony of the
21st International Caspian Oil
and Natural Gas Exhibition
attended by SOCAR Turkey as
the Platinum Sponsor and said
“Energy security has become
almost as important as national
security. They can’t be separated anymore” and, he added,
“Azerbaijan has rich natural gas
resources. Shah Deniz Natural
Gas Field is one of the biggest
reserves in the world and nearly
half of the natural gas supply
of Azerbaijan is produced here.
Azerbaijan is a country with at
least 2,5 trillion cubic meters
of natural gas reserve. These
resources will play an important
role for energy security of both
Azerbaijan and the Europe.”
ALİYEV: “TANAP AND TAP
NOT JUST A ROUTE, A NEW
RESOURCE”
İlham Aliyev explained that
many attempts were made to
carry Azerbaijan natural gas
to Europe but no results were
achieved so they took the most
responsibility for this and did
whatever is necessary for realizing Trans Anatolia Natural Gas
Pipeline (TANAP) project and
said “Producing natural gas in
Shah Deniz field and marketing
it is not a problem anymore. We
executed the agreement for the
Trans Anatolia Natural Gas Pipeline (TANAP). Many attempts
were made to carry Azerbaijan
natural gas to Europe but no results were achieved. We took the
most responsibility for this. We
also named the project TANAP
and did whatever was necessary
to bring it about.” Mentioning
that TANAP is now an actual
project and the works under the
project have commenced, Aliyev
said, “We are trying to improve
the international relations and
support the energy security of
Europe.”
The exhibition,
held for the
21st time this
year, was
organized
under the
platinum
sponsorship
of SOCAR for
the second
time with the
motto “Meet
the Seller”.
ABDULLAYEV: “WE’RE HAPPY
THAT TURKEY’S SHARE IN
TANAP HAS INCREASED”
Rövnag Abdullayev, the
President of SOCAR, comment-
ed on the increase in Turkey’s
share in TANAP Project in the
21st International Caspian Oil
and Natural Gas Exhibition
explaining that they decided
to transfer the shares to TPAO
and they are pleased with this
decision and said “We believe
that the contribution in the
project of Turkey, our sister
country, will increase. Turkey
has become the second biggest partner in Shah Deniz
after BP.” He also mentioned
about the importance of
Turkey in the project. The
Caspian Oil and Natural Gas
Exhibition, held for the first
time in 1994, was organized
under the platinum sponsorship of SOCAR for the second
time with the motto “Meet the
Seller” this year. The exhibition, held for the 21st time this
year, attracted a large number
of attendants from Turkey.
2014
| 79
SUMMARY
GIANTS MET
FOR FINANCING
STAR OIL REFINERY
The agreement for the greatest and the longest-term project financing loan in the history of
the real sector of Turkey worth 3,29 billion dollars for SOCAR Turkey Aegean Refinery (STAR),
which is the most important stage of the investments for Refinery-Petrochemicals-EnergyLogistics and Distribution integration worth 10 billion dollars, and carried out by SOCAR in
Petkim Peninsula, was executed.
A
bout 800 million
dollars have
been spent from
SOCAR equities
so far for the STAR Refinery
Project started by İlham
Aliyev, the President of
the Republic of Azerbaijan
and Recep Tayyip Erdoğan,
the Prime Minister of the
Republic of Turkey in Petkim
Peninsula on October 25th,
80 |
Energy Of Turkey
2011. Many people attended
the signature ceremony for
the Loan Agreement for STAR
Refinery which is the greatest
and the longest-term project
financing agreement in the
history of the real sector in
Turkey. Taner Yıldız, the Minister of Energy and Natural
Resources, Fikri Işık, the Minister of Science, Industry and
Technology, Natig Aliyev, the
Minister of Energy of Azerbaijan, Şahin Mustafayev, the
Minister of Economy and Industry of Azerbaijan, Şahmar
Mövsümov, the President of
the State Petroleum Fund of
Azerbaijan, Rövnag Abdullayev, the President of SOCAR,
Vagif Aliyev, the President
of the Board of Petkim and
the Director in Charge of the
International Investments of
SOCAR, Süleyman Gasimov,
the Vice President in Charge
of Financing Operations of
SOCAR and Kenan Yavuz, the
President of SOCAR Turkey
attended the ceremony.
Another important step was
taken towards realization
of STAR Oil Refinery, which
will be the greatest industrial
investment of Turkey, with a
signature ceremony in Çırağan
Palace on June 6th, 2014.
THE GREATEST LOAN AGREEMENT OF TURKEY
The project financing
executed is so far the greatest and the longest-term loan
agreement in Turkey in terms
of the size and term of the
loan and is also one of the
greatest oil and gas project
financing operations in EMEA
in 2014.
Stressing that they are
proud and honored to contribute to the future of both
countries by means of the
projects they realized with the
vision of the governments of
Azerbaijan and Turkey and
the support they provided,
Kenan Yavuz, the President
of SOCAR Turkey, said “This
refinery is the greatest
real sector project realized
within the last 30 years. We’ve
completed 80% of the site
preparation works and paid
the advance payment of the
project worth 180 million dol-
lars to the contractor early this
week.” Mentioning that they
kept all the promises made
by SOCAR to the Turkish
people and they are managing an investment portfolio
to contribute to the targets
for the year 2023, Yavuz also
said that SOCAR is the greatest
direct investor in Turkey with
its current portfolio worth 20
billion dollars.An agreement
was made with a consortium
of 23 banks which includes 17
commercial and development
banks worldwide including
the Eximbanks in the U.S.A.,
Japan, Korea, Spain and Italy
as well as a local bank.
EFFICIENCY OF PETKİM WILL
INCREASE
One of the most important
features of the project is that
it is a 100% endenization project. Kenan Yavuz said “The
refinery products of 10 million
tonnes per year produced in
Star Oil Refinery is currently
imported completely and
our country transfers foreign
exchange abroad for these
products,” and added “With
the investments we made and
we’re planning to make in Petkim Peninsula, we will make
a significant contribution to
boosting the Turkish Petrochemical industry and the
associated sectors as well as
the development and growth
of our country and raising the
wealth of our people.”
Rövnag Abdullayev, the
President of SOCAR said
“During the process which
started with the privatization
of Petkim, we’re making progress in realizing the ideal of
being a single nation with two
countries with the projects we
developed and implemented
so far. We’re very pleased to
be the greatest direct investor of Turkey with the investment portfolio worth 10
billion dollars that we manage within the framework
of our “Value-Site” project
which is the first Chemical
Industrial Park of Turkey in
Petkim Peninsula as well as
the investments worth 20
billion dollars we achieved
by TANAP project. ”When
the refinery project starts
production in 2018, SOCAR
will become the second largest industrial corporation
of Turkey. Abdullayev, who
talked about the goals of SOCAR in the future, said “We
intend to be one of the top 3
holdings in 2018 and become
the biggest industrial corporation of Turkey in 2023.”
2014
| 81
SUMMARY
GOLDMAN SACHS BECOMES
PARTNERS WITH PETKIM
Petkim announced that it granted exclusive bargaining rights to Goldman Sachs regarding the
transfer of the shares it owns in Petkim Limancılık A.Ş, which is a wholly-owned subsidiary of
Petkim. With a signed memorandum of understanding, it is planned that 30 percent of Petkim
shares will be sold to Goldman Sachs at the value of 250m dollars.
P
etkim announced
that it granted
exclusive bargaining
rights to Goldman
Sachs regarding the transfer
of the shares it owns in Petkim Limancılık A.Ş, which is
a wholly-owned subsidiary
of Petkim. With a memorandum of understanding made
in Izmir Aliağa, it is planned
that 30 percent of Petkim
82 |
Energy Of Turkey
shares will be sold to Goldman
Sachs at the value of 250m
dollars. In addition, in order
not to suffer a loss, the agreement to be drawn up shall entitle Goldman Sachs the right
to sell the relevant shares to
SOCAR Turkey. After the completion of share transfer and
legal review process, it will be
finalized with the settlements
on final agreements.
“SOCAR TURKEY LIVING ONE
OF THE MOST HISTORIC DAYS”
Speaking at the signing ceremony Kenan Yavuz, the CEO
of SOCAR Turkey, says, “The
fact that one of the world’s
greatest investors becoming a
partner of our port company
signifies the recognition of our
project’s economy and value.
Concerning the project finance
of our port investment, we
have signed a term-sheet with
Akbank, one of the greatest
banks in Turkey. Within the
framework of this term-sheet
signed with Akbank, we are
going to ensure a 211m dollars
of finance with 13 years term”.
Azerbaijani Minister of Economy and Industry Şahin Mustafayev who came to examine
the ongoing investments in
the Petkim Peninsula, SOCAR
President Rövnag Abdullayev, SOCAR Vice President
Süleyman Gassimov, SOCAR
Vice President David Mammadov, Petkim and SOCAR
Turkey Chairman of the Board
Vagif Aliyev have overseen the
term-sheet signed between
Goldman Sachs and Akbank.
Expressing that SOCAR
Turkey is experiencing one of
its most historic days, Kenan
Yavuz said that they took a
very important step forward
with the term-sheet signed
with Goldman Sachs and
that they brought the world’s
biggest investors to Izmir.
Providing information about
the agreement signed, Yavuz
said, “Besides the transfer
of 30% shares of Petkim
Limancılık, within 7 years,
we authorize Goldman Sachs
International in the operation
of Petkim’s public offering and
the public offering of shares,
which is going to be owned by
Goldman Sachs International.
This means the recognition of
the value we have created in
Petkim thanks to this cooperation. We see this agreement as
the foundation of a strategic
and long term cooperation. In
all the works we do, we try to
ensure that they are globalscale projects which can integrate with the whole world.
Another term sheet we signed
on the same day has been with
Akbank. Within the framework of term-sheet signed
with Akbank, we are going to
ensure project finance worth
211m dollars over a 13-year
term. We are greatly pleased
to realize the share transfer
carried out with a world’s giants, such as Goldman Sachs
and the project finance agreement signed with Akbank on
the same day.
THE 3RD BIGGEST CONTAINER
OF TURKEY
Noting that the investment, which is going to be
the 3rd biggest container port
of Turkey when completed,
will be put into service in the
last quarter of 2015, Kenan
Yavuz also stated that they
plan to commission the Wind
Energy Plant within the same
time frame. Stating that the
investments carried out by
Petkim continues without
slowing down, Yavuz says,
“We are coming to an end
in the investment which
we are carrying out with a
cost of 118m dollars, which
aims at a capacity increase
that will increase the total
capacity of Petkim by 13%.
This investment will be
completed in October with
the outstanding effort of
our friends and Petkim will
have its new capacity.”
Reiterating that they
are the biggest real sector
investor of Turkey, Yavuz
continued: “We take great
joy and proud, along with
our colleagues, in realizing
projects embodying our
fellowship with the political will and support of the
Turkish and Azerbaijani
governments and know
that the enlightened future
of the Turkish people depends on having a productive economy.”
2014
| 83
SUMMARY
“All Projects Carried Out with
Azerbaijan Create Added Value
for Both Countries”
Closely following all projects carried out in Turkey by SOCAR Turkey, Minister of Energy
and Natural Resources Taner Yıldız evaluated the contribution of the realized projects to the
national economies.
N
o words can
better express
the relationship
between Turkey
and Azerbaijan other than
the statement of former
Azerbaijani President Haydar
Aliyev, to whom the current
existence of the Republic of
Azerbaijan is owed: “One
Nation, Two States”. The
84 |
Energy Of Turkey
two countries, having such
close political relations, began
to rapidly develop economic
relations starting from the early
2000s. The partnership in the
energy industry that starts with
the Baku-Tbilisi-Ceyhan (BTC)
Pipeline project, one of most
important energy transmission
projects, acquired a new dimension when SOCAR bought
Petkim in 2008. With the refinery, port facility and TANAP
transmitting Caspian gas to Europe, Azerbaijani state-owned
petroleum company SOCAR
will be the foreign company
making the most investments
in Turkey. In addition to these
developments, the fact that
state-owned energy companies in Turkey participates in
major projects in Azerbaijan
attracts some attention. So, we
talked to Minister of Energy
and Natural Resources Taner
Yıldız about the projects carried
out between two countries in
the energy industry and their
future.
In recent years, Turkey and
Azerbaijan have carried out
major energy projects. Can you
talk about the effects of these
projects on both countries and
regional economies?
Along with its political stability in the last 10 years, Turkey
is a country which grows and
develops with each passing
day. Turkey, as a fast growing
market, is situated at a crossroad which is quite important
for global trade. And we, as
the government, improve and
enhance our strong position
originating from our geography.
In this context, we support all
investments made. Therefore, besides our fellowship
with Azerbaijan, we value our
economic relations consider
them to be beneficial for both
countries.
Especially after Petkim was
bought by SOCAR, the relationship between the two fellow
countries, Azerbaijan and
Turkey, which dates far back,
are further consolidated with
economic strength. The goals
set by Petkim in line with its
vision are an indication of the
company’s confidence about
the future. The investment
projection of Petkim is not
just important for Petkim but
also for our national economy
in reducing our dependency
to imports in petrochemical
products.
Again, one of the biggest projects we develop with Azerbaijan in the energy industry will
be Trans Anatolian Gas Pipeline
(TANAP). Until the year 2041,
we expect a gross income of
27.8 billion dollars from TANAP
project. Turkey owned the 19
percent share of 9 billion cubic
meters of natural gas associated
with Shah Deniz and nearly
27 percent of 55k barrel/day
petroleum capacity. At the end
of 2018, we will enhance our
production in petroleum just as
domestic coal produced in Turkey. By the end of 2018, we will
obtain 12 percent of the natural
gas that we consume from
TANAP. These projects will
further develop and continue,
because we are two countries
that are growing, developing
and progressing.
In the natural gas supply
security of Europe, several
projects were mentioned, including Nabucco. But as of
today, TANAP is the closest
project to fulfillment both in
terms of product resource and
investment financing. In this
context, what kind of role do
you expect TANAP will play in
European energy markets?
As you know, the official
signing of Trans Anatolian
Gas Pipeline Project (TANAP),
a great cooperation between
Turkey and Azerbaijan in the
energy industry, took place
with the attendance of our
Prime Minister Recep Tayyip
Erdoğan and Azerbaijani President Ilham Aliyev. The gas to
be extracted from Shah Deniz
with this project, which will
be realized in six years with an
investment of 10 billion dollars, will go beyond Georgia to
be included in TAP in Greece
through Turkey, and from
there, it will reach Europe.
When it becomes operational in 2018, TANAP will be
an important solution for
both Turkey’s and Europe’s
energy supply. We can’t say
that our friendly countries in
the Balkan geography have a
good natural gas infrastructure. Also, natural gas is not
even used in some places.
Thanks to TANAP, these
countries will have natural
gas, and more importantly,
they will have access to cheap
and reliable natural gas.
On the other hand, we
know that the natural gas
used by EU countries comes
from a single source. Also
these countries are engaged
in some efforts regarding the
different sources of gas for
the sake of source diversification. Among these different
sources, the Caspian natural
gas to be transmitted with
TANAP will be the most reliable alternative having the
most affordable price.
What kind of contributions will the construction of
TANAP have for the Turkish
economy?
This project will generate motion in numerous
branches in Turkey. From
steel pipe manufacturers to
construction, there will be
mobility in a great deal of
industries. The companies
operating in these industries
will provide added value to
our country. The work will
continue for three years and
it is aimed that the first gas
flow will be performed in the
year 2018. Within this threeyear process, there will be an
extensive engagement in 21
cities of Turkey and both our
2014
| 85
SUMMARY
industry and our country will
benefit.
This is extremely important
for us. Because, in this 1800
km-long pipeline nearly 2 million tons of pipe will be used.
We find it really important
that these pipes are manufactured locally. Because, this
will ensure employment and
several construction areas in
the cities through which the
pipeline will pass.
Turkey’s share in Shah
Deniz increased to 19 percent
from 9 percent. How will this
situation contribute to the
activities of TPAO (Turkish
Petroleum Corporation)?
The national and international efforts of TPAO
regarding our energy supply
continues. The transfer of TOTAL’s shares in Shah Deniz to
TPAO and increased shares of
our country in TANAP shows
that Turkey is a prestigious
corridor in the energy community. The share transfer
to TPAO and the increased
share percentage of Turkey
will cause our energy import
to dramatically reduce in the
near future. Also, the company will ensure a stronger
position in the international
energy market. Turkey’s
revenue in Shah Deniz is 265
million dollars; we are going
to double that.
After the world’s giant
brand BP, TPAO has become
the second biggest partner
in Shah Deniz. Turkey, who
will carry the Azerbaijani gas
to the western markets with
TANAP, will also hold rights
in the source of the gas. Our
plan is to transmit the gas
extracted from Shah Deniz 2,
one of the biggest natural gas
fields of Azerbaijan, to Turkey
and from there to the Europe
through TANAP, starting in
2019. Turkey will use 6 billion
86 |
Energy Of Turkey
of the annual 16 billion cubic
meters of gas in its domestic
consumption. And the 10 billion cubic meters remaining
will be transmitted to Europe
through the Trans Adriatic Gas
Pipeline Project (TAP).
Facilities in Petkim Peninsula, port, STAR Refinery... What
is the significance of all these
investments for the Aegean
Region and Turkish economy?
Besides exhibiting the friendship between Azerbaijan and
Turkey, SOCAR Turkey’s investment in Petkim Peninsula constitutes a successful economic
formation. When considered,
the investments made to Petkim and the increasing added
value, highlight the role of
Aliağa in the national economy.
STAR Refinery, which is still under construction and provides
an enormous financing with
the participation of 23 different
companies, will be the solution
both for our energy market
and the raw material need of
Petkim. The thermal plant and
wind energy facility which will
be established in the area also
indicates that SOCAR can fulfill
its needs on its own.
All of these investments have
one single purpose: to ensure
added value and employment in each and every step of
SOCAR in Turkey, who plans
to expands outside Azerbaijan.
In particular, the late Haydar
Aliyev’s ideal of “One Nation Two State”, will be the greatest
support in the realization of
these investments in time
and will set an example in the
global arena.
Involving 23 banks and 3.29
million dollars, the biggest and
longest term project financing
loan of the history of Turkey
real industry was signed for
SOCAR Turkey Aegean Refinery. How do you comment on
this development?
At the moment, STAR refinery is the first refinery investment of Turkey in the history
of private industry and, at the
same time, it is the biggest real
sector investment in Turkey.
Therefore, this agreement is
of great strategic importance,
both for Turkey and Azerbaijan. Thanks to projects
such as Baku-Tbilisi-Ceyhan,
TANAP, STAR, we have added a
strategic dimension, especially
in the energy sector, to the
relationships between the two
countries. The financing support provided for these projects
arises from the confidence that
organizations in Turkey and
international organizations
have in SOCAR Turkey and the
two countries.
Another important characteristics of this refinery and the
project is that they have the
first investment incentive certificate issued by Turkey under
the title ‘strategic investments’.
The fact that this project, which
we promoted, has so much
finance today shows the accuracy of our decision we took
as the government.
Along with this financing,
a very important phase of the
project has been left behind.
These developments in chemical industry, one of the sectors
in which we suffer the highest
trade deficit, will provide
facilities that will contribute
to the reduction of Turkey’s
current deficit. And this is a
pleasing development for our
country.
Azerbaijan State
Commission Visited TANAP
Azerbaijan State Commission made a one-day visit to Ankara to get
information regarding the progress of TANAP Project intended to
provide a solution for the energy supply security of Turkey.
A
zerbaijan State
Commission made
a one-day visit to
Ankara witness
the works for Trans Anatolia
Natural Gas Pipeline Project
(TANAP), which will carry
the natural gas from Shah
Deniz-2 Field to Europe
through Turkey and Yakup
Eyyübov, Deputy Prime
Minister and the Commission President, Natık Aliyev,
Minister of Energy, Şahin
Mustafayev, Minister of Industry and Economy, Afgan
İsayev, Managing Director
of Southern Gas Corridor
Company, Şahmar Mövsümov, President of the State
Petroleum Fund of Azerbai-
jan (SOCAR), Rövnag Abdullayev, President of SOCAR,
Elşad Nasirov, Vice President
in charge of Investments
and Marketing, Süleyman
Kasımov, Vice President in
charge of Economic Relations, Vagif Aliyev, Head of
Investments Department
and Department Managers
Alekper Abbaslı and Namig
Amiraslanov as well as Saltuk
Düzyol, General Manager of
TANAP were among the visitors. During the visit, information exchange regarding
the progress of the investment and the next steps was
carried out.
In the press release by
TANAP, given after the visit,
it is explained that, due to
the long-time friendship
between the two countries,
Azerbaijan State Commission
was very pleased that the
gas to be produced in Shah
Deniz-2 Field and delivered
to Europe will be carried
through Turkey and that the
works were carried out according to the schedule and
the first flow of gas through
the pipeline was expected in
2018 accordingly.
WILL RUN 1.810 KM
THROUGHOUT TURKEY
Two agreements have
been executed in the TANAP
project: the Memorandum
of Understanding, executed
on December 26th, 2011, and
the Inter-governmental
Agreement, executed on
June 26th, 2012. Both agreements will make a great
contribution to the natural
gas supply of Turkey and
Europe with the natural
gas from Azerbaijan Shah
Deniz-2 Field and additional
resources. The entrance
point of the 56” line will be
Türkgözü on the border of
Azerbaijan and Turkey and
the exit point to Europe will
be Greece border while the
exit points in Turkey will
be Eskişehir and the Thrace
region. The first flow of gas
in the TANAP project will
start in 2018 and the initial
capacity of 16 billion cubic
meters is expected to reach
about 31 billion cubic meters with the other resources around Azerbaijan and
Turkey in the future.
2014
| 87
SUMMARY
Contractors To Be Invited To The
Tender For Construction Of TANAP
Project Determined
A total of 15 domestic and foreign contractors will be invited to
the tender to be held for construction of the land section of 1.810
kilometers of TANAP Project which is expected to provide a solution
for the energy supply security of Turkey.
A
total of 15 domestic and foreign contractors
will be invited to
the tender to be held for construction of the land section
of 1.810 kilometers of TANAP
Project which is expected
to provide a solution for the
energy supply security of
Turkey.
The companies which will
be invited to the Tender for
Construction of the Land
Section of the Pipeline to
13 COMPANIES WILL BE
INVITED TO THE TENDER
FOR MAIN LINE VALVES
OF TANAP PROJECT
13 companies will be invited to the Tender
for Procurement of the Main Line Valves
under TANAP Project intended to be the
solution for the energy supply security of
Turkey.
T
he companies to be
invited to the Tender for Procurement
of Main Line Valves
for the Preliminary Qualification Tender to be held by TANAP Doğalgaz İletim A.Ş. under
the Trans Anatolian Natural
Gas Pipeline Project (TANAP)
which will carry the natural
88 |
Energy Of Turkey
gas to be produced in Shah
Deniz-2 Field in Azerbaijan to
Turkey and to Europe through
Turkey were determined. A total
of 13 companies will be invited
to the Tender for Procurement
of Main Line Valves to be used
in construction of the pipeline
of 1.810 kilometers running
through Turkey.
be held by TANAP Doğalgaz
İletim A.Ş. under the Trans
Anatolian Natural Gas Pipeline
Project (TANAP) which will
carry the natural gas to be
produced in Shah Deniz-2
Field in Azerbaijan to Turkey
and to Europe through Turkey
were determined in the Preliminary Qualification Tender.
15 companies will be invited
to the tender. A total of 15
domestic and foreign contractor companies/consortiums
will be invited to the Tender
for Construction of the Land
Section of the Pipeline to be
held for construction of the
pipeline of 1.810 kilometers
running through Turkey.
Children Of Tanap Drew
Their Best For April 23
The drawings of the children of TANAP employees submitted to the “Colors of TANAP”
Contest held for April 23 National Sovereignty and Children’s Day were displayed in the
Children’s Museum of Armada Shopping Mall.
T
rans Anatolian
Natural Gas Pipeline
Project (TANAP)
which will carry the
natural gas from Azerbaijan to
Europe through Turkey held
“Colors of TANAP” Drawing
Competition for the children
of TANAP employees for April
23 National Sovereignty and
Children’s Day. The paintings
of children with their most beautiful dreams on them were
displayed in the Children’s
Museum of Armada Shopping
Mall in Ankara with attendance of Saltuk Düzyol, General
Manager of TANAP, on April
18th, 2014. 54 paintings from
30 kids will be displayed in
“Colors of TANAP” Exhibition
on April 18-22. Saltuk Düzyol,
General Manager of TANAP,
talked to TANAP employees
and their children in the event
organized for April 23 National
Sovereignty and Children’s Day
and congratulated the children
who are the real owners of the
day. Düzyol quoted Dostoevsky as saying, “The soul is
healed by being with children”
and Oscar Wilde, “The best
way to make children good is
to make them happy” before
announcing the young winners
of the “Colors of TANAP”
drawing contest, inviting them
The
Childrens
realızed
their most
beauTıful
dreams with
“colors of
tanap”
to the stage. Düzyol handed
them each a certificate and
a prize.
Prize giving ceremony
after the museum tour
After the children who
participated in the Colors of
TANAP Drawing Contest visited the Museum of Science
in the Children’s Museum of
Ankara, they had fun with
their guides and gathered
with their families for the
prize giving ceremony. All
the children received their
certificates and prizes and
then they had a family photo
taken together.
2014
| 89
SUMMARY
PETKIM WILL DECREASE PETROCHEMICAL
IMPORTS OF TURKEY
Petkim met with its clients in Izmir and shared its future projection regarding its new projects
and goals. Sadettin Korkut, General Manager of Petkim, stated that Petkim keeps investing
while trying to increase its market share and said “We intend to increase our market share to
40% by 2023.”
P
etkim, the only raw
material producer of
the Turkish petrochemicals industry,
met industrialists in Izmir
and the region at Izmir Swissotel Grand Efes on June 11th,
2014. In the meeting also
attended by Sadettin Korkut,
General Manager of Petkim,
the new projects and goals
of Petkim, which operates
with a customer and market
oriented approach, were
shared. Mentioning that
Izmir and the region has a
share of 22% in the sales of
Petkim in the Aegean Region
and they want to further
increase this share, Sadettin
Korkut, General Manager
of Petkim, said that they’re
aware of the importance
for the industrialists of
accessing the source of raw
materials quickly and they
implement the developments to take Petkim to
the future accordingly and
90 |
Energy Of Turkey
added:
“In our new structure with
our customers in the center,
we feature as a company that
is sensitive to the market, able
to offer competitive prices,
able to provide effective sales
and aftersales service, sharing
its power from production
and most of all acting on the
basis of long term strategic cooperation with its customers.
In other words, we invite our
customers to grow together
and share the added value
to be created. Thanks to the
promising future of the Turkish economy which grew 4,3%
in the first quarter of 2014, we
will offer up to 2% discounts
in late interests and changes
in favor of our customers in
extension interests both in
Turkish Lira and in foreign
currency. Within this framework, we want to establish a
long term relationship with
our customers who are our
business partners.”
“INCREASING THE MARKET
SHARE OF PETKIM FROM 25%
TO 40% MEANS INCREASING
THE PRODUCTION CAPACITY
FROM 3,2 MILLION TONS TO 6
MILLION TONS”
Sadettin Korkut mentioned
that they have achieved many
successes recently and said
that they are developing and
launching new products to
meet the expectations of the
market and will work closely
with the industrialists and all
industrial organizations in the
future as well.
Explaining that Petkim
aims a market share of 40%
by 2023, Korkut said “Increasing the market share
of Petkim from 25% to 40%
means increasing the current
production capacity of 3,2
million tons to 6 million tons.
We need to secure naphtha,
which is our raw material,
for the new investments and
the maximizations in the
existing facilities to meet such
an increase in production.
So, STAR Refinery project
in Petkim Peninsula is of
vital importance to us. With
the commissioning of STAR
Refinery, for which we made
a loan financing agreement
worth nearly 3,3 billion dollars
with 23 financial institutions
of the world last week, in late
2017, we will have a great acceleration and more courage
to make new investments
since the logistics, stock costs
and quality losses will be
minimized.
And the Wind Power Plant
(RES), the first phase of which
will start producing power
in 2015, will increase energy
efficiency and diversity. Every
1 gram of extra production in
Petkim means 1 gram less in
imports. So we’re continuously making improvements
to maximize the capacities
of our existing plants and increase our capacity with new
investments.”
“We Want to be the Best Integrated
Energy Player in Europe”
SOCAR Energy Switzerland, who took over Esso Schweiz GmbH from ExxonMobil in 2012,
is of strategic importance since it is the first activity of SOCAR in Western Europe. Edgar
Bachmann, the CEO of SOCAR Energy Switzerland which has 170 petrol stations in the
country, says that the penetration of SOCAR into the Switzerland market was a different
experience for Switzerland as well and this development was the most important change of
the past 20 years in the sector, and continues: “SOCAR’s long term desire is to become the best
integrated energy player in the European market.”
SOCAR opened 170 gas
stations in Switzerland and
met the consumers directly in
the European energy market.
Could you tell us about the
changes in the position of
SOCAR in Europe after the
incorporation of Esso brand?
SOCAR Energy Switzerland,
headquartered in Zurich, is
the newly formed company
which is responsible for the
downstream operations of
SOCAR in Switzerland. On July
1, 2012, SOCAR took over from
ExxonMobil the entire business
of Esso Schweiz GmbH, including the Esso brand network of
service stations.
The operation in Switzerland
is the first downstream activity
of SOCAR in Western Europe
and therefore an important
sign for the whole industry. The
entry of SOCAR into the Swiss
market is the most important
change in the Swiss service
station industry in more than
20 years.
SOCAR has specially developed its own market presence
in Switzerland with a new
design. The new SOCAR logo is
already highly accepted in the
market.
For several years, SOCAR
operates another important
company in Switzerland:
SOCAR Trading. This organization has a purely international
focus: SOCAR Trading is the
international marketing and
development arm of SOCAR.
become a top integrated energy player across European
markets.
The company trades crude oil
and oil products across international markets. Its headquarters
are in Geneva/Switzerland but
it does not operate in the Swiss
fuels market.
With its location and connections, Switzerland is an
important gateway to Italy,
France and Germany. Is SOCAR
going to make other investments in Switzerland, which
is so important strategically in
terms of its geography?
What are the differences
between the energy industry
in the European market and
those in the Caspian Sea Region and Southwestern Asia?
For Europe, the energy
sector is one of the central pillars of economic growth and
competitiveness, and of social
and territorial cohesion. The
energy supply of Europe is
heavily dependent on imports
of gas and oil. In light of this,
the sector must be regarded
as one of the most vital in the
EU. EU’s energy transition is
the triple challenge of sustainability, competitiveness and
affordability.
The Caspian Sea region is
one of the oldest oil-producing areas in the world and is
an increasingly important
source of global energy
Upon the initiative of the
production. The area has
President of Azerbaijan Ilham
significant oil and natural gas
Aliyev, SOCAR has embarked on a reserves from both offshore
major international downstream deposits in the Caspian Sea
development program in oil and itself and onshore fields in the
gas since 2007.
Caspian basin. Traditionally
The entry into the Swiss
an oil-producing area, the
downstream market constitutes
Caspian area’s importance as a
a major step forward in the
natural gas producer is growinternational downstream expan- ing quickly.
sion of the SOCAR group and the
Energy demand in Southexperience and expertise gained east Asia has expanded by
may be put to use in future years two-and-a-half times since
for its further expansion. It is the 1990, its rate of growth among
long term ambition of SOCAR to
the fastest in the world.
2014
| 91
SUMMARY
Economic and demographic
trends point to further
growth, lifting the region’s
energy use per capita from
just half of the global average
today. As countries in Southeast Asia become larger energy consumers and growing
participants in global energy
markets, their governments
will be increasingly confronted by challenges similar
to those faced by countries in
Europe.
With its new investments,
SOCAR Switzerland started
offering aircraft fuel services
at Zurich and Geneva airports.
Are you intending to extend
the field of operation of your
company to other airports in
Europe?
The experience and expertise gained in Switzerland may
be put to use in future years
for further expansion to other
airports in Europe. Our aim is
to become a center of expertise in the Aviation business
for the entire SOCAR group.
The Azerbaijani gas will be
delivered to Europe through
Turkey and Italy with the
Southern Gas Corridor. Are
you intending to bring natural gas from Italy to Switzerland and enter the natural
gas distribution industry by
supplying gas to the other
countries in your region?
There is potential for
further development within
Switzerland, which may also
be seen in the wider context
of the friendly relations in
the field of energy policy
that has built up between the
Swiss Government and the
Republic of Azerbaijan.
With the recent entry
into the Swiss downstream
market and potential further
strategic development by
SOCAR in oil and other fields
92 |
Energy Of Turkey
of Swiss energy, the energy
cooperation between Switzerland and Azerbaijan may be
broadened and deepened in
years to come. In this context,
the natural gas may play a
more important role in future.
We have open eyes for all
options.
Do you follow the operations of SOCAR in Turkey?
The Swiss company SOCAR
Energy Switzerland is not
involved in the operations
of SOCAR in Turkey. But we
are highly interested to see
how our colleagues in Turkey
develop their business. I hope
that in future we can further
share best practices and learn
from each other.
What are your forecasts
regarding the energy needs of
Europe in the future and what
sort of strategies should be
developed from your point of
view?
Developing nations, including population giants China
and India, are entering their
most energy-intensive phase
of economic growth as they
industrialize, build infrastructure, and increase their use of
transportation. Demand pressures will stimulate alternative
supply and more efficiency in
energy use — but these alone
may not be enough to offset
growing demand tensions
completely.
Innovation is a unifying
narrative that cuts across the
climate, energy and industrial
competitiveness dimensions of
the energy debate. Without it,
Europe will not meet its goals of
providing a secure, competitive
and sustainable energy supply.
There are three innovation
challenges: cost reduction
for the newest technologies,
building investor confidence
to get money flowing and new
business models to engage the
consumer and tap into energy
efficiency opportunities.
Disappointing the aspirations
of millions by adopting policies
that may slow economic growth
is not an answer either — or not
one that is politically feasible.
Close time ago, SOCAR
Switzerland became one of the
6 sponsors for Montreux Jazz
Festival. According to this case,
what can you say about the
importance given by SOCAR
Switzerland to the art?
With the sponsorship of the
world renowned Montreux Jazz
Festival, SOCAR is underlining
its commitment to its growing
Swiss roots as well as its international engagement in culture.
The Jazz Festival offers SOCAR
an excellent setting to build relationships with customers and
partners. This sponsorship was a
great success also in 2014.
Montreux Jazz Festival’s
excellent reputation worldwide,
its longstanding Swiss tradition,
and its music contributions of
finest quality are all characteristics that fit with SOCAR’s values
of high-quality, modern, and
customer-oriented services.
Furthermore, SOCAR’s home
country Azerbaijan has a rich
history of jazz culture, boasting
both modern and traditional jazz
forms and jazz artists of international repute.

Benzer belgeler