Türkiye - 5. ulusal verimlilik kongresi

Transkript

Türkiye - 5. ulusal verimlilik kongresi
AÇILIŞ
KONFERANSI
TÜRKİYE EKONOMİSİNDE SÜRDÜRÜLEBİLİR BÖLGESEL KALKINMA
Prof. Dr. A. Erinç YELDAN
Bilkent Üniversitesi, İktisat Bölümü
T.C.
BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI
Verimlilik Genel Müdürlüğü
Gelibolu Sokak No: 5 Kavaklıdere 06690 ANKARA
Tel: (312) 467 55 90 (10 Hat) - Faks: (312) 427 30 22
e-posta: [email protected] - internet: http://vgm.sanayi.gov.tr
6 - 7 Ekim 2015
ANKARA
Prof. Dr. A. Erinç YELDAN
Erinç Yeldan, 1960
yılında İzmit’te doğdu.
Boğaziçi Üniversitesi
İktisat Bölümü’nden
mezun oldu. İktisat
Doktorası derecesini
1988 yılında Minnesota
Üniversitesi’nde
tamamladıktan sonra
Bilkent Üniversitesi’ne
katıldı. Aynı
Üniversite’de 1990’da
Doçent; 1998’de de
Profesör ünvanını aldı
ve 1998-2003 yılları
arasında İktisat Bölüm
Başkanı olarak görev
yaptı. Profesör Yeldan,
uluslararası ekonomi,
kalkınma ekonomisi
ve makroekonomik
modeller üzerinde
çalışmaktadır. Merkezi
Yeni Delhi’de olan
Uluslararası Kalkınma
İktisatçıları Birliği
(IDEAs) kurucudirektörlerinden olan
Profesör Yeldan, 1998
yılında Türkiye Bilimler
Akademisi (TÜBA)
bilim teşvik ödülü
sahibidir.
TÜRKİYE EKONOMİSİNDE SÜRDÜRÜLEBİLİR BÖLGESEL KALKINMA
T
ürkiye ekonomisi
son 50 yılda üç
büyük üretkenlik
atılımı gerçekleştirmiş
(1963-71; 1981-1988;
2002-2007) ancak bu
atılımlar sürdürülebilir
nitelikte olmamıştır.
Ulusal ekonominin
bütününde şiddetli
dalgalanmalar yaratan
bu olgunun ardında
Türkiye’nin kalkınmakta
olan bir piyasa ekonomisi
olarak ikili bir yapı
(dualité) sergilemesi
yatmaktadır. Türkiye,
genel itibarıyla, doğu-batı
ayırımında gelişmişlik
farkının derinden
hissedildiği bir ekonomi
konumundadır. Türkiye
ekonomisinin parçalı
karakteristik özellikleri,
modern, yükseküretkenliğe sahip büyük
işletmelerle küçük,
daha enformel ve çok
daha verimsiz işletme
biçimlerinin yan yana
olduğunu göstermektedir.
Bir yanda yüksek gelire
ulaşma yolunda “orta/
yüksek gelirli Türkiye”
ile diğer yanda yoksulluk
tuzağından çıkış ve
ivmelenme arayışı
içinde bulunan “yoksul
Türkiye”, bu ikili tuzak
yapısının ana unsurlarını
oluşturmaktadır. Sürekli
olarak birbirini besleyen
ve “yoksul Türkiye’yi”
kalıcı olarak yoksulluk
tuzağına hapseden
söz konusu dualité,
Türkiye bütününde
bir yandan bölgesel
eşitsizlik ve parçalanmış/
enformalleştirilmiş bir
sanayi ve işgücü yapısı
yaratırken, bir yandan
da sanayileşme ve
bölgesel kalkınmaya
yönelik politikaların
etkin olamamasına yol
açmaktadır.
Bu nedenle Türkiye’yi
tek bir homojen bölge
olarak ele alan ve
bölgesel karakteristikleri
göz ardı ederek
uygulamaya geçirilen
politikaların beklenen
sonuçları doğurmadığı
görülmektedir. Bu
tebliğde söz konusu
ikili yapının iktisadi
boyutları irdelenmekte ve
sürdürülebilir ve eşitlikçi
bir bölgesel kalkınma
stratejisinin ana unsurları
tartışılmaktadır.