PROJE “Yambol – Edirne – Kırklareli bölgesinin ekonomik

Transkript

PROJE “Yambol – Edirne – Kırklareli bölgesinin ekonomik
Temmuz 2007, Sayı IX
PROJE
“Yambol – Edirne – Kırklareli bölgesinin ekonomik
kalkınması için yeni bir şans – Sınır aşırı zirai ticaret"
BULGAR BİYOTARIMI - EBEDİ BİR ÖNCELİK PROJESİDİR
Diğer çiftçilere kıyasen biyotarım masrafları yaklaşık % 30-35 daha
büyüktür. Nedeni -hayvanlar sadece çiftçilerin kendi üretimi olan
biyolojik yemlerle beslenmektedir. Hasılat daha düşüktür, çünkü
kimyasal gübre kullanılmıyor, bitki koruma ilaçları yok, hayvanlarm
hastalandığı durumlarda antibiyotikler yok. Hormonlar konusunda söz
edilemez. İktidara gelen her hükümet yıllardır biyotarımı öncelik ilan
etmiş olsa da, “tarım” devlet fonu gereken yardımda bulunmuyor. 2005
yılında Tarım bakanlığı ve sektörün temsilcileri Biyotarımm 2013
yılma kadar gelişmesi ile ilgili Milli plan hazırladılar, fakat bu plan
hükümet tarafından hala kabul edilmemiştir. Bu planın ilk sayfalarında
küçük Bulgar üreticileri için gelecekteki bu piyasanın önemi belirtirilmiş olsa da, bütün bunların yakın
zamanda gerçek olacağına dair hiçbir işaret yok. Aynı zamanda AB’nin piyasalarında iki rakamlı talep
boyutları ve piyasada biyoürünlerin yetersiz olması belirtiliyor.
Bulgar üreticinin yolu
İnek yetiştiren bir Bulgar sertifikalı çiftliği hammaddeyi sertifikası olan ve
ülkede biyolojik sütü tek işleten bir mandıraya satıyor. Mandıra bu sütü litresi
50 stotinka (kuruş) olan yıllık fiyatla satın alıyor,fakat alım kampanyası
esnasında sıradan sütün fiyatı 30 stotinkanm altına düşüyor. Bu durumda
biyolojik bir kase yoğurdun piyasa fiyatı 1.00 - 1.15 leva oluyor (sıradan bir
kase yoğurt fiyatı – 40-70 stotinkadır). Ürün satılan küçük miktarlardan
dolayı daha pahalı oluyor. Ayrıca bir yıllık sertifikanın fiyatı 700 bin levadır.
Sütün sadece % 1.0 -1.5’i biyolojik niteliğinde satılmaktadır. Diğer kısmı piyasaya sıradan süt olarak çıkıyor.
Sertifikası olan üreticiler Bulgaristan'da bu piyasanın mevcut olmadığını,insanların biyolojik ürün hakkında
bilgileri olmadığını,ayrıca herkes böyle bir fiyatla yoğurt satın alamadığını, belirtiyorlar.
“Sınır aşırı zirai ticaretin görünümü” adlı aylık online bülten
AB’nin mali yardımı ile “Sınır aşırı zirai ticaret – Yambol – Edirne – Kırklareli bölgesinin ekonomik kalkınması için yeni bir şans”
adlı BG 2004/016-715.02.01-07 numaralı proje çerçevesinde yayınlanmaktadır.
Temmuz 2007, Sayı IX
Biyopiyasa – yurtdışında ve yabancı markalarladır
Bulgaristan’da sütten başka biyolojik bal, çay, şifalı bitkiler, baharatlar, kuru yemişler ve onlardan yapılan
reçeller, sebzeler, eterik yağ bitkileri, yağ, kozmetik ürünler ve gül yağı üretiliyor. Bulgar biyoürünlerin %
95’ten fazlası ihraç ediliyor – öncelikle AB’ye (Holanda, Almanya,İsviçre ve Avusturya).
Üretim ve satış istatistiği yapılmıyor. Bulgar firmaları yabancı müşterilerin siparişlerini yerine getiriyor, bu
müşteriler ürünü işletiyor, tekrar ambalajlıyor ve kendi etiketi ile satıyorlar. Bulgar biyoürünleri yabancı
markalarla satılıyor ve bu ün kazanmış markaları Avrupa tüketicileri çok iyi tanımaktadır. Şimdilik
biyoüreticiler sadece böylelikle AB’ye girebiliyor. Üreticiler, kendi markasına tek başına ün kazandırmak için
dış piyasanın Bulgar firmaları için dar olduğunu belirtiyorlar. AB bal piyasasını Çin, baharat piyasasını ise
Chili fethetmiştir. Bulgaristan ürünlerini ün kazanmış markalarla satmazsa, büyük üreticilerle rekabeti kazanamaz .
AB’de satış yapmak için Bulgar firmaların orada resmi bir kuruluştan sertifika alması gerekiyor.
Bulgaristan’da sertifika veren iki kuruluş vardır - “Balkan biyoset” ve "SGS BULGARİA”, fakat AB ülkelerine ihracat yapmak için bu sertifikalar geçerli değildir. Üreticilere göre, Bulgaristan AB’ye üye olduktan
sonra,Bulgar sertifikası AB’de geçerli olacak ve bu durum Avrupa piyasalarına giden yolu açmış olacaktır.
Şimdi Avrupa’ya ihracat yapmak için, orada yetkisi olan kuruluşlardan sertifika almak için firmalar yılda 1020 bin Euro ödüyor.
Geleceğin boşluğu Bulgaristan’dır
Biyoürünlerin Bulgaristan piyasasında hala hiç denecek kadar yeri vardır. Bu ürünlerin ticareti henüz
başlamaktadır. Süt, bal, şifalı bitkiler, çay, meyve, sebze ve orman meyvelerinden üretilen reçeller Sofya’nın
sadece sekiz supermarketinde satılıyor.
Bu branşın üreticileri,organik biyoürünlerin fiyatı % 30’dan %50’ye kadar daha yüksek olduğunu, fakat
insanların düşük satın alma yeteneğinin Bulgar piyasasına
engel olmadığını belirtiyorlar. Yeterli derecede arzın mevcut
olması daha büyük sorundur. Üreticilere göre yakın bir
gelecekte Bulgaristan1da biyoürünlere olan ilgi artıcak. İç
piyasanın mevcut olması bunu kanıtlıyor, fakat bu gibi
ürünlerin üreticileri, distribütörleri ve tüccarları yetersiz
sayıdadır. Zincirin tamamlanması için zamana ihtiyaç var.
Bulgar üreticileri boşluğun doldurulmasında henüz ithalat
rekabeti ile karşılaşmıyor. Yaygın olan tek ithal biyoürünler
çocuk mamalarıdır. Piyasada başka organik ürünler de var,
fakat tüketicilerin çoğunun onlar hakkında bilgisi yok. Sebep
sadece düşük standart değildir.
Naturel, ekolojik ve biyolojik gibi kavramların anlaşılmaması ve sadece biyolojik kavramın üretici ve
tüketici için yasal garantili olması ciddi bir sorun teşkil etmektedir.
Tarım bakanlığı, şu an döl halinde olan biyopiyasayı genel gıda piyasının % 1’ini teşkil ettiğini belirtiyor, bu
oran AB’de % 4-5’tir. Biyotarımm gelişme planında Bulgaristan’da biyoürünler satışının.
2013 yılına kadar genel gıda piyasanın % 3’ünü teşkil etmesi öngörülüyor, fakat geçen dört yıl içinde
bürokrasi yüzünden Bulgaristan SAPARD programı ile ilgili biyoüreticilere finansmanı başlatamadı.
Programa göre AB ile tarım ekolojisi için özel bütçe sözleşmesi vardır, fakat üreticiler hala bu bütçeden
yararlanamıyor. O yüzden büyük potansiyele sahip olan biyotarım, küçük Bulgar üreticileri için sözde ebedi
bir öncelik gibi kalıyor.
“Sınır aşırı zirai ticaretin görünümü” adlı aylık online bülten
2
AB’nin mali yardımı ile “Sınır aşırı zirai ticaret – Yambol – Edirne – Kırklareli bölgesinin ekonomik
kalkınması için yeni bir şans” adlı BG 2004/016-715.02.01-07 numaralı proje çerçevesinde
yayınlanmaktadır. Hiçbir şekilde Avrupa Birliği’nin resmi tutumu olarak kabul edilememektedir.
Temmuz 2007, Sayı IX
BULGARİSTAN’da YEMLERİN GÜVENLİĞİ İÇİN AVRUPA KONTROL
KRİTERLERİ UYGULANIYOR
Hükümet tarafından onaylanan kanun tasarısının amacı yemlerin güvenliği ile ilgili daha iyi
kontrolün teminatı, insan ve hayvan sağlığına zarar veren riskleri
önlemek ve tüketicilerin çıkarlarını korumaktır. Doküman, yemlerle
ilgili olan talepleri, yemlerin hijyen ve güvenliğini sağlayacak
önlemleri, üretim şart ve düzenlerini, işletilmesini ve yayımını,
normatif taleplere uyumun sağlanması ile ilgili resmi kontrolün esas
kurallarını belirliyor.
Kanun özel çiftlikler ve şahsi ihtiyaçlar için kullanılacak
üretim için üretilen hayvan yemlerinin saklanmasında
uygulanmayacaktır.
İnsan ve hayvan sağlığına olumsuz etkisi olan yemler, hayvansal ürünlere, çevreye zarar
veren ürünler veya yem hijyeni ile ilgili taleplere uygun olmayan yemler için piyasa izni
verilmeyecektir.
Kanun tasarısı üreticilerin ve yem tüccarlarının sicile kaydedilmesini öngörüyor.
Yemler kanununun AB'nin yemler alanındaki adli hükümlerle tam uyum sağlamak kanun
tasarısının hedeflerinden biridir. Bu tasarı, Bulgaristan'm AB’ye üyelik tarihinden itibaren ülkede
yem sanayisini ve Avrupa standartlarına uygun resmi kontrolü sağlayacaktır.
Hükümet, Avrıpa Birliği zirai ürünlerinin Piyasa Genel Organizasyonlarının (PGO) uygulanmasına
dair yasa tasarısını onayladı. Tasarı ile PGO’ya dahil olan piyasa önlemlerinin uygulanması düzeni,
AB’nin genel tarım politikasının parçası ve bu önlemleri uygulamaya yetkili olan organların
fonksiyonları olan hükümet yardım tedbirlerini düzenlemektedir.
PGO’nun temel amaçları piyasaların dengelenmesi, tarım ile uğraşan insanların yaşam standardının
iyeleştirilmesini sağlamak ve gıda malzemelerinin kabul edilebilir fiyatlarını garanti etmektir. AB’ye
bağlı PGO’nun önlemlerinin uygulanması, Avrupa Tarımın Korunması fonu tarafından finanse
edilmektedir. Devletimiz, “Tarım” başlığını çerçevesinde mali yardımın bir parçası olarak tarımdaki
piyasa önlemlerinin uygulanması için mali kaynaklar sağlamıştır.
Yasa tasarısı, zirai ürünlerin ve işlenmiş zirai ürünlerin ithalatı ve ihracatının nasıl
gerçekleştirileceğini, kalite politikasının nasıl garanti edileceği, müdahale alımlarının nasıl
gerçekleştirileceği, müdahale rezervlerinin nasıl serbest bırakılacağını ve bunlardan sosyal zayıf
kişileri için gıdaların nasıl paylaştırılacağını belirlemektedir. Özel depolama, tarım ürünlerinin
teşviki ve diğerlerine dair düzenlemeler dahil edilmiştir.
Tarım ve Orman Bakanlığının yaş meyve ve sebzelerin beyan edilen kalitesinin AB kalite
kriterlerine uygunluğunun denetlediğini, ulusal üt kotasını idare ettiği ve inek sütü üreticileri sicilini
tuttuğu yazılmaktadır. “Tarım” Devlet Fonu, piyasa önlemleri kapsamında AB’nin sektördeki
hukukuna esasen bağcılık-şarapçılık sektörüne yardımda bulunur.
“Sınır aşırı zirai ticaretin görünümü” adlı aylık online bülten
3
AB’nin mali yardımı ile “Sınır aşırı zirai ticaret – Yambol – Edirne – Kırklareli bölgesinin ekonomik
kalkınması için yeni bir şans” adlı BG 2004/016-715.02.01-07 numaralı proje çerçevesinde
yayınlanmaktadır. Hiçbir şekilde Avrupa Birliği’nin resmi tutumu olarak kabul edilememektedir.
Temmuz 2007, Sayı IX
Yasa tasarısının kabulüyle ülkedeki tarım ürünleri piyasasının dengelenmesi, piyasa destekleme
önlemleri için uzlaşılan tüm mali kaynağın kullanılması için normatif bir temel oluşturulacak ve
ülkenin AB’ye katılımından itibaren tüm piyasa önlemlerinin uygulanması imkanını sunacaktır.
AVRUPALILARIN % 15’i YARARLI "ORGANİK" GIDALAR İÇÎN
DAHA FAZLA ÖDEMEYE HAZIRDIRLAR
Avrupa'da organik ürünlerin geleceği nedir
Bazı Avrupa ülkelerinde organik ürünlerle ilgili coşku
artık okadar büyük olmasa da, bu ürünlerin Avrupa
piyasası genişliyor.Bazı ülkelerde talep artıyor,
bazılarında ise aynı seviyede kalıyor. 2005 yılın boyutu
% 10 artmıştır.En büyük artış Avusturya ve biyotarımda
en büyük potansiyeli olan İngiltere'de görülüyor. Piyasa
Holanda ve İsviçre'de de genişliyor. Bu esnada Almanya
ve Fransa'da beklenen genişleme elde edelemiyor. Oradaki ekonomik durumdan dolayı,
bilhassa Almanya'da, insanlar daha pahalı ürünler satın almaya hazır değiller. AB'nin yeni
üyeleri Polonya ve Slovenya'da biyotarım yüksek tempo ile gelişiyor.
Bu tip ürünlerin piyasası henüz şimdi gelişen Bulgaristan'da biyotarımm geleceği
nedir.
Avrupa üreticileri üretimin büyük bir kısmını özellikle yerel piyasalarda pazarlıyor. Bu
bakımdan Bulgaristan'ın şu an yurtdışında piyasası olmadığı için,kendi iç piyasasını genişletmesi öneriliyor.
Avrupa birliğinde organik tarımın geleceği
AB üç tip tarımm-organik, konvansiyonel ve genetik modifikasyonlu organizmalar
tiplerin müşterek varlığının kesin yandaşıdır.Yani AB üç tarım tipini de destekliyor. Şu an
AB'den finanse edilen proje hazırlanmaktadır.Projenin amacı üç tarım tipini kıyaslamek,
içeriğinde pestisid, su, antibiyotikler ile ilgili farklılıkları ve üç tarım tipinin önceliklerini
tespit etmek. Proje 2006 yılın sonuna kadar gerçekleştirilmelidir. Toksin ve pestisidlerle
yapılan üretim ile biyolojik tarım tipi kıyaslanarak,biyolojik tipin büyük öncelikleri alınan
sonuçlarla gösteriliyor. Hangi tarım tipinin daha etkili olduğunu tespit etmek için yapılan
masraflar da kıyaslanıyor. Çeşitli araştırmalar verilerine göre bugün Avrupa tüketicilerin
yaklaşık % 10-15’i biyoürünleri daha pahalı satın almaya
hazırlar, bu gıdaların yararlı ve sağlıklı olduğuna emin olmak
şartıyla. Bütün bunları kanıtlamak gerekiyor. Organik tarımın
masrafları çok misli daha büyüktür ve bu bir gerçektir, fakat
bu masraflar daha yüksek kalite ile telafi edilebilir.
“Sınır aşırı zirai ticaretin görünümü” adlı aylık online bülten
4
AB’nin mali yardımı ile “Sınır aşırı zirai ticaret – Yambol – Edirne – Kırklareli bölgesinin ekonomik
kalkınması için yeni bir şans” adlı BG 2004/016-715.02.01-07 numaralı proje çerçevesinde
yayınlanmaktadır. Hiçbir şekilde Avrupa Birliği’nin resmi tutumu olarak kabul edilememektedir.

Benzer belgeler

“Bulgaristan – Turkiye is partnerligi Forumu” projesi Avrupa Birligin ve

“Bulgaristan – Turkiye is partnerligi Forumu” projesi Avrupa Birligin ve yoğurdun piyasa fiyatı 1.00 - 1.15 leva oluyor (sıradan bir kase yoğurt fiyatı – 40-70 stotinkadır). Ürün satılan küçük miktarlardan dolayı daha pahalı oluyor. Ayrıca bir yıllık sertifikanın fiyatı...

Detaylı

altın kokorec

altın kokorec Diğer çiftçilere kıyasen biyotarım masrafları yaklaşık % 30-35 daha büyüktür. Nedeni -hayvanlar sadece çiftçilerin kendi üretimi olan biyolojik yemlerle beslenmektedir. Hasılat daha düşüktür, çünkü...

Detaylı

Sayı ІІІ, Nisan ayı 2008

Sayı ІІІ, Nisan ayı 2008 500'den fazla bulgar üreticisi Avrupa Birliği ülkelerine ekoloji bakımdan temiz meyve ve sebze ihraç etmektedir, bu bilgiler, gerekli sertifikaları verme yetkisi olan “Bioselena” biolojik tarım vak...

Detaylı

Yambol – Edirne – Kırklareli`nin yöresel sınırlar ötesi aktif ekonomik

Yambol – Edirne – Kırklareli`nin yöresel sınırlar ötesi aktif ekonomik 2013 yılına kadar genel gıda piyasanın % 3’ünü teşkil etmesi öngörülüyor, fakat geçen dört yıl içinde bürokrasi yüzünden Bulgaristan SAPARD programı ile ilgili biyoüreticilere finansmanı başlatamad...

Detaylı