“Aile Benzerliği Yaklaşımı”: Fen Eğitiminde Bilimin

Transkript

“Aile Benzerliği Yaklaşımı”: Fen Eğitiminde Bilimin
Kaya, E. & Erduran, S., (2016). Yeniden Kavramsallaştırılmış “Aile Benzerliği Yaklaşımı” ... 77
Part B: Türk Fen Eğitimi Dergisi
Haziran 2016, Cilt 13, Sayı 2, 77-90
http://www.turkfen.com
ISSN:1304-6020
doi: 10.12973/tused.10180a
Yeniden Kavramsallaştırılmış “Aile Benzerliği Yaklaşımı”:
Fen Eğitiminde Bilimin Doğasına Bütünsel Bir Bakış Açısı
Ebru KAYA1
1
2

, Sibel ERDURAN2
Doç.Dr., Boğaziçi Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, İstanbul-TÜRKİYE
Prof. Dr., Limerick Üniversitesi, Limerick-İRLANDA; Ulusal Tayvan Normal Üniversitesi, Taipei-TAYVAN
ÖZET
Fen eğitimi alanındaki önemli bir araştırma alanı olan “Bilimin Doğası” ile ilgili yapılan birçok çalışma
vardır. Bu alanda Bilimin Doğası’nın yeniden kavramsallaştırılması üzerine yazılan bir kitapta (Erduran
ve Dagher, 2014a), bilimi anlamlandırmak için bilimin çeşitli yönlerinin bir araya getirilebileceği
tartışılmıştır. Teorik olan bu makalede, yeniden kavramsallaştırılmış bilimin doğası Aile Benzerliği
Yaklaşımı (ABY) çerçevesinde vurgulanarak ABY’nin fen eğitimine uygulanması tartışılmıştır. ABY
kategorilerinden bilimsel pratikler ve bilimsel bilgi kategorileri ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Bunun yanı
sıra, Fen Bilimleri (2013a) ve Ortaöğretim Kimya (2013b) öğretim programları ABY kategorileri
açısından analiz edilmiştir. Analiz sonuçları her bir programda bulunan ABY kategorileri (örneğin
bilimin amaçları ve değerleri, bilimsel metotlar) ile ilgili örnekler verilerek sunulmuştur. Bilimin sosyal
boyutu öğretim programlarında yeterince vurgulanmamaktadır. Sonuç olarak, öğrenciler okullarda,
bilimin ne olduğu ile ilgili kısmi ve yetersiz bir bilgiye sahip olurlar. ABY kategorilerinin kullanımı,
öğretim programlarında bilimin doğasına ilişkin eksikliklerin belirlenmesi açısından önemlidir. Fen
öğretim programlarına ABY’nin dahil edilmesi ve de fen derslerinde bu kategorilerin öğretilmesi,
öğrencilerin bilimi anlamlı bir şekilde öğrenmelerini ve bilime daha geniş bir perspektiften bakarak
motive olmalarını sağlayacaktır.
Anahtar Kelimeler: Aile Benzerliği Yaklaşımı; Bilimin Doğası; Bilimsel Pratikler; Fen Öğretim
Programı.
Reconceptualized “Family Resemblance Approach”:
A Holistic Perspective on Nature of Science in Science Education
ABSTRACT
There is substantial research on nature of science (NOS) in science education. A recent
book (Erduran and Dagher, 2014a) has advocated for a holistic approach to the NOS. In
this theoretical paper, we discuss the Family Resemblance Approach (FRA) to NOS
based on a reconceptualised account of NOS and explore the implications for science
education. We consider the FRA categories of scientific practices and scientific
knowledge. Furthermore,present an investigation based on the analysis of Turkish
science curricula (MEB, 2013a,b). The analysis presents results based on the
distribution of FRA categories (e.g. scientific aims and values, scientific methods) in the
curricula. One of the observations is that the social context of science is
underemphasized. A potential consequence of such lack of emphasis is that students
would have partial or limited knowledge. The use of FRA categories is important to
highlight the deficiencies in curriculum context. Inclusion of FRA in science curricula
and teaching of FRA categories in science classes will contribute to students’
meaningful learning of science and their motivation given a broader perspective of
science.
Keywords: Family Resemblance Approach; Nature of Science; Scientific Practices; Science Curriculum.
Sorumlu Yazar e-mail: [email protected]
Part B: Türk Fen Eğitimi Dergisi. 13(2), 77-90
78
GİRİŞ
Bütünsel Bir Sistem Olarak Bilim: Bilimin Doğasında Aile Benzerliği Yaklaşımı
Fen eğitimi alanındaki önemli bir araştırma alanı olan “Bilimin Doğası” ile ilgili yapılan
birçok çalışma vardır. Bu çalışmalar öğrencilerin, öğretmen adaylarının ya da öğretmenlerin
bilimin doğasını anlamalarının (Abd-El-Khalick, 2012; Allchin, 2011; Irzik ve Nola, 2014;
Lederman, Abd-El-Khalick, Bell, ve Schwartz, 2002) yanı sıra bilimin doğasının öğretim
programlarındaki yeri ve içeriğinin ne olduğuna (Kaya ve Erduran, basımda; Kaya ve
Erduran, 2015a,b; Leden, Hansson, Redfors, ve Ideland, 2015) odaklanmıştır. Yapılan birçok
araştırma bilimin doğasına gerek fen derslerinde gerekse öğretim programlarında yeterince
yer verilmediğini göstermektedir.
Öğrenciler okullarda bilim ile ilgili ne öğreniyorlar? Öğrencilere bilimin ne ile ilgili
olduğunu sorsanız ne söylerlerdi acaba? Örneğin, öğrenciler bilimin karmaşık bir uğraş
olduğunu biliyorlar mı? Bilimin doğal ve fiziksel dünya hakkında güvenilir bilgiler elde etme
gibi belirli amaçları olduğunu anlıyorlar mı? Bilimin deney, gözlem ve sınıflandırma gibi
belirli pratikler aracılığıyla bu bilgileri nasıl elde etmeye çalıştığının değerini biliyorlar mı?
Bu gibi sorular bilim eğitimi araştırmacıları tarafından tartışılmaktadır. Bilim, verilerden elde
edilen sonuçları anlamlandırmak için farklı yaklaşımlarla elde edilen kanıtların
bütünleştirildiği çeşitli yöntemleri kullanır. Öğrenciler bazen bazı değişimlerin belli bir
değişken üzerindeki etkisini görmek için değişkenlerde manipülasyonlar yapıldığını (örneğin
sıcaklığın basınca etkisi) fakat bazen de olayları yorumlamak için değişkenlerde herhangi bir
manipülasyon yapılmadığını, dahası sadece verilerden bir çıkarım yapıldığını (örneğin
yıldızların davranışları) anlıyorlar mı? Bilimin bilgi ve düşünce üreten sosyal-kurumsal bir
sistem olduğunu fark ediyorlar mı? Öğrenciler bilim kültürünün geliştiği araştırma kurumları
ve üniversiteler gibi profesyonel kurumların var olduğunun farkındalar mı? Bilim insanlarının
işlerinin nasıl organize edildiği ile ilgili (örneğin takım lideri, doktora sonrası araştırmacı ve
araştırma görevlisi) güç yapılarının olduğunu biliyorlar mı? Bilim insanları buldukları
araştırma sonuçlarını meslektaşları gözden geçirdikten sonra yayınlarlar. Bu süreçte
meslektaşları bu araştırma sonuçlarını değerlendirirken bilim insanlarının iddialarının
kanıtlarla desteklenip desteklenmediğine bakarlar. Bilim insanları verilerle ve verilerin
yorumlanmasıyla uğraşırken dürüstlük ve doğruluk gibi belirli sosyal değerlere tutunmalıdır.
Peki öğrenciler araştırmalarda ne yapıldığını ve araştırmaların nerede yapıldığını şekillendiren
finansal ve politik sistemlerin olduğunu ifade etmede tecrübeli midir? Ya da maddi destek
akışının araştırmalarda neyin gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğini belirleyebildiğini
biliyorlar mı? Eğitimciler olarak, öğrencilere bilim hakkında uyumlu ve bütünsel bir hikâye
sunmak için yapılması gerekenleri yeterince yapıyor muyuz? Bazı bileşenleri diğerlerine göre
daha çok vurguluyor muyuz? Bilgi gibi bir bileşenin bilimin değerleri gibi bir diğer bileşene
göre daha çok vurgulanmasına yönelik uygulamalar neler olabilir?
Teorik olan bu makalede, okullarda uygulanan fen öğretim programlarında bilimin
bileşenleri ile ilgili (örneğin bilimin kurumsal yönü) yeterli vurgu olmadığı ve bilimin bazı
bileşenleri arasında (örneğin bilimsel bilgi türleri olan modeller, teoriler ve yasalar)
koordinasyon ve uyum eksikliği olduğu tartışılmaktadır. Okullardaki fen dersleri öğrencilere
genellikle bilimsel bilginin herhangi bir sosyal içerik olmaksızın vurgulandığı bir görüş sunar.
Sonuç olarak, öğrenciler okullarda, bilimin ne olduğu ile ilgili kısmi ve yetersiz bir bilgiye
Kaya, E. & Erduran, S., (2016). Yeniden Kavramsallaştırılmış “Aile Benzerliği Yaklaşımı” ... 79
sahip olurlar. Fen eğitiminde bilimin doğası Türkiye’de de son yıllarda araştırılan önemli bir
alandır (Aksöz, Kaya, Erduran, Akgün, ve Taş, 2016; Aslan ve Taşar, 2013; Bilican, ÖzdemYılmaz, ve Öztekin, 2014; Çakıroğlu, Doğan, Bilican, Çavuş, ve Arslan, 2009). Bu
araştırmaların çoğu “Ortak Görüş” çerçevesinde gerçekleştirilmiştir. Son zamanlarda, fen
eğitiminde bilimin doğasının yeniden kavramsallaştırılması üzerine yazılan bir kitapta
(Erduran ve Dagher, 2014a), “Ortak Görüş”’sorgulanmış, bu görüşün eksik yönleri tartışılarak
yeni bir yaklaşım sunulmuştur. Bu kitapta, bilimin doğasının okullarda bütünsel bir temelde
nasıl temsil edilebileceği ve sunulacağını göstermek için bilim felsefesi ile ilgili çalışmalardan
esinlenerek teorik bir alt yapı oluşturulmuştur.
Bilimin çeşitli yönlerinin birbiriyle uyumlu bir şekilde işlenebildiği, bilimin uyumlu bir
bütün içindeki hikâyesi Aile Benzerliği Yaklaşımı (ABY) Çarkı’nda (Şekil 1) sunulmaktadır.
ABY Çarkı, bilimin tüm bileşenlerinin birbirini etkilediğini göstermektedir. Örneğin bilimin
amaç ve değerleri hem profesyonel etkinliklerle hem de bilimin politik güç yapılarıyla
ilişkilendirilmiştir. Tablo 1’de ABY Çarkı’ndaki bileşenlerin bilimsel bir içeriğe nasıl
uygulanabileceği ile ilgili bir örnek verilmiştir. Bu örnek, DNA’nın keşfi konusuna Aile
Benzerliği Yaklaşımı (ABY) kategorilerinin uygulanmasını içermektedir. Erduran ve Dagher,
ABY Çarkı’nın İrlanda’daki öğretim programı ve değerlendirmelere nasıl rehberlik edeceğini
göstermiştir (2014b). Sonrasında her bir bileşen “Bilimin Üretken Görüntüleri” olarak
isimlendirilen görsel araçlarla detaylandırılmıştır. Bu makalede örnek olarak verilecek bu
görüntüler hem kavramsal hem de pedagojik olarak üretkendir.
Şekil 1. Bütünsel Bir Sistem Olarak Bilim: Aile Benzerliği Yaklaşımı (ABY) Çarkı (Erduran
ve Dagher, 2014a, s. 28)
Part B: Türk Fen Eğitimi Dergisi. 13(2), 77-90
80
Tablo 1. DNA’nın keşfi konusuna ABY kategorilerinin uygulanması (Erduran ve Dagher,
2014a, s. 30)
ABY Kategorileri
DNA Örneği
Amaç ve Değerler
DNA yapısındaki baz, şeker ve fosfat birimlerinin Watson ve Crick tarfından
gerçekleştirilen modelleme öncesinde bilinmesine rağmen, DNA’nın doğru yapısı
bilinmiyordu. Onların DNA’nın yapısını tespit etme arayışları yapının modelini
üretmek için var olan datanın objektif ve doğru bir şekilde kullanımına dayalıydı.
Bu yüzden uygulanan değerler objektiflik ve doğruluğu içeriyordu.
Bilimsel Pratikler
Watson ve Crick, Nature dergisinde 1953 yılında basılan makalelerinde DNA
modelinin şeklini bir resimle temsilen gösterdiler. Bu yüzden oluşturdukları
modelin şeklini sunmakla uğraşmış oldular. Ayrıca, gözlemlerini dayandırdıkları
Franklin tarafından üretilen X-ray kırılma resmini de eklediler. Böylece bilimsel
pratiklerden temsil etme ve gözlem kullanılmış oldu.
Bilimsel Metotlar
Watson ve Crick’in kullandığı metotlar Franklin’in X-ray kırılma verilerini
kullandıkları için manipülatif olmayan gözleme dayalıydı. Bu yüzden, metot X-ray
kristalografi ve gözlemler gibi belirli teknikleri içeriyordu.
Bilimsel Bilgi
Bilimin bu bölümünde sağlanan temel katkı ikili sarmal yapı yapı olarak DNA
yapısının modelinin üretilmesidir. Bu model DNA ile ilgili bilimsel bilginin bir
parçası olmuş ve kimya, moleküler biyoloji ve biyokimyayı içeren geniş kapsamlı
bilim alanlarına katkı sağlamıştır.
Sosyal ve Kurumsal
Boyutlar
Bu bölüm bilim insanları arasında var olan bazı cinsiyet ve güç ilişkilerini
göstermektedir. Franklin’in cinsiyet ayrımcılığına maruz kaldığı ve Franklin’in
çalıştığı King’s College London’da kurumsal cinsiyet ayrımcılığının olduğuna dair
hem alanyazında hem de Crick tarafından yayılmış olan bir onay/itiraf vardır
(Sayre, 2000/1975, p.97). DNA örneği aynı zamanda bilimin hem işbirlikli hem
de rekabetçi bir girişim olduğunu göstermektedir.Franklin’in X-ray’leri olmadan,
Watson ve Crick DNA’nın doğru yapısını keşfedemezdi. Bu bilimin işbirlikli
yönüdür. Bununla birlikte araştırma ekipleri içerisinde ve arasında bir rekabet
vardı.
Bilimsel Bilginin ve Bilimsel Anlayışın Gelişmesi
Teoriler, yasalar ve modeller bilimsel bilginin üretilmesinde birlikte çalışırlar. Atom ve
gen gibi konuların öğretilmesi ve öğrenilmesi ile ilgili tartışmalar, bilimsel bilginin bütünsel
olarak işlenecek şekilde planlanmasından fayda sağlayacaktır. Genellikle, okullardaki fen
dersleri bilimsel bilginin farklı türlerini, bunları birbirleriyle uyumlu bir şekilde
birleştirmeden sadece aralarındaki ilişkileri tartışarak sunarlar. Atomu örnek olarak alırsak;
atomik teori, atomik model ve periyodik cetvel öğrencilere gösterilmesine rağmen, bilginin bu
türlerinin ne olduğu ya da tüm bunların maddenin yapısını ve fonksiyonunu anlamaya yol
göstermesi ile nasıl bağlantılı olduğu ile ilgili bir gösterge yoktur. Örneğin, atomik teori ile
atomik model arasındaki ilişki nedir? Atomik modeli anlamamıza katkı sağlayacak yasa
benzeri düzenlemeler var mıdır ve bunlar modeli model yapan şeyle nasıl ilişkilidir? Şekil 2,
Kaya, E. & Erduran, S., (2016). Yeniden Kavramsallaştırılmış “Aile Benzerliği Yaklaşımı” ... 81
teoriler, yasalar ve modellerin (TYM) uyumlu ve birbiriyle ilişkili bir biçimde belirli bir
sistem içinde nasıl çalışacağını göstermektedir.
Şekil 2. Teoriler-Yasalar-Modeller, Bilimsel Bilginin ve Bilimsel Anlayışın Gelişmesi
(Erduran ve Dagher, 2014a, s. 115)
TYM hep birlikte bilimsel bilginin çeşitli türlerine bir uyum getirir, nasıl ilişkili
olduklarını gösterir ve ayrıca TYM’in kanıt toplayıcılar olarak nasıl geliştiğini açıklar.
Şekildeki her bir dikdörtgen, teoriler, yasalar ve modellerin birbiriyle uyumlu bir şekilde
ilişkili olduğunu göstermektedir. (Erduran, 2014a). TYM, bilimsel anlamaya yol göstermek
amacıyla kanıtlar biriktikçe gelişir. Bununla birlikte, TYM daha uzun süre gözlenen kanıtları
açıklayamadığında bazı uç noktalar olabilir. Böylece yeni bir paradigmaya yol açan yeni bir
bilgi türü setine ihtiyaç duyulur. Thomas Kuhn bu süreci “paradigma dönüşümü” (Kuhn,
1962/1970) diye adlandırmıştır. Yeni bir paradigma bilgi birikimi sürecinin başlayıp devam
ettiği yeni bir düzlem olarak temsil edilebilir.
Bilimsel Pratikler
Bilimin bir diğer bileşeni “bilimsel pratiklerdir”. Bilimsel bilginin üretilebilmesi için
epistemik, bilişsel ve sosyal pratikler kullanılır. Bilim insanları doğadaki soruları yanıtlarken,
bilimsel bilgiyi üretmek için veriler toplar, bunları organize eder ve sınıflandırırlar. Bilimsel
araştırma-sorgulama süreçlerinde sadece gözlem, tanımlama, deney yapma değil aynı
zamanda politik, kültürel, ekonomik ve sosyal faktörler de önemli bir yere sahiptir.
Okullardaki fen derslerinde gözlem, sınıflandırma ve deney yapma gibi epistemik pratikler
vurgulanıyor olsa da, bunların bilimsel bilginin üretilmesinde ve geliştirilmesindeki rolü
yeterince tartışılmamaktadır.
Örneğin, sınıflandırma, gözlemleri organize etmek için kullanılan ancak bilimin
herhangi bir epistemik, bilişsel ya da sosyal yönüne dikkat çekmeden yapılan bir aktivitedir.
Verilen düğme ya da kalemleri sahip oldukları ortak özelliklere göre sınıflandırmak sadece bir
aktivitedir. Ancak bilim insanlarının yaptıkları sınıflandırma ise gözlemleri sadece var olan
ilişkilere dayanarak organize etmeyi değil aynı zamanda sonradan gelen gözlem ya da
nesnelerin belirlenen kategorilerdeki yerini teorik çerçevede değerlendirerek tahmin etmeyi
kapsamaktadır. Bilim insanları ayrıca bazı değişkenleri kontrol etmek suretiyle yaptıkları
deneylerden sonuçlar elde ederler. Bu sonuçlar diğer bilim insanları tarafından belli kriterler
82
Part B: Türk Fen Eğitimi Dergisi. 13(2), 77-90
çerçevesinde değerlendirilir ve daha geniş kitlelere ulaşması için yayınlanır ve yaygınlaştırılır.
Sonuç olarak, bilimsel pratikler belli amaçlar doğrultusunda veri toplamayı, kanıtlar ve
modeller arasında argümantasyon gibi mantıksal olarak sonuca varılan süreçlerin kullanılması
yoluyla bağlantı kurmayı içermektedir. Bilimin epistemik, bilişsel ve sosyal-kurumsal
özelliklerini yansıtan bilimsel pratikler, birbirine bağlı bir şekilde kullanılarak bilimsel
bilginin üretilmesine katkı sağlarlar.
Erduran ve Dagher (2014a) bilimsel pratikleri bütünsel bir şekilde gösteren bir
benzetme önermişlerdir. Şekil 3’de sunulan Benzen Halkası Benzetmesi, bilimsel pratiklerin
her bir bileşenini ve bunların birbirleriyle olan bağlantısını göstermektedir. Şekilde de
görüldüğü gibi, bilimsel pratikler benzen halkasına benzetilmiştir. Benzen halkası her bir
köşesinde bir karbon atomu ve buna bağlı iki hidrojen atomu olan ve karbon atomları arasında
toplamda üç adet ikili bağ olan altı köşeli halkalı bir organik bileşendir. Karbon atomlarına ait
olan eşleşmemiş elektron çiftleri ve ikili bağları oluşturan elektronlar halka içinde yayılmıştır.
Bilimin epistemik ve bilişsel yönlerinin her biri benzen halkasındaki her bir karbon atomu
olarak temsil edilmektedir. Benzen halkasındaki yayılan bağlar ise bilimin tüm bu
bileşenlerini yönlendiren sosyal ortamı (temsil etme, muhakeme yapma, söylem ve sosyal
kabul) temsil etmektedir. Yani benzen halkası benzetmesi, bilimin epistemik, bilişsel ve
sosyal bileşenlerinin bir arada çalıştığını gösterir.
Şekil 3. Benzen Halkası Benzetmesi (Erduran ve Dagher, 2014a, s. 82)
Okullarda fen öğretimi açısından düşünüldüğünde, Benzen Halkası Benzetmesi iki
amaca hizmet etmektedir. Bu amaçlardan biri, bilimsel pratikleri temsil eden bütünsel bir
yaklaşımı sunması, diğeri ise bilimsel pratiklerin öğrenilmesi ve öğretilmesi için pedagojik bir
araç sağlamasıdır. Bilimsel bilginin üretilmesinde kullanılan bilimsel pratiklerin okullarda
öğrencilere bütünsel bir şekilde öğretilmesi onların bilimin diğer bileşenlerini de anlamaları
açısından önemlidir. Ayrıca, bununla ilgili içerik ve materyallerin fen öğretim programlarında
yer almasının fen öğretmenleri için de uygulama açısından büyük kolaylık sağladığı yapılan
bazı araştırmalarda (Sarıbaş ve Ceyhan, 2015) vurgulanmıştır.
O halde, Şekil 1, Şekil 2 ve Şekil 3’deki gibi benzetmeler öğrencilerin bilimi ve bilimsel
bilgiyi anlamalarına nasıl yardımcı olabilir? Öncelikle, bu benzetmeler bilimin ve bilimsel
bilginin yapısında olduğu gibi genel bir bakış ya da kuş bakışı bir görünüm sağlayan
araçlardır. Öğrencilerin bilimi anlamalarını sağlamak fen eğitiminde önemli ihtiyaçtır. İkincisi
Kaya, E. & Erduran, S., (2016). Yeniden Kavramsallaştırılmış “Aile Benzerliği Yaklaşımı” ... 83
bu tür benzetmeler öğrencilere fikirlerin gelişimi, zamanla fikirlerin nasıl değiştiği ve
fikirlerin bazen yeni fikirler için nasıl göz ardı edilebileceği ile ilgili algılar kazandırabilir.
Böylece, öğrenciler bilimsel bilgi gelişiminin nasıl gerçekleştiğini anlamaya başlarlar.
Şimdiye kadar sunulan fikirler dikkate alındığında, “Bu kadar çok şeyi sunabilmek için
öğretim programında yeterli zaman ve boşluk yok” denebilir. Bu dikkate alınması gereken
önemli bir noktadır. Belki de konu, öğretim programında var olan çok sayıda şeye yenilerini
eklemek değil var olan içeriği yeniden düzenlemektir. Her derste olmasa bile en azından
derslerin önemli bir kısmında bir dönem ya da bir yıl boyunca okullardaki fen derslerinde
bilimin söz edilmeyen bazı yönlerini bir araya getirmeye çalışırsak, o zaman öğrenciler en
azından zihinlerinde bilimle ilgili uyumlu bir hikâye geliştirmeye başlayacaklardır.
Değindiğimiz görsel araçlar okullarda farklı sınıf düzeylerinde bilimsel bilginin ve pratiklerin
çeşitli yönlerinin tartışılmasına yardımcı olması açısından üretken olabilirler. Özet olarak,
bilime bütünsel bir yaklaşım öğrencilerin bilimin doğasını anlamalarına yardımcı olacaktır
çünkü bu, okullardaki fen dersleri bilimin çoğunlukla parçalara ayrılmış yönlerini anlamlı ve
birbiriyle ilişkili kılacaktır.
Fen İçerikli Öğretim Programlarında Aile Benzerliği Yaklaşımı
Öğrencilerin bilimi epistemik, bilişsel ve sosyal yönleriyle bütünsel bir şekilde
öğrenmeleri ve anlamaları için Aile Benzerliği Yaklaşımı’nın fen derslerinin öğretim
programlarına entegre edilmesi gerekmektedir. Şu anda Türkiye’de kullanılan bazı fen içerikli
öğretim programlarında (örneğin MEB, 2013a, b) hangi ABY kategorilerine vurgu yapılıp
yapılmadığını belirlemek; programı bu açıdan değerlendirmek ve eksikleri giderebilmek
açısından önem taşımaktadır.
Bu amaçla İlköğretim Fen Bilimleri öğretim programı ve Ortaöğretim Kimya öğretim
programı ABY kategorileri açısından analiz edilmiştir. Bunun için öncelikle Erduran ve
Dagher’in ABY kategorileri tanımlarına dayalı olarak bazı anahtar kelimeler belirlenmiştir.
Örneğin Erduran ve Dagher (2014a) “sosyal kabul ve dağılım” kategorisini “Bilim
insanlarının bilimsel bilgiyi gözden geçirdikleri, değerlendirdikleri ve geçerli hale getirdikleri
sosyal mekanizmalar, örneğin dergilerin hakem değerlendirme süreçleri” şeklinde
tanımladılar. Bu nedenle bu kategori için “akran değerlendirme”, ‘değerlendirme’, ‘işbirliği’
gibi anahtar kelimeler belirlendi ve öğretim programlarının analizinde kullanıldı. Bu analiz
Erduran ve Dagher (2014a)’ın ABY kategorileri tanımları çerçevesinde yapıldığından analiz
sonuçları spesifik olarak bu tanımlar dikkate alınarak gerçekleştirilmiştir. Yani, programda
‘ekonomik’ kelimesinin yer alması, Finansal Sistemler ABY kategorisinin vurgulandığı
anlamına gelmemektedir. Finansal Sistemler, bilimin gerçekleşmesi için gerekli olan finansal
boyuta karşılık gelmektedir. ABY’nin öğretim programı analizinde kullanımı hakkında
detaylı bilgiye Kaya ve Erduran’ın (basımda) makalesinden ulaşılabilir. İlköğretim Fen
Bilimleri Dersi (2013a) ve Ortaöğretim Kimya Dersi Öğretim Programlarının (2013b) analiz
sonuçları ABY Çarkı’nın her bir katmanına ayrı ayrı değinecek şekilde sunulmuştur. Amaç ve
Değerler, Bilimsel Metotlar, Bilimsel Pratikler ve Bilimsel Bilgi ile ilgili örnek ifadeler Tablo
2’de, Sosyal Kabul ve Dağılım, Bilimsel Değerler Sistemi, Sosyal Değerler ve Profesyonel
Etkinlikler ile ilgili örnek ifadeler Tablo 3’de ve Sosyal Kurumlar ve Etkileşimler, Finansal
Sistemler ve Politik Güç Yapıları ile ilgili örnek ifadeler ise Tablo 4’de verilmiştir. Öğretim
programında herhangi bir örnek bulunamayan kategoriler için tabloda ‘?’ kullanılmıştır.
Part B: Türk Fen Eğitimi Dergisi. 13(2), 77-90
84
Tablo 2. Öğretim Programlarından Amaç ve Değerler, Bilimsel Metotlar, Bilimsel Pratikler
ve Bilimsel Bilgi ile ilgili Örnek İfadeler
Tanım
(Erduran ve Dagher (2014)’dan
uyarlanmıştır)
İlköğretim Fen Bilimleri Dersi
Öğretim Programı (MEB, 2013a)
Ortaöğretim Kimya Dersi
Öğretim Programı
(MEB 2013b)
Amaç ve Değerler
“Bilimin ne olduğu, bilimsel
bilginin nasıl ve ne amaçla
oluşturulduğu, bilginin geçtiği
süreçleri, bilginin zamanla
değişebileceğini ve bilginin yeni
araştırmalarda nasıl kullanıldığını
anlamayı kapsamaktadır.” (s.VI)
?
“Araştırma-sorgulama süreci,
sadece “keşfetme ve deney” olarak
değil, “açıklama ve argüman”
oluşturma süreci olarak da ele
alınır.” (s.III)
“11.4.7. Maddelerin çeşitli
sıvılardaki çözünürlüklerinin farklı
olmasından yararlanılarak
gerçekleştirilen yaygın ayırma
yöntemlerine örnekler verir.” (s.34)
“… gözlem yapma, ölçme,
sınıflama, verileri kaydetme,
hipotez kurma, verileri kullanma ve
model oluşturma, değişkenleri
değiştirme ve kontrol etme, deney
yapma gibi bilim insanlarının
çalışmaları sırasında kullandıkları
becerileri kapsamaktadır.” (s.V)
“2. Gözlem, deney ve araştırma ile
ulaştığı sonuçları matematiksel ve
sözel
olarak ifade eder.(bilimsel süreç
becerileri)
4. Hipotez kurar; hipotezini
desteklemek ya da çürütmek üzere
deney tasarlar.
5. Deney yaparak veri elde eder; bu
verileri işleyerek çıkarım yapar;
yorumlar ve genellemelere ulaşır.”
(s.2)
“Bunlara ek olarak fen okuryazarı
bir birey, bilgiyi araştırır, sorgular
ve zamanla değişebileceğini kendi
akıl gücü, yaratıcı düşünme ve
yaptığı araştırmalar sonucunda fark
eder.” (s.I)
“Kimya biliminin ve bilimsel
bilginin gelişim sürecini ve doğasını
anlar; bu süreci etkileyen faktörleri
irdeler.” (s.1)
Doğruluk ve objektiflik gibi bilimin
temel bilişsel ve epistemik amaçları
ve değerleri
Bilimsel metotlar
Bilimsel araştırmaların temelini
oluşturan manipülatif olan ve
manipülatif olmayan teknikler
Bilimsel pratikler
Sosyal kabul yoluyla bilimsel
bilgiye götüren epistemik ve bilişsel
pratikler
Bilimsel bilgi
Bilimsel araştırma-sorgulamanın
sonuçlarının temelini oluşturan
teori, kanun ve modeller
“Bilimsel bilgi türlerinden teori ile
yasa arasındaki farkı anlar.
Bilimsel bilginin oluşturulmasında
ve sunumunda modellerden
yararlanmanın önemini kavrar.”
(s.2)
Kaya, E. & Erduran, S., (2016). Yeniden Kavramsallaştırılmış “Aile Benzerliği Yaklaşımı” ... 85
Tablo 3. Öğretim Programlarından Sosyal Kabul ve Dağılım, Bilimsel Değerler Sistemi,
Sosyal Değerler ve Profesyonel Etkinlikler ile ilgili Örnek İfadeler
Tanım
(Erduran ve Dagher (2014)’dan
uyarlanmıştır)
İlköğretim Fen Bilimleri Dersi
Öğretim Programı (MEB, 2013a)
Ortaöğretim Kimya Dersi
Öğretim Programı
(MEB 2013b)
Sosyal Kabul ve Dağılım
“Bilimin, tüm kültürlerden bilim
insanlarının ortak çabası sonucu
üretildiğini anlamaya katkı
sağlamak ve bilimsel çalışmaları
takdir etme duygusunu
geliştirmek.” (s.II)
“Deneyimleri ile elde ettiği/hazır
verileri çözümler; gerektiğinde
bilişim teknolojilerinden de
yararlanarak bunları kimyanın
sembolik diline ve bilimsel içeriğe
uygun olarak düzenler, sunar, rapor
eder/paylaşır.” (s. 1)
?
?
“Bunlara ek olarak fen okuryazarı
bir birey, bilgiyi araştırır, sorgular
ve zamanla değişebileceğini kendi
akıl gücü, yaratıcı düşünme ve
yaptığı araştırmalar sonucunda fark
eder. Bilginin zihinsel süreçlerde
işlenmesinde, bireyin içinde
bulunduğu kültüre ait değerlerin,
toplumsal yapının ve inançların
etkili olduğunun farkındadır.” (s.I)
“Bilim ve teknolojideki
gelişmelerin insanlar ve doğa
üzerine olumlu/olumsuz etkilerini
analitik olarak betimler.” (s. 3)
?
?
Bilim insanlarının bilimsel bilgiyi
gözden geçirdikleri,
değerlendirdikleri ve geçerli hale
getirdikleri sosyal mekanizmalar,
örneğin dergilerin hakem
değerlendirme süreçleri
Bilimsel Değerler Sistemi
Bilim insanlarının hem
meslektaşları ile etkileşimleri hem
de kendi çalışmaları sırasında
kullandıkları normlar
Sosyal Değerler
Özgürlük, çevreye saygı ve sosyal
fayda gibi değerler
Profesyonel Etkinlikler
Bilim insanlarının konferanslara
katılma ve yayın değerlendirmesi
gibi yaptıkları profesyonel işler
Part B: Türk Fen Eğitimi Dergisi. 13(2), 77-90
86
Tablo 4. Öğretim Programlarında Sosyal Kurumlar ve Etkileşimler, Finansal Sistemler ve
Politik Güç Yapıları ile ilgili Örnek İfadeler.
Tanım
(Erduran ve Dagher (2014)’dan
uyarlanmıştır)
İlköğretim Fen Bilimleri Dersi
Öğretim Programı (MEB, 2013a)
Ortaöğretim Kimya
Dersi Öğretim
Programı
(MEB 2013b)
Sosyal Kurumlar ve Etkileşimler
Bilimin üniversiteler ve araştırma kurumları
gibi kurumsal çevrelerde düzenlenmesi
“Ülkemizdeki kimya endüstrisinin
gelişimine katkı sağlayan resmi/özel
kurum ve
sivil toplum kuruluşlarının yaptığı
çalışmaları araştırır ve sunar.”
(s.34)
Finansal Sistemler
Bütçe mekanizmalarını içeren bilimin finansal
boyutları
?
?
Politik Güç Yapıları
Bilim insanları ve bilim kültürü arasında var
olan güç dinamikleri
?
?
?
Fen Bilimleri ve Ortaöğretim Kimya öğretim programlarının ABY kategorileri
açısından analiz sonuçlarına bakıldığında “bilimsel metotlar”, “bilimsel pratikler”, “bilimsel
bilgi”, “sosyal kabul ve dağılım”, “sosyal değerler” kategorilerine her iki programda da
değinilmekte iken “amaç ve değerler” ile “sosyal kurumlar ve etkileşimler” kategorileri
sadece Fen Bilimleri öğretim programında vurgulandığı görülmektedir.. Ayrıca “profesyonel
etkinlikler”, “bilimsel değerler sistemi”, “finansal sistemler” ve “politik güç yapıları”
kategorilerine iki programda da yer verilmemiştir.
SONUÇ ve ÖNERİLER
Bu makalede, yeniden kavramsallaştırılmış bilimin doğası ABY çerçevesinde
vurgulanarak ABY’nin fen eğitimine uygulanması tartışılmıştır. ABY kategorilerinden
bilimsel pratikler ve bilimsel bilgi kategorileri ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Bilimsel bilginin
fen eğitiminde uygulanmasına yönelik olarak Teoriler,Yasalar-Modeller şekli ve bilimsel
pratiklerin fen eğitiminde uygulanmasına yönelik olarak da Benzen Halkası Benzetmesi
tanıtılmıştır. Tüm ABY kategorileri öğretim programlarını bilimin doğası yönünden
incelemek için analitik bir araç olarak kullanılabilir. Bu makalede Fen Bilimleri ve
Ortaöğretim Kimya öğretim programları ABY kategorileri açısından analiz edilmiştir. Analiz
sonuçları her bir programda bulunan ABY kategorileri ile ilgili örnekler verilerek
sunulmuştur. Bu analiz ABY kategorilerinin kullanımının, öğretim programlarında bilimin
doğasına ilişkin eksikliklerin belirlenmesi açısından önemini göstermektedir. Fen öğretim
programlarına ABY’nin dahil edilmesi ve de fen derslerinde bu kategorilerin öğretilmesi,
öğrencilerin bilimi anlamlı bir şekilde öğrenmelerini ve bilime daha geniş bir perspektiften
bakarak motive olmalarını sağlayacaktır.
Kaya, E. & Erduran, S., (2016). Yeniden Kavramsallaştırılmış “Aile Benzerliği Yaklaşımı” ... 87
Reconceptualized “Family Resemblance Approach”:
A Holistic Perspective on Nature of Science in Science Education
SYNOPSIS
Science as a Holistic System: The Family Resemblance Approach to Nature of
Science
There is substantial amount of research on nature of science (NOS) in science
education. Such research focus on students’, pre-service teachers’, and teachers’
understanding of NOS (Abd-El-Khalick, 2012; Allchin, 2011; Irzik & Nola, 2 014; Lederman,
Abd-El-Khalick, Bell, & Schwartz, 2002) as well as the role and importance of NOS in
science curricula (Kaya & Erduran, basımda; Kaya & Erduran, 2015a,b; Leden, Hansson,
Redfors, & Ideland, 2015). Many studies indicate that NOS is not covered sufficiently in
science lessons and science curricula. In this theoretical paper, we discuss a particular
orientation to NOS based on the Family Resemblance Approach (FRA), namely a
reconceptualized account of NOS and explore the implications for science education. We
consider the FRA categories of scientific practices and scientific knowledge. We draw on
Erduran and Dagher’s (2014a) proposal of the FRA Wheel to show how various aspects of
science work together in a coherent way.
Growth of Scientific Knowledge
Theories, Laws, and Models (TLM) work together to produce scientific knowledge. In
general, science lessons in schools present different types of scientific knowledge by
discussing the particular forms of knowledge in a fragmented manner without combining
them coherently to lead to meta-level understanding of the nature of scientific knowledge.
Erduran and Dagher (2014a) proposed a figure to show how different types of scientific
knowledge are related to each other and how TLM contributes to the growth of scientific
knowledge leading to scientific understanding.
Scientific Practices
Epistemic, cognitive and social practices of science work together in generating
scientific knowledge. In scientific inquiry processes, not only observation, experiment but
also political, cultural, economic and social factors are important. Even if epistemic practices
such as observation, classification, and experimenting are emphasized in school science, their
role in the production and development of scientific knowledge is under-discussed. Erduran
and Dagher (2014a) proposed Benzene Ring Heuristic (BRH) to present epistemic, cognitive,
and social aspects of science interwoven into a holistic account. When considered for science
teaching purposes in schools, BRH can have two aims. One is to present various scientific
practices in a holistic way. The other one is to provide a tool for guiding learning and teaching
of scientific practices in science lessons.
Part B: Türk Fen Eğitimi Dergisi. 13(2), 77-90
88
Applying the Family Resemblance Approach to Analysis of Science Curricula
The Family Resemblance Approach can guide science curricula to enable students’
learning and understanding of science relative to epistemic, cognitive and social aspects in a
holistic way. For this aim, primary science curriculum and secondary chemistry curriculum
were analyzed in terms of inclusion of FRA categories. The results show that “aims and
values” and “social institutions and interactions” are covered only in primary science
curriculum while both curricula include “scientific methods”, “scientific practices”, “scientific
knowledge”, “social certification and dissemination”, and “social values”. Furthermore,
“professional activities”, “scientific ethos”, “financial systems”, and “political power
structures” are not covered in both curricula. In other words, the social context of science is
underemphasized. A potential consequence of such lack of emphasis is that students would
have partial or limited knowledge about how science works.
Conclusions and Suggestions
We have discussed the application of the Family Resemblance Approach (FRA) to
NOS (based on a reconceptualised account of NOS) in science education. We considered two
FRA categories, “scientific practices” and “scientific knowledge”, in more detail to illustrate
examples. Visual representations of each category were illustrated with the Benzene Ring
Heuristic for scientific practices and TLM for scientific knowledge drawing on some
implications for science education. Furthermore, we presented an investigation based on the
analysis of Turkish science curricula (MEB, 2013a,b). All FRA categories can be used as an
analytical tool to investigate science curricula for NOS content in order to highlight the
emphases as well as the shortcomings in curricula. The inclusion of FRA in science curricula
and the teaching of FRA categories in science lessons will contribute to students’ meaningful
learning of science in a holistic way and enhance their motivation given the broader
perspective of science promoted by FRA.
Kaya, E. & Erduran, S., (2016). Yeniden Kavramsallaştırılmış “Aile Benzerliği Yaklaşımı” ... 89
KAYNAKLAR
Abd-El-Khalick, F. (2012). Examining the sources for our understandings about science:
Enduring conflations and critical issues in research on nature of science in science
education. International Journal of Science Education, 34(3), 353-374.
Aksöz, B., Kaya, E., Erduran, S., Akgün, S., ve Taş, T. (2016). Pre-service science teachers’
perceptions of the nature of science: An investigation based on the Family Resemblance
Approach. III. International Eurasian Educational Research Congress, Muğla, Türkiye.
Allchin, D. (2011). Evaluating knowledge of the nature of (whole) science. Science
Education, 95(3), 518-542.
Aslan, O., ve Taşar, M. F. (2013). How do science teachers view and teach the nature of
science? A classroom investigation, Education and Science, 38(167), 65-80.
Bilican, K., Özdem-Yılmaz, Y., ve Öztekin, C. (2014). Tracking the footprints of nature of
science in the path of learning how to teach it. Eurasia Journal of Mathematics, Science
& Technology Education, 10(6), 595-608.
Çakıroğlu, J., Doğan, N., Bilican, K., Çavuş, S., ve Arslan, O. (2009). Influence of in-service
teacher education program on science teachers’ views of nature of science. The
International Journal of Learning, 16(10), 597-606.
Erduran, S. (2015). What do students learn about science in school? Science, 50(2), 32-33.
Erduran, S. ve Dagher, Z. (2014a). Reconceptualizing the nature of science for science
education: Scientific knowledge, practices and other family categories. Dordrecht:
Springer.
Erduran, S. ve Dagher, Z. (2014b). Regaining focus in Irish junior cycle science: Potential
new directions for curriculum development on nature of science. Irish Educational
Studies, 33(4), 335-350.
Erduran, S. (2014). A holistic approach to the atom. Educacio Quimica EduQ, 19, 39-42.
ISSN 2013-1755.
Irzik, G. ve Nola, R. (2014). New directions for nature of science research. In M. Matthews
(Ed.), International Handbook of Research in History, Philosophy and Science
Teaching. pp. 999- 1021. Springer.
Kaya, E. ve Erduran, S. (2015a). Missing pieces and holes in the Turkish middle school
science curriculum: Towards a reconceptualized holistic account of NOS. International
History, Philosophy and Science Teaching Biennial Conference, Rio de Janeiro, Brazil.
Kaya, E. ve Erduran, S. (2015b). Parçalardan bütünlere: Bilimin doğasını kimya öğretim
programında yeniden nasıl tanımlayabiliriz? Ulusal Kimya Eğitimi Kongresi, AyvalıkBalıkesir.
Kaya, E. ve Erduran, S. (basımda). From FRA to RFN: How the Family Resemblance
Approach can be transformed for science curriculum analysis on nature of science.
Science & Education.
90
Part B: Türk Fen Eğitimi Dergisi. 13(2), 77-90
Kaya, E. ve Erduran, S. (2016). Nature of science in science education: A curriculum analysis
based on the Family Resemblance Approach. III. International Eurasian Educational
Research Congress, Muğla, Türkiye.
Kuhn, T. (1962/1970). The structure of scientific revolutions. (2nd ed.). Chicago: University
of Chicago Press.
Leden, L., Hansson, L., Redfors, A., ve Ideland, M. (2015). Teachers’ way of talking about
nature of science and its teaching. Science & Education 4(9), 1141-1172.
Lederman, N. G., Abd-El-Khalick, F., Bell, R. L., ve Schwartz, R. S. (2002). Views of nature
of science questionnaire (VNOS): Toward valid and meaningful assessment of learners
conceptions of nature of science. Journal of Research in Science Teaching, 39(6), 497521.
Milli Eğitim Bakanlığı (2013a). İlköğretim Fen Bilimleri Dersi (3., 4., 5., 6., 7. ve 8. Sınıflar)
Öğretim Programı. Ankara.
Milli Eğitim Bakanlığı (2013b). Ortaöğretim Kimya Dersi (9, 10, 11 ve 12. Sınıflar) Öğretim
Programı. Ankara.
Sarıbaş, D. ve Ceyhan, G. D. (2015). Learning to teach scientific practices: Pedagogical
decisions and reflections during a course for pre-service science teachers. International
Journal of STEM Education 2015, 2(7), DOI: 10.1186/s40594-015-0023-y.

Benzer belgeler