ERKEKTE ÜREME VE HORMONAL FONKSİYONLAR

Transkript

ERKEKTE ÜREME VE HORMONAL FONKSİYONLAR
ERKEKTE ÜREME
VE
HORMONAL FONKSİYONLAR
Dr. Nevzat KAHVECİ
• Erkek üreme sistemi
• Kadın üreme sistemi
• Üreme sağlığı
• Gebelik ve laktasyon
• Üreme sisteminin temel işlevi
– Üreme organları ve gonadların fonksiyonları
– Puberte
– Erkek ve dişi gametogenezindeki temel farklar
• Erkekte üreme sistemi ve işlevlerinin düzenlenmesi
– Erişkin erkek üreme organları ve işlevleri
– Spermatogenezin düzenlenmesi
– Testosteronun etkileri ve salgısının düzenlenmesi
Üreme organları: Gonadlar
*Testisler
*Overler
Gonadların fonksiyonları:
1- Gametogenez: Gamet denilen üreme hücrelerinin yapımı
*Spermatozoa (Sperm)
*Ovum
2- Steroid yapıdaki seks hormonlarının yapımı
*Testesteron
*Östrojen, Progesteron
Aksesuar üreme organları: Sperm veya ovumu taşıyan, glandlar
bulunduran ya da gland salgısı boşalan kanal sistemleri
+
-
HİPOTALAMUS
GnRH
+
-
ÖN HİPOFİZ
FSH ve LH
GONADLAR
SEKS HORMONLARI SALGISI
SEKS HORMONLARI
GnRH: Gonadotropin Releasing Hormon
GAMETLER
ÜRETİLİR
ÜREME KANALI VE DİĞER
ORGANLAR
ÜREME FONKSİYONUN KONTROLÜNDEKİ EVRELER-I
• Fetal yaşamda başlayan ve yaşamın birinci yılında
sona eren başlangıç evresinde, gonadotropinler ve
gonadal seks hormonları rölatif olarak yüksek
düzeyde salgılanır.
• Bebeklikten puberteye kadar, bu hormonların
sekresyon hızları çok düşüktür ve genelde üreme
fonksiyonu sezsizdir.
ÜREME FONKSİYONUN KONTROLÜNDEKİ EVRELER-2
• Pubertede başlayarak, hormonal sekresyon hızı
belirgin olarak artar, erkekte stabildir. Fakat kadında
menstrual siklus sırasında büyük ölçüde değişir. Bu
aktif reprodüksiyon peryodunun habercisidir.
• Üreme fonksiyonu, gonadlar gonadotropinlere daha
az yanıt verdikçe, yaşamın ileri döneminde azalır,
kadınlarda üreme yeteneği tamamen sona erer.
Fetal Yaşam & Testesteron & Genital Organlar
Puberte
•Gonadların endokrin ve gametojenik
işlevlerinin üremeyi mümkün kılan düzeye ilk
ulaştığı dönemdir.
•Doğumdan sonra puberteye kadar gonadlar
sessizdir.
ERKEK ÜREME ORGANLARI
Erişkin erkek üreme organları
Testisler: Gametogenez ve steroid üretimi
Epididim: Spermin olgunlaşma ve depolanması
Vas Deferens: Epididim ile üretra arasındaki kanal
Ejekülasyon kanalları
Üretra
Erişkin erkek üreme organları
Yardımcı cinsiyet bezleri
•Prostat, bulboüretral bezler, vesika seminalis
–Tümü birden spermin içinde yaşadığı ve ejekülasyonla
spermle birlikte atılan seminal sıvıyı üretirler
•Üretra
Hem üriner hem de
üreme kanalıdır
ERKEK GONAD
FONKSİYONLARI
Sperm üretimi
Testesteron üretimi
Kriptorşidizm
•Testisler skrotuma inmez.
•Spermatogenez olmaz.
•
Embriyogenezde abdominal kavitededir
•
İnguinal kanal yolu ile skrotuma iner ve abdomen dışında gelişmesini sürdürür
•
Ortalama 28. haftada testisler skrotuma iner.
• Doğumda %3 oranında inmemiş testis görülür.
• Spermatogenez vücut ısısının hafif altındaki ısılarda devam eder (skrotum ısısı 32°C)
TESTİS DOKUSU
• GERMİNAL EPİTEL
Sertoli hücreleri
Germ hücreleri
• İNTERSTİSYEL DOKU
Leydig hücreleri
Kan damarları
SPERMATOGENEZ
• Başlangıç ve bitişi
– Puberteden hemen önce başlar.
– Yaşam boyu sürer, yaşlılıkta
giderek azalır.
• Seminifer tübüllerde gerçekleşir.
– Mayoz sonucu haploid hücreler
oluşur.
– Her birincil spermatosit 4 olgun
sperm üretir.
SPERMATOGENEZ
•Primer spermatositten sperme kadar, tüm işlem yaklaşık olarak
64-74 gün alır.
•Normal erkekte günde yaklaşık 30 milyon sperm yapılır.
Spermatozoa (Sperm)
SERTOLİ HÜCRELERİNİN FONKSİYONLARI-I
• Kimyasal maddelere kan-testis bariyeri oluşturur.
• Gelişmekte olan spermi besler.
• Sperm yapımı ve olgunlaşmasını uyaran parakrin
ajanları salgılamak için testesteron ve FSH’dan
uyarı alır.
SERTOLİ HÜCRELERİNİN FONKSİYONLARI-II
• FSH salgısını inhibe eden protein hormon inhibini
salgılar.
• Kusurlu spermi fagosite eder.
• Embriyonik yaşam sırasında, primordial dişi kanal
sisteminin gerilemesine neden olan Müllerian
inhibiting faktörü salgılar.
LEYDİG HÜCRELERİNİN
FONKSİYONLARI
•LH reseptörleri vardır.
•Testesteron sentezler.
SPERMATOGENEZİ UYARAN HORMONAL FAKTÖRLER
SEMİNAL VEZİKÜLLERİN FONKSİYONU
• Epitel hücrelerinden mukoid bir sıvı salgılanır.
• Fruktoz, sitrik asit ve diğer besin maddeleri ile
birlikte büyük miktarlarda prostaglandinler ve
fibrinojen salgılanır.
PROSTAGLANDİNLER
• Servikal mukusla reaksiyona girerek, sperm
hareketleri için uygun bir ortam oluştururlar.
• Spermin ovuma ulaşması için uterus ve fallop
kanallarının zıt yönde peristaltik kasılmalarını sağlar.
PROSTAT
•Erkek aksesuar bezlerinin en
büyüğüdür.
•Tübüloalveolar bir bezdir.
•Hücreler protein sentezleyen
hücrelere özgü organelleri, salgı
granülleri ve bol lizozom taşır.
•Sağlam bir kapsül ile sarılıdır. Kapsül
geniş ven pleksusları içeren
fibroelastik yapıdadır.
•Bezlerin arasını dolduran bağ dokusu kollajen-elastik fibril ve düz kastan
zengindir.
• Prostat bezi puberteden itibaren
testesteron uyarısı ile büyümeye
başlar.
• Bezin büyüklüğü yaklaşık 20 yaşında
belirli boyutlara ulaşır ve genellikle
50 yaşına kadar aynı boyutta kalır.
Prostat bezinin kapsülü,
vasa deferensle eşzaman olarak kasılır
ve prostat sıvısı semen kitlesine
eklenir.
PROSTAT
• Çinko,
• Prostoglandinler,
• Kalsiyum,
• Sitrat,
• Fosfat,
• Prostat spesifik antijen (PSA),
• Pıhtılaşma enzimi,
• Profibrinolizin içeren süte benzer alkali
bir sıvı salgılar.
ALKALİK SEKRESYON
• Asidite spermin fertilite özelliğini baskılamaktadır.
• Vasa deferens sıvısı, spermin metabolik ürünleri ve sitrik asit
varlığında asidik özelliktedir.
• Vajinal sekresyonlar asidik (pH: 3.5-4.0) özelliktedir.
• Sperm, ortam pH’ı 6.0-6.5 olana kadar optimal hareketliliğini
göstermez.
• Prostat sıvısının alkalik özelliği, ovumun başarılı bir şekilde
döllenmesi için çok önemli olabilir.
• Semen bileşiminin ortalama pH’ı yaklaşık 7.5’dir.
PIHTILAŞMA ENZİMİ
• Pıhtılaşma enzimi, seminal vezikülden gelen
fibrinojeni etkileyerek zayıf bir pıhtı oluşturur.
Bu olay uterus serviksinde, vajinanın
derinliklerinde semenin tutunmasına yardım
eder.
PROFİBRİNOLİZİN
• Pıhtı, sonraki 15-30 dakika içinde,
profibrinolizinden oluşan fibrinolizin ile
çözünür ve eritilir.
• Pıhtının çözünmesi ile spermlerin yüksek
hareketlilik kazandığı görülür.
KALSİYUM
• Döllenme öncesinde spermin baş
bölgesindeki membranın kalsiyum
iyonlarına karşı geçirgenliği artar.
• Kalsiyumun sperme büyük
miktarlarda girişi flagellum
aktivitesini değiştirir ve güçlü
hareketlere başlar.
• Spermin baş bölümünün membran
yapısında değişiklikler sonucu
akrozomda depolanan enzimler
kolay ve hızlı salgılanır.
SPERMİN TAŞINMASI-I
• Seminifer tübüllerden gelen
sperm kanallar aracılığıyla
epididimise ve sonra vas
deferense geçer.
• Epididimisten geçiş sırasında
lümeninde sıvı absorblanması
nedeniyle sperm yüz kat
konsantre edilir.
SPERMİN TAŞINMASI-II
• Vas defferens ve buna en
yakın epididimis kısmı sperm
için ejekülasyona kadar depo
görevi görür.
• Sperm taşınmasındaki bir
sonraki adım ejekülasyondur
ve genellikle öncesinde
ereksiyon vardır.
Spermatogenezi uyaran hormonal faktörler
•GnRH → LH → Leydig hücreleri → testosteron → germinal
hücre bölünme ve gelişmesi
•GnRH → FSH → Sertoli hücreleri→ spermatosit olgunlaşması
•Östrojenler → spermiogenez?
•Büyüme hormonu → metabolik kontrol ile spermatogonyum
bölünmesinin hızlanması
Semen
•%10 vas deferens, %60 seminal vezikül, %30 prostat
kaynaklı
•Süt beyazı, sperm ve aksesuar bezlerin salgılarından
oluşan yapışkan sıvı
•Hareketli spermin hızı ~ 1-4 mm/dakika
•Spermin ısı artışıyla aktivitesi artar, ömrü kısalır
•Sperm kadın genital kanalında 1-2 gün yaşayabilir
EREKSİYON
Ereksiyon vasküler bir fenomendir.
• Normal olarak vasküler
kompartmanları besleyen
küçük arterler daralmış
durumdadır.
• Cinsel uyarılma sırasında,
küçük arterler genişler ve üç
vasküler kompartman yüksek
basınçta kanla dolar.
EREKSİYON
• Vasküler dilatasyon,
sempatik sinirlerin
inhibisyonu ve
parasempatik sinirlerin
uyarılması sonucu
gerçekleşir.
• Glans penis bölgesindeki
mekanoreseptörlerden
duyusal sinyaller gelir.
EREKSİYON & EJEKÜLASYON
EREKSİYON & EJEKÜLASYON
EREKSİYONUN MOLEKÜLER MEKANİZMASI
SANTRAL NÖROMEDİATÖRLER VE HORMONLAR-1
Dopamin
• Apomorfin, D1 ve D2 reseptörlerini uyararak
seksüel stimulus olmaksızın ereksiyona neden
olur.
Norepinefrin
• Seksüel fonksiyonlar üzerine pozitif etkili olduğu
düşünülmektedir.
EREKSİYONUN MOLEKÜLER MEKANİZMASI
SANTRAL NÖROMEDİATÖRLER VE HORMONLAR-2
Serotonin (5-HT)
• 5 HT-1A reseptör agonisti; erektil aktiviteyi inhibe, ejekulasyonu
aktive eder.
• 5 HT-2C reseptörünün uyarılması; ereksiyonu kolaylaştırır.
• 5 HT-2 reseptör agonisti; emisyon ve ejekulasyonu kolaylaştırır.
• 5 HT-2, 5 HT-2C reseptörlerinin uyarılmasının oksitosin
sekresyonunu artırdığı gösterilmiştir.
EREKSİYONUN MOLEKÜLER MEKANİZMASI
SANTRAL NÖROMEDİATÖRLER VE HORMONLAR-3
Opioidler
• Endojen opioidlerin seksüel fonksiyonlar üzerine etkisi bilinmekle
birlikte mekanizması açık değildir.
Prolaktin
• Prolaktinin artmış seviyeleri seksüel fonksiyonları baskılamaktadır.
EREKSİYONUN MOLEKÜLER MEKANİZMASI
SANTRAL NÖROMEDİATÖRLER VE HORMONLAR-4
Oksitosin
• İnsanlarda cinsel ilişki sırasında kandaki seviyesi artmaktadır.
• Paraventriküler nöronlarda NOS bulunduğu, NOS inhibitörlerinin
apomorfin ve oksitosine bağlı ereksiyonları önlediği, oksitosinin
aktivitesinin NO seviyesine bağlı olduğu gösterilmiştir.
EREKSİYONUN MOLEKÜLER MEKANİZMASI
PERİFERİK NÖROMEDİATÖRLER VE HORMONLAR-1
Norepinefrin
• Penis ereksiyonu oluşumu sırasında kavernöz kanda belirgin olarak
azalır.
Endotelin
• Endotel hücreleri tarafından üretilen etkili bir vazokonstriktördür.
• Çok az miktarlarda düz kas hücreleri tarafından da salınabilir.
• Endotelin-1'in esas kasıcı etkisi L-tip kalsiyum kanallarını aktive
etmesi ile oluşur.
EREKSİYONUN MOLEKÜLER MEKANİZMASI
PERİFERİK NÖROMEDİATÖRLER VE HORMONLAR-2
Asetilkolin
• Presinaptik adrenerjik nöronları inhibe ederek ve endotelyal
hücrelerden NO salınımını uyararak penil ereksiyonda indirek
etkilidir.
EREKSİYONUN MOLEKÜLER MEKANİZMASI
PERİFERİK NÖROMEDİATÖRLER VE HORMONLAR-3
Nitrik oksit (NO)
• Nonadrenerjik nonkolinerjik sinir uçlarından ve endotelden salınan
penis ereksiyonundaki en önemli nöromediatördür.
EREKSİYONUN MOLEKÜLER MEKANİZMASI
PERİFERİK NÖROMEDİATÖRLER VE HORMONLAR-4
Nitrik oksit (NO)
• Peniste NO düz kas hücrelerine diffüzyon ile geçerek guanil
siklaz enziminin aktivasyonu ile cGMP oluşumuna neden olur.
cGMP' ye özgül protein kinazın aktivasyonu, fosforilizasyon ve
myozin hafif zincir kinazın
inaktivasyonu, myozin ve
aktin çözülmesine ve
düz kas gevşemesine
neden olmaktadır.
EJEKÜLASYON
• Mekanoreseptörlerin rol aldığı spinal bir reflekstir.
• Stimülasyonun düzeyi sinaptik potansiyellerin yeterli
bir sumasyonunu oluşturduğunda, iki evreye ayrılabilen
otomatik bir efferent deşarj dizisi ortaya çıkar.
EJEKÜLASYON
• Epididimisin, vas deferensin,
ejekülatör kanalların, prostatın ve
vezikula seminalislerin düz kasları,
sempatik stimülasyonun bir sonucu
olarak kasılarak sperm ve salgıları
üretraya boşaltırlar (emisyon).
• Semen (ortalama hacmi 3 ml, 300
milyon sperm içerir) sonra, üretral
düz kasın ve pelvik kasların bir seri
hızlı kontraksiyonları ile üretradan
atılır.
Spermin Ovumu Dölleyebilmesi İçin Uygun Hale Gelmesi
Spermin kapasitasyonu: Ovumu dölleye bilmesi için kadın genital kanal
sıvılarında oluşan 1-10 saat süren son değişiklikler.
• Erkek genital kanallarında kolesterol, sperm akrozomunu çevreleyen
membrana yerleşerek membranın sağlamlığını arttırır.
• Vajina içinde kolesterolün büyük miktarda kaybolduğu görülür ve
spermin baş bölgesindeki membran zayıflar.
• Spermin baş bölgesindeki membranın kalsiyum iyonlarına geçirgenliği
artar.
• Kuyruk hareketleri güçlenir.
• İntrasellüler yapıda değişiklikler sonucu akrozom enzimlerinin hızlı ve
kolay serbestlemesine neden olur.
Akrozom Enzimleri
Hyalüronidaz
• Granüloza hücrelerini bir
arada tutulmasında rol
oynayan hyalürinik asit
polimerlerini depolimerize
eder.
Proteolitik enzimler
• Ovuma bağlı dokuların yapısal
elemanlarındaki proteinleri
sindirir.
Testis
Fonksiyonlarının
Kontrolü
Erkekte östrojen yapımı
•Sertoli ve Leydig hücreleri az miktarda östradiyol salgılar.
•Sertoli ve Leydig hücreleri ve aksesuar organlarda reseptörleri
bulunur
•Muhtemelen:
Epifiz plaklarının kapanmasında
Fertilitenin düzenlenmesinde
Spermatogenezde
rol oynar.
Testesteronun Etkileri
• Spermatogenez için gereklidir.
• Hipotalamus üzerine etki yoluyla GnRH sekresyonunu azaltır.
• Ön hipofiz üzerine etki yoluyla LH sekresyonunu inhibe eder.
• Erkek aksesuar üreme organlarının farklılaşmasını sağlar ve
fonksiyonlarını sürdürür.
• Sekonder erkek seks karakterlerini uyarır.
• Protein anabolizması, kemik büyümesini uyarır.
• Cinsel dürtüyü sağlar ve agressif davranışı güçlendirebilir.
Plazma testesteron ve sperm üretimi
Neonatal
Puberte
Yetişkin
İleri yaş
5.0
100
2.5
50
0
Doğum
1
10
17
Yaş
40
60
80
----Sperm üretimi (%)
—Plazma Testesteron (ng/mL)
Fetal
Puberte sonrası testesteron
salgısının yeniden başlaması penis,
skrotum ve testislerde yaklaşık
sekiz kat büyümeye neden olur.
TESTOSTERON
• Salgılandıktan birkaç dakika sonra hücre içine girer.
• İntrasellüler 5α-redüktaz enziminin etkisi altında dehidrotestosterona
dönüşür.
• Sitoplazmik reseptör proteinine bağlanır.
• Reseptör-hormon kompleksi nükleus içine geçerek 30 dk içinde RNA
polimerazı aktifleştirir.
• RNA konsantrasyon artışına bağlı hücresel protein artar.
• Birkaç gün sonra DNA miktarındaki artış
prostat hücrelerinin artışına neden olur.
Sekonder Seks Karakterleri
• Testesteronun vücut kıllarının dağılımına etkileri
1- Pubis çevresinde, yukarıya doğru linea alba
boyunca ve daha yukarıya doğru
2- Yüzde
3- Genellikle göğüste
Sekonder Seks Karakterleri
• Kellik
Testesteron başın tepe kısmında saçların
büyümesini yavaşlatır.
Kelliğin gelişimi için genetik bir zeminin
olması gerekir.
Sekonder Seks Karakterleri
• Testeronun ses üzerine etkisi
Larinks mukozasının hipertrofiye olması ve
larinksin genişlemesi sonucu ses kalınlaşır.
Sekonder Seks Karakterleri
• Deri ve Akne gelişimine etkisi
Derinin kalınlaşması ve derialtı dokunun
güçlenmesini sağlar.
Testesteron, seviyesi ilk yükseldiği dönemlerde
deri yağ bezlerinin sekresyonunu arttırarak
akne oluşumuna neden olur.
Sekonder Seks Karakterleri
• Testesteronun Protein Oluşumu ve Kas
Gelişimine Etkisi
Protein oluşumundaki artış sonucu özellikle kas
kitlesi kadınlara oranla yaklaşık %50 daha
fazladır.
Sekonder Seks Karakterleri
• Testesteronun Kemik Büyümesi ve Kalsiyumun
Depolanmasına Etkisi
Kemik matriksindeki artışın, testesteronun proteinler
üzerindeki genel anabolik etkisi sonucu oluştuğu,
kalsiyumun birikiminin ise matriks artmasına
sekonder olarak meydana geldiği sanılmaktadır.
Sekonder Seks Karakterleri
• Testesteronun Pelvis Üzerine Spesifik Etkisi
Pelvisin daha dar, uzun huniye benzer şekil
almasına neden olur.
Pelvisin yük taşımaya karşı direncini çok
arttırır.
Testesteronun Bazal Metabolizmaya Etkisi
Muhtemelen protein metabolizması üzerine
anabolizan etki nedeniyle bazal metabolizmayı
%5-10 oranında arttırır.
Oligospermi:
•Sperm miktarı < 20 milyon/ml.
•Isı, ilaçlar vs. nedeniyle fertilitede azalma
Erkekte korunma:
•Gonadotropin salgısını baskılayan bileşikler.
•Testosteron.
•Progesteron veGnRH antagonistleri.
Vasektomi:
•Ductus deferensler kesilir ve bağlanır.
•Sperm iletimi kesilir.
Prostat Bezi Patolojileri
Enfeksiyonları
Kanserleri
Testis Patolojileri
Enfeksiyonları
Kanserleri
KLINEFELTER SENDROMU
• Jinekomasti
• Sperm üretimi yok
• Gecikmiş puberte
• Yüksek FSH ve LH seviyesi,
düşük testesteron seviyesi
• 47,XXY veya varyasyonları
KALLMANN SENDROMU
• Düşük FSH, LH ve
testesteron seviyesi
• Sperm üretimi yok
• Gecikmiş puberte
• Koku almama
teşekkürler!!!

Benzer belgeler

ÜREME FİZYOLOJİSİ

ÜREME FİZYOLOJİSİ • Başlangıç ve bitişi – Puberteden hemen önce başlar. – Yaşam boyu sürer, yaşlılıkta giderek azalır. • Seminifer tübüllerde gerçekleşir. – Mayoz sonucu haploid hücreler oluşur. – Her birincil sperm...

Detaylı