Makaleyi Yazdır - Edebiyat Fakültesi Dergisi

Transkript

Makaleyi Yazdır - Edebiyat Fakültesi Dergisi
,
i
H.O. Edebiyat
Fakültesi
Dergisi 2.2.1984
77
UYUŞTURUCU MADDEBAGIMULARl
SOSYOLOJIK BIR ÇALIŞMA
ILE
TüIinIÇLl
GIRiş
·
VE AMAÇ:
Uyuşturucu maddeleri kullanmak, imal etmek, satmak, temin etmek,uygulamadaki farklılıklara rağmen hemen her ülkede suç teşkil etmektedir. Bunun temel
nedenlerinden biri, insan sağlığına zarar vermesi, diğeri ise uyuşturucu kullanmaya
başlamanın diğer bazı adi suçlarınişlenmesinde ilk basamağı oluşturması ihtirn;tlidir.
iıaç kullanımının başlangıcı tarihin ilk dönemlerine kadar:gider. Eski medeniyetlerde afyon ve diğer uyuşturucuların kullanıldığı bazı dini törenlerin varlığından
söz edilir. 3000 yılına kadar önce Orta Asya ve Hindistan'dabazı dini gruplar törenlerinde "haoma" veya' soma" kullanırlardı. Bu, bitkilerden elde edilen zehirleyici
bir sıvıydı. Kullanılmalarınarağmen
19. yüzyıla kadar bu maddeler üzerindebilimsel
ı
çalışmalar başlamamıştır.
'
\
Islam dini uyuşturucu madde kullanımını haram saymıştır. Buna rağmen zaman zaman kullanımı bazı çevrelerde yaygın halegelmiştir.2
.
.
i
Ilk defa 1858 tarihli ceza kanunu sağlığa zararlı tp ksik maddeleri yasaklamiştır.
1926'da 765 sayılı kanunun ilk metninde 403408. maddelerle uyuşturucuya ilişkin
cezalar belirtilmiştir. BUgÜntürk Ceza Kanunu'nun 403,404,405, 406, 407 ve 408.
maddeleri uyuşturu~u temini, kullanımı, satıŞı, imali ile ilgili cezaları ihtiva eder.3
Günümüzdeönemli bir sosyal problem olarak görülen uyuşturucu kullanımı ve
bağımlılığı, giderek daha genç nüfus kesiminde esrardan zamk koklamaya kadar bir
çok türüyle yaygınlaşma eğilimindedir.
,
Uyuşturucu maddeleri!) değişik tanımları yapılmıştır. Bunlardan Dünya Sağlık
Teşkilatın..:ı tanımına göre, "önün4~geçilmez gereksinme, yahutarzu, kullanıldığı
miktan artırma eğilimi, ruhSal, fiziksel bağımlılık hali yaratan maddeler uyuşturucu
.
maddekavramı içine girmektedir. ..4
Uyuşturucu maddelerin gerçek tıbbf amacına aykırı kullanılması sonucu uyuş~
turucu bağımlılığı ortaya çıkar. Bağımlılık, kişiye ve ,topluma zararlı kimyasal maddelerin irade dışı kullanımı olarak tanımlanabilir.5
*
Dr., Hacettepe üniversitesi, Sosyoloji Bölümü.
1. Donald M.Herron and B.F.Anduson. Can We Suri1iııe Drugs. Chilton Book Comp.,
London, 1972, s.l
.
2. Yılmaz Güne!. Uyuşturucu Madde_Suçları. Kaz,ancı Yay., Ankara, 1976,1.44
3. Ibid, s.47
4. Ibid, 8.8
5. Nils Bejerot. Addietion. An ArtificiaUy lnduced Driııe. Charleı C.Thomas' Pub.,
IlUnoie, 197.2, s.3
~--_._-
78
Bağımlılık,fizyolojjk ve psikolojik bağımbltk olmak üzere iki grupta incelenebilir. Bağımlılık karmaşık bir fenomen olup,ili\çkuflananm fızik$elve psikolojik durumu, kullanılan ilacın iürü, ne miktarda kullanıldığı ve ne kadcu-sık kullanıldığı ile
ilgilidir. Bağımlılık kavramı d.ahaziyade fızyolojikb~ğımlılığı ifade etmek için kullanılır. Psikolojik bağımlılık ise, ilacın yarattığı rahatlığa duygusal olarak bağlanma~tır. Psikolojik bağımlılığı ifade etmekiçin "alışkanlık" kaVramtda kullanılmaktadır.
Fizyolojik bağımlılıkta uyuşturucu maddenin kesilmesi ha.linde çeşitli fiziksel rahatsızlıklar ortayaçıkmakta' ve kişi bu maddeyi elde edebıımek için her şeyigöze
alabilmektedir.
Biz, uyuŞturucu kullanımının Türkiye'deki durumunu bir ölçÜde değerlendirebilmek amacıyla Burhaniye Kitpalı Cezaevi'nde çalışmaya başladık. ÇalışmamlZın
bir kısmını teşkil eden 51 hükümlü ile yapılan anketin değerlendirilmesi burada
yapılmaya
çalışılmıştır;
Uyuşturucu bağınırıları evreninin hiç bir zaman tam olarak bilinmemesi örneklemin evreni tam olarak temsil etmesini imkansız.kılmaktadır. Amacımız, bu bir
grup hükümlününbazı sosyolojik değişkenler açısından belli bir eğilim gösterip göstermediklerininaraŞtırılmasKlır.
'
ARAşnRMANIN
METODU
Burhaniye Kitpalı-Cezaevi,Balıkesir Wine bağlı; sadece uyuşturucu maddeler ile
ilgili olarak hükümgiymiş olanlar ve az sayıda Iokal adi suçlarla ilgili tutukluların bulunduğu bir cezaevidir. 1984 Ağustos ayı itibariyle cezaevinde 25S uyuşturucu hüküm'üsümevcuttur. Lokal adi tutuklular,mahkemeleri sonuçlanıp suçları kesinleşinceye kadar cezaevinde tutulmakta sonra .ilgili.yerleresevk edilmektedirler. Bu tür
suçlar araştırma konumuz dışında kaldığı için biz mevcut uyuşturucu hükümlüleri
ile çalıştık.>Hükümlülerinhemen hepsinin alt düzeyde satıcı ve içici olması grubun
sosyo-ekonomlk yöndenoldukça homoje.ıiolmasına neden olmuştur.
'
Araştırma için, hükümlülerinceza~tLkaylt defterindeki sıralarındanRastgele
Örnekleme Metoduyla, %20'lIk bir örneklemseçilmiştir. Yapılan çalışmanın-sonuçlanan kısmı örneklem grubu ile yapılan araştırma olup, proje çalışmanın başlatıldığı
dönemden 1985 Yazı sonuna kadar cezaevine girecek otan hükümlüleride kapsamak
amacıyladevametmekt~ir.
'
Çalışmada, her hükümlü ile ilgili kişisel bilgilerle birlikte, "!enen suçun türü,
suçun işleniş yeri ve biçimi, alınan cezaya ilişkindetaylı bilgileri ihtiva eden hüküm~
lü dosyaları incelenmiş, gözlem yapılmış ve örneklem grubuna 20 soruluk bir soru
kağıdı uygulanmıştır.
Soru kağıdı ile, hükümlülerincinsiyet, doğum yeri ve yılı, suç işleme tarihi,
suçun türü, hangi maddedenhüküm giydiği, eğitim durumu ve meslek, gelir düzeyi,
ailesindeki~ocuk sayısı, kendisinin ailede kaçıncı çO<iuk'olduğu, normal miyok5a
parçalanmış bir aileden mi geldiği, yetişme döneminde -sık yer değiştirip değiştlr-
79
mediği, alkol ve sigara kullanmadurumu, uyuşturucu kullanma nedeni, uyuşturutu
yu yalnız mı yoksa grup halinde mi kullandığı, daha Önce sabıkası olup olmadığı,
sabıkası varsa hangi suçtan hükümgiYdiğl hususlarındaveri toplanmıştır. Anket sonucu hükümlülerinhepsinin erkek olduğu görüldüğündenbulgular kısmındaayrıca cinsiyet konusundansöz edilmeyecektir.
Hükümlülerinsuç işleme yaşları, suç işleme tarihi ve doğum tarihlerin~göre
hesaplanmıştır. Hükümlülerindoğum yeri, doğum tarihi, eğitim durumu ve meslek ile
ilgili sorulara verdiklericevaplar ceZaevi kayıtlarından da, kontrol edilmiş ve farklılık
görülmemiştir.
'
Anket sonucu toplanan veriler çeşitli değişkenler için ham veri ve yüzdeler
olarak tablolarla gösterilmeye çalışılmıştır. Yaş için ortalama ve standart sapma
hesaplanmıştır. Hükümlülerin meslekleri ve uyuşturucu madde kullanma nedenleri
ileilgili sorular açık uçlu sorular olup, verilen cevaplar belli kategorilerde toplanarak
değerlendirilmeye
çalışılmıştır.
Türkiye'de kapalı cezaevlerinde özellikle uyuşturucu madde hükümlüleri ile
bu kapsamdabir çalışmapaha önce yapılmamıştır.
UYUŞTURUCU MADDE HOKÜMLÜLERININ
ÇEŞıTLİ
DEÖİŞKENLER
AÇıSıNDAN
ıNCELENMESİ
Örneklem grubundan elde edilen verilere göre hükümlülerinyaş dağılımları incelenmiştir. Tablo: 1 'den de açıkça görüleceği gibi, hükümlülerdenhiç biri suç işlenen tarihte 18 yaşındanküçük değildir.
TABLO : 1 HükümlülerinYaşa Göre Dağıhmı
YAŞ GRUPLARı
'SAYI
YüZDE
18-21
-.-
22-25
26-29
4
6
7.84
11.76
6
11.76
30-33
---
.
,
34-37
3841
4245
4649
LO
10
19.60 19.60
4
7.84
8
15.69
3
5.88
TOPLAM
51
'100
Yaş dağılımı incelendiği zaman, örneklen(ranjının 31 yaş olduğu görülmekte-
,
dir. 51 hükümlüden
~O'si30-37 yaş grubundayeralmaktadır.18 Yaşından itibaren
artan yaşta birlikte uyuşturucuya ilişkin suçh.llukfrekansında da artma görülmektedir. Buna karşılık 37 yaşından sonra suçluluk sayısındaazal~ başlamaktadır. 4245
yaş grubunda da bir önceki gruba göre %l00'e varanbir artma görülmekle birlikte,
30-37 yaşgrubunun suçluluk yüzdesined,Jlaşamamaktadır.4649 yaş grubundasuçluluk frekansı 18-21 yaş grubundan daha düşüktür. Hükümlülerinortalamasuç işleme
yaşı X =33.38'dir. Grubunyaş yönündenoldukça heterojenolmasıstandartsapma0105=33.64 bulunması ile görülmüştür.örneklemin medyanı Md=35.83 bulunmuştur. Ortalama, medyan ve standart sapmanın bulunan 'değerleri dağılımın normale
yakın olduğunu düşündürmektedir.
.
80
Hükümlülerdolum yerı itibariyle incelendiklerinde, "SO'den faZlasının Ege
Bölgesinden oldukları ve hemen hepsinin yetişme dönemlerinde benrgin bir sosy~1
hareketlilik göstermeyip, doğduklan çevredebüyüyüp, ça ış~ya başladıkları anlaşıı"
mıştır.
Yaş dağılımları yukarıdaki görgnümüaneden örne m bireylerinin eğitim durumlarınagöre oldukça homojenbir yapıya sahlpotdukla i görülmektedir.
TABLO: 2 HükünılüIerinEğitim Dummuna Gö.re
E~1TtM DURUMU
SAYı
Oklir-yazar olmayan
Okur-yazar
Ilkokul Mezunu
Ortaokul ve Lise Mezunu
Yüksek Okul Mezunu
11
14
21
S
TOPLAM
51
yQZDE
22
27.4
41.18
9.80
100
Tablo 2 incelenince örnekleme dahil 'Olan hükümlülerın'M1.18'i ilkokul mezunu iken, %9.80'1 ortaokul ve lise meıutıu olup, yüksek okul mezunu h,*ümIU örneklemde görülmemiştir. GeneTablo 2'de hükümlülerin%68.58 gibi büyük bır-kısmının
okur.yazarlar ve ilkokul mezunlanndarioluştu~ görülmektedir. Hükümlülerin%22'5i
suç işledikleri anda okur-yazar değilken, daha sonra mahkumiyetlerl döneminde
cezaevi.ndekieğitim sonucu ilkokul mezunuolmuşlardır. Bizi ilgilendirenhusus kişi.
lerin suç işledikleri zaman!d eğitiin seviyeleridir.
Hükümlülerınmedeni halleriyle ilgili veriler bize şu dağılımı vermektedir:
TABLO: 3 HükümlüterinMedeni Hale Göre Dağllunı:
MADENI HAL
SAyı
YÜZDE
Bekir
Evli
Boşanmış
Eşi Ölmüş
21
23
6
1
41.18
45.09
11.76
1.96
TOPLAM
51
100
Hükümlülerin 'MS.o9'luk bır kısmı suç işlemeesnasında evli, 'Ml.18ıik
bir bölümü bekirdır. Dolayısıyla evlilerin dört Kategori içinde en büyük, eşi ölni.lş olanların
da en düşük yüzdeye sahip olduklan bulUnmuştur. E~ilerln ve çocuk sahibi olanların
ekonomik sıkıntılar ve aile geçimslzlikleri nedeniyle uyuŞturucuya daha kolay ltilmiş
olabilecekleri
.ihtimaR
üzerinde daha sonraki bölümlerde durulaçaktır.
81
örnekleme giren hükümlülerinekonomik durumları ite suç işleme arasındaki
,Uşkinin bir ölçüde açıklıla kavuşturulabilmesi için sorulan sorulara alınan cevap~r
Iyi, Orta ve DüşUkgenr kategorilerindetoplanmıştır.
TABLO : 4 HükümlülerinGelir Düzeyine Göre 'Dağılımı:
SAYı
VOZDE
Iyi
orta
Kötü
17
34
33.33
66.67
TOPLAM
51
EKONOMIK: DURUM
100
Tablo'ya göre, hükümlülerin%67,'sifilkir olduklarını ifade ederken, %33.33'ü de
ancak geçinebildiklerini söylemişlerdjr. Ekonomik d 4rumu iyi oldul'unu hiç bir hükümlü ifade etmemiştir. Dah~sonra kendilerine neden uyuşturucu kullanmaya başladıklarısorulduğunda, bu durumudoğrular yönde bir kısmı 'geçim "kınhs,' cevabını
vermiştir.
SoSyo-ekonomik
dwıımlarına bağlı olarak açıklanabileceği
gibi, hükümlülerin
%90,20'si (46 kişi), çok çocuklu ailelerden geldiklerini belirtmişlerdir.
HükUmlü,lerin a!lede kaçıncı çocuk olduklarısoruldulunda,
%21.57'si (11 kişi),
ailelerinin ilkçocuğu
oldukları ceVabını vermişlerdir. Geriye kalan %7ŞA3'ü, aile
içinde farklı sıralarda yer almaktabu konuda belirgin bir özelnk göstermemektedirl~.
Eğitim ve ekonomık durumlarından da görüldülü gibi, hUkümlülerin genelde iyi
gelir getiren ve düzenli bir işleri yoktur. Meslekleri ne ilgili soruya, %72.SS'i serbest
meslek, %11.76'51 işçi, %11.76'51 çiftçi,%.l.96'.slişsi~;
bir kişide imam olarak cevap
vermiştir. Serbest ~eslek kategorisinde toplanılan meslekler şunlardır: Balıkçı, şofi.k',
şoför muavini, işletıtıe<:i, kahveci, otelci, kaynakçı, aşçı, terzi, artezyen açıcısı, dökümcü, pazarcı, yağlıboyacı, saat tamircisi, fırıncıı motor teknisyeni, berber, ocakÇı,
bakkaL.
-Çalışmada, uyuşturucu hükÜmlülerini~ datıa önce başka bir suçtan ötUrii sabıkalarının olup olmadığı hususu da araştırılm~Ştır.
TABLO 5 : Hükiimlülerin Sablka Dunımuna Göre' Dağdınu:
SAYı
YtlZDE
Sabıkasl Var
SabıkasiYok
14
37
27.45
72.55
TOPLAM
51
,'SABIU
DURUMU
100
göre, hükümlülerin %72.55'1 Ilk defa suçişleniş, %27.45'1 de
dahaönceesrariçmekvebulundurmaksuçlanndan
hükümgiymişlerdir.
'
'
Bulgufarımı-ıa
82
Alkol ve sigara kullanımının uyuşturucu madd*,kullanımı ile ilişkisi bazı araş.
tırmalarakonu olmuştur. Örneklemiınizde, hükÜmlülerin%84.31ı (43 kişi), hüküm
öncesi devamlı sigara k",lIandıklarını,%47'si de sigara ile birlikte alkol de aldıklarını
ifade etmişlerdir. Hükümlülerdenbiri mortin kullanmaktan hükümgiymiş, diğerleri
esrar kullanmak, esrar bulundurmak, esrar kaÇakÇılığı yapmak gibisuçlara iştirak
..
etmişlerdir.
.
Uyuşturucu kullanımında bir alt-kültürünvarlığını araşt1rabiimekiçin, hükümlülere uyuşturucu maddeyi nasıl, yani, yalnız olarak mı yoksa arkadaşlanyla birlikte
grup halinde mi kullandıklarisorulduğunda, Tab.lo6'daki veriler elde edilmiştir.
TADLO : 6 HükümlüterinUyuştumcu KuDanmaŞek6ne Göre Dağdunı:
UYUŞTURUCU KULLANMA
ŞEKLI
SAYı
Yalnız
Arkadaşlarıyla Birlikte
Her Iki Şekilde ~e
,36
9
6
TOPLAM
51
YOZDE
70.59
17.65
11.76
100
Hüküm!ülerin%7().59'u uyuş.turucu maddeyi yalnız kullanmış olduklarını ifade
ederken, %17.65'i grup halinde kullanmış olduklannı açıklamışlardır. Bu husustan
tartışma kısmındatekrar söz edilecektir.
.
Örneklem bireylerine açıkuçlu olarak yöneltilen 'Neden uyufturucu kullanaınız? ' sorusunaverilen cevaplar içinde en sık rastlananları, 'Geçim Bıkınmı' (%43.13),
'çevrenin etkisi' (%3137) ve 'zararım bilmedilim için 'dir. (%21.57). Bu üçeevap
yanmda bir kısmı da '~ile geçimsizlili Bonucu'veya 'teBIJdüfen'uyuşturucu madde
kullanmaya başladıklarmı belirtmişlerdir.
TARnşMA
Sapmış bir davramş olduğu genelolarak kabul edilen uyuşturucu kullanımı ve
bağımlılığını açıklayabitmek. için yapılmış çok sayıda araştırmadan söz edilebilir. Bu
\davranışıaçıkla~ya yönelik çabşmaların çoğ~ y.adııVranfşJnbelirli bir yönüyle ilgi!enmişler ya da konuya sınırlı değişkenlerle yaklaşmişlardır. Bunlar.arasında,Gibbs,
Waldo ve a1iricos, Tide, Sifberman, EricS«)n,Meier ve Johnson, Geerken ve Gave
sayılabilir. Gene, uyuşturucu kullanımı ve bağımlılığı konusunu çatıtma T~orisi'y.
le açıklamaya çalışan Taylor (1973), Spitzer (1975) ve EtiketierneTeorisi (önde
gelen isimlerindenBecker sayılabilir), genel kabul gören bir teori geliştirememişlerdir.
.
,
Biz bu kısımda, çalıımada kullandığımız değişkenler açısından konuyayakla-
şan çakşmalardan
bazılarının bulgularını kendi bulgularımızia kartılaştıracağız.
Bu
çall,malardan biri,yaş ile uyuşturucumadde bağımldığı arasındakiilişkiyi inceleyen,
1967'de A.B.D.'de UyuşturUcu Madde Jstatistiklerininkullanıldılı Lexlngton-fort
..
IB
Worth çalışmasldır. Bu araştırmanın bulguları 62.045 uyuşturucu balllftfntndan sadece %13.16'slnın 40 yaşın üstündeoldUAuriu,%41'Sinin 20-29 ya, arasmdaofdulanu ortayakoymuştur. Aynı araştırma, afyonkunanumnmözemtde 17-18 y......
en sık görüldüğünü, erkekleri", %61 'inin 21 yaşından önce afyon ve ttJıoftferfnl kuRanmaya I)Cişladıklarınl göstermiştir.6 Bizim bulgularımıza göre, esrar kullaNml en 5.
.
30-37 yaşlararasındadır.
IstanbulOniversitesiCeza Hukukuve.KriminolopEnstitüsü'nOn
19S'4 ,...
Bakırköy Hastanesi'ne gelen 121 uyuşturucu bağımlısma uygutadılı anlttt SOftUÇIa.
nna göre de, Bağımlıların çoğunluğu ekonomik durumları yönünden orta, 21-40 YIf
.
arasındaerkek ve bekirdır.'
Beli ve Chambers'in araştırma 50nuçlarma göre de, kronik olarak afyOft WIananıarın çoğu devamlı bir iş sahibi olmak isternemekte veya olamamalttadr. 1965'te
Lexington Hastanesi hastaları ile yapılan çalışmalar, .hastalann %31'inin IfJI~ "31 ~1'
sinin yasalolmayan işler (ilaç satışı, hırsızlık, talih oyunfan ılbl), yaptıı. \fi -ıIeee
%33.1'lniri yasalolarak bir işte çatıştığını g~rmiştir.8
~fyOrt baltmhltltn'" lt"
rine yaptığı tahribat bizim bulgularımızda da açıkça görfilmefrtedlr. ~ husus, ilaç
bağımldığının sosyal problem oluşunun bir başka gö5terpsidir.
. Reşat Saka'da çalışmasında, memleketimizde uYUlturucu ntadde fc:ullanMfann
arasında. seyyar satıcılar, hamallar, ayakkabı tamireileri, gamn, kiJçflk batıkçı, bttwci, arabacı veşoförlerin sık görüldüğünü belirtmiştir. 9
. Uyuşturucukullanımıve
bağımlılığıile ilgilenen~ltIrı-afann
bır fasfttt,
adam öldürme, yankesicilik ve profesyonel suçlarda old'" gibi uyuftUM:u suçlannda da bir alt-kültürünv~rhğındans.özederler. Bu araştırrnac:ıfarrn,
ba"".,
"'1Ja, Su&culture of Violence"adlı eseriyle Marvin E. Woffsanı ve FraftCC'jFerrac:utI ...,.
AIt-kültürkonusunda mevc:utçalışmalar uyuŞturucU ktAIntIntnda bIr&lll.ıme siirecinin varlığından, taklitten, etiketlerneden söz ederler. ömetın. Becker'e s8ft; ntatf.
huana kunanmak bir sapmış davra~ıştır. Diğer suçlu davranışlarlatemaslle ölnınfRr.
Sapmış davranış zaman içinde sapma gUdOsOgefittim, aksine sapma
.......
davranışyaratınaz.Kısaca, uyuşturucu kullanan kişi kullanmatef<nlklerinl.UYafUU.
cununetkilerinive bu e,tkilerdenh,?şlanmayıöArenir.Sosyal~
See..-.....
ihlal edilmelerihalindesapmaolaraknitelendirilenkınHa" koyMlfda\fl bu kUra1IIn
kişilere uygulayıp onları dışta kalanla{ (The outsiders) olarak etiketfentekli AIJIftIYt
kendileri yaratırıar. sapmış kişi bu etiketinbaşanlı bir'şfıkilde u)1Ulandtlıklfl,.,..
mış davranış
ta bu kişinin davranışıdır.tO
6. John c.Ben andCaıt D'.Chambers.The EpidemiolOlY ofOpiGteAtltlfeHoft"
U.S.A. Charleı C.Thomal Pub.; lllinais, 1970,1.8
. '
7. S~Jhi Dönmezer. Kriminoloji. Sulhi Oaran Matb., btanbul,
1962,..28'
.
8. Ben, op.cit,, 1.11
9. Dönmezer.op.cit., 1.279
10. Howard S.Becker. Outsidenı. Studks in theSociolon
.
New.York, 1968, 1..41-50
fte
ofOevltlrtee. 'fttePMePM8.
\
~pmtŞdavramşıa. özellikle uyı..şıURICukullanmunda taklit ve öğrenmenin,
Sutherland'in Ayrıca, Birleşmeler (differential A!sôciation) ı-risinin etkisini araştıran Aken ve Krohn'un bulgularına IÖft. alko' veliaç kullanıminn öğrenme ile
.
güçlübiriJişkisivan:hr.u,
Mertonlda~unu
açddarken,küttürüntayin ettiği amaçlarve,buamaçlara
ulaşmakiçin kurumlaşmışyollarınbireyselola.rakkabul ve rededildik1eridUrumları
_
göstermeye çalışmaktadır. Retreatism, yani amaçlar ve yoRann reddi d,urumunda
kişiler nüfusa sadece fik5iyonel anlamda dahil editirler. Bu kategeriye giren aktivitelerin bir kısmt, kronik alkolzm ve kronik ilaç kUllananlardır.12
Aynı konuda ilginç açıklamalar, getiren bir başka ar41ştırmacl, Schur'~ur. Schur,
ilaç kullanımını '"moldllTU olmoy." .uç roolarak tanımlar. Bu konuyu yasal, tıbbi ve
sosyal bir kompleks içinde incelemek,gerektiğine inanır. Bu tür suçlarda suç mağdurları tarafmdan ,şikayetlerin yetersiz olmasının yasa u)fIulayıc:ıtarınl güç durum<ta
btraktığını açıklar.u
.
"
Wolfxangve Johnson'da uyuşturucu kullanımında bir. alNdıtürlin varlığını
kabul' eden araŞtırmacılardır. Johnson'a göre, iki ak-kültir vardır. Bunlardan biri
ebeveyn alt-kiftiirii. diğeri arkadaş'ah~kiltiJrUdiir.Kişi b!Aiki alt-küttürdenherhangi
birinin etkisinde .kalar41kuyuştunıc:uya başlayabilir. Eğer k~~ininüyesi olmak istediği
grupta örnelin. marihuanaiçiliy~. kişi bu gr~~ üyesi oImak~ marihUmakullanmayı kabul etmiş olmaicqdar. Fakat alt-kiitiir ,izoleedilmiş bir grUptabir kaç kişinin
davranışından ibaret değildir. Farklı gruplar birbirleriyle çok az, ya da hiç temasta
olmayabilir.,buna karşılık ~nzer şekilde davranabilirler. Çünkü aynı normlarauyarlar ve benzer depteri paylaş"lar. Bu fark~ grupların ortak olarak sahip olduklan
tek şey.marihuananormlar~ vebelld man"hu;mahakkın. inançlar ve değerlerdir.ı4
Yukarıdaki ıörüŞ 'açısından baktıdılında. örneklemdeki' kişilerin'%'O'i uyuşturucuyu yalhıı kullanmtş olduklannı if~ etmiş"rse de. esran kullanma tekniklerini
çevreden ölrend;kleri. esrarla iı,ili b~ıinanç ve .fte1edeJi ~laJt..ıilarl için bir esrar
.
alt-kültürünedahil olduklan d~bilir.
_
.
SONUÇ
Bu yazıda sunulan ~Ier
kısmını 'teşkil etmektedir.
.
halendevam eden bir çahşmanın sonuç~n
..
bir
.
.
11. Ronald L. Aken and M.D.Krobn. Social Leaminı. and De\'iant Behaflor. Am..
Soeio.R.v., VOL Auguat 1$J79.a.636-655.
.'
12. Robert K.Merton. Soriıl Theoiy ond Soeitıl StnıCtlı1'e. The Free PJeaa, New-York,
1968, ..1'840-212.
.
.
13. EdwiB M.8c:hur. Our Crimmal SocwtyPrentic...HaUıne..
New.Jenıey ,1969,1.195
14. Bruce D.JohDlton.MlriultlltG
Us,ri GfttlInuı Suberlltunı. John Witey and Sonı.
New.Yom, 1873, s.9-10.
.
.
_"
85
örnekle m bireyleri çeşitli değişkenler ~çısından incetendiği zaman, grubun
bir çok yönden homojen bir yapıya sa~ipolması nedeniylesorularaverilencevapların
bir bütünlükiçinde olmasınayol açmıştır.örhekleiT1e giren kişilerin doğum yerlerine
göre dağılımları, hükümlülerin yarıdan fazla$ının Ege, Bölgesinde doğmuş olduklarını
göstermiştir. ,Grup sosyo~konomi'kseviyeleri bakımından da, oldukça homojen bir
görünümarzetmektedir.
,
Incelediğimiz grupta"uyuşturucu kullanma yüzdesininen yüksek olduğu yaşlar
33-37 yaş arası bulunmuştur. 18 yaşın altında ve 49 yaşın üstündehükümlüörneklemde mevcut değildir. Ilerleyen yaşla "irlikte uyuşturucu kullanımında da bir azalmagörülmüştür.
Hükümlülereğitim durumlarına bağlıolarak düzenti gelir, getiren işleresahip
değillerdir. Bu nedenle de ekonomik yönden %34'ü dQşükgelir grubuna girmektedirler.
Örnekleme giren hükün:ılülerin%23'ü evli, %21'i de bekardır. Evliliğin sorumlu.Iuğu artırması yanında ekonomik yönden tek kişinin aileyi geçindirmeye çalışmasının getirdiği sıkıntılar.bu kişilerin kendilerinin de ifade ettiklerigibi uyuŞİurm;uya .
itilmesinde etken olduğunu düşündürmektedir.Bu kişilerden birkısmı, arkadaş grubunun etkisi ile uyuşturucu kullanmaya başladıklarını ifade ederken, bir kısmı da
günlük sorunlardan kaÇıŞ yolu olarak uyuşturucuyu seçmişlerdir. Uyuşturucuyu
genellikle yalnız olarak kullandıklarını ~%70l, ifade etmelerine rağmen, kullanmaya
başlamalarında çevrenin etkisini çoğunlukla kabul etmişlerdir. Yani bulgular bir
öğrenme sürecinin varlığını. kanıtlar yöndedir. Burada, belirtmemiz gereken önemli
bir husus, hükümlülerinhiç birinin
,esrarın zararları konusunda
yeterli bilgiye sahip
.
.
\
olmadıklandır. Hatta bir kısmı, esrarın 'sulu içki' dedikleri rakı' ve' şaraba nazaran.
daha az zararlı olduğu fikrine sahiptirler. Bir kısmı esrarı yıllardır kullandıkları halde
hiç zararını görmediklerine kendilerini inandırmışlardır.
-
.
.
Genelolarak sabıka durumu incelendiğinde, %37'sinin daha önce başka suçlardan hüküm giymemiş oldukları, sabıkası olanlarındaçoğunlukla daha önce gene
esrara ilişkin suçlara iştirak ettikleri görülmüştür.Ailelerinin sabıka durumuna bakıIınca, uyuşturucu bağımlılarında aileden gelen bir suçluluk eğilimine rastlanma.
. mıştır. Hemen hepsi normal aile ortamında yetiştiklerini ifade etmişlerdir.
örneklemin genel özellikleri bir kaç cümle ile özetlenirse, hepsi erkek, yarıya
yakını evli (%45.09), yaş ortalamaları X=33.38, %41.181 ilk okul mezunu, ekonomik yönden düşük gelir seviyesinde, %72'si sabıkasız olup, bir kişi hariç hepsi esrar
içmek, bulundurmak, esrar ticareti yapmaksuçlarından hükümgiymişlerdir.
Buraya kadar verilen bilgilerintümü, uyuşturucu bağımlılarınıngenel özellikleri
bakımından diğer suçluianJan ayrı olarak incelenmesı ve soruna çok yönlü yaklaşıl.
masıgereğini ortaya koymaktadır.
-._---
86
KAYNAKLAR
"'~Ji!JUı,aONALQL.
and
MAaVIN D. moliN.
ucua,
.
HOWARDD.
'"
JNUEaOT,
NILLS.
Outsidera. Studies in The Sociology of.. Deviance. The.
Free Press, New-York, 1963
Addietion: An Arlifjc;cdly InducedDrive.
mas Pııb., Dlinois, 1972
j
BELL, JOHN C. and
CABL D. CHAMBERS.
BLALOCK,
Social Learning,and D~t
Behavior. A Specifie Test of
A General Theory.Ame.Socio.Rev.,
August 1979, Vol.44
HtJBERT M.
Charles C.Tho-
The Epidemiology of Opiate Addiction in T~ U.S.A.
Ch~es C~ThomasPub., minois, 1970
-Social Statistic8. Me.Graw-HiU Book Comp., New-York,
1972.
DöNMEZER, SULHİ.
Kriminoloji. Sulhi Garan Matb., İstanbul, 1962
GONAL, YILMAZ.
Uyuşturu~u Madde Suçları. Kazancı Yay., Ankara, 1976,
HDRON,DONALDM.andCanWe
L.'. ANDUSON.
1972
JOHNSTON,
JULIAN,
MERTON,
.
SurviveDrugs.
Chilton Book Comp., London,
BRUCE D.Marihuana
UBers andDırug Subculture. John Wiley and
Sons, New-York, 1973.
JOSSPH
H.
ROBERT
.
SCRUR, EDWlN M.
Social Problems. Prentiee-Hall İne., New-Jersey, 1977
K.
Social Theory and Social Structure.
New-York,1968.
OUI;" Crimmal Society.
1969.
The Feree Press,
Preritiee-Hall Ine., New-je~y,

Benzer belgeler

UYUŞTURUCU MADDE SUÇLARıNDA BAZI SOSY AL

UYUŞTURUCU MADDE SUÇLARıNDA BAZI SOSY AL gelenlerin oranı biı: miktar daha yükselebilir. Memurlar diğer meslek gruplan arasında en düşük orana sahiptir. Ouzenli gelir getiren bir işin gerek iş disiplini ile g~rekse getirdiği ekonomik raha...

Detaylı