ermeni soykırımının 100. yıldönümü ermeni ulusal bildirisi
Transkript
ermeni soykırımının 100. yıldönümü ermeni ulusal bildirisi
ERMENİ SOYKIRIMININ 100. YILDÖNÜMÜ ERMENİ ULUSAL BİLDİRİSİ Ermeni Soykırımının 100. Yıldönümüne yönelik etkinlikleri koordine eden devlet komisyonu, Diasporada faaliyet gösteren bölgesel komisyonlarla birlikte, - Ermeni halkının ortak iradesini ifade ederek, - 23 Ağustos 1990 tarihli Ermenistan Bağımsızlık Bildirisi ve Ermenistan Cumhuriyeti Anayasasına dayanarak, - İnsanlık ailesinin tüm üyelerine has onur, eşitlik ve temel haklarını dünya özgürlük, adalet ve barışının temeli olarak gören 10 Aralık 1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel Bildirisine atıfta bulunarak, - BM Genel Asamblesinin 11 Aralık 1946 tarihli 96(1) Tasarısı, 9 Aralık 1948 tarihli «Soykırım Suçunun Engellenmesi ve Cezalandırılmasına ilişkin BM Konvansiyonu», 26 Kasım 1968 tarihli «Savaş Suçları ve İnsanlığa Karşı Suçlara Zaman Aşımı Uygulanmamasına ilişkin BM Konvansiyonu» yanısıra 16 Aralık 1966 tarihli «Sivil ve Siyasi Haklara ilişkin» Uluslararası Anlaşma ve insan haklarına ilişkin diğer tüm uluslararası akitlerin eşdeğer ilke ve hükümlerinden hareketle, - «Soykırım Suçunun Engellenmesi ve Cezalandırılmasına ilişkin BM Konvansiyonu» kabul edilirken BM’in bu suçla mücadelede uluslararası işbirliğini özellikle vurguladığını hesaba katarak, - Soykırım suçu içeren eylemlerin cezasız kalmasına izin verilemiyeceği ve bu suçun zaman aşımının olmadığını vurgulayarak, -1894-1923 yıllarında Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye’nin farklı rejimleri tarafından planlı olarak ve Ermeni halkına karşı sürekli gerçekleştirilen soykırım eylemlerini, yurtsuzlaştırma, Ermenilerin yok edilmesine yönelik kitlesel katliamları, etnik temizliği, Ermeni mirasının imhası yanısıra Soykırımın inkarını, sorumluluktan kaçınma, işlenen suç ve bunların sonuçlarını sessizliğe duçar etmeyi veya suçun devamı ve yeni soykırımların gerçekleştirilmesine yönelik teşvikçiliği haklı gösteren tüm denemeleri kınayarak, -Aynı zamanda 1919-1921 yıllarında Âliye Divan-ı Harb-i Örfi mercileri tarafından «Hukuk ve İnsanlık yasalarına karşı» bu ağır cürüm yönünde verilen yargı kararlarını hadisenin hukuki takdiri varsayarak, -1915 yılında uluslararası toplum tarafından, Antant devletlerinin 24 Mayıs tarihli Ortak Deklerasyonuyla Ermeni halkına karşı gerçekleştirilen en ağır suçun, tarihte ilk kez «insanlık ve medeniyete karşı işlenmiş suç» nitelendirmesi ve Osmanlı yönetiminin sorumluluğa davet edilmesi hususunun vurgulanması yanısıra 10 Ağustos 1920 tarihli Sevres Barış Antlaşması ve 22 Kasım 1920 tarihli ABD başkanı Woodrow Wilson’un «Hukuki Karar»ının rolü ve Ermeni Soykırımının sonuçlarının üstesinden gelinebilmesi meselesindeki önemini takdir ederek, 1. Ermeni Soykırımının birbuçuk milyon masum kurbanının hatırasını anmakta, hayat ve insani onur için mücadele yürüten şehit ve sağ kurtulan kahramanları önünde şükranla eğilmektedir. 2. Ermenistan ve Ermeni halkının soykırımların engellenmesi, soykırıma uğramış halkların haklarının restorasyonu tarihi adaletin tesisi için uluslararası yükümlülüğünü yeniden teyit etmektedir. 3. Ermeni Soykırımını insanlığa yönelik korkunç suç olarak tanıma ve kınama siyasi cesareti gösteren devletlere, uluslararası, dini ve sivil toplum kuruluşlarına,-ve bugün de bu yönde hukuki adımlara teşebbüs eden aynı zamanda inkarcılığın tehlikeli yansımalarını önleyenlere teşekkürünü ifade eder. 4. Birçok defalar kendilerini tehlikeye atıp, insani çok yönlü yardım gösteren, tamamıyla yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bulunan birçok Ermenileri kurtaran ve yetimlerin bakım faaliyetleri ve uluslararası Ermeni dostu hareketlere büyük bir ivme kazandırarak Soykırımdan kurtulan Ermeniler için güvenli ve barışçı koşullar yaratan milletlere, kurumlara ve bireylere minnetini ifade eder. 5. Tarihi hakkaniyetin restorasyonu ve Ermeni Soykırımı kurbanlarının hatırasına saygı için BM üyesi devletlere, uluslararası kuruluşlara, ve dini kökenden bağımsız olarak iyi niyet sahibi tüm insanlara başvurmaktadır. 6. Ermeni Soykırımı (Büyük Mezalim) uluslararası düzeyde tanınmasına ulaşılması ve Soykırım sonuçlarının giderilmesi meselesinde, -ki bunun için kapsamlı hukuki taleplerin dosyası hazırlamakta, bunu bireysel, toplumsal ve ulusal hak ve meşru menfaatlerinin restorasyon sürecinin başlangıcı olarak gözlemlemektedir-, Ermenistan ve Ermeni halkının ortak iradesini ifade etmektedir. 7. Türkiye Cumhuriyeti tarafından Ermenistan Cumhuriyetinin gayrimeşru ablukasını, uluslararası platformlarda takınılan Ermeni karşıtı duruşu ve devletlerarası ilişkilerin regülasyonu için ön koşulların,-bunları Ermeni Soykırımının, Mets Yeghernin cezasız kalmasının sonuçları olarak takdir ederek-, ileri sürülmesini kınamaktadır. 8. Türkiye Cumhuriyetine, sahtekarlık ve inkar edilemez gerçekliğin inkar ve kıyas politikalarından vaz geçerek, Osmanlı İmparatorluğu tarafından gerçekleştirilen Ermeni Soykırımı ve insanlığa karşı gerçekleştirilen bu korkunç suç kurbanlarının hatırasının anılması aracılığıyla kendi tarih ve belleğiyle yüzleşilmesi çağrısında bulunmaktadır. Türkiye sivil toplumunun, bugün artık iktidarın resmi tutumunun tersine bu meselede cesaret gösteren kesim temsilcileriyle dayanışma içindedir. 9. Türkiye tarafından Ermeni Soykırımının tanınması ve kınanmasının, Ermeni ve Türk halklarının tarihi uzlaşma süreci için önemli bir başlangıç noktası olacağı umudunu ifade eder. 10. Soykırımdan sağ kurtulan Ermeni halkının son yüzyıl esnasında - Asırlar önce kaybeden egemen devletini restore etme yönünde sarsılmaz irade ve ulusal bilinç göstermesini, - Ulusal kültür, bilim ve eğitimin yeniden doğuşuyla evrensel mirasın gelişimi işinde özgün katkıya sahip olarak ulusal değerlerini koruyup geliştirdiğini, - Tüm dünyaya yayılmış Ermeni toplumlarında Ermeni değerlerinin korunması, saygı ve sempati duyulan Ermeni modelinin inşası, Ermeni halkının adil haklarının savunulmasına katkıda bulunan manevi ve dünyevi kurumları olan verimli bir Ermeni Diasporası ağı yarattığını, - Ulusal işbirliği ve kapsamlı vatana dönüş programıyla, Soykırım sonucunda yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bulunan ulusal genofondu bir araya getirdiği ve yeniden yarattığını. - Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarında, uluslararası güvenlik ve barışın tesisi işine liyakatle katkılarını getirdi, Sardarapat ve Karabağ kahramanlık muharebelerinde görkemli zaferler kazandığını, 11. Ermeni Soykırımının 100. Yıldönümünü, tarihi adalet için yürütülen mücadeleyi «Hatırlıyorum ve talep ediyorum» sloganıyla devam etme sürecinde önemli bir etap olarak gözlemlediğini, 12. Ermeni evlatlarının gelecek nesillerine, yurt kutsal mirasına yurtsever, bilinçli ve eğitimli duruşla sahip çıkılmasına, - daha güçlü bir Anavatan, özgür ve demokratik bir Ermenistan Cumhuriyeti, - bağımsız Karabağ’ın gelişimi ve güçlelenmesi, - tüm dünyaya yayılmış Ermenilerin işlevsel şekilde yekvücut hale dönüştürülmesi, - tüm Ermenilerin asırlık mukaddes amaçlarının gerçekleştirilmesi adına tavizsiz mücadeleyle hizmet etmesi çağrısında bulunduğunu gururla kaydetmektedir.