Dosyayı İndirmek İçin Tıklayın

Transkript

Dosyayı İndirmek İçin Tıklayın
2005/ 180
ÇANAKKALE İLİNİN
EKONOMİK GELİŞMESİ
SEMİNER
AÇIŞ - TEBLİĞ - PANEL
ÇANAKKALE, 2005
1
İşbu kitap, 23 Eylül 2005 Cuma günü, Çanakkale Ticaret Borsası Binası’nda gerçekleştirilen Seminerin açış konuşmaları, tebliğ, panel konuşma ve tartışmalarının Y. Temel
ENDEROĞLU tarafından derlemesidir.
Her hakkı İktisadî Araştırmalar Vakfı’na ait olup, adı geçen Vakıf’tan yazılı izin alınmadıkça, aynen veya kısmen iktibas edilemez. Kitap, Vakıf merkezinden temin edilebilir.
İKTİSADÎ ARAŞTIRMALAR VAKFI
19 Mayıs Cad. No: 1 Golden Plaza Kat: 8
34360 Şişli / İSTANBUL
TEL
: (0212) 233 21 07 (Pbx)
FAX
: (0212) 233 21 96
TELG : FOUNDATION - ISTANBUL
E-mail : [email protected]
Web
: www.iktisadiarastirmalar.org
İÇİNDEKİLER
2
Seminerin Takdimi...............................................................................................................................................................
5
AÇIŞ OTURUMU
İ.A.V. Başkanı Prof. Dr. M. Orhan DİKMEN................................................................................................
9
Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İlhami TEZCAN.......................................................................
13
Belediye Başkanı Ülgür GÖKHAN...................................................................................................................
21
18 Mart Üniv. Rektörü Prof. Dr. Ramazan AYDIN.........................................................................
Çanakkale Milletvekili Mehmet DANIŞ........................................................................................................
Vali Süleyman KAMÇI.....................................................................................................................................................
17
25
31
ÇALIŞMA OTURUMU
Başkan
Tebliğci
1. Tebliğ
Tebliğci
2. Tebliğ
Tebliğci
3. Tebliğ
: İbrahim Halil ÇİFTÇİ
İ.A.V. Başkan Vekili
: Prof. Dr. Taner KUMUK
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi
Ekonomi Bölümü Başkanı
: Çanakkale İlinin Ekonomik Gelişmesinde
Tarım Sektörünün Yeri ve Önemi.....................................................................
39
: Çanakkale İlinin Ekonomik Gelişmesinde
Sanayi ve Ticaretin Yeri ve Önemi....................................................................
59
: Prof. Dr. Ahmet İNCEKARA
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi
Öğretim Üyesi
: Prof. Dr. Mithat DİNÇER
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Dekanı
: Çanakkale İlinin Ekonomik Gelişmesinde
3
Turizm Sektörünün Yeri ve Önemi.....................................................................
81
PANEL................................................................................................. 129
Çanakkale ilinin Ekonomik Gelişmesinde
Ana Strateji Ne Olmalı
Başkan
Üyeler(*)
: Y.Temel ENDEROĞLU
İAV. Y.K. Üyesi ve Genel Sekreter
: Ali Tamer BALÇIK
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası
Meclis Başkanı
: Remzi GULA
Çanakkale Seramik Kalebodur Genel Müdürü
: Mustafa ERTEN
Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı
Müsteşar Yardımcısı
: Zeynel KOÇ
Kültür ve Turizm Bakanlığı
Müsteşar Yardımcısı
: Yrd. Doç. Dr. Sefer ŞENER
Biga İ.İ.B.F. Ekonomi Bölümü
: Ramazan YILDIRIM
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı
Küçük Sanatlar ve Sanayi Bölgeleri
ve Siteleri Genel Müdürü
(*) Üyeler, soyadlarına göre alfabetik sıra ile.
İKİNCİ TUR.................................................................................................................................................................................... 192
ÜÇÜNCÜ TUR........................................................................................................................................................................... 197
4
SEMİNERİN TAKDİMİ
Çanakkale İlinin Ekonomik gelişmesi semineri, Vakfımızın kuruluşundan
bu yana düzenlediği 180., il kalkınma seminerinde ise 35. olmaktadır.
İllerin Ekonomik kalkınmasına yönelik olarak hazırlanan bu seminerler,
ilin insan ve doğal kaynaklarını, ekonomik potansiyelini bir bütün olarak ele
almakta, bu varlıkların başlıca sektörlerde daha verimli ve etkin kullanımı
için bilimsel yaklaşımlar geliştirmeyi amaçlamaktadır.
Çanakkale, eski çağlarda Hellespontos ve Dardanel olarak anılan ve boğazın iki yakasında da topraklara sahip bulunan, tarihin ilk devirlerinden
başlayarak sürekli bir iskan yeri olmuş, stratejik konumu nedeni ile de her
dönemde önem taşımıştır.
Buna rağmen XX. Yüzyıl başlarına dek iki-üç bin nüfuslu bir kasaba görünümünü sürdürmüştür. XVIII. ve XIX. Yüzyıllarında kent, donanmalar için
bir ikmal limanı ve ipek, yelken bezi, çanak-çömlek üreten bir merkez olarak tanınmış.
Osmanlılar döneminde özellikle Çanakkale boğazına çok önem verilmiş,
Fatih Sultan Mehmet zamanında boğazın her iki yakasına Kilitbahir ve Çimenlik kaleleri yapılmıştır. Çanakkale ve bölgesi Osmanlıların bir uç beyliği
olarak görev yapmış, daha sonraları 1. Dünya savaşında 18 Mart 1815 de
250 bin şehidimizi bağrına basmış ve tarihimizde mümtaz bir yer almıştır.
Bugünkü seminerimizde, Çanakkale'nin ekonomik profili, imkanları ve
fırsatları ele alınacak, bunlardan yararlanma yolları araştırılacak ve özellikle sürükleyici sektörler olarak düşünülen, Tarım, Sanayi ve Ticaret ve Turizm sektörleri birer tebliğ konusu yapılarak detaylı olarak gündeme getirilecektir. Panel bölümünde de Ekonomik gelişmede ana strateji tartışılacaktır.
Bu seminerin gerçekleşmesinde katkılarından dolayı Çanakkale Ticaret
ve Sanayi Odasına ve Başkanları Sayın İlhami Tezcan ile Çanakkale Seramik Gurubu Genel Müdürü Sayın Remzi Gula’ya öncelikle teşekkürlerimizi
sunuyoruz. Seminere gösterdikleri ilgi nedeni ile de Çanakkale Valisi Sayın
5
Süleyman Kamçı'ya da müteşekkiriz.
Ayrıca, seminere konuşmacı, oturum Başkanı, tebliğ sahibi ve panelist
olarak katılan, bürokrat, akademisyen ve iş adamlarına şükranlarımızı sunarız.
İKTİSADÎ ARAŞTIRMALAR VAKFI
6
AÇIŞ OTURUMU
- İ.A.V. Başkanı Prof. Dr. M. Orhan DİKMEN’in Konuşması
- Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı
İlhami TEZCAN’ın Konuşması
- 18 Mart Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Ramazan AYDIN’ın Konuşması
- Belediye Başkanı Ülgür GÖKHAN’ın Konuşması
- Çanakkale Milletvekili Mehmet DANIŞ’ın Konuşması
- Vali Süleyman KAMÇI’nın Konuşması
7
8
İ.A.V. BAŞKANI
PROF. DR. M. ORHAN DİKMEN’İN KONUŞMASI
Sayın Vali
Saygıdeğer Milletvekilleri
Sayın Rektör ve Başkanlar
Değerli katılımcı ve dâvetliler
Seçkin medya mensupları
Hepinizi sevgi ve saygı ile selâmlayarak “Çanakkale İlinin Ekonomik Gelişmesi” seminerini açıyorum.
İl seminerleri, İktisadî Araştırmalar Vakfı’nın, çalışmalarını yurdun her
köşesine götürmesi ve mahallî gelişme konusunu yerinde ele alması bakımından çok önemli bir imkân oluşturmaktadır.
Bu seminerlerde, aslında idarî bir bölüm olan vilâyet, ekonomik bir birim
olarak düşünülüp, ele alınmakta ve ekonomik kalkınma ve gelişmesi için neler yapılabileceği araştırılmaktadır.
İAV’ın bu amaçla gerçekleştirmiş olduğu seminer sayısı, bugünkü ile beraber, 35’e varmış bulunmaktadır. İAV’ın bugüne kadar gerçekleştirmiş olduğu seminer sayısı 180’dir. İl seminerleri, 14 Ekim Cuma günü Aydın’da
yapılacak seminer ile 36’ya yükselmiş olacaktır.Bir başka ifade ile, İl seminerleri sayısı Vakfın toplam seminerlerinin %20’sine ulaşmış olmaktadır ki,
bu da Vakfın bu çalışmalara verdiği önemi açıkça göstermektedir.
İl seminerleri ile, İAV’ın yurt ekonomisine hizmetleri de böylece, Edirne’den Ardahan’a, İzmir’den Iğdır’a, Çanakkale’den Artvin’e kadar Türkiye’nin hemen her yerine ulaştırılmış olmaktadır.
Vilâyet seminerlerinin birçoğunda, o vakte kadar dikkat çekmemiş, üzerinde durulmamış, hatta olmaz sayılmış imkân ve fırsatlar ortaya çıkarılmıştır. Vaktinizi fazla almamak için bu konuda tek bir misal vermekle yetineceğim. İAV vilâyet seminerlerinin ilkinin yapıldığı Ordu’da, tarım ve sanayi üze9
rinde durulurken, bunların yanında turizmin de önemli bir rol oynayabileceği dikkati çekmiştir.
Bu seminerde, Karadeniz’de turizm olmaz; yazlar kısa, güneşli günleri
yetersiz, deniz dalgalı, plaj yok, yol yok, konaklama tesisleri yok ve daha bir
çok olmayanlar, yoklar, yetersizliklerin, aslında, yanlış düşüncelere dayalı
yersiz iddialar ve sonuç olarak esas konudan kaçış olduğu gerçeği ortaya
çıkmıştır.
Bunun üzerine, ertesi yıl “Ordu İlinin Kalkınmasında Turizmin Yeri” semineri yapılmış ve neticede Karadeniz’de de turizme yer olduğu sonucuna varılmıştır. Bugün, eğer Doğu Karadeniz Bölgesinde, yayla turizmi, yürüyüş
(trekkıng), raftıng ve daha başka turizm çeşitlerinde belli bir gelişme varsa,
bunda Ordu seminerlerinin önemli bir payı vardır.
Çanakkale, Türkiye illeri gelişmişlik sıralamasında 24. sıradadır. Ve tarım ile sanayi alanlarında belli bir gelişme düzeyine ulaşmış bulunmaktadır.
Amaç bu düzeyi daha yükseğe çıkarmak, deyim yerinde ise çıtayı yükseltmek olmalıdır.
Tarım alanında yapılması gereken dönüşüm, Türkiye’nin bir çok yöresinde yapılan hububat üretiminden çok, katma değeri yüksek olan üzüm (bağcılık), sebze ve meyve (bahçevanlık), zeytin üretimine ağırlık vermek ve bu
üretimi mutlaka bunlara dayalı sanayilerle birlikte yürütmektir. Aynı bağlantı, et ve özellikle süt hayvancılığı için de geçerlidir.Belli tarım ürünlerini, doğrudan tüketim maddesi olmaktan çok, sanayi üretimine ham madde olarak
düşünmekte isabet var gibi görünmektedir.
Anlaşmalı tarım üretimine ağırlık vermekte isabet vardır. Domates tarlada kalmamalı. Domates üretimi, sanayi üretimi (konservecilik) veya ticaret
işlemi (toptan ve perakende satış) ile bağlantılı yapılmalıdır.
Çanakkale, sanayi alanında, özellikle Kale Grubu (Kale Seramik, Kale
Kilit, Kale Gıda ve diğerleri) ile su ürünleri sanayii başta olmak üzere, belli
bir düzeye varmıştır. Kanaatimce, bu düzeyin, esas itibarile hayvan ürünleri, bitki ve yer altı servetleri gibi yerel ham maddelere dayalı yeni üretim tesisleri ile yükseltilmesi gerekmektedir.
18 Mart Üniversitesi, Çanakkale ekonomisi için gerçek bir güç oluşturmak durumundadır. Üniversitenin, tarım ve sanayi üretimleri alanında lisans
ve lisans üstü öğretim ve eğitim faaliyetleri yanında, Ticaret ve Sanayi Odası ve il ve ilçe belediyeleri ile ortaklaşa düzenleyeceği, bahçevanlık, şarapçılık, et, balık ve sebze konservecilikleri gibi alanlarda eleman yetiştirecek
meslek okullarına ve uygulama kurslarına gereken önem verilmelidir. Bu
kurslar, sanayi üretimin arttırılması, kalitesinin yükseltilmesi bakımından
faydalı olduğu kadar, istihdam sağlamak, işsizliği önlemek bakımından da
10
önem taşımaktadır.
Turizme gelince, bu alandaki gayretlerin Çanakkale ekonomisine çok
büyük katkıları olacaktır. İki kıtaya yayılmış olan, Gelibolu ve Kazdağı Milli
Parkları, Truva Harabeleri, Assos (Behram Kale) kalıntıları gibi turistik değeri yüksek yerlerin bulunduğu Çanakkale ilinin, bu potansiyeli mutlaka tam
olarak harekete geçirmesinde, sadece isabet değil, ama gerçekten zaruret
vardır.
Turizmin gelişmesi, hem direkt, hem de tarım ve sanayi ürünlerine yaratacağı ek talep ile, Çanakkale ilinin ekonomik gelişmesinde lokomotif rolü
oynayabilir.
Konuşmamı daha fazla uzatmak istemiyorum. Benim bu açış konuşmasında yaptığım, dikkati bazı konular üzerine çekmekten ibarettir. Her bir
sektör hakkında esas inceleme ve tavsiyeler, çok değerli 3 tebliğci tarafından biraz sonra bilgi ve takdirinize sunulacaktır.
Sözü daha fazla uzatmadan, bu seminerin gerçekleşmesine maddi ve
mânevi katkıda bulunanlara teşekkür etmek istiyorum. Seminerde konuşmacı, oturum başkanı, tebliğ sahibi ve panelist olarak görev üstlenmiş olan
akademisyen, bürokrat ve işadamlarına teşekkürlerimi sunuyorum.
Ayrıca, seminerin gerçekleşmesindeki katkılarından dolayı Vali Sayın
Süleyman Kamçı, Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Sayın İlhami Tezcan ile Kale Grubu Genel Müdürü Sayın Remzi Gula’ya ve bize bu
güzel salonu tahsis eden Borsa Yönetimine ve Sayın Başkan Kaya ÖZER’e
teşekkürler ediyorum.
Hepinizi tekrar selâmlayarak konuşmama son veriyorum.
________________
11
12
TİCARET VE SANAYİ ODASI BAŞKANI
İLHAMİ TEZCAN’IN KONUŞMASI
Sayın valim, sayın milletvekilim, ilimizin ve ilçemizin değerli belediye
başkanları, Sayın Rektörümüz, Ticaret Borsamızın Sayın Başkanı, kıymetli misafirlerimiz, 18 Mart Üniversitesi’nin Sayın Rektörü ve değerli öğretim
üyelerimiz kıymetli basın mensuplarımız. Çanakkale Ticaret Sanayi Odası
olarak bu tip toplantıları biraz sıkça da olsa yapmaya çalışıyoruz. Özellikle
bu hafta belki üst üste geldi.
Dün halen de buradalar. Midilli Ticaret Sanayi Odası büyük bir heyetle
buradaydı. Odamızda toplantı yaptık. Şu anda organize sanayi bölgesinde
bazı sanayi kuruluşlarını ve Çanakkale’mizi geziyorlar, onlarla beraber
hem turizm hem de ticaret için sınır kapısını açmak için çalışmalarımız var
ve özellikle sayın milletvekilimiz Mehmet DANIŞ bey bu konuyla ilgili çalışmalara başladılar. Sayın valimiz bu konuda destek veriyorlar. Yerini tespit
edip açabilirsek, Midilli bizim için önemli bir ticaret yeri olabilecek.
Bir başka toplantımız bugün seminerlerimizle oluyor. Burada da Çanakkale ilimizin ekonomik gelişmesini masaya yatırıyoruz. Bunun içinde sayın
Müsteşar yardımcılarım, sayın Genel Müdürüm buradalar. Onlara da teşriflerinden dolayı şükranlarımızı arz ediyoruz. Bizim gayemiz Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası olarak ismimize de uygun şekilde konularla uğraşmak ve bu konularla ilgili ilimize birlik beraberlik içinde destek olmak. Bunun içinde bizim tüm siyasi partilerimizin ilimizde görev yapan tüm bürokratların ve ilimizin gerçekten övünülecek kaynağı olan üniversitemizin hepimizin hep beraber olması lazım. Çanakkale ilimiz sayın başkanımızın
söylediği gibi bu araştırmayı yapan, bu araştırmayı başarıyla tamamlanmasını sağlayan ve bundan sonra da yardım edecek sayın başkanımız, başkan yardımcımız, Genel Sekreterimize teşekkür ederek, kendilerinin yaptığı bu çalışmanın bize ışık tutacağına inanıyorum. Ama bir konuyu hemen
burada sizlere tekrar hatırlatmak isterim. Evet ilimiz kalkınmada oldukça
ileride gözüküyor. Doğru ama baktığımız zaman da sanayi de sadece bir
firmamız ki bu panelin bu seminerlerin düzenlenmesinde bize desteği ol13
muştur. Onun içinde Kale Seramik Genel Müdürümüz burada, kendilerine
de teşekkür ediyoruz, maddi manevi katkıları olmuştur. Bu kuruluşun bu
grubun katkısını çıkardığımız zaman biz hemen 1300 $ altına düşüyoruz.
Yani 2300 $ 1000 $’lara kadar düşüyor, diğer firmaları da aldığımız zaman
dolayısıyla bizim sürekli söylemeye çalıştığımız sayın başbakanımız odamızı ziyaret ettiği zamanda kendisine arz ettik. Sektörel bazdaki teşviklerin
düşünülmesi gerektiğini Avrupa Birliğinde büyük ülkelerde de bunun hala
böyle devam ettiğini bunun için söylüyoruz. O zaman biz Çanakkale olarak
maalesef Çanakkale ili olarak bazı konularda şanssız oluyoruz. Bizim gerçekten turizm yönünde şansımız son yıllarda özellikle gelişti. Gelibolu yarımadasına sayın Başbakanımızın Hükümetimizin bakışından memnunuz
ve gerçekten de güzel gelişmeler oluyor. Bakın geçen yıl konuşmuştuk. İstişarelerle bazı şeylerin güzelliğini burada görüyoruz. Artık otobüsler Milli
Eğitim Bakanlığından bugünlerden itibaren başladılar. Yoğun, her gün gelmeye başladı. Dolayısıyla bu bir düzendir. Güzel bir gelişmedir. Aksi halde
son mart ayından itibaren olan yoğunluk ilimizde trafiği tıkıyor ve hatta gelen öğrencilerimiz göremeden şehitlerimizi ziyaret edemeden buradan geri dönüyorlardı. Bizim turizmde tabi ki Truva’mız, Asos’umuz, Biga’daki yeni bulunan turistik tarihi yerlerimiz çok önemli. Bunun içinde Truva’yla ilgili
bizim yakın zamanda kaybettiğimiz Hortman’dan sonra ben burada sayın
belediye başkanımıza da teşekkür ediyorum. O kitapları bize bağışladığını
söyledi. Buraya gelecek bunun içinde, bize buradan bir yer tahsis etmek
için uğraşıyor ve gene ikili diyaloglarla Başaran Ulusoy beyle görüştük.
Onun yeri bize sayın belediye başkanımız teslim ettikten sonra onaracaklar ve burasını da meydana getireceğiz ve sayın milletvekillerimizle beraber konuştuk. Truva Müzesi’ni de getireceğiz. Böylece turizmi hem yakın
tarihimizi hem uzak tarihi getirip burada geliştirmek gerekiyor. Bunun için
de Kaz Dağlarımız var. Bu da bize tabiatın verdiği bu güzelliği bu güzel lütfu bizim değerlendirmemiz gerekiyor. Onun içinde duble yol çalışmalarının
ve diğer yol çalışmalarının olması Çanakkale’mizin bu konuda turizmdeki
alt yapı eksikliğinide oldukça geliştireceğine inanıyoruz. Biz sanayi ile ilgili
gerçekten dün de gelen misafirlerimizle görüştük. Biz söylemeden ismini
bilen burada büyük bir sanayi kuruluşu var. Bu sanayi kuruluşunun yanında burada yine Türkiye’mizde ve ihracat konusunda gelişmeleri olan birçok
yeni firmalarımız var. Onun için ben ismini sanayi odası olarak söylemekten çekinmiyorum. İsmi saklı değil Kale Grubu buradaki İçtaş, buradaki Akçansa, buradaki Dovtaş bütün Kale isimli birçok kuruluş hepsi ayrı bir değer. Biz Çanakkale’miz için olan bütün kıymetlere önem veriyoruz. Ama bu
kıymetlerin kendi konusunda özellikle daha ileriye gitmesini ve bununla beraber işte bunun gibi seminerlere de Çanakkale’nin ilerlemesi için diğer
yardımlara da önem verilmesine biz değer veriyoruz. Bu konuda da Ticaret Sanayi Odası olarak bizimle iş birliği yapacak bütün üyelerimize de her
14
zaman yakın oluyoruz.
Tarım, meyve, hayvancılık Çanakkale’mizde önemli ama özellikle meyvecilikte biz sayın Müsteşarım da burada güzel bir hammadde kaynağımız
olmasına rağmen hem Umur Bey’imizde, hem Bayramiç’te burada bizim
bir meyve suyu gibi katma değeri yükseltecek fabrika eksikliğinin de giderilmesi gerektiğini ve bunun içinde hep beraber çalışmamız gerektiğine inanıyorum. Bunlar bir hammadde sayın başkanımızın söylediği gibi süt bir
hammadde ama katma değerini yükseltmek için peynir yapmak lazım. Bunun ihracatını yapmak lazım bu imkanları geliştirmek lazım, dün Midilli’den
gelen heyet burada ki bir fabrikamızı gezdiler hayran kalmışlar. Bayramiç’te biz bunların sayısını arttırmamız lazım, dolayısıyla olayın bu yönüde Çanakkale’miz için önemlidir.
Tabi bunun için alt yapı eksiklerinin tamamlanması lazım. Bizim ulaşımda gerçekleri kabul edersek en şanssız illerden birisiydik. Ama son zamandaki gelişmeler bizi umutlandırıyor. Bizi ümitlendiriyor. İnanıyorum ki sayın
milletvekilimde konuyla çok yakından ilgileniyor. Topez Limanı’da en kısa
zamanda açılacaktır. Çünkü sanayinin gelişmesi için turizmin gelişmesi için
bizim güzel limanlara ihtiyacımız var. Burada gemilerimiz eğer boğazda
duracaksa oradan da filikalarla yolcu indirecekse inecek yolcu bellidir. Kalacak süresi bellidir. Turizmin, sanayinin diğer tarımla ilgili her şeyin gelişmesi için alt yapı eksikliğinin giderilmesi lazım. Bunun içinde doğalgaz konusunda da arkadaşlar inşallah yarın Enerji Düzenleme Kurulu Başkanı
gelip o konuda ki güzel haberleri de bizlerle paylaşacak. İşte bu güzelliklerin içinde bizim bu seminerlerle eğitilmemiz, eksiklerimizi gidermemiz gerekiyor. Üniversite bunun için bir hazine ve biz üniversitemize bu konuda
Ticaret Sanayi Odası olarak iş birliğiyle çok iyi noktalarda faydalanabileceğimiz bir yer olarak görüyoruz. Bunun içinde sayın Rektörüm, sayın Dekanlarıyla, bütün Öğretim Üyeleriyle bize yakın. Onun için de bu işi başaracağımıza inanıyorum ve son olarak şunu söylüyorum ki; Çanakkaleli olarak
Çanakkale’de yaşayanlar olarak, Çanakkale’ye hizmet verenler olarak,
eğer ilimizi daha iyi geliştireceksek birlik beraberliğe daha çok çalışmaya
ve bu tip yapılacak toplantılarada katılarak bilgimizi geliştirmeye ihtiyacımız vardır. Aksi halde bu işi otururuz kendi kendimize boş laflar üretiriz. Bizim boş lafa değil gerçeklere ihtiyacımız var. Sizlerle beraber ve işte bizim
yanımızda olan sayın valimiz, sayın milletvekillerimiz, sayın belediye başkanlarımız ve siz sayın bürokratlarımız, üniversitemiz ve bizimle böyle el
ele olmaya hazırlanan İ.A.V. gibi değerli sivil toplum örgütleri ile başarıya
ulaşacağımıza daha iyi noktalara geleceğimize inanıyorum. Hepinize katılımlarınız için ve tekrar bu panelin bu seminerlerin düzenlenmesinde hizmeti geçenlere teşekkür ediyorum. Saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
________________
15
18 MART ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ
PROF. DR. RAMAZAN AYDIN’IN KONUŞMASI
Sayın valim, sayın milletvekilim, sayın müsteşar yardımcım ilimizin ve ilçelerimizin çok değerli başkan yardımcıları, İ.A.V’nin sayın başkanı, Çanakkale Ticaret Sanayi odamızın çok değerli başkanı, değerli konuklar, çok değerli Çanakkaleliler, basınımızın değerli temsilcileri seminerimiz çok güzel
başladı. Değerli başkanların konuşmaları beni çok etkiledi. Bu tür çalışmaların bu tür beyin fırtınalarının Çanakkale’mizde daha sık yapılması gerektiğini düşünüyorum. Bu çalışmaya bu güzel seminere vesile olan herkese
teşekkür ediyorum. Borsamızın değerli başkanı Kaya Beye teşekkür ediyorum.
İlimizin ekonomik alanda gelişmesini sağlamak amacıyla geleceği şekillendirmeye yönelik katılımcı ve bölgesel temelli bir planlama geliştirmek gereğinin bulunduğu kuşkusuzdur. Yanlış algılamıyorsam bu seminer Çanakkale’nin ekonomik kalkınmasına yönelik olarak mevcut insan ve doğal kaynaklarına ekonomik potansiyelini ele alarak bu varlıkların çeşitli sektörlerde
verimli ve etkin kullanımı için yöntemler geliştirmeyi amaçlamaktadır. Toplantının başarıya ulaşması için gerekli alt yapı çalışmalarının arama konferansları ya da beyin fırtınası biçiminde yapılmış olduğunu düşünüyorum.
Değerli dinleyenlerim, kentimiz Çanakkale, zengin kültür ve uygarlık değerleri engin tarih kimliği yanında doğal zenginlikleri tarım ve su ürünleri işletmelerine elverişli alanları ile dikkati çekmektedir. Ancak ilimizin sahip olduğu bu potansiyele karşın bölgesel gelişme uygulamaları ve ekonomik gelişme politikalarından benzeri diğer Batı Anadolu’da yer alan bölgeler kadar
yeterli ölçüde yaralanamamaktadır. Bu önemli eksikliğin giderilmesinde ilgilileri bilgilendirmede, bilinçlendirmede, bilim ve teknolojiye dayalı uygulama
yapmaya yönlendirmede ve pazarlama sorunlarının çözümünde üniversitemize ve araştırma merkezlerimize önemli görevler düşmektedir. Değerli katılımcılar, Türkiye Cumhuriyeti bilim ve aklın yol göstericiliğinde yürümeyi ilke kabul etmiş olmasına karşın şimdiye dek bu düşüncenin uygulamaya
yansıtılmasında ve toplumsal kalkınmayı tetikleyecek düzeye çıkarılmasında başarılı olamamıştır. Yüksek öğretim kurumları bilimsel ve teknolojik
araştırma birimleri, meslek odaları ve sivil toplum kuruluşlarının çabaları ile
artık bu sürece etkin olarak katılmak ve çağdaş teknoloji dünyasıyla bütünleşmeyi hızlandırmak zorundayız. Dünya’da ekonominin gelişmesi ve bölgesel kalkınmanın temeli olarak kabul edilen tekno parklar henüz ülkemizde yaygın değildir. Üniversite, Sanayi iş birliğinin gerçekleştirildiği tekno
parkların ve bunların ilk aşaması olan kuluçka merkezlerinin sayısı ile işlev16
leri sistematik bir biçimde arttırılmalıdır. Ekonomik gelişmenin itici gücü olan
teknoloji üretimi, ürün geliştirme, teknolojik rehabilitasyon buluşçuluk yönünden sanayinin bulunduğu çerçevede kısır döngüden kurtulması gerekir.
Teknoloji transferinin günümüze kadar sürdürdüğü rehavet ortamından sıyrılarak küresel rekabetin ön şartı kabul haline gelen üretimde yaratıcılık mekanizmasının yoğun araştırma geliştirme faaliyetlerine yöneltilmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Bunun için bölgelerimiz ekonomik ve doğal özelliklerine ve olanaklarına göre katılımcı ve yerinden planlar geliştirmek zorundadır. Çanakkale’miz pek çok diğer bölgede olduğu gibi bu tür planları henüz
tamamlamış değildir.
Çanakkale ülkemizde çok ender bulunan tarihi, kültürel ve arkeolojik
zenginliklere ve değerlere sahiptir. Troya, Asos Alexandra Truas, Gelibolu
yarımadası tarihi milli parkı gibi bölgeler kültür ve tarih turizminin bu bölgedeki merkezleri niteliğindedir. Ancak bu değerler ülkemizde turizmde kitle
turizminin tercih edilmesiyle önem kazanır. Antalya turizmi gelişim projesinin gerçekleştirilmesi 1983 sonrası getirilen turizm politikalarında sağlanan
destek ve teşviklerin Antalya ve Güney Ege’de yoğunlaşması sonucunda
bu günkü seviyesine gelmiştir. Çanakkale’mizin kültür ve tarih mirasını oluşturan yapısı ve buna bağlı olarak kültür ve tarih turizmi gelişememiştir. Ama
artık ülkemizde 3S üçlemesinin güneş, kum, deniz üçlemesine dayanan tek
tip turizm ürününe bağlı kalınmaması konusunda sanırım herkes hem fikirdir. Çanakkale’miz artık bu noktada harekete geçmek durumundadır. Bu doğal kaynaklarını, tarihi olanaklarını değerlendirmek zorundadır. Aynı şekilde
tarım ve tarıma dayalı sanayide su ürünlerinde atılımlar yapmanın zamanı
gelmiş bulunuyor.
Bütün bu sektörleri eğitim, bilim ve teknoloji alt yapısının oluşturulması,
geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması çabalarında üniversitemiz iş birliğine hazırdır. Bu amaçla üniversitemiz kısa adıyla TETAM Teknolojik ve Tarımsal
Araştırma Uygulama Merkezi’ni 2006 yazında Sarıcıeli yerleşkesinde faaliyete geçirmeyi planlamaktadır. Yine aynı amaçla geliştirilen TÜBİTAK, Devlet Planlama Teşkilatı, Avrupa Birliği ve Üniversite kaynaklı bilimsel araştırma ve uygulama projeleri ile üniversitemiz Çanakkale’nin ekonomik gelişmesine şimdiye kadar olduğundan daha kapsamlı ve etkin katkıda bulunabilecektir. Bütün bunlar için gerekli olan iş birliği, güç birliği ve sinerjinin artık yaratılması gerek diye düşünüyorum. Başarı için birlik, beraberlik ve da17
yanışma kaçınılmazdır. Hep beraber olursak daha güçlü oluruz. Toplantının
başarılı geçmesini diliyor ve hepinize saygılar sunuyorum.
________________
18
19
ÇANAKKALE BELEDİYE BAŞKANI
ÜLGÜR GÖKHAN’IN KONUŞMASI
Sayın bakanım, sayın valim, sayın milletvekilim, sayın rektörüm, değerli
çalışma arkadaşlarım, meslektaşlarım ve değerli katılımcılar. Bugün burada
İ.A.V.’nin bizlere Çanakkale ilinin ekonomik gelişmesi üzerine hazırlamış olduğu seminerde Çanakkale ile ilgili uzmanların ve siz değerli katılımcıların
görüşlerini toparlayarak Çanakkale ekonomik gelişmesini irdeleyeceğiz.
Çanakkale biliyorsunuz bünyesinde 2 Milli Park ama 3. Milli parkada sınırı
olan Gelibolu Milli Parkı, Troya Milli Parkı ve Kaz Dağları Milli Parkını bünyesinde barındıran Bozcaada, Asos, Saroz ve benzeri iki adasıyla Çanakkaleliler değişik bir coğrafyada farklı nitelikte olan bir ilde yaşamaktayız.
Tarih, kültür, deniz, orman ve dağların böylesine iç içe geçtiği bir coğrafyada dünyada ender rastlanan bir konumda olan bir ildir. Çanakkale bu
özelliklerini koruyarak farkında olarak veya olmayarak tarımsal ağırlıklı bir il
olma özelliği taşımaktadır ve Çanakkale’miz bu özelliğinden dolayı da çevresi en az tahrip olmuş, çevreyi en az tahrip etmiş illerden bir tanesidir. Türkiye’de ortalama %65, Marmara’da %80 olan şehirleşme oranı Çanakkale’mizde %46 seviyelerindedir. Buna karşılık Çanakkale’nin kırsal yörelerinde yaşayanlar bile kentleşmeyi yaşamaya çaba göstermektedir. Belirli bir
eğitime sahip çağdaş sağlık koşullarını ve anlayışını taşıyan modern insanlığın yaşamaya çalıştığı ve onları modern çağı yakalamaya çalışan insanların yaşadığı bir ildir. Çanakkale’de doğurganlık hızı bebek ölüm oranı ortalama halde, Türkiye ve Marmara Bölgesinden daha düşüktür. Bunun yanında ise ilköğretim lise ve dengi okullardaki okullaşma oranı eğitim oranı Türkiye ve Marmara Bölgesi’nin üzerindedir. Böyle bir insan yapısına sahip bir
ilde yaşamaktayız. Tabiatıyla kentimiz, yöremiz, ilimiz çok önemli tarımsal
girdilerinde üretimini yapan bir ildir. Özellikle sebze ve meyve ihracatında
önemli aşamalar kaydedilmiştir. Zeytincilik, bağcılık yavaş yavaş organik tarıma doğru yönlenme, ilimizin tarımsal yapısının temel unsurlarını oluşturmaktadır ve tarıma dayalı sanayinin de önemli ölçüde üretimini yapmaktadır.
Burada temel amaçlarımızdan bir tanesi de kalkınma ile beraber çevre
bilinci ve kültürel varlıkların korunmasına da önem vererek bu kalkınmanın
sağlanmasını beklemekteyiz. Başka bir ifadeyle Çanakkaleliler, büyüyelim
de nasıl büyürsek büyüyelim anlayışının tersine yardımlaşma içinde katılımcı bir anlayışla çevre ve doğasını koruyarak sürdürülebilir bir gelişme hedefine sahiptirler. Doğası ve tarihi değerleriyle Çanakkale turizm potansiyeline
önemli bir ivme kazandırmıştır. Ayrıca kentimizin önemli bir bölümünü aşa-
20
ğı yukarı altıda birini oluşturan nüfusuyla üniversite öğrencileriyle ve eğitim
bilimsel çalışmalarıyla kentimizin gelişmesine önemli katkıda bulunan üniversitemiz kentimizin üniversite kenti olması yönünde sürecide hızlandırmaktadır. Bildiğiniz gibi daha önce Çanakkale’de katılımcı bir anlayışla yapılmış olan bir araba konferansında Çanakkale’nin vizyonu şu şekilde tespit edilmişti. Bunu bir kez daha anımsamakta bu toplantıya başlamakta faydalı olur diye düşünüyorum. Çanakkale’nin vizyonu sürdürülebilir gelişme
içinde alt yapı ve ulaşım sorunlarını çözmüş tarımı ve tarıma dayalı sanayisi gelişmiş dünya mirası varlıklarını doğasını tarihini ve kültürel değerlerini
koruyan ve geliştiren yaşam kalitesi yüksek turizm, üniversite ve barış merkezi Çanakkale olarak tespit edilmiştir. Bizler tarımıyla birlikte tarımsal sanayiyi de geliştirerek katma değeri yöremize ve kendi özel markalarımızı
oluşturmaya gayret göstermekteyiz. Örneğin Ticaret Borsamızın önderliğinde Ezine Peynirini korumayı, markalaştırmayı ve geliştirmeyi araştırma çalışmaları yapılmaktadır. Bu süreç süt üreticisinden peyniri pazarlayana kadar herkesin gelirini arttıracaktır. Buna benzer süreçleri zeytincilik, bağcılık,
meyvecilik gibi ürünlerde arttırdığımız sürece Çanakkale’nin sürdürülebilir
gelişmesi de sağlanacaktır. Turizmde büyük yatırımların ötesinde ev pansiyonculuğu, Eko Turizm ve Gelibolu yarımadası Troya özellikle Troya Milli
parkına yapılacak. Troya müzesi, Kaz Dağları, Asos arasında entegre turizmi geliştirebildiğimiz ölçüde gelen turistin bir kültür doğa turisti olarak hem
Çanakkale’de daha fazla kalması hem de Çanakkale’nin daha geniş kesiminin bu süreçten yararlanması sağlanacaktır. Bu aşamada sadece tarım
ve turizmin bir kentin gelişmesinde yeterli olmayacağını biliyoruz. Bu bakımdan mevcut sanayi kuruluşlarımızın ki 4 tanesi ilk 500’ün içersinde olan kuruluşlarımızdır. Çanakkale’ye bunlara ilave sanayi kuruluşlarımızı katmamız
kobilerimizi önemli ölçüde desteklememiz ve geliştirmemiz ve bunlara yönelik olarak da hammadde üretiminde Çanakkale’deki gerek madenciliği
gerek tarımsal sanayiye destek olacak olan tarımsal planlamayı yapmak zorundayız. Bu bağlamda Çanakkale Belediyesi olarak öncelikle Çanakkale
ilinin gelişmesine yönelik olarak kent olarak ne katkı yapabileceğimizi tespit
aşamasında Çanakkale 18 Mart Üniversitesi İktisadi Bilimler Fakültesiyle
beraber strateji çalışmalarına başlamış bulunuyoruz. Stratejik planlamayı
başlamış bulunuyoruz ve buradan da projeler oluşturmaya çalışacağız.
Çünkü artık aşağı yukarı kentimizin, ilimizin hangi yönlerde gelişebileceği
noktasında bugüne kadar olan yapılan arama konferanslarında olduğu gibi
21
bugünde umut ediyorum. İ.A.V.’nin ve Çanakkale Ticaret ve Sanayi odasının düzenlediği bu ortak seminerde de aynı noktalara doğru tespitlere varılacaktır. Artık bundan böyle bu tespitlerin sonucunda oluşturulacak projelere destek vermeliyiz. Projeleri geliştirmeliyiz ve bunlara katkı sağlamalıyız.
Son olarak dün Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasının davetlisi olarak Çanakkale’de bulunan Midilli heyeti ki içinde vali yardımcısı, belediye başkanları hatta kuzey Ege Belediyeler Birlik Başkanı, Ticaret ve Sanayi Odası
başkan temsilcilerinin olduğu bir heyetle beraberdik. Orada da bahsettiğimiz gibi sadece Çanakkale’yi sadece kendi ilimiz olarak değil Avrupa Birliği’ne giriş sürecinde kuzey Ege’nin bir ili olarak algılamak ve oradaki komşularımızla da ortak marka yaratma noktasında da çaba göstermemiz gerekmektedir. Sadece yurt içi çalışmalarıyla değil komşularımızla ve havzamızla bunun içine kuzey Ege girmektedir. Onlarla da gelişme çalışmaları
yapmak durumundayız. Nitekim ortak değerlerimiz var biliyorsunuz bağcılık
gibi deniz üstü su ürünleri gibi zeytin gibi ortak noktalarımız var. Ayrıca da
ortak kültürlere sahibiz dolayısıyla hem turizmin gelişmesiyle hem sanayinin gelişmesine yönelik olarak da komşularımızla bu tür iş birliği içerisinde
olmak durumundayız. Biz Çanakkale Belediyesi olarak bu noktada ortak
marka yaratılması için Avrupa Birliği fonlarından proje hazırlıyoruz ve şu
ana kadar 2 Yunan belediyesinden Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası da
bizim proje ortağımız olarak ortak marka noktasındaki projeyi sürdürmekteyiz. Umuyoruz 2006 yılındaki açılacak olan Türkiye fonlarından bu projeye
destek alabileceğiz. Çanakkale’nin doğasını tarihini değerlerini korurken
bütün bu değerleri tabi dünyanın hizmetine sunarak Çanakkale’yi geliştirmeyi hedeflemeliyiz.
Biz Çanakkale Belediyesi olarak sadece kent merkezinde değil il çapında öncü ve yönlendirici çalışmalarda her zaman destek olmaya gayret göstermekteyiz ve göstereceğiz. Zaten yeni yasamızda da belediyelerede artık
ekonomik gelişmeyle ilgili yetkiler ve sorumluluklar verilmiştir. Bu bakımdan
bu toplantının kentimizde düzenlenmesinde Çanakkale’nin gelişimine katkı
verecek olan bu toplantıyı düzenleyen başta Çanakkale Ticaret ve Sanayi
odamız ve bize değerli birikimlerini sunacak olan İ.A.V. başkan ve heyetine
ve tebliğ sunacak olan değerli konuklarımıza teşekkür ediyorum onlara başarılar diliyorum. Bana da söz hakkı verdiğiniz için teşekkür ediyorum. Saygılar sunuyorum.
________________
22
ÇANAKKALE MİLLETVEKİLİ
SAYIN MEHMET DANIŞ’IN KONUŞMASI
Sayın bakanım, sayın Valim, sayın Belediye başkanlarım ve bu toplantıyı tertip eden Ticaret Odası başkanım ve Yönetim kurulu üyeleri, Borsa başkanım, sayın basın değerli katılımcılar.
Bugün gerçekten Çanakkale’mizin ekonomik geleceği için önemli bir toplantıyı hep beraber yapıyoruz başlamış bulunuyoruz. Ben bu toplantının Çanakkale için bu seminerin Çanakkale için Çanakkale’nin ekonomik geleceği
için çok faydalı olacağını düşünüyorum ve toplantıların devam etmesi gerektiğini belki sayın başkanımızın konuşmasının başında da ifade buyurduğu gibi diğer bazı illerde olduğu gibi belki sektör sektör bu toplantıların devam etmesi gerektiğini düşünüyorum.
Çanakkale’miz yaklaşık 5000 yıllık geçmişi ile büyülü tarihi mekanları
bünyesinde barındıran coğrafi konumu itibariyle kilit bölgede yer alan önemli bir ekonomik kültür, tarih ve turizm kentidir. Taşıdığı önem dikkate alındığında Çanakkale’nin mevcut potansiyeli ve imkanların daha verimli hale getirilmesi çok önem arz etmektedir. İlimiz Türkiye’mizin 2.büyük boğazına sahiptir. Kıyı şeridi orman verisi ve doğal güzelliği dünyaya açılmayı bekleyen
turizm ve ticaret potansiyeli ile ilimiz patlamaya hazırdır. Bunun yanı sıra
ulaşım ve ihracat potansiyeli de arttırılmaya müsaittir.
Sektörler itibarıyla ele alındığında Çanakkale’de, tarım sektörünün payı
%25, sanayi sektörünün %22, ticaret ve ulaşım sektörünün payı da %14
olarak gözükmektedir. Tabi bu tablodan görüldüğü gibi Çanakkale’de belki
önde gelen sektör olarak tarım öne çıkmaktadır. %25.3’lük bir payla son yıllarda tarıma dayalı sanayi kolları gelişme göstermekte ve buna bağlı olarak
ekonomi de sanayinin payı artmaktadır. Tüm bunlar dikkate alındığında tarımsal sanayinin daha da geliştirilmesi ve ticaret potansiyelinin değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu anlamda Çanakkale’mizde benden önceki konuşmacıların ifade ettiği gibi gerek ürettiğimiz meyve sebzelerimizin veya tarımsal sanayiye konu olabilecek ürünlerimizin işlenebileceği yeterince sanayi
tesisinden yoksunuz. Bunun için ayrı bir çaba sarf etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Yine sayın oturum başkanımızın ifade ettiği gibi bir hububat örneğindeki gibi Çanakkale’de ısrarla belki bazı şeylerde ısrar etmemiz lazım
bunların başında da mesela zeytin ürününün olması gibi.
Üretim bölgelerinde sorun yaşamadık bundan sonraki yıllarda ciddi sorunlar yaşamaya hazırlıklı olmamız lazım. Çünkü buğdayı çevremizdeki, ülkemize yakın olan bölgelerde bizden çok daha ucuza üretebilen, yetiştirebi23
len ve bunları dünyaya bizim maliyetimizin yarı fiyatına satabilen rekabetçilerimizin olduğunu unutmamamız gerekir. Oysa zeytin ilimizde hemen hemen ilçelerimizin yarısından çoğunda yetiştirilebilen zaten var olan ve ekim
alanlarının hala boş olduğu bir ürün, bunu arttırabiliriz. Yerel ve genel kaynaklarla bunu destekleyebiliriz. Geçen yıl böyle bir çalışmamız oldu. Özel
dairemizin, sayın valimizin destekleri ile 60.000 zeytin fidanı zannediyorum
2-3 ilçemizde özellikle kar afetine maruz kalan ilçelerimize 60.000 zeytin fidanı %75-80 oranında süspanse edilerek çok düşük bir ücret karşılığında
dağıtıldı. Bu sene zannediyorum bu daha da arttırılacak, devam etmesi gerektiğini düşünüyorum.
Yine organize sanayi bölgemiz en son konulan bitim ödenekleriyle zannediyorum alt yapısı tamamlanmak üzere olduğunu düşünüyorum. Çanakkale sanayinin başta gelen problemleri arasında ulaşım olduğunu düşünüyorum ve buna bağlı olarak tabi ki deniz ulaşımı. Liman ulaşımla ilgili her
zaman kullandığımız birşey var. Çanakkale; İstanbul, Bursa, İzmir illerine
hemen hemen eşit mesafede bir il olarak gözüksede gerçekten ulaşımı sorunlu olan problemli olan bir il. Ürettiğini satamayan veya büyük illerden tüccarın alıcının veya müşterinin veya bizim müşterinin ayağına götürmekte sıkıntı yaşadığımız da bir gerçek. Ancak 58. ve 59. hükümetlerin özellikle
duble yol projesiyle ulaşımda biraz olsun nefes almaya başladığımızı düşünüyorum. Önümüzdeki 1-2 yıl içinde de bu sorunu ebedi olarak aşabileceğimizi düşünüyorum. Biliyorsunuz Bursa bağlantı yolumuz bu sene Çanakkale sınırının hemen hemen üçte ikisi duble yol çalışmaları devam etmekte
2006 yılında da duble yollar olarak asfaltlanacak. Gene İzmir yolumuz bizim
sınırımıza kadar geldi dayandı bizim tarafımızda bir sorun yaşıyoruz. Bir
idari dava var. Zeytinliklerin kesiliyor olmasından dolayı orada yolumuz ilerleyemiyor, ama oda elbet aşılacaktır. Yine İstanbul ulaşımımızda Koru Dağlarına kadar duble yol çalışması başlamış durumda dolayısı ile birkaç yıl
içinde ulaşım anlamında rahatlayabileceğimizi düşünüyorum. Yine deniz
ulaşımı, daha doğrusu Kepez Limanı konusunda da alt yapısı devlet tarafından bitirilmiş fakat üst yapısı ihale edilemez durumdaydı onunda ihalesini hepimiz biliyorsunuz 2003 yılında ihale edildi ve alan şirket zannediyorum
1 ay içerisinde üst yapısını bitirmiş olacak ve limanımız açılmış olacak. Limanın açılmasıyla Çanakkale’nin ticaretinin tarımının ve sanayisinin özelliklede turizminin yeni bir ivme kazanacağını düşünüyorum. Çanakkale’ye çok
büyük katkılarının olacağını düşünüyorum ve bu arada ulaşımdan bahsederken hava ulaşımından da bahsetmemiz gerekiyor. Bu anlamda şanssız
bir il olduğumuzu düşünüyorum. Çünkü en son devlet hava meydanları ve
DLA’yla yapmış olduğumuz görüşmelerde bizim hava alanımızın genişlemeye müsait olmadığı bu anlamda biraz sıkıntılı olduğu dolayısıyla yeni bir
arayış içine girmemiz gerektiği sonucu ortaya çıkıyor ki; bu da orta vade de
biraz daha fazla zaman alabilecek bir yatırım. Çünkü bizim hava alanımıza
24
en fazla acil 100 tipi denen uçaklar inebiliyor. Oysa turizm sektörü, en az
200-250-300 kişilik uçakların inip kalkabileceği hava alanlarına ihtiyaç duyuyor. Öyle zannediyorum ki Çanakkale’de sanayi, turizm, ticaret belli bir ivme kazandığında hava ulaşımı sorununu da hep beraber çözebiliriz.
Yine doğalgaz ilimizde hali hazırda büyük sanayi tesislerinde kullanılmakta, yaygınlaştırmaya ait alt yapı ve teşvikler olmasına rağmen 1-2 defa
iptal durumuyla karşılaşmıştık yine sayın başkanında ifade ettiği gibi EPDK
Başkanı yarın itibariyle Çanakkale’de ve bu konuyla ilgili kamoyunu aydınlatacak ve Çanakkale’de de çok kısa süre içerisinde doğalgaz lisans ihalesine çıkılacak ve Çanakkale’de doğalgazına kavuşacak. Sanayisiyle ve
kentleriyle daha temiz bir Çanakkale ve çevre ilçelerimizle beraber yine Çanakkale’de katı atıkların düzensiz depolanmasından kaynaklı sıkıntıların ortadan kaldırılabilmesi için Çevre ve Orman Bakanlığınca yürütülen katı atık
yönetim projesi de ilk 16 proje içerisinde 6’ya girmiş. Bununla ilgili çalışmalar belediye başkanlarımızın da içerisinde olduğu, valiliğimizin, özel idaremizin içerisinde bulunduğu bir heyetle devam etmektedir.
Yine Çanakkale’nin tabii doğası dedik, tarihi dedik, turistik özellikleri dedik. Bu anlamda sayın başkanımın da ifade ettiği gibi, içerisinde 3 tane Milli parkı barındıran bunun yanında Troya’yla, Asos’uyla, Kaz Dağları’yla ve
bu sene birazda en son yapılan kazıda birkaç buluntunun çıkmasıyla Kemer
Paryon, Aleksandra Troas ve bunun gibi henüz gündeme gelmeyen birçok
ören yerinede sahip. Aynı zamanda Çanakkale tabii ki turizm şu anda dünyada da olduğu gibi turizmde moda Türkiye’de de işte güneş, plaj ve deniz
turizmi olarak algılanmakta ve sektör yatırımcıları sektörün büyük aktörleri
daha çok bu turizme yönelmekte. Oysa Çanakkale gibi tarihiyle, doğasıyla
ve kültürel varlıklarıyla ciddi potansiyel yerler barındıranlar dünyada kendi
çabalarıyla yerel dinamikleriyle ve genel idarelerine destek vermesi nedeniyle artık bu tekeli kırdıklarını görebiliyoruz. Bizde bunu başarabiliriz, işin
gerçeği, bunu düşünüyorum. Çanakkale’de yaşayan herkes şuna şahit oluyor ki Gelibolu Tarihi Milli Parkında, şehitlikteki abidenin eksikliğinin giderilmesi, yeni anıtların yapılması, şehitliklerin tekrar ihya edilmesi, yolların ring
haline getirilmesi gibi çalışmalar Türkiye’de ciddi anlamda ses getirdi. Buraya gelen iş turizm anlamında gelen sayısını 1 yıl 2 yıl içerisinde 2 ye 3’e katladı ve biz bunun karşısında hazırlıksız yakalandık kent olarak ve yaşadığım bir olayı size aktarmak isterim. Belki çok spesifik bir örnek ama bence
25
önemli, geçen yıl işte yollarda böyle bir taraftan öğrenciler diğer taraftan ziyaretçiler bir taraftan geziyorlar bir de kaybolma korkusuyla. Çanakkale’nin
tarihteki adı çok büyük olduğu için gelenler genellikle böyle hep beraber
aman kayboluruz bu şehirde gibi. Belki bir psikolojiyle çok kalabalık hareket
ediyorlar. Esnafa selam verdim dedim ki işler nasıl, dedi ki görüyorsun işte
kuru kalabalık insanlar. Böyle işte geliyor geçiyor önemli olan müşterinin sizin ayağınıza gelmiş olması. Artık ondan sonra siz onlara ne pazarlarsınız
ne satarsınız suyun yanında simit de satabilir misiniz veya başka şeyler satabilir misiniz, pazarlayabilir misiniz bu biraz da bizim kabiliyetimize kalmış
diye düşünüyorum ve bu konuda turizm konusunda hem Çanakkale’de ki
yerel sektöre hem de bürokratlarımıza çok önemli görevler düştüğünü düşünüyorum. Çünkü Çanakkale gerçekten büyük bir marka, Troya büyük bir
marka sadece Türkiye’de değil dünyada emin olun. Nereye giderseniz gidin
Troya dediğinizde herkes biliyor herkes görmek istiyor işte en son bundan
2 yıl önce çekilen bir film zannediyorum 250 milyon dolar gibi rakama ulaştı. Dünyada ki görüşlerimlik öyle bir ekonomik potansiyel yarattı. Oysa Troya’ya sahip olan bizler bundan yeterince faydalanamıyoruz. Tabii bunun değişik sebepleri var, ama hep beraber tespit ettiğimiz ve teşhis ettiğimiz şey
doğru Troya müzesini Çanakkale’ye kazandırmamız lazım. Troya ören yerine çok güzel bir müze yapabilmemiz lazım ve ondan sonra dünyada ki Troya hazinelerini buraya isteyebilme şansımızın en azından elde edebilmemiz
lazım tabii turizmdeki potansiyelimizi bir türlü paket haline getiremeyişimiz,
asıl sıkıntımız biz Çanakkale’yi turizm paketi olarak tek bir paket olarak hala pazarlayamıyoruz. Gelen turistlere baktığınızda İstanbul tarafından gelip
yarım gün en fazla bir gün konaklayarak İzmir tarafına devam eden veya İzmir’den gelip tekrar geriye dönen turlar olduğunu görüyoruz, bu anlamda
belki yatak sayımız turistik tesislerimiz eksik olabilir. Bu konularda da yine
ciddi çalışmalar yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Turizmden bahsetmişken son birkaç toplantılarımızda, değişik vesilelerle yaptığımız toplantılarda
ben bunu dile getiriyorum. Sağlık turizmi özelliklede yaşlılar bakım merkezleri diye yeni bir sektör gelişiyor Türkiye’de önümüzdeki hafta Başbakanlık
Özürlüler Dairesi Başkanı Çanakkale’de olacak. 60 tane özürlüler sivil toplum örgütüyle bir toplantı yapacaklar. O toplantıya bende katılmayı arzu ediyordum fakat genel merkezden zannediyorum haftaya partinin kampı olacak gelemeyebilirim ama Çanakkalelilerin buraya ilgi göstermesi gerektiğini
düşünüyorum. Şu anlamda Avrupalı sosyal güvenlik kuruluşları yaşlılarına
Türkiye’de bakmak istiyorlar bunun için birkaç defa toplantıları yapıldı üst
düzeyde. Bizim Başbakanlık Özürlüler Dairesi başkanımız bu görüşmeleri
sürdürdü ve Çanakkale’de dahil 8 tane ili akreditif etti. Bunların içinde Çanakkale de var bunu sağlık turizmiyle birlikte düşündüğünüzde yeni bir sektör turizmin yanında sağlık turizmi ve yaşlılar bakım merkezleri. Ara eleman
kullanıyor 2 yaşlıya veya 2 özürlüye 1 kişi bakabiliyor. 100 kişi bakılıyorsa o
26
merkezde 50 kişilik bir istihdam sağlayabiliyor işte hem Çanakkale’nin doğasını kirletmeyelim derken ve daha sıcak baktığımız çevremize zarar vermeyecek ve yoğun iş gücünün kullanılabileceği bir sektör olarak görüyorum.
Bu konuda da ben Çanakkaleli yatırımcıların ve Çanakkale deki ilgili aktörlerin de dikkatini çekmek istiyorum.
Yine gümrük kapısı konusunda çalışmalarımız var. Kepez Limanında
muhakkak ki bir gümrükleme olacaktır. Bunun yanında özellikle Ayvacık,
Midilli Yunanistan bağlantımızın sağlanabileceği bandında bir sınır kapısı
planlanmaya çalışılıyor. Bunda Asos iskelesinde Anıtlar Kuruluyla sorunlar
yaşadık. Anıtlar Kurulu burasının uygun olmadığını işte buraya gemilerin
çok yoğun bir şekilde yanaşıp yolcu indirip bindiremeyeceğini ifade etti ve
bizde bunu aşamadık şimdi yeni bir yer Ayvacık Sokak ağzı bandında yer
tespit edildi ama orası da mera vasfından çıkarılması çalışmaları devam
ediyor. Türkiye’de maalesef Ankara’daki bürokrasiyi de aşmakta kolay değil. Belki biraz zaman alabilir. Ama bu konuda ki kararlılığımızda devam ediyor.
Yine Çanakkale’deki Türkiye TDİ işletmelerinin şehir hatlarının özelleşmesi gündemde bunla da yine sayın valimizin başkanlığında 9 belediyemiz
bir ortak girişim grubu oluşturdular ve buraya talip oldular. Bakanlar Kurulu
kararı ile şehir hatları işletmeleri de bu ortak girişime devredilecek ancak
başından beri söylediğim gibi bu ortak girişimin içerisine Çanakkaleli yatırımcılarında olması gerektiğini düşünüyorum. Bu da Çanakkale’de bu anlamda belki yeni bir ekonomik canlılık kazandıracak aynı zamanda da karşıyla olan bağlantımızı daha da rahatlatacak. İşte özel sektör mantığıyla
belki yığılmaları önleyebilecek bir gelişme olarak görüyorum. Ben bu toplantımızın ve bunun gibi toplantılarımızın Çanakkale’ye Çanakkale’mizin ekonomik geleceğine katkıda bulunacağını düşünüyorum. Belki katılımın biraz
daha genişletilmesi gerektiğini düşünüyorum. Özellikle tarım konusunda tarımdan çok fazla katılanın olmadığını düşünüyorum. Sayın oturum başkanımıza bana söz verdiği için teşekkür ediyorum bu çalışmamızın Çanakkale’nin bugününe ve geleceğine katkı sağlayacağını düşünüyorum. Teşekkür
ederim.
________________
27
28
ÇANAKKALE VALİSİ SÜLEYMAN KAMÇI’IN KONUŞMASI
Sayın bakanım, sayın milletvekilim, değerli çalışma arkadaşlarım, değerli konuklar, değerli bilim adamları aslında benden önceki değerli konuşmacılar özellikle sayın milletvekilimiz, belediye başkanımız, Çanakkale’de
ne varsa söylediler söylenecek çok söz kalmadı gibi. Ama Çanakkale’miz
önemli bir yer, sadece ülkemiz açısından değil dünya açısından da dünyanın bildiği önemli bir kent, o nedenle Çanakkale’mizi bu tür faaliyetlerle bu
tür seminerlerle tekrar gündeme getirmek bu gelişme aşamasında daha ileri götürebilme anlamında verilecek katkı önemlidir. Bu nedenle ben sözlerime başlarken bu semineri burada düzenleyen değerli Ticaret ve Sanayi
Odamıza yerini tahsis eden Borsamıza zaten Çanakkale’de güzel bir birlik
beraberlik var. Buraya katılımlarını veren İ.A.V.’ye ve yönetimine sunuş yapacak değerli hocalarımıza şimdiden teşekkür ediyorum.
İ.A.V. tarafından düzenlenen Çanakkale ilinin ekonomik gelişmesi konulu seminerin açılışı vesilesi ile hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. İlimiz 9737 km. Çevre alanı 464.975 nüfusu ile önemli göstergelerde Türkiye
nüfusunun üstündedir. Doğal güzellikleri, tarihi ve kültürel özelliklerinin yanı
sıra, gelişmişlik düzeyinin arttırılması için bugüne kadar yapılanlara kamu
özel hep birlikte yenilerini eklemek için çalışılmaktadır ve bu çalışmanın da
bir ürünüdür. Çalışmanın bir versiyonudur bu seminer de bugüne kadar tespit edilen hedeflerden. 18 Mart Üniversitesinin kurulmasından biraz önceye
gider isek çevre kirliliğine neden olmayan orta ölçekli sanayinin geliştirilmesi için, organize sanayi bölgelerinin tamamlanması rüzgar enerjisinden yararlanılması, termik santralinin gerçekleştirilmesi, doğalgazın sanayide kullanılması, yeni bir liman yapılarak ticaret hacminin arttırılması, tarihi ve kültürel potansiyelin değerlendirilmesi, Gelibolu yarımadası tarihi milli parkının
yeni bir planlama ve uygulama evresine getirilmesi hedeflerimizin önemli ölçüde gerçekleştirilmiştir ve bunlar devam etmektedir. Gelibolu milli parkıyla
ilgili sayın milletvekilimizde bazı şeyler söyledi. Doğrudur. Yani Çanakkale
bu kadar hızlı bir yoğun insan akınına, iç turizm özellikle öğrenci gruplarına
hazır değildik. Alt yapımızla hazır değildik. Boğaz geçişimizle hazır değildik.
İnşallah hep birlikte el birliğiyle bunu da belirli bir aşamaya getiriceğiz ama
bu bizi ümitsizliğe değil ümitlenmeye, memnuniyete sevketmeli. Zaten hepimiz öyleyiz. Çanakkale’ye bu kadar ilgi gösterilmesi bizi memnun ediyor
ama bir şeyi de gösteriyor alt yapı da herkes yapması gerekeni yavaş yavaş yapmalı, bunun üzerinde de kafa yormalıyız.
Belediye hizmetleri açısından, yol hizmetleri açısından, boğaz geçişi açısından, her şeyle bunu düşünmeliyiz. Çünkü buraya gelen insanlar Çanak29
kale’yi bir güzellik olarak kafalarında yorumluyorlar ama buraya gelen insanlar eğer 10 saat boğaz geçidinde bekler iseler geriye döndüklerinde Çanakkale’ye gitmekle ancak yorgunluk hissettiklerini, bir şeyler göremediklerini söyleyeceklerdir. Ne yapmalıyız o zaman yapmamız gereken boğaz geçişini hızlandırmalıyız. İşte bu özelleştirmeden sonra zannediyorum bunu
en azından %50 yarıya indireceğimizden eminiz. 9 belediyenin olduğu Çanakkale belediyemiz başta olmak üzere il özel idaresi ve 2 tane ilçe özel
idaresiyle 12 kişilik bir konsorsiyum kuracağız ve özel sektörü de almamız
mümkün olabilecek. Çünkü şu anda fiili olarak Çanakkale sınırlarında çalışan 2 tane özel sektör var. Bunlar yıllardır buraya hizmet ediyor. O insanlara hemen birlikte sizin işiniz bitti demek mümkün değil. Yani bu insani de olmaz ticari anlamda da etik olmaz. O arada belki Ticaret ve Sanayi Odamızı bu iş içerisine almak mümkün olabilir. Diyeceğim yani bu konuda Çanakkale olarak bir atılım içindeyiz. İnşallah bir hareketlilik getirecek ve boğaz
geçişini en az yarıya indirme imkanını elde edebileceğiz. Limanda tesislerde tamamlanmak üzeredir. Doğalgazı sanayide kullanımının yaygınlaştırılması ve ısınma amaçlı olarak kullanılmasının sağlanması, demir yolu bağlantısının yapılması, sulama alanlarının arttırılmasına bağlı olarak tarımsal
ürün çeşitlendirilmesi projeleri sürdürülmektedir. Avrupa Birliği katılım öncesi mali yardım fonlarından yararlanmasına yönelik proje üretim çalışmaları
da devam etmektedir. Anadolu’daki en eski uygarlıklar merkezlerinden olan
Troya, Asos ve Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı ile adalarımız önemli
turizm merkezlerimizdir. İlimiz kalkınmasında bacasız sanayi dediğimiz turizmi önemli bir sektör olarak değerlendiriyoruz. Bu konuda uluslararası tanıtım faaliyetlerine önem verilmektedir. Yatak kapasitesinin arttırılması, pansiyonculuğun geliştirilmesi, yat limanı yapılması, üniversitemizin de katkılarıyla turizme yönelik etkinliklerin yürütülmesi ve tarihe mal olmuş önemli kutlama ve anma faaliyetlerinin en üst seviyede gerçekleştirilmesi için önemli
adımlarda atılmıştır. Turizm bakanlığınca ilan edilmiş turizm bölge alanı ve
merkezlerindeki alt yapı çalışmalarına da önem verilmektedir.
Sürdürülebilir bir gelişme içinde alt yapısı tamamlanmış tarıma dayalı
sanayisi gelişmiş dünya mirası varlıklarını tarihi ve turistik değerlerini koruyan turizm üniversite ve barış merkezi olması yolunda hedeflenen projelerin gerçekleştirilmesi Çanakkale’nin sosyoekonomik olarak gelişmesini sağlayacaktır. Bu tanım aslında çok güzel bir tanım biliyormusunuz. Çanakkale’nin 25 yıl sonra 2005 yılında vizyonu ne olmalıdır diye devlet planlama
uzmanlarının katıldığı bir toplantı da ilimizin bürokratları, politikacıları, milletvekilleri, yerel yöneticileri, özel sektörü herkesin katıldığında bu tanım ortaya gelir. Belediye başkanımızın biraz önce daha uzun uzun tanımı tam
olarak anlattı bu o ege evlerinin kalkındırılmasıyla ilgili vakfın yaptığı toplantıdan sonra ilimizin 2005 yılından sonraki vizyonu hedefi ne olmalıdır. Biz
2005 yılında neyi hedefliyoruz neye göre çalışmalarımızı yapacağız. Bu ta30
nım içerisinde var. Bugün ilimizin sahip olduğu potansiyeli değerli bilim
adamlarımız ve katılımlarımızla irdeleyip önümüzdeki dönemde bu hedeflerin gerçekleştirilmesi adına yapılması önerilen sektörel olarak planlanması
gereken çalışmaların neler olduğu konusunda ilimizin ekonomik gelişmesine yön verecek konular burada ele alınacaktır. Bizlerde kamu ve özel sektör olarak bu düşünce ve önerileri kalkınmamızı hızlandırıp girişimlerimizi
yön verecek şekilde değerlendirip üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Türkiye ekonomisinin her alanda bilimsel toplantılar düzenleyen ve olumlu katkılar yapan İ.A.V.’nin ilimizde düzenlediği bu seminerden duyduğum memnuniyeti belirterek, başta İ.A.V. başkanı değerli bakanımız ve üyeleri olmak
üzere değerli bakanlık temsilcilerimize, Ticaret ve Sanayi Odamıza, akademisyenlere ve konuşmacılara teşekkür eder hepinize sevgi ve saygılar sunarım.
________________
31
32
ÇALIfiMA OTURUMU
Başkan
Tebliğci
1. Tebliğ
Tebliğci
2. Tebliğ
Tebliğci
3. Tebliğ
: İbrahim Halil ÇİFTÇİ
İ.A.V. Başkan Vekili
: Prof. Dr. Taner KUMUK
Çanakkale 18 Mart Üniv. Ziraat Fak.
Ekonomi Bölümü Başkanı
: Çanakkale İlinin Ekonomik
Gelişmesinde Tarım Sektörünün
Yeri ve Önemi
: Prof. Dr. Ahmet İNCEKARA
İstanbul Üniversitesi İktisat Fak.
Öğretim Üyesi
: Çanakkale İlinin Ekonomik
Gelişmesinde Sanayi ve Ticaretin
Yeri ve Önemi
: Prof. Dr. Mithat DİNÇER
İstanbul Üniversitesi
İktisat Fakültesi Dekanı
: Çanakkale İlinin Ekonomik
Gelişmesinde Turizm Sektörünün
Yeri ve Önemi
33
34
BAŞKAN: İBRAHİM HALİL ÇİFTÇİ
Sayın konuklar,
Seminerin tebliğ oturumuna geçmiş bulunuyoruz. Hepinizi saygılarımla
selamlıyorum.
Zamandan kazanmak için Başkan olarak konuşma hakkımı kullanmıyorum.
Bu bölüme ayrılan süreye göre her tebliğ sahibine 30-35 dakikalık süre
verebiliyoruz. Sayın tebliğ sahiplerine hatırlatmış olalım.
İlk söz, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi Ekonomi Bölümü Başkanı sayın Prof. Dr. Taner Kumuk'un olacak.
İkinci sırada Sanayi ve Ticaret konusunu işleyecek olan İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinden Sayın Prof. Dr. Ahmet İncekara var.
Sonuncu Tebliği, Turizm Sektörünün Yeri ve Önemini de İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Dekanı sayın Prof. Dr. Mithat Dinçer sunacak.
35
36
ÇANAKKALE İLİNİN EKONOMİK GELİŞMESİNDE
TARIM SEKTÖRÜNÜN YERİ VE ÖNEMİ
Prof. Dr. Taner KUMUK
Çanakkale 18 Mart Üniv. Ziraat Fak.
Ekonomi Bölümü Başkanı
Teşekkür ediyorum. Ben izninizle böyle sunmak istiyorum daha kolay
olacak diye düşünüyorum. Öncelikle bu toplantıyı düzenleyen sayın İktisadi Araştırmalar Vakfı başkanı ve yönetimine toplantıya destek veren tüm kuruluşlara akademisyenlere, bakanlığın değerli temsilcilerine, oda başkanlığımıza, bütün misafirlere öğrencilerimize hepinize hoş geldiniz diyorum.
Saygılar sunuyorum.
Konumuz Çanakkale İlimizin Ekonomik Gelişmesinde Tarım Sektörünün
Yeri ve Önemi zaten açılış konuşmalarında bütün konuşmacılarımız aşağı
yukarı değindiler tarımın önemine Çanakkale ilinin için tabi Çanakkale ili için
bu durum böyle oldu gibi Türkiye genelinde de durum aslında çok farklı değil. O nedenle ben konuşmamı birazda zamandan tasarruf etmek için istatistiklerden kısa bir sunum yapmak istiyorum size. 1900-2003 yılı itibari ile sosyoekonomik gelişmişlik sırası açısından Çanakkale ilinin performansını görüyorsunuz. Evet ışıkları biraz daha karartırsak daha net gözükecek demografi istihdam eğitim göstergeleri, tarım göstergelerini görüyorsunuz. Aşağı
yukarı açılış konuşmasındaki konuşmacıların söyledikleri gibi birçok alanda
Çanakkale il bazında iyi durumda gözüküyor. Bunlar içerisinde de tarım oldukça ön planda gözüküyor. Yine şurada diğerlerinin üzerinde çok fazla durmayayım. Tarım göstergeleri itibariyle kırsal nüfus başına tarımsal üretim değeri 2000 yılı itibariyle 1739 YTL. Çanakkale’de Marmara’da 1187 Türkiye
1124 ve Türkiye 81 il içerisinde 11. sırada Çanakkale yine tarımsal üretimin
değerinin Türkiye içerisindeki payı itibariyle % 1.2’lik bir paya sahip ki bu da
oldukça önemli ………. sırada olması da bunu bir kanıtı. Yine devam edecek
olursak mali göstergeler açısından gayri safi yurt içi hasıla içindeki payı binde 81 yirmi yedinci sırada Çanakkale tek başına gayri safi yurt içi hasıla bakımından 12. sırada ve kırsal nüfus başına tarımsal kredi kullanılması açısın37
dan biraz ortalarda 33. sırada bu da tarımsal kredi kullanımına karşı bir sempati olmadığını bize gösteriyor. Bu istatistikler ancak genel olarak biraz önce
söylediğim gibi Çanakkale il olarak 81 il içerisinden birçok gösterge bakımından oldukça iyi bir konumda. Şimdi tarımsal yapı ve üretime baktığımızda
974.000 hektar bir yüz ölçümüne sahip. Çanakkale ili bunların işlenilebilir durumda olan arazi miktarı 334.000 hektar yaklaşık ve tüm arazinin % 34’üne
tekabûl ediyor. Grafik olarak da burada görüyorsunuz. Yine kullanım şekline
baktığımız zaman büyük bir kısmı yani % 82’si tarla arazisi nadas daire olmak üzere 275.000 hektar civarında bir kullanım söz konusu daha sonra %
5 ile sebze meyve % 2 bağ % 2 yaklaşık zeytin de % 8 civarında bir alan kaplıyor. İşletme büyüklükleri açısından baktığımız zaman Türkiye ortalamasında çok farklılık göstermiyor. Çanakkale ili 3 grupta kabaca topladığımız zaman küçük orta büyük olarak işletme büyüklükleri 0-50 dekar arasında ve en
çok işletmenin bu alanda olduğunu görüyoruz 45.000 yani % 71-% 72’lik bir
oranda küçük işletmeler Türkiye genelinde olduğu gibi Çanakkale’de de hakim durumdalar. Orta ve büyük işletmelerin oranı gittikçe düşüyor. Özellikle
büyük işletme olarak adlandırdığımız yani 200 dekardan büyük olarak olan
işletmelerin oranı tüm oran içerisinde sadece
% 3.5 civarında yine sulanabilir arazilere baktığımız zaman ki sulu tarım oldukça önemli bizim açımızdan 120.000 hektar civarında bir sulanabilir arazimiz var ve bu sulanabilir
arazinin %41’i ancak sulanabilmektedir. Yani sulanabilme şansı olduğu halde yalnız % 41-42’sini kullanmaktayız. Dolayısıyla bu şeyi de devlet sulaması ve halk sulaması olarak da oranları burada yine görüyorsunuz. Yine üretim çeşitliliği açısından Çanakkale oldukça zengin ………… ürünleri üretimine baktığımız zaman tablo çizelgede gördüğünüz gibi buğdaydan başlayaraktan aşağı yukarı tüm tarla ürünlerinin ekiliş alanlarına sahip Çanakkale
sebze yine benzer şekilde çok geniş bir üretim yelpazesi söz konusu başta
domates olmak üzere biberden hıyardan karnı bahara kadar her türlü üretim
söz konusu yine hepinizin bildiği gibi meyvecilik açısından oldukça büyük bir
öneme sahip. Çanakkale ve orada da oldukça geniş bir çeşitlilik söz konusu
ama tabi başta elma olmak üzere kayısı kiraz şeftali ve diğerleri arkasından
geliyor. Ama bu 3 kalem oldukça önemli ilimiz açısından hayvansal üretime
baktığımız zaman oda tarımsal üretim içerisinde önemli bir yer tutuyor. Özellikle bazı ilçelerde yoğunlaşmak üzere büyük baş hayvancılık yani süt ve besi sığırcılığı ve tabi bütün ilçelerde hemen hemen küçükbaş hayvan yetiştiriciliği oldukça yaygın durumda özellikle bunlar içerisinde Biga ilçemiz süt sığırcılığı açısından oldukça büyük bir öneme haiz. Süt üretiminin önemli bir
kısmını bu ilçemiz gerçekleştiriyor. Hayvansal üretimin miktarına baktığımız
zaman toplam süt üretimi 249 tonla oldukça önemli bir miktar et üretimi 1842
ton ve diğerlerini görüyorsunuz. Aynı şekilde su ürünleri üretimi de oldukça
önemli bir kalem. Çanakkale için balık üretimi, deniz tatlı su ve kültür balıkçılığı üretimi ve diğer kabukça ve yumuşakçalar oldukça büyük bir ekonomik
38
öneme haiz üretimler olarak karşımıza çıkıyor. Üretim değerlerine baktığınız
zaman 2004 fiyatlarıyla tarım il müdürlüğünün yapmış olduğu hesaplamalara göre örneğin inek sütü açısından baktığınızda 134 milyon YTL. şeklinde
bir rakam karşımıza çıkıyor. Koyun sütü ve diğerleri bu şekilde sıralamak
mümkün bu da çizelgenin devamı toplamda su ürünleriyle beraber 732 milyar bir tarımsal üretim değeri karşımıza çıkıyor. Tarım makinaları açısından
ülkemizi incelediğimiz zaman karşımıza çıkan durum çizelge de görülüyor.
Oldukça geniş bir makine parkı söz konusu aşağı yukarı tarımda kullanılan
her türlü alet makine ilimizde görmeniz mümkün. Evet bu genel istatistikleri
biraz kusura bakmayın hızlıca geçtim çünkü gerçekten zamanı çok ekonomik kullanmak durumundayız. Teknoloji tabi çok iyi ama bazen insanın başına dert de oluyor. Evet kusura bakmayın şimdi bu temel istatistikleri verdikten sonra esas tabi söylemek istediğimiz vurgu yapmak istediğimiz noktalara gelmek istiyorum. Genelde Türkiye için bu söyleyeceklerim geçerli tabi
özellikle Çanakkale için de geçerli 3 ana noktada çok yoğunlaşmamız gerektiğini düşünüyorum. Bizim tarım sektörü olarak bunlardan birincisi yapısal ve
hukuksal düzenlemeler, ikincisi kırsal kesimde örgütlenme ve üçüncüsü de
tarıma dayalı sanayi konusunu ayrı ayrı irdelemek istiyorum. 1. si Türk tarımının gerçekten yapısal çok ciddi sorunları var bunları çok değişik platformlarda hep tartışıyoruz. Bu yapısal sorunları aşmamız gerekiyor bunların en
önemlisi bana göre bizim tarımcılar olarak zaten en ciddi sıkıntı çektiğimiz
alanlardan bir tanesi hatta özellikle tarım ekonomistleri olarak bu sıkıntıyı çok
çekiyoruz. Tarımsal işletmeyi bir tanımlamamız gerekiyor yani biraz önceki
açılışta konuşmacılardan bazıları işte köylü, çiftçi gibi bir takım ayrımlar yaptılar. Evet baktığınız zaman doğrudur. Yani orda çiftçiden kastedilen zannediyorum veyahut ben öyle algılıyorum. İşletmeci olarak düşünülüyor orada
çiftçi o nedenle bizim tarımsal işletmeyi tanımlayarak bunun dışında kalanlar
ile yani bunlara biz ekonomistler olarak dezavantajlı gruplar veya kaynakları
kıt işletmeler kırsal fakir olarak değişik adlandırıyoruz. Bunlar için ayrı politikalar üretmeliyiz önde gelen bir koşul olarak karşımıza çıkıyor. Aksi takdirde
bunların hepsini aynı kefeye koyar ve onlar için tek bir uygulama yapmaya
politika uygulaması yapmaya çalıştığımız takdirde işin içinden çıkılmaz noktalara ulaşıyorsunuz. Çünkü birisi için yaptığınız güzel bir uygulama size göre güzel bir uygulama diğer gruba zarar verebiliyor veyahutta diğer gruba aktardığınız kaynaklar işletme kavramına girebilecek olabilen işletmecilerin
üretim kaynaklarını ortan kaldırıyor veyahutta azaltıyor.
39
İkinci nokta alt yapı çok ciddi bir problem kırsal kesimde bu konuda tüm
kuruluşların tüm iktidarların çok ciddi çaba sarf etmesi gerekiyor. Yani Türkiye de artık kırla kent arasındaki farkın ortadan yavaş yavaş kaldırılması
gerekiyor. Aksi takdirde bu yapılamadığı taktirde batı ülkelerinde olduğu gibi gelişmiş ülkelerde olduğu gibi tabi bu birebir olması mümkün değildir.
Ona yaklaştırmak gerekir. Kırdan kente olan göçün önlenmeniz mümkün
değildir. Dünyada bunun örneği de yoktur.
Bir diğer nokta hukuksal düzenler açısından tarım topraklarının tarım dışı kullanımını önleyecek yasaların çok şiddetle çok hızlı bir şekilde meclisten çıkartılması gereklidir. Eğer bu şekilde devam edecek olursa eminim ki
birkaç kuşak sonra gelecek olanlar bizim torunlarımız bizi lanetleyecekler.
Bugün Türkiye’de birçok ova kayboldu. İzmir Ege Üniversitesinden geldim
buraya, Bornova ovası vardı. İzmir de hem de müthiş bir ovaydı. Fakülte
üniversitenin binaları yapılırken temelleri kazmak için makineler geldi kazıyorlar 15 metre aşağı indi makineler alüvya topraklar bunların üzerine binalar dikildi. Birçok ovalar böyle, gerçi örnekler okadar çokki. Bütün mandalina bahçeleri gitti. Dağ taş ev yaptılar. İşin kötü tarafı bunlardan geri dönüşü
yok. Yani yarın öbür gün ne olacak biz bu evleri yıkarız tekrar orayı tarım
arazisi yaparız. Hayır yapamazsın. Bunun geri dönüşü yok. Onun için bu
sorunun çözülmesi gerekiyor. Bir diğer nokta miras hukukunda gerekli düzenlemeleri mutlaka yapmak, tarım topraklarının parçalanması önlenmesi
kaçınılmazdır ülkemiz açısından. Arkadaşlar zaten son yıllarda ekonomik
nedenlerle bu iş bu ölçüde çözülmeye başlandığını görüyoruz. Batı kesimlerinde en azından yani artık insanlar 20 dönüm, 30 dönüm, 40 dönüm, 50
dönüm toprakları ailesini geçimini sağlayamadığı için zorunlu olarak o toprağa ya kardeşine ya amcasının çocuğuna veriyor kendisi başka bir yere gidiyor oradan kazanılan paradan biraz pay alıyor. Bu şekilde bir gelişme var
ama bunu miras hukukunda mutlaka bir düzenleme yapılması gerekiyor.
Bunu yapan ülkeler var mı? Var. Örnekleri de çok İngiltere, Almanya, Fransa başta olmak üzere birçok ülkede bunun örneklerini görebilirsiniz.
Bir diğer nokta kırsal kesimde örgütlenme benim üzerinde vurgu yapmak
istediğim yine değinildi. Gerçekten arkadaşlar çiftçi örgütlenmesi çok önemli üzerinde çok önemle durmamız geren bir konu tarım doğası gereği tarımdaki işletmelerin sermaye yapılarının zayıf olması tarımın doğası gereği dolayısı ile istisnaları bırakıyorum bir tarafa genel olarak konuşuyorum. Bu nedenle bu insanları bir çatı altında örgütlemeden dünya ülkeleriyle rekabet
edebilme şansları katiyetle yok. Bırakın bizim gibi gelişmekte olan ülkeleri
gelişmiş ülkelerde bile bugün durum böyledir. Bu katiyen yanlış anlaşılmasın
biraz sonra geleceğim oraya özel sektörün müteşebbisin tarım sektörüne girmemesi anlamında söylemiyorum. Özel sektör girsin. Girmesi de şarttır kaçınılmazdır. Özel sektör zaten son yıllarda özellikle 2000’den bu tarafa çok
40
ciddi şekilde yatırımlar yapılmaya başlandı özel sektör tarafından özellikle
hayvancılık alanında yani tarımdaki bu dağınıklık da zaten bir noktaya ulaşamayacağımızı artık herkes görmeye başladı. Biz bunu tarımcılar olarak
yıllardan beri bağırıyoruz ama kimseye anlatamadık. Ne zaman ki Avrupa
Birliği bak karşımıza dayattı. Tarım sektörü mevzuatını binlerce sayfalık mevzuat buna uyum sağlamanız gerekir diyerekten o zaman takke düştü kel gözüktü herkes tarımı konuşmaya başladı. Gerçekten de Türkiye tarımı çözmeden tarım sektörünü çözmeden Avrupa Birliğine girmesi kabul edilmesi olası değil. Peki bu nasıl çözülecek 2 faktör var. Bir çiftçiler tek başına bu işleri
yapamayacaklarına göre çiftçi örgütleri kooperatif olabilir. Bakın özellikle isim
vermedim. Hatta çiftçileri birleştirerek çiftçilerin kuracağı şirketlerde buna dahildir. Yani çiftçilerin ortak olacağı anonim şirketler, limited şirketler şekli ne
olursa olsun buna dahil olmak üzere kooperatifler, birlikler, dernekler şeklinde bu arkadaşların örgütlenip güçlerini birleştirmesi lazım. Bu yapılmadığı
takdirde hepiniz çok iyi biliyorsunuz. Bu özellikle günümüzde ki enerji darboğazı çiftçilerimizin canına okudu zaten okumaya da devam edecek. Yani konuşuluyor bilmiyorum gerçekleşir mi? İnşallah olmaz ham petrollerin 100
$’lara falan gideceği tahmin ediliyor. Eğer bu rakamlara falan ulaşılırsa zaten
herhalde bir dünya savaşı nedeni olur diye düşünüyorum yani o rakamlar bunun önüne geçebilmek için yine gelişmiş olan ülkeler çok ciddi tedbirler almaya başladılar. Örneğin bitkilerden elde edilen biyoeterolle çalışan traktör
motorları yapmaya başladılar üretmeye başladılar. Başta Amerika Birleşik
Devletleri olmak üzere ki serbest kapitalist sistemin en yoğun olarak uygulandığı ülkelerden bir tanesi. Çanakkale’ye baktığımız zaman sayısal olarak
evet Çanakkale yine örgütlenme açısından Türkiye’de ki birçok ilden önde
durumda iyi durumda ancak etkin değiller çok etkili değiller. Bazı birkaç alan
dışındaki onlarda hayvancılık ve ……….. bitkileri üretimiyle sınırlı genellikle
çalışmaları onun dışındaki alanlarda hiç mi faaliyetleri yok çünkü güçleri yok
bunun da dışında ne yapacaklarını da bilmiyorlar. Ciddi sorunlardan bir tanesi şimdi bakın burada bazı rakamlar var. Bunları çok özet olarak verdim. Kooperatiflerin payları örneğin Avrupa Birliğine katılmak için uğraşıyoruz bu
topluluğa ürünlerin işlenmesi ve pazarlanması alanında son derece etkili olduklarınızı ………. bu rakamlar gösteriyor. Örneğin hayvan yeminde %16 %67 tamamen çiftçi örgütleri ……….. yani çiftçi örgütleri tarafından üretiliyor
çiftçi örgütleri tarafından satın alınıyor çiftçi örgütleri tarafından satılıyor
ürünler gübrede 15-70 tohumda 60-83 ilaçta 60-67 ve makinada 23-52 oranında. Türkiye’de aslında çok da sağlıklı istatistikler yok elimizde ama rakamları görüyorsunuz. Son derece düşük olduğunu bu oraların yine üretim
işleme ve pazarlama aşamalarında çiftçi örgütlerinin yine Avrupa Birliği’nde
çok etkin olduğunu görüyoruz. Domuz etinde %91’lere sığırda 73’lere tavukta 70 sütte özellikle kuzey Avrupa’ya doğru çıktığımız zaman %100 tamamı
çiftçi örgütlerinin elinde. Danimarka da tamamı çiftçi örgütlerinin elinde. Yine
41
benzer rakamları burada süt, zeytinyağı, şarap ve meyve sebze işlenmiş
ürünler olarak verdim. Bakın bu da çok enteresan bir örnek biraz önce bahsettim. Bio petrol bu da son günlerde üzerinde çok düşünmemiz gereken çok
tartışmamız gereken konulardan bir tanesi arkadaşlar, tarımsal ürünlerden
elde edilen bir yakıt türü ve çok ciddi olarak motorlarda kullanılmaya başlandı bu dünyada mısırdan, arpadan ve altını çizerek söylüyorum bizde kaldırmayı yok etmeyi istedikleri şeker pancarından üretiliyor. Çok büyük miktarlarda bakın yine Amerika Birleşik Devletlerinde özellikle okulların servis araçlarında %20 bio dizel kullanımı zorunlu hale getirildi ve 2004 yılında 83.3 milyon varil bio dizel üreterekten ham petrol ithalatı bütçesinde 1.5 milyar dolar
tasarruf sağladığını literatür bize bildiriyor ABD’nin. Dünyanın en önemli petrol ithalatçılarından bir tanesi yine bakın burada altını çizerekten söyledim.
Serbest piyasa ekonomisinin en vahşi uygulandığı ülkelerin başında gelen
ABD’de bio petrol üretimi yapan şirketlerin %44’ü ile inşa edilen yeni tesislerin %80’i çiftçi örgütleri veya ortaklık kuruluşlarına aittir ve toplam üretim kapasitesinin %40 yine bu çiftçi kuruluşları veya organizasyonları tarafından
kontrol edilmektedir. Yani böyle bir dünya var karşımızda ABD bir tarafta Avrupa Birliği bir tarafta diğer bazı başka ortaklıklar bir tarafta bunlarla küreselleşen bu ekonomi içerisinde rekabet etmek zorundasınız. Başka çaremiz
yok. Yani ya yok olacaksınız öleceksiniz ya bağımlı hale geleceksiniz yahut
ta mücadele ve rekabet edeceksiniz. Rekabet etmenin birinci koşullarından
bir tanesi bu yerine getiremediğimiz takdirde bu şansı yakalayamayacağız.
Evet buradaki örgütleri görüyorsunuz yine Çanakkale ilinden bir çizelge kooperatif ilçeler itibariyle kooperatif sayıları ve kooperatifleşme oranı dediğim
gibi Türkiye de oldukça önde bir konumda Çanakkale ama çok etkili değiller
maalesef. Uygulanan bazı projeleri aldım buraya kooperatifler tarafından biraz öncede vurguladım. Genellikle süt sığıcılığı ve yem üretimine yönelik bazı projeler dışında çok aktif değiller. Bakın buda bir güzel örnek, bu kadar az
etkinlikle bile bu kooperatiflerin devreye yani bu projelerin devreye girmesiyle birlikte Çanakkale ili yem bitkileri üretiminde %41 bir artış söz konusu. Son
4 yıl içerisinde sadece bu kadarcık çalışmayla bile arkadaşlar bir diğer üzerinde vurgu yapmak istediğim konu çok söylendi tarıma dayalı sanayi Türkiye arkadaşlar yapısı itibariyle geçmişi itibariyle bu görüntüsünü daha uzun
yıllar değiştirmeyecektir. Yani tarımsal yapı bunu gerektiriyor Türkiye’de zaten bana göre de değişmesi gerekmiyor çok fazlada bu yapıyı iyileştirerekten korumamız bizim için çok önemli ancak burada çok önemli bir nokta var.
Bizim belli alanlarda özellikle sebze ve meyve üretiminde Avrupa Birliği ortalamalarına çokta bir farkımız yok üretim açısından. Yani üretim açısından
çok fazla bir sıkıntımız yok. Sıkıntımız nerede ürettiğimizi değerlendiremiyoruz. Neden değerlendiremiyoruz? Tabi makro şeyler var noktalar var üretim
planlaması yapamıyoruz bu ülkede tarımda çok zor. Bu yapısal bozukluk içerisinde üretim planlamasını gerçekleştirmek çok güç olduğu için yapamadık
42
bu güne kadar hal böyle olunca üretim planlaması yapılamayan bir ülkede
her sene gazetelerden basından televizyondan hepiniz izliyorsunuz. Tonlarca meyve sebze tarlada bırakılıyor. Tonlarca meyve sebze hayvanların önüne atılıyor yenmesi için hatta bazen traji komik olaylar ortaya çıkıyor zorunluluktan Gaziantep Ziraat Odası Başkanı çıkıyor Allah aşkına gelin biberleri
alın diyorlar tarlada kaldı. Yani toplama maliyetine bile karşılamıyor. Fiyat pazardaki fiyat peki burada yapılacak olan nedir? Aklın yolu bir yani bu ürünleri mutlaka bir prosesten geçirilmesi gerekiyor. Bir işlemden geçirilmesi gerekiyor. Bize ne kazandırıyor bu tarıma dayalı sanayi niçin çok önemli arkadaşlar tarım ürünlerinin muhafazası çok zor. Canlı yaşayan yani şeftali kopardığınız zaman olay bitmiyor. Düdüklü tencereyi fabrikada imal edip kutuya sardığınız zaman anda işlem bitiyor. Ama şeftalinin durumu aynı değil. Elmada
durum aynı değil. Bunları uzun süre salkıyabilmeniz için çok ciddi yatırımlar
yapmanız gerekiyor. Soğuk hava depoları yapmanız gerekiyor. Büyük paralar büyük enerji harcamaları gerektiriyor. Halbuki bunları çok değişik şekillerde ısıl işlem uygulayaraktan, kurutaraktan başka yöntemlerle bunları bir prosesten geçirip ambalajlayıp çok uzun sürelerle saklamak ve bu şekliyle özellikle dışarıya satmak yani ihraç etmek sansı çok daha yüksek tarımsal ürünleri bakın burada bir örnek verdim hep söyleniyor. Ben de çok seviyorum.
Ezine peynirimiz var. Türkiye’de bir marka herkes biliyor evet doğru hadi gelin Ezine peynirini Avrupa’ya satın bakalım. Satamazsınız! Neden? Bir defa
standart yok. Yani açtığınız bir tenekeyle öbür teneke katiyen birbirini tutmaz.
Tutturamazsınız. Çünkü o standart da yapılmıyor üretim. Üretim nerede yapılıyor küçük işletmelerde küçük sermayelerle yani günün koşullarına uygun
teknolojilerle o sermayeye uygun teknolojilerle üretiliyor. O nedenle sağlayamıyorsunuz starilazyonu ikincisi o daha da büyük bir problem hijyen o yüzden Avrupa Birliği ne bugün Türkiye hayvansal ürünlerde balık dışında hiçbir şey satamıyoruz. Balık dışında hiçbir şey satamıyoruz. Şimdi tarıma dayalı sanayi konusunda tabi yine gündeme özel sektörle birlikte bana göre aynı Avrupa, Fransa, Almanya, İngiltere örneklerinde olduğu gibi çiftçi örgütlerinin mutlaka önünün açılması gerekiyor. Gerekli yasal düzenlemeler yapılaraktan ve bunlara çok ciddi teşvikler vererekten tarımsal sanayiye yönlendirilmesi gerekiyor. Çünkü özel sektöre baktığımız zaman belli başlı şirketleri
bir kenara olacak olursanız şu ana kadar özel sektörün sadece bu işte adlarını da yazdım buraya Süper, hiper, gros marketleri olarak adlandırılan daha
çok tarladan gelen ürünü tüketiciye alıp satmak şeklindeki faaliyetlere yatırım yapmayı tercih ediyorlar. Çünkü orada kar marjı çok yüksek ama öbür tarafta ileride kendileri de hatta bugünlerde yaşamaya başladılar. Mağazalarına gelen malın kalitesini güvence altına alamıyorlar. Çok ciddi sıkıntıları var.
Şimdi buradan bazı örnekler aldım Çanakkale’den. Liste çok uzun bakın çok
sayıda tarıma dayalı sanayi adı altın geçiyor ama rakamlara bakacak olursanız son derece küçük işletmeler bunlar ve kapasite büyük olanlarda da ciddi
43
kapasite kullanım problemleri var. Çünkü hammadde problemleri var. Fakat
Çanakkale’ye baktığınız da ağırlıklı olarak peynir, süt, yoğurt bakın örnekler
hep peynir peynir peynir peynir diye gidiyor. Onun dışında tarımsal potansiyeli çok yüksek olmasına rağmen bir konserve sanayi bir meyve suyu sanayi ilimizde maalesef yok. Bunlara yatırım yapılmamış yani çok az sayıda örnekler var. Evet bakın rakamlar hep ortada evet ancak biraz öncede değindim özel sektöründe aynı çiftçi örgütleri gibi tarıma dayalı sanayiye son yıllarda son dönemlerde ilgisinin arttığının görülmesi sevinçliyiz o açıdan da
ben konuşmamı şu şekilde sonlandırmak istiyorum. Eğer tarım işletmesini
gerçek bir işletme olarak tanımlamadan ve görmeden kırsal kesim ile tarım
işletmeleri için farklı politikalar geliştirmeden çiftçi örgütlenmesini teşvik etmeden ve bu örgütlerin tanımı üretimden ürünü tüketicinin sofrasına ulaştırıncaya kadar bütün sürece dahil etmeden çiftçi örgütlerinin ve özel sektörün
tarıma ve tarımsal yatırım yapmalarını sağlayacak her türlü teşviki sağlamadan gerekli yasal düzenlemeleri yapmadan önce çiftçinin sonra tarımın son
olarak Türkiye’nin kalkınması istenen düzeyde olmayacaktır. Diye konuşmamı bitirmek istiyorum.
Beni sabırla dinlediğiniz için hepinize teşekkür ediyorum. Değerli vaktinizi ayırdığınız ve yine sayın Vakfa, Vakıf Başkanına, Yönetimine tekrar teşekkür ediyorum saygılar sunuyorum.
TARIMSAL YAPI ve ÜRET‹M
anakkale ilinin y z l m toplam 973.700 hektar olup,
da l m a a da g sterilmi tir.
Toprak Varl›¤› ve Da¤›l›m›
Alan› (Hektar)
lenebilir Arazi
333.573
ay r-Mer a Arazisi
49.291
Orman ve Fundal k Arazi
525.580
Yerle im Alanlar ve
Tar ma Elveri siz Arazi
65.256
TOPLAM
973.700
Pay› (%)
34,26
5,06
53,98
6,70
100,00
lenebilir Arazi
ay r-Mer a Arazisi
Orman ve Fundal k Arazi
Yerle im Alanlar ve
Tar ma Elveri siz Arazi
44
‹fllenebilir arazinin ürün ve kullanma da¤›l›m› flöyledir
‹fllenebilir Arazi Da¤›l›m›
Alan› (Hektar)
Pay› (%)
Yerle
Alanlar
ve
Tar
ma im
Elveri
siz Arazi
Tar ma Elveri siz Arazi
‹fllenebilir arazinin ürün ve kullanma da¤›l›m› flöyledir
‹fllenebilir arazinin ürün ve kullanma da¤›l›m› flöyledir
‹fllenebilir Arazi Da¤›l›m›
Alan› (Hektar)
‹fllenebilir
Arazi Da¤›l›m›
Alan›
(Hektar)
Tarla
Arazisi
(Nadas Dahil)
275.007
Tarla Arazisi
275.007
Sebze
Arazisi (Nadas Dahil)
18.949
Sebze
Arazisi
18.949
Meyve Arazisi
6.718
Meyve
Arazisi
6.718
Ba Arazisi
6.383
Ba
Arazisi
6.383
Zeytin Arazisi
26,516
Zeytin Arazisi
26,516
TOPLAM
333.573
TOPLAM
333.573
Pay› (%)
Pay›
(%)
82,44
82,44
5,68
5,68
2,01
2,01
1,91
1,91
7,96
7,96
100,00
100,00
Tarla Arazisi (Nadas Dahil)
Tarla Arazisi (Nadas Dahil)
Sebze Arazisi
Sebze Arazisi
Meyve Arazisi
Meyve Arazisi
Ba Arazisi
Ba Arazisi
Zeytin Arazisi
Zeytin Arazisi
Tar›msal ‹flletme Büyüklükleri
Tar›msal ‹flletme Büyüklükleri
‹flletmenin ‹flletmenin
‹flletmenin
‹flletmenin
Durumu
Büyüklü¤ü
Durumu
Büyüklü¤ü
(Da.)
(Da.)
K
k Aile 0-50
K
k Aile 0-50
Orta Aile 51-200
Orta Aile 51-200
B y k Aile 200 den
B y k Aile 200 den
B y k
B y k
TOPLAM
TOPLAM
Çiftçi
Tüm
Toplam
Çiftçi
Tüm
Toplam
Aile
‹flletmeye
Araziye
Aile
‹flletmeye
Say›s›
Oran› (%) Araziye
%’si
Say›s›
Oran› (%) %’si
45.878
71,7
34,7
45.878
71,7
34,7
15.956
24,9
40,0
15.956
24,9
40,0
2.166
2.166
64.000
64.000
3,4
3,4
25,3
25,3
Bir ‹flletmeye
Bir Düflen
‹flletmeye
Düflen
Arazi
(Da.)
Arazi (Da.)
25,6
25,6
84,6
84,6
394,6
394,6
K
k Aile
K
k Aile
Orta Aile
Orta Aile
B y k Aile
B y k Aile
letmesi
letmesi
letmesi
letmesi
letmesi
letmesi
45
ÇANAKKALE ‹L‹ GEL‹fiM‹fiL‹K PERFORMANSI
ÇANAKKALE
‹L‹ GEL‹fiM‹fiL‹K
(Sosyo-Ekonomik
Geliflmifllik
S›ralamas›PERFORMANSI
2003 Y›l› 81 ‹l ‹çeris
‹fllenebilir
‹fllenebilir Arazinin
Arazinin Sulama
Sulama Durumu
Durumu
ar olup,
olup,
ar
limizde 120.600
limizde
120.600 hektar
hektar
arazinin 50.511
arazinin
50.511 hektar
hektar
kalan 70.089
70.089 hektar
kalan
hektar (%
(%
kullan lmaktad
lmaktad r.
kullan
r.
Sulama Türü
Türü
Sulama
Devlet Sulamas
Sulamas
Devlet
Halk Sulamas
Sulamas
Halk
TOPLAM
TOPLAM
SS
sulanabilir
sulanabilir arazi
arazi mevcuttur.
mevcuttur. Sulan
Sulan
(%
(% 41,88)
41,88) sulanmaktad
sulanmaktad r.
r. Bunun
Bunun dd
58.12)
58.12) tar
tar mm alan
alan ise
ise kuru
kuru artl
artl
Alan›
Alan› (Ha.)
(Ha.)
14.245
14.245
Pay›
Pay›(%)
(%)
28.20
28.20
36.266
36.266
50.511
50.511
71.80
71.80
100,00
100,00
i
Devlet
Devlet Sulamas
Sulamas
Arazi
Arazi
Halk Sulamas
Halk Sulamas
ve
e
Arazi
razi
s Dahil)
s Dahil)
46
TAR
Zeytin ve Z.Ya
Tar.Sa.K.
Zeytinya
TAR
Zeytin ve Z.Ya
Tar.Sa.K.
Zeytinya
Tar msal Kalk nma KooperatifiZeytinya
Tar msal Kalk nma KooperatifiZeytinya
Ali ERBAY
Zeytinya
Ali
ERBAY
Zeytinya
Alaaddin — Mustafa SERKAYA Zeytinya
Alaaddin
—
Mustafa
SERKAYA
Zeytinya
Ahmet VEZ RO LU
Zeytinya
Ahmet
VEZ
RO
LU
Zeytinya
erafettin KAVAS
Zeytinya
erafettin
Zeytinya
brahim KAYAKAVAS
Zeytinya
brahim
KAYA
Zeytinya
Yahya BOZYEL
Zeytinya
Yahya
Zeytinya
Adnan BOZYEL
ZT RK
Zeytinya
Adnan
ZT
RK
Zeytinya
Tar msal Kalk nma KooperatifiZeytinya
Tar
msal
Kalk
nma
Kooperatifi
Zeytinya
nallar
Zeytinya
nallar
Zeytinya
Dedeo
ullar
Zeytinya
Dedeo
Zeytinya
Ahmet ullar
BAYRAK
Zeytinya
Ahmet
BAYRAK
Zeytinya
Mehmet TOSUN
Zeytinya
Mehmet
TOSUN
Zeytinya
G lt rk
Zeytinya
GAlaaddin
lt rk SOYUAK
Zeytinya
Zeytinya
Alaaddin
Zeytinya
Nuri ZERSOYUAK
Zeytinya
Nuri
ZER
Zeytinya
L tf KA IK I (Ka k o ullar
Zeytinya
)
LNecati
tf KA
IK N
I (Ka k o ullar
Zeytinya
)
SEZG
Zeytinya
Necati
SEZGTEK
N N
Zeytinya
erafettin
Zeytinya
erafettin
N
Zeytinya
Ahmet
Erg nTEK
AKARSU
Zeytinya
Ahmet
Erg
n
AKARSU
Zeytinya
Sabri AKDEN Z
Zeytinya
Sabri AKDEN Z
Zeytinya
C.Kebir / EZ NE
C.Kebir / EZ NE
Akk y / EZ NE
Akk y / EZ NE
Akk y / EZ NE
Akk
y / EZ NE
Akk y / EZ NE
Akk
EZ NE
NE
Akk yy // EZ
Akk
y
/
EZ
NE
Akk y / EZ NE
Akk
y
/
EZ
Geyikli / EZNENE
Geyikli // EZ
EZ NE
NE
Geyikli
Geyikli // EZ
EZ NE
NE
Geyikli
Geyikli
/
EZ
NE
G.Bay r / EZ NE
G.Bay
r
/
EZ
NE
G.Bay r / EZ NE
G.Bay rr // EZ
EZ NE
NE
G.Bay
G.Bay rr // EZ
EZ NE
NE
G.Bay
G.Bay
r
/
EZ
NE
Kemall / EZ NE
Kemall
/
EZ
NE
G ll ce / EZ NE
G ll ce // EZ
EZ NE
NE
Kemall
Kemall // EZ
EZ NE
NE
Kemall
Kemall
/
EZ
Mecidiye / EZ NE
NE
Mecidiye // EZ
EZ NE
NE
Mecidiye
Mecidiye // EZ
EZ NE
NE
Mecidiye
Mecidiye
EZ NE
NE
Pazark
y // EZ
Pazark
y
/
EZ
Tavakl / EZ NENE
Tavakl / EZ NE
smail ZCAN
ZCAN
Bsmail
lent SAPMAZ
Tavakl / EZ NE
Tavakl
EZ NE
NE
Ta
tepe // EZ
Zeytinya
Zeytinya
Zeytinya
S
S
tmesi
mesi
tmesi
erafettin TEK N
Ahmet Erg n AKARSU
Sabri AKDEN Z
Zeytinya
Zeytinya
Zeytinya
Mecidiye / EZ NE
Pazark y / EZ NE
Tavakl / EZ NE
smail ZCAN
Zeytinya
B lent SAPMAZ
Zeytinya
D ndarlar
Zeytinya
H seyin
L
Zeytinya
Ezine Un San. Tic. Ltd. ti.Un
pek Un Fabrikas
Un
Bayrak Un Ton
Un
Dedeo lu G da Ltd. ti.
Mand ra
Ali ZT RK
Mand ra
eng ren San. Tic. Ltd. ti.Mand ra
aml ca G da San. Tic. Ltd. Mand
ti. ra
smail ZCAN
Zeytinya
B lent SAPMAZ
Zeytinya
D ndarlar
Zeytinya
H seyin
L
Zeytinya
Ezine Un San. Tic. Ltd. ti.Un
pek Un Fabrikas
Un
Bayrak Un Ton
Un
Dedeo lu G da Ltd. ti.
Mand ra
Ali ZT RK
Mand ra
eng ren San. Tic. Ltd. ti.Mand ra
aml ca G da San. Tic. Ltd. Mand
ti. ra
Tavakl / EZ NE
Ta tepe / EZ NE
Ta tepe / EZ NE
Ta tepe / EZ NE
Bal kl / EZ NE
Esentepe / EZ NE
G.Bay r / EZ NE
G.Bay r / EZ NE
G.Bay r / EZ NE
G.Bay r / EZ NE
Erenler / EZ NE
Tavakl / EZ NE
Ta tepe / EZ NE
Ta tepe / EZ NE
Ta tepe / EZ NE
Bal kl / EZ NE
Esentepe / EZ NE
G.Bay r / EZ NE
G.Bay r / EZ NE
G.Bay r / EZ NE
G.Bay r / EZ NE
Erenler / EZ NE
S
B‹TK‹SEL ÜRET‹M B‹TK‹SEL ÜRET‹M
ORMANSI
Tarla Ürünleri Üretimi
Y›l› 81 ‹l ‹çerisinde)
S›ra No Ürünün Ad›
Ekilen Alan (Ha.) Üretim (Ton) Verim (Kg./Ha.)
1
Bu day
107.160
343.314
3.204
ALE MARMARA
TÜRK‹YE
SIRA 25.362
2
Arpa
67.765
2.672
tur.
Sulanabilir
Bunun d
nda
3
Yulaf
9.178
19.856
2.163
kuru artlarda
4
eltik
2.259
17.322
7.668
1
37,04
5
Bakla 100
(Kuru) 27 2.404
4.486
1.866
6
Nohut
3.565
5.064
1.420
7
Kuru Fasulye
2.006
3.476
1.733
2
2,657
12
8
T t 1,837
n
200
200
1.000
9
eker Pancar
250
17.000
68.000
10
Pamuk
3.660
4.877
1.333
7
102
33 2.145
11
Susam 138
1.403
654
12
Ay i e i
25.065
42.106
1.680
13
So an (Kuru)
855
13.880
16.234
4
5,342
23
14
Sar 2,249
msak (Kuru)
91
585
6.429
15
Patates
191
2.931
15.346
16
M s r (dane)
1.905
12.876
6.759
1
10,476
3,967
21 1.287
17
Yonca
12.047
9.361
18
Fi
4.506
12.691
2.861
19
Tritikale
4.070
12.050
2.961
20
avdar
351
688
1.960
SEBZE ÜRET‹M‹
NE
S›ra No
Ürünün Ad›
47
Ekilen Alan (Ha.) Üretim (Ton) Verim (Kg./Ha.)
T
T
T
T
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
NE
18
19
19
20
20
S›ra No
S›ra No
1
1
2
2
3
3
4
4
5
5
6
6
7
7
8
8
9
9
10
10
11
11
12
12
13
13
14
14
15
15
16
16
17
17
18
18
19
19
Fi
Tritikale
Tritikale
avdar
avdar
4.506
4.070
4.070
351
351
12.691
12.050
12.050
688
688
2.861
2.961
2.961
1.960
1.960
SEBZE ÜRET‹M‹
SEBZE ÜRET‹M‹
Ürünün Ad›
Ekilen Alan (Ha.) Üretim (Ton) Verim (Kg./Ha.)
Ürünün Ad›
Ekilen Alan (Ha.) Üretim (Ton) Verim (Kg./Ha.)
Domates
10.102
448.050
44.352
Domates
10.102
448.050
44.352
Dolmal k Biber
171
2.337
13.666
Dolmal k Biber
171
2.337
13.666
Sivri Biber
289
4.111
14.224
Sivri Biber
289
4.111
14.224
Sal al k Biber
1.910
50.110
26.236
Sal al k Biber
1.910
50.110
26.236
H yar
442
9.418
21.308
H yar
442
9.418
21.308
Patl can
369
6.116
16.575
Patl can
369
6.116
16.575
Sak z Kaba
96
1.417
14.760
Sak z Kaba
96
1.417
14.760
Taze Fasulye
537
4.466
8.317
Taze Fasulye
537
4.466
8.317
Taze Bakla
154
920
5.974
Taze Bakla
154
920
5.974
Taze Bezelye
183
1.071
5.852
Taze Bezelye
183
1.071
5.852
Taze B r lce
74
412
5.568
Taze B r lce
74
412
5.568
Kavun
820
16.275
19.848
Kavun
820
16.275
19.848
Karpuz
1.423
35.895
25.225
Karpuz
1.423
35.895
25.225
Lahana
206
5.437
26.393
Lahana
206
5.437
26.393
Ispanak
275
2.256
8.204
Ispanak
275
2.256
8.204
P rasa
155
3.366
21.716
P rasa
155
3.366
21.716
Taze So an
125
1.795
14.360
Taze So an
125
1.795
14.360
Marul
142
1.532
10.789
Marul
142
1.532
10.789
Karnabahar
104
2.195
21.106
Karnabahar
104
2.195
21.106
MEYVE ÜRET‹M‹
MEYVE ÜRET‹M‹
S›ra No
S›ra No
1
1
2
2
3
3
4
4
5
5
6
6
7
7
8
8
9
9
10
10
11
11
12
12
13
13
14
14
48
Ürünün Ad›
Ürünün Ad›
Elma
Elma
Kay s
Kay s
Kiraz
Kiraz
eftali
eftali
Ba
Ba
Antep F st
Antep F st
Vi ne
Vi ne
Ceviz
Ceviz
Badem
Badem
F nd k
F nd k
Zeytin
Zeytin
Kivi
Kivi
Armut
Armut
Erik
Erik
Ekilen Alan (Ha.) Üretim (Ton) Verim (Kg./Ha.)
Ekilen Alan (Ha.) Üretim (Ton) Verim (Kg./Ha.)
3.199
75.901
133
3.199
75.901
133
242
1.545
19
242
1.545
19
616
2.698
20
616
2.698
20
2.238
39.882
46
2.238
39.882
46
6.381
43.076
6.750 (Kg/Ha)
6.381
43.076
6.750 (Kg/Ha)
71
150
0,5
71
150
0,5
22
185
16
22
185
16
129
1.233
33
129
1.233
33
36
2.095
16
36
2.095
16
30
21
2 (Kg/Ocak)
30
21
2 (Kg/Ocak)
26.515
149.503
36
26.515
149.503
36
2,3
7,5
6,5
2,3
7,5
6,5
31
4.315
21
31
4.315
21
21
2.855
20
21
2.855
20
T
T
T
T
))
))
HAYVANSAL
HAYVANSAL ÜRET‹M
ÜRET‹M
Cinsi
Cinsi
BB yy kk ba
ba
KK
kk ba
ba
Hayvanc›l›k
Hayvanc›l›k‹flletmeleri
‹flletmeleri
Çiftçi
Aile
‹flletmedeki
Çiftçi Aile
‹flletmedekiOrtalama
Ortalama
Say›s›
Hayvan
Say›s›
HayvanSay›s›
Say›s›
19.520
55 -- 66
19.520
8.984
70
8.984
70
Hayvan
HayvanVarl›¤›
Varl›¤›
Toplam
ToplamKüyükbafl
KüyükbaflHayvan
Hayvan
A-S
rr
A-S
a)K
a)K lt
lt rr rk
rk
b)Melez
b)Melez rk
rk
c)Yerli
c)Yerli rk
rk
B-Di
erleri
B-Di erleri
Toplam
ToplamKüçükbafl
KüçükbaflHayvan
Hayvan
A-Koyun
A-Koyun
B-Ke
B-Ke ii
Toplam
Kümes
hayvan
Toplam Kümes hayvan
Toplam
ToplamKovan
Kovansay›s›
say›s›
120.921
120.921Adet
Adet
105.124
105.124 Adet
Adet
66.291
Adet
66.291 Adet
27.982
27.982 Adet
Adet
10.851
10.851 Adet
Adet
10.729
Adet
10.729 Adet
557.303
557.303Adet
Adet
372.513
372.513 Adet
Adet
184.790
184.790 Adet
Adet
2.572.591
2.572.591Adet
Adet
45.605
45.605Adet
Adet
HAYVANSAL
HAYVANSAL ÜRÜN
ÜRÜN ÜRET‹M‹
ÜRET‹M‹
rr nn
Toplam
Toplam ss tt retimi
retimi
Toplam
et
retimi
Toplam et retimi
Toplam
retimi
Toplam yy n-yapa
n-yapa
retimi
Toplam
deri
retimi
Toplam deri retimi
Toplam
Toplam
Toplam
Toplam
yumurta
yumurta retimi
retimi
bal
bal retimi
retimi
retim
retim
249.471
249.471 Ton
Ton
1.842
1.842 Ton
Ton
390
Ton
390 Ton
194
194 Ton
Ton
39.787.275
39.787.275 Adet
Adet
785
785 Ton
Ton
SU
SU ÜRÜNLER‹
ÜRÜNLER‹ ÜRET‹M‹
ÜRET‹M‹
rr nn
Bal
Bal kk retimi
retimi (Deniz)
(Deniz)
Bal
k
retimi
(Tatl
Bal k retimi (Tatl su)
su)
KK lt
lt rr bal
bal
Kabuklu
Kabuklu ve
ve
kk ll
retimi
retimi
yumu
ak
a
yumu ak a retimi
retimi
retim
retim
22.323
22.323 Ton
Ton
25
25
365
365
Ton
Ton
Ton
Ton
3.625
3.625 Ton
Ton
49
ÇANAKKALE
ÇANAKKALE‹L‹
‹L‹GEL‹fiM‹fiL‹K
GEL‹fiM‹fiL‹KPERFORMANSI
PERFORMANSI
(Sosyo-Ekonomik Geliflmifllik S›ralamas› 2003 Y›l› 81 ‹l ‹çeris
DİĞER BİLGİLER
KAYIT ALTINDAKİ HAYVAN SAYISI:
2002 yılı sonu itibarı ile 21.756 işletmede 126.370 büyükbaş hayvan ilimizde kayıt altına alınmıştır.
İLİMİZDE YAPILAN SUNİ TOHUMLAMA ÇALIŞMALARI:
İlimizde 1997 yılında toplam 21.097 adet büyükbaş hayvan tohumlanmış olup,28.724 adet sperma kullanılmıştır. Tohumlama çalışmalarının tamamı İl Müdürlüğümüz tarafından yapılmıştır.
1998 yılında 21.263 adet İl Müdürlüğü ,792 adet özel sektör olmak
üzere toplam 22.055 adet suni tohumlama yapılmıştır. Bu tohumlamalar için toplam 31.494 adet sperma kullanılmıştır.
1999 yılında toplam 22.003 adet suni tohumlama yapılmış olup,
bunun 21.012 adeti İl Müdürlüğü, 991 adeti özel sektör tarafından
yapılmıştır. Kullanılan sperma sayısı ise 31.756 adettir.
2000 yılında ilimizde yapılan 22.917 adet suni tohumlamanın
15.260 adeti İl Müdürlüğü , 7.657 adeti özel sektör tarafından yapılmış olup toplam 28.945 adet sperma kullanılmıştır. 01.06.2000
tarihinden itibaren ilimizde suni tohumlama hizmetleri tamamen
özelleşmiştir.
2001 yılında özel sektör tarafından 20.427 adet suni tohumlama
yapılmış olup, 24.183 adet sperma kullanılmıştır.
2002 yılında 31 eylül tarihine kadar özel sektör tarafından 16.537
adet suni tohumlama yapılmış olup, 20.161 adet sperma kullanılmıştır.
50
İLİMİZİN BESİ KAPASİTESİ VE MEZBAHA SAYISI:
İlimizde toplam 24.698 adet erkek büyükbaş hayvan bulunmaktadır.2000 yılında yapılan besi teşviklerinde 911 işletmede toplam
7.168 adet besi hayvanı tesbit edilmiştir.
İlimizde 8 adet ruhsatlı, 10 adet ruhsatsız (faaliyeti durdurulan 7 +
ruhsatlandırma işlemleri devan eden 3 ) olmak üzere toplam 18
adet mezbaha mevcuttur.
İLDEKİ İÇ SU ÜRÜNLERİ ÜRETİM KAPASİTESİ:
İlimizde, kurulu kapasitesi 180 Ton/Yıl olan 8 adet İç Su Ürünleri
(Alabalık) üretim tesisi mevcut olup, üretime devam etmektedir.
Ayrıca ilimizde küçük aile tipi İç Su Ürünleri yetiştiriciliği yapan 6
adet tesis olup bunların dört adeti alabalık, 2 adeti sazan işletmesidir. Bu tesislerin toplam 28-30 tonluk üretimleri mevcuttur.
İLİN MERA POTANSİYELİ, TESPİT, TAHDİT YAPILAN ALAN,
ISLAH YAPILAN ALAN:
4342 Sayılı Mera Kanunu Uygulamalarında,İlimiz Mera Komisyonuna bağlı olarak çalışan l2 adet teknik ekip oluşturularak mera
tespit çalışmaları tamamlanmıştır. Bu çalışmalar sonucunda tespit
edilen toplam 16.290 hektar meranın,14.968 hektarının aplikasyon
ve harita yapım işleri ihale edilmiş olup,ölçüm çalışmaları devam
etmektedir. Ayrıca 1.321 hektar mera aplikasyon ve harita yapım
işlemleri için ihaleye çıkarılma aşamasındadır.
51
a)
52
l
h z
al
anlar n
b y k.
al
anlar n
al
anlar n
7,29
retim de erini
na tar msal
T rkiye i indeki pay
¥ Tar msal
¥ K r. n fus ba
Tar›m Göstergeleri
2000
%
retim de
2000
eri
milyon TL.
1,62
1,739
7,07
7,15
9.19
56,01
3,28
¥ niver. bitirenlerin okul bitirenlere
2000oran%
%
%
%
ki i
%0,
46,36
464,975
ÇANAKKALE
89,51
2000
2000
2000
2000
2000
1990-2000
%
ki i
B‹R‹M
%
¥ Okur-yazar n fus oran
E¤itim göstergeleri
toplam istihdama oran
¥ Ticarette
toplam istihdama oran
¥ Sanayide
toplam istihdama oran
¥ Tar mda
‹stihdam
¥ Hane halk
¥ N fus art
2000
2000
¥ Toplam N fus
YILI
¥ ehirle me
Demografi
• DE⁄‹fiKEN
3.625 Ton
365 Ton
16,13
1,187
9,95
92,40
14,28
25,67
25,33
3,85
26,69
79.07
17,365,022
MARMARA
ÇANAKKALE ‹L‹ GEL‹fiM‹fiL‹K PERFORMANSI
(Sosyo-Ekonomik Geliflmifllik S›ralamas› 2003 Y›l› 81 ‹l ‹çerisinde)
retimi
retimi
Kabuklu ve yumu ak a
K lt r bal k
100
1,124
8,42
87,30
9,67
13,35
48,38
4,50
18,28
64.90
67,803,927
TÜRK‹YE
19
11
23
20
26
27
57
81
55
65
43
SIRA
53
na
Miktar
¥ Fert ba
miktar
¥ Fert ba
na
na ithalat
na ihracat
Tar msal kredi
¥ K rsal n fus ba
GSY H
¥ Fert ba
B y k Aile
letmesi
letmesi
letmesi
%
B‹R‹M
1995-2000 ABD $
1995-2000 ABD $
2000 milyon TL.
1,081
844
87
2,172
0,81
ÇANAKKALE
2000 milyon TL.
2000
YILI
10,476
5,342
102
2,657
37,04
MARMARA
ÇANAKKALE ‹L‹ GEL‹fiM‹fiL‹K PERFORMANSI
(Sosyo-Ekonomik Geliflmifllik S›ralamas› 2003 Y›l› 81 ‹l ‹çerisinde)
GSY H i indeki Pay
¥ Mali G stergeler
DE⁄‹fiKEN
k Aile
Orta Aile
K
3,967
2,249
138
1,837
100
TÜRK‹YE
21
23
33
12
27
SIRA
H seyin
L
Zeyti
Ezine Un San. Tic. Ltd. ti.Un
pek Un Fabrikas
Un
Bayrak Un Ton
Un
Dedeo lu G da Ltd. ti.
Mand
Ali ZT RK
Mand
eng ren San. Tic. Ltd. ti.Mand
aml ca G da San. Tic. Ltd. Mand
ti.
54
55
56
ÇANAKKALE EKONOMİSİNİN GELİŞMESİNDE
SANAYİ VE TİCARETİN YERİ-ÖNEMİ
Prof. Dr. Ahmet İNCEKARA
İ.Ü. İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi
İktisadi Araştırmalar Vakfı, Türkiye’de ekonomik alanda karşılaşılan sorunlar üzerine, bilimsel seminerler düzenleyerek, çözüm katkısı sağlamaktadır. 1960’lı yılların başından günümüze dek süren bu çalışmalar, Vakıf
bünyesinde, değerli bir profesyonel birikimi de meydana getirmiştir.
Seminer konuları arasına, on beş yıl önce, vilayet ve/veya bölge kalkınmasına dönük talepler de katılmıştır. İlk kez Kastamonu ve Ordu illeri için
yapılan çalışmalar, bugün 40’a yakın, farklı bölgesel/yerel nitelikleri haiz ilimizde gerçekleştirilmiş bulunmaktadır.
Kentsel kalkınma seminerleri, kimi zaman valilikler, belediyeler tarafından kimi zaman da sanayi ve ticaret odaları, işadamı dernekleri ya da çeşitli vakıf kuruluşları gibi sivil toplum kesimi unsurlarınca talep edilmiştir. Ancak, ağırlığı merkezi ve yerel kamu idarecilerinde olduğunu vurgulamak gerekmektedir. Bu durum, ekonomik gelişmede yerel talepleri karşılamaya liderlik/önderlik etme sorumluluklarının bir gereği olarak yansımaktadır.
Yapılan çalışmaları, yöneticilerin elinde, başarılı bir belge olarak bulunmakta; mevcut durumun, hedef alınan bir gelişmiş sosyo/ekonomik yapıya
dönüştürülmesi çalışmalarında kaynak olarak kullanılmaktadır.
Çanakkale ilinin Ekonomik Gelişmesi Semineri, bu konuda ilde yapılan
çalışmalardan sadece biridir. Çalışmaların bundan sonra da sürmesi tabiidir. Bu bildiride, sanayi ve ticaret kesimlerinin Çanakkale ekonomisine katkılarının arttırılması üzerine analizler yapılacaktır.
57
58
L
GEL
M
L K
PERFORMANSI
Y›ll›k Ortalama Nüfus Art›fl H›z› 1990-2000
Nüfus Yo¤unlu¤u
Do¤urganl›k H›z›
Ortalama Hanehalk› Büyüklü¤ü
3
4
5
6
Tar›m ‹flkolunda Çal›flanlar›n
Toplam ‹stihdama Oran›
Sanayi ‹flkolunda Çal›flanlar›n
Toplam ‹stihdama Oran›
Ticaret ‹flkolunda Çal›flanlar›n
Toplam ‹stihdama Oran›
Mali Kurumlar ‹flkolunda
Çal›flanlar›n Toplam ‹st. Oran›
Ücretti Çal›flanlar›n Toplam
7
8
9
10
11
‹ST‹HDAM GÖSTERGELER‹
fiehirleflme Oran›
2
2000
2000
2000
2000
2000
2000
2000
2000
Toplam Nüfus
2000
YIL
1
DEMOGRAF‹K GÖSTERGELER
DE⁄‹fiKEN
Yüzde
Yüzde
Yüzde
Yüzde
Kifli
Çocuk Say›s›
Kifli/Km2
Binde
Yüzde
Kifli
BiRiM
1,73
7,15
9,19
56,01
3,28
1,68
46,81
7,29
46,30
484,975
ÇANAKKALE
5,39
14,28
25,67
25,33
3,85
1,91
241
26,69
79,07
17.385.027
MARMARA
BÖLGESi
3,11
9,67
13,35
48,38
4,50
2,53
88
18,20
64,90
67.803.927
TÜRKiYE
27
26
27
57
81
80
59
55
65
43
SIRA (81
‹l içinde)
Sosyo-Ekonomik Geli mi lik S ralamas (2003) (81 l i inde)......................................................................... 24
ANAKKALE
39
38
37
36
35
34
33
32
31
30
59
2000
2000
12 Ücretti Çal›flan Kad›nlar›n
Toplam ‹stihdama Oran›
13 ‹flverenlerin Toplam
‹stihdama Oran›
Yüzde
2000
2000
15 Okur-Yazar Kad›n Nüfusun
Toplam Kad›n Nüfusuna Oran›
16 Üniversite Bitirenlerin
Okul Bitirenlere Oran›
20 Bebek Ölümü Oran›
2000
2000-2001
19 Meslek Liseleri
Okullaflma Oran›
SA⁄LIK GÖSTERGELER‹
Yüzde
2000-2001
18 Liseler Okullaflma Oran›
Binde
Yüzde
Yüzde
2000-2001
17 ‹lkö¤retim Okullaflma Oran›
Yüzde
Yüzde
Yüzde
Yüzde
Yüzde
Yüzde
14 Okur-Yazar Nüfus Oran›
E⁄‹T‹M GÖSTERGELER‹
2000
2000
11 Ücretti Çal›flanlar›n Toplam
‹stihdama Oran›
Çal›flanlar›n Toplam ‹st. Oran›
34,00
27,17
41,74
103,41
7,07
84,93
89,51
1,59
6,68
37,56
1,73
39,36
29,39
41,06
115,65
9,95
88,14
92,40
4,29
Î4,68
62,23
5,39
43,00
20,49
36,92
98,01
8,42
80,62
87,30
2,61
8,81
43,52
3,11
73
22
20
25
23
16
20
33
20
25
27
48
47
46
45
44
43
42
41
40
39
38
60
2000
2000
2000
22 Onbin Kifliye Düflen
Difl Hekimi Say›s›
23 Onbin Kifliye Düflen
Eczane Say›s›
24 Onbin Kifliye Düflen
Hastane Yata¤› Say›s›
2000
2000
2000
2000
2000
25 Organize Sanayi
Bölgesi Parsel Say›s›
26 Küçük Sanayi Sitesi
‹flyeri Say›s›
27 ‹malat Sanayi
‹flyeri Say›s›
28 ‹malat Sanayi Y›ll›k
Çal›flanlar Ortalama Say›s›
29 ‹malat Sanayi Kurulu Güç
Kapasite Miktar›
SANAY‹ GÖSTERGELER‹
2000
2000
21 Otuzbin Kifliye Düflen
Hekim Say›s›
20 Bebek Ölümü Oran›
Beygir Gücü
Kifli
Adet
Adet
Parsel
Hastane Yata¤›
Adet
Kifli
Kifli
Binde
125.926
5.125
29
756
149
20
3
2
9
34,00
5.466.414
585.679
5.808
12.708
3. 425
28
4
4
16
39,36
13.478.078
1.130.488
11.118
81.302
28.726
23
3
2
13
43,00
26
37
45
43
33
29
12
14
38
73
58
57
56
55
54
53
52
51
50
49
7
6
7
7
1
0
9
5
5
3
1
e)
24
61
2000
31 Fert Bafl›na ‹malat Sanayi
Katma De¤eri
2000
33 Tar›msal Üretim De¤erinin
Türkiye ‹çindeki Pay›
2000
35 Borulu Su Tesisat› Bulunan
Daire Oran›
2000
2000
2000
36 Gayri Safi Yurt ‹çi Has›la
‹çindeki Pay›
37 Fert Bafl›na Gayri Safi
Yurt içi Has›la
38 Banka fiube Say›s›
MAL‹ GÖSTERGELER
2000
34 Daire Say›s›
‹NfiAAT GÖSTERGELER‹
2000
32 K›rsal Nüfus Bafl›na
Tar›msal Üretim De¤eri
TARIM GÖSTERGELER‹
2000
30 Fert Bafl›na ‹malat Sanayi
Elektrik Tüketimi
Adet
Milyon TL.
Yüzde
Yüzde
Adet
Yüzde
Milyon TL.
Milyon TL.
Kws
67
2.172
0,81
97
112.887
1,62
1.739
447
1.045
3.080
2.557
37,04
93
5.520.091
18,13
1.187
756
872
77,88
1.837
100,00
97
I6.235.830
100,00
1.124
350
550
24
12
27
27
36
19
11
15
12
3
2
1995-2000
48 Fert Bafl›na Teflvik
Belgeli Yat›r›m Tutar›
2000
46 Fert Bafl›na Gelir Ve
Kurumlar Vergisi Miktar›
0
5
1995-2000
2000
45 Fert Bafl›na
Genel Bütçe Gelirleri
47 Fert Bafl›na Kamu
Yat›r›mlar› Miktar›
2000
44 Fert Bafl›na
Belediye Giderleri
6
3
2000
43 Fert Bafl›na S›nai, Ticari
Ve Turizm Kredileri Miktar›
0
2000
2000
2000
2000
2000
41 Toplam Banka Kredileri
‹çindeki Pay›
40 Toplam Banka Mevduat›
‹çindeki Pay›
39 Fert Bafl›na Banka Mevduat›
38 Banka fiube Say›s›
42 K›rsal Nüfus Bafl›na
Tar›msal Kredi Miktar›
3
0
5
7
62
Milyon TL.
Milyon TL.
Milyon TL.
Milyon TL.
Mîîyon TL
Milyon TL.
Milyon TL.
Yüzde
Yüzde
Milyon TL.
Adet
2.577
322
74
143
59
127
87
0,27
0,31
418
67
4.772
277
366
1.148
121
859
102
51,20
52,26
1.918
3.080
2.668
248
165
464
82
392
138
100,00
100,00
939
77,88
23
17
20
26
31
21
33
32
29
25
24
6
7
5
3
3
9
2
4
8
3
63
2000
2000
52 Yeterli ‹çme Suyu
Götürülen Nüfus Oran›
53 TCK Asfalt Yol Oran›
Adet
Yüzde
2000
2000
2000
2000
55 Onbin Kifliye Düflen
Motorlu Kara Tafl›t› Say›s›
56 Fert Bafl›na Elektrik
Tüketim Miktar›
57 Fert Bafl›na Telefon
Kontür De¤eri
58 Yeflil Kartl› Kifli Oran›
Mws
Adet
2000
Adet
Yüzde
Yüzde
54 Onbin Kifliye Düflen Özel
Otomobil Say›s›
D‹⁄ER GÖSTERGELER
2000
51 K›rsal Yerleflmelerde
Asfalt Yol Oran›
Yüzde
8
1.752
2
1.262
643
95,81
95,32
68,80
6
3.045
2
1.234
876
95,99
91,39
74,82
15
1.852
1
1.056
652
91,28
84,98
45,23
72
14
11
17
19
36
21
27
21
3.967
10.476
1.081
ABD Dolar›
1995-2000
50 Fert Bas›na ‹thalat Miktar›
ALTYAPI GÖSTERGELER‹
23
2.249
5.342
23
844
2.668
ABD Dolar›
4.772
1995-2000
2.577
49 Fert Bafl›na ‹hracat Miktar›
Milyon TL.
1995-2000
Belgeli Yat›r›m Tutar›
I - ÇANAKKALE’NİN SOSYAL VE EKONOMİK YAPISI
Çanakkale, Türk halkının belleğinde Kurtuluş Savaşımızın bir simgesi
olarak yer almaktadır. Çanakkale ili adını, Fatih döneminde yapılan kalelerden biri olan Çanak Kale’den almaktadır. İl, Marmara Denizini Ege Denizine bağlayan boğazın en dar yerinde doğu kıyısında kurulmuştur. Bu konumu, ili, tarihten beri stratejik bir mekan niteliğine taşımıştır. Tarihi süreçte,
kentte ekonomik faaliyetler içinde, liman hizmetleri ile ipek, yelken bezi ve
çanak-çömlek üretimi ağırlıklı olmuştur (ÇANAKKALE SAN. TİC. İL MD.: 2).
1.1. Nüfusun Yapısı ve Nitelikleri
2000 yılı sonuçları itibariyle Çanakkale ili nüfusu, 464.975’dir. Nüfusun
215.571’i kent merkezlerinde, 249.404’ü ise kırsal kesimde yaşamaktadır.
Yüzde bölünüş sırayla yüzde 46 ve yüzde 54’tür. Kentleşme, 2000 yılından
beri sürdüğü için, bu yüzdelerin eşitlenmiş olabileceği tahmin edilebilir. Buna rağmen Çanakkale nüfusunun kentleşme oranı, Türkiye ortalamasının
altındadır.
1990-2000 döneminde nüfus artış hızı binde 7,3 olarak gerçekleşmiştir.
Çanakkale, nüfusu artan illerimizden biridir.
Tablo: 1 anakkale N fusu
Ta
Y llar
N fus Miktar
Art
H z (Binde)
1975
369.385
-
80
391.568
16.13
85
417.121
5.88
A
90
432.263
11.66
Ka
2000
464.975
7.39
2001
467.604
0.99
Ba
Ta
Kaynak: D E: (2003): Temel Ekonomik ve Sosyal G stergeler 17. anakkale
ST M: (2002): 2003 Y l anakkale li Ekonomik ve Ticari Durumu
Hakk nda Rapor,s.6
İlde nüfusu en büyük ilçeler, Merkez ilçe, Biga, Çan, Gelibolu ve Yenice’dir.
2000
sonuçlarına
göre, Çanakkale
Tablo:
2 yılı
anakkale
nin Ekonomik
Yap s nüfus büyüklüğü itibariyle, 55.
sıradadır.
Cari Fiyatlarla (2001)
Sabit Fiyatlarla (1987)
Çanakkale, nüfusu artan bir il olduğu kadar, göç hareketlerinin de yoğun
Türkiye il içinde,
Çanakkale
Türkiyeilçe ve Çanakkale
olduğu bir ildir. Göç hareketi
kırsal kesimden
kent merkezlerine olmaktadır.Geliflme
Diğer taraftan,Geliflme
Çanakkale’nin
bir
sayfiye
kenti
özelliği olGeliflme
Geliflme
64
Tar›m
H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%)
22,7
12,1
13,6
22
-6,5
13,6
-13
24,7
S
T
(
M
M
m
(
m
(
m
ması itibariyle, dışarıdan Çanakkale’ye göç yaşandığı tespit edilmektedir.
Nitekim DİE 2002 yılı Türkiye İstatistik Yıllığı verilerine göre, Çanakkale’nin
il dışından aldığı göç miktarı 39.707 kişidir. Ancak ilin dışarıya verdiği göç
miktarı daha fazladır. 41.749 kişi il dışına göçtüğü için, Çanakkale net göç
veren iller arasındadır. Göç nedenleri, Türkiye geneli ile benzeşmektedir.
1.1.1. Nüfusun Eğitim Durumu
Çanakkale’de öğretmen başına öğrenci sayısı itibariyle ilk ve orta öğretimde, Türkiye ortalamasının altında olan bir ilimizdir. 2003 – 2004 döneminde toplam öğrenci sayısı 68.595 idi. Öğretmen başına sayılan okul öncesinde 21, ilköğretimde 19, orta öğretimde 13 öğrencidir.
Cumhuriyetin ilk yıllarında okur-yazar oranı yüzde 11 iken, bu oran
2002’de yüzde 94 olmuştur.
Çanakkale’de yüksek öğretim faaliyetleri, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi çatısı altında yürütülmektedir. 1992’den beri faaliyette bulunan üniversite,
geçen sene, toplam 15.425 öğrenci ve 650’ye yaklaşan öğretim elemanı sayısı ile çalışmalarını sürdürmektedir.
1.1.2. Nüfusun Çalışma Durumu
Çanakkale’de 464.975 olan 2000 yılı nüfusunun 237.399 bir işte çalışmaktadır. Bu da nüfusun yüzde 51’i kadardır. 2000 yılında istihdam dağılımına bakıldığında, tarım yüzde 56 ile ilk sıradadır. Sanayi kesimi, yüzde
9.2’dir. Yüzde 35 kadar ise hizmetler kesimi çalışanı olup, hizmet kesimi payı gittikçe artmaktadır (DİE: 2002).
1.2. Ekonomik Yapı
Çanakkale ilinin mevcut ekonomik yapısı, tarım ağırlıklıdır. İkinci sırada
hizmetler, daha sonra da sanayi sektörleri gelmektedir. Tarımın il GSYİH’sı
içindeki payı, yaklaşık Türkiye ortalamasının iki katıdır. Daha önce değinilen, istihdamın yüzde 56’sının tarımda olduğu düşünüldüğünde, Tarımsal
faaliyetlerin verimsizliği ortaya çıkmaktadır. İnşaat, ticaret, ulaştırma-haberleşme ve devlet hizmetleri dahil olmak üzere, hizmetler sektörü, toplam yüzde 48’lik paya ulaşmaktadır. Bu oran içinde inşaat ve devlet hizmetleri düşük, ticaret ve ulaştırma - haberleşme sektörleri yüzde 17’şer pay ile geniş
bir yer tutmaktadır.
Sanayi kesimi, tek tek hizmet alt sektörlerinin payından yüksek, tarım
kesiminin payına da yakındır. Yüzde 23,5 paya sahip olan sanayi kesiminin
payı, Türkiye ortalaması olan yüzde 28.4’den de geride bulunmaktadır. Sanayi sektörünün gelişme hızı da Türkiye’de - 7.5, Çanakkale’de - 30.8’dir.
65
ST M: (2002): 2003 Y l
Hakk nda Rapor,s.6
anakkale li Ekonomik ve Ticari Durumu
Tablo: 2 anakkale nin Ekonomik Yap s
Cari Fiyatlarla (2001)
Türkiye
Geliflme
Sabit Fiyatlarla (1987)
Çanakkale
Geliflme
Türkiye
Geliflme
Çanakkale
Geliflme
H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%)
T
(
M
M
m
(
m
(
m
m
(T
Tar›m
22,7
12,1
13,6
22
-6,5
13,6
-13
24,7
Sanayi
58,1
25,7
6,9
18,3
-7,5
28,4
-30,8
23,5
‹nflaat
42,5
5,2
45,3
5,6
-5,5
5,2
-14
4,4
Ticaret
50,2
21
54,3
16,7
-9,4
21,9
-17,3
17
Ulaflt›rma-Haber 59,6
15,8
58
19,9
-5,3
13,5
-6,4
17,2
H
Kamu Hizmetleri 46,6
10,4
49,8
11,5
1,6
4,6
0,5
5
Ka
GSY‹H
(Al›c› F. ‹le)
100
30,7
100
-7,5
100
-17,1
100
43,2
Kaynak: Kaynak: D E: (2003): Temel Ekonomik ve Sosyal G stergeler.
Çanakkale’de ekonomik yapı, il merkezine ilçeler olarak farklılaşan bir
görünüm
etmektedir.
Adalar
ekonomisi
ise, kara ile hemen taTablo: 3arzanakkale
GSY
H s nkısmının
n Geli imi
($)
mamen kopuk görünmektedir. Sanayileşmede önemli kapasiteler meydana
getiren
daha 1992
sonra değinilecek,
sıralamasında
Y›llar ilçeler,1991
1993 1994ilçelerin
1995 gelişmişlik
1996 1997
2001
üst sıralara yükselmişlerdir. Başta ise Merkez ilçe gelmektedir.
2682 2981 2173 2727 2888 3021 2146
Türkiye
2603
Çanakkale ili, 2003 verileri ile yapılan İllerin Sosyo-Ekonomik Gelişmiş3459 3843
2860puan3664
2335yer
likÇanakkale
Sıralaması3353
Araştırmasında;
0,36924
ile, 81 3872
il içinde3533
24. sırada
almaktadır. Bu konum ile Çanakkale, 5 gruba ayrılan illerden, 2. derecede
Kaynak: D E (2003): Temel Ekonomik ve Sosyal G stergeler
gelişmiş iller grubunda yer bulmuştur (DPT: 2003, s.62). Burada belirtilmesi gereken, DPT’nin daha önce 1996 yılı için yaptığı çalışmada Çanakkale
ilinin sırası 20 iken, (yeni 5 il hariç) 23’e gerilemesidir. DPT’nin 2003 Araştırmasında, Çanakkale 2. derecede gelişmiş 20 il içinde ise 19.sıradadır.
Tablo: 4 anakkale Arazi Varl n n Da l m
DİE’nin 2003 yılı, Ekonomik ve Sosyal Göstergeler çalışmasında, iller kir
Alan (ha)
Da kişi
l mbaşına
(%) 2335
şi Arazi
başınaTGSMH
itibariyle sıralanmıştır.
Burada Çanakkale,
$ Tar
ile 19.sıradadır.
Türkiye
ortalaması
2146
$,
en
düşük
Ağrı
568
m Arazisi
359.514
37 $, en yüksek Kocaeli 6.165 $’dır. Bu düzeyi ile Çanakkale, komşuları Tekirdağ(14. sı54 sıra, 2005
525.124
ra,Orman
2498 $) ve Edirne (17. sıra, 2403
$)’den geride, Balıkesir (27.
$)’den
ileridedir.
ay r-Mera
63.011
6.5
İl GSYİH’sının
yıllara göre gelişimine
Tar
md
16.889 bakıldığında, 2001 cari
1.7 fiyatları ile,
Türkiye ve Çanakkale, karşılaştırmalı olarak Tablo: 3’de verilmiştir.
Di er
9.152
0.8
66Toplam
Kaynak: Sanayi ve Ticaret Bakanl
973.690
100.0
(2004): anakkale Sanayi Potansiyeli ve
Ta
S
T
(
M
(
m
m
(
m
(T
m
(
H
(
H
(A
Ka
Ta
Kaynak: Kaynak: D E: (2003): Temel Ekonomik ve Sosyal G stergeler.
S
Tablo: 3 anakkale GSY H s n n Geli imi ($)
Y›llar
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
2001
Türkiye
2603
2682
2981
2173
2727
2888
3021
2146
Çanakkale 3353
3459
3843
2860
3664
3872
3533
2335
M
(
m
Kaynak: D E (2003): Temel Ekonomik ve Sosyal G stergeler
Tablo’da, Çanakkale’nin Kişi başına GSYİH’sı, kriz yılları 1994 ve 2001
hariç, üç bin $’ın üstünde olmuştur.
Tablo:
4 anakkaleİLİNİN
Arazi SANAYİLEŞME
Varl n n Da lPOTANSİYELİ
m
2. ÇANAKKALE
2.1. Mevcut
Sınai Altyapı Alan (ha)
Arazi
Tr
T
(
Da l m (%)
Çanakkale
birine yakın gelirinin sanayi
Tar
m Arazisiekonomisinin dörtte
359.514
37 kesiminde
getirilmektedir. Bu süreç 1950’lerden bu yana; ancak asıl 1970’lerden beri
54
Orman
525.124sanayileşmenin bir başlangıç
gerçekleşmiş
bir olgudur. Çanakkale’de
dönemi ay
yaşanmıştır.
r-Mera
63.011
6.5
m
(
m
(T
m
(
H
(
Çanakkale’de
daha önce sanayileşmeye
ilişkin bir gelişme1.yaşanmamaTar
md
16.889
7
sının sebepleri; genel ülke gelişme düzeyi, Çanakkale’nin özel/askeri/straDi durumu
er
0.8 güç, sertejik
ve ilin insan, konum, 9.152
hammadde, altyapı, müteşebbis
maye/bilgi
yetersizliklerle açıklanabilir.
Toplam birikimi gibi faktörlerdeki
973.690
100.0
Ka
Çanakkale’de kamu teşebbüsü olarak ilk işletmeler Tekel’e ait kanyak ve
şarap fabrikalarıdır. Bunu suni deri ve plastik yatırımları izlemiştir. Çan linTablo. 5 Tar m Arazisinin Kullan m
yitleri buna eklenmiştir. Bu işletmelerin il genelinde bir sanayileşme hareketine
temel
oluşturmaları
beklenemezdi.
Arazi
Kullan
m
Alan(ha)
Da l m (%)
K
D
D
H
Sanayileşmede
bugün gelinen
sonraki
ve birikiKaynak:
Sanayi ve Ticaret
Bakanl aşama,
(2004): bundan
anakkale
Sanayigelişme
Potansiyeli
ve
min temeliYaolması
bakımından
önem
arz29etmektedir.
t r m Alanlar
Ara t rmas
, s.
İlde Tar
sanayileşme
sürecinde dönüm
noktası, 1973’de Çanakkale’nin
Kal71.85
258.310
m
Kuru
kınmada Öncelikli Yöreler kapsamına alınması olmuştur.
54.801
15.25
Sulu Tar m
Bu dönemin başında ile hem dışarıdan yatırımcı sermaye gelmiş, hem
-Bah
e
16.152 şeklinde şirketleşerek
4.45
deBa
yerel
girişimciler,
çok ortaklı şirketler
yatırım/üretimezel
girişmişlerdir
rn
30.251
8.45
1972 yılında 10’dan fazla işçi çalıştıran işletme sayısı 20, 1980 yılında
Toplam
359.514
100.0
ise 95’dir (ÇAN. SAN. TİC. İL MD.: 2004:20)
Kaynak:
Sanayi ve
Ticaret Bakanl
Sanayi
Potansiyeli
1973 yılında
Çanakkale
Sanayi (2004):
ve Ticarianakkale
Odası’na
kayıtlı
15 sanayi ve
kuYa
t
r
m
Alanlar
Ara
t
rmas
,
s.
29
ruluşu vardı. Akfa, Yurtaş-Kepez, Petkim Plastik, Tekel Kanyak, Tekel Şa-
rap, Kale Un, Çan-ka Meyve Suyu, Be-mer-ka, Kale Demir, Yardelen, Çanakkale Seramik, Yenice Gıda, Kale Karo, Çelikel, Truva Deri dahil 15 fir67
Tablo: 6 Mevduat n llere G re Da l m ( anakkale, Bal kesir,Ayd n)
2002
2003
H
(A
O
K
S
H
T
T
Hakk nda Rapor,s.6
Tablo: 2 anakkale nin Ekonomik Yap s
madan 2003 yılında sadece 6’sı üretim yapıyordu. Gerisi çeşitli sebeplerle
devre dışı kalmışlardı Cari
(MORTAN:
Fiyatlarla2003:
(2001) 28-29). Sabit Fiyatlarla (1987)
Birçok ilde bu yıllarda
OrganizeÇanakkale
Sanayi Bölgeleri
kurulup geliştirildiği
Türkiye
Türkiye
Çanakkale halde, Çanakkale’deGeliflme
buna ihtiyaç duyulmamıştır.
Merkez
ilçe
başta
olmak üzeGeliflme
Geliflme
Geliflme
re, çeşitli ilçelerde, gıda ve taşa/toprağa dayalı sanayi kapasiteleri kurulH›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%)
muştur.
Tar›m
22,7
12,1 13,6
22
-6,5 13,6
-13 24,7
Bugün ise, ilde biri merkez ilçede yapımı süren, diğeri Biga ilçesinde taSanayi
6,9 de,
18,3
-7,5 yüzlerce
28,4 sanayi
-30,8 23,5
mamlanan
iki OSB58,1
vardır. 25,7
İl genelinde
irili ufaklı
kuruluşu‹nflaat
üretim yapmaktadır.
42,5
5,2
45,3
5,6
-5,5
5,2
-14
4,4
2.2. Tarımsal ve
Hayvancılık
Potansiyeli
Ticaret
50,2
21
54,3
16,7 -9,4
21,9
-17,3
17
Çanakkale ekonomisinde
kesiminden
bakıUlaflt›rma-Haber
59,6
15,8hizmetler
58
19,9 -5,3 sonra
13,5 yüzde
-6,4 pay17,2
mından tarım sektörü, yaptığı üretim/gelir, istihdam katkısı ile ilk sırada yer
Kamu Hizmetleri 46,6
10,4 49,8 11,5
1,6
4,6
0,5
5
alır.
GSY‹H
Çanakkale ekonomisinde arazi varlığı 973.690 hektardır. Bunun ancak
(Al›c› 37’sini
F. ‹le) teşkil43,2
100 30,7
100 arazi
-7,5tarıma
100elverişlidir.
-17,1 100
yüzde
eden 359.514
hektarlık
Yüzde
54
orman,Kaynak:
yüzdeD6,5
çayır-meradır.
Kaynak:
E: (2003):
Temel Ekonomik ve Sosyal G stergeler.
Tarım arazilerinin yüzde 15’inde sulu tarım, yüzde 72’sinde kuru tarım,
yüzde 4,5’inde bağ-bahçe, yüzde 8,5’inde özel ürün yapılmaktadır (SAN. ve
Tablo: 3 BAK.:
anakkale
s n n Geli 111.652
imi ($) hektarı sulanabilir, bunun
TİCARET
2004:GSY
29).HToprakların
72.296 hektarı ekonomik sulanabilir arazidir. Oranı yüzde 64.7’dir.
Y›llar
1991
1992 1993 1994 1995 1996 1997 2001
Çanakkale’de büyük ve küçük baş hayvan potansiyeli, Türkiye’de kişi
Türkiye
2603
2682iki katı
2981
2173 2727
2888
başına
hayvan
sayısının
ve kanatlıda
yüzde 30
daha 3021
fazladır.2146
Küçük
baş hayvan potansiyeli, büyük başa göre daha fazladır.
Çanakkale 3353
3459 3843 2860 3664 3872 3533 2335
Çanakkale’de tarımsal üretimde tahıllar büyük bir ağırlığa sahiptir. 2001
Kaynak: D E (2003): Temel Ekonomik ve Sosyal G stergeler
yılında,
208.937 hektar alanda, 471 bin ton tahıl üretilmiştir. En yakın üretim miktarının 34 bin ton ile yağlı tohumlar olduğu düşünülürse, tahılların tarımsal üretimdeki yeri daha iyi anlaşılır.
Tablo: 4 anakkale Arazi Varl
Arazi T r
n n Da l m
Alan (ha)
Da l m (%)
Tar m Arazisi
359.514
37
Orman
525.124
54
63.011
6.5
Tar m d
16.889
1.7
Di er
9.152
0.8
Toplam
68
973.690
100.0
ay r-Mera
Kaynak: Sanayi ve Ticaret Bakanl
(2004): anakkale Sanayi Potansiyeli ve
Yat r m Alanlar Ara t rmas , s. 29
T
(
M
M
m
(
m
(
m
m
(T
m
H
Ka
Ta
S
T
(
M
(
m
m
(
m
(T
m
(
H
(
H
(A
Ka
525.124
54
63.011
63.011
6
6.
.5
5
Tar m
md
d
Tar
16.889
16.889
1.
.7
7
1
Di er
er
Di
9.152
9.152
0.
.8
8
0
973.690
973.690
100.0
100.0
Orman
ay
ay r-Mera
r-Mera
Toplam
Toplam
H
H
(
(
H
H
(A
A
(
Ka
Ka
Kaynak: Sanayi
Sanayi ve
ve Ticaret
Ticaret Bakanl
Bakanl
(2004): anakkale
anakkale Sanayi
Sanayi Potansiyeli
Potansiyeli ve
ve
Kaynak:
(2004):
Yat
tr
rm
m Alanlar
Alanlar Ara
Ara t
t rmas
rmas ,
, s.
s. 29
29
Ya
K
K
D
D
D
D
H
H
Tablo.
Tablo. 5
5 Tar
Tar m
m Arazisinin
Arazisinin Kullan
Kullan m
m
Arazi Kullan
Kullan m
m
Arazi
Alan(ha)
Alan(ha)
Da l
lm
m (%)
(%)
Da
Kuru
m
Tar m
Kuru Tar
258.310
258.310
71.85
71.85
m
Tar m
Sulu Tar
Sulu
54.801
54.801
15.25
15.25
Ba
Ba -Bah
-Bah e
e
16.152
16.152
4.45
4.45
zel r
rn
n
zel
30.251
30.251
8.45
8.45
359.514
359.514
100.0
100.0
Toplam
Toplam
O
O
K
K
S
S
H
H
T
T
Kaynak:
(2004):
Kaynak: Sanayi
Sanayi ve
ve Ticaret
Ticaret Bakanl
Bakanl
(2004): anakkale
anakkale Sanayi
Sanayi Potansiyeli
Potansiyeli ve
ve
Ya
t
r
m
Alanlar
Ara
t
rmas
,
s.
29
Yat r m Alanlar Ara t rmas , s. 29
T
T
Hayvancılık faaliyetleri, Çanakkale ekonomisinde önemli yer tutar. Büyük ve küçük baş hayvan varlığında Türkiye ortalamasının iki katı, kişi başına
hayvan
düşmesi
de bunun
Çanakkale’de
üretilen
Tablo:
6 Mevduat
Mevduat
n llere
llere
G re
regöstergesidir.
Da l
lm
m (
( anakkale,
anakkale,
Bal kesir,
kesir,
Aydhayn)
Tablo:
6
n
G
Da
Bal
Ayd
n)
vansal ürünler içinde parasal değer itibariyle ilk sırayı süt almaktadır. Süt
2002marka olmuş ürünleri bulunmaktadır.
2003
ürünlerinde de Çanakkale’nin
Diğer
2002
2003
taraftan, et ve yumurta
gibi
ürünler
de,
değer
olarak
ikinci
ve
üçüncü
sırayı
TL
Y
P
Toplam
TL
Y
Toplam
TL
TL
Yalanında,
P
Toplam
TL
YP
P
Toplam
TL
almaktadır. İlde hayvancılık
işletme düzeyinde
yapılabilecek
iyiAyd
n
595.987
497.676
1.093.663
756.399
4.875.710
1.242.109
1.030.9
leştirmeler,
verimi
ve hasılayı
arttırabilecektir.
Ayd n
595.987
497.676
1.093.663 756.399 4.875.710 1.242.109 1.030.9
anakkale
279.134
147.330
426.464 367.301
367.301
138.808
506.108
455.47
Kanatlı hayvan
varlığı147.330
olarak Çanakkale’de
kişi başına
düşen 506.108
miktar,
anakkale
279.134
426.464
138.808
455.47
Türkiye
ortalamasının
yüzde
30
üstündedir.
Bal
686.792
Bal kesir
kesir
686.792 655.152
655.152 1.341.944
1.341.944 919.171
919.171 644.416
644.416 1.563.587
1.563.587 1.221.0
1.221.0
Çanakkale ilinde, deniz balıkçılığı faaliyetleri önemli ölçüde gelişmiştir.
Kaynak:
w
b
Kaynak:balık
ww
w w.
w.t
t
bb
b.
.o
or
rg
g.
.t
tr
ryanında, denizde yetiştirilen balık miktarı da önemliAvlanan
miktarı
dir. Bunları işleyen işletmelerin kurulmuş olması, entegre bir faaliyet alanı
olarak
çıkmaktadır.
BuGürünlerin
ve dış ticarete
konu olan
Tablo:ortaya
7 Mevduat
Mevduat
n llere
llere
re Pay
Pay S
Siçralamas
ralamas
( anakkale,
anakkale,
Ayd miktarı
n)
Tablo:
7
n
G re
(
Ayd
n)
da oldukça önemlidir. Nitekim 2004 yılında ilden yapılan 53 milyon $’lık gıda ihracatının yaklaşık yarısını
Tica2003
2002bu ürünler oluşturmaktadır (Çanakkale
2003
2002
ret Odası; 2005).
Y
Toplam
TL
Y
Toplam
TL
TL
YP
P
Toplam
TL
YP
P
Toplam
TL
TL
2.3. Orman Potansiyeli
21
1 Ayd
Ayd n
n
0.
.4
4
0.
.4
4
0.
.8
8
0.
.5
5
0.
.3
3
0.
.8
8
0.
.6
6
2
0
0
0
0
0
0
0
Çanakkale, orman varlığı bakımından oldukça zengin illerimiz arasında17
0
0
1
0
0
1
0
17 Denizli
Denizli
0.
.5
5
0.
.5
5
1.
.0
0
0.
.6
6
0.
.4
4
1.
.0
0
0.
.7
7
Kaynak: w
ww
w w.
w.t
tb
bb
b.
.o
or
rg
g.
.t
tr
r
Kaynak:
69
dır. Arazinin yüzde 54’ü ormanlıklardan meydana gelmekte ve bu da 525.124
hektara karşılık gelmektedir. Çanakkale ormanlarının toplam Türkiye içindeki payı yüzde 2.6’dır. Marmara içindeki payı ise yüzde 18’dir. Dolayısıyla orman ürünleri üretimi fazladır. (Sanayi ve Ticaret Bakanlığı:2004, s.38)
Toplam ülke orman varlığı içindeki Çanakkale ili ormanlarının yaklaşık
payı yüzde 2,6’dır. Ancak ilin Marmara Bölgesi Orman alanları içindeki payı ise yüzde 18 gibi yüksek bir orandır.
Diğer taraftan, Çanakkale ormanlarının Koru türünün yüzde 37’si, baltalık orman türünün yüzde 61’i bozuk, geri kalanı normal olarak değerlendirilmektedir. Dolayısıyla, orman kalitesinin çok yerinde olduğu söylenemez.
Çanakkale’de Gelibolu yarımadası ve Troya milli parkları, tarihi ve tabii
alanlar olarak yer almaktadır.
2.4. Maden Potansiyeli
Maden Tetkik Arama (MTA) tarafından yapılan arama sonuçlarına göre,
Çanakkale’de oldukça zengin bir maden türü zenginliği vardır. İlde altın, asbest, bakır-kurşun-çinko, bazit, bentonit, çimento hammaddeleri, demir, diyatomit, grafit, gümüş, kaolen, kil, linyit, manganez, manyezit, mermer, molibden, volfram, tuğla kiremit hammaddesi, uranyum gibi çok geniş bir yelpazede maden vardır. Bu yelpaze içinde, altın, uranyum gibi stratejik sayılan madenler olduğu gibi, linyit başta olmak üzere seramik hammaddeleri
gibi yüksek miktarda ve ekonomik faaliyetlere girdi teşkil eden önemli maden varlıkları söz konusudur. (Sanayi Ticaret Bakanlığı:2004, s.39)
Gerçekten de Çanakkale’de ekonomik bakımdan öne çıkan en önemli
maden varlığı linyit kömürü ve seramik maddeleridir.
Çanakkale-Çan’da linyit işletmesinde, arama ve üretim çalışmaları sürmektedir. Üretilen kömür, Çanakkale’den diğer 21 ile satılarak, önemli girdi
sağlanmış, iç ticaret kesiminde canlılık elde edilmiştir. Diğer taraftan, Çan Linyitlerinin kullanımı ile, 2000 yılında 2x160 MW gücündeki Çan Termik Santralinin yapımına başlanmıştır. (Çanakkale San. Tic. İl Md.lüğü; 2004, s.28)
2.5 Altyapı
Çanakkale ekonomisinin, temel olarak üzerinden cereyan ettiği teknik
altyapının yeterliliği ve kalitesi oldukça zayıftır.
Karayolu altyapısı itibariyle Çanakkale ili, çok şanslı bir konumda değildir. İzmir, Balıkesir, İstanbul, Bursa-Eskişehir yönlerine bağlantısı olmakla
birlikte anakara yolu bağlantısı yoktur.
Denizyolu, il için en önemli ulaşım altyapısı olarak ortaya çıkmaktadır. İlde merkez dahil, Gökçeada, Lapseki ve Kabatepe limanları vardır. Ancak
yetersizdir. Hiçbirinin demiryolu bağlantıları yoktur. Yük ve yolcu taşınan li70
manlar arasında, Türkiye Denizcilik İşletmeleri feribotları ile özel kesim deniz motorları çalışmaktadır. Limanların da bir kısmı belediyelerce, bir bölümü ise özel işletmelerce işletilmektedir.
Enerji altyapı itibariyle Çanakkale, ulusal elektrik enerjisi iletimi ağına
bağlıdır. İlde elektrik kullanımı, tahmini olarak 1815 kwh/kişidir. Türkiye ortalaması 1479 kwh/kişi (2002) olup, gelişmiş ülkelerin 1/4’ü düzeyindedir. İlde elektrik enerjisi kullanım yerleri yüzdesinde sanayinin oranı yüzde 58.3,
meskenlerin payı ise 17.7’dir, onları yüzde 7 ile ticaret izlemektedir.
Çanakkale ilinde, rüzgar enerjisi için, uygun alanlar tespit edilmiştir.
Diğer taraftan, Çanakkale, jeo-termal kaynaklar itibariyle önemli potansiyele sahiptir. İlde bulunan jeo-termal kaynaklar; Hıdırlar, Küçükçetmi, Kırkpeçit, Kızılca Tuzlası, Ozancık, Karaılıca, Akçakeçili, Kestanbolu, Kocabaşlar, Palamutoba, Kirazlı ve Balaban Sualr, Kum Ilıcası, Külcüler Ilıcası, Ilıcadere Kaynağı ve Can ılıcaları olarak sıralanmaktadır. (San. Ticaret Bakanlığı: 2004. s. 23)
Çanakkale ilinde sanayiin en büyük avantajı ise şimdilik belirli işletmelere verilebilen doğalgazın, özellikle OSB’ler çerçevesinde tüm sanayi işletmelerine sağlanması olacaktır.
2.6. Sermaye Birikimi ve Teşebbüs Gücü
Çanakkale’de toplam banka mevduatının Batı Marmara Bölgesi içindeki
payı yüzde 12, Türkiye mevduatında ise yüzde 1’in altındadır.
Kredilerde ise Batı Marmara içindeki payı yüzde 15, Türkiye Toplam kredileri içinde ise yüzde 0.3 kadardır.
Çanakkale’de toplam mevduat içinde, tasarruf mevduatı oranı yüzde 53,
Döviz Tevdiat Hesabı ise yüzde 34’dür. Bu oranları, Türkiye ortalama değerleri ile ters bir durum arz etmektedir. Tablo: 6-7
Banka kredilerinin sektörel dağılımında, ihtisas dışı krediler yüzde 73,
tarım kesimi yüzde 10 pay ile en yüksek orana sahiptirler.
Çanakkale’nin teşebbüs gücünü temsil eden ticaret ve sanayi odalarında, işadamı dernekleri de örgütlenmişlerdir. Çanakkale’de biri merkez ilçede olmak üzere, Gelibolu ve Biga ilçeleriyle birlikte üç adet ticaret ve sanayi odası bulunmaktadır. Merkez Çanakkale Ticaret Odası 1929 yılında kurulmuş olup, 2003 yılı itibariyle 453 firma kaydı yapılmış, 228 adedi kapanmıştır. Biga Ticaret ve Sanayi Odası ise, 1973 yılında faaliyete başlamıştır.
2003 yılı itibariyle 8 meslek grubunda 1253 kayıtlı üyesi vardır. (Biga Ticaret ve San. Odası: 2003.s.9).
71
72
359.514
100.0
686.792
279.134
595.987
Toplam
TL
YP
Toplam
0.5
17 Denizli
Kaynak: w w w.tbb.org.tr
0.4
21 Ayd n
TL
TL
YP
2004
TO P L A M
Hammadde
Teknoloji
gc
Te ebb s g.
st Kademe Y n.
426.464
367.301
655.152 1.341.944 919.171
147.330
644.416
138.808
0.5
0.4
1.0
0.8
0.6
0.5
0.4
0.3
YP
TL
YP
Toplam
2003
2002
455.472
142.590
598.062
1.0
0.8
Toplam
0.7
0.6
TL
0.4
0.3
YP
2004
1.1
0.9
TO P L A M
1.563.587 1.221.029 721.840 1.942.869
506.108
497.676 1.093.663 756.399 4.875.710 1.242.109 1.030.913 612.972 1.643.885
YP
2003
Tablo: 7 Mevduat n llere G re Pay S ralamas ( anakkale, Ayd n)
Kaynak: w w w.tbb.org.tr
Bal kesir
anakkale
Ayd n
TL
2002
Tablo: 6 Mevduat n llere G re Da l m ( anakkale, Bal kesir,Ayd n)
Kaynak: Sanayi ve Ticaret Bakanl
(2004): anakkale Sanayi Potansiyeli ve
Yat r m Alanlar Ara t rmas , s. 29
Toplam
+
le
u
le
u
%)
7
%)
6
5
Tablo: 8 llere G re Kredi/Mevduat Oran % ( anakkale, Bal kesir,Ayd n)
Bal kesir
anakkale
Ayd n
2000
2001
2002
2003
2004
29.1
12.2.
11.8
20.6
32.4
41.6
18
16.9
30.1
50.2
30.5
11.6
11.1
23.4
37.8
Kaynak: w w w.tbb.org.tr
Çanakkale’de Biga ilçesinde ayrıca işadamı derneği BİSİAD örgütlen2000
2001 eğitimine
2002
2003 yapıldığı
2004anlamiştir.
Dernekte,
özellikle
üyelerin
dönük
faaliyetler
Tablo:9a
Çanakkale’de
Teflvik
Belgeli Yat›r›mlar›n
Sektörel
Da¤›l›m› (2003)
şılmaktadır
(BİSİAD:2005)
Bal kesir
29.1
12.2.
11.8
20.6
32.4
Sektörler
Belge
Toplam
Sabit Yat›r›m Döviz
‹stih
Çanakkale ilinde
ve 2004
yıllarında
olmayan30.1
yatırım teşvik
belgeanakkale
41.62003
18
16.9
50.2
Say›s› sabit
Yat›r›m
(Milyon
TL) değerlerinde
Kullan›m› dam
leri ve bunların toplam yatırım,
yatırım ve
istihdam
önemAyd n
30.5
11(milyon
.6
23.4(000 $) 37.8
TL)11.1
li gelişmeler
vardır.
Tar
m 9’da Çanakkale ilinde son iki yılda teşvik belgesi olan sınai yatıTablo
Kaynak:
w w w.tbb.org.tr
(Bitkisel
retim)
1.707.764
478
54
rımlar sektörel
dağılımları 1itibariyle
verilmiştir.1.707.764
Madencilik ( leme)
1
946.000
946.000
340
5
Madencilik
(
stihra
)
1
3.672.000
3.672.000
881
100
Tablo:9a Çanakkale’de Teflvik Belgeli Yat›r›mlar›n Sektörel Da¤›l›m› (2003)
malat
Sektörler
Belge
Toplam
Sabit
Yat›r›m Döviz
‹stih
(G da ve ki)
5
8.983.467
8.983.467
2.322
126
Say›s›
Yat›r›m
(Milyon
TL)
Kullan›m›
dam
malat
(milyon
TL) 2.572.000 (000
$)
(Dokuma Giyim)
1
2.572.000
1.000
50
Tar
m
malat (Ka t)
1
1.417.000 1.417.000
41
30
(Bitkisel
retim)
1
1.707.764 1.707.764
478
54
malat
Madencilik
1
946.000 32.871.651
946.000 11.093
340
5
(Ta t Ara la(r )leme)
3 32.871.651
32
Madencilik
( stihra )
1
3.672.000
881
100
malat (seramik)
1.356.000 3.672.000
1.356.000
380
25
m
a
l
a
t
Hizmetler (Turizm)
5
7.006.214 7.006.214
321
147
(G da ve ki)
5
8.983.467 8.983.467
2.322
126
Kaynak: w w w.hazine.gov.tr
malat
(Dokuma Giyim)
1
2.572.000 2.572.000
1.000
50
malat (Ka t)
1
1.417.000 1.417.000
41
30
Tablo:9b
malat Çanakkale’de Teflvik Belgeli Yat›r›mlar›n Sektörel Da¤›l›m› (2004)
(Ta t Ara lar )
3 32.871.651 32.871.651 11.093
32
‹stih
Sabit Yat›r›m Döviz
Toplam
Belge
Sektörler
malat (seramik)
1
1.356.000 1.356.000
380
25
(Milyon TL) Kullan›m› dam
Yat›r›m
Say›s›
Hizmetler (Turizm)
5
7.006.214 7.006.214
321
147
(000 $)
(milyon TL)
Tablo: 8 llere G re Kredi/Mevduat Oran % ( anakkale, Bal kesir,Ayd n)
Kaynak: w w w.hazine.gov.tr
Tar m
(Bitkisel retim)
1
1.380.712.
1.380.712.
-
28
Madencilik
73
1 Belgeli
6.980.000
6.980.000
3.308 (2004)
60
( stihraÇanakkale’de
ve leme) Teflvik
Tablo:9b
Yat›r›mlar›n
Sektörel Da¤›l›m›
ve
ve
Kaynak: w w w.hazine.gov.tr
Tablo:9b Çanakkale’de Teflvik Belgeli Yat›r›mlar›n Sektörel Da¤›l›m› (2004)
Sektörler
Belge
Say›s›
‹stih
Toplam
Sabit Yat›r›m Döviz
Yat›r›m
(Milyon TL) Kullan›m› dam
(000 $)
(milyon TL)
Tar m
(Bitkisel retim)
1
1.380.712.
1.380.712.
-
28
Madencilik
( stihra ve
1
6.980.000
6.980.000
3.308
60
2
1.974.065
1.974.065
194
58
malat
(Orman r nleri)
1
4.500.000
4.500.000
1.632
50
malat
(Ta t Ara lar )
2
8.265.000
8.265.000
3.188
100
malat
(Madeni E ya)
1
5.750.000
5.750.000
390
45
malat ( imento)
1
2.500.000
2.500.000
323
25
malat (Seramik)
leme)
malat (G da ve
ki)
1
37.000.000 37.000.000
14.727
51
Hizmetler
(Ula t rma)
4
62.138.586 62.138.586
22.953
25
Hizmetler
(Alt Yap )
2
3.622
160
5.500.000
5.500.000
Kaynak: w w w.hazine.gov.tr
2.7. İç ve Dış Ticaret Yeterli
Yetersiz
K smen
Çanakkale’nin sınai üretim+ kapasitesi her yıl genişlemektedir. Ürün deKarayolu
seni
ihracata da yansımaktadır. İlden gıda; (kurutulmuş sebze, biber
kon+
Demiryolu
serve,
salça,
konserve
su
ürünleri,
dondurulmuş
sebze,
meyve,
su
ürünleDenizyolu
+
ri), maden; (çinko-kurşun, kalsit, kum taşı, kil, silis kumu, mermer, feldspar,
+
Havayolu
kaolen, granit), inşaat demiri (İÇDAŞ’ın kurulması ile), karo, fayans seral
e
t
i
i
m
+
+ edilmektedir. 2004 yılı itimik, konfeksiyon, halı, çimento gibi ürünler ihraç
bariyle ihracat değeri 528.695+bin $ dır. Bunun 340 milyon doları inşaat de+ 53 milyon $ gıda, 43 milyon $ çimento, 15
O S B 63 milyon $ karo fayans,
miridir.
milyon
$
madencilik
ürünleridir
KSS
+ (ÇANAKKALE SAN. VE TİC. ODASI). 2002
veSermaye
2003 126 ve 121 milyon $ (10 ay) olan ihracat
verileri 2004’te 529 mil+
yon $’a çıkmıştır.
Hammadde
+
Görülüyor
bir özel demir-çelik iş+
Te
knoloji ki Biga’nın Marmara sahilinde kurulan
gc
74Te ebb s g.
st Kademe Y n.
+
+
+
ve
ve
Kaynak: w w w.hazine.gov.tr
letmesi, üretim, gelir ve ihracat verilerini bütünüyle değiştirmiştir.
Tablo:9b Çanakkale’de Teflvik Belgeli Yat›r›mlar›n Sektörel Da¤›l›m› (2004)
Çanakkale ilinin ekonomik yapısı analiz edilirken sektörlerin payına ba‹stih
Döviz
Sabit Yat›r›m
Toplam ağırlıklı
Belge
Sektörler iç ticaret kesimi
kıldığında
ilde dördüncü
sektör durumunda
bulun(Milyon
TL) Kullan›m›
Yat›r›m
Say›s›
maktadır. İlin tarım ve hayvancılık
potansiyeli,
madencilik
potansiyelidam
ve sınai üretim yapısı mevcut ticari hayatın
gelişmesinde
ve
canlılığında
önemli
(000 $)
(milyon TL)
bir yer tutmaktadır.
Tar m
(Bitkisel
retim)
1
1.380.712.
1.380.712.
- ve kuru28
İlin mevcut
tarım ve hayvancılık
potansiyeli,
madencilik ürünleri
lu Madencilik
sınai kapasitenin ürettiği ürünler çevre il ve bölge pazarlarına ulaştırılmaktadır.
Bozcaada’da
şarap
üretimi,6.980.000
Edremit-Ayvalık
bölgesindeki
( stihra Ancak
ve leme)
1
6.980.000
3.308
60
zeytin ve zeytinyağı üretimi için hemen hemen aynı durum sözkonusudur.
malat (G da ve ki)
2
1.974.065 1.974.065
194
58
Büyük kapasiteli, ileri teknolojili, markalı-kaliteli sınai ürünlere dönüşemeyenmalat
üretim yapısı, yakın çevre pazarlarını ancak hedef alabilmektedir. Böy(Orman
r nleri) bölgesel
1
4.500.000
4.500.000
1.632
50
lece
pazarlamada
Pazar
anlayışı
öne çıkmaktadır
(MORTAN:2003,
malat s.23)
(Ta
t Ara lar ) ençok ticaret
2
8.265.000
8.265.000
Çanakkale’nin
yaptığı iller İstanbul,
İzmir,3.188
Balıkesir, 100
Bursa
mal
at çok karayollarının kullanıldığı görülmektedir.
olup
daha
(Madeni E ya)
1
5.750.000 5.750.000
390
45
Çanakkale’de 3 Sanayi ve Ticaret Odası, 2 Ticaret Borsası, 8 Ziraat
malat
imento)
1
2.500.000
2.500.000
323
25
Odası,
1(
Esnaf
ve Sanatkarlar
Odası
Birliği bulunmaktadır.
51
1 37.000.000 37.000.000 14.727
malat (Seramik)
Sermaye şirketleri olarak 2864 anonim şirket, 1403 limited şirket ile 1199
Hizmetler
şahıs,
8 komandit ve 57 kollektif şirket faaliyette bulunmaktadır (San. Ve
25
(Ula
t rma)
Tic.
Bakanlığı:2004;
s.65) 4 62.138.586 62.138.586 22.953
Hizmetler
3. YATIRIM ORTAMININ DURUMU
2
5.500.000 5.500.000
3.622
160
(Alt Yap )
Çanakkale ilinin ekonomik gelişmesini etkileyen temel faktörler incelenKaynak: w w w.hazine.gov.tr
diğinde;
Karayolu
Demiryolu
Denizyolu
Havayolu
leti im
OSB
KSS
Sermaye
Hammadde
Teknoloji
gc
Te ebb s g.
st Kademe Y n.
Yeterli
+
K smen
Yetersiz
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
75
ve
+
+
+
KSS
+
Sermaye
+
Hammadde
+
+
+
Teknoloji
gc
+
+
Te ebb s g.
+
+
st Kademe Y n.
+
+
+
Avantajlı, dezavantajlı olduğu alanların incelenmesi
+
n)
lam
2004
Avantajl
TLCo rafiYKonum
P
TO P L A M
Pot. 1.643.885
Do . Kay.
2.109 1.030.913
612.972
.108
Sun g.
455.472g c 142.590
lam
.8
.0
+
g c Sun g.
+
retim Ya
+ ps
Sanayi Tecr besi
598.062
retim Yap s
3.587 1.221.029 721.840 1.942.869
Altyap +
Teknik
Sanayi Tecr besi
Altyap
Teknik
Co rafi
Konum
K smen
Do . Kay.
+ Pot.
+
Avantajl
Dezavantajl
+
Sermaye 2004
Birikimi
+
+
+
Sosyal
+
4. UYGUN YATIRIM ALANLARI
0.6 Tarım ve
0.3hayvancılık
0.9 alanında yapılacak yatırımlar, il gelirini arttıracağı
ve1.
dolayısıyla
yatırımlara talep yaratacaktır.
0.için
7 sınai ürünlere
0.4
1
TL
YP
TO P L A M
Maden ve orman potansiyelini değerlendirebilecek yatırımlar, uygun yatırım yeri seçimi ile birlikte yapılabilir. Bunlardan en uygunu mermer ve seramik eşya sanayi olarak ortaya çıkmaktadır.
Tarıma dayalı sanayiler, süt ve süt ürünleri, peynir alt suyu tozu, zeytinyağlı sabun üretimi, fizıbıl görünen alanlar olarak tespit edilmiştir.
Ahşap ve fiber tekne üretimi de yine uygun yatırım yeri seçmek şartı ile
uygun alanlardan biri durumundaydı. İstanbul çevresinde iç ve dış piyasaya uzun yıllar dolu siparişle çalışan gemi/yat imalat Sanayi, Çanakkale’yi de
değerlendirebilir.
SONUÇ
Çanakkale ili, ekonomik kalkınma mücadelesinde, nispi olarak, bulunduğu bölge/çevre illerine göre geriye düşmüştür. Ekonomik yapı, sosyal yapı,
gelir, ticaret, altyapı vb. alanlarındaki göstergeler buna işaret etmektedir.
76
+
+
Sermaye+Birikimi
Sosyal
K sm
Son yıllarda, Çanakkale’de, ekonomik gelişmeyi hızlandırma yönünde
+
+
ortaya çıkan ve hemen bütün merkezi ve yerel idare taraflarınca paylaşılan,
üniversite tarafından desteklenen bir eğilim, hatta talep ve çabalar söz konusudur.
Çanakkale ekonomisinde, gelişme yönünde atılacak adımlar, öncelikle,
bugüne dek oluşturulan üretim yapısının daha etkin, daha geniş kapasiteli
ve kaliteli ürünleri rekabetçi biçimde üretebilen bir yaklaşımla dönüştürülmesini gerekli kılmaktadır.
Başta tarıma dayalı sanayi kolları ile uygun yatırım alanı olarak teklif edilen alanlarda, öncelik ve hızlı biçimde yeni kapasiteler yaratılmalı, yeni pazarlar bulunmalıdır. Esasen ihracat hususunda, deniz ulaştırması ve Avrupa’ya yakınlık olarak şanslı bir konum vardır. Çanakkaleli işadamlarının çoğu, iç/yakın pazarlar yanında; dış pazarları iyi tanıyan insanlar olarak tanınmışlardır. Oda ve işadamı dernekleri, bu alanda üyelerine, aydınlatıcı bilgiler aktarmaktadırlar.
Merkez ilçedeki OSB’nin hızla bitirilerek, girişimcilerin (yerli/yabancı) kullanıma sunulması gereği vardır. Biga OSB, bu bakımdan daha şanslı görünmektedir. Biga’da ilçe düzeyindeki girişimci odaklanması, ilçe ve çevresini
daha ileriye taşıyacak enerjiye sahip görünmektedir.
Çanakkale’de ilçeler bazında, esasen üretimde ihtisaslaşma ve farklılaşma yaşanmaktadır. Özellikle adalar ve batı kıyılarında, turizm alanında
önemli kapasitelerin oluşturulduğu, memnuniyetle gözlenmektedir. Tarihi
Gelibolu yarımadası ise iç ve dış kültür turizmi açısından, tabii bir çekim alanı durumundadır. Jeotermal kaynaklar ise bu konuda daha değerlendirilmesi gereken varlıklar olarak görünmektedir.
Örgütlü teşebbüs gücü ve insana yatırım hususunda Çanakkale’de eksiklerin giderilmesi gerekmektedir. Üniversite’de kurulan girişim merkezinin
çok anlamlı bir sürece rastladığı vurgulanmalıdır.
KAYNAKÇA
- Çanakkale Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü (2002), 2003 Yılı Çanakkale İli Ekonomik ve
Ticari Durumu Hakkında Rapor.
- Çanakkale Ticaret Odası, 2005
- DİE (2002), Temel Ekonomik ve Sosyal Göstergeler.
- DİE (2003), Temel Ekonomik ve Sosyal Göstergeler.
- DPT (2003), İllerin ve Bölgelerin Sosyo-Ekonomik Gel. Sıralaması Araşt. DPT Yay. No:
2671, Mayıs 2003. Ankara
- DPT (2004), İlçelerin Sosyo-Ekonomik Gelişim Sıralaması Araşt. DPT Ankara.
- Sanayi ve Ticaret Bakanlığı (2004), Çanakkale Sanayi Potansiyeli ve Yatırım Alanları
Araştırması.
- Kenan MORTAN (2003): Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası, Çanakkale Ekonomisi ve
Gelecek Senaryosu Projesi.
77
http://www.die.gov.tr/nuts/DUZEY122.html
http://www.die.gov.tr/nuts/DUZEY2.html
http://www.die.gov.tr/nuts/duzey3.html
http://www.die.gov.tr/TURKISH/SONIST/GSYIH/gsyih.html
http://www.die.gov.tr/TURKISH/SONIST/HHGELTUK/hhgeltuk.html
78
ÇANAKKALE İLİNİN
EKONOMİK GELİŞMESİNDE
TURİZM SEKTÖRÜNÜN YERİ VE ÖNEMİ
Prof. Dr. Mithat Zeki DİNÇER
İ.Ü. İktisat Fakültesi Dekanı ve
İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Füsun İSTANBULLU DİNÇER
İ.Ü. İktisat Fakültesiİktisat Bölümü Öğretim üyesi
Araş. Gör. Arif GÜNGÖR
İ.Ü. İktisat Fakültesi Öğretim Elemanı
79
Küresel ekonomik düzende, rekabetin hızlı artması sonucu uluslararası
ekonomik yönetimin şekli de değişmiştir. Ticari ve finansal liberalizasyon, dijital ekonomi, bilgisayar ve telekomünikasyon alanındaki gelişmeler, uluslararası kuruluşların rolü bu değişimi hızlandırmaktadır. Uluslararası pazarlarda istikrarlı bir şekilde rekabet edebilmek ulusal ekonomilerin sürdürülebilirliğine bağlıdır. Hızlı ve istikrarlı bir kalkınma için öncelikli sektörlerin tespit
edilip; uygun yatırım ortamının sağlanması gereklidir. Bunun için de özellikle;
a) Makro ekonomik istikrar,
b) Sürekli ve yüksek oranlı yatırım,
c) Yatırımların iç tasarruflarla finanse edilmesi ve yabancı sermayenin
çekilmesi;
d) Teşviklerin sağlanması zorunludur (Şengezer: 2004; 18-19).
Dünyada yaşanan bu gelişmeler çerçevesinde, günümüzün planlama
yaklaşımına yeni boyutlar getirilmekte, yerel potansiyel harekete geçirilmeye çalışılmakta, rekabet gücünün nasıl arttırılacağı araştırılmakta ve her
bölgenin rekabet edebileceği bir alan olup olmadığı üzerinde durulmaktadır.
Günümüzde sürdürülebilirlik, katılımcılık, yerel potansiyeller ve yerel girişimcilik kalkınma anlayışına yeni bir boyut kazandırmıştır. Yöre halkının katılımının sağlandığı merkez-yerel ve yerel-merkez etkileşimin olduğu entegre bir kalkınma anlayışı önem kazanmıştır. Ekonomik ve sosyal uyum çerçevesinde yerel potansiyelleri devreye sokan, özel-kamu-sivil toplum kuruluşları arasında eşgüdüm sağlayan bölgesel kalkınma stratejileri oluşturmak gerekmektedir.
Az gelişmiş ülkelerin ve bölgelerin sorunlarını çözmek ve refah düzeyini
yükseltmek için, ekonomik gelişmede sürükleyici sektörleri saptamak, geliştirmek ve bölgesel kalkınma politikaları oluşturmak günümüzün geçerli kalkınma anlayışını meydana getirmektedir. Bu bağlamda, turizm sektörü de
üstün doğal kaynak potansiyeline sahip ülkeler için itici sektör niteliği taşımaktadır. Ülkemiz açısından konu değerlendirildiğinde; uluslararası rekabet
gücüne sahip destekleyici sektörler olarak tarım ve dış turizm ortaya çıkmaktadır (Şengezer: 2004; 21-22). 21.yüzyılda turizm hem dünyada, hem
de ülkemizde en hızlı gelişen ve ekonomide itici bir güç niteliği taşıyan bir
sektör olarak hatta bir endüstri olarak önem kazanmıştır. Pazarlama kanallarının teknolojik açısından gelişmesi, genel ekonomik performans, müşterinin bireysel ihtiyaçlarının ön plana çıkması, tatilin ve seyahatin psikolojik
ve fizyolojik açıdan öneminin anlaşılması turistin alışkanlıklarının değişimini sağlamıştır. Bu güncel turizm trendleri; bölgesel kalkınma politikaları çerçevesinde bölgelerin turistik destinasyonlar olarak ele alınmasını ve gelişti80
rilmesini zorunlu kılmaktadır. Turizmin gelir artırıcı ve istihdam yaratıcı özelliklerinden yararlanabilmek için; bölgesel kalkınma politikaları çerçevesinde
sürdürülebilirliği sağlamak, çevreye, topluma, tarihsel, doğal, kültürel varlıklara zarar vermemek ve tüm bu değerleri ekonomiye, topluma katkı sağlayacak şekilde ele alıp değerlendirmek gerekmektedir; çünkü günümüzde
sürdürülebilir bir büyüme anlayışı hakim görüştür. Çevreye karşı duyarlı alternatif turizm çeşitlerinin gelişimiyle, 2020 yılında 1.602 milyon kişinin uluslararası seyahate katılacağı ve 2 trilyon A.B.D doları turizm gelirinin elde
edileceği öngörülmektedir.
1. Türkiye’de Turizmin Ekonomiye Katkısı
Türkiye’de turizm sektörü 1960 yılı sonrasında Kalkınma Planlarında yer
almıştır. 1963-2005 yılları arasında uygulanan Beş Yıllık Kalkınma Planlarında turizm sektörü ile ilgili birçok tedbir ve teşvik ele alınmıştır. 1980’li yıllara kadar konaklama arzını ve turizm talebini arttırma yönünden tedbirler
uygulamaya konulmaya çalışılmıştır. 24 Ocak 1980 tarihindeki Ekonomik İstikrar Tedbirleri ile Türk turizmi dinamizm kazanmış ve liberal politikalar, teşviklerle konaklama kapasitesini arttırma ile birlikte alternatif turizm çeşitlerine ve tanıtım-pazarlama konularına ağırlık verilmiştir. Özel sektör yatırımları ve turist sayısı hızla artmıştır. Her plan döneminde dünyada ve Avrupa
Birliği’nde görülen gelişmelere uygun olarak turizmle ilgili ilkeler saptanmış
olmasına rağmen, uygulamada sorunlarla karşılaşılmıştır. Kültür ve Turizm
Bakanlığı verilerine göre, 1963 yılında Turizm işletme belgeli tesis sayısı
109, yatak sayısı 10.226 iken; 2004 yılında bu rakam 2.270 ve 442.652’ye
ulaşmıştır. 1980’li yıllara kadar 1 milyon civarında seyreden yabancı turist
sayısı 2004 yılında 17.516.908 olmuştur. 1980’li yılların ortalarına kadar 1,5
milyar doların altında olan turizm geliri 2004 yılında 15,887.7 milyar dolara
ulaşmıştır. 1963-1983 yılları arasında turizm gelirlerinin GSMH içindeki payı % 0,1’lerden % 0,8’lere yükselmiş ve 2004 yılında % 4.10’a ulaşmıştır.
1980 yılında turizm gelirlerinin ihracat gelirlerine oranı % 11 iken, son yıllarda ise % 30 civarında seyretmektedir. DİE’nin 2001’de yayınladığı girdi çıktı tablosuna göre, turizm sektörü kendisi dışında 49 sektör için talep yaratmaktadır. DİE’nin 2001 yılı verilerine göre, Türkiye toplam istihdamı içinde
turizmde doğrudan istihdamın payı % 5,10 ve turizmde dolaylı istihdamın
payı % 12,76’dır (Kültür ve Turizm Bakanlığı verileri).
Türkiye’yi ziyaret eden yabancı turistlerin çoğunluğunu Avrupa Birliği ve
Bağımsız Devletler Topluluğundan gelenler oluşturmaktadır. Türkiye’yi ziyaret nedenleri içinde birinci sırada güneş-deniz-kum ağırlıklı tatiller; ikinci sırada kültürel ziyaretler yer almaktadır. Türkiye’nin turizm pazarı kitle turizmine yöneliktir ve turist profili düşük gelirli ve az harcama yapan bir kitledir.
Uygulamada karşılaşılan sorunlara ve bölgesel kalkınmadaki dengesizliklere rağmen Türkiye dünyada önemli bir turizm merkezidir. 2003 yılı verileri81
ne göre; dünya ziyaretçi sayısı içindeki payı % 2 ve dünya turizm gelirlerinden aldığı pay % 2,5’dur.
Dünya Turizm Örgütü’nün verilerine göre, dünyadaki en önemli 16 destinasyon arasında bulunan Türkiye’nin turizm açısından geleceği son derece parlaktır. Tübitak’ın gerçekleştirdiği vizyon 2023 projesine göre, Türkiye
turizm açısından 1977-1987 yılları arasında başlangıç; 1987-1997 yılları
arasında büyüme dönemi yaşamış ve 1998 yılından beri de olgunluk dönemine girmiştir (Tübitak: Temmuz 2003; 23).
2. Çanakkale’nin Turizm Arzı
2.1.Doğal Kaynaklar
Çanakkale Türkiye’nin kuzeybatısında Avrupa ve Asya kıtalarını birbirinden ayıran Çanakkale boğazının iki kıyısında kurulu bir kenttir. Türkiye topraklarının % 1,3 ünü kaplamaktadır. Kuzeyinde Edirne, Tekirdağ, Saros körfezi, doğusunda Balıkesir, güneyinde Edremit körfezi ve batısında Ege denizi bulunmaktadır. İklimi geçiş iklimi özelliğini taşır. Ilıman kuşağın güneyinde sıcak kuşağa geçiş hattındadır. Biga ve Gelibolu yarımadaları üzerinde
toprakları bulunmaktadır. Türkiye’de yaklaşık olarak % 20 civarında olan verimli tarım arazilerinin bir kısmı Çanakkale çevresinde bulunmaktadır. Yer
altı kaynakları zengindir. (Çanakkale Belediyesi &Yerel Gündem 21 Çanakkale: Nisan 2004; 11).
Yıllık ortalama sıcaklık 14.8 °C’dir. Çanakkale orta yükseklikte dağlar ve
platolarla kaplı olup; yayla ve ovalar fazla değildir (Turizm Bakanlığı &Çanakkale Valiliği: 1992; 9 ve 13). Yağışlar genellikle bahar ve kış aylarında
olmaktadır. Deniz suyunun en sıcak olduğu aylar Temmuz ve Ağustos’tur.
Çanakkale’nin ilçeleri Ayvacık, Bayramiç, Biga, Bozcaada, Çan, Eceabat, Ezine, Gelibolu, Gökçeada, Lapseki, Yenice’dir. Çanakkale’nin doğal
kaynaklarının listesi tablo 1’dedir.
82
Tablo: 1- Çanakkale’nin Doğal Kaynakları
a) Dağlar: Kazdağı, Gelibolu yarımadasında Korudağı ve Tekir Dağları,
Gökçeada’da Goro ve Kastro dağları (Tepeköy Tepesi).
b) Ovalar: Kavak, Yalova, Kilye ve Pirsen, Karabiga ve Biga, Agonya, Bayramiç ve Kumkale.
c) Vadiler: Kazdağı’ndan çıkan akarsuların ovalara varıncaya kadar izledikleri yolda bulunan yataklar vadileri oluşturmaktadır.
d) Yaylalar: Kazdağı çevresinde bulunmaktadır.
e) Bitki Örtüsü: İl alanının önemli bir bölümü ormanlarla kaplıdır; Kaz dağları endemik türleri içinde 21 bitki türü vardır (Kazdağları Göknarı), ayrıca
karaçam, kızılçam, bodur ardıç, adi porsuk vs.
f) Yaban Hayatı: Karaca, keklik, bıldırcın, tavşan, yaban Domuzu, ördek ve
kaz; Denizaltında zengin yaban yaşamı, yılkı atları, değişik kuş türleri.
g) Jeolojik Yapı: İlin jeolojik yapısı I-II-III-IV. cü zamanlarda oluşmuş farklı
bir yapı sergilemektedir. IV.zamanda oluşan topraklarda yeraltı suyu yoğundur. Bölgede yeraltı suyu kullanımı yaygın olup, en iyi örnek Çardak artezyenleridir. Yerüstü sularının çoğunluğu Kazdağı kaynaklıdır.
h) Madenler: Kurşun, Çinko, Linyit, Asbest, Grafit, Mermer, Manganez, Demir, Bakır, Tuz, Uranyum.
I) Sıcak Su Kaynakları: Kirazlı ve Balaban Maden suları, Külcüler, Çan, Tepeköy, Kestanbol, Biga Kırkgeçit, Küçükçetmi Ilıcaları, Ayvacık Afrodit kaplıcaları.
i) Deniz Kıyıları: Gelibolu Yarımadası kıyıları; Marmara Denizi-Çanakkale
Boğazı Güney kıyıları, Ege denizi batı kıyıları, Adalar (Gökçeada-Bozcaada) kıyıları, Ege denizi güney kıyıları. (Ayvacık’taki plajlar mavi bayrak taşımaktadır).
j) Göller: Gelibolu yarımadasında Tuzla doğal gölü ve Biga yarımadasında
Ece (Emir) doğal gölü; baraj gölleri.
k) Mesire Yerleri: İntepe Çamlığı, Güzelyalı, Mitolojide ilk güzellik yarışmasının yapıldığı Kazdağı (Ayazma).
83
l) Akarsular: Çoğu Kazdağı’ndan doğmaktadır. Tuzla, Menderes, Sarı, Kocabaş, Bayramiç, Bergaz, Kavak çayları.
m) Korunan Alanlar ve Milli Parklar: 1973 yılında Milli park ilan edilen Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı ve 1996 yılında Milli Park ilan edilen Troia Mili Parkı, Gökçeada Sualtı Milli Parkı, Kaz Dağları Göknarı Tabiat Koruma Alanı.
Kaynak:
*Turizm Bakanlığı&Çanakkale Valiliği: 1992; 13-26 arası.
*Çanakkale Valiliği’nin Ekim 2004 tarihli Çanakkale Kitapçığı.
2.2 Kültürel Kaynaklar
Çanakkale ili ve çevresi coğrafi yapısından dolayı tarih boyunca uygarlıklara ev sahipliği yapmıştır. Eski dönemlerde Hellespontos ve Dardanel
olarak anılan bu il M.Ö.3000 yılından beri yerleşim yeri niteliğini sürdürmüştür. Çanakkale; Troia, Assos antik kentleriyle, şehitlik anıt ve mezarların bulunduğu Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkıyla önemli bir kültür potansiyeli sergilemektedir. Troia’da kurulan ilk uygarlıktan sonra, bu bölge Lidya,
Pers, Bergama Krallığı, Roma, Bizans ve Osmanlı egemenliğinde kalmıştır.
Çanakkale’nin kültürel-tarihi kaynakları tablo 2’de yer almaktadır.
Tablo: 2- Çanakkale’nin Kültürel Kaynakları
a) Müzeler ve Ören Yerleri: Çanakkale Arkeoloji Müzesi, Çanakkale Boğaz
Komutanlığı Müzesi, Çanakkale Şehitleri Anıtı ve Harp Müzesi, Bigalı
(Çamyayla) Atatürk Evi, Hademoğlu Konağı-Özel Etnografya Müzesi, Assos (Behramkale), Alexsandreia Troas (Dalyan köyü), Troia (02.12.1998 tarihinde dünya miras listesine alınmıştır), Apollon S., Sigeion, Dardanos,
Chyrse (Gülpınar), Zeus Altarı, Lysimakheia, Aigos Potamoi (Bayır Köyü),
Kardia (Bakla Burnu), Sestos (Akbaş burnu), Neandria (Ezine-Çığrı Dağı),
Piri Reis Müzesi ve Tarihi Liman, Kabatepe Tanıtma Merkezi.
b) Diğer Tarihi Yapılar: Çimenlik kalesi (Kale-i Sultaniye), Kilitbahir Kalesi,
Bozcaada Kalesi, Bigalı ve Nara Kaleleri, Gelibolu Kalesi, Baba Kale, Büyük Cami, Hüdavendigar Cami, Fatih Cami, Asılhan Bey Cami, Sefer Şah
Cami, Abdurrahman Cami, Yazıcızade Mehmet Efendi Türbesi, Gazi Süleyman Paşa Türbesi, Sinan Paşa Türbesi, Saruca Paşa Türbesi, Azablar Namazgahı, Gelibolu Mevlevihanesi, Bayraklı Baba, Namık Kemal’in Mezarı,
Gelibolu Savaş Anıtları ve Mezarlıkları, Saat Kulesi, Saruca Paşa Hamamı,
Telli Çeşme, Aynalı Çarşı.
c) Yaşam Şekli: Kırsal kesimde tarımsal üretim, ticaret, turizm ve el sanatları yaşam biçimini şekillendirmektedir. Sanayi, ihracat, madencilik kentsel
yaşamda ön plandadır.
84
d) Yöresel Mimari: Kale kentleri, geleneksel Türk evleri, Rum ve Yahudi
evleri.
e) Yöresel El Sanatları: Seramik ve toprak işçiliği, halı-kilim, diğer dokuma
ürünleri.
f) Yöresel Mutfak: Peynir tatlısı, asma yaprağında sardalye, balık konserveciliği, peynirli patlıcan, lakerda, balık çorbası.
g) Festivaller ve Yerel Etkinlikler:
Mart
Nisan
Mayıs
- Çanakkale Deniz Zaferi
18 Mart 1915
- Nevruz
21 Mart
- Çanakkale Deniz Şehitleri Anma Günü
04 Nisan
- Hıdrellez
06 Mayıs
- (Türklerin Rumeli’ye Çıkışları ve Rumeli Fatihi
28 Mayıs
- Çanakkale Hava Şehitlerini Anma Günü
Haziran
Temmuz
Ağustos
Gazi Süleyman Paşayı Anma)
-Lapseki Kiraz Şenliği
Haziran ortası
-Kabotaj Bayramı
-Kültürler arası Troia Şenliği
-Anafartalar Zaferi Kutlama Günü
-Umurbey Şeftali Şenliği
-Çanakkale Troia Festivali
15 Mayıs
01 Temmuz
01-15 Ağustos
10 Ağustos
Ağustos ortaları
10-18 Ağustos
-Bayramiç Ayazma Festivali ve Kaz Dağı (İda)
Güzellik Yarışması
-Bozcaada Kültür Sanat ve
Bağ Bozumu Festivali
Eylül
17-19 Ağustos
23-25 Ağustos
-Atatürk’ün C.Başkanı Olarak Çanakkale’ye Gelişi 01 Eylül
-Ezine’nin Düşman İşgalinden Kurtuluşu
-Atatürk’ün C.Başkanı Olarak Gelibolu’ya Gelişi
01-05 Eylül
02 Eylül
85
-Biga’nın Düşman İşgalinden Kurtuluşu
-Bozcaada’nın Düşman İşgalinden Kurtuluşu
Ekim
Kasım
Aralık
-Assos (B.Kale)Gösteri Sanatları Festivali
-Çan’ın Düşman İşgalinden Kurtuluşu
18 Eylül
20 Eylül
20-21-22 Eylül
23 Eylül
-Gökçeada’nın Düşman İşgalinden Kurtuluşu
-Ahilik Kültürü Çıraklık ve
Meslek Eğitimi Kutlama Haftası
17 Ekim
13-19 Ekim
-Atatürk’ün Ölüm Yıldönümü
10 Kasım
-Namık Kemal’i Anma Günü (Gelibolu-Bolayır)
02 Aralık
-Gelibolu’nun Düşman İşgalinden Kurtuluşu
-M.Akif Ersoy’u Anma Günü
h) Sit Alanları:
Arkeolojik Sit Alanı:
Kentsel Sit Alanı:
11
34
Arkeolojik Ve Doğal Sit:
11
Arkeolojik Ve Kentsel Sit:
Arkeolojik+Doğal+Kentsel+Tarihi:
Toplam:
27 Aralık
175
Doğal Sit Alanı:
Tarihi Sit Alanı:
26 Kasım
5
2
1
239
Kültür (Tek Yapı Ölçeğinde) Ve Tabiat Varlıkları: 1041
Genel Toplam:
Kaynak:
1280
*Turizm Bakanlığı&Çanakkale Valiliği: 1992; 41-44 arası.
*Turizm Bakanlığı: t.y; 746-765 arası ve 777.
*Çanakkale Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü: Ekim 1998; 11-12.
*Çanakkale Valiliği’nin Ekim 2004 tarihli Çanakkale kitapçığı.
2.3.Ulaşım
Çanakkale iline çevre illerden karayolu ile ulaşım sağlanmaktadır.
Çanakkale havaalanı, merkezde küçük ve orta boy uçakların inebileceği bir havaalanıdır. İlin ilçeleri ile ulaşımı kara ve deniz ulaşımı ile gerçekleşmektedir. Çanakkale-Eceabat, Gelibolu-Lapseki, Bozcaada86
Yükyeri, Çanakkale-Gökçeada ve Kabatepe-Gökçeada arasında feribot seferleri vardır. İl merkezinde Beton şehir iskelesi, Feribot İskelesi,
Gümrük İskelesi, Çanakkale Balıkçı Barınağı ve Koltuk Barınağı; Eceabat ilçesinde Kabatepe Limanı, Eceabat İskelesi ve Barınağı, Seddülbahir Barınağı ve Kilitbahir Balıkçı Barınağı; Ezine ilçesinde Geyikli
Odunluk iskelesi, Çimento iskelesi; Bozcaada’da Liman ve Şarap İskelesi ile Kuzey Rıhtımı ve Kuzey Mendireği; Gelibolu ilçesinde şehir iskelesi; Lapseki ilçesinde şehir iskelesi ve Çardak iskelesi; Gökçeada’da kendi adını taşıyan liman; Biga ilçesinde Karabiga’da bir liman
bulunmaktadır. Bunun dışında, küçük balıkçı teknelerinin barındıkları
Saros’da Güneyli barınağı, Gökçeada Kuzu limanı ve Kaleköy Barınağı vb. barınak ve çekek yerleri de mevcuttur (Gümüş&Veznikli&Titiz: 57 Mayıs 2005; 153).
2.4. Çanakkale’nin Bölgesel Ekonomik Yapısı Çerçevesinde Turizm
Yatırımlarının ve İşletmelerinin Durumu
Çanakkale ve yöresi Çanakkale boğazından ve iki kıtayı birbirine
bağlayan konumundan dolayı, tarih boyunca stratejik ve jeopolitik bir
öneme sahip olmuştur. Beşbin yıllık tarihi geçmişi, kaplıcaları, ılıman iklimi, flora ve fauna özellikleri, 671 km’lik temiz kıyıları, dünya uygarlık
tarihine damgasını vuran Troia antik kenti ve Çanakkale Savaşlarının
cereyan ettiği Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı ile Çanakkale yerli
ve yabancı turistlerin uğrak merkezidir. Kültürel ve doğal zenginlikleri
ile Çanakkale doğası ve çevresi bozulmamış önemli bir turizm kenti
olarak karşımıza çıkmaktadır. Şehirlerin turistik destinasyon olarak geliştirilmesi ve pazarlanması için ürün geliştirme ve çeşitlendirmenin
sağlanması, imaj ve marka oluşturma, destinasyon pazarlama organizasyonlarının kurulması gereklidir. Turizm açısından önemli bir konuma sahip Çanakkale kenti de uluslararası pazarda marka ve imajını geliştirmeye çalışmakta ve ürün çeşitlemesine gitmektedir. Zaten DPT’nin
verilerine göz atıldığında, Çanakkale’nin en önemli turistik bölgelerinden olan Gökçeada ve Bozcaada ilçelerinin hala birinci derecede öncelikle kalkınması gereken yöreler arasında yer aldığı görülmektedir.
Ayrıca 1972-1978 yılları arasında Yenice köy kapsamına giren ilçeler
arasında yer almıştır.
2003 yılı verilerine göre; 81 il içinde Çanakkale şehirleşme oranı
açısından 65.ci sırada, nüfus yoğunluğu açısından 59.cu sıradadır
(DPT: Eylül 2003; 528). Sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında
1996 yılında 76 il içinde 20.ci sırada bulunan Çanakkale, 2003 yılında
81 il içinde 24.cü sırada yer almaktadır ve sosyo-ekonomik gelişmişlik
87
endeksi 0,36924’tür (DPT verileri). İlçelerin sosyo-ekonomik gelişmişlik
sıralaması araştırmasına göz atıldığında; 872 ilçe içinde Çanakkale
Merkez İlçesi 39.cu sıra ile 2.derecede gelişmiş grup içinde yer almaktadır. Bozcaada, Gökçeada, Çan, Gelibolu 2.ci derecede gelişmiş ilçeler; Eceabat, Ezine, Biga, Lapseki, Ayvacık, Bayramiç 3.cü derecede
gelişmiş ilçeler, Yenice 4.cü derecede gelişmiş ilçeler grubunda bulunmaktadır (DPT: Nisan 2004; 111 ve 131). Gelişmiş bir bölgede yer alan
Çanakkale Marmara ve Ege bölgelerinin kesiştiği bir noktadadır. Tarımsal üretimin, ticaret ve el sanatları ile ekonomik yaşamı öncelikli olarak
şekillenen bu ilin, 1970’lerden sonra belli ölçülerde sanayisi ve sonradan da turizm sektörü gelişmiştir ve madencilik de il için önemli bir
sektördür. Kırsal kesimde halen tarımın ve ticaretin egemen olması, yatırımların yerel ölçekte olup bölgesel pazar anlayışının öne çıkması, iç
ulaşımdaki yetersizlikler ilin ekonomik gelişimi açısından dikkate alınması gereken noktalardır. 3.cü ve 4.cü derecede gelişmiş ilçelerde hala beşeri sermaye eksikliği ve yatırım noksanlığı göze çarpan unsurlardır. Tüm bu verilerin ışığı altında Çanakkale’nin merkez ilçesi dışında
tüm ilçeleriyle bir bölge olarak pazarlanabilmesi, marka oluşturabilmesi gelişmişlik öğelerinin artmasına bağlıdır. 872 ilçe içinde Çanakkale
ve ilçeleri ile ilgili veriler Tablo 3’de yer almaktadır.
1987 ve 2000 yılları karşılaştırılarak, Çanakkale ve komşu illerinin
GSYİH’sında sektörlerin payları incelendiğinde, tarımın payının en fazla düştüğü illerin başında Çanakkale ve Tekirdağ’ın geldiği görülmektedir. Balıkesir’de tarımın payının düşüşü yok denecek kadar azdır. Sanayinin payının 2000 yılında en fazla artış gösterdiği il Tekirdağ’dır. Balıkesir’de sanayinin payı az da olsa düşmüş, Çanakkale ve Edirne’de
belli ölçülerde artmıştır. 3 ilde hizmetler sektörünün payı artarken, Tekirdağ’da hizmetler sektörünün payı düşmüştür. Hizmet sektörünün payının en fazla arttığı il Çanakkale’dir. 4 il genel olarak değerlendirildiğinde, Balıkesir’de tarım, sanayi ve hizmetlerin diğer illere göre daha dengeli geliştiği; Çanakkale’de sanayi ve hizmet sektörlerine ağırlık verildiği; Edirne’de sanayi ve hizmetlerin payının belli ölçüde arttığı; Tekirdağ’da sanayiye önem verildiği söylenebilir. Sosyo-ekonomik gelişmişlik il sıralamaları içinde sanayinin payının en fazla arttığı il olan Tekirdağ birinci sırada olup; Çanakkale ikinci sırada yer almaktadır (Tablo
4).
88
89
90
34 (577)
257961 (47)
0,11509 (62)
0,15133 (208)
Eceabat
Vergi Gelirlerinin
Ülke ‹çindeki Pay› (%)
Tar›msal Üretimin
Ülke ‹çindeki Pay› (%)
9929 (780)
Ezine
30,90 (661)
Bebek Ölüm Oran› (%)
Fert Bafl›na Genel
Bütçe Geliri (Bin TL)
Nüfus
0,09074 (328)
92,87 (49)
Okur Yazar Oran› (%)
35301 (397)
0,01038 (314)
72995 (223)
31,63 (643)
86,36 (379)
2,46 (788)
22,75 (353)
62,01 (22)
6,04 (291)
6,42 (322)
9,64 (171)
Sanayi Sektöründe
Çal›flanlar Oran› (%)
71,21 (516)
3,03 (871)
‹flsizlik Oran› (%)
28,35 (843)
Tar›m Sektöründe
Çal›flanlar Oran› (%)
Hizmetler Sektöründe
Çal›flanlar Oran› (%)
3,25 (856)
Ortalama Hanehalk› Büy.
47,90 (749)
112 (167)
34,94 (863)
Nüfus Ba¤›ml›l›k Oran› (%)
Nüfus Yo¤unlu¤u
-,10 (513)
21,23 (791)
72,75 (73)
24,65 (127)
30502(444)
Nüfus Art›fl H›z› (%)
104205(119)
Ayvac›k
fiehirleflme oran› (%)
Nüfus
Merkez
46226 (301)
Gelibolu
0,23848 (113)
0,01213 (292)
89254 (177)
37,74 (470)
86,19 (390)
2,34 (795)
17,74 (526)
5,25 (335)
77,01 (387)
3,16 (865)
47,06 (763)
25 (695)
1,14 (489)
37,10 (520)
32314 (426)
Bayramiç
Tablo: 3- anakkale linin Sosyo-Ekonomik G stergeleri
8875 (802)
Gökçeada
0,27808 (90)
0,03861 (137)
115648 (133)
30,21 (684)
88,58 (232)
2,92 (722)
24,65 (300)
8,77 (194)
66,58 (588)
3,36 (847)
49,58 (712)
57 (363)
2,17 (463)
35,70 (543)
77169 (171)
Biga
26034 (502)
Lapseki
0,00569 (824)
0,00147 (686)
166484 (83)
27,03 (751)
96,32 (2)
7,92 (223)
76,02 (4)
7,38 (234)
16,60 (867)
3,01 (872)
34,40 (865)
56 (366)
19,20 (199)
100,00 (1)
2427 (872)
Bozcaada
39064 (364)
Yenice
0,06702 (394)
0,05511 (112)
181357 (71)
34,09 (581)
91,15 (113)
3,57 (638)
23,96 (320)
28,26 (17)
47,78 (748)
3,41 (834)
45,30 (794)
58 (356)
2,52 (456)
54,56 (237)
52929 (264)
Çan
Tek
Edi
a
Bal
l
Tab
lle
Kay
Tek
Edi
a
Bal
lle
Yl
Tab
91
12,98 (729)
1,81 (841)
84,23 (495)
26,62 (757)
24,35 (308)
2,57 (782)
87,97 (266)
41,90 (368)
80,33 (1)
5,11 (439)
94,24 (16)
52,29 (163)
54,97 (41)
3,54 (646)
91.40 (103)
29,21 (710)
87,41 (307)
36,70 (503)
90,45 (139)
21,98 (811)
102799 (147)
0,00626 (408)
0,07114 (385)
Okur Yazar Oran› (%)
Bebek Ölüm Oran› (%)
Fert Bafl›na Genel
Bütçe Geliri (Bin TL)
Vergi Gelirlerinin
Ülke ‹çindeki Pay› (%)
Tar›msal Üretimin
Ülke ‹çindeki Pay› (%)
0,00971 (785)
0,00417 (490)
77917 (209)
0,23597 (117)
0,00984 (323)
67636 (249)
Tablo:4- anakkale ve Kom u llerinin GSY H’s nda Sekt rel Paylar (1987 Y l
0,15288 (206)
0,01125 (300)
76983 (212)
retici Fiyatlar na G re) %
indeki S ras n G stermektedir.
0,16997 (174)
0,02235 (188)
122342 (121)
Not: Parantez indeki Rakamlar l enin lgili G stergeye G re 872 l e
Kaynak: D P T: Nisan 2004; 15
0,09753 (311)
0,02226 (190)
96143 (165)
5,65 (306)
3,09 (701)
4,25 (418)
33,19 (181)
2,53 (587)
3,90 (590)
4,64 (374)
81,37 (236)
3,22 (861)
48,42 (739)
28 (655)
34,32 (169)
‹flsizlik Oran› (%)
7,26 (242)
71,40 (511)
3,37 (843)
48,59 (734)
30 (627)
-9,13 (656)
14,05 (856)
7,09 (249)
17,13 (865)
3,52 (814)
28,72 (869)
31 (608)
5,89 (402)
32,61 (601)
39064 (364)
Yenice
0,06702 (394)
Hizmetler Sektöründe
Çal›flanlar Oran› (%)
40,38 (799)
3,37 (842)
37,54 (857)
81,74 (32)
11,03 (317)
26034 (502)
Lapseki
0,00569 (824)
Sanayi Sektöründe
Çal›flanlar Oran› (%)
59,55 (670)
3,21 (863)
44,90 (805)
56 (367)
14,41 (267)
50,03 (298)
8875 (802)
Gökçeada
0,27808 (90)
58,59 (680)
3,25 (857)
54 (387)
3,07 (445)
37,70 (508)
46226 (301)
Gelibolu
0,23848 (113)
Tar›m Sektöründe
Çal›flanlar Oran› (%)
46,55 (771)
Nüfus Ba¤›ml›l›k Oran› (%)
Ortalama Hanehalk› Büy.
21 (747)
2,63 (451)
Nüfus Art›fl H›z› (%)
Nüfus Yo¤unlu¤u
48,12 (325)
fiehirleflme oran› (%)
35301 (397)
Ezine
Eceabat
9929 (780)
0,09074 (328)
0,15133 (208)
Nüfus
Tar›msal Üretimin
Ülke ‹çindeki Pay› (%)
Edir
Çan
Bal›
‹ller
Tabl
Sek
Kayn
Top
Tek
Edi
an
Bal
l
Tabl
lle
Kay
To
Tek
Edi
a
Bal
92
0,00626 (408)
0,07114 (385)
Tar›msal Üretimin
Ülke ‹çindeki Pay› (%)
0,09753 (311)
0,02226 (190)
96143 (165)
0,00971 (785)
0,00417 (490)
77917 (209)
12,3
46,7
41
0
0
Bal›kesir
Çanakkale
‹ller/Y›llar 1996
0
0
0
0
1997 1998
0
0
0
0
1999 2000
2002 2003
0 2.558
0 5.728
2001
0
0
0
0
2004
Tablo:7c- Y llar Baz nda anakkale ve Kom u llerinde Denizcilik
Sekt r ne Verilen Krediler
Milyar TL.
Kaynak: DPT: Eyl l 2003; 511, 529, 535, 565 ve DPT verileri.
45,1
29,9
25
Tekirda
8
7
16
47,4
16,8
35,8
45,3
14,2
40,5
Edirne
18
24
20
48,3
28,2
23,6
41
23,6
35,4
anakkale
15
13
53,6
Hizmetler
19,5
Sanayi
26,9
Hizmetler Tar›m
50,5
Sanayi
22,5
Tar›m
2000 Y›l›
27
Bal kesir
‹ller
1987 Y›l›
retici Fiyatlar na G re) %
0,15288 (206)
0,01125 (300)
76983 (212)
76 ‹l ‹çerisinde ‹llerin 81 ‹l ‹çerisinde ‹llerin
Sosyo-Ekonomik
Sosyo- Ekonomik
Geliflmifllik S›ralamas› Geliflmifllik S›ralamas›
(2003 Y›l›)
(1996 Y›l›)
Tablo:4- anakkale ve Kom u llerinin GSY H’s nda Sekt rel Paylar (1987 Y l
Y›llar
0,23597 (117)
0,00984 (323)
67636 (249)
indeki S ras n G stermektedir.
0,16997 (174)
0,02235 (188)
122342 (121)
Not: Parantez indeki Rakamlar l enin lgili G stergeye G re 872 l e
Kaynak: DPT: Nisan 2004; 15
102799 (147)
Bütçe Geliri (Bin TL)
Vergi Gelirlerinin
Ülke ‹çindeki Pay› (%)
Kayn
Teki
Edir
Çan
Bal›
‹ller
Tabl
Sek
Kayn
Teki
Edir
Çan
Bal›
‹ller
Tabl
Sek
Kayn
12)
71)
81)
13)
38)
20)
17)
48)
34)
94)
56)
56)
37)
64)
93
1,5
Tekirda
9,7
15,8
14,8
Otel
1,4
2,5
3,2
3,2
Otel
1,2
2,5
2,9
3,1
Hizmetleri
l
Belge
Adedi
Toplam
Yat r m
(YTL)
Sabit
Yat r m
(YTL)
D viz
Tahsisi
(Bin $)
stihdam
(Ki i)
Otel
Lokanta
Haberle me
Ula t rma
2000
10,7
15,3
16,0
17
1,3
2,6
3,2
3,2
9,7
14,6
15,2
16,7
Hizmetleri Hizmetleri Hizmetleri
Haberle me
Ula t rma
1999
Lokanta
Tablo: 6a- 01.01.1990-30.04.2005 Tarihleri Aras nda anakkale ve Kom u
llerde Turizm Sekt r ne Verilen Yat r m Te vik Belgelerinin Da l m
10,7
14,2
15,7
15,9
Hizmetleri Hizmetleri
Haberle me
Ula t rma
1998
Lokanta
Kaynak: *D E:A ustos 1999; 94, 101, 106, 143,
*D E: Aral k 2001; 94, 101, 106, 143,
*D E:May s 2002; 96, 103, 108, 145.
3,0
3,2
16
Hizmetleri
Hizmetleri
3,4
Ula t rma
Haberle me
Otel
1997
Lokanta
Edirne
anakkale
Bal kesir
ller
Y llar
Tablo:5- anakkale ve Kom u llerinin Otel ve Lokanta ile Ula t rma-Haberle me Hizmetlerinin
GSY H’daki Paylar (1987 y l retici fiyatlar na g re) %
Otel ve lokanta hizmetlerinin GSYİH’daki paylarını yıllar bazında komşu
illerle karşılaştırdığımızda (1987-2000 yılları arası); Balıkesir ve Tekirdağ’da
bu sektörün payının istikrarlı bir şekilde seyrettiği, Çanakkale’de 1999 yılında ve Edirne’de 1998 yılında düşüş gösterdiği görülmektedir. Tarım, sanayi
ve hizmetler sektörlerinin paylarının dengeli bir şekilde dağıldığı Balıkesir’de ve sanayi sektörünün ağırlık kazandığı Tekirdağ’da otel-lokanta hizmetlerinin paylarının da istikrarlı bir şekilde devam ettiği Tablo 5’den anlaşılmaktadır. Bu dört ilin yıllar bazında ulaştırma-haberleşme hizmetlerine
göz atıldığında, ulaştırma-haberleşme sektörünün payının otel-lokanta hizmetlerinin payına göre daha yüksek olduğu gözlenmektedir. Her dört ilde de
ulaştırma-haberleşme hizmetlerinin GSYİH’da ki payları yıllar bazında dengeli bir biçimde dağılmıştır. Ulaştırma ve haberleşme hizmetlerinin payının
yıllar bazında en yüksek olduğu il Balıkesir, en düşük olduğu il Tekirdağ
olup;
Çanakkale
1997veyılında
sırada
veve
1998-1999-2000
yıllarında
Tablo:5anakkale
Kom u üçüncü
llerinin
Otel
Lokanta ile Ula
t rma-Haberle m
ikinci sıradadır
(Tablo
5).
GSY H’daki Paylar (1987 y l retici fiyatlar na g re) %
264)
237)
456)
356)
794)
834)
748)
(17)
320)
638)
13)
581)
1990-2005 yılları arasında; Çanakkale ve komşu illere verilen turizm ve
Y llar yatırım teşvik belgeleri
1997
ulaştırma
incelendiğinde; 1998
15 yıl içinde turizm alanın-1999
da lÇanakkale’ye
23;
ulaştırma
4Otel
il karler
Otel
Ulaalanında
t rma 29 teşvik
Otel belgesi
Ula verilmiştir.
t rma
Ula t
şılaştırıldığında turizm
teşvikleri
sayısı
açısından
Balıkesir
birinci,
ÇanakkaLokanta Haberle me
Lokanta Haberle me Lokanta Haberle
le ikinci, Tekirdağ
üçüncü, Edirne
dördüncü
sıradadırHizmetleri
(Tablo 6a). Ulaştırma
Hizmetleri
Hizmetleri
Hizmetleri
Hizmetleri Hizmetl
teşvikleri sayısı açısından 4 il karşılaştırıldığında Balıkesir 1.ci sırada, TekirBal2.ci
kesir
3,4
3,24.cü sıradadır
15,9 (Tablo 6b).
3,1Bu
17
dağ
sırada, Çanakkale
3.cü16
sırada, Edirne
veriler
genel olarak3,2
değerlendirildiğinde,
Balıkesir
turizm
ve ulaştırma2,9
teşanakkale
14,8
3,2
15,7
16,0
vikleri açısından 1.ci sırada yer almakta olup; özellikle turizm sektörü BalıEdirnecanlandırılmaya
3,0
15,8 bunu 2.ci2,il5olarak turizm
14,2 açısından
2,5Ça15,3
kesir’de
çalışılmış,
nakkale takip etmektedir. Sanayiye ağırlık verilen Tekirdağ’da turizm teşvikTekirda
1,5
9,7
1,4
10,7
1,2
10,7
leri yerine ulaştırma teşviklerinin sayısı daha fazladır. GSYİH’da ulaştırmaKaynak: *D E:A
ustos 1999;
94, 101,
143, en yüksek seyrettiği il olan Bahaberleşme
sektörünün
payının
dört106,
il içinde
*D E: Aral alanında
k 2001; 94,da
101,
143,
lıkesir’in ulaştırma
en106,
fazla
teşviğe sahip olması paralellik arz
*D Sanayi
E:May s 2002;
96, 103, 108,
145. belli ölçülerde arttığı Edirne tuetmektedir.
ve hizmetlerin
payının
rizm ve ulaştırma teşvik sayıları açısından en son sıradadır.
Tablo: 6a- 01.01.1990-30.04.2005 Tarihleri Aras nda anakkale ve Kom u
llerde Turizm Sekt r ne Verilen Yat r m Te vik Belgelerinin Da l m
(71)
12)
394)
l
Bal kesir
anakkale
Belge
Adedi
Toplam
Yat r m
(YTL)
Sabit
Yat r m
(YTL)
D viz
Tahsisi
(Bin $)
stihdam
(Ki i)
42
40.655.479 40.654.690
8.256
1.998
23
44.515.954 44.508.159
19.537
1.777
3.583.631
312
256
364)
94Tekirda
15
14.590.381 14.579.625
4.436
936
856)
Toplam
90
103.348.243 103.326.105
32.535
4.967
e
Edirne
10
3.586.429
( )
112)
12)
l
l
394)
394)
Bal kesir
Bal kesir
anakkale
anakkale
Edirne
Edirne
Tekirda
Tekirda
Toplam
Toplam
e
e
364)
364)
856)
856)
656)
656)
655)
655)
739)
739)
861)
861)
236)
236)
306)
306)
729)
729)
841)
841)
495)
495)
757)
757)
212)
212)
300)
300)
206)
206)
e) %%
e)
lerin
lerin
mik
ik
amas›
mas›
Belge
Belge
Adedi
Adedi
42
42
23
23
10
10
15
15
90
90
Toplam
Sabit
Toplam
Sabit
Yat r m
Yat r m
Yat r m
Yat r m
(YTL)
(YTL)
(YTL)
(YTL)
40.655.479 40.654.690
40.655.479 40.654.690
44.515.954 44.508.159
44.515.954 44.508.159
3.586.429 3.583.631
3.586.429 3.583.631
14.590.381 14.579.625
14.590.381 14.579.625
103.348.243 103.326.105
103.348.243 103.326.105
Kaynak: Hazine M ste arl
Kaynak: Hazine M ste arl
D viz
D viz
Tahsisi
Tahsisi
(Bin $)
(Bin $)
8.256
8.256
19.537
19.537
312
312
4.436
4.436
32.535
32.535
stihdam
stihdam
(Ki i)
(Ki i)
1.998
1.998
1.777
1.777
256
256
936
936
4.967
4.967
Verileri.
Verileri.
Tablo: 6b- 01.01.1990-30.04.2005 Tarihleri Aras nda anakkale ve Kom u
Tablo: 6b- 01.01.1990-30.04.2005 Tarihleri Aras nda anakkale ve Kom u
llerde Ula t rma Sekt r ne Verilen Yat r m Te vik Belgelerinin Da l m
llerde Ula t rma Sekt r ne Verilen Yat r m Te vik Belgelerinin Da l m
l
l
Bal kesir
Bal kesir
anakkale
anakkale
Edirne
Edirne
Tekirda
Tekirda
Toplam
Toplam
Belge
Belge
Adedi
Adedi
53
53
29
29
25
25
35
35
142
142
Toplam
Sabit
D viz
Toplam
Sabit
D viz
Yat r m
Yat r m
Tahsisi
Yat r m
Yat r m
Tahsisi
(YTL)
(YTL)
(Bin $)
(YTL)
(YTL)
(Bin $)
42.866.668 42.863.668
47.993
42.866.668 42.863.668
47.993
107.803.870 107.803.870
46.646
107.803.870 107.803.870
46.646
23.815.722 23.809.412
14.912
23.815.722 23.809.412
14.912
78.373.521 78.368.321
31.399
78.373.521 78.368.321
31.399
252.859.781 252.845.271 140.950
252.859.781 252.845.271 140.950
Kaynak: Hazine M ste arl
Kaynak: Hazine M ste arl
stihdam
stihdam
(Ki i)
(Ki i)
2.715
2.715
900
900
871
871
1.864
1.864
6.350
6.350
Verileri.
Verileri.
Çanakkale ve komşu illere verilen tarım, turizm, denizcilik kredileri karTablo:7a- YY llar
llar
Baz nda
ndaTekirdağ
anakkale
ve Kom
Kom uu llerinde
llerinde
Turizm
şılaştırıldığında;
Edirne
ve
turizm
kredilerinden
hiç yararlanmamışTablo:7aBaz
anakkale
ve
Turizm
Sekt
r
ne
Verilen
Krediler
TL.
tır.
Turizm
en yüksek oranda faydalanan il, turizmin
geliştirilSekt
r nekredilerinden
Verilen Krediler
MMiillyy
aarr TL.
meye
çalışıldığı
yılları
hariç;
Çanakkale
‹ller/Y›llar
1996il olan
1997Balıkesir’dir.
1998 19992003-2004
2000 2001
2001
2002
2003
2004
‹ller/Y›llar
1996
1997
1998
2000
2002
2003
2004
1996-2002
yılları
arasında
turizm 1999
kredilerinden
az da olsa
yararlanmıştır.
4
il de
tüm yıllar boyunca
tarım818
kredisi
almıştır.
4 3.146
il içinde
tarım4.598
kredilerinden
Bal›kesir
4
513
766
1.553
4.929
3.930
Bal›kesir
4
513 818
766 1.553 3.146 4.929 4.598 3.930
en fazla yarar sağlayan il Edirne’dir. Sağlanan tarım kredileri yönünden dört
Çanakkale
15
19
30
43arasında
36 4.cü
43 sırada;
26 2001
il Çanakkale
içinde, Çanakkale
1996-2000
15
19
30 yılları
43
36
43
26
00 ve 2002
00
yıllarında 2. ci sırada; 2003 yılında 4.cü sırada; 2004 yılında 3.cü sıradadır.
Edirne
0
Edirne
00 teşvikleri
00 sayısı
00 açısından
00
04.cü
00 yer
00 alan,00hiç turizm
00
Turizm-ulaştırma
sırada
kredisi
olmayan 0bir il olan
Edirne’nin
tarım kredileri
açısından
birinci
sırada
Tekirda¤
00
00
00
00
00
00
00
00
0
Tekirda¤
olması paralellik arz etmektedir. Denizcilik kredileri açısından, 4 ilin de elde
rileri
Kaynak:
rkiye Bankalar
Birli
i Ve
ettiği
krediTTrkiye
tutarı
2002 yılı
hariç
sıfırdır
rileri (Tablo 7a-7b-7c). Edirne’de tarıma,
Kaynak:
Bankalar
Birli
i Ve
Tekirdağ’da sanayiye, Balıkesir’de ve Çanakkale’de turizme daha fazla
Tablo:7bllar
Baz nda
nda
anakkale
ve
Kom uu
llerinde
Tar
mm
Tablo:7bYY llar
Baz
anakkale
Kom
llerinde
ağırlık
verilmiştir.
Ancak
4 il içinde
genelve
olarak
tarım,
sanayiTar
ve hizmetlerin
Sekt
r
ne
Verilen
Krediler
TL.
M
en
dengeli
il sadece Balıkesir’dir.
Sekt
r nebiçimde
Verilengeliştiği
Krediler
Miillyyaarr TL.
2000 2001
2001 2002
2002 2003
2003 2004
2004
1999 2000
1998 1999
1997 1998
‹ller/Y›llar 1996
1996 1997
‹ller/Y›llar
Bal›kesir
Bal›kesir
Çanakkale
Çanakkale
44
513
513
818
818
15
15
19
19
30
30
766 1.553
1.553 3.146
3.146 4.929
4.929 4.598
4.598 3.930
3.930
766
95
43
36
43
26
43
36
43
26
00
00
212)
212)
300)
300)
206)
206)
e) %
e) %
lerin
lerin
mik
mik
mas›
mas›
Toplam
142
Okur
Yazar Oran› (%)
Toplam
142
252.859.781
140.95091.40 (103)6.350 94,24 (16)
90,45 (139)252.845.271
87,41 (307)
252.859.781
252.845.271
140.950
6.350
Bebek
Ölüm
Oran› (%)
Kaynak:
Hazine
M ste arl 21,98
Veriler(811)
i.
Kaynak: Hazine M ste arl
Verileri.
Fert Bafl›na Genel
Bütçe Geliri (Bin TL)
102799 (147)
36,70 (503)
29,21 (710)
52,29 (163)
96143 (165)
122342 (121)
77917 (209)
Tablo:7a- Y llar Baz nda anakkale ve Kom u llerinde Turizm
Tablo:7aY llar Baz nda anakkale ve Kom u llerinde Turizm
Vergi
SektGelirlerinin
r ne Verilen Krediler
Milyar TL.
Sekt
r
ne
Verilen
Milyar TL.
Ülke ‹çindeki Pay›
(%) Krediler
0,00626 (408)
0,02226 (190)
0,02235 (188)
0,00417 (490)
‹ller/Y›llar
1996
1997
1998
1999
2000
2001
2002
2003
2004
Tar›msal
Üretimin
‹ller/Y›llar
1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004
0,16997 (174)
0,00971 (785)
0,09753 (311)
Ülke ‹çindeki Pay› (%)
0,07114 (385)
Bal›kesir
4
513 818
766 1.553 3.146 4.929 4.598 3.930
Bal›kesir
4
513 818
766 1.553 3.146 4.929 4.598 3.930
Not: Parantez indeki Rakamlar l enin lgili G stergeye G re 872 l e indeki S ras n G st
Çanakkale
19 15 30
43
36
43
26
0
0
Kaynak:
D P T: 15
Nisan 2004;
Çanakkale
15
19
30
43
36
43
26
0
0
Edirne
0
0
0
0
0
0
0
0
0
Edirne
0
0
0
0
0
0
0
0
0
Tablo:4- anakkale ve Kom u llerinin GSY H’s nda Sekt rel Paylar (1987 Y l
0
0
0
0
0
0
0
0
Tekirda¤
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
Tekirda¤
76 ‹l ‹çerisinde
Kaynak: T rkiye Bankalar Birli i Verileri
Kaynak: T rkiye Bankalar Birli i Verileri
2000 Y›l›
Sosyo-Ekono
1987 Y›l›
Y›llar
Tablo:7b- Y llar Baz nda anakkale ve Kom u llerinde Tar m
Geliflmifllik S›ra
Tablo:7b- Y llar Baz nda anakkale ve Kom u llerinde Tar m
Sekt r ne Verilen Krediler
Milyar TL.
Sekt r ne Verilen Krediler
Milyar TL. (1996 Y›l
‹ller/Y›llar 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002
‹ller
Tar›m1997Sanayi
Tar›m2001 Sanayi
2002
1999 2000
1998 Hizmetler
‹ller/Y›llar 1996
Bal›kesir
4 27 513 22,5
818
766 1.55326,9
3.146 4.929
Bal
kesir
19,5
Bal›kesir
4
513 818 50,5
766 1.553 3.146 4.929
Çanakkale
19
30
43
3623,6 43 28,2
26
41
anakkale 15
Çanakkale
1535,4 19 23,630
43
36
43
26
Edirne
0
035,8 0 16,80
0 14,2 0 45,3
Edirne
040,5
0
0
0
0
0
0
0
Edirne
Tekirda
Tekirda¤
0 25
0 29,9 0 45,1
0
012,3 0 46,70
Tekirda¤
0
0
0
0
0
0
0
2003 2004
Hizmetler
2003
2004
4.598
53,6 3.930
4.598
3.930 13
0
0 20
48,3
0
0
47,4
0
0 18
0
0
41
0
0 8
0
0
Kaynak:DTP rkiye
i Veri535,
leri
Kaynak:
T: EylBankalar
l 2003; Birli
511, 529,
Kaynak: T rkiye
Bankalar
Birli
i Verileri 565 ve DPT verileri.
Tablo:7c- Y llar Baz nda anakkale ve Kom u llerinde Denizcilik
Sekt r ne Verilen Krediler
Milyar TL.
‹ller/Y›llar 1996
1997 1998
1999 2000
2001
2002 2003
2004
Bal›kesir
0
0
0
0
0
0 5.728
0
0
Çanakkale
0
0
0
0
0
0 2.558
0
0
Edirne
0
0
0
0
0
0 2.382
0
0
Tekirda¤
0
0
0
0
0
0
0
0
646
Kaynak: T rkiye Bankalar Birli i Verileri
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Belediye Belgeli Konaklama İşletmeleri Envanteri verilerine göre; dört il karşılaştırıldığında belediye belgeli tesis ve ya-
96
tak sayısı açısından Balıkesir birinci, Çanakkale ikinci, Tekirdağ üçüncü,
Edirne dördüncü sıradadır. İllerin valiliklerinin web sayfalarından elde edilen
bilgilere göre, turistik belgeli tesis ve yatak sayısı açısından Balıkesir birinci, Çanakkale ikinci, Edirne üçüncü, Tekirdağ dördüncü sırada bulunmaktadır. Seyahat acentelerinin yoğun olarak bulunduğu il yine Balıkesir’dir. Çanakkale üçüncü sıradadır (Tablo 8). 4 il içinde, turizm ve ulaştırma konusunda en fazla teşvik alan, turizm kredilerinden en fazla yararlanan il olan Balıkesir tesis, yatak ve seyahat işletmeleri sayısı açısından da birinci sıradadır. Günümüze kadar gerçekleştirilen ekonomik-sosyal planlar ve pazarlama stratejileri aracılığıyla, Balıkesir turizminin Çanakkale turizminden daha
ön planda yer aldığını ancak Çanakkale ilinin Balıkesir’in bölgesel turizm
politikalarıyla yarışır durumda olduğunu söyleyebiliriz.
Tablo: 8- anakkale ve Kom u llerinde Konaklama ve Seyahat
letmelerinin Say s
ller
Belediye Belgeli
letmeler
Turistik Belgeli
letmeler
Seyahat
letmeleri
Tesis
Yatak
Tesis
Yatak
450
22.532
74
8.450
35
145
6.396
31
3.280
11
Edirne
26
1.449
17
1.260
9
Tekirda
78
4.372
11
1.058
17
Bal kesir
anakkale
Kaynak: *K lt r ve Turizm Bakanl
web sayfas ,
*llerin Valiliklerinin web sayfalar ,
*T rsab’ n web sayfas ,
* anakkale l K lt r ve Turizm M d rl
verilerinden derlenmi tir
Bozulmamış ve çarpık yapılaşmaya maruz kalmamış kıyılarını turizm yatırımlarına açmaya çalışan Çanakkale’de 15 yatırım belgeli turistik tesis varoda ve
sayısı
ve yatak
sayısı
2.972’dir.
iri Kap dır.
lar Bunların
na G re toplam
anakkale
Kom1.418
u llerine
Gelen
Yabanc
SayBu
lartesislerin
2 tanesi merkezde yer almakta olup, 6’sı Ayvacık’ta, 3’ü Bozcaada’da, 1’i
2000
2001
Ezine’de, 1’i Gelibolu’da,
1’i Gökçeada’da, 1’i Yenice’dedir. Varolan
turistik
ve
belediye
belgeli
tesislerin
çoğu
Ayvacık
ve
civarında
bulunmaktadır.
Hava
Kara
Tren
Deniz
Toplam
Hava
Kara
Tren DeDeniz
To
niz
suyunun
temizliği,
planlı
turizm
altyapısı
ve
tarihi
dokunun
zenginliği
- 10.966
10.966
65
- Ay11.934
1
vacık ve çevresinde turizmin gelişmesine neden olmuştur. Çanakkale mere
- 12.708
12.708
- 6.548
kez ve Ayvacık-Küçükkuyu-Behramkale dışında, tesislerin yoğunlaştığı di-ğer
971.345
- 1.010.801
- 1.080.551
- 1.12
bölgeler, 39.456
Güzelyalı, Geyikli,
Gökçeada, Bozcaada,
Gelibolu47.271
ve Lapsetesisleri56.588
kentsel 49.778
merkezlerde artış- göstermekte
44.373 ki’dir. Otel- ve yeme-içme
- 12.215
- 8.207
5
olup; motel, pansiyon, kamping gibi yatırımlar sahillerde toplanmıştır.
2002
2003
Hava
Kara
Tren
Deniz
Toplam
Hava
Kara
Tren 97
Deniz
To
-
-
- 17.747
17.747
-
-
- 19.222
1
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklenen yatırım projeleri:
a) Gökçeada-Bozcaada Turizm Gelişim Projeleri
b) Ezine Kestanbol Turizm Merkezi
c) Küçükkuyu-Behramkale Turizm Merkezi
d) Geyikli Turizm Merkezi
Çanakkale’nin batı bölgesi, merkezden Kumkale’ye kadar olan kısımda
ikinci konutlar yapılmıştır. Güzelyalı mevkiinde içinde 2-3 yatak bulunan 30
odalı gençlik kampı ile Gelibolu yarımadası Milli Parkında Kabatepe Orman
kampı bulunmaktadır. Termal turizm kaynakları açısından zengin olan Çanakkale’de Ezine Kestanbol termal turizm merkezi birinci derecede önemli
ve öncelikli Kaplıcalar, Çanakkale Küçük Çetmi ikinci derecede ve Çanakkale Kırkgeçit üçüncü derecede önemli ve öncelikli kaplıcalar arasındadır
(Ülker:Eylül 1988; 50-60-61). Bu zengin termal kaynağından tam anlamıyla
yararlanılamamaktadır.
Valiliğin ve diğer kamu kuruluşlarının alt yapı çalışmaları devam etmekte olup; ilin yeni bir liman ihtiyacını karşılamak üzere Kepez mevkiine liman
yapımı planlanmış ve limanın altyapısı tamamlanmıştır. 1995 yılında yatırım
programına alınarak çalışmalara başlanan, 1995-2008 yıllarını kapsayan,
Çevre ve Orman Bakanlığı’nca da onaylanan Gelibolu Yarımadası Tarihi
Milli Parkı uzun dönemli gelişim planına yönelik çalışmalar devam etmektedir. Gelibolu Tarihi Milli Parkı için son 2,5 yıl içerisinde 15 trilyonluk yatırım
yapılmış olup; toplam proje tutarı 100 milyon dolardır. Ayrıca Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen yüksek maliyetli çevre yatırımlarının
planlanması projesi çerçevesinde, Çanakkale Katı Atık Yönetimi Projesi 16
projeden ilk altı içine girmiştir (Daniş: 18 Temmuz 2005:5). 1997 yılında yapımına başlanan Gökçeada Havaalanının inşaatı devam etmektedir. Çanakkale’de kamu tarafından işletime açılmış 75 kapasiteli yat limanı bulunmaktadır (Deniz Ticaret Odası: 2004; 141). Çanakkale’de mevcut ve inşaatı devam etmekte olan deniz yapıları tablo 9’da görülmektedir. Çanakkale
Belediye Meclisi tarafından kurulan Tarihi Kent Komisyonu ve Belediye bünyesindeki Tarihi Çevre Bürosu kentsel sit alanında yer alan cephe iyileştirme çalışmaları devam etmektedir. Çanakkale’nin Türkiye Tarihi Kentler Birliği ile ilk tanışıklığı 2000 tarihinde gerçekleşmiştir. Sivil toplum kuruluşlarının katılım ve desteği ile Çanakkale ilinin tarihi dokusu çağdaş fonksiyonlara kavuşturulmaya çalışılmakta olup; yerel tarih evi açılmıştır. Bunlar Çanakkale ilinin gelişimini hızlandıracak olan noktalardır.
98
Tablo: 9 - Çanakkale’de Mevcut ve İnşaatı Devam Eden Deniz
pıları
a-Çanakkale Mevcut deniz yapıları
1.Arıburnu Balıkçı Barınağı
Balıkçı Barınakları
2.Seddülbahir Balıkçı Barınağı
3.Kilitbahir Balıkçı Barınağı
4.Eceabat(eski) Balıkçı Barınağı
5.Gelibolu Balıkçı Barınağı
6.Kaleköy(eski) Balıkçı Barınağı
7.Karabiga Balıkçı Barınağı
8.Aksaz Balıkçı Barınağı
9.Değirmencilik Balıkçı Barınağı
10.Kemer Balıkçı Barınağı
11.Şevketiye Balıkçı Barınağı
Eceabat
Eceabat
Eceabat
Eceabat
Gelibolu
Gökçeada
Biga
Biga
Biga
Biga
Lapseki
12.Çanakkale Balıkçı Barınağı
Çanakkale
14.Bozcaada Balıkçı Barınağı
Bozcaada
13.Çanakkale (Koltuk)Balıkçı Barınağı
15.Behramkale Balıkçı Barınağı
16.Küçükkuyu Balıkçı Barınağı
1.Karabiga İskelesi
Liman ve İskeleler
Çanakkale
Ayvacık
Ayvacık
Biga
2.Aksaz İskelesi
Biga
4.Lapseki Feribot ve Arabalı Vapur İskelesi
Lapseki
6.Çanakkale Yat Yanaşma Yeri
Çanakkale
3.Çardak İskelesi
5.Çanakkale İskelesi
7.Yükyeri Feri iskelesi (Bozcaada ulaşımı)
8.Odunluk İskelesi
Ya-
Lapseki
Çanakkale
Ezine
Ezine
99
9.Bozcaada Feri İskelesi
Bozcaada
10.Kuzu Limanı
Gökçeada
12.Eceabat İskelesi ve Arabalı Vapur Yanaşma Yeri
Eceabat
11.Uğurlu Feri İskelesi
Gökçeada
13.Arıburnu Feri Yanaşma Yeri
Eceabat
15.Gelibolu İskelesi ve Arabalı Vapur Yanaşma Yeri
Gelibolu
14.Arıburnu Mevkii İskelesi
b-İnşaatı devam eden deniz yapıları
Balıkçı barınakları
1.Eceabat(yeni) Balıkçı Barınağı
Eceabat
Eceabat
2.Kilitbahir(yeni) Balıkçı Barınağı
Eceabat
4.Lapseki Balıkçı Barınağı
Lapseki
6.Yeniköy Balıkçı Barınağı
Ezine
8.Tavaklı Balıkçı Barınağı
Ezine
10.Babakale Balıkçı Barınağı
Ayvacık
3.Ece Limanı (Küçükanafarta) Balıkçı Barınağı
5.Kumkale Balıkçı Barınağı
Eceabat
Ezine
7.Dalyanköy Balıkçı Barınağı
9.Gülpınar Balıkçı Barınağı
Ezine
Ayvacık
11.Koyunevi Balıkçı Barınağı
Ayvacık
1.Çanakkale (Kepez) Limanı
Çanakkale
Liman ve İskeleler
2.Gelibolu Limanı
Kaynak: Tekoğul&Neşer: 1998; 154-155-156
Gelibolu
3. Çanakkale İlinin Sosyo-Ekonomik Verileri Çerçevesinde, Bu İle
Olan İç ve Dış Turizm Talebinin Değerlendirilmesi
Anadolu ve Asya kıtaları arasında kendi adı ile anılan boğaz ile bir köprü niteliği taşıyan bu kent, önemli bir ulaşım ağında yer almaktadır. Çanakkale boğazı deniz ulaşımı yönünden Karadeniz’i İstanbul Boğazı, Ege De-
100
nizi, Akdeniz, Cebelitarık Boğazı ve Süveyş Kanalı ile dünyaya bağlamaktadır. Ayrıca, Hazar Denizi çevresindeki petrollerin dış pazara nakledilmesi yollarından birisi olarak değerlendirilmektedir. Çanakkale
metropoliten alan olan İstanbul’a da çok yakındır. Tarihi, kültürü, tarihin
getirdiği çok kültürlülüğün toplum katmanları arasında hoşgörüyü yaygınlaştırmasıyla, doğal zenginlikleri, doğal ve sosyal sorunları ile birlikte Çanakkale keşfedilmeyi bekleyen, yatırımları arttırmaya çalışan orta
ölçekli gelişmiş bir ildir (Çanakkale Belediyesi&Yerel Gündem 21 Çanakkale: Nisan 2004; 11). Kentin tüm bu olumlu özellikleri ve toplumun
katılımcı hoşgörülü yapısı kentin geleceğe yönelik sürdürülebilir bir vizyon geliştirmesine ve yerel-sivil kuruluşların katılımına katkı sağlamaktadır.
Yıllar bazında Çanakkale, Balıkesir ve Tekirdağ’a deniz yoluyla gelen ziyaretçi sayısına bakıldığında; (2000 yılı hariç) en son sırada Çanakkale yer almaktadır. Balıkesir birinci sıradadır. Ulaşım yolları açısından ziyaretçi giriş sayısı ele alındığında, 4 il içinde Edirne bir sınır ili olması nedeniyle kara ve tren araçlarıyla en fazla turist çeken bir kent
olarak ilk sırada yer almaktadır (Tablo 10). Çanakkale ve diğer illerdeki turistik tesislerde konaklayan yerli ve yabancı turist sayıları incelendiğinde; konaklama ve geceleme yapan yerli turistlerin sayısının daha
fazla olduğu görülür. Ancak 4 il içinde yabancı turist sayısının en fazla
olduğu il Çanakkale’dir. Bunu Balıkesir, Edirne, Tekirdağ izlemektedir.
Yerli turistler daha çok Balıkesir’i tercih etmektedir. Çanakkale’de yabancı turistlerin ortalama kalış süresi 1,1-1.2; yerli turistlerin 1,6 civarındadır. Yabancı turistlerin gerçekleştirdiği doluluk oranları açısından
Çanakkale ön plandadır. Yerli turistlerin gerçekleştirdiği doluluk oranları açısından ise 2002 ve 2003 yıllarında Çanakkale birinci sıradadır
(Tablo 11). Belediye belgeli otellerde konaklayan ve geceleme yapan
yabancı ve yerli turist sayıları ele alındığında; yerli turistlerin sayısının
daha fazla olduğu görülmektedir. 4 il içinde, belediye belgeli otellerde
konaklayan yabancı turist sayısı Çanakkale’de Balıkesir’e göre daha
düşüktür. Yabancı turist Çanakkale’de turistik otelleri tercih etmektedir.
Çanakkale’de belediye belgeli otellerde yabancı turistlerin ortalama kalış süresi 1,5 gündür. Yerli turistlerin ortalama kalış süresi ise 1,3 civarındadır. Doluluk oranları açısından, Çanakkale’de ki belediye belgeli
otellerde konaklayan yabancı turistlerin gerçekleştirdiği doluluk oranları çok düşüktür, yerli turistlerin ki ise yabancılara göre oldukça yüksektir. Yerli turistler belediye otellerinde daha çok geceleme yapmaktadır
(Tablo 12).
101
102
103
verilerinden derlenmi tir
Kaynak: Kaynak: K lt r ve Turizm Bakanl
6.823
8.989
14.308
- 2.177.305
statistikleri.
-
-
5.319
Tekirda
-
6.823
26.839
- 26.789
33.932
Toplam
7.886
- 1.519.969
6.699
17.747
Toplam
Deniz
Tren
2004
-
44.272
-
-
Kara
-
- 2.133.033
-
50
Hava
26.046
48.694
6.699
-
-
Deniz
- 17.747
Tren
-
Kara
- 1.471.275
-
-
Hava
2002
Edirne
anakkale
Bal kesir
ller/Y llar
Tekirda
Edirne
anakkale
Bal kesir
ller/Y llar
2000
Hava
Kara
Tren
Deniz
Toplam
Bal kesir
- 10.966
10.966
anakkale
- 12.708
12.708
Edirne
- 971.345 39.456
- 1.010.801
Tekirda
44.373
- 12.215
56.588
ller/Y llar
-
-
Kara
-
-
-
Kara
-
3.770
-
-
1.521
5.922
9.692
- 1.510.442
1.521
19.178
- 19.178
-
Toplam
17.301
Deniz
Tren
2005
6.308
19.222
Toplam
- 1.821.818
6.308
- 10.047
- 1.479.776 30.666
-
-
Hava
7.254
Deniz
- 19.222
Tren
2003
- 1.772.140 49.678
-
-
Hava
Hava
Kara
65
- 1.080.551
49.778
-
2001
Tren Deniz
Toplam
- 11.934
11.999
- 6.548
6.548
47.271
- 1.127.822
- 8.207
57.985
Tablo:10-Giri Kap lar na G re anakkale ve Kom u llerine Gelen Yabanc Say lar
* anakkale l K lt r ve Turizm M d rl
DI
Tabl
Kayna
Tekir
Edirn
Çana
Bal›k
‹ller
Kona
2004
Tekir
Edirn
Çana
104
73.402
69.146
84.293
Yerli Toplam Yabanc›
Kaynak: K lt r ve Turizm Bakanl
30.747
4.191
Tekirda¤
13.987
71.056
85.043
8.836 112.550 121.386
statistikleri.
34.938
99.697
3,3
1,2
1,1
92.079
7.618
Edirne
Bal›kesir
2,3
1,4
1,4
2,5
2,2
1,4
1,6
2,3
2,3
1,4
1,5
2,3
1,6
2,3
1,2
2,4
1,2
1,4
2,4
21.43
25.90
39.78
32.86
25,33
23,35
27,43
25,58
30,88
25,46
38,99
29,67
Yerli Toplam
5,11
2
11,27
7,73
25,95
25,50
24,44
23,98
31,06
27,51
35,70
31,71
Yerli Toplam
Doluluk Oranlar› %
5,55
2,11
11,56
4,09
Yerli Toplam Yabanc›
2,2
17,02
23,04
27.46
25.74
Doluluk Oranlar› %
4,41
2,85
12,33
7,12
Yerli Toplam Yabanc›
Ortalama Kal›fl Süresi
3,2
1,2
Çanakkale 109.395 167.521 276.916 123.812 268.565 392.377
Yerli Toplam Yabanc›
Geceleme Say›s›
15.147
9.350 103.560 112.910
1,2
2,4
3,1
Yabanc›
36.616
81.767
2,1
1,4
1,7
2,4
Yerli Toplam
Doluluk Oranlar› %
Yerli Toplam Yabanc›
Ortalama Kal›fl Süresi
57.126 247.331 304.457 176.262 547.158 723.420
‹ller
Konaklayan
Kifli Say›s›
31.830
4.786
Tekirda¤
2004
74.244
97.286 230.887 328.173
82.627 141.570 224.197
Çanakkale
7.523
85.068 532.159 617.227
34.979 227.708 262.687
Edirne
1,3
3,2
Yerli Toplam Yabanc›
Geceleme Say›s›
58.295
12.763 103.142 115.905
15.107
Yerli Toplam Yabanc›
Kifli Say›s›
Yabanc›
84.967
32.267
Bal›kesir
‹ller
Konaklayan
2003
75.439
27.486
9.528
4.781
Edirne
Tekirda¤
1,1
89.423 124.611 214.034
Çanakkale
95.759 213.316 309.075
2,9
56.900 246.386 303.286 164.630 594.727 759.357
Yerli Toplam Yabanc›
Ortalama Kal›fl Süresi
Bal›kesir
Yerli Toplam Yabanc›
Geceleme Say›s›
Yabanc›
Kifli Say›s›
‹ller
Konaklayan
Tablo:11- anakkale ve Kom u llerindeki Turistik Belgeli Tesislerde Konaklayan Yabanc ve Yerli
Turistlerin Konaklama ve Geceleme Say lar , Ortalama Kal S releri ve Doluluk Oranlar
2002
Bu ta
(www
4.
5.
3.
2.
TEH
1.
8.
6.
7.
5.
4.
3.
2.
1.
DI
lam
.999
.548
.822
.985
.222
lam
105
Çanakkale
8.748 157.279 166.027
8.298 159.935 168.233
1,9
1,6
1,2
2,9
1,9
1,6
1,2
2,4
2,2
2,0
1,5
1,2
1,3
1,6
1,6
1,6
1,6
1,3
1,7
21,98
31,65
17,31
11,31
17,03
29,65
17,91
32,52
11,94
28,07
Yerli Toplam
21,64
1,13
2,61
1,10
7,29
21,72
25,19
16,64
20,66
22,84
27,80
17,74
27,94
Yerli Toplam
Doluluk Oranlar› %
0,88
2,88
0,63
6,44
Yerli Toplam Yabanc›
2,0
21,42
27,85
16,74
26,96
Yerli Toplam
18,53
Doluluk Oranlar› %
0,56
3,80
0,57
8,43
Yerli Toplam Yabanc›
Tablo:13- anakkale linde Turizmin Geli tirilmesine Y nelik TFZ Matrisi*
statistikleri.
3.811 101.386 105.197
Kaynak: K lt r ve Turizm Bakanl
Tekirda¤
15.657 236.455 252.112
11.054 106.594 117.648
73.593
68.097
5.496
10.504 188.544 199.048
Edirne
Çanakkale
213.451 356.370 569.821 254.691 722.120 976.811
1,5
1,3
1,6
2,1
Ortalama Kal›fl Süresi
2,6
2,3
1,5
1,5
Yerli Toplam Yabanc›
Bal›kesir
Yerli Toplam Yabanc›
Geceleme Say›s›
6.542 126.002 132.544
Yabanc›
69.503
‹ller
Konaklayan
Kifli Say›s›
67.027
2.476
Tekirda¤
2004
75.978
4.993
Edirne
80.971 11.674 120.356 132.030
5.820 129.725 135.545
Çanakkale
156.544 262.887 419.431 230.435 774.906 1.005341
1,5
1,3
1,7
2,5
Ortalama Kal›fl Süresi
1,7
1,3
1,6
Toplam Yabanc›
Bal›kesir
Yerli
Geceleme Say›s›
Yerli Toplam Yabanc›
Yabanc›
Kifli Say›s›
4.097 156.458 160.555
2.436 103.658 106.094
8.776 258.179 266.955
16.343 119.776 136.119
92.132 104.324
5.563 156.364 161.927
12.192
‹ller
Konaklayan
2003
Tekirda¤
Edirne
1,5
Doluluk Oranlar› %
Yerli Toplam Yabanc›
Ortalama Kal›fl Süresi
Yerli Toplam Yabanc›
197.138 262.085 459.223 300.490 660.649 961.139
Yerli Toplam Yabanc›
Yabanc›
Geceleme Say›s›
‹ller
Kifli Say›s›
Bal›kesir
Konaklayan
Tablo:12- anakkale ve Kom u llerindeki Belediye Belgeli Tesislerde Konaklayan Yabanc ve Yerli
Turistlerin Konaklama ve Geceleme Say lar , Ortalama Kal S releri ve Doluluk Oranlar
2002
İli en fazla Almanlar, Amerikalılar, İtalyanlar, Fransızlar, Japonlar, İngilizler, Avustralya ve Yeni Zelandalılar ziyaret etmektedir. Anzaklar turizm için
önemli bir ziyaretçi potansiyeli teşkil etmektedir. Çanakkale savaşlarının
100.yılında kente çok sayıda Anzaklı ziyaretçinin gelmesi beklenmektedir.
Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı 18 Mart ve 25 Nisan haftaları içerisinde yoğun şekilde yabancı ve yerli turist çekmektedir. Ziyaret edilen yerler
arasında en fazla müzeler, Troia, Assos, Kilitbahir Kalesi, Gelibolu Milli Parkı ve Anıtlar, Apollon S., Alexsandreia Troas, adalar ziyaret edilmektedir.
Çanakkale Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü verilerine göre, Çanakkale müze
ve ören yerlerini 2004 yılında 364.977 yerli; 182.774 yabancı turist ziyaret
etmiş ve 1.653.157.500.000 T.L gelir elde edilmiştir.
Yerli turistler açısından Çanakkale günübirlik ve hafta sonu ziyaretçiler
için önemli bir uğrak merkezidir. Kısa süreli konaklama-günübirlik ve hafta
sonu talep çeken bölgelerden biri de adalardır. Adalara Yunanistan kaynaklı bir talep gözlenmektedir. Kenti dinamik tutan Gelibolu Tarihi Milli Parkı ziyaretlerinin tersine, Troia, Assos, Bozcaada ve Gökçeada’da turizm hareketliliği üç ay ile sınırlanmıştır. İstanbul-İzmir geçiş yolu üzerinde olduğundan; Çanakkale, İstanbul kaynaklı Batı Anadolu turlarının mola noktası veya bir gecelik konakladığı merkez durumundadır (Aydoğan: 12-14 Nisan
2002; 207).
Çanakkale limanına 2000 yılında 132 yabancı, 68 Türk olmak üzere toplam 200; 2002’de 124 yabancı, 30 Türk olmak üzere toplam 154 ticari+özel
yat gelmiştir (Kültür ve Turizm Bakanlığı İstatistikleri). Yapılan bir anket çalışmasında; Çanakkale’de uzun süreli konaklama olmayışının nedeni olarak
deniz sezonunun kısalığı gösterilmektedir (Aydoğan: 12-14 Nisan 2002;
207).Çanakkale’nin nitelikli doğal kumsalları Çanakkale-İntepe; KabatepeArıburnu; Lapseki-Çardak; Akliman-Babakale-Sivilceburnu; Karabiga, Yeniköy şeridinde ve Aktaş sahillerinde (Tuzla Burnu-Tavaklı İskelesi) bulunmaktadır. Akdeniz ve Ege denizinde seyreden ve İstanbul Karadeniz yönüne hareket eden Kruvaziyer gemiler zaman zaman Çanakkale limanına uğrayıp Troia ve Gelibolu Tarihi Milli Parkını gezmektedirler (Ege Ekonomiyi
Geliştirme Vakfı (Egev): Temmuz 2005a; 1). Yılda yaklaşık 500.000 turistin
ziyaret ettiği kentte turistlerin günübirlik ziyaretlerden sonra ayrılmaması
için farklı aktiviteler gerçekleştirmeli, turizm çeşitlerine ağırlık verilmelidir.
Türsab’ın başlattığı kampanya çerçevesinde, binlerce öğrenci ve öğretmenin ve vatandaşın Çanakkale’yi ziyaretlerinin yoğunluğu iç turizmde canlanma yaratmıştır.
Assos yöresinde 1994 Ağustos ve Eylül ayı ile 1995 Mart ayında yapılan bir anket çalışmasında; o dönemlerde bölgede altyapı, su ve kanalizasyon sistemi olmamasına rağmen gelen ziyaretçilerin yöreyi çok beğendiği
ve tekrar ziyaret etme eğiliminde olduğu belirtilmiştir. Halkın çoğunluğu da
106
yörenin turizm merkezi olmasını istemektedirler (Dökmeci&Kerimoğlu:
Ağustos 1996; 241-243). Günümüzde bu yöre çok daha fazla gelişmiş durumda olup, yerli ve yabancı turistlere ev sahipliği yapmaktadır. Yapılan bir
başka çalışma da ise; Çanakkale il sınırları içindeki 3 ve 4 yıldızlı otellerdeki hizmet kalitesi düzeyi araştırılmıştır. Sonuçta, yöneticilerin müşteri beklentilerini iyi algıladıkları ve müşteri odaklı bir yönetim anlayışı olduğu, müşterilerin sunulan hizmetten memnun kaldığı ortaya çıkmıştır. (Gümüş&Erdem: 02-03 Kasım 2000; 481). Bu da Çanakkale için sevindirici bir noktadır.
Yapılan bir başka çalışma ise, Çanakkale ili ile Eceabat ve Gelibolu ilçelerinde yaşayan yöre halkının gezi teknesi turizmine bakış açısını saptamaya
yöneliktir. Araştırma sonucunda, gezi teknesi turlarına olumlu yaklaşıldığı,
bu gezilere katılanların tatmin olduğu, bu turizm çeşidinin yat turizmine altyapı oluşturacağı düşünüldüğü, gezi teknesi gezilerinin yöreye katkısının
ancak bölge yeterli şekilde tanıtıldığında artacağının anlaşıldığı ortaya çıkmıştır (Gümüş&Veznikli&Titiz: 05-07 Mayıs 2005: 157-158). Yine Gelibolu
da yerli halkın turizme yaklaşımı üzerine yapılan bir araştırmada; yerel halkın turizmi benimsediği, halkın tutum ve düşüncelerinin turizmin gelişimine
engel olmadığı ortaya çıkmıştır. Böylece, toplumsal desteğin ve dayanışmanın bulunduğu bu yörede sürdürülebilir kalkınma faaliyetleriyle bu sosyokültürel öğeler birleştirildiğinde, Çanakkale’de turizmin daha sağlıklı ve benimsenir bir şekilde gelişeceği anlaşılmaktadır (Küçükaltan&Oğuzhan&Yılmaz&Güneş: 05-07 Mayıs 2005; 33-34).
4. Bölgesel Kalkınma Stratejileri İçinde Çanakkale’de
Geliştirilebilecek Turizm Çeşitleri
Batı bölgesinin ekonomik açıdan tam anlamıyla gelişmemiş bir ili olan
Çanakkale her ne kadar iç ve dış turizmin uğrak yeri olmasına ve son 2-3
yıldır turizm alanında atak yapmasına rağmen, altyapı eksikliği hala bulunmaktadır. Altyapı çalışmaları yönünden Türkiye ölçeği ile kıyaslandığında
daha bir takım yapması gereken faaliyetler vardır. Son yapılan yatırımlarla
bir cazibe merkezi haline gelmesine rağmen, tüm turizm çeşitlerinin bir bütün halinde pazarlanabilmesi için acilen ele alınması gereken tedbirler hayata geçirilmelidir. Avrupa Birliği’nde yapısal fonlar aracılığı ile bölgesel politikalara ağırlık verilmektedir. 1999 yılı Helsinki zirvesinde resmen “aday ülke” olarak kabul edilen Türkiye için de bu bölgesel politikalar önemlidir. Ancak bu fonlardan yararlanmanın en büyük koşulu ciddi ve büyük boyutlu
projelere imza atmaktır.
Çanakkale merkez ve ilçelerinin tümünde kısmi olarak bir büyüme söz
konusudur. Bu büyümenin bir bütünsellik içinde sinerji yaratması için gerekli önlemler alınmalıdır. Koruma imar planlarına uygun ve gelecekteki kent
kimliğini bozmayacak şekilde ilin büyüme alanları saptanmalıdır. 5-10-1520 yıllık süreçler içinde sürdürülebilir kalkınma ilkeleri doğrultusunda Ça107
nakkale’deki etkinliklerin saptanması ve uygulanması zorunludur.
Yüzyıllar önce İstanbul’a bir alternatif olarak düşünülen Çanakkale yaptığı atılımlarla ve gerçekleştireceği yeni yatırımlar ile altyapı çalışmalarıyla
bölgede önemli bir kent haline gelebilir. Hatta Çanakkale’nin, bazı açılardan
ve plansızlıklardan dolayı tıkanıklık yaşayan İstanbul’a nefes aldırabilecek
bir potansiyele sahip olduğu söylenebilir. Son 30-40 yıl içinde tarıma dayalı sanayi, sebze, meyve, balık, süt mamulleri, un, yem, yağ ve içki gibi faaliyet kollarına ve imalat sanayinde taş ve toprağa dayalı sanayi ürünlerine
ağırlık veren, hayvancılığın, zeytinciliğin, üzümcülüğün, ormancılığın önemli geçim kaynağı olduğu ve son yıllarda kültür balıkçılığına da yönelen Çanakkale’nin tarih-kültür-doğa turizm potansiyelini ekonomik açıdan geliştirememesinin bazı nedenleri bulunmaktadır. İlin coğrafi konumundan dolayı
askeri bölge olarak ele alınması, büyük kentlere yakınlığından dolayı sermaye birikiminin ve yatırımların yetersiz kalması, ana ulaşım merkezlerine
uzak kaldığından ulaşım açısından altyapı eksikliğinin olması, modern bir limanın bulunmayışı bu nedenler arasında sayılabilir. Ana ulaşım akslarının
dışında kalan il İstanbul Ege bağlantılı güzergah üstünde kalmaktadır. Deniz yolu açısından önemli bir noktada bulunmasına rağmen, İstanbul boğazı ile rekabet edecek konumda değildir. Kentin çevre ile ilişkilerini yönlendiren, tüm dezavantajlara rağmen mal ve yolcu akımlarını sağlayan kara ve
deniz ulaşımıdır. Yatırımlarda da yerel ölçek egemen olup, pazarlamada
bölgesel pazar anlayışı ön plana çıkmaktadır. Ormanlık ve askeri alanlar birinci sınıf arazileri kapladığından sanayi kuruluşların kuruluş yeri seçim sorunu bulunmaktadır. Merkez kadar ilçelerin de potansiyeli ve büyüme faktörleri göz önüne alınmamaktadır. Potansiyel sektörler henüz harekete geçmemiş durumdadır (Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası:Aralık 2003; 23-2526-32).Yabancı turistlerin %90’nı 24 saatten az kaldığı için ilin turizm potansiyeli yeterince değerlendirilememektedir. Dış aktif turizm açısından önemli
bir konumda olmayan Çanakkale ilinde iç turizm yönünden 1960’lı yıllarda
başlayan bir gelişme gözlenmektedir (DPT: Temmuz 1997;42).
Çanakkale’nin kalkınmada öncelikli yöreler altına alınması ve teşviklerden daha çok yararlanması, atıl durumda olan havaalanına tekrar işlerlik
kazandırılması, boğaz köprüsünün yapılması, Bandırma-Biga-Çan-Çanakkale demiryolu projesinin tamamlanarak Çanakkale limanına bağlanması,
Çanakkale’nin İstanbul-İzmir-Bursa ile olan yollarının süratle tamamlanması, yeni limanın acilen hizmete sokulması, Çanakkale-İstanbul arasında denizyolu yolcu taşımacılığının modern, hızlı ve ulaşım araçlarıyla yeniden
başlatılması, Çanakkale master planının yapılması, kruvaziyer gemilerinin
yanaşacağı bir liman ve gümrük kapısının oluşturulması, turizmin geliştirilmesi, organize sanayi bölgesinin altyapı inşaatının bitmesi ve doğal gaza
geçilmesi gibi noktalar Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası tarafından belir-
108
lenen ilin öncelikli sorunları arasında yer almaktadır (Çanakkale Ticaret ve
Sanayi Odası:Mayıs-Haziran 2005; 4-5-6-7).
Turizm türlerinde çeşitliliğin artırılması, ilin bir bütün olarak pazarlanabilmesi ve markalaşması açısından önemlidir. Sağlık-termal, kıyı, kültür-inanç,
kongre, av (deniz-kara), gençlik, 3.yaş, kamp-karavan, kruvaziyer, yat turizmi çeşitleri orta ve üst düzey yabancı-yerli ziyaretçi kitlesine ve kısa-uzun
süreli konaklamaya uygun şekilde planlanıp geliştirilmelidir. İntepe’deki
Gençlik kampı Gençlik, Su Sporları ve Turizm Merkezi haline dönüştürülebilir. Kıyıların ve adaların çevresinin kıyı turizmi, yat turizmi, su sporları,
sportif balıkçılık açısından değerlendirilmesi, rekreasyonel talebe yönelik
olarak ele alınması önemli bir turistik çekim faktörü yaratabilir (Çanakkale
Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü: Ekim 1998; 107). Gelibolu, Ezine, Ayvacık,
Bayramiç, Gülpınar inanç turizmi açısından önemli çekim merkezleridir. Gelibolu Milli Parkı dağ-doğa yürüyüşü için önemli bir alandır. Babakale, Saros
körfezi, Bozcaada sportif olta balıkçılığı, Saros ve adalar sualtı dalış turizmi
için uygun yerlerdir. Yine Bozcaada, Kazdağları ve Gökçeada’da atlı doğa
yürüyüşü yapılabilir; bitki inceleme turları düzenlenebilir. Gökçeada Tüdav
Deniz Parkının oluşturulması da çok önemli bir adımdır. Yaz mevsiminin kısa olmasına rağmen, karasal ve sualtı dinamiklerinin harekete geçirilmesi
turizm mevsimini uzatacaktır. Çanakkale 18 Mart Üniversitesinde Piri Reis
Sualtı Deniz Müzesi ve yakında açılacak olan Deniz Akvaryumu dalış turizmine katılamayan ama denizaltına meraklı gezginciler için önemli faaliyetler olarak değerlendirilebilir (Alpaslan&Odabaşı&Büyükkutlu: 05-07 Mayıs
2005; 149). Çanakkale sahillerinin rüzgar alan yerleri yelken ve sörf sporları için idealdir. Rüzgar, jeo-termal enerji potansiyeli ve tarımsal geleneği
olan Çanakkale’de Kestanbol kaplıcasının deniz ve termal turizme yönelik
olarak Kaplıca Yerleşimi ve Deniz Termal Merkezi olarak geliştirilmesi, adaların kıyılarının deniz kaplıcası (Thalassotherapie) uygulamaları yönünden
değerlendirilmesi, adalar arasında yat yarışlarının yapılması düşünülebilir
(Aydoğan: 12-14 Nisan 2002; 208-210). İklim koşulları göz önüne alındığında, Kuzey Ege bölgesinde yatçılık sezonu 4-5 aydır. Bu bölgede, güney kıyılarında gerçekleştirilen mavi yolculuğa benzer bir yeşil tur rotası çizilebilir.
Kuşadası-Bozcaada arasında Assos, Ayvalık, Dikili, Bademli, Foça, Karaburun, Eğriliman, Çeşme, Nergiz, Gökliman, Sığacık güzergahı üzerinde
yeşil rota önerilebilir. Ayrıca Tuna-Ren kanalının işler hale gelmesiyle Kuzey
Ege bölgesinde yat turizmi gelişecek ve Karadeniz’e kıyısı olan ülkelerin işbirliği ile bu yöredeki yat turizmini Rusya’ya, Hazer denizine kadar taşıma
görevi Türkiye’ye düşebilir (Tekoğul&Neşer: 1998; 158-160). Çanakkale’deki mavi bayraklı plajların sayısını arttırma yoluna gidilebilir.
Çanakkale ili eko-turizm yatırımları için de önemli bir potansiyel arz etmektedir. Bağcılığın, şarapçılığın, üzümcülüğün egemen olduğu yörelerde
109
butik oteller inşa edilebilir. Yerel gündem 21 çalışmalarına eko-turizm konusu da dahil edilmelidir. Kaz dağlarında eko-turizme yönelik butik otellerin sayısı 20’ye ulaşmış olup, gelecek vaat etmektedir (Öngen:Mayıs-Haziran
2005; 16-17). Ayrıca özel sektörün son yıllarda şarapçılık sektörüne yatırım
yapmasıyla bağcılık ön plana çıkmıştır. Avustralya’lıların önayak olduğu bir
projede şarapçılık yatırım haritasının hazırlandığı ve bu yöredeki bağlarda
gerek iklim koşullarının, gerekse de yetişen üzüm tadının Avustralya şaraplarına eşdeğer olduğu bir araştırmada yer almaktadır (Aktur: 20 Ocak 2003;
3). Bu yatırımlar hayata geçirildiği takdirde, bölge için eko-turizm ile birlikte
ele alınabilecek yeni bir yatırım alanı ortaya çıkmış olacaktır. Eko turizm ve
bu turizm çeşidini destekleyen tüm diğer faaliyetleri göz önüne alarak; tarım
üreticilerine, çiftçilere, yöre halkına ek gelir sağlayan kırsal turizm uygulamalarını başlatmak, ilçe ve köylerinde tarım, ticaret ve turizm sektörlerinin
egemen olduğu Çanakkale ili için yanlış olmayacaktır. Kırsal turizmin ana
kaynağını oluşturan doğal kaynağın ve çevrenin korunması ve planlamanın
doğaya uygun şekilde yapılması önemlidir. Sürdürülebilir tarımın ve ekolojik tarımın gerçekleştirilmesi ve üreticinin gelirinin artması için, yüksek potansiyeli olan kırsal turizmin gerçekleştirilmesi, 2T olarak adlandırılan tarım
ile turizmin bağdaştırılması konusu Çanakkale tarım master planında önerilmektedir. Kırsal turizm ile birlikte, el sanatları, orman ürünleri, hayvancılıkta değerlendirilecektir (Tarım ve Köyişleri Bakanlığı&Birleşmiş Milletler
Gıda ve Tarım Teşkilatı: Ağustos 2002; 56-57).
Turizm çeşitlendirilmesini sağlamak için, birtakım acilen yapılması
gereken başka noktalar da vardır:
a) Ulaşım altyapısının eksikliklerinin giderilmesi, (Çanakkale-Çanyolu
ve duble yol yapımı bitirilmelidir).
b) Troia’da müze açılması,
c) İlde (Merkez,Assos,Gökçeada) birer Gümrük kapısının açılması,
d) Çanakkale’nin sınır ticareti kapsamına dahil edilmesi,
e) Kepez limanının hizmete girmesi (bu limanın yapımı gemiyle gelen
turistlere kolaylık sağlayacaktır),
f) Pansiyonculuğa yönelik yatırımların teşvik edilmesi,
g) Bozcaada ve Gökçeada ile Çanakkale denizyolu ulaşım ağının modernleştirilmesi, sefer sayılarının düzenli ve daha sık yapılması, adalara ve Eceabat’a hızlı feribot ve deniz otobüsü konması,
h) Deniz rezervinin oluşturulması, korunması ve sualtı dalış turizmi için
gerekli yasal mevzuatın hazırlanması ve gerekli kolaylıkların sağlanması,
110
ı) Doğalgazın Çanakkale merkezinde, Çan ve Biga da acilen kullanılır
hale getirilmesi,
i) Hafta sonunda 600-700 otobüs Çanakkale’ye geldiğinden ortaya çıkan izdihamı çözmek için, randevulu sistemin getirilmesi ve yörenin
yeterli, bilgili, donanımlı alan kılavuzları ile gezdirilmesi için gerekli
önlemlerin alınması (Daniş: 18 Temmuz 2005; 5),
j) Gelibolu Tarihi Milli Parkının dünya barış parkı olarak uluslararası
platformda kabulü ve gelişimi için lobicilik faaliyetlerinin arttırılması,
k) Kentsel turizm planlamasını gerçekleştirirken, olayın sadece turizm
olarak düşünülmemesi ve tarım, sanayi, ticaret, turizm gibi tüm sektörlerin bir entegre plan şeklinde ele alınması ve özgün turizm kaynaklarının kullanımıyla birlikte ekonomik-sosyal entegrasyon araçlarının kullanımı, yerel halkın ve sivil toplum kuruluşlarının bu süreçte
söz sahibi olması,
l) M.G.K kararıyla hava limanı inşa edilen Bozcaada’da bu inşaatın tamamlanması, Gökçeada’nın Bakanlar Kurulu’nca talih oyunları merkezi olarak ilan edilmesi, tüm müze ve ören yerleri için tek bilet uygulamasının yapılması (Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası: Aralık
2003; 39-40-41),
m) Dardanos yerleşkesinin kongre turizmine kazandırılması,
n) Vakıf eserlerinin turizme kazandırılması,
o) Üç Milli Parkın (Gelibolu, Troia, Kazdağı) birlikte ele alınması (Ege
Ekonomiyi Geliştirme Vakfı (Egev): Temmuz 2005b;4),
ö) Akarsuların, denizlerin, sulak alanların, toprağın kirlenmemesine dikkat edilmesi, kanalizasyonun denize verilmemesi,
p) Turizmde çeşitlilik ile birlikte, teknolojik tarımın ve tarıma dayalı sanayinin geliştirilmesi.
Tüm bu konular planlı bir şekilde ele alınıp yaşama geçirildiğinde; sürdürülebilir kalkınmasını devam ettiren, kültürel-doğal mirasını koruyan, kaliteli
turizm etkinlikleri sergileyen Çanakkale bir barış kenti olarak vizyonunu geliştirebilecektir.
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası tarafından 2003 yılında hazırlanan raporda, Çanakkale:
-
Kentsel yaşanabilirlik endeksinde 81 puanla yüksek yaşanabilirlik düzeyi olan bir kent grubu içinde yer almakta;
Yüksek gelişme potansiyeli ve düşük pazar payı olan bir kent olarak
111
-
değerlendirilmekte;
Çok merkezli ve çok kültürlü bir kalkınma senaryosu için uygun bir
kent olduğu belirtilmektedir (Çanakkale Sanayi ve Ticaret Odası: Aralık 2003; 75-87-89).
Çanakkale gelişmekte ve atılım yapma aşamasında, kalkınma hamlelerini gerçekleştirme yolunda olan bir il konumundadır. Vizyonu içinde yer
alan ilkeleri gerçekleştirip, bunlara sadık kaldığı sürece, turistik ürün çeşitlendirmesinin sürdürülebilirliğini sağlar, uluslararası pazarlarda turizm tanıtımını yapar ve markalaşma yoluna giderek, marka stratejileri yaratabilir.
Ancak bölgesel kalkınma politikaları çerçevesinde, ilin bütün sektörlerinin
ve değerlerinin bir bütün içinde ele alınıp, hangi alanda marka sahibi olunacağına karar verilmesi gereklidir.
5- Çanakkale İlinin Turizm Potansiyeline Yönelik “(SWOT) ÜZFT
(Üstünlük, Zayıflık, Fırsatlar, Tehditler)” Analizi
Günümüz turizm hareketlerindeki gelişim trendi, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yeni turizm alanlarının ve cazibe merkezlerinin daha fazla
gündeme gelmesine neden olmaktadır. Bu bağlamda, Çanakkale’nin turizm
pazarına açılması ve pazardan hak ettiği payı alabilmesi için planlanabilecek stratejileri belirlemek amacıyla hazırladığımız bu çalışma kapsamında
gözlem ve yüz yüze görüşmeler gerçekleştirilerek, Çanakkale’nin sahip olduğu turizm potansiyeline yönelik ÜZFT (SWOT) analizi yapılmıştır.
Stratejik planlama ve yönetimin en önemli konularından birisi olan ÜZFT
(SWOT) analizi ile, makro ya da mikro düzeyde bir kurumun veya bir organizasyonun ya da bir yörenin bir veya birkaç konuya yönelik iç kaynaklarına dair “Üstünlük” (Strength) ve “Zayıflık”ları (Weakness) ile karşılaştığı veya karşılaşabileceği, dış çevre kaynaklı “Fırsat” (Opportunity) ve “Tehdit”leri (Threat) incelenerek; mevcut durum ve yapılması gerekenler konusunda
yetkililere yardımcı olunması amaçlanmaktadır.
Bu çalışma kapsamında yer alan ÜZFT (SWOT) analiz çalışması; yüz
yüze görüşmeler ve gözleme dayalı olarak, 19-21 Temmuz 2005 tarihlerinde Araştırma Görevlisi Arif Güngör tarafından Çanakkale Merkez İlçede turizme yönelik faaliyet gösteren işletmelerin başında gelen seyahat acenteleri ve yıldızlı otellerin bir kısmının yöneticileri, turizm konusunda faaliyet
gösteren Sivil Toplum Örgütleri temsilcileri ve TBMM’de temsil edilen Siyasi Partilerinden ulaşılabilen 3 İl Başkanı ile görüşülerek gerçekleştirilmiştir.
Çanakkale Merkez İlçede gerçekleştirilen yüz yüze görüşmeler ve gözlemlerden elde edilen bilgiler ve görüşülen kişilerden alınan öneri, fikir ve
tekliflerden yararlanılarak hazırlanan rapordaki ÜZFT (SWOT) analizi ile,
Çanakkale ilindeki turizm potansiyelinin belirlenmesi ile turizm arzının orta112
ya çıkarılması ve bunun sonucunda; ulusal turizm hareketleri öncelikli olmak üzere bir strateji çizilmesinde izlenecek yolun belirlenmesi hedeflenmiştir.
Çanakkale ilinin turizm potansiyeline yönelik ÜZFT analizi araştırmasında elde edilen veri ve bilgiler ışığında ortaya çıkan sonuçlar şu şekildedir:
A-Çanakkale İlinin Turizm Potansiyeli Açısından Üstün Yönleri
(Strength):
-
Çanakkale İli, doğal güzellikleri ve bozulmamış çevresi, zengin tarihi
ve kültürel özellikleri ile turizm açısından doğal bir üstünlüğe sahiptir.
Çanakkale ilindeki yerel yönetimler, siyasi parti temsilcileri, turizm işletmecileri, ticari birlikler ve sivil toplum örgütleri turizme ilgi göstermekte ve turizmin geliştirilmesine yönelik bilimsel ve akademik çalışmaları desteklemektedir.
Çanakkale halkının turizm konusunda bilinçli, hevesli ve misafirperver olması turizm gelişimini kolaylaştırıcı etki yaratmaktadır.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ilin ekonomik ve turizm gelişimine önemli katkılarda bulunmaktadır.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi bünyesinde eğitim-öğretim faaliyetlerini sürdürmekte olan 1 tane 4 (dört) yıllık lisans düzeyinde ve
2 tane 2(iki) yıllık ön lisans düzeyinde Turizm eğitimi veren Yüksekokulların varlığı ilin turizm gelişimi için önemlidir.
Çanakkale Merkezinde Turizm Bakanlığından belgeli otel sayısının
nispeten fazla olması, turistlere verilen konaklama hizmetinin kalitesini arttırmaktadır.
Çanakkale merkezli veya şube düzeyinde faaliyet gösteren seyahat
acentaları Çanakkale’ye yönelik turizm talebini yönlendirme konusunda önemli roller üstlenmektedirler.
Çanakkale’nin Ege Denizi kıyılarında yer alan ilçelerinin sahip olduğu Deniz-Kum-Güneş turizmine yönelik sahilleri keşfedilmeyi bekleyen doğal güzellikler arasındadır.
Çanakkale’nin sahip olduğu ve henüz yeterince değerlendirilememiş
çeşitli alternatiflerine yönelik potansiyel keşfedilmeyi beklemektedir.
Özellikle Kazdağı ve Gökçeada ile Bozcaada’da bulunan bio-tarıma
yönelik tarımsal araziler ve eko-turizm geliştirilmesi gereken turizm
çeşitleri açısından önem arz etmektedir.
İl sınırları içerisinde yer alan 3 Milli Park değişik turizm çeşitlerinin ge113
-
liştirilmesi bakımından üstünlük yaratmaktadır. Özellikle, Kazdağı
Milli Parkı pek çok turizm çeşidinin yapılabileceği doğal güzellik olarak turistik açıdan keşfedilmeyi beklemektedir.
Çanakkale’nin uluslararası tanıtımının “Troy” ve “Gelibolu” gibi iki
uluslararası önemde film ile yapılması, tanıtım maliyetleri bakımından üstünlük sağlamıştır. Özellikle, “Troy” filmindeki tahta atın Çanakkale’ye getirilmiş olması ilin tanıtımı açısından önemlidir.
Çimenlik Kalesi Müzesinde halen uygulanmakta olan görsel teknolojilerle desteklenmiş sunum, Çanakkale’nin turizm değerlerinin tarihsel
özellikleriyle ziyaretçilere en iyi biçimde yansıtılması bakımından
önemlidir.
Çanakkale ili sahip olduğu turistik potansiyel ile sadece iç turizme değil, dış aktif turizme de hizmet vermede üstünlüğe sahiptir.
Kongre, seminer ve iş turizmine yönelik yapılan otel yatırımları Çanakkale iline bu turizm çeşitlerinin gelişiminde kolaylık sağlamaktadır.
TÜRSAB’ın başlattığı ve sonrasında Milli Eğitim Bakanlığınca devam
ettirilmekte olan başarılı öğrencilerin ve ülke genelindeki okulların
Çanakkale gezilerine yönlendirilmesi iç turizm açısından önemli bir
üstünlüktür.
İlin coğrafi alanının yarısından fazlasının dağlık alanlardan oluşması
ve ormanlarla kaplı olması, kitle turizmi dışında kalan turizm hareketlerinin de Çanakkale iline yönlendirilmesinde değerlendirilebilir.
Çanakkale boğazının güçlü rüzgarlara sahip olması özellikle sörf vb.
rüzgara dayalı deniz turizmi çeşitlerine yönelik aktivitelerin geliştirilmesinde üstünlük sağlamaktadır.
Çanakkale’nin antik dönemlerden günümüze kültürel ve sosyal bir
köprü olması ve tarih boyunca hep ilkler kenti özelliğine sahip olması turizm açısından İle bir üstünlük sağlamaktadır.
Çanakkale ilinin Tarihi Kentler Birliğine üye olması turizm gelişimi açısından çok önemli bir mihenk taşı olarak değerlendirilebilir.
B- Çanakkale İlinin Turizm Potansiyeli Açısından Zayıf Yönleri (Weakness):
-
114
Çanakkale’de turizm potansiyelinin geliştirilmesi konusunda en zayıf
yön ulaşım sorunudur. İl topraklarının Çanakkale Boğazı tarafından
ikiye bölünmesi ve boğazdan sadece feribotla geçilerek karayolu ulaşımının sağlanması, ilin ulaşımını boğazın doğal koşullarına bırakmaktadır.
-
-
-
-
Çanakkale ilinin sahip olduğu turizm potansiyelinin yeterince kullanılamamasındaki en önemli etken ulaşım sorunudur. Ulaşım sorunu
nedeni ile İlin sahip olduğu turistik değerler arasında coğrafi kopukluk söz konusudur.
Çanakkale iline havayolu ulaşımının olmaması ve deniz yolu ulaşımında eksikliklerin bulunması İlin turizm gelişimi açısından bir handikaptır.
Çanakkale turizmi dış aktif turizme yeterince açılamamıştır.
Turizm sezonu oldukça kısa olduğundan dolayı deniz, kum, güneş
üçlüsüne dayalı turizm çeşidinden yeterince yararlanılamamaktadır.
İlin turistik cazibe merkezlerinin başında gelen Gelibolu Yarımadası
her zaman için turistik çekim merkezi olmasına rağmen, en yüksek
yoğunluk Mayıs-Haziran aylarında yaşanmaktadır.
Sezonun kısalığı ve İl sınırları içerisinde konaklama süresinin sadece 1-2 gün olması yüzünden, konaklama kapasitesi yeterince değerlendirilememektedir.
Çanakkale’nin en önemli turistik cazibe merkezleri olabilecek Gökçeada ve Bozcaada’nın askeri bölge statüsünden geç çıkarılması, bu
adaların turizme açılmasının gecikmesine ve bunun sonucunda da
turizm talebinden yeterince yararlanamamalarına neden olmuştur.
Gökçeada ve Bozcaada’ya ulaşım sorunu da özellikle turizm konusunda engel yaratmaktadır.
Çanakkale’de turizme hizmet veren gerek kamu gerekse özel sektörde, turizm eğitimi almış personel istihdamında sorun vardır.
Onsekiz Mart Üniversitesindeki turizm eğitimine rağmen, stajlar ve
Üniversite sonrası mezunların Çanakkale turizm sektöründe yeterince istihdam edilememesi, turizm istihdamı açısından olumsuz bir
nokta olarak karşımıza çıkmaktadır.
İl genelinde niceliksel olarak rehber sıkıntısı söz konusudur. Ayrıca,
rehberlerden alınan bilgilere göre, kaçak rehberliğin yaygın olması,
yasal denetimlerin yeterli düzeyde olmaması ve kokartlı rehberlerin
seyahat acentelerine karşı tur iptalleri vb. konularda yasal güvencelerinin olmaması Çanakkale’de turizmin geliştirilmesi için olumsuzluk
yaratmaktadır.
Çanakkale’de kruvaziyer turizme hizmet veren büyük gemilerin yanaşabileceği liman olmaması ve bu şekilde gelecek yabancı turistlerin
ülke sınırlarından giriş yapabilmesi için gümrük kapısının olmaması,
115
-
-
-
bu yüksek gelir düzeyine sahip turistlere hitap eden turizm çeşidinden yeterince yararlanılamamasına neden olmaktadır.
Gelibolu yarımadasında Çanakkale Kara Savaşlarının yapıldığı savaş alanlarına, Mayıs-Haziran ayları arasında özellikle hafta sonları
olmak üzere bazı günlerde yüzlerce tur otobüsünün gelmesi, boğaz
ulaşımının sadece feribotlarla yapılması nedeniyle il genelinde bir
trafik ve insan karmaşasına sebep olmaktadır. Saatlerce feribotla ulaşım için kuyruklarda beklenilmesi de turistlerin huzursuz olmasına yol
açmaktadır.
Troia ve Assos gibi tarihi ve kültürel merkezlerde yeterli düzeyde çevre düzenlemesinin yapılamamış olması ve korumanın sağlanamaması, değil sadece insanlardan kaynaklanan bozulmalar hatta doğal yıpranma süreci sonucunda oluşan bozulmalar nedeniyle bile, bu değerlerin sürdürülebilir turizm kapsamında gelecek nesillere aktarılmasında önemli sorunlar yaratabilir.
Türkiye genelindeki ve yurtdışından bazı seyahat acentelerinin paket
programlarında Çanakkale’nin yeterince yer bulamamasının başlıca
nedenlerinden biri, Troia kazı alanında kapalı alanın ve müzenin olmamasıdır.
Aynı sorun, Çanakkale’ye yönelik turizm hareketleri açısından çok
önemli bir yer tutan “sit” alanında turist gruplarının günlük faaliyet süresinin de oldukça azalmasına neden olmaktadır.
-
Çanakkale Merkez ilçede bulunan müzede Troia ile ilgili sergilenen
eserlerin sayısal ve görsel açıdan yeterli olmadığı ifade edilmektedir.
-
Turizmin gelişiminde en önemli unsurların başında hijyenik koşullar
gelmektedir. Bu noktada, Çanakkale halkının ve esnafın daha hassas
olması gerekmektedir.
-
-
116
Çanakkale’de kayıt dışı satış yapan işportacı vb. kişilerin turistlere
olumsuz yaklaşımları İl turizmine zarar vermektedir.
Çanakkale İlinde Troia ve Gelibolu’ya dayalı turizm anlayışının hakim
olması, diğer turistik değerlerin ihmaline neden olmaktadır.
Çanakkale İlinin ulusal ve uluslararası turizm fuarlarında yeterince tanıtılamadığı ve turizm konusunda bilimsel çalışmaların yeterli olmadığı görüşmeler sonucunda elde edilen olumsuz veriler arasında yer
almaktadır.
Turistik değerlerin bulunduğu yerlerde altyapı ve sosyal tesislerin eksikliği de, diğer olumsuz etkenler olarak görüşmeler sırasında belirtilmiştir.
C-Çanakkale İlinin Turizm Potansiyeli Açısından Fırsatları (Opportunity):
-
-
-
Çanakkale İlinde halihazırda mevcut bulunan havaalanının tekrar işletmeye açılması başta turizm olmak üzere tüm sektörlere ivme kazandıracaktır.
Kepez limanının geliştirilerek, büyük yolcu gemilerinin yanaşabilmesine imkan tanınması ve gümrük kapısının açılması Çanakkale İlinin
turizm gelişimi açısından önemli bir fırsat olacaktır.
Çanakkale Boğazının her iki yakasını birbirine bağlayacak bir boğaz
köprüsü ya da tüp geçit projesi, İlin karayolu bağlantısını sağlayacağı ve merkez ile ilçeler arasındaki coğrafi kopukluğu bir ölçüde önleyebileceği gibi, Batı Anadolu’ya ve güney sahillere inen karayolu güzergahının Çanakkale’yi içine alacak şekilde bu yeni geçitlere yöneltilmesi Çanakkale turizminin geleceği açısından şans olacaktır. Bu
sayede sadece iç turizmde değil dış aktif turizmde de sunulan paket
turlarda Çanakkale daha etkin bir yere sahip olacaktır. İlin turistik değerleri daha verimli kullanılabilecek ve konaklama süresi uzayarak,
turizmin gelişimi hızlanacaktır.
Milli Parklarda geçerli olan “Alan Kılavuzluğu” hakkında yapılan yasal
düzenleme, kamu ile özel sektör ve hatta bakanlıklar arasında gerekli işbirliği sağlanarak verimli kullanılabilirse, yöre halkının turizm sektöründe istihdam edilebilmesinde ve Çanakkale Kara Savaşlarının
gençlere ve tüm Türk halkına en doğru şekilde aktarılmasında yararlı olabilecektir.
Çanakkale turizm değerlerinin pazarlanmasında Internet vb. gelişmiş
teknolojilerin kullanılması, turizm pazarından daha fazla pay alınması için faydalı olabilecektir.
-
AB’ne üyelik ve entegrasyon sürecinde doğacak toplumsal ve kültürel yakınlaşmalar İlin turizm gelişimi için önemli yararlar sağlayabilir.
-
Turist gönderen bölgelerdeki talebin gösterdiği kültür-doğa-eğitim
amaçlı seyahatlere yönelik eğilim ile, Çanakkale’nin çeşitlilik arz
eden turizm potansiyeli arasında bir uyum ve birliktelik sağlanabilir.
-
İstanbul-İzmir arasında seferler yapan Denizcilik İşletmelerine bağlı
(feribotların) gemilerin halen gündemde olan özelleştirilmelerinden
sonra TÜRSAB’ında katkıları ile yeni işletmecilerle bağlantı kurularak, Çanakkale Limanına (Kepez) uğramasının sağlanması özellikle
İç turizm hareketinin gelişmesine yol açacaktır.
D- Çanakkale İlinin Turizm Potansiyeline Yönelik Olası Tehditler
117
(Threat):
-
-
Çanakkale’de ulaşımın Çanakkale Boğazının doğal koşullarına bırakılması ve feribot seferlerindeki aksamalar Çanakkale turizminin gelişimi için en önemli tehdit olarak karşımıza çıkmaktadır.
Milli Parklarda geçerli olan “Alan Kılavuzluğu” hakkında yapılan yasal
düzenlemenin uygulanmasında, kamu ile özel sektör ve hatta bakanlıklar arasında gerekli işbirliği sağlanamadığı durumda, İlin turizmin
gelişimini tehdit eder boyutlara ulaşabilecektir.
Kaçak turlar ve kaçak rehberlerin varlığı sadece Çanakkale turizminin gelişmesine değil, aynı zamanda ülke turizmini de tehdit eder boyutlara ulaşmıştır.
Onsekiz Mart Üniversitesindeki turizm eğitimine rağmen gerek stajlar
ve gerekse okul sonrası mezunların, Antalya vb. güney sahillerine
yönelmeleri Çanakkale turizmi için dikkat edilmesi ve acilen çözülmesi gereken bir sorundur.
Hediyelik eşya satabilmek için turistlere adeta yapışan ve onları rahatsız eden işportacı vb. satıcılar Çanakkale turizmine yarardan çok
zarar vermektedir.
Özellikle Gelibolu Yarımadasında yaşanan ve uzman olmayan kişilerin gelen turist gruplarına kaçak ve yasadışı olarak rehberlik etmeleri, yörenin tarihi ve turistik özelliklerinin yanlış algılanmasına sebebiyet vermekte ve turizmin amacı dışında kullanılmasına neden olmaktadır.
Çanakkale İli ve çevresi, olası bir deprem tehdidi altındadır. Altyapı ile
üstyapıya zarar verme niteliğindeki bu tarz bir afet olasılığı bölgenin
çekim gücünü azaltmaktadır.
6- Çanakkale İlinde Turizmin Geliştirilmesi İçin Öneriler
ÜZFT (SWOT) analizi yapmak için Çanakkale’ye yapılan araştırma gezisinde elde edilen verilen ve yüz yüze görüşmelerde ortaya çıkan öneriler
ışığında Çanakkale’de turizm potansiyelinin daha verimle kullanılması ve
turizmin geliştirilerek turizm pazarından daha fazla pay alınabilmesi için
oluşturulması gereken stratejilerin seçimi, ÜZFT analizinden türetilen TFZÜ
Matrisi (TOWS Matrix) ile yapılmıştır. Tablo 13’te yer alan bu matrisin temelinde, anahtar rolündeki iç (üstünlükler, zayıflıklar) ve dış (fırsatlar, tehditler)
etkenleri en iyi şekilde eşleştirerek ÜF, ZF, ÜT ve ZT stratejilerini geliştirmek
yatmaktadır. ÜF stratejileri, fırsatlardan yararlanmakta kullanılacak üstünlükleri vurgular iken; ZF stratejileri, fırsatların kaçmasına sebep olacak zayıflıkların ortadan kaldırılmasını önermektedir. ÜT stratejileri, tehditleri en118
gelleyecek veya azaltacak üstünlükleri vurgular; ZT stratejileri ise, zayıflık
ve tehditleri azaltmaya yönelik savunma taktikleridir (David: 2001; 204205). Söz konusu matrisin Çanakkale İlinde turizmin geliştirilmesi için uyarlanmasından çıkan önerilerin açılımı şu şekilde ifade edilebilir:
-
-
Çanakkale İlinde turizmin gelişimi konusunda en büyük sorun olarak
görülen ulaşım sorununun çözümü için doğal kaynaklara ve doğal
güzelliklere en az zararı verecek şekilde, Çanakkale Boğazının köprü ve tüp geçit ile aşılması düşünülebilir. Bu sayede Güneye inen yol
güzergahı da Çanakkale üzerine kaydırabilir ve bu da turizmin gelişimine çok büyük yararlar sağlar.
Çanakkale havaalanının öncelikle turizm amaçlı charter seferlerine
açılma imkanının araştırılması ve işletme verimliliği sağlanırsa tarifeli seferlerin düşünülmesi söz konusu olabilir.
Kepez limanının genişletilerek kruvaziyer turizme hizmet verebilecek
hale getirilmesi ve bunun yanısıra gümrük kapısının açılarak turistik
amaçlı girişlerin Çanakkale üzerinden yapılabilmesi önemli bir noktadır.
Ulaşım sorunu açısından, Çanakkale Boğazında ulaşımı sağlayan
feribotların ve bunların sefer sayılarının arttırılması kısa vadede bir
çözüm olarak düşünülebilir. Boğaz ulaşımını sağlayan feribotların yerine daha hızlı, daha çok araç taşıyan ve doğal koşullara karşı daha
dayanıklı olan deniz otobüsü vb. çözümler düşünülebilir.
119
lam
.985
1.43
5.90
9.78
2.86
plam
%
.692
.442
.521
.178
lam
.301
.818
.308
.222
120
8.298 159.935 168.233
2,2
1,6
ETKENLER
FIRSATLAR — F
1. Havaalan n n tekrar i letmeye a lmas
2. Kepez liman n g mr k kap s yap lmas
3. Bo az k pr s ve/veya t p ge it
projesi
4. Alan k lavuzlu una y nelik yasal
d zenleme
5. nternetin destinasyon pazarlamas na katk s
DI
ETKENLER
F Stratejileri
1. Turizmin e itlendirilmesi ( 2, F8)
2. Uzun s reli paket turlar ( 2, 6,
7, F1, F8)
3. D aktif turizme y nelik pazarlama
( 1, 2, 6, 7, 8, F1, F5, F6,
F8)
4. Soft-turizmin geli tirilmesi ( 2, 4,
F5, F6, F8)
5. D kaynakl entellekt el ve maddi
deste in sa lanmas ( 3, 5, F6)
ST NL KLER —
1. Asya-Avrupa aras konum
2. Do al, k lt rel ve tarihi zenginlikler
3. Otoritelerin bilimsel al malara
deste i
4. Halk n turizm bilinci ve konukseverlii
5. anakkale 18 Mart niversitesi nin
bilimsel ve e itimsel katk lar
6. Konaklama tesislerinin kalite g vencesi
7. B lge acentalar n n talep y nlendirme faaliyetleri
8. Troy ve Gelibolu filmlerinin tan t ma katk s
9. R zgar potansiyeli
1,6
1,13
21,72
22,84
ZF Stratejileri
1. Kurvaziyer turizmi (Z4, F2, F7)
2. Ula m n slah (Z1, Z2, Z4, F1, F2,
F3, F7)
3. Alan k lavuzlu u d zenlemesi ile
yerel halktan istihdam sa lanmas
(Z3, F4)
4. Destinasyonun sanal ortamdaki
mevcudiyeti art r larak tan t m a n n d k maliyetle kapat lmas
(Z7, F5)
Z AYIFLIKLAR — Z
1. Co rafi kopukluk
2. Hava ve deniz ula m n n yetersizlii
3. Rehber azl , ka ak rehberlik
4. Kurvaziyerlere y nelik liman bulunmamas
5. ren yerlerindeki evre, trafik, muhafaza ve konfor d zenlemelerinin
yetersizli i
6. Birtak m esnaf n turistlere olumsuz
yakla m
7. Genel tan t m yetersizli i
Tablo:13- anakkale linde Turizmin Geli tirilmesine Y nelik TFZ Matrisi*
statistikleri.
3.811 101.386 105.197
Kaynak: K lt r ve Turizm Bakanl
Tekirda¤
1,06
7,51
5,70
1,71
plam
%
0,88
5,46
8,99
9,67
plam
%
1.43
5.90
9.78
2.86
plam
%
121
T Stratejileri
1. Nitelikli i g c n n anakkale turizm piyasas na kat lmas n n te vik
edilmesi ( 3, 5, T3)
2. Mevcut tesislerin yap sal durumlar n n g zden ge irilmesi ( 6, T4)
TEHD TLER — T
1. Ka ak rehberlerin destinasyon
imaj na olumsuz etkisi
2. Denetlenmeyen esnaf n destinasyon imaj na olumsuz etkisi
3. E itilen insan kaynaklar n n rakip
destinasyonlara kaymas
4. Deprem riski
5. Yo un talep b lgelerinin karma a
imaj
ZT Stratejileri
1. Ka ak rehberlik ile i portac l k vb.
sat faaliyetlerine y nelik cezalar n art r lmas (Z3, Z6, T1, T2)
2. Truva ve Gelibolu gibi b lgelerde,
altyap ve styap ya y nelik i levsel d zenlemeler yap lmas , karayolu yerine rayl ula m sistemine
ge ilmesi ve a r talep durunda
eri imin k smen veya tamamen engellenmesi (Z5, T5)
1. Kurvaziyer turizmi (Z4, F2, F7)
2. Ula m n slah (Z1, Z2, Z4, F1, F2,
F3, F7)
3. Alan k lavuzlu u d zenlemesi ile
yerel halktan istihdam sa lanmas
(Z3, F4)
4. Destinasyonun sanal ortamdaki
mevcudiyeti art r larak tan t m a n n d k maliyetle kapat lmas
(Z7, F5)
Bu tablo, Purdue niversitesi Tar m Ekonomisi B l m n n web sitesinden uyarlanm t r.
(www.agecon.purdue.edu/extension/sbpcp/resources/TO W S.pdf).
1. Turizmin e itlendirilmesi ( 2, F8)
2. Uzun s reli paket turlar ( 2, 6,
7, F1, F8)
3. D aktif turizme y nelik pazarlama
( 1, 2, 6, 7, 8, F1, F5, F6,
F8)
4. Soft-turizmin geli tirilmesi ( 2, 4,
F5, F6, F8)
5. D kaynakl entellekt el ve maddi
deste in sa lanmas ( 3, 5, F6)
6. S rf turizminin canland r lmas
( 9,F8)
7. Transit destinasyon yarat lmas
( 1, F3)
1. Havaalan n n tekrar i letmeye a l
mas
2. Kepez liman n g mr k kap s yap lmas
3. Bo az k pr s ve/veya t p ge it
projesi
4. Alan k lavuzlu una y nelik yasal
d zenleme
5. nternetin destinasyon pazarlamas na katk s
6. AB yeli ine entegrasyon s reci
7. Denizcilik letmelerinin zelle tirilmesi
8. Talebin aktif tatillere y nelik e ilimi
-
İç turizm ve dış aktif turizmden daha fazla pay alabilmek için Çanakkale merkezli uzun süreli paket turlar hazırlanabilir.
-
Çanakkale İlinin Turizm Master Planının hazırlanarak, İlin turizm envanterinin çıkarılması ve turizm geleceğine yönelik stratejilerin belirlenmesi zorunludur.
-
-
-
-
122
Gökçeada ve Bozcaada’da öncelikle eko-turizm amaçlı ve pansiyonculuk ağırlıklı doğal çevreyi bozmayacak doğaya yönelik turizm çeşitlerine ağırlık verilmelidir.
Onsekiz Mart Üniversitesi ve Çanakkale’de turizm hizmeti veren kamu ve özel işletmeler arasında protokol imzalanarak stajların hatta
mezun olan öğrencilerin en uygun şartlarda Çanakkale turizm piyasasında istihdam edilmesinin sağlanması gerekmektedir.
Çanakkale turizmi konusunda bilimsel ve akademik toplantılar düzenlenmesi veya desteklenmesi, hatta turizme yönelik bir festival veya fuar organizasyonunun düzenlenmesi yerinde bir karar olarak düşünülmektedir.
Gelibolu yarımadasında yaşanan kaçak rehberlik sorununun çözümü
için yasal düzenleme olarak getirilen “alan kılavuzluğu” konusunun,
tarafların ortak paydaları doğrultusunda tartışılarak çözümlenmesi ve
bu yasal düzenlemenin öncelikle Çanakkale’de turizm istihdamını
arttırmasının sağlanması ve kayıt dışılığın önlenmesi önemlidir.
Turistleri rahatsız eden işportacılık vb. satış faaliyetlerinin önlenmesi
veya hediyelik eşya satışı için belirli yerlerde satış noktalarının oluşturulması gerekmektedir.
İstanbul-İzmir arasında seferler yapan Denizcilik İşletmelerine bağlı
(feribotların) gemilerin halen gündemde olan özelleştirilmelerinden
sonra, Çanakkale Limanına (Kepez) uğramasının sağlanması İle yönelik iç turizm hareketinin gelişmesine yol açacaktır.
Turizm değerlerinin olduğu yerlerde eksikliği hissedilmekte olan altyapı ve sosyal tesisler bir an önce tamamlanmalıdır.
Troia kalıntılarının olduğu yerde bir müze açılmalı ve burada yurt dışına kaçırılan Troia eserlerinin çok zor da olsa ülkemize getirilerek
sergilenmesi sağlanmalıdır. Ayrıca, Troia kalıntılarının bulunduğu
bölgenin ışıklandırılarak gece de ziyaret edilmesinin sağlanması buraya olan talebin arttırılmasına neden olabilir.
Gelibolu yarımadasındaki otobüs yoğunluğunu , insan karmaşasını
ve kaçak rehberliği önlemek için, bölgede ziyaret edilen yerler arasında raylı sistem kurularak nostaljik tramvay vb. ulaşım araçları ile ge-
zilerin yapılması zorunlu gözükmektedir.Bu ulaşım araçları görsel ve
sesli bilgi aktarımı ile de desteklenebilir ve böylece istasyonlar arasında gerekli bilgi aktarımı sağlanabilir.
-
Turizm Bakanlığı tarafından sadece Çanakkale ve yöresini kapsayan
Turist Rehberliği kursu açılabilir.
-
Gelibolu yarımadasında yaşanan sıkışıklığı azaltmak ve önlemek
amacı ile bir rezervasyon sistemi kurulabilir. Bu sistemin yürütülmesi
için de TÜRSAB, Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün birer yetkilisinden
oluşan bir komisyonun kurulması ile okul gezilerinin hafta içlerine
kaydırılması sağlanabilir ve bu sayede denetim olanakları ile otellerin
doluluk oranları arttırılabilir.
-
-
Çanakkale’de turistlerin feribot beklerken geçirdikleri süre, Belediye
tarafından Merkez İlçede bulunan tarihi eserler arasında yaptırılacak
bir yürüyüş güzergahı planlaması ile değerlendirilebilir.
Çanakkale Boğazındaki doğal rüzgardan yararlanmak amacıyla sörf
turizmine yönelik yatırımlar yapılabilir. Aynı şekilde boğazda dalma
ve dalgıçlık konusunda yatırımlar söz konusu olabilir.
KAYNAKLAR
1)
2)
3)
4)
5)
6)
7)
Aktur, Raif (20 Ocak 2003); “Geliri Artırmalıyız,” Kent Profili Çanakkale
Eki-Gözlem Gazetesi, Çanakkale.
Alpaslan, Mustafa&Odabaşı, Deniz Anıl&Büyükkutlu, Melih Ali (05-07 Mayıs
2005); “Çanakkale Boğazı Civarında Dalış Turizmi,” I.Çanakkale Turizm Biyenali, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu, Biyenal Sponsoru: Dünya Turizm Örgütü Yayınlar Dairesi
Türkiye Genel Dağıtımcısı Set-Systems, Çanakkale.
Aydoğan, Naşit Bora (12-14 Nisan 2002); “Çanakkale Turizminin Profili ve
Çeşitlendirilmesi,” Geleceğimiz Turizm/II.Turizm Şurası Bildirileri, I.cilt,
Turizm Bakanlığı, Ankara.
Çanakkale Belediyesi&Yerel Gündem 21 Çanakkale (Nisan 2004); Çanakkale Yerleşmesinin Durum Raporu 2003, Düzenleyen: Talat Koç, Çanakkale Kent Konseyi Yayınları: 2, Çanakkale.
Çanakkale İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü verileri.
Çanakkale Ticaret ve Sanayi İl Müdürlüğü (Ekim 1998); 1997 Yılı Çanakkale İlinin Yıllık Sanayi, Ekonomik ve Ticari Durum Raporu, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı İl Müdürlüğü, Çanakkale.
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası (Aralık 2003); Çanakkale Ekonomisi
ve Gelecek Senaryosu Projesi, Proje sorumlusu: Kenan Mortan, Dünya
Yayıncılık A.Ş., İstanbul.
123
8)
9)
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası (Mayıs-Haziran 2005); “İlimizin Öncelikli Sorunları ve Çözüm Önerileri,” Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Dergisi, Sayı:2.
Çanakkale Valiliği’nin Ekim 2004 tarihli Çanakkale kitapçığı.
10) Daniş, Mehmet (18 Temmuz 2005); “İlimiz, müteşebbis ruha sahip insanıyla
patlamaya hazır,” Dünya-Bölgesel Bakış:11/Çanakkale, Dünya Gazetesi/Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası.
11) David, Fred R. (2001); Strategic Management Concepts, 8.ed., PrenticeHall, Inc., Upper Saddle, New Jersey.
12) Deniz Ticaret Odası (2004); 2003 Deniz Sektörü Raporu, İstanbul ve Marmara, Ege, Akdeniz, Karadeniz Bölgeleri Deniz Ticaret Odası, İstanbul.
13) DİE (Ağustos 1999); İllere Göre Gayri Safi Yurtiçi Hasıla 1997, Ankara.
14) DİE (Aralık 2001); İllere Göre Gayri Safi Yurtiçi Hasıla 1998-1999, Ankara.
15) DİE (Mayıs 2002); İllere Göre Gayri Safi Yurtiçi Hasıla 2000, Ankara.
16) Dökmeci, Vedia&Kerimoğlu, Ebru (Ağustos 1996); “Küçük Şehirlerde Turizm
Potansiyeli ve Assos Örneği,” Sürdürülebilir Turizm: Turizm Planlamasına Ekolojik Yaklaşım-Alanya/ 07-08-09 Kasım 1995, Türkiye’de 19.Dünya
Şehircilik Günü Kollokyumu-Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Fakültesi,
Şehir ve Bölge Planlama Bölümü, İstanbul.
17) DPT (Temmuz 1997); Çanakkale İl Raporu, Bölgesel Gelişme ve Yapısal
Uyum Genel Müdürlüğü, Yayın No:DPT:2476, Ankara.
18) DPT (Eylül 2003); İller ve Bölgeler İtibariyle Gayri Safi Yurtiçi Hasıladaki Gelişmeler (1987-2000), Haz: Cemalettin Kaymak, Rasim Akpınar, Ahmet Kındap, Bölgesel Gelişme ve Yapısal Uyum Genel Müdürlüğü, Ankara.
19) DPT (Nisan 2004); İlçelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması
Araştırması (2004), Haz: Bülent Dinçer&Metin Özaslan, Bölgesel Gelişme
ve Yapısal Uyum Genel Müdürlüğü, Ankara.
20) DPT verileri.
21) Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı (Egev) (Temmuz 2005a); “Çanakkale-Turizm,” http://www.egev.org.tr, (Temmuz 2005).
22) Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı (Egev) (Temmuz 2005b); “Çanakkale İli
Mevcut Durum Analizi Son-Çanakkale İli Stratejik Hedef Toplantısı 2324.06.2001/ Mevcut Durum Analizi,” http://www.egev.org.tr; (Temmuz 2005).
23) Gümüş, Fadime&Veznikli, A.Nihan&Titiz, Zafer (05-07 Mayıs 2005); “Çanakkale Şehir Merkezi ile Eceabat ve Gelibolu İlçelerinde Yaşayan Halkın
Gezi Teknesi Turizmine Bakış Açısının Değerlendirilmesi,” I.Çanakkale Turizm Biyenali, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Turizm İşletmeciliği ve
Otelcilik Yüksekokulu, Biyenal Sponsoru: Dünya Turizm Örgütü Yayınlar Da-
124
iresi Türkiye Genel Dağıtımcısı Set-Systems, Çanakkale.
24) Gümüş, Murat&Erdem S.Haluk (02-03 Kasım 2000); “Otellerde Hizmet Kalitesi: Çanakkale İli Uygulaması,” 1.Ulusal Türkiye Turizmi Sempozyumu
Kitapçığı, Türkiye Turizmini Araştırma Enstitüsü, İzmir.
25) Hazine Müsteşarlığı verileri.
26) İllerin Valiliklerinin web sayfaları.
27) Küçükaltan, Derman&Oğuzhan, Adil&Yılmaz,Mehmet&Güneş,Ali İhsan (0507 Mayıs 2005); “Gelibolu’nun Turizm Potansiyeli ve Gelibolu’da Yerli Halkın Turizme Yaklaşımı,” I.Çanakkale Turizm Biyenali, Çanakkale Onsekiz
Mart Üniversitesi Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu, Biyenal
Sponsoru: Dünya Turizm Örgütü Yayınlar Dairesi Türkiye Genel Dağıtımcısı Set-Systems, Çanakkale.
28) Kültür ve Turizm Bakanlığı İstatistikleri.
29) Öngen, Mehmet (Mayıs-Haziran 2005); “Eko-Turizm Raporu,” Çanakkale
Ticaret ve Sanayi Odası Dergisi, Sayı: 2.
30) Şengezer, Ermukan (2004); Türkiye’de Ekonomik Gelişmede Öncelikli
Sektörler, İTO Yayın No: 2004-70, İstanbul
31) Tarım ve Köyişleri Bakanlığı&Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Teşkilatı
(Ağustos 2002); “İl Tarım ve Kırsal Kalkınma Master Planlarının Hazırlanmasına Destek Projesi, Çanakkale Tarım Master Planı,” http://www.tarim.gov.tr
(Ağustos 2005).
32) Tekoğul,Nermin&Neşer,Gökdeniz (1998); “Türkiye’nin Kuzey Ege Kıyılarındaki Yat Turizmi Potansiyeli,” I.Ulusal Deniz Turizmi Sempozyumu (15
Mayıs 1998), Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz İşletmeciliği ve Yönetimi Yüksek Okulu / İşletme Fakültesi Turizm İşletmeciliği Bölümü, İzmir.
33) Turizm Bakanlığı&Çanakkale Valiliği (1992); Çanakkale İli Turizm Envanteri ve Geliştirme Planı, Çanakkale.
34) Turizm Bakanlığı (t.y); Türkiye’nin Turizm Değerleri, Cilt:2; Tanıtma Genel
Müdürlüğü, Ankara.
35) Tübitak (Temmuz 2003); “Vizyon 2023 Ulaştırma ve Turizm Paneli,” Teknoloji Öngörüsü Projesi, Rapor/Ulaştırma ve Turizm Paneli, Ankara;
http://www.vizyon2023.tubitak.gov.tr/teknolojiongorusu/paneller/ulastırmaveturizm/raporlar/utp_son_sunum.pdf. (Haziran 2005).
36) Türkiye Bankalar Birliği Verileri.
37) Türsab’ın web sayfası.
38) Ülker, İsmet (Eylül 1988); Türkiye’de Sağlık Turizmi ve Kaplıca Planlaması, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları No:1006/129, Ankara.
125
126
127
PANEL
Çanakkale ilinin Ekonomik Gelişmesinde
Ana Strateji Ne Olmalı
Başkan
Üyeler(*)
: Y. Temel ENDEROĞLU
İAV. Y.K. Üyesi ve Genel Sekreter
: Ali Tamer BALÇIK
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası
Meclis Başkanı
: Remzi GULA
Çanakkale Seramik
Kalebodur Genel Müdürü
: Mustafa ERTEN
Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı
Müsteşar Yardımcısı
: Zeynel KOÇ
Kültür ve Turizm Bakanlığı
Müsteşar Yardımcısı
: Yrd. Doç. Dr. Sefer ŞENER
Biga İ.İ.B.F. Ekonomi Bölümü
: Ramazan YILDIRIM
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı
Küçük Sanatlar ve Sanayi Bölgeleri
ve Siteleri Genel Müdürü
(*) Üyeler, soyadlarına göre alfabetik sıra ile.
128
129
BAŞKAN: Y. TEMEL ENDEROĞLU
Sayın katılımcılar, hepinizi saygılarımla selamlayarak panel oturumunu
açıyorum.
Zamandan kazanmak için Başkan olarak bana tanınan konuşmadan feragat ediyor ve kısaca panel tekniği hakkında bilgi verdikten sonra, panelistleri tanıtım konuşmalarına geçeceğiz.
Panelimiz 3 bölümden oluşuyor. Birinci bölümde sayın panelistlerin 15’er
dakikalık sunuşları olacak. İkinci bölüm sizlerin, sayın katılımcıların sorularını ve varsa katkılarını alacağız. Üçüncü bölümde sorularınız cevaplanacaktır.
Panelistlere alfabetik sıra ile söz veriyoruz.
İlk söz sayın Ali Tamer Balçık’da Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası
Meclis Başkanı, ardından sayın Remzi Gula Çanakkale Seramik-Kalebodur
Genel Müdürü. Üçüncü sırada, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı sayın Mustafa Erten var.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı sayın Zeynel Koç’u, Biga İ.İ.B.F. Ekonomi Bölümünde Yrd. Doç. Dr. Sayın Sefer Şener takip edecek.
Sonuncu panelist sayın Ramazan Yıldırım Sanayi ve Ticaret Bakanlığı,
Küçük sanatlar ve Sanayi Bölgeleri ve Siteleri Genel Müdürü.
130
131
ALİ TAMER BALÇIK
Sayın Başkan, Değerli katılımcılar hepinizi saygı ile selamlarım.
Çanakkalenin ekonomik gelişmesinde ana strateji ne olmalıdır
Çanakkale tarih boyunca bir üretim ya da ticaret merkezi olmamıştır. Öncelikli olarak coğrafi konumunun önemi nedeniyle büyük savaşlara sahne
olmuştur. Esasen doğal kaynakları çok zengin olmayıp büyük tüketim pazarlarına da yakın değildir. Toprakları çok verimli değildir. Ulaşım kolay, hızlı ve ucuz değildir.
Tüm bu dezavantajlarına rağmen doğası kirlenmemiş, betonlaşmamış
aksine orman ve yeşili bol bir ildir. Deniz kıyısında kıyı şeridi oldukça uzun,
tarihi ve kültürel alt yapısı ender bulunacak değerde, insan alt yapısı eğitimli ve uygardır. İklimsel olarak ta ülkemizin en ılıman bölgeleri içindedir. Hem
iç hem dış denize kıyısı vardır. Avrupaya en yakın illerimizden biridir.
Bu tesbitten sonra Çanakkalenin stratejik kalkınmasında en geçerli sektörün turizm olduğu anlaşılıyor. Troya ve Kaz Dağı gibi ünlü mitolojik değerleri, Assos, Bozcaada gibi cazibe merkezleri, Gelibolu Milli Parkı gibi tarihi
yöreleri jermal kaynakları ile alternatif turizm olanaklarına açık bir kenttir.
Ulaşım zorluğu büyük handikaptır ama bu sorun aşılabilirse ilimizin ekonomik kalkınmasında turizm sektörünün çok önemli bir paya sahip olabileceği
açıktır.
Ancak ülkemizin jeopolitik önemi dolayısıyla istikrarlı bir huzur ülkesi olmadığı da açıktır. Turizm çok hassas bir sektördür. Güncel olaylardan çok
çabuk etkilenir. Kaldı ki dünya turizmi hızla gelişirken uygulamaya geçirilen
yeni pazarlama teknikleri potansiyelimizin sürekli ve istikrarlı olmasını ümit
etmek aşırı iyimserlik olacaktır.
Gelirinin çok büyük kısmı turizme dayalı ülkeler, kentler sık sık krize girebilmektedir. Bu nedenle Çanakkale mutlaka sanayileşme tarım ve ticarette önemli hamleler yapıp ekonomik gelirinin yarıdan çoğunu bu sektörlere
dayamalıdır.
Önce sanayileşmeye bakacak olursak büyük bacalı sanayilerin Çanakkalede kurulması öncelikle doğal kaynaklarımızın yeterli olmaması nedeniyle pek mümkün görülmemektedir. Turizme umut bağlayan her yöre gibi ağır
sanayinin olması doğayı ve çevreyi özenle koruma gerekliliğine ters düşmektedir. Çanakkale’de bize en uygun sanayi tarım hayvancılık ve gıda sanayiine yönelik KOBİ tarzında butik işletmelerdir. Meyve-sebze, deniz ürünleri, et-süt, zeytin, orman ürünleri, maden cevherleri, jeo termal kaynaklar
hemen akla geliverenler. Bunların çeşitlemelerine diğer konuşmacılar girdiler, istatistikler verdiler. Ben bir başka konu üzerinde dikkat çekmek istiyo132
rum.
Çanakkalemiz, yöremize yatırım yapmak isteyen herkese açıktır ve yardımcı olmaya da hazırdır. Üretim tesisi kuracak bilgi ve sermaye gücü olan
her girişimciyi mutlulukla kucaklamaya hazırız.
Bunun yanında tarım ve ticaretten kazandıklarıyla yöremizde üretime
dönük yatırım yapma yollarını arayan, gözleyen soruşturan eğitimli bir burjuvazi de artık Çanakkale’de oluşmaya başlamıştır. Ancak yeterli bilgisi ve
tecrübesi olmadığı için ürkek ve kararsızdır.
Girişimci değildir. Bence en çok üzerinde durulması teşvik edilmesi yüreklendirilmesi gereken kesim bu gruptur.
Bu hareketi sağlayabilmek için önceliklerimiz bence şunlardır.
1- Çanakkale doğal kaynaklarının ciddi ve güncel bir envanteri çıkarılmalıdır. Mevcut bilgiler araştırmalar ve istatistikler kolay ulaşılabilir bir
merkezde toplanmalıdır. Her isteyen bu bilgilere kolaylıkla ulaşabilmelidir. Çöyle bir yerel dokümantasyon merkezinin kurulmasını üniversitemiz ve Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası gönüllü olarak üstlenmeli vilayette, belediyelerde, resmi dairelerde, meslek odalarında
ve mevcut bilgileri bir araya getirmeli bir düzen içerisinde araştırma
yapmak isteyenlere sunmalı ve sürekliliğini güncelliğini sağlamalıdır.
2- Üretim kalitemizi mutlaka dünya standartlarına göre kurmalı mevcut
işletmelerimizi de bu koşullara dönüştürmeliyiz. Dünya ve Avrupa Birliği standartlarının ne olduğu buna nasıl ulaşılabileceğimiz konusunda eğitim alabileceğimiz kaynaklar ile ilişkilerimizi sürekli kılmalı bu
konudaki yayınlara kolayca ulaşabilmeliyiz.
3- Avrupa Birliği ile ilgili standartlar ve uygulamaları dikkatle izlemeli.
Kendi konumuza uygun yabancı partnerler ile işbirliği, bilgi alışverişi
ya da ortaklıklar oluşturmalıyız. Ürettiğimiz ürünlerin dünya pazarı ile
kalite ve fiat yönüyle rekabet edebilir olması esas alınmalı ve pazarlama konusunda mevcut iç ve dış tecrübelerden yararlanmaya çalışmalıyız.
4- Girdilerimizin ve pazara ulaşım maliyetlerimizin pahalı olması nedeniyle pazarlamaya zorlandığımız konularda siyasi destek almaya ça133
lışmalıyız. Bu konuda valimiz, milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız, ticaret ve meslek odalarımızın desteği ve katkısı alınmalıdır. En
önemlisi de bu güçlerin aynı hedefe odaklanması ve birlikteliği sağlanmalıdır.
Daha da detaylandırabileceğimiz bu hazırlık çalışmaları ile birlikte Çanakkalede oluşturulacak yeni üretim tesisleri kobiler 3-5 yıl içinde çoğalacak
gelişecek ve hızla büyüyecektir.
Bu gün burada düzenlenen bu toplantı, zaten arzuladığımız hedefe ulaşma adına ön hazırlıklar ön adımlardır. Toplantıyı düzenleyen İktisadî Araştırmalar Vakfı’na ve katkıda bulunan herkese teşekkür ve takdirlerimi sunuyorum.
BAŞKAN Y. TEMEL ENDEROĞLU
Teşekkür ederiz. Şimdi söz sayın Remzi Gula’da. Buyrun.
134
REMZİ GULA
Sayın valim, sayın milletvekilim, sayın belediye başkanlarım, kamu ve
özel sektörün değerli temsilcileri, çok değerli katılımcılar ve değerli basın
mensupları.
Bu seminer için başta İktisadi Araştırmalar Vakfı’na ve diğer emeği geçenlere kurumum ve bir Çanakkaleli olarak şahsım adına teşekkür ediyorum.
Sevgili konuklarımız, sözlerime Çanakkale'nin coğrafi durumu, nüfus yapısı ve sanayileşmesi ile ilgili bazı tesbitler yaparak başlamak istiyorum.
İlimiz 650 km’lik kıyı şeridi olan Gelibolu ve Biga yarımadalarından oluşan bir yerleşim yeridir.
Trakya'da Edirne ve Tekirdağ, Anadolu da Balıkesir illeri ile komşudur.
12 ilçesi 22 beldesi ve 561 köyü bulunan ilimiz 9.737 km2'lik bir alanı
kaplar.
İlimiz toprakları genellikle dağ ve tepelerle kaplı alanların vadilerle varılmasıyla oluşan engebeli bir yapı göstermektedir. Ovalık alanlar il topraklarımızın yaklaşık % 15'i kadardır.
Kullanım durumuna göre toprakların dağılımı:
İşlenebilir arazi
Çayır mera arazisi
Orman ve fundalık
Yerleşim alanları ve
Tarıma elverişsiz arazi
Toplam
333.573 hektar
49.291 hektar
525.580 hektar
65.256 hektar
973.700 hektar
% 34,26
% 5,06
% 53,98
% 6,70
% 100
Görüldüğü gibi işlenebilir tarım arazisi ilimiz yüzölçümünün üçte biri olmasına rağmen geçmiş dönemlerde Yenice ilçemizde özellikle biber yetiştirilen Pazarköy Ovasının Gönen Barajı için kamulaştırılması nedeniyle binlerce dönüm tarım arazisi kaybedilmiştir.
Son 2001 nüfus sayımına göre Çanakkale'nin nüfusu 470.000'dir. İl ve ilçe merkezlerinde oturanların sayısı yaklaşık 200.000, köy'de oturanların sayısı 270.000 kişidir. Yani Çanakkale nüfusunun yaklaşık %60'ı köylerde
oturmaktadır.
İlimiz sanayi olarak 1970'li yılların başına kadar kendi bölgesine yatırım
yapan Sn. Kurucumuz Dr. İbrahim Bodur'un Çan'da 1957 yılından itibaren
135
kurmuş olduğu Kale Grubu şirketlerimiz ve 1980'li yılların başında soğuk
hava depoculuğu şeklinde faaliyete geçen Dardanel A.Ş. dışında önemli bir
gelişme gösterememiştir.
Çanakkale'nin Türkiye'de sanayinin hızla geliştiği Marmara Bölgesi gelişim alanı dışında kalmasının temel nedeni stratejik bir konumda ve özellikle askeri bir bölge olmasıdır. İl dışından gelebilecek sermaye ise gerekli altyapı çalışmalarının tamamlandığı Balıkesir, İzmir ve Bursa illerini tercih etmiştir.
İSO'nun her yıl yayınlamış olduğu 500 büyük sanayi kuruluşu listelerinde bu yılda Çanakkale de kurulu Kaleseramik, İçdaş, Akçansa gibi sanayi
tesisleri yer almaktadır. Bu tesisler incelendiğinde bütün altyapı yatırımlarını kendi imkanları ile yaptıklarını görmekteyiz. Kaleseramik olarak kömür
enerjisi ile üretim yaptığımız dönemden buyana bütün enerji altyapımızı
kendimiz yaptık. Doğalgazın ilimize gelmesine öncülük edilmiş ve maddi
manevi katkı sağlanmıştır. Aynı şekilde İçdaş ve Akçansa'nında kendi limanlarını yapması, buna örnek olarak verilebilir.
Sanayi tesislerinin mevcut ekonomik şartlarda rekabet edebilmeleri için
altyapı çalışmalarının bitirilmesi ve gerekli teşviklerin verilmesi önem arz etmektedir. Bugün globalleşen dünyada yatırımcılar rekabet edebileceği koşulları aramaktadır. Çanakkale ili sanayinin rekabet edebileceği şartları
oluşturmalıdır.
Doğal güzelliği, tarihi zenginlikleri ve stratejik yapısıyla Türkiye'de ve
Dünyada bilinilirliği çok yüksek olan tarih boyunca cazibe merkezi olmuş
Çanakkale’miz ekonomik kalkınmadan yeterince nasibini alamamıştır.
Her ne kadar ekonomik göstergelerde fert başına düşen milli geliri Türkiye ortalamasının üzerinde olduğu görülse de, sanayinin Çan, Biga ve Ezine'de kurulu olması, 3-5 tesis tarafından yapılması il geneline yayılamaması ilimiz için dezavantaj oluşturmaktadır.
Son açıklamalara göre ilimizde kişi başına düşen milli gelir 2.300
USD'dir. Kaleseramik ve Çan'da kurulu diğer Kale Grubu şirketlerimizle birlikte il genelinde kişi başına 1.000 USD katkı sağlamaktayız.
İlimize tarihi ve doğal güzellikleri ile bir miktar kültür ve turizm ilgisi olsa
da yeterli altyapı olmadığı için ticarete ve halka yansıyan bir gelir elde edilememiştir.
Çanakkalemiz sadece kültür ve turizm şehri olmamalıdır. Tabiki kültürel
değerleri ve doğal güzellikleri ilimizin kalkınmasında önemli bir avantajdır.
136
Ancak ülke kalkınmasının en önemli itici gücü sanayileşmedir. Bu nedenle ilimizin sürekli ve dengeli kalkınması için sanayi üretimi arttırılmalı,
doğal kaynaklarını ve işgücünü artı değer yaratma yönünde kullanmalıdır.
DİE tarafından açıklanan listelerde Türkiye'de illere göre gelişmişlik durumları (kişi başı milli gelir) incelendiğinde sanayinin yoğun olduğu illerden
aşağıya doğru sıralandığını görmekteyiz. İstanbul, İzmir, Kocaeli, Bursa,
Eskişehir, Tekirdağ, Adana, Denizli, Gaziantep gibi.
Ayrıca sanayinin bir yöreyi nasıl geliştirdiğine Çan ilçesinin gelişimini de
örnek verebiliriz. Çan 1957 yılında 1.000 nüfuslu bir kasaba iken fabrikalarımız ile birlikte gelişerek bugün 35.000 nüfusa ulaşmıştır.
Sektörler itibariyle ele alındığında Çanakkale'de tarım sektörü % 25,3
payla birinci, sanayi sektörü % 22,4 payla ikinci, ulaştırma ve haberleşme
sektörü %16,5 payla üçüncü, ticaret sektörü %14,1 payla dördüncü sıradadır.
Görüldüğü gibi ilimiz ekonomisinde tarım sektörü önemli yer tutmaktadır.
Son yıllarda tarıma dayalı sanayi kolları gelişme göstermekte ve buna bağlı olarak ekonomide sanayinin payı artmaktadır.
Bu nedenle Çanakkalemiz de tarım ve hayvansal ürünler, su ürünleri,
madencilik ve seramik sektörleri başta olmak üzere sektörel baz da teşvik
verilmesi önem arzetmektedir.
Yıllardır ürettiği domatesini, meyvesini, sebzesini büyük şehirlerde satmak için aracılara büyük paralar kaptıran çiftçilerimizin artık kendi bölgelerindeki üretim ve depolama tesislerini kurma zamanı gelmiştir.
Bunun yanında Çanakkalemiz Türkiye'nin en uç noktasında ve en çok
ulaşım sorunu olan ilimizdir. Aslında sanayi, ticaret, turizm başta olmak üzere ilimizde her sektörün gelişmesi için bu husus özel önem arzetmektedir.
Türkiye'de karayollarının geliştirilmesine büyük önem veren hükümetimizin
Çanakkale'de başlattığı çalışmalar en kısa sürede bitirilmelidir.
Sadece dökme yük için faaliyet gösterebilecek Kepez Limanının konteyner limanına çevrilmesi mevcut şirketlerin nakliye giderlerini azaltacak; yeni şirketleri ve yatırımcıları ilimize yönlendirecektir.
Çanakkale Merkez Limanı ise büyük yolcu gemileri yanaşabilecek hale getirilmedir. Adalara özellikle yaz aylarında hızlı feribot ve deniz otobüsü seferlerinin yapılması turizmin gelişmesine çok önemli katkı sağlayacaktır.
İlimiz Marmara ve Ege Denizini birleştiren Çanakkale Boğazına sahip olmasına ve Gökçeada ile Bozcada'yı sınırları içinde bulundurmasına rağmen
Gümrük kapısı olarak değerlendirilmemiştir. Çanakkale'nin coğrafi ve tarihi
137
önemi nedeniyle mutlaka gümrük kapısı olması sağlanmalıdır.
Ayrıca yapılacak Bandırma-Çanakkale demiryolunun hem konteyner limanına yük gelmesine ve hem de Çanakkale bölgesinde üretilen ürünlerin
Anadolu'ya sevkinde büyük bir nakliye avantajı sağlayacağı düşüncesindeyim.
Organize sanayi bölgesinin eksikliklerinin giderilerek doğalgaz bağlanması yeni yatırımcıların ilimize hızla gelmesini sağlayacaktır.
18 Mart Üniversitesi ilimiz için çok önemlidir. Üniversitemize yeni fakülteler kazandırılmalı özellikle ihtisas hastanesi ile birlikte tıp fakültesinin Çanakkale’de faaliyet göstermesi sağlanmalıdır.
Eğitimini başarı ile tamamlamış ve Çanakkale dışında başarıdan başarıya koşan çocuklarımızın artık Çanakkale'ye dönme ve Çanakkale'ye hizmet etme zamanı gelmiştir. Artık Çanakkale olarak kaderci yaklaşımları kırmamız gereklidir.
Çanakkaleliler olarak her konuda kendimize güvenmeli, değerlerimize
sahip çıkmalıyız.
İlimiz tarihi ve doğal zenginlikleri, coğrafyası, sanayi ve tarımı ile güçlü
bir ekonomik potansiyele sahiptir.
İlimizin tüm ilçeleri, beldeleri ve köyleri ile kopuklukları ve fikir ayrılıkları
giderilerek topyekün Çanakkale'nin ne olması gerektiği konusunda mutabakat sağlanmalıdır.
Tüm siyasi kadroları, bürokratları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri
ve Çanakkaleli herkes bu potansiyeli en üst seviyeye getirmeye katkıda bulunmalıdır.
Çanakkale ekonomisinin büyümesi için yapılacak tesisler ilimizin tarihi
ve doğal dokusuna uygun olarak yapılmalıdır.
Örneğin; turizm tesisi yaparken ilimizi beton yığını haline getirmemek
için yetkililerce gerekli önlemler alınmalıdır.
Tüm bunların sonucu olarak ilimizin ekonomik gelişimde ana strateji ve
stratejiler olarak düşüncelerimi şöyle sıralayabilirim.
1- İlimizin master planının yapılarak sanayi, turizm, tarım ve ormancılık
bölgelerinin belirlenerek bu bölgelerinde kendi içinde bölümlere ayrılması. Mesela tarım bölgelerinin bağcılık, meyvecilik, hayvancılık, zirai üretim bölgeleri gibi bölümlendirilmesi.
2- Tarım arazilerinin ıslah edilerek parçalı tarla sisteminden toplu tarla
sistemine geçilmesi.
3- Tarım ve hayvancılık bölgelerinde KOBİ'ler teşvik edilmeli, üreticilerin
138
tüm enerjilerini kendi üretim alanlarında kullanmaları sağlanmalıdır.
4- Çanakkale il sınırları içinde en uzak yerleşim yerinden il merkezine
1 saatte ulaşılacak şekilde kara ve denizyolu ulaşım altyapısı yapılmalıdır.
5- Kepez Limanının konteyner limanına uygun hale getirilmesi ve sanayi bölgeleri demiryolu bağlantısının yapılmalıdır.
6- Bugün 49 ile aynı oranda uygulanan teşvik sistemi Çanakkale'nin gelişiminin önünü tıkamıştır. Teşvik kanunu gelişmişlik sıralarına göre
kademeli olarak tüm illeri kapsayacak şekilde değiştirilmelidir. Bu konuda daha önce Türkiye Büyük Millet Meclisine sunduğumuz raporda sosyo-ekonomik gelişmişlik sırası 24.sıra olan Çanakkalemiz için
%60 teşvik gerektiği bildirilmiştir.
7- Verilen teşvikler il yöneticilerimiz tarafından ilgili bölgelere yönlendirilmesi sonucunda ilçeler ve köylerinde dengeli kalkınması sağlanacaktır.
8- İlimizle özdeşleşen yeni markalar yaratmalıyız. Bugün Çanakkale denildiğinde akla gelen Çanakkale Seramik, Kalebodur, Dardanel, Ezine Peyniri, İda, Truva, Gelibolu ilimizin en çok bilinen markalarıdır.
Tüm bu altyapılar tamamlandığında mevcut kaynaklarımız daha verimli
kullanılacak, sanayi tesisleri kendiliğinden ilimize gelecektir.
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi içinde kurulmuş bulunan İbrahim Bodur
Girişimcilik Enstitüsünün kuruluş amacı budur.
Sözlerime ulu önder Atatürk'ün şu sözüyle son vermek istiyorum.
“Siyasi, askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsunlar ekonomik zaferlerle taçlandırılmazsa kazanılan zaferler kalıcı olmaz; az zamanda kaybedilir.”
Sonuç olarak askeri zaferler kazanılarak tarih yazılan bu topraklarda
şimdi ekonomik zaferler kazanma zamanıdır.
Beni dinlediğiniz için teşekkür eder hepinize sevgi ve saygılar sunarım.
BAŞKAN Y. TEMEL ENDEROĞLU
Bizde teşekkür ederiz. Şimdi söz Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Müsteşar
Yardımcısı Mustafa Erten’de. Buyrun sayın Erten.
MUSTAFA ERTEN
Efendim hepinize en derin saygılarımı sunuyorum. Sibel Hanım ben konuşmaya devam ederken siz devam edebilirsiniz. Esasen biz Çanakkale’ye
gelirken bir ekiple çalışmamızı yaptık. Öncelikle Çanakkale ilimizin potansi139
yelini özellikle tarımsal ve tarıma dayalı gıda sanayiyi ile ilgili olmak üzere
potansiyelimizin bir tesbiti yapılmasını istemiştik. Gerek Tarım İl Müdürlüğümüz gerekse Ankara’daki çalışma arkadaşlarımızla birlikte Çanakkale’nin
tarımsal potansiyelini özelliklerini belirlemeye çalıştık. Bu sunumumuzda
esasen bunu çok net olarak göreceksiniz. 2. aşaması bu sunumla birlikte
Çanakkale ilimizin tarımsal ve tarıma dayalı gıda sanayindeki potansiyelinin
ne anlama geldiğini ifade etmeye çalışacağım. Yani Türkiye boyutunda ve
uluslararası boyutta hangi anlamı ifade ediyor. Bunu ifade etmeye çalışacağım ve daha da önemlisi sizinle paylaşmak istediğim şey esas itibariyle Türkiye'nin işte 15-20 yıl sonrasında Çanakkale ilimizde dahil olmak üzere
perspektifi potansiyeli ve geleceği konumu yani sizi 15-20 yıl sonra gelecekği düşünmeye davet edeceğim. Konuşmama başlamadan önce zamanımı da iyi kullanacağım, iddialıyım. Birkaç hususu sizlerle paylaşmak istiyorum. Örneğin, özellikle tarımsal ekonomi hocamızın belirlediği 3 tane husus
vardı, tarımda sıkıntı olarak gözüken. 1. yapısal düzenlemeler yani yapısal
hukuki düzenlemeler. 2. tarım teşkilatımızın ve tarıma dayalı gıda sanayinin
bunun daha ileri entegrasyonu olan pazarlama örgütünün örgütlenme özelliği veya örgütlenmede alacağı süreç ne olmalıdır. Diğeri, tarımsal sanayinin mevcut yapısı ve geleceği. Hepinizin malumu olduğu üzere Tarım Bakanlığı veyahut ta Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti tarımı stratejik bir sektör
olarak kabul ediyor. Sadece T.C. kabul etmiyor. Dünya'da böyle kabul ediyor. Dünya'da temel bir olgu var. Gıdaya erişim özelliği hani erişim kabiliyeti dünya da hepinizin malumu olduğu üzere 6 milyar civarında nüfusun aşağı yukarı 700-800 milyon kadar kısmı fiili açlık sınırında. 2 milyar kısmı ise
bizim bahsettiğimiz açlıkla dengeli ve yeterli beslenememe olgusuyla karşı
karşıya. Şimdi Türkiye 1. aşamayı çok net bir biçimde geçiyor. Yani Türkiye
gıdaya erişim noktasında çok ciddi manada Allah'ın bahşettiği büyük bir potansiyele sahip ve bu potansiyeli kullanıyor. Yani Türkiye de aç insan büyük
oranda olmadığı gibi dışarıya karşı aç olan ülkelere karşı veya bu sorunu
olabilecek potansiyelde olan ülkelere karşı bir zenginlik içerisinde. Ama 2.
bir konu daha var, gıda güvenliği. Türkiye’mizde olduğu gibi, bütün dünyada da gıda güvenliği sıkıntısı vardır. Bundan neyi kastediyorum. Tarladan
sofraya veya çiftlikten sofraya gıda güvenliğinin tesis edilmesi gerekiyor.
Türkiye’nin sıkıntılı olduğu nokta budur. Peki niye gıda güvenliği Türkiye de
çok önemlidir? Çünkü övünç olarak söylediğimiz gelecekle ilgili potansiyel
olarak yaydığımız bir konumuz var bizim. Nedir? Türkiye Avrupa ülkelerinde ki ortalama yaş 57-58 iken Türkiye'nin ortalama yaşı 27-28'dir. Yani Türkiye'nin genç bir nüfusu var. Gelecekle ilgili olmak üzere ciddi manada bir
potansiyeldir. Ama bu bizim için bir kısıt oluşturuyor. Nedir bu kısıt Türkiye'nin bu genç nüfusunun sağlıklı bir şekilde beslenmesi gerekiyor. Dengeli bir biçimde beslenmesi gerekiyor. Bu da neye bağlıdır. İşte gıda güvenliğine bağlıdır. Yeterli arza bağlıdır. Bu arzın ise Çanakkale için gelmeye çalışacağım. Sürdürülebilirliğinin tesis edilmesi gerekiyor. Böyle bir yapımız
140
var. Türkiye'nin bir başka avantajı var. Türkiye şu anda kısıt olarak gözükebilir ama gelecek açısından çok ciddi bir potansiyel var. Nedir Türkiye köprü bir ülke ekonomik manada köprüdür. Tarımsal manada tarımsal ekonomi
açısından da köprü bir ülkedir. Kültürel baz da köprü bir ülkedir. Dolayısıyla
Çanakkale'yle ilgili olmak üzere siz bakabilirsiniz.
Bizim sütle ilgili ciddi bir potansiyel var. Ama süt üreticilerimiz sanayicilerimiz biliyor ki bugünler de ciddi bir kısıtta var. Yani büyük oranda pazarlama sıkıntısı çekiyorlar. Nedir geçen seneden bu seneye bir fiyat gelir düşmesiyle karşı karşıyalar. Nedir bu %18-20 civarında geçen seneden bu seneye gelirleri düştü. Birim gelir açısından söylüyorum. Total açıdan söylemiyorum. Ama Türkiye'nin hatta diyorlar ki bazı arkadaşlar siz işte üretim planlaması mı yapamıyorsunuz. Türkiye'nin işte bir nebze süt artışı olduğunda
işte süt pazarlamasında kriz oluyor. Hayır şimdi Türkiye de süte geliyoruz
sütte Türkiye'nin üretimi esas itibariyle 10 milyon ton civarında 10.5 milyon
ton peki Türkiye'nin kişi başına tüketimine kadar 130 ila 140 litre kişi yani
eğer biz Avrupa ülkelerine entegre olmaya çalıştığımız veya birlikte olacağımız diye düşündüğümüz Avrupa ülkelerinin seviyesine geldiğimizde Türkiye'nin süt üretim miktarı 20-23-24 milyon litre olmalı yani Türkiye de şu anda sıkıntılı olarak gördüğümüz sürdürülebilirliğini sıkıntı olarak gördüğümüz
bu sektör bile gelecekle ilgili yatırıma matuf ve üretime matuf ve ticarete
matuf olmak üzere çok ciddi bir potansiyel olduğunu görebiliyoruz.
Su ürünleri sektörüne geldiğimiz zaman bu Çanakkale'de ciddi manada
bir potansiyeldir. İşte kıyısı vardır boğazı vardır ve dışa dönük firmaları da
vardır. Bu noktada da Avrupa Birliğinde problemimizde olmayan bir sektör
olduğu için inşallah gelecekte de tarım teşkilatlarımızın çok sıkı denetimi
dolayısı ile gıda güvenliği veya satış güvenliği noktasında sıkıntı yaşamayacağımız düşüncesiyle Çanakkale ilimizle ilgili olarak da ciddi potansiyel
olduğunu düşünüyorum. Buraya gelirken Çanakkale ilinde bir nebze olsun
hem veriler üzerinde hem de görsel olarak etüt yapmaya çalıştım. Türkiye’nin ve Dünya’nın gelecekte ki olgusu çevre bilincinin de oluşmasıdır. Tarımda da oluşmasıdır. Bununla ilgili olmak üzere Tarım Bakanlığımız esasen 2006-2010 yılında uygulamaya koyacağı tarım stratejik planı muvacehesin de Çanakkale öne geçmiş oluyor. Yani çevre amaçlı tarımsal projeleri ciddi manada destekliyor olacak. Bu konuda da Çanakkale ilimizin potansiyelinin olduğunu görebiliyoruz.
Çanakkale ilinde bir başka şey daha var. Bitkisel üretimde çeşitlilik esas
itibarıyla sabah ki konuşmalarda da gördük. Bazı ürünlerden daha bir katma değeri yüksek olan ürünlere doğru geçiş olabilir. Tabi manada bu gerçekleşecek nedir bu buğday üretiminden katma değeri yüksek olan sebze
141
meyveye geçiş olabilir tarla bitkilerine olabilir. Seracılık örtü altı üretimi şeklinde olabilir. Bunları yaparken de Çanakkale ilimizin bir büyük avantajı daha var. Çanakkale daha yaygın bir coğrafi yapısı olduğundan dolayı ve benim izlenimlerim, aldığım bilgiler muvacehesin de özellikle gıda güvenliğine
maruf olmak üzere de çok büyük sıkıntıları da yok. Yani kalıntı manasında
pestisit manasında herhangi bir sıkıntı yok. İhracata maruf olmak üzere iyi
organize olabilirse onu yapma şansı var.
Şimdi Çanakkale ilinde bir başka olgu hem hocamızın da bahsettiği örgütlenme olgusu Tarım Bakanlığı olarak geçen senelerde belki izleyemediniz. Örgütlenmeye çok ciddi manada önem verdik. Kooperatiflerimizi önceki dönemde 15-20 yılda yapmış olduğumuz destekleri 2 yılda takriben 600
tane kooperatifi gerek kırsal alan sosyal destek gerekse projeli yatırımlar
olarak destek verdik. Bunların örgütlenmesi ve alt yapı çalışmalarını da hız
veriyoruz. Bu manada hocamızın 2. olarak örgütlenme olgusunda ciddi mesafeler aldığımızı söyleyebilirim. Ancak bir şeyi vurgulamak istiyorum özellikle bir konuşmacı kuzey Avrupa bölgesinde büyük oranda üretimin özellikle sütün %80’inin 85’inin üretici birliklerinin bünyesinde olduğunu iddia ettiler. Şimdi Avrupa topluluğu da bu hantal yapıdan daha bir dinamik yapıya
geçmeye çalışıyor. Bu konuda da dikkatinizi çekmek istiyorum. İlla üretici
birliğinin hakim olduğu bir yapı rantabıl olmayabilir onun için Türkiye’de ki
bu hani ölçek ekonomisinin mutlak manada rantabiletesi için zaruri olduğunu söylememek için bunu ima ettim. Yani daha dinamik bir yapı sağlanabilir. Hantal yapıdan kurtulabilir. Ama bunun dinamik bir şekilde geriye doğru
entagrasyonu sağlanarak ekonomik sürdürülebilir ve rekabat edebilir bir
ürünle dünyayla Avrupa Birliğinle entegre olunabilir. Bu manada söylemek
devam etmek istiyorum. Tarım stratejinde Türkiye neye matuf alarak bir yön
almalıdır. Yani biz Tarım Bakanlığı olarak ve Türkiye tarımı olarak özellikle
alana matuf teşviklerle büyük oranda tarımı desteklemeye çalışıyoruz. Bunu gelecek yıllarda yani doğrudan gelir desteğinden bahsediyorum. Üretime
direkt olarak da ilgili olmadığı için bu bizim bütçemizin veyahut ta tarımsal
bütçenin %80-85’ini işgal ediyor idi. Bunu inşallah gelecek yıllarda %55-50
ve 45’lere doğru aşağıya doğru çekeceğiz. Bunun yerine üretime direk etkili olacak enstrumanları devreye koyacağız. Bu manada bizim Tarım İl Genel Müdürlüklerimizden aldığım bilgiler muvacehesinde çok etkili olmadığımızda anlaşılabiliyor. Biz direkt olarak dağıttığımız direkt olarak desteklediğimiz enstrümanları %100 olarak başarılı bir şekilde devam ettirebiliyoruz.
Ne demek istiyorum doğrudan gelir desteğiyle ilgili ne kadar kaynağımız
varsa onu aktarabiliyoruz. Mazot desteğini doğrudan desteğine entegre
edip dağıtabiliyoruz. Ama bizim başarılı olmak zorunda olduğumuz ancak
başarılı olamadığımız bir şey var. Üretime direkt etki edecek olan enstrümanları teşvik unsurlarını çok başarılı bir şekilde kullanamıyoruz. Ben buraya gelmeden önce baktım mesela bizim hayvancılıkta Çanakkale için çok
142
önemli hayvancılıkla ilgili olarak saysam belki de duymadığınız bir sürü teşvikler var. O kadar teşvik var ki ama bu teşvikleri gerçekleştirme oranımız
buraya gelmeden önce baktım %11'di 12'iydi. Bir tek süt teşviğiyle ilgili
%35'lik bir gerçekleşme var. Bu şu demek bütçede kaynağı var karşılığı var
ama biz bu enstrümanı çok doğru olarak kullanamıyoruz. Öyleyse burada
bir değişikliğe gitmemiz lazım büyük oranda Tarım teşkilatı daha çok belge
oluşturmak belge düzenlemek gibi fonksiyonlarla çok fazla işgal altında diye görüyoruz. Ama Tarım Bakanlığını bu işgalden kurtarıp asıl fonksiyonlarına yani sahaya çıkmasını sağlayacak oluşumlar içerisinde olmamız gerekiyor. Buna baktığımızda Çanakkale'yle ilgili olarak söylemek istiyorum. Mesela Çanakkale'nin süt üretimi aklımda yanlış kalmadaysa 350.000 ton yıl
civarında. Bu neyi ifade ediyor. Sanayiye akan veya legalize olmuş süt 2.7
diye kabul ederseniz. Bu işte yüzdesel değer olarak çok yüksek. Hayvan
potasyonuna baktığınız zaman kültür ırklarının ciddi manada yüksek olduğunu 65'lerde olduğunu melezleriyle birlikte %85 olduğunu görüyorsunuz.
Çok iyi peki bu süt verimleri nasıl süt verimleri de çok yüksek peki niçin sıkıntı var. Kullanılması gereksiz diye düşünüyorum. Hepinize saygılar sunuyorum.
q Çanakkale, Ege denizi ile Marmara denizini birleştiren, Asya ve
Avrupa da toprakları bulunun iki ilden biridir.
q Çanakkale 568 köyü, 21 beldesi, merkez dahil 12 ilçesi ile
973.700 Km.2'lik bir yüzölçüme sahiptir.
q Zengin tarih ve turizm zenginliğine sahip olan ilin temel geçim
kaynağı Tarım olup, tarıma dayalı sanayi de Çanakkale
ekonomisinde önemli rol oynamaktadır.
143
q Tarım, 2000'li yıllarda çalışabilir nüfusun %35'ini barındırırken, ülke gelirlerinin %14'ünü üretmektedir.
q Türkiye'de 2004 yılı itibariyle
Ú tarıma dayalı sanayi, imalat sanayide faaliyet
gösteren toplam işyeri sayısının %46'sını
Ú toplam üretim ve satış değerinin %35'ini,
toplam ihracatın %48'ini
Ú toplam imalat sanayi ithalatının ise %11'ini
oluşturmaktadır.
q 322
işletme bu alanda faaliyet göstererek Çanakkale
ekonomisine önemli katkı sağlamaktadır.
zengin tarımsal potansiyeli ve gelişen dinamikleri ile iç ve dış pazarda rekabet gücü en yüksek sanayi dalı tarımsal sanayi olarak
görülmektedir.
144
Toprak Varlığı ve Dağılımı
Arazi Türü
Ormanlık ve Fundalık Arazi
İşlenebilir Arazi
Yerleşim Alanları, Tarıma
Elverişsiz Alanlar ve Diğer
Çayır-Mera Arazisi
TOPLAM
Alanı (ha)
525.580
330.337
68.492
49.291
973.100
Payı (%)
54
34
7
5
100
İşlenebilir Arazinin Dağılımı
Arazi Türü
Tarla Arazisi (Nadas Dahil)
Sebze Arasizi (Örtü Altı Dahil)
Meyve Arazisi
Bağ Arazisi
Zeytin Arazisi
TOPLAM
Alanı (ha)
269.535
20.975
6.902
6.447
26.478
330.337
Payı (%)
81,6
6,3
2,1
1,9
8
100
145
146
Tarımsal Arazilerin ve Tarımsal Nüfusun İşletme Büyüklüğüne
Göre Dağılımı (2005)
İşletme
Durumu
Küçük Aile
İşletmesi
Ortalama
Aile İşletmesi
Büyük Aile
İşletmesi
TOPLAM
İşletme
Çiftçi Aile
Büyüklüğü (da)
Sayısı
(%)
0-50
33.654
66,3
200’den Büyük
976
50.720
2
100
51-200
16.090
31,7
Ortalama
Arazi
Genişliği
25,4
88,7
313
147
Önemli Bitkisel Ürünlerin Ekim Alanları, Verim ve Üretim
Miktarları (2004)
Ürün Adı
Buğday
Arpa
A.Çiçeği
Domates
Yulaf
Triticale
Fiğ (Ot)
Pamuk
Çeltik
Biber (Salçalık)
Karpuz
Ürün Adı
Domates
Taze Fasulye
Hıyar
Kıvırcık Marul
Göbekli Marul
TOPLAM
148
Ekilen Alan
(Ha)
118.105
21.412
20.368
10.761
8.474
5.124
4.700
3.650
2.030
2.197
1.428
Verim
(Kg/Ha)
3.773
2.945
2.298
45.810
2.554
3.120
2.971
4.420
7.629
24.813
25.112
Örtü Altı Sebzecilik
Ekilen Alan
(Ha)
2
325
620
50
18
1.015
Kaldırılan Ürün
Miktarı (Ton)
445.655
63.049
46.822
492.970
21.651
15.977
13.967
16.226
15.487
54.515
35.860
Kaldırılan Ürün
Miktarı (Ton)
13
946
7.432
240
66
8.697
Verim
(Kg/Ha)
6.500
2.910
11.990
4.800
3.670
Zeytin Alan Üretim ve Verim (2003)
*2004 yılındaki olumsuz iklim şartlarından dolayı
zeytin üretimi gerçekleşmemiştir. Dolayısıyla
zeytin için 2003 rakamları kullanılmıştır.
Toplu Meyvelikler
Da¤›n›k
A¤aç Say›s›
A¤aç
ÇEfi‹T
Alan
(ha)
Meyve Meyve Meyve Meyve Toplam
Veren Vermeyen Veren Vermeyen Meyve
Yaflta
Yaflta Yaflta Yaflta
Veren
A¤aç
A¤aç
A¤aç
A¤aç
A¤aç
Say›s› Say›s› Say›s› Say›s› Say›s›
Sofral›k
1.397
153.837
Ya¤l›k
25.081 3.056.750 192.561 729.522 20.868 3.786.272 44.650
12,9
TOPLAM 26.478 3.210.587 225.707 796.116 49.866 4.006.703 47.409
11,8
33.146
66.594
28.998
Üretim Bafl›na
(Ton) Orta
lama
Verim
(Kg)
220.431
2.759
15,4
Hayvansal Üretim
İlde yapılan hayvancılığı
q ova sahil şeridi ile
q dağ ve orman köylerindeki hayvancılık olarak
ikiye ayırmak mümkündür.
İl içinde mera ve çayırların kapladığı alan % 5 civarındadır. Ova ve
sahil şeridindeki hayvanların beslenme olanağı daha iyi olduğu için
verim yüksektir. Hayvancılık faaliyeti ilde bilinçli bir şekilde yapılmakta olup sağılan hayvanların
q % 68'i saf kültür,
q % 22'si melez ve
q % 10'ise yerli ırklardan oluşmaktadır.
149
Hayvansal Üretim
Özellikle süt üretimi ilin önemli üretim merkezlerinden biridir.
119.086 sağılan büyük hayvan ve
358 bin koyun ile
300 bin ton üzerinde süt üretimi gerçekleşmektedir.
Süt üretimindeki bu verimlilik süt mamullerinde özellikle peynirde
de ilimizi ön plana çıkarmaktadır.
Hayvansal Üretim
Toplam süt üretimi
:
302.712 ton/yıl
:
258 ton/yıl
Toplam et üretimi
:
Toplam deri üretimi
:
Toplam yün-yapağı üretimi
Toplam yumurta üretimi
Toplam bal üretimi
150
:
:
4.194 ton/yıl
194 ton/yıl
52.558.170 Adet/yıl
778 ton/yıl
Su Ürünleri Üretimi
Su ürünleri açısından Çanakkale İli 634 Km.lik kıyı şeridi ile ülkemizde en uzun kıyı şeridine sahiptir.
Çanakkale Boğazının göçmen balıkların geçiş yolu olması ve çok
uzun bir kıyı şeridine sahip olması nedeniyle ülkemizin değişik limanlarından büyük avlanma potansiyeline sahip balıkçı tekneleri
bölgeye gelmektedir.
Bu nedenle kıyılarında Su Ürünleri avcılığı ile ilgili kontrol hizmetlerinin yürütülmesi de büyük önem arz etmektedir.
151
BAŞKAN: Y. TEMEL ENDEROĞLU: Teşekkür ederiz. Şimdi söz Yrd.
Su Ürünleri Üretimi
Balık üretimi (Deniz)
:
10.811 ton/yıl
Kültür balıkçılığı üretimi
:
355 ton/yıl
Balık üretimi (Tatlı su)
:
Kabuklu ve yumuşakça üretimi :
20 ton/yıl
2.544 ton/yıl
Doç. Dr. Sefer Şener’de. Buyrun.
Organik Tarım
Organik tarım konusunda da önemli atılımlar gerçekleşmiştir.
Toplam 12 üründe 428 üretici 12.168 dekarlık alanda organik tarım faaliyetini gerçekleştirmektedir.
Organik tarımda zeytin, bal, incir ve kırmızı biber gibi ürünler önde gelmektedir.
Organik üretimin yaygınlaştığı bölgeler Gökçeada ve Ayvacık ilçeleridir.
Lapseki, Biga ve Bayramiç ilçelerinde de organik tarım giderek
yaygınlaşmaya başlamıştır.
Ayrıca özellikle adalarda tamamen organik üretime geçilmesi için
çalışmalar sürdürülmektedir.
152
Organik Tarım
Organik tarım konusunda da önemli atılımlar gerçekleşmiştir.
Toplam 12 üründe 428 üretici 12.168 dekarlık alanda organik tarım faaliyetini gerçekleştirmektedir.
Organik tarımda zeytin, bal, incir ve kırmızı biber gibi ürünler önde gelmektedir.
Organik üretimin yaygınlaştığı bölgeler Gökçeada ve Ayvacık ilçeleridir.
Lapseki, Biga ve Bayramiç ilçelerinde de organik tarım giderek
yaygınlaşmaya başlamıştır.
Ayrıca özellikle adalarda tamamen organik üretime geçilmesi için
çalışmalar sürdürülmektedir.
Üretim Alanlarına Göre Tarıma Dayalı İmalat Sanayinde Faaliyet Gösteren İşletmelerin Sayısı ve Kapasite Kullanım Oranları
Ürünler
Kullanım
Süt ve Süt
Mamulleri
Sucuk
Hazır Yemek
ve Konserve
Balık
Pirinç
Unlu Mamuller
Zeytinyağı
Alkolü İçecekler
Diğer
Toplam
Sayısı
120
3
20
18
4
135
4
5
13
Toplam
İşyeri
Üretim
Kapasite
286.231
460
143.116
43
ton/yıl
434.334
2.160
39.420
133.177
8.505
4.908
293.193
620
2.906
46.000
1.429
2.333
Kapasite
ton/yıl
Oranı %
50
9
68
29
7
35
17
48
153
Tarımsal Üretim Değeri
Yaklaşık olarak 732.941.138 YTL olan toplam tarımsal üretim değeri içerisinde en önemli payı alan tarımsal ürünler süt, buğday, domates, zeytin gibi ürünlerdir.
Makro ekonomik verilerden gidildiğinde Türkiye'de tarımın Gayri
Safi Yurt İçi Hasıla içerisindeki payı yaklaşık olarak %12,6 iken Çanakkale'de bu değer %55'in üzerindedir.
Dolayısıyla bu rakamlar tarımın Çanakkale ekonomisinde ne kadar
önemli bir yeri olduğunu açıkça göstermektedir.
Ürün Adı
Toplam Üretim
Miktarı
(Ton)
1 Süt (İnek)
268.135
2 Süt (Koyun)
17.095
3 Süt (Keçi)
17.368
4 Buğday
445.655
5 Et
4.194
6 Domates
492.970
7 Elma
74.670
8 Zeytin
92.494
9 Şeftali
22.706
10 Üzüm
45.731
11 Biber
61.451
12 Arpa
63.049
13 Ayçiçeği
46.822
14 Kiraz
2.652
14 Yumurta
52.558.170 (Adet)
15 Karpuz
35.860
24 Çeltik
15.487
27 Piliç Eti
19.600
TOPLAM
154
Fiyatı
(YTL/Kg.)
0,5
1
0,75
0,32
7
0,2
0,25
0,75
0,8
0,35
0,35
0,29
0,51
3
0,12 (Adet)
0,2
0,7
0,21
Toplam
Üretim
Değeri (YTL)
134.067.500
17.095.000
13.026.000
142.609.600
29.358.000
98.594.000
18.667.500
69.370.500
18.164.800
16.005.850
21.507.850
18.284.210
23.879.220
7.956.000
6.306.980
7.172.000
10.840.000
4.116.000
690.936.570
Su Ürünleri
Balık üretimi (Deniz)
Balık üretimi (Tatlı su)
Kültür balıkçılığı
Kabuklu ve yumuşakçalar
TOPLAM
GENEL TOPLAM
33.667.400
131.500
2.716.768
5.448.900
42.004.568
732.941.138
Yaklaşık olarak 732.941.138 YTL olan toplam tarımsal üretim değeri
içerisinde en önemli payı alan tarımsal ürünler süt, buğday, domates,
zeytin gibi ürünlerdir.
155
YRD. DOÇ. DR. SEFER ŞENER
İlin başlıca sanayi ürünleri süt ürünleri, et ürünleri, balık ve konserve,
unlu mamuller ve alkollü içeceklerdir. Bu alanlarda ortalama 322 adet
işletme faaliyet göstermektedir. Tarıma dayalı sanayide ortalama
kapasite kullanım oranı %54 olup kapasite kullanımının en yüksek olduğu faaliyet alanları hazır yemek, konserve süt ürünleridir.
ÇANAKKALE TURİZM EKONOMİSİ EKSENİNDE KALKINMA
STRATEJİSİ FORMÜLASYONU
GİRİŞ
Küreselleşme çağımıza damgasını vuran bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu anlamda sınırların dünyaya açılması ve mobilitenin hızlanması ile birlikte özellikle sermayenin de küreselleştiği dünyada coğrafi ve kültürel zenginlikler en az enerji kaynakları kadar önem kazanmaktadır. Başka
bir ifadeyle turizm döviz gelirleri açısından önemli bir ekonomik birimdir.
Dünyanın bir ucundan diğer ucuna saatlerle ifade edilen bir zamanda hareket edebilme kabiliyeti ve bunun önündeki siyasal engellerin de hızla ortadan kalkması değindiğimiz konuyu ekonomik anlamda çok önemli bir noktaya getirmektedir. Bu olgunun farkında olan ülkeler büyük bir rekabet içerisinde olmuşlardır. Bu anlamda en büyük vizyonlardan birine sahip ülke
Türkiye'dir. Bu ülkede gerek yer altı gerek yerüstü zenginlerinin mevcut olması ülkenin stratejik konumunun önem taşıması sebebiyle tarih boyunca
büyük uygarlıklara ev sahipliği yapmış çeşitli kültürlerin izlerini taşımıştır.
Özellikle Asya ve Avrupa kıtaları arasında köprü oluşturması bu önemi bir
kat daha arttırmıştır. Bu anlamda Türkiye gezilip görülmesi gereken tarih,
doğa ve kültürüyle, ülke ekonomisine herzaman önemli katkıda bulunabileceği turizm potansiyeline sahip bir ülke olmuştur. Hiç şüphesiz birçok bölgenin veya kentin kendine has sosyo-kültürel ve doğal zenginlik bakımından
yapısı söz konusudur. Bu bağlamda incelenmeye değer yerlerden bir tanesi de Çanakkale'dir. Çanakkale gerek boğazı gerek tarihi yapıları gerekse
Dünya konjonktürü için de çok büyük önem taşıyan, efsanevi Çanakkale
156
Savaşlarının yapıldığı yer olması sebebiyle ve doğal üzellkleryle Türk turizminde bir rol üstlenmiştir.
Bu çalışmada, Türkiye'de turizmin yeri ve önemi hakkında kısa bir giriş
yapılarak ana hatlarıyla Çanakkale'nin turizm yapısı, özellikle doğal ve kültürel zenginlikleri, turistlerin ilgi odağı olup olmadığı mercek altına alınacaktır. Çıkan sonuçlarla Çanakkale turizminin Türk turizmine ne kadar katkıda
bulunduğu incelenecektir. Bununla birlikte kalkınmada önemli sektörlerden
biri olan sanayi sektörünün Çanakkale'deki yeri ve öneminin turizmle etkileşimi ve gereği ortaya konacaktır.
1. ÇANAKKALE İLİ MEVCUT DURUMUNUN ORTAYA KONMASI
1.1. Çanakkale İli ve İlçelerinin Türkiye İçinde Gelişmişlik
Sıralaması
TABLO 1 - 1996 YILI GEL
L
ANAKKALE
ANAKKALE
ANAKKALE
ANAKKALE
ANAKKALE
ANAKKALE
ANAKKALE
ANAKKALE
ANAKKALE
ANAKKALE
ANAKKALE
ANAKKALE
L E
MERKEZ
BOZCAADA
G K EADA
AN
GEL BOLU
ECEABAT
B GA
EZ NE
LAPSEK
AY VACIK
B AYRAM
YEN CE
M
L K SIRALAMASI
T M L ELER
ARASINDA
GEL M L K
SIRALAMASI
35
46
128
125
174
196
180
213
314
311
351
478
L
NDE
GEL M L K
SIRALAMASI
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr
Burada dikkate değer olan 872 ilçe arasından sadece Çanakkale MerTABLO 2 - 2003 YILI GEL M L K SIRALAMASI
T M L ELER
L
NDE 157
L
L E
ARASINDA
GEL
M
L K
ANAKKALE
BAY
AYRAM
ANAKKALE
VACIK
ANAKKALE
YEN
CE
ANAKKALE
B AYRAM
ANAKKALE
YEN CE
K AYNAK:
http://www.dpt.gov.
tr
kez ilçesinin 1996 yılında 35. sırada yer
K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr
TABLO 2 - 2003 YILI GEL
351
311
478
351
11
1
0
1
2
11
12
478
aldığıdır.
M
L K SIRALAMASI
TABLO 2 - 2003 YILI GEL
K SIRALAMASI
T M M L LELER
L
NDE
L E
ARASINDA
GEL
M
L K
T M L ELER
L
NDE
GEL
M
L
K
SIRALAMASI
L
L E
ARASINDA
GEL M L K
SIRALAMASI
GEL M L K
SIRALAMASI
ANAKKALE
BOZCAADA
36
1
SIRALAMASI
ANAKKALE
MERKEZ
3
9
2
ANAKKALE
BOZCAADA
36
1
11
8
3
ANAKKALE
G
K
E
A
D
A
ANAKKALE
MERKEZ
39
2
4
121
AN
ANAKKALE
118
3
G K EADA
ANAKKALE
141
5
ANAKKALE
GEL AN
BOLU
121
4
ANAKKALE
ANAKKALE
ECEABAT
172
6
5
141
GEL
BOLU
ANAKKALE
ANAKKALE
EZ
NE
187
7
ANAKKALE
ECEABAT
172
6
ANAKKALE
B GA
201
8
ANAKKALE
EZ
NE
187
7
ANAKKALE
LAPSEK
283
9
ANAKKALE
B GA
201
8
ANAKKALE
AY
VACIK
297
1
0
ANAKKALE
LAPSEK
283
9
ANAKKALE
BAY
AYRAM
367
11
ANAKKALE
VACIK
297
1
0
ANAKKALE
CE
530
1
2
ANAKKALE
B YEN
AYRAM
367
11
ANAKKALE
YEN CE
530
12
K AYNAK:
http://www.dpt.gov.
tr
L
K
K
K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr
TABLO 3 - 2003 YILI T BAR YLE GEL M L K SIRASI
2003 yılına baktığımızda ise gelişmişlik bakımından Bozcaada'nın MerTABLO görmekteyiz.
3 - 2003 YILI
T BAR bu
YLEsürede
SIRASI on sıra
ERLSKNDE
81GEL
L M46'ıncı
kez'i geçtiğini
Bozcaada
sıradan
SOSYO
K Ezine ile
L
yükselerek 36. sıraya
yerleşmiştir. Diğer taraftan
verilere
ER
S NDEgöre
81 L buEKONOM
GEL
M
L
K
SIRALAMASI
Biga yer değiştirmiş,
Ezine
öne
geçmiştir.
L
SOSYO EKONOM K
STANBUL
GEL İçindeki
M L K1Gelişmişlik
SIRALAMASISırası
1.2. Çanakkale
İlinin Marmara Bölgesi
KOCAEL
4
STANBUL
1
BURSA
KOCAEL
TEK
B U RRDA
SA
5
4
7
5
YALOVA
TEK
RDA
KIRKLAREL
YALOVA
9
7
11
9
BALIKES R
KIRKLAREL
ED RNE R
BALIKES
1
5
11
15
6
B
EDLEC
RNEK
SAKARYA
B LEC K
18
6
2
13
8
158
K AYNAK: ANAKKALE
http://www.dpt.gov.tr
ANAKKALE
SAKARYA
K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr
24
3
24
K
K
ANAKKALE
YEN CE
530
12
K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr
TABLO 3 - 2003 YILI
T BAR YLE GEL M L K SIRASI
L
81 L ER S NDE
SOSYO EKONOM K
GEL M L K SIRALAMASI
STANBUL
1
KOCAEL
4
BURSA
5
TEK RDA
7
YALOVA
9
KIRKLAREL
11
BALIKES R
15
ED RNE
16
B LEC K
18
SAKARYA
23
ANAKKALE
24
K
K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr
Bu tabloya göre de 2003 yılı sıralamasında Çanakkale ilinin 24. sırada
4 - 1996
YILI T81BAR
YLE GELMarmara
M L Kbölgesi
SIRASI
olduğunuTABLO
görmekteyiz.
İl bazında
il arasında
baz alınarak yapılan bu sıralamada İstanbul 1. olurken
Bilecik ve
81 Çanakkale
L ER S Edirne,
NDE
Sakarya'nın ardından
sonunculuğu almıştır.SOSYO EKONOM K
L
GEL M Sosyo
L K SIRALAMASI
1.3 Çanakkale İlinin Türkiye Genelinde
Ekonomik 1996
Gelişmişlik
Sırası
STANBUL
1
ANKARA
2
ZM R
3
KOCAEL
4
BURSA
ESK
5
EH R
6
A N TALYA
7
TEK RDA
8
ADANA
9
MERS N
10
ANAKKALE
20
K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr
TABLO 5 - 2003 YILI
T BAR YLE GEL M L K SIRASI
K
159
14
8
2
23
B LEC K
ANAKKALE
K AYNAK: SAKARYA
http://www.dpt.gov.tr
ANAKKALE
K AYNAK:
http://www.dpt.gov.
tr
4 - 1996 YILI
TABLO
TABLO 4
L - 1996 YILI
STANBUL
L
ANKARA
STANBUL
ZM R
24
S
T
T BAR YLE GEL M L K SIRASI
81 L
T BAR YLE
GEL
SOSYO
GEL M L K
81 L
SOSYO
GEL M L K
ER S NDE
MEKONOM
L K SIRASI
K
SIRALAMASI 1996
ER S NDE
1
EKONOM
K
SIRALAMASI
1996
2
1
3
ANKARA
KOCAEL
B UZM
R SRA
2
4
3
5
KOCAEL
ESK
EH R
B
U
R
SA
A N TALYA
4
6
5
7
K
ESK
EH R
TEK RDA
ANTALYA
ADANA
6
8
7
9
K
TEK
RDA
MERS
N
ADANA
ANAKKALE
18
0
29
0
MERS N
K AYNAK: http://www.dpt.gov.
tr
10
ANAKKALE
20
Sosyo
ekonomik
gelişmişlik
sıralamasında
1996
Çanakkale 81 il
T BAR YLE GEL Myılında
L K SIRASI
5 - 2003 YILI
TABLO
K AYNAK:
http://www.dpt.gov.
tr
içerisinde 20. sıradadır. İstanbul, Ankara ve İzmir ilk üç sırayı almaktadır.
81 L ER S NDE
GEL MEKONOM
L K SIRASI
TABLO 5
SOSYO
K
L - 2003 YILI T BAR YLE
GEL M L K SIRALAMASI 2003
81 L ER S NDE
STANBUL
1
SOSYO EKONOM
K
L
GEL M L K SIRALAMASI
2003
ANKARA
2
STANBUL
ZM R
ANKARA
KOCAEL
1
3
2
4
B UZM
R SRA
KOCAEL
ESK
EH R
3
5
4
6
BUR
SA
TEK
RDA
ESK
A D AEH
NA R
5
7
6
8
TEK
RDA
YALOVA
ANA
AANDTALYA
7
9
18
0
YALOVA
ANAKKALE
ANTALYA
tr
K AYNAK: http://www.dpt.gov.
ANAKKALE
160
K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr
/
29
4
10
O
/
O
O
O
O
O
O
O
O
K
24
K
ESK
O
6
EH R
TEK RDA
7
ADANA
8
YALOVA
9
A N TALYA
10
ANAKKALE
24
O
O
O
O
K
K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr
2003 yılına baktığımızda ise sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında
Çanakkale'nin 4 sıra gerileyerek 24. sıraya yerleştiğini görmekteyiz.
1.4. Çanakkale İlinin Gelişmişlik Endeksine Göre Kademeli
İl Gurupları içerisindeki Yeri
TA B L O 6 - 2003 YILI T BAR YLE
1. DERECE 2. DERECE 3. DERECE 4. DERECE
GEL M
GEL M
GEL M
GEL M
LLER
LLER
LLER
LLER
STANBUL
ANKARA
ZM R
KOCAEL
BURSA
ESK EH R
TEK RDA
ADANA
YALOVA
ANTALYA
KIRKLAREL
DEN ZL
MU LA
BOLU
BALIKES R
ED RNE
MERS N
B LEC K
K AYSER
GAZ ANTEP
ZONGULDAK
AYDIN
SAKARYA
ANAKKALE
MAN SA
K O N YA
KARAB K
ISPA RTA
H ATAY
U AK
BURDUR
SAMSUN
KIRIKKALE
NEV EH R
KARAMAN
ELAZI
R ZE
TRABZON
A M A S YA
K TA H YA
M A L ATYA
KIR EH R
A RTV N
AFYON
D ZCE
ORUM
OSMAN YE
K.MARA
N DE
G RESUN
KASTA M O N U
TUNCEL
S VA S
KLS
B A RTIN
AKSARAY
S NOP
ERZ NCAN
ANKIRI
ERZURUM
TO K AT
ORDU
D YARBAKIR
Y O Z G AT
ADIYA M A N
5. DERECE
GEL M
LLER
B AY B U RT
KARS
ANLIURFA
I DIR
B AT M A N
G M
HANE
MARD N
S RT
ARDAHAN
VA N
B NG L
HAKKAR
IRNAK
B TL S
A RI
MU
BE
OR
ON
K‹fi
HE
ON
K‹fi
D‹fi
ON
DÜ
NE
ON
K‹fi
HA
KA
K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr
L
TABLO 7
YILI
YILLIK
B‹R‹M
MARMARA
ÇANAKKALE BÖLGES‹
TÜRK‹YE
SIRA
81 ‹L
161
A
K AYSER
A M A S YA
ERZURUM
B TL S
GAZ ANTEP K TA H YA TO K AT
A RI
ZONGULDAK M A L ATYA O R D U
MU
AYDIN
KIR EH R D YARBAKIR
2003 yılı itibariyle
gelişmişlik
endeksi
Çanakkale 2.
SAKARYA
A RTV
N gruplandırmasında,
Y O Z G AT
derece gelişmiş iller
grubunda
son
sıralarda
yer
almaktadır.
Sakarya,
Aydın,
ANAKKALE A F Y O N
ADIYA M A N
Zonguldak, Gaziantep, Kayseri gibi iller Çanakkale'den daha üst sıralarda
MAN SA
D ZCE
yeralmaktadır.
ORUM
1.5.Çanakkale’nin Bölgesel Gelişmesi
1.5.1.Çanakkale İli’nin Demografik Göstergeleri
K‹fi
HA
KA
K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr
L
TABLO 7
A
YILI
YILLIK
B‹R‹M
TOPLAM
NÜFUS
2000
K‹fi‹
fiEH‹RLEfiME
ORANI
2000 YÜZDE
YILLIK ORT.
NÜFUS
1990- B‹NDE
ARTIfi HIZI
2000
NÜFUS
YO⁄UNLU⁄U 2000 K‹fi‹/Km2
DO⁄URÇOCUK
GANLIK HIZI
2000
SAYISI
ORTALAMA
2000
K‹fi‹
HANEHALKI
BÜYÜKLÜ⁄Ü
MARMARA
ÇANAKKALE BÖLGES‹
TÜRK‹YE
SIRA
81 ‹L
‹Ç‹NDE
464.975
17.365.027
67.803.927
43
46,36
79.07
64.90
65
7,29
26.69
18.28
55
KA
T
46,81
241
88
59
1,68
1.91
2.53
80
3,28
3.85
4.50
81
L
ME
AY
BA
K AYNAK: http://www.canakkale.gov.tr
Yukarıdaki tabloda Çanakkale'nin toplam nüfusunun 2000 sayımlarına
göre 464.975 olduğunu görmekteyiz. Bu nüfusun, şehirleşme oranı %46.36,
yıllık ortalama nüfus artış hızı %7.29'dur.
TABLO 8
B
MARMARA
SIRA
Tablo 8'e baktığımızda,
Tarım
işkolu
istihdamının,
toplam
istihdama
TÜRK‹YE (81 ‹LoraB‹R‹M ÇANAKKALE BÖLGES‹
YILI
nının %56,01 ile en yüksek seviyede olduğunu görmekteyiz. İkinci
sırayı,
‹Ç‹NDE)
37.56 ile ücretli çalışanlar oluştururken, 9.19 ile sanayi çalışanları üçüncü
TARIM ‹fiKOLU
sırayı almaktadır. Kadınların toplam istihdamdaki yerleri ise %6.68'de kal57
48.38
25.33
56.01
TOPLAM
2000 YÜZDE
maktadır.
‹ST‹HDAM
SANAY‹
27
13.35
25.67
9.19
‹fiKOLU TOP. 2000 YÜZDE
162
‹ST‹HDAM
T‹CARET
EZ
1.5.2. Çanakkale İli İstihdam Göstergeleri
BO
A
EC
GE
G
LA
YE
TO
To
KA
K AYNAK: http://www.canakkale.gov.tr
K AYNAK: http://www.canakkale.gov.tr
TABLO 8
TABLO 8
YILI
YILI
TARIM ‹fiKOLU
TARIM ‹fiKOLU
2000
TOPLAM
2000
TOPLAM
‹ST‹HDAM
‹ST‹HDAM
SANAY‹
SANAY‹
‹fiKOLU TOP. 2000
‹fiKOLU TOP. 2000
‹ST‹HDAM
‹ST‹HDAM
T‹CARET
T‹CARET
‹fiKOLU/TOP- 2000
‹fiKOLU/TOP- 2000
LAM ‹ST‹HDAM
LAM ‹ST‹HDAM
MAL‹ KURUM
MAL‹ KURUM
LAR/TOPLAM 2000
LAR/TOPLAM 2000
‹ST‹HDAM
‹ST‹HDAM
ÜCRETL‹ ÇAÜCRETL‹ ÇALIfi/TOPLAM
2000
LIfi/TOPLAM
2000
‹ST.
‹ST.
ÜCRETL‹ ÇALÜCRETL‹ ÇALLIfi. KADIN
2000
LIfi. KADIN
2000
/TOPLAM ‹ST
/TOPLAM ‹ST
B‹R‹M
B‹R‹M
MARMARA
SIRA
MARMARA
SIRA
TÜRK‹YE (81 ‹L
ÇANAKKALE BÖLGES‹
TÜRK‹YE (81 ‹L
ÇANAKKALE BÖLGES‹
‹Ç‹NDE)
‹Ç‹NDE)
YÜZDE
YÜZDE
56.01
56.01
25.33
25.33
48.38
48.38
57
57
YÜZDE
YÜZDE
9.19
9.19
25.67
25.67
13.35
13.35
27
27
KA
K AY
YÜZDE
YÜZDE
7.15
7.15
14.28
14.28
9.67
9.67
26
26
T
YÜZDE
YÜZDE
1.73
1.73
5.39
5.39
3.11
3.11
27
27
YÜZDE
YÜZDE
37.56
37.56
62.23
62.23
43.52
43.52
25
25
S
SI
1
2
3
YÜZDE
YÜZDE
6.68
6.68
14.68
14.68
8.81
8.81
20
20
4
5
K AYNAK: http://www.canakkale.gov.tr
K AYNAK: http://www.canakkale.gov.tr
6
1.5.3. Çanakkale İli Eğitim Göstergeleri
TABLO 9
TABLO 9
OKUR YAZAR
OKUR YAZAR
/NÜFUS
/NÜFUS
OKUR YAZAR
OKUR YAZAR
KADIN/TOPKADIN/TOPLAM KADIN
LAM KADIN
ÜN‹V. B‹T‹ÜN‹V. B‹T‹RENLER‹N/
RENLER‹N/
OKUL
OKUL
B‹T‹RENLER
B‹T‹RENLER
‹LK Ö⁄RET‹M
‹LK Ö⁄RET‹M
OKULLAfiMA
BA
B
B
B
BO
A
A
E
EC
EZ
EZ
GE
GE
G
G
LA
LA
YE
YE
TO
TO
To
Tot
7
8
MARMARA
SIRA
MARMARA
SIRA
ÇANAKKALE BÖLGES‹
TÜRK‹YE (81 ‹L
ÇANAKKALE BÖLGES‹
TÜRK‹YE (81 ‹L
‹Ç‹NDE)
‹Ç‹NDE)
YILI
YILI
B‹R‹M
B‹R‹M
2000
2000
YÜZDE
YÜZDE
89.51
89.51
92.40
92.40
87.30
87.30
20
20
2000 YÜZDE
2000 YÜZDE
84.93
84.93
88.14
88.14
80.62
80.62
16
16
2000
2000
YÜZDE
YÜZDE
7.07
7.07
9.95
9.95
8.42
8.42
23
23
2000
YÜZDE
103.41
115.65
98.01
25
163
9
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
KADIN/TOP2000
LAM KADIN
ÜN‹V. B‹T‹RENLER‹N/
2000
OKUL
B‹T‹RENLER
‹LK Ö⁄RET‹M
OKULLAfiMA 2000
ORANI
2001
L‹SE
OKULLAfiMA 2000ORANI
2001
MESLEK L‹SE
OKULLAfiMA 2000ORANI
2001
YÜZDE
84.93
80.62
16
1
YÜZDE
7.07
9.95
8.42
23
1
YÜZDE
103.41
115.65
98.01
25
1
2
2
YÜZDE
41.74
41.05
36.92
20
2
2
YÜZDE
27.17
29.39
20.49
22
K AYNAK: http://www.canakkale.gov.tr
Tablo 9'daki eğitim göstergelerine baktığımızda, okur yazar oranının Çanakkale nüfusuna oranı 89.51, bu rakamla Çanakkale ili 81 il içerisinde 20.
sıradadır. Üniversite bitirenlerin okul bitirenlere oranına baktığımızda ise bu
oranın %7.07 olduğunu görmekteyiz. Bu oran Türkiye genelinde 23. sıradadır.
1.5.4. Çanakkale İlinin Sağlık Göstergeleri
TABLO 10
BEBEK ÖLÜM
ORANI
ON B‹N
K‹fi‹YE DÜfiEN
HEK‹M
ON B‹N
K‹fi‹YE DÜfiEN
D‹fiHEK‹M‹
ON B‹N K‹fi‹YE
DÜfiEN ECZANE SAYISI
ON B‹N
K‹fi‹YE DÜfiEN
HASTA YATA⁄I
1
1
B‹R‹M
ÇANAKKALE
MARMARA
BÖLGES‹
TÜRK‹YE
YILI
SIRA
81 ‹L
‹Ç‹NDE
2000
B‹NDE
34
39.36
43
73
2000
K‹fi‹
9
16
13
38
2000
K‹fi‹
2
4
2
14
2000
ADET
3
4
3
12
2000
HASTA
YATA⁄I
20
28
23
29
E
NE
88.14
K AYNAK: http://www.canakkale.gov.tr
164
TABLO 11 -
ANAKKALE
L
L ELER
T BAR YLE
2
KA
En önemli gelişmişlik göstergelerinden biri olan sağlık sektörünün Çanakkale'deki 2000 yılı görünümüne baktığımızda bebek ölüm oranlarının
Çanakkale'de %0,34 olduğunu ve ülke sıralamasında son sıralarda yeraldığını görmekteyiz. On bin kişiye, 9 hekim, 2 diş hekimi, 3 eczane ve 20 adet
yatak düşmektedir.
1.6. Çanakkale İlinin 2004 Yılı Toplam Kamu Yatırımları
Çanakkale ili başlıca sektörlerinin 2004 yılı yatırım harcamaları aşağıdaki gibidir.1
• Enerji
: 85.000 Milyar TL. (Tamamı Çan Termik Santrali)
• Üniversite
: 9.000 Milyar TL.
• Tarım
• Madencilik
• Turizm
• Ulaştırma
: 15.094 Milyar (13'ü Baraj)
: 7.040 Milyar TL.
: 2.200 Milyar TL.
: 1.349 Milyar TL.
2004 Yılı Toplam Kamu Yatırımı :130.925 Milyar TL'dir
1.7. Çanakkale İli 2005 Yılı Yatırım Proğramı
2005 Yılında Çanakkale'de Gerçekleştirilmesi Düşünülen Yatırımların,2
• 9 Adeti
: Tarım Kesiminde
• 1 Adeti
: Madencilik Kesiminde
• 9 Adeti
: Ulaştırmada
• 1 Adeti
: Kültür ve Turizmde
• 15 Adeti
: Eğitimde
• 1 Adeti
: Beden Eğitimi ve Sporda
• 3 Adeti
: Sağlıkta
• 8 Adeti
: Teknolojik Alanda Olmak Üzere,
Toplam: 138.203.000 YTL'lik yatırım gerçekleştirilecektir. Bu yatırımların
60.000 ytl'si enerji alanında Çan Termik santraline harcanacaktır.
1.8. Avrupa Birliği Bölgeler Arası İşbirliği Proğramı (Interreg III/A
Yunanistan Türkiye Sınırötesi İşbirliği Proğramı)
•
1
2
•
2000-2006 programlama dönemi için AB'de bölgeler arası işbirliğini
teşvik etmeyi amaçlayan bir topluluk girişimidir.
Bu kapsamda Türkiye ile Yunanistan sınır illeri arasındaki mevcut iş-
Devlet Planlama Teşkilatı, http://www.dpt.gov.tr
a.g.e
165
•
•
•
•
birliğini AB kaynakları ile desteklemek üzere bu program başlatılmıştır.
Program 2004-2006 dönemi için strateji öncelikli tedbirleri içeren bir
ortak proglamlama belgesi ve program tamamlayıcı belgesi çerçevesinde uygulanacaktır.
Program Türkiye tarafında Yunanistan ile kara ve deniz sınırı bulunan
Aydın, Balıkesir, Çanakkale, Edirne, İzmir ve Muğla'yı kapsamaktadır.
Programın öncelikleri, 1. sınır ötesi altyapı, 2. ekonomik gelişme ve
istihdam, 3. yaşam kalitesi, çevre ve kültür, 4. teknik yardım olarak sıralamıştır.
Interreg III/A Türkiye, Yunanistan programı henüz programlama aşamasındadır. Yunanistan ile işbirliği içinde hazırlanan ortak programlama belgesi ab komisyonu tarafından onaylanmıştır.3
2. TÜRKİYE'DE TURİZME BİR BAKIŞ
Turizm, günümüzde döviz girdisini artırıcı ve istihdam sağlayıcı özellikleriyle ulusal ekonomiye katkıda bulunan, uluslararası kültürel ve toplumsal
iletişimi sağlayıcı ve bütünleştirici etkisi ile dünya barışının korunmasında
büyük payı olan bir sektördür. Türk ekonomisinin de vazgeçilmez temel taşlarından birisi olan turizm, bugünkü dış ticaret açığına, enflasyona ve işsizliğe çare arayan hükümetlerin önemle üzerinde durduğu bir konudur.
Türkiye, coğrafi konumu itibari ile eski dünya kıtaları olan Asya, Avrupa
ve Afrika arasında doğal bir köprü gibidir. Bu nedenledir ki tarihin ilk devirlerinden beri kıtalararası ilişkileri büyük ölçüde Anadolu toprakları üzerinden
olmuştur. Göçler, savaşlar, istilalar, ticaret yolları ve haberleşme için Anadolu toprakları sürekli kullanılmış ve birçok uygarlığın beşiği olmuştur. Tüm bu
uygarlıkların birleşimi, bugünkü Anadolu kültürünün temelini oluşturmuştur.4
Türkiye'de turizm, 1980'li yıllardan sonra önemli bir ilerleme kaydetmiştir. 20 yıllık bir periyotta, Türkiye turizm sektöründe elde ettiği deneyim ile
dünyadaki güneş deniz kum ağırlıklı turizm alanlarında gözde ülkelerden biri haline gelmiştir. Türkiye'ye gelen turistlerin % 50'sinden fazlası Avrupa
Birliği kökenlidir. Son yıllarda da Bağımsız Devletler Topluluğundan gelen
kişilerin sayısında artış gözlenmektedir.5
Kültür ve Turizm Bakanlığının verilerine göre; 1980 yılında 1288060 yabancının ziyaret ettiği Türkiye'ye 2002'de 13 milyon kişi gelmiştir. 1980 yı-
3
4
5
Devlet Planlama Teşkilatı, http://www.dpt.gov.tr
http//www.turizm.gov.tr, Turizm Yatırımlar Genel Müdürlüğü
İktisadi Araştırmalar Vakfı, Edirne İlinin Ekonomik Gelişmesi, Seminer, Edirne 2003
166
lında turizm gelirleri 326 milyon dolar dolan ülkemizde 2002'de bu rakam
11,9 milyar dolara ulaşmıştır.6 Turizm özellikle 2005 yılında patlama göstermiştir. Bu döviz getirici bir gelişmedir. Turizmin bu yıl patlama göstermesi
özellikle son yıllardaki siyasi gelişmelerin ve konjonktürün Türkiye'yi ön plana çıkarmasının yanısıra Türkiye'nin izlediği barışçıl politikalar ve güvenlik
probleminin bulunmaması ek olarak ucuz ve kaliteli tatil imkanlarının sunulmasıdır. Örneğin Avrupa'nın ya da dünyanın herhangi bir yerinden bir turist
190 Euro'ya uçak biletleri dahil Türkiye'nin herhangi bir yerinde 4 yıldızlı bir
otelde 10 gün tatil yapabilmektedir. Bu ucuzluk turist sayısındaki artışın en
büyük sebeplerinden biridir. Ancak bu ucuzluk devam ettiği taktirde önümüzdeki yıllarda turizm açısından bir düşüş yaşamak olasıdır.
3. ÇANAKKALE İLİ TURİZM YAPISI
3.1 Turizm Açısından Çanakkale İli Coğrafi Özellikleri
Çanakkale; Balkan Yarımadası'nın Doğu Trakya topraklarına bir kıstakla bağlanmış Gelibolu Yarımadası ile, Anadolu'nun batı uzantısı olan Biga
Yarımadası üzerinde toprakları bulunan bir ilimizdir. Avrupa ve Asya'da toprakları bulunan Çanakkale, Edirne, Tekirdağ ve Balıkesir il sınırları ile çevrilidir. İl sınırlarına; Ege Denizinde Türkiye'nin en büyük adası olan Gökçeada ile Bozcaada ve Tavşan Adaları da girer. İl , 25° 40'-27°30' doğu boylamları ve 39°27'-40°45' kuzey enlemleri arasında 9737 Km2 lik bir alanı
kapsar. Topraklarının büyük bir kısmıyla Marmara Bölgesinin Güney Marmara bölümüne; Edremit Körfezi kıyısındaki küçük bir alanı ise, Ege Bölgesine girer. Anadolu Yarımadası'nın en batı noktası Baba Burnu ile Türkiye'nin en batı noktası olan Gökçeada'daki Avlaka Burnu il sınırları içerisindedir. İlin toplam kıyı uzunluğu 671 km.dir.7
Çanakkale İlinin doğal kaynaklarını incelediğimizde ise, Çanakkale ilinin
toprakları, genellikle dağ ve tepelerle kaplı alanların vadilerle parçalanmış
engebeli görünüşündedir.En yüksek dağı 1767 metre ile Kaz Dağı'dır. Gelibolu Yarımadası'nda Tekir Dağlarının uzantısı olan Koru Dağı 726 metre
yüksekliktedir. Diğer yüksek dağlar, kaz dağı dolaylarında yer alır. Biga yöresinde kuzeydoğu, güneybatı yönünde uzanan 500-1000 mt. arasındaki az
yüksek sıralar, dalgalı bir görünüm Gelibolu Yarımadası'nda, boğazdan Saroz Körfezine doğru basamak basamak bir yükselme görülür. 400 metreye
yaklaşan, tepeler dik yamaçlarla Saroz Körfezine iner. Akarsu ağızlarında
ve geniş tabanlı vadilerde görülen ovalar Çanakkale'de az yer kaplar. Ezine
Ovası, Bayramiç Ovası, Kumkale Ovası, Biga ve Karabiga Ovaları, Agonya
(Yenice-Hamdibey-Kalkım) Ovası, Umurbey ve Sarıçay Ovaları , Anadolu
yakasındaki ovalardır. Gelibolu Yarımadasında ise Kavak Ovası, Cumalı
6
7
TC. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Tanıtma Genel Müdürlüğü, 2004
Çanakkale Valiliği, Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Mayıs 2005
167
Ovası, Yalova Ovası, Kilye ve Piren Ovaları vardır. Akarsuların çoğu Kazdağı'ndan doğarlar. İlimizdeki akarsuların belli başlıları; Tuzla Çayı, Menderes Çayı, Sarıçay , Kocabaş Çayı, Bayramiç Deresi, Bergaz Çayı ve Kavak
Çayı'dır. İl sınırları içinde kalan arazide önemli bir göl yoktur. Mevcut göller
Gelibolu Yarımadası'nda ve Gökçeada'da yazın kuruyan tuz gölleri'dir.8
Turizm açısından önemli unsurlardan bir tanesi olan iklimsel özelliklere
baktığımızda Çanakkale İlinin iklimi, bulunduğu yer nedeniyle geçiş iklimi
özellikleri gösterir. Genel karakteriyle Akdeniz iklimi özelliklerini yansıtır. Bunun yanında İlimizin daha kuzeyde bulunması nedeniyle kışları ortalama sıcaklık daha düşüktür. Minimum sıcaklık -4,2 °C ile Şubat ayı, Maksimum sıcaklık +35,8 ile Ağustos ayındadır. Yıllık sıcaklık ortalaması 14.7, ortalama
nem oranı ise %72.6'dır. Çanakkale ilini çevre İllerden ayıran diğer bir özelliği de yılın büyük bir kısmının rüzgarlı geçmesidir.9
Yıllık egemen rüzgar kuzey rüzgarlarıdır. En çok, poyraz, yıldız, lodos,
kıble eser.
Yıllık ortalama yağış miktarı 662.8 m3 (Gökçeada) ile 854.9 m3 (Ayvacık) arasında değişmektedir. Yaz aylarında yağış miktarı oldukça düşüktür.
Yağışların en fazla görüldüğü aylar Aralık, Ocak ve Şubat ayları'dır. Karla
örtülü gün sayısı en fazla 8 gün kadardır.10
3.2 Çanakkale İlinin Kültürel ve Doğal Turizm Zenginlikleri
Çanakkale Boğazı Avrupa Yakasındaki Gelibolu yarımadası ile Asya
Adasındaki Biga Yarımadasını birleştirir. Çanakkale bölgesinin tarihi yaklaşık M.Ö. 5000 yıllarına kadar gitmektedir. Pek çok medeniyete ev sahipliği
yapmıştır. Dünya arkeoloji literatürünün önemli mekanlarından olan Troia,
Neandria, Alexandria-Troas, Assos, Chryse, Dardanos ve Lampsakos, Çanakkale ili sınırları içindedir.11
Çanakkale'nin en önemli turizm mekanlarına baktığımızda, bunlar Asos,
Truva ve Gelibolu Tarihi Milli parkı göze çarpmaktadır. Asos, Ayvacık ilçesinin Behramkale köyündedir. İ.Ö.VII.yy.'da Midilli'den gelen Methymnalılar'ın
kurduğu sanılmaktadır. Hem denize, hem de karaya egemen bir tepeye kurulan Akropol, 3 km. uzunluğundadır. Birbirinden ayrı biçimlerde yapılmış
kapıları ilginçtir. En yüksek yerine kurulu Athena Tapınağı, dönemin resmi
yapılarının yer aldığı Agora,kürsü,heykeller ve küçük anıtsal yapılardan oluşan Bouleterion (Meclis), günümüze ulaşamayan Gymnasium, Tiyatro, Stoa
ve Hellenistik-Roma dönemlerinden Nekropol, Akropol'un en önemli bölüm8
9
Çanakkale Valiliği, www.canakkale .gov.tr
Çanakkale Valiliği, Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Mayıs 2005
10 Çanakkale Valiliği, www.canakkale.gov.tr
11 TC. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Tanıtma Genel Müdürlüğü, 2004
168
leridir.
Ayvacık İlçesi'nde ayrıca; Gülpınar Bahçeleriçi kesiminde Cyryse, Anadolu'daki, sütunları figürlü tanburlarla süslü üç tapınaktan biri olan Apollo Simintheus Tapınağı (Diğerleri Ddyma Apollo ve Efes Artemis Tapınağı), Homeros'un İlyada Destanı'nda adı geçen Adatepe Zeus Sunağı,Gülpınar Bucağı'ndaki roma köprüsü, Babakale'deki XVII.yy.'da Kaymak Mustafa Paşa
tarafından yaptırılan Babakale camii, Assos yıkıntıları yakınında yüksek bir
tepeye yapılan Behramkale Köyü Hüdavendigar Camii ve Tuzla Çayı üstüne kurulu yerel taşlardan yapılı Behramkale Köprüsü görülmeye değer
eserlerdir.12
Çanakkale ile bütünleşmiş önemli tarihi yerlerinden biri de Truva'dır. İntepe Bucağı, Tevfikiye köyü yakınında, Çanakkale'ye 30 km. uzaklıktaki Hisarlık'tadır. iki kıta arasında ticaret yolu üzerinde yer alan bu antik yerleşim,
tarihte birçok doğal afet ve savaşla karşılaşmıştır. Hisarlık Höyüğü'nde yapılan arkeolojik araştırmalar sonucunda 9 yerleşim evresinin varlığı tespit
edilmiştir. İlk yerleşim M .0. 3. bine değin uzanmakta ve birbirini izleyen uygarlıklar Roma dönemine kadar devam etmektedir.
Günümüzden beş bin yıl önce kurulduğu düşünülen kent, yaklaşık 3500
yıl boyunca önemli bir yerleşim merkezi olmuştur. St. Paul, Troia'yı iki kez
ziyaret etmiş ve Assos'a yapacağı üçüncü misyonerlik yolculuğuna yine buradan başlamıştır. M.Ö. 3000-2500 yıllarına tarihlenen Troia I yerleşkesi Erken, Orta, Geç Troia I olarak incelenir. Büyük ölçüde restore edilen Troia I
surlarının kent kapısının doğu kulesi iyi durumdadır. Bir portikosu, büyük bir
oda ve odanın ortasındaki ocağı olan uzun, dar bir yapı olan ev, bilinen en
eski megaronlardan biridir. Bu dönem mimarisinde balıksırtı şeklinde Örülmüş duvarlar görülmektedir. Henüz çark kullanılmamakla birlikte bakır aletler kullanılmıştır. Troia II, birbiri üzerine yedi kattan oluşan üç ana evresiyle
IIa, Ilb, IIc olarak tanımlanır. Her birinin yeni bir sur duvarı vardır. Bu dönemde çark kullanılmaya başlanmıştır. Troia IV ile V, M.Ö. 2200-1800'e tarihlenir. Bu dönemden ev ve duvar kalıntıları bulunmaktadır. Erken Helas seramiği buluntuları bu dönemde Troia'nın Yunanistan'la ilişkisi olduğunu kesinleştirmiştir. Altın, gümüş, elektrondan yapılmış süs eşyaları ve kap kaçak
Toria IV'te ele geçmiştir. İthal malı Miken kapları ile Kıbrıs kapları, hem Troia VI'da hem de Virde vardır. Büyük bir yangınla sona eren VIIa tabakası
Troia savaşlarının gerçekleştiği Priamos'un Troia'sı olmalıdır. Mitolojiye göre Paris'in güzel Helen'i kaçırmasıyla başlayan Troia savaşları yıllarca sürmüştür. Troia VIII tabakasına ait en eski buluntu M.O. 7. yüzyıldan eskiye
gitmemektedir. Bu nedenle Vllb 2 evresinden sonra kentin terk edildiği veya
çok ufak bir yerleşme halinde 7. yüzyıla kadar sürdüğü düşünülebilir. Troia
VIH'de ise, iki altar ile Athena Tapınağına ait kalıntılar bulunmuştur.13
12 Çanakkale Valiliği, Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Mayıs 2005
169
Adını Gelibolu Yarımadası'ndan alan 33.000 Hektarlık Milli Park'ın sahası doğal ve kültürel değerlerin yanı sıra dünya savaş tarihi açısından büyük
önem taşıyan ve Mustafa Kemal komutasındaki Türk ordu birliklerinin dünyayı şaşırtan cesaret ve kahramanlıklarının sergilendiği Çanakkale Savaşları’nın izlerini ve anılarını korumak amacıyla 1973 yılında Milli Parkilanedilmiştir.
Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı, ilimizin en önemli gezi yerlerinden
birisidir. Parkın kara sınırlarını Gelibolu Yarımadası'nın Saroz Körfezinden
Ece Limanı ile Çanakkale Boğazı'nda yer alan Akbaş İskelesi arasında çizilecek bir hat oluşturur. Seddülbahir Köyü çevresinde Tekke ve Hisarcık
Burunları, Ertuğrul, Morto, İkizkoyları, Alçıtepe, Kerevizdere, Zığındere ile
kuzeydoğuda yer alan Arıburnu, Conkbayırı, Kocaçimen, Kanlısırt, Anafartalar ve Suvla koyları, savaşın cereyan ettiği başlıca alanlardır. Çanakkale
Savaşları sırasında büyük cesaret gösteren şehit olan birlikler ve şahıslar
adına bugün Gelibolu Yarımadası'nda çok sayıda şehitlik vardır. Her biri ayrı bir kahramanlık örneği olan bu şehitliklerin en önemlisi Morto Koyu’nda,
Hisarlık Tepe üzerinde tüm şehitlerimizin anısına dikilen Çanakkale Şehitler
Abidesi 'dir. Tarihi Milli Park içersinde muhtelif yerlerde 37 adet Türk anıt,kitabe ve şehitliği, İngiliz, Fransız, Avustralya ve Yeni Zelanda ülkelerine ait
33 adet anıt ve mezarlık bulunmaktadır.14
Çanakkale'nin çok ünlü bu merkezlerin dışında Çanakkale'ye gelindiğinde; Hamaxıtos, Alexandria Troas Neandria, Sankrea, Dardonos Tümülüsü
Abydos, Sestos, Gargara, Lamponia gibi antik kent kalıntıları, Kilitbahir, Babakale, Bozcaada, Seddülbahir Bigalı, Nara, Gelibolu Kaleleri, İntepe Çamlığı,Güzelyalı,Mitoloji'de ilk güzellik yarışmasının yapıldığı Kazdağı (Ayazma) gibi görülmeye değer mesire yerleri, Sağlık turizmi yönünden; Ezine
Kestanbol Kaplıcaları, Bayramiç-Külcüler, Çan-Tepeköy Kaplıcası, Kirazlı
Şifalı İçmesuyu, Biga Kırkgeçit Kaplıcası, Ayvacık Afrodit Kaplıcası gibi şifalı su kaynakları ılıman iklim nedeniyle her mevsim görülebilir. Özellikle kıyılarda bu değerler güneş ve deniz ile birlikte sunulmaktadır.15
4. ÇANAKKALE'NİN TURİZM TALEBİ
Verilere göre 2004 yılında Çanakkale iline gelen turist sayısı 199.048'dir.
Bunlardan, 10,504'ünün yabancı turistlerden oluştuğunu görmekteyiz. Sıralamaya baktığımızda ise Çanakkale merkezin ilk sırayı aldığını görmekteyiz. Bunun sebebi de yukarıda belirttiğimiz tarihi ve kültürel zenginliklerin
merkezde toplanmış olmasının yanısıra Çanakkale boğazının varlığıdır.
Merkezin gördüğü toplam turist sayısı yerli ve yabancı olmak üzere toplam
13 Çanakkale Valiliği, Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Mayıs 2005
14 Çanakkale Valiliği, Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Mayıs 2005
15 Çanakkale Valiliği, Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Mayıs 2005
170
K‹fi‹YE DÜfiEN 2000
K‹fi‹
2
4
2
14
D‹fiHEK‹M‹
ON B‹N K‹fi‹YE
DÜfiEN ECZA20002.388'ini
ADET yabancı3turistler oluşturmaktadır.
4
3 Ziyaretçi
12 sa60.516'dır.
Bunların
NE
SAYISI
yısı bakımından Gelibolu 27.720 ile ikinci sırayı almaktadır. Bunların
ON B‹N yabancı turistler oluşturmaktadır. Yerli ve yabancı ziyeretçilerin sa1415'ini
yıca
farkDÜfiEN
göstermesinin
sebebi özellikle
Savaşları2000 HASTA
20 Gelibolu'nun
28 Çanakkale
23
29
K‹fi‹YE
nınHASTA
izlerini
taşıması ve şehitliklerin
burada bulunmasıdır. Bu da yerli ziyaretYATA⁄I
YATA⁄I
çilerin sayısını arttırmaktadır. Üçüncü sırayı ise Gökçeada almaktadır. Yine
K AYNAK:
http://www.canakkale.gov.
tr sayısı 12958'dir. Bunların 2343'ünü
2004
verilerine
göre toplam ziyaretçi
yabancı turistler oluşturmaktadır.
TABLO 11 - ANAKKALE L
L ELER T BAR YLE
TES SE GEL
SAYILARI (2004)
TES SE GEL
L
ANAKKALE
E)
L ELER
YABANCI
YERL
TOPLAM
10504
188544
199048
MERKEZ
2388
58 128
60516
270
’5231
5501
1 415
26305
27720
G K EADA
2343
10615
12958
D
4088
88265
92.353
BOZCAADA
E
SAYISI
GEL BOLU
ER
TO P L A M
K AYNAK: DPT, 2004
Yine yukarıdaki tabloya göre geriye kalan ilçelerin toplam ziyaretçi sayısının
tesise13
geliş
göreLtoplam
bunTABLO
- sayısına
ANAKKALE
VE 92.353
L ELERolduğunu
TUR STgörmekteyiz
K TES SLER
ların 88.265'iniO yerliler
oluştururken
4.088'ini
yabancıların
D A S AYILARI
VE YATAK
SAYILARI
(2004) oluşturduğunu
görmekteyiz.
TO P L A M
16
Çanakkale
ilindeki
tesislere
geliş
bakımından
incelenen
TES S
O D A sayılar,
YATA K Otel,
L E
Pansiyon gibi tesislerdeki sayıları ifade etmektedir.
Oteller
yıldıza kaS AYISIise 5
S AYISI
S AYISI
dar olanlarla birlikte, özel belgeliler ve apartlardan oluşmaktadır. En azla koMERKEZ otellerde olduğu göze çarpmaktadır.
13
280
660 durumnaklamanın
Ziyaretçilerin
gelir
AY VACIK
39 itibariyle
775
1 957
larının
saptanması açısından otellerin yıldızları
ziyaretçi
sayılarını
incelediğimizde:
2
39
72
B AYRAM
5 Yıldız: Yabancı-16.204, Yerli-21926,3Toplam-38130
B• GA
80
155
324
B•O Z
A A D AYabancı-46.080, Yerli-39064,32Toplam-85144
4 CYıldız:
139
•AN3 Yıldız: Yabancı-33.593, Yerli-40308,5Toplam-73901
ECEABAT
9
251
16
768
270
www.kulturturizm.gov.tr, Turistik İllerimizdeki Tesislere Geliş, Geceleme Sayısı, Ortalama
EZ
NESüresi ve Doluluk oranlarının Tesis Tür ve Sınıflarına
3
4
131
Kalış
Göre 7
Dağılımı
(2004)
698
GEL BOLU
15
328
710
G K E A D A ( MROZ)
15
213
539
171
• 2 Yıldız: Yabancı-09.817, Yerli-38209, Toplam-48026
• 1 Yıldız: Yabancı-587, Yerli-15565, Toplam-16152
• Özel Belgeli: Yabancı-02776, Yerli-12009, Toplam-14785
• Apart: Yabancı-115, Yerli-116, Toplam-38130
Rakamsal değerlerini görmekteyiz. Pansyonlardaki konaklama sayısına
baktığımızda, 223 yabancı, 324 yerli olmak üzere toplam 547 olduğunu görmekteyiz. Böylelikle bu verilere göre konaklama talebine göre en fazla ziyaretçi ağırlayan tesisler toplamda ve yabancı sayısında 4 yıldızlı otellerdir.
Yerli turistler ise en fazla 3 yıldızlı otelleri tercih etmektedirler
TABLO 12 - SE
TES SE GEL
LM
SAYISI - Number of Arrivals
1000
16,0
396,7
428,6
MU LA
352,0
ZM R
31,9
454,4
STANBUL
357,9
219,6
MERS N
17,5
44,6
GAZ ANTEP
2,7
66,6
DEN ZL
250.9
YERL - Citizen
YABANCI - Foreigner
188,5
ANAKKALE
10,5
252,3
8,5
356,4
BALIKES R
213,4
492,3
AYDIN
93,2
1009,1
ANTALYA
1479,2
140,2
1600,0
1400,0
1200,0
1000,0
800,0
600,0
400,0
200,0
3,8
0,0
ANKARA
SAYILARI (2004)
58,0
NEV EH R
BURSA
LLERE G RE TES SE GEL
KAYNAK: DPT., 2004
Tablo 12’ye baktığımızda, her türlü turistik tesisi baz alınarak ortaya çıkan göstergelerde, tesise geliş sayılarına göre turist sayılarına bakıldığında,
baz alınan 13 önemli turistik merkezde Çanakkale'nin oldukça gerilerde kaldığını görmekteyiz. Gerek doğal güzelliklere gerekse tarihi mekanlara sahip
olmasına rağmen bu ilin yeterli turistik talebinin olmadığı ortadır. Bu anlamda en fazla talebin Antalya ilinde olduğunu ikinci ve üçüncü sırayı İstanbul
ve Antalya illerinin paylaştığını görmekteyiz. Özellikle Muğla ve Antalya illerinin bu kadar talep görmesinin en önemli nedeni, tarihi ve doğal güzelliklerinin özellikle iklimin de turizm açısından yeterli olmasından kaynaklanmaktadır. Özellikle yaz sıcaklıklarının yüksek olması deniz turizminin etkili olmasını sağlamaktadır.
172
E)
D
ER
4088
88265
92.353
K AYNAK: D P T, 2004
TABLO 13 - ANAKKALE L VE L ELER TUR ST K TES SLER
O D A S AYILARI VE YATAK SAYILARI (2004)
TO P L A M
TES S
S AYISI
ODA
S AYISI
YATA K
S AYISI
MERKEZ
13
280
660
AY VACIK
39
775
1 957
B AYRAM
2
39
72
B GA
3
80
155
BOZCAADA
32
324
768
5
139
270
ECEABAT
9
251
698
EZ NE
3
74
131
GEL BOLU
15
328
710
G K E A D A ( MROZ)
15
213
539
LAPSEK
8
138
390
YEN CE
1
26
46
145
2667
6396
L E
AN
TOPLAM
Total
Tüm turistik tesisler bakımından oda ve yatak sayısı da turizmin ne kadar geliştiğini ortaya koyabilecektir. Tablo 13’e baktığımızda Ayvacık ilçesinin en fazla oda ve yatak sayısına sahip olduğunu görmekteyiz. Tesis sayıTABLO 14 - ANAKKALE L SANAY SEKT R N N BA LICA
sı bakımından ikinci sırayı Bozcaada'nın üçüncü sırayı da Gelibolu ile GökF RMALARIN HRACAT RAKAMLARI (2004)
çeada'nın aldığını görmekteyiz. Bu sıralamada Çanakkale merkezinin 4. sırayı
aldığını görmekteyiz.F Çanakkale
sınırları içerisinde ise toplam
tesis
SIRA
RMA
HRACAT
(S) sayısının 145, oda sayısının 2.667, yatak sayısının ise 6.396 olduğunu gör1
DA
EL K ENERJ SAN.A. .
339.401.029
mekteyiz.
2
KALESERAM K KALEBODUR SANAY A. .
60.915.317
5. ÇANAKKALE İLİ MÜZE VE ÖRENYERLERİ ZİYARETÇİ SAYILARI
3 SAĞLADIĞI
AK ANSA
MENTO SAN.A. .
42.735.023
VE
GELİRLER
K AYNAK: D P T, 2004
SAN.A.ve. Haziran 26.603.111
GIDAMayıs
4
DARDANEL2005
yılı
Ocak, Şubat,NENTA
Mart, Nisan,
ayları itibariyle;
Müze,
Truva,
Asos,
K.
Kalesi,
Apollon,
Alexandria'nın
yerli
ve
yabancı ziya5
ULUBAY SO UK DEPO T CARET LTD. T .
10.742.228
retçi durumlarına baktığımızda;17 ilk üç ay yani ocak, şubat ve mart ayları6
KALEMADEN
END
STRziyaretçisinin
YEL HAM.T toplam
C.A. . 74910.694.949
nı kapsayan
kış aylarında,
müze
olduğunu görmekteyiz
bunların
73'ünü
yabancı
ziyaretçiler
oluşturmaktadır.
Aynı dönem
7
KALEV T R O C A SAN TER SERAM K SAN. A.
7.505.010
8
9
10
DUZKO
TUR ZM TH. HR.A. .
ANAKKALE MADENC L K LTD. T .
BEKTA
THALAT HRACAT LTD. T .
5.189.996
2.870.654
2.780.162
173
2004 yılına baktığımızda bu sayının toplam 151 olduğunu görmekteyiz. Bu
ziyaretçilerin 34'ü yabancıdır. 2005 yılı ilk üç aylık dönemde sayı Truva'da
toplam 62.712 olurken bunların 30.175'ini yabancı ziyaretçiler oluşturmaktadır. 2004 yılında ise bu dönemde Truva'da ziyaretçi sayısı 12.643'ü yabancı olmak üzere toplam 21.840'tır. 2005 yılı ilk üç aylık dönemde Asos'a
baktığımızda ziyaretçi toplamının 6.669 olduğunu ve bu ziyaretçilerin
842'sinin yabancı ziyaretçilerden oluştuğunu görmekteyiz. 2004 yılında aynı dönem içerisinde Asos'a 377'si yabancı olmak üzere 2.781 kişi ziyaret etmiştir. Bu dönemde yukarıda saydığımız diğer bölgelerin toplam ziyaretçi
sayısının 2005 yılında 16 olduğunu ve tamamının da yabancı ziyaretçi olduğunu görmekteyiz. 2004 yılında ise bu toplam sayı 49 iken bunların 30'nu
yabancı 19'unu yerli ziyaretçiler oluşturmaktadır.
İkinci üç aya baktığımızda ise; 2005 yılına göre Müzenin toplam 1.696
ziyaretçi gördüğünü ve buların 650'sinin yabancı ziyaretçilerden oluştuğunu
söyleyebiliriz. Bir önceki yıl aynı dönemine baktığımızda ise 787'si yabancı
olmak üzere 5.673 kişinin ziyaret ettiğini görmekteyiz. En fazla ziyaretçi sayısına bu dönemde 2005 yılında yine Truva'nın ulaştığını görmekteyiz. Burada ikinci üç aylık dönemde toplam 200.857 ziyaretçi bu bölgeye gelmiştir.
Bunların da 73.326'sını yabancı ziyaretçiler oluşturmaktadır. Aynı döneme
ait bir yıl önceki verilere baktığımızda, 42.778'i yabancı olmak üzere Truva'yı 197.518 kişi ziyaret etmiştir. 2005 yılı ikinci üç aylık döneminde
Asos'un ziyaretçi sayısının ise toplam 40.936 olduğunu bunlarında
4.260'ının yabancı ziyaretçilerden oluştuğunu görmekteyiz. 2004 yılının aynı döneminde 3997'si yabancı olmak üzere 32.366 kişi Asos'u ziyaret etmiştir. 2005'te Kalenin ise 632'si yabancı olmak üzere 39.746; 2004'te 2016'sı
yabancı olmak üzere 16589 2005'te Apollon'un 256'sı yabancı olmak üzere
460, 2004'te ise 210'u yabancı olmak üzere 530 ve son olarak 2005 Alexandria'nın 257'si yabancı olmak üzere 295, 2004'te ise 260'ı yabancı olmak üzere 283 ziyaretçi tarafından ziyaret edildiği saptanmıştır.
Bu altı aylık periyottaki verilere göre, turizm talebinin yukarıda saydığımız merkezlere özellikle bahar aylarında arttığını görmekteyiz. Bu ziyaretlerden elde edilen gelir 2005 yılı ilk üç ay için 224.054 YTL olmak üzere ikinci üç aylık zaman dilimi içinde toplam 673.656 YTL'dir. Genel toplamda ise
897.710 YTL'ye ulaşılmıştır. Ziyaretçi sayısının ve gelir düzeyinin en fazla
olduğu yerin Truva olduğunu görmekteyiz. Bir önceki yıla baktığımızda ise
ilk üç ay için 99.065 YTL, ikinci üç ay için ise toplam 464.679 YTL'lik bir gelir söz konusu olmuştur. Genel toplamda ise 563.774 YTL olmuştur.
2004 yılı üçüncü üç aylık dönemine baktığımızda Çanakkale'nin turistik
Merkezlerine 63.121'i yabancı olmak üzere 280.666 ziyaretçi gelmiştir. Bu
dönemde gelir düzeyi 703.900 YTL olmuştur. Bu dönemde de en fazla ziya17 Çanakkale İl Turizm Müdürlüğü
174
retçi sayısına Truva: 54.811'i yabancı olmak üzere 129.834 ziyaretçi ile
ulaşmıştır. İkinci sırayı ise bu dönemde 4582'si yabancı ziyaretçi olmak üzere 44.405 ziyaretçi ile Asos almıştır.
2004 yılı dördüncü üç aylık döneme baktığımızda 56.290'ı yabancı olmak üzere 81.479 ziyaretçinin geldiğini görmekteyiz. Bu dönemde gelir düzeyİ de 379.515 YTL'dir. Bu dönemde de ziyaretçi sayısı bakımından ilk iki
sırayı Truva ve Asos almaktadır. 2004 yılı bir yılın toplamına baktığımızda
ise 182.792'si yabancı olmak üzere 643.094 ziyaretçinin geldiğini ve toplam
gelirin 1.647.159.50 YTL olduğunu görmekteyiz.
6. ÇANAKKALE İLİ MİLLİYETLERİNE GÖRE TURİSTLERİN TESİSE
GELİŞ SAYILARI VE DEĞERLENDİRMESİ
2004 yılı verilerine göre,18 tesise gelişlere göre toplam yabancı sayısı
109.395'tir. Bunların en büyük çoğunluğunu Avrupa ve OECD ülkeleri toplam 92.195 ile oluşturmaktadır. Bu ülkelerin ise başlıcaları: 29.119 ile Almanya, 17.179 ile Japonya, 8.081 ile Yunanistan, 7.660 ile ABD, 7.256 ile
Benelüx ülkeleri olurken; Fransa:2.466; İngiltere: 4.089, İtalya: 3.815,
Avustralya: 4.374, G.Kore:1.336, İsviçre:938, İspanya: 2.533 ile sıralamada
daha geride kalmaktadırlar. Bu sayı doğu Avrupa ülkelerinde 9.011 iken bu
sıralamada B.D.T. 3.090 ile birinci, Romanya 3.075 ile ikinci, 2.092 ile Yugoslavya üçüncü sıradadır. Afrika'nın toplamına baktığımızda ise toplam
502 ziyaretin 469'u Güney Afrika Cumhuriyeti Vatandaşları tarafından gerçekleşmiştir. Asya'ya baktığımızda ise toplam ziyaretçi sayısının 7.527 olduğunu görmekteyiz. Asya'nın güney ülkelerinin rağbeti 6.511 seviyelerinde
iken Batı Asya ülkelerinden gelen ziyaretçi sayısının 1.016 seviyesinde olduğunu görmekteyiz. Güney Asya ülkelerinden Malezya: 2.419 ziyaretçi ile
bu bölgeden en fazla iştiraki gerçekleştirmektedir. 1.995 ile Çin Halk Cumhuriyeti ikinci, 1.848 ile Tayland üçüncü sıradadır. Batı Asya'ya baktığımızda 489 ile KKTC ilk sırayı alırken, 262 ile israil ikinci sıradadır. Kuzey Amerika ve Orta Amerika'dan hiç ziyaretçi gelmezken Güney Amerika'dan 23 Ziyaretçi gelmiştir. Bunlar da Brezilya, Arjantin ve Şili'den gelen ziyaretçilerdir.
Gelen ziyaretçilerin 137'si milliyetsiz olmakla birlikte yabancıların toplam
sayısı 109.395 olmakla beraber Çanakkale'ye gelen Türk vatandaşı turist
sayısı tesise geliş sayısına göre 167.521'dir. Böylece tesis sayısına göre
Çanakkale'yi ziyaret eden turist sayısı yerli ve yabancı toplam 276.916'dır.
7. TURİZMDE SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA VE KALKINMA STRATEJİSİ, ÇANAKKALE AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ
Turizmde Sürdürülebilir Kalkınma; gelecekteki fırsatları koruyup geliştir-
18 T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı, www.kulturturizm.gov.tr
175
meyi gözeterek, bugünkü turistlerin ve ev sahipliği yapan bölgelerin ihtiyaçlarını karşılama ilkesini benimser. Bu şekilde tüm kaynakların yönetimi; kültürel bütünlüğün, zorunlu ekolojik süreçlerin, biyolojik çeşitliliğin ve yaşam
destek sistemlerinin devamlılığı sağlanırken, ekonomik, sosyal ve estetik
gerekler karşılanacak şekilde öne çıkarılır. Sürdürülebilir turizm ürünleri; turistik kalkınma ile zarar görmek yerine yararlı olan yerel çevre, toplum ve
kültürlerle uyum içinde işlenen ürünlerdir. Bununla birlikte bazı faktörler turizm endüstrisini sürdürülebilir kalkınma yaklaşımına doğru sürükleyen yönlendiriciler olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu yönlendiriciler:19
•
Düzenleyici baskıları artırmak.
•
Çevresel kalitenin rakip ürünler için zorunlu olduğunu, turizm mesleğinde çalışanlara ve işletmecilere tanıtmak.
•
•
•
Duyarlı kaynakların tüketiminde maliyet tasarrufu yapılması yönünde
bilinçlenmeyi geliştirmek.
Gelişen turizmin çevre üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği konusunda, devlet birimlerinin ve işletmecilerin bilinçlenmesini sağlamak.
Toplumların turizm politikasını yönlendirebilecek kadar güçlere sahip
olduğuna dair bilinçlenmeyi artırmak olarak tanımlanabilir.
Yukarıda belirtmiş olduğumuz kalkınmanın yönlendiricilerinin yanısıra
uygulanacak olan turizmin politik stratejisinin ne olduğu da çok önemlidir. Bu politik stratejinin ana ögelerini sıralarsak:20
•
•
Turistik ürünlerin hizmetlerin kalitesini yükseltmek,
Turizmde sürdürülebilir kalkınma göstergelerine ait ayrıntılara erişilebilirliği sağlamak,
•
Turizm yönetimi için yeniliklere açık eylemlere ve en iyi uygulamalara öncelik vermek ve geliştirmek,
•
Geleneksel faaliyetleri, esas olarak tarımı (örneğin biyolojik ürünleri)
teşvik etmek,
•
•
Turizm mevsiminin uzatılmasına yönelik çalışmaları güçlendirme,
Turizm yönetimindeki yeni biçimler hakkında eğitimi ve bilinci güçlendirmek.
Bu tanım ve strateji bağlamında incelediğimizde Çanakkale ili yukarıda
veri olarak incelediğimiz istatistiklerin sonuçlarına baktığımızda Turist sayısı ve özellikleri itibariyle hakettiği seviyenin oldukça altında olduğunu gör19 http://www.akdeniz.edu.tr/muhfak/cevre/coastlearn-r/tourism/con-tourism.htm
20 http://www.akdeniz.edu.tr/muhfak/cevre/coastlearn-r/tourism/con-policies.htm
176
mekteyiz. Bunun sebebi iklimsel özelliklerinin yanısıra uygulanacak turizm
temelli stratejilerin yetersizliğinden kaynaklanmaktadır. Bunların en önde
geleni tanıtımın yetersiz olmasıdır. Bunun yanısıra halkın turizm adına yeterli bilince sahip olmaması da önemli bir etkendir. Önlem olarak ise Çanakkale sınırları içerisinde kendine has kültürel, doğal varlıkların ilgiyi özellikle
dünya çapında arttıracak bir kalitede sunulması bununla beraber, bölge halkının özellikle turizm bakımından bilinçlendirilmesi, geleneksel faaliyetlere
özendirilmesi gerekmektedir.
8. ÇANAKKALE'NİN ÖNCÜ SEKTÖRLERİNDEN SANAYİ SEKTÖRÜ
VE TURİZMLE ETKİLEŞİMLERİ
Son dönemlerde Çanakkale il sınırları dahilinde, özellikle istihdam ve dış
ticaret potansiyeli bakımından ulusal hatta uluslararası ölçeklerde sanayi
yapılarını birçok farklı sektörlerde görmek mümkündür. Bilindiği üzere bunun en önemli sebeplerinden biri maden kaynakları bakımından zengin olması aynı zamanda Çanakkale ilinin ileriye yönelik önemli bir ticaret akışı
potansiyeline sahip olmasıdır. Buna verebileceğimiz en iyi örnek, dünyanın
en büyük seramik fabrikalarından birinin Çanakkale'nin Çan İlçesinde kurulması ve yıllarca gerek ilçenin gerekse ilin en önemli istihdam sahasını oluşturmasıdır. Diğer bir örnek de çelik ve demir sanayinin bu sınırlar içinde olmasıdır. Aşağıdaki tabloda ihracat rakamları verilmiştir. Bu rakamlardan ortaya çıkan sonuç, sanayinin en güçlü sektör olduğu yönündedir.
Tablo 14’e baktığımızda sanayi sektöründe en güçlü alt sektörün madencilik sektörü olduğunu görmekteyiz. Özellikle ihracat sıralamasında ilk
üç sırayı bu sektörün alması bunun göstergesidir. Türkiye'nin 2004 yılı ihracat rakamlarının 63.075 Milyar Dolar olduğunu gözönünde bulundurursak,21 başlıca sanayi firmalarının 2004 yılı ihracat rakamlarının toplamının
Çanakkale ilinde, 24 firma bazında toplam 533 milyon dolardan fazla olması ilin sanayi ihracatının ülkenin toplam ihracatının % 0,8'ine yakınını gerçekleştirdiğini göstermektedir.
Bu rakamlarla, turizm gelirleri karşılaştırılamayacak düzeyde farklılıklar
göstermektedir. Ancak sanayinin bu kadar hızlı bir trend ile yükselmesi birtakım zararlı sonuçları da beraberinde getirecektir. Ancak fırsat maliyeti açısından bu görmezden gelinebilecek düzeye getirilmelidir. Çünkü bir takım
ekonomik faydalar (İstihdam sağlama ve gelir düzeyini arttırma), riskleri de
bünyesinde barındırmaktadır. Bu risklerden en büyüğü sanayileşmenin yaratacağı çevre kirliliğidir. Çünkü bölgenin kara ve denizden oluşması olası
kirlenmeyi daha yaygın bir alana taşıma sorununu da beraberinde getirmektedir. Ama her durumda sanayileşme Çanakkale'de vazgeçilmez bir sektördür. Bu sektörün, turizmle uyumlu olması bölge kalkınması açısından yarar21 www.die.gov.tr, Dış Ticaret Göstergeleri, s. 275
177
E)
TOPLAM
Total
145
2667
6396
lı olacaktır.
K AYNAK: DPT, 2004
TABLO 14 - ANAKKALE L SANAY SEKT R N N BA LICA
F RMALARIN HRACAT RAKAMLARI (2004)
F RMA
SIRA
1
DA
EL K ENERJ
HRACAT (S)
SAN.A. .
339.401.029
2
KALESERAM K KALEBODUR SANAY A. .
60.915.317
3
AK ANSA
42.735.023
4
DARDANEL- NENTA
5
ULUBAY SO UK DEPO T CARET LTD. T .
10.742.228
6
KALEMADEN END STR YEL HAM.T C.A. .
10.694.949
7
KALEV T R O C A SAN TER SERAM K SAN. A.
7.505.010
8
DUZKO
5.189.996
9
MENTO SAN.A. .
GIDA SAN.A. .
TUR ZM TH. HR.A. .
ANAKKALE MADENC L K LTD. T .
THALAT HRACAT LTD. T .
26.603.111
2.870.654
10
BEKTA
11
E B ATEX TEKST L S A N AY VE T C. A. .
12
D O G TA
13
A M ATI BOSFORO GIDA S A N AY T C. T .
2.088.703
14
SAROS GIDA S A N AY
1.891.370
15
TROAS M NERALS MADENC L K A. .
1.874.456
16
P E R A SERAM K T C. A. .
1.768.740
17
G NE
1.623.058
18
AL LER GIDA
1.484.743
19
TRUTA
1.356.276
MOB LYA T C.A. .
THALAT LTD. T
GIDA SAN.T C.A. .
T R U VA GIDA S A N AY T C.A. .
20
ANAKKALE BALIK ILIK
21
DA GIDA
TH. HR.
VE DI T CARET LTD. T .
2.450.916
2.448.713
1.234.560
700.474
22
S AVURAN BALIK ILIK
23
ORHAN
24
RIZA UZ
244.606
TOPLAM
533.239.647
178
TH. HRC.LTD. T .
2.780.162
NEL
K AYNAK: anakkale Sanayi Odas , Biga Sanayi Odas
414.647
283.316
16
P E R A SERAM K T C. A. .
1.768.740
17
G NE
1.623.058
18
AL LER GIDA
1.484.743
19
TRUTA
1.356.276
GIDA SAN.T C.A. .
T R U VA GIDA S A N AY T C.A. .
20
ANAKKALE BALIK ILIK
21
DA GIDA
TH. HR.
VE DI T CARET LTD. T .
TH. HRC.LTD. T .
1.234.560
700.474
22
S AVURAN BALIK ILIK
23
ORHAN
24
RIZA UZ
244.606
TOPLAM
533.239.647
NEL
414.647
283.316
K AYNAK: anakkale Sanayi Odas , Biga Sanayi Odas
SONUÇ
Çanakkale, Türkiye'nin en gözde şehirlerinden bir tanesidir. Özellikle
Kurtuluş Savaşı'nın sembolü, ulusal mücadelenin döneminin en güçlü ülke
ve savaşlarına karşı yürütüldüğü ve büyük bir zaferle sonuçlandığı topraklar Çanakkale'dedir. Ayrıca üç kıtayı birbirine bağlayan boğaza da sahip bu
eşsiz tabiatın ülke turizmi açısından da önemli bir yere sahip olduğu tartışma götürmez bir gerçektir. Ancak verilere baktığımızda gerek yerli gerekse
yabancı ziyaretçilerin sayısı bakımından turizm gelirleri elde etme yönünde
sayının oldukça yetersiz olduğunu görmekteyiz. Çanakkale'nin ekonomik
kalkınmasında turizmin öne çıkarılması elbette önemli bir etki yaratacaktır.
Ancak halen bu şehirde öncelikli sektörler Tarım, Sanayi ve Ticaret olarak
göze çarpmaktadır. Özellikle dış ticaret bazlı olarak incelediğimizde sanayi
sektöründen elde ettiğimiz rakamlar, bu sektörün ne denli büyük ve önemli
ihracat düzeyine ulaştığını görmekteyiz. Dolayısıyla turizmde kalkınma stratejilerini belirlerken sanayinin de asla ihmal edilmemesi gereği ortaya çıkmaktadır. Ancak olumsuz etkileşimin de ortadan kaldırılması gerekmektedir.
Özellikle çevre kirliliğinin önlenmesine yönelik atılacak adımlar her iki sektöründe istenilen düzeyde gelişmesine yardımcı olacaktır.
Çanakkale'nin hakettiği ölçülerde gelişiminin sağlanması hususunda
önerilebilecek ilk adım sektörlerin bütününde sağlanacak optimal düzeyde
gelişmeler bütünü olacağından, burada potansiyel kullanımı bakımından en
geride olan turizmin hızla kalkındırılması gereği ortaya çıkmaktadır. Bu anlamda atılması gereken politik ve stratejik gerekler çalışmada ortaya konmuştur. Çağımıza damgasını vuran bilgi ve iletişim teknolojilerinden en iyi
şekilde faydalanmak suretiyle kentin tanıtımını dünya ölçeğinde geliştirmek
gerekmektedir. Bununla beraber her sektörde olduğu gibi turizm sektöründe de eğitimin önemi tartışma götürmez bir unsurdur. Dolayısıyla bu anlamda halkın eğitim yoluyla bilinçlendirilmesi turizmin kavranması ve gelişmesi
bakımından çok önemlidir. Çanakkale'de oluşacak turizm atağı Türkiye'nin
179
A
L
DE
Turizm gelirleri bakımından da önem kazanacağından, bölgesel anlamda
bir turizm kalkınması ulusal anlamda bir turizm kalkınmasına da gerek destek gerekse öncülük sağlayabilecektir.
Aşağıdaki Şemada Süreç Özetlenmiştir.
E K O N O M K TA B L O
ANAKKALE K ML
NE
STRATEJ
E N VANTER
IKAN SEKT R
NE OLMALI
LETMELER VE
EKONOM K D ZENLEMELER, TAR H-K LT R,
E T M-B L M ARKEOLOJ ,
ANAKKALE SAVA LARI,
MERKEZ NDE KALKINMA
KAYNAKÇA
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası, “Çanakkale Ekonomisi ve Gelecek Senaryosu Projesi”, Dünya Yayıncılık A. Ş., Aralık 2003, İstanbul.
Çanakkale Valiliği Kültür ve Turizm Müdürlüğü, “Çanakkale”, Tanıtım, Seçil
Ofset, İstanbul: Mayıs 2005.
AM
48
16
01
20
58
353
ER
Çanakkale Valiliği, “İlin Tanıtımı”, Coğrafya, http://www.canakkale.gov.tr. (Erişim Tarihi, 2005).
Çanakkale Valiliği, “İlin Tanıtımı”, Nüfus, http://www.canakkale.gov.tr. (Erişim
Tarihi, 2005).
Çanakkale Valiliği, “İlin Tanıtımı”, Tarih, http://www.canakkale.gov.tr. (Erişim
Tarihi, 2005).
Çanakkale Valiliği, “Kültür ve Turizm”, Asos, http://www.canakkale.gov.tr. (Erişim Tarihi, 2005).
Çanakkale Valiliği, “Kültür ve Turizm”, Truva, http://www.canakkale.gov.tr. (Erişim Tarihi, 2005).
Çanakkale Valiliği, “Önemli Göstergeler”, Truva, http://www.canakkale.gov.tr.
(Erişim Tarihi, 2005).
180
Devlet İstatistik Enstitüsü, “Türkiye İstatistik Yıllığı 2004”, Turizm,
http://www.die.gov.tr/göstergeler.htm , (Erişim, Eylül 2005).
Devlet Planlama Teşkilatı, “Bölgesel Gelişme” http://www.dpt.gov.tr. (Erişim,
Eylül 2005).
Devlet Planlama Teşkilatı, “Kamu Yatırımları” http://www.dpt.gov.tr. (Erişim, Eylül 2005).
Devlet Planlama Teşkilatı, “Plan Programlar”, 2005 Yılı Yatırım Programları,
http://www.dpt.gov.tr. (Erişim, Eylül 2005).
Devlet Planlama Teşkilatı, “Temel Göstergeler”, Temel Ekonomik Göstergeler, http://www.dpt.gov.tr. (Erişim, Eylül 2005).
Devlet Planlama Teşkilatı, “Uluslararası İlişkiler”http://www.dpt.gov.tr. (Erişim,
Eylül 2005).
İktisadi Kalkınma Vakfı Dergisi, “Artvin İli Ekonomik Kalkınması”, Seminer,
Artvin, İstanbul: 2003.
İktisadi Kalkınma Vakfı Dergisi, “Edirne İlinin Ekonomik Gelişmesi”, Seminer,
Edirne, İstanbul: 2003.
İktisadi Kalkınma Vakfı Dergisi, “Gümüşhane İlinin Ekonomik Kalkınması”, Seminer, İstanbul:2004.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü, “Çanakkale”, Tanıtım,
Dumat Ofset, Ankara:2005.
http://www.akdeniz.edu.tr/muhfak/cevre/coastlearn-r/tourism/con-policies.htm
Kurumlar:
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası
Biga Ticaret ve Sanayi Odası
Çanakkale Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü
BAŞKAN: Y. TEMEL ENDEROĞLU
Teşekkür ederiz. Şimdi söz Ramazan Yıldırım’da. Buyrun.
181
RAMAZAN YILDIRIM
Sayın valim, Sayın Belediye Başkanım, İktisadî Araştırmalar Vakfı’nın
Değerli Yöneticileri, Saygıdeğer konuklar, Basınımızın kıymetli temsilcileri,
İktisadî Araştırmalar Vakfı'nın il kalkınma seminerleri kapsamında Çanakkale ilinde düzenlediği bu toplantıya katılan herkesi saygıyla selamlar,
bu seminerin hazırlanmasına katkısı sağlayan herkese teşekkür ederim.
Doğu ile batıyı bir birine bağlayan, tarihimizde önemli bir yere sahip, doğal
güzellikleriyle ünlü, bu modern kentimizde bulunmaktan büyük bir mutluluk
duymaktayım. Gittikçe gelişen, büyüyen bu ilimizin önümüzdeki yıllarda
öneminin artacağına ve ekonomik olarak daha da gelişeceğine olan inancım tamdır.
Bu gün burada İktisadi Araştırmalar Vakfı’nın şahsıma tanıdığı bu fırsat
ile, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı olarak biz Türkiye genelinde küçük sanayi
siteleri (KSS) ve organize sanayi bölgeleri (OSB) kurarak Türkiye'de nasıl
bir sanayileşme modelini oluşturmak istiyoruz ve ileride neleri başarmayı
hedefliyoruz bu konular üzerinde durmak istiyorum. Aynı zamanda Çanakkale ilinde Bakanlığımız kredi ve teknik yardım desteği ile kurulan OSB ve
KSS'lerden kısaca bahsederek yöredeki diğer kamu yatırımlarıyla birlikte bir
değerlendirme yapmak istiyorum.
Değerli katılımcılar,
Bakanlık olarak; 1960'lı yılların başından beri, ilk olarak Bursa'da olmak
üzere OSB ve KSS projelerini hayata geçirmeye çalışmaktayız. Planlı kalkınma döneminin bir modeli olarak başlayan bu projeler ile imalat sanayi yatırımlarını Türkiye'nin genelinde uzun vadeli, düşük faiz oranlı krediler ile
destekleyerek bu bölgelere yönlendirmekteyiz.
Sizlerin de takdir edeceği üzere KSS’ler ile genelde tamirci diyebileceğiz
ya da yan sanayi niteliğindeki küçük işletmeleri, işyerlerini bir araya getirerek onlara daha temiz ve sağlıklı koşullarda faaliyetlerini sürdürmeleri için
bir ortam sağlamaktayız. Altyapısı hazır KSS’lerde sanatkarlar; yol, su, kanalizasyon, elektrik şebekesi gibi masraflı altyapı imkanlarına ucuz maliyetler ile kavuşmaktadırlar. Her şeyden öte bu işletmeler kendi faaliyet kollarına uygun büyüklükte, geniş, temiz atölyelerin sahipleri oldular. Daha da
önemlisi bir araya gelen bu küçük işletmeler bir kooperatif çatısı altında toplanarak bir arada hareket etme, ortak kararlar alma, çevresel faktörlerin maliyetlerini paylaşma gibi katılımcı bir yönetim biçiminin avantajlarını yaşamış
oldular. KSS'lerde aynı iş kollarının aynı bölgede bir arada bulunması, birbirlerini bilgi ve teknik olarak desteklemek, ortak pazarlar aramak gibi bir
arada üretim yapmanın, aynı kaderi paylaşmanın, aynı yerde rekabet etme182
nin ve dayanışmanın yollarını da açmaktadırlar.
Bakanlığımız sanayileşmenin önemli bir sacayağı olarak KSS’ler ile birlikte aynı yörede OSB’ler de kurarak, burada nispeten daha büyük çapta
üretim yapan, ihracat yapan girişimlere yatırım alanları sunarak sanayi-yan
sanayi işbirliğinin de önünü açmıştır. genelde aynı yörede kurulan OSB ve
KSS’ler bu anlamda bir birlerini tamamladılar ve imalat sanayinin mihenk
taşları oldular. Daha da önemlisi OSB ve KSS’ler bulundukları yörenin ekonomik ve sosyal gelişimin ana çıkış noktaları olarak istihdamın ana kaynağını oluşturdular.
Üretim, yatırım ve istihdamın büyük önem arz ettiği günümüzde yatırımcıyı cezbetmek, planlı ve düzenli sanayileşmeyi sağlamak, tarım arazilerini
ve çevreyi koruyarak, tarımsal sanayiyi geliştirmek ve dolayısıyla ülkemizin
topyekun kalkınması için OSB’ler canlandırılarak, yatırımın önü açılmaya
çalışılmaktadır. Bu bağlamda Türkiye'nin köklü sanayileşmesinde OSB’ler
öncü rol üstlenerek; altyapısıyla, sanayiciye desteğiyle, sanayinin Anadolu'ya yayılmasını sağlamaktadırlar.
İşte Bakanlığımız özellikle Türkiye genelinde bölgeler arası kalkınmışlık
farklılıklarını gidermek, istihdam sağlamak ve sanayileşmenin gelişme eksenlerine altyapı hazırlamak üzere OSB ve KSS’lere önemli kaynaklar aktarmış ve Türkiye genelinde toplam 77 adet OSB, 386 adet KSS projesi tamamlanmıştır. OSB’lerde 5426 adet tesis üretime geçerek, yaklaşık
390.000 kişiye istihdam imkanı sunulmuştur. Yine KSS’lerde ise 86.666
adet işyerinde yaklaşık 520.000 kişiye şehirin içinde, apartman altlarındaki
sağlıksız işyerlerinden daha temiz ve düzenli bir ortamda istihdam imkanı
sağlanmıştır.
Günümüzde hepimizin medyada adını duyduğu ve imalat sanayimizin
gurur kaynağı bir çok önemli işletme OSB’lerde yatırım yapmış ve OSB’lerin daha da büyümesine ve yatırım çekmesine yol açmıştır.
OSB ve KSS’lerin yer seçimlerinden itibaren göz önünde tutulan ve projenin her aşamasında değerlendirilen çevresel faktörler, doğal ve tarihi varlıkların, tarım alanlarının korunmasına gösterilen hassasiyet, aranızda OSB
yer seçimi sürecine tanıklık etmiş birileri varsa, onlar tarafından bu konuda
ne kadar hassas çalıştığımız çok iyi biliniyordur. Gerçekten OSB’lerin nerede kurulacağına karar veren komisyon üyesi 22 kuruluş çok teknik ve hassas bir çalışma ile en doğru OSB yerini planlamaya çalışmakta ve 22 kuruluşun her birinin olumlu görüşü alınmaksızın OSB yerine karar verilememektedir. OSB’ler kurulduktan sonra işletme aşamasında da hem ortak arıtma tesisleri için, hem de bölgeye ait çevresel yönetim sistemin kurulması
için, Bakanlığımız elinden geldiğince kredi ve teknik hizmet desteği sağlamaktadır.
183
Saygıdeğer konuklar,
Tüm bunlar yeterli midir? Tabi ki değildir. OSB ve KSS projelerinin eleştirilebilecek bir çok tarafı da bulunmaktadır. Türkiye'nin her bölgesinde, her
yöresinde, yatırımlara altyapı hazırlamak ve istihdam sağlamak üzere OSB
ve KSS’ler kurulmuş ama her yerde her bölge, yatırımcıları çekememiş, her
yerde OSB ve KSS’lerden beklenen verim alınamamıştır. Bazı yerlerde
OSB ve KSS projelerinin tamamlanması, planlanandan çok daha uzun sürmüştür.
Bu olumsuzluklar bazen bütçe kısıtlamaların neden olduğu gecikmelerden, bazen de yörenin kendi özel şartlarından kaynaklanmıştır. Ancak OSB
ve KSS’ler bazı yerlerde ise -büyük bir memnuniyetle söyleyebilirim ki- üretimin ana merkezleri olarak başka OSB ve KSS projelerinin oluşmasının
önünü açmış, hatta, bir çok ilimizde sanayicilerimiz kendi imkanlarıyla 2.nci
hatta 3.ncü OSB’leri oluşturmuşlardır.
Ama Bakanlık olarak bizim bundan sonraki hedefimiz; asli görevimiz
olan KOBİ’leri desteklemek üzere bu bölgelerin daha iyi işletilmesine, daha
çabuk tamamlanmasına, dünyayla daha hızlı entegre olmasına yol açabilecek politikalar ve modeller oluşturmaktır. AB yolunda adımlar atan ülkemizin, AB'nin başlıca sanayileşme politikası olan; küresel rekabete ayak uydurabilmek, istihdam oranlarını ve yaşam standartlarını yükseltmek, teknoloji
üretip satmak, Ar-Ge faaliyetlerini desteklemek, çevreyi korumak, bürokrasinin azaltılması ve yabancı yatırımların arttırılması gibi, öncelikleri biz de
benimsedik ve hayata geçirmek üzere kendi görev ve sorumluluk sınırlarımız içinde bir takım adımlar attık.
Bu amaçla, 4562 sayılı OSB kanunu ve yönetmeliğini revize ettik, 4737
sayılı Endüstri Bölgeleri kanunu ve yönetmeliğini hazırladık. Bu revizyon çalışmalarını yürütürken sanayicimizden gelen eleştiri ve önerileri göz önüne
alarak, OSB mevzuatının daha etkin uygulanmasını sağlamış olduk. Endüstri bölgeleri ile de, artık yerli ve yabancı yatırımcılara çok kısa sürede,
hızlı bir şekilde yatırım ortamı sağlayacağız ve kiralama usulü ile altyapısı
hazır sanayi parseli tahsisi yapacağız. Yine 5084 sayılı yatırımların ve istihdamın teşvikine dair kanun ile 54 ilde OSB’lerde bedelsiz parsel tahsisi yapmaktayız. (49 ildeki OSB’lerde yatırımcılar tüm teşviklerden yaralanırken,
köy kapsamındaki Çanakkale-Bozcaada ve Gökçeada ilçeleri ile Karabük,
Kırıkkale, Samsun ve Zonguldak illerindeki OSB’lerdeki yatırımcılar, sadece bedelsiz parsel teşvikinden yararlanmaktadırlar.)
Bu uygulama ile, kalkınmada öncelikli yörelerde yatırımları teşvik etmeyi, yörenin ekonomisini canlandırmayı ve işsizlik ile gelir dağılımındaki dengesizlik gibi, bir çok sosyo-ekonomik sorunu çözmenin araçlarını oluşturmaya çalışmaktayız.
184
Saygıdeğer konuklar,
Bu genel açıklamalardan sonra Çanakkale ili özeline gelecek olursak;
ekonomisi genel olarak tarımsal faaliyetlere dayanan bu ilde, (merkez ilçede 36 adet tesis olmak üzere, toplam) yaklaşık 310 civarında tesis bulunduğunu ve mevcut sanayi kuruluşlarında üretilen ürünlerin büyük bölümünün
(inşaat demiri, dondurulmuş ve kurutulmuş gıda, su ürünleri, bakliyat, çimento, maden cevheri, seramik ve karo fayans) ihraç edildiğini görmekteyiz. Ayrıca coğrafi konumu, iklim avantajları ve toprak verimliliği gibi cazip
şartlara sahip olması nedeniyle son yıllarda, nüfusu artış gösteren iller arasında yer almaktadır. Dolayısıyla çanakkale gelişmişlik sıralamasında, tüm
illerimiz arasında 24. sırada yer alması da şaşırtıcı değildir, konumu itibariyle daha da gelişmeye açıktır. İldeki (Taşoluk, Umurbey, Gelibolu Gökbüet,
Ege-Tuzla projesi gibi) sulama ve (Ayvacık, Bayramdere, Ayıtdere) Baraj
Projeleri, (Çanakkale) Liman İnşaatı, (Çan) Termik Santral, Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı Özel Projesi ile (Biga-Çan-Yenice Yolu, Çanakkale-Çan yolu) yol projelerinin tamamlanması neticesinde; Çanakkale, hak ettiği öneme kavuşacaktır.
Bu projelerin tamamlanması, tabiatıyla, Bakanlığımızın Çanakkale merkez ve ilçelerinde kredi desteği ile kurduğu 2 adet OSB (Merkez ve Biga) ve
6 adet KSS’nin (Merkez, Çan, Gelibolu, Gökçeada, Biga, Lapseki) yöreye
sağladığı katkıyı, daha da artıracaktır. Bu KSS’lerin tamamı, neredeyse
%100 doluluğa sahip olup; imalatla uğraşan makine, elektrik, madeni eşya,
tarım aletleri, doğrama, mobilya, oto karoseri, dökümcüler v.b. ile tamiratla
uğraşan motor, kaporta, oto elektrikçileri v.b. iş kolları ile İl’de 826 adet işyeri bu KSS’lerde faaliyette bulunmaktadır.
Çanakkale-Merkez OSB’nin altyapı inşaatı devam etmekte olup, 100
hektar büyüklüğünde ve 94 adet sanayi parseli bulunan bu bölgede 1 adet
tesis üretime geçmiştir. (Tahsisi yapılan sanayi parsellerinde sektörel dağılım ise; inşaat malzemeleri, gıda, orman ürünleri, basım yayın, dekoratif elsanatları, tekstil, metal işleri, elektrik panosu, medikal gaz dolumu, galvaniz,
makine, plastik, mobilya-plastik doğrama, kalıp imalatı, değirmen-makine
imalatı şeklinde çeşitlilik göstermektedir.)
Biga OSB ise, 2002 yılında altyapısı tamamlanmış olup, 100 hektar büyüklüğündeki bölgede 53 adet sanayi parseli bulunmaktadır. 40 adet parselin tahsisi yapılmış; 2 adet tesis üretime geçmiş, 6 adet tesisinde inşaatı devam etmektedir. Bu sanayi bölgelerimizde; sosyal ve teknik tesisler yanında;
yol, içme ve kullanma suyu, kanalizasyon, yağmursuyu gibi altyapı tesisleri
ile, yatırımcıya en uygun ve en ucuz yatırım yeri imkanı sunulmaktadır.
Ancak, görüldüğü üzere, Çanakkale’deki OSB’leri yerli ve yabancı yatırımcılar için daha cazip kılmak, önemli bir coğrafi konuma ve avantaja sa185
hip, yüzü batıya ve AB pazarına dönük bu ilimizde, yatırımları canlandırmak
üzere daha çok tanıtım faaliyetleri yapmamız gerektiği anlaşılmaktadır. bu
amaçla, OSB Müdürlüklerimizi KOSGEB ile birlikte çalışmaya teşvik ederek, yeni yatırımların önünü açmak için, ne tür faaliyetlerin yürütülmesi gerekir noktasında kurumlar arası işbirliğine gitmek önem arz etmektedir. Bir
diğer önemli husus ise, yöredeki diğer projelerin bir an önce tamamlanması, özellikle yol ve liman inşaatların, termik santralin faaliyete girmesi ile
OSB’deki yatırımların hızlanacağını düşünmekteyiz. OSB’lerde yatırımları
hızlandırmakla birlikte, ihracata yönelik üretim, teknoloji ve Ar-Ge faaliyetlerinin desteklenmesi yönünde OSB Müdürlüklerimizin TÜBİTAK ve diğer ilgili kuruluşlarla işbirliği yapması ve AB fonlarından yararlanabilecek projeler
üretmesi de, Çanakkale'nin yakınındaki diğer Tekirdağ, Çorlu, İstanbul gibi
sanayi bölgeleriyle rekabet edebilmesi ve İl'i yatırımlar açısından cazip kılabilmesi için gerekli ve önemli olduğunu da düşünüyorum.
Tarımsal faaliyetler açısından avantajlı konumdaki Çanakkale'ye, dünya
pazarlarında rekabet avantajına sahip olabilen tarımsal ürün üretimine yönelmesi ve biyoteknolojik üretime dayalı sanayi yatırımlarının yörede desteklenmesi de diğer bir açılım sağlayabilir.
Bununla birlikte, ister OSB ve KSS’lerde, ister bu bölgeler dışında yatırım yapan sanayicilerimiz olsun, hepsinin önemli bir girdi maliyeti olan enerji fiyatları ile vergi oranları ve SSK primlerinin yüksekliğinden şikayet ettiğinin ve bu durumun dünya pazarlarında, bizim sanayicimize bir rekabet dezavantajı oluşturduğunun bilinci içindeyiz. Kamu olarak, sanayicimizden gelen veri ve önerileri iyi değerlendirmek, sanayi stratejileri ve politikaları oluştururken bu veri ve önerileri kullanarak, girişimcilerimize yeni vizyonlar sunabilecek projeler üretmek ve yeni kaynaklar sunularak önderlik etmek durumunda olduğumuzu, bu yönde ilgili bütün kurumlarla çalışmalarımızı hızlandırarak, dünya ve kendi iç piyasamızı, kendi sanayicimizin avantajlı ve
dezavantajlı yönlerini iyi takip etmek durumundayız.
Değerli katılımcılar,
Sözlerime son verirken; gittikçe artan küresel rekabet ortamı ve Avrupa
Birliğine tam üyelik yolunda önemli adımlar atan ülkemizde, imalat sanayi
sektöründe üretim yapan firmaların; daha yenilikçi, daha rekabetçi, nitelikli
eleman çalıştıran ve yüksek katma değer üreten bir yapıya kavuşturulmaları yönünde hep birlikte, ilgili kurum ve firmalar arası işbirliği imkanlarını sonuna kadar kullanarak hareket etmek durumunda olduğumuzu da ayrıca
belirtmek istiyorum.
Beni dinlediğiniz için teşekkür eder, saygılar sunarım.
BAŞKAN Y. TEMEL ENDEROĞLU
186
Biz de teşekkür ederiz. Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı
Zeynel Koç bize Çanakkale İlinin Kültür ve Turizm’i konusunda bilgilendirileceklerdir. Buyrun sayın Zeynel Koç söz sizde.
187
ZEYNEL KOÇ
Teşekkür ediyorum. Bütün katılımcılara saygılar sunuyorum. Toplantının
sabahki oturumuna katılamadım. Ondan dolayı hocalarımızın tebliğlerinden
istifade edemediğim için üzgünüm ve ciddi bir şekilde de merak ettim. Öğleden sonra ki kısmına ancak katılabildim.
Başlarkende bugün aldığımız kötü bir haber Asos Kazı heyeti başkanı
Prof. Dr. Ümit Serdaroğlu bugün sabah vefat etti. Başsağlığı ve kendisine
Allah’tan rahmet yakınlarına da sabır niyaz ediyoruz. Çanakkale’de ki bu
sene 2. önemli kayıp Kafman’dan sonra ki Troya kazılarıyla ilgili. Cenazesi
de sanırım Pazar günü Behram Kale’de Asos’da toprağa verilecek.
Türkiye'nin kalkınma stratejisini belirlerken çektiği bir takım veya düştüğü bir takım açmazlar ya da tercih noktalarının burada da olduğunu baştan
beri görüyorum. Gerçi konuşmacılar çok güzel bir şekilde ifade ettiler her
zaman bunun o mu bu mu? Şeklinde değil de biraz hem de mantığı içerisinde yani, ya turizm mi, sanayi mi, tarım mı, turizm mi, yada tarım mı, sanayi mi şeklinde ortaya konmasından ziyade hem turizm hem sanayi belli
ölçüler içerisinde ve iyi planlanmış bir biçimde hem tarımın. Aynı şekilde ilin
kalkınması açısında da çok büyük önem taşıdığı şüphesiz. İzin verirseniz
Türkiye'nin toplam turizm ekonomisiyle ilişkin bir takım büyüklükleri vermek
istiyorum. Turizm ekonomisi ve turizm sektörü ülke için son zamanlarda çok
önemli sektörlerden biri haline geldi. Turizm doğrudan yada dolaylı 36 sektör ile etkileşim içerisinde daha doğrusu geriye kalan 36 sektörü etkiliyor.
Ben yazın Kilit Bayır kalesinin restorasyonu proje ihalesi için gelmiştim. Sizde görmüşsünüzdür orada da gördük bütün yasaklamalara ve bütün engellere rağmen bütün şehitliklerin girişinde, Kilit Bayır kalesinin girişinde insanların küçük kendi el yapımı eşyaları turistlere satmaya çalıştıklarını gördük.
Onun daha farklı şekillerde büyük otellerde daha farklı şekillerde hatta çok
affedersiniz dereleri bile bu iş için Antalya’da kullanıldığını sizde görmüşsünüzdür. Onların sırtından bile para kazanıldığını. Dolayısıyla turizm yapısı
gereği diğer sektörlerede oldukça iç içe ve onları da etkileyen bir sektör. Yeme içme tarım bunlarda doğudan ilişikli bir sektör. Diğer taraftan kullandığı
katma değer itibariyle büyük ölçüde yurt içi katma değer kullanan bir sektör.
Yine Türkiye büyüklüğü nedeniyle gayri safi milli hasılası içerisindeki payı bugün itibariyle %5’lere ulaşmış durumda bu önemli bir büyüklük Türkiye
ekonomisi açısından istihdama olan katkısı yaklaşık doğrudan ve dolaylı
sadece doğrudan değil 1.5 milyon kişiyi aşmış durumda. Bu 1.5 milyon rakamı bu kayıtlı istihdamın dörtte birine tekabul eder duruma gelmiş halde
2003 yılından bu yana Türk turizm sektörü özellikle bu 2003 yılında ki hemen bu 2001 krizi sonrasındaki dünya turizm piyasasındaki dağılmaya rağ188
men çok ciddi ve önemli. Son 3 yıldır önemli gelişmeler gösteriyor. 2003 yılında %5’lik bir gelişme 2004 yılında %24 küsürlük gelişme bu yıl itibariyle
de şükürler olsun %23'ün üzerinde bir gelişme. Dünya turizmden örgütü
üyelerini de şaşırtan çok önemli bir gelişme. Türkiye dış ödemeler açısında
ihracattan sonraki en önemli kalemlerin başında yine turizmden elde ettiğimiz gelirler geliyor. Bugün itibariyle de bunun ne demek olduğunu öyle sanıyorum ki takdir edebilirsiniz.
Diğer taraftan belirttiğim gibi bu sektördeki kalıcılığın sağlanabilmesi için
hem ürün geliştirme hem de pazarlama stratejisi açısından bir takım teknikleri geliştirmek durumundasınız. Bunlardan söz gelimi ve il içinde bulunduğumuz ili de esas alırsak Çanakkale için deniz kum güneş turizminin. Benim kişisel kanaatim bir Antalya ile karşılaştırıldığında çok fazla rantıbıl ve
fizıbıl olacağını düşünmüyorum. Bunun yerine biz bu bölgeye özgü daha
farklı bir ürün pazarlaması yapmak durumundayız. Ürün paketlemesi yapmak durumundayız ve bunu tüketiciye arz etmek durumundayız. Aynı şekilde biz ülkeyi pazarlarken çok özür diliyorum. Bu çok sevdiğimin bir tabir değil ama turizmciler böyle kullanıyorlar ülkeyi pazarlamak diye bir tabir kullanıyorlar. Özellikle Uzakdoğu da deniz kum güneş turistini buraya çekmeniz
mümkün değil. Orada yeteri kadar zaten böyle katılabilecekleri aktiviteler,
istifade edebilecekleri fesfetiler var. Oysa oradan kuzey Avrupa ülkelerinden gelecek olan deniz kum güneşi veya Rusya'dan gelecek turistler için
deniz kum güneşi kullanıyorsunuz ama uzakdoğudan gelecek turist açısından başka bir ürün kullanmak durumundasınız. Dolayısıyla buda pazarlama
stratejinizin üzerine oluşturduğunuz pazarlama stratejinizi farklılaştırmanız
gerekiyor. Bu bize neyi sağlıyor. Bu olabildiğince gerek ürün farklılaştırmasıyla gerek pazarlama stratejindeki farklılıklarla bu sektörün yapısı gereği
var olan kırılganlığı maarifliği olabildiğince zayıflatmayı dış etkenlerden en
az etkilenebilir hale getirmeyi sağlayacak bir takım gelişmeler olarak görüyoruz. Ama bütün bunlara rağmen hala öğlemidir turizm tabii ki bir ülkenin
kalkınması ve stratejisi için sadece bel bağlanacak tek bir sektör olarak görmüyorum doğru olamadığını belirtmek istiyorum. Nitekim bu sadece turizm
açısından da değil esasen başka sektörlerde de tek bir sektöre yoğunlaşmanın bir ülke açısından doğru olmadığını düşünüyorum. Türkiye bu handikabı bankacılık sektöründe de yaşadı diye düşünüyorum. Çanakkale’ye
baktığımızda Çanakkale'nin bu turizmden aldığı payları yine ifade ettiler
benden önceki konuşmacılar. Tabii istatistikler yapısı itibariyle farklı daha
doğrusu yalan kuyruklu yalan ve istatistik diye bir tabir vardır. Rakamlarda
pek birbirini tutmuyor bizdeki rakamlar gibi. Şöyle bir şey yaparsak söz gelimi 2004 yılında Çanakkale’de müzelere gelen yabancı turist sayısı
5000’den daha fazla bunda da en fazla Troya Asos işte ondan sonra Kilit
Bayır ve neredeyse Çanakkale merkezdeki güzel bir arkeoloji müzesinin
toplam ziyaretçi sayısı 2004 yılı itibariyle 8000 civarında. Bu yerli ve yaban189
cı sayısı benim bahsettiğim 60.000’in üzerindeki ziyaretçi sayısı ise sadece
yabancı ziyaretçi sayısını kapsamakta. Buda Türkiye'nin toplam yabancı turist sayısı içerisindeki toplam rakamın yüzde birinden daha düşük bir rakama tekabül etmekte Çanakkale için neden böyle bir Çanakkale için yeterli
bir konaklama tesisi olmadığını düşünüyorum. Bunlar benim kanaatlerim nitekim yatırım belgeli tesis sayısı değişebilir ama bakanlıktaki en son verileri aktarmak istiyorum. 14 tesis 1845 yatak kapasitesi, Çanakkale ilinde işletme belgeli tesisi ise 25 tesis 2875 yatak kapasitesi artı bir şey daha var. Bu
tesislerdeki konaklama sayısı özellikle yabancılar açısından oldukça düşük.
Ortalama konaklama yabancılar için 1 güne 1 geceye de tekabul ediyor.
Yerliler açısından biraz daha yüksek. Yerli ziyaretçiler açısından dolayısıyla
hem tesis sayısının yetersizliği bunlarda büyük ölçüde hepinizin çok iyi bildiği gibi ilin belli bir alanında yoğunlaşmış durumdalar. Asos, Behram Kale
çoğunluk olmak üzere oralarda yoğunlaşmış durumda hem tesis sayısının
ve yatak kapasitesinin yetersizliği hem de gelen turistin konaklama sayısının geceleme sayısının düşüklüğü dolayısıyla siz turiste bir alternatif sunmak zorundasınız. Neyi sunacaksınız burada 2 gece geçiriyorsa turist 2 gecesini dolduracak bir aktivite sunmak zorundasınız. Şehrin gerek alt yapısı
nedeniyle daha doğrusu ilin alt yapısı itibariyle bunun hazır olması gerekir.
Biraz önce başta söylediğimle bağlantı kurarsak eğer Çanakkale için deniz
kum güneş turizminin dışında farklı alternatiflerin geliştirilmesi gerektiği,
düzgün tesisler ve nitelikli turiste hitap edecek özgün tesisler kurulması gerektiğiyle birleştirilmesi gerektiği o zaman turistin burada ki hem tesisteki yatak sayısını arttırmış oluruz hem de 2. olarak konaklama geceleme sayısını da vilayetteki il sınırları içerisinde geceleme sayısını arttırdığımızda ilin
buradan elde edeceği hasılat daha yüksek olacağı tabiidir. Burada da en
başta tabi farklı özgün tesislerle ilgili farklı turizm ürünleriyle ilgi en başta geleni yine Tanrı’nın oldukça cömert davrandığı il coğrafyasında hem kültür
hem deniz hepsini bir arada bulmak mümkün. Doğa turizmi, sağlık turizmi,
kültür turizmi, deniz dalış turizmi yine benim başta gelen sayabileceğim diğerlerinin yanında önde en önde gelenler.
Bugün itibariyle söyleyeyim. İşte birisi İzmir, Aydın, Çeşme o bölgeyi
kapsayan bir alan bir diğeri Uşak, Afyon, Kütahya kısmen Eskişehir'i kapsayan bir alan, bir diğer Bursa, Balıkesir ve kısmen Çanakkale'nin güney kesimlerini içine alabilecek bir alan. Bir diğeri de Yozgat ve çevresinde termal
turizm bizim şu anda üzerinde çalıştığımız ve planlamasını yaptığımız alanlar buralar. Burada çok küçük bir kaynağın termal kaynağın ya da küçük bir
termal tesisin olmaması oranın turist çekebilmek için yeterli kapasiteye çekebildiği anlamına gelmiyor. Yani buradaki bir takım fesilitilerin de tamam olması gerekiyor. Yani hem yatak sayısının fazla olması gerekiyor iyi planlanması tanıtılması ve pazarlanması açısından hem de orada deminden beri
söylemeye çalıştığım o ihtiyaçların tamamına cevap verecek şekilde alt ya190
pısından ulaşım hava alanı bütün bunların tesis edilmiş olması gerekiyor.
Dolayısıyla biraz daha özgün tekrar başa dönüyorum nitelikli turistlere hitap
edecek özgün tesislerin Çanakkale için uygun bir turizm alt sektörü modeli
olacağını düşünüyorum. Burada sayın başkanımın konuşmasında
…………….. yetişmiş bitiş gücü daha doğrusu burjuva kitlesinin olduğundan bahsettiler bu Çanakkale için daha doğrusu bütün Türkiye için en
önemli kaynaklardan birisinin bu olduğunu düşünüyorum. Bu kaynağın iyi
kanalize edildiği takdirde iyi ve bu öncelikler planlanarak düşünüldüğü taktirde iyi sonuçlar alınabileceğini düşünüyorum. Özellikle Çanakkale'nin bir
diğer bizim için tüm ülke için anlamlı bir tarafı Gelibolu yarımadası. Yani ayrıca bir tanıtıma bile gerek kalmaksızın şu haliyle ciddi bir turist alan bölgesi. Yine başa dönersek buraya gelen turistlerin burada daha uzun süre kalmasını ve para harcamasını temin etmeye yönelik birtakım ek önlemler almakta. Öyle sanıyorum ki bu vilayetin bu vilayette ki müteşebbislerin ve tüm
ortak plan otoritelerinin bilmesi gereken çalışmaların başında geliyor. Ben
kültürel alanlarla ilgili yapılan bir takım değişikliklere falan da değinmek isterim ama özellikle bizim bu Gelibolu da yarım adasında yaptığımız birtakım
yatırım ve şu anda ciddi bir şekilde hızlı bir şekilde giden yatırım faaliyetlerimiz var. Onlar sonuçlandığında gelen turist sayısında da konaklama miktarında ciddi bir şekilde artış olacağını düşünüyorum. Yeniden söz geldiğinde veya sorular olduğunda turizm kültür konusundaki planlamalarına da ayrıca girmek üzere fazla da vaktinizi almamak için çünkü. Teşekkür ediyorum. Sağolun beni dinlediğiniz için.
191
PANEL
İKİNCİ TUR
BAŞKAN Y. TEMEL ENDEROĞLU
Biz teşekkür ediyoruz. Evet 1. tur bitti. Şimdi sizlerden soru ve varsa katkılarınızı alacağız. Her arkadaş önce kendisini takdim etsin çünkü kitaba
geçecek. Sırayla söz vereceğim. İsteyenler gezici mikrofonumuz var mı,
yoksa buradan gelip konuşsunlar. Varmış.
ALİ AKKOL
Sayın müsteşar yardımcınızın söylediklerine eklemek veyahut ta kendi
söylemek istediğim bir takım şeyler var.
Çanakkale turizmi için en önemli faktör bir kere Truva. Bu varoluş nedenimiz bu otellerin varoluş nedeni kesinlikle Truva'dır. Truvayla ilgili yıllardır
dile getirdiğimiz bir müze isteğimiz arzumuz var. Maalesef bugüne kadar
hiçbir ciddi girişimde bulunulmadı. İşte müze olacak, olacak, olacak maalesef olmuyor. Çanakkale’de ki turistik tesislerin varoluş nedeni bir kere Truva. Bunu bir kere çok kesin saptamalıyız. Son 2 yıldır Gelibolu Milli Parkına
yapılan yatırımlarını memnuniyetle izliyoruz. Çok da memnunuz ama bu sadece iç turizmi hareketlendiren bir yatırımdır. Tabi ki dış turizme de Anzak
dediğimiz yıllardır geçen nisan ayında özellikle hareketlenen bu turist kitlesine de hitap etmektedir. Ama genellikle bir iç turizmdir ve maalesef biz Çanakkale olarak da bu işten sıkıntı duymaya başladık. Artık sıkıntımız nedir
sadece cumartesi gününe yığılan bu yoğunluk Çanakkale’deki her şeyi felç
etmektedir. Gelenleri de üzgün memnuniyetsiz bir şekilde geri yollama noktasına getirdi bizleri. Çoğunun tesislere bir faydası yok. Günübirlik gidip geliyorlar bu da çok normaldir bizde küçükken annemiz yanımıza bir sepet verirdi. Giderdik, yerdik, çöpümüzü oraya atar geri dönerdik. Şu anda öyle bir
aşamadayız. Bu çok önemli değil ama cumartesi günleri Gören’den gelen
bir okul otobüsü akşam saat 4 olmuştur. Halen daha karşıya ziyarete gidememiştir. Bir kere bunun planlamasını yapmak zorundayız. Bu gelişleri okul
gelişlerini Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okulların Çanakkale'ye gelişlerini bir
rezervasyon sistemine bağlamak gibi bir kaçınılmaz zorunluluğumuz var.
192
Tesis sayıların da doğru şeyler söylediniz tabi ki alt yapı gereklidir bir yerin
gelişmesi için, ama Çanakkale bu anlamda çok yetersizde değil. Asos tamamen kendine has bir bölgedir. Orası genellikle iç turizme yönelik bir bölgedir. İş turizm kapasitesi olan bir bölgedir ama Çanakkale ve civarının
esas var oluş nedeni Truva'dır. Ben bunu arz etmek istedim. Saygılar sunuyorum.
HANİFİ ARAZ
Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi, Turizm ve Dış İlişkiler Komisyonu
Başkanı.
Turizmden başlamışken sayın müsteşar yardımcımızla devam edelim istiyorum ama katılımcılar gerçekten konularında önemli açıklamalarda bulundular. Gerçekten sadece turizm diyebilme şansına ve hakkına sahip değiliz. Çünkü onu mutlaka destekleyen sektörlerin olması lazım ben sayın
müsteşar yardımcımıza hem bir takım açıklayıcı bilgiler vermek hem de birkaç bilgisine danışmak istiyorum. Soru sormak istiyorum.
Şimdi Çanakkale’de bir yanlışlık yapılıyor gibi geliyor bana. Bu istatistik
meselesi çok önemli bir mesele, 60.000 tane yabancıdan bahsettiniz. Müzelerde satılan biletlerden oysa 6.000 küsür tane turistik yatak turistik belgeli yatağı olan bir Çanakkale’de sadece 10 gün yabancıların konakladığını hesaplarsak bu zaten 60.000'i geçiyor. Burada bir çelişki var. Eğer siz
60.000'i doğru telaffuz ettiyseniz. Biz Çanakkale’de biraz daha fazla yabancı konuğun yabancı turistin ziyaret ettiğini ve konakladığını tahmin ediyoruz.
En azından elimizdeki veriler bunu gösteriyor, gözlemlerimiz bunu gösteriyor. Eğer istatistikler doğruysa biz planlarımızı yanlış yaparız. Ama istatistikler yanlışsa planlarımızı gene yanlış yaparız. Bunu aynı şekildeki son yıllardaki yoğun yerli organizasyonlarının yerli turist gruplarının dediğimiz Gelibolu yarımadasında ki tanıtımdan ve yatırımlardan kaynaklanan akımı değişik rakamlar telaffuz edilmeye başlandı. Orada da profesyonel ve bilimsel
bir istatistik yok. 1.5 milyon insan geliyor denilmeye kadar geldi. Şimdi 1.5
milyon insanı biz görmüyoruz, çünkü hafta sonlarında yoğunluk var. Eğer bu
bilimsel istatistikleri yapamazsak biz önümüzde düzgün planlamalar yapamayız diye düşünüyorum. Şimdi bir de Çanakkale'yi son zamanlarda yanlış
tanıtıyoruz. Sinerji yapamıyoruz gibi bir his var içimizde. Gelibolu yarımadasının yatırım yapılmasını en çok Çanakkale’de yaşayan biz turizmciler istiyoruz ve çok da memnuniyet duyuyoruz. Bu işin bir takım eksiklikleri var.
Örneğin şehitlik yapılıyor şehitliğe bir çeşme yapılıyor ama su kanalı götürülmüyor, su yok, elektrik yok. Buna benzer bazı eksiklikler var ama biz onlara alışmış bir toplumun bireyleriyiz. O sonradan düzenlenir, düzelir diye
umut ediyoruz, ama Gelibolu yarımadasını sadece Çanakkale’yi tanıtırken
tanıtmak Çanakkale’ye çok ciddi bir kötülük yapılıyor hissi var. Demin Ali ar193
kadaşımız bahsetti eğer Gelibolu yarımadasını tanıtmadan tanıtırken Truva'yı Asos'u, Kaz Dağlarını, adaları tanıtamazsanız Çanakkale’de insanları
konaklatamazsınız. İşte bu göçebe mantığıyla çocuklarımıza öğretiyoruz.
Gelibolu yarımadasını ne derece öğretiyoruz o da tartışılır. Çanakkale’de ki
iç meselemiz ama Gelibolu yarımadasına geliyor çocuk o yorgunlukla geceleyin arabayla gelmiş sabahleyin oraya varmış hiçbir şekilde bir algılama
yaşı gereği hiçbir şekilde bir algılama mantığı oluşmadan aynı yorgunlukla
patır patır dolaşarak feribot kuyrukların da bekleyerek eve gidiyor. Çanakkale ekonomisine hiçbir pozitif katkı bence yapmıyor. Çevre kirliliğine neden
oluyor. Ciddi anlamda Çanakkale’den kötü anılarla bu takım toplantılar da
biz bunu dile getiriyoruz. Bunu mutlaka Ali beyin dediği gibi rezervasyon sistemiyle oluşmalı ama Meclisten haziran ayı içerisinde hızlı bir şekilde bir yasa geçti. Bildiğim kadarıyla Turizm ve Kültür Bakanlığı’da bu yasaya son derece karşı fikirler konmasına karşın bu alan kılavuzluğu Gelibolu yarımadasından alan kılavuzluğu diye bir yasa geçti. Hala ne olduğu belli değil şu anda bu insanlar sadece Gelibolu yarımadasını tanıtacaklar. Oysa biz Ticaret
Sanayi Odası heyetiyle Ankara’ya sayın Turizm Bakanımızı ziyarete gittiğimiz zaman da Çanakkale’nin ihtiyacının gerçek anlamda bir bölgesel, sadece Çanakkale iline özgü profesyonel turist rehberiyle çözülebileceğini bu bilimsel tanıtımın yapılmadan Çanakkale’ye turizm gelirinin çok fazla gelemeyeceğini, Çanakkale’de konaklamaların uzun süreye yayılamayacağını anlatmıştık. Acaba Turizm Bakanlığının bu anlamda Çanakkale’yi tanıtmak ve
gene profesyonel rehberlik almak anlamında bir katkısı olacak mı böyle bir
düşünceleri böyle bir planları var mıdır? Bir de istatistiksel, bilimsel istatistik konusunda Turizm Bakanlığı gerçek anlamda bir destek verebilir mi planlamalarımız için? Çok teşekkür ediyorum. Çok özür diliyorum.
İLHAMİ TEZCAN
Önce gerçekten dolu dolu konularında hakim panelistlerimizden güzel
bilgiler aldık onun için hepinize teşekkür ediyorum.
Şimdi ben önce sayın müsteşar yardımcımız Mustafa Erten beye bilgi
vermesi için bir konuyu arz edeceğim. Şimdi peynircilik Çanakkale'mizde
gelişmiştir. Ezine Peynirine biz tescil almak için hem Ticaret Sanayi Odası
olarak hem borsa olarak hem Peynirciler Derneğiyle ortak çalışıyoruz. Peynirciler Derneğinin bu çalışmasını destekliyoruz. Fakat burada kendilerine
bir konu hatırlatmamız gerekiyor. Bunların arıtma tesisleri birçoğunda yok.
Bunlar yarın öbür gün bir sanayiden geldiğimiz için çok kötü süprizle karşılaşacaklar. Bunun için kendilerinin hazırlık yapmaları lazım ve biz Ticaret
Sanayi Odası olarak kendilerine Çevre mühendisi yardım yaparak destekliyoruz. Bu konuda sizlerinde önerileri ışık tutacaktır.
Bir başka sorum sayın Doç. Dr. Sefer Beye tabi 96-2003'e doğru kötü
194
gelişmiş gibi gözüküyoruz. Bu eğer böyleyse o zaman Çanakkale’ye yatırımların yeteri kadar gelmediği gözükür ama biz sadece şunu da biliyoruz.
Bazı şirketler ki Kale Grubu başında bu devrede de çok büyük gelişme göstermiştir.
Bir başka konu onun için bunu ters anlamamak istedim ama sizin bilgilerinize göre böyle anlamak zorundayım. Bir başka konu var biz gerçekten
komşu vilayet olduğumuz için Avrupa Birliği Kamu Hukuku Merkeziyle iş birliğine girdik ama onlar biliyorsunuz yapılan bu çalışmalar da birçok şeyi
kendilerine alıyorlar bu projelerin sonundaki bedelleri buna rağmen biz bunu öğrenmek için onlarla bir işe başlamak gerektiğini inanıyoruz. İşte şimdide Midilli Ticaret ve Sanayi Odasıyla beraber çalışmalarımız devam etmekte. Burada onlarla da çalışıyoruz. Bu arada sayın Organize Sanayi Bölgesi
Genel Müdürüm de burada, ben bütün arkadaşların huzurunda kendilerine
teşekkür etmek istiyorum. Çünkü biz gerçekten Çanakkale’de Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası olarak da desteklemediğimiz yeteri kadar Organize
sanayi bölgesi hiç bize yakışmayacak ilimize yakışmayacak durumda ama
alt yapısı kısa sürede bitecek bizim eksiklerimizde sizlerde bize yol gösterip biraz önce konuştuklarımız konuları söylerseniz. Biz her şeyi yapacağız.
Çünkü gelecek yıl artık biz burada alt yapıyı bitirmeliyiz ve burada en az
%30 işletmeye geçilecek şekilde buradaki yatırımcıları teşvik etmemiz lazım. Bunun için gerçekten biz gerideyiz. Sayın valimde bizi destekliyor. Bunun için sizin bize uyarılarınız bize ışık tutacaktır. Sayın Zeynel Koç beye
Müsteşar yardımcımıza bakın turizme biz gerçekten önem veriyoruz. Biraz
önce Ali bey aynı zaman da Turizmciler Derneği başkanımızdır. Ben güzel
bir örneği gördüm gibi geliyor. Bu da 3 gün önce yolda gelirken birçok otobüsün 18 Mart gezileriyle ilgili çeşitli illerden gelmeye başladığını gördüm.
İnşallah Milli Eğitim Bakanlığı bu organizasyonu başlatmıştır. Çünkü sayın
Bakanımız bu konuda bize daha önce söz vermişti. Bu konu gerçekten
önemli yoksa kendileri çözemeden gidiyorlar. Ben bir ilave isteğimizi söyleyeyim. Sayın Kültür İl Müdürümüzde burada merkezde bizim bir danışma
büromuz vardı. Bu danışma büromuz Cumartesi, Pazar ve hafta sonu tatili
dışındaki diğer tatil günlerinde kapalıydı. Bu turizmde gelişecek ilimizde akşam 17 de burası kapalıydı. Biz Ticaret ve Sanayi Odası olarak biraz önce
konuşan sayın Araz'ın komisyon başkanımızın da destekleriyle burasını
restore ettik. Buraya stajer öğrenciler koyduk ama bu yeterli de değil. Burasının turizmden gelişmesi biz destek olalım ama biraz daha kadro bakımından yabancı dil bilen arkadaşlarla takviye edilmesini arzu ediyoruz. Uzattım
ama önemli konu olduğu için tekrar söylüyorum. Sabahleyin konuşmamda
belirtmiştim siz olmadığınız için tekrar hatırlatıyorum. Bizim Türkiye sevdalısı rahmetli diyeceğim Osman bey aramızdan ayrıldı. Kitaplarını da Troya
Vakfına bağışladı ama onu getirecek burada koyacak yerimiz yok. Sayın
belediye başkanımız il belediye başkanımız bize yer bulacak bu konu da
195
çalışmalarını yapıyorlar ve vakfa bunu kiralayacak ama vakfa kiralaması
için de sayın Başaran Ulusoy'a gittik. Komisyon başkanımızla konuştuk restorasyon çalışması bu işin toplam maliyeti 500 milyarı eski TL. veya 500 bin
YTL’yi geçecek bunu yapacağız. Yalnız biz bunu yaparken gerçekten de sayın bakanımızın belirttiği Troya müzesinin de olması için bize düşecek göreve hazırız. Ama bu konunun olması için mutlaka destek bekliyoruz ve gene turizm için sizlerle beraber el birliğiyle burada arama konferansı yapmaya hazırlamaya hazırız. Bu konunun Türkiye’ye olduğu kadar Çanakkale'mize de katkı sağlayacağına inanıyoruz. Teşekkür ederim.
KAYA ÖZER
Çanakkale Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı.
Bende Türkiye’de ki özelleştirmeleri yakından takip ediyorum. Çanakkale’miz de Kumkale’de Tigem’izin bir arazisi var. Sorumu da Mustafa beye
yöneltmek istiyorum. Bununla ilgili Tigem şu an klasik yöntemlerle kiralama
sistemiyle normal işlerine devam ediyor. Daha sağlıklı bir şekilde özelleştirilmesine gidilmesinde fayda görüyoruz. Bununla ilgili zaman zaman internetten takip ediyoruz. Özelleşiyor diye web sayfalarında yayınlanıyor. Zaman zaman kaldırılıyor. Tabi ki her geçen gün bizim tarımla ilgili olan hanemize eksi yazıyor gecikmesi işimizin. Bununla ilgili bizlerden yatırımcı konusunda destek istenirse buranın özelleştirilmesi hızlandırılması için ilerde imkanlarımızı kullanmaya hazırız. Bunu iletmek istedim. Eğer bilgisi de varsa
seviniriz.
196
PANEL
ÜÇÜNCÜ TUR
ZEYNEL KOÇ
Teşekkür ediyorum. Eksik kalırsa lütfen hatırlatın.
Birincisi şu istatistik konusuna bir açıklama getireyim. İstatistik yok değil
elimizde var. Yanlışta değil eğer kaydederseniz tam rakamları da verebilirim. Fakat istatistiğin şöyle bir tarafı var. 1.'si müzeyi ziyaret eden yabancı
sayısı, 2.'si konaklayan yabancı sayısı, 3.'sü vilayete eğer bir hudut kapısı
varsa oradan giriş yapan yabancı sayısı. Şimdi bunun hepsinin şeyleri farklı olacaktır. Özellikle Antalya açısından Antalya'ya gelen yabancıların müzeyi ziyaret etme oranı %25, oysa Çanakkale için bunu böyle düşünemeyiz.
Çanakkale için bu oran daha yüksektir. Dolayısıyla 2004 yılı için müzeleri ziyaret eden yabancı sayısı 66.263’tür. 2004 yılında Çanakkale’de ki tesislere
geliş sayısı hatta bu milliyetleri itibariyle de bellidir. Söz gelimi 29.000 tanesi Almanmış, bunun 109.395 yabancı. 167.521 yerli toplam 276.916. Eğer
bunun dışında bir rakam ise bu kayıtlara geçmeyen bir rakam demektir. Diğer taraftan Çanakkale’de hudut kapısından sadece deniz yoluyla giriş yapılabilmektedir. Deniz yolundan giriş yapan 2004 yılındaki yabansı sayısı
2822'dir. Sanırım bu Çanakkale’ye gelen yabancı turistlerle ilgili bir bilgiyi
veriyor. Yani gelen turistlerin %60'dan daha fazlası 70’e yakını müzeleri ziyaret ediyor. 100.000 küsür civarında yabancı turist geliyor bu rakamlara
göre ve %60’dan daha fazlası da müzeleri ziyaret ediyor. Tabi ki, yani mutlak surette bu istatistiksel yönetimsel anlamda karar almanız için mutlak surette elinizin altında olması gereken istatistikler. Burada da en fazla ziyaret
edilen müzede hiç şüphe yok ki Truva müzesi 50.000 ziyaretçiden daha fazla bir ziyaretçi alıyor Truva müzesi yabancı ziyaretçiden bahsediyorum.
Şimdi Truva müzesine gelince mevcut ören yerinde bir kazı çalışması halen
devam ediyor. Çevre düzenlemesi projesini bizzat TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy’da üstlenmeye hazır olduğunu defalarca belirtti. Buna ilişkin projelerde hazırlandı. Artı bir müze projesi yine üniversitenin de talepte olduğu
bir proje vardı veya bir proje geliştirilmesi ben ondan önce bir şey söyleyeyim. Bu tür ören yerlerinin yakınlarına yapılan müzenin çok da başarılı ör197
nekler olduğunu söylemek mümkün değil. Yani bunun en iyi örneklerinden
bir birisi Efes'tir, ören yerini ziyaret eden yabancılar ancak üçte biri veya işte hadi yarıya yakını diyelim ki müzeyi ziyaret etmektedir müzeyi ören yerini ziyaret edenler. Müzenin epeyce bir geride kurulması gerekiyor. Bu arkeolojik sit dolayısıyla şu anda bir çalışma yürütülüyor. Çalışma yürütülmüyor
değil, biliyorum orada ki durumu burada gelen ziyaretçilerin dolaysıyla ilk
önce bir müzeye uğrayıp otobüslerden inip daha sonra otobüslere binip
ören yerine ulaşıp oradan hem 2 defa indir bindir. Rehberlerin hem de turistlerin özellikle yaşlı turistlerin kültür ziyaretinde bulunan kişilerin gerek
yaşlı turist olduğu düşünülürse çok fazla tercih etmedikleri bir metot bunlar
ben sadece durumu söylüyorum. Ha buna rağmen bir Truva müzesi yapılmalı mı şüphesiz yapılmalı ve buna ilişkin dediğim gibi çalışmalar devam
ediyor. Ama epeyce dışarısına çekilmek durumunda kalındı yani bu yeriyle
ilgili kazı başkanlarıyla görüşmeler vardı. Üniversiteyle görüşmeler vardı
mekanla ilgili görüşmeler vardı. Truva’ya girmeden önce bir Truva müzesi
yapılması yönündeki çalışmalar devam ediyor. Bunu belirtmek durumundayım. Fakat bir konuşma esnasında da söylediğim gibi yani burada bir arkeoloji müzesi var. Sanıyorum ki buradan da Truva ören yerinin uzaklığı çok
fazla değil. 30 km. falan civarında yanılıyor muyum öyle civarında olması lazım ve buradaki arkeoloji müzesinin ziyaretçi sayısı belirttiğim gibi toplam
ziyaretçi sayısı yani yerli-yabancı değil 8278. bunun 1748’i yabancıya ben
müzeyi de gezdim çok ciddi özellikle Truva'dan da çıkarılmış eserlerin sergilendiği bir müze konumunda. Bahçesi içerisinde şimdi ciddi bir şekilde ihale yapıp eksiklerini de tamamladık. Öyle sanıyorum ki çalışmalar da bitmek
üzeredir. Sizin elinizde herkes bir mit oluşturmak durumunda oysa Çanakkale'nin elinde ben bunu söylemek istedim. Hazır pazarlayacağınız bir değer zaten var. İşte Truva bunlardan bir tanesi, yerli turistler için özellikle Gelibolu, Behram Kale, Asos birçok yer var. Aslında bunlar tek tek saymıyorum. Bozcaada Dalış Parkurları açısından Gökçeada bunlar sizin pazarlamaya hazır değerleriniz. Birçoğu da dünyada tanınan değerler. Ben buradan hareketle buradaki gelen turist sayısını hem arttırmak kaliteli turisti buraya çekmek hem de buradaki konaklama sayısını arttırmaktan bahsediyorum. Bunun içinde diğer başkanında belirttiği özellikle Kaz Dağları ve özgün
nitelikteki birtakım tesisler bakın buradan kastımız Belek kıyısına yapılmış
kum deniz, kum güneş konsepti içinde yapılmış otelin gelip aynısını buraya
kurarsanız burada sonuç alamazsınız ben bunu söylemek istiyorum. Ya burada daha özgün mesela insanları bir gün dağa mı götüreceksiniz tracking
mi yaptıracaksınız. Orada Kaz Dağlarında köy havası mı yaşatacaksınız
yani alternatif bir şeyler bulunması için geliştirmek durumundasınız. Bu aynı zamanda varlıklı turiste de hitap edebilecek konsept olacaktır. Yaklaşım
olacaktır. Bunu tesis etmek durumundayız, özellikle Çanakkale açısından.
Diğer bir tanıtım konusu özellikle Türkiye'nin yurt dışı tanıtımlarında bölge198
sel tanıtımdan ziyade tüm bir ülke tanıtımına yönelik bir politikası var. Bakanlığın yani son zamanlarda belki tedricek bunlardan da vazgeçilecek. Dolayısıyla biz bakanlık olarak olan tanıtımlar da bir bölge tanıtımı yapılmıyor.
Tüm ülkenin tanıtımı yapılıyor dolaysı ile Çanakkale'nin tanıtımını şöyle yapalım ya da Antalya'nın tanıtımını böyle yapalım Nemrutun tanıtımını böyle
yapalım gibi bir yaklaşım içerisinde değiliz. Ama sizde biliyorsunuz ki daha
doğrusu sektör çok iyi biliyor ki işte yurt dışı fuarlara bakanlık öncelik ediyor. Katılıyor bu birçok gelişmiş ülke açısından terkedilmiş bir model olmasına rağmen çok fazla teşvik veremediğimiz için bu anlamda sektöre hiç değilse böyle bir şey yapıp orada geniş alanlar tutup kiralayıp buraya da bölgeler itibariyle de davet ediyoruz. Yani bunu yapması gereken yapacak
olanlar da biraz sizlersiniz. Yani Çanakkaleli turizmciler, işletmeciler, sanayiciler, girişimciler, sanayiciler demiyelim ki onlar olması gerekir diye düşünüyorum.
Alan kılavuzluğu konusuna gelince bizim yani sonuçta böyle bir şey çıktı. Kanun çıktı itiraz ettiğimiz bir noktamıydı itiraz ettiğimiz bir noktaydı. Orman Bakanlığınla bunun epey cedelleşmesini yaptık mı yaptık. Yani bir dablikasyon olayı oldu. Kanunen rehberlik yetkisinin Turizm Kültür Bakanlığına
verildiğini, dolayısıyla sizin istediğiniz tür ve nitelikte ki rehberi yetiştirmek
üzere kursları bizim açmamız bakanlık olarak faydalı olacağını o bölgeye
düzgün turist rehberlerin yetiştirmek konusundaki kursları açacağımızı,
bunları defaatle konuştuk. Ama Orman Bakanlığı o konu da dolayısıyla
Çevre ve Orman Bakanlığı bakanlık açısından birtakım gerekçeler ileri sürerek bunu alan klavuzluğu sisteminin getirilmesinin faydalı olacağını düşündüler ve siyasal iradede buna katıldı. O kanunda geçti. Dolayısıyla bir
alan klavuzluğu kanunu geçmiş durumda şu anda dolayısıyla Çevre ve Orman Bakanlığının yetkisinde olan bir alan klavuzluk sisteminin orada kurulması gerekiyor. Tamamen katılıyorum özellikle sivil turistler açısından bu
çok zor uygulaması olmakla birlikte okul seyahatlerinde mutlak suretle planlamanın yapılması lazım. Biz bunu yazın ki toplantımız da konuştuk. Şimdi
de konuşuyoruz. Bunu Milli Eğitim Bakanlığıyla da görüşürüz, görüşüyoruz
da bu özellikle okul seyahatleri açısından diğerleri için bu daha zor tabi bunu uygulayabilmek. Okul seyahatleri için bunu uygulamak mümkün ve uygulanabilir. Yine düşünüyorum Milli Eğitim Bakanlığı bu konu da tekrar bir
görüşüp onların da belli bir plan program dahilinde daha önceden rezervasyon yaptırmak suretiyle gezmelerine yönelik önlemler alınabilir. Benim alabildiğim notlar arasında bunlar var. Her bir turizm ofisi, gelirken yine girdim
turizm ofisine yani biraz baştan beri de bunu söylemeye çalışıyorum. Esasen turizm ofisi falan anlayışında biraz da zaman terk etmemiz lazım bu
şeyde fakat gereken il müdürümüzde gösterdi içine girdik oturduk Ticaret
Odasının yaptırdığını ifade ettiler. Gönüllü kızlarımızla da konuştuk orada
yabancı dil bölümünde okuyan şimdi şehri ve insanları sosyal dokuyu bu tu199
rizme göre hazırlamamanız lazım. Benzer bir şekilde en baştan beri söylemek istediğim eğer bir restorasyon olmak istiyorsa Çanakkale bunlara
önem vermesi lazım. Bunun geliştirebilmesi lazım. Yani turisti burada konaklatabilecek aktiviteleri buraya koyabilmesi lazım. Koymuş bir gün akşam
diyor ki Türk gecesi diyor, söz gelimi bir gün akşamını garanti ediyor sabah
balon gezisi diyor balon gezisine çıkartıyor dolayısıyla bizim çok şikayet konusu olan Ürgüp göremedi ki konaklama sayımız bu yıl 2.5 günü geçti yani
2.5 günün daha da üzerine çıktı. Benzer bir şekilde turistleri burada tutacak
birşeylerin olması lazım işte bu Kaz dağları olabilir dalış parkurları olabilir.
Biraz önce bahsettiğim tracking olabilir. Yani alternatif modeller geliştirip
sosyal yapıyı da buna hazırlamak lazım. Hazırladığımız takdirde de zaten
turizm ofislerine de fazla ihtiyaç kalmayacak diye düşünüyorum. Ama yine
de dikkate alınabilecek bir not olarak notlarıma aldım ben bunu. Teşekkür
ediyorum.
BAŞKAN Y. TEMEL ENDEROĞLU
Biz teşekkür ediyoruz.
MUSTAFA ERTEN
Bizim sektörümüzle ilgili olmak üzere aslında 2 tane katkı geldi. Bir tanesi Ezine peynirinin isim hakkı ve arıtma tesisinin oluşturulması. Bizim
özellikle süt mamülleri konusunda en büyük dar boğazımız esas itibariyle
büyük oranda oluşan ve haksız rekabete de sebep olan kayıtsız ekonomi
burada da onu görebiliyoruz. Tarım il müdürlüğünden almış olduğum bilgilere göre yine burada büyük oranda gıda siciline kayıt olmamış üretimlerinde olduğunu görebiliyoruz ama biz mümkün olduğunca daha düzgün bir şekilde üretimin gerçekleşmesini temin edecek şeyi yapıyoruz. Baskınları yapıyoruz. Yalnız şu sektörün içinde bulunduğu içinden geçtiği bir sıkıntılı süreçte vardır. Özellikle Türkiye geneline baktığınız zaman süt sektöründe
4000'e yakın işletmenin ancak 700 tanesinin faaliyette olduğunu görebiliyoruz. Bu bağlamda olmak üzerede tarıma dayalı sanayinin özellikle küçük ölçekli orta ölçekli işletmelerin selektif kredilerle işletme sermayesi bazında
yatırım bazında desteklenmesinin gerekli olduğunu bu vesileyle de ifade etmek istedim. Bu noktada da biz ilgili bankayla Ziraat Bankasıyla selektif bir
krediler konusunda işletme kredileri konusunda çalışma yapıyoruz. Süt sektörünün geleceği açısından da çok önemlidir. 2. konu ise özelleştirme Tigem
Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğümüz geçen sene yanlış hatırlamıyorsam
12 tanesini özelleştirdik. Onlar devam ediyor. Çok ciddi manada yatırımlar
yaptı özel sektör Çanakkale bu özelleştirilecek işletmelerimizden bir tanesi
ancak 25 Mayıs sonrasındaki bir çalışma var. Başbakanlıkla özelleştirme
idaresiyle beraber yürüttüğümüz bir çalışma var. Bundan dolayı biraz gecikiyor. Gecikecek çünkü dün sayın genel müdür bana bu konuda bir görüş200
mek yapmak gereği olduğunu söyledi. Ama bu süreci hızla devam ettireceğiz başbakanlığa da böyle bir taahhüdümüz vardır. Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Y. TEMEL ENDEROĞLU
Biz teşekkür ediyoruz.
RAMAZAN YILDIRIM
İlhan beyden gelen soruya ya da katkısına benim de ilave edeceğim birkaç cümlem olacak. Burada Çanakkale Merkez Organize Sanayi Bölgesinin
bu sene içerisinde bitirilmesi yönünde katkı olarak biz bu sene Sanayi ve Ticaret Bakanlığı olarak Çanakkale Merkez Organize Sanayi Bölgesini bitirilecek projeler arasında almıştık zaten. Ancak bölge müdürünün zannedersem Bölge Müdürlüğü kadrosu boş. Bu konuda biz zaman zaman bakanlık
olarak tüzel kişiliği müteşebbis heyeti sayın vali başkanı olduğu tüzel kişiliği zaman zaman yazılı zaman zaman da sözlü olarak da uyardık. Bölge Müdürlüğünün atanması hatta kontrol teşkilatının biraz daha güçlendirerek bu
sene Merkez Organize Sanayi Bölgesinin alt yapı inşaatlarını bitirmeyi arzuluyoruz. Bunun bitmesi içinde yeterli ödenekte tahsis etmiş bulunuyoruz.
Bu sene bitmesi için tahsis ettiğimiz 1 trilyon 800 milyardan zannedersem
şu anki önümdeki rakamlara göre 400 milyar gibi bir rakam harcanmış. Yaklaşık 1 trilyon 400 milyar daha kullanabileceği bir ödenek var. Eğer bölge
olarak biraz daha kendileri bu işe efor sarfederlerse bu sene inşallah bitirmeyi düşünüyoruz. Yani bu konuda acilen Bölge Müdürü ve Kontrol Teşkilatının güçlendirilmesi gerekiyor. Bunun dışında başka soru yok herhalde.
Teşekkür ediyorum.
SEFER ŞENER
Öncelikle sayın Tezcan’a bu kadar dikkatli dinlediği için teşekkür ediyorum. Çok ince bir konuya temas etti. Sayın müsteşarımız istatistiği tanımlarken yalan kuyruklu yalan ve istatistik olarak dedi. Ama ne yapalım elimizde
de başka veriler yok. Devletin resmi rakamları bunlar her zaman doğruyu
görmek mümkün olmayada biliyor bu rakamlarla ama devlet hedeflerini buna göre belirliyor. Projelerini buna göre yapıyor. Dolayısıyla bizde bu rakamları gerçek olarak kabul ediyoruz.
Çanakkale'nin sosyo ekonomik sıralaması 96’da evet 20. sıradaydı.
2003'te 24. sıraya düştü ama bu temelde Türkiye ekonomisinin Çanakkale’den çok daha hızlı gitti işareti. Yani o dönemlerde 20 milyar $’a yakın olan
ihracatımız bugün 67 milyar $ dolayısıyla buradan bizim anlamamız gereken Çanakkale geriye gitmiyor da Türkiye ekonomisine fazla ayak uyduramıyor şeklinde düşünmemiz gerekiyor. 2. Çan'la ilgili bir şey söylediniz. Çan
evet 96 yılında 125. sırada gözüküyor. Sayın Gula da burada sayın Gula'nın
gelmesiyle herhalde 4.sıra birden ilerlemiş 121. sıraya yükselmiş. diğer bir
201
sorunuza gelince Avrupa Birliği bölge yasası iş birliği programı evet şu an
uygulanıyor ve bildiğim kadarıyla ortak programlama belgesi de Avrupa Birliği komisyonu tarafından onaylandı. Onun için muhtemelen Midilli adasından gelen konuklarımız var. Bu proje de 2006’ya kadar uygulanacak. Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Y. TEMEL ENDEROĞLU
Teşekkür. Tamer bey sizin var mı? Remzi bey. Sizde de yok.
Birincisi ben öncelikle değerli katılımcılara sabırları için teşekkür
ediyorum. Bu kadar beklediler. İkincisi sayın panelistlere katkılarından ve
değerli fikirlerinden ötürü şahsım ve İ.A.V. adına şükranlarımı sunuyorum ve
iyi akşamlar diliyorum.
202

Benzer belgeler