- 5 - DGS – 2010 – (1) DGS Kitap Sayfa 210. 3. Soru

Transkript

- 5 - DGS – 2010 – (1) DGS Kitap Sayfa 210. 3. Soru
DGS Kitap Sayfa 210. 3. Soru
DGS – 2010 – (1)
1.
3.
0,2’nin 5 katı olan sayı 0,01’in kaç katıdır?
A) 100
B) 10
D) 0,1
C) 1
Hangi sayının
sayının
E) 0,01
1
’ine eşittir?
5
A) 40
B) 30
D) 45
-5-
1
’si, 3 basamaklı en küçük doğal
2
C) 80
E) 35
Yaprak Test 10 – 3. Soru
DGS – 2010 – (2)
2.
1
2 - 0,5
1
7
3.
A) 
İşleminin sonucu kaçtır?
A) 0,2
B) 0,5
D) 2
1  0,8
işleminin sonucu kaçtır?
1
1
0,2
C) 1
9
20
B) 
D)
E) 3
-6-
1
5
1
5
C) 1
E)
2
5
DGS – 2010 – (3)
3.
Deneme-8 – 22. Soru
20  45
22.
5
işleminin sonucu kaçtır?
A) 5
20
İşleminin sonucu kaçtır?
B) 10
D) 2 5
15 ⋅ 12
C)
A) 1
5
B) 2
D) 4
E) 3 5
-7-
C) 3
E) 5
DGS Kitap Sayfa 196. 1. Soru
DGS – 2010 – (4)
4.
3
’inin yarısına 18 eklendiğinde 72 sayısı
5
Bir sayının
1.
elde ediliyor.
A) 60
Bu sayı kaçtır?
A) 120
B) 70
D) 84
B) 134
D) 178
2
’inin 12 eksiği 20 olan sayı kaçtır?
5
C) 145
E) 180
-8-
C) 80
E) 96
DGS Kitap Sayfa 114. 16. Soru
DGS – 2010 – (5)
5.
16
 2x  36
21 x
16.
A) 12
olduğuna göre, x kaçtır?
A) 1
B) 16
D) 24
B) 2
D) 4
6 x +1 + 12 ⋅ 6x = a ⋅ 6 x ise, a kaçtır?
C) 3
E) 5
-9-
C) 18
E) 30
DGS Kitap Sayfa 52. 14. Soru
DGS – 2010 – (6)
6.
Dört basamaklı 5ABC sayısı 9 ile bölündüğünde 1, 10 ile
bölündüğünde 3 kalanını vermektedir.
14.
Buna göre A  B toplamı en az kaçtır?
A) 5
B) 4
D) 2
Beş basamaklı 342AB sayısının 10’a bölümünden elde
edilen kalan 5 ve 3’e bölümünden elde edilen kalan 1 olduğuna göre, A + B toplamı en çok kaç olabilir?
A) 6
C) 3
B) 9
D) 15
E) 1
- 10 -
C) 13
E) 18
Deneme-9 – 45. ve 46 Soru
DGS – 2010 – (7)
7.
p bir asal sayı iken 2p  1 sayısı da asal ise p’ye Sophie
Germen asal sayısı denir.
k bir doğal sayı olmak üzere,
Buna göre, aşağıdakilerden hangisi Sophie Germen
asal sayısı değildir?
A) 3
B) 5
D) 11
(2k )
2 + 1 biçiminde yazılabilen asal sayılara fermat asal
sayısı denir.
C) 7
( 2k)
(22 )
Örnek: k = 2 için 2 + 1 = 2 = 24 + 1 = 17
asal sayısıdır.
E) 23
45.
Buna göre, en küçük fermat asal sayısı aşağıdakilerden hangisidir?
A) 3
B) 5
D) 11
46.
C) 7
E) 17
Buna göre, 4 ile 60 arasında kaç tane fermat asal sayı
vardır?
A) 1
B) 2
D) 4
- 11 -
fermat
C) 3
E) 5
Yaprak Test 4 – 1. Soru
DGS – 2010 – (8)
8.
İki basamaklı bir sayının rakamlarının toplamı 11’dir.
1.
Rakamların yerleri değiştirildiğinde elde edilen sayı
ilk sayıdan 9 eksik olduğuna göre, ilk sayı kaçtır?
A) 29
B) 38
D) 56
C) 47
İki basamaklı bir sayının rakamlarının yerleri değiştirilip
elde edilen sayı ile ilk sayı toplanıyor.
Toplam 187 ise ilk sayının rakamları toplamı kaçtır?
A) 8
E) 65
B) 12
D) 15
- 12 -
C) 14
E) 17
Yaprak Test 2 – 18. Soru
DGS – 2010 – (11)
11.
18.
a, b, c birbirinden farklı pozitif tam sayılar ve
a < 2b
a, b, c doğal sayılar.
c < b < a ve a +
b < 5c
olduğuna göre, a  b  c toplamının en küçük değeri
kaçtır?
A) 6
B) 7
D) 9
C) 8
a + b + c toplamı en çok kaç olur?
A) 33
B) 36
D) 60
E) 10
- 13 -
b
= 32 olmak üzere;
c
C) 45
E) 72
Deneme-8 – 8. Soru
DGS – 2010 – (12)
12.
8.
y<x<z
x>0
x + 2a
y + 3a
=
= z+a
2
3
x = a +b
y = b+c
z = a+c
olduğuna göre, aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
Yukarıdaki verilere göre, aşağıdaki sıralamalardan
hangisi doğrudur?
A) x < y < z
B) z < x < y
C) z < y < x
D) y < x < z
A) a  b  c
B) a  c  b
D) b  c  a
C) b  a  c
E) y < z < x
E) c  a  b
- 14 -
DGS Kitap Sayfa 153. 1. Soru
DGS – 2010 – (15)
15.
1.
xy4
x = 3001
y = 2996
xy 3
olduğuna göre, (x + y)2 – 4xy ifadesinin değeri kaçtır?
olduğuna göre, x  y  4x  4y
kaçtır?
2
A) 22
D) 28
2
ifadesinin değeri
B) 24
C) 26
A) 7621
B) 3022
D) 100
E) 30
- 15 -
C) 1000
E) 25
DGS Kitap Sayfa 106. 19. Soru
DGS – 2010 – (16)
16.
2  x 2  x  6 eşitsizliğinin çözüm kümesi aşağıdakilerden hangisidir?
A)  2,  1   2, 3 
B) 1, 2    2, 3 
C)  ,  2    1, 2 
D)  1, 2    2, 3 
19.
(1 – x) · (x – 2)  0
eşitsizliğini sağlayan kaç tane x tamsayısı vardır?
A) 0
B) 1
D) 3
E)  1, 3    3,   
- 16 -
C) 2
E) 4
DGS Kitap Sayfa 173. 4. Soru
DGS – 2010 – (17)
17.
a, b, c birbirinden farklı pozitif tam sayılar ve
4.
ab
3
b
bc
4
c
a, b, c doğal sayılardır.
a+b
b+c
= 2,5 ,
= 2,4 olduğuna göre, a + c toplamıa
b
nın alabileceği en küçük değer kaçtır?
olduğuna göre, a  b  c toplamının en küçük değeri
kaçtır?
A) 8
B) 9
D) 11
C) 10
E) 12
- 17 -
A) 31
B) 29
D) 21
C) 27
E) 18
DGS Kitap Sayfa 26. 19. Soru
DGS – 2010 – (18)
18.
x  3y  15
19.
denklemini sağlayan kaç tane  x, y  doğal sayı ikilisi
vardır?
A) 3
B) 4
D) 6
a ve b pozitif tam sayılar olmak üzere
3a + 5b = 99 eşitliğini sağlayan kaç farklı (a,b) ikilisi
vardır?
A) 4
C) 5
B) 5
D) 8
E) 7
- 18 -
C) 6
E) 10
Deneme-4 – 30. Soru
DGS – 2010 – (21)
21.
Aşağıdaki eşitsizliklerden hangisi bir fazlasının 2 katı
en ç ok 10 olan sayıların çözüm kümesini ifade eder?
A)
x 1
 10
2
30.
B) 2x  1  10
C) 2  x  1  10
D)
6 katının 24 eksiği negatif olan kaç tane pozitif tam
sayı vardır?
A) 2
B) 3
D) 5
x 1
 10
2
E) 2  x  1  10
- 19 -
C) 4
E) 6
DGS Kitap Sayfa 490. 8. – 10. Soru
DGS – 2010 – (22. – 24.)
0, 2, 4, 5 rakamları istenildiği kadar kullanılarak oluşturulabilecek üç basamaklı sayıların tümü farklı kağıtlara yazılarak bir torbaya atılıyor.
22.
B) 28
D) 48
C) 36
B) 10
D) 16
D) 10
9.
C) 12
E) 150
B) 532
D) 512
10.
- 20 -
E) 514
B) 54
D) 57
E) 12
C) 523
Bu sıralamada 354 sayısı baştan kaçıncı sıradadır?
A) 53
C) 9
C) 112
465 sayısından bir sonra gelen sayı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) 453
E) 18
B) 8
B) 100
D) 120
Üzerinde 300’den büyük bir tek sayının yazılı olduğu
kaç kağıt vardır?
A) 6
Bu sıralamada toplam kaç tane 3 basamaklı sayı
vardır?
A) 96
E) 60
Üzerinde 400’den küçük bir sayının yazılı olduğu kaç
kağıt vardır?
A) 8
24.
8.
Buna göre, torbada toplam kaç kağıt vardır?
A) 24
23.
1, 2, 3, 4, 5, 6 rakamları birer kez kullanılarak oluşturulan birbirinden farklı 3 basamaklı sayılar küçükten büyüğe
sıralanıyor.
C) 55
E) 58
Deneme-4 –66. – 68 Soru
DGS – 2010 – (27. ve 28.)
Bir kargo şirketinde bulunan kamyonla 30 koli, kamyonetle 10 koli taşınabilmektedir. Belirli bir mesafe için kamyonla taşımanın ücreti 100 TL, kamyonetle taşımanın ücreti ise 40 TL’dir.
27.
Yasin aldığı yeni eve taşınırken 96 koli eşyası vardır. Ali
ve Muzaffer isimli iki hamalla aşağıdaki şartlarda anlaşmıştır:

Ali taşıma ücreti olarak her 12 koli için 40 TL istemiştir.

Muzaffer ise taşıma ücreti olarak her 4 koli için 48
TL istemiştir.

Ali ve Muzafferden başka koli taşıyan yoktur.
Buna göre, 500 koli en ucuz kaç TL’ye taşınır?
A) 1640
B) 1680
D) 1760
C) 1720
E) 1800
66.
Kolilerin tamamının taşınması için Yasin; Ali’ye 240
TL ödemişse, Muzaffer’e kaç TL ödemiştir?
A) 120
B) 144
D) 240
67.
28.
Bu kargo şirketi 640 koliyi 2160 TL’ye taşıdığına göre,
kamyon kaç sefer yapmıştır?
A) 20
B) 18
D) 14
C) 192
E) 288
1
’ünü Ali, geri kalanını da Muzaffer taşı4
mışsa, Yasin’in hamallara ödediği toplam ücret kaç
TL’dir?
Kolilerin
A) 576
B) 672
D) 896
C) 16
C) 784
E) 944
E) 12
68.
Paketlerin taşınması için Yasin toplam 632 TL ücret
ödediğine göre, Ali kaç koli taşımıştır?
A) 36
B) 40
D) 60
- 21 -
C) 48
E) 64
Yaprak Test 20 – 8. Soru
DGS – 2010 – (29)
29.
8.
Bir annenin yaşı 5 yıl önce çocuğunun yaşının 4 katı idi.
Halenur doğduğunda babası 36 yaşında idi.
Annenin şimdiki yaşı 33 olduğuna göre, çocuğun
şimdiki yaşı kaçtır?
Babanın yaşı Halenur’un şimdiki yaşının 4 katı olduğuna göre, baba şimdi kaç yaşındadır?
A) 12
A) 36
B) 13
D) 15
C) 14
B) 40
D) 48
E) 17
- 22 -
C) 44
E) 52
DGS Kitap Sayfa 62. Örnek 18
DGS – 2010 – (30)
30.
Boyu 90 cm, eni 15 cm olan dikdörtgen biçimindeki sunta, kare biçiminde eşit alanlı parçalara sunta artmayacak
şekilde bölünüyor.
Örnek 18:
Bu parçaların sayısı en az kaçtır?
A) 4
B) 5
D) 7
C) 6
Eni 18 m ve boyu 24m olan dikdörtgen şeklindeki bir
yüzey kare şeklindeki karolarla kaplanacaktır. Bu iş
için en az kaç karoya ihtiyaç vardır?
A) 36
E) 8
- 23 -
B) 24
C) 20
D) 16
E) 12
DGS Kitap Sayfa 245. 18. Soru
DGS – 2010 – (31)
31.
Aynı miktarda su akıtan 5 musluk boş bir havuzu 42
dakikada dolduruyor.
18.
Bu musluklardan 3 tanesi aynı havuzu kaç dakikada
doldurur?
A) 62
B) 64
D) 68
C) 66
5
’sini 10 saatte dol12
durduğuna göre, bu musluklarla aynı nitelikte olan 3
musluk boş havuzu kaç saatte doldurur?
Bir musluk boş bir havuzun
A) 6
B) 8
D) 10
E) 70
- 24 -
C) 9
E) 12
DGS Kitap Sayfa 280. Örnek 18
DGS – 2010 – (32)
32.
Bir araç önce 40 km/saat hızla 4 saat, sonra 70 km/saat
hızla 2 saat giderek yolculuğunu tamamlıyor.
Örnek 12:
Aracın bu yolculuktaki ortalama hızı saatte kaç
km’dir?
A) 50
B) 52
D) 60
Bir hareketli 90km/sa hızla 360 km yol aldıktan sonra hızını 120km/sa yapıp 720 km yol daha gidiyor.
Buna göre, hareketlinin bu yoldaki ortalama hızı kaç
km/sa tir?
C) 55
E) 65
A) 94
- 25 -
B) 96
C) 102
D) 108
E) 120
DGS Kitap Sayfa 203. 17. Soru
DGS – 2010 – (33)
33.
Bir sitede kuzey cephedeki dairelerin fiyatı güney cephe2
dekilerin fiyatının
’i kadardır.
5
17.
Bu sitede, 10 tane kuzey cephedeki daire fiyatına güney cepheden kaç daire alınabilir?
A) 2
B) 3
D) 5
C) 4
Aldığı gömlekler için toplam 360 TL ödeyen bir tüccar,
her bir gömlek için 4 TL az ödeseydi, aynı para karşılığında 3 gömlek daha alabilecekti.
Buna göre, tüccar kaç gömlek almıştır?
A) 15
B) 17
D) 21
E) 6
- 26 -
C) 19
E) 24
Deneme-7 – 59. Soru
DGS – 2010 – (34. – 36.)
Defne 173’ten başlayarak ileriye üçer ritmik, hande de
311’den başlayarak geriye yedişer ritmik saymaktadır.
Defne’nin ilk söylediği sayı 173, Hande’nin ilk söylediği
sayı 311’dir.
34.
Mustafa Hoca, İbrahim ve Elif adlı ilkokul 2. sınıf öğrencilerine aritmetik işlemleri kullanarak bir oyun oynatıyor.
Oyunun kurallarıyla ilgili olarak aşağıdakiler bilinmektedir:
Defne aşağıdaki sayılardan hangisini söylemez?
A) 290
B) 302
D) 332
C) 315

Öğrenciler birer kez zar atarlar. Zarların üzerindeki
sayılar aynı ise farklı gelene kadar atarlar.

Oyuna büyük zar atan başlar.

Mustafa Hoca öğrencilere iki basamaklı bir sayı söyler.

Öğrenciler, Mustafa Hoca’nın söylediği sayıdan başlayarak sırasıyla zarda attıkları sayıları çıkartmaya
başlarlar.
E) 374

Her oyuncu, sıra geldiğinde zarda attığı sayıyı çıkartır.

Sıfırı diyen kişi yarışmayı kaybeder.

35.
Eğer çıkartma işlemini yaparken çıkartacağı sayı
zardaki attığı sayıdan küçükse sonuç 0 deyip oyunu
bitirir.
Örneğin; Mustafa Hoca 13 demiş İbrahim zarı 4, Elif de 3
atmış olsun. Oyuna İbrahim başlayıp 9 demiş sonra Elif 6
demiş sonra İbrahim 2 demiş, en sonunda Elif, 2, 3’den
küçük olacağından sonuç sıfır diyerek oyunu kaybetmiştir.
Defne 188 sayısını söylediğinde Hande aynı sayıda
ritmik sayma yaparak hani sayıyı söyler?
A) 283
B) 276
D) 262
C) 269
E) 255
59.
36.
A) 1
Her ikisinin de söylediği ortak sayılar kaç tanedir?
A) 8
B) 7
D) 5
Mustafa Hoca 41 sayısın söylemiş ve İbrahim 6 atarak
oyuna başlamıştır.
İbrahim’in oyunu kazanması için Elif kaç atmıştır?
B) 2
D) 4
C) 6
E) 4
- 27 -
C) 3
E) 5
DGS – 2010 – (34. – 36.)
Deneme-7 – 59. Soru
Defne 173’ten başlayarak ileriye üçer ritmik, hande de
311’den başlayarak geriye yedişer ritmik saymaktadır.
Defne’nin ilk söylediği sayı 173, Hande’nin ilk söylediği
sayı 311’dir.
34.
Defne aşağıdaki sayılardan hangisini söylemez?
A) 290
B) 302
D) 332
35.
Mustafa Hoca, İbrahim ve Elif adlı ilkokul 2. sınıf öğrencilerine aritmetik işlemleri kullanarak bir oyun oynatıyor.
Oyunun kurallarıyla ilgili olarak aşağıdakiler bilinmektedir:
C) 315
E) 374
B) 276
D) 262
C) 269
E) 255
B) 7
D) 5
Oyuna büyük zar atan başlar.

Mustafa Hoca öğrencilere iki basamaklı bir sayı söyler.

Öğrenciler, Mustafa Hoca’nın söylediği sayıdan başlayarak sırasıyla zarda attıkları sayıları çıkartmaya
başlarlar.

Her oyuncu, sıra geldiğinde zarda attığı sayıyı çıkartır.

Sıfırı diyen kişi yarışmayı kaybeder.
İbrahim 3, Elif 5 atarak oyuna başlamışlardır.
Oyunu Elif’in kazanması için Mustafa Hoca aşağıdaki
sayılardan hangisini söylemiş olabilir?
Her ikisinin de söylediği ortak sayılar kaç tanedir?
A) 8

Eğer çıkartma işlemini yaparken çıkartacağı sayı
zardaki attığı sayıdan küçükse sonuç 0 deyip oyunu
bitirir.
Örneğin; Mustafa Hoca 13 demiş İbrahim zarı 4, Elif de 3
atmış olsun. Oyuna İbrahim başlayıp 9 demiş sonra Elif 6
demiş sonra İbrahim 2 demiş, en sonunda Elif, 2, 3’den
küçük olacağından sonuç sıfır diyerek oyunu kaybetmiştir.
60.
36.
Öğrenciler birer kez zar atarlar. Zarların üzerindeki
sayılar aynı ise farklı gelene kadar atarlar.

Defne 188 sayısını söylediğinde Hande aynı sayıda
ritmik sayma yaparak hani sayıyı söyler?
A) 283

C) 6
A) 38
E) 4
B) 43
D) 59
- 28 -
C) 51
E) 67
Deneme-7 – 61. Soru
DGS – 2010 – (34. – 36.)
Defne 173’ten başlayarak ileriye üçer ritmik, hande de
311’den başlayarak geriye yedişer ritmik saymaktadır.
Defne’nin ilk söylediği sayı 173, Hande’nin ilk söylediği
sayı 311’dir.
34.
Mustafa Hoca, İbrahim ve Elif adlı ilkokul 2. sınıf öğrencilerine aritmetik işlemleri kullanarak bir oyun oynatıyor.
Oyunun kurallarıyla ilgili olarak aşağıdakiler bilinmektedir:
Defne aşağıdaki sayılardan hangisini söylemez?
A) 290
B) 302
D) 332
C) 315

Öğrenciler birer kez zar atarlar. Zarların üzerindeki
sayılar aynı ise farklı gelene kadar atarlar.

Oyuna büyük zar atan başlar.

Mustafa Hoca öğrencilere iki basamaklı bir sayı söyler.

Öğrenciler, Mustafa Hoca’nın söylediği sayıdan başlayarak sırasıyla zarda attıkları sayıları çıkartmaya
başlarlar.
E) 374

Her oyuncu, sıra geldiğinde zarda attığı sayıyı çıkartır.

Sıfırı diyen kişi yarışmayı kaybeder.

35.
Eğer çıkartma işlemini yaparken çıkartacağı sayı
zardaki attığı sayıdan küçükse sonuç 0 deyip oyunu
bitirir.
Örneğin; Mustafa Hoca 13 demiş İbrahim zarı 4, Elif de 3
atmış olsun. Oyuna İbrahim başlayıp 9 demiş sonra Elif 6
demiş sonra İbrahim 2 demiş, en sonunda Elif, 2, 3’den
küçük olacağından sonuç sıfır diyerek oyunu kaybetmiştir.
Defne 188 sayısını söylediğinde Hande aynı sayıda
ritmik sayma yaparak hani sayıyı söyler?
A) 283
B) 276
D) 262
C) 269
E) 255
61.
36.
Buna göre İbrahim’in söylediği sayıların toplamı
kaçtır?
Her ikisinin de söylediği ortak sayılar kaç tanedir?
A) 8
B) 7
D) 5
Mustafa Hoca 25 sayısını söylemiş ve İbrahim 2; Elif 6
atarak oyuna başlamıştır.
A) 27
C) 6
B) 29
D) 35
E) 4
- 29 -
C) 30
E) 37
DGS – 2010 – (37. – 39.)
Yaprak Test 44 – 10. – 12 Soru
Bir lastik fabrikasında A, B, C olmak üzere üç vardiyada
çalışılmaktadır. Bir günde A vardiyasında 5000, B vardiyasında 2500 ve C vardiyasında 1500 lastik üretilmektedir.
37.
Bir paketleme şirketinde A makinesi saatte 30, B makinesi de 42 paket yapıyor. Bu makineler bir iş gününde 10’ar
dakikalık 3 molayla dinlendiriliyor. İki mola arasının en az
20 dakika olması, ilk mola için de makinenin en az 30 dakika çalışması gerekiyor.
Bu fabrikada 2 günde üretilen lastik sayısı kaçtır?
A) 18 000
B) 16 000
D) 14 000
C) 15 000
E) 12 000
10.
A ve B makineleri birlikte, iş gününün ilk 1 saatinde
en az kaç paket yapar?
38.
A) 14
B) 15
D) 17
39.
A) 24
B ve C vardiyalarında 20 günde üretilen toplam lastik
sayısını üretmek için A vardiyasında kaç gün çalışılmalıdır?
D) 60
E) 75
E) 18
11.
Buna göre, A vardiyasında üretilen lastik sayısını
gösteren daire diliminin merkez açısı kaç derecedir?
B) 200
D) 100
C) 48
C) 16
A, B, C vardiyalarında bir günde üretilen lastik sayısı
daire grafiğinde gösteriliyor.
A) 300
B) 36
C) 120
A ve B makineleri 8 saatlik bir iş gününde toplam kaç
paket yapar?
A) 480
B) 520
D) 600
E) 60
- 30 -
C) 540
E) 620
DGS – 2010 – (37. – 39.)
Yaprak Test 44 – 10. – 12 Soru
Bir lastik fabrikasında A, B, C olmak üzere üç vardiyada
çalışılmaktadır. Bir günde A vardiyasında 5000, B vardiyasında 2500 ve C vardiyasında 1500 lastik üretilmektedir.
37.
Bu fabrikada 2 günde üretilen lastik sayısı kaçtır?
A) 18 000
B) 16 000
D) 14 000
38.
C) 15 000
12.
E) 12 000
B ve C vardiyalarında 20 günde üretilen toplam lastik
sayısını üretmek için A vardiyasında kaç gün çalışılmalıdır?
A) 14
B) 15
D) 17
39.
Bir paketleme şirketinde A makinesi saatte 30, B makinesi de 42 paket yapıyor. Bu makineler bir iş gününde 10’ar
dakikalık 3 molayla dinlendiriliyor. İki mola arasının en az
20 dakika olması, ilk mola için de makinenin en az 30 dakika çalışması gerekiyor.
C) 16
E) 18
A, B, C vardiyalarında bir günde üretilen lastik sayısı
daire grafiğinde gösteriliyor.
Buna göre, A vardiyasında üretilen lastik sayısını
gösteren daire diliminin merkez açısı kaç derecedir?
A) 300
B) 200
D) 100
C) 120
E) 60
- 31 -
Aşağıdakilerden hangisi A makinesinin yaptığı paket
sayısının zamana göre değişimini gösteren bir grafik
olamaz?
DGS – 2010 – (43. ve 44.)
Deneme 1 – 69. – 71 Soru
Aşağıdaki karenin boş kutucuklarına 4, 5, 6, 8, 9 ve 10
sayıları satır sütun ve köşegen toplamları eşit olacak şekilde yerleştirilecektir.
2
4
5
11
12
1’den 16’ya kadar olan tam sayılar yukarıda verilen kutucuklara aşağıdaki kurallara göre yerleştiriliyor:
43.

Her bir kutucukta farklı bir sayı olmalıdır.

Her bir satırda bulunan sayıların toplamı aynı olmalıdır.

Satırdaki sayılar soldan sağa doğru artmalıdır.
69.
Sayılar gereken şekilde yerleştirildiğinde satır, sütun
ve köşegen toplamları kaç olur?
A) 27
C) 29
D) 30
E) 31
Her bir satırdaki sayıların toplamı kaçtır?
A) 283
B) 276
D) 262
C) 269
70.
E) 255
12 sayısının bulunduğu kutucuğun tam altındaki
kutucuğa yerleştirilebilecek sayı kaçtır?
A) 4
44.
B) 28
12 ile aynı sütunda bulunan diğer üç sayının toplamı
kaçtır?
A) 40
B) 38
D) 32
71.
C) 36
- 32 -
C) 6
D) 8
E) 10
13 ile aynı sütunda 12 ile aynı satırda olan sayı kaçtır?
A) 4
E) 28
B) 5
B) 6
C) 8
D) 9
E) 10
Deneme-6 – 40. Soru
DGS – 2010 – (46)
46.
Aşağıdaki doğrusal grafik, bir şirketin yıllara göre
kâr-zarar durumunu göstermektedir.
40.
Buna göre kaçıncı yılda şirketin kârı 30 000 TL olur?
A) 10.
B) 12.
D) 20.
C) 15.
Yukarıdaki şekilde bir malın alış ve satışını doğrusal
grafiği verilmiştir.
E) 25.
Buna göre 250 TL’ye alınan mal kaç TL’ye satılır?
A) 295
B) 310
D) 330
- 33 -
C) 325
E) 340
DGS – 2010 – (52. – 54.)
DGS Kitap Sayfa 486. 9. – 11. Soru
Bir ülkede sadece 4 yıl üst üste düzenlenen bir açık tenis
turnuvasında maçlar ikişer kişilik takımlar ile oynanmaktadır. Turnuvaya 8 takım katılmıştır.
DİKKAT! SORULARI BİRBİRİNDEN BAĞIMSIZ OLARAK CEVAPLAYINIZ.
A, B ve C takımlarının katıldığı bir futbol turnuvasında her
takım diğer takımlarla birer maç yapmıştır. Bu turnuvada
galip gelen takıma 3, mağlup olan takıma 0 puan verilmektedir. Beraberlik durumunda ise her iki takıma 1’er
puan verilmektedir.
52.
9.
Buna göre, A takımının turnuva sonundaki puanı
aşağıdakilerden hangisi olamaz?
A) 2
B) 3
D) 5
53.
Bu turnuvaya her yıl katılma başarısı gösteren tek takım
4 yıl sürecinde en az iki yıl ikinci olmuştur.
A) 14
B) 6
D) 8
10.
A) 28
C) 7
11.
E) 9
Turnuva sonunda A takımının 1, B takımının 6 puanı
olduğuna göre, C takımının puanı kaçtır?
A) 1
B) 2
D) 4
C) 16
D) 17
E) 18
Buna göre 4 yıl boyunca bu turnuvaya en çok kaç
takım katılmıştır?
C) 3
E) 5
- 34 -
B) 29
C) 30
D) 31
E) 32
Turnuvaya 4 yıl üst üste katılan takımın elde ettiği
sonuçlar aşağıdakilerde hangisi olamaz?
A)
54.
B) 15
C) 4
E) 6
Turnuva sonunda üç takımın puanlarının toplamı en
az kaç olabilir?
A) 5
Buna göre 4 yıl boyunca bu turnuvaya en az kaç
takım katılmıştır?
1. Yıl
2. Yıl
3. Yıl
4. Yıl
1
2
2
2
B)
3
2
6
2
C)
2
5
7
2
D)
1
2
2
3
E)
2
3
3
1
DGS – 2010 – (57. ve 58.)
DGS Kitap Sayfa 327. Örnek 3
X şehrinden Y şehrine 4 farklı yol, Y şehrinden Z şehrine
3 farklı yol ile ulaşılabilmektedir. X ile Z şehirleri arasında
yolculuk yapılırken Y şehrinden mutlaka geçilmelidir.
57.
A şehrinden B şehrine 5, B şehrinden C şehrine 7 farklı
yol vardır.
X’den Z’ye kaç farklı şekilde ulaşılabilir?
A şehrinden yola çıkan bir kişi B şehrine uğramak
koşuluyla C şehrine kaç değişik yolla gider?
A) 9
A) 20
B) 12
D) 20
58.
Örnek 3:
C) 16
D) 35
E) 27
Bir sürücü X’den Z’ye gidip tekrar X’e dönmüştür.
Sürücü aynı yoldan 2 kez geçmediğine göre, bu yolculuğu kaç farklı şekilde yapmış olabilir?
A) 64
B) 68
D) 76
B) 25
C) 72
E) 80
- 35 -
C) 30
E) 40
DGS Kitap Sayfa 363. 11. Soru
DGS – 2010 – (61. ve 62.)
Bir tüccar bir malı liste fiyatının % 40 eksiğine almış ve
aldığı bu fiyat üzerinden % 30 kâr elde ederek satmıştır.
Tüccarın bu maldan elde ettiği kâr 72 TL’dir.
61.
Tüccar bu malı kaç TL’ye almıştır?
A) 200
B) 210
D) 240
62.
11.
D) 340
B) 36
D) 44
E) 300
B) 380
Tişörtlerin mağazaya maliyeti etiket fiyatının %40
eksiği olduğuna göre, bu satılan tişörtlerden yüzde
kaç kâr elde edilmektedir?
A) 30
C) 220
Malın liste fiyatı kaç TL’dir?
A) 400
Bir mağazadaki tişörtler, etiket fiyatı üzerinden %10 indirimli satılmaktadır.
C) 360
E) 320
- 36 -
C) 40
E) 50
Deneme 4 – 69. ve 70 Soru
DGS – 2010 – (66. ve 67.)
Aşağıdaki tablo, beş farklı türdeki yarışmaya 2008 ve
2009 yıllarında katılan kişi sayılarını göstermektedir.
Katılan kişi sayısı
Yarışma
66.
Aşağıdaki tabloda A, B, C, D, E marketlerinde Ocak ve
Eylül aylarında alışveriş yapan kişi sayıları verilmiştir.
2008 yılı
2009 yılı
Fotoğraf
300
450
Karikatür
250
300
Resim
100
200
Yemek
350
250
Bilgi
200
100
2008 yılında fotoğraf yarışmasına katılan kişi sayısı
aynı yılda tüm yarışmalara katılanların yüzde kaçıdır?
A) 20
B) 25
D) 35
69.
C) 30
E) 40
2009 yılında hangi yarışmaya katılan kişi sayısı 2008
yılına göre % 20 artmıştır?
A) Fotoğraf
B) Karikatür
D) Yemek
70.
C) Resim
E) Bilgi
Ocak
Eylül
A
50000
72000
B
50000
64000
C
30000
48000
D
54000
90000
E
16000
22000
Eylül ayında hangi markette alışveriş yapan kişi sayısı ocak ayına göre, en çok artmıştır?
A) A
67.
Kişi Sayıları
Market
B) B
D) D
E) E
Ocak ayında tüm marketlerdeki alışveriş yapan kişi
sayıları daire grafiğiyle gösterildiğinde bu daire grafiğinde A marketine gelen kişi sayısını gösteren daire
diliminin merkez açısı kaç derece olur?
A) 45
B) 60
D) 105
- 37 -
C) C
C) 90
E) 120
DGS Kitap Sayfa 422. 16. Soru
DGS – 2010 – (72)
72.
16.
F
D
G
K
A
Yukarıdaki ABCD karesi EF  ve KL  ile dört eş kareye ayrılmıştır. ABCD karesinin alanı 36 cm2 dir.
A)
ABCD karesinin içine çizilen ABMN dikdörtgeni için
AN  5 cm olduğuna göre, taralı alanların toplamı
kaç cm2 dir?
A) 12
B) 15
D) 20
C) 18
E) 24
- 38 -
E
1
15
C
Şekildeki ABCD, KHCF, AEKG
birer kare olmak üzere,
A(ABCD)
= 16
A(KHCF)
H
ise,
B
B)
D) 9
A(KHCF)
kaçtır?
A(AEKG)
1
9
C) 3
E) 15
DGS – 2010 – (73)
73.
Yaprak Test 37 – 3. Soru
3.
Buna göre, B’nin koordinatları aşağıdakilerden hangisidir?
A)  2, 4 
B)  1, 2 
D)  8, 10 
C) 10,  12 
A(– 1, 4) ve B(5, – 5) noktaları veriliyor.
 AB doğru
parçasını,
B) (–2, 3)
D) (3, – 1)
- 39 -
arasında içten bölen
C noktasının koordinatları aşağıdakilerden hangisidir?
A) (3, – 2)
E)  8,  10 
2
=
A B
C C
 AB  doğru parçasının orta noktası M’dir. A’nın koordinatları  4, 6  ve M’nin koordinatları  2,  2  dir.
C) (– 2, – 3)
E) (3, 2)
Deneme-5 – 78. Soru
DGS – 2010 – (74)
74.
Üç iç açısının ölçüleri toplamı 280 olan dörtgenin
dördüncü iç açısı kaç derecedir?
A) 40
B) 50
D) 70
78.
Şekildeki beşgende
verilenlere göre,
C) 60
x açısı kaç
E) 80
derecedir?
A) 112
B) 113
D) 122
- 40 -
C) 120
E) 125
Deneme-1 – 72. Soru
DGS – 2010 – (75)
75.
Bir üçgenin kenar uzunluklarının ikişer ikişer toplamları
12, 13 ve 15 birimdir.
72.
Bu üçgenin en uzun kenarı kaç birimdir?
A) 8
B) 7
D) 5
Bir üçgenin kenar uzunlukları x, y, 4 ve
x
2
ise,
=
y
3
aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
C) 6
A) 1 < x < 5
E) 4
- 41 -
B)
9
<x<9
4
D)
8
<x<8
5
C)
4
<x<4
5
E) 4 < x < 8
DGS Kitap Sayfa 413. 14. Soru
DGS – 2010 – (78)
78.
14.
ABCD paralelkenar E
ve F bulundukları kenarların orta noktaları,
Şekildeki DKF üçgeninin alanı 3 cm2 dir.
ABCD bir
paralelkenar
Yukarıdaki şekilde ABE üçgeninin alanı 6 cm2 ve
BE
BF

3
7
olduğuna göre, ABCD paralelkenarının
2
B) 16
D) 24
A) 35
B) 40
D) 48
alanı kaç cm dir?
A) 14
Buna göre, ABCD paralelkenarının alanı kaç cm2 dir?
C) 18
E) 28
- 42 -
C) 46
E) 60
Deneme-4 – 78. Soru
DGS – 2010 – (80)
80.
78.
Şekilde yarıçapları 4 cm
olan dört tane eş çember ve bunların teğet
olduğu kare görülüyor.
Taralı bölgenin alanları toplamı kaç
cm2 dir?
2
Alanı 32 cm olan bir dikdörtgenin içine, dikdörtgenin
üçer kenarına içten ve birbirine dıştan teğet iki eş çember
şekildeki gibi çiziliyor.
(p = 3 alınız)
Buna göre, çemberlerin yarıçapı kaç cm’dir?
A) 1
B) 2
1
D)
2
C) 3
A) 32
3
E)
2
B) 48
D) 72
- 43 -
C) 64
E) 84
Deneme-6 – 6. Soru
DGS – 2010 – (1)
5. – 9. SORULARDA, CÜMLE VEYA PARÇADAKİ
BOŞLUĞU ANLAM BAKIMINDAN EN UYGUN BİÇİMDE TAMAMLAYAN SEÇENEĞİ BULUNUZ.
1. - 5. SORULARDA, CÜMLE VEYA PARÇADAKİ
BOŞLUĞU ANLAM BAKIMINDAN EN UYGUN
BİÇİMDE TAMAMLAYAN SEÇENEĞİ BULUNUZ.
1.
Öykülerimde, insanın toplumla olan ---- ayrıntılarıyla ---.
A)
ilişkisini - anlattım
B)
etkisini - gözlemledim
C)
görüşmesini - yazdım
D)
düşüncesini - tartıştım
E)
6.
girişimini – sorguladım
Yazar, tüm eserlerinde, bizim insanımızı, bir ressamın
---anlatması gibi ince ince işler. Tiplerin içlerini bile
görürsünüz neredeyse;---.
A)
renklerle - öylesine canlı ve gerçektir
B)
doğayı - öyle ki size yabancı kalır
C)
tabloyla – o tiplerden biri oluverirsiniz
D)
kelimelerle - yaşadıkları olayların içine sizi de çeker
E)
ruhu – oldukça dinamiktir
Deneme-3 – 3. Soru
3.
Tıp camiası ve bilim insanları bu hastalıkla en az kanserle olduğu kadar --- ve onu birçok yönüyle ---.
A)
- 47 -
uğraşıyor – ciddiye almıyor
B)
bütünlük içinde ele alıyor - umursamıyor
C)
inceliyor – insanlar üzerinde deniyor
D)
yoğun biçimde uğraşıyor - çözmeye çalışıyor
E)
ciddiye alıyor – yok sayıyor
DGS – 2010 – (2)
Deneme-8 – 1. Soru
1. - 5. SORULARDA, CÜMLE VEYA PARÇADAKİ
BOŞLUĞU ANLAM BAKIMINDAN EN UYGUN
BİÇİMDE TAMAMLAYAN SEÇENEĞİ BULUNUZ.
2.
1. – 5. SORULARDA, CÜMLE VEYA PARÇADAKİ
BOŞLUĞU ANLAM BAKIMINDAN EN UYGUN BİÇİMDE TAMAMLAYAN SEÇENEĞİ BULUNUZ.
Bilim ---- gelişmektedir. Bu gelişmeler izlenerek
eğitimde kişisel görüşlerden çok bilimsel tutumun
temel alınması, bizi daha ---- sonuçlara götürecektir.
A)
ister istemez - çağdaş
B)
beklenenden hızlı - öznel
C)
sınır tanımadan - bilinmedik
D)
son yıllarda - belirgin
E)
sürekli olarak - güvenilir
1.
Sanat, yenilikler yaratmada her zaman öncü olmalıdır.
Ancak insanlar, yeniliklere karşı tavır alarak alıştıkları
şeyleri isterler. Sanatçının savaşı da burada başlar: Onun
görevi - - - - savaşmak, - - - - konu edinmektir.
A) alışılmışlarla – yenilikleri
B) olağan dışılıkla — isteneni
C) yeniliklerle - klasikleri
D) tepkilerle - mutlulukları
E) değişikliklerle - eskileri
Deneme-10 – 11. Soru
11.
Gerçekler vardır, insan --- olsun ister, ondan kaçmak
için. Rüyalar vardır, --- olsun ister insan, daha mutlu
olabilmek için.
A)
- 48 -
hayal - düş
B)
rüya – gerçek
C)
var – yok
D)
yok – var
E)
gerçek - düş
DGS – 2010 – (3)
Deneme-1 – 3. Soru
3.
1. - 5. SORULARDA, CÜMLE VEYA PARÇADAKİ
BOŞLUĞU ANLAM BAKIMINDAN EN UYGUN
BİÇİMDE TAMAMLAYAN SEÇENEĞİ BULUNUZ.
3.
Yakın zamana kadar Alp Dağları’nın zirveleri ---ulaşılamaz ve ---- yerlerdi. Ancak bugün kimileri o zirvelere tırmanırken kimileri de o zirvelerin eteklerinde
yürüyüş yapıyor. Matterhorn’un eteklerinde kışın kayak, yazın ise doğa yürüyüşünün yanı sıra iniş bisikleti gibi ---- yapılıyor.
A)
kimi zaman - uzak - çalışmalar da
B)
herkes için - yüksek - programlar da
C)
uzun süre - kaygan - uğraşlar da
D)
insanlar için - tehlikeli - sporlar da
E)
hep - riskli – hareketler de
Hayaller vardır, onları gerçekleştirmek adına birçok
şeyi ---, gerçeğe dönüştürmek için çabalar dururuz;
bir de bazı gerçekler vardır, onları --- çalışır --- olmasını dileriz.
A)
B)
C)
D)
E)
- 49 -
kaybetmeyi göze alırız– yok saymaya – kötü bir düş
göze almaya korkarız– daha öteye taşımaya çalışır
– hiç
hatırlatmaya çalışırız - daha gerçek yapmaya çalışır
– unutulmuş
unutmayı düşünürüz – gerçekleştirmeye – daha güzel
umutsuzca göğüsleriz – unutturmaya – hayal
DGS – 2010 – (4)
Deneme-1 – 1. Soru
1. - 5. SORULARDA, CÜMLE VEYA PARÇADAKİ
BOŞLUĞU ANLAM BAKIMINDAN EN UYGUN
BİÇİMDE TAMAMLAYAN SEÇENEĞİ BULUNUZ.
4.
1. – 5. SORULARDA, CÜMLE VEYA PARÇADAKİ
BOŞLUĞU ANLAM BAKIMINDAN EN UYGUN BİÇİMDE TAMAMLAYAN SEÇENEĞİ BULUNUZ.
Yeryüzündeki denizlerin ve okyanusların ---- hiç
bitmeyeceği sanılıyordu, ancak ---- öyle boyutlara
vardı ki ticari değeri olan deniz canlılarının büyük
bir bölümünün nesli
A)
balıklarının - kazanç - ortadan kaybolmak üzere
B)
güzelliklerinin - gelişme - yok oldu
C)
zenginliklerinin - kaynakların bilinçsiz kullanımı tükenme tehlikesiyle karşı karşıya
D)
canlı varlıklarının - küresel ısınma - değerini yitirdi
E)
su ürünlerinin - aşırı tüketim - oldukça azaldı
1.
Atmosferin, ışığı geçirme ve ısıyı tutma ---. Atmosferin ısıyı tutma yeteneği sayesinde suların sıcaklığı ----- . Böylece nehirlerin ve okyanusların donması---.
A) nitelikleri önemlidir – dengesizleşir - sağlanır
B) yeteneği yoktur – değişmez – mümkün olmaz
C) niteliği kaybolmuştur – kontrol altına alınamaz - imkansızlaşır
D) özelliği vardır - dengede kalır - engellenmiş olur
E) gibi özellikleri yoktur – iyice artar – kaçınılmaz olur
Deneme-10 – 12. Soru
12.
- 50 -
Sanayilerin kimyasal atıkları Menderes yoluyla Büyük
Menderes Deltası'na ---. Kirliliğin yanı sıra kaçak avcılık da deltadaki yaban hayatını ve tepeli pelikanları---.
A)
B)
C)
D)
ulaşıyor – tehdit ediyor
ulaşamıyor – umursamıyor
gidiyor – önemsiyor
uğruyor – olumlu etkiliyor
E)
akmıyor – olumsuz etkiliyor
DGS – 2010 – (5)
Deneme-9 – 3. Soru
1. - 5. SORULARDA, CÜMLE VEYA PARÇADAKİ
BOŞLUĞU ANLAM BAKIMINDAN EN UYGUN
BİÇİMDE TAMAMLAYAN SEÇENEĞİ BULUNUZ.
5.
1. – 6. SORULARDA, CÜMLE VEYA PARÇADAKİ
BOŞLUĞU ANLAM BAKIMINDAN EN UYGUN BİÇİMDE
TAMAMLAYAN SEÇENEĞİ BULUNUZ.
Türkçe ve edebiyat öğretmenlerimizin çoğu, bir romandaki olayı ya da olaylar dizisini başat öge sanıyor. Oysa sanatsal ürünlerdeki olayları insandan soyutlayarak düşünemeyiz. Çünkü ----.
A)
yaratıcı okur, romanı okurken kendi birikimini de kullanır
B)
her olay, kişilerin eyleme dönüşmüş istekleri, düşleri, tutkularıdır
C)
olaylar kişiler tarafından farklı açılardan değerlendirilebilir
D)
okuma beğenisi gelişmemiş, yalın kat okurlar yetiştiriyoruz
E)
okullarımızda çağdaş metinlere dayalı eleştirel
okuma yöntemi uygulanmıyor
3.
- 51 -
Edebiyatta biçimi dışlayan bir içerikle güzelliğe ulaşılamaz. Çünkü-----.
A)
iyi yazar içeriğe gereken önemi verir.
B)
içerik, ancak biçime verilen önemle anlam kazanır.
C)
sanatçının nasıl anlattığından çok, neyi anlattığı
önemlidir.
D)
anlatımda araç, amaca hiçbir zaman egemen olamaz.
E)
bazı şeyleri anlatmak için biçime ihtiyaç yoktur.
DGS – 2010 – (6)
Deneme-7 – 2. Soru
6. – 9. SORULARDA, NUMARALANMIŞ CÜMELERDEN HANGİSİNİN, PARÇANIN ANLAM BÜTÜNLÜĞÜNÜ BOZDUĞUNU BULUNUZ.
6.
1. – 6. SORULARDA, NUMARALANMIŞ CÜMLELERDEN HANGİSİNİN, PARÇANIN ANLAM BÜTÜNLÜĞÜNÜ BOZDUĞUNU BULUNUZ.
(I) Bir canlının doğal olarak yaşayıp çoğaldığı, neslini
devam ettirdiği yer, o türün habitatıdır. (II) Günümüzde bu alanlar, özellikle insanların doğaya karşı özensiz
bir tutum içinde olması nedeniyle bozulmaktadır. (III)
Bunun sonucunda da pek çok canlı türü neslini devam ettirememektedir. (IV) Örneğin Sibirya kaplanlarının sayısını belirlemek üzere bir çalışma yapılmaktadır. (V) Bu durumun önüne geçmek, yine insanoğlunun yapacağı çalışmalara bağlıdır.
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
2.
E) V
(I) Canlılığın kaynağı sayılabilecek toprağın yapısına
katılan ve doğal olmayan maddeler toprak kirliliğine neden olur. (II) Bunun yanında günümüzdeki en ciddi tehlike hava kirliliğinden kaynaklanır. (III) Böyle topraklarda
bitkiler yetişmez ve toprağı havalandırarak yarar sağlayan solucan vb. hayvanlar yaşayamaz duruma gelir. (IV)
Topraktan bitkilere geçen kirletici maddeler, besin zinciri
yoluyla insana kadar ulaşır. (V) Hatta hastane atıkları gibi
mikroplu atıklar, bu besin zinciri yoluyla hastalıkların yayılmasına neden olur.
A) I.
- 52 -
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
DGS – 2010 – (7)
Deneme-9 – 10. Soru
6. – 9. SORULARDA, NUMARALANMIŞ CÜMELERDEN HANGİSİNİN, PARÇANIN ANLAM BÜTÜNLÜĞÜNÜ BOZDUĞUNU BULUNUZ.
7.
7. – 11. SORULARDA, NUMARALANMIŞ CÜMLELERDEN HANGİSİNİN, PARÇANIN ANLAM BÜTÜNLÜĞÜNÜ BOZDUĞUNU BULUNUZ.
(I) Atasözleri çok ilgimi çeker. (II) Onlarla ilgili yazılar,
kitaplar okurum hep. (III) Birçok insan ata sözleriyle
ilgili kitap yayımlıyor. (IV) Bilmediğim, yeni duyduğum atasözlerini hemen defterime not ederim. (V)
Konuşmalarımda ve yazılarımda onlardan sık sık yararlanırım.
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
10.
E) V
(I) Aydınlar, söyledikleri ve yazdıklarıyla dile değer kazandırırlar. (II) Bizler de en az onlar kadar değer verebilsek keşke... (III) Bu değeri, dili yenilemekten çok olanaklarını çoğaltmak, gücünü artırmak yoluyla yaparlar. (IV)
Yeni sözcükler getiremezler belki ama onları anlamca
zenginleştirir, anlamlarını ve kullanımlarını sağlamlaştırırlar. (V)
Bunları da her şeyi düşünerek, ustalıkla yaparlar.
A) I.
- 53 -
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
DGS – 2010 – (9)
Deneme-8 – 14. Soru
6. – 9. SORULARDA, NUMARALANMIŞ CÜMELERDEN HANGİSİNİN, PARÇANIN ANLAM BÜTÜNLÜĞÜNÜ BOZDUĞUNU BULUNUZ.
9.
11. – 15. SORULARDA, NUMARALANMIŞ CÜMLELERDEN HANGİSİNİN, PARÇANIN ANLAM BÜTÜNLÜĞÜNÜ BOZDUĞUNU BULUNUZ.
(I) Kimi sözcükler ve terimler neredeyse tüm dillerde
ortaktır; Türkiye’de de, Fransa’da da, İngiltere’de de,
Mısır’da da aynı anlama gelir, aynı harflerle yazılır,
aynı şekilde söylenirler. (II) Dünyanın her yerinde kullanılan bu sözcük ve terimlerin bir bölümünün kaynağı kişi adlarıdır. (III) Kimi insanların, özellikle bilim insanlarının buluşları, keşifleri onların adıyla anılır; kimileri de yaşam biçimleriyle terimlere ad verirler. (IV)
Örneğin “boykot” da, “jilet” de, “linç” de, “lüks” de
aslında bir zamanlar yaşamış insanların soyadıdır. (V)
Buna rağmen yabancı kökenli sözcüklere oldukça yaratıcı Türkçe karşılıklar bulunuyor.
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
14.
E) V
- 54 -
(I) Danca, Danimarka'da konuşulan, İskandinavca olarak
da bilinen Kuzey Cermen dil ailesinden bir dildir. (II) Dünya çapında, 5.5 milyon kişi tarafından konuşulur. (III)
Bunların çoğu Danimarka ve Almanya'nın Danimarka sınırında yaşar. (IV) Ayrıca Danimarka'nın eski sömürgeleri olan İzlanda, Grönland ve Faroe Adalarındaki okullarda
da zorunlu ikinci dil olarak öğretilir. (V) Danca dili modernleştikçe, yabancılar tarafından öğrenilmesi çok zor
olan özel seslerin kullanımı azalmaktadır.
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
Deneme-6 – 4. Soru
DGS – 2010 – (10)
10. - 14. SORULARDA, BAŞTA VERİLEN CÜMLEDEN
KESİN OLARAK ÇIKARILABİLECEK YARGIYI BULUNUZ.
10.
1. – 4. SORULARDA, BAŞTA VERİLEN CÜMLELERDEN KESİN OLARAK ÇIKARILABİLECEK YARGIYI
BULUNUZ.
Bodrum Yarımadası’nda yer alan ve günümüze
kadar gelebilen bu Leleg kentinin bulunduğu bölgede
yapılan
arkeolojik
kazılar
aralıklarla
devam
etmektedir.
4.
İsviçre Alpleri`nde eriyen bir buzul, 6500 yıl öncesine
ait çok sayıda ve arkeolojik açıdan çok değerli buluntuların ele geçmesini sağladı.
A)
Kazı çalışmaları zaman zaman durmaktadır.
A)
B)
Bodrum Yarımadası tarihî yapılar açısından zengindir.
Buluntular, şu ana kadarki en eski örnekleri içermektedir.
B)
C)
Bu alanda daha önce hiç kazı çalışması yapılmamıştır.
Eriyen buzullar, buluntuların farkına varılmasını sağlamıştır.
D)
Lelegler sadece Bodrum Yarımadası’nda kent kurmuştur.
C)
Pek çok buzulda bu tür buluntulara rastlamak mümkündür.
E)
Kazılarda çıkarılanlar, Bodrum Yarımadası’ndaki bir
müzede sergilenmektedir.
D)
Buluntular, bilim dünyasında şaşkınlıkla karşılanmıştır.
E)
Buluntular, İsviçre’nin tarihine ışık tutmuştur.
- 55 -
DGS – 2010 – (11)
Deneme-2 – 18. Soru
10. - 14. SORULARDA, BAŞTA VERİLEN CÜMLEDEN
KESİN OLARAK ÇIKARILABİLECEK YARGIYI BULUNUZ.
11.
16. – 20. SORULARDA, BAŞTA VERİLEN CÜMLELERDEN KESİN OLARAK ÇIKARILABİLECEK YARGIYI BULUNUZ.
Cevdet Kudret Edebiyat Ödülü’nün bu yıl “öykü”
dalında verilmesi kararlaştırılmıştır; ödüle, 1 Eylül
2009-31 Ağustos 2010 tarihleri arasında basılmış öykü kitapları aday olabilecektir.
A)
Başvuran yazarların daha önce bir yarışmaya katılmamış olması gerekir.
B)
Bu ödül, edebiyat dünyasındaki en önemli ödüldür.
C)
Bu ödülün verilmesine Cevdet Kudret öncülük etmiştir.
D)
Bir önceki yıl ödül farklı bir türde yazılmış yapıta verilmiştir.
E)
Bu yarışmaya
mektedir.
18.
başvuru dönemi her yıl değiş-
- 56 -
Bu tiyatro, daha önceleri turnelerle beslenen bir tiyatro
olarak görevini sürdürmekte iken 1997 tarihinden bu yana
kendi kadrosuyla hizmet vermektedir.
A)
Tiyatro, açılalı çok uzun zaman olmamıştır.
B)
Tiyatronun bulunduğu şehirde seyirci sıkıntısı yaşanmaktadır.
C)
Turneler, bu tiyatroya sıklıkla uğramaktadır.
D)
Tiyatro, turneler döneminde daha çok ilgi görmüştür.
E)
Tiyatronun kadrosu sonradan oluşturulmuştur.
DGS – 2010 – (12)
Deneme-4 – 34. Soru
34.
10. - 14. SORULARDA, BAŞTA VERİLEN CÜMLEDEN
KESİN OLARAK ÇIKARILABİLECEK YARGIYI BULUNUZ.
12.
Uyarlandığı romanın metnine birebir bağlı kalınmasa da bu film, izleyicisini 1930’ların Zonguldak’ına
götürüyor.
A)
Bu film, izleyiciye, özlem duyduğu eski günleri hatırlatmıştır.
B)
İzleyici, filmi, uyarlandığı romandan daha çok beğenmiştir.
C)
Yazar, bu romanının filme uyarlanmasına yardımcı
olmuştur.
D)
Bu film ilk olarak Zonguldak’ta gösterime girmiştir.
E)
Filmde, romanda anlatılanların dışına çıkılmıştır.
- 57 -
Bu yıl on beşincisi yapılacak olan Altın Koza Film Festivali, ülkemizde ve dünyada çekilen uzun ve kısa metrajlı
filmlerle belgeselleri, sinemaseverlerle buluşturmayı hedefliyor, cümlesinden aşağıdaki yargılardan hangisine
kesin olarak ulaşılabilir?
A)
Ülkemizde pek çok film festivali yapılmaktadır.
B)
Film festivallerinin en önemlisi Altın Koza film festivalidir.
C)
Bu festivalde ulusal ve uluslararası eserlere yer verilmektedir.
D)
Festivalde yalnızca belgesellere yer verilmektedir.
E)
Festival, bundan sonra da kapsamı genişletilerek
sürdürülecektir.
Yaprak Test 10 – 9. Soru
DGS – 2010 – (13)
10. - 14. SORULARDA, BAŞTA VERİLEN CÜMLEDEN
KESİN OLARAK ÇIKARILABİLECEK YARGIYI BULUNUZ.
13.
AŞAĞIDAKİ SORUDA, BAŞTA VERİLEN CÜMLELERDEN KESİN OLARAK ÇIKARILABİLECEK YARGIYI BULUNUZ.
Beş hektarlık ormanlık alanda etkili olan yangını
söndürme çalışmaları devam ederken yangının çıkış
nedeninin belirlenmesi için inceleme başlatıldı.
9.
Erozyona karşı bir an önce gerçekçi önlemler alınmazsa ülkemizin büyük bir kısmı çölleşecek.
A)
Ülkemizin en büyük sorunu erozyondur.
A)
Şimdiye kadar o bölgede görülen en büyük yangındır.
B)
Erozyonu önlemek için hiçbir faaliyet yapılmamaktadır.
B)
Söndürme çalışmaları için çevre illerden yardım istenmiştir.
C)
Ülke toprakları çölleşmeye mahkûmdur.
Yangına neyin yol açtığı henüz bilinmemektedir.
D)
C)
Erozyonu önlemek için birtakım kuruluşlar kurulmuştur.
D)
Yangın kısa sürede söndürülmüştür.
E)
E)
Çevredeki çok sayıda ev boşaltılmıştır.
Ülkemizde erozyona karşı gerçekçi önlemler alınmadığı için tehlike gitgide büyümektedir.
- 58 -
DGS – 2010 – (14)
Deneme-6 – 1. Soru
1. – 4. SORULARDA, BAŞTA VERİLEN CÜMLELERDEN KESİN OLARAK ÇIKARILABİLECEK YARGIYI
BULUNUZ.
10. - 14. SORULARDA, BAŞTA VERİLEN CÜMLEDEN
KESİN OLARAK ÇIKARILABİLECEK YARGIYI BULUNUZ.
14.
Tamamen bitkilerden elde edilmiş olan bu ilaç, Türkiye’de yaşayanların üçte birinde görülen bu hastalık
üzerinde % 100 etkili oldu.
A)
İlaç bütünüyle doğal malzemelerden üretilmiştir.
B)
Bu hastalığa daha önce çare bulunamamıştır.
C)
Bu ilacın yan etkisi olmadığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
D)
Hastalık artık daha az görülmeye başlanmıştır.
E)
Bu ilacın eczanelerde satışına hemen başlanmıştır.
1.
- 59 -
Çocuklar için özel hazırlanmış bu ürünün içeriğindeki
kalsiyum, sütteki kalsiyumdan %60 daha fazla.
A)
Firmanın ürettiği içecek, çocuklar tarafından beğenilmiştir.
B)
Firma, yalnızca çocuklara yönelik gıdalar üretmektedir.
C)
Ürünün kalsiyum oranı, sütünkinden yüksektir.
D)
Firmanın birden fazla rakibi vardır.
E)
Piyasada çocuklara yönelik tek ürün, bu firmaya aittir.
DGS – 2010 – (15)
Deneme-10 – 7. Soru
15. ve 16. SORULARDA, NUMARALANMIŞ CÜMLELERİN ANLAMLI BİR BÜTÜN OLUŞTURMASI İÇİN
HANGİLERİNİN BİRBİRİYLE YER DEĞİŞTİRMESİ
GEREKTİĞİNİ BULUNUZ.
6. – 10. SORULARDA, NUMARALANMIŞ CÜMLELERİN ANLAMLI BİR BÜTÜN OLUŞTURACAK ŞEKİLDE
SIRALANMASI İÇİN HANGİLERİNİN BİRBİRİYLE YER
DEĞİŞTİRMESİ GEREKTİĞİNİ BULUNUZ.
15.
7.
I.
II.
III.
Aletli dalış için ülkemizde oldukça fazla seçenek var
ve bu spor en çok Akdeniz Bölgesi’nde yapılıyor.
Aletli dalış yapanlar için önemli başka dalış noktaları
da var; buralarda, çok sayıda deniz canlısı rahatlıkla
gözlenebiliyor.
Örneğin Antalya limanı girişinde 30 m derinlikte yatan Fransız Societe savaş gemisi, Kemer marinası
açıklarındaki Paris batığı bunlardan birkaçıdır.
IV.
Bunun nedeni bu bölgede su altı zenginliklerinin yanı
sıra önemli tarihî batıkların da bulunmasıdır.
V.
Bu noktalardan, Ayvalık’ta Kız Adası’nın açıkları ile
Gökçeada’daki Mavi Koy açıkları, deniz canlıları açısından son derece zengindir.
A) I. ile II.
B) I. ile III.
D) II. ile IV
C) II. ile III.
E) III. ile V
- 60 -
I.
Yükseklerde en büyük sorun oksijen azlığıdır.
II.
Çünkü 5200 metrede oksijen oranı, deniz seviyesindeki düzeyin yarısıdır.
III.
Bu nedenle adım adım yükselmek ve her çıkılan
yükseklikte uyum için belirli bir süre geçirmeden bir
sonraki adımı atmamak önemlidir.
IV. Ancak vücut ne kadar uyum sağlarsa sağlasın 5000
metre ve üzerindeki yükseklikte insanlar uzun süre
yaşayamıyor.
V.
Bu yüzden yükseklere tırmanırken vücudun yüksekliğe uyumu önem kazanıyor.
A) I ile III
B) II ile III
D) III ile IV
C) II ile IV
E) III ile V
DGS – 2010 – (16)
Deneme-1 – 20. Soru
15. ve 16. SORULARDA, NUMARALANMIŞ CÜMLELERİN ANLAMLI BİR BÜTÜN OLUŞTURMASI İÇİN
HANGİLERİNİN BİRBİRİYLE YER DEĞİŞTİRMESİ
GEREKTİĞİNİ BULUNUZ.
16. – 20. SORULARDA, NUMARALANMIŞ SÖZLERİN
YA DA CÜMLELERİN ANLAMLI BİR BÜTÜN OLUŞTURMASI İÇİN HANGİLERİNİN BİRBİRİYLE YER
DEĞİŞTİRMESİ GEREKTİĞİNİ BULUNUZ.
16.
I.
Günümüzde kalabalık içinde yaşayan “yalnızların
sayısı hızla çoğalıyor, bunun nedeni yaşama biçimimiz.
II.
Örneğin sabahları işe, okula yetişme telaşıyla kahvaltı yaptıktan sonra aceleyle evden çıkıyoruz.
III.
Yemeği beğendiğimiz hâlde bunu sözlerimizle ya da
davranışlarımızla göstermediğimiz sürece, içimizden, “Yemek ne güzel olmuş.” demenin hiçbir anlamı
olmuyor.
IV.
İstiyoruz ki bizi karşılayan annemiz, babamız, eşimiz,
çocuğumuz hiç konuşmadan anlasın yorgunluğumuzu; akşam yemeğini bu yorgunlukla tek bir kelime
etmeden beş dakika içinde yiyoruz.
V.
Ev dışında olduğumuz süre boyunca, çevremizdekilere bol keseden dağıttığımız hoşgörü ve gülücükler,
çoğu kez akşam evimizin kapısından girinceye değin
tükenmiş oluyor, günün yorgunluğuyla giriyoruz kapıdan.
A) I. ile III.
B) I. ile V
D) III. ile IV
20.
C) II. ile IV
E) III. ile V
- 61 -
I.
Yeni bir bin yılın ilk basamaklarına adım attığımız bu
günlerde, özellikle toplumlar arasında görülen değişmenin hızlı boyutunu fark edememek mümkün
değil.
II. Anlayışların, düşüncelerin yeniden şekillendiği çağımızda kültürel anlamda belirginleşen oluşumlar ise
hiç de yabana atılacak gibi görünmüyor.
III. Bu değerlendirmede geçmiş ile içinde bulunduğumuz an; içinde bulunduğumuz an ile gelecek arasında köprü konumundaki kültürel varlıklarımız, kültür
dinamiklerimiz ön plana çıkıyor.
IV. Yakın çevremizde, aile hayatımızda, çalışma ortamımızda olup bitenler, bizi her şeyi yeniden düşünmeye, yeniden bir değerlendirme yapmaya zorluyor.
V. Şehirde de bulunsak, köyde de yaşasak bu kültürel
dinamik kavramı ile karşılaşıyor, unsurları ile birlikte
oluyoruz.
A) I. ile III.
B) II. ile IV.
D) III. ile IV.
C) II. ile V.
E) III. ile V.
Deneme-4 – 20. Soru
DGS – 2010 – (17)
20.
17.
I.
kros kayağı günümüz kış sporlarının
I.
yerlerde ve değişik devirlerde birbirinden
II.
ve kayağın atası olarak görülen
II.
geliştirdiğini görüyoruz
III.
ülkelerde yüzyıllar boyunca ulaşım amacıyla kullanılan
III.
insan hayatına tarih perspektifi
IV.
karın uzun süre yerden kalkmadığı
IV. çok farklı hayat biçimleri
V.
en gözdelerinden biri
V.
içinde baktığımızda, insanın değişik
Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında, hangisi baştan üçüncü
olur?
Yukarıdaki sözler kurallı ve anlamlı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü
olur?
A) I.
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV
E) V
- 62 -
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
Deneme-5 – 23. Soru
DGS – 2010 – (18)
23.
18.
I.
bazı kimyasal maddelerin
I.
gibi fiziksel engellere yol
II.
yeni yeni öğrenmeye başladık
II.
hastalıklar yanında körlük
sigaranın kalp krizi ve
III.
işimizde sıklıkla kullandığımız
III.
IV.
sağlığımıza zarar verdiğini
IV. açtığı da tespit edildi
V.
günlük yaşantımızda, evimizde ya da
V.
Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında, hangisi baştan dördüncü olur?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
- 63 -
akciğer kanseri gibi ölümcül
Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir biçimde sıralandığında hangisi baştan dördüncü olur?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
Deneme-6 – 20. Soru
DGS – 2010 – (19)
19.
20.
I.
çiçeklerinin mis gibi kokusu
I.
yerlerde ve değişik devirlerde birbirinden çok
II.
inerken turunç, portakal ve limon
II.
insan hayatına tarih
III.
Toroslardan denize doğru
III.
farklı hayat biçimleri geliştirdiğini görüyoruz
IV. “gençlik aşısı” olmuş gibi canlanırsınız
IV. baktığımızda, insanın değişik
V.
V.
içinize dolar ve
perspektifi içinde
Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında, hangisi baştan dördüncü olur?
Yukarıdaki sözler kurallı ve anlamlı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan dördüncü olur?
A) I.
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
- 64 -
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
Deneme-6 – 22. Soru
DGS – 2010 – (20)
20.
I.
kültür değerlerinin restorasyonundan
II.
çağdaş yapıtların kente
III.
hayata geçirilmesi için çalışıyor
IV.
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı
V.
kazandırılmasına kadar yüzlerce projenin
22.
B) II.
C) III.
D) IV.
için farklı kültür yapılarına ve farklı alışkanlıklara
kentleşmeyle birlikte göç hareketleri de arttığı
III.
karşı karşıya kalmaktadır
IV. sahip insanlar daha yoğun bir şekilde bir
V.
Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında, hangisi baştan üçüncü
olur?
A) I.
I.
II.
Yukarıdaki sözler kurallı ve anlamlı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü
olur?
A) I.
E) V.
- 65 -
arada yaşamak zorunluluğu ile
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
Deneme-5 – 22. Soru
DGS – 2010 – (21)
21.
22.
I.
bunlardan doğacak can kayıplarının ve ekonomik
kayıpların
II.
ülkeler bir araya gelerek ortak bir
III.
önlenmesi ya da azaltılması amacıyla
IV. doğal afetlerin dünya genelinde giderek arttığı son
yıllarda
V.
çözüm yolu bulmaya çalışıyor
Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında, hangisi baştan ikinci
olur?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
- 66 -
I.
yapılmasına rağmen, hiç
II.
bilinen en barışçıl uygulaması,
III.
bugün, atom enerjisinin
IV. şüphesiz, elektrik üretimidir
V.
ancak aşama aşama ve yavaş yavaş
Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir biçimde sıralandığında hangisi baştan ikinci olur?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
DGS – 2010 – (22)
22.
Yaprak Test 6 – 14. Soru
Aşağıdaki atasözlerinden hangisinin ayraç içinde
verilen açıklaması yanlıştır?
A)
14. Aşağıdaki atasözlerinden hangisinin anlamı yanlış
açıklanmıştır?
Arı, bal alacak çiçeği bilir (Açıkgöz kişi, çıkar sağlayabileceği yeri bilir.).
B)
Her gönülde bir aslan yatar (Bazı insanlar hiç olmayacak şeylerin peşine düşer.).
C)
Ne karanlıkta yat ne kara düş gör (Tehlikelere karşı
önceden tedbir alan kişi, kendini ileride üzülmekten
kurtarmış olur.).
D)
Başa gelmez iş olmaz, ayağa değmez taş olmaz (İnsan yaşadıkça türlü türlü engellerle, güçlüklerle karşılaşır.).
E)
Demir tavında dövülür (Her işin yapılması için en uygun bir zaman, bir durum vardır.).
- 67 -
A)
Baş dille tartılır: Kişinin aklı, söylediği sözlerle ölçülür.
B)
Çiğnemeden yutulmaz: En kolay iş dahi emek harcamayı gerektirir.
C) Her koyun kendi bacağından asılır: Herkes kendi suçundan sorumludur.
D) Faydasız baş mezara yaraşır: Bir kişinin değeri öldükten sonra anlaşılır.
E)
Balık baştan kokar: Baştakilerin tutumunun bozuk olduğu toplumda her şey bozuk olur.
Deneme-6 – 30. Soru
DGS – 2010 – (24)
24.
(I) “Aydın” olarak nitelendirdiğimiz kimi okurlar dergilerdeki, gazetelerdeki düşünce yazılarını, özellikle ülkemizin
sorunlarıyla ilgili olanlarını okumuyorlar. (II) O yazıları
ağır, okuması zahmetli ve karamsar buluyorlar. (III) Nedeni sorulduğunda, “Üzüntüler, kaygılar içinde yaşamak
istemiyoruz.” diyorlar. (IV) Yani aydın olma bilinciyle hareket etmiyorlar. (V) Aydın olmanın onlara yüklediği sorumluluğu
göz
ardı ediyorlar. (VI) Gerçeklerle yüz yüze gelmekten
kaçınıyorlar.
30.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangileri
anlamca birbirine en yakındır?
A) I. ve II.
B) II. ve III.
D) IV ve V
C) III. ve IV
(I) Adil bir insan olmanın ilk ve göz ardı edilemez koşulu
bağımsız bir kafa yapısına sahip olabilmektir. (II) Olaylara, insanlara, insan ilişkilerine peşin yargılara saplanmadan nesnel olarak bakabilen kişiler adil davranabilirler.
(III) Adil insan hem kendi hem de başkalarının kişiliğine
saygı duyan, onurlu insandır. (IV) Ne yazık ki günümüzde bu özelliklere sahip çok az insan vardır. (V) Geçmişte
yaşayan soylu insanların çoğunda bu niteliklere rastlamak mümkündür.
Yukarıdaki cümlelerin hangileri anlamca birbirine en
yakındır?
A) I. ve II.
B) I. ve III.
D) IV. ve V.
E) V. ve VI.
- 68 -
C) II. ve III.
E) V. ve VI.
Yaprak Test 8 – 10. Soru
DGS – 2010 – (25)
25.
10. Aşağıdakilerin hangisinde yargının nedeni belirtilmemiştir?
I.
Elli yaşındaki bir insanın uykuda rüya gördüğü
süre, yaşamında yaklaşık altı yıla karşılık gelmektedir.
A)
II.
Son yıllarda yapılan çalışmalar, uykunun öğrenme
sürecine olumlu etkisi olduğunu göstermektedir.
Eğitime yeterince önem verilmediğinden, Türkiye’nin
çağı yakalaması güçleşiyor.
B)
III.
Araştırmalar göstermiştir ki Türkiye’de ölümle sonuçlanan trafik kazalarının % 13’ü uykusuzluğa bağlı
olarak meydana gelmektedir.
Bazı ülkelerde, sigaranın zararlarının yeterince anlatılamaması, özellikle genç kuşağın sağlığı bakımından
tehlike oluşturmaktadır.
C)
IV.
Yeni üretilen otomobillerin bazılarında sürücünün
dikkatinin dağılmasını önlemek ve uyanık kalmasını
sağlamak için uyarıcı sistemler bulunmaktadır.
Gelişmemiş toplumlarda eğitime ve sağlığa ayrılan
ekonomik kaynaklar her geçen gün azalmaktadır.
D)
Ülkenin sağlık sorunları bilinçsizce hazırlanan projeler
yüzünden bir türlü çözülemiyor.
E)
Belirli bir eğitim anlayışının yerleşmemiş olması, ülke
sorunlarıyla ilgilenmek istemeyen gençlerin çoğalmasına yol açmaktadır.
V.
Balina ve yunuslar belli aralıklarla su yüzüne çıkıp
soluk almak zorunda olduklarından bu canlıların beyinlerinin yarısı uyku durumuna geçerken öteki yarısı
uyanık kalır.
Yukarıdaki cümlelerin hangilerinde neden belirtilmemiştir?
A) I. ve II.
B) I. ve IV
D) III. ve IV
C) II. ve V
E) III. ve V
- 69 -
DGS Kitap Sayfa 635. 5. Soru
DGS – 2010 – (27)
27.
(I) Karacaköy’den ayrılan bir yol, sizi deniz kenarındaki
Yal ıköy’e götürüyor. (II) Yolun yaklaşık beşinci kilometresinde, Evcik İskelesi adlı kumsala giden altı yedi kilometrelik dar bir yol çıkıyor karşınıza. (III) İşte Anastasius Surlar ı’nın kalıntılarının en iyi görüleceği yer burası. (IV)
Fazlaca tahrip olmuş, yer yer ormanın içinde kaybolmuş
sur kalıntıları, yol boyunca deniz kıyısına kadar uzanıyor.
(V) Bizans İmparatoru Anastasius’un beşinci yüzyılda savunmaya yönelik olarak yaptırdığı set, Marmara Denizi’nden Karadeniz’e uzanıyor.
5.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde
amaç belirtilmiştir?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V
(I) Anne ve babalar çocuklarının ne giyecekleri, ne
yiyecekleri gibi konularda, onlar adına karar verebiliyorlar. (II) Günlük yaşamın kargaşası içinde fazla
zaman kaybetmemek için böyle bir tutum içine giriyorlar. (III) Ancak, böyle yaparak çocuklarının yanlışlarını
görmesini engellemiş oluyorlar. (IV) Gelişim açısından
önem taşıyan deneyimleri kazanmamış olma, ileriki
yaşamında çocuklar için büyük sorunlar doğurabiliyor.
(V) Kendi başına hâlledebileceği bir sorunun çözümünü çocuğunuza bırakmanız ve onu uzaktan izlemeniz
bu konuda iyi bir başlangıç olacaktır.
Anne ve babaların bir tutumu konusundaki bu
cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?
A)
I. cümlede, bir saptama yapılıyor.
B)
II. cümlede, seçilen yolun nedeninden söz ediliyor.
C) III. cümlede, çocuklara vereceği bir zarardan söz
ediliyor.
D) IV. cümlede, deneyimsizliğin neden kaynaklandığı
belirtiliyor.
E)
- 70 -
V. cümlede, bir öneride bulunuluyor.
DGS Kitap Sayfa 635. 6. Soru
DGS – 2010 – (27)
27.
(I) Karacaköy’den ayrılan bir yol, sizi deniz kenarındaki
Yal ıköy’e götürüyor. (II) Yolun yaklaşık beşinci kilometresinde, Evcik İskelesi adlı kumsala giden altı yedi kilometrelik dar bir yol çıkıyor karşınıza. (III) İşte Anastasius Surlar ı’nın kalıntılarının en iyi görüleceği yer burası. (IV)
Fazlaca tahrip olmuş, yer yer ormanın içinde kaybolmuş
sur kalıntıları, yol boyunca deniz kıyısına kadar uzanıyor.
(V) Bizans İmparatoru Anastasius’un beşinci yüzyılda savunmaya yönelik olarak yaptırdığı set, Marmara Denizi’nden Karadeniz’e uzanıyor.
6.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde
amaç belirtilmiştir?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V
(I) Günümüz insanı, yoğun geçen iş yaşamından, kentin
kalabalığından ya da stresten uzaklaşmak için doğayla
daha fazla baş başa kalma gereksini mi duymaya başladı. (II) Çağımızdaki gelişmeler de insanların daha bilinçli
olmasını sağladı, bunun sonunda doğaya gösterilen ilgi
arttı. (III) Dolayısıyla beslenme alışkanlıkları değişti. (IV)
Artık birçok evin mutfağında doğal besinler yer almaya
başladı. (V) Piyasada çeşit çeşit bitkilerden elde edilen
çayların çoğalması da doğal yollarla beslenmeye önem
verildiğinin bir göstergesidir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde
amaç belirtilmiştir?
A) I.
- 71 -
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
DGS Kitap Sayfa 598. 14. Soru
DGS – 2010 – (29)
29.
(I) Gezimizin son gününde bir arkadaşımızın Kaş’taki
ailesini ziyaret ettik. (II) Onların önerisi üzerine de adını
daha önce hiç duymadığımız Hoyran’a gittik. (III) 500 m
yükseklikten Akdeniz’i huzurla seyreden bir köydü
Hoyran. (IV) Sonra Davazlardan deniz yönüne saptık. (V)
Kekova’dan Gelidonya’ya kadar geniş bir alan ayaklarımızın altındaydı.
14. İstanbul’un Osmanlılar tarafından alınmasıyla Divanyolu
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde
insana özgü nitelik başka bir varlığa aktarılmıştır?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
adını alan cadde, Osmanlı eserleriyle de süslenmeye
I
II
başlandı. Bizans yapılarıyla Osmanlı eserleri, geçirdiği
III
yangınlara, depremlere karşın bu günlere geldi. Ayakta
kalanlar, hayatta olmanın sevincini yaşadı, aralarından
E) V.
IV
ayrılanlara gözyaşı döktü.,
V
Bu parçadaki numaralanmış sözlerin hangilerinde
insana özgü nitelikler cansız varlıklara aktarılmıştır?
A) I. ve II.
B) I. ve III.
D) III. ve IV.
- 72 -
C) II. ve III.
E) IV. ve V.
Deneme-8 – 36. Soru
DGS – 2010 – (31)
31.
(I) Bu kitap, ilkokula on dört yaşında başlayan bir edebiyat adamının çocukluk ve ilk gençlik yıllarına ilişkin anılarından oluşuyor. (II) Diyarbakır’da başlayan, yoksulluk
içinde geçen bir çocukluk; çocuk yaşta başlayan yıpratıcı,
acımasız çalışma hayatı… (III) Anıya değil de romana
benzeyen bu kitapta yazar, hayatla olan mücadelesini
hiçbir abartıya kaçmadan, duygusallığa yer vermeden anlatıyor. (IV) Yaşadıklarını anlatırken o günlerin Türkiye’sinden ilginç ve renkli kesitler sunuyor. (V) Ustalıkla
kullandığı Türkçesiyle, akıcı bir anlatımla kaleme aldığı
anıları ilgiyle okunuyor.
36.
(I) Günümüzde Türk heykel sanatından söz edilirken on
kişiden dokuzu, batı etkisi altında gelişen sanatı örnek
göstermektedir. (II) Çünkü eski dönemlerde bu sanatın
modern anlamdaki örneklerine rastlamıyoruz. (III) Ancak
eski dönemlerde de batılı anlamda olmasa bile yontu anlamında bu sanatın örneklerini görüyoruz. (IV) Örneğin
mezar taşları, nişan taşları Osmanlı Devleti döneminde
de en ince biçimde işlenen, en güzel süslemelerle donatılmış yapıtlar olmuşlardır. (V) Aynı şekilde çeşme, şadırvan, havuz, fıskiye gibi yararlı amaçlarla üretilmiş yapıtlarda da titiz ve ince bir işçilik göze çarpıyor.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde
kişisel düşünceye yer verilmemiştir?
Parçada numaralanmış cümlelerden hangilerinde kişisel yoruma yer verilmiştir?
A) I.
A) I. ile III.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
B) I. ile IV.
D) III. ile IV.
- 73 -
C) II. ile V.
E) IV. ile V.
DGS – 2010 – (32)
32.
Deneme-1 – 33. Soru
(I) Son otuz yılın en soğuk kışını, son on yılın en yağışlı
ilkbaharını yaşayan İstanbul’un erguvanları bu yıl erken
açtı. (II) Genellikle nisanın son haftasında görülen çiçeklenme, bu yıl on gün kadar erken başladı. (III) Boğaziçi’ndeki ağaçlar nisanın ilk haftasının sonunda çiçeklendi.
(IV) Ortaköy, Paşabahçe ve Bebek erguvan bahçesine
döndü. (V) Boğaziçi’ndeki erguvanlar görenlerde unutulmaz izler bırakıyor.
33.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde
karşılaştırma söz konusudur?
A) I. ve II.
B) I. ve III.
D) III. ve IV
C) II. ve IV
(I) İlyada destanı, eski Yunan’da şair Homeros’un derlediği büyük bir destandır (II) Bir başka Homeros destanı
olan Odysseia ile birlikte, batı edebiyatının en eski örneği
ve tüm zamanların en güzel şiirlerinden sayılır (III) İlyada
ve Odysseia, Truva Savaşı ve bu savaşta yer alan insanlarla ilgili söylenceleri dile getiren destanlardır (IV) Tarihçiler Yunanistan’da yaşamış Akhalar ile Batı Anadolu’da
yaşamış Truvalılar arasındaki bu savaşın yaklaşık İ Ö
1199’da geçtiği görüşündedir (V) Akhaların Truva’yı kuşatmalarının ise on yıl sürdüğü sanılmaktadır
Parçada numaralanmış cümlelerden hangisinde bir
karşılaştırma söz konusudur?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
E) IV. ve V.
- 74 -
Deneme-6 – 51. Soru
DGS – 2010 – (32)
32.
(I) Son otuz yılın en soğuk kışını, son on yılın en yağışlı
ilkbaharını yaşayan İstanbul’un erguvanları bu yıl erken
açtı. (II) Genellikle nisanın son haftasında görülen çiçeklenme, bu yıl on gün kadar erken başladı. (III) Boğaziçi’ndeki ağaçlar nisanın ilk haftasının sonunda çiçeklendi.
(IV) Ortaköy, Paşabahçe ve Bebek erguvan bahçesine
döndü. (V) Boğaziçi’ndeki erguvanlar görenlerde unutulmaz izler bırakıyor.
51.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde
karşılaştırma söz konusudur?
A) I. ve II.
B) I. ve III.
D) III. ve IV
C) II. ve IV
E) IV. ve V.
- 75 -
(I) Safranbolu evlerinin insanı ısıtan harika bir manzarası
var.(II)Hangi evden bakılırsa bakılsın manzara kapanmaz. (III) Şehrin ortasında bulunan meydana yönelik
yollar ve sokaklar tamamen taş kaplı. (IV) Anıt eserlerin
avluları ve meydanlarda kullanılan taşlar daha düzgün.
(V) Bu taş kaplama tarzının, rutubeti azalttığı söyleniyor.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde
karşılaştırma yapılmıştır?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
Deneme-9 – 36. Soru
DGS – 2010 – (33)
33.
(I) Migrenden yakınanlarda sıkça görülen bir sorun
ağrı kesici ilaç bağımlılığı. (II) Araştırmalar, her yüz
migren hastasından sekizinin her gün ya da iki günde bir
ağrı kesici kullandığını gösteriyor. (III) Bu da yüz hastadan sekizinin “ilaç bağımlısı” olduğu anlamına geliyor. (IV)
Doktor tavsiyesi olmaksızın ve tanı konulmaksızın alınan
her ağrı kesici, migreni engellemediği gibi kronikleştiriyor.
(V) Böyle hastaların vücudu, ilaç içme alışkanlığından
ancak özel terapi seanslarıyla kurtuluyor.
36.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak
aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?
(I) Çalışma ortamı, insanın etrafını çepeçevre kuşatır. (II)
Kuşattığı için de kişinin verim ve morali ile yakından ilgilidir. (III) İnsanoğlunun sadece %20’si verimli çalışmaktadır ama gerçekte insan %20 gibi verimle çalışmak üzere
yaratılmamıştır. (IV) Bu verim düşüklüğünün bir kısmı insanın kendi gelişimi ile ilgili iken önemli bir kısmı da çalıştıkları ortamla ilgilidir. (V) Çalışmaları sınırlayan etkiler ortadan kaldırıldığında sonuç şaşırtıcı derecede düzelir.
Parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A)
I. cümlede, bir hastalığın yol açtığı durumdan söz
ediliyor.
I. cümlede, kişinin çalışma ortamıyla kuşatıldığı vurgulanmıştır.
B)
B)
II. cümlede, bir çalışmanın sonucu sayısal değerlerle
veriliyor.
II. cümlede, çalışma ortamının kişi üzerindeki etkileri
söylenmiştir.
C)
C)
III. cümlede, ilaç kullanımıyla ilgili bir saptama yapılıyor.
III. cümlede, insanla ilgili bir istatistikten bahsedilmiştir.
D)
D)
IV. cümlede, ilaç almada gerekli koşullara uyulmadığında doğacak tehlike açıklanıyor.
IV. cümlede, verim düşüklüğünün kaynakları belirtilmiştir.
E)
E)
V. cümlede, tedavide kullanılmak üzere yeni bir
yöntem bulunduğundan söz ediliyor.
V. cümlede, şaşırtıcı bir düzelmenin yöntemi söylenmiştir.
A)
- 76 -
DGS – 2010 – (34)
34.
Deneme-8 – 35. Soru
(I) Türkiye, dağcılık sporuna ilgi duyanlar için çok
farklı seçeneklere sahip bir ülke. (II) Marmara Bölgesi’nde
Uludağ, Akdeniz Bölgesi’nde Beydağları, İç Anadolu Bölgesi’nde Aladağlar, Doğu Karadeniz Bölgesi’nde Kaçkar
Dağları, Doğu Anadolu Bölgesi’nde Süphan ve Ağrı Dağı
ülkemizin dağcılık parkurlarının başında geliyor. (III) Ülkemizdeki en yüksek dağ olan Ağrı Dağı, dünyada da en
çok ilgi çeken dağlar arasında bulunuyor. (IV) Özellikle
Nuh’un gemisini bulmak amacıyla her yıl binlerce dağcı
tırmanıyor Ağrı’ya. (V) Yüksek ama tırmanması kolay bir
dağ olması onu daha da çekici kılıyor.
35.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak
aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?
(I) Hezarfen Ahmet Çelebi, kendi geliştirdiği takma kanatlarla uçmayı başaran ilk insandır. (II) 17. yüzyılda Osmanlıda yaşamış Türk bilginidir. (III) 1623-1640 yılları
arasında saltanat süren Sultan IV. Murat zamanında,
uçma tasarısını gerçekleştirdiği ve geniş bilgisinden ötürü
halk arasında, "Bin Fenli" anlamına gelen Hezarfen olarak anıldığı bilinmektedir. (IV) İlk uçma denemelerinde,
10. yüzyıl Türk alimlerinden İsmail Cevheri'den ilham almıştır. (V) Cevheri'nin bulgularını iyice inceleyen ve öğrenen Çelebi, kuşların uçuşunu inceleyerek tarihî uçuşundan önce hazırladığı kanatlarının dayanıklılık derecesini ölçmek için, Okmeydanı'nda denemeler yapmıştır.
Parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A)
I. cümlede, saptama yapılıyor.
B)
II. cümlede, ülkemizin dünyanın en önemli tırmanma
merkezlerine sahip olduğu belirtiliyor.
A)
I. cümlede, bahsedilen kişiyle ilgili bir ilk vurgulanmıştır.
C)
III. cümlede, bir dağın özelliklerinden söz ediliyor.
B)
D)
IV. cümlede, neden-sonuç ilişkisi ortaya konuyor.
II. cümlede, I. cümledeki kişiye ilgili bir bilgi verilmiştir.
E)
V cümlede, bir dağın daha önce belirtilen özelliklerine ekleme yapılıyor.
C)
III. cümlede, Hezarfen adının anlamı belirtilmiştir.
D)
IV. cümlede, ilk uçma denemelerinde başarısız olduğu söylenmiştir.
E)
V. cümlede, hazırladığı kanatları nerede denediği
belirtilmiştir.
- 77 -
Deneme-5 – 39. Soru
DGS – 2010 – (35)
35.
(I) Japon Mimar Shigeru Ban mimarlığın çevreye ve
insana karşı sorumluluğu konusundaki radikal yaklaşımlarıyla tanınıyor. (II) Malzeme seçimindeki farklılığıyla ve
sosyal problemlere getirdiği köklü çözümlerle tanınan
Shigeru Ban, Japonya’nın dış dünyaya açılan ve “eski”den uzak duran mimarlarından biri. (III) Tasarladığı yapılarda modern ve alışılmamış malzemeler kullanıyor. (IV)
Bunlar arasında suya karşı yatılmış karton, kâğıt boru,
bambu ve prefabrike ahşap gibi geri dönüşebilir malzemeler bulunuyor. (V) Dünyaca ünlü bu mimarın çalışmalarındaki en önemli hareket noktası, çevreye saygı ve daha temiz bir dünya isteği.
39.
Mimar Shigeru Ban’la ilgili bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden
hangisi yanlıştır?
A)
I. cümlede, mesleki anlayışıyla ilgili bilgi veriliyor.
B)
II. cümlede, yenilikçi yanı üzerinde duruluyor.
C)
III. cümlede, başkalarınca kullanılan malzemelerden
uzak durmasının nedeni vurgulanıyor.
D)
E)
IV cümlede, önceki cümlelerde belirtilenlerle ilgili örnekler veriliyor.
(I) Bilim, geçtiğimiz yıl bilimkurgunun bir başka klasiğini
de gerçekleştirmeye yaklaştı. (II) Fizikçiler görünmezlik
pelerininin ilk kaba tip örneğini ortaya koymayı başardılar.
(III) Henüz mükemmellikten uzak olan halka biçimli düzen, ancak belli bir dalga boyundaki mikrodalgalar halkanın düzlemine paralel yol aldıklarında görünmez hale geliyor.(IV) Mayıs ayında iki ayrı araştırmacı grubu, bir
nesnenin çevresinden elektromanyetik dalgalar geçirerek
onu görünmez kılmanın mümkün olacağını öne sürdü.
(V) Deney için gerekense, "meta malzeme" denen, çok
değişik özellikler taşıyan bir malzeme grubuna giren, mikroskobik çubuklar ve "C" biçimli halkalardan yapılı bir kabuk.
Parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A)
I. cümlede, bilimin sınır tanımayan bir kavram olduğu söylenmiştir.
B)
II. cümlede, fizikçilerin bir başarısına değinilmiştir.
C)
III. cümlede, yapılan buluşun genel nitelikleri vurgulanmıştır.
D)
IV. cümlede, iki ayrı araştırma grubunun bu görüşü
ne zaman ortaya koyduğu söylenmiştir.
E)
V. cümlede, deney için gereken malzemeler belirtilmiştir.
V. cümlede, yaptıklarıyla neyi amaçladığı belirtiliyor.
- 78 -
Deneme-6 – 39. Soru
DGS – 2010 – (35)
35.
(I) Japon Mimar Shigeru Ban mimarlığın çevreye ve
insana karşı sorumluluğu konusundaki radikal yaklaşımlarıyla tanınıyor. (II) Malzeme seçimindeki farklılığıyla ve
sosyal problemlere getirdiği köklü çözümlerle tanınan
Shigeru Ban, Japonya’nın dış dünyaya açılan ve “eski”den uzak duran mimarlarından biri. (III) Tasarladığı yapılarda modern ve alışılmamış malzemeler kullanıyor. (IV)
Bunlar arasında suya karşı yatılmış karton, kâğıt boru,
bambu ve prefabrike ahşap gibi geri dönüşebilir malzemeler bulunuyor. (V) Dünyaca ünlü bu mimarın çalışmalarındaki en önemli hareket noktası, çevreye saygı ve daha temiz bir dünya isteği.
39.
Mimar Shigeru Ban’la ilgili bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden
hangisi yanlıştır?
(I) Söylev türünün ilk örnekleri Eski Yunan ve Roma
döneminde görülmektedir. (II) Sokrates söylevleriyle tanınmıştır. (III) Eski Yunan trajedilerinde bu türün önemli
örnekleri verilmiştir. (IV) Amfi tiyatrolarda oynanan oyunlarda, söylevler verilmiştir. (V) Eski Yunan edebiyatında
özellikle Demosthenes (Demostes), Lâtin edebiyatında
Cicero (Çiçero), Fransız edebiyatında Bossuet (Bosse),
Mirabeau (Mirabu) ve Robespiere (Robespiyer) tanınmış
söylevciler arasında yer almaktadır.
Parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A)
I. cümlede, söylevin en olgun örneklerinin görüldüğü
yerler belirtilmiştir.
B)
II. cümlede, söylevleriyle tanınan birinin adı belirtilmiştir.
C)
III. cümlede, söylev örneklerinin önemlilerinin nerede
geçtiği belirtilmiştir.
A)
I. cümlede, mesleki anlayışıyla ilgili bilgi veriliyor.
B)
II. cümlede, yenilikçi yanı üzerinde duruluyor.
C)
III. cümlede, başkalarınca kullanılan malzemelerden
uzak durmasının nedeni vurgulanıyor.
D)
IV. cümlede, III. cümledeki örneklemeye devam
edilmiştir.
D)
IV cümlede, önceki cümlelerde belirtilenlerle ilgili örnekler veriliyor.
E)
V. cümlede, çeşitli yerlerin tanınmış söylevcileri verilmiştir.
E)
V. cümlede, yaptıklarıyla neyi amaçladığı belirtiliyor.
- 79 -
Yaprak Test 26 – 5. Soru
DGS – 2010 – (36)
36.
Aşağıdaki cümlelerin hangisindeki altı çizili söz
çıkarılırsa anlamda daralma olmaz?
5.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük
çıkartıldığında cümlenin anlamında bir daralma olmaz?
A)
Orada kiminle tanıştığımı söylesem belki de inanmazsın.
B)
Hafta sonu eve gelecek çünkü ailesini çok özlemiş.
C)
Koridorlarda tek başına dolaşır, kimseyle konuşmazdı.
B)
Hiçbir zaman aylık maaşını tam gününde alamadı.
C)
Komşularına bir şey sormak için yukarı çıktı.
D)
İşe girdi gireli buralara artık uğramaz oldu.
D)
Düğün salonu dolup dolup boşalıyor.
E)
Gittiğim hiçbir yerde böyle sıcak insanlarla karşılaşmadım.
E)
Onun böyle bir şey söyleyeceğine ihtimal vermiyorum.
- 80 -
A)
Karşı mahallenin çocukları akşama kadar parkta oynadılar.
DGS – 2010 – (37)
37.
Yaprak Test 20 – 10. Soru
Demre’den 25 km uzaklıktaki portakal cenneti Finike’ye
vardığımızda ikindi vaktiydi. (I) Bu güzel ilçenin betonlaşmamasının nedeni bu narenciye bahçelerinin herkesçe
çok sevilmesi. (II) Şehir merkezinden yaklaşık 3,5 km
sonra başlayan tarım arazileri özenle korunmuş. (III) Buda yöneticilerle bu arazileri işleyen halkın ortak çabalarıyla sağlanmış. (IV) Birlikten kuvvet doğar, sözü gerçek olmuştu. (V)
10.
Bu parçadaki numaralanmış yerlerden hangisine düşüncenin akışına göre, “Denize paralel inen Acı-su ve
Tatlısu derelerinin suladığı topraklarda göz alabildiğine
narenciye bahçeleri uzanıyordu.” cümlesi getirilebilir?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV
E) V
- 81 -
(I) Yazın değeri yüksek bir roman, bir öykü, bir oyun
yaşam çerçevemizi genişletir. (II) İçinde soluduğumuz
gerçek dünyanın dışına çıkarır bizi. (III) Gerçekleri değişik bir gözle görmenizi sağlar. (IV) Bu gerçekleri de derinlemesine kavramımızı sağlar. (V) Bu kavrayış da yüzeysel değildir, gelip geçici bir nitelik taşımaz.
Bu parçada, numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra “Bu bir kaçış ya da kendi gerçeklerimizden kopuş
değildir.” cümlesi getirilebilir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Deneme-7 – 71. Soru
DGS – 2010 – (38)
38.
(I) İlk deniz fenerleri, üzerinde ateş yanan alçak kulelermiş. (II) Bu tarz fenerlerin ilk olarak ne zaman
yapıldığı bilinmiyor. (III) Fakat günümüzdekine benzer ilk
deniz
fenerinin
MÖ
7.
yüzyılda,
Çanakkale
Boğazı’nda, o zamanki adıyla Sigeum Burnu’nda yer aldığı tarihî belgelerle kanıtlanmıştır. (IV) Bugün Çanakkale’de ayakta kalan en eski deniz feneri Mehmetçik
Feneri’dir. (V) Bu fener 1856 yılında Fransızlar tarafından
yapılmıştır. (VI) Mehmetçik Feneri, Ege Denizi’nden Çanakkale Boğazı’na girişte, Trakya’nın Gelibolu Yarımadası’ndaki en uç noktasında, çok önemli bir yerde bulunmaktadır.
Kültür, belirli bir yerde birlikte yaşayan belli bir toplumun
yaşayış şeklidir.(I) Bu kültür onların sanatlarında, sosyal
sistemlerinde, alışkanlıklarında, âdetlerinde ve geleneklerinde yaşamaktadır. (II) Çünkü aynı kültüre sahip olanlar,
birlikte yaşayan ve aynı dili konuşan insanlar; başka dili
konuşan insanlardan farklı bir şekilde düşünür, hisseder,
yaşar ve onlardan farklı heyecan duyar.(III) Sosyal yapı
ve kültür arasında çok sıkı bir bağ vardır. (IV) Öyle ki
sosyal yapı ile kültür bir gerçeğin iki yüzü gibidirler. (IV)
Çünkü sosyal yapılar mevcut kültüre göre şekillenirken,
kültür de içinde bulunduğu çevreden sürekli etkilenir. (V)
Ayrıca insanları zaman ve mekân içerisinde birleştiren ortak noktaların bulunması millet olmanın en önemli özelliğidir, bunu sağlayan ise kültürdür.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istenirse ikinci paragraf hangi cümleyle başlar?
A) II.
B) III.
D) V
C) IV
71.
E) VI.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf hangi cümle ile başlar?
A) I.
- 82 -
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
DGS – 2010 – (39)
39.
Deneme-6 – 43. Soru
Ben bir işle meşgulken başka şeylerle uğraşmıyorum, o
işe veriyorum kendimi. Çok detaycıyım, seçiciyim. Yaşamımın da kaliteli olmasını istiyorum, yaptığım işin de.
Mükemmeliyetçiyim herhâlde hatta sağlığımı etkileyecek
kadar. Bu da insanı biraz zorluyor.
43.
Bu sözleri söyleyen kişi aşağıdakilerden hangisiyle
nitelendirilemez?
A)
İşinde ayrıntılara önem veren
B)
Her zaman en iyisini yapmaya çalışan
C)
Kendini aşırı ölçüde işine veren
D)
Her şeyi kolay kolay beğenmeyen
E)
Yapamayacağını anlayınca işini yarım bırakan
Yazın yaşamım oldukça eskiye dayanıyor. Özel yaşamım
ise çocukluğumdan beri inişli çıkışlı ve dağınık. Bu koşullarda, yazdığım birçok ürün kayboldu. Birçoğu bitirilmeden konduğu naylon poşetlerde uzun süredir bekliyor.
Şimdilik dilsiz olan bu birikimlerin dışındaki çalışmalarımı
birçok bölüme ayırmak mümkün. Bunların arasında baskı
aşamasında olanlar, yarılanmış çalışmalar ve yeni başladıklarım var.
Bu sözleri söyleyen kişi için aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
- 83 -
A)
Özel yaşamında dağınıktır.
B)
Oluşturduğu ürünlerin bir kısmını kaybetmiştir.
C)
Yazın yaşamında çok sayıda eser vermiştir.
D)
Yazarlık yaşamı, eskiye dayanmaktadır.
E)
Bitirilmemiş eserlerini uzun süredir saklamaktadır.
Deneme-2 – 30. Soru
DGS – 2010 – (39)
39.
Ben bir işle meşgulken başka şeylerle uğraşmıyorum, o
işe veriyorum kendimi. Çok detaycıyım, seçiciyim. Yaşamımın da kaliteli olmasını istiyorum, yaptığım işin de.
Mükemmeliyetçiyim herhâlde hatta sağlığımı etkileyecek
kadar. Bu da insanı biraz zorluyor.
30.
Bu sözleri söyleyen kişi aşağıdakilerden hangisiyle
nitelendirilemez?
İnsanlara oldukları gibi muamele edersek onları daha
kötü kılarız. Onları olmaları gerektiği gibi ele alırsak olabilecekleri kadar iyi yaparız.
Bu cümleyi söyleyen biri için aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
A)
İnsanları olumlu yönde değiştirmeyi amaçlamaktadır.
B)
Kişisel özgürlüklere saygı duyar.
A)
İşinde ayrıntılara önem veren
C)
Kişi haklarının korunmasından yanadır.
B)
Her zaman en iyisini yapmaya çalışan
D)
Barışçıl bir insanlık istemektedir.
C)
Kendini aşırı ölçüde işine veren
E)
İnsanları tüm nitelikleriyle kabullenir.
D)
Her şeyi kolay kolay beğenmeyen
E)
Yapamayacağını anlayınca işini yarım bırakan
- 84 -
DGS – 2010 – (40)
40.
Deneme-4 – 39. Soru
Bugüne kadar pek çok ödül aldım, her ödülüm benim
için ayrı bir gurur kaynağı. Ama ödüller semboliktir,
bence en büyük hediye, insanların eserlerimi beğenmesi,
onlarda kendilerinden bir şeyler bulmasıdır. Bir de sanatçıların gençken ödül almasının daha anlamlı olduğunu
düşünüyorum. Çünkü sanatla uğraşmak çok emek isteyen, yıpratıcı bir iştir ve teşvik gerektirir. Ayrıca ödül almak, bir yükümlülüğü de beraberinde getirir; ödüllü sanatçı olmak, sonraki her eserinin daha iyi olması için çok
çalışmayı gerektirir.
39.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir?
Edebiyat düşüncesinin ve kültürünün, yayıncılar ve yazarlar tarafından bile yeterince kavranamayışı, özümsenemeyişi, önemsenemeyişi bu nedenlerin başında geliyor. Edebiyat ya da düşünce dergilerinin arşivleri karıştırıldığında, gencecik edebiyat heveskârlarının ve yetenekli
insanların mezarlarıyla dolu olduğu görülür. Bu nedene
bağlı olarak, bir edebiyat ve düşünce manifestosunu içselleştiremeden, bir kültür, sanat ve edebiyat geleceği tasarlamadan ve her koşulda bu tasarımın arkasında durma kararlılığına sahip olmadan yola çıkan her dergi girişiminin ömrü, doğal olarak kısa olacaktır.
Bu sözler aşağıdakilerden hangisine yanıt olarak söylenmiş olabilir?
A)
Aldığınız ödülleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
B)
Aldığınız ödüller daha çok yapıt üretmenizi sağladı
mı?
A)
Bazı edebiyat dergilerinin ömürlerinin kısa olması
neden kaynaklanıyor?
C)
Sanat dünyasında tanınmak için ödül mü almak gerekir?
B)
İnsanlar edebiyat ve sanata neden ilgi duymuyor?
C)
D)
Sanat hayatı boyunca hiç ödül almamış sanatçılar
başarısız mı sayılmalıdır?
Günümüzde yeterince iyi yazar yetişmemesini neye
bağlıyorsunuz?
D)
İnsanlar, bir edebiyat dergisinden ne bekler?
E)
Bir eser hangi özellikleri yönünden ödüle değer
görülür?
E)
Edebiyat ve sanat dergilerinin işlevleri nelerdir?
- 85 -
Deneme-5 – 47. Soru
DGS – 2010 – (41)
41.
Bu kazıda gün yüzüne çıkardığımız bir yazıtla, bulduğumuz öteki kalıntıların Myndos kentine ait olduğu
kanıtlandı. Bulduğumuz birçok seramik parçası kentin
yaklaşık MÖ 8. yüzyıldan beri var olduğunu gösterdi. Ayrıca buranın 13. yüzyıla kadar yerleşim alanı olduğu da
ortaya çıktı. Kısacası, bugünkü verilerin ışığında, kentin
yaklaşık 3 bin yıllık bir tarihe sahip olduğunu söyleyebiliriz.
47.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir?
Güneş ışığı, renkli radyasyonların üst üste gelmesinden
oluşur. Bunlar atmosfer tabakalarını aşarken az çok enerji kaybederler. Adeta emilirler. Ama mavi ışınların emilmesi daha yavaştır. Böylece atmosfer tabakalarını, diğer
renkli ışınlardan daha önce kat ederler. Aynı zamanda
atmosferdeki küçük gaz parçacıkları, su buharı ve tozlarla
her yöne dağılır. Bu yüzden atmosferimiz mavi renk alır.
Bu parça aşağıdakilerden hangisine yanıt olarak söylenmiş olabilir?
A)
Güneş ışınlarındaki radyasyon zararlı mıdır?
A)
Kente ait yapıların tümü ortaya çıkarıldı mı?
B)
Gökyüzü neden mavi görünür?
B)
Yürüttüğünüz bu kazıyla hangi bilgilere ulaştınız?
C)
Radyasyon nedir?
C)
Myndos halkının yaşama biçimiyle ilgili ne tür bilgiler
elde ettiniz?
D)
Güneş ışığını oluşturan radyasyonlar kaç renklidir?
D)
Bugüne kadar yapılan kazılarda hangi sorunlarla
karşılaştınız?
E)
Güneş ışığı nasıl oluşur?
E)
Kazılarda ne tür kişisel eşyalar ortaya çıkarıldı?
- 86 -
Deneme-2 – 62. Soru
DGS – 2010 – (43)
43.
Elzie Crisler Segar tarafından yaratılan bir çizgi roman
kahramanı olan Temel Reis, alışılanın aksine
“halktan biri”, sıradan bir denizci. En belirgin özelliği ıspanak yiyerek güçlenmesi ve kötülerle, zorluklarla
başa çıkması. Konserve kutusunu tek eliyle sıkıp içindeki
ıspanağı bir hamlede ağzına attığında kazandığı güçle biricik sevgilisi Safinaz’ı abasakal’ın elinden kurtarır. Bu
arada Temel Reis ile Safinaz arasında siyah beyaz filmlerdeki gibi bir aşk olduğunu unutmamak gerek. Âşıklar
ayrılsalar da sonunda hep kavuşurlar. Yaratıcısının erken
yaşta ölmesine karşın Temel Reis çizgi romanları bir süre
daha yayımlandı. Çizgi filmleri ve sinema filmi yapıldı.
Oyuncakları üretildi hatta ABD’de posta pulları basıldı.
Ama Temel Reis’i bugün okumak isteyenler onun yeni
maceralarını bulamıyor ne yazık ki.
Gelmiş geçmiş en büyük heykeltıraşlardandır Rodin.
"Ulusal yankı" uyandıramamıştır belki ama bunun nedeni
eserlerinin niteliği değil, döneminde yeni bir çığır açmış
"skandal adam" olmasıdır. Günümüzde dahi anlaşılmamış olan heykeltıraş, döneminde hâkim olan sanat anlayışını yıkarak sanatta yeni bir devir açmış, dönemindeki
sanatçıları dahi ikiye bölmüştür; açık karikatürlerle hicvedilen, mahkemelerde tehdit edilen sanatçının en büyük
savunucularından biri de Emile Zola’dır. Sanatçılar, eserlerinin hakkında konuşadursunlar o, “Nasılsa bir gün, sanat kendiliğinden, kendini doğuracak.” dercesine cevap
vermemiştir eleştirilere.
62.
Bu parçada Temel Reis ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A)
Çizgi roman kişilerinin bilinen özelliklerini taşımadığına
B)
Onunla ilgili çeşitli ürünlerin yapıldığına
C)
Günümüzde yeni maceralarının yazılmadığına
D)
Yaratıcısının hayatta olmadığına
E)
Daha çok, reklam malzemesi olarak kullanıldığına
- 87 -
Parçada, Rodin’le ilgili niteliklerden aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A)
Sanatın farklı dallarında eser verdiğine
B)
Sanatta yeni bir devir açtığına
C)
Eleştirilere verdiği cevaba
D)
Dönemindeki sanatçılar arasında görüş ayrılığına yol
açtığına
E)
Günümüzde bile anlaşılamamış olduğuna
Deneme-6 – 59. Soru
DGS – 2010 – (44)
44.
Dünyada on binden fazla türü bulunan kaktüsler
radyasyondan koruyucu özellikleri olduğu için ev ve iş yerlerinde daha çok görülmeye başlandı. Susuzluğa uzun
süre dayanabilen bu bitkiler, en çok, büyümeye başladıkları ilkbahar ve yaz aylarında suya ihtiyaç duyar. Nisan ve
mayıs aylarında iki haftada bir üzerlerine su püskürtülmesi gerekir. Büyümeye başlayınca bu sayı haftada bire çıkarılabilir. Bol güneşe ihtiyaç duyan kaktüsler, kışın soğukta kalırsa yazın daha fazla çiçek açar.
Şile bezi rahat, hafif, ucuz, ter emici, sağlıklı doğal bir
giysi olma özelliğiyle geniş kullanım alanı bulunmaktadır.
Ayrıca kültürel ve sanatsal motif ve işlemelerle süsleme
ve aksesuar olarak da kullanım alanı geniş bir üründür.
İlk zamanlarda keten ipliğinden yapılan Şile bezi taleplerin artmasıyla zamanımızda pamuk ipliği ve makineyle de
dokuması yapılmaktadır. Şile bezi, üzerinde baskı ve el
işlemeleriyle süslenerek değişik amaçlarda kullanıma sunulmaktadır. El nakışları süslemeleri, floş iplik yöreye has
özellik taşıyan motiflerle süslenmektedir. Masa, sehpa örtüsü, erkek ve bayan gömlekleri, elbise, gecelik, sabahlık,
mutfak ve yatak örtüleri şeklinde kullanılmaktadır.
Bu parçada kaktüslerle ilgili aşağıdaki sorulardan
hangisinin cevabı yoktur?
A)
Günümüzde daha çok hangi amaçla satın alınmaktadır?
B)
Daha çok çiçek açması nasıl sağlanabilir?
C)
Sularken dikkat edilmesi gereken noktalar nelerdir?
D)
Ani sıcaklık değişikliklerinden nasıl etkilenir?
E)
Tür açısından zengin bir bitki midir?
59.
Parçada Şile bezi ile ilgili aşağıdaki sorulardan hangisinin yanıtı yoktur?
A)
- 88 -
Farklı renkleri var mıdır?
B)
Nasıl süslenmektedir?
C)
Kullanım alanları nelerdir?
D)
Hangi niteliklere sahiptir?
E)
İlk zamanlarda hangi iplikten yapılmıştır?
DGS – 2010 – (44)
44.
Deneme-1 – 42. Soru
Dünyada on binden fazla türü bulunan kaktüsler
radyasyondan koruyucu özellikleri olduğu için ev ve iş yerlerinde daha çok görülmeye başlandı. Susuzluğa uzun
süre dayanabilen bu bitkiler, en çok, büyümeye başladıkları ilkbahar ve yaz aylarında suya ihtiyaç duyar. Nisan ve
mayıs aylarında iki haftada bir üzerlerine su püskürtülmesi gerekir. Büyümeye başlayınca bu sayı haftada bire çıkarılabilir. Bol güneşe ihtiyaç duyan kaktüsler, kışın soğukta kalırsa yazın daha fazla çiçek açar.
42.
Bu parçada kaktüslerle ilgili aşağıdaki sorulardan
hangisinin cevabı yoktur?
A)
Günümüzde daha çok hangi amaçla satın alınmaktadır?
B)
Daha çok çiçek açması nasıl sağlanabilir?
C)
Sularken dikkat edilmesi gereken noktalar nelerdir?
D)
Ani sıcaklık değişikliklerinden nasıl etkilenir?
E)
Tür açısından zengin bir bitki midir?
- 89 -
Boston Güzel Sanatlar Müzesi, Boston, Massachusetts'te
bulunan ABD'nin en büyük müzelerinden biridir. Her yıl
bir milyondan fazla kişi müzeyi ziyaret etmektedir. Müzede 450.000 sanat çalışması sergilenmektedir. Bu rakam
tüm Amerika'daki en önde gelen sanat müzelerinden biri
olduğunu göstermektedir. Müze 1870 yılında kurulmuştur. Günümüzdeki binasına 1909 yılında geçmiştir.
Bu parçada Boston Güzel Sanatlar Müzesi’yle ilgili
aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı vardır?
A)
Müzeye, yıl içinde, tahmini kaç ziyaretçi gelmektedir?
B)
Müzede genellikle hangi tür sanat eserleri sergilenir?
C)
Müzenin kurucusu kimdir?
D)
Amerika’nın diğer önemli müzelerinden farkı nedir?
E)
Müzede en çok hangi dönem eserleri sergilenmektedir?
Deneme-1 – 38. Soru
DGS – 2010 – (45)
45.
Kimi büyük yapıtlar anlattıkları olaylarla değil, kişileriyle
yaşarlık kazanmıştır. Örneğin Hamlet’te yaşanan olayları
unutabiliriz ama Hamlet’i asla. Dostoyevski’nin Suç ve
Ceza’sında anlatılanları anımsamayız ama Raskolnikov
için aynı şeyi söyleyemeyiz. Tolstoy’un Nataşa’sı,
Balzac’ın Goriot Baba’sı hiç unutamadığımız kişilerdir.
Çünkü yaratıcıları onları özlemleri, tutkuları, özverileri,
bencillikleriyle sevmiş, öylece yansıtmışlardır.
38.
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine ulaşılabilir?
Nesirden çok önce doğup geliştiği bilinen nazım, müzikle
birlikte duygusal bir etki, dinleyicilerde ses güzelliğinin
sağladığı ortak bir duyarlık yaratmayı amaç edinir. Belli
ölçülerdeki satırların akılda tutulması, kolayca hatırlanması mümkün olur; kafiyelerin yardımıyla çağrışım çabuklukları sağlanır; mısraların belli kümeler halinde birikimi, söze unutulmaz bir biçim verir.
Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılabilir?
A)
Bazı edebî yapıtlardaki karakterler, anlatılanları gölgede bırakmıştır.
A)
Nesir, nazıma göre daha çok gelişmiştir.
B)
B)
Yapıtta anlatılanların gerçekmiş gibi algılanabilmesi
için karakterlerin ayrıntılı olarak betimlenmesi gerekir.
Nazmın, sahip olduğu birtakım özellikler akılda tutulmasını kolaylaştırır.
C)
C)
Kendine özgü yapısı, kimi yapıtların “unutulmazlar”
arasında yer almasını sağlar.
Nazım, tarihin karanlık çağlarından günümüze ulaşmayı başarmış tek türdür.
D)
Nazımlarda mutlaka kafiye ve ölçü bulunur.
D)
Tarihî bir dönemle ilgili ipuçları veren yapıtlar daha
ilgi çekicidir.
E)
İnsanlar, nazmı nesre tercih ederler.
E)
Bir yapıtta ileti, karakterler aracılığıyla verilirse etkili
olur.
- 90 -
DGS – 2010 – (46)
46.
Deneme-4 – 36. Soru
Gazetelerdeki köşe yazıları, yaratıcı yazarlığın gerektirdiği duygu ve düş gücünden çok, güncel olaylar hakkında
nesnel yorumlar yapmayı gerektiriyor. Olabilecekleri tahmin etmeden, gelişmeleri mantık süzgecinden geçirip yorumlamadan yazılan köşe yazılarının sütun doldurmanın
ötesinde bir işlevi yerine getirmediğini işin ustaları bilirler.
Öz eleştiri aynasını kendime tuttuğumda gördüm ki gazetedeki köşe yazılarım giderek beni yazınsal yaratıcılığın
özgür havasından uzaklaştırıyor. Köşe yazılarının kendine özgü kıvamını tutturamadığımı anlayınca köşe yazısı
yazmaktan vazgeçtim.
36.
Bu sözleri söyleyen bir köşe yazarı için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A)
Düşüncelerini açıkça söylemekten çekindiği
B)
Köşe yazılarında bulunması gereken niteliklerin neler olduğunu bildiği
C)
Yazdıklarıyla adından söz ettirmeye çalıştığı
D)
Usta yazarları kendine kılavuz edindiği
E)
Toplumun belirli bir kısmını ilgilendiren konularda yazı yazdığı
- 91 -
Yazınsal yapıtlarda öyle karakterler vardır ki bir fotoğraf,
bir resim olarak belleklere kazınmıştır. Oysa benim romanlarımda karakterlerin “fiziksel görünümleri” yoktur.
Varsa da ciddiye alınmayacak kadar siliktir. Sizin de bildiğiniz gibi benim karakterlerim sözcüklere bürünür. Düşünceleriyle tanınıp anımsanmak ve belki de benimsenmek ister.
Bunları söyleyen bir yazarın eserleri için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A)
Romanın biçimsel yönüne önem vermektedir.
B)
Karakterlerini halk içinden seçer.
C)
Karakterlerin, düşünsel dünyalarını daha belirgin tutar.
D)
Olayı tek bir ana karakter çevresinde kurgular.
E)
Karakterleri, olaydan daha ön plandadır.
DGS – 2010 – (46)
46.
Deneme-4 – 45. Soru
Gazetelerdeki köşe yazıları, yaratıcı yazarlığın gerektirdiği duygu ve düş gücünden çok, güncel olaylar hakkında
nesnel yorumlar yapmayı gerektiriyor. Olabilecekleri tahmin etmeden, gelişmeleri mantık süzgecinden geçirip yorumlamadan yazılan köşe yazılarının sütun doldurmanın
ötesinde bir işlevi yerine getirmediğini işin ustaları bilirler.
Öz eleştiri aynasını kendime tuttuğumda gördüm ki gazetedeki köşe yazılarım giderek beni yazınsal yaratıcılığın
özgür havasından uzaklaştırıyor. Köşe yazılarının kendine özgü kıvamını tutturamadığımı anlayınca köşe yazısı
yazmaktan vazgeçtim.
45.
Bu sözleri söyleyen bir köşe yazarı için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A)
Düşüncelerini açıkça söylemekten çekindiği
B)
Köşe yazılarında bulunması gereken niteliklerin neler olduğunu bildiği
C)
Yazdıklarıyla adından söz ettirmeye çalıştığı
D)
Usta yazarları kendine kılavuz edindiği
E)
Toplumun belirli bir kısmını ilgilendiren konularda yazı yazdığı
- 92 -
O, evrensel değerleri, toplumcu şiirin potasında eriten
şairlerimizden biridir. İnsanı ilgilendiren her olaya, her yaşantıya şiirlerinde yer vermiştir. Bu nedenle anılar, geziler, güncel haberler, duyarlı bir gözlemin açtığı yolda, şiirinin içine akar.
Bu parçada bahsedilen şair ile ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenebilir?
A)
Şiirlerinde insanlığı ilgilendiren unsurlara yer verir.
B)
Şiirlerinde en önemli öge biçimdir.
C)
Kişisel duyguları yansıtmakta oldukça başarılıdır.
D)
Duygu dünyası oldukça renklidir.
E)
Karışık ama güçlü bir dili vardır.
Deneme-2 – 63. Soru
DGS – 2010 – (47)
47.
Antik dönemden günümüze ulaşan ve dünyanın yedi harikasından biri olan Gize Piramidi’nin gizemi teknoloji yardımıyla çözülecek. 1872 yılında keşfedilen piramidin içinde bulunan kapalı kanalların ne işe yaradığı bugüne kadar çözülemeyen bir sır olarak kaldı. Bilim adamları Kral
Odası ve Kraliçe Odası bölümlerinin bulunduğu 4500 yıllık yapının içinde üçüncü bir oda bulunduğu ve kanalların
da oraya gittiği varsayımında bulunuyorlar. Üzerinde radar bulunan bir robotun elde edeceği bilgilerle, piramidin
içindeki kapalı kanalların ne işe yaradığı anlaşılmaya çalışılacak.
Başlangıçta belki pek kolay ortaya konamayan ama
zihninizi bu yönde eğitmeye başladığınızda insana
büyük ufuklar açan, hem kişinin ruhunu zenginleştiren
hem de toplumsal dinamizmi ve çeşitliliği sağlayan belki
en temel güçtür yaratıcılık. İster kişisel isterse toplumsal
anlamda olsun, ilerleme yaratıcılığa dayanır. Yaratıcılık
mutlaka büyük keşifler yapmak, icatlara imza atmak anlamına gelmemeli. Yaratıcılıkla anlatmak istediğimiz, yaşamın hemen her alanında ortaya konabilecek sıra dışı düşüncelere sahip olmaktır. Ne var ki otoriter aile ve eğitim
sisteminin yapısı, yaratıcılığı yok eden temel etmenlerin
başında geliyor.
Bu parçada yaratıcılıkla ilgili olarak aşağıdakiler-den
hangisine değinilmiştir?
A)
63.
Ortaya çıkan düşüncelerin her zaman kabul gördüğüne
Bu parçada Gize Piramidi’yle ilgili aşağıdakilerden
hangisine değinilmiştir?
A)
Niteliklerine
B)
Gizeminin teknoloji aracılığıyla aydınlatılmaya çalışıldığına
B)
Kişide aşırı bir öz güven duygusu uyandırdığına
C)
Yararlarının neler olduğuna
C)
Pek çok odası bulunduğuna
D)
Kimlerde daha çok geliştiğine
D)
İlk keşfedilen piramit olduğuna
Küçük yaşlarda ortaya çıkmaya başladığına
E)
Diğer piramitlerden daha gizemli olduğuna
E)
- 93 -
DGS – 2010 – (48)
48.
Deneme-9 – 35. Soru
Tahıl üretimini artırmak için uzmanlar, küçük ölçekli tarıma yönelmeyi öneriyorlar. Küçük çiftliklerde yapılan tarımdan beklenen verimin alınabilmesi için de taze bilgilerle eski deneyimlerin birleştirilmesi gerektiğini belirtiyorlar.
Uzmanlar, tarlaya, tek çeşit tahıl yerine, farklı tahılların
ekilmesini salık veriyorlar. Küçük çiftliklerin, kendi ürettikleri doğal gübreleri kullanmalarını uzun sürede daha kârlı
buluyorlar.
35.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisi anlatılmaktadır?
A)
Verimi artırmak için çok yönlü araştırmaların yapılması gerektiği
B)
Kâra dayalı büyük çiftliklerin ekonomiyi yönlendirdiği
C)
Tahılla beslenmenin daha sağlıklı olduğuna dikkat
çekmek gerektiği
D)
Artan nüfusun beslenme sorunu karşısında alınan
önlemlerin yetersiz kaldığı
E)
Tahıl üretiminin artırılması için hangi çözüm yollarına
başvurulabileceği
- 94 -
Yeterince zamanınız var mı? Cevabınız kesin bir hayır
ise, çoğu insanla aynı sınıftasınız demektir. Bu gerçekten
ürkütücü, çok nazik bir durumdur. Birden zamanın yeterli
olmadığını fark edersiniz. Aslında, hepimizin sahip olduğu zaman aynıdır. Ama bu, pek az insan için yeterlidir.
Öyleyse zaman sorunun kendisi değildir. Sorun bizde!
Yani sorun ne kadar vaktimiz olduğunda değil, sahip olduğumuz süre içinde neler yaptığımızda.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisi anlatılmak istenmiştir?
A)
Zamanın verimli bir şekilde değerlendirilmesi gerektiği
B)
Hiçbir insana zamanın yetmeyeceği
C)
Günümüz dünyasında zaman sorununun sık yaşandığı
D)
İnsanların iş yüzünden kendilerine zaman bulamadığı
E)
Zamanın insan için kısıtlayıcı bir unsur olmadığı
Deneme-4 – 57. Soru
DGS – 2010 – (49)
49.
Günlük hayatta demirin kullanımı uzun süre sınırlı kalmış.
Demirden, süs eşyası dışında, günlük hayatta kullanılan
aletlerin yapımı ilk olarak Hititlerde görülüyor. Hitit metinlerinde, demir kılıçlardan, tanrı ve hayvan figürlerinden
söz ediliyor. Hititler dövme tekniğiyle demir üretiyordu. Bu
yöntemde iş gücüne çok gereksinim duyuluyor ve bu da
demirin yaygın olarak kullanılmasını güçleştiriyordu. Hititlerin egemenliğindeki bir kavim olan Kalipler, madencilikle uğraşıyordu. Kalip demircileri, madeni tavlama ve kor
hâlindeyken su verme yöntemiyle, dövme tekniğinde yaşanan sorunları çözmüşlerdi.
57.
Bu parçada demirle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir?
A)
Günümüzde kullanımının en yaygın olduğu alanlara
B)
Tarihî kaynaklarda hakkında yer alan bilgilere
C)
Ne tür eşyaların yapımında kullanıldığına
D)
İşlenmesinde karşılaşılan sorunun nasıl çözüldüğüne
E)
Günlük hayatta ilk kez kimlerin kullandığına
- 95 -
Seramik grubunun ilk ve en ilkel ürünleri balçık tuğla veya
kerpiç tuğladır. Üretim aşamaları sıralamasına göre sırasıyla toprak çanak çömlekler, majorka çinisi (elvan çini),
fayans, taş eşya, taştan oyma kap, seramik gelmekte ve
porselenle bu grup en üstün ve en mükemmel formuna
ulaşmaktadır. Porselen, Çin’de VII. yy’dan sonra geliştirilmeye başlanmıştır. Geleneksel manada porselen, iki tür
kilin, Çin kili (kaolin) ve Çin taşının 1300 °C üzerindeki
ısıda fırınlanması ile yapılır. Çömleklerin aksine camsı ve
şeffaftır.
Parçadan, porselenle ilgili aşağıdakilerden hangisine
ulaşılamaz?
A)
B)
C)
D)
E)
Çömleklerden farklı nitelikleri vardır.
Diğer seramik ürünlerine göre dayanıklılığı daha fazladır.
Seramik grubunun en mükemmel formunu oluşturur.
İki tür kilden oluşturulur.
Çin’de geliştirilmiştir.
Deneme-3 – 47. Soru
DGS – 2010 – (49)
49.
Günlük hayatta demirin kullanımı uzun süre sınırlı kalmış.
Demirden, süs eşyası dışında, günlük hayatta kullanılan
aletlerin yapımı ilk olarak Hititlerde görülüyor. Hitit metinlerinde, demir kılıçlardan, tanrı ve hayvan figürlerinden
söz ediliyor. Hititler dövme tekniğiyle demir üretiyordu. Bu
yöntemde iş gücüne çok gereksinim duyuluyor ve bu da
demirin yaygın olarak kullanılmasını güçleştiriyordu. Hititlerin egemenliğindeki bir kavim olan Kalipler, madencilikle uğraşıyordu. Kalip demircileri, madeni tavlama ve kor
hâlindeyken su verme yöntemiyle, dövme tekniğinde yaşanan sorunları çözmüşlerdi.
47.
Bu parçada demirle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir?
A)
Günümüzde kullanımının en yaygın olduğu alanlara
B)
Tarihî kaynaklarda hakkında yer alan bilgilere
C)
Ne tür eşyaların yapımında kullanıldığına
D)
İşlenmesinde karşılaşılan sorunun nasıl çözüldüğüne
E)
Günlük hayatta ilk kez kimlerin kullandığına
- 96 -
Sekoyalar, dünyanın en büyük, en iri ağaçlarıdır. Ana
vatanı Kaliforniya olan sekoya ağacı, Amerika’nın çeşitli
yerlerinde yetişen, çam ve sedir ağacıyla akraba, kozalaklılar sınıfına giren dev bir ağaçtır. Bugün var olan sekoyalardan bazılarının Hz. İsa’dan daha önce bile var oldukları bilinmektedir. Bunların birçoğu 100 metre yüksekliğindedir. Hatta aralarında 150 metreye kadar uzayanları
da vardır.
Bu parçada sekoyalarla ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A)
Bugün yaşayan bazı sekoyaların çok eski tarihli olduklarına
B)
Ana vatanına ve yetiştiği yerlere
C)
Hangi alanlarda ham madde olduğuna
D)
Dev boyutlu olduğuna
E)
Çoğu sekoyanın hangi yüksekliğe ulaştığına
DGS – 2010 – (50)
50.
Deneme-6 – 45. Soru
İzmir’in burnunun dibindedir Seferihisar. Baharda yağmur
yağmış, yolu çamurmuş ne fark eder! Çeşme otobanına
girmenle çıkman bir olur, sonra pat diye Seferihisar’ın kucağındasın! İzmir’e bu kadar yakın olup da bu denli
“uzak” kalmış tek ilçedir. Bu durum, herhâlde geçmiş yıllarda İzmir’e doğrudan bağlanamayacak kadar uzak ve
sapa kalmasından kaynaklanıyor olsa gerek.
45.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?
Yaz mevsimi, bitmek tükenmek bilmeyen yağmurlardan
sonra, doğanın kalbini yatıştırmaya başladı. Yollarda,
bahçelerde sabah akşam öyle sert rüzgârlar esmiyor artık. Kuşlar daha güzel ötüşüyor, daha canlı dans ediyor
gökyüzünde. Işıl ışıl, yeşil yeşil yapraklarla ve meyvelerle
süslenen ağaçların yüzü daha fazla gülüyor. Güneş, şefkatli elleriyle incitmeden sarıp sarmalıyor bütün evreni.
Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A)
Konuşma üslubuyla yazılmıştır.
A)
Birden fazla duyudan faydalanılmıştır.
B)
Olaylar oluş sırasıyla verilmiştir.
B)
Cansız varlıklara insana ait nitelikler aktarılmıştır.
C)
Deyim kullanılmıştır.
C)
Karşılaştırmadan faydalanılmıştır.
D)
Tahminde bulunulmuştur.
D)
Duyular arası aktarım yapılmıştır.
E)
Devrik cümleye yer verilmiştir.
E)
Örneklemelerden yararlanılmıştır.
- 97 -
DGS – 2010 – (50)
Deneme-1 – 55. Soru
50.
İzmir’in burnunun dibindedir Seferihisar. Baharda yağmur
yağmış, yolu çamurmuş ne fark eder! Çeşme otobanına
girmenle çıkman bir olur, sonra pat diye Seferihisar’ın kucağındasın! İzmir’e bu kadar yakın olup da bu denli
“uzak” kalmış tek ilçedir. Bu durum, herhâlde geçmiş yıllarda İzmir’e doğrudan bağlanamayacak kadar uzak ve
sapa kalmasından kaynaklanıyor olsa gerek.
55.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?
A)
Konuşma üslubuyla yazılmıştır.
B)
Olaylar oluş sırasıyla verilmiştir.
C)
Deyim kullanılmıştır.
D)
Tahminde bulunulmuştur.
E)
Devrik cümleye yer verilmiştir.
Bir yandan manzarayı izliyor, bir yandan etrafımıza bakınıyorduk. Hepimiz merak ediyorduk bizi neyin beklediğini.
Şehre girdiğimizde önümüze eski Bağdat’tan izler taşıyan
konaklar çıktı. Bir köşede eski konaklar, görkemli saray
kalıntıları, tank ve top saldırısından her nasılsa kurtulmuş
bahçeler! Eğer bu evler, bu bahçeler korunsaydı Bağdat
dünyanın cenneti gibi olurdu. Eski doğu krallıklarının
önemli başkentinden biriydi Bağdat. Bugün bir müze kent
görünümünde olan Roma kadar güzel olurdu Bağdat da o
tarihe şahit olan eserler korunsaydı.
Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A)
- 98 -
Karşılaştırmadan faydalanılmıştır.
B)
Öykülemeye başvurulmuştur.
C)
Benzetmelere yer verilmiştir.
D)
Betimleme yapılmıştır.
E)
Tartışmacı anlatım benimsenmiştir.
DGS – 2010 – (51)
51.
Yaprak Test 30 – 7. Soru
Paris’teki Louvre Müzesi, dünyanın büyük ve ünlü müzelerindendir. Değerli sanat eserlerine ev sahipliği yapan
müze, 2006 yılında 8,3 milyon ziyaretçiyle, dünyanın en
çok ziyaret edilen sanat müzesi olmuştur. Rönesans döneminin özelliklerini taşıyan bir kale olarak yapılan bina
1793’te müzeye dönüştürülmüştür. Daha sonra, yapılan
ek binalarla büyütülmüştür. Müze avlusunun merkezine,
1989 yılında Louvre Piramidi yapılmıştır. Louvre Piramidi,
müzede yürütülen büyük yenileme çalışmalarının da ilk
adımı olmuştur. Mona Lisa’nın sergilendiği Carre Galerisi
de bu çerçevede yenilenmiştir.
7.
Bu parçada Louvre Müzesi’yle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir?
İlk bakışta Türkiye’deki yüzlerce dağdan pek farklı değilmiş gibi görünen Nemrut Dağı, kalıntıları ile dünyanın
VIII. Harikası olarak nitelendiriliyor. Nemrut Dağı anıtlarıyla ilgili belge, bilgi ve fotoğraflar, ”Tanrılar Dağı Nemrut” adlı bir kitapta toplandı. Kitapta, koruma altına alınmadığından, bu anıtların doğa koşulları ve insanlar tarafından tahrip edildiği belirtiliyor. Bu kitabın tanıtımı için
devlet opera sanatçıları bir gösteri sundular. Gösteride,
anıtları yaptıran Kral Antiokhos’un ünlü vasiyetnamesi de
okundu.
Yukarıdaki parçada anıtlarla ilgili olarak hangisine
değinilmemiştir?
A)
Kim tarafından yaptırıldığına
A)
Binasının hangi dönemin etkilerini yansıttığına
B)
Ne kadar ilgi gördüğüne
B)
Hakkında bir kitap yayımlandığına
C)
Nerede bulunduğuna
C)
Bu kitabın içeriğine
D)
Yapımının ne kadar sürdüğüne
D)
Anıtların hayranlık uyandırma nedenine
Hangi bölümünde değişiklik yapıldığına
E)
Doğaya yenik düşmeye başladığına
E)
- 99 -
Deneme-9 – 51. Soru
DGS – 2010 – (52)
Ses tonunun kullanılma biçimi, sözlü iletişimin çok önemli
bir yönüdür. İnsanlar arası ilişkilerde yaşanan en küçük
gerginlik bile, kendini önce ses tonunda belli eder. Çoğu
zaman, canlı, neşeli, enerjik bir ses tonu, insanlar üzerinde olumlu bir etki bırakır. Ortada bir gerginlik ve sorun
varsa ses tonunun yumuşak ve sakin olması çatışmayı
önler ve iş birliğini kolaylaştırır. Monoton, dinleyende bıkkınlık yaratan, kolayca dikkatin dağılmasına neden olan
bir üslupla konuşan bir kişi, ne kadar ilginç görüşler ortaya atsa da ikna edici olmakta güçlük çeker. Sert ve kesin
konuşma biçimi ise çoğunlukla dinleyenlerin savunmaya
geçmelerine yol açar ve onlarda rahatsızlık hissi uyandırır. Ayrıca sesine özür diler gibi bir ton veren kişilerin istekleri kolayca geri çevrilir ve söyledikleri önemsenmez.
Duygu ve düşüncelerinizi gereği gibi yansıtabilmek için
beden dilinin sunduğu olanaklardan da yararlanılabilir.
Dünyada değiştirilmesi en zor şeylerden biridir ilk izlenim.
Bu nedenle insanlarda yanlış bir izlenim bırakmamak için
beden dilini doğru kullanmak gerekir.
52.
İletişimin en anlamlı ve tesirli olanı, beden dili ile verilenidir. Yeri geldiğinde bir bakış, hafiften dokunuş ya da araya konulan mesafe çok şey ifade eder. Bedensel mesajların hangi anlamlara geldiğini bilmek, insanlarla kurulacak iletişimde çok büyük yarar sağlar. Beden dilini bilmekle karşıdakinin duygu ve düşüncelerini kolayca anlayabilir ve iletişimin seyrini yönlendirebiliriz. Kendimizi kolayca ifade edebiliriz. Kendimize olan güvenimiz artar.
Konuşmamız bütünlük kazanır ve etkili sonuçlar verir. İnsanların duygularını anlayarak onlara yardımcı olabilme
fırsatını elde ederiz.
51.
Bu parçadan, ses tonunun kullanımıyla ilgili olarak
aşağıdaki yargıların hangisine ulaşılamaz?
A)
Farklı tepkilere neden olur.
B)
İletişimde önemli bir unsurdur.
C)
Kültürden kültüre farklılık gösterir.
D)
Konuşulan kişiyi yönlendirir.
E)
İçinde bulunulan ruh hâlini yansıtır.
- 100 -
Parçaya göre aşağıdakilerden hangisi beden dilini
bilmenin yararlarından biri değildir?
A)
İletişimin seyrini yönlendirmeyi sağlar.
B)
Karşımızdaki kişiyi anlamamıza yardımcı olur.
C)
Kendimizi ifade etmeyi kolaylaştırır.
D)
Konuşmanın etkisini artırır.
E)
Sosyal ilişkilerde üstünlük sağlar.
Deneme-9 – 50. Soru
DGS – 2010 – (53)
İletişimin en anlamlı ve tesirli olanı, beden dili ile verilenidir. Yeri geldiğinde bir bakış, hafiften dokunuş ya da araya konulan mesafe çok şey ifade eder. Bedensel mesajların hangi anlamlara geldiğini bilmek, insanlarla kurulacak iletişimde çok büyük yarar sağlar. Beden dilini bilmekle karşıdakinin duygu ve düşüncelerini kolayca anlayabilir ve iletişimin seyrini yönlendirebiliriz. Kendimizi kolayca ifade edebiliriz. Kendimize olan güvenimiz artar.
Konuşmamız bütünlük kazanır ve etkili sonuçlar verir. İnsanların duygularını anlayarak onlara yardımcı olabilme
fırsatını elde ederiz.
Ses tonunun kullanılma biçimi, sözlü iletişimin çok önemli bir yönüdür. İnsanlar arası ilişkilerde yaşanan en küçük gerginlik bile, kendini önce ses tonunda
belli eder. Çoğu zaman, canlı, neşeli, enerjik bir ses tonu, insanlar üzerinde
olumlu bir etki bırakır. Ortada bir gerginlik ve sorun varsa ses tonunun yumuşak ve sakin olması çatışmayı önler ve iş birliğini kolaylaştırır. Monoton, dinleyende bıkkınlık yaratan, kolayca dikkatin dağılmasına neden olan bir üslupla konuşan bir kişi, ne kadar ilginç görüşler ortaya atsa da ikna edici olmakta
güçlük çeker. Sert ve kesin konuşma biçimi ise çoğunlukla dinleyenlerin savunmaya geçmelerine yol açar ve onlarda rahatsızlık hissi uyandırır. Ayrıca
sesine özür diler gibi bir ton veren kişilerin istekleri kolayca geri çevrilir ve söyledikleri önemsenmez. Duygu ve düşüncelerinizi gereği gibi yansıtabilmek
için beden dilinin sunduğu olanaklardan da yararlanılabilir. Dünyada değiştirilmesi en zor şeylerden biridir ilk izlenim. Bu nedenle insanlarda yanlış bir iz-
50.
lenim bırakmamak için beden dilini doğru kullanmak gerekir.
53.
Bu
parçaya
göre,
beden
dilinin
sözlü
iletişime
katkısıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
Parçadan hareketle aşağıdaki yargılardan hangisine
ulaşılabilir?
A)
İletişimin pek çok yolu bir arada kullanılır.
B)
Beden dili, yörelere göre farklılık içerir.
A)
İnsanın kendini doğru ifade edebilmesine yardımcı olur.
C)
Beden dili, iletişim yöntemleri arasında en etkilisidir.
B)
Konuşmada eksik kalanları tamamlamak için kul-
D)
Beden dilinde en çok el ve baş kullanılır.
lanılması gerekir.
E)
Konuşma ve beden dilinin uyumu önemlidir.
C)
Dinleyenlerin
dikkatini
dağıtmamaya
özen
göste-
rilmelidir.
D)
Karşıdaki kişinin beden dilini nasıl algıladığı sürekli izlenmelidir.
E)
Kişinin kendini sözcüklerle anlatamadığı durumlarda
kullanılmalıdır.
- 101 -
Deneme-SB – 41. ve 42 Soru
DGS – 2010 – (54)
Türk sanat müziğinin “dillere pelesenk olmuş” yapıtlarından değil de kıyıda köşede kalmışlarından biri olan bu
şarkının usulü “düyek”, makamı “nihavent”tir. Fazla süsü,
inişleri-çıkışları olmayan, yorumcusuna sesiyle yersiz hünerler gösterme fırsatı vermeyen, zarif şarkılardandır. Bu
tür şarkılar hiçbir zaman “hit” olmazlar belki, çoğu kez
45’lik plakların “B” yüzü şarkısı olarak kalırlar, ama hiç
unutulmazlar, yıpranmazlar.
54.
Birçok yazar, yakası açılmamış sözcük bulma merakı yüzünden, düşüncesini söyleyeceği yerde, seçtiği sözcükleri kullanmak için düşünce aramak zorunda kalmıştır.
41.
Bu parçada geçen “dillere pelesenk olmuş” sözüyle
anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A)
Sıradana
B)
Söylenmesi kolay
C)
Eskimiş, önemini yitirmiş
D)
Değerini kaybetmiş
E)
Herkesçe bilinen ve söylenen
42.
Bu parçada “yakası açılmamış sözcük” ifadesiyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A)
Argo olması
B)
Birden fazla anlam taşıması
C)
Daha önce kullanılmayan anlam ilgileri taşıması
D)
Anlatılmak isteneni tam karşılamaması
E)
Yabancı kökenli olması
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine yönelik bir
eleştiri vardır?
A)
- 102 -
Cümlelerin yapısına
B)
Düşünceyi değil sözcüğü önemsemesine
C)
Biçimine
D)
Konu seçimine
E)
Nesnel olunmamasına
DGS – 2010 – (55)
Deneme-SB – 45. ve 46 Soru
Türk sanat müziğinin “dillere pelesenk olmuş” yapıtlarından değil de kıyıda köşede kalmışlarından biri olan bu
şarkının usulü “düyek”, makamı “nihavent”tir. Fazla süsü,
inişleri-çıkışları olmayan, yorumcusuna sesiyle yersiz hünerler gösterme fırsatı vermeyen, zarif şarkılardandır. Bu
tür şarkılar hiçbir zaman “hit” olmazlar belki, çoğu kez
45’lik plakların “B” yüzü şarkısı olarak kalırlar, ama hiç
unutulmazlar, yıpranmazlar.
55.
Hiçbir yenilik damdan düşer gibi birden olmaz, o yeniliğin
bir gün gerçekleştirilebilmesi için, daha önceleri nice günlerin ve de nice gecelerin ona ayrılması gerekir.
45.
A)
Bu parçadan aşağıdaki genellemelerin hangisine
ulaşılabilir?
A)
Bazı şarkılar, bazı şarkıcılarla tanınır, onlarla özdeşleşir.
B)
Ticari kaygılarla kimi şarkılar tekrar tekrar söylenmektedir.
C)
Farklı sanatçılar, aynı şarkıları belli aralıklarla yorumlamaktadır.
D)
Kitlelere mal olmamasına
özel şarkılar vardır.
E)
Her sanatçı, her şarkıyı başarılı bir biçimde seslendiremez.
karşın
Bu parçada yenilikle ilgili anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
46.
unutulmayan
B)
Kaçınılmaz olduğu
C)
Durağan bir evresi olduğu
D)
Akıl ve cesaret gerektirdiği
E)
Çalışmakla gerçekleştiği
Bu cümleden yola çıkılarak aşağıdaki yargılardan
hangisine ulaşılabilir?
A)
- 103 -
Sürekli olduğu
Ancak cesur insanlar, yeniliğe açık olur.
B)
Yenilik birden bire gerçekleşmez.
C)
Her toplumda yenilik kabul görür.
D)
Yenilik yapmak toplumun önünü açacaktır.
E)
İnsanlar yeniliklere açık değildir.
Deneme-7 – 44. Soru
DGS – 2010 – (56. ve 57.)
Uzun zamandır ürün vermediğimi fark eden bir arkadaşım, niye öykü yazmadığımı sordu. Ben de, son yıllarda okurların daha çok roman satın aldığını, romanın
öyküye oranla -nedense- daha çok itibar gördüğünü söyledim. Ayrıca yayıncıların roman yayımlamayı daha çok
tercih ettiklerini, eleştirmenlerin bile yazılarında öykü kitaplarından çok, romanlara yer verdiklerini belirttim. Bununla birlikte öykünün, hem yazan hem de okuyan için
uzun zamandır unutulan değerinden, güzelliğinden, romanın gevezeliği karşısındaki zarafetinden dem vurdum.
56.
57.
Mizah, bireyin ve toplumun kendini yenilemesi, açmazlardan kurtulabilmesi için gözcülük yapar. Mizah bir yandan
eğlendirir, bir yandan da çok düşündürür. Büyüten, ufaltan, çarpıtan, karşıtlıklardan yararlanan aynalardan geri
yansıtıp dünyayı daha iyi anlamamızı sağlayan bir araçtır. Eğlenme, sağlıklı düşünme, yorum yapma yollarından
biridir.
44.
Bu parçada romana ilişkin olarak belirtilenler arasında
aşağıdakilerin hangisi yoktur?
Parçaya göre mizahla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A)
Eğlenceyle düşünceyi bir arada sunar.
B)
Zıtlıklardan faydalanır.
A)
Daha çok okunması
C)
İğneleyici bir dili vardır.
B)
Öyküden daha değerli bulunması
D)
Yorumlama ve eğlenme usullerindendir.
C)
Yazara daha fazla özgürlük tanıması
D)
Edebiyat dünyasında gündemde tutulması
E)
Birey ve toplumun yenilenmesine yardımcıdır.
E)
Daha çok basılması
Bu parçada “romanın gevezeliği karşısındaki zarafeti”
sözüyle öyküye ilişkin olarak aşağıdakilerden hangisi
belirtilmek istenmiştir?
45.
Parçada geçen “aynalardan geri yansıtmak” ifadesi ile
mizahla ilgili aşağıdakilerden hangisi anlatılmak istenmiştir?
A)
İnsanlara ışık saçtığı
A)
Anlatılmak istenenin daha az sözle aktarıldığı
B)
Gündelik hayatın konu edildiği
B)
Gerçeği yansıttığı
C)
Daha geniş kitlelere ulaştığı
C)
Parlak bir üslupla bezenmiş olduğu
D)
Olayları neden-sonuç ilişkisine dayandırdığı
D)
İnsanlara yön gösterdiği
E)
Öğretici değil, eğlendirici olduğu
E)
Süslü anlatımlara sebep olduğu
- 104 -
DGS – 2010 – (58)
Deneme-4 – 60. Soru
Bilimin özelliklerini göz ardı etmeden, bu büyük serüvenin
tarihsel, insani ve yaşayan yönünü öne çıkaran, gençler
için hazırlanmış bir genel kültür kitabı bu. Bilimin yaşamımıza kattıklarından söz ederken anlaşılması en zor
olan şeyleri bile herkesçe anlaşılır kılmayı amaçlamış yazar. Bu kitap, temel buluşlar ve bilimsel düşüncenin özünü
anlatırken bilimi herkese, bilimle hiç ilgisi olmayanlara bile
sevdirmeyi başarıyor.
58.
Kariyer, çalışma hayatımızda çizdiğimiz çizginin şeklini ve
yönünü tarif ediyor. Bu çizgi, istikrarlı bir şekilde, bir seviyeden yukarıya doğru çizilmişse, zikzaklar yoksa başarılı
bir kariyerden söz edebiliriz. Bu noktada, fizikteki etkitepki kavramları düşünülebilir. Kariyer konusunda da,
çizgimizi etkileyen birçok kavramla karşılaşacağız. Bu
kavramlar, kariyerimize etki edecek güçlerdir. Bunları,
kuvvet kolunu büyüten, dolayısıyla gücümüzü artıran kaldıraçlar olarak da düşünebiliriz. Kuvvet kolunuz ne kadar
büyükse yükü o kadar kolay ve çabuk kaldıracaksınız.
Bu parçaya göre, söz konusu kitap hangi amaçla
yazılmıştır?
A)
Gençleri bilim insanı olmaya teşvik etmek
B)
Bilime ilgi duyanların sayısını artırmak
C)
Bilim insanlarının yaşamı hakkında bilgi vermek
D)
Bilimin gelişmesine katkıda bulunmak
E)
Her bilimsel çalışmayı ayrıntısıyla anlatmak
60.
Parçaya göre aşağıdakilerden hangisi başarılı bir
kariyerin göstergesidir?
A)
B)
C)
D)
E)
- 105 -
İstikrarlı büyüme oranı
Kişinin sahip olduğu maddi olanaklar
Çevreden kabul görme oranı
Toplum içinde kazanılan saygınlık
İş dünyasında edinilen güç
DGS – 2010 – (59)
Deneme-4 – 61. Soru
Kariyer, çalışma hayatımızda çizdiğimiz çizginin şeklini ve
yönünü tarif ediyor. Bu çizgi, istikrarlı bir şekilde, bir seviyeden yukarıya doğru çizilmişse, zikzaklar yoksa başarılı
bir kariyerden söz edebiliriz. Bu noktada, fizikteki etkitepki kavramları düşünülebilir. Kariyer konusunda da,
çizgimizi etkileyen birçok kavramla karşılaşacağız. Bu
kavramlar, kariyerimize etki edecek güçlerdir. Bunları,
kuvvet kolunu büyüten, dolayısıyla gücümüzü artıran kaldıraçlar olarak da düşünebiliriz. Kuvvet kolunuz ne kadar
büyükse yükü o kadar kolay ve çabuk kaldıracaksınız.
Bilimin özelliklerini göz ardı etmeden, bu büyük serüvenin
tarihsel, insani ve yaşayan yönünü öne çıkaran, gençler
için hazırlanmış bir genel kültür kitabı bu. Bilimin yaşamımıza kattıklarından söz ederken anlaşılması en zor
olan şeyleri bile herkesçe anlaşılır kılmayı amaçlamış yazar. Bu kitap, temel buluşlar ve bilimsel düşüncenin özünü
anlatırken bilimi herkese, bilimle hiç ilgisi olmayanlara bile
sevdirmeyi başarıyor.
59.
Bu parçada sözü edilen kitabın bir “genel kültür ki
tabı” olarak adlandırılmasının nedeni aşağıdakiler
den hangisi olabilir?
A)
Konuların özetlenerek anlatılması
B)
Anlatılan konuların güncel olaylarla örneklendirilmesi
C)
Ele alınan konuların basitleştirilerek açıklanması
D)
Ulaşılmak istenen kitlenin gençlerden oluşması
E)
Konuların tarihsel gelişimiyle birlikte verilmiş olması
61.
- 106 -
Parçaya göre kariyer konusunda başarı çizgisini
etkileyen kavramlarla ilgili aşağıdakilerden hangisine
ulaşılabilir?
A) Kişiliğin oluşmasında olumlu etkisi vardır.
B) Mesleki becerilerin gelişmesine etkisi yoktur.
C) İletişimi güçlendirir.
D) Başarıdaki tesadüflerin ortadan kalkmasında etkilidir.
E) Kariyerin geliştirilmesinde itici güç durumundadır.
DGS – 2010 – (60)
Deneme-SB – 56. Soru
Su içtiğiniz plastik şişeyi ya da markette tıka basa doldurduğunuz
Plastikler günlük yaşantımızın vazgeçilmez birer ögesi.
Çevremize baktığımızda içmek için aldığımız suların pet
şişelerinden et ve benzeri ürünlerin arınık kalması için
kullanılan streç filmlere, her gün karşısına geçtiğimiz televizyon veya bilgisayar ekranlarından göz sağlığımız için
kullandığımız lenslere, milyonlarca litre suyun basıncına
dayanabilen akvaryumlardan buz pateni pistlerinin alanlarını çevrelemede kullanılan malzemelere kadar günlük
hayatta kullandığımız çoğu nesne plastiklerden elde ediliyor. Bu vazgeçilmezliği onlara kazandıran faktörlerse;
üreticiye sunduğu dayanıklılık, ucuzluk, kolay işlenebilirlik, yalıtkanlık, nakliyede rahatlık ve geri kazanımın yanı
sıra tüketiciye sunduğu çok yönlülük. Bu özelliklerinden
dolayı plastikler, kâğıt, karton, cam, demir, pamuk, keten
ve benzeri hammaddelerden üretilen ürünlerin yerlerini
almış durumda.
naylon torbaları çöpe atarken iki kere düşünseniz iyi olur. Çünkü bir
plastik şişenin doğada tamamen çözünmesi 450 yıl sürerken naylon
torba 500 yıl boyunca varlığını koruyor. Peki dünyamızı hızla kirleten
bu atıkları verimli kaynaklara dönüştürmek mümkün mü? Bu duruma
dikkat çekmek amacıyla 20 Martta ABD’nin San Francisco kentinden
yola çıkan “Plastiki” adlı teknenin altı kişilik mürettebatına göre bu
mümkün. Örneğin 20 m’lik bu tekne, 12.500 adet 2 litrelik plastik şişe
sayesinde su üzerinde kalabiliyor. Teknenin yelken bezi, geri dönüştürülmüş plastikten; direği, geri dönüştürülmüş sulama borularından
üretilmiş. Malzemeler bir araya getirilirken kaju fıstığı ve şeker pancarından üretilen bir yapıştırıcı kullanılmış. Gereken tüm elektriği güneş
panelleri, rüzgâr türbinleri ile bisiklet dinamoları üretiyor. Deniz kirliliğinin neredeyse tamamına plastik atıkların neden olduğu, çok sayıda deniz kuşu ve deniz memelisinin plastik atıklar nedeniyle öldüğü hesaba
katılırsa Plastiki’nin misyonu oldukça önemli. Öyle ki ABD’de kimi restoranlar Plastiki’den etkilenerek plastik şişe yerine cam sürahiler kullanmaya başlamışlar. Görünüşe göre “şişedeki mesaj” dünyaya ulaştı.
60.
56.
Bu parçada “Plastiki” adlı tekneyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A)
Yapımında kullanılan malzemelere
B)
Gerekli enerjinin nasıl elde edildiğine
C)
Yolculuğunun nedenine
D)
Yolculuğu boyunca nerelere uğradığına
E)
Ekibinin kaç kişiden oluştuğuna
- 107 -
Parçaya göre aşağıdakilerden hangisi plastiklerin
yaygın olarak kullanımının sebepleri arasında gösterilemez?
A) Maliyetinin ucuz olması
B) Nakliyede kolaylık sağlaması
C) Sanayisinin gelişmiş olması
D) Geri kazanılabilmesi
E) Kolay işlenebilir olması
Deneme-SB – 57. Soru
DGS – 2010 – (61)
Su içtiğiniz plastik şişeyi ya da markette tıka basa doldurduğunuz
Plastikler günlük yaşantımızın vazgeçilmez birer ögesi.
Çevremize baktığımızda içmek için aldığımız suların pet
şişelerinden et ve benzeri ürünlerin arınık kalması için
kullanılan streç filmlere, her gün karşısına geçtiğimiz televizyon veya bilgisayar ekranlarından göz sağlığımız için
kullandığımız lenslere, milyonlarca litre suyun basıncına
dayanabilen akvaryumlardan buz pateni pistlerinin alanlarını çevrelemede kullanılan malzemelere kadar günlük
hayatta kullandığımız çoğu nesne plastiklerden elde ediliyor. Bu vazgeçilmezliği onlara kazandıran faktörlerse;
üreticiye sunduğu dayanıklılık, ucuzluk, kolay işlenebilirlik, yalıtkanlık, nakliyede rahatlık ve geri kazanımın yanı
sıra tüketiciye sunduğu çok yönlülük. Bu özelliklerinden
dolayı plastikler, kâğıt, karton, cam, demir, pamuk, keten
ve benzeri hammaddelerden üretilen ürünlerin yerlerini
almış durumda.
naylon torbaları çöpe atarken iki kere düşünseniz iyi olur. Çünkü bir
plastik şişenin doğada tamamen çözünmesi 450 yıl sürerken naylon
torba 500 yıl boyunca varlığını koruyor. Peki dünyamızı hızla kirleten
bu atıkları verimli kaynaklara dönüştürmek mümkün mü? Bu duruma
dikkat çekmek amacıyla 20 Martta ABD’nin San Francisco kentinden
yola çıkan “Plastiki” adlı teknenin altı kişilik mürettebatına göre bu
mümkün. Örneğin 20 m’lik bu tekne, 12.500 adet 2 litrelik plastik şişe
sayesinde su üzerinde kalabiliyor. Teknenin yelken bezi, geri dönüştürülmüş plastikten; direği, geri dönüştürülmüş sulama borularından
üretilmiş. Malzemeler bir araya getirilirken kaju fıstığı ve şeker pancarından üretilen bir yapıştırıcı kullanılmış. Gereken tüm elektriği güneş
panelleri, rüzgâr türbinleri ile bisiklet dinamoları üretiyor. Deniz kirliliğinin neredeyse tamamına plastik atıkların neden olduğu, çok sayıda deniz kuşu ve deniz memelisinin plastik atıklar nedeniyle öldüğü hesaba
katılırsa Plastiki’nin misyonu oldukça önemli. Öyle ki ABD’de kimi restoranlar Plastiki’den etkilenerek plastik şişe yerine cam sürahiler kullan-
57.
maya başlamışlar. Görünüşe göre “şişedeki mesaj” dünyaya ulaştı.
61.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz?
A)
Plastik atıklar geri dönüştürülerek tekrar kullanılabilir.
B)
Plastik atıklar doğada çok uzun yıllar yok olmamaktadır.
C)
Bazı sorunlara yaratıcı yollarla daha fazla dikkat çekilebilir.
D)
Plastik atıklar başlı başına bir kirlilik kaynağıdır.
E)
Plastikten üretilen eşyalar günlük yaşamı vazgeçilemeyecek kadar kolaylaştırmaktadır.
- 108 -
Parçada, plastiklerin kullanıldığı alanlardan
I.
Göz sağlığı
II. Akvaryumlar
III. Kırtasiye gereçleri
IV. Teknolojik ürünler
V. Gıda maddelerinin korunumu
hangisi ya da hangilerine değinilmemiştir?
A) Yalnız I
B) Yalnız III
C) II. ve III.
D) III. ve IV.
E) II. , IV. ve V.
DGS – 2010 – (61. ve 63.)
Deneme-2 – 57. Soru
(I) İnsanın gen haritasının çıkarılabileceğinin anlaşılmasıyla
tıpta yepyeni bir çağa girdik: Kişisel tıp. (II) Bu, “kişisel farklılıklar ne olursa olsun aynı hastalık için belli bir tedavinin uygulandığı dönem”in kapandığı, “tedavinin genetik yapı göz
önüne alınarak uygulandığı” yeni bir dönem olarak nitelendiriliyor. (III) Son birkaç yıldır araştırmacılar DNA’nıza bakarak
hangi hastalıklara yakalanabileceğinizi de belirlemeye başladılar. (IV) Araştırmacıların en önemli hedeflerinden biriyse
her insanın gen haritasını çıkarmak. (V) Gen haritamız herhangi bir hastalığa yakalandığımızda hangi ilacın bize iyi geleceği ve hangisinin daha ağır yan etkileri olacağını dahi gösterecek. (VI) Bu gelişmeler sonucu yakın bir gelecekte doktora
giderken kendi “vücudumuzun el kitabı” olan kişisel gen haritamızı da yanımızda götürüyor olacağız.
62.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi kendin-
(I) Poşet çayı 1908 yılında, New York’ta bir çay ve kahve
dükkânı sahibi Thomas Sullivan’ın geliştirdiği kabul edilir.
(II) Teneke kutulara koymaktan daha hesaplı ve pratik olduğunu düşündüğünden, Sullivan çay örneklerini elde dikilmiş ipek kumaştan yaptığı küçük poşetlere doldurarak
gemiyle çeşitli ülkelerdeki müşterilerine gönderiyordu. (III)
Müşteriler gelen çay örneklerini poşetten çıkarıp demlemek yerine öylece demleyince, poşet çay rastlantısal bir
biçimde doğmuş oldu. (IV) 1920’lerde ticari üretime başlandı. (V) Kullanım kolaylığı sayesinde öncelikle otellerin,
sonra evlerin mutfaklarında kendine yer edindi.
57.
den önceki cümleyi açıklayıcı bir nitelik taşımaktadır?
A) II.
63.
B) III.
C) IV.
D) V.
E) VI.
Parçada poşet çayla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A)
Günümüzde en çok tüketilen çay türü olduğuna
B)
Ticari üretimine ne zaman başlandığına
Bu parçada gen haritasıyla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
C)
İlk örneklerin niteliğine
D)
Kimin geliştirdiğine
A)
Her insanda farklı olduğuna
E)
Rastlantısal biçimde bulunduğuna
B)
C)
Yeni ilaçların bulunmasına katkısı olacağına
İlaçların vücut üzerindeki etkisinin önceden
lenmesini sağlayacağına
D)
E)
Hastalıkların, yakalanmadan tespit edilebileceğine
Aynı hastalığa yakalanmış farklı hastaların, farklı yollarla tedavisinin yapılabileceğine
belir-
58.
- 109 -
Parçada numaralanmış cümlelerden hangisinde yargı
nedeniyle birlikte verilmiştir?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
DGS – 2010 – (61. ve 63.)
Deneme-3 – 61. ve 62. Soru
(I) İnsanın gen haritasının çıkarılabileceğinin anlaşılmasıyla
tıpta yepyeni bir çağa girdik: Kişisel tıp. (II) Bu, “kişisel farklılıklar ne olursa olsun aynı hastalık için belli bir tedavinin uygulandığı dönem”in kapandığı, “tedavinin genetik yapı göz
önüne alınarak uygulandığı” yeni bir dönem olarak nitelendiriliyor. (III) Son birkaç yıldır araştırmacılar DNA’nıza bakarak
hangi hastalıklara yakalanabileceğinizi de belirlemeye başladılar. (IV) Araştırmacıların en önemli hedeflerinden biriyse
her insanın gen haritasını çıkarmak. (V) Gen haritamız herhangi bir hastalığa yakalandığımızda hangi ilacın bize iyi geleceği ve hangisinin daha ağır yan etkileri olacağını dahi gösterecek. (VI) Bu gelişmeler sonucu yakın bir gelecekte doktora
giderken kendi “vücudumuzun el kitabı” olan kişisel gen haritamızı da yanımızda götürüyor olacağız.
62.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi kendin-
(I) Işık, fotoğrafçının en önemli malzemesidir. (II) Ancak
gün ışığının rengi hep aynı değildir, sabah çok erken saatlerde ve gün batımı yaklaştığında, gün ışığı renk değiştirir. (III) Bu nedenle, sabah çok erken saatlerde çekilen
fotoğraflar mavi-mor, gün batımı yaklaştığında çekilen fotoğraflar daha kırmızı tonlarda çıkar. (IV) Aynı şekilde,
ampul ışığı ile aydınlanmış mekânlar bize normal görünse de, böyle yerde flaşsız çekilen fotoğraflar turuncu çıkar. (V) Bu ille de bir hata demek değildir, ışıktan dolayı
fotoğrafta belli bir rengin hâkim olması, fotoğraflara özel
bir duygu da katabilir.
61.
den önceki cümleyi açıklayıcı bir nitelik taşımaktadır?
A) II.
63.
B) III.
C) IV.
D) V.
E) VI.
Parçadan, fotoğrafçılıkla ilgili aşağıdaki yargılardan
hangisine ulaşılabilir?
A)
Bu parçada gen haritasıyla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A)
Her insanda farklı olduğuna
B)
C)
Yeni ilaçların bulunmasına katkısı olacağına
İlaçların vücut üzerindeki etkisinin önceden
lenmesini sağlayacağına
D)
E)
Hastalıkların, yakalanmadan tespit edilebileceğine
Aynı hastalığa yakalanmış farklı hastaların, farklı yollarla tedavisinin yapılabileceğine
Oldukça pahalı bir uğraştır.
B)
Çok fazla emek ve zaman gerektirir.
C)
Ülkemizde sanat olarak hızla yaygınlaşmaktadır.
D)
Makinenin teknik özellikleri, çekim kalitesini artırır.
E)
Fotoğrafçı, gün ışığından yararlanabilirse fotoğrafına
farklı duygular katabilir.
belir-
62.
- 110 -
Parçada numaralanmış cümlelerden hangisi, kendinden sonraki cümlenin gerekçesidir?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
DGS – 2010 – (67)
Deneme-7 – 66. Soru
İstanbul Boğazı’nın altından geçecek Marmaray için hazırlanan proje kapsamında tarihî yarımadada kazılması en kolay
yerin Yenikapı olduğu düşünülüyordu. Zira 19. yüzyılın başlarına kadar faaliyette olan Lykos Deresi’nin denize döküldüğü
bu alanın zaman içinde dolduğu sanılıyordu. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Buranın, tarihî yarımadanın güneyindeki
altı limandan biri olan Theodosius olduğu anlaşıldı. Bu yüzden Marmaray çalışmalarının yapıldığı bölge, Türkiye’nin en
büyük arkeolojik kazı alanı hâline geldi. Bulunan batıkların
sayısı yönünden bu antik liman, birinci sıraya yerleşti. Liman,
yelkenlileri, anforaları ve Eleutherius’un heykeliyle birlikte,
çoğunluğa göre Lykos Deresi’nin getirdiği alüvyonlarla zamanla, kimine göreyse tsunami nedeniyle birdenbire karanlığa gömüldü. Vurulan her kazma, çalışmaları, nefes kesen bir
arkeolojik maceraya dönüştürüyor. Ayrıca kazı yapılan bölgenin kuzeyinde bir kilise, batısında bir Bizans yapısı, surun altında ise bir dehliz bulundu.
67.
Bu parçaya dayanarak aşağıdaki yargılardan hangisine
Hızlı nüfus artışı, konforlu hayat şartlarının gelişmesi, şehirleşme, okuma alışkanlığının artması, matbaacılığın ve
ambalajlama sanayisinin gelişmesi, kâğıt - karton tüketimini arttırmaktadır. Kâğıt tüketiminin en fazla olduğu
alanlar ofislerdir. Özellikle resmî ve özel kurum ofisleri,
bankalar ile otel ofisleri, mühendislik büroları, basın merkezleri, çeşitli iş yeri ofisleri... Ayrıca fotokopi ve ozalit
çekim merkezleri önemli ofis kâğıdı tüketim merkezleridir.
Başta üniversiteler olmak üzere tüm okullar önemli kâğıt
tüketim merkezleridir. Bir ofiste kişi başına tüketilen kâğıt
miktarı 0,7 kg/gün’dür. Finans merkezlerinde ve bankalarda kişi başına tüketilen kâğıt 0,9 kg/gün’dür. Bu tür
merkezlerde kullanılan kâğıtlar kaliteli kâğıtlardır. Bu sebeple buralarda tüketilen kâğıtların geri kazanılıp tekrar
kâğıt üretilmesinde kullanılması özellikle tavsiye edilir.
66.
ulaşılabilir?
A)
Bir amaç doğrultusunda başlanan çalışmalar beklenmedik sonuçlar doğurabilir.
B)
C)
D)
E)
Bilimsel çalışmaların sonuçları tartışma yaratabilir.
Bilimsel çalışmanın hızı, çalışmanın niteliğine göre değişir.
Yapılacakları önceden planlamak çalışmaları hızlandırır.
Önemli çalışmalar deneyimli kişiler tarafından gerçekleştirilmelidir.
- 111 -
Parçadan aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılabilir?
A) Çevre kirliliğinde en büyük sebep kâğıt kullanımının
yaygınlaşmasıdır.
B)
Ofisler, kâğıt tüketiminin en yaygın olduğu alanlardır.
C)
Kâğıtların geri dönüşümlü olması, onları daha hesaplı kılar.
D)
Tedbirlere rağmen kâğıt tüketiminin önüne geçilememiştir.
E)
Bilinçli tüketiciler, kâğıdın dönüştürülmesinde etkin
rol oynar.
Deneme-7 – 67. Soru
DGS – 2010 – (68)
İstanbul Boğazı’nın altından geçecek Marmaray için hazırlanan proje kapsamında tarihî yarımadada kazılması en kolay
yerin Yenikapı olduğu düşünülüyordu. Zira 19. yüzyılın başlarına kadar faaliyette olan Lykos Deresi’nin denize döküldüğü
bu alanın zaman içinde dolduğu sanılıyordu. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Buranın, tarihî yarımadanın güneyindeki
altı limandan biri olan Theodosius olduğu anlaşıldı. Bu yüzden Marmaray çalışmalarının yapıldığı bölge, Türkiye’nin en
büyük arkeolojik kazı alanı hâline geldi. Bulunan batıkların
sayısı yönünden bu antik liman, birinci sıraya yerleşti. Liman,
yelkenlileri, anforaları ve Eleutherius’un heykeliyle birlikte,
çoğunluğa göre Lykos Deresi’nin getirdiği alüvyonlarla zamanla, kimine göreyse tsunami nedeniyle birdenbire karanlığa gömüldü. Vurulan her kazma, çalışmaları, nefes kesen bir
arkeolojik maceraya dönüştürüyor. Ayrıca kazı yapılan bölgenin kuzeyinde bir kilise, batısında bir Bizans yapısı, surun altında ise bir dehliz bulundu.
68.
Bu parçada Yenikapı’yla ilgili olarak aşağıdakileri hangi-
Hızlı nüfus artışı, konforlu hayat şartlarının gelişmesi, şehirleşme, okuma alışkanlığının artması, matbaacılığın ve
ambalajlama sanayisinin gelişmesi, kâğıt - karton tüketimini arttırmaktadır. Kâğıt tüketiminin en fazla olduğu
alanlar ofislerdir. Özellikle resmî ve özel kurum ofisleri,
bankalar ile otel ofisleri, mühendislik büroları, basın merkezleri, çeşitli iş yeri ofisleri... Ayrıca fotokopi ve ozalit
çekim merkezleri önemli ofis kâğıdı tüketim merkezleridir.
Başta üniversiteler olmak üzere tüm okullar önemli kâğıt
tüketim merkezleridir. Bir ofiste kişi başına tüketilen kâğıt
miktarı 0,7 kg/gün’dür. Finans merkezlerinde ve bankalarda kişi başına tüketilen kâğıt 0,9 kg/gün’dür. Bu tür
merkezlerde kullanılan kâğıtlar kaliteli kâğıtlardır. Bu sebeple buralarda tüketilen kâğıtların geri kazanılıp tekrar
kâğıt üretilmesinde kullanılması özellikle tavsiye edilir.
67.
Parçaya göre kâğıt tüketiminin artmasında,
sine değinilmemiştir?
I.
Şehirleşme
A)
Eskiden ne olarak kullanıldığına
II.
Matbaacılık ve ambalaj sanayisinin gelişmesi
B)
Çalışmaların kaç yılda tamamlanacağına
III.
Okuma alışkanlığının yaygınlaşması
C)
Tahminlerin yanlış çıktığına
IV. Bilinçli tüketimin yaygınlaşması
D)
En çok kalıntının çıkarıldığı antik liman olduğuna
V.
E)
Çıkarılan buluntuların neler olduğuna
sebeplerinden hangisinin etkisi olduğu söylenemez?
A) I.
- 112 -
Konforlu hayat şartlarının gelişmesi
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
DGS – 2010 – (68)
Deneme-7 – 68. Soru
İstanbul Boğazı’nın altından geçecek Marmaray için hazırlanan proje kapsamında tarihî yarımadada kazılması en kolay
yerin Yenikapı olduğu düşünülüyordu. Zira 19. yüzyılın başlarına kadar faaliyette olan Lykos Deresi’nin denize döküldüğü
bu alanın zaman içinde dolduğu sanılıyordu. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Buranın, tarihî yarımadanın güneyindeki
altı limandan biri olan Theodosius olduğu anlaşıldı. Bu yüzden Marmaray çalışmalarının yapıldığı bölge, Türkiye’nin en
büyük arkeolojik kazı alanı hâline geldi. Bulunan batıkların
sayısı yönünden bu antik liman, birinci sıraya yerleşti. Liman,
yelkenlileri, anforaları ve Eleutherius’un heykeliyle birlikte,
çoğunluğa göre Lykos Deresi’nin getirdiği alüvyonlarla zamanla, kimine göreyse tsunami nedeniyle birdenbire karanlığa gömüldü. Vurulan her kazma, çalışmaları, nefes kesen bir
arkeolojik maceraya dönüştürüyor. Ayrıca kazı yapılan bölgenin kuzeyinde bir kilise, batısında bir Bizans yapısı, surun altında ise bir dehliz bulundu.
69.
Bu
parçanın
anlatımıyla
ilgili
olarak
den hangisi söylenemez?
aşağıdakiler-
Hızlı nüfus artışı, konforlu hayat şartlarının gelişmesi, şehirleşme, okuma alışkanlığının artması, matbaacılığın ve
ambalajlama sanayisinin gelişmesi, kâğıt - karton tüketimini arttırmaktadır. Kâğıt tüketiminin en fazla olduğu
alanlar ofislerdir. Özellikle resmî ve özel kurum ofisleri,
bankalar ile otel ofisleri, mühendislik büroları, basın merkezleri, çeşitli iş yeri ofisleri... Ayrıca fotokopi ve ozalit
çekim merkezleri önemli ofis kâğıdı tüketim merkezleridir.
Başta üniversiteler olmak üzere tüm okullar önemli kâğıt
tüketim merkezleridir. Bir ofiste kişi başına tüketilen kâğıt
miktarı 0,7 kg/gün’dür. Finans merkezlerinde ve bankalarda kişi başına tüketilen kâğıt 0,9 kg/gün’dür. Bu tür
merkezlerde kullanılan kâğıtlar kaliteli kâğıtlardır. Bu sebeple buralarda tüketilen kâğıtların geri kazanılıp tekrar
kâğıt üretilmesinde kullanılması özellikle tavsiye edilir.
68.
Parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A)
Nesnel verilerden yararlanılmıştır.
A)
Sayısal verilerden faydalanılmıştır.
B)
Çeşitli görüşler açıklanmıştır.
B)
Karşılaştırmalara başvurulmuştur.
C)
Atasözü kullanılmıştır.
C)
Eksiltili cümlelere yer verilmiştir.
D)
Karşılaştırma yapılmıştır.
D)
Açıklayıcı anlatıma ağırlık verilmiştir.
E)
İkileme kullanılmıştır.
E)
Öyküleyici unsurlardan faydalanılmıştır.
- 113 -
75.
DGS – 2010 – (73. – 76)
I.
Burcu
Ali, Burcu, Ceyda, Deniz, Erdem ve Fatih’in odaları aynı ko-
II.
Deniz
ridorda yan yanadır. Odalar soldan sağa doğru 1, 2, 3, 4, 5, 6
III. Fatih
şeklinde numaralandırılmıştır. Bu kişilerin odalarıyla ilgili aşa-
Erdem’in odasının 3 numaralı oda olduğu durumda yu-
ğıdaki bilgiler verilmiştir:
73.
•
Ceyda’nın odası 4 numaralı odadır.
•
Deniz ve Erdem’in odaları yan yanadır.
•
Ali ve Fatih’in odaları yan yanadır.
•
Burcu ve Fatih’in odaları yan yana değildir.
karıdaki kişilerden hangilerinin oda numarası kesinlikle
bilinmektedir?
A) Yalnız I
C) I ve II
D) II ve III E) I, II ve III
Aşağıdakilerden hangisi kesinlikle yanlıştır?
A)
Burcu’nun odası 1 numaralı odadır.
B)
Deniz’in odası 6 numaralı odadır
C)
Erdem’in odası 1 numaralı odadır.
D)
Burcu ve Ali’nin odaları yan yanadır.
E)
Fatih ve Deniz’in odaları yan yanadır.
76.
74.
B) Yalnız II
Burcu’nun odasının 3 numaralı oda olduğu durumda
aşağıdakilerden hangisi kesinlikle yanlıştır?
A)
Ali’nin odası 1 numaralı odadır.
B)
Deniz’in odası 1 numaralı odadır.
C)
Erdem’in odası 1 numaralı odadır.
D)
Fatih’in odası 5 numaralı odadır.
E)
Erdem’in odasının 5 numaralı oda olduğu durumda aşağıdakilerden hangisi kesinlikle yanlıştır?
A)
Ceyda ve Deniz’in odaları arasında bir kişinin odası
vardır.
Fatih’in odası 6 numaralı odadır.
- 114 -
B)
Ali’nin odası 3 numaralı odadır.
C)
Burcu’nun odası 1 numaralı odadır.
D)
Burcu ve Ali’nin odaları yan yanadır.
E)
Fatih ve Ceyda’nın odaları yan yanadır.
75.
Deneme-2 – 73. – 76. Sorular
Aşağıdakilerde hangisi 2. sırada olamaz?
A) Mustafa
B) Nazım
D) Kemal
Bir sınıfta Kemal, Levent, Mustafa, Nazım, Pusat, Ramazan,
C) Levent
E) Tarık
Semih, Tarık adlı öğrencilerin arka arkaya yerleştirilmiş 5 sıraya oturma planlarıyla ilgili olarak aşağıdakiler bilinmektedir:
73.

Her sırada en fazla 2 kişi oturmaktadır.

3. sırada sadece Pusat oturmaktadır.

Nazım ve Levent, Semih’in hemen arkasındadır.

Kemal, Tarık ile farklı sırada, Mustafa’nın hemen önündedir.

Ramazan, Semih ve Mustafa ile aynı sırada değildir.
Aşağıdakilerde hangisi kesinlikle doğrudur?
A)
Ramazan 1. sıradadır.
B)
Ramazan ve Kemal aynı sıradadır.
C)
Levent 5. sıradadır.
D)
Mustafa ve Tarık aynı sıradadır.
E)
Kemal 4. sıradır.
76.
74.
Tarık 5. sırada olduğu durumda aşağıdakilerden hangisi
Aşağıdakilerden hangisi kesinlikle yanlıştır?
kesinlikle yanlıştır?
A)
Tarık 1. sıradadır.
A)
Semih 1. sıradadır.
B)
Semih 4. sıradadır.
B)
Nazım 4. sıradadır.
C)
Nazım, Tarık’ın hemen önündedir.
C)
Kemal, Semih’in arkasındaki sıralardan birindedir.
D)
Ramazan, Mustafa hemen önündedir.
D)
Ramazan, Levent’in arkasındaki sıralardan birindedir.
E)
Levent, Tarık’ın hemen arkasındadır.
E)
Pusat, Ramazan’ın önündeki sıraların birindedir.
- 115 -
79.
Arda, Buket, Ceren, Derya, Ege, Fırat ve Gamze bir binanın
A)
zemin katında bulunan bir asansöre binmişlerdir. Binada zemin katın üstünde 1’den 5’e kadar numaralandırılmış beş kat
bulunmaktadır. Asansör yukarı doğru çıkmaya başlamıştır.
Bu kişilerin indikleri katlarla ilgili aşağıdaki bilgiler verilmiştir:
•
•
•
•
•
•
77.
Her katta en az 1, en fazla 2 kişi asansörden inmiştir.
Arda, asansörden tek başına inmiştir.
B)
Ege ve Gamze, 5. katta asansörden inmiştir.
C)
Fırat, Arda’dan sonraki bir katta asansörden inmiştir.
D)
Derya, 2. katta asansörden inmiştir.
E)
Buket, 4. katta asansörden inmiştir.
3. katta yalnız Ceren asansörden inmiştir.
Arda, Ege’den bir önceki katta asansörden inmiştir.
Derya, Fırat’tan bir sonraki katta asansörden inmiştir.
Gamze ve Derya, farklı katlarda asansörden inmiştir.
Buket ve Fırat, aynı katta asansörden inmiştir.
Aşağıdakilerden hangisi kesinlikle yanlıştır?
A)
78.
Ege ve Gamze’nin asansörden birlikte indikleri durumda
aşağıdakilerden hangisi kesinlikle doğrudur?
DGS – 2010 – (77. – 80)
Ege, 2. katta asansörden inmiştir.
B)
Arda, 4. katta asansörden inmiştir.
C)
Buket, 2. katta asansörden inmiştir.
D)
Gamze, 1. katta asansörden inmiştir.
E)
Derya, 5. katta asansörden inmiştir.
Derya’nın 2. katta asansörden indiği durumda aşağıdaki-
80.
Aşağıdakilerden hangisi 1. katta asansörden inmiş ola-
lerden hangisi kesinlikle doğrudur?
maz?
A) Arda
A)
Gamze, 4. katta asansörden inmiştir.
B)
Buket, 5. katta asansörden inmiştir.
C)
Ege, 4. katta asansörden inmiştir.
D)
5. katta asansörden 2 kişi inmiştir.
E)
1. katta asansörden 2 kişi inmiştir.
B) Buket
D) Derya
- 116 -
C) Gamze
E) Fırat
16.
K.Anlatım / Sayfa-711 / 15 ve 16. sorular
Aynı istasyondan metroya binen F, G, H, K ve L kişilerinin metrodan hangi durakta indikleriyle ilgili olarak
şunlar bilinmektedir:
15.

İki kişi aynı durakta, ötekilerin her biri farklı durakta inmiştir.

G, H’den bir önceki durakta inmiştir.

F, K’den sonraki durakların birinde inmiştir.

L, G’den bir önceki durakta inmiştir.
Bu bilgiler, aşağıdakilerden hangisini belirlemek
için yeterlidir?
A) L ile H’nin indiği duraklar arasında kaç durak olduğu
B) Metrodan aynı durakta indiği kesin olan kişileri
C) Metroya binilen durakla en son inilen durak arasında kaç durak olduğu
D) L’nin metrodan kaçıncı olarak indiğini
E) K’nin metrodan kaçıncı olarak indiğini
Bu bilgilere göre, aşağıdakilerden hangisi kesin
olarak doğrudur?
A) K, H’den önceki bir durakta inmiştir.
B) Metrodan en son inen H’dir.
C) Metrodan ilk inen F’dir.
D) H, L’den sonraki bir durakta inmiştir.
E) G, F’den sonraki bir durakta inmiştir.
- 117 -

Benzer belgeler