Press Coverage of The 12th New York Turkish Film Festival

Transkript

Press Coverage of The 12th New York Turkish Film Festival
Press Coverage of The 12th New York Turkish Film Festival December 3­5 & 10­12 Presented by 1
12 TH NEW YORK TURKISH FILM FESTIVAL IN THE PRESS 2
12. New York Türk Film Festivali devam ediyor
AA
12/12/2010
12. New York Türk Film Festivalinde gösterilen ''Başka Dilde Aşk'' sinemaseverlerin büyük beğenisini
topladı.
Merkezi New York'ta bulunan ''Amerikan Türk Cemiyeti'' (American Turkish Society-ATS) ve ''Moon and
Stars Project'' tarafından ''Türk Kültür Vakfı''nın (Turkish Cultural Foundation) katkısıyla düzenlenen
festival, ''School of Visual Arts (SVA) Theatre''da sürüyor.
İlksen Başarır'ın yönettiği, senaryosunu baş rol oyuncusu Mert Fırat ve Başarır'ın birlikte yazdığı, Saadet
Işıl Aksoy'un da baş rolde oynadığı, pek çok ödül kazanan 2009 yapımı ''Başka Dilde Aşk'' filminin
gösterimi dolayısıyla New York'a gelen Başarır ve Fırat, filmin ardından izleyicilerin sorularını yanıtladı.
Tüm izleyiciler filmi ve Fırat'ın performansını çok başarılı bulduklarını, filmin sosyal içerikli konusunu da
çok beğendiklerini belirterek, yönetmen Başarır ve oyuncu-senarist Fırat'ı tebrik ettiler.
Mert Fırat, sağır ve dilsiz rolünü oynamak için nasıl bir hazırlık yaptığının sorulması üzerine, 3.5 ay kadar
İşitme Engelliler Derneğindekilerle beraber çalıştığını, orada işaret dilini öğrendiğini söyledi.
Fırat, filmde oynarken konuşmamanın kendisi için zor olup olmadığının sorulması üzerine ise
gülümseyerek, ''Ben normalde çok konuşkan biriyim, filmde kendimi bazen bağırmamak için zor tuttum.
Bu, işkence gibi bir şeydi'' dedi.
Yönetmen İlksen Başarır da filmin hikayesinin Mert Fırat'a ait olduğunu, senaryosunu da birlikte
yazdıklarını belirterek, ''Filmde iletişim kurmak için ille de konuşmanın şart olmadığını vurgulamak istedik''
dedi.
Filmin geçen yıl Türkiye'deki gösteriminin ardından pek çok uluslararası festivalde de izlendiğini ve pek
çok ödül aldığını anlatan Başarır ve Fırat, filmin Türkiye'de gösteriminin ardından bazı filmlerin işaret
diliyle de verilmeye başladığını, bu anlamda da yarar getirdiğini belirttiler. Başarır, bir soru üzerine, filmin
bütçesinin 500 bin dolar olduğunu kaydetti.
Yönetmen Başarır ve Mert Fırat, daha sonra AA muhabirinin sorularını yanıtladılar. Filmin New York Film
Festivalinde gösterilmesinin "çok güzel" olduğunu söyleyen Başarır, ''Her ülkede filmle ilgili başka tepkiler
alıyoruz, o bizim için ilginç bir deneyim oluyor, insanlar neye gülüyorlar, neye ağlıyorlar, bunları
görüyoruz'' dedi.
Mert Fırat, ''Başka Dilde Aşk'' filminin içinde barındırdığı popüler ögelerle Amerikan sinemasına da
benzediğini belirterek, ''New York'lu seyirciler yer yer sanki bir Amerikan filmi seyrediyor gibi tepki verdiler.
Film işinin en güzel yanı da bu, her ülkede değişik bir deneyim, her ülke seyircisiyle başka bir buluşma''
diye konuştu.
New York'lu sinemaseverlerin filmin sosyal içerikli konusuna odaklandığını gördüklerini ve bunun da
kendisini çok mutlu ettiğini belirten Fırat, ''Amerika gibi sosyal hakların gelişmiş olduğu bir ülkede bile
birisinin çıkıp 'Bu film birçok şeyi değiştirebilir' demesi beni mutlu etti, film amacına ulaşmış demek ki bir
biçimde. Bu film birilerini uyandırmalı, birilerine bir şey yaptırmalı, teşvik etmeli'' dedi.
3
Fırat, engellilere karşı toplumda etiketleme eğiliminin bulunduğunu, oysa engellilerin toplumdan asla
soyutlanmaması gerektiğini söyledi.
Yönetmen Başarır, filmin Kıbrıs Rum kesiminde düzenlenen Uluslararası Film Festivalinde 4 dalda ödül
almasıyla ilgili bir soru üzerine ise, ''Siyaset bazı zamanlarda işlemiyor'' dedi. Söz konusu festivalde
şimdiye kadar gösterilen ilk Türk filminin ''Başka Dilde Aşk'' olduğunu, filmi kendilerinin güney Kıbrıs'a
gönderdiğini kaydeden Başarır, ''İlk defa bir Türk filmi orada seçildi, finale kaldı ve en büyük ödülü aldı.
Buna şaşırdım tabii, ödül alabilir, ama 4 tane ödülle birlikte en büyük ödülü alması, tabii ki şaşırtıcıydı.
Sinema çok güçlü bir araç ve onu doğru kullanmak lazım. Ülkelerin filmlerle kendi kültürlerini, dertlerini
birbirine anlatması, bir devlet başkanının gidip konuşmasından daha etkili'' dedi.
Başarır, ikinci filmi ''Atlı Karınca''nın aile içi cinsel tacizle ilgili olduğunu, Antalya Altın Portakal Film
Festivalinde ''en iyi senaryo'' ödülünü aldığını, senaryoyu yine Mert Fırat ile yazdıklarını anlattı.
-FESTİVALDEKİ FİLMLERNew York'ta 12 yıldır 300'ü aşkın klasik ve çağdaş dönem uzun metraj, belgesel ve kısa filmi gösterime
sokarak Türkiye sinemasını tanıtan festivalin, bu yılki programında 10 uzun metrajlı, 2 belgesel ve 9 kısa
film yer aldı.
Festivalde "11'e 10 Kala", "Kosmos", "Başka Dilde Aşk", "İki Dil Bir Bavul", "Absürdistan", "Bahar",
"Bornova Bornova", "Chiennes D'Historie", "Fotojeni", "Güven Bana", "Min Dit", "Mutlu Bir Pazar Gününde
Islak Borular", "Kıskanmak", "Ses", "Sürü", "Tülay German: Kor ve Ateş Yılları", "Unutma", "Üçte Bir",
"Vavien", "Yüksek İhtimal" ve "Zu Vermieten" adlı filmler gösteriliyor.
Ayrıca festival kapsamında bu yıl ilk kez hem New York'taki sinema öğrencilerine, hem de sinema
çalışanlarına yönelik seminerler de veriliyor. 12. New York Türk Film Festivali bugünkü gösterimlerin
ardından sona erecek.
4
12. New York Türk Film Festivali devam ediyor Yazar: admin Tarih: 12 Ara 2010
http://www.yesilcam.gen.tr/12-new-york-turk-film-festivali-devam-ediyor.html
12. New York Türk Film Festivalinde gösterilen”Başka Dilde Aşk” sinemaseverlerin büyük
beğenisini topladı. Zaman
Merkezi New York’ta bulunan ”Amerikan Türk Cemiyeti” (American Turkish Society-ATS) ve ”Moon and
Stars Project” tarafından ”Türk Kültür Vakfı”nın (Turkish Cultural Foundation) katkısıyla düzenlenen
festival, ”School of Visual Arts (SVA) Theatre”da sürüyor.
İlksen Başarır’ın yönettiği, senaryosunu baş rol oyuncusu Mert Fırat ve Başarır’ın birlikte yazdığı, Saadet
Işıl Aksoy’un da baş rolde oynadığı, pek çok ödül kazanan 2009 yapımı ”Başka Dilde Aşk” filminin
gösterimi dolayısıyla New York’a gelen Başarır ve Fırat, filmin ardından izleyicilerin sorularını yanıtladı.
Tüm izleyiciler filmi ve Fırat’ın performansını çok başarılı bulduklarını, filmin sosyal içerikli konusunu da
çok beğendiklerini belirterek, yönetmen Başarır ve oyuncu-senarist Fırat’ı tebrik ettiler.
Mert Fırat, sağır ve dilsiz rolünü oynamak için nasıl bir hazırlık yaptığının sorulması üzerine, 3,5 ay kadar
İşitme Engelliler Derneğindekilerle beraber çalıştığını, orada işaret dilini öğrendiğini söyledi.
Fırat, filmde oynarken konuşmamanın kendisi için zor olup olmadığının sorulması üzerine ise
gülümseyerek, ”Ben normalde çok konuşkan biriyim, filmde kendimi bazen bağırmamak için zor tuttum.
Bu, işkence gibi bir şeydi” dedi.
Yönetmen İlksen Başarır da filmin hikayesinin Mert Fırat’a ait olduğunu, senaryosunu da birlikte
yazdıklarını belirterek, ”Filmde iletişim kurmak için ille de konuşmanın şart olmadığını vurgulamak istedik”
dedi.
Filmin geçen yıl Türkiye’deki gösteriminin ardından pek çok uluslararası festivalde de izlendiğini ve pek
çok ödül aldığını anlatan Başarır ve Fırat, filmin Türkiye’de gösteriminin ardından bazı filmlerin işaret
diliyle de verilmeye başladığını, bu anlamda da yarar getirdiğini belirttiler. Başarır, bir soru üzerine, filmin
bütçesinin 500 bin dolar olduğunu kaydetti.
Yönetmen Başarır ve Mert Fırat, daha sonra AA muhabirinin sorularını yanıtladılar. Filmin New York Film
Festivalinde gösterilmesinin “çok güzel” olduğunu söyleyen Başarır, ”Her ülkede filmle ilgili başka tepkiler
alıyoruz, o bizim için ilginç bir deneyim oluyor, insanlar neye gülüyorlar, neye ağlıyorlar, bunları
görüyoruz” dedi.
Mert Fırat, ”Başka Dilde Aşk” filminin içinde barındırdığı popüler ögelerle Amerikan sinemasına da
benzediğini belirterek, ”New York’lu seyirciler yer yer sanki bir Amerikan filmi seyrediyor gibi tepki verdiler.
Film işinin en güzel yanı da bu, her ülkede değişik bir deneyim, her ülke seyircisiyle başka bir buluşma”
diye konuştu.
New York’lu sinemaseverlerin filmin sosyal içerikli konusuna odaklandığını gördüklerini ve bunun da
kendisini çok mutlu ettiğini belirten Fırat, ”Amerika gibi sosyal hakların gelişmiş olduğu bir ülkede bile
birisinin çıkıp ‘Bu film birçok şeyi değiştirebilir’ demesi beni mutlu etti, film amacına ulaşmış demek ki bir
biçimde. Bu film birilerini uyandırmalı, birilerine bir şey yaptırmalı, teşvik etmeli” dedi.
Fırat, engellilere karşı toplumda etiketleme eğiliminin bulunduğunu, oysa engellilerin toplumdan asla
soyutlanmaması gerektiğini söyledi.
Yönetmen Başarır, filmin Kıbrıs Rum kesiminde düzenlenen Uluslararası Film Festivalinde 4 dalda ödül
almasıyla ilgili bir soru üzerine ise, ”Siyaset bazı zamanlarda işlemiyor” dedi. Söz konusu festivalde
şimdiye kadar gösterilen ilk Türk filminin ”Başka Dilde Aşk” olduğunu, filmi kendilerinin güney Kıbrıs’a
gönderdiğini kaydeden Başarır, ”İlk defa bir Türk filmi orada seçildi, finale kaldı ve en büyük ödülü aldı.
Buna şaşırdım tabii, ödül alabilir, ama 4 tane ödülle birlikte en büyük ödülü alması, tabii ki şaşırtıcıydı.
Sinema çok güçlü bir araç ve onu doğru kullanmak lazım. Ülkelerin filmlerle kendi kültürlerini, dertlerini
birbirine anlatması, bir devlet başkanının gidip konuşmasından daha etkili” dedi.
5
Başarır, ikinci filmi ”Atlı Karınca”nın aile içi cinsel tacizle ilgili olduğunu, Antalya Altın Portakal Film
Festivalinde ”en iyi senaryo” ödülünü aldığını, senaryoyu yine Mert Fırat ile yazdıklarını anlattı.
-FESTİVALDEKİ FİLMLERNew York’ta 12 yıldır 300′ü aşkın klasik ve çağdaş dönem uzun metraj, belgesel ve kısa filmi gösterime
sokarak Türkiye sinemasını tanıtan festivalin, bu yılki programında 10 uzun metrajlı, 2 belgesel ve 9 kısa
film yer aldı.
Festivalde “11′e 10 Kala”, “Kosmos”, “Başka Dilde Aşk”, “İki Dil Bir Bavul”, “Absürdistan”, “Bahar”,
“Bornova Bornova”, “Chiennes D’Historie”, “Fotojeni”, “Güven Bana”, “Min Dit”, “Mutlu Bir Pazar Gününde
Islak Borular”, “Kıskanmak”, “Ses”, “Sürü”, “Tülay German: Kor ve Ateş Yılları”, “Unutma”, “Üçte Bir”,
“Vavien”, “Yüksek İhtimal” ve “Zu Vermieten” adlı filmler gösteriliyor
6
Turkish NY ­ The 12th New York Turkish Film Festival Opens on December 3 Thursday, 28 October 2010 04:10
http://www.turkishny.com/english-news/5-english-news/38816-the-12th-new-york-turkish-film-festivalopens-on-december-3
The American Turkish Society and Moon and Stars Project are pleased to present the 12th New York
Turkish Film Festival, to be held on December 3-5 and 10-12, 2010 at the School of Visual Arts Theatre in
New York City. Now celebrating its twelfth year, the New York Turkish Film Festival has drawn more than
8,000 viewers to date, screening over 300 inspiring, handpicked films including Turkish contemporary,
early classic, documentary and short films. This year's festival will screen a selection of 12 feature films
and 9 short films.
The 12th New York Turkish Film Festival has been made possible by a generous grant from the Turkish
Cultural Foundation and by public funds from the New York State Council on the Arts, celebrating 50
years of building strong, creative communities in New York State's 62 counties. The festival is also
supported, in part, by public funds from the New York City Department of Cultural Affairs in partnership
with the City Council. In addition, the festival has been made possible through the contributions of the
following organizations and businesses: The Marmara Manhattan, Paragraf Basim, Turkish Culture and
Tourism Office in New York, and Turkish Kitchen as gold sponsors; and MTS Logistics, Ramerica
International, and UPM-Kymmene Kagit Urunleri as silver sponsors. "We rely on the continued generous
support of our grantors, sponsors, donors, advertisers, members, and friends as we strive to offer the best
of Turkey's rising national film industry to foreign film enthusiasts in the U.S.," remarked Selen Ucak,
Executive Director of The American Turkish Society.
The line-up for the 12th New York Turkish Film Festival includes an impressive selection, ranging from
documentaries to dramas, and portrays intriguing stories and colorful characters from everyday life. Pelin
Esmer's award winning film 11'e 10 Kala (10 to 11) depicts the captivating story of a superintendent who
discovers an elderly resident's unusual collections of ephemera. In Kosmos, director Reha Erdem offers
the utopian vision of a man - a thief who is welcomed in the snow-bound border village of Kars after
saving a young boy's life. Ilksen Basarir's Baska Dilde Ask (Love in Another Language) depicts the
heartwarming love story between a deaf man and a hearing woman who has to speak to strangers all day
at her call center job. Iki Dil Bir Bavul (On The Way To School) by Orhan Eskikoy and Ozgur Dogan
follows a young Turkish language teacher into a remote Kurdish village, where he confronts language
barriers. The documentary series features Tulay German: Ates ve Kor Yillari (Tulay German: Years of
Fire and Cinders), the astounding story of the Turkish singer, who, following her leftist husband, fled to
Paris in the 1960s, becoming the voice of immigrants there.
In addition to screenings in New York, The American Turkish Society and Moon and Stars Project, with
generous support from the Turkish Cultural Foundation, continue to work with various centers across the
United States to make the Turkish cinema available to broader audiences. Madison Association of
Turkish Students, Turkish American Association of Milwaukee, Turkish American Cultural Association of
Washington State and Turkish Student Association of Cornell University have produced their own Turkish
Film Festivals by sharing the 12th New York Turkish Film Festival program.
7
Kaan Nazli of Moon and Stars Project said in a statement last week, "the invaluable contribution of the
Turkish Cultural Foundation makes it possible to bring our festival, which is vital to promoting Turkish arts,
to audiences outside of New York. For the impact of our programs to expand exponentially, these kinds of
national collaborations are of central importance." Interested parties should also stay tuned for The
American Turkish Society and Moon and Stars Project's upcoming program The Space Between: A
History of Turkish Cinema, an unprecedented Turkish film retrospective to be presented in collaboration
with the Film Society of Lincoln Center in November of next year.
General Information
Tickets Admission for each film screening is $12. Tickets can be purchased at www.newyork
turkishfilmfestival.com or at will-call before each screening.
Festival Passes The 12th New York Turkish Film Festival Pass guarantees admission to all screenings.
Individual passes are $100 (available here), or purchase a pass and become an ATS member for $150
(available here).
Location SVA Theatre, 333 West 23rd Street (between 8th and 9th Streets)
Subway: C, E to 23rd Street. Walk west on 23rd street to the theater.
For Further Information Doga Kayalar-Polat, (212) 583 7617 (212) 583 7617
[email protected] or [email protected]
Presenting Organizations
The American Turkish Society, founded in 1949, is America's oldest not-for-profit organization seeking to
enhance economic, political, and cultural ties between Turkey and the United States. It also initiates and
sponsors a variety of education and arts & culture programs, providing fellowships, grants, and other
opportunities for cultural exchange between the two countries. The American Turkish Society is a 501(c)3
charitable organization.
Moon and Stars Project, founded in 2002, is dedicated to highlighting the changing face of Turkish arts
and culture and establishing two-way cultural interaction between the United States and Turkey. Growing
out of MayFest, a month-long festival first held in May 1999, Moon and Stars Project now presents yearround programs including festivals, concerts, exhibitions, conferences, grant programs and multimedia
productions.
8
Turkish NY ‐ 3‐5 ve 10‐12 Aralık 2010: 12. New York Türk Film Festivali http://www.turkishny.com/hot-news/50-hot-news/38815-3-5-ve-10-12-aralk-2010-12-new-york-turk-filmfestivali
3-5 ve 10-12 Aralık 2010: 12. New York Türk Film Festivali
Thursday, 28 October 2010 03:59
12. New York Türk film festivali 3-5 ve 10-12 aralık 2010 tarihleri arasında New York'ta izleyici ile
buluşuyor.
The American Turkish Society (ATS - Amerikan Türk Cemiyeti) ve Moon and Stars Project tarafından
düzenlenen 12. New York Türk Film Festivali 3-5 ve 10-12 Aralık, 2010 tarihleri arasında School of Visual
Arts Theatre'da gerçekleştirilecek. 12 sene boyunca 300'u aşkın klasik ve çağdaş dönem uzun metraj,
belgesel ve kısa filmi gösterime sokarak 8000 üzerinde New York seyircisine Türkiye sinemasını tanıtan
festivalin bu yılki programında 10 uzun metraj, 2 belgesel ve 9 kısa film yer alıyor.
12. New York Türk Film Festivali programı ilginç öykülerle dolu ve gündelik hayattan renkli karakterler
canlandıran etkileyici bir seçkiden oluşmakta. Pelin Esmer'in ödüllü filmi 11'e 10 Kala yaşlı bir apartman
sakininin sıra dışı koleksiyonlarını keşfeden bir kapıcının ilgi çekici hikâyesini anlatıyor.
Yönetmen Reha Erdem'in ütopik bir adam portresi çizdiği ‘Kosmos’ adlı son filmi genç bir çocuğun
hayatını kurtaran bir hırsızın karlarla bürünmüş sınır vilayeti Kars'ta geçen öyküsünü anlatıyor.
İlksen Başarır yönetmenliğinde’ Başka Dilde Aşk’ın konusu işitme engelli bir adam ile bir çağrı
merkezinde tüm gün tanımadığı insanlarla konuşan bir kadının arasındaki aşk. Orhan Eskiköy ve Özgür
Doğan tarafından çekilen ‘İki Dil Bir Bavul’ ise üniversiteden yeni mezun olmuş ve uzak bir Kürt köyüne
atanmış Türk öğretmenin bir yılını, onun okula yeni başlayan ve Türkçe bilmeyen çocuklarla yaşadıklarını
anlatıyor. Festivalin bu seneki belgesel serisinde yer alan “Tülay German: Ateş ve Kor Yılları” sol
hareketin önde gelen isimlerinden biri olan eşi Erdem Buri'nin ardından 1960 yılında Paris'e kaçarak
oradaki göçmenlerin sesi haline gelen Türk şarkıcı Tülay German'ın hikayesini konu alıyor.
The American Turkish Society ve Moon and Stars Project, Turkish Cultural Foundation'ın bu yıl beşinci
yılına giren ulusal programa desteğiyle, Türkiye sinemasını daha geniş kitlelere ulaştırmak için Amerika
genelinde çeşitli merkezler ile çalışmaya devam ediyor. Madison Türk Öğrenci Derneği, Milwaukee Türk
Amerikan Derneği, Washington Eyaleti Türk Amerikan Kültür Derneği ve Cornell Üniversitesi Türk
Öğrenci Derneği’nden oluşan bu merkezler 12. New York Türk Film Festivali programını paylaşarak kendi
Türk film festivallerini veya gösterimlerini gerçekleştirmektedirler. Moon and Stars Project Başkanı Kaan
Nazlı "TCF'in değerli katkısı sayesinde, Türk sanatının tanıtımında önemli bir yer tutan bu festivali, The
American Turkish Society ile birlikte New York dışındaki sinemaseverlere de ulaştırabiliyor olmaktan
memnunuz. Programlarımızın etkisinin katlanarak büyümesi için bu tur ulusal işbirlikleri büyük önem
taşıyor." değerlendirmesinde bulundu.
The American Turkish Society Direktörü Selen Ucak, "Bağışçılarımızın, sponsorlarımızın, reklam
verenlerimizin, üyelerimiz ve dostlarımızın cömert destekleriyle Türkiye’nin yükselen ulusal film
endüstrisinin en iyi örneklerini ABD'de yaşayan Türk ve Amerikalı film sevenlerimiz ile buluşturabilmenin
heyecanı ve mutluluğu içindeyiz. Buna ilaveten, Film Society of Lincoln Center ile işbirliği içinde
önümüzdeki sene Kasım ayında gerçekleştirmeyi düşündüğümüz The Space Between: A History of
9
Turkish Cinema, adlı eşi görülmemiş bir film retrospektif projesinin hazırlıklarına başlamış bulunuyoruz,"
diye konuştu.
12. New York Türk Film Festivali, Turkish Cultural Foundation'ın cömert desteği ve New York eyaletinin
62 ilçesinde güçlü ve yaratıcılığa önem veren toplumlar oluşturma çabalarının 50. senesini kutlayan New
York State Council on the Arts'ın kamu fonları ile hayata geçiriliyor. City Council ile işbirliği içinde, New
York City Department of Cultural Affairs'in kamu fonları ile de kısmen desteklenen festivalin sponsorları
şöyle;
Altın Sponsorlar: The Marmara Manhattan, New York Turk Kultur ve Turizm Ataşeliği, Paragraf Basım ve
Turkish Kitchen Gümüş Sponsorlar: MTS Lojistik, Ramerica International ve UPM-Kymmene Kağıt
Ürünleri.
1949 yılında kurulan The American Turkish Society (ATS - Amerikan Türk Cemiyeti) ekonomi, dış politika,
sanat ve kültür alanlarında düzenlediği çeşitli etkinlikler ve eğitim programları ile Türk-Amerikan ilişkilerini
ve iki ülke arasında karşılıklı anlayışı geliştirmeyi hedefleyen en eski sivil toplum kuruluşudur. 2002
yılında kurulan Moon and Stars Project, sene boyunca düzenlediği kültür sanat etkinlikleri ile Türkiye ile
ABD arasındaki kültürel işbirliğinin gelişmesini amaçlamaktadır.
Festivalin biletleri (12$), www.newyorkturkishfilmfestival.com adresinden ve ya gösterim öncesi kapıdan
alınabiliyor.
Tarih: 3-12 Aralık 2010
Bilgi İçin: Doga Kayalar-Polat, (212) 583 7617
[email protected] or [email protected]
Adres: SVA Theatre, 333 West 23rd Street (8. ve 9. caddeler arası)
Metro ile gidiş için: 23. Sokak C, E trenleri. Sinema salonuna gitmek için 23. Sokak üzerinde batıya doğru
yürüyün.
10
Focus on Travel News ­ The 12th New York Turkish Film Festival Opens on December 3 http://www.ftnnews.com/content/view/10698/33/
The 12th New York Turkish Film Festival Opens on December 3
Published by Ozgur Tore October 28, 2010
The American Turkish Society and Moon and Stars Project present the 12th New York Turkish Film
Festival, to be held on December 3-5 and 10-12, 2010 at the School of Visual Arts Theatre in New York
City.
Now celebrating its twelfth year, the New York Turkish Film Festival has drawn more than 8,000 viewers
to date, screening over 300 inspiring, handpicked films including Turkish contemporary, early classic,
documentary and short films. This year's festival will screen a selection of 12 feature films and 9 short
films.
The 12th New York Turkish Film Festival has been made possible by a generous grant from the Turkish
Cultural Foundation and by public funds from the New York State Council on the Arts, celebrating 50
years of building strong, creative communities in New York State's 62 counties. The festival is also
supported, in part, by public funds from the New York City Department of Cultural Affairs in partnership
with the City Council. In addition, the festival has been made possible through the contributions of the
following organizations and businesses: The Marmara Manhattan, Paragraf Basim, Turkish Culture and
Tourism Office in New York, and Turkish Kitchen as gold sponsors; and MTS Logistics, Ramerica
International, and UPM-Kymmene Kagit Urunleri as silver sponsors. "We rely on the continued generous
support of our grantors, sponsors, donors, advertisers, members, and friends as we strive to offer the best
of Turkey's rising national film industry to foreign film enthusiasts in the U.S.," remarked Selen Ucak,
Executive Director of The American Turkish Society.
The line-up for the 12th New York Turkish Film Festival includes an impressive selection, ranging from
documentaries to dramas, and portrays intriguing stories and colorful characters from everyday life. Pelin
Esmer's award winning film 11'e 10 Kala (10 to 11) depicts the captivating story of a superintendent who
discovers an elderly resident's unusual collections of ephemera. In Kosmos, director Reha Erdem offers
the utopian vision of a man - a thief who is welcomed in the snow-bound border village of Kars after
saving a young boy's life. Ilksen Basarir's Baska Dilde Ask (Love in Another Language) depicts the
heartwarming love story between a deaf man and a hearing woman who has to speak to strangers all day
at her call center job. Iki Dil Bir Bavul (On The Way To School) by Orhan Eskikoy and Ozgur Dogan
follows a young Turkish language teacher into a remote Kurdish village, where he confronts language
barriers. The documentary series features Tulay German: Ates ve Kor Yillari (Tulay German: Years of
Fire and Cinders), the astounding story of the Turkish singer, who, following her leftist husband, fled to
Paris in the 1960s, becoming the voice of immigrants there.
In addition to screenings in New York, The American Turkish Society and Moon and Stars Project, with
generous support from the Turkish Cultural Foundation, continue to work with various centers across the
United States to make the Turkish cinema available to broader audiences. Madison Association of
Turkish Students, Turkish American Association of Milwaukee, Turkish American Cultural Association of
Washington State and Turkish Student Association of Cornell University have produced their own Turkish
Film Festivals by sharing the 12th New York Turkish Film Festival program.
Kaan Nazli of Moon and Stars Project said in a statement last week, "the invaluable contribution of the
Turkish Cultural Foundation makes it possible to bring our festival, which is vital to promoting Turkish arts,
to audiences outside of New York. For the impact of our programs to expand exponentially, these kinds of
national collaborations are of central importance." Interested parties should also stay tuned for The
American Turkish Society and Moon and Stars Project's upcoming program The Space Between: A
11
History of Turkish Cinema, an unprecedented Turkish film retrospective to be presented in collaboration
with the Film Society of Lincoln Center in November of next year.
Saturday, 04 December 2010 00:00
12.New York Türk Film Festivali, 'Unutma' ve '11'e 10 Kala' gösterimleriyle başladı
12. New York Türk Film Festivali başladı
NEW YORK - 12. New York Türk Film Festivali, kısa film "Unutma" ve ardından gösterilen uzun metrajlı
"11'e 10 Kala" adlı filmin gösterimleriyle başladı.
New York'ta bulunan "Amerikan Türk Cemiyeti" (American Turkish Society-ATS) ve "Moon and Stars
Project" tarafından, "Türk Kültür Vakfı'nın (Turkish Cultural Foundation) sponsorluğunda düzenlenen
festival, bu yıl 3-5 ve 10-12 Aralık tarihlerinde School of Visual Art (SVA) film salonunda izlenecek.
Yönetmen Pelin Aytemiz'in 2009 yapımı ödüllü "Unutma" adlı kısa filmi, ardından yönetmen Pelin
Esmer'in yine 2009 yapımı "11'e 10 Kala" adlı pekçok ödül alan filmiyle başlayan festivalin açılışı
dolayısıyla, SVA film salonunda resepsiyon düzenlendi.
Film Festivali'nin açılış konuşmasını yapan ATS Direktörü Selen Uçak, 12. New York Film
Festivalini düzenlemekten büyük heyecan duyduklarını belirtti. Uçak festivalin tüm sponsorlarına ve
kendilerine destek verenlere teşekkür etti.
"Moon and Stars Project"in Başkanı Kaan Nazlı da yaptığı konuşmada, festivalin son derece zengin
içerikli olduğunu söyledi. Festivalin açılışına "İki Dil Bir Bavul" filminin yönetmenleri Orhan Eskiköy ve
Özgür Doğan'ın katıldığını kaydeden Nazlı, iki yönetmenin pazar günü ATS'de düzenlenecek "belgesel
yönetmenliği" konulu bir seminer vereceklerini bildirdi.
"Türk Kültür Vakfı'nın (Turkish Cultural Foundation) kendilerine cömert bağışta bulunduğunu, New York
Kültür ve Tanıtma Ataşeliği ile New York kenti kültür ve sanat kurumlarının da festivale destek verdiklerini
belirten Nazlı, tüm destekçilerine ve sponsorlarına teşekkür etti.
FESTİVALDEKİ FİLMLER
New York'ta 12 yıldır 300'ü aşkın klasik ve çağdaş dönem uzun metraj, belgesel ve kısa filmi gösterime
sokarak 8 binin üzerinde New York seyircisine Türkiye sinemasını tanıtan festivalin, bu yılki programında
10 uzun metrajlı, 2 belgesel ve 9 kısa film yeralıyor.
Festivalde "11'e 10 Kala", "Kosmos", "Başka Dilde Aşk", "İki Dil Bir Bavul", "Absürdistan", "Bahar",
"Bornova Bornova", "Chiennes D'Historie", "Fotojeni", "Güven Bana", "Min Dit", "Mutlu Bir Pazar Gününde
Islak Borular", "Kıskanmak", "Ses", "Sürü", "Tülay German: Kor ve Ateş Yılları", "Unutma", "Üçte Bir",
"Vavien", "Yüksek İhtimal" ve "Zu Vermieten" adlı filmler gösterilecek.
12
Ayrıca festival kapsamında bu yıl ilk kez hem New York'taki sinema öğrencilerine, hem de sinema
çalışanlarına yönelik seminerler verilecek. Bu kapsamda "İki Dil Bir Bavul" filminin yönetmenleri Eskiköy
ve Doğan'ın "belgesel yönetmenliği", "Kosmos" filminin başrol oyuncusu Sermet Yeşil'in "sinema
oyunculuğu", "Başka Dilde Aşk" filminin yönetmeni İlksen Başarır ile senaristi ve oyuncusu Mert Fırat'ın
"senaryo yazarlığı", "Bornova Bornova" filminin yönetmeni İnan Temelkuran'ın da "yönetmenlik" üzerine
çalışma atölyeleri düzenleyecekleri bildirildi.
http://www.turkishlifenews.us/index.php?option=com_content&view=article&id=1933:12-new-york-turkfilm-festivali-basladi&catid=72:top-news&Itemid=131
13
Hürriyet ‐ New York'u Türk filmleri kuşattı 06 Aralık 2010, Pazartesi
New York'u Türk filmleri kuşattı
'Kosmos', 'Başka Dilde Aşk', 'İki Dil Bir Bavul', 'Min Dit', 'Mutlu Kor ve Ateş Yılları', 'Vavien' gibi Türk
sinemasının son dönem örnekleri 12. New York Türk Film Festivali'nde gösterilecek.
12. New York Türk Film Festivali Aralık ayında sinemaseverlerle bulaşacak.
Merkezi New York'ta bulunan "Amerikan Türk Cemiyeti" (American Turkish Society-ATS) ve "Moon and
Stars Project" tarafından düzenlenen festivaldeki filmler, bu yıl 3-5 ve 10-12 Aralık tarihlerinde "School of
Visual Arts Theatre"da izlenebilecek.
ATS ve Moon and Stars Project tarafından yapılan basın açıklamasında, 12 yıldır 300'ü aşkın klasik ve
çağdaş dönem uzun metraj, belgesel ve kısa filmi gösterime sokarak 8 binin üzerinde New York
seyircisine Türkiye sinemasını tanıtan festivalin, bu yılki programında 10 uzun metrajlı, 2 belgesel ve 9
kısa filmin yeraldığı bildirildi.
"Moon and Stars Project"in Başkanı Kaan Nazlı festivalle ilgili yaptığı açıklamada, "Türk Kültür Vakfı'nın
(Turkish Cultural Foundation) değerli katkısı sayesinde, Türk sanatının tanıtımında önemli bir yer tutan bu
festivali, ATS ile birlikte New York dışındaki sinemaseverlere de ulaştırabiliyor olmaktan memnunuz.
Programlarımızın etkisinin katlanarak büyümesi için bu tür ulusal işbirlikleri büyük önem taşıyor" dedi.
ATS Direktörü Selen Uçak da yaptığı açıklamada,
"Bağışçılarımızın, sponsorlarımızın, reklam verenlerimizin,
üyelerimiz ve dostlarımızın cömert destekleriyle Türkiye'nin
yükselen ulusal film endüstrisinin en iyi örneklerini ABD'de
yaşayan Türk ve Amerikalı film sevenlerimiz ile
buluşturabilmenin heyecanı ve mutluluğu içindeyiz. Buna
ilaveten, Film Society of Lincoln Center ile işbirliği içinde
önümüzdeki sene Kasım ayında gerçekleştirmeyi düşündüğümüz "The Space Between: A History of
Turkish Cinema" adlı eşi gorülmemiş bir film retrospektif projesinin hazırlıklarına başlamış bulunuyoruz"
ifadelerin kullandı.
New York Türk Kültür ve Turizm Ataşeliği'nin de destek verdiği festivalde, "11'e 10 Kala", "Kosmos",
"Başka Dilde Aşk", "İki Dil Bir Bavul", "Absürdistan", "Bahar", "Bornova Bornova", "Chiennes
D'Historie", "Fotojeni", "Güven Bana", "Min Dit", "Mutlu Bir Pazar Gününde Islak Borular",
"Kıskanmak", "Ses", "Sürü", "Tülay German: Kor ve Ateş Yılları", "Unutma", "Üçte Bir", "Vavien",
"Yüksek İhtimal" ve "Zu Vermieten" adlı filmler gösterilecek.
KISA FİLMLER GÖZ DOLDURUYOR
Festivalde, ödüllü uzun metrajlı Türk filmlerinin yanı sıra, amatör yapımlar da dikkat çekiyor.
!F İstanbul 2010’da kısa film seçkisinde finale kalan Ahmet Yaşar ve Kerem Soyyılmaz tarafından çekilen
Yüksek İhtimal isimli film de bunlardan biri.
Film, bir yanlış anlaşılma sonucu iki adet sivil polis tarafından tutuklanan iki gencin bu durumdan
kurtulmasını, gece işlerinin sıkıntılarını ve tesadüflerin ilginç sonuçlarını eğlenceli bir dille anlatıyor.
http://sinema.hurriyet.com.tr/haberler/16167027/new-york-u-turk-filmleri-kusatti.aspx
14
Turkish NY ‐ Amerikalı Sinema Severlerden Türk Film Festivaline Yoğun İlgi http://www.turkishny.com/new-york/60-new-york/41734-amerikal-sinameseverlerden-turk-film-festivalineyoun-ilgi
Saturday, 04 December 2010 07:46
ABD'de düzenlenen 12. New York Türk Film Festivali, kısa film
"Unutma" ve ardından gösterilen uzun metrajlı "11'e 10 Kala" adlı filmin
gösterimleriyle başladı.
Merkezi New York'ta bulunan "Amerikan Türk Cemiyeti" (American
Turkish Society-ATS) ve "Moon and Stars Project" tarafından, "Türk
Kültür Vakfı'nın (Turkish Cultural Foundation) katkısıyla düzenlenen
festivaldeki filmler, bu yıl 3-5 ve 10-12 Aralık tarihlerinde School of
Visual Art (SVA) film salonunda izlenecek.
Yönetmen Pelin Aytemiz'in 2009 yapımı ödüllü "Unutma" adlı kısa filmi,
ardından yönetmen Pelin Esmer'in yine 2009 yapımı "11'e 10 Kala" adlı
pekçok ödül alan filmiyle başlayan festivalin açılışı dolayısıyla, SVA film
salonunda resepsiyon düzenlendi.
Gösterim öncesi açılış konuşmasını yapan ATS Direktörü Selen Uçak, 12. New York Film Festivalini
"Moon and Stars Project" ile birlikte düzenlemekten büyük heyecan duyduklarını belirtti. Uçak festivalin
tüm sponsorlarına ve kendilerine destek verenlere teşekkür etti.
"Moon and Stars Project"in Başkanı Kaan Nazlı da yaptığı konuşmada, festivalin son derece zengin
içerikli olduğunu söyledi. Festivalin açılışına "İki Dil Bir Bavul" filminin yönetmenleri Orhan Eskiköy ve
Özgür Doğan'ın katıldığını kaydeden Nazlı, iki yönetmenin pazar günü ATS'de düzenlenecek "belgesel
yönetmenliği" konulu bir seminer vereceklerini bildirdi.
"Türk Kültür Vakfı'nın (Turkish Cultural Foundation) kendilerine cömert bağışta bulunduğunu, New York
Kültür ve Tanıtma Ataşeliği ile New York kenti kültür ve sanat kurumlarının da festivale destek verdiklerini
belirten Nazlı, tüm destekçilerine ve sponsorlarına teşekkür etti.
-FESTİVAL DİREKTÖRÜMoon and Stars Project'in Film Festivali Direktörü Ayça User AA'ya yaptığı açıklamada, 12 yıldır
düzenledikleri New York Türk Film Festivalinin son 4 yıldır organizatörlüğünü yaptığını, New York'a her
zaman kaliteli Türk filmleri getirmeyi hedeflediklerini anlattı.
Amerikali sinemaseverlerin festivale ilgisinin son 2-3 yıldır epey arttığını, son dönemde festivali izlemeye
gelenlerin yaklaşık yarısının Amerikalılar olduğunu ifade eden User, New York'ta düzenlenen Tribeca film
festivalinde son dönemde pekçok Türk filminin yeraldığını, New York Modern Sanatlar Müzesinde (MoMa)
Ferzan Özpetek'in filmlerinin gösterildiğini, böylece New Yorklular'ın da giderek Türk film ve sanatını daha
fazla tanımaya başladıklarını vurguladı.
New York'ta yaşayan Türk sinemaseverlerin de festivale her zaman büyük ilgi gösterdiğini ve Türk
sinemasını ABD'de tanıttıkları için kendilerine teşekkür ettiklerini söyleyen User, New York Türk Film
Festivalinde, bağımsız filmlere, yeni yükselen yönetmenlere daha çok önem verdiklerini kaydetti. User,
15
Türk Kültür Vakfından aldıkları fon sayesinde 12. New York Film Festivalinde yeralan filmlerin, Madison
Türk Öğrenci Derneği, Milwaukee Türk Amerikan Derneği, Washington Eyaleti Türk Amerikan Kültür
Derneği ve Cornell Üniversitesi Türk Öğrenci Derneği tarafından da gösterilebildiğini bildirdi.
-YÖNETMENLERFestivalde bugün gösterilecek 2008 yapımı ödüllü "İki Dil Bir Bavul" adlı filmin yönetmenleri Orhan
Eskiköy ve Özgür Doğan da AA muhabirine yaptıkları açıklamada, filmlerinin ilk kez New York'ta
gösterilecek olmasından büyük memnuniyet duyduklarını ifade ettiler.
Eskiköy, filmlerinin Türkiye'de yaklaşık 100 bin kişi tarafından izlendiğini belirterek "Filme en önemli tepki,
Kürt sorununun gerçek anlamda tartışıldığı 2009 mayısından itibaren filmin bir referans noktası haline
gelmiş olması" diye konuştu.
Yönetmen arkadaşı Özgür Doğan'la 10 yıldır beraber çalıştıklarını, 7 film çektiklerini, Türkiye'deki sosyal
ve politik meselelerle ilgili kendi düşüncelerini ortaya koyduklarını söyleyen Eskiköy, ilk uzun metrajlı
filmlerinin "İki Dil Bir Bavul" olduğunu kaydetti. Eskiköy, filmin hikayesinin, öğretmenlik yapan bir
arkadaşlarının Bingöl'de başından geçen gerçek bir olaya dayandığını söyledi. Özgür Doğan da ilk kez
ABD'ye geldiklerini, heyecan duyduklarını, filme tepkileri gösterimin ardından göreceklerini belirtti.
-FESTİVALDEKİ FİLMLERNew York'ta 12 yıldır 300'ü aşkın klasik ve çağdaş dönem uzun metraj, belgesel ve kısa filmi gösterime
sokarak 8 binin üzerinde New York seyircisine Türkiye sinemasını tanıtan festivalin, bu yılki programında
10 uzun metrajlı, 2 belgesel ve 9 kısa film yeralıyor.
Festivalde "11'e 10 Kala", "Kosmos", "Başka Dilde Aşk", "İki Dil Bir Bavul", "Absürdistan", "Bahar",
"Bornova Bornova", "Chiennes D'Historie", "Fotojeni", "Güven Bana", "Min Dit", "Mutlu Bir Pazar Gününde
Islak Borular", "Kıskanmak", "Ses", "Sürü", "Tülay German: Kor ve Ateş Yılları", "Unutma", "Üçte Bir",
"Vavien", "Yüksek İhtimal" ve "Zu Vermieten" adlı filmler gösterilecek.
Ayrıca festival kapsamında bu yıl ilk kez hem New York'taki sinema öğrencilerine, hem de sinema
çalışanlarına yönelik seminerler verilecek. Bu kapsamda "İki Dil Bir Bavul" filminin yönetmenleri Eskiköy
ve Doğan'ın "belgesel yönetmenliği", "Kosmos" filminin başrol oyuncusu Sermet Yeşil'in "sinema
oyunculuğu", "Başka Dilde Aşk" filminin yönetmeni İlksen Başarır ile senaristi ve oyuncusu Mert Fırat'ın
"senaryo yazarlığı", "Bornova Bornova" filminin yönetmeni İnan Temelkuran'ın da "yönetmenlik" üzerine
çalışma atölyeleri düzenleyecekleri bildirildi.
NEW YORK (A.A) - Özlem Şahin Şakar
16
Haber Türk­ New York’ta Türk Filmi Zamanı http://www.haberturk.com/kultur-sanat/haber/577969-new-yorkta-turk-fimi-zamani
12. New York Türk Film Festivali başladı...
04 Aralık 2010 Cumartesi, 16:22:35
ABD'de düzenlenen 12. New York Türk Film Festivali, kısa film 'Unutma' ve ardından gösterilen uzun
metrajlı '11'e 10 Kala' adlı filmin gösterimleriyle başladı.
Merkezi New York'ta bulunan 'Amerikan Türk Cemiyeti' (American
Turkish Society-ATS) ve 'Moon and Stars Project' tarafından,
'Türk Kültür Vakfı'nın (Turkish Cultural Foundation) katkısıyla
düzenlenen festivaldeki filmler, bu yıl 3-5 ve 10-12 Aralık
tarihlerinde School of Visual Art (SVA) film salonunda izlenecek.
'FİLM BİR REFERANS NOKTASI HALİNE GELDİ'
Festivalde bugün gösterilecek 2008 yapımı ödüllü 'İki Dil Bir
Bavul' adlı filmin yönetmenleri Orhan Eskiköy ve Özgür Doğan da
yaptıkları açıklamada, filmlerinin ilk kez New York'ta gösterilecek
olmasından büyük memnuniyet duyduklarını ifade ettiler.
Eskiköy, filmlerinin Türkiye'de yaklaşık 100 bin kişi tarafından
izlendiğini belirterek "Filme en önemli tepki, Kürt sorununun gerçek anlamda tartışıldığı 2009 Mayıs'ından
itibaren filmin bir referans noktası haline gelmiş olması" diye konuştu.
Yönetmen arkadaşı Özgür Doğan'la 10 yıldır beraber çalıştıklarını, yedi film çektiklerini, Türkiye'deki
sosyal ve politik meselelerle ilgili kendi düşüncelerini ortaya koyduklarını söyleyen Eskiköy, ilk uzun
metrajlı filmlerinin 'İki Dil Bir Bavul' olduğunu kaydetti. Eskiköy, filmin hikayesinin, öğretmenlik yapan bir
arkadaşlarının Bingöl'de başından geçen gerçek bir olaya dayandığını söyledi. Özgür Doğan da ilk kez
ABD'ye geldiklerini, heyecan duyduklarını, filme tepkileri gösterimin ardından göreceklerini belirtti.
FESTİVALDEKİ FİLMLER
New York'ta 12 yıldır 300'ü aşkın klasik ve çağdaş dönem uzun metraj, belgesel ve kısa filmi gösterime
sokarak 8 binin üzerinde New York seyircisine Türkiye sinemasını tanıtan festivalin, bu yılki programında
10 uzun metrajlı, iki belgesel ve dokuz kısa film yeralıyor.
Festivalde '11'e 10 Kala', 'Kosmos', 'Başka Dilde Aşk', 'İki Dil Bir Bavul', 'Absürdistan', 'Bahar', 'Bornova
Bornova', 'Chiennes D'Historie', 'Fotojeni', 'Güven Bana', 'Min Dit', 'Mutlu Bir Pazar Gününde Islak
Borular', 'Kıskanmak', 'Ses', 'Sürü', 'Tülay German: Kor ve Ateş Yılları', 'Unutma', 'Üçte Bir', 'Vavien',
'Yüksek İhtimal' ve 'Zu Vermieten' adlı filmler gösterilecek.
Ayrıca festival kapsamında bu yıl ilk kez hem New York'taki sinema öğrencilerine, hem de sinema
çalışanlarına yönelik seminerler verilecek. Bu kapsamda 'İki Dil Bir Bavul' filminin yönetmenleri Eskiköy ve
Doğan'ın 'Belgesel Yönetmenliği', 'Kosmos' filminin başrol oyuncusu Sermet Yeşil'in 'Sinema
Oyunculuğu', 'Başka Dilde Aşk' filminin yönetmeni İlksen Başarır ile senaristi ve oyuncusu Mert Fırat'ın
'Senaryo Yazarlığı', 'Bornova Bornova' filminin yönetmeni İnan Temelkuran'ın da 'Yönetmenlik' üzerine
çalışma atölyeleri düzenleyecekleri bildirildi.
AA
17
Turkish Journal ‐ Amerika’da Türk filmleri mevsimi başladı 9 Ekim 2010, Cumartesi
Türk Kültür Vakfı (TCF) desteğiyle bu sene altıncısı gerçekleşecek olan ABD çapında Türk film
gösterimleri, 9 Ekim’de Seattle Turkfest kapsamında başladı. ABD'nin değişik kentlerinde Aralık ayı
ortasına kadar Türk filmleri izleyicileriyle buluşacak.
Moon and Stars Project ile The American Turkish Society (Amerikan Türk Cemiyeti-ATS) tarafından
düzenlenen ve Aralık ayında gerçekleşecek 12. New York Türk Film Festivali ile sonlanacak olan
programda Fatih Akın’ın Soul Kitchen, Zeki Demirkubuz’un Kıskanmak, Pelin Esmer’in ‘’11’e 10 Kala’’ ve
İlksen Başarır’ın ‘’Başka Dilde Aşk’’ filmleri gibi güncel çalışmalar yer alıyor.
Program Seattle ve New York’taki gösterimlere ek olarak Cornell Üniversitesi, Wisconsin Üniversitesi’nin
Madison ve Milwaukee kampüslerindeki gösterimleri içeriyor.
New York Türk Film Festivali Koordinatörü Ayça User “Birçok programımızda olduğu gibi ABD çapında
film gösterimleri de Amerika’nin çeşitli bölgelerindeki gönüllülerin özverili çabaları ile gelişti. 1999’da New
York gösterimlerini başlattığımızdan beri çeşitli bölgelerden programımızı paylaşmayı arzu eden birçok
talep alıyorduk. İşe önce bu kurumlarla bazı filmleri paylaşarak ve fon geliştirme konusunda yol
göstererek başladık. Gösterimlerin profesyonel, kaliteli kopyalar ile yapılması ve gösterim ücretlerinin
muntazam olarak ödenmesine özen gösterdik. 2005 yılından itibaren TCF’nin cömert ve aralıksız
desteğiyle bunu her sene 4 ile 6 merkezi içeren düzenli bir program haline getirmeyi başardık. Tabii bu
dönemde Türk sinemasının giderek artan başarısı da çalışmalarımızı önemli ölçüde destekleyen bir etken
oldu.” dedi.
ATS Direktörü Selen Uçak da yaptığı açıklamada “TCF’in değerli katkısı sayesinde, Türk sanatının
tanıtımında önemli bir yer tutan bu festivali, Moon and Stars Project ile birlikte New York dışındaki
sinemaseverlere de ulaştırabiliyor olmaktan memnunuz. Programlarımızın etkisinin katlanarak büyümesi
icin bu tür ulusal işbirlikleri büyük önem taşıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Turkish Cultural Foundation Direktörü Güler Köknar ise, Vakfın bu projeye desteğinin Türk sinemasının
ABD’de tanıtımı için çalışan kuruluşlar arasında eşgüdüm ve yardımlaşmayı teşvik amacıyla başlatıldığını
ifade etti.
Gelecek yıllarda programa katılmak isteyen gruplar, [email protected] adresinden
iletişim kurabilirler.
Program ve bilet bilgileri:
Seattle TurkFest: www.turkfest.org
3. Milwaukee Türk Film Festivali: http://taawisconsin.org
Cornell “Güncel Türk Sineması” programi: http://cinema.cornell.edu
6. Madison Türk Film Festivali: http://mtsa.rso.wisc.edu
12. New York Türk Film Festivali: http://www.newyorkturkishfilmfestival.com
18
TRT Haber ­ Festivale "Başka Dilde Aşk" Damgası http://www.trt.net.tr/Haber/HaberDetay.aspx?HaberKodu=13254313-8275-4b7f-afe1-e6f6a0ff471a
12. New York Türk Film Festivali'nde gösterilen "Başka Dilde Aşk", izleyicilerin büyük beğenisi
topladı.
Yayına Giriş: 12.12.2010
12. New York Türk Film Festivalinde gösterilen ''Başka Dilde Aşk'' sinemaseverlerin büyük beğenisini
topladı.
Merkezi New York'ta bulunan ''Amerikan Türk Cemiyeti'' (American Turkish Society-ATS) ve ''Moon and
Stars Project'' tarafından ''Türk Kültür Vakfı''nın (Turkish Cultural Foundation) katkısıyla düzenlenen
festival, ''School of Visual Arts (SVA) Theatre''da sürüyor.
İlksen Başarır'ın yönettiği, senaryosunu baş rol oyuncusu Mert Fırat ve Başarır'ın birlikte yazdığı, Saadet
Işıl Aksoy'un da baş rolde oynadığı, pek çok ödül kazanan 2009 yapımı ''Başka Dilde Aşk'' filminin
gösterimi dolayısıyla New York'a gelen Başarır ve Fırat, filmin ardından izleyicilerin sorularını yanıtladı.
Tüm izleyiciler filmi ve Fırat'ın performansını çok başarılı bulduklarını, filmin sosyal içerikli konusunu da
çok beğendiklerini belirterek, yönetmen Başarır ve oyuncu-senarist Fırat'ı tebrik ettiler.
Mert Fırat, sağır ve dilsiz rolünü oynamak için nasıl bir hazırlık yaptığının sorulması üzerine, 3,5 ay kadar
İşitme Engelliler Derneğindekilerle beraber çalıştığını, orada işaret dilini öğrendiğini söyledi.
Festivaldeki Filmler
New York'ta 12 yıldır 300'ü aşkın klasik ve çağdaş dönem uzun metraj, belgesel ve kısa filmi gösterime
sokarak Türkiye sinemasını tanıtan festivalin, bu yılki programında 10 uzun metrajlı, 2 belgesel ve 9 kısa
film yer aldı.
Festivalde "11'e 10 Kala", "Kosmos", "Başka Dilde Aşk", "İki Dil Bir Bavul", "Absürdistan", "Bahar",
"Bornova Bornova", "Chiennes D'Historie", "Fotojeni", "Güven Bana", "Min Dit", "Mutlu Bir Pazar Gününde
Islak Borular", "Kıskanmak", "Ses", "Sürü", "Tülay German: Kor ve Ateş Yılları", "Unutma", "Üçte Bir",
"Vavien", "Yüksek İhtimal" ve "Zu Vermieten" adlı filmler gösteriliyor.
Ayrıca festival kapsamında bu yıl ilk kez hem New York'taki sinema öğrencilerine, hem de sinema
çalışanlarına yönelik seminerler de veriliyor.
19
Taraf ­ 12. Türk Filmleri Festivali New York’ta başladı Taraf - Istanbul - 05.12.2010
ABD’de düzenlenen 12. New York Türk Film
Festivali, kısa film Unutma ve ardından gösterilen
uzun metrajlı 11’e 10 Kala adlı filmin gösterimleriyle
başladı
ABD’de düzenlenen 12. New York Türk Film Festivali, kısa film Unutma ve ardından gösterilen uzun
metrajlı 11’e 10 Kala adlı filmin gösterimleriyle başladı. Merkezi New York’ta bulunan Amerikan Türk
Cemiyeti/American Turkish Society-ATS ve Moon and Stars Project tarafından, Türk Kültür
Vakfı’nın/Turkish Cultural Foundation katkısıyla düzenlenen festivaldeki filmler, bu yıl 3-5 ve 10-12 aralık
tarihlerinde School of Visual Art (SVA) film salonunda gösterilecek. Festivalde bugün gösterilecek İki Dil
Bir Bavul’un yönetmenleri Orhan Eskiköy ve Özgür Doğan yaptıkları açıklamada, filmlerinin New York’ta
ilk kez gösterilecek olmasından büyük memnuniyet duyduklarını ifade ettiler.
Festivaldeki diğer filmler
Festivalin, bu yılki programında 10 uzun metrajlı, 2 belgesel ve 9 kısa film yer alıyor. Festivalde 11’e 10
Kala, Kosmos, Başka Dilde Aşk, İki Dil Bir Bavul, Absürdistan, Bahar, Bornova Bornova, Chiennes
D’Historie, Fotojeni, Güven Bana, Min Dit, Mutlu Bir Pazar Gününde Islak Borular, Kıskanmak, Ses, Sürü,
Tülay German: Kor ve Ateş Yılları, Unutma, Üçte Bir, Vavien, Yüksek İhtimal ve Zu Vermieten adlı filmler
gösterilecek. Ayrıca festival kapsamında ilk kez hem New York’taki sinema öğrencilerine ve sinema
çalışanlarına yönelik seminerler verilecek. AA
http://www.taraf.com.tr/haber/12-turk-filmleri-festivali-new-york-ta-basladi.htm
20
21
REVIEWS & INTERVIEWS 22
23
24
25
26
Lotus Editions‐ Turkish Film Festival http://lotuseditions.wordpress.com/2010/12/11/turkisk-film-festival/
December 11, 2010 in World
The 12th Turkish Film Festival runs through Dec. 12 in NYC at SVA Theater, 333 W.23rd St.
A Discussion With The Filmmakers today included Inan Temelkuran, director of Bornova Bornova
(2009), who spoke about a “lost generation” in Turkey — those born after 1980 into a society that has
gone from “solidarity to individualism.”
He said that after the 1980 coup, the education system started to break down, and people “valued a good
car or going to a good school” over receiving a “good education.” As a result, “morality and ethics have
disappeared” and there has been a “blurring of good and evil.” Celebrities (like Paris Hilton) are seen as
roll models and respect is born out of “fear,” in a “save your own ass” society. A feeling of being “stuck”
has resulted, with people having “lost motivation for changing themselves and society.”
Stepping into the breach are socially minded filmmakers, who in the words of Sermet Yesil (of the movie
Kosmos) are asking the question: “How moral can we be?” For Ilksen Basarir, female director of Love In
Another Language (2009), it’s not about activism but just about telling “her” stories. The results are
impressive, with a crop of well crafted, dialogue driven, low budget movies — that rise to the level of art,
and may help to reunite a society.
Photographs: Stephen Wise
Lotus Editions ­ Kosmos http://lotuseditions.wordpress.com/2010/12/12/kosmos/
December 12, 2010 in World
A memorable line from the Turkish film Kosmos
(2009): “God made man upright but man has sought
many inventions.”
27
Sabah ­ "İki dil bir bavul" Amerika'da! 05 Aralık 2010 Pazar 13:06
"İki dil bir bavul" Amerika'da!
(USASABAH)
Fotoğraf ve röportaj; Enes Özdil / New York
Bu yıl 12.'si düzenlenen New York Film Festivali'nde gösterilecek olan İki dil bir bavul'un
yönetmenleri Orhan Eskiköy ve Özgür Doğan filmleri hakkında USASABAH'a konuştu.
Keyifli görünen ikili, sorularımıza neşeyle cevap verdi.
***
Bu fikir nasıl çıktı? Nasıl karar verdiniz bu hikayeyi çekmeye ?
2003 yılında iletişim fakültesinde okurken bir öğretmen arkadaşımız başından geçen küçük bir hikaye
anlatmıştı. Kışın sobayı yakmak icin öğrencilerden gaz yağı istiyor. Ertesi gün çocuklar ellerinde
kerpetenlerle okula geliyor. Çünkü kürtçede gaz kerpeten demek. O küçük hikayeden bu film doğdu. O
anda iletişimsizlik, öğrenci öğretmen arasındaki kopukluk, dilin önemi, dilin bir toplumda ne demek
olduğu, nelere değindiği gibi sorular sorup bu filmi yapmaya karar verdik.
Projeye ne zaman başladınız ve çekimler ne kadar sürdü?
2007 yılında projeye başladık. Bir sene çekimler sürdü. 2008 yılında filmi tamamladık ve 2009 yılında da
film vizyona girdi.
Projenin çekim sürecinden biraz bahseder misiniz? Çekimler nasıl yapıldı kaç kişilik bir ekiple
çalıştınız.
Bir yıl boyunca, okulun ilk gününden son gününe kadar üniversiteden yeni mezun olmuş bir Türk
öğretmen ve hiç Türkçe bilmeyen Kürt öğrencileri takip ettik. Ekip olarak sadece ikimiz vardık, yönetmen,
kamereman, sesçi, şoför hep bizdik. Çekimleri yarı HD dediğimiz tarzda bir kamerayla yaptık. Daha sonra
35mm filme aktarıp vizyona soktuk.
28
Film vizyona girdikten sonra tepkiler nasıl oldu?
Önemli sayılabilecek başarılar elde etti Türkiye'de. Bizim amaçladığımız tepkiler aldı. Türkiye'de "Kürt
sorunu ne?", "Kürt sorunu nerede başlıyor?", "Niye var?" gibi yıllardır tartışılan ve cevabının muğlak
olduğu soruların referans noktası haline geldi. Aslında hayal ettiğimiz sonuca ulaştık.
İki dil bir bavul bir belgesel ama aynı zamanda bir sinema filmi. Filmi çekerken kurgu olarak filmde
sizin eklediğiniz yorumlarınız oldu mu?
Senaryo anlamında diyebileceğimiz bir şey olmadı. Ama tabi ki görsel olarak yönlendirdiğimiz, görsel
anlatımı güçlendirecek müdehalelerimiz oldu. Mesela kerkesin çok beğendiği filmin başlangıç sahnesinde
belki de öğretmen o bavulu oraya koymayacaktı. Ama biz o bavulun orada durmasını istedik. Çünkü bavul
filmin isminden dolayı simgesel olarak orada çok şey anlatıyordu. Ve bizde filmin açılış planının bu
şekilde olmasını istedik. Film gerçek bir mekanda, gerçek insanlarla ve gerçek bir hikaye anlatıyor. Tabi
hikayenin nasıl anlatılacağına dair bir kurgu oldu ama bu müdehale denilecek bir düzeyde değildi.
Filmi çekerken gerçek insanlarla doğal bir ortamda bir film
çekiyordunuz. Çekimler esnasında sizi teknik olarak veya
fiziksel
olarak
zorlayan
şeyler
oldu
mu?
Aslında en çok bizi zorlayan kar kısmı oldu. Biz çok karlı sahne
düşünüyorduk ama o sene orada kar yağmadı. Bütün kar
sahnelerini bir günde çekmek zorunda kaldık. Tabi filmin bir
senaryosu var ve senaryoda beklediğimiz bir çok şey olmadı ama
beklemediğimiz de bir çok şey oldu.
Dolayısıyla gerçeklikle bizim beklentilerimiz arasında bir denge
oluştu. Montajda da teknik olarak en büyük mesele çekim
saatinin çok uzun olmasıydı. 70 saatlik görüntü vardı ama 80
dakikalık bir film yapıyorduk. Bir belgesel olarak bakarsanız çok
değil ama böyle bir sinema filmi için montajda bizi en çok
uğraştıran şey oldu. Montajı biz yaparken en son editing
kısmında profesyönel bir yardım almamız gerekti. Türkiye'de
yaşayan Alman asıllı editor Thomas Balkenhol ile çalıştık.
Şu an üzerinde çalıştığınız başka bir proje var mı? Bize biraz bahsedebilir misiniz?
Bir sonraki proje "İki Dil Bir Bavul"u tamamlayacak bir poje. Bir aile hikayesi. İsmi "Babamın Sesi". Bu
çoçukların büyümüş hallerini çekiyoruz. Çocuklardan biri var biri yok, anne var baba yok. Bu çocuklar
29
büyüdüklerinde ne oluyorları anlatan bir hikaye. Hikaye yine Elbistan'da ve Diyarbakır'da geçiyor. Çokta
fazla şey anlatıp süprizin tadını kaçırmayalım.
Sabah – “Iki Dil Bir Bavul Amerika’da”
http://usasabah.com/KulturSanat/2010/12/05/amerikada_da_iki_dil_bir_bavul
30
J.B. Spins – NY Turkish Film Festival ’10 – Love in Another Language http://jbspins.blogspot.com/2010/12/ny-turkish-film-festival-10-love-in.html
31
J.B. Spins – NY Turkish Film Festival ’10 – Kosmos http://jbspins.blogspot.com/2010/12/ny-turkish-film-festival-10-kosmos.html
Tuesday, December 14, 2010
Those holy fools usually say the sagest things, but not this one. He might be
legitimately miraculous though. He is also animalistic and frequently annoying,
as the populace of one northern Turkish town learns firsthand in Reha Erdem’s
Kosmos (trailer here), which screened during the 60th Berlinale and closed the
12th New York Film Festival last Sunday night.
Kosmos has no back-story. Somehow, he just happens to be in cold, snowy
Kars. It is a case of right place-right time when he pulls young boy out of the
freezing river and magically resuscitates him. The town folk want to make an
honest citizen of him, but he is more interested in the young boy’s older sister,
Neptün. While her father is appalled by the prospect, she sort of-kind of falls for
his innocent wildness. While maybe not quite willing to go the full Lord of the
Flies with him, she is willing to do some serious behavioral slumming. (Indeed,
Kosmos’ horror movie looking poster is deceptive. That is just their snapping and snarling flirtation.)
Much like the Filipino classic Himala, word of the fool’s alleged power of healing soon gets out. Naturally
though, the feeling of impending tragedy is impossible to shake. Just to keep audiences thoroughly off
balance, Erdem even drops X-Filish hints late in the film. Yet, the oddest aspect of Kosmos is the title fool
himself. Neither a truth-talking trickster nor a wounded innocent, he is an almost feral figure, intentionally
made difficult to embrace through his high-pitched keening and compulsive restlessness.
Sermat Yeşil truly goes for broke as Kosmos, yelping and twitching like a mad man, but still expressing a
weird, instinctive sensitivity. Likewise, Tükü Turan is nearly just as bold as the intriguing Neptün.
However, most of the villagers represent a typical small town conformity that seems completely defensible
when contrasted with Kosmos’ wild acting out, supernatural powers not withstanding.
Largely eschewing color, cinematographer Florent Herry gives the
film a cold severe beauty appropriate to its frozen environment.
To his credit, Erdem never compromises his vision, but the
finished product feels overly conscious of it portentous symbolism
and its art film status.
Kosmos features a visceral, gutsy lead performance from Yeşil,
but that does not necessarily mean viewers will enjoy spending
time with him. Though certainly memorable, Kosmos really is a
festival film, but along with popular films like Love in Another
Language, it gave patrons a good sense of the spectrum of Turkish cinema at the recently concluded
2010 NY Turkish Film Festival.
32
J.B. Spins – NY Turkish Film Festival ’10 – Absurdistan http://jbspins.blogspot.com/2010/12/ny-turkish-film-festival-absurdistan.html
Friday, December 10, 2010
Economically and geopolitically, water is more precious than oil. The men of
one nameless village in a former Central Asian Soviet republic do not need to
be convinced of that. When the town’s water supply runs dry, it ignites a
humbling war of the sexes in Veit Helmer’s Absurdistan (trailer here), which
screens as part of the Without Borders sidebar at the 2010 New York Turkish
Film Festival.
Based on a reported incident in a remote Turkish village, Absurdistan is a
slightly naughty fable of young love and scarcity. Though not significant
enough to warrant on spot on the map, the men of the town are renowned for
their mojo. At least, they are legends in their own minds. They are not
particularly industrious though, so when the central water pipe runs dry, they
put off repairing it, until their sons return from boarding school in the big city.
Yet, only Temelko returns, but he has good reason. He has a hot-and-heavy appointment with childhood
sweetheart Aya, but it must occur during the precise star alignment proscribed by her hip grandma.
Unfortunately, having tired of the men’s constant mañana-ing, the women have put their collective foot
down—no water, no action. This extends to Temelko too.
Maximilian Mauff, and Krystýna Maléřová in particular, make an attractive couple as the young Temelko
and Aya. The rest of the cast we probably do not need to see making whoopee on-screen again anytime
soon. Though Helmer occasionally forces the cuteness, he mostly handles the film’s magical realism and
flights of whimsy with deftly light touch. The gossipy tiny hamlet vibe is also nicely rendered.
Perhaps surprisingly given the “stan” of the title, religion plays little or no role in Absurdistan, but then
again, this is a film all about getting some action (or being
denied). Neither is their former captive nation status especially
relevant to Helmer’s screen-story (co-written with Gordan Mihic,
Zaza Buadze, and Ahmet Golbol). Indeed, the isolated
community was desperately poor under Communism and
remains so today.
Helmed by the German born Helmer, Absurdistan could be
considered a film of the Turkish Diaspora. Frankly, it is the sort
of
foreign film that translates well for American audiences, so it is
strange it never really made it to New York screens during its general American release. A pleasant little
film, Absurdistan screens this coming Sunday (12/12) as the 12th New York Turkish Film Festival
concludes at the SVA Theater.
33
J.B. Spins ­ NY Turkish Film Fest ’10: On the Way to School Thursday, December 02, 2010
http://jbspins.blogspot.com/2010/12/ny-turkish-film-fest-10-on-way-to.html
Can someone make a positive difference in the lives of others without really
caring? It is a question viewers might ask when a reluctant Turkish school
teacher assumes his post in a desperately poor Kurdish village. It quickly
becomes apparent Emre Aydin did not bargain for the challenges facing him in
Ozgür Dogan and Orhan Eskikoy’s scrupulously unfiltered documentary On the
Way to School (trailer here), which screens this Saturday as part of the 12th
New York Turkish Film Festival.
Presumably, Aydin became a teacher with the noblest intentions and he is
certainly dutiful throughout On the Way. Arriving in the remote village he is less
than thrilled to find his living quarters lack running water. Yet, like a Turkish
version of Northern Exposure’s Dr. Joel Fleischman, he is committed to his
post-graduation term of service, so after a bit of cajoling, he rounds up his pupils to begin the new term.
Aydin is surely correct when he tells his class they can never prosper in Turkey if they do not speak
Turkish. Forsaking other subjects, he concentrates on remedial language lessons, refusing to
acknowledge any Kurdish in class, not that he knows much in the first place. His immersion technique
might be producing results, but whether he really forges a connection with his pupils is difficult to tell.
Arguably, class differences play as great a role in On the Way as culture clashes. Throughout the film, the
implications of Turkey’s attitudes towards its Kurdish population are inescapable. Indeed, for these
villagers, class and ethnicity are essentially the same. Though we see him more-or-less getting along with
his neighbors, it is hard to judge how Aydin processes all the meanness of life surrounding him.
Regardless, though “disadvantaged” by any standard, his students seem bright and willing to learn.
Given its unvarnished depiction of Kurdish life in Turkey, On the Way is quite a bold selection for the New
York Turkish Film Festival. However, it is honest filmmaking, eschewing talking heads and manufactured
sentiment in favor of fly-on-the-wall observation in the tradition of Frederick Wiseman. A challenging film,
On the Way is sure to spark debate when it screens this Saturday (12/4) at the SVA Theater as part of
the 2010 New York Turkish Film Festival.
34
http://www.mezun.com/icerik/columnists/mezun_columnists/articles.cfm?COLUMNISTID=1521
Mezun USA ­ Türkler, New York'ta Yeniden Beyazperdede... ‐ MezunUSA.com Röportajlar Amerika'da Türk sinemasına olan ilginin artmasında en büyük paylardan birine sahip olan New York Film
Festivali bu yıl 12. kez kapılarını seyircilerine açıyor.
12 uzun metraj ve 9 kısa filmin gösterileceği festival hakkında merak edilenleri festival direktörü Ayça
User'le görüştük.
Merhaba, bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?
Merhabalar, ismim Ayça User. New York Türk Film Festivali'nin direktörlüğünü yürütmekteyim. Kar amacı
gütmeyen sivil toplum kuruluşu olan Moon and Stars Project'e 2004'te başladım ve o zamandan bu yana
diğer tüm gönüllü üyelerimiz gibi farklı alanlarda görev almaya devam ediyorum.
2002 yılında kurulan Moon and Stars Project, sene boyunca düzenlediği kültür sanat etkinliklikleri ile Türk
sanatçıları uluslararası platforma çıkarmayı ve Türkiye ile ABD arasındaki kültürel işbirliğinin gelişmesini
amaçlamaktadır.
New York Film Festivali'nde bu yıl kaç film gösterime giriyor? Geçen yıllara göre bir artış söz
konusu mu?
2010'da 12 uzun metrajlı ve 9 kısa film gösteriyoruz. Hemen hemen her yıl aynı sayıda film göstermeye
çalışıyoruz. Geçen sene School of Visual Arts'ın gerçekleştirdiği 8 güncel tema etrafında görsel sanat
projelerini birlikte sunan OCTET sergisi ile ortak bir çalışma yürüttüğümüz için daha az film göstermiştik
ama bu yıl ve önümüzdeki seneler yine 10'un üzerinde film göstermeye devam edeceğiz.
Festivalde gösterilecek filmler nasıl seçiliyor? Herhangi bir oylama ya da seçim var mı?
Seçici Kurulumuz bir ön çalışma yaptıktan ve bir program hazırladıktan sonra, bunu Danışma Kurulumuza
sunuyoruz ve oradan aldığımız öneriler doğrultusunda festival programını sonlandırıyoruz. Kısa film
programı için kendi başvuru sürecimizin yanısıra !f İstanbul ve Boğaziçi Üniversitesi Mithat Alam Film
Merkezi ile işbirliği yapıyoruz.
Geçen yıllardaki katılımı dikkate aldığımızda festivalin yeteri kadar ilgi çektiğini söyleyebilir miyiz? Size
gelen yorumlar ne şekilde? Festivalimize 1 aydan az zaman kaldı, bilet satışlarımız iyi gitmekte, ve bu
sene her yıl sayısı artmakta olan Amerikalı seyirci kitlemizin büyümekte olduğunu ifade edebilirim.
Amerika'da Türk sinemasına ilgi ne seviyede? Türk filmleri ve oyuncular Amerika'da ne kadar ilgi
görüyor?
Türk sinemasına ilgi her geçen yıl artmakta, bizim festivalimiz yanında, gerek New York'ta gösterime
giren Türk filmleri, ve gerek yine New York'taki festivallerde yer alan filmler sayesinde Türk sineması
yaygınlaşıyor. Bizler de bunların duyurulmasında ortaklıklara gidiyoruz. Tribeca Film Festivali 2010 yılında
35
yönetmeni Türk olan 3 film gösterdi, aynı şekilde Museum of Modern Art'in (MoMA) yürüttüğü ve bizim
yine destek verdiğimiz programlar yer almakta.
Önümüzdeki yıl gerçekleştirmesi düşünülen “The Space Between: A History of Turkish Cinema”
projesinden biraz bahsedebilir misiniz?
Film Society of Lincoln Center ile işbirliği içinde önümüzdeki sene Kasım ayında gerçekleştirmeyi
düşündüğümüz “Aradaki Mekan: Türk Sinema Tarihi” projesi bugüne kadar Amerika'daki en kapsamlı
Türk sineması programı olacak. Proje 1930'dan günümüze Türk sinemasının en iyi örneklerini bir araya
getirmeyi ve Lincoln Center'in seyircisiyle bunu paylaşmanın yanısıra bu alanda ciddi bir arşiv yaratmayı
da amaçlıyor. Eşgüdümlü olarak gerçekleştireceğimiz kitap projesi de arşiv çalışmasına katkıda
bulunacak.
Festivalde film giriş ücretleri ne kadar? Festival boyunca kombine bilet alınabiliyor mu?
Biletler $12 ve kombine bilet $100 karşılığında alınabiliyor, aynı zamanda $150'a festivale kombine bilet
ve ortağımız The American Turkish Society'ye (Amerikan Türk Cemiyeti-ATS) de üye olunabilinir, bu
üyelik ilk kez başvuranlar için geçerlidir. Biletler www.newyorkturkishfilmfestival.com adresinden ve ya
gösterim öncesi kapıdan alınabilir. Yer: SVA Theatre, 333 West 23rd treet (8. ve 9. caddeler arası) Metro
ile gidiş için: 23. Sokak C, E trenleri. (Sinema salonuna gitmek için 23. Sokak üzerinden batıya doğru
yürümeniz gerekmektedir.)
Gelecek projelerinizden biraz bahsedebilir mısınız?
Şu anda 2011 programımızı oluşturma aşamasındayız. “Aradaki Mekan: Türk Sinema Tarihi” projesine ek
olarak çağdaş ve klasik müzik, caz, edebiyat ve sahne sanatları alanındaki programlarımıza devam
edeceğiz. 2011 yılında kültür-sanat alanındaki iki burs programımızı da sürdürüyoruz. Bu sene Kocaeli
Üniversitesi'nden Nevzat Yıldırım'ın kazandığı “Genç Fotoğrafçılar Ödülü” ve School of Visual Arts ile 7
yıldır sürdürdüğümüz New York Atölye Programı Bursu için çalışmalarımız devam edecek. Bu programlar
ile ilgilenenler www.moonandstarsproject.org adresinden bilgi edinebilirler.
Copyright © 2000-2010 mezun.com. All rights reserved. Her hakkı saklıdır.
36
TurkAvenue ­ 12. New York Türk Film Festivali Başlıyor http://www.turkavenue.com/gundem/amerika/1122-new-york-turk-filmleri-festivali-basliyor.html
30 Kasım 2010
Bu yıl 12'ncisi düzenlenen New York Türk Filmleri Haftası yine Türkiye'de izlenmeye değer birbirinden
güzel filmleri New York'taki sinema severlerin ayağına getiriyor. Festivalin en ilgi çekici filmi ise İstanbullu
bir koleksiyoncunun hayat hikayesinin anlatıldığı ''11'e 10 Kala'' filmi. 3-12 Aralık tarihleri arasında
gerçekleştirilecek film festivalinde 12 film, 9 adet de kısa film gösterilecek. Biletlerin 12 dolardan satışa
sunulduğu bu yılki festivalin 2000'in üzerinde bir seyirci kitlesine ulaşması hedefleniyor. Festivalinin
yöneticilerinde Kaan Nazlı, TURKAVENUE'nun sorularını cevaplandırdı.
Geçtiğimiz yıllara oranla içerik ve kapsam anlamında nasıl bir gelişim söz konusu? Son iki yıldır
The American Turkish Society'nin (ATS) de aktif bir rolü göze çarpıyor. Moon and Stars ve ATS'nin
işbirliği festivali nasıl etkiliyor?
Geçtiğimiz yıl film festivalini School of Visual Arts'in "Octet" isimli görsel sanatlar projesi ile ortak olarak
gerçeklestirdiğimiz için programı daha kısa tutmuştuk. Bu yıl 12 film + 9 kısa film ile birlikte hem kısa film
programımızı yeniden başlattık. Hem de eski film sayımıza geri döndük. Tabii Türk sinema sektörünün
üretkenliğinin hem film sayısı hem de nitelik açısından gelişmesi festival programımızı da her geçen yıl
güçlendiriyor. Bu yıl programa ek olarak katılan yönetmenlerle söyleşi, film sonrası soru-cevap, kapanış
partisi ve sinemacılarla düzenlenecek atölye çalışmaları ile zenginleştireceğiz. Son iki senedir film
festivalini The American Turkish Society ortak olarak düzenliyoruz. ATS'nin hem ilişkiler ağı hem kadro
desteği açısından festivalin gelişmesine önemli katkısı oldu. Zaten festivalin gerçekleştirildiği son 12
yıldır en büyük destekçilerimiz arasında yer alıyor.
ABD'de özellikle etnik toplumlara yönelik kültürel ve sanatsal faaliyetler yapmak çok zor. 12 yılı
geride bırakmış bir organizasyon olarak sürekliliğinizi neye borçlusunuz?
Sürekliliğimizi öncelikle gönüllü kadromuza borçlu olduğumuzu söyleyebilirim. Yönetim kurulundan ayrıntı
işlere kadar tüm kadromuz iş ve okul dışında Moon and Stars Project'e önemli ölçüde zaman ve enerji
ayırıyorlar. Öte yandan, yöneticilerimizin uzun dönem görev yapması hem kurulan ilişkiler hem de
sorumluluklarda uzmanlaşma açısından önemli bir katkı sağlıyor. Mesela Festival Direktörümüz Ayça
User son 5 yıldır New York Türk Film Festivali'ni yürüten konumda.
Tabii etnik toplumlara yönelik bir
stratejinin eksikliklerini gidermek için de özellikle New York merkezli uluslararası kültür-sanat kurumlarıyla
işbirliği yapmaya önem veriyoruz. Geçmiş dönemde Carnegie Hall, Museum of Modern Art, Metropolitan
Museum, World Monuments Fund gibi birçok kuruluşla çalıştık. Farklı etnik, kültürel kurumlarla da çalışma
gösteriyoruz. Nisan ayında gerçekleştirdiğimiz Fatıma Spar and The Freedom Fries konserinde Austrian
Cultural Center ile işbirligi yaptık, mesela festival programında Absurdistan isimli filmin tanıtımında RusAmerikali kurumlarla birlikte çalışıyoruz.
Sponsorların festivale olan ilgisinden bahsedebilir misiniz?
Sponsorlarımız her zaman en önemli destekçimiz durumunda. Genelde Türklerin birbirine destek
olmadığı ya da genç kadroların geri planda kaldığı söylenir ama bu en azından New York'ta doğru değil.
Son 12 yıldır 25-35 yaş arası bir kadro olarak birçok kurumdan destek aldık. Ramerica International, MTS
Logistics, Marmara Manhattan, Turkish Kitchen gibi kurumsal sponsorlar, reklam verenler, "Adopt A Film"
programımızın bireysel katılımcıları sürekli destekçimiz konumunda.
Festivali bu yıl kaç seyircinin izlemesi bekleniyor?
Festivalimiz hep 1500-2000 arası seyirci çekiyor. Bu yıl bunu 2000'nin üzerine çıkartmak arzusundayız.
Umarım programın kalitesi ve özel ek programlar ile bunu başarabileceğiz.
37
Moon and Stars bir anlamda Türk sinemasinin ABD'ye yayılmasının öncülüğünü üstlendi. Turkish
Cultural Foundation'un da desteğiyle festival ABD geneline yayılıyor. Bu yıl kaç şehre kaç
izleyiciye ulaşmış olacak?
Turkish Cultural Foundation'un önemli desteğiyle bu programı son 5 yıldır sürdürüyoruz. Bu yıl New
York'a ek olarak 4 farklı merkezde gösterimler gerçekleştirildi. Bu 1000'e yakın ek seyirciye ulaşmak
demek. TCF'nin bize bu ulusal vizyonu sağlaması sebebiyle bu kuruma çok teşekkür borçluyuz. Bu tip
söyleşiler vesilesiyle de ABD'nin her tarafında Türk ve Türk-Amerikan kurumlarına gelecek yıl katılımları
için cağrıda bulunuyoruz.
Bu yılki festivale katılacak sinemacı ve yönetmenler kimler olacak?
Bu yılki festivale 6 sinemacı katilacak. İki Dil Bir Bavul'un yönetmenleri Orhan Eskikoy ve Özgur Doğan;
Başka Dilde Aşk'ın yönetmeni İlksen Başarır, oyuncusu Mert Fidan; Bornova Bornova'nın yönetmeni
İnan Temelkuran ve Kosmos'un oyuncusu Sermet Yeşil. Kendileriyle film sonrası soru-cevapların
yanısıra, 12 Aralık Cumartesi günü bir söyleşi gerçeklestireceğiz. Ayrıca tüm bu katılımcılar ile ayrı atölye
çalışmaları gerçekleşecek. İlgilenen arkadaşlar www.newyorkturkishfilmfestival.com adresinden bilgi
alabilirler.
38

Benzer belgeler

ATATÜRK Majority of the below conference related links compiled

ATATÜRK Majority of the below conference related links compiled ACADEMIA.EDU http://www.academia.edu/2425877/PIONEER_OF_THE_MILLENNIUM_DEVELOPMENT_GOALS_ATATURK http://www.academia.edu/2541692/BINYILIN_KALKINMA_HEDEFLERININ_ONCUSU_ATATURK LINKEDIN http://www.li...

Detaylı