Ekim 2013 - van - başkale

Transkript

Ekim 2013 - van - başkale
FATĠH
OKUL GAZETESĠ
Ekim 2013
Fatih Ġlk/Ortaokulu Haber Bülteni
2013-2014 Eğitim Öğretim Yılı
16 Eylül 2013 Pazartesi tarihi itibari ile tüm yurtta ilk ve orta dereceli okullarda Eğitim-Öğretime başladı. Hem ilçemizde hem de okulumuzda köylerden gelen öğrencilerin taşıma sorunlarından dolayı çeşitli aksaklıklar yaşanmış olsa da tüm öğretmenler bu durumu en kısa sürede telafi etme konusunda kararlı ve azimli. Yeni
Eğitim öğretim yılının tüm öğrencilerimize ve öğretmenlerimize hayırlı olmasını
dileriz.
Dünyanın Bütün Çiçekleri
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum
Bütün çiçeklerini getirin buraya,
Öğrencilerimi getirin, getirin buraya,
Kaya diplerinde açmış çiğdemlere benzer
Bütün köy çocuklarını getirin buraya,
Son bir ders vereceğim onlara,
Son şarkımı söyleyeceğim,
Getirin, getirin...ve sonra öleceğim.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Kir ve dağ çiçeklerini istiyorum,
Kaderleri bana benzeyen,
Yalnızlıkta açarlar, kimse bilmez onları
Geniş ovalarda kaybolur kokuları...
Yurdumun sevgili ve adsız çiçekleri
Hepinizi, hepinizi istiyorum, gelin görün beni,
Toprağı nasıl örterseniz öylece örtün beni.
(…)
Ceyhun Atuf Kansu
Sevgili öğrenciler, iyi dersler :)
HoĢ geldin Öğretmenim
(Ne umdunuz ne buldunuz?)
Her sene olduğu gibi bu sene de okulumuzun kadrosunda büyük değişiklikler oldu.
Tayini çıkıp giden öğretmenler ve yeni atanan öğretmenler oldu. Peki yeni gelen
öğretmenlerimiz neler düşünüyor neler hissediyor?
Güle Güle
Diyenler :’(
Yeni gelen öğretmenlerimiz bizleri mutlu etse de beraber bir çok anımızın
olduğu öğretmenlerimizin gitmesi ise
bizleri üzdü. Peki tayini çıkan öğretmenlerimiz şimdi nerede?
Ġnci Akpınar (1/B): İlk defa doğuda bir şehre geldiğim için alışmaya çalışıyorum.
Temizlik konusunda sıkıntılar var. Umarım düzelir.
Hazal Avcı (2/C): Okuma-yazma bilmeyen öğrencilerin olması ve fiziki şartların
yetersizliği beni üzdü. Ancak bunun yanında başarılı öğrencilerimin olmasından ve
BarıĢ BOZBOĞA: Diyarbakır
çalışma ortamından memnunum.
Eren DEMELĠ: Ankara
Kübra Karaköseli (3/C): Öğrencilerin okuma seviyeleri maalesef düşük ve bunun
Fatma ÖZEKER: Van/Merkez
yanında temizlik sıkıntıları var. Yine de diğer öğretmenlerin tavırları ve kurulan arkaFatma BÜYÜKKĠBAR: Ankara
daşlıklar sevindirici.
Gülistan DAĞ: Mardin
Veli Güncü (3/D): Fatih İlkokulu’nda yeni olsam da Başkale’deki 3. senem. Genel
Hivda YAVAġ: Şanlıorfa
olarak memnunum.
Önder EREN: Çanakkale
Goncagül Torun (4/A): Buraya gelirken beklentilerimi çok yüksek değildi. Okuldan
Tahsin ÖZCAN: Van/Merkez
umduğumu buldum diyebilirim. En büyük sıkıntım temizlik konusunda.
Yücel PÜLAT: Hakkari/Yüksekova
Merve Seferoğlu (4/B): Öğrenci başarılarının çok düşük olduğunu gördüğüm için
üzgünüm.
Songül Öztürk (4/C): Şartlar beklentilerimin üstünde, ancak yine de çok rahat olamıyorum. Öğrencilerim başarılı. Yine de Başkale’nin bu kadar pahalı bir yer olacağını tahmin etmiyordum.
Sırrı ġahin (Görsel Sanatlar): Başkale düşündüğümden daha iyi bir yer. Öğrencilerimden de memnunum, hepsi de saygılı öğrenciler.
Hulusi Etli (Matematik): Halk çok cana yakın. Öğrenciler düşündüğümden daha iyi seviyede. En önemlisi diğer öğretmenlerle bir
aile gibiyiz.
Oğuzhan Kahraman (Fen Bilimleri): Başkale’ye yabancı değilim, o nedenle esnaf ve halk ile güçlü bir diyalogum var. Öğretmen
arkadaşlarla aram çok iyi, zamanla daha da iyi olacağına inanıyorum.
Macide ġen Dönmez (Ġngilizce): Başkale’nin insanları çok iyi fakat öğrencilerin başarı seviyeleri çok düşük. Okulun fiziki şartları iç
açıcı değil. Öğretmen arkadaşlarımı seviyorum.
Ayfer Kalenderoğlu (Ġngilizce): Öğrenciler temizlik açısından yeteri kadar ilgili ve bilgili değiller. Okulun fiziki yapısını uygun bulmuyorum. Başkale’nin soğuk iklim yapısına rağmen insanlarının sıcak olduğunu düşünüyorum. Okulun atmosferini beğeniyorum.
Merve Ülker (Türkçe): Yerli halk sayesinde beklediğimden daha kolay adapte olabildim. Öğrencilerin en önemli problemi olan
“okuma” konusunda yapılması gereken çok şey var. Okuldaki fiziksel soğukluğu kaldıran sıcak ortam için teşekkür ederiz…
Çilem Balkan (Türkçe): Okulda öğretmenler arası ilişkiler çok iyi. Öğrenciler genelde saygılı; ancak ders çalışma konusunda sorunlar var. Okulun fiziki şartları yetersiz. Başkale beklentimden çok daha iyi. İnsanlar çok yardımsever. Başkale’de ve bu okulda kendimi
yalnız hissetmiyorum.
Burak Örük (BiliĢim Teknolojileri): Başkale’nin insanları çok sevecen ve samimi. Okuldaki öğretmenler arasındaki ortam çok iyi.
Kiralar çok yüksek, iklim çok sert, çok soğuk.
Mustafa Özçelik (Beden Eğitimi): Hem ilçeye hem de okula karşı genel izlenimim olumlu. Sadece İklim şartları beni biraz zorluyor.
Çalışma ortamından memnunum.
Ahmet Ramazan (Beden Eğitimi): Düşündüğümden daha iyi bir yerle karşılaştım. İlk geldiğimizden beri hem ilçe halkı hem de öğretmen arkadaşlar çok iyi davrandılar. Öğrenciler kendi dersime karşı ilgililer. Okul idaresi ve özellikle müdürümüzü tanıdıktan sonra
çok şanslı olduğumuzu düşünüyorum.
Muzaffer Yıldız (Sosyal Bilgiler): Öğrenciler öğretmenlere karşı çok saygılı ve sevgili olduklarını gördüm. Havanın soğuk olmasına
rağmen insanları çok sıcak ve samimi.
DÜNYA EVĠNE GĠRENLER
Gelen öğretmenler, giden öğretmenler derken bir de evlenenler
var…
Mutluyuz...
BarıĢ hocamız bir doktor ile evlendi ve Diyarbakır’a gitti.
Eren hocamız bir polis ile evlendi ve Ankara’ya gitti.
Mine hoca Yunus Emre Ortaokulu’nun müdürü ile evlendi.
Beste hoca Cumhuriyet İlkokulu’nda görev yapan bir öğretmen ile
veeeee Flaş Flaş Flaş… Tuba hoca ve Hüseyin hoca ☺
(Ayrıntılar Sf:4’te)
Eğitim ve Öğrenim
Hakkı
Eğitim ve öğrenim hakkı bir
bireyin en temel haklarından
biridir. Nasıl ki yaşama hakkı,
sağlık hakkı gibi haklarımız
varsa eğitim hakkımız da bunlardan biridir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 42. maddesine göre “kimse eğitim ve
öğretim hakkından yoksun
bırakılamaz”. Ancak görüyoruz
ki bulunduğumuz coğrafyada
kimi zaman doğrudan kimi zaman dolaylı sebeplerle öğrenciler bu haktan mahrum bırakılıyor. Kimi kız öğrenciler aileleri tarafından okumalarına gerek olmadığı gibi gerici bir düşünce ile okula gönderilmiyor.
Erkek öğrenciler ise yine aile
tarafından iş gücü olarak görülüyor ve bu sebeple okula gönderilmek yerine çeşitli işlerde
çalıştırılıyorlar. Bazen de çeşitli idari sebeplerle öğrenciler
okullarından mahrum kalıyor
ve bir anlamda eğitim hakları
engellenmiş oluyor. Yakın zamanda ilçemizdeki taşımalı
öğrenciler, servis ihalesinde
yaşanan aksaklıklar yüzünden
okula düzenli bir şekilde gelemedi. Bu yüzden hem o öğrenciler hem de sınıflarında bulunan arkadaşları verimli bir şekilde eğitim alamadılar.
Genel olarak bu örneklere
baktığımızda eğitim hakkı eğitim alacak kişi tarafından değil
bir başkalarının çıkarları doğrultusunda bilerek ya da bilmeden engelleniyor. İnsanlar, söz
konusu eğitim olunca bazen
duyarsız kalabiliyorlar. Peki bir
de şunu düşünelim, birileri bizim yaşama hakkımıza ya da
sağlık hakkımıza engel olmaya
çalışsa tepkimiz ne olurdu?
Temel haklarımızın başında
gelen eğitim hakkınızın engellenmesi gibi bir durumda yapmanız gereken ise buna karşı
çıkmaktır. Karşınızdaki kim
olursa olsun...
Emrah KOÇ
Seviye Belirleme Sınavı (SBS)
ĠĢte yeni SBS sistemi
Ortaokul 8. sınıfta öğretmen tarafından dönemsel olarak yapılan yazılı sınavlardan bir tanesi
merkezi sınav olarak gerçekleştirilecek. Sınavlar temel dersler olan "Türkçe", "Fen ve Teknoloji", "Matematik", "T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük", "Yabancı Dil", "Din Kültürü ve Ahlak
Bilgisi" derslerini içerecek.
- ARALIK VE NİSAN'DA: Sınavlar Aralık ve Nisan ayı sonunda ve o zamana kadar işlenilen
müfredata uygun konulardan yapılacak. Merkezi sınavlar her ders için ayrı ayrı yapılacak.
- YANLIŞLAR DOĞRULARI GÖTÜRMEYECEK: Sınavda çoktan seçmeli sorular (4 seçenekli) sorulacak. Yanlış cevaplar doğru cevapları etkilemeyecek. 3 sınavı olan derslerden 2.
sınav, 2 sınavı olan derslerden ise 1. sınav merkezi olarak yapılacak.
- BAŞKA ÖĞRETMENLE: Öğrenciler kendi okullarında (olağanüstü haller dışında) sınava
girecekler. Sınav salon başkanları ve gözetmenler, görev yaptıkları okulun dışında farklı bir
okulda görev yapacaklar. Sınav görevlendirmeleri il/ilçe millî eğitim müdürlüklerince gerçekleştirilecek.
- TELAFİ: Geçerli bir özrü sebebiyle sınava giremeyen öğrenciler için sınavı takip eden haftada telafi sınavı yapılacak. Telafi sınavı, il ve ilçe merkezindeki sınav merkezlerinde yapılacak, öğrenciler bu sınava kendi okullarında giremeyecek.
- ÖĞRETMEN NOTU YÜZDE 40 ETKİLİ: Öğrencilerin dönem puanı, merkezi ortak sınavlar
ile öğretmenler tarafından verilen puanlardan oluşacak. Öğrencinin merkezi yazılılardan
aldığı puanlar yüzde 60 oranında etkileyecek.Öğretmeni tarafından verilen notlar ise yüzde
40 olarak etki edecek.Yerleştirme ortalaması bulunacak.
- HER YIL FARKLI: Öğrencilerin 6. sınıftaki puanları yüzde 10, 7. sınıftaki puanları yüzde
20, 8. sınıftaki puanları da yüzde 70 oranında etki edecek. 6, 7 ve 8. sınıfların yıl sonu başarı
puanlarının ağırlıklandırmasına göre oluşan puan, öğrencinin bir sonraki eğitim basamağında devam edeceği okulu belirleyecek. Öğrencilerin gitmek istedikleri okullara yönelik olarak
yaptıkları tercihler, puan esasına göre ve şeffaf bir şekilde değerlendirilecek ve liselere merkezi yerleştirme gerçekleştirilecek.
Devamsızlık dahi etkili
Liseye yerleştirmede puanların eşit olması durumunda "Tercih önceliği", "Sırasıyla 8, 7 ve 6.
sınıflardaki yıl sonu Başarı puanı yüksekliği", "Okula özürsüz devamsızlık oranının azlığı",
"Doğum tarihinin daha sonra olması", "Tercih başvuru tarihinde öğrencinin ikametine yakınlık
durumu"na bakılacak.
MEB, okullarda yapılacak sınavlarda "yazılı" uygulamasından geçici bir süre vazgeçti. Sistem oturana kadar merkezi sınavlar test olarak yapılacak. Sistemin oturmasının ardından ise
merkezi sınavların yazılı şeklinde yapılması hedefleniyor. Testlerde yanlışlar da doğruları
götürmeyecek
Fıkra...
MAGAZİN HABERLERİ
Dört kişilik avcı grubu, tecrübeli
avcı Temel in önderliğinde ormanda ilerlemektedirler. Karşılarına küçük bir delik çıkar. Temel:
- Yatın yere tavşan deliği! Bütün
avcılar yere yatarlar. Gerçekten
bir müddet sonra delikten tavşan
çıkar. Avcılar hemen Vururlar.
Okulumuz öğretmenlerinden
Tuba Çiçek ve Hüseyin Cengiz
geçen seneden beri sürdürdükleri ilişkiyi resmiyete dökmeye karar verdiler ve Ramazan Bayramı’ndan sonra yaptıkları nişanın
ardından Kurban Bayramı’ndan
hemen önce düğün yaparak “İki
bayram arasında düğün olmaz”
klişesini yıktılar. Yeni çiftimize bir
ömür boyu mutluluklar dileriz.
Tekrar yürümeye başlarlar. Bir
süre sonra büyük bir delik çıkar
karşılarına. Temel:
- Yatın yere, tilki deliği! Yatarlar.
Biraz sonra tilki çıkar onu da vururlar. Tekrar düşerler.
Okula zarar veren öğrenciler…
Eğitim-Öğretim dönemi başında öğretmenlerimiz Başkale’ye döndüklerinde onları kötü bir sürpriz bekliyordu. Okulun neredeyse bütün camları kırılmıştı. Okul yönetimi çok büyük paralar ödeyerek okulu tekrar eğitim-öğretime
hazır vaziyete getirdi. Ancak okul başladıktan sonra kimi öğrenciler okula zarar vermeye devam ettiler. Okuldaki 3 kapı 1 hafta içinde zarar gördü.
Durumla ilgili okul yönetiminin görüşlerini aldık ve öğrendiğimiz bilgiye
göre okul malına zarar veren öğrencilerin disiplin kuruluna sevk edileceği,
verdiği maddi zararın öğrenciye ödetileceği ve en ağır cezayı almasının sağlanacağı belirtildi.
Bu defa daha büyük bir delik çıkar. Temel:
- Yatın yere ayı ini,
Yere yatarlar ve çıkan ayıyı vururlar. iyice keyiflenen avcılar
yürümeye devam ederler. Kısa
bir zaman sonra kocaman bir
deliğin başında dururlar. Acemiler hep birden Temel e bakaralar.
Temel:
- Uşaklar ne çıkacağunu bilmeyrum. Ama yatın ne çıkarsa bahtumuza!
Ertesi Gün gazetelerde:
Unutmayın kameralar kayıtta...
Dört avcı tren altında can verdi...
BULMACA
SUDOKU
LABİRENT