Sürdürülebilir yenilikçi dönem için söz gençlerde
Transkript
Sürdürülebilir yenilikçi dönem için söz gençlerde
FiNANS DÜNYASI [Ekonomi Sektör Finans Kulüp Başkanı Tevfik Altınok Sürdürülebilir yenilikçi dönem için söz gençlerde Finans Kulüp, finans sektörünün yeni yeni canlanmaya başladığı, 1982 sonrası gelişen ekonomik dönemde, piyasanın altyapısının doğru oluşması, oyuncular arasında rekabeti özendiren, ancak dayanışmayı sağlayan yapısı ile bir grup banka müfettişinin girişimi ve piyasa profesyonellerinin katkısı ile kurulmuştur. inans Kulüp (Türkiye Finans Yöneticileri Vakfı), 25 yıldır sektörün gelişimine önemli katkılar sağlamış bir sivil toplum örgütü. Faaliyetlerini İstanbul’da sürdüren Finans Kulüp’ün Başkanı Tevfik Altınok. Tevfik Altınok, Finans Dünyası’nın yakından tanıdığı bir isim. Dergimizin F 32 Nisan 2014 I Sayı 292 Danışma Kurulu’nda yer alan Altınok, yazıları, düşünceleri, yaptıkları ile finans âleminin aşina olduğu bir kişi… Dünyadaki gelişmeleri dikkate alarak hazırlanan etkinlikler ile yıllardır sosyal ve toplumsal yatırıma yönelik planlamaları gerçekleştirdiklerini belirten Tevfik FiNANS DÜNYASI Ekonomi] Sektör Altınok, “Bundan sonra söz artık gençlere ve onların yenilikçi, yaratıcı vizyonlarına kalmaktadır” diyor. Finans sektörü sağlıklı büyüdükçe ekonomik verimliliğin arttığına dikkat çeken Altınok, Türkiye’de tartışılan orta gelir tuzağı gibi eşiklerin ancak insana yatırım yapılarak geçilebileceğini, üretkenlik ve verimliliği artırarak refah seviyesinin yukarılara taşınabileceğini söylüyor. Gençlerin devralacağı, teknolojik gelişmeyi içinde barındıran ve daha geniş kitleleri içerecek bir yaklaşımla geleceği şekillendirme konusunda “Sürdürülebilir Yenillikçilik Merkezi” projesini başlattıklarını anlatıyor. Tevfik Altınok ile Finans Kulüp’ün gelişim sürecini ve “Sürdürülebilir Yenilikçilik Merkezi “projesinin amaçlarını konuştuk. Finans Kulübü bize biraz anlatır mısınız? Kurulmasına kimler öncülük etmiş, nasıl ve ne amaçla kurulmuş ve bugünlere nasıl gelinmiş... Finans Kulüp, finans sektörünün yeni yeni canlanmaya başladığı, 1982 sonrası gelişen ekonomik dönemde, piyasanın altyapısının doğru oluşması, oyuncular arasında rekabeti özendiren, ancak dayanışmayı sağlayan yapısı ile bir grup banka müfettişinin girişimi ve piyasa profesyonellerinin katkısı ile kurulmuştur. Şimdi bugünlerdeki finansal piyasalarımızın örgütsel ve işlevsel yapılanmasını göz önünde bulundurur iseniz, geçmişte bugünlerin sadece görüntüsü üzerine kurulan bu yapının önemi, daha da belirgin hale gelecektir. Hatırlarsanız bankacılık sektörü, para piyasasında sadece geleneksel ürünler olarak bildiğimiz kredi ve mevduat dışında devletin borçlanma ihtiyacını karşılamak üzere hazine bonosu, devlet tahvili, gelir ortaklığı senedi gibi ürünleri alıp satarken, özel sektörle ilgili hiçbir sermaye piyasası ürünü ile ilgilenmiyordu. Zaten finansal ürün olarak da piyasa da müşterilerin ilgilenebileceği ürünler de yoktu. İşte bu ortamda bir grup profesyonel, kendi aralarında tartışarak finansal piyasaların gelişimine destek vermek, yasal düzenlemelerde değişiklikleri sağlayacak fikir oluşturmak üzere bir araya gelmeye başlamışlardı. Pera Palas’da, 1987 – 1988 yıllarında bazı finans yöneticisinin sürdürmüş olduğu toplantılarda ortaya çıkan fikir ve çalışmaların bu toplantıların dışında kamuoyuna mal edilebilmesi amacı ile bir dernek kurulmasına karar verilince Finans Kulüp Derneği kurulmuş, daha sonra bu dernek 1995 yılında vakfa dönüştürülmüştür. Böylece 1995 yılını takip eden süreçte Kulübümüz Türkiye Finans Yöneticileri Vakfı - Finans Kulüp unvanı ile faaliyetlerini sürdürmüştür. Yakın ekonomi tarihimize bakıldığında, 1980 yılında 24 Ocak kararları diye bilinen ve ekonomi yaşantımızda karma modelden serbest piyasa mekanizmasına geçişimiz olarak kabullenilen yeni ekonomik modelde liberal ekonomik modele geçilmiş, bu dönemde oluşturulmaya başlanan finansal piyasalar her yönü ile batılı örneklerine uyum sağlamış ve süratle gelişmiştir. Bu süreç her ne kadar, bazı aralıklarla zorlu dönemleri geçirmişse de, büyümesi ve ekonomiye katkısı her zaman olumlu olmuştur. Geçmişe dönüp baktığımızda 1929 doğumlu İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nın 1983 yılında yeniden yapılandırılması, modern anlamda finansal ürünlerin devreye girmesi suretiyle işlemlerin başlaması, Türkiye’de o güne kadar resmi bir pazar kavramı ile değerlenip el değiştirmesi sağlanamayan hisse senedi ve sermayeye ortaklık gibi fikirlerin Sayı 292 I 2014 Nisan 33 FiNANS DÜNYASI [Ekonomi Sektör oluşumuna vesile teşkil etmiştir. Bunu ilerleyen dönemde ilk halka arzlar ve özel sermaye birikiminin teşvik edildiği gelişen Borsa işlemleri ile de görmek mümkündür. Bugün Borsa İstanbul’un geldiği noktada geçmişten gelen oluşumları göz ardı etmemek gerekir. Az önce Finans Kulübün kuruluşu ile ilgili bilgileri verirken dikkat edilmesini arzu ettiğim, bana göre, önemli bir nüans, Kulübümüzün kuruluşunda “patronların” değil “piyasa profesyonelleri” diye adlandıracağım gönüllü bir ekibin bu oluşumu gerçekleştirmiş olmasıdır... Unutulmamalıdır ki, Kulübümüzün kuruluşunda hiçbir banka veya finans kurumunun patronu yer almamış, “Finans Kulüp” profesyonel bir ekip tarafından demokratik alışkanlıkların gelişmesini ve finans profesyonelleri arasında dayanışmayı sağlamak üzere bir araya gelen bir avuç gönüllü tarafından kurulmuştur... Bu durum, belki de Türkiye’de nadir olarak örneğine rastlayabileceğimiz, ancak bir o kadar da önemli bir özellik olsa gerektir diye düşünüyorum… 34 Nisan 2014 I Sayı 292 Anladığım kadarıyla, basit bir hesaplama yaptığımızda, nerdeyse oluşumun başlangıcından bu yana 30 yılı aşkın, kurumsal vakıf yapısı ile 25 yıldır, piyasanın içinde ve bütün gelişmeleri izleyen, biriktiren, ders çıkaran, paylaşan ve bunları etkinliklerinde anlatan bir sivil toplum örgütü olarak Finans Kulüp var demek istiyorsunuz… Evet, haklısınız... 25 yıl diyoruz ancak biliyor ve inanıyoruz ki, gelişimde gerçekten katkımız var ve bu katkı daha da devam edecek. Dilerseniz biraz da neler yaptık, düşünce ve görüşlerimizi nasıl açıkladık, hangi platformları kurduk ve buralarda kimleri nasıl buluşturduk diye kısaca biraz da gerçekleştirdiğimiz bazı ilklerden söz edeyim… Öncelikle hemen belirtmek isterim ki, Finans Kulüp yönetimlerine destek veren ve o dönemde bizleri kırmayarak çalışmalarımızda bizlerle beraber olan tüm katılımcılara teşekkürü bir borç bilirim... O dönemlerde, fiziki beraberliklerin oluştuğu toplantılar, bizim için önemli birliktelikleri sağlamıştır. Onun için her üç ayda bir olmak üzere güncel ekonomik gelişmelerin değerlendirildiği ve gelecekte beklenen gelişmelerin tartışıldığı toplantılar yaptık. Pek çok konuşmacıyı ağırladık. O tarihlerde Kanal-E, bugün CNBC-e Finans Kulüp toplantıları hakkında programlar yaparak, bunları bölümler halinde yayınladı. Unutulmaması gereken önemli ilklerden biri olarak 1990 yılların başında “İstanbul Finans Merkezi” fikrini ortaya attık. Konunun kamuoyunda tartışılmasını sağlamak üzere Mayıs.1997’de İMKB Konferans Salonu’nda panel düzenledik. Bu meyanda Frankfurt Ekonomik Kalkınma Merkezi Başkanı Dr. Hartmut Schwesinger’ i İstanbul’da Finans Kulübün davetlisi olarak 1997 Ekim ayındaki toplantımızda konuşmacı olarak ağırladık. Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı fikrini, o günün İMKB Başkanının katılımı ile ilk kez tartışmaya açtık. FiNANS DÜNYASI Ekonomi] Sektör Finans Kulüp olarak Türkiye’ de ilk kez 1993 yılının Ocak ayında Türkiye’nin ilk Ulusal Finans Zirvesi’ni düzenleyerek, Kamu Finansmanı ve Para Politikaları, Banka Dışı Finans Kuruluşları, Sermaye Piyasası ve Bankacılık başlıkları ile iki günde dört farklı oturum gerçekleştirdik. Toplantılar dışında başta Dünya Gazetesi olmak üzere çeşitli medya organlarında “Finans Kulüp” ekleri ile bankacılık, finans sektörü, sanayileşme, ihracatın gelişimi, gümrük birliği, muhasebe standartları ve ekonomik gelişmeleri ele alan dergi ve yayıncılık faaliyetine giriştik. 2002 yılına kadar süren bu dönemde, gerçekleştirdiğimiz etkinlikler ve toplantılara cumhurbaşkanlarımız, siyasi parti liderlerimiz, bakan ve değerli bürokrat arkadaşlarımızın yanı sıra konusunda uzman çok değerli profesyonel kişileri toplantılarımızda ağırladık. Hepsini minnetle burada yâd etmek ve kendilerine Finans Kulüp adına bir kez daha teşekkür etmek isterim. Yukarıda bahsettiğim etkinliklerin yer aldığı döneme gelin isterseniz bu sürece Finans Kulübün gelişme dönemi diyelim… İtiraf etmeliyim ki, gelişme dönemi dediğim dönem kamuoyu ile birlikte daha sık bir arada olduğumuz ve sektörde giderek artan dayanışmayı sağladığımız bir dönem olarak zihinlerimizde yer etmiştir. Finans Kulüp amaç ve vizyonu üzerine Amacımız, geniş kitlenin katılımı ile platformun gelişimi, yeni işbirliklerinin ve iş ağlarının kurulması, insan kaynağına yatırım yapılması, yetkinliklerin güçlendirilmesi, yenilikçi ve yaratıcı düşünen öğrenci ve gençleri sektöre çekmek, laboratuvar uygulaması ile simülasyonlar yolu ile deney yapılmasını sağlamak ve sonuçları test ortamında görerek tecrübe kazandırmak ve en önemlisi sektörün gelişimine katkıda bulunmak üzere mevcut ve hedef müşteri grupları ile finans alanında çalışmalar yaparak, sektörün müşteri tabanını ve bilgi seviyelerini güçlendirmektir. Bu çerçevede, detaylı ve üç yıla yayılmış her türlü konuyu, ATM kullanımından, detaylı finansal değerleme ve hesaplamaların yapıldığı eğitim ve tartışma içeriklerine göre hazırladığımız programı web sitemizden görme imkânı da sağlamış bulunduğumuzu ifade etmek isterim… Çok doğru… Anılan yıllarda ekonomik büyüme devam ediyor, sektörler bu gelişime ayak uydurmaya çalışıyordu. Finans sektöründe de özellikle bankacılık bu dönemde yeni ürünler ve müşteri sayısında artışa bağlı olarak farklı talepleri de karşılamaya başlamışlardı. Ürün çeşitliliği artırılmaya başlamış idi. Ancak yapısal sorunlardan ve ekonomideki kırılganlıkların yanı sıra siyasi belirsizlikler her sektör gibi finansal sektörü özellikle de bankacılık sektörünü etkilemişti. BDDK’nın ve TMSF’nin kurulması, hatırlarsanız sonunda 22 bankaya el konulmasına varan bir gelişmeye yol açmıştı. Başta bankacılık sektörü olmak üzere her kesimde küçülmeler yaşandı. Yaklaşık 35 bin kişi bu dönemde sadece finans sektöründe işsiz kaldı. Finans Kulüp için de zor yıllar başlamış, kurumsal olarak destek veren birçok banka küçülmüş veya yönetimi devrolmuş ve profesyoneli de bu dönemde işsiz kalmıştı. Biz de Finans Kulüp olarak 2004 yılından itibaren başlayan yeni döneme “Finans Kulüpte Yeniden Yapılanma” adını vererek, sürdürülebilirliği sağlamak üzere kurumsal politikalarımızı gözden geçirmeye başladık. Bu arada 2004 yılından başlamak üzere her yıl üçten az olmamak üzere, ekonomi, finans konulu konferans ve paneller düzenlemeye devam ettik. Yurt içinden ve yurt dışından gelen konuklarımızla, önemli gelişmeleri değerlendirme ve kamuoyu ile paylaşma fırsatımız oldu. 1999-2001 yılları finans sektörü için zor yıllar olarak geçti. Aslına bakacak olursak sanayi, ticaret ve hizmetler sektörleri de bu dönemde sarsıldılar. Bir anlamda bankacılık dâhil pek çok finansal kurum bu süreçte zora girdi. Sayı 292 I 2014 Nisan 35 FiNANS DÜNYASI [Ekonomi Sektör Beyin Fırtınası ve Arama Konferansı düzenleyerek tartışılmaya başlayan “Küresel Mali Piyasalarda Yeni Mimari Yapı” konusunda görüş notları hazırladık, yayınladık. Dr. Can Fuat Gürlesel’ in Finans Kulüp adına hazırladığı “AB Katılım Sürecinde Finansal Piyasalar ve Kurumlar” adlı kitabını yayınladık. Yeni kurumsal yapımız ile kurulan Danışma Kurulu sayesinde farklı sektörlerden ve akademik çevreden aramıza katkı vermek üzere katılan değerli kişilerin fikirleri ile yeni etkinlikler düzenlemeye çalıştık. Bu arada, Türkiye Ekonomik ve Mali Araştırmalar Vakfı ile ortaklık kurarak 79. sayısından itibaren Maliye Finans Yazıları dergisinin tekrar yayınlanmasını sağladık. Şu anda 100. Sayımızı bastık. Hakemli dergi olarak akademik makalelerin yer aldığı dergi, iki uluslararası endeks tarafından takip edilemeye başlanmıştır. Finans Kulüp, geçmişinden sağladığı bilgi birikimi ile geleceğe 36 Nisan 2014 I Sayı 292 nasıl bakıyor, neler planlıyor, bunlardan bahseder misiniz? Kabul etmek gerekir ki, teknolojik gelişmeler günümüzde çok hızlı ilerlemeye devam ediyor. Bu hıza eşdeğer bir yapılanma, yeni projeler ve teknolojik kitle araçlarından daha yoğun bir şekilde faydalanma zamanı geldi diye düşünüyorum. İkinci önemli konu ise ilk yıllardan beri, finans alanında belli konulardaki tartışmalara ancak sınırlı sayıda kişi katılabiliyordu. Hâlbuki yıllar ilerledikçe finans ile ilgili herkesin tartışılan konularla ilgili bir görüşü, uygulamalara ilişkin bir düşüncesi oluşmaya başladı. Artık bu genişleyen kitleyi de dâhil edebilecek yapıda organizasyonları kurmamız gerektiği ortaya çıktı. En önemli konu ise genç nüfusumuzla övünüyoruz, biz de diyoruz ki, artık gençlerin zamanı geldi. Gençlerin devralacağı, teknolojik gelişmeyi içinde barındıran ve daha geniş kitleleri içerecek bir yaklaşımla “geleceği şekillendirme” konusunda bir çalışma başlatalım. Düşündüğümüz bu yapıyı kurmak üzere tartışmalarımızı yaparken, İstanbul Kalkınma Ajansı tarafından açıklanan Mali Destek programının “Yenilikçi İstanbul” temasıyla yayınladığı projeyi bulduk. İnceleyince gördük ki, tema ve içerik Finans Kulüp kuruluş ilkeleri ve çalışmalarıyla örtüşüyor. Biz projenin adını biraz farklı olarak, “Sürdürülebilir Yenilikçilik Merkezi” koyduk ve yukarıda bahsettiğim temel ilkeleri içerecek şekilde hazırlığımızı tamamladık. Bu hazırlığı aynı zamanda üyemiz olsun veya olmasın bankacılık sektörü ile paylaşmak istiyoruz. Çünkü bugün herkes, sosyal yatırıma kaynak ayıran, insana yatırım yapan ve toplumsal kazancı yaratan, çevrenin korunmasını sağlayan, ticari olarak karlılığı ve sürdürülebilirliği gerçekleştirebilen işletmeleri “değerli” olarak kabul ediyor. Bu nedenle de, Finans Kulüp olarak kurduğumuz Sürdürülebilir Yenilikçilik Merkezi, İstanbul Finans Platformu ve Laboratuvarı olarak etkinliklerini sürdürmeyi planladık.