Untitled - Türkiye Milli Kültür Vakfı

Transkript

Untitled - Türkiye Milli Kültür Vakfı
1
2
İster ak-pak binitleriyle atlanıp aramızdan ayrılmış ve Rahmet-i Rahmân’a kavuşmuş
olsun, ister halen toplumumuzda ve ön sıralarda duran, milli kültürümüzün bu emekçilerini
yâdetmek ve ayrıca onların ektiklerinin unutulmaz faziletlerini ve mahsullerini, Türkiye
Milli Kültür Vakfı’ nın kırkıncı kuruluş yılında, Vakıf senedinde de öngörüldüğü üzere, bir
kere daha gözler önüne sermek istedik.
Bunun bir başlangıç olması dileğiyle ve yâdedilmeye lâyık daha onlarca “kırk vakıf
adam”ın toplumumuzda var olduğunun bilinci içinde, onlara şükranlarımızı sunuyor,
emeklerinin hebâ olmadığını, kadr ü kıymetlerinin bilindiğini bu vesileyle bir kere daha
ifade etmek istiyoruz.
“Hayırlı iş ve hizmetlere aracılık ve yardım eden kişi, sanki o işi bizzat yapmış gibidir.”
(Tirmizi, 5/41 hadis no. 2670)
Nice ‘‘kırk’’ lara… Nice ‘‘hayırlı’’ hizmetlere…
TMKV Mütevelli Hey’eti adına
Prof. Dr. Salih Tuğ
7 Kasım 2009
3
AHMET AYDIN BOLAK
13 Ağustos 1925 tarihinde Balıkesir’de doğdu. Altı Eylül İlkokulu
ve Balıkesir Lisesi’nden sonra İstanbul Hukuk Fakültesi’nden
1947 yılında mezun olan Aydın Bolak, aynı yıl Balıkesir’de Maiyet
Memurluğu ve 1948’de Çağış Nahiye Müdürlüğü görevlerini
üstlendi. Sonra Adana’nın Kadirli ilçesi Kaymakamlığı görevinde
bulundu. 1958’den sonra serbest avukatlık yaptığı Balıkesir’de
arkadaşlarıyla beraber Hürriyet Partisi’ni kurdu. 1961-1965
yılları arasında CHP’nin 12. Dönem Balıkesir Milletvekili olarak
TBMM’ne girdi. Milletvekilliği sırasında bugünkü “vakıf” sisteminin
kurulmasını sağlayan 903 Sayılı Kanun’un çıkarılmasında, kanunun
hazırlayıcısı, teklifçisi ve takipçisi oldu. 1965’ten sonra politikadan çekildi ve ticarî hayata girdi.
Bu sırada başta vakıflar olmak üzere pek çok hayır müessesesinin kuruluşuna ve yönetimine
katıldı. Bu kuruluşlar arasında, Türkiye Millî Kültür Vakfı, Türkiye Kızılay Cemiyeti, Türk Eğitim
Vakfı, TÜSİAD, Türk Petrol Vakfı, Türk Kalp Vakfı, Türk Kültürüne Hizmet Vakfı, Türk Musikisi
Vakfı, Türkiye Üçüncü Sektör Vakfı, TEMA Vakfı ve İstanbul Trafik Vakfı akla ilk gelenlerdir.
Aydın Bolak uzun yıllar boyunca, vakıflar, milliyetçilik, Türklerde ahlâk anlayışı, millî birliğin
unsurları, kültür ve din, eğitim, enerji, petrol gibi konularla ilgili konferanslar verip yazılar
yazdı, televizyon ve radyo sohbetleri yaptı. Bu konferans, yazı ve sohbetleri, Söylediklerim ve
Yazdıklarım (İstanbul 1987), Sohbetler (İstanbul 1994), Hayatın İçinden (İstanbul 1996), Hayatın
Öğrettikleri (İstanbul 1998) ve Yüz Yılın Yetmişbeşi (İstanbul 2000) isimli kitaplarında toplandı.
Aydın Bolak, 1986 yılında Balıkesir’de ‘Millî Mücadele’de Balıkesir’konulu bir sempozyum
toplanmasını sağladı. Bu sempozyuma “Balıkesir’de Kuva-yi Milliye Çalışmaları”, “Balıkesir
Hey’et-i Temsiliyesi’nin Karar Defteri” ve “Alaşehir Kongresi’nin 66. Yıldönümü Vesilesiyle
Millî Mücadele’de Balıkesir Kongreleriyle ilgili Kısa Tebliğ” başlıklı üç tebliğle katıldı ve bu
sempozyumdaki tebliğlerin tamamını “Millî Mücadele’de Balıkesir” adıyla bastırdı (İstanbul
1986). 1992’de Marmara Üniversitesi’nce “Tarih” ve 1995’de Selçuk Üniversitesi’nce “Hukuk”
konularında kendisine fahrî doktorluk unvanları verildi. Şahsen veya ilgili olduğu vakıflar
kanalıyla çok sayıda bilimsel tez ve yayın için katkı sağlayan, sayısız hayırlar yapan Aydın Bolak
27 Temmuz 2004 günü vefat etti.
4
AHMET KABAKLI
1924 yılında Harput’ta doğdu. İlk ve orta öğrenimini Elazığ
Numune Mektebi’nde tamamladı. 1944 yılında Elazığ Lisesi’nden
mezun oldu ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili
Edebiyatı Bölümü’ne girdi. 20 Kasım 1946 tarihinde “Yunus Emre
mi Yalan Söylüyor, Gölpınarlı mı? “ başlıklı yazısının Son Saat
gazetesinde yayınlanması ile yazı hayatı başladı. Hareket dergisinde
“Ayın Hercümerci” başlığı ile yazılar yazmaya devam etti. 1948
yılında fakülteyi bitirdi ve Diyarbakır’da iki yıl öğretmenlik
yaptı. Bu sırada Karacadağ dergisini yönetti. Manisa’da askerlik
görevini tamamladıktan sonra 1951 yılında Aydın Ticaret Lisesi’nde
öğretmenlik görevine devam etti. 1955 yılında Ankara Hukuk Fakültesi’ne kayıt oldu. 1956
yılında Tercüman gazetesinin düzenlediği fıkra yarışmasında “Üniversitede Münazaralar” yazısı
birinci seçildi. Eğitim stajını yapmak üzere Milli Eğitim Bakanlığı tarafından bir yıllığına Paris’e
gönderildi. Yazılarına “Uzaktan Uzağa”, “Paris’ten Paris Notları”, “Paris Mektupları” başlıkları
altında devam etti. Yurda döndüğünde İstanbul Çapa Eğitim Enstitüsü’ne öğretmen olarak atandı.
Hukuk eğitimini 1959 yılında tamamlayıp kısa bir süre avukatlık yaptı. 1961 yılında Tercüman
gazetesinde “Gün Işığında” adlı köşesinde yazmaya başladı. Çapa Eğitim Enstitüsü’nde 1969
yılına kadar öğretmenlik yaptıktan sonra İstanbul Yüksek Öğretmen Okulu’nda öğretim görevlisi
olarak çalışmaya devam etti. 1974 yılında emekli olan Ahmet Kabaklı, İstanbul Teknik Üniversitesi
Türk Musikisi Devlet Konservatuarı’nda edebiyat dersleri verdi. 1978 yılında Meşkure Kabaklı,
Rıfat İzzet Çokum, Sevinç Çokum, İskender Öksüz, Cahit Dodanlı Emine Işınsu Öksüz, Tahir
Kutsi Makal, Süha Burçkin, İrfan Atagün, Halis Akaydın, İsmail Gerçeksöz ile beraber Türk
Edebiyatı Vakfı’nı kurdu ve ölünceye dek başkanlığını yaptı. “Gün Işığında” köşesine 1991
yılından itibaren Türkiye gazetesinde devam etti. 1995 yılından itibaren Türk Dil Kurumu Asil
Üyeliği görevini de sürdürdü. 14 Aralık 1996 tarihinde Aydınlar Ocağı ve 55 gönüllü kuruluşun
desteği ile düzenlenen törende, Atatürk Kültür Merkezi’nde kendisine “Şeyhülmuharririn” unvanı
verildi. 17 Kasım 2000 tarihinde geçirdiği kalp rahatsızlığı sonucu hastanede tedavi görmeye
başladı, 8 Şubat 2001 tarihinde vefat etti. En önemli eseri 5 ciltlik Türk Edebiyatı’dır.
5
PROF. DR. ALİ ÖZEK
1932 yılında Muğla’ya bağlı Fethiye Kazası’nın Doğanlar
Köyü’nde doğdu. 1941 yılında Çaltılar İlkokulu’nu bitirdikten sonra
dini bilgiler edinmek ve hafız olmak üzere Antalya’nın Kayabaşı
Köyü’ne gitti. Burada Ömer Ali Hafız’dan Kur’an öğrendi ve 1944
senesinde hafız oldu. Bir müddet Fethiye’de Avukat Kadı Ahmet
Kestepli’nin yanında çalıştıktan sonra İzmir’deki Kestane Pazarı
Kur’an Kursuna gitti. Burada Hacı Salih Tanrıbuyruğu Hoca’dan
Arapça ve dini ilimler tahsil ederken aynı zamanda Karataş Orta
Okulu’nu bitirdi. 1951 yılında Kahire’deki el-Ez her Üniversitesi’ne
girdi. 1955 yılında Usülü’d-Din Fakültesi’ni bitirdi. 1957’de aynı
fakültede Kur’an ve Hadis ilimleri üzerine mastırını tamamladı. 1957’de İzmir’e gelen Özek
1959’a kadar Kestane Pazarı Kur’an Kursu’nda öğretmenlik yaptı. Özek’in el-Ezher diplaması
o günün Milli Eğitim Bakanlığı’nca kabul edilmediği için er olarak askerlik yapması istenince
dışarıdan lise imtihanlarını vererek 1960’da Burdur Lisesi’ni bitirip askerliğini yedek subay olarak
yaptı. 1962’de önce İstanbul İmam-Hatip Lisesi’nde öğretmenliğe başladı, daha sonra İstanbul
Yüksek İslâm Enstitüsü’ne Arap Dili ve Edebiyatı Öğretim Üyesi oldu. Bu arada, 1966’da İstanbul
Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arap-Fars Dilleri ve Edebiyatları Bölümü’nü bitirdi, 1973 yılında
doktorasını tamamladı. 1979’da İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsü Müdürlüğü’ne getirilen Özek,
üç buçuk yıl bu görevi sürdürdü. 1986’da doçent, 1991’de profesör oldu. Marmara Üniversitesi
İlahiyat Fakültesi Tefsir Anabilim Dalı’nda Tefsir ve Belagat dersleri vermekteyken 1998 senesinde
emekli oldu. 1994 yılından 2002 yılına kadar Kazakistan’ın Almatı şehrinde, Devlet Dünya
Dilleri Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak çalıştı. Ali Özek çok sayıda hayrî müessesenin de
kurucusudur. 1982 yılından bu yana başkanlığını yürüttüğü İslâmi İlimler Araştırma Vakfı’nı 1970
yılında 48 arkadaşıyla birlikte kurdu. Ayrıca Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı’nın
da başkanlığını yaptı. 1978’de İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsü’ne müdür olunca Enstitü Vakfına
da başkan oldu ve İlahiyat Fakültesi Camii’ni yaptırdı. Hacı Emin Camii ve Güzelyalı’da Aydın
Camii yaptırdığı diğer eserler arasındadır. Kıbrıs’ta Abdullah Ustaosmanoğlu ve Sedat Çebi
ile birlikte bir Kur’an Kursu ve iki yurt yaptırdı. Kazakistan’ın Almatı şehri ve civarında beş
camiin yapımını gerçekleştirdi, Orta Asya Medeniyet Vakfı adına Alem Tiller Üniversitesinde
“Arap Dili ve Medeniyeti” bölümünü açtı, sonra da Almatı’da Yabancı Diler ve Mesleki Kariyer
Üniversitesi’ni kurdu.
6
CAHİT OKURER
Kuşadası Aziziye’de 1917 yılında doğdu. İzmir’de Şehit Fethi Bey
İlkokulu’nu ve 1934 yılında İzmir Erkek (şimdi Atatürk) Lisesi’ni
bitirdi. 1939 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk
Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden mezun oldu. Elazığ, Ankara Gazi
ve Atatürk liseleri ve Türk Eğitim Derneği Lisesi’nde öğretmenlik
yaptı. 1950 yılında Milli Eğitim Bakanı Tevfik İleri’nin Özel Kalem
Müdürü oldu. Bu görevi, İleri’nin bakanlıktan ayrılmasına kadar
sürdü. Sonra yeniden öğretmenliğe döndü. 1956’da İngiltere’deki
eğitim sistemini incelemek üzere bir yıllığına yurt dışına gitti.
Dönüşünde Talim ve Terbiye Dairesi Üyeliği’ne tayin edildi. Daha
sonra aynı tür çalışmalar yapmak üzere ABD’ne gitti. 27 Mayıs 1960’tan sonra İzmir Namık
Kemal Lisesi Edebiyat Öğretmenliği’ne tayin edildi. Burada Adalet Partisi İzmir Teşkilatı’nın
kurulmasına öncülük etti. 1961 de İzmir Senatörü olarak meclise girdi. Adalet Partisi’nde iki
kez Grup Başkanlığı’na seçilen Okurer, Cumhuriyet Senatosu Millî Eğitim Komisyonu’na
altı yıl başkanlık yaptı. Senatörlük görevi sona erince Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı
Müşavirliği’ne getirildi. 1971’de bu görevinden kendi isteği ile emekliye ayrıldı. Yazı hayatına
küçük hikâyeler yazarak başlayan Okurer, daha sonraları fikrî alana kaydı. Özellikle eğitim
meseleleri üzerinde durdu. Remzi Oğuz Arık, Nurettin Topçu, Mehmet Kaplan, Şevket Raşit
Hatiboğlu gibi “Anadolucular” ile 1936 - 1946 döneminde birlikte görülen Okurer, bu dönemde
Çığır, Hareket, Dönüm, Ülkü, Millet, Bizim Türkiye gibi dergilerde yazdı. Daha sonraları İleri,
Yurt, Hisar, Havadis, Son Havadis, Adalet, Zafer, Ege Ekspres ve Yeni İstanbul gibi dergi ve
gazetelerde göründü. Bayrak dergisi ile bizzat ilgilendi. Edebî tenkitleri, roman ve piyes denemeleri
de bulunmaktadır. Bunlar Devlet Tiyatrosu tarafından oynanmıştır. 1973 yılında Ankara’da öldü.
İdeal Milliyetçilik, Kompozisyon Öğretimi Bakımından İngiltere Maarifi Hakkında Bir İnceleme,
Temel Fikirler, Kompozisyona Giriş, Ana Hatları ile Millî Eğitim Politikamız, Gerçek Politika,
Gelişen Cemiyetlerde Eğitimin Rolü (tercüme), Kireçli Bahçe (tercüme), Bir Tavsiye Mektubu
(tercüme) eserlerinden bazılarıdır.
7
CEMİL MERİÇ
12 Aralık 1916’da Hatay’ın Reyhanlı Kazası’nda doğdu. 1923
yılında, Hatay’ın Fransız Muhtar İdaresi’nde bulunduğu yıllarda
Reyhanlı Rüştiyesi’nde okula başladı. 1928 yılında ilkokulu bitirdi,
aynı yıl Antakya Sultanîsi’nde ortaokula başladı. Daha o yıllarda
yerel gazetelerde yazıları yayınlanmaya başladı. 1935 yılında mezun
olması gerekirken milliyetçi tutumu ve bazı hocalarını yeteri kadar
milliyetçi bulmadığı için onlara bir yazısında sert çıkması nedeniyle
bakaloryayı alamadan okulu terk etmek zorunda kaldı. 1936 yılında
İstanbul’a geldi. Bir süre Pertevniyal Lisesi 12. sınıfına devam etti.
Nazım Hikmet ve Kerem Sadi ile tanıştı. Onlar için kendi imzasını
kullanmadan Türkçeye iki kitap çevirdi, vaat edilen tercüme paralarını alamayınca 1937 yılında
İskenderun’a dönmek zorunda kaldı. Aynı yıl İskenderun’un Haymeseki Köyü’nde dokuz ay
kadar ilkokul öğretmenliği yaptı ve İskenderun Tercüme Bürosu’na sınavla reis muavini oldu.
1938 yılında Hatay Bağımsız Cumhuriyeti kurulduğunda Fransızlar tarafından Aktepe’ye
nahiye müdürü olarak tayin edildi. Sadece yirmi iki gün süren memuriyetten sonra Hatay
Valiliği’nden gelen bir telefonla işine son verildi. Reyhanlı’ya dönüp Batı Ayrancı Köyü’nde
ilkokul öğretmenliğine başladı. Türk Hava Kurumu’nda sekreterlik, Belediyede kâtiplik gibi
geçici görevlerde de bulundu. 1939 yılında Hatay Hükümeti’ni devirmek suçundan idam
talebiyle yargılandı, iki ay sonra beraat etti. 1940 yılında İstanbul’da giderek Yabancı Diller
Okulu’nda burslu olarak okudu. 1942 yılında mecburi hizmeti dolayısıyla Elazığ Lisesi’nde
Fransızca öğretmenliğine başladı. 1945 yılında bu görevinden ayrıldı ve İstanbul’a döndü. 1946
yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde Fransızca okutmanı oldu. 1951 yılında
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’ne doktoraya başladı. 1953 yılında
İstanbul Işık Lisesi’ne Fransızca öğretmenliğine başladı. 1954 yılında gözlerini tamamen
kaybetti fakat öğrencilerinin yardımıyla ölümüne kadar çalışmalarını sürdürdü. 1974 yılında
İstanbul Üniversitesi’nden emekli oldu. Uzunca bir hastalıktan sonra 13 Haziran 1987’de vefat
etti. Yirminci Asır, Yeni İnsan, Türk Edebiyatı, Yeni Devir, Pınar, Doğuş ve Edebiyat dergilerinde
yazılar yazdı. Hisar dergisinde “Fildişi Kuleden” başlığıyla sürekli denemeler yazdı. Balzac ve
Victor Hugo’dan tercümeler yaptı, Batı medeniyetinin temelini araştırdı. Dil meseleleri üzerinde
önemle durdu. Ümrandan Uygarlığa, Kırk Ambar, Hint Edebiyatı, Saint Simon İlk Sosyolog İlk
Sosyalist, Bir Dünyanın Eşiğinde, Bu Ülke, Mağaradakiler, Bir Facianın Hikâyesi, Işık Doğudan
Gelir ve Kültürden İrfana başlıca eserleridir.
8
PROF. DR. CEVAT BABUNA
1925 yılında Köprülü’de doğdu. 1950 yılında İstanbul Üniversitesi
Tıp Fakültesi’ni bitirdi. 1954-1960 yılları arasında ABD Chicago
Üniversitesi’nde, daha sonra da North Western Üniversitesi’nde
kadın hastalıkları ve doğum alanında ihtisas yaptı. Bir süre aynı
üniversitede öğretim görevlisi olarak çalıştı. 1957’de Chicago
Maternity Center başkanlığına getirilmesi basında büyük yankı
uyandırdı ve ABD medyasında “Uçan Türk” adıyla anıldı.
Türkiye’nin yakından tanıdığı bazı ünlü simaların ABD’de mesleki
bakımdan yetişmesini sağladı. 1959 yılında Türkiye’ye döndü.
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum
Kürsüsü’nde akademik kariyere başladı. 1965 yılında doçent oldu. 1969 yılında Türkiye Milli
Kültür Vakfı’nın kurulmasında önayak olan isimlerden biri olan Prof. Dr. Cevat Babuna, 1970
yılında profesör oldu. İki devre Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Başkanlığı, 15
yıl İstanbul Jinekoloji Derneği Başkanlığı, 10 yıl Türkiye Jinekoloji Dernekleri Federasyonu
Başkanlığı yaptıktan sonra 1997 yılında International Federation of Gynecology and Obstetrics’in
(FIGO) icra kurulu üyeliğine seçildi. Halen bu görevi devam etmektedir. Prof. Dr. Cevat Babuna,
yurt içi ve yurt dışında yüzlerce konferans vermiş, yerli ve yabancı televizyon kanallarında
çeşitli açık oturumlara katılmış ve ilmî konularda programlar yapmıştır. Türkçe ve batı dillerinde
yayınlanmış üç yüzü aşkın makalesi bulunmaktadır. Prof. Dr. Cevat Babuna’nın, Bilimden İmana
1, Bilimden İmana 2 ve Bilimden İmana 3 adlı kitapları da bulunmaktadır.
9
CiNUÇEN TANRIKORUR
20 Şubat 1938’de İstanbul Fatih’te doğdu. Babası Zaferşan
Tanrıkorur, oğluna kendi isminin Kazan Türkçesindeki tam
karşılığı olan ve galib, muzaffer anlamına gelen Cinuçen ismini
koydu. Müzik eğitimine, İstanbul Belediye Konservatuarı Türk
Musikisi Bölümü’nde Münir Nurettin Selçuk’un öğrencisi olan
amcası Mecdinevin Tanrıkorur’un, kendisine iki buçuk yaşından
itibaren meşk etmesiyle başladı. Daha ilkokul çağlarında, Sultan III.
Selim’in Suzidilara makamındaki yürük semaisini, Mehmet Akif’in
Çanakkale Şehitleri’ne isimli mersiyesini, Yahya Kemal, Mehmet
Emin Yurdakul ve Nihal Atsız gibi şairlerin şiirlerini baştan aşağı
ezbere okuyabiliyordu. Eyüp Musiki Cemiyeti Başkanı bestekâr ve kemanî Mustafa Sunar’ın ud
öğrencisi olan annesi sayesinde ud ile tanıştı. Kendi kendine ud çalmasını ve daha sonraları beste
yapmasını öğrendi. Besteciliğe 14 yaşında Ferahnâk makamında oldukça parlak bir saz semaisi
ile güftesi Fuzuli’ye ait Şevkefza makamında bir şarkı besteleyerek başladı. Cinuçen Tanrıkorur,
İtalyan Lisesi ve Devlet Güzel Sanatlar Akademisi (MSÜ) Yüksek Mimarlık Bölümü’nü bitirdi.
Daha sonra İmar ve İskân Bakanlığı Marmara Bölge Planlama Dairesi’nde şehirci mimar olarak
devlet hizmetine girdi ve Ankara’ya yerleşti. 1973’te TRT Ankara Radyosu TSM Şube Müdürlüğü
görevine getirildi ve burada 1982’deki istifasına kadar programcılıktan daire başkanlığına kadar
çok çeşitli görevlerde bulundu. Konya’da Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi bünyesinde Müzik
Eğitimi Bölümünü kurdu. 1989 yılında, irsî olan böbrek hastalığı dolayısıyla Kültür Bakanlığı
tarafından ABD’ye gönderildi ve burada 117 eser besteledi. Ayrıca bu süre içerisinde Maryland
ve Princeton Üniversitelerinde örnekli iki konferans verdi, yazdığı iki büyük makale Turkish
Music Quarterly dergisinde yayınladı. ABD’li hattat Muhammed Zekeriya’dan hat dersi aldı.
Bu dönemden sonra ilerleyen hastalığı dolayısıyla 28 Haziran 2000’de vefat etti. Bestelediği
eserlerin sayısı 500 civarındadır. Türk musikisi üzerine pek çok makaleleri, Müzik ile Müzik
Kimliğimiz Üzerine Düşünceler ve Saz ü Söz Arasında adlı kitapları yayınlandı. 22 ülkede davet
üzerine solo ud ve ses resitalleri, konferans ve seminerler verdi, önemli ödüller aldı.
10
PROF. DR. EROL GÜNGÖR
25 Kasım 1938’de Kırşehir’de doğdu. İlk ve orta öğrenimini
memleketinde tamamladı. 1956 yılında İstanbul Üniversitesi
Hukuk Fakültesi’ne girdi. Burada, Fethi Gemuhluoğlu tarafından
Mümtaz Turhan’la tanıştırıldı. Mümtaz Turhan’ın teşvikiyle Hukuk
Fakültesi’nden ayrılarak İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ne
kaydını yaptırdı. 1961 yılında fakülteden mezun olan Güngör, 1975’te
bu fakültede resmî göreve başladı. Fransızca ve İngilizce de öğrenen
Erol Güngör, misafir profesör olan Hains’in asistanlığını yaptı ve
onun ders notlarını Türkçeye çevirdi. Tecrübî Psikoloji kürsüsünde
asistan oldu. Bu sırada Türkiye’de yeni bir bilim dalı olan Sosyal
Psikolojiye yöneldi. Bu disiplinin önemli eserlerinden Krech ve Crithfield’in Sosyal Psikoloji
kitabını Türkçe’ye çevirdi. 1965’de “Kelâmî (Verbal) Yapılarda Estetik Organizasyon” adlı
teziyle doktor oldu. 1966’da ABD Colorado Üniversitesi’nden tanınmış sosyal psikolog Kenneth
Hammond’un daveti üzerine Amerika’ya gitti. Bu üniversitenin Davranış Bilimleri Enstitüsü’nde
milletlerarası bir ekibin araştırmalarına katıldı. Sosyal psikoloji ders ve seminerlerini yürüttü.
“Şahıslararası İhtilafların Çözümünde Lisanın Rolü” konulu teziyle 1970 yılında doçent oldu.
Akademik çalışmalarının yanı sıra çeşitli yerlerde yazılar yazmaya devam etti. Erol Güngör
üniversitede verdiği derslerle, ilmî yayınlarıyla Türkiye’de sosyal psikoloji dalını önemli bir saha
haline getirdi. Devlet Planlama Teşkilatı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Kültür Bakanlığı’nın çeşitli
komisyonlarında görev alan Güngör, 1978 yılında “Değerler Psikolojisi Üzerinde Araştırmalar”
adlı teziyle profesör oldu. 1982 yılında YÖK tarafından Selçuk Üniversitesi’ne rektör tayin edildi
ve bu görevi sırasında 24 Nisan 1983’te geçirdiği bir kalp krizi sonucunda vefat etti. Yazıları;
Türk Yurdu, Hisar, Türk Birliği, Töre, Türk Edebiyatı, Türk Kültürü, Milli Eğitim ve Kültür, Milli
Kültür, Konevî, Toprak ve Diriliş dergileri ile Millet, Her Gün, Yeni Düşünce, Yeni Sözcü, Yol,
Ayrıntılı Haber, Yeni İstanbul ve Ortadoğu gazetelerinde yayınlanan Erol Güngör’ün çok sayıda
telif eseri bulunmaktadır.
11
FERRUH BOZBEYLİ
1927 yılında Maraş’ın Pazarcık Kazası’nda doğdu. Babasının
memuriyeti dolayısıyla değişik yerlerde tahsilini devam ettirdi.
1947 yılında Antakya Erkek Lisesi’ni, 1957 yılında İstanbul Hukuk
Fakültesi’ni bitirdi. Gençlik yıllarında Milliyetçiler Derneği’nde
görev aldı. Daha sonra Hukuk Fakültesi Talebe Cemiyeti Başkanlığı
ve İstanbul Üniversitesi Talebe Birliği Başkanlığı yaptı. Henüz
33 yaşındayken 27 Mayıs ihtilalcılarının kurduğu Yassıada
Mahkemesi’nde merhum Başbakan Adnan Menderes ve arkadaşlarını
savunan avukatlardan biri olarak Osman Turan’ın savunmasını yaptı.
1961 yılında Adalet Partisi’nden İstanbul Milletvekili seçildi. 16 yıl
milletvekilliği yaptı ve bu süre içerisinde Meclis Başkan Vekilliği ve kendisine “en genç başkan”
sıfatını kazandıran Meclis Başkanlığı görevlerinde bulundu. Beş yıl süren Meclis Başkanlığı
(1965- 1970) kendisine ayrıca Kazım Özalp, Abdülhaluk Renda ve Refik Koraltan’dan sonra “en
uzun süreli başkanlık” unvanını da sağladı. 1969 yılında Türkiye Millî Kültür Vakfı kurucuları
arasında yer aldı ve 1969 - 1971 yılları arasında vakfın kurucu başkanlık görevini üstlendi.
1970 yılında Adalet Partisi’nden ayrıldı ve Demokratik Parti’yi kurdu 1973 seçimlerinde tekrar
İstanbul’dan milletvekili seçildi. 1977’den sonra siyasi hayattan çekilen Ferruh Bozbeyli, uzun
süre İş Bankası Yönetim Kurulu’nda görev aldı.
12
FETHİ GEMUHLUOĞLU
İrfan Fethi Gemuhluoğlu, 1922 yılında İstanbul Göztepe’de,
Arapkir’li bir ailenin çocuğu olarak doğdu. İlköğrenimini
Göztepe’de, ortaöğrenimini Haydarpaşa Lisesi’nde tamamladı.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde öğrenimini sürdürdü
ise de bir kaç dersi kalmasına rağmen fakülteden mezun olamadı.
1950-1955 yıllarında İstanbul’daki çeşitli okullarda Türk Dili ve
Edebiyatı Öğretmenliği yaptı. Türk Kültür Ocağı ve daha sonra
Milliyetçiler Derneği’nde aktif olarak yer aldı. 1955-1963 yıllarında
İstanbul Spor ve Sergi Sarayı Müdürlüğü görevinde bulundu. 19631965 yıllarında iki yıl süreyle Almanya’da serbest gazeteci olarak
bulundu. 1965-66 yıllarında Milli Eğitim Bakanlığı Özel Kalem Müdürlüğü, 1966-1970 yılları
arasında Türkiye Odalar Birliği Basın Müşavirliği görevlerinde bulundu. Türk Petrol Vakfı’nın
kurucularından olan Gemuhluoğlu, vefatına kadar bu vakfın genel sekreterliğini yürüttü. Aydınlar
Ocağı ile Türk Edebiyat Cemiyeti’nin İstişare Kurulu ve Anadolu Bankası Yönetim Kurulu
Üyeliği yanında çok sayıda hayır kurumunun yöneticiliğini de yürüten Gemuhluoğlu 5 Ekim
1977’de İstanbul’da vefat etti.
13
PROF. DR. FUAT SEZGİN
24 Ekim 1924’te Bitlis’te doğdu. 1943-1951 yılları arasında
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Şarkiyat Enstitüsü’nde
İslâmi Bilimler ve Orientalistik alanında öncü bir yere sahip olan
Alman orientalist Hellmut Ritter’in yanında öğrenim gördü.
Hocasının, bilimlerin temelinin İslâm bilimlerine dayandığına
yönelik düşüncelerinin etkisiyle bu alana yöneldi. 1954 yılında Arap
Dili ve Edebiyatı bölümünde “Buhari’nin Kaynakları” adlı doktora
tezini tamamladı. 1954 yılında İslâm Araştırmaları Enstitüsü’nde
doçent oldu. Burada Zeki Velidi Togan ile çalıştı. 27 Mayıs 1960
askeri darbesi sırasında üniversiteden uzaklaştırılan ve “147’likler”
diye bilinen akademisyenler arasındaydı. 1961 yılında Almanya’ya giden Fuat Sezgin Frankfurt
Üniversitesi’nde önce misafir doçent olarak dersler verdi. 1965 yılında Frankfurt Üniversitesi’nde
profesör oldu. Oradaki bilimsel çalışmalarının ağırlık noktası Arap-İslâm kültür çevresinde tabii
bilimler tarihi idi ve bu alanda 1965 yılında habilitasyon çalışmasını yaptı. Henüz İstanbul’da
iken başladığı 7. ile 14. Yüzyıldan İtibaren Gelişen Arap-İslâm Edebiyatı Tarihi çalışmasına
(Geschichte des Arabischen Schrifttums) Almanya’da da devam etti. Orientalistik çalışmaları
için kaynak eser haline gelmiş ve hâlâ aşılamamış 13 ciltlik bu eserin ilk cildini 1967 son
cildini ise 2000 yılında yayınladı. Prof. Sezgin Suudi Arabistan Kral Faysal Vakfı’nın İslâmi
Bilimler Ödülü’nü 1978 yılında ilk alan kişi oldu. 1982 yılında J. W. Goethe Üniversitesi’ne
bağlı Arap-İslâm Bilimleri Tarihi Enstitüsü’nü ve 1983’de bu enstitünün müzesini kurdu, buranın
halen direktörlüğünü yürütmektedir. Prof. Dr. Fuat Sezgin’in kurduğu bu müzede İslâm kültür
çevresinde Müslüman bilginler tarafından yapılmış aletlerin ve bilimsel araç ve gereçlerin yazılı
kaynaklara dayanarak yapılan numuneleri sergilenmektedir. Müzede bulunan objeleri tanıtmak
ve İslam kültür çevresindeki bilimsel gelişmeyi göstermek için 2003 yılında Wissenschaft und
Technik im Islam isimli kataloğu yayınladı. Prof. Dr. Fuat Sezgin 2008 yılında Arap-İslâm
Bilimleri Enstitüsü için hazırladığı bilimsel araç ve gereçlerin benzerlerini yaptırarak İstanbul
İslâm, Bilim ve Teknoloji Müzesi’nin açılmasına önayak oldu.
14
GALİP ERDEM
10 Mart 1930’da Rize’nin Fındıklı İlçesi’nde doğdu, Fındıklı 11 Mart
İlkokulu’nu bitiren Galip Erdem, babasının memuriyeti dolayısıyla,
ortaokula Bitlis ve Siirt’te devam etti. Erzurum’da başladığı lise
öğrenimini 1949 yılında bitirdi. 27 Nisan 1953’te PTT Genel
Müdürlüğü Ankara Yenişehir Merkezi’nde memuriyete başladı. 7
Temmuz 1954 tarihinde memuriyetten istifa eden Erdem, Maliye
Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nde tekrar işe başladı
fakat 6 Ocak 1955 yılında bu görevinden ayrıldı. 7 Temmuz 1956’da
İETT İdaresi’nde takip memuru olarak işe başladı. Bu arada Ankara
Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. 1958 - 1960 yılları arasında Türk
Yurdu dergisinin Genel Yayın Müdürlüğü’nü yaptı. 23 Kasım 1959’da Bayındırlık Bakanlığı’nda
Tevfik İleri’nin müşavirliği görevine başladı fakat bu görevi uzun sürmedi. Tercüman gazetesinde
başyazılar yazan Erdem, Yeni İstanbul gazetesinde fıkra yazarlığına devam etti. 10 Mart 1965’te
Zafer gazetesinde fıkra yazarlığını sürdürdü ve aynı çalışmaya Bâbıâlide Sabah gazetesinde
devam etti. 1 Temmuz 1966 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı Devlet Kitapları Müdürlüğü’ne
müşavir oldu. 2 Nisan 1969’da tekrar fıkra yazarlığına başladı ve Bizim Anadolu gazetesindeki
bu çalışması 31 Aralık 1969’a kadar devam etti. Galip Erdem daha sonra Başbakanlık Plan
ve Prensipler Dairesi’nde danışman olarak görev aldı. İstifa ederek ayrıldığı 30 Haziran 1973
tarihine kadar, danışmanlık görevini sürdürdü. 1 Şubat 1974’te Ortadoğu gazetesinde tekrar fıkra
yazarlığına başladı. 10 Eylül 1975’te Başbakanlık Müşaviri oldu. 22 Temmuz 1981 tarihinde
Turizm ve Tanıtma Bakanlığı’nda Genel Müdürlük Müşavirliği’ne nakledildi ve 24 Şubat
1982’de emekli oldu. Erdem daha sonra avukatlığa başladı ve Mamak’ta görülen ünlü “MHP
ve Ülkücü Kuruluşlar Davası”nın avukatlığını üstlendi. 1987 yılında Merzifon Yağlı Tohumlar
A.Ş.’de yönetim kurulu üyeliği ve Konya Şeker Fabrikası’nda denetçilik görevlerinde bulundu.
1987 yılında ayrıca Sosyal Güvenlik Eğitim Vakfı Başkanlığı görevini üstlendi. 15 Ağustos
1989’da Kültür Bakanlığı APK Başkanlığı’na APK uzmanı olarak tayin edildi. 17 Eylül 1990’da
Bakanlık Müşavirliği’ne getirildi fakat daha sonra 7 Mayıs 1992’de aynı bakanlıkta tekrar APK
uzmanlığına tayin edildi. Bu görevde iken 10 Mart 1995 tarihinde yaş haddinden emekli oldu. 12
Mart 1997’de Ankara’da vefat etti.
15
PROF. DR. HAYRETTİN KARAMAN
Erzurumlu bir ailenin çocuğu olarak 1934 yılında Çorum’da doğdu,
ilkokulu burada bitirdikten sonra özel olarak Arapça ve İslâmî
ilimler tahsil etti. İlk İmam Hatip okullarından biri olan Konya
İmam Hatip Okulu’na girdi ve 1959 yılında ikinci dönem mezunları
arasında yer aldı. Yeni açılan İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsü’nde
okudu ve ilk mezunlarından biri olarak 1963’te mezun oldu. İki yıl
İstanbul İmam Hatip Okulu’nda meslek dersleri öğretmeni olarak
çalıştıktan sonra İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsü’ne fıkıh asistanı
oldu. 1971 yılında “Başlangıçtan Dördüncü Asra Kadar İslâm
Hukukunda İctihad” konulu tezi ile fıkıh öğretim üyesi oldu. Aynı
yıl İzmir Yüksek İslâm Enstitüsü’ne tayin edildi. 1975 yılında tekrar İstanbul Yüksek İslâm
Enstitüsü’ne döndü. Yüksek İslâm Enstitülerinin İlahiyat Fakülteleri’ne dönüşmesinin ardından
akademik çalışmalarını tamamlayarak sırasıyla doktor, doçent ve profesör unvanlarını aldı.
Eylül 1976-Eylül 1980 yılları arasında yayımlanan Nesil dergisini çıkaranlar arasında bulundu.
Yarım asra yaklaşan fikir ve meslek hayatı boyunca, yurtiçi ve yurtdışında binlerce konferans,
seminer, panel, vaaz, hutbe, kurs, yazılı ve görsel medya programı, eğitim programında yer
alarak eğitim, öğretim, tebliğ ve irşad faaliyetini sürdürdü. Aralarında bugünün tanınmış bilim
ve fikir adamları olan binlerce öğrenci yetiştirdi. 2001 yılında, özgürlüğün şart olduğu üniversite
ortamında hüküm süren baskılara karşı çıkarak Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ndeki
görevinden ayrıldı. Halen ilmi çalışmalarına devam etmektedir. Arapça, Farsça ve Fransızca bilen
Hayrettin Karaman’ın periyodik yazıları, Yeni Şafak gazetesi, Gerçek Hayat dergisi ve EğitimBilim dergisinde yayınlanmaktadır.
16
HEKİMOĞLU İSMAİL
1932 yılında Erzincan’da doğdu. Asıl adı Ömer Okçu’dur. 1939
yılında Ezincan Ziya Gökalp İlkokulu’na başladı. Aynı yılın 12 Aralık
gecesi meydana gelen büyük Erzincan depreminde göçük altında
kaldı. Annesi tarafından yaralı olarak kurtarıldı fakat ağabeyi ile
küçük kız kardeşini depremde kaybetti. Bir yıl sonra geri dönebildiği
okulundan 1946 yılında diplomasını aldı ve İnönü Ortaokulu’na
yazıldı. Okulu bitirdiği 1950 yılında gazetede gördüğü bir ilanla
astsubay olmaya karar verdi. Ankara’daki Zırhlı Birlikler Okulu
imtihanlarında başarılı oldu. 1952’de askeri okulu tamamlamasının
ardından Kartal Maltepe’deki 1. Zırhlı Birlikler Tugayı’nda Tank
Astsubay’ı olarak göreve başladı. Kur’an okumayı, İngilizceyi ve Osmanlıcayı kendi çabasıyla
öğrendi. İlk yazı denemelerini 1954’de kaleme aldı. 1956’da Erzurum, Kandilli’ye tayini çıktı.
1959 yılında Hava Kuvvetleri’ne geçerek füzeci oldu. Aynı yıl Amerika’ya elektronik üzerine
6 aylık eğitime gönderildi. Burada füzeler üzerine uzmanlaştı. Kendi imzasıyla ilk yazılarını
ABD’den Büyük Doğu gazetesine gönderdi. “Hıristiyan Dünyası’ndan Haberlerim Var” başlığıyla
yayınlanan bu yazılar büyük ilgi gördü. ABD’den döndüğünde yeni görev yeri Alemdağ’daki Füze
Üssü olan Ömer Okçu, uzun zamandır tasarladığı Minyeli Abdullah romanını bu dönemde yazdı.
“Hekimoğlu İsmail” adının tanınmasını sağlayan roman, kitaplaşmadan önce 1965’de Sabah
gazetesinde tefrika edildi. Kendini gizlemek adına müstear isim kullanan Ömer Okçu, 1967’den
itibaren haftalık İttihad gazetesinde köşe yazarlığı yaptı. 1970 başlarında çıkan günlük Yeni Asya
gazetesine de yazı gönderen Ömer Okçu, 1972 yılı sonbaharında ordudan emekli oldu. 1974
yılında bir grup arkadaşıyla birlikte Ankara’da Kalkınma ve Dayanışma Vakfı’nı kurdu. Vakfın
yayıncılık alanında faaliyet gösteren şirketi Türdav’da yöneticilik yaptı. 1976’da Sur dergisini
çıkardı. 1984’de yine birçok ortakla beraber TİMAŞ’ın temellerini attı. Yayıncılığının yanı
sıra önderlik ettiği kooperatifler yoluyla da yüzlerce ailenin ev sahibi olmasını sağladı. Minyeli
Abdullah romanı sebebiyle kimliğinin açığa çıkmasının ardından ve muhtelif yazılarından
dolayı hakkında defalarca soruşturma açıldı. Bir kaç kere DGM’ye çıkarıldı. 1992 yılında Şile
Kapalı Cezaevi’nde 3 ay hapis yattı. Cezaevinden çıktıktan sonra TİMAŞ’taki aktif yöneticilik
görevinden ayrılıp çok sayıda kitaba imza attı, yurt içinde ve dışında yüzlerce konferans verdi.
1994 yılında Harran Üniversitesi tarafından “Edebiyat Doktoru” unvanına layık görüldü. Bugüne
kadar 50’ye yakın esere imza atan Hekimoğlu İsmail, 1988 yılından beri Zaman gazetesinde köşe
yazarlığı yapmaktadır.
17
HULUSİ ÇETİNOĞU
1928 yılında Artvin Arhavi’de doğdu. İstanbul Teknik Üniversitesi
Makine Fakültesi’nden Makine Yüksek Mühendisi olarak mezun
olduktan sonra, Toprak Mahsulleri Ofisi ve Türkiye Petrolleri’nde
çeşitli görevlerde bulundu. Sümerbank İdare Meclisi Başkanlığı
ve Genel Müdürlüğü görevlerini yürüttü. 1970 yılında özel sektöre
geçti ve Çelik Endüstrisi T. A. Ş.’de Genel Müdürlük, Parsan A.
Ş.’de Murahhas Azalık yaptı. Borusan Holding Başkan Vekilliğinden
emekli oldu. Bu görevlerinin yanı sıra Ereğli Demir ve Çelik
Fabrikalarında Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği, Asil Çelik Sanayi
Yönetim Kurulu Üyeliği, Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu
Üyeliği, Makine Mühendisleri Odası Sekreter Üyeliği ve Başkan Vekilliği, ASO ve İSO Meclisi
üyelikleri, TİSK Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği ve MESS Başkanlığı görevlerinde bulundu.
Türkiye Millî Kültür Vakfı ve Türk Kültürüne Hizmet Vakfı Kurucu Üyesi olarak bu vakıfların
başkanlıklarını yürüttü. 1995 yılında vefat etti.
18
İDRİS YAMANTÜRK
1926 yılında, Rize’nin Çamlıhemşin Kazası’na bağlı Ortan
Köyü’nde doğdu. İlkokul eğitimini Sürmene ve Pazar’da, ortaokul
eğitimini Hopa’da, orta ve lise eğitimini ise 1946 yılında Erzurum
Lisesi’nde parasız yatılı olarak tamamladı. Üniversiteyi İTÜ Elektrik
Fakültesi’nde Sümerbank bursu ile okudu. Üniversite son sınıftan
itibaren iş hayatına atıldı. 1952 - 1953 arasında Etibank’a bağlı
Çatalağzı (Zonguldak) Termik Santrali’nin muhtelif sahalarında
işletme mühendisi olarak hizmet verdi. 1953 sonbaharından itibaren
18 ay süren yedek subaylık hizmetini tamamladı. Askerlik sonrasında
devletten izin alarak, yine özel sektörde çalıştı. 1956 yılında devletten
istifa ederek ayrıldı ve ABD’li Raymond firmasında çalışmaya başladı. Burada çalışırken 1957
yılında ayrılmaya karar verdi ve İdris Yamantürk adıyla şahsi firmasını kurdu. 1958 yılında GÜRİŞ
firmasının kuruluşunu gerçekleştirdi. Güriş, o tarihten bu güne altyapı tesisleri, sınaî tesisleri,
barajlar ve hidroelektrik santralleri, termik santraller, sulama ve su arıtma tesisleri, iş merkezleri
ve oteller, yollar ve metrolar, devlete bağışlanan okullar başta olmak üzere yurt içinde ve yurt
dışında yüze yakın eserin yapımını gerçekleştirdi. Güriş Holding çatısı altında müteahhitlik, ağır
makine ve otomotiv yan sanayi, sigortacılık pazarlama ve turizm sahalarında çalışan ondan fazla
şirket, Türk ekonomisine hizmet vermekte ve bu şirketlerde toplam 5000 kişi çalışmaktadır. İdris
Yamantürk, Irak, Libya ve Rusya’da eserler meydana getiren hizmetlerin içinde bulundu. Halen
Kazakistan’dan Hırvatistan’a kadar uzanan geniş bir alanda faaliyet gösteren Güriş Şirketler
Grubunun Yönetim Kurulu Başkanlığı’ndan emeklidir. İdris Yamantürk, Türk Ocakları ve İTÜ
ile ilgili vakıf ve dernekler ile Türkiye Müteahhitler Birliğinin Üyesi; Türkiye Millî Kültür Vakfı,
Türk Dostluk Vakfı ve İnşaat Müteahhitleri İşveren Sendikası’nın da kurucu üyesidir.
19
İSMAİL KAHRAMAN
1940 yılında Rize İkizdere’de doğdu, ilk ve orta öğrenimini Karabük’te
tamamladı. Liseyi ailece yerleştikleri İstanbul’da, Haydarpaşa
Lisesi’nde okudu, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun
oldu. Üniversitedeki öğrencilik yıllarında İstanbul Üniversitesi
Hukuk Fakültesi Talebe Cemiyeti’nde Başkanlık yaptı. Millî Türk
Talebe Birliği’nin 48. dönem genel başkanlığını yaptı. Çeşitli sivil
toplum kuruluşlarında hizmetlerde bulundu. 1974 yılında Çalışma
Bakanlığı, Bakan Müşaviri oldu. 29 Mayıs 1985’de kurulan Birlik
Vakfı’nda kurucu üye ve mütevelli heyet başkanı oldu. 21 Aralık
1994’de kurulan Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı’nın (TGTV)
kurucu üyeliğini ve mütevelli heyet başkanlığını yaptı. Sanayi ve ticaret kuruluşlarında, icra
kurulu ve idare meclisi başkanlığı yaptı. 1995 ve 1999 milletvekili genel seçimlerinde 20. ve
21. dönemlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde İstanbul Milletvekili olarak yer aldı. Her iki
dönemde de Meclis Grup Başkan Vekilliği yaptı. TBMM Anayasa Komisyonu ve Milli Eğitim
Kültür Gençlik ve Spor Komisyonu üyeliklerinde bulundu. 1996-1997 yılları arasında 54. RefahYol Hükümetinde Kültür Bakanı olarak görev yaptı, İlim Yayma Cemiyeti ve İş Dünyası Vakfı
Yüksek istişare Kurulu üyesi ve İlim Yayma Vakfı kurucu üyesidir, İstanbul Ticaret Üniversitesi
Mütevelli Heyeti üyeliği ve Birlik Vakfı Kurucular Kurulu başkanlığını sürdürmektedir.
20
MAHİR İZ
28 Ocak 1895 tarihinde İstanbul’da doğdu. Babası Medine-i
Münevvere veAnkara Kadısı İsmailAbdulhalim Efendi, annesi Bağdat
Kadısı Erzurûmi Çelebizade İbrahim Rüştü Efendi’nin kızı Râife
Hanım’dır. Mahir İz, babası ve annesi cihetinden tanınmış bir aileye
mensuptur. Önce hukuk daha sonra da kimya tahsiline meyletmiş ise
de sonunda diplomayı İstanbul Edebiyat Fakültesi’nden aldı. Sivil
ve askeri pek çok okulda Türkçe, Edebiyat ve Tarih hocalığı yaptı,
müdürlüklerde bulundu. Bunlardan bazıları Ankara Sanayi Mektebi,
Dârulhilâfe Medresesi, İstanbul İmam-Hatib Mektebi, Halıcıoğlu
Askeri Lisesi, Kuleli Askeri Lisesi, Paşakapısı Ortaokulu, Davutpaşa
Ortaokulu, Edremit Ortaokulu, Beykoz Ortaokulu, Haydarpaşa Lisesi, Çamlıca Kız Lisesi, Saint
Josef Lisesi ve özel kolejlerdir. Mahir İz bugün Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi olarak
anılan Yüksek İslâm Enstitüsü’nde de Edebiyat, Tasavvuf Tarihi ve Hitabet dersleri okuttu. 23
Nisan 1920’de açılan Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Zabıt Mümeyyizi olarak bir süre
görev yaptı. Osmanlı Sohbet ve Hitabet tarzının son mükemmel temsilcilerinden olan Mahir İz,
pek çok gazete ve dergilerde yazılar yazdı. Din ve Cemiyet, Tasavvuf, Yılların İzi, Kısas-ı Embiya
(Ahmed Cevdet Paşa’dan sadeleştirme) basılmış eserleridir. Mahir İz Diyanet İşleri Başkanlığı’nca
bastırılan Kur’an-ı Kerim Meali’nin hazırlanmasında redaksiyon komitesi başkanlığı yaptı.
Ülkemizde on binlerce insan yetiştirmiş olan, maarifimizin en önemli isimlerinden Mahir İz 9
Temmuz 1974’de vefat etti ve Erenköy Sahra-i Cedid Mezarlığı’na defnedildi.
21
MEHMET NİYAZİ ÖZDEMİR
1942 yılında Sakarya’nın Akyazı İlçesi’nde doğdu. İlk ve ortaokulu
Akyazı’da okudu. Liseyi İstanbul Haydarpaşa Lisesi’nde bitirdi.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne girdi. Bir yandan hukuk
okurken diğer yandan felsefe lisansı aldı. 1977 yılında Hukuk
Fakültesi’ni bitirdikten sonra Almanya’ya gitti ve devlet felsefesi
branşında doktora yaptı. 1988 yılından beri Türkiye’de ikâmet
etmektedir. 1970 yılından bu yana hikâye, roman ve araştırma
yazıları yazan Mehmet Niyazi Özdemir’in Ölüm Daha Güzeldi
adlı romanı Türkiye Millî Kültür Vakfı, Çanakkale Mahşeri adlı
romanı Türkiye Yazarlar Birliği tarafından ödüle layık görülmüştür.
İslâm Devlet Felsefesi, Türk Devlet Felsefesi, Medeniyetimizin Analizi ve Geleceği eserlerinden
bazılarıdır. Genç Akademi, Nizâm-ı Âlem, Türk Yurdu, Ufuk Çizgisi gibi yerli ve bazı yabancı
dergilerde makaleleri yayınlanan Mehmet Niyazi Özdemir halen Zaman gazetesinde de köşe
yazıları yazmaktadır.
22
DR. METİN ERİŞ
1936 yılında Gaziantep’te doğdu, ilkokulu Gaziantep Dayı Ahmet
Ağa İlkokulu ve İstanbul Birinci İlkokul’da okudu. Orta öğrenimimi
Galatasaray’da tamamladı. Sankt Georg Avusturya Lisesi’nden 1956
yılında mezun oldu. İ.T.İ.A.’deki Yüksek öğrenimi sırasında, 19561960 yılları arasında, Sankt Georg Mezunları Derneği’nin yönetim
kurulu Başkan Yardımcılığı görevini sürdürürken dernek bünyesinde
kurdukları amatör tiyatroda rol ve reji çalışmalarında bulundu. 19601962 yıllarında Gelibolu’da yedek subay olarak askerliğini yaptığı
sırada kurulmasına yardımcı olduğu “Gelibolu Öğretmenler Derneği
Tiyatrosu”nda çeşitli oyunların sahnelenmesine katkı sağladı.
Askerden döndüğünde Vefa Akşam Lisesi, İstanbul İmam Hatip Okulu, Beyoğlu ile Bakırköy Kız
Meslek liselerinde ve Bakırköy Ortaokulu’nda dil, matematik ve ticaret dersleri öğretmenlikleri
yaptı. Bu yıllarda İ. T. İ. A. ve aynı zamanda İstanbul İktisat Fakültesi’nde doktora çalışmalarını
sürdürdü. 1962-69 yılları arasında Şeker-İş ve Çimse-İş gibi işçi sendikalarında çalışma hayatı
üzerinde eğitim verdi. Bu arada Asgari Ücret ve İşverenin İşçiler Karşısındaki Görevleri kitaplarını
hazırladı. 1972 yılında doktorasını İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde Siyaset İlmi
Kürsüsü’nde tamamladı. 1969 yılında Sanayi ve Teknoloji Bakanı’nın Özel Kalem Müdürlüğü’ne
atandı. Aynı yıl BASF-Sümerbank Türk Kimya Sanayii A.Ş.’nin Türk sermayesini temsilen Genel
Müdür Muavinliği görevine getirildi. Buradaki görevi, emekli olduğu 2000 yılına kadar ve daha
sonra da bir buçuk yıl danışmanlık şeklinde tam 32 yıl sürdü. Görevinin devamı sırasında Kimya
İşverenler Sendikası (Kiplas) Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği ve TİSK Yönetim Kurulu Üyeliği,
İzmit Ticaret ve Sanayi Meclis Üyeliği ve Meclis Başkanlığı görevlerini üstlendi. Kocaeli Sanayi
Odası’nın kuruluşuna önderlik yapanlar arasında yer aldı. Kocaeli Sanayi Odası ve Gebze Ticaret
Odalarında meclis üyeliklerinde bulundu. Kocaeli Çevre Vakfı yönetiminde görev aldı. Gebze
Dilovası’nda Sanayiciler Vakfı’nın kuruluşuna önderlik yaptı ve sonrasında yönetim kurulu
başkanlığında bulundu. 1962 yılından 1988 yılına kadar birçoğunun aynı zamanda kurucusu da
olduğu Milliyetçiler Derneği, Kültür Ocağı, Aydınlar Ocağı, Türk Edebiyatı Vakfı, İbn-ül Emin
Mahmut Kemâl Vakfı, İlim Yayma Vakfı, Dilovası Sanayiciler Vakfı, TİSK, Mikrocerrahi Vakfı,
Türk Petrol Vakfı gibi sivil toplum kuruluşlarının yönetimlerinde bulundu. Türk Kültürüne
Hizmet Vakfı’nda, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Başkanı olarak 24
yıla yakın bir süre görev yaptı. On iki adet telif eseri bulunan Dr. Metin Eriş’in çeşitli dönemlerde
bazı gazete ve dergilerde fikir, deneme ve seyahat yazıları yayınlandı.
23
PROF. DR. MUSTAFA KÖSEOĞLU
1926 yılında Alanya’da doğdu. İlkokulu Alaiye Hayate İlkokulu’nda
1937 yılında tamamladı. Aynı yıl Antalya Lisesi’nde orta öğretimine
başladı ve 1943 yılında fen kolundan pekiyi dereceyle mezun oldu.
Sene kaybetmeden Yüksek Mühendis Mektebi’ne giriş imtihanını
kazanarak Makine Mühendisliği Bölümü’nde parasız olarak yüksek
öğrenimine başladı. 1949 Haziran döneminde Makine Fakültesini
dereceyle bitirerek yeni açılmış olan Tekstil Kürsüsü’nde asistan
olarak atandı. 1950-1951 tarihleri arasında askerlik görevini Erzurum
3. Ordu Merkezi’nde ifa etti, 1953 yılında “Dokuma Tezgâhlarında
Mekik Hareketi” konusundaki yeterlik tezini tamamladı. 1954 yılında
4936 sayılı kanun uyarınca İngiltere’de Leeds Üniversitesi’nde doçentlik tezi çalışmalarına başladı.
1956 yılında memlekete dönerek Tekstil Kürsüsü’nde doçent oldu. 1961 yılında Prof. Dr. Bekir
Dizioğlu’nun üniversiteden ayrılışından itibaren Kürsü Başkanlığı görevini yürüttü. Beşiktaş’ta
Özel Işık Mühendislik Okulu’nu kurdu. Ayrıca Bursa Uludağ Üniversitesi’nde Mühendislik
Fakültesi’ni ve bu fakültede Makine Mühendisliği ve Tekstil Mühendisliği bölümlerini kurdu.
İki sene kurucu dekanlık yaptı, burada sekiz sene ders vererek öğretiminin oturmasını sağladı.
Ege Üniversitesi ve Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde de sekiz sene ders verdi. İstanbul Teknik
Üniversitesi’nde 1956 yılından beri Tekstil opsiyonu olarak devam eden öğretiminin 1982’den
itibaren Tekstil Mühendisliği Bölümü’ne yükselmesini sağladı. 1992 yılında Makine Fakültesi
bünyesinde, ülkemizdeki tekstil endüstrisine kalite kontrol hizmetleri verecek Tekstil Konfeksiyon
Araştırma Laboratuvarı’nı kurdu. 1993 yılında yaş haddinden emekli oldu ve iki sene daha
öğretim hizmeti verdi. Makine Fakültesi Yönetim Kurulu, onun yaptığı hizmetler anısına Tekstil
Kütüphanesi’ne ismini koydu. 10 Ekim 2004 tarihinde aramızdan ayrıldı.
24
MUZAFFER SOMAY
1920 yılında Köprülü’de doğdu. 1926 yılında Balkanlar’daki
baskıdan ailece kaçarak, önce Kırklareli’ne sonra da İstanbul’a
yerleştiler. İlköğretim tahsilini İstanbul’da yaptı. Ortaokulu İstanbul
Erkek Lisesi’nde okudu. Lise’de Kuleli Askeri Lisesi imtihanını
kazandı ve 2. sınıfa kadar burada okudu. Lise 2. sınıfta sağlık
nedenleri ile Kuleli Askeri Lisesinden ayrılmak zorunda kaldı.
Tekrar İstanbul Erkek Lisesi’ne geçiş yaptı ve buradan mezun
oldu. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde girdi. Fakülteyi
bitirdikten sonra askerlik görevini yedek subay olarak Erzurum
Palandöken’de yaptı. 1949 - 1957 yılları arasında sırasıyla İstanbul,
Niğde ve Maraş’ta savcılık ve Ağır Ceza Hâkimliği yaptı. Hâkimlik mesleğinden ayrıldıktan
sonra İstanbul’da avukatlık yapmaya başladı. Avukatlık mesleğinin yanı sıra lise yıllarında yaptığı
yardımcı öğretmenlik tecrübesi ile çeşitli okullarda öğretmenlik ve müdürlük yaptı. 1969 yılında
Türkiye Millî Kültür Vakfı’nın kurucuları arasında yer aldı ve 1988 yılında vefatına kadar Vakıf’ın
Genel Sekreterlik görevini yürüttü. Birçok okulun ve vakfın kuruluşunda emeği geçti. 1970’li
yılların ikinci yarısında Ferruh Bozbeyli’nin kurmuş olduğu Demokratik Parti çalışmalarında
yer aldı. 1979 - 1980 yılları arasında Demokratik Parti’nin genel başkanlığını yaptı. 1988 yılında
İstanbul’da vefat etti.
25
NECİP FAZIL KISAKÜREK
1904 yılında İstanbul’da doğdu. 1912 yılında Gedikpaşa Fransız
Mektebi’nde okudu. Ardından Amerikan Mektebi’nde okumaya
başladı. Sırasıyla Büyük Dere Emin Efendi Mahalle Mektebi’nde
ve Büyük Reşit Paşa Nümûne Mekebi’nde okudu. Vaniköy Rehber-i
İttihad Mekteb-i Fünunu Bahriye’ye (Askerî Deniz Lisesi) girdi.
Kısakürek Bahriye Mektebi’nin Namzet ve Harp sınıflarını bitirdikten
sonra 1921 yılında Darülfünun Felsefe Bölümü’ne girdi ve 1924
yılında mezun oldu. Aynı yıl Milli Eğitim Bakanlığı bursu ile bir yıl
Paris’te gitti. Yurda döndükten sonra 1926 ve 1939 yılları arasında
Hollanda, Osmanlı ve İş Bankalarında memurluk ve müfettişlik gibi
görevlerde bulundu. 1939 – 1942 yılları arasında Ankara’da Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi,
Devlet Konservatuarı ile İstanbul’da Güzel Sanatlar Akademisi’nde dersler verdi. Daha gençlik
yıllarında basınla ilişkiye geçen Kısakürek, 1942’den sonra memurlukla ilişkisini kesti, hayatını
yazarlık ve dergicilikten kazanmaya başladı. 12 yaşında şiire başlayan Necip Fazıl’ın ilk şiir
kitabı daha 17 yaşında iken yayınlandı ve şiirleri M.E.B’in ders kitaplarında okutuldu. Genç
yaşta yazdığı tiyatro eserleri, dönemin tiyatrolarında aylarca kapalı gişe sahnelendi. Paris dönüşü
yayımladığı Örümcek Ağı ve Kaldırımlar adlı şiir kitapları onu çok genç yaşta ünlü yaptı. 1932
yılında, henüz otuz yaşına basmadan çıkardığı yeni şiir kitabı Ben ve Ötesi ile takdir toplamayı
sürdürdü. Meslektaşları tarafından da çok sevilen şair, “Üstad Necip Fazıl Kısakürek”, olarak
anılmaya başlandı. 1934 yılında Ağa Camii’nde vaaz vermekte olan Abdülhakim Arvasi ile
tanışması, hayatında dönüm noktası oldu. Necip Fazıl’ın ünlü tiyatro eserlerini birbiri ardına
edebiyatımıza kazandırması bu dönemde gerçekleşti. Büyük Doğu Hareketi’ni başlattığı Büyük
Doğu dergisinde çıkan yazıları nedeniyle hakkında açılan çok sayıda davada yüzlerce yıl hapsi
istendi. 163. maddeye aykırı bulunan yazıları ile birkaç yılda bir hapse mahkûm oldu. Büyük
Doğu’nun yasaklandığı sürelerde yazıları Yeni İstanbul, Son Posta, Babı âlide Sabah, Bugün,
Milli Gazete, Her Gün ve Tercüman gazetelerinde yayınladı. 1980 yılında Kültür Bakanlığı Büyük
Ödülü’nü, 1981 yılında İman ve İslâm Atlası adlı eseriyle fikir dalında Türkiye Millî Kültür Vakfı
Armağanı’nı, 1982 yılında Türkiye Yazarlar Birliği Üstün Hizmet Ödülü’nü aldı. Ayrıca 1980
yılında Türk Edebiyatı Vakfı’nca verilen beratla “Sultan-üş Şuara” unvanını kazandı. 25 Mayıs
1983 tarihinde Erenköy’deki evinde vefat etti.
26
PROF. DR. NEVZAT YALÇINTAŞ
1933 yılındaAnkara’da doğdu. 1945 yılında Necatibey İlkokulu’ndan,
1951 yılında Ankara Ticaret Lisesi’nden mezun oldu. 1954 yılında
İstanbul Yüksek İktisat ve Ticaret Okulu’nu bitirdikten sonra
Fransa’da Caen Üniversitesi, Hukuk ve İktisadi İlimler Fakültesi’nde
doktora çalışmalarını yürüttü. 1957 yılında doktorasını tamamladı.
1958 yılında Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’nde “İktisat Uzmanı”
olarak görev yaptıktan sonra 1958 ve 1960 yılları arasında askerlik
görevini yedek subay olarak Genel Kurmay Başkanlığı, Araştırma ve
Geliştirme Kurulu’nda araştırmacı statüsünde çalışarak tamamladı.
Askerlikten sonra 1959 yılında Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler
Fakültesi, İktisat Kürsüsü’nde bir süre fahri asistanlık yaptı. 1960 yılında İstanbul Üniversitesi
İktisat Fakültesi’ne asistan olarak girdi. 1962 - 1963 yılları arasında Londra Üniversitesi, London
School Of Economics and Social Sciences’da doçentlik çalışmalarını yürüttü. 1965’te “Emek
Arzında Tersine Elastikiyet” konulu tezi ile doçent oldu. 1968-1971 döneminde 3 yıl süreyle
Devlet Planlama Teşkilatı, Sosyal Planlama Dairesi Başkanı olarak görev yaptı. 1969-1970
yılları arasında aynı zamanda İktisadi Planlama Daire Başkanlığı görevini de vekâleten yürüttü.
1971 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde profesör oldu. İstanbul Üniversitesi’nde
Senato üyeliği, Üniversite Yönetim Kurulu Üyeliği ve Anabilim Dalı Başkanlığı görevlerinde
bulundu. 1973-1975 yıllarında Avrupa Göçmen İşçiler Kurulu üyeliği, 1975 yılında TRT Genel
Müdürlüğü yaptı. 1982-1986 döneminde İslam Kalkınma Bankası, Araştırma ve Eğitim Enstitüsü
Araştırma Başkanlığı görevinin ardından; Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nde (TOBB) 4 yıl
süre ile Başkanlık Baş müşavirliği ve Yüksek İstişare Kurulu Başkanlığı görevlerini yürüttü.
1996-1998 döneminde Türkiye gazetesinde başyazar olarak görev yaptı. 1999 yılında öğretim
üyeliği görevinden ayrıldı ve Fazilet Partisi’nden İstanbul Milletvekili seçildi. 2002-2007
yılları arasında da Ak Parti İstanbul Milletvekilliği yaptı. TBMM’ de bulunduğu 21. ve 22.
dönemlerde AGİT Parlamentosu’nda Başkan Yardımcılığı ve Türk Grubu Başkanlığı; TürkiyeRusya Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanlığı görevlerini yürüttü. 2003 - 2005 yılları
arasında Dünden Bugüne Tercüman gazetesinde köşe yazıları yazdı. 1988-1998 yılları arasında
başkanlığını yürüttüğü Aydınlar Ocağı başta olmak üzere Türkiye Millî Kültür Vakfı, İlim Yayma
Cemiyeti ve Vakfı, İş Dünyası Vakfı, Birlik Vakfı ve birçok gönüllü müessesenin, kuruluş ve
gelişiminde katkıları oldu. Çalışmaları nedeniyle çok sayıda onurluk ve onursal başkanlık payeleri
ile ödüllendirildi.
27
NURETTİN TOPÇU
1909 yılında İstanbul Süleymaniye’de doğdu. Büyük Reşit Paşa
Numune Mektebi’ni birincilikle bitirdi. Vefa İdadisi’ne devam etti.
Felsefeye bu sıralarda meyletti. İdadi tahsilini İstanbul Lisesi’nde
1927 - 28 ders yılında Edebiyat Bölümü’nde tamamladı. 1928
yılında Avrupa’da tahsil imtihanlarını kazandı. Fransa’ya giden
Topçu önce Bordo Lisesi’ne nakledildi. İlk yazı denemelerini
burada kaleme aldı ve üye olduğu Sosyoloji Cemiyeti’ne gönderdi.
Bordo Lisesi’nde psikoloji sertifikasını aldı. İki sene sonra
Strazbourg’a geçti ve üniversitede felsefe tahsil etti. Ahlâk kurlarını
tamamladı, sanat tarihi lisansı yaptı. Strazbourg’da doktorasını
hazırlayan Topçu, Sorbon’a gitti ve doktorasını, bu üniversitede felsefe doktorası veren ilk Türk
öğrencisi olarak verdi. “Conformisme et révolte” isimli tez 1934 yılında Paris’te kitap halinde
yayınlandı. 1934 yılında yurda döndü. 1935 yılında Galatasaray Lisesi’nde felsefe öğretmeni
olarak görev aldı. Ardından İzmir Atatürk Lisesi’ne tayini çıktı. Hareket dergisini 1939 yılında
İzmir’de yayımlamaya başladı. Dergi İstanbul’da basıldı. Hareket’te yayınlanan “Çalgıcılar Yine
Toplandı” isimli yazıdan dolayı açılan soruşturma üzerine Denizli’ye sürgün edildi. Denizli’de
bulunduğu yıllarda Said-i Nursi ile tanıştı. Daha sonra Haydarpaşa Lisesi’ne tayin edildi. Bir
müddet sonra da Vefa Lisesi’ne geçti. Nakşî şeyhî Abdûlaziz Bekkine Efendi’ye intisab etti.
Topçu, Celâl Hoca’dan (Celâl Ökten) da İslâmî ilimler yönünden faydalandı. Daha sonra İmam
Hatip okullarının kuruluşu sırasında Celâl Hoca ile mesai arkadaşlığı yaptı. Son olarak İstanbul
Lisesi’ne tayin edilen Topçu 1974 yılında buradaki görevinden emekli oldu. Bir süre Edebiyat
Fakültesi’nde eylemsiz-doçentlik yaptı. “Bergson” konusunda doçentlik tezi hazırladı. 27 Mayıs
1960’a kadar Robert Kolej’de tarih okuttu. 27 Mayıs’tan sonra devrim aleyhtarı bulunarak
buradaki görevine son verildi. Fikri faaliyetlerini Türk Kültür Ocağı, Türk Milliyetçiler Cemiyeti
ve Milliyetçiler Derneği’nde sürdürdü. Nuretin Topcu, 10 Temmuz 1975’te vefat etti. İsyan
Ahlakı, Yarınki Türkiye, İslam ve İnsan, Ahlak Nizamı, İradenin Davası, Mehmed Akif, Büyük
Fetih, Bergson, Amerikan Mektupları, Düşünen Adam Aranızda, Devlet ve Demokrasi, Sosyoloji,
Millet Mistikleri, Mevlana ve Tasavvuf, Reha, Kültür ve Medeniyet, Taşralı, Varoluş Felsefesi
Hareket Felsefesi, Var Olmak, Türkiye’nin Maarif Davası eserlerinden bazılarıdır.
28
ORHAN OKAY
26 Ocak 1931 tarihinde İstanbul’da doğdu. 1943 yılında Fatih
17. İlkokul’u (Muallim Naci İlkokulu), 1947 yılında Edirnekapı
Ortaokulu’nu, 1950 yılında Vefa Lisesi’ni bitirdi. 1955 yılında
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı
Bölümü ve İstanbul Yüksek Öğretmen Okulu Türk Dili ve Edebiyatı
Bölümü’nden mezun oldu. Aynı yıl Artvin Lisesi’nde edebiyat
öğretmenliğine başladı. 1957-1959 yıları arasında Diyarbakır
Ziya Gökalp Lisesi’nde öğretmen olarak çalıştı. Erzurum Atatürk
Üniversitesi’nin Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’ne Yeni Türk
Edebiyatı asistanı olarak girdi. 1963’te Beşir Fuad: Türkiye’de
Pozitivizmin ve Naturalizmin Mübeşşiri adlı çalışmasıyla doktor oldu. 1963-1965 yılları arasında
Paris’te bulunarak “Fransız Basınında Osmanlı’nın Batılılaşması” konusu üzerinde çalıştı.
1975’te doçent, 1988’de profesör oldu. 1994’te Sakarya Üniversitesi’ne geçti. 1996’da emekli
oldu. Fatih Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak çalıştı. Hâlen Türkiye Diyanet Vakfı İslâm
Ansiklopedisi’nde redaktör olarak çalışmaktadır. Yazı hayatına Türk Sanatı dergisindeki “İfadenin
Masumiyeti” (1953) adlı makalesiyle başlayan Orhan Okay’ın beş yüzden fazla ilmî makale
ve denemeleri; İstanbul, Hareket, Türk Dili, Türk Edebiyatı, Türk Yurdu, Türk Kültürü, Millî
Kültür, Hece, Dergâh, Yedi İklim, Kaşgar, Zaman gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. 1976’da
Batı Medeniyeti Karşısında Ahmed Mithat Efendi adlı eseriyle Türkiye Millî Kültür Vakfı İnceleme Ödülü’nü, 1991’de Sanat ve Edebiyat Yazıları adlı eseriyle Türkiye Yazarlar Birliği Tenkit
Ödülü’nü, 1996’da Türkiye Yazarlar Birliği Yılın Kültür Adamı Ödülü’nü, 1998’de Kombassan
Vakfı Mevlâna Büyük Ödülleri Edebiyat Ödülü’nü aldı. Eserleri: Sanat ve Hayat (1956), Beşir
Fuad: İlk Türk Pozitivist ve Naturalisti (1969), Abdülhak Hamid’in Romantizmi (1971), Batı
Medeniyeti Karşısında Ahmed Mithat Efendi (1975), Şeyh Galib, Hüsn ü Aşk (H. Ayan’la birlikte,
1975), Necip Fazıl Kısakürek (1987), Mehmed Akif: Bir Karakter Heykelinin Anatomisi (1989),
Sanat ve Edebiyat Yazıları (1990), Kültür ve Edebiyat Dünyamızdan (1991), Konuşmalar (1998),
Ahmet Hamdi Tanpınar (1999), Kendi Sesinin Yankısı: Necip Fazıl Kısakürek (2001), Silik
Fotoğraflar (2001), Bir Başka İstanbul (2002), Mehmet Kaplandan Hatıralar, Mektuplar (2003),
Batılılaşma Devri Türk Edebiyatı (2005.)
29
PROF. DR. SABAHADDİN ZAİM
1926 yılında Makedonya’nın İştip kasabasında dünyaya geldi.
İlkokul ikinci sınıftayken Türklere yönelik baskıların ardından,
ailesiyle birlikte 1934 yılında İstanbul’a göç etti. 1937 yılında
Fatih Çarşamba’da 16. İlkokul’u bitirdi. Fatih Ortaokulu’nda
okudu. 1943 yılında İstanbul Vefa Lisesi’ni bitirdi. 1947’de Ankara
Mülkiye Mektebi’nden mezun oldu. İstanbul Maiyet Memurluğu,
Eyüp Kaymakam Vekilliği ve Belediye Reis Vekilliği’nde bulundu.
Yüksek öğrenimini Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde 1950
yılında tamamlamasının ardından 1950 yılında Kâhta Kaymakamı
olarak göreve başladı. 1953 yılında kaymakamlıktan istifa ederek
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Sosyoloji ve Sosyal Siyaset Kürsüsü’ne asistan oldu.
Doktorasını 1955 yılında tamamladı ve Cornwall Üniversitesi’ne misafir öğretim üyesi olarak
gittiği ABD’de iki yıl kaldı. Döndüğünde doçent olarak üniversitede öğretim üyeliğine başladı.
Bir yandan da Abdülaziz Bekkine ve kendisini derinden etkileyen Mehmet Zait Kotku’nun
vaaz ve sohbetlerine devam etti. Türkiye’deki ilk özel teşebbüs olan Gümüş Motor’un ortakları
arasında yer aldı. Aydınlar Ocağı’nda görev aldı. Gelen bütün tekliflere rağmen aktif siyasete
girmedi ve kendini üniversitelerde aydın yetiştirmeye adadı. 1963 – 64 öğretim yılında Münih
Üniversitesi’ne misafir öğretim üyesi olarak Almanya’ya gitti. 1965 yılında döndüğünde profesör
oldu. 12 Eylül 1980 darbesinden sonra gittiği Suudi Arabistan’da konuk öğretim üyesi olarak
çalıştı. İslâm Kalkınma Bankası’na müşavirlik yaptı. 1981 – 1982 yıllarında İslâm Konferansı
İslâm Bankacılığı Temsilciliği’nde bulundu. Türkiye’de faizsiz finans kurumlarının kurulmasında
aktif rol oynadı ve birçok özel finans kurumunda görev aldı. Milletlerarası Endüstri İlişkileri
Cemiyeti, A.B.D Milletlerarası Endüstri İlişkileri Cemiyeti, Milletlerarası Müslüman Sosyal
Bilim Adamları Cemiyeti, Milletlerarası İslâm İktisatçıları Cemiyeti üyeliğinde bulundu. Çok
sayıda hayır kurumunda kurucu veya yönetici olarak görev yaptı. İlim Yayma Cemiyeti ve Vakfı
Mütevelli Heyeti Üyeliği ve Kurucu Üyeliği, Türkiye Millî Kültür Vakfı Kurucu Üyeliği, Türkiye
Aydınlar Ocağı Kurucu Üyeliği, İslâmî İlimler Araştırma Vakfı Kurucu Üyeliği, Mülkiyeliler
Birliği Üyeliği, Türkiye Yeşilay Cemiyeti, İş Dünyası Vakfı Kurucu Başkanlığı, Anadolu Eğitim
Vakfı Başkanlığı, Vefa Lisesi Mezunları Vakfı Kurucu Üyeliği bu görevler arasındadır. 9 Aralık
2007 tarihinde İstanbul’da vefat etti.
30
SABRİ ÜLKER
1920 yılında Kırım’da doğdu. 1929 yılında ailesiyle birlikte
Türkiye’ye göç etti. Kadırga İlkokulu”nu bitirdikten sonra 1934
yılında İstanbul Erkek Lisesi’ne yazıldı, buradan parasız yatılı
imtihanını kazanarak Bilecik Orta Okulu’na geçti. Liseyi Kütahya
Lisesi’nde bitirdi. 1941 yılında Yüksek Ticaret Mektebi’ne başladı.
1944 yılında okulu bitirdiğinde ağabeyi Asım Ülker ile ortak oldu. Aynı
yıl şeker lokum ve draje imalatına başladılar. 1945 yılında Tahtakale
Nohutçu Han’da devraldıkları bir bisküvi imalathanesinde Ülker
markası ile bisküvi imalatına başladılar. 1960 yılında sanayi bölgesi
olan Topkapı’da yeni bir fabrika kuruldu ancak burası dönemin imar
çalışmaları dolayısıyla istimlâk kapsamında olduğundan 1961 yılında Topkapı Davutpaşa Caddesi
28 numarada bulunan yeni fabrikaya geçildi. Kısa bir süre sonra Ülker Türkiye’de bir numaralı
üretici konumuna geçti. 1970’li yıllarda ihracata başlandı. 1980’li yıllarda Ülker yatırımlarını
çikolata imalatında yoğunlaştırdı. 90’lı yıllarda bisküvi, çikolata şekerleme gibi artık Ülker adıyla
bütünleşmiş geleneksel yatırım alanlarının yanında gıda alanında da yatırım yapıldı. 2000’lerde
ise dünya markalarıyla ortalıklar kuruldu ve yurt dışı yatırımlar yapıldı. 2000 yılında yönetim
kurulu başkanlığını oğlu Murat Ülker’e devreden Sabri Ülker, Ülker’in onursal başkanıdır.
Sabri Ülker, Türkiye’nin ekonomik kalkınmasına katkıda bulunmanın yanı sıra, gerçekleştirdiği
sosyal sorumluluk projeleriyle ülkemizin toplumsal gelişimine yönelik çalışmalarda da bulundu.
Milli Eğitim Bakanlığı ile yaptığı işbirliğiyle ilköğretim okulu, endüstri meslek lisesi ve yurtlar
yaptırmanın yanı sıra, kütüphane ve bilgisayar laboratuarları kurdu, ihtiyaç sahibi öğrencilere
burs desteği sağladı. Çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla koordinasyon içinde çalıştı, Türkiye Millî
Kültür Vakfı ve TEMA Vakfı’nın kurucuları arasında yer aldı.
31
SAFFET KOZLUCA
1929 yılında İzmit Kocaeli’nde doğdu. Aslen Batı Trakya Drama
kökenli olan ailesi, İstanbul’a Lozan mübadili olarak gelmişlerdi.
İlkokulu İstanbul Kızıltoprak 6. Mektep Zühtüpaşa İlkokulu’nda,
Ortaokulu Robert Koleji’nde ve Liseyi Işık Lisesi’nde okudu. İstanbul
Üniversitesi İktisat Fakültesi’ni bitirdikten sonra baba mesleği olan
yaprak tütün ticaretine atıldı. Saffet Kozluca’nın hayatındaki en
önemli ilke hukukun üstünlüğü ilkesiydi. Bu nedenle siyasi alanda
demokrat bir lider olarak beğendiği Ferruh Bozbeyli’nin yanında
yer aldı. Ticaret ve siyasi faaliyetlerin yanı sıra, ömrünün büyük
bir bölümünü hayır işlerine ve sosyal çalışmalara adadı. Aydınlar
Ocağı, Türkiye Çevre Koruma ve Yeşillendirme Kurumu ve Türkiye Millî Kültür Vakfı kurucuları
arasında yer aldı. Kubbealtı cemiyetine maddi ve manevi yardımlarda bulundu. Çeşitli öğrenci
yurtlarında iftarlar verir, öğrencileri gözetir onların sorunlarını bizzat dinler ve yol gösterirdi.
Türkiye Millî Kültür Vakfı uzun yıllar ona ait Yeni Kozluca İşhanı’nda faaliyetlerini sürdürdü.
Saffet Kozluca 1986 yılında İstanbul’da vefat etti.
32
PROF. DR. SALİH TUĞ
1930 yılında İstanbul Aksaray’da doğdu. Aksaray İlkokulu ve
Yenikapı Ortaokulu’nda okudu. 1948 yılında Pertevniyal Lisesi’ni,
1954 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Lise
yıllarından doktorasını yaptığı yıllara kadar (1963) aletli jimnastik,
atletizm ve kayak alanlarında girdiği yarışmalarda yirmi kadar
kupa ve kırka yakın madalya ile taltif edildi. 1963 yılında “İslâm
Vergi Hukuku’nun Ortaya Çıkışı” başlıklı tez çalışması ile İstanbul
Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde doktorasını tamamladı. Prof.
Dr. Salih Tuğ, akademik habilitasyon sürecinde sonrasında kitap
olarak da basılan, “İslâm Ülkelerinde Anayasa Hareketleri” üzeride
çalıştı. Tez konusunun tespit edilmesi ve bu sahanın bir araştırma konusu olarak gerçeklik alanına
aktarılmasında Muhammed Hamidullah Hoca’nın teşviklerinin büyük etkisi oldu. Prof. Dr.
Salih Tuğ’un profesörlük çalışması ise Hadis edebiyatı ile ilgili bir yazma eser olan Kitâb’ul’ilm’in tenkitli neşri ile birlikte Türkçeye çevirisidir. Prof. Dr. Salih Tuğ İstanbul Üniversitesi
Edebiyat Fakültesi İslâm Araştırmaları Enstitüsü’nde 1956 - 1976 yılları arasında asistan, 1976
- 1982 yılları arasında da müdür olarak görev yaptı. Bu kurumu neredeyse tek başına ayakta
tuttu ve kütüphanesinin işler bir kütüphane haline gelmesini sağladı. Genelde İslâm araştırmaları
konularına giren çalışmaların öncülüğünü yapan Prof. Dr. Salih Tuğ, aynı zamanda o yıllarda
İslâmi ilimlerle ilgili akademik çalışma yapan ve kendisine başvuran hemen herkese yol gösterdi.
Prof. Dr. Salih Tuğ, Prof. Dr. Muhammed Hamidullah’ın bir kısım eserlerinin ilk ve en önemli
mütercimlerinden biridir, idareci olarak 1969 - 1970 yılları arasında M.E.B. İstanbul Yüksek
İslâm Enstitüsü Müdürlüğü, daha sonra burası ilahiyat Fakültesi’ne dönüşünce 1982 - 1994
yılları arasında Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi kurucu dekanlığı görevlerinde bulundu.
Yaş sınırı dolayısıyla 1997 yılında emekli öğretim üyeliği statüsüne ulaştı, ilim yolunda faaliyet
gösteren cemiyet ve vakıflarda 1970’lerden bu yana çeşitli düzeylerde görevler alan Prof. Dr.
Salih Tuğ, 1980 - 1982 yılları arasında Aydınlar Ocağı başkanlığı yaptı. 1995 yılından bu yana
Türkiye Millî Kültür Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanlığı ve 2004 yılından bu yana İstanbul Ticaret
Üniversitesi Mütevelli Heyeti üyeliği görevlerini sürdürmektedir
33
SÂMİHA AYVERDİ
25 Kasım 1905’te İstanbul Şehzadebaşı’nda dünyaya geldi.
Öğrenimini 1921 yılında Süleymaniye Kız Numune Mektebi’nde
tamamladı. İstanbul Fetih Cemiyeti’nde faal üye olarak çalıştı.
Türk Kadınları Kültür Derneği İstanbul Şubesi’nin kurucu üyeliğini
yaptı. Kubbealtı Akademisi’nin kurucuları arasında yer aldı.
Hizmetlerinden ötürü 1978 yılında Türkiye Millî Kültür Vakfı
tarafından Kültür Armağanı’na ve 1984 yılında Türk Millî Kültürüne
Hizmet Şeref Armağanı’na layık görüldü. 1985 yılında Yeryüzünde
Birkaç Adım adlı eseri ile Boğaziçi Yayınları tarafından Boğaziçi
Başarı Ödülü’ne layık görüldü. 1986 yılında kendisine Türk Edebiyat
Vakfı tarafından millî sanata hizmetlerinden ötürü bir plaket sunuldu. 1984 yılında Türk Edebiyatı
dergisinin 127. sayısında. Sâmiha Ayverdi için özel bir bölüm ayrıldı. Yazı hayatının 50. yılı
dolayısıyla, Aydınlar Ocağı Genel Merkezi’nde 5 Mart 1988 tarihinde kendisine plaket verildi,
aynı münasebetle Kubbealtı Akademi Mecmuası Ekim 1988 tarihli sayısını kendisine ayırdı. Türk
Edebiyatı dergisinin Ekim 1988 tarihli 180. sayısının bir bölümü de Sâmiha Ayverdi’nin 50. Sanat
yılına ayrıldı. 1988 yılında yayınlanan Hey Gidi Günler Hey isimli eseri üzerine, Türkiye Yazarlar
Birliğince kendisine Yılın Dil Ödülü verildi. 13 Mayıs 1990 tarihinde Başbakanlık Aile Araştırma
Kurumu bir şükran beratı verdi. 1992 yılında Türkiye İlim ve Edebiyat Eserleri Sahipleri Meslek
Birliği’nce (İLESAM), kendisine Üstün Hizmet Ödülü takdim edildi. Son olarak, kurucu üyeliğini
yaptığı Türk Kadınları Kültür Derneği İstanbul Şubesi tarafından, 28 Şubat 1992 günü kendisine
minnet ve şükran ifadesi olarak bir plaket sunuldu. Roman, hikâye, biyografik tetkik, deneme,
kültür-medeniyet, içtimai-siyasi tarih, hatırat, seyahat notları, mensur şiir türlerinde otuzdan fazla
kitap yazdı, birçok tebliğ ve konferans verdi, muhtelif dergi ve mecmualarda yazıları yayınlandı,
gazete, dergi, yıllık ve antolojilerde hakkında yazılar yazıldı, tezler yapıldı. Sâmiha Ayverdi 22
Mart 1993 günü İstanbul’da vefat etti.
34
SELÂHADDİN ÜZEL
1916 yılında İstanbul’da doğdu. 1939 yılında bugünkü İstanbul
Teknik Üniversitesi olan Yüksek Mühendis Mektebi’nden Elektrik
Yüksek Mühendisi unvanıyla mezun oldu. 1969 yılında, Türkiye
Millî Kültür Vakfı’nın kuruluş fikrini ilk olarak dönemin Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanı Ferruh Bozbeyli’ye açtı ve vakfın
kuruluşunda önayak olan isimler arasında yer aldı. 1972 yılında
İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi, İstanbul Teknik Üniversitesi
ve Boğaziçi Üniversitesi’nden bilim adamları ile Türkiye’nin
ilk çevre örgütü olan “Türkiye Çevre Koruma Ve Yeşillendirme
Kurumu’nu (TÜRÇEK) kurdu ve 1992 yılına kadar yönetim kurulu
başkanlığını yaptı. Bu yönüyle Selâhaddin Üzel Türkiye’nin ilk çevre gönüllüsü ve öncüsüdür.
1992 yılında TEMA vakfı kurucuları arasında yer aldı. Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu
Derneği Yönetim Kurulu üyeliğinde bulundu. Çoğunlukla vakıflar olmak üzere pek çok hayır
kurumunun kuruluşuna ve yönetimine katılan ve bu kurumlara hayatı boyunca maddi ve manevi
desteğini devam ettiren Selâhaddin Üzel 1996 yılında İstanbul’da vefat etti.
35
PROF. DR. SÜLEYMAN YALÇIN
1926 yılında Çanakkale’nin Büyük Anafartalar Köyü’nde doğdu.
İlk ve ortaokulu Çanakkale’de okudu. 1941 yılında İstanbul’a geldi.
1946 yılında Kabataş Lisesi’ni, 1950 yılında Tıp Fakültesi’ni bitirdi.
Lise yıllarında üç ay için Kabataş Lisesi’nden Boğaziçi Lisesi’ne
gitti ve orada Nihal Atsız’ın öğrencisi oldu. İhtisasa başlamadan
önce askerliğini yaptı. 1954 yılında İç Hastalıkları Bölümü’ne girdi
ve dâhiliye dalında ihtisas yaptı. Bunu klinikte baş asistanlık yılları
takip etti. 1960 yılında İç Hastalıkları, 1961’de de Patolojik Anatomi
doçenti oldu. 1964 yılında mütehassısı olduğu karaciğer alanındaki
gelişmeleri takip için Amerika’ya gitti ve üç sene sonra yurda döndü.
Dönüşünde Beyazıt Karaağaç İşhanı’nda hizmet verecek olan Aydınlar Kulübü’nün kuruluşunda
yer aldı. 1969 yılında gerçekleştirilen 11’nci Milliyetçiler Kurultayı kararı doğrultusunda 1970
yılında kurulan Aydınlar Ocağı’nın ikinci başkanlığına getirildi. 1970’in sonlarında tekrar
Amerika’ya gitti. 1973 yılında yurda gelen Prof. Dr. Süleyman Yalçın Aydınlar Ocağı’na başkan
seçildi. Prof. Dr. Süleyman Yalçın’ın başkanlığında Aydınlar Ocağı, 80’li yıllarda millî değer
hükümlerimizin yurt çapında yaygınlaştırılması amacıyla sürdürülen geniş kapsamlı toplantılara
öncülük etti. Bu arada, 1980 Darbesi sonrasında gerçekleştirilmek istenilen anayasa değişikliği
konusunda Aydınlar Ocağı bünyesinde yapılan çalışmalara katıldı. Aydınlar Ocağı, Süleyman
Yalçın hocanın başkanlığında kuruluş amacına uygun bir şekilde siyaset üstü niteliğiyle Türkiye
çapında önemli görevler üstlendi. 1988 yılında Aydınlar Ocağı’ndaki başkanlık görevinden
ayrıldı. Üniversitedeki hocalığını da 1993 yılı ortalarında kanuni emeklilikle noktalayan Prof.
Dr. Süleyman Yalçın, özel hastaları için hekimlik görevini, bir süre daha hasbi olarak icra
etmeye devam etti. 2004 yılında mesleğinin pratiğine nokta koydu. Halen kendi bilim dalındaki
toplantılara, kuruluşuna ve gelişmesine emek verdiği Hepatoloji ile ilgi toplantılara katılmaktadır.
Dr. Süleyman Yalçın ayrıca kurucusu veya üyesi olduğu pek çok vakıf ve dernek toplantılarına
iştirak ederek içtimai hizmetlerine devam etmektedir.
36
ŞULE YÜKSEL ŞENLER
1938 yılında Kayseri’de doğdu. Kalabalık bir ailenin içinden
geldiğinden, çok arzu etmesine rağmen ortaokul ikinci sınıfta
öğrenimini yarıda bırakmak zorunda kaldı. Kendi kendini yetiştirerek
1958 yılında yazı hayatına başladı. 1965’te görüntüsü ile düşüncelerinin
uymadığını düşünerek tesettüre girdi. Hür Söz, Yeni İstiklal, Babıâlide
Sabah gazetelerinde kadın sayfaları yaptı. Bugün gazetesinde 1967 –
71 yılları arasında köşe yazarlığı yaptı. Seher Vakti dergisi başyazarı
oldu. Yeni İstiklal gazetesindeki yazıları nedeniyle hakkında davalar
açıldı. 1965 yılından itibaren seri konferanslar vermeye başlayan
Şenler’in yazı ve konuşmaları nedeniyle hakkında çok sayıda dava
açıldı. 1971 yılında Cevdet Sunay’a yazdığı bir mektup yüzünden cumhurbaşkanına hakaretten
tutuklandı, sekiz ay cezaevinde kaldı. 1980 yılından sonra Zaman gazetesi ve Millî Gazete’de
yazdı. Gençliğin Izdırabı, Hidayet, Bize Ne Oldu, İslâm’da ve Günümüzde Kadın, Duyuşlar,
Herşey İslâm İçin, Uygarlığın Gözyaşları, Huzur Sokağı ve Kız ve Çiçek başlıca eserleridir.
Huzur Sokağı adlı romanı Yücel Çakmaklı’nın yönetiminde “Birleşen Yollar” adı ile sinemaya
uyarlandı. Ülkemizdeki İslâmi çalışmalarıyla, özellikle tesettürlü kadınların hakları hususundaki
mücadelesiyle bir döneme imza atan Şule Yüksel Şenler çeşitli gazete ve dergilerde zaman zaman
yazmaya devam etmektedir.
37
TARIK BUĞRA
2 Eylül 1918 tarihinde Akşehir’de doğdu, ilk ve ortaokulu Akşehir’de
okudu, İstanbul Lisesi’nde yatılı okurken yatılı kısmının kapatılması
üzerine kaydını Konya Lisesi’ne aldırdı ve 1936 yılında liseyi
burada bitirdi. Lise yıllarında Tarık Nazım müstear ismiyle hikâye
ve şiirler yazmaya başlayan Tarık Buğra, İstanbul Üniversitesi Tıp
ve Hukuk fakültelerinde bir süre okuduktan sonra kaydolduğu
Edebiyat Fakültesi Türk Dili Edebiyatı Bölümü’nden son sınıfta iken
ayrıldı. Askerlik hizmetinden sonra Şişli Terakki Lisesi’nde muallim
muavini olarak işe başladı. Gazeteciliğe 1947’de Akşehir’de babası
Nazım Bey’le birlikte Nasreddin Hoca gazetesini çıkararak başladı.
1951’den sonra Milliyet, Vatan, Yenigün, Yeni İstanbul gazeteleri ile haftalık Yol dergisinde
yazdı. Bu gazete ve dergilerin bazılarında yazı işleri müdürlüğü yaptı. Tercüman gazetesindeki
köşe yazarlığından 1976’da ayrıldı, zamanını bütünüyle edebiyata verdi. Devlet Tiyatroları’nda
Edebi Kurul Başkanlığı’nda Edebi Kurul üyeliği yaptı. Tarık Buğra, ilk piyeslerini ve Yalnızların
Romanı’nı askerliği sırasında yazdı. 1940’da tamamladığı roman, 1948’de Çınaraltı dergisinde
tefrika edildi. Ama O, adını daha ziyade, bir iddia üzerine üç saatte yazdığı Oğlumuz adlı
hikâyesinin 1948’de Cumhuriyet gazetesinin açtığı yarışmada ikincilik kazanmasıyla duyurdu.
1949’da yayımladığı ilk hikâye kitabı Oğlumuz’u, 1952’de Yarın Diye Bir Şey Yoktur, 1954’te İki
Uyku Arasında, 1964’te Hikâyeler izledi. 1955’te çıkan Siyah Kehribar’la roman türüne geçti.
1963 yılında Küçük Ağa romanını, 1967’de de bu romanın devamını Ankara’da adıyla yayımladı.
Firavun İmanı (1976), Dönemeçte (1978), Gençliğim Eyvah (1979), Yağmur Beklerken (1981) adlı
romanlarında da Cumhuriyetin çeşitli evrelerini, demokrasiye geçiş sürecindeki çalkantıları konu
edindi. İbiş’in Rüyası ile 1970 yılı TRT Sanat Ödülleri Yarışması’nda başarı ödülü, Osmancık’la
(1985) Türkiye Millî Kültür Vakfı Edebiyat Armağanı’nı, Yağmur Beklerken’le Türkiye iş Bankası
Büyük Ödülü’nü aldı. 1991’de Devlet Sanatçısı unvanını aldı. Ayakta Durmak İstiyorum (1966)
ve Üç Oyun (1981) adıyla kitaplaştırdığı piyeslerinin hemen hepsi sahnelendi, romanları TV dizisi
haline getirildi. Fıkralarından seçmeleri Gençlik Türküsü (1964), gezi notlarını Gagaringrad
(1962), dil ve edebiyat üzerine yazılarını Düşman Kazanmak Sanatı (1979), denemelerini Bu
Çağın Adı (1979) başlıklarıyla yayımladı. 26 Şubat 1994’de İstanbul’da vefat etti.
38
TURGUT CANSEVER
12 Eylül 1920’de Antalya’da doğdu. Resmi kayıtlardaki doğum
tarihi 1 Ocak 1921’dir. Babası Hasan Ferid Bey, annesi Hatice
Samime Hanım’dır. Annesi ve teyzesinin Dârü’l-Eytam (Yetimler
Yurdu)’daki görevleri vesilesiyle 1925-1926 yıllarında Kayseri’de
bulundu. İlkokula Ankara, Keçiören’de başladı. İlkokula ve
ortaokula Bursa, Muradiye’de devam etti. İlkokul yıllarından sonra
ailesi İstanbul’a taşındı. Lise öğrenimini Galatasaray Lisesi’nde
tamamladı. Ressam olmak düşüncesiyle girdiği İstanbul Devlet Güzel
Sanatlar Akademisi’nde Halil Dikmen, Mazhar Şevket İpşiroğlu ve
Sedad Hakkı Eldem’le tanıştı. Mimarlık öğrenimi görmeye karar
verdi. Sedad Hakkı Bey’in asistanı oldu. Yüksek Mimarlık Bölümü’nden 1946’da mezun oldu.
Mimarlık öğreniminden sonra sanat tarihi doktorası yapmaya yöneldi. İslâm Sanatı tarihi hocası
Ernst Diez onu çok etkiledi. Fransa’ya giderek bir süre Avrupa’yı dolaştı. İstanbul Üniversitesi
Edebiyat Fakültesi’nden “Osmanlı ve Selçuklu Mimarisinde Sütun Başlıkları” adlı teziyle sanat
tarihi doktoru, “Modern Mimarinin Sorunları” adlı tezi ile doçent unvanını aldı. 1951’de kendi
mimarlık bürosunu kurdu. Bu tarihten sonra çeşitli devlet kademelerinde de görev aldı. 195960 yılları arasında kuruluşunda bulunduğu Marmara Bölgesi Planlama Teşkilatı Başkanlığı ve
1961’de İstanbul Belediyesi Planlama Müdürlüğü, 1974-75’te Dünya Bankası İstanbul Metropol
Planlama Projesi’ne başkanlık, 1974 - 76 arasında Avrupa Konseyi Türk Delegasyonu Üyeliği,
1975-80 arasında İstanbul Belediyesi’nde, 1979’de Ankara Belediyesi Metropol Planlama, Yeni
Yerleşmeler, Kent Merkezleri ve Koruma danışmanlığı görevlerinde bulundu. Ankara Türk Tarih
Kurumu binası, Bodrum Ahmet Ertegün Evi yenilemesi ve Demir Turizm Kompleksi ile üç
kez Ağa Han Mimarlık Ödülü’ne layık görüldü. 1983 yılında Mekke Üniversitesi’nde eğitim
programı hazırlık danışmanı olarak çalıştı. Aynı yıl, Ağa Han Mimarlık Ödülü Master Jürisi’nde
görev aldı. Cansever, 90’lı yıllarda pek çok makale yayımladı, yazı derlemelerini kitap haline
getirdi. Anıtsal bir yapıt olan “Mimar Sinan” kitabını 2005 yılında yayımladı. Turgut Cansever,
22 Şubat 2009 pazar günü İstanbul’da vefat etti. Uygulanan diğer eserleri arasında; Çengelköy
Sadullah Paşa Yalısı restorasyonu, Anadolu Kulübü Oteli, Karatepe Açık Hava Müzesi, Salacak
Çürüksulu Ahmet Paşa Yalısı restorasyonu, Ayşin-Rafet Ataç Evi, Bodrum Sualtı Arkeoloji
Enstitüsü, Antalya Karakaş Camii yer almaktadır.
39
TURGUT ÖZAL
1927 yılında Malatya’da doğdu. İlkokula Bilecik’in Söğüt İlçesi’nde
başladı. Babasının görevi nedeniyle sık sık il değiştiren Özal,
ortaokulu Mardin’de bitirdi. Mardin’de lise olmaması nedeniyle,
Konya Lisesi’nde eğitimine devam etti. Son olarak Kayseri Lisesi’nde
lise eğitimini bitiren Özal, İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik
Mühendisliği’ni burslu olarak okudu. 1950 yılında mezun oldu.
1952 yılında A.B.D’ne giderek ekonomi tahsili gördü. Türkiye’ye
döndükten sonra Elektrik İşleri Etüd İdaresi Genel Müdür Yardımcısı
oldu ve Türkiye’nin elektrifikasyonu ile ilgili projelerde çalıştı.
1961-62 yılları arasında askerlik hizmetini Milli Savunma Bakanlığı
Bilimsel Danışma Kurulu Üyesi olarak ifa etti ve Devlet Planlama Teşkilatı’nın kurulmasına
katkıda bulundu. Bu sırada, Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nde ders verdi. Bir süre Başbakanlık
Teknik Uzmanlar Kurulu Üyesi olarak çalıştı ve 1967-71 yılları arasında da Devlet Planlama
Teşkilatı Müsteşarlığı görevini yürüttü. Ekonomik Koordinasyon Kurulu, Para ve Kredi Kurulu,
RCD Koordinasyon Kurulu ve AET Koordinasyon Kurulu başkanlıklarında bulundu. 1971-1973
yılları arasında Dünya Bankası’nda danışman olarak çalıştı. Türkiye’ye döndükten sonra çeşitli
sınaî kuruluşlarda çalıştı ve 1979 yılı sonlarına doğru Başbakanlık Müsteşarı olarak atandı. Aynı
dönemde Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı görevini de vekâleten yürüttü. 12 Eylül 1980
müdahalesinden sonra kurulan hükümete ekonomik işlerden sorumlu Başbakan Yardımcısı olarak
atandı. 1982 yılında bu görevinden istifa etti. 1983 yılında Anavatan Partisi’ni kurdu ve aynı yıl
yapılan genel seçimlerde partisinin başarılı olması üzerine hükümeti kurmakla görevlendirildi
ve böylece Türkiye’nin 19. Başbakanı oldu. 1987 yılında yapılan seçimler sonrasında tekrar
hükümeti kurdu ve başbakan olarak görev yaptı. 31 Ekim 1989’da TBMM tarafından Türkiye
Cumhuriyeti’nin 8. cumhurbaşkanı seçildi ve 9 Kasım 1989 tarihinde bu görevine başladı. 17
Nisan 1993 tarihinde cumhurbaşkanlığı görevi sırasında vefat etti. 1969 yılında Türkiye Millî
Kültür Vakfı’nın kurulmasında önayak olmuş isimler arasında bulunan Turgut Özal, 1975 – 1983
yılları arasında vakfın başkanlığını yaptı.
40
PROF. DR. UĞUR DERMAN
5 Şubat 1935’de Bandırma’da doğdu. 1955’de. Haydarpaşa Lisesi’ni,
1960’da İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Eczacılık Okulu’nu
bitirdi. 1961-1962 yıllarında Diyarbakır Askerî Hastanesi’nde
vatanî hizmetini tamamladı. 1963-1978 yılları arasında TaksimGümüşsuyu’nda serbest eczacılık yaptı. 1977-2006 yılları arasında
da Türk Petrol Vakfı’nın yönetimini üstlendi. Lise çağında tanıdığı
Mahir İz’in yönlendirmesiyle 1955 yılından itibaren Devlet Güzel
Sanatlar Akademisi’nin emekli hocalarından Necmeddin Okyay’ın
hat ve kitap sanatları konusunda öğrencisi oldu; 1960 yılında icazetini
aldı. Ayrıca Macid Ayral, Halim Özyazıcı ve Dr. Süheyl Ünver’den
dersler aldı. 1985-2006 yılları arasında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi, Türkiyat
Araştırmaları Enstitüsü ve Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde derslerini
sürdüren Uğur Derman, 1997 yılında Mimar Sinan Üniversitesi tarafından öğretim üyeliğine
kabul edilerek kendisine Profesör unvanı verildi. Türk hat sanatının tanıtımı için Kültür Bakanlığı
ve IRCICA tarafından yurtdışındaki muhtelif faaliyetlere gönderildi. 1961 ‘den başlayarak, 251
müstakil eser olmak üzere, bugüne kadar sayısı 450’ye erişen yayını vardır. Türk Sanatında Ebru,
Türk Hat Sanatının Şaheserleri, Fennü’l-Hat, İslâm Kültür Mirasında Hat Sanatı, Letters in Gold,
Calligraphies Ottomanes, Siegel des Sultans, Eternal Letters kitap halindeki hacimli eserlerinden
bazılarıdır. Derman, hâlen araştırmalarını ve neşriyatını devam ettirmek gayreti içindedir.
41
YUSUF TÜREL
1910 yılında Avusturya – Macaristan İmparatorluğu ile Osmanlı
İmparatorluğu’nun hudut şehri olan Taşlıca’da doğdu. Birinci
Dünya Savaşı başlayınca ailesi İstanbul’a geldi. İlk ve orta tahsilini
Reşadiye Numune Mektebi’nde tamamladı. İstanbul Lisesi’nden
mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ne
girdi. Bu fakültenin son sınıfında iken Hukuk Fakültesi’ne de
başladı. Hukuk Fakültesi’ni de bitirdikten sonra dört yıla yakın
süren askerlik görevini yerine getirdi. Askerlikten sonra 30 sene 7
ay 23 gün serbest avukat olarak çalıştı. 1974 yılında kendi kendini
avukatlıktan emekli eden Türel, vakıf ve hayır işlerine ağırlık
vermeye başladı. Türel’in sosyal faaliyetleri daha fakültede iken Milli Türk Talebe Birliği çatısı
altında başladı ve çalışma hayatı boyunca devam etti. Yusuf Türel, 1950 yılında kurulan İlim
Yayma Cemiyeti’nin ilk üyelerindendir. Özellikle İmam Hatip Liseleri’nin bugüne gelişinde
büyük görevler üstlendi. Türel, İlim Yayma Cemiyeti’nin yanı sıra İbn’ül-Emin Mahmut Kemal
İnal Vakfı’nın ve Şişli Cami Vakfı’nın Mütevelli Heyeti Başkanlık ve üyeliklerini vefatından kısa
bir süre önceye kadar devam ettirdi. 31 Ağustos 2000 tarihinde İstanbul’da vefat etti.
42
YÜCEL ÇAKMAKLI
1937 yılında Afyon’da doğdu. 1959 yılında İstanbul Üniversitesi
Gazetecilik Enstitüsü’nden mezun oldu. 1963 yılında, askerden
döndükten sonra Yeni İstanbul gazetesinde Tarık Buğra’nın yönettiği
sayfada sinema yazıları yazmaya başladı. Bir yandan da Erman
Film Stüdyoları’nda yönetmen yardımcısı olarak çalıştı. 1968 yılına
kadar 50’den fazla filmde Dr. Arşevir Alınak, Osman Seden, Orhan
Aksoy gibi yönetmenlere yardımcılık yaptı. Bir belgesel olan İlk
filmi Kâbe Yolları’nı 1969’da yönetti ve aynı yıl Elif Film şirketini
kurdu. Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit, Filiz Akın, Ediz Hun ve
Orhan Gencebay gibi Yeşilçam yıldızlarına rol verdiği Çile (1972),
Oğlum Osman (1973), Diriliş (1974), Kızım Ayşe (1974), Memleketim (1974) gibi filmlerinde
kumarın, alkolün, batı kültürünün ya da burjuva yaşamının yozlaştırdığı ve kurtuluşu geleneksel
ve dinî değerlerde arayan kişilerin öykülerini anlattı. Milli sinema akımının kurucusu olarak
tanındı. 1975-1990 yılları arasında TRT bünyesinde çalışmalarına devam etti. Kısa hikâyelerden
30-70 dakikalık kısa TV filmleri yaptı. 1978’de Prag’da televizyon filmleri arasında ödül alan
ilk yapım olan Çok Sesli Bir Ölüm ve Çözülme bu tarz çalışmalardır. Minyeli Abdullah (1989)
ve devam filmi Minyeli Abdullah 2 (1990) 80’li yılların sonunda gişede en çok başarı kazanan
filmler arasında yer aldı. Tarık Dursun’dan Denizin Kanı, Tarık Buğra’dan Küçük Ağa ve Kuruluş
gibi, roman uyarlamalarından TV dizileri gerçekleştirdi. Necip Fazıl Kısakürek’in Bir Adam
Yaratmak ve Turan Oflazoğlu’nun 4. Murad gibi tiyatro eserlerinden TV oyunları yaptı. Müzik
odaklı drama olarak Hacı Arif Bey’in Hayat Hikâyesi ve bir Rumeli türküsünden yola çıkarak
çektiği Aliş’le Zeynep sayılabilir. Yücel Çakmaklı 10 Temmuz 2008’de TBMM tarafından
Devlet Üstün Hizmet Madalyasına layık görüldü. 19 Ekim 2008’de Kültür Bakanlığı tarafından
sinemadaki 50 yıllık hizmetleri dolayısıyla kendisine Emek Ödülü verildi. Yücel Çakmaklı 23
Ağustos 2009’da İstanbul’da vefat etti.
43
44

Benzer belgeler