özel vega okulları 3 yaş arılar sınıfı sorgulama ünitesi bülteni

Transkript

özel vega okulları 3 yaş arılar sınıfı sorgulama ünitesi bülteni
ÖZEL VEGA OKULLARI
3 YAŞ ARILAR SINIFI
SORGULAMA ÜNİTESİ BÜLTENİ
DİSİPLERÜSTÜ TEMA
KENDİMİZİ İFADE ETME BİÇİMİMİZ:
Düşünceleri, duyguları, doğayı, kültürü, inançları,
değerleri keşfetme ve ifade etme yollarını
sorgulama, yaratıcılığımızı geliştirmeye
yaratıcılığımızdan zevk duyma yolları, estetik olanı
taktir etmemiz.
ANA FİKİR: Oyunlarla hem eğlenirim hem de
duygularımı paylaşırım.
KONU BAŞLIĞI : Oyun ve Ben
SORGULAMA HATLARI
Oyun ve Özellikleri
Oyunun Duygularımıza Etkisi
Oyun Yolu ile Öğreniyorum
Bilgi temamıza çocuklara ev çalışması verilerek başlanıldı. Ev
çalışması ile çocukların sorumluluk duygusunun gelişimine destek verildi.
Çocuklar anne ve babalarının ev sevdikleri oyunları öğrenip sınıfa geldiler ve
çember saatinde her çocuk ev çalışmasını sundu. Daha sonra çocuklara “Oyun
Deyince Aklına Ne Geliyor?” sorusu soruldu ve çocuklar şu şekilde cevaplar
verdiler;
Ediz Yakut: Oyun eğlenmek ve sonrada mutlu olmak.
Demir Dilek : Oyunlarla oynuyorsun ve çok eğleniyorsun. Eskimiş oyunların
yenisini alırız.
Okyanus Bora :Sek sek oyunu, taş atınca onu yakalamak.
Levent Alayoğlu : Tahterevalli oyunu. Orası Ataşehir oyunu. Ben bebekken
oynuyordum.
Ada Macun : Ayıcık geliyor aklıma. Ayıcığıma sarılıyorum.
Çağlar Ege Günhan : Köpek gidince gelince oda gider, gösteriye gider oyunu.
Arya Ela Şimşek: Evcilik oyununda çok eğleniyorum.
Alisa Demirci: Oyuncaklar ile oynuyorum. Miniyle oynuyorum.
Çocuklar Ev Çalışmalarını Anlatıyor 
Ada Macun : Yağ Satarım Bal Satarım ; Çocuklar oturuyorlar daire gibi elinde
mendil oluyor ve biri koşuyor. 8 kişilik oyun.
Rüzgar Terleç : Tamirci Oyunu; Tamir oyunu, çekiçle tık tık yapıyorlar.
Tamirlerini alıyorlar bir yerleri tamir ediyorlar, bir yerler kırıldığında, o yerler
bozulduğunda orayı tamir ediyorlar.
Okyanus Bora : Sek Sek Oyunu ; Ayağını havaya kaldırıyorsun, sonra taş
atıyorsun, sonra alıyorsun taşı. İki kişi oynuyorsun. Sayılar sek sekleri takip
etmek için.
Alisa Demirci : İp Atlama Oyunu ; Çocuklar ipten atlıyor. 3 kişilik oyun. 3 kişi
var. Dışarıda oynanır. Hava güneşli.
Ediz Yakut : Süperman Oyunu ; Bu 3 kişilik oyun babam, ben ve Ayas’ da var.
Acil durum olduğunda koşuyoruz. Kötü bir acil durum olduğunda kendini korumak
gerekiyor. Bu açık hava oyunu.
Arya Ela Şimşek : Otobüs Oyunu; Arkadaşları koltuğa oturtturuyoruz, koltuk
otobüste. Otobüsü kullana abi. Yolcular salonda oturuyor. 3 kişilik oynanır. Evde
oynuyoruz.
Levent Alayoğlu : Ambar Oyunu ; Alacalı bulacalı boncuk saçıldı. Ambara
tekme. 1 kişilik oyun.
Çağlar Ege Günhan : Saklambaç Oyunu ; Dışarıda oynuyoruz. Grup oyunu.
Ayas Günay : Top Oyunu ; 3 kişi topu atıyorsun ve oynuyorsun. Açık hava
oyunu.
Demir Dilek : Saklambaç Oyunu ; Birisi yumuyor, birisi de saklanıyor. Kim sonbelerse saklanıyor. Kapalı alan oyunu. 2 kişi oynar.
Ev çalışmasında çocuklar sunumlarını anlatırken öğrendiklerini aktarmayı ve iletişim
becerilerini geliştirdiler. Sunumun sonunda çocuklar ile birlikte oyunlardan bir tanesinin
oynanmasına karar verildi ve oyunların içinden oy birliği ile “Yağ satarım bal satarım”
oyununa seçildi ve oyun hep birlikte bahçe de oynandı.
Yağ Satarım Bal Satarım Oyunu
Yağ satarım, bal satarım,
Ustam öldü, ben satarım.
Ustamın kürkü sarıdır.
Satsam 15 liradır
Zam-bak Zum-bak
Dön arkana iyi bak
Tahtaya asılan resimlerde bulunan oyunların isimleri, özellikleri ve oyunların
kuralları olduğu ve her oyunun farklı kurallar doğrultusunda oynandığı konuşuldu. Çocuklar
oyunlar hakkındaki fikirlerini ve bildiklerini öğretmenlerine söz hakkı alarak aktardılar.
Çocuklar bazı oyunların tek kişilik, bazı oyunların iki kişilik ve bazı oyunların ise grup olarak
oynandığını öğrendiler.
Çocuklarla birlikte tahtada asılan oyunlar içinden “Eşeğe Kuyruk Takma”
oyununun oynanmasına karar verildi. Oyunda çocukların gözleri bağlandı, gözleri kapalı
olan çocuk eşeğe kuyruğunu takmaya çalıştı. Doğru takan çocuklar arkadaşları tarafından
alkışlandı. Çocuklar gözleri kapalı hislerini kullanmayı eğlenerek öğrendiler.
Sınıfa getirilen oyunlara ait resimler çocuklar tarafından incelendi. Her çocuk
seçtiği oyun resmi hakkında fikirlerini ve bildiklerini söyledi ve çocuklar oyunlardan açık
hava oyunları ve kapalı mekanda oynanan oyunlar hakkında bilgi sahibi oldular. Daha o
resimler ile “Oyun Grafiği” oluşturuldu.
Oyun grafiği 3 aşamalı yapıldı. Çocuklar ellerindeki resimleri tek kişilik, iki kişilik ve
grup oyunları olarak ayırarak grafiğe yapıştırdılar.
Oyunun duygularıma etkisi sorgulama maddesi kapsamında ilk olarak çocukların
duygularını ifade etmeleri hedef alınarak çalışmalara başlanıldı. Çocuklara duygulara ait
fotoğraflar gösterildi. Her çocuk gördüğü o duyguları taklit etti. Daha sonra duygulara ait
kitaplardan ilk duygu olarak “Herkes Mutlu Olur” adlı kitap ile okundu. Hikaye bitiminde
çocuklara “ Neler Seni Mutlu Eder?” sorusu soruldu ve çocuklarda şu şeklide cevaplar
geldi;
Demir Dilek : Tatlı yemek beni mutlu eder.
Okyanus Bora : Köpek ve kediyi görünce mutlu oluyorum.
Ediz Yakut : Ben tatile giderken mutlu oluyorum.
Çağlar Ege Günhan : Yemek yerken su içmek beni mutlu eder.
Ayas Günay : Yemek yiyorum, yemek yemek beni mutlu eder.
Ada Macun : Gökyüzündeki yıldızlar parlıyor, bu beni mutlu eder.
Rüzgar Terleç : Biz annemle okula gidiyoruz. Oyun oynuyoruz ve mutlu oluyorum.
Arya Ela Şimşek : Ayka ( Çizgi Film Karakteri ) beni mutlu ediyor.
Alisa Demirci : Köpekle oynamak beni mutlu eder.
Levent Alayoğlu : Kroket köpekli olan şeydir. Kroket beni mutlu eder.
Hikaye bitiminde çocuklar kendilerini mutlu eden durumların resimlerini çizerek
mutlu olmak duygusunun farkına vardılar.
Çocuklarla çeşitli ülkelere ait oyunlar hakkında sohbet edildi. Bu sohbette çocuklar ev
çalışmaları sunumlarını hatırlayarak deneyimlerini ve öğrendiklerini arkadaşlarına aktardılar.
Çocuklarla birlikte çeşitli ülkelere ait oyunlar bilgisayardan izlendi ve o oyunlar hakkında kısa
konuşmalar yapılarak oyunların özelliklerini karşılaştırarak kıyaslama yapıldı.
Ayakkabı Saklamaca Oyunu – Türkiye
Güzellik mi Çirkinlik mi ? – Kosova
Çocuklar yukarıdaki oyunu izlediklerinde “ öğretmenim bizim oyunumuz gibi. Ama
bizim oyunumuzun adı “Eskici Minder” diye çocuklardan bazıları farkına vardılar.
Rumolça Rumolça - Özbekistan
Bu oyunda ise çocuklar tarafından“ öğretmenim biz bu oyunu bahçe de oynamıştık
aynısı” şeklinde geri cevaplar geldi.
Bu çalışmada çocuklar bildikleri oyunların başka ülkelerde de çocuklar tarafından
oynandığının, oyunların aynı olduğu fakat isimlerinin farklı olduğunun farkına vararak,
farkındalık becerisinin gelişimine destek verildi.
Çocuklara “Herkes Üzülür ? adlı kitap okunarak üzgün olma duygusunda nasıl
hissettiklerini öğrendiler. Daha sonra çocuklara “Neler Seni Üzer? sorusu sorularak
düşünme becerisine destek verildi. Çocuklar bu soruyu şu şekilde cevapladılar;
Alisa Demirci : Oyuncağım kırıldığında üzülürüm.
Demir Dilek : Oyuncağım kaybolmuş hiç bulamıyorum üzüldüm ve beni üzer.
Ediz Yakut : Köpekbalığı akvaryumuna gitmek beni üzer. Çünkü köpekbalığının dişleri çok
keskindir beni yer diye korkuyorum.
Çağlar Ege Günhan : Babam yaralandı doktor iğne yaptı ben üzüldüm.
Levent Alayoğlu : Köpekbalığı beni kapar ve üzer.
Ada Macun : Güneş parlamadı bende üzüldüm.
Rüzgar Terleç: Kaydırak üzer beni , çünkü beni aşağı yuvarlandırıyor ve düşürüyor.
Ayas Günay : Annem kızarsa üzülürüm.
Soru- cevap bitiminde çocuklar kendilerini üzen olayların resimlerini çizdiler. Çizerken de
birbirlerine neden üzgün olduklarını anlattılar. Bu çalışma ile çocuklar neden- sonuç ilişkisi
kurmayı, duygularını ifade etmeyi ve iletişim kurmayı öğrendiler.
Diğer duygumuz olan kızgınlık duygusu ile ilgili “Herkes Kızar” adlı kitap
çocuklara okundu. Çocuklar bu kitap da kızgınlık duygusunda nasıl hissettiklerini öğrendiler.
Kitap bitiminde “En son neye kızmıştın ?” sorusu soruldu ve çocuklardan gelen
cevaplar şu şekildedir;
Demir Dilek : Bazen arkadaşıma kızıyorum o bana kızdığında.
Rüzgar Terleç : oyuncağım yere düştüğünde kırıldı be bende üzüldüm ve kızdım.
Okyanus Bora : Oyuncak ayıma kızarım çünkü kolu koptuğu için.
Alisa Demirci: Annem bizi tatile götürdü parkta bir çocuk vardı, dondurmamı aldım kızdım
ona.
Ayas Günay : Oyuncağım elimdem düşmüştü kırılmıştı. Bende kızdım.
Levent Alayoğlu : kum havuzundaki anneme kızarım, kızdı diye bende ona kızarım.
Çağlar Ege Günhan : Arkadaşım oyuncağımı almıştı bende ona kızmıştım
Öğrencilerimiz kendilerini kızdıran durumların resimlerini çizdiler ve çizerken de birbirleri
ile kızgınlık duygusunu konuştular. Neden- sonuç ilişkisi kurmaya devam ettiler.
Duygulara ait plastik tabaklardan yapılan çomak kuklaları ile oyunlar oynandı. Çocuklar
ellerindeki duygunun surat ifadesini oluştururken çok eğlendiler ve birbirlerine duygularını
göstererek her duygunun farklı bir ifadesi olduğunu öğrendiler.
Çocuklarla birlikte çeşitli duygu durumlarına ait fotoğraflar incelendi. Sonrasında
çocuklar tarafından fotoğraftaki durumlar drama edildi. Çocuklar bu etkinlik de çok
eğlendiklerini ifade ettiler. Bu çalışma sonunda taklit etme, bedenini kullanma, mimik ve
jestlerini kullanabilme becerisini geliştirdiler.
Sonrasında çocuklarla çemberde oturularak bu fotoğraftaki durumları anlattılar.
Çocuklar bu olayları drama ederken fotoğrafları çekilerek pano oluşturuldu.
Her çocuk istediği oyunu çizdi ve oyun hakkında
bildiklerini söyledi ve çocuklar oyun hakkında
neler öğrendiklerini kavram haritası üzerinde
kanıtladılar.
3.sorgulama maddemizin etkinliklerine “Oyun yolu ile öğreniyorum” ile ilgili
oyunlar oynandı. Bu oyunlardan biri olan “Çatlak Patlak” oyunu ile çocuklar iletişim
kurma, grup ile hareket edebilme becerilerine destek verildi
Müzik ile hareket edebilme becerisi
doğrultusunda “Heykel” oyunu oynandı.
Çocuklar bu oyunda müzik ile hareket edebilme,
kendini organize edebilmeyi öğrendiler.
Oyuncak gününde çocuklar evden getirdikleri oyuncakları arkadaşlarıyla
paylaşarak oynadılar. Her çocuk evden getirdiği oyuncağı arkadaşlarına tanıttı ve
birbirlerine vererek paylaşmanın önemini deneyimlediler.
Sınıfa getirilen pet şişeler hakkında çocuklarla sohbet edildi. Çocuklardan bazıları bu
şişeler hakkında “ bunla su içilir, kapağı var ” gibi yorumlarda bulundular. Bu sorunun
arkasından çocuklara “ Bu şişeler ile oyun kurmak isteseniz, nasıl bir oyun kurarsınız?
“ diye soru sorulduğunda çocuklardan gelen cevaplar şu şekildeydi ;
Okyanus Bora: Kelebek gibi
yapabiliriz.
Levent Alayoğlu: Ayaklarımıza alıp
yürüyebiliriz.
Ayas Günay: Şapka olarak oyun
oynarız.
Demir Dilek: Uçak oyunu
oynayabiliriz.
Çağlar Ege Günhan: Uçak oyunu
oynarız.
Arya Ela Şimşek: İkisini birleştirip
oynarız.
Alisa Demirci: Yukarıya kaldırıp
oynarız.
Rüzgar Terleç: Çadır yaparız, içine
gireriz.
Ms. Maria
Bees Class Bulletin
Over the past months we have done a
wide variety of crafts, activities,
singing, dancing and different kinds of
play. By this time, the Bees have
gotten accustomed to all daily
routines and have incorporated some
English vocabulary into their daily
language development. They have also
are now comfortable with the English
language and thus their enthusiasm
has increased during English lessons.
Circle Time
Our Circle Time usually takes place in the morning when
our students’ minds are fresh and ready for interactive
learning. This is an ideal moment for them to learn new
things through songs, visuals, miming and drama. Our
Monkey puppet is also involved as a mascot to aid
students while they learn without realizing it.
Crafts
We did many crafts, several of which were in line with
our Oxford books, units, festivities and a couple of very
messy but fun ones!
Garden Time
We try to spend as much of our time in the outdoors as
possible, no matter what the weather is like! Our aim is
to have children explore the outdoors, be comfortable
with nature and its changes in weather, as this will help
them learn to dress accordingly while not missing out on
outside fun! They get the chance to exert their energy
and use their bodies to jump, climb, run, crawl etc.

Benzer belgeler