Arazi tipi - KHL Group

Transkript

Yıl: 4 Sayı: 22 Eylül - Ekim 2014 ISSN 2148-2853
Arazi tipi
Enerji sektörü
Energy sector
Taşımacılık İlk 50
Transport 50
Bilgi bankası
The knowledge
INTERNATIONAL
AND SPECIALIZED TRANSPORT
iş birliği ile yayınlanmaktadır
All terrains
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
YOrUM - COMMEnT
Yorum – Comment
Alex Dahm / KHL
ALEX DAHM
Uluslararası Editör
International Editor
Yavaş yavaş yılın sonuna yaklaşmamızla, 2015’in bizlere neler getireceği hakkında
düşünmenin zamanı geldi. Genel olarak, dünya çapında bir ekonomik toparlanmanın artık
tam anlamıyla rayına oturduğu hissi hakim durumda. Vinç ve taşımacılık sektörünün
penceresinden baktığımızda da gelişmenin önünü açan daha elverişli bir görünümün ipuçlarını sunan verilerle
karşılaşmaktayız.
Vinç kiralama şirketleri arasında yürüttüğümüz yıllık vinç güven anketinde, yılın başlarından itibaren
pazarın giderek artan bir iyimserlik sergilediğini gördük. Ankete katılanların neredeyse yarısı iyileşme
öngörüsünde bulunmakta, geri kalanların büyük kısmı da değişikliklerin çok sınırlı ölçekte kalacağını
düşünmekteydi. İşlerin daha kötüye gideceğine inanan ve kimilerince şansız kesimde yer aldığı savunulan
katılımcıların oranı sadece %13’de kalıyordu.
Dünyanın en büyük vinç sahibi firmalarını sıralayan ve dergimizin Temmuz-Ağustos sayısında yayınlanan
IC50 listesinde, sıralamaya girmeyi başaran firmaların filo kapasitesinde %7’lik gayet sağlıklı bir büyümenin
gerçekleştiğini gördük. 2013 boyunca, yeni vinç satışları artmaya devam etti ve örneğin tekerlekli mobil
vinçlerde artış oranı %3’e ulaştı. Dünyanın en büyük vinç üreticilerini gösteren son ICm20 sıralamasında
da, vinçler ve kaldırma ekipmanlarıyla ilgili satış gelirleri toplamının, önceki seneye kıyasla %5 yükseldiği
hesaplanmaktaydı.
Coğrafi açıdan değerlendirildiğinde, yeni vinç satışlarında Çin elbette en büyük pazar olmayı sürdürüyor.
Çin pazarında kendini gösteren %7’lik büyüme, diğer ülkeler için ancak hayal edilebilecek bir orandı. Petrol
endüstrisine yönelik arazi tipi mobil vinçler ve vinçli kamyonlar başta gelmek üzere, yeni vinç satışlarında
ortaya çıkan sert düşüşe karşın, ABD’de de olumlu görünüm devam ediyor. Ortadoğu’da, Suudi Arabistan
ve bazı Arap emirliklerinin öne çıktığı belli bölgelerde güçlü bir gidişat dikkat çekiyor. Avrupa’nın genelinde
toparlanma kendini gösterse de, kıtanın güneyi ve doğusu zayıf görünümde. İspanya’nın nihayet toparlanma
işaretleri sergiliyor olması, durağan giden diğer ülkelerin de arkadan geleceği umudunu doğurmakta.
CPT’nin kardeş dergisi International Cranes and Specialized Transport’ta aylık olarak yayınlanan IC
Hisse İndeksi, vinç üretim sektörünün Ağustos sonu itibarıyla bir yıl öncesine göre %23 daha yüksek değere
eriştiğini gösteriyordu. Tüm bu olumlu göstergelerin devam edeceğini ve genel anlamda daha yüksek bir ticari
performansa dönüşeceğini umuyoruz. n
As we are already heading towards the end of the year it is a time to start thinking about
what 2015 will bring. Overall there is a feeling that a global economic recovery is now firmly
in place. From our crane and transport sector we have a positive set of figures that similarly
indicate a better outlook for improvement.
Starting at the beginning of the year, our annual crane confidence survey of crane rental companies
around the world showed increasing positivity in the market. Almost half of the respondents forecast
improvement and most of the remainder expected little change. Only 13 % (considered unlucky by some)
said that they thought things would deteriorate further.
As you saw from the IC50 ranking of the world’s largest crane-owning companies in the July August
issue of this magazine there was a healthy 7% growth in the capability of the top respondents’ fleets. In
2013 total sales of new cranes continued to rise and, for example, wheeled mobile crane sales were up by
3%. Our most recent ICm20 ranking of the world’s 20 largest crane manufacturers showed an increase of
5% over the previous year in their total sales revenue related to cranes and lifting.
By geography China is of course the big market for new crane sales and continues to grow at a rate of
more than 7%, a figure that other countries would be more than happy with. A positive outlook remains
in the USA despite a sharp decline in crane sales, especially rough terrains and boom trucks for the oil
industry. Parts of the Middle East are strong, in particular, Saudi Arabia and some of the Emirates. Europe
overall is recovering but the south and east are poor. Spain is starting to show signs of recovery so,
hopefully, the others that are still flat will follow.
At the end of August 2014 the IC Share Index published monthly in CPT sister magazine International
Cranes and Specialized Transport showed that the crane manufacturing sector was worth 23% more than
the year before. Let’s hope that all these positive indicators continue and translate into better business
performance all round. n
Güç, Esneklik ve Dar Yerde
Yüksek Performans.
Yeni LR 11000
Paletli Vinç.
 Değişken bom sistemlerinde mükemmel yük
kapasite değerleri
 Güçlü Bom sayesinde, yük kaldırma kapasitesinde
büyük artışlar
 Nakliyede, en uygun yerleşimi sağlayan
ölçülerde ve istendiğinde azami 45 tona kadar
çıkabilen ağırlıklarda vinç parçaları
 Az yer kaplayan ölçüleri sayesinde, kısıtlı yeri
olan işlerde vinci ideal kılan tasarım
HCS Makina Mümessillik ve Ticaret A.Ş.
Susuzbağ Sokak No: 15/1 Paşalimanı
TR-34674 Üsküdar, İstanbul
Telefon (0216) 492 57 51
E-Posta: [email protected]
www.facebook.com/LiebherrConstruction
www.liebherr.com.tr
Grubu
YOrUM - COMMEnT
Yorum – Comment
Gökhan Uz / APA
Biraz endişeli, biraz da çekimser başladığımız 2014 yılının üçte ikilik dilimini geride
bıraktık. 2014, ilk altı aylık süreçte yurtiçi projeler bazında hayal kırıklığı ile sonuçlanmıştı.
Firma yetkililerinden edindiğim izlenim ise Eylül ayı itibariyle olumsuz havanın dağılacağı
yönündeydi. Beklenen hareketlenme kendini hissettirse de, geçtiğimiz yıllara kıyasla sönük
kaldığını söyleyebilirim. Ancak, sektöre hareket katacak birkaç önemli proje hayata geçmek üzere ve 2015’e
yönelik umutları ayakta tutuyor. Umuyorum ki; 2015 yılı beklentilerin de üzerine geçer ve 2014’ü fırtına
öncesi sessizlik yılı olarak anarız.
GöKHAn Uz
Türkiye Editörü
Area Editor
Başlayan ve yakın zaman içerisinde başlaması bekleyen yatırımların yanı sıra rüzgar enerji santrali
projeleri de sektörü doğrudan etkileyen önemli bir unsura dönüştü. Daha önceki yazımlarımda da
bahsettiğim gibi; rüzgar enerji santralleri Türkiye’nin 2023 planları arasında yer alıyor ve bu doğrultuda
yatırımların her sene artarak devam etmesi bekleniyor. Sonuç olarak RES’ler vinç ve proje taşımacılığı
sektörü için ciddi bir pazar oluşturmaya devam edecek. Geçtiğimiz haftalarda TÜREB tarafından hazırlanan
ve yayınlanan rüzgar raporunda da aynı doğrultuda göstergeler bulunuyor. Rapora göre; Türkiye’de 2012
yılında 2.312 MW, 2013 yılında ise 2.958 MW olan rüzgar kurulu gücü 2014 yılının ilk yarısında 466 MW’lık
bir artış ile 3,424 MW kapasiteye ulaşmış durumda. Rapor incelendiğinde ilk 6 ayda yaşanan artışın,
yaklaşık olarak 2013 yılındaki toplam artışa denk olduğu görülüyor. RES’e olan yatırımların devam etmesi
ve özellikle taşımacılık konusunda özel ekipman yatırımlarına talebin artması bekleniyor.
CPT’nin Eylül Ekim sayısında yine dopdolu bir içerik hazırladık. Önemli dosya konuları ve ekipman
incelemelerin yanı sıra “Türkiye’den Sayfalar” bölümünde devam eden ve sona eren projeler hakkında
bilgiler ve röportajları okuyabilirsiniz. İyi okumalar... n
Two thirds of 2014, which started with some anxieties and setbacks, have now passed.
The first six months of the year were disappointing in terms of domestic projects. The
impression I received from company managers was that the black clouds would start to
break up from September onwards. Although the expected developments started to occur, things still
weren’t as bright as they had been in previous years. However, a few significant projects that will revitalise
the sector are beginning imminently and keep hopes strong for 2015. We hope that 2015 will exceed
expectations and we will remember 2014 as the year of the calm before the storm.
Apart from investments that have recently begun and those that are expected to begin in the near future,
wind energy plants are emerging as an important factor directly influencing developments in the sector. As
I have previously mentioned in my articles, wind energy features strongly in Turkey’s development plans
for 2023 and it is expected that investments in this area will increase each year. As a result, wind energy
plants will continue to constitute an important market for the crane and project transportation sector. The
wind energy report prepared and published recently by TÜREB includes the same indicators. According to
the report, the wind energy production capacity in Turkey was 2,312 MW in 2012, 2,958 MW in 2013 and
increased by 466 MW in the first half of 2014, reaching a total of 3,424 MW. The report shows that the
increase in the first 6 months of this year is almost equal to the entire increase that occurred in 2013. It is
expected that investments in wind energy will continue, especially in regard to transportation and special
equipment.
The September-October issue of CPT is once more full of interesting content. Apart from the important
dossiers and equipment reviews, you will find interviews and information regarding continuing and
completed projects in our “News from Turkey” pages. Have a good read… n
Fassi SmartApp: be smart
Şimdi vinciniz tek dokunuşla kontrolünüzde.
Fassi, son teknoloji akıllı telefon uygulamalarını vinçlerde kullanan sektörün lider markasıdır.
LEADER
IN
INNOVATION
www.rasimmakina.com
İÇİNDEKİLER
İmtiyaz Sahipleri / Publishers:
James King (KHL Group)
Melih Apa (Apa Yayıncılık)
KAPAK
3. boğaz köprüsü
bağlantı yollarına
ait köprü ve viyadük
çalışmalarında
15 binin üzerinde
kiriş montajı yapılacağı tahmin ediliyor.
Uluslararası Editör / International Editor:
Alex Dahm
Email
: [email protected]
Direct tel : +44 1892 786206
Türkiye Editörü / Area Editor:
Gökhan UZ
Email : [email protected]
Tel
: +90 216 302 53 82
Sayfa 74’e bakınız.
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü / Editor in Chief:
Döne Arslantaş
Uluslararası Yayınlar Direktörü /
International Publications Director:
Alican Apa
Editöryal Katkı / Editorial Contributors:
Chris Sleight, Murray Pollok, Sandy Guthrie,
Lindsay Gale, Laura Hatton, D.Ann Shiffler,
Cristian Peters, Lindsey Anderson, Helen Wright,
Euan Youdale, Eren Cerciz, Sevim Büyüktaş Demir
Uluslararası Reklam Müdürü /
International Advertisement Manager:
John Austin
Email
: [email protected]
Direct tel : +44 1892 786220
Türkiye Reklam Satış /
Turkey Advertisement Sales:
Ali Önderol, Çağrı Arslantaş, Nevzat Kaygısız,
Sena Kılıç
Üretim ve Dağıtım Direktörü /
Production and Circulation Director:
Saara rootes
Üretim ve Dağıtım Türkiye Sorumlusu /
Production and Circulation Turkey:
Merve İspiroğlu
Finans Müdürü / Financial Controller:
Paul Baker
Türkiye Finans Sorumlusu /
Financial Controller Turkey:
Seçil Erman
Dağıtım Müdürü / Circulation Manager:
Helen Knight
Grafik / Design:
Eray Çelik
Koordinatör / Coordinator:
Emre Apa
Baskı / Printed By:
Gezegen Basım
Yüzüncü Yıl Matbaacılar Sitesi
2. Cadde 202/A Bağcılar/İSTANBUL
Tel.+90 212 325 71 25 Fax.+90 212 325 61 99
Gezegen Basım Sertifika No: 12002
Basım Tarihi: Eylül 2014
APA YAYINCILIK LTD
Fener Kalamış Cad. Atlas Apt.
No: 12/11 Kızıltoprak 34726
Kadıköy-İstanbul/Türkiye
Tel: +90 (216) 302 53 82 (Pbx)
Fax: +90 (216) 302 08 10
www.apayayincilik.com.tr
ISSN 2148-2853
Yayın Türü:
Cranes & Project Transport Dergisi tüm Türkiye’de
dağıtılmaktadır. Basın Kanunu’na göre yaygınsüreli yayındır. Cranes & Project Transport Dergisi
Apa Yayıncılık Reklamcılık ve Fuarcılık Ltd. Şti.
tarafından T.C. yasalarına uygun olarak iki ayda
bir yayınlanmaktadır. Cranes & Project Transport
Dergisi’nde yayınlanan yazı, harita, fotoğraf,
ilüstrasyon ve konuların her hakkı mahfuzdur.
İzinsiz kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz.
Dünyadan haberler
12
Yol-arazi tipi mobil vinçler
20
Farklı ihtiyaç ve zorunluluklar, dünya genelinde yol-arazi
tipi mobil vinçlerin tasarımında farklı etkilerin ortaya
çıkmasına yol açıyor. Laura Hatton araştırdı
Enerji sektörü
26
Enerji sektöründe faaliyet göstermek isteyen firmalar, son
derece sıkı iş güvenliği ve eğitim programlarının şartlarını
yerine getirmek zorunda. Laura Hatton araştırdı
Taşımacılık İlk 50
33
Bu yılki Taşımacılık İlk 50 tablosunda, başvuruda
bulunan firma sayısının ve filo yatırımlarının rekor
düzeye ulaştığını, sektörde sağlıklı bir büyümenin
sürdüğünü görüyoruz
Özel yük taşımacılığı dosyası 44
Kendi özel gereksinimleri ve kısıtlarına yanıt verecek
taşımacılık çözümlerini talep eden kullanıcıların
giderek artmasıyla, ihtiyaca özel olarak tasarlanan
taşıma ekipmanları pazarı büyüyor.
Laura Hatton bildiriyor
Bilgi bankası
52
Yazı dizimizin geçtiğimiz sayıdaki bölümünde, tartım
işlemi sayesinde bir yüke ait ağırlık merkezinin X ve Y
koordinatlarının tespit edilebildiğini gördük. Ancak,
Z koordinatı söz konusu olduğunda, işin içine farklı
etmenler giriyor. marCo van daaL açıklıyor
Hidrolik köprü vinçler
56
Otomasyon, senkronizasyon ve giderek artan kaldırma
kapasiteleri, teleskobik hidrolik köprü vinçlerde
gelişmeyi şekillendiren etmenlerden bazıları.
Laura Hatton bildiriyor
WC&TS ön incelemesi
60
Önceki yıllarda düzenlenen etkinliklerin kazandığı
başarının ardından, 2014 Dünya Vinç ve Taşımacılık
Zirvesi (WCTS) için bu yıl ABD adres seçildi.
CPt bildiriyor
Saha dosyası
64
İtalyan ağır yük kaldırma şirketi Vernazza Autogrù, Capo
Mimosa uçurumları yakınındaki bir toprak kayması
sonucunda raydan çıkan Intercity 660 trenine ait
lokomotif ve vagonların kurtarılmasına yardımcı oldu.
CPt bildiriyor
Özel yük taşımacılığı haberi
68
Devrilme olaylarının önüne geçmek amacıyla,
kendinden tahrikli modüler taşıyıcıların (SPMT)
kullanımında köklü değişiklikler getiren yeni bir
kılavuzun yakında yayınlanması bekleniyor.
GraHam anderson araştırdı
Ekipman ve aksesuarlar
70
Vinç taşımacılık ve endüstrisine yönelik ekipman ve
aksesuar seçenekleri. CPt bildiriyor
Türkiye’den haberler
Kiriş montajları hız kazanıyor
Vagon sevkiyatları devam ediyor
İstikrarlı gelişim
Disiplin şart
Tekno Vinç’ten yenilikçi tesis
Şah Deniz 2 Projesi’ne Türk imzası
Zorlu montaj projeleri
Rüzgar hızını kesmiyor
Yatırımlar devam ediyor
Yeni iş birliği
Çok amaçlı kullanım
74
COnTEnTS
COVER
It is estimated over
15,000 joists to be
assemblied for the
bridge and viaduct
construction work for
3rd Bridge connection roads. See page 74
Head Offices
UNITED KINGDOM
Southfields, Southview road,
Wadhurst, East Sussex TN5 6TP, UK
Tel: +44 (0)1892 784088,
Fax: +44 (0)1892 784086
e-mail: [email protected]
www.khl.com
USA OFFICE
12
WC&TS preview
20
Following on from the success of previous events, the
2014 World Crane and Transport Summit (WCTS)
has moved to the USA. IC reports
KHL Group Americas LLC,
3726 E. Ember Glow Way,
Phoenix, AZ 85050,USA
Tel: +1 480 659 0578
Fax: +1 480 659 0678
e-mail: [email protected]
www.khl.com
World news
KHL GROUP CHINA
Companies need to adhere to strict safety and
training programmes to work in the energy sector.
Laura Hatton reports
Beijing Representative Office
Room 768, Poly Plaza, No 14,
South Dong Zhi Men Street
Dong Cheng District
Beijing 100027 PR China
Tel: +86 (0)10 65536676
Fax: +86 (0)10 65536690
All terrain cranes
Different requirements throughout the world are
affecting the design of all terrain cranes.
Laura Hatton investigates
Energy sector
Transport 50
26
33
This year the 2014 Transport 50 table received a record
number of entries and updated fleet information and
continues on a path of healthy growth
Specialized transport feature 44
The market for customised transport equipment
is on the rise, as more and more end users request
tailor-made transports to suit their specific needs and
requirements. Laura Hatton investigates
The Knowledge
52
As shown last month a weighing can be used to
determine the X and Y co-ordinates of a load. When
it comes to the Z co-ordinate, however, it can be a
different matter, as marCo van daaL explains
Hydraulic gantries
ÜYELİKLER
56
Automation, synchronisation and more lifting capacity
are just a few areas that are shaping the development
of telescopic hydraulic gantry cranes.
Laura Hatton investigates
Site report
60
64
Italian lifting company Vernazza Autogrù helped
recover an Intercity 660 train after the locomotive
and carriages derailed following a landslide near the
cliffs of Capo Mimosa, Italy. IC reports
news feature
68
Radical new guidelines for the operation of self
propelled modular transporter (SPMT) are due to be
published in the third quarter of 2014 in an attempt
to reduce the number of occasions when they tip over.
GraHam anderson reports
Equipment and accessories 70
A selection of equipment and accesories for the carne
and transport industry. CPt report
news from Turkey
Joist installations gather speed
Railcar shipments continue
Steady development
Discipline is a must
Tekno Vinç’s innovative facility
Turkish sign for Şah Deniz 2 Project
Tough installation projects
Windpower plant installations
Investment for mobile crane
A new cooperation
A multi-purpose telehandler
74
DÜNYADAN HABERLER
KISA KISA
Mart ayındaki ConExpo fuarında
ilk kez prototipi görülen yeni paletli vinç
Manitowoc MLC650, 650 tonluk kaldırma
kapasitesinin onaylanmasını sağlayan saha
testlerini tamamladı. Kaldırma işlemleri
sırasında, çelik aksamdaki gerilme ve
basma yüklerini ölçmek üzere, vince
gerinim ölçerler takıldı. MLC650, azami
yük momenti testinde, yapıya en fazla
gerilim bindirecek şekilde konumlandırıldı
ve örneğin, bomun vinç köşesine denk
gelecek şekilde çalışması sağlandı. Yeni
vinç, azami 104 m uzunluğunda ana bomla
donatılabiliyor. Döner jib ilave edildiğinde,
azami uzanma mesafesi 157 m’ye ulaşıyor.
Değişken Konumlu Denge Ağırlığı (VPC)
sistemi ise, arka denge ağırlığı yarıçapını,
kaldırma koşullarına göre otomatik olarak
ayarlıyor.
n
n Çekici ve taşıt kurtarma hizmetleri
veren Baden-Württemberg/Almanya
merkezli Abschlepp & Bergedienst
M.Walter şirketi, son olarak filosuna
bir Tadano HK 65 araç-üstü vinç ekledi.
Tadano HK 65 vinci için, Mercedes
Benz, MAN, Scania ve Volvo kamyonları
arasından tercihte bulunulabiliyor.
Makineye, 5,1 tona kadar çıkan denge
ağırlığı treylerinin de eklenmesi, uygulama
alanını ciddi ölçüde genişletiyor.
Abschlepp & Bergedienst M.Walter genel
direktörü Michael Walter, yeni makineleri
hakkında şunları söylüyor: HK 65, bizi
gerçekten çok hızlı bir biçimde ikna etti.
Tadano araç-üstü vinçleri, taşıt çekmek
için son derece uygun ve özel karayolu izni
gerekmeden, normal kamyon belgeleriyle
hareket edebiliyor.”
n Çinli makine üreticisi XCMG, Çin
dışındaki ilk fabrikasını açtı. Brezilya’nın
Minas Gerais eyaletinde, Pouso Alegre’de
bulunan tesis, 6 Haziran’da, yerel ve ulusal
hükümet yetkililerinin de katıldığı bir
törenle açıldı. Yılda 7.000 makine üretme
kapasitesine sahip olan ve yaklaşık 230
kişinin istihdam edildiği fabrikada, gerek
Brezilya gerekse diğer Latin Amerika
pazarları için ekskavatörler, greyderler,
tekerlekli loderler ve araç-üstü vinçler imal
edilecek. XCMG genel müdür yardımcısı
Wang Yansong, fabrika için 200 milyon
$’lık yatırım yaptıklarını açıkladı. Wang,
aynı zamanda geçtiğimiz yıl 1,4 milyar
$’lık ihracata imza attıklarını, bu tutarın
yaklaşık üçte birinin Latin Amerika’da,
bunun %60’ının da (280 milyon $)
Brezilya’da elde edildiğini söyledi.
12 Cranes & Project Transport Eylül - Ekim 2014
Manitowoc ve Sany patent
davasında ön karar
Birleşik Devletler Uluslararası Ticaret
Komisyonu İdari Hukuk Yargıcı David Shaw,
Manitowoc Cranes’e ait patent haklarının
Sany Heavy Industries tarafından ihlal
edildiğine dair bir ön karara vardı.
Belli Paletli Vinçler ve Bunların
Parçalarına İlişkin Ön Karar (soruşturma
no 337-TA-887), 11 Temmuz 2014 tarihini
taşıyor. Soruşturma, Manitowoc Cranes,
LLC tarafından yapılan ve bazı paletli vinçler
ile bunlara ait parçaların Birleşik Devletler’e
ithali sırasında 7.546.928 ve 7.967.158
numaralı patentlere bağlı hakların zarar
gördüğü, söz konusu ürünlerin tasarımı ve
imalatında Manitowoc Cranes’e ait ticari
sırlarının haksız olarak kullanıldığı, böylece
Gümrük Tarife Kanunu 337’inci maddesinin,
Sany Heavy Industry Company ile Sany
Amerika tarafından ihlal edildiği iddiasına
dayandırılan şikayet üzerine başlatılmıştı.
Ön karara göre, 337’inci maddenin
ihlal edildiği sonucuna ulaşıldı. Mahkeme,
“7.546.928 numaralı patente bağlı hakların,
belirtilen ürünlerce ihlal edildiği” ve Sany’nin
“bazı ticari sırları haksız olarak kullandığı”
kararına vardı.
Manitowoc’un 23 Temmuz 2014
tarihinde konu hakkında yaptığı açıklamada
şu cümlelere yer verildi: “Manitowoc,
mahkemenin bu olumlu kararından
memnuniyet duymakta ve Komisyonun
nihai kararını da bu yıl içinde almayı
ummaktadır. Mahkeme tarafından açıklanan
ön kararda sadece sınırlı bilgiler yer
almaktadır. Firmamız, halka açık ön karar
yayınlandığında, konuya ilişkin ilave bilgileri
paylaşacaktır.”
Şikayetin merkezinde, Manitowoc’un
ilk olarak Model 31000 vinci için patentini
aldığı Değişken Konumlu Denge Ağırlığı
(VPS) sistemi yer alıyor. Manitowoc’un
iddiasına göre, Sany SCC8500 paletli
vincinde, VPC sistemine ilişkin patent hakları
ihlal edilmiş durumda.
Liebherr için tarihi teslimat
Alman vinç üreticisi
Liebherr-Werk Ehingen,
tarihindeki 30.000’inci
mobil vinç teslimatını,
Meksikalı vinç ve ağır
yük taşıma şirketi Grupo
DPH’ye yaptı.
Beş yüz ton kapasiteli
makine, aynı zamanda
dünya genelinde satılan
450’inci LTM 1500-8.1
olma özelliğini taşıyor.
Grupo DPH’nin sahibi Jorge Fernandez,
bu yatırımları hakkında şunları söyledi:
“Liebherr vinçleri daima yüksek bir itibara
sahiptir ve Meksika’da kendi şubelerini
açtıkları günden beri, Liebherr’in
mükemmel satış sonrası hizmetlerine de
güvenebileceğimden eminim. Yatırımda
Liebherr’e yönelmemizin nedeni bu.”
LTM 1500-8.1, Meksika’nın
güneyindeki Salina Cruz limanında teslim
alındı ve şu anda Grupo DPH depolarında,
rüzgâr türbini jeneratörlerinin yüklenmesi
işinde kullanılıyor. Tesis, türbin üreticisi
Vestas’ın dağıtım merkezi olarak işlev
görüyor ve gerek Meksika’da, gerekse Latin
Amerika ülkelerindeki rüzgâr projelerine
sevkiyat yapıyor.
LTM 1500-8.1’in de katıldığı Grupo
Liebherr Meksika’dan Tobias Böhler
(solda) ve Grupo DPH’dn Amado Castro
DPH filosunda, kapasiteleri 500 tona kadar
çıkan 25 vinç bulunuyor.
Hollanda’da, rüzgâr türbini
parçalarının taşınması için
geliştirilmiş yeni Tower
Bridge sistemine ait ilk
görüntülere ulaşıldı. Rüzgâr
türbini kule parçalarının
taşınması için yeni bir fikir
olarak ortaya çıkan sistem,
hidrolik çerçevelere ve
paletlere sahip. Önümüzdeki
sayıda, sistemi ayrıntılı olarak
tanıtacağız.
DÜNYADAN HABERLER
Allseas şirketi için,
Uzakdoğu’da yeni
bir açık deniz inşaat
gemisi inşa ediliyor.
Geminin pruvasına
monte edilecek
inşaat bomu ise,
Flushing/Hollanda’da
hazırlanıyor. Belçikalı
firma Aertssen
Kranen, ana çelik
yapıların montajında,
yüklenicilere yardım
ediyor. Aertssen,
Hoboken/Anvers’te bulunan imalat sahasından alacağı parçaları, dubayla Flushing/Hollanda’ya
nakletmekle görevlendirildi. Aertssen Kranen’in bağlı kuruluşu Roll-iT tarafından, kendinden tahrikli
modüler taşıyıcılar (SPMT) üzerine yerleştirilen parçalar, rıhtımların ro-ro işlemleriyle indirilip
bindiriliyor. Projede kullanılmak üzere, ortaklardan Fahrenholz da taşıyıcılar için ihtiyaç duyulan ilave
dingil grupları ve güç ünitelerini temin ediyor. Parçaların ağırlığı 100 tondan başlayıp 500 tonun
üzerine çıkarken, taşınan son parçanın uzunluğu 48 metre, genişliği 18 m ve yüksekliği de 24 m
olarak ölçüldü. yük, bir Titan vinci kullanılarak konumlandırıldı. Çoğu parçanın kaldırılmasında ise
bir Terex AC 700, iki AC 500 ve 300 ton kapasiteli bir Grove GMK6300L’den oluşan mobil vinç
filosundan yardım alınıyor. Parçaların gemilere bindirilmesinde, Scheuerle SPMT’leri kullanılıyor.
Dev bomun 2014 sonuna kadar hazır hale gelmesi planlanmakta.
Chunjo Construction’dan
670 tonluk kaldırma
İnşaat şirketi Chunjo
Construction, Ulsan/
Güney Kore’deki Korea
Petrochemical LTD
tesisinde, 670 ton
ağırlığındaki bir yıkama
kulesini kaldırmak için,
Manitowoc 31000
paletli vincinden
faydalandı.
Yüksekliği 92 metre
ve ağırlığı 670 ton
olarak ölçülen yıkama
kulesinin kaldırılması için, 2.300 ton
kapasiteli paletli vinç, 120 m’lik ana bomla
donatıldı ve rafinerideki tesisler ile sahanın
yanından geçen dere arasında yerleştirildi.
Bu durumda, denge ağırlıkları için sadece
15 m’lik alan kalıyordu.
31000 vincindeki değişken
konumlu denge ağırlığı (VPC) sistemi,
denge ağırlığının zeminden yukarıya
kaldırılmasına izin vererek, kaldırma
projesinin hayata geçirilebilmesini sağladı.
Proje için, 31000 vinci 400 km
mesafedeki Taean’dan Ulsan’a getirildi ve
dokuz gün içinde monte edildi. Kaldırma
işlemine, bir a Manitowoc 18000 paletli
vinci de destek verdi.
Chunjo şirket başkanı Jang Hwan
Chang, proje hakkında şu açıklamayı yaptı:
“Başka bir vinçler bu kaldırma işleminin
tamamlanması sekiz ay sürebilirdi. Biz, bu
süreyi üç aya indirmeyi başardık.”
KOBELCO’DA %47’LİK YÜKSELİŞ
Kobelco Cranes Hindistan, Bangladeşli Abdul
Monem Limited (AML) şirketine iki yeni CKL1000i
kafes bomlu paletli vinç teslim etti. Soldan sağa:
Amit Nandedkar, Kobelco Cranes Hindistan satış
başmüdürü; Takeshi Miyashita, Kobelco Cranes
Hindistan satış ve pazarlama direktörü; Abdul
Monem, Abdul Monem Ltd yönetim kurulu ve icra
başkanı. AML’nin faaliyetleri, karayolu, havaalanı,
köprü ve bina inşaatları ile dip tarama ve arazi
ıslahı faaliyetlerinde yoğunlaşıyor.
Kobelco Cranes’in satışları, 1 Nisan 2014’te
başlayan mali yılın ilk çeyreğinde %47 artarak
16,9 milyar Japon yenine (164 milyon $) ulaştı.
Firmanın, 1,7 milyar Japon yeni (16,5 milyon
$) olarak hesaplanan işletme kârı da önceki yıl
elde edilen 800 milyon yenlik (7,8 milyon $) kârı
neredeyse ikiye katladı. Firma, hizmet verdiği tüm
bölgelerde gülü taleple karşılaştığını ve Japonya
pazarının da artan kamu yatırımlar sayesinde ivme
kazandığını açıkladı. İlk çeyrekte elde edilen bu
yüksek büyüme sonucunda, firmanın bağlı olduğu
Kobe Çelik, Kobelco Cranes’e yönelik mali yıl
gelir ve kâr tahminlerini yukarı çekti. Firmanın
daha önce 73 milyar yen (710 milyon $) olan
gelir tahmini, 76 milyar yene (740 milyon $)
yükseltildi. 2013 mali yılı için hesaplanan gelir ise
56,6 milyar yen (551 milyon $) düzeyindeydi. Bu
tahminlerin tutması, firmanın gelirlerinde %34’lük
bir artışın sağlanması anlamına gelecek. 2013
mali yılında 3,2 milyar yen (31 milyon $) olan
işletme kârına ilişkin tahmin de benzer şekilde 3,5
milyar yenden (34 milyon $) 4 milyar yene (39
milyon $) çıkartıldı. Bu tahmin, firmanın kârında
%25’lik bir artışa işaret etse de, kâr oranındaki
düşüş gözden kaçmıyor. Geçtiğimiz yıl, kârın
toplam gelirler içerisinde %5,6 olan oranı, bu yılın
tahminlerinde %5,3 seviyesinde görünüyor.
Cranes & Project Transport Eylül - Ekim 2014 13
dünyadan habErlEr
Aşağı Frankonya/Almanya merkezli genel
yüklenici Riedel Bau, Münih kentindeki
Maximiliansplatz’ta yeni bir binanın
inşasında kullanılmak üzere, Wolffkran’dan
bir Wolff 166 B vinci kiraladı. Wolff 166 B,
çift halatlı çalışmada 12 tonluk kaldırma
kapasitesi temin ediyor. Kırk beş metrelik
bomun ucunda 3,4 ton yük kaldırabilen
makine, dakikada 87 metre hızla kaldırma
işlemini gerçekleştiriyor. Proje sahasında
kaldırma işlemler için, vincin 45 m bom
yarıçapı ve 25 m kule yüksekliği ile çalışması
kararlaştırıldı. Riedel Bau şantiye müdürü
Norbert Zährl, “Tasarımından dolayı, Wolff
kule vinci, iş sahasını dışına taşmadan,
mümkün olan en dar alanda dönüş
yapabiliyor ve bu da herhangi bir çarpma
riski bulunmadan çalışabilmemiz anlamına
geliyor.” açıklamasını yaptı. İnşaat projesinin
2015’te tamamlanması hedefleniyor.
Potain kule vinçleri 3,8 milyar
dolarlık baraj inşaatında
Laos’un kuzeyinde 3,8 milyar $ maliyetle
inşa edilen Xayaburi barajında, on dokuz
adet Potain kule vinci görev yapıyor.
Tamamlandığında 1.285 MW’lık
elektrik üretim kapasitesine sahip olması
planlanan ve Xayaburi Power Company
Ltd’ye ait olan baraj, Mekong Nehri
üzerine inşa edilmekte. Baraj seti 820 metre
uzunluğunda, 150 m genişliğinde ve 35 m
yüksekliğinde.
CH Karnchang PCL, projenin ana
yüklenicisi konumunda. Sahada iki adet
Potain MD 1600, iki adet MC 205,
dört adet MCT 385 ve 11 adet MC 310
çalışıyor. On dokuz kule vincin tamamı,
Tayland merkezli Potain bayisi SB Siam
tarafından tedarik edildi.
Potain kule vinçleri, Laos’un kuzeyinde
3,8 milyar $ maliyetle inşa edilen
Xayaburi barajında görev alıyor
Hidro-Grubert’in %30’u Palfinger’e
Daha zengin
bir deneyim
Sektörde lider konumdaki kardeş dergimiz
International Cranes and Specialized
Transport’un tablet sürümü, dergi içeriğinin
artık en yeni mobil formatlarda da
okunabilmesine olanak tanıyor. Geliştirilen
uygulamalar, derginin hareket halindeyken ve
iş sahasında, mobil aygıtlar için tasarlanmış bir
formatta takip edilebileceği anlamına geliyor.
Standart dijital sürümün basit bir kopyasından
ibaret olmadığı vurgulanan tablet sürümünde
daha zengin bir içerik, ilave fotoğraflar,
360 derece döndürülebilen görüntüler, ses
dosyaları, videolar ve slayt gösterileri mevcut.
Basılı dergiden daha önce yayınlanan tablet
sürümünü, istediğiniz anda arşivden de
indirebileceksiniz. Ücretsiz yayınlanan, iPad,
Android, Blackberry ve Kindle Fire aygıtları için
uygun olduğu belirtilen tablet sürümünü www.
pocketmags.com adresinden edinebilirsiniz.
Ayrıntılı bilgi ve içerik indirmek için
bkz. www.khl.com/tableteditions/
Palfinger Grubu, Arjantinli hidrolik katlanır bomlu vinç, personel yükseltici platform
ve kamyon karoser üreticisi Hidro-Grubert’e ait hisselerin %30’unu satın aldı. Merkezi
Río Tercero/Córdoba’da bulunan ve 200 kişi istihdam eden Hidro-Grubert, 2013’te 16,1
milyon $’lık satış yaptı.
İki firma arasında yapılan anlaşmada, Palfinger’e önümüzdeki üç ila beş yıl içerisinde
Hidro-Grubert hisselerinin çoğunluğunu satın alma hakkı da tanındı. Hidro-Grubert’in
bugüne kadar sahibi olan aile, yönetim ekibinin içinde yer almaya devam edecek.
Palfinger icra başkanı Herbert Ortner, anlaşmaya ilişkin açıklamasında, “HidroGrubert, Latin Amerika personel yükseltici platform pazarının önümüzde açılmasını
saplayacak. Latin Amerika’da uzun vadede büyüme kaydedeceğimize inanıyoruz. Bu hisse
alımı, pazardaki konumumuzu güçlendirdi.” dedi.
Hidro-Grubert hissedarı ve genel direktörü Sergio Bertotto ise şu açıklamayı yaptı:
“Küresel pazar lideri konumundaki Palfinger’in kaynakları ve teknolojilerine ulaşma
olanağını elde edere, daha hızlı ve sürdürülebilir bir büyüme sergileyebileceğiz. Palfinger’in
uluslararası faaliyet ve pazarlama deneyimi de bizim için büyük değer taşıyor.”
Mintraching/Almanya
merkezli inşaat şirketi
Guggenberger,
Neutraubling’de yürütülen
bir konut projesindeki
su saklama kanalının
inşasında, Sennebogen
643 M tekerlekli teleskobik
vincinden faydalanıyor.
Kırk ton kapasiteli 643 M,
prefabrik beton elemanların
yerleştirilmesinde
kullanılıyor. Kırk iç metrelik
bomla ve sabit jible donatılan makine, bu şekilde iş sahasının her noktasına ulaşabiliyor. vincin
projede şimdiye kadar kaldırdığı en ağı yük 9,8 ton geliyordu. Su saklama kanalı, yağmur suyunun
ve küçük bir derenin yönlendirilmesi amacını taşıyor. Dört noktalı denge ayak sistemine sahip olan
643 M’deki Maxcab adlı operatör kabini, kaldırma işleminin daha rahat izlenebilmesi için, geriye
doğru 15 derece yatabiliyor.
TÜRKİYE’DEN HABERLER
WORLD NEWS
NEWS HIGHLIGHTS
The new Manitowoc MLC650 crawler
crane, shown in prototype form for the first
time at the ConExpo show in March 2014,
has completed test lifts to validate its 650
tonne maximum lifting capacity. The crane
was fitted with strain gauges to measure
tension and compression of the steel
components while lifting. For the maximum
load moment test, the crane was positioned
to apply the maximum stresses through the
structure, such as the boom positioned over
the corner of the crawler crane, a company
spokesperson added. The MLC650 can have
up to 104 metres of main boom. When
configured with a luffing jib its maximum
reach is 157 m. Also fitted is the Variable
Position Counterweight (VPC) system,
which automatically alters the rear
counterweight radius according to
requirements.
Towing and vehicle recovery specialist
Abschlepp & Bergedienst M.Walter, based in
Baden-Württemberg, Germany, has taken
delivery of a Tadano HK 65 truck mounted
crane. The Tadano HK 65 is available on a
selection of chassis, including Mercedes
Benz, MAN, Scania or Volvo, the
manufacturer said. A ballast trailer with up to
5.1 tonnes of counterweight can also be
added, expanding its range of application, a
company spokesperson added. Michael
Walter, Abschlepp & Bergedienst M.Walter
managing director, said, “The HK 65
convinced us really quickly. The truck
mounted crane from Tadano is ideal for
towing vehicles and can also be used with a
truck licence without specified road travel
permission.”
Chinese equipment manufacturer
XCMG has opened its first factory outside
China. Its plant in Pouso Alegre, in the
Brazilian state of Minas Gerais, was
inaugurated on 6 June in a ceremony
attended by local and national government
officials. With the capacity to produce up to
7,000 units a year, truck cranes, excavators,
graders and wheeled loaders will be built for
the Brazilian and wider Latin American
markets. The facility employs around 230.
Wang Yansong, XCMG vice president, said
the company had invested US$ 200 million
in the factory. Wang added that of the
company’s US$ 1.4 billion in exports last
year, about one third went to Latin America
and 60 % of these – some US$ 280 million
– was sold in Brazil.
Initial ruling issued in Manitowoc
and Sany patent lawsuit
United States International Trade
Commission Administrative Law
Judge David Shaw has issued an initial
determination that Sany Heavy Industries
infringed patents owned by Manitowoc
Cranes. The notice of Initial Determination
in Certain Crawler Cranes and Components
Thereof (Inv. No. 337-TA-887) was dated
11 July 2014. The investigation is based on
a complaint filed by Manitowoc Cranes,
LLC, alleging violation of Section 337 of
the Tariff ACT by Respondents Sany Heavy
Industry Company and Sany America in the
importation into the United States and sale
of certain crawler cranes and components
that infringe on one or more claims of US
Patent Nos. 7,546,928 (the ‘928 patent)
and 7,967,158, and that were designed and
manufactured using Manitowoc Cranes’
misappropriated trade secrets.
According to the notice, the judge
determined Section 337 was violated.
Specifically, the judge determined that
Manitowoc demonstrated that “certain
accused products infringe claims of the
‘928 patent,” and that Sany engaged in the
“misappropriation of certain asserted trade
secrets” owned by Manitowoc.
In an announcement dated 23 July 2014,
Manitowoc stated, “Manitowoc is pleased
by the Judge’s favourable ruling and looks
forward to receiving the Commission’s final
order later this year. The notice issued by the
Judge released only limited information. The
company will provide additional information
once the public version of the Final Initial
Determination is issued.”
The complaint centres on Manitowoc’s
Variable Position Counterweight (VPC)
system, which was first patented for the
company’s Model 31000. Manitowoc
contends that Sany’s SCC8500 crawler
crane infringes on its patents related to the
VPC system.
Milestone delivery for Liebherr
Liebherr-Werk
Ehingen in Germany
has delivered its
30,000th mobile
crane, to crane and
heavy load contractor
Grupo DPH, based
in Mexico.
The 500 tonne
capacity LTM 15008.1 is also the 450th
unit of this model
to be delivered around the world. Jorge
Fernandez, owner of Grupo DPH, said,
“Liebherr cranes have always had a good
reputation and since Liebherr has had its
own location here in Mexico, I know that
I can rely on the company’s excellent aftersales service for my machines. That is why I
decided on Liebherr.”
The LTM 1500-8.1 was handed
over in the port of Salina Cruz in the
south of Mexico and is being used to
load wind turbine generators at Grupo
DPH’s warehouse, which is acting as a
distribution centre for wind power plant
manufacturer Vestas. The turbines are
being shipped to wind farms in Mexico
and further afield around Latin America.
The LTM 1500-8.1 joins a fleet of 25
Tobias Böhler from Liebherr Mexico, left,
and Amado Castro from Grupo DPH
cranes with load capacities of up to
500 tonnes.
A sneak preview of a new
wind turbine component
transport system, the
Tower Bridge, from the
netherlands. It is a new
idea for transporting
wind turbine tower
sections involving
hydraulic frames and
crawler tracks. Look out
in next month’s issue for
the full story.
WORLD NEWS
an offshore
construction vessel
pieter Schelte is
being built in the
Far East for allseas.
The stinger that
will be installed on
the vessel’s bow is
under construction
in Flushing,
Netherlands.
aertssen Kranen from
belgium is helping
the contractors on
the assembly of the major steel structures. aertssen is contracted to transport the parts by pontoon
from the fabrication yard in Hoboken, antwerp, to Flushing in the Netherlands. The parts are loaded
and offloaded at the ports using roll-on roll-off operations with self propelled modular transporter
(SpMT) by aertssen Kranen subsidiary company Roll-iT. additional axles and power pack units
were delivered by partner Fahrenholz to help with the project.
The parts weigh between 100 and more than 500 tonnes; the most recent section to be moved
measured 48 metres long, 18 m wide and 24 m high. This section was lifted into position using a
Titan crane. Most of the parts have been lifted using all terrain cranes; a Terex ac 700, two ac 500s
and a 300 tonne Grove GMK6300L. Scheuerle SpMT will be used to transport the section on and
off the vessels. The stinger is due for completion by the end of 2014.
Chunjo Construction in
670 tonne lift
Construction company
Chunjo Construction
used a Manitowoc
31000 crawler crane to
lift a 670 tonne wash
tower at the Korea
Petrochemical LTD
plant in Ulsan,
South Korea.
The wash tower
measured 92 metres
tall and weighed 670
tonnes. To carry out
the lift the 2,300 tonne capacity crawler
was configured with 120 m main boom
and positioned between existing refinery
equipment and a small river, leaving
a limited space of only 15 m for the
counterweight.
The 31000’s variable position
counterweight (VPC) system made the lift
possible because the counterweight could
be suspended above the ground.
For the lift the 31000 was
transported to Ulsan from a job site in
Taean, 400 km away, and erected on site
within nine days. The lift was carried
out with the support of a Manitowoc
18000 crawler crane.
Jang Hwan Chang, Chunjo chairman,
said, “Any other crane would have taken
eight months to complete this lift but we
did it in just three – no other crane would
be able to come close to that timeframe.”
KObELcO cRaNES SaLES up 47%
Kobelco Cranes India delivered two new CKL1000i
lattice boom crawler cranes to Abdul Monem
Limited (AML), based in Bangladesh. From left
to right: Amit Nandedkar, senior manager sales
of Kobelco Cranes India; Takeshi Miyashita,
Kobelco Cranes India sales and marketing director,
and Abdul Monem, Abdul Monem Ltd chairman
and managing director. AML specialises in the
construction of highway, airport, bridge, dredging,
building and land development works
Sales at Kobelco Cranes were up 47 % in the
first quarter of the fiscal year starting 1 April
2014, to JPY 16.9 billion (US$ 164 million).
The division’s operating profit was JPY 1.7
billion ($ 16.5 million), almost double the figure
of JPY 800 million ($ 7.8 million) a year ago.
The company said demand was strong across
all regions it serves, adding that its domestic
Japanese market was given a boost by increasing
public investments, among other factors. This
high growth in the first quarter led the parent
company, Kobe Steel, to increase its revenue and
profit forecasts for Kobelco Cranes for the full
fiscal year. It now expects revenues of JPY 76
billion ($ 740 million), compared to the previous
forecast of JPY 73 billion ($ 710 million) and
2013’s actual figure of JPY 56.6 billion ($ 551
million). If this forecast proves accurate, that
would represent a 34 % increase in revenues.
Operating profits are now expected to come in
at JPY 4 billion ($ 39 million), compared to
the previous forecast of JPY 3.5 million ($ 34
million) and 2013’s figure of JPY 3.2 million
($ 31 million). Although this would represent
a 25 % increase in profits, the division’s margin
would be weaker. Last year operating profits as
a percentage of revenues was 5.6 %. The latest
forecast puts this ration at 5.3 %.
WORLD NEWS
General contractor Riedel Bau, based
in Lower Franconia, Germany, rented a
Wolff 166 B from Wolffkran to help with
the construction of a new building in
Maximiliansplatz, Munich, Germany. The
Wolff 166 B has a lifting capacity of 12
tonnes in 2-fall rope configuration, a tip
load capacity of 3.4 tonnes with a 45 metre
jib and a maximum hoisting speed of 87
metres per minute. To carry out lifts at the
site the crane has a 45 m jib radius and a 25
m tower height. Norbert Zährl, site manager
for Riedel Bau, said, “Because of its design,
the Wolff can slew in the minimum of space
without projecting beyond the site, meaning
that we can work without any danger of
collision.” The construction project is due
for completion in 2015.
Potain towers
on $3.8 billion dam
Nineteen Potain tower cranes
have been put to work on the
US$ 3.8 billion Xayaburi dam
project in northern Laos.
The 1,285 MW dam,
which is owned by Xayaburi
Power Company Ltd, is being
built across the Mekong River.
It will be 820 metres long,
150 m wide and 35 m high.
The main contractor for
the project is CH Karnchang
PCL. Cranes on site include
two Potain MD 1600s, two
MC 205s, four MCT 385s and 11 MC
310s. All 19 tower cranes were supplied by
Potain dealer SB Siam, based in Thailand.
Potain tower cranes at work on the
$3.8 billion Xayaburi dam project in
northern Laos
Palfinger to acquire 30% of Hidro-Grubert
A richer experience
Tablet editions of International Cranes
and Specialized Transport allow the
leading magazine for the industry
worldwide to be read in the latest mobile
formats. The apps allow the magazine to
be experienced on the move and on-site
in a format designed for mobile devices.
As more than a simple copy of the
standard digital version of the magazine,
the tablet editions of IC offer rich
media, including extra photos, 360
degree rotating views, audio, video and
slideshows.
They are available before the paper
edition and can be downloaded at any
time, also from an archive. Available
for free, they are in versions for: iPad,
Android, Blackberry and Kindle Fire and
from: www.pocketmags.com
Get more information and download at:
www.khl.com/tableteditions/
The Palfinger Group has acquired an initial 30 % shareholding of Argentina-based HidroGrubert, a manufacturer of hydraulic knuckle boom cranes, access platforms and truck
bodies.
Hidro-Grubert is based in Río Tercero, Córdoba. The company employs 200 staff and
made sales of US$ 16.1 million in 2013.
The agreement states that Palfinger has the option to take over the majority of the
company’s shares during the next three to five years, a spokesperson said. Family members
who have owned Hidro-Grubert up to now will remain part of the management team.
Herbert Ortner, Palfinger CEO, said, “Hidro-Grubert is going to open up the Latin
American access platform market for us. We believe in long-term growth in Latin America.
With this shareholding, we are strengthening our market position.”
Sergio Bertotto, Hidro-Grubert shareholder and managing director, said, “With
Palfinger we will be able to achieve faster and more sustainable growth, because we will
have access to the resources and technologies of the global market leader. The Group’s
experience in internationalisation and marketing will also be valuable for us.”
Construction company
Guggenberger, based
in Mintraching,
Germany, used a
Sennebogen 643 M
wheeled telescopic
crane to help build
a storage canal at a
housing development
in neutraubling. The 40
tonne capacity 643 M
is lifting prefabricated
concrete elements
into position. The
crane was configured with 43 metre boom and fly boom to cover all areas of the site. The heaviest
component lifted so far weighed 9.8 tonnes. The storage canal will be used to channel rain water
and a small brook. The 643 M has a four-point outrigger system and a Maxcab cab, which can be
tilted 15 degrees for a better view of operations.
YOL-ARAZİ TİPİ MOBİL VİNÇLER
Farklı ihtiyaçlara
çok yönlü çözümler
Farklı ihtiyaç ve zorunluluklar,
dünya genelinde yol-arazi tipi
mobil vinçlerin tasarımında
farklı etkilerin ortaya
çıkmasına yol açıyor.
LAURA HATTON inceledi
V
inç üreticileri, Kuzey Amerika
ve Kanada yol-arazi mobil vinç
[all-terrain] pazarının hatır sayılır
bir büyüme sergilediğini bildiriyor. Latin
Amerika pazarı da son yıllardaki istikrarını
sürdürüyor ve yeni projeler sayesinde ciddi
bir canlılık kendini gösteriyor.
Ancak, mobil vinçlere yönelik ihtiyaç
ve zorunlulukların ülkeden ülkeye
değişebiliyor olması, yeni modellerin
tasarımında ciddi etkiler doğuruyor.
Örneğin, Japonya’da, çalışma alanları ve
proje takvimlerinin son derece sıkışık
olması, projeler için seçilecek vinç tiplerini
doğrudan etkiliyor. Tadano Japonya
şirketinin bir yetkilisi, durumu şöyle
açıklamakta: “Özellikle vinçlerin montajı
sırasında, karayolunu trafiğe kapatma iznini
almak çok güç. Sonuç olarak, kısa sürede
kurulabilen ve sıkışık alanlarda çalışabilen
vinçlere ihtyiaç duyuluyor.”
Bu güçlüğün üstesinden gelme
yolunda, hidrolik teleskobik döner
jiblerin (HTDJ), Japon kullanıcılar için
kafes jibler karşısında yaygın bir seçeneğe
dönüştüğünü görüyoruz. HTDJ, klasik
kafes jiblere göre daha ağır olsa da, daha
kolay ve hızlı bir biçimde kullanılabildiği
için, kullanıcıların beğenisini topluyor.
Japonya’daki müşterilerinin bu
Liebherr LTM 1160-5.2, ConExpo 2014’te
sergilenen yeni vinçlerden biriydi
ihtiyaçlarını karşılama amacındaki
Tadano, ATF 400G-6, ATF 220G-5
ve ATF 180G-5 modellerinde HTDJ
donanım seçeneğini sunmakta.
Kendi montaj sistemini üzerinde
taşıyan HTDJ, bu sayede jib montajı için
bir destek vincinin kullanılmasına ihtiyaç
bırakmayarak zaman ve alan tasarrufu
sağlıyor. Tadano Japonya yetkilisi devam
ediyor: “HTDJ’ler kısaltıldığında yaklaşık
10 m uzunlukta olduğundan, genellikle
standart kamyonlarla taşınabiliyor.
Uzatıldığında ise, jib uzunluğu 20 ile 30 m
arasına çıkabiliyor.”
“Kaldırma kapasitesi ve bom uzunluğu,
daima vinç kullanıcılarının temel talepleri
arasında yer almıştır.” diyen bir Liebherr
yetkilisi ise şunları ekliyor: “Bu, böyle
olmaya devam edecek. Ancak, iş güvenliği
de artık önemi günden güne artan bir
başlık. İş güvenliği mevzuatı da giderek
daha sıkı hale geliyor.”
Bu eğilimin gereğini yerine getirmek
isteyen Liebherr, denge ayaklarının yanlış
kullanımından kaynaklanan kaza riskini
en aza indirmek amacıyla, VarioBase adını
verdiği vinç destek sistemini geliştirdi.
Link-Belt ATC 3210
Sistem, sahip olduğu yük momenti
sınırlayıcı üzerinden, her bir denge
ayağının o anda sunduğu kapasite değerini
hesaplıyor. VarioBase tasarımı, iş güvenliği
dalında ESTA Mükemmellik Ödülü’ne
layık görüldü.
Yatırım getirisi
Müşteriler açısından önem taşıyan etmenler
arasında hiç kuşkusuz işletme maliyetleri
de var. Bir Terex yetkilisinden dinliyoruz:
“Temel nokta, yatırım aşamasında
belirleyici etmenin maliyet olmamasıdır.
Bunun yerine, yatırımın size ne kadar para
kazandıracağına odaklanmalısınız.”
Terex’in yol-arazi tipi mobil vinçler
ürün pazarlama müdürü Arndt Jahns
da benzer şeyler söylüyor: “Bir ürün,
diğerlerinden daha yüksek yatırım
maliyetine sahip olmakla birlikte, sonunda
daha fazla para kazanmanıza olanak
tanıyacaksa, daha mı pahalıdır, yoksa
sadece daha maliyetli midir? Ürün satın
alındıktan sonra, artık temel hedef kâr elde
etmektir ve çok yönlülük, teknik yeterlikler
gibi tasarım özellikleri de işte bu noktada
önemli hale gelir.”
Çok yönlülük ve teknik yeterlik
taleplerine yanıt vermek isteyen Terex,
Explorer modellerinin tasarımında, tüm
dünyadaki yasal zorunlulukları dikkate
almış. Jahns devam ediyor: “Pek çok
vinçte, mevzuata uyum sağlamak için
modifikasyonlara ihtiyaç duyuluyor.
Explorer modelleri ise en baştan hazır
durumda. Dingil yükü, dingil mesafesi
ve yükseklik gibi değişkenlerin tümü
hesaba katıldı.”
Örnek gösterebileceğimi beş dingilli
Terex Explorer 5600, bu ihtiyaçlara yanı
300 ton kapasiteli Grove GMK6300L
vermek üzere, önde sadece 1,4 m’lik
çıkıntıya, 12,6 m’lik taşıyıcı kamyon
uzunluğuna, tüm tekerleklerden dönüş
özelliğine, otomatik denge ağırlığı
hazırlama sistemine, 68 m’lik ana boma ve
480 ton-metre yük moment kapasitesine
sahip. Teleskobik bom açılma hareketi
esnasında vincin sunduğu kapasite
değeri 35 ton. IC-1 kumanda sistemi ile,
konfigürasyon işlemleri hızlandırılmış.
İhtiyaç duyulan güç ise, Nihai Tier 4/Steg
IV emisyon standardına uyumlu bir dizel
motor tarafından temin ediliyor.
Liebherr’in bu alanda geliştirdiği son
model, 160 ton kapasiteli LTM 11605.2 oldu. Beş dingilli bu makine, ürün
serisinde LTM 1160-5.1’in yerini aldı
ve ConExpo 2014 fuarında sergilendi.
Genişliği 2,7 m olarak ölçülen vincin 62
m’lik bomu, 93 m kaldırma yüksekliğine
ve 76 m yatay uzanma mesafesine
ulaşılmasını sağlıyor.
Firma, çift katlanır jibi, üç makaralı
kanca bloğunu ve yüksek kapasiteli
malzeme gözünü de yeni vincin önemli
özellikleri arasında sayıyor. Altı silindirli,
Nihai Tier 4 standardına uyumlu dizel
motorun, LTM 1160-5.2’de ağırlık ve yakıt
tasarrufu sağladığı öne sürülmekte.
Link-Belt mobil vinç ürün
yelpazesine eklenen 190 ton kapasiteli
ATC-3210 da aynı şekilde ConExpo
2014’te görücüye çıktı. 250 ton
kapasiteli ATC-3275 ile benzer tasarım
400 ton kapasiteli Grove GMK6400
Yeni Terex 5600
Daha ileri
Önümüzdeki dönemde piyasaya sürülecek
modeller hakkında çoğu üretici ağzı sıkı
davransa da, ürün serilerinin, Stage IV/Nihai
Tier 4 emisyon standardına uyumlu motorlar
taşıyacak şekilde yenilendiği yönünde bir
genel izlenimden söz edilebilir. Hatta, 2019’da
yürürlüğe girecek Tier 5 standardına yönelik
çalışmalar bile başlamış durumda. Bu yeni
mobil vinçlerde, son dönemde yaygınlaşmaya
başlayan tek motorlu tasarıma mı geçileceğini,
yoksa klasik çift motorlu tasarım tercihinin
devam mı edeceğini görmek için biraz daha
beklemek zorundayız. n
Hidrolik teleskobik döner jible donatılmış
bir Tadano ATF220G-5
250 ton kapasiteli Link-Belt ATC-3275
mobil vinci, havalandırma ünitelerini
yerleştirmekle görevli
WORLD CLASS
özellikleri taşıyan yeni vinçte, nakliye
işlemlerini kolaylaştırmak amacıyla,
denge ağırlığının 9,9 tondan daha hafif
parçalardan oluşması sağanmış. Bir
firma yetkilisinin sözleriyle, “Denge
ağırlığı, aynı zamanda diğer vinç
parçalarıyla grup halinde taşınabiliyor.
ATC-3210, tüm denge ağırlıkları,
halat donanımı, zemin levhaları ve jib
uzatmaları da dahil olduğunda, sadece
üç kamyonla taşınabilmekte.”
Manitowoc ise, önceki GMK6220L
ve GMK6300 modellerinin yerini almak
üzere, Grove GMK6300L ve Grove
GMK6400 vinçlerini müşterilerinin
hizmetine sundu. Önceki modellerle
karşılaştırıldığında, GMK6300L’nin
8 m daha uzun bir boma sahip
olduğu, GMK6400’ün de kullanıcılara
daha geniş bir yük kapasite çizelgesi
sunduğu görülmekte. Mega Wing Lift
konfigürasyonu ve döner jib takıldığında,
GMK6400 vincinin bom uç yüksekliği
134 m’ye ulaşıyor.
Different requirements throughout the world are affecting the design of all terrain
cranes. Laura Hatton report
Specific country requirements for
all terrains are having an impact on new
designs. In Japan constraints and tight time
schedules have a direct impact on the type of
crane chosen. To help overcome this issue,
hydraulic telescoping luffing jibs (HTLJ)
have become a popular choice for end users
compared to a lattice type jib. To meet these
requirements, Tadano offers HTLJ as an
option on ATF 400G-6, ATF 220G-5, and ATF
180G-5.
Another influencing factor for customers
is cost of ownership. “The argument is
that cost should not be the defining factor
of an initial investment,” a spokesperson
from Terex says. To meet demands, Terex
introduced the five-axle Terex Explorer 5600
with a 68 m main boom and a load moment
rating of 480 tonne-metres. From Liebherr is
the 160 tonne capacity five-axle LTM 11605.2. The five-axle model has a 62 m boom
and is 2.7 m wide. Hoist heights of up to 93
m and outreach of 76 m can be achieved. To
meet safety demands, Liebherr also offers the
VarioBase, a variable crane support system
that reduces the risk of accidents caused by
incorrect use of outriggers.
Link-Belt’s latest all terrain is the 210
US ton (190 tonne) capacity ATC-3210. The
counterweight sections weigh less than 9.9
tonnes and can be grouped together with
other crane components. From Manitowoc
are the Grove GMK6300L and Grove
GMK6400. When configured with the Mega
Wing Lift and a luffing jib, the GMK6400 has
a tip height of 134 m.
Although most manufacturers are
keeping tight-lipped about future products,
the general feedback is a new range of
updated models with Tier 4 Final and
Euromot 4 engines; there is even mention of
Tier 5 regulation.
ENERJİ SEKTÖRÜ
Bir Lampson paletli taşıyıcısı
Enerjiyle gelen hareket
Enerji sektöründe faaliyet
göstermek isteyen firmalar,
son derece sıkı iş güvenliği
ve eğitim programlarının
şartlarını yerine getirmek
zorunda. LAURA HATTON
araştırdı
E
nerji projelerinin yürütüldüğü iş
sahaları, vinç sektörü için en zorlu
ve tehlikeli ortamlar arasında
yer alıyor. Bazı iş sahalarında patlama
riskiyle karşılaşılırken, bazılarında da
radyoaktif madde tehlikesi öne çıkar.
Alan ve zamana ilişkin kısıtların da
bunlara eklenmesiyle, projede ne tür
vinçlerin kullanılacağını belirleyecek çok
sayıda etmeni dikkate almak gerekir.
Bir Terex yetkilisinin bu konuda
söyleyecekleri var: “Petrokimya
projelerinde, sahada çalışan kişi sayısı
pek çok zaman 20.000 civarındadır.
Pek çok yüklenici aynı anda iş yapmaya
çalışır. Bu tip koşullardaki çalışmalar,
zorlu dinamiklere sahiptir. Örneğin,
alt yüklenicilerden biri çalışırken,
diğerinin o alanı girişe kapatması
gerekebilir. Böyle bir durum, sıradaki
tüm yükleniciler üzerinde domino
etkisi yaratır. Dolayısıyla, iş sahasına
ulaşabilmek, işi mümkün olduğunca
küçük bir alanda işi yürütmek, montaj
işlemlerini kısa sürede halletmek,
işi bitirmek ve alandan çıkmak çok
önemlidir.”
Ağır yük kaldırma şirketi ALE’nin
satış baş müdürü Matt Rushton da
şunları ekliyor: “Enerji endüstrisinin
her kolu, vinç kullanımı bakımından
kendine özgü şartlara sahiptir.
Petrokimya, petrol ve doğalgaz
sektörlerinde, AL.SK modelimiz gibi
büyük vinçlere çok iş düşer.”
Lampson International’dan Kate
Lampson’a dönüyoruz: “Şu anda,
Manitowoc 4600 (bilezik ataşmanı
dahil ve hariç olmak üzere), Manitowoc
2250 ve bizim Lampson Transi-Lift,
modelimiz gibi yüksek kapasiteli özel
ağır yük vinçleri, en fazla tercih edilen
makineler. İşin taşımacılık ayağında
ise Goldhofer ve Scheuerle yapımı
modüler treylerler ile, Lampson Paletli
Taşıyıcılardan faydalanıyoruz.”
ENERJİ SEKTÖRÜ
Sarens ekibi,
Çernobil
nükleer
santralinde
çalışıyor
Bir Sarens yetkilisi, ilave bilgiler
veriyor: “Kömürlü termik santrallerde,
kule vinçler ve paletli vinçlerin de
dahil olduğu çeşitli ekipmanlara ihtiyaç
duyuluyor. Termal santrallerde ise daha
fazla hidrolik vinç ve orta boy paleti
modeller tercih ediliyor. Öte yandan,
yeni inşa edilen nükleer santrallerde,
kapasitesi 4.000 tona kadar çıkan ağır
yük vinçleri çalışıyor.”
Sarens’in görev aldığı son nükleer
enerji çalışması, Ukrayna’daki Çernobil
Nükleer Enerji Santrali’nde yürütülen
Yeni Güvenli Muhafaza Projesi oldu.
Projenin amacı, hasar görmüş bir reaktör
binasının muhafaza edilmesi ve daha
fazla radyoaktif malzemenin reaktörden
dışarı sızmasının önlenmesiydi. Sarens,
projede bir Terex CC8800-1 vincinden
faydalandı. Yürütülmesi gereken işler
arasında, eski bir bacanın sökülmesi
de vardı. Bu görev için, paletli vincin
102 ila 108 m’lik SWSL bom, 50 m’lik
süperlift bomu, 235 tonluk denge
ağırlığı ve 640 tonluk SL sehpasıyla
donatılması kararlaştırıldı. Toplamda,
ağırlığı 55 ton civarında olan yeni baca
parçası önce dengelenip sonra söküldü
ve indirildi. Kaldırma işlemlerinde
yapılacak herhangi bir hesap hatası,
bir radyoaktif toz bulutunun havaya
yükselmesi sonucunu doğurabilirdi.
Sarens yetkilisi devam ediyor:
“Nükleer çalışmalar için, günler
sürebilen özel eğitime ihtiyaç var.
Çalışanlar tesise girmeden önce bu
eğitimin tamamlanması gerekiyor.
Ek olarak, her gün radyasyon
değerlendirmelerinin yapılması
zorunlu.”
İş güvenliği standartları
Guay firması, Quebec/Kanada’daki Valero’s
rafinerisinde ağır bir yükü kaldırmakla
görevliydi: “Nisan ayında, 97 tonluk bir
kolonu, 41,7 m yarıçap değerinde kaldırdık.
Bu iş için, 700 ton kapasiteli Demag CC
2800 vincini, 35,9 m uzunluğunda ana bom,
41,7 m’lik jib ve 250 ton ağırlığında süperlift
denge ağırlığı ile donattık. Yardımcı vinç
olaraksa, ana bom ve tam denge ağırlığı ile
çalışan bir Grove GMK6300L kullanıldı.”
Enerji sektöründe yapılan işin doğası
gereği, iş güvenliğine olağanüstü
önem verilmek zorunda. Terex’ten
bir yetkiliyi dinliyoruz: “Firmalar, iş
güvenliği konusunda son derece katı.
Kaldırma işlemi kritik hale geldikçe,
güvenliğe verilen önem de aynı ölçüde
artıyor. Düşme önleyici sistemler gibi
bazı güvenlik özellikler, başlangıçta
rafineriler tarafından talep edilmiş
ve sonrasında sektöre standart hale
gelmiştir.”
Operatör eğitimleri, her iş sahasına
göre özel olarak düzenlenmesi gereken
bir faaliyet. ALE satış baş müdürü Matt
ENERJİ SEKTÖRÜ
Rushton, “ALE’deki personel eğitimi,
üstlenilen işin gerekleri göz önünde
bulundurularak, sektöre ve makineye
özel olarak düzenliyor.” diyerek durumu
özetliyor.
Bir Terex yetkilisi de şu eklemeyi
yapıyor: “Yüksekte çalışma, yüksek
sıcaklıkta çalışma ve iş sahasının
yapısına ilişkin eğitimler, projeden
projeye farklılık göstermekte.
Enerji ve petrokimya projeleri, vinç
endüstrisindeki en sıkı güvenlik
şartlarının uygulandığı alan. İnşaat
sahasının konumuna ve müşterinin
tutumuna bağlı olarak, ilave sertifika ve
eğitimlere ihtiyaç duyulabiliyor.”
Kate Lampson ile devam ediyoruz:
“Ticari açıdan bakıldığında, bunun
Sıkışık takvimde gerçekleşen enerji
projelerinin bir örneği, Rus ağır yük kaldırma
ve taşıma şirketi SW Trans tarafından
yürütüldü. Proje kapsamında, Rosneft’e
ait olan, güneydoğu Rusya kıyılarındaki
RN-Komsomolsk rafinerisinde, dört katalitik
parçalama ünitesinin montajı istenmekteydi.
SW Trans, projede 1.600 ton kapasiteli
bir Terex CC 8800-1 paletli vincinden
faydalandı. Rafineri kapasitesinin yılda 7
milyon tondan 8 milyon tona yükseltilmesini
ve aynı zamanda petrol rafinasyon oranının
%95’e çıkarılmasını amaçlayan parçalama
ünitelerinin ağırlığı, 330 ile 1.360 ton
arasında değişmekteydi. Reaktörlerden en
büyüğü 45,73 m uzunluğunda ve 5,13 m
çapındaydı. Yük, CC 8800-1 ve iki SPMT
grubu kullanılarak kaldırılıp konumlandırıldı.
Sıkışık bir alanda, -22 dereceye düşen
sıcaklıkta yürütülen kaldırma işlemi, altı
saatte tamamlandı. vinç, altı kişilik bir
ekiple, sadece 12 günde kuruldu. Daha
büyük yüklerde ise, vincin Tele-Sl süperlift
konfigürasyonunda, 66 m’lik ana bom, 295
ton entegre denge ağırlığı ve 640 ton harici
denge ağırlığı ile donatılması yoluna gidildi.
Kısıtlı alanda çalışma
K
ompakt vinçler, elektrik trafo
merkezleri gibi kısıtlı alana sahip
yerlerde ortaya çıkan güçlükleri
aşma yolunda rağbet gören bir çözüm. Bu
vinçler, kaldırmanın yapılacağı noktaya daha
fazla yaklaşma ve böylece daha hassas bir
çalışma yürütme olanağına sahip. GGR
Group satış direktörü Michael Heneghan
da aynı görüşte: “Büyük bir vinç kullanarak,
büyük bir yarıçap değerinde kaldırma
yapmaktansa, kompakt vinçlerle daha hızlı,
basit ve güvenli bir çalışma yürütülebilir.”
GGR’nin son dönemde üstlendiği
sıkıntılı projelerden birinde, İngiltere’deki
iki trafo merkezinde bulunan trafoların
sökülüp yenileriyle değiştirilmesi
gerekiyordu. Firma, bu iş için bir MCC805
mini paletli teleskobik vinç ve bir de Galizia
F200E Plus kaldır-taşı tipi vinç kullanmaya
karar verdi. Aküyle çalışan F200E Plus,
Leicester’daki trafo merkezinde, altı
adet 2,9 tonluk trafonun kaldırılması
ve yerine yenilerinin yerleştirilmesi
görevini yürüttü. Şasi genişliği 2,3 m
olan bu önden çekişli makine, 180 derece
dönüş sağlayabilen hidrolik direksiyon
sistemi sayesinde, engellerin etrafında
kolayca manevra yapabiliyor ve dar
alanlardan geçebiliyor. Egzoz emisyonu
bulunmayan, 20 ton kapasiteli F200E
Plus, 12 m azami kaldırma yüksekliği
sunuyor ve denge ağırlıkları gerektiğinde
sökülebiliyor. MCC805 paletli vinci ise,
Loughborough’daki bir trafo merkezinde,
yine altı trafonun yenilenmesine yardımcı
oldu. Sekiz ton kapasiteli bu kompakt
vinç, 3,5 ton ağırlığındaki trafoları 4,8 m
yüksekliğe kaldırdı.
ENERJİ SEKTÖRÜ
ALE firması, Fife/
İskoçya’daki bir projede
kullanılacak rüzgâr türbini
prototipine ait sekiz
parçanın indirilmesi işlemini
tamamladı. Dünyanın en
büyük türbinleri arasında
gösterilen prototip, 7
MW kapasiteli ve deniz
seviyesinden ölçüldüğünde,
jeneratör dairesinin
yüksekliği 110 m’yi, kanat
uç yüksekliği 196 m’yi
buluyor. türbin parçaları, bir
AK912-1 vinci ve yardımcı
vinçler kullanılarak indirildi.
Diğer iki parçanın ağırlığı
250 ton, jeneratör dairesi
ağırlığı 525 ton ve 85 m’lik
üç kanattan her birinin
ağırlığı da 80 ton olarak
ölçülmekteydi. Bunların
yanında, 480 tonluk bir kılıf ve 475 tonluk bir “T” parçanın da indirilmesi gerekti. İndirilen parçalar,
kendinden tahrikli modüler taşıyıcıya (SPMT) yüklendi.
anlamı, bu eğitim ihtiyaçlarını
da teklifimize yansıtmak zorunda
oluşumuz. İşin bize verilmesi ve eğitim
için ayrılması gereken sürenin uzun
olması durumunda, eğitim çalışmaları
ve bunun maliyeti genellikle proje sahibi
tarafından üstleniliyor. Projenin güvenli
biçimde yürütülmesi ve genel anlamda
başarı kazanması için temel gerekliliğin
bu olduğunu düşünüyoruz.”
Kanadalı Guay firması, pek çok
başka firma gibi, kendi iş sağlığı ve
güvenliği programlarına sahip. Bir Firma
yetkilisi açıklıyor: “İş sahasında, sahanın
yapısına ve yapılacak işin türüne göre,
bu programların hayata geçirilmesi üç
güne kadar zaman alabiliyor. İş sağlığı ve
güvenliği, firmamız açısından en önemli
değerler arasında. Dolayısıyla, eğitim
için çok para harcıyoruz. Örneğin,
yeni Liebherr LTM 11200 vincimizle
ilgili eğitimler kapsamında, vinç
operatörlerimizi ve mekanik personelini,
Liebherr’den özel eğitim almaları için
Almanya’da gönderdik.”
Geleceğe bakış
Enerji sektörü, hem genel anlamda,
hem de özel olarak iş güvenliği ve
teknoloji alanlarında, yeni eğilimler
ve gelişmelerin önünü açıyor. Kaya
gazı gibi son dönemde ilgi göremeye
başlayan endüstri kollarının da sektör
genelinde bazı önemli etkiler yaratması
beklenmekte. Ancak, Lampson
International genel direktörü ve icra
başkanı Bill Lampson’a göre, bu tip
projelerin sektörde sağlam bir yer
edinmesi için henüz zamana ihtiyaç var:
“Doğal gaz, kömür, enerji santralleri
ve Keystone Boru Hattı’nın sunduğu
avantajlar ile hidrolik kırılmaya ilişkin
olanaklar Birleşik Devletler hükümeti
tarafından kabul edilinceye kadar
mücadele etmek zorunda kalacakmışız
gibi görünüyor. Ek olarak, inşaat sektörü
üzerindeki mevzuat ve vergi yükü
düşürülene kadar, durgun bir pazarda
faaliyet yürütmeyi sürdüreceğiz.” n
EXTREME POWER
Companies need to adhere to strict safety and training programmes to work in the energy sector. Laura Hatton reports
Energy related projects are some of
the most hazardous environments in the
industry. “Usually with petrochemical
projects there are around 20,000 people
working on site with multiple contractors,”
a spokesperson from Terex explains. “The
ability of being able to get to the job site, do
the job and leave is very important.”
For ALE these sites involve the use of
larger cranes, such as the AL.SK crane.
For Lampson International, the Manitowoc
4600, 2250 and high capacity heavy lift
cranes, such as the Lampson Transi-Lift,
are the most popular. To overcome space
restrictions, compact cranes are a popular
choice, as they can get closer to lifting
locations for precision operations. “This
is a quicker, simpler and safer alternative
to using a larger city crane,” Michael
Heneghan, GGR Group sales director,
explains.
A spokesperson from Sarens adds,
“For coal power plants there is a demand
for a mix of equipment, including tower and
crawler cranes. For thermal plants there tend
to be more hydraulic cranes at work and
mid size crawlers. nuclear new builds tend
to need super heavy lift cranes. For nuclear
work specific training is needed, which can
take several days.”
Operator training is important, and is
sector- and equipment-specific, depending
on the requirements of a contract. Kate
Lampson says, “We are required to build
training into our project bid. The training
and its cost is usually provided by the
owner.”
Companies such as Guay, based in
Canada, have their own health and safety
programmes which can last up to three
days, depending on the site and the type of
work that has to be done.
In the future, industry sectors, such as
shale gas, are also expected to cause some
significant changes throughout the industry.
Çeliğe Güç Veren Kalite
* Asansör Halatları * Vinç Halatları * Balıkçılık Halatları
* Denizcilik Halatları * Madencilik Halatları * Özel Halatlar
www.koskerlercelikhalat.com
TAŞIMACILIK İLK 50
İngiltere’nin önde gelen ağır yük taşıma şirketlerinden biri,
Tees Valley Renewables projesi için 20’nin üzerinde taşıma
yaptı. Yüklerin en büyüğü olan gazlaştırma
kazanı, 20,2 x 9,4 x 9,7 m
ölçülerinde ve 202 ton
ağırlığındaydı
Bu yılki Taşımacılık
İlk 50 tablosunda,
başvuruda bulunan
firma sayısının ve filo
yatırımlarının rekor düzeye
ulaştığını, sektörde sağlıklı
bir büyümenin sürdüğünü
görüyoruz. IC bildiriyor
Rekorlar dönemi
Hareket A.Ş.
listeye dahil oldu
Geçtiğimiz yıllarda ülkemizden sadece
Anatolia’nın yer aldığı Transport50
listesine bu yıl Hareket’in de giriş
yaptığını görüyoruz. Listeye 12,879
Transport50 indeks puanıyla 28.
sıradan dahil olan Hareket, ağır
taşımacılıkta da iddialı olduğunu
gösteriyor. Aynı zamanda Hareket,
hem IC50 hem de Transport50
listesinde yer alan ilk yerli firma oldu.
Geçtiğimiz yıl 60. sırada yer alan
Anatolia Logistics ise 6,850 indeks
puanıyla sıralamadaki yerini korudu.
2
014 yılı Taşımacılık İlk 50 tablosu,
taşımacılık sektörünün genelinde
iyileşmeye ve yatırımların varlığına
dair önemli işaretler veriyor. Filolarda
ciddi bir büyüme ve yenilemeyle karşı
karşıyayız.
Mammoet, dünyanın en büyük özel
yük taşıma şirketi olmayı sürdürüyor.
Firma, önceki yılından sonra yine filo
taşıma kapasitesini %10 dolayında artırdı
ve 165.680 tondan 180.900 tona çıkardı.
İngiliz taşımacılık şirketi ALE de benzer
şekilde ikincilik koltuğunda yola devam
ediyor. Son bir yılda işgücünü büyüten,
aynı zamanda filosundaki modüler ve
özel treyler sayısı artıran ALE’nin filo
kapasitesi %15’ten fazla yükseldi ve
2013’te 123.708 tonken, 2014 itibarıyla
143.988 tona ulaştı.
İlk üçteki tek yeni isim, Belçikalı ağır
yük kaldırma ve taşıma şirketi Sarens.
Geçen yılı beşinci tamamlayan firma,
özel treyler kapasitesini 9.232 tondan
21.343 tona çıkarması sonucunda, bu
yılki sıralamada iki basamak yükselerek
üçüncülüğe yerleşti. Sarens’in toplam
filo kapasitesi de 100.000 ton sınırını
geçerek 101.951 tona ulaşmış durumda.
Yine ilk 10’dan devam edecek olursak,
Fagioli’nin dördüncü sıradaki yerini
koruduğunu söyleyebiliriz. Landstar
Transportation Logistics ise, Sarens’in
yükselişiyle üçüncülükten beşinciliğe
geriledi. Yine birbiriyle yer değiştiren
iki firma, ATS Specialized ve Challenger
Motor Freight, 2014 tablosunda sırasıyla
altında ve yedinci basamakta yer alıyor.
All Erection & Crane Rental Corp ve
Dawes Specialized Transport (DST)
şirketlerinin birleşmesiyle oluşan ABD’li
grup ise, ilk olarak sekizinci sıradan
ilk 10’a giriş yapıyor. DST, geçtiğimiz
yılki tabloda ilk 50’nin dışında, 61’inci
sırada yer almıştı.Türkiye’den Hareket
Proje Taşımacılığı da İlk 50 tablosunun
bu yılki yeni isimlerinden biri. Türkiye,
BDT ve Ortadoğu’da beş şubesi bulunan
Hareket, 12.876 tonluk filo kapasitesiyle,
dünyanın en büyük 28’inci özel yük
taşıma şirketi konumunda. Bir diğer
yeni isim Hollandalı Van der Vlist ise,
11.182 tonluk filo kapasitesiyle 31’inci
sırada kendine yer buldu. Yeni isimlerden,
Güney Koreli taşımacılık şirketi KCTC’yi
de 9.080 tonluk filo kapasitesiyle 45’inci
basamakta görüyoruz.
Sektörde atılım
Bu yılki İlk 50 tablosunda, pek çok
firmanın önemli filo yatırımları yaptığı
anlaşılmakta. Örnek gösterebileceğimiz
ABD’li firma Deep South Crane & Rigging,
filo kapasitesini %45’ten fazla artırdı ve
önceki yıla göre yedi basamak sıçrayarak,
25’incilikten 18’inciliğe yükseldi. Finli ağır
yük kaldırma ve taşıma şirketi Havator da
bu yıl muhteşem bir geri dönüşe imza attı.
2013 tablosunda 22 basamak gerileyerek
20’incilikten 42’inciliğe düşen firma,
filo kapasitesini ciddi biçimde artırması
sonucunda, bu yıl sekiz basamak tırmandı
ve 34’üncülüğe yerleşti. 2012’deki yerinden
hâlâ epey uzak olsa da, Havator açısından
çok olumlu gelişmelerin yaşandığı açık.
Hindistan merkezli Nabros Transport
da 47’nci sıradan 39’uncu sıraya yükselmeyi
başardı. Bu yıl bildirilen 10.072 tonluk
filo taşıma kapasitesi, önceki yıla göre
2.550 tonluk bir artış anlamına geliyor.
İngiliz vinç ve taşımacılık şirketi Ainscough
da filo kapasitesini neredeyse ikiye
katlaması sayesinde 11 basamak tırmanıp
57’inci sıraya yerleşti. Geçtiğimiz yılın
sıralamasında 62’nci basamakta yer alan
ABD’li Trans-United ise, filo kapasitesini
%60 artırarak ilk 50’ye girmeyi başaramasa
da, çok yaklaşarak 51’inci oldu. Tablodaki
yukarı yönlü değişiklerin yanında, mevzi
kaybeden isimlerin de bulunduğunu
belirtmeliyiz. Bazı örneklerde, bu
gerilemeler filo kapasitesindeki düşüşten
değil, diğer firmaların daha fazla kapasite
artışına gitmesinden kaynaklanıyor. Örnek
gösterebileceğimiz Stiglich Transporte,
toplam filo kapasitesini 7.748 tondan
8.262 tona çıkardığı halde, dört basamak
gerileyerek 50’inci sırada kaldı. İlk 50’nin
dışında, geçtiğimiz yıl 30’uncu sırada
gördüğümüz Kanadalı NCSG Crane and
Heavy Haul (NC Services Group) şirketi,
büyük gerileme yaşayarak 56’ıncı basamakta
yer aldı. Precision Heavy Haul ise, filo
kapasitesi sadece 494 ton düştüğü halde, ilk
50’nin hemen dışındayken, şimdi 64’üncü
sırada bulunuyor. n
BREAKING RECORDS
This year the 2014 Transport 50 table received a record number of entries and updated fleet information and continues on a
path of healthy growth. IC reports
Mammoet remains as the world’s largest
specialized transport company, having increased
its fleet carrying capacity from 165,680 tonnes
to 180,900 in 2014. Holding on to second is UK
transport company ALE, which has increased its
fleet capacity from 123,708 tonnes in 2013 to
143,988 tonnes in 2014.
new to the top three is Belgium-based
international heavy lift and transport specialist
Sarens, which has moved up two places this
year from fifth to third. Elsewhere in the top
10, Fagioli remains fourth in the table, while
Landstar Transportation Logistics has moved
down two places into fifth. ATS Specialized
and Challenger Motor Freight have swapped
positions and are now listed in sixth and seventh
place, respectively.
new to the top 10 is USA-based
combined company All Erection & Crane
rental Corp and Dawes Specialized
Transport. Hareket Heavy Lifting and Project
Transportation has entered the table in 28th
place with a fleet capacity of 12,876 tonnes.
Also new for this year is netherlands-based
transport company Van der Vlist, which
has been listed in 31st place. South Korean
transport company KCTC is another new entry
in the top 50, entering the table in 45th place,
with a total fleet capacity of 9,080 tonnes.
A number of companies in this year’s listing
have made some significant fleet investments.
USA-based Deep South Crane & rigging, for
example, has moved up seven places in this
year’s listing and Havator, based in Finland, has
moved up another eight places to 34. nabros
Transport, in India, has also moved up to 39th.
Stiglich Transporte has fallen four places to 50th,
despite increasing its total fleet capacity from
7,748 tonnes to 8,262 tonnes.
ÖZEL yüK TaşIMaCILIğI HaBErLErİ
Crane Rental Corporation ile trafo taşıma
A
BD’li ağır yük kaldırma ve taşıma
şirketi Crane Rental Corporation,
163,2 ton ağırlığındaki bir
trafonun, Florida eyaletinde depo
alanından bir trafo merkezine taşınması
projesini yürüttü.
5,3 m yüksekliğindeki ekipman, 635
ton kapasiteli köprü vinçler kullanılarak,
depo alanında özel olarak hazırlanmış,
24 dingilli, çift sıralı Trail King treylerine
bindirildi. Genişliği 3,6 m’den 6 m’ye
çıkartılabilen Trail King treyleri, farklı deve
boynu, düşük tabanlı platform, doli ve
kenar desteği seçeneklerine sahip.
Treylerin dört dingilli bir T800
Kenworth çekiciye bağlanmasıyla, toplam
Ağırlığı 163 tonu aşan trafo, özel olarak hazırlanmış çift sıralı Trail King treyleri ile taşındı
katar ağırlığı 317,5 tona ulaştı. Taşıma
sırasında, çekici ve treyler grubuna altı
polis aracı ile iki sivil araç eşlik etti. Trafo,
kullanılacağı merkeze varıldığında, toplam
12 dingilden oluşan Goldhofer kendinden
Dev köprü Guangdong
için taşındı
Çinli yük kaldırma ve taşımacılık şirketi Guangdong
LIFT Engineering Machinery (GPEC), Guangdong
eyaletine bağlı Zhongshan’da yürütülen Hong
Kong-Zhuhai-Macau Köprüsü projesi için, 3.200 ton
ağırlığındaki bir parçanın taşınmasında görev aldı.
Köprü, toplam 100 dingilden oluşan Tianjie
S2.43 kendinden tahrikli modüler taşıyıcı grubuyla
taşındı. İmalatçı firma Wuchang Shipbuilding
Industry, 132,6 x 33,1 m ölçülerindeki parçanın
imalat tesislerinden alınıp, montaj alanına gidecek bir
dubaya taşınması için GPEC ile temas kurdu.
Gelgit koşulları nedeniyle taşıma işinin sadece iki
saatte tamamlanması zorunluluğu, aşılması gereken
önemli güçlüklerden biriydi. SPMT grubunun yaklaşık
700 mm’lik stroka sahip hidrolik denge mekanizması,
dubaya bindirme işleminin dengeli bir şekilde
yürütülmesine olanak tanıdı.
Bir firma yetkilisi, kullanılan SPMT grubu
hakkında şunları söyledi: “Hidrolik destek sistemi,
yük ağırlığı, ağırlık merkezinin konumu ve yol
koşullarına göre üç hidrolik grup halinde ayarlanıyor.
Böylece, bozuk zeminde bile katar boyunca dingil
yükü değerlerinin eşit dağılması sağlanıyor.
Bunun yanında, dubada da denge sağlamak üzere,
dışa doğru su tahliyesi sağlayan basınçlı bölüm
bulunuyor.”
tahrikli modüler hidrolik platform
grubunun üzerine aktarıldı. Daha sonra,
trafo sahasını geçerek nihai varış yerine
ulaştı ve 635 ton kapasiteli köprü vinçler
tarafından indirildi.
Hegmann Transit
filosuna Doll takviyesi
H
egmann Transit, taşıma filosunu
Alman üretici Doll’den satın
aldığı iki yeni Panther yarı alçak
şasili treyler ile genişletti.
1+4 dingil donatılabilen ve 3
dingilli çekicilere bağlanabilen yeni yarı
alçak şasili treylerlerde, deve boynunun
arkasına tek dingilli doli takılıyor.
Doli dingili, 30 derece dönebiliyor
ve dönüşü herhangi bir dümenleme
mekanizması kullanılmadan, pasif
sürtünme etkisiyle gerçekleştiriyor.
Treylerde kullanılan 205/65 R17.5
ebadındaki lastikleri 780 mm’lik yükleme
yüksekliği temin ediyor ve yükseklik
değeri -70 mm ile 245 mm arasında
ayarlanabiliyor. Satın alınan her iki yarı
alçak şasili treylerde de yük kapasitesi
41 ton ve dingil yükü 8 ton olarak
belirlenmiş durumda. Ek olarak, beşinci
tekerlek de denilen döner bağlantı
kapasitesi, hidrolik sistem aracılığıyla 17,5
tondan 22,5 tona çıkartılabiliyor. Treyler
uzunluğu ise 23,3 metre.
Doll yapımı Panther 1+4 yarı alçak şasili treyler, 41 tonluk tük kapasitesine sahip
ÖZEL YÜK TAŞIMACILIğI HABERLERİ
Rafineriye KCTC yardımı
G
üney Koreli taşımacılık şirketi
KCTC’nin Ulsan şubesi, müşterisi
Hyundai Ağır Sanayi (HHI) için dört
endüstriyel modülün taşınması işini üstlendi.
Bir rejeneratör üst başlığı, bir reaktör üst
başlığı, bir reaktör kabuğu ve bir düşey hat
kabuğundan oluşan modüller, SK Energy
tarafından yürütülen SK FCC 1 rafineri
büyütme projesinde kullanılacaktı. Yüklerin en
büyüğü olan reaktör üst başlığının uzunluğu
12,3 metre, genişliği 11,8 m, yüksekliği 14,1
m ve ağırlığı da 341 ton olarak ölçülmüştü. En
küçük yük ise, 4,2 m’lik uzunluğu, 4,2 m’lik
genişliği, 11,6 m’lik yüksekliği ve 25,1 tonluk
ağırlığı ile reaktör kabuğuydu.
HHI’nın Güney Kore’deki rıhtımında
gemiye yüklenen modüller, ilk olarak 15 km
uzaklıktaki Ulsan Yeni Limanı’na götürüldü.
Ardından, SK Energy iş sahasında giden 5,1
km uzunluğundaki güzergâh üzerinde kara
yolculuğu başladı. Karayolu nakliyesi işin,
trafik ışıkları, aydınlatma lambaları, ağaçlar,
trafik işaretleri ve enerji kabloları gibi sorun
çıkartabilecek engellerin geçici olarak ortadan
kaldırılması gerekti. Bunun yanında, güzergâh
üzerindeki bir köprü geçişinin sorunsuz
atlatılması için, yol kuvvetlendirme çalışması
da yürütüldü. Karayolu taşıması, dört polis
eskortuyla gece saatlerinde tamamlandı.
Rejeneratör üst başlığı ve reaktör üst başlığı, iki
ayrı güç ünitesinin çektiği, toplam 24 dingilli
Kamag 2406 HS4 E treyler grubu ile ayrı ayrı
taşınırken, reaktör kabuğu için 12 dingilli
Kamag 2506 HS 12 treyler grubu ve bir güç
Megatranz görev başında
S
tandart dışı yük taşıma şirketi
Megatranz, müşterisi Yamana
Gold’un Brezilya’da, Goiás eyaletinde
yürütülen Yamana Projesi için ihtiyaç duyduğu
taşıma işini gerçekleştirdi. Yamana Gold,
ThyssenKrupp tarafından imal edilmiş, 26,6
m uzunluğunda, 16,6 m genişliğinde, 31,46
m yüksekliğinde ve 1.241 ton ağırlığındaki bir
yarı mobil konkasörün taşınmasını istemişti.
Tartım işlemleri tamamlanan yeni
makine, toplam 54 dingilden oluşan Scheuerle
kendinden tahrikli modüler taşıyıcı (SPMT)
grubuna yüklendi ve montaj noktasına 1 km
mesafedeki madene götürüldü. Makinenin
çalışacağı galeri ağzına giden yol, %8 eğimle
aşağıya doğru inen bir rampaydı ve yüzey
kaplamasına sahip değildi. Varış yerine
ulaşan konkasör, indirilerek istenen noktaya
yerleştirildi.
Megatranz, yine Brezilya’da, Salvador
kentindeki Aratú Donanma Üssü’nde bulunan
bir yoğuşturma kulesinin, Bahia eyaletindeki
Camaçari Petrokimya Kompleksi’ne taşınması
işini üstlendi. Ağırlığı 458 ton, uzunluğu
62,4 metre, genişliği 9,55 m ve yüksekliği
de 8,88 olarak ölçülen kule, BASF C-310
Akrilik Kompleksi projesinin bir parçasını
oluşturmaktaydı. Yük, toplam 40 (20 + 20)
dingilden oluşan Scheuerle Inter Combi
treyler grubu üzerinde taşındı ve ek olarak,
iki adet 4 dingilli Inter Combi Power Booster
treylerinden faydalanıldı. Treylerin üzerine
yerleştirilen kulenin tepe noktası ile zemin
arasındaki mesafe, 11,5 m’yi bulmaktaydı.
Ulsan Yeni Limanı’na
varan yükün karayoluyla
götürüleceği sonraki hedef,
5,1 km uzaklıktaki SK
Energy proje sahasıydı
ünitesi kullanıldı. Düşey hat kabuğunun
taşınmasında, Kore malı bir uzatmalı treyler
yeterli oldu. Projedeki deniz ve kara taşıma
işlemlerinin tümü 24 saatte tamamlandı.
Van der Vlist’ten
sel sonrası destek
Standart dışı taşımacılık hizmetleri tedarikçisi
Van der Vlist, Lincolnshire/İngiltere’deki
bir çimento fabrikasının, selde zarar gören
ekipmanların yerine geçmek üzere satın aldığı
yeni çimento fırının taşımasını gerçekleştirdi.
Fırın, iki kısım haline taşındı ve parçaların ikisi
de Magdeburg/Almanya’da teslim alındı. İki
parçanın da çağı 4 m iken, 640 ton ağırlığındaki
büyük parçanın uzunluğu 19,7 m, küçük
olanınki ise sadece 2 m’ydi. Alman karayolu
düzenlemelerine uygun hareket edebilmek
amacıyla, büyük parçanın ülkeden geçişi için,
kazanı taşıyan ara platforma sahip bir treyler
grubu kullanıldı. Almanya sınırları dışına
çıkıldığında ise, büyük parça 8 dingilli bir yarı
alçak şasili treylere bindirildi. Küçük parça ise,
döndürülüp bir alçak şasili treylere yüklendi.
Daha sonrasında, yükün Rotterdam’dan
İngiltere’nin Killingholme limanına doğru
deniz yolculuğu başladı.Limandan sonraki
güzergâhta da yine karayoluyla taşıma
yapılacaktı. Yolun bazı bölümleri hayli dar
olduğundan, yüke kılavuzluk etmek üzere bir
özel eskort aracı görevlendirildi.
Van der Vlist,
fırın parçalarını
naklediyor
ÖZEL YÜK TAŞIMACILIğI HABERLERİ
Lift & Shift’in Ortadoğu rekoru
L
ift & Shift Hindistan ve OHI Group
Umman şirketlerinin bir araya gelerek
oluşturduğu Lift & Shift Engineering
Middle East (LSEME) ortaklığı, Sohar/
Umman’daki imalat sahasında, toplam
ağırlığı 15.000 tonu bulan yüklerin
nakliyesini tamamladı.
Yükler, beş adet deniz platformunu
oluşturan çeşitli parçalar ile bir köprüden
oluşmaktaydı. Modüllerin, Abu Dabi’de
kıyı-ötesi [offshore] projelerinin merkezi
niteliğindeki Umm Lulu ve Umm Kaasar’da
bulunan ADMA tesislerine götürülmesi
gerekmekteydi.
Deniz platformu güvertelerinin ağırlığı
2.250 ton ile 3.600 ton arasında değişmekte
ve en küçük güvertenin boyutları 27 x 30 x
23 metres, en büyüğününki 35 x 43 x 33 m
olarak ölçülmekteydi. Köprü ise 85 x 6 x 6
m ölçülerinde ve 570 ton ağırlığındaydı.
LSEME, taşıma işlemleri için toplam
152 dingilli kendinden tahrikli modüler
taşıyıcı (SPMT), yedi güç ünitesi, 28 safra
pompası, dört demirleme vinci, iki adet
400’lük, bir adet 300’lük ve bir adet de
280’lik duba kullandı. Taşıma ve yükleme
işlemlerine hazırlık kapsamında treylerler
düzenlendi, deniz analizleri tamamlandı
ve safra-yük planı son haline getirildi.
Taşınacak ilk iki yük olarak, 35 x 43 x 33 m
ölçülerinde, 2.900 ton ağırlığındaki WHT
4 platform güvertesi ve 47 x 27 x 37 m
ölçülerinde, 3.600 ton ağırlığındaki WHT
6 platform güvertesi belirlendi. Taşıma
işlemi, 400’lük bir dubayla tamamlandı. İlk
olarak, dört SPMT grubuna yerleştirilen
WHT 4 götürüldü. WHT 6’nın taşınması
içinse toplam 148 dingilli beş SPMT
grubu ve yedi güç ünitesi kullanıldı. Taşıma
işleminin akşam saatlerinde gerçekleşmesi
nedeniyle, güvenli bir çalışmaya olanak
tanıyacak şekilde aydınlatma ekipmanlarına
da ihtiyaç duyuldu. Platform güvertelerinin
taşıma prosedürü, platformun SPMT
üzerine bindirilmesi, kaynaklanarak
sabitlenmesi ve ardından rıhtıma doğru yola
çıkması şeklindeydi. Rıhtımda, güverteler
dubaya aktarıldı ve Abu Dabi/BAE’de
devam eden Umm Lulu Kalkınma Projesi
sahasına gönderildi. İkinci sırada, sırasıyla
2.600 ton ve 3.050 ton ağırlığındaki MFT
ve WHT 2 güvertelerinin taşınması vardı.
Bu modüllerin rıhtıma götürülmesinde,
dört grup halinde 32 dingilli SPMT’ler
görev aldı ve rıhtımda yükü 400’lük bir
duba devraldı.
Bir LSEME yetkilisi, bu zorlu proje
hakkında şunları söyledi: “MFT ve
WHT 2 güvertelerinin taşınmasında,
dört treyler oluşturacak şekilde, 8 sıralı,
toplam 128 dingilli bir SPMT grubu
kullanıldı. Modüller, bu şekilde 1 km’yi
aşan bir mesafeye taşındı ve treyler ekibi,
kablosuz iletişim olanaklarıyla donatıldı.”
Taşınması gereken son platform
güvertesi WHT 1, 27 x 30 x 23 m
ölçülerinde ve 2.2050 ton ağırlığındaydı.
Modülü taşımak için 96 dingilden oluşan
bir SPMT grubu, dört sıra halinde
düzenlendi. Rıhtıma kadarki 1 km’lik
yolu aşan güverte, orada 330’lük bir
dubaya bindirildi. Proje kapsamında
kalan son iş ise, köprünün rıhtıma
götürülmesi ve 280’lik bir dubaya
aktarılmasıydı.
WHT 4 ve WHT 6 modülleri dubaya
sabitlenmiş ve denize hazır
Dünyanın en büyük buharlaştırıcısını Almajdouie taşıdı
Standart dışı yüklerin taşınması alanında
faaliyet yürüten Almajdouie Logistics, dünyanın
en büyük buharlaştırıcısı olduğu düşünülen
ekipmanı, Suudi Arabistan’daki Yenbu 3
Deniz Suyu Arıtma Projesi’nde kullanılmak
üzere taşıdı.Taşıma sırasında yükün toplam
brüt ağırlığı 5.736,8 ton olarak ölçülmekteydi.
137,9 metre uzunluğunda, 32,1 m genişliğinde
ve 11,4 m yüksekliğindeki buharlaştırıcı,
Vietnam’dan yola çıkıp, Yenbu’daki bir
rıhtıma ulaştı. Rıhtıma gelen ekipman, kriko
sistemleriyle kaldırıldıktan sonra, tekerlekli
taşıyıcılar üzerinde gemiden indirildi ve toplam
200 dingilden oluşan kendinden tahrikli
modüler taşıyıcı (SPMT) grubuna yerleştirildi.
Bu işlem sırasında, gemi ile rıhtım arasında
Doosan Heavy Industries & Construction
çelik levha şeklinde bir köprü oluşturuldu.
sorumlu. Yaklaşık 1 milyar $ tutarındaki proje
SPMT ise, yükü sabit tutacak biçimde,
sözleşmesi, Suudi Arabistan Deniz Suyu
geçici çelik desteklerle donatıldı. Yanbu
Dönüştürme Kuruluşu tarafından düzenlendi.
projesinde kullanılacak altı buharlaştırıcıdan
Yenbu 3 çok aşamalı buharlaştırıcı (MSF)
dördü Vietnam’dan sevk edilecek. Diğer iki
tesisi, Yenbu ve Medine bölgesine içme suyu
buharlaştırıcı ise, Suudi Arabistanlı Bilfal
temin edecek.
Heavy Industries
Buharlaştırıcını uzunluğu 137,9 metre, genişliği 32,1 m
tarafından imal
ve yüksekliği de 11,4 m
edilmekte.
Yanbu Safha
3 Deniz Suyu
Arıtma Tesisi’nin
inşasından,
ana yüklenici
ÖZEL YÜK TAŞIMACILIğI DOSYASI
Lampson firmasının filosunda, klasik düz platformlu
modellerden, kendinden tahrikli, hidrolik dengelemeli
platforma sahip modellere kadar uzanan çok geniş bir
yelpazede, farklı lastik tekerlekli taşıyıcılar mevcut.
Goldhofer, Scheuerle, Nicolas ve Cometto markalı bu
treylerler, ağırlığı 3.000 tona varan yükleri taşıyabiliyor
Kendi özel
gereksinimleri ve kısıtlarına
yanıt verecek taşımacılık
çözümlerini talep eden
kullanıcıların giderek
artmasıyla, ihtiyaca
özel olarak tasarlanan
taşıma ekipmanları pazarı
büyüyor. LAURA HATTON
bildiriyor
İhtiyaca özel tasarımlar
Mammoet işbaşında
T
aşınması gereken yükler, her
geçen gün biraz daha büyüyor.
Özellikle petrol, doğalgaz ve enerji
sektörlerinde, muazzam ağırlıklara sahip
devasa yüklerle karşılaşmak, şimdiye dek
görülmedik ölçüde mümkün. İtalyan
ağır yük taşıma şirketi Fagioli’den bir
yetkilinin sözleri de bu eğilimi doğrular
nitelikte: “Son 20 yılda inşa edilen
tesislerin çoğu modüler yapıda ve bu da
büyük modüllerin, farklı sahalarda önceden
imal edilip, daha sonra tesise taşınması
ve doğrudan monte edilerek kullanıma
sokulması anlamına geliyor. Ağırlığı
binlerce tona ulaşabilen bu modüllerin
taşınmasında da elbette özel treylerler,
gemiler veya dubalara ihtiyaç duyuluyor.”
Bu modüler parçaların olağanüstü
ağırlık ve ölçüleriyle baş edebilecek taşıma
ekipmanlarını tasarlamak, üstelik bunu
yaparken karayolu mevzuatı ve altyapısını
da dikkate almak hiç kolay bir iş sayılmaz.
Southwest Industrial Rigging şirketinden
bir yetkilinin belirttiği gibi, karayolu
mevzuatının ülkeden ülkeye ve hatta kimi
ülkelerde bölgeden bölgeye değişebildiğini
de ekleyelim.
Bu durum, üreticiler açısından,
standart dışı yük taşıma araçlarının
uyarlanabilir ve esnek olması gerekliliğine
işaret ediyor. ABD’li Lampson
International’ın proje müdürü Bruce
Stemp açıklıyor: “Yerel yönetimlerin
her geçen gün yeni kısıtlamalar getirdiği
bir ortamda, eyalet ve ülke sınırları
arasında hareket eden treylerlerin de
farklı durumlara hızlı bir biçimde uyum
sağlayabilmesi gerekiyor.”
Ismarlama modeller
Dünyanın farklı yerlerinde uygulanan
farklı taşıma kısıtlamaları, üreticileri
geniş bir ürün yelpazesi oluşturmaya
yöneltiyor. İngiliz standart dışı yük
taşıma şirketi Collett Transport’un
satın aldığı son ekipman, Alman üretici
Scheuerle’nin sipariş üzerine tasarladığı,
550 ton kapasiteli STB 550 köprü tipi
taşıma platformu oldu. Hidrolik sistemle
uzatılabilen STB 550, çalışma esnekliği
temelinde tasarlanmış bir ürünün
son versiyonu olma özelliğini taşıyor.
Birbirinden bağımsız iki ayrı tekerlekli
taşıyıcının arasına köprü şeklinde
Stiglich şirketi, Sociedad Minera Cerro Verde projesinde kullanılmak üzere bir 4100 XPC
maden kazıcısını istenen yere götürüyor
Polonyalı
taşımacılık
şirketi ZTE
Radom,
bir proje
sırasında
dar yollar ve
kavşaklardan
geçiyor
yerleştirilerek kullanılan platformun
uzunluğu, 29.200 mm ile 34.200 mm
arasında değişmekte. Yükleme genişliği
de 3.450 mm ile 7.400 mm arasında
kademesiz olarak ayarlanabiliyor.
Platformun, yükleme alanındaki yüksekliği
1.650 mm. Collett için üretilen platform,
tamamen firmanın verdiği teknik değerler
doğrultusunda, Fransız üretici Nicolas’tan
alınan teknik desteğin de yardımıyla
hazırlandı.
Collett Transport genel direktörü
David Collett, yeni makine hakkında
şu açıklamayı yaptı: “Bu treyler, enerji
İngiliz taşımacılık şirketi Lawsons Haulage, bir demiryolu projesinde ihtiyaç duyulan
panelleri nakletmek için, üç uzatmaya sahip olan, 4 dingilli Doll Vario yarı treylerinden
faydalanıyor. Kullanılan treyler, tamamen uzatıldığında 39 metrelik yükleme platformu
sunuyor
üretimi ve ağır sanayi alanlarında büyük
öneme sahip ve yoğun ilgi görecek. Şu anda
Avrupa’da rakibi bulunmayan bu yüksek
taşıma kapasitesi, jeneratör, trafo ve çelik
döküm üreticilerine, ürün yelpazelerinde
ağırlık ve boyutları daha da artırma
olanağını verecek.”
Goldhofer de isteğe özel treyler
siparişi alan üreticiler arasında. İngiliz
taşımacılık şirketi Allelys Heavy Haulage,
bu kapsamda Faktor 5 adı verilen köprü
tipi kazan taşıma platformunu filosuna
ekledi. Yeni platform, trafolar, jeneratörler
ve büyük endüstriyel modüller gibi ağır
yüklerin taşınmasında kullanılacak.
Goldhofer, ürün hakkında, “Yüksüz
ağırlığı 100 ton olan bu son derece verimli
sistem, ağırlığı 500 tona kadar çıkan
yüklerin güvenli ve güvenilir bir biçimde
taşınmasına imkan veriyor.” açıklamasını
yapıyor. Platform, yükü dikey düzlemde
1,8 m kaldırabiliyor. Yükleme genişliği 3
ile 6,75 m arasında, yükleme uzunluğu
da 11 ile 17 m arasında değişebiliyor.
Goldhofer’in yeni ürünleri arasında, ağır
hizmete yönelik modüler taşıyıcılar ile
kendinden tahrikli taşıyıcılar da var. PST/
ES-E 6 (315) ve PST/ES-E (285) modüler
taşıyıcılar ile, Type THP/SL-S, THP/SL-L
Latin Amerika’da rüzgâr enerjisi projeleri yükselişte. Tradelossa da bugünlerde
Meksika’nın güneyinde, Wahaca’daki bir rüzgâr çiftliği projesinde çalışıyor. Şirket, sahada
uzatmalı treylerler, kanat taşıma platformları, kule parçalarının taşınmasına yönelik
ekipmanlar ve jeneratör dairelerinin taşınmasına yönelik treylerler kullanıyor
Southwest Industrial Rigging, ABD’de bir trafoyu Houston Limanı’ndan Arizona’ya,
Yuma’daki bir trafo merkezine taşımak için, Trail King TK650 çift sıralı treyler
modelinden faydalandı. Treylerin yüklü ağırlığı 480 tonu geçiyordu
Belçikalı taşımacılık şirketi ADM Team Heavy Weight, uzunluğu 16 metre, genişliği
4,20 m, yüksekliği 4,4 m ve ağırlığı 43 ton olarak ölçülen bir dingili nakletmek için,
3 dingilli yeni bir MegaMAX alçak şasili treyler kullandı. Mulhouse/Fransa’dan teslim
alınan modül, Anvers Limanı’na getirildi ve sonrasında deniz yolculuğuna başladı
ve THP/SL ağır hizmet modülleri örnek
gösterilebilir. Yeni modeller, ölçülerine göre
çok yüksek ağırlığa sahip yükler ve ağır
hizmet için kullanılabilecek.
Çift sıralı TrailKing treyleri de
ABD’li vinç kiralama şirketi Crane Rental
Corporation için özel olarak tasarlandı.
Yüksek kapasiteli bu treylerin, çok büyük
yüklerin taşınmasında kullanılabilmesi
için, genişliği 3,6 m’den 6 m’ye çıkabilen
teleskobik dingillerle donatılması istendi.
Ekipmanda farklı deve boynu, düşük
tabanlı platform, doli ve kenar desteği
seçenekleri bulunuyor.
Mammoet, mevzuat düzenlemelerinin
getirdiği koşulları sağlayabilmek amacıyla,
egzoz ve gürültü emisyonlarını sıfıra
indirecek bir hibrit güç ünitesi geliştirmek
için, özel yük taşıma ekipmanları üreticisi
Scheuerle ile işbirliği yaptı. Mammoet,
aynı zamanda Kanada karayollarında
kullanılmak üzere, dokuz dingilli bir
treyler konsepti hazırladı. Yüz ton yük
taşıyabilen (platform uzunluğu 12 m’ye
çıkartıldığında 80 ton) treyler, azami 280
ton yüklü ağırlığa ulaşabiliyor. Tasarlanan
deve boynu, 3 ve 4 dingilli çekicilere
bağlanabiliyor ve treyler boyu, uzatma
ile 30,5 m’ye çıkartılabiliyor. Yeni treyler,
Mammoet ile Kanada’nın Britanya
Kolombiyası eyaleti ulaştırma bakanlığı
arasındaki işbirliği sonucunda ortaya çıktı.
Bir diğer treyler üreticisi Doll de aynı
şekilde Panther ürün serisini mevzuat
Rotran, çok yüksek sıcaklıklarda bir taşıma projesine imza atıyor
Müşteri memnuniyeti
Taşımacılık şirketleri, her türlü müşteri
talebine yanıt verebilmek için çok çeşitli
ekipmanlara ihtiyaç duyar. Van der
Vlist, bu çerçevede, 3 dingilli modüler
parçaya sahip olan, 10 dingilli bir yarı
alçak şasili treylerler modelini filosuna
ekledi. Bir firma yetkilisi, “Bu treylerin
standart modellerden farkı, farklı dingil
Collett’in yeni köprü tipi taşıma platformu,
Scheuerle markasını taşıyor
gereksinimleri doğrultusunda geliştirdi.
Bir firma yetkilisinin yeni modellere ilişkin
açıklaması şu şekilde: “Yeni seri, 110 tona
kadar varan yüksek yük kapasitesi, yüksek
manevra yeteneği, 12 tonluk dingil yükü,
850 mm’lik yükleme yüksekliği, toplam
405 mm dikey kaldırma mesafesi ve 55
derecelik tekerlek dönüş açısı sunuyor.
Çift salıncak teknolojisi de Panther
treylerlerinin önemli özelliklerinden biri.”
Faymonville’in son dönemde pazara
sunduğu yenilik, CombiMax adlı yarı
treyler modeli oldu. CombiMax’in
özellikleri hakkında firmanın verdiği
bilgiler şöyle: “Gerek 4 ve 8 tekerlekten
dönüş yapan serbest dingilli modellerde,
gerek hidrolik veya havalı süspnsiyona
sahip dingil mafsallı modellerde, gerekse
Twin Axle II dingil serisindeki bağımsız
süspansiyona sahip modellerde, tüm
dümenleme sistemlerine, yeni geliştirilen
ve One-Neck adı verilen deveboynu
teknolojisi üzerinden kumanda ediliyor.”
gruplarını birleştirerek, 100 tona varan
yük kapasitelerine ve aynı zamanda alçak
yüklemeye olanak tanıması.” diyor ve
ekliyor: “Bunun yanında, özel olarak
rüzgâr türbini kanatlarının taşınması için
tasarlanmış, 36 ton kapasiteli uzatılabilir
treylerler de satın aldık.”
ABD’li firma Southwest Industrial
Rigging, filosunu toplam 20 dingilden
oluşan Goldhofer THP-DR yarı alçak şasili
treyleri ve iki STZ-H 9 yarı alçak şasili
treyleri ile güçlendirdi. Filoya son dönemde
eklenen ekipmanlar arasında, Trail King
yapımı iki TK110HED alçak treyler de
bulunuyor.
Lampson International, ağır yük taşıma
ihtiyaçlarına yanıt olarak, paletli taşıma
ekipmanlarına sahip. Sıra dışı büyüklüğe
sahip yüklerin, zorlu zemin ve çevre
koşullarında taşınması için geliştirilmiş
bu ekipmanlar, patentli Rolli-Flex palet
tambur süspansiyon sistemine sahip ve
kapasite aralığı 362 tondan başlayıp, 3620
tona kadar çıkıyor.
Meksikalı taşımacılık şirketi Tradelossa
ise, yeni halatlı kriko sistemlerine ve
Goldhofer uzatılabilir düz platformlu
treyler modellerine yatırım yaptı. Firmanın
Allely filosuna eklenen, Goldhofer yapımı
köprü tipi taşıma platformu Faktor 5
Fagioli, toplam 300 dingilli bir SPMT
grubu ile, 7.000 tonluk bir geminin
suya indirilmesine yardımcı oluyor
konuya ilişkin açıklamasında, “Meksika’da
sektörün benimseyeceği yenilikler
konusunda daima bir adım ileride olmayı
amaçlıyoruz.” deniyor.
Eskom bünyesinde faaliyet yürüten,
Johannesburg merkezli Güney Afrikalı
firma Rotran Logistics Services’ın
filosundaki Nicolas, Cometto, Goldhofer
ve Faymonville treylerlerinin toplam dingil
sayısı neredeyse 500’ü buluyor. Filoda aynı
zamanda, kapasitelieri 200 ile 600 ton
arasında değişen sekiz büyük köprü tipi
platform mevcut.
İtalyan Fagioli ise, farklı
konfigürasyonlarda toplam 50 dingilli
modüler treylerler ve ayrıca kendinden
tahrikli modüler taşıyıcılar (SPMT) satın
aldı. Yine Avrupa’da, Polonyalı taşımacılık
şirketi ZTE Radom, taşıma ve inşaat
faaliyetlerine yönelik farklı ekipmanlarla
hizmet veriyor. Uzunluğu 40 m’ye varan
yüklerin taşınmasında kullanılabilen uzun
treylerler ile alçak treylerlerin yanında,
Kesselbrücken, Goldhofer ve Broshuis
yapımı modüler platformlu treylerler de
ZTE Radom’un filosunda yer almakta.
Müşterilere verilen destekte, yeni
ekipmanlar kadar yeni tesisler de fayda
saplayabiliyor. Örnek gösterebileceğimiz
taşımacılık şirketi Vanguard, gemilerin
yüklenmesi ve boşaltılması işlemlerini
hızlandırmak amacıyla, Richards
Körfezi’nde yeni bir tesis kurdu. Limandaki
Vanguard garajında iki SPMT, 800 ton
kapasiteli bir hidrolik köprü vinç sistemi
ile ağır yük alet ve aksesuarları bulunuyor.
Firmanın sıra dışı yük taşıma ve kaldırma
faaliyetleri başmüdürü Roland Cumings
açıklıyor: “Yaptığımız yatırım, çok akıllıca
olduğunu ve harcanan paraya değdiğini
gösterdi. Tesisimiz, ağır yük taşıma
ekipmanlarının operatörlerine, yüklerini
gemiden alıp depoya yerleştirmemiz
sırasında konfor sunuyor ve sonrasında
yükü kolayca geri alabileceklerini biliyorlar.
Her birinin ağırlığı 500 tonu aşan birden
fazla yüke aynı anda muamele edebiliyoruz.
Yeni tesis, ağır yük taşıma endüstrisi için
çok değerli olduğunu gösteriyor.” n
TAILOR MADE DESIGNS
The market for customised transport equipment is on the rise. IC investigates
Designing transport equipment to cope
with immense weights and dimensions is
a challenge. The latest model for Collett
Transport is a new custom 550 tonne
payload Scheuerle STB 550 side girder
deck. The deck span is 34,200 mm long and
loading width can be adjusted to 7,400 mm.
new for UK company Allelys Heavy
Haulage is the Goldhofer Faktor 5 vessel
bridge. It can transport loads of up 500
tonnes and has deadweight of 100 tonnes
and a vertical lifting stroke of 1.8 metres.
Also on the market is a dual-lane
TrailKing trailer which has telescoping axles
that extend to 6 m. New from Mammoet is
a concept for a 100 tonne capacity nine axle
Canadian highway trailer.
From trailer manufacturer Doll is the
Panther trailer series, which has high
payloads of up to 110 tonnes, a loading
height of 850 mm and a steering angle of
55 degrees. From manufacturer Faymonville
is the CombiMax semi-trailer, which has
steering controlled by a new gooseneck.
Transport company Van der Vlist has
added a 10 axle semi low trailer with a 3-axle
modular section and 7-axles. Southwest
Industrial rigging in the USA has expanded
its fleet with 20 lines of Goldhofer THP-DR
and two STZ-H 9 semi low loaders.
Lampson International offers track
driven crawler transporters up to 4,000 US
tons with a rolli-Flex track roller suspension
system. Tradelossa in Mexico has a new
strand jack system. For the South African
market, rotran Logistics Services, part of
Eskom, offer five hundred axle lines and
eight large girder beam trailers.
In Italy Fagioli purchased 50 axle lines of
modular trailers and self propelled modular
transporters (SPMT). Polish transport
company ZTE Radom offers a range of
equipment and transport provider Vanguard
has a new facility in richards Bay.
ADVERTORYAL / REKLAM
Sıra dışı yükler ve proje taşımacılığı alanlarında küresel
uzmanlığa sahip olan WWL ALS (Wallenius Wilhelmsen
Abnormal Load Services) hakkında genel bilgiler.
Avrupa’da pazar lideri konumunda
bulunan WWL ALS, küresel ölçekli
tedarik zinciri ile Türkiye ve Ortadoğu
pazarlarında kara, demir, hava ve
denizyolu taşımacılığında bütünlüklü
çözümler sunuyor.
WWL ALS ve Wallenius Wilhelmsen
Logistics (WWL) Grubu olarak, tek bir
müşteri ara birimi ve tam anlamıyla
küresel ölçekli faaliyetlerimiz ile, kusursuz
ve kesintisiz lojistik çözümleri temin
etmekteyiz.
WWL ALS, teknik uzmanlığı ve kapsamlı tedarik zincirinin yanında, dünya geneline yayılan bir tedarikçi
ve acente ağıyla hizmet veriyor ve petrol, doğalgaz, parça yük, proje taşımacılığı, liman ekipmanları,
vinç, madencilik ekipmanları gibi çok çeşitli sektörlerde, Türkiye’deki müşterilerinin kara ve deniz lojistik
kaynaklarından faydalanmasına olanak tanıyor.
Küresel ağır yük pazarında derin bir
bilgi birikimine sahip olan WWL ALS,
üreticilere, distribütörlere ve onların
müşterilerine eksiksiz lojistik destek
hizmetleri sunabilmekte.
Basit yüklerin taşınmasından,
anahtar teslimi projelere kadar
uzanan bir yelpazede, ihtiyaçlarınıza
göre düzenlenen proje taşımacılığı,
gemi kiralama, gemi/liman hizmetleri
ve kara taşımacılığı çözümlerinde,
vinçlerden kriko sistemlerine,
kızaklardan dubalara kadar her tür
ekipman kullanılabilmekte.
Taşımacılıkta bağımsız kaynaklara sahip olması,
kuruluşumuzun güvenilir, esnek ve düşük maliyetli çözümler
geliştirmesine imkan vermekte.
WWL ALS, işinizin gerekleri doğrultusunda özel çözümler sunar.
Bağlı olduğumuz ana kuruluş WWL üzerinden ve ayrıca WWL
ALS ile yakın işbirliği yürüten başka taşımacılar aracılığıyla
temin ettiğimiz çözümler, güvenilir, esnek ve düşük maliyetli
hizmetler sunmamıza olanak tanır.
WWL açık deniz nakliye rotaları üzerinden, Avrupa, Asya,
Okyanusya ile Kuzey ve Güney Amerika’ya yönelik taşıma
hizmetleri de verebilmekteyiz. Diğer bağımsız denizyolu
şirketleri ve taşımacılarla yürütülen işbirliği, WWL ALS’nin
her türden parça yük ve proje taşımacılığı için başka pazarlar
ve varış yerlerine yönelik çözümler de geliştirebilmesini
sağlamakta.
DİSİPLİN
BİLGİ BANKASI
Yazar hakkında
Marco van
Daal, 1993
yılından bu yana
ağır yük kaldırma
ve taşıma
sektöründe
çalışıyor. Bu
alana Hollanda
merkezli Mammoet Transport şirketinde
giriş yaptıktan sonra, yine sektörün
öncü isimleri arasında yer alan, İtalyan
Fagioli PSC firmasına geçti. Yirmi yılı
aşan deneyimini beş ayrı kıtada ve 55’in
üzerinde ülkede elde etti. Bu deneyimler
ışığında, www.khl.com/books/theart-of-heavy-transport/ adresinden
ulaşabileceğiniz, The Art of Heavy
Transport [Ağır Yük Taşıma Sanatı] adlı
kitabı kaleme aldı.
Van Daal, bilgi birikimi ve
deneyimlerini paylaşma konusunda son
derece istekli ve bu amaç doğrultusunda
dünyanın çeşitli yerlerinde sık sık
seminerler düzenliyor.
Tartıma devam
Yazı dizimizin
geçtiğimiz sayıdaki
bölümünde, tartım işlemi
sayesinde bir yüke ait
ağırlık merkezinin X ve
Y koordinatlarının tespit
edilebildiğini gördük.
Ancak, Z koordinatı söz
konusu olduğunda, işin
içine farklı etmenler
giriyor. MARCO VAN DAAL
açıklıyor
T
artım yaparak, bir yükün ağırlığını
kesin olarak tespit edebilir ve ağırlık
merkezinin (CoG) yerini bulabiliriz.
Geçtiğimiz sayıda, tartım sonuçlarından
yola çıkarak, ağırlık merkezi X ve Y
koordinatlarını nasıl tespit edebileceğimizi
gördük.
Bu noktada, Z koordinatının da
neden aynı yolla bulunamadığı şeklinde
mantıklı bir soru akla gelebilir. Biraz
kavramsal ve kuramsal bir içeriğe sahip
olan bu yazımızda, Z koordinatının hangi
koşullarda bulunabileceğini ve bunun
kimi zaman neden çok güç, hatta imkansız
olabildiğini açıklayacağız.
Daha öncelikli bir diğer soru, Z
koordinatını bilmenin neden önem
taşıdığıdır. Yanıtsa oldukça basit. Taşınması
veya kaldırılması gereken her yükte, ağırlık
merkezinin dikey bileşeni (Z koordinatı)
da önemlidir, çünkü taşıma/kaldırma
ekipmanlarının seçimi ve düzenlenmesi
üzerinde etki yaratır. Ağırlık merkezi yukarı
BİLGİ BANKASI
çıktıkça, dengeyi sağlamak için daha fazla
dingil sayısına ihtiyaç duyulacaktır.
Yükün ağırlık merkezi, aynı zamanda
duba veya gemilerin KG değeri (tüm
yüklerin dikey ağırlık merkezi) üzerinde
de etkilidir. KG değerinin açıklanması,
bu yazının kapsamı dışında kalıyor.
Son olarak, ağırlık merkezi, kaldırma
mapalarının nerelere yerleştirileceğini, tek
bir vincin mi yoksa birden fazla vincin
mi kullanılacağını belirleyerek, kaldırma
planını da etkileyecektir.
CoGx =
€
ΣDx *W
ΣW
(moment ilkesi)
Örnek: Wa = 6 ton, Wb = 4 ton ve Wa
ile Wb arasındaki mesafe 5 metre.
Yukarıdaki formülle, X’in 2
metre ve Y’nin de 3 metre olduğu
hesaplanabilecektir. Bkz. Şekil 1.
Not: Moment formülü, birimlerden
bağımsız olduğundan, metre ve ton yerine
başka birimler de kullanılabilecektir.
Basit bir nesnenin, örneğin bir kutunun
ağırlık merkezi X koordinatını belirlemek
için, en az iki noktada ağırlık ölçümü
yapmak gerekir. Ağırlık merkezinin bir
tarafında seçilen ölçüm noktasına A,
diğer tarafındakine ise B diyelim. A ile B
arasındaki mesafeyi bildiğimiz için, bu
ölçüm değerlerinden yola çıkarak ağırlık
merkezinin konumunu tespit etmemiz de
mümkün olacaktır.
Z koordinatın belirlenmesindeki
güçlük, hem koordinatın hem de
yerçekiminin aynı doğrultuya sahip
olmasıdır. Dikkate alınabilecek bir
“moment kolu” veya diğer bir deyişle
D mesafesi bulunmadığı için, moment
ilkesinden faydalanmak da mümkün değil.
Bu yüzden, ağırlık merkezinin
tespitinde kullanılan klasik yöntemi Z
koordinatının bulunmasında da devreye
sokma olanağımız yok. Çözüm, sıra dışı bir
yöntemde yatıyor.
Örnek verdiğimiz kutuyu, 5 derecelik
bir açıyla eğdiğimizi düşünelim. Herhangi
bir fiziksel ekleme ya da çıkarma
yapılmadığı için, kutunun ağırlığı elbette
değişmeyecektir. Bkz. Şekil 2.
Bu yeni durumda, ağırlık merkezi
bir miktar kaydığı için, Wa ve Wb ağırlık
değerlerinde ise değişiklik meydana
gelecektir. İki nokta arasındaki mesafe yine
5 m iken, Wa 7 ton ve Wb de 3 ton olacak
ölçülebilir.
Not: Gerçekte, 5 derecelik açı nedeniyle
Wa ile Wb arasındaki yatay mesafe de
değişmekte, 4,98 m’ye inmektedir. Bu eğme
hareketi, iki noktayı birbirine yaklaştırır.
Ancak, örneğimizde bu değişikliği ihmal
edebiliriz.
Yukarıdaki formülü tekrar uygulayarak,
X ve Y mesafelerinin sırasıyla 1,5 ve 3,5 m
olduğunu bulabiliriz.
Şimdi, kutuda neler olduğuna bakalım.
Beş derecelik açı nedeniyle, ağırlık merkezi
sola doğru 0,5 m yaklaştı (X mesafesinin
2 m’den 1,5 m’ye inmesi ile) ve sonuçta,
Wa ağırlık değeri de 1 ton arttı (6 tondan
7 tona).
Şekil 3’te, eğik tutulan kutunun, önemli
BİLGİ BANKASI
ölçüler ve açılarla birlikte grafik gösterimi yer
alıyor. Artık, ağırlık merkezindeki kaymaya
ve bu kaymanın, Z koordinatını nasıl
etkilediğine bakmalıyız. Kutu, 5 derece eğildi
ve bu durum, ağırlık merkezinden geçen
dikey çizgi ile, kutu eğilmeden önceki ağırlık
merkezinden geçen dikey çizgi arasındaki
açının da 5 derece olacağı anlamına geliyor.
Kutunun eğim açısı artırıldıkça, bu iki ağırlık
merkezi çizgisi açı da artacak, tersi durumda
azalacaktır. Kutu yatay konuma geldiğinde ise
(bkz. Şekil 1), bu iki çizgi üst üste binecektir.
Hesaplamalar
Biraz trigonometri bilgisi ve elimizdeki
verilerden yola çıkarak, ağırlık
merkezinin yüksekliğini (Şekil 3’te Hcog)
belirleyebiliriz. Gözümüzde daha kolay
canlandırabilmek için, ağırlık merkezi
üçgenini Şekil 3’ten çıkardık ve Şekil 4’te
ayrıca gösterdik.
Tepe açısının (alfa veya α) 5 derece
olduğunu zaten biliyoruz. Üçgenin
tabanındaki beta (β) açısı ise 90
derece. Üçgenin son açısının, basit bir
hesaplamayla, (180 – 90 – 5) = 85 derece
olduğunu bulabiliriz.
Şimdi, sinüs kuralı olarak bilinen
trigonometri ilkesini devreye sokalım:
b
c
a
=
=
sin α sin β sin γ
Sinüsakuralı,b ağırlıkc merkezinin
=
b= kullanılabilecektir.
c
sinaα amacıyla
belirlenmesi
=sin β sin
= γCOG
0.5 H
=β sin γ
sin α sin
€
0.5 Hsin90
sin5
= COG
€
0.5= 0.5 sin90
H = 5.736
Hsin5
* sin90COG
sin5
=
Ağırlık
merkezini
(Hcog) formülün
€
sin90
solundasin5
yalnız bıraktığımızda,
€€
€
€
€
€
COG
HCOG =
0.5
* sin90 = 5.736
sin5
0.5
HCOG =
* sin90 = 5.736
sin5
ifadesini elde ederiz. Böylece, ağırlık
merkezinin Z koordinatı 5,736 m
olarak bulunur. Diğer bir deyişle, ağırlık
merkezinin yüksekliği, kutu tabanından
itibaren 5,736 metredir.
Özet
Kutuyu belli bir açıyla eğik hale
getirdiğimizde, ağırlık merkezi de bir tarafa
doğru, bilinmeyen bir mesafede kayar.
Bu kayma ise, destek noktalarına (ya da
yük hücrelerine) binen yük miktarının
değişmesi anlamına gelecektir. Kullanılan
yük hücreleri, destek noktalarına binen
yükün her iki durumda da bilinmesini
sağlıyor. Trigonometri formüllerinin
kullanılması ise, ağırlık merkezinin
yüksekliğini de hesaplayabiliyoruz.
Dolayısıyla, ağırlık merkezi dikey
bileşeninin de tespit edilebildiğini
söyleyebiliriz.
Fiili sonuçlar
Z koordinatını bulabildiğimize ve
bu değerin, kaldırma ekipmanlarının
seçiminde, kaldırma planlarının
hazırlanmasında, treyler, gemi veya dubaları
dengesinin sağlanmasında önem taşıdığını
da bildiğimize göre, bu hesaplamalar
sahada neden sürekli standart bir biçimde
yapılmıyor?
Yanıt, yukarıda uyguladığımız
yöntemin kullanışlılık düzeyiyle ilgili.
Taşınması gereken bir kutunun yana
yattığını bilmek ayrı şey, kutunun tam
olarak 5 derce yattığını bilmek ayrı şeydir.
Kutu tam olarak 5 derece yattığında ve
krikolarla kaldırıldığında, dolayısıyla
yük hücreleri görevini yapmaya devam
ettiğinde bile, kutunun aynı zamanda
öne veya arkaya doğru da yatması
engellenemeyebilecek, dolayısıyla açının
tespitinde sorun yaşanacaktır. Böylece,
hesaplama sonucu da yanlış olacaktır.
Ek olarak, yana eğme yöntemi,
kutunun tam anlamıyla rijit olduğu,
dolayısıyla burulma rijitliğinin sonuçlar
üzerine herhangi bir etki yaratmadığı
varsayımına dayanır. Gerçek hayatta elbette
durum böyle değildir. Geçtiğimiz sayıda
verdiğimiz örneğe benzer büyük yapılar,
genellikle hava koşulları veya su yükü
altında belli düzeyde esneklik sergileyecek
şekilde tasarlanır. Bu esneme ise, eğim
uygulandığında, yükün farklı noktalarında
farklı açıların ortaya çıkması anlamına
gelecek ve böylece yanlış hesaplama
sonuçları elde edilecektir. Ek olarak,
çok çeşitli başka nedenlerle, tasarımcılar
veya üreticinin, yükün eğilmesine izin
vermemesi de olasıdır.
Son olarak, ağırlık merkezinin konumu
da sonuçların hassasiyetinde önemli rol
oynar. Ağırlık merkezi yükseldikçe, 5
derecelik eğimin, ağırlık merkezini daha
fazla kaydıracağı açıktır. Dolayısıyla,
ağırlık merkezi yüksek olan yüklerde daha
iyi sonuç alınabilecektir. Alçak ağırlık
merkezine sahip yüklerde, eğim sonucunda
ağırlık merkezinde ortaya çıkacak kayma,
ayrıca X ve Wa değerlerindeki değişimler
çok düşük seviyede kalacak, ölçüm
hassasiyetinin nihai sonuç üzerindeki
etkileri artacaktır.
Sonuç
Bu yazımızda, ağırlık merkezi Z
koordinatının, tartım yoluyla tespit
edilebildiğini göstermeye çalıştık. Ancak,
gerçek uygulamada çeşitli kısıtlarla
karşılaşabildiği için, bu yöntemi her koşulda
uygulamak mümkün olmayabilir. n
WEIGHING CONTINUED
As shown last month a weighing can be used to determine the X and Y co-ordinates of a load. When it comes to the Z coordinate, however, it can be a different matter, as Marco van Daal explains
To determine an accurate weight of a
load and the location of its centre of gravity
(CoG) a weighing can be performed. This
article explains under which conditions the
Z co-ordinate could be determined and why
it is so difficult and often impossible.
To determine the X co-ordinate of
a simple object, for example, a box,
the weight is measured in at least two
locations, say A on one side of the CoG
and B on the other side of the CoG. With
the distance between A and B known, the
location of the CoG can be determined.
For the determination of the Z co-
ordinate, the challenge lies in the direction
of the Z co-ordinate and the direction in
which gravity works. Both are in the same
direction. The principle of moment cannot
be applied as there is no “moment arm” or
distance “D”. Thus, the conventional way
to determine CoG cannot be applied to find
the Z co-ordinate of the CoG. A different
(unconventional) way may offer a solution.
Figure 3 shows a graphical representation
of the tilted box with the important
dimensions and angles. The focus in now
on the shift in CoG and how this shift can
lead to the Z co-ordinate of this CoG.
With some trigonometric knowledge
and the information available the height of
the CoG can be determined. The location of
the CoG plays a role in the accuracy of the
results. It goes without saying that a high
CoG shifts more under the influence of a
5 degree tilt than a low CoG. This means
that high CoG boxes will yield a better
result than low CoG boxes. For low CoG
boxes the shift in CoG will be so small, and
consequently also the shift in X versus X’
and Wa versus Wa’, that the accuracy of
the difference in value will start to have an
influence on the accuracy of the final result.
HİDROLİK KÖPRÜ VİNÇLER
Enerpac, Rus petrokimya
şirketi Spectyazh’a ait iki
hidrokraking kazanının
kaldırılmasında, yükü
dengeleyen yardımcı
ekipman olarak bir
hidrolik köprü vinç
kullandı. Her biri 1.306
ton ağırlığında ve 48
m yüksekliğinde olan
kazanların kaldırılıp
yerleştirilmesinde asıl işi
ise, 1.400 ton kapasiteli
kendi kendini kurabilen
Enerpac kaldırma kulesi
(ESET) yaptı
Köprü vinç seçeneği
gelişiyor
Otomasyon,
senkronizasyon ve giderek
artan kaldırma kapasiteleri,
teleskobik hidrolik köprü
vinçlerde gelişmeyi
şekillendiren etmenlerden
bazıları. LAURA HATTON
bildiriyor
A
çık alanlardan hizmet veren
teleskobik hidrolik köprü vinç
sistemleri, diğer bir adıyla
teleskobik portal vinçler, zor yüklerin
kaldırılmasında nihai kullanıcılara
ciddi bir çözüm seçeneği sunuyor. Yeni
modellerde modüler tasarımların öne
çıktığını ve hareket raylarında, üst
kirişlerde, elektrikli güç kaynaklarında
yeni özelliklerin tasarımlara eklendiğini
görüyoruz.
İş güvenliğinin de tasarımlar
üzerinde önemli etkiler doğurmasıyla,
vinç üreticileri de bom parçalarının
otomatik olarak kilitlenmesi ve
otomatik programlanabilir mantıksal
kumandalar (PLC) gibi yeni
otomasyon teknolojilerine yöneliyor.
ABD’li üretici Lift Systems, Power
Tower model 34PT6550WT adını
taşıyan yeni modeliyle bu eğilime
örnek gösterilebilir. Yeni vincin güç
ünitelerinde sıvılaştırılmış propan gazlı
(LPG) motorlar kullanılırken, patentli
kamalı kilitleme sistemi de kaldırma
işlemi sırasında herhangi bir noktada
bom parçalarının otomatik olarak
kilitlenebilmesini sağlıyor. Makinenin
kaldırma kapasitesi, 8,3 m yükseklikte
585 ton ve 10,6 m yükseklikte de 500
ton olarak belirlenmiş durumda. CE ve
ASME B30.1:2009 standartlarına uygun
olarak tasarlanmış vincin ray genişliği
1,22 m.
Lift Systems genel müdür yardımcısı
Brian Wagner, yeni vinç hakkında
şunları söylüyor: “Her yeni modelimize,
modüler tasarım anlayışıyla yaklaşıyoruz.
Bayilerimiz ve müşterilerimiz, CARL
Kumanda Sistemi isteğe bağlı donanım
seçeneklerinin tamamını bu makineye
sonradan ekleme şansına sahipler. Bunun
Lift Systems Power Tower
tarafından geliştirilen
34PT6550WT modeli
yanında, elektrikli tahrik seçeneğini
ekleyerek, vinci hem elektrikle hem de
propanla çalışacak hale de getirebilirler.”
Bir diğer köprü vinç üreticisi J&R
Engineering ise, iki kademeli Lift ‘n’
Lock [Kaldır ve Kilitle] modeli T26024-40’ı satışa sunuyor. Makine, birinci
kademede, dört destek ayağı kullanarak,
1.180 tonluk yükleri 9 m yüksekliğe
kaldırabiliyor. İkini kademede ise, yine
dört ayakla, kaldırma kapasitesi 790 tona
düşerken, kaldırma yüksekliği 12 m’ye
çıkıyor. Kamlı kilitleme sistemi, yüksek
mukavemetli teleskobik bomlar, çift
yönlü çalışabilen pistonlar, denge kolları,
döner üst başlıklar ve iki kademeli, yüke
duyarlı hidrolik pistonlu pompalar, yeni
modelin öne çıkan özellikleri arasında.
J&R Engineering satış ve servisten
sorumlu genel müdür yardımcısı John
McMahon devam ediyor: “Bu model,
tüm yükseltme, alçaltma ve ilerleme
hareketlerinin otomatik PLC kumandalı
eşgüdümüne olanak tanıyan Lift
Riggers Manufacturing Company ürün yelpazesine eklenen EZ600-40, iki ayaklı bir hidrolik
köprü sistemine sahip
Equalizer sistemiyle de donatılacak.
Ayrıca, yük ağırlığı kesin olarak
gösterilecek, kapasite aşımı halinde uyarı
verilecek ve gerektiğinde kumandayı
operatörden devralan bir sistem
kullanılacak. Kablosuz veya CanBus
temelli olarak düzenlenebilen bu sistem,
son derece kullanışlı.”
Tasarımda istikrar
Riggers Manufacturing Company
tarafından geliştirilen son model, iki ayaklı
bir hidrolik köprü vinç sistemi şeklinde
tanımlanan EZ600-40 oldu. EZ60040, bağımsız bir hidrolik sisteme sahip.
Elektrik tahrikli makinenin 200, 380 ve
460 voltluk, üç fazlı tipleri mevcut. CARL
Kaldır ve taşı
Merkezi Long Island City/ew York’ta
bulunan ABD’li kaldırma hizmetleri
tedarikçisi Bay Crane Service, New York
City kent merkezinde yürütülen Doğu
Yakası Erişim Projesi kapsamında bir
köstebek tipi tünel açma makinesinin
yerinin değiştirilmesi için göreve çağrıldı.
İlk tünel kazısını tamamlayan köstebeğin,
aynı proje için başka bir noktaya
kaydırılması gerekmekteydi. Proje
tamamlandığında, Long Island demiryolu,
Long Island ile Büyük Merkez Terminali
arasında bağlantı sağlayacak.
Bay Crane Service, projede J&R
Engineering tarafından geliştirilmiş Lift
‘n’ Lock model T1102-4-31 hidrolik köprü vinci kullanmaya karar verdi. İki kademeli
kaldırma pistonlarına sahip olan T1102-4-31’in her bir ayağında üç parçalı bom
bulunuyor. Birinci kademede yaklaşık 500 ton kaldırma kapasitesi, ikinci kademede 331
tona geriliyor. Köprü vinç, ağırlığı 204 ton, uzunluğu 5,8 m ve çağı 6,7 m olarak ölçülen
köstebeğin kaldırılıp, yeni çalışma noktasına taşınmak üzere bir platform tipi treylere
yüklenmesi görevini yerine getirdi.
J&R Engineering satış ve servisten sorumlu genel müdür yardımcısı John
McMahon açıklıyor: “Köprü vincin, bir tarafı daha yukarıda kalacak şekilde kurulması
gerekiyordu. Kaldırma sırasında köstebeğin yatay konumda kalabilmesi için, dört ayaklı
bir köprü tasarımı kullanıldı. Kaldırma gerçekleştiğinde, vincin kendi hareket sistemi
devreye sokuldu ve köstebeğin yaklaşık 60 cm ileriye taşınması sağlandı. Ardından,
hareket sistemi devreden çıkartıldı ve köstebek, platform tipi treylerin altına girmesine
izin verecek şekilde, 1,2 m daha yükseltildi. Daha sonra köstebek treylerin üzerine
indirildi, sabitlendi ve yeni çalışma noktasına gönderildi.”
kumanda sistemi, kaldırma ve ilerleme
işlemlerinin eşgüdümünü sağlıyor. Birinci
kademede 625 ton olan yük kapasitesi,
en üst kademede 226 ton düşüyor. Azami
kaldırma yüksekliği 12,19 m, standart
palet genişliği ise 1,22 m olarak belirlenmiş
durumda. Yük gösterge ekranına da sahip
olan makine, CE ve ASME B30.1:2009
standartlarına uyum sergiliyor. Üretilen
son EZ600-40, Colombus/Ohio’da faaliyet
yürüten ABD’li müşteri Atlas Industrial
Contactors’a satıldı
Riggers Manufacturing Company
genel müdür yardımcısı Ben Forster’in yeni
makineye ilişkin açıklaması şöyle: “EZ60040’ı müşterilerimize sunmaktan heyecan
duyuyoruz. EZ600-33’ün kazandığı başarıyı
daha ileriye taşıma amacındaki bu vinçte, 30
yılı aşkın süreyle sahada kendini kanıtlamış,
istikrar abidesi bir tasarım esas alındı.”
Enerpac ürün yelpazesine eklenen son
hidrolik köprü vinç modeli ise, SL400
oldu. Yeni makine, ASME (Amerikan
Makine Mühendisleri Derneği) tarafından
belirlenmiş B30.1-2009 iş güvenliği
standardını karşılıyor. Dört ayaklı vincin
yük kapasitesi, 187 ile 408 ton arasında,
kaldırma yüksekliği ise 3 ile 9 m arasında
değişmekte. Her bir ayağın kendi yürüme
mekanizmasına sahip olduğu SL400,
her bir ayaktan ayrı ayrı yönetilebildiği
gibi, Intellilift uzaktan kumanda sistemi
aracılığıyla da yönlendirilebiliyor. Kaydırma
rayları, ilave üst kirişler, yana kaydırma
tahrik sistemi ve kaldırma mapaları, tercihe
bağlı donanımlar arasında yer alıyor. Bir
firma yetkilisinin verdiği bilgiler şu şekilde:
“SL400, teleskobik bom yerine pistonların
çıplak halde kullanıldığı köprü vinç
modellerimizin en yüksek kapasiteye sahip
olanı. Aynı zamanda, üç kademeli kaldırma
pistonlarıyla donatılan bu tip başka bir
köprü vinç modelimiz de yok.” n
EFFECTIVE LIFTING
Automation, synchronisation and more lifting capacity are just a few areas that are shaping the development of telescopic
hydraulic gantry cranes. IC investigates
Telescopic hydraulic gantry systems
offer another lifting solution for end users.
The latest model from US manufacturer
Lift Systems is the Power Tower model
34PT6550WT. It has liquefied propane
gas (LPG) engines on the power units and
a wedge lock system, which allows for
automatic locking of the boom sections. The
model has a 650 ton (585 tonne) capacity at
8.3 m and a 550 ton (500 tonne) top stage
capacity at 10.6 m.
From J&r Engineering is the two stage
Lift ‘n’ Lock model T2602-4-40. It has a
first stage capacity of 1,300 tons (1,180
tonnes) with four lift housings (legs) to a
lift height of 9 m. Second stage capacity
is 870 tons (790 tonnes) with four lift
housings to a lift height of 12 m. Features
of the new model include a cam lock
system, high strength telescopic booms
and double acting cylinders.
The latest model from riggers
Manufacturing Company is the EZ600-40,
a two-point hydraulic gantry system. The
EZ600-40 has self-contained hydraulics, is
electric and is available in 200, 380 and 460
volt, three-phase setups. The model uses a
CArL control system to synchronise lifting
and travelling. It has a 690 ton (625 tonne)
first stage capacity and 250 ton (226 tonne)
top stage capacity. Lift height is 12.19 m.
The latest model from Enerpac is the
SL400. The new model is designed to meet
safety standard B30.1-2009 set by ASME.
It has four legs and capacity ranges from
207 to 450 US tons (187 to 408 tonnes). Lift
height is 3 to 9 metres. It is self-propelled and
can be operated at each leg or by using the
Intellilift remote control.
DİSİPLİN
WC&TS ÖN İNCELEMESİ
2013 yılı
Ekim ayında,
Hollanda’nın
Amsterdam
kentinde
düzenlenen
Dünya Vinç ve
Taşımacılık
Zirvesi’ne,
sektörü temsil
eden 250’den
fazla profesyonel
katılmıştı
WCTS Miami’de
2
Önceki yıllarda düzenlenen
etkinliklerin kazandığı
başarının ardından, 2014
Dünya Vinç ve Taşımacılık
Zirvesi (WCTS) için bu yıl
ABD adres seçildi.
CPT bildiriyor
014 Dünya Vinç ve Taşımacılık
Zirvesi, 12 ve 13 Kasım tarihlerinde,
ABD’nin Miami kentindeki
Biltmore Otel’de düzenlenecek. İki günlük
konferans ve gala yemeği etkinliği, vinç
endüstrisinin önemli kurumsal temsilcileri
konumundaki SC&RA, ESTA, Sindipesa
ve CICA ile bu kuruluşların pek çok üyesi
tarafından desteklenmekte.
CPT’nin de yayıncılarından KHL
Grubu’nun düzenlediği Zirve, dünyanın
dört bir yanından vinç ve taşımacılık
endüstrisi profesyonelleri için bir çekim
alanı oluşturuyor. Katılımcılar, etkinlikte
meslektaşlarıyla ve başka uzmanlarla bir
araya gelerek, sektörü etkileyen önemli
başlıkları konuşma olanağını bulacaklar.
Zirve’nin oluşturacağı benzersiz ortamda,
sektörün önde gelen isimleri arasında
ortaya çıkacak deneyim paylaşımının, daha
güvenli ve verimli bir iş ortamının elde
edilmesi yolunda ciddi fayda getirebileceği
İlave bilgiler
2014 Dünya Vinç ve Taşımacılık Zirvesi
12 ve 13 Kasım 2014
Biltmore Otel, Miami, ABD
Tel: +1 (855) 311-6903
Faks: +1 305-913-3110
www.biltmorehotel.com
Kayıt birimi
Clare Grant
Tel: +44 (0)1892 784088
[email protected]
Otel rezervasyonu
E-posta: [email protected]
Grup kodu: 4151
Konuk grup kodu: 4151
Yetki kodu: 99048
Tel: +1 305 445 1926
Ücretsiz hat: +1 800 727 1926
Sponsorlar ve destekçiler
Dünya Vinç ve Taşımacılık Zirvesi gibi büyük etkinlikler, sponsor ve destekçilerin yardımı ve kararlılığı olmadan hayata geçirilemez. Destek
verenlerin, pazarın durumundan kârlılığa, sektörel standartlara, iş güvenliğine ve eğitime kadar farklı alanlarda sektörün yüz yüze geldiği
ciddi konulara ilişkin tartışmalarda yer alması büyük önem taşıyor. 2014 Dünya Vinç ve Taşımacılık Zirvesi’nin sponsor listesinde pek çok
önemli küresel üretici, tedarikçi ve kuruluş var. Bu isimleri, farklı dallarda aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:
ALTIn: Terex
GÜMÜŞ: Manitowoc
RESMİ PROGRAM ORTAĞI: Özel Yük Taşımacıları ve Vinç Donatım Birliği (SC&RA)
DESTEK SPONSORLARI A1A Software, Goldhofer, ITI (Industrial Training International), LSI Robway, Modulift, Tii (Scheuerle, Nicolas,
Kamag), Tech Safety Lines
KONFERANS SPONSORU: DICA
BROŞÜR SPONSORU: Crosby
DESTEK VEREN KURULUŞLAR: ASSOCIPESA, CICA, ESTA, Florida Vinç Sahipleri Konseyi, NCCCO, SINDIPESA, SOBRATEMA
MEDYA ORTAĞI: Engineering news record
düşünülmekte.
Bu yılın programı, CPT’nin kardeş
dergilerinden International Cranes and
Specialized Transport’un editörü Alex
Dahm tarafından yapılacak karşılama ile
başlayacak ve hemen ardından, Barnhart
Crane & Rigging icra başkanı Alan
Barnhart’ın açılış konuşmasına geçilecek.
Etkinliğin ilk oturumunun odak
noktasını iş güvenliği ve teknoloji başlıkları
oluşturacak. Deneyimli vinç kaza uzmanı,
aynı zamanda Haag Engineering baş
mühendisi ve yönetim kurulu başkanı
Jim Wiethorn, şirketinin 28 yıl içinde
800ü aşkın vinç kazası üzerinde yürüttüğü
çalışmanın sonuçlarını paylaşarak, vinç yaşı
ile kaza nedenleri arasında bir bağıntının
bulunup bulunmadığı sorusunu soracak.
Sonrasında, Link-Belt’in pazarlama, satış ve
müşteri desteğinden sorumlu genel müdür
yardımcısı Bill Stramer, yeni nesil telematik
sistemlerinden faydalanma konusunda
vinç sahipleri ve kullanıcılarının önünde
duran seçenekleri masaya yatıracak. Tech
Safety Lines şirketinin kurucularından
Brent Wise ise iş güvenliğine eğilerek,
personele ve müşterilere verilmesi gereken
kurtarma eğitimleri ve düşme önleyici
donanımlar hakkında bir sunum yapacak.
Günün son sunumlarında, NBIS’in hak
talepleri ve riskten sorumlu kıdemli genel
müdür yardımcısı Bill Smith, vinçlere
ilişkin mevzuatlardaki değişikliklerden
ve bu konuda bilinmesi gerekenlerden
söz edecek ve son sunum da The Works
International’ın sahibi Marco van Daal
tarafından yapılacak.
12 Kasım Çarşamba gününün
akşamında, Dünya Vinç ve Taşımacılık
WCTS 2013 bünyesinde
Kış Bahçesi’nde
gerçekleşen kokteyl
Alan Barnhart, Barnhart Crane & Rigging
icra başkanı
Alan Barnhart, ABD’li Barnhart Crane & Rigging şirketinin
başkanı ve genel müdürü. Alan ve kardeşi Eric Barnhart,
Barnhart Construction’ın yönetimini 1986 yılında annebabalarından devraldıktan sonra, şirketin adını Barnhart Crane &
Rigging Co olarak değiştirdiler. Ancak, isim ne kadar yeni olsa
da, aynı ekip ve makine filosuyla yola devam ettiler.
1969’da kurulduğu günden bu yana Barnhart’a verilen
SC&RA (Özel Yük Taşımacıları ve Vinç Donatım Birliği) yılın vinç
donatım ve taşıma projesi ödülleri, çift haneli sayılara ulaşıyor.
Alan ve Eric, 1980’lerde SC&RA’ya katıldılar ve 1991’de ilk
kongre düzenlenene dek, Vinç ve Donatım Atölyesi’nde birçok
kere yer aldılar. Alan, 1998’de Vinç ve Donatım Grubu Yönetim Komitesinin başkanlığına ve 2014
yılı için de SC&RA başkanlığına getirildi.
Birleşik Devletler genelinde 20’den fazla şubesi bulunan Barnhart Crane & Rigging, tüm
ülkede müşterilerinin sorunlarına çözüm bulmasıyla tanınıyor. Şirket, ülkedeki en güçlü donatım
ve makine örgütlenmelerinden biri olarak kabul ediliyor.
Katılımcılar, oturum aralarında, sektörden
başka uzmanlarla tanışma ve bilgi
alışverişinde bulunma şansını elde
ediyorlar
Açılış konuşması
Açılış Konuşması
Eğlence ve Kâr İçin Vinç Kiralama
Alan Barnhart, Barnhart Crane & Rigging icra başkanı
İş Güvenliği Ve Teknoloji
Kazalar: Vincin yaşı önemli mi? Jim Wiethorn, Haag Engineering baş mühendisi yönetim kurulu başkanı
Telematik sistemleri: vinç kullanıcılarına getirdiği avantajlar, Bill Stramer, Link-Belt Construction Equipment pazarlama, satış ve müşteri desteğinden
sorumlu genel müdür yardımcısı
Personel güvenliğini sağlamak: düşme önleme ve kurtarma planları, Brent Wise, Tech Safety Lines (TSL) kurucusu
Vinçlerde değişen mevzuat: bilmeniz gerekenler, Bill Smith, NBIS hak talepleri ve riskten sorumlu kıdemli genel müdür yardımcısı
Ağır yük taşımacılığında kazaların önlenmesi, Marco van Daal, The Works International şirket sahibi
Pazarlar, Projeler ve İş Güvenliği
Proje sunumu - Edoardo Ascione, Fagioli Group genel müdürü ve Amerika kıtası icra başkanı
Petrol ve doğalgaz sektöründeki eğilimlerin vinç ve taşımacılık endüstrisi üzerindeki etkileri - Rüdiger Zollondz, Terex Cranes ürün pazarlama
müdürü ve Bernd Schwengsbier, TII Sales (Scheuerle, nicolas, Kamag) genel müdürü
Sayılarla vinçler: satışlar, fiyatlar ve pazar - Gary McArdle, Rouse Services kıdemli genel müdür yardımcısı
California’da vinçler ve ağır ekipmanlar için ticari koşullar - Scott Bragg, Bragg Companies genel müdür yardımcısı
Latin Amerika vinç ve taşımacılık endüstrisinde iş güvenliği kültürünün yerleştirilmesi - David Rodrigues, Makro Engenharia icra başkanı
Operatör sertifikaları: yirmi yıla varan mesleki testler bize ne öğretti? Graham Brent, Amerika Vinç Operatörlerinin Sertifikalandırılması Ulusal
Komisyonu (NCCCO) icra direktörü
Enerji ve Petrol/Doğalgaz
Kuzey Amerika İnşaat ve Enerji Pazarları - Scott Hazelton, IHS Global Insight inşaat ve imalat endüstrileri direktörü
Yuvarlak Masa Tartışması: Petrol Ve Doğalgaz Sektöründe Yük Kaldırma ve Taşıma
(Engineering News-Record (ENR) dergisinin işbirliği ile düzenlenmektedir) – Keith Anderson, Bechtel vinç donatım baş mühendisi; Joseph Collins,
Becht Engineering ağır yük kaldırma mühendisi; Frank Bardonaro Maxim Crane Company genel müdürü
Kuzey Amerika enerji pazarına yönelik hizmetler: fırsatlar ve güçlükler - Ted Redmond, NCSG Crane Rental & Heavy Haul Services icra başkanı
Proje: Dev bir modülün denizden karaya indirilmesi - Rodney Rather, ALE genel müdür yardımcısı
Zirvesi akşam yemeği, yine Biltmore
Otel’de düzenlenecek.
Dünyada eğilimler
İkinci günün konuşmaları, Fagioli
Group genel müdürü ve Amerika kıtası
icra başkanı Edoardo Ascione’nin
proje sunumuyla başlayacak. Terex
Cranes’in ürün pazarlama direktörü
Rüdiger Zollondz ve TII Sales (Kamag,
Nicolas, Scheuerle) genel direktörü
Bernd Schwengsbier’in yapacağı ortak
sunum da günün öne çıkan başlıkları
arasında yerini alacak. İkili, petrol ve
doğalgaz endüstrisindeki eğilimlerin,
vinç ve taşımacılık sektörleri üzerindeki
etkilerini tartışmaya açacak. Rouse Services
kıdemli genel müdür yardımcısı Gary
McArdle ise, sınıflarına göre ikinci el vinç
fiyatları, orijinal marka satış eğilimleri ve
altyapı, enerji gibi alanlarda nihai pazar
incelemeleri de dahil olmak üzere, dünya
genelinde vinç endüstrisine etki eden
mevcut eğilimleri irdeleyecek.
Sabah kahvesinin ardından, Bragg
Companies genel müdür yardımcısı Scott
Bragg, çevre koruma mevzuatı, vergi
düzenlemeleri, kamu kurumlarından
alınması gereken izinler ve zorlu insan
kaynakları ortamı gibi başlıklar altında,
California eyaletinde vinçler ve ağır
ekipmanlar söz konusu olduğunda kendini
gösteren ticari koşullardan bahsedecek.
Ardından, Makro Engenharia icra başkanı
David Rodrigues, Brezilya’yı merkez
alarak, hızlı büyüyen bir vinç ve taşımacılık
şirketinde iş güvenliği kültürünün asıl
yerleştirilebileceği sorusuna yanıtlar
getirmeye çalışacak.
Konferansın bir sonraki başlığında,
Amerika Vinç Operatörlerinin
Sertifikalandırılması Ulusal Komisyonu
icra direktörü Graham Brent, ABD’de iş
güvenliği, eğitim ve olumlu uygulamalara
dönük eğilimleri dinleyicilerle paylaşacak.
Enerjinin uzmanları
Öğle yemeği sonrasında, günün Enerji
ve Petrol/Doğalgaz başlıklı üçüncü
oturumuna geçilecek. Araştırma kuruluşu
IHS Global Insight’ın inşaat ve imalat
endüstrileri direktörü Scott Hazelton,
Kuzey Amerika’daki kaya gazı keşiflerinin
inşaat makineleri ile vinçler üzerindeki
olası etkilerine dair çalışmanın sonuçlarını
ve aynı zamanda konut dışı inşaat
sektörüne yönelik toparlanma tahminlerini
paylaşacak.
Bu sunumun ardından, Bechtel
firmasının vinç donatım baş mühendisi
Keith Anderson, Becht Engineering ağır
yük kaldırma mühendisi Joseph Collins
ve Maxim Crane Company genel müdürü
Frank Bardonaro’nun katılımıyla, petrol
ve doğalgaz sektörüne yönelik kaldırma ve
taşıma faaliyetleri hakkında bir yuvarlak
masa tartışması gerçekleştirilecek.
Günün son sunumlarında, NCSG
Crane Rental & Heavy Haul Services
şirketinin icra başkanı Ted Redmond, hızla
büyüyen enerji pazarındaki kaldırma ve
taşıma hizmetleri ihtiyacına vinç kiralama
şirketlerinin nasıl yanıt verebileceğine
ilişkin görüşlerini paylaşacak. ALE genel
müdür yardımcısı Rodney Rather’in
yapacağı son sunumda ise, dünya rekoru
kıran bir denizden karaya yük indirme
projesi hakkında, yüksek kapasiteli
modüler safra sistemi ve 3 boyutlu duba
takip sisteminin kullanımını da içeren ilgi
çekici ayrıntılar aktarılacak.
Bu önemli Zirve’nin ana sponsorları
Terex (altın sponsor) ve Manitowoc
(gümüş sponsor). Destek sponsorları
ise, A1A Software, Goldhofer, ITI
(Industrial Training International), LSI
Robway, Modulift, Tii Sales (Scheuerle,
Nicolas, Kamag) ve Tech Safety Lines
şeklinde sıralanmakta. Tüm sponsorlar
ve destekçilerin listesini, kutu içindeki
bölümde görebilirsiniz. n
Daha ayrıntılı bilgi için bkz. www.
khl-group.com/events/wcts/
SAHA DOSYASI
Kaldırma işlemlerinde bir Terex AC 700, bir
AC 100/4 L, bir AC 140 ve 450 ton kapasiteli
bir Grove kullanıldı
İtalyan ağır yük kaldırma
şirketi Vernazza Autogrù,
Capo Mimosa uçurumları
yakınındaki bir toprak
kayması sonucunda raydan
çıkan Intercity 660 trenine
ait lokomotif ve vagonların
kurtarılmasına yardımcı
oldu. CPT bildiriyor
Vernazza uçurumdan aldı
I
ntercity 660 treni, Capo Mimosa
uçurumları yakınındaki toprak kayması
sonucunda harekete geçen bir binanın
çarpması sonucunda raydan çıktı. Neyse ki,
bu tehlikeli kazada hiç kimse yaralanmadı.
Olay, İtalya’nın güneybatısındaki
Ligurian sahillerinde, denize paralel uzanan
bir demiryolu hattında meydana geldi.
Hattın bir tarafında dik kayalıklar ve diğer
tarafında da deniz bulunmaktaydı. Bu
durum, trenin tekrar raylara oturtulması
işini oldukça güçleştirmekteydi.
İtalyan demiryolu idaresi Rete
Ferroviaria Italiana (RFI) treni raylara
oturtmak için Vernazza Autogrù’yu göreve
çağırdı. Projede, ana bom, SSL ve 180 ton
karşı ağırlıkla donatılan, 700 ton kapasiteli
Terex AC 700 yol-arazi tipi mobil vincinin
[all-terrain] kullanılmasına karar verildi.
Ana bom ve tam karşı ağırlıkla donatılan
100 ton kapasiteli bir Terex AC 100/4 L ve
140 ton kapasiteli bir AC 140’ın yanında,
450 ton kapasiteli bir Grove vincinin de
AC 700’e yardımcı olması planlandı.
Trenin bulunduğu konum nedeniyle,
Terex AC 100/4 L yol-arazi tipi mobil vinci,
treni tekrar raylara oturtmak için, dubadan
alınıp demiryolunun üzerine yerleştirildi
SAHA DOSYASI
Terex AC 100/4 L yol-arazi tipi mobil vinci, treni tekrar raylara oturtmak için, dubadan
alınıp demiryolunun üzerine yerleştirildi
öncelikle bir vinç dubası inşa edildi.
Vernazza Autogrù’nun sahiplerinden Diego
Vernazza’yı dinliyoruz: “Ana fikir, vinçleri
uçuruma yakın bir noktaya ulaştırmamızı
sağlamak amacıyla, bir yüzer vinç
dubasının inşa edilmesiydi. Bu alana özel
güvenlik ve denge şartlarını yerine getirecek
ve safra bölümleriyle desteklenecek bir
modül, dubanın seyri ve demirlemesi
boyunca gerekli dengeyi kesintisiz olarak
temin edecekti.”
Duba, tüm donanımlar eklendiğinde
90 metre uzunluğa ve 27 m genişliğe
erişiyor, taşıma kapasitesi de 11.700 ton
olarak hesaplanıyordu.
Vernazza devam ediyor: “Yüzer
dubanın ana yapısını güçlendirmek
zorundaydık. Çünkü, birinci olarak,
modülün kapasitesi, vinçlerin ağırlığını
taşımaya yeterli değildi. Dubanın uygun
şekilde güçlendirilmesinin ardından,
Terex AC 700 vincini, dubayla birlikte
tek bir yapı gibi davranacak şekilde
sabitledik. Ağır yük kaldırma işlemlerinin
büyük kısmını bu vinç gerçekleştirecekti.
Sonrasında, İtalya Deniz Sicili’ne [Registro
Italiano Navale] (RINA), dubanın sefere
çıkabilmesi ve kaldırma işlemlerinde
kullanılabilmesi için sertifika başvurusunda
bulunduk.”
Duba hazır olduğunda, Terex AC
700’ün yanı sıra AC 100/4 L ve AC 140
vinçleri de güverteye sabitlendi.
Dubanın ve ayrıca iki römorkörün
Tren, öncelikle emniyete alındı ve daha sonra kaldırma işlemi için bağlantı noktaları
hazırlandı
demirlemesi için en uygun noktayı
bulmak amacıyla 5.000 metrekarelik bir
alanı tarayan dalış ekibinin de yardımıyla,
duba nihayet Capo Mimosa uçurumunun
yakınında bir noktaya yerleşti. Daha
önceden emniyete alınmış olan tren,
bağlantı noktalarından faydalanılarak
raylara tekrar bindirildi.
Tekrar Vernazza’ya dönüyoruz:
“Risklerden biri, kaldırma sırasında
lokomotif ile arkadaki vagonların
birbirinden ayrılmasıydı. Ancak, lokomotif
ile onu takip eden birinci vagon, kaza
sonucunda birleşerek neredeyse tek bir
yapı haline gelmişti. Vagon tamponları,
vagonun içine kadar girmişti ve metal
yüzeyler birbirine iyice yapışmış haldeydi.
Oksijen üfleme borusuyla yapılan başarısız
denemelerin ardından, her biri 35 ton
itme kuvveti ortaya koyan hava yastıkları
kullanmaya karar verdik ve bu sayede
lokomotifi vagondan ayırabildik.”
Kaldırma işlemlerinin güvenli bir
şekilde yürütülebilmesi için, AC 100/4 L
vinci dubadan alınıp demiryolunun üzerine
yerleştirildi. n
DİSİPLİN
DİSİPLİN
HABEr DOSYASI
Devrilme olaylarının
önüne geçmek amacıyla,
kendinden tahrikli modüler
taşıyıcıların (SPMT)
kullanımında köklü
değişiklikler getiren yeni
bir kılavuzun yakında
yayınlanması bekleniyor.
GRAHAM ANDERSON
araştırdı
SPMT güvenliği için
yeni kılavuz
K
HL Grubu tarafından Hollanda’nın
Amsterdam kentinde düzenlenen
2011 Dünya Vinç ve Taşımacılık
Zirvesi’nde, kendinden tahrikli modüler
taşıyıcıların (SPMT) karıştığı kazalara
ilişkin kaygılar dile getirilmişti. Konferansta,
bazı konuşmacıların, teknik kullanım
kurallarına tamamen uyulduğu ve denge
hesaplamaları kesin olarak yapıldı halde
devrilen bazı SPMT yüklerinden söz
ettiklerini hatırlıyoruz. Müşteriler, sektörün
bu sorun hakkında ne yapacağını sıklıkla
sormaktaydılar.
Avrupa Standart Dışı Karayolu
Taşımacılığı ve Mobil Vinçler Derneği
(ESTA), yanıt olarak, önde gelen üyelerinin,
ayrıca üretici firmalar ile müşterilerin
temsilcilerinden oluşan bir çalışma grubu
kurdu.
ESTA, aynı zamanda sektör genelinde
kullanılabilecek, bir SPMT ve yükünü
etkileyebilen tüm kuvvetleri hesaba katan
ortak bir matematiksel modelin hazırlanması
için de mühendislik ve danışmanlık şirketi
Euro-Rigging (qv)’den yardım aldı.
ESTA başkanı ve aynı zamanda
İngiliz şirketi Collett & Sons’ın icra
başkanı David Collett açıklıyor: “Bu
konu üzerinde birkaç yıldır çalışıyoruz ve
geçmişte benimsenmiş olan çalışma tarzını
HABEr DOSYASI
bütünüyle gözden geçiriyoruz. Sonuçta,
SPMT’lerin kullanımında tamamen yeni
yöntemlerin geliştirilmesini istiyoruz.
Ortaya çıkan sonucu, bu yılın sonuna doğru
görebileceğiz.”
“Şimdiye kadarki uygulamada, mevcut
iş güvenliği kurallarına uyulduğunda
bile bazı kazalar veya kaza riskleri
yaşanabilmekteydi. Kaza yaşandığında ise,
ortaya çıkan sonuçlar felaket düzeyinde
olabiliyor. Personel güvenliğinin de buna
dahil olması, durumu kötüleştiriyor.
Sonuçta, tüm bir proje tehlike altına
girebiliyor ve muazzam dolaylı sonuçlar
kendini gösterebiliyor.”
“Aynı zamanda, bazı pazarlarda
SPMT’lerin kullanım sıklığı giderek
artıyor. Bu ekipman tipi standart hale
geliyor ve buna karşın izlenebilecek
herhangi bir kılavuz bulunmuyor.
Kuşkusuz, hazırlanabilecek en iyi kılavuz
bile tüm gerçek koşullara yanıt veremez.
Ancak, bu yolda iyi bir başlangıç noktası ve
temel sunabilir.”
Çalışmanın Euro-Rigging tarafından
yürütülen kısmına liderlik eden
başmühendis Andre van der Steen, eksiksiz
bir üç boyutlu yaklaşım benimsemenin,
SPMT’lerde dengeyi etkileyen tüm
kuvvetleri hesaba katmanın kilit önem
taşıdığını belirtiyor. Bu ise, özellikle sistemin
esnekliği veya rijitliğine, bu doğrultuda
treyler üzerindeki deformasyon etkilerine
dikkat edilmesini gerektirmekte.
Van der Steen devam ediyor:
“Rijitliğin en önemli boyutunu, üzerinde
hareket ettiğiniz toprak veya zemin,
örneğin gemi iniş-biniş rampası oluşturur.
Ardından, lastiklerin rijitlik düzeyi gelir.
Toplam rijitliğin kabaca yarısından,
lastiklerin rijitliği sorumludur. Yağ ve
hidrolik basınçları, ayrıca harici rüzgâr
yükü gibi pek çok başka etme de önem
taşır. Dolayısıyla, işin içine giren çok fazla
kuvvet vardır.”
Van der Steen, aynı zamanda tüm
güzergâhın dikkatle gözden geçirilmesinin
de hayati önem taşıdığı görüşünde: “Hareket
hızı, treylerin yük kapasitesini etkiler ve
yumuşak toprak üzerinde ilerlerken hızınızı
düşürebilirsiniz.”
Çalışma, karmaşık matematiksel
modeller esas alınarak yürütülüyor olsa bile,
kolayca faydalanılabilecek, basit kılavuzlar
geliştirmeyi amaçladıklarını belirten Van
der Steen, şunu da ekliyor: “SPMT tipi
treylerlerin kullanımında, vinçlerdeki ile
aynı seviyede rijitlik değişkeni kendini
gösterir. Buna karşın, treylerler için bir yük
çizelgesi yoktur.”
Van der Steen, çalışmanın önemli
kısmının, karayolu taşımacılığında
kullanılan treylerler için de geçerli
olduğunu, ancak bu ekipmanların
genellikle çok daha yüksek ve değişken
hızda hareket ettiğini, bu nedenle şimdilik
SPMT üzerine odaklandıklarını söylüyor.
Son sözler David Collett’ten geliyor: “Bu,
ESTA’nın bugüne dek yürütmüş olduğu en
kapsamlı çalışma ve mümkün olan en geniş
ölçekte yaygınlık kazanmasını istiyoruz.
Kılavuz, gelecekte SPMT kullanımının
çehresini değiştirecek ölçekte.” n
Not: esta’nın oluşturduğu sPmt
çalışma grubunda, Collett, Fagioli,
Goldhofer, Kamag, mammoet, rdW
(Hollanda Karayolu taşımacılığı Kurumu),
sarens, scheuerle, shell, Wagenborg nedlift
ve The Works International kuruluşlarının
temsilcileri üye olarak görev yapıyor
NEW SPMT GUIDELINES TO BOOST SAFETY
new guidelines for the operation of
self propelled modular transporter (SPMT)
are due to be published in the third quarter
of 2014 by the European Association of
Abnormal road Transport and Mobile
Cranes (ESTA) in an attempt to reduce the
number of occasions when they tip over.
David Collett, ESTA president and managing
director at Collett & Sons, in the UK, said,
“Up to now accidents and near misses have
sometimes happened when the existing
safety guidelines have been followed – and
when an accident happens the fall-out can
be monstrous.” Senior lead engineer Andre
van der Steen, who is leading the work for
Euro-rigging, said that the key was to adopt
a full three-dimensional approach, and to
take into account all of the forces affecting
SPMT stability. This means paying particular
attention to the elasticity or stiffness of the
system and the progressive effects of trailer
deformation. More details to follow.
EKİPMAN VE AKSESUARLAR
Checkmate
PBH 05
beş nokta
güvenlik
kemeri
Checkmate güvenlik
kemerlerinde yeni
özellikler
İngiliz yüksekte çalışma ve güvenlik
kemerleri üreticisi Checkmate, Vantage
VI kemer serisini ve Checkfall serisi
emniyet halatlarını yeni özelliklerle
güçlendirdi.
Düşme önleme işlevini geliştirmek
ürünleri daha dayanıklı hale getirmek
amacıyla eklenen yeni özellikler, aşınma
durumunu ortaya koyan örgü kılıf,
yansıtıcı özelliğe sahip halatlar, düşme
bildirici devreye sokma sistemleri, teflon
kaplama örgü kılıf ve ikizkenar yamuk
bağlantı halkaları şeklinde sıralanıyor.
Checkmate, getirdiği bu yenilikler
sayesinde, her yıl düzenlenen kaldırma
ekipmanları fuarı LiftEx’te, En İyi
Ürün dalında 2014 LEEA (Kaldırma
Ekipmanı Mühendisleri Derneği)
Yenilik Ödülleri’ne layık görüldü.
Ödül, 17-19 Haziran tarihleri arasında
düzenlenen İş Sağlığı ve Güvenliği Fuarı
ExCel Londra kapsamında gerçekleşen
etkinlik sırasında takdim edildi.
LEEA icra başkanı Geoff Holden’in
konuya ilişkin açıklaması şu şekildeydi:
“Checkmate tarafından ortaya koyulan
yenilikler, ürünlerin ne zaman hizmetten
alınacağını belirleme ve kullanım
ömrünü uzatma konusunda kullanıcılar
ve müfettişlere yardımcı olacak özgün
fikirler içeriyor.” Checkmate genel
direktörü Oliver Auston ise şöyle
konuştu: “Vantage VI ile, tasarım
ekibimizden çıkan yeni fikirleri,
sorunsuz bir biçimde yeni ürünlere
eklemiş oluyoruz. Böylesi özgün fikirlere
sahip olan ve teknolojinin sınırlarını
zorlamaya istekli, son derece yetenekli
kişilerle çalıştığımız için çok şanslıyız.”
Ayrıntılı bilgi için bkz.
www.checkmateuk.com
Curtiss-Wright için Türkiye
distribütörü
Curtiss-Wright Corporation, endüstriyel
ürünler biriminin yeni Türkiye distribütörü
olarak Rekarma A.Ş.yi görevlendirdi.
İstanbul merkezli Rekarma, Penny
and Giles ve PG Drives Technology
markalarının Türkiye pazarındaki satışdağıtım faaliyetlerini yürütecek. Firmanın,
şimdiden Penny and Giles JC100 ve JC400
elektronik kumanda kolları ile, PG Drives
Technology Sigmadrive motor kumanda
üniteleri için sipariş aldığı belirtiliyor.
Curtiss-Wright endüstriyel ürünler
biriminden sorumlu genel direktör
yardımcısı ve genel müdürü Kevin
Rayment, konu hakkında şunları söyledi:
“Rekarma’nın bilgi ve deneyim düzeyi,
kuruluşumuz ve endüstriyel ürün
Curtiss-Wright tarafından satılan endüstriyel
ürünler arasında, Penny and Giles JC100
ve JC400 elektronik kumanda kolları ile,
PG Drives Technology Sigmadrive motor
kumanda üniteleri de bulunuyor
markalarımız için gerçek bir değer anlamı
taşıyor. Türkiye pazarıyla başarılı bir ilişki
kurmak istiyoruz.”
Ayrıntılı bilgi için bkz. www.rekarma.com.tr
ve www.curtisswright.com
New radar system from Brigade
Brigade Electronics, yeni bir radarlı engel
tespit sistemi geliştirdi. Backsense serisindeki
yeni ürünler, geri yönde hareket eden büyük
taşıt ve makineleri operatörlerini, hareket
yolu üzerindeki insan ve nesneler konusunda
uyarıyor.
Sistem, tespit alanını beş bölgeye
ayırarak çalışıyor. Ardından, tehlikeli bölge
Brigade’in yeni radarlı engel tespit
içinde bir nesnenin görülmesi durumunda, operatöre
sistemi Backsense
sesli ve görüntülü uyarı mesajı veriliyor. Yanlış alarmların
önüne geçmek içinse, radar ışın dağılımını isteğe göre sınırlandırmak mümkün. Sistem
ekranı, her biri bir tespit bölgesini temsil eden beş LEDîn bulunduğu bir görsel uyarı
bölümüne sahip. Sesli uyarı seviyesi de 65 ile 90 dB arasında ayarlanabilmekte. Firma,
ürünün zorlu çevresel koşullar altında da kullanılabildiğini belirtiyor.
Backsense serisinin satışa hazır dört modeli arasında yer alan BS-8000, 2 ila 10 m
arasında genişliğe sahip bir alanda, 3 ila 30 m mesafede nesne tespiti yapabiliyor.
Ayrıntılı bilgi için bkz. www.brigade-electronics.com
Safi’den kule vinç asansörü
İtalyan şirketi Safi, operatörler için bir kule vinç asansörü geliştirdi.
Operatörlerin kule vinç kabinine çıkmasında kullanılmak üzere
tasarlanan ekipman, iki ayrı hız seçeneğiyle satışa sunuluyor: 21
metre/dakika ve 40 m/dak. Asansörün azami hizmet yüksekliği
150 m. Kremayer dişli tekniğiyle çalışan asansörün ergonomik bir
tasarıma sahip olduğu ve kolayca monte edilebildiği ileri sürülmekte.
Bir firma yetkilisinin ürün hakkındaki sözleri şu şekilde: “Yaygın
talep ve yeni mevzuatlar doğrultusunda, ihtiyaca çok uygun ölçüler
ve kapasite değerlerine sahip olan bu asansörü sunmaktan mutluluk
duyuyoruz.”
Ayrıntılı bilgi için bkz. www.safi.it
Safi kule vinç operatör
asansörü
EKİPMAN VE AKSESUARLAR
PRP’den treyler için korozyon önleyici
Paslanma çözümleri üreticisi PRP
Industries, Corsol WB Korozyon Önleyici
adında yeni bir metal pas önleyici işlem
geliştirdi. İşlem, çeliği magnezyum
klorür, kalsiyum klorür, sodyum klorür,
kaya parçaları, asit yağmuru ve yüksek
sıcaklıkların korozyon etkisinden koruma
iddiasında. “Corsol WB, ABD’nin ortabatısı gibi, kar eritme kimyasallarının
yoğun olarak kullanıldığı yerlerde, veya
kıyı bölgelerindeki tuzlu ortamlarda, yani
kimyasal korozyonun önem kazandığı
koşullarda görev yapan treylerler için
uygun bir ürün.” Treyler üreticisi Talbert
Manufacturing, sıcak daldırma galvaniz
yöntemine alternatif olarak geliştirilen
korozyon önleyici işlemin uygulandığı ilk
treyler modelini imal etti.
www.prpindustries.com
Ruukki, yüksek mukavemetli yapı
çeliklerinden oluşan Optim serisini yeni bir
ürünle güçlendirdi
Corsol WB Korozyon Önleyici uygulanmış bir
basamak sacı
Ikusi ekranlarında yenilik
Uzaktan kumanda sistemleri üreticisi
Ikusi, I-Kontrol serisindeki TFT/LCD
ekranların 3.0 sürümünü geliştirdi.
PLC’den gelen bilgileri
görselleştirmeye dönük olanakları
önemli ölçüde artıran yeni bir
CANopen dönüşü ile donatıldığı
belirtilen ekipman, LED’li ya da
LED’siz 4x20
karakterlik, ayrıca
LED’li 2x10
karakterlik metin
formatına sahip.
Yeni ekran, bir
imaj galerisinden
seçilebilen
farklı simgeleri
kullanarak, dört
farklı formatta
bilgi sunma
yeteneğine de
sahip: ekranda
1, 2 veya 4 adet
simge aynı anda yer alabiliyor. Ek
olarak, simgelerden her biri için 10
karakter uzunluğunda metin yazmak da
mümkün.
Ikusi, bu özelliklerin önümüzdeki
dönemde tüm I-Kontrol uzaktan
kumanda ünitelerine ekleneceğini
belirtiyor.
EQUIPMENT AND ACCESSORIES
A range of equipment and accessories for the crane and transport industry
Curtiss-Wright distribution for Turkey
new radar system from Brigade
n Safi launches tower crane hoist
n Checkmate harness improvements
Trailer corrosion protection from PrP
Ikusi upgrades display
n ruukki expands high strength steel offering
n
n
n
n
Ruukki yüksek
mukavemetli çelik
serisine ekleme
Yüksek mukavemetli çelik üreticisi
Ruukki, Oprim ürün serisini 960 QL
levha ile genişletti.
Seride şu anda, 3 ile 10 mm
arasında kalınlık değerlerine sahip,
şerit haddesi yoluyla elde edilen
Optim QC 900 ve 960 modellerinin
yanı sıra, 8 ila 12 mm kalınlığında
960 QL levha bulunuyor. 960 QL
çeliği, her yönde 3,5 x t değerinde
asgari bükülme yarıçapına sahip. Her
iki çelik tipi de EN 10149-2 ve EN
10025-6+A1 standartlarına uyumlu.
Ruukki’nin Optim & Raex
serilerinden sorumlu başkan yardımcısı
Panu Pitkänen’i dinliyoruz: “Yük
kaldırma endüstrisine yönelik ürün
yelpazemiz, artık müşteri taleplerine
daha kapsamlı yanıtlar verebiliyor. Sıra
dışı yüzey kalitemiz, nihai ürünün
de üstün bir görünüme sahip olması
anlamına geliyor.”
www.ruukki.com
Gelişmeyi Tecrübe
Ederek Yaşayın
Liebherr’ den LTM
tipi Mobil Vinçler
 Bütün kaldırma sınıflarında en yüksek tonajlı
kapasite
 Değişik çalışma ekipmanları ile uzun
teleskopik bomlar
 Kolay taşınabilirlik ve kısa kurulum süreleri
 Geniş konfor ve güvenlik özellikleri
 Üreticiden dünya çapında servis
HCS Makina Mümessillik ve Ticaret A.Ş.
Susuzbağ Sokak No: 15/1 Paşalimanı
TR-34674 Üsküdar, İstanbul
Telefon (0216) 492 57 51
E-Posta: [email protected]
www.facebook.com/LiebherrConstruction
www.liebherr.com
Grubu
Kiriş montajları hız
kazanıyor
Tamamlandığında “dünyanın en geniş köprüsü” unvanını alacak ve toplam uzunluğu
320 metreyi bulacak olan Üçüncü Boğaz Köprüsü’nün bağlantı yollarındaki çalışmalar
tüm hızıyla devam ediyor. Avrupa ve Anadolu Yakaları’nda bulunan bağlantı yollarına
ait köprü ve viyadük çalışmalarında Onbeş binin üzerinde kiriş montajı yapılacağı
tahmin edilirken, bu kirişlerin Avrupa Yakası’ndaki montaj çalışmaları CKV tarafından
yürütülüyor. Gökhan UZ bildiriyor
C
KV’nin Avrupa Yakası’ndaki kiriş montajlarının tamamını
üstlendiğini ve 40 kilometrelik bir bölgede 7 bin 400 adet
kirişin montajını gerçekleştireceklerini ifade eden CKV
Genel Müdürü Eren Yıldıztekin, sorumlu oldukları bölgede
üçüncü köprüye bağlanacak olan 19 adet viyadük bulunduğunu
ve çalışmalarını tüm hızıyla sürdürdüklerini söyledi. İhtiyaç
olması halinde Anadolu Yakası’ndaki çalışmalara da vinç
tedariği sağlayabileceklerini hatırlatan Yıldıztekin, an itibariyle
Zekeriyaköy ve Göktürk bölgelerini kapsayan 40 kilometrelik
alana yayılan köprü ve viyadüklerde çalışmalarına devam
ettiklerini söyledi. Montaj işlemlerinde monte ettikleri kirişlerin
yaklaşık yüzde 70’inin 41 metre uzunluğa ve 74 ton ağırlığa
sahip olduğunun altını çizen Yıldıztekin, geriye kalanların ise
üst geçit ve köprüler için üretilen 24, 30 ve 32 metrelik kirişler
olduğunu söyledi.
100’ün üzerinde kiriş montajı
Üçüncü köprü bağlantı yollarında kullanılmak üzere
farklı noktalarda üretilen dev kirişler, belirlenen alanlarda
stoklandıktan sonra montaj işlemlerinde kullanılıyor. Yeni
başladıkları projede an itibariyle 100’ün üzerinde kirişin
montajını tamamladıklarını ve yakın zamanda çalışma hızlarını
artıracaklarını kaydeden Eren Yıldıztekin, Göktürk mevkiisinde
çalışmalarına devam ettiklerini ve henüz iki viyadüğün
montajlarını tamamladıklarını belirtti. Eren Yıldıztekin sözlerine
şöyle devam etti; “İki viyadüğün montaj işlemlerini tamamladık;
fakat işin henüz başında sayılırız. Göktürk tarafındaki montajlara
başlarken, kısa bir zaman içerisinde başlayacağımız Zekeriyaköy
bölümünde ise üretilen kirişlerin stoklanması devam ediyor.
Kısa bir zaman içerisinde üç farklı noktadan montaj işlemlerine
başlamayı ve projeyi hızlandırmayı planlıyoruz. Kiriş imalatı ile
montaj hızını oranlayacak hıza ulaşacağız ve bunun için tüm
gerekli ekipman ve lifting planlarını hazırladık.”
Projede kullanılan ekipmanlar
Üçüncü köprünün Avrupa Yakası bağlantı yollarına ait kiriş
montajlarında kullandıkları ekipmanlardan da bahseden
Eren Yıldıztekin, şu anda 1 adet 650 ton kapasiteli Demag
AC650 mobil vinç, 1 adet 220 ton kapasiteli Liebher
LTM1220 mobil vinç ve 1 adet 200 ton kapasiteli Liebherr
LTM1200 mobil vinci aktif olarak kullandıklarını söyledi.
Projenin hız kazanmasıyla beraber vinç sayısında artışa
gideceklerini sözlerine ekleyen Yıldıztekin, ilerleyen süreçte
paletli vinç de kullanmayı planladıklarını hatırlattı. Ayrıca
kirişlerin stoklandığı sahada kullanılmak üzere bir adet
de 100 kapasiteli Liebherr LTM1100 bulunduracaklarını
kaydeden Yıldıztekin; “CKV olarak montajları 35 metreye
kadar tek vinç ile yapmayı planlıyoruz. Biliyorsunuz ki kiriş
7 bin 400 krişin lifting
planları hazırlandı ve
yüklenici firmaya sunuldu
montajlarında kullanılan halatlar diğer yüklere oranla daha
özel bir şekilde bağlanıyor ve iki taraflı olarak yaklaşık 35’er
metre halat geriliyor. Bu nedenle sadece halatlardan kaynaklı
yükseklik 32 metreyi bulabiliyor. Yükün altında kalması
gereken yükseklikle beraber düşündüğümüzde yeri gelecek
57 metre yüksekliğe ulaşacağız. Dolayısıyla 12-13 metreye
kadar montajların hepsini Liebherr LTM1200 ve LTM1220 ile
yapacak, daha üstü yüksekliklerde ise 650 ton kapasiteli Demag
AC650’yi kullacağız. Paletli vinç ile gerçekleşecek montaj
işlemlerinde ise bir de kuyruk vinç kullanmayı düşünüyoruz.
Bunun avantajı ise daha az halat kullanmak ve maksimum
kapasiteyi artırmak oluyor. Dolayısıyla vinçlerin bom
konfigürasyonları azalmış ve maksimum kaldırma kapasiteleri
de artmış oluyor” dedi.
Özel aparat üzerine çalışmalar
Şu ana kadar kiriş kaldırma ve montajları için özel aparatlar
kullanmadıklarını ancak projenin ilerleyen aşamalarında özel
aparatlara ihtiyaç duyabileceklerini kaydeden Eren Yıldıztekin,
proje kapsamında 61-62 metre yüksekliğindeki montajlarda
strandjack kullanımının gerçekleşmemesi ihtimaline karşın, özel
aparat üzerine çalışmalar yaptıklarının altını çizdi. Bu kirişlerin
oldukça uzun olması sebebiyle kırılganlıklarının arttığını ve bu
sebeple belli bir açıda sabit tutulması gerektiğini de sözlerine
ekleyen Yıldıztekin; “Yani; krişin uzunluğu ne kadar artıyorsa,
halat boyunun da bir o kadar uzaması gerekecek. Proje alanının
çok rüzgarlı bir bölge olduğunu düşünürseniz, bu açıyı sabit
tutmanız biraz zor olacaktır. CKV olarak özel bir aparat
yardımıyla kirişi fazla yormadan hem açıyı büyütüp, hem de
halat boyunu kısaltmayı planlıyoruz. Sadece bu krişlerde değil,
monte edeceğimiz 7 bin 400 krişin hepsinin lifting planlarını
hazırladık ve yüklenici firmaya sunduk” dedi.
İş güvenliği önem taşıyor
Çalışmaları yakın zamanda daha da hızlandıracak olan
CKV, özellikle zemin üzerinde titiz çalışmalar yapıyor.
Projede en dikkat ettikleri konular arasında zeminin yer
aldığını ifade eden Eren Yıldıztekin, birçok RES projesinde
karşılaştıkları zeminden daha zorlu olduğunu ve ağır yükleri
güvenle kaldırabilmek için en sağlam zemini oluşturmaya
çabaladıklarını söyledi. Zeminin yanı sıra iş güvenliğine de
büyük önem verdiklerinin altını çizen Yıldıztekin, üçüncü
köprü inşaatı kapsamında görev aldıkları kiriş montajlarına
büyük önem verdiklerini ve CKV’nin her projede olduğu
gibi burada tüm iş güvenliği önlemlerini aldığını belirtti.
Son olarak, böylesine prestijli bir projede yer almalarının
CKV adına öneminden bahseden Yıldıztekin, sözlerine şöyle
noktaladı; “Şu ana kadar pek çok köprü-viyadük montaj
projesinde görev aldık. Eskişehir-Ankara Otoyolu, Adana
Pozantı Yolu gibi önemli projelerde CKV yer aldı. Ancak, üçün
köprü çalışmaları çok daha prestijli bir proje ve bu tür prestijli
projelerde seçilen firma olmak, CKV adına gurur verici. Daha
önce başarıyla gerçekleştirdiğimiz Marmaray gibi başarılı
projeler, burada yer almamızda etkili oldu. Dolayısıyla, üçüncü
köprü kapsamında çalışıyor olmak gelecekte yer alacağımız
projeler için ciddi bir referans olacaktır.” n
Vagon sevkiyatları
devam ediyor
Ankara Çayyolu ve Sincan
Metro Projesi’ne ait
vagonların sevkiyatları
gerçekleşiyor. Projenin
taşıma görevini üstlenen
Mağdenli, bir seti 3
vagondan oluşan toplam
30 set vagonun nakliyesini
tamamladı. Bu metro
projesi kapsamında toplam
324 adet vagon nakliyesi
yapılacak. Gökhan UZ
bildiriyor
Ü
lke çapındaki ağır nakliye ve proje
taşımalarına devam eden Mağdenli,
Ankara Çayyolu ve Sincan Metro
Projesi’nde kullanılmak üzere Kocaeli Derince
Limanı’na getirilen metro vagonlarının taşıma
operasyonunu gerçekleştirmeye devam ediyor..
CSR Zhuzhou Electric Locomotive firması
tarafından üretilen ve denizyoluyla Çin’den
Derince Limanı’na getirilen vagonların
taşımalarına 2013 yılının Ekim ayı içerisinde
başlayan Mağdenli, her bir sevkiyatta 12 ila
16 adet vagon olmak üzere toplamda 30 set
vagonun taşımasını gerçekleştirdi.
Özel aparat kullanıldı
Motorlu 41 ton, motorsuz ise 38 ton
ağırlığında olan vagonlar, 19,3 metre
uzunluğa, 3,14 metre genişliğe ve 3,65
metre yüksekliğe sahip. Vagonların gemi
indirmelerinde ve Low-bed treylerlere
yüklenmelerinde özel aparatlar kullanan
Mağdenli, ilk olarak vagonları mafi denilen
tekerlekli araçların üzerinden 45 ton
kapasiteli spreader aracılığıyla kaldırıyor
ve liman sahasına indirme operasyonunu
gerçekleştiriyor. Vagonlar gümrükleme
işlemlerininin tamamlanmasının ardından
Goldhofer marka uzatmalı ve modüler
Low-bed’lere yükleyeniyor ve Derince
– Düzce – Bolu E5 güzergahı üzerinden
360 kilometre mesafe katetmek, Ankara
Macunköy Metro şantiyesine ulaşıyor.
Burada 200 ton kapasiteli Grove GMK
5200 mobil vinç aracılığıyla raylar üzerine
indirilerek operasyon tamamlanıyor.
Projeler devam ediyor
Vagon taşıma süreçlerinin gemilerin
Derince Limanı’na ulaşması ile başladığını
ve Ankara metro şantiyesine rayların
üzerine indirilmesiyle sona erdiğini
kaydeden Mağdenli yetkilileri, bu zorlu
sürecin her etabında büro ve operasyon
ekibinin hummalı bir çalışmaya imza
attığını söyledi. Mağdenli’nin Türkiye’deki
metro projelerini yakından takip ettiğini
söyleyen yetkililer, günümüzde de
birçok önemli projenin nakliye ayağının
Mağdenli tarafından gerçekleştirildiğini ve
gerçekleştirilmeye devam edeceğini belirtti.
Yakın zamanda Türkiye’nin önemli raylı
sistem projelerinde yer alan Mağdenli;
Ankara, Eskişehir, Antalya, Gaziantep,
Samsun, İstanbul, Kayseri, İzmir, Konya
ve Ankara metro ve hafif raylı projelerinin
taşımalarında yer almıştı. n
Adım adım operasyon
4 Çin’de mafiler aracılığıyla gemilere yüklenen vagonlar Türkiye’ye getirilmek üzere yola çıktı.
4 Denizyolu taşımasının ardından Kocaeli Derince Limanı’na varan vagonlar yine mafiler
aracılığıyla limana indirildi.
4 41 ton ila 38 ton ağırlığa, 19,3 metre uzunluğa, 3,14 metre genişliğe ve 3,65 metre yüksekliğe
sahip olan vagonlar 2 adet 200 ton kapasiteli Grove GMK 5200 mobil vinç ve özel spreader
aparatıyla kaldırıldı.
4 Özel aparatlar aracılığıyla kaldırılan vagonlar yine Mağdenli’ye ait Goldhofer marka Low-bed’lere
yüklendi ve Ankara’ya taşındı.
4 41 ton ila 38 ton ağırlığa, 19,3 metre uzunluğa, 3,14 metre genişliğe ve 3,65 metre yüksekliğe
sahip olan vagonlar Mağdenli’ye ait 2 adet 200 ton kapasiteli Grove GMK 5200 mobil vinç ve özel
spreader aparatıyla kaldırılarak rayların üzerine indirildi.
4 Bu tarihe kadar proje kapsamında her seti 3 vagon olmak üzere 30 set vagonun taşımasını
gerçekleştiren Mağdenli, sevkiyatlar için 360 kilometrelik güzergahta yol aldı.
İstikrarlı gelişim
Yakın zamanda makine parkına yaptığı yatırımlarla dikkat çeken Saral Vinç, sektördeki
gelişmelere rağmen yaşanan bazı sorunlara dikkat çekiyor. Firmanın Yönetim Kurulu
Başkanı Suat Saral, bu sorunların üstesinden gelinmesi için birlik olunması gerektiğini
savunuyor. Gökhan UZ bildiriyor.
1
Kurulu Başkanı Suat Saral, yatırımlarını bu doğrultuda yaptıklarını
ve iki adet 180 tonluk Sennebogen 5500 paletli vinci makine
parklarına kattıklarını söyledi. Yakın zamanda Ford Otosan’ın
yeni tesislerinin tüm inşaatında vinç ve
platformlarıyla yer aldıklarını ve Tüpraş
Doğalgaz Çevrim Santral’inde de Tekfen
adına önemli projelere imza attıklarını
belirten Suat Saral, artık Türkiye’de enerji
yatırımlarını doğru kaydıklarını ve Türkiye’de
birçok önemli projenin gündemde olduğunu
ifade etti. Türkiye’nin her yerine vinç
hizmeti sunan Saral Vinç’in ikinci şubesini
ise İzmir’de açtığını belirten Saral; “İzmir’de
Star Rafinerisi, başlaması beklenen nükleer
enerji santralleri, diğer enerji santralleri ve
inşaat projeleri devam ediyor. Piyasalarda
Suat Saral / Saral Vinç Yön. Krl. Bşk.
970’li yıllarda Türkiye’ye ilk mobil vinç ithalatını yaparak
faaliyete başlayan Saral Vinç, daha sonra düzenlenen
yasalar ve piyasa talepleri doğrultusunda 1988 yılında vinç
kiralama hizmete başladı. Günümüzde İzmit
bölgesinin en önemli makine parkına sahip
olan Saral Vinç, Türkiye’nin en önemli
projelerine vinç hizmetleri sunmaya devam
ediyor.
Paletli vinç yatırımı
Yakın zaman içerisinde iki adet Sennebogen
5500 paletli vinç siparişi veren Saral Vinç,
bu siparişler sonucunda makine parkına
ilk kez paletli vinç katmış olacak. Talepler
doğrultusunda paletli vincin bir ihtiyaca
dönüştüğünü ifade eden Saral Vinç Yönetim
Hizmet ağını genişletmek
isteyen Saral Vinç, kısa bir
zaman önce iki adet paletli
vinç siparişi verdi
durgunluk yaşanmasına rağmen Saral Vinç olarak geleceğe
yatırım yapmaya devam ediyoruz ve kendimizi sürekli geliştirip
yükseltiriyoruz. Ayrıca adım atmak istediğimiz farklı alanlar da
var. Bunların arasında RES projeleri de olabilir. Şartları bizi nereye
götürür bilemiyorum.” dedi.
Sektöre birlik çağrısı
Yaz döneminin büyük projeler anlamında durgun geçmesine rağmen
Saral Vinç’in yatırımlarına devam ettiğini hatırlatarak sözlerine
devam eden Suat Saral, bu duruma örnek olarak yakın zaman sipariş
ettikleri 180 ton kapasiteli Sennebogen 5500 paletli vinçleri gösterdi.
Henüz teslim almadıkları paletli vinçler için bazı iş görüşmelerinde
bulunduklarını sözlerine ekleyen Suat Saral, gerçekleştirdikleri paletli
vinç yatırımlarının ardından birçok projede ellerininin güçleneceğini
kaydetti. Makine parkında özel makinelerin olmasının müşteri
karşısında her zaman avantaj sağlayacağını savunan Saral; “Türkiye’de
enerji yatırımları artıyor ve yatırımlarımız bu doğrultuda ilerliyor.
Sektörün gözü ise yakın zamanda başlaması beklenen İzmir Star
Rafinerisi’nin üstünde. Ülkemizdeki mevcut makine parkının bu
büyük projedeki makine ihtiyacını karşılayacağını düşünüyorum.
Bu nedenle yurtdışından vinç ve platform hizmetinin alınmaması
gerektiğini düşünüyorum. Açıkçası, ülkemizin parasının yine ülkede
kalmasını istiyorum. Hem genel makine parkı yeterli, hem de
ihtiyaç durumunda her türlü yatırımı yapabilecek firmalarımız var.
Yurt dışından hizmet alınmasının ülkemiz adına hayırlı olacağına
inanmıyorum ve tüm hizmet firmalarının yurtdışından gelecek
firmalara karşı siper olmamız gerektiğini düşünüyorum.” dedi.
Plaka sorunu devam ediyor
Son olarak sektörün diğer önemli sorunlarına da değinen Suat
Saral, özellikle mobil vinçlerdeki plaka sorununun devam ettiğini
ve trafikten plaka alabilmek için uzun süreler beklenebildiğini
söyledi. Bu durumun ciddi zaman ve maliyet kayıplarına yol
açtığını kaydeden Saral, sorunların önüne geçebilmek için
sektörün birlik olması gerektiğini, bu şekilde sektörün sesini
kamu tarafında daha gür duyurabileceğini savundu. n
Türkİye’den haberler
Disiplin şart
avrupa’nın birçok ülkesinde
projelere imza atan Zafer
kardeşler Uluslararası
nakliyat, sıkı disiplinlerin
uygulanmasına rağmen
avrupa’da çalışmanın
Türkiye şartlarında
çalışmaktan daha kolay
olduğunu savunuyor.
Gökhan UZ bildiriyor
İ
ş hayatına hafriyat çalışmaları
ile başlayan ve 1994 yılında
nakliyat sektörüne geçiş yapan
Zafer Kardeşler Uluslararası Nakliyat,
günümüzde ciddi sayılabilecek Lowbed ve çekici parkıyla Avrupa’nın çeşitli
ülkelerinde ağır nakliye projelerine imza
atıyor. Sadece Avrupa’da çalıştıklarının
altını çizen Zafer Kardeşler Uluslararası
Nakliyat Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi
Zafer, bu nedenle ekipman seçiminde
son derece titiz davrandıklarını ifade
ediyor. Makine parkında 40 adet lowbed ve 40 adet çekici bulunduran Zafer
Kardeşler Uluslararası Nakliyat, Low-bed
konusunda ağırlıklı olarak Kässbohrer
markasını tercih ediyor.
Türkiye şartları daha zor
Yakın zaman içinde gerçekleştirdikleri
önemli bir projeden bahsederek sözlerine
devam eden Fevzi Zafer, Almanya’da
üretilen 30 ton ağırlığındaki 17 adet
pres makinesini Azerbaycan’a yaklaşık
5 bin kilometrelik karayolu taşımacılığı
ile naklettiklerini söyledi. Kendileri
adına önemli bir projeye imza attıklarını
kaydeden Zafer, gabari ve ağır yük
taşımalarında Avrupa’da çok daha fazla
disiplin altında çalıştıklarını belirtti.
Aklınıza gelebilecek her kalemde
standartların olduğunu ve bunlara
Fevzi Zafer / Zafer Kardeşler Yönetim Kurulu
Başkanı
uyulmaması durumunda başınızın
ağrıyabileceğini söyleyen Zafer,
Avrupa’daki tüm disiplinlere rağmen
Türkiye karayollarında çalışmanın
çok daha zor olduğunu iddia etti. Bu
durumun Karayolları Kanunları’ndaki
eksiklerden kaynaklandığının altını çizen
Zafer; “Örneğin Türkiye’de boş Lowbed’lerimiz bile çevrilip ceza kesilebiliyor.
Karayolları 128. maddeye göre Lowbed’lerin nasıl gitmesi gerektiği belli
ancak trafik memurlarının bundan haberi
yok. Bu konuda memurların bilinçsiz
olduğunu düşünüyorum. Türkiye’de
kural koyma ve uygulama konusuna
ciddi sıkıntıların olduğu aşikar. Yine
bir örnek verecek olursam; iki parça
Parkında 40 adet Low-bed ve 40 adet çekici bulunduran Zafer Kardeşler,
ağırlıklı olarak Kässbohrer markasını tercih ediyor
kaydeden Zafer, dünyada buna benzer bir
uygulamanın olmadığını kaydetti. Özellikle
yük genişliği konusuna dikkat çeken Zafer;
“Araç genişliğini 5 cm geçen katardan öncü
araba isteniyor. Burada da büyük bir sıkıntı
var ve bu uygulamanın yeniden gözden
geçirilmesi gerekiyor. Bu konuda Avrupa
ülkeleri 3 metreye kadar standart izinler
veriyor ve 3 metre mesafeye kadar öncü
araca gerek kalmıyor. Ancak ülkemizde
5 cm ile 1-2 metre fazla genişlikte yük
taşıyan bir tutuluyor. Bu yanlışlıkların yeni
düzenlemelerle giderilmesini umuyoruz.”
şeklinde konuştu.
Tercih: Kässbohrer
Sektörde karşılaştıkları sorunların ardından
konuyu makine parkına getiren Fevzi Zafer,
parklarında bulunan 40 adet Low-bed’in
12’sinin havuzlu olduğunu ve bu konuda
Türkiye’nin önde gelen firmalarından
biri olduklarını iddia etti. Dingil sayıları
ağırlıklı olarak 4 ila 5 arasında değişen
Low-bed’lerde Kässbohrer markasını
tercih ettiklerini dile getiren Zafer, firma
olarak ciddi prensiplere sahip olduklarını
ve merdivenaltı üretim ya da bozma
makinelere kesinlikle taviz vermediklerini
söyledi. Her zaman orijinal ve kaliteli
ekipman kullanmayı tercih ettiklerini ve
bu doğrultuda Kässbohrer’den memnun
olduklarını dile getiren Zafer, genel
olarak iş yaptıkları Avrupa’da ekipman
konusunda çok titiz davranıldığını ve
Kässbohrer’i tercih etmelerini etkileyen
bir faktör olduğunu vurguladı. Fevzi Zafer
sözlerine şöyle devam etti; “Kässbohrer’i
tercih etmemizdeki ana sebeplerin başında
Tırsan tarafından Türkiye’de üretiliyor
olması geliyor. Performans ve dayanılıklılık
anlamında Low-bed’lerden memnunuz.
Zafer Kardeşler Uluslararası Nakliyat olarak
1998 yılından bu yana Tırsan müşteriyiz ve
onlarla çalışmalarımıza devam ediyoruz.”
2014 olumlu geçti
yükü tek Low-bed ile taşınmasına izin
verilmiyor. Ancak burada tek kriter
“iki parça yük” olmamalı. Katarın
boyunda, genişliğinde ve kullandığımız
ekipmanlarda herhangi bir yanlışlık
yoksa buna yol izni vermemek büyük
yanlışlık olur. Uygulanan kanunlar
yüzeysel ve teknik olarak masaya
yatırılmamış durumda.” dedi.
Kurallar düzenlenmeli
Karayollarında yaşanan sorunlara dikkat
çekmeye devam eden Fevzi Zafer, izinler
için ödenmesi gereken bedellerin de tekrar
revize edilmesi gerektiğini vurguladı.
Tonajda 150 ton ile 20 ton, genişlikte
5 metre ile 1,5 metre ve mesafede ise 5
kilometre ile 1.750 kilometrenin hiçbir fark
yaratmadığını ve aynı bedellerin ödendiğini
Zafer Kardeşler Uluslararası Nakliyat’ın
projelerde özmal ekipmanlarıyla yer
aldığını hatırlatan Fevzi Zafer, yatırımlarını
buna göre yaptıklarını ve özmal ile çalışıyor
olmanın kendilerine önemli avantajlar
sağladığını söyledi. Son olarak 2014 yılı
değerlendirmesi yapan Zafer; “Genel
olarak bu yılın kötü geçtiği ifade edilse
de, ağırlıklı olarak Avrupa ülkelerinde
projeler gerçekleştirmemizin etkisiyle
2014 yılının bizim açımızdan olumlu
geçtiğini söyleyebilirim. Aynı şekilde 2015
yılından da umutluyuz ve aynı ivmeyi
yakalayacağımızı düşünüyoruz.” şeklinde
konuştu. n
Tekno Vinç’ten yenilikçi tesis
Tekno Vinç, Kocaeli
Gebze’de bulunan yeni
depolama tesisini hizmete
açtı. Türkiye’de kule vinç
depolama ve stok takibi
konularında birçok ilke imza
atan Tekno Vinç, yeni tesisin
hizmete girmesiyle beraber,
Potain’in Orta Doğu’daki en
önemli stok merkezine de
sahip olmuş oldu.
Gökhan UZ bildiriyor
D
üzenlenen açılış törenine birçok
sektör firma yetkilisi ilgi gösterirken,
konuklara yeni depolama ve
stok tesis tanıtıldı ve tüm Tekno Group
şirketlerine ait sunumlar gerçekleştirildi.
Kule vinç sektöründe eşi benzeri olmayan
bir tesise imza atan Tekno Vinç, hizmete
açtığı depolama tesisinde seminer ve
eğitim salonları, kaynak, boya, yedek parça
ve servis atölyelerini bir araya getirdi.
Günde 20 TIR’lık yükleme ve boşaltma
kapasitesine sahip olan depolama tesisi, bu
süreci gerçekleştirmek için 1 adet 8 tonluk,
1 adette 12 tonluk Potain kule vincini 100
metrelik raylı sistemde hareketli olarak
çalışacak. Ayrıca, oldukça düzenli bir
açık alan depolama sahasına sahip olan
tesislerde 500 metrekarelik kapalı alan stok
alanı da bulunuyor. Bu özelliği ile Tekno
Vinç, Potain’in Orta Doğu’daki en önemli
stok merkezi olarak kabul edilecek.
Asansör güvenlik testi
Ziyaretçilerini gün boyu yeni tesislerinde
ağırlayan Tekno Vinç, etkinliğin ilerleyen
Sinan Türeyen / Tekno Vinç Grup Başkanı
bölümünde dış cephe asansörlerine
yönelik önemli bir demo gerçekleştirdi.
Türkiye temsilciğini yürüttüğü Stros
marka dış cephe asansörlerine ait bir
güvenlik testi gerçekleştiren Tekno Vinç,
full kapasiteyle çalışan bir asansörün
serbest düşüşe geçmesi halinde devreye
giren fren sistemini demo düzeneği ile
ziyaretçilere gösterdi. Tüm inşaat asansörü
kabinlerinin paraşüt fren sistemi tesiste
bire bir test edilerek mühürleniyor. Açılış
Günde 20 TIR’lık
yükleme ve boşaltma
kapasitesine sahip
olan depolama
tesisinde 1 adet
8 tonluk, 1 adette
12 tonluk Potain kule
vinci 100 metrelik
raylı sistemde
hareketli olarak
çalışacak
açısından çok ama çok önemli bir konu.
Bunları sağlayabilmek için Türkiye’de ilk
kez uygulanan bazı sistemlere yer verdik.
Bunlaran biri barkod sistemi ve bu sistem
sayesinde hangi parça ve malzemenin
nerede olduğunu en hızlı ve düzenli şekilde
takip edeceğiz. Bunun dışında 2015
yılında da kule vinçlerin takibi ile ilgili bir
sürprizimiz olacak.”
Güvenlik zinciri
organizasyonu esnasında yapılan bir demo
ile tanıtılan “Paraşüt Fren Sistemi”, serbest
düşüşe geçen asansörü 1-1,5 metre gibi kısa
bir mesafede durduruyor.
İstanbul Mecidiyeköy’de yaşanan üzücü
kaza sonrası dış cephe asansörleri gündeme
düşerken, Tekno tarafından gösterilen
canlı örnek ziyaretçiler tarafından merakla
izlendi. TeknoVinç Grup Başkanı Sinan
Türeyen ise konuklara sistem ile ilgili
detaylı bilgiler verdi.
İlklere imza atıldı
Etkinlik esnasında görüşlerini aldığımız
Tekno Vinç Grup Başkanı Sinan Türeyen,
yeni depolama tesisi ve tesisinin sektör
adına öneminden şöyle bahsetti; “Her
şeyden evvel örnek bir tesis oluşturmaya
çalıştık. İlk kazmadan son işleme kadar
hepsini planlı ve programlı bir proje ile
yürüttük. Maksimum verim amacıyla
başlattığımız çalışmalarımız sonucunda
Türkiye’nin ilk kule vinç stoklama tesisine
imza atmış olduk. Tekno Vinç adına
gurur verici bir açılış. Biliyorsunuz birçok
ilkleri olan bir firma Tekno ve böylece
bir ilke daha imza atmış oldu. Tabii ki
bu tesisler bizlerin müşteriye yönelik
performansımızın artması açısından çok
önemli. Çünkü makinelerin, asansörlerin
veya kule vinç parçalarının giriş-çıkış
hızları düzen ve tutturulabilir planlar
Tekno Vinç Merkez Depo Açılışına
katılan Manitowoc Potain Satış Sonrası
Hizmetler Direktörü Yannick Richaoud
ise şöyle konuştu; “Bir kule vincin
tasarım aşamasından başlayarak, üretimi
ve çalışma hayatı prensip olarak kabul
edilen güvenlik kriterlerine bağlıdır.
Biz Manitowoc olarak Potain marka
vinçlerimizi deklare etmiş olduğumuz
güvenlik standartlarının da ötesinde
üretiyoruz. Bu güvenlik zinciri ham
madde ve yarı mamul tedarikçilerimizden
başlayarak, imalat süreci ve vinçlerin test
edilmesi ile devam edip, ambalajlama
ve yükleme aşamalarında da en önde
tutulan faktördür. Satış ve montajla
devam eden sorumluluk zinciri, kule
vincin son alıcının şantiyesindeki
montaj ve teslimatıyla bir bütündür.
Bundan dolayı TeknoVinç bu zincirin en
önemli ve güvenilir halkalarından birini
oluşturduğunu bu tesise yaptığı yatırımla
bir kez daha kanıtlamıştır.” n
Şah Deniz 2 Projesi’ne Türk imzası
Hareket, Azerbaycan’ın en önemli enerji projelerinden biri olarak kabul edilen Şahdeniz
Projesi’nin ikinci fazında görev alacak. CPT bildiriyor
Engin Kuzucu / Hareket Proje Taşımacılığı
ve Yük Mühendisliği Genel Müdürü
çalışmaya hak kazandı.
Şah Deniz 2’nci Faz
projesi, Hazar Denizi’nde
birbirine köprü ile bağlı
olan iki platformun
inşa edilmesi, denizin
altında 26 kuyunun
açılması ve Sangaçal
terminalinde yeni üretim
ve kompresör tesislerinin
inşa edilmesi gibi ana
unsurlardan oluşuyor.
Bölgeye istikrar gelecek
Avrupalı rakipleri geride bıraktı
Yeni gaz kaynaklarını sunacak olan Şah Deniz Projesinin 2.fazında
İngiliz, Hollandalı ve Belçikalı rakiplerini geride bırakarak
Hareket Proje Taşımacılığı ve Yük Mühendisliği Genel Müdürü Engin
Kuzucu konu ile ilgili olarak; “Bugüne kadar gerek Türkiye’de, gerekse
bölge ülkelerdeki enerji projelerinde yaptığımız başarılı işlerle kendimizi
ispatlamıştık. Bugün dünyanın en büyük enerji projelerinden biri
olan Şah Deniz kapsamında çalışacak olmaktan ötürü çok mutluyuz.
Bölgeye siyasi istikrar getirecek ve ekonomik işbirliğini arttıracak
böylesi önemli bir projede yer almak bizim için gerçekten çok önemli.
Güney Enerji Koridoru’nun oluşmasına ve gelişmesine olanak
sağlayacak, Avrupa’nın enerji güvenliğini pekiştirecek Şah Deniz 2’de
bir çok önemli rakibi geride bırakarak görev alacak olmanın haklı
gururunu yaşıyoruz” şeklinde konuştu. n
ade in
Italy
Make your world move!
M
A
zerbaycan’da hayata geçirilen dünyanın en büyük enerji
projelerinden olan ve toplamda 35 milyar dolar yatırım
yapılması planlanan Şah Deniz Projesi’nde görev alacak
Hareket, projenin ikinci fazı olan Şahdeniz 2’de çalışmaya başlıyor.
Bölgenin enerji haritasını değiştirecek olan Hareket, Azerbaycan
gazını Avrupa’ya ulaştıracak ve Avrupa’nın enerji güvenliğini
sağlayacak.
Hose reels • Cable reels • Swivel joints
Your reel partner
DEMAC S.r.l.
Via R. Murri, 14 • Magenta (MI) • Italy
Phone +39 02 9784488
Fax +39 02 97003509
[email protected] • www.demac.it
Zorlu montaj projeleri
1991 yılından bu yana demir
çelik, petrokimya ve çeşitli
endüstri tesisleri yapım ve
montajını üstlenen Gemont
firması, üç yıldır Rusya
ve Irak’ta da faaliyetlerini
sürdürüyor. Firmanın Genel
Müdür Yardımcısı Muhittin
Aktaş, şantiyelerde vinç ve
personel yükselticilerin,
olmazsa olmaz makineler
arasında yer aldığını
belirtiyor. Gökhan UZ
bildiriyor
D
emir çelik sektöründe fabrikaların
yapım ve montaj işlerini üstlenerek
faaliyetlerine başlamış olan Gemont,
uzun bir süre Montaj Limited adı altında
çalışmalarını sürdürdü. Firmanın kurucusu
olan Sadık Akman, 1991 yılında firmada geniş
bir yapılandırma gerçekleştirerek Gemont adı
ile faaliyetlerini sürdürmeye başlamış. Ağırlıklı
olarak demir çelik sektöründe çalışmalar
yürüten firma, Erdemir, İsdemir, Borçelik,
Tezcan, Asilçelik gibi entegre fabrikalarının
inşaat ve montaj çalışmalarını tamamlamış.
Zamanla büyüyen ve daha geniş çaplı
projelere imza atan firma, enerji santralleri,
petrol rafinerisi, petrokimya, kağıt, otomotiv
ve benzeri tesislerin de yapım ve montajını
üstlenmiş.
Rekor sürede montaj
Firmanın Genel Müdür Yardımcısı Muhittin
Aktaş, TÜPRAŞ RUP projesinde Tekfen’den
sonra ikinci büyük müteahhit olarak yer
aldıklarını ve 2500 kişilik bir ekip ile sorunsuz
bir şekilde projeyi tamamladıklarını söylüyor.
“Personel sayımız bu güne kadar 2 binin altına
hiç düşmedi. Türkiye dışında son 3 yıldır
Rusya ve Irak’ta projelere katılmaya başladık
ve Türkiye’de çelik konstrüksiyon konusunda
imalat yaptığımız fabrikamız da bulunuyor”
diyen Aktaş, potansiyel projeler doğrultusunda
2015 yılında personel sayısının 5 binin üzerine
çıkacağını öngörüyor. TÜPRAŞ RUP projesi
Muhittin Aktaş / Gemont Genel Müdür Yrd.
dışında çok sayıda referansa sahip olduklarını
ifade eden Aktaş, “Iskenderun’da 2006 yılından
2011 yılına kadar taşeron kullanmadan 3 bin
kişilik kadroyla Türkiye’nin ve yakın ülkelerin
büyük en yüksek fırınlarından birini yaptık.
Fırın, topraktan çıkan madeni sıvı demir haline
getirebiliyor. Aynı zamanda Oyak Grubu’na
ait olan İsdemir Sıcak Haddehane Tesisini,
birçok zorluk olmasına rağmen bir buçuk yılda
tamamladık ve dünya literatürüne girdik” diyor.
Yurtdışı çalışmaları
Irak’ta çalışmalara 3 yıl önce başlayan
Gemont firması, bölgenin yeniden yapılanma
çalışmalarında demir çelik fabrikalarının
yapım ve montaj projelerinde yer alıyor.
Yakın dönemde Rusya’da da faaliyetlerine
başladıklarını belirten Aktaş, “Rusya bizim için
çok büyük bir pazar. Çalıştığımız proje dünyada
Yakın zamanda Rusya’da çalışmaya
başlayan Gemont, 3 yıl önce
adım attığı Irak’ta ise demir çelik
fabrikalarının yapım ve montaj projelerinde yer alıyor
ilk kez kullanılan bir teknoloji. Amerikan KBR
lisansı ile yapılan projede ham petrolün %95’lik
oranda beyaz yakıta dönüşüyor. Rusya’da bu
projenin akıbetini bekleyen 15 Adet Petrol
Rafinerisi var. Mayıs ayında başladığımız
projenin inşaat işlerini Ekim ayı sonuna kadar
tamamlayacağız. Çelik, Ekipman ve Boru
montaj işleri 2015 yılında yapılacak ve personel
sayımız 3.500 kişiyi bulacak.” diyor. Yurtiçinde
elde etmiş oldukları başarılı referansların
yurtdışında da oldukçta olumlu etki yarattığını
ve çok fazla taleple karşılaşmış olduklarını
belirten Aktaş, aranan bir firma olmalarının en
önemli sebepleri arasında taşeron kullanmıyor
olmaları ve kaliteli iş yapmaları olduğunu
belirtiyor. “Taşeron sayımız çok az olmasından
dolayı maliyetlerimiz biraz yüksek ancak kalite
ve iş programına olan uyumumuz, tercih edilen
bir firma olmamızı sağlıyor. Neticede çözüm
odaklı çalışıyoruz ve müşterilerimize zorluk
çıkartmıyoruz” diyor.
İletişim seçimi etkiliyor
Firmanın makine parkında 80’in üzerinde
iş makinesi bulunuyor. Tesis montajlarında
ise en çok vinç ve personel yükselticilere
ihtiyaç duyuluyor. Bu ihtiyaçlarını karşılamak
için DAS Otomotiv firması ile çalıştıklarını
belirten Aktaş, şöyle devam ediyor: “DAS’ın
desteği bizim için çok değerli. Makinenin
markasından önce insan ilişkileri önde geliyor.
Sonrasında da satış sonrası servis. DAS, bizim
gibi çalışıyor. Yani; tamamiyle çözüm odaklı
de ekliyor. Yakın dönemde RT 75 Long
vinçlerinden alım yaptıklarını da hatırlatan
Aktaş, şunları söylüyor: “RT 75’i Rusya’da
kullanmak için aldık. Çünkü orada 30 metre
yüksekliğine taşımamız gereken çok sayıda
ekipman var. RT 45’ler 30 metreye çıktığında
tonajı azalıyor. Biz de RT 75’leri alarak
ihtiyaçlarımızı karşıladık.”
Güvenli çalışma ortamı
bir firma ve önceliğini müşterisine veriyor.
Biz, müşterilerimize para kazandırarak para
kazanmak istiyoruz. Aynı anlayış DAS’ta
da var. Bu nedenle son derece uyumlu
çalışabiliyoruz.” Makineleri kiraya vermedikleri
ve müteahhit olarak birçok disiplinde iş
yaptıklarını belirten Aktaş, şantiyelerde RT
tipi (Rough Terrain) vinçlerin kendileri için
son derece avantajlı olduğunu belirtiyor. “RT
vinçleri bir projeye gönderdiğimiz zaman
minimum 1 sene orada çalışıyor. Bu konuda
özellikle RT 45 modellerinden son derece
memnunuz. Tesisler yükseldiği zaman aralara
rahatça girip erişmesi zor yerlere kolaylıkla
erişiyor” diyen Aktaş, şantiye sahasının çamur
olmasına rağmen zorlanmadan çalışabildiğini
Son 5 yıldır Türkiye’de iş güvenliği ile ilgili
radikal değişikliklerin yapıldığını ve özellikle
personel yükselticilerin bu sürede oldukça
önemli makineler haline geldini belirten
Aktaş, özellikle şantiyelerde ulaşılması son
derece zor yerlere, eklemli olmalarından dolayı
kolay ve güvenli bir şekilde ulaşabildiklerini
söylüyor. Personel yükselticilerin, her şeyden
önce güvenli makineler olmasından dolayı
şantiyenin olmazsa olmazı olduğunu hatırlatan
Aktaş, “Eskiden vinçlere sepet bağlanırdı
ve son derece tehlikeliydi. Ancak personel
yükselticiler hem güvenli hem de çok daha
pratik” diyor. Personel yükselticide Genie
markasını tercih ettiklerini belirten Aktaş,
son alım yapmış oldukları Genie Z135
modellerinde, üzerinde jeneratör olmasının
çok büyük avantajlar sağladığını hatırlatıyor
ve ekliyor: “Bizim için her şeyden önce
güvenlik konusu önde geliyor. Genie, güvenlik
konusunda son derece başarılı bir marka ve bu
güne kadar herhangi bir sorun yaşamadan zor
yerlere güvenli ve rahat bir şekilde ulaştık.” n
Built to perform
Grove mobile telescopic cranes
Grove all-terrain, rough-terrain and truck cranes are long-lasting and
hard-working. High performance features help execute even the most
challenging lifting jobs with strength, precision and control.
Our cranes offer the versatility to tackle any project, with capacities
ranging from 8t to 450t.
Grove cranes
range in capacity
from 8t to 450t
Contact
Karun Makina
KA Plaza, 1468. Cad. No. 191, Ivedik O.S.B. 06374 Ostim - Ankara
Tel : + 90.312.394.43.00
Mail : [email protected]
Rüzgar hızını kesmiyor
Vinç hizmet ve proje taşımacılığı sektörümü yakından ilgilendiren RES projelerinde
yatırımlar hız kesmiyor. TÜREB tarafından açıklanan ilk 6 ay raporuna göre bir önceki
seneye oranla önemli bir artış gözlemleniyor. CPT bildiriyor.
T
ürkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) her 6 ayda bir
açıkladığı rüzgar istatistiklerine ilişkin hazırladığı raporunu
açıkladı. Dernek tarafından hazırlanan raporun içeriğine
göre Türkiye’de 2012 yılında 2.312 MW, 2013 yılında ise 2.958
MW olan rüzgar kurulu gücü 2014 yılının ilk yarısında 466
MW’lık bir artış ile 3,424 MW kapasiteye ulaşmış durumda.
Rapor incelendiğinde bu yılın ilk 6 ayında geçen yıl gerçekleşen
artışın neredeyse 2013 yılının toplam artışına denk olduğu
görülüyor.
Ege ve Marmara ağırlıklı
İşletmedeki rüzgar enerjisi santrallerinin kurulu güç bakımından
yüzde 74’ü Ege ve Marmara bölgelerinde bulunuyor. Balıkesir’in
iller bazında kurulu güç bakımından 767 MW ile birinci
olduğu raporda, 613 MW ile İzmir ikinci, 393 MW ile Manisa
üçüncü sırada yer alıyor. Rapora göre; işletmede olan santrallerin
yatırımcılara göre dağılımında 401 MW ile Polat Enerji ilk sırada
yer alırken, 320 MW ile Demirer Enerji onu izliyor. Üçüncü
sırada 295 MW ile Bilgin Enerji ve dördüncü sırada 235 MW
ile Eksim yer alıyor. 2014 yılı ilk altı ayında 87 proje ile toplam
rüzgar kurulu gücü 3.424 MW kapasiteye ulaşırken, inşası devam
eden 39 RES’in toplam kurulu gücü 1.162 MW’ı buluyor. İnşaası
devam eden santrallerde en büyük pay 221 MW ile Borusan
EnBW’e ait. Sonra 165 MW ile Güriş ve 103 MW ile Bereket
Enerji geliyor.
20 ilde RES kuruldu
İşletmedeki RES’lerin kurulu güç bakımından bölgelere
dağılımında yüzde 38,29 ile Ege ilk sırada, yüzde 36,23
Marmara, yüzde 15,86 Akdeniz, yüzde 6.48 İç Anadolu, yüzde
2.34 Karadeniz ve yüzde 0.80 ile Güneydoğu Anadolu olarak
tespit edildi. Raporda, işletmede olan santrallerin Balıkesir, İz
mir,Manisa,Hatay,Osmaniye,İstanbul,Kırşehir,Çanakkale,
Afyon,Aydın,Tekirdağ,Mersin, Kayseri,Uşak,Amasya,Bilecik,Toka
t,Muğla,Adıyaman, Kırklareli ve Edirne’de olduğu belirtiliyor.
Lisanslı RES’lerde Marmara önde
Lisanslı RES’lerin toplam gücü 164 proje ile 5.385 MW’ı
bulurken, bölgelere göre dağılımında 2.204 MW ile Marmara
ilk sırada, 1.309 MW ile Ege ikinci, 840 MW ile de İç Anadolu
bölgesi üçüncü sırada yer aldı. İllere göre dağılımında ise 611
MW ile İzmir ilk sırada gelirken, onu 516 MW ile Çanakkale,
RES’ler vinç ve taşımacılık sektörünü
yakından ilgilendiriyor
Son yıllarda istikrarlı bir şekilde artışını sürdüren RES projeleri,
vinç ve proje taşımacılığı sektöründe faaliyet gösteren hizmet
firmalarını yakından ilgilendiriyor. Yurtiçi pazarın önemli
kısmını oluşturan RES projeleri, hizmet firmalarının ekipman
yatırımlarını da doğrudan etkiliyor. RES montaj ve taşıma
alanında faaliyet gösteren firmaların dikkatle takip ettiği RES
projelerinin 2014 yılının ikinci yarısı ve 2015 yılında da aynı
istikrarla büyümesi bekleniyor.
389 MW ile İstanbul, 336 MW ile Kocaeli ve 312 MW ile
Balıkesir izledi.
Artış devam edecek
Rapordan derlenen bilgilere göre, Türkiye son beş yıl içinde her
yıl yaklaşık 500 MW civarında santrali işletmeye almış. Sadece
geçen yıl 646 MW’a ulaşılmış. 2014’ün ilk altı ayında ise 466
MW’lık bir üretim ilk defa gerçekleşiyor. Bu bir rekor olarak
nitelendiriliyor. TÜREB Başkanı Mustafa Serdar Ataseven
2014 sonu itibariyle öngördükleri 900-1000 MW’lık hedefe
ulaşabileceklerini ifade ederken, özellikle 2015 yılında alınacak
müracaatların da dikkate alındığında, sektörün inanılmaz bir
hızla büyüyeceğini söyledi. Mustafa Serdar Ataseven sözlerine
şöyle devam etti; “Müracaatlar için yaklaşık 1500 adet ölçüm
istasyonu kurulduğunu biliyoruz. Bu da nerdeyse 1500 başvuru
demek. Fakat 2015 yılında alınacak müracaatları hızlı şekilde
sonuçlandırıp lisanslandıramazsak, 2016 ve 2017 yıllarındaki
gelişim hızımız düşebilir. Duraklamaya girebiliriz.” n
Yatırımlar devam ediyor
Vinç parkını güçlendirmeye
devam eden Ultrans, en
önemli yatırımlarından biri
olan liebherr lr 1750
paletli vinci teslim aldı.
CPT bildiriyor
Bu habere bir tane
de detay fotoğrafı
eklememiz gerekiyor.
Yeni fotoğraf attım
ortak alan ultrans
klasörüne
U
ltrans, vinç yatırımlarına devam
ediyor. 2014 yılına 600 ton
kaldırma kapasiteli Liebherr LR
1600-2 paletli vinç ve 100 ton kaldırma
kapasiteli Liebherr LTM 1100 mobil vinci
makine parkına katarak giriş yapan firma,
son olarak 750 ton kapasiteli Liebherr
LR 1750 paletli vinç yatırımı yaptı.
Gerçekleşen önemli yatırım hakkında
konuştuğumuz Ultrans yetkilisi Mahmut
Ulutaş, gelecekte yer almayı planladıkları
projeleri baz alarak yaptıkları piyasa
araştırması sonucunda, yüksek tonajlı
paletli vinç yatırımlarını Liebherr LR 1750
sonuçlandırmaya karar verdiklerini söyledi.
Tercih ettikleri makinelerin çok fonksiyonlu
olmasını ve isteklerine cevap verebilmesini
beklediklerini belirterek sözlerine devam
eden Mahmut Ulutaş; “Bu nedenle 91metre
ana bom, 84 metre luffing bom ve kapasite
arttırımı için 36 metre derrick bom özelliği
ile Liebherr LR 1750 paletli vinci tercih
ettik. Ayrıca, LR1750 ile beraber rüzgar
enerji santralleri kurulumuna uygun “Fixed
Jib” adı verilen bom seçeneğini de değerli
müşterilerimizin hizmetine sunacağız.”
dedi.
Sıkı eğitim
2014 model Liebherr LR1750 paletli vincin
özelliklerinden ve tercih sebeplerinden
bahsetmeye devam eden Mahmut Ulutaş,
yük dağılımı artıran 2 metre palet genişliği
ile daha az riski operasyonlara imza
atabileceklerine dikkat çekti. LR 1750’in 3
adet sistem ile desteklendiğini ve bunların
AutoCad (3 boyutlu operasyon planlama),
MainİnfoScreen (Ana Bilgi Ekranı) ve Load
Chart (yükleme şeması) oluştuğunu belirten
Ulutaş, makinenin ilk kurulum sürecinden
ise şöyle bahsetti; “Vinç sektörüne yeni
katılan bir firma olmamız sebebiyle eğitimlere
büyük önem veriyoruz ve talep ediyoruz.
Bu nedenle Liebherr ve HCS Makina ile
koordineli olarak Liebherr-Werk Ehingen
Almanya tesislerinde 1 aylık şematik ve
teorik sıkı bir eğitimden geçirildik. Bu eğitim
sürecini 4 adet personelimiz aksatmadan
katıldı. Almanya’daki bu sıkı eğitimin
ardından Türkiye’ye gelen makinemizi yine
Liebherr-Werk Ehingen firmasının tahsil
ettiği eğitimci personelle yaklaşık 20 gün
süren, SEÇ_G kuralları çerçevesinde ikinci ve
zor bir eğitim süreci geçirdik.”
İhtiyaç artıyor
Türkiye ve çevre ülkelerdeki yatırımların
artması sonucunda doğan talepleri
karşılamak adına Liebherr LR 1750 paletli
vinç yatırımına gittiklerini vurgulayan
Mahmut Ulutaş, projelerin hem artmasının
yanı sıra yüklerin de ebat ve hacim
olarak büyüdüğünü, bunun bir sonucu
olarak da Liebher LR 1750 gibi özel
makinelere ihtiyacın arttığını kaydetti.
Yeni yatırımlarını kullanmak istedikleri
alanların başında RES, doğalgaz, kömür
güç santralleri kurulumu, inşaat ve liman
hizmetleri olduğunu sözlerine ekleyen
Ulutaş, sözlerini gelecek planlarından
bahsederek noktaladı; “Ultrans yatırımlarına
hız kesmeden devam edecektir. Söz konusu
yatırımlarımıza ek olarak 2 adet Manitou
teleskopik forkLift ve 400 ton kapasiteli
hidrolik kaldırma ve kaydırma sistemi de
ekledik. Dediğim gibi; artan proje sayısı ve
büyüyen talep sonucunda makine parkımızı
çeşitlendirmek istiyoruz.” n
Yeni iş birliği
Yerli katlanabilir araç üstü
vinç üreticilerimizden
World Power Erkin,
yeni ürün geliştirme
çalışmalarını yürütmek için
Volvo FMX 8X4 420 şasi
kamyon modelini tercih
etmeye başladı.
CPT bildiriyor
3
2 yılı aşkın tecrübesiyle üretimini
Aydın’da bulunan tesislerinde
gerçekleştirilen Erkin İş Makinaları,
9 tonmetre’den 450 tonmetre’ye kadar
ürettiği araç üstü katlanır bomlu vinçleriyle
hizmet veriyor. Aynı zamanda müşterilerin
isteklerine göre özel araçlar da üretebilen
World Power Erkin İş Makinaları,
gerçekleştirdiği üstyapı uygulamalarında
Volvo FMX 8X4 420 şasi kamyon modelini
tercih ediyor. Müşterilerin verimliliğine katkı
sağlamak adına böyle bir seçimde bulunan
Erkin İş Makinaları, Volvo’nun çift ön aks
ve tahrikli bogili FMX 8x4 serisi, vinçli veya
beton pompalı üst yapılar için uygun olan
yüksek ön aks yüklerine olanak tanıdığı
bildiriliyor. World Power Erkin İş Makinaları
ile gerçekleştirilen ortak çalışma sırasında
FMX ürün serisinin esnek şasi düzeni ve
VBI (Volvo Üstyapı Talimatları) sayesinin
avantajlarının etkili olduğu belirtiliyor.
İlgi artıyor
Konu hakkında açıklama yapan
World Power Erkin İş Makinaları
Yönetim Kurulu Başkanı Murat Erkin,
“Erkin İş Makinaları olarak 32 yıllık
tecrübemizle sadece ürettiğimiz araç üstü
uygulamalarımızın kalitesi ve verimliğiyle
değil, uygulamayı gerçekleştirdiğimiz
aracın da müşterilerimizin verimliliğini
ve kârlılığını sağlaması konusunda
hassasiyet gösteriyoruz. Volvo FMX,
uygulama aşamasında bizim işimizi
kolaylaştırırken Volvo Kamyon kalitesiyle
de müşterilerimizin toplam işletme
maliyetlerine de destek oluyor. Fuarlarda
sergilediğimiz yeni ürünümüze gösterilen
ilgi, araç üstü vinç ve özellikli üstyapılar
konusunda Volvo ile çalışmamızın doğru
olduğunu gösteriyor. Bundan sonra da
devam edecek olan işbirliğimiz sayesinde
Volvo ile daha birçok yeni projeye imza
atmak istiyoruz” dedi.
Sektöre örnek
Volvo Kamyon olarak gerçekleştirilen işbirliği
sonucunda Erkin İş Makinaları tarafının
memnuniyetinden gurur duyduklarını
belirten Volvo Kamyon Bölge Satış Müdürü
Erkan Ergene ise “Volvo Kamyon’un özel
çözümlerdeki esnek yapısı sayesinde Erkin
İş Makinaları ile sektörde örnek olabilecek
bir işbirliği gerçekleştirdik. Bunun yeni
projelerde de sürecek olması, Türkiye’ye
uygun, müşteri ihtiyaçları ve beklentilerini
eksiksiz yerine getiren ürünlere sahip
olduğumuzu gösteriyor. Türkiye’nin lider
ve önde gelen vinç ve üstyapı firmalarından
Erkin İş Makinaları’nn markamızı tercih
etmesinden dolayı kendilerine teşekkür
ederiz” şeklinde konuştu. n
Çok amaçlı kullanım
Ankara’da City Tech
Belediye Fuarı’nda ilk kez
görücüye çıkan Manitou
MRT-X Telehandler, 30
metre kaldırma yüksekliği
ile Türkiye’nin en büyük
rotasyonlu Telehandler’ı
olarak kabul ediliyor. Aynı
zamanda Türkiye’deki ilk
teslimatı da gerçekleştirilen
MRT-X 3050, sahip olduğu
özellikleriyle çok amaçlı arazi
tipi mobil vinç olarak da
anılıyor. CPT bildiriyor
C
M
M
anitou’nun üretim hattında
yer alan ve 30 metre kaldırma
yüksekliği ile yaklaşık 10
katlı bir binaya erişim imkanı sağlayan
MRT-X (Manitou Rotative Telescopic)
modelinin ilk teslimatı gerçekleştirildi.
Özellikle inşaat sektörü ve endüstriyel
tesisler başta olmak üzere üstyapı,
yüksek katlı bina projeleri, çelik ve
prefabrikasyon konstrüksiyon yapı imalat
ve montajı ile yerel hizmetler bünyesinde
çok amaçlı olarak kullanılmak üzere
tasarlanan MRT-X serisi, 30 metre
kaldırma mesafesi ve 5 ton kaldırma
kapasitesi ile Telehandler sektöründe
ilklere imza atıyor.
Farklı özelliklere sahip
Manitou MRT-X 3050 modelinin en
belirgin özellikleri arasında ilk sırada
29,7 metrelik erişim kapasitesi yer
alıyor. Tahmini olarak 10 katlı bir
bina yüksekliğine eşdeğer maksimum
kaldırma yüksekliği ile lastiklerden
itibaren yatayda sunduğu 25,5 metrelik
maksimum yatay erişim mesafesi geliyor.
MRT-X 3050’de bulunan 216 beygir
gücündeki Perkins dizel motor ve 360
derece sonsuz dönüşlü üst şase rotasyonu
ile birlikte ulaşılan maksimum 40
kilometrelik yürüyüş hızı ile adeta çok
amaçlı arazi tipi bir mobil vinç izlenimi
veriyor.
Ataşman seçenekleri
Makine ile birlikte sunulan forklift çatalı,
kova, hidrolik vinç, personel kaldırma
platformu gibi bir çok farklı ataşman
seçeneği beraberinde yatay ve dikey şase
seviyeleme özelliği, daimi 4x4 çekiş sistemi ve
3 farklı direksiyon konumu sayesinde makine
çok farklı arazi şartları ve uygulamalar da
yüksek performans ile kullanılabiliyor.
Mobil vinçlerde standart olan LMI yük
moment ölçüm sistemi ile beraberinde
kullanılan ataşmana uygun farklı çalışma
modları seçme, elektro-hidrolik kumandalı
çift Joystick kontroller, kule rotasyon dönüş
hızı ayarı, elektrik kumandalı beşik sistemli
geriye yatar tip operatör koltuğu gibi daha
bir çok özellikler kullanıcıya çok yüksek
bir güvenlik seviyesi ile sıradışı bir çalışma
performansı sunuyor. n
Çok amaçlı arazi tipi
vinç olarak anılıyor
MRT-X ataşman seçenekleri, 30
metrelik erişim özelliğinin yanı sıra 5
ton kaldırma kapasitesiyle çok amaçlı
arazi tipi mobil vinç izlenimi veriyor.
Mobil vinçlerde standart olan LMI
yük moment ölçüm sistemi kullanan
Manitou MRT-X beraberinde kullanılan
ataşmana uygun farklı çalışma modları
seçme olanağı sunuyor.
Y
CM
MY
CY
CMY
K
ULUSLARARASI VİNÇ PAZARI
Looking for equipment parts?
Try us!
We deliver anywhere in the
world for more than 30 years!
Van der Hilst Interna�onal b.v.
Amperestraat 21
8091 XX WEZEP
The Netherlands
www.vanderhils�nterna�onal.com
Tel. + 31‐38‐3762856
Fax + 31‐38‐3764665
E‐mail info@hils�nter.com
Grove, Manitowoc, Demag, Volvo, Liebherr, Krupp, P&H,
Potain, Cummins, Deutz, Allison, Clark
Yükleme Görüfl
Yükleme Görüfl
Arka Görüfl
Yükleme Görüfl
Yükleme
Görüfl
Arka Görüfl
Yan Görüfl
VPT dergimizin her sayısını almak/almaya devam etmek için formdaki bölümlerin tamamını
doldurmanız ve formu +90 216 302 08 10 numaralı faksa veya şu adrese göndermeniz
yeterlidir:
Fener Kalamış Cad. No: 12 Atlas Apt. Kat:6 Daire: 11/12 34726 Kızıltoprak / İstanbul
Kuruluşunuzun yıllık cirosu ne
kadardır? (milyon € cinsinden)
Vinç kiralama
Proje taşımacılığı
Endüstriyel İnşaat
Liman
Kaldırma ekipmanları
üreticisi
Distribütör
resmi kurum
Rüzgar enerjisi
Yüklenici firma
Alt yüklenici firma
Mühendislik danışmanı
Tasarım ve inşaat projeleri
Ulusal/yerel kamu işleri
Ekipman kiralama/leasing
Makine üretim/distribütörlük/acentelik
Diğer (lütfen belirtiniz)
İnşaat
Konstrüksiyon/Çelik yapılar
Baraj/Rezervuar yapıları
Köprü yapımı
Boru hatları
Konut yapımı
Servis
Çimneto fabrikası
0-1 m. €
1-2,99 m. €
3-4,99 €
5-19,99 €
20-100 m. €
100 m. €’dan fazla
®
Firma
Sayfa
Anatolia Lojistik
Aras Crane
Ascendum
Aydın Vinç
Borusan Makina
Çelsan
Çözüm Makina
Demac
DAS Otomotiv
Enerpac
Erk Çelik
Hareket
Has Çelik
HCS Makina
İntermobil
Kardelen Mühendislik
Kasırga
Koçanlar
Köşkerler
Liebherr
Lider Vinç
23
102
19
66-67
Ön kapak içi
41
75-81-104
89
Arka kapak
25
59
15
47
5
97
Web sitesi
Firma
Sayfa
Web sitesi
www.antlogs.com
www.arascrane.com
www.ascturk.com
www.aydinvincgrup.com
www.borusanmakina.com
www.celsancelik.com
www.cozum-makina.com
www.demac.it
www.dasoto.com.tr
www.teknokontrol.com
www.erkcelik.com.tr
www.hareket.com.tr
www.hascelik.com.tr
www.hcs-liebherr.com.tr
www.intermobil.com.tr
Makser
Manitowoc
nirvana
NST
Özüaydin Vinç
Özgül Treyler
Pi Makina
rasim Makina
Salim Vinç
Saral Vinç
Sistem Vinç
Tekno
Tırsan
Tibet
Türek
Uzman Vinç
Yalçın Dorse
WWI ALS
Uluslararası Vinç Pazarı
77
93
71
63
87
85
29
7
55
31
8
3
43
95
101
79
91
50-51
103
www.makservinc.com
www.karun.com.tr
www.nirvanahidrolik.com
www.nsttrans.com.tr
www.ozuaydin.com
www.ozgul.com.tr
www.pimakina.com.tr
www.rasimmakina.com
www.salimvinc.com
www.saralvinc.com
www.sistemcrane.com
www.tekno.com.tr
www.tirsan.com.tr
www.tibetmakina.com.tr
www.iwpc2015.org
www.uzmanvinc.com.tr
www.yalcindorse.com.tr
www.wwlals.com
83
www.kardelenmuhendislik.com
106-Arka kapak içi
38-39
32
73
99
www.kasirgakulevinc.com
www.kocanlar.com.tr
www.koskerlercelikhalat.com
www.liebherr.com.tr
www.adanalidervinc.com
N
STOKTAM
TESLİ
QUADSTAR 1075 L
75 t Kapasite
Terex Arazi Tipi Vinçler’in çok yönlü,
hareketli ve kolay taşınabilir
tasarımı sayesinde her çeşit
şantiyede kullanımınıza hazırdır.
Das Otomotiv ve Jeneratör Tic. A.Ş.
Gardenya Plaza 5, Kat: 2 34758
Ataşehir - İstanbul - TURKEY
Tel : +(90) 216 456 57 05
Fax : +(90) 216 456 57 07
www.dasoto.com.tr · [email protected]
Tecrübeli, hızlı, çözüm odaklı
Terex fabrikalarında eğitimli ve sertifikalı servis ekibi
Operatör eğitimi, ilk çalıştırma ve garanti hizmetleri
60’dan fazla ülkeye kesintisiz satış
ve satış sonrası hizmetleri
RT 45 / 44 t
A 600 / 60 t
RT 100 / 90 t
Bütün Arazi Tipi Vinç modelleri için bizimle irtibata geçebilirsiniz.
Yetkili Distribütör
© 2014 Terex Cranes · All rights reserved · Terex, the Terex Crown design and Works For You are trademarks of Terex Corporation or its subsidiaries.

Arazi tipi - KHL Group

Transkript

Benzer belgeler

Vinç İş Güvenliği

buraya tıklayarak bu dökümanı bilgisayarınıza

SWF Genel Katalog - Elektro

Yavaş ama istikrarlı

T.C. ÜMRANİYE KAYMAKAMLIĞI Özel Eyüboğlu Çamlıca İlköğretim

Daha detaylı bilgi icin tıklayınız

Vinç Klima Cihazları

Proje taşımacılığı

fransızca konuşulan avrupalı ülkelerde ıslamofobı ve ırkçılık

ÖZGEÇMİŞ (ÖRNEK FORM)

Eylül 2015 - Cereyan Medya

mınexpo las vegas 2016

Kubota U10-3 Mini Ekskavatör Ürün Kataloğunu

Tekerlek Yük Sistemi RLS