Yeni nISSan QaShQaI

Transkript

Yeni nISSan QaShQaI
otomobilnews
Türkiye’nin otomobil e-dergisi
Kurthan Tarakçıoğlu
Kullanılmış Aracın
Cazibesi (Bölüm 3)
Test Sürüşü
Kasım 2013 Yıl:1 Sayı:10
Yeni NIssan
QashqaI
Test Sürüşü
Cem Arslan
ve AudI A3 Sedan
Mercedes-Benz E250 Coupe
Test Sürüşü
Opel Cascada 2.0 DTH 165 Hp
1.6 Dizel Honda CR-V Türkiye’de
Lansman
Kağıttan Sanat Eserine
Peugeot 2008 1.6 VTi Otm
Ve ilginizi çekecek daha birçok konu ile sizlerleyiz...
İçindekiler
KÖŞE
S. 20
Kazananlar Kulübü
YENİLİK
S. 16
BMW 2 Serisi Coupe
YENİLİK
S. 22
Yeni Nissan Qashqai
TEST
S. 30
Mercedes-Benz
E250 Coupe
TEST
S. 80
Hyundai ix35 1.6 GDi
Elite Otomatik
Kısa haberler Dünyasından Son Haberler
8
Yenilik
BMW 2 Serisi Coupe
16
Kurthan Tarakçıoğlu
Kullanılmış Aracın Cazibesi (Bölüm 3)
20
Yenilik
Yeni Nissan Qashqai
22
Ertuğrul Ersin
Çöpten Çıkan Altın Elma
28
Test Sürüşü
Mercedes-Benz E250 Coupe
30
Test Sürüşü
Opel Cascada 2.0 DTH 165 Hp AT6
42
Lansman
1.6 Dizel Motorlu Honda CR-V Türkiye’de
52
Röportaj
Bir Radyo Efsanesi Cem Arslan
60
Lansman
Yenilenen Nissan Note ve Micra Bayilerde
70
Test Sürüşü
Hyundai ix35 1.6 GDi Elite Otomatik
78
Röportaj Stres Böyle Atılır
88
Test Sürüşü
Peugeot 2008 Allure 1.6 VTi 120 Hp Otomatik
92
Diaroma
Kağıttan Sanat Eserine
102
Test Sürüşü
Ford B-Max Titanium 1.6i 105 Hp PowerShift 108
Moda
Sezona Bakış
118
Motorsporları
Türkiye’nin En Çekişmeli Motorsporları Yarışı Prokart
122
Künye
Merhaba,
Otomobil News
sadece internet üzerinden
yayınlanan, aylık otomobil
kültürü dergisidir.
Bu ay sizler için efsane radyo programcısı ve
sevgili dostum Cem Arslan ile enerjisi hayli yüksek bir röportaj yaptık. Trafikten, futboldan, radyoculuktan konuştuk ve en önemlisi
geçen ay ülkemizde satışa sunulan yeni Audi
A3 Sedan’ın direksiyonuna oturtarak bu otomobil hakkındaki düşüncelerini aldık.
Genel Yayın Yönetmeni
Mehmet Erel
[email protected]
Görsel Tasarım
Yılmaz Mermer
Reklam
Rezervasyon
Lorem
ipsum dolor sit
Cenk Yılmaz
amet, consectetuer
[email protected]
Diğer taraftan Diaroma sanatçısı Gül İpek’in
kâğıttan yaptığı “Tamirhane” isimli sanat eserine hayranlıkla yer verdik ve Sinan Akad’ın
Ferrari, Porsche gibi Superspor otomobillerle
hayalleri gerçekleştiren StressFree Tour özel
röportajı seyahat isteğimizi körükledi.
adipiscing elit,
Redaktör
Serap Durmaz
Fotoğraflar
Mete Özhersek
[email protected]
Mert Kocabaş
Medya sponsoru olduğumuz Prokart 2013 sezonunu tamamladı. Biz de hem tüm organizasyonu detaylıca tanıtan hem de sezonu bir
hikâye tadında anlatan Prokart yazımızı muhteşem fotoğraflarla süsleyerek beğeninize
sunduk.
Hukuk Danışmanı
Av. Gürsel Meriç
0542 322 22 70
Katkıda bulunanlar
Adil Küçüksarı
Alptekin Işıkalp
Aydın Dikim
Cenk Ceylan
Cihat Başusta
Dilara İpek Şatır
Ertuğrul Ersin
Kanat Kale
Kurthan Tarakçıoğlu
Murat Öztürk
Sinan Akad
Yavuz Yılmaz
“Türkiye’nin Otomobil e-Dergisi” sloganı ile sadece web sitemiz üzerinden yayına çıktığımız
yolda kararlı adımlarla ilerleyerek bugün pek
çok dijital platform üzerinden sizlere ulaşabilir duruma geldik. Üstelik hız kesmeden yayın
ağımızı genişletmeye devam ediyoruz. Mevcut
dijital yayın platformlarımız olan Turkcell Dergilik, dMags, Issuu ve Joomag’e ilaveten bu aydan itibaren Magzter üzerinden de dergimizi
takip edebilirsiniz.
Erel Dijital Yayıncılık Hizmetleri
Altıntepe Mah. İstasyon Yolu
Sok. No:3 Maltepe – İstanbul
T: 0216.518 95 95
F: 0216.578 30 20
M: [email protected]
Buradayız...
otomobilnews.com
/otomobilnews
editör
/otomobilnews
Mehmet Erel otomobilnews
[email protected]
iyle,
m
i
t
e
k
ü
t
akıt
y
m
k
/
ken,
.
r
t
ı
l
t
5
a
.
ş
4
a
,
l
Dize
unu y nuyor.
r
.
t
o
l
f
n
6
.
o
1
k
-V
in
su
Yeni CR k bir otomobil t ekonomisini
ü
kı
size büy otomobilin ya
ir
küçük b
KISA HABERLER
Maserati Ghibli Türkiye’de
İtalyan lüks otomobil üreticisi Maserati’nin
yeni üretim stratejisinin
önemli bir adımını oluşturan, üst orta sınıftaki dört kapılı sedanı Ghibli, Türkiye’de otomobil severlerin beğenisine sunuldu. Maserati Ghibli, henüz pazara sunulmadan
13 adetlik ön satış rakamına ulaşarak, lüks sportif sedan segmentindeki farkını şimdiden ortaya koydu. Maserati Ghibli,
markanın tarihinde bir ilk
olan, 3.0 litre V6 turbo dizel ve 3.0 litre V6 benzinli
olmak üzere iki farklı motor seçeneğiyle Türkiye
pazarında yerini aldı. 3.0
litrelik V6 turbo versiyonu
155.485 Euro’dan başlayan fiyatla satışa sunulan
olan Ghibli’nin, 3.0 litre
V6 benzinli motor seçeneği ise 196.271 Euro’luk
başlangıç fiyatıyla dikkatleri üzerine çekiyor.
BP ve Toyota’dan Dev İşbirliği
BP ve Toyota, “Forever Kart” uygulamasını başlattı. Toyota markalı araçlar için geliştirilen,
araca özel kart “Toyota Forever Kart” sahipleri, kampanyaya dâhil olan BP istasyonlarından
yaptıkları her akaryakıt ve oto gaz alımında hediye yakıt kazanıyorlar. Toyota tarafından başlatılan ve Bronze, Silver, Gold, Titanium, Platinium ve Diamond statü kartlarına sahip olan Toyota araç sahipleri yüzde 2’den yüzde 5’e varan
hediye yakıt puanı kazanıyorlar ve BP istasyonlarında akaryakıt ve oto gaz alımı yapabiliyorlar.
Bunun yanında, eski araçların üzerinde geçmişten bu yana biriken Toyota Puan tutarına göre
mekanik yedek parça indirimi yüzde 20’ye, işçilik indirimi ise yüzde 30’a kadar çıkıyor.
otomobilnews /008
Hyundai Assan Teknisyenlerinden
Dünya Çapında Başarı
Hyundai, iki yılda bir düzenlenen “Hyundai Dünya Teknisyenler
Olimpiyatı”nın 10.’sunu Seul, Güney
Kore’de gerçekleştirdi. Türkiye adına
yarışmaya katılan Hyundai Assan’ın
iki deneyimli teknisyeni, olimpiyatlarda üstün başarı göstererek Hyundai müşterilerinin araçlarının güvenilir ellerde olduğu bir kez daha ispatlanmış oldu. Toplam 54 ülkeden
87 teknisyenin katılımıyla Güney
Kore’nin başkenti Seul’de gerçekleştirilen yarışmada Türkiye adına yarışan, Hyundai Assan Teknik Uzmanı Onur Kırkaya, dünya klasmanında
ikinci olurken, İzmir Hyundai Yükseliş Plaza’dan İsmail Toy ise dünya klasmanında dördüncü ve Şase
kategorisinde de birinci oldu. Yarışmada dünya klasmanında birinciliği Amerika, üçüncülüğü ise Çin’in
temsilcileri kazandılar. Birinciliği kazanan İsmail Toy ise Kore’de düzenlenen “Hyundai Dünya Teknisyenler
Olimpiyatları”nda Türkiye’yi temsil
etme hakkını kazandı.
Michelin’in Kampanyası Kazandırıyor
Michelin, yüksek performans lastiklerinde sunduğu kampanyası ile yüzleri güldürüyor. Kampanyaya katılan
yetkili bayilerden 11 Kasım - 23 Aralık 2013 tarihleri arasında 17” ve üzeri
4 adet Michelin lastik alanlar 100 TL,
2 adet lastik alanlara ise 50 TL Petrol Ofisi hediye çeki veriyor. Kampanyadan yararlanmak için tüketicilerin lastik alışverişinden sonra www.
michelin.com.tr adresini ziyaret ederek kampanyaya özel formu doldurup
lastik faturalarını buraya yüklemeleri yeterli oluyor. Ayrıca kampanyaya
katılan bu tüketiciler, satın aldıkları yetkili bayiden, Michelin’e özel ücretsiz kış kitine de sahip olma şansını
yakalıyor. Michelin’den lastik satın almayı düşünen tüketicilere bir kolaylık da ödeme seçeneklerinde sunulu-
yor. 31 Aralık’a kadar CardFinans kredi kartlarıyla, Michelin bayilerindeki
Finansbank POS’larından lastik alış-
verişi yapanlara peşin fiyatına 12 taksit ve 3 ay erteleme imkânına da sahip oluyor.
009 / otomobilnews
SİZİ TEKNOLOJİYE BAĞ
Yeni nesil 1.6 lt 170 hp otomatik vitesli motor ve IntelliLink özelliği.
Teknolojiye sıkı sıkıya bağlı bir otomobilin sizi her yerde hayata bağladığını düşleyin. Yeni nesil 1.6 lt 170 hp otom
Yeni Insignia, IntelliLink Bilgi ve Eğlence Sistemi ile teknolojiden beklediğiniz her şeyi size sunuyor.
opel.com.tr
Ortalama yakıt tüketimi 5.2 - 6.8 lt / 100 km, ortalama CO2 emisyonu 123 - 159 g/km
ĞLAR.
matik vitesli motor seçeneği ve bugüne kadarki en verimli motorlarımıza sahip
KISA HABERLER
Yeni Bir Klasik Otomobil Müzesi My Museum
Otomobillere ait bilgileri geleceğe taşıyacak ve otomobil
kültürünü destekleyerek otomobil tarihine ışık tutacak My
Museum 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda ziyarete açıldı.
Klasik otomobil kültürünün en önemli temsilcilerinden olmaya aday olan müzede ilk olarak Ar Collection’ın Ferrari koleksiyonu sergileniyor. Müzede dünyada sayıları azalmış fakat değerleri artmış, her yönden bünyesinde ilklerden birini ya da birkaçını barındıran, ülkesinin özelliklerini yansıtan,
imalat yıllarının teknik özelliklerini taşıyan, yaşamında tarihe geçmiş olaylarda yer almış dünyada nadir bulunan otomobiller de sergilenecek. İstanbullular için yepyeni bir keşif noktası olan My Museum, kısa zamanda klasik otomobil meraklılarının en uğrak noktalarından biri olmaya aday.
Ford Otosan “Türkiye’nin Ticari Gücü”nü Sergiledi
Ford Otosan, yenilikçi yaklaşımlarla üretilmiş 4 yeni ticari modelinin prömiyerini 4. Comvex Ticari
Araç Fuarı’nda yaptı. Ford Otosan;
yeni Transit, yeni Connect ve yeni
Courier’in yanı sıra, yeni Ford Cargo 1832 Çift Kabin aracını da ilk kez
Comvex ziyaretçileriyle buluşturdu.
Ford’un Kocaeli Fabrikası’ndan sonra Türkiye’de gerçekleştirilen en büotomobilnews /012
yük otomotiv yatırımı ile inşa edilen Yeniköy Fabrikası’nda, yılda 110
bin kapasiteyle üretilecek Courier
serisi, Ford’a hafif ticari pazarında
yeni bir segmentin kapılarını açacak. B segmentinde Ford’un ilk ticari modeli olan Courier 2014 yılında yollarla buluşacak. Kompakt
ve şık tasarımı, sınıfında öncü geniş iç hacmi, çevikliği, yakıt tasar-
rufu ve yüksek güvenlik teknolojileri ile Türk mühendisliğini gururla
temsil eden Courier, Tourneo Courier ve Transit Courier Van versiyonlarına sahip. Tourneo Courier’in arkasındaki ikili sürgülü kapı, sınıfının
en iyi genişliğini sunarak araca binme kolaylığı yaratırken, katlanabilir
60/40 arka koltuklar mükemmel bir
esneklik sağlıyor.
Honda Web
Sitesi A’dan Z’ye
Yenilendi
Honda, Türkiye’deki web sitesini
Microsoft’un Metro UI tasarım diline benzer şekilde ‘’flat design’’ anlayışıyla kullanım kolaylığı düşünülerek
yeniden tasarladı. Teknoloji ve tasarım alanında öncü Honda, bu çizgisini
dijital ajansı Karbonat’ın hazırladığı
yeni sitesine de taşıdı. Microsoft’un
Metro UI tasarım diline benzer şekilde ‘’flat design’’ anlayışıyla ele alınan tasarımda öncelikle kullanım ko-
laylığı düşünüldü. Bunu yaparken
Honda’nın modern çizgileri ve kullanım kolaylığını bir araya getiren mükemmel tasarımlarından ilham alındı. Böylece otomobilden motosiklete,
satış sonrası hizmetlerden mühendislik teknolojisine kadar kullanıcıların sitede aradıkları ne varsa kolayca ulaşmaları sağlandı. Sade ve modern ‘‘Flat Design’’ anlayışı ile kullanım kolaylığı, güçlü ve yetenekli İçe-
rik Yönetim Sistemi ile dikkat çeken
site, kullanıcılar tarafından daha ilk
günden yoğun bir ilgi gördü. Sitenin
yenilenmesinden sonra ziyaretçi oranında 2 katına varan bir artış gerçekleşti. Masaüstü ve taşınabilir bilgisayarlardaki kullanıcı deneyimini tabletlerde de aynı şekilde yaşatan Honda Türkiye’nin yeni sitesi, Honda’nın
doğaya, insana ve mühendisliğe bakışıyla da son derece uyumlu.
Renault Latitude’e EDC Konforu
Renault, üst orta sınıftaki iddialı temsilcisi Latitude’ü yepyeni EDC otomatik vites teknolojisi ile tazeliyor. Kısa bir süre
önce yenilenen Latitude’ün sınıfında yer
etmiş benzersiz konfor ve teknoloji özelliklerine şimdi de dizel otomatik EDC vites konforu ekleniyor. Latitude 1.5EDC
110bg 73.250 TL’den başlayan fiyatlarla
Türkiye’de satışa sunuluyor. Yeni Latitu-
de 1.5 dCi EDC 110 bg farklı ihtiyaç ve beğenilere hitap eden 3 farklı donanım seçeneği ile satışa sunuluyor: Expression,
Privilege ve Executive. EDC otomatik vites, sürücü ve yolcularına sıra dışı bir sürüş konforu sağlıyor. Aynı anda güç, performans ve yakıt tüketim kontrolünü bir
arada barındıran 1.5 dCi EDC 110bg, atak
canlı ve tepkisel bir hızlanma sunarken
yakıt tüketimi ve CO2 emisyonları açısından da sınıfında öne çıkıyor. 1.5 EDC
motor, karma parkurda 4.7 litre/100km
düşük yakıtım tüketimi ve 125g CO2/km
salım değeri kaydediyor. 6 ileri EDC otomatik vites kutusu, manuel bir vites kutusunun tüketimine benzer bir yakıt tüketimi ile birlikte seri vites geçişleri tepkisellik ve canlılık sunuyor.
013 / otomobilnews
Yaşadığın şehri seviyorsan, her köşesini keşfetmelisin. Yeni Hyun
tasarlandı. Geniş iç hacmi, ekonomik yakıt tüketimi ve şehir içi sü
şehre duyduğun aşkı daha da büyütecek.
Yeni Hyundai i10 modellerinin ortalama yakıt tüketimi 4.7-6.2 lt/100 km ve CO 2 salınımı 108-142
ndai i10, tüm detaylarıyla şehrin tadını doya doya çıkarman için
ürüş konforunu artıran donanım özellikleriyle Yeni Hyundai i10
g/km arasında değişmektedir. EC/715/2007
YENİLİKLER / YENİ BMW 2 SERİSİ COUPE / Y: Sinan Akad [email protected]
BMW 2 Serİsİ
Coupe
Yenİ bİr dİnamİk boyut
otomobilnews /016
BMW, rakip olduğu Alman markasına mı özendi
bilinmez; ama peşi sıra yeni modelleri piyasaya
sürmeye başladı. Bu seferki de bir önceki gibi
sportif bir coupe; yeni 2 serisi. Bakalım neyin nesi?
017 / otomobilnews
YENİLİKLER / YENİ BMW 2 SERİSİ COUPE / Y: Sinan Akad [email protected]
Göz alıcı tasarımı ile kendine ait karakteri olan 2 serisi, performans olarak da öne çıkıyor. 2 modele de bakarsanız, 2 serisinin daha göz alıcı bir tasarıma sahip olduğunu görürsünüz. BMW iddiası
bununla da kalmıyor, artan boyutlar, standart donanımlar ve teknolojiyle BMW 2 serisi, BMW’nin
45 yıllık tek kapı otomobil üretme tecrübesini gözler önüne seriyor.
10 sene önce kompakt sınıfa 1 serisi ile
giren BMW, burada da farkını konuşturdu ve arkadan itişli sistemle sınıfında ilk oldu. Bu sefer numara değişti.
Ben vites büyüttü diyeceğim. BMW vitesi birden ikiye attı ve kompakt sınıfa
bir coupe kazandırdı; yeni 2 serisi. 1 serisi Coupe’nin devamı gibi gözükse de
aslında büyük boyutları, göz alıcı gövde tasarımı, son derece güçlü motorları
ve özel olarak tasarlanmış şasi teknolojisi ile kendine has özellikleri ön plana çıkartıyor.
Göz alıcı tasarımı ile kendine ait karakteri olan 2 serisi, performans olarak da
öne çıkıyor. 2 modele de bakarsanız, 2
serisinin daha göz alıcı bir tasarıma sahip olduğunu görürsünüz. BMW iddiası bununla da kalmıyor, artan boyutlar, standart donanımlar ve teknolojiyle BMW 2 serisi, BMW’nin 45 yıllık tek
kapı otomobil üretme tecrübesini gözler önüne seriyor.
BMW’nin en önem verdiği husus tasarım. 3 kutu olarak adlandırılan yapı;
yere yakın tasarım, uzun motor kapu-
otomobilnews /018
tu, çerçevesiz camlar ve arkaya doğru yumuşak bitirişle sonlandırılmış dinamik tavan 2 serisini benzersiz kılan
özellikler olarak ön plana çıkıyor.
Tabii motor ve şasi uyumu da unutulmamış. 220i de 2 litre benzinli 184 hp
güç üreten dört silindirli motor kullanılmış. M235i ise 3 litrelik altı silindirli benzinli twin turbo motorla donatılmış, gücü ise 326 hp. Boyutlara baktığımızda ise; boyu 4.432 mm. ile 1 serisinden 108 mm, 1 serisi Coupe’den
ise 72 mm. uzun, dingil mesafesi ise
1 serisinde 2660 mm. iken 2 serisinde 2690 ve dikiz aynaları dâhil genişlik ise 1 serisinde 1919 mm. iken 2 serisinde 1984 mm. olmuş. Böylece iç alanda genişlemiş ve bagaj hacmi 20 litre
büyümüş(şimdi 390 litre).Aerodinamik
olarak da iyileştirilen 2 serisi, 220i modelinde cd 0,29 değere imza atmış.
Henüz netleşmiş fiyatı yok; ama tahmini 100.000.TL seviyelerinde olacak.
Sebebi ise 2 litrelik motorlar. Olur da
1600 cc’lik motorlarla üretilirse kapış
kapış gider.
Boyu 4.432 mm. ile 1 serisinden 108
mm, 1 serisi Coupe’den ise 72 mm. uzun,
dingil mesafesi ise 1 serisinde 2660 mm.
iken 2 serisinde 2690 ve dikiz aynaları dâhil genişlik ise 1 serisinde 1919 mm.
iken 2 serisinde 1984 mm. olmuş.
019 / otomobilnews
KÖŞE / KURTHAN TARAKÇIOĞLU / [email protected]
KAZANANLAR KULÜBÜ
Kullanılmış
Aracın Cazİbesİ
(Bölüm 3 - SONUÇ)
KURTHAN
TARAKÇIOĞLU
Kullanılmış araç pazarı dağıtım kanallarının ana oyuncuları; C2C yani
araç sahiplerinden nihai müşteriye
olan satışlar, markaların yetkili satıcı ağları ve bağımsız komisyoncular
yani galericilerdir. Filo kiralama firmaları, otomotiv markalarının koordine ettiği kullanılmış araç zincirleri, açık artırma şirketleri ve internet
tabanlı kullanılmış araç pazarlama
merkezleri son yıllarda ortaya çıkmış
olan yeni satış kanalları olarak sayılabilir.
Kullanılmış araç piyasası son on yılda
büyüklüğü ve önemi açısından kayda değer bir büyüme göstermiştir ve
gelecekte de büyüyerek devam edeceği öngörülmektedir. Bu bağlamda,
başarılı bir kullanılmış araç stratejisinin yürütülüyor olması, otomobil
üreticileri ve yetkili satıcılarının operasyonları açısından zaruri hale gelmiştir ve önemi artarak devam etmektedir. Yeni ve kullanılmış araç
satışları birbiriyle güçlü bir iç ilişki-
otomobilnews /020
ye sahiptir; kullanılmış araç satışları
müşterilerle ilişkilerin sürdürülmesi
ve marka gücünün pekiştirilmesine
ek olarak araç net defter değerini ve
bu doğrultuda yeni araç fiyatlandırmasını etkiler. Kısacası, kullanılmış
araç satışları bir otomobil markasının satışlarının üzerinde birçok yönden önemli bir etkiye sahiptir ve göz
ardı edilemez. Bu yüzden, tedarik yönetimi ve kullanılmış araç markalaşma süreçlerinde yetkili satıcıların başarılı pazarlama programları yürütmeleri için üretici markaların katılımı ve somut desteği çok önemlidir.
Kullanılmış araç piyasaları, sosyoekonomik nedenlerle birçok ülkede
farklı karaktere ve yapıya sahip olsa
da, yetkili satıcıların büyümekte olan
kullanılmış araç satışlarını güçlendirmek için zaruri olan altı temel stratejiyi bu üç bölümlük yazımın son bölümünde özetle şöyle tespit edebiliriz;
• Mükemmel bilişim altyapısı çözümleri ile tedarik ve fiyatlandırmayı yönetmek
‘
Kullanılmış araç piyasası son on
yılda büyüklüğü ve önemi açısından kayda değer bir büyüme göstermiştir ve gelecekte de büyüyerek
devam edeceği öngörülmektedir.
Bu bağlamda, başarılı bir kullanılmış araç stratejisinin yürütülüyor
olması, otomobil üreticileri ve yetkili satıcılarının operasyonları açısından zaruri hale gelmiştir ve önemi artarak devam etmektedir.
‘
Müşteriler ile pozitif karşılaşmalar oluşturma
ve güvene dayalı uzun vadeli ilişkiler inşa etmenin
temelinde şeffaflık yatmaktadır.
• Doğru müşteri deneyimi yaratmak için
en iyi satış ekiplerini görevlendirmek
• Müşteri deneyimini internetten
showroom’a sürekli iyileştirmek
• Müşteri ilişkilerini CRM yoluyla modernleştirmek
• Potansiyel ve mevcut müşterilere ulaşmak için cazip online promosyonlar yürütmek
• Sertifikalı kullanılmış araç ve uzatılmış
garanti programlarını uygulamak
Tüm pazarlarda, başarılı kullanılmış araç
operasyonları olan üretici markalar ve
yetkili satıcılar, müşteri deneyimlerini geliştirmek ve düşük fiyatlı bağımsız galeriler ve özel satıcılarla rekabet etme yeteneklerinin temelini oluşturan güven inşa
etmek amacıyla teknolojiye stratejik yatırımlar yaparlar.
Müşteriler ile pozitif karşılaşmalar oluşturma ve güvene dayalı uzun vadeli ilişkiler inşa etmenin temelinde şeffaflık yatmaktadır. Sunulan online bilginin tüketiciler tarafından kolayca ulaşılabiliyor ol-
ması, bilgi asimetrisini büyük ölçüde ve
geri dönüşü olmayan bir şekilde azalttı,
böylece oyunun kuralları da değişti.
Geçmişte piyasaları karakterize eden şaşırtmacalı ve şeffaf olmayan satış yönlendirme yöntemleri, kullanılmış araç işlemlerinden yüksek beklentileri olan ve
ileri görüşlü bayiler tarafından bu beklentileri tatmin edilen tüketiciler sebebiyle böylesine rekabetçi bir piyasada artık mümkün değildir. Kalite ve güvenilirliği eskiye nazaran çok iyi düzeyde olan
otomobiller sebebiyle kullanılmış araçlara
olan tüketici davranışları da daha karmaşık hale gelmiştir. Bu üç bölümlük yazımda ortaya koymuş olduğum gibi, tüketiciler tarafından ikinci el araç satın alma süreçlerinde başvurulan yollar, bayi ve üretici markaların kullanılmış araç satışı yaklaşımlarını temelden değiştirmeye ihtiyaç
duymasıyla sonuçlanarak gelişmektedir.
Bu değişiklikler satıcılar tarafında önemli
finansal yatırımlara sebep olsa da, kayda
değer kazanımlar anlamında önemli bir
potansiyele sahiptir ve bugünün piyasasında, aslında, gereklidir.
Sonuç olarak; bayiler ve üreticiler hızla gelişen bir otomobil piyasasıyla karşı
karşıyalar, geride kalmak istemiyorlarsa
onunla birlikte gelişmeye odaklanmaları
gerekmektedir.
Unutmayalım ki; bugün anlamlı görünen
yarın muhtemelen öyle olmayacak. Bu
hiç bitmeyecek !!!
“Asla Vazgeçmeyenler”in yeri, Kazananlar Kulübü’nde tekrar görüşmek üzere...
021 / otomobilnews
YENİLİKLER / YENİ NISSAN QASHQAI / Y: Sinan Akad [email protected]
Yeni Nissan Qashqai:
Orijinal Crossover
otomobilnews /022
Nissan’ın kompakt SUV modeli olan ve markanın en başarılı modellerinden biri olan Qashqai, ilk kez 2007 yılında piyasa çıkmıştı. O zamandan bugüne kadar köklü bir değişiklik yaşamayan
Qashqai, bu defa yepyeni bir görünüme kavuştu. Başlığı direk
Nissan’nın orijinal bülteninden aldım. Sebebi ise bu kadar iddialı
başlığı hak edecek mi? Sizlerle beraber bekleyip göreceğiz.
023 / otomobilnews
YENİLİKLER / YENİ NISSAN QASHQAI / Y: Sinan Akad [email protected]
Qashqai’nin 2007’den sonra üretilen araçların gerisinde kalan iç mekânı da yenilenerek
artık daha modern ve daha kaliteli bir görünüme kavuşmuş. Baş ve diz mesafesi
geliştirilen araçta yolculuk daha konforlu hale getirildi.
Nissan X-Trail’den esintiler taşıyan
Qashqai, V şeklindeki krom ön ızgara,
keskin hatlara sahip LED gündüz aydınlatmalarıyla desteklenmiş yeni ön
yüzü, kaslı kaputu ve akıcı yan çizgileriyle daha güçlü bir karaktere bürünmüş. Selefinden 49 milimetre daha
uzun, daha geniş olan yeni Qashqai,
bir miktar alçaltılmış yüksekliğe sahip; ancak oturma pozisyonu yükselti-
otomobilnews /024
len otomobil, crossover tarzını perçinlemiş. Avrupa’da tasarlanan ve geliştirilen aracın rüzgâr sürtünme katsayısı uygulanan yeni teknolojiler sayesinde 0,32 Cd’ye çekilmiş. Qashqai, bunun yanı sıra yeni turbo beslemeli motorların da yardımıyla daha az yakıt tüketerek daha çevreci bir otomobil haline gelmiş. LED gündüz aydınlatmalarının bütün versiyonlarda standart ola-
rak sunulacak araçta, üst versiyonlarda
Xenon ampullere göre yüzde 50 daha
az güç harcayan LED farlar da mevcut. Otomobildeki diğer teknolojik yeniliklerden bazıları ise yakıttan tasarruf
sağlayan sensörler yardımıyla ihtiyaç
olmadığında radyatörden gelen hava
akışını kesen aktif ızgara kapatma sistemi, şerit asistanı, kör nokta uyarısı,
akıllı park yardım sistemi, ön çarpışma
Avrupa’da tasarlanan ve geliştirilen aracın rüzgâr sürtünme katsayısı uygulanan yeni teknolojiler
sayesinde 0,32 Cd’ye çekilmiş. Qashqai, bunun yanı sıra yeni turbo beslemeli motorların da yardımıyla daha az yakıt tüketerek daha çevreci bir otomobil haline gelmiş.
025 / otomobilnews
YENİLİKLER / YENİ NISSAN QASHQAI / Y: Sinan Akad [email protected]
otomobilnews /026
Baş ve diz mesafesi geliştirilen araçta yolculuk daha konforlu hale getirildi. İç mekânda
uygulanan yeni teknolojilerin yanı sıra belki de en önemli detaylardan biri ise uzun seyahatlerde
yolcuların daha konforlu yolculuk yapmasını sağlayan koltuklar.
önleme sistemi, trafik işaretleri tanıma
sistemleri.
Qashqai’nin 2007’den sonra üretilen
araçların gerisinde kalan iç mekânı da
yenilenerek artık daha modern ve daha
kaliteli bir görünüme kavuşmuş. Baş ve
diz mesafesi geliştirilen araçta yolculuk
daha konforlu hale getirildi. İç mekânda
uygulanan yeni teknolojilerin yanı sıra
belki de en önemli detaylardan biri ise
uzun seyahatlerde yolcuların daha konforlu yolculuk yapmasını sağlayan koltuklar. Mühendisler bunu gerçekleştirmek için tıbbi görüntüleme teknikleri
kullanarak yolcuların kan akışı ve sağlık
durumlarını analiz ettiler.
Aracın kaputunun altında ise iki dizel ve
iki benzinli olmak üzere 4 farklı motor
seçeneği yer alıyor. Benzinli versiyonları 115 HP güç ve 190 Nm. tork üreten 1.2
litre, 150 HP güç ve 240 Nm. tork üreten 1.6 litre hacimli turbo motorlardan
oluşuyor. Bu motorlar fabrika verilerine göre 132 gram karbon salınıma yaparken 5.6 litreye varan karma yakıt tüketimine değerlerine sahip. Aracın dizel
seçenekleri arasında ise 110 HP’lik 1.5
dCi ve 130 HP’lik 1.6 dCi motorlar mevcut. 1.5 dCi 3.8 litre yakıt tüketimi ger-
çekleştirirken, dört tekerlekten çekiş
sistemine sahip modelin ortalama tüketimi 4.9 litre.
2014 yılında satışa sunulacak yeni
Qashqai, ilk defa hybrid teknolojisi ile
buluşacak.
Andy Palmer, hybrit Qashqai modelinin
benzinli ve dizel motorlu modellerden
1 yıl sonra, 2015 yılında Avrupa’da satışa sunulacağını açıkladı. 1.2 litrelik turbo beslemeli motor, üreteceği 113 beygir güç ile hybrid teknolojisini birleştirecek ve 1.6 litrelik benzinli motorun yerini alacak.
027 / otomobilnews
KÖŞE / ERTUĞRUL ERSİN / [email protected]
Çöpten Çıkan
Altın Elma
Reklamcılar için yarışmaların büyük önemi vardır. Tüm dünyada
ajanslar ve kreatifler günün birinde büyük reklam yarışmalarından birinde ödül almayı hedefler, hayal eder. Kristal Elma ise
bizim reklam sektörünün şüphesiz en değerli yarışması. Kristal
Elma’nın bu sene 25. senesi. Reklamcılar Derneği bu yıl ilk defa
Kristal Elma’yı bir gecelik ödül töreni yerine 4-5 güne yayılan bir
etkinlik haline getirmiş. Uluslararası konuşmacılar, paneller, seminerler… Genelde bu tip etkinlikler
balondur, pek de sevmem. Ünlü
olduğu söylenen birtakım adamlar veya kadınlar gelir, birkaç saat
bir şeyler anlatır ve giderler. Tabii
yüklü bir fatura karşılığında. Bir
nevi pazarlama stand up’ı gibi bir
durum. Katıldığım birçok benzeri
seminerden inanın aklımda kalan
ufacık bir bilgi kırıntısı yok. Zaten genelde de herkesin veya çoğunluğun bildiği şeyleri anlatır giderler. Katılanlar da eski ajanslarından arkadaşlarını kahve molalarında görerek özlem giderler. Kristal Elma için yapılan nasıl oldu bilemiyorum; çünkü takip
etmedim. Ama jüride bulunan bir
arkadaşımda 25. yıl için yapılmış
Kristal Elma kitabını gördüm ve
çok beğendim. İçinde kendimin,
eşimin, bazı yakın çalışma arkadaşlarımın ve eski patronlarımın
gençlik fotoğraflarını görmek hoş
bir tesadüf oldu. Emeği geçenleri
tebrik etmek lâzım. Kolay bir çalışma değil ve güzel yapılmış.
otomobilnews /028
Kitabın sayfalarını çevirirken ister
istemez geçmişe küçük bir yolculuk yaptım. 93 ve 2004’te sorumlu olduğum markalara yaptığımız iki iş büyük ödül kazanmış.
Hatırlamak güzel geldi. 22 senede bir şeyler yapmışız demek
ki. 93’de Reklamevi’nde TEB,
2004’de Ogilvy’de Ford işleriyle
Altın kazanmışız. Ayrıca RPM’de
kazanılmış onlarca Kristal Elma.
Pamukbank’tan Bridgestone’a
birçok sektörde yapılmış işle.Her
ne kadar yaratıcı ekipler ödülleri kendilerine mal etseler de, hem
çalıştığım ajansların yapısı hem
de özellikle bu 2 Altın İş’in özel
durumları nedeniyle kendime gönül rahatlığıyla pay çıkarabiliyorum. Ne tuhaf ki, her ikisinde de
işler bittikten sonra başka ajanslara geçmişim. Önemli değil, en
azından künyelerinde ismimi yazmışlardır.
‘
Madem işimiz otomotiv, o zaman şu 2004’deki Ford işleri nasıl büyük ödüle kadar gitti, biraz anlatayım. Hem zaten geçen aydan sözüm vardı sizlere. Tarih muhtemelen 2002 yılının sonbaharı. Ford başladığı yıldan beri (1992) UEFA Şampiyonlar Ligi’nin 5 sponsorundan biri
durumunda(En doğru sponsorluk biçimi özellikle spor alanında; ama uzun konu, bunu ayrıca
işleriz başka bir yazıda). Futbola olan bu marka yatırımının futbolun aşırı sevildiği ve ilgi gördüğü ülkemize de yansıması tabii ki
ERTUĞRUL
ERSİN
Sektörde yılın sonuna yaklaşırken
VW liderliği bırakmıyor. Son çeyreğe VW, Ford ve Renault’nun epey
önünde giriyor. Son aylarda tüketiciye değil, bayiye plakalı satışlar
olmazsa VW seneyi lider bitirir. Şu
anda fark 7000 araç civarında. İlk
3’ü Fiat, Opel, Hyundai izliyor. Senenin diğer sürprizleri Mercedes ve
Dacia ise 7. ve 8. sıradaki yerlerini
koruyorlar.
‘
Geçen ay neden yabancı reklam filmlerini
yayınlarken plakaları 34 yaparlar demiştim.
Clio bunu yapmamış. Son filmde Milano plakalı
kırmızı bir Clio görüyoruz. Bravo.
Madem işimiz otomotiv, o
zaman şu 2004’deki Ford işleri nasıl büyük ödüle kadar
gitti, biraz anlatayım. Hem
zaten geçen aydan sözüm
vardı sizlere. Tarih muhtemelen 2002 yılının sonbaharı.
fazla uzun sürmedi. Bir gün müşteriden o zamanki adı Turkcell Süper Lig
olan Türkiye Futbol Ligi maçlarının
Lig TV’den yayınlananlarına sponsor
olunduğu bilgisi geldi ve sunar-sundu
diye tabir ettiğimiz 8 saniyelik jenerikler istendi. Ekibe “durun” dedim.
“Logo jeneriği hemen yapalım ve yayına girsin; ama esas futbolla markayı birleştirecek ve markaya katkı
sağlayacak başka bir şeyler yapmak
lâzım.” Dediğim gibi yaptık ve kreatif ekiple konuştuk. O zaman kreatif
direktör Tibet Sanlıman, Ford ekibinde ise Ergin Binyıldız var. Kısa bir süre
sonra Ergin mükemmel bir fikirle geldi. Ford otomobillerini futbol simgesi olarak kullanma fikri. İlk filmlerden hatırladıklarım, bir Mondeo’nun
garaj kapısından içeri girmesi ve Goool yazması, arka arkaya park etmiş 3 Ford otomobile sırasıyla dört,
dört ve iki kişinin binmesi ve ekranda 4-4-2 yazısının çıkması, üstü açık
bir Ka içinde iki kişi otururken Açık
Tribün çıkması gibi. Heyecanla müşteriye sunduk. Bayıldılar. 8 saniye
gibi kısa bir sürede, marka ve ürünlerle futbolu bu kadar iç içe anlatan
başka bir fikir var mıdır bilmem; fakat tabii ki her zamanki klâsik sorun
önümüze çıktı: Bütçemiz yok! Yayın
için ayrılmış ama yapım için düşünülmemiş. Kös kös ajansa döndük. Derken ertesi gün Ergin geldi ve çok yeni
bir prodüksiyon şirketi ve yönetmenin (Ne yazık ki yönetmen ve yapımcı isimleri hafızamdan silinmiş, kendilerinden çok özür diliyorum. Hatırlatan çıkarsa, ilk yazımda duyurmaya
söz veriyorum) maliyetine bu filmleri
çekmek istediklerini söyledi. Toplandık, bütçeler yapıldı, hatta oyunculara para vermemek için ajansta o sırada bol miktarda olan bütün stajyerleri ve hatta müşteri ilişkilleri kadrosunu filmlerde oynatmaya karar verdik.
İsimler gitmiş aklımdan ama ilk bütçe hâlâ duruyor: 5 film için 15.000 TL!
Komik bir rakam. Sonra tabii iş bana
düştü. Pazarlama müdürüyle konuştuk, durumu anlattık ve mutlaka
bunları yapalım dedik. O da tamam
dedi; ancak bu kez storyboard krizi
029 / otomobilnews
KÖŞE / ERTUĞRUL ERSİN / [email protected]
Pazarlama müdürü zaten aklı başında biriydi ve hiç beklemeden “Madem öyle, tamam o zaman.” dedi. “Ama şu senaryolara tekrar bir baksak.” “Bakalım ama fazla
oynatmam ona göre.” dedim. Ve ilk Hedef Futbol kampanyası işte böyle çekildi. Yayınlar başladıktan sonra o kadar olumlu tepkiler alındı ki, yenilerini çekmeye karar
verdik; ama bu sefer adam gibi prodüksiyon ve bütçeyle.
çıktı. Storyboard çizimi bütçeye
konmamıştı ve yanlış hatırlamıyorsam 700-800 TL gibi bir meblağ tutuyordu; ancak sevgili müşterimiz bunları ödemek istemedi.
“Madem o kadar çok istiyorsunuz
siz ödeyin veya çöpe atın gitsin”
dedi. Sanki işi kendimize yapıyoruz. Ortada koskoca bir marka var
ve ona çok şey katacağına inandığımız bir fikir. Kampanya önce
çöpe gitti. O gece uyuyamadığımı hatırlıyorum. Ertesi sabah erkenden ajansa gittim ve alışık olmadıkları bir saatte (!) pazarlama
müdürü arkadaşımı aradım. Dedim ki, “Usta ben bu işe çok güveniyorum. Ajans karşılamazsa,
ekip olarak aramızda para toplarız, yine bu storyboardları çizdiririz. Tamam diyorsan, başlatıyorum.” Pazarlama müdürü zaten
aklı başında biriydi ve hiç bekleotomobilnews /030
meden “Madem öyle, tamam o
zaman.” dedi. “Ama şu senaryolara tekrar bir baksak.” “Bakalım
ama fazla oynatmam ona göre.”
dedim. Ve ilk Hedef Futbol kampanyası işte böyle çekildi. Yayınlar başladıktan sonra o kadar
olumlu tepkiler alındı ki, yenilerini çekmeye karar verdik; ama bu
sefer adam gibi prodüksiyon ve
bütçeyle.
Derken yurtdışında her sene yapılan Ford ajansları toplantısında
bu işleri sundum. İnanılmaz beğeni aldı. Sonunda Ford of Europe, kampanyayı Şampiyonlar Ligi
için uyarlayarak kullanma kararı aldı. Yeni filmler yazıldı. Çekimler bu sefer Olimpiyat Stadı’nda
yapıldı. O aşamaya gelindiğinde
ben RPM’ye geri dönmüştüm ve
kampanyayı sevgili Füsun bitir-
‘
Bu ay Kristal Elma dolayısıyla biraz geçmişte
gezindik. Anlattıklarım sektörün tarihi. Benim gibi
her bir bireyin eminim böyle binlerce anısı vardır.
Kristal’le başladık, onunla bitirelim. 25. Yıl kitabına bakarken eskiden Kristal Elma törenlerinin balo şeklinde olduğunu, gitme ayrıcalığına erişen ajans çalışanlarının önceden nasıl hazırlandığını hatırladım. Erkekler için smokin,
kadınlar için koyu renk gece
elbisesi sanırım mecburiydi.
di. Sonra kaçıncı Elma’ydı hatırlamıyorum; ama Altın Elma geldi. Törende yerine dönen Ergin’i merdivenlerde karşılayıp kucaklaştığımızı hatırlıyorum. İşte böyle. Bazen komik bir
rakam uğruna resmen çöpe giden işler, çöpten çıkarılıp büyük başarılar ve
hatta ödüller kazanabiliyor. Dahası
uluslararası bir kampanya haline gelebiliyor.
Kristal’le başladık, onunla bitirelim.
25. Yıl kitabına bakarken eskiden
Kristal Elma törenlerinin balo şeklinde olduğunu, gitme ayrıcalığına erişen ajans çalışanlarının önceden nasıl hazırlandığını hatırladım. Erkekler
için smokin, kadınlar için koyu renk
gece elbisesi sanırım mecburiydi. Kadınlar tören için özel elbise alırlardı. Reklamcı tayfası erkeklerde smokin doğal olarak bulunmadığından,
İstanbul’da ne kadar kiralık smokin
varsa, hepsi reklamcılar tarafından
kiralanırdı. Sonraları işin cılkı çıktı elbette. Yırtık kotla bile ödül almaya
çıkanları gördük. Yemekli balolardan
açık büfe açıkhava törenlerine geçildi. Müşteri temsilcilerinin, yeni kreatiflerin ve hatta yeni terfi etmiş direktörlerin bile törene gitmeleri mevzu bahis değildi. Davetiye alabilmek
için ajans adına yararlılıklar göstermiş olmak gerekirdi. Ödül almaya da
öyle herkes çıkamazdı. Patronlar veya
yardımcıları önceden hangi işe kimin
çıkacağını belirlerlerdi. CNR’daki bir
töreni hatırlıyorum. Devasa bir çadır
içinde yapılmıştı Kristal Elma. Aylardan Haziran ve hava çok sıcaktı. Ne
var ki, çadır içinde klima yoktu veya
yetersizdi. Buram buram terledi herkes. Yine aynı törende tuhaf bir uygulama yapılmıştı. Ödül alan yerine dönmüyor, sahnenin arkasındaki tribünde tören sonuna kadar otu-
ruyordu. Şanssızlık bu ya, daha ikinci
veya üçüncü kategoride ödül kazandık ve benim almam gerekiyor. Aldım
ve gittim tribünde oturdum. Sıcak ve
can sıkıntısı, o saatler geçmek bilmemişti. Neyseki o sene bol ödül almıştık da, ajansın yarısı tribünde buluşmuştuk.
Bu ay Kristal Elma dolayısıyla biraz geçmişte gezindik. Anlattıklarım
sektörün tarihi. Benim gibi her bir bireyin eminim böyle binlerce anısı vardır. Keşke birileri çıkıp bunları derlese.
Sektörün yazılmayan tarihi yazılmış
olur belki. Kış geliyor aman dikkat.
Yağışlı havalarda hızımıza daha fazla dikkat edelim. Unutmayın ki, 30
km. hızdan sonra otomobilin kontrolü sizde değil. Siz öyle zannetseniz
de. Kontrolsüz güç de güç değil. Bunun hikayesi de başka bir yazıya inşallah.
031 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / MERCEDES-BENZ E250 COUPE / Y: Kanat Kale [email protected] F: Mete Özhersek
MERCEDES-BENZ E250 COUPE
Yıldızlı Güzellik
Geçtiğimiz aylarda makyajlanan Mercedes E serisinin sedan versiyonlarını test ederken, makyaj sonrası en dikkat çeken farklılık araca
sportif bir görünüm kazandırılmış olması idi. Zaten sportif bir görünüm kazanmış olan E serisinin, sportif versiyonu olan “Coupe” modelinin görünümü de yüksek olan beklentimi karşıladı. Ölçüleri karşılaştırmak gerekir ise, Coupe modeli, Sedan modeline göre 176 mm. daha
kısa, 68 mm. daha dar ve 77 mm. daha alçak.
otomobilnews /032
033 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / MERCEDES-BENZ E250 COUPE / Y: Kanat Kale [email protected] F: Mete Özhersek
Kapılar çerçevesiz, 2 kapı olmasına rağmen dört camın açılabilmesi gibi özellikler E
Coupe’ye çok özgün ve benzersiz bir otomobil görünümü vermiş.
otomobilnews /034
Aracın içi kırmızı rengine yakışacak şekilde siyah deri olarak tasarlanmış;
fakat bu siyah renk aracın içini kesinlikle karartmamış.
Mercedes’te çok alışık olmadığımız
kırmızı renk ve 18 inç 5 çift kollu hafif alaşım jantlar ile birleşince araç E
serisi değil de artık üretimi durmuş
olan CLK serisinin devamı gibi duruyor. Araçta “B” direği denilen ve ortada yer alan direk yok. Kapılar çerçevesiz, 2 kapı olmasına rağmen
dört camın açılabilmesi gibi özellikler E Coupe’ye çok özgün ve benzersiz bir otomobil görünümü vermiş.
Makyajlanmadan önce E serisi Se-
dan ve Coupe modelleri aynı ön far
grubuna sahipti. Bu özellik makyajdan sonra değişmiş. Coupe modelinin ön far grubu Sedan versiyonundan tamamen farklı. Bu yeni far grubu ortasında markanın meşhur yıldızı olan elmas desenli radyatör ızgarası ile birlikte çok etkileyici duruyor.
Arka far grubunda da yeni iki renkli LED aydınlatma kullanılarak ön taraftaki görsellik desteklenmiş. Aracın içi kırmızı rengine yakışacak şekil-
de siyah deri olarak tasarlanmış; fakat bu siyah renk aracın içini kesinlikle karartmamış. En başta panoramik
sunroof ve geniş ön cam aracın içini
ferah hale getirmekte hiç zorlanmıyor. Herkesin bildiği gibi coupe arabalarda arka koltuklara geçecek yolculara kolaylık olsun diye ön kapılar son
derece büyük olur. Bunun sonuncunda da önde oturan sürücü ve yolcuya
göre emniyet kemeri çok geride kalır ve kemere ulaşmak için öndekiler
035 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / MERCEDES-BENZ E250 COUPE / Y: Kanat Kale [email protected] F: Mete Özhersek
otomobilnews /036
Herkesin bildiği gibi coupe arabalarda arka koltuklara geçecek yolculara kolaylık olsun diye ön kapılar son derece büyük olur. Bunun sonuncunda da
önde oturan sürücü ve yolcuya göre emniyet kemeri çok geride kalır ve kemere ulaşmak için öndekiler olmadık hareketler yapmak zorunda kalır.
037 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / MERCEDES-BENZ E250 COUPE / Y: Kanat Kale [email protected] F: Mete Özhersek
olmadık hareketler yapmak zorunda
kalır. Mercedes E Coupe’de bu dansları yapmak zorunda kalmıyorsunuz.
Hem sürücü hem yolcu için “otomatik kemer getiricisi” emniyet kemerini kafanızı bile çevirmenize gerek
kalmayacak şekilde göz hizanıza getiriyor. Bu özellik benim gibi hareket
kabiliyeti az olan sürücüler için büyük bir kolaylık sağlıyor. Kolaylık de-
otomobilnews /038
mişken otomatik park asistanı da
görevini son derece başarılı bir şekilde yerine getiriyor. Göstergelerin ortasında yer alan “P” harfinin yanında ok belirdiğinde durup geri vitese
aldıktan sonra hafifçe gaza ve frene basmanız dışında bir şey yapmıyorsunuz. E Coupe direksiyonu gerektiği kadar ve sürede çevirip düzeltiyor. Otomatik park asistanına rağ-
men ben bu segmentte bir otomobilde geri görüş kamerası olmamasını anlayamadım.
Coupe bir otomobil alanlar arka koltukta oturanları fazla düşünmedikleri için bu kasaya yönelseler de, E
Coupe de biraz sıkışarak arka koltuklarda da kullanılabiliyor; fakat Coupe versiyonunun aks mesafesi Se-
Son zamanlardaki tüm Mercedes motorlarında olduğu gibi bu motor da doğal olarak düşük tüketim ve
emisyon değerleri sağlayan,
standart start/stop fonksiyonlu “BlueEFFICIENCY”
özelliğine sahip.
Koltuk ayarlarını yapmak
kolay, oturma alanı yeterli ve sportif. Sadece
kolçak yok ve arkası için
söylenecek tek şey klostrofobiniz varsa aman
zahmet etmeyin.
039 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / MERCEDES-BENZ E250 COUPE / Y: Kanat Kale [email protected] F: Mete Özhersek
dan versiyonuna göre 114 mm. daha itişli olmasına rağmen, Mercedes’in
az olduğundan çok rahat bir yolculuk “Agility Control” adını verdiği adapolmayacaktır.
tif süspansiyon sistemi sayesinde limitlerde bile güvenlikten ve yol tuVites kolu tüm markalardan farklı tuştan ödün vermiyor.
olarak direksiyonun sağında yer alıyor. Alışık olmayan kullanıcılar için Bu performansa tabii ki Mercedes’in
kısa bir deneme gerektiriyor. Direksi- 7G Tronik Plus ismini verdiği 7 ileyonun arkasında bulunan kulakçıklar ri otomatik şanzımanın motorla son
ile de E Coupe manuel olarak kulla- derece uyum içerisinde çalışması da
nılabiliyor. Üçlü gösterge seti son de- katkı sağlıyor. Ekonomi ve spor serece şık. Ortada yer alan dijital ekran çenekleri arasındaki fark kolayca hissorunsuz. Bu ekranda navigasyon sedilebiliyor. Ekonomi modunda bile
özelliğinin olmasını beklerdim.
tatmin edici bir performans alabiliyorsunuz. Bu performansa ve benTestte kullandığımız E250 Coupe’nin zinli bir motor olmasına rağmen ya4 silindirli 2,0 lt. benzinli motoru 211 kıt tüketimi spor kullanımda şehir
PS güç ve 1.200 – 4.000 dev/dak da içinde 9,0 lt. civarında kaldı. Fabrika
350 NM tork üretiyor. Son zamanlar- verisi olan ortalama 100 km’de 6,5
daki tüm Mercedes motorlarında ol- lt’nin tutturulması hayal değil.
duğu gibi bu motor da doğal olarak
düşük tüketim ve emisyon değerleri Kullandığımız test aracının fiyatı üssağlayan, standart start/stop fonk- tündeki özellikleri ile anahtar teslim
siyonlu “BlueEFFICIENCY” özelliğine fiyatı 210.000 TL olarak belirtilmiş.
sahip. Bu veriler E Coupe’nin 0 – 100 Bununla beraber 30.000 km. bakım
km. hızlanmasını 7,1 saniyede ger- maliyeti de firmanın açıklamasına
çekleştirmesini sağlıyor. Arkadan göre 1.540 TL tutmakta.
otomobilnews /040
Kullandığımız test aracının fiyatı üstündeki özellikleri ile
anahtar teslim fiyatı 210.000 TL olarak belirtilmiş.
TEKNİK ÖZELLİKLER
Silindir hacmi:
1991 cc
Silindir adedi: 4
Yakıt Türü:
Benzin
Maksimum güç:
211 Hp / 5500 d/d
Maksimum tork:
350 Nm / 1200 d/d
0-100 Km hızlanma:
7.1 sn
Maksimum hız:
250 km/s
Yakıt Tüketimi:
Şehir içi:
8.4 lt/100 km
Şehir dışı:
5.4 lt/100 km
Karma:
6.5 lt/100 km
Şanzıman:
7G-TRONIC PLUS (Oto.)
Co2 emisyonu:
152 g/km
Yakıt deposu:
66 lt.
Bagaj hacmi:
455 lt.
Boş ağırlık:
1765 kg.
Anahtar Teslim Fiyatı:
210,000 TL
041 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / OPEL CASCADA 2.0 DTH 165 HP AT6 / Y: Kanat Kale [email protected] F: Mete Özhersek
OPEL CASCADA 2.0 DTH 165 HP AT6
Dört Mevsim Yaz
“Cabrio” olarak bilinen üstü açılabilen otomobiller ülkemizde fazla rağbet görmez.
Oysa ülke genelini düşündüğümüzde, yüksek adetli Cabrio satılan birçok ülkeye
göre mevsim bizde daha uygun. Bu durumun bir sebebi “Cabrio araba ailenin ancak ikinci arabası olur.” görüşünün de hâkim olması olabilir. Bu sayıda test ettiğimiz
Opel’in 2013 yılının Mart ayında piyasalara sunduğu Cascada modeli, Opel’in deyimi
ile dört mevsimlik cabrio otomobil konsepti ile bu görüşü yıkmaya çalışacak.
otomobilnews /044
045 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / OPEL CASCADA 2.0 DTH 165 HP AT6 / Y: Kanat Kale [email protected] F: Mete Özhersek
Otomobilin üstünün açılmasından bahsederken birkaç detayın üzerinde durmak lâzım.
Öncelikle birçok otomobilde bulunmayan bir özellik; Cascada 50 km/saat hıza kadar
hareket halindeyken üstünü açıp kapatmak mümkün.
Cabrio otomobiller ile ilgili
akılları kurcalayan en önemli konu güvenlik olmuştur.
İstenmeyen bir durum yaşayıp takla atıldığında normal bir otomobile göre daha
tehlikeli olduğu düşünülür.
Hele bir de Cascada gibi takla koruma barları görünme-
otomobilnews /046
yen bir otomobil olduğunda. Cascada’da çelik takla koruma barları arka koltukların
hemen arkasında gizlenmiş
durumda ve hava yastığı gibi
çalışıyor. Gözle görünmüyor;
fakat ihtiyaç olduğunda gözlerinizi kırpana kadar açılıp
otomobilin içindekileri olası
Kullanılan gösterge tablosunun Astra Sedan ve makyaj öncesi Insignia ile
aynı olması beni biraz şaşırttı. Böylesine özel tasarlanmış bir otomobil için daha
farklı bir tasarım beklentisi içerisindeydim.
047 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / OPEL CASCADA 2.0 DTH 165 HP AT6 / Y: Kanat Kale [email protected] F: Mete Özhersek
Açıp kapatırken ilave sabitleme menteşeleri gibi detaylar yok. İster uzaktan kumanda ile
isterseniz orta konsolda el freni tuşunun yanındaki tuş ile kolayca açıp kapatabiliyorsunuz.
otomobilnews /048
yaralanmalardan koruyor. Bunun yanında ön cam sütunlarının da güçlendirilmiş çelikten
yapıldığını da belirtmem lâzım.
Cabrio otomobiller ile ilgili diğer
bir soru işareti de bagaj hacmi
olmuştur. Sonuçta aracın tavanı bir şekilde üstü açılınca bagaja gizleniyor. Cascada bu konuda da başarılı veriler sunuyor. Cascada’nın üstü kapalı iken bagaj hacmi 350 lt. İlave olarak arka koltukları yatırıp
bagaj hacmini 720 litreye kadar
yükseltebiliyorsunuz. Tavanın
açılması durumunda bu bahsettiğim bagaj hacimlerinden
sadece 100 litresini açılan bagaj
kaplıyor. Yani üstü açıkken bagaj hacmi 250 lt. arka koltukların yatırılması ile bu hacim 620
ltitreye yükseliyor.
Otomobilin üstünün açılmasından bahsederken birkaç detayın üzerinde durmak lâzım.
Öncelikle birçok otomobilde
bulunmayan bir özellik; Cascada 50 km/saat hıza kadar hareket halindeyken üstünü açıp
kapatmak mümkün. Üstünün
açılması da kapanması da 20
saniyenin altında. Açıp kapatırken ilave sabitleme menteşeleri gibi detaylar yok. İster
uzaktan kumanda ile isterseniz orta konsolda el freni tuşunun yanındaki tuş ile kolayca
açıp kapatabiliyorsunuz. Orta
konsoldaki tuş ile 4 cama aynı
anda müdahale etmek de büyük kolaylık. Aracın üstü açık
iken camları kapatıp ve standart olarak sunulan rüzgâr deflektörünü de monte ederseniz
rüzgâr sirkülasyonu yok denecek kadar az. Bayan sürücü ya
da yolcuların fönü bile bozulmayabilir.
Tavanı açıp kapayan mekanizma Opel’in yaptığı açıklamada
15.000 kez test edilmiş. Bu da
049 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / OPEL CASCADA 2.0 DTH 165 HP AT6 / Y: Kanat Kale [email protected] F: Mete Özhersek
Opel Cascada 1,6 lt. 170 HP gücünde benzinli ve test ettiğimiz 2,0 lt.
Ecotec dizel motorlar ile satışa sunulmuş.
günde 4 kere açıp kapama ile 10 yıl
boyunca sorunsuz çalışacağını gösteriyor. Cascada’nın tavanı kumaş
olarak tasarlanmış ve bu sayede sert
tavana kıyas ile 100 kg’lık bir ağırlık tasarrufu sağlanmış. Kumaş tavan aklınıza bir soru işareti getirmesin, kesinlikle su sızdırmıyor, yapısı
bozulmuyor, güneş ışığı sonucu rengi solmuyor. Ses izolasyonu konusunda da bir sıkıntı yaşatmıyor. Arka
koltuklar her coupe/cabrio otomobillerde olduğu gibi sıkıntılı. İri yolcuların çok rahat edeceğini söylemek zor.
İlk bakışta Astra Sedan coupe gibi
otomobilnews /050
görünen Cascada, biraz yaklaşınca
gerek boyutları gerekse de ince detayları ile çok farklı ve şık bir otomobil. Otomobil üstü açık iken pürüzsüz
bir görünüme sahip. Üstü kapanınca dahi şık ve zarif görüntüsünden
bir şey kaybetmiyor. Bombeli motor
kaputu, 19 inçlik (opsiyonel) jantlar,
önde ve özellikle arka farlar arasında
kullanılan krom detaylar çok güzel
duruyor. Aracın içi de çok kaliteli tasarlanmış. Kırmızı iç ambiyans ışığı,
son derece şık ve her ikisi de elektrik
ayarlı deri döşeme koltuklar, kalın direksiyon simidi, geniş LED ekran son
derece başarılı. Kullanılan gösterge
tablosunun Astra Sedan ve makyaj
öncesi Insignia ile aynı olması beni
biraz şaşırttı. Böylesine özel tasarlanmış bir otomobil için daha farklı
bir tasarım beklentisi içerisindeydim.
Geri görüş kamerası çok faydalı; fakat navigasyonun eksikliğini hissettim. Tek kapılı otomobillerin olmazsa
olmazı otomatik emniyet kemeri getiricisi de standart olarak sunuluyor.
Opel Cascada 1,6 lt. 170 HP gücünde benzinli ve test ettiğimiz 2,0 lt.
Ecotec dizel motorlar ile satışa su-
Tavanı açıp kapayan mekanizma Opel’in yaptığı açıklamada 15.000 kez test edilmiş.
Bu da günde 4 kere açıp kapama ile 10 yıl boyunca sorunsuz çalışacağını gösteriyor.
051 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / OPEL CASCADA 2.0 DTH 165 HP AT6 / Y: Kanat Kale [email protected] F: Mete Özhersek
Cascada’da çelik takla koruma barları arka koltukların hemen arkasında gizlenmiş durumda ve hava yastığı gibi çalışıyor. Gözle görünmüyor; fakat ihtiyaç olduğunda gözlerinizi kırpana kadar açılıp otomobilin içindekileri olası yaralanmalardan koruyor.
nulmuş. Kullandığımız otomobildeki 2,0 lt. dizel motor 160 HP güç ve
1.750 dev/dak’dan itibaren 350 Nm.
tork sunuyor. Bu güç 1700 kg’ın üstündeki otomobilin 0–100 km. hızlanmasını 10,4 saniyede tamamlamasını sağlıyor. Hangi süratte olursanız olun gaza dokununca Cascada fırlamak konusunda son derece
hevesli. Cascada’yı kullanırken beni
rahatsız eden tek konu manevra
kabiliyeti idi. Katalog değerinde 12,2
metre olan dönüş çapı ilave manevra yapmanızı gerektirebiliyor.
Opel Cascada’nın fiyatı 1,6 lt. benzinli modeli için 99.900 TL, ilave
ÖTV’li 2,0 lt. dizel model için fiyatı
124.700 TL olarak belirtilmiş. Farklı
bir otomobil kullanmak ve bakışları
üzerine çekmekten rahatsız olmuyorsanız Cascada size göre bir otomobil.
otomobilnews /052
Cascada’yı kullanırken beni rahatsız eden tek konu
manevra kabiliyeti idi. Katalog değerinde 12,2 metre olan dönüş
çapı ilave manevra yapmanızı gerektirebiliyor.
TEKNİK ÖZELLİKLER
Silindir hacmi:
1956 cc
Silindir adedi: 4
Yakıt Türü:
Dizel
Maksimum güç:
165 Hp / 4000 d/d
Maksimum tork:
350 Nm / 1750 d/d
0-100 Km hızlanma:
10.4 sn
Maksimum hız:
212 km/s
Yakıt Tüketimi:
Şehir içi:
8.2 lt/100 km
Şehir dışı:
5.0 lt/100 km
Karma:
6.2 lt/100 km
Şanzıman:
otomatik
Co2 emisyonu:
163 g/km
Yakıt deposu:
56 lt.
Bagaj hacmi:
350 lt.
Boş ağırlık:
1741 kg.
Anahtar Teslim Fiyatı:
124,000 TL
053 / otomobilnews
LANSMAN / HONDA CR-V 1.6 DİZEL
Düşük ÖTV’li 1.6 Dizel
CR-V Türkiye’de
İlk kez tanıtıldığı 1995 yılından bu yana SUV pazarının en önemli temsilcisi haline gelen
Honda CR-V, bir SUV’un kullanışlılığı ile normal bir otomobilin sürüş güvenliği ile dinamizmini birleştirerek bu segmentin standardının değişmesine neden oldu. 1996 yılından
bu yana dünya genelinde 5.1 milyon adedin üzerinde satılan Honda CR-V’nin yeni modeli,
Avrupa ve Türkiye için son derece önemli olan 1.6 litrelik dizel motorla satışa sunuldu.
otomobilnews /054
055 / otomobilnews
LANSMAN / HONDA CR-V 1.6 DİZEL
Üç farklı donanıma sahip Honda CR-V 1.6 dizel, otomobilin yakıt tüketimi ve performansını bir SUV’un fonksiyonelliği ve güvenliğiyle buluşturuyor.
Düşük yakıt tüketimine sahip, sınıfının en hafif dizel motoru 1.6 i-DTEC,
CR-V modeliyle 80 bin 900 TL’den
başlayan fiyatlarla Türkiye’de. Üç
farklı donanıma sahip Honda CR-V 1.6
dizel, otomobilin yakıt tüketimi ve
performansını bir SUV’un fonksiyonelliği ve güvenliğiyle buluşturuyor.
300 Nm. Tork ve 4,5 lt.
Ortalama Tüketim
Otomobil tipi oturma pozisyonu, akıllı ergonomi ve geliştirilmiş ses yalıtımı ile konfor seviyesini yukarılara taşıyan CR-V 1.6 i-DTEC’in, tek dokunuşla katlanan arka koltukları ve geniş bagaj hacmi ile sınıfına örnek. Önden çekiş ve manuel vites kombinasyonu ile 120 PS güç ve 300 Nm. tork
ile yüksek performansı 100 km’deki
sadece 4,5 litrelik düşük yakıt tüketimi ile birleştiren CR-V, ‘Earth Dreams Technology’ sayesinde sınıfının
otomobilnews /056
Şanzıman 7 Kg. Daha Hafif
CR-V 1.6 i-DTEC, Civic 1.6 i-DTEC’de
sunulanla aynı hafif ve az yer kaplayan şanzıman sistemini kullanıyor. Bu 6 vitesli elle vites değiştirilen
şanzıman sistemi 2.2 i-DTEC’dekine
göre 7 kg. daha hafif ve motorun 300
Nm’lik maksimum torku üretmesine
Honda’nın 1.6 litre i-DTEC motoru, yardım ediyor.
üstü açık bir alüminyum bloğuyla birleştirilen bir alüminyum silindir baş- ECO Assist farklı sürüş tarzları nedelığını içeriyor ve Honda’nın 2.2 litre niyle yakıt tüketiminde oluşan farki-DTEC motorundan 47 kg. daha hafif. ları en aza indirerek yakıt verimliliğini
1.6 litre i-DTEC motorunda kullanılan en üst düzeye çıkarıyor. Sistem, oto4. nesil Garrett turbo, verimlilik sağ- mobilin hız göstergesini kullanarak
layan değişken geometrili bir tasarı- sürücülere sürüş tarzlarının yakıt tüma sahip ve dönüş hızı da otomobilin ketimini nasıl etkilediğini gösteriyor.
elektronik sistemi tarafından hassas Bu da sürücülerin günlük durumlarda
bir şekilde kontrol edilerek turbo ge- otomobillerinden en iyi yakıt ekonocikmesi en aza indiriliyor ve hem dü- misini elde etmelerine yardım ediyor
şük ila orta devir çekişi hem de yük- ve CR-V 1.6 i-DTEC’in bir depo yakıtsek devirde performans sağlanan en la 1,289 km’ye kadar yol alabilmesine
olanak tanıyor.
iyi kombinasyon elde ediliyor.
en düşük değerlerine ulaşıyor. Bunu
hafifletilmiş bir motor ve iki tekerlekten çekişli aktarma sisteminin beraber kullanılması ile sağlayan modelimiz, 2.2 lt. dizel CR-V ile karşılaştırıldığında 116 kg. daha hafif olmasının
yanında daha iyi yol tutuşa da sahip.
Otomobil tipi oturma pozisyonu, akıllı ergonomi ve geliştirilmiş ses yalıtımı ile
konfor seviyesini yukarılara taşıyan CR-V 1.6 i-DTEC’in, tek dokunuşla katlanan
arka koltukları ve geniş bagaj hacmi ile sınıfına örnek.
057 / otomobilnews
LANSMAN / HONDA CR-V 1.6 DİZEL
otomobilnews /058
Euro NCAP’den 5 Yıldız
Euro NCAP’ın yeni bağımsız çarpışma testi sonuçlarında maksimum düzey olan 5 yıldıza ulaşan Honda CR-V,
Avrupa’nın en güvenli otomobillerinden biri olarak değerlendirildi.
Yeni CR-V’nin gelişmiş süspansiyonu
ve fren sistemlerinin yanında, sürüşü
hem daha kolay hem de daha güvenli hale getirmek için tasarlanmış çeşitli
elektronik sistemler bulunuyor.
Araç Denge Yardımcısı (VSA), CR-V’nin
Drive-by-Wire gaz kelebeği ve 4 kanallı
ABS sistemiyle birlikte çalışarak sürücünün hızlanma, frenleme ve viraj alma
sırasında kontrolü korumasına yardım
ediyor. VSA, istenen gidiş yönünü korumakta sürücüye yardım etmek için
bağımsız olarak bir ya da iki tekerleğe
fren gücü uygulayarak ve aynı zamanda gaz kelebeği, ateşleme ve yakıt sistemleri yoluyla motor torkunu kontrol
ederek çalışıyor. Sürücü ön paneldeki
bir düğme yoluyla VSA denge koruma
ve çekiş kontrol fonksiyonlarını devre
dışı bırakabiliyor; ama ABS her zaman
bütünüyle çalışır durumda kalıyor.
Devrilmeye Duyarlı Hava yastıkları
Bütün yan oturma konumlarında devrilme algılayıcısı sistemine sahip perde hava yastıkları bulunuyor. Yan perde
hava yastıkları yandan yeterince şiddetli bir çarpışma olduğunda tavandaki modüllerden açılıyor ve cam bölgesinde önemli düzeyde kafa koruması
sağlıyor.
Micra, Nissan’ın Avrupa’da sattığı en iyi 3’üncü
modeli ve 30 yıllık efsanevi geçmişi ile öne çıkan
modellerinden. Nissan’ın hali hazırdaki başarısının temel taşlardan biri olan Micra modelinde
yenilikler ve geliştirmeler meydana getirildi.
Yeni CR-V’nin ön koltukları, arkadan
çarpışma durumunda boyun zedelenmelerinin ciddiyetini azaltmak için tasarlanan bir boyun zedelenmesi azaltma sistemini içeriyor. Koltuk arkalığının poliüretan bölümündeki yarıklar,
minder yayındaki katlanma noktaları
ve minder yayındaki bir dönme mekanizması bir araya gelerek bir çarpışma
durumunda yolcunun enerjisini emiyor
ve boyun zedelenmesi riskini azaltıyor.
Sürücü-yolcu-yan ve perde hava yastıkları, araç denge kontrol sistemi
059 / otomobilnews
LANSMAN / HONDA CR-V 1.6 DİZEL
ECO Assist farklı sürüş tarzları nedeniyle yakıt tüketiminde oluşan farkları
en aza indirerek yakıt verimliliğini en üst düzeye çıkarıyor.
(VSA), ABS, elektronik fren gücü dağıtımı
(EBD), acil durum fren desteği, yokuşta kalkış desteği (HSA) ve lastik basınç ikaz sistemi (DWS) gibi güvenlik donanımlarının standart olarak sunulduğu 80 bin 900 TL’lik başlangıç fiyatına sahip Dream adlı giriş seviyesinde ayrıca renkli TFT LCD bilgi ekranı i-MID,
hız sabitleyici, Idle Stop (Start&Stop), çift
bölgeli otomatik klima, tek dokunuşla 60:40
oranında katlanabilen arka koltuklar, ısıtmalı ve elektrikli yan aynalar ile gündüz yanan
farları yer alıyor.
86 bin 900 TL’lik Premium donanım seviyesiyle birlikte Dream’e ilave olarak park sensörü, ön sis farları, bluetooth sistemi, katlanabilir yan aynalar, geri görüş kamerası
ve alüminyum görünümlü ön konsola sahip
olunabiliyor. CR-V 1.6 i-DTEC’in en üst donanım seviyesi olan Elegance ise çift xenon
farlar, nubuk-deri karışımlı koltuk döşemeleri ve ısıtmalı koltuklar gibi ilave donanımlar
sunuyor.
otomobilnews /060
Bütün yan oturma konumlarında devrilme algılayıcısı sistemine
sahip perde hava yastıkları bulunuyor.
Honda Türkiye Başkanı
Hideto Yamasaki
İnovasyon, üstün mühendislik,
sportiflik ve eğlence gibi otomobiller için vazgeçilmez değerlerle yoğrulan Honda modelleri, bu yıl itibari ile yeniden
doğuyorlar. 2015 yılında yeniden başlayacağımız Formula
1, gerçek Honda ve Honda mühendisliğinin doğuşunu simgeliyor. Önümüzdeki dönemde Türkiye’de de satışa sunacağımız NSX ve Type R modelleri, Honda’nın sportif, yenilikçi ve eğlenceli yanını pekiştirmiş olacaklar. 2012 yılı itibarı
ile dünya genelinde 25 milyon
Honda müşterisine ulaştık ve
bugün rekor sayılabilecek yıllık 3.8 milyon yeni müşteri sayımızı 2017 yılı sonunda yıllık 6
milyon satışa ulaştırmayı he-
defliyoruz. Küçük dizel motorumuzla Avrupa’da önemli bir başarı hedefliyoruz ve ‘Earth Dreams Technology’ motorlarımızın ilki olan 1.6 i-DTEC sayesinde Türkiye’deki müşterilerimizi sınıf lideri performans ve düşük tüketimle buluşturuyoruz.
CR-V dizel modelimizin sadece 4,5 litre olan 100 km’deki tüketimiyle Türkiye’de büyüyen
SUV pazarında güçlü bir konuma yerleşeceğine inanıyoruz.
Honda CR-V 1.6 i-DTEC’in, vergi
avantajının getirdiği rekabetçi
fiyatıyla Türkiye’de büyük başarı göstereceğine inanıyoruz.
2013 yılının 600 bin, 2014’ün de
610 bin adetlerle kapanmasını
öngördüğümüz Türkiye binek
otomobil pazarında 2 bin 250
adetlik CR-V dizel satışı gerçekleştirmeyi planlıyoruz.
061 / otomobilnews
Cem
Röportaj / CEM ARSLAN / Y: Mehmet Erel / F: Mert Kocabaş
Arslan’ın
Sedan Keyfİ
Radyo dünyasının efsane ismi ve çok
sevgili dostum Cem Arslan ile otomobil dünyasının efsane markası Audi’yi bir
araya getirdik. Geçen ay ülkemizde satışa sunulan yeni Audi A3 Sedan’ın direksiyonuna geçen ünlü radyo programcısıyla biraz trafik, biraz futbol ve bolca
otomobil konuştuk.
otomobilnews /062
063 / otomobilnews
Röportaj / CEM ARSLAN / Y: Mehmet Erel / F: Mert Kocabaş
otomobilnews /064
“Semtin çorbacısını düşün, her akşam gidip orada çorba içmezsin ama bilirsin ki orada 24
saat sıcak bir çorba var. Hiç bir şey bulamazsam Cem Abi’nin çorbacısı var, gidip orada lezzetli bir çorba içerim düşüncesi sana iyi gelir ya, işte benim program da öyle oldu.”
Cem Arslan’ı tanıyanlar biliyorlar;
ama tanımayan varsa fotoğraflara baktıklarında da fark edecekler
sendeki yüksek enerjiyi. Yıllardır
sabahları dinleyicilerini enerjiyle
doldurup işe gönderiyorsun. Peki
bu enerjinin kaynağı ne?
C.A: Galiba benim damıtma mekanizmamda bir acayiplik var, yoksa
ben de herkesin yediklerini yiyorum;
ama herhalde damıtırken biraz fazla uğraşıyorum. Hakikaten dinledikleri Gazoz Ağacı programının yüksek
enerjide olması ve dinledikten sonra
insanlara bir şeyler katması için çok
uğraşıyoruz. En ince ayrıntısına kadar didikliyoruz. Aslında göz önünde olan konuların ne kadar hayatımızın içinde olduğunu anlatıyoruz.
Hani her gün önünden geçtiğimiz bi-
nanın adını, rengini bilmeyiz ya, biz
işte o binanın adını ve rengini de insanlara vermeye çalışıyoruz. Aslında
bizden olan şeylerin küçük detaylarını dinlediği zaman insanların hoşuna
gideceği şekilde dizayn ediyoruz.
Çok uzun zamandır aynı çizgidesin,
hiç aklına bugün de melankolik bir
program yapayım düşüncesi gelmiyor mu?
C.A: Gelmiyor; çünkü zaten her gün
alacakaranlık kuşağı gibi bizim program, her gün aynı kaosa uyanıyorsun. Ben 44 yaşındayım, Türkiye’de
gün yüzü görmedik, iki yakamız bir
araya gelmedi diyoruz ya, her dönem
başımıza musallat edilen bir şey var.
Mesela Almanya’ya, İsviçre’ye gidiyorsun. Adamın uyandığı saat belli,
spor yaptığı saat belli, arabaya bindiği saat belli, gideceği geleceği belli,
yani hayatı belli. Daha ocak ayından
haziranda gideceği tatil beldesi belli.
Bizde ise bir şey yapacağın zaman o
şeyi yapmana 15 dakika kala bile hiçbir şey belli değil. Başımıza her dönem bir şeyleri bela ediyorlar. Ya sağsol davalarını, ya Alevi-Sünni davalarını, ya terörü ya da sen Atatürkçüsün sen muhafazakârsın. Her şekilde başımızda tartışma yaratacak bir
konu oluyor ve biz de her sabah sıkıntılı bir güne uyanıyoruz. Trafik zaten başlı başına bir bela.
Bugün de melankolik takılayım, bugün yüksek enerjiyle çıkmayayım dediğim hiçbir gün olmuyor çünkü sebepler farklı olabiliyor; fakat insan-
065 / otomobilnews
Röportaj / CEM ARSLAN / Y: Mehmet Erel / F: Mert Kocabaş
lar benden hep yüksek tempoda bir
program bekliyorlar. Semtin çorbacısını düşün, her akşam gidip orada
çorba içmezsin ama bilirsin ki orada
24 saat sıcak bir çorba var. Hiç bir şey
bulamazsam Cem Abi’nin çorbacısı
var, gidip orada lezzetli bir çorba içerim düşüncesi sana iyi gelir ya, işte
benim program da öyle oldu. Başka
programlara gitseler, müzik dinleseler, başka şeyler yapsalar bile dinlemedikleri anda da benim dükkanda
yüksek enerjinin olduğunu bilmeleri, benim dükkanda aradıklarını bulacaklarını bilmeleri kozmik bir şekilde
dinleyicimi mutlu ediyor.
nın istediğin şarkısını bulabiliyorsun.
Dolayısıyla bizimki gibi programlar için
iyi, müzik programları içinse radyoculuk kötü yerlere gidiyor.
Radyoculuk sence nereye gidiyor?
C.A: Radyo haricindeki tüm mecralarda bir şey yaparken başka bir şey
yapamazsın. Yani internetteysen
tüm dikkatini görsel ve işitsel olarak oraya vermen lâzım. Televizyondaysan görsel ve işitsel olarak oradasın, sinemada da öyle. Gazetedeysen
gözle o yazıyı okuman ve beynen anlaman lâzım; fakat bana göre radyonun diğer mecralardan ayrıldığı tek
nokta bir şey yaparken bize ilgi gösterebilmeleri. Yani bir ev kadını akşam yemeğini hazırlarken bir yandan
da radyo dinleyebilir. Bir şoför aracını kullanırken bir yandan radyo dinleyebilir. Bir mühendis bir yandan proje
çizerken bir yandan da bizi dinleyebilir. Örnekleri yüzlerce çoğaltabilirim.
Bence radyo bu anlamda rakipsiz.
Acun Ilıcalı TV8’i aldığına dair resmi açıklamasını yaptı. Acun bir televizyon efsanesi, sen de bir radyo
efsanesisin. Yakınlarda bir radyo
satın alma planın var mı?
C.A: Bence bir işin esnafı olmakla sanatkârı olmak arasında fark var.
Biz radyo içinde bazen reklam departmanıyla bazen de radyonun sahibi ve yöneticileriyle ters düşeriz.
Bazen programcılık açısından söylemeniz gereken bir şey müşterinin
hoşuna gitmeyebilir. Reklam almak
için söylememen ancak programcılık
açısından söylemen gereken bir şeydir. Programcı olarak bunu söylersin
ve bazen yönetimle, bazen de reklam
departmanıyla papaz olursun. Şartlar böyleyken radyonun sahibi olduğunda programı yapan da sen, sansür mekanizması da sen haline gelirsin. Ben her zaman işin programcılık
boyutunda kalmam gerektiğine inanıyorum; çünkü işin esnaflığına girersem orada işin sihrini ve herkesin
hoşuna giden dokusunu bozacağımı
düşünüyorum. Ben zaten patronlarımı ve radyomu çok seviyorum. İyi
bir uyum içerisindeyiz. Uyumlu çalıştığım patronlar ve radyomla devam
etmenin daha doğru olduğunu düşünüyorum.
Bizimki gibi program odaklı konuşan radyoculuk iyi yerlere gidiyor; fakat sadece müzik yayını yapan radyoların durumu bence biraz daha karmaşık. Çünkü teknoloji onların düşmanı.
Benimki gibi konuşan programlardan
hoşlanmayan, ben müzik dinlemek istiyorum diyen, radyo benim için müzik
kutusudur diyen insanlar için radyo artık cazibesini yitirdi. Eskiden filancanın yeni albümü şu gün şu saatte sadece Best FM’de gibi duyurular yapılırdı. O zaman insanlar o gün o saatte
o radyoyu beklerlerdi ilk defa o şarkıyı dinlesinler diye. Şimdi anında sosyal
medyadan dinlemek istediğin şarkıcı-
Sen koyu bir Fenerbahçelisin ve bu
sorularla sık sık karşılaşıyorsundur; ama her gün yeni gelişmeler
yaşanıyor camiada. Fenerbahçe’de
bugün itibariyle doğru adımlar atılıyor mu sence? Aziz Yıldırım gitmeli mi, kalmalı mı?
C.A: Aziz Yıldırım “Zaten arzu ettiğimiz isimler olursa, bizden sonra güveneceğimiz isimler aday olursa veya
başkanlık yolunda adımlar atarsa ben
aday olmam ve o kişiyi desteklerim.”
diyordu. Bu kişi de Ali Koç’tu mesela.
Fenerbahçe’nin başında şöyle dertler var. Fenerbahçe’ye şike yapıyorsun
dediler, küme düşüremediler, puan
otomobilnews /066
GAZOZ AĞACI
Hafta içi her gün saat 06:45 –
09:00 saatleri arası Best FM’de
yayınlanan gazete haberleri içerikli şov programında, günün manşetleri mizahi bir dille işleniyor. Cem ARSLAN gazete başlıklarının orijinal hali üzerine kendine has üslubu ve sivri
dili ile yorumlar yapıyor. Hava ve
yol durumu ile ilgili bilgilerin de
verildiği programda, dinleyicilerden gelen SMS’ler de önemli rol
oynuyor.
“Bizimki gibi program odaklı konuşan
radyoculuk iyi yerlere gidiyor; fakat sadece müzik yayını yapan radyoların durumu bence biraz daha karmaşık. Çünkü teknoloji onların düşmanı.”
067 / otomobilnews
Röportaj / CEM ARSLAN / Y: Mehmet Erel / F: Mert Kocabaş
“Bence bir işin esnafı olmakla sanatkârı olmak arasında fark var. Biz radyo içinde bazen reklam departmanıyla bazen de radyonun sahibi ve yöneticileriyle ters düşeriz. Bazen
programcılık açısından söylemeniz gereken bir şey müşterinin hoşuna gitmeyebilir.”
silemediler, kupasını geri alamadılar. Şike yapıyorsun şike yapıyorsun
deyip kendileri Fenerbahçe’nin gücü
karşısında eriyip gittiler. Arkalarına
FIFA’yı, UEFA’yı alıp ancak bir yurt dışı
cezası verdiler, konu öylece kaldı. Sahada yok edemedikleri Fenerbahçe’yi
masa başında yok etmeye çalıştılar.
Aziz Yıldırım’ın yaptığı doğrular da
var, eğriler de var. Bazı eleştirileri yaparken bazı şartları da işin içine katmak lazım. Fenerbahçe’nin öyle enteresan, öyle sinsi düşmanları var ki
ancak Aziz Yıldırım gibi güçlü, lider
özellikleri olan, helva da diyen halva
da diyen bir başkan Fenerbahçe’nin
başında olduğu zaman iş yapabilir.
Bazı kişilere Aziz Yıldırım’ın tarzı zaman zaman sert, zaman zaman kaba
ve çok üst perdeden gelebilir; ama iddia ediyorum Fenerbahçe’yi yönetmek Türkiye’yi yönetmekten daha
otomobilnews /068
zor. Fenerbahçe’yi yönettiğiniz zaman bazen bu sert konuşmalara, keskin konuşmalara da ihtiyacınız oluyor.
Şartlar böyleyken de Aziz Yıldırım’ın
yeniden seçilmesinin tek sebebi de
bence budur. Fenerbahçe’nin başkanının bazen tercihleri çok tartışılsa da
Fenerbahçe’nin ihtiyacı olan o mücadeleyi gözünü kırpmadan, korkmadan
ve cesaretli adımlarla yapmasıdır. Bir
kongre üyesi olarak transfer konusundaki tercihlerini eleştirmeme rağmen
adaylığını doğru buluyorum ve zaten
oyumu da Aziz Yıldırım’a verdim.
Best FM olarak artık geleneksel
hale gelen bir çalışma yapıyor ve
her yıl dinleyicilerinizle birlikte 10
Kasım’da Anıtkabir’e Atamızı ziyarete gidiyorsunuz. Bu proje nasıl
oluştu?
C.A: Bu proje ben 2004 yılında Best
FM’e geldiğimde 11. yılını kutluyordu.
1993 yılında Best FM kurulmuş ve o
yıldan itibaren her 10 Kasım’da dinleyiciyle beraber otobüslerle, otobüslerin arkasına bisiklet, motosiklet, otomobillerle konvoy halinde dinleyicisiyle Anıtkabir’e giderek Atatürk’ünü
hiç yalnız bırakmayan bir radyo olmuş ve Ata’sını yalnız bırakmayan
dinleyicilere, yayın politikasına sahip. Bu anlamda siyasete hiç bulaşmamış, sadece vatan sevgisini, millet sevgisini takdir ettiği Atatürk’üne
bir minnettarlık, bir teşekkür tadında
hep Anıtkabir’e gitmiş. Ben bu anlamda hazır bir projeye geldim.
Asıl konumuz olan otomobillere
gelelim. Volkswagen Touareg’in var
ve evinle iş yerinin arası 1 km’den
az. Neden bir SUV aldın ve trafiğe
hangi sıklıkta çıkıyorsun?
“Bazı kişilere Aziz Yıldırım’ın tarzı zaman zaman sert, zaman zaman kaba ve çok üst perdeden gelebilir; ama iddia ediyorum Fenerbahçe’yi yönetmek Türkiye’yi yönetmekten daha
zor. Fenerbahçe’yi yönettiğiniz zaman bazen bu sert konuşmalara ihtiyacınız oluyor.”
C.A: İstanbul’un zemininin araziden bir farkı yok. İstanbul’da yolda gidebilmek, araç park edebilmek
ve kış şartlarında güvenle yol alabilmek için 4x4 araç çok avantajlı. Volkswagen Touareg sevdiğim, kalitesine güvendiğim bir araç. Daha önce
Land Rover Discovery 3 vardı, ondan Touareg’e geçtim, gayet memnunum. Her gün bir şekilde trafiğin
içindeyim; ama İstanbul içindeki işlerimi metro, tramvay ve vapur gibi
toplu taşıma araçlarını kullanarak
halletmeye çalışıyorum. Ancak gideceğim yerin toplu taşıma ağı zayıfsa
o zaman araç kullanıyorum.
gım var. Çocukluğumdan beri tanıdığım bir marka, Audi 80 dizel taksiler vardı, sonra Audi 100’ler çıkmıştı. O zamandan bu zamana Audi, çizgisini hiç düşürmedi ve hep kendini yeniledi. Her zaman için otomobili bilen, özel ilgisi olan kişilerin aracı oldu. Audi dışarıdan bakıldığında
çok sade ve güzeldir; fakat iç dünyası sürücüsüne müthiş keyif vermek
için dizayn edilmiştir. Direksiyonuna oturduğunuzda kendinizi güvende hissedersiniz. Otomobil amblemleri içerisinde bana mesajı en dostane gelen o dört daireyi de her zaman
çok karizmatik bulmuşumdur.
Audi markası hakkında düşüncelerin nelerdir?
C.A: Audi benim en sevdiğim otomobil markalarından biri diyebilirim.
Audi’ye hakikaten çok büyük say-
Röportajımızın ana konusunu oluşturan ve geçen ay Türkiye’de satışa
sunulan Audi A3 Sedan hakkında
önceden bilgin var mıydı?
C.A: Audi A3’ün ilk önce billboardlar-
da ilanını gördüm, derli toplu bir Sedan olması hoşuma gitti. Önce A3
olduğunu bilmiyordum, Audi yeni
bir araç çıkartmış demiştim; ancak
baktım ki A3’ün Sedanı. A3’ün Sedanı olması fikri bana güzel gelmişti. Daha sonra İstinye Park’taki Audi
standında yakından inceleme, içine
binme ve araca dokunma fırsatı buldum. Dizaynı çok hoşuma gitti. A3’ü
de severim; ama A3 Sedanı daha çok
sevdim.
Audi A3 Sedanın direksiyonunda
bir hayli yol yaptın. Direksiyonuna
geçtikten sonra beklentilerini karşıladı mı? Senin gözündeki Audi
çizgisi içinde bir otomobil mi?
C.A: Bu soruya A3 olduğunu unutmadan cevap vermem gerek. Audi
A8’i, A6’yı Q5’i kullandıktan sonra
tabii ki Audi A3 Sedanın direksiyonu-
069 / otomobilnews
Röportaj / CEM ARSLAN / Y: Mehmet Erel / F: Mert Kocabaş
“Arka koltuğa oturan bir kişi uzun yolda rahat eder mi,
ne yapar diye bir baktık. Biz de ufak tefek insanlar
sayılmayız. Arkadakiler için diz mesafesi gayet iyi. Ben asıl
bagaja inanamadım. Çok ciddi derin bir bagajı var.”
otomobilnews /070
na geçince tabii ki klasik zengin Audi
donanımını göremiyorsun. Daha boş
gibi gözükmekle beraber bir sürücünün işine yarayabilecek her türlü ayrıntı var. Bir defa müzik sistemi ve
ekran harika. Eskiden üst segment
araçlarda kullanılan yapı A3’te de
var. Tamamlayıcı ve sürücüyle entegre bir sistem. Ekran kapalıyken araç
bomboş gibi gözükürken ekran kozmik bir şekilde açıldığında araç tamamlanıyor.
Direksiyona geçip yola çıktığın an
aracın sessiz çalışması, bozuk satıhlardan geçerken içeriye problemli bir
sesin gelmemesi ve özellikle sollamalarda süratlendiğin zaman o süratin yarattığı stresi içeri yansıtmıyor olması bence A3 Sedan’daki artılar. Bildik otomatik viteslerde ne kadar seri olursa olsun gaza basıldığında bir tepkime süresi vardır. Ben bu
araçta yaşamadım onu. Gaz pedalına
dokunduğumuz anda akselerasyonu
gayet iyiydi. Trafik ışıkların bol olduğu güzergâhta kullanılıyorsa gayet
seri bir şekilde bu araç sahibini mutlu edecektir.
Fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere A3 Sedan’ın neredeyse her yerini didik didik inceledin. Arka koltuklarda diz mesafesi, bagaj hacmi
gibi detaylar için ne dersin?
C.A: Arka koltuğa oturan bir kişi
uzun yolda rahat eder mi, ne yapar
diye bir baktık. Biz de ufak tefek insanlar sayılmayız. Arkadakiler için
diz mesafesi gayet iyi. Ben asıl bagaja inanamadım. Çok ciddi derin bir
bagajı var. Anne, baba ve çocuklardan oluşan bir aile tatile gittiği zaman hepsinin bavulunu, ufak tefek
eşyasını rahatlıkla alır diye düşünüyorum. O segmentteki araçlar içinde en geniş bagaja sahipmiş hissini
veriyor. Audi’nin gündüz farları olarak adlandırılan LED farları sektörde
pek çok markaya ilham verdi. Yan sanayide “Faça yapılan araçlar” denilen
araçlarda bile bu LED’ler kullanılıyor
artık. A3 Sedan’da da hem önde hem
arkada yine çok başarılı bir tasarım
uygulaması yapılmış. Ancak akıllı telefonların bizi ele geçirdiği Sosyal Medya çağındayız. Buna rağmen
aracın içinde USB kablo ile telefonumu şarj edebileceğim bir giriş göremedim. Bu bence önemli bir eksik.
Sevgili Cem Arslan, bize zaman
ayırdığın ve sorularımıza verdiğin
samimi cevaplar için çok teşekkür
ederim. Her zamanki gibi seni Best
FM’de hayranlıkla dinlemeye devam edeceğiz.
C.A: Sevgili Mehmet ben de sana ve
Otomobil News okuyucularına çok teşekkür ederim. İnşallah bu röportajı okurken ve fotoğraflara bakarken
keyifli zaman geçirmişlerdir. Biz A3
Sedan’ı test ederken çok eğlendik.
071 / otomobilnews
LANSMAN / YENİ NISSAN MICRA VE NOTE
Yeni Micra ve
Note Bayilerde
Nissan, yenilenen Micra ve yeni Note modellerini
ülkemizde satışa sundu. Yeni Micra ve Note farklı
tasarım ve teknolojik özellikleri ile dikkat çekiyor.
Nissan’ın yenilik, tarz ve heyecanla harmanladığı Qashqai ve Juke modellerinin izlerini takip eden yeni Nissan Note, yaşamı kolaylaştıran teknolojileri ile geleceğin otomobil standardını belirliyor. Nissan’ın düşük ağırlıktaki V platformu üzerine
inşa edilen yeni Nissan Note,
sportif ve atik bir görünüme
sahip olmak için uzun bir aks
mesafesine sahip. Yeni Nissan Note pratikliğini ve çok
yönlülüğünü korurken; dinamik, enerjik ve sportif olan
tamamen yeni bir hatchback
olarak tasarlandı. Yeni Nissan
Note, iç mekânda da kullanıcılarına havalı ve eğlenceli bir
atmosfer sunuyor. Üstelik 85
derece açılabilen arka kapılarıyla araca iniş-binişlerde ve
yük yüklemede kolaylık sağlıyor.
Yeni Note’da 1.2 Benzinli ve
1.5 Dizel Motor
Sektöre heyecan verici yeni
teknolojiler getiren yeni Nissan Note’un 1.2 benzinli ve 1.5
dizel motor seçenekleri bulunuyor. Benzinli motoru 80
HP gücünde 3 silindirli olan
yeni Nissan Note’un, 1.5 litrelik turbo dizel motor seçeneği ise 90 HP gücünde. Dizel
motor seçenekleri geleneksel
dizel motor ekonomisini sağlarken, benzinli motora eş-
otomobilnews /072
değer bir sürüş keyfi sunuyor. Eco Sürüş Modu sayesinde motor özelliklerini ayarlayarak en iyi yakıt ekonomisini elde etmeye yardımcı oluyor. Yeni Nissan Note’un yeni
modellerinde 95 gr/km değere denk gelen, düşük CO2
emisyonları sağlayan start/
stop sistemi standart olarak
sunulurken, kullanım maliyetleri de aynı derecede cezbedici hale geliyor.
Gelişmiş Teknolojiler
Yeni Nissan Note, Kör Nokta Uyarısı, Şeritten Ayrılma
Uyarısı ve Çevre Görüş Sistemi (AVM) gibi gelişmiş
teknolojiler barındırıyor. Bu
önemli teknolojiler arasında, geri gidiş ve paralel park
etme stresini ortadan kaldıran yenilikçi bir sistem olan,
Nissan’ın gelişmiş Çevre Görüş Sistemi (AVM) yer alıyor.
Dört ayrı kamera kullanan
ve gösterge paneline monte
edilen 5.8 inçlik ekran, yeni
Nissan Note’un üstten görünümünü gösterirken, manevraları önemli ölçüde kolaylaştırarak sürücünün çevreyle bağlantılı olarak aracın konumunu görsel olarak algılamasına yardımcı oluyor. Ayrıca yeni Nissan Note; Çevre
Görüş Sistemi’ne ek olarak,
üç adet gelişmiş emniyet sisteminden oluşan Nissan Gü-
073 / otomobilnews
LANSMAN / YENİ NISSAN MICRA VE NOTE
venlik Kalkanı paketi eklenen ilk model oldu.
Hareketli Nesne Algılama
Çevre Görüş Sistemi’nin özellikleri
üzerine inşa edilen bu yeni işlev, geri
giden yeni Nissan Note’un, yoluna çıkabilecek olan nesneleri tespit etmeye yardımcı olmak üzere sürücüye
yardımcı dijital pilotluk sağlıyor. Sıradan park yardımcıları sürücüyü yolda
bir nesne olması halinde uyarırken,
Hareketli Nesne Algılama Sistemi ise
geri giden yeni Nissan Note’a doğru
yürüyen bir çocuk gibi aracın arkasında hareket eden nesneler veya kişiler
olması halinde sesli ve görsel bir uyarı veriyor. Bagaj kapağına monte edilmiş olan ve dışbükey lense sahip olan
geniş açılı arka AVM kamerası, aracın
arkası için 180 dereceyi aşan benzersiz bir görüş alanı sunuyor. Kameradan elde edilen görüntülerse, 5.8 inçlik Nissan Connect ekranında görüntüleniyor. Yeni Nissan Note, 41 bin
900 TL’den başlayan fiyatlarla satışa
sunuluyor.
otomobilnews /074
Yeni Nissan Note pratikliğini ve çok yönlülüğünü korurken; dinamik, enerjik ve sportif olan tamamen yeni
bir hatchback olarak tasarlandı.
Çevre Görüş Sistemi’nin özellikleri üzerine inşa edilen bu yeni işlev, geri giden yeni
Nissan Note’un, yoluna çıkabilecek olan nesneleri tespit etmeye yardımcı olmak
üzere sürücüye yardımcı dijital pilotluk sağlıyor.
075 / otomobilnews
LANSMAN / YENİ NISSAN MICRA VE NOTE
otomobilnews /076
30 Yıllık Micra Efsanesi
Micra, Nissan’ın Avrupa’da sattığı en
iyi 3’üncü modeli ve 30 yıllık efsanevi geçmişi ile öne çıkan modellerinden.
Nissan’ın hali hazırdaki başarısının temel taşlardan biri olan Micra modelinde yenilikler ve geliştirmeler meydana
getirildi.
Ön ve arka tasarımı tamamen yenilenen yeni Nissan Micra’da, Nissan Connect Multimedya Sistemi, Park Asistanı gibi özellikler hayata geçirildi. Ayrıca komple metal değişimleri ile iç
mekânda önemli değişiklikler yapıldı.
Merkez konsol, trim, ledli stop lambalar, radyo CD-MP3 çalar yenilendi. Versiyonlara göre değişiklik gösteren yeni
multimedya sistemi, USB+AUX girişleri ve son teknoloji geniş ekranlı dokunmatik navigasyon sistemi eklendi.
Yeni eklenen 2 renkle ve 15 inç jant seçeneğiyle dış tasarımda ekstra bir yenilik sağlandı.
Ön ve Arka Tasarım
Tamamen Yenilendi
Yeni Nissan Micra’da yer alan önemli özelliklerden biri üzerinde V şekli yer
alan yeni ön ızgara. Değişim sadece ön
ızgara ile sınırlı kalmayıp, kaput, ön
farlar ve ön tamponlar da yeni bir tasarıma sahip. Ön sis lambalarının da
krom çerçeveler içinde yer alması, fark
yaratıyor. Dış tasarımda yapılan tüm
bu değişiklikler, yeni Nissan Micra’yı
daha güçlü, daha kararlı ve dinamik
gösteriyor. Yeni Nissan Micra’nın bir diğer önemli özelliği ise üst versiyonda
yer alan Nissan Connect Navigasyon ve
Multimedya sistemi. 5,8 inç’lik yeni ekrana sahip bu sistem, kromajlı düğmelerle kumanda ediliyor.
Micra, Nissan’ın Avrupa’da sattığı en iyi 3’üncü
modeli ve 30 yıllık efsanevi geçmişi ile öne çıkan
modellerinden. Nissan’ın hali hazırdaki başarısının temel taşlardan biri olan Micra modelinde
yenilikler ve geliştirmeler meydana getirildi.
3 Silindirli 1.2 litre Motor
Dünyanın en verimli petrol motorlarını üreten Nissan, yeni Nissan Micra’nın
en üst versiyonunda 3 silindirli 1.2 litrelik direkt enjeksiyonlu, benzinli ve
“supercharge”lı DIG-S motoru kullanıyor. Sınıfının en üst teknolojisine sa-
077 / otomobilnews
LANSMAN / YENİ NISSAN MICRA VE NOTE
Ön ve arka tasarımı tamamen yenilenen yeni Nissan Micra’da, Nissan Connect
Multimedya Sistemi, Park Asistanı gibi özellikler hayata geçirildi. Ayrıca komple
metal değişimleri ile iç mekânda önemli değişiklikler yapıldı.
otomobilnews /078
MATCH versiyonu ile birlikte otomatik klima, ön sis farları, 15 inç çelik jantlar,
otomatik yanan farlar ve yağmur sensörlü silecekler sunuluyor.
hip olan motor, 98 PS’lik sıradışı bir performans yaratıyor ve bir dizel ekonomisi sağlıyor(100 km’de 4,4 lt.). Ayrıca 99
gr/km’lik düşük emisyon değeriyle doğayı da düşünen DIG-S motorlarda yer
alan otomatik stop/start teknolojisi yakıt ekonomisini yüzde 4 oranında geliştiriyor.
Yeni Nissan Micra’nın STREET versiyonunun standart donanımları arasında;
merkezi kilit, elektrikli ön camlar, elektrikli direksiyon simidi, 14 inç çelik jantlar,
Cruise Control, sürücü, yolcu, yan ve perde hava yastıkları ile ABS ve ESP yer alıyor. MATCH versiyonu ile birlikte otomatik klima, ön sis farları, 15 inç çelik jantlar,
otomatik yanan farlar ve yağmur sensörlü silecekler sunuluyor.
En üst versiyon olan DIG-S DESIRE’da
ise Nissan Connect Multimedya Sistemi,
Akıllı Anahtar, Start-Stop Düğmesi, otomatik katlanan ısıtmalı yan aynalar, Park
Asistanı, Park Sensörleri, Cam Tavan ve
Süet görünümlü koltuk kaplamaları bulunuyor. Micra, 36 bin 900 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.
Nissan Pazarlama Müdürü Mehmet Akın
079 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / HYUNDAI ix35 1.6 GDi 4x2 ELITE OTOMATİK / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş
HYUNDAI ix35 1.6 GDi
4x2 ELITE OTOMATİK
İx35’te Otomatik Keyfi
LED farlar ve otomatik vites seçeneği eklenen Hyundai 1.6
litre benzinli 4x2 ix35 yüksek donanımı, düşük maliyeti ve
kendi kendine park etme özelliği ile dikkat çekiyor.
otomobilnews /080
081 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / HYUNDAI ix35 1.6 GDi 4x2 ELITE OTOMATİK / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş
X1’de kullanılan benzinli 1,6 lt. motor 4.700 devir/dakikada 143 bg güç ve 1.400 – 4.400 devir aralığında 220 Nm. tork üretiyor. Bu veriler 1.570 kg. ağırlığındaki aracı mükemmel şanzıman ile birleşip 0–100 km. hızlanmasını 10 saniyenin altında gerçekleşmesini sağlıyor.
otomobilnews /082
Yeni LED’li ön farlarıyla Hyundai ix35 köşeli ve akıcı hatlara sahip. Özellikle
ön kısmında gergin ve atak bir görüntü söz konusu. Geriye doğru çekilmiş ön farlar
ve sis lambaları etrafındaki krom çerçeveler dikkat çekici detaylar.
Kısa bir süre önce ön farlarına LED eklenen Hyundai ix35, 1.6 litre benzinli versiyonunda otomatik vites seçeneğinin eklenmesiyle dikkatleri üzerine topladı. 4x4 ve 4x2 ix35’lerin dışarıdan ya da içeriden hiç farkları yok.
Ancak en büyük fark 4x2 versiyonun
sağladığı önemli fiyat avantajı.
Yeni LED’li ön farlarıyla Hyundai ix35
köşeli ve akıcı hatlara sahip. Özellikle ön kısmında gergin ve atak bir görüntü söz konusu. Geriye doğru çekilmiş ön farlar ve sis lambaları etrafındaki krom çerçeveler dikkat çekici detaylar. Tam karşıdan bakıldığında kocaman açılmış ağzı ile sizi yutacak-
083 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / HYUNDAI ix35 1.6 GDi 4x2 ELITE OTOMATİK / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş
Hyundai ix35 4x2 yüksek yapısı nedeniyle arazi aracı havasına sahip.
Ancak bu araç pek tabii ki bir arazi aracı değil. Bu sözümü arazide
kullanılmaz gibi algılamayın lütfen. Tabii ki yeri geldiğinde hafif arazi
koşullarında kullanılması mümkündür.
otomobilnews /084
085 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / HYUNDAI ix35 1.6 GDi 4x2 ELITE OTOMATİK / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş
mış gibi görünüyor. Arka kısmın tasarımının da ön taraftan aşağı kalır yanı yok. Aynı gergin hatlar burada da karşımıza çıkıyor. Ancak yandan baktığımızda daha sakin çizgilerle karşılaşıyoruz. Neticede hangi
açıdan bakarsak bakalım yüksek ve
kaslı yapısıyla onunla her yola gidebileceğinizi hissediyorsunuz.
Hyundai ix35 4x2 yüksek yapısı nedeniyle arazi aracı havasına sahip.
Ancak bu araç pek tabii ki bir arazi
aracı değil. Bu sözümü arazide kullanılmaz gibi algılamayın lütfen. Tabii ki yeri geldiğinde hafif arazi koşullarında kullanılması mümkündür;
ama spor sürüşe odaklanmış sert
süspansiyonları sizi biraz yoracaktır.
Test aracımızda “APA” yani “Akıllı Park Asistanı” olarak adlandırılan
kendi kendine park etme özelliği bulunuyor. Hemcinslerimin bunu saotomobilnews /086
dece kadın sürücüler kullanır dediğini duyar gibiyim. Hayır beyler, emin
olun bu sistem sizden bile daha iyi
park ediyor. Tüm hesapları milimetrik. Kaldırıma neredeyse sıfır yanaşıyor. Yani kadın-erkek her sürücüye
fayda sağlayacak bir donanım. Nasıl çalıştığına gelince, vites kolunun
önünde koltuk ısıtma düğmelerinin
arasında bulunan direksiyon işaretli
düğmeye bir defa basıyoruz. Böylece hareket halindeki aracımız sağ tarafta müsait park alanlarını taramaya başlıyor. Bu arada eğer sola park
etmek istiyorsanız düğmeye iki defa
basmanız yeterli. Uygun park yeri
bulunduğunda bir uyarı sesi ile birlikte göstergelerin olduğu alandaki yol bilgisayarı ekranında komutlar
beliriyor. O andan itibaren direksiyonu bırakıp sadece gaz-fren ve vites
müdahalesi yapıyoruz. Sistem size
ne derse onu yapıyorsunuz, direksiyon hareketlerini ise kendisi kontrol
ediyor. Ve işte milimetrik park başarıyla tamamlandı.
Test aracımız 135 beygir gücünde 1.6
litre benzinli bir motor kullanıyor ve
168 Nm tork ayağınızın altında. Sıfırdan yüz kilometre hıza 11.1 saniyede ulaşabilen bu otomobil, cüssesine göre bir hayli seri olmasının yanı
sıra agresif kullanımlarda yol tutuşu da çok başarılı. Yeni 6 ileri otomatik şanzıman manuel kullanımlara da müsaade ederek performanslı
sürüşlere olanak tanıyor. Ancak arzu
ederseniz 6 ileri düz vitesle de satın
alabilirsiniz.
Aracın iç mekânı çok şık. Tasarımda uzak doğu esintileri hissedilse de tüm özellikleri ile Avrupalı bir
otomobil. Markanın mavi renkli aydınlatmaları ve Supervision gösterge paneli hemen karşınızda. ix35 ile
başlayan bu iç tasarım Hyundai’nin
Test aracımızda “APA”
yani “Akıllı Park Asistanı”
olarak adlandırılan kendi
kendine park etme özelliği bulunuyor. Hemcinslerimin bunu sadece kadın
sürücüler kullanır dediğini
duyar gibiyim.
Koltuk ayarlarını yapmak
kolay, oturma alanı yeterli ve sportif. Sadece
kolçak yok ve arkası için
söylenecek tek şey klostrofobiniz varsa aman
zahmet etmeyin.
087 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / HYUNDAI ix35 1.6 GDi 4x2 ELITE OTOMATİK / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş
Test aracımız 135 beygir gücünde
1.6 litre benzinli bir motor kullanıyor
ve 168 Nm tork ayağınızın altında.
Sıfırdan yüz kilometre hıza 11.1
saniyede ulaşabilen bu otomobil,
cüssesine göre bir hayli seri olmasının
yanı sıra agresif kullanımlarda
yol tutuşu da çok başarılı.
otomobilnews /088
yeni modellerinde de geliştirile- renk kombinasyonlu deri döşerek kullanılmaya devam ediyor. me çok hoşuma gitti. Normalde
deri döşemeyi pek tercih etmeDokunmatik kapılar ve start sem de bu uygulama ix35’i tabutonu hayatı kolaylaştırıyor. mamlamış.
Hyundai ix35’i anahtarı cebinizden hiç çıkartmadan kullanabi- Hyundai ix35’te EBD (Elektrolirsiniz. Dikiz aynasına yerleştiril- nik Fren Gücü Dağılımı) destekmiş küçük bir ekran, geri vitese li ABS, TCS (Savrulma ve Patinaj
takıldığında arkadaki kameranın Önleme), ESP, HAC (Yokuş Kalgörüntülerini yansıtıyor. Sürücü kış Destek Sistemi), DBC (Yove yolcu için ayrı ayrı ayarlanabi- kuş İniş Destek Sistemi), sürücü
len dijital kliması olmasına kar- ve ön yolcu için ön ve yan hava
şın arka kısımda bir havalandır- yastıkları, tüm yolcular için perma ızgarası olmaması büyük bir de hava yastıkları bulunuyor. 591
eksiklik.
litrelik bagaj hacmi büyük sayılabilecek ölçülerde. Uzun yolcuAncak arka koltuklarda koltuk luklarda dört kişinin eşyasını bu
ısıtıcı olması da şaşırtıcı dere- bagaja rahat rahat yerleştirebicede önemli bir detay. Bazı pre- lirsiniz.
mium araçlarda bu özellik hâlâ
yer almıyor. Aracın arka camla- Aklınızda bir SUV satın almak
rı renkli. Böylece sıcak yaz gün- varsa ve yüksek fiyatlar ödemek
lerinde klimaya daha az yük bi- istemiyorsanız Hyundai ix35 1.6
niyor. İki parçalı cam tavan, yol- GDi 4x2 otomatik versiyonunu
culukları daha keyifli hale geti- seçeneklerinizin başına eklemeriyor. Koltuklarda kullanılan çift nizi tavsiye ederim.
Dokunmatik kapılar ve start butonu hayatı kolaylaştırıyor. Hyundai
ix35’i anahtarı cebinizden hiç çıkartmadan kullanabilirsiniz.
Dikiz aynasına yerleştirilmiş küçük bir ekran, geri vitese takıldığında
arkadaki kameranın görüntülerini yansıtıyor.
TEKNİK ÖZELLİKLER
Silindir hacmi:
1591 cc
Silindir adedi: 4
Yakıt Türü:
Benzin
Maksimum güç:
135 Hp / 6300 d/d
Maksimum tork:
168 Nm / 4850 d/d
0-100 Km hızlanma:
11.1 sn
Maksimum hız:
16 km/s
Yakıt Tüketimi:
Şehir içi:
11.6 lt/100 km
Şehir dışı:
7.2 lt/100 km
Karma:
8.8 lt/100 km
Şanzıman:
6 ileri Otomatik
Co2 emisyonu:
205 g/km
Yakıt deposu:
58 lt.
Bagaj hacmi:
591 lt.
Boş ağırlık:
1397 kg.
Anahtar Teslim Fiyatı:
69,500 TL
089 / otomobilnews
Stres
Böyle Atılır!
Röportaj / StressFree Tour / Y: Sinan Akad [email protected]
Bu ay sizlere pek çoğumuzun varlığından bile haberdar olmadığı çok özel bir organizasyonu tanıtıyoruz. Porsche 911, BMW 6 Cabrio, Mercedes SLS ve Audi S5 Cabriolet gibi rüya
otomobillerle hem yurt içi, hem de yurt dışı turlar düzenleyen StressFree Tour ekibi ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
otomobilnews /090
Bazen kendime hem çok kızıyorum hem de takdir ediyorum. Üniversite yıllarında neyin hayalini kurduysam hepsi bir bir gerçekleşiyor.
Peki, hemen size de hayalini kurdurayım. Bir Porsche’nin içinde Nürburgring, Hockenheimring veya SPAFrancorchamps pistlerinden birinde
gazladığınızı düşünün. Nasıl? Harika
bir hayal değil mi?
Size öyle geliyor, ne hayali. www.
stressfreetours.com sitesine girin ve
gerçekle yüzleşin. İster yurt içinde ister yurt dışında Porsche veya MINI
kullanarak seyahat ediyorsunuz ya
da dünyaca ünlü pistlerde gazlıyorsunuz. Daha ne sürprizler var. O zaman
hemen şirket sahibi Koray Bey’le sohbet etme zamanı.
Koray Bey bize firmanızdan kısaca
bahseder misiniz?
Öncelikle ilginizden dolayı teşekkür ederiz. StressFree Tours – A grubu seyahat acentesi ve 2005 yılından beri hizmet vermekte. Merkezi
Göcek’te olan acentemiz özel içerikli turlar düzenlemektedir. Turlarımız
hem Türkiye hem de Avrupa’da yer
almaktadır. İstanbul’dan başlayan ve
Ege sahilinden Antalya’ya kadar uzanan 7 günlük turlarımızın yanı sıra 3
günlük Alaçatı Bodrum Göcek rotasında da turlarımız bulunmaktadır.
Porsche, MINI otomobiller ile gerçekleştirdiğimiz turlarımızın Avrupa ayağında ise; Almanya, Avusturya ve İsviçre turları, efsane Nürburgring, Hockenheimring ve SPA-Francorchamps
pistlerini kapsayan pist turlarımız da
bulunmaktadır.
Avrupa turlarımızda son model spor
ve süper spor otomobilleri kullanma
zevkini Avrupa’nın en keyifli yolları ve
tarihi yerleri ile birleştirerek ünlü restoranlarla unutulmaz bir tatil programı haline getiriyoruz.
Ayrıca kış dönemi için ise Çıldır
Gölü’nde buz üzerinde sürüş deneyimi sunuyoruz. Porsche ve Subaru otomobilleri ile buz üzerinde hafta sonu akademimiz bulunmaktadır.
17 Ocak’tan itibaren 2014 yılı sezonuna başlayacağımız Buzz Sürüş Deneyimi için detaylara www.buzzdrivingturkey.com adresinden de ulaşabilirsiniz.
091 / otomobilnews
Röportaj / StressFree Tour / Y: Sinan Akad [email protected]
Bu fikir nasıl ortaya
çıktı ve nasıl hayata geçti?
En büyük zorluk neydi?
Fikir, otomobil kullanmayı sevenlerin farklı ülkelerde farklı marka ve
otomobilleri kullanmaya imkân sağlaması, farklı mekânlarda, tarih ve
dokuda bir tatil fikrinden çıktı. Zor
olan kısmı, zamanlama faktörünün
çok büyük bir etken olmasıydı, birçok
ürünün bir araya geldiği ve birbirilerinden etkilenen ürünlerde mükemmel zamanlama temel faktör oldu.
Biz de doğru zamanda doğru bir iş
yaptığımızı düşünüyoruz.
Turlarda hangi otomobiller kullanılmaktadır? Turlar kaç kişiliktir?
Her katılımcıya aynı tip otomobil
sağlanmakta mıdır?
12 kişilik ve 6 otomobil, turlarımızda Porsche ve MINI otomobilleri kullanıyoruz. Önümüzdeki yıl 2014 için 6
Alman kurdu turumuz var. Bu turda
Porsche 911, BMW 6 Cabrio, Mercedes
SLS, Audi S5 Cabriolet gibi araçlar var.
Tarihleri çok yakında sitemizde olacaktır. Marka turlarımızda, eğer özel
istek yoksa ( cabriolet veya örnek
Panamera gibi) araçların hepsi renk
hariç aynı modelde oluyor.
Yurt dışındaki turlarda başlangıç noktası Türkiye midir? Değilse
Türkiye’den katılanların uçak biletleri temin edilmekte midir?
Yurtdışı turlarımız rotamıza göre değişiyor, misafirlerin tüm isteklerini
karşılıyoruz. Yurt içi turlarımızda misafirlerimizin İstanbul’a gelmelerini
rica ediyoruz. Atatürk havalimanına
ayak bastıktan sonra dönüş tarihine
kadar bizlerin misafiri oluyorlar. Ülkelerine dönüş için onları tekrardan
Atatürk havalimanına bırakıyoruz.
Tur sırasında oluşabilecek bir kaza
durumunda katılımcılara ek araç
tahsis edilmekte midir?
Evet, tur sırasında ikame aracımız
bulunmaktadır. Ayrıca tur boyunca
öncü araç bulunmakta ve sürekli yol
bilgisi vermektedir.
otomobilnews /092
Pist turlarında eğitmen desteği verilmekte midir? Gerekli güvenlik
önlemleri alınmakta mıdır?
Pist turlarında, bire bir eğitmen bulunmaktadır. Manfred Blümle, Sabine Schmitz eğitimlerimize katılmaktadır. Araçlarımızda ise gerekli güvenlik önlemleri alınmıştır. Piste çıkmadan önce katılımcılar eğitmenler
tarafından teorik olarak bilgilendirilmektedir.
Katılımcılara otel seçenekleri verilmekte midir? Yoksa tek tip otellerde mi kalmaktadırlar?
Otellerimiz, rotalarımız üzerindeki en üst düzey, görkemli veya tarihi şöhreti olan oteller. Bu yüzden seçenek vermiyoruz; fakat oda tiplerinde seçeneklerimiz mevcut olabiliyor.
Katılımcılar akşam yemeğe gitmek
ya da gece gezmek için otomobilleri kullanabiliyorlar mı?
Hayır. Otomobiller akşam bir sonraki
gün için hazırlanıyor. Sabah katılımcılara araçları, yıkanmış deposu doldurulmuş, navigasyon ayarlanmış
olarak teslim ediyoruz.
Turların fiyatları ne kadardır? Bu
fiyatlara neler dâhildir?
Avrupa turlarımız, 4 gece 5 gün Porsche için 3400 Euro’dan başlıyor. Bu
fiyata yemeklerdeki içecekler hariç
her şey dâhil.
Tura katılmak isteyenler ne kadar
zaman önce size müracaat etmeliler?
Turlarımız tarihleri belli olduktan
sonra kısa süre içerisinde doluyor, o
yüzden hızlı rezervasyon yapılmasını tavsiye etmeliyim. Onun dışında
tarihler de belli olmadan ön talep almaktayız.
Koray Bey röportaj bitti sizden son
sözünüzü alalım?
Turlarımız yollardan, restoranlara, otellerden, ziyaret ettiğimiz tarihi yerlere kadar özel olarak seçiliyor.
Turlarımızda otomobil tarihinin kilometre taşlarına yer veriyoruz. Pors-
che müzesi, Mercedes Müzesi gibi
interaktif müzeleri, otomotiv tarihinde önemli olan noktaları ziyaret
ediyoruz. Nürburgring, Hockenheimring, Zolder ve SPA-Francorchamps
eğitim verdiğimiz ve sürüş tecrübesi
kazandığımız pistler. Bu kısa notların dışında bir de bire bir hizmet vermekteyiz. Bir adet lider araç yol gösterip tempo tutarken, takip aracımız
güvenli sürüşü takip ediyor. Valizlerimiz ise başka bir araçla otellere ta-
şınıyor. Yol boyunca Walkie Talkie’ler
ile haberleşiyor, gülüyor ve eğleniyoruz. Arzu ederseniz 12 kişilik grup
oluşturulduğunda özel turlar organize edebiliyoruz.
Son söz her zaman editöründür; ama
bende söz kalmadı. Bir hayalim daha
gerçek oldu ve bir an önce turlardan
birine katılmak için para biriktirmeye
başlıyorum. Böyle stres atmaya ben
varım.
093 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / PEUGEOT 2008 ALLURE 1.6 VTi 120 HP OTOMATİK / Y: Sinan Akad [email protected]
PEUGEOT 2008 ALLURE
1.6 VTi 120 HP OTOMATİK
Peugeot 2008; Modaya
Uygun B-MPV mi?
Peugeot hem son dönemde akıllı işlere imza atıyor
hem de tasarım olarak seviyeyi yukarlara taşıyor.
Bakalım Peugeot’nun son numarası 2008, son dönemlerde yaygınlaşan MPV (Multi Purpose Vehicle) sınıfındaki istekleri karşılıyor mu?
otomobilnews /094
F: Mert Kocabaş
095 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / PEUGEOT 2008 ALLURE 1.6 VTi 120 HP OTOMATİK / Y: Sinan Akad [email protected]
Yan hatlara geri dönecek olursam, tavanın arka kapının başlangıç noktasında yükseklik
kazanması şık gözüküyor; ancak iç alanda ek bir baş mesafesi kazandırmıyor.
2008’i incelerken hem 208’le olan
benzerliğine hem de sınıfına yeni
neler kattığına baktım. İlk olarak
dışardan başlayalım; güzel hatlar
ve sportif tasarım beğenimi kazandı; ancak 208’le bir benzerlik
bulamadım. Aslında bulamamam
normal; ama benzerlik yok değil;
far yapısı, ızgara ve kaput üstünde ki çizgiler… Aynı benzerlik yan
hatlarda devam ediyor; ancak arka
tarafta üst noktaya çıkıyor; stop
farları ve bagaj kapağındaki plakanın bulunduğu yer… Yan hatlara geri dönecek olursam, tavanın
arka kapının başlangıç noktasında
yükseklik kazanması şık gözüküyor; ancak iç alanda ek bir baş mesafesi kazandırmıyor. Yerden çok
yüksek gibi durmasa da 165 mm.
ile 208’den (123 – 130 mm.)yüksek; ama veriler yalan söylemez,
2008’in yükleme eşiği 208’den
otomobilnews /096
daha alçak gözüküyor. 2008, 600 yakın konumlandırılmış. Bacakları
mm. iken 208 688 mm. İlginç de- ayarladık direksiyona ulaşamıyoğil mi?
rum. Hadi direksiyonu çektim bu
sefer de göstergeleri göremiyoDış tasarım; hem sportif hem mo- rum. Allem ettim kellem ettim bir
dern hem büyük hem kompakt, türlü ayarı tutturamadım.
çok beğendim.
Neyse ben etrafı kurcalamaya başİç Tasarım
layayım. Değişiklik yapıp sola baİçerde ise durum bambaşka. kalım neler var. İlk düğme, bastım
2008’in içi hık demiş 208’in bur- park yardımcısı. Süper, kendi kennundan düşmüş. Küçük direksiyon dine paralel park ediyor. Yetmiyor
simidinden gösterge tablosuna, kendi kendine seni yola çıkarıyor.
multimedya ekrandan iklimlendir- Nasıl mı? Paralel park etmişken
me kumandalarına, koltuklardan basıyorsun düğmeye orta ekran
vites koluna kadar aynı. O yüzden sana soruyor, sen de seçimini yasize detaylı olarak anlatmıyorum. pıyorsun ve gaz fren idaresi sende
kalacak şekilde, direksiyonu 2008
Onun yerine ergonomik mi, kulla- yönlendiriyor.
nışlı mı bahsetmek istiyorum. Kapıyı açalım koltuğumuza kurula- Bir yan düğme ESP açma kapalım. Kuruldum ama bir türlü aya- ma, sonra çocuklu bir düğme görrı tutturamadım. Pedallar koltuğa düm. Bir bastım, çocuk kilidi. Yani
F: Mert Kocabaş
097 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / PEUGEOT 2008 ALLURE 1.6 VTi 120 HP OTOMATİK / Y: Sinan Akad [email protected]
Peugeotcuların alışık olduğu bir kumanda; ama göremediğin için el yordamıyla
ayarlanıyor. Ben size ipucu vereyim. Ortada bulunan daireyi yukarı çevirirsen
hız sabitleyici, aşağıya çevirirsen hız sınırlayıcıyı devreye alıyorsun.
arka kapıları içerdeki düğmeyle çocuk kapısı kilidi yapabiliyorsun. Süper. Direksiyonun solunda, direksiyon tarafından perdelenen hız sabitleme ve sınırlayıcı kumandası var. Peugeotcuların alışık olduğu bir kumanda;
ama göremediğin için el yordamıyla ayarlanıyor. Ben size ipucu
vereyim. Ortada bulunan daireyi yukarı çevirirsen hız sabitleyici, aşağıya çevirirsen hız sınırlayıcıyı devreye alıyorsun. Dairenin
üstendei düğmelerle hızı artırıp
eksiltebiliyorsun. Ucuna basarsan da durduruyor (pause). Kullanışlı ve hızı her koşulda sabitliyor.
Ortadaki multimedya ekranı
renkli ve dokunmatik. Navigasyon, medya, radyo ayarları rahatlıkla yapılıyor. Benim en çok
hoşuma giden şey navigasyon
otomobilnews /098
haritasında. Ayarlardan açarsanız yakınlardaki restoran, ibadethaneler, eczane, mağaza,
benzin istasyonu vs… gösteriyor. Hatta üstüne basınca yol tarifini bile yapıyor. Süper.
Radyo ayarı kolay yapılıyor. Alt
tarafta bulunan usb girişinden
ne istersen bağlanıyor. Ses kalitesi yeterli, kesmez dersen JBL
Hi-Fi ses sistemi alabiliyorsun.
En altta ise kibar görünümlü iklimlendirme kumandaları ve ekranı var. Sadece Allure paketinde alınabilen çift taraflı tam
otomatik iklimlendirme yeterli
çalışma performansı sunuyor.
Ve el freni! Standart ana baba
usulü çekmeli sistemli; fakat tasarımı ilginç, ergonomik olması
için avuç içine sığacak bir şekilde
yapmışlar. Ben beğendim; ama
nişanlım beğenmedi.
F: Mert Kocabaş
Ve el freni! Standart ana baba usulü çekmeli sistemli; fakat tasarımı
ilginç, ergonomik olması için avuç içine sığacak bir şekilde yapmışlar.
Ben beğendim; ama nişanlım beğenmedi.
099 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / PEUGEOT 2008 ALLURE 1.6 VTi 120 HP OTOMATİK / Y: Sinan Akad [email protected]
Güzeli sona saklayalım, cam tavan
ve kenarlarında mavi LED aydınlatma ferah bir etki katmış. Alınmasında fayda var; ama almazsanız da üzülmeyin. Kumaş tavana entegre edilen LED ışıklarla güzel bir ambiyans yakalanmış. Aynı
mavi renk, gösterge grubunun etrafında kullanılmış. Arka alanda
oturma alanı ferah olmasa da yeterli. Baş mesafesinde sıkıntı yok;
ama diz mesafesinde, bilhassa sürücü uzun ise biraz sıkıntı oluyor.
vamında bulacaksınız; ancak CO2
yani egzoz emisyonu değeri ise;
150 g/km. Biraz fazla.
Bagaj hacmi ise sınıf ortalamasının içinde 350 dm3. Ara koltuk
sırtlıklarını dikleştirirsen hacim
360 dm3’e çıkıyor. Yükleme eşiği
ise güzel ayarlanmış. Uzun yazının
özü; dışı ve iç tasarım gayet güzel
olmuş. İç mekânda yer yer plastik
kalitesi vasat olsa dahi, ihtiyaçlara
fazlasıyla cevap verebiliyor.
2008 ilk metrelerde atak bir görüntü çizmeye başladı. Motor ve
şanzıman uyumu muhteşem. Bu
arada şanzıman bildiğiniz robotize
denilen düz otomatik değil. Anam
babam tipi eski tip. 4 ileri, kar ve
spor düğmeleri var. Gayet hızlı vites değiştiriyor; ancak 1’den 2’ye
geçerken bazen sarsıntı yapıyor.
Sebebi ideal oranda gaz vermemek. Onun dışında gayet keyifli.
Motor ve şanzıman
2008, teste 1.6 L VTi otomatik motorla geldi. Hoş geldi sefa getirdi.
İlk izlenimden önce hep bir önyargı vardır, bende de vardı. Neydi?
Günümüzde bunca küçük hacim
turbolu kompresörlü motor varken, atmosferik motorun ne kadar
başarılı olacağı aklımda soru işareti oldu; ancak ilk birkaç metreden sonra önyargım bitti. Oldukça
atak bir görüntü sergiledi.
1.598 cc lik hacimden Peugeot,
6000 d/d’da 120 hp güç ve 4250
d/d’da ise 160 Nm tork yakalamış.
Bu veriler neyin göstergesi; 0’dan
100 km/h’ye 11,2 saniyede çıkarken son sürat 189 km/h. Peki ekonomik mi? Bugünlerin en popüler
sorusu. Bir gün bu soru havayı ne
kadar kirletiyor?
Yola çıkma zamanı
Bir türlü ayarı tutturamadığım
oturma pozisyonuna rağmen yola
çıktım. Aklımda ise yukardaki veriler. Adama demezler mi eskiden
turbo mu vardı? Vardı; ama pahalı
ve spor otomobilde vardı ve yakıt
tüketimi yüksekti. Neyse ben hemen günümüze döneyim.
Motor ise beklenmedik derecede
atak bir karakter sergiledi. Hem
şehir içinde hem de şehir dışında
beni mutlu etti. Lakin son sürate çıkarken, şanzımanın 4 ileri olmasından dolayı ses ve tüketim
artıyor. Şehir içinde giderken beni
ilk mutlu eden amortisör sistemi
oldu. En sonunda Peugeot ideale
yakın bir ayar tutturmuş. Sessiz,
konforlu, bir o kadar da hızlı kullanıma uygun. Bir ara bol virajlı bir
yola girdim ve 2008’in yol tutuşu beni gülümsetti. Peş peşe gelen virajları 2008 rahatlıkla arkada
bıraktı. Burada küçük çaplı direksiyon simidine ne kadar teşekkür
etsem az. Kullanım zevkini 2 katına çıkardı. Şanzıman ise ne kadar akıllı olduğunu gösterdi ve güç
gereken yerlerde vitesi büyültmeyerek beni zor duruma sokmadı.
Yapmasını gerekeni yaptı. Bir alkış
da şanzımana.
Ne kadarı geri dönüşümlü malzemeden üretilmiş? Sorularıyla yer
değiştirecek. Neyse hemen değerlere bakalım; şehir içi 8,8 l/100
km/h, şehir dışı 5,2 l/100 km/h ve Düz yolda ise yan rüzgârlardan az
ortalama 6,5 l/100 km/h tüketi- da olsa etkilenen 2008 çizgisinyor. Benim değerleri yazının de- den ödün vermiyor.
otomobilnews /100
F: Mert Kocabaş
Bagaj hacmi ise sınıf ortalamasının içinde 350 dm3. Ara koltuk
sırtlıklarını dikleştirirsen hacim 360 dm3’e çıkıyor.
101 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / PEUGEOT 2008 ALLURE 1.6 VTi 120 HP OTOMATİK / Y: Sinan Akad [email protected]
Görüş açıları konusunda fena değil.
Kalın A sütun (ön camın sağ ve solundaki kalın direkler) ve dar arka
cam görüşü biraz etkiliyor. Dikiz
aynalarının görüş alanı ise yeterli.
Şehir içinde kullanımı gayet kolay. Dönüşlerde ve park ederken,
boyutundan dolayı zorluk çıkarmıyor. Yüksek oturma pozisyonu
ise ferahlık sağlıyor. Faydasını trafikte 3 saat geçirince daha iyi anlıyorsunuz. Cam panoramik tavan
ise romantik anlar için ideal. Dik
yokuşlarda ise yokuş kalkış desteği işe yarıyor. Ben sadece silecekteki otomatik konumu beceremedim. Hem otomatik hem zaman
ayarlı olmuş, fasıla ayarı tarafınızdan yapılıyor. Gelelim tüketim ve
performansa. Başta da yazdığım
gibi atak yapısıyla 2008 sizi zor
durumlardan kurtarıyor. Bu atakotomobilnews /102
lık yüksek süratlerde biraz azalsa
da ara hızlanmalarda bazen azalıyor bazen şaşırtıyor ve hızlanıyor.
Son sürate ulaşmak için de çok
zaman gerekmiyor. İstekli yapısını koruyor.
şanzıman uyumu, performansı,
içerden açılıp kapanan çocuk kilidi,
park destek sistemi artıları olurken, oturma pozisyonu, gösterge
ve hız sabitleyicinin ufak direksiyon tarafından perdelenmesi, yer
yer vasat plastik kalitesi ve yakıt
Ancak tüketim için aynı şeyleri tüketimi eksileri oldu.
söylemek zor. Maalesef 2008 şehir içinde yer yer 9 litreleri aştı. Nişanlım ise el freninin tasarımını,
Şehir içi ortalaması 8,5 l/100 km. arka dar camı ve göstergenin dioldu. Şehir dışında ise 7 litrelere reksiyon tarafından perdelenmekadar düşürdüm. Ortalama isti- sini sevmedi; fakat atak motoru,
yorsanız 8 l/100 km. oldu. Eskiy- cam tavanı, bagaj hacmini, konle yeninin karması.
forunu ve kullanım rahatlığını çok
beğendi. Peki ya fiyatı? 58.500.
Bence
TL; ancak cam tavan 1.500.TL, NaOturma pozisyonu ve direksiyo- vigasyon sistemi 1.200.TL ekleyin,
nun gösterge ile hız sabitleyici- asıl fiyata ulaşın. Bence normal,
yi perdelemesini sorun etmezsem yani rakiplerine göre.
gayet başarılı bir model olmuş.
Şehir içinde yüksek yapısı, etki- Gidin ve kullanın. Mutlu olacağınıli ve başarılı amortisörleri, motor zı ve alacağınızı düşünüyorum.
F: Mert Kocabaş
Şehir içinde kullanımı gayet
kolay. Dönüşlerde ve park
ederken, boyutundan dolayı zorluk çıkarmıyor. Yüksek
oturma pozisyonu ise ferahlık sağlıyor.
TEKNİK ÖZELLİKLER
Silindir hacmi:
1598 cc
Silindir adedi: 4
Yakıt Türü:
Benzin
Maksimum güç:
120 Hp / 6000 d/d
Maksimum tork:
160 Nm / 4250 d/d
0-100 Km hızlanma:
11.2 sn
Maksimum hız:
189 km/s
Yakıt Tüketimi:
Şehir içi:
8.8 lt/100 km
Şehir dışı:
5.2 lt/100 km
Karma:
6.5 lt/100 km
Şanzıman:
Otomatik
Co2 emisyonu:
150 g/km
Yakıt deposu:
50 lt.
Bagaj hacmi:
350 lt.
Boş ağırlık:
1140 kg.
Anahtar Teslim Fiyatı:
58,500 TL
103 / otomobilnews
DIaroma / Y: Gül İpek / Paper Artist İstanbul / www.gulipeksanat.com
Kâğıttan
Sanat
Eserine
Bu ay sayfalarımızı eserleri ile bizleri hayrete düşüren
Diaroma sanatçısı Gül İpek’e ayırdık. Gül Hanım’ın kâğıttan
yaptığı birbirinden değerli çalışmalarından birisi olan
“Tamirhane”nin hikâyesini kendi kaleminden aktarıyoruz.
otomobilnews /104
105 / otomobilnews
DIaroma / Y: Gül İpek / Paper Artist İstanbul / www.gulipeksanat.com
Önce bir hikâye seçiyorum. Duyduğum, gördüğüm ve etkilendiğim bir konu olur genelde.
Sonrasında devreye hayal gücüm giriyor. Pablo Picasso’nun dediği gibi ‘Hayal edebildiğiniz
her şey gerçektir’. Sonrasında hikâyeyi kâğıda çiziyorum ve sıra ölçeklendirmeye geliyor.
İnsanlar diorama çalışmamı gördükleri
zaman gerçekçiliğine şaşırıyorlar. Sonra çalışmamın kâğıt olması şaşırtıyor;
ama sanırım en çok şaşırdıkları kadın
olmam. Bu duruma alıştım artık. İlk 3
saniyelik şaşırma yerini daha sonra ortak otomobil sevgisine bırakıyor ve diecast, diorama tamirhane ve birçok
farklı çalışmam ile farklı dünyalara yolculuk başlıyor. Kimisi babasını, çocukluğunu anımsıyor, kimisi dede mesleğini ya da ilk otomobilini. Kim bilir belki de eski anılarını herkes kendine göre
bir hikâye içerisinde buluyor izlerken.
Bu nedenledir ki hiçbir diorama çalış-
otomobilnews /106
mamda insan figürü kulanmam. Gereken yerlerde de yüzünü gizli tutarım. Görülen kişi, bakanın hayalindeki
olsun isterim belki de kendisini. Otomobil tutkum ve konuya hâkimiyetim
abimden dolayıdır. Aşırı tutkundu, ileri derecede sevgisi vardır otomobillere. Babam ve erkek kardeşimle bir araya gelindiği zaman saatlerce otomobil konuşulan bir evde büyümenin vermiş olduğu bilinçaltının, çalışmam sırasında beni başarılı kıldığını düşünüyorum. Başarılı olmak için sanırım otomobil bilgisine ve yedek parçalara kısacası tamamına hâkim olmak gerekir.
Yaşanmışlıkların, hayata ve bizlere değer kattığını düşünüyorum. Çalışmalarımda yaşanmışlıklar önemli unsurlardır ve hikâyeleri vardır. Diorama yapmak hikâye yazmak gibidir çoğu zaman, sadece dilediğiniz ya da düşlediğiniz bir anı donduruyorsunuz. Dünyada çok yaygın olan ama ülkemizde çok bilinmeyen diorama çalışmalarında birçok malzeme kullanılmakta. Beni farklı kılan diğer bir özellikse
çalışmalarımda kullandığım malzeme.
Kompozisyonlarımdaki otomobil, motosiklet veya tank dışında kullanılan
tüm malzeme sadece kâğıt, mukavva
hatta kâğıdın tüm imkânları ile çalışıyorum. Bu kendi geliştirdiğim bir tekniktir. Bana ait olduğu için de mutluyum. Hayal gücümle kâğıda şekil verebildiğimi keşfettiğim zaman yapabileceklerimi şimdi yapıyor olmak bana
büyük keyif veriyor. Mutlu olduğunuz
bir işi yaptığınız zaman sanırım başarı çok da uzak değil.
Nasıl bir çalışma yaptığıma gelince...
Önce bir hikâye seçiyorum. Duyduğum
Kapı içeri ile dışarıyı ayıran; ama aynı zamanda birleştiren
bir köprüdür. Her zaman arkasındaki bilinmezliğe merak
uyandırır. Bu bir işyeri de olsa ev de olsa durum aynıdır. Gıcır gıcır bir otomobilin de olsa ve teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin bir tamirhaneye ihtiyaç duyulur. Kapısı her zaman ve her mevsim açık olan tamirhaneler görünüş olarak
da yaşanmışlık izlerini gözler önüne serer.
veya gördüğüm ve etkilendiğim bir
konu olur genelde, sonrasında devreye
hayal gücüm giriyor. Pablo Picasso’nun
dediği gibi ‘Hayal edebildiğiniz her şey
gerçektir’. Sonrasında hikâyeyi kâğıda
çiziyorum ve sıra ölçeklendirmeye geliyor. Örnek olarak oluşturduğum tamirhane ölçeğim 1/24. Bu durumda
gerçek bir tamirhaneyi ve içerisindeki malzemeleri tek tek ölçtüm, sayıyı
24’e bölüp çıkan ölçüye göre çalıştım.
Dolaplar ve gereçler için karton, zemin
ile duvar için 4 mm. mukavva, çatı için
107 / otomobilnews
DIaroma / Y: Gül İpek / Paper Artist İstanbul / www.gulipeksanat.com
Diaroma Nedir?
Gerçek veya kurgu bir olayın,
anın veya hikâyenin ışık
oyunlarının da yardımıyla üç
boyutlu olarak modellenmesidir.
otomobilnews /108
109 / otomobilnews
DIaroma / Y: Gül İpek / Paper Artist İstanbul / www.gulipeksanat.com
Neden ölçek 1/24? Diorama için kullandığım 3 otomobil, gerçeğinin 1/24 küçültülerek üretilmiş modelidir. Bu model otomobillere diecast denilmekte. Genel olarak bilinen ve kolleksiyoncuların edindikleri ölçekler 1/12, 1/18, 1/24, 1/43 ve 1/72’dir.
dığım 3 otomobil, gerçeğinin 1/24 küçültülerek üretilmiş modelidir. Bu model otomobillere diecast denilmekte. Genel olarak bilinen ve kolleksiyoncuların edindikleri ölçekler 1/12, 1/18,
1/24, 1/43 ve 1/72’dir. Detayların öne
çıkması ve ayrıntıların daha gerçekçi olması üreticinin iyi olmasıyla bağlantılıdır. Ama haliyle ölçek büyüdükçe
detaylandırılması ve üzerinde çalışıl-
ması daha da kolaydır. Çalışmalarımda
tema genellikle kapıdır. Koca bir ömrün
hikâyesidir aslında kapılar. Ya içinde ya
dışındasındır. Kapı içeri ile dışarıyı ayıran; ama aynı zamanda birleştiren bir
köprüdür. Her zaman arkasındaki bilinmezliğe merak uyandırır. Bu bir işyeri de olsa ev de olsa durum aynıdır. Gıcır gıcır bir otomobilin de olsa ve teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin bir ta-
1
2
3
4
5
6
oluklu mukavva kulandım. Tamirhane
için gerekli her malzeme kesilip yapıştırıldıktan sonra su bazlı boya ile boyuyorum ve yıpranma ve eskitme yapıyorum. Yapıştırıcı yine su bazlı beyaz tutkal. Sonrasında aşındırıcı veya vernik
gibi tiner bazlı hiçbir boya veya başka
maddeler kullanmıyorum.
Neden ölçek 1/24? Diorama için kullan-
otomobilnews /110
Gerçek otomobillerin tüm detaylarını ancak bir diecast model otomobilde bulabilirsiniz. Benim dileğim ve amacım diorama ve diecast birleştirerek otomobile gönül vermiş tutkulu insanların bakış açısını değiştirmektir.
mirhaneye ihtiyaç duyulur ve kapısı
her zaman ve her mevsim açık olan
tamirhaneler görünüş olarak da yaşanmışlık izlerini gözler önüne serer. Diorama çalışmam, sonbaharda 1950’lili yılların tamirhanesi. Kapının önü ve arkasında geçmekte. Tamirhanenin 3 farkı konuğu
var. Gıcır gıcır değil, bakıma ihtiyacı
olan 1965 Chevrolet impala SS 396,
diğeri Ford 1967 Mustang GT ve sonuncusu da 1970 Dodge Challenger R/T Coupe. Dioramamda kullandığım model otomobiller, min-
yatür otomobillerde sanat ile teknolojinin birleştiği en üst noktadır.
Gerçek otomobillerin tüm detaylarını ancak bir diecast model otomobilde bulabilirsiniz. Benim dileğim
ve amacım diorama ve diecast birleştirerek otomobile gönül vermiş
tutkulu insanların bakış açısını değiştirmektir. Bu model otomobiller gerçeklerinin küçük ölçekte çalışılmış halleridir ve asla oyuncak
değillerdir. Dünyada ve ülkemizde
ciddi tutkunları ve model otomobil
koleksiyoneri bulunmaktadır.
111 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / FORD B-MAX TITANIUM 1.6i 105 HP POWERSHIFT / Y: Mehmet Erel / F: Mete Özhersek
FORD B-MAX TITANIUM 1.6i
105 HP POWERSHIFT
Direksiz Otomobile 1.6 Motor
MPV’ler içerisinde en dikkat çekici modellerden birisi olan Ford B-Max
1.6 litre benzinli motoru ile sayfalarımıza konuk oldu.
otomobilnews /112
113 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / FORD B-MAX TITANIUM 1.6i 105 HP POWERSHIFT / Y: Mehmet Erel / F: Mete Özhersek
B-Max için en çok sorulan 2 soruyu cevaplayalım. B sütunu olmayınca ne oldu? Araca biniş
ve inişler oldukça kolaylaştı. Özellikle çocuklu aileler için büyük avantaj sağlandı.
Aileler için geliştirilen B-Max, satışa sunulduğu günden beri dikkatleri üzerine çekmeyi başarıyor. Hatırlarsanız B sütunu bulunmayan
otomobilin içinden havuza atlayan
yüzücü reklamı internette izlenme rekorları kırmıştı. B-Max, aynı
zamanda C segmenti MPV’lerden
ucuz bir alternatif olmak amacıyla
yola çıkmıştı. O zaman şöyle diyebiliriz; Ford, “Orta direk için, orta direği olmayan bir otomobil” üretti.
venliği zayıflamadı mı? Hayır, aksine ön ve arka kapılar kapandığında çok daha kalın ve sağlam bir
yapı oluştu; ancak bazı dezavantajları da var. Ağırlaşan ön kapıları
meyilli yerlerde açmak-kapatmak
zor olabiliyor.
çıkartmadan yaşam alanına gelelim. İç mekân Fiesta ile neredeyse aynı. Önde ve arkada 4 kişi için
yeterli oturma alanı-diz mesafesi mevcut. B sütunu olmadığı için
önde emniyet kemerleri koltuklara
monte edilmiş.
Ford B-Max, önden markanın yeni
kurumsal çizgilerini tam anlamıyla
yansıtırken, arka kısımda C-Max’e
çok benzeyen bir tasarım kullanıyor. Arka kapıların sürgülü olmaB-Max için en çok sorulan 2 soruyu sı, dar alanlarda rahatlık sağlıyor.
cevaplayalım. B sütunu olmayınca Koyu renk arka camlar çocuklar
ne oldu? Araca biniş ve inişler ol- için avantajlı.
dukça kolaylaştı. Özellikle çocuklu
aileler için büyük avantaj sağlandı. Şimdi de B-Max’in Fiesta’dan biB sütunu kalkınca otomobilin gü- raz hallice olduğunu aklımızdan
Ford B-Max, 1.4 lt. atmosferik, 1.0
lt. EcoBoost, 1.6 lt. atmosferik olarak 3 benzinli ve 1.5 lt, 1.6 lt. olarak
2 ayrı Turbo turbo dizel motoru ile
ülkemizde oldukça geniş bir yelpazede satışa sunuluyor.
otomobilnews /114
Test aracımızda bulunan 1.6 litre
Atmosferik benzinli motor 105 Hp
gücünde. Bu motor 4200 d/d’da
150 Nm tork üretiyor. Sıfırdan 100
Ford B-Max, önden markanın yeni kurumsal çizgilerini tam anlamıyla yansıtırken,
arka kısımda C-Max’e çok benzeyen bir tasarım kullanıyor.
115 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / FORD B-MAX TITANIUM 1.6i 105 HP POWERSHIFT / Y: Mehmet Erel / F: Mete Özhersek
otomobilnews /116
117 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / FORD B-MAX TITANIUM 1.6i 105 HP POWERSHIFT / Y: Mehmet Erel / F: Mete Özhersek
Araçta bulunan 1.6 litre Atmosferik benzinli motor 105 Hp gücünde. Bu motor 4200 d/d’da
150 Nm tork üretiyor. Sıfırdan 100 km/s hıza 12.1 saniyede ulaşıyor. Fabrika verisi şehir içi
8.6 litre olmasına karşın benim sürüşüm boyunca elde ettiğim değer 9.0 litre seviyelerinde.
km/s hıza 12.1 saniyede ulaşıyor.
Fabrika verisi şehir içi 8.6 litre olmasına karşın benim sürüşüm boyunca elde ettiğim değer 9.0 litre
seviyelerinde.
Aracın sürüş performansına gelince, 1.6 litre benzinli motor B-Max’i
şahlandırmaya yetiyor ve her koşulda tatminkâr bir performans
sunuyor.
Çift kavramalı 6 ileri PowerShift
otomatik şanzıman görevini iyi yapıyor. Sarsıntısız geçişlerin yanında
manuel kullanım imkânı ile sürücüyü monotonluktan uzaklaştırıyor.
Teknoloji yüklü bu otomobil,
Ford’un “One Ford” yaklaşımının
otomobilnews /118
119 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / FORD B-MAX TITANIUM 1.6i 105 HP POWERSHIFT / Y: Mehmet Erel / F: Mete Özhersek
Titanium donanımına sahip olan test aracımızda, Ford SYNC araç içi iletişim sistemi, Ford Eco
Mode, LED ön farlar, Dinamik Tork Kontrolü ve HLA (Yokuş Kalkış Destek Sistemi) mevcut.
başarılı örneklerinden. Titanium
donanımına sahip olan test aracımızda, Ford SYNC araç içi iletişim sistemi, Ford Eco Mode, LED
ön farlar, Dinamik Tork Kontrolü
ve HLA (Yokuş Kalkış Destek Sistemi) mevcut.
Ayrıca ekstra ücrete tabi olan
Plus Paket (Aktif Şehiriçi Güvenlik Sistemi, ısıtmalı ön cam, sürücü ve ön yolcu perde hava yastıkları, sürücü ve ön yolcu yan hava
yastıkları, sürücü diz hava yastığı) ve Titanium X Paket (Sony
müzik sistemi, geri görüş kamerası, otomatik kararan iç dikiz aynası, otomatik yanan farlar, yağmur sensörü, karartılmış arka
camlar) yer alıyor.
otomobilnews /120
TEKNİK ÖZELLİKLER
Aracın sürüş performansına gelince, 1.6 litre benzinli
motor B-Max’i şahlandırmaya yetiyor ve her koşulda
tatminkâr bir performans sunuyor.
Silindir hacmi:
1596 cc
Silindir adedi: 4
Yakıt Türü:
Benzin
Maksimum güç:
105 Hp / 6300 d/d
Maksimum tork:
150 Nm / 4200 d/d
0-100 Km hızlanma:
12.1 sn
Maksimum hız:
180 km/s
Yakıt Tüketimi:
Şehir içi:
8.6 lt/100 km
Şehir dışı:
5.1 lt/100 km
Karma:
6.4 lt/100 km
Şanzıman:
6 ileri PowerShift (Oto.)
Co2 emisyonu:
149 g/km
Yakıt deposu:
48 lt.
Bagaj hacmi:
304 lt.
Boş ağırlık:
1308 kg.
Anahtar Teslim Fiyatı:
48,000 TL
121 / otomobilnews
MODA / Y: İpek Şatır / [email protected]
Sezona
Bakış
Kaban ve mont dışında alternatif olarak bu kış Bomber ceketleri
postallar ve yazılı Sweatshirtlerle
kombinleyebilirsiniz.
Günlük giyebileceğiniz şekilde
style edebilmeniz için klasik ve
spor parçaları bir arada kombinleyebilirsiniz.
Zara’nın yeni sezon erkek koleksiyonlarında yazılı ve desenli Sweatshirt’leri bulabilirsiniz.
Günlük giyebileceğiniz siyah bir
jean pantolon ve deri detayları
olan kaban ve postallarla kış aylarında da iyi görünmeniz mümkün. 2013 kış sezonunun bir diğer
ön plana çıkan trendi “ekose”. Sadece biz kadınlar için değil, beyler için de bu sezonda ekose gömlekler, kravatlar ve ceket ve pantolon takımlar ekoseye bürünmüş
durumda! Klasik duruşu sevenler
hem şık gözükebilir hem de ekoselerin renklerinden dolayı ilgi çekici! Tabii
seçimlerinizde
vücutçıkan
öl- sezon trendlerine
Yeni
sezonda
ön plana
çülerinizi de ön planda tutarak segöz
Malum kış ayındayız. Siyah ve koyu
çimleratalım.
yapmalısınız.
tonlara bürünmeden bordo, mavi ve hardal tonİnce ve uzun
vücut yapısına
sa- Kasvetli havalara
larındaki
parçalara
yönelin.
hipseniz
slim fit
beden
renk
katın,
hem
deseçiminde
stilinizde fark yaratın!
bulunabilirsiniz. Eğer orta boylu
ve biraz kiloluysanız düz kesim siyah bir jean ya da koton pantolon
tercih edebilirsiniz; gömlek seçiminiz ise ekose olabilir. Koyu renk
ve tonları tercih edebilirsiniz.
otomobilnews /122
123 / otomobilnews
MOTORSPORLARI / PROKART
Türkİye’nİn En Çekİşmel
Prokart kartingin 7’den 70’e herkes tarafından yapılabilen en yaygın ve ekonomik versiyonu. Otomobil sporlarının ilkokulu kartingin hayat boyu yapılabilen şekli. Amerika’dan
Avustralya’ya, Avrupa’dan Dubai’ye kadar çeşitli ülkelerde çok popüler biçimde örneklerini
görmek mümkün. Diğer Otomobil Sporları gibi sprint ve endurance olarak ikiye ayrılsa da,
en çok rastlanan biçimi endurance yani dayanıklılık yarışları. Takım halinde yarışıldığından
maliyetler takım üyelerine pay ediliyor ve böylece neredeyse diğer branşlarda tek bir yarışta harcanan paralarla bütün bir yıl boyunca sezon
yapmak mümkün oluyor.
Türkiye’de Prokart nasıl başladı?
Prokart Türkiye’de resmi olarak 2005
yılında başladı. Birkaç kartingseverin
girişimiyle başlayan Prokart, 6’şar saatlik yarışlardan oluşan bir şampiyona
halinde İMK çatısı altında hayata geçti. Tuzla Karting Pisti’nin son yıllarında piste ve spora yeniden hareketlilik
getirdi. 2008’de KOSK, 2009’da KOSDER çatısı altında devam eden Prokart, yarışan takım sahipleri ve pilotların biraraya gelerek kurduğu İKOK
(İstanbul Karting ve Otomobil Kulübü) ile 2010’dan itibaren büyük gelişme kaydetti. Yarışan takım sayısı
14-15’e kadar yükseldi. Tuzla’nın kapanmasının ardından Prokart garajı
önce Körfez’e, oradan da İstanbul’da
Autodrom’a taşındı. 2005’den bu
yana tam 71 yarış yapıldı. İstanbul dışında Körfez, İzmir, Adana, Bursa, Çorum deplasmanlarına gidildi.
Rotax motorlar heyecanı katladı.
İKOK’un 2 yıl önce dünyanın en önde
gelen karting serisi Rotax Max Challenge ve Rotax karting motorlarının
Türkiye distribütörü olmasından Prokart da olumlu olarak etkilendi. 2012
sonuna kadar 4 zamanlı 13 HP gücünde Honda motorlarla yapılan şampiyona, 2013’den itibaren yeni bir Rotax serisi haline geldi. Bu sezondan
itibaren Rotax’ın 21 HP gücündeki 2
zamanlı motorları kullanılmaya başlandı. Rotax motorları sorunsuzlukla-
otomobilnews /124
lİ Motor sporları Yarışı
PROKART
125 / otomobilnews
MOTORSPORLARI / PROKART
155, 165 ve 175 kg’lık minimum ağırlık kuralı birbirine yakın ağırlıktaki pilotların
aynı anda piste çıkarak daha keyifli yarışlar yapmasına olanak sağladı.
rı ve düşük işletme maliyetleriyle büyük beğeni kazandı.
2013’de kurallarda önemli değişiklikler yapıldı.
2013 kurallar açısından da büyük bir
yeniliğe sahne oldu. 2012 sonuna kadar aralıksız 6 saatlik blok yarışlar yapılırken, heyecanı ve rekabeti artırmak amacıyla 6 saatlik süre farklı sürelerdeki 3 etaba bölündü. 40, 100 ve
200 dakikalık etapların her birinde
kart ve pilotun olması gereken minimum ağırlık da değişti. 155, 165 ve 175
kg’lık minimum ağırlık kuralı birbirine
yakın ağırlıktaki pilotların aynı anda
piste çıkarak daha keyifli yarışlar yapmasına olanak sağladı.
Olabildiğince eşit ağırlıkla yarışma
prensibi
Prokart’ta ağırlık hesaplaması Proyabis adı verilen ve İKOK tarafından geliştirilen özel bir yazılım ve sistemle yapılıyor. Sistemin özü, yarışan her
otomobilnews /126
pilotun ağırlığının kullandığı süre kadar etki etmesini ve yarış sonunda yönetmelikte yazan minimum kilo tutturulamamışsa, kilo başına tur cezası
verilmesini içeriyor. Böylece çok hafif
ağırlıktaki pilotların avantaj sağlamasının önüne geçiliyor. Prokart, TOSFED tarafından açıklanan Mahalli Karting Dayanıklılık Talimatı çerçevesinde düzenleniyor.
TKŞ pilotlarının büyük çoğunluğu
Prokart’ta da yarışıyor.
Prokart, İstanbul Karting Dayanıklılık Birinciliği adıyla İKOK tarafından
düzenlenen ve TOSFED resmi takviminde yer alan mahalli bir birincilik.
Prokart’ın bir sezonunda yaklaşık 50
pilot farklı takımlarda mücadele ediyor. Son yıllarda etkisi artan Prokart’a
olan ilgi, özellikle Rotax motorların kullanılmasıyla daha da fazlalaştı. Türkiye Karting Şampiyonası’nda
yarışan pilotların yaklaşık %80’i
Prokart’ta da yer alıyor.
2013 sezonu 5 yarıştan oluştu.
Prokart 2013 sezonu, geçmiş TOSFED
yönetiminden kaynaklanan sorunlar nedeniyle Ağustos sonunda başladı ve sezon ilk defa 5 yarıştan oluştu. Normalde en geç Mayıs’ta başlayan sezonda 7 veya 8 yarış oluyor. Bu
sezon Prokart’a 7 takım katıldı. 5 İstanbul takımının yanı sıra 1’er Ankara
ve İzmir takımı da sezonda mücadele
etti. Sezonun ilk 2 yarışı Türkiye Karting Şampiyonası’yla aynı anda yapıldı. Sezonun ilk yarışnda 40 dakikalık
1. etap Kuzey Yıldızı’nın oldu. Yarışın
2. ve 3. etaplarını Chronos Racing kazanmasına rağmen, toplam puanda
Kuzey Yıldızı en çok puan toplayarak
ilk yarışın galibi oldu. Chronos ikinci,
Team46 üçüncü oldular. Yine Körfez
Pisti’nde yapılan 2. ayak yarışında da
kürsü sıralaması değişmedi. 1. etabı
Team46, 2. ve 3. etapları Kuzey Yıldızı
kazandı. Günün sonunda Kuzey Yıldızı
birinci, Chronos Racing ikinci, Team46
üçüncü oldu.
Prokart, İstanbul Karting Dayanıklılık Birinciliği adıyla İKOK tarafından düzenlenen ve
TOSFED resmi takviminde yer alan mahalli bir birincilik.
127 / otomobilnews
MOTORSPORLARI / PROKART
Prokart 2013 sezonu, geçmiş TOSFED yönetiminden kaynaklanan sorunlar nedeniyle
Ağustos sonunda başladı ve sezon ilk defa 5 yarıştan oluştu.
Ertuğrul Ersin:
Hatalarımızın kurbanı olduk
Chronos Racing olarak sezona şampiyonluk hedefiyle başladık. Yeni
kurallar ve Rotax motorla yarışmaktan büyük keyif aldık. Şampiyonluğa ve ikinciliğe ulaşamamızdaki en önemli etken kendi hatalarımız oldu. Birkaç yarışta yaşadığımız mekanik sorunlar ve aldığımız
cezalar hep kendi hatamız. Bunları
yapmasaydık, daha iyi bir dereceyle sezonu bitirebilirdik; ancak Kuzey
Yıldızı’nın sezon birinciliğini hak ettiğini düşünüyor ve tebrik ediyoruz.
Gelecek sezon mevcut kadromuza
bir takviyeyle daha iddialı olacağız.
2014’de daha çok takımın katılmasıyla daha keyifli bir sezon olacağına inanıyoruz. Mekanik servisimizi
sağlayan Bestanbey Yüzbaşıoğulları
ve arkadaşlarına destek ve yardımları için ayrıca teşekkür ediyoruz.
otomobilnews /128
4. ayak için takımlar İzmir’de buluştu. İzmir Park’da yarısı gece yapılan yarışın ilk etabını
Kuzey Yıldızı, ikinci etabını Game Over BHK, üçüncü etabını Team46 kazandı.
Sezonun 3. ayak yarışı yine Körfez’de
yapıldı. Ancak bu sefer TKŞ olmadığından 3 etap da aynı gün tamamlandı. 1. etabı Koçtürk Racing, 2. etabı
Chronos Racing, 3. etabı Ankara takımı Game Over BHK kazanmasına rağmen gün sonunda en çok puanı yine
Kuzey Yıldızı topladı ve 3’de 3 yaparak sezon birinciliği için çok avantajlı duruma geçti. Koçtürk Racing ikinci
olurken, üçüncülüğü Chronos Racing
aldı.
Kupa sahibini İzmir’de buldu.
4. ayak için takımlar İzmir’de buluştu.
İzmir Park’da yarısı gece yapılan yarışın ilk etabını Kuzey Yıldızı, ikinci etabını Game Over BHK, üçüncü etabını
Team46 kazandı. Kuzey Yıldızı toplam puanda rakiplerini geçerek dördüncü birinciliğini aldı ve sezon kupasını kazanmayı garantiledi. İzmir’de
Team46 ikinci, Game Over BHK üçüncü oldu.
Davutpaşa: Prokart’ın Monaco’su.
Prokart sezon finali Davutpaşa Yıldız Üniversitesi kampüsündeki Volkan Işık Akademi pistinde yapıldı.
Prokart’ın Monako’su denebilecek yarışta sezon ikinciliği için Chronos Racing ve Team46 kapışması izlendi. İlk
2 etabı Team46, son etabı ise Chronos Racing kazanınca, Team46 günün birincisi oldu ve sezonu ikinci sırada tamamladı. Günün ikincisi olan
Chronos Racing sezonu üçüncü sırada bitirdi. Davutpaşa’da üçüncülüğü
Game Over BHK aldı.
Kuzey Yıldızı ilk senesinde büyük
başarı elde etti.
Kuzey Yıldızı takımı 2013’de Osman
Aydemir tarafından kuruldu. Orçun
Aydemir, Aydonat Atasever, Zeynep
Şen, Kuzey Sarp Eroldu ve Osman
Aydemir’den oluşan takımda Gülhüseyn Abdullayev de bir yarışta mücadele etti. Takımın tamamı TKŞ/
RMC pilotlarından oluşmakta. Orçun
Aydemir aynı zamanda bu senenin
TKŞ şampiyonu olarak iki kulvarda
şampiyonluk yaşadı. Orçun, Zeynep,
Sarp gibi genç ve hızlı pilotlar Osman
Aydemir’in yönetiminde 5 yarışta 4
birincilik alarak mükemmel bir sezon
geçirdiler. Birçok yarışta best time’lar
da Kuzey Yıldızı’ndan geldi. Özellikle
Zeynep Şen’in performansı büyük beğeni topladı. Mach1 Kart FIA9 Sport
şasiyle yarışan takım mekanik hizmetini DRT’den aldı. Kuzey Yıldızı sezon
boyunca yapılan 15 etapta 4 birincilik,
7 ikincilik aldı. 9 etapta en hızlı tur zamanını elde etti.
RMC şampiyonları
Chronos’da buluştu.
Prokart’ın en eski takımı Chronos
Racing bir yıllık aradan sonra güçlenmiş kadrosuyla yeniden pistlere döndü. Ertuğrul Ersin liderliğindeki Chronos’a, takımda daha öncede
129 / otomobilnews
MOTORSPORLARI / PROKART
yer alan Sertuğ Yenipazarlı ve Onat
Telkenar geri dönerken, 2013 Rotax
Max Challenge şampiyonları Kerem
Zengin ve Berk Durak da takıma katıldı. Bu sene V1 Challenge’ta da çok
başarılı yarışlar çıkaran genç yetenek
Toprak Candan takımın diğer üyesi
oldu. Toprak ve Sertuğ yaptıkları best
time’larla takıma katkı verirken, ağır
kilosuna rağmen Onat Telkenar’ın
performansı büyük beğeni topladı.
Mach1 Kart FIA9 Sport şasiyle yarışan
takım mekanik hizmetini DRT’den
aldı. Chronos Racing sezon boyunca
yapılan 15 etapta 4 birincilik, 2 ikincilik aldı. 3 etapta en hızlı tur zamanını elde etti.
Team46 yerli şasiyle sezon
ikinciliğine ulaştı.
Caymaz
Kaptan
liderliğindeki
Team46’da eski F3 şampiyonlarından Emre Ergör, İdil Malgil ve Yusuf
Korkmaz yer aldı. Yerli yapım BHK
Kart Sport şasiyle sezon başında istedikleri performansı alamayan takım, sezonun son 2 yarışındaki gelişmeyle sezon ikinciliğini yakaladı. Takımın mekanik servisini Emre Ergör
verdi. Team46 sezon boyunca yapılan
15 etapta 4 birincilik, 4 ikincilik aldı. 1
etapta en hızlı tur zamanını elde etti.
Koçtürk Racing kendi hatalarının
kurbanı oldu.
Hakan Koçtürk tarafından 2 sene önce
kurulan Koçtürk Racing, Naci Süalp’in
takım direktörlüğünde Hakan Koçtürk, Naci Süalp, Emre Şentürk, Ara
Mirasoğlu ve Akın Can Kiper’den oluşuyor. Türkiye karting tarihinin önemli isimlerinden Naci Süalp, takıma
hem direktörlük yapıyor hem mekanik hizmet sağlıyor hem de pilot olarak yarışıyor. Eski Türkiye şampiyonlarından Emre Şentürk takımın bu seneki en önemli kozu oldu. Emre birçok yarışta yaptığı mükemmel dere-
celerle Koçtürk Racing’e önemli puanlar kazandırdı. Yarış kariyerine 3 sene
önce Prokart’la başlayan, daha sonra
V1 Challenge’da da başarılı olan Akın
Can Kiper’in sezon başındaki Team46
transferi son anda gerçekleşmemişti.
Eski takımına dönen Akın Can, Koçtürk Racing’in önemli bir parçası olarak sezona devam etti. Koçtürk Racing birçok yarışta kazandığı puanları
ağırlık hesaplarındaki hatalar yüzünden kaybederek yarıştan koptu. Koçtürk Racing sezon boyunca Tony Kart
şasiyle yarıştı. Mekaniği Naci Süalp
üstlendi. Koçtürk Racing sezon boyunca yapılan 15 etapta 1 birincilik, 1
ikincilik aldı. 2 etapta en hızlı tur zamanını elde etti.
Game Over geç açıldı.
Ankara takımı Game Over Racing sezona Burak Kocamangil, Özcan Özalp,
Armanç Ekinci ve son 2 sezonun birincisi Turkcell’den transfer olan Remzi
Caymaz Kaptan liderliğindeki Team46’da eski F3 şampiyonlarından
Emre Ergör, İdil Malgil ve Yusuf Korkmaz yer aldı.
otomobilnews /130
Caymaz Kaptan:
Gerçek performansımızı sezon
ortasından sonra yakaladık
Biz bu yıl takım olarak yeni bir şasi
kullandık. Yerli üretim olan BHK
marka şasi, beklediğimizin üzerinde
performans vererek bizi hayli memnun etti. Üretici firmanın da sınırsız
destek vermesi ayrıca motive olmamızı sağladı. Türkiye’de böyle bir durumun oluşması taktire değer. İlk üç
yarışta İdil ve Yusuf’un antrenmansız olması, yeni kullanılan motora
çabuk adapte olamamaları performansımızı olumsuz etkiledi. Sonraki yarışlarda gerçek performansımızı ortaya koyarak aslında sezon başında tahmin edildiği gibi favorilerden biri olduğumuzu gösterdik; ancak şampiyon olmamıza yetmedi.
Önümüzdeki yıl takımımızı koruyabilirsek, artık bir şampiyonluk kazanmayı hedefliyoruz.
Hakan Koçtürk tarafından 2 sene önce kurulan Koçtürk Racing, Naci Süalp’in takım direktörlüğünde Hakan Koçtürk, Naci Süalp, Emre Şentürk, Ara Mirasoğlu ve Akın Can Kiper’den oluşuyor.
131 / otomobilnews
MOTORSPORLARI / PROKART
Osman Aydemir:
Takım ruhu şampiyonluğu getirdi
İKOK’un düzenlediği Prokart Karting Dayanıklılık Yarışları’nda bu yıl Rotax Max motor kullanılacak olması ile birlikte, bu motor ile yarışmayı seven bizler çok heyecanlandık. Tecrübeli beş pilot biraraya gelerek takımı oluşturduk
ve hazırlıklara başladık. Takım ismini “Kuzey
Yıldızı Asırlar Boyunca Daima Yol Gösterici Olmuştur.“ sloganı ile KUZEY YILDIZI olarak belirledik. Kuzey Yıldızı Osman Aydemir, Aydonat Atasever, Orçun Aydemir, Zeynep Şen ve
Kuzey Eroldu isimli pilotlardan oluştu. Sezon
hazırlıklarımız çok iyi geçmişti. Birbirini destekleyen pilotlar ile tam bir takım ruhu oluşturabildik. Çok çekişmeli geçen ilk ayak yarışları sonucunda birinci olmak çok heyecan vericiydi. Sonraki yarışlarımıza aynı heyecan ve
istekle çıkarak çok başarılı sonuçlar aldık. Katıldığımız ilk yıl için 2013 yılının şampiyonu olduk. Çok çekişmeli, çok keyifli bir Prokart sezonu geçirdik. Prokart ailesininin sıcaklığından çok memnun kaldık.
İKOK’un her sene yeni başlayan pilotlardan oluşan İKOK1 takımında 2013 sezonunda Semih Şener,
Yusuf Can, Kemal Melik ve en tecrübeli isim olarak Enis Elbuğa yer aldı.
otomobilnews /132
Deniz Bahşi kadrosuyla başladı. Sezon başında kullandıkları BHK Kart
Sport şasiyle istedikleri ayarları tutturamayan takım, sezon ortasında
Mach1 Kart FIA9 Sport şasiye döndükten sonra daha iyi sonuçlar almaya başladı. Özellikle İzmir’deki 4. ayak
yarışında 2 kişiyle mücadele etmelerine rağmen günü 3. sırada tamamlamaları dikkatleri çekti. Game Over
takımında mekaniği Burak Kocamangil üstlendi. Game Over Racing sezon
boyunca yapılan 15 etapta 2 birincilik,
1 ikincilik aldı.
2013’ün iki Türkiye Şampiyonu
Prokart kökenli.
Türkiye Karting Şampiyonası’nda
Formula Senior kategorisi şampiyonu Orçun Aydemir ile Formula Masters kategorisi şampiyonu Kerem
Zengin, karting kariyerlerine Prokart
ile başladılar. Orçun Aydemir ilk olarak 2010 yılında İKOK takımında kartingle tanıştı. İKOK’Un düzenlediği
Darrell Smith eğitiminin en başarılı
öğrencisi olan Orçun, Full Throttle ve
Kart10 Racing’de yarıştıktan sonra bu
sene kurulan Kuzey Yıldızı’na geçti.
FG Wilson centilmence
mücadele etti.
Mehmet Yaman liderliğindeki İzmir takımı FG Wilson Türkiye,2013 sezonunda en çok pilotun yarıştığı takım oldu.
Kerem Zengin ise kartinge 2006 yılında Prokart takımı Full Throttle’da
başladı. Daha sonra kendi şirket takımı Evko İnşaat Karting Team’i kuran
Kerem, 2 sene Evko’da yarıştıktan
sonra 2013’de Chronos Racing’e geçti. Kerem Zengin aynı zamanda 2013
Rotax Max Challenge Masters kate-
Sezona Mehmet Yaman ve Efe
Eryalaz’la başlayan FG Wilson’da sezon içinde motosikletten tanıdığımız
Tolga Uprak ve Barış Tok, pist yarışlarının başarılı pilotlarından ve aynı zamanda İzmir Park’ın işletmecisi Ümit
Ülkü, yeni pilotlar Reha Aybey, Hüseyin Yıldırım ve Yusuf Görücüoğlu yer
aldı. Takım yarışlarda Tony Kart ve
Mach1 Kart şasileri kullandı. Zaman
zaman bazı etaplarda ilk 3’ü zorlayan FG Wilson, centilmence mücadelesiyle herkesin beğenisini kazandı.
Takımın mekaniğini Mehmet Yaman
üstlendi.
gorisini de birinci tamamladı. Kerem
Zengin 2010 İtalya, 2012 Portekiz ve
2013 ABD’de yapılan RMC GRAND
FINAL’da Türkiye’yi temsil etti.
2014 daha kalabalık ve heyecanlı
bir sezon olacak.
Sezonun tamamlanmasıyla birlikte
İKOK 2014 sezonu çalışmalarına başladı ve daha yarışlar bitmeden 2014
katılım şartlarını ilan etti. İKOK Prokart 2014 sezonunda 14-15 takımın
mücadele edeceği, 7 yarışlık bir seri
hazırladı. Yarışlar İstanbul, Körfez,
İzmir, Uşak, Adana gibi şehirlerdeki pistlerde yapılacak. Sezon takvimi TOSFED takvimiyle birlikte Ocak
ayında açıklanacak. İKOK’dan alınan
bilgiye göre şu ana kadar 5 takım gelecek sezon için katılımını teyit etmiş durumda. 2014 katılım şartlarına
www.prokart.org ve www.ikok.org.tr
sitelerinden erişmek mümkün.
Türkiye Karting Şampiyonası’nda Formula Senior kategorisi şampiyonu Orçun Aydemir ile Formula Masters kategorisi şampiyonu Kerem Zengin, karting kariyerlerine Prokart ile başladılar. Orçun
Aydemir ilk olarak 2010 yılında İKOK takımında kartingle tanıştı.
İKOK’Un düzenlediği Darrell Smith eğitiminin en başarılı öğrencisi
olan Orçun, Full Throttle ve Kart10 Racing’de yarıştıktan sonra bu
sene kurulan Kuzey Yıldızı’na geçti.
İKOK1 olarak başladı, ASCO POWER
olarak tamamladı.
İKOK’un her sene yeni başlayan pilotlardan oluşan İKOK1 takımında 2013
sezonunda Semih Şener, Yusuf Can,
Kemal Melik ve en tecrübeli isim olarak Enis Elbuğa yer aldı. Kombikart
şasiyle yarışan takımın mekanik servisini DRT verdi. Zaman zaman dikkat çeken performanslar sergileyen
takım, tecrübesizliğinin kurbanı olarak alabileceğinden daha az puan
topladı. Sezon sonuna doğru iyice
kaynaşan ve “takım” olmayı başaran
4’lü, ASCO POWER desteğini aldı ve
gelecek sezona ASCO POWER olarak
yeni bir isimle devam kararı aldı.
133 / otomobilnews

Benzer belgeler

Gmeuropearchive.info

Gmeuropearchive.info olan, 3.0 litre V6 turbo dizel ve 3.0 litre V6 benzinli olmak üzere iki farklı motor seçeneğiyle Türkiye pazarında yerini aldı. 3.0 litrelik V6 turbo versiyonu 155.485 Euro’dan başlayan fiyatla sat...

Detaylı

HYUNDAI SANTA CRUZ

HYUNDAI SANTA CRUZ Maserati Ghibli Türkiye’de İtalyan lüks otomobil üreticisi Maserati’nin yeni üretim stratejisinin önemli bir adımını oluşturan, üst orta sınıftaki dört kapılı sedanı Ghibli, Türkiye’de otomobil sev...

Detaylı

Opel - Superbrands Türkiye

Opel - Superbrands Türkiye yük otomotiv yatırımı ile inşa edilen Yeniköy Fabrikası’nda, yılda 110 bin kapasiteyle üretilecek Courier serisi, Ford’a hafif ticari pazarında yeni bir segmentin kapılarını açacak. B segmentinde F...

Detaylı