Şaşmaz`da restaurant açılışı

Transkript

Şaşmaz`da restaurant açılışı
Seslenis
Mayıs 2012
Yıl: 11
•
Sayı: 122
•
Ücretsizdir
•
Gençler!
Vatanın bütün ümidi
ve geleceği size,
genç kuşakların
anlayış ve enerjisine
bağlanmıştır.
Ayda bir çıkar
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Yayınıdır
Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve Sağlık Bakanı Recep
Akdağ, Silivri ve Metris’te incelemelerde bulundu
Silivri 6 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ile Metris 2 No’lu T ve R Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu ziyaret edilerek, tutuklu ve hükümlülerin yaşam koşullarını yerinde görüldü
SAĞLIK KOŞULLARI DEĞERLENDİRİLDİ DIŞARIYLA AYNI HİZMET VERİLİYOR
ADALET Bakanı Sadullah Ergin ve
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Silivri 6
No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ile Metris 2 No’lu T ve R Tipi
Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret
ederek, tutuklu ve hükümlülerin yaşam koşullarını yerinde gördü. Adalet
Bakanı Ergin, “Kurumlardaki sağlık
hizmetlerini yerinde inceledik. Acil
durumlarda ambulansların gelişini,
112 Acil’in çalışma sistemini tatbikatla denedik. Hastane şekline dönüştürülen semt polikliniğini inceledik.
Yaptığımız tespitler doğrultusunda
bu hizmetlerin daha da geliştirilebilmesi ve daha da yüksek standartlı hizmet verilebilmesi için değerlendirmeler yapıldı.” şeklinde konuştu.
Sinop Açık Ceza İnfaz
Kurumu 2013 yılında
hizmete açılacak
Adalet Bakanı Sadullah Ergin,
Sinop E Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumunu ziyaret ederek, incelemelerde bulundu. Kurumun
fizikî durumunu ve yapılan çalışmaları yerinde gören Bakan Ergin,
Sinop’ta yapımı plânlanan Açık
Ceza İnfaz Kurumunun 2013 yılında hizmete gireceğini söyledi. 7’de
Genel Müdür Onuk’un
Sakarya L Tipi Ceza
İnfaz Kurumunu ziyareti
Ceza ve Tevkifevleri Genel
Müdürü Mustafa Onuk, Eğitimden Sorumlu Daire Başkanı Vehbi
Kadri Kamer ile birlikte 07.05.2012
tarihinde, Sakarya L Tipi Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret etti. 6’da
Şaşmaz’da restaurant açılışı
ANKARA Açık Ceza İnfaz Kurumu İşyurdu
Müdürlüğünce işletilen Şaşmaz Sosyal Tesislerinde yapımı yeni tamamlanan restaurantın açılışı Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol
Erdem’in katıldığı törenle yapıldı. 4 Mayıs 2012
tarihindeki açılışa Adalet Bakanlığı Müsteşarı
Birol Erdem’in yanı sıra Müsteşar Yardımcıları Kenan Özdemir ve Mustafa Erol, Ceza ve
Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk,
Genel Müdür yardımcıları, Genel Müdürlük
personeli ile Kurum personeli katıldı. 6’da
‘5. Ceza İnfaz Kurumları Arası Badminton
Şampiyonası’ Ankara’da gerçekleştirildi
Kamuya yararlı işte
çalışanlara ferdi kaza
sigortası
Kamuya yararlı bir işte ücretsiz
olarak çalıştırılan hükümlüler, ferdi
kaza sigortası ile güvence altına alınıyor. Burdur Denetimli Serbestlik
Müdürlüğünün başlattığı proje kapsamında sanık veya hükümlüler kamu
hizmetinde çalıştıkları süre zarfında
ölüm ve daimi sakatlık için 25.000
TL, tedavi masrafları için ise 2.000
TL’ye kadar sigortalı olacak. 10’da
SAĞLIK Bakanı Recep Akdağ ise
Kampüsteki sağlık hizmetlerini değerlendirdiklerini ifade ederken, “Buralardaki hizmetleri Adalet Bakanlığı ile
yaptığımız protokol çerçevesinde Sağlık
Bakanlığı olarak biz sunuyoruz. Kaynakların daha etkili kullanılması açısından
böyle bir yöntem belirledik. Silivri Kampüsünde 24 saat görev yapan bir 112 servisimiz var. Burada 1’i açık olmak üzere
9 kurum var. Bu servis ihtiyaç halinde
bu birimlere ulaşabilecek bir noktada
yerleşmiş durumda ve bu kabiliyete de
haiz bir birim. Arkadaşlarımızla görüştük 112 ekibinin durumu nasıl değerlendirdiğini gördük. Çağrı yaptık. Aşağı
yukarı 4 dakika içinde bulunduğumuz
yere gelebildiler. Dışarıda nasıl hizmet
veriyorsak, buradaki vatandaşlarımıza da
aynı hizmeti veriyoruz.” dedi. 8-9’da
Bu yıl 5’incisi düzenlenen Ceza Ýnfaz Kurumlarý Arasý
Badminton Þampiyonasý 16-18 Mayıs 2012 tarihlerinde
gerçekleþtirildi. Ankara 2 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumunda düzenlenen ve 18 ceza infaz kurumundan
toplam 100 hükümlü sporcunun katýldýðý turnuvada
Malatya E Tipi Kapalý Ceza Ýnfaz Kurumu þampiyonluða
ulaþýrken, Kastamanou E Tipi Kapalı Ceza Ýnfaz Kurumu ikinci, Erzurum E Tipi ve İzmir 2 No’lu T Tipi Kapalý
Ceza Ýnfaz Kurumlarý birlikte üçüncülüðü elde etti. Dereceye giren takýmlara kupa ve madalyalarý, Şampiyonanın son gününde yapılan törenle verildi. 5’te
Çorum L
Tipi’nde Hitit
Üniversitesiyle
iş birliği projesi
başlatıldı
Çorum L Tipi
Kapalı ve Açık Ceza
İnfaz
Kurumunca,
hükümlü ve tutukluların topluma yeniden
kazandırılması çerçevesinde Hitit Üniversitesi ile “Cezaevi
Eğitsel, Sosyal Gelişim Projesi” başlatıldı.
İnfaz Kurumundaki
tutuklu ve hükümlüler ile Kurum çalışanlarını kapsayan projenin 2012 yılı sonunda
tamamlanması hedefleniyor. 4’te
Sayfa 2
Seslenis
Mayıs 2012
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı coşkuyla kutlandı
Kars Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle
program düzenlendi. Programa Kars İI Milli Eğitim
Müdürlüğü tarafından görevlendirilen Cumhuriyet
Lisesi Tarih Öğretmeni Kemal Gündoğdu, Kurum
Müdürü Mahmut Okumuş, Kurum Öğretmeni Murat Önalan, Psikolog Ayhan Saygılı, çocuk tutuklular ve
yetişkin hükümlü-tutuklular katıldı. Öğretmen Murat
Önalan tarafından hazırlanan programda, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Tarih Öğretmeni
Kemal Gündoğdu, “23 Nisan’ın Tarihimizdeki Önemi” konulu konuşma yaptı. Çocuk tutuklular, “23 Nisan” konulu şiirler okudular. Öğretmen Murat Önalan tarafından hazırlanan 23 Nisan konulu sinevizyon
gösterisi yapıldı. Daha sonra çocuk tutuklular şarkılar
söyleyip, eğlendiler.
Sakarya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları kapsamında kadın ve çocuk hükümlü tutuklular ile annelerinin yanında kalan çocuklar için kukla
gösterisi düzenlendi. 20 Nisan 2012 Cuma günü Ada
Alış Veriş Merkezi işbirliği ile düzenlenen gösteriye
Kurum Müdürü Metin Sönmez, ikinci müdürler,
kurum öğretmenleri, psikolog ile kurum personeli
katıldı.
Kurumun çok amaçlı salonunda düzenlenen
gösteride Açıkgöz Kukla Tiyatrosu oyuncuları, anne
ve çocuklara keyifli anlar yaşattı. Kurum Müdürü Metin Sönmez, Ada AVM Halkla İlişkiler Müdürüne kukla gösterisi için verdiği destekten dolayı teşekkür ederek, “Dışarıdaki çocuklar bu tür gösteri ve eğlencelere
rahatça katılabilmektedir. Burada kalan gerek tutuklu
ve hükümlü çocuklar, gerekse annelerinin yanında kalan çocuklar bu tür gösteri ve eğlencelerden mahrum
olmasın diye onlara 23 Nisan Çocuk Bayramında farklı
bir gün yaşatmak istedik.” dedi.
Kukla gösterisiyle doyasıya eğlenerek, oyuncuların söylediği şarkı ve oyunlara eşlik eden çocuklar eğlenceli zaman geçirdiklerini ifade ettiler. Gösteriden
sonra tutuklu ve hükümlülere yaş pasta ve meşrubat
ikram edildi.
23 Nisan günü düzenlenen etkinliklerde ise tutuklu ve hükümlü çocuklar Kurum Müdürü Metin
Sönmez’in makam koltuğuna oturdular. Temsili olarak kısa süre de olsa ceza infaz kurumunu idare eden
çocuklar idareci oldukları takdirde nasıl bir cezaevi
hayal ettiklerini anlattılar. Daha sonra çok amaçlı salona geçen çocuklar burada çeşitli şiirler okuyarak milli
mücadele yıllarına ait belgesel film izlediler.
Kayseri Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 23
Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı dolayısıyla
kurumda bulunan hükümlü ve tutuklu 3-6 yaş çocuklarına yönelik olarak program düzenlendi. Programda
Erciyes Üniversitesi Almanca Öğretmenliği bölümü
öğrencisi Hülya Metin’in hükümlü ve tutuklu çocuklara boyama, resim, oyun hamurlarından oyuncak yapımı, balonlarla eğlence çalışmalarının yanı sıra çizgi
film gösterimi ve 23 Nisan şarkıları eşliğinde eğlence
gerçekleştirildi.
Çocuklar, hoşça vakit geçirerek 23 Nisan Ulusal
Egemenlik Çocuk Bayramını doyasıya kutladılar.
Bursa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
etkinlikleri kapsamında, Bursa Barosu iş birliğiyle 25
Nisan 2012 tarihinde, “2.Cezaevi Çocuk Şenliği” gerçekleştirildi.
Tutuklu ve hükümlü 40 çocuğun gönüllerince
eğlenmeleri amacıyla düzenlenen ve yaklaşık 4 saat
süren etkinlikte, Uludağ Üniversitesi öğrenci topluluklarınca müzik ve animasyon gösterileri yapıldı. İlki
2011 yılında düzenlenen şenliğin geleneksel hale getirilmesiyle tutuklu ve hükümlü çocukların farklı bir
gün geçirmeleri amacıyla ikincisi düzenleni şenlikte,
ikincisi Bursa Barosu Başkanlığınca etkinlik öncesinde çocuklara çeşitli hediyeler verildi.
Program; Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Namık
Yılmaz, Bursa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Oktay Yıldırım ve Bursa Barosu Başkanı Zekeriya Birkan’ın açılış konuşmalarının ardından müzik ve
animasyon gösterileri ile devam etti.
Programda, Bursa Barosu Başkanı ile Bursa Barosu Çocuk Hakları Komisyonu Başkanı’na çocuk tutuklu ve hükümlülerin “Tezhip Kursu”nda yaptıkları
tablolar hediye edildi. Hediye takdimi sırasında çalışmalarının beğenilmesi ile gurur duyduklarını belirten
çocukların başarılarının takdir edilmesi ve emeğinin
karşılığını almaya dair hazzı hissetmeleri programın
önemli katkılarından biri olarak gözlendi.
Ceza infaz kurumunda da olsa çocuk olmanın
verdiği hevesin giderilmesi için program süresince
sınırsız patlamış mısır, macun ve pamuk şekeri ikram
edilen program, çocuklara ve katılımcılara verilen kokteyl ile sona erdi.
Hatay E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda bulunan tutuklu çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ye Çocuk Bayramı çeşitli etkinliklerle kutlandı.
Hatay Sevgi ve Şefkate Muhtaç Çocukları Koruma
Derneğinin katkıları ile yapılan etkinlikte; çocuklara
çeşitli hediyeler dağıtıldı. Antakya Belediye Türk Halk
Müziği Korosunun verdiği konser büyük ilgi gördü.
Etkinlikler sonrası konuşma yapan Hatay Sevgi ve
Şevkate Muhtaç Çocukları Koruma Derneği Başkanı
Serpil Öğüt katkılarından dolayı Antakya Belediye Başkanı Lütfi Savaş’a, Hatay İl Emniyet Müdürünün eşi
Panzel Kılıç’a, Hateks ve Antakya Belediye Korosuna
teşekkür etti. Kurum Müdürü Duran Altuntop, etkinliklerden dolayı emeği geçen herkese teşekkür ederek
çiçek hediye verdi. Kurum Müdürü Duran Altuntop,
sivil toplum kuruluşlarının destekleri ile hükümlü ve
tutuklulara yönelik benzer etkinliklerin devam edece-
ğini belirtti.
Ankara Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda ise Keçiören Belediyesi Kültür ve
Sosyal İşler Müdürü Faruk Penez ve beraberindeki
halk oyunları ekibi ile unutulmaz bir gösteri sundu.
Kurum Öğretmeni Mehmet Curkuş’un günün
anlam ve önemini belirten konuşması ile başlayan
kutlama programı, tutuklu çocukların şiir ve şarkılarıyla devam etti. Ardından çocuklar, halat çekme, çuval
yarışı gibi oyunlarla eğlenceli anlar yaşadılar.
Cumhuriyet Savcısı Mustafa Safa Özgelen, Kurum çalışanlarının Pozantı M Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumundan nakledilen çocukların Kuruma kabulünde gösterdiği özverili çalışmaları nedeniyle CTE
Genel Müdürlüğünce teşekkür belgesi ile ödüllendirildiğini belirterek, Kurum Müdürü Necmi Acun’a
teşekkür belgesini verdi.
Kurum Müdürü Necmi Acun, teşekkür belgesini
tüm çalışanları adına aldığını belirtti ve çalışmalarından dolayı personele teşekkür etti. Acunu, Kurumda
barındırılan çocukların topluma kazandırılma çalışmalarının özveriyle devam ettiğini, ayrıca Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramında bu ödülün Kuruma verilmesinin çok daha anlamlı olduğunu belirterek tüm
çocukların bayramını kutladı.
Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı münasebetiyle kutlama programı düzenlendi.
Programa; Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekili
Bayram Köroğlu, Cumhuriyet Savcısı Cevdet Doğan,
Kurum Müdürü Hulûsi Sağır, Kurum ikinci müdürleri, Kurum personelinin yanı sıra değişik koğuşlardan
yaklaşık 300 hükümlü ve tutuklu katıldı.
Kurum Öğretmeni Harun Şimşek’in sunumu ile düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal
Marşı’nın okunması ile başladı. İstiklal Marşı’nın ardından Bakırköy Cumhuriyet Savcısı Cevdet Doğan,
günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yaptı.
Kurum Öğretmeni Hülya Taş Öztürk’ün “23 Nisan
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” adlı konuşmasının ardından Kurum kreşine devam eden Angel
Eyigun, Raghım Thapelo Motaung, Nigar Topbaş,
Ronaldo Ressını, Maria Belen Yucra, Özlem Özcan,
Orhan Efe Kurt, Parnia Azımpour Khojin, Ela Aleyna
Öner, Dilek Mutlu ve Selin Bute’den oluşan çocuklar,
Kreş Öğretmeni Neşe Hundur ile İnfaz ve Koruma
Memuru Ayşe Saku’nun gözetiminde hazırladıkları
23 Nisan ile ilgili müzik ve dans gösterisi sundular.
İnfaz ve Koruma Memuru Derya Gültekin’nin
okuduğu “Kız Çocuğu” adlı şiirden sonra Kreşe devam eden çocuklardan Angel Eyigun ve Raghım Thapello Motaung tarafından “Dünya Çocuk Hakları”,
Nigar Topbaş tarafından “Dünya Çocuk Bayramı”,
Ronaldo Ressını, Maria Belen Yucra ve Özlem Özcan
tarafından “Bizim Bayramımız” ve Orhan Efe Kurt,
Parnia Azımpour Khojin ve Ela Aleyna Öner tarafından “23 Nisan” adlı şiirler okundu.
Program İstanbul Gedik Üniversitesi Rock Grubu Sanatçıları Başgitarist Ertan Ata, Davulda Eren
Aksu, Gitaristler Eray Demir ve Tunahan Aydın,
Vokalde Togahan Emeç tarafından verilen konser ile
sona erdi.
KISA... KISA...
Malatya E Tipi kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk
Bayramının 92. yılı coşkuyla kutlandı. Program;
saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması, Kurum Öğretmenin günün anlamı ve önemini anlatan konuşması ile başladı. Tutuklu çocukların
okuduğu şiirler ve sahneledikleri skeçler büyük
ilgi görürken, türküler ve ve kolbastı oyunuyla büyük bir coşku yaşandı. Büyük alkış alan etkinliğin
sonunda, TEMA Mağazacılık tarafından hediye
edilen pantolon, kazak, gömlek gibi giysiler çocuklara hediye edildi.
Programa Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Şerafettin Güngör, Kurum ikinci müdürleri, Kurum öğretmeni, psikologu, eğitim ve psiko-sosyal
servis çalışanları ile hükümlü ve tutuklular çocuk
katıldı.
Bandırma M Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumunda 20 Nisan 2012 günü düzenlenen
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramına
Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Mehmet Evin, Kurum İkinci Müdürleri Ayhan Sedef, Haydar İbiş,
Rıfkı Demirci ve Mehmet Reşit Dalçin, Kurum
Öğretmeni Hakan Börü, Kurum personeli ve çok
sayıda hükümlü-tutuklu katıldı.
Eğitim birimi görevlisi İnfaz ve Koruma
Memuru Mesut Büber’in sunduğu programda;
Atatürk ve tüm şehitlerin manevi huzurunda bir
dakikalık saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal
Marşı hep birlikte okundu. Daha sonra kürsüye
çıkan Kurum Öğretmeni Hakan Börü günün anlam ve önemi ile ilgili olarak Cumhuriyeti ayakta
tutan yegane kuvvetin milletin kendisi olduğunu,
Türk milletinin Cumhuriyeti benimsediğini ve
bütün değerlerine sımsıkı sarıldığını vurgulayarak, Cumhuriyetimizin temel hedefinin görevlerini yerine getiren, haklarını kullanabilen, özgüveni
gelişmiş, üretken bireyleri topluma kazandırmak
olduğunu belirtti.
Etkinlik, 23 Nisan konulu belgesel gösterimi
ile sona erdi.
Seslenis
Mayıs 2012
İSKANDİNAV ÜLKELERİNDE BULUNAN
CEZA İNFAZ KURUMLARINDAKİ
HÜKÜMLÜLERİN EĞİTİMİ-III
Tutuklukların Eğitimi
Danimarka’da otuzyedi tutukevi bulunmaktadır. Bu tutukevleri içinde en
büyüğü 523 kapasitesi ile Kopenhang
Tutukevi gelmektedir. Bu tutukevleri
dışında üç kapalı ceza infaz kurumunun
tutukluların barındırıldığı ayrı bölümleri bulunmaktadır.
Kopenhang Tutukevi dışındaki tutukevlerinin yöneticisi emniyet müdürüdür. Kopenhang Tutukevi ise eyalet
ceza infaz kurumları gibi yönetilmekte
olup yönetiminden müdür ve müdür
yardımcısı sorumludur. Bu tutukevindeki okul, eyalet ceza infaz kurumlarında bulunan okul gibi yapılandırılmış
olup yerel “yerel yetişkin eğitim merkezi” statüsünde bulunmaktadır.
Tutuklular için bilgilere ek olarak,
bu merkezlerde kısa süreli hapis cezasına hükümlüler barındırılmakta, diğer
hükümlüler eyalet ceza infaz kuruma
nakledilmektedir. Tutukevinde kalma
süresi birkaç günden birkaç aya kadar
değişmektedir.
Yaşlı tutuklular için küçük tutukevleri, uygun bir eğitim merkezi olmamaktadır. Bu kapsamda bu tutuklular
için eğitim yüz yüze ve tutuklunun odasında verilmektedir. Bu yöntem bazen
avantajlı olsa da, odada verilen eğitimin
genellikle sınıfın sosyal etkilerinden ve
dinamiğinden yoksun olduğu gözden
kaçırılmamalıdır.
Yeni hizmete giren tutukevleri daha
iyi eğitim yerlerine sahiptir. Büyük tutukevleri kendi öğretmenlerine sahip olup,
küçük tutukevleri saat üzerinden hesap
edilerek öğretmen çalıştırılmaktadır.
Yapılan araştırmada tutukevlerinde bulunan tutukluların eğitime karşı olumlu
yönde ilgileri bulunduğu belirlenmiştir.
Tutukevinde bulunan tutuklular
günün büyük bir bölümünü odalarında
geçirmekte olup sadece bir şeye ihtiyaç
duyduklarında tutukevi görevliler ile
iletişime geçmektedir. Bu nedenle eğitim, tutukluların sosyalleşmeleri için bir
olanak sağlamaktadır. Buna ilave olarak
eğitim, tutukevi personeli dışında başka
kişilerle görüşme imkânı temin etmektedir.
Tutukevlerinde bulunan tutuklulara
öncelikle temel Danimarka dili ve matematik eğitimi imkânı sağlamaktadır. Bu
konulardaki eğitim tutuklulara cezaları-
nın infazı sırasında eğitimlerine devam
etmeleri konusunda motivasyon sağlamaktadır.
Hükümlülerin Eğitimi
Danimarka ceza infaz kurumlarında
bulunan hükümlere cezalarının infazı
sırasında eğitim verilmektedir. Açık ve
kapalı ceza infaz kurumlarındaki eğitim
çalışmaları, kurumdaki faaliyetlerden
sorumlu müdür danışmanlığında özel
eğitim almış eğitimden sorumlu müdür
ile eğitim faaliyetlerinden sorumlu müdür yardımcısı tarafından yürütülmektedir. Ceza infaz kurumlarında açılan
kurslar ile milli eğitime bağlı okullardaki kursların açılış ve sona erme tarihleri
aynıdır.
Açık ceza infaz kurumlarında; bulunan hükümlülerin kurum dışında eğitim programlarımına devam edebilmesi
için bu “teşviğe” hak kazanması gerekmektedir. Bu “teşvik” genellikle “hapis
cezasının son bölümünde” verilmekte
olup, bu nedenle açık ceza infaz kurumundaki eğitim hapis cezasının infazının başlarında verilmektedir. Açık ceza
infaz kurumlarında kadrolu öğretmenler ve kurum dışında saat karşılığı ücret
ödenen öğretmenler görev yapmaktır.
Bu eğitim, hükümlünün salıverme tarihi dikkate alınarak yeteneklerine göre
şekillendirilmektedir. Diğer bir ifade ile
açık ceza infaz kurumlarındaki eğitim
rehabilite edici ve kısa kurslardan oluşmakta, kurum içi ve kurum dışı sınavlar
“yerel yetişkin eğitim merkezi” ile gerçekleştirilmektedir. Birkaç yıl önce birkaç açık ceza infaz kurumlarında açık
ve kapalı salonlar oluşturulmaya başlanmıştır. Bu salonlarda kadrolu öğretmeler görev yapmaktadır. Bu uygulama
ile; alkol ve uyuşturucu kullanma riski
olamayan ve “açık ceza kurumu dışında
eğitime devam etme teşviğini elde edememiş” hükümlüler, bu teşviği elde
etmiş hükümlüler ile aynı olanağa sahip
olmuşlardır.
İnternet üzerinden eğitim; bir çok
eğitim programı internet aracılığı ile verilebilmektedir. İnternet üzerinden verilen eğitimde iki konu öne çıkmaktadır.
Bunlardan biri; internet, eğitimciler için
eğitim sırasında kullandıkları bir araç
olmasıdır. Diğeri, ceza infaz kurumu
yönetimi için internet kullanımının, kötüye kullanma ve güvenlik açısından risk
Vehbi Kadri
KAMER
Daire Başkanı
oluşturmasıdır. 2000 yılında Ceza İnfaz
Kurumları ve Denetimli Serbestlik Genel Müdürlüğü yürürlüğe koyduğu bir
talimatla açık ceza infaz kurumlarında
bulunan eğitim merkezlerinde on line
internet kullanımına izin vermiştir. Bu
talimatta; internetin eğitim amacı dışında, kötüye kullanımına karşı önlemlere
yer verilmiştir.
Kapalı ceza infaz kurumlarında;
Danimarka’da bir ceza infaz kurumu
dışında bütün ceza infaz kurumları
19’uncu yüzyılın sonlarında ve 20’nci
yüzyılın başlarında inşa edilmişlerdir.
Ceza kurumlarının fiziki yapısı nedeniyle; sınıflar, sınıflarda bulunması gereken teçhizat ve ekipman, görsel eğitim malzemeleri ve grup çalışma odaları standartın altında bulunmaktadır. Bu
yüzden ceza infaz kurumu okulları, kurum dışında bulunan Eğitim Bakanlığına bağlı okullar ile aynı seviyede hizmet
sunamamaktadır. Yine güvenlik konusu
ceza infaz kurumu okullarının işleyişini
etkilemekte, ayrıca birçok eğitim programı için gerekli olan internete erişim
kısıtlı olması eğitimleri kısıtlamaktadır.
Bu açıklamaların dışında Danimarka
ceza infaz kurumlarında yetişkin eğitimi konusunda Eğitim Bakanlığına bağlı
okullardaki ilk ve orta eğitime eşit son
derece kapsamlı çalışmalar yapılmaktadır. Bütün kurslarda Danimarka Dili,
matematik ve İngilizce eğitimine önem
verilmektedir. Yine kurslar Eğitim Bakanlığı tarafından yürütülen değerlendirme testi ile sonuçlanmaktadır. Bu
temel eğitimi tamamlayan hükümlüler
çok sayıda lise seviyesinde eğitim ve
mesleki eğitim programına devam edebilmektedir.
Değerlendirme
Ceza İnfaz Kurumları ve Denetimli Serbestlik Genel Müdürlüğü, Adalet
Bakanlığı içinde ve Adalet Bakanına
bağlı bir kurumdur. Dört bölümden
oluşmaktadır. Bunlar; ceza infaz kurumları, yerel ceza infaz kurumları,
denetimli serbestlik ve eğitim merkezleridir. 4.500 personel çalışmaktadır.
Mükerrerlik oranı ceza infaz kurumlarından salıverilen hükümlülerde % 30,
denetimli serbestlik altında kamusal
tedbir infaz edilenlerde % 16 ve elektronik izleme kapsamında evde infazda
% 25’dir.
Ceyhan M Tipi Ceza İnfaz Kurumu Voleybol
Turnuvasında şampiyon oldu
Ceyhan Kaymakamlığı tarafından düzenlenen Voleybol Turnuvasında, Ceyhan M Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumu şampiyonluğa ulaştı. Çok sayıda kamu kurum ve
kuruluşunun katılımıyla gerçekleşen turnuva heyecanlı ve
çekişmeli maçlara sahne oldu.
Kupa töreninde konuşan Ceyhan Kaymakamı Gürbüz
Karakuş, bu tür etkinliklerin birliktelik ruhunu geliştirdiğini belirterek, sportif, sanatsal ve kültürel açıdan tüm faaliyetlerin devam edeceğini kaydetti. Ceza İnfaz Kurumu
Savcısı Hüseyin Gül, Kurum Müdürü Fazlı Bozer, Kurum
İkinci Müdürü Bekir Korkmaz, Kurum İkinci Müdürü
Rahmetullah Çakmak ve Kurum personeli ile ailelerinin
katıldığı kupa töreninde büyük bir coşku yaşandı.
Sayfa 3
Kutlu Doğum
Haftasında ödüllü
bilgi yarışması
Kutlu Doğum Haftası, ceza infaz
kurumlarında düzenlenen çeşitli etkinliklerle kutlandı. Peygamberimizin
hayatını konu alan konferansların yanı
sıra ilahi ve mevlidden oluşan etkinlikler gerçekleştirildi.
Şanlıurfa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumunda da Kutlu Doğum Haftası
Kutlamaları münasebetiyle hükümlü
tutuklulara Peygamber Efendimizin
hayatına dikkat çekmek, Efendimizin
hayatı ve yaşamı hakkında kitap okumayı teşvik etmek amacıyla Şanlıurfa
İl Müftülüğü iş birliği ile “Peygamber
Efendimizin Hayatı(Siyer-i Nebi)” konulu bloklar-koğuşlar arası ödüllü bilgi yarışması düzenlendi.
Yarışmaya hükümlü/tutuklular yoğun ilgi gösterdi. Yarışmaya duyuru
sonucunda yarışmacı olarak katılacak
olan hükümlü/tutuklulara Peygamber
Efendimizin Hayatını anlatan Bir Kitap hediye edildi. Yarışma yarı final ve
final olmak üzere iki aşamada gerçekleştirildi.
Yarışmaya Şanlıurfa İl Müftü Yardımcısı Mustafa Erdem, Kurum Müdürü Akif Bakal, Kurum İkinci Müdürü Mehmet Tiryaki, Şanlıurfa İl
Müftülüğü Vaizleri, Müslüm Çiftçi,
Mehmet Taşdelen, Kurum Sosyal
Hizmet Uzmanı Aşir Kayabaşı, Kurum
Öğretmenleri Hikmet Demir, Habib
Toprakcı, Kurum Psikologu Oğuzhan
Gökçe, kurum personeli ile 45 hükümlü ve tutuklu katıldı.
Yarışma sonunda dereceye girenlere para ödülü ve kitap setleri verildi.
Yarışmada; birinciye 300 TL, ikinciye
250 TL, üçüncüye 150 TL olmak üzere toplam 700 TL para ödülü ve kitap
setleri hediye edildi.
Bolvadin C Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumunda da hükümlüler ödüllendirildi
Peygamber Efendimize olan sevgiyi, ona olan sadakati göstermek ve
Peygamber Efendimizin hayatını hem
okumak ve hem okutmak için Ödüllü
Siyer-i Nebi Bilgi Yarışması Final Sınavı, Bolvadin C Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumunda barındırılan hükümlü ve
tutukluların yoğun katılımlı ile yapıldı.
Programa Cumhuriyet Başsavcısı
İlyas Yavuz, Bolvadin Müftüsü Hüseyin
Erdoğan, Kurum personeli ile hükümlü ve tutuklular katıldı.
Ödüllü Siyer-i Nebi Bilgi Yarışması iki aşamalı olarak gerçekleştirildi. 1.
aşamada 39 hükümlü ve tutukludan ön
eleme yarışmasında 21 yarışmacı sınav heyecanı yaşadı. Yarışmanın ikinci
aşamasında ise finale kalan 8 hükümlü
tutuklu sınavda ter döktü. Bu kategorilerde yarışmacılar, Diyanet İşleri Başkanlığının yayınlarından olan Din İşleri
Yüksek Kurulu Eski Üyesi İrfan Yücel’
in yazdığı “Peygamberimizin Hayatı”
adlı eserden sorumlu tutuldu.
Yarışmada ilk üçe giren hükümlü
tutuklulara çeyrek altın, para ve kitap
seti, dereceye girsin veya girmesin katılan tüm hükümlü ve tutuklulara para
ve kitap seti ödülleri protokol üyeleri
tarafından dağıtıldı.
Seslenis
Sayfa 4
SORULARA
CEVAPLAR (5)
Yararlı olacağı düşüncesiyle soruların cevaplandırılmasına devam edilmektedir.
1-Disiplin Cezalarının Açık Görüşlere
Etkisi
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin
İnfazı Hakkında Kanun’un 43 üncü maddesinde
belirtilen “ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma”
cezasının uygulanması halinde, resmî ve yetkili
merciler ile avukatlar ve yasal temsilcilerle yapılacak görüşmeler dışında kalan tüm kapalı ve açık
görüşlerin engelleneceği, idareler ile hükümlü ve
tutuklular tarafından bilinmektedir
Ancak;
Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri
Hakkında Yönetmelik’in “Ziyaret edebilecek kişiler” başlıklı 14 üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki;
“Kınama cezası dışında disiplin cezası almış
ve bu cezası kaldırılmamış hükümlü ve tutuklular
açık görüşten faydalanamaz. Koşullarının uyması
durumunda kapalı görüş hakkı saklıdır.”
hükmünün, bazı tartışmaları beraberinde getirdiği görülmektedir.
Bu düzenlemeyi dikkate aldığımızda, sadece
açık görüşlerin yapılmasına bir kısıtlama getirildiği
anlaşılmakta, bu kısıtlama ile açık görüşler engellendiği için, bu durumdaki hükümlü ve tutukluların yapamadıkları açık görüşlerinin yerine, kapalı
görüş yapmalarında bir sakınca bulunmadığı değerlendirilmekte olduğundan, uygulamanın kapalı
görüş hakkı korunarak yerine getirilmesinde yarar
bulunmaktadır.
2-Hükümlü ve Tutuklu Mevcudunun
Belirlenmesi
Ceza infaz kurumlarındaki güvenliğin tesisi,
hükümlü ve tutukluların sağlık durumlarının tespiti, can güvenliklerinin sağlanması için kurumlarda
bulunan hükümlü ve tutuklu mevcudunun belirlenmesinin ne kadar önem arzettiği tüm çalışanlarımız tarafından bilinmektedir.
Bu konuyla ilgili düzenlemeler, Ceza İnfaz
Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük’ün 22 nci maddesinin 6 ncı fıkrasının ( a ) bendi ile 46 ncı maddesinin 6 ila 9 uncu fıkralarında aşağıdaki şekilde
yapılmıştır.
“Güvenlik ve gözetim servisi
MADDE 22 –
a) Sayım;
1. Müdürü bulunan ve vardiya sistemi uygulanan kurumlarda, sabah ve akşam sayımları, nöbetçi
ikinci müdürün başkanlığında, sorumlu infaz ve
koruma başmemuru, vardiya infaz ve koruma başmemurları ile infaz ve koruma memurları tarafından yerine getirilir. Gece sayımları, nöbetçi ikinci
müdürün başkanlığında, bulunmaması hâlinde, bu
konuda görevlendirilen infaz koruma başmemuru
başkanlığında, vardiya infaz ve koruma başmemurları tarafından yapılır. Sayımlarda nöbetçi infaz ve
koruma memurları da hazır bulunur.
2. Müdürü bulunmayan kurumlarda yapılan
sabah, akşam ve gece sayımları, sorumlu infaz ve
koruma başmemuru veya görevlendirilen infaz koruma başmemuru başkanlığında, vardiya infaz ve
koruma başmemurları ve nöbetçi infaz ve koruma
memurları tarafından yerine getirilir.
3. Sayım sırasında mevcudun tam olup olmadığı kontrol edilir ve sayım defteri sayıma katılan
görevliler tarafından isim yazılarak imzalanır.”.
“Arama, güvenlik tatbikatı ve sayım
MADDE 46 –
(6) Sayımlar, Tüzüğün 22 nci maddesinde
belirtilen görevliler tarafından, dörtlü vardiya hizmetinin uygulandığı kurumlarda sabah, akşam ve
gece olmak üzere günde üç kez, diğer vardiya hizmetlerinin uygulandığı kurumlarda ise her vardiya
değişiminde yapılır.
(7) İdare tarafından uygun görülmesi durumunda, her zaman sayım yapılabilir. Olağanüstü
durumlarda, kurum en üst amirinin talebi, Cumhuriyet başsavcısının oluru ile dış güvenlik görevlileri sayımlara katılabilir.
(8) Sayımlar, yatma plânları da göz önünde
bulundurularak odalarda yapılır. Sayımın yapılış
şekli, kurum güvenliğini tehlikeye düşürmeyecek
biçimde odada bulunan hükümlülerin sayısı dikkate alınarak idare tarafından belirlenir.
(9) Arama ve sayımlar sırasında insan onuruna
saygı esastır.”. Yukarıdaki düzenlemeleri esas aldığımızda,
kurum ve kişi güvenliğinin sağlanması için sayımların en ciddi biçimde yerine getirilmesinde zorunluluk olduğu anlaşılmaktadır.
Ancak;
Bu görevin icrası sırasında görev alan persone-
Yusuf Kenan
ÇAĞLAR
Kontrolörler
Kurulu Başkanı
lin, Tüzük’ün 46 ncı maddesinin 9 uncu fıkrasında vurgulanan “Arama ve sayımlar sırasında insan
onuruna saygı esastır.” hükmünü mutlaka dikkate
alması ve buna uygun bir usul ortaya koyması gerekmektedir.
Bu nedenle;
Sayımlar sırasında, mevzuat hükümlerine
bağlı kalmak şartıyla, sayımın doğru ve güvenli bir
şekilde yapılması için gerekli tedbirlerin alınması
sırasında, hükümlü ve tutukluların taciz edilmemesine ve karşılıklı bir anlayışla sayımların yapılmasına
azami özen gösterilmelidir.
3- Disiplin İşlemleri ve Cezalarında Dikkate Alınması Gereken Husular
Ceza infaz kurumlarındaki hükümlü ve tutuklularla ilgili disiplin işlemleri ve disiplin cezaları
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı
Hakkında Kanun’un 37 ila 52 nci maddelerinde
ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.
Kanun hükümlerini esas aldığımızda, disiplin
işlemlerinin nasıl yapılacağının “disiplin soruşturması” başlıklı 47 nci maddesinde belirlendiği görülmektedir.
Buna göre;
a) Uyarma,
b) Kınama,
c) Bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma,
cezalarının, kurumun en üst amiri tarafından
verilip uygulanacağı belirtilirken,
a) Ücret karşılığı çalışılan işten yoksun bırakma,
b) Haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun bırakma veya kısıtlama,
c) Ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma,
d) Hücreye koyma,
cezalarının ise kurum en üst amirince atanan
bir görevli tarafından soruşturulmasına müteakip
disiplin kurulunca verileceği hüküm altına alınmıştır.
5275 sayılı Kanun’un 47 nci maddesinin birinci ve ikinci fıkrasındaki;
“Uyarma, kınama ve bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezaları kurumun en üst amiri tarafından verilir ve uygulanır.
Hükümlülerin diğer disiplin cezalarını gerektiren eylemlerinin öğrenilmesinden itibaren derhâl
ve en geç iki gün içinde kurum en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanır.”
Hükmünü dikkate aldığımızda, birinci fıkrada
sayılan disiplin cezaları için soruşturma yapılmasına gerek bulunmazken, ikinci fıkrada yer alan “diğer disiplin cezaları” ifadesinden; “ücret karşılığı
çalışılan işten yoksun bırakma”, “haberleşme veya
iletişim araçlarından yoksun bırakma veya kısıtlama”, “ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma” ile
“hücreye koyma” cezaları için eylemlerin öğrenilmesinden itibaren derhâl ve en geç iki gün içinde
kurum en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanacağı ve en geç yedi gün
içerisinde tamamlanarak düzenlenen rapor ve eklerinin disiplin kuruluna sunulacağı ve soruşturma
süresinin infaz hâkiminin yazılı onayı ile yedi güne
kadar uzatılabileceği anlaşılmaktadır.
Burada bir konuya özellikle dikkat çekilmesinde yarar görülmektedir.
Hangi disiplin cezası verilecek olursa olsun,
soruşturma yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın
“savunma alınmadan disiplin cezası verilemez”
ilkesine kesinlikle uyulmalı ve üç gün içinde savunmalarını vermeleri, aksi hâlde bu haklarından
vazgeçmiş sayılacakları kendilerine yazılı olarak
bildirilmelidir.
Her türlü disiplin cezasına karşı itiraz edilmesi
mümkün olduğundan, kararların tebliğinde itiraz
yolları ve süreleri de bildirilmeli ve itirazlar en geç
üç gün içinde ilgili infaz hâkimliklerine gönderilmelidir.
Disiplin cezalarının en önemli etkisinin, koşullu salıvermeyle ilgili olduğu unutulmayarak,
disiplin cezalarının tamamı infaz edilip, 5275 sayılı Kanun’un 48 inci maddesinin dördüncü fıkrasındaki süreler sonunda kaldırılmadıkça koşullu
salıverilme işlemi yapılmamalı, ancak bu süre hak
ederek salıverme tarihini de geçmemelidir.
Çocuklar hakkında verilen disiplin cezalarının kaldırılmasıyla ilgili sürelerin ise 5275 sayılı
Kanun’un 48 inci maddesinin beşinci fıkrasında
gösterildiği, ancak; yetişkinlerden farklı olarak, çocuklar için uygulanan disiplin cezalarının infazına
müteakip, geçmesi gereken süre koşulu aranmaksızın her zaman kaldırılabileceği de unutulmamalıdır.
Mayıs 2012
Çorum L Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumu, Hitit Üniversitesiyle
iş birliği projesi başlattı
C
orum L Tipi Kapalı ve Açık
Ceza İnfaz Kurumunca, hükümlü ve tutukluların topluma yeniden kazandırılması amacıyla
Hitit Üniversitesi ile “Cezaevi Eğitsel, Sosyal Gelişim Projesi” başlatıldı.
Başkanlığı Çorum Cumhuriyet Başsavcısı Bayram Eray ve Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.
Metin Alkan’ın, koordinatörlüğünü
Cumhuriyet Savcısı Hasan Dönmez
ve Hitit Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Osman Eğri’nin yürüttüğü projenin amaçları arasında
şunlar bulunuyor:
• Çorum L Tipi Kapalı ve Açık
Ceza İnfaz Kurumunda bulunan
tutuklu ve hükümlülere psikolojik
destek sağlayarak sosyal, kültürel ve
sanatsal etkinlikler yoluyla onların
rehabilitasyon ve topluma kazandırılma süreçlerine destek almak,
• Hükümlü ve tutukluların doğru davranış tutum ve alışkanlıkları
benimseyerek, yeniden suç işlemelerini önleyecek ahlâki değerleri ve
bilgi birikimini kazanmalarını sağlamak,
• Kurum hayatını normal hayata
yaklaştırarak, Kurumda ve salıverilme sonrasında kullanabilecekleri
bilgileri edinmelerini, dolayısı ile
topluma yeniden uyumlarını kolaylaştırmak,
• Tutuklu ve hükümlülerin kendilerini ifade etmelerine ve geliştirmelerine büyük katkı sağlayacak
olan, problem çözme becerileri, etkili iletişim yolları, zamanı verimli
kullanma, insan hakları ve başkalarının haklarına saygı, sağlıklı yaşam
ve zararlı alışkanlıkların etkileri gibi
önemli konularda yetişmelerine
destek olmak, iyimserlik duygularını
güçlendirmek,
• Hükümlü ve tutukluların hayatla bağlarını güçlendirmek, onları olaylara karşı dayanıklı, sabırlı ve
hoşgörülü bireyler haline getirmek,
• Ceza İnfaz Kurumu ile Çorum
Hitit Üniversitesi öğretim üyelerini
ve öğrencilerini bir araya getirmek
ve bilgi birikimlerinden istifade etmek,
• Kurumlar arasında karşılıklı
dayanışma ve iş birliğini sürdürülebilir bir şekilde sağlamak,
• Kurumun bulunduğu şehrin
üniversitesiyle bütünleşerek toplumsal dayanışmanın gelişmesini
sağlamak,
• Kurum personelinin kişisel ve
kültürel gelişimi ile stresle mücadelesine destek sağlamak.
Hitit Üniversitesi öğrencilerinin
sosyal kültürel, bilimsel, sanatsal ve
sportif alanlarda faaliyet göstermek
amacıyla kurduğu ve kuracağı öğrenci toplulukları ile Üniversitenin
ilgili birimleri ve bu birimlerin öğretim görevlileri ile sağlık personelince yürütülecek proje, Çorum L
Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumundaki tutuklu ve hükümlüler
ile Ceza İnfaz Kurumu çalışanlarını
kapsıyor.
Projenin 2012 yılı sonunda tamamlanması hedefleniyor.
Kurumda, tutuklu ve hükümlülere yönelik yapılacak çalışmaların
başlıklarından bazıları şöyle:
• Başkalarının haklarına saygı,
• Zararlı alışkanlıklar,
• Mesnevi okumaları,
• Kadın ve çocuk hakları,
• Sağlıklı yasama ve erken tanı,
• Kadının toplumdaki yeri,
• Kitap okuma ve önemi.
ARAMIZDAN AYRILANLAR
ADI VE SOYADI
UNVANI
KURUMU
VEFAT TARİHİ
İbrahim Halil AVŞAR
İKM
Şanlıurfa E Tipi
03.04.2012
Telat ÖZER
İKBM
Artvin (Kapatılan) KCİK
08/04/2012
EMEKLİ OLANLAR
ADI VE SOYADI
UNVANI
KURUMU
EM. DURUMU
TARİHİ
EKREM MUSTAFA KINACI
İKM
ÇANAKKALE E TİPİ KCİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
04/04/2012
HALİL KOÇAK
İKM
ISPARTA E TİPİ KAPALI CİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
04/04/2012
MEHMET YİĞİT
İKM
MERSİN E TİPİ KAPALI CİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
04/04/2012
CENGİZ ŞAHİN
İKM
ALANYA L TİPİ KAPALI CİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
09/04/2012
SELAHATTİN UYANIK
TEKN.YRD.
ZİLE M TİPİ KAPALI CİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
12/04/2012
HÜSEYİN KÖLE
ÖĞRETMEN
ÜNYE M TİPİ KAPALI CİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
12/04/2012
MUAMMER YILDIRIM
İKM
DENİZLİ D TİPİ KAPALI CİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
12/04/2012
İHSAN ALKAN
KATİP
BİSMİL K2 TİPİ KAPALI CİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
12/04/2012
GÜRSEL YILMAZ
İKM
ANTALYA E TİPİ KAPALI CİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
12/04/2012
SÜLEYMAN KARA
İKM
İSKENDERUN M TİPİ KCİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
12/04/2012
ALİ SÖNMEZ
İKBM
SİVAS E TİPİ KAPALI CİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
20/04/2012
NURETTİN NAZLIAY
İKM
DELİCE K1 TİPİ KAPALI CİK
MALULEN
20/04/2012
HASAN HÜSEYİN ÇETİN
İKM
ANKARA 1 NOLU F TİPİ
İSTEĞİ ÜZERİNE
20/04/2012
MUZAFFER ALGIN
İKM
RİZE L TİPİ KAPALI CİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
26/04/2012
BAHATTİN KOŞAR
İKM
KOCAELİ C TİPİ KAPALI CİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
26/04/2012
HALİL AYKUT
İKM
GÜMÜŞHANE E TİPİ KCİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
27/04/2012
MUSTAFA AVCI
VEZNEDAR
İZMİR KAPALI CİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
27/04/2012
MUSA AVAN
İKBM
OSMANİYE T TİPİ KCİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
27/04/2012
BAHATTİN GÜMÜŞ
İKM
DÜZCE B TİPİ KAPALI CİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
27/04/2012
YÜCEL AHMET DEMİRCİ
İKM
İSKENDERUN M TİPİ KCİK
İSTEĞİ ÜZERİNE
27/04/2012
Mayıs 2012
Seslenis
Sayfa 5
Ceza İnfaz Kurumları Arası Badminton
Şampiyonasının 5’incisi yapıldı
B
u yıl beşincisi düzenlenen “Ceza İnfaz Kurumları
Badminton Şampiyonası” Ankara 2 Nolu L Tipi
Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda yapıldı. Kurumun
spor salonunda gerçekleştirilen şampiyona, 16 Mayıs 2012
tarihindeki açılış töreni başladı. Şampiyonaya Ülkemizdeki 26 ceza infaz kurumundan 130 hükümlü sporcu ile 38
badminton antrenörü personel katıldı.
Şampiyonanın açılışına Ceza ve Tevkifevleri Genel
Müdürü Mustafa Onuk, Genel Müdür Yardımcıları Cevat Gül ve Ali Yıldız ile Daire Vehbi Kadri Kamer, Ankara
Cumhuriyet Savcısı Mustafa Sefa Özgelen, Badminton
Federasyonu Başkanı Murat Özmekik, Badminton Federasyonu Genel Sekreteri İsa Ayan, Ceza İnfaz Kurumları
Tabur Komutanı Gökhan Ergüven, Sincan F Tipi Hastanesi Başhekimi Murat Dağdemir, Sincan F Tipi Hastanesi Müdürü Atıf Sağlam, Sincan Acık Ceza İnfaz Kurumu
Müdürü İsmail Olcar, Ankara 1 Nolu L Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu Müdürü Orhan Toyğar, Ankara Çocuk ve
Gençlik Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Necmi Acun, Ankara Kadın Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Kadir Avara, Ankara 2 Nolu F Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü
İsmail Gül ve basın mensupları katıldı.
Şampiyonanın açılışında konuşan Ankara 2 Nolu L
Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü İbrahim Yücesoy, 5. Badminton Şampiyonasına ev sahipliği yaptıklarından onur duyduklarını ve ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlü ve tutukluların toplumla uyumlarında birinci
önceliğinin eğitim ve öğretim olduğunu, bunun yanı sıra
kişilere değerli olduğunu hissettirmek ve her zaman için
bir şeyler yapılabilecekleri ortamlar yaratmak anlamında
sosyal-kültürel faaliyetlerin önemli bir yeri olduğunu belirtti. Yücesoy, “Badminton Federasyonu ve CTE Genel
Müdürlüğü iş birliğinde düzenlenen Badminton Şampiyonasına bu güne kadar 560 hükümlü sporcu iştirak etti
ve 160 personel antrenör olarak katıldı. Bundan sonraki
şampiyonaların da yine aynı coşku ile yapılmasını ve emeği
gecen başta Genel Müdürümüz Sayın Mustafa Onuk olmak üzere Badminton Federasyonuna, antrenörlerimize
ve sporcularımıza başarılar dilerim.” dedi.
ŞAMPİYONANIN İLKİ 2007 YILINDA YAPILDI
Badminton Federasyonu Başkanı Murat Özmekik ise
Badminton Federasyonu olarak 2006 yılında başlatılan çalışmalar kapsamında, ceza infaz kurumlarında badminton
sporu ile ilgili olarak çalışmalar için bir protokol yaptıklarını
belirterek, Kahramanmaraş ve Erzurum’da, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğüne bağlı Eğitim Merkezlerinde
eğitimlere başladıklarını belirtti. Özmekik, bu eğitimlerle
yaklaşık 400 infaz ve koruma memurunu badminton ant-
renörü yaptıklarını, ardından 2007 yılından itibaren başlatılan Badminton Şampiyonasının bu sene 5’incisini yaptıklarını ve bu dönemlerde Badminton Federasyonu Başkan
Vekili Ramazan Varol aracılığı ile kişisel gelişim alanında
konferanslar düzenlediklerini söyledi.
PROJENİN AMACI BİR İNSANI KAZANARAK, BÜTÜN İNSANLARI KAZANMAK
Özmekik, şöyle devam etti: “Bu projeye başlarken bir
sloganımız vardı. ‘Bir barış tohumu ektik, barış tohumu
büyüyecek barış fidanları olacak, barış fidanları büyüyecek
barış ağaçları olacak, barış ağaçları barış ormanları olacak’
diye. Yine bu projenin özü bir insanın kazanılmasının
bütün insanların kazanılması gibi değerli olacağı düşüncesidir. Ben bu projenin devam ettirilmesinde katkılarını
esirgemeyen Genel Müdürümüz Mustafa Onuk’a, Genel
Müdür Yardımcılarımız Cevat Gül ve Ali Yıldız’a, Daire
Başkanımız Vehbi Kadri Kamer’e ve daha önceki Genel
Müdürlerimize özellikle teşekkür ediyorum. Kendilerinden bundan sonraki yıllarda da desteklerini esirgememelerini diliyorum.”
ONUK: CEZA İNFAZ KURUMLARINA KATKI YAPAN HERKESİN YANINDA OLURUZ
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk,
böyle bir sportif faaliyetin bir ceza infaz kurumunda gerçekleştirilmesinden gurur duyduklarını belirtilerek, ceza
infaz kurumlarına her kim bir katkı yapmak istiyorsa onun
yanında olduklarını belirtti. Onuk, şöyle konuştu: “Biz ceza
infaz kurumlarında kalan arkadaşları bir misafir olarak
görüyoruz. Onlar bir şekilde ceza infaz kurumlarına gelmişler ve belli bir süreleri var; bu süreleri tamamladıktan
sonra tekrar ailelerine kavuşacaklardır. Bütün iyileştirme
faaliyetlerinde ve topluma kazandırma faaliyetlerinde biz
arkadaşlarımız için neler yapabiliriz düşüncesindeyiz.
Ceza infaz kurumlarının yapılarına, yaş gruplarına göre değişik eğitim ve öğretim faaliyetleri başarı ile uygulanmaktadır. Bu sportif faaliyetin de, gerçekte iyileştirme faaliyeti
olarak algılanması gerekir. Faaliyete katılan arkadaşlarımızın da çok istekli olmaları gerekmektedir. Ben bu salonda
gerçekten istekli bir sporcu topluluğu görüyorum. Bu tür
faaliyetlerin önümüzdeki yıllarda bu alanda ve değişik alanlarda artarak devam etmesinin önemli olduğuna kesinlikle
inanıyorum.”
Genel Müdür Onuk, konuşmasının sonunda, Badminton Federasyonuna teşekkürlerini sunarken, sporculara da
başarılar diledi.
Daha sonra Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk ile Badminton Federasyonu Başkanı Murat Öz-
mekik arasında temsili bir müsabaka yapıldı.
Şampiyonanın ikinci gününde, 17 mayıs 2012 tarihinde, takımlar arasında grup maçları yapıldı. Çekişmeli
geçen maçların sonunda gruplardan çıkan takımlar belli
oldu.
18 Mayıs 2012 tarihinde ise Şampiyonasının yarı final
ve final maçları yapıldı. Final karşılaşmasında büyük heyecan yaşandı. Son şampiyon Malatya E Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu şampiyonluğu başka takıma bırakmayarak
finalde Kastamonu E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu
yenerek şampiyonluğa ulaştı.
TAKIM ANTRENÖRLERİNE PLÂKET
Kupa ve madalya töreni öncesinde, Badminton Federasyonu Başkanı Murat Özmekik ve Eğitim Dairesi Başkanı Vehbi Kadri Kamer, Ankara 2 Nolu L Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu Müdürü İbrahim Yücesoy ve Ankara 2 Nolu
L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Eğitimden Sorumlu
İkinci Müdürü Bünyamin Çakır’a şükranlarını sunmak
üzere plaket verdi. Daha sonra Badminton Federasyonu
Başkanı Murat Özmekik, şampiyonaya katılan takımların
antrenörlerine birer plaket verdi.
Plâket töreninde Eğitim Dairesi Başkanı Vehbi Kadri Kamer de Badminton Federasyonu Başkanı Murat
Özmekik’e destek ve hizmetleri için plâket ile hükümlüler
tarafından yapılan yağlı boya resim hediye etti. Ceza İnfaz
Kurumları Kampüsünde bulunan kurum müdürleri de
takım antrenörlerine şampiyonaya katılımlarından dolayı
birer plaket verdiler.
Ayrıca Çocuk ve Gençlik Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Necmi Acun, Badminton federasyonu Başkanı Murat
Özmekik’e kendi Kurumundaki çocuk ve gençlerin badminton şampiyonasına hazırlaması için antrenör ve malzeme desteğinde bulunmasından dolayı teşekkürlerini
sunarak, plâket verdi.
KUPALAR SAHİPLERİNE VERİLDİ
Şampiyonada üçüncülüğü birlikte paylaşan Erzurum E
Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ve İzmir 2 Nolu T Tipi
Kapalı Ceza İnfaz Kurumu takım ve sporcularına kupa,
madalya ve hediyeleri Ankara 2 Nolu L Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu Müdürü İbrahim Yücesoy ve Sincan Acık
Ceza İnfaz Kurumu Müdürü İsmail Olcar verdi.
İkinci olan Kastamonu E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu takımına madalya, kupa ve hediyelerini Badminton
Federasyonu Başkanı Murat Özmekik verdi.
Birinciliği elde eden Malatya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumu takımına madalya, kupa ve hediyeleri Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer tarafından verildi.
Seslenis
Sayfa 6
A
Mayıs 2012
Şaşmaz Sosyal
Tesislerinde
restaurant açılışı
nkara Açık Ceza İnfaz Kurumunun, piknik
alanı ve sosyal tesisleri yeniden düzenlenerek 3 Mayıs 2012 tarihinde hizmete açıldı.
2012 yılı başında hizmete ara verilen piknik alanı ve
kır bahçesi olarak adlandırılan sosyal tesisler, konuklara daha iyi bir hizmet sunabilmek için yeniden
düzenlendi. Adalet Bakanlığı, Ankara Adliyesi ve
ceza infaz kurumları personeli ve ailelerinin hafta
içi, hafta sonları ve akşamları daha sağlıklı, güvenli
ve nezih bir ortamda hizmet almaları için yoğun bir
çalışma gerçekleştirildi. Bu çerçevede piknik alanı,
gezi yolları yeniden düzenlendi. Yeşil alanlar yeniden çimlendirildi. Yol boyu ve tüm alanda düzenleme yapılıp, çiçek dikilirken, kamelya sayısı artırıldı.
Öğrencilerden
hükümlülere
kitap desteği
Afyonkarahisar Açık Ceza İnfaz
Kurumu Eğitim Birimi tarafından
Kurum kütüphanesini zenginleştirmek amacıyla kitap toplama kampanyası başlatıldı. Bu haberi duyan
Kazım Özer İlköğretim Okulu Sınıf
Öğretmeni Özcan Çalışkan’ın telkinleriyle kampanyaya destek veren
öğrenciler, okullarında topladıkları kitapları, hükümlülere verilmek
üzere Kurumun Eğitim Birimine
teslim etti. Afyonkarahisar Açık
Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Muzaffer Avcı, öğrencilerin topladıkları yaklaşık 250 kitapla kampanyaya
destek vermelerinden dolayı Kazım
Özer İlköğretim Okulu Öğretmeni
Özcan Çalışkan’a ve öğrencilerine
teşekkür etti.
Bütün bunlara ilave olarak, piknik alanı içinde
bulunan sosyal tesislerde dağınık haldeki hizmet
birimleri bir araya getirilmek üzere, yetersiz kalan
binalar yıkılarak yeniden ve daha geniş bir hizmet
binası inşa edildi. Yeniden inşa edilen binada fırın,
mutfak, gıda hazırlanmasında kullanılan ocaklar,
depolar, malzemeler yenilendi. Ayrıca bu binada
(200) kişilik bir büyük salon ve protokole için (50)
kişilik ayrı bir salon oluşturuldu. Her iki salonun
yanlarında üstü kapalı, yanları açık hizmet alanları
oluşturuldu. Erkek ve kadın misafirler için ayrı ayrı
mescit yapıldı. Lavabo ve WC sayısı artırılarak, yenilendi.
3 Mayıs 2012 tarihinde Adalet Bakanlığı Müste-
şarı Birol Erdem tarafından yeni hizmet binası törenle açıldı. Açılış törenine Müsteşar Yardımcıları
Kenan Özdemir ve Mustafa Erol, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk, Genel Müdür
Yardımcıları Selami Candemir, Erhan Polat, Burhanettin Eser ve Ali Yıldız, İşyurtları Kurumu Daire Başkanı Talat Akbaş ve diğer birim başkanları,
Kontrolörler Kurulu Başkanı Yusuf Kenan Çağlar
ile başkontrolör ve kontrolörler, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü birimlerinin şube müdürleri
ve personelinden oluşan 300’den fazla misafir katıldı.
Tesislerin açılışından sonra, Kurum Müdürü
Ali Turan Karadağ yönetimindeki inşaat çalışmaları sırasında üstün başarı ve hizmetleriyle takdir
toplayan 10 hükümlüye Ceza ve Tevkifevleri Genel
Müdürü Mustafa Onuk tarafından çeşitli hediyeler
verildi. Daha sonra inşaat süresince mesai kavramı
tanımaksızın fedakarane çalışan başta İnşaat Mühendisi Abdurrahim Başaran ile İnfaz ve Koruma
Başmemuru Ramazan Danacı olmak üzere 7 personele İşyurtları Kurumu Daire Başkanı Talat Akbaş
tarafından plaket verildi.
Hediye ve plaket töreninin ardından Kurum
Müdürü Ali Turan Karadağ’a Türkiye’nin Merkezi
Ankara’ya böyle güzide bir sosyal tesis kazandırdığı
için açılışa katılan protokol tarafından ayrı ayrı teşekkür edildi. Ayrıca görüşlerini ifade eden Ceza ve
Tevkifevleri Genel Müdürlüğü ve diğer kurum ve
birimlerin personeli takdirlerini ifade ettiler.
Hediye ve plaket dağılımı ile misafirlere verilen
yemekten sonra tüm kurum amirleri ve personel,
Kurum personeli Yakup Evren’in sazı eşliğinde,
Türk Halk Müziği Sanatçısı Fadile Hazal Yalçın’ın
verdiği konserle gönüllerince eğlendiler.
Genel Müdür Onuk, Sakarya L Tipi Ceza
infaz Kurumunda incelemelerde bulundu
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü
Mustafa Onuk, Eğitimden Sorumlu Daire
Başkanı Vehbi Kadri Kamer, 07.05.2012 tarihinde, Sakarya L Tipi Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret etti.
Kurumda incelemelerde bulunduktan sonra personelle bir araya gelen Genel
Müdür Onuk, kurumlarda eğitim çalışmalarına büyük önem verildiğini, bu kapsamda hükümlü ve tutuklulara okuma yazma
öğretiminden yüksek öğretime kadar çeşitli eğitim imkanları sunulduğunu, Kamu
Personeli Seçme Sınavından Üniversitelerarası Dil Sınavına kadar bütün sınavlardan
yararlanabilmesinin mümkün olduğunu
ifade ederek, hükümlü ve tutukluların salıverildiklerinde topluma kazandırılmasına
eğitimin ayrı bir önemi olduğunu ifade etti.
Sakarya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret eden Genel Müdür Mustafa Onuk, personelle bir araya gelerek, onların sorunlarını dinledi ve bu konudaki görüşlerini paylaştı.
Mayıs 2012
Seslenis
Sayfa 7
Adalet Bakanı Ergin: ‘Sinop Açık Ceza
İnfaz Kurumu 2013 yılında hizmete açılacak’
ADALET Bakanı Sadullah Ergin, Sinop' ta Açık Ceza İnfaz Kurumu yapımı çalışmalarında sona gelindiğini belirterek,
250 hükümlü kapasiteli ve 2000 m2’si kapalı olmak üzere toplam 30 bin m2’lik alana sahip Açık Ceza İnfaz Kurumunun mayıs ayı içinde ihalesinin yapılacağını ve 2013 yılı içinde hizmete açılmasının planlandığını söyledi.
A
dalet Bakanı Sadullah Ergin, Sinop E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret ederek, incelemelerde bulundu.
Bakan Ergin’e, 29 Nisan 2012 tarihindeki incelemeleri sırasında TBMM Adalet Komisyonu Başkan Vekili
Kastamonu Milletvekili Hakkı Köylü, Sinop Milletvekili
Mehmet Ersoy, Sinop Valisi Dr Ahmet Cengiz, Adalet
Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci, Ceza
ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Burhanettin
Eser, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı
Erhan Polat, İşyurtları Daire Başkanı Talat Akbaş eşlik
etti.
Bakan Ergin’i, Ceza İnfaz Kurumuna gelişinde
Sinop Cumhuriyet Başsavcısı Osman Erduran, Cumhuriyet Savcısı Murat Alagöz, Kurum Müdürü Özer
Duman, Kurum ikinci müdürleri, ile Kurum personeli
kapıda karşıladı.
Kurumun toplantı salonunda yapılan toplantıda;
Bakan Ergin ve beraberindeki heyete 2011 ve 2012 yıllarında Kurumun fiziki yapısı ile ilgili yapılan tadilat ve
yenileme çalışmaları ve Kurumun işleyişi ile ilgili sunum yapılarak, bilgi verildi.
Yenileme çalışmaları kısa bir süre önce tamamlanan
ve tamamen Kurumun kendi imkanları ile yapılan açık
futbol halı sahasını ve kondisyon aletlerinin bulunduğu
bölümü gezen Bakan Ergin, daha sonra 11’i kadın olmak üzere toplam 250 tutuklu ve hükümlünün çalıştığı
tekstil atölyesinde incelemelerde bulundu. Cumhuriyet
Başsavcısı Osman Erduran ve Kurum Müdürü Özer
Duman'dan tekstil atölyesinde yapılan çalışmalar hakkında bilgi alan Bakan Ergin, burada çalışan hükümlülerle bir süre sohbet etti ve onların sorunlarını dinledi.
Sinop'ta Açık Ceza İnfaz Kurumu yapılması çalışmalarında sona gelindiğini belirterek, Mayıs ayı içinde
ihalesi yapılacak Açık Ceza İnfaz Kurumunu 250 hükümlü kapasiteli olarak, 2000 m2’sinin kapalı olmak
üzere toplam 30.000 m2’lik alan üzerine kurulacağını
ve 2013 yılı içinde hizmete açılmasının planlandığını
ifade etti.
Ziyaretin sonunda anı defterine düşüncelerini yazan
Bakan Ergin, Sinop E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunun 2 yıl içinde yapılan yenileme ve tadilat çalışmaları
ile fiziki yapısının modern bir görünüm kazandığını
belirterek, tekstil atölyeleri çalışmaları, eğitim ve iyileştirme faaliyetlerinin hükümlü ve tutukluları tahliye
sonrası hayata alışmaları ve uyum sağlamaları açısından
son derece önemli olduğunu belirtti.
Bu ve benzeri çalışmaların artarak devam etmesi
temennisinde bulunan Bakan Ergin emeği geçenlere
teşekkür etti.
‘Anneler Günü’ etkinliklerle kutlandı
Denizli D Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda,
Anneler Günü dolayısıyla müzik ve eğlence programı
düzenlendi. Programa Cumhuriyet Savcısı Zekeriya
Çakar, Honaz Cumhuriyet Savcıları Ümit Murat Ülker ve Umut Güneş, Kurum Müdürü V. Hasan Savaşçı, Eğitimden Sorumlu 2. Müdür İsmail Aydın, İkinci
Müdürler Fazıl Demirel ve Vedat Bülbül, İdare Memuru Erol Kaçar, Denizli Berberler Odası Başkanı İdris
Ağılönü, Denizli Pamukkale Halk Oyunları (PAHOY)
Derneği Başkanı Deniz Semerci katıldı.
Program; Kurumda, Öğretmen Serdar ÖZ tarafından açılan Temel Bağlama Kursuna katılan hükümlü
ve tutukluların müzik dinletisi ile başladı. Kurum Öğretmeni Halime Başaran tarafından hazırlanan ve 9 kadın hükümlü ve tutukludan oluşan ekibin halk oyunları
gösterileri izleyicilerden tam not aldı.
Kurum Teknisyeni Duygu Apaydın ve hükümlü
Faruk Akkor tarafından sahnelenen "Hazır mısın?" adlı
skeç gösterisi ve Pamukkale Halk Oyunları Derneği
(PAHOY) oyuncularının zeybek gösterileri ilgiyle izlenirken, Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Çakar, annesine
yazdığı şiiriyle programa ayrı bir renk kattı ve büyük alkış topladı.
Ardından, Kurumda, Türkiye İş Kurumu Denizli İl
Müdürlüğü ve Denizli Halk Eğitim Merkezi ve A.S.O.
Müdürlüğü iş birliği ile açılan Güzellik ve Saç Bakım
Hizmetleri Alanı-Saç Yapımı ve Bakımı Modül Programına katılan ve belge almaya hak kazanan 11 kadın
hükümlü ve tutukluya belgeleri verilirken, Kurumun
erkek berber salonun yenileyen Berberler Odası Başkanı İdris Ağılönü'ne desteklerinden dolayı Cumhuriyet
Savcısı Zekeriya Çakar tarafından teşekkür edildi.
Program, Denizli Belediyesi Konservatuvarı müzisyenleri Özgür Dağcı ve Ahmet Avgın’ın solo türküleriyle
ve kadn hükümlü ve tutuklular ile kadın personele karanfil dağıtılması ile sona erdi.
Kayseri Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 15 Mayıs 2012 tarihinde, Anneler Günü Kutlama Programı
gerçekleştirildi. Pogramda anneliğin ne kadar kutsal bir
vazife olduğu, bu nedenle annelerin kıymetinin bilinmesi ve onlara değer verilmesi gerektiği anlatıldı. Programda anneliği anlatan sunumlar, konser ve Erciyes
Üniversitesi folklor ekibinin gösterileri ilgiyle izlendi.
Ayrıca, kadın personele Kurum Müdürü Abdullah Ulaş
tarafından gül takdim edilerek, Anneler Günleri kutlandı. Müzik ziyafetiyle dolu programda kadın hükümlü ve
tutuklular hoşça vakit geçirdi.
Programa Kurum Müdürü Abdullah Ulaş, Kurum
İkinci Müdürü Ferhat Ünal, Kurum öğretmenleri, kurum personeli ile kadın hükümlü ve tutuklular katıldılar.
Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda ise Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu
ve eşi, Cumhuriyet Başsavcı Vekilleri Bayram Köroğlu
ve eşi ile Yalçın Ezerce ve eşi, Bakırköy Cumhuriyet
Savcısı Cevdet Doğan, Kurum Müdürü Hulûsi Sağır,
Bakırköy Halk Eğitimi Merkezi Müdür Başyardımcısı
Ali Karakuş, Bakırköy Konservatuar Vakfı Başkanı ve
üyeleri, Kurum ikinci müdürleri ve Kurum personelinin yanı sıra A ve C Blok koğuşlarından 400 hükümlü
ve tutuklunun katılımıyla kutlama programı gerçekleştirildi.
TRT İstanbul Radyosu Türk Müziği Müdürü ve
Ses Sanatçısı Faruk Salgar’ın yönetimindeki Bakırköy
Konservatuar Vakfı Korosu tarafından Türk Sanat Müziği parçaları seslendirildi. Kurum kreşine devam eden
çocukların dans gösterisinin ardından çocuklar Anneler
Günü ile ilgili özlü sözler söyleyerek kendi annelerine
hediyelerini takdim ettiler.
Yılın annesi seçilen hükümlü ve tutuklulardan İnci
Topbaş ve Meseret Woldesemaet, Kurum personeli
Ayşe Saku ve Bakırköy Müftülüğü Vaizi Halime Yıldız
ile Cumhuriyet Başsavcısının eşi Aysun Salihoğlu’na,
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, Cumhuriyet Başsavcı Vekilleri Bayram Köroğlu ve Yalçın
Ezerce, Bakırköy Cumhuriyet Savcısı Cevdet Doğan
ve Kurum Müdürü Hulûsi Sağır tarafından hediyeleri
verildi.
Hükümlü ve tutuklulardan oluşan halk oyunları ekibinin Kemence eşliğindeki Karadeniz Yöresine ait halk
oyunları, katılımcıları coşturdu. Ses Sanatçısı İsmail
Hazar’ın seslendirdiği türkülerin ardından hükümlü ve
tutuklulardan oluşan Ceza İnfaz Kurumu Korosunun
farklı dillerdeki şarkılarıyla program sona erdi.
Kocaeli Açık Ceza ve İnfaz Kurumunda, 13
Mayıs Anneler Günü ve Hıdrellez Bahar şenlikleri kapsamında “Anneye Duyulan Özlem” konulu konser gerçekleştirildi. 07.05.2012 tarihinde konsere; misafir ses
sanatçısı olarak katılan Mahalli Sanatçılardan Ferhat
Sevren ve hükümlü İsmail Küçükboyacı katıldı. Bir saat
süren programa; Kurum Müdürü Hasan Dönmezkuş
ve Kurum İkinci Müdürleri Kağan Gençer ve Engin
Şimşek, Kurum Uzman Öğretmeni Halil Mutlu ve Kurum personeli ile hükümlüler katıldı.
Sayfa 8
Seslenis
Mayıs 2012
Adalet Bakanı Sadullah Erg
Akdağ, Silivri ve Metris’te
A
dalet Bakanı Sadullah Ergin
ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Silivri 6 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ile Metris 2
No’lu T ve R Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumunda incelemelerde bulundu. 10.05.2012 tarihindeki ziyaretin ilki Silivri 6 No’lu L Tipi Kapalı
Ceza İnfaz Kurumuna yapıldı.
Ziyaret esnasında Bakan Ergin’e
Müsteşar Yardımcısı Kenan Özdemir,
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü
Mustafa Onuk ve Ceza ve Tevkifevleri
Genel Müdür Yardımcısı Burhanettin
Eser ve Daire Başkanı Remzi Gemici,
Adalet Bakanı Sadullah Ergin
ve Sağlık Bakanı
Recep Akdağ,
Silivri 6 No’lu L
Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumunda
incelemelerde
bulunurken.
Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü
kapılarını basın mensuplarına açtı
Adalet Bakanı Sadullah Ergin,
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü yetkilileri ve beraberindeki basın mensupları 11.05.2012 tarihinde,
Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünü ziyaret etti.
Kampüsün genel işleyişinin basın mensuplarına aktarıldığı ziyarette, Bakan Ergin basın mensuplarıyla
birlikte günde 10.000 kişiye yemek
çıkarılan Kampüs genel mutfağı ve
fırınında incelemelerde bulundu.
Bakan Ergin ve beraberindeki heyet, daha sonra, Silivri 6 Nolu L Tipi
Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret
etti.
Bakan Ergin, Silivri 6 Nolu L Tipi
Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ziyaretinde kapalı ve açık ziyaret yerleri, avukat görüşme yerleri, kantin ve merkez
kontrol odasını gezdikten sonra konferans salonu ve kütüphaneye geçti.
Kütüphanede bulunan 2603 kayıtlı kitabın hükümlü-tutuklulara
nasıl ulaştırıldığı, okunan kitap sayısı, okuyan hükümlü-tutuklu sayısı ve
kitapların çeşitliliğinin memnuniyet
verici olduğu ifade edildi. Konferans
salonunda konferans, bilgi yarışması, münazara, sinema gösterimi gibi
sosyol-kültürel etkinlikler hakkında
bilgilendirme yapıldı. Burada, Bakan
Ergin, basın mensupları ile masa tenisi oynadı.
Kütüphaneden sonra derslikler,
psiko-sosyal grup odası, halı saha ve
kapalı spor salonuna geçerek, ceza
infaz kurumunda verilen eğitimöğretim, iş-meslek kursları, psikososyal çalışmalar ve yapılan sportif
faaliyetler hakkında bilgi verildi.
Derslikler gezilirken satranç sınıfında Adalet Bakanı Sadullah Ergin, basın mensuplarından Ruşen Çakır ile
küçük bir satranç karşılaşması yaptı.
Heyet, psiko-sosyal grup odasında, madde bağımlılığı, öfke kontrol
programları, en sık karşılaşılan psikolojik yakınmalar hakkında yapılan
çalışmalarla ilgili bilgi aldı. Kapalı
Spor Salonu ziyaretinde Bakan Ergin
ve Kurum Müdürü Necati Uyanık,
hükümlü-tutukluların oynadığı voleybol maçına katıldılar ve bir müddet hükümlü-tutuklular ile voleybol
oynadılar.
Daha sonra, hükümlü-tutukluların barındırıldığı odalar gezilerek, bu
odalarla ile ilgili basın mensuplarının
soruları cevaplandırıldı. Ayrıca Kurum içerisinde bulunan Aile Hekimliği Birimi ve Diş Ünitesi gezildi.
Silivri Cumhuriyet Başsavcısı Ali İşgören, Silivri Cumhuriyet Savcıları Mehmet
Kurt ile Necip Doğan ve Kampüste yer
alan kurumların müdürleri eşlik etti.
Adalet Bakanı Ergin ve Sağlık Bakanı
Akdağ, Silivri 6 No’lu L Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu aile hekimliği ile diş ünitesinde incelemelerde bulundu ve burada
yapılan çalışmalar hakkında Kurum Müdürü Necati Uyanık, Aile Hekimi Bilal
Ünal ve Diş Hekimi Selçuk Gundurali’den
bilgi aldı.
Kurumun hasta giriş-çıkış noktalarında ve ambulansta incelemeler yapan Adalet Bakanı Ergin ve Sağlık Bakanı Akdağ,
bu alanda karşılaşılan zorluklar hakkında
Kurum Müdürü Necati Uyanık ve sağlık
personelinden bilgi aldı. Bakan Akdağ,
112 acil hattını arayarak, ambulansın ne
kadar sürede ulaştığını öğrenmek için küçük bir tatbikat yaptı.
Kampüsteki Aile Hekimliği ve 6 No’lu
L Tipi Ceza İnfaz Kurumu sağlık biriminde incelemelerde bulunup, uygulamaları yerinde gören Adalet Bakanı Ergin
ve Sağlık Bakanı Akdağ, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Sağlık hizmeti, hastanelerdeki ile
aynı
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünün
genel yapısıyla ilgili bilgi verirken, Kampüste toplam 9 ceza infaz kurumunun
bulunduğunu söyledi. Kampüsteki Aile
Hekimliği ile ceza infaz kurumlarındaki
sağlık birimlerince gerçekleştirilen hizmetlerin hükümlü ve tutukluların sağlık
ve yaşam koşullarını yerinde gördüklerini vurgulayarak, “Cezaevlerindeki sağlık
hizmetlerini yerinde inceledik. Her cezaevinin kendi içindeki imkanlarını yerinde
gördük. Acil durumlarda ambulansların
gelişini, 112 Acil’in çalışma sistemini tatbikatla denedik. Onun dışında yakın tarihte hastane şekline dönüştürülen semt
polikliniğini inceledik. Yaptığımız tespitler doğrultusunda bu hizmetlerin daha da
geliştirilebilmesi ve daha da yüksek standartlı hizmet verilebilmesi için yapılacaklar noktasında değerlendirmeler yapıldı.”
dedi.
Kampüsteki sağlık hizmeti değerlendirildi
Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise Kampüsteki sağlık hizmetlerini değerlendirdiklerini ifade ederek, şöyle konuştu:
“Genel anlamda incelemeler yaptık ama
özellikle sağlık konusuna odaklandık. Buralardaki hizmetleri Adalet Bakanlığımız
ile yaptığımız protokol çerçevesinde Sağlık Bakanlığı olarak biz sunuyoruz. Kaynakların daha etkili kullanılması açısından böyle bir yöntem belirledik.
Silivri Kampüsünde 24 saat görev yapan bir 112 servisimiz var. Burada 1’i açık
Mayıs 2012
Seslenis
Sayfa 9
gin ve Sağlık Bakanı Recep
e incelemelerde bulundu
olmak üzere 9 kurum var. Bu servis ihtiyaç
halinde bu birimlere ulaşabilecek bir noktada yerleşmiş durumda ve bu kabiliyete
de haiz bir birim. Arkadaşlarımızla görüştük. 112 ekibinin durumu nasıl değerlendirdiğini gördük. Çağrı yaptık. Aşağı yukarı 4 dakika içinde bulunduğumuz yere
gelebildiler.” dedi.
Silivri’ye mahsus olmak üzere bir
hastane kurduklarını da kaydeden Bakan
Akdağ, “Bu hastanede 12 uzman doktorumuz görev yapıyor. Bu uzman doktorlar
bir tarafıyla Silivri’deki Devlet Hastanemiz ile irtibatlı çalışıyorlar. Böylece işler
biraz daha kolaylaşmış oluyor.” diye konuştu. Her insanın sağlık hakkının kutsal
olduğunu kaydeden Bakan Akdağ, “Bu
hizmetleri buralarda kalan tutuklu ve hükümlü arkadaşlarımız için vermeye devam
edeceğiz. Hem hastane görevlileri hem
savcılar hem de diğer çalışanlarla bir araya gelip bu konuyu istişare etmiş olduk.”
dedi.
Sağlık Bakanı Akdağ, basın mensuplarının, nasıl bir eksiklik gördüklerine
ilişkin sorusuna, “ Bütün o şikayetler her
neyse onlarla alakalı olarak sistemi değerlendirmiş olduk. Dışarıda nasıl hizmet
veriyorsak, buradaki vatandaşlarımıza da
aynı hizmeti veriyoruz.” şeklinde yanıt
verdi.
Metris R Tipi’nde rehabilitasyon
çalışmaları yerinde görüldü
Metris 2 Nolu T ve R Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu'nun Rehabilitasyon bölümü
özbakım becerilerinden yoksun hükümlü
ve tutukluların kalabileceği şekilde yenilendi. Yenilenen R Tipi bölümü, Adalet Bakanı
Sadullah Ergin, Sağlık Bakanı Recep
Akdağ, Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Kenan Özdemir, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk,
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür
Yardımcıları Burhanettin Eser, Daire
Başkanı Remzi Gemici ve beraberindekilerle ziyaret ederek incelemelerde
bulundular.
10.05.2012 tarihinde gerçekleşen
ziyaret ve incelemelerde; Bakırköy
Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu,
Cumhuriyet Başsavcı Vekili Bayram Köroğlu, Cumhuriyet Savcısı Cevdet Doğan, İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanı
Doç. Dr. C. Haluk İnce, İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. İhsan Dokucu, Kurum
Müdürü Erol Özbulut, Metris 1 No'lu
T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Zeki Uzun hazır bulundu.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Sağlık
Bakanı Recep Akdağ ve beraberindeki
heyete Rehabilitasyon merkezinin kuruluş ve hizmetleriyle ilgili olarak Kurum idarecileri ve kurumda görev yapan
sağlık çalışanları, personel sayısı ve türleri, kurumun fiziki yapısı, mevcut imkanları, kurumda barınmakta olan hasta
hükümlü tutukluların sayısı ve sağlık
durumları, personelin çalışma saatleri
ve vardiye sistemleri hakkında bilgilendirmede bulundular. Heyet, daha sonra, öz bakım becerilerinden yoksun 138
hükümlü ve tutuklunun barınabileceği
şekilde yenilenen rehabilitasyon merkezinin bölümlerini gezdi. Bakan Ergin
ve Bakan Akdağ hastane odası şeklinde
düzenlenen üç kişilik odalarda barınan
hükümlü tutuklu odalarında incelemelerde bulunup, hükümlü ve tutuklularla
sohbet ettiler.
Heyet, öz bakım becerilerini yerine
getiremeyen hükümlü tutukluların barındığı odalardaki hastane tipi yatak ve
dolaplar, portatif yemek masaları ve etejerler ile anti bakteriyel zemin ve duvarlarlar, yenilenen yatak ve kablosuz sinyal
butonlardan oluşan yenilikleri yerinde
gördü. Burada barınmakta olan hükümlü ve tutukluların, sorunlarını dinleyerek, sohbet etti. Daha sonra kurumun
yemekhanesi, fizyoterapist odası ve revirini gezerek incelemelerde bulundu.
Heyet, personele teşekkür ederek,
Kurumdan ayrıldı.
Seslenis
Sayfa 10
Mayıs 2012
Burdur’da örnek uygulama hayata geçti
Kamuya yararlı işte çalışanlara ferdi kaza sigortası
B
urdur Denetimli Serbestlik Müdürlüğü, Türkiye’de bir
ilke imza atarak, kamu kurumlarında ücretsiz çalışma
yükümlülüğü bulunan sanık ve hükümlülere ücretsiz
ferdi kaza sigortası imkanı sağlayan yeni bir projeyi hayata geçirdi. Cezasının son bir yılını ceza infaz kurumu yerine kamu
kurumunda, belirli saatlerde ücretsiz olarak çalışan hükümlüler ile denetimli serbestlik uygulaması kapsamında kamuda
çalışan sanık ve hükümlüler artık çalıştıkları saatlerde başlarına gelebilecek kazalara karşı minimum 11 bin, maksimum ise
27 bin TL’ye kadar sigortalı olacak. Her yıl Burdur Denetimli
Serbestlik Müdürlüğünce belirlenecek 100 sanık ve hükümlünün yararlanacağı ferdi kaza sigortası sosyal sorumluluk
çerçevesinde, Burdur Koca Sigorta Aracılık Hizmetleri Şirketince ücretsiz sağlanacak.
Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ile Burdur Koca Sigorta
Aracılık Hizmetleri Şirketi arasındaki Protokol törenle imzalandı. Denetimli Serbestlik Müdürlüğü toplantı salonundaki imza törenine Burdur Cumhuriyet Başsavcısı Ali Nevzat
Açıkgöz, Denetimli Serbestlikten Sorumlu Cumhuriyet Savcısı Murat Karakaya, Denetimli Serbestlik Müdürü Mustafa
Güday, Burdur E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü
Yusuf Bulut, Adli Tıp Şube Müdürü Çağlar Özkanlı ve Burdur Koca Sigorta Aracılık Hizmetleri Şirketi sahibi Sabahat
Koca katıldı.
Törende konuşan Cumhuriyet Başsavcısı Açıkgöz, imzalanan Protokolün Türkiye’de ilk olduğunu belirterek, daha
önce bu hükümlülere Sosyal Güvenlik Kanunu hükümlerinin
uygulanmadığını dile getirdi. Protokolle, bu hükümlülerin
ferdi kaza sigortası altında olacağını ve herhangi bir iş kazası durumundan teminat altında bulunduklarını vurgulayan
Açıkgöz, “Kamuda çalışan sanık ve hükümlüler için böylesine
önemli bir konuda ilk adımın Burdur’da atılıyor olmasından
dolayı büyük mutluluk duydum. Bu başarılı çalışmalarından
dolayı Denetimli Serbestlik Müdürü Mustafa Günay ve Koca
Sigorta Aracılık Hizmetleri Şirketi sahibi Sabahat Koca’ya teşekkür ediyorum. Bu çalışmanın Türkiye’ye örnek teşkil edeceğini ümit ediyorum.” dedi.
Denetimli Serbestlik Müdürü Mustafa Güday ise
05.04.2012’de, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri
ile Koruma Kurulları Kanunu’nda yapılan değişiklikten sonra;
salıverilenlerden 23 kişi ve kısa süreli hapis cezasına seçenek
yaptırım olarak kamu yararına çalıştırılan 1 kişi olmak üzere
toplam 24 hükümlünün Adliye, Belediye, Devlet Hastanesi,
Milli Eğitim Müdürlüğü, Müftülük gibi kurumlarda ücretsiz
olarak çalıştırıldığını bildirdi. Güday, “Bu 24 hükümlünün
törenin sonunda, protokolün imzalanmasının akabinde ferdi
kaza sigortası yapılacaktır. Bu protokolün imzalanmasında
bizi destekleyen başta Cumhuriyet Başsavcımız Ali Nevzat
Açıkgöz’e, Cumhuriyet Savcımız Murat Karakay’ya ve Koca
Sigorta Aracılık Hizmetleri Şirketi sahibi Sabahat Koca’ya
teşekkür ediyor, protokolün hayırlı olmasını diliyorum.” diye
konuştu.
Koca Sigorta Aracılık Hizmetleri Şirketi sahibi Sabahat
Koca, Protokol kapsamında kamu kurum kuruluşlarında ça-
lışan hükümlülerin çalıştıkları süre içerisinde ferdi kaza sigortası altında olacağının altını çizerek, “Denetimli Serbestlik
Müdürlüğü tarafından bize bildirilen her yıl 100 hükümlü,
iş riski değerlendirilerek 10 bin TL ile 25 bin TL tutarında
teminat altında bulunacak. Ayrıca bu hükümlüler çalıştıkları
süre zarfında tedavi masrafları için bin ile 2 bin TL teminat
değerinde ferdi kaza sigortasına sahip olacak. Ancak bu ferdi
kaza sigortası yalnızca hükümlünün kendisini kapsayacak ve
hükümlünün kamu hizmetinde çalıştığı saatler arasında geçerli olacak. Türkiye’de ilk kez gerçekleşecek böylesine önemli bir projede görev aldığım için mutluluk duydum.” dedi.
İş Birliği Protokolünü Denetimli Serbestlik Müdürü
Mustafa Güday ve Koca Sigorta Aracılık Hizmetleri Şirketi
sahibi Sabahat Koca imzaladı.
Gümüşhane’de ‘Madde Bağımlılığı ve Denetimli
Serbestlik Çalışmaları’ konulu panel gerçekleştirildi
İlki 18 Nisan 2012 tarihinde Gümüşhane
Üniversitesi öğretim üyelerine yönelik düzenlenen “Madde Bağımlılığı, Korunma Yolları ve
Denetimli Serbestlik Çalışmaları” konulu panelin ikincisi Gümüşhane Üniversitesi öğrencilerine yönelik 25 Nisan 2012 tarihinde yoğun
katılımla gerçekleştirildi.
Panele Gümüşhane Belediye Başkan Yar-
dımcısı Bilal Özdener, Gümüşhane Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Arslantaş, Adli Yargı
Adalet Komisyonu Başkanı Mehmet Selim
Eren, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Haydar Akyazı, İl Emniyet Müdürü Hüseyin Ümit Yüksel, Sağlık Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç.
Dr. Turgut Şahinöz, İ.İ.B.F Dekan Yardımcısı
Yard. Doç. Dr. H. Erdoğan Yayla, Üniversite
Genel Sekreteri Mustafa Baytar, Aile ve Sosyal
Politikalar İl Müdürü İdris Altuntaş, İl Ceza
İnfaz Kurumu Müdür Yardımcı Mücahit Feyzioğlu, Halk Bankası Müdürü Sezgin Tok, İl
Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü
Osman Yunusoğlu ile diğer yönetici, basın
mensupları ve 350 öğrenci katıldı.
İl Sağlık Müdürlüğünü temsilen Psikolog Yeliz Yorgancı, İl Emniyet Müdürlüğünü
temsilen Kaçakçılık ve Organize İşler Şube
Müdürlüğü Emniyet Amiri Serhad Çokaklı ve
Denetimli Serbestlik Müdürlüğünü temsilen
Denetimli Serbestlik Müdürü Lütfullah Ateş
ve Sosyal Hizmet Uzmanı İlknur Koca Değim
konuşmacı olarak katıldı.
Panel açılışında konuşan Öğretim Üyesi
Beliz Yekeler, Ülkemizde madde kullanımının boyutlarına değinmiş, İl Sağlık Müdürlüğü
Psikologu Yeliz Yorgancı sunumunda; madde
bağımlılığı, etki ve belirtileri ile psiko-sosyal
boyutu ile denetimli serbestlik kararlarının yerine getirilmesindeki tedavi sürecini, İl Emniyet Müdürlüğü Emniyet Amiri Serhad Çokaklı ise daha çok maddelerin sınıflandırılması ile
Ülkemizdeki madde bağımlılığı ile mücadele
noktasında yapılanlara dair katılımcılara bilgi
verdi.
Panelin Moderatörlüğünü yapan Denetimli Serbestlik Müdürü Lütfullah Ateş, denetimli serbestlik hizmetlerini, bu sisteme
neden ihtiyaç duyulduğunu, sistemin yakın
gelecekteki hedeflerini anlatırken, Denetimli
Serbestlik Müdürlüğü Sosyal Hizmet Uzmanı İlknur Koca Değim ise tedavi ve denetimli
serbestlik kararlarının yerine getirilmesindeki
süreç ve özellikle rehberlik çalışmalarıyla ilgili
bilgi verdi. Ayrıca, katılımcıların soruları yanıtlandı.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Haydar Akyızcı, panelin ve verilen bilgilerin kendileri için
son derece yararlı olduğunu, bu gibi çalışmaların her yıl tekrarlanmasının üniversiteleri
açısından son derece faydalı olacağını, hatta
mümkünse her yıl yeni kayıt yapan öğrenciler
için gerçekleştirilen “öğrenci adaptasyon çalışmaları” içinde yer almasının daha iyi olacağını belirterek teşekkürlerini ifade etti.
Kapanış konuşmasını yapan Gümüşhane
Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Arslantaş ise
panelin son derece faydalı olduğuna inandıklarını, bu ve buna benzer çalışmalara toplumda
farkındalık yaratmak adına devam edileceğini
belirtti. Cumhuriyet Başsavcı Arslantaş ayrıca Üniversite tarafından yapılan bu talebin İl
Emniyet ve Sağlık Müdürlüklerinin katkılarıyla yerine getirilebileceğini belirterek panelin
hazırlanmasında emeği geçen ve Gümüşhane
Üniversitesi Halkla İlişkiler Bölümü öğrencilerine teşekkür belgelerini verdi.
Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği panel
sonunda tüm katılımcılara Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ve koruma kurulları adına
düzenlemiş bloknot defter, kalem ve katılım
belgeleri takdim edilerek panele son verildi.
Seslenis
Mayıs 2012
Sayfa 11
Denetimli serbestlikle bin 600 fidan dikildi
K
ırşehir İli Mucur İlçesi Asliye ve Sulh Ceza
Mahkemelerince çeşitli suçlardan CMK
231/8-C maddesi uyarınca hapis cezası yerine Ağaç Dikme Yükümlülüğü belirlenen kişiler ile
105/A maddesi uyarınca kamu hizmeti yükümlülüğü
bulunan hükümlüler ve Kırşehir Açık Ceza İnfaz Kurumunda bulunan hükümlüler tarafından Kırşehir İli
Mucur Kaymakamlığınca tahsis edilen ve etrafı yine
hükümlüler tarafından tel örgü ile çevrilerek koruma
altına alınan yaklaşık 40 dönüm araziye 02.05.2012 tarihinde 1600 fidan dikimi yapıldı.
Fidan dikimi nedeniyle düzenlenen törene Kırşehir Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Şahin, Kırşehir
Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Şeyhmus Yeşiltaş, Mucur Kaymakamı Arif Yalçın, Mucur Belediye
Başkanı Sayın Ali Şahin, Kırşehir ve Mucur Adliyelerinde görev yapan hâkim ve Cumhuriyet savcılar ve
çeşitli kurumlardan idareciler katıldı.
Kırşehir Denetimli Serbestlik Müdürü Deniz
Yusufoğlu örende yaptığı konuşmasında; ormanların
önemini vurguladıktan sonra, ormanların gün geçtikçe insanlar tarafından tahrip edildiğini, bu nedenle
gelecek nesillere temiz ve yaşanabilir bir dünya bırakabilmek için yeni orman alanları meydana getirmenin her kurumun görevi olduğunu, bunun yanında denetimli serbestlik sisteminin alternatif bir ceza infaz
sistemi olduğunu, bu çerçevede çeşitli suçlardan ceza
alan suçluların cezalarını toplum içerisinde, sosyal ortamların dışına çıkmadan, ağaç dikme yükümlülüğü
şeklinde yerine getirdiklerini, bu orman alanının da
benzer şekilde ceza alan suçluların cezalarının yerine
getirilmesini sağladığını, Kırşehir Denetimli Serbestlik Müdürlüğü olarak çalışmalarında kendilerine destek olan başta Kırşehir Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Şahin olmak üzere Mucur Kaymakamlığı, Mucur
Belediyesi, Kırşehir Orman İşletme Müdürlüğü ve
Kırşehir Şeker Fabrikası Müdürlüğüne teşekkür etti.
Kırşehir Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Şahin
ise konuşmasında özetle; katılımcılar ve hükümlülere
teşekkür ettikten sonra, 6291 sayılı kanun ile Denetimli Serbestlik Kanununda yapılan değişiklikle cezalarını iyi halli olarak geçirenlerden ıslah olduğuna
karar verilenlerin tahliye olduktan sonra çeşitli işlerde
çalıştırıldığını, Denetimli Serbestlik Müdürlüğü olarak kendilerinin mevsimin uygun olması nedeniyle bu
hükümlüleri öncelikle ağaç dikme işinde çalıştırmaya karar verdiklerini, Mucur Kaymakamı’nın da bu
amaçla araziyi kendilerine tahsis ettiğini, diğer kamu
kurum ve kuruluşlarının da kendilerine destek olduğunu, Denetimli Serbestlik Müdürlüğü olarak geleceğe dönük çalışmalarının devam edeceğini, kamu
hizmeti cezası verilen hükümlüleri daha çok ağaçlandırma işlerinde kullanarak beldemize ve şehrimize
katkıda bulunmak istediklerini, ancak diğer kurumlardan da yapılacak çalışmalara destek olmalarını beklediklerini ifade etti.
Yüzüncü Yıl Üniversitesinde kamu
hizmeti yükümlülüğü çalışmaları
yerinde görüldü
Kamu hizmeti yükümlülüğünü tiyatro
eğitimi vererek yerine getiriyor
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un
105/A maddesi gereğince ceza infaz
kurumundan salıverilen hükümlüler,
cezalarının koşullu salıverilmeye kadar
olan kısmını denetimli serbestlik altında geçirmeye devam ediyorlar.
Bu kapsamda bugüne kadar 500'e
yakın hükümlüyü denetim altına alan
Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğü bu hükümlülerden 216'sını Bursa
Cumhuriyet Başsavcılığı, Bursa İl Emniyet Müdürlüğü, Bursa Milli Eğitim
Müdürlüğü vb. kurumlarda kamu hiz-
meti cezası ile çalıştırırken bu kapsamda başarılı uygulamalar da gerçekleştiriyor.
Yine ilgili yasa kapsamında denetim altına alınan Tiyatrocu M.G. Bursa
Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı bir lisede tiyatro grubu öğrencilerine tiyatro
eğitimi vermesi yönünde belirlenen yükümlülüğünü başarılı bir şekilde yerine
getirmeye devam ediyor. M.A.’nın yönetiminde öğrenciler ilk oyunlarını, “Artiz Mektebi”ni, 19 Mayıs kutlamaları
çerçevesinde sergilerken, oyun Bursalı
sanat severler tarafından ilgi ile izlendi.
“Türkiye’de Model Cezaevi Uygulamalarının Yaygınlaştırılması ve
Cezaevi Reformunun Desteklenmesi
Projesi” kapsamında Erciş Açık Ceza
İnfaz Kurumunda düzenlenen “Avrupa Cezaevi Kuralları Yaygınlaştırma
Eğitimi”ne katılan Ceza ve Tevkifevleri
Genel Müdürlüğü Denetimli Serbestlik Daire Başkanlığında görevli Tetkik
Hâkimi Turan Kuloğlu, denetimli serbestlik çalışmaları kapsamında bir çok
ziyaret gerçekleştirdi.
Tetkik Hâkimi Kuloğlu; Van Adliyesi, Van Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ve Yüzüncü Yıl Üniversitesini
ziyaret ederken, Van Cumhuriyet Başsavcısı Osman Nuri Güler, hâkim ve
Cumhuriyet Savcıları ile bir araya geldi.
Denetimli serbestlik çalışmalarını
yerinde görmek amacıyla Yüzüncü Yıl
Üniversitesinde gerçekleştirilen ziyaretinde Rektör Prof. Dr. Peyami Battal
tarafından karşılanan Tetkik Hâkimi
Turan Kuloğlu’na Denetimli Serbestlikten Sorumlu Cumhuriyet Savcısı
Mahmut Kaan Yüksel ve Denetimli
Serbestlik Müdürü Hasan Bıyık eşlik
etti.
Tetkik Hâkimi Kuloğlu, Üniversi-
tenin Genel Sekreteri Prof. Dr. Murat
Demirel, Personel Daire Başkanı M.
Cenap Önsal, Denetimli Serbestlik
Müdürü Hasan Bıyık, Yeşil Alan Müdürü Yrd. Doç. Fazlı Öztürk ve Şube
Müdürü Cafer Keskin ile birlikte 5275
sayılı Kanun’un 105-A maddesi kapsamında ceza infaz kurumlarında bulunup da şartla salıverilmelerine bir
yıldan az kalan ve denetimli serbestliğe
tabi tutulan hükümlülerin kamu hizmeti yükümlülüğünü yerine getirdiği
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yeşil Alan
Park ve Bahçeler Müdürlüğünü ziyaret
etti ve kamu hizmeti yükümlüsü 27 hükümlünün çalışmaları yerinde görüldü.
Yeşil Alan Müdürü Yrd. Doç. Fazlı
Öztürk, atıl olan işgücünün değerlendirilmesi ve hükümlülerin üretken bireyler olarak toplumdaki hak ettikleri
yeri almaları adına uygulamanın yerinde olduğunu ve hükümlülerin çalışmalarından duyduğu memnuniyetini dile
getirdi.
Tetkik Hâkimi Turan Kuloğlu, son
larak Van F Tipi Yüksek Güvenlikli
Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret ederek,
incelemelerde bulundu.
Seslenis
Sayfa 12
Ali Suat ERTOSUN
Yargıtay Üyesi
İKİNCİ ŞANS
Tahliyesine beş gün kalan Bülent, üç
yıla yakın süredir cezaevindeydi. Üç yıl nasıl geçecek diye düşünürken; yıllar aylara,
aylar haftalara, haftalar güne düşmüştü.
Cezasına Manisa’da başlamış, oradan
Saruhanlı’ya gönderilmiş, son bir yılını
da Foça Açık Cezaevinde geçirmişti. Artık
onu uyku tutmuyordu. Geçmişi gözlerinin
önünden geçiyor, bazen dalıp gidiyor, hataları ile yüzleşiyor, yaptıklarından utanıyor, bir daha aynı hatalara düşmeyeceğine
kendi kendine söz veriyordu. Yatakhaneydiler ve yataktan kalkmak istemiyordu.
Yanında kalan ‘Siyasi’ dedikleri hemşehrisi Abdullah hoca kalkmış hazırlanıyordu.
Onun da tahliyesi yakındı ve üç ayı vardı.
Uzun yıllardır yatıyordu. Kimsenin işine karışmaz, boş kaldığında açar kitabını
okur, televizyondan sadece haber programlarını izlerdi. Çok konuşmazdı. Sorarsan cevap verir, herkes tarafından sevilip
sayıldığından, aralarında çıkan sorunları o
çözümlerdi. Ondan çok şeyler öğrenmişti.
Bülent’in içinde bulunduğu ruh hâlinin
farkında olan ve geçmişini bilen Abdullah
hoca “Evlat, kalk bakalım, bugün domates, biber ve patlıcan çapası var.”
deyince, “Kalkıyorum hocam, bu gece
uyuyamadım. Geçmişimle boğuştum durdum.” demiş, hocanın “Evlat,
daha otuz yaşındasın, önünde uzun
yıllar var, yaşamını yeniden kurarsın,
umutsuzluğa kapılma,” demesi üzerine cevap vermemişti. Hoca elli üç yaşındaydı ve bekârdı. Kimi kimsesi de yoktu.
Cevap vererek onu üzmek istememişti.
Bülent, o gün hem çalışmış, hem de
geçmişiyle cebelleşip durmuştu. İlkokulu
bitirdiği yıl babasını kaybettiğinden, daima kendilerine yardımcı olan dayısının
tarım aletleri ve römork yapan atölyesinde
çalışmış, oradan askere gitmişti. Dayısının çocuğu yoktu. Onu evladı gibi severdi.
Askerliği bitince yine dayısının iş yerinde
çalışmaya başlamış, uzaktan da olsa sevip
beğendiği Hacer’le, ailesinin de rızasını
alarak nişanlanmıştı. Annesi ve babasını çocukken kaybeden Hacer’i amcası
büyütmüştü. Hanım hanımcık bir kızdı,
utangaçtı, konuşurken yanakları kızarır,
gözlerinin içi gülerdi. Bir gül gibi narindi
ve Bülent’i çok sevmişti.
*
*
*
Kaderlerini değiştiren olay, Bülent’e
piyangodan iyi sayılabilecek para çıkması olmuştu. Ailece “Hacer, bize uğurlu
geldi, nasibiyle geldi.” diye sevinmeleri
uzun sürmemişti. Bülent, ikramiye çıkmasından sonra değişmiş, dayısının, annesinin ve can kuşu Yavuz’un uyarılarına,
“Bilmediğin işi yapma!” demelerine aldırmadan peşinde dolaşan arkadaşlarının
telkinleriyle galericilik yapmaya başlamış,
bir dost tutmuş, Hacer’le nişanı bozmuş,
nerede akşam orada sabah yaşamaya başlamış, sonunda elindeki parayı bitirmiş, kendisini terk eden dostunu silahla yaralamış
ve hapse düşmüştü. Pişmanlığı sonsuzdu.
Annesini çok üzmüş, dayısının “Oğlum
bu dükkânı ben sana bırakacağım, gel
işimizi büyütelim.” şeklindeki sözlerini
dinlemediğinden onun yüzüne bakamaz
olmuştu. Ama en çok üzüldüğü Hacer’di.
Hacer’in kendisine olan güvenini boşa çıkarmış, ona bir gül bile verememişti. Paralı günlerinde yanında olanların onu arayıp
sordukları yoktu. Kendisini sadece annesi
ve arkadaşı Yavuz ziyaret ediyordu. Kızgınlığı süren dayısı ziyaretine gelmemekle
birlikte para göndermiş, annesine de bakıp gözetmişti.
Ziyaretleri sırasında Yavuz’a zaman
zaman Hacer’i sormuş, Yavuz da “Ne
yapsın garip, yaşayıp gidiyor, duyduğum kadarıyla çıkan nasiplerini geri
çeviriyormuş. Kendisini göremiyorum.” demiş, annesine sorduğunda da
annesi tersleyerek “Hangi yüzle Hacer’i
soruyorsun? Kızın da hayatını kararttın!” cevabını alınca, üzüntüsünden ters
yüz olmuştu. Sık sık Hacer’e mektup yazmayı düşünmüş, ancak ailesi yanlış anlar,
dedikodu olur diyerek yazmaya cesaret
edememişti. Tahliyesine altı ay kala annesiyle ziyaretine gelen
Yavuz “Bülent, annen Hacer’i gör-
Eskişehir H Tipi Ceza
İnfaz Kurumunun
üçüncülük başarısı
Daire Başkanı Kamer:
Kurumlarda
eğitim ve
rehabilitasyon
alanında önemli
çalışmalar
yapılıyor
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü
Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer, Antalya Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş ve
Cumhuriyet savcısı Hüseyin Hisli, Antalya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu,
11.04.2012 tarihinde ziyaret ederek, Kurum personeli bir araya geldi.
Daire Başkanı Kamer, Dünyada suç
işleyen kişilerin rehabilitasyonuna büyük
önem verildiğini, yeniden suç işlemenin toplum üzerinde sosyal, psikolojik ve
ekonomik olumsuz etkilerinin olduğunu,
yapılan bir araştırmada ceza infaz kurumunda salıverildikten sonra hükümlülerin
Danimarka’da % 45’inin, Avustralya’nın üç
müş, seni sormuş?” deyince, annesi
“Yolda gördüm, gelip elimi öptü, geçmiş olsun dedi, selam söyledi, daha
fazla konuşamadı, hıçkırıklara boğuldu, kaçarcasına gitti.” demiş, aralarında
bu konuda başka da bir konuşma olmamıştı. Bu konuşmadan sonra hazırladığı
mektubu bir daha ki ziyaretinde Hacer’e
iletmesi için Yavuz’a veren Bülent, özür
dilemişti.
*
*
*
Akşam yemeğinde yine Abdullah hoca
ile aynı masaya oturmuşlar, yemekten
sonra da hava güzel olduğundan bir süre
cezaevinin bahçesinde dolaşmışlar ve çay
içmişlerdi. Konuşmaları üç beş cümleyi
geçmemişti. İkisinin de özlemleri vardı ve
hayat devam ediyordu. Onlar, kendilerine
yeni bir yaşam kuracaklar ve bir yerden
başlayacaklardı.
Bir ara Abdullah hoca “Bülent, tahliye olunca ne yapacaksın?” diye sorunca “Dayımın elini öpüp, özür dileyeceğim. Çok iyi bir insandır. Buraya
gelmediğine bakma, beni affeder.”
demiş, sonra da “Hocam, siz ne yapacaksınız?” diye sormuş; Abdullah hoca,
başını “Bilmiyorum” dercesine iki yanına sallayarak soruyu geçiştirmişti.
*
*
*
Beş gün geçmiş, şartlı tahliye kararı
da çıkmıştı. Pazar günü sabahleyin tahliye
olacaktı. O gün erkenden kalkmış, üç-beş
parçadan ibaret eşyasını toplamış, arkadaşları ve görevlilerle vedalaşmış, kendisini
almaya geleceğini söyleyen Yavuz’u beklemeye başlamıştı. Abdullah hoca da onunlaydı. Yavuz, saat 09.30’a doğru bir arkadaşından aldığı araba ile gelmişti. Yanında
annesi de vardı. Araba açık cezaevinin dış
kapısındaydı. Hep birlikte dış kapıya kadar
yürümüşler; orada Bülent, beklemediği
bir sürprizle karşılaşmıştı. Hacer, elinde
beyaz güllerle arabanın yanındaydı. Tüm
masumiyeti, temizlik ve saflığı ile onu
bekliyordu. Vardıklarında her zamanki
utangaçlığıyla “Bülent geçmiş olsun...”
diyerek elini uzatmış, gözleri yaşaran Bülent “Beni affet...” demiş ve Hacer’e sarılmıştı. Yavuz’un koluna giren annesi onlara
bakarak ağlıyor, Yavuz da gülerek “Kavuştunuz işte, güzel olacak, herşey çok
güzel olacak!” diye söyleniyordu. Bülent,
eyaletinde % 38’inin, Kuzey İrlanda’da %
49’unun, İngiltere ve Galler’de % 58’inin,
İskoçya’da % 58’inin ve Kanada’da %
64’ünün yeniden suç işlediğini belirterek
ceza infaz kurumlarında salıverilen hükümlülerin yeniden suç işlememeleri ve
topluma kazandırılmaları için eğitim ve
rehabilitasyon çalışmalarının önemli olduğunu ifade etti.
Daire Başkanı Kamer, ceza infaz kurumlarımızda eğitim ve rehabilitasyon çalışmalarının planlı ve programlı bir şekilde
sürdürüldüğünü belirterek, personelin yoğun çalışmaları sonucunda bu alanda başarılı sonuçların alındığı söyledi.
Eskişehir'de kamu kurum ve kuruluşları arasında organize edilen halı saha
futbol turnuvasına Eskişehir H Tipi Kapalı Ceza ve İnfaz Kurumu da katıldı.
Turnuvaya 8 kamu kurumu katılırken,
Eskişehir H Tipi Kapalı Ceza ve İnfaz Kurumu futbol takımı turnuvada 3.
olarak başarılı bir sonuca imza atarken,
futbolculara başarı belgeleri düzenlenen
konserde verildi. Belge dağıtım töreni
sonunda gerçekleşen konser ve eğlence
programı ile hükümlü ve tutuklu kadınlar ile suça sürüklenen çocuklar güzel bir
gün geçirdiler. Kurum müzik atölyesinin
hazırladığı konser ve belge dağıtım törenine Kurum Müdürü Veysel Yüksel,
İkinci Müdürler Suat Alıç ve Sırrı Ararat,
Kurum Sosyal Hizmet Uzmanı Tolga
Uzun, Kurum öğretmenleri Mehmet
Tekeli ve Özgür Karakuş, Kurum Sorumlu Başmemuru Turan Oleroğlu ve
çok sayıda hükümlü ve tutuklu katıldı.
Mayıs 2012
birden Abdullah hocanın yanlarında olmadığını anlamış, “Hocam nerede?” deyince, annesi ve Yavuz da durumun farkına
varmışlardı. Meraklanan Bülent cezaevine
doğru yöneldiğinde, Abdullah hocanın
elinde kırmızı güllerle koşarak geldiğini
görmüşlerdi. Hoca, nefes nefeseydi. Yanlarına gelince, cezaevinin bahçesinden
kopardığı gülleri Bülent’e aktarmış, o da
Hacer’e vermişti. Neşeyi ve üzüntüyü bir
arada yaşıyorlardı. Bülent, özgürlüğüne ve
kendisini affeden Hacer’e kavuştuğu için
sevinirken, Abdullah hocadan ayrılacağı
için üzülüyor; Abdullah hoca da aynı şekilde onlar için sevinirken, Bülent’ten ayrılacağı için üzülüyordu. Uzun uzun sarıldılar.
Elini öpmesine izin vermeyen Abdullah
hocaya Bülent “Hocam, sizi bekleyeceğiz, nikâh şahidim siz olacaksınız...”
demiş ve vedalaşarak ayrılmışlardı.
Manisa’da annesinin evinde tüm akrabaları toplanmıştı. Dayısı ve Hacer’in ailesi
de oradaydılar. Kapının önünde lokma dökülüyordu. Herkesle kucaklaşmış, getirilen
lokmaları yedikten sonra dayısı dükkânın
anahtarlarını önüne atarak “Cezaevinde
epeyce dinlenmişsindir. Dükkanı yarın sen aç. Şimdi iş zamanı!” deyince
hep birlikte gülmüşler ve getirilen lokmaları yemişlerdi.
*
*
*
Bülent, sık sık cezaevine giderek Abdullah hocayı ve arkadaşlarını ziyaret etmiş; üç ay sonra tahliye olan Abdullah hoca,
onlarla çalışmaya başlamış ve Bülent’in
nikâhında da şahitliğini yapmıştı.
Güzel Sözler
Denizlerin dibinde incilerle taşlar karışık bulunurlar.
Övünülecek şeyler de kusur ve yanlışların arasında bulunur.
Mevlana
İstediğini söyleyen, istemediğini işitir.
Kaşgarlı Mahmut
Başlayan her şey biter.
Seneca
Böcek olmayı kabullenenler, ezilince
şikâyet etmemelidir.
F. Schiller
Seslenis
Mayıs 2012
Yıl: 11
Sayı: 122
YAYIN KURULU
Cevat GÜL
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı
(Yayın Kurulu Başkanı)
V. Kadri KAMER
Eğitimden Sorumlu
Daire Başkanı
Fatih GÜNGÖR
Tetkik Hâkimi
Tülay ÇELEBİ
Şube Md. (Psikolog)
Habil KANOĞLU
Şube Md. (Psikolog)
Özlem ŞAHİNKOL
Şube Md. (Sos. Hiz. Uzm.)
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Yayın Koordinatörü
Recai YILDIZ
Naci BİLMEZ
Öğretmen
Öğretmen
Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu Adına
Sahibi
Ali Turan KARADAĞ
Kurum Müdürü
Dizgi: Hasan KORKMAZ - İsa KİBAROĞLU
Baskı: Şeref KARAAĞAÇ - İsmail NERGİZ
Matbaa-Baskı Şefi: Salim KILIÇ - Montaj: Zafer KARAKAYA
İdare Yeri: Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu
İstanbul Yolu 15. Km Hava Müzesi Karşısı Şaşmaz
Ankara Tel: (0312) 278 76 10 Faks: 278 25 68
Baskı: Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu Matbaası
Yayın Türü: Yerel Süreli Yayın
Basım Tarihi: 15 Mayıs 2012
www.cte-seslenis.adalet.gov.tr
Seslenis
7
8
Mukavemet
Boykot
Bizmutun
simgesi
↳
▼
Oksijenin
simgesi
Duygu
Dişlerdeki
ince tabaka
Samsun’un
ilçesi
Edirne’de
tarihi bir cami
Baytar
▼
▼
▼
▶
Mağaza
▶
▶
Hekim,
doktor
Uygarlık
Mehmet Çakır
Bafra T Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu
Jeneratör
Yer sergisi
▶
4
▼
▼
▼
Sodyumun
simgesi
▼
6
▼
▶
Tören
Çiçek düzenleme
sanatı
↳
Anemon
Yüksek ve
dar yapı
Anlayışsız,
kalın kafalı
Gümüş
balığı
Cereyan eden,
akan, akıcı
Yapı
Çok seyrek,
çok az
Bir burç
Hazırlayan:
↵
6
↵
5
↵
4
↵
3
↵
↵
Türkiye
Cumhuriyeti
Başbakanı
1 2
↵
ÇENGEL BULMACA
ANAHTAR SÖZCÜK
Sayfa 13
↵
Mayıs 2012
Muğla’nın
bir ilçesi
▼
▶
Dimağ
Halk dilinde
tavuk kümesi
▶
Tesir
▼
▶
Üvey kız
Tembih sözü
Geçmiş
↳
Emirber
▼
▶
Yunan aşk
ilahı
Amirce,
emrederek
Zihin
▶
Bir Kemal
Sunal filmi
Göz (eski
dil)
▼
▼
▶
▼
Tayin
Alay işareti
↳
▶
İstanbul’da
bir semt
▶
▼
Nazlı
▶
Örnek
3
▶
Bir kuş
Tibet öküzü
▼
▶
Ateşler,
cehennem
▶
Gemide
bulundurulan
sandal
Santimin
onda biri
Beyaz perde
↳
2
▼
▶
Kum falı
▶
Taneli meyve
Elbiselerde katlamak suretiyle
yapılan süs
▶
↳
Basit,
bayağı
Bir soru
sözü
Peki, olur
Bir hayvan
↳
▼
Seda
Arka, geri, art
▼
Merhum
bir sinema
sanatçımız
↳
▼
Birden bire
Yayla atılan
çubuk
▶
Kuveyt plakası
Hasta
bakılan yer
Fail
Dört
büyüklerden
biri
Dört ayaklı
ev eşyası
Kansızlık
hastası
▼
▶
Tayin etme
Baryumun
simgesi
Bir at hastalığı
▶
↵
↳
▼
↵
↳
7
▶
Eşkiya, haydut
Kısmetine
razı olma
↳
Din ve devlet
işlerini ayrı
tutan
Düz olmama
hali
Kırmızı
▼
▼
Şarkıda
tekrarlanır
▼
Bir yumurta
yemeği
▼
▼
Bıkmak
▼
1
▶
Radyumun
simgesi
▼
▶
Bir göz rengi
Sırça
▶
Bir petrol
dağımız
▼
Yapı tasarımcısı
▼
▶
Bir deniz
taşımacılığı
Sert ısırma
sesi
Kayın
birader
↳
▶
Tesirli
▶ ▼
▼
▶
▼
Tahıl tozu
Türkiye’nin
plaka kodu
Lavresyum
simgesi
Akıl
▼
Cilve
yapmak
▶
Spor
müsabakası
Baş çoban
Fotoğrafta
baskı
Japonlarda
kağıt katlama
sanatı
▶
Musluklarda,
çeşmelerde
zıvana
Bir ilimiz
▼
8
▶
▶
Alkollü bir
İngiliz içkisi
Bir ilimiz
↳
Celse
Maneviyat
▼
▶
Ahenk, ölçü,
düzenlilik
Belirti, iz
▼
Kısaca Türk
Silahlı
Kuvvetleri
Afrika’da bir
ülke
↳
Ana, temel
▶ ▼
Mısır’da Güneş
Tanrısı
↳
▶
Vida veya
namlu oluğu
Nezredilme
Evin bir
bölümü
▶
▶
▼
▶
▼
Kuzu sesi
▶ ▼
▼
Kısaca
mahalle
▼
Cisim
↳
▶
Nihayet
Dört büyüklerden biri
▶
5
Seslenis
Sayfa 14
USTALARDAN SEÇMELER
USTALARDAN
SEÇMELER
NECİP FAZIL KISAKÜREK
CANIM İSTANBUL
Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.
İçimde tüten bir şey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim.
Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.
Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,
Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale.
İstanbul benim canım;
Vatanım da vatanım...
İstanbul,
İstanbul...
Tarihin gözleri var, surlarda delik delik;
Servi, endamlı servi, ahirete perdelik...
Bulutta şaha kalkmış Fatih’ten kalma kır at;
Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat...
Şahadet parmağıdır göğe doğru minare;
Her nakışta o mana: Öleceğiz ne çare?..
Hayattan canlı ölüm, günahtan baskın rahmet;
Beyoğlu tepinirken ağlar Karacaahmet...
O manayı bul da bul!
İlle İstanbul’da bul!
İstanbul,
İstanbul...
Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği;
Çamlıca`da, yerdedir göklerin derinliği.
Oynak sular yalının alt katına misafir;
Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir.
Her akşam camlarında yangın çıkan Üsküdar,
Perili ahşap konak, koca bir şehir kadar...
Bir ses, bilemem tanbur gibi mi, ud gibi mi?
Cumbalı odalarda inletir ‘Katibim’i...
Kadını keskin bıçak,
Taze kan gibi sıcak.
İstanbul,
İstanbul...
Yedi tepe üstünde zaman bir gergef işler!
Yedi renk, yedi sesten sayısız belirişler...
Eyüp öksüz, Kadıköy süslü, Moda kurumlu,
Adada rüzgar, uçan eteklerden sorumlu.
Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından
Hala çığlıklar gelir Topkapı Sarayından.
Ana gibi yâr olmaz, İstanbul gibi diyar;
Güleni şöyle dursun, ağlayanı bahtiyar...
Gecesi sünbül kokan
Türkçesi bülbül kokan,
İstanbul,
İstanbul...
Necip Fazıl KISAKÜREK (26.05.1905-25.05.1983)
CANIM ANNEM
B
u gün gene rüyamda gördüm
seni. Tutmak, yakalamak istercesine uzandım, tutamadım ellerini. Öyle özlemişim ki öylesine hasretim ki olduğun günlere... Ne olur çık gel,
hadi gel anne; üstüme yorgan at gene,
kız bana, sinirlen bana, vur bana anne.
Bilirim vuramazsın ama en azından
varlığını hissettir. Susadım var olduğun
günlere, özledim yaprak sarmanı, dolmanı özledim anne. Nasıl da yorulurdun içli köfte yapacağım diye? Oysa biz
hiç düşünmeden o emeği, nasıl da tüketirdik güzelim köfteleri anne! Canım
annem, hani bana sinirlenir ve bana gönül koyardın ya; sana tatlı, karpuz, üzüm
gibi yiyecekleri vermediğim için senden
esirgediğimi sanırdın. Oysa doktor, sen
duyup üzülme diye bana sıkı sıkı tembih ederdi. Bunları yersen tansiyon ve
şekerinin çıkaracağını söylerdi bana.
Aksilik ya! Neyi yasaklamışsa sen de
hep onları isterdin anne. Canım üzüm
istiyor derdin ya, sana yediremediğim
için yatak odasında gizli gizli ağlardım.
Allah şahidimdir ki senden esirgediğimden değil, doktor yasak etmişti, sen
çok hastaydın anne. Ama çok pişmanım, keşke doktoru dinlemeseymişim,
keşke neyi istiyorsan verseymişim. Bu
kadar çabuk gideceğini bilseydim, dinler miydim hiç doktoru. Ne olur bana
gönül koyma. Vallahi de billahi de seni
çok seviyordum, sakın sevmediğimi
Bir gün koşarak gelmek isterim sana,
ellerimde çiçeklerle. Ve anacığım kalbimde yılların hasretiyle omzumda özlemlerle
sana gelmek isterim. Ellerinden, o pamuk
ellerinden ve o elma kırmızısı al yanaklarından öpmek isterim. Hatırlar mısın
anne, ben daha altı yaşındaydım, sokaktan
ellerim çamurlu üstüm başım çamurlu
gelirdim?
sanma anne! Rahmet var dışarıda, gene
yağmur yağıyor. Seni ziyarete gelecektim ve fatiha okuyacaktım başucunda.
Gerçi bahar başucunda olacağım anne.
Hani dün gece rüyamda görmüştüm ya
seni, işte onu anlatacaktım sana, ellerini
uzatıp beni tutmaya çalıştığını ve benim
de sana uzanıp bir türlü tutamadığımı
anlatacaktım. Mezarının üstündeki yabancı otları temizleyip, çiçeklerini sulayacaktım anne! Bendeki de ne şansmış;
durmak bilmiyor yağmur, içerim kıpır
kıpır. Hani seni ziyaret edeceğim ya
acayip bir heyecan sardı içimi. Ne zaman duracak bu yağmur anne? Bir garip hüzne boğuldum. Acaba yağmurun
durmayışı senin mi şanssızlığın, yoksa
benim şanssızlığım mı? Yok yok! Kesin benim talihsizliğimdendir. Çünkü
ben doğuştan bahtsızım. Çünkü bende zerre kadar şans olsaydı, en azından
sen beni terk etmezdin ve bırakmazdın
kurtlar sofrasında bir başıma yapayalnız. Neden gittin anne? Hiç mi düşünmedin beni? Neler gelir oğlunun
başına, ne yapar bir başına... Hiç mi düşünmedin anne? Bak gene elim ayağım
tutmaz oldu. Kim derdi ki oğlun düşecek, günden güne eriyecek? Kim derdi
ki dağ gibi oğlun her gün biraz daha ölecek? Vay bee! Gidişinin üzerinden tam
tamına yirmi yıl geçti. Nasıl geçti onca
sene? Ve ben hiç gülmedim, hiç mutlu
olmadım anne. Evlendim gene murada
eremedim. İki torunun oldu anne! İkisi
de ay parçası gibiler. Kızım aynı sana
benziyor, senin kadar güzel, senin kadar saf ve tertemiz anne. Güzleri aynı
sen. Yağmur durursa, Allah izin verirse,
onları da getireceğim, işte diyeceğim,
babaanneniz burada yatıyor. Kim bilir ne kadar sevinirdi, ne kadar mutlu
olurdu; alıp kucağına sevebilseydi sizi,
diyecektim onlara. Yağmurun duracağı yok, gelemezsem kırılma bana, en
yakın zamanda gelirim. Unuttuğumu
sanma anne; sen aklımdan hiç çıkmıyorsun ki! Bak bir kaç gün sonra da Anneler Günü, şimdi ben kimin Anneler
Günü’nü kutlayacağım, kime Anneler
Günün kutlu olsun diyeceğim canım
annem. Bir çiçek alıp mezarının başında ağlamak beni tatmin etmiyor artık,
dindirmiyor acılarımı; doyamadım sana,
bir türlü içimdeki boşluğu dolduramadım anne. Bu gün gelemezsem üzülme,
gönül koyma bana; inancın olsun ki en
yakın zamanda geleceğim öpeceğim
kabrini, sulayacağım çiçeklerini ve sana
yazdığım şiiri okuyacağım. Umarım beğenirsin anne. Hani geleceğim dedim
ya! Hem de öyle bir geleceğim ki, bu
geliş öyle bir geliş olacak ki...! Ne olursun beni affet. Affet beni canım annem,
affet.
ANNEM
annemsin, anne bak ellerim kirlendi, üstümde... Hadi temizlesene beni, üstümü
değiştirsene. Annem hadi gel polis abilere
kızsana yine. Onların da kulaklarını çeksene. Bak anne ellerimde kelepçe, kollarımda iki polis; hadi artık gelsene anne...
Sen önce banra kızar sonra beni yıkardın; tertemiz olurdum. Ertesi gün ben kavga ederdim komşunun çocuklarıyla. Beni
döverlerdi, sen de kiminin annesine söyler,
kiminin de kıyıda kulaklarını çekerdin. Ve
ben şimdi yirmi dört yaşındayım. Ellerim
kan olmuş, üstüm başım kan olmuş. Sen
Sadık Demirkıran
Silifke M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu
Özlem Çetin-Ankara Kadın Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu
Fıkra
HAYATI
26 Mayıs 1905’te İstanbul’da doğdu. Çocukluğu, büyük babasının İstanbul Çemberlitaş’taki konağında geçti. İlk ve orta öğrenimini Amerikan ve Fransız Kolejleri ile Bahriye Mektebi’nde
(Askeri Deniz Lisesi) tamamladı. Lisedeki hocaları arasında
Yahya Kemal, Ahmet Hamdi(Akseki), İbrahim Aski gibi isimler
vardı. Necip Fazıl hocalarından en çok İbrahim Aski’nin etkisinde kalmıştır. Tasavvufla ilk tanışması da hocası İbrahim Aski’nin
verdiği kitaplarla olmuştur.
Kısakürek, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümünü bitirdikten (1924) sonra, Milli Eğitim Bakanlığı
bursu ile gönderildiği Fransa’da, Sorbonne Üniversitesi Felsefe
Bölümünde okudu. Türkiye’ye dönüşünde Hollanda, Osmanlı
ve İş Bankalarında müfettiş ve muhasebe müdürü olarak çalıştı.
Robert Koleji, İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi, Ankara Devlet Konservatuarı, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya
Fakültesinde ders verdi(1939-43). Sonraki yıllarında edebiyata
yönelerek fikir ve sanat çalışmaları dışında başka bir işle meşgul
olmadı.
Necip Fazıl, annesinin arzusuyla şair olmak istedi (bunu
düşündüğünde henüz 12 yaşındaydı) ve ilk şiirleri Yeni
Mecmua’da yayımlandı. Milli Mecmua, Anadolu, Varlık ve Yeni
Hayat dergilerinde çıkan şiirleriyle kendinden söz ettirmeyi başardı. Daha sonra Paris’e gitti ve dönüşünde yayımladığı Örümcek Ağı ve Kaldırımlar adlı şiir kitaplarıyla edebiyat dünyasında
patlama yaptı. Necip Fazıl bu eserleriyle genç yaşta şöhreti yakalayarak, çağdaşı şairlerin önüne çıkmayı başardı. 1932’de Ben
ve Ötesi adlı şiir kitabını çıkardığında henüz otuz yaşına basmamıştı.
Necip Fazıl için 1934 yılı hayatının dönüm noktası oldu.
Çünkü hayat felsefesinin değişmesine neden olan ve Beyoğlu
Ağa Camii’nde vaaz vermekte olan Abdülhakim Arvasi ile bu dönemde tanıştı. Ve bu kişiden bir daha kopmadı. Necip Fazıl’ın,
üstün bir ahlâk felsefesini savunduğu tiyatro eserlerini birbiri
ardına edebiyatımıza kazandırması bu döneme rastlar (Tohum,
Para, Bir Adam Yaratmak).
Necip Fazıl, 1943 yılında Büyük Doğu adlı dergiyi çıkardı.
1978 yılına kadar aralıklarla haftalık, günlük ve aylık olarak çıkarılan Büyük Doğu’da iktidarlara cephe alan Kısakürek, yazı ve yayınları yüzünden mahkemelik oldu, hapse girdi ve dergi birçok
kez kapatıldı. Sık sık kapatılan veya toplatılan Büyük Doğu’nun
çıkmadığı dönemlerde günlük fıkra ve çesitli yazılarını Yeni
İstanbul, Son Posta, Babialide Sabah, Bugün, Milli Gazete,
Hergün ve Tercüman gibi gazetelerde yayımlayan Necip Fazıl,
Büyük Doğu’da çıkan yazılarında kendi imzası dışında Adıdeğmez, Mürid, Ahmet Abdülbaki gibi takma isimler kullandı. 1962
yılından itibaren de hemen hemen tüm Anadolu şehirlerinde
konferanslar verdi.
Necip Fazıl Kısakürek yazılarını yazmaya devam ederken uzun süren bir hastalık dönemi geçirdi ve sonra 25 Mayıs
1983’te Erenköy’deki evinde öldü. Fatih’te düzenlenen cenaze
merasiminden sonra Eyüp sırtlarındaki (Piyer Loti’deki) kabristana defnedildi.
Mayıs 2012
BULMACA
SOLDAN SAĞA
YUKARIDAN AŞAĞIYA
1) (Tersi) Atın ayağına çakılır-Bir hayvan. 2) ProjeBir haber ajansı-İridyumun simgesi-Duman izi. 3)
Büyükler, İleri gelenler-Yorgun. 4) Tersi(bir halife) - Tavana asılır-Saç için ayırma yeri 5) AvanakLabada-Bir bağlaç 6) Dayak-Bir spor ayakkabısı
7) Bir nota-bir hayvan ismi-dingil-tersi(konutlar
topluluğu) 8) Emretmekten emir-bir çoğu(takısıbizmut’un simgesi 9) Radyumun simgesi-antbarış 10) Çayın olmuş hali-hayvanları nallayan kimse-sodyumun simgesi 11) Aktif-insan ve hayvan
vücudunu kaplayan kıl veya pulla kaplı örtü-Türk
malının kısaltılması 12) Birini veya bir kaçını anlatan bölüm sayı-kok’un karşıtı-namus 13) Gülde
bulunur-bir nota-bir nehir 14) Tekerlek-ön çalışma, eskiz 15) Ansızın-muhtemel 16) Numaranın
kısaltılmışı-küçük odun baltası-öğe, unsur.
1) Bir cetvel-nadir-bir nota-bir ağırlık ölçüsü 2)
Ama,fakat-kalça kemiği-alfabede 5. harf 3) Parazit-saatin atmışta biri 4) Tersi(insan yaşamayan
ıssız yer)-havadar 5) Tersi(iridyumun simgesi)dilemma-ılık,soğuk arası 6) Dizi-ehemmiyet-inanç
düzeni-tersi(isim) 7)Hayvan doktoru-tersi(ata) 8)
Şaka-bir taneli meyve-anlam 9) Bir şaşma sözüislamın şartlarından-tersi(deride oluşan pürtükler
küçük ur) 10) Çatal biçiminde bir tarım aracı-bir
kan grubu-tersi(ileve)-han’ın sessizleri-bir hayvan
13) Bir müzik aleti-sabır-selenyumun simgesi 14)
Kötü karşıtı-ince,keskin ses-tersi(mazumenin satırlarından her biri) 15) İnleme sesi-giriş, methal
16) İskambilde birli-bir bağlaç-boyun eğen, kendisini başkasının buyruğunu bırakan-bir sayı.
Oğuz Alıcı-Malatya E Tipi Ceza İnfaz Kurumu
Geçen Sayıdaki
Bulmacanın Çözümü
ÇORAP
Ayakları çok fena
kokardı. Bir gün bir arkadaşına birlikte tiyatroya gitmelerini teklif etti.
- Hay hay, dedi arkadaşı.
- Ama eve git, ayaklarını yıka ve temiz bir
çorap giy Söz mü?
Tiyatroya gittiler.
Yerlerine
oturdular.
Aradan beş on dakika
geçmeden etrafındakiler mendillerini burunlarına
götürmeye
başladı.
- Hani söz vermiştin, dedi arkadaşı.
- Vallahi değiştirdim, dedi ve ekledi:
- İnanmazsın diye
kirlileri de cebime koydum!
ÖZLÜ SÖZ
Dilini terbiye etmeden önce
yüreğini terbiye et; Çünkü söz
yürekten gelir, dilden çıkar.
(Mevlana)
Öğrenmekten ve bilgiden daha
üstün bir meziyet yoktur. (Hz.
Muhammed)
Devler gibi eserler bırakmak
için, karıncalar gibi çalışmak
lazım. (Necip Fazıl)
İlimden gidilmeyen yolun sonu
karanlıktır. (Hacı Bektaş-ı Veli)
Uzun mesafelere ulaşmak, yakın mesafeleri aşmakla mümkündür. (Gazali)
Seslenis
Mayıs 2012
Sayfa 15
CANIM ANAM
ANAM
BAFRA BENDE BİR SEVDA
SENİ SEVİYORUM
Canım anam,
Burası dört duvarla örülmüş bir mekan,
Bir hasret var ki yüreğimi, ciğerimi yakan.
Ne ben sana gelebiliyorum ne de sen...
Ah ne çok özledim seni canım annem...
Akşam olup çökünce kara karanlık,
Bir hüzün kaplar beni bağrım yanık...
Rüzgâr okşarken usulca bu soluk yüzümü,
Umutlarımla besliyorum sana ait olan tek düşümü,
Canım anam.
Yazlar yakar burada, kışlar üşütür bedenimi,
Koruyanım yok ki bu ellerde senin gibi.
Kırıktır buruktur perişandır yüreğim,
Anlatmak ne mümkün sana olan hasretimi.
Öpemiyorum o narin ellerinden doya doya,
Sarılamıyorum o sımsıcak kollarına.
Haykırıyorum titrek ve ürkektir yüreğim,
Bir bilsen annem seni ne çok özledim!
365 günden sadece bir gün ayırmışlar annemin adına,
Canım anam sadece bir güne sığdırılmış hatırlanman,
Fakat bana yetersiz geliyor hayata gözlerimi açtıran.
Kutluyorum var olan bütün günlerini evlatça;
Sana hayran,
Sana hayran.
Rüyamda gördüm ciğerim anamı;
Biliyorum dertlerin biter mi anam?
Issız köşelerde sessiz ağlarım,
Yollarıma bakıp da ağlama anam.
Bafra bende bir sevda; ana gibi, yâr gibi,
Vazgeç vazgeçemezsin, bırakıp gidemezsin...
Bafra başıma bela, canımı sıkar gibi,
Ne onunla oluyor, ne onsuz edemezsin.
Hayat ne söylerse söylesin;
Sen uyku akan gözlerim,
Şartsız soluğumsun.
Gece yürüyor, gece ilerliyor
Uyku girmiyor gözlerime.
Bir ses yolluyorum
Kalın duvarlardan karanlığa;
Seni seviyorum diye haykırarak...
Ölüm zapdetse de seviyorum işte seni.
Üzerine hayaller kuruyor,
Planlar yapıyorum,
Usulca zamanı sana ayarlıyorum.
Bir inattır tutturmuş yüreğim;
Onsuz olmaz, olamaz diyor.
Aşkı özlemekle başlar ya hayat;
İşte öyle özlüyor,
Öyle seviyorum seni.
Erhan Bişi
Amasya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu
Canım anam hâlâ ağlıyor musun?
Yavrum yavrum deyip de yanıyor musun?
Bağrına taşları basıyor musun?
Biliyorsun artık gelemem anam.
Ağlama gözlerine kurban olurum!
Sarıl boynuma bir kez daha sarılayım.
Yarama merhemsin gel de süreyim,
Kapandı kapılar gelemem anam.
Sen bana yanarsın ben de sana,
Felk zincirini taktı boynuma,
Kaderin böylesi düşman başına,
Kes artık ümidin gelemem anam.
Resmime bakıp da hayalimi getirme,
Yavrum yavrum deyip de aklını yitirme.
Ciğerim yanıyor derdimi bilme;
Kilitlendi kapılar açamam anam,
Sen benim için ağlama anam.
Hediye Ocak
Sinop E Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu
Bafra bende bir sevda, ta doğuştan var gibi,
Unut unutamazsın, kalbinden atamazsın...
Bafra tenimde ateş, ruhumu yakar gibi,
Bu bir sevda yangını, asla soğutamazsın...
Bafra bende bir sevda, Nebiyan’da kar gibi,
Erit eritemezsin, savur savuramazsın...
Bafra içimde tufan, bendimi yıkar gibi,
Onu durduramazsın, önünde duramazsın...
Bafra bende bir sevda, namus gibi, ar gibi,
Şereftir satamazsın, onurdur kıramazsın...
Kızılırmak gözümden, gönlüme akar gibi,
Mecnun olsan ben gibi, aşkı haykıramazsın...
Bafra bende bir sevda, cehennemde nâr gibi,
Karadeniz’e atsan, yine söndüremezsin...
Bafra kutsal bir dava, cennetten çıkar gibi,
Öyle bağlanmışım ki, beni döndüremezsin...
Mehmet Çakır
Bafra T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu
HOŞ GELDİN
Eskiler derler ya güzeldir, unutulmaz;
Yeni yerler görmek hep heyacanlıdır,
Sadece yaşanır anlatılmaz,
O an ne dert kalır ne tasa ne de kahır.
ANNEM
Mekânına elini öpmeye geldim,
Yoktu ellerin neredesin annem...
Son bir kere yüzünü görmeye geldim,
Yoktu yüzlerin neredesin annem...
Gezdim avluyu pas tutmuş keser,
O güzelim evden kalmamış eser,
Ocağında şimdi baykuşlar öter,
Yoktu gözlerin nerdesin annem...
Yanmıyordu, kül tutmuştu ocağın,
Pas tutmuştu, kuru dalda nacağın,
Meyve vermez olmuş bir tek ağacın,
Yoktu közlerin neredesin annem...
Öptüm seccadeni, kokladım durdum,
Anam nerededir diye komşuya sordum,
Talan olmuştu vatanım, yurdum,
Yoktu özlerin neredesin annem...
Dizine yatardım gece olunca,
Dünyalar benimdi senle dolunca,
Anladım seni yalnız kalınca,
Yoktu dizlerin neredesin annem...
Saçımı, başımı öpüp koklardın,
Bir lokma ekmeğini bana saklardın,
Halimi, hatırımı hergün yoklardın,
Yoktu dillerin neredesin annem...
Beyaz tülbentini bağlardın başına,
Haram katmadın hiçbir zaman aşına,
Doyamadım ben o kapkara kaşına,
Yoktu izlerin neredesin annem...
Göremedim son kez beyaz naaşını,
Akıttım toprağına gözlerimin yaşını,
Ellerinin yerine öptüm mezar taşını,
Yoktu bezlerin neredesin annem...
Erdem oğlun yandı, yandı da yandı,
Senin yokluğunda hasrete kandı,
Gece gündüz hep ismini andı,
Yoktu illerin neredesin annem...
Fotoğraf: Serkan Mutan - Psikolog
CTE Genel Müdürlüğü
Fatih Erdem
Niğde E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu
Geldim işte ilk kez açıldı demir kapılar,
Heyecan falan yok, içimde sadece korkular...
İnan ne anlatılır, ne yaşanır mapusta olanlar
Eskiler galiba bu kez yanılmışlar.
Bambaşka bir dünya burası;
Daha önce hiç görmediğim, bilmediğim...
Hani olmayacaktı ne derdi, ne kahrı, ne de tasası...
Şimdi demir bir evdeyim.
Umutlu yüzüm, nerede o gülücüklerim,
Hayallerimi emanete verdim.
Sayamadım kaç kapıdan geçtim,
İşte mapushaneye hoş geldim.
Emin Orhan
Alaşehir M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu
YALNIZLIK
Ruhum derin bir hüzünle kaplı,
Pencerem demir, parmaklıklar paslı.
Yüreğim yaralı, her günüm yaslı
Yüzüm gülmedi hiç, gözlerim yaşlı.
Olmadı hiç sarayım, tahtım
Nerede kaderim, kara bahtım.
Anladım yalnızlık alınyazım,
Hayal, ümit bir yana yalnızlık benim adım.
Kaç asırdır döndü sensiz dünya,
Yalnızlığı çağırır içimdeki hülya.
Gerçek olacak bir gün, o güzel rüya;
İnsan boştur, yokuz onda edep, haya...
Yüzlerde riya var, sözlerde kir,
Yalnızlığı anlatır insana bu şiir
Zalime fayda etmez ne efsun ne sihir
Elde ne var aşka ve hakka dair...
Muharrem Seren
Balıkesir L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu
Ramazan Oğuz
Ümraniye E Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu
KARDEŞSEK EEĞER
Haydi bir dilek tut;
Bir yaşam düşle.
O güzel düşlerini,
Barışla süsle.
Düşlerin gerçek olunca,
Bana da sesle.
Hep beraber özgürlüğe,
Yelken açalım.
O düşlediğin yaşamda,
Kin nefret olmasın.
Açıların yerini,
Huzur mutluluk alsın.
Artık analar ağlamasın;
Çocuklar yetim kalmasın.
Biz de hep birlikte mutluluğa,
Yelken asalım.
Silâha harcanan,
İlime, bilime harcansın.
Dündeki dargınlıklıklar,
Hepsi geride kalsın.
Ülkemin her yerinde,
Barış şarkıları yankılansın.
Bizler de o mutluluğa,
Yelken açalım.
Yıllardır kime hayır getirdi
Kan gözyaşı, acı ve keder?
Izdırapla yaşamak,
Olmasın kader.
Bırakın kini nefreti,
Gençleri etmeyin heder.
Haydi kucaklaşıp huzura,
Yelken açalım.
Bu vatan hepimizin;
Sahip çıkalım.
Bir ve beraber olup,
Barış meşalesini yakalım.
Uzatın elinizi barışıp,
Tabuları yıkalım.
Haydi, haydi hep birlikte,
Barışa, mutluluğa yelken açalım.
Umarım zor değil,
Mutlu günler çok yakın.
Kulağınızı tıkayıp;
Yeter ki oyuna gelmeyin sakın.
Mevlamın emri;
Biz de Rabbimizin emri,
Dostluğa kardeşliğe yelken açalım.
Ali Rıza Çağlar
Kartal H Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu
SAYFA 16
Seslenis
Bartın’da belge dağıtımı ve konser
Bartın Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü ve tutukluların başarılarının devamı için ödül töreni ve Türk Halk
Müziği konseri düzenlendi. Programa Cumhuriyet Başsavcısı Şaban Yılmaz, Cumhuriyet Savcısı Rafet Yavaş, İzleme Kurulu üyeleri, Kurum Müdürü Atıf Morkoyun, Kurum İkinci
Müdürleri Şükrü Ballı ve Hacı Mol’un yanı sıra çok sayıda
hükümlü ve tutuklu katıldı. Protokol üyeleri, kurumda yürütülen eğitim-öğretim, sosyal kültürel ve sportif faaliyetlerde
başarılı olanlara belge ve ödüllerini verdiler.
Kurumlardan ele emeği göz nuru sergisi
Ümraniye T Tipi, Ümraniye E Tipi ve Paşakapısı
Kapalı Ceza İnfaz Kurumlarında hükümlülerce yapılan
resim ve el sanatlarından oluşan ürünler, Kadıköy Tepenautilus Alış Veriş Merkezinde sergilendi.
Geçtiğimiz ay gerçekleştirilen serginin açılışına Ka-
dıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı, Üsküdar Cumhuriyet
Başsavcısı Mustafa Adagül, Kartal Cumhuriyet Başsavcısı
Yusuf Ulu, Üsküdar Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ender
Keskin, Ceza İnfaz Kurumlarından Sorumlu Üsküdar
OSMANİYE’DE EL SANATLARI SERGİSİ
Osmaniye İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü
tarafından 36. Turizm Haftası münasebetiyle
Osmaniye Merkez Halil İbrahim KaraoğlanoğluParkında, 16-18 Nisan 2012 tarihlerinde gerçekleştirilen “El Sanatları Sergisi”nde, hükümlü ve tutuklularca üretilen el sanatları ürünleri
sergilendi.
Osmaniye merkez ve ilçelerinde faaliyet gösteren halk eğitim merkezi müdürlükleri, sivil
toplum örgütleri ile Osmaniye C Tipi Kapalı ve
T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumlarının katıldığı
sergi ziyaretçiler tarafından büyük ilgi gördü.
Sergi süresince oluşturulan ar bir stand ile de
C tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, DOGAKA
(Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı) bünyesinde
T.C. Kalkınma Bakanlığı desteği ile gerçekleştirilen “2011-80-405 SODES’le Meslek Sahibi
Oluyorum Projesi”nin de tanıtımı gerçekleştirildi. Tamamı SODES kapsamında Kalkınma
Bakanlığı tarafından karşılanan 49.150,00TL
bütçeli proje ile C Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumu’nda “Unlu Mamuller Atölyesi” oluşturulmuş ve 10 hükümlü/tutuklunun katılımı
ile 640 saatlik “Pasta Yapımı ve Sunumu Kursu” düzenlenmiştir. Sergi süresince “Unlu
Mamuller Atölyesi”nde kursiyer hükümlü ve
tutuklular tarafından üretilen pasta, poaça ve
tatlı çeşitleri ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.
Ceyhan’da hükümlülerin el emeği
ürünleri kermeste sergilendi
Kocaeli 2 No’lu T Tipi Kapalı
Ceza İnfaz Kurumu el işi sergisi
Ceyhan’da, İlçe Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü tarafından kermes düzenlenen kermeste hükümlü ve tutukluların el işi ürünleri büyük
ilgi gördü. Kermeste maket gemiler, eşsiz makrome ürünler, boncuk işlemeler ve ahşap hediyelik eşyalar sergilendi. Kermesi ziyaret edenlerin tutuklu ve hükümlülerle empati kurmaya
çalışmaları ve onların bu çalışmalarını desteklemeleri çok anlamlıydı. Kermesi ziyaret eden
Ceyhan Kaymakamı Gürbüz Karakuş'un da dikkatini çeken el emeği göz nuru ürünler beğeniyle karşılandı. Kermese Ceyhan İlçe Milli Eğitim
Müdürü Mustafa Yaylacı, Kurum Müdürü Fazlı
Bozer ve Kurum Öğretmeni Ahmet Mimar ve
Kurum personeli katıldı.
Kocaeli 2 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, 13-24 Nisan 2012 tarihleri arasında, Sabancı Kültür Merkezinde, hükümlü ve tutukluların
el ürünlerinden oluşan sergi düzenledi. Serginin
açılışı,13 Nisan 2012 tarihinde, İzmit Kaymakamı
Sabit Kaya, Kocaeli İl Kültür ve Turizm Müdürü
Adnan Zamurkan, Cumhuriyet Savcısı Serhat Tütüncü ve Kurum Müdürü Sami Yıldız tarafından
yapıldı. Açılışa Cumhuriyet savcısı İsa Hakan Kanyılmaz, Kurum İkinci Müdürleri Galip Yalçın, Murat Turan, Sosyal Çalışmacı Esma Çakmak katıldı.
Sergide İzmit Halk Eğitim Müdürlüğünce düzenlenen kurslarda yapılan ahşap yakma, yağlı boya
tablo ve hükümlü ve tutukluların hobi çalışmaları
ile örgü, boncuk ve bakır işlemeleri sergilendi.
Cumhuriyet Savcısı Ersoy Yüce, hâkim ve Cumhuriyet savcıları, Üsküdar Milli Eğitim Müdürü İlyas Tekin,
Ümraniye T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü
Mehmet Çıtak, Ümraniye E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurum Müdürü Hacı Aydinç, Paşakapısı Kapalı Ceza İnfaz
kurum Müdürü Mustafa Kemal Çelik, İstanbul’daki diğer
ceza infaz kurum müdürleri, Ümraniye Halk Eğitim Merkezi Müdürü ve Müdür yardımcılarının katıldı.
Serginin açılış konuşmasını yapan Üsküdar Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Adagül, sanatın özgür olduğunu
ifade ederek sanatsal faaliyetlerin hükümlülerin topluma
kazandırılmasındaki önemi üzerine mesaj verdi. Sergi açılışına katılan davetlilerle birlikte sergiyi gezen Ümraniye
T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurum Müdürü Mehmet Çıtak,
Kurumda bu tür sanatsal faaliyetlerin önemli olduğunu
belirtti.
Bursa H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu hükümlüleri hünerlerini sergiledi
Bursa H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü
ve tutuklularca yapılan ahşap boyama, takı tasarım, yağlı
boya ve karakalem resim, tekstil, model uçak ve hobi çalışmalarından oluşan elişi sergisi, Tayyare Kültür Merkezi
Cemal Nadir Güler Sergi Salonunda gerçekleştirildi.
2 Nisan 2012 tarihinde saat 14:30’da açılışı yapılan sergi, bir hafta boyunca açık kaldı.
Serginin açılışına Bursa Vali Yardımcısı Vedat Müftüoğlu, Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Namık Yılmaz, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Abdullah Karadağ
ile diğer protokol üyeleri, Bursa E Tipi Kapalı ve H Tipi
Kapalı Ceza İnfaz Kurumları ile Gemlik Açık Ceza İnfaz
Kurumu personeli katıldı.
Bursa H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda açılan
takı tasarım, ahşap boyama, yağlı boya ve karakalem resim,
tekstil, model uçak kurslarına katılan toplam 310 hükümlü ve tutuklunun kurs süresince ürettiği eserler ile hobi
çalışmalarından oluşan 1260 ürün ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.
Ceza İnfaz Kurumunda bulunan hükümlü ve tutukluların büyük bir özveri ile çalışarak meydana getirdikleri
el emeği göz nuru eserler, ziyaretçilerin büyük beğenisini topladı. Sergiye katılan davetliler Bursa H Tipi Ceza
İnfaz Kurumundaki sosyal-kültürel faaliyetler ve eğitim
faaliyetleriyle ilgili olarak, ziyaretçi defterine yazdıkları ifadelerde; sergiden duydukları memnuniyeti dile getirerek
emeği geçenlere teşekkür ettiler.
Burhaniye C Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu el işi serisi
Burhaniye C Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda ve
diğer ceza infaz kurumlarında hükümlü ve tutuklular tarafından yapılan el işleri, mobilya, gümüş ve tekstil ürünleri, Burhaniye Belediye düğün salonunda, 22-25 Nisan
2012 tarihleri arasında ziyaretçilerin beğenisine sunuldu
Serginin açılışına Kaymakam Ali Uslanmaz, Belediye
Başkanı Fikret Akova, Cumhuriyet Savcısı Fahri Turan,
Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Yusuf Kafadar, Kurum İkinci Müdürleri Mustafa Özçiçek ve Haydar Zehir, Kurum
Öğretmeni Taceddin Önem, infaz koruma başmemurları
ve infaz koruma memurları ve çok sayıda misafir katıldı.
Açılış kurdelesini Kaymakam Ali Uslanmaz, Cumhuriyet Savcısı Fahri Turan birlikte kestiler. Sergiyi gezen Kaymakam Ali Uslanmaz, “Burhaniye Kapalı ve Açık
Ceza İnfaz Kurumunda bulunan insanlarımızın eğitilerek
topluma kazandırılmaları büyük önem taşıyor. İnsanlar
dört duvar arasında olsa da sanata duyarlı olduklarını bu
gezdiğimiz sergide de görmekteyiz.” dedi.
Cumhuriyet Savcısı Fahri Turan ise sergideki tüm
ürünlerin hükümlü ve tutuklular tarafından yapıldığını,
özellikle çalışmaları bizzat Ceza İnfaz Kurumunu ziyaretinde gördüğünü, ceza infaz kurumunda bulunan insanların topluma kazandırılmasında bu gibi faaliyetlerin büyük
önem taşıdığını söyledi.

Benzer belgeler

Adalet Bakanı Ergin, ceza infaz kurumu personeli ile iftar yemeğinde

Adalet Bakanı Ergin, ceza infaz kurumu personeli ile iftar yemeğinde Yılmaz, Bursa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Oktay Yıldırım ve Bursa Barosu Başkanı Zekeriya Birkan’ın açılış konuşmalarının ardından müzik ve animasyon gösterileri ile devam etti. Programd...

Detaylı

Ağustos-Sayı: 113 - Sesleniş

Ağustos-Sayı: 113 - Sesleniş Sinop Açık Ceza İnfaz Kurumu 2013 yılında hizmete açılacak Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Sinop E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret ederek, incelemelerde bulundu. Kurumun fizikî durumunu ve ya...

Detaylı

Temmuz-Sayı: 112 - Sesleniş

Temmuz-Sayı: 112 - Sesleniş Yılmaz, Bursa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Oktay Yıldırım ve Bursa Barosu Başkanı Zekeriya Birkan’ın açılış konuşmalarının ardından müzik ve animasyon gösterileri ile devam etti. Programd...

Detaylı

ceza infaz kurumundaki mesleki eğitim

ceza infaz kurumundaki mesleki eğitim eğitime devam etme teşviğini elde edememiş” hükümlüler, bu teşviği elde etmiş hükümlüler ile aynı olanağa sahip olmuşlardır. İnternet üzerinden eğitim; bir çok eğitim programı internet aracılığı il...

Detaylı

Temmuz-Sayı:124 - Adalet Bakanlığı

Temmuz-Sayı:124 - Adalet Bakanlığı Ceza Ýnfaz Kurumlarý birlikte üçüncülüðü elde etti. Dereceye giren takýmlara kupa ve madalyalarý, Şampiyonanın son gününde yapılan törenle verildi. 5’te

Detaylı

ceza infaz kurumları ile tutukevleri işyurtları kurumu stratejik plan

ceza infaz kurumları ile tutukevleri işyurtları kurumu stratejik plan Şaşmaz’da restaurant açılışı ANKARA Açık Ceza İnfaz Kurumu İşyurdu Müdürlüğünce işletilen Şaşmaz Sosyal Tesislerinde yapımı yeni tamamlanan restaurantın açılışı Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erd...

Detaylı

Haziran-Sayı: 111 - Adalet Bakanlığı

Haziran-Sayı: 111 - Adalet Bakanlığı Bu yıl 5’incisi düzenlenen Ceza Ýnfaz Kurumlarý Arasý Badminton Þampiyonasý 16-18 Mayıs 2012 tarihlerinde gerçekleþtirildi. Ankara 2 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda düzenlenen ve 18 ceza i...

Detaylı