docHer yasaklı partinin kadroları gibi
download 
Şikayet Transkript
Her yasaklı partinin kadroları gibi
Kostenlos - Üçretsiz Tanýtýmda güçlü isim... Inh. Hatice Eldeniz AYLIK KÜLTÜR-SANAT VE ENFORMASYON GAZETESÝ YIL: 1/ SAYI: 5 / 1 Tem/Agust 01 Alsen str. 62 44145 Dortmund Tel: 0231 9612766 Fax: 0231 9612767 Hack str. 3 70190 Stuttgart Tel: 0711 3000711/12 Fax: 0711 4205003 FAZÝLET GÝTTÝ, SAADET GELDÝ! R Parti kapatmakla ünlenen Türkiye‘de bir partinin kapsýna daha kilit vuruldu! Fazilet Partisi ismide yasaklýlar arasýna katýldý! Gençlerden baþarýlý R Her yasaklý partinin kadrolarý gibi, Fazilet kadrolarýnýn öncülüðünde Saadet Partisi kuruldu. Siyasette artýk Saadet var! sayfa 5‘de MHP’li Devlet Bakaný Faruk Bal’ýn danýþmaný, iþkence’den hüküm giymiþ bir polis çýktý Almanca bilmeyen yabancýlar Parayý basan ehliyet alýr LOGO & MELODÝ A C çalýþmasý Telefona duygu katmak istiyoruz! ep telefonlarýna biraz duygu verilsin düþüncesiyle yola çýkan Ýbrahim Yýldýz ve arkadaþlarýnýn kurmuþ olduklarý logo&melodi firmasý büyük ilgi görüyor. Þems, Kamer olarak çeþitli gazetelere reklamlarýný giren Yýldýz, sýnýrsýz sayýda logo ve melodi hazýrladýklarýný bunlarý yavaþ yavaþ gazetelere yansýtaçaklarýný belirtiyor. lmanya’da ehliyet kursuna giden, ancak yazýlý sýnav testlerini anlamayacak kadar Almancayý az bilen birçok yabancý yine de sýnavlarý kazanmayý baþarýyor. sayfa 4‘de Güney Afrika’da her 26 saniyede bir kadýn tecavüze uðruyor H acettepe Üniversitesi öðrencisi Birtan Altýnbaþ’ýn, 1991’de gözaltýnda öldürülmesine iliþkin davada hapis cezasýna mahkûm edilen polislerden Ýbrahim Dedeoðlu, Devlet Bakaný Faruk Bal’ýn danýþmaný çýktý. Altýnbaþ, Ankara Emniyet Müdürlüðü Terörle Mücadele Þubesi tarafýndan gözaltýna alýndýktan altý gün sonra öldü. 23 yaþýndaki Altýnbaþ’ýn ölümüne neden olanlarýn yargýlanmasý için valilikten izin istendi, ancak valilikteki soruþturmayý, „soruþturu- H aberin kaynaðý, baþýný kendisi de bir tecavüz kurbaný olan gazeteci Charlene Smith’in çektiði kadýn kuruluþlarýnýn araþtýrmasý. Tecavüz edilen kadýnlarýn birçoðunun, saldýrganlardan AIDS virüsü kaptýðý ve öldüðü, 1999 yýlýnda ise ‘kayýtlara geçen’ 52 bin tecavüz vakasý olduðu belirtiliyor. sayfa 7‘de CAN DÖNER ÝDDÝALI! Dortmund‘da yeni bir yer açan Can Taþdemir, kalitelerinin garantisinin yýllarýn teçrübesi olduðunu söylüyor. Ebru Þallý ‘Diyarbakýrlýlar kokuyor’ dediði için yargýlandýðý hakaret davasýnda beraat etti U zun yýllar döner sektöründe çalýþmýþ olan elemanlarýyla Dortmund‘da müþterilerine hizmet vermeye hazýrlanan Can Dönerin sahibi Can Taþdemir, EU standartlarýna uygun yaptýklarý üretimi, tüm Avrupa‘ya yaymaya çalýþtýklarýný söyledi. lan“ Terörle Mücadele Þubesi’nin müdürü yürüttü. Dosya kapanýnca da avukatlar itiraz dilekçeleri verdi. 1998’de dava yeniden açýldý. Üç yýl süren yargýlamanýn ardýndan 10 polis memurundan dördü, „iþkencede adam öldürmeköten 4 yýl 5 ay hapse mahkûm edildi, dört polis beraat etti. Hapis cezasýna çarptýrýlan polislerden, Bal’ýn danýþmaný olan Dedeoðlu, MHP’den Karaman milletvekili adayý oldu, ancak seçilemeyerek yeniden görevine döndü. M anken Ebru Þallý, bir defile için gittiði Diyarbakýr’da, kendisiyle yapýlan röportajda „Diyarbakýrlýlar ter kokuyor“ dediði için yargýlandýðý davada, suçun unsurlarý oluþmadýðý gerekçesiyle beraat etti. Ýstanbul 2. Asliye Ceza Mahkeme– si’ndeki duruþmaya katýlan Þallý, bu sözlerin hakaret içermediðini, sözlerin röportajýn arasýndan çekilerek yansýtýldýðýný söyledi. Hakim de suç kastýnýn bulunmadýðýný, oradaki þartlarý anlattýðýný ve hakaret etmediðinin anlaþýldýðýný belirterek, Þallý’nýn beraatine karar verdi. Ýddianamede, Þallý’nýn „Basýn yoluyla hakaret“ suçundan 6 ay ile 3 yýl arasýnda hapis cezasýna çarptýrýlmasý isteniyordu. Sayý: 5 HATÝCE ELDENÝZ [email protected] TOPUKLU SON MODEL LASTÝK AYAKABIM Ýnsanlar daima hatýralarý ile yaþar diye düþünüyorum... bazen de bir insanýn yaþamýnda oluþan boþluk dönemlerinde o hatýralarý silmek istercesine bir dürtü doðar, sözde siler fakat hafýzada gizli saklar... Benim hatýralarýmda sürekli gözümün önünde geçen bir filim seyrederim...dönem dönem bir derin nefes alýr, onun ardýnda bir ah çekerim.... Lastikli ayakkabýlarýmdan kurtulup güzel parlak kunduralara geçiþimin öyküsü daima canlanýr hafýzamda...hatýrlýyorum....dolmuþ ile þehre gitmiþtik...büyüklerim bana yurtdýþýna ailemin yanýna gidebilmem için pasaport hazýrlýyorlardý...pasaport hazýrlandý ve gereken iþlemler benim haberim olmadan yapýldý ve artýk yolculuk yapmak için hazýrlanacaktýk. Almanya’ya gidecektim sonuçta ve ona göre de bir kýyafet giyecektim. Kumaþ bir pantolon, beyaz bir bluz ve siyah bir kundura alýndý bana...cebimde birde mendilim... Mendil kullanmasýný ilk okulda öðrenmiþtim. Her sabah ders baþlamadan önce iki mendilimi masaya indirip ellerimi uzatýrdým ve hocam bakardý...týrnaklarým kýsa ve temiz deðilse kulaðýmda çekerdi...bazen de cetvelin hýzýný C M D Automaten Aufstellung in Berlin und Umgebung 2 1 Aðustos 2001 parmak uçlarýmda hissederdim... Bir otobüse bindim. Ýlk kez uzun bir yolculuk yapacaktým... Ýstanbul diye adlandýrýlan bir yere geldim... daha sonra isminin otel olduðunu öðrendiðim bir evde kaldým...her þey koskocamandý. Sonra uçaða biniyorum.. hiç bir þey anlamýþ deðilim...geldiðim günü hiç unutmuyorum...25. Eylül 1975 saat 18.30..nihayet gelmiþtim ve ailemin diðer yarýsýný görebilmiþtim… köyümün dýþýna çýkmadýðým için Almanya’da neler olabileceðini de bilmiyordum. Önemli olan ailem ile birlikte olmaktý. Ama yürüyen bir bebeðe sahip olmayý da çok istemiþtim.. Kýrmýzý ve üstelik topuklu olan yeni moda lastik ayakkabýdan, simli bir parlak elbiseden ve bir kaç fistan ile beyaz atletlerim de oluþan gardýrobumu getirmemiþtim tabi Almanya’ya. Onun için annem beni kýyafet almak için çarþýya götürdü...hatýrlýyorum da büyük bir maðazaya girecektik, fakat önümde duran uzun siyah ve yukarýya týrmanan canavarda öylesine korktum ki, arkama bakmadan, avazým çýktýðý kadar baðýrarak kaçtým...ne yapacaktý o canavar beni? Korkuyordum... annem elimden tutarak sinirli bir þekilde „ bu yürüyen merdivendir“ dedi ve beni o canavara doðru çekti...nedense hiç aklýmda gitmez... Bir taraftan ülkeme, çocukluðuma, burada arayýp da bulamadýklarýma hasretlik çekerken, diðer taraftan çocuklarýma bu hasretliðimi kavratmam da çektiðim zorluklarý düþünüyorum. Annem ve annemin annesine gýptayla bakýyorum. Onlar ayný dünyada yaþadýlar. Annem anneannemin çocukluðunu dinlerken en azýnda gözlerinde resim gibi canlandýrma þansýna sahipti..belki de dalýp giderdi uzaklara… Benim çocuklarým ise anlam vermeme içerisinde bocalayýp dururlar. Ýçlerinde sessizce bir boþluk oluþur... adeta kökünün bir kýsmý kurumuþ ve çürümüþ sadece toprak üstünde varlýðý çok canlý görünen bir aðaca benzetirim. Çocuklarýmýn yoksul olduklarýný düþünürüm. www.dem-ajans.de Nedeni ise, doðayla bütünleþmenin burada suni bir þekilde olduðudur. Benim giydiðim lastik ayakkabýlarý giymeyeceklerdir, elbiselerimde ise marka yoktu giymeyeceklerdi.. deðerlerimiz deðiþmiþti... ......Acýdým çocuklara ( belki de çocuklarým benim onlarýn þu an sahip olduðu olanaklara sahip olmadýðýmý öðrendiklerinden bana acýmýþlardýr).... buradaki oyunlar planlanmýþ, programlanmýþ..kendilerini geliþtirme olanaklarý daraltýlmýþ diye düþünüyorum. Çamurda oyuncak yapmasýný, bitkilerde þapka yapmayý, deðnekle onlarca çeþit oyun üretmesini, eline aldýðý bir taþ ile çok çeþit oyun aleti yapmasýný ben biliyordum...ama çocuklarým bilmiyordu...kuþkusuz çocuklarým daha geliþmiþ oyuncaklarla meþguliyet buluyorlar, okullarda bitkileri, tabiatý, yaþam türlerini öðreniyorlar... benim yaþadýðým çocukluk, oynadýðým oyuncaklar ve yaþadýðým hayat çocuklarýma bir masal gibi, olmayan bir olayý anlatýyor. Bunun bir masal olmadýðýný ben biliyor onlar bilmiyor... o halde diyorum onlarla paylaþabileceðim fazla bir þey yok…en azýnda benim çocukluðum ile onlarýn bu durumunu kýyaslamada paylaþacaðým bir olay yok. Hafýzamda kalan benim çocukluðuma geri döndükçe, günümüzde çocuklarýn eðitimi için çýkartýlan tüm kurallarýn, pedagojik yöntemlerin hiçte bu eksikliði gideremeyeceðine inanýyorum. Kalmýþ ki bu yöntemler çocuklarýn gerçekten tabiatýn kurallarýna göre bir geliþim izlemelerini getirip getirmeyeceði de kesin deðil... zekayý geliþtirmek için çok çeþit oyunlar, yöntemler, kurallar üretilir, fakat burada unutulan, çocuklarýn kendi kendilerine bir þeyler üretebilme yeteneðinin geliþtirilmemesidir. Doðal olan her þeyden yoksun yaþayan çocuklarýn deðer yargýlarý da doðal olana dayalý olmayacaktýr. Geriye dönüþün mümkün olmadýðýný biliyorum ileriye doðru yürürken de, anlattýðým masalýn bir þeyler çaðrýþtýrmasý umudunu hiç yitirmiyorum. GAZETEMÝZE ELEMAN ALIYORUZ BÖLGELERDE TEMSÝLCÝLÝK VERÝLMEKTÝR -Speilautomaten -Unterhaltungsautomaten - Dart -Bilart -Und andere.... YAZILI BASVURULAR DEM NACHRICHTEN WERBEAGENTUR MERKEZÝNE YAPILMASI, YAZILI BAÞVURULARINIZDA MUTLAKA KISA BÝR ÖZGEÇMÝÞÝNÝZ VE RESÝM EKLEMENÝZ RÝCA OLUNUR. Tel: 0172 876 45 35 oder 0173 60 79 480 DEM NACHRÝCHTEN-WERBEAGENTUR HACHSTR.3, 70190 STUTTGART TEL: 0711-3000711- HANDY: 01705116711 Inhaber: M. C. Derin DEM GAZETESÝ Hack str. 3, 70190 Stuttgart Tel: 07113000711/ 12 Fax: 0711 4205003 Alsen Str. 62, 44145 Dortmund Tel: 0231 96 12 766 Fax: 0231 96 12 767 www.dem-ajans.de [email protected] Hatice Eldeniz Herausgeber/ Geschäftsführerin Þükrü Yýldýz Chefredakteur Der Verlag übernimmt keine Haftung für den Inhalt der Anzeigen und Anzeigentexte. Die von Verlag gestalteten Anzeigen sind urheberrechtlich geschützt. BEUSSELSTR. 69 KEMER 10553 Berlin Her cuma ve cumartesi Tel: 030/ 398 44 733 ~OCAKBAÞI~ müzik canlý 177/ 345 11 29 GRILLHAUS Öffnungszeiten: Täglich: 7.00- 6.00 Uhr Sayý: 5 3 1 Aðustos 2001 Ýþ s a h i b i o l m a h a y a li iflasa sürüklüyor Türk bakkallarý borç kapanýnda A lmanya’ nýn hemen her köyünden, kasabasýna ve þehrine kadar Türk bakkal dükkanlarýnýn mantar gibi çoðalmasý, tüketiciler tarafýndan sevindirici olarak karþýlanýyor. Ne de olsa, süpermarketlere nazaran taze meyve ve sebze uygun fiyata satýn alma alternatifi sunuluyor. Ama ne yazýk ki birçok Türk’ ün iþ sahibi olma hevesi kursaðýnda kalýyor. Çünkü bu atak giriþimleri genelde kýsa zamanda iflasla sonuçlanýyor. Evdeki hesap çarþýya uymaz Buna raðmen, biri iflas ettiðinde, dükkaný devralmaya hazýr olan bir baþka cesaretli Türk’ ün kapýda olduðu gözleniyor. Çoðu, baðýmsýz iþ adamý olma hayaline eriþmek için sýçrama tahtasý olarak görüyor küçük bir bakkal dükkaný açmakla. Alt tarafý bir odaya ve gýda ürünlerini dizecekleri bir iki rafa ihtiyacý olacaðý düþüncesiyle bakkalcýlýk yapanlarýn sayýsý 10.000 olarak tahmin ediliyor. Nerdeyse adým baþý Ancak Frankfurt Multikültürel Ýþleri Dairesi‘ nin Yöneticisi Rosi Wolf-Almanasreh, bu bakkallarýn genelde birbirine yakýn, yani ayný muhitlerde dükkan açtýklarýna, bunun müþteri edinme açýsýndan akýllý bir davranýþ olmadýðýna dikkat çekti. Yani bazý bölgelerde bir tane bile yokken, bazýlarýnda her 100 metrede bir dükkanýn olmasý pek mantýklý deðil. Bilgisizlik ve yanlýþ hesap Sonra bir iþçi konumundan aniden perakende satýcýlýðýna yükselen Türkler, altýndan kalkamayacaklarý borca girdiklerinde þaþýrýyor. Tamamen kendi ayaklarý üstünde durmanýn zannettikleri kadar kolay olmadýðýný farkettiklerinde iþ iþten geçmiþ oluyor. Boðazlarýna kadar borçanmalarýnýn nedenlerin baþýnda, yanlýþ iþ konseptleri ve muhasebecilik bilgilerinin eksikliði de geliyor. Yasalar çiðneniyor Ayrýca birkaç ay geçmeden girdikleri maddi sýkýntýlara birde teknik sorunlarý ekleniyor. Örneðin mekan sahiplerinin, bir meyve sandýðýnýn nereye kadar yaya geçidini iþgal edebileceðini bile hükmeden Alman kurallarýna karþý anlayýþsýz olmalarý, resmi dairelerle problemlerin doðmasýna yol açýyor. [email protected] ÞÜKRÜ YILDIZ [email protected] Gariplikler ülkesinde HERKES SALACH DEGÝL? Garip bir ülkenin insanlarýyýz. Herkes kendi ipini çekmenin peþinde. Köþeyi dört nala dönmek isteyenlerin dünyasýnda, ekonomik krizdeyiz. Ekonomik görünen kriz, aslýnda toplumsal ve insani bir kriz halini almýþ artýk. Kurtarýlmasý gereken ekonomi deðil, Ýsa’nýn havarisi gibi her gün kendini ret eden toplum olmakta. Herkes laik olduðu iktidara sahip olur. Türkiye iktidarý, toplumsal iliþki ve deðere en uygunu olmakta. En uygun en doðru olmak zorunda deðildir. Türkiye iktidarý doðru olan deðil, uygun olandýr. Türkiye toplumunun kendisinin bir ürünüdür. Yönetin, Salach kafanýn kepidir.... Yalçýn Hoca sýkça söylerdi, “Söylediklerimin aksisi ispatlanmadýkça, dediklerim doðrudur” diye. Tekrarlýyorum. Aksisi söylenmediði ve ispatlanmadýkça dediklerim doðrudur. Toplum Salach, kep buna uygundur. Uygun kep, insani deðerlerden çok uzaktadýr. Uzaylýdýr... Evet kesin uzaydan gelmiþtir, bu iktidar X erki. Deðerleri insani deðildir. X ülkesine veya dünyasýna aittir. Bizdeki tarifi ilkesizliktir..... Ýlkeleri dünyalý olmayanda, ülkeyi de dünyalýlara göre yönetmemektedir. Ýnsani deðerlerin , düþüncenin oluþmasýna düþmandýr. Bu coðrafyanýn insanýna düþmandýr.... Türküne, Kürdüne, Alevisine, Müslümanýna, Milliyetçisine, Sosyal Demokratýna, Sosyalistine, Aydýnýna düþmandýr... Gariptir... Bizden deðil, uzaylýdýr.... Ýnsan soyuna düþmanlýkta ant içmiþ X memleketinden gelmiþtir. Bize benzeyenlerden bir kaçýnýn ruhlarýný ele geçirmiþtir. Uygun bir kep olmuþtur Salach’a benzeyen coðrafyamýzýn baþýna... Salach „meslektaþým“ varlýðý kendisiyle sýnýrlý deðildir. Her madalyonda olduðu gibi iki yüzden biridir. Kabiliyeti X iktidarýndan aldýðý güçtür. Ona olan „baðlýlýðý“dýr. Yeteneði, deðerleri tanýmamasýdýr. Ýnsanlýktan uzaklaþmasýdýr. Sattýðý kendisidir. Baþkasýný sattýðýna inanmaktadýr.... Hep baþkasýný satmakta!..... Gariplikler ülkesinin garipleri bizler, Salachlarla ve onlarlarýn X patronlarýyla yaþamaktayýz.... Yaþadýkça da batmaktayýz.... Batmayý ret etmek için yüksek sesle söylemeliyiz artýk; Yaþasýn insan! Sayý: 5 4 1 Aðustos 2001 www.dem-ajans.de Almanca bilmeyen yabancýlar Parayý basan ehliyet alýr A lmanya’da ehliyet kursuna giden, ancak yazýlý sýnav testlerini anlamayacak kadar Almancayý az bilen birçok yabancý yine de sýnavlarý kazanmayý baþarýyor. Bu üstün zekalarýndan, açýk þanslarýndan veya mucizelerden kaynaklanmýyor. Konuya iliþkin Hamburg’ taki Abendblatt gazetesinde yayýmlanan bir makalede, bazý tercümanlarýn rüþvet karþýlýðýnda kurallara aykýrý davranarak yardým ettiði ileri sürüldü. Avesta 1 Yaþýnda... Doðuþunla güller açtý Avesta, gülüþün ise yüreklerleri sevgiyle doldurdu. Kuþlarýn getirdiði habere göre çok güzel bir kýzsýn sen Avesta..... Rüþvet karþýlýðýnda yardým Teori sýnav sorularýný anlamayan ehliyet okulu öðrencilerine, yeminli bir tercüman yanlarýnda bulundurma hakký tanýnýyor. Ancak sýnavlarda zorlanacagýný, hatta geçemeyeceðini bilen bu öðrencilerden 400 mark yerine 2.000 mark isteyen bazý tercümanlar, kanunlarý çiðnemeyi göze alarak bir „iyilikte“ bulunuyor: Þifreli iþaretlerle ipucu Tercüman ve yabancý kursiyer sýnav öncesi asýl manasýný sadece ikisinin bildiði iþaretler üzerinde anlaþýyor. Örneðin soruyu kendi diline çevi- Eker ve Toptancý ailelerinin çocuklarý ESRA & SÝDAR muhteþem bir düðün töreniyle, bu mutlu gününü paylaþamak isteyen dostlarýyla birlikteliðe adým attýlar. Mutluluklar dileriz.... ÝNTERNASYONAL Caffe-Bar-Bilard * Demli cayýn, sohbetin, kahvenin tadýna burada varýlýr. * Büyük TV ekranýnda Cine-5 farkýyla futbol maçý ve diðer bütün proðramlarý seyretme imkaný * Bar, Bilardo ve öteki tüm oyun imkanlarýyla hoþ vakit geçirilecek bir buluþma merkezidir; ÝNTERNASYONAL CAFFE... Schütsenstr. 41 * 44147 Dortmund Tel: 0231/ 88 23 361 rirken tercüman gözlüðüne dokunduðuna, o zaman cevap þýklarýndan ortancýsý doðru. Alnýný hafif kaþýmasýysa, mümkün olan ilk cevabý iþaretlemesi gerektiði anlamýna geliyor. Soru çizelgesini sað eline aldýðýnda, her ilk iki cevabýn da doðru olduðunun sinyalini vermiþ olur. Sorumsuz meslektaþlarýna ateþ püskürüyor Bu sistemin mümkünlüðü tabii, kursiyere ve tercümana ayný sorularýn verilmesiyle kendiliðinden saðlanýyor. Bu haksýzlýktan son derece rahatsýz olan biri, anonim þekilde Ulaþtýrma Dairesi‘ ne yazýlý ihbarda bulunduðu gibi, durumu Abendblatt‘ a da iletti. Canýna tak diyen bu kiþinin parasýný dürüstçe kazanan bir tercümanýn olduðu belirtildi. Bazý mesklektaþlarýnýn hile yoldan kendisinden fazla para kazanmasýna sinirlenen bu ihbarcý, yukarýda belirtilen hileli yoldan ehliyetini alan sürücülerinin trafiðe gönerilmesinin sakýncalarýna iþaret etti. Kurallarý bilmeyen bir yabancý þoförünün, bir kazaya sebep olma ihtimalinin yüksek olduðunu da vurguladý. Türkiye-Almanya baðlarý sýmsýký Birbirine muhtaç iki ticari ortak E ssen’ deki Türkiye Araþtýrmalar Merkezi’ nin (TAM) verilerine göre, Türkiye ile Almanya arasýndaki ticaret hacmi sürekli büyüdü. Alman þirketlerinin Türkiye’ deki yatýrým hacmi 2000 yýlýnda 583 milyon dolarla saptandý. Almanya bu alanda Hollanda’ dan sonra ikinci sýrada yer alýyor. Türk firmalarý ise Almanya’ ya 1.2 milyar dolar deðerinde yatýrým yaptý. Yatýrýmlarýn büyük bölümü küçük, orta ölçekli giriþimlerin ve Almanya’ da yaþayan Türk göçmen þirketlerinin payýna düþüyor. Türkiye, üç milyon Alman turisti bekliyor Almanya ise, Türkiye’ de yerleþen þirketler sayýsýnda liderliðini koruyor. 5.334 yabancý þirketten 951’ i Almanlardan oluþuyor. Ticaretin dýþýnda da Türkiye Berlin için önemli bir partner. Bu yýl için Türkiye, yaklaþýk üç milyon Alman turisti bekliyor. AB çapýnda, Türkiye’ yle beraber diðer AB’ ye katýlma aday ülkelerinin önemi Almanya için git- tikçe daha büyük önem kazanýyor. 170 milyon insan önemli bir piyasa Federal Ýstatistik Dairesi’ nin verilerine göre, 13 aday ülkesi Almanya’ nýn dýþ ticaretinin onda birini kapsýyor. Ýstatistikçilere göre, yaklaþýk 170 milyon insanýn yaþadýðý bu ülkeler, Almanya’ nýn dýþ ticareti için çok önemli bir piyasa. Almanya’ nýn ihracatýnýn en büyük payý Polanya’ ya gitti. Ýkinci ve üçüncü sýrada Çek Cumhuriyeti ve Maceristan yer alýyor. Almanya’ nýn ihracatý yükseldi AB’ ye üye olan ülkeler, Almanya’ nýn dýþ ticaret alanýnda yüzde 50 ihracatýný satýn alýyor. Federal Ýstatistik Dairesi’ nin verdiði bilgilere göre, Polanya, Çek Cumhuriyeti, Maceristan, ve Baltýk ülkeleri Estonya, Letonya ve Litvanya, Bulgaristan, Romanya, Slovenya, Malta ve Kýbrýs Rum Kesmi, ayrýca Slovakya ve Türkiye’ ye yapýlan ihracat 1993’ ten 2000 yýlýna kadar yüzde 6.3’ den 9.6 oranýna yükseldi. Sayý: 5 5 1 Aðustos 2001 [email protected] FAZÝLET GÝTTÝ, SAADET GELDÝ! Türkiye’nin 37. partisi kuruldu FAZÝLET PARTÝSÝ KAPATILDI VE BÖLDÜRÜLDÜ!... arti kapatmakla ünlenen Türkiye‘de bir partinin daha kapsýna kilit vuruldu! Fazilet P Partisi ismi de yasaklýlar arasýna katýldý! Daha önceki kapatýlan partiler gibi tüm mal varlýklarýna el konuldu. Fazilet Partisi yönetici kadrolarýndan bir çoklarýna da siyaset yasaðý getirildi. Farklý çevreler tarafýndan deðiþik yorumlara tabi tutulan kapatma kararý, genelde onay bulmazken, bunun Ýslami muhalif çevrelere yönelik önceden hazýrlanmýþ bir operasyon olduðu konusunda herkes hem fikir. Recep Tayyip Erdoðan’ýn baþýný çektiði grubun, R.T. Erdoðan’ýn „ömür boyu siyasette yasaklý“ olma sorunu henüz netlik kazanmýþ deðil. Ama ikinci bir partinin kurulmasý kesin. Artýk Fazilet Partisi, Gelenekçi ve Yenilikçi olmak üzere iki parça. FP’nin kapatýlmasý ve bölünme çok önceden baþlayan bir sürecin devamý olarak gündeme gelmiþtir. Olay 28 þubatýn zorunlu sonucudur ve hesaplar „derin devletler“in kasasýndadýr. „Derin“ ve belirleyici politikalarý oluþturan güçler, Türkiye gibi nüfusun büyük bir kýsmýnýn Müslüman olduðunu dikkate almadan politika oluþturmayacaklarýný bilmektedirler. Bu durum ilgili güçlerin Ýslam olgusunu, diðer birçok olgu gibi, kendi politik ihtiyaçlarýna uygun düzenlemeye çalýþmalarýný gerektirmektedir. ABD’ye baðýmlý olarak AB’ye girmeye çalýþan Türkiye ve onlarýn “derin”güçleri, 2000’li yýllarýnýn Müslümanlýðýný farklý görmek istemektedirler. Onun içindir ki, Fazilet ardýlarý “yenilikçi” ve “gelenkçi”dirler. SAADEP PARTÝSÝ KURULDU Kapatýlan Fazilet Partisi’nin eski genel baþkaný Recai Kutan bir basýn toplantýsý düzenleyerek partiyle ilgili ilk bilgileri verdi. Partinin adý, Anayasa’ya göre siyasi partilerin Saadet oldu. Kutan, yeni partiyi demokrasilerin vazgeçilmez unsurlarý kamuoyuna tanýttýðý toplantýda, satýr olduðunu belirterek, „Size, hayýrlý baþlarýyla þöyle konuþtu: uðurlu olsun diyorum“ þeklinde 1 Yeni bir ruh ve hamle olarak konuþtu. halkýmýzýn bütününe kucak açmakBu arada, beyaz zemin üzerine tayýz mavi harflerle „Saadet Partisi Genel 2 Bu çýkýþ kurtuluþumuza ilk Merkezi“ yazýlý amblemsiz tabelasý, adýmdýr kapatýlan FP Ankara Ýl Baþkanlýðý’na 3 Türkiye’ de tek tip parti olsun, asýldý. bütün partiler birbirine benzesin isteniyor FAZÝLET PARTÝSÝNÝN KAPATILMASINA ÝLÝÞKÝN 4 Bu ülkenin tek ANAYASA MAHKEMESÝNÝN KARARI sivil ve yerli partisi olmak azmindeyiz „Yargýtay Cumhuriyet Baþsavcýlýðý’nýn 5 Bu anayasa ile 07/05/1999 günlü HP-95, HZ-1999-116, özlediðimiz özgür 05/02/2001 günlü HP-95, HZ-1999-116 sayýlý ülkeyi yaratamayaiddianameleriyle FP’nin kapatýlmasý istemiyle açýlan caðýz; tam ve kamil davalar birleþtirilerek yapýlan yargýlama sonunda bir demokrasi bu gereði görüþülüp düþünüldü; anayasa ile mümkün A deðildir. Temelli kapatýlan bir partinin bir baþka ad altýnda 37. PARTÝ Türkiye’nin 37. partisi olan Saadet Partisi’nin kuruluþ dilekçesi ve Kurucular Kurulu listesi Ýçiþleri Bakanlýðý’na sunuldu. Milletvekilleri Yakup Budak, Zeki Çelik, Fethullah Erbaþ, Ömer Vehbi Hatipoðlu, Mukadder Baþeðmez ve Mustafa Geçer Ýçiþleri Bakanlýðý’na giderek, Saadet Partisi’nin kuruluþ dilekçesini Bakanlýk Genel Sekreteri Hüseyin Aksoy’a verdiler. Yakup Budak, burada yaptýðý konuþmada, huzur ve mutluluða giden yolun „Saadet“ten geçtiðini söyledi. Budak, „Türkiye’nin en önemli sorunu ekmek, iþ, aþtýr. Saadet Partisi, Türkiye’nin saadeti için çalýþacaktýr ve bütün bu sorunlarý çözecektir“ dedi. Hüseyin Aksoy da kurulamayacaðýna iliþkin kapatýlma isteminin reddine Yalçýn Acargün, Ali Hüner, Ertuðrul Ersoy, Tülay Tuðcu’nun karþý oylarý ve oyçokluðuyla, B 1- Laik cumhuriyet ilkesine aykýrý eylemleri nedeniyle anayasanýn 68. ve 69., 2820 sayýlý Siyasi Partiler Kanunu’nun deðiþik 101. maddesinin (b) bendi ve 103. maddesi gereðince FP’nin temelli kapatýlmasýna Haþim Kýlýç, Samia Akbulut, Sacit Adalý’nýn karþý oylarý ve oyçokluðuyla, 2- Beyan ve eylemleriyle partinin kapatýlmasýna neden olan Ýstanbul milletvekili Nazlý Ilýcak ve Tokat Milletvekili Bekir Sobacý’nýn milletvekilliklerinin anayasanýn 84. maddesinin son fýkrasý uyarýnca gerekçeli kararýn Resmi Gazete’de yayýmlandýðý tarihte sona ermesine oybirliðiyle, 3- Beyan ve eylemleriyle partinin kapatýlmasýna neden olan üyeleri Merve Kavakçý, Nazlý Ilýcak, Bekir Sobacý, Ramazan Yenidede ve Mehmet Sýlay’ýn Anayasa’nýn 69. maddesinin 8. fýkrasý gereðince gerekçeli kararýn Resmi Gazete’de yayýnlanmasýndan baþlayarak, beþ yýl süreyle bir baþka partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve denetçisi olamayacaklarýna oy birliðiyle, 4- Davalý partinin tüm mallarýnýn 2820 sayýlý Siyasi Partiler Kanunu’nun 107. maddesi gereðince Hazine’ye geçmesine oybirliðiyle, 5- Kapatma kararýnýn verildiði tarihte, parti tüzel kiþiliðinin sona ermesine oybirliðiyle, 6- Gereðinin yerine getirilmesi için karar örneðinin, TBMM Baþkanlýðý’na, Baþbakanlýða ve Yargýtay Cumhuriyet Baþsavcýlýðý’na gönderilmesine oybirliðiyle, 22.06. 2001 gününde karar verildi. Karar, Türk Milleti’ne hayýrlý olsun. Bilgisayar Destekli Egitim Projesi iflas etti! M illi Eðitim Bakanlýðýnýn sekiz yýllýk kesintisiz ilköðretim uygulamasý ile birlikte gündeme getirdiði „Bilgisayar Destekli Eðitim Projesi“ bilgisizliðin kurbaný oldu. 25 haziran 1998’de Dünya Bankasý ile yapýlan 80 milyon dolarlýk anlaþma gereðince 81 ilde 2 bin 451 ilköðretim okulunda oluþturulan bilgisayar sýnýflarýna öðretmen yetersizliðinden kilit vuruldu. Bu sýnýflarda görev yapsýnlar diye yetiþtirilen formatör öðretmenler Norm Kadro Yönetmeliði ile devre dýþý kaldý. Formatör öðretmenler bugün yalnýzca sýnýf öðretmenliði yapabiliyor. Bilgisayar sýnýflarýna yerleþtirilen Pentium-2’ler ise demode oldu. Dünya Bankasý kredisi ile yürütülecek Bilgisayar Destekli Eðitim Projesi’nin çalýþmalarýna 1998 yýlýnda baþlandý. Proje gereðince 81 ilde 2 bin 451 ilköðretim okulunda Bilgisayar Teknoloji Sýnýfý kuruldu. Bu sýnýflarda özel olarak görev yapmalarý istenen yaklaþýk 2 bin 200 öðretmen 1999 yýlýnda formatör öðretmen olarak çeþitli üniversitelerde hizmet 1 Karardan yararlanacaklar Anayasa Mahkemesi’ nin kararýnýn ardýndan Af’ tan yararlanabileceklerin kapsamý bayaðý geniþledi. Karara göre, tehditle bilgi alma, kiþisel inancý, siyasi, sosyal görüþünü açýklamaya zorlama, tehdit, memurun görevini kötüye kullanmasý, firar 6 1 Aðustos 2001 içi kursuna alýndý ve her öðretmen için ortalama 600 dolar harcandý. Bilgisayar sýnýfý kurulan tüm okullarda 2000 yýlýndan itibaren bilgisayar derslerine baþlanmasý istendi. Bilgisayar dersleri 4. sýnýfta baþlayacak, seçmeli olacak ve haftada 2 saat olarak uygulanacaktý. Ancak bilgisayar sýnýflarýnýn tam olarak iþlevsel hale getirilmesi Eylül 2000’i buldu. Eylül 2000’de fark edildi ki, 1998’deki anlaþmalar gereðince son teknolojinin ürünü olmasý istenen bilgisayaralar Pentium-2 sistemine sahipti. Pentium3’lerin bile eski kabul edilmeye baðlandýðý bir dönemde, bilgisayarlar çoktan demode olmuþtu. Bilgisayarlaryn demode kabul edilmesine karþýn, bilgisayar sýnýflarýný iþletmeye çalyýan okul müdürleri bu kez Norm Kadro Yönetmeliðine takýldý. Yönetmelikte formatör öðretmenler için hiçbir kadro tanýmý yapýlmayýnca, bu öðretmenlerin bilgisayar derslerine girmesi de engellenmiþ oldu. Formatör öðretmeni, bilgisayar öðretmeni olarak görevlendirdiðinde Norm Kadro’ya karþý suç iþlemiþ sayýlacak olan okul müdürleri, formatör öðretmenleri yalnýzca sýnýf öðretmeni olarak görevelendirebilirler. Okul müdürleri bu konuda yaþadýklarý sýkýntýlarý Milli Eðitim Bakanlýðý’na iletmeye çalyþýrken, bakanlýk bu soruna henüz bir çözüm üretmedi. Af yasasý geniþlettildi Aðca’ ya af görülüyor 981’ in Mayýs ayýnda Papa Ýkinci Johannes Paul’ yi Roma’ da kurþuna tutarak ölümcül yaralayan Mehmet Ali Aðca, af yasasýndan yararlanmayý yeniden ümit edebilir. Anayasa Mahkemesi’ nin kararýna göre, görevlerini kötüye kullanan memurlar ve cezaevinden kaçmaya çalýþan tutuklular da „Þartla Salýverme Yasasý“ ndan faydalanabilecek. Sayý: 5 ve firara yardým, kusurlu yangýn, infilak, deniz kazasý, batýrma, tahribata sebebiyet gibi suç iþleyen tutuklular cezaevinden erken salýverilebilir. Siyasi suçlara af yok Ayrýca yüksek mahkeme, 10 yýllýk ceza indirimi yerine tüm ceza süresinin af kapsamýna alýnmasýný uygun buldu. Yargýçlar, çete suçlarý, ýrza geçme, iþkence, uyuþturucu imal ve ithal etmenin, ayrýca dolandýrýcýlýðýn affedilmez suçlar olduðu görüþüne vardý. Bunun yaný sýra devlet aleyhine cürümler iþlenen mahkumlar da „Þartlý Salýverme Yasasý“ ndan faydalanabilmeleri yanlýþ görüldü. Yasa, 23 Nisan 1999 tarihine kadar iþlenen suçlarý kapsýyor. Geçtiðimiz yýl, af yasasýndan faydalanýp yaklaþýk 30.000 mahkum hapishaneden erken tahliye edilmiþti. Anayasa Mahkemesi’ nin kararýnýn ardýndan serbest býrakýlacak tutuklunun sayýsý henüz belirlenmedi. www.dem-ajans.de AIR ALFA MAÐDURLARI AVRASYA ILE UÇACAK A ir-Alfa þirketinin Almanya ya uçuþlarýný durdurduktan sonra maðdur duruma düþen yolcularýn, Avrasya þirketi tarafýndan haklarýnýn verileceðini açýklýyan Avrasya þirketi Genel Müdürü sayýn Asker Sakýnmaz, uçuþlarýnda tüm yolculara 40 Kg yük götürme hakký tanýdýklarýný belirti. Uçuþlarýna 23.06.2001 tarihinden baþlýyan Avrasya´nýn yeniliði kabul ettirmekte zorlandýiklarýný fakat bu zorluklarýný Air- Alfa ve Onur þirketi uçaklarýyla yaptýklarý için çabuk aþtýklarýný belirten Asker Sakýnmaz, diðer taraftan kýsa süre önce uçuþlarýný durduran Air- Alfa þirketi nedeniyle de bazý sýkýntýlar yaþadýklarýný, yolcularýn ilk uçuþlara þüpheli baktýklarýný, iptal olabileceði düþüncelerini kapýldýklarýný belirtirken, baþta önüne koyduklarý hedefe kavuþtuklarýný, bugüne kadar teknik olmak üzere bir kez aksaklýk yaþandýðýný ve bununda en kýsa sürede telafi edilerek, uçaklarýn kalkýþ ve iniþlerinden düzenli bir þekilde seyir ettiklerini belirti. Þirketinin Merkezi Pforzheim de olan ve Stuttgart havaalýnda bürolarý bulunan Avrasya Müdürü Asker Sakýnmaz, kendisinin bizaat müþterile ilgilendiðini, ve geçmiþte uçak þirketleri bazýnda oluþan olumsuzluklardan maðdur duruma düþen yolcularýn güvenlerini kazanarak bu olumsuzluklarýn tekrar yaþatmama çabasýnda olduðunu açýklarken mevcut durumda haftada 4 Air-Alfa, 2 Hamburg International ve 4 Onur Havayollarý uçuþlarý gerçekleþtiriklerini ve Stuttgartda uçuþlarýný dahada güçlendireceklerini belirti. Yabancý Ülkelerde Öðrenim Yönetmeliðinde Deðiþiklik T ürk Öðrencilerin Yabancý Ülkelerdeki Öðrenimleri Hakkýnda Yönetmelik’te deðiþiklik yapýlarak, öðrenim süreleri yeniden düzenlendi. Yönetmelik deðiþikliði, Resmi Gazete’nin 21.02.2001 tarihli sayýsýnda yayýmlanarak yürürlüðe girdi. Yönetmeliðin 16. maddesinde yapýlan deðiþiklik þöyle: -Milli Eðitim Bakanlýðý’nca, yüksek lisans düzeyindeki öðrenimini normal süresi içinde tamamlayamayan öðrenciye geçerli mazerete dayalý olarak 1 yýl resmi burslu, 1 yýl da resmi burssuz statüde, yüksek lisans düzeyindeki öðrenciye 6 ay resmi burslu, 6 ay da resmi burssuz statüde, doktora düzeyindeki öðrenciye ise 1 yýl resmi burslu 1 yýl da resmi burssuz statüde süre uzatýmý verilebilecek. -Ortaöðretim ve yükseköðretim sistemleri yapý ve iþleyiþ farklýlýklarý nedeniyle söz konusu sürelere uygunluk göstermeyen ülke üniversitelerinde öðrenim gören öðrenciler için bu süreler Milli Eðitim Bakanlýðý’nca farklý belirlenebilecek. -Özel öðrencilere de ayný süreler verilecek. -Askerliðini yapmýþ, askerlikten muaf ve askerlik yükümlülüðü olmayan öðrencilere ayný düzeyde ancak bir defa öðrenim yapma izni verilebilecek. Mahsuni Þerif Deðerli halk ozaný ve gazetemizin yazarý Mahsuni Þerif geçirdiði rahatsýzlýðýndan dolayý yazýlarýna ara vermiþtir... Sayý: 5 7 [email protected] 1 Aðustos 2001 Güney Afrika’da her 26 saniyede bir kadýn tecavüze uðruyor H aberin kaynaðý, baþýný kendisi de bir tecavüz kurbaný olan gazeteci Charlene Smith’in çektiði kadýn kuruluþlarýnýn araþtýrmasý. Tecavüz edilen kadýnlarýn birçoðunun, saldýrganlardan AIDS virüsü kaptýðý ve öldüðü, 1999 yýlýnda ise ‘kayýtlara geçen’ 52 bin tecavüz vakasý olduðu belirtiliyor. Gazeteci Smith, kocasýnýn gözleri önünde evine giren silahlý 4 kiþinin tecavüzüne uðradýktan sonra kendisini kadýnlara ve onlara yardým etmeye adamýþ. Yaþadýklarýný bir kitapta toplayan Smith, polisin bu konuda birþey yapmadýðýný anlatýp, „Tüm delilleri korkunç olaydan 5 gün sonra kaybettiler. Ama ne olursa olsun mücadeleden vazgeçmeyeceðim“ diyor. Ülkede, bakire bir kýzla birlikte olunduðu zaman AIDS’ten kurtulup iyileþildiði inanýþýn yayýlmaya baþladýðý, bu nedenle 8-9 yaþlarýndaki kýzlarýn kaçýrýlýp tecavüz edildiði ifade ediliyor. Ihn. Ýdris Akgün Borsigstr. 61 44145 Dortmund Tel-Fax: 0231 83 90 488 Saðlýk Bakaný tatile çýkmýþ? M HP Baþkaný Bahçeli’ nin görüþüne göre Osman Durmuþ, yeni yönetmeliðiyle partiye büyük zarar verdi. Bahçeli, Saðlýk Bakaný’ nýn bekaret kontrolüne iliþkin çýkardýðý yönetmelikle hemþirelerle alay edildiðini söyledi. Durmuþ’ un yeni yönetmeliðine göre, saðlýk bölümü meslek okullarýnda eðitim gören bayan öðrenciler gerekli görüldüðünde bekaret kontrolünden geçirilebilir. buna evet demeli ve bir yargýç kontrolü onaylamalý. Durmuþ’ un açýklamasýna göre, genç kýzlar böylece cinsel faaliyetlerden ve fuhuþluktan korunacak. Kontrolün pozitif çýktýðý takdirde genç öðrenci okuldan atýlacak. Bunun yaný sýra bakire olmayan kýzlar diðer devlet okullarýnda da eðitim göremeyecek. Þüphe olmasý kontrol için yeterli Bakirelik kontrolü, bayan öðrencilerin cinsel iliþkide bulunduðuna dair þüphelerin olduðunda gerçekleþecek. Ancak kýzlarýn anneleri ve babalarý Mecburi izin deðilmiþ Saðlýk Bakanlýðý’ ndan gelen bir açýklamaya göre, Durmuþ þu an tatilde bulunuyor. Ancak tatile çýkma nedeninin Bahçeli’ nin açýklamasýyla bir ilgisi olmadýðý ileri sürüldü. Saðlýk Bakaný, bekaret kontrollerini yýllar sonra yeniden canlandýracaðýný açýklamasý ükede sert tepkilere yol açmýþtý. Özellikle kadýn haklarýný koruma kuruluþlarý Durmuþ’ un planlarýný eleþtirerek özür dilemesini talep etmiþti. Ýnsan haklarýna aykýrý Bekaret kontrolüne yönelik „Saðlýk Meslek Liseleri Ödül ve Disiplin Yönetmeliði“ adýný taþýyan yeni yasanýn özellikle insan haklarýna ve Türkiye’ nin onayladýðý birçok uluslararasý anlaþmalara aykýrý olduðu yönünde Durmuþ þimþek yaðmuruna tutuldu. Haarstudio GEZER Wir haben auch Montags geöffnet! DAMEN Trockenschneiden Waschen, Fönen Waschen, Schneiden, Fönen Waschen, Schneiden, Legen Waschen, Legen Dauerwelle komplett ab Färben ab Strähnchen ab Tönen ab 18,ab 25,ab 33,30,23,75,30,35,25,- HERREN Trockenschneiden Nassrasur Waschen, Schneiden, Fönen Kinderhaarschnitt/ Junge Kinderhaarschnitt/ Mädchen Waschen, Schneiden, Fönen, Nassrasur 13,10,ab 18,ab 10,ab 15,30,- Westerbleichstr. 62 44147 DORTMUND Tel: 0231 88 21 776 Öffnungszeiten Mo. bis Fr. 8.30 - 19.00 Samstasg 8.00.15.00 Friseurin wird gesuch! 8 Kaset, SAT ve parçalarý 8 Handy ve Handy parçalarý 8 Saat, çakmak, çocuk oyuncaklarý ve her çeþit hediyelik eþya 8 Telefon kartlarý Avusturya’da aþýrý saðcý parti kadýnlarý „kapanmaya“ çaðýrdý G eçtiðimiz yýllarda yapýlan seçimlerde oy oranýný artýrarak tüm dünyayý þaþýrtan ve manevi liderliðini Jörg Haider’in yaptýðý Avusturya’nýn aþýrý saðcý Özgürlükler Partisi, kadýnlarý tecavüzden korumak için ilginç bir yöntemin savunuculuðunu yaptý. Ülkenin Viyana’dan sonraki ikinci büyük kenti Graz’ýn Özgürlükler Partili aþýrý saðcý Belediye Baþkan Yardýmcýsý Peter Weinmeister, imzalý bir broþür yayýmlayarak kadýnlara uzun ve kapalý giysiler giymeleri çaðrýsýnda bulundu ve ancak bu yolla cinsel tacizden kurtulabileceklerini savundu. Graz’daki bütün evlere daðýtýlan broþürde, kadýnlarýn açýk giyindiði sýcak yaz aylarýnda cinsel taciz vakalarýnýn arttýðýna iþaret edilerek, ‘Kadýnlar yaz boyunca çok açýk saçýk giyinerek tacizcilere davetiye çýkarmamalý’ dendi. Broþür, Avusturya ölçeðinde tartýþma konusu oldu. Sayý: 5 YETERKÝ KARARMASIN... Olgun Þensoy [email protected] SÝVAS’I UNUTMA SIRA SANA GELMESÝN A radan tam 8 yýl geçti naklen yayýnda dünyanýn gözü önünde yakýlýþýmýzýn. Acýlarla, özlemlerle, aðýtlarla dolu koca 8 yýl. 93 Temmuzunda ülkemizin dört bir yanýnda milyonlarla uðurladýðýmýz aydýnlýk yüzlü, Türkü yürekli dostlarýmýzýn artýk parmakla sayýlacak kadar az sayýda kitle ile anýyoruz yýldönümlerinde Yýldönümlerinde yok artýk sýrça köþklerinde timsah gözyaþý dökenler, gazete ve dergilerinde unutmadýk unutturmayacaðýz diyenler, þiir yazanlar þairler, türkü yakan ozanlar yok artýk . Yok artýk Sivas’ ta yitirdiðimiz dostlarýmýzýn baðlý olduðu derneklerden hiçbir yetkili. Her geçen yýl daha da kanýyoruz, az sayýda kitleyle anmaya çalýþýrken dostlarýmýzý. Madýmak Yangýnýndan kurtulduðuna sevinemeyenler bugün hala yanmaya devam ediyor, devam ediyor analarýn evlatlarýna aðýtlarý. Yaþatmaya çalýþýyor þiire ve Türkü ye, semahýmýza özlem duyanlar Hasret GÜLTEKÝN den Metin ALTIOK’ a Koray KAYA dan Asým BEZÝRCÝ ye kadar olan dostlarýmýzýn adlarýný verirken yeni doðan bebelerine, yine de umutsuzum yangýnlarýn tükeneceðinden. Payýmýz yok mu bu yangýnlarda hepimizin. Kýzým oðlum sen katýlma hak arama eylemlerine, ben katýlýrým senin yerine derken. Ölmeden mezar taþýna ölüm tarihini yazdýrdý K 1 Aðustos 2001 Payýmýz yok mu yýl dönümlerinde meyhanelerde ahkam kesmeyi iþ yerlerinde çalýþmayý havuzlarda bronzlaþmayý tercih ederken. Payýmýz yok mu artýk kül örtelim bu yangýnlarýn üzerine derken. Payýmýz yok mu Türkülerimiz yerine arabesk müziði tercih ederken. Payýmýz yok mu her seçimde bize dayatýlýp gözlerimizin içine içine bakarak yalan söyleyenleri meclise gönderirken. Payýmýz yok mu daha yaþanasý bir dünya için kalemini yiðitçe kullanan, düþüncelerini özgürce söyleyen dostlarýmýzý maphus damlarýnda yalnýzlýða terk ederken . Payýmýz yok mu rantiyecilerin yaktýðý ormanlarýmýza göz yumarken. Payýmýz yok mu tinerci çocuklarýmýzýn daha da çoðalýþýnda. Var ve devam ediyor her gün yaktýðýmýz aðýtlarýmýz. Devam ediyor Doðuda,Güneydoðuda yiyecek gazete dergi ambargolarý. Duyarsýzlýðýmýzýn gün geçtikçe büyüdüðünün farkýna varan Pir Sultan Abdal Kültür Derneði Genel Merkez ve Þube Yönetimleri ülkenin dört bir yanýna daðýlarak, örgütlemeye çalýþýyorlar yýldönümü etkinlerini. Her yýl olduðu gibi bu yýlda çaðrýsýna raðmen Pir Sultan Abdal Kültür Derneði Genel Merkezinin, Baþkent den katýlan sivil toplum örgüt temsilcilerinin sayýsý 15 ‘i bulmuyor. 800 civarýnda üyesi olan Edebiyatçýlar Derneði bile temsilci bulamýyor Madýmaða gönderecek. Benim de üyesi olduðum Edebiyatçýlar Derneðinde bir çoðunun can arkadaþlarýdýr Sivas da yitirdiklerimiz. Yazmýþlardýr sayfalar dolusu Sivas Katliamýnýn, tez unutmuþ olacaklar ki 10 kiþi ile anýyorlar yitirdiklerimizi. Bir elin parmaklarý kadar az sayýda kitle örgüt temsilcileri dostlarýmýzla Banaz’a Banazdaki kimlik kontrollerinden sonra Sivas’a Hacý Bektaþ Veli Kültür Merkezine uzanýyoruz. Dernek yöneticilerimizin hazýrlayýp birlikte yaptýðýmýz kahvaltý dan sonra bizleri bekleyen Sivaslý Z onguldak’ta, rüyasýnda 2005 yýlýnda öleceðini gören 81 yaþýndaki Kore Gazisi Ýsmail Hakký Türkiþ, yaptýrdýðý mezar taþýna ölüm tarihini yazdýrdý. Türkiþ, rüyasýnda öldüðünü gördükten sonra yaptýrdýðý mezarýna torunlarýyla birlikte her gün gittiðini ve dua ederek temizlik yaptýklarýný belirtti. Öleceðine inandýðý tarihe kendini hazýrladýðýný ve mirasýný da çocuklarý arasýnda paylaþtýrdýðýný anlatan 8 çocuk 50 torun Trabzonspor, Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi’ne gitme kararý aldý onuyla ilgili açýklamayý, Kulüp Genel Sekreteri Mahmut Ören yaptý. Mahmut Ören, bir önceki futbol mevsiminde Ýtalya‘nýn Lecce kulübü ile anlaþan Hýrvat futbolcu Davor Vugrinec‘in bonservisi konusunda FÝFA‘nýn belirlediði bedele itiraz haklarýnýn bulunmadýðýný; itiraz hakký bulunmayan bir uygulamanýn adil olmadýðýný, bu yüzden de Avrupa Ýnsan 8 Haklarý Mahkemesi’ne baþvuracaklarýný duyurdu. Trabzonspor, Hýrvat futbolcunun satýþýndan 5 ila 6 milyon Mark gelir beklerken, FÝFA’nýn kararý nedeniyle umduðunu bulamadý. Trabzonspor, Ýtalyan klüplerinin FÝFA üzerindeki etkinliðinden rahatsýzlýk duyuyor ve «Biz de dünyanýn önde gelen klüplerinden biriyiz» diyor. Eðer Trabzonspor’un baþvurusu gerçekleþir ve kabul edilirse, Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi ilk kez «futbol»la ilgili bir davada karar vermek durumunda kalacak. sahibi Türkiþ, þunlarý söyledi: „Rüyamda 2005 yýlýnda öleceðimi gördüm. Daha sonra mezar taþýmý yaptýrarak ölüm tarihini yazdýrdým. Kendimi ermiþ ya da olaðanüstü biri olarak görmüyorum. Bunun bana Allah’ýn bir lütfu olduðuna inanýyorum. Çocuklarýmý ve torunlarýmý, yokluðuma þimdiden hazýrlýyorum. Her gün kendi mezarýma gelerek dua ediyorum ve mezarýmdaki otlarý temizliyorum.“ www.dem-ajans.de Demokratik kitle örgüt temsilcileriyle buluþmak üzere Eðitim-sen Þubesine gidiyoruz. Çok fazla bir þey yok Sivas da deðiþen. Ýnsanlar yine duyarsýz biz yine uzaylýyýz onlarýn gözün de. Tek-tük katýlan olsa da Sivas da sloganlarýmýza en fazla 80 kiþiyiz Ankara dan gelenlerle. Madýmak Oteline yaklaþtýðýmýz da Asaf’ýn mýzýka sesi karþýlýyor ilk önce bizleri, sonra sema sonra þiir sonra rüzgarýn kanatlarýnda Ülkemin dört bir yanýna savruluyor Hasret’ in yürekli türküleri. Terimiz göz yaþlarýmýzla buluþup tenimizi sýrýlsýklam ederken, slogan sesleri arasýn da haykýrýyoruz hep bir aðýzdan teker teker dostlarýmýzýn adlarýný. Pir Sultan Abdal Kültür Derneði Örgütlenme sorumlusu Ali Timur ÖZMEN buðulana sesiyle ” Madýmak ta canlarýný verenlerinin duygularý düþünceleri ve sevgi dolu yürekleri ile selamlýyor “ herkese. Sonra yangýnlar þehri Sivas da inadýna yaþamaya çalýþan yürekli demokratik kitle örgüt temsilcileri adýna okunan bildiri “ Sivas’ý unutma sýra sana gelmesin “ sloganýyla bitiriyorlar basýn açýklamasýný. Madýmaktan sonra her yýl olduðu gibi yolumuz Sivas dan katýlan dostlarýmýzla birlikte insanlarý ümmet deðil halk, kul deðil birey olma savaþýný inatla sürdüren Han Köyüne Hasret’imizin yanýna uzanýyoruz. Her zaman ki gibi daha köye girmeden Hasret’imizin Türküleri karþýlýyor bizleri. Anýt oldukça kalabalýk, Çevre Köyden sevenleri yalnýz býrakmamýþlar türkülerimizin rüzgar kanatlý yiðit sesini. Kalabalýkta hakim olan tek renk siyah; Belli ki dün gibi yaþýyorlar yitirdiklerinin acýsýný. Bitmeyen sevgisiyle yeni bir HASRET yetiþtirme çabasý içinde olan sevgili Yeter GÜLTEKÝN karþýlýyor her zaman ki içtenliðiyle bizleri. Sevinçle hüznü ayný anda yaþatýyoruz sevgili YETER ‘e. Çünkü köy de olmamýz gereken süreyi fazlasýyla aþýnca oda merak ediyor, buluþunca bizlerle acýlý yüreði sevinçlere kuþanýyor. Bizler çok sevdiðini bildiðimiz kýr çiçekleri ile süslüyoruz hasretimizin anýtýný ve haykýrýyoruz hep bir aðýzdan. SÝVASI UNUTMA SIRA SANA GELMESÝN... Sayý: 5 tesinin AABF ve AAB Akademisi hakkýnda dolayý ve tutarsýz yazýlar sonucu bu gazeteyi mahkemeye verdiklerini beyan etti. Mahkeme sonucu Hürriyet Gazetesinin davayý kaybettiðini, söy- HÜRRÝYET DAVAYI KAYBETTÝ B öblingen Sporthalle´de Düzenlenen Sivas Þehitlerini anma gecesi deðiþik bölgelerden derneklerin katkýlarýyla gerçekleþtirildi. Saygý duruþuyla yapýlan açýlýþýn ardýndan semah gösterisi ile program baþladý. Geceye katýlan sanatçýlar ve dernek bünyelerinde yetiþen mahalli tiyatro topluluklarýn yaný sýra gecenin anlamý üzerinde yapýlan konuþmalar da Sivasta hayatlarýný yitiren insanlarýn varlýðýný bir kez daha insanlara yaþattýlar. 6.000 üzerinde katýlýmý olan geceye. Baden –Würtemberg´e baðlý olan Rastatt, Offenbach, Stuttgart, Nagold, Aalen ve diðer derneklerin katýlým saðlandýðý da bildirildi. AABF Baþkaný Turgut Öker ile yaptýðýmýz görüþmede, sayýn Öker son günlerde Hürriyet Gaze- leyen Öker, „bir daha da araþtýrmadan, incelemeden üçüncü þahýslarýn haberi ile yazý yayýnlanmayacaðýný Hürriyet camiasýnýn anlamasý gerektir“ dedi. Turgut Öker þöyle devam etti: „ sayýn Hikmet Bil ile Karakullukçu yazýlarýný bilinçli yazmalarý gerekmektedir, yoksa her defasýnda kendi bindikleri dal´ý kesmeleri gerekiyor, her defasýnda 9 asýlsýz haberlerle Tazminat ödemeleri hem kendilerine hem de gazetesine zarar veriyor. Türkiye´de demokrasisinin sadece Yazýlarda olduðunu bizler hepimiz biliyoruz. AABF olarak Türk ve Kürt halklarýn, Alevi kitlelerinin kardeþ olduðunu söylemek istiyorum. 8 yýldýr Sivas davasýnýn sonuçlanmadýðýný bir kez daha söylüyorum.“ Tolga Sað ile yapýlan kýsa söyleþide Sað, konservatuarýný tamamlamak istediðini su an niþanlý olduðunu ve askerlik görevinden sonra evlenmeyi düþündüðünü, kaset çýkarmayý su anda düþünmediðini belirterek, Türkiye’de zirveye çýkmanýn kolay olduðunu ama zirvede durmanýn zor olduðunu insanlarý çok çabuk meþhur olduðunu ve meþhur olurken namus ve þeref kavramýnda yoksun olduklarýný söyledi. Tolga Sað, kendisinin merdivenleri yavaþ ve düþmemek þartýyla saðlam basarak, „yerinde durarak“ týrmanmak istediðini söylüyor. Cetin Çiloðlu Böblingen Damen & Herren Salon Um telefonische Voranmeldungg wird gebeten Geshäftszeiten Däenstag-Freitag 09.00 Uhr bis 18.30 Uhr Samstag 09.00 Uhr bis 14.30 Uhr 1 Aðustos 2001 Tel: 0711/ 2 62 13 40 Neckarstraße 200 70190 Stuttgart [email protected] KÜRECÝKLÝLER SOSYAL YARDIMLAÞMA KÜLTÜR VE YARDIMLAÞMA DERNEÐÝ’NÝN II. OLOÐAN KONGRESÝ YAPILDI 1 9/05/2001 Cumartesi günü Cumhuriyet salonunda yapýlan 2. olaðan genel kurulda, Divan baþkanlýðýna Av. Gürsel Demir; katip üyeliklerine Emekli Öðretmenler Bektaþ Peköz, Hüseyin Kayaþ yaptý. Protokol davetlileri TBMM Baþkanvekili Ali Ilýksoy, Devlet bakaný Mustafa Yýlmaz, yapýlan kongreye birer mesaj gönderirken, yazar Etem Xemgin, Emekli Bursa Cumhuriyet savcýsý Kemal Özgül, Kongreye katýlamayan bir çok þahsiyet yolladýklarý mesajlarla kongreye katýldýlar. Gaziantep Þahinbey Belediye Baþkaný Yaþar Agyüz, konreye katýlarak bir konuþma yaptý. HADEP Ýl Yöneticileri, Hacý Bektaþ-ý Veli Kültür derneði baþkaný Zekeriya Gökpýnar, Gaziantep Üniversitesinde okuyan Kürecikli öðrenciler, Karakoyunlular Dayanýþma Derneði, Kayy-Der 6. Kongresini Yaptý K iðý-Karakoçan-Adaklý-Yayladere-Yedisu ilçeleri sosyal yardýmlaþma kalkýndýrma ve kültür derneði olan Kayy-Der 6. Olaðan Kongresi 27/ Mayýs/ 2001 tarihinde Kadýköy Aktaþ düðün salonunda yapýldý. Yaklaþýk olarak 300-350 davetlinin katýlým saðladýðý genel kurulda Kayy-Der halk danslarý grubu Koma Dilan Davetlilere folklor gösterisi sundu. Kayy-Der müzik grubu Koma Denge Brati bir dinleti sundu. Kongreye HADEP Ýstanbul Ýl baþkaný Doðan Erbaþ ve Yönetim Kurulu Üyeleri, HADEP Kadýköy ve Üsküdar ilçe baþkanlarý ve Yönetim Kurulu üyeleri, ÝHD Ýstanbul þube yöneticileri, Dicel Kadýn Kültür Merkezi temsilcileri, Anadolu Kültür Merkezi, ÖDP Kadýköy ilçe baþkaný, Azadiya Welat gazetesi Temsilcileri, BÝNDAV (Bingöl dayanýþma Vakfý) KÝYAD (Kocaeli Kiðý- Yayladere ilçeleri Hatay-Der, Kapatýla Gaziantep ÝHD Þube baþkaný Ali Þimþek, Zeugma Kitap evi Temsilcileri, Kongreye katýlarak, derneðin çalýþmalarýný destekleriler. Kongrede yapýlan konuþmalarýn ardýndan yeni yönetimin belirlenmesi için seçimlere geçildi. Yapýlan oylama sonucunda Yönetim Kurulu 1-Cemal Özgün 2-Mehmet Peköz 3-Habibe Tiþkaya 4-Mehmet Giler 5-Musa Demirkaya 6-Gürsel Cemal Akkýz 7-Hüseyin Duman Denetleme Kurulu 1-Hüseyin Kayaþ 2-Ahmet özgül 3-Hacý Duman Yeni yönetime seçildiler. ve köyleri yardýmlaþma kalkýndýrma derneði ve kültür derneði) KARLI-DER (Karlýovalýlar yardýmlaþma ve kalkýndýrma derneði) bunlarýn dýþýnda Bingüöl iline baðlý bir çok köy dernekleri ayrýca Kürecikliler Sosyal ve Yardýmlaþma Derneði temsilcileri. Kongreye Bingöl Milletvekilleri Hüsamettin Korkuteke ve Mafhuz Güler birer kutlama mesajý gönderdiler. Yapýlan konuþmalarýn ardýnda KayyDer 6. olaðan genel kurul seçimlerine geçildi. Gizli oylama þeklinde gerçekleþtirilen seçimlerden sonra yapýlan sayýmlarda eski baþkan Yüksel Çimen’in bulunduðu liste tekrar yönetime getirildi. Yönetime; 1-Yüksel ÇÝMEN- YKB 2-Ali Cömert BALIN- 2. Baþkan 3-Kemal SEVENGenel Sekreter 4-Cahit KOLÇAK - Mali Sekreter 5-Hüseyin GÖZE- Sayman 6-Saadet ÇÝÇEKCÝ- Üye 7-Nimmet GEÇGEL- Üye olarak seçilirken, Denetleme Kuruluna; 1-Tuncay UYANIK 2-Zeynep ERDOÐAN 3-Ali DAÐLAYAN 4-Yusuf BÝLKEN 5-Cengiz GÖKSEL, seçildiler. Sayý: 5 10 Ý nsan beyin d i n s e l d u y g u l a r a y a t k ý n 1 Aðustos 2001 www.dem-ajans.de Dualar huzura kavuþturuyor Ý nsan beyninin bir özelliði de dini düþüncelere düþkün olmasý. Genetik açýdan ve anatomileri incelendiðinde, beyin sinirlerinin aralarýndaki baðlantýlarýn, dinsel inançlara elveriþli biçimde olduðu anlaþýldý. Meditasyon yoluyla kâinatla birleþme Almanca olarak çýkan Amerikan psikoloji dergisi «Psychologie heute»’de yer alan bir yazýda Pennsylvania Üniversitesi’nden nöropsikolog Andrew Newberg, dindar olmayan insanlarýn da meditasyon yöntemleriyle ruhsal konumlarýný olaðanüstü bir duruma soktuðunu ve kendilerini kâinatla birleþmiþ gibi hissettiklerini yazýyor. Evrenle bütünleþme duygusu Ýnsanýn dikkatini tamamen bilincinin derinlerine yönlendirmesi, belli bir süre tüm dýþ uyarýlara kapalý olmasýný saðlýyor. Beynin yer ve yön tayini için gerekli olan bölümleri bu süre içinde tüm uyarýlara kapalý oluyorlar. Bu durumda beyin dýþ dünyayla baðlantýsýný kestiðinden “ben” duygusuyla “dünya” algýlamalarý birbirine karýþýyor ve bu yüzden “ben bilincinin” sýnýrlarý sonsuzmuþ, kiþi evrenle bütünleþmiþ gibi bir duyguya kapýlýyor. Mutluluk getiren tekdüzelik Andrew Newberg ve meslektaþý Eugene d’Aquili, bazý dini ayinlerde ritmik ve tekdüze þarkýlar ya da dualarýn tekrarlanmasýnýn, beynin belli bölümlerini huzura kavuþturduðunu ve hatta mutluluk duygusunun uyanmasýný saðladýðýný belirlediler. GÜNAYDIN Inh. A. Tomar FOOD AND WINE Günaydýn alýþveriþ þenliði, evdeki hesabýn uyduðu, duyanlarýn uðradýðý yer.. Günün aydýnlýðýndan önce GÜNAYDIN Import & Export West green Road- London Tel: 0208 809 21 38 SÝZÝNLE VAR OLAN LEZZET Uygun fiyata kuru gýda, et, meyve, sebze, hediyelik eþya ve katliteyi MARKETÝMÝZDE bulabilirsiniz! GELÝN GÖRÜN KANAAT GETÝRÝN Agima Market Frederichstr. 4 79713 Bad Säckingen Tel: 07761/ 93 66 11 Açýlýþ saatleri: PazartesiCuma; 09:00-20:00 Cumhartesi; 08:00-16:00 DÝYARBAKIR RESTAURANT Damak tadýnda anlayan bizi tercih ediyor. Bize uðramadan farký anlýyamasýnýz! 69 Grand Parade, Green Lanes London N4 Tel: 0208.809.27.77 Sayý: 5 11 AVRUPA ÝLE TÝCARÝ ÝÞBÝRLÝÐÝ Almanya ile Türkiye arasýndaki ticari iliþkilerde bilgilendirme noksanlýðý yaþanýyor. M erkezi Stuttgart’ta bulunan ATA Danýþmanlýk ve Hizmet Merkezi tarafýnda yapýlan araþtýrma sonuçlarýna göre Türkiye ve Almanyada’ki küçük ve orta boyutlu iþletmelerin (KOBI) ekonomik iliþkilerinde kullanýlmayan yüksek potansiyel mevcut. Þirketlere yatýrým planlarý,finansmanlýk, proje danýþmanlýðý, firma ve iþyeri kurma danýþmanlýðý, vergi sistemi, teþvik imkanlarý, Alman çalýþma dairelerinin tanýdýðý imkanlar ve hukuksal iþlemler gibi konularda çalýþmalar yapan merkezin verilerine göre Avrupa’da yatýrým yapan Türk KOBI lerin çok azý uluslararasý iþ tecrübesine sahipler. ATA Danýþmanlýk ve Hizmet Merkezi Baþkaný Ekonomist Dr. Ahmet Ertekin Almanya’da Türk KOBI’lerine piyasada daha sýk rastlanýr hale geldiðine deðinerek özellikle Türkiye’nin Avrupa Bir- liðine tam üyeliði kazanmasý konusu dikkate alýndýðýnda iyi iliþkilerin rekabet açýsýndan avantaj saðlayabileceðini söyledi. Almanya’dan Türkiye’ye yýlda yaklaþýk 13,6 milyar mark tutarýnda ithalat, 10,7 mark tutarýnda ihracat yapýldýðýný açýklayan Ertekin, Türkiye’de 1,5 milyar marklýk(1997) Alman yatýrýmý olduðunu kayd etti. RAKÝPLER ARTTI Uluslararasý iliþkilerde sadece fiat kriterinin yeterli olmadýðýný akraba ve çevre etüdleriyle yeni bir piyasaya girilemiyeceðine dikkat çeken Dr. Ertekin Avrupa veya Almanya’da ticaret yapabilmek için fiatlarýn yanýsýra profesyonel bir imaj, güvenilirlik, devamlýlýk, ürünlerin kalitesi ile lojistik hizmetlerinin önemli olduðunu, bu kriterlerden biri eksik olduðunda Türk þirketlerinin cazibesini kaybettiðini söyledi. Globalleþen dünyada mesafeler artýk rol oynamýdýðý için Türkiye’nin en büyük rakipleri olan Akdeniz ülkelerine uzak doðu ve eski doðu bloku ülkelerinin de katýldýðýný kayd etti. POTANSÝYEL VAR ATA Danýþmanlýk Merkezi baþkaný Dr. Ahmet Ertekin, Türkiye’de lojistik olayýný çözmüþ, zamanýnda malýný teslim eden, kaliteli mal üreten birçok küçük ve orta boyutlu þirket bulunduðunu fakat bu þirketlerin var olan kaliteyi pazara yansýtamadýklarýna deðindi. Yurt dýþýnda seçilen bayii veya temsilcilerin yeterli profesyonelliðe sahip olmadýklarýný, fuarlarda standlarýn acemice kuruluduðunu, yazýþmalarda eksiklikler yasandýðýný belirti. Uluslararsý piyasada yer almak isteyen þirketlerin birleþerek kendilerini birlikte temsil ettirme uygulamasý baþlatmalarýnýn büyük yararlar saðlayacaðýný ve bu tür alternatiflerin yurt dýþýda bol miktarda bulunduklarýna dikkat çekti. FÝNANZBERATER SERVÝCBÜRO Inh. Hüseyin UÇURUM è è è PRÝVAT KREDÝ EV KREDÝSÝ SATLIK DAÝRELER Almanya‘nýn her yerinde Bütün krediler birleþtirilerek tek kredi haline getirilerek eizene kredi verilir! STUTTGARTER STR. 6 71522 BAKNANG Tel: 07191 36 72 84 Fax: 07191 367285 Mobil: 0173 9735 380 [email protected] [email protected] 1 Aðustos 2001 ATA Aktif Eðitim Merkezi’nin düzenlemiþ olduðu kurslar: · Hazýrlýk kursu: Hauptschulabschluß ve Mittlere Reife diplomasýný almaya yönelik hazýrlýk kursu. 1 Ekim 2001 tarihinden itibaren haftada 30 saat olmak üzere, 8 ay sürecektir. Aylýk ücret: 600,- DM · Yoðunlaþtýrýlmýþ Ingizce kursu: 9./10. Sýnýf ve Realschule’ye hazýrlýk. 1 Þubat 2002 tarihinden itibaren haftada 10 saat olmak üzere, 3 ay sürecektir. Aylýk ücret: 200,- DM · Yoðunlaþtýrýlmýþ Almanca kursu: 1 Eylül 2001 tarihinden itibaren haftada 20 saat olmak üzere, 3 ay sürecektir. Aylýk ücret: 400,- DM · Kompakt bilgisayar kursu: 1 Eylül 2001 tarihinden itibaren haftada 50 saat olmak üzere, 2 hafta sürecektir. Ücret: 250,- DM Indirimli abone tarifelerimiz üzerinden de bu kurslarýmýza katýlabilirsiniz. ATA Eðitim Merkezi’nin 0711/ 615 43 17 numaralý telefonundan ayrýntýlý bilgi edinebilirsiniz. Silberburgstraße 90, 70176 Stuttgart Tel: 0711 615 43 17 Fax: 0711 615 43 19 www.ata-consult.com [email protected] A ntalya ve DalaTürkiye kýyýlarýnda doða kaybediyor man’ a her yýl Turizmle gelen betonlaþma milyonlarca yabancý turist akýn otel kompleksleri yapýlýyor. Çevreyi ediyor. Her yýl turist sayýsý giderek artkoruma örgütünden Emrah Bilge, birçok makta. 1996’ da 8.6 milyon turist gelmiþti. otelin özel yapýlan bahçelere bölgeye ait Turizm Bakanlýðý’ nýn açýklamasýna göre, olmayan ekzotik bitkiler ektiðini, golf alanbu yýl 12 milyon turist ve on milyar larýnýn oluþmasýna dikkat çekiyor. Bilgin, dolar gelir bekleniyor. Türkiye’ nin dövize çevreye yapýlan bu müdahale ilk etapta ihtiyacý olduðu açýk ortada. Ancak bu göze çarpmasa dahi, birçok kiþiye eko turizmin her anlamda iyi olduðu demek turizm gibi gelsede doðayý deðiþtirdiðini deðil. Turizm akýnýn negatif yönleri kýyýlarýn vurguluyor. Diðer bir sorun turizm merbeton yýðýnýna dönüþmesi, doðanýn tahrip kezlerinde kullanýlan su miktarýnda yatýyor. edilmesi ve hayvanlarýn doðal yaþam alanBol bol kullanýlan suyun, yerlilerin ihtiyaç larýndan edilmesi. duyduðu su oranýnýn kat kat üstünde. Kaplumbaðalar tehlikedeydi Çevreciye göre, bu nokta ciddi bir sorun 1980’ li yýllarýnýn sonlarýnda Dalaman oluþturuyor. Böylelikle yer altý su seviyakýnlarýnda bir otelin yapýmý yoðun yesinin deðiþime uðradýðý ve bunun hatta tepkilere yol açmýþtý. Otelin, deniz suyun tuzlanmasýna yol açacaðýna dikkat kaplumbaðalarý „Caretta Caretta“ larýn çekiyor. yumurtlama yeri olan söz konusu bölgeye On binlerin Antalya’ ya akýný yapýlmasý planlanýyordu. Devlet yetkilileri, Tabi ki sadece doða deðil köyler ve birkaç kaplumbaða için turizm potansiyeli þehirler de deðiþimden yoðun bir þekilde anlamýna gelen binlerce hektar feda edeetkileniyor. Geliþmekte olan turizm sekmeyiz diyorlardý. Çevrecilerin açlýk grevtöründe iþ bulabilme umuduyla her yýl bir leri ve uluslarlarasý protestolarý yapýmý zor çok insan bölgeye geliyor. 750 bin nüfusa durdurabilmiþti. Birçok kuþ çeþidinin de sahip olan Antalya’ ya her yýl on binlerce yaþadýðý olan bölge, daha sonra resmi kiþi taþýnýyor. olarak koruma altýna alýnmýþtý. Doðayý dikkate alan proje Çöp ve insanla gelen dengesizlik Bu esnada artýk çevreyi gözardý Ancak kaplumbaðalarýn yumurtladýðý etmeyen projeler ve kontrollü büyüme diðer koylar halen tehlikeyle karþý karþýya. hedefleniyor. Bunun için iyi bir örnek Çöp, kuma saplanan güneþ þemsiyeleri ve Antalya’ nýn 70 kilometre güneyinde buluyakýlan ateþler yumurtalarýn tahribini beranan Çýralý. Avrupa Birliði’ nden gelen berinde getiriyor. Yumurtada taze çýkan paralarla ve dairelerle birlikte kocaman kaplumbaða yavrularý ýþýktan irrite olup otel kompleksleri yerine pansiyonlarda denizin yolunu bulamýyorlar. oluþan eko turizm projesi baþlatýldýðý Bitki örtüsü de tehlikede bildiriliyor. Böylelikle tabiatýn doðallýðýna El deðmemiþ kýyýlarda koskocaman dokunmadan yeni bir alan turizme açýlýyor. E rkeðin tersine kadýn, çalýþmayan bir insandýr. Aslýnda ona iliþkin söylenecekler bununla kalabilirdi, çünkü temel insan kavramý hem erkeði hem de kadýný kapsayacak kadar çok genel, çok hatalý olmasaydý, kadýn için söylenecek pek fazla bir þey kalmazdý. Yaþam insanlara iki seçenek sunar: hayvansal bir varoluþ -düþük bir yaþam düzeyive manevi bir varoluþ. Kadýn kuþkusuz ilkini seçecek ve fiziksel refahý öne çýkaracak, kuluçkaya yatacak bir yer ve engellenmeksizin üreme alýþkanlýklarýyla oyalanacak bir ortam arayýþýna koyulacaktýr. Erkekle kadýnýn ayný zeka potansiyeliyle doðduðu ve cinsler arasýnda zeka açýsýndan temel bir fark olmadýðý kesin bir gerçek olarak kabul edilebilir. Ayrýca, körelmeye, kýsýrlaþmaya býrakýlan her potansiyelin, iþlevini yitireceði de çok iyi bilinmektedir. Kadýnlar zihinsel kapasitelerini kullanmazlar. Aslýnda bilerek bu kapasitelerinin bozulmasýna göz yumarlar. Birkaç yýllýk aralýklý eðitimden sonra, tali (sonradan geliþen) ve geri döndürülemez bir aptallýk durumuna yönelirler. Neden kadýnlar kendi zihinsel kapasitelerinden yararlanmýyor? Kadýnlarýn kendi beyinlerini kullanmamalarýnýn tek bir nedeni vardýr, o da ihtiyaç duymamalarýdýr. Yaþamlarýný sürdürmeleri için zihinsel kapasiteleri vazgeçilmez deðildir. Teorik olarak güzel bir kadýn, bir þempanzeden daha az bir zekaya ihtiyaç duyar ve buna karþýlýk kimse onu topluma uymayan bir yaratýk olarak deðerlendirmez. Olsa olsa en geç 12 yaþýna kadar, kadýnlarýn çoðu fahiþe olmaya karar vermiþtir. Ya da baþka bir deyiþle, kendileri için, bir erkek seçip bütün iþi onun yapmasýný saðlamaktan oluþan bir gelecek tasarlamýþlardýr. Bu iþlevlerine karþýlýk olarak kadýnlar da erkeðin belli zamanlarda kendisini kullanmasýna göz yummaya hazýrdýr. Bir kadýn buna karar verdiði anda beynini geliþtirmekten vaz geçer. Elbette çeþitli dereceler ve diplomalar alabilir. Bunlar onun erkeklerin gözündeki piyasa deðerini arttýrýr, çünkü erkekler, bir þeyleri ezbere bilen bir kadýnýn, ayrýca erkekleri de tanýyýp anlayacaðýna inanýr. Ama cinsler arasýndaki iletiþim olasýlýðý da iþte bu noktada ortadan kalkar. Yollarý sonsuza kadar ayrýlýr. Erkeðin tekrar tekrar yaptýðý en büyük hatalardan birisi, kadýný kendi eþiti olarak, yani eþit zihinsel ve coþkusal kapasiteye sahip bir insan olarak deðerlendirmesidir. Kadýný gözleyebilir, dinleyebilir, tepkilerine bakarak duygularýný yargýlayabilir, ama her þeye karþýn, kadýný sadece yüzeysel belintilerle yargýlamaktadýr. Çünkü kendi deðer ölçülerini kullanmaktadýr. Erkek, kadýnýn yerinde olmasý halinde ne söyleyeceðini, düþüneceðini ya da yapacaðýný bilir. Can sýkýcý iliþkiler durumuna baktýðý zaman, kadýn görünürde amansýz bir davranýþa girmiþse, onun yerinde olmasý halinde yapacaðý þeyi kadýnýn da yapmasýna engel olan bir þey olmasý gerektiðini düþünür. Bu da erkeðin tarafýnda doðal bir tepkidir, çünkü insanlarýn kendilerini soyut düþünme yetisi olan yaratýklar olarak deðerlendirmesi durumunda kendini herþeyin ölçüsü saymaktadýr, bunda da haklýdýr. Bir erkek bir kadýnýn yemek piþirme, bulaþýk yýkama ve temizlik iþlerinde saatler harcadýðýný gördüðü zaman, bu iþlerin onu belki de mutlu ettiði, çünkü tam da onun zeka seviyesine uygun iþler aklýna hiç gelmez. O anda, bütün bu ön angaryanýn, kadýný, bir erkek olarak önemli ve arzu edilir bulduðu onca þeyi yapmaktan alýkoyduðunu düþünür; Sayý: 5 12 1 Aðustos 2001 Kadýn Nedir? bu nedenle kadýnýn yaþamýný kolaylaþtýrmak ve onu, erkeðin düþlediði yaþam biçimine sürüklemek için otomatik bulaþýk makineleri, elektirikli süpürgeler, hazýr yemekler icat eder. Ama hayal kýrýklýðýna uðrayacaktýr. Kadýn, kazandýðý zamaný tarihle, politikayla ya da astronomiyle aktif bir biçimde ilgilenmek için kullanmak yerine, pasta yapar, iç çamaþýrlarýný ütüler ve oya yapar ya da özellikle maceracýysa banyo duvarýný çiçek çýkartmalarýyla bezer. Bu nedenle erkek bu tür þeylerin, varlýklý yaþamýn temel öðeleri olduðunu düþünür. Bu fikrin ona kadýn tarafýndan aþýlanmýþ olmasý gerekir, çünkü erkek, pastanýn dýþarýdan satýn alýnmasýna da, iç çamaþýrýnýn ütüsüz olmasýna da, banyo duvarlarýnda çiçek desenlerinin bulunmamasýna da gerçekten aldýrýþ etmez. Kadýnýn bu amaca ulaþmasýný kolaylaþtýrmak ve onu angaryadan kurtarmak için mikserler, mutfak robotlarý, ütüsüz giyilebilen çamaþýrlar ve çiçek süslemeli tuvalet aletleri, fayanslarý icat eder; ama kadýn hâlâ edebiyatla, politikayla ya da evrenin fethiyle aktif ve ciddi bir þekilde ilgilenmez. Onun için yeni bulunan bu boþ zaman tam zamanýnda imdada yetiþmiþtir. Artýk kendisiyle ilgilenebilir; ve elbette entelektüel baþarý özlemi ona yabancý olduðu için, o da dýþ görünüþü üzerine odaklaþýr. Bu aþama bile, erkek açýsýndan kabul edilebilir. Karýsýný gerçekten sever, onun mutluluðunu dünyada baþka her þeyden çok ister: bu nedenle akmayan rujlar, su geçirmez maskara, ütü gerektirmeyen gömlekler, kullanýlýp atýlan alt bezleri, vb. Geliþtirir; hepsinin tek bir amacý vardýr. Ýhtiyaçlarý bu kadar duyarlý, bu kadar arý olan bu yaratýðýn sonunda özgürleþmesini umar. Bu özgürlük, kadýnýn, erkeðin düþlediði yaþam düzeyine ulaþmasý -özgür bir erkeðin hayatýný yaþamasý- için gereklidir. Sonra da oturup bekler. Sonunda kadýn ona kendi iradesiyle gelmediði için, onu kendi dünyasýna çekmeye çalýþýr. Erkeðin yaþam biçimine alýþmasý için çocukluktan karma eðitimi getirir. Her türden bahaneyi kullanarak, kadýný üniversitelere çeker ve yaþamýn harikalarýna ilgisini uyandýrma umuduyla, onu kendi buluþlarýnýn gizemlerine çekmeye çalýþýr. Kadýnýn, en son erkek kalelerine girmesini saðlar, böylece böylesine emekle kurmayý baþardýðý yönetim sistemini deðiþtireceði umuduyla oy hakkýný kullanarak gelenekleri kendi görüþleri doðrultusunda deðiþtirmesi için kadýný özendirir, kendi deðerlerinden vazgeçer. Belki de kadýnýn dünyaya barýþ getireceðini de umar, çünkü ona göre kadýnlar, baþarýdan yana bir güçtür. Bütün bunlarda öylesine kararlý ve inatçýdýr ki, kendini aptal yerine koyduðunu (elbette kendi standartlarýyla) göremeyecek duruma gelir. Kadýnlar, olaylara belli bir mesafeden bakma yetisinden yoksundur, bunun sonucu olarak da mizah duygusundan tamame nyoksun kalmaktadýrlar. Hayýr, kadýn erkeðe gülmez. Olsa olsa sinirlenir. Eski ev ve yuva kurumlarý, kadýnýn entelektüel arayýþlarýn tamamýndan ve daha iyi iþ iddialarýndan vazgeçmesini haklý çýkar- mayacak kadar çaðdýþý deðildir. Ancak ev iþleri daha çok mekanize olduðu, yeterince anaokullarý açýldýðý, ya da erkekler çocuklarýn vazgeçilmez olmadýðýný anladýðý (ki daha önce anlamýþ olmalarý gerekirdi) zaman ne olacaðýný insan merak ediyor. Erkek, amansýz ilerleme koþusunda bir an durup bu iliþkiler durumunu düþünecek olursa, kaçýnýlmaz olarak, kadýnlara bir zihinsel uyarým duygusu verme çabalarýnýn tamamen boþuna olduðunu görecektir. Kadýnlarýn daha zevkli, daha çekici, daha „kültürlü“ olduðu doðrudur, ama yaþam beklentileri dahe entelektüel deðil, hep maddeci olacaktýr. Kadýn, erkeðin üniversitelerinde kendi teorilerini geliþtirmesi için öðretilen zihinsel iþlemlerden hiç yararlandý mý? Kendine ait orijinal bireysel araþtýrmalar yapmasý için ardýna kadar açýlan araþtýrma kurumlarýndan hiç yararlandý mý? Kadýnlarýn, kütüphaneleri dolduran o harika kitaplarý okumadýðý erkeklerin kafasýna dank etmeyecek mi? Kadýn, müzelerde erkeklerin yarattýðý harika sanat eserlerine hayranlýk duyabilse de, kendisi hiç bir zaman yaratmayacak, sadece kopye edecektir. Kendini özgürleþtirmesi için kadýnlara yönelik olarak hazýrlanan oyunlar, filmler ve görsel gösteriler bile taþýdýklarý eðlendirici deðeriyle yargýlanmaktadýr. Devrime giden ilk adýmý asla kadýnlar atmayacaktýr. Kadýný kendi eþiti olarak gören bir erkek, kadýnýn yaþam biçiminin boþunalýðýný kavradýðý zaman, doðal olarak, bunun erkeðin hatasý olduðunu, kadýnýn erkek tarafýndan baský altýna alýndýðýný düþünme eðilimi gösterir. Ama çaðýmýzda kadýnlar artýk erkeklerin iradesine tabi deðildir. Aslýnda tam tersine. Kadýna, özgürleþmesi için her türlü fýrsat tanýnmýþtýr ve bunca olandan sonra eðer hâlâ zincirlerini kýrmamýþsa, bundan tek sonuç çýkar: aslýnda kýrýlacak bir zincir yoktur. Erkeklerin kadýnlarý sevdiði, ama ayrýca küçümsediði doðrudur. Hayatýný kazanmak zorunda olduðu için sabah erken kalkýp yeni dünyalar fethetmeye giden (ve ender olarak baþarýlý olan) bir insan, bu tür arayýþlarla ilgilenmeyen bir baþkasýný mutlaka küçümseyecektir. Bu aþaðýlama, kadýnlarýn zihinsel geliþimini saðlamak için erkeðin giriþtiði çabalarýn temel nedenlerinden birisi bile olabilir. www.dem-ajans.de Erkek, kadýnlardan utanýr ve onlarýn da kendilerinden utanmalarý gerektiðini düþünür. Bu nedenle, bir centilmen olduðu için de yardým etmeye çalýþýr. Erkekler, kadýnlarýn hiçbir hýrs taþýmadýðý, bilgi arzasý, kendini kanýtlama ihtiyacý hissetmediðini kavramaktan acizdir; oysa bütün bunlar onun için hayati bir öneme sahiptir. Kadýnlar, erkeklerin ayrý bir dünyada yaþamalarýna göz yumarlar, çünkü o dünyaya katýlmak istemezler. Neden katýlsýnlar ki? Erkeðin baðýmsýzlýðý onlar için hiçbir anlam ifade etmez, çünkü kendilerini baðýmlý hissetmezler. Hatta hiçbir entelektüel hýrslarý olmadýðý için erkeðin zihinsel üstünlüðü karþýsýnda utanma bile hissetmezler. Kadýnýn erkek karþýsýnda büyük bir avantajý vardýr: kadýnýn seçme özgürlüðü vardýr: baðýmsýz bir yaþamla, aptalca, þýmarýkça, asalakça bir yaþam arasýnda seçme yapabilirler. Bu sonuncusunu tercih etmeyen kadýnlarýn sayýsý çok azdýr. Erkeklerinse elbette tercih þansý yoktur. Eðer kadýnlar gerçekten de erkeklerin baskýsý altýnda olduðunu hissetseydi, týpký buyurganlardan korkulup nefret edilmesi gibi onlar da erkeklerden korkup nefret ederdi. Erkeðin zihinsel üstünlüðü karþýsýnda utansalardý, durumu deðiþtirmek için her çareye baþvururlardý. Kadýnlar gerçekten baðýmlý ve kelepçeli olsaydý, elbette tarihin bu en elveriþli döneminde kelepçelerini çoktan kýrmýþ olmazlar mýydý? Dünyanýn en geliþmiþ ülkelerinden biri olan Ýsviçre’de (ki son zamanlara kadar kadýnlarýn oy kullanma hakký yoktu), kantonlardan birisinde kadýnlarýn oy kullanmak isteyip istemediklerini belirlemek için bir araþtýrma yapýlýr. Kadýnlarýn çoðunun kadýnlarýn oy kullanmasýna karþý olduðu ortaya çýkar. Erkekler þoke olur, çünkü dünyalýk olmayan bu tutum, yüzyýllar süren erkek egemenliðinin bir baþka kanýtý olarak deðerlendirilir! Oysa ne kadar yanýlýyorlar! Kadýnýn hissettiði en son þey baský altýnda olmaktýr. Tersine, cinsler arasý iliþkideki en can sýkýcý gerçeklerden birisi, kadýnýn dünyasýnda erkeðin olmadýðýdýr: bu nedenle kadýnýn kendini aþaðýlýk ve dolayýsýyla isyankar hissetmesine nasýl yol açmýþ olabilir ki? Her þey bir yana onun erkeðe baðýmlýlýðý sadece, týpký bir turistin uçaða, bir café sahibinin kahve marinasýna, bir arabanýn benzine, bir televizyonun elektriðe baðlý olmasý gibi nesnel, „fiziksel“ bir baðýmlýlýktýr. Bu tür bir iliþkide can sýkýcý hiç birþey olamaz. Diðer erkeklerle ayný yanýlgýya düþen Ibsen, Doll’s House adlý oyununun, kadýn özgürlüðü için bir manifesto olmasýný ister. 1880 yýlýndaki gala gecesi erkekleri gerçekten þoke eder ve erkekler, kadýnýn durumunu düzeltme yönünde daha keskin bir mücadele vermeye and içerler. Bu moda sürerken kadýnlar kendilerini özgürleþme mücadelesine kaptýrýr ve kadýna seçme ve seçilme hakký için mücadele eden kadýnlar olarak yeni oyunlarýnýn tadýný çýkarýrlar. Sartre da daha sonra kadýnlar üzerinde derin bir etki býrakmýþtýr. Kadýnlar, Sartre’ýn felsefesini ne kadar iyi anladýklarýnýn bir kanýtý olarak saçlarýný bele kadar uzatýp siyah süveter ve pantolon giyerler. Çin komünist lideri Mao Tse-tung bile baþarýlýydý: Mao modasý bütün bir sezon sürmüþtü. NOT: Esther Vilar’ýn Köleliðin Mutluluðu-Kadýnýn Dünyasý, Erkeðin Rüyasý isimli kitabýndan alýnmýþtýr. Sayý: 5 13 1 Aðustos 2001 [email protected] Sayý: 5 Zeynep T. Doðan [email protected] SORDUÐUN SORULAR Geçenlerde; arkadaþým okuduðu bir kitabýn, satýr aralarýnda yakaladýðý kýsa bir cümleyi yüksek sesle okuyor. O cümlede takýlý kalýyorum. Öylesine basit, öylesine göz önünde olan ve buna raðmen hemen hemen birçoðumuzun fark etmediði bir þeydi bu. ‘Seni diðerlerinden farklý kýlan, sorduðun sorulardýr.’ Sorular. Seni her yere götüren ve götürdüðü yerden beklenmedik cevaplarla getiren sorular. Doðru sorabildiðince doðru cevaplanabildiðin... Hedefine kenetlenebildiðince, karþýlýðýnda o hedefi vurabildiðin cevaplarla sorabildiðin sorular. Seni seninle barýþýk kýlan sorular, seni sana, seni soyuna düþman kýlan sorular. Seni doðrulara götürebilen, doðrularýn önünde; Aden Bahçelerinin güzel çiçekleri gibi renga renk açýlabilen cevaplarla... Seni Cehenneme de götüren sorular ve yanarak ve yakýlarak aldýðýn cevaplarla. Doðrular – Yanlýþlar... Sorulmasý gereken bunlar mýdýr? Doðru dedikleri nedir? Yanlýþ kime göre yanlýþtýr. Etik deðerlerin mi? Siyasi iktidarlarýn söylemleri mi? Doðru olan hangisi. En doðru soru; yanlýþý mý yoksa doðruyu mu bulduran sorudur... Peki doðrudur denilen nedir? Örneðin; iktidarlarýn, hüküm sahiplerinin, emredenlerin ve ezenlerin doðrularý mý? Yoksa ezilenlerin doðrularý mý? Yani hangi tarafta durduðunla ilintili olan doðrular...? Yani bizim sorulan sorulardan beklentilerimiz, çok ilkel bir biçimde doðrular olmuþtur. Yani sadece dur- 14 1 Aðustos 2001 duðumuz tarafýn doðrularý ve gerçekten de gerçek olan doðrulardan ziyade primitif doðrular. Deðiþken doðrular, kandýran doðrular, modasý geçen doðrular, zamana ve mekana göre giysilerini deðiþtiren doðrular ve aslýnda asla doðru olmayan etik ve politik doðrular... Þu sýralar kafamý kurcalayan toplumsal deðerler üzerine varlýðýný inþa eden doðrulardan yola çýkýlarak sorulan sorular ve ona göre istenilen ýsmarlama cevaplar. Biz sýradan olmaktan nasýl kurtulabiliriz??? Biz baþkalarýnýn sorularýný sormaktan kurtulduðumuz zaman. Biz baþkalarýnýn amaçlý cevaplarýný doðrulamaktan kurtulduðumuz zaman. Biz paragraflarýn satýr aralarýný ve bu satýr aralarýnda virgülün ve noktanýn hangi kelimelerin ardýna konduðuna dikkat ettiðimiz zaman. Biz bize kendi içsel sorularýmýzý alavere dalavere yapmadan kendisiyle barýþýk insanlar gibi sorduðumuz zaman ve kelime oyunlarýnýn pistinde gözü kapalý salaklar gibi kendimizden geçercesine dans etmediðimiz zaman farkýmýzý ortaya koyarýz... Halayýn baþýný tutan kim? Önce onu bilmek lazým... Bazý þeyler çok açýk veyahut olmadýk bir biçimde söylendiði zaman bazýlarý da bunu delilik olarak niteleyebilir. Aþýrý kuþkuculuk insaný delirtir denir. Delirtir belki de. Peki aþýrý kuþkucularýn beyin hücrelerinin sýradan insanlarýnkine oranla daha hýzlý çalýþtýðýný da biliyor muydunuz. Bu reel bir veri. Peki þizofreni? Akýllý deliliði. Kafalarýnýn arkasýnda da gözleri olan delilerin deliliði. Peki bizlerin onlar tarafýndan yönetildiðini de biliyor muydunuz? Biz (akýllýlarý) yönetenlerin deli olduðunu söylemek çoðumuza göre delilik olabilir. Çünkü biz dünyamýzý kendi doðrularýmýz üzerine kurmuþuz ve bu kurduðumuz dünyanýn en üzerine de bizi yöneten birilerini mutlaka koyarken; onun en mükemmel, en iyi ve en akýllýsý olduðuna da inanarak koymuþuzdur. Çünkü öyle olmasý gerek, çünkü bize öyle öðretildi. Peki yönetenlerin ve yönetilenlerin ayný vasýflara sahip olduðunu kim söylüyor? Peki böylesi aklý kýt akýllýlarýn en akýllýlar tarafýndan yönetildiðini kim söylüyor...? ‘Seni diðerlerinden farklý kýlan; sorduðun sorulardýr...’ EZGÝLÝ YÜREKLERÝN CANLANDIÐI YER EZGÝ BAR & RESTAURANT ( Pazartesi Bar kapalý Restaurant açýktýr) 783 High Road Tottenham London- N17 -8AM Tel: 0208 801 51 01 YENÝ AÇILIÞ Haftanin 6 günü canli müzik * Fazla söze gerek yok. Canlý müzik ve ezgiler sizide canlandýrsýn. Haydi derviþ’çe eðlenmeye....... * Ailece ve eþ dostlarýnýzla birlikte güzel bir atmosferde canlý müzik ve hýzlý servisle hizmentinizde...... El Yakmayan alýþveriþ için ARMAÐAN SÜPERMARKET hizmetinizde... Herkes bize geliyor, çünkü huzurlu alýþveriþi güveni bizde buluyor... 293 Hermitege Road, Tel: 0208 809 02 76 London N4 IMT Fax: 0208 802 15 21 Dünyanýn her yerine en ucuz tarifeyle telefon açma imkaný DSL ile en ucuz surfen yapma imkaný DÜNYA BURADAN ÇOK YAKIN Her çeþit Handy, Handyzubehör ve telefon kartlarý uygun fiyatlarla buradan tehmin edilebilinir! Mallinkrodtstr. 54, 44145 DORTMUND Tel: 0175 77 46 532 & 0172 23 24 203 www.dem-ajans.de Fatih Üniversitesi’ne YÖK’ten Yasak Y ÖK Genel Kurulu, kýlýk kýyafet kuralýna uymadýðý, irticai eðilimli kiþileri göreve getirdiði gerekçeleriyle Fatih Üniversitesi hakkýnda “kademeli tasfiye” diye yorumlanabilecek bir karar aldý. Genel Kurul, Fethullah Gülen cemaatine yakýnlýðýyla bilinen üniversitenin, önümüzdeki eðitim, öðretim yýlýnda öðrenci almasýný yasakladý. Kurul köklü bir düzenleme yapmazsa üniversitenin faaliyetinin tamamen durdurulmasýna karar verdi. YÖK Genel Kurulu, Fatih Üniversitesi yönetiminde bulunanlar hakkýnda “yönetim görevinden ayýrma” cezasý verdi. Fatih Üniversitesi’nin daha önce de “irtica” konusunda ikaz edildiðinin anýmsatýldýðý kararda þu saptamalar yapýldý: - Üniversite tüzel kiþiliðine devir iþlemleri tamamlanmadý. - YÖK’ün onayý olmaksýzýn araþtýrma merkezi açýlýp yönetmelik yayýmlandý. - Onay olmaksýzýn týp fakültesi hastanesi adý altýnda Konya Meram’da, Ankara Hoþdere’de, Týp Fakültesi Týp Merkezi adý altýnda da Ankara Çankaya’da birimler açýldý. - Öðretim üyelerinin görevlendirme, atama ve yükseltilmelerinde usülsüz davranýldý. - YÖK’ün gerekçeli olumsuz görüþüne raðmen belirli amaç ve ilkeleri benimsediði yolunda tereddütler bulunan bir kiþi rektör vekili olarak tayin edildi. - Akademik ve idari personelle öðrencilerin büyük bölümü, siyasi ve ideolojik nedenlerle kýlýk kýyafet kurallarýna aykýrý davrandý. Ýdare, bunlara müsamaha gösterdi. - Kurum içinde ve dýþýnda öðrencilere laiklik karþýtý bir yaþam tarzý telkin edildi. YÖK Genel Kurulu kararýna karþý yargýya baþvuracaklarýný belirten Fatih Üniversitesi Mütevelli Heyeti Baþkaný Þerif Ali Tekalan, “Bunlar subjektif þeyler. Atatürk ilkelerine aykýrý bir dav- ranýþýmýz olmadý.” dedi. YÖK Genel Kurulu, Fatih Üniversitesi yönetiminde bulunanlar hakkýnda, “yönetim görevinden ayýrma” cezasý da verdi. YÖK Genel Kurul toplantýsýnda, yönetim görevinde yer alanlara da disiplin cezasý verilmesi teklifinin görüþüldüðü öðrenildi. Teklifin deðerlendirilmesi sonucunda, üniversitenin yönetim görevinde yer alanlara, yönetim görevinden ayýrma cezasý verilmesinin kararlaþtýrýldýðý kaydedildi. Sayý: 5 15 [email protected] 1 Aðustos 2001 Sie können das alles bei uns zu angemessenen preisen geniessen Als Beigeschmack bieten wir Ihnen auch Getränke an! Ihn. A. Akgün Preisliste: Özel telefon görüþmeleri için odalarýmýz vardýr Erwachsene 5,-/Std. Sch+ler 4.-/Std. Öffnungszeiten: täglich 9:00 bis 24:00 NURA Tel: 0231 98 12 840 Fax: 0231 98 12 84 22 Händy: 0173 270 62 78 Borsigplatz 12 * 44145 Dortmund GMBH 40 kiþiye kadar olan, toplantý, eðelence, parti ve kutlamalarýnýz için uygun yerimiz mevcuttur. www.nura-food.de YUFKA UND ARABISCHE BACKWAREN & LEBENSMITTEL ORIENTALISCHE LEBENSMITTEL GROSSHANDEL Be e re n weg 1B 22761 Hamburg Tel: 040/ 89 70 96 07 -09 Fax: 040/ 89 70 96 28 Salatalar Çorbalar Izgaralar Döner Fýrýn yemekleri Hamur iþleri Vegeteryan Tatlýlar Salate Suppen Gegrilites Döner Aus dem lehmofen Teigwaren Vegetarisch Nachtisch Bartelsstrasse 43 (Ecke Susannensatraße) 20357 Hamburg Tel: 040 432 25 27 Sayý: 5 16 1 Aðustos 2001 www.dem-ajans.de Yýllarýn tecrübesi, kalitemizin güvencesidir... Etlerimiz EG Standartlarýna Uygun hazýrlanmaktadýr Inh. Muammer Taþdemir *Dana *Koyun *Tavuk *Hindi Bizim ile çalýþmak bir ayrýcalýktýr! Tel/Fax: 0231 17 68 106 Helal Handy: 0173 514 80 28 Kesim 0179 131 66 56 0179 138 46 16 Bayrische str. 197, 44339 Dortmund KENDÝ MARKALARIMIYLA MÜÞTERÝLERÝMÝZÝN HÝZMETÝNDEYÝZ! ROZAM‘DAN SONRA ÞÝMDÝ BÝNBOÐA ÇIKTI! Getränkegroßhandel GmbH Su gibi özel, su gibi güzel, su gibi faydalý, su gibi lüzumlu ve su gibi bitmez-tükenmez olduðunu unutma! Handelstr. 74, 45881 Gelsenkirchen Tel: 0209 408 28 50 * 408 42 61 Fax: 0209 408 42 60 Handy: 0173 274 38 21 Sayý: 5 17 1 Aðustos 2001 [email protected] Sayý: 5 18 1 Aðustos 2001 www.dem-ajans.de Kaliteyi, lezzeti, bereketi ve huzurlu alýþveriþi bulabiliyor! Almanya ve AB ülkelerinde temsilcilik açmaya devam ediyoruz... Sizde temsilci olmayý düþünüyorsanýz acele ediniz. Birtat Dönerproduktýons und fleýschhandels GmbH Boschstrasse 11-13 . 71336 Waiblingen-Neustadt Tel: (07151) 989 79-0 Fax: (07175) 989 79-25 E-mail: [email protected] Dönerlerimiz EG satandartlarýna uygun olarak yapýlmaktadýr Tüm Avrupa’ya topTan satýþ HARRAN GROSSHANDEL GETRÄNKE & LEBENSMITTEL Düðün, Niþan, Sünet, eðlence ve gecelerinize en uygun fiyata Lieferung yapýyoruz. * KEKO BIRASI Harran Grosshandel * ZELAL SUYU Kleemannstrasse 6 70327 Stuttgart * UR ABSOLUT BULL Tel: 0711/ 5920864 * VÝLLA DELAL ÞARABI Fax: 0711/ 5920865 * COCA COLA çeþitlerini en uygun fiyata bizde bulabilirsiniz. KEKO’NUN YENÝ YERÝ STUTTGART’DA Sayý: 5 Mehmet Yalçýn [email protected] SOSYAL YARDIM Federal Almanya da sefalete düþen bir kimsenin yinede normal bir yaþam sürdüre bilmesi için sosyal yardým verilir. Bu yardým sefalete düþen kimseye bir sadaka deðil, kendi baþýna üstesinden gelemeyeceði bir durumda yasaya dayanan bir destektir. Sosyal yardýmýn bir baþka amacý da, yardýmý alan kimsenin tekrar baðýmsýz yaþayabilecek hale gelmesini saðlamaktýr. Bunun için ilgili kimsenin var gücüyle çaba göstermesi gerekmektedir. ÖDEME KOÞULLARI Sefalete düþen yada düþme tehlikesiyle karþý karþýya bulunan kimsenin sosyal yardým alma hakký vardýr ancak bunun için, söz konusu sefalet durumundan kendi gücü ve olanaklarý ya da baþkalarýnýn yardýmýyla kurtulmasý imkanýnýn bulunmasý þartý vardýr. Ayrýca, burada ilgili kimsenin içinde bulunduðu kötü duruma kendi hatasýyla düþüp düþmediði hususu da hiç 19 bir rol oynamaz. Sosyal yardýmýn hemen hemen tüm yardýmlarýna hakký olur. Sýkýntýya düþtüðün zaman, verilecek yardýmýn tespiti için, kiþisel ve ekonomik koþularýnýz dikkate alýnýr. Bu arada örneðin ailevi durumunuz, baþka sosyal yardým kuruluþlarýndan bir hakkýnýz olup olmadýðý üzerinde de durulur. Sosyal yardým kiþisel yardým, para yardýmý ya da ayný yardým olarak alabilirsiniz. Böylece iki yardým vardýr. GEÇÝM YARIMI Bunlar özelikle: Beslenme, Barýnma, Giyim, Vücut bakýmý, Ev eþya ve aletleri, Isýnma, Kiþisel günlük ihtiyaçlar. Bunlarýn arasýnda münasip ölçüde baþka insanlarla iliþki ve kültür yaþamýna katýlma da vardýr. Örneðin giyim eþyasý, ev eþyasý ve kýþlýk yakýt gibi büyük alýþveriþiniz olunca, devamlý yardýmlara ilaveten ayrýca bir defalýk yardým da alabilirsiniz. Yardým alan bir kimse olarak gerekli geçim yardýmýný sadece uygun bir yurtta saðlýya bilirseniz masrafý imkanlarýnýz çerçevesinde kendiniz finanse edersiniz ayrýca kiþisel ihtiyacýnýz için bir miktar nakit para alýrsýnýz. Yardým alan kimse bir yurtta yaþamýyorsa, kararlaþtýrýlmýþ belirli ölçüde olan devamlý bir yardým alýr. ÖZEL DURUMLARDA YARDIMLAR: Burada þu yardýmlar vardýr: Hastalýklarý önleyici saðlýk yardýmlar, Hastalara yardým ve daha baþka týbbi yardýmlar bu yardýmlarýn usulen yasal hastalýk sigortanýn yardýmýna tekabül etmesi gerekir. Hamile kadýnlara yardým. Bu yardýmýn da usulen yasal hastalýk sigortalarýnýn yardýmýna tekabül etmesi gerekir. TÜRK ÝÞVERENLER ÇIRAK YETÝÞTÝRECEK Çýrak yetiþtirmek isteyen Türk iþverenler önce kendilerini eðitecekler. G eçmiþ yýllarda iþ güçleriyle Alman ekonomisine büyük hizmeti geçen Türk vatandaþlarý, bu katkýlarýný iþyerlerinde çýrak yetiþti- rerek sürdürüyorlar. Özellikle çýraklýk yeri bulmakta zorlanan Türk gençlerine olanak yaratmak amacýyla Stuttgart Sanayi ve Ticaret Odasý (IHK) ve Baden Württemberg Demokrat Esnaflar Birliði tarafýndan geliþtirilen proje kapsamýnda Baden Württemberg Eyaletinde yaklaþýk 9 bin Türk iþyerine yönelik çýrak yetiþtirme programý hazýrlandý. Türklere ait iþyerlerinde yetiþmiþ kalifiye eleman sýkýntýsýna da çözüm getirecek olan projeye 9.10.2001 tarihinde baþlanacak. Çýrak yetiþtirme hakký için iþyeri sahibi veya önerilen bir kiþinin , akþam ve hafta sonlarý düzenlenecek bir seminere katýlmalarý gerekiyor. Silberburgstr. 90 Stuttgart, adresinde ATA Consult, Þirket Danýþmanlýk ve Hizmet Merkezinde verilecek olan seminerler Türkçe destekli olarak verilecek. Dr. Ahmet Ertekin’in de eðitmen olarak destekleyeceði kurslarda çýrak yetiþtirmenin psikolojik ve iþ boyutu ele alýnacak. Salý ve Perþembe günleri 18.00-21.15, Cumartesi 16.00-19.00, Pazar 09.00-16.00 arasý verilecek olan kurslar 4.12.2001 tarihine kadar sürecek. Kendi elemanýný yetiþtirmek isteyen iþverenlerin 0711/615.43 20 veya 0711/2005-521 numaralý telefonlara baþvurarak bilgi alabilecekleri açýklandý. [email protected] 1 Aðustos 2001 Bakým yardýmý(evde veya bir bakým yurdunda). Evde bakým için çeþitli yardýmlar saðlanýr. Yapýlan yardýmýn miktarý bakým ihtiyacýnýn derecesine baðlýdýr. Gerektiði taktirde bir özel bakýcýnýn masrafý da üstlenilir. Belirli koþular altýnda sosyal yardým, bakýcýnýn, münasip bir yaþlýlýk güvencesi için gerekli masrafý da öder. Ev iþlerinin yapýlmasý için yardým, örneðin annenin hasta olduðu ya da dinlenme kürüne gitmesi gerektiði zamanlarda yapýlýr. Özel sosyal güçlüklerin aþýlmasý için yardým: Yaþlý insanlarýn özel gereksinimlerini karþýlamak için ek yardýmlar(örneðin yaþlý insanlara uygun bir konut bulmak için). Sosyal yardým makul ölçüde olduðu taktirde kira ve ýsýnma masrafýný da üstlenir. STANDART ORANLAR Verilen geçim yardýmlarý için standart oranlar 1.7.2000 tarihinde, emeklilik miktarýnda yapýlan deðiþikliðe göre ayarlanmýþtýr. Yardýma muhtaç bir aile için ödenecek yardým miktarý aile üyelerinin sayýsýna göre hesaplanýr burada fertlerin yaþlarý ve gelirleri de hesaba katýlýr. Ailenin reisi için standart oran batýlý federe eyaletlerinde 549 DM, eþi için bu miktarýn yüzde 80,i tutarýndadýr. Standart oran çocuklar için yaþlarýna göre, aile reisi için geçerli olan miktarýn yüzde 50 ile 90 ý arasýndadýr. Bazý kimseler için fazla ihtiyaç zammý vardýr. Bu zam, geçerli standart oranýndan yüzde 20 ila 60 arasýndan daha fazladýr. Aldýðýnýz sosyal yardým prensip olarak geri ödemeniz gerekmez, ilerde maddî olarak refaha kavuþsanýz bile... Altýn Ayý ödülüne layýk görülen Skandal film „Intimacy“ gösterimde P atrice Chereau’ nun Altýn Ayý ödülünü alan skandal filmi „Intimacy“ gösterime girdi. Baþrollerini Jay (Mark Rylance ) ve Claire (Kerry Fox) paylaþýyor. Oldukça cesaretli bir tarzda karakterleri canlandýran sanatçýlar, rollerini üstün bir performansla oynuyor. Yakýnlýða raðmen yaþanan uzaklýk Ýlk etapta sadece bir erkekle bir kadýn arasýndaki cinsel iliþkiyi konu alýyor gibi görünsede, yanýlmamak gerekiyor. Hayal kýrýklýðýna uðramýþ bir ev kadýný olan Clair ve tüm hayallerini gömmüþ olan barmen Jay her çarþamba günü bir mekanda sadece seviþmek için buluþuyor. Ýlk anlarda çekingen bir öpücük, hýzlan soyunma ve dürtülerin sýnýrsýz yaþanmasýnda baþka bir þey yok gibi görünüyor. Seyirci kendisini gizliden gözetliyor gibi sanýyor ve rahatsýz olmaya baþlarken huzursuz eden gizliliðin yerini film ilerledikçe bir doðallýða býrakýyor. „Ýntimacy“ yapmacýksýzlýðýyla dokunuyor Yönetmen Chereau’ nun baþarýsý duygularý beyaz perdeye aktarýþ tarzýnda yatýyor. Oyuncularýn mahremiyetine o kadar yaklaþmasýna raðmen onlarýn onuruna dokunmuyor. Clair ve Jay özel hayatlarýyla ilgili diðer özel yanlarý tanýdýkça, berbaber konuþamamanýn paylaþamamanýn çaresizliðini yaþýyor. Sonu sadece hüsran olabilecek bu iliþkinin kýrýlganlýðý ve seyircinin kendisine de tanýdýk gelen ifadelendirememe ve tutukluk anlarý dokunuyor. Yanlýzlýk ve Ýhtiras Alýþýlmadýk aþk hikayesinde yoðun tartýþmalara ve tepkilere yol açan film aslýnda daha derinlere gidiyor. Olay sadece cinsellikten ibaret deðil. Ýnsanlarýn yaþamýnda þehvet ve ihtirasýn iþgal ettiði alan gözler önüne seriliyor. Filmin kahramanlarýnýn arasýnda özel yaþamlarýna dair gizlilik perdesi aralandýkça sadece cinsel iliþki yaþayanlarýn, keþfettikleri diðer yönlerine kaldýrabilecek güçte olup olmadýklarý sorgulanýyor. Ýhtirasa baðýmlýlýk deðil Clair ve Jay’ i birbirlerine baðlayan tam tersine yaþadýklarý yanlýzlýk girdabý onlarý biraraya getiriyor. Sayý: 5 20 1 Aðustos 2001 www.dem-ajans.de KURUYAN PINAR Bir Pýnar vardý çok güzel akan Ýnce bir yol tutmuþtu ondan akan su Ovaya doðru gidiyordu…. Her geçtiði yer yeþeriyor, filizleniyordu Ýnsanlar gelmiþler bu pýnarýn baþýna Ýçmiþler kana kana akan soðuk suyunu Bir sevda baþlamýþ içenlerin yüreðinde „ Ben“ gitmiþ „ Biz“ gelmiþ, her þey beraberlik içinde suyu bitmez denilmiþ, kana kana içilmiþ yeþillik biçilmiþ, kuraklýk hiç gelmez denilmiþ ama bir gün........... iste korkulmuþ... huzur gitmiþ.... sýcak ve kuru bir hava, güneþ yakýp kavurmuþ toprak kurumaya baþlamýþ, su yetmemiþ insanlar suyu içmez olmuþ, susuzluðu giderilmemiþ her sabah olduðunda yakan güneþte kaçmýþ ama yakan güneþ insanlarý da yakmýþ Stuttgart 7. Maraton Koþusuna katýlan, Königin-Katharina-Stift Lisesi 5. Sýnýf öðrencileri,kendi yaþ gruplarýnda dereceye girdiler. Dereceye giren Dilara Eldeniz „gelecek yýl daha iddialýyýz“ dedi. Þükrü Yýldýrým BÖYLE DOKTOR OLMAZ 3 Öyle görünüyor ki bu doktor hikâyeleri giderek bir yazý dizisi haline geliyor. Doðrusunu söylemek gerekirse Türkiyeli doktorlarýn mesleki gerekliliklerini yerine getirmediklerine dair yaþanýlmýþ kötü örnekleri yazmaya baþladýðýmda bu tür olaylarýn hepimizin olabileceði kadar, benim de bu kadar yakýnýmda yaþanýlabileceðini aklýma bile getirememiþtim. Olay þöyle: Böbreklerinden rahatsýz olan teyzem Besé Antep SSK Hastahanesine gider. Tabiiki bütün diðer Kürt kökenli hastalar gibi saatlerce hastahane koridorlarinda bekletildikten ve bir yýðýn ikinci sýnýf insan muamelesi gördükten sonra doktorla görüþtürülmeden ve de muayene edilmeden evine geri gönderilir. Akþamýn geç saatlerinden itibaren böbrek sancýlarý baþlayan teyzem bir yýðýn bildik bilmedik aðrýkesici ilaçlarla sabahý zor eder. Ýkinci gün gene ayný tanýdýk muamelelere maruz kalacaðýný bile bile, mecburiyetten ve durumunun aciliyetinden dolayý ayný hastahanenin koridorlarýnda bu kez oðlu ile beklemeye baþlarlar. Aradan geçen boþ ve aðrý dolu saatler gene kendisinin muayene edilmeyeceðini göstermektedir bir nevi. Nitekim Tabip odasýnýn kapýsýndan görünen ve delici bakýþlarla kapýda bekleþen hastalara bir göz gezdiren sekrete Filiz (haným)’ýn durþundan anlaþýlanlar oldukça tanýdýktýr. Aynen oradaki bütün hastalarýn tahmin ettiði gibi Filiz (haným) “Dr. Mehmet Narin bey çok yorgun olduðu için bu gün daha fazla hasta muayene etmeyecektir „ der. Bunun üzerine artýk acýlarýna gerçekten dayanamayacak hale gelmiþ ve bütün vücudu çektiði dayanýlmaz acýdan dolayý morarmýþ olan teyzem sekretere yönelerek: “Sizde hiç insaf yokmu kýzým. Sizin de ananýz, babanýz, kardeþiniz yok mu? Ben acýdan ölmek üzereyim, doktor bey bir bakýp aðrýmý dindirmek için bir ilaç, bir zehir yazsa dininden mi çýkar„ der. Bunun üzerine sekreter Filiz teyzeme; “git be kadýn Antepte Kürt doktor mu yok. Sen iki gündür buralarda inleyip aðlýyorsun „ der. Bunun üzerine teyzemin yanýnda olan oðlu Abdülkadir öfkelenerek sekretere þöle baðýrýr: “Zaten sizin gibi önyargýlý kendini bilmezlerin yüzünden ýrkçýlýk böylesine yaþama þansý buluyor. Ne istiyorsunuz kýzým bizden daðlarda öldüremediklerinizi hastahanelerde mi öldürmek istiyorsunuz. Evet ben Kürdüm, Kürt doðdum, Kürt öleceðim „ daha derken bu kez kapýda nihayet cehennem habercisi suratýyla Dr. Mehmet Narin görünür ve halen daha sýrada bekleyenlere “kimdir o içinizde ben Kürdüm diye zýrlayan eþþek „ der. Tabiiki doktorun bu söylediklerine daha da çýldýran Abdülkadir “burada ben eþþek göremiyorum, eðer burada öyle bir eþþek varsa o da senden baþkasý deðildir herhalde„ der. Bunun üzerine telefona sarýlan sözde doktor en yakýndaki Sarýgüllük Karakolonu arayýp burada bir PKK’lý var diye ihpar eder. Abdülkadir bu ihparý duyduðu halde gene de þiddetli aðrýlarýndan dolayý yerlere serilmiþ olan annesini polise yakalanma riskine raðmen býrakýp kaçmaz. Nitekim aradan daha beþ on dakika geçmemiþtir ki beþ kiþilik bir polis ekibi hastahaneyi basar ve Abdülkadir’i tutklayýp Karakola götürürler. Ayný Karakolda bir hafta gözaltýnda kalan Abdülkadir bir yýðýn iþkenceye maruz kaldýktan sonra savcýlýða sevkedilir. Savcý kýsaca ifadesini aldýktan sonra direk mahkemeye bile sevketme gereði görmeyen bir keyfiyetle direk yanýnda halihazýrda hazrolda beklemekte olan jandarmalara; “Bu teröristi ceazevine götürün.„ der. Gerekli kâðýtlarý nizamýna yöntemine uydurarak doldurup, imzalayýp, mühürleyen savcý böylelikle kuzenimi sorgusuz sualsiz, haksýz yere tam üç ay cezaevi karanlýðýna gönderdi. Daha sonra çýkarýldýðý mahkemece tutuksuz yargýlanmak üzere serbest býrakýlan Abdülkadir herþeyden çok merek ettiði annesinin evine koþaradýmlarla girdi. Anennesinin yataðýnda adeta canlý bir ölü yatýyardu. Bu arada gerekli tedaviyi göremeyen teyzem yetmiþ kilodan otuzdört kiloya düþmüþ ve halen hastalýðýn pençelerinde kývranýyordu... pýnar kurumuþ umutlar tükenmiþ yeþillik umuttu karamsarlýða dönüþmüþ su sevgiydi nefrete dönüþmüþ toprak verimliydi kuraklýða dönüþmüþ Heyecanla baþlayan aþk, oluk oluk akan suydu nefretle biten aþk kuruyan topraktý TUÐRA GRILL Öffnungszeiten: Täglich von 10:00 bis 01:00 Uhr TEL: 0231 83 50 87 Alle Gerichte auch zum Mitnehmen! Borsig str. 58 44145 DORTMUND HAS URFA ÇÝÐKÖFTESÝ Düðünlerinize, partilerinize, özel eðlencenizde 24 saat hizmetinizde... Artýk çiðköfte yemek için Türkiye tatilini beklemeyin. Has çiðköftesi size bir telefon uzaklýkta..... Arayýn.... 24 saat servis Wanheim str. 16 47053 Duisburg Tel: 0179 5132694 Sayý: 5 ÞÝÝR... Gel Dedem Yüreðim yaralý içi kan aðlar Dýþardan ellere güldüm gel dedem Vefasýz dostlarý her gün gördükçe Tutup saçlarýmý yolduðum gel Dedem Gözümün yaþlarý çaðlayýp taþtý Tane tane akýp baðrýma düþtü Vefasýz dostlarým býrakýp kaçtý Kaderle baþ baþa kaldým gel Dedem Kerbela’dan battým kara yaþlara Ýnanmýþtým tatlý gelen seslere Ýnandýðý için sahte dostlara Baþýmý taþtan taþa çaldým gel dedem Cananý sevenden cana aksi olmaz Hakký sevmeyenden gerçek dost olmaz Tilki derisinden cemden post olmaz Þimdi bu gerçeði bidim gel dedem Kerbela’dan beri yaþým bitmedi Gönül baðlarýmdan bülbül ötmedi Sanki çektiklerim bana yetmedi Aðlayýp gözyaþým sildim gel dedem Toplum yoldan azmýþ gitmiyor söze Öyle dertliyim ki ne desem size Nuh nebi misali derya denize Açýp yelkenlerimi daldým gel dedem Canan için geçtim can ile serden Hayýr gelmez gönül gözleri körden Çýkarcý dostlarý artýk defterden Birer birer karalayýp sildim ben dedem Yüreðim yanýyor gözümden yaþlar Hakký þevdim diye dost beni taþlar Bana düþman oldu kayýn kardeþler Her gün kahrýmdan öldüm gel dedem Ýkrar verdim kalu ile beluye Niyaz kýldým hacý Bektaþi Veli´ye Ýki cihanda da imam aliye Ben sana KANBER oldum gel dedem Kerbela’dan beri düþtük cefaya Sýrt çevirdik saltanata sefaya Gerçek dost dediler Zülfikar´a Bir tek EHLIBEYTI buldum gel dedem. Zülfikar Yalçýnkaya ... Ayrýlýða verilmiþ sözümüz var Mevsim beyaz üþüyorum Koynumda ateþ var Günahým beni cennete götürecek Eflatun gözlerin alýr beni Ölürüm....... Þükrü Yýldýz 21 1 Aðustos 2001 [email protected] FIKRALAR: BEN SENDEN ÖNCE VE BUDA ONLARA SORDU ! Ben senden önce ölmek isterim. Gidenin arkasýndan gelen gideni bulacak mi zannediyorsun? Ben zannetmiyorum bunu. Ýyisi mi, beni yaktýrýrsýn, odanda ocaðýn üstüne korsun içinde bir kavanozun. Kavanoz camdan olsun, þeffaf, beyaz camdan olsun ki içinde beni görebilesin Fedakârlýðýmý anlýyorsun : vazgeçtim toprak olmaktan, vazgeçtim çiçek olmaktan senin yanýnda kalabilmek için. Ve toz oluyorum yaþýyorum yanýnda senin. Sonra, sende ölünce kavanozuma gelirsin. Ve orada beraber yaþarýz külümün içinde külün ta ki bir savruk gelin yahut vefasýz bir torun bizi ordan atana kadar... Ama biz o zamana kadar o kadar karýþacaðýz ki birbirimize, atýldýðýmýz çöplükte bile zerrelerimiz yan yana düþecek. Topraða beraber dalacaðýz. Ve bir gün yabani bir çiçek bu toprak parçasýndan nemlenip filizlenirse sapýnda muhakkak iki çiçek açacak : biri sen biri de ben. Ben daha olumlu düþünüyorum Ben daha bir çocuk doðuracaðým Hayat taþýyor içimden. Kaynýyor kaným. Yaþayacaðým, ama çok, pek çok, ama sen de beraber. Ama ölüm de korkutmuyor beni. Yalnýz pek sevimsiz buluyorum bizim cenaze þeklini. Ben ölünceye kadar da Bu düzelir herhalde. Hapisten çýkmak ihtimalin var mý bugünlerde? Ýçimden bir þey : belki diyor. V e Buda müritlerine sordu ‘Ýleride sizlere benim kim olduðum sorulduðunda, ne cevap vereceksiniz?’ Müritler cevap verdiler ‘Sizin bizim varoluþumuzun temelindeki estakolojik manifestasyon ve açýklanan öz benliðimiz baðlamýnýn ontolojik temeli olduðunuzu’ Ve Buda müritlerine sordu ‘Ha?’ KARI KOCA DOKTORDA K adýn hastalanan kocasýný doktora götürmüþ. Doktor adamý tepeden týrnaða bir güzel muayene ettikten sonra kadýný yandaki odaya alýp anlatmaya baþlamýþ. ‘Hanýmefendi kocanýz stres geçiriyor. Bunun önüne geçemezsek daha da kötüleþebilir. Onun için önümüzdeki iki sene ona çok iyi bakmanýz lazým. Bir dediðini iki etmeyeceksiniz. Her sabah kahvaltýsýný yataða götüreceksiniz. Ona istediði yemekleri piþireceksiniz. Onun istediði gibi giyineceksiniz. O nereye gitmek istiyorsa oralara gideceksiniz. O ne yapmak istiyorsa onu yapacaksýnýz. O istediði zaman seviþeceksiniz. Ýki sene boyunca bunlarý yaparsanýz kocanýz sapasaðlam bir adam olur ve daha uzun seneler yaþar. Aksi takdirde de 5-6 ay sonra maalesef ölür’ Kadýn teþekkür edip doktorun yanýndan ayrýlmýþ ve kocasýný alýp sokaða çýkmýþ. Sokakta adam heyecan içinde karýsýna sormuþ ‘Doktor ne dedi caným? Neyim varmýþ?’ Kadýn kocasýna dönmüþ ve ‘Maalesef 5-6 ay içinde ölecekmiþsin caným!’ ER GEÇ A damýn birini hýrsýzlýk yaptýðý için hakimin önüne çýkartmýþlar. Hakim sormuþ ‘Nerede oturuyorsun?’ Adam ‘Þurada, burada’ diye cevap vermiþ. Hakim yine sormuþ ‘Ne iþ yaparsýn?’ Adam ‘Þunu, bunu’ deyince hakim ‘Atýn bu adamý hapise’ demiþ. Bu defa adam sormuþ ‘Peki hakim bey hapisten ne zaman çýkarým?’ hakim cevap vermiþ ‘Er geç’ TRAFÝK ÝÞARETÝ Y usuf sýnýfa ders baþladýktan yarým saat sonra girince öðretmen ‘Oðlum neden derse geç geliyorsun?’ diye sormuþ. Yusuf ‘Trafik iþareti yüzünden efendim’ diye cevap verince öðretmen þaþkýn þakýn ‘Ne demek?’ demiþ. Yusuf anlatmýþ ‘Öðretmenim sokaðýn baþýna yeni bir iþaret koymuþlar üzerinde ‘Dikkat Okul Yavaþ’ yazýyor. Ben de yavaþ yavaþ geldim’ NE OL, NE OLMA Paraný ver, selam ver canýný ver ama sýrrýný verme! Günlerini say, servetini say, büyüklerini say ama yerinde sayma! Emek ver, kulak ver, bilgi ver ama hiçbir zaman boþ verme! Satýcý ol, alýcý ol, bulucu ol ama ayýrýmcý olma! Eþini beðen, iþini beðen, aþýný beðen ama kendini beðenme! Fidan büyüt, gariban doyur, çocuk besle ama kin besleme! Davet et, hayret et, affet, tövbe et ama ihanet etme! Hedefe koþ, yardýma koþ ama ortak koþma ! Elini aç, gözünü aç, kapýný aç ama aðzýný açma ! Okumaktan zarar gelmez, oku ama lanet etme! Rakibini geç, sýnýfýný geç, ama gülüpte geçme! Ev al, araba al, abdest al ama buddua alma! Zulmü devir, nefsini devir ama cam devirme! Yaklaþ, konuþ, tanýþ ama uþaklaþma ! Doðrul, devril ama eðrilme! Seslen, uslan ama yaslanma! Itil, atýl ama satýlma! (18 Þubat 1945) NAZIM HÝKMET Sayý: 5 YEKTA KOPAN S aat sabahýn dördüydü. Her türlü sývýyla yýkamayý sevdiðim midem, süt duraðýnda mola vermiþti. Yazabildiklerim ve yazmak istediklerimin arasýndaki savaþýn galibi her zaman belliydi zaten. Yetiþtirmem gereken bir yazý vardý, ama yazamýyordum. Giriþ bölümünü kim bilir kaçýncý kere yýrttýktan sonra pes ettim: Ben bu yazýyý yazamayacaðým. Peki bu yazýyý yazmama ne engel oluyordu? Bu konuda yeterince bilgiye sahip deðil miydim? Yoksa bilgiyi doðru yönlendiremiyor muydum? Yanlýþ aktarýlan bilginin yaratacaðý tehlikeden korkmuyor muydum? ‘Yanlýþ aktarýlmýþ bilgiler Ülkesi’nde yaþadýðýmý öðrendiðimden beri, ne kadar da kolay “Boþ ver” diyebildiðimin farkýnda mýydým? Her türlü bilgiyle yýkamayý sevdiðim midem, sorgulama duraðýndaydý: “Neler olacaðýný merak ettim. Hepsi bu; sadece merak”, diyen Jim Morrison’ý unutmalýydým. Bilginin sonuna kadar gitme illetinden kurtulmalýydým. Bundan fazlasý ‘ukala’ olarak anýlmaktan öte neye yarardý? Toplum içinde az biraz konuþmamýza yetecek bilgilerden fazlasýna ne gerek vardý? Belki de o kadarýna bile gerek yoktu ama çocukluðumdan beri beni terk etmeyen bir virüs yüzünden ‘sonuna kadar’ gitmeyi seviyordum. Ýsterseniz bu yazýyý okumayýn, bu virüsün sizlere de bulaþmasýný istemem. Tamam, susuyorum. Zaten amacým, bu garip hastalýðým sayesinde ukalalýk yapmak ya da baþýnýzý aðrýtmak deðil. Aslýnda kendime acil þifalar dileyip, sýyrýlmalýydým bu iþten. Ama kazýn ayaðý öyle deðildi iþte. Þifa dilemekle iyileþmiyordu insan. Ya da bazý insanlar için öyle oluyordu ama ben bu konuda da ‘sonuna kadar’ gidip, beni ‘NE’yin iyileþtireceðini ve bu illetten kurtaracaðýný öðrenmeye kararlýydým. Ýnsaný, toplumda saygýn yer edinmeye yetecek büyüklükte draje bilgilerin dýþýna çýkaran ve ukala damgasý yemesine neden olan bu illetten kurtulmak için, þifalý balýklarýn cirit attýðý bir göl yoktu ki, gidip günlerce içinde oturayým. Neyse, yýlmadým ve araþtýrdým. Ama bu konuda bana yol gösterebilecek kimse yoktu. Herkes her þeyi biliyordu fakat bu illetten nasýl kurtulacaðýmý bilmiyorlardý. Bütün gün kütüphanelerde dolaþmaya ve bu konuda bana yardýmý olabilecek kitaplarý aramaya baþladým. Öðrenme illetinden kurtulayým derken, daha çok þey öðreniyordum. Belki daha iyi bir çözümdür diye sinema ve tiyatroya merak saldým. Bu merakým da bana pahalýya patladý; yönetmenler, oyuncular, yazarlar, eserler, uyarlamalar, teknikler, senaristler ve daha pek çok bilgi beynimin kývrýmlarý arasýnda dolaþmaya baþlamýþtý. Son bir umutla müziðe sarýldým, bu sayede 22 1 Aðustos 2001 bir þey okumayacak ve izlemeyecektim, sadece dinleyerek insan ne öðrenebilirdi ki? Yine yanýlmýþtým, müzik türleri, birbirleriyle etkileþimleri, dönemlere göre toplumlar üstündeki etkileri, piyanistler, gitaristler, topluluklar, popüler akýmlar... Bitmiyordu, bitmiyordu. Sonunda bir gece umutsuzluk ve yorgunluk içinde televizyonun karþýsýna oturdum ve uzaktan kumandayý elime aldým... Olamaz! Bu ne güzel bir buluþtu böyle. Önceleri bu konuda da bilgi sahibi olmak isteði vardý içimde, neyi seyrettiðimi bilmeliyim diye düþünüyordum. Televizyonculuðun teknolojisine sahip ülkeler, yapýlacak yayýncýlýðý ve bu cihazý þöyle özetliyorlardý: Kamu yararýna çalýþan, haber veren, eðiten, eðlendiren ve bütün bunlarý dengeli bir biçimde ve ayný anda yürüten bir kitle iletiþim aracý. Ben de televizyonu bu bilgi ýþýðýnda seyretmeye çalýþtým. Baþarýsýz oldum. Bir türlü dengeyi tutturamýyordum. Çevremdekilere sýkýntý içinde olduðumu söylediðimde, hep ayný yanýtý alýyordum: “Popüler kültür düþmanlýðý hastalýðýna yakalanmýþsýn!” Oysa bu kadar basit deðildi durum. Çünkü popüler kültürün ürünlerine bir çok kiþiden daha yakýn duruyordum, o ürünlerin sistemle olan iliþkisi bir çok dostumdan daha çok ilgilendiriyordu beni. Ancak yazýlý medyada kurgusallaþtýrýlmýþ olduðunun ayrýmýna varabildiðim gerçeklik, görsel medyada bu ayrýmý yapabilme yeteneðimi yok ediyor ve gerçekle, kurgulanan birbirine girdikçe de ben, oluþturulan (ve herkesin katýlmaktan zevk aldýðý) sistem- den kopuyordum. Kýsacasý, gördüklerim, herkesin oluþturulan sisteme olan inancýný artýrýrken, beni merkezkaç kuvvetiyle savuruyordu. Arada bir aklýma kitap okuduðum o eski günlerden kalma bir iki söz takýlýyor ve Baudrillard’ýn, bütün bu görüntüler için bir temsil, üst-gerçekliðin bir temsili dediðini hatýrlar gibi olup rahatlýyordum. Lyotard’ýn serbest pazar ekonomisinin, eðitimin deðil tüketimin bilgi sahiplerini yarattýðýný söylemesi biraz nefes almamý saðlýyordu ama tam da o anda kendi içimdeki kýrýlma noktasýyla yüz yüze kalýyordum: Gerçekle görüntü yer deðiþtirdiðine göre, yeni gerçek nasýl bir yer deðiþtirmeye uðrayacaktý? Sýkýldýnýz deðil mi? Evet, açýkçasý bu kadar uzun bir yazýyý gördüðümde ben de sýkýlýyorum artýk. Böyle bir yazýya göz atmak bile yorucu geliyor. Sahip olma duygusunun hazzýndan geri kalmamak için kitap alýyorum ama okumuyorum. Artýk bilgiye ulaþma illeti yüzünden þifalý göller, büyülü otlar aramama gerek kalmadý. Nasýl olsa, görüntümle yer deðiþtirmemi saðlayan güç iliþkileri, nereye kadar gitmem konusunda benim yerime karar veriyorlar. Belleksizlik en iyi ilaç. Arada bir beni rahatsýz eden programlar da seyretmiyor deðilim: Baþta kitap tanýtýmlarý olmak üzere kültür ve sanatla ilgili her türlü program, arena duygusundan uzak bir þekilde sunulan spor karþýlaþmalarý, þarkýcýlarýn oyuncularýn çýrýlçýplak kalmalarýný engelleyen müzik programlarý ve o dayanýlmaz sýkýcýlýktaki tarafsýz haber programlarý... Yahu ben bunlarý merak etsem kitap okurum! www.dem-ajans.de 1983 yýlýnda Gösteri dergisi için yapýlan bir röportajda, “Geliþen iletiþim araçlarýnýn ve olanaklarýnýn sanatý ne yönde etkileyeceðini, deðiþtireceðini düþünüyorsunuz?” sorusuna rahmetli Haldun Taner þu yanýtý vermiþ: “Dünya kalabalýklaþýyor. Ýletiþim araçlarý da geliþtikçe geliþiyor. Günden güne yüzeyleþen yýðýnlar edebiyata vakit ayýrmayý, zaman israfý sayar oldular. TV ve audio-visuel modasý kitap okuma alýþkanlýðýný daha þimdiden yok etmeðe baþladý. Herkes iþin kestirmesini tercih eder oldu... Büyük kalabalýk þiir ihtiyacýný, piyasa þarkýsý sözleriyle, roman, hikâye ihtiyacýný TV dizileri ve video kasetleri ile gideriyor.” Bu röportaj yapýldýðý yýllarda ülkemizdeki televizyon yayýncýlýðý tek bir kanalla, devlet tekelindeki TRT’nin yayýnýyla sýnýrlý. Ayrýca býrakýn interneti, bilgisayar kavramý bile günlük yaþantýmýza girmemiþ durumda. Üstad o zamandan görmüþ ve söylemiþ, þimdi ben onu yalancý mý çýkarayým? Geçenlerde bir arkadaþým “Sen fena yakalandýn bu televizyon illetine,” dedi. “Bu illetten kurtulabilmen için nefesi kuvvetli bir hocaya ya da balýklarý bereketli bir þifalý göle gitmen gerekecek...” Gülmemek için kendimi zor tuttum ve aklýma bir gece önce seyrettiðim spor programýndaki görüntüler geldi: Çeþitli futbol takýmlarýnýn forma renklerinde bikiniler giymiþ mankenler, þifalý gölün sularýnda yuvarlanýyor ve tuttuklarý takýmlarýn dertlerine derman arýyorlardý. Daha fazla yazmak isterdim ama kim okur ki... Azzz sonraaaa, televizyonda harika bir tolkþov var. Susmalýyým... Sayý: 5 23 HUKUK Limited Þirketlerde Hisse Devrinin Özellikleri Ö zet: Limited Þirketlerde hisse senetlerine iiþkin Türk Ticaret Kanunu hükümleri kiymetli evrak niteliðinde hamiline yazýlý senet çýkarýlmasýna imkan tanýmamaktadýr. Bu nedenle söz konusu senetlerin belirli bir usul çerçevesinde devri gerekir. Ortaklar pay defterine kayýt ve ticaret sicilinde söz konusu devrin ilaný özel bir öneme haizdir. Limited þirketlerde sermaye payýnýn devri, anonim þirketlerden farklý özellikler gösterir. Anonim þirketlerde özellikle hamiline yazýlý hisse senetlerinin devri için kýymetli evrak niteliði taþýyan ‘hisse senedi’ kavramý esasken ve hamiline yazýlý hisse senetleri bakýmýndan hisse senedinin teslimi ile hisse devrinin gerçekleþtirilmesi mümkünken, limited þirketlerde böyle bir durum söz konusu deðildir. Çünkü limited þirketlerde sermaye payýný temsil eden fiziki olarak el deðiþtirebilen hisse senetlerinin çýkarýlmasý sadece ispat vasýtasý olma bakýmýndan önem taþýr. Bu senetler kýymetli evrak niteliðinde deðildirler. Limited þirketlerde ortaklarýn koyabilecekleri sermaye paylarý için alt sýnýr tespit edilmiþtir. Þu anda 25 milyon lira olarak tespit edilen bu sýnýrýn 10 katýna kadar artýrýlmasý için Bakanlar Kurulunun yetkisi bulunmaktadýr. Ortaklarýn koyabilecekleri maddi sermaye birbirinden farklý olabilir. Ancak en az 25 milyon lira veya 25 milyon liranýn katlarý olmak zorundadýr. [email protected] 1 Aðustos 2001 Sermaye paylarý hakkýnda tanzim edilecek senetlerin, ortaklarýn sermaye payýnýn tamamýna ait olmasý þarttýr. Devir için bölme ve mirasýn taksimi hariç, ortaðýn sermayesi bölünmez bir bütündür. Türk Ticaret Kanunu sermaye paylarýnýn devrini yazýlý þekle baðlamýþtýr. Devrin hüküm ifade edebilmesi için devir sözleþmesinin yazýlý olarak düzenlenip, imzalarýn notere onaylatýlmasý, pay defterine kaydedilmesi ve devir hakkýnda belirli þartlarý haiz ortaklar kurulu kararýnýn alýnmýþ olmasý gerekmektedir. Limited þirketlerde kanundan doðan þuf’a -önalým hakký- yoktur. Ancak þirket ana sözleþmesinde önalým hakkýna iliþkin düzenleme yapýlabilir. Bu durumda sermaye payýný devretmek isteyen ortaðýn diðer ortaklardan önalým haklarýný kullanmayacaklarýna iliþkin feragatname almasý gerekmektedir. Þirket ana sözleþmesi ile paylarýn devri yasaklanabileceði gibi, kanunla belirlenen þartlardan daha aðýr þartlara baðlanabilir veya kýsýtlanabilir. Ayrýca ortaðýn koymayý taahhüt ettiði sermaye paradan baþka bir þeyse, sermaye payýný þirketin kuruluþunu takip eden üç yýl içersinde baþkasýna devredemez. Devreden ve devralan arasýnda sermaye payý devir senedi ya da devir sözleþmesi adýný taþýyan devredilen paylarýn hangi þirkete ait olduðu, kaç adet olduðu, devir tarihi ve devir bedelinin yer aldýðý ve taraflarca imzalanan bir metin yazýlý olarak düzenlenir. Taraflar arasýnda düzenlenen ve yukarýda belirtilen hususlarý içeren devir sözleþmesi altýndaki imzalarýn noter tarafýndan onaylanmasý gerekmektedir. Yazýlý olarak düzenlenmeyen ve noter onayý taþýmayan pay devirleri ve devir vaatleri taraflar arasýnda bile hüküm ifade etmez. Pay devrinin limited þirkete karþý hüküm ifade etmesi için, devrin þirkete bildirilmesi ve pay defterine kaydedilmesi gereklidir. Pay defteri limited þirketlerde tutulmasý zorunlu olan defterlerdendir. Ortaklarýn ad ve soyadlarý, pay miktarlarý, yapýlan ödemeler, paylarýn devri ve intikali ve bu hususlarla ilgili diðer deðiþiklikler bu deftere kaydolunur. Devrin deftere kaydedilebilmesi için þirket ortaklarýnýn en az dörtte üçünün devre muvafakat etmesi ve muvafakat verenlerin þirket esas sermayesinin dörtte üçüne sahip olmalarý gerekir. Pay devrinin üçüncü þahýslar açýsýndan hüküm ifade edebilmesi için tescil ve ilan edilmiþ olmasý gerekmektedir. Pay devri tescil ve ilandan önce üçüncü þahýslar için hüküm ifade etmez. Bu aþamada pay devrine iliþkin ortaklar kurulu kararýnýn noterden onaylatýlmýþ sureti, devir sözleþmesi ve þirket müdürü tarafýndan imzalanmýþ ortaklarýn ad ve soyadlarý ile sermaye paylarýný gösterir liste dilekçe ekinde ticaret sicil memurluðuna ibraz edilerek devir iþleminin tescil ve ilaný saðlanýr. Pay devrine iliþkin olarak yukarýda belirtilen þartlarýn yerine getirilmemesi halinde; sermaye payýný devralan tarafýn geçerli bir ortaklýk hakkýna sahip olamamasý riskine karþý, devreden açýsýndan da kamu borçlarýna karþý sorumluluðunun devam etmesi riski söz konusu olacaktýr. Bu nedenle her iki tarafýnda devir iþleminin hüküm ifade etmesi için gerekli olan prosedürün tamamlanmasýný sonuna kadar takip etmeleri, sonradan ortaya çýkabilecek olumsuzluklarý önleyecektir. Bauchtanz Spittastraße 2 70193 Stuttgart (West) Tel: 0711/ 63 63 256 AN UND VERKAUF VON GEBRAUCHT UND UNFALLWAGEN Kostenlose parkplätze Reparaturen aller Art Mustafa KOCATÜRK & Müslim AÞÇI Langwiesenweg 32 i 70327 Stuttgart (Großmarkt) Tel: 0711- 467110 Fax: 0711- 467120 Handy: 0171- 4144159 BORNSTR 290 44145 DORTMUND Te l / F a x : 0 2 31 81 8 3 3 3 H a n d y : 01 7 2 5 3 2 2 4 9 9 Sayý: 5 24 1 Aðustos 2001 Saðlýk ERKEKLERÝN KORKULU RÜYASI P rostat kanseri, 50 yaþýný deviren her erkeðin korkulu rüyasý. Uzmanlar, 50 yaþýný geçen erkeklerin her yýl düzenli olarak en az bir kez muayene olmasý gerektiðini belirtiyor. Erken taný, hastalýðýn önünü kesebilmek için umut doðurabilir. Üstelik son teknolojiyle hastalýðýn tedavisi geçmiºe oranla daha mümkün. Prostat kanserinin tedavisinde kullanýlan radyoterapi ve cerrahi yöntemleri ile ayný oranda baþarý saðlanmakta. Her iki tedavinin an etkisi olarak ortaya çýkan idrar tutamama ve iktidarsýzlýða radyoterapiden sonra daha az rastlanmaktadýr. Prostat kenseri tedavisinde artýk “radyoaktif seed uygulamasý” adlý yeni bir yöntem gündeme gelmiþtir. Bu yöntem daha etkili ve güvenilir olarak görülmektedir. Radyasyon Onkolojisi Uzmaný Dr. Berrin Öztürk, erkeklerin çok merak ettiði, “prostat kanseri” hakkýnda; hastalýðýn nedenleri, belirtileri ve tedavisinde kullanýlan yöntemlerle ilgili bir dosya hazýrlayarak, þu bilgileri verdi: Prostat nedir? Prostat, erkeklerde bulunan bir bezdir. Mesane ve kalýn baðýrsak yanýndadýr. Ejakulasyon sýrasýnda ürettiði sývý ile spermin geçiþini saðlar. Prostat kanseri nedir ve neden olur? Prostat bezindeki hücrelerin deðiþerek, anormal olarak çoðalmasýyla prostat kanseri oluþmaktadýr. Kanser, yavaþ yavaþ prostat bezini aþarak, etraftaki dokulara doðru yayýlýr. Prostat kanserinin nedeni tam olarak bilin- Uyku bile gençlikte güzel B ilim adamlarý, uyku düzeni ile yaþlýlýk arasýnda bir baðlantý olduðunu keþfetti. Chicago Üniversitesi’nden bir grup bilim adamý, yaþlandýkça uyku alýþkanlýðýnda belirgin deðiþikler olduðunu buldu. Bu deðiþikliklerin, vücudu etkilediði ve yaþlýlýkla ilikili olduðu tahmin ediliyor. Araþtýrmacýlar, 1985-1999 yýllarýnda, yaþlarý 16 ile 83 arasýnda memekle birlikte, fazla yaðlý besinlerin tüketilmesinin prostat kanseri olma riskini artýrdýðý belirtilmektedir. Ayrýca, ailesinde prostat kanseri olanlarda prostat kanseri görülme riski çok daha fazladýr. Prostat kanseri en çok kimlerde görülür? Prostat kanseri, 40 yaþýný aþmýþ erkeklerde, sýklýkla 50 ile 70 yaþ arasýndakilerde görülmektedir. Türkiye’de sýklýðý tam olarak bilinmemekle birlikte, ülke yaº ortalamasý artýþý ile birlikte sýklýðý artmaktadýr. Prostat kanseri ABD’de her 9 erkekten birinde görülmektedir. Prostat kanserinin belirtileri nelerdir? Prostat kanseri yavaº büyür ve erken dönemde kendini belli etmeyebilir. Hastalýk ilerledikçe, idrar yapmakta zorluk, sýk idrara çýkma gibi þikayetler baþlar. Hastalýk ilerlemesi ve kemik gibi organlara yayýlmasý halinde kalça, sýrt ve bel aðrýsý gibi þikayetler de görülmektedir. Prostat kanseri erken nasýl teþhis edilir? ABD’de hastalarýn büyük çoðunluðunda, prostat kanseri, erken dönemde teºhis edilebilirken, Türkiye’de genellikle ileri aþamalarda, hastalýk, prostat bezini aþýp etraf dokulara yayýldýðýnda yada kemik gibi baþka organlara sýçradýðýnda teþhis konulmaktadýr. Erken dönemde prostat kanseri pek bulgu vermez. Bu nedenle prostat kanserinin erken teþhis deðiþen 149 saðlýklý erkeðin uyku verilerini topladýlar. Araþtýrma, insan yaþamý boyunca iki evrede, uyku alýþkanlýklarýnýn bozulduðunu gösteriyor. 16-25 ve 35-50 yaþlarý arasýnda, belirgin deðiþiklikler gözlemleniyor. Mesela genç erkeklerde, uykuda geçirilen toplam süre deðiþmezken, uyku tipinin farklýlaþtýðý belirlendi. Çalýþmada elde edilen veriler, bu gruptakilerin yaþlarý büyüdükçe, uyku sürelerinin daha azýný derin uykuda geçirdiklerini gösteriyor. 25 yaþýn altýndakilerde ve 35 yaþýn üstünde olanlarda, derin uyku süresi, normal gece uykusunun yüzde 20’sine kadar düþüyor. www.dem-ajans.de edilebilmesi için, özellikle 50 yaþýndan itibaren erkeklerin yýlda bir kez doktoru tarafýndan ‘rektal muayene’den geçmesi ve kanda ‘prostat spesifik antijen’ dediðimiz, prostat tarafýndan salgýlanan özel bir maddeye bakýlmasý gerekmektedir. Bu maddenin normalin üstünde olmasý kiþinin prostat kanseri olabileceðini göstermektedir. Prostat spesifik antijen, prostat kanseri dýþýnda diðer prostat hastalýklarýnda da artmýþ olabilir, bu nedenle daha ileri taný yöntemlerinden yararlanmak gereklidir. Prostat kanserinin tedavisi nedir? Tedavide cerrahi yöntemler veya radyoterapi eþdeðer sonuç vermektedir. Hastaya en uygun tedavininbelirlenmesi için hastalýðýn ne durumda olduðu, hastanýn yaþý, genel durumu ve tedaviye baðlý geliþebilecek yan etkiler göz önüne alýnmalýdýr. Prostatektomi dediðimiz ameliyat ile prostat bezi ve etraftaki lenf bezleri çýkarýlmaktadýr. Ameliyat sýrasýnda prostat bezinin yakýnýnda bulunan idrar torbasýna giden ve ereksiyondan sorumlu sinirler sýklýkla hasar görmektedir. Bu nedenle ameliyat sonrasýnda idrar tutamama ve iktidarsýzlýk gibi yan etkiler sýklýkla meydana gelmektedir. Radyoterapi nasýl uygulanýr ve sonuçlarý nelerdir? Diðer bir tedavi yöntemi ise radyoterapidir. Günümüzde radyoterapi modern cihazlar ile 3 boyutlu ve konformal olarak planlanýp, uygulanabilmektedir. Böylelikle prostattaki kanserli doku hedeflenmekte ve buraya yüksek dozlar güvenli olarak verilebilmektedir. Prostat ýþýnlanýrken komþu mesane ve baðýrsak gibi normal dokular ise korunabilmektedir. Modern teknikler kullanýlarak yapýlan radyoterapi sonrasý idrar tutamama, iktidarsýzlýk gibi þikayetler cerrahiye göre çok daha az oranlarda görülmektedir. Bilim adamlarý, bu bulgularýn önemli olduðunu, çünkü büyüme hormonu salgýsýna iliþkin gizli bilgiler içerdiðini düþünüyorlar. Araþtýrmacýlar, büyüme hormonu salgýsý düþtükçe, derin uyku süresinin de azaldýðý sonucuna vardýlar. 35 yaþýna gelindiðinde, derin uykuda geçirilen süre, yüzde 75 civarýnda düþüyor. Daha önceki araþtýrmalar, büyüme hormonunu eksikliðinin obesiteye, adale kütlesinin azalmasýna ve egzersiz kapasitesinin düþmesine neden olduðunu göstermiþti. Bu araþtýrma ise, bir erkeðin 45 yaþýna geldiðinde, derin uykuda geçirdiði sürenin ciddi ölçüde azaldýðýný ortaya koyuyor. T a v Ayrýca, oluþan bu tip yan etkiler týbbi tedavi ile kolaylýkla düzeltilebilmektedir. Radyoaktif ‘seed’ uygulamasý nedir? Bir baþka yöntem olan bu tedavi tekniðinde radyoaktif kaynaklar doðrudan prostattaki tümörün içine anestezi altýnda yerleºtirilmektedir. Bu uygulama birkaç saat sürmekte ve hasta genellikle ayný gün taburcu edilmektedir. Böylelikle prostata çok yüksek doz ýþýn uygulanabilirken kaynaklarýn yaydýðý radyoaktivite prostat bezi etrafýndaki komþu dokulara ulaþýrken sýfýrlanmaktadýr. Bu çok güvenli bir uygulamadýr. Bu uygulama sonucunda hasta kesinlikle radyoaktif olmaz ve çevresine radyoaktivite yaymaz. Hormon tedavisi nedir? Erkeklik hormonunun prostat kanser hücrelerini geliþtirici etkisi olduðu bilinmektedir. Hormon tedavisi ile erkeklik hormonunun salgýlanmasý önlenebilmektedir. Bu, tümörün büyümesine miktar engel olabilmektedir. Ayrýca, hormon tedavisi radyoterapi veya cerrahi öncesi bir kaç ay prostat bezini küçültmek için de kullanýlabilmektedir. Hormon tedavisinde sýklýkla iktidarsizlýk, sýcak basmasý, cinsel istekte kayýp gibi yan etkiler görülebilmektedir. Hangi hastalar hangi tedaviden en çok yarar görmektedir? Hastanýn hangi tedaviyi alacaðýna, sonrasýnda ortaya çýkabilecek yan etkiler de göz önüne alýnarak, radyasyon onkoloðu ve ürolog birlikte karar vermelidir. Eðer hastalýk prostat bezini aþýp çevre dokulara yayýlmýþ ise o zaman hastaya radyoterapi uygulanmalýdýr. Eðer kemik gibi baþka organlara sýçramýþsa, hormon tedavisine ek olarak gerekli bölgelere radyoterapi uygulanabilmektedir. e r n e Timbales Die kleine gemütliche Musikkneipe Inh. Ali Osman „Alex“ Reitzensteinstrasse 36, 70190 Stuttgart (Ost) Tel: 0711 262 37 71 Sayý: 5 Red Kit’in çizeri de toprakta 7 8 yaþýndaki Belçikalý Maurice De Bevere’in, bugün Brüksel’de cenaze töreni vardý. Bevere, kazayla düþerek öldü. De Bevere adýný tanýyamayanlara hatýrlatalým: Kendisi Morris lakabýný kullanýyordu. Red Kit’i, Asteriks’in, Pýtýrcýk’ýn yazarý Gosccinny ile birlikte üne kavuþturan Morris, 1988 yýlýnda, o günlerin modasýna uyup asýl adý Lucky Luke (Þanslý Luke) olan kahramanýmýzýn aðzýndan sigarasýný düþürmüþtü. Red Kit kadar, Daltonlar, atý Düldül (Jolly Jumper) ve köpeði Rin Tin Tin de çok ünlü olmuþtu. Red Kit (Lucky Luke) ilk kez 1947 yýlýnda l’Almanach Spirou’da göründü.Beyaz atý ile birlikte Red Kit kovboy tarihini drðiþtirdi ve bu alanda da espiri yapýlabileceðini ispatladý. Red Kit Belçikalý çizgiromancý Morris (Maurice de Bévère) tarafýndan yaratýldý. Bu Morris’in vahþi Batýya olan inanýlmaz ilgisinin bir teza- hürüydü.1948 yýlýnda Morris arkadaþlarý, Franquin and Joseph Gillain (aka Jijé) ile Amerika’ya gitti. Spirou Dergisi ve Dupuis yayýnlarý için çalýþýyorlardý. Franquin birkaç ay sonra Avrupa’ya geri döndü. Diðerleri orada kaldýlar. Morris 6 yýl boyunca New York’da kaldý. Burada René Goscinny ile tanýþtýlar. Goscinny o sýralar bir posta kartý þirketi için grafiker olarak çalýþýyordu. Ýkisi hemen dost oldular. Avrupa’ya dönüþte, Morris ve Goscinny birlikte çalýþmak istediler. 1955 yýlýnda, Goscinny kýsa zamanda baþarýya kavuþan „Railways on the Prairie“ in senaryosunu yazdý. Goscinny ve Morris’in birlikte çalýþmasý 25 1 Aðustos 2001 kesintiye uðramaksýzýn 1977 yýlýnda Goscinny’nin ölümüne dek sürdü. Aslýnda Red Kit’i çizer Morris yarattý. Ancak asýl kiþiliðine Goscinny sayesinde kavuþtu. Morris iyi bir yazar ve çizerdi. Ancak popüler bir dizide her iþi birlikte götürmek oldukça zor bir iþti. Bunun için Fransýz Mizah yazarý Goscinny’ye iþ birliði teklif etti. Goscinny Red Kit’teki potansiyeli fark etmiþti. Teklifi kabul etti. Goscinny ve Morris birlikte çalýþmaya baþlayýnca dizi daha da eðlenceli bir hal aldý. Goscinny’yi Asteriks’den hatýrlayacaksýnýz. Asteriks Goscinny’nin yazarlýðýný yaptýðý bir diðer büyük dizidir. Goscinny Morris ile çalýþmaya baþlayýnca hemen batýnýn en aptal Haydutlarý „Dalton Kardeþler“i ihdas etti. Aslýnda bu karakterleri ilk ortaya çýkartan Morris’dir. Ancak Morris tek sayýlýk bir macerada onlarý ortaya çýkartýr ve hemen öldürür. Karakterlerin okuyucudan olumlu bir tepki aldýðýný görünce onlarý öldürdüðüne piþman olur. Bu dönem tam onun Goscinny ile çalýþmaya baþladýðý döneme denk gelir. Goscinny hemen bunun bir çaresini bulur ve „Daltonlarýn Yeðenleri“ni ihdas eder. Ancak bu yeni Daltonlar, Morris’in Daltonlarýndan oldukça farklýdýrlar. Asýl daltonlar hakikaten kötü insanlarken bu yeni Dalton Kardeþler kötü olmanýn ötesinde aptaldýlar… Goscinny’nin bir diðer karakteri de ANADOLU GRILL bei SEDAT TURKISCHE SPEZIALITÄTEN PIZZA UND BAGUATTE Öffnungszeiten: täglich, von 9 oo bis 03 00 Uhr BRÜCKSTR. 35, Dortmund batýnýn en ahmak köpeði „Rin tin tin“ (Ran Tan Plan) di. Aslýnda bu karakter Goscinny’nin zamanýn meþhur köpek yýldýzý Ran Tan Plan’i alaya almasýndan baþka bir þey deðildi. Goscinny ,Morris ile çalýþmasýna 1977’deki ölümüne dek sürdürdü. Red Kit’i ortaya þýkartmalarýndan kýsa bir sdüre sonra sadece Belçika’da deðil Fransýzca konuþulan tüm ülkelerde büyük bir baþarýya kavuþtu. red Kit’in ilk sayýlarý genel Çizgiroman dergilerinde [email protected] (Spirou, Pilote, Lucky Luke Mensuel, Tintin) yayýnlandý. Daha sonra bunlar önce Dupuis yayýnlarýnca daha sonra da Dargaud yayýnlarý tarafýndan albüm olarak yayýnlandýlar. BU baþarý Animasyonu getiridi. Büyük bir Walt Disney hayraný olan Goscinny, Belvision Þirketi ile Daisy Town adlý öyküyü 1971 yýlýnda animasyon haline getirdi. daha sonra yine ayný yýlda „The Ballad of the Daltons“ ý yaptý. Kurduðu Studio Idefix,1976 ve 1977 yýllarýnda baþka animasyonlar da hazýrladý. Goscinny iki filmin senaryosunda çalýþtý. Ayrýca animasyonlarda Düldül’ü seslendirdi. Bu gün Red Kit tüm dünya da geniþ bir okuyucu kitlesine sahip. Þimdiye dek 250 milyon albümü satýldý. 26 dile çevrildi. Goscinny’nin 1977 yýlýnda ölümünün ardýndan Morris Lucky adlý kendi þirketinde çalýþmalarýna devam etti. Sayý: 5 26 Güneþ ne kadar faydalý Dost mu düþman mý? Ý nsan vücuduna olan faydalarý tartýþýlmaz. Kemiklere yarayan D vitaminin çoðalmasýný saðladýðý gibi, stresten oluþan ruhsal gerginliklere de rahatlatýcý özelliðiyle iyi gelir. Ayrýca güneþ ýþýnlarýnýn yüzde dördü olan ultraviole ýþýnlarý cildi bronzlaþtýrýyor. Ancak tüm bu pozitif etkilerin yaný sýra negatif etkilere bakýldýðýnda alarm duruma geçilmesi gerekiyor. Güneþ, erken yaþlanmada, alerjilerin ve cilt tümörlerin oluþmasýnda da bir etken. Düþündürücü bilanço Almanya’da her yýl 75.000 kiþinin cilt kanserine yakalanmasý güneþin yan etkisine baðlanýyor. 2.500 insan cilt kanserinden ölüyor. Bunlardan 6.900‘ ünde tehlikeli melanom türü olduðuna dikkat çekilirken, son yýllarda bu hastalýklarýn oraný hýzla yükseldiði bil- dirildi. Bu tehlikeli tümörlerin en büyük düþmaný ultraviole ýþýnlarý. Uzmanlar, bu riski azaltmanýn kendi elimizde olmasýna karþýn, bir moda uðruna kýzgýn yaz güneþe aþýrý derecede cildimize temas etmesine izin vererek kendi kaderimizle oynadýðýmýzý eleþtirerek uyarýda bulunuyorlar. Kanser riskini arttýranlar Bronz bir tene sahip olma hevesiyle saatlerce güneþ altýnda yatanlar zaten kansere davetiye çýkartýyor. Onun dýþýnda güneþin bu tehlikeli etkisi parfüm ve cilt temizleyici losyonlarýn içindeki katký maddeleriyle körüklenebilir. Özellikle ten renkleri açýk olanlar ve kýzýl saçlýlarda kanser riski artýyor. Bir baþka grup ise vücutlarýnda çok ben bulunanlar. 1 Aðustos 2001 www.dem-ajans.de Uyarýcý belirtiler Benlerin rengi deðiþtiðinde, kahverengi, siyah ve kýrmýzý renklere dönüþtüðünde, etrafý saçaklandýðýnda, çapý 6 millimetreyi geçtiðinde ve sayýsý derinin güneþe verildiði yerlerde arttýðýnda mutlaka doktora gidilmesi tavsiye ediliyor. Uzmanlarýn tavsiyeleri Herþeye raðmen güneþe susamýþ olanlara ve bronz olma uðruna güneþ banyolarýndan vazgeçmek istemeyenlere öðle saatlerinde vücutlarýný yanan güneþ ateþine vermemeleri öneriliyor. Öte yandan yüksek koruma faktörlü kremlerin kullanýlmasý da riski azaltýr. Sayesinde binlerce insanýn bedava e-kitap okuyabildiði Rus hacker, kendi ayaklarýyla, týpýþ týpýþ FBI’ýn kucaðýna düþtü ! H acker’larýn Amerika’nýn Las Vegas kentindeki konferansýna katýlan Rus Dmitry Sklyarov, hack faaliyeti yoluyla telif haklarýný ihlal ettiði gerekçesiyle FBI tarafýndan arandýðýný bilmiyordu. Def Con adý verilen Konferans için ülkesinden kalkýp, Las Vegas’a gitti; e-kitap formatlarý hakkýnda bilgi verdi. FBI, toplantýyý izlemeye almýþtý. Sklyarov, konferans sonrasý hemen gözaltýna alýnýp, mahkemeye çýkarýldý ve tutuklandý. Rus hackerin suçu mahkeme tarafýndan sabit görülürse, 500 bin dolar ve 5 yýl hapis cezasýna çarptýrýlabilecek. Dmitry Sklyarov, Ýnternet üzerinden satýþý yapýlan elektronik kitaplarýn güvenliðini kýran bir yazýlým geliþtirdi ve bu sayede e-kitaplar «bedavaya» okunabiliyor; bu durum da telif haklarý yasasýný ihlal ediyor. Internet & Telecafé & Mini-Shop GLOBAL CENTER ERÖFFNUNGSANGEBOTE: 1Dose Paderborner 0,5 ltr. 1Dose Felskrone 0,5 ltr. * * * * * * * * * 0,79 DM 0,79 DM Internet/ E-Mail Fotokopien Telefonieren/ Faxen 70% biliger telefonieren In-und Ausland Telefonkarten Handy-Zubehör Getränke Geschenkartikel Tabakwaren RESIM SERGISI 1 Mayýs - 15 Haziran Yer: Global Center Resam: Leman Schützenstr. 70, 44147 Dortmund Tel: 0231 880 839 20 Fax: 0231 880 839 22 Açýlýþ saatleri her gün: 8 oo - 24 oo Sayý: 5 27 Geleceðin Arabasý G eleceðin arabasýnýn adý „RUF“. Hýzlý, þehirde kullanýlan ve esnek kelimelerinin ilk kelimeleri alýnarak oluþturulmuþ. (Rapid, Urban, Flexible). Ýlk bakýþta „Jetsons“’larýn seveceði bir taþýma aracý görünümünde. Kendi özel iþlerinizde kullanacaksanýz elektikle çalýþan bir araba oluyor. Eðer çok kiþi için kullanýlacaksa, oldukça verimli ve „kirletmeyen“ bir tren oluyor. RUF’un mucidi olan Palle Jensen, aracýn araba ile trenin iyi yanlarýný alan bir birleþim olduðunu söylüyor Bu araç sayesinde týkanýklýðýn yaþanmayacak, çünkü ayný hat üzerinde giden araçlar gerektiðinde birleþtirilerek bir tren oluþtura- kadar araçlarýyla gidecekler. Bilgisayara gidilecek yerin adresi 1 Aðustos 2001 savaþýn dýþýnda kalmak istemektedir, gelen yardým taleplerini karþýlýksýz býrakmaktadýr. Bu esnada Japonlar Amerika’ya bir ders vermek için baskýn planlarlar. Ancak film sadece savaþý ve baskýný içermiyor tabii ki, bir aþk öyküsü, Devrim Türk arkadaþlýk, cesaret, kahramanlýk, piþ[email protected] manlýk da var. Askerde görev yapan iki arkadaþdan birisi saðlýk kontrolleri esnasýnda bir hemþire ile tanýþýr ve komik bir iki olaydan sonra sevgili PEARL HARBOR konumuna gelirler. Affleck, Ýngiltere’deki bir görevi kabul ederek, Amerika’dan andal Wallace’ýn senaryosunu yaz- ayrýldýktan sonra geliþmeler devam eder. dýðý „Pearl Harbor“ ‘ýn yönetmeni Aþk öyküsü güzel iþlenmiþ, savaþ sahMichael Bay. Ben Affleck, Josh neleri detaylý, oyuncular rollerini iyi Hartnett, Kate Beckinsale, Cuba Goooynuyorlar. Savaþýn ne kadar acýmasýz ding Jr., Alec Baldwin, William Lee Scott olduðunu gözler önüne seriyor ve insanve Jon Voight baþrolleri paylaþýyorlar. lar bu kadar acýmasýz, bu kadar çaresiz Bay’i „The Rock“ ve „Armageddon“ olabilir mi, diye kendinize sormanýza yol ‘dan anýmsayacaðýz. Affleck’i „Shakeaçýyor. speare In Love“, „Armageddon“ ve Bir ülkenin yaþadýðý günlerde morale 1998’de En Ýyi Yazar Oscar ödülünü ihtiyacý olsa ancak bu kadar film hazýrlaaldýðý „Good Will Hunting“, Hartnett’i tabilirdi. “En büyük biziz, bizim altýndan „The Faculty“, Beckinsale’i „Shooting kalkamayacaðýmýz sorun yoktur” mesaFish“, Gooding Jr.’u „What Dreams May jýný veriyor. Japon kumandanýn Pearl Come“, „Men of Honor“ ve 1997’de Harbor’a saldýrdýktan sonra ekibindeEn Ýyi Yardýmcý Erkek Oyuncu Oscar kilere söylediði cümle gibi; “Umarým ödülünü aldýðý „Jerry Maguire“, Baldwin’i uyuyan bir devi uyandýrmamýþýzdýr”. „Mercury Rising“, Lee Scott’ý „Gone Üç saatin üzerindeki bu filmi çok In Sixty Seconds“, Voight’ý ise 1970’de nadir anlarýnda sýkýlarak sonuna kadar „Midnight Cowboy“, 1986’da „Runaway izleyeceksiniz. Tempo bir iki kere Train“ ile aday olduðu ancak 1979’da azalýyor ancak çok uzun savaþ sahneleri „Coming Home“ ile En Ýyi Erkek dýþýnda sorununuz olmuyor. Kanýmca Oyuncu Oscar ödülünü aldýðý filmlerden önümüzdeki Oscar dönemindeki anýmsayabilirsiniz. adaylardan birisi ile karþý karþýyayýz. ÝzleII. Dünya Savaþý sýrasýnda A.B.D: menizi öneririm. R caklar. Jensen bu araç sayesinde CO2(karbon dioksit) kirliliðinin çok aza indireleceði görüþünde. Kiþiler elektrik araçlarýný geceden þarj edecekler. En yakýn RUF tren yolu hattýna verilece. Bilgisayar ise aracýn kullanacaðý RUF yollarýný belirleyecek ve çeþitli RUF hatlarýný kullanarak hedefe varýlacak. Aracýn ortalama hýzý 80 km/saat ve maksimum hýzý ise 100km/saat olacak. „Ýslam Din Dersi verilmesi Alman devleti için bir vazife, Müslüman çocuklar için ise anayasal bir haktýr.“ A [email protected] lmanya’da 700.000 civarýnda Müslüman çocuðu okula gidiyor. Bunun %70’den fazlasý Almanya’da doðmuþ ve büyümüþtür. Alman Anayasasýnýn 7.maddesinin 3.fýkrasýna ve Eyaletler Yasasýnýna göre (mesela; NRW Eyaletinde 14.2 madde) Müslüman çocuklar da Katolik, Protestan, Ortodoks veya Yahudi çocuklarý gibi okullarda ‘Din Dersi’ alma hakkýna sahiptirler. Alman okullarýnda Müslüman çocuklara Ýslam Din Dersi verilmesi Alman devleti için bir vazife, Müslüman çocuklar için ise anayasal bir haktýr. Nitekim Berlin’deki mahkeme karan ve bu karara itiraz üzerine verilen 23.2.2000 tarihli karar da bu hakký teslim eder mahiyettedir. Hazýrlýk çalýþmalarý 1980’li yýllarda NRW’de baþlatýlan ve kamuoyu tarafýndan ‘SOEST’ planý olarak bilinen ‘Ýslam Din Bilgisi Dersi’ (Religiöse Unterwcisung für Schülerinnen und Schüler islamischen Glaubens), gerek hazýrlanýþý ve gerekse uygulanýþý açýsýndan kesinlikle ‘Ýslam Din Dersi’ (Ýslamischer Religionsunterricht) olmayýp, tamamen ‘seküler’ yapýya sahip Alman devletinin tek taraflý olarak belirlediði bir uygulamadýr. Her ne kadar bu dersin müfredatýný (Curriçulum) hazýrlayanlar - baþta SOEST Enstitüsü görevlileri - bu çalýþmalar sürerken Ýslam otoriteleri ile temas kurduklarýný bildirmiþlerse de, otorite olarak adý geçen El Ezher Üniversitesi bunu yalanlamýþ, yine bir otorite diye gösterilen T.C. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý ise daha sonra iþler sarpa sarýnca devreye sokulmuþtur. Bu uygulamanýn hazýrlýk safhasýnda ‘Sanayi ve Ticaret Odalarý’ndan (ÝHK) bir iþçi sendikasý olan DGB’ye, Eyalet Parlementosu’ndan kiliselere kadar herkese fikir sorulduðu halde, hiç bir Ýslami sivil kuruluþun görüþü dikkate alýn- mamýþtýr. Dersin verilmesiyle ilgili kanun tasarýsýnda , bu derslerde ‘iman ve pratik’ öðretilemez dendiði için Müslümanlar tarafýndan „Ýmansýz Din Bilgisi Dersi“ diye adlandýrýlmaktadýr. Nitekim, bu derslerin verilmesiyle ilgili Kültür Bakanlýðýnýn yayýnladýðý „Anadil Dersi Ýçinde Ýslam Din Bilgisi“ raporunun (Islamische Unterweisung im Muttersprachlichen Unterricht, Stand 15 Marz 1999/MSWWF, Referat 715) birinci maddesinin son cümlesinde de bu derslerde ‘Ýman’ öðretilmeyeceði açýkça belirtilmiþtir (..Sie vermittelt im Rahmen des Grundgesetzes und der Bildungs- und Erziehungsziele der Landverfassung religiöses Wissen, ohne den Glauben zu verkunden oder zum Glauben zu erziehen..). Esasen, NRW Kültür ve Eðitim Bakaný Gabriele Behler´in 23.2.1999 tarihli açýklamasýnda, 1999/2000 yýllarýnda baþlayacak projenin anadili dersleri çerçevesinde yürütülecek bir „Din Bilgisi Dersi“ (Islamkündliches Angebot /Islamische Unterweisung ) olduðu açýkça belirtilmektedir. Gerek Frau Behler’in açýklamasý, gerekse bu projenin yürütülmesi için hazýrlanan ders kitabýnýn Peter Geldschlager tarafýndan yazýlan önsözünde, „Bu Din Bilgisi Dersi(Religiöse Unterweisung), kesinlikle Eyalet Anayasasýnýn 14. Maddesinde ifadesini bulan Din Dersi (Religionsunterricht) deðildir. Bilakis Anadili Geliþtirme dersinin (Muttersprachliehe Ergânzungsunterrichts) bir parçasý olarak düþünülen bir ders teklifidir“ ifadesi hiç bir yoruma yer vermeyecek derecede açýktýr. (Bkz; Religiöse Unterweisung für Schülerinnen und Schüler Islamischen Glaubens-Landes- institut für Schule und Weiterbildung- Verlag für Schule und Weiterbildung Druck Verlag Kettler GmbH.l. Auflage 1996) Din Bilgisi dersleri, NRW’de haftada 5 saat olan (bazý eyaletlerde haftada iki saat..) ve normal okul saatlerinin dýþýnda verilen anadil derslerinin (Muttersprachlicher Ergânzungsunter-richt) içerisinde haftada 2 saat olarak düþünülmüþtür. Derslere katýlým serbest olup, alýnan notlarýn sýnýf geçmeye bir etkisi olmamaktadýr. Bu dersler için hazýrlanan doðru dürüst din dersi kitabý olmadýðý gibi dersi veren öðretmenlerin de asýl vazifeleri anadil öðretmek olduðu için ( mesela NRW’de 1000 öðretmenden % 90‘ý), din hakkýnda bildikleri ailelerinden öðrendikleri kadardýr. Bu öðretmenler NRW’de Alman Kültür ve Eðitim Bakanlýðý tarafýndan tayin edilmektedir (Baden Würtenberg ve Bayern’de Türkiye devleti tayin ediyor) ve bunlarýn büyük çoðunluðu da ateist veya Ýslama karþý düþünceleri olan insanlardýr. (Bkz: Deutsche Heimat Ýslam Münster Dr. Hasan Alacacýoðlu -2000). Sayý: 5 28 1 Aðustos 2001 www.dem-ajans.de STUTTGART‘DAN DÝREK Dinlendirme iþini bize býrakýn siz dinlenmenize bakýn! Turkei reisen spezialist SEYAYAT ve Yeminli Tercümanlýk Bürosu O T E L N A T U R E L T H E R M A L Otel Naturel‘in temel suyunun bir numunesi 24.05.1994 günü Saðlýk Bakanlýðýna baðlý makamlarca alýnýp analizi yapýldýktan sonra sonuç aþaðýdaki þekilde rapor edilmiþtir. * Romatizma hastalýklarý * Kadýn hastalýklarý * Sinir ve kas iltihaplarý * Kýrýk ve çýkýk sonrasý eklem aðrýlarýnda tedavi etkisi yapar * Evinizdeki huzur, temizlik * 106 yatak kapasiteli 38 oda ve donatýlmýþ villalar * Ortopedik yataklý, duþ/wc li, balkonlu 21-26 m² lik odalar * Þifalý sýcak su * Lüx termal odalar * Sauna, Türk hamamý * Ýsteðe baðlý kese ve masaj olanaðý * Büyük ve çocuk yüzme havuzlarý * Tazyikli sýcak ve soðuk su masaj havuzlarý * Restaurant bar, havuz baþý bar * Kahvaltý ve aksam yemeði açýk büfe ALMANYA‘NIN HER UÇUÞ NOKTASINDAN, UÇMA ÝMKANI! Kaunos Club Dalyan Ýttina ile dekore edilmiþ ve her türlü konfora sahip odalarda kalmanýn ayrýcalýklý keyfini yaþayýn! PCI 2,5 milyona yakýn üye ailesiyle, dünyanýn en büyük ve en baþarýlý tatil deðiþimi kulübüdür. Bir Kaunos Club üyesi olarak elde edeceðiniz PCI üyeliði ile, tatil haftanýzý diðer üyelerle deðiþtirebilir ve 86 ülkede kurulu 3600‘e yakýn üye tesisde tatilinizi geçirebilirsiniz! DÝLARA REÝSE ÝLE ÝYÝ TATÝLLER.. Hack str. 3, 70190 Stuttgart Tel: (0711) 42 05 001 Fax: (0711) 42 05 003 dilarareisen@t-onlýne.de Sayý: 5 29 Sweetbox’ýn dönüþü B unda birkaç sene önce, „Everything’s Gonna Be Alright“ adlý single’larý tüm radyolarda bir marþ gibi çalan Sweetbox, suskunluðuna son verdi. Bu yýlýn baþýnda „For The Lonely“ ile „Cindrella“ adlý single’larý yayýnlayan grup, þimdi de „Classified“ adlý albümleriyle gündemde. Prodüktörlüðünü GEO’nun yaptýðý albüm, „Everything’s Gonna Be Alright“da olduðu gibi yine Johann Sebastina Bach temelli. Liam ile Nicole evleniyor... L iam Gallgher (Oasis) ile Nicole Appleton (All Saints) çok yakýnda evleneceklerini açýkladý. Patsy Kensit’ten ayrýldýktan sonra bir daha asla evlenmeyeceðini söyleyen Liam’ýn, fikir deðiþtirerek bir an önce evlenmek istediði bildirildi. 20 günlük oðullarý Gene’in, anne ve babasýnýn birbirlerini ne kadar çok sevdiðini görmesini istedikleri için evleneceklerini açýklayan çift, nikahýn Aðustos ayýnýn baþýnda yapýlmasýný istiyor. Bu arada Nicole’ün kardeþi Natalie de (All Saints) Eylül’de baþka bir Liam ile evleniyor; Prodigy’den Liam Howlett. Yardýmsever Lauryn Hill E ski Fugees grubunun önündeki isim olan Lauryn Hill, 29 Temmuz’da El Salvador ve Hindistan’daki depremzedeler için konser verecek. Sanatçýnýn California-Aftershock’da vereceði konserde yanýnda Marc Anthony, Luther Vandross ve Anoushka Shankra gibi isimler de olacak. Ardýndan Hill, 4 Aðustos’da Londra-Victoria Park’da MoboFest’e katýlacak. Üç yýl sonra Bob Dylan E fsanevi sanatçý Bob Dylan, hazýrlýklarýný henüz tamamladýðý yeni albümüyle sevenlerinin karþýsýna çýkmaya hazýrlanýyor. Son olarak 1997 yýlýnda „Time Out Of Mind“ý yayýnlayan sanatçýnýn Eylül ayýnda piyasaya çýkacak olan yeni albümü „Love And Theft“ adýný taþýyor. Bu yýlýn baþýnda „Wonderboys“ filmi için yazdýðý „Things Have Changed“ ile Oscar kazanan Dylan’ýn yeni albümünde 12 parça yer alýyor. Parçalardan biri „Things Have Changed“, diðeri ise Sheryl Crow’un „Globe Sessions“ albümü için birlikte seslendirdikleri „Mississippi“. Bu, sanatçýnýn 43. albümü. Metallica terapide... M etallica’dan James Hetfield, alkolizm ve madde baðýmlýlýðý yüzünden tedavi gördüðünü açýkladý. Bu haberi baþka kaynaklardan duymamalarý için hayranlarýna kendi internet sitelerinden açýklayan James’in stüdyo çalýþmalarýna ara vermesi, grubun sekizinci stüdyo albümlerinin çalýþmasýný da aksatmýþ oldu. Metallica son olarak 1998 yýlýnda „Garage Inc.“ adlý albümlerini yayýnlamýþtý. SAHIBINDEN SATLIK Triblex lüx villa Ürkmez/Izmir Deniz´e yakýn, müstakil bahçeli yola yakýn, uygun Fiyata anlaþýlýr: Tel: 0711-800134 Stuttgart‘daki ATA Eðitim Merkezi‘nde görevlendirilmek üzere Almanca, Ýngilizce, bilgisayar ve rhetorik derslerini verebilecek, Türkçe ve Almancaya hakim deneyimli elemanlar aranmaktadýr. Müracaat: Aysel Demir, Tel: 0711/ 615 43 17 1 Aðustos 2001 [email protected] Þahin iddialarý geri çevirdi Tarkan’ a þantaj yapmamýþ E þcinsel olduðu söylentilere yol açan özel fotoðraflarý ele geçirme ve bunlarla Türk pop starýna þantaj yapma suçundan hakkýnda dava açýlan Süleyman Þahin adlý sanýðýn, Ýstanbul’ da ilk duruþmasý yapýldý. Olay yaratan resimlerden biri Tarkan’ ýn, mayolu haldeyken gülerek samimi þekilde bir erkeðe sarýldýðýný gösterirken, diðer fotoðraf, Tarkan’ ý yanyana bir erkekle çýplak halde kumda otururken arkadan çekilmiþ haliyle gösteriyor. Sanýk Þahin, mahkemede bu fotoðraflarla þantaj yaptýðý iddialarý geri çevirdi ve fotoðraflarý bir erkek arkadaþýnýn evinde bulduðunu ileri sürdü. Starýn avukatlarý tehdit etmiþ Tam tersine kendisinin Tarkan’ ýn Amerikalý avcukatlarýnca tehdit edildiðini söyledi. Avukatlarýn kendisine fotoðraflarý vermesi karþýlýðýnda para teklif ettiðini dedi. Bunun üzerine fotoðraflarý Türk özel televizyon kanalý Show TV’ ye kaydý ihtiyatla teslim ettiðini, ancak bunlarýn kendi elinde olmadan Tarkan’ ýn eþcinsel olduðunun belgeleyen görüntüler olarak yayýmlandýðýný dedi. Tarkan’ ýn iddiasýna göre, Þahin özel çekilmiþ fotoðraflarý New York’ un evinden çalarak geri verme karþýlýðýnda kendisinden 575 bin mark istemiþti. Þantajcý suçlu bunumasý durumunda, muhtemelen bir ila üç yýl arasý hapis cezasýna çarptýrýlacak. Gündeme bomba gibi düþmüþtü Haziran’ ýn baþýnda, medya manþetlerinden yayýmlanan sözkonusu fotoðraflar, milyonlarca kýz hayraný olan Tarkan’ ýn eþcinsel olup olduðu tartýþmasýný gündeme getirmiþti. Bazýlarý için görüntüler homoseksüel olduðunun kanýtýyken, bazýlarý için fotoðraflar sadece þakalaþan iki arkadaþý gösteriyordu. Bunlar herkese açýk olan bir plajda çýplaklar kampýnda çekilmiþ olabilirdi. “Bu benim hayatým“ Öte yandan tam albümünü piyasaya sürme hazýrlýklarý içindeyken resimlerin flaþ haber olarak yayýnlanmasýndan ve bundan sonra alevlenen tartýþmalardan son derece rahatsýz gözüken popüler pop starý Tarkan, kamera karþýsýnda konuya yönelik açýklama yapmýþtý. Eþcinsel olduðu söylentileri yalanlarken, fotoðraflarýn fotomontaj omadýðýný da vurgulamýþtý. „Yaþadýðým hiçbir þeyden piþmanlýk ve utanç duymuyorum“ diyen Almanya doðumlu 28 yaþýndaki sanatçý, „Bu benim hayatým. Yaþadýðým herþey beni ilgilendiri. Hesabýný vereceðimtek kiþi de Allah’ týr“ diyerek, özel hayatýnýn dokunulmazlýðýný vurgulamýþtý. Þimdilik Türkiye’ de kalacak Olaylardan çok yýprandýðýný söyleyen Tarkan, Türkiye’ yi terk edip New York’ a döneceðini açýklamýþtý. Pop starý, “biraz uzaktan kuþ bakýþý burayý görme” imkanýyla sadece dinlenme ihtiyacýný duyduðunu, olaylardan kaçmanýn söz konusu olmadýðýnýn altýný çizmiþti. Bu haberi hayranlarýný üzüntüye boðmasý üzerine eþcinsel söylentilerine karþý yaðan tepkiler ve sevgi gösterileri Tarkan’ ý yumuþatmýþa benziyor. Bu ay sonunda yeni CD’ sini çýkarmasý beklenen Tarkan, arkasýndan konser turnesine baþlayacaðýný ilan etmesi milyonlarca sevenlerini rahatlattý. 30 Sayý: 5 1 Aðustos 2001 Doðru yemekle rahat uyku www.dem-ajans.de Ne de olsa Depeche Mode! Ballý süt uyku getirir Þ S adece iþ yerindeki baþarýnýn önemli olan bir toplumda yaþayan insanlar, mesaiden sonra stresi üzerinden atamýyor. Dolayýsýyla evde de çoðu zaman huzur bulamýyor. Düþünceler hep iþ yerinde ve yapýlmaya bekleyen ödevlerde. Vücut yorgun da olsa, gözler bir türlü kapanmýyor. Burada beslenme deðiþikliði bazý mucizeler yaratabilir. Zorla güzellik olmaz! Kaliteli uykunun ilk kuralý, hep ayný saatte yatmaktýr. Ancak bilim adamlarý, uykuyla mücadele etmemeyi öneriyor, yani gözler kapanmak istemediði halde illa “uyuyacaðým” diye direnmekte pek fayda yoktur. Öte yandan uykunun, nefes alýp vermek kadar büyük bir önem taþýdýðý konusunda herkes ayný fikirde. Uyku bozukluðunun týbbi tedavi imkanlarý olduðu gibi insanlar kendi kendine de bazý önlemler alabilir. ve balýk gibi protein kaynaklarýndan da uzak durulmasý öneriliyor. Buna karþý az miktarda alkollü içecekler gevþemeyi saðladýðý için uyumayý kolaylaþtýrýyor. Örneðin hublon malzemesini içeren bira insaný sakinleþtirirken, kýrmýzý þarap da rahatlattýrýyor ve iþ sonrasý hissedilen gerginlik sorununu çözüyor. Balýn olumlu etkisi Siyah ve yeþil çay tam aksine uyarýrken hublon, kediotu, kýlýç otu ve lavanta çiçeði içeren çaylar gözlerin yumulmasýný destekler. En etkili doðal uyku ilacýysa þüphesiz ballý süttür. Sütün içindeki kalsiyum ve albümin vücudun sakinleþmesini saðladýðý gibi kas aygýtýný gevþetir. Bal, rahatlattýrma etkisiyle ünlü. Yaðlý ve þekerli yemekler uyarýr Tatlýlar ve yaðlý yemekler organizma için yorulmak demektir. Bu tür yemekler yenildiði an kan dolaþýmý yoðun bir çalýþma temposuna girer ve yorgunluðun yerine enerji ve hareket isteði yarattýr. Bunun yaný sýra, yataða gitmeden önce portakal, kivi, mandalina gibi ekþi narenciyelerin de yenilmesi tavsiye edilmiyor. Görüldüðü gibi, gündelik hayatta sýkýntý yaratan uyku bozukluðu kaynaklarýnýn pek uzakta aranmasýna gerek yok. Akþam yemeklerinde ve içeceklerinde biraz daha seçkin davranýlýrsa ve yatmadan önce atýþtýrmaktan kaçýnýlýrsa, sakin bir uyku saðlanabilir ve rüyalar dünyasýnýn kapýsý açýlabilir. DÜZGÜN DÖNER Müþterilerimize duyrulur. Ýçeceklere dikkat! Kahve, çay gibi kafeinli ve canlandýrýcý içecekler uykuyu kaçýrýr. Akþamlarý baharatlý yiyecekler, et Telefon numaralarýmýz deðiþmiþtir Te l : 0 2 3 0 6 9 2 7 0 3 - 0 02306 92 70 311 Fax : 0 2 3 0 6 9 2 7 0 3 1 2 H a n dy : 0 1 7 5 2 4 7 0 5 6 9 FALINIZ KOÇ (21 Mart - 20 Nisan) Maddi konularda biraz sýkýntý çektiðiniz bir dönemdesiniz. Fakat üzülmeyin, önümüzdeki günlerde durumunuzda beklemediðiniz bir çýkýþ olacak. TERAZÝ (23 Eylül - 22 Ekim) Yakýn bir tanýdýðýnýzdan alacaðýnýz müjdeli haber, sizi çok sevindirecek. Uygun zamanda doðru adýmlar atmalýsýnýz, böylece durumlarý kendi lehinize çevirebilirsiniz. BOÐA (21 Nisan - 20 Mayýs) AKREP (22 Ekim - 21 Kasým) ÝKÝZLER (21 Mayýs - 21 Haziran) YAY (22 Kasým - 21 Aralýk) YENGEÇ (22 Haziran - 22 Temmuz) OÐLAK (22 Aralýk - 21 Ocak) Uzun süredir duygularýnýzý açamadýðýnýz kiþiyle konuþma fýrsatý bulacaksýnýz. Onu etkileyebilmek için yapacaðýnýz olumsuz bir davranýþ kötü sonuçlar verebilir. Sizin sevginize layýk olmayan insanlara tüm iyi niyetinizle yaklaþýyorsunuz. Onlar ise, bu yaklaþýmýnýzý kötüye kullanýyorlar. Arkadaþlarýnýzý iyi tahlil edip, ona göre davranýn. Giriþimde bulunduðunuz iþlerinizde baþarýlýsýnýz. Neþeniz, en büyük güç kaynaðýnýz, bu tutumunuzu sakýn deðiþtirmeyin. Bu sýralar ailenizden büyük destek görüyorsunuz. Zihniniz çok karýþýk. Bazý konularda karar vermekte zorlanýyorsunuz. Hemen karar vermekten kaçýnýn. Ýnce eleyip sýk dokumanýz gereken konularda, iyice düþünün. Hayatýnýzda önemli bir yeri olan, deðer verdiðiniz bir insan, size önemli bir haber verecek. Bu haberle birlikte talihiniz açýlacak, yeni insanlarla tanýþma fýrsatý bulacaksýnýz. Son zamanlarda kendinizi oldukça iyi hissediyorsunuz. Uzun zamandan beri kafanýza takýlan sorunlar, sizin sabrýnýz ve sevdiðiniz kiþinin emeðiyle son buluyor. ASLAN (23 Temmuz - 22 Aðustos) KOVA (21 Ocak - 19 Þubat) BAÞAK (23 Aðustos - 21 Eylül) BALIK (19 Þubat - 20 Mart) Yaþadýðýnýz mekanda deðiþiklik yapmalý ve daha kolay bir yaþam için kendinize en uygun ortamý saðlamalýsýnýz. Ýþ yaþamýnýzdaki deðiþiklikler hayatýnýzý olumlu etkileyecek. Bir þeyi gerçekten istiyorsanýz, onu elde etmek için elinizden geleni yapýyorsunuz. Biraz azim, sabýr ve cesaret gösterirseniz üstesinden gelemeyeceðiniz bir durum yok. Size parasal yönden rahatlýk saðlayacak bir iþ teklifi alabilirsiniz. Kabul etmeden önce, bunun getireceði sorumluluklarý düþünüp, daha sonra karar vermelisiniz. Bugün sizin için durgun bir gün gibi görünsede, yapacaðýnýz bir telefon görüþmesi efor sarfetmenize neden olacak. Kendinize yeni iþ imkanlarý yaratabilirsiniz. u sýralar „Exciter“ adlý dünya turnesinin Amerika etabýnda olan Depeche Mode, ayný tarihte konser veren gruplara büyük fark fark attý. Depeche Mode’un Madison Square Garden’daki (New York) konseri sonrasý 1,956,157 dolarlýk bir hasýlat elde edilirken, ayný tarihte konser veren Shaggy, N’Sync, Britney Spears, Backstreet Boys gibi isimler oldukça geride kaldý. Depeche Mode’un zirvede olduðu listede Backstreet Boys ikinci olurken, N’Sync de üçüncülükle yetinmek zorunda kaldý. New Order’ý izleyin! Ç ok yakýnda „Newordergetready“ adlý albümüyle yýllar süren suskunluðuna bir son verecek olan New Order, þimdiden ilk single „Crystal“ ile eskisi gibi adýndan söz ettirmeye baþladý. Son olarak 1993 yýlýnda „Republic“i yayýnlayan grubun yeni albümü 16 Ekim’de, albümün ilk single’ý „Crystal“ ise 13 Aðustos’ta piyasaya çýkacak. Prodüktörlüðünü Steve Osbourne’un (Curve, The Shamen) yaptýðý albüme konuk olan isimler arasýnda Bobby Gillespie (Primal Scream), Chemical Brothers ve Billy Corgan (Smashing Pumpkins) bulunuyor. Heyecanla beklenen albümün ilk single’ý „Crystal“ý dinlemek ve seyretmek için, verdiðimiz link’e uðramanýz yeterli. Klibi izlerken sakýn þaþýrmayýn, çünkü bugüne kadar birçok klip çektiklerini belirten New Order üyeleri, klipte yer almak yerine kendilerini taklit eden genç yeteneklere bir þans tanýmýþlar. Jennifer Lopez markasý, plajlarda boy gösterecek M üzik ve sinema dünyasýnýn geçen hafta 31 yaþýna basan yýldýzý Lopez’in ismi, adeta „para kazandýran bir makine“ haline geldi. Ýsmini taþýyan spor kýyafet koleksiyonunu geçen aylarda tanýtan Lopez, þimdi de modanýn yeni bir alanýna el attý. Lopez’in adýnýn kýsaltýlmýþý olan „J.Lo“ markasýyla tasarlanan mayolar, 2002’nin ilkbahar aylarýndan itibaren butiklerde satýþa sunulacak. Bu arada, Lopez, hafta baþýnda MTV’nin „Total Request Live“ adlý programýnda „J.Lo“ markasýyla hazýrlanan kýyafetleriyle seyirci karþýsýna çýkarak büyük beðeni topladý. Programda düþük belli pantalon, tiþört, kot ceket ve elbiselerle hayranlarýný selamlayan yýldýzýn bu koleksiyonu da Ekim ayýnda satýþa sunulacak. Ýsviçre‘den 22030 21020 23105 25505 23003 24002 21004 25504 23100 25506 27002 25501 23002 24001 23104 21007 20042 24003 11000-Aðladýkça-A.Kaya 11001-Beni Vur-A.Kaya 11034-Saza niye gelmedin 11030-Safak Türküsü 11002-Cavbella 11003-Düþler Sokaðý-E.Günlüðü 11004-Enernasyonal 11005-Gaybana Geceler 11006-Gitme-Y.Bingöl 11007-Gözlerin-Z.Livaneli 11008-Gülenaz 11009-Kan Çiçekleri-Z.Livaneli 11010-Karlýkayýn Ormaný- Z.L 11011-Kilise Haber Saldým 11012-Kum Gibi-A.Kaya 11013-Leylim Ley- Z.Livaneli 11014-Odam Kireçtir- Z.Livaneli 11015-Sevdam Bir Ateþ-D.S.S 11016-Seviyorum Seni-O.Akýn 11017-Toprak-H.Gültekin 11018-Turnalar-Y.Bingöl 11019-Yaðmur Yüreklim-O.Akýn 11020-Yaðmurun Elleri-Y.Türkü 11021-Yedi Kule-Y.Türkü 11022-Yunus 11023-Arkadaþ-M.Dermirað 11024-Fabrika Kýzý-A.Kaya 11025-Hasretinle Yandý-E.A 11026-Ýkinci Bahar-Ö.Erdoðan 11027-Maskeli Balo-Yeni Türkü 11028-Olmasa Mektubun-Y. T 11029-Olmalýmý ..-F.K 11033-Cemo –G.yorum 11031-Aldirma Gönül-E.A 11032-Ugurlama-G.Yorum 11035-Özgürlük Mahkumlari Halk Müziði 12000-Ah bir Ataþ Ver 12001-Allý Turnam 12002-Armut aðacý 12003-Atabari 12004Bana bana Gel 12005Bilmem þu Feleðin 12006Bir Dalda Ýki Elma 12007-Bursa Türküsü 12008-Çadýrýmýn Üstüne 12009-Çanakkale Ýçinde 12010-Çay Elinden Öteye 12011-Çýrpýnýrdý Karadeniz 12012-Deli Gönül 12013-Deriko 12014-Eminem-Karadeniz 12015-Esmerim Biçin Biçim-1 12016-Esmerim Biçim Biçim-2 12017-Fincaný Taþtan Oyarlar 12018-Fýndýk Dallarý 12019-Gine Dertli Dertli 12020-Habudiyar 12021-Halay 12022-His Hisi Hançer-G.Antep 12023-Ýki Keklik 12024-Ýndim Havuz Baþýna 12025-Kadifeden Kesesi 12026-Karadýr Kaþlarýn 12027-Kezban Yenge 12028-Kýzýlcýklar 12029-Konyalým-1 12030-Konyalým-2 12031-Sivas Ellerinde Sazým.. 12032-Kundurama Kum Doldu 12033-Maçka Yollarý 12034-Madýmak 12035-Mastika 12036-Mevlam Çok dert Vermiþ 2037-Misket 12038-Neylersin 12039-Niksarýn Fýndýklarý 50055 51005 12040-Ordunun Dereleri 12041-Pýnar Baþý Burma Burma-1 12042-Pýnar Baþý Burma Burma-2 12043-Recebim 12044-Reyhani-Mardin 12045-Þaha Giderim 12046-Þeker Oðlan 12047-Þeyh Þamil(ceylan) 12048-Silifkenin Yoðurdu 12049-Süt Ýçtim Dilim Yandý 12050-Tren Gelir Hos Gelir 12051-Üsküdara Gider Ýken 12052-Uzun Ýnce Bir Yoldayým-1 12053-Uzun Ýnce Bir Yoldayým-2 12054-Yandým Çavuþ 12055-Yaylalar 12056-Yüksek Yüksek Tepelere 12057-Zeybek-Ýzmir 12058-Kara Tren 12059-Mihriban 12060-Sari Gelin 12064-Turnalar 12067-Yolun Sonu 12068-Firat 12069-Makaram Sari Baglar Sanat Müziði 13001-Ada Sahilleri 13002-Adýný Anmayacaðým 13003-Aðlama Deðmez Hayat 13004-Agora Meyhanesi 13005-Ah Bu Þarkýlarýn Gözü.. 13006-Ankara Kýzlarý 13007-Arým Balým Peteðim 13008-Aþkýn Kanunu 13009-Aþkýný Söyle 13010-Ayrýlmalýyýz Artýk 13011-Bak Yeþil Yeþil 13012-Bana Her Þey Seni.. 13013-Beklenen Þarký-Z.Müren 13014-Bir Garip Yoluyum 13015-Bir Ýhtimal Daha Var 13016-Bir Sevgi Ýstiyorum 13017-Bir Yangýnýn Kulunu 13018-Biz Ayrýlamayýz 13019-Biz Çamlýcanýn Üç Gül.. 13020-Biz Heybelide Her Gece 13021-Bu Aþam Hüzünleri 13022-Çile Bülbülüm Çile 13023-Dönülmez Akþamýn Ufk.. 13024-Duydumki Unutmuþsun 13025-Eller Eller 13026-Elbet Bir Gün Buluþacaðýz 13027-Er Yada Geç 13028-Eski Dostlar 13029-Feride 13030-Geçsin Günler Haftalar 13031-Gözlerin Bir Ýçim Su 13032-Gül Nihal 13033-Her yerde Sen 13034-Gündüzüm Seninle .. 13035-Hiç Kimse Dolduramaz 13036-Ýnleðen Naðmeler-1 13037-Ýnleðen Naðmeler-2 13038-Ýstanbul Artýk Hiç Sev.. 13039-Kalamýþ 13040-Kemancý 13041-Kýz Sen Ýstanbulun Nere.. 13042-Leyla 13043-Mavi Boncuk 13044-Maziye Bir Baki Ver 13045-Menekþelendi Sular 13046-Muhabbet Baðý 13047-Nasýl Geçti Habersiz 13048-Nihavend Longa-1 13049-Nihavend Longa-2 13050-Rüzalar Gerçek Olsa 13051-Sazlar Çalýnýr Çamlýcada 13052-Senede Bir Gün 13053-Seni Ben Ellerin Olsun.. 13054-Sevemedim Kara Gözlüm 13055-Sevemez Kimse Seni Ben.. 13056-Þimdi Uzaklardasýn 13057-Tövbeler Tövbesi 13058-Unut Sevme Beni 13059-Unutun Beni Zalim 13060-Üzgünüm Leyla 13061-Vurgun-M.Abacý 13062-Yaðdýr Mevlam Su 13063-Yangýn olur Biz.. 13064-Yýldýzlarýn Altýnda 13065-Zeytin Gözlüm-A.Özkan 10767-Hep Beraber-M.Sandal 10768-Hepsi Seninmi-Tarkan 10769-Her Þey Güzel...-Athena 10770-Hercai-Çelik 10771-Ýllaki-H.Peker 10772-Ýnadým Ýnat 10773-Ýstanbul-L.Yüksel 10774-Kader-S.Aksu 10775-Kar Beyaz-K.Tekin 10776-Kara Sevda-B.Manço 10777-Karam-H.Peker 10778-Karlar Düþer 10779-Katibim POP 10780-Kayýp Olan Yýllar-S.Aksu 10781-Kazma-B.Manço 10700-Adý Bende Saklý-S.Aksu 10782-Keskin Býçak.S.Aksu 10701-Ah Bu Hayat Çekilmez 10783-Kimdi-Tarkan 10702-Ah Yaþamak Var Ya-A 10784-Kol Düðmeleri-B.Manço 10703-Akdeniz Akþamlarý 10785-Kumralým-Yaþar 10704-Alla Beni Pulla Beni-B.M 10786-Kurþun Adrs Sormaz ki 10705-Anlatmalýymýþ Meðer-A 10787-Lal-S.Erener 10706-Araba-M.Sandal 10788-Mavilim-Nülüfer 10707-Aradýn Mý-H.Avþar 10789-Mazeretim Var-MFÖ 10708-Arkadaþým Eþek-1 10790-Metcezir-L.Yüksel 10709-Arkadaþým Eþek-2 10791-Memleketim-A.Akman 10710-Artýk Sevmeyeceðim-Z.Ö 10792-Neler Oluyor Hayatta-A.T 10711-Aþk-S.Erener 10793-Nere mi Nere mi-B.Alkan 10712-Asla Vaz Geçemem-T 10794-Nereye-S:Ortaç 10713-Aslolan Aþktýr-S.Erener 10795-Nick The Copper-B.M 10714-Asrýn Hatasý-S.Ortaç 10796-Onun Vedasý-Yaþar 10715-Ateþ Böceðimsin 10797-Öyle Sarhoþ olsam ki-T.O 10716-Ayrýlmayalým-Doðuþ 10798-Oynatmaya Az Kaldý 10717-Ben Güzelden Anlarým 10799-Papatya Fallarý 10718-Ben Kimselere Yar... 10800-Peþindeyim 10719-Beni Af edermisin-R.E 10801-Ruhumu Asla 10720-Beni Yak-S. Aksu 10802-Rüya-B.Manço 10721-Benim Gibisini-F.Uras 10803-Samanyolu 10722-Bing Bang Bong-Y.Kumral 10804-Sana Ne oldu-1 10723-Bir de Bana SorE.Elvin 10805-Sana Ne Oldu-2 10724-Bir Gülü Sevdim-Z.Özer 10806-Sana Sýðýnýyorum 10725-Bodrum Bodrum-MFÖ 10807-Sarý Çizmeli Mehmet Aða 10726-Bu Akþam Ölürüm 10808-Sarý Odalar 10727-Bu Kalp Seni...-F.K 10809-Þarkýlar Güzelse Hala 10728-Bu Ne Dünya Kardeþim-1 10810-Selahattin Eyyubi-B.Manço 10729-Bu Ne Dünya Kardeþim-2 10811-Selam aleyküm 10730-Bunu Adý Ayrýlýk-H.Ener 10812-Sen Aðlama 10731-Caným Sevgilim-1-Baha 10813-Sen Gidince 10732-Caným Sevgilim-2-Baha 10814-Senden Benden Bizden 10733-Cesaretin Var mý Aþka-G 10815-Senin Anan Güzel Mi 10734-Çok Uzaklarda-Nilüfer 10816-Seninle Bir Dakika 10735-Daðlar Daðlar-B.Manço 10817-Sevdim-H.Avþar 10736-Deli Gönlüm-A.N.Yengi 10818-Sevdim Sevilmedim 10737-Deli Mavi-Y.Salkým 10819-Seveceðim-A.Pekkan 10738-Delisin 10820-Þýmarýk-1 10739-Derbeder-S.Arýca 10821-Þýmarýk-2 10740-Divane 1-Yaþar 10822-Þýmarýk-3 10741-Divane 2-Yaþar 10823-Sitem-S.Aksu 10742-Elbette-C. Erçetin 10824-Sok Kalbini-Nalan 10743-Eller Havaya-Ý.Ç.E 10825-Son Mektup-R.Elroman 10744-Esmer Günler-Nilüfer 10826-Son Mektup-Zerin Özer 10745-Firuze-Sezen Aksu 10827-Son Verdim Kalbimin Ýþine 10746-Geceler-Nilüfer 10828-Sono Yok Bu aþkýn 10747-Gel Günaha Girelim-Emel 10829-Söz Vermitim 10748-Geri Dön-S. Aksu 10830-Sultaným-L.Yüksel 10749-Gittiðin Yaðmurla Gel10831-Tahatalara Vur-B.Kurt 10750-Gönül-Z.Özer 10832-Tuana-L.Yüksel 10751-Gönül Esmer...-R.Hatemo 10833-Tutuklu-S.Aksu 10752-Gönül Sayfam-1-Kayahan 10834-Unut Beni-Tarkan 10753-Gönül Sayfam-2-Kayahan 10835-Unutmamlý 10754-Göz Yaþlarým..-Þahsenem 10836-Uyuyamam Sensiz 10755-Gül Pembe-B.Manço 10837-Yalan-C.Erçetin 10756-Hadi Beni Dasa Kaldýr-B.A 10838-Yalancýsýn-S.Ortaç 10758-Halil Ýbrahim Sofrasý-1 10839-Yaz Yaðmuru-S.Ortaç 10759-Halil Ýbrahim Sofrasý-2 10840-Yalanýn Batsýn-H.Yener 10760-Ham Çökelek-A.Taþ 10841-Yeniden Baslasýn-A.P 10761-Hane-Nalan 10842-Yetýs Allahým-Emirkan 10762-Haram Olsun-Kutsi 10843-Zalim-L.Yüksel 10763-Hatýrla Beni-M.Samdal 10844-Zaman Herseyi Siliyor 10764-Hayat Bayram olsa-Þenay 10845-Zennube -A.Taþ 10765-Haydi Gel Benmle Ol-S.A 10846-Zor Kadýn- S.Erener 10766-Haykýracak Nefesim-A.P 51002 51010 51031 50500 50031 50055 50040 51050 Özgün Müzik 60010 21001 51034 25507 51033 25508 51029 25508 0190 85 35 53 40 51011 29001 Almanya 22002 0901 00 92 01 RESÝMLÝ MESAJLAR 20007 DÝLAN LOGO & MELODÝ [email protected] 40002 Teknik arzalarda: 0173 751 55 17 51012 22007 56004 23102 1 Aðustos 2001 51032 25500 Logolar için uyumlu telefonlar: 3110 hariç tüm Nokia telefolar Melodilere uyumlu telefonlar: 3110, 5110 ve 5130 hariç tüm Nokia telefonlar Resimli mesajlarara uyumlu telefonlar: 3210, 3310, 6210, 6250, 8210, 8850, 8890 Servis süresi 2 dakikadýr. Telekom hatýýndan dak. 3,63 DM 31 51030 Sayý: 5 Rock 19000-Ankarada-H.Levent 19001-Anem Annem-Sarp 19002-Aþk Herþeyi Af Edermi 19003-Bir Garip Aþk Bestesiyim 19004-Cilvenoy-Destan 19005-Çöpçüler 19006-Ela Gözlüm-H.Levent 19007-Fesüpanallah-1 19008-Fesüpanallah-2 19009-Gülen Dam-H.Levent 19010-Hani Benim Olacaktýn 19011-Holigan 19012-Ýki Yabancý 19013-Kaðýzman-H.Levent 19014-Param Parça-teoman 19015-Resimdeki Gözyaþlarý 19016-Sen Geçerken Sahilden 19017-Siyahýn Matemi-Sarp 19018-Yar Bana Varmadý-Ö.Tekin 19019-Yollarda Bulurun seni Film Müzikleri 17026-Kardeþlik Türküsü 17027-Kurþuni-G.Ergen 17028-Mavi Mavi 17029-Melekler Aðlar-M.K 17030-Mevsim Bahar -O.G.. 17031-Mutlu Ol Yater-Ý.Tatlýses 17032-Ne Bugün Ne Yarýn-Ý.E 17033-Ne Faydasý Var- Ý.Tatlýses 17034-Nikah Masasý 17035-Özledim-S.Þahin 17036-Sen Yoksan Eðer-F.Tayfur 17037-Seninle Baþým Dertte-S.Þ 17038-Sözlerim Sevenlere- C.K 17039-Sürünüyorum-H.Avcý 17040-Unuturum-E.Gündeþ 17041-Var Ya-A.Þan 17042-Ya Hey-Emrah 17043-Yaðmur-N.Karaböcek 17044-Yok Ya-Alpay 17045-Yoruldum-M.Kýrmýzýgül 17046-Zeyno-Ceylan 17047-Bu Sehir-F.Tayfur 17048-Sen Yoksan Yabancý POP 18000-Al Yazmalým 18001-Bana Evi 18002-Bizimkiler 18003-Çak çak-Abuzer Kadayýf 18004-Deli Yürek 18005-Demir Kýrat 18006-Devlerin Aþký 18007-Dila Hatun 18008-Hababam Sýnýfý-1 18009-Hababam Sýnýfý-2 18010-Hazýr Kart-Ben Özgürüm 18011-Ýknci Bahar-1 18012-Kahbe Bizans 18013-Köydan Ýndim Þehire 18014-Sarý Zeybek 18015-Süper Baba 18016-Tatlý Kaçýklar 18017-Yýlan Hikayesi 18018-Zaga 18300-Abdülkadir 18301-Barbie Girl 18302-Big Big World 18303-Celito Lindo Mexiko 18304-Dont Tell Me 18305-Equador 18306-Goal Goal 18307-Hey Baby 18308-Lady-Madjo 18309-Lets Get Loud 18310-Mambo Italieanu 18311-Ojos Asi-Shakira 18312-Porto Fýno 18313-Sex Bomb 18314-Stan-Eminem 18315-Stand By Me 18316-Take on Me 18317-Wannabe-Spýce Girls Marþlar Kürtce Müzik 18200-Beþiktaþ Marþý 18201-Cimbom-GS 18202-Fenerbahçe Marþý 18203-Fenerbahçeliyiz 18204-Galatsaray Marþý 10500-Ey Ragip 10501-Roj Bas 10502-Biz Apoya Söz Vermisiz 10503-Adare 10504-Newroze 10505-Herne Pes 10506-Masider 10507-Dügün Baba 10508-Kizil Güler Acinca 10509-Semmo 10510-Ez Xelefim 10511-Zer Mirican 10512-Lorke 10513-Malan Barkir 10514-Zimane Kurdi 10515-Rimdike 10516-Gule ware 10517-Bablekan 10518-Wala gowend ranabe 10519-Bagiye 10520-Sipane Sipan 10521-Cavis Leyla 10522-Tolhildan-Koma Ciya 10523-Fadike 10524-Gule Ware 10525-Tanzara 10526-Eyso 10531-Caye Berbena 10532-Migi Delale Arabesk & Fantazi 17000-Ah O Gözlerin-Ö.Deniz 17001-Aslan Gibi 17002-Basbas Paralarý Leylaya 17003-Batsýn Bu Dünya 17004-Belalým-M.Kýrmýzýgül 17005-Bende Özledim Bende 17006-Bence Talih 17007-Berivan 17008-Bir Kulunu Çok Sevdim 17009-Bir Tessseli Ver 17010-Biz Babadan Böyle Gördk 17011-Cingenem 17012-De Get Yalan Dünya 17013-Delikanlý Gibi-Ç.Sedat 17014-Dil Yarasý-O.Gencebay 17015-Dön Maralým 17016-Dön Ne Olur 17017-Emmi Oðlu 17018-Fadimenin Düðünü 17019-Gülüm-Doðuþ 17020-Gülüm Benim-Ý.Tatlýses 17021-Güz Gülleri 17022-Havar 17023-Ýki Ýki Dört Eder 17024-Kaderimin Oyunu 17025-Kanýma Dokunuyor-G.E
