Sosyal Güvenliğin Koordinasyonu - Delegation of the European

Transkript

Sosyal Güvenliğin Koordinasyonu - Delegation of the European
Bu proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından ortaklaşa finanse edilmektedir.
This project is co-financed by the European Union and the Republic of Turkey.
Bu projenin yararlanıcısı T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu’dur.
The beneficiary of this project is T.R. Social Security Institution.
Bu projenin sözleşme makamı Merkezi Finans ve İhale Birimi’dir.
The contracting authority of this Project is Central Finance and Contracts Unit.
“Bu yayın Avrupa Birliği’nin yardımıyla basılmıştır. Bu baskının içeriği Bernard Brunhes International
ve Sosyal Güvenlik Kurumunun Kapasitesinin Artırılması Teknik Destek Projesi,
EuropeAid/126747/D/SV/TR’nin sorumluluğundadır ve hiçbir şekilde Avrupa Birliği’nin görüşlerini
yansıttığı varsayılamaz.”
“This publication has been produced with the assistance of the European Union. The contents of this
publication is the sole responsibility of Bernard Brunhes International and Technical Assistance
Project for Capacity Building of the Social Security Institution, EuropeAid/126747/D/SV/TR and can in
no way be taken to reflect the views of the European Union.”
Sosyal Güvenliğin Koordinasyonu
Terimler Sözlüğü
…1250 terim ve kavram
Türkçe-İngilizce
„Sosyal Güvenlik Kurumu‟nun Kapasitesinin Artırılmasına Teknik Destek‟ projesi kapsamında
üretilmiştir.
Katkıda Bulunanlar (alfabetik sırayla):
Birsen Benli, Demet Özkan, Harald Hauben, Michael Coucheir, Osman Can Ünver,
Ömer Faruk Furat
Çeviri
Damla Ergüven
Koordinasyon
Nurca Tuzcuoğlu
Tasarım
Emrah Çankaya
Mayıs 2011
www.sgk.gov.tr
Giriş
“Göçmen işçilerin sosyal güvenlik haklarının koordinasyonu” konulu Terimler Sözlüğü, amacı
göçmen işçilerin sosyal güvenlik haklarının koordinasyonuna ilişkin AB tüzükleri ile ilişkili AB
sosyal müktesebatının aktarılmasında Sosyal Güvenlik Kurumu‟nun kapasitesinin artırılması
olan ve AB Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) tarafından finanse edilen
“EuropeAid/126747/D/SER/TR” projesi kapsamında hazırlanmıştır.
Projenin uygulama süresi Ocak 2010 ve Haziran 2011 arasıdır. Hedeflenen ana çıktılar
başlıca paydaşların ilgili AB mevzuatı konusunda eğitilmesi, kamu farkındalığının artırılması
ve sosyal güvenlik (koordinasyon) ile ilgili farklı konularda çeşitli raporların hazırlanmasıdır.
Bu İngilizce-Türkçe sözlük, özel veya mesleki sebeplerle ülkeler arasında yer değiştiren
insanların sosyal güvenlik hakları ele alındığında kullanılan terminolojiyi ve kavramları
açıklamayı amaçlamaktadır. İş nedeniyle gerçekleşen sınır ötesi dolaşım veya yurtdışına göç
etmek ilgili kişilerin olduğu kadar bu kişilerin aile bireylerinin de sosyal güvenlik statülerini
etkilemektedir. Bir kişi başka bir ülkeye taşındığında kişinin çalıştığı menşei ülkede gelişmiş
olan yaşlılık aylığı haklarına ne olur? Bir kişinin maluliyeti durumunda ne olur? Benzer sorular
kişiler tatil veya eğitim gibi farklı sebeplerle yer değiştirdiklerinde de ortaya çıkar. Doktora
ihtiyacım olduğunda hangi ülkenin kapsamına girerim ve hangi sağlık hizmetlerine erişimim
var?
Eğer bu sorular AB genelinde uygulanabilir AB mevzuatı ile yeterli düzeyde cevaplanmazsa,
kişiler kısıtlanabilir ve sosyal güvenlik haklarını kaybedebilecekleri için yer değiştirmekten
vazgeçebilir. Bu durum AB‟nin dayandığı temel prensiplerden birisi olan işçilerin ve kişilerin
serbest dolaşımı ilkesini ciddi şekilde engeller. 50 yıldan uzun bir süre önceki kuruluşundan
beri, Avrupa Birliği sosyal güvenliğin koordinasyonunu yasama faaliyetinin merkezinde
tutmuştur. Zaman içinde sosyal güvenliğin koordinasyonu konulu birçok Tüzük kabul
edilmiştir, bunlardan en yeni olanları 883/2004/EC sayılı Tüzük, onun 987/2009/EC sayılı
Uygulama Tüzüğü ve 1231/2010/EU sayılı Tüzük, mevcut Tüzükleri AB üyesi olmayan
ülkelerin vatandaşları için genişleterek, onların AB 1 içinde yer değiştirirken AB
vatandaşlarıyla eşit haklardan faydalanmalarını sağlar. Ülkeler arasındaki sınır ötesi veya
uluslararası dolaşımın sosyal güvenlik hakları, ülkelerden birisi AB üyesi olmadığında,
uluslararası hukuk tarafından idare edilir. Türkiye Cumhuriyeti, 13‟ü AB iç dolaşımı için AB
koordinasyon tüzüklerini uygulamakta olan 22 ülke ile ikili anlaşma imzalamıştır.
Mevcut sözlük sosyal güvenlik sistemlerinin koordinasyonu konusuyla ilgili en yaygın 1250
kavramı ve terimi listelemektedir. Sözlük konuya en uygun terminolojiye odaklanmak için
bilinçli olarak kısa tutulmuştur. Bazı kavramlar için açıklayıcı tanımlar verilmiştir. Kaynak
sözlüğün dili İngilizce‟dir, kavramlar ve onların tanımları daha sonra Türkçe‟ye çevrilmiştir. Bu
nihai versiyon İngilizce-Türkçe ve Türkçe-İngilizce terimler listesini içermektedir.
1
AB koordinasyon tüzükleri Avrupa Birliği üyesi 27 devlet, İzlanda, Lihtenştayn, Norveç ve İsviçre arasındaki
dolaşımı kapsar.
Sözlük proje kapsamında üretilen Elkitabı „Göçmen işçilerin sosyal güvenliklerine ilişkin AB
koordinasyon kuralları‟ (İngilizce-Türkçe), Türk sosyal güvenlik sistemi üzerine bir rapor, AB
sosyal müktesebatına uyum üzerine sosyal güvenliğe ilişkin bir stratejik plan ve AB‟de ikamet
eden Türk topluluğu gibi hedef kitlelere yönelik çeşitli broşürler (AB görevlendirme kuralları
ve AB iç dolaşımına ilişkin sosyal güvenlik kurallarının koordinasyonu üzerine broşürler) gibi
çıktılardan oluşan serinin bir parçasıdır. Tüm bunlara Sosyal Güvenlik Kurumu web
sitesinden ulaşılabilir (www.sgk.gov.tr).
Sözlük Türk Sosyal Güvenlik Kurumu ile teknik destek ekibinin yoğun işbirliğinin bir
sonucudur. Birçok kişinin bu çalışmaya katkısı olmuştur: Birsen Benli, Michael Coucheir,
Ömer Faruk Furat, Harald Hauben, Demet Özkan ve Osman Can Ünver içerik üzerinde
çalışmışlardır. Damla Ergüven çalışmanın çevirisinden, Nurca Tuzcuoğlu koordinasyonundan
ve Şükrü Çam nihai tasarımından sorumludur.
Harald Hauben
Takım Lideri
Brüksel/Ankara
Mayıs 2011
AKRONİMLER / KISALTMALAR
AAD
AB
ABA
ABİA
AK
AK
AKF
AKY
ASSK
AT
BEA
CEDEFOB
ÇSGB
EESSI
ERDF
ESF
EURES
EURESco
EVTA
ILO
İK
İK
MISSOC
NPAA
OEA
PAYGO
PILON
QMV
SED
SGK
SKK
STK
TEA
TOBB
Avrupa Birliği Adalet Divanı
Avrupa Birliği
Avrupa Birliği Antlaşması
Avrupa Birliği'nin İşleyişine İlişkin Antlaşma
Avrupa Konseyi
Avrupa Komisyonu (Avrupa Birliği Komisyonu)
Avrupa Küreselleşmeye Uyum Fonu
Açık Koordinasyon Yöntemi
Avrupa Sağlık Sigortası Kartı
Avrupa Topluluğu
Bağımsız (Ulusal) Emekli Aylığı
Avrupa Mesleki Eğitim Geliştirme Merkezi
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
Sosyal Güvenlik Bilgisinin Elektronik Değişimi
Avrupa Bölgesel Kalkınma Fonu
Avrupa Sosyal Fonu
Avrupa İstihdam Hizmetleri
Avrupa İstihdam Hizmetleri Koordinasyon Ofisi
Avrupa Mesleki Eğitim Birliği
Uluslararası Çalışma Örgütü
İdari Komisyon
İnsan Kaynakları
Avrupa Birliği‟nin Sosyal Koruma Konusunda Karşılıklı Bilgilendirme Sistemi
Avrupa Birliği Müktesebatının Üstlenilmesine İlişkin Ulusal Program
Orantısal Aylık
Dağıtım Modeli
İhbar Tazminatı
Nitelikli Çoğunluk Oylaması
Yapılandırılmış Elektronik Belge
Sosyal Güvenlik Kurumu
Sosyal Koruma Komitesi
Sivil Toplum Kuruluşu
Teorik Emekli Aylığı
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği
A
AB Adalet Divanı içtihadı
AB hukukunun yorumlanması
AB Komisyonu İstihdam, Sosyal İşler ve
İçerme Genel Müdürlüğü
Court case law
Interpretation of EU law
European Commission Directorate
General Employment, Social Affairs and
Inclusion
İşçilerin serbest dolaşımı ve sosyal
güvenliğin koordinasyonu, Avrupa
İstihdam Stratejisi, sosyal korumaya ve
sosyal içermeye ilişkin açık
koordinasyon yöntemi, çalışma hakları
gibi AB istihdam politikaları ve sosyal
politikalar hakkındaki Avrupa
Komisyonu departmanı.
Department of the European
Commission, dealing with EU
employment and social policies, such as
the free movement of workers and social
security coordination, the European
Employment Strategy, the open method
of coordination on social protection and
social inclusion, rights at work etc.
AB Mevzuatı
AB Temel Haklar Şartı (2007)
EU legislation
Charter of Fundamental Rights (of the
European Union) (2007)
Open Method of Coordination (OMC)
An intergovernmental model of
governance that has been used in the EU
since the 1990ies. It is a framework for
political cooperation to achieve common
goals. It relies on soft law mechanisms
such as guidelines and indicators,
benchmarking and sharing of best
practices (as opposed to hard law, i.e.
Açık Koordinasyon Yöntemi
(AKY)1990’lardan bu yana AB’de
kullanılan bir hükümetler arası yönetişim
modelidir. Ortak hedeflere ulaşmak için
siyasi işbirliği sağlamaya yönelik bir
çerçevedir. Yönerge, gösterge ve en iyi
uygulamaların karşılaştırılması ve
paylaşılması gibi yumuşak hukuk
mekanizmalarına dayanır. (kanunlar gibi
1
bağlayıcı hukukun aksine).
AKY, özellikle istihdam (Avrupa İstihdam
Stratejisi), sosyal koruma ve sosyal
içerme alanlarında olmak üzere çeşitli
politika alanlarında kullanılmaktadır.
legislation).
The OMC is used in different policy
areas, notably in the field of employment
(European Employment Strategy), in the
fielf of social protection and social
inclusion.
Candidate country
Decentralised
Decentralised administration
Fair competition
Judicial process
Aggravation (of an occupational disease)
Family reunification
Family member
Family doctor / physician
Family allowance
It s a type of family benefit which is
periodical and in cash and granted
exclusively by reference to the number
and, where appropriate, the age of
members of the family. Commonly
referred to as child benefit. Under
Regulation 1408/71, pensioners were
only entitled to this type of family
benefit.
Family benefit
Aday ülke
Ademi merkeziyetçi
Ademi merkeziyetçi idare
Adil rekabet
Adli süreç
Ağırlaşmak (meslek hastalığı)
Aile birleştirmesi
Aile ferdi
Aile hekimi
Aile ödeneği
Özellikle aile fertlerinin sayısı ve
gerektiğinde de yaşlarına bakılarak
verilen süreli ve nakdi aile yardımlarıdır.
Genellikle çocuk yardımı diye bilinir.
1408/71 sayılı Tüzük kapsamında sadece
emeklilerin bu tür bir aile yardımını alma
hakları bulunmaktaydı.
Aile yardımı
Koordinasyon Tüzüğü bağlamında, aile
yardımları, 883/2004 sayılı Tüzük’e ait Ek
1’de listelenen avans nafaka ödenekleri
ile özel doğum ve evlat edinme
ödeneklerinin dışında kalan, aile
masraflarını karşılamayı amaçlayan
bütün ayni ve nakdi yardımları anlamına
gelmektedir. Bu kavram ayrıca bekar
ebeveynler ve özürlü çocuklar için
verilen özel ödenekler ile çocuk
yetiştirme ödenekleri ya da ebeveyn
yardımları ve çocuk bakımı ödeneklerini
de kapsamaktadır.
Akımsal
Akreditasyon
Aksatmak
Aktarma (AB mevzuatının ulusal
mevzuata aktarılması)
Aktif hale getirme
Aktif nüfus
Alan kişi
Alt sınır
Amacına uygun
Amacıyla orantılı
Analık
Analık izni
For the purposes of the coordination
Regulation, refers to all benefits in kind
or in cash intended to meet family
expenses, excluding advance of
maintenance payments and special
childbirth and adoption allowances
which are listed in Annex I of Regulation
883/2004. The concept covers also
special allowances for single parents
and for disabled children, child-raising
allowances or parental benefits and
childcare allowances.
Streamlined
Accreditation
Hinder
Transposition
Activation
Active population
Recipient
Lower ceiling
Proportionate
Proportionate
Maternity
Maternity leave
2
Analık izni doğum yapan anneye
çocuğunun bakımı için verilen ücretli
izindir. İzin süresi ulusal mevzuatlarca
belirlenir.
Maternity leave provides paid time off
work for a mother who gives birth to a
child so as to care for the child. Duration
of leave is determined under national
legislation.
Maternity insurance
Maternity benefit
Uninterrupted
Occasional care
Analık sigortası
Analık yardımı
Aralıksız
Arızi sağlık hizmeti
Sınır ötesi sağlık hizmeti bağlamında
kullanılan bir kavramdır. Yetkili devlet
dışında (aylık alan kişiler için ikamet
ettikleri ülke dışında) kalınan süre
içerisinde, sağlık hizmetinin türü ve
beklenen kalış süresi dikkate alınmak
kaydıyla, hastalık veya kaza nedeniyle
tıbbi bakımdan zorunlu hale gelen
tedaviyi ifade etmektedir. Sigortalı
kişiler, Avrupa Sağlık Sigortası Kartlarını
(bakınız “ASSK”) kalınan ülkedeki sağlık
hizmet sunucusuna göstermek kaydıyla,
arızi sağlık hizmetlerinden faydalanırlar.
Söz konusu yardım, kişi, kalınan ülkenin
mevzuatı kapsamında sigortalıymış gibi
dikkate alınarak sağlanır.
Armatör
Asgari aylığı
Asgari gelir
Asgari istirahat süresi
Asgari ücret
Askeri personel
Askerlik / askerlik hizmeti
Askıya alma
Asli unsur (kamu yararı bakımından)
Serbest dolaşım alanında dolaylı
ayrımcılık veya diğer kısıtlayıcı
önlemlerin gerekçelendirilmesi için
zemin. Kamumu yararı bakımından asli
unsurların listesi açık bir listedir
(ABİA’da geçen üç sapmadan farklı
olarak, örn. kamu sağlığı, kamu politikası
ve kamu güvenliği). Avrupa Adalet
Divanı tarafından tanınan asli unsurlara
örnek olarak sosyal güvenlik sisteminin
maddi dengesinin ciddi olarak sarsılması
riski (-nin önlenmesi) verilebilir.
Concept used in the context of crossborder care. Refers to treatment which,
owing to sickness or accident, becomes
necessary on medical grounds during a
stay outside the competent State (or, for
pensioners, the State of residence),
having regard to the nature of the care
and the expected length of the stay.
Insured persons obtain occasional care
by presenting their European Health
Insurance Card (see “EHIC”) to the
provider in the State of stay. The care is
provided as if the person were insured
under the scheme applicable in the State
of stay.
Ast durumda olma
Atipik
Subordination
Atypical
Shipowner
Minimum pension
Minimum income
Minimum rest period
Minimum wage
Military personnel
Military service
Suspension
Overriding reason in the public interest
Ground for justification of indirectly
discriminatory or other restrictive
measures in the field of free movement.
The list of overriding reasons in the
public interest is open-ended (as
opposed to the three derogations
expressly mentioned in the TFEU, i.e.
public health, public policy and public
security). An example of an overriding
reason recognised by the European
Court of Justice is the (prevention of the)
risk of seriously undermining the
financial balance of the social security
system.
3
Atipik sınır işçisi
Atypical frontier worker
1408/71 sayılı Tüzük’ün 71. Maddesi’ nin
uygulanmasına ilişkin Adalet Divanı
içtihatından (C-1/85 sayılı Miethe Davası)
doğan bir kavramdır. Atipik sınır işçisi,
işsiz kaldığı dönemde çalıştığı üye
devlette kendisi için daha iyi iş bulma
imkânları tanıyan yakın ilişkiler kurması
gerekçesiyle, sınır işçisinden farklı
değerlendirilen bir işçi tanımıdır.
883/2004 sayılı Tüzük’ün 65. Maddesi
açısından bu kavramın süregelen ilgisi
tartışılmaktadır.
It is a concept originating in the caselaw
of the Court of Justice (Miethe case, C1/85) relating to the application of Article
71 of Regulation 1408/71. It denotes a
frontier worker who is treated as a
worker other than a frontier worker on
the grounds that s/he has maintained, in
the Member State where s/he worked at
the time of becoming unemployed, such
close links as to give him/her better
chances of finding new employment
there. The continued relevance of this
concept for the purposes of Article 65 of
Regulation 883/2004 is debated.
Advance on maintenance payment
Avans nafaka ödemesi
Ebeveynin kendi evladının nafakasını
sağlama konusundaki yasal
yükümlülüğünü yerine getirememesi
halini telafi etmek amacıyla verilen, geri
alınabilme özelliği taşıyan avans
ödemeleri şeklindeki aile yardımlarıdır.
Avans nafaka ödemeleri, Koordinasyon
Tüzüğü kapsamına girmemektedir.
Avro bölgesi
A family benefit consisting of
recoverable advances intended to
compensate for a parent’s failure to fulfil
his/her legal obligation of maintenance
to his/her own child. Advances on
maintenance payments are not covered
by the coordination Regulation.
Bu bölge resmi olarak ortak para birimi
olarak Avro kullanan 17 ülkeyi
içermektedir. (Avusturya, Belçika, GKRY,
Estonya, Finlandiya, Fransa, Almanya,
Yunanistan, İrlanda, İtalya, Lüksemburg,
Malta, Hollanda, Portekiz, Slovakya,
Slovenya, İspanya). Bunların dışında
Avro kullanmasına izin verilen ; Monako,
San Marino ve Vatikanı da içermesi
mümkündür..
Avrupa Adalet Divanı (AAD)
(resmi: Avrupa Birliği Adalet Divanı)
Avrupa Atom Enerjisi Topluluğunu
Kuran Antlaşma (1958)
Avrupa Birliği Antlaşması – Maastricht
(1993)
Avrupa Birliği Antlaşması (ABA)
The zone formally includes the 17 EU
member states using Euro as the
common monetary unit (Austria,
Belgium, Cyprus, Estonia, Finland,
France, Germany, Greece, Ireland, Italy,
Luxemburg, Malta, the Netherlands,
Portugal, Slovakia, Slovenia, Spain). It is
also possible to include Monaco, San
Marino, and Vatican which are also
allowed to use Euro.
European Court of Justice (ECJ)
(officially: Court of Justice of the
European Union)
Treaty Establishing the Atomic Energy
Community (1958)
Treaty on European Union – Maastricht
(1993)
Treaty on European Union (TEU)
1992’de Maastricht’te imzalanan ve
1993’ten bu yana yürürlükte olan,
Avrupa Birliği’ni kuran Antlaşmadır.
Birçok kez değişikliğe uğramış ve en son
olarak ABA’yı tamamen yeniden
yapılandıran 2007 tarihli Lizbon
Treaty establishing the European Union,
signed in Maastricht in 1992 and
effective since 1993. It was amended on
several occasions, lastly by the Treaty of
Lisbon of 2007, which completely
restructured the TEU.
Eurozone
4
Antlaşması’yla üzerinde değişiklikler
yapılmıştır.
Avrupa Birliği Müktesebatının
Üstlenilmesine İlişkin Ulusal Program
(NPAA)
Avrupa Birliği Resmi Gazetesi
Avrupa Birliği’nin İşleyişine ilişkin
Antlaşma (ABİA)
Avrupa Birliği’nin rolünü, politikalarını
ve işleyişini ayrıntılı olarak belirleyen
antlaşmadır. 1957 Roma Antlaşması’nın
değişikliğe uğramış bir versiyonudur.
Son olarak 2007 yılında Lizbon
Antlaşması’yla değiştirilmiştir (ve
yeniden adlandırılmıştır).
National Programme for the Adoption of
the Acquis (NPAA)
Official Journal of the European Union
Treaty on the functioning of the EU
(TFEU)
Treaty setting out in detail the role, the
policies and the operation of the
European Union. It constitutes an
amended version of the 1957 Treaty of
Rome. It was last amended (and
renamed) by the Treaty of Lisbon of
2007.
Avrupa Bölgesel Kalkınma Fonu
Avrupa Çalışma Konseyi
Avrupa Ekonomik Alanı Antlaşması
European Regional Development Fund
European Works Council
Agreement on the European Economic
Area
Treaty Establishing the European
Economic Community (Treaty of Rome)
European Economic and Social
Committee
European Court of Human Rights
European Convention on Human Rights
European Commission (EC)
Avrupa Ekonomik Topluluğunu Kuran
Antlaşma (Roma Antlaşması)
Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi
Avrupa Komisyonu (Avrupa Birliği
Komisyonu) (AK)
Avrupa Konseyi
Avrupa Konseyi AB üye devletlerinin
devlet veya hükümet başkanlarından,
başbakanlarından ve Komisyon
başkanından oluşan bir AB kurumudur.
Bu kurumun çalışmasına AB Dışişleri ve
Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi de
katılır. Avrupa Konseyi genel politik
yönelimleri ve öncelikleri tanımlar. Bir
başka AB kurumu olan AB Konseyi ve
uluslararası bir kurum olan Avrupa
Konseyi ile karıştırılmamalıdır.
European Council
The European Council is an EU
institution consisting of the Heads of
State or Government of the EU Member
States, together with its President and
the President of the Commission. The
High Representative of the Union for
Foreign Affairs and Security Policy takes
part in its work. The European Council
defines the general political directions
and the priorities thereof.
It should not be confused with the
Council of the EU – which is another EU
institution – and with the Council of
Europe, which is another international
organisation.
Avrupa Konseyi (AK)
Merkezi Fransa’nın Strazburg kentinde
bulunan 47 üyeye sahip Avrupa
Konseyi’ne, Avrupa’da bulunan
devletlerin neredeyse tamamı üyedir. 10
kurucu devletiyle 5 Mayıs 1949 tarihinde
kurulan Avrupa Konseyi’nin başlıca
Council of Europe (CoE)
The Council of Europe, based in
Strasbourg (France), covers virtually the
entire European continent, with its 47
member countries. Founded on 5 May
1949 by 10 countries, the Council of
Europe seeks to develop throughout
5
hedefi, Avrupa’da ortak bir demokratik
ortamın ve yasal düzenin
oluşturulmasıdır. Hedeflerini, Avrupa
İnsan Hakları Sözleşmesi ve benzer
insan hakları metinleri ile
gerçekleştirmeyi amaçlar.
Bu Konsey Avrupa Birliği kurumları olan,
Avrupa Birliği Konseyi ve Avrupa (Devlet
ve Hükümet Başkanları) Konseyi ile
karıştırılmamalıdır.
Europe common and democratic
principles based on the European
Convention on Human Rights and other
reference texts on the protection of
individuals.
It should not be confused with the
Council of the European Union and the
European Council (see “European
Council”), which are European Union
institutions.
Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğunu
Kuran Antlaşma
Avrupa Küreselleşmeye Uyum Fonu
Treaty Establishing the European Coal
and Steel Community
European Globalisation Adjustment
Fund
Avrupa Küreselleşmeye Uyum Fonu
(AKF), değişen ticari düzenin bir sonucu
olarak işlerini kaybeden işçileri, mümkün
olduğunca çabuk bir şekilde başka bir iş
bulabilmelerini için destek sağlamak
üzere oluşturulmuştur.
Avrupa Mesleki Eğitim Geliştirme
Merkezi
Avrupa Referans Ağları
Avrupa Sağlık Sigortası Kartı (ASSK)
The European Globalisation Adjustment
Fund (EGF) exists to support workers
who lose their jobs as a result of
changing global trade patterns so that
they can find another job as quickly as
possible.
European Vocational Training
Association (EVTA)
European Centre for the Development of
Vocational Training (CEDEFOB)
European Reference Networks
European Health Insurance Card (EHIC)
Yetkili kurum tarafından verilen ve başka
bir üye ülkede kalma halinde arızi sağlık
hizmeti(bakınız arızi sağlık hizmeti)
hakkını kanıtlayan taşınabilir belgedir
(bakınız “Yapılandırılmış Elektronik
Belge, SED”).
Avrupa Sosyal Fonu
Avrupa Tek Senedi (1987)
Avrupa Topluluğu (AT)
A portable document (see “Structured
Electronic Document, SED”), issued by
the competent institution and certifying
entitlement to occasional care (see
“occasional care”) during a stay in
another Member State.
European Social Fund
The European Single Act (1987)
European Community (EC)
Avrupa vatandaşı
Avrupa vatandaşlığı
Ayakta tedavi
Aylığa hak kazanmak
Aylık alma hakkı
Aylık bağlama oranı
Aylık talebi
Aynı tür sosyal güvenlik yardımı
European citizen
European citizenship
Out-patient treatment
Be eligible for a pension, qualify for a
pension
Pension right
Income replacement rate
Pension claim
Benefit of the same kind
Diğer üye devletlerin ödediği aylık
yardımlarının çakışmasını önleme
amacını taşıyan ulusal mevzuatın
Concept with relevance in the context of
the application of national rules to
prevent overlapping (i.e. national anti-
Avrupa Mesleki Eğitim Birliği
6
uygulanmasına ilişkin bir kavramdır Aynı
tür sosyal güvenlik yardımları, aynı kişi
tarafından tamamlanan sürelere bağlı
olarak verilen malullük, yaşlılık ve dul ve
yetim (ölüm) yardımlarıdır.
cumulation rules) to pension benefits
payable by other Member States.
Benefits of the same kind are invalidity,
old-age and survivors’ benefits awarded
on the basis of periods completed by
one and the same person.
Sickness benefit in kind
Benefit in kind
Discriminatory
Non discriminatory obstacle
Non discriminatory restriction
Grounds of discrimination
Non-discrimination principle
Reduction
Maximum work period
Maximum pension
Minority
Ayni hastalık yardımı
Ayni yardım
Ayrımcı
Ayrımcılık içermeyen engel
Ayrımcılık içermeyen sınırlama
Ayrımcılık temelleri
Ayrımcılık yapmama ilkesi
Azaltma
Azami çalışma süresi
Azami emekli aylığı
Azınlık
7
B
Babalık
Babalık izni
Paternity
Paternity leave
Babalık izni, doğum yapan annenin
eşinin/hayat arkadaşının ya da çocuğun
biyolojik babasının, çocuğa bakma
konusunda anneye yardımcı olması için
sınırlı süreyle verilen ücretli izindir. Süre
sınırı ulusal mevzuatlarca belirlenir.
Bağımlılık oranı
Bağımsız çalışan
Bağımsız Emekli Aylığı (BEA) (ya da
“Ulusal emekli aylığı”)
Parental leave provides limited paid time
off work for the spouse/partner of the
mother or to child’s biological father to
assist the mother to care for the child.
The time limit is defined by national
legislations.
Dependency ratio
Self-employed
Independent pension (IP) (also “called
national pension”)
AB Sosyal Güvenlik Koordinasyonu
Tüzüğünün yaşılık ve dulluk aylığı
kısmında yer alan bu kavram bir göçmen
kişinin, bir başka üye ülkede geçirdiği
çalışma veya ikamet süreleri dikkate
alınmaksızın sadece kendi ülkesi
mevzuatı uyarınca hak kazanacağı
aylıktır.
Bağlantı
Bağlayıcı
Bağlayıcı olmayan
Bakanlar Kurulu
Bakmakla yükümlü olunan (bağımlı) aile
Concept in the coordination Regulation’s
chapter on old-age and survivors’
pensions, referring to the pension to
which a migrant person would be
entitled by virtue of national legislation
alone, without taking account of periods
of insurance or residence completed in
the other States.
Affiliation
Binding
Non-binding, null and void
Council of Ministers
Dependent member of the family
8
bireyi
Bkz. Dependant
Bakmakla yükümlü olunan kişi/aile bireyi
Başlık
Başvuru sahibi
Başvuruda bulunmak
Bayrak ülkesi
Bekleme süresi
Dependant
Chapter
Applicant
Lodge an application
Flag State
Waiting period
Riskin ortaya çıkışıyla (örn;
işgöremezlik) yardımların başlaması
arasında geçen süredir.
Belirli süreli iş sözleşmesi
Benzer faaliyet
The period between the occurrence of
the risk (e.g. incapacity to work) and the
start of benefits.
Fixed-term employment contract
Similar activity
Kendi nam ve hesabına çalışanların
geçici olarak başka bir üye ülkede
görevlendirilmesi bağlamında kullanılan
bir kavramdır.
Benzetmek
Beyaz Kitap (rapor)
Bildirim
Bir kerede (toptan) ödeme
Birim İşgücü Maliyeti
Birincil hukuk
Birincil mevzuat
Birleştirilmiş şekli
Birleştirmek
Birlik vatandaşı
Concept used in the context of posting
of self-employed.
Borçlanma
Crediting
Sosyal güvenlikte ulusal mevzuat
uyarınca prim muafiyeti sağlanan
hallerde sözkonusu sigortalılık
sürelerinin primi ödenmiş süreler gibi
hesaba katılması. Örneğin; ulusal
mevzuat tarafından belirlenen bir
miktarın altında kazanan kişilerin
primlerinin devlet tarafından
karşılanması.
Boşanmış kişi / eş
Boyun eğme
Bölgeler Komitesi
Bölgesel kapsam
Bölgesel politika
Bölgesel uyum
Bölgesel uyum
Bölgesellik ilkesi
Brüt miktar
Bütçe açığı
Taking into account of the insurance
periods with premium exemption in line
with the national legislations as the
periods where the contributions are
paid. For instance; the state pays the
contributions for the persons who earn
less than a certain amount set by the
national legislation.
Assimilate
White Paper
Notification
Single (lump sum) payment
Unit Labour Cost
Primary law
Primary legislation
Consolidated version
Consolidate
Union citizen
Divorced person, divorced spouse
Subordination
Committee of the Regions
Territorial scope
Regional policy
Regional cohesion
Territorial cohesion
Territoriality principle
Gross amount
Budget deficit
9
C
Cari harcamalar esasında geri ödeme
Cenaze masrafları
Cenaze ödeneği
Cenaze yardımı
Cinsel taciz
Cinsiyete dayalı yapılan ayrımcılık
Reimbursement on the basis of actual
expenditure
Funeral expenses
Funeral allowance
Funeral benefit / grant
Sexual harassment
Discrimination based on/on the grounds
of sex
10
Ç
Çağrı üzerine çalışma
Çakışma
Çalışanın işvereninin ödediği emeklilik
birikimlerini hak edebilme süresi
Çalışma beyanı
Çalışma izni
Çalışma koşulları
Çalışma saatleri
Çalışma süresi
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
(ÇSGB)
Çerçeve Direktif
Çerçeve Mevzuat
Çeşitli hükümler
Çıraklık
Çifte sigorta
Çifte vatandaşlık
Çocuk bakım yardımı
On-call work
Overlap
Vesting period
Çocuk bakım masraflarını telafi etmek
amacıyla çalışan ebeveynlere ödenen bir
aile yardımı türüdür.
Çocuk ödemesi
Çocuk yardımı
It is a kind of family benefit paid to
working parents to compensate for the
costs of childcare.
Child supplement
Child benefit
Özellikle aile fertlerinin sayısı ve
gerektiğinde de yaşlarına bakılarak
It is a type of family benefit which is
periodical and in cash and granted
Statement of employment
Work permit
Working conditions
Working hours
Working time
Ministry of Labour and Social Security
(MoLSS)
Framework Directive
Regulatory framework
Miscellaneous provisions
Apprenticeship
Double insurance
Dual citizenship
Childcare benefit
11
verilen süreli ve nakdi aile yardımı
türüdür.. Aile ödeneği de denmektedir.
1408/71 sayılı Tüzük kapsamında sadece
emeklilerin bu tür bir aile yardımını alma
hakları bulunmaktaydı.
Çocuk yetiştirme ödeneği
exclusively by reference to the number
and, where appropriate, the age of
members of the family. Also referred to
as family allowance. Under Regulation
1408/71, pensioners were only entitled to
this type of family benefit.
Child-raising allowance
Ebeveynlerden birinin kendisini
çocuğunu yetiştirmeye adamasını
sağlamak için planlanan ve çocuk
yetiştirme hizmetinin karşılığını ödemek,
çocuk yetiştirme ve bakmaya ilişkin
diğer masrafları karşılamak ve
gerektiğinde mesleki bir faaliyeti
bırakmanın getirdiği mali dezavantajları
azaltmak için tasarlanan aile
yardımlarıdır. Ebeveyn yardımı olarak da
bilinmektedirler.
Çocuk yetiştirme süreleri
Çok düzeyli yönetişim
It is a kind of family benefit intended to
enable one of the parents to devote himor herself to the raising of a young child,
and designed to remunerate the service
of bringing up a child, to meet the other
costs of caring for and raising a child
and, as the case may be, to mitigate the
financial disadvantages entailed in
giving up income from an occupational
activity. Also referred to as parental
benefit.
Child-raising periods
Multi-level governance
12
D
Dağıtım Modeli
PAYGO (pay as you go)
Sosyal güvenlikte dağıtım, hali hazırda
prim ödeyenlerin hali hazırdaki alıcıların
masraflarını karşıladığı aylıkların cari
gelirden ödenmesini içeren modeldir.
Daimi ikamet
Daimi ikamet hakkı
Danışma Komitesi
Danışma Komitesi (Sosyal Güvenlik
Sistemlerinin Koordinasyonu için)
In social security, PAYGO refers to an
unfunded system in which current
contributors to the system pay the
expenses for the current recipients.
Permanent residence
Right of permanent residence
Consultative Committee
Advisory Committee (for the
Coordination of Social Security
Systems)
Danışma Komitesi, 883/2004 sayılı
Tüzük’ün öngörmesiyle kurulan bir
birimdir. Komite , her üye devletten bir
hükümet, bir sendika ve bir de işveren
örgütü temsilcisinden oluşur. Yılda en az
iki kez toplanır. Komite’ye, bir Komisyon
temsilcisi başkanlık eder. Görevleri
arasında;
- Koordinasyon Tüzüklerinin
uygulanmasından kaynaklanan
sorunlar ile genel sorunları veya
ilke sorunlarını incelemek;
- bu gibi konularda İdari
Komisyon’a görüş ve
The Advisory Committee is a body
established by Regulation 883/2004. It is
composed, for each Member State, of a
government representative, a
representative of the trade unions and a
representative of the employers’
organisations. It meets at least twice a
year. The Advisory Committee is chaired
by a Commission representative. Its
tasks are:
- to examine general questions or
questions of principle and problems
arising from the implementation of the
coordination Regulations;
13
Koordinasyon Tüzüklerinin
revizyonu konusunda öneriler
sunmak
- to formulate opinions on such matters
for the Administrative Commission and
proposals for any revisions of the
coordination Regulations.
Dava
Dayanışma
Değişiklik
Demografik değişim
Denetim Kurulu
Case
Solidarity
Amendment, modification
Demographic change
Audit Board
Sosyal Güvenlik Sistemlerinin
Koordinasyonuna ilişkin İdari
Komisyon’a bağlı bir yapıdır. Kurul, her
üye devletin iki temsilcisinden
oluşmaktadır. Esas sorumluluğu; üye
devletlerin kurumlarınca geri ödemesi
yapılacak sağlık hizmeti masraflarına
ilişkin hesapların düzenlenmesi
konusunda dikkate alınması gereken
unsurların belirlenmesi görevinde İK’ye
yardımcı olmaktır.
Denizci
Deregülasyon
Derogasyon
Destekleyici yetki
A body attached to the Administrative
Commission on the Coordination of
Social Security Systems (AC). It is
composed of two government
representatives for each Member State.
Its main responsibility is to assist the AC
in fulfilling its tasks to establish the
factors to be taken into account for
drawing up accounts relating to the
healthcare costs to be reimbursed by the
institutions of the Member States.
Mariner
Deregulation
Derogation
Supporting competence
Antlaşmaların AB’ye destekleyici yetki
verdiği hallerde Birlik üye devletlerin
eylemlerini desteklemeye, koordine
etmeye ve tamamlamaya yönelik
eylemlerde bulunma hakkına sahiptir.
Destekleyici yetkiye örnek olarak kültür,
eğitim, insan sağlığının korunması ve
iyileştirilmesi alanları verilebilir.
When the Treaties confer on the EU
supporting competences, the Union
shall have competence to carry out
actions to support, coordinate or
supplement the
actions of the Member States. Examples
of supporting competences are culture,
education and the protection and
improvement of human health.
Devam eden isteğe bağlı sigorta
(Zorunlu) ön sigortanın ardından yapılan
özel bir isteğe bağlı sigorta türü.
Örneğin gelecekte hak kazanacağı
artırmak amacıyla başka bir üye devlette
çalışan kişi eskiden sigortalı olduğu
devlette gönüllü bir şekilde prim
ödemeyi sürdürmek isteyebilir. 883/2004
sayılı Tüzük gönüllü ve isteğe bağlı
olarak sürdürülen sigortaya ilişkin özel
bir hüküm içerir (Madde 14).
Optional continued insurance
Specific kind of voluntary insurance, i.e.
voluntary insurance subsequent to prior
(compulsory) insurance.
For example, with a view to increasing
his/her future pension entitlement, a
person who goes to work in another
Member State may want to continue
paying pension contributions on a
voluntary basis in the State where s/he
used to be insured. Regulation 883/2004
contains a specific provision (Article 14)
dealing with voluntary and optional
continued insurance.
Uniterrupted
Transferee
Devamlı
Devir alan
14
Devlet katkısı
Devlet memurlarına özel program
State contribution
Special scheme for civil servants
Koordinasyon Tüzüğüne göre, devlet
memurlarına özel programlar,
sözkonusu üye devlette işçilere yönelik
genel sosyal güvenlik programından
farklı
ilgili üye devlette istihdam edilmiş
kişilere uygulanan olan ve bazı memur
sınıflarının doğrudan tabi olduğu sosyal
güvenlik programını ifade etmektedir.
Devlet yardımı
Dikkate alınan kazanç
Dikkate alınan süre
Dinlenme süresi
Diplomaların karşılıklı olarak tanınması
Diplomaların ve sertifikaların tanınması
Direktif
2000/43/EC sayılı Irk Direktifi
2000/78/EC sayılı İstihdam Direktifi
2004/38/EC sayılı İkamet Direktifi
2006/123/EC sayılı Hizmetler Direktifi
79/7 sayılı Sosyal Güvenlikte Eşit
Muamele Direktifi
Divan Kararı
Diyalog ve uzlaşma prosedürü/süreci
For the purposes of the coordination
Regulation, refers to any social security
scheme which is different from the
general social security scheme
applicable to employed persons in the
Member State concerned and to which
all, or certain categories of civil servants
are directly subject.
Özellikle bir kişi için uygulanabilir
mevzuatın belirlenmesi konusunda farklı
üye devletlerin kurumları arasında
anlaşmazlıklar yaşanması durumunda
izlenecek İdari Komisyon tarafından
belirlenen prosedürüdür (Karar No.A1).
Bu prosedürün amacı, kurumlara makul
bir zaman dilimi içerisinde anlaşmaya
varma konusunda yardımcı olmaktır.
Diyalog sürecinin, sadece ilki zorunlu
olmak koşuluyla iki aşamdan
oluşmaktadır. Diyalog süreci tanınan
zaman dilimi içerisinde bir anlaşmaya
varılarak sonuçlanmazsa, mesele Sosyal
Güvenlik Sistemlerinin
Koordinasyonuna ilişkin İdari
Komisyon’a taşınabilmekte ve komisyon
altı ay içerisinde farklı görüşler arasında
uzlaşmayı sağlamaktadır (uzlaşma
prosedürü).
Doğrudan ayrımcılık
A procedure established by the
Administrative Commission (Decision
No A1) to be followed in case of
disagreements between the institutions
of different Member States, notably as
regards the legislation applicable to a
person. The procedure is aimed at
helping the institutions to reach an
agreement in a reasonable period of
time. The dialogue procedure consists of
two stages, only the first of which is
compulsory. If the dialogue procedure
does not result in an agreement within
given time limits, the matter may be
referred to the Administrative
Commission on the Coordination of
Social Security Systems, which shall try
to reconcile the points of view within six
months (conciliation procedure).
Bakınız “doğrudan ayrımcılık”.
Doğrudan ayrımcılık
See “direct discrimination”.
Direct discrimination
State aid, subsidy
Reference earning
Reference period
Rest period
Mutual recognition of diplomas
Recognition of diplomas and certificates
Directive
Race Directive 2000/43/EC
Employment Directive 2000/78/EC
Residence Directive 2004/38/EC
Services Directive 2006/123/EC
Equal Treatment in Social Security
Directive 79/7
Court ruling
Dialogue and conciliation procedure
Overt (or direct) discrimination
15
Bir kişinin benzer durumdaki birbaşka
kişiye nazaran ayırt edici ölçütlere (örn;
cinsiyet, uyruk, inanç, özürlülük)
dayanarak açıkça daha az iyi
davranılması halinde ortaya çıkar.
Doğrudan etki
Avrupa Birliği hukukunun, ulusal
mahkemelerin ve Avrupa
mahkemelerinin tanımak ve uygulamak
zorunda olacakları şekilde, belirli
kriterlerin karşılanması halinde bireylere
haklar tanıma ve yükümlülükler
getirebilme ilkesidir. Diğer bir deyişle
bazı AB hukuku türlerinin mahkemelerde
kullanılabilir nitelikte oluşlarını ifade
eder. Doğrudan etki hakkın kimin
üzerinde uygulandığına bağlı olarak (örn.
yetkili merciler veya diğer bireyler) dikey
veya yatay olabilir.
Arises when a person is treated less
favourably explicitly on the grounds of a
distinguishing criterion (e.g. gender,
nationality, belief, disability) than
another is, has been or would be treated
in a comparable situation.
Direct effect
Direct effect is a principle of European
Union law according to which provisions
of Union law may, if they meet certain
criteria, confer rights and impose
obligations on individuals which the
national and European are bound to
recognise and enforce. In other words, it
refers to the characteristic of some types
of EU law to be capable of being relied
on in court. Direct effect may be vertical
or horizontal, the distinction drawn
being based on against whom the right
is to be enforced, i.e. authorities or other
individuals respectively.
Doğrudan uygulanabilir
AB hukukunun, ulusal uygulama
mevzuatlarının devreye girmesini
gerektirmeme özelliğini, yani ulusal
mevzuata geçirilme zorunluluğu
olmadan ulusal yasak düzenin bir
parçası haline gelmeyi ifade etmektedir.
Tüzükler, Direktiflerden farklı olarak,
doğrudan uygulanabilirdirler. Aynı şey
Antlaşma hükümleri için de geçerlidir.
Directly applicable
Refers to the characteristic of some
types of EU law to require no national
implementing legislation to take effect,
i.e. to become part of the national legal
order without having to be transposed
into national legislation. Regulations,
unlike Directives, are directly applicable.
The same goes for Treaty provisions.
Doğum ödeneği
Birth grant
Doğum halinde bir defaya mahsus olarak
verilen bir yardımdır. Doğum ödenekleri
(bazen özel doğum ödeneği olarak da
adlandırılmaktadır.) 883/2004 sayılı
Tüzük’ün kapsamının dışında
tutulmuştur. Bu tüzüğe ait Ek 1’de
listelenmişlerdir.
Doğum yardımı
A one-off benefit paid upon the birth of a
child. Birth grants (sometimes also
called special childbirth allowances) are
excluded from the scope of Regulation
883/2004. They are listed in its Annex I.
Bakınız “analık yardımı”.
Doğuştan özürlü
Dolandırıcılık
Dolaşım
Dolaşım halindeki işçi
Dolaşım serbestîsi
Dolaylı ayrımcılık
Bu kavram, görünürde ayrımcılık olarak
nitelendirilemeyecek bir ölçüt, hüküm
See “maternity benefit”.
Disabled from birth
Fraud
Mobility
Mobile worker
Freedom of movement
Indirect discrimination
It is the situation when an apparently
neutral criterion, provision or practice
Birth benefit
16
veya uygulamanın, ırk, cinsiyet etnik
köken, din ya da inanç, engellilik, yaş ya
da cinsel eğilim temelinde kişileri
dezavantajlı duruma düşürmesi halidir.
Örneğin; Divan, kısmi zamanlı işçilerin
bir sosyal güvenlik yardımlarından
yoksun olmasından dolayı dolaylı
ayrımcılığa uğradıklarına kanaat getirmiş
olmakla birlikte kısmi çalışanların
ağırlıklı olarak kadınlardan oluşması
durumlarını ayrıca dolaylı ayrımcılık
olarak nitelendirilmiştir.
would disadvantage people on the
grounds of nationality, sex, racial or
ethnic origin, religion or belief, disability,
age or sexual orientation. For instance;
the ECJ ruled that part-time workers
were subjected to indirect discrimination
due to being deprived of social security
allowances and that it was also the case
where the majority of part-time workers
were women.
Dostane girişim
Dönüştürme
Döviz kuru
Dul (erkek)
Dul (kadın)
Dul aylığı
Dul ve yetim (hayatta kalan)
Dul ve yetim aylığı, ölüm aylığı
Düzmece
Good offices
Conversion
Exchange rate
Widower
Widow
Widow(er)’s pension
Survivor
Survivor’s pension
Bogus
17
E
Edinilmiş haklar sistemi
Acquired rights system
Yardım miktarının sigorta süresine göre
değişiklik gösterdiği aylık sistemidir.
Avrupa’daki yaşlılık ve dul ve yetim
(ölüm) aylıklarının hemen hemen hepsi
ve malullük aylığı programlarının çoğu
bu tür sistemlerin kapsamına
girmektedir. Kazanılmış haklar sistemi
kapsamında verilen aylıklar pro-ratatemporis (sürelerle orantılılık) ilkesine
göre koordine edilir.
EESSI (Sosyal Güvenlik Bilgisinin
Elektronik Değişimi)
Pension system in which the amount of
the benefit varies according to the length
of insurance. Almost all old-age and
survivor’s pensions, and most of
invalidity pension systems in Europe are
of this type. Pensions from acquired
rights systems are coordinated
according to the pro-rata-temporis
principle.
Farklı üye devletlerin sosyal güvenlik
kurumları arasında sosyal güvenlik
bilgisi değişimi için ortak bir güven
çerçevesi sağlayan entegre sistemdir.
Bilgiler, kâğıt E-formların yerini alan
yapılandırılmış elektronik belgeler
(bakınız “yapılandırılmış elektronik
belgeler”) yoluyla değiştirilir. Bu
sistemin merkezi unsurlarından birisi de,
belge yönlendirmesi için kullanılan
görevli arayüzünün yanı sıra halkın
erişimine açık bir kurum veritabanı olan
An integrated system providing a
common secure framework for the
exchange of social security information
between social security institutions from
different Member States. Information is
exchanged via structured electronic
documents (see “structured electronic
document”), replacing the paper Eforms. One of its central elements is the
EESSI Directory, an institution database
with a public access as well as a clerk
interface to be used for document
EESSI (Electronic Exchange of Social
Security Information)
18
ve online dizin olarak işlev gören EESSI
Dizini’dir.
EESSI tam olarak Mayıs 2012’de işler
hale gelecektir.
Egemenlik
Eğitim bursu
Ehemmiyetsiz
Ekonomik faaliyet
Ekonomik faaliyeti olmayan
Ekonomik olarak faal
Ekonomik olarak faal kişi
Ekonomik olarak faal olmayan kişi
Ekonomik ve sosyal uyum
Elektronik veri alışverişi, değişimi
Emekli kişi
Emekli maaşı (maaş, aylık)
Emeklilik aylığı
Emeklilik fonu varlığı
Emeklilik rejimi (programı)
Emeklilik yaşı
Emzirme ödeneği
Engel olma
Engel olmak
Engel teşkil etmek
Engellerin (tüm) ortadan kaldırılması
Engelli
Engelli kişiler
Engellilik
Erişim noktası
routing and as an on-line directory.
EESSI wil be fully operational by May
2012.
Çeşitli sosyal güvenlik kurumlarının
Sosyal Güvenlik Bilgisinin Elektronik
Değişimi sistemine ulaşımını sağlayan
ulusal geçiş kapısıdır. Bu yapıların
ulusal ve uluslararası özelliği
bulunmaktadır. Her üye devletin en az
bir, en fazla beş erişim noktası
belirlemesi gerekir.
Erken emeklilik
Erken emeklilik aylığı
Yasal emeklilik yaşından önce sağlanan
emeklilik aylığı.
Erteleme
E-Sağlık
Esnaf ve sanatkârlar
Esnek güvence
Esneklik
Eş
Eş değer iş
Eş zamanlı olarak iki farklı ülkede
(hizmet akdiyle-kendi nam ve hesabına)
çalışmak
The national gateway for multiple social
security institutions to the Electronic
Exchange of Social Security Information.
It consists of a national and an
international part. Each Member State
must identify at least one and maximum
five access points.
Sovereignty
Study grant
Immaterial
Economic activity
Economically inactive
Economically active
Active person
Non-active person
Economic and social cohesion
Electronic exchange of data
Pensioner, retired person
Pension
Retirement pension
Pension fund asset
Pension scheme
Pensionable age, retirement age
Nursing benefit
Impediment
Hinder
Constitute an obstacle
Elimination of all obstacles
Disabled
Disabled people
Disability
Access point
Early retirement
Early pension
Pension provided before the legal
retirement age.
Deferment
E-Health
Tradesmen and craftsmen
Flexicurity
Flexibility
Spouse
Work of equal value
Simultaneous (self-)employment in two
countries
19
Eşdeğer durum
Eşdeğer kabul etmek
Eşgüdüm
Eşit işe eşit ücret
Eşit muamele
Eşit ücret
Etkinleştirme
Etnik köken
EURES – Avrupa İstihdam Hizmetleri
EURES; Avrupa Komisyonu ile AB/AEA
üye devletleri, İsviçre ve diğer ortak
örgütlerinin (özellikle sosyal ortaklar)
Kamu İstihdam Hizmetleri arasındaki
işbirliği ağıdır. EURES’in amacı, kişilerin
serbest dolaşımı ilkesinden yararlanmak
isteyen bütün vatandaşların yanı sıra,
işçi ve işverenlerin yararına bilgi, tavsiye
ve işe alma/yerleştirme (iş bulma)
hizmetleri sağlamaktır.
EURES Koordinasyon Ofisi
(EURESco)(veya Avrupa Koordinasyon
Ofisi)
Europroofing (Politikaların Birlik Hukuku
temel alınarak test edilmesi)
Ev sahibi Üye Devlet
Equivalent situation
Assimilate
Coordination
Equal pay for equal work
Equal treatment
Equal pay
Activation
Ethnic origin
EURES – European Employment
Services
EURES is a co-operation network
between the European Commission and
the Public Employment Services of the
EU/EEA Member States and Switzerland,
and other partner organisations (notably
social partners). The purpose of EURES
is to provide information, advice and
recruitment/placement (job-matching)
services for the benefit of workers and
employers as well as any citizen wishing
to benefit from the principle of the free
movement of persons.
EURES Coordination Office (EURESco)
(or European Coordination Office)
Europroofing (Testing the policy against
Community Law)
Host Member State
AB vatandaşlarının kişilerin serbest
dolaşımı ilkesi çerçevesinde geçici
olarak çalışmak veya hizmet vermek
üzere gittiğiüye devlettir.
Evde bakım
Evlat edinme ödeneği
It’s the member state to which EU
citizens go on temporary work or service
within the framework of the free
movement of persons principle.
Home care
Adoption grant
Çocuk evlat edinme halinde bir defaya
mahsus olmak üzere verilen bir
yardımdır. Evlat edinme yardımları
(bazen evlat edinme ödenekleri olarak da
adlandırılır.) 883/2004 sayılı Tüzük’ün
kapsamının dışında tutulmuştur.
Evlilik bağı bulunmayan hayat arkadaşı
Eylem Planı
A one-off benefit paid upon the adoption
of a child. Adoption grants (sometimes
also called adoption allowances) are
excluded from the scope of Regulation
883/2004.
Non-married partner
Action Plan
20
F
Faal nüfus
Faaliyet
Faaliyetin önemli bir bölümü
Active population
Activity
Substantial part of activity
2 veya daha fazla üye ülkede eş zamanlı
çalışma bağlamında kullanılan bir
kavramdır.
Faaliyetlerin çıkar merkezi
Concept used in the context of
simulatenous work in 2 or more MS.
İki ya da daha fazla üye devlette aynı
anda kendi nam ve hesabına (bağımsız)
çalışanlar için uygulanabilir mevzuatın
belirlenmesi bağlamında kullanılan bir
kavramdır. Kişi faaliyetlerinin önemli bir
bölümünü yürüttüğü üye devletlerden
birinde ikamet etmediği takdirde,
faaliyetlerinin çıkar merkezin bulunduğu
üye devletin mevzuatına tabi olur.
Faaliyetlerin çıkar merkezi, kişinin sabit
ve daimi iş yeri, faaliyetlerin devam
özelliği ve süresi, verilen hizmet miktarı
ve tüm koşulların gösterdiği şekilde
kişinin niyeti gibi kişinin mesleki
faaliyetleri her açıdan dikkate alınarak
belirlenmelidir.
Concept used in the context of the
determination of the legislation
applicable to a person pursuing
activities as a self-employed person in
two or more Member States at the same
time. If that person does not reside in
one of the Member States in which s/he
pursues a substantial part of his/her
activity, s/he shall be subject to the
legislation of the Member State in which
the centre of interest of his/her activities
is located. The centre of interest of
activities should be determined by
taking account of all the aspects of that
person’s occupational activities, notably
the place where the fixed and permanent
place of business is located, the habitual
nature or the duration of the activities,
Centre of interest of activities
21
Fark ödemesi
Aile yardımı haklarının çakışması halinde
mevzuatı (i) uygulanabilir olan ama
öncelikli olmayan ve (ii) daha yüksek
tutarda bir aile yardımı sağlayan üye
devletin kurumu tarafıdan ödenebilir.
Öncelik hakkına göre yetkili olan
devletin mevzuatı kapsamında hak
kazanılan miktar ile başka bir üye devlet
tarafıdan verilen daha yüksek miktarlı
hak arasındaki farka denk düşer.
the number of services rendered and the
person’s intention as revealed by all the
circumstances.
Differential supplement
Payable in case of overlapping
entitlements to family benefits by the
institution of the Member State whose
legislation (i) is applicable but not by
priority right and (ii) which provides for a
higher amount of family benefit. It
corresponds to the amount of the
entitlement under the legislation of that
State which exceeds the amount of
entitlement under the legislation of the
State whose legislation is competent by
priority right.
Farklı türde sosyal güvenlik yardımı
Benefit of a different kind
Başka üye devletlerin ödediği aylık
yardımlarına uygulanan, çakışmayı
önleme amacını taşıyan ulusal yasalara
(yardımların çakışmasını önlemeye
ilişkin ulusal kurallar) ilişkin bir
kavramdır. Farklı türden yardımlar, aynı
tür sosyal güvenlik yardımı olarak
değerlendirilemeyecek yardımlardır.
Fasıl
Faydalanıcı
Feshetmek
Fırsat eşitliği
Fiili hizmet süresi
Fizibilite çalışması
Fon
Fon biriktirim sistemi
Gelecekte kısmi veya tam emeklilik
ödemelerini yapabilmeyi teminen
çalışmakta olan işçilerden alınan
primlerle mal varlıklarının, kıymetlerin
biriktirildiği aylık sistemi. Fon biriktirim
sistemleri tanımlanmış yardım veya
tanımlanmış prim programları olabilirler.
Aradaki ayrım büyük ölçüde yatırılan
varlıklarla bağlantılı mali riski taşıyan
kişiler, programı yöneten birim veya
bireye bağlıdır. Yasalarla belirlenmiş
olan fon birikim sistemleri koordinasyon
tüzüklerinin kapsamına girer.
Concept with relevance in the context of
the application of national rules to
prevent overlapping (i.e. national anticumulation rules) to pension benefits
payable by other Member States.
Benefits of a different kind are benefits
which cannot be considered as benefits
of the same kind.
Chapter
Beneficiary
Repeal
Equal opportunity
Actual service period
Feasibility study
Fund
Funded pension system
Pension system where there is an
accumulation of assets, mainly financial
assets, from contributions, with the
explicit objective of ensuring all or a
major part of payment of the future
pension benefits from these assets.
Funded pension systems can be
defined-benefit or defined-contribution
schemes, the distinction drawn being
largely based on who bears the financial
risk connected with the invested assets,
the unit managing the scheme or the
individual respectively.
Statutory funded pension systems are
covered by the coordination
Regulations.
Descendant
Füru
22
G
Gayri meşru çalışma
Yetkili mali kurumlara, sosyal güvenlik
kurumlarına ve diğer kamu otoritelerine
bildirilmemiş olan çalışma (hizmet akdi
ile veya kendi nam ve hesabına olması
fark etmez).
Undeclared work
Refers to work (irrespective of whether it
is in employment or self-employed
capacity) which is not declared to the
competent fiscal, social security and
other public authorities.
Geciktirme
Geçerlilik süresi
Geçersiz saymak
Geçici
Geçici hüküm
Geçici istihdam
Geçici istihdam bürosu
Geçici işgörmezlik
Geçici işgörmezlik ödeneği
Geçici işsizlik
Geçici olarak kalınan devlet
Geçici ödenek
Impediment
Validity
Waive
Provisional
Transitional provision
Temporary employment
Temporary work agency
Temporary incapacity
Temporary incapacity payment
Intermittent unemployment
State of stay
Tide-over allowance
İlk defa iş arayan gençlere verilen ve bu
gençlerin özel istihdam programlarına
girişini sağlayan yardımdır.
A benefit granted to young people
seeking their first employment and
giving them access to special
employment programmes.
Transitory period
Transitional measure
Income support
Geçiş dönemi
Geçiş önlemi / tedbiri
Gelir desteği
23
Gelir ikamesi yardımı
Sosyal riskin (örn. hastalık, analık,
işsizlik, yaşlılık…) ortaya çıkışı nedeniyle
oluşan gelir kaybının (genelde çalışma
durumu ile bağlantılı) telafi edilmesine
yönelik yardım. Bazen bir sosyal riskin
ortaya çıkışıyla bağlantılı olan ek
giderlerin karşılanmasına yönelik
yardımlara karşıt olarak kullanılır (örn.
çocuk yardımı).
Gelir testi
Income replacement benefit
Benefit intended to provide
compensation for lost income (typically
from work) due to the occurrence of a
social risk (e.g. sickness, maternity,
unemployment, old age,..). Sometimes
used as opposed to cost-covering
benefit, aimed at compensating for
additional expenditure connected with
the manifestation of a social risk (e.g.
child benefit).
Means test
Gelir testi, bir bireyin ya da ailenin
devletten yardım alıp alamayacağının
belirlenmesi için uygulanan para ve mal
varlığı soruşturmasıdır.
Gelir vergisi
Gelir-gider farkı, açık
Gemi sahibi
Gemici
Genel asgari gelir yardımı
Makul bir yaşam standardı
sürdürebilecek gelire sahip olmayanlara
ödenen asgari yardımdır.
A means test is an investigation of
means in order to determine whether an
individual or family is eligible for help
from the government.
Income tax
Deficit
Shipowner
Shipowner
General minimum income benefit
It is a minimum benefit granted to those
not having an income necessary for a
reasonable living standard.
Genel çıkar
Genel erişim
Genel hüküm
Genel kamu harcaması
Genel kapsam
General interest
Universal access
General provision
General public expenditure
Universal coverage
Bütün nüfusu içine alacak şekilde genel
kapsamlı olan ve hak kazanma halini
prim ödemek yerine ikamet esasıa ile
ilişkilendiren yardım programlarını ifade
eder.
Genişleme
Gerçek/hakiki bağ
Gerçeklerin benzeşmesi
Benefit schemes with universal coverage
extend to the entire population and link
entitlement to residence rather than to
the payment of contributions.
Tüzük’te “yardımlar, gelir, gerçekler ve
olaylar konusunda eşit muamele” olarak
yer almaktadır. AB Sosyal Güvenlik
Koordinasyonu’nun genel ilkelerinden
biri olan gerçeklerin benzeşmesi, eşit
muamele ilkesi ile yakından alakalıdır.
Bu ilkeye göre; mevzuatı bazı gerçek ve
olayların oluşumuna belirli yasal etkiler
atfeden yetkili üye devlet, başka bir üye
devlette vuku bulan gerçekleri ve olayları
kendi sınırları dâhilinde gerçekleşmişler
It is referred to in Regulation as “equal
treatment of benefits, income, facts and
events”. It is a general principle of EU
coordination, closely linked to the
principle of equal treatment.
According to this principle, the
competent Member State, whose
legislation attributes certain legal effects
to the occurrence of certain facts or
events, is obliged to take into account
like facts or events occurring in any
Enlargement
Genuine link
Assimilation of facts
24
gibi dikkate almakla yükümlüdür. Ayrıca,
yetkili üye devlet mevzuatı kapsamında
sosyal güvenlik yardımlarının ve diğer
gelirlerin alınması bazı yasal etkilere
sahip olduğunda, bu mevzuatın ilgili
hükümleri başka bir üye devletin
mevzuatı kapsamında elde edilen
eşdeğer yardımların alnması ya da başka
bir üye devlette edinilen gelir konusunda
da aynı şekilde uygulanır.
Gerekçe
Gerekçelendirme (Ayrımcılık içeren
tedbirlerin, sınırlamaların)
Gerekçelendirmek
Gerekçeli görüş
İhlal kovuşturması (bakınız “ihlal
kovuşturması”)kapsamında dava öncesi
süreç aşamalarından biridir. Gerekçeli
açıklamanın amacı, Komisyon’un ihlale
ilişkin pozisyonunu belirlemek ve üye
devletin verilen zaman dilimi içerisinde
uyması gereken eylem konusunu
belirlemektir.
Gerekli değişikliklerin yapılması
koşuluyla
Geri ödeme
Geri ödeme (kurumlar arasında)
Geri ödenebilir
Gizli ayrımcılık
other Member State as though they had
taken place within its territory.
Likewise, where, under the legislation of
the competent State, the receipt of social
security benefits and other income has
certain legal effects, the relevant
provisions of that legislation shall apply
in the same way to the receipt of
equivalent benefits acquired under the
legislation of any other Member State or
to income acquired in another Member
State.
Justification, rationale
Justification (of discriminatory
measures, of restrictions)
Justify
Reasoned opinion
One of steps in the pre-litigation
procedure in the context of infringement
proceedings (see “infringement
proceedings”). The purpose of the
reasoned opinion is to set out the
Commission’s position on the
infringement and to determine the
subject matter of any action, requesting
the Member State to comply within a
given time limit.
Mutatis mutandis
Reimbursement
Reimbursement between institutions
Reimbursable
Covert discrimination
Bakınız “dolaylı ayrımcılık”.
Göçmen işçi
Gönülsüz
Görevlendirme
See also “indirect discrimination”.
Migrant worker
Involuntary
Posting
Tüzük’e göre; bir üye devlette normal
olarak istihdam edilen çalışanların,
işveren adına işverenleri tarafından
geçici olarak çalışmak üzere başka bir
üye devlete gönderilmesi durumunu
ifade etmektedir. Normalde, üye
devletlerden birinde faaliyet gösteren
kendine hesabına kişiler de benzer
faaliyetler yürütmek üzere kendilerini
geçici olarak başka bir üye devlette
görevlendirebilirler. Özellikle
görevlendirme süresinin 24 ayı
aşmaması gibi belli koşulların yerine
For the purposes of the Regulation,
refers to the situation where employees
normally employed in a Member State
are sent by their employer to another
Member State to temporarily perform
work on that employer’s behalf. Selfemployed persons normally pursuing
activities in a Member State can also
post themselves to another Member
State to temporarily perform similar
activities there. Provided certain
conditions are met, notably that the
duration of the posting does not exceed
25
getirilmesi kaydıyla, hizmet akdiyle ya da
kendi hesabına çalışanlar çalıştıkmakta
oldukları üye devletin sosyal güvenlik
mevzuatına tabi olmaya devam ederler.
Bu husus, Lex loci laboris ilkesinin
uygulanması konusunda bu durum
önemli bir istisnayı teşkil eder. (bakınız
“lex loci laboris”). Görevlendirme
konusundaki bu istisnanın amacı; genel
kuralın uygulanmasında istihdam
süresinin yetersiz olması nedeniyle
işverenlerın karışısına çıkacak idari
karışıklıkların önüne geçmek suretiyle,
işverenler ve bağımsız çalışanlar için
hizmet sunma serbestliği ile işçiler için
sebest dolaşımın teşvik edilmesidir.
Görevlendirmenin askıya alınması
Görevlendirmenin durdurulması
Görevlendirmenin sona erdirilmesi
Görevlendirmeyi yapan işletme
Görevlendirmeyi yapan şirketin
bulunduğu devlet
Görüş
Görüş alma (kamudan)
Gösterge
Gümrük Birliği
24 months, the employees and selfemployed remain subject to the social
security legislation of the State where
they normally work. This is an important
exception to the principle of the
application of the lex loci laboris (see
“lex loci laboris”). The aim of the posting
exception is to promote the freedom to
provide services for employers and selfemployed, and the free movement of
workers for employees by avoiding the
administrative complications which
would result from the application of the
general rule where the period of
employment is of short duration.
Suspension of the posting period
Interruption of the posting period
Cessation of posting
Posting undertaking
Posting State
Opinion
Open consultation
Indicator
Customs Union
26
H
Hak etme
Hak etme ölçütleri (koşulları)
Hak iddia eden
Hak kazanma
Hak kazanma süresi
Eligibility
Eligibility criteria (conditions)
Claimant
Entitlement
Qualifying period
Ulusal sosyal güvenlik mevzuatı
kapsamında yardıma hak kazanma
koşullarını ifade eder. Yardıma hak
kazanma, söz konusu mevzuat
kapsamında asgari ikamet süresi, kendi
nam ve hesabına ya da hizmet akdiyle
çalışma süresi ya da sigortalılık
sürelerine bağlı olarak yardımlara hak
kazanma koşullarından oluşur. Bakınız
“sürelerin birleştirilmesi”. Bekleme
süresiyle karıştırılmamalıdır.
Hak sahibi
Hak tanınması
Hakkın elde edilmesi
Haklı rekabet
Haklı sebep
Haksız yere işten çıkarma
Halk müzakeresi
Halk sağlığı
Hasta hareketliliği
Refers to a common benefit entitlement
condition in national social security
legislation, consisting of making
entitlement to benefits contingent upon
having completed a minimum number of
periods of residence, (self-)employment
or insurance under the said legislation.
See also “aggregation of periods”. Not
to be confused with waiting period.
Claimant
Grant somebody a right
Acquisition of a right
Fair competition
Objective justification
Unfair dismissal
Public consultation
Public health
Patient mobility
27
Hasta kişilerin herhangi bir AB üyesi
ülkelede tedavi görmesine imkân tanıyan
hareketliliktir.
Hastalık sigortası
Hastalık yardımı/ödeneği
Hastane dışında yapılan bakım
Hastanede bakım
Hastanın ödediği ücret
Hazırlık belgesi /dokümanı
Hizmet akdiyle (kendi nam ve hesabına)
çalışılan süre
Hizmet akdiyle çalışan kişi
Hizmet akdiyle çalışma
It’s the mobility enabling patients to
receive health treatment in any member
state of the EU.
Sickness insurance
Sickness benefit
Non-hospital care
Hospital care
Patient charge
Preparatory document
Period of (self-)employment
Koordinasyon Tüzüğü bağlamında,
“hizmet akdiyle gerçekleştirilen bir
faaliyet”, gerçekleştirildiği üye devletin
mevzuatında belirlendiği haliyle
herhangi bir faaliyet ya da eşdeğer
durumdur.
Hizmet alan
Hizmet içi eğitim
Hizmet kullanıcısı
Hizmet sağlayıcı
Hizmet sunma serbestîsi
Hizmet sunucu
Hizmetlerin serbest dolaşımı
Hizmetlerin sunumu
Hukuki kaynak
Hukukun üstünlüğü
Huzurevinde bakım
Hüküm
For the purposes of the coordination
Regulation, “activity as an employed
person” means any activity or equivalent
situation so defined in the legislation of
the State where it is carried out.
Employed person
Employed activity
Service recipient
Vocational retraining
Service user
Service provider
Freedom to provide services
Service provider
Free movement of services
Delivery of services
Source of law
Rule of law
Residential care
Provision
28
I
ILO (Uluslararası Çalışma Örgütü)
ILO Sözleşmesi
Irka dayalı ayrımcılık
ILO (International Labour Organisation)
ILO Convention
Discrimination based on/on the grounds
of race
29
İ
İç pazar
İçtihat hukuku
İdari düzenleme
İdari işbirliği
İdari Komisyon (Sosyal Güvenlik
Sistemlerinin Koordinasyonu’na ilişkin)
İK, Avrupa Komisyonu’nun, 883/2004
sayılı Tüzük ile oluşturulan özel bir
birimidir. İK’ya her üye devletten iki
hükümet temsilcisi katılır (bir üye, bir
yedek üye). Komisyon danışman sıfatıyla
katılır ve İK sekreteryasını temin eder. İK
yılda en az dört kez toplanır. IK’ya AB
Konseyi başkanlığını yürüten üye
devletin bir temsilcisi tarafından
başkanlık edilir. İK’nın çeşitli görevleri
arasında;
- idari sorunlara ve Koordinasyon
Tüzüğü’nden kaynaklanan yorum
sorunlarına çözüm getirmek;
- özellikle deneyimin ve en iyi idari
uygulamaların değiş tokuşunun
teşvik edilmesi ile AB
mevzuatının yeknesak olarak
uygulanmasını kolaylaştırmak
- üye devletler arasında yaşanan
Internal market
Case law
Administrative arrangement
Administrative cooperation
Administrative Commission (for the
Coordination of Social Security
Systems)
The AC is a specialised body of the
European Commission, created by
Regulation 883/2004. It is composed of
two government representatives for each
Member State (one member and one
alternate). The Commission attends in an
advisory capacity and ensures the
Secretariat of the AC. The AC meets at
least four times a year. It is chaired by a
representative of the State holding the
presidency of the Council of the EU.
The AC has different tasks, which
include:
- dealing with administrative questions
and questions of interpretation arising
from the coordination Regulation;
- facilitating the uniform application of
the European legislation, in particular by
promoting exchange of experience and
30
ilke sorunları hususunda
anlaşmaya varılması konusunda
yardımcı olmak;
- üye devlet kurumları arasında
bilgi değişimi konusunda teknik
ve usule ilişkin ayrıntıları
belirlemek
gibi çalışmalar bulunmaktadır.
İflas
İflas sigortası
İhbar tazminatı
İhlal
İhlal kovuşturması
Bir üye devletin Birlik hukukunun
zorunlu kıldığı yükümlülükleri yerine
getirip getirmediğinin tespit edilmesine
yönelik bir süreçtir.
“Antlaşmaların koruyucusu” olan
Komisyon tarafından başlatılan sürecin
birden fazla aşaması vardır. Dava öncesi
aşamanın amacı, üye devletlerin AB
hukukunun gerekliliklerini gönüllü olarak
yerine getirmelerini sağlamaktır.
Komisyon’un durumu Adalet Divanı’na
sevketmesi dava sürecini başlatır. Adalet
Divanı alınan şikayeti soruşturur ve AB
hukukunun ihlal edilip edilmediğini
tespit eder. İhlal söz konusuysa ihlali
gerçekleştiren üye devletin Divan
kararına uymak için gerekli önlemleri
alması istenir. Üye devlet bu konuda
başarısız olursa Komisyon Divandan,
ilgili devletin toplu ödeme yapmasını
veya ceza ödemesini gerektiren ikinci bir
karar almasını talep edebilir.
İhraç edilebilir
İhraç edilemeyen sosyal yardım/ödenek
İhraç edilemezlik
İkamet
best administrative practices;
- helping to reach agreements on
questions of principle which have arisen
between the Member States;
- deciding on the technical and
procedural details for exchanging
information between Member States’
institutions.
Insolvency
Insolvency insurance
Pay in lieu of notice (pilon)
Violation
Infringement proceedings
This is a procedure for establishing
whether a Member State has failed to
fulfil an obligation imposed on it by
Union law. It is launched by the
Commission, which is the “guardian of
the Treaties”, and consists of several
stages. The pre-litigation phase is
intended to enable the Member State to
conform voluntarily with the
requirements of EU law.
Referral by the Commission to the Court
of Justice opens the litigation procedure.
The Court of Justice will investigate the
complaint and decide whether EU law
has been infringed. If so, the offending
Member State is required to take the
necessary measures to comply with the
judgement of the Court. If it fails to do
so, the Commission has the possibility
of a second Court ruling ordering that
State to pay a lump-sum or a penalty.
Koordinasyon tüzüğü kapsamında,
kişinin daimi çıkar merkezinin
bulunduğu yeri ifade etmektedir. Kişiyi
taşınmaya iten sebepler ve amaçlardan
farklı olarak, ilgili üye devlette kalınan
sürenin uzunluğu belirleyici olmazken,
durumun akıbetine karar vermek için bir
dizi öçüt dikkate alınmalıdır.
For the purposes of the coordination
Regulation, refers to the place where the
habitual centre of a person’s interests
are situated. A number of criteria must
be taken into account in order to
establish whether this is the case,
whereby the length of the presence in
the territory of the State concerned is
not decisive, unlike the intention and the
reasons which have led the person to
move.
Resident
State of residence
İkamet eden
İkamet edilen devlet
Exportable
Non-exportable benefit
Non-exportability
Residence
31
İkamet edilen ülke
İkamet etmek
İkamet hakkı
İkamet izni
İkamet kartı
İkamet koşulu
İkamet kurallarının dikkate alınmaması
İkamet süresi
İkamet tezkeresi
İkamet yeri
İkamete dayalı sistem
İkametgâh
İkili anlaşma
İkili koordinasyon sistemi
İkinci okuma
İkinci sütun emeklilik fonundan
bağlanan emekli aylığı
İkincil hukuk
İkincil mevzuat
İkramiye
İlerleme Raporu
İlgili taraf
İlgili tarafların katılımı
İlişki
İlk okuma
İmtiyazlı istihdam
Country of residence
Reside
Right of residence
Residence permit
Residence card
Residence clause
Waiving of residence rules
Period of residence
Residence permit
Place of residence
Residence-based system
Place of residence
Bilateral agreement
Dual coordination system
Second reading
Second-pillar pension
İmtiyazlı istihdam, istihdam alanında
bazı kimselere ya da gruplara ırk ve
cinsiyet gibi temellere dayanarak
diğerlerine kıyasla ayrımcı nitelikte özel
muamelede bulunulması anlamına
gelmektedir.
İmzalama
İnsan hakları
İnsan kaynakları (İK)
İntibak
Yardım miktarının geçim giderindeki
değişiklikleri (artışları), gelir düzeyini
veya bazı diğer temel değişiklikleri
yansıtacak şekilde uyarlanması. İntibak
otomatik ve düzenli olabilir veya
olmayabilir. Bazen ayarlama, yeniden
değerlendirme, yeniden belirleme olarak
da ifade edilir.
İrade dışında gelişen
İrtibat bürosu
Preferential employment means giving of
special treatment in the field of
employment to certain persons or
classes of persons over others on the
grounds such as race and gender.
Sosyal güvenliğin uluslararası
koordinasyonu çerçevesinde bilgi
vermek üzere kurulan bürolar
İspat
Information units established within the
framework of the international
coordination of social security.
Attestation
Secondary law
Secondary legislation
Bonus
Progress Report
Stakeholder
Stakeholder involvement
Affiliation
First reading
Preferential employment
Ratification
Human rights
Human resources (HR)
Revaluation
The adaptation of the amount of benefit
to reflect changes (increases) in the
cost-of-living, the level of income or
some other basis for adjustment.
Revaluation may or may not be
automatic or regular. Sometimes also
referred to as adjustment, revalorisation
or uprating.
Involuntary
Liaison body
32
İspat külfeti
İsteğe bağlı
İsteğe bağlı sigortalı
İstihdam
İstihdam edilebilirlik
İstihdam hizmetleri (kurumu)
İstihdam ilişkisi
İstihdam piyasası
İstihdamın teşvik edilmesi önlemi
İş arayan
İş göremezlik derecesi
İş günü
İş güvenliği
İş hukukuiş kanunu
İş kanunu
İş kazası
İş kazası
Burden of proof
Optional
Voluntarily insured
Employment
Employability
Employment services (institution)
Employment relationship
Labour market
Employment promotion measure
Jobseeker
Degree of incapacity for work
Working day (work day)
Occupational safety
Labour law
Labour law
Accident at work, occupational accident
Occupational accident
İş kazası sigortası
İş sağlığı ve güvenliği
İş sözleşmesi
İşbirliği
İşçi
İşçi sendikası
İşçi statüsü
İşçilerin serbest dolaşımı
İşçilerin Temel Sosyal Haklarına İlişkin
Topluluk Şartı
İşe alma
İşgücü
İşgücü kaybı
İşine son verme
İşletme
İşletmenin devri
Work accident insurance
Health and safety at work
Contract of employment
Cooperation
Worker
Trade union
Status of worker
Free movement of workers
Community Charter of the Fundamental
Social Rights of Workers (1989)
Recruitment
Labour force, manpower
Loss of working capacity
Dismissal
Undertaking
Transfer of undertaking
İşletmenin ya da işin (ya da bunların bir
kısmının) devredilmesi halinde
çalışanların haklarını korumayı
amaçlayan 2001/23/EC sayılı Direktif’te
kullanılan bir kavramdır. Direktife göre,
bir işletmenin devri, işverenin
değişmesiyle birlikte ekonomik kimliğin
de devredilmesi anlamına gelmektedir.
Direktife göre, devir işlemi, devir
işlemine dahil olan işverenin işten
çıkarma işlemi gerçekleştirmesi için
geçerli bir sebep olarak gösteremez.
Ancak, ekonomik, teknik ya da kurumsal
sebeplerle ya da işten çıkarmaya karşı
koruma sağlayan mevzuatların
kapsamına girmeyen bazı işçi sınıfları
Concept used in Directive 2001/23/EC,
aimed at safeguarding employee’s rights
in the event of transfer of undertakings
or businesses (or parts of them). A
transfer of undertaking for the purposes
of the Directive is the transfer of an
economic identity retaining its identity,
involving a change of employer.
According to the Directive, the transfer
does not in itself constitute valid
grounds for dismissal by the employer
involved in the transfer. Dismissals may
occur, however, for economic, technical
or organisational reasons, or for certain
categories of workers not covered by
legislation protecting against dismissal.
33
için işten çıkarma durumu söz konusu
olabilmektedir.
İşsiz
İşsizlik Bürosu
İşsizlik ödeneği
İşsizlik sigortası
İşsizlik sigortası fonu
İşsizlik yardımı
İşten çıkarılmaya karşı koruma
İşten çıkarma
İşten çıkarma tazminatı
İştirakçilik
İşveren
İşveren adına çalışan
İşveren örgütleri
İşveren vekili
İşverenin iflası
İşverenin işyerini özürlü çalışanlarının
ihtiyaçlarına uygun hale getirmesi
İşverenin ödemeyi sürdürmesi
İşyeri
İtaat
İyi niyet
İyi yönetim
İyi yönetişim
İzleme
İzleme ve değerlendirme
Unemployed
Unemployment Office
Jobseekers’ allowance, unemployment
allowance
Unemployment insurance
Unemployment insurance fund
Unemployment benefit
Protection against dismissal
Dismissal
Dismissal pay
Partnership
Employer
Employee
Employers’ organisations
Representative of the employer
Insolvency of the employer
Reasonable accomodation
Continuation of payment by the
employer
Workplace
Subordination
Good offices
Good administration
Good governance
Monitoring
Monitoring and evaluation
34
K
Kabul tarihi (mevzuat)
Kalma
Kamu alımları
Kamu çalışanı
Kamu düzeni
Kamu güvenliği
Kamu idaresi
Kamu ihalesi
Kamu iktisadi teşebbüsü
Kamu politikası
Kamuya açık danışma
Kanıtlama
Kapsamak
Kapsamın genişletilmesi
Karar
Kararı iptal etmek
Karşılamak
Karşılıklı kısıtlama
Karşılıklı tanıma
Karşılıklılık ilkesi
Katılım
Katılım Antlaşması
Kayıt
Kayıt dışı istihdam
Kayıtdışı çalışma
Yetkili mali kurumlara, sosyal güvenlik
Date of enactment
Stay
Public procurement
Civil servant
Public order
Public security
Public administration
Public procurement
State Economic Enterprise
Public policy
Open consultation
Attestation
Cover
Extension of scope
Decision
Annul a decision
Cover
Reciprocal restriction
Mutual recognition
Reciprocity principle
Accession
Treaty of Accession
Registration
Unregistered employment
Undeclared work
Refers to work (irrespective of whether it
35
kurumlarına ve diğer kamu otoritelerine
bildirilmemiş olan çalışma (hizmet akdi
ile veya kendi nam ve hesabına olması
fark etmez).
is in employment or self-employed
capacity) which is not declared to the
competent fiscal, social security and
other public authorities.
Kazanç kaybı
Kazanılmış hak
Kefaret
Kendi nam ve hesabına çalışan
Kendi nam ve hesabına çalışma
Loss of earnings
Acquired right, vested right
Redemption
Self-employed
Self-employed activity
Koordinasyon tüzüğü bağlamında, işin
gerçekleştiği devletin mevzuatında
tanımlandığı şekliyle “kendi nam ve
hesabına çalışma”, söz konusu ülkede
gerçekleşen faaliyet ya da eşdeğer
durumdur.
Kesenek
Kesinti
Kesintisiz
Keşif bedeli
Kıdem tazminatı
Kıdeme dayalı ücret sistemi
Kısa vadeli sigorta kolu
Kısıtlayıcı önlem/tedbir
Kısmi aylık
For the purposes of the coordination
Regulation, “activity as a self-employed
person” means any activity or equivalent
situation so defined in the legislation of
the State where it is carried out.
Kısmi aylık, kısmi emeklilik halinde
verilir: kişilerin çalışma saatlerini yarı
zamanlı çalışma saatlerine indirme ve
aynı zamanda orantısal olarak azaltılmış
“kısmi aylık” alma hakkı bulunmaktadır.
A partial pension is granted in a
situation of partial retirement: a person
is entitled to reduce the working time to
a part-time employment and to receive at
the same time a proportionally reduced
"partial pension".
Partially unemployed
Kısmi işsiz
883/2004 sayılı Tüzük’ün yetkili üye
devlet dışında ikamet eden işsiz kişilere
ilişkin 65. Maddesi bağlamında kullanılan
bir kavramdır. Bu hükme göre; istihdam
ilişkisi bitirilen ya da sona erdirilen
kişiler tamamen işsiz olarak kabul
edilirler. Öte yandan, istihdam ilişkisi
devam eden ancak askıya alınmış olan
hizmet akdiyle çalışan bir kişi kısmi işsiz
olarak değerlendirilebilir.
Deduction
Deduction
Uninterrupted
Estimated cost
Severance pay
Seniority-based wage system
Short-term insurance branch
Restrictive measure
Partial pension
Kısmi işsizlik
A concept relevant in the context of
Article 65 of Regulation 883/2004, on
unemployed persons residing outside
the competent State. A person is wholly
unemployed for the purposes of that
provision if his/her employment
relationship has been broken or has
expired. Conversely, an employed
person whose employment relationship
still exists but is suspended can be
regarded as partially unemployed.
Partial unemployment
İşletmenin geçici olarak kapanması ya
da çalışma saatlerinin geçici olarak
azaltılması halinde, tam zamanlı
çalışanların maaşlarının bir kısmını
Situation of full-time employees who, in
the event of the temporary closure of an
enterprise or a temporary reduction of
working hours, are in receipt of partial
36
almaya devam etmesi ve geçici olarak
kısmen işsiz kalmaları durumudur.
maintenance of their pay and who are in
a situation of temporary unemployment.
Kısmi olarak düşkünler evinde bakım
Ayakta tedavi hizmeti veren kurumlarda
veya günlük bakım merkezlerinde
sağlanan bakımı ifade eden, uzun süreli
bakım bağlamında kullanılan bir kavram.
Yarı durağan bakım olarak da kullanılır.
Semi-residential care
Concept used in the context of long-term
care, to denote care provided in
institutions on an out-patient basis or in
day-care centres. Also referred to as
semi-stationary care.
Kısmi süreli çalışma
Kısmi süreli hizmet akdi
Kişilerin serbest dolaşımı
Kişisel kapsam
Kontrol muayenesi
Konut yardımı
Koordinasyon
Koordinasyon aracı
Koordinasyon Devresi
Part-time work
Part-time service contract
Free movement of persons
Personal scope
Review of degree of incapacity
Housing benefit
Coordination
Coordination instrument
Coordination Node
Elektronik mesajların (yapılandırılmış
elektronik belge) üye devletler arasında
iletilmesini sağlayan ve Avrupa
Komisyonu’nun ev sahipliğini yaptığı
merkezi bir uygulamadır. Sosyal
Güvenlik Bilgisinin Elektronik
Değişiminin bir parçasıdır.
Koordinasyon sistemi
Koordinasyon Tüzüğü
Kopenhag kriterleri
Kötüleşmek (meslek hastalığı)
Kurucu üye
Kuruluş hakkı
Külfet
Küreselleşme
A central application, hosted at the
European Commission, which will
ensure the distribution of the electronic
messages (structured electronic
documents) between Member States. It
is a part of the Electronic Exchange of
Social Security Information.
Coordination system
Coordination Regulation
Copenhagen criteria
Aggravation (of an occupational disease)
Founding member
Right of establishment
Burden
Globalisation
37
L
Lağvetmek
Liberalize etme
Lizbon Antlaşması
Lizbon Stratejisi
Repeal
Deregulation
Lisbon Treaty
Lisbon Strategy
38
M
Maastricht Antlaşması (1993)
Maaş
Madde
Maddi kapsam
Makbuz
Mali hizmetler
Malların serbest dolaşımı
Maluliyet
Maluliyet derecesinin gözden geçirilmesi
Malullük
Malullük / maluliyet aylığı
Malullük / maluliyet yardımı
Mani olmak
Mantık
Marjinal faaliyet
İşçilerin serbest dolaşımına ilişkin
Antlaşma hükümlerindeki (ABİA Madde
45) anlamıyla “işçi” tanımı bağlamında
kullanılan bir kavramdır. Avrupa Adalet
Divanı daima, işçi olarak tanımlanmak
için, bir kimsenin ekonomik değeri olan,
fiili ve gerçek bir faaliyet sürdürmesinin
gerekli olduğu görüşünde bulunmuş ve
sadece marjinal ve yardımcı olarak
nitelendirilebilecek yürütülen küçük
ölçülü faaliyetleri bu tanıma dahil
etmemiştir.
Memur
Treaty of Maastricht (1993)
Salary
Article
Material scope
Receipt
Financial services
Free movement of goods
Invalidity
Review of degree of incapacity
Invalidity
Invalidity pension
Invalidity benefit
Hinder
Rationale
Marginal activity
Concept used in the context of the
definition of a “worker” within the
meaning of the Treaty provisions on
freedom of movement of workers (Article
45 TFEU). The European Court of Justice
has consistently held that, in order to be
qualified as a worker, a person must
pursue an activity of economic value
which is effective and genuine,
excluding activities pursued on such a
small scale that they are to be regarded
as purely marginal and ancillary.
Civil servant
39
Menşe ülkesi
Menşei ülke ilkesi
AB iç pazar hukuku kavramıdır.
Hizmetlerin sınır ötesi olarak sağlanması
bağlamında hizmet sağlayıcılarının yasal
olarak kurulu bulundukları devletin
yetkili mercileri tarafından düzenlenmesi
ve o devletin mevzuatına uymaları
ilkesini ifade eder.
Merhum eş
Merkezi
Merkezi idare
Meslek hastalığı sigortası
Mesleki eğitim
Mesleki emeklilik
Çalışanların bir şirkette istihdam
edilmeleri veya bir meslek ya da ticaret
grubuna üye olmaları sebebiyle katılma
hakkına sahip olabilecekleri sosyal
güvenlik programlarıdır.
Mesleki hastalık
Mesleki hastalık meslek hastalığı
Mesleki nitelik
Mesleki rehabilitasyon
Mesleki sigorta
Mesleki sosyal güvenlik programları
Mesleki yeterlik sınavı
2005/36 sayılı AB Direktifi bağlamında
nesleki niteliklerin tanınmasına ilişkin
olarak kullanılan bir kavram. Ev sahibi
üye ülkenin yetkili makamları tarafından
o üye ülkede düzenlenen bir mesleğin
başvuru sahibinin ifa etme yeterliliğini
değerlendirmek amacıyla yürütülen ve
başvuru sahibinin mesleki bilgisi ile
sınırlı olan bir testtir.
Meslekte kazanma gücü
Meşru amaç
Meşruiyet
Mevsimlik iş
Mevsimlik işçi
Mevzuat
Mevzuatın geçici olarak uygulanması
Mevzuatına tabi olunan üye devlet
Sınır ötesi sağlık hizmeti, bilhassa planlı
sağlık hizmeti (bakınız “planlanmış
bakım”) bağlamında, hastanın sigortalı
olduğu ve planlı sağlık hizmeti
masraflarının geri ödemesini yapmak
zorunda olan kurumun bulunduğu üye
devleti ifade etmek için kullanılan bir
kavramdır. Çoğu durumda yetkili üye
State of origin
Country-of-origin principle
Concept in EU internal market law. In the
context of the cross-border provision of
services, it refers to the principle – subject
to conditions and derogations – according
to which service providers can only be
regulated by the authorities – and asked to
comply with the legislation – of the State
where they are legally established.
Deceased spouse
Centralised
Central administration
Occupational disease insurance
Vocational training
Occupational pension
Pension schemes to which an employee
may be eligible to join by reason of his
or her employment in a firm or
membership of a profession or trade.
Occupational disease
Occupational disease
Professional qualification
Vocational rehabilitation
Occupational insurance
Occupational social security scheme
Aptitude test
Concept used in the context of EU
Directive 2005/36 on the recognition of
professional qualifications. Refers to a
test limited to the Professional
knowledge of the applicant, carried out
by the competent authorities of the host
Member State with the aim of assessing
the ability of the applicant to pursue a
regulated profession in that MS.
Earning capacity in profession
Legitimate aim
Legitimacy
Seasonal work
Seasonal worker
Legislation
Provisional application of legislation
Member State of affiliation
Concept used in the context of crossborder healthcare, in particular planned
care (see “planned care”), referring to
the Member State where the patient is
insured and whose institution has to
reimburse the costs of the planned care.
Corresponds in the overall majority of
cases to the competent Member State
40
devletle benzerlik gösterir (bazı emekliler
hariç).
MISSOC (AB’nin Sosyal Koruma
Konusunda Karşılıklı Bilgilendirme Sistemi)
MISSOC Sekreterliği (Üye Devletlerin
Sosyal Güvenlik Sistemlerine ilişkin
Ortak Bilgi Sistemi)
Milliyete/Uyruğa dayalı ayrımcılık
Muhafaza (hakkın )
Muhtaç
Muhtelif hükümler
Mukim
Mutat mesken
Bakınız “ikamet”.
Mutat mesken testi
Üye devlete yeni giriş yapan ve o ülkeden
belli sosyal güvenlik yardımları alma
talebinde bulunan kişilere, bu devlet ile
aralarındaki ikamet ilişkisini tespit etmek
üzere uygulanan testtir. Örneğin, bir üye
ülke vatandaşı olduğu halde ulusal
mevzuatla belirlenen belli bir süreyi
yurtdışında geçirmiş olan kişiler gerekli
ikamet kriterini karşılamadıkları için bazı
sosyal güvenlik ödenekleri kapsamı
dışında bırakılabilirler.
Mülteci
Mültecilerin Statüsüne Dair Birleşmiş
Milletler Sözleşmesine (1951) göre
mülteci, “ırk, inanç, milliyet, belli bir
sosyal gruba ya da politik görüşe bağlı
olma gibi nedenlerle ciddi ve temelleri
olan bir zulmedilme korkusu sebebiyle,
vatandaşı olduğu ülkenin dışında olan ve
bu korku nedeniyle kendini o ülke
korumasına emanet edemeyen ya da
etmek istemeyen” kişidir.
Münhasır yetki
Antlaşmalar özel bir alanda AB’
münhasır yetki verdiğinde, sadece AB
yasayabilir ve yasal olarak bağlayıcı
kanunları kabul edebilir. . Üye devletler
kendileri sadece AB’den yetki aldıkları
takdirde ya da AB yasalarının
uygulanmasını sağlamak amacıyla bunu
yapabilirler. Ortak ticaret ve para politikası
(Avro bölgesi için) AB’nin münhasır
yetkilerine örnek olarak gösterilebilir.
Mütekabiliyet ilkesi
Müteveffa
Müzakere
(except for certain pensioners).
MISSOC (EU’s Mutual Information
System on Social Protection)
MISSOC Secretariat (the Mutual
Information System on Social Security
Schemes of the Member States)
Discrimination based on/on the grounds
of nationality
Retention (of a right)
Needy
Miscellaneous provisions
Resident
Habitual residence
See “residence”.
Habitual residence test
The test is applied to people who have
recently arrived in the member state and
who make a claim for certain social
security benefits, in order to see their
residence relation with that stateFor
instance; as citizens of a member state
having spent a certain period of time
determined by this state’s national
legislation abroad do not fulfill the
required residence condition, they may fall
outside the scope of the social security
allowances.
Refugee
Under the United Nations Convention
Relating to the Status of Refugees of
1951, a refugee is defined as a person
who "owing to a well-founded fear of
being persecuted for reasons of race,
religion, nationality, membership of a
particular social group, or political
opinion, is outside the country of his
nationality, and is unable to or, owing to
such fear, is unwilling to avail himself of
the protection of that country".
Exclusive competence
When the Treaties confer on the EU
exclusive competence in a specific area,
only the EU may legislate and adopt
legally binding acts, the Member States
being able to do so themselves only if so
empowered by the EU or for the
implementation of EU acts. The common
commercial policy and the monetary
policy (for Eurozone countries) are
examples of exclusive EU competences.
Reciprocity principle
Deceased spouse
Negotiation
41
N
Nafaka
Nafaka ödemesi
Nakdi hastalık yardımı
Nakdi ödeme
Nakdi tazminat
Nakdi yardım
Nesnel gerekçelendirme
Net miktar
Nice Antlaşması (2003)
Nitelikli çoğunluk oylaması
Bazı kararların oybirliği olmaksızın
yürürlüğe girmesine imkân veren Avrupa
Birliği Konseyi tarafından kullanılan
standart oylama sistemidir. Bazı
kararların oybirliği olmaksızın yürürlüğe
girmesine imkân veren AB Bakanlar
Kurulu’nca kullanılan bir oylama
sistemidir.
Noter
Nüfusun yaşlanması
Alimony
Maintenance payment
Sickness cash benefit
Cash payment
Cash compensation
Benefit in cash, cash benefit
Objective justification
Net amount
Treaty of Nice (2003)
Qualified majority voting (QMV)
The standard voting system used by the
Council of the European Union, enabling
certain decisions to be passed without
unanimity. A voting system, used by the
EU Council of Ministers, enabling certain
resolutions to be passed without
unanimity.
Notary
Ageing of society
42
O
Olağan yasama prosedürü
Daha önceden ortak karar usulü olarak
bilinen, Konsey ve Avrupa
Parlamentosuna eşit yasama yetkisi
sağlamak kaydıyla, tüzüklerin ve
direktiflerin kabul edilmesine yönelik
standard AB yasama sürecidir.
Olurluk çalışması
Onaylama
Orantılı olarak dağıtma/hesaplama
Orantılılık ilkesi / ölçülülük ilkesi
AB’nin temel ilkelerinden biridir. Bu
ilkeye göre; AB hedeflerini
gerçekleştirmek için gerektiği ölçüde
hareket edebilir, daha fazlasını yapamaz.
Ordinary legislative procedure
Formerly known as co-decision
procedure, is the standard legislative
procedure of the EU by which
Regulations and Directives are adopted,
providing for equal legislative
competencies for Council and European
Parliament.
Feasibility
Ratification
Proratisation
Proportionality principle
OrantısalAylık (OEA)
It is a fundamental principle of European
Union law. According to this principle,
the EU may only act to exactly the extent
that is needed to achieve its objectives,
and no further.
Pro-rata Pension (PRP)
Koordinasyon tüzüğünün yaşlılık ve dul
ve yetim aylıkları bölümünde kişinin ilgili
üye devlette tamamladığı sürenin,
çalıştığı bütün üye devletlerde
tamamladığı sürelerin toplamına oranı
alınarak bu oranın teorik aylığa (TA)
uygulanmasıyla hesaplanan aylıkları
Concept in the coordination regulation’s
chapter on old-age and survivors’
pensions, referring to the pension
calculated by applying to the thereotical
pension (TP) the ratio between the
duration of periods completed in the MS
concerned and the duration of periods
43
ifade etmektedir.
Orantısız
Ortak pazar
Ortak Rapor
Ortak ticaret politikası
Ortaklık
Ortaklık Antlaşması
Ortalama aylık kazanç
Ortalama emekli aylığı
Ortalama günlük kazanç
Ortalama yıllık kazanç
Ortalama yıllık maliyet
Oybirliği kuralı
Oybirliğiyle alınmış karar
completed in all MS where a person has
worked.
Disproportionate
Common market
Joint Report
Common commercial policy
Partnership
Association Agreement
Average monthly earning
Average pension
Average daily earning
Average annual earning
Annual average cost
Unanimity rule
Unanimous decision
44
Ö
Ödeneklerin dönüştürülmesi
Ödeneklerin iptali
Ölüm sigortası
Ölüm yardımı
Ölüm yardımı
Conversion of benefits
Withdrawal of benefits
Survivor’s insurance
Funeral grant
Death grant
Aylıkların yerine geçen toplu yardımların
haricinde, ölüm halinde bir defaya
mahsus olarak yapılan ödemelerdir.
Ön emeklilik programı
Ön emeklilik yardımı
Belirli bir yaştan itibaren paralı
faaliyetleri azalmış, sona ermiş veya
askıya alınmış işçilere yaşlılık aylığına
veya erken emeklilik aylığına hak
kazanacakları tarihe kadar verilen,
verilişi ilgili kişinin yetkili devletteki
istihdam hizmetlerine kayıtlı olup
olmamasına bağlı olmayan, işsizlik
yardımı veya erken yaşlılık
yardımlarından ayrı olan nakdi yardım.
Ön izin, ön yetki
Means any one-off payment in the event
of death excluding lump-sum benefits
substituting for pensions.
Pre-retirement scheme
Pre-retirement benefit
Cash benefit, other than an
unemployment benefit or an early oldage benefit, provided from a specified
age to workers who have reduced,
ceased or suspended their remunerative
activities until the age at which they
qualify for an old-age pension or an early
retirement pension, the receipt of which
is not conditional upon the person
concerned being available to the
employment services of the competent
State.
Prior authorisation
İdari bir prosedür olan ön izin, bir kişinin
sağlık hizmeti almak üzere başka bir üye
A prior authorisation is an administrative
procedure, which means that before a
45
devlete gitmeden önce başvuruda
bulunmasını takiben, bu hizmet için
kendi ülkesindeki yetkili kurumun
vermesi gereken resmi onaydır.
Ön karar
Ön karar başvurusu
person may go to a Member State to
receive healthcare, the competent
authority of his country must give formal
approval for this care following an
application.
Preliminary ruling
Reference for a preliminary ruling
Avrupa Adalet Divanı huzurunda
uygulanan, ulusal yargı organları ile AB
yargı organları arasında işbirliğinden
oluşanbir süreçtir. Ulusal mahkemeler,
hâlihazırda görülmekte olan davaları,
Avrupa hukukunun yorumlanması ya da
geçerliliği hususunda değerlendirmesi
için AAD’ye sevkedebilirler. Ön karar
başvurusunun amacı, Avrupa
hukukunun AB’nin her yerinde aynı
şekilde uygulanmasını sağlamaktır. Nihai
merci görevi gören ulusal mahkemeler,
taraflardan biri talep ettiği takdirde, ön
karar başvurusunda bulunmak
zorundadır. Diğerler durumlarda, karar
yetkisi mahkemelerin kendisine
kalmıştır. AAD’nin verdiği karar, sadece
ön karar başvurusunda bulunan ulusal
mahkeme için değil, aynı zamanda üye
devletlerdeki bütün ulusal mahkemeler
için bağlayıcıdır. Sosyal güvenlik
kapsamında toplamda 500’ün üzerinde
ön karar başvurusu bulunmaktadır.
A procedure exercised before the
European Court of Justice, which
consists of a cooperation between the
national and the EU judiciary. National
courts may refer cases already
underway to the ECJ in order to question
it on the interpretation or validity of
European law. The reference for a
preliminary ruling seeks to ensure the
uniform application of European law
throughout the EU. National courts
which act as a final resort, are obliged to
exercise the reference for a preliminary
ruling if one of the parties requests it.
For others, the decision lies with the
courts themselves. The ensuing ruling of
the ECJ is binding not only on the
national court on whose initiative the
reference for a preliminary ruling was
made but also on all of the national
courts of the Member States. In total,
there have been over 500 references for
a preliminary ruling in the context of
social security coordination.
Ön koşul /şart
Öncelik kuralı
Öncelikli olarak uygulanacak mevzuat
Öngörülen maliyet
Önlem almak
Özel asgari gelir desteği ödeneği
Precondition, prerequisite
Priority rule
Legislation applicable by priority
Estimated cost
Take measures
Specific minimum income benefit
Ulusal sosyal güvenlik programlarının
bir bölümünü oluşturan, ancak bazı
koşullar yerine getirildiğinde özel
primsiz nakdi yardımlar (bakınız “özel
primsiz nakdi yardımlar”) olarak
değerlendirilebilen yardım sınıfıdır.
Özel doğum ödeneği
Categorical benefits which typically form
part of national social assistance
schemes but which may – if certain
conditions are met – be qualified as
special non-contributory cash benefits
(see “special non-contributory cash
benefits”).
Special childbirth allowance
Bakınız “doğum ödeneği”.
See “birth grant”.
Doğum halinde bir defaya mahsus
A one-off benefit paid upon the birth of a
46
ödemesi yapılan yardımlardır. Özel
doğum ödenekleri (“doğum ödeneği” de
denmektedir) 883/2004 sayılı Tüzük’ün
kapsamının dışında tutulmakta, Ek 1’de
yer almaktadırlar.
Özel primsiz nakdi yardım
child. Special childbirth allowances
(sometimes also called birth grants) are
excluded from the scope of Regulation
883/2004. They are listed in its Annex I.
Geleneksel sosyal güvenlik yardımları ile
sosyal yardım arasında bir yere sahip
olan nakdi yardımlardır. Her iki grubun
özelliklerinine de taşırlar ancak ikisine
de dâhil değildirler. Özel primsiz nakdi
yardımlar, sosyal güvenlik yardımları ile
bağlantılı ve koordinasyonu Tüzüğünde
kapsanmış olan risklerden biri ile ilgili
kanunen belirlenmiş haklar doğurması
bakımından sosyal güvenlik ile
ilişkilendirilir. Aynı zamanda primsiz
olmaları ve maddi veya kişisel ihtiyaçları
karşılamaları açısından da sosyal destek
ile de bağlantılıdırlar. Özel primsiz
yardımlar, yardımların ihraç edilebilirliği
ilkesi için bir istisna teşkil etmekte olup
sadece yardımı sağlayan üye devlette
ikamet eden kişilere verilirler.
Cash benefits which are halfway
between traditional social security
benefits and social assistance. They
present characteristics of both
categories, but belong to neither. Special
non-contributory cash benefits are
linked to social security in that they
create legally-defined rights connected
to a social security benefit and relate to
one of the risks covered by the
coordination Regulation. At the same
time, they have links with social
assistance, in the sense that they are
non-contributory and intended to relieve
a financial or personal need. As a
derogation to the principle of
exportability of benefits, special noncontributory benefits are only granted to
persons residing on the territory of the
State providing them.
Özel sağlık sigortası
Özel yasama süreci
AB Konseyi ve Avrupa Parlamentosu
için eşit yasama yetkisi sunan olağan
yasama usulü (bkz. ilgili kilit sözcük)
Lizbon Antlaşması’ndan sonra standart
haline gelirken geriye kalan bazı
alanlarda ise özel yasama usulleri
kullanılmaktadır. Çeşitli özel yasama
usulleri vardır fakat bunlardan en
önemlileri muvafakat usulü ve uzlaşma
usulüdür. İlkinde önerileri kabul veya red
etme yetkisi Parlamento’dayken (fakat
değişiklik önerisinde bulunma hakkı
yoktur) ikincisinde yalnızca Konsey
başvurabilir (konumu bağlayıcı değildir).
Private health insurance
Special legislative procedure
While the ordinary legislative procedure
(see the relevant keyword) – providing
for equal legislative competencies for
the Council of the EU and the European
Parliament – has become the standard
after the Treaty of Lisbon, in a few
remaining areas, special legislative
procedures are used. There are various
special legislative procedures, but the
most important are the consent
procedure and the consultation
procedure. In the former, Parliament has
the power to accept or reject proposals
(but not to propose amendments), while
in the latter, it should only be consulted
by the Council (who is not bound by its
position).
Özerklik
Özürlü
Özürlülük
Autonomy
Disabled
Disability
Special non-contributory cash benefit
47
P
Para politikası
Pasif hak
Paydaş
Paydaşların katılımı
Paylaşılmış yetki
Monetary policy
Dormant right
Stakeholder
Stakeholder involvement
Shared competence
Antlaşmalar, AB’ye belirlibir alanda üye
devletlerle paylaşmak üzere bir yetki
verdiğinde, hem AB hem de üye
devletler o alanda yasal olarak bağlayıcı
kanunlar yapabilirler.
Üye devletler, Birlik’in kullanmadığı
ölçüde bu yetkiyi kullanabilirler. İç Pazar
ve bazı sosyal politika alanları
paylaşılmış yetkiye örnek gösterilebilir.
When the Treaties confer on the EU a
competence shared with the Member
States in a specific area, both the EU and
the Member States may legislate and
adopt legally binding acts in that area.
The Member States can exercise their
competence to the extent that the Union
has not done so. The internal market and
certain aspects of social policy are
examples of shared competences.
Consolidate
Market forces
Planned care
Pekiştirmek
Piyasa güçleri
Planlı sağlık hizmeti
Sınır ötesi sağlık hizmeti, aynı zamanda
“planlı tedavi” olarak da bilinen
kavramdır (bakınız “planlı tedavi”).
Bir kişi, mevzuatına tabi olduğu ülke
dışında bir ülkeye tedavi amaçlı gitmesi
halinde alacağı sağlık hizmetini ifade
Concept used in the context of crossborder healthcare, also known as
scheduled treatment (see “scheduled
treatment”).
Refers to healthcare obtained in a
Member State other than the Member
48
etmektedir.(Bkz: mevzuatına tabi olunan
ülke)
Bazı hallerde, planlı sağlık hizmeti
masraflarının geri ödemesi, mevzuatına
tabi olunan üye devletin hastalık
sigortası kurumundan alınacak ön izine
bağlı kılınabilir.
Planlı tedavi
Bakınız “Planlalı bakım”.
Politika önceliği
Politikaların şeffaflığı
Pozitif ayrımcılık
Prim
Prim katkısı esaslı sigorta sistemi
Prim oranı
Prim ödemesi yapılmaksızın geçen süre
Prime esas aylık kazançlar
Prime esas kazanç
Primlerin tahsilâtı
Primsiz yardım
Pro-rata temporis clause (süre
bakımından orantılılık hükmü)
State of affiliation (see “Member State of
affiliation”) to which the person travelled
with the intention to receive treatment. In
some cases, reimbursement of the costs
of planned care may be made contingent
upon prior authorisation by the sickness
insurance institution of the Member
State of affiliation.
Scheduled treatment
See also “planned care”.
Policy priority
Transparency of policies
Positive discrimination
Contribution
Contributory insurance scheme
Contribution rate
Non-contributory period
Monthly earnings subject to
contributions
Earnings subject to contribution
Collection of contributions
Non-contributory benefit
Pro-rata temporis clause
49
R
Reentegrasyon
Refah
Refah devleti
Rehabilitasyon
Rekabet
Rekabet kuralları
Resmi dil
Risk (sosyal güvenlik)
Risk sistemi
Reintegration
Well-being
Welfare State
Rehabilitation
Competition
Competition rules
Official language
Contingency
Risk system
Yardım miktarının sigorta süresinden
bağımsız olduğu malullük aylığı
sistemidir (hastalık sigortasına benzer).
Risk sistemleri 883/2004 sayılı Tüzük’ün
ekinde listelendiklerinde, bu sistemlere
A tipi sistemler denir. Özellikle sadece A
tipi sisteminin geçerli olduğu üye
devletlerde sigortalanmış kişiler,
işgöremezlik halinin vuku bulduğu
sırada sigortalı oldukları devletten tek bir
aylık alırlar farklı bir orantısal aylık
almazlar.
Invalidity pension system – akin to
sickness insurance– in which the
amount of the benefit is independent of
the length of insurance. When risk
systems are listed in an annex to
Regulation 883/2004, they are called
type-A systems. Persons having been
insured exclusively in Member States
with a type-A system do not receive
different pro-rata pensions but a single
pension from the State in which they
were insured at the time the incapacity
to work began.
Treaty of Rome (1958)
Recourse
Roma Antlaşması (1958)
Rücu
50
S
Sabit harcamalar esasında geri ödeme
Sağlamlaştırmak
Sağlık giderleri
Sağlık hizmeti
Sağlık hizmeti giderlerinin geri ödenmesi
Sağlık hizmeti sunucusu
Sağlık hizmetleri
Sağlık maliyeti
Sağlık ve güvenlik standartları
Sağlık verilerinin korunması
Sağlık yardımı
Sahte
Sahte iş
Koruma, maaşlı ve bağlımlı çalışma ile
bağlantılı harcamalardan (gelir ve sosyal
güvenlik ile ilişkili) kaçınmak için bu
çalışmanın (örn. hizmet akdi ile çalışma)
hileli bir biçimde kendi hesabına çalışma
olarak gösterilmesi.
Sahtekârlık
Reimbursement on the basis of fixed
amounts
Consolidate
Health expenditure, medical costs,
health costs
Medical care
Reimbursement of medical costs
Healthcare service provider
Healthcare services
Helath costs
Health and safety standards
Health data protection
Healthcare benefit
Bogus
Bogus self-employment
Salaried, dependent work (i.e.
employment) which is fraudulently
disguised as self-employment in order to
avoid the protection and (wage- and
social security-related) costs connected
with the former type of work.
Fraud
Sahtekârlık sonucu alınmış sosyal
güvenlik numarası
Bogus social security number
Sahtekârlık yapılarak alınmış ödeneklere
Recovery of benefits
51
el konması
Hata, yanlış beyan veya sahtekârlığın bir
sonucu olarak yardımların fazla veya
zamanından önce ödendiği durumlarda
görülür. Bu yardımlar genelde
zamanından önce ödenmiş olan
yardımların değerinin geri alınabileceği
veya yardımlarının değerinin hak
kazanılmış olan gelecek ödemelerinden
düşülebileceği faydalanıcılardan (bazı
durumlarda eş, varis gibi diğer
kişilerden) alınır. Bu el koyma isteğe
bağlı veya zorunlu olabilir.
Occurs when benefits were overpaid or
were paid but not due, either as a result
of error, misrepresentation or fraud.
Benefits are usually recovered from the
beneficiaries (in some cases also from
other persons, e.g. spouse, heirs) who
can be required to refund the value of
benefits not due or who can have that
value deducted from any future
payments to which they would be
entitled. Recovery can be optional or
compulsory.
Sandık
Sapma
Satın alma (kamuda)
Savaş kurbanı
Serbest dolaşım
Serbest piyasa kuralıpiyasa güçleri
Serbestleştirme
Sermayenin serbest dolaşımı
Sığınmacı
Sınır işçisi
Fund
Derogation
Public procurement
Victim of war
Free movement
Market forces
Deregulation
Free movement of capital
Asylum seeker
Frontier worker
Sınır işçisi, bir üye devlette çalışan ve
kural olarak her gün ya da haftada en az
bir defa döndüğü bir başka üye devlette
ikamet eden kişileri ifade etmektedir.
Frontier worker means any person
working in a Member State and residing
in another Member State to which he/she
returns as a rule daily or at least once a
week.
Cross-border mobility
Sınır ötesi mobilite (yer değiştirme,
hareket etme)
Sınır ötesi sağlık hizmeti
Sınırlayıcı süre
Sınırlı ihraç edilebilirlik
Cross-border health care
Period of limitation
Limited exportability
Bakınız “İşsizlik yardımı”.
Sigortalı
Sigortalılık durumu
Sigortalılık süresi
Sigortaya esas kazanç
Sivil Toplum Kuruluşu (STK)
Sosyal avantaj
See “unemployment benefit”
Insurance holder
Insurance status
Period of insurance
Insurable earning
Non-governmental Organisation (NGO)
Social advantage
1612/68 sayılı Tüzük, göçmen işçilere
sosyal avantajlar konusunda eşit
muamele teminatı vermektedir. Kavram
çok geniş olmakla birlikte, koordinasyon
tüzüğü kapsamının dışında kalan
yardımlar da dâhil olmak üzere sosyal
yardımları kapsamaktadır.
Sosyal boyut
Regulation 1612/68 guarantees migrant
workers equal treatment as regards
social advantages in the State of
employment. The concept is very broad,
and also covers social benefits,
including benefits outside the scope of
the coordination Regulation.
Social dimension
52
Sosyal bütünleşme
Sosyal destek
Social cohesion
Social assistance
Sosyal yardım koordinasyon tüzüğü
kapsamının dışında kalmaktadır. Sosyal
yardım, genel olarak özel bir sosyal
güvenlik riskiyle ilişkilendirilemeyen ve
yoksulluk riski halinde gerekli ihtiyacı
amaçlayan primsiz, gelir testine tabi
yardımları ifade etmektedir.
Sosyal dışlanma
Sosyal diyalog
Sosyal eylem programı
Sosyal güvenlik
Sosyal güvenlik anlaşması
Sosyal güvenlik hakkı
Sosyal güvenlik hukuku
Sosyal güvenlik kapsamı
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)
Sosyal güvenlik riski
Social assistance is outside the scope of
the coordination Regulation. It generally
refers to a subsidiairy set of noncontributory, means-tested benefits
which cannot be linked to a specific
social security risk and which are
intended to cater 53ort he risk of
poverty.
Social exclusion
Social dialogue
Social action programme
Social security
Social security agreement
Social security right
Social security law
Social security coverage
Social Security Institution (SSI)
Social security risk
Bakınız “doğum”, “ölüm”, “yaşlılık”,
“işsizlik” vb.
Sosyal hak
Sosyal içerme
Sosyal konut
Sosyal Koruma Komitesi (SKK)
Sosyal müktesebat
Sosyal politika
Sosyal refah
Sosyal standartlar
Sosyal taraf
Sosyal yardım
Sosyal güvenlik yardımları, sosyal
destek yardımları, konut ve ısınma
yardımlarını kapsayan tüm sosyal
koruma yardımları.
See “childbirth”, “death”, “old-age”,
“unemployment” etc.
Social right
Social inclusion
Social housing
Social Protection Committee (SPC)
Social acquis
Social policy
Social welfare
Social standards
Social partner
Social benefit
Any benefit of social protection,
including social security benefits, social
assistance benefits and benefits in
respect of housing and heating.
Sosyal yardım merkezi
Sözleşmeli
Social welfare centre
Contracted
(örneğin; hastalık fonu tarafından
sözleşmeye bağlanan doktor)
Sözleşmesiz
Sözleşmeyi yapan makam
Stajyer
Stajyerlik sözleşmesi
Sübvansiyon
Sürekli bakım
Sürekli işgöremezlik
Sürekli işgöremezlik geliri
(e.g. a doctor contracted by the sickness
fund)
Non-contracted
Contracting authority
Trainee
Traineeship contract
Subsidy
Permanent care
Permanent incapacity
Permanent incapacity income
53
Sürelerin birleştirilmesi
Aggregation of periods
AB Sosyal Güvenlik Sistemlerinin
Koordinasyonunun temel
prensiplerinden birisi olan bu ilke, ulusal
sosyal güvenlik mevzuatlarındaki hak
etme sürelerinin kısıtlayıcı etkilerini
nötralize etmeye hizmet eder. Bu ilkeye
göre, yardım hakkı elde etmek için,
sosyal güvenlik yardımı talebinde
bulunduğunuz üye devlet kurumu, başka
üye devletlerde tamamlanan sigorta,
hizmet akdiyle çalışma, kendi hesabına
çalışma ya da ikamet sürelerini kendi
mevzuatına tabi olunarak tamamlanmış
gibi kabul etmek ve dikkate almak
zorundadır. Sürelerin birleştirilmesi
ilkesi, emekli aylıkları ve işsizlik
yardımları konusunda özel kuralların
varlığıyla birlikte, Koordinasyon Tüzüğü
kapsamına giren bütün yardımlar için
uygulanmaktadır (ön-emeklilik yardımları
hariç). Bu ilke, yalnızca yardım hakkı
elde etme (elde tutma, geri kazanma)
konusunda değil, aynı zamanda bir
programa bağlı olmak için de
kullanılabilmektedir. Ancak kişinin hak
kazandığı yardımların hesaplanması
konusunda uygulanamamaktadır.
Sürelerin dönüştürülmesi
A general principle of EU social security
coordination, which serves to neutralise
the restrictive effects of qualifying
periods in national social security
legislation. In accordance with this
principle, the institution of the Member
State from which you claim a social
security benefit has to take into account,
for the purposes of establishing
entitlement to this benefit, periods of
insurance, employment, selfemployment or residence completed in
other Member States, as though they
were completed under its own
legislation. The principle of aggregation
applies to all benefits covered by the
coordination Regulation (except preretirement benefits), with special rules
for pensions and unemployment
benefits. It can be used not only to
acquire (or retain, recover) entitlement to
benefits, but also to establish affiliation
to a scheme. It cannot be used, however,
for the purposes of calculating benefits
to which one is entitled.
Conversion of periods
54
Ş
Şeffaf
Şeffaflık
Şube açmak, kurmak
Transparent
Transparency
Set up a branch
55
T
Taban emekli aylığı
Tabiyet
Tabiyet hükmü (ulusallık koşulu)
Bir yardıma, avantaja veya ekonomik
faaliyete erişimi belirli bir ülkenin/belirli
ülkelerin vatandaşlarıyla kısıtlayan
hüküm (mevzuatta, uluslararası
anlaşmalarda veya sözleşmelerde).
Taciz
Bir kişinin insan onuruna zarar verme
amacına veya etkisine sahip olan ve
düşmanca, caydırıcı, kırıcı, küçük
düşürücü veya onur kırıcı bir ortamın
oluşmasına neden olan istenmeyen
sözlü, sözsüz veya fiziksel davranış.
Taciz; toplumsal cinsiyet, ırk, yaş,
özürlülük ve cinsel yönelim zeminlerine
dayalı ayrımcılıkla mücadece eden AB
Direktifleri kapsamında ayrımcılık teşkil
eder.
Tahakkuk eden miktarın tamamının
ödenmesi
Tahakkuk etmek / ettirmek
Tahakkuk etmiş olan yardım (sosyal
güvenlik bağlamında)
Tahakkuk etmiş ücret (maaş)
Tahkim Komisyonu
Base pension
Nationality
Nationality clause
A provision (in legislation, international
agreements or contracts) reserving
access to a benefit, advantage or
economic activity to citizens of (a)
particular countr(y)(ies).
Harassment
Unwanted conduct of verbal, non-verbal
or physical nature with the purpose or
the effect of violating the human dignity
of a person, and creating a hostile,
intimidating, offensive, humilitating or
degrading environment. Harassment
constitutes discrimination under the EU
Directives combating discrimination on
grounds of gender, race, age, disability
and sexual orientation.
Full payment
Accrue
Accrued benefit
Accrued wage (salary)
Conciliation Board
56
Tam işsizlik
Tam zamanlı çalışma
Tam zamanlı hizmet akdi
Tamamen işsiz
Full (or total, whole) unemployment
Full-time work
Full-time service contract
Wholly unemployed
883/2004 sayılı Tüzük’ün yetkili üye
devlet dışında ikamet eden işsiz kişilere
ilişkin 65. Maddesi kapsamında
kullanılan bir kavramdır. Bu hükme göre;
istihdam ilişkisi bitirilen ya da sona eren
kişiler tamamen işsiz olarak kabul
edilirler. Öte yandan, istihdam ilişkisi
devam eden ancak askıya alınmış olan
hizmet akdiyle çalışan bir kişi kısmi işsiz
olarak değerlendirilebilirler.
Tamamlayıcı aylık
Tamamlayıcı emekli aylığı
Tamamlayıcı sigorta
Tanı
Tarama Raporu
Tarama süreci
Tarım işçisi
Tarımsal faaliyet
Tasfiye
Taşeron, alt yüklenici
Taşınabilir belge
A concept relevant in the context of
Article 65 of Regulation 883/2004, on
unemployed persons residing outside
the competent State. A person is wholly
unemployed for the purposes of that
provision if his/her employment
relationship has been broken or has
expired. Conversely, an employed
person whose employment relationship
still exists but is suspended can be
regarded as partially unemployed.
Pension supplement
Supplementary pension
Supplementary insurance
Diagnosis
Screening Report
Screening process
Agricultural worker
Agricultural activity
Liquidation
Subcontractor
Portable document
Bakınız “Yapılandırılmış Elektronik
Belge, SED”.
See “Structured Electronic Document,
SED”
Tavan
Tavsiye
Tazminat
Tazminat
Tebliğ mektubu
Tecil
Tedavi
Tedavi masrafı
Tedavinin verildiği üye devlet
Tedbir
Tedbir almak
Tek Avrupa Senedi 1986
Tek oranlı aylık
Tek Pazar
Tek uygulanabilir mevzuat
Teknik Komite
Tekrar dağıtılan, yeniden dağıtılan
nitelikte
Telafi edici ödeme
Telafi etmek
Teletıp
Ceiling
Recommendation
Indemnity
Compensation, redress
Letter of formal notice
Deferment
Remedy
Cost of treatment
Member State of treatment
Measure
Take measures
Single European Act 1986
Single rate pension
Single market
Single applicable legislation
Technical Committee
Redistributive
Compensatory payment
Redeem
Telemedicine
57
Temel ayni yardım
Ayni yardımlar Sosyal Güvenlik
Sistemlerinin Koordinasyonu hakkında
İdari Komisyon’un bir kararında
listelenmiştir ve bu yardımlar için
883/2004 sayılı Tüzüğün 33. Maddesinde
özel bir koordinasyon prosedürü
belirlenmiştir.
Temel çıkar
Temel emekli aylığı
Temel ilke
Temel özgürlük
Temel sağlık hizmetleri
Temel tüzük
Substantial benefit in kind
Benefit in kind, listed in a decision of the
Administrative Commission on the
Coordination of Social Security Systems,
for which a special coordination
procedure is provided in Article 33 of
Regulation 883/2004.
Sırasıyla uygulama tüzükleri olan
987/2009 ve 574/72 sayılı Tüzüklerin
aksine, 883/2004 veya önceki 1408/71
sayılı Tüzükler kastedilmektedir.
Temlik olunan
Temsilci
Temyiz
Teorik Emekli Aylığı (TEA)
Refers to Regulation 883/2004 or the
former Regulation 1408/71, as opposed
to their implementing Regulations
987/2009 and 574/72 respectively.
Transferee
Representative
Appeal
Theoretical Pension (TP)
Kişinin tüm çalışma hayatını tek bir üye
ülke mevzuatına tabi olarak geçirdiği
varsayıldığında bu ülkeden bağlanılması
öngörülen aylığı ifade etmektedir.
Tersine ayrımcılık
Refers to the pension that would be due
from a MS if the person had been subject
to that legislation his/her entire career.
İç Pazar bağlamında tersine ayrımcılık,
vatandaşlarının ya da (kişiler
dahil)“statik” üretim unsurlarının
yabancı ya da “hareket halinde” olanlara
nazaran dezavantajlı bir muameleye
maruz kaldıklarında ortaya çıkan durumu
ifade etmektedir. Tersine ayrımcılık, AB
hukunun sınır ötesi durumlarda
uygulanabilir olması, tamamen ülke içi
olan durumlarda uygulanmamasından
kaynaklanır.
Buradan çıkan sonuca göre, bir üye
devletin vatandaşları, başka üye
devletlerin vatandaşlarının aksine, o üye
devletin getirdiği kısıtlayıcı bir önleme
(örn; bir sosyal güvenlik programına
bağlı olmak için ikamet koşulu) itiraz
etmek için koordinasyon tüzüğünden ve
kişilerin serbest dolaşımından
yararlanamazlar. AAD devamlı olarak
tersine ayrımcılığın AB hukukuna ters
düşmediği görüşünde olmuştur.
Tescil
Reverse discrimination in the context of
the internal market arises where national
or “static” factors of production (incl.
persons) are treated less favourably than
their foreign or “mobile” counterparts.
Reverse discrimination stems from the
fact that EU law only applies to crossborder situations, and not to purely
internal situations. It follows, for
example, that the nationals of a Member
State, unlike the nationals of other
Member States, cannot rely on the
coordination Regulation and on the free
movement of persons to challenge a
restrictive measure (e.g. a residence
requirement for affiliation to a social
security scheme) enacted by the first
Member State. The ECJ has consistently
held that reverse discrimination is not
contrary to EU law.
Fundamental interest
Basic pension
Fundamental principle
Fundamental freedom
Primary healthcare services
Basic Regulation
Reverse discrimination
Registration
58
Teşhis
Teşvik
Tıbbi olarak gerekçelendirilebilen
Ticaret odası
Toplu
Toplu iş sözleşmesi
Toplu işten çıkarma
Toplu ödeme
Topluluk hukuku
Topluluk Müktesebatı
Diagnosis
Incentive
Medically justifiable
Chamber of commerce
Collective bargaining
Collective labour agreement
Collective redundancies
Collective payment
Community law
Acquis Communautaire
AB hukukunun bütününü oluşturan AAD
içtihatı ve mevzuatlar bütünü
Topluluk sigortası
Toplumsal cinsiyet
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği
Politikalarının Ana Plan ve Programlara
Yerleştirilmesi
Toplumsal cinsiyete dayalı ayrımcılık
The accumulated legislation and ECJ
caselaw constituting the body of EU law.
Group insurance
Gender
Gender mainstreaming
Toptan ödeme
Toptan yapılan (bir defada verilen)
sosyal yardım
Transfer edilebilirlik
Tüketici hakları
Türev hak (bir kişinin doğrudan değil bir
hak sahibinin aile bireyi sıfatıyla elde
ettiği hak)
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği
(TOBB)
Tüzel kişi
Tüzel kişilik
Tüzük
Tüzük kapsamına girmek
Tüzük kapsamının dışında kalmak
Discrimination based on/ on the grounds
of gender
Single (lump sum) payment
Lump-sum benefit
Transferability
Consumer rights
Derived right
Turkish Union of Chambers and Stocks
Artificial / legal person
Legal entity
Regulation
Fall within the scope of the Regulation
Fall outside the scope of the Regulation
59
U
Ulusal düzenleme
Ulusal hukuk
Ulusal mahkeme
Ulusal mevzuat
Ulusal mevzuatın uyumlaştırması
Ulusal sosyal güvenlik sistemlerinin
koordinasyonu
Ulusal Strateji Raporu
Ulusal yardım paketi
Uluslararası hukuk
Uluslararası sosyal güvenlik
sözleşmeleri
Uluslararası taşımacılık
Uygulama
Uygulama Tüzüğü
National regulation
National law
National court
National legislation
Transposition of national legislation
Coordination of national social security
systems
National Strategy Report
National benefit package
International law
International social security conventions
Uygulama Tüzüğü, 883/2004 ve 1408/71
sayılı tüzüklerin uygulanma prosedürünü
belirleyen sırasıyla 987/2009 ya da
önceki 574/72 sayılı tüzükleri ifade
etmektedir. Temel ve uygulama tüzükleri
eşit hukuki değere sahiptirler.
Uygulamak
Uygulanabilir mevzuat
Refers to Regulation 987/2009 or the
former Regulation 574/72, laying down
the procedure for implementing
Regulations 883/2004 and 1408/71,
respectively. Basic and implementing
Regulations have equal legal value.
Apply, implement
Applicable legislation
Koordinasyon Tüzüğü kapsamına giren
bir kişi için uygulanabilir olan üye devlet
Concept used in the coordination
Regulation to refer to the social security
International transport
Implementation
Implementing Regulation
60
sosyal güvenlik mevzuatını belirlemek
için kullanılan bir kavramdır.
Tüzük’te uygulanabilir mevzuatın
belirlenmesine ilişkin bir takım bağlayıcı
kurallar yer almaktadır. Uygulanabilir
mevzuat, genellikle kişinin çalıştığı üye
devletin mevzuatıdır (bakınız “lex loci
laboris”). Ekonomik açıdan aktif
olmayan kişiler için ise, uygulanabilir
mevzuat ikamet ettikleri üye devletin
mevzuatıdır (bakınız “lex loci domicilii”).
Uygulanabilir mevzuat, kişinin sosyal
güvenlik primlerini nereye ödeyeceğini
ve (nakdi) yardımları nereden alacağını
belirler (ayni yardımlar konusunda özel
kurallar uygulanmaktadır).
Uygulanabilir mevzuatın belirlenmesi
legislation of a Member State which is
applicable to a person covered by that
Regulation.
The Regulation contains a set of binding
rules determining the applicable
legislation. In general, this is the
legislation of the State where a person
works (see “lex loci laboris”). For
economically inactive persons, this is
the legislation of the State of residence
(see “lex loci domicilii”).
The legislation applicable to a person
determines where s/he has to pay social
security contributions and from which
State s/he receives (cash) benefits
(specific rules apply to benefits in kind).
Determination of the applicable
legislation
Bakınız “uygulanabilir mevzuat”
Uygunluk
Uygunluk kriterleri (koşulları)
Uyruk
Uyruk ölçütü/kriteri
Uyum
Uyumlaştırma
Uyumlaştırmak
Uzatma
Uzlaşma
Uzlaşma Komitesi
Uzun süreli bakım sigortası
Uzun süreli bakım yardımı
Uzun süreli bakım yardımları, özellikle
mali açıdan, bakıma muhtaç kişilerin
bağımsızlığını artırmak için
tasarlanmıştır. Bağımlılık riski halinde
kişilerin ihtiyaçlarının yerine getirilmesi
için geliştirilmiştir. Genel anlamda, uzun
süreli bakım yardımı kapsamında
hastane bakımından ziyade evde bakım
teşvik edilir. Bunun yanı sıra özürlü
kişilerin bakımını üstlenmek için evde
kalan kişilerin masraflarının paylaşılması
ya da bu kişilere yardım verilmesi söz
konusu yardımlar kapsamında yer
almaktadır. Tüzük bağlamında uzun
süreli bakım yardımları hastalık yardımı
olarak değerlendirilir ve buna göre
koordine edilirler.
Uzun vadeli (sosyal) yardımlar
Uzun vadeli sigorta kolları
See “applicable legislation”
Eligibility
Eligibility criteria (conditions)
Nationality
Criterion of nationality
Cohesion, convergence
Harmonisation
Harmonise
Prolongation
Conciliation
Conciliation Board
Long-term care insurance
Long-term care benefit
Are designed to develop the
independence of persons reliant on care,
in particular from the financial point of
view. They cater for the risk of
dependency. Typically, these benefits
promote home care in preference to care
provided in hospital but could also
consist in granting aids or cost sharing
for people staying in homes for people
with disabilities. For the purposes of the
Regulation, long-term care benefits are
considered as sickness benefits, and
coordinated accordingly.
Long-term benefits
Long-term insurance branches
61
Ü
Ücret
Ücret Garanti Fonu
Ücretlendirme
Ücretli izin
Üçüncü taraf
Üçüncü ülke
Üçüncü ülke vatandaşı
Ülkede ikamet etmeyen kişi
Ülkesel uyum
Üst sınır
Üye Devlet
Üyelik başvurusu
Wage
Wage Gurantee Fund
Remuneration
Paid leave
Third party
Third country
Third-country national
Non-resident person
Territorial cohesion
Upper ceiling
Member State
Membership application
62
V
Vatandaş
Vatansız kişi
Vergi avantajı
Vergi indirimi
Vergilendirme
Vergilendirme kuralı
Vergilerden finanse edilen yardım
Veri alışverişi
Veri işleme
Veri İşleme Teknik Komisyonu
Sosyal Güvenlik Sistemlerinin
Koordinasyonu’na ilişkin İdari Komisyon
(İK)’a bağlı bir birimdir. Her üye
devletten iki temsilci katılır. Asıl görevi,
bilginin elektronik yolla karşılıklı
değişiminin sağlanabilmesi için bilgi
değişim sürecinin ve bilgi akışının
modernize edilmesinde İK’ya, yardım
etmektir.
Veri koruma
Citizen
Stateless person
Tax advantage
Tax relief
Taxation
Taxation rule
Tax-financed benefit
Data exchange
Data processing
Technical Commission for Data
Processing
A body attached to the Administrative
Commission on the Coordination of
Social Security Systems (AC). It is
composed of two government
representatives for each Member State.
Its main responsibility is to assist the AC
in its task of modernising procedures for
exchanging information and adapting
the information flow between institution
for the purposes of exchange by
electronic means.
Data protection
63
Y
Yabancılık
Yakınlaşma
Yapılandırılmış elektronik belgeler
Extraneity
Convergence
Structured electronic documents (SEDs)
Sosyal Güvenlik Bilgilerinin Elektronik
Ortamda Değişimi (EESSI) sistemi
çerçevesinde sosyal güvenlik bilgilerinin
ülkelerin sosyal güvenlik kurumları
arasında elektronik olarak değişimini
sağlayan araçlardır. Mayıs 2012 itibariyle
eski tüzükler kapsamında kurumlar arası
iletişimi sağlamak için kullanılan kâğıt Eformların yerini alacaktır. SEDlerin
oluşturulması ve eski kâğıt E-formların
yerine geçmeleri bundan böyle kağıt
formların olmayacağı anlamına
gelmemektedir. AB çapında taşınabilir
belgeler (bakınız “taşınabilir belgeler”)
olarak adlandırılan standart formlar
geliştirilmiştir. Yetkili kurumlarca verilen
bu formlar belli bir hak kazanma ya da
bir yere bağlı olma durumlarını
kanıtlamakta ve bir üye devletteki
yetkililere fiziksel olarak ibraz
edilebilmektedir.
Yaptırım
Yararlanıcı / hak sahibi
Instruments through which social
security information will be exchanged
electronically between national social
security institutions in the framework of
the EESSI (Electronic Exchange of
Social Security Information) system. As
of May 2012, they will fully replace the
paper E-forms that were used for the
communication between the institutions
under the former regulations.
The introduction of the SEDs and the
replacement of the paper E-forms do not
mean that there will no longer be
material forms. A series of EU-wide
standard forms, called portable
documents (see “portable document”)
has been developed. Such forms, issued
by a competent institution, attest to a
certain entitlement or affiliation and may
be physically shown to the authorities of
a Member State.
Sanction
Beneficiary
64
Yardım / hak
Benefit
Bakınız “analık yardımı”, “sağlık
yardımı”, “mallüllük yardımı” ve
“hastalık yardımı”.
Yardım miktarı ya da primler için geçici
olarak yapılan hesaplama
Yardım vermek
Yardımcı faaliyet
See “maternity benefit”, "healthcare
benefit”, “invalidity benefit” and
“sickness benefit”.
Provisional calculation of benefits or
contributions
Grant a benefit
Ancillary activity
Yardımcı faaliyet kavramı,
Antlaşma’nın(ABİA, madde 45) işçilerin
serbest dolaşımına ilişkin
hükümlerindeki anlamıyla (ABİA, Madde
45) “işçi” tanımı bağlamında
kullanılmaktadır. Avrupa Adalet Divanı
sürekli, işçi olarak tanımlanmak için, bir
kimsenin ekonomik değeri olan, fiili ve
gerçek bir faaliyet sürdürmesinin gerekli
olduğu görüşünde bulunmuş ve sadece
marjinal ve yardımcı olarak
nitelendirilebilecek küçük ölçülü
faaliyetleri bu tanıma dahil etmemiştir.
Yardımdan faydalanan kişi
Yardımı alan kimse
Yardımların çakışması
Yardımların çakışmasının engellenmesi
kuralı
Yardımların geçici olarak verilmesi
Yardımların ihraç edilebilirliği
Concept used in the context of the
definition of a “worker” within the
meaning of the Treaty provisions on
freedom of movement of workers (Article
45 TFEU). The European Court of Justice
has consistently held that, in order to be
qualified as a worker, a person must
pursue an activity of economic value
which is effective and genuine,
excluding activities on such a small
scale as to be regarded as purely
marginal and ancillary.
Nakdi yardımlara hak kazanma ya da
elinde bulundurmaya ilişkin ulusal
ikamet ibarelerinin geçersiz sayılmasına
yarayan genel bir AB sosyal güvenlik
koordinasyonunun ilkesidir.
A general principle of EU social security
coordination, which serves to waive
national residence clauses for gaining or
retaining entitlement to cash benefits.
Özellikle, haksahibi ya da haksahibinin
aile fertlerinin yardımları ödemekle
yükümlü olan kurumun bulunduğu üye
devletten başka bir üye devlette ikamet
etmesi gerekçesiyle, nakdi yardımlar
azaltılamaz, askıya alınamaz, geri
çekilemez ve ya yardımlara el
konulamaz.
Bütün nakdi yardımlar ihraç edilebilir
değildir. Yardımların ihraç edilebilirliği
ilkesinin kapsamına özel primsiz
ödemeler girmemektedir (bakınız “özel
primsiz ödemeler”).
Yardımların/ödeneklerin süresi
Yargı süreci
Recipient
Recipient of a benefit
Overlapping of benefits
Anti-cumulation rule
Provisional granting of benefits
Exportability of benefits
In particular, cash benefits should not be
reduced, suspended, withdrawn or
confiscated on account of the fact that
the beneficiary or the members of
his/her family reside in a Member State
other than that in which the institution
responsible for providing benefitsis
situated.
Not all cash benefits are exportable. The
principle of exportability of benefits does
not extended to special non-contributory
benefits (see “special non-contributory
benefit”).
Duration of benefits
Judicial process
65
Yasaklama
Yasal araç
Yasal dayanak
Yasal zemin
Yasama organı
Yasama usulü
Yasayla kurulmuş sosyal güvenlik
programı (zorunlu program)
Yaşlılık
Yaşlılık aylığı
Yaşlılık sigortası
Yaşlılık yardımı
Yatarak tedavi
Yatay sosyal şartı
Politika ve faaliyetlerinin belirlenmesi ve
uygulanmasında Birlik, yüksek istihdam
düzeyinin teşvik edilmesi, yeterli sosyal
korumanın garanti edilmesi, sosyal
dışlanma ile mücadele edilmesi, yüksek
düzeyde eğitim ve öğretimin sağlanması
ve insan sağlığının korunmasına ilişkin
gereklilikleri dikkate almak zorundadır.
ABİA, Madde 9 kapsamına giren bu yatay
sosyal ibare sosyal politikalara
yerleştirilmeyi ve AB kurumlarının tüm
eylemlerin uygulanmasında sosyal
endişelere yer vermelerini gerektirir.
Prohibition
Legal instrument
Legal basis
Legal basis
Legislature
Legislative procedure
Statutory scheme
Yayım tarihi
Yeniden yapılandırma
Yerel şube (ofis)
Yeşil Kitap
Yetersiz
Yetim aylığı
Yetki devri / verilmesi
Date of issue
Restructuring
Local branch
Green Paper
Inadequate
Orphan’s pension
Conferral of powers, attribution of
powers
Old age
Old-age pension
Old-age insurance
Old-age benefit
In-patient treatment
Horizontal clause
In defining and implementing its policies
and activities, the Union shall take into
account requirements linked to the
promotion of a high level of employment,
the guarantee of adequate social
protection, the fight against social
exclusion, and a high level of education,
training and protection of human health.
This horizontal social clause, contained
in Article 9 TFEU, calls for social
mainstreaming and requires the EU
institutions to integrate social concerns
in the implementation of all their actions.
(AB bağlamında bkz. ABA, Madde 4,
Madde 5)
Yetki ikamesi ilkesi
(Art. 4, Art. 5 of TEU in the EU context)
Subsidiarity principle
AB’nin Antlaşmalar tarafından kendisine
verilen yetkileri kullanırken dikkate
alması gereken genel bir AB hukuku
ilkesidir (özel yetkisinin olduğu alanlar
hariç). Bu ilkeye göre AB, sadece teklif
faaliyetin hedeflerinin üye devletler
tarafından gerek merkezi gerekse
bölgesel ve yerel düzeyde yeterince
yerine getirilemediğinde ancak önerilen
faaliyetin etkileri ve çapı dolayısıyla
Birlik düzeyinde daha uygun bir şekilde
yerine getirilebileceği durumlarda
harekete geçer.
A general principle of EU law which the
EU must respect in the exercise of the
powers conferred to it by the Treaties
(except in areas where it has exclusive
competence). According to this
principle, the EU shall act only if and
insofar as the objectives of the proposed
action cannot be sufficiently achieved by
the Member States, either at central level
or at regional and local level, but can
rather, by reason of the scale or effects
of the proposed action, be better
achieved at Union level.
66
Yetki onayı
Yetkili
Yetkili kurum
Accreditation
Competent
Competent institution
Genel bir ifadeyle, çeşitli yardımlar
konusunda Koordinasyon Tüzüğü’nü
uygulaması için her üye devletin yetkili
bakanlıklarınca belirlenen kurum
anlamına gelmektedir. Farklı yetkili
kurumlara ilişkin ayrıntılara EESSI
Dizini’nden ulaşılabilmektedir. Daha özel
bir ifadeyle, yetkili kurum, uygulanabilir
mevzuatın belirlemesine ilişkin
kurallarca uygulanabilir kabul edilen
mevzuatın ait olduğu üye devletteki
yetkili kurum (yukarıda tanımı yer
almaktadır) anlamına gelmektedir
(bakınız “uygulanabilir mevzuat”).
Generally speaking, means the
institution designated by the competent
ministries of each of the Member States
to implement the coordination
Regulation in respect of the various
benefits. The details of the different
competent institutions can be consulted
in the EESSI Directory. In a more specific
way, the term refers to the competent
institution (as defined above) of the
Member State whose legislation is
designated as applicable by the rules on
the determination of the legislation
applicable (see “applicable legislation”).
Yetkili makam
Yetkili üye devlet
Competent authority
Competent member state
Koordinasyon Tüzükleri bağlamında,
yetkili kurumun (bakınız “yetkili kurum”)
bulunduğu üye devlet anlamına
gelmektedir.
Yıldırma
Yıllık rapor
Yoksulluk
Yorumlamak
Yönetim Kurulu
Yönetişim
Yumuşak hukuk mekanizması
For the purposes of the coordination
Regulation, refers to the Member State in
which the competent institution (see
“competent institution”) is situated.
Mobbing
Annual report
Poverty
Interpret
Board of Directors
Governance
Soft law mechanism
Bakınız “Açık Koordinasyon Yöntemi”
See “Open Method of Coordination”
Avrupa Birliği’nde, üye devletlerin
gönüllü işbirliğine dayanan, yeni
hükümetlerarası yönetişim aracıdır.
A new and intergovernmental means of
governance in the European Union,
based on the voluntary cooperation of
its member states.
Treatment abroad
Burden
High level architecture
Liability
Date of entry into force
Entry into force
Validity
Repeal
Yurt dışında tedavi
Yük
Yüksek mimari
Yükümlülük
Yürürlüğe giriş tarihi
Yürürlüğe girme
Yürürlük süresi
Yürürlükten kaldırmak
67
Z
Zaman kısıtlaması
Zorunlu sigortadan muafiyet
Zorunlu sigortalı kişi
Time-limit
Exemption from compulsory insurance
Compulsorily insured person
68
Bu proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından ortaklaşa finanse edilmektedir.
This project is co-financed by the European Union and the Republic of Turkey.
Bu projenin yararlanıcısı T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu’dur.
The beneficiary of this project is T.R. Social Security Institution.
Bu projenin sözleşme makamı Merkezi Finans ve İhale Birimi’dir.
The contracting authority of this Project is Central Finance and Contracts Unit.
“Bu yayın Avrupa Birliği’nin yardımıyla basılmıştır. Bu baskının içeriği Bernard Brunhes International
ve Sosyal Güvenlik Kurumunun Kapasitesinin Artırılması Teknik Destek Projesi,
EuropeAid/126747/D/SV/TR’nin sorumluluğundadır ve hiçbir şekilde Avrupa Birliği’nin görüşlerini
yansıttığı varsayılamaz.”
“This publication has been produced with the assistance of the European Union. The contents of this
publication is the sole responsibility of Bernard Brunhes International and Technical Assistance
Project for Capacity Building of the Social Security Institution, EuropeAid/126747/D/SV/TR and can in
no way be taken to reflect the views of the European Union.”
Glossary
for co-ordination of social security
…in 1250 terms and concepts
English-Turkish
Produced under the project ‘Technical Assistance for Capacity Building of the Social Security
Institution’
Contributors (alphabetical order):
Birsen Benli, Demet Özkan, Harald Hauben, Michael Coucheir, Osman Can Ünver,
Ömer Faruk Furat
Translation
Damla Ergüven
Co-ordination
Nurca Tuzcuoğlu
Lay-out
Emrah Çankaya
May 2011
www.sgk.gov.tr
Introduction
Present Glossary on the ‘Co-ordination of social security for migrant persons’ is produced
under the EU IPA financed project ‘EuropeAid/126747/D/SER/TR’ which aims at building the
capacity of the Social Security Institution in view of the transposition of the relevant EU social
acquis concerned with the EU co-ordination regulations on social security for migrant
workers.
The project is implemented between January 2010 and June 2011. Training of the principle
stakeholders in the relevant EU legislation, public awareness raising and the production of a
series of reports on different topics relevant for social security (co-ordination) are the main
outputs envisaged.
This English-Turkish glossary aims at explaining the terminology and concepts that are used
when dealing with social security rights for people moving between countries for private or
professional reasons. Cross-border movements for work reasons or migration abroad affect
the social security status of the persons concerned as well as that of the family members.
What happens with the old age pension rights built up in the original country of work if one
moves to another country? What if one becomes invalid? Similar questions rise when people
move for other purposes such as for holiday or for study reasons. Where am I covered when
I need a doctor and what medical services do I have access to?
If these questions would not be adequately attended to by EU legislation applicable
throughout the entire EU, people would be restraint and decide not to move because they
may lose out on their social security protection. This would seriously hamper the free
movement of workers and of citizens, fundamental principles on which the EU is built. Since
its take-off more than 50 years ago, the European Union took the social security coordination at the core of its legislative action. Several Regulations on the subject of social
security co-ordination were adopted in the course of time, the most recent ones Regulation
No 883/2004/EC, its Implementing Regulation No 987/2009/EC and Regulation No
1231/2010/EU extending the former Regulations to citizens from other countries than the EU
member states, who enjoy equal rights with EU citizens when moving within the EU1. The
social security implications of cross-border or international mobility between states when one
of them is not a member of the EU are governed by international law. The Republic of Turkey
has concluded bilateral agreements with 22 countries, 13 of which apply the EU coordination regulations for internal EU mobility.
Present glossary is listing 1250 of the most common concepts and terms related to the
subject of the co-ordination of social security systems. The glossary is deliberately kept
short, focusing on the most relevant terminology. For some of the concepts, explanatory
descriptions are given. The source language of the Glossary was English and the concepts
and their descriptions were subsequently translated into Turkish. This final version contains
an English-Turkish and a Turkish-English list of terms.
The Glossary is part of a series of deliverables that were produced under the project such as
the Handbook ‘EU co-ordination rules on social security for migrant workers’ (English1
The EU co-ordination regulations cover mobility between the 27 member states of the European Union, Iceland,
Liechtenstein, Norway and Switzerland
Turkish), a Report on the Turkish social security system, a strategic paper on the
transposition of the EU social acquis concerned with social security and several brochures
aimed at targeted audiences such as the Turkish community residing in the EU (Brochures
on EU posting rules and co-ordination of social security rules for internal EU mobility). They
can be consulted on the website of the Social Security Institute (www.sgk.gov.tr).
The Glossary is the result of an intensive collaboration between the Turkish Social Security
Institute and the technical assistance team. Several people have contributed to its result:
Birsen Benli, Michael Coucheir, Ömer Faruk Furat, Harald Hauben, Demet Özkan and
Osman Can Ünver worked on the content. Damla Ergüven was responsible for the
translation, Nurca Tuzcuoğlu and Şükrü Çam for respectively the co-ordination and final layout of the document.
Harald Hauben
Team Leader
Brussels/Ankara
May 2011
ACRONYMS / ABBREVIATIONS
AC
CEDEFOB
CoE
EC
EC
ECJ
EESSI
EGF
EHIC
ERDF
ESF
EU
EURES
EURESco
EVTA
HR
ILO
IP
MISSOC
MoLSS
MS
NGO
NPAA
OMC
PAYGO
PILON
PRP
QMV
SED
SPC
SSI
TEU
TFEU
TOBB
TP
Administrative Commission
European Centre for the Development of Vocational Training
Council of Europe
European Commission
European Community
Court of Justice of the European Union
Electronic Exchange of Social Security Information
The European Globalisation Adjustment Fund
European Health Insurance Card
European Regional Development Fund
European Social Fund
European Union
European Employment Services
European Employment Services Coordination Office
European Vocational Training Association
Human Resources
International Labour Organisation
Independent (National) Pension
European Union’s Mutual Information System on Social Protection
Ministry of Labour and Social Security
Member State
Non-governmental Organisation
National Programme for the Adoption of the Acquis
Open Method of Coordination
Pay as you go
Pay in lieu of notice
Pro-rata Pension
Qualified Majority Voting
Structured Electronic Document
Social Protection Committee
Social Security Institution
Treaty on European Union
Treaty on the Functioning of the European Union
Turkish Union of Chambers and Stocks
Thereotical Pension
A
Access point
Erişim noktası
The national gateway for multiple social
security institutions to the Electronic
Exchange of Social Security Information.
It consists of a national and an
international part. Each Member State
must identify at least one and maximum
five access points.
Çeşitli sosyal güvenlik kurumlarının
Sosyal Güvenlik Bilgisinin Elektronik
Değişimi sistemine ulaşımını sağlayan
ulusal geçiş kapısıdır. Bu yapıların ulusal
ve uluslararası özelliği bulunmaktadır.
Her üye devletin en az bir, en fazla beş
erişim noktası belirlemesi gerekir.
Accession
Accident at work
Accreditation
Accrue
Accrued benefit
Accrued wage (salary)
Acquired right
Acquired rights system
Katılım
İş kazası
Akreditasyon, yetki onayı
Tahakkuk etmek, tahakkuk ettirmek
Tahakkuk etmiş olan yardım (sosyal
güvenlik bağlamında)
Tahakkuk etmiş ücret (maaş)
Kazanılmış hak
Kazanılmış haklar sistemi
Pension system in which the amount of
the benefit varies according to the length
of insurance. Almost all old-age and
survivor‟s pensions, and most of
invalidity pension systems in Europe are
of this type. Pensions from acquired
rights systems are coordinated
Yardım miktarının sigorta süresine göre
değişiklik gösterdiği aylık sistemidir.
Avrupa‟daki yaşlılık ve dul ve yetim
(ölüm) aylıklarının hemen hemen hepsi
ve malullük aylığı programlarının çoğu
bu tür sistemlerin kapsamına
girmektedir. Kazanılmış haklar sistemi
1
Acquis Communautaire
kapsamında verilen aylıklar pro-ratatemporis (sürelerle orantılılık) ilkesine
göre koordine edilir.
Topluluk Müktesebatı
The accumulated legislation and ECJ
caselaw constituting the body of EU law.
Acquisition of a right
Action Plan
Activation
Active person
Active population
Activity
Actual service period
Adjustment (see also “revaluation”)
Administrative arrangement
Administrative Commission (for the
Coordination of Social Security Systems)
AB hukukunun bütününü oluşturan AAD
içtihatı ve mevzuatlar bütünü
Bir hakkın elde edilmesi
Eylem Planı
Aktif hale getirme, etkinleştirme
Ekonomik olarak faal kişi
Aktif nüfus
Faaliyet
Fiili hizmet süresi
İntibak
İdari düzenleme
İdari Komisyon (Sosyal Güvenlik
Sistemlerinin Koordinasyonu‟na ilişkin)
The AC is a specialised body of the
European Commission, created by
Regulation 883/2004. It is composed of
two government representatives for each
Member State (one member and one
alternate). The Commission attends in an
advisory capacity and ensures the
Secretariat of the AC. The AC meets at
least four times a year. It is chaired by a
representative of the State holding the
presidency of the Council of the EU.
The AC has different tasks, which
include:
- dealing with administrative questions
and questions of interpretation arising
from the coordination Regulation;
- facilitating the uniform application of
the European legislation, in particular by
promoting exchange of experience and
best administrative practices;
- helping to reach agreements on
questions of principle which have arisen
between the Member States;
- deciding on the technical and
procedural details for exchanging
information between Member States‟
institutions.
Administrative cooperation
Adoption grant
İK, Avrupa Komisyonu‟nun, 883/2004
sayılı Tüzük ile oluşturulan özel bir
birimidir. İK‟ya her üye devletten iki
hükümet temsilcisi katılır (bir üye, bir
yedek üye). Komisyon danışman sıfatıyla
katılır ve İK sekreteryasını temin eder. İK
yılda en az dört kez toplanır. IK‟ya AB
Konseyi başkanlığını yürüten üye
devletin bir temsilcisi tarafından
başkanlık edilir. İK‟nın çeşitli görevleri
arasında;
- idari sorunlara ve Koordinasyon
Tüzüğü‟nden kaynaklanan yorum
sorunlarına çözüm getirmek;
- özellikle deneyimin ve en iyi idari
uygulamaların değiş tokuşunun
teşvik edilmesi ile AB mevzuatının
yeknesak olarak uygulanmasını
kolaylaştırmak
- üye devletler arasında yaşanan
ilke sorunları hususunda
anlaşmaya varılması konusunda
yardımcı olmak;
- üye devlet kurumları arasında
bilgi değişimi konusunda teknik
ve usule ilişkin ayrıntıları
belirlemek
gibi çalışmalar bulunmaktadır.
İdari işbirliği
Evlat edinme ödeneği
A one-off benefit paid upon the adoption
of a child. Adoption grants (sometimes
also called adoption allowances) are
Çocuk evlat edinme halinde bir defaya
mahsus olmak üzere verilen bir
yardımdır. Evlat edinme yardımları
according to the pro-rata-temporis
principle.
2
(bazen evlat edinme ödenekleri olarak da
adlandırılır.) 883/2004 sayılı Tüzük‟ün
kapsamının dışında tutulmuştur.
Avans nafaka ödemesi
excluded from the scope of Regulation
883/2004.
Advance on maintenance payment
Advisory Committee (for the
Coordination of Social Security Systems)
Ebeveynin kendi evladının nafakasını
sağlama konusundaki yasal
yükümlülüğünü yerine getirememesi
halini telafi etmek amacıyla verilen, geri
alınabilme özelliği taşıyan avans
ödemeleri şeklindeki aile yardımlarıdır.
Avans nafaka ödemeleri, Koordinasyon
Tüzüğü kapsamına girmemektedir.
Danışma Komitesi (Sosyal Güvenlik
Sistemlerinin Koordinasyonu için)
The Advisory Committee is a body
established by Regulation 883/2004. It is
composed, for each Member State, of a
government representative, a
representative of the trade unions and a
representative of the employers‟
organisations. It meets at least twice a
year. The Advisory Committee is chaired
by a Commission representative. Its
tasks are:
- to examine general questions or
questions of principle and problems
arising from the implementation of the
coordination Regulations;
- to formulate opinions on such matters
for the Administrative Commission and
proposals for any revisions of the
coordination Regulations.
Danışma Komitesi, 883/2004 sayılı
Tüzük‟ün öngörmesiyle kurulan bir
birimdir. Komite , her üye devletten bir
hükümet, bir sendika ve bir de işveren
örgütü temsilcisinden oluşur. Yılda en az
iki kez toplanır. Komite‟ye, bir Komisyon
temsilcisi başkanlık eder. Görevleri
arasında;
- Koordinasyon Tüzüklerinin
uygulanmasından kaynaklanan
sorunlar ile genel sorunları veya
ilke sorunlarını incelemek;
- bu gibi konularda İdari
Komisyon‟a görüş ve
Koordinasyon Tüzüklerinin
revizyonu konusunda öneriler
sunmak
A family benefit consisting of
recoverable advances intended to
compensate for a parent‟s failure to fulfil
his/her legal obligation of maintenance
to his/her own child. Advances on
maintenance payments are not covered
by the coordination Regulation.
Bağlantı, ilişki
Nüfusun yaşlanması
Ağırlaşmak, kötüleşmek (meslek
hastalığının)
Sürelerin birleştirilmesi
Affiliation
Ageing of society
Aggravation (of an occupational disease)
Aggregation of periods
A general principle of EU social security
coordination, which serves to neutralise
the restrictive effects of qualifying
periods in national social security
legislation.
AB Sosyal Güvenlik Sistemlerinin
Koordinasyonunun temel
prensiplerinden birisi olan bu ilke, ulusal
sosyal güvenlik mevzuatlarındaki hak
etme sürelerinin kısıtlayıcı etkilerini
nötralize etmeye hizmet eder.
In accordance with this principle, the
institution of the Member State from
which you claim a social security benefit
has to take into account, for the
purposes of establishing entitlement to
this benefit, periods of insurance,
Bu ilkeye göre, yardım hakkı elde etmek
için, sosyal güvenlik yardımı talebinde
bulunduğunuz üye devlet kurumu, başka
üye devletlerde tamamlanan sigorta,
hizmet akdiyle çalışma, kendi hesabına
3
employment, self-employment or
residence completed in other Member
States, as though they were completed
under its own legislation.
çalışma ya da ikamet sürelerini kendi
mevzuatına tabi olunarak tamamlanmış
gibi kabul etmek ve dikkate almak
zorundadır.
The principle of aggregation applies to
all benefits covered by the coordination
Regulation (except pre-retirement
benefits), with special rules for pensions
and unemployment benefits. It can be
used not only to acquire (or retain,
recover) entitlement to benefits, but also
to establish affiliation to a scheme. It
cannot be used, however, for the
purposes of calculating benefits to
which one is entitled.
Sürelerin birleştirilmesi ilkesi, emekli
aylıkları ve işsizlik yardımları konusunda
özel kuralların varlığıyla birlikte,
Koordinasyon Tüzüğü kapsamına giren
bütün yardımlar için uygulanmaktadır
(ön-emeklilik yardımları hariç). Bu ilke,
yalnızca yardım hakkı elde etme (elde
tutma, geri kazanma) konusunda değil,
aynı zamanda bir programa bağlı olmak
için de kullanılabilmektedir. Ancak
kişinin hak kazandığı yardımların
hesaplanması konusunda
uygulanamamaktadır.
Avrupa Ekonomik Alanı Antlaşması
Agreement on the European Economic
Area
Agricultural activity
Agricultural worker
Alimony
Amendment
Ancillary activity
Tarımsal faaliyet
Tarım işçisi
Nafaka
Değişiklik
Yardımcı faaliyet
Yardımcı faaliyet kavramı,
Antlaşma‟nın(ABİA, madde 45) işçilerin
serbest dolaşımına ilişkin
hükümlerindeki anlamıyla (ABİA, Madde
45) “işçi” tanımı bağlamında
kullanılmaktadır. Avrupa Adalet Divanı
sürekli, işçi olarak tanımlanmak için, bir
kimsenin ekonomik değeri olan, fiili ve
gerçek bir faaliyet sürdürmesinin gerekli
olduğu görüşünde bulunmuş ve sadece
marjinal ve yardımcı olarak
nitelendirilebilecek küçük ölçülü
faaliyetleri bu tanıma dahil etmemiştir.
Ortalama yıllık maliyet
Yıllık rapor
Bir kararı iptal etmek
Yardımların çakışmasının engellenmesi
kuralı
Temyiz, başvuru
Uygulanabilir mevzuat
Concept used in the context of the
definition of a “worker” within the
meaning of the Treaty provisions on
freedom of movement of workers (Article
45 TFEU). The European Court of Justice
has consistently held that, in order to be
qualified as a worker, a person must
pursue an activity of economic value
which is effective and genuine,
excluding activities pursued on such a
small scale that they are to be regarded
as purely marginal and ancillary.
Annual average cost
Annual report
Annul a decision
Anti-cumulation rule
Appeal
Applicable legislation
Koordinasyon Tüzüğü kapsamına giren
bir kişi için uygulanabilir olan üye devlet
sosyal güvenlik mevzuatını belirlemek
için kullanılan bir kavramdır.
Concept used in the coordination
Regulation to refer to the social security
legislation of a Member State which is
applicable to a person covered by that
Regulation.
Tüzük‟te uygulanabilir mevzuatın
4
The Regulation contains a set of binding
rules determining the applicable
legislation. In general, this is the
legislation of the State where a person
works (see “lex loci laboris”). For
economically inactive persons, this is
the legislation of the State of residence
(see “lex loci domicilii”).
belirlenmesine ilişkin bir takım bağlayıcı
kurallar yer almaktadır. Uygulanabilir
mevzuat, genellikle kişinin çalıştığı üye
devletin mevzuatıdır (bakınız “lex loci
laboris”). Ekonomik açıdan aktif olmayan
kişiler için ise, uygulanabilir mevzuat
ikamet ettikleri üye devletin mevzuatıdır
(bakınız “lex loci domicilii”).
The legislation applicable to a person
determines where s/he has to pay social
security contributions and from which
State s/he receives (cash) benefits
(specific rules apply to benefits in kind).
Applicant
Apply
Apprenticeship
Aptitude test
Uygulanabilir mevzuat, kişinin sosyal
güvenlik primlerini nereye ödeyeceğini
ve (nakdi) yardımları nereden alacağını
belirler (ayni yardımlar konusunda özel
kurallar uygulanmaktadır).
Başvuru sahibi
Uygulamak
Çıraklık
Mesleki yeterlik sınavı
Concept used in the context of EU
Directive 2005/36 on the recognition of
professional qualifications. Refers to a
test limited to the Professional
knowledge of the applicant, carried out
by the competent authorities of the host
Member State with the aim of assessing
the ability of the applicant to pursue a
regulated profession in that MS.
Article
Artificial (legal) person
Assimilate
Assimilation of facts
2005/36 sayılı AB Direktifi bağlamında
nesleki niteliklerin tanınmasına ilişkin
olarak kullanılan bir kavram. Ev sahibi
üye ülkenin yetkili makamları tarafından
o üye ülkede düzenlenen bir mesleğin
başvuru sahibinin ifa etme yeterliliğini
değerlendirmek amacıyla yürütülen ve
başvuru sahibinin mesleki bilgisi ile
sınırlı olan bir testtir.
Madde
Tüzel kişi
Benzetmek, eşdeğer kabul etmek
Gerçeklerin benzeşmesi
It is referred to in Regulation as “equal
treatment of benefits, income, facts and
events”. It is a general principle of EU
coordination, closely linked to the
principle of equal treatment.
According to this principle, the
competent Member State, whose
legislation attributes certain legal effects
to the occurrence of certain facts or
events, is obliged to take into account
like facts or events occurring in any
other Member State as though they had
taken place within its territory.
Likewise, where, under the legislation of
the competent State, the receipt of social
security benefits and other income has
certain legal effects, the relevant
provisions of that legislation shall apply
in the same way to the receipt of
equivalent benefits acquired under the
legislation of any other Member State or
Tüzük‟te “yardımlar, gelir, gerçekler ve
olaylar konusunda eşit muamele” olarak
yer almaktadır. AB Sosyal Güvenlik
Koordinasyonu‟nun genel ilkelerinden
biri olan gerçeklerin benzeşmesi, eşit
muamele ilkesi ile yakından alakalıdır. Bu
ilkeye göre; mevzuatı bazı gerçek ve
olayların oluşumuna belirli yasal etkiler
atfeden yetkili üye devlet, başka bir üye
devlette vuku bulan gerçekleri ve olayları
kendi sınırları dâhilinde gerçekleşmişler
gibi dikkate almakla yükümlüdür. Ayrıca,
yetkili üye devlet mevzuatı kapsamında
sosyal güvenlik yardımlarının ve diğer
gelirlerin alınması bazı yasal etkilere
sahip olduğunda, bu mevzuatın ilgili
hükümleri başka bir üye devletin
mevzuatı kapsamında elde edilen
eşdeğer yardımların alnması ya da başka
bir üye devlette edinilen gelir konusunda
da aynı şekilde uygulanır.
5
to income acquired in another Member
State.
Association Agreement
Asylum seeker
Attestation
Attribution of powers
See “conferral of powers”.
Atypical
Atypical frontier worker
Ortaklık Antlaşması
Sığınma isteyen kimse, sığınmacı
Onaylama, kanıtlama, ispat
Yetki verilmesi, yetki devri
Atipik
Atipik sınır işçisi
It is a concept originating in the caselaw
of the Court of Justice (Miethe case, C1/85) relating to the application of Article
71 of Regulation 1408/71. It denotes a
frontier worker who is treated as a
worker other than a frontier worker on
the grounds that s/he has maintained, in
the Member State where s/he worked at
the time of becoming unemployed, such
close links as to give him/her better
chances of finding new employment
there. The continued relevance of this
concept for the purposes of Article 65 of
Regulation 883/2004 is debated.
Audit Board
1408/71 sayılı Tüzük‟ün 71. Maddesi‟ nin
uygulanmasına ilişkin Adalet Divanı
içtihatından (C-1/85 sayılı Miethe Davası)
doğan bir kavramdır. Atipik sınır işçisi,
işsiz kaldığı dönemde çalıştığı üye
devlette kendisi için daha iyi iş bulma
imkânları tanıyan yakın ilişkiler kurması
gerekçesiyle, sınır işçisinden farklı
değerlendirilen bir işçi tanımıdır.
883/2004 sayılı Tüzük‟ün 65. Maddesi
açısından bu kavramın süregelen ilgisi
tartışılmaktadır.
A body attached to the Administrative
Commission on the Coordination of
Social Security Systems (AC). It is
composed of two government
representatives for each Member State.
Its main responsibility is to assist the AC
in fulfilling its tasks to establish the
factors to be taken into account for
drawing up accounts relating to the
healthcare costs to be reimbursed by the
institutions of the Member States.
Autonomy
Average annual earning
Average daily earning
Average monthly earning
Average pension
Sosyal Güvenlik Sistemlerinin
Koordinasyonuna ilişkin İdari
Komisyon‟a bağlı bir yapıdır. Kurul, her
üye devletin iki temsilcisinden
oluşmaktadır. Esas sorumluluğu; üye
devletlerin kurumlarınca geri ödemesi
yapılacak sağlık hizmeti masraflarına
ilişkin hesapların düzenlenmesi
konusunda dikkate alınması gereken
unsurların belirlenmesi görevinde İK‟ye
yardımcı olmaktır.
Özerklik
Ortalama yıllık kazanç
Ortalama günlük kazanç
Ortalama aylık kazanç
Ortalama emekli aylığı
Denetim Kurulu
6
B
Base pension
Basic pension
Basic Regulation
Taban emekli aylığı
Temel emekli aylığı
Temel tüzük
Refers to Regulation 883/2004 or the
former Regulation 1408/71, as opposed
to their implementing Regulations
987/2009 and 574/72 respectively.
Be eligible for a pension
Beneficiary
Benefit
Sırasıyla uygulama tüzükleri olan
987/2009 ve 574/72 sayılı Tüzüklerin
aksine, 883/2004 veya önceki 1408/71
sayılı Tüzükler kastedilmektedir.
Aylığa hak kazanmak
Faydalanıcı, yararlanıcı/hak sahibi
Yardım, hak
See “maternity benefit”, "healthcare
benefit”, “invalidity benefit” and
“sickness benefit”.
Benefit in cash
Benefit in kind
Benefit of a different kind
Bakınız “analık yardımı”, “sağlık
yardımı”, “mallüllük yardımı” ve
“hastalık yardımı”.
Nakdi yardım
Ayni yardım
Farklı türde sosyal güvenlik yardımı
Concept with relevance in the context of
the application of national rules to
prevent overlapping (i.e. national anticumulation rules) to pension benefits
payable by other Member States.
Benefits of a different kind are benefits
which cannot be considered as benefits
of the same kind.
Başka üye devletlerin ödediği aylık
yardımlarına uygulanan, çakışmayı
önleme amacını taşıyan ulusal yasalara
(yardımların çakışmasını önlemeye
ilişkin ulusal kurallar) ilişkin bir
kavramdır. Farklı türden yardımlar, aynı
tür sosyal güvenlik yardımı olarak
değerlendirilemeyecek yardımlardır.
7
Benefit of the same kind
Aynı tür sosyal güvenlik yardımı
Concept with relevance in the context of
the application of national rules to
prevent overlapping (i.e. national anticumulation rules) to pension benefits
payable by other Member States.
Benefits of the same kind are invalidity,
old-age and survivors‟ benefits awarded
on the basis of periods completed by
one and the same person.
Bilateral agreement
Binding
Birth benefit
Diğer üye devletlerin ödediği aylık
yardımlarının çakışmasını önleme
amacını taşıyan ulusal mevzuatın
uygulanmasına ilişkin bir kavramdır Aynı
tür sosyal güvenlik yardımları, aynı kişi
tarafından tamamlanan sürelere bağlı
olarak verilen malullük, yaşlılık ve dul ve
yetim (ölüm) yardımlarıdır.
See “maternity benefit”.
Birth grant
Bakınız “analık yardımı”.
Doğum ödeneği
A one-off benefit paid upon the birth of a
child. Birth grants (sometimes also
called special childbirth allowances) are
excluded from the scope of Regulation
883/2004. They are listed in its Annex I.
Board of Directors
Bogus
Bogus self-employment
Doğum halinde bir defaya mahsus olarak
verilen bir yardımdır. Doğum ödenekleri
(bazen özel doğum ödeneği olarak da
adlandırılmaktadır.) 883/2004 sayılı
Tüzük‟ün kapsamının dışında
tutulmuştur. Bu tüzüğe ait Ek 1‟de
listelenmişlerdir.
Yönetim Kurulu
Düzmece, sahte
Sahte iş
Salaried, dependent work (i.e.
employment) which is fraudulently
disguised as self-employment in order to
avoid the protection and (wage- and
social security-related) costs connected
with the former type of work.
Koruma, maaşlı ve bağlımlı çalışma ile
bağlantılı harcamalardan (gelir ve sosyal
güvenlik ile ilişkili) kaçınmak için bu
çalışmanın (örn. hizmet akdi ile çalışma)
hileli bir biçimde kendi hesabına çalışma
olarak gösterilmesi.
Bogus social security number
Sahtekârlık sonucu alınmış sosyal
güvenlik numarası
İkramiye
Bütçe açığı
Yük, külfet
İspat külfeti
İkili anlaşma
Bağlayıcı
Doğum yardımı
Bonus
Budget deficit
Burden
Burden of proof
8
C
Candidate country
Case
Case law
Cash benefit
Cash compensation
Cash payment
Ceiling
Central administration
Centralised
Centre of interest of activities
Aday ülke
Dava
İçtiat hukuku
Nakdi yardım
Nakdi tazminat
Nakdi ödeme
Tavan
Merkezi idare
Merkezi
Faaliyetlerin çıkar merkezi
Concept used in the context of the
determination of the legislation
applicable to a person pursuing
activities as a self-employed person in
two or more Member States at the same
time. If that person does not reside in
one of the Member States in which s/he
pursues a substantial part of his/her
activity, s/he shall be subject to the
legislation of the Member State in which
the centre of interest of his/her activities
is located.
The centre of interest of activities should
be determined by taking into account all
the aspects of that person‟s
occupational activities, notably the place
İki ya da daha fazla üye devlette aynı
anda kendi nam ve hesabına (bağımsız)
çalışanlar için uygulanabilir mevzuatın
belirlenmesi bağlamında kullanılan bir
kavramdır. Kişi faaliyetlerinin önemli bir
bölümünü yürüttüğü üye devletlerden
birinde ikamet etmediği takdirde,
faaliyetlerinin çıkar merkezin bulunduğu
üye devletin mevzuatına tabi olur.
Faaliyetlerin çıkar merkezi, kişinin sabit
ve daimi iş yeri, faaliyetlerin devam
özelliği ve süresi, verilen hizmet miktarı
ve tüm koşulların gösterdiği şekilde
kişinin niyeti gibi kişinin mesleki
faaliyetleri her açıdan dikkate alınarak
belirlenmelidir.
9
where the fixed and permanent place of
business is located, the habitual nature
or the duration of the activities, the
number of services rendered and the
person‟s intention as revealed by all the
circumstances.
Cessation of posting
Chamber of commerce
Chapter
Charter of Fundamental Rights (of the
European Union) (2007)
Child benefit
Görevlendirmenin sona erdirilmesi
Ticaret odası
Fasıl, başlık
AB Temel Haklar Şartı (2007)
Çocuk yardımı
It is a type of family benefit which is
periodical and in cash and granted
exclusively by reference to the number
and, where appropriate, the age of
members of the family. Also referred to
as family allowance. Under Regulation
1408/71, pensioners were only entitled to
this type of family benefit.
Child supplement
Childcare benefit
Özellikle aile fertlerinin sayısı ve
gerektiğinde de yaşlarına bakılarak
verilen süreli ve nakdi aile yardımı
türüdür.. Aile ödeneği de denmektedir.
1408/71 sayılı Tüzük kapsamında sadece
emeklilerin bu tür bir aile yardımını alma
hakları bulunmaktaydı.
It is a kind of family benefit paid to
working parents to compensate for the
costs of childcare.
Child-raising allowance
Çocuk bakım masraflarını telafi etmek
amacıyla çalışan ebeveynlere ödenen bir
aile yardımı türüdür.
Çocuk yetiştirme ödeneği
It is a kind of family benefit intended to
enable one of the parents to devote himor herself to the raising of a young child,
and designed to remunerate the service
of bringing up a child, to meet the other
costs of caring for and raising a child
and, as the case may be, to mitigate the
financial disadvantages entailed in
giving up income from an occupational
activity. Also referred to as parental
benefit.
Child-raising periods
Citizen
Civil servant
Claimant
Cohesion
Collection of contributions
Collective bargaining
Collective labour agreement
Collective payment
Collective redundancies
Committee of the Regions
Common commercial policy
Common market
Ebeveynlerden birinin kendisini
çocuğunu yetiştirmeye adamasını
sağlamak için planlanan ve çocuk
yetiştirme hizmetinin karşılığını ödemek,
çocuk yetiştirme ve bakmaya ilişkin
diğer masrafları karşılamak ve
gerektiğinde mesleki bir faaliyeti
bırakmanın getirdiği mali dezavantajları
azaltmak için tasarlanan aile
yardımlarıdır. Ebeveyn yardımı olarak da
bilinmektedirler.
Çocuk yetiştirme süreleri
Vatandaş
Kamu çalışanı, memur
Hak iddia eden, hak sahibi
Uyum, bütünleşme
Primlerin tahsilâtı
Toplu
Toplu iş sözleşmesi
Toplu ödeme
Toplu işten çıkarma
Bölgeler Komitesi
Ortak ticaret politikası
Ortak pazar
Çocuk ödemesi
Çocuk bakım yardımı
10
Community Charter of the Fundamental
Social Rights of Workers (1989)
Community law
Compensation
Compensatory payment
Competent
Competent authority
Competent institution
İşçilerin Temel Sosyal Haklarına İlişkin
Topluluk Şartı
Topluluk hukuku
Tazminat, karşılık
Telafi edici ödeme
Yetkili
Yetkili makam
Yetkili kurum
Generally speaking, means the
institution designated by the competent
ministries of each of the Member States
to implement the coordination
Regulation in respect of the various
benefits. The details of the different
competent institutions can be consulted
in the EESSI Directory.
Genel bir ifadeyle, çeşitli yardımlar
konusunda Koordinasyon Tüzüğü‟nü
uygulaması için her üye devletin yetkili
bakanlıklarınca belirlenen kurum
anlamına gelmektedir. Farklı yetkili
kurumlara ilişkin ayrıntılara EESSI
Dizini‟nden ulaşılabilmektedir.
In a more specific way, the term refers to
the competent institution (as defined
above) of the Member State whose
legislation is designated as applicable by
the rules on the determination of the
legislation applicable (see “applicable
legislation”).
Daha özel bir ifadeyle, yetkili kurum,
uygulanabilir mevzuatın belirlemesine
ilişkin kurallarca uygulanabilir kabul
edilen mevzuatın ait olduğu üye
devletteki yetkili kurum (yukarıda tanımı
yer almaktadır) anlamına gelmektedir
(bakınız “uygulanabilir mevzuat”).
Competent member state
Yetkili üye devlet
For the purposes of the coordination
Regulation, refers to the Member State in
which the competent institution (see
“competent institution”) is situated.
Competition
Competition rules
Compulsorily insured person
Conciliation
Conciliation Board
Conferral of powers
Koordinasyon Tüzükleri bağlamında,
yetkili kurumun (bakınız “yetkili kurum”)
bulunduğu üye devlet anlamına
gelmektedir.
Rekabet
Rekabet kuralları
Zorunlu sigortalı kişi
Uzlaşma
Uzlaşma Komitesi, Tahkim Komisyonu
Yetki verilmesi, yetki devri
(Art. 4, Art. 5 of TEU in the EU context)
(AB bağlamında bkz. ABA, Madde 4,
Madde 5)
Birleştirmek, pekiştirmek,
sağlamlaştırmak, konsolide etmek
Birleştirilmiş şekli
Engel teşkil etmek
Danışma Komitesi
Tüketici hakları
Risk (sosyal güvenlik)
İşvrenin ödemeyi sürdürmesi
Consolidate
Consolidated version
Constitute an obstacle
Consultative Committee
Consumer rights
Contingency
Continuation of payment by the
employer
Contract of employment
Contracted
İş sözleşmesi
Sözleşmeli
11
(e.g. a doctor contracted by the sickness
fund)
Contracting authority
Contribution
Contribution rate
Contributory insurance scheme
Convergence
Conversion
Conversion of benefits
Conversion of periods
Cooperation
Coordination
Coordination instrument
Coordination Node
(örneğin; hastalık fonu tarafından
sözleşmeye bağlanan doktor)
Sözleşmeyi yapan makam
Prim
Prim oranı
Prim katkısı esaslı sigorta sistemi
Uyum, yakınlaşma
Dönüştürme
Ödeneklerin dönüştürülmesi
Sürelerin dönüştürülmesi
İşbirliği
Koordinasyon, eşgüdüm
Koordinasyon aracı
Koordinasyon Devresi
A central application, hosted at the
European Commission, which will
ensure the distribution of the electronic
messages (structured electronic
documents) between Member States. It is
a part of the Electronic Exchange of
Social Security Information.
Coordination of national social security
systems
Coordination Regulation
Coordination system
Copenhagen criteria
Cost of treatment
Council of Europe (CoE)
Elektronik mesajların (yapılandırılmış
elektronik belge) üye devletler arasında
iletilmesini sağlayan ve Avrupa
Komisyonu‟nun ev sahipliğini yaptığı
merkezi bir uygulamadır. Sosyal
Güvenlik Bilgisinin Elektronik
Değişiminin bir parçasıdır.
Ulusal sosyal güvenlik sistemlerinin
koordinasyonu
Koordinasyon Tüzüğü
Koordinasyon sistemi
Kopenhag kriterleri
Tedavi masrafı
Avrupa Konseyi (AK)
The Council of Europe, based in
Strasbourg (France), covers virtually the
entire European continent, with its 47
member countries. Founded on 5 May
1949 by 10 countries, the Council of
Europe seeks to develop throughout
Europe common and democratic
principles based on the European
Convention on Human Rights and other
reference texts on the protection of
individuals.
It should not be confused with the
Council of the European Union and the
European Council (see “European
Council”), which are European Union
institutions.
Merkezi Fransa‟nın Strazburg kentinde
bulunan 47 üyeye sahip Avrupa
Konseyi‟ne, Avrupa‟da bulunan
devletlerin neredeyse tamamı üyedir. 10
kurucu devletiyle 5 Mayıs 1949 tarihinde
kurulan Avrupa Konseyi‟nin başlıca
hedefi, Avrupa‟da ortak bir demokratik
ortamın ve yasal düzenin
oluşturulmasıdır. Hedeflerini, Avrupa
İnsan Hakları Sözleşmesi ve benzer
insan hakları metinleri ile
gerçekleştirmeyi amaçlar.
Bu Konsey Avrupa Birliği kurumları olan,
Avrupa Birliği Konseyi ve Avrupa (Devlet
ve Hükümet Başkanları) Konseyi ile
karıştırılmamalıdır.
Council of Ministers
Country of residence
Country-of-origin principle
Bakanlar Kurulu
İkamet edilen ülke
Menşei ülke ilkesi
Concept in EU internal market law. In the
context of the cross-border provision of
AB iç pazar hukuku kavramıdır.
Hizmetlerin sınır ötesi olarak sağlanması
12
services, it refers to the principle –
subject to conditions and derogations –
according to which service providers
can only be regulated by the
authorities – and asked to comply with
the legislation – of the State where they
are legally established.
bağlamında hizmet sağlayıcılarının yasal
olarak kurulu bulundukları devletin
yetkili mercileri tarafından düzenlenmesi
ve o devletin mevzuatına uymaları
ilkesini ifade eder.
Court case law
Court ruling
Cover
Covert discrimination
AB Adalet Divanı içtihadı
Divan Kararı
Kapsamak, karşılamak
Gizli ayrımcılık
See also “indirect discrimination”.
Crediting
Bakınız “dolaylı ayrımcılık”.
Borçlanma
Taking into account of the insurance
periods with premium exemption in line
with the national legislations as the
periods where the contributions are paid.
For instance; the state pays the
contributions for the persons who earn
less than a certain amount set by the
national legislation.
Sosyal güvenlikte ulusal mevzuat
uyarınca prim muafiyeti sağlanan
hallerde sözkonusu sigortalılık
sürelerinin primi ödenmiş süreler gibi
hesaba katılması. Örneğin; ulusal
mevzuat tarafından belirlenen bir
miktarın altında kazanan kişilerin
primlerinin devlet tarafından
karşılanması.
Uyruk ölçütü/kriteri
Sınır ötesi sağlık hizmeti
Sınır ötesi mobilite (yer değiştirme,
hareket etme)
Gümrük Birliği
Criterion of nationality
Cross-border health care
Cross-border mobility
Customs Union
13
D
Data exchange
Data processing
Data protection
Date of enactment
Date of entry into force
Date of issue
Death grant
Veri alışverişi
Veri işleme
Veri koruma
Kabul tarihi (mevzuat)
Yürürlüğe giriş tarihi
Yayım tarihi
Ölüm yardımı
Means any one-off payment in the event
of death excluding lump-sum benefits
substituting for pensions.
Deceased spouse
Decentralised
Decentralised administration
Decision
Deduction
Deferment
Deficit
Degree of incapacity for work
Delivery of services
Demographic change
Dependant
Dependency
Dependency ratio
Dependent member of the family
Aylıkların yerine geçen toplu yardımların
haricinde, ölüm halinde bir defaya
mahsus olarak yapılan ödemelerdir.
Müteveffa/merhum eş
Ademi merkeziyetçi
Ademi merkeziyetçi idare
Karar
Kesinti, kesenek
Tecil, erteleme
Gelir-gider farkı, açık
İş göremezlik derecesi
Hizmetlerin sunumu
Demografik değişim
Bakmakla yükümlü olunan kişi/aile bireyi
Bağımlılık
Bağımlılık oranı
Bağımlı, bakmakla yükümlü olunan aile
bireyi
14
Bkz. Dependant
Deregülasyon, serbestleştirme, liberalize
etme, kısıtlayıcı düzenlemelerin
kaldırılması
Türev hak, bir kişinin doğrudan değil bir
hak sahibinin aile bireyi sıfatıyla elde
ettiği hak
Sapma, derogasyon
Füru
Uygulanabilir mevzuatın belirlenmesi
Deregulation
Derived right
Derogation
Descendant
Determination of the applicable
legislation
Bakınız “uygulanabilir mevzuat”
See “applicable legislation”
Diagnosis
Dialogue and conciliation procedure
Teşhis, tanı
Diyalog ve uzlaşma prosedürü/süreci
A procedure established by the
Administrative Commission (Decision No
A1) to be followed in case of
disagreements between the institutions
of different Member States, notably as
regards the legislation applicable to a
person. The procedure is aimed at
helping the institutions to reach an
agreement in a reasonable period of
time. The dialogue procedure consists of
two stages, only the first of which is
compulsory. If the dialogue procedure
does not result in an agreement within
given time limits, the matter may be
referred to the Administrative
Commission on the Coordination of
Social Security Systems, which shall try
to reconcile the points of view within six
months (conciliation procedure).
Differential supplement
Özellikle bir kişi için uygulanabilir
mevzuatın belirlenmesi konusunda farklı
üye devletlerin kurumları arasında
anlaşmazlıklar yaşanması durumunda
izlenecek İdari Komisyon tarafından
belirlenen prosedürüdür (Karar No.A1).
Bu prosedürün amacı, kurumlara makul
bir zaman dilimi içerisinde anlaşmaya
varma konusunda yardımcı olmaktır.
Diyalog sürecinin, sadece ilki zorunlu
olmak koşuluyla iki aşamdan
oluşmaktadır. Diyalog süreci tanınan
zaman dilimi içerisinde bir anlaşmaya
varılarak sonuçlanmazsa, mesele Sosyal
Güvenlik Sistemlerinin Koordinasyonuna
ilişkin İdari Komisyon‟a taşınabilmekte
ve komisyon altı ay içerisinde farklı
görüşler arasında uzlaşmayı
sağlamaktadır (uzlaşma prosedürü).
Fark ödemesi
Payable in case of overlapping
entitlements to family benefits by the
institution of the Member State whose
legislation (i) is applicable but not by
priority right and (ii) which provides for a
higher amount of family benefit. It
corresponds to the amount of the
entitlement under the legislation of that
State which exceeds the amount of
entitlement under the legislation of the
State whose legislation is competent by
priority right.
Aile yardımı haklarının çakışması halinde
mevzuatı (i) uygulanabilir olan ama
öncelikli olmayan ve (ii) daha yüksek
tutarda bir aile yardımı sağlayan üye
devletin kurumu tarafıdan ödenebilir.
Öncelik hakkına göre yetkili olan devletin
mevzuatı kapsamında hak kazanılan
miktar ile başka bir üye devlet tarafıdan
verilen daha yüksek miktarlı hak
arasındaki farka denk düşer.
Direct discrimination
Doğrudan ayrımcılık
Arises when a person is treated less
Bir kişinin benzer durumdaki birbaşka
15
favourably explicitly on the grounds of a
distinguishing criterion (e.g. gender,
nationality, belief, disability) than
another is, has been or would be treated
in a comparable situation.
Direct effect
kişiye nazaran ayırt edici ölçütlere (örn;
cinsiyet, uyruk, inanç, özürlülük)
dayanarak açıkça daha az iyi
davranılması halinde ortaya çıkar.
Direct effect is a principle of European
Union law according to which provisions
of Union law may, if they meet certain
criteria, confer rights and impose
obligations on individuals which the
national and European are bound to
recognise and enforce. In other words, it
refers to the characteristic of some types
of EU law to be capable of being relied
on in court. Direct effect may be vertical
or horizontal, the distinction drawn being
based on against whom the right is to be
enforced, i.e. authorities or other
individuals respectively.
Directive
Directly applicable
Avrupa Birliği hukukunun, ulusal
mahkemelerin ve Avrupa
mahkemelerinin tanımak ve uygulamak
zorunda olacakları şekilde, belirli
kriterlerin karşılanması halinde bireylere
haklar tanıma ve yükümlülükler
getirebilme ilkesidir. Diğer bir deyişle
bazı AB hukuku türlerinin mahkemelerde
kullanılabilir nitelikte oluşlarını ifade
eder. Doğrudan etki hakkın kimin
üzerinde uygulandığına bağlı olarak (örn.
yetkili merciler veya diğer bireyler) dikey
veya yatay olabilir.
Refers to the characteristic of some
types of EU law to require no national
implementing legislation to take effect,
i.e. to become part of the national legal
order without having to be transposed
into national legislation. Regulations,
unlike Directives, are directly applicable.
The same goes for Treaty provisions.
AB hukukunun, ulusal uygulama
mevzuatlarının devreye girmesini
gerektirmeme özelliğini, yani ulusal
mevzuata geçirilme zorunluluğu olmadan
ulusal yasak düzenin bir parçası haline
gelmeyi ifade etmektedir. Tüzükler,
Direktiflerden farklı olarak, doğrudan
uygulanabilirdirler. Aynı şey Antlaşma
hükümleri için de geçerlidir.
Özürlülük, engellilik
Özürlü, engelli
Doğuştan özürlü
Engelli kişiler
Toplumsal cinsiyete dayalı ayrımcılık
Disability
Disabled
Disabled from birth
Disabled people
Discrimination based on/ on the grounds
of gender
Discrimination based on/on the grounds
of nationality
Discrimination based on/on the grounds
of race
Discrimination based on/on the grounds
of sex
Discriminatory
Dismissal
Dismissal pay
Disproportionate
Divorced person, divorced spouse
Dormant right
Double insurance
Dual citizenship
Doğrudan etki
Direktif
Doğrudan uygulanabilir
Milliyete/Uyruğa dayalı ayrımcılık
Irka dayalı ayrımcılık
Cinsiyete dayalı yapılan ayrımcılık
Ayrımcı
İşten çıkarma, işine son verme
İşten çıkarma tazminatı
Orantısız
Boşanmış kişi, boşanmış eş
Pasif hak
Çifte sigorta
Çifte vatandaşlık
16
Dual coordination system
Duration of benefits
İkili koordinasyon sistemi
Yardımların/ödeneklerin süresi
17
E
Early pension
Erken emeklilik aylığı
Pension provided before the legal
retirement age.
Early retirement
Earning capacity in profession
Earnings subject to contribution
Economic activity
Economic and social cohesion
Economically active
Economically inactive
EESSI (Electronic Exchange of Social
Security Information)
Yasal emeklilik yaşından önce sağlanan
emeklilik aylığı.
Erken emeklilik
Meslekte kazanma gücü
Prime esas kazanç
Ekonomik faaliyet
Ekonomik ve sosyal uyum
Ekonomik olarak faal
Ekonomik faaliyeti olmayan
EESSI (Sosyal Güvenlik Bilgisinin
Elektronik Değişimi)
An integrated system providing a
common secure framework for the
exchange of social security information
between social security institutions from
different Member States. Information is
exchanged via structured electronic
documents (see “structured electronic
document”), replacing the paper Eforms. One of its central elements is the
EESSI Directory, an institution database
with a public access as well as a clerk
interface to be used for document
routing and as an on-line directory.
Farklı üye devletlerin sosyal güvenlik
kurumları arasında sosyal güvenlik
bilgisi değişimi için ortak bir güven
çerçevesi sağlayan entegre sistemdir.
Bilgiler, kağıt E-formların yerini alan
yapılandırılmış elektronik belgeler
(bakınız “yapılandırılmış elektronik
belgeler”) yoluyla değiştirilir. Bu
sistemin merkezi unsurlarından birisi de,
belge yönlendirmesi için kullanılan
görevli arayüzünün yanı sıra halkın
erişimine açık bir kurum veritabanı olan
ve online dizin olarak işlev gören EESSI
18
EESSI wil be fully operational by May
2012.
E-Health
Electronic exchange of data
Eligibility
Eligibility criteria (conditions)
Elimination of all obstacles
Employability
Employed activity
For the purposes of the coordination
Regulation, “activity as an employed
person” means any activity or equivalent
situation so defined in the legislation of
the State where it is carried out.
Employed person
Employee
Employer
Employers‟ organisations
Employment
Employment Directive 2000/78/EC
Employment promotion measure
Employment relationship
Employment services ( institution)
Enlargement
Entitlement
Entry into force
Equal opportunity
Equal pay
Equal pay for equal work
Equal treatment
Equal Treatment in Social Security
Directive 79/7
Equivalent situation
Estimated cost
Ethnic origin
EU legislation
EURES – European Employment
Services
EURES is a co-operation network
between the European Commission and
the Public Employment Services of the
EU/EEA Member States and Switzerland,
and other partner organisations (notably
social partners). The purpose of EURES
is to provide information, advice and
recruitment/placement (job-matching)
services for the benefit of workers and
employers as well as any citizen wishing
to benefit from the principle of the free
Dizini‟dir.
EESSI tam olarak Mayıs 2012‟de işler
hale gelecektir.
E-Sağlık
Elektronik veri alışverişi, değişimi
Uygunluk, hak etme
Hak etme ölçütleri/uygunluk kriterleri
(koşulları)
Tüm engellerin ortadan kaldırılması
İstihdam edilebilirlik
Hizmet akdiyle çalışma
Koordinasyon Tüzüğü bağlamında,
“hizmet akdiyle gerçekleştirilen bir
faaliyet”, gerçekleştirildiği üye devletin
mevzuatında belirlendiği haliyle herhangi
bir faaliyet ya da eşdeğer durumdur.
Hizmet akdiyle çalışan kişi
Bir işveren adına çalışan
İşveren
İşveren örgütleri
İstihdam
2000/78/EC sayılı İstihdam Direktifi
İstihdamın teşvik edilmesi önlemi
İstihdam ilişkisi
İstihdam hizmetleri (kurumu)
Genişleme
Hak kazanma
Yürürlüğe girme
Fırsat eşitliği
Eşit ücret
Eşit işe eşit ücret
Eşit muamele
79/7 sayılı Sosyal Güvenlikte Eşit
Muamele Direktifi
Eşdeğer durum
Keşif bedeli/öngörülen maliyet
Etnik köken
AB Mevzuatı
EURES – Avrupa İstihdam Hizmetleri
EURES; Avrupa Komisyonu ile AB/AEA
üye devletleri, İsviçre ve diğer ortak
örgütlerinin (özellikle sosyal ortaklar)
Kamu İstihdam Hizmetleri arasındaki
işbirliği ağıdır. EURES‟in amacı, kişilerin
serbest dolaşımı ilkesinden yararlanmak
isteyen bütün vatandaşların yanı sıra,
işçi ve işverenlerin yararına bilgi, tavsiye
ve işe alma/yerleştirme (iş bulma)
hizmetleri sağlamaktır.
19
movement of persons.
EURES Coordination Office (EURESco)
(or European Coordination Office)
European Centre for the Development of
Vocational Training (CEDEFOB)
European citizen
European citizenship
European Commission (EC)
European Commission Directorate
General Employment, Social Affairs and
Inclusion
Department of the European
Commission, dealing with EU
employment and social policies, such as
the free movement of workers and social
security coordination, the European
Employment Strategy, the open method
of coordination on social protection and
social inclusion, rights at work etc.
European Community (EC)
EURES Koordinasyon Ofisi
(EURESco)(veya Avrupa Koordinasyon
Ofisi)
Avrupa Mesleki Eğitim Geliştirme
Merkezi
Avrupa vatandaşı
Avrupa vatandaşlığı
Avrupa Komisyonu (Avrupa Birliği
Komisyonu) (AK)
AB Komisyonu İstihdam, Sosyal İşler ve
İçerme Genel Müdürlüğü
İşçilerin serbest dolaşımı ve sosyal
güvenliğin koordinasyonu, Avrupa
İstihdam Stratejisi, sosyal korumaya ve
sosyal içermeye ilişkin açık
koordinasyon yöntemi, çalışma hakları
gibi AB istihdam politikaları ve sosyal
politikalar hakkındaki Avrupa Komisyonu
departmanı.
Avrupa Topluluğu (AT)
European Convention on Human Rights
European Council
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi
Avrupa Konseyi
The European Council is an EU
institution consisting of the Heads of
State or Government of the EU Member
States, together with its President and
the President of the Commission. The
High Representative of the Union for
Foreign Affairs and Security Policy takes
part in its work. The European Council
defines the general political directions
and the priorities thereof.
It should not be confused with the
Council of the EU – which is another EU
institution – and with the Council of
Europe, which is another international
organisation.
Avrupa Konseyi AB üye devletlerinin
devlet veya hükümet başkanlarından,
başbakanlarından ve Komisyon
başkanından oluşan bir AB kurumudur.
Bu kurumun çalışmasına AB Dışişleri ve
Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi de
katılır. Avrupa Konseyi genel politik
yönelimleri ve öncelikleri tanımlar.
Bir başka AB kurumu olan AB Konseyi
ve uluslararası bir kurum olan Avrupa
Konseyi ile karıştırılmamalıdır.
European Court of Human Rights
European Court of Justice (ECJ)
(officially: Court of Justice of the
European Union)
European Economic and Social
Committee
European Globalisation Adjustment
Fund
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi
Avrupa Adalet Divanı (AAD)
(resmi: Avrupa Birliği Adalet Divanı)
The European Globalisation Adjustment
Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi
Avrupa Küreselleşmeye Uyum Fonu
Avrupa Küreselleşmeye Uyum Fonu
(AKF), değişen ticari düzenin bir sonucu
20
Fund (EGF) exists to support workers
who lose their jobs as a result of
changing global trade patterns so that
they can find another job as quickly as
possible.
European Health Insurance Card (EHIC)
olarak işlerini kaybeden işçileri, mümkün
olduğunca çabuk bir şekilde başka bir iş
bulabilmelerini için destek sağlamak
üzere oluşturulmuştur.
A portable document (see “Structured
Electronic Document, SED”), issued by
the competent institution and certifying
entitlement to occasional care (see
“occasional care”) during a stay in
another Member State.
European Reference Networks
European Regional Development Fund
(ERDF)
European Social Fund (ESF)
European Vocational Training
Association (EVTA)
European Works Council
Europroofing (Testing the policy against
Community Law)
Eurozone
Yetkili kurum tarafından verilen ve başka
bir üye ülkede kalma halinde arızi sağlık
hizmeti (bakınız arızi sağlık hizmeti)
hakkını kanıtlayan taşınabilir belgedir
(bakınız “Yapılandırılmış Elektronik
Belge, SED”).
Avrupa Referans Ağları
Avrupa Bölgesel Kalkınma Fonu
The zone formally includes the 17 EU
member states using Euro as the
common monetary unit (Austria,
Belgium, Cyprus, Estonia, Finland,
France, Germany, Greece, Ireland, Italy,
Luxemburg, Malta, the Netherlands,
Portugal, Slovakia, Slovenia, Spain). It is
also possible to include Monaco, San
Marino, and Vatican which are also
allowed to use Euro.
Exchange rate
Exclusive competence
Bu bölge resmi olarak ortak para birimi
olarak Avro kullanan 17 ülkeyi
içermektedir. (Avusturya, Belçika, GKRY,
Estonya, Finlandiya, Fransa, Almanya,
Yunanistan, İrlanda, İtalya, Lüksemburg,
Malta, Hollanda, Portekiz, Slovakya,
Slovenya, İspanya). Bunların dışında
Avro kullanmasına izin verilen ; Monako,
San Marino ve Vatikanı da içermesi
mümkündür..
Döviz kuru
Münhasır yetki
When the Treaties confer on the EU
exclusive competence in a specific area,
only the EU may legislate and adopt
legally binding acts, the Member States
being able to do so themselves only if so
empowered by the EU or for the
implementation of EU acts. The common
commercial policy and the monetary
policy (for Eurozone countries) are
examples of exclusive EU competences.
Exemption from compulsory insurance
Exportability of benefits
Antlaşmalar özel bir alanda AB‟
münhasır yetki verdiğinde, sadece AB
yasayabilir ve yasal olarak bağlayıcı
kanunları kabul edebilir. . Üye devletler
kendileri sadece AB‟den yetki aldıkları
takdirde ya da AB yasalarının
uygulanmasını sağlamak amacıyla bunu
yapabilirler. Ortak ticaret ve para
politikası (Avro bölgesi için) AB‟nin
münhasır yetkilerine örnek olarak
gösterilebilir.
Zorunlu sigortadan muafiyet
Yardımların ihraç edilebilirliği
A general principle of EU social security
coordination, which serves to waive
Nakdi yardımlara hak kazanma ya da
elinde bulundurmaya ilişkin ulusal
Avrupa Sağlık Sigortası Kartı (ASSK)
Avrupa Sosyal Fonu
Avrupa Mesleki Eğitim Birliği
Avrupa Çalışma Konseyi
Europroofing (Politikaların Birlik Hukuku
temel alınarak test edilmesi)
Avro bölgesi
21
ikamet ibarelerinin geçersiz sayılmasına
yarayan genel bir AB sosyal güvenlik
koordinasyonunun ilkesidir.
national residence clauses for gaining or
retaining entitlement to cash benefits.
In particular, cash benefits should not be
reduced, suspended, withdrawn or
confiscated on account of the fact that
the beneficiary or the members of his/her
family reside in a Member State other
than that in which the institution
responsible for providing benefits is
situated.
Not all cash benefits are exportable. The
principle of exportability of benefits does
not extend to special non-contributory
benefits (see “special non-contributory
benefit”).
Exportable
Extension of scope
Extraneity
Özellikle, haksahibi ya da haksahibinin
aile fertlerinin yardımları ödemekle
yükümlü olan kurumun bulunduğu üye
devletten başka bir üye devlette ikamet
etmesi gerekçesiyle, nakdi yardımlar
azaltılamaz, askıya alınamaz, geri
çekilemez ve ya yardımlara el
konulamaz.
Bütün nakdi yardımlar ihraç edilebilir
değildir. Yardımların ihraç edilebilirliği
ilkesinin kapsamına özel primsiz
ödemeler girmemektedir (bakınız “özel
primsiz ödemeler”).
İhraç edilebilir
Kapsamın genişletilmesi
Yabancılık
22
F
Fair competition
Fall outside the scope of the Regulation
Fall within the scope of the Regulation
Family allowance
Adil/haklı rekabet
Tüzük kapsamının dışında kalmak
Tüzük kapsamına girmek
Aile ödeneği
It s a type of family benefit which is
periodical and in cash and granted
exclusively by reference to the number
and, where appropriate, the age of
members of the family. Commonly
referred to as child benefit. Under
Regulation 1408/71, pensioners were
only entitled to this type of family
benefit.
Family benefit
Özellikle aile fertlerinin sayısı ve
gerektiğinde de yaşlarına bakılarak
verilen süreli ve nakdi aile yardımlarıdır.
Genellikle çocuk yardımı diye bilinir.
1408/71 sayılı Tüzük kapsamında sadece
emeklilerin bu tür bir aile yardımını alma
hakları bulunmaktaydı.
For the purposes of the coordination
Regulation, refers to all benefits in kind
or in cash intended to meet family
expenses, excluding advance of
maintenance payments and special
childbirth and adoption allowances
which are listed in Annex I of Regulation
883/2004. The concept covers also
special allowances for single parents
and for disabled children, child-raising
allowances or parental benefits and
Koordinasyon Tüzüğü bağlamında, aile
yardımları, 883/2004 sayılı Tüzük‟e ait Ek
1‟de listelenen avans nafaka ödenekleri
ile özel doğum ve evlat edinme
ödeneklerinin dışında kalan, aile
masraflarını karşılamayı amaçlayan
bütün ayni ve nakdi yardımları anlamına
gelmektedir. Bu kavram ayrıca bekar
ebeveynler ve özürlü çocuklar için
verilen özel ödenekler ile çocuk
yetiştirme ödenekleri ya da ebeveyn
Aile yardımı
23
yardımları ve çocuk bakımı ödeneklerini
de kapsamaktadır.
Aile hekimi
Aile ferdi
Aile hekimi
Aile birleştirmesi
Fizibilite/olurluk çalışması
Mali hizmetler
İlk okuma
Belirli süreli iş sözleşmesi
Geminin bayrağını taşıdığı ülke, bayrak
ülkesi
Esneklik
Esnek güvence
Kurucu üye
Çerçeve Direktif
Dolandırıcılık, sahtekârlık
Serbest dolaşım
Sermayenin serbest dolaşımı
Malların serbest dolaşımı
Kişilerin serbest dolaşımı
Hizmetlerin serbest dolaşımı
İşçilerin serbest dolaşımı
Dolaşım serbestîsi
Hizmet sunma serbestîsi
Sınır işçisi
childcare allowances.
Family doctor
Family member
Family physician
Family reunification
Feasibility study
Financial services
First reading
Fixed-term employment contract
Flag State
Flexibility
Flexicurity
Founding member
Framework Directive
Fraud
Free movement
Free movement of capital
Free movement of goods
Free movement of persons
Free movement of services
Free movement of workers
Freedom of movement
Freedom to provide services
Frontier worker
Sınır işçisi, bir üye devlette çalışan ve
kural olarak her gün ya da haftada en az
bir defa döndüğü bir başka üye devlette
ikamet eden kişileri ifade etmektedir.
Frontier worker means any person
working in a Member State and residing
in another Member State to which he/she
returns as a rule daily or at least once a
week.
Full (or total, whole) unemployment
Full payment
Full-time service contract
Full-time work
Fund
Fundamental freedom
Fundamental interest
Fundamental principle
Funded pension system
Tam işsizlik
Tahakkuk eden miktarın tamamının
ödenmesi
Tam zamanlı hizmet akdi
Tam zamanlı çalışma
Sandık, fon
Temel özgürlük
Temel çıkar
Temel ilke
Fon biriktirim sistemi
Pension system where there is an
accumulation of assets, mainly financial
assets, from contributions, with the
explicit objective of ensuring all or a
major part of payment of the future
pension benefits from these assets.
Funded pension systems can be definedbenefit or defined-contribution schemes,
the distinction drawn being largely
based on who bears the financial risk
Gelecekte kısmi veya tam emeklilik
ödemelerini yapabilmeyi teminen
çalışmakta olan işçilerden alınan
primlerle mal varlıklarının, kıymetlerin
biriktirildiği aylık sistemi. Fon biriktirim
sistemleri tanımlanmış yardım veya
tanımlanmış prim programları olabilirler.
Aradaki ayrım büyük ölçüde yatırılan
varlıklarla bağlantılı mali riski taşıyan
kişiler, programı yöneten birim veya
24
connected with the invested assets, the
unit managing the scheme or the
individual respectively.
Statutory funded pension systems are
covered by the coordination
Regulations.
bireye bağlıdır.
Yasalarla belirlenmiş olan fon birikim
sistemleri koordinasyon tüzüklerinin
kapsamına girer.
Funeral allowance
Funeral benefit
Funeral expenses
Funeral grant
Cenaze ödeneği
Cenaze yardımı
Cenaze masrafları
Cenaze yardımı, ölüm yardımı
25
G
Gender
Gender mainstreaming
General interest
General minimum income benefit
Toplumsal cinsiyet
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Politikalarının
Ana Plan ve Programlara Yerleştirilmesi
Genel çıkar
Genel asgari gelir yardımı
It is a minimum benefit granted to those
not having an income necessary for a
reasonable living standard.
Makul bir yaşam standardı
sürdürebilecek gelire sahip olmayanlara
ödenen asgari yardımdır.
General provision
General public expenditure
Genuine link
Globalisation
Good administration
Good governance
Good offices
Governance
Grant a benefit
Grant somebody a right
Green Paper
Gross amount
Grounds of discrimination
Group insurance
Genel hüküm
Genel kamu harcaması
Gerçek/hakiki bağ
Küreselleşme
İyi yönetim
İyi yönetişim
İyi niyet, dostane girişim
Yönetişim
Yardım vermek
Kişiye hak tanınması
Yeşil Kitap
Brüt miktar
Ayrımcılık temelleri
Topluluk sigortası
26
H
Habitual residence
Mutat mesken
See “residence”.
Habitual residence test
Bakınız “ikamet”.
Mutat mesken testi
The test is applied to people who have
recently arrived in the member state and
who make a claim for certain social
security benefits, in order to see their
residence relation with that state. For
instance; as citizens of a member state
having spent a certain period of time
determined by this state‟s national
legislation abroad do not fulfill the
required residence condition, they may
fall outside the scope of the social
security allowances.
Üye devlete yeni giriş yapan ve o
ülkeden belli sosyal güvenlik yardımları
alma talebinde bulunan kişilere, bu
devlet ile aralarındaki ikamet ilişkisini
tespit etmek üzere uygulanan testtir.
Harassment
Örneğin, bir üye ülke vatandaşı olduğu
halde ulusal mevzuatla belirlenen belli
bir süreyi yurtdışında geçirmiş olan
kişiler gerekli ikamet kriterini
karşılamadıkları için bazı sosyal güvenlik
ödenekleri kapsamı dışında
bırakılabilirler.
Taciz
Unwanted conduct of verbal, non-verbal
or physical nature with the purpose or
the effect of violating the human dignity
of a person, and creating a hostile,
intimidating, offensive, humilitating or
degrading environment. Harassment
constitutes discrimination under the EU
Directives combating discrimination on
Bir kişinin insan onuruna zarar verme
amacına veya etkisine sahip olan ve
düşmanca, caydırıcı, kırıcı, küçük
düşürücü veya onur kırıcı bir ortamın
oluşmasına neden olan istenmeyen
sözlü, sözsüz veya fiziksel davranış.
Taciz; toplumsal cinsiyet, ırk, yaş,
özürlülük ve cinsel yönelim zeminlerine
27
Harmonisation
Harmonise
Health and safety at work
Health and safety standards
Health costs
Health data protection
Health expenditure
Healthcare benefit
Healthcare service provider
Healthcare services
Hinder
Home care
Horizontal social clause
dayalı ayrımcılıkla mücadece eden AB
Direktifleri kapsamında ayrımcılık teşkil
eder.
Uyumlaştırma
Uyumlaştırmak
İş sağlığı ve güvenliği
Sağlık ve güvenlik standartları
Sağlık giderleri, sağlık maliyeti
Sağlık verilerinin korunması
Sağlık giderleri
Sağlık yardımı
Sağlık hizmeti sunucusu
Sağlık hizmetleri
Engel olmak, mani olmak, aksatmak
Evde bakım
Yatay sosyal şartı
In defining and implementing its policies
and activities, the Union shall take into
account requirements linked to the
promotion of a high level of employment,
the guarantee of adequate social
protection, the fight against social
exclusion, and a high level of education,
training and protection of human health.
This horizontal social clause, contained
in Article 9 TFEU, calls for social
mainstreaming and requires the EU
institutions to integrate social concerns
in the implementation of all their actions.
Politika ve faaliyetlerinin belirlenmesi ve
uygulanmasında Birlik, yüksek istihdam
düzeyinin teşvik edilmesi, yeterli sosyal
korumanın garanti edilmesi, sosyal
dışlanma ile mücadele edilmesi, yüksek
düzeyde eğitim ve öğretimin sağlanması
ve insan sağlığının korunmasına ilişkin
gereklilikleri dikkate almak zorundadır.
ABİA, Madde 9 kapsamına giren bu yatay
sosyal ibare sosyal politikalara
yerleştirilmeyi ve AB kurumlarının tüm
eylemlerin uygulanmasında sosyal
endişelere yer vermelerini gerektirir.
Hospital care
Host Member State
Hastanede bakım
Ev sahibi Üye Devlet
It‟s the member state to which EU
citizens go on temporary work or service
within the framework of the free
movement of persons principle.
Housing benefit
Human resources (HR)
Human rights
AB vatandaşlarının kişilerin serbest
dolaşımı ilkesi çerçevesinde geçici
olarak çalışmak veya hizmet vermek
üzere gittiğiüye devlettir.
Konut yardımı
İnsan kaynakları (İK)
İnsan hakları
grounds of gender, race, age, disability
and sexual orientation.
28
I
ILO (International Labour Organisation)
ILO Convention
Immaterial
Impediment
Implement
Implementation
Implementing Regulation
ILO (Uluslararası Çalışma Örgütü)
ILO Sözleşmesi
Ehemmiyetsiz
Geciktirme, engel olma
Uygulamak
Uygulama
Uygulama Tüzüğü
Refers to Regulation 987/2009 or the
former Regulation 574/72, laying down
the procedure for implementing
Regulations 883/2004 and 1408/71,
respectively. Basic and implementing
Regulations have equal legal value.
Inadequate
Incentive
Income replacement benefit
Uygulama Tüzüğü, 883/2004 ve 1408/71
sayılı tüzüklerin uygulanma prosedürünü
belirleyen sırasıyla 987/2009 ya da
önceki 574/72 sayılı tüzükleri ifade
etmektedir. Temel ve uygulama tüzükleri
eşit hukuki değere sahiptirler.
Yetersiz
Teşvik
Gelir ikamesi yardımı
Benefit intended to provide
compensation for lost income (typically
from work) due to the occurrence of a
social risk (e.g. sickness, maternity,
unemployment, old age,..). Sometimes
used as opposed to cost-covering
benefit, aimed at compensating for
additional expenditure connected with
the manifestation of a social risk (e.g.
Sosyal riskin (örn. hastalık, analık,
işsizlik, yaşlılık…) ortaya çıkışı nedeniyle
oluşan gelir kaybının (genelde çalışma
durumu ile bağlantılı) telafi edilmesine
yönelik yardım. Bazen bir sosyal riskin
ortaya çıkışıyla bağlantılı olan ek
giderlerin karşılanmasına yönelik
yardımlara karşıt olarak kullanılır (örn.
çocuk yardımı).
29
child benefit).
Income replacement rate
Income support
Income tax
Indemnity
Independent pension (IP) (also “called
national pension”)
Aylık bağlama oranı
Gelir desteği
Gelir vergisi
Tazminat
Bağımsız Emekli Aylığı (BEA) (ya da
“Ulusal emekli aylığı”)
Concept in the coordination Regulation‟s
chapter on old-age and survivors‟
pensions, referring to the pension to
which a migrant person would be
entitled by virtue of national legislation
alone, without taking account of periods
of insurance or residence completed in
the other States.
Indicator
Indirect discrimination
AB Sosyal Güvenlik Koordinasyonu
Tüzüğünün yaşılık ve dulluk aylığı
kısmında yer alan bu kavram bir göçmen
kişinin, bir başka üye ülkede geçirdiği
çalışma veya ikamet süreleri dikkate
alınmaksızın sadece kendi ülkesi
mevzuatı uyarınca hak kazanacağı
aylıktır.
Gösterge
Dolaylı ayrımcılık
It is the situation when an apparently
neutral criterion, provision or practice
would disadvantage people on the
grounds of nationality, sex, racial or
ethnic origin, religion or belief, disability,
age or sexual orientation. For instance;
the ECJ ruled that part-time workers
were subjected to indirect discrimination
due to being deprived of social security
allowances and that it was also the case
where the majority of part-time workers
were women.
Bu kavram, görünürde ayrımcılık olarak
nitelendirilemeyecek bir ölçüt, hüküm
veya uygulamanın, ırk, cinsiyet etnik
köken, din ya da inanç, engellilik, yaş ya
da cinsel eğilim temelinde kişileri
dezavantajlı duruma düşürmesi halidir.
Örneğin; Divan, kısmi zamanlı işçilerin
bir sosyal güvenlik yardımlarından
yoksun olmasından dolayı dolaylı
ayrımcılığa uğradıklarına kanaat getirmiş
olmakla birlikte kısmi çalışanların
ağırlıklı olarak kadınlardan oluşması
durumlarını ayrıca dolaylı ayrımcılık
olarak nitelendirilmiştir.
Infringement proceedings
İhlal kovuşturması
This is a procedure for establishing
whether a Member State has failed to
fulfil an obligation imposed on it by
Union law. It is launched by the
Commission, which is the “guardian of
the Treaties”, and consists of several
stages. The pre-litigation phase is
intended to enable the Member State to
conform voluntarily with the
requirements of EU law.
Referral by the Commission to the Court
of Justice opens the litigation procedure.
The Court of Justice will investigate the
complaint and decide whether EU law
has been infringed. If so, the offending
Member State is required to take the
necessary measures to comply with the
judgement of the Court. If it fails to do
Bir üye devletin Birlik hukukunun
zorunlu kıldığı yükümlülükleri yerine
getirip getirmediğinin tespit edilmesine
yönelik bir süreçtir.
“Antlaşmaların koruyucusu” olan
Komisyon tarafından başlatılan sürecin
birden fazla aşaması vardır.Dava öncesi
aşamanın amacı, üye devletlerin AB
hukukunun gerekliliklerini gönüllü olarak
yerine getirmelerini sağlamaktır.
Komisyon‟un durumu Adalet Divanı‟na
sevketmesi dava sürecini başlatır. Adalet
Divanı alınan şikayeti soruşturur ve AB
hukukunun ihlal edilip edilmediğini tespit
eder. İhlal söz konusuysa ihlali
gerçekleştiren üye devletin Divan
kararına uymak için gerekli önlemleri
alması istenir. Üye devlet bu konuda
30
so, the Commission has the possibility
of a second Court ruling ordering that
State to pay a lump-sum or a penalty.
In-patient treatment
Insolvency
Insolvency of the employer
Insurable earning
Insurance holder
Insurance status
Intermittent unemployment
Internal market
International law
International social security conventions
International transport
Interpret
Interpretation of EU law
Interruption of the posting period
Invalidity
Invalidity benefit
Invalidity pension
Involuntary
başarısız olursa Komisyon Divandan,
ilgili devletin toplu ödeme yapmasını
veya ceza ödemesini gerektiren ikinci bir
karar almasını talep edebilir.
Yatarak tedavi
İflas
İşverenin iflası
Prime esas kazanç, sigortaya esas
kazanç
Sigortalı
Sigortalılık durumu
Geçici işsizlik
İç pazar
Uluslararası hukuk
Uluslararası sosyal güvenlik
sözleşmeleri
Uluslararası taşımacılık
Yorumlamak
AB hukukunun yorumlanması
Görevlendirmenin durdurulması
Malullük, maluliyet
Malullük, maluliyet yardımı
Malullük, maluliyet aylığı
Gönülsüz, irade dışında gerçekleşen
31
J
Jobseeker
Jobseekers‟ allowance
Joint Report
Judicial process
Justification
Justification (of discriminatory
measures, of restrictions)
Justify
İş arayan
İşsizlik ödeneği
Ortak Rapor
Yargı süreci, adli süreç
Gerekçe
Gerekçelendirme (Ayrımcılık içeren
tedbirlerin, sınırlamaların)
Gerekçelendirmek
32
L
Labour force
Labour law
Labour market
Legal basis
Legal entity
Legal instrument
Legal person
Legislation
Legislation applicable by priority
Legislative procedure
Legislature
Legitimacy
Legitimate aim
Letter of formal notice
Lex loci domicilii
Refers to the (social security) legislation
of the State where a person resides. As a
rule, it is the legislation of this State
which is designated as applicable by the
coordination Regulations, insofar as
economically non-active persons are
concerned (see “applicable legislation”).
Lex loci laboris
İşgücü
İş hukuku, iş kanunu
İstihdam piyasası
Yasal dayanak, yasal zemin
Tüzel kişilik
Yasal araç
Tüzel kişi
Mevzuat
Öncelikli olarak uygulanacak mevzuat
Yasama usulü
Yasama organı
Meşruiyet
Meşru amaç
Tebliğ mektubu
Lex loci domicilii (ikamet edilen ülke
mevzuatı)
Kişinin ikamet ettiği üye devletin sosyal
güvenlik mevzuatını ifade etmektedir.
Kural gereği, ekonomik olarak aktif
olmayan kişiler söz konusu olduğunda
Koordinasyon Tüzüklerine göre,
uygulanabilir mevzuat söz konusu
kişilerin ikamet ettikleri ülkenin
mevzuatıdır (bakınız “uygulanabilir
mevzuat”).
Lex loci laboris (istihdam edilen ülke
33
mevzuatı)
Refers to the (social security) legislation
of the State where a person works. As a
rule, it is the legislation of this State
which is designated as applicable by the
coordination Regulations, insofar as
economically active persons are
concerned (see “applicable legislation”,
“posting”).
Liability
Liaison body
Kişinin çalıştığı üye devletin sosyal
güvenlik mevzuatını ifade etmektedir.
Kural gereği, ekonomik olarak aktif olan
kişiler söz konusu olduğunda
Koordinasyon Tüzüklerine göre
uygulanabilir mevzuat söz konusu
kişinin çalıştığı ülkenin mevzuatıdır
(bakınız “uygulanabilir mevzuat”,
“görevlendirme”).
Yükümlülük
İrtibat bürosu
Information unit established within the
framework of the international
coordination of social security.
Limited exportability
Sosyal güvenliğin uluslararası
koordinasyonu çerçevesinde bilgi
vermek üzere kurulan bürolar
Sınırlı ihraç edilebilirlik
See “unemployment benefit”
Liquidation
Lisbon Strategy
Lisbon Treaty
Local branch
Lodge an application
Long-term benefits
Long-term care benefit
Bakınız “İşsizlik yardımı”.
Tasfiye
Lizbon Stratejisi
Lizbon Antlaşması
Yerel şube (ofis)
Başvuruda bulunmak
Uzun vadeli (sosyal) yardımlar
Uzun süreli bakım yardımı
Are designed to develop the
independence of persons reliant on care,
in particular from the financial point of
view. They cater for the risk of
dependency. Typically, these benefits
promote home care in preference to care
provided in hospital but could also
consist in granting aids or cost sharing
for people staying in homes for people
with disabilities. For the purposes of the
Regulation, long-term care benefits are
considered as sickness benefits, and
coordinated accordingly.
Uzun süreli bakım yardımları, özellikle
mali açıdan, bakıma muhtaç kişilerin
bağımsızlığını artırmak için
tasarlanmıştır. Bağımlılık riski halinde
kişilerin ihtiyaçlarının yerine getirilmesi
için geliştirilmiştir. Genel anlamda, uzun
süreli bakım yardımı kapsamında
hastane bakımından ziyade evde bakım
teşvik edilir. Bunun yanı sıra özürlü
kişilerin bakımını üstlenmek için evde
kalan kişilerin masraflarının paylaşılması
ya da bu kişilere yardım verilmesi söz
konusu yardımlar kapsamında yer
almaktadır. . Tüzük bağlamında uzun
süreli bakım yardımları hastalık yardımı
olarak değerlendirilir ve buna göre
koordine edilirler.
Uzun süreli bakım sigortası
Uzun vadeli sigorta kolları
Kazanç kaybı
İşgücü kaybı
Alt sınır
Toptan yapılan (bir defada verilen)
sosyal yardım
Long-term care insurance
Long-term insurance branches
Loss of earnings
Loss of working capacity
Lower ceiling
Lump-sum benefit
34
M
Maintenance payment
Manpower
Marginal activity
Nafaka ödemesi
İşgücü
Marjinal faaliyet
Concept used in the context of the
definition of a “worker” within the
meaning of the Treaty provisions on
freedom of movement of workers (Article
45 TFEU). The European Court of Justice
has consistently held that, in order to be
qualified as a worker, a person must
pursue an activity of economic value
which is effective and genuine,
excluding activities pursued on such a
small scale that they are to be regarded
as purely marginal and ancillary.
Mariner
Market forces
Material scope
Maternity
Maternity benefit
Maternity insurance
Maternity leave
İşçilerin serbest dolaşımına ilişkin
Antlaşma hükümlerindeki (ABİA Madde
45) anlamıyla “işçi” tanımı bağlamında
kullanılan bir kavramdır. Avrupa Adalet
Divanı daima, işçi olarak tanımlanmak
için, bir kimsenin ekonomik değeri olan,
fiili ve gerçek bir faaliyet sürdürmesinin
gerekli olduğu görüşünde bulunmuş ve
sadece marjinal ve yardımcı olarak
nitelendirilebilecek yürütülen küçük
ölçülü faaliyetleri bu tanıma dahil
etmemiştir.
Denizci
Serbest piyasa kuralı, piyasa güçleri
Maddi kapsam
Analık
Analık yardımı
Analık sigortası
Analık izni
Maternity leave provides paid time off
work for a mother who gives birth to a
child so as to care for the child. Duration
Analık izni doğum yapan anneye
çocuğunun bakımı için verilen ücretli
izindir. İzin süresi ulusal mevzuatlarca
35
of leave is determined under national
legislation.
Maximum pension
Maximum work period
Means test
belirlenir.
A means test is an investigation of
means in order to determine whether an
individual or family is eligible for help
from the government.
Measure
Medical care
Medical costs
Medically justifiable
Member State
Member State of affiliation
Gelir testi, bir bireyin ya da ailenin
devletten yardım alıp alamayacağının
belirlenmesi için uygulanan para ve mal
varlığı soruşturmasıdır.
Tedbir
Sağlık hizmeti
Sağlık giderleri
Tıbbi olarak gerekçelendirilebilen,
Üye Devlet
Mevzuatına tabi olunan üye devlet
Concept used in the context of crossborder healthcare, in particular planned
care (see “planned care”), referring to
the Member State where the patient is
insured and whose institution has to
reimburse the costs of the planned care.
Corresponds in the overall majority of
cases to the competent Member State
(except for certain pensioners).
Sınır ötesi sağlık hizmeti, bilhassa
planlı sağlık hizmeti (bakınız “planlanmış
bakım”) bağlamında, hastanın sigortalı
olduğu ve planlı sağlık hizmeti
masraflarının geri ödemesini yapmak
zorunda olan kurumun bulunduğu üye
devleti ifade etmek için kullanılan bir
kavramdır. Çoğu durumda yetkili üye
devletle benzerlik gösterir (bazı emekliler
hariç).
Tedavinin verildiği üye devlet
Aile ferdi
Üyelik başvurusu
MISSOC (AB‟nin Sosyal Koruma
Konusunda Karşılıklı Bilgilendirme
Sistemi)
MISSOC Sekreterliği (Üye Devletlerin
Sosyal Güvenlik Sistemlerine ilişkin
Ortak Bilgi Sistemi)
Göçmen işçi
Askeri personel
Askerlik, askerlik hizmeti
Asgari gelir
Asgari aylığı
Asgari istirahat süresi
Asgari ücret
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
(ÇSGB)
Azınlık
Çeşitli, muhtelif hükümler
Yıldırma
Dolaşım halindeki işçi
Dolaşım
Değiştirme
Para politikası
İzleme
Member State of treatment
Members of family
Membership application
MISSOC (EU‟s Mutual Information
System on Social Protection)
MISSOC Secretariat (the Mutual
Information System on Social Security
Schemes of the Member States)
Migrant worker
Military personnel
Military service
Minimum income
Minimum pension
Minimum rest period
Minimum wage
Ministry of Labour and Social Security
(MoLSS)
Minority
Miscellaneous provisions
Mobbing
Mobile worker
Mobility
Modification
Monetary policy
Monitoring
Azami emekli aylığı
Azami çalışma süresi
Gelir testi
36
Monitoring and evaluation
Monthly earnings subject to
contributions
Multi-level governance
Mutatis mutandis
Mutual recognition
Mutual recognition of diplomas
İzleme ve değerlendirme
Prime esas aylık kazançlar
Çok düzeyli yönetişim
Gerekli değişikliklerin yapılması
koşuluyla
Karşılıklı tanıma
Diplomaların karşılıklı olarak tanınması
37
N
National regulation
National Strategy Report
Nationality
Nationality clause
Ulusal yardım paketi
Ulusal mahkeme
Ulusal hukuk
Ulusal mevzuat
Avrupa Birliği Müktesebatının
Üstlenilmesine İlişkin Ulusal Program
(NPAA)
Ulusal düzenleme
Ulusal Strateji Raporu
Uyruk, tabiyet
Tabiyet hükmü, ulusallık koşulu
A provision (in legislation, international
agreements or contracts) reserving
access to a benefit, advantage or
economic activity to citizens of (a)
particular countr(y)(ies).
Needy
Negotiation
Net amount
Non discriminatory obstacle
Non discriminatory restriction
Non-active person
Non-binding
Non-contracted
Non-contributory benefit
Non-contributory period
Bir yardıma, avantaja veya ekonomik
faaliyete erişimi belirli bir ülkenin/belirli
ülkelerin vatandaşlarıyla kısıtlayan
hüküm (mevzuatta, uluslararası
anlaşmalarda veya sözleşmelerde).
Muhtaç
Müzakere
Net miktar
Ayrımcılık içermeyen engel
Ayrımcılık içermeyen sınırlama
Ekonomik olarak faal olmayan kişi
Bağlayıcı olmayan
Sözleşmesiz
Primsiz yardım
Prim ödemesi yapılmaksızın geçen süre
National benefit package
National court
National law
National legislation
National Programme for the Adoption of
the Acquis (NPAA)
38
Non-discrimination principle
Non-exportability
Non-exportable benefit
Non-governmental Organisation (NGO)
Non-hospital care
Non-married partner
Non-resident person
Notary
Notification
Null and void
Nursing benefit
Ayrımcılık yapmama ilkesi
İhraç edilemezlik
İhraç edilemeyen sosyal yardım/ödenek
Sivil Toplum Kuruluşu (STK)
Hastane dışında yapılan bakım
Evlilik bağı bulunmayan hayat arkadaşı
Bir ülkede ikamet etmeyen kişi
Noter
Bildirim
Bağlayıcı olmayan
Emzirme ödeneği
39
O
Objective justification
Occasional care
Nesnel gerekçelendirme, haklı sebep
Arızi sağlık hizmeti
Concept used in the context of crossborder care. Refers to treatment which,
owing to sickness or accident, becomes
necessary on medical grounds during a
stay outside the competent State (or, for
pensioners, the State of residence),
having regard to the nature of the care
and the expected length of the stay.
Insured persons obtain occasional care
by presenting their European Health
Insurance Card (see “EHIC”) to the
provider in the State of stay. The care is
provided as if the person were insured
under the scheme applicable in the State
of stay.
Occupational accident
Sınır ötesi sağlık hizmeti bağlamında
kullanılan bir kavramdır. Yetkili devlet
dışında (aylık alan kişiler için ikamet
ettikleri ülke dışında) kalınan süre
içerisinde, sağlık hizmetinin türü ve
beklenen kalış süresi dikkate alınmak
kaydıyla, hastalık veya kaza nedeniyle
tıbbi bakımdan zorunlu hale gelen
tedaviyi ifade etmektedir.
Sigortalı kişiler, Avrupa Sağlık Sigortası
Kartlarını (bakınız “ASSK”) kalınan
ülkedeki sağlık hizmet sunucusuna
göstermek kaydıyla, arızi sağlık
hizmetlerinden faydalanırlar.
Söz konusu yardım, kişi, kalınan ülkenin
mevzuatı kapsamında sigortalıymış gibi
dikkate alınarak sağlanır.
İş kazası
See also “accident at work”
Occupational disease
Occupational disease insurance
Occupational insurance
Occupational pension
Bakınız “accident at work”
Mesleki hastalık, meslek hastalığı
Meslek hastalığı sigortası
Mesleki sigorta
Mesleki emeklilik
40
Occupational safety
Occupational social security scheme
Official Journal of the European Union
Official language
Old age
Old-age benefit
Old-age insurance
Old-age pension
On-call work
Open consultation
Open Method of Coordination (OMC)
Çalışanların bir şirkette istihdam
edilmeleri veya bir meslek ya da ticaret
grubuna üye olmaları sebebiyle katılma
hakkına sahip olabilecekleri sosyal
güvenlik programlarıdır.
İş güvenliği
Mesleki sosyal güvenlik programları
Avrupa Birliği Resmi Gazetesi
Resmi dil
Yaşlılık
Yaşlılık yardımı
Yaşlılık sigortası
Yaşlılık aylığı
Çağrı üzerine çalışma
Kamuya açık danışma, görüş alma
Açık Koordinasyon Yöntemi (AKY)
An intergovernmental model of
governance that has been used in the EU
since the 1990ies. It is a framework for
political cooperation to achieve common
goals. It relies on soft law mechanisms
such as guidelines and indicators,
benchmarking and sharing of best
practices (as opposed to hard law, i.e.
legislation).
1990‟lardan bu yana AB‟de kullanılan bir
hükümetlerarası yönetişim modelidir.
Ortak hedeflere ulaşmak için siyasi
işbirliği sağlamaya yönelik bir
çerçevedir. Yönerge, gösterge ve en iyi
uygulamaların karşılaştırılması ve
paylaşılması gibi yumuşak hukuk
mekanizmalarına dayanır. (kanunlar gibi
bağlayıcı hukukun aksine).
The OMC is used in different policy
areas, notably in the field of employment
(European Employment Strategy) and in
the field of social protection and social
inclusion.
Opinion
Optional
Optional continued insurance
AKY, özellikle istihdam (Avrupa İstihdam
Stratejisi), sosyal koruma ve sosyal
içerme alanlarında olmak üzere çeşitli
politika alanlarında kullanılmaktadır.
Specific kind of voluntary insurance, i.e.
voluntary insurance subsequent to prior
(compulsory) insurance.
For example, with a view to increasing
his/her future pension entitlement, a
person who goes to work in another
Member State may want to continue
paying pension contributions on a
voluntary basis in the State where s/he
used to be insured. Regulation 883/2004
contains a specific provision (Article 14)
dealing with voluntary and optional
continued insurance.
Ordinary legislative procedure
(Zorunlu) ön sigortanın ardından yapılan
özel bir isteğe bağlı sigorta türü.
Örneğin gelecekte hak kazanacağı
artırmak amacıyla başka bir üye devlette
çalışan kişi eskiden sigortalı olduğu
devlette gönüllü bir şekilde prim
ödemeyi sürdürmek isteyebilir. 883/2004
sayılı Tüzük gönüllü ve isteğe bağlı
olarak sürdürülen sigortaya ilişkin özel
bir hüküm içerir (Madde 14).
Formerly known as co-decision
Daha önceden ortak karar usulü olarak
Pension schemes to which an employee
may be eligible to join by reason of his
or her employment in a firm or
membership of a profession or trade.
Görüş
İsteğe bağlı
Devam eden isteğe bağlı sigorta
Olağan yasama prosedürü
41
procedure, is the standard legislative
procedure of the EU by which
Regulations and Directives are adopted,
providing for equal legislative
competencies for Council and European
Parliament.
Orphan‟s pension
Out-patient treatment
Overlap
Overlapping of benefits
Overlapping entitlement
bilinen, Konsey ve Avrupa
Parlamentosuna eşit yasama yetkisi
sağlamak kaydıyla, tüzüklerin ve
direktiflerin kabul edilmesine yönelik
standard AB yasama sürecidir.
Yetim aylığı
Ayakta tedavi
Çakışma
Yardımların çakışması
Aynı anda birden fazla sigorta
sisteminde aynı mahiyette yardıma hak
sahibi olma
Concept used in the field of the
coordination of family benefits. Occurs
when there is an entitlement for the
same period and in respect of the same
family member under the legislation of
two or more Member States. Article 68 of
Regulation 883/2004 provides for priority
rules in the event of overlapping family
benefit entitlements. See also
“differential supplement”.
Aile yardımlarının koordinasyonu
alanında kullanılan bir kavramdır. İki
veya daha fazla üye devletin mevzuatları
kapsamında aynı aile ferdinin aynı süre
için hak kazanması halinde ortaya çıkar.
883/2004 sayılı Tüzüğün 68. Maddesi aile
yardımı haklarının çakıştığı durumlar için
öncelik kuralları içerir. Ayrıca bkz. “fark
ödemesi”.
Overriding reason in the public interest
Kamu yararı bakımından asli unsur
Ground for justification of indirectly
discriminatory or other restrictive
measures in the field of free movement.
The list of overriding reasons in the
public interest is open-ended (as
opposed to the three derogations
expressly mentioned in the TFEU, i.e.
public health, public policy and public
security). An example of an overriding
reason recognised by the European
Court of Justice is the (prevention of the)
risk of seriously undermining the
financial balance of the social security
system.
Serbest dolaşım alanında dolaylı
ayrımcılık veya diğer kısıtlayıcı
önlemlerin gerekçelendirilmesi için
zemin. Kamumu yararı bakımından asli
unsurların listesi açık bir listedir
(ABİA‟da geçen üç sapmadan farklı
olarak, örn. kamu sağlığı, kamu politikası
ve kamu güvenliği). Avrupa Adalet Divanı
tarafından tanınan asli unsurlara örnek
olarak sosyal güvenlik sisteminin maddi
dengesinin ciddi olarak sarsılması riski (nin önlenmesi) verilebilir.
Overt (or direct) discrimination
Doğrudan ayrımcılık
See “direct discrimination”.
Bakınız “doğrudan ayrımcılık”.
42
P
Paid leave
Partial pension
Ücretli izin
Kısmi aylık
A partial pension is granted in a
situation of partial retirement: a person
is entitled to reduce the working time to
a part-time employment and to receive at
the same time a proportionally reduced
"partial pension".
Partial unemployment
Kısmi aylık, kısmi emeklilik halinde
verilir: kişilerin çalışma saatlerini yarı
zamanlı çalışma saatlerine indirme ve
aynı zamanda orantısal olarak azaltılmış
“kısmi aylık” alma hakkı bulunmaktadır.
Situation of full-time employees who, in
the event of the temporary closure of an
enterprise or a temporary reduction of
working hours, are in receipt of partial
maintenance of their pay and who are in
a situation of temporary unemployment.
İşletmenin geçici olarak kapanması ya da
çalışma saatlerinin geçici olarak
azaltılması halinde, tam zamanlı
çalışanların maaşlarının bir kısmını
almaya devam etmesi ve geçici olarak
kısmen işsiz kalmaları durumudur.
Partially unemployed
Kısmi işsiz
A concept relevant in the context of
Article 65 of Regulation 883/2004, on
unemployed persons residing outside
the competent State. A person is wholly
unemployed for the purposes of that
provision if his/her employment
relationship has been broken or has
883/2004 sayılı Tüzük‟ün yetkili üye
devlet dışında ikamet eden işsiz kişilere
ilişkin 65. Maddesi bağlamında kullanılan
bir kavramdır. Bu hükme göre; istihdam
ilişkisi bitirilen ya da sona erdirilen kişiler
tamamen işsiz olarak kabul edilirler. Öte
yandan, istihdam ilişkisi devam eden
Kısmi işsizlik
43
expired. Conversely, an employed
person whose employment relationship
still exists but is suspended can be
regarded as partially unemployed.
Partnership
Part-time service contract
Part-time work
Paternity
Paternity benefit
Paternity leave
ancak askıya alınmış olan hizmet akdiyle
çalışan bir kişi kısmi işsiz olarak
değerlendirilebilir.
Parental leave provides limited paid time
off work for the spouse/partner of the
mother or to child‟s biological father to
assist the mother to care for the child.
The time limit is defined by national
legislations.
Patient charge
Patient mobility
Babalık izni, doğum yapan annenin
eşinin/hayat arkadaşının ya da çocuğun
biyolojik babasının, çocuğa bakma
konusunda anneye yardımcı olması için
sınırlı süreyle verilen ücretli izindir. Süre
sınırı ulusal mevzuatlarca belirlenir.
Hastanın ödediği ücret
Hasta hareketliliği
It‟s the mobility enabling patients to
receive health treatment in any member
state of the EU.
Pay in lieu of notice (pilon)
PAYGO (pay as you go)
Hasta kişilerin herhangi bir AB üyesi
ülkelede tedavi görmesine imkân tanıyan
hareketliliktir.
İhbar tazminatı
Dağıtım Modeli
In social security, PAYGO refers to an
unfunded system in which current
contributors to the system pay the
expenses for the current recipients.
Pension
Pension claim
Pension fund asset
Pension right
Pension scheme
Pension supplement
Pensionable age
Pensioner
Period of (self-)employment
Period of insurance
Period of limitation
Period of residence
Permanent care
Permanent incapacity
Permanent incapacity income
Permanent residence
Personal scope
Place of residence
Planned care
Sosyal güvenlikte dağıtım, hali hazırda
prim ödeyenlerin hali hazırdaki alıcıların
masraflarını karşıladığı aylıkların cari
gelirden ödenmesini içeren modeldir.
Emekli maaşı, maaş, aylık
Aylık talebi
Emeklilik fonu varlığı
Aylık alma hakkı
Emeklilik programı, emeklilik rejimi
Tamamlayıcı aylık
Emeklilik yaşı
Emekli kişi
Hizmet akdiyle (-kendi nam ve hesabına)
çalışılan süre
Sigortalılık süresi
Sınırlayıcı süre
İkamet süresi
Sürekli bakım
Sürekli işgöremezlik
Sürekli işgöremezlik geliri
Daimi ikamet
Kişisel kapsam
İkamet yeri, ikametgâh
Planlı sağlık hizmeti
Concept used in the context of crossborder healthcare, also known as
Sınır ötesi sağlık hizmeti, aynı zamanda
“planlı tedavi” olarak da bilinen
Ortaklık, iştirakçilik
Kısmi süreli hizmet akdi
Kısmi süreli çalışma
Babalık
Babalık yardımı
Babalık izni
44
scheduled treatment (see “scheduled
treatment”).
Refers to healthcare obtained in a
Member State other than the Member
State of affiliation (see “Member State of
affiliation”) to which the person travelled
with the intention to receive treatment.
In some cases, reimbursement of the
costs of planned care may be made
contingent upon prior authorisation by
the sickness insurance institution of the
Member State of affiliation.
Policy priority
Portable document
kavramdır (bakınız “planlı tedavi”).
Bir kişi, mevzuatına tabi olduğu ülke
dışında bir ülkeye tedavi amaçlı gitmesi
halinde alacağı sağlık hizmetini ifade
etmektedir. (Bkz: mevzuatına tabi olunan
ülke)
Bazı hallerde, planlı sağlık hizmeti
masraflarının geri ödemesi, mevzuatına
tabi olunan üye devletin hastalık
sigortası kurumundan alınacak ön izine
bağlı kılınabilir.
See “Structured Electronic Document,
SED”
Bakınız “Yapılandırılmış Elektronik Belge,
SED”.
Positive discrimination
Posting
Pozitif ayrımcılık
Görevlendirme
For the purposes of the Regulation,
refers to the situation where employees
normally employed in a Member State
are sent by their employer to another
Member State to temporarily perform
work on that employer‟s behalf. Selfemployed persons normally pursuing
activities in a Member State can also
post themselves to another Member
State to temporarily perform similar
activities there.
Tüzük‟e göre; bir üye devlette normal
olarak istihdam edilen çalışanların,
işveren adına işverenleri tarafından
geçici olarak çalışmak üzere başka bir
üye devlete gönderilmesi durumunu ifade
etmektedir. Normalde, üye devletlerden
birinde faaliyet gösteren kendine
hesabına kişiler de benzer faaliyetler
yürütmek üzere kendilerini geçici olarak
başka bir üye devlette
görevlendirebilirler.
Provided certain conditions are met,
notably that the duration of the posting
does not exceed 24 months, the
employees and self-employed remain
subject to the social security legislation
of the State where they normally work.
This is an important exception to the
principle of the application of the lex loci
laboris (see “lex loci laboris”). The aim
of the posting exception is to promote
the freedom to provide services for
employers and self-employed, and the
free movement of workers for
employees by avoiding the
administrative complications which
would result from the application of the
general rule where the period of
employment is of short duration.
Posting State
Özellikle görevlendirme süresinin 24 ayı
aşmaması gibi belli koşulların yerine
getirilmesi kaydıyla, hizmet akdiyle ya da
kendi hesabına çalışanlar çalıştıkmakta
oldukları üye devletin sosyal güvenlik
mevzuatına tabi olmaya devam ederler.
Bu husus, Lex loci laboris ilkesinin
uygulanması konusunda bu durum
önemli bir istisnayı teşkil eder. (bakınız
“lex loci laboris”). Görevlendirme
konusundaki bu istisnanın amacı; genel
kuralın uygulanmasında istihdam
süresinin yetersiz olması nedeniyle
işverenlerın karışısına çıkacak idari
karışıklıkların önüne geçmek suretiyle,
işverenler ve bağımsız çalışanlar için
hizmet sunma serbestliği ile işçiler için
serbest dolaşımın teşvik edilmesidir.
Görevlendirmeyi yapan şirketin
bulunduğu devlet
Görevlendirmeyi yapan işletme
Posting undertaking
Politika önceliği
Taşınabilir belge
45
Poverty
Precondition
Preferential employment
Yoksulluk
Ön koşul, ön şart
İmtiyazlı istihdam
Preferential employment means giving
of special treatment in the field of
employment to certain persons or
classes of persons over others on the
grounds such as race and gender.
Preliminary ruling
Preparatory document
Prerequisite
Pre-retirement benefit
İmtiyazlı istihdam, istihdam alanında bazı
kimselere ya da gruplara ırk ve cinsiyet
gibi temellere dayanarak diğerlerine
kıyasla ayrımcı nitelikte özel muamelede
bulunulması anlamına gelmektedir.
Ön karar
Hazırlık belgesi, dokümanı
Ön koşul, ön şart
Ön emeklilik yardımı
Cash benefit, other than an
unemployment benefit or an early oldage benefit, provided from a specified
age to workers who have reduced,
ceased or suspended their remunerative
activities until the age at which they
qualify for an old-age pension or an
early retirement pension, the receipt of
which is not conditional upon the
person concerned being available to the
employment services of the competent
State.
Pre-retirement scheme
Primary healthcare services
Primary law
Primary legislation
Prior authorisation
Belirli bir yaştan itibaren paralı
faaliyetleri azalmış, sona ermiş veya
askıya alınmış işçilere yaşlılık aylığına
veya erken emeklilik aylığına hak
kazanacakları tarihe kadar verilen, verilişi
ilgili kişinin yetkili devletteki istihdam
hizmetlerine kayıtlı olup olmamasına
bağlı olmayan, işsizlik yardımı veya erken
yaşlılık yardımlarından ayrı olan nakdi
yardım.
A prior authorisation is an
administrative procedure, which means
that before a person may go to a
Member State to receive healthcare, the
competent authority of his country must
give formal approval for this care
following an application.
Priority rule
Private health insurance
Professional qualification
Progress Report
Prohibition
Prolongation
Proportionality principle
İdari bir prosedür olan ön izin, bir kişinin
sağlık hizmeti almak üzere başka bir üye
devlete gitmeden önce başvuruda
bulunmasını takiben, bu hizmet için
kendi ülkesindeki yetkili kurumun
vermesi gereken resmi onaydır.
It is a fundamental principle of European
Union law. According to this principle,
the EU may only act to exactly the extent
that is needed to achieve its objectives,
and no further.
Pro-rata Pension (PRP)
AB‟nin temel ilkelerinden biridir. Bu
ilkeye göre; AB hedeflerini
gerçekleştirmek için gerektiği ölçüde
hareket edebilir, daha fazlasını yapamaz.
ön emeklilik programı
Temel sağlık hizmetleri
Birincil hukuk
Birincil mevzuat
Ön izin, ön yetki
Öncelik kuralı
Özel sağlık sigortası
Mesleki nitelik
İlerleme Raporu
Yasaklama
Uzatma
Orantılılık ilkesi, ölçülülük ilkesi
Orantısal Aylık (OEA)
46
Concept in the coordination regulation‟s
chapter on old-age and survivors‟
pensions, referring to the pension
calculated by applying to the thereotical
pension (TP) the ratio between the
duration of periods completed in the MS
concerned and the duration of periods
completed in all MS where a person has
worked.
Pro-rata temporis clause
Proratisation
Protection against dismissal
Provision
Provisional
Provisional application of legislation
Provisional calculation of benefits or
contributions
Provisional granting of benefits
Public administration
Public consultation
Public health
Public order
Public policy
Public procurement
Public security
Koordinasyon tüzüğünün yaşlılık ve dul
ve yetim aylıkları bölümünde kişinin ilgili
üye devlette tamamladığı sürenin,
çalıştığı bütün üye devletlerde
tamamladığı sürelerin toplamına oranı
alınarak bu oranın teorik aylığa (TA)
uygulanmasıyla hesaplanan aylıkları
ifade etmektedir.
Pro-rata temporis clause (süre
bakımından orantılılık hükmü)
Orantılı olarak dağıtma/hesaplama
İşten çıkarılmaya karşı koruma
Hüküm
Geçici
Mevzuatın geçici olarak uygulanması
Yardım miktarı ya da primler için geçici
olarak yapılan hesaplama
Yardımların geçici olarak verilmesi
Kamu idaresi
Halk müzakeresi
Halk sağlığı
Kamu düzeni
Kamu politikası
Kamu ihalesi, kamu alımları, kamuda
satın alma
Kamu güvenliği
47
Q
Qualified majority voting (QMV)
Nitelikli çoğunluk oylaması
The standard voting system used by the
Council of the European Union, enabling
certain decisions to be passed without
unanimity.
Qualify for a pension
Qualifying period
Bazı kararların oybirliği olmaksızın
yürürlüğe girmesine imkan veren Avrupa
Birliği Konseyi tarafından kullanılan
standart oylama sistemidir.
Aylığa hak kazanmak
Hak kazanma süresi
Refers to a common benefit entitlement
condition in national social security
legislation, consisting of making
entitlement to benefits contingent upon
having completed a minimum number of
periods of residence, (self-)employment
or insurance under the said legislation.
See also “aggregation of periods”. Not to
be confused with waiting period.
Ulusal sosyal güvenlik mevzuatı
kapsamında yardıma hak kazanma
koşullarını ifade eder. Yardıma hak
kazanma, söz konusu mevzuat
kapsamında asgari ikamet süresi, kendi
nam ve hesabına ya da hizmet akdiyle
çalışma süresi ya da sigortalılık
sürelerine bağlı olarak yardımlara hak
kazanma koşullarından oluşur. . Bakınız
“sürelerin birleştirilmesi”. Bekleme
süresiyle karıştırılmamalıdır.
48
R
Race Directive 2000/43/EC
Ratification
Ratify
Rationale
Reasoned opinion
2000/43/EC sayılı Irk Direktifi
Onaylama, imzalama
Onaylamak, imzalamak
Mantık, gerekçe
Gerekçeli görüş
One of steps in the pre-litigation
procedure in the context of infringement
proceedings (see “infringement
proceedings”). The purpose of the
reasoned opinion is to set out the
Commission‟s position on the
infringement and to determine the
subject matter of any action, requesting
the Member State to comply within a
given time limit.
Recast Directive on Equal Opportunities
and Equal Treatment of men and women
in matters of employment and
occupation (including „pay‟) 2006/54
İhlal kovuşturması (bakınız “ihlal
kovuşturması”)kapsamında dava öncesi
süreç aşamalarından biridir. Gerekçeli
açıklamanın amacı, Komisyon‟un ihlale
ilişkin pozisyonunu belirlemek ve üye
devletin verilen zaman dilimi içerisinde
uyması gereken eylem konusunu
belirlemektir.
Receipt
Recipient
Recipient of a benefit
Reciprocal restriction
Reciprocity principle
İstihdam ve Meslekle ilgili Konularda
(„ödeme‟ de dâhil) Kadınlara ve Erkeklere
Eşit Muamele Gösterilmesi ve Fırsat
Eşitliği Tanınması ile ilgili direktifleri
yeniden düzenleyen 2006 / 54 sayılı
Direktif
Makbuz
Alan kişi, yardımdan faydalanan kişi
Yardımı alan kimse
Karşılıklı kısıtlama
Mütekabiliyet ilkesi, karşılıklılık ilkesi
49
Recognition of diplomas and certificates
Recommendation
Recourse
Recovery of benefits
Diplomaların ve sertifikaların tanınması
Tavsiye
Rücu
Sahtekârlık yapılarak alınmış ödeneklere
el konması
Occurs when benefits were overpaid or
were paid but not due, either as a result
of error, misrepresentation or fraud.
Benefits are usually recovered from the
beneficiaries (in some cases also from
other persons, e.g. spouse, heirs) who
can be required to refund the value of
benefits not due or who can have that
value deducted from any future
payments to which they would be
entitled. Recovery can be optional or
compulsory.
Hata, yanlış beyan veya sahtekarlığın bir
sonucu olarak yardımların fazla veya
zamanından önce ödendiği durumlarda
görülür. Bu yardımlar genelde
zamanından önce ödenmiş olan
yardımların değerinin geri alınabileceği
veya yardımlarının değerinin hak
kazanılmış olan gelecek ödemelerinden
düşülebileceği faydalanıcılardan (bazı
durumlarda eş, varis gibi diğer
kişilerden) alınır. Bu el koyma isteğe
bağlı veya zorunlu olabilir.
Recruitment
Redeem
Redemption
Redistributive
Redress
Reduction
Reference earning
Reference for a preliminary ruling
İşe alma
Telafi etmek
Kefaret
Tekrar dağıtılan, yeniden dağıtılan
nitelikte
Tazminat, ödeme
Azaltma
Dikkate alınan kazanç
Ön karar başvurusu
A procedure exercised before the
European Court of Justice, which
consists of a cooperation between the
national and the EU judiciary.
Avrupa Adalet Divanı huzurunda
uygulanan, ulusal yargı organları ile AB
yargı organları arasında işbirliğinden
oluşanbir süreçtir.
National courts may refer cases already
underway to the ECJ in order to question
it on the interpretation or validity of
European law. The reference for a
preliminary ruling seeks to ensure the
uniform application of European law
throughout the EU. National courts
which act as a final resort, are obliged to
exercise the reference for a preliminary
ruling if one of the parties requests it.
For others, the decision lies with the
courts themselves.
Ulusal mahkemeler, halihazırda
görülmekte olan davaları, Avrupa
hukukunun yorumlanması ya da
geçerliliği hususunda değerlendirmesi
için AAD‟ye sevkedebilirler. Ön karar
başvurusunun amacı, Avrupa
hukukunun AB‟nin her yerinde aynı
şekilde uygulanmasını sağlamaktır. Nihai
merci görevi gören ulusal mahkemeler,
taraflardan biri talep ettiği takdirde, ön
karar başvurusunda bulunmak
zorundadır. Diğerler durumlarda, karar
yetkisi mahkemelerin kendisine
kalmıştır.
The ensuing ruling of the ECJ is binding
not only on the national court on whose
initiative the reference for a preliminary
ruling was made but also on all of the
national courts of the Member States.
AAD‟nin verdiği karar, sadece ön karar
başvurusunda bulunan ulusal mahkeme
için değil, aynı zamanda üye
devletlerdeki bütün ulusal mahkemeler
50
In total, there have been over 500
references for a preliminary ruling in the
context of social security coordination.
için bağlayıcıdır.
Reference period
Refugee
Dikkate alınan süre
Mülteci
Under the United Nations Convention
Relating to the Status of Refugees of
1951, a refugee is defined as a person
who "owing to a well-founded fear of
being persecuted for reasons of race,
religion, nationality, membership of a
particular social group, or political
opinion, is outside the country of his
nationality, and is unable to or, owing to
such fear, is unwilling to avail himself of
the protection of that country".
Regional cohesion
Regional policy
Registration
Regulation
Regulatory framework
Rehabilitation
Reimbursable
Reimbursement
Reimbursement between institutions
Reimbursement of medical costs
Reimbursement on the basis of actual
expenditure
Reimbursement on the basis of fixed
amounts
Reintegration
Remedy
Remuneration
Repeal
Mültecilerin Statüsüne Dair Birleşmiş
Milletler Sözleşmesine (1951) göre
mülteci, “ırk, inanç, milliyet, belli bir
sosyal gruba ya da politik görüşe bağlı
olma gibi nedenlerle ciddi ve temelleri
olan bir zulmedilme korkusu sebebiyle,
vatandaşı olduğu ülkenin dışında olan ve
bu korku nedeniyle kendini o ülke
korumasına emanet edemeyen ya da
etmek istemeyen” kişidir.
Sosyal güvenlik kapsamında toplamda
500‟ün üzerinde ön karar başvurusu
bulunmaktadır.
Bölgesel uyum
Bölgesel politika
Kayıt, tescil
Tüzük
Çerçeve Mevzuat
Rehabilitasyon
Geri ödenebilir
Geri ödeme
Kurumlar arasında geri ödeme
Sağlık hizmeti giderlerinin geri ödenmesi
Cari harcamalar esasında geri ödeme
Sabit harcamalar esasında geri ödeme
Representative
Representative of the employer
Reside
Residence
Reentegrasyon
Tedavi
Ücretlendirme
Feshetmek, lağvetmek, yürürlükten
kaldırmak
Temsilci
İşveren vekili
İkamet etmek
İkamet
For the purposes of the coordination
Regulation, refers to the place where the
habitual centre of a person‟s interests
are situated. A number of criteria must
be taken into account in order to
establish whether this is the case,
whereby the length of the presence in
the territory of the State concerned is not
Koordinasyon tüzüğü kapsamında,
kişinin daimi çıkar merkezinin bulunduğu
yeri ifade etmektedir. Kişiyi taşınmaya
iten sebepler ve amaçlardan farklı olarak,
ilgili üye devlette kalınan sürenin
uzunluğu belirleyici olmazken, durumun
akıbetine karar vermek için bir dizi öçüt
dikkate alınmalıdır.
51
decisive, unlike the intention and the
reasons which have led the person to
move.
Residence card
Residence clause
Residence Directive 2004/38/EC
Residence permit
Residence-based system
Resident
Residential care
Rest period
Restrictive measure
Restructuring
Retention (of a right)
Retired person
Retirement age
Retirement pension
Revaluation
İkamet kartı
İkamet koşulu
2004/38/EC sayılı İkamet Direktifi
İkamet tezkeresi, ikamet izni
İkamete dayalı sistem
Mukim, ikamet eden
Huzurevinde bakım
Dinlenme süresi
Kısıtlayıcı önlem/tedbir
Yeniden yapılandırma
Muhafaza (hakkın)
Emekli kişi
Emeklilik yaşı
Emeklilik aylığı
İntibak
The adaptation of the amount of benefit
to reflect changes (increases) in the
cost-of-living, the level of income or
some other basis for adjustment.
Revaluation may or may not be
automatic or regular. Sometimes also
referred to as adjustment, revalorisation
or uprating.
Reverse discrimination
Yardım miktarının geçim giderindeki
değişiklikleri (artışları), gelir düzeyini
veya bazı diğer temel değişiklikleri
yansıtacak şekilde uyarlanması. İntibak
otomatik ve düzenli olabilir veya
olmayabilir. Bazen ayarlama, yeniden
değerlendirme, yeniden belirleme olarak
da ifade edilir.
Tersine ayrımcılık
Reverse discrimination in the context of
the internal market arises where national
or “static” factors of production (incl.
persons) are treated less favourably than
their foreign or “mobile” counterparts.
Reverse discrimination stems from the
fact that EU law only applies to crossborder situations, and not to purely
internal situations. It follows, for
example, that the nationals of a Member
State, unlike the nationals of other
Member States, cannot rely on the
coordination Regulation and on the free
movement of persons to challenge a
restrictive measure (e.g. a residence
requirement for affiliation to a social
security scheme) enacted by the first
Member State. The ECJ has consistently
held that reverse discrimination is not
contrary to EU law.
İç Pazar bağlamında tersine ayrımcılık,
vatandaşlarının ya da (kişiler dahil)
“statik” üretim unsurlarının yabancı ya
da “hareket halinde” olanlara nazaran
dezavantajlı bir muameleye maruz
kaldıklarında ortaya çıkan durumu ifade
etmektedir. Tersine ayrımcılık, AB
hukunun sınır ötesi durumlarda
uygulanabilir olması, tamamen ülke içi
olan durumlarda uygulanmamasından
kaynaklanır.
Buradan çıkan sonuca göre, bir üye
devletin vatandaşları, başka üye
devletlerin vatandaşlarının aksine, o üye
devletin getirdiği kısıtlayıcı bir önleme
(örn; bir sosyal güvenlik programına
bağlı olmak için ikamet koşulu) itiraz
etmek için koordinasyon tüzüğünden ve
kişilerin serbest dolaşımından
yararlanamazlar. AAD devamlı olarak
tersine ayrımcılığın AB hukukuna ters
düşmediği görüşünde olmuştur.
Kontrol muayenesi, Maluliyet
derecesinin gözden geçirilmesi
Review of degree of incapacity
52
Right of establishment
Right of permanent residence
Right of residence
Risk system
Kuruluş hakkı
Daimi ikamet hakkı
İkamet hakkı
Risk sistemi
Invalidity pension system – akin to
sickness insurance– in which the
amount of the benefit is independent of
the length of insurance. When risk
systems are listed in an annex to
Regulation 883/2004, they are called
type-A systems. Persons having been
insured exclusively in Member States
with a type-A system do not receive
different pro-rata pensions but a single
pension from the State in which they
were insured at the time the incapacity to
work began.
Rule of law
Yardım miktarının sigorta süresinden
bağımsız olduğu malullük aylığı
sistemidir (hastalık sigortasına benzer).
Risk sistemleri 883/2004 sayılı Tüzük‟ün
ekinde listelendiklerinde, bu sistemlere A
tipi sistemler denir. Özellikle sadece A
tipi sisteminin geçerli olduğu üye
devletlerde sigortalanmış kişiler,
işgöremezlik halinin vuku bulduğu sırada
sigortalı oldukları devletten tek bir aylık
alırlar farklı bir orantısal aylık almazlar.
Hukukun üstünlüğü
53
S
Salary
Sanction
Scheduled treatment
Maaş, aylık
Yaptırım
Planlı tedavi
See also “planned care”.
Screening process
Screening Report
Seasonal work
Seasonal worker
Second reading
Secondary law
Secondary legislation
Second-pillar pension
Bakınız “Planlalı bakım”.
Tarama süreci
Tarama Raporu
Mevsimlik iş
Mevsimlik işçi
İkinci okuma
İkincil hukuk
İkincil mevzuat
İkinci sütun emeklilik fonundan bağlanan
emekli aylığı
Bağımsız çalışan, kendi nam ve hesabına
çalışan
Kendi nam ve hesabına çalışma
Self-employed
Self-employed activity
Semi-residential care
Koordinasyon tüzüğü bağlamında, işin
gerçekleştiği devletin mevzuatında
tanımlandığı şekliyle “kendi nam ve
hesabına çalışma”, söz konusu ülkede
gerçekleşen faaliyet ya da eşdeğer
durumdur.
Kısmi olarak düşkünler evinde bakım
Concept used in the context of long-term
Ayakta tedavi hizmeti veren kurumlarda
For the purposes of the coordination
Regulation, “activity as a self-employed
person” means any activity or equivalent
situation so defined in the legislation of
the State where it is carried out.
54
care, to denote care provided in
institutions on an out-patient basis or in
day-care centres. Also referred to as
semi-stationary care.
veya günlük bakım merkezlerinde
sağlanan bakımı ifade eden, uzun süreli
bakım bağlamında kullanılan bir kavram.
Yarı durağan bakım olarak da kullanılır.
Seniority-based wage system
Service provider
Service recipient
Service user
Services Directive 2006/123/EC
Set up a branch
Severance pay
Sexual harassment
Shared competence
Kıdeme dayalı ücret sistemi
Hizmet sağlayıcı, hizmet sunucu
Hizmet alan
Hizmet kullanıcısı
2006/123/EC sayılı Hizmetler Direktifi
Şube açmak, kurmak
Kıdem tazminatı
Cinsel taciz
Paylaşılmış yetki
When the Treaties confer on the EU a
competence shared with the Member
States in a specific area, both the EU and
the Member States may legislate and
adopt legally binding acts in that area.
The Member States can exercise their
competence to the extent that the Union
has not done so. The internal market and
certain aspects of social policy are
examples of shared competences.
Shipowner
Short-term insurance branch
Sickness benefit
Sickness benefit in kind
Sickness cash benefit
Sickness insurance
Similar activity
Antlaşmalar, AB‟ye belirlibir alanda üye
devletlerle paylaşmak üzere bir yetki
verdiğinde, hem AB hem de üye devletler
o alanda yasal olarak bağlayıcı kanunlar
yapabilirler.
Üye devletler, Birlik‟in kullanmadığı
ölçüde bu yetkiyi kullanabilirler. İç Pazar
ve bazı sosyal politika alanları
paylaşılmış yetkiye örnek gösterilebilir.
Concept used in the context of posting
of self-employed.
Single (lump sum) payment
Single applicable legislation
Single European Act 1986
Single market
Single rate pension
Social acquis
Social action programme
Social advantage
Kendi nam ve hesabına çalışanların
geçici olarak başka bir üye ülkede
görevlendirilmesi bağlamında kullanılan
bir kavramdır.
Eş zamanlı olarak iki farklı ülkede
(hizmet akdiyle-kendi nam ve hesabına)
çalışmak
Bir kerede (toptan) ödeme
Tek uygulanabilir mevzuat
Tek Avrupa Senedi 1986
Tek Pazar
Tek oranlı aylık
Sosyal müktesebat
Sosyal eylem programı
Sosyal avantaj
Regulation 1612/68 guarantees migrant
workers equal treatment as regards
social advantages in the State of
employment. The concept is very broad,
1612/68 sayılı Tüzük, göçmen işçilere
sosyal avantajlar konusunda eşit
muamele teminatı vermektedir. Kavram
çok geniş olmakla birlikte, koordinasyon
Simultaneous (self-)employment in two
countries
Gemici, gemi sahibi, armatör
Kısa vadeli sigorta kolu
Hastalık yardımı/ödeneği
Ayni hastalık yardımı
Nakdi hastalık yardımı
Hastalık sigortası
Benzer faaliyet
55
and also covers social benefits,
including benefits outside the scope of
the coordination Regulation.
Social assistance
tüzüğü kapsamının dışında kalan
yardımlar da dâhil olmak üzere sosyal
yardımları kapsamaktadır.
Sosyal yardım
Social assistance is outside the scope of
the coordination Regulation. It generally
refers to a subsidiairy set of noncontributory, means-tested benefits
which cannot be linked to a specific
social security risk and which are
intended to cater for the risk of poverty.
Social benefit
Sosyal yardım koordinasyon tüzüğü
kapsamının dışında kalmaktadır. Sosyal
yardım, genel olarak özel bir sosyal
güvenlik riskiyle ilişkilendirilemeyen ve
yoksulluk riski halinde gerekli ihtiyacı
amaçlayan primsiz, gelir testine tabi
yardımları ifade etmektedir.
Sosyal yardım
Any benefit of social protection,
including social security benefits, social
assistance benefits and benefits in
respect of housing and heating.
Sosyal güvenlik yardımları, sosyal
destek yardımları, konut ve ısınma
yardımlarını kapsayan tüm sosyal
koruma yardımları.
Social cohesion
Social dialogue
Social dimension
Social exclusion
Social housing
Social inclusion
Social partner
Social policy
Social Protection Committee (SPC)
Social right
Social security
Social security agreement
Social security coverage
Social Security Institution (SSI)
Social security law
Social security right
Social security risk
Sosyal bütünleşme
Sosyal diyalog
Sosyal boyut
Sosyal dışlanma
Sosyal konut
Sosyal içerme
Sosyal taraf
Sosyal politika
Sosyal Koruma Komitesi (SKK)
Sosyal hak
Sosyal güvenlik
Sosyal güvenlik anlaşması
Sosyal güvenlik kapsamı
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)
Sosyal güvenlik hukuku
Sosyal güvenlik hakkı
Sosyal güvenlik riski
See “childbirth”, “death”, “old-age”,
“unemployment” etc.
Social standards
Social welfare
Social welfare centre
Soft law mechanism
Bakınız “doğum”, “ölüm”, “yaşlılık”,
“işsizlik” vb.
Sosyal standartlar
Sosyal refah
Sosyal yardım merkezi
Yumuşak hukuk mekanizması
See “Open Method of Coordination”
Bakınız “Açık Koordinasyon Yöntemi”
A new and intergovernmental means of
governance in the European Union,
based on the voluntary cooperation of its
member states.
Solidarity
Source of law
Sovereignty
Avrupa Birliği‟nde, üye devletlerin
gönüllü işbirliğine dayanan, yeni
hükümetlerarası yönetişim aracıdır.
Dayanışma
Hukuki kaynak
Egemenlik
56
Special childbirth allowance
Özel doğum ödeneği
See “birth grant”.
Bakınız “doğum ödeneği”.
A one-off benefit paid upon the birth of a
child. Special childbirth allowances
(sometimes also called birth grants) are
excluded from the scope of Regulation
883/2004. They are listed in its Annex I.
Doğum halinde bir defaya mahsus
ödemesi yapılan yardımlardır. Özel
doğum ödenekleri (“doğum ödeneği” de
denmektedir) 883/2004 sayılı Tüzük‟ün
kapsamının dışında tutulmakta, Ek 1‟de
yer almaktadırlar.
Özel yasama süreci
Special legislative procedure
While the ordinary legislative procedure
(see the relevant keyword) – providing
for equal legislative competencies for
the Council of the EU and the European
Parliament – has become the standard
after the Treaty of Lisbon, in a few
remaining areas, special legislative
procedures are used. There are various
special legislative procedures, but the
most important are the consent
procedure and the consultation
procedure. In the former, Parliament has
the power to accept or reject proposals
(but not to propose amendments), while
in the latter, it should only be consulted
by the Council (who is not bound by its
position).
AB Konseyi ve Avrupa Parlamentosu için
eşit yasama yetkisi sunan olağan
yasama usulü (bkz. ilgili kilit sözcük)
Lizbon Antlaşması‟ndan sonra standart
haline gelirken geriye kalan bazı
alanlarda ise özel yasama usulleri
kullanılmaktadır. Çeşitli özel yasama
usulleri vardır fakat bunlardan en
önemlileri muvafakat usulü ve uzlaşma
usulüdür. İlkinde önerileri kabul veya red
etme yetkisi Parlamento‟dayken (fakat
değişiklik önerisinde bulunma hakkı
yoktur) ikincisinde yalnızca Konsey
başvurabilir (konumu bağlayıcı değildir).
Special non-contributory cash benefit
Özel primsiz nakdi yardım
Cash benefits which are halfway
between traditional social security
benefits and social assistance. They
present characteristics of both
categories, but belong to neither. Special
non-contributory cash benefits are
linked to social security in that they
create legally-defined rights connected
to a social security benefit and relate to
one of the risks covered by the
coordination Regulation. At the same
time, they have links with social
assistance, in the sense that they are
non-contributory and intended to relieve
a financial or personal need. As a
derogation to the principle of
exportability of benefits, special noncontributory benefits are only granted to
persons residing on the territory of the
State providing them.
Special scheme for civil servants
Geleneksel sosyal güvenlik yardımları ile
sosyal yardım arasında bir yere sahip
olan nakdi yardımlardır. Her iki grubun
özelliklerinine de taşırlar ancak ikisine de
dâhil değildirler. Özel primsiz nakdi
yardımlar, sosyal güvenlik yardımları ile
bağlantılı ve koordinasyonu Tüzüğünde
kapsanmış olan risklerden biri ile ilgili
kanunen belirlenmiş haklar doğurması
bakımından sosyal güvenlik ile
ilişkilendirilir. Aynı zamanda primsiz
olmaları ve maddi veya kişisel ihtiyaçları
karşılamaları açısından da sosyal destek
ile de bağlantılıdırlar. Özel primsiz
yardımlar, yardımların ihraç edilebilirliği
ilkesi için bir istisna teşkil etmekte olup
sadece yardımı sağlayan üye devlette
ikamet eden kişilere verilirler.
Devlet memurlarına özel program
57
For the purposes of the coordination
Regulation, refers to any social security
scheme which is different from the
general social security scheme
applicable to employed persons in the
Member State concerned and to which
all, or certain categories of civil servants
are directly subject.
Specific minimum income benefit
Koordinasyon Tüzüğüne göre, devlet
memurlarına özel programlar, sözkonusu
üye devlette işçilere yönelik genel sosyal
güvenlik programından farklı
ilgili üye devlette istihdam edilmiş
kişilere uygulanan olan ve bazı memur
sınıflarının doğrudan tabi olduğu sosyal
güvenlik programını ifade etmektedir.
özel asgari gelir desteği ödeneği
Categorical benefits which typically form
part of national social assistance
schemes but which may – if certain
conditions are met – be qualified as
special non-contributory cash benefits
(see “special non-contributory cash
benefits”).
Spouse
Stakeholder
Stakeholder involvement
State aid
State contribution
State Economic Enterprise
State of origin
State of residence
State of stay
Stateless person
Statement of employment
Status of worker
Statutory scheme
Ulusal sosyal güvenlik programlarının bir
bölümünü oluşturan, ancak bazı koşullar
yerine getirildiğinde özel primsiz nakdi
yardımlar (bakınız “özel primsiz nakdi
yardımlar”) olarak değerlendirilebilen
yardım sınıfıdır.
Stay
Structured electronic documents (SEDs)
Eş
Paydaş, ilgili taraf
Paydaşların, ilgili tarafların katılımı
Devlet yardımı
Devlet katkısı
Kamu iktisadi teşebbüsü
Menşe ülkesi
İkamet edilen devlet
Geçici olarak kalınan devlet
Vatansız kişi
Çalışma beyanı
İşçi statüsü
Yasayla kurulmuş sosyal güvenlik
programı (zorunlu program)
Kalma
Yapılandırılmış elektronik belgeler
Instruments through which social
security information will be exchanged
electronically between national social
security institutions in the framework of
the EESSI (Electronic Exchange of Social
Security Information) system. As of May
2012, they will fully replace the paper Eforms that were used for the
communication between the institutions
under the former regulations.
The introduction of the SEDs and the
replacement of the paper E-forms do not
mean that there will no longer be
material forms. A series of EU-wide
standard forms, called portable
documents (see “portable document”)
has been developed. Such forms, issued
by a competent institution, attest to a
certain entitlement or affiliation and may
Sosyal Güvenlik Bilgilerinin Elektronik
Ortamda Değişimi (EESSI) sistemi
çerçevesinde sosyal güvenlik bilgilerinin
ülkelerin sosyal güvenlik kurumları
arasında elektronik olarak değişimini
sağlayan araçlardır. Mayıs 2012 itibariyle
eski tüzükler kapsamında kurumlar arası
iletişimi sağlamak için kullanılan kâğıt Eformların yerini alacaktır. SEDlerin
oluşturulması ve eski kâğıt E-formların
yerine geçmeleri bundan böyle kağıt
formların olmayacağı anlamına
gelmemektedir. AB çapında taşınabilir
belgeler (bakınız “taşınabilir belgeler”)
olarak adlandırılan standart formlar
geliştirilmiştir. Yetkili kurumlarca verilen
bu formlar belli bir hak kazanma ya da
bir yere bağlı olma durumlarını
kanıtlamakta ve bir üye devletteki
58
be physically shown to the authorities of
a Member State.
Study grant
Subcontractor
Subordination
Subsidiarity principle
yetkililere fiziksel olarak ibraz
edilebilmektedir.
Eğitim bursu
Taşeron, alt yüklenici
İtaat, boyun eğme, ast durumunda olma
Yetki ikamesi ilkesi
A general principle of EU law which the
EU must respect in the exercise of the
powers conferred to it by the Treaties
(except in areas where it has exclusive
competence). According to this
principle, the EU shall act only if and
insofar as the objectives of the proposed
action cannot be sufficiently achieved by
the Member States, either at central level
or at regional and local level, but can
rather, by reason of the scale or effects
of the proposed action, be better
achieved at Union level.
AB‟nin Antlaşmalar tarafından kendisine
verilen yetkileri kullanırken dikkate
alması gereken genel bir AB hukuku
ilkesidir (özel yetkisinin olduğu alanlar
hariç). Bu ilkeye göre AB, sadece teklif
faaliyetin hedeflerinin üye devletler
tarafından gerek merkezi gerekse
bölgesel ve yerel düzeyde yeterince
yerine getirilemediğinde ancak önerilen
faaliyetin etkileri ve çapı dolayısıyla
Birlik düzeyinde daha uygun bir şekilde
yerine getirilebileceği durumlarda
harekete geçer.
Subsidy
Substantial benefit in kind
Devlet yardımı, sübvansiyon
Temel ayni yardım
Benefit in kind, listed in a decision of the
Administrative Commission on the
Coordination of Social Security Systems,
for which a special coordination
procedure is provided in Article 33 of
Regulation 883/2004.
Ayni yardımlar Sosyal Güvenlik
Sistemlerinin Koordinasyonu hakkında
İdari Komisyon‟un bir kararında
listelenmiştir ve bu yardımlar için
883/2004 sayılı Tüzüğün 33. Maddesinde
özel bir koordinasyon prosedürü
belirlenmiştir.
Faaliyetin önemli bir bölümü
Substantial part of activity
Supplementary insurance
Supplementary pension
Supporting competence
2 veya daha fazla üye ülkede eş zamanlı
çalışma bağlamında kullanılan bir
kavramdır.
Tamamlayıcı sigorta
Tamamlayıcı emekli aylığı
Destekleyici yetki
When the Treaties confer on the EU
supporting competences, the Union shall
have competence to carry out actions to
support, coordinate or supplement the
actions of the Member States. Examples
of supporting competences are culture,
education and the protection and
improvement of human health.
Antlaşmaların AB‟ye destekleyici yetki
verdiği hallerde Birlik üye devletlerin
eylemlerini desteklemeye, koordine
etmeye ve tamamlamaya yönelik
eylemlerde bulunma hakkına sahiptir.
Destekleyici yetkiye örnek olarak kültür,
eğitim, insan sağlığının korunması ve
iyileştirilmesi alanları verilebilir.
Survivor
Survivor‟s insurance
Survivor‟s pension
Survivors‟ benefit
Hayatta kalan, dul ve yetim
ölüm sigortası
Dul ve yetim aylığı, ölüm aylığı
Ölüm yardımı
Concept used in the context of
simulatenous work in 2 or more MS.
59
Suspension
Suspension of the posting period
Askıya alma
Görevlendirmenin askıya alınması
60
T
Tedbir almak, önlem almak
Vergi avantajı
Vergi indirimi
Vergilendirme
Vergilendirme kuralı
Vergilerden finanse edilen yardım
Veri İşleme Teknik Komisyonu
Take measures
Tax advantage
Tax relief
Taxation
Taxation rule
Tax-financed benefit
Technical Commission for Data
Processing
A body attached to the Administrative
Commission on the Coordination of
Social Security Systems (AC). It is
composed of two government
representatives for each Member State.
Its main responsibility is to assist the AC
in its task of modernising procedures for
exchanging information and adapting the
information flow between institutions for
the purposes of exchange by electronic
means.
Technical Committee
Telemedicine
Temporary employment
Temporary incapacity
Temporary incapacity payment
Temporary work agency
Territorial cohesion
61
Sosyal Güvenlik Sistemlerinin
Koordinasyonu‟na ilişkin İdari Komisyon
(İK)‟a bağlı bir birimdir. Her üye
devletten iki temsilci katılır. Asıl görevi,
bilginin elektronik yolla karşılıklı
değişiminin sağlanabilmesi için bilgi
değişim sürecinin ve bilgi akışının
modernize edilmesinde İK‟ya, yardım
etmektir.
Teknik Komite
Teletıp
Geçici istihdam
Geçici işgörmezlik
Geçici işgörmezlik ödeneği
Geçici istihdam bürosu
Bölgesel, ülkesel uyum
Territorial scope
Territoriality principle
The European Single Act (1987)
Theoretical Pension (TP)
Bölgesel kapsam
Bölgesellik ilkesi
Avrupa Tek Senedi (1987)
Teorik Emekli Aylığı (TEA)
Refers to the pension that would be due
from a MS if the person had been subject
to that legislation his/her entire career.
Kişinin tüm çalışma hayatını tek bir üye
ülke mevzuatına tabi olarak geçirdiği
varsayıldığında bu ülkeden bağlanılması
öngörülen aylığı ifade etmektedir.
Üçüncü ülke
Üçüncü taraf
Üçüncü ülke vatandaşı
Geçici ödenek
Third country
Third party
Third-country national
Tide-over allowance
A benefit granted to young people
seeking their first employment and
giving them access to special
employment programmes.
Time-limit
Trade union
Tradesmen and craftsmen
Trainee
Traineeship contract
Transfer of undertaking
İlk defa iş arayan gençlere verilen ve bu
gençlerin özel istihdam programlarına
girişini sağlayan yardımdır.
Concept used in Directive 2001/23/EC,
aimed at safeguarding employee‟s rights
in the event of transfer of undertakings
or businesses (or parts of them). A
transfer of undertaking for the purposes
of the Directive is the transfer of an
economic identity retaining its identity,
involving a change of employer.
According to the Directive, the transfer
does not in itself constitute valid
grounds for dismissal by the employer
involved in the transfer. Dismissals may
occur, however, for economic, technical
or organisational reasons, or for certain
categories of workers not covered by
legislation protecting against dismissal.
İşletmenin ya da işin (ya da bunların bir
kısmının) devredilmesi halinde
çalışanların haklarını korumayı
amaçlayan 2001/23/EC sayılı Direktif‟te
kullanılan bir kavramdır. Direktife göre,
bir işletmenin devri, işverenin
değişmesiyle birlikte ekonomik kimliğin
de devredilmesi anlamına gelmektedir.
Direktife göre, devir işlemi, devir
işlemine dahil olan işverenin işten
çıkarma işlemi gerçekleştirmesi için
geçerli bir sebep olarak gösteremez..
Ancak, ekonomik, teknik ya da kurumsal
sebeplerle ya da işten çıkarmaya karşı
koruma sağlayan mevzuatların
kapsamına girmeyen bazı işçi sınıfları
için işten çıkarma durumu söz konusu
olabilmektedir.
Transfer edilebilirlik
Devir alan, temlik olunan
Geçiş önlemi / tedbiri
Geçici hüküm
Geçiş dönemi
Şeffaflık
Politikaların şeffaflığı
Şeffaf
Aktarma, transpozisyon, uyumlaştırma
Ulusal mevzuatın uyumlaştırması
Zaman kısıtlaması
İşçi sendikası
Esnaf ve sanatkârlar
Stajyer
Stajyerlik sözleşmesi
İşletmenin devri
Transferability
Transferee
Transitional measure
Transitional provision
Transitory period
Transparency
Transparency of policies
Transparent
Transposition
Transposition of national legislation
62
Treatment abroad
Treaty Establishing the Atomic Energy
Community (1958)
Treaty Establishing the European Coal
and Steel Community
Treaty Establishing the European
Economic Community (Treaty of Rome)
Treaty of Accession
Treaty of Maastricht (1993)
Treaty of Nice (2003)
Treaty of Rome (1958)
Treaty on European Union – Maastricht
(1993)
Treaty on European Union (TEU)
Yurt dışında tedavi
Avrupa Atom Enerjisi Topluluğunu
Kuran Antlaşma (1958)
Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğunu
Kuran Antlaşma
Avrupa Ekonomik Topluluğunu Kuran
Antlaşma (Roma Antlaşması)
Katılım Antlaşması
Maastricht Antlaşması (1993)
Nice Antlaşması (2003)
Roma Antlaşması (1958)
Avrupa Birliği Antlaşması – Maastricht
(1993)
Avrupa Birliği Antlaşması (ABA)
Treaty establishing the European Union,
signed in Maastricht in 1992 and effective
since 1993. It was amended on several
occasions, lastly by the Treaty of Lisbon
of 2007, which completely restructured
the TEU.
1992‟de Maastricht‟te imzalanan ve
1993‟ten bu yana yürürlükte olan,
Avrupa Birliği‟ni kuran Antlaşmadır.
Birçok kez değişikliğe uğramış ve en son
olarak ABA‟yı tamamen yeniden
yapılandıran 2007 tarihli Lizbon
Antlaşması‟yla üzerinde değişiklikler
yapılmıştır.
Avrupa Birliği‟nin İşleyişine ilişkin
Antlaşma (ABİA)
Avrupa Birliği‟nin rolünü, politikalarını
ve işleyişini ayrıntılı olarak belirleyen
antlaşmadır. 1957 Roma Antlaşması‟nın
değişikliğe uğramış bir versiyonudur.
Son olarak 2007 yılında Lizbon
Antlaşması‟yla değiştirilmiştir (ve
yeniden adlandırılmıştır).
Treaty on the functioning of the EU
(TFEU)
Treaty setting out in detail the role, the
policies and the operation of the
European Union. It constitutes an
amended version of the 1957 Treaty of
Rome. It was last amended (and
renamed) by the Treaty of Lisbon of
2007.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği
(TOBB)
Turkish Union of Chambers and Stocks
63
U
Unanimity rule
Unanimous decision
Undeclared work
Oybirliği kuralı
Oybirliğiyle alınmış karar
Kayıtdışı, gayri meşru çalışma
Refers to work (irrespective of whether it
is in employment or self-employed
capacity) which is not declared to the
competent fiscal, social security and
other public authorities.
Yetkili mali kurumlara, sosyal güvenlik
kurumlarına ve diğer kamu otoritelerine
bildirilmemiş olan çalışma (hizmet akdi
ile veya kendi nam ve hesabına olması
fark etmez).
Undertaking
Unemployed
Unemployment allowance
Unemployment benefit
Unemployment insurance
Unemployment insurance fund
Unemployment Office
Unfair dismissal
Uninterrupted
Union citizen
İşletme
İşsiz
İşsizlik ödeneği
İşsizlik yardımı
İşsizlik sigortası
İşsizlik sigortası fonu
İşsizlik Bürosu
Haksız yere işten çıkarma
Aralıksız, devamlı, kesintisiz
Birlik vatandaşı
Unit Labour Cost
Universal access
Universal coverage
Birim İşgücü Maliyeti
Genel erişim
Genel kapsam
Benefit schemes with universal coverage
extend to the entire population and link
Bütün nüfusu içine alacak şekilde genel
kapsamlı olan ve hak kazanma halini
64
entitlement to residence rather than to
the payment of contributions.
Unregistered employment
Upper ceiling
prim ödemek yerine ikamet esasıa ile
ilişkilendiren yardım programlarını ifade
eder.
Kayıt dışı istihdam
Üst sınır
65
V
Validity
Vested right
Vesting period
Victim of war
Violation
Vocational rehabilitation
Vocational retraining
Vocational training
Voluntarily insured
Geçerlilik, yürürlük süresi
Kazanılmış hak
Çalışanın işvereninin ödediği emeklilik
birikimlerini hak edebilme süresi
Savaş kurbanı
İhlal
Mesleki rehabilitasyon
Hizmet içi eğitim
Mesleki eğitim
İsteğe bağlı sigortalı
66
W
Wage
Wage Gurantee Fund
Waiting period
Ücret
Ücret Garanti Fonu
Bekleme süresi
The period between the occurrence of
the risk (e.g. incapacity to work) and the
start of benefits.
Waive
Waiving of residence rules
Welfare State
Well-being
White Paper
Wholly unemployed
Riskin ortaya çıkışıyla (örn;
işgöremezlik) yardımların başlaması
arasında geçen süredir.
Geçersiz saymak
İkamet kurallarının dikkate alınmaması
Refah devleti
Refah
Beyaz Kitap (rapor)
Tamamen işsiz
A concept relevant in the context of
Article 65 of Regulation 883/2004, on
unemployed persons residing outside
the competent State. A person is wholly
unemployed for the purposes of that
provision if his/her employment
relationship has been broken or has
expired. Conversely, an employed
person whose employment relationship
still exists but is suspended can be
regarded as partially unemployed.
Widow
Widow(er)‟s pension
883/2004 sayılı Tüzük‟ün yetkili üye
devlet dışında ikamet eden işsiz kişilere
ilişkin 65. Maddesi kapsamında
kullanılan bir kavramdır. Bu hükme göre;
istihdam ilişkisi bitirilen ya da sona eren
kişiler tamamen işsiz olarak kabul
edilirler. Öte yandan, istihdam ilişkisi
devam eden ancak askıya alınmış olan
hizmet akdiyle çalışan bir kişi kısmi işsiz
olarak değerlendirilebilirler.
Dul (kadın)
Dul aylığı
67
Widower
Withdrawal of benefits
Work accident insurance
Work of equal value
Work permit
Worker
Working conditions
Working day (work day)
Working hours
Working time
Workplace
Dul (erkek)
Ödeneklerin iptali
İş kazası sigortası
Eş değer iş
Çalışma izni
İşçi
Çalışma koşulları
İş günü
Çalışma saatleri
Çalışma süresi
İşyeri
68

Benzer belgeler

Avrupa Birliği`nde Sosyal Güvenlik Hukuku El Kitab

Avrupa Birliği`nde Sosyal Güvenlik Hukuku El Kitab Sosyal Güvenlik Kurumunun Kapasitesinin Artırılması için Teknik Destek, Türkiye Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından ortaklaşa finanse edilmektedir, EuropeAid/126747/D/SV/TR

Detaylı