Sayı 9 - 2015 - Temmuz - Chassis Brakes International Türkiye

Transkript

Sayı 9 - 2015 - Temmuz - Chassis Brakes International Türkiye
EDİTÖRCE
GENEL MÜDÜR’den
2
3
Merhaba Arkadaşlar,
Yaz ayları içerisinde olduğumuz şu günlerde, sizlere bu sayfalardan yeniden hitap
ediyor olmaktan dolayı gerçekten çok mutluyum.
Derya ÇORUH ÖZVATAN
Uygar ETİ
Kurumsal İletişim Uzmanı
Genel Müdür
Merhaba sevgili okurlar,
Chassis Brakes World Dergi ekibi olarak, büyük bir özenle hazırlamış olduğumuz yepyeni bir
sayımızda daha sizlerle buluşmanın heyecanını ve mutluluğunu yaşıyoruz.
Bu sıcak yaz günlerinde sizlere, içinizi serinletecek dopdolu içerikler, birbirinden keyifli paylaşımlar ve gerçekleştirdiğimiz birçok etkinlik ile birlikte, bizden bolca haberin yer aldığı,
beğeneceğinizi umduğumuz güzel bir yayın hazırlamaya çalıştık.
Bu sayımızda sizler için günlük hayatımızın vazgeçilmezleri arasında yer alan ve hemen hemen hepimizin sıklıkla kullandığı sosyal medyayı da, uzman yazarımızın değerli görüşleriyle
mercek altına aldık.
Bildiğiniz gibi; Facebook, Twitter, Instagram, Youtube, Foursquare, Linkedin gibi farklı birçok dijital ortamın, hayatımızın büyük bir kısmını kapladığını hepimiz rahatlıkla görebiliyoruz.
Sosyal medyadan yeni iş bağlantıları kurmak, kişisel yeteneklerini göstermek, yapacağınız
paylaşımlarla bir nevi kendi medya gücünüzü ortaya çıkarmak gerçekten mümkün!
Günümüzde siyasetçisinden ekonomistine; sporcusundan üst düzey kurumsal firma yöneticisine kadar hemen her kişi ve kurumun, etkili bir şekilde kullanma yoluna gittiği sosyal
medya, doğru ve etkin kullanıldığında gerçekten de büyük bir güce dönüşebiliyor.
Sosyal Medya; birçok kapıyı sizlere açabileceği gibi, büyük riskleri de ortaya çıkarabilir… O
yüzden bu gücün farkında olmak ve dikkatli adımlar atarak, süreci doğru yönetmek, zaman
içerisinde size önemli avantajları da beraberinde getirecektir.
Bizler de bu sayımızda, sosyal medyanın ortaya çıkış süreci, doğru sosyal medya kullanım
şekilleri, sosyal medya kullanıcılarının dikkat etmesi gereken püf noktalarını sizlerle paylaşıyor olacağız.
Hepinize keyifli okumalar diliyorum,
Son dergimizden bu yana geçirdiğimiz 3 ay içerisinde, firmamızda çok sayıda
önemli gelişme oldu. Bu gelişmelerden öne çıkan konuları, sizlerle paylaşmam gerekirse;
• ISO/TS 16949 kalite sertifikamıza ilişkin, yeniden belgelendirme denetimini hiç uygunsuzluk almadan, başarı ile tamamladık.
• Bu yıl içinde aynı anda başlayacağımız Fiat (İtalya ve Polonya) platform projeleri için müşteri denetimini, neredeyse %100 tam
başarı puanı ile tamamladık.
• Bu yıl içinde başlayacağımız Opel-Adam projesine ilişkin müşteri denetimini hiçbir uygunsuzluk olmadan ve “benchmark” seviyesinde bir puan ile tamamlamayı başardık.
• Ford müşterimiz ile ilgili prosedürleri tamamlayıp, Q1 kalite sertifikamızı almaya hak kazandık.
• Son 3 aylık dönemi, sıfır kalite hatası ve sıfır iş kazası performansı ile geride bırakıyoruz. Özellikle, iş kazasız geçirilen gün sayısında 1 yıl baremini yakalamak üzere olduğumuzu, ayrıca dikkatinize sunmak ve bu alandaki performansımızın, diğer tüm CBI
tesislerinden daha iyi olduğunu da sizlerle paylaşmak isterim.
Kısaca yukarıda özetlemeye çalıştığımız tablo, hepimizin eseridir. Bu başarıda emeği geçen herkesi gönülden tebrik eder, bu başarılı sürecin devamını dilerim…
Diğer yandan, 3 hafta önce tüm üst düzey yöneticilerimizin katıldığı CBI Global Strateji Toplantısı’nda, firmamızı ilgili yönetici
arkadaşlarımız ile birlikte temsil etme fırsatını bulduk.
Katıldığımız toplantılarda, diğer küresel strateji çalışmalarının yanı sıra, Türkiye’deki operasyonumuzun firmanın küresel değer
yaratma sürecine yaptığı olumlu katkılar ve firmamızın, özellikle son 3 yıldır sürekli artan performansı öne çıkarılırken, firmamızın en üst yönetimi (CEO) tarafından da bu konunun dile getirilmesinden dolayı, sizler adına ayrıca mutlu oldum. Bu başarı nedeniyle, hepinizle ayrı ayrı gurur duyduğumu önemle vurgulamak istiyorum.
Değerli Arkadaşlar,
Daha yapılacak çok fazla işimizin olduğu bilinci ile diğer tüm CBI fabrikaları için koyduğumuz bu çıtayı, şimdi sizlerin de emeği ile
rehavete kapılmadan, hep birlikte daha da yukarılara taşımamız gerekiyor.
Hepinize sevdiklerinizle birlikte iyi ve mutlu yaz günleri diliyor; önümüzdeki günlerin sağlık, mutluluk ve esenlikler getirmesini
temenni ediyorum.
Saygı ve sevgilerimle,
İK GÜNDEM
5
TEMMUZ 2015 SAYI: 9
İÇİNDEKİLER
YAYIN ve İMTİYAZ SAHİBİ
CHASSIS BRAKES INTERNATIONAL
OTOMOTİV SAN. ve TİC. A.Ş.
adına sahibi
GENEL MÜDÜR
Uygar ETİ
20-21
KalDer Sempozyum
Değişimi Doğru Yöneten
Şirketler Başarıyı Yakalıyor
24-25
Chassis Brakes’in Yeni
Stratejisi:
“RISE 2020” / RACE to RISE
YÜKSELME YARIŞI
EDİTÖR
Derya ÇORUH ÖZVATAN
DERGİ HAZIRLIK EKİBİ
Motivasyon Grubu
KATKIDA BULUNANLAR
PR West Global Consulting
Dr. Emin MENEKŞE
YÖNETİM YERİ
CHASSIS BRAKES INTERNATIONAL
Otomotiv San. ve Tic.A.Ş.
DOSAB, Yeni Yalova Yolu Cd. No: 612
Osmangazi / BURSA
T: 0 224 270 68 00
F: 0 224 261 09 82
chassisbrakes.com.tr
GRAFİK TASARIM
ANL CREATIVE
Kükürtlü Mh. Zübeyde Han. Cd. Tayan Apt.
No: 10 D/2 Osmangazi / BURSA
T: 0 224 234 24 42
F: 0 224 234 02 42
anlcreative.com
BASKI
AK Mat Akınoğlu Matbaacılık San. Tic. A.Ş.
YAYIN TÜRÜ
Bülten
3 ayda bir yayınlanır.
Her hakkı Chassis Brakes International
Otomotiv San. ve Tic.A.Ş.’ye aittir.
Para ile satılamaz.
26-27
05
Sendika Köşesi
06
Ayın En İyileri 07
Tedarikçilerimiz
08
Ekip Ruhu
09
BPS Basic Eğitimi 10
Etkili Sunum Teknikleri 11
Chassis Brakes’ e
Bir Onur Daha 12
2015 HSE Hedefleri Çalıştayı 13
Chassis Brakes International
Yeni FIAT 500X Test Sürüşü 14
Acil Durum Tatbikatları
15
Ziyaretler 16
IK Profesyonelleri Yetiştiriyoruz 17
İŞKUR Teşvikli “İşbaşında
Eğitim Projesi” 18
CBI Ailesi
Büyümeye Devam Ediyor 19
KalDer Sempozyum 20-21
İK Gündem
Röportaj:
CBI CEO Thomas Wünsche
22
Kalite Sistem Denetimleri 23
Chassis Brakes’in Yeni Stratejisi:
Rise 2020 24-25
Röportaj:
CBI CEO Thomas Wünsche 26-27
Konuk Yazar:
Nurhan Demirel 28-29
Karikatür 30
Dokturum Köşesi
31
IThink 32
Spor 33
HSE 34-35
Gezelim Görelim 36-37
Bulmaca
38
Bunları Biliyor musunuz ? 39
Kültür-Sanat 40-41
Dünya’ da Chassis Brakes 42
Chassis Brakes International
Çalışanları Kemer’de
Mutlu Olmak İçin
Emekliliği Bekleme!
Arzu Öneyman
İnsan Kaynakları ve
Kurumsal İletişim Müdürü
Evleneyim bir de çocuğum olsun, hayat çok güzel olacak… Çocuklar çok
küçük, bir büyüsünler kendilerini kurtarsınlar rahat edeceğiz…
Dertleri de kendileri ile beraber büyüyor sanki! Deve gibi oldular, hala
dertleri bitmek bilmiyor. Bir işe girseler evlenseler rahatlayacağız.
Emekliliğe az kaldı, evi de yeni aldık, borçlar biter emekli oluruz; bir de
yeni araba alırız, ohh sonra ver elini tatil…
Bu mudur hayattan beklentimiz? Mutluluk hep yarınlarda mı olacak? Peki
yarına kalacağımızın garantisi var mı? Yok! Arkamızdan; “Vah vah vah,
daha yeni emekli olmuştu, hayatın tadını çıkaramadan göçtü zavallı” mı
desinler?
Size bir sır vereyim mi? Mutluk olmak için en iyi an ŞU AN… Yani mutlu
olmak için emekliliği beklemeye gerek yok!
Hayat; engelleri, iniş çıkışları, zorlukları, mutsuzlukları, başarıları, başarısızlıkları, yani olumlu olumsuz herşeyi ile bir bütün. Mutluluk ise senin
içinde… Bir başkası sana veremez, ya da bir yerde durup, bir yerde ilerleyen bir şey değil. Yani bu yolculuğun ta kendisi mutluluk. Peki mutlu
olmak için neden bahane ararız? Araba almayı, okul bitirmeyi, evlenmeyi,
yazın baharın gelmesini… Hep bir bahane.
Bunun için çocuklara bakmalıyız. Onların keşfettiği mutluluk! Ne kadar
saf ve ne kadar gerçekçi değil mi?
“Mutlu olmak için uğraş vermelisiniz. Mutluluğa iş, para yada aşkla ulaşılmaz. Mutluluk, sizinle kendiniz arasında bir meseledir.”
RUFUS WAINWRIGHT
Kısacası küçük şeylerle mutlu ol, ne geçmişi ne geleceği; şu anı yaşa, ana
odaklan, çevrendekilere yardım et, özellikle tanımadıklarına, hiç tanımadığın biri tarafından fark edilmek o kadar güzel ki! Sev sevil; sevmeye
önce kendinden başla, kendin ol, hayallerin zengin olsun, varsın olmasın
hayalin… Hayal kurabilmenin mutluluğunu yaşa, doğa ile insanlarla irtibatta ol, olumlu düşün ve davran.
İçindeki çocuğu çıkar, o sana mutluluğun gerçekliğini yaşatacak…
Sevgilerimle,
Her anın tadını çıkar!
Maalesef bunu böyle söyleyince hemen hayata geçirmemiz zor. Bunun için
sihirli bir formülüm yok ancak bir önerim var:
Olumlu düşünmek ve davranmak.
Hayatta her zaman olumsuz bir yön ararsak buluruz. Hatta bunda çok başarılı olduğumuz da kesin, alışkanlık belki de. Olumluyu göremiyoruz, fark
edemiyoruz ve de birçok fırsatı bu yüzden kaçırıyoruz. Başarılı insanlara
baktığımızda, hep olumlu bir bakış açıları olduğunu görüyoruz, fırsatı görüyor ve karar veriyorlar.
Olumlu düşünüp, olumlu davrandığımızda kendimizi daha mutlu hissederiz. Mutlu insan, etrafına pozitif bir enerji yayar, kendine güvenir, daha
başarılı olur. Hayattaki güçlüklerin olacağını peşinen kabul eder ve onlarla mücadele etmeye hazırdır, savaşmaya değil! Mutsuzluklardan beslenmez. Bilakis, mutluluk onun yaşam kaynağıdır.
Sen değerinle ve düşüncenle,
iki aleme de bedelsin
ama ne yapayım ki kendi
değerini bilmiyorsun.
Mevlana
SENDİKA KÖŞESİ
N
I
Y
A
EN
EN İYİLERİ SEÇTİK
6
7
En İyi Gönüllü Eğitimci
Silindir Talaşlı İmalat Hattı’nda başlatmış olduğumuz mesleki eğitimlerin ikinci
dersi olan SIEMENS kontrollü CNC tezgâhlarda uygulamalı çalışma eğitimlerini,
Nisan 2015’te gerçekleştirdik.
Değerli Arkadaşlarım,
Adem Mutlu
Türk Metal Sendikası İşyeri Baş Temsilcisi
Geçtiğimiz aylarda, ülkemiz ekonomisini çok yakından ilgilendiren, başta otomotiv
olmak üzere, daha sonra diğer sektörlerde de gözlemlediğimiz çeşitli eylemlere tanık
olduk.
Kimler olduğunu dahi bilmediğimiz, bireyleri sanal medya üzerinden yönlendirmeyle,
birçok firma iş kaybına uğramış ve birçok çalışan da, işini kaybetme korkusuyla karşı karşıya kalmıştır.
Mesleki becerilerimizi daha üst seviyelere taşıyabilmek için planladığımız eğitimler kapsamında, her ay farklı konuları ele alarak, şirketimizin büyüme hedefi
doğrultusunda, çalışanlarımızın yeteneklerini geliştirmek istiyoruz.
Bu eğitimleri tamamen gönüllü olarak veren Silindir Talaşlı İmalat Grup Lideri Sn.
Necdet Güler’e, göstermiş olduğu örnek davranıştan dolayı sonsuz teşekkürlerimizi
sunuyoruz.
Sivil toplum; insanların tek tek yapamadıklarını beraber yapmasıdır. Yani birlikteliği,
gönüllülüğü ve dayanışmayı temsil eder. 21. yüzyılda önemli bir kavram olan sivil
toplum, akademisyenlerin yanı sıra, buralara gönül verenlerin de tecrübelerinden yararlanılması gereken yerlerdir. Meslek odaları, sendikalar, vakıflar ve hemşeri dernekleri sivil toplum kuruluşlarını oluşturur.
Demokrasilerde nasıl ki siyasal partiler olmazsa olmaz ise, sivil toplum kuruluşları da
demokrasinin olmazsa olmaz etmenlerindendir…
Sivil toplum, modern manada anlamını demokrasi ile kazanırken, demokrasi de katılım problemlerin çözümünü sivil toplum ile sağlamıştır. Birbirleriyle ortak amaçlara
sahip insanların oluşturdukları grupların seslerini ve isteklerinin daha fazla duyurabilmenin bir yoludur.
Sivil toplum kuruluşları örneğin; devletin ekonomideki katılımını azaltmaya çabalayan iş adamları, devletin sosyal hizmetlerinde eşitliğin sağlanmasını amaçlayan örgütler ve işçilerin veya memurların yaşam kalitelerini arttırmaya çalışan sendikalar
gibi çeşitli amaçlarla toplanmış ve bunun için demokrasiye katılımı güçlendirmiş, ayrıca bir bakıma halkın temsilcilerini kendi amaçları doğrultusunda denetleyebilen, ya
da kendi amaçlarına ulaşmak için kamuoyu yaratmaya çalışan gruplardır.
YENİ DOĞAN ÇOCUKLARIMIZ
Sivil toplum kuruluşları, söylem ve eylemlerinde mensubu olduğu toplumun menfaatlerini ön planda tutan, gönüllü bireylerin katkılarıyla büyür.
Sendikalarda, üyelerinin çıkarlarını uzun vadeli olarak devamlı ve etkili bir şekilde
korumanın, her zaman insanların bütünsel refahı için çalışmalarını gerektirdiğini düşünmüştür.
Sendikaların topluma dair vizyonu; siyasi, sosyal ve endüstriyel demokrasi, herkes
için sivil ve demokratik haklar, fakirliğin sınırlanması, eşitlik ve kanunun üstünlüğü
gibi unsurları kapsamaktadır.
Nisa Kuri
(Murat KURİ’ nin Kızı)
Ömer Kahraman
(Zekeriya KAHRAMAN’ ın Oğlu)
TEDARİKÇİLERİMİZ
8
EKİP RUHU
Ertuğrul YILDIZ
Satınalma Müdürü
ITT 16 Nisan 2015
Tedarikçilerimiz ile karşılıklı iletişimi güçlendirmek, kalite
ve proje konularını görüşmek için yaptığımız toplantılarımız devam ediyor.
Bu süreçte, yan sanayilerimizden ITT firması ile toplantımızı gerçekleştirdik. Projelerimizi başarı ile devreye alabilmek için kalite konularını ve yeni projelere ait son durumları birlikte gözden geçirdik.
9
BIR PLUS Montaj Hattı
BIR+ montaj hattı, 2012 yılı Temmuz ayından itibaren, FORD
V36X Projesi kapsamında seri üretim yapmaktadır. Ford Gölcük
Fabrikası’nda üretilen Ford Transit modelinin 3 ayrı tipine, hattımızdan otomatik ayar mekanizmalı arka fren üretimi gerçekleştirilmektedir. Bunun yanında, ABD Akebono Fren Fabrikası için kartij
ve piston üretimi de gerçekleştirilmektedir.
Hattımızın çevrim süresi 13 saniyedir. 1 vardiyada, kartij piston
ekibi ile beraber toplam, 16 operatör çalışmaktadır. Mevcut durumda, günde 1.25 vardiya üretim yapılmaktadır. Hattımız BIR +
dışında, BIR III ürün üretimi de gerçekleştirebilecek şekilde tasarlanmıştır.
Görüşmelerimizin her iki tarafa da katma değer yarattığına
inanıyoruz.
Toplantıya Katılanlar;
ITT: Susanna Geaglio (Satış), Manuela Airaudo (Kalite)
CBI: Ertuğrul YILDIZ (Satınalma), Onur Topgul (Kalite), Gautier Legrout
(Satınalma), David Marchand (Satınalma Kalite)
SVB Kataforez 25 Mayıs 2015
Tayfun Gülsevd
Yeni yan sanayimiz SVB Kataforez’in proses denetimi 16 Nisan 2015 tarihinde gerçekleştirildi. SVB Kataforez firmasıyla birlikte devreye aldığımız boyalı frenler, ürün gamımızın zenginleştirilmesinde önemli bir adım olacaktır.
SVB Kataforez ile başarılı bir şekilde başladığımız partnerliğin, ileriki yıllarda daha da gelişeceğine inanıyoruz.
i
Semih Yürüsün
Selçuk Tora
Adem Yurtseven
Denetime katılanlar;
SVB Kataforez: Erbu Çakır Baran (Kalite), Sedat Çelik (Fabrika Müdürü), Recep Taşcı (Satış)
CBI: Canan Öztekin Atalay (Giriş Kalite), Ertuğrul YILDIZ (Satınalma)
Lisi 09 Haziran 2015
Önemli yan sanayilerimizden biri olan Lisi firması ile 09.06.2015 tarihinde kalite toplantısını gerçekleştirdik. Yaşanılan ve olası
kalite ve lojistik problemleri, diğer departmanların da katılımıyla yerinde aktarıldı.
Deneyimlerimizi karşılıklı paylaştığımız toplantı/ziyaret verimli bir şekilde sonuçlandı.
Toplantıya katılanlar;
Lisi: Jacques Rondot (Satış), Eric Jeanpetit (Kalite)
CBI: Canan Öztekin Atalay (Giriş Kalite), Ertuğrul Yıldız (Satınalma), Onur Topgül (Kalite)
BIR PLUS Montaj Hattı
BİZDEN
BİZDEN
Aktivitelerimiz
Aktivitelerimiz
10
11
Etkili Sunum Teknikleri
BPS Leadership Eğitimi Yapıldı
6-8 Mayıs 2015 tarihleri arasında, BPS Leadership eğitiminin 1. modülü gerçekleştirildi.
Eğitim, Pierre Aubin Yves tarafından first-line ve mühendislere verildi.
Program içeriği; değer akışı, haritalama, standartlaştırma ve süreçlerin analizi gibi birçok
önemli konudan oluştu.
Eğitim süresince pilot olarak seçilen ZOH1 montaj
hattı, tüm ekip tarafından OEE değerleri, çevrim
süreleri, malzeme ve bilgi akışı yönünden incelendi.
Gruplara ayrılarak, gerçek verilerle çeşitli uygulamalar yapılıp sonuçlar değerlendirilirken, eğitime
dâhil olan katılımcılar, süreçlerin doğru şekilde
uygulanması konusunda farklı bir bakış açısı ile
hem eğlenceli, hem de öğretici şekilde zaman geçirdi.
4-5 Mayıs 2015 tarihlerinde fabrikamızda, 2 gün süresince, daha önceki aylarda
“Eğitimcinin Eğitimi Modülleri” eğitimini almış olduğumuz firma olan Dale Carnegie tarafından, “Etkili Sunum Teknikleri Eğitimi” verilmiştir.
Aşağıdaki konularda paylaşılan eğitim başlıklarının yer aldığı eğitim ilgi ile takip
edilmiştir.
• Zor kişilerle başa çıkma,
• Olumlu bir ilk izlenim yaratma,
• Katılımcılarla uyum sağlama,
• Yetkinliği özgüvenli bir şekilde aktarma (güvenli duruş),
• Sunum içerikleri hazırlama,
• Kanıt sunma,
Karmaşık bilginin sunumu, daha etkili iletişim kurma, genel anlamı ile sunma becerileri hakkında önemli gelişim sağlama amacıyla gerçekleşen eğitime; Derya
Çoruh Özvatan, Hüseyin Kılınç, Kadir Kara, Selgün Yıldız, Emrah Öztürk, Sercan
Namlı, Merve Özer Tezcan, Mustafa Berker Baltaoğlu ve Hatice Güçlüsan katılım sağlamıştır.
BİZDEN
BİZDEN
Etkinliklerimiz
Etkinliklerimiz
12
13
Chassis Brakes’e Bir Onur Daha
2015 HSE Hedefleri Çalıştayı
03 Nisan 2015 tarihinde fabrikamızda gerçekleştirilen çalıştayda, 2014 yılının kilit performans göstergeleri gözden geçirildi.
Kısa adı HİÇ olan Bursa Halkla İlişkiler Derneği’nin, bu yıl
üçüncüsünü düzenlediği ve ulusal bazda da ilgiyle takip edilen
HİÇ Ödülleri’nde, Chassis Brakes International olarak “Hepimiz Birer Kahramanız” isimli projemizle, Kurum İçi İletişim
Kategorisi’nde ödüle layık görüldük.
Bursa ve yurt genelinden toplam 37 projenin yarıştığı organizasyonda ödüller, 21 Mayıs 2015 Perşembe akşamı Plaza
16 Kongre ve Etkinlik Merkezi’nde düzenlenen törenle sahiplerine ulaşırken, yedi kişilik profesyonel bir jürinin
İşte Ödül Kazanan
Kurumların Listesi:
Kurumsal İletişim Kategorisi
Kurum : Matlı
Proje : “Kadın Yetiştirici Eğitimleri”
Ajansı : BPR İletişim Danışmanlığı
Kurum İçi İletişim Kategorisi
Kurum : Chassis Brakes International Türkiye
Proje : “Hepimiz birer kahramanız”
Ajansı : Anl Creative
Kurumsal Sosyal Sorumluluk
Kategorisi
Kurum : Nestle Türkiye
Proje : “Beslenebilirim”
Ajansı : Benchmark
Sponsorluk İletişimi Kategorisi
Kurum : Eker
Proje : “Olympos Regatta”
Ajansı : Mese İletişim
Kamu Kuruluşları Kategorisi
Kurum : Osmangazi Belediyesi
Proje : “Hizmet Evinizde”
STK Kategorisi
Kurum : Mor Salkım Kadın Dayanışma
Derneği
Proje : “Kadınlar Ne İster?
2015 yılının yeni İş Sağlığı ve Güvenliği hedefleri ve
anahtar performans göstergeleri, herkesin katılımı
ile belirlendi.
yaptığı değerlendirmeler sonucunda ödülü,
İnsan Kaynakları Müdürümüz Arzu Öneyman
ve Kurumsal İletişim Uzmanımız Derya Çoruh
Özvatan, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’ın elinden teslim aldı.
Çalıştaya; Nejdet Güler, Nurhan Mutlu, Birsen Kayhan, Burcu Onaranel, Onur Topgül, Gürcan Yakışık,
İsmail Eroğlu, Murat Kaya, Kerem Karasu, Orhan
Atlama, Arzu Öneyman, Sedat Gül, Hatice Güçlüsan,
Tuğçe Eroğlu, Ersel Taşyakan, Cenk Altun, Erdem
Kaya, Hüseyin Kılınç, Mehmet Ayhan, Ahmet Kara,
Canan Öztekin Atalay, Doğan Kalındıvar ve Ahmet
Yurtseven katılmıştır.
Çalıştay süresince; tehlikeli atık oluşumunun önlenmesi, iş kazalarının önüne geçilmesi, acil durumlara
hazırlıklı olma ve çalışan sağlığı konularında birçok
fikir ortaya atılmış olup, aksiyonlar oluşturulmuştur.
Etkinliklerimiz
BİZDEN
Etkinliklerimiz
14
15
Chassis Brakes International
Yeni FIAT 500X Test Sürüşü Etkinliğine Ev Sahipliği Yaptı
Acil Durum Tatbikatları
Acil durumlara hazırlıklı olma amacı ile Nisan ve Mayıs aylarında tatbikatlar gerçekleştirilmiş olup, tatbikatlara tüm çalışanlarımızın katılımı sağlandı.
Deprem, Tahliye, Arama-Kurtarma ve İlkyardım tatbikatları, entegre
olarak Nisan ayında gerçekleştirildi.
Deprem, Tahliye, Arama-Kurtarma ve İlkyardım tatbikatları, entegre
olarak Nisan ayında gerçekleştirildi. İlkyardım ve Arama Kurtarma ekiplerinin aktif
olarak katıldığı tatbikatlar, başarı ile sonuçlandı.
Olası iş kazası durumundaki süreci canlandırmak adına, Bakım Bölümü çalışanlarının desteği ile Mayıs ayında İş Kazası Tatbikatı düzenlenmiştir. Tatbikatta planlanan
tüm süreçler, başarı ile gerçekleştirildi.
İlkyardım ve Arama Kurtarma ekiplerinin aktif olarak katıldığı tatbikatlar, başarı ile
sonuçlandı. Olası iş kazası durumundaki süreci canlandırmak adına, Bakım Bölümü
çalışanlarının desteği ile Mayıs ayında İş Kazası Tatbikatı düzenlenmiştir. Tatbikatta planlanan tüm süreçler, başarı ile gerçekleştirildi.
Dünyanın fren üretiminde söz sahibi öncü markası ve Türkiye’nin en büyük fren
üreticisi olarak, FIAT’ın frenlerini ürettiğimiz 500 ve 500L modelleriyle birlikte,
yeni modeli olan 500X’in test sürüş etkinliğine ev sahipliği yaptık.
13 Nisan Pazartesi günü, Chassis Brakes International fabrika otoparkında gerçekleşen etkinlikte, Chassis Brakes çalışanları, 3 yıldır sıfır (0 PPM) hata ile
frenlerini ürettiğimiz FIAT 500 modellerini test etti.
Genel Müdürümüz Sn. Uygar Eti, Marmara Üniversitesi
Yüksek Lisans Öğrencileri ile Buluştu
Genel Müdürümüz Sayın Uygar Eti, FIAT 500L’yi bizzat test ederek, böyle bir
etkinliğe ev sahipliği yapmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Chassis Brakes International Genel Müdürü Uygar Eti, 29 Nisan
2015 tarihinde, Marmara Üniversitesi Yüksek Lisans öğrencilerine,
“Şirketlerde Değişim Yönetimi ve Liderlik” konulu bir sunum yaptı.
“FIAT’ın Bizi Tercih Etmesi Ayrı Bir Gurur Kaynağı”
Sayın Uygar Eti, sunumunun içeriğinde özetle, Chassis Brakes International olarak, Türkiye’de son 3 yılda ortaya çıkartılan dönüşüm
hikâyesi ve kurgulanan stratejilerinden söz etti.
Etkinlikte açıklama yapan Uygar Eti, “Ürettiğimiz frenler insanların güvenliği
için hayati derecede önemli bir ürün. İşte bu ürünü biz, kalite anlayışımız ve hatalardan arındırılmış proseslerimizle, kullanıcıların güven ve konforunu misyon
edinerek üretiyoruz. Dünyanın otomobil devlerinden FIAT’ın da otomobillerde,
hayati derecede önemli parçası olan fren konusunda bizi tercih etmesi, bizim
için ayrı bir gurur kaynağıdır” diye konuştu.
Sunumdan sonra da öğrenciler ile sohbete devam eden Uygar Eti,
öğrencilerden gelen soruları cevaplamayı da ihmal etmedi. Başka
projelerde de Sayın Uygar Eti’nin katılmasını arzuladıklarını belirten
öğrenciler, bir sonraki dönemde, farklı bir konu ile yeniden sunum
yapması için kendisinden söz aldılar.
BİZDEN
BİZDEN
Etkinliklerimiz
Etkinliklerimiz
16
17
Toyota 560A Proje Ziyareti
23 Mart 2015 tarihinde, Toyota 560A Projesi fren sisteminden sorumlu, TMC Mühendislik Müdürü Kinoshita-san tarafından firmamıza önemli bir ziyaret gerçekleştirildi. 560A
üretimini yapacağımız prosesler ile ilgili, üretim yetkinliklerimiz ve kalite yönetimimiz hakkında bilgi alan Kinoshita-san, fabrikamızdan olumlu görüşlerle ayrıldı.
Ziyaret, proje ekibi ile birlikte İskender Kebap’ta akşam yemeği ile sonlandı.
Tofaş’tan Benchmark Amaçlı
Tedarikçi Ziyaretleri
Nisan ayı içerisinde TOFAŞ Süspansiyon bölümü çalışanları ile birlikte, benchmark ve tanışma
amaçlı ziyaret gerçekleştirilmiştir. Oldukça bilgilendirici ve iletişimi yüksek geçen görüşmelerden
birçok olumlu sonuç çıkartılmıştır.
Ziyaret programı Chassis Brakes International tanıtım sunumu ile başlamış, süspansiyon parça
örneklerinin görsel anlatımı sonrasında fiziki üretim ve hat ziyaretleri ile tamamlanmıştır.
RADIO
TV
Chassis Brakes International,
Medya Ziyaretlerine Devam Ediyor
İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim Müdürümüz Arzu Öneyman ve Kurumsal İletişim Uzmanımız Derya Çoruh Özvatan; Dünya Gazetesi, Ekohaber Gazetesi ve Kent Gazetesi’ni ziyaret etti.
Yerel ve yaygın medyanın toplumların iletişim hakkı için büyük önem taşıdığının ifade edildiği
görüşmelerde Chassis Brakes International ile ilgili tanıtıcı bilgiler de paylaşıldı.
Dünya Gazetesi’ nden Sn. Ömer Faruk ÇİFTÇİ’ ye, Ekohaber’ den Sn. Sercan USLUBAŞ’ a ve
Kent Gazetesi’nden Sn. Mehmet Ali EKMEKÇİ’ ye gösterdikleri misafirperlikten dolayı teşekkür
ederiz.
Yıldız Teknik Üniversitesi’nden
Ziyaret
Yıldız Teknik Üniversitesi mühendislik bölümü öğrencileri, firmamızı ziyaret ederek yaptıkları çalışmaları aktardılar. Üniversite içerisinde kurdukları AE2 Proje takımı ile birlikte, ürettikleri araç
hakkında bilgi verdiler. Öğrenciler, güneş enerjisi ve elektrik enerjisi ile çalışan araçları ile bu sene
katılacakları yarışmalarda derece hedeflediklerini ve bunu, üniversite-sanayi işbirliği sayesinde gerçekleştirebileceklerini ifade ettiler.
Yarışmalarında ayrıca, sosyal sorumluluk projelerinin de değerlendirildiğini ve bu konuda, üniversiteye verilecek her türlü desteğe de açık olduklarını dile getirdiler. Toplantılar sonrasında kendileriyle ileride yapılabilecek potansiyel çalışmalar ile ilgili prensip olarak fikir birliğine varıldı.
İK Profesyonelleri Yetiştiriyoruz
PERYÖN Güney Marmara Şubesi & Uludağ Üniversitesi işbirliği ile düzenlenen, “ Geleceğin İK’cılarını Yetiştiriyoruz” programına katılan öğrencilere, İnsan Kaynakları Müdürümüz Arzu Öneyman tarafından “Ücret Yönetimi” eğitimi verildi.
Programa katılan öğrenciler, mesleği profesyonellerden öğrenmenin ayrıcalığını yaşarken, iş hayatına 1-0 önde başlayacak olmaktan dolayı duydukları memnuniyeti belirttiler.
Öğrencilerin yanı sıra çok sayıda akademisyenin de katılım gösterdiği etkinlikte öğrenciler kafalarına takılan her konuda sorular yönelttiler.
Programın amacı, Uludağ Üniversitesi 3. ve 4. sınıfta okuyan ve İnsan Kaynakları alanında çalışmaya istekli olan öğrencilere, sektörün önde gelen
İK yöneticilerinden meslek ile ilgili eğitimlerin verilmesi ve akabinde de, programa katılan öğrencilere birebir koçluk seansları ile gençlerimizin hayata hazırlanmalarının sağlanmasıdır.
ÇOMÜ Teknopark’ta AR-GE Ürünü Klimatik Test Kabini
Makinesinin Teslimatı
Törenle Yapıldı
Firma olarak önce insana ve içinde bulunduğumuz topluma, çevreye duyarlı
bir duruş sergiliyor, Türkiye Ekonomisinin kalkınmasına da katkıda bulunacak
stratejilerle planlarımızı oluşturuyoruz.
Bunun için tedarikçilerimizle ilgili kararlarımızı alırken, kalite performanslarını dikkate almanın yanı sıra, istihdama
ve üretime büyük katkıları olan, son teknolojiyi kullanan, katma değerli ürünler üreten, %100 yerli firmaları öncelikli
olarak tercih ediyoruz. ASSES Elektronik Endüstriyel Cihazlar ve Çanakkale 18 Mart Üniversitesi işbirliği ile üretilen
“klimatik test kabini üretim projesi”nde de aynı düşünceyle
hareket ettik.
ÇOMÜ Teknopark’ta AR-GE Ürünü
Klimatik Test Kabini Makinesinin Teslimatı Törenle Yapıldı.
BİZDEN
Proje
BİZDEN
Yeni İşe Girişler
18
19
İŞKUR Teşvikli “İşbaşında Eğitim Projesi”
CBI Ailesi Büyümeye Devam Ediyor
İŞKUR Projesi ile İşe Başlayanlar
Chassis Brakes Intenational olarak İŞKUR Bursa İl Müdürlüğü’nün başlatmış olduğu “İŞKUR Teşvikli İşbaşında Eğitim Projesi”ni firmamızda gerçekleştirmeye karar
verdik. İŞKUR Bursa İl Müdür Yardımcısı Sayın Murat Kurt ile imzalanan protokol
sonrası projenin startı verildi.
İşsizliğin azaltılmasına yönelik yürütülen, aktif işgücü piyasası programlarından birisi olan İşbaşı Eğitim Programı, kuruma kayıtlı işsizlerin, yine
kuruma kayıtlı işyerlerinde sahip oldukları mesleki bilgilerini uygulama
yaparak pekiştirmelerini, iş ve üretim süreçlerini bizzat görerek öğrenmelerini amaçlamış bir işi işbaşında öğrenme programıdır.
hem de işverenler açısından doğru iş ve doğru işçi bulma olanağı elde edilmektedir.
Tüm bu avantajları göz önünde bulundurarak, Chassis Brakes International olarak, maksimum 6 ay istihdama katkı sağlayacak bu projeyi, firmamızda gerçekleştirmeye karar verdik.
20.05.2015 tarihi itibari ile 7’si Montaj hatlarında, 5’i ise Talaşlı İmalat
hatlarında olmak üzere, toplam 12 kişiyle projeye start verilmiştir.
Bu kişilerden tüm performans kriterlerini başarı ile tamamlayan 6’ sını,
Haziran ayı sonu itibari ile Chassis Brakes International ailesine dâhil etmiş bulunmaktayız.
Bakım Departmanımız Büyüyor
Yine 12 kişilik bir grup ile firmamızda, İşbaşında Eğitim Projesi başlatılmıştır. Maksimum 6 ay sürecek olan bu projedeki tüm kursiyerlerimize,
başarılar dileriz.
Programın temel amacı, mesleki deneyimi veya iş tecrübesi olmayan kişilere, mesleki deneyim ve iş tecrübesi kazandırılarak, bu kişilerin istihdam
edilebilirliklerinin arttırılmasıdır. Bir diğer amacı ise nitelikli işgücü temin
etmekte zorlanan işverenlere, işe alacakları kişileri işyerinde belli bir süre
gözlemleyerek ve eğitim vererek, kişiler hakkında ayrıntılı bilgi sahibi
olma ve işe alma konusunda, isabetli bir karar verme imkânı sunmaktır.
Bu sayede, iş arayan ancak iş tecrübesi olmadığı için iş bulamayan kişiler, iş tecrübesi kazanmakta, işverenler ise ihtiyaç duydukları işgücünü
kendileri yetiştirme imkânına kavuşmakta olduğundan, hem iş arayanlar,
19 Haziran 2015 tarihi itibari ile
TEF3 bölümünde “Makine Bakım
İşçiliği” görevi ile Sn.Cüneyt ÖZEREN
aramıza katılmıştır.
Chassis Brakes Ailesi’ne Hoşgeldiniz...
BİZDEN
BİZDEN
Etkinliklerimiz
Etkinliklerimiz
20
21
Değişimi Doğru Yöneten Şirketler
Başarıyı Yakalıyor
Eti; “Hem mavi yakalı hem de beyaz yakalı personeli temsil eden çalışanların katıldığı geniş kapsamlı ‘perspektif toplantıları’ ile tüm çalışanlarımızı dönüşümlü olarak strateji çalışmalarına ortak ederek, kendilerinde
önce farkındalığı sonra da sahiplenmeyi sağladık” dedi.
Chassis Brakes International - Türkiye Genel Müdürümüz Sn. Uygar Eti, KalDer 13. Kalite ve Başarı Sempozyumu’nda, değişim yönetimi ile ilgili çarpıcı örnekleri içeren bir
sunum yaptı.
“Değişim Koalisyonları” adını verdikleri üçüncü adımla ilgili olarak ise,
çalışanların belirlenen stratejiyi sahiplenmelerini kolaylaştıracak, fikirlerinizi sahiplenerek diğer çalışanlara da propagandasını yapacak değişim
ajanlarının belirlenmesi gerektiğinin önemini vurguladı.
Sempozyumun “Şirketlerde Değişim Yönetimi” konulu oturumunda yaptığı konuşmasına, şirketin tarihçesiyle başlayan Uygar Eti, 2012 yılında KPS Capital Partner Yatırım şirketinin, dünya üzerindeki tüm Bosch Fren fabrikalarının Foundation (tekerlek
içi fren) bölümünü satın almasıyla oluşan Chassis Brakes International markasının
başarı öyküsünü ve mükemmelliğe yolculuklarının adım adım nasıl gerçekleştiğini
katılımcılarla paylaştı.
Sürecin başlangıcında küresel rekabet koşullarına, yeniden şekillenen müşteri
beklentilerine göre bir durum analizi yaptıklarını ve dönüşüm stratejilerini bu durum analizine göre belirlediklerini ifade eden Uygar Eti; müşteriler, tedarikçiler,
paydaşlar, küresel pazarlar, teknoloji, üretim prosesleri, yönetim trendleri gibi
iş hayatındaki güncel kavramlar hakkında önemli bilgiler verdi.
Eti : “Başarımızın Temelinde 8 Stratejik Adım Var”
3 yılda geçirilen süreçleri 8 adımda gerçekleştirdiklerini ifade eden Uygar Eti; “Kendini bilmek, farkındalık yaratmak, değişim koalisyonları
kurmak, vizyon oluşturmak, hedefleri belirleyip stratejik planları kurgulamak, değişimin önündeki engelleri kaldırmak, sürdürülebilirliği
sağlamak ve değişimi kurumsallaştırmak gibi etkili adımlar bizi hızlıca
sonuca götürdü” dedi.
3 yılda geçirilen süreçleri 8 adımda gerçekleştirdiklerini ifade
eden Uygar Eti; “Kendini bilmek, farkındalık yaratmak, değişim koalisyonları kurmak, vizyon oluşturmak, hedefleri belirleyip stratejik planları kurgulamak, değişimin önündeki
engelleri kaldırmak, sürdürülebilirliği sağlamak ve değişimi kurumsallaştırmak gibi etkili adımlar bizi hızlıca sonuca götürdü” dedi.
Konuşmasında ‘Küreselleşen strateji araçları ile kişiselleşen
lokal müşteri ihtiyaçlarının dengelenmesi problemi’ tespitine vurgu yapan Eti, “Artık müşteriler, daha çok kalite, daha
çok servis, daha çok tutarlılık, daha çok uygunluk ve daha
çok seçimi, daha az fiyata, daha az zaman ve çaba harcayarak ve daha az risk alarak istiyorlar. Yeni bir dünya şekilleniyor ve ürünler fonksiyonellikten daha çok inovatif
olmaya başlıyor. Prosesler, önce tasarla, sonra tasarladığını üret, sonra o ürünü sat prosesinden, önce
fikrini sat, sonra fikrini endüstriyalize edecek ürünü
tasarla, sonra o ürünü üret sırasına geçiyor ki bu
da, kurumsal yapılanma anlayışında çok ciddi değişiklikler gerektiriyor.
Kurumlar artık hiyerarşik yapılardan network yapılarına dönüyor. Karar
alma süreçleri, artık merkezi değil, daha çok yetkilendirilmiş kişilerde. Bu
durum da eğitim ihtiyacını daha çok arttırıyor. Stratejik planlama anlayışı da organizasyonel olmaktan daha çok vizyon oluşturan, bu vizyonun
sağladığı enerji ile zihinsel dünyada sağladığı sinerjilerle davranışları şekillendirmeyi yöneten, değer yaratan bir süreç haline geliyor” ifadelerine
yer verdi.
Değişimin dördüncü adımında firma olarak misyon, vizyon ve değerleri
belirleme sürecinde tüm çalışanlardan temsilcilerin olduğu kapsamlı bir
çalıştay gerçekleştirdiklerini ifade eden Eti; beşinci adımda ise değişimin önündeki engelleri kaldırdıklarını ifade etti.
Uygar Eti; altıncı adımda hedefleri aşamalara bölüp, çalışan bağlılığı ve
aidiyet duygusunu arttırmak için çalışanların ailelerinin de sisteme dâhil
edildiği bir ödüllendirme sistemi geliştirdiklerini belirtti.
Mükemmelliğe Yolculukta
Değişimin Stratejik Adımları
Değişimin ‘kendini bilmek’ ile başlayacağını dile getiren Eti, sınırların kalktığı küreselleşen dünyadaki acımasız rekabet koşulları ile artan
müşteri ve paydaş beklentileri karşısında kararları bildiren değil, birlikte
çözüm bulduran lider olmanın, dönüşüm sürecinde kurumları başarıya götüren en önemli anahtar olduğunu söyledi.
Dönüşümün ikinci adımını ‘farkındalık yarat’ olarak belirleyen Uygar
Son olarak sürdürülebilirlik ve değişimi kurumsallaştırma adımlarına değinen Uygar Eti, “3 yıllık süreçte atılan bu stratejik adımlarla şirketimizde önemli bir ivme yakalandı. 3 yıl önce, Satış rakamlarımız 32 milyon
Euro olup, 3 yıl sonra 113 milyon Euro’ya ulaşacaktır. Çalışan memnuniyeti oranlarımız yüzde 50’lerden yüzde 85’e, verimliliğimiz ise yüzde
92’lerden yüzde 108’e ulaştı. 3 yıldır sıfır kalite hatası ( 0 PPM ) ile çalışıyoruz ve tüm bunların üstüne son 300 gündür, Türkiye’de yaşananın aksine 0 (sıfır) iş kazası ile çalışıyoruz. Tüm bu rakamsal verilerin bir sonucu olarak, 3 yıl önce müşterilerimiz bizden sadece fiyat indirimi isterken,
bugün bizimle yeni ve daha farklı projelerde çalışmak istiyorlar. Tedarikçilerimizse fiyat artışı yapmak yerine bizden daha çok iş alabilmek için
fiyat indirimine gidiyorlar. Sonuç olarak üç yılda fabrikamızı sürdürülebilir
bir karlılıkla faaliyetlerini yürütür hale getirdik. Bu başarıda katkısı olan
tüm çalışma arkadaşlarıma da buradan selamlarımı iletiyorum” diyerek
konuşmasını tamamladı.
BİZDEN
BİZDEN
Etkinliklerimiz
Etkinliklerimiz
22
23
Yılın Önerisini Kazanan Ekip Kemer’de…
2014 yılı için “Yılın Önerisi” BIR Plus Montaj Hattı çalışanlarından gelirken, öneri sistemi kapsamında ödül
almaya hak kazanan ekip, her sene olduğu gibi bu yılda
ödülünü tatil olarak gerçekleştirdi.
Öneri Sahibi: Ahmet Yurtseven.
Destekleyiciler: Doğan Kalındıvar, Ersu Can, Yunus
Kaya ve Cem Arabacı…
“Ödülü Kazanan Ekipten Büyük Jest”
BIR Plus Montaj hattı çalışanları, ödülün açıklanmasının
ardından büyük bir jest yaparak, kazandıkları ödülü tüm
montaj hattı çalışanları ve yılın önerisine aday olan Kundak Hattı çalışanları ile paylaştı.
Bu vesile ile yaklaşık 80 kişilik ekip, Antalya-Kemer Daima Resort Hotel ’e giderken, yılın yorgunluğunu gezerek,
yüzerek ve dans ederek üstlerinden atıp, harika bir tatil
geçirme imkânı buldu.
Tüm Chassis Brakes International çalışanları, yaptığı
işin insan hayatı için ne kadar önemli olduğunu biliyor ve
buna bağlı olarak da, getirdiği yeni ve farklı önerilerle çıtayı daima yüksek tutmayı hedefliyor.
Çünkü kalitemiz, bizim önceliğimiz…
ISO 14001 ve OHSAS 18001 Denetimleri
25-26 Mayıs 2015 tarihlerinde; Çevre, İş Sağlığı ve
Güvenliği Yönetim Sistemleri Takip Denetimi gerçekleşti.
BSI Belgelendirme firması denetçilerinden Funda Özvatan ve Gökhan Şimşek tarafından 2 gün boyunca; HRL, QMM, TEF1, TEF3,
MOE, CLP bölümlerinde HSE konularında yapılan denetim sonucunda, major uygunsuzluk tespit edilmezken, çalışanların çevre ve
iş güvenliği konularında oldukça bilgili olması, denetçiler tarafından özellikle vurgulandı ve takdir edildi.
Kalite Sistem Denetimleri
Otomotiv sektöründe kullanılan ISO/TS 16949 Kalite Yönetim Sistemi belgemizi, 2012 yılında almıştık. 3 yıl geçerliliği olan belgemizin süresi, bu yıl doluyordu ve yeniden belgelendirme sürecine
geçtiğimiz aylarda başlamıştık.
Motivasyon Grubu
“Bomba”Gibi Geliyor...
Bunun ilk adımı olan iç kalite sistem denetimimiz, 2 - 4 Haziran
2015 tarihleri arasında, CBI/QMS departmanından Jean Louis
Siampiringue tarafından gerçekleştirildi. Denetimde herhangi bir
uygunsuzluk tespit edilmemiş olup, denetim pozitif olarak sonuçlanmıştır.
Sürecin devamında, 02 - 03 Temmuz 2015 tarihleri arasında ISO/TS 16949 kalite yönetim sistemi belgemizi aldığımız kuruluş, DQS Baş Denetçileri Hikmet Baştürk ve
Hüseyin Bülent Ünal tarafından, yeniden belgelendirme
denetimi yapılmıştır. Denetimde herhangi bir uygunsuzluk
tespit edilmemiş olup, 3 yıl geçerliliği olacak yeni belgemizi
almış bulunmaktayız.
Her sene olduğu gibi, geride bıraktığımız 2014 yılını da Motivasyon Grubumuz, birbirinden güzel ve farklı aktiviteler ile kapattı.
İlk günkü heyecan ve coşku ile planlanan aktiviteler, 2015 yılının devamında da bizleri birbirinden eğlenceli maceralara sürükleyecek.
Her iki denetimde de gösterilen üstün başarıdan dolayı tüm çalışanlarımızı tebrik ediyoruz.
BİZDEN
Aktivitelerimiz / Kapak Konusu
24
25
Toplantıya 5 kıta, 23 lokasyondan katılan CBI Yöneticileri, toplantıdan bir gün önce de farklı bir deneyim yaşama şansı buldu. Dünyanın
en önemli araç test merkezlerinden bir tanesi olan ve sıkı güvenlik
önlemleri ile korunan “Global Araç Test Merkezi”nde, performans
araçları ile yüksek hızlarda güvenli duruş sağlayan CBI frenlerinin
testini katılımcılar yaparak eşsiz bir tecrübe yaşadılar. Akabinde de
Chassis Brakes’in Yeni Stratejisi;
“RISE 2020” / RACE to RISE
YÜKSELME YARIŞI
CBI Mühendisleri, tüm katılımcılara test merkezi ve yapılan çalışmalar hakkında detaylı bilgiler verdi.
Katılımcılar bu deneyimle, yeni stratejinin ilk sinyallerini aldıklarını
ve bir sonraki gün gerçekleşecek olan lansmanı da heyecanla beklediklerini dile getirdi.
24 Haziran 2015 tarihinde Paris’te gerçekleşen ‘Liderlik Toplantısı’nda, “RISE 2020” adı verilen
yeni stratejimizin lansmanı yapıldı. Lansman, etkileyici bir film ile başladı.
Sunum sırasında Bay Wuensche’ye; başkan yardımcıları, finans sorumluları
ve tüm bölge başkanları da eşlik etti.
Konuşmasına, “Yarışa Hazırız”
diyerek başlayan CEO’muz Thomas Wuensche; “3 yıl önce CBI’ın
nasıl başladığını hepimiz biliyoruz. Bugün, şirketimiz hakkında
tüm belirsizliklerin ortadan kaldırılması, sizlerin başarısı sayesinde olmuştur. Yeni bir isim altında
çalışıyor olmamıza rağmen, fren
sistemlerinde derin deneyimlerimizin mevcut olduğu konusunda
müşterilerimizi başarılı bir şekil-
de ikna ettiniz. Hem satışlardaki
gelişmemiz, hem de bazı OEM’lerin bizi “Yılın Tedarikçisi” olarak ödüllendirmesi bunu açıkça
göstermektedir. Bunun yanı sıra,
müşterilerimizin bize güvenmekte
haklı nedenleri var. Çünkü son üç
yıldır, art arda kalitemizi geliştirmeyi başardık. Kalite ve testlerde
gösterdiğimiz mükemmellik, bizlere sağlam temeller kurabileceğimiz bir değer sağlıyor” dedi.
Tekeri döndürüp hızlanmaya hazırız.
Paylaşacağımız Vizyonumuz
Global Ortak
Müşteriler ve diğer paydaşlarla
uzun vadeli ilişkiler
Inovasyon
Eşsiz ürün ve hizmetler
Başarı Arzusu
Kârlı büyüme ve müşteri
memnuniyetinin geliştirilmesi
İnovasyon ve
başarı arzusu
vasıtasıyla fren
çözümlerinde
küresel bir iş
ortağı olmak
CBI’ in yol gösterici prensipleri; değerlerimiz ve üzerinde çalıştığımız
ortak zemin…
Güven
Pozitif ilişki ve saygıya değer veririz
Şimdi, bu değerlerin günlük operasyonel kararlarımıza çevrilmesinden hepimiz sorumluyuz.
Yaratıcılık
Fikirleri denemeye yetkiliyiz ve
deneyimlerimizdem ders çıkarırız
Sorumluluk
Mülkiyet ve sorumluluk ile ilgili
sürekli farkındalığa sahibiz
Beceri
Dinamik, esnek ve hevesliyiz
Stratejimiz, “RISE 2020“ hakkında tüm bilgileri ve bu stratejiye Bursa fabrikası olarak nasıl katkıda bulunacağımızı detayları ile belirlemek ve Genel Müdürümüz Uygar Eti önderliğinde, tüm çalışanlarımız
ile yapılacak olan bir toplantıda bu fikirleri paylaşıyor olmak olacak…
Liderlik toplantısından bir kaç kare;
Yüksek performans standartlarına
Mükemmellik ulaşmayı amaç edindik
BİZDEN
BİZDEN
Röportaj
Röportaj
26
27
“Müşterilerimiz ne kadar iyi olduğumuzu bilmeli!”
CBI CEO Thomas Wünsche ile Röportaj
CBI CEO’su olarak geçirdiği
ilk 100 günü münasebetiyle, Thomas Wünsche CBI ile
ilgili görüşlerini ve önümüzdeki aylara ait hedeflerini
paylaşıyor.
Organizasyonumuz ile ilgili daha önce
yapılmış açıklamalar var, ancak CBI
ile ilgili görüşleriniz hakkında daha
fazla neler söyleyebilirsiniz?
Hala öğrenmeye devam ediyorum ama
şimdiden beni etkileyen birkaç şey var.
Avrupa ve Çin’deki fabrikaların çoğunu,
ayrıca Drancy ve Abstatt’taki mühendislik tesislerini ziyaret etme fırsatım oldu.
Amsterdam’daki CBI Genel Merkezi’ne de
gittim. Tanıştığım insanların hepsi
başarı odaklı çalışıyor. Hepsinin
değişime hazırlıklı olduğunu ve
daha iyi sonuçlar elde etmek
için fırsatlar aradıklarını hissettim. Bu harika bir değer!
Teknik ve proses kapasitemiz
de beni çok etkiledi. Fren
hakkında çok üst seviyede
bilgiye sahibiz! En üst kalitede ürün üretebilmemizi
sağlayan o ince farka sahibiz.
Müşterilere ürün ve
tesis satış yöntemlerimizi geliştirmeliyiz.
Oluşturmaya başladığımız müşteri
hat tı or ganizasyonu, bunu başarm a m ı z a ya r d ı m c ı
olacak. Özgüvenimizi
de artırmamız gerekti-
ğine inanıyorum. Güven ve bilgi sayesinde
müşterilerimizi ne kadar iyi olduğumuza
inandıracağız. Bunu gösterebildiğimiz takdirde, mutlaka daha fazla iş alabileceğiz.
İzlememiz gereken tüm fırsatları izlemediğimizi düşünüyorum. Satış iştahımızı geliştirip, şirketin tüm fonksiyonları içindeki
her çalışana aşılamak istiyorum. Bu haleti ruhiye, geleceğimizin kurulmasındaki
anahtardır.
Bunun için gerekli varlıklara, nitelikli ve
yüksek motivasyona sahip insan ve yüksek teknolojiye de sahibiz. Müşterilerimize ne kadar iyi olduğumuzu anlatmalıyız.
Şu anda elimizdekiler ve CBI’nin büyümesi
için yapacaklarımız konusunda son derece
heyecanlıyım.
“ Satış iştahımızı geliştirip,
şirketin tüm fonksiyonları
içindeki her çalışana aşılamak
istiyorum. Bu haleti ruhiye,
geleceğimizin kurulmasındaki
anahtardır. ”
Başarı için kişisel mottonuz var mı?
Elbette var! Esnek ol, asla vazgeçme ve mazeret
gösterme. Birlikte çalıştığım bir Başkan, 1996
yılında Japonya’daki bir tesis açılış töreninde
bana bu tavsiyeleri vermişti. O zamandan bu yana
bu mottoları kullanıyorum.
Dünya çok hızlı ilerliyor. Değişim bazen iyi bazen de kötü olabiliyor. Her şeyi bir imtiyaz olarak
alamayız. Değişime bir fırsat olarak bakmalıyız.
Pes edersen aşağıya düşersin. Ayrıca, bu durum
tatsız bile olsa, mazeret uydurmamak lazım. Çözüm bulmak bizim görevimiz. Bence bu pozitif bir
tavırdır!
Peki müş teriler? Size ne söylüyorlar?
CBI’den beklentileri nelerdir?
Doğal olarak rekabet edebilirlik, kalite ve bulunabilirlik bekliyorlar. Ayrıca, onlara motivasyon
ve sürdürülebilirliğimizi de göstermeliyiz. Uzun
vadeli bir tedarikçi olduğumuz ve iş ortaklığı seviyesinde taahhütlerimizi gerçekleştirebileceğimiz
konusunda, onları ikna etmeliyiz.
Teknoloji ve destek açısından aldığım geri dönüşler olumlu. Müşterilerimiz ürünlerimizin performansından memnun. Bunlar ise gelecekteki büyümemizin dayanacağı varlıklarımızdır.
Değişime
bir fırsat olarak
bakmalıyız.
Pes edersen
aşağıya düşersin.
Önümüzdeki aylarda ana hedefleriniz nelerdir?
Hâlihazırda sorunsuz çalışan ve devam
edenleri dağıtmadan, iyice anlaşılıp uygulanacak bir stratejik yol
haritasına ihtiyacımız var.
Birkaç hafta önce tanıtımını
yaptığımız, yeni bir organizasyonel yapıyı uygulamaya
başladık. Daha çok müşteri ve işlerimizin yürütülmesi odaklı bir yapı
olacak.
Stratejik planımızı ise
Haziran’da (2015) yapılacak liderlik toplantısında
sunmayı hedefliyoruz.
İyi bir stratejik yol haritası ile
hangi müşteri ve ürüne odaklanmamız gerektiğini bileceğiz. Operasyonel
mükemmelliğe nasıl ulaşacağımızı bilip,
başarımızı ölçme şansımız da olacaktır.
“ Başarı için Esnek ol,
asla vazgeçme ve
mazeret gösterme !”
KONUK YAZAR
28
Nurhan Demirel
İletişim ve Sosyal Medya Danışmanı
29
Sosyal Medya Kullanırken Bunlara Dikkat!
Kişisel bilgilerimizin güvenliği son günlerde en çok
konuştuğumuz konuların başında geliyor. Sosyal
medyada özel hayatımıza ait paylaştığımız bilgiler
yüzünden başımıza hiç olmadık sorunlar açabilir,
maddi ve manevi zarara uğrayabiliriz. Yıllarca binbir emekle elde ettiğimiz itibarımızdan da olmak
cabası!..
zı küçük düşürecek tavır ve davranışlardan kaçının.
- İş arkadaşlarınızla sosyal medya üzerinden iletişim kurarken saygılı bir üslup
benimseyin. Laubali konuşmalardan kaçının.
- Müşterileriniz hakkında olumsuz görüşlerinizi sosyal medyada paylaşmayın.
Eğer bir sorun varsa iş arkadaşlarınızla
doğrudan konuşma yoluna gidin.
Kişisel bilgilerimizin güvenliği son günlerde en çok konuştuğumuz konuların başında geliyor. Sosyal medyada özel hayatımıza ait paylaştığımız
bilgiler yüzünden başımıza hiç olmadık sorunlar açabilir, maddi ve manevi
zarara uğrayabiliriz. Yıllarca binbir emekle elde ettiğimiz itibarımızdan da
olmak cabası!..
- Herhangi bir sebeple işten çıkarılmışsanız eski işyeriniz hakkında olumsuz
konuşmaktan kaçının. Yeni iş arayışınızda sosyal medyada sarf ettiğiniz yorumlar aleyhinizde delil olarak kullanılacaktır.
Sosyal medya, günümüzde hem şirketler hem çalışanlar için oldukça
önemli bir mecra haline geldi. Akıllı telefon kullanımının artması ile her an
sosyal ağlara erişebiliyor, anlık olarak düşündüklerimizi ve yaşadıklarımızı paylaşabiliyoruz.Sosyal ağların bu kadar etkin bir biçimde kullanılması
zaman içerisinde; iş yapış biçimlerinden pazarlama stratejilerine kadar alışılagelmiş pek çok şeyi değiştirdi. Hatta, yeni iş tanımları ve yeni meslek
grupları bile oluştu.
Sosyal medyanın hayatımızın içine önemli ölçülerde girmesiyle insan
iletişimi yönünden olumlu ve olumsuz etkiler baş gösterdi. Duygusal ve
iş ilişkileri, haber alma ve/veya haber verme şekilleri, konuşma biçimleri
ve iletişimin alanına giren daha bir çok şey adeta evrim geçirdi. Özellikle
sosyal medya ile biten evlilikler, başlayan ilişkiler, duygusal yakınlaşmalar
gündelik bir rutinimiz haline geldi. Bunun yanında, profesyonel iş yaşantısına da büyük etkileri olan sosyal medyanın kullanımı adeta ateşten bir
gömlek halini aldı. Sosyal mecralarda yapılan yorum ve paylaşımlar işe
alım süreçlerinde etkili olurken, terfi mekanizmalarında da etkilerinin olduğu gözlemlenmeye başlandı.
Paylaşımlarınız işten atılmanıza neden olabilir
Çalışanlar tarafından doğru ve etkin kullanılan sosyal medya şirketlerin
ürün ve hizmetlerine ilgiyi arttırır ve markayı geniş kitlelerle buluşturur.
Tüketiciler ve potansiyel müşterilerle ilgili bilgi edinmeyi ve hızlı bir şekilde hedef kitleyle iletişim kurulmasını sağlar. Bu sayede marka ve müşteri
arasında daha sıcak ve samimi bir iletişim ortamı oluşur. Ancak sosyal
- Şirketinizle ilgili proje ve toplantı detayları gibi özel bilgileri Facebook, Twitter, LinkedIn’de paylaşmayın. Şirketin
gizli sayılabilecek bilgilerini sosyal mecralarda paylaşmayın.
- Sosyal medyada ürün ya da hizmetleriniz hakkında paylaşılacak içerikler konusunda gerekirse yöneticinizden ya da bir
iletişim uzmanından yardım alabilirsiniz.
medya bu kadar faydalı bir mecra iken yanlış kullanıldığında da kişisel
ve kurumsal itibarınıza zarar verebilir. Hatta işten atılmanıza bile neden
olabilir. Peki, sosyal medyayı kullanırken nelere dikkat etmek gerekiyor?
- Şirket politikalarınızı sosyal medya üzerinden eleştirmeyin. Çalıştığınız
şirketin ürün ve hizmetleri hakkında paylaşımda bulunurken yöneticinizin
görüşüne başvurun. Dijital toplum karşısında kurumunuzu temsil ettiğinizi
unutmayın.
- Sosyal medyada çalıştığınız şirket adına paylaştığınız iletilere dikkat
edin. Farkında olmadan telif haklarını ihlal edebilir, kurumunuzu zor durumda bırakabilirsiniz.
- Sosyal medyada saldırgan bir tavır sergilemeyin. Kimseye sizinle aynı
fikirde olmadığı için hakaret etmeyin.
- Sosyal medyada yorum yaparken dikkatli olun. Kişisel ve kurumsal itibarınızı zedeleyecek yorumlar yapmaktan kaçının.
- Tatil ve eğlence fotoğraflarınızı sosyal medyada paylaşırken dikkatli
olun. Bu tür paylaşımlar için Facebook’ta oluşturacağınız özel listeleri
kullanabilirsiniz.
- İşinizden şikayet etmeyin, iş arkadaşlarınızı kötülemeyin. Arkadaşlarını-
- Üzgün, kırgın ve öfkeli olduğunuz durumlarda ruh halinizi yansıtacak ile-
tiler paylaşmaktan çekinin. Son pişmanlık fayda etmeyebilir.
- Siyaset, spor, din, terör, cinsellik gibi konularda yorum yaparken dikkatli olun. Kişisel itibarınızı tehlikeye atacak tavır ve davranışlardan kaçının.
- Samimi ve dürüst olun. Çalıştığınız şirket adına gerçekleştiremeyeceğiniz vaatlerde bulunmayın.
- Sosyal medyada sosyal sorumluluk çalışması yaparken dikkatli olun.
Marka itibarınızı saniyeler içerisinde kaybedebilirsiniz.
- Rakip firmaların ürün ve hizmetleri hakkında olumsuz görüş bildirmeyin.
Rakibinize karşı karalama kampanyaları yürütmeyin.
- Sosyal medyayı kullanırken suç işlemeyin. Sosyal medyada kabul görmüş davranış biçimleri farkında olmadan suç işlemenize ve bunun sonucunda yargılanmanıza neden olabilir. Hatta hapis cezası bile alabilirsiniz!
Bu yüzden sosyal medyada paylaşım yaparken hakaret, iftira ve nefret
söylemleri gibi suç kapsamına girebilecek paylaşımlardan kaçının.
KARİKATÜR
30
DOKTORUM KÖŞESİ
Dr. Emin MENEKŞE
Murat KURİ
Dökümantasyon ve Raporlama Teknisyeni
31
İç Hastalıklar Uzmanı
İş Yeri Hekimi / Adal A.Ş.
Bayram
Ziyareti
Bağırsak Enfeksiyonları
Solunum yolları enfeksiyonlarının ardından en
sık görülen sağlık sorunlarındandır. Ayrıca dünya genelinde kalp - damar hastalıklarının ardından, en sık ölüme yol açan hastalık grubudur.
İshal nedeniyle gelişen sıvı ve mineral kaybı
ölümlerin en önemli sebebidir.
İshal: Günde üç defadan fazla sayıda sulu, yumuşak dışkılama olması, toplam dışkı ağırlığının günde 200 gramı geçmesi durumudur. Görülme süresine göre iki şekilde sınıflanır.
1-Akut ishaller: İki haftadan daha
az süren ishallerdir. Genellikle sebebi
enfeksiyonlardır.
2-Kronik ishaller: İshalin İki haftadan daha uzun süre devam etmesi
durumudur.
Bağırsak enfeksiyonları belirti ve
bulgularına göre de sınıflanmaktadır.
Gastroenterit:Bulantı ve kusmanın
ön planda olduğu, ishal ve karın ağrısı ile seyreden mide ve bağırsakların
etkilendiği enfeksiyon durumudur.
Enterik Ateş:Ateş ,ishal, karın ağrıları ile seyreden hastalık halidir.
İnce bağırsak tipi ishal:Çok miktarda
sulu dışkılama belirtileri vardır.
Dizanteri: Çok sık ama miktarı az,
kanlı, mukuslu (sümüksü kıvamda)
dışkılama ile seyreden hastalık durumudur.
Enfeksiyon etkenleri bakteriler , virüsler, mantarlar ve parazitlerdir. Bağırsak enfeksiyonları en sık su ve
gıdalar yoluyla geçiş yaparak hastalık oluşturur.
Sebebi araştırılırken son yenilen yemek sorgulanmalıdır. Aynı belirtileri gösteren çok sayıda
hasta olmadığı taktirde besin kaynaklı enfeksiyon düşünülmez.
Hastalık geçişlerine yol açabilecek gıda kaynaklarının başlıcaları; kümes hayvanları, büyük ve küçükbaş hayvan etleri, deniz ürünleri,
peynir, yumurta gibi gıdalardır. Doğrudan temas
ile hayvandan -insana, insandan- insana geçişler, yüzme havuzlarından bulaşmalar, gelişmiş
ülkelerden daha az gelişmiş ülkelere (kuzeyden
-güneye, batıdan- doğuya doğru ) seyahat sonrası turist ishali olarak tanımlanan enfeksiyon
geçişleri de söz konusu olabilir.
Tedavi: Klinik belirtilere göre tedavi verilir.
Susuzluk hissi ve idrar miktarının azalması sıvı
ihtiyacı olduğu anlamını taşır. İshal nedeniyle
kaybedilen sıvı ve mineral eksikliğinin(dehidratasyon) yerine konması için çoğu zaman
ağızdan sıvı ve mineral takviyesi yeterli olur. Bu
amaçla hazır formüller (oral rehidratasyon tozları)kullanılabileceği gibi,
ev şartlarında da basit fakat etkili
karışımlar hazırlanabilir. 1 çay kaşığı
tuz, 8 çay kaşığı şeker ,bir litre suya
karıştırılır. Bu karışım potasyum
kaynağı olarak 1 çay fincanı portakal suyu ya da 2 adet muz ile desteklenir. Ciddi sıvı ve mineral kayıpları
varsa damardan tedavi gerekebilir.
Ciddi seyreden , etkenin tespit edilebildiği bazı olgularda antibiyotik
tedavilerine başvurulmaktadır. İshal
gerileyinceye kadar ,süt ürünleri (ishal yapan mikroorganizmalar süt sindirimi sağlayan bir enzim olan laktaz
eksikliğine yol açabilir) gazlı içecekler, kafeinli ve alkollü içeceklerden
kaçınılmalıdır,
Bağırsak enfeksiyonlarının engellenmesinde alınabilecek önlemlerin
başta gelenleri; genel hijyen kurallarına uyulması, temiz su kaynaklarının kulllanılması, hijyenik ortamda
hazırlanmış gıdaların tüketiminin
tercih edilmesidir.
IThink
32
SPOR
Beste Nur FEYZİOĞLU COŞKUN
Kerem KARASU
Bilgi İşlem Süpervizörü
TAŞINIYORUZ
Yeni işyerimiz Bulutlar.
Cirit
Unvanı verdirir at ada yiğit
Baba da yiğitti, ata da yiğit
Meydana at gerek, ata da yiğit
Bir atlı yiğidin oyunu cirit
Biliyorsunuz, Türk kültüründe at tartışılmaz bir öneme sahip. Asırlar boyu at
sırtında savaşlar yapmış, yeni ülkeler fethetmişiz. Cihangirlik ruhunu en uzaklara, at sayesinde taşımışız. Bir Türkmen atasözü şöyle der: “Sabahleyin kalktığında önce atanı sonra atını tanıyacaksın.”
Merhaba,
Geleneksel çözümlerin yetersiz gelmeye başladığı
günümüzde, akıllı cihaz kullananların sayısının hızlıca artması bir yana, bu cihazların yenilenme periyodu da gittikçe sıklaşmaktadır. Birçoğumuz, akıllı
telefonumuzu daha 2. yılını doldurmadan “Acaba
değiştirsem mi?” diye düşünür olduk. Akıllı cihazlara çok çabuk alıştık ve sağladıkları olanakları kullanmaktan da oldukça memnunuz.
Hemen her türlü ihtiyacımızı, adına “online” dediğimiz çevrimiçi servislerden ve hemen o anda sağlamaya çok alıştık. Akıllı cihazlar ile yaptığımız alışveriş, sosyal mesajlaşma ve diğer iletişimler, borsa,
bankacılık, sağlık takibi, vergi ödemeleri, trafik bilgisi ve daha birçok konu “Bu akıllı cihazlardan önce
biz bunu nasıl yapıyorduk?” sorusunu sordurmaya
başladı. Hatırı sayılır bir zaman ve gayret kazancımızın olduğu açıkça ortada.
Biraz da işimize dönelim. İşyerimizde değilken bir
toplantıya katılmak, bir dosyaya ulaşmak, maillerinizi okumak ve cevaplamak, şirket sayfalarına
ulaşmak, duyuruları okumak şu an için pek de kolay
değil. Tüm bunlar için size şirkete ait bir bilgisayar
ve özel yetkiler vermemiz gerekiyor (Şimdilik !).
33
Malzeme Planlama Uzmanı
İşte bu noktada işyerimizi Bulut’a taşınmanın vakti
geldi diyoruz.
CBI’ın Gelecekteki Dijital İşyeri
Chassis Brakes International, kurum içi ve kurum
dışı dijital iletişim yetkinliğini artırmak amacı ile
kullanıma hazırladığı bu proje ile başta e-posta,
dosya barındırma, hızlı mesaj, sesli ve görüntülü
dijital iletişim, elektronik toplantı, intranet, şirket
içi sosyal medya vb. hizmetlerin bir arada ve her
yerden erişilebilir olmasını amaçlamıştır. Bu sebeple, 2014 yılının son aylarından itibaren proje başlatılmış ve hemen her bölüm ve ülkeden pilot kullanıcıların test deneyimleri değerlendirilmiştir.
Bu proje ile
Şirket dışında iken;
- İnternet bağlantısı olan hemen her türlü cihaz ile
şirket hesabınıza erişebilmeniz, bu sayede işyerinde değilken bile ofis işlerinizi yürütebilmeniz,
- Şirkette veya dışarıda, iç veya dış paydaşlarımızla
kolaylıkla toplantılar düzenleyip, sunumlar, video
konferanslar yapmanız, paydaşlarımızla kolaylıkla
dosya paylaşabilmeniz,
- Bağlantı olmasa bile dosyalarınızla çalışabilmeniz,
- Şirket içi sosyal medya kullanımını deneyimlemeniz,
- Şirket içi intranet sayfalarına erişebilmeniz amaçlanmıştır.
Üstelik şirkete ait bir cihaz kullanmanıza gerek kalmadan…
Şirkette iken;
- Mevcut yazılımlarımız ile tam uyumlu olarak bu
hizmetleri kullanmaya devam edeceksiniz. Yani,
kullanım alışkanlıklarınızı birdenbire değiştirmek
zorunda değilsiniz.
Bu arada, aynı dosyada aynı anda birden fazla kişinin çalışması, dosyanın yaratıldığı günden bu yana
tüm geçmişin geri alınabilmesi, kolay yetkilendirme
ve erişim, akıllı uyarılar ve tavsiyeler ve neredeyse
limitsiz kullanım da cabası.
Daha güvenli ve doğru veriye, en kolay şekilde erişebilmek için Bulut’a taşınıyoruz.
Yeni işyerimizde görüşmek üzere,
Kerem Karasu
At kültürümüzde bu kadar önemli bir figürken, sadece savaşlarla anılması haksızlık olurdu. Atlar, savaşın olmadığı zamanlarda atlı sporlarla da gündeme gelmişler. Bu sayımızda ben de sizlere, yüzyıllardan beri oynanan, Orta Asya’dan
Anadolu’ya gelmiş bir atlı sporu, “Atlı Yiğidin Oyunu Cirit”i anlatmaya çalışacağım.
Önce tarihçesine bakalım. Cengiz Han zamanında Anadolu’ya geldiği tahmin
edilen Cirit, diğer adıyla çavgan, Türklerin en büyük tören ve spor oyunu. 11.
ve 16.yy arası savaş oyunu, 19. yy’da ise en büyük gösteri sporu olarak kabul
edilmiş. 1826 yılında II. Mahmut tarafından, tehlikeli bir oyun olması nedeniyle
yasaklanmış. Son yıllarda Erzurum, Erzincan, Kars, Malatya, Ankara, Manisa
ve Uşak’ da faal olarak yapılıyor. Seyretmek için bu kadar uzaklara gitmenize
gerek yok. Her yıl Eylül ayında Bilecik’in Söğüt İlçesi’nde düzenlenen Ertuğrul
Gazi’yi Anma ve Söğüt Şenlikleri kapsamında cirit gösterileri yapılıyor.
Bu spor, at üzerindeki sporcunun ciridini rakibe karşı isabetli biçimde kullanmasını, müsabaka sırasında atına ve kendisine olan hâkimiyetini ve böylece rakibine üstün gelmesini amaçlıyor. Ana tema, düşmanı takım olarak alt etmek ve
güçlü olanın galip gelmesi. 5 kişilik takıma bölük, 7 kişilik takıma alay denmiş.
Her takımın bir kolbaşı var ve takımının tüm hareketlerinden sorumlu. Takımına taktikleri o veriyor.
Ciritçiler bölgesel giyimleriyle atlarına biniyor, sağ ellerine atacakları ilk ciriti,
diğer ellerine de yedek ve yetecek miktarda cirit alıyorlar. İki tarafın birinden bir
atlı öne fırlıyor, karşı dizinin önüne 30-40 metre kadar yaklaşarak karşı tarafın
oyuncularından birisinin adını seslenerek meydana davet ediyor. Sağ elindeki
ciriti ona doğru savurup geri dönüyor. Karşı tarafın davet edilen oyuncusu hızla
onu takip ediyor, elindeki ciriti geri dönüp kaçan karşı taraf elemanına fırlatıyor. Bu kez ilk oyuncunun çıktığı sıradan diğer bir ciritçi onu karşılıyor. İkinci
diziden çıkan, sırasındaki yerini almak için süratle yerine dönmeye çalışıyor. Bu
defa rakibi onu kovalıyor ve ciritini atıyor. Oyun böylece sürüp gidiyor. Cirit isabet ettiren ciritçi takımına bir sayı kazandırıyor. Eğer ciritçi attığı ciriti rakibine
değil de ata isabet ettirmişse bir sayı kaybediyor.
Oyun sırasında baş ve yüz kısmına cirit isabet eden oyuncuların yaralanmaları
ve hatta ölmeleri olası. Böyle bir durumda ölen sporcu, sporun geleneğine göre,
er meydanında ölmüş sayılır. Sporun geleneğine göre ölen sporcu yakınları şikâyetçi ve davacı olmuyor. Hatta bunu yiğitlik sayıp övünüyorlar.
Yani dememiz o ki, ciritte erlik yaşar ama her şeyden önce koca bir tarih yaşar…
Sporla ve sevgiyle kalın.
HSE
İş Sağlığı ve Güvenliği Köşesi
34
Hatice GÜÇLÜSAN
Çevre ve İş Güvenliği Sorumlusu
Adal A.Ş.
35
Nükleer Enerjinin
Çevre ve İnsan Sağlığı Üzerine Etkileri
Enerji dünyamızın vazgeçilmez bir unsurudur. Yaşam ve kalkınma için
asli bir unsur olan enerji kaynakları, dünya üzerinde ve ülkemizde
gitgide azalmakta olup, dünya ülkeleri oluşan bu olumsuz tablodan
kurtulabilmek için birincil enerji kaynaklarına alternatif olan enerji
kaynaklarına yönelmeye başlamıştır.
Bunların başında da nükleer enerji gelmektedir. Dünyada ve ülkemizde, nükleer enerji ile çalışacak olan santrallerin kurulmasını isteyenler olduğu gibi istemeyenler de mevcuttur.
Nükleer enerji santrallerine olumlu bakanlar,
artan insan nüfusunu,
tükenen enerji kaynaklarını ve bu tükenmeden
dolayı artan maliyetleri öne sürmektedirler.
Nükleer enerjinin diğer
avantajları arasında;
maliyetin daha etkin olması, fosil yakıtlar gibi
sera gazı üretmemesi,
baraj yapımında olduğu
gibi sular altında kalacak bölgelerin (ormanların, tarım arazilerinin)
bulunmaması, insanların
geniş yerleşim bölgelerini terk etmelerine gerek
olmaması ve çok uzun enerji transfer hatlarına ihtiyaç duyulmaması
sayılabilir.
Nükleer enerji santrallerinin kurulmasına olumsuz yaklaşanlar ise,
daha çok herhangi bir kaza neticesinde ortaya yayılma ihtimali bulunan radyasyon riski üzerinde durmakta ve bu durumun, çevreyi ve
insan sağlığını tehdit edecek bir unsur olduğunu savunmaktadırlar.
Dünya üzerinde gerçekleşen bir takım nükleer kazalar ve özellikle de
Çernobil kazası, bu endişeleri iyice arttırmıştır.
Nükleer santrallerle ilgili önemli sorunlardan biri de, kullanılan su
kaynakları ile ilgilidir. ABD’de, Kaliforniya eyaletinin deniz kıyısında
kurulan 2 nükleer santralin, son 30 yılda her gün ortalama 68 milyar litre suyu sirküle etmesi sonucu ortaya çıkan çevre sorunlarının
incelendiği, Kaliforniya Eyaletinin resmi raporu 2008 yılında yayınlanmıştır.
Günümüzde nükleer enerji, bir enerji çeşidi olarak dünyanın bazı bölgelerinde yaygın kullanım alanı bulmaktadır. Dünya genelinde yaklaşık olarak 440 nükleer enerji santrali ile elektrik enerjisi ihtiyacının
%16’sı karşılanmaktadır. Bazı ülkeler ve bölgelerde enerji gereksiniminin büyük bir bölümü, nükleer enerjiyle sağlanmaktadır. Nükleer
enerjiden enerji üretimi oldukça verimli bir şekilde sağlanmaktadır.
Ayrıca, küresel ısınmaya etki edecek herhangi bir gaz da, kullanım
sonucu açığa çıkmamaktadır. Bu enerji türündeki en önemli sorun,
radyoaktif atıkların yok edilmesi hususunda yaşanmaktadır.
Nükleer tesisler, çalışmaları esnasında etrafa
radyasyon ihtiva eden
nükleer atık ürünleri
vermektedir. Bir nükleer
atığın doğada yok olma
süreci, on binlerce yılla
ifade edilirken, bu atıkların çevre ve insan sağlığına uzun vadede ciddi
zararları bulunabilmektedir. Nükleer santrallerden çıkacak radyoaktif
atıkların çevreye ulaşımı; rüzgar ile yağmurun
yardımıyla atmosfere,
göllere, toprağa, bitki
örtüsüne ve sulara karışmak suretiyle olmaktadır.
Bunun sonucundada radyoaktif maddeler insan vücuduna ulaşarak
ciddi sağlık sorunlarına yol açabilmektedir.Bir nükleer reaktörde
400-600 ton arası kimyasal üretilmektedir. Bunların katı olanları
geri dönüşüme tabi tutulmakta ancak gazlar ve sıvılar atmosfere ve
doğaya karışmaktadır.
1945 yılından bu yana, özellikle nükleer enerji santrallerinin bulunduğu alanlarda çocukların diş ve kemiklerinde, asla bulunmaması
gereken Stronsiyum-90, kaslarında Sezyum-137 ve tiroidlerinde de
İyodin-131 bulunmaya başlanmıştır. 50 yaş altı kadınlarda meme
kanseri miktarı artarken, bağışıklık sistemini doğrudan etkileyen
Stronsiyum yüzünden bağışıklık sistem yetmezliğine bağlı bazı enfeksiyon vakalarında artışlar bildirilmiştir.
Nükleer enerji, riski ortaya kolay kolay çıkmayan ancak çıktığında
da ciddi hasarlar verebilecek bir enerjidir. Yetişmiş eleman azlığı,
atıkların depolanmasındaki sorunlar ve yeterli güvenlik çalışmalarının yapılamaması, nükleer santrallerin en önemli sorunlarıdır. Bu
nedenlerle bugüne kadar çevreye zarar verebilecek ölçüde büyük 4
tane nükleer santral kazası gerçekleştiği bilinmektedir, açıklanmayan ve gizlenen başka kazalar da olabilir.
Bunlardan ilk 2’sinin alınan önlemlerle çevrelerine herhangi bir zarar vermediği söylenirken, 3. olarak gerçekleşen Çernobil faciasının
doğaya ve insanlara çok ağır zararlar verdiği bilinmektedir, 4. Fukuşima faciasının ise Çernobil faciasını tehlike seviyesi olarak geçtiği
belirtilmiştir.
Bu rapora göre, Kaliforniya kıyılarında kurulu nükleer santrallerin,
soğutma sistemine çarpan 9 milyon değişik deniz canlısının toplam
sayısı 80 milyar olup, bu 80 milyar deniz canlısının da yüzde 60’ı
sirkülasyon sırasında larva evresinde haşlanarak, ölmektedir. Bunlara ek olarak, Kaliforniya kıyılarında yaşayan fok, kaplumbağa gibi
57 değişik tür deniz canlısının bu soğutma sistemlerine çarpma ve
takılması sonucunda en az yüzde 50’sinin öldüğü belirtilmiştir.
Mersin Akkuyu’da kurulacak 4800 megawatt kurulu gücündeki nükleer santralin, soğutma sisteminde kullanılacak Akdeniz suyunun
reaktörlerde sirkülasyonu sonucu benzer çevresel sorunlar çıkarabileceği söylenebilir. Nükleer santral kullanımının getirdiği önemli bir
diğer sorun da, enerji üretim süreleri 25-50 yıl ile sınırlı olan nükleer
santrallerin, bu süre sonunda ne olacakları sorunudur. Nükleer atıklarla dolu olacak bu santraller, potansiyel radyoaktif kirlilik kaynağı
olacaktır. Günümüzde İngiltere ve Almanya, nükleer santral çöplüklerini yok etme konusunda sorunlar yaşayan ülkelerdendir.
Kaynak: kanser.org
GEZELİM GÖRELİM
36
Burcu ONARANEL
37
Özlük İşleri ve Maviyaka İşe Alım Uzmanı
İspanya
Ola! :)
Ola kelimesi İspanyolca da, “Merhaba” demek…
İspanya‘da, İspanyolca öğrenmemek mümkün
değil. Bunun sebebi, birçok kişinin İngilizce konuşmaması, mümkün olduğunca kendi dillerini
konuşmaya özen gösteriyor olmasıdır.
İspanya ile ilgili ilk söyleyebileceğim, sizin de ilginizi çekeceğini düşündüğüm; çalışma saatleri :)
İspanya’da mesai sabah 09.00 akşam 19.00
gözükse de, 12.00 – 16.00 arası Siesta olduğundan tüm işyerleri kapalı ve herkes öğle
tatilinde! :) Parklar, bahçeler, hatta denize yakınsanız sahiller, keyif yapan insanlarla dolu…
Dahası Cuma günleri haftasonunun başlangıcı
olduğundan, mesai 12.00’da sona ermekte.
Her seyahatte olduğu gibi bu seyahatte de ilginç deneyimler, yepyeni lezzetler tattık.
Şimdi hem mutlaka uğramanız gereken yerlerden, muhteşem manzaralardan, hem de gittiğinizde tadına bakmanızı tavsiye ettiğim yemeklerden bahsetmek istiyorum…
İlk durağımız Valencia
Valencia, İspanya’da Real Madrid ve Barcelo-
ana mutfağı Valencia’dır. Biz de burada bu yemeğin tadına baktık.
Resimde de gördüğünüz gibi Paella, özel bir
tepside yapılır. İçerisinde deniz mahsülleri ile
birlikte safranlı pilav bulunur. Bunun tavuklusu
ve etlisi de yapılmaktadır. Farklı lezzetlere açıksanız, denemenizi tavsiye ederim.
Bir diğer önemli kültürel öge ise Flamenko… İspanya’nın meşhur Flemenko gecesine, Barcelona’da gitmenizi tavsiye ederim. İzlerken insanın
kalkıp dans edesi, o inanılmaz zor ayak figürlerini yapası geliyor!
Girona
Barcelona
Denize kıyısı olan, gündüzü de gecesi de güzel
bir şehir.
Barcelona’da görülmesi gereken Sancuga Kilisesi, yıllardır restorasyonu süren, mimarisi oldukça başarılı bir yapıt.
muştur.
Neden mi?
-Müzenin bir sürü çıkışı vardır, aslında yoktur
bu bir yanıltmacadır. Yani siz “ÇIKIŞ” yazısı
gördüm işte burası çıkış diye her gittiğiniz kapıdan başka bir odaya çıkarsınız :) Müzeden
gerçek çıkışı bulmak tek başınıza iseniz oldukça zamanınızı alabilir :) Gerçek çıkış ise tahmin
edemeyeceğiniz darlıkta arada bir yerdedir.
Müzedeki her eserin bir hikâyesi ve bir anlamı
vardır. Rehberimiz bize sadece en meşhur olanları anlatabildi, abartısız 1 eserin önünde 10
dakikalık zaman harcayabiliyorsunuz. Sanat ile
yakından ilgilenenler burada saatlerini hatta
günlerini harcayabilir.
İşte adımınızı attığınız her yerin tarih koktuğu,
muhteşem mimarisi ile sizi büyüleyen bir şehir.
Yanı sıra inanılmaz karışık kültürde nüfusu içerisinde barındırıyor. Madrid’in meşhur bir restoranını bulmak için yön sorduğum 2 kişinin 2’si
de turist çıkmıştı :)
bir restoran. Karides ve Kalamarı hiç böyle güzel yememiştik…
Akşamüstü olup dinlenmek istediğinizde, büyük
Madrid meydana gidip bir kafede Sangria (İspanyolların meyveli şarabı ) içerek soluklanabilirsiniz.
Madrid meydanını dolaştıktan sonra, o meşhur
restoranı bulup Arjantin eti yedik (biraz kanlıydı ve ilk tecrübem oldu bu anlamda) Bu et biraz
kanlı ve yanında baharatlı özel bir sos ile servis
ediliyor.
Peki ya Boğa Güreşi?
İşte Boğa Güreş’lerinin yapıldığı yere gidiyoruz,
Las Ventas’taki bu arenanın adı “Plaza Del Toros”. Biz de Madrid’e gelmişken izlemeye gittik.
Farklı bir tecrübe tabii ki ancak izlediğiniz şey,
canınızı acıtabilir. Kısaca Boğa’ların öldürülmesi gösterisi diyebiliriz…
Toledo
Burada inanılmaz güzel bir manzaraya şahit olduk. Yine meşhur bir lezzet; bizdeki badem ezmesi :) burada “Mazapan”olarak anılıyor. Tabi
buraya özgü olduğundan, bizimkinden biraz farklı ancak tadı oldukça tanıdık geliyor...
Yine
tadına bakmanız gereken bir tatlı geliyor Madrid merkezin ara sokağında, bir yerde boş bulmanız imkânsız bir kafe-restoran. Çikolata tutkunları için bu lezzet; adı “Chocolatte Churro”
İspanya ile ilgili
ilginç bilgiler :
Madrid
na’nın ardından en çok sevilen üçüncü futbol
takımı olarak bilinir.
İspanya’nın en meşhur yemeği olan Paella’nın
Buraya sevimli bir kasaba diyebilirim. En önemli yanı ise ünlü ressam Dali’nin
müzesine ev sahipliği yapıyor olmasıdır.
Dali, oldukça ünlü bir ressamdır. Dali, bilinçaltının resmini yapabiliyor ve bütün eserleri bilinçaltını anlatır. Ona göre resim, bilinçaltımızın
yansımasıdır. Walt Disney’in tüm eserlerinde de
Dali’nin mesajları vardır.
Dali, müzesinde yine kendisi zekâsını konuştur-
burada insanların günün yorgunluğunu atarken
yedikleri enerji verici bir tatlı.
Deniz ürünleri sever misiniz? (Ege’li olarak bayıldığımı söylemek istiyorum :) )
-Cevabınız evet ise yine Madrid sokakları sizi
bekler, “Sol Major” adında meşhur ama salaş
-İspanya’da birçok şey tersinedir;
- Bütün evlenme tekliflerini kadınlar yapar :)
- Kadınlar hesap öder, arabanın kapısını kadın açar.
- Evde 10 dakika bebek ağlaması, aile kavgası hakkın var. (şaka değil) 11. dakikada komşular seni
şikâyet edebilir :)
- Akşamları kafe-restoran tarzı mekânlar en geç
22.30’da kapanıyor.
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
Fıkra
Kadriye Tunalı HIDIR
38
1
2
3
4
5
6
7
10
13
14
15
16
19
11
17
20
28
21
22
12
Modern Hapishane
23
30
34
35
31
36
37
41
24
32
38
39
42
44
45
46
49
51
58
47
48
53
59
54
56
57
61
63
66
64
65
67
68
71
72
74
75
78
82
73
76
86
Bundan sonraki ödüllü bulmacalarımızda
görüşmek dileğiyle.
80
83
84
85
87
88
91
89
90
92
93
94
96
100
95
97
98
101
105
Dergimizin bir önceki sayısında hazırlanan
bulmacayı doğru çözenler arasında yapılan
çekilişte çalışanımız Canan ÖZTEKİN ATALAY
“50 TL D&R Hediye Çeki” kazanmıştır.
Canan Hanım’a ve diğer katılımcı arkaşlarımıza
katılımlarından dolayı teşekkür ediyor ve
başarılarının devamını diliyoruz.
69
79
81
109
55
60
62
77
40
43
50
52
70
9
26
29
33
8
18
25
27
39
İdari İşler Sorumlusu
102
106
99
103
104
107
110
108
111
112
113
114
115
119
120
122
123
126
124
131
117
118
Normal İnsan
Meraklının biri, akıl hastanesi ziyareti sırasında doktora
sormuş:
- Bir insanın akıl hastanesine yatıp yatmayacağına nasıl karar veriyorsunuz?
- Bir küveti su ile dolduruyoruz. Sonra hastaya, kaşık, fincan ve bir kova gösterip küveti nasıl boşaltmayı tercih edeceğini soruyoruz.
- Şimdi anladım. Normal bir insan kovayı tercih eder, değil mi?
- Hayır. Normal bir insan küvetin tıpasını çeker.
125
127
130
116
121
Modern bir hapishaneyi gezen gazeteci, çığlıkların geldiği bir odanın önünde durdu: “Bu
çığlık da ne?”...
Hapishane Yetkilisi:
“Burası elektirikli sandalye odası, bir zenciyi
idam ediyoruz.”
-Peki, niye çığlık atıyor?
-Elektrikler kesildi de mumla idare ediyoruz.
128
129
132
Delilerin Oyunu
Delileri uçağa bindirmişler, bir şehirden ötekine naklediliyorlardı. Ama o kadar çok gürültü yapıyorlardı ki, sonunda pilot
dayanamadı, uçağı ikinci pilota teslim ederek içeride ne olup
bittiğini görmek istedi.
Deliler uçakta hep bir ağızdan bağırıp çağırıyorlardı. Baktı,
en başta, bir deli, ötekilere uymamış, akıllı, uslu oturuyordu.
-Sen neden bağırmıyorsun? diye soracak oldu.
Adam :
-Ben bunların öğretmeniyim, diye cevap verdi. Onlarda benim öğrencilerim. Şimdi teneffüsteler de onun için ses çıkartmıyorum.
Pilot, çaresiz yerine döndü. Bir süre geçti. Bir an geldi ki
sesler büsbütün kesiliverdi.
Pilot:
-Aman çok güzel! diye sevindi. Herhalde kendinin öğretmen
olduğunu sanan deli, ötekileri derse almış olsa gerek, diye
düşündü.
Ama dakikalar geçiyor, arkadan hiç bir ses seda çıkmıyordu.Pilot biraz daha bekledikten
sonra merak etti. Gidip bakmak
istedi. Bir de ne görsün! Uçağın
kapısı açık ve içeride öğretmenden başka kimsecikler yok.
Dehşetle sordu :
-Öğrencilerin nerede?...
-Dersler bitti. Hepsini evlerine gönderdim!
Piyanist Temel
SOLDAN SAĞA
1.Gezgin kişi 6.Horozun tepesindeki deri uzantısı 10.Etki 11.Mübalağa 14.Baklavaya benzer bir hamur tatlısı 16.(kısaca) Desigram 18.Kayınbirader 19.Elektrik direnç birimi 20.Süs ya da elleri korumak için giyilir
23.Vasıta 25.Arabayı durdurmaya yarayan ürün 26.Yemek yapan kimse 27.Sevi 31.Vilayet 33.Oruca başlama zamanı 36.Adları aynı olanlar 38.Anne, baba ve çocuklar 41.Hububat 42.Soylu 43.Yazı 44.Tavlada üç
46.Yurt 48.Bir çok organik maddeyi eritmekte kullanılan uçucu,kolayca alev alır,eter kokusunda bir sıvı. 49.Sinirli 52.Tarikat kardeşi 53.Ağlayan, İnleyen 54.Kanunlara uygun durum 59.Erkek ördek 60.Rey 61.Giysi
62.Binek hayvanı 64.Açık toprak rengi 65.İcar 67.Özen 68.Çok pis kokan bir hayvan 70.Annenin erkek kardeşi 72.Arz 74.Ayağın üst kısmı 77.Ensiz 79.Amerikan armudu 80.Çoğalma 82.Asfaltın ana maddesi 86.Yapan, eden 87.Mikroğlu eriyik 89.Miralay 91.Uzun araç 92.Bir göz rengi 93.Ateşli silah çapı 94.Bir beze sarılarak düğümlenmiş küçük bohça 95.Genişlik 96.Verme, ödeme 98.Ayakkabı çekeceği 100.Ele avuca sığmaz
(kimse) 102.Akdeniz bitki örtüsü 104.Meslek 105.Ayaklık 108.Küme 111.Yayvan sepet 111. Bakımsız 114.Halk dilinde amca 115.Bir şeyin aslına benzetilerek yapılan, düzme, düzmece 119.Göze inen perde 120.
Ekmek 122. Şikar 123.Gemi sığınağı 125.Temel besin maddesi 126.Evin girişi 127. Soru 129. Dilsiz 131.(İng.) Liste başı 131. Yaşlı kimseler için söylenir 132.Erkek
YUKARIDAN AŞAĞI
2.Elekten geçirme 3.Dingil 4.Ortası çukur kap 5.Aşk 6.Cerahat 7.Anadolu ajansının kısaltmasıI 8.Saf 9.Akciğer 12.Çaresiz kimse 13.Renk maddesi 15.İngiliz birası 17.Atın ağızına takılan demir araç 21.Rusşçada
“EVET” 22.Yabani, vahşi olma durumu 24.Başkomutan 25.Net olmayan 28.Baht 29.Çölde esen rüzgar 30.Baryumun simgesi 32.Şehzadelerin özel eğitmenleri 34.Ayakkabı,çanta yapımında kullanılan parlak deri
35.Saç, el boyası 37.Damar sıvısı 39.Sanatçıların müzik eserlerini bir topluluk önünde çalması veya söylemesi. 40.Tantalın simgesi 45.Kız kardeş 47.Türkiye’nin asya kıtasında bulunan toprağı 50.Ebat51.Azeri çalgısı 55.Gelecek 56.İlgi 57.Asker kemeri 58.Belde 63.Akciğer zarı iltihabı 66.Tanrı, İlah 69.Hayvan damı 71.Ağırlama 73.Ud çalan kimse 75.Balık adam 76.Acemi 77.His 78.Sergen 79.Kargaşa 80.Soyluluk 81.Hastalıktan kurtulma 83.Büyük sıçan 84.Ata binmek için ayak basılan demir 85.Piramitleri ile ünlü bir ülke 88.Para yatırılan yer 90.Açıkça 93.Öğrenci başarı belgesi 97.Sıcak yemek 99.Alet 101.Ateş 103.Manisa lalesi
105.Eski dilde ayak 106.Metal olmayan element 107.Rutubet 109.Bir yudumluk içecek 110.Ama, fakat 112.İçki içmeye yarayan ayaklı bardak 113.Taraf 116.İşçi, emekçi 117.Öncesizlik 118.Acı olmayan 121.Acele
posta servisi 124.Mavi 126.Bağışlama 128. Akıl
7 Eylül 2015 tarihine kadar bulmacanın cevaplarını getiren Chassis Brakes çalışanları arasında çekiliş yapılacaktır. Kazanan sürpriz hediyeye sahip olacaktır.
Temel kendini geliştirmek için Avrupa’ya gitmiş. Ve piyano
çalmaya karar vermiş. Çalışmaları sonucunda dünya çapında bir piyanist olmuş. Ayrıca laz olduğu bilinmesin diye de
burnuna estetik yaptırmış.
Derken bir konser için Türkiye’ye gelmiş. Muhteşem bir konser vermiş. Dinleyiciler Temel’i alkışlarken birisi, “Yaşa, varol lazoğli!” diye bağırmış.
Temel bu dinleyiciyi yanına çağırmış ve “Benim laz olduğumu nereden anladın?” diye sormuş.
Dinleyici şöyle cevap vermiş: Ula herkes piyano çalmaya başlamadan önce
piyanoya yaklaşır, tabureyi altına çekip öyle oturur. Sen tabureye oturdun,
sonra da koskoca piyanoyu kendine
doğru çektin.
Minik Serçe
Minik bir serçe uçmayı yeni öğrenmiş sevine sevine uçuyormuş. Derken tam karşısından bir motosikletlinin geldiğini
görmüş. Kaçamamış ve motosikletlinin kaskına çarpmış. Bayılıp
yere düşen serçeyi motosikletli
alıp evine götürmüş. Bir kafesin
içine koymuş. Kafese de yem ve
su koyup işe gitmiş. Bizim serçe
ayılıp da kendini kafesin içinde
görünce şöyle demiş: Vay be!
Motosikletliyi öldürüp hapse girmişim.
KÜLTÜR SANAT
KÜLTÜR SANAT
40
Kitap / Sinema
Burcu ONARANEL
Özlük İşleri ve Maviyaka İşe Alım Uzmanı
İLGİNÇ BİLGİ
Polonya
Ülkeler hakkında Google’a yazdığınızda, önünüze
birçok sayfa açılır ve az çok fikir sahibi olabilirsiniz.
Peki, giden birinden dinlemek size nasıl gelir? :)
Yaklaşık 2 yıl önce AIESEC (dünyanın en büyük öğrenci topluluğu) ile Polonya‘nın Lublin adında küçük
bir kentine gönüllü olarak bir projeye gittim. 7 hafta
kadar süren bu projede, kültür evlerini ve anaokullarını gezerek, Türk kültürünü tanıtma fırsatı yakaladım. Bir yandan da Polonya kültürünü tanıdım.
Size hem yaşadığım farklı tecrübelerden, hem de
Polonya kültüründen bahsetmek istiyorum:
Öncelikle Polonyalılar inanılmaz sıcakkanlı insanlar,
size yardımcı olmak için kendi işlerini bile bırakabiliyorlar.
Birkaç çalışma günümden fotoğraf da paylaşmak
istiyorum :)
Gittiğim dil okulunda
adım kapının üstüne
yazılmıştı,Önce onu
görmek, sonra bir de
resimde gördüğünüz çocuk beni inanılmaz mutlu
etmişti. Yaklaşık 2 hafta
önce Türkiye ‘ye gelmişler ve o zaman aldığı bu
41
Polonya’da ilginçtir “0” olarak adlandırılan kat, bizim bildiğimiz anlamda 1. kata denk geliyor. Yani gerçekten 1. kata
çıkmak isterseniz, Polonya’daki asansörlerde 2. katın düğmesine basmanız gerekiyor :)
Yemek Kültürü
özellikle Doğu Avrupa tutkunlarını büyüleyen bir şehir. Avrupa’da aynı bölgede en çok barın bulunduğu
şehir olarak da farklı bir şöhrete sahip olan Polonya’da felekten bir akşamı, tarihi bir şehrin içinde
yaşama fırsatınız var!
Auschwitz Kampı
2. Dünya Savaşı’nın en acı günlerine tanıklık etmiş,
kötü bir şöhrete sahip olan Auschwitz Kampı da,
Polonyalılar, soğuk iklimde yaşadıklarından genelde
kuvvetli beslenmeyi tercih ederler.
Aşağıdaki resimde geleneksel yemekleri olan Pierogi‘yi görebilirsiniz. Tadı bizim mantımıza benzemekle birlikte kesinlikle daha iyi değil. :)
Eğitim
Polonyalılar eğitime son derece önem veren insanlar öyle ki, nüfusun %90’ı iki lisans sahibi! Sadece
eğitim değil, din de çok önemli bir unsur olarak Polonya’da karşımıza çıkıyor. Doğu Avrupa’da görülen
Ortodoks ağırlıklı nüfus, Polonya’da yok. Polonlar,
Doğu Avrupa’daki en homojen Katolik nüfusu oluşturuyorlar. Nüfusun %80’i düzenli olarak kiliseye
gidiyor ve nüfusun %15’i, son derece koyu bir dindarlık seviyesine sahip. Polonya’da direkt Papa’ya
adanmış bir televizyon kanalı bile var.
Polonya’da gidip görebileceğiniz, ama belki de görmek istemeyeceğiniz ürkütücü yerlerden biri.
Hani diliniz tutulur, içinizden bir şeyler kopar ve canınızı acıtır ya, işte burada çok derin hisler yaşıyorsunuz. Zihninizde o insanlar ve onların çektiği acılar
canlanıyor…
Sizi çok da üzmeyecek, ancak o duyguyu hissetmenize yol açacak birkaç fotoğraf paylaşıyorum.
Bir öğünde yedikleri yemeği resimde görebilirsiniz
Çalışmaların arasında vakit buldukça da
gezdik tabii ki:)
Krakow
UNESCO’nun dünya mirasları arasına aldığı Eski
Krakow, Prag’ı andıran mimarisi ve şehir düzeniyle
Yattıkları yataklar...
İstanbul yazılı tişörtü
benim için giymiş :)
Yolda karşınıza çıkan
geleneksel kıyafetleri
giymiş bir grup eğlenceli
insan :)
KİTAP
180
Kitabın Özeti :
“Tam 180 gün... Altı ay ömür biçmişlerdi bana... Şehrin üzerine kar yağmaya
başlamış gibi üşüyordum. İliklerime
kadar donuyordum. Bütün Aanda, o
hastane odasında yaşadığım hisse en
yakın duygu, bir idam mahkûmunun infaz gününü öğrendiğinde hissettiği şey
olabilir belki...”
Ölümle burun buruna gelen insanların
yaşama bakışları çok daha farklı ve
cesur oluyor. Dida Kaymaz yaşadığı bu
farklı ve cesur yolculuğu tüm içtenliğiyle anlatıyor.
Acı üzerine bir kitap değil bu... Umuda
dair bir kitap... Hastalğın değil, iyileşmenin kitabı...
(Tanıtım Bülteninden)
SİNEMA
TÜR: Komedi, Drama, Müzikal
Filmin adı : Son Beş Yıl
Vizyon Tarihi: 24 Temmuz 2015 Cuma
Yönetmen: Richard LaGravenese
Oyuncular: Anna Kendrick, Jeremy Jordan, Natalie Knepp,
Nic Novicki, Alan Simpson
Filmin Özeti
Capcanlı ve enerji dolu, farklı kültürlerin birlikteliğinin ruhunu
taşıyan New York City’de bir çiftin hikayesine tanık oluyoruz.
Jamie Wallerstein, umut vaat eden ve kariyerinde yükselişe gezmiş bir roman yazarıdır. Cathy Hyatt ise oyunculuk mesleğinde sorunlar yaşayan bir aktristir. Jamie son
romanıyla edebiyat dünyasında başarıyı yakalarken, Cathy ise hala yazlık oyunlarla
ayakta kalmaya çalışmaktadır. Şöhretin farklı basamaklarında olan ikilinin arasındaki
aşk bu anlamda bir testten geçişi, 5 yıllık zaman dilimi boyunca anlatılır.
TÜR: Aksiyon, Fantastik, Bilim Kurgu
Filmin adı: Fantastik Dörtlü
Vizyon Tarihi: 7 Ağustos 2015 Cuma
Yönetmen: Josh Trank
Oyuncular: Miles Teller, Kate Mara, Michael B. Jordan, Jamie
Bell, Toby Kebbell
Filmin Özeti
Fantastik dörtlünün yepyeni maceralarından oluşacak olan
filmin yönetmenliğini Josh Trank yapıyor , senaryo ise Jeremy
Slater’a ait.
Karar Verdim
Kitabın Özeti :
Hepimizin karar verirken tereddütler
yaşadığı, kararsız kaldığı, zorlandığı
anlar vardır. İster çok kararlı, ister
kararsız biri olun, hem iş hem de özel
hayatınızda daha sağlıklı kararlar
verebilmek için yapabilecekleriniz
var. Lale Saral Develioğlu karar vermeyi balonla yapılan bir yolculuğa
benzeterek hem kararlarımızı etkileyenleri fark etmemize hem de karar
yolculuğuna çıkmak için cesaret toplamamıza yardımcı oluyor.
Seneler geçtikçe çoğalan tecrübelerin ustalıkla aktarımı…
TÜR: Macera, Komedi
Filmin adı : Tatil Zamanı
Vizyon Tarihi: 14 Ağustos 2015 Cuma
Yönetmen: John Francis Daley, Jonathan M. Goldstein
Oyuncular: Chris Hemsworth, Leslie Mann, Elizabeth Gillies,
Beverly D’Angelo, Chevy Chase
Filmin Özeti
Artık bir yetişkin ve aile babası olan Rusty Griswold (Helms),
babasının ayak izlerini takip ederek, karısı Debbie (Applegate)
ve iki oğluna tatil sürprizi yapar; Aile, ülkeyi baştan başa turlayarak, Amerika’nın “en
gözde aile eğlence parkı” Walley World’e doğru yola çıkarlar.
TÜR: Animasyon, Komedi, Aile
Filmin adı : Minyonlar
Vizyon Tarihi: 4 Eylül 2015 Cuma
Yönetmen: Kyle Balda, Pierre Coffin
Filmin Özeti
Hizmet edecek bir efendi bulamayınca Antartika’da kendi
hallerinde yaşamaya başlayan minyonların kaderi 1960’lı
yıllarda değişir. Çünkü 3 kişilik maceracı bir minyon ekibi,
Amerika’ya doğru yola çıkar...
DÜNYA’ DA
CHASSIS BRAKES
42
Çin’deki CBI Lokasyonları
Suzhou
CBI-CN Merkez
Dalian
Üretim Fabrikası
Wuhan
Üretim Fabrikası
Alanlar:
Satış, Marketing, Mühendislik,
Finans, Satınalma, İK ve IT,
Müşteri desteği.
Yeterlilik: Döküm, Talaşlı İmalat,
Kaplama, Montaj Ürünler: Disk Fren
ve Rotor
Yeterlilik: Montaj
Ürünler: Disk Fren ve APB-Mi
Dalian
Suzhou
Wuhan
Mühendislik, Satış ve Yönetim
Üretim
Çalışan Sayısı: 1050
윀攀瘀椀欀氀椀欀
䜀‫ﰀ‬瘀攀渀
䴀‫ﰀ‬欀攀洀洀攀氀氀椀欀
夀愀爀愀琀㄁挀㄁氀㄁欀
䜀攀氀攀挀攀ἁ椀渀 䘀爀攀渀氀攀爀椀礀氀攀
匀漀爀甀洀氀甀氀甀欀
䐀‫ﰀ‬渀礀愀渀㄁渀 娀椀爀瘀攀猀椀渀攀
䌀栀愀猀猀椀猀 䈀爀愀欀攀猀 䤀渀琀攀爀渀愀琀椀漀渀愀氀㬀 琀‫ﰀ‬洀 愀氀㄁弁愀渀氀愀爀㄁Ⰰ 礀渀攀琀椀挀椀氀攀爀椀 瘀攀 欀甀爀甀洀猀愀氀 搀攀ἁ攀爀氀攀爀椀礀氀攀 昀爀攀渀氀攀爀椀渀 搀‫ﰀ‬渀礀愀猀㄁渀搀愀 稀椀爀瘀攀礀攀 礀‫ﰀ‬欀猀攀氀椀礀漀爀⸀