‹ZM‹R - Boydak Holding
Transkript
‹ZM‹R - Boydak Holding
may›s-haziran 2007 say› 5 B‹Z B‹ZE, BOYDAK HOLD‹NG YAYINIDIR. ‹K‹ AYDA B‹R YAYINLANIR Türkiye’nin agoras› ‹ZM‹R Sunufl “Do¤al hayata dönüfl felsefesi” art›k yaln›zca g›da ürünleri ile de¤il endüstride ve hizmet sektöründe de h›zla kendini gösteriyor. Dünyada yayg›nlaflan ve önümüzdeki dönemde ilginin artmas› beklenen bu ak›m›n Türkiye’deki öncülerinden biri de 50 y›ld›r sektöründe yeniliklerin öncüsü olmay› baflarm›fl bir marka olan ‹stikbal Mobilya. Do¤ayla dost teknoloji B ahar ve ard›ndan karfl›lamaya haz›rland›¤›m›z yaz aylar› derken tabiat da tüm güzelli¤ini sergilemeye bafllad›. Güneflin enerjisine ayak uydurmaya bafllayan do¤ada hayranl›k uyand›r›c› bir hareketlilik yaflan›yor. Bu hareketlili¤e karfl› koyamayan bizler için de art›k a¤›r yüklerden kurtulma, aç›k mekânlar ve bahçelerle buluflma dönemi, do¤a ile yak›nlaflma mevsimi. Asl›nda son y›llarda “do¤a ile yak›nlaflmak” bir dönem de¤il bir yaflam biçimi olarak da karfl›m›za ç›k›yor. Tüm dünyada do¤al yaflam felsefesini ilke haline getirenlerin say›s› giderek art›yor. Domates gibi kokan domates, elma kokulu elma yemek isteyenler tamamen do¤al koflullarda yetifltirilmifl organik ürünlere yöneliyor. Do¤al gübre ile yetifltirilen, ekolojik dengeyi koruyan ve yenilenebilir enerji ile elde edilen organik ürünler, h›zla hayat›m›z›n her alan›na giriyor. “Do¤al hayata dönüfl felsefesi” art›k yaln›zca g›da ürünleri ile de¤il endüstride ve hizmet sektöründe de h›zla kendini gösteriyor. Dünyada yayg›nlaflan ve önümüzdeki dönemde ilginin artmas› beklenen bu ak›m›n Türkiye’deki öncülerinden biri de 50 y›l- d›r sektöründe yeniliklerin öncüsü olmay› baflarm›fl bir marka olan ‹stikbal Mobilya. Grubumuzun lokomotifi ‹stikbal, özellikle koflullar› a¤›rlaflan flehir yaflam›nda yükselen de¤er olarak tan›mlanan do¤aya dönüfl e¤ilimini yatak gruplar›na baflar› ile entegre etti. Araflt›rma ve gelifltirme çal›flmalar›na a¤›rl›k veren ve kazanc›n›n önemli bir bölümünü bu çal›flmalar için harcayan ‹stikbal, üstün teknoloji kullan›larak, organik pamuk esasl› kumaflla üretilmifl ilk yataklar›n› tüketici ile buluflturdu ve yine bir ilke imza att›. Biliyoruz ki sektöründe liderli¤ini sürdürmek isteyen, dünyada kendini kabul ettirerek rekabetçi bir yap›ya kavuflmak isteyen her markan›n yolu günümüzde art›k yenilik anlay›fl›ndan geçmektedir. ‹novasyona inanan grubumuzun, hizmet verdi¤i her alanda bu tip çal›flmalar› önümüzdeki dönemde de h›z kesmeden devam edecektir. Sayg›lar›mla... Bekir Boydak 3 may›s-haziran içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler may›s-haziran 2007 32 GÜNDEM Boydak Holding hedeflerini paylaflt› Bellona ile 10 y›l 6 10 Yeni bir dünyan›n parças›y›z 12 Türkiye Kadir Has’› kaybetti 14 V‹ZYON Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Boydak 16 DOSYA Marka 20 NEREYE G‹DEL‹M? ‹zmir 42 32 KAMERA ARKASI Orgatech 40 SÖYLEfi‹ Beren Saat 42 A‹LEM VE BEN Çocuklar gelecektir 44 KÜLTÜR & SANAT 52 44 SPOR ‹brahim Yattara 56 SA⁄LIK 58 BOYDAK’TAN HABERLER 60 Bulmacan›n çözümü Bafl a¤r›s› ‹mtiyaz Bahibi Boydak Holding ad›na Bekir Boydak Yaz›iflleri Müdürü Murtaza Durmufl Editör Meral Gündo¤du Görsel Yönetmen Nihal Atatepe Düzelti Ercan Yafla 4 may›s-haziran 56 16 Foto¤raf Editörü Batuhan K›ran Yay›n Kurulu Bilal Uyan›k Mustafa Büyükkat›rc› Bülent Al›c› Muzaffer Çetinkaya Ekrem Bakt›r Hasan Ünal Ar›n Saydam Ülkü Karaosmano¤lu Ayflin Kaymaz Reklam Ebru Balc› Çal›flkan Yap›mc› Kesiflim Yay›nc›l›k ve Tasar›m Hizmetleri A.fi. Kasap Sok. Hilmi Hak Han, 22/6 34394 Esentepe fiiflli/‹stanbul Tel: (212) 337 51 99 Faks: (0212) 288 62 36 www.kesisim.com.tr Yönetim Yeri Organize Sanayi Bölgesi, 6. Cadde No: 35 Kayseri e-posta: [email protected] [email protected] Bask› Elma Bas›m ‹kitelli Organize Sanayi Bölgesi Keresteciler Sit. Blok: 14 No: 1 ‹kitelli/‹stanbul Yay›n Türü Yerel Süreli Yay›n Editörün Notu Tüketici bize güvenmeli ama bu yetmez. Son derece rasyonel oldu¤u varsay›lan al›flveriflin, duygular›n dünyas›nda seyretti¤i uzun zamandan beri biliniyor. Tüketici, güvenin yan›nda bir markay› “sevmeli”. Bu nas›l baflar›labilir? 40 Hem standartlar› hem özgünlü¤ü korumak A merikan Baflkanlar›ndan Benjamin Franklin, yandaki sözleri 200 y›l önce Anlat›rsan, unuturum Gösterirsen, an›msayabilirim söyledi. Ancak, bu yaklafl›m hâlâ iletiBeni de katarsan, o zaman anlar›m flimin ve diyalo¤un temel mottolar›nBenjamin Franklin dan biri say›l›yor. Günümüzün halkla iliflkiler ve pazarlama yaklafl›m›nda ise tüketicinin de sürecin içine kat›lmas› eskisinden çok daha önemli bir hale geliyor. Dergimizin sayfalar›nda okuyaca¤›n›z marka konulu dosyam›zda da belirtildi¤i gibi, tüketiciler belli standartlara sahip; her defas›nda ayn› kalitede ürün bulmak istiyorlar. Marka olman›n temel k›staslar›ndan biri bu. Tüketiciler söz konusu standart ürünün son derece sürprizli ve o kadar da kifliselleflmifl olmas›n› da arzu ediyorlar! Çok karmafl›k ve karfl›lanmas› olanaks›z bir denklem gibi gibi görünüyor, ama de¤il. Tüketici özetle, bir markayla iletifliminde kendisinin de sesinin ç›kabilmesini istiyor. Markan›n kendisini düflündü¤ünü, ona bir hareket alan› sundu¤unu ve özellikle bizim sektörümüzde evinin dekorasyonuna “kat›ld›¤›n›” görmek istiyor. Bu trendin fark›nda olan markalar›m›z, “‹stikbal Design Your Life” serimizde oldu¤u gibi tüketicinin kombinasyonlar yapabilece¤i ürünler piyasaya sunuyor. Modern tüketicinin bir markay› talep etmesi için kalite ve fiyat unsurunun yan›nda duygular›na hitap etmesi de önemli bir faktör olarak öne ç›k›yor. Tüketici bize güvenmeli ama bu yetmez. Son derece rasyonel oldu¤u varsay›lan al›flveriflin, duygular›n dünyas›nda seyretti¤i uzun zamandan beri biliniyor. Tüketici, güvenin yan›nda bir markay› “sevmeli”. Bu nas›l baflar›labilir? Bu konuda pek çok iletiflim uzman› kafa yoruyor. Bunlardan biri de “Duyular ve Marka” kitab›n›n yazar› Martin Lindstrom. “Bugüne kadar marka yaratmak için mükemmel bir görsellik, mükemmel bir ses yeterliydi” diye yaz›yor Linstrom. Ses faktörünün de yeterince kullan›lamad›¤›ndan ve gelifltirilmesi gerekti¤inden söz eden yazar, art›k koku, dokunma ve tat duygular›n› da kullanan bir marka oluflumundan söz ediyor. Lindstrom’un önerisinin radikalli¤i, marka iletifliminin bütünselli¤i ile birleflti¤inde akla flöyle bir tablo geliyor: Belli bir markaya ait ma¤azan›n kokusu da standart olacak ve marka logosunu her gördü¤ünüzde bu kokuyu hat›rlayacaks›n›z. T›pk› biz insanlar gibi markay› da genç tutacak en temel ilke, standartlar› korumakla birlikte özgünlü¤ünü yitirmemek. Tüm aray›fllar da bunun için. ‹yi okumalar dilerim... 58 14 Murtaza Durmufl/Yaz›iflleri Müdürü 5 may›s-haziran Gündem Boydak Holding hedeflerini paylaflt› Bir dünya markas› olma konusunda emin ad›mlarla ilerleyen Türkiye’nin en köklü kurulufllar›ndan Boydak Holding, 2006 y›l›nda 2 milyar 413 milyon YTL ciro gerçeklefltirerek hedeflerinin üzerinde bir performans gerçeklefltirdi 6 may›s-haziran Boydak Holding Yönetim Kurulu, 21 Mart’ta ‹stanbul Ç›ra¤an Saray›’nda çok say›da bas›n mensubunun kat›ld›¤› kahvalt›l› toplant›da 2006 y›l›n› de¤erlendirdi ve 2007 hedeflerini aç›klad›. B oydak Holding, 2006 y›l› de¤erlendirmesi ve 2007 y›l›na iliflkin beklentilerini 21 Mart 2007 Çarflamba günü Ç›ra¤an Saray›’nda düzenlenen bas›n toplant›s› ile aç›klad›. Boydak Holding, 2007 y›l› için ciro hedefini 3 milyar YTL olarak aç›klad›. 2006 y›l›nda 73 milyon YTL’lik yeni yat›r›m gerçeklefltiren Boydak Holding, Adapazar› ve Kayseri’de 2006 y›l›nda üç ayr› üretim tesisi kurdu. Yap›lan yeni yat›r›mlar ile Boydak Holding çal›flan say›s›n› 13 bin 500’e yükseltti. Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak ve yönetim kurulu üyelerinin kat›ld›¤› toplant›da mobilya, finans, demir-çelik, lojistik, tekstil, kimya, pazarlama, enerji ve biliflim olmak üzere sekiz ayr› alanda, 29 flirketi ve yedi markas› ile Boydak Holding’in 2006’da hedeflerinin üzerinde bir büyümeye imza att›¤› dile getirildi. Toplant›da tüm flirketlerin üst düzey yöneticileri de haz›r bulundu. Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak, toplant›da yapt›¤› konuflmada, hedeflerinin üzerinde bir performans sergileyen grubun 2006 y›l›n› 2 milyar 413 milyon YTL ciro ile kapatt›¤›n› ifade ederek yat›r›m kararl›l›¤› içinde olduklar›n› vurgulad›. Boydak, “Kazanc›n›n büyük bölümünü yat›r›ma dönüfltüren ve yeni ifl imkânlar› yaratan Boydak Holding, 2007 y›l›nda da ayn› yat›r›m anlay›fl›n› büyük bir kararl›l›k ile devam ettirmeyi amaçlamaktad›r” diye konufltu. Türkiye’nin son dört y›lda her y›l yüzde 6-7 oran›nda büyüme gerçeklefltirdi¤ine iflaret eden Hac› Boydak, ifl dünyas› olarak bu pozitif tablonun önümüzdeki dönemde de devam etmesini arzulad›klar›n› dile getirdi. Türkiye’nin 2007’de iki ayr› seçim sürecinden geçece¤ine dikkat çeken Boydak, “Boydak Holding olarak Türkiye’nin bu süreçleri büyük bir olgunluk ve sa¤duyu ile atlataca¤›na ve ekonomik göstergelerin seçimlerden etkilenmeden büyümesini sürdürece¤ine inan›yoruz” dedi. “Sorumlulu¤umuzu eksiksiz yerine getiriyoruz” Hac› Boydak, sosyal sorumluluk projeleri kapsam›nda Kayseri'de sekiz tane ''Sevgi Evi'' açmaya söz verdiklerini belirterek, bu evlerin yap›m›na önümüzdeki günlerde bafllanaca¤›n› da bildir- di. Bankac›l›k sektörünü de kapsayan 13 bin 500 çal›flan› ile Türkiye’nin en büyük sanayi kurulufllar›ndan biri olduklar›n› vurgulayan Boydak, konuflmas›n› flöyle sürdürdü: “Boydak Holding olarak kaliteli ürün ve hizmet, tatminkâr finansal performans›n d›fl›nda toplumumuza katk›m›z› önümüzdeki dönemde de art›rarak sürdürmeyi ve üzerimize düflen so- rumlulu¤u eksiksiz yerine getirmeyi hedefliyoruz.” Ciro yüzde 26 artt›; hedef, bölgesel güç olmak Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyesi Memduh Boydak da holdingin faaliyet gösterdi¤i sektörlere iliflkin bilgi verdi. Bir önceki y›la göre yüzde 26 ciro art›fl› elde eden Boydak Holding'in Ar-Ge ve çevre konusunda geçen y›l 8.5 milyon dolar yat›r›m yapt›¤›n› anlatan Memduh Boydak, ''Grup olarak 2007 y›l›nda yüzde 23 ciro art›fl› hedefliyoruz. 2007 ciro hedefimiz ise 3 milyar YTL'' dedi. Memduh Boydak, grubun lokomotifi olan mobilya alan›nda 2006 y›l›nda 1 milyar 106 milyon 329 bin YTL ciro elde etti¤ini aç›klad›. Mobilyada 50 y›ll›k tecrübelerinin bulundu¤una iflaret eden Boydak “Toplam ciromuzun yaklafl›k yüzde 50’sini mobilyadan sa¤l›yoruz. Dünya art›k Türk mobilyas›ndan bahseder hale geldi. Burada grubumuzun da büyük katk›s› var. Yurtd›fl› faaliyetlerimizi fason üretimden ziyade markal› ürünlerden yap›yoruz. Alt› ayr› mobilya markam›z (‹stikbal, ‹stikbal Deco, Bellona, Hukla, ‹stikbal Regina, Mondi) var. Sekiz fabrikada 9 bin 253 çal›flan›m›z bulunuyor. Mobilyada 70’i aflk›n ülkeye ihracat yap›yoruz. Türkiye genelinde 2 bin, yurtd›fl›nda da 110 bayiimiz bulunuyor” diye konufltu. Memduh Boydak, holdingin enerji sektöründe 2006’da 503 milyon 418 bin YTL ciro elde etti¤ini, 2006 y›l› ihracat›n›n ise 56 milyon 112 bin dolar oldu¤unu aç›klad›. Tekstil alan›nda 116 milyon 7 may›s-haziran Gündem Yönetim kurulu üyelerimiz (soldan sa¤a): Bekir Boydak, Yusuf Boydak, Hac› Boydak, Mahmut K›l›nç, Mustafa Boydak, fiükrü Boydak, Memduh Boydak, bas›n mensuplar›n›n sorular›n› yan›tlad›lar. 240 bin YTL ciro elde ettiklerini ve 32 milyon 119 bin dolar ihracat gerçeklefltirdiklerini dile getiren Boydak, “Boyteks’in Kayseri ve Bursa’da iki ayr› üretim tesisi var. Üretimin yüzde 60’l›k k›sm› 30’dan fazla ülkeye ihraç ediliyor. Tekstilde 886 çal›flan›m›z bulunuyor. Y›ll›k üretim kapasitemiz 22.6 milyon metre/tül dokuma yatak kumafl›, 2.2 milyon metre/tül örme yatak kumafl›, 11.3 milyon metre/tül döflemelik kumafl, dar dokuma 17.8 milyon metre, CF BCF iplik 5 bin 250 ton ve Chenile iplik üretimimiz de bin 600 tonu buluyor” dedi. Kimyada 2006’da 102 milyon 165 bin YTL ciro elde ettiklerine dikkat çeken Memduh Boydak, 753 bin 817 metreküplük sünger ve 3 bin ton elyaf üretimi gerçeklefltirdiklerini dile getirdi. Bu alanda, mobilya, yatak, otomotiv, ev tekstili, ambalaj, ›s› ve ses yal›t›m› gibi üretim faaliyetlerinin temel girdisi olan yüksek kaliteli poliüretan üretimi gerçeklefltirdiklerini söyledi. Boydak, pazarlama, lojistik, demirçelik alanlar›nda ise 584 milyon 937 bin YTL ciro rakamlar› ile 2006 y›l›n› grup 2006 rakamsal veriler Kârl›l›k oran› Ar-Ge ve çevre yat›r›mlar› ‹hracat ‹stihdam 8 may›s-haziran % 6.16 8 milyon 500 bin dolar 182 milyon 25 bin dolar 13 bin 500 Yeni üretim tesislerimiz hizmete girdi 73 milyon YTL yat›r›m ile üç üretim tesisi hizmete aç›ld›: • Boyçelik A.fi. Boru ve Profil Üretim Tesisleri, • Boyçelik A.fi. Çelik Tel-Yay Üretim Tesisleri, • ‹stikbal A.fi. Adapazar› yatak üretim tesisleri • 2006 y›l›nda Adapazar›/Adakar A.fi. ve Adapazar›/Karbel A.fi. flirketleri yeni infla edilen lojistik tesislerine, ‹stanbul Bepafl Pazarlama flirketi ise Esenler/‹stanbul’da infla edilen yeni lojistik tesisine tafl›nd›. • Boydak Holding, ‹stanbul Sanayi Odas› taraf›ndan aç›klanan “Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluflu” listesinde alt› flirket ile yer ald›. • Merkez Çelik A.fi. • Hes Kablo A.fi. • Boytafl Mobilya A.fi. • ‹stikbal Mobilya A.fi. • Form Sünger A.fi. • Boyteks Tekstil A.fi. • Türk Patent Enstitüsü, Boydak Holding’in Türkiye’de en çok patent ve tescil baflvurusunda bulunan ilk üç firma aras›nda yer ald›¤›n› aç›klad›. • Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak, 2006 y›l›nda Türkiye Büyük Millet Meclisi taraf›ndan Üstün Hizmet Madalyas› ile ödüllendirildi. olarak 2 milyon 413 bin 89 YTL ile tamamlad›¤›n› aç›klad›. Holding’in 2006 yat›r›mlar› konusunda da bilgi veren Boydak, 73 milyon YTL yat›r›m ile üç üretim tesisini hizmete açt›klar›n› söyledi. Dünya çap›nda ‹spanya, ‹talya, Yunanistan, Bulgaristan, Rusya, M›s›r, Almanya ve ABD baflta olmak üzere 70'i aflk›n ülkeye ihracat gerçeklefltirdiklerini belirten Boydak, holdingin 2007 y›l› ihracat hedefinin ise 225 milyon dolar oldu¤unu bildirdi. Toplant› sonras› bas›n mensuplar›n›n sorular›n› yan›tlayan Memduh Boydak, Hes Kablo, Boyteks, Boytafl, Form Sünger, Borçelik gibi üretim tesisleri için kapasite art›r›m›na yönelik yeni yat›r›m projeleri oldu¤unu, 2007 y›l›nda Ar-Ge ve tasar›m faliyetleri için 10 milyon dolar kaynak aktarmay› planlad›klar›n› belirtti. “Moda diye ortakl›k yapmay›z” Yat›r›mlara iliflkin bir soru üzerine Memduh Boydak, bu y›l için 50 milyon dolarl›k bir yat›r›m öngörüldü¤ünü bildirdi. Boydak, “Daha önce mobilya sektöründe yurtd›fl› yat›r›mlara yönelece¤imizi beyan etmifltik. Bu çal›flmalar›m›z devam ediyor. ‹lk yat›r›m› san›yorum Rusya'ya yapaca¤›z. Görüflmelerimiz sonuçland›¤›nda art› 20 milyon dolarl›k bir yat›r›m daha olacak. Yani toplamda 70 milyon dolarl›k yat›r›m gerçeklefltirece¤iz'' dedi. fiirketleri bir çat› alt›nda birlefltirmeyi düflünmediklerini, ma¤azalar› bir cazibe haline getirmeyi amaçlad›klar›n› belirten Boydak, birleflme ve sat›n almalar› de¤erlendirirken, ''Yabanc› bir grupla birleflme olabilece¤i gibi yurtiçinden bir grupla da olabilir. Ama her fleyden önce bize art› bir de¤er katmas› laz›m. Küresel ekonomi içindeki yerimizi güçlendirecek birleflmelere bakar›z. Biz iflimizi zaten yap›yoruz. Yoksa moda diye, böyle bir ortakl›k düflüncemiz yok'' fleklinde görüfl bildirdi. Memduh Boydak, mobilya alan›ndaki flirketlerin birlefltirilip birlefltirilmeyece¤i ve yurtd›fl›nda bir ortakl›k olup olmayaca¤›na iliflkin soru üzerine, mobilya sektöründeki alt› flirketlerinin kendi içinde zaten konsolide oldu¤unu, bunlar› tek çat› alt›nda toplaman›n söz konusu olmad›¤›n› aç›klad›. Boydak, her ülkeye göre de¤iflen ürünler ürettiklerine dikkat çekerek, bölgesel marka olma konusunda faaliyet sürdürdüklerini, Yunanistan’da 12 ma¤azalar›n›n bulundu¤unu aç›klad›. Boydak, “Yunanistan’da dört yeni ma¤aza açaca¤›z. Bulgaristan da da dokuz ma¤aza açt›k. Bu bir baflar› örne¤idir. Önümüzdeki süreçte de Avrupa ülkeleri, Türk Cumhuriyetleri, Ortado¤u’ya a¤›rl›k verece¤iz” dedi. “Model flirketiz” Toplant›da bas›n mensuplar›n›n sorular›n› yan›tlayan Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan Vekili Mustafa Boydak ise üretim flirketlerinden bafllamak üzere 2007 y›l›nda halka arz yönünde giriflimlerinin olabilece¤ini aç›klad›. Mustafa Boydak, “2007 y›l› sonunda ya da 2008 y›l›nda Boydak Holding’in baz› flirketleri için halka arz gündeme gelebilir. 2006’DA C‹ROMUZ Mobilya 1.106.329.000 YTL Enerji 503.418.000 YTL Tekstil 116.240.000 YTL Endüstri 102.165.000 YTL Di¤er 584.937.000 YTL (pazarlama, lojistik, demir çelik) Toplam ciro 2.413.089.000 YTL Boydak Holding olarak halka arz› yeni kaynak yaratman›n yan› s›ra kurumsallaflman›n da önemli bir ad›m› olarak de¤erlendiriyoruz” dedi. Mustafa Boydak, Boydak Holding’in önümüzdeki dönemde yeni alanlara ve elektrik da¤›t›m ihalelerine kat›l›p kat›lmayaca¤› ile ilgili soru üzerine, “Biz bir sanayi grubuyuz. Boydak tabii ki yeni alanlar› de¤erlendirecektir; ama yeni alanlar konusunda da oldukça muhafazakâr›z. Bize uyan ifller oldu¤unda, önümüze f›rsatlar ç›kt›¤›nda de¤erlendiririz. 160 milyon YTL kârl›l›¤›m›z söz konusu. Türkiye’deki üretim flirketlerine bak›ld›¤›nda bu oran çok düflük. Biz Türkiye’nin model bir flirketiyiz. Biz sermayemizi çeflitli alanlarda de¤erlendiriyoruz. Elektrik da¤›t›m ihalelerine de bakar›z ama sonuçta bu alandaki yat›r›ma yönetim kurulumuz karar verir” dedi. “Ülkemize borcumuzu ihracatla ödeyebiliriz” Mustafa Boydak, ‹smail Cem’in D›fliflleri Bakanl›¤› döneminde komflularla bafllayan iyi iliflkilerin Abdullah Gül döneminde de sürdü¤ünü kaydederek “Bizim ne zaman ihracat rakamlar›m›z ithalat›m›z› geçerse o zaman bu memleket için iyi fleyler yapm›fl olaca¤›z. Ancak ihracat yaparak bu ülkeye borcumuzu ödeyebiliriz” diye konufltu. Mustafa Boydak, Boydak Holding’in genel merkezinin Kayseri’den ‹stanbul’a tafl›n›p tafl›nmayaca¤›na iliflkin soru üzerine ise flunlar› kaydetti: “Bizim baz› flirketlerin genel müdürlükleri ‹stanbul’da ama genel merkezimiz Kayseri’de. Biz çok genifl bir aileyiz. Karma bir yap›m›z var. Ekonomi kurallar›na çok ters bir tavr›m›z da olamaz. Boydaklar ebediyen Kayseri’de kalacak diye bir fley de yok. Durumlara, flartlara bakar›z. Ans›z›n sürpriz bir ad›m at›labilir, bunlar› bekleyip görece¤iz.” Mustafa Boydak, flirketin gayrimenkul sektörüne girip girmeyece¤ine iliflkin bir soru üzerine de, kendilerinin bir sanayi grubu oldu¤unu ifade ederek, ''Gayrimenkul uzmanl›k isteyen bir ifl. fiu anda plaza infla etme gibi bir plan›m›z yok'' de¤erlendirmesinde bulundu. 2007 y›l› yat›r›m projeleri • • • • • • • Hes Kablo A.fi. Bak›r Tesisi Mimarsinan O.S.B./Kayseri Boyteks A.fi. örme kumafl ek yat›r›m› O.S.B./Kayseri Boytafl A.fi. Mutfak ve Sandalye Üretim Tesisleri O.S.B./Kayseri Form Sünger A.fi. Sünger Üretimi Ek Yat›r›m Tesisleri Adapazar› ‹spafl ve Bimeks A.fi. Yeni Lojistik Merkezi (‹ç Anadolu Da¤›t›m›na Yönelik) 10 milyon dolar Ar-Ge ve tasar›m faaliyetleri Boyçelik boru ve profil kapasite art›r›m yat›r›m› 9 may›s-haziran Gündem Bellona ile 10 y›l Genç ve yenilikçi çizgisi ile ev modas›n›n öncü markas› Bellona 10. y›l›n› bayileriyle birlikte Antalya’da kutlad›. 10 y›l içinde Türk mobilya sektörünün vazgeçilmez markalar›ndan biri haline gelen Bellona, 800’e yak›n bayii ve genifl ürün yelpazesi ile hizmet veriyor 10 may›s-haziran Mustafa Boydak fiükür Boydak B oydak Holding’e ba¤l› Boytafl Mobilya tesislerinde üretimi gerçeklefltirilen Bellona, 10. y›l›n› Antalya’da düzenlenen 10. Y›l Bayi Buluflmas› ile kutlad›. Bellona 10. Y›l Bayi Buluflmas›’na, Türkiye genelinde faaliyet gösteren 800 Bellona bayisinin yan› s›ra, Boydak Holding ve Bellona markas›n›n üst düzey yöneticileri kat›ld›. Bellona, toplu konutlar için özel olarak tasarlanan modern, minimalist ve fonksiyonel ürünlerden oluflan 2007 ürün koleksiyonunu bayilerine tan›tt›. Toplant›n›n moderatörlü¤ünü ise Aygün Baflok yapt›. Katma de¤er ve istihdam yaratan bir marka 10. Y›l Bayi Buluflmas›’nda bir konuflma yapan Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s› ve Boytafl Mobilya Yönetim Kurulu Baflkan› fiükrü Boydak, “Bellona markal› ürünlerin üretiminin gerçeklefltirildi¤i Boytafl Mobilya’da 3 bin 778 iflçi ve 257 idari personel olmak üzere toplam 4 bin 35 kifli istihdam ediliyor. Türkiye geneline yay›lm›fl 800’e yak›n bayimizi ve tedarikçilerimizi de bu rakama dahil edecek olursak Bellona, 10 y›l içinde Türkiye’ye katma de¤er ve istihdam yaratan önemli mar- Memduh Boydak Toplant›n›n moderatörlü¤ünü Aygün Baflok yapt›. kalardan biri olmay› baflard›. Boytafl Mobilya, ‹stanbul Sanayi Odas› taraf›ndan aç›klanan ‘Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluflu’ aras›nda 101. s›rada yer al›yor. 10 y›l içinde geldi¤imiz bu nokta bizleri onurland›r›yor” dedi. 2007 y›l›nda 20’yi aflk›n Bellona ma¤azas›n› hizmete sokmay› pland›klar›n› belirten fiükrü Boydak, mevcut bayi yap›s›n› daha da güçlendirerek Bellona’n›n hizmet kalitesini sürekli art›rmay› amaçlad›klar›n› söyledi. Piramidin en üstünde müflteri var Buluflmada bir seminerle bayilere hitap eden kalite, planlama ve insan kaynaklar› Uzman› ‹lhan Gülertan da “marka ürün” satman›n önemine de¤indi ve bayilerin, ifllerinin gelece¤i aç›s›ndan markaya sahip ç›kmas› gere¤ine dikkat çekti. 20 y›l öncesine kadar patronun ve üreticinin en üstte, bayilerin onun alt›nda ve müflterinin ise en altta oldu¤u bir piramit olarak görüldü¤ü ifl dünyas›nda art›k bu piramidin tersine çevrilmifl halinin geçerli oldu¤una dikkat çekti. Toplant› sonunda 2006 y›l›nda dereceye giren Bellona bayilerine plaket verildi. Ayn› gün düzenlenen gala gecesinde fiafak Sezer ve Ebru Gündefl sahne ald›. 11 may›s-haziran Gündem Yeni bir dünyan›n parças›y›z Temel ekonomik göstergeler, Türkiye ekonomisinin, 2002 krizini ad›m ad›m aflt›¤›n› söylüyor. 2006’y› yüzde 6 oran›nda büyümeyle kapatan Türkiye’nin flu andaki en ciddi sorunu istihdam olarak görünüyor. Türkiye, kifli bafl›na düflen gelirini ise 5477 dolara ç›karmay› baflard› T ürkiye, 2006 y›l›n›, sabit fiyatlarla yüzde 6’l›k art›flla 154.3 milyon YTL GSMH de¤eri ile kapatt›. Kifli bafl› gelir rakam› ise 5 bin dolar›n üzerine ç›kt›. fiu anda temel ekonomik göstergeleri itibariyle oldukça iyi durumda olan Türkiye’nin önündeki tek pürüz Ocak 2007 itibariyle yüzde 11’lerde seyreden iflsizlik. Türkiye’nin h›zla istihdam yaratacak alanlara yönelmesi gerekiyor. Yaklafl›k 20 y›l önce bafllat›lan serbest piyasa ekonomisine yönelik ad›mlar ve 12 may›s-haziran d›fla aç›lma kararlar› k›sa zamanda Türkiye’yi yabanc›lar›n gözünde bir cazibe merkezi haline getirdi. Bu dönem içinde ekonomik ve siyasi krizler yaflansa da yabanc›lar›n Türkiye’ye bak›fl› de¤iflmiflti. Hemen hemen tüm sektörlere yabanc› yat›r›mlar akmaya bafllad›. Bu arada güçlenen Türk flirketleri de yabanc› sermaye ile ortakl›klar kurarken, yurtd›fl›nda da isimlerini duyurmaya bafllad›lar. Yüzde 100’ün üzerinde olan enflasyon son y›llarda tek rakamlara çekilirken, 2002 sonras› büyümenin zaman za- man yüzde 8’lere varmas› da Türkiye’nin ne kadar h›zl› yol ald›¤›n›n göstergesi. 1975-2004 y›llar› aras›nda Türkiye’ye do¤rudan yabanc› yat›r›mlar 20 milyar dolar iken 2005-2006 y›llar›nda bu rakam 27 milyar dolara yükseldi. Ülkemize gelen yabanc› sermaye içinde dev firmalar›n olmas›, Türkiye’nin güvenli bir ülke olarak nitelendirildi¤ini gösteriyor. Bölgedeki kar›fl›kl›klar ve zaman zaman yaflanan siyasi çekiflmeler Türkiye’nin biraz cazibesini azaltsa da yine de vazgeçilmeyen bir ülke olmas›n› engelleyemiyor. Nüfusu aç›s›ndan önemli bir tü- Cari aç›k tehlike mi? Baz›lar›na göre önümüzdeki y›llarda cari aç›k tehdit unsuru olabilir. Ama unutulmamas› gereken bir fley var. O da, AB ile tam üyelik müzakereleri yapan ülkelerin tamam› intibak sürecinde cari aç›klar›n› art›rd›lar. Son befl y›lda da finansmanda problem yaflanmad›, tam tersine finansman›n kalitesi artt›. Cari aç›k 1985-1995 y›llar› aras›nda 9.2 milyar dolar iken, bu rakam 1996-2006 y›l›nda 88.7 milyar dolar olarak gerçekleflti. 1984-2000 döneminde Türkiye’ye girifl yapan sermaye ak›mlar›n›n toplam› 47 milyar dolarken 2001-2005 y›llar› aras›nda 103 milyar dolara ç›kt›. K›sacas› Türkiye yeni bir dünyan›n parças› oluyor. Türkiye’nin küresel entegrasyonu h›zlan›rken, yabanc›lar ekonominin önemli bir parças› oldu. Tüketicilerin tercihleri ve beklentileri art›k daha önemli duruma gelirken, bu davran›fllar›n üreticiler taraf›ndan yak›ndan takip edilmesi de di¤er önemli bir geliflme idi Türkiye için. Türkiye’nin çok de¤il 1970-80’li y›llarda yaflad›¤› siyasi ve ekonomik krizleri, yokluklar› hat›rlarsak k›sa zamanda böyle bir duruma gelmesinin mucize oldu¤unu da söyleyebiliriz. Akaryak›t, tereya¤›, sigara ve daha birçok fleyin kuyruklar›n› flu anda 40 yafl›nda olanlar çok iyi hat›rlar. ‹laçlar›n bulunamad›¤›, her alanda karaborsac›lar›n cirit att›¤› Türkiye’yi günümüz Türkiye’si ile karfl›laflt›rmam›z›n imkân› yok. fiimdi ise ülkemizde tüm geliflmifl ülkelerde olan her fley var. Hatta baz› ürünler ülkemize birçok ülkeden daha önce geliyor. Bir baflka önemli nokta, ciddi say›da ürünün ülkemizde üretilmesi. Türkiye birçok ünlü markan›n üretim merkezi oldu¤u kadar kendisi de öncelikle bölge ekonomilerini etkileyen, öte yandan ABD’den Bulgaristan’a dek pek çok ülkeye hem ihracat yapan hem de buralarda ma¤azalar açan markalara sahip. Umut veren göstergeler 1975-2004 y›llar› aras›nda Türkiye’ye do¤rudan sermaye ak›mlar› 20 milyar dolar iken 2005-2006 y›llar›nda bu rakam 27 milyar dolara yükseldi Yabanc› sermaya yat›r›mlar› (2005-2006) (milyon dolar) 20.000 2006 18.000 2005 16.000 2006 2005 14.000 12.000 10.000 2005 8.000 2006 6.000 4.000 2.000 Portföy yat›r›mlar› Di¤er yat›r›mlar DYY Kaynak: TBB ‹malat sanayii alt sektörlerinin ortalama büyümesi ve ithalat gereklili¤i Ortalama büyüme (%) (2002-2006) Kimyasal madde ürünleri imalat› 10.1 Radyo, TV haberleflme cihazlar› imalat› 19.1 T›bbi, hassas ve optik alet, saat imalat› 14.3 Kaynak: TU‹K, TEPAV Bankalardan konut kredisi alan toplam kifli say›s› (bin) 500 450 400 350 300 250 200 150 100 Kaynak: TBB ketim potansiyeline sahip olmas›, Ortado¤u ve Türk Cumhuriyetleri’ne yak›nl›¤› ile Türkiye önümüzdeki y›llarda daha çok ilgi çekecek. 50 0 Eylül 1999 Eylül 2000 Eylül 2001 Eylül 2002 Eylül 2003 Eylül 2004 Eylül 2005 Eylül 2006 13 may›s-haziran Veda “‹nsano¤lunun hayat›nda gerçek mutlulu¤u yaflad›¤› anlar, bir elin parma¤›n› geçmez. Asl›nda, bu geçici dünyada, evrenin konu¤u olan bizler, ne yaparsak aynen karfl›l›¤›n› al›r›z. Hayat›n tarlas›na ne ekersek onu biçeriz” Kadir Kadir Has, Has, 28 28 Temmuz Temmuz 1997 1997 Devlet Üstün Hizmet Madalyas› Devlet Üstün Hizmet Madalyas› töreni töreni Türkiye Has bir hay›rseveri yitirdi K ayserili hay›rsever ifladam› Kadir Has, 22 Mart 2007’de kalbine yenik düfltü. Balat’ta kendi ad›n› tafl›yan üniversitesindeki mütevelli heyeti toplant› sonras› Sar›yer’deki evine dönüflte kalp krizi geçiren Has kurtar›lamad›. Ama kendisinin, eflinin, babas›n›n ve annesinin ad›n› tafl›yan e¤itim ve sa¤l›k kurumlar›nda her gün binlerce kifli onu yâd etmeye devam edecek. 500 milyon dolar›n üzerinde bir miktar› hay›r ifllerine yat›ran Kadir Has “Mutlulu¤u, ülkeme ve insan›ma hizmet ederek tatmak istiyorum” diyordu. fiimdi o aram›zda yok. Ama yapt›¤› hay›r ifllerinden dolay› arkas›nda, kendileri için yapt›r›lan dinlenme evleri için müteflekkir ö¤retmenlerin de aralar›nda yer ald›¤› kocaman bir e¤itim ordusu, binlerce ö¤renci var. 1921 y›l›nda Kayseri’de do¤an Kadir Has, 1942 y›l›nda Rezan Germirli ile evlendi. Babas› Nuri Has Çukurova’da ticaret yap›yordu. K›sa zamanda Türki- 14 may›s-haziran ye’nin önemli sanayicileri aras›na girmeyi baflard›. Milli Mensucat Fabrikas›’n›n kurucu üyeleri aras›nda yer alan Nuri Bey, Akbank’›nda en büyük ortaklar›ndan biri oldu. Kadir Has ilkö¤renimini Adana’da tamamlad›. Orta ve lise ö¤renimi için ‹stanbul’a gönderildi. Özel Bo¤aziçi Koleji’nde orta ve lise e¤itimini tamamlad›. 1960 y›l›ndan itibaren de ticari yaflama at›ld›. Baflta otomotiv olmak üzere k›sa zamanda büyük at›l›mlara imzas›n› att›. 1964 y›l›nda Coca-Cola’n›n Türkiye temsilcisi oldu. Daha sonra Mercedes fabrikas›n›n Türkiye’de kurulmas›na öncülük etti. Kadir Has, aile gelene¤i olan hay›r ifllerine, 1980’li y›llardan sonra çok büyük bir zaman ve kaynak ay›rmaya bafllad›. Topluma hizmetlerinin karfl›l›¤› olarak 1997 y›l›nda “Devlet Üstün Hizmet Madalyas›n›”n› al›rken yapt›¤› konuflmada “‹nsano¤lunun hayat›nda gerçek mutlulu¤u yaflad›¤› anlar, bir elin parma¤›n› geçmez. Asl›nda, bu geçici dünyada, evrenin konu¤u olan bizler, ne yaparsak aynen karfl›l›¤›n› al›r›z. Bir baflka ifadeyle, hayat›n tarlas›na ne ekersek onu biçeriz” diyordu. Alt alta s›raland›¤›nda bile çok uzun bir liste oluflturan e¤itim ve sa¤l›k alan›ndaki ba¤›fllar› içinde kurdu¤u Kadir Has Üniversitesi en büyük eserlerinden biri. Kayseri’ye efliyle birlikte dört ilkokul kazand›ran ve babas› Nuri Has taraf›ndan yap›lan bir okulun da onar›m›n› yapt›ran Kadir Has, Erciyes Üniversitesi’ne de baflta kütüphane olmak üzere yard›mlarda bulundu. 1991 y›l›nda efli Rezan Has’la birlikte Türk E¤itimine Özgü Kadir Has Vakf›’n› (HASVAK) kuran hay›rsever ifladam›, Marmara Üniversitesi Kadir Has Hastanesi’nin de yap›m›n› sa¤lad›. TÜB‹TAK taraf›ndan her y›l verilen Bilim Ödülleri’nin de sponsorlar› aras›nda olan Kadir Has, bu uygulamalar›n kendisinden sonra da devam edebilmesi için hay›r çal›flmalar›n› vak›fla kurumsallaflt›rd›. Kayseri’ye bir kültür merkezi ve Kent Müzesi kazand›ran Kadir Has’la, Kayserili hemflerileri ne kadar övünse azd›r. Vizyon Üretimin görünmeyen yüzü: Sat›n alma Holdingimizin yönetim kurulu üyelerinden Yusuf Boydak, lojistik merkezlerin kurulmas›, iflletilmesi ve sat›n almalar konusunda uzmanlaflm›fl bir yöneticimiz. Yusuf Boydak, sat›n alma ifllemlerinde tüm teklifleri de¤erlendirdikten sonra nihai karar vermenin kritik oldu¤una iflaret ediyor 16 may›s-haziran rünler rekabet edebilmek için hem kalitelerini korumak hem de hesapl› olmak zorundalar. Bu durumda yat›r›m ve üretim maliyetleri özel bir önem kazan›yor. Boydak Holding yöneticilerinden Yusuf Boydak, ifl hayat›na at›ld›¤›ndan beri kendisini sat›n alma alan›nda gelifltirdi¤ini ifade ediyor. Elbette, bu pozisyondaki bir kiflinin maliyetleri düflürerek kârl›l›¤a yapaca¤› katk› son derece önemli. Yusuf Boydak da giriflimcilikle ihtiyatl›l›¤› birlefltirerek holdingimizin sat›n alma faaliyetlerinde çok önemli bir rol oynuyor. ‹ki torun sahibi olan Yusuf Boydak, yo¤un çal›flma temposuna ra¤men düzenli olarak spor yapt›¤›n› da ifade ediyor. Kendisiyle Boydak Holding’in özellikle lojistik merkezlere yönelik arsa al›mlar›n› ve tüm di¤er sat›n alma faaliyetlerindeki çal›flma prensiplerini görüfltük. Ü Holding olarak sat›n alma ve tedarik organizasyonunuz hakk›nda bilgi verebilir misiniz? Boydak Holding’de sat›n alma organizasyonumuz flu flekildedir: Öncelikle her flirketimizin kendi sat›n alma departmanlar› vard›r. Ayr›ca holding bünyesinde büyük bütçeli toplu sat›n alma birimi ve yat›r›m koordinatörlü¤ümüze ba¤l› yat›r›m projelerimizin sat›n almas› vard›r. Örne¤in inflaat, makine ekipmanlar› gibi sat›n almalar› bu birim yönetir. Ayr›ca yine holding pazarlama koordinatörlü¤üne ba¤l› reklam sat›n almalar› vard›r. Yapt›¤›n›z önemli lojistik yat›r›mlar hakk›nda bilgi verebilir misiniz? Bizim 16 adet bölge bayimiz var. Ancak Kayseri, ‹stanbul, Trakya ve Adapazar› bölgesindeki ana bayilik ifllevini de kendi bünyemiz içinde çözüyoruz. Mobilya genifl hacimler isteyen bir üründür. ‹htiyaç oldukça arsa sat›n al›yor ve bu arsalar üzerine gerek maliyet avantajlar› gerekse de bizim ihtiyac›m›za uygun dizayna sahip bir bina tesis edebilmek aç›s›ndan kendimiz inflaat yap›yoruz. ‹stanbul’daki ilk arsa sat›n almam›z 1992 y›l›nda Mahmutbey’deki 2 bin metrekarelik aland›r. Anadolu yakas›nda ise Kartal’da bir arsa ald›k ve 18 bin metrekarelik bir kapal› alan yapt›k. Bunlar bizim ‹stikbal için ilk yapt›¤›m›z lojistik depolar›m›zd›. “Kendini yedi sekiz y›lda amorti eden bir arsay› sat›n almay› tercih ederiz. ‹nflaatlar› da kendimiz yapmak isteriz. Çünkü alaca¤›m›z bina ço¤unlukla mobilya sektörüne uygun biçimde olmaz ve muhakkak birtak›m müdahaleler gerektirir. O nedenle projesini kendimiz yapar›z” Mahmutbey bize küçük gelince, ‹kitelli’de befl bin metrekare arsa üzerine 19 bin metrekarelik kapal› alana sahip Boypafl binas›n› yapt›k. Bu arada Bellona markam›z geliflti. ‹stikbal’i ‹kitelli binam›za tafl›y›nca, Bellona markam›z›n lojistik merkezi olarak da Mahmutbey’i kullanmaya bafllad›k. Bu geliflmeler olurken Türkiye Finans bünyemize kat›ld›. Kartal’daki alan›m›z›n büyük bir k›sm›n› Türkiye Finans’a tahsis ettik. 2003 y›l›nda bir k›smet oldu; Esenler’de 15 bin metrekarelik bir arsa ald›k ve üzerine 42 bin metrekare kapal› alan yapt›k. Biliyorsunuz, depolar›m›z›n yükleme boflaltma yapmaya uygun olmas› çok önemli. Esenler Bepafl binam›z›n dört kat›na araç giriyor. Burada önemli olan asansör kullanmamak. Araçlar›n depolara rahat rahat girebilmesi gerekiyor. Elbette aç›k bir alana da ihtiyac›m›z oluyor. Anadolu yakas›nda Akf›rat’ta ald›¤›m›z 24 bin metrekarelik arsam›z›n projesi haz›rland›. 30 bin metrekare civar›nda kapal› alana sahip bu projenin tamamlanmas›yla ‹stanbul’daki lojistik hizmetlerimiz uzunca bir süre için tamamlanm›fl olacak. Bu arada Trakya taraf›nda 10 bin metrekarelik bir kapal› alan›m›z vard›. Üç markam›z›n da oraya yerleflmesi mümkün olmayaca¤› için geçti¤imiz y›l 18 bin metrekarelik bir arsa al›m› da Trakya’da gerçeklefltirdik. ‹nflaat›m›z› da yaz bafl›nda bitirmifl oluruz san›r›m. Adapazar› Karbel tesislerimizde de kiradan ç›kt›k ve kendimize büyük bir yer yapt›k. fiu anda 20 bin metrekare lojistik depomuz var. ‹stanbul, Adapazar› ve Trakya’da toplam 150 bin metrekareye ulaflan bir lojistik merkez büyüklü¤üne sahibiz. Bu al›mlarda kiralamay› tercih etmiyorsunuz. Baflka hassasiyetleriniz de var m›? Biz bir arsa yat›r›m› yapaca¤›m›z zaman maliyeti flu flekilde düflünürüz: Arsa maliyetinin üzerine, yapaca¤›m›z inflaat›n da maliyetini ekler ve sanki kiraya verecekmifliz gibi bir hesap yapar›z. Kendini yedi sekiz y›lda amorti etti¤inde sat›n almay› tercih ederiz. ‹nflaatlar› da kendimiz yapmak isteriz. Çünkü alaca¤›m›z bina ço¤unlukla mobilya sektörüne uygun biçimde olmaz ve muhakkak birtak›m müdahaleler gerektirir. Ayr›ca ticarette kesin karar vermeden önce çok iyi araflt›r›r, tüm teklifleri de¤erlendirir ve masaya oturdu¤umuz hiç kimseye, emin olana kadar yüzde yüzde söz vermeyiz. Teklif ald›¤›m›z herkese deriz ki “Yüzde 95 mertebesinde pazarl›k yap›yoruz. Kimin fiyat› uygun olursa, kimin hizmeti iyi olursa onu tercih edece¤iz”. Kaliteye, hizmete çok önem veririz. ‹kisi de bizim için eflit de¤erdedir. 17 may›s-haziran Vizyon Arazileriniz de¤erlendikçe emlak ve inflaat ifline girmek istiyor musunuz? Biz Kayseri’de 1 milyon metrekareye yak›n kapal› alan yapt›k. ‹stanbul’da 150 bin metrekare alan›m›z var. Bu çal›flmalar›n hepsini ihtiyaç zuhur etti¤i için yapt›k. Hiçbir zaman yat›r›m amaçl› düflünmedik. Tek bir kurufl kira gelirimiz yoktur. Bizim flu anda büyük ma¤azac›l›k gibi bir hedefimiz var. 15 bin metrekare kapal› alan yapabilece¤imiz. 80-100 araçl›k otopark› olabilecek arsa aray›fllar›m›z sürüyor. Kayseri’de 25 bin metrekarelik bir yerimiz var, ‹stanbul’da da düflünüyoruz. Bütün çeflitlerimizi sergileyece¤imiz bir ma¤aza istiyoruz. Ürünlerimiz görsel ürünler oldu¤u için rengiyle, deseniyle, modeliyle, tasar›m›yla müflteri bunu görmeli. Mobilya grubu sat›n almas› ve tedari¤inde nelere dikkat ediyorsunuz ve hangi alanda, hangi kurumlarla çal›fl›yorsunuz? Mobilya grubu sat›n almas› ve tedari¤inde öncelikle flirketlerimiz taraf›nda belirlenmifl kalite standartlar›n›n sa¤lanmas› ve zaman›nda temin edilebilmesine çok önem veriyoruz. Sizler de takdir edersiniz ki zaman›nda tedarik edilemeyen bir hammadde, üretim sürecini uzatacakt›r ve bu ürünü bekleyen bayi veya tüketicimize gecikmemizden dolay› markalar›m›za zarar verecektir. Ayn› kapsamda kalite standartlar›m›za uymayan bir hammadde veya yedek parça, ürünün kullan›m› esnas›nda sorun ç›kar›rsa bu da üretici firmalar›m›za servis sorunu olarak geri dönecektir. Markalar›m›za olan güveni zedeleyebilecektir. Bu nedenle Boydak Holding’in sat›n alma departmanlar›nda en çok önem verdi¤imiz konu kalite ve zaman›nda temindir. Kanepe, koltuk, oturma gruplar›, yatak, ev tekstili, hal›, aksesuar, metal aksamlar, kimyasal maddeler, ahflaptan mamul hammaddeler, tekstil hammaddeleri gibi ana konularda yüzlerce yan sanayi flirketi ile iflbirli¤i içerisindeyiz. Sanayici olarak tedarik zinciri vas›tas›yla destekledi¤iniz yan sanayiye iliflkin olarak gerek ifl yapma tarz›n›z gerekse ekonomik anlamdaki katk›n›z hakk›nda neler söyleyebilirsiniz? 18 may›s-haziran Boydak Holding flirketleri olarak bizler yan sanayi flirketlerimizden tedarik etti¤imiz binlerce hammadde ve yar› mamulü bir araya getirerek üretim yapmaktay›z. Buzda¤›n›n görünen yüzü, markalar› üreten ve pazarlama reklam faaliyetlerini koordine eden üretici flirketlerimizdir. Ancak buzda¤›n›n su alt›nda kalan, görünmeyen yüzünde en az üretici flirketlerimiz kadar hacim teflkil eden yüzlerce say›da küçük ve orta boyda iflletme vard›r. Bu flirketleri de göz önüne getirecek olursak bunlar›n da toplamda ciddi anlamda istihdama katk›da bulundu¤unu görebiliriz. Genel olarak tedarikçi zincirimizi, ifl orta¤›m›z olarak tan›ml›yoruz. Bu nedenle de onlara her anlamda katk› sa¤lamaya çal›fl›yoruz. Gerek büyümelerine katk›da bulunmak gerekse teknik anlamda kalite standartlar›n› sa¤lamaya yönelik teknik katk›lar›m›z ve maliyetlerini iyilefltirmelerine yönelik pazar araflt›rmas› katk›lar› sa¤l›yoruz. Ürünlerinizin hammadde ihtiyac›n› nas›l karfl›l›yorsunuz? Öncelikle holdinge ba¤l› üretim flirketlerimizde, dönemsel hammadde ve yar› mamul olarak d›flar›dan tedarik edece¤imiz ürünlerin dönemsel tüketim miktar›n› belirliyoruz. Sonraki aflamada miktar, kalite ve fiyat yönünden bize hizmet edebilecek potansiyel firmalarla görüflmeler yaparak anlaflmalar imzal›yoruz. Daha sonra hammadde, yedek parça ve yar› mamüller üretici flirketlerimizin depolar›na geliyor. Kalite kontrolleri yap›ld›ktan sonra onaylan›rsa üretim için imalata sevk ediliyor. Kalite kontrol biriminde onaylanmayan hammaddeler kesinlikle üretime al›nmay›p üretici firmalara iade ediliyor. Genel stratejiniz, nihai ürün için gereken di¤er mamulleri de holding bünyesindeki flirketlerle karfl›lamak m›? 1990’l› y›llar›n bafl›nda büyüme stratejimizin bir gere¤i olarak, tedari¤inde zor- land›¤›m›z baz› hammaddeleri üretme karar› ald›k. Bu ba¤lamda sünger ve elyaf üreten flirketimiz Form Sünger, Türkiye’nin kendi konusunda en büyük kapasiteye sahip flirketi olup sadece holding bünyesinde faaliyet gösteren flirketler için üretim yapmaz, ayn› zamanda sektörde faaliyet gösteren birçok flirketin de tedarikçisi konumunda. Geçti¤imiz y›l ‹stanbul Sanayi Odas›’n›n aç›klad›¤› “Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluflu” aras›nda yer ald›. Yine benzer flekilde Kayseri’de kurulu Boyteks yatak kumafl› flirketimiz kapasite ve ürün çeflitlili¤i anlam›nda dünyan›n en büyükleri aras›nda. Üretti¤i ürünlerin sadece yüzde 30’luk k›sm›n› holding flirketlerine ve di¤er iç piyasa üreticilerine sat›p, kalan yüzde 70’lik bölümünü ise baflta Amerika olmak üzere tüm dünyaya ihraç ediyor. Bu flirketimizi, ülkemize manevi bir borcumuz oldu¤unu düflündü¤ümüz için kurduk diyebiliriz. Zira Boyteks flirketimiz kurulana kadar üretti¤imiz yataklar›n kumafllar›n› yurtd›fl›ndan tedarik ediyorduk ve ülkemizin dövizleri d›flar› gidiyordu. Oysa bugün tam tersi bir durum söz konusu. Yine Boyteks Bursa tesislerimizde döflemelik kumafl üretiyor ve hem grup flirketlerine hem de di¤er üreticilere sat›yoruz. Ayn› flekilde benzer yap›da boru, profil, tel, yay ve di¤er metal aksamlar› üretti¤imiz Boyçelik adl› bir flirketimiz var. Özetle stratejik olarak önem arz eden ve büyük bütçeli yat›r›m gerektiren baz› hammaddeleri üretiyoruz ama bunlar›n d›fl›nda yüzlerce firmadan da tedarik yap›yoruz. ‹htiyaç duydu¤umuz her türlü hammaddeyi üretmek gibi bir düflüncemiz söz konusu de¤il. Yönetim olarak aran›zda nas›l bir iflbölümü var? Sizi, bayilerimize ve Boydak Holding çal›flanlar›na daha iyi tan›tabilmemiz için bize kendinizden söz edebilir misiniz? Ben ifl hayat›na at›ld›¤›mdan beri ço¤unlukla sat›n alma konusunda görev yaparak kendimi bu konuda gelifltirdim. Aile bireylerinden fiükrü ve Memduh beyler üretim konusunda çok bilgilidirler. Mustafa ve Hac› beyler finansman konusunda bilgilidir. Nazif Bey (Türko¤lu) mali konularda Bekir Bey pazarlama ve reklam konular›nda yetiflmifltir. 1970’li y›llar›n Türkiye’de terör günleri olmas› nedeniyle üniversite tahsili göremedim. 1994 y›l›na kadar Kayseri’deki birçok flirketimizde profesyonel olarak görevler ald›m. 1994 y›l›nda, holdingin ‹stanbul’da bulunan flirketlerini koordine etmek ve büyük sat›n almalar› oradan yönetmek amac›yla ‹stanbul’a tafl›nd›m. ‹nflaat ifllerinde de kendimizi gelifltirerek bugüne kadar holdinge ba¤l› pazarlama flirketleri için yedi adet lojistik merkezi inflaat›n› koordine ettim. ‹fl hayat›na ilk at›ld›¤›m günlerdeki bir deneyimim benim için hep önemli oldu. Askerli¤imi tamamlad›ktan sonra ticarette kendimi s›namak, sorumluluk almak iste¤iyle doluydum. Ortaklar›m›zdan fiükrü “Ben g›pta ederim ama hiçbir zaman hasetli¤i sevmem. Rakip bir firmay› befl bin sunta al›rken gördü¤üm bir gün, ‘Ben de bir gün befl bin sunta alabilecek miyim?’ diye içimden geçirdim. 1991 y›l›nda tek seferde 30 bin plaka suntay› ald›¤›mda ‘Art›k gözüm arkada kalmaz’ dedim” Güman, beni sunta al›m› için Isparta’ya gönderdi ve s›k› s›k› da “Ç›plak suntadan on befl kamyon, kaplamal› suntadan iki kamyon al” diye tembih etti. Fakat ben kaplamal› suntadan iki yerine sekiz kamyon ald›m. Bir taraftan çekiniyorum, di¤er yandan almak istiyorum. Kayseri’ye döndü¤üm zaman fiükrü Güman nas›l karfl›layacak? ‹çimde bir tereddüt var ama ald›¤›m› iki kamyona indirmeyi de kendime yak›flt›ram›yorum. Kendi kendime dedim ki “Sen ticaret hayat›na daha yeni at›l›yorsun. E¤er flimdi böyle ürkek davran›rsan, bu böyle gider”. Ertesi gün piyasaya bir ç›kt›m; “birkaç kamyon sunta satacak olursam benden mutlu kimse olmaz” diye düflünüyordum ve o gün iki kamyon kaplamal› sunta satt›m. Bu olay bana cesaret verdi. fiükrü Güman da bana bir fley sormad›. Ben riski göze ald›m, fakat o iki kamyon ürünü satamam›fl olsayd›m ve fiükrü Güman da bana “Niye iki kamyon almad›n?” deseydi, hayat›m belki de ürkeklikle devam eder giderdi. Ama sonraki y›llarda da benzer olaylarda benzer bir cesareti gösterebildim. Ben g›pta ederim ama hiç bir zaman hasetli¤i sevmem. Rakip bir firmay›, befl bin sunta al›rken gördü¤üm bir gün, “Ben de bir gün befl bin sunta alabilecek miyim?” diye içimden geçirdim. 1991 y›l›nda tek seferde 30 bin plaka suntay› ald›¤›mda “Art›k gözüm arkada kalmaz” dedim. Dergimiz arac›l›¤›yla Boydak camias›na ne gibi mesajlar vermek istersiniz? Öncelikle tüm Boydak camias›na sa¤l›kl› günler diliyorum. Dünyam›z›n globalleflti¤i, tüketici bilicinin bu kadar artt›¤› bu zamanda hepimiz ifllerimize eskiden oldu¤undan daha önem vermeliyiz. Zira kalite ayr›nt›larda gizlidir. Türkiye son befl y›ld›r iyi bir büyüme h›z› kazand›, ihracatlar›m›zda önemli art›fllar oldu. Ülkemize önemli yabanc› sermaye giriflleri oluyor. Gelecek on y›lda çok daha iyi bir Türkiye görece¤imize inan›yorum. Türkiye’de ve dünyadaki geliflmelere ayak uyduramayan flirketlerin ömrü uzun olmayacakt›r. Bu nedenle tüm dost ve tedarikçilerimize ifllerini nas›l daha iyi yapmalar› konusunda düflünmeleri gerekti¤ini hat›rlat›yorum. 19 may›s-haziran Dosya MARKANIN ‹K‹ EL‹ VAR: Biri kifliye özel, biri standart Bir renk, bir koku, bir ses çok fley söyleyebilir. Bir flark› insan› al›p y›llar öncesine götürür. ‹flte bir marka da böylesine belirgin bir ça¤r›fl›m dizgesi yaratmak istiyor; y›llar önce dinlenmifl bir flark› kadar tüketiciye yak›n ve deneyimlenmifl olmak... luslararas› marka otoriteleri, markay› tan›mlarken öncelikle onun ticari niteli¤i ve ulusal ya da uluslararas› dolafl›ma girmifl olma gere¤ine dikkat çekiyorlar. Dolay›s›yla çok özgün bir niteli¤e ve kimli¤e sahip olmak, bir ürünü “marka ürün” kategorisine sokmuyor. Marka ürünün genifl bir pazar hedefi olmak zorunda ve flimdilerde bu hedef tüm dünya... Her ne kadar be¤enilere ve al›m gücüne ba¤l› olarak pazarda eriflemeyece¤i kifliler olsa bile marka “evrensel” bir nitelik tafl›mak zorunda. Ulafl›lamasa bile istenecek, istenmiyorsa bile görülebilir mesafede olacak. U 20 may›s-haziran Coca-Cola gibi kurumlara dan›flmanl›k veren ve Londra merkezli St. Luke ajans›n›n kurucusu John Grant “Güçlü markalar, markalar› gerçekten seven, onlara âfl›k olan kültürlerden do¤ar” diyor. “Duyular ve Marka” isimli kitab› Türkiye’de de yay›mlanm›fl olan Martin Lindstrom ise duyulara hitap eden markalar›n yapt›¤› çok ilginç çal›flmalar› aktar›yor. Bunlardan biri Kellogg’s m›s›r gevreklerinin özel bir ç›t›rt› t›n›s› oluflturma çal›flmas›. fiirket, Danimarkal› bir müzik laboratuvar› ile anlaflarak özel bir ses efekti oluflturdu ve tüm reklamlar›nda kullanmak üzere bu sesin patentini ald›. Bir baflka önemli örnek ise o zamana kadar promosyonlar›n› kabin tasar›m›, ikram, konfor ve fiyat ö¤esine dayand›ran havayollar›n›n 1973’te “Singapurlu k›z”la tan›flmas› oldu. Lindstrom, reklamlarda yerel k›yafetler içinde görünen hostes k›z›n kullan›lmas›n› “Singapur Havayollar› yaln›zca yolculu¤un duygusal deneyimine dayanan bir kampanyas›n› bafllatt›¤›nda her fley de¤iflti” biçiminde yorumluyor. Bugün, 70’li y›llarda ürün ve hizmetin kalitesinden duygulara hitap etme evresine geçmifl olan marka iletiflimi, daha da öteye geçerek “kiflisel deneyim ve bireysel- lik” alan›na hitap etmek istiyor. Markay› sunmaktan ziyade, tüketiciyi ve be¤enilerini markan›n içine katmak istiyor. ‹stikbal’in “Design Your Life” koleksiyonunda oldu¤u gibi “Siz seçin, mobilyan›za siz yön verin, biz sizin için tasarl›yoruz” diyor. Doç. Dr. Nükhet Vardar: “Marka, bir anlamda üreticinin tüketiciye verdi¤i bir söz. Sözünü tutmal› ve her seferinde müflteri benzer bir ürün ve hizmet almal›. Tüketici ek bir de¤er yarat›ld›¤›n› Befl duyuya hitap eden iletiflim 1950’lerin sonundan itibaren tüketicilerin markal› ürünlere, di¤er ürünler ayn› kalitede olsa bile daha yüksek ücret ödeme e¤iliminde olduklar›n› belirten Lindstrom, rekabetin yo¤unlaflmas›yla markan›n kendini konumland›rmas›nda ses ve görüntünün ötesine geçen yöntemler bulmas› gerekti¤ini ifade ediyor ve befl duyuya hitap edilmesini öneriyor. ‹flte bir örnek daha: “1990’lar›n sonunda DaimlerChrysler, flirket bünyesinde yepyeni bir birim kurdu. Bu birimin ifllevi araba tasar›m›, imalat› ya da pazarlamas› de¤ildi. Görevi yaln›zca araba kap›lar›n›n ç›kard›¤› sesler üzerinde çal›flmak ve en mükemmel sesi bulmaya çal›flmakt›.” Bu örnekler uluslararas› marka olmay› baflarabilmifl firmalar›n rekabet k›z›flt›kça kendilerini ay›rt etmeye odaklanm›fl çok ilginç çal›flmalar›n› ifade ediyor. Rüfltünü ispat etmifl markalar›n asla durmayacak olan kimlik aray›fllar›na dair yo¤unlaflabilecekleri spesifik alanlar› anlat›yor. düflündü¤ü zaman, hercai ürünlere göre markal› ürünlere daha fazla ödemeye raz› geliyor.” ürünün kaliteli olmas› onun marka olmas› anlam›na gelmez” derken, Doç. Dr. Nükhet Vardar da özel bir hizmet ald›¤›n› düflünen müflterinin kendi r›zas›yla bir markaya daha çok ücret ödemeyi göze ald›¤›n› ifade ediyor. Birleflmifl Markalar Derne¤i (BMD) Baflkan› Ali Murat K›z›ltafl ise dünya ticaretinde orta fiyat grubunda yer alan firmalar›n süratle ufal›p yok olduklar›na dikkat çekerek ancak tasar›m ve inovasyonun yard›m›yla baflar›lacak markalaflman›n daha yüksek fiyatlarla daha rahat ürün sat›lmas›n› sa¤layabilece¤ini belirtiyor. Son derece soyut bir ürün Peki marka olmak neden bu kadar önemli? Görüfltü¤ümüz uzmanlar, markan›n çok önemli bir ticari de¤er oldu¤unu belirtiyorlar. ‹letiflim uzman› Ali Saydam “Bir ‹letiflimci Ali Saydam, “Markan›n içinde elle tutulamayan, gözle görülemeyen soyut bir fley var. Bir resim sat›n al›rken, ona tablonun büyüklü¤üne de¤il ressam›na göre ücret ödersiniz. Marka ürünün de böyle soyut bir yan› var” diyor. Markay› “kapitalizmin en karmafl›k, en sofistike, en soyut ürünü” olarak niteleyen Saydam “Marka de¤eri, bütün defter de¤eri ç›kt›ktan sonra geriye kalan fley demektir. Coca-Cola’n›n marka de¤eri 60 milyar dolar. Nedir o peki? ‹çin- ‹letiflim uzman› Ali Saydam: “Markan›n içinde elle tutulamayan, gözle görülemeyen soyut bir fley var. Bir resim sat›n al›rken, ona tablonun büyüklü¤üne de¤il ressam›na göre ücret ödersiniz. Marka ürünün de böyle soyut bir yan› var” de bugüne kadar iletiflimin tümü var. Büyük bir kap düflünelim: Her geçen gün içine bir fley at›yorsun; liderin iletiflimini, patronun sözlerini-tutumunu, ürünleri, kârl› olup olmad›¤›n›, geliflme çizgisini, ilgili oldu¤u her fleyi at›yorsun, mikserden geçiriyorsun; bunlar›n tüketicinin nezdinde kalan tortusu marka oluyor ve onun da bir fiyat› var.” Ali Saydam, markan›n ayn› zamanda “geniflleyen” bir yan› oldu¤unu ifade ediyor. “Marka kendi de¤erini baflka alanlara da yayarak geniflletebilme özelli¤ine sahip olmal›” diyen Saydam, markan›n tan›n›rl›¤› ile ticari karfl›l›¤› aras›nda da do¤rudan bir ba¤›nt› olmad›¤›n› belirtiyor. Markan›n ise mutlaka ticari bir karfl›l›¤› olmal›. Tan›n›rl›k ekseninin, ancak be¤eni ekseni ile kesiflmesi halinde markalaflmaya katk› yapaca¤›n› belirten Saydam “Markay› tan›maya bafllay›nca, be¤eni skalas›nda bir de¤er oluflmaya bafllar. Ama tan›nma artt›kça be¤eni de her zaman artmaz. Tersine do¤ru da gidebilir. fiöhret olmak yeterli de¤il ama tan›nmadan da olmaz. Marka tan›nacak ama marka vaadini öyle bir oluflturacak ki be¤eni eksenine de oturacak. Bu nas›l olur? Pazarda bir boflluk keflfetmen, markay› nerede oluflturaca¤›n› görmen laz›m” diyor. Ali Saydam, markan›n bir stratejiden do¤du¤unu da belirtiyor ve “Bir hedef koyuyorsun, bu hedef do¤rultusunda kapitalizmin en sofistike alan›na yat›r›m yap›yorsun. Bu yat›r›m›n iletiflimini, hukuki, finansal prosedürünü tamaml›yorsun. O yüzden kolay ifl de¤ildir. Birincisi kapitalizmin kurallar›n› do¤ru uygulamak laz›m, ikincisi pazarda gerekli ihtiyaç alan›n› yakalayabilmek laz›m, üçüncüsü insanlar›n üzerinde etki yapacak marka vaadini do¤ru tutturmak laz›m” 21 may›s-haziran Dosya Standart üretim ve hizmet Doç. Dr. Nükhet Vardar, marka olman›n ilk aflamas›n›n ürün ve hizmetin standardizasyonu oldu¤unu belirtiyor: “Her üretti¤iniz ürünün bir önceki ürünle ayn› kalitede olmas› gerekiyor. Çünkü marka, bir anlamda üreticinin tüketiciye verdi¤i bir söz. Sözünü tutmal› ve her seferinde müflteri benzer bir ürün ve hizmet almal›. Tüketici ek bir de¤er yarat›ld›¤›n› düflündü¤ü zaman, hercai ürünlere göre markal› ürünlere daha fazla ödemeye raz› geliyor.” Vardar’a göre bir di¤er unsur da marka ürünün da¤›t›m kanallar›n›n ve teflkilat›n›n iyi kurulmufl olmas›. E¤er Art›k dünyada üretim eksenli sorunlar yok. Artan rekabetin getirdi¤i fiyat k›rma politikalar› ise markaya yat›r›m› engelliyor. Farkl›l›k arayan firmalar tasar›m› keflfetti BMD Baflkan› Ali Murat K›z›ltafl: “Markalaflma çok uzun, zahmetli ve pahal› bir mücadele. Bu süreç esnas›nda firmalar bazen, kar da dahil olmak üzere, k›sa süreli menfaatlerinden vazgeçebilmeli.” tüketici sizi ar›yor ve bulam›yorsa, bu markalaflma faaliyetinizin baflar›s›z olaca¤› anlam›na geliyor. Kaliteli ürün marka m›? Ali Saydam, iletiflimin markan›n en önemli imkânlar›ndan biri oldu¤unu ifade ediyor. “Coca-Cola dünyan›n bir numaral› markas› ve 1 milyar dolara yak›n para yat›r›yor iletiflime. Baflka türlü marka olunmaz” diyen Saydam, ürünü iyi yapman›n yeterli olmad›¤›na dikkat çekiyor: “Ev ödevini iyi yaparsan, çok kaliteli bir ürün yapars›n. Ama bu marka olmak de¤ildir. Ben Bebek Badem Ezmesi örne¤ine bay›l›r›m. Çok kaliteli, çok baflar›l› bir ürün. E¤er ‹stanbul merkez al›nacaksa marka. Ama Kars’taki adam Bebek Badem Ezmesi almak isterse alamayacak. Demek ki tan›t›m, da¤›t›m ve sat›fl 22 may›s-haziran kanallar› zay›f. ‘Çok yaparsam kalitesi düfler’ dememek laz›m. Nestle çok üretiyor ama kaliteli üretiyor. Bebek Badem Ezmesi’nin marka olabilmesi için Zürih Havaalan›’nda sat›labiliyor olmas› gerekir. Kaliteli ürün, marka olmak demek de¤il. Marka, kâr› art›ran bir unsur olmal›.” Doç. Dr. Nükhat Vardar da 1970’li y›llara kadar yer yer devam eden üretimle ilgili problemlerin art›k dünyada kalmad›¤›na dikkat çekerek flunlar› söylüyor: “Eskiden kaliteli ve kesintisiz üretebilmek problemdi. Bugünse art›k firmalar eflde¤er kalitede ürünler üretebiliyorlar. Hatta ikinci yapan ilk yapandan daha iyi üretebiliyor.” Vardar, bu durumda artan rekabetle gelen fiyat yar›fl›n›n bir sonu olmad›¤›n› ve bu döngüden bir ç›k›fl olarak tasar›m›n gündeme geldi¤ini söylüyor: “Eskiden kali- teyle markaya de¤er kat›l›rken flu anda bütün dünyada oldu¤u gibi Türkiye’de de tasar›m de¤erini art›rarak markaya ek de¤er kazand›rmak öne ç›kt›.” Reklam yapmak marka olmak de¤il Vardar, reklam yapman›n marka olmak anlam›na gelmedi¤ini, reklam›n sadece e¤er markan›n dili olsayd› neler söyleyebilece¤ini ifade etti¤ini flöyle anlat›yor: “Reklam, markan›n vaadini tüketiciye sunuyor ancak reklama gelen kadar markan›n yapmas› gereken dünya kadar ifl var. Ambalaj›n iyi olmas›, üretimin do¤ru yap›labilmesi, ürünün sergilenme biçimi, da¤›t›m›, do¤ru fiyatland›rma.. tüm bunlar›n eflzamanl› yap›lmas› laz›m. Bir ma¤azadaki sat›fl temsilcisinin davran›fl› bile markaya yans›yor. En iyi akaryak›t istasyonlar›nda görürsünüz bunu; milyon dolar de¤erindeki markalar oradaki pompac›n›n eline b›rak›lm›flt›r. Tüketici ile pompac› karfl› karfl›yad›r. Onlar›n size yanl›fl bir davran›fl› milyon dolar de¤erindeki markay› öldürebilir. Diyelim gittik ‹stikbal’e. Ma¤azadaki sat›fl temsilcisinin yanl›fl bir hareketi, bizimle ilgilenmemesi, bafltan savmas› markaya bire bir yans›yor. Reklamla siz vaadinizi tüketiciye anlat›yorsunuz ama marka olabilmeniz ve kalabilmeniz için her zaman, her yerde bu vaadi yerine getirebilmeniz gerekir. Firmay› kuranlar, yönetenler, bugüne tafl›yanlar, çal›flanlar; hepsi markan›n içinde yer al›yor.” Marka ba¤›ml›l›¤› Peki tüketici eskisi gibi marka ba¤›ml›s› de¤il mi? Ali Saydam, bu soruya pazardaki marka say›s›n›n artmas›n› göz önünde tutarak yan›t veriyor: “Rekabetin artmas›, marka ba¤›ml›l›¤›n›n bitmesi anlam›na gelmiyor. Eskiden bir tek ayakkab› markas› varken flimdi 50-60 tane, bir tane banka varken flimdi onlarca var. O zaman niye ba¤lans›n tüketici? ‹nsanlar›n çok fazla seçme flans› var. Buna ra¤men yine de belli bir noktaya odaklan›yor insanlar. Marka da zaten budur; ba¤›ml›l›k yaratmakt›r.” Marka ticari oldu¤u kadar kültürel bir kavram. Marka vaadiyle, markay› yara- tan kurumun de¤er ve kültürünün çak›flmas› çok önemli. Yapt›¤› iletiflim çal›flmalar›nda da “kültür ve de¤erler” konusunu baflat maddelerden biri olarak gören Saydam “Yarataca¤›n›z ürün ve hizmetle, kendi kültür ve de¤erleriniz aras›nda bir çak›flma olmas› gerekiyor. Bütün mesele o ruhu var etmek, yönetmek ve sürdürülebilir k›lmak. Örne¤in ‹stikbal’in, Boydak Ailesi’nin kültür ve de¤erlerini yans›tmas› laz›m. Bayilerle olan iliflki biçimi, ürünün kalitesi, sat›fl sonras› hizmeti, fiyat›, marka vaadiyle ailenin kültürü ya da kurumsal kültür birbirini yans›tmay› baflar›rsa e¤er markan›n yönetilmesi mümkün olur. Bunu Boydaklar tevazular›, modern tav›rlar› ile baflar›yor” yorumunu yap›yor. Markan›n mors alfabesi Markalar›n tüketicilerin belle¤inde kalabilmek için renkler, logo gibi markan›n mors alfabesi olarak adland›r›labilecek iletiflim yöntemleriyle tüketiciyle mesajlaflt›¤›n› belirten Vardar, markan›n kimli¤ini ve vaadini mümkün oldu¤unca k›sa yoldan iletmesi gere¤ine; dokunma gibi, koku gibi unsurlarla da bu mesaj›n etkileyicili¤inin artt›¤›na dikkat çekiyor. Haz›rl›k evresi tamamlanmam›fl markalar›n k›sa ömürlü olaca¤›n› da ifade eden Doç. Dr. Vardar, ‹stikbal markas›n› ise flöyle de¤erlendirdi: “1957’den 1990’a kadar üretim sürecini ve ürünü gelifltirmek, pazardaki eksiklikleri görmek, bayi teflkilat›n› kurmak gibi haz›rl›k evrelerini tamamlad›ktan ve görücüye ç›kmaya haz›r hale geldikten sonra da sürekli iletiflime bafllad›lar. Bu haz›rl›¤› tam olarak bitirmeden iletiflime baflland›¤› takdirde tüketici hayal k›r›kl›¤›na u¤ruyor.” Markaya sürekli yat›r›m Her alanda oldu¤u gibi markalaflmada da süreklilik önemli. Birleflmifl Markalar Derne¤i (BMD) Baflkan› Ali Murat K›z›ltafl da bu konuya vurgu yap›yor: “Markalaflma sürecinde en önemli konu süreklili¤in sa¤lanabilmesi olmaktad›r. Çünkü markalaflma çok uzun, zahmetli ve pahal› bir mücadele. Bu süreç esnas›nda firmalar bazen, kâr da dahil ol- Bir ülke markalar› kadar zengin. Türk markalar› da son 20 y›lda büyük ad›mlar att›lar.Bölgesel pazarlara yöneldiler. ‹hracat rakamlar›n› art›rman›n yan›nda yurtd›fl›nda ma¤azaflt›lar mak üzere, k›sa süreli menfaatlerinden vazgeçebilmeli; bu ço¤u zaman kolay olmuyor ve firmalar›n baz› zikzaklar çizmelerine yol aç›yor“ Nükhet Vardar da üreticinin sözünü bir defa tutmas›n›n yeterli olmad›¤›n› ifade ediyor: “Tüketiciyi cezbeden o kadar çok marka var ki... Kolayca farkl› bir markaya kayabilir.” Türk firmalar› son 20 y›lda çok büyük ad›mlar att›lar. BMD Baflkan› K›z›ltafl, Türk firmalar›n›n markalaflmadaki temel s›k›nt›lar›n› flöyle s›ral›yor: “En önemli s›k›nt›lar›n›n bafl›nda sermaye yetersizli¤i geliyor. Bu amaca yönelik olarak uzun vadeli kaynaklar yarat›lmal› ve firmalar›m›za kulland›r›lmal›.” Markalaflman›n avantajlar›n› ise flöyle s›ral›yor K›z›ltafl: “Dünya ticaretinin geliflimine bak›ld›¤›nda, en üstteki markalar›n oldu¤u segment ve en alttaki çok ucuz segmentler büyük bir h›zla geliflirken, orta fiyat grubunda yer alan firmalar ayn› süratle ufal›p yok oluyor. Günümüzde firmalar›m›z›n önünde iki yol var. Ya fiyat odakl› bir sat›fl politikas› izleyecekler ve hep daha ucuza satmaya çal›flacaklar (Ama önümüzde kendini hiçbir zaman unutturmayacak ve her zaman bizden daha ucuza üretebilecek olan bir Uzakdo¤u gerçe¤i var. Bu yolda firmalar›m›z›, sürekli bir fiyat rekabeti ve daha az kar bekliyor) ya da firmalar›m›z, inovasyona, katma de¤eri yüksek ürünler tasarlamaya ve üretmeye, farkl›laflmaya ve markalaflmaya yönelecek. Markalaflma süreçlerini tamamlad›klar› zaman, daha yüksek fiyatlarla daha rahat ürün satmaya bafllayacaklar ve kârl›l›klar› artacak.” Bir ülkenin markalar› kadar zengin oldu¤u göz önüne al›nd›¤›nda, Türk markalar›n› özellikle dünya pazarlar›nda geliflebilmesi için neler yap›labilece¤i konusunda ise K›z›ltafl, Turquality projesine dikkat çekiyor: “Ülkemizde markalaflma konusundaki devlet destekleri, firmalar›n yurtd›fl›nda markalaflma sürecini destekleyen Turquality projesi kapsam›nda de¤erlendirilmektedir. Turquality, Türk markalar›n›n yurtd›fl›na aç›lmalar›, geliflmeleri ve önce bölgesel, daha sonra ise global marka olmalar› yönünde son derece faydal› bir destekleme projesidir. Turquality her ne pahas›na olursa olsun global bir marka olmay› hedefleyen ve bu karar› vermifl firmalara oldukça avantajl› f›rsatlar sunmaktad›r. Ama bence Türkiye’de kendini kan›tlam›fl ve markalaflma sürecini tamamlam›fl ama yurtd›fl›na aç›lmay› düflünmeyen bir firmay› yurtd›fl›na aç›lma karar›n› verdirebilecek kadar kuvvetli de¤ildir. Burada belirtmek istedi¤im, devletimizin markalaflma konusuna daha çok önem vermesi ve bu sürecin desteklenmesi konusunda daha agresif davranmas› gerekti¤idir.” 23 may›s-haziran Analiz 26 may›s-haziran Uzun ince bir yolda... 1963’te, o zamanki ad› AET iken bafllad›¤›m›z AB yolculu¤unda neredeyiz? AB kendi içinde yeni bir yap›lanma ihtiyac›nda m›? Bu sorular›n yan›t›n› Bilgi Üniversitesi Avrupa Etüdleri Direktörü Emre Gönen’den ald›k Röportaj: Deniz Gökçe Foto¤raflar: Nick Kada T ürkiye’nin o zamanlar ad› Avrupa Ekonomik Toplulu¤u olan Avrupa Birli¤i ile ortakl›¤› 12 Eylül 1963 tarihinde imzalanan Ankara Anlaflmas› ile bafllad›. Uzun serüvenin bugüne uzanan yolculu¤unda önemli dönüm noktalar› yafland›. 1987’de Türkiye’nin tam üyelik baflvurusu, Nice Zirvesi, Kopenhag Zirvesi ve sonucunda ç›kan kriterler, 1999’daki Helsinki Zirvesi ve burada Türkiye’nin AB üyeli¤ine aday ülke olarak ilan edilmesi bu dönüm noktalar›ndan baz›lar› oldu. Bu uzun serüvende iliflkiler kimi zaman gerildi kimi zaman olumlu sinyaller verildi. Ancak Türkiye’nin ç›kard›¤› bütün uyum yasalar›, ekonomik düzenlemelerine karfl›n hâlâ üye olarak kabul edilmemesi tart›flmalara neden oldu. Bugün belirsiz bir süreç yaflan›yor iki taraf aç›s›ndan da. Bir yanda AB yeni üyeleriyle birlikte yeniden kendini tan›mlama süreci yaflarken öte yandan Türkiye hem iç meseleleriyle bo¤ufluyor hem de uyum çal›flmalar›n› sürdürüyor. Bilgi Üniversitesi Avrupa Etüdleri Direktörü Emre Gönen ile yaflanan süreci ve bu bilinmez sürece nas›l gelindi¤ini konufltuk. Gönen gelece¤e iliflkin tahminlerini bizimle paylaflt›. Y›llard›r süren AB-Türkiye iliflkisine göz att›¤›m›zda uyum yasalar›n›n ç›k›fl›yla birlikte bir dönüm noktas› yafland›. Nas›l böyle bir sürece gelindi? Bizim AB ile olan ortakl›k sistemimiz asl›nda çok enteresan, baflka da hiçbir ülkeye uygulanmayan bir sistem. “Önce üye ol da sonra uyumunu sa¤lars›n” sistemi olmad› bizimkisi. Uyum sürecinin tamamlanmas› nihayetinde bir üyelik olacakt›. Uyum sürecinin belkemi¤ini de Gümrük Birli¤i oluflturdu. Ancak o günden bugüne kendi içinde mant›kl› ama bütünsellik arz etmeyen bir master planla yola devam ettik ve çok can›m›z yand›. 1992 y›l›ndan itibaren Gümrük Birli¤i meselesinde, Türkiye’nin kendi taahhütlerini yerine getirmesiyle birlikte uyum yasalar› gündeme geldi. Türkiye’deki demokratik ifllerin aksakl›klar› bu konuda da kendini hissettirdi. Ancak 1995’ten itibaren nereden bakarsan›z bak›n, baflka bir AB var. Avrupa Konseyi, 1993’te eski Sovyet ülkelerinin AB’ye girmesi gündeme gelince, Kopenhag Zirvesi’yle yeni kriterler ortaya ç›kt›. Demokratik bir yap›n›n iflleyiflini sa¤layacak kurumlar, az›nl›klara sayg›, hukuk devletinin üstünlü¤ü, idam cezas›n›n olmamas› gibi ço¤u fleyi konu edindi. Yeni k›staslar kondu. Bu asl›nda bizim iflimizi zorlaflt›rmamal›yd› çünkü çok daha yüksek olan ekonomik k›staslar ona göre revize edilmiflti. O tarihten sonra Türkiye’nin olabilecek ciddi flans› çeflitli iktidarlar›n elinde heba edildi. 1999’un Aral›k ay›n›n sonuna kadar süren süreçte iliflkilerin so¤umas› hatta kopmas› gündeme geldi. O dönemleri ne finansal ne teknik ne de siyasi destek aç›s›ndan de¤erlendiremedik. Ama Türkiye’de herkesi flafl›rtan önemli birçok ad›m da at›ld›.. Yapt›¤›m›z, att›¤›m›z ad›mlar›n belirli bir flekilde karfl›l›¤›n› alamad›k. 2000 y›l›ndan itibaren baflka bir döneme girildi. Bu tarihte Türkiye’nin aday oldu¤unun siyaseten teyit edilmesi AB taraf›ndan önemli bir taahhüttü. Karfl›s›nda istenen fleyler de bir o kadar ayr›nt›l› ve önemliydi… Bunlar›n ço¤u ekonomiden ziyade gündelik hayat›, birey-devlet iliflkisini etkileyen unsurlard›. AB’de fleffafl›k ve tüke27 may›s-haziran Analiz fiu anda AB ile iliflkilerde hangi aflamaday›z? Bugüne kadar hiçbir müzakere süreci böyle yaflanmad›. Ya koptu ya da devam etti. Bizimki arafta bir süreç flu anda; ne kopuyor ne de olmas› gereken h›zda devam ediyor. Kimsenin bilmedi¤i bir haritada ilerliyoruz. Bu haritan›n sonunda da tam üyelik ç›kmamas› için çok giriflim var. tici kontrolü olmazsa o büyük pazar› çal›flt›rman›z çok zordur. Elindeki sihirli de¤nek iflte o kontrol mekanizmas›. 2001’den sonra bafllayan süreçle flört güçlendi ama sonuç al›namad›, umutsuzluklar yafland›. Siz nas›l yorumluyorsunuz? Bir hayal k›r›kl›klar› bütünü. Türkiye’nin Kopenhag Kriterleri’ni ba¤r›na basaca¤› konusuna inan›lm›flt›. Kamuoyu bu dönemde daima AB’ye girmeyi destekledi. Bu oran yüzde 70 ile yüzde 55 aras›nda gider gelir. Ayn› konsensus “Türkiye’nin AB’ye girece¤ine inan›yor musunuz?” diye sordu¤unuzda negatif ç›kar. “Çok istiyoruz ama bu ifl olmaz” havas› var. Türkiye, AB’nin hiç beklemedi¤i ad›mlar att›. Ad›mlar at›ld›kça kamuoyundan gelen esnek kabul de asl›nda toplumun bunlardan uzak olmad›¤›n› gösterdi. Reformlar gündeme geldi¤inde hep “onlar için mi yap›yoruz?” tart›fl›l›yor. Ben hep fluna inand›m; kendimiz için bunlar› yapmaktan bizi al›koyan bir fley mi var? Türkiye iflgal alt›nda m›, sömürge mi? Türkiye’deki demokrasi hakk›nda çok fley söylenebilir ama iktidarlar seçimle gelip seçimle gidiyor… Bugüne ka28 may›s-haziran dar neden hiçbir iktidar bu ad›mlar› atmad›? Kimsenin akl›na yasalar›n bu yönde de¤ifltirilmesi gelmedi. AB uyum yasalar›yla töre cinayetleri artt› m›? Hay›r ama ö¤rendik, me¤er ne büyük felaket yaflan›yormufl. Bu reformlarla ortaya ç›kt›. Üstü kapat›lan fleyleri gördük. Bu da kötü olmad›. AB’nin baflar›s›n›n arkas›nda ne var? ‹sveç’te, Ruanda’da veya Türkiye’de insanlar›n sorunlar› muhtemelen çok benzerdir. Akflam evine gidip rahat etmek, kendisini ve ailesini geçindirmek, gelece¤e umutla bakmak… AB bunu kendi toplumuna verebiliyor. Büyük bir refah var, istikrar var. AB’de, yaflam›ndan memnun olanlar›n oran› yüzde 80’lerde. Di¤er hiçbir rejim böyle bir fley vermedi kendi kamuoyuna. AB’nin bugünkü baflar›s› laik bir hareket olmas›ndan kaynakl›. AB içindeki din ayr›mc›l›¤›na, mezhep kavgalar›na bakarsan›z nas›l felaketler yafland›¤›n› çok daha rahat görürsünüz. Bugün AB’de herkes AB vatandafl› olma üst benli¤ine sahip oldu¤u için birbirine büyük tolerans göstermesi gerekti¤ini biliyor. Göstermeyenler de var ama istisna. AB fliddet içeren düflünceleri yasaklayan bir sistem. Belirsiz dönemin sonuçlar› ne olur? Bu sürecin daha belirli, daha öngörülür hale gelebilmesi için AB’de daha kuvvetli bir siyasi irade oluflmas› laz›m. AB içinde, Türkiye’ye çok haks›z davran›ld›¤›n› düflünen bir kesim de var. Türkiye ile iliflkilerde art›k ad›m atacak merci AB. Mevcut iki statü var: Ya üye oluyorsun ya da olmuyorsun. Üye olunmayacaksa olmay›z. Bu da bir çözüm. Ama o zaman bu sistem yürümez. Gümrük Birli¤i tek bafl›na yürümez. Birtak›m fleyleri tam üyelik ›fl›¤› almadan yapamazs›n›z. Örne¤in tar›m›n›z› neye göre reforme edeceksiniz? Ancak o bütçeye taraf olursan›z ona uyum sa¤lars›n›z. Türkiye’nin tutumunu nas›l de¤erlendiriyorsunuz? Türkiye belki Cumhuriyet’in kurulmas›ndan sonra en önemli dönemecini en beklenmedik ekiple yürütüyor. Ak Parti hükümetinin uzun süre bir fley yapmad›ktan sonra aç›klad›¤› 2007-2013 eylem raporu siyasi irade göstermesi aç›s›ndan çok önemli. Yak›n döneme bakt›¤›n›zda iliflkiler ne yönde geliflir? 2009 dönüm noktas› olacak. Bu tarihe kadar AB kendi altyap›s›n› reforme etme karar› ald›. AB istese de kimseyi üye alamaz o zamana kadar. 2009, yeni bir mali portre oluflturma dönemi ayn› zamanda. K›br›s sorununun çözümü için de yine 2009 hedef olarak konuldu. Bu sistem 2009’a kadar gider. O zamana kadar bir fley hallolmazsa ciddi gürültü kopar. AB’nin önünde çok önemli bir süreç var. Alt› üye için haz›rlanm›fl bir sistem, flu anda 27 ülke için çal›fl›yor. Bu belirsizlik ortam›n› AB’nin yeniden düzenlemesi gerekiyor. Perakendecilik “Mobilyada moday› belirlemek istiyoruz” ‹stikbal’i mobilya perakendecili¤inin lideri haline getiren elbette ki pazarlama anlay›fl›. ‹stikbal Mobilya ve ‹stikbal Regina Pazarlama Müdürü Mustafa Büyükkat›rc›, ‹stikbal’in marka kimli¤inin pekifltirilmesiyle ma¤azac›l›ktaki gelifliminin paralel ilerledi¤ine dikkat çekiyor stikbal’i fiyat ve kalite aç›s›ndan pazarda nas›l konumland›r›yorsunuz? ‹stikbal; de¤iflen yaflam flartlar›n› ve bu flartlara paralel tüketicilerin farkl›laflan mobilya ihtiyaçlar›n› sürekli gözlemleyerek, oturma gruplar›ndan yatak ve ev tekstiline, hal› ve aksesuara ‹stikbal, mutfaktan banyoya ve rayl› dolaplara kadar Regina markas› ile ev dekorasyonuna ait her tür ihtiyac›, özgün çizgideki binlerce ürünü tüketicinin be¤enisine sunuyor. Bu ürün çeflitlili¤ini tüm sosyoekonomik statüdeki kesimlerce sat›n al›nabilir fiyat politikas› ile destekliyor. Markam›z, sektördeki yeni e¤ilim ve trendleri öngörerek baflar› ile yol almaya devam ediyor. Yenilikçi çizgisi ile modern üretim ve pazarlama anlay›fl›n› sektördeki deneyimi ile birlefltiren markam›z, sektöründeki standartlar›n› da sürekli yükselterek Türk mobilya sektörünün gelifliminde de önemli bir rol oynuyor. Özetle, markam›z, tüketicilerin hayatlar›n› kolaylaflt›ran uygulamalar› ile sektördeki öncülü¤ünü koruyor. ‹ Nas›l bir iletiflim stratejisi izliyorsunuz? Reklam, tan›t›m ve iletiflim; içinde bulundu¤umuz yüzy›l›n en önemli konular›ndan biri olarak karfl›m›za ç›k›yor. Tüketici ile marka aras›nda duygusal bir ba¤ kurmak, marka sadakati oluflturmada iletiflim ve reklam›n gücü günümüzde hayal edilemeyecek boyutlara ulaflm›fl durumda. ‹letiflim ve reklam, günümüzde marka yat›r›m›, sürdürülebilir büyüme ve kâr anlam›na geliyor. Markam›z için son derece önemli olan bu gücün etkin bir flekilde kullan›lmas› için “En30 may›s-haziran tegre Pazarlama ‹letiflimi” stratejisi uyguluyoruz. Bu strateji do¤rultusunda, çeflitli ve çok say›daki iletiflim yöntemini bütünlefltirerek bir arada kullan›yoruz. Gazete insert’leri ile markam›za ait ürünlerin yer ald›¤› katalo¤un, tüketicinin direkt evine girmesi ve dolay›s›yla tüketiciye ihtiyaç hissettirmesini sa¤l›yoruz. Marka kimli¤inin gelifltirilmesi için ne gibi çal›flmalar yap›yorsunuz? Marka kimli¤inin gelifltirilmesinde araflt›rma, segmentasyon, pazarlama kar›fl›m›, uygulama, kontrol olgular› oldukça önem arz ediyor. Markan›n tüketiciler taraf›ndan tercih edilmesinin alt›nda yatan faktörleri irdeledi¤imizde, marka kimli¤imizin gelifliminde, yap›lan çal›flmalar›n da detaylar›n› bulmak mümkün. Bu do¤rultuda tüketicide güven oluflturmak, tüketicinin yaflam›n› kolaylaflt›rmak, rakiplerden ayr›flmak, marka flemsiyesi alt›nda yeni ürünleri pazara belli bir avantajla sunmak gibi çok yönlü çal›flmalar yap›yoruz. Bununla birlikte, profesyonel araflt›rma flirketlerine, tüketiciye yönelik araflt›rmalar ve analizler yapt›r›yoruz. Yap›lan bu çal›flmalar›n olumlu neticelerinin en önemli verisi, ‹stikbal’in, her y›l geleneksel olarak yap›lan ACNielsen markalar araflt›rmas›nda mobilya sektörünün hat›rlanan markalar› listesinde ilk s›radaki yerini korumas›d›r. Yine KMG araflt›rma flirketi taraf›ndan yap›lan “2007 Türkiye Beklentiler, Tercihler, Be¤eniler” araflt›rmas›nda ‹stikbal, mobilya grubunda ilk s›rada, tüm markalarda ve sektörlerde ise sekizinci s›rada yer al›yor. Bayi yap›lanman›z hakk›nda bilgi verir misiniz? Uzmanl›k, profesyonellik ve kurumsall›¤›n ön planda tutuldu¤u bayi yap›lanmam›z› ana bayilik ve bayilik olarak ikiye ay›rm›fl bulunmaktay›z. Ana bayilerimiz, faaliyet gösterdikleri bölgeye hakim kurulufllar ve markam›z›n pazardaki oluflumuna ciddi katk›lar sunuyorlar. Bölgelerindeki her türlü faaliyet ve geliflmeleri genel merkeze iletmek gibi ciddi bir görev üstlenmifl durumdalar. Ayr›ca, markam›z ad›na lojistik hizmetler ve sat›fl sonras› hizmetler de yine ana bayilerimiz taraf›ndan veriliyor. Perakende bayilerimiz ise bulunduklar› bölgelerin en önemli müteflebbisleridir. Profesyonel ve kurumsal düzeydeki ana bayilerimiz ve bayilerimiz, markam›z›n pazardaki en önemli temsilcileridir. 2006 y›l› pazarlama projelerinizden nas›l geri dönüflümler ald›n›z? 2006 y›l›nda ‹stikbal markas› olarak ekonominin genel konjonktörüne uygun pazarlama politikalar› gelifltirmeye önem verdik. Y›l›n bafllar›nda hakiki deri koltuk ve tak›mlar›nda talep oluflturmaya yönelik ‘‘Modeline’’ ürün grubunu oluflturduk ve ciddi bir lansman ile tan›t›m›n› yapt›k. Özellikle yazl›k bölgelerde ciddi bir sat›fl potansiyeline sahip bahçe mobilyalar›, 2006 y›l› içinde serimize dahil oldu. Y›l›n sonuna do¤ru ise “Design Your Life” slogan› ile lansman› yap›lan ve 2007 y›l›n›n mobilya modas›n› belirleyen ürün grubumuz vizyona girdi. Sektörde bir ilk olan ve ‹stikbal markas›na ait tüm ürün gruplar›n›n yer ald›¤› 426 sayfal›k Ev Concept katalo¤unu ç›kard›k. Ayr›ca, y›l›n sonlar›na do¤ru markam›z›n tüketiciye verdi¤i önemi ve sayg›y› ifade etmek, markam›z›n farkl›l›¤›n› ortaya koymak ad›na Türkiye’nin önemli ressamlar›ndan ‹smail Acar’a özel bir ev tekstili ve hal› koleksiyonu haz›rlatt›k. 2007 y›l› için neler öngörüyorsunuz? Amac›m›z, mobilya sektöründe moday› belirleyecek yeniliklere imza atmak. Y›l›n ilk çal›flmas›nda, Türkiye’nin en büyük yatak üreticisi olarak do¤ayla teknoloji, sa¤l›k ve konforu Orgatech’te buluflturduk. Üstün teknolojimizi kullanarak orga- “Ana bayilerimiz, bölgelerine hakim kurulufllar ve markam›z›n pazardaki oluflumuna ciddi katk›lar sunuyorlar. Perakende bayilerimiz ise bulunduklar› bölgelerin en önemli müteflebbisleridir. Profesyonel ve kurumsal düzeydeki ana bayilerimiz ve bayilerimiz markam›z›n pazardaki en önemli temsilcileridir” nik pamuk esasl› kumafllarla üretilmifl ilk yataklar›, yast›klar›, çarflaflar› ve alezleri Orgatech serisinde do¤al, sa¤l›kl› ve son derece konforlu bir uyku sunmak için tasarlad›k. 2007 y›l› içinde faaliyete geçirilmesi planlanan ve flu anda inflas› devam eden Kayseri Ev Concept ma¤azam›zda, bayilerimizin sat›fl dan›flmanlar›na e¤itim deste¤i vermeyi planl›yoruz. 2007 y›l›n›n ‹stikbal markam›z›n 50. kurulufl y›l› olmas› nedeniyle bu özel y›l› en etkin geçirmek ad›na çeflitli aktiviteler de yap›lacak. ‹stikbal Regina Mutfak ve Banyo konusundaki pazarlama faaliyetleriniz hakk›nda bilgi verir misiniz? ‹stanbul’da kat›ld›¤›n›z fuarda neler gözlediniz? Biz, ‹stikbal Regina olarak Avrupa’n›n önde gelen firmalar›ndan ‹talyan Snaidero firmas› ile lisans anlaflmas› yaparak ‹talyan esteti¤ini ‹stikbal markas›n›n kalitesiyle birlefltirdik. ‹stikbal Regina’da “Evinizin buluflma noktas›” anlay›fl›n›n yan›nda kullan›fll› ve fl›k tasar›mlar›yla, mutfak ve banyodan al›nabilecek en iyi performans sunuluyor. Markam›z›n en önemli avantajlar›ndan biri olarak dikkat çeken ve di¤er mutfak markalar›n›n ürün gam›nda bulunmayan rayl› dolaplar ile de tüketici mekânlar›na uygun çözümlerle yeni yaflam alanlar› oluflturuluyor. Bayilerimiz tüketicilerin seçtikleri modellere göre ücretsiz keflif ve montaj hizmeti veriyor. Bu y›l ilk defa kat›lm›fl oldu¤umuz MUDER fuar›nda da görüldü¤ü gibi Türkiye’de haz›r mutfak sektörünün en önemli problemlerinden birisi, marka baz›nda yeterli yat›r›m yap›lmamas› ve dolay›s›yla taleplerin daha çok bölgesel firma olarak ifade edebilece¤imiz üreticiler taraf›ndan karfl›lanmas›. Ancak, özellikle kültürel ve ekonomik geliflim neticesinde, tüketicilerimizin haz›r mutfak sektörüne yo¤un bir ilgisinin oldu¤u da gözden kaçm›yor. Söz konusu fuar›n halk gününde ciddi yo¤unlukta tüketici ilgisiyle karfl›laflt›k. fiu anda Türkiye’de 65 adet bayi say›s› ile en fazla bayilik yap›lanmas› gerçeklefltirilmifl marka konumunday›z. Bu bayilik say›m›z› haz›r mutfak pazar›n›n büyümesine paralel olarak 100 adede ç›karmay› hedefliyoruz. ‹stikbal Regina ile ilgili olarak toplu konut projeleri konusundaki çal›flmalar›n›zdan söz eder misiniz? Son y›llarda h›zla yükselen inflaat sektörünün mutfak, banyo ve rayl› dolap ürünlerinde gereken yerimizi alabilmek için gerek genel merkezimizde, gerek ana bayilerimizde, gerekse bayilerimizde ciddi koordinasyon sa¤lam›fl bulunuyoruz. Toplu konutlar›n yo¤unlaflm›fl oldu¤u ‹stanbul, Ankara, ‹zmir, Bursa, Konya, Kayseri, Adana, Erzincan, Diyarbak›r, Eskiflehir gibi illerde toplu konut projelerinde imzam›z var. Toplu konut projelerinde bayilerimize mimari hizmetler, özel projeler gelifltirilmesi ve montaj konular›nda destekler veriyoruz. 31 may›s-haziran Nereye Gidelim? 32 may›s-haziran Türkiye’nin agoras› ‹ZM‹R Modern ‹zmir’in kimli¤inde eski agora (çarfl›, toplanma yeri) kültürü önemli yer tutuyor. Türkiye’nin en büyük ihracat kap›s› ‹zmir, 1923’teki ‹ktisat Kongresi’nde temelleri at›lan uluslararas› fuar›yla, büyük organize sanayi bölgeleriyle, ihracatç› firmalar›yla “agora”s›n› daha da gelifltiriyor Yaz›: Neslihan Savafl T Foto¤raflar: Batuhan K›ran icaret, insanl›¤› ça¤lar boyu birlefltirdi. Eski Anadolu’da çarfl› ve pazarlar (agora) yeni ürünlerin, farkl› ülkelerden flehirlerden insanlar›n, haberlerin dolaflt›¤› bir iletiflim merkeziydi. ‹zmir, tarihin en eski liman flehirlerinden biri. Körfez boyunca uzanan kentin bat›s›nda yer alan Çeflme Yar›madas›’yla ayn› zamanda büyük bir sayfiye niteli¤i kazanan kentin tarih boyunca ticaret ve dinlence merkezi olma özelli¤i bugün de devam ediyor. ‹zmir Ticaret Odas› verilerine göre ‹zmir, 2005 y›l›nda ülke ihracat›n›n yüzde 17.4’ünü, ithalat›n›n 12.5’ini gerçeklefltirdi. 300 bin esnaf, 70 bin ticari iflletme ve 6 bin 500 sanayi tesisinin bulundu¤u flehir, Türkiye’nin vergi gelirinin yüzde 10’una yak›n bir k›sm›n› karfl›l›yor. Türkiye’nin en fazla organize sanayi bölgesine (OSB) sahip olan Ege Bölgesi’ndeki OSB’lerin üçte biri ‹zmir’de yer al›yor. Teknopark yat›r›mlar›na da h›z verilen ‹zmir’de ilk teknopark Urla Yüksek Teknoloji Enstitüsü kampüsü içinde kuruldu. ‹zmir ve hinderland›; fuar, organize sanayi bölgesi, serbest bölge, liman ve teknopark yat›r›mlar›yla sanayi ve ticaret alan›nda bileflkelerini tamamlam›fl durumda. Ege Serbest Bölgesi (ESBAfi) ve ‹zmir Menemen Deri Serbest Bölgesi (‹DESBAfi) Türkiye ekonomisine önemli katk›larda bulunuyor. Alsancak, Alia¤a Nemrut, Dikili, Çeflme limanlar›n›n yan› s›ra Kuzey Ege Çandarl› Liman› da proje halinde. Bu limanlar Ege Bölgesi’nin ihracat ve ithalat ifllemlerinin yüzde 90’›n›n yap›ld›¤› noktalar. ‹zmir, mobilya sanayiinde de öne ç›kan flehirlerimizden biri. Mobilya Sanayicileri Derne¤i’nin “Sektör Buluflmalar›” organizasyonu 30 Mart’ta ‹zmir’de yap›ld›. Toplant›da, ‹zmir’in yan› s›ra Kayseri, ‹negöl, Ankara ve Adanal› mobilya sanayicileri de bir araya geldi. ‹zmir’in Karaba¤lar Caddesi’nde irili ufakl› onlarca mobilya flirketini, ma¤aza ve showroom’lar› görmek mümkün. ‹zmir ekonomisi içinde tar›m ve turizm de önemli bir yer tutar. Senede iki üç defa ürün al›nan ‹zmir ve çevresinde üzüm de önemli bir ürün çeflididir. 1923 y›l›nda ‹zmir’de toplanan ‹ktisat Kongresi, Cumhuriyet’in ekonomi politikalar›n› biçimlendiren önemli bir toplant›yd›. Türkiye’nin o y›llarda hem Anadolu’ya hem Bat›’ya aç›lan liman kentinde yap›lan toplant›da ekonomi politikas›n› oluflturmas›n›n etkilerini bugün de ‹z- mir’de görmek mümkün. “Yeni iktisat”›n bafllad›¤› ‹zmir ‹ktisat Kongre’siyle eflzamanl› olarak düzenlenen sergi, daha sonraki y›llarda ‹zmir Enternasyonal Fuar› ad›n› alarak bugüne dek uzanan önemli bir ticari ve kültürel organizasyona dönüfltü. Liman kentlerine özgü hareketlilikle kültür ve sanat organizasyonlar› ve do¤an›n sundu¤u imkânlar birleflince, ‹zmir gidenin dönmek istemeyece¤i bir flehir haline geliyor. Rahmetli Belediye Baflkan› Ahmet Prifltina’n›n da katk›lar›yla düzenlenen sahil fleridi -meflhur Kordon‹zmirlilerin ve misafirlerin vazgeçilmez u¤rak noktalar›ndan biri. Buzlu bademi, kumrusu, gevre¤i, midyesiyle ünlü flehrin atmosferi, yumuflak rüzgâr imbat›n verdi¤i etkiyle ayn›: Ferahl›k... Yap›lan kaz›lar sonucunda eski adlar› “Smyrna”, “Samornia” olan ‹zmir’in, MÖ 3000 y›llar›nda Lelegler taraf›ndan, Bayrakl› yak›n›ndaki Tepekule mevkiinde kuruldu¤u biliniyor. MÖ 2000-1200 y›llar› aras›nda yaflam›fl olan Hitit Krall›¤›’n›n etkisi alt›nda kalan ‹zmir, Hitit Devleti’nin MÖ 1200 y›l›nda Frig ak›nlar›yla y›k›lmas› sonucu, MÖ 11. yüzy›lda Yunanistan’dan Bat› Anadolu k›y›lar›na göç eden Aiollar, sonras›nda da ‹onlar 33 may›s-haziran ‹zmir’in Kemeralt› çarfl›s›n›, K›zlara¤as› Han›’n›, meflhur Kordon’unu, 1901’de infla edilmifl Saat Kulesi’ni, Asansör’ünü mutlaka görün, Teleferik’ e binip kente kuflbak›fl› göz atmay› unutmay›n. Körfezin karfl› k›y›s›nda yer alan Karfl›yaka ise çarfl›s› ve uzun sahiliyle ünlü; Girne Bulvar›, Bostanl› ve Maviflehir’i de içine alan büyük bir ilçe. Buras›, sakinleri taraf›ndan ‹zmir’den o kadar ayr› bir yer olarak görülür ki “35.5” Karfl›yaka’y› anlat›r. 34 may›s-haziran K›zlara¤as› Han› ‹ZM‹R ‹lçeleri: Alia¤a, Balçova, Bay›nd›r, Bergama, Beyda¤, Bornova, Buca, Çeflme, Çi¤li, Dikili, Gaziemir, Güzelbahçe, Foça, Karaburun, Karfl›yaka, Kemalpafla, K›n›k, Kiraz, Konak, Menderes, Menemen, Narl›dere, Ödemifl, Seferihisar, Selçuk, Tire, Torbal›, Urla Alan›: 12.012 kilometrekare Rak›m: 25 metre Nüfus: 3.5 milyon Alan kodu: 232 Plaka kodu: 35 ‹zmir’e özgü kumrunun iki çeflidi vard›r. Biri sokakta sat›lan, içinde domates, biber ve ‹zmir tulumu olup so¤uk yenendir. Di¤eri ise s›cak tüketilir ve içinde turflu, kömür ateflinde piflmifl salam, sosis, sucuk ve kaflar bulunur. tarf›nan iflgal edilmifl. Kent, en parlak dönemini ‹onlar zaman›nda yaflam›fl. ‹zmir’den kareler ‹zmir kentiyle özdeflleflen Saat Kulesi’nin yer ald›¤› Konak Meydan›, 19. yüzy›ldan beri ‹zmir kentinin merkezi olarak kabul ediliyor. 1901’de Sultan Abdülhamit’in tahta ç›k›fl›n›n 25. y›ldönümü nedeniyle, padiflah›n emri üzerine Sadrazam Küçük Sait Pafla taraf›ndan yapt›r›lan Saat Kulesi’nin saati, Alman ‹mparatoru II. Wilhelm taraf›ndan hediye edilmifl. ‹zmir denince akla gelen ilk simgelerden biri de Kordonboyu... Eski Türk filmlerinde âfl›klar›n fayton gezilerine mekân olan Kordon, “Kültür ve Tabiat Varl›klar›n› Koruma Kurulu” ve yarg› kararlar› çerçevesinde yeflil alanlar, meydanlar, gezinti yerleri, bisiklet ve koflu yolu, yaya yollar›, heykeller ve iki fleritli tafl›t yoluyla yeniden düzenlenerek ‹zmir halk›n›n hizmetine sunuldu. ‹zmir’in geçmiflten günümüze ulaflan ender yap›lar›ndan biri de K›zlara¤as› Han›. Günümüzde de hareketli bir çarfl› olan K›zlara¤as› Han›, ‹zmir’in meflhur camilerinden Hisar Camii’nin yan›nda yer al›yor. ‹çinde hal›c›s›ndan gümüflçüsüne, kahvecisinden boncukçusuna kadar birçok dükkân›n bulundu¤u K›zlara¤as› Han›, turistlerin de ilgi oda¤›... 1744’te infla edilen han, restore edildikten sonra daha fazla ziyaret edilmeye bafllanm›fl. Antika merakl›lar›ndan eski kitap düflkünlerine, ilginç tak›lar görmek isteyenlerden tarihi bir mekânda yan›nda lokumla ikram edilen kahveyi yudumlay›p sohbet etmek isteyenlere kadar herkes K›zlara¤as› Han›’n›n avlusunda bulufluyor. ‹zmir Agora’s› Asansör ve Dario Moreno Soka¤› Teleferik’ten kuflbak›fl› ‹zmir Mithatpafla ve Halil R›fat Pafla Caddeleri aras›ndaki yükseklik fark›n›n ulafl›mda yaratt›¤› sorunu çözmek amac›yla infla edilen asansör, semte de ad›n› veriyor. 97 y›ll›k geçmifle sahip olan tarihi Asansör; Karfl›yaka, Konak ve Alsancak sahil fleridinin kuflbak›fl› seyredilebilece¤i en güzel mekânlardan biri. Asansörün kulesinin yap›m›nda kullan›lan tu¤lalar, Marsilya’dan getirtilmifl. Dario Moreno Soka¤›’nda yer alan tarihi Asansör’de flimdi fl›k bir restoran hizmet veriyor. Roma döneminden kalan Agora, Çankaya’dan ‹kiçeflmelik’e ç›kan caddenin solunda yer al›yor. MS 178 y›l›ndaki depremde y›k›ld›ktan sonra yeniden infla edilmifl. Agora’n›n içindeki kemerli dehlizler ve ilk kat›n sütunlar› günümüze dek direnebilmifl. Dünyan›n kent merkezinde bulunan en büyük agoras› olan ‹zmir Agora’da, y›llard›r ara verilen kaz›lar yeniden bafllad›. Agora’n›n kent ile bütünleflti¤i bir arkeolojik park olarak düzenlenmesi planlan›yor. ‹zmir’i kuflbak›fl› görmek isteyenlerin tercihi olan Teleferik’e ulaflmak için 527 metre yüksekli¤e ç›kmak gerekiyor. Yükseklik korkunuz yoksa manzaran›n keyfini ç›karmaktan ve, dört kiflilik kabinlerin yükseliflini izlemekten baflka bir fley yapman›za gerek yok. Tepeye ulaflt›¤›n›zda ise piknik keyfi sizleri bekliyor. Piknik malzemesini tafl›maya ise hiç gerek yok, çünkü yukar›da her fleyi bulabilece¤iniz dükkânlar var. Kalbi Ege’de kalanlar›n kenti ‹zmir, sevdal›lar›n› ça¤›r›r, onlara eski öykülerini f›s›ldar... 35 may›s-haziran Bayi Narl›dere ‹stikbal Bayii Mustafa Moro¤lu: “Büyük metraj›n ve konut a¤›rl›kl› bölgenin avantaj›n› yafl›yoruz” ‹zmir’in geliflen bölgesi Narl›dere’de 1400 metrekarelik ma¤azayla hizmet veren Kemer Ltd.’nin orta¤› Mustafa Moro¤lu, ‹stikbal’in h›z›n›n bayileri de ifllerini gelifltirmeye teflvik etti¤ini ifade ediyor N arl›dere’de Atatürk Kültür Merkezi’nin girifl kat›ndaki ‹stikbal ma¤azas›n›n aç›l›fl› Temmuz 2006’da yap›ld›. Muharrem ve Mustafa Moro¤lu kardefllerin sahibi oldu¤u Kemer Ltd.’ye ait olan ma¤azan›n 1400 metrekarelik alan›nda ‹stikbal’in ürünleri son derece fl›k bir ma¤aza dizayn›yla tüketicilere sunuluyor. Mustafa Moro¤lu, Kemer Ltd.’nin ilk ma¤azas›n›n 1991 y›l›nda Balçova’daki Ata Caddesi’nde aç›ld›¤›n› söylüyor. “‹stikbal Ege’de ilk yap›lanmaya bafllad›¤›ndan beri ‹stikbal’ciyiz. ‹zmir’deki yap›lanmada baya¤› eme¤imiz oldu. ‹lk çal›flmaya bafllad›¤›m›z y›llarda ‹nci kanepelerimiz vard›. Daha sonra Prima köfle tak›mlar›m›z ve ‹nci kanepenin oturma gruplar› geldi” diyen Moro¤lu, ikinci bir ma¤azay› da 1997’de Narl›dere Mithat Pafla Caddesi’nde açm›fl. 300 metrekarelik di¤er iki ma¤azas›n› “Dreamland” format›nda düzenleyen Kemer Ltd. bu ma¤azalarda baza, yatak ev 36 may›s-haziran tekstili, hal›, Deco Aksesuar ürünlerini sergiliyor. Mustafa Moro¤lu, Narl›dere’nin lokasyon olarak özelliklerini ise flöyle s›ral›yor: “Narl›dere flehrin geliflen yüzü. Yan›nda Güzelbahçe var, ilerde Urla yer al›yor. Sola do¤ru Seferihisar, Çeflme, Karaburun ilçeleriyle yak›n. Buras› ‹zmir Büyükflehir Belediyesi’nin 25 y›ll›k naz›m planlar›nda da kent alan› olarak ilan edilmifl bir bölge.” Narl›dere’deki tüketici profilinin orta ve ortan›n üstünde gelir seviyesinde oldu¤unu belirten Moro¤lu, bu durumun sat›fllara da yans›d›¤›n› söylüyor. Deri koltuklar, bahçe mobilyalar› sat›fllar›nda ciddi bir yükselme sa¤lanm›fl bile... Mustafa Moro¤lu, bu konuda teflhir olanaklar›na da dikkat çekiyor: “Müflteri görecek, dokunacak, oturacak, gerekiyorsa aç›p yata¤a yatacak. Biz, tüm bu imkânlar› müflteriye vermek istiyoruz. Onun için mümkün oldu¤unca genifl alanlara ihtiyaç duyuyoruz. Belki üç befl y›l sonra bu alanlar da bize yeterli gelmeyecek. Buna zorla- yan da bence ‹stikbal’in çabas›. ‹stikbal, sürekli yeni ürünler piyasa sürerek bizi de teflvik ediyor.” “Üç sat›fltan biri bahçe mobilyas›” ‹stikbal’in ürün çeflitlili¤ine bahçe mobilyalar›n› da katmas›n›n özellikle Ege ve Akdeniz bölgelerindeki bayiler için son derece önemli oldu¤unu belirten Moro¤lu, “Ma¤azam›z›n aç›l›fl›n› geçen sene 15 Temmuz’da yapt›k ve sezona geç bafllamam›za ra¤men oldukça iyi say›da bahçe mobilyas› satt›k. fiu anda daha yaz gelmeden hayli talep var, fiyatlar› da hayli uygun. Dekoratif, sa¤lam, günefle dayan›kl› mobilyalar›m›z var. Son ayda (Nisan) satt›¤›m›z üç ürünümüzden biri bahçe mobilyas›” diyor. Ma¤azay› büyütmenin karfl›l›¤›n› hemen gören Moro¤lu “Temmuz’da açt›¤›m›z ma¤azam›z›n ciroyu hemen iki kat›na ç›kard›¤›n› gördük. Bu teflhirin faydas›. Geçen y›lki sat›fl›m›z 1.8 milyon YTL ilen bu sene 2.5 milyon YTL gibi bir hedef koyuyoruz” diyor. ‹ Z M ‹ R B A Y ‹ L E R ‹ M ‹ Z Karfl›yaka/Çi¤li Bellona Bayii fienol Malkoç: “Markam›z müthifl bir flekilde yerleflti” Malkoçlar Mobilya’n›n sahiplerinden fienol Malkoç, Bellona’n›n 10. y›l toplant›s›nda, Bellona markas›n›n ne kadar güçlü oldu¤una ve Boydak Holding’in üretime getirdi¤i kaliteye bir kez daha kanaat getirmifl. “Bayinin markay› sahiplenmesinin ona çok büyük katk›lar› var” diyor B ellona’n›n, Antalya’da 10. y›l›n› kutlad›¤› bayiler toplant›s›na kat›lan Karfl›yaka/Çi¤li Bellona Bayii fienol Malkoç, bu toplant›da konferansta konuflan ‹lhan Gülertan’›n, yeni perakendecilik e¤ilimi konusunda yapt›¤› tespitin kendi gözlemlerince de do¤ruland›¤›n› belirtiyor. Gülertan’›n en üste üreticinin, ortada bayilerin, en alta ise tüketicilerin yer ald›¤› piramidin art›k ters yönde iflledi¤i düflüncesi, 2000 y›l›ndan bu yana mobilya perakendecili¤i yapan fienol Malkoç’un tecrübeleriyle de sabit. “Hocam›z›n da dedi¤i gibi art›k piramidin en üstünde tüketici var” diyor Malkoç, “Müflteri ile üretici aras›nda yer alan bayinin markay› benimsemesi, sat›fl sistemine de çok olumlu katk›larda bulunuyor.” Malkoçlar Mobilya’n›n sahibi üç kardeflten biri olan fienol Malkoç, 400 metrekare ile bafllad›¤› ma¤azas›n›, y›llar içinde üst katlar› da ekleyerek büyütmüfl. fiu anda 1100 metrekarelik bir teflhir alan›na sahip. Bölgedeki en büyük bayilerden biri oldu¤unu söyleyen Malkoç, “Ürün ço¤ald›kça teflhir de gerekiyor. En üst katta olan depo alan›m› da teflhir alan›na katarak 1300 metrekarelik bir büyüklü¤e ulaflmay› planl›yorum” diyor. Bellona Ana Bayii Belpa’ya ba¤l› olarak çal›flan Malkoçolar Mobilya, Belpa’n›n ciro olarak ilk s›ralardaki bayilerinden biri. “Geçen sene 1.15 milyon YTL al›fl, 1.35 milyon YTL sat›fl yapt›k” diyen Malkoç, 2007 y›l›n›n da biraz durgun ama iyi geçece¤ine inan›yor. Öngörülen yüzde 20 ciro art›fl›n› gerçeklefltirebilmek için çal›fl›yor. Bellona 10. y›l toplant›s›nda, yeni evlenenlerin mobilya ihtiyac›na hitap etmek üzere yemek odas›, yatak odas› ve koltuk tak›m›n›n oldu¤u bir çeyiz paketi haz›rlanmakta oldu¤undan söz edildi¤ini hat›rlatan fienol Malkoç, bunun sat›fllara olumlu etkisi olaca¤›n› düflünüyor. 10. y›l toplant›s›ndan flu izlenimlerle ayr›lm›fl: “Boydak Holding’in üretim noktas›nda art›k ciddi bir seviyeye eriflti¤ini gördük. Dünyayla yar›flan, bizim Çi¤li semti büyüklü¤ünde fabrikalar›m›z var.” Mobilya perakendecili¤ine iyi bir ön araflt›rmayla ve özellikle markal› ürün sat›fl›yla girmesinin ne kadar do¤ru oldu¤unu bir kez daha anlam›fl Malkoç. “Markan›n de¤eri Türkiye’de ispatland› ve Bellona markas› müthifl bir flekilde yerleflti. Art›k çok ciddi tan›nan, sevilen bir marka haline geldi” diyor. 37 may›s-haziran Bayi ‹ Z M ‹ R B A Y ‹ L E R ‹ M ‹ Z Buca Mondi Bayii Serdar Meriç: “Gelece¤i düflündük, Mondi’yi seçtik” N urflah Mobilya’n›n sahibi Serdar Meriç, uzun y›llard›r mobilya sektörünün içinde yer al›yor. Yedi y›l bir mobilya ma¤azas›n›n müdürü olarak çal›flt›¤›n› belirten Meriç, befl ay önce Mondi markas›n›n ürünlerini satan kendi ma¤azas›n› açm›fl. Buca’da, özellikle inflaat› süren Buca’daki kooperatif evlerinin mobilya ihtiyaçlar›n› karfl›layaca¤›n› düflünen Meriç, “Mondi’yi tercih etmemizin sebebi elbette arkas›nda Boydak’›n gücünün olmas›. Gelecekte markan›n daha da büyüyece¤ini düflünerek Mondi’yi seçtik” diyor. 1990 y›l›ndan beri mobilya sektörü içinde oldu¤unu ve hep düflünerek iyi ad›mlar att›¤›n› söyleyen Meriç, “Sektörü iyi biliyorum. Henüz iflin çok bafl›nday›z ama Boydak’›n gücüyle birlikte Mondi’nin ve ma¤azam›n çok geliflece¤ini düflünüyorum” der- ken oldukça heyecanl› görünüyor. fiirketin k›z›n›n ad›n› tafl›d›¤›n› belirten Serdar Meriç, Buca-fiirinyer do¤umlu oldu¤unu ve bu semti çok iyi tan›mas›n›n da iflinde avantaj olaca¤›n› düflünüyor. Mondi’yi ise flöyle de¤erlendiriyor: “Mondi fiyat olarak avantajl›, servis aç›s›ndan çok iyi. Çok memnunuz Mondi ile çal›flmaktan. Duvarlar›m›z› Mondi’nin rengi olan kum bejine boyad›k. Markam›z›n hakk›n› vermeye çal›flaca¤›z.” fiu anda dört kiflilik bir ekiple çal›flan Nurflah Mobilya’n›n 1050 metrekarelik bir alan› var. “Güleryüzlü hizmeti” ilke edinen Meriç “Mondi’ye çok güveniyoruz, bu güveni de tüketicimize yans›t›yoruz” diyor. Karaba¤lar ‹stikbal Regina Ma¤azas› Yönetmeni Ece Ulusoy: “Egeli tüketici bizi dünya markalar› ile k›yasl›yor” K araba¤lar, ‹zmir’deki mobilya sektörünün kalbi. Uzun ana cadde boyunca irili ufakl› ma¤azalar, mobilya atölyeleri s›ralan›yor. Bu cadde üzerinde yer alan ‹stikbal Regina Mutfak & Banyo ma¤azas›n›n yönetmeni Ece Ulusoy, ma¤azan›n 9 Ocak 2004’te aç›ld›¤›n› söylüyor. Ege Bölgesi’ndeki toplu ifllerin takip edildi¤i merkez ofis olarak da çal›flan ma¤aza üç katl› ve 1050 metrekarelik bir sergileme alan›na sahip. Kendisine ba¤l› çal›flan dört mimar ve uygulama elemanlar› ile hizmet veren ma¤aza, ‹zmir’de prestij noktas› olarak görülüyor. 38 may›s-haziran Ece Ulusoy “‹zmir’de insanlar ma¤azam›za çok ilgi gösteriyorlar. Öncelikle ‹stikbal’in güvenilirli¤i var. ‹nsanlar y›llard›r bu markay› tan›yorlar” diyor. Ulusoy, mutfak sektöründe markal› ürünlerin pay›n›n henüz çok az oldu¤unu ve pazar›n büyük k›sm›n› hâlâ “merdiven alt›” marangozhanelerin elinde tuttu¤unu belirtiyor. Mutfak mobilyas›na özgü bir di¤er sorun ise inflaatlar›n tek tip yap›lmamas›. Ece Ulusoy, ‹stikbal Regina’n›n 400 modülüyle her mutfa¤a özel çözümler üretebildi¤ini ifade ediyor. Ulusoy “Ege Bölgesi ürünleri çok çabuk tüketiyor ve yenisini istiyor. Biz en yüksek modül adediyle çal›flan markay›z. Ama bölgemizdeki tüketici bizi yaln›z yurtiçi üreticilerle de¤il yurtd›fl›ndan gelen markalarla k›yasl›yor. Zor ama çok zevkli bir mutfak ifli. ‹nsanlar›n özel hayatlar›na giriyoruz. Projeleri olufltururken onlar›n nerede, nas›l yaflayaca¤›na biz karar veriyoruz. Onlar da hem ma¤azam›z›n etkisiyle hem iflimize hakimiyetimiz nedeniyle bize güveniyorlar” diyor. Kamera Arkas› Teknolojinin do¤al sonucu ORGATECH Teknoloji ile do¤an›n insan sa¤l›¤› ve rahatl›¤› için buluflmas›n› hedefleyen ‹stikbal, yeni yata¤› Orgatech’in reklamlar›nda “Teknolojinin do¤al sonucu” slogan›n› kullan›yor. Muz fleklinde bir telefon, sap› yay fleklinde bir çiçek görüntüleriyle pekifltirilen mesaj, Orgatech’in de hem do¤al hem de son derece teknolojik bir ürün oldu¤una dikkat çekiyor 40 may›s-haziran stikbal’in yeni ürünü Orgatech, ‹stikbal’in daima önde tuttu¤u sosyal sorumluluk ilkesiyle tüketici beklenti ve trendlerini bir araya getiriyor. ‹stikbal Orgatech yatak, tüm dünyada do¤al ürünlere dönüflün ülkemizdeki öncülü¤ünü yap›yor. Ürünün gelifltirilme süreci hakk›nda bilgi veren Boydak Holding Halkla ‹liflkiler Müdürü Murtaza Durmufl, firma olarak her zaman teknolojiyi iyi takip ettiklerini ifade ediyor ve flu bilgileri veriyor: “Ancak son y›llarda hepimiz, kulland›¤›m›z ürünlerin sa¤l›¤›m›za etkisini araflt›r›yoruz. Küresel ›s›nma gibi faktörlerin iflaret etti¤i dünyan›n do¤al dengesinin bozulmas› karfl›s›nda ürünlerimizi gelifltirmek istiyoruz. Ancak teknolojiden de vazgeçemeyiz. Teknoloji ile do¤ay› birlefltiren ürünler yaratmak amac›m›z. Çünkü bizim bir marka sorumlulu¤umuz var. Yüzeyi do¤al pamuktan yap›lm›fl Orgatech, bu yaklafl›mdan do¤du.” Proje reklam ajans› Klan’n›n önüne geldi¤inde, çerçevesi bu kadar iyi çizilmifl, sa¤lam projelendirilmifl ‹ bir ürünün gerek isminin bulunmas›, gerekse reklam sloganlar›n›n ve film senaryosunun oluflturulmas› da çok zaman almam›fl. Firman›n Genel Müdürü Asl› Yurddafl ve Kreatif Editörü Yüksel Do¤ru, Maslak’taki Film Soka¤›’nda süren çekimler s›ras›nda bir yandan da flu anda tüm reklam mecralar›nda gördü¤ünüz ilanlar›n son rötufllar›n› yapmakla meflgüldü. ‹stikbal Marka Temsilcisi Fatma Güner Özcan “G›dada bafllayan organik ürünlere dönüfl, tekstilde de kendini göstermeye bafllad›. Yatakta bunu yapan ilk biziz. Biz genellikle bir ürün ortaya ç›kar›r›z ve bunun takipçileri olur. Ben, organik yatakta da arkam›zdan di¤er firmalar›n gelece¤ini tahmin ediyorum” diyor. Orgatech, organik pamuk kullanmas›yla do¤al, ancak mevcut yataklardan yüzde 75 daha fazla süspansiyonu olmas›yla da teknolojik. Trombolin yatak Reklamda yatak üzerinde z›playan bir k›z çocu¤u görüyoruz. Klan Ajans’›n Genel Müdürü Asl› Yurddafl “Trombolin gibi” diyor Orgatech için ve elbette bu esneme özelli¤i yata¤›n ayn› zamanda uzun ömürlü olaca¤› anlam›na geliyor. Murtaza Durmufl, ‹stikbal’in her y›l teknolojik üstünlü¤ünü öne ç›karan ürünlerle tüketicinin karfl›s›na ç›kt›¤›n› belirterek Orgatech’le A-B gelir grubuna yak›n bir hedef kitleye yönelmek istediklerini ifade ediyor. Daha önce alev almayan yatak, uyku teknolojisinde devrim yaratan Viscolex yatak ürettiklerini hat›rlatan Durmufl, “Yeni yata¤›m›z ise sa¤l›kla teknolojinin buluflabilece¤i düflünülerek tasarland›” diyor. Teknoloji ve do¤a bir arada olabilir Filmin yönetmeni K›vanç Baruönü ise reklam filminin mesajlar› konusunda flunlar› söylüyor: “Bu filmde son y›llarda küresel ›s›nman›n da bir kez daha gündemimize getirdi¤i sorular› sorduk. Geliflen teknolojiyle do¤adaki kimi de¤erleri biz insan eliyle mi yok ediyoruz? Acaba teknoloji ile yaflarken dünyay› mahvetmek zorunda m›y›z? Do¤ay› tüketmek zorunda m›y›z? Teknoloji ve do¤a bir arada ve uyumlu olamaz m›? Bu sorular›n ard›ndan çözüm olarak getirdi¤imiz yeni yata¤›m›z› gösteriyoruz. Ürünümüz çok teknolojik bir ürün olabilir ama ayn› flekilde do¤ayla uyum- lu olabilir. Daha sonra da bu yata¤›n kullan›c›ya getirdi¤i mutlulu¤u, rahatl›¤› anlatmak ad›na da mutlu bir aileyi görüyoruz. Belki bir pazar sabah›, küçük bir k›z çocu¤unun anne babas›n› keyifli bir uykudan uyand›rmas›yla bitiriyoruz filmimizi.” Baruönü, reklam filminin teknolojiye vurgu yap›lan birinci bölümünde daha soyut, beyaz bir atmosfer tercih etmifl, finalde ise s›cak bir aile atmosferiyle izleyiciyi karfl› karfl›ya b›rak›yor. Reklam senaryosunu yazan ekipte de yer alan Kreatif Editör Yüksel Do¤ru, kendilerine tan›t›lmas› için gelen ürünün iyi araflt›r›lm›fl, tüketici beklentilerinin iyi ölçülmesiyle ortaya ç›km›fl oldu¤unu belirterek “Organik ve teknolojik olmas› öne ç›kan özelli¤iydi bu ürünün. Akl›m›za ilk gelen fleylerden biri, bu kelimeleri birlefltirerek Orgatech’i yaratmak oldu” diyor. Do¤al uyku için yan ürünler Türkiye’nin ilk organik yüzeyli yata¤› Orgatech’i üreten ‹stikbal; yatak, çarflaf, alez, yast›k ve yast›k k›l›f› ile do¤al bir uykunun olanaklar›n› geniflletiyor. Orgatech teknolojisi ile üretilmifl tüm ürünler 30 günlük “mutluluk garantisi” ile tüketicilerle bulufluyor. 41 may›s-haziran Söylefli “Hayallerimin peflinden kofluyorum” “Hat›rla Sevgili”yle yak›n tarihin farkl› atmosferine bürünen, 60’l› y›llardan 80’li y›llara uzanan olaylar silsilesinde sürüklenen Yasemin karakterini baflar›yla canland›ran Beren Saat ile büyük bir h›zla geliflen kariyeri, oyunculuk ve hayalleri üzerine söylefltik 42 may›s-haziran O nu s›cac›k gülümsemesi, ekrandan taflan sevimlili¤iyle tan›y›p sevdik. Gerçi bu aralar “Hat›rla Sevgili”de kavuflamad›¤› sevgilisinin ard›ndan bol bol gözyafl› döküp, ekran bafl›ndakileri kahrediyor olsa da, gülünce tüm dertleri unutturuyor adeta. Oyunculuk kariyeri flimdilik dizilerle s›n›rl› olan Beren Saat’in tiyatro ve sinemaya olan tutkusu da en az diziler kadar yo¤un. Bir dönem dizisi olan Hat›rla Sevgili de çekimler öncesinde nas›l bir haz›rl›k aflamas› geçirdiniz? Çok yo¤un bir haz›rl›k dönemi oldu. Dönem dizisi olmas› nedeniyle Y›lmaz Karakoyunlu, Can Dündar, Ferhat Kentel gibi isimlerle çal›flmalar›m›z oldu. Özellikle Can Dündar'›n bize büyük yard›m› oldu. Film, belgeseller nedeniyle çok önemli bir veri taban›na sahip. Bundan çok faydaland›k. Bir yandan dizideki karakterlerin psikolojik boyutunu incelerken, di¤er yandan o dönemde kad›nlar t›rnaklar›n› nas›l törpülüyorlarm›fl, saçlar nas›lm›fl, ayakkab›lar›n modeli neymifl diye araflt›rma yapt›k. Eski Hayat dergileri bulundu, Tomris Han›m’›n evinde sabahlara kadar bu dergiler kar›flt›r›ld›. Yarat›m aflamas›nda bulunmak benim için çok keyifli ve ö¤retici oldu. Sinema filminde oynamak istiyor musunuz, teklifler var m›? Çok sab›rs›zl›kla bekledi¤im bir rol var. Tomris Giritlio¤lu çekecek ve inan›yorum ki çok güzel olacak. Ama filmi perdede görene kadar konuflmamak laz›m. O yüzden flimdilik söyleyebileceklerim bu kadar. Daha “Oyuncuyum” diyemiyorum, olmaya çal›fl›yorum. Bir potansiyel var galiba. Zaten buna inanmasam bu ifle girmezdim. Kendimi hayal k›r›kl›¤›na u¤ratmaktan çok korkar›m. Oyunculu¤unuzu gelifltirmek için neler yap›yorsunuz? Galiba ihtiyaca göre flekilleniyor. Mesela, “Aflka Sürgün” dizisinde seslendirmeyi baflkas› yap›yordu. Ama bu dizide dublaj› ben yap›yorum. Ses egzersizleriyle, tonlama çal›flmalar›yla çok u¤raflt›m. Bir yandan da fiziksel esnekli¤imi ve kondisyonumu kaybetmemek için çal›fl›yorum. San›r›m çok yo¤un bir tempoda çal›fl›yorsunuz, bu sizi nas›l etkiliyor? Aç›kças› flu an dizi çekti¤im bir dönemdeyim ve bunu yar›da b›rakamam. Biliyorsunuz bu ülkede insanlar›n dönemleri var, ben de flu anda b›rakamayaca¤›m bir noktay›m, döndü¤ümde ayn› flans› bulamayabilirim. O yüzden son üç senedir sürekli çal›fl›yorum. Dizi çekmek öyle bir fley ki, insan›n baflka hiçbir fleye vakti kalm›yor. Kitap okurken bile yorgunluktan hemen uyuyorsunuz. Bir yandan insan›n kiflisel geliflimini durduruyor, di¤er yandan farkl› yönetmenlerle ve farkl› tecrübelerdeki oyuncularla vakit geçirdi¤iniz için bir tür atölye çal›flmas›n›n yafland›¤› bir okul asl›nda. Yani, bir anlamda bu döngü içinde gelifliyorum. Birkaç sene öncesine kadar okuluna gidip gelen kendi halinde birisiydiniz. Bugün ise herkes sizi tan›yor. Olumlu ya da olumsuz hayat›n›zda ne gibi de¤ifliklikler oldu? Tan›nm›fl bir insan haline geldi¤inizde insanlarda tuhaf bir önyarg› oluyor. Kendinizi merkez gibi düflünürseniz, çemberin yak›n›ndaki insanlar benim Dizi çekmenin en keyifli yanlar›ndan biri de normal flartlarda karfl› karfl›ya gelemeyece¤iniz insanlarla çok uzun vakitler geçirme flans›n›z olmas›. Gerek sahnede oynarken, gerek kahve molalar›nda çok fazla fley ö¤reniyoruz ayn› ben oldu¤umu biliyor. ‹liflkileriniz eskisi gibi devam ediyor. Çember d›fla do¤ru geniflledikçe bir tak›m insanlar var ki, sizin çok yak›n›nda olmayan, onlar bir tak›m ön yarg›lara sahip oluyor. Sizin hakk›n›zda d›flar›dan olumsuz yorumlar yap›yorlar. Bu, bir dönem bana çok incitici geldi. Arkandan bir sürü fleyler söylüyorlar. Oysaki ben, sadece hayallerimin peflinden kofluyorum, yapmak istedi¤im bir fley için mücadele veriyorum. Bu yüzden tan›nm›fll›kla birlikte insan›n sosyal hayat›nda birtak›m fleyler oluyor, zemin sallan›yor biraz. ‹simlere çok fazla kap›lmamak laz›m, san›r›m buna kap›lanlar›n hayat› biraz zor oluyor. Türk izleyicisi flimdiye kadar oynad›¤›n›z masum kad›n rollerini size çok yak›flt›r›yor. Sizi daha farkl› rollerde ne zaman görece¤iz? Farkl› rolleri denemek istiyorum, inflallah deneyece¤im de. Ama televizyonda de¤il. Bir grup izleyici var ki ne oynad›¤›n› izlemek için geliyor. Bunlar sizi izlemek için para veren insanlar. Yani oyun izlemek için gelen insanlara evet ben bunu oynad›m demek için farkl› bir rolle karfl›lar›na ç›kmak isterim. fiimdi herkes gördü¤ünde sar›l›yor, el sall›yor, öpücük yolluyor, selam veriyor. Kötü bir kad›n› oynay›p sokaklarda tepki almak istemiyorum. Di¤er taraftan gerçekten kendimi görmek, denemek, s›n›rlar› zorlamak istiyorum. Bu yüzden masum k›z›n d›fl›nda roller de oynayaca¤›m ama dizilerde de¤il... Dizi çekmenin en keyifli yanlar›ndan biri de normal flartlarda karfl› karfl›ya gelemeyece¤iniz insanlarla çok uzun vakitler geçirme flans›n›z olmas›. Gerek sahnede oynarken, gerek kahve molalar›nda çok fazla fley ö¤reniyoruz, hem hayata hem de oyunculu¤a dair. Mesela dizide babam› oynayan Engin fienkan; o kadar muhteflem ki... Sahne hakimiyeti, karfl›s›ndaki oyuncuyla kurdu¤u iletiflim muazzam. 10 sene sonra kendinizi nerede görüyorsunuz? fiu anda bulundu¤um durumu da iki sene öncesinden hayal edemiyordum, insan bir yandan kendini gelifltirmeye çal›fl›yor ve kendine güveniyor, ama flans faktörü de çok önemli. Yar›flmadayken bir oyuncunun baflrol almas› için olgunluk yafl› 25-30. Sen daha 20 yafl›ndas›n diyorlard›. Buna inanm›flt›m. Ama ondan sonra Tomris Han›m’la (Giritlio¤lu) tan›flt›m, kocaman bir prodüksiyonun baflrolü geldi ve sadece 18 yafl›ndayd›m. ‹flte bu flans, baflrol için aranan k›z otuz yafl›nda olsayd›m ben oynayamayacakt›m. O yüzden ilerisini tahmin etmek çok mümkün de¤il. 43 may›s-haziran ÇOCUK, SUÇ VE fi‹DDET - 2 fiiddet: Çözüm de¤il problem Sald›rganl›k do¤am›zda m› var, yoksa ö¤renilen bir davran›fl m›? Araflt›rmalar özellikle çocukken psikolojik ya da fizyolojik fliddete maruz kalm›fl, yoksulluk hisseden ve öfkelerini do¤ru yönetemeyen insanlar›n daha çok fliddete baflvurdu¤unu gösteriyor nsanlar ve toplumlar, her zaman çeflitli sorunlarla karfl›lafl›rlar. Zaman zaman bir sorunun çözümünde araç olarak görülen fliddet ise gerçekte çözüm de¤il, sorundur. fiiddeti tart›fl›rken öncelikle çözüm yolu olarak neden fliddetin gündeme geldi¤ini anlamam›z gerekir. Baflka bir insana zarar vermeye, ac› çektirmeye veya yaralamaya yönelik herhangi bir tür davran›fla “sald›rganl›k” deniyor. fiiddet de sald›rganl›ktan kaynaklanan “güç kullanmak, bask› uygulamak, baflka insanlara zarar vermeye ve yaralamaya dönük hareketler” anlam›na gelir. Artm›fl sald›rganl›k dürtüleri ile içsel kontrol düzenekleri aras›ndaki denge bozuldu¤unda fliddet eylemi ortaya ç›kar. Çocukta veya ergende sald›rganl›k e¤ilimi olabilir; fakat bu e¤ilim, kifli kontrolünü yitirmedikçe eyleme dönüflmez. Doç. Dr. Erol Göka “Organik veya sinirsel bozukluklar ile çevresel ortamdan gelen uyaranlar, sald›rganl›¤› ortaya ç›karan dürtüleri fliddetlendirirken, beyindeki kimi kimyasal bozukluklar ve kiflinin ruhsal dünyas›n›n kolayca k›r›labilme özelli¤i göstermesi kontrol sistemini zay›flat›r” demektedir. fiiddet, durup dururken ortaya ç›kmaz. Araflt›rma sonuçlar›na göre, fliddet eylemini tetikleyen faktörlerden baz›lar› flunlard›r: ‹ Ahmet Turan Öztürk Boydak Holding Aile ve E¤itim Dan›flman› Mart-Nisan say›m›zda birinci bölümünü yay›mlad›¤›m›z “Çocuk, Suç ve fiiddet” çal›flmam›z›n ilk bölümünde “çocuk suçlulu¤u” üzerinde durmufltuk. Araflt›rmam›z›n gelecek say›m›zda yay›mlayaca¤›m›z son bölümünde ise çözüm önerilerimizi sunaca¤›z. • Yüksek düzeyde zarar verme niyeti, • Kurban›n varl›¤›, • S›k ve aç›k tehditlerde bulunma, • Somut plan yapma, • fiiddet araçlar›na kolayl›kla ulaflabilme, • Kontrolü yitirmeye dair deneyimler, • Devaml› öfke veya düflmanl›k duygular›, • fiiddeti seyretmekten hofllanma, • Merhametsizlik, • Kendisini kurban olarak görme, • Otoriteye küsme, • Çocuklukta kötü muamele ve yoksunluk, • Evde s›cakl›k, flefkat ve ilgi azl›¤›, • Erken ana-baba kayb›, • Çocuklukta yang›n ç›karma, yatak ›slatma ve hayvanlara zalim davranma. Tüm bu niteliklerin gözlendi¤i bir kiflili¤in fliddete yönelme potansiyeli son derece yüksektir. Sald›rganl›¤›n nedenleri Hiçbir neden yokken, sald›rganl›k ortaya ç›kabilir mi? ‹nsan, neden sald›rganl›k gösterir? Sald›rganl›k, insan›n yap›s›nda, yarad›l›fl›nda olan bir fley midir; yoksa sonradan sosyal çevreden ö¤renilen davran›fllar m›d›r? Bu sorular›n cevab›n› vermek oldukça zordur. ‹nsan›n yap›s›n› ve davran›fllar›n›n nedenlerini çözümlemeye ve anlamaya çal›flt›¤›m›zda görülür ki sald›rganl›k tek faktörle aç›klanamayacak derecede 45 may›s-haziran Görsel olarak fliddet içeren örneklere maruz kalan çocuklarda, büyüklere oranla daha fazla sald›rganl›k e¤ilimi görülür. Küçük çocuklar fliddet içerikli filmlerde, kurban›n ac› çekmesine ald›rmadan, fliddeti art›rarak devam ettirirken, ayn› durumda yetiflkinlerde, kurban›n çekti¤i ac›ya karfl› duyarl›l›k geliflir 46 may›s-haziran kompleks bir olgudur. ‹nsan›n sald›rgan davran›fllar göstermesinin hem biyolojik, hem psikolojik hem de içinde bulundu¤u toplumsal çevreye ba¤l› faktörleri vard›r. Sald›rgan davran›fla etki eden fiziki faktörler flöyle s›ralanabilir: • Yar›flma (rekabet) içinde olma, afl›r› al›flt›rma, provokatif filmler seyretme gibi çeflitli faktörler, artm›fl uyar›lma halini etkiler; dolay›s›yla sald›rganl›k davran›fl› da artar. • K›z ve erkek çocuklar üzerinde yap›lan davran›flsal gözlemlerde ve araflt›rmalarda, erkek çocuklar›n daha çok fliddet unsurlar› içeren oyunlar› tercih ettikleri görülür. Yetiflkin insanlarda yap›lan çal›flmalarda da fliddet suçlar› ile ilgili istatistikler göz önüne al›nd›¤›nda erkeklerin kad›nlara göre daha sald›rgan davran›fllar gösterdikleri saptanm›flt›r. • Hayvanlar ve insanlar üzerinde yap›lan pek çok araflt›rmada, cinsel dürtülerle sald›rganl›k davran›fllar› aras›nda bir iliflki görülmüfltür. Yine araflt›rma ve gözlem sonuçlar›, bize fiziksel a¤r›lar›n da sald›rgan dürtülere yol açt›¤›n› göstermektedir. Bu sald›rganl›k dürtüsü; a¤r›ya yol açan hedefe yönelebildi¤i gibi bazen a¤r›yla herhangi bir ba¤lant›s› olmayan bir hedefte de ifadesini bulabilir. • ‹laç, alkol, uyuflturucu ve di¤er uyar›c›lar, de¤iflen dozlarda sald›rganl›¤a yol açar. Maddelerin olumsuz etkisiyle ortada hiçbir fiziki gerçeklik olmad›¤› halde, varm›fl gibi alg›layan insanlar, çevresindeki pek çok kifliye zarar verebilir duruma gelirler. Araflt›rmalara göre sald›rganl›¤›n pek çok psikolojik kayna¤› vard›r. Bu kaynaklar› k›saca s›ralayal›m. Engellenme: Herhangi bir hedefe yönelen davran›fl›n, amac›na ulaflmas›n›n önlenmesine “engellenme” denir. Amaca ulaflmay› önleyen etken “engel” ad›n› al›r. Bir faktörün, psikolojik anlamda engel olmas› için birey taraf›ndan engel olarak kabul edilmesi gerekir. Engeller, iç ve d›fl engel olmak üzere ikiye ayr›l›r. ‹ç engeller, organizman›n kendisinden kaynaklanan fizyolojik ve psikolojik engellerdir. Örne¤in hastal›k, korku, kendine güvensizlik iç engellenmelerdir. Yang›n, kurakl›k, fakirlik, deprem, toplumsal kontrol mekanizmalar›, terör, ölümler, savafl gibi toplumsal ve do¤al çevreden kaynaklanan engeller ise d›fl engellenme unsurlar›d›r. Sosyal psikolojiye çok önemli katk›larda bulunmufl olan Amerikal› bilim adam› John Dollard’a gö- re, engellenme, bir biçimde sald›rganl›¤a yol açar ve ayn› flekilde sald›rganl›k, daima engellenmeden kaynaklan›r. Yine de engellenmifl insan, her zaman sald›rganl›¤a bafl vurmad›¤› gibi sald›rgan her davran›fl da engellenmeden do¤maz. Engellenmeyi meydana getiren etken, çok yo¤un ise sald›rganl›¤a yol açar. Ayr›ca bireye, haks›zl›¤a u¤rad›¤› izlenimi veren her engel, sald›rganl›k davran›fl›n› tetikler. Bir baflkas›n›n ihtiyaçlar›n›n doyumuna engel olan kifli veya kurumlardan çok, engellenmeye maruz kalan kiflinin engellenmeye verdi¤i anlam, sald›rganl›k üzerinde önemlidir. Örne¤in, okul idaresinin ve anne-baban›n, çocuklar›n önüne koyduklar› engel, okul ve annebaba için disiplinin temini ad›na hofl görülebilir. Oysa çocuklar için ayn› fley söylenemez. Bu noktada, çocuklar›n uyabilecekleri kurallar›n, keyfî bir engel olmad›¤›, insanlar›n, toplumsal düzen ad›na baz› kurallara uymas› gerekti¤i, aile ve okul toplant›lar› arac›l›¤›yla, çocuklara kazand›r›lmal›d›r. Do¤rudan provoke edilme: ‹stismar etme, fiziksel kötüye kullan›m ve alay, insanlarda sald›rgan davran›fllar› art›r›r. Tetiklenen sald›rganl›k, bir kez ortaya ç›kt› m› art›k önü al›namaz bir flekilde artarak devam eder. Çocuk ve gençlerde, “Ben kimim?” sorular› geliflip bir kimlik oluflurken; özellikle de ilk ergenlik (1215 yafllar›) dönemindeki fiziksel görünümleri ile ilgili alayc› bak›fl ve konuflmalar, sald›rgan tepkileri art›rmaktad›r. Sald›rganl›k gösteren örneklere maruz kalma: Görsel olarak fliddet içeren örneklere maruz kalan çocuklarda, bü48 may›s-haziran yüklere oranla daha fazla sald›rganl›k e¤ilimi görülür. fiöyle ki, küçük çocuklar fliddet içerikli filmler karfl›s›nda, kurban›n ac› çekmesine ald›rmadan, fliddeti art›rarak devam ettirmektedir. Oysa ayn› durumda yetiflkinlerde, kurban›n çekti¤i ac›ya karfl› duyarl›l›k geliflir. Bir baflka araflt›rmada fliddet ö¤esi içeren bir filmin bafl› gösterildikten sonra çocuklara film için bir final seçmeleri söylendi¤inde, küçük çocuklar›n sald›rgan sonlar, büyük çocuklar›n ise fliddet içermeyen sonlar seçtikleri görülmüfltür. “Kumanda elinizde, isterseniz televizyonu kapatabilir, isterseniz kanal de¤ifltirebilirsiniz” demekle, çocuklardaki sald›rgan davran›fllar›n önlenemedi¤i ortadad›r. Sald›rgan davran›fllar›n toplumsal belirleyicileri Toplumbilimcilere göre fliddet ve sald›rganl›¤›n, bireysel ve biyolojik özelliklerin ötesinde toplumsal ve siyasal birtak›m belirleyicileri bulunmaktad›r. Bu konuda birbirinden oldukça farkl› teoriler ileri sürülmüfltür. Bunlardan baz›lar› daha detayl› olarak, suç teorileri anlat›l›rken verilmiflti. Burada da k›saca de¤inelim: fiiddetin üzerinde en çok durulan toplumsal belirleyeni, yoksulluk ve toplumsal eflitsizli¤e verilen tepkilerdir. Ekonomik eflitsizlik artt›kça, toplumda sald›rganl›k e¤ilimi ve dolay›s›yla fliddet artar. Bask› karfl›s›nda toplumun tepkisinin belirli oranlarda artt›¤›, bask› belirli bir yüksek düzeye erifltikten sonra fliddet tepkisinin azald›¤›; bask› dayan›lmaz bir hâle geldi¤inde ise bu kez tam tersine fliddet tepkisinin de ayn› oranda artmaya bafllad›¤› görülür. Toplumsal destek sistemlerinin yetersiz oldu¤u veya tamam›yla çöktü¤ü toplumlarda da sald›rganl›k artar (Landau 1960-1970). Enflasyonun yüksek oldu¤u toplumlarda boflanma h›z›n›n da yüksek oldu¤u, ailevi huzursuzluklar›n fliddet suçlar›n› art›rd›¤› gözlenir. Bir grup sosyolo¤a göre, bir sosyal sistem içinde kiflilerin gelir, e¤itim, iktidar, toplumsal statü, toplumsal etki, toplumsal sayg›nl›k aç›s›ndan tutars›z, uyumsuz ve çeliflkili olmalar› halinde daha fazla fliddete baflvurduklar› görülmektedir. Toplumsal eflitsizlikler, fliddet e¤ilimini art›r›r. Sosyolojik çal›flmalar›n ço¤unda fliddet ve sald›rganl›kla ilgili davran›fllar› ve suçlar› daha çok 15-30 yafl aras›nda, erkek, fakir, kentli nüfustan, toplumda etnik veya toplumsal olarak düflük bir gruba mensup bireylerin gerçeklefltirdi¤i bulunmufltur. Di¤er bir sosyopsikolojik bulgu da göreceli olarak fliddetten uzak çocuk ve gençlerin, kalabal›k içinde veya gençlik çetelerinde sald›rgan davran›fllar sergileyebilmeleridir. Çocuklar, ait olduklar› grubun bir parças› olduklar›n›, bu gruptan farkl› davran›flta bulunmayacaklar›n› göstermek isterler. Yani, bireysel özelliklerinden daha ilerde grubun özellikleri istikametinde bir davran›fl biçimi gelifltirirler. Bir toplumsal grup içinde yer alan çocuklarda “biz” ve “öteki”ler duygusu oluflur; çeflitli grup faaliyetleriyle bu duygu pekiflir. Çocuklarda, ötekilerin davran›fllar›ndan hofllanmama, onlara flüphe ile bakma e¤ilimi, grup fliddetini art›ran önemli bir nedendir. Grup ruhu bireyin bireysel kimli¤ini aflar; bireyin, bireysel davran›fllardan uzaklaflmas›n› getirir. Bu durum kifliyi, davran›fllar›ndan daha az sorumlu hale getirir. Tek bafl›na çok nefleli, huzurlu, uyumlu, insan iliflkilerinde sa¤l›kl› olan çocuklar›n okulda ve maçlarda nas›l fliddete baflvurduklar›, anonimli¤in etkisiyle aç›klanabilir. Anonimlik, bireyin yaln›z haline göre sald›rganl›¤›n› daha rahat göstermesini sa¤lar. Kaynakça: GÖKA, Doç. Dr. Erol TÜRKÇAPAR, Dr. M. Hakan; “Gençlik ve fiiddet”, www.saglik.net.tr Sektör ‹stanbul Mobilya Fuar› aç›l›yor ‹stanbul Mobilya Fuar› (IMOB), bu y›l 2-6 May›s 2007 tarihlerinde, CNR’da gerçeklefltiriliyor. 120 bin metrekarelik alana yay›lan, 300'ün üzerinde kat›l›mc›s› ile 50 bin ziyaretçisini bir araya getirecek ‹MOB ‘07’de, ev mobilyalar› ve iç dizayn ürünleri sergilenecek. Mobilya Sanayicileri Derne¤i’nin iflbirli¤inde, içeri¤i çeflitli etkinliklerle zenginlefltirilen fuar, ‹talyan tasar›mc›lar›n konuflmac› olaca¤› seminerler, yar›flmalar ve özel sergilerle donat›ld›. Dünyaca ünlü tasar›m okulu Domus Academy’nin üst düzey yöneticilerinden Prof. Dante Donegani ve Prof. Giovanni Lauda, ‹MOB kat›l›mc›lar› için çok özel bir sunum yapacak. ‹talyan tasar›mc›lar taraf›ndan önemli bilgiler verilecek “‹talyanlar nas›l tasarl›yor?” bafll›kl› seminer, 5 May›s Cumartesi günü, 13.0015.00 saatleri aras›nda ücretsiz izlenebilecek. ‹MOB kat›l›mc›lar›n›n yer almas› beklenen yar›flmada, “En Baflar›l› Stand Ödülü”nün yan› s›ra, oturma odas›, yatak odas›, yemek odas›, genç odas›, kanepe ve aksesuar kategorilerinde de birincilik, ikincilik ve üçüncülük ödülleri, 3 May›s Perflembe günü düzenlenecek kokteyl ve foto¤raf gösterisiyle birlikte sahiplerini bulacak. MOSDER taraf›ndan her y›l geleneksel olarak gerçeklefltirilen Tasar›m Yar›flmas›’nda geçti¤imiz y›l dereceye giren ö¤rencilerin projeleri, prototip ve foto¤raflar›yla özel bir alanda sergilenecek. Üniversite-sanayi iflbirli¤inin tetiklenmesi amac›yla MOSDER’in ev sahipli¤inde oluflturulan bu özel sergi, ODTÜ, Anadolu Üniversitesi, Bilkent Üniversitesi, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Beykent Üniversitesi, Maltepe Üniversitesi ve Kadir Has Üniversitesi’nden tasar›mc› adaylar›n›n projelerini a¤›rlayacak. ‹MOB kat›l›mc›lar› tasar›mlar› ile yar›flacak Boydak Holding markalar› ‹MOB’ta Türkiye’nin en büyük mobilya fuar›n›n kat›l›mc›lar›, bu y›l yaln›zca yeni ifl f›rsatlar› için de¤il, ‹MOB Tasar›m Yar›flmas› için de yar›flacak. Baflar›l› tasar›mlar› öne ç›kararak teflvik etmek, sektörün konuya ilgi ve duyarl›l›¤›n› art›rmak ve nihai olarak da Türkiye’nin tasar›m gücüne katk›da bulunmak amaçlar›yla yola ç›k›lan yar›flma, CNR ve MOSDER’in iflbirli¤iyle düzenleniyor. Tüm Türk mobilya sektörünün öncüsü Boydak Holding bu y›l ‹stikbal, Bellona, Deco ve geçen y›l gruba kat›lan Mondi olmak üzere dört ayr› markas› ile fuarda yerini al›yor. Mobilya sektörüne ivme kazand›racak yeni konseptlerin ve yeni ürün gruplar›n› tüketiciler ile buluflturacak olan Boydak Holding, ‹MOB’ta gücünü bir kez daha vurgulayacak. Durak tekstil çal›flanlar›na ›fl›k tutmaya devam ediyor Durak Tekstil Pazarlama A.fi., pazarda baflar›l› olman›n sistematik ve e¤itimli bir çal›flmadan geçti¤ini düflünüyor. Bu amaçla tüm ekip çal›flanlar›yla de¤iflen teknolojik, kültürel, sosyal ve ekonomik makro ve mikro çevre koflullar›na ayak uydurabilmek ve inovatif çal›flmalar üretebilmek amac›yla teknolojik destekli e¤itim çal›flmalar›n› yak›ndan takip ediyor. Pazarlama faaliyetlerini sosyal sorumluluk aktiviteleriyle de destekleyen Durak Tekstil Pazarlama A.fi. Pazarlama Departman›n›n en önemli ve etkili tan›t›m aya¤› olan Kiflisel Sat›fl faaliyetlerini profesyonelce gerçeklefltirebilmek amac›yla tüm Müflteri ‹liflkileri Departman› ve Sat›fl Pazarlama ekibine, Dokuz Eylül Üniversitesi ö¤retim üyelerinden Cem Küçüktepep›nar taraf›ndan “Global Pazarlara Girifl Stratejileri ve Etkili Kiflisel Sat›fl Yöntemleri” konular›nda iki gün süreli e¤itim uygulamas› gerçeklefltirdi. Böylece çal›flan ekipler hem yeni pazarlama trendleri üzerine yeni fikirler gelifltirdi, hem de firman›n etkinlik ve verimlili¤ini art›r›c› teknikleri benimsedi. 50 may›s-haziran Bu katk›lar›n yan› s›ra, “Sektörün De¤iflkenleri ve Markalaflma” konusu üzerinde duruldu. Marka imaj› yarat›lmas› ve gelifltirilmesi üzerine yeni projeler üzerinde çal›flan Durak Tekstil Pazarlama A.fi., bu süreç içinde konuyu tüm çal›flanlar›yla da paylaflarak, markalaflma ve marka imaj›n›n do¤ru kullan›lmas› ad›na teknik çal›flmalar yap›yor. Advertorial CAMA bahar geldi Mobilya imalatç›lar›, renkli camlar ve temperli camlarla birlikte yeni ürün tasar›mlar›nda ve imal etmekte olduklar› yeni ürünlerde daha çok cam kullan›yorlar. Eskiden mobilya ürünlerinde yüzde 5’lerin alt›nda olan cam kullan›m›, flimdilerde yüzde 30’lar› afl›yor ayseri Organize Sanayi Bölgesi’nde aaliyet gösteren Okandan Cam, mobilya sektöründeki cam kullanma oran›n›n art›fl›yla birlikte yat›r›mlar›n› bu do¤rultuda h›zland›rd›. Bahar›n rengarenk ›fl›lt›lar›n› cama yans›tan Okandan Cam, tasar›mc›lar›n istedi¤i modelleri de cam üzerinde uygulayarak mobilya sektörüne önemli katk›lar sa¤lamaya bafllad›. Güvenlik ve kaliteyi ön planda tutan Okandan Cam, k›r›lma özelli¤i mevcut camlara göre befl kat daha sa¤lam olan, k›r›ld›¤› zaman insanlar için tehlike oluflturmayarak tamamen da¤›lan temperli camlarla sektörde kendisini ve müflterilerini dünya standartlar›na tafl›may› sürdürüyor ve “insan” odakl› ar-ge ve yat›r›m çal›flmalar›na a¤›rl›k veriyor. K Mobilyada cam›n zerafeti Mobilya imalatç›lar›, renkli camlar ve temperli camlarla birlikte yeni ürün tasar›mlar›nda ve imal etmekte olduklar› yeni ürünlerde daha çok cam kullan›yorlar. Eskiden mobilya ürünlerinde yüzde 5’lerin alt›nda olan cam kullan›m›, flimdilerde yüzde 30’lar› afl›yor. Eskiden yatak odas› mobilyas›nda sadece gar dolaplar›n yüzünde iki tane ayna olurken flimdi d›fl kapaklar›n›n tamam› renkli camlardan olufluyor. Vitrinlerde s›radan camlar kullan›l›rken flimdilerde vitrin kapaklar›n›n neredeyse tamam›, sehpa ve masalar›n ise büyük bir bölümü renkli ve de güvenli camlardan oluflmaktad›r. Tüketiciler de camla kombine ürünlere daha çok ilgi gösteriyor. Zaman içerisinde geliflmekte olan mobilya sektöründe nitelikli ve albenisi daha fazla olan ürünler tüketiciler taraf›ndan tercih edilmeye baflland›. Bu da üretici firmalar› “yenilik” yapmaya zorluyor. Her hangi iki firma ayn› standartlarda, ayn› kalitede ürün üretmesine karfl›n birisinin uygulad›¤› de¤iflik bir model veyahut kulland›¤› renkli ve güvenilir bir cam, o ürünün tercih edilme sebebi olabiliyor. Bu nedenle firmalar ürünlerinde tasar›ma öncelik ve önem veriyor. ‹flte bu noktada Okandan Cam’›n sadece farkl› tarz üretimi de¤il, ayn› zamanda mobilyan›n gelece¤ine yön verecek genç ve nitelikli tasar›mc› arkadafllara verdi¤i öneme iliflkin olarak MOSDER taraf›ndan düzenlenen “Genç Tasar›mc›lar” yar›flmas›na sa¤lad›¤› sponsorluk deste¤i de bir çok mobilya üreticisi taraf›ndan takdir gördü. Hedef beyaz eflya Okandan Cam, ciddi bir büyüme gerçeklefltirerek, sadece mobilya sektöründe de¤il beyaz eflya ve inflaat sektöründe de tercih edilen marka olmay› hedefliyor. “Her fiey Ülkemiz ‹çin“ anlay›fl›yla istikrarl› bir flekilde yapmakta olduklar› yat›r›mlarla, istihdam ve verimlilik aç›s›ndan ülke ekonomisine pozitif katk›da bulunmaya devam ediyor. 51 may›s-haziran Kültür & sanat K‹TAP Ferrari’sini Satan Bilge’den Liderlik Bilgeli¤i ÇOK OKUNANLAR ‹lk Ansiklopedim Larousse ‹nk›lap Kitabevi Çocuklar›n anatomi ve evren hakk›ndaki tüm sorular›na yan›tlar veren kolektif kitab›n çevirisi Y›ld›z Ifl›l Türkflen’e ait. Secret (S›r) Rhonda Byrne, Mia Bas›m Yay›n Siz Diyettesiniz Mehmet Öz, Michael F. Roizen Koridor Yay›nc›l›k Mühtedi Osman Necmi Gürmen Kanat Kitap Irak’› Anlamak William R. Polk, NTV Yay›nlar› Yazar, Kennedy döneminde ABD Politika Planlama Konseyi’nin Ortado¤u ve Kuzey Afrika sorumlusu olarak çal›flm›fl bir tarihçi. ‹ngilizce Dil Kartlar› Jose Enrique Soto Delta Yay›nevi Ladesçi Üstün Dökmen Sistem Yay›nc›l›k Bedri Koraman’›n Haftal›klar› Do¤an Kitap Ünlü karikatüristin 1954’ten bu yana çizdi¤i ve “Haftal›k” ad›n› verdi¤i çal›flmalar›ndan bir seçki. Tarih Boyunca Kent Lewis Mumford Ayr›nt› Yay›nlar› Safran Sar› ‹nci Aral, Merkez Kitapç›l›k 52 may›s-haziran “Ferrari’sini Satan Bilge” kitab›yla yeni bir yönetim stratejisi gelifltiren Robin Sharma, bu kez liderlik ve bilgelik kavramlar›n› ba¤daflt›ran yeni bir yönetim kitab›yla karfl›m›zda. Sharma “Akl›n›zla yönetmeyi, kalbinizle liderlik etmeyi ö¤renin” diyor. “Ferrari’sini Satan Bilgeden Liderlik Bilgeli¤i” IBM, Microsoft, General Motors ve FedEx gibi pek çok lider kurulufl taraf›ndan, kendi liderlerini yetifltirmek, tüm çal›flanlar›na lider gibi düflünme becerisi kazand›rmak amac›yla kullan›l›yor. Dünyan›n dört bir yan›nda, birbirinden farkl› ifllerde, farkl› düzeylerde çal›flan binlerce insan, Sharma'n›n bilgeli¤i sayesinde ifllerinde lider olmay› baflar›yor. Güçlü ve etkili bir lider olabilmek için önce insan›n içsel bir de¤iflim geçirmesi gerekti¤ini söyleyen Sharma, düflünme, hissetme ve yaflama biçimlerinizi de¤ifltirerek liderlik vas›flar› kazanman›n yollar›n› gösteriyor. Bu de¤iflimle birlikte, çal›flt›¤›n›z insanlara güven, ba¤l›l›k ve canl›l›k afl›lamay› da ö¤reniyorsunuz. “Ferrari'sini Satan Bilge’den Liderlik Bilgeli¤i” tüm yöneticilerin, giriflimcilerin ve ifladamlar›n›n hemen uygulamaya bafllayabilece¤i aç›kl›kta anlat›lm›fl sekiz dersten olufluyor. Robin Sharma, Çeviri: Özge Özköprülü Goa Yay›nlar› Yeni Yöneticinin El Kitab› Ne dünyay› ne de insanlar› art›k eskisi gibi yönetmek mümkün. Artan rekabet yeniden insan›n yarat›c›l›¤›na ihtiyaç duyuyor. ‹kna olmayan çal›flan, verimli de olmuyor. Acar Baltafl, yeni kitab›nda “Lider, potansiyeli performansa çeviren kiflidir” diyor. Çal›flanlar› ikna etmek, ilham ve heyecan vermek, onlar› harekete geçirmek için yol ve yöntemler içeren “Yeni Yöneticinin El Kitab›”, baflar›ya ulaflt›racak de¤erli anahtarlar sunuyor. Bilinmelidir ki yöneticilik pozisyonundaki baflar›, astlar›n baflar›s›na ba¤l›d›r. Böylece uygulamalar›n d›fl›nda baz› özellikler tafl›yan yönetim yöntemleri, üstlerinizin ve astlar›n›z›n sayg›nl›¤›n› art›racakt›r. Acar Baltafl, Remzi Kitabevi Mor ‹ne¤in Ak›ll›s› ‹flinizi gelifltirmenin yollar› Bütün ürün ve hizmetlerin giderek birbirlerine daha fazla benzemeye bafllad›¤› bir dünyada yafl›yoruz. Bunun sonucunda fiyatlar düflüyor, kârlar yok oluyor. Büyüme, giderek zorlafl›yor. Prof. Dr. Arman K›r›m, büyüme krizinden ç›kmak isteyen; sürüden ayr›l›p farkl›, çarp›c› ve s›ra d›fl› olmay› arzu eden ve kârl›l›¤› yeniden yakalamay› hedefleyen flirketlere çok yönlü farkl›laflma yöntemleri ve örnekleri sunuyor. Arman K›r›m, Sistem Yay›nc›l›k Sigaray› B›rakman›n Kolay Yolu Sigaray› b›rakmak üzerine bir kitap daha. Allen Carr'›n gelifltirdi¤i sigaray› b›rakma yöntemi, okuyucuya sigaray› b›rakma sürecindeki zor durumlarla bafla ç›kmak hakk›nda ögütlerde bulunuyor. Bu kitap t›p konusunda bir el kitab› de¤il, sigara içenlerin ruhsal sorunlar›na sayg› duyan ve bu sorunlara duyarl› bir flekilde yaklaflan bir kitap yazmay› hedefleyen yazar, birkaç haftal›k direnme sonucunda baflar›n›n kesin olaca¤›n› belirtiyor. Henüz b›rakmam›fl olanlara tavsiye olunur. Allen Carr, Çeviri: Fatmagül Altonen, E Yay›nlar› DVD ÇOK D‹NLENENLER Yolun Aç›k Olsun Ferhat Göçer Beynelmilel bir orkestra Evvel Zaman ‹çinde-2 1924’ten bugüne Beynelmilel Yönetmen: S›rr› Süreyya Önder Oyuncular: Özgü Namal, Cezmi Bask›n, Muharrem Gülmez 1982 y›l›nda Ad›yaman’da bir grup yerel müzisyen, o y›llarda uygulanmakta olan soka¤a ç›kma yasa¤›ndan dolay› geçim s›k›nt›s›na düflerler. Geçinebilmek için bulduklar› çözüm hepsinin tutuklanmas›na yol açar. Yörenin s›k›yönetim komutan›, bu yerel müzisyenleri “ça¤dafl bir orkestra”ya dönüfltürmek isteyince trajikomik olaylar dizisi bafllar. Birici¤im’e Kayahan Kör Randevu Fatih Erkoç The Best of Sertab Erener Efsane Dizilerin Efsane Müzikleri Küçük fleylerin sanc›s› ‹klimler Yönetmen: Nuri Bilge Ceylan Oyuncular: Ebru Ceylan, Nuri Bilge Ceylan ‹nsanlar basit nedenlerle mutlu, daha da basit nedenlerle mutsuz olacak flekilde yarat›lm›flt›r. Aynen basit bir nedenle do¤malar› ve daha da basit bir nedenle ölmeleri gibi. ‹sa ve Bahar, ruhlar›n›n sürekli de¤iflen iklimlerinde art›k kendilerine ait olmayan bir mutlulu¤un peflinde sürüklenen yaln›z iki ruhtur. Nuri Bilge Ceylan, “‹klimler”le 2006 Cannes Film Festivali'nde elefltirmenlerce verilen FIBRESCI ödülünü ald›. Yönetmen daha önce de ayn› festivalde “Uzak” filmiyle “Jüri Büyük Ödülü” alm›flt›. Güzel dünyam›z Planet Earth (Yeryüzü) Yönetmen: Alastair Fothergill BBC’nin haz›rlad›¤› bu belgeselin anlat›c›s› “Ayr› Bir Dünya”, “Gandhi” filmleriyle tan›d›¤›m›z yönetmen David Attenbrough. Dünyan›n inan›lmaz bitki örtüsü ve hayran b›rakan vahfli yaflam›n› gözler önüne seren “Yeryüzü”, gezegenimizdeki çeflitlili¤e gerçekçi bir aç›dan bak›yor. Yap›m› dört y›l süren “Yeryüzü”, televizyon tarihindeki do¤a belgesellerinin en ileri teknoloji kullan›larak haz›rlanm›fl olanlar› aras›nda. Yüksek çözünürlüklü görüntüler, son derece h›zl› kameralar ve mümkün olan en harika görüntüleri havadan çekebilen teknoloji “Yeryüzü”nü daha da güzel hale getiriyor! Bulamad›m ‹brahim Tatl›ses Herfley Sensin Yal›n Ayn› dili konuflamayacak m›y›z art›k? Babel Yönetmen: Alejandro Gonzalez Inarrittu Oyuncular: Bradd Pitt, Cate Blanchett Fasl› iki çocuk babalar›n›n tüfe¤iyle oynarken bir deneme yapmak için yoldan geçen bir otobüse atefl ederler. ‹ki çocu¤un bu bilinçsiz davran›fl›, üç ayr› k›tada, birbirinden uzak bambaflka hayatlar süren farkl› insanlar›, hiç beklenmedik bir flekilde bir araya getirecektir. Otobüste yolculuk eden evli bir çift, sa¤›r bir Japon genç k›z ve babas›, Meksikal› bir dad› ve Fasl› çocuklar›n hayatlar›, bu beklenmedik kaza sonucu oldukça de¤iflir. Film, Alt›n Küre’de “En ‹yi Film”, “En ‹yi Yönetmen”, “En ‹yi Senaryo” ödüllerini kazand›. 53 may›s-haziran Kültür & sanat Ve flimdi fliirler... Gazeteci-yazar Haluk fiahin, okurlar›n› güzel bir sürprizle flafl›rtt›. Usta gazeteci, y›llar boyu dam›tt›¤› duygular›yla kesiflen Bozcaada’n›n rüzgâr›yla karfl›lafl›nca dilin rotas›n› bu kez fliire k›rd› H aluk fiahin “Dedim ki Rüzgâra” ile gençli¤inin fliir tutkusuna yeniden dönebildi¤i için çok sevinçli. Güncel Yay›nc›l›k taraf›ndan bas›lan fliir kitab›n›n ‹stanbul Bas›n Müzesi’ndeki tan›t›m toplant›s›nda gazeteci, yazar, flair dostlar›na hitap eden fiahin, bir gazetede yer alan ilk imzas›n›n Bursa’daki gençlik y›llar›nda Yeni Ant gazetesinde yay›mlanan fliiri ile oldu¤unu söyledi. O y›llar› flöyle anlat›yor Haluk fiahin: “1950’li y›llar›n ortalar›. Bursa’day›z. Bursa’da çok iyi bir edebiyat ö¤retmenimiz var. Ben Bursa Erkek Lisesi orta üçüncü s›n›f ö¤rencisiyim. Bir grup insan edebiyat merak›n›n ba¤lar›yla bir araya geldi. fiiirler yaz›yoruz. Ben de ilk fliirimi o y›llarda yazd›m. 1956 y›l›n›n bir bahar günü Bursa’n›n Yeni Ant gazetesindeki sanat sayfas›nda ilk fliirim ç›kt›. Sonra öykü de denedim. Edebiyat hocam, ‘Haluk sen fliir yazma, öykü yaz’ deyince, biraz fliir geri planda kald› bende. Ama içimdeki flair ölmedi. fiiire inanc›m› da kaybetmedim.” DED‹M K‹ RÜZGÂRA Haluk fiahin, fiiirler, Güncel Yay›nc›l›k 54 may›s-haziran ‘edebiyat, fazlal›klar› atma sanat›d›r, katma sanat› de¤ildir’” fiiir nereye kayboldu? Haluk fiahin, modern hayatta fliire daha çok ihtiyaç oldu¤u görüflünde: “‹nsanlar›n gökyüzüne bakmaya, çiçek koklamaya, atefl böceklerinin parlamas›n› görmeye vakti varm›fl eskiden. Ama flimdi bizim böyle bir olana¤›m›z yok. Bir fleyler eksik. Günümüzde fliirin çok daha önemli bir ifllevi olabilir. O da insanlara, yok olup gitmekte olan dünyada do¤ayla bir flekilde bar›fl yapmalar› gerekti¤ini hat›rlatmak” “‹çimdeki flair beni terk etmedi” ‹lerleyen y›llarda hukuk e¤itimi Haluk fiahin, Amerika’da Türkiye’deki kitle iletiflimi üzerine doktora yapt›. Dönüflte ‹smail Cem’in genel müdür oldu¤u dönemde TRT’de kitap program› haz›rlayan Haluk fiahin “Sonraki y›llarda gazetecilik bafllad›. Ama içimdeki flair beni hiç terk etmedi. Kendimi fliirle deney yaparken buldum. fiiir çevirileri yapt›m; ama yay›mlamad›m. Doksanl› y›llarda tek tük fliirler yazd›m. ‹ki binli y›llarda da Bozcaada’n›n, biraz da poyraz›n etkisiyle içimdeki flair daha bir belirgin hale geldi” diyor. Yal›n, bilgece, ermiflçe bir söyleyifle sahip fliirleri çok cana yak›n Haluk fiahin’in. “Ben fliirde yal›nl›ktan yanay›m her zaman” diyor ve ekliyor: “Benim gazetecilik anlay›fl›mda da bu vard›r. Ben bunu Amerika’ya borçluyum. Onlar derler ki alan Peki Bozcaada’n›n niye bu kadar etkisi var üzerinde? KAS‹DE hay›r bir ben de¤ilim fark›nda olan füzelli¤inin dün yol boyunca Trakya ovalar›nda olanlara ne diyeceksin? bofluna m›yd› biz geçerken günefli b›rak›p sana dönmesi ufka kadar uzanan ayçiçeklerinin? “Bozcaada sayesinde pek çok yeni fley hayat›ma girdi. Rüzgâr, çiçek, bitki, s›cak, so¤uk? Bir alternatif mekâna sahip olmak bana çok güç kazand›rd›. Ada hem bizim edebiyat›m›zda, hem dünya edebiyat›nda çokça ifllenmifl konulardan birisidir zaten. Benim edebiyata olan tutkumun bafllang›ç noktas›nda da Burgazada’l› Sait Faik vard›r. Onun okudu¤u lisede okudum ben de.” Haluk fiahin flimdi de ada öyküleri yazmay› planl›yor. Kurgusal de¤il de, olgusal öyküler yazmak istiyorum. Baz›s› da fliirlerime giriyor. Mesela Madam Sofiya, Dimitri Oval› gerçekten yaflam›fl kimselerdir.” Spor “Oooooo ‹brahim Yattara” Trabzonspor seyircisi, Gineli futbolcu ‹brahim Yattara’ya olan sevgisini bu sloganla ifade ediyor. Yattara da bu ilgiden çok memnun; “Trabzonspor evim gibi, Fenerbahçe’ye gidece¤im yönündeki haberler do¤ru de¤il” diyor uzeybat› Afrika’da, Atlas Okyanusu’nun dalgalar›n› seyreden bir ülkeden Trabzon’a yolculuk... Gineli futbolcu ‹brahim Yattara, 2003 y›l›ndan bu yana Trabzonspor’un sevilen bir oyuncusu. Gine Ligi’nde San Garedi tak›m›nda futbol hayat›na bafllayan Yattara, Avrupa kariyerine bafllamadan önce yine Gine ligindeki büyük tak›mlardan biri olan Atletico Coleah tak›m›na transfer oldu. Burada kendini gösteren Yattara, Belçika’n›n Antwerp FC tak›m›na geçti ve burada sa¤ kanat oyuncusu olarak oynad›. Türkiye’de ilk sezonunda “asist kral›” olan Yattara, birçok otorite için hâlâ Avrupa’n›n en iyi oyuncular›ndan biri olacak kapasitede görülüyor. Ligin ilk yar›s›nda Denizlispor maç›nda kötü bir sakatl›k yaflayan Yattara, uzun süren bir sakatl›k döneminin ard›ndan sahalara döndü. “Biz Bize”nin sorular›n› yan›tlayan Yattara, gelecek sene Türkiye’de beflinci y›l›n›n dolaca¤›n› ve Türk vatandafl› olmak için baflvuruda bulunaca¤›n› söyledi. K Hayat›n›n golünü Apoel’e att› Apoel’e karfl› att›¤› golü “hayat›m›n golü” diye niteleyen Yattara, “Bu golü asla unutamam. Bir önceki sezon yine bir Rum tak›m› olan Anorthosis Famagusta’ya karfl› elenmifltik. O maçta bir k›rm›z› kart görerek tak›m arkadafllar›m› yaln›z b›rakm›flt›m. Apoel karfl›s›nda son dakikada att›¤›m frikik golüyle kendimi affettirdim ve tak›m›m da tur atlad›” diyor. 1980 y›l›nda Gine’nin Kamsar flehrinde do¤an Yattara’n›n 14 kardefli var. Babas› gençli¤inde uzun y›llar futbol oynad›¤› için onun futbola yetene¤ini de erken keflfetmifl. Futbolun çok sevildi¤i Gine’de ‹brahim Yattara’n›n birinci ligde Barka, amatör tak›mlarda ise Espuar Yattara, Efsi ve Espuar ‹brahima isimli tak›mlar› bulunuyor. 56 may›s-haziran “Trabzonspor kariyerimin dönüm noktas›” ‹brahim Yattara efli ve iki çocu¤uyla Trabzon’da yafl›yor. Annesi, babas› ve kardeflleri Türkiye’ye hiç gelmemifl. “Ben f›rsat buldukça onlar› ziyaret ediyorum. Onlara büyük bir villa yapt›rd›m. fiimdi hep birlikte bu villada yafl›yorlar” diyen Gineli futbolcu, Belçika’n›n Antwerp tak›m›ndayken Trabzon’a transfer edilmesini kariyerinin dönüm noktas› olarak görüyor. “Türkiye’de gerçekten tam anlam›yla kendimi gösterme imkan› buldum ve futbolumla ad›mdan söz ettirdim” diyen Yattara Trabzon’da çok mutlu oldu¤unu belirtiyor: “Trabzon’u çok seviyorum. Hiç uyum sorunu yaflamad›m. Sanki evimde gibiyim. Taraftar›n bana ilgisi çok iyi. Tribünlerdeki 'Ooo ‹brahim Yattara’ slogan› hiç kulaklar›mdan gitmiyor.” Türkçeyi tak›m arkadafllar›n›n yard›m›yla ö¤renen Yattara, antrenman ve maçlar d›fl›ndaki tüm vakitlerini efli Animata, çocuklar› Slaf Junior ve Amadou ile geçiriyor. Yattara, eflinin de Trabzon’u çok sevdi¤ini söylüyor. Türk taraftar›n› nas›l buldu¤unu sordu¤umuzda ise Yattara flöyle yan›t veriyor: “Türkiye’de futbol çok seviliyor. Do¤al olarak taraftar yo¤unlu¤u da fazla. Türkiye’de modern futbolun tüm gerekleri sahaya yans›yor. Ayr›ca taraftarlar›n bana ilgisinden çok memnunum.” Transfer olmadan önce Trabzonspor’un ad›n› duydu¤unu, Türkiye’nin milli maçlar›n› da izledi¤ini ifade eden Yattara “Tak›m›m›zda iyi bir arkadafll›k ba¤› var. Ancak bu son dönemlerde yaflad›¤›m›z baz› flanss›zl›klar bizi sonuç anlam›nda etkiledi” diyor. Sahada konuflacak Ona futboldaki amac›n› sordu¤umuzda ise bize “sahada konuflaca¤›m” diyor. fiu anda Trabzon’un baflar›s›ndan baflka bir fley düflünmedi¤ini belirten futbolcu, Fenerbahçe’ye gidece¤i yönündeki haberlerin de do¤ru olmad›¤›n› belirtiyor. “fiu an için Trabzonspor’un baflar›s›na katk› sa¤lamaktan baflka hiçbir fley düflünmüyorum. Sakatl›ktan yeni ç›kt›m. Form tutmam için biraz zamana ihtiya- c›m vard›. K›sa süre içinde eski Yattara sahada olacak. Taraftar›n benden beklentisi var. Bu beklentilere en k›sa süre içinde cevap verece¤im. Sahada konuflaca¤›m. Trabzonspor’la iki y›l daha sözleflmem var. Sözleflmem bitti¤inde önce Trabzonspor ile konuflaca¤›m. Daha sonra ne olur bilemem. Fenerbahçe'ye gidece¤im yönünde ç›kan haberler do¤ru de¤il. Böyle bir aç›klamam hiç olmad›” fleklinde konuflan sempatik futbolcu kendisinin de Trabzonspor taraftar›n› çok sevdi¤ini ifade etti ve “Herkes büyük tak›mlarda oynamak istiyor. Barcelona veya di¤erleri gibi, ama ben burada mutluyum. Herkes nerede mutlu oluyorsa orada oynamal›” diyor. Erciyesspor Kupa finalinde Ligde küme düflmeme mücadelesi veren Kayseri Erciyesspor, tarihinde ilk kez kupa finali oynayacak. Erciyesspor, Befliktafl’la oynayaca¤› Türkiye Kupas› finalinde, kupay› almamas› durumunda bile, e¤er Befliktafl Süper Lig’i ilk iki s›rada bitirirse Türkiye’yi Avrupa’da UEFA Kupas›’nda temsil edecek. Böylesi zorluklarla dolu Süper Lig günlerinde kupada finale ç›kma baflar›s› gösteren Erciyesspor, Trabzon maç›nda ma¤lup duruma düflüp 10 kifli kald›ktan sonra bile mücadeleyi b›rakmad›. Penalt›larda da olsa turu geçmeyi baflard›. Maç sonras› Atatürk Stad›’n›n çimleri Erciyesspor’lular›n sevinç gözyafllar› ile ›sland›. Antrenör Bülent Korkmaz’›n ekibi, taraftar›na unutulmaz bir gece yaflat›rken, Korkmaz “Kenetlenmifl bir tak›m›n zafere ulaflmas› kadar güzel bir fley yok. Kupay› da havaya kald›raca¤›z” dedi. Mavi siyahl› tak›ma, kurtard›¤› penalt› ile final yolunu açan genç kaleci Orkun’un maç sonras› “Finale ç›kaca¤›m›za inan›yorduk. Karfl›m›zda Milan bile olsa elerdik” sözleri ise y›llarca unutulmayacak. Yolun aç›k olsun Erciyes.... 57 may›s-haziran Sa¤l›k Bafl a¤r›s›, uzmanlarca ikiye ayr›l›yor: Bir baflka hastal›¤›n semptomu da olabilir, bafll› bafl›na ba¤›ms›z bir hastal›k da. E¤er sürekli ya da ani bafl a¤r›lar›ndan yak›n›yorsan›z, öncelikle hangi tip bafl a¤r›s› ile karfl› karfl›ya oldu¤unuzu anlamak üzere bir uzmana görünmelisiniz BAfi A⁄RISI Semptom mu, hastal›k m›? B afl a¤r›s› konusunda bilgi ald›¤›m›z Prof. Dr. Serdar Erdine, a¤r›bilim (algoloji) üzerine uzmanlaflm›fl bir isim. Avrupa A¤r› Federasyonu’nun (EFIC) baflkanl›¤›n› yapmakta olan Erdine, Dünya A¤r› Federasyonu’nun da gelecek dönem baflkanl›¤›na seçildi. Prof. Erdine, Dünya Sa¤l›k Teflkilat›’n›n 2004 y›l›nda Dünya A¤r› Federasyonu ile ortak bir deklarasyon yay›mlayarak “kronik a¤r›l› hastan›n a¤r› çekmemesinin insan hakk› olmas›” konusunda kampanya bafllatt›¤› bilgisini de verdi. A¤r› tedavisinin tüm uzmanl›k dallar›yla beraber çal›flmas› gereken multidisipliner bir uzmanl›k alan› oldu¤unu belirten Prof. 58 may›s-haziran Dr. Erdine “A¤r›bilim art›k t›pta kabul ediliyor ve eski Yunancada a¤r› anlam›na gelen ‘algos’ kelimesinden hareketle ‘algoloji’ deniyor. Yeni ç›kacak uzmanl›k tüzü¤ünde üst ihtisas olarak yer al›yor” diyor. Prof. Erdine, a¤r› bölümlerine gelen flikâyetlerin yüzde 30 oran›nda bafl a¤r›s›, yüzde 30 oran›nda ise bel a¤r›s› oldu¤unu ifade ediyor. Bafl a¤r›s› çok yayg›n olarak karfl›laflt›¤›n›z bir rahats›zl›k m›? Bafl ve bel a¤r›lar› flikâyetleri, genel olarak a¤r› flikayetleri içinde en üst grubu oluflturur. A¤r› merkezlerine baflvurular›n yüzde 30’u bafl a¤r›s›, yüzde 30’u bel a¤r›s› flikâyetiyledir. 1998 y›l›nda yap›lan bir araflt›rmaya göre, bafl a¤r›s›n›n Türkiye’deki a¤r› flikayetleri içindeki oran› yüzde 16 civar›ndad›r. Erkeklerde yüzde 21.8, kad›nlarda yüzde 10.6 civar›nda seyreder. Bunlar migren a¤r›lar›d›r. Migren özellikle kriz döneminde en fliddetli bafla¤r›lar› içinde say›labilir. Ayr›ca migren a¤r›s›n› 10 misli geçen fliddette “nevralji” ad›n› verdi¤imiz yüz a¤r›lar› ile karfl›lafl›r›z. Yüzün bir bölümü ba¤›ms›z olarak a¤r›r. Elinizi yüzünüze de¤dirdi¤iniz, su içti¤iniz zaman elektrik gibi çarpar. Bafl a¤r›s›, baflka bir hastal›¤›n habercisi midir? Bafl a¤r›s›n› ikiye ay›rmak laz›m. Birincisi; r›y› gösteremeyince psikolojik demesidir. Biz a¤r›y› gerçek kabul ederiz. Hasta “Benim a¤r›m var” diyorsa, onu psikolojik olarak nitelendirebilmem için önce psikolojik oldu¤unu ispat etmem laz›m. Hemen “Senin a¤r›n psikolojik” denmez. Bu tamamen yanl›flt›r. Bunun da sebebi he‹stanbul T›p Fakültesi Algoloji Bilim Dal› Baflkan› Prof. kimlerin hastal›k hakk›nda yeteDr. Serdar Erdine, Avrupa rince bilinçlenmemifl olmas›d›r. A¤r› Federasyonu’nun baflKronik a¤r›, bir hastal›kt›r. “A¤r› kanl›¤› görevini sürdürüyor. Prof. Dr. Erdine, ayn› zaeflittir, a¤r› kesici” de¤ildir. Tansimanda, Dünya A¤r› Enstitüyon gibi, fleker gibi bir hastal›k sü’nün gelecek dönem baflolarak düflünürseniz hastaya kanl›¤›na seçildi. Türkiye’de yaklafl›m›n›z farkl› olur. ve yurtd›fl›ndaki a¤r› üzerine dergilerin yay›n kurullar›nda yer alan Prof. Dr. Serdar Erdine’nin, yay›mlanm›fl alt› ingilizce, 20 Türkçe çal›flmas› bulunuyor. k›rm›z› bayrak koymam›z gereken, aniden ortaya ç›kan bafla¤r›lar›d›r. Normal yaflam sürecinde a¤r› çekmeyip 40’l›-50’li yafllarda aniden ortaya ç›kan a¤r›lara dikkat etmek gerekir. Çünkü hipertansiyon, beyin kanamas›, beyin tümörü gibi bir hastal›¤›n habercisi olabilir. Bununla birlikte bafl a¤r›s›, basit bir t›p bulgusu de¤ildir; bafl a¤r›s› bir hastal›kt›r. T›bb›n en son yaklafl›m› budur. A¤r›, üç-alt› ay gibi bir süreyi geçti¤i zaman kronik bir a¤r› haline gelir. Bir an önce tan›n›n konmas› ve tedavi edilmesi gerekir. Çünkü a¤r› beynin haf›zas›na yerleflir. Buna en iyi örnek, kolu baca¤› kesilen hastalar›n o bölgede a¤r› hissetmesidir. Bu psikolojik de¤ildir, gerçek bir a¤r›d›r. Bafl a¤r›s› ne kadar çok beyinde kal›rsa o kadar çok yerleflir ve tedavisi zorlafl›r. Bafl a¤r›s›, tedavi olup veda edebilece¤imiz bir hastal›k m› yoksa yaflam boyu birlikte yaflamak zorunda kalaca¤›m›z bir sorun mu? Bafla¤r›lar›n›n tedavisi vard›r. Tansiyon hastas›na nas›l ki yaflam boyu alaca¤› ilaçlar veriyorsunuz ayn› biçimde migrenli hasta da yaflam boyu ilaç almak durumunda kalabilir. Fakat bu uzman gözetiminde bir ilaç kullan›m› olmal›d›r. A¤r› kesici kullanmak bir çözüm de¤ildir. Dedi¤im gibi bafl a¤r›s› basit bir olay de¤ildir, bir hastal›kt›r. Size ilginç bir fley söyleyeyim; hastalar›n gelifligüzel a¤r› kesici almasna ba¤l› olarak ortaya ç›kan “a¤r› kesici bafla¤r›lar›” vard›r. Hasta her a¤r›s› geldi¤inde bir tane hap atar. Çünkü a¤r› kesiciler vücutta belli alg›lay›c›lara sebep olur. Bir süre sonra gelifligüzel ald›¤›n›z zaman o alg›lay›c›lar yorulur, etkisiz hale gelir, böylece eflik düfler. Çay›n içine ikiden üçten fazla fleker koyarsan›z erimez, solüsyon doyar; ayn› biçimde daha çok a¤r› kesici al›nd›kça, aksine a¤r› artar. Do¤ru tedavi için a¤r› kesicilerin b›rak›lmas› gerekir, Tedavi bafllad›ktan üç-alt› ay sonra biz ilaç kullan›m›na ara veririz. Haf›zaya yerleflmifl olan a¤r› bilgisini silmek önemlidir. Ayr›ca bafla¤r›l› hastalar›n ortak bir özelli¤i vard›r; hasta a¤r›y› bekler. “Bugün niye gelmiyor?” der. A¤r› beklentisini yok edebilmek bile tedavinin önemli bir aflamas›d›r. Her bafl a¤r›s› migren midir? Migren tan›s› konan hastalar›n yüzde 90’› migren de¤ildir. Baflka sebeplerle bafl a¤r›s› çekiyor olabilirler. Örne¤in afl›r› stres yüklenmifl, afl›r› sorumluluk alan kifliler gerilim tipi bafl a¤r›s› çekerler. Ayr›ca, “küme bafl a¤r›s›” dedi¤imiz iki ayda bir gelip dört befl süren tipte bafla¤r›lar› da vard›r. Migrenin özelli¤ini Hasta günlük yaflam›nda nelere dikkat etmeli? hastan›n hikâyesinden ç›kar›rs›n›z. Bunun için Avrupa Bafl A¤Migren ve benzeri tüm bafla¤r›lar›nda a¤r›y› tetikleyen etkenler r›s› Cemiyeti’nin belirledi¤i kriterler vard›r. 4-72 saat sürüyorvard›r. Stres, yorgunluk, uykusuzluk, düzenli yemek yememe, sa, ataklar halinde geliyorsa, ›fl›¤a, sese afl›r› duyarl›k varsa, gemigrene özgü olarak çikolata, sosis vb. içinde nellikle tek tarafl› ve zonklay›c›ysa, harekette art›r›yorkar›fl›m olan yiyecekler ve mayal› içecekler sa, bulant› ve kusma varsa migren olma ihtimaM‹GREN‹N BEL‹RT‹LER‹ a¤r›y› art›r›r. Bu tip etkenleri hastan›n li yüksektir. Buna karfl›n daha çok s›k›flt›r›r bi• 4-72 saat süren ataklarla gelir fark edip kendini kollamas› gerekir. çimdeyse, çift tarafl›ysa, bulant› yoksa geri• Ifl›¤a, sese afl›r› duyarl›k yapar Gerilim tipi bafla¤r›lar›n›n tedavisinlim tipi bafl a¤r›s› olma riski daha yüksektir. • Tek tarafl› ve zonklay›c›d›r de psikologlardan da destek al›r ve • Harekette artar hastan›n gevflemeyi ö¤renmesini Bafl a¤r›s›n› kendi bafl›na bir hastal›k • Bulant› ve kusma yapar sa¤lar›z. T›bb›n endüstrileflmesi hastaolarak tan›ml›yorsunuz. O zaman psikolodan uzaklaflmay› da getiriyor. Hastay› vaka jik bir sorun mu? olarak de¤il, birey olarak görmek gerekir. Oturup MR’da hiçbir fley görünmez. Ama a¤r›n›n görüntülenemebütün geçmiflini dinleyeceksin. 10 senedir bafl› a¤r›yorsa, ben mesi, eldeki tan› yöntemleriyle saptanamamas›, bunu hemen onun 10 sene önceye gitmesini isterim. A¤r›n›n geldi¤i ilk an›n psikolojik yapmaz. Demin sözünü etti¤imiz nevralji rahats›zl›¤›nözelliklerini bulmaya çal›fl›r›m. da da MR’da bir fley ç›kmaz. T›bb›n yapt›¤› hatalardan biri, a¤- 59 may›s-haziran Boydak’tan Haberler ‹stikbal’den “Ahenk”li tasar›m ‹stikbal’in son ürün grubu Ahenk Koltuk Tak›m›, ahflab›n do¤all›¤› ve s›cakl›¤›n› modern görünüm ile birlefltirerek klasik ve modernin ahengini gözler önüne seriyor. Kumafl›n›n özel yumuflak dokusu ve kalitesi ile oturmay› keyfe dönüfltüren Ahenk, birbirinden fl›k pastel tonlar› ile her dekorasyona uyum sa¤layabiliyor. Ahenk, kolay manevra ile yatak olarak kullan›m opsiyonu da sunuyor; ayr›ca gizli sand›k bölümü de içeriyor. Dar ve genifl mekânlar düflünülerek tasarlanan ‹stikbal Ahenk, tüm oturma gruplar›na rahatl›kla uyum sa¤layan veya mekânlar› bafltan bafla dolduran seçenekleri ile tercihe göre farkl›laflabiliyor. Her tür oturma grubuna uyan üçlü koltuk opsiyonu ile di¤er mobilyalara eklenebilen Ahenk, istenirse iki tekli ve iki adet üçlü koltuktan oluflan Maxi Tak›m› ile genifl mekânlarda da özel alternatifler yarat›yor. Deco Trendy hal› ile gökkufla¤›n›n ›fl›lt›s› evlerde Deco, aksesuar ve ayd›nlatmada oldu¤u gibi hal› gruplar›nda da iddias›n› Trendy serisi ile sürdürüyor. Deco’nun son tasar›m›, Trendy serisinde bulunan Süper Shaggy hal›lar, yedi ayr› renkten olufluyor. Modern çizgilerin ön planda tutuldu¤u Süper Shaggy, turuncudan yeflile, k›rm›z›dan mora gökkufla¤›n› yans›tan ve eve canl›l›k kazand›ran alternatifleri yan›nda krem ve tabadan oluflan pastel tonlar› ile de her tür dekorasyona uyum sa¤l›yor. Ev dekorasyonuna dinamizm getirmek için tasarlanan Trendy serisi, her mekana uyum sa¤layabilmesi için iki ayr› ölçüde üretiliyor. Parlak iplikleri, yüzde yüz polyester hav ipi pamuklu taban›, kal›n ve yumuflak dokusu ile hal› keyfini doyas›ya yaflatan Trendy serisi, hand tuft özelli¤i ile de mekânlara de¤er kat›yor. Anneler Günü’ne özel tasar›mlar, indirimler Markalar›m›z, anneleri bu y›l da unutmad›. ‹stikbal, Anneler Günü dolay›s›yla Dreamland ev tekstil ürünlerinde yüzde 60’a varan oranlarda indirim yaparken, Bellona anneler için yeni desenler haz›rlad›. 13 May›s günü kutlanacak “Anneler Günü” için dört ayr› nevresim tak›m› dizayn eden Bellona, do¤an›n en güzel çiçek desenlerini pembe, mavi, yeflil, beyaz renkler üzerine, anneler için serpifltirdi. Anneler günü hediye aray›fl›na son verecek olan birbirinden fl›k nevresim tak›mlar›, bahar havas›n› yatak odalar›nda yaflatarak annelerin bu özel günde gönüllerine girmeyi kolaylaflt›r›yor. Anneler Günü nevresimleri ayn› zamanda sa¤l›kl› ve yumuflak dokusuyla da farkl›l›k yarat›yor. 60 may›s-haziran Boydak Holding’den çal›flanlar›na yüzde 22’lik ücret art›fl› Boydak Holding, çal›flanlar›n ücretlerine yüzde 22 oran›nda art›fl gerçeklefltirdi. Hak-‹fl’le yap›lan sözleflmeler, üretim flirketlerinde çal›flan 8 bini aflk›n iflçiyi kaps›yor Boydak Holding’e ba¤l› ‹stikbal A.fi.; Boytafl A.fi., Merkez Çelik A.fi., Boyçelik A.fi, Boyteks A.fi. ve Form Sünger A.fi. olmak üzere alt› ayr› üretim flirketi ve Hak-‹fl Konfederasyonu’na ba¤l› Öz ‹plik-‹fl, Çelik-‹fl ve Öz A¤aç-‹fl sendikalar› aras›nda yürütülen toplu ifl görüflmeleri karfl›l›kl› anlaflma ile sonuçland›. Toplu ifl görüflmelerinin sonucu 28 Mart 2007 tarihinde Kayseri’de düzenlenen bas›n toplant›s› ile aç›kland›. Toplant›ya Yönetim Kurulu Baflkan›m›z Hac› Boydak, ‹stikbal A.fi. Genel Müdürü Memduh Boydak, Boytafl A.fi. Genel Müdürü Nazif Türko¤lu, Hak-‹fl Konfederasyonu Baflkan› Salim Uslu, Öz ‹plik-‹fl Sendikas› Genel Baflkan› Yusuf Engin, Çelik-‹fl Sendikas› Genel Baflkan› Ferudun Tankut ve Öz A¤aç-‹fl Sendikas› Genel Baflkan› Eyüp Karadereli kat›ld›. Toplu ifl sözleflmesine göre, holdingimizin alt› üretim flirketinde görev yapan yaklafl›k 8 bini aflk›n çal›flan için yüzde 22 oran›nda ücret art›fl› gerçeklefltirilecek. “Çal›flan›m›z›n vergi yükü azalt›lmal›” Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak, kay›t d›fl› ekonomi ve kay›t d›fl› istihdam›n ülke ekonomisinde yaratt›¤› kay›plara dikkat çekerek “Kay›t d›fl› ekonomi, kay›t d›fl› istihdam hem ülkemiz ekonomisini olumsuz yönde etkilemekte hem de haks›z rekabeti körükle- yerek çal›flma bar›fl›n› tehdit etmektedir. Devletimizin kay›t d›fl› istihdam nedeniyle her y›l yaklafl›k 23 milyar YTL zarara u¤rad›¤› belirtilmektedir. Bizim iste¤imiz sinde bulundu. Boydak Holding ‹nsan Kaynaklar› Direktörü Halit Bayhan, iki y›ll›k bir süreyi kapsayan beflinci dönem toplu ifl sözleflmesinin, 27 Kas›m 2006- Yönetim Kurulu Baflkan›m›z Hac› Boydak ve Hak-‹fl Konfederasyonu Baflkan› Salim Uslu, toplu ifl sözleflmesini 28 Mart’ta imzalad›. çal›flanlar›m›z›n vergi yükünün azalt›lmas›, kay›t d›fl› istihdam›n ortadan kald›r›lmas›d›r” dedi. Hak-‹fl Konfederasyonu Baflkan› Salim Uslu ise Hak-‹fl ve Boydak Grubu aras›ndaki iflbirli¤inin örnek teflkil etmesi gerekti¤ini vurgulad›. Uslu, “Boydak Grubu Türk ekonomisinde marka, katma de¤er ve istihdam yaratm›fl Anadolu sermayeli bir kurulufltur. Sadece ürünlerinin güzelli¤i, çeflitlili¤i ve kalitesiyle de¤il, ayn› zamanda endüstri iliflkileri ve sosyal sorumluluk alan›ndaki örnek baflar›lar›yla da takdir edilmektedir” de¤erlendirme- ‹nsan Kaynaklar› Direktörümüz Halit Bayhan, sözleflmenin ikinci y›l›nda yüzde 8’lik bir art›fl olaca¤›n› belirtti. 24 Mart 2007 tarihleri aras›nda gerçekleflen görüflmeler sonucunda olufltu¤unu söyledi. Y›l›n ilk üç ay›na iliflkin zam farklar›n›n da ödendi¤ini belirten Bayhan, ücretler, sosyal yard›mlar, fazla mesai ve aile yard›m› bafll›¤› alt›ndaki zamlar› flöyle s›ralad›: “Ücretlerde yüzde 22, sosyal yard›mlarda yüzde 40, fazla mesaide yüzde 20, aile yard›m›nda yüzde 22 oranlar›nda iflçilerimiz zam ald›. Ayr›ca toplu ifl sözleflmesinin ikinci y›l›nda ücret, sosyal yard›m ve ödemelere iliflkin parasal miktarlar yüzde 8 oran›nda art›r›lacak” Mustafa Boydak, yeniden Türkiye Finans baflkanl›¤›na seçildi Türkiye Finans’›n 16. Ola¤an Genel Kurulu, 30 Mart Cuma günü, bankan›n ‹stanbul Kartal’daki genel merkezinde yap›ld›. Ülker ve Boydak ailelerinin yan› s›ra bankan›n di¤er ortaklar›n›n da yo¤un kat›l›m› ile gerçeklefltirilen toplant›da Mustafa Boydak yeniden Yönetim Kurulu Baflkanl›¤›’na, Murat Ülker Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›l›¤›’na seçildi. 61 may›s-haziran Boydak’tan Haberler Hes Kablo büyümesini sürdürüyor Boydak Holding’in enerji, haberleflme ve biliflim sektöründeki temsilcisi, Türkiye’nin lider tel ve kablo üreticisi Hes Kablo, 2006 y›l› de¤erlendirmesi ve 2007 y›l›na iliflkin beklentilerini 17 Nisan 2007 Sal› günü Kayseri’deki Hes Kablo Tesisleri’nde düzenlenen bas›n toplant›s› ile aç›klad›. Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak, Hes Kablo Yönetim Kurulu Baflkan› Mustafa Boydak ve Hes Kablo Genel Müdürü Bekir Irak’›n kat›ld›¤› toplant›da, Hes Kablo’nun yat›r›m hedefleri de paylafl›ld›. Enerji ve biliflim sektörünün Boydak Hol- ding’in mobilyadan sonra ikinci ana faaliyet alan› oldu¤unu belirten Hac› Boydak, “Gurubumuz 2006 y›l›nda toplam 2 milyar 413 milyon 89 bin YTL ciro gerçeklefltirmifltir. Bunun 503 milyon 418 bin YTL’si enerji sektöründen elde edilmifltir” dedi. Hes Kablo, 2006 y›l›nda önceki y›la göre yüzde 49 art›fl sa¤layarak 503 milyon 418 bin YTL ciroya ulaflt›. 2006 ihracat tutar› 57 milyon 481 bin dolar olarak gerçekleflen Hes Kablo, 5 milyon euro’ya yak›n yat›r›m yapt›. Hes Kablo Genel Müdürü Bekir Irak, Ar-Ge ve yeni Yurtiçi ve yurtd›fl› fuarlara kat›larak ürünlerini tan›tan Hes Kablo, son olarak 20-22 Nisan tarihleri aras›nda, ‹stanbul CNR Fuar Merkezi’nde düzenlenen “Expo Cable Wire 2007/Kablo, Tel, Kablo Aksesuarlar› Fuar›”na kat›ld›. ürün gelifltirmeye önem verdiklerini belirterek 2006 y›l› boyunca 2 milyon YTL Ar-Ge, 1.5 milyon YTL çevre yat›r›m› gerçeklefltirildi¤ini aç›klad›. Hes Kablo, 2007 y›l›nda Kayseri Mimar Sinan Organize Sanayi Bölgesi’nde kuraca¤› yeni tesisi ile 122 bin metrekarelik alanda bak›r ve alüminyum üretken üretimi yapmaya bafllayacak. 2007 hedefi 10 milyon euro yat›r›m Bekir Irak, 2007 ciro hedefinin 550 milyon YTL oldu¤unu belirtti. Yat›r›m rakam›n› iki kat›na ç›karmay› hedeflediklerini söyleyen Irak, 2007’deki yat›r›m hedefinin 10 milyon euro oldu¤unu aç›klad›. 1980 y›l›nda ilk kez ‹ran ve Irak ile bafllad›¤› ihracat›na her y›l yeni ülkeler ekleyen Hes Kablo, ihracat yapt›¤› ülke say›s›n› 103’e yükseltti. ABD, ‹ngiltere, ‹sveç, Yeni Zelanda, Güney Afrika gibi ülkelere ihracat gerçeklefltiren Hes Kablo’nun 2007 ihracat hedefi 75 milyon dolar. ‹stikbal, pazarlama müdürleri ile ak›l gelifltirdi ‹stikbal Mobilya Pazarlama Müdürleri toplant›m›z› 14 Nisan’da Kayseri’de yapt›k. Genel merkezimizce organize edilen bu toplant›da ‹stikbal markas› alt›nda 2007 y›l› içinde serimize dahil edilecek olan panel, oturma grubu, ev tekstili, hal›, yatak-baza ve bahçe mobilyalar›n›n tan›t›m› yap›ld› ve ürünlerle ilgili bilgiler verildi. Toplant›n›n oturumlu bölümünde ise 2007 y›l›n›n üç ayl›k performans de¤erlendirmesi ve hedef analizi yap›ld›, pazar ve genel ekonomik konjonktürü 62 may›s-haziran de¤erlendirildi ve gelecek döneme iliflkin yap›lmas› planlanan kampanya ve aksiyon çal›flmalar›na iliflkin görüfllere yer verildi. Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve ‹stikbal Mobilya Genel Müdürü Memduh Boydak yapt›¤› konuflmada, bir araya geldi¤imiz bu tip organizasyonlar› “ak›l gelifltirme toplant›lar›” biçiminde niteledi. Memduh Boydak, mevcut ekonomik konjonktürdeki durgunlu¤un etkilerini minimize ederek sat›fllar› art›rma yollar›n›n aranmas›n›n gereklili¤inin üzerin- de durdu. Toplant›n›n ikinci bölümünde a¤›rl›kl› olarak önümüzdeki dönem yap›lmas› planlanan kampanya ve aksiyon çal›flmalar› ile ilgili görüfl, de¤erlendirme ve öneriler dikkate al›nd›. Pazarlama müdürlerimiz, bu çal›flmalar›n May›sHaziran dönemini kapsamas›n›n daha uygun ve verimli olaca¤›n› belirtti. Ayr›ca Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Boytafl A.fi. Genel Müdürü Nazif Türko¤lu da toplant›n›n son bölümüne kat›ld› ve genel bir de¤erlendirme konuflmas› yapt›. ‹stikbal Regina, ‹stanbul’dan sonra Ankara fuar›nda ‹stikbal Regina Mutfak&Banyo ürünleri, 4-8 Nisan tarihleri aras›nda ‹stanbul Beylikdüzü’ndeki TÜYAP fuar alan›nda düzenlenen 7. Ahflap Mutfak, Banyo ve Ankastre Cihazlar Fuar›’na kat›ld›. Ahflap Mutfak ve Banyo Mobilyas› Sanayici ve ‹thalatç›lar› Derne¤i’nin (MUDER) düzenledi¤i fuarda, Form Sünger’e ISO ve OHSAS belgesi Form Sünger A.fi., fiubat ay›nda yap›lan tetkikler sonras›nda ISO Çevre Yönetim Sistemi ile ‹fl Sa¤l›¤› ve Güvenli¤i Yönetim Sistemi belgelerini almaya hak kazand›. Aral›k 2006 tarihinde gerçekleflen “ISO 9001:2000 Kalite Yönetim Sistemi Gözetim Tetkiki” sonras› hedef büyüterek “Entegre Yönetim Sistemi” belgelendirme çal›flmalar›na bafllayan Form Sünger A.fi., bu süreçte her türlü dokümantasyon ifllemini tamamlayarak baflvuru yapt› ve 22-23 fiubat 2007 tarihlerinde yap›lan denetleme sonucu “ISO 9001: 2000 Kalite Yönetim Sistemi”ne ilave olarak “ ISO 14001: 2004 Çevre Yönetim Sistemi”, “OHSAS 18001: 2001 ‹fl Sa¤l›¤› ve Güvenli¤i Yönetim Sistemi” sertifikalar›n› da ald›. Form Sünger Genel Müdürü Yavuz Efilti, çevrenin korunmas› ve ifl güvenli¤inin önem verdikleri konular›n bafl›nda geldi¤ini belirterek “Müflteri odakl›l›k, topluma ve çevreye duyarl› olmak, ifl sa¤l›¤› ve güvenli¤ine azami derecede önem göstermek tüm çal›flanlar›m›z taraf›ndan bir yaflam biçimi olarak benimseniyor” dedi. stand›m›z ve modellerimiz ilgi çekti. ‹stikbal Regina Mutfak&Banyo olarak 23-27 May›s tarihleri aras›nda Ankara Alt›npark EXPO Center’da gerçekleflecek olan “Mutfak Banyo Seramik ‘07” fuar›nda da sektörün ve tüketicilerin karfl›s›na ç›kaca¤›z. ‹stikbal’den çevre dostu üretime ve ifl güvencesine tam not ‹stikbal, üç gün süren ve 7 Nisan 2007 tarihinde sonuçlanan TS EN ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi ve TS 18001 (OHSAS) ‹fl Sa¤l›¤› ve Güvenli¤i Yönetim Sistemi belgelendirme denetimlerinden tam not alarak sektörde örnek oluflturacak bir baflar›ya daha imza att›. Çevre dostu üretimi ile TS EN ISO 14001 Çevre Yönetim Sistem Belgesi’ne sahip olan ‹stikbal, çevreyi ve kaynaklar› tahrip etmeyen geliflmifl teknolojileri kullanarak sürdürülebilir kalk›nma amaçlar›na ulaflmay› hedefliyor. Çevreye zararl› hammaddelerin kullan›m› yerine ürünün ömrü boyunca çevre etkilerinin de¤erlendirildi¤i, hammadde tedariki, üretim, depolama, sevk›yat ve ürünün kullan›lmas› aflamalar›n›n tamam›nda çevreye duyarl›l›¤›n ön planda tutuldu¤u yönetim sistemi uygulayan ‹stikbal, s›f›r çevre kazas› politikas›n› ilke ediniyor. Bu yaklafl›m ile do¤al kaynaklar› optimum seviyede kullanarak, üretimden kaynaklanan fireleri en aza indirerek, ç›kan at›klar› yöneterek, sürekli iyilefltirme metodu ile çevreye olan duyarl›l›¤›n› da ortaya koyuyor. ‹fl güvenli¤i ve çal›flan sa¤l›¤›na da büyük önem veren ‹stikbal, TS 18001 (OHSAS) ‹fl Sa¤l›¤› ve Güvenli¤i Yönetim Sistem Belgesi’ne hak kazanarak, çal›flanlar›n›n sa¤l›kl› ve güvenli bir ortamda çal›flabilmelerini sa¤lamak ad›na ifl sa¤l›¤› ve güvenli¤ini tehlikeye atacak riskleri de¤erlendirip bunlara ait önlemleri al›yor ve bu riskleri yönetmeyi hedefliyor. 63 may›s-haziran Boydak’tan Haberler Merkez Çelik’te mini futbol turnuvas› Merkez Çelik fabrikam›z bünyesindeki üretim bölümlerinin karfl› karfl›ya geldi¤i futbol turnuvam›z›n bu y›l üçüncüsü düzenleniyor. Sekiz tak›m›n iki grup halinde karfl›laflt›¤› mini turnuva, 16 Nisan’da yönetim kurulu üyeleri, genel müdür ve müdürlerimizin aralar›nda yapt›klar› maçla bafllad›. 7 May›s’ta final karfl›laflmas›n›n yap›laca¤› turnuvam›zda flu ekipler yer al›yor: 1. grup: Döfleme, Mobilya, Ar-Ge, ‹dare bölümleri 2. grup: Metal, Terzihane, Sevk›yat ve Depo, Kalite Kontrol bölümleri ATAMA U⁄UR BATTAL ATAMASI fiirketimiz Bepafl Pazarlama A.fi.’de Genel Müdür Yard›mc›s› olarak görev yapan U¤ur Battal, Genel Müdürlük görevine atand›. ‹stikbal ve Bellona markalar›m›z›n tasar›m ekipleriyle ilgili yeni atamalar›m›z gerçekleflti. 1 May›s 2007 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Savafl Öztafl, ‹stikbal markas› ad›na (panel mobilya ve mutfak ile ilgili) Model Gelifltirme Müdürlü¤ü görevine devam ediyor. Kendilerine Boytafl 3 Ürge fiefli¤i ve Boytafl 4 Model Gelifltirme fiefli¤i ba¤lanm›fl olup Mutfak Model Gelifltirme fiefi Derya Ya¤ar, görevini Boytafl 3 Model Gelifltirme bölümünde devam ettirecek. Bellona Oturma Gruplar› ve Panel Mobilya Model Gelifltirme Müdürlü¤ü’ne atanan Mustafa Güleryüz Boytafl 1 tesisimizde görevine devam edecek. Kendilerine Boytafl 1 Ürge fiefli¤i ba¤l› olacak ve panel mobilyada Fatma Çolak, Model Gelifltirme fiefi olarak Kübra Duman, oturma gruplar›nda Model Gelifltirme fiefi olarak Süreyya Öztürk yard›mc› olacaklar. Süreyya Öztürk, görevine Boytafl 2’de devam edecek olup Boytafl 2 Ürge fiefli¤i kendisine ba¤land›. Boytafl 4 ‹flletme Müdürlü¤ü görevine asaleten Bülent Karakapu tayin edildi. Karakapu’nun Boytafl 2’deki görevi ise vekaleten devam edecek. BAfiSA⁄LI⁄I Holdingimizin markalar›ndan Mondi’nin Pazarlama Müdür Yard›mc›s› Soner Sakall›’n›n annesinin vefat› dolay›s›yla kendisine baflsa¤l›¤› dileklerimizi iletiyoruz. 64 may›s-haziran B A Y ‹ ANKARA 21 Nisan 2007 tarihinde Ankara'da Adalet Bakan› Cemil Çiçek’in de birinin aç›l›fl›na kat›ld›¤› üç ma¤azam›z› hizmete soktuk POLATLI/YILDIRIM LTD. Cafer Y›ld›r›m’›n sahibi oldu¤u ma¤aza 982. ‹stikbal bayii ve centroom ma¤azalar›m›z›n da 326.s›. Ma¤azan›n aç›l›fl›na Yönetim Kurulu Üyemiz fiükrü Boydak ve Polatl› Belediye Baflkan› Yakup Çelik kat›ld›. Y›ld›r›m Ltd. 1100 m2, centroom Cumhuriyet Mah. Turan Cad. No: 9/C Polatl› Tel: (0312) 621 38 72 ‹STANBUL A Ç I L I fi L A R I M I Z MAMAK/ÇAYA⁄ZI CENTROOM Mehmet Aras-Gani Aras’›n ortak oldu¤u ma¤azan›n aç›l›fl›na fiükrü Boydak’›n yan› s›ra Adalet Bakan› Cemil Çiçek ve Mamak Belediye Baflkan› Gazi fiahin de kat›ld›. Ma¤aza ‹stikbal’in 983. bayii ve 327. centroom’u. Çaya¤z› Centroom 3200 m2, centroom Samsun yolu üzeri, Shell benzin istasyonu yan› Tel: (0312) 368 94 42 ETL‹K/UYGUN T‹CARET 984. ‹stikbal bayii Celal Sefer, showroom tarz›ndaki ma¤azas›n› fiükrü Boydak’›n kat›ld›¤› bir törenle açt›. 800 m2, showroom General Tevfik Sa¤lam Cad. No: 91-92 Etlik Tel: (0312) 322 71 52 Nakzcbaz cakz aükzö maü zlçöaükzölm aükçzlaük zçlmkaüzç lamükzçlmaükzç lmaükzç lmaükzlmaükzçlmüakzç lmüakzç lma aü GÜLTEPE SADIKLAR MOB‹LYA Remzi Ünver-‹smet Ünver orrtakl›¤›ndaki bayimizin di¤er yetkili isimleri, Zeki ve Erdo¤an Ünver. 1000 m2, A statü Talatpafla Cad. No: 106 Gültepe Tel: (0212) 282 96 34 BA⁄CILAR HAT‹PO⁄LU LTD. B statüdeki ma¤azam›z›n yetkilisi Mehmet fiakir Hatipo¤lu. 400 m2, B statü Kirazl› Mah. Hoca Ahmet Yesevi Cad. No: 84 Ba¤c›lar Tel: (0212) 630 50 60 KÜÇÜKYALI/TEK‹NLER LTD. KÜÇÜKÇEKMECE GRS LTD. Ahmet Gürses’in bayi yetkilisi oldu¤u bayimiz E-5 üzerindeki merkezi konumu ile dikkat çekiyor. 1800 m2, A statü E-5 Karayolu Üstü Yeflilova Mah. Ba¤lar Cad. No: 1 Küçükçekmece Tel: (0212) 579 35 45 Metraj itibariyle A statü ma¤azalar›m›z aras›nda yer alan Tekinler’in yetkili kiflisi Muammer Alaftekin. 1200 m2, A statü E-5 Karayolu Ankara Asfalt› Mavi Evler Dura¤› No: 111 Küçükyal›-Maltepe Tel: (0216) 366 38 48-518 14 34 65 may›s-haziran Bulmaca Bulmacam›z›n çözümü 4. sayfadad›r. 66 mart-nisan