Tez-Koop-İş Dergisi 65. Sayı

Transkript

Tez-Koop-İş Dergisi 65. Sayı
Baflyaz›
2010 YILI
ÖNCEK‹LER G‹B‹
‹fiÇ‹ VE EMEKÇ‹LER AÇISINDAN
KÖTÜ B‹R YIL OLDU
Gürsel Do¤ru
Genel Baflkan
De¤erli Üyelerimiz;
2010 y›l›n›n son günlerini yaflarken, bu y›l›n da t›pk› geçen y›llar gibi, emekçiler aç›s›ndan hiç de
olumlu geçmedi¤ini söyleyebilirim.
Çünkü dünya ekonomisi, 2010 y›l›na, 2008'den devrald›¤› krizin yüküyle girmiflti. Dünyadaki bu krizin
olumsuzluklar›, belirgin bir flekilde
hissedildi. Yaflanan mali kriz, Avrupa ülkelerinde bile ciddi sorunlar
yaratt›.
Nitekim 2010 y›l› içinde birçok Avrupa ülkesinde, emeklilik yafl›n›n
yükseltilmesi, KDV oranlar›n›n artt›r›lmas›, akaryak›t fiyatlar›na zam
yap›lmas›, e¤itimde paral› sistemin
yayg›nlaflt›r›lmas›, çal›flanlar›n ve
emeklilerin maafl ve ikramiyelerinde kesintiye gidilmesi, ek vergiler
gibi uygulamalar hayata geçirildi.
Bu uygulamalara, birçok Avrupa ülkesinin emekçileri çok sert karfl›l›k
verdi. Avrupa’da, son üç ay içinde,
yak›n geçmiflle k›yaslanmayacak
yayg›nl›k ve kitlesellikte protesto
eylemleri gerçekleflti. Baflta çal›flanlar olmak üzere, lise ve üniversite ö¤rencileri, kamyon ve t›r flo-
förleri, banka çal›flanlar›, çiftçiler
yapt›klar› eylemlerle Avrupa’y› sallad›lar.
Yunanistan iflçi s›n›f› sermayenin
uygulad›¤› IMF reçetelerine karfl›
aya¤› kalkt› ve birbiri ard›na genel
grevler gerçeklefltirdi. Özellikle 5
May›s’ta uygulanan genel grev, bu
ülkede yap›lan son y›llar›n en büyük eylemi oldu.
Fransa’da sendikalar milyonlarca
iflçinin kat›ld›¤› 7 genel grevi hayata geçirdi. Lise ve üniversite ö¤rencileri kitlesel eylemlerle iflçilere
destek verdi.
Portekiz’de 22 y›l sonra iflçiler ilk
defa genel greve ç›kt›lar.
‹rlanda ekonomisi IMF k›skac› alt›na girdi. Halk Krizin faturas›n› ödemek istemiyor. Sendikalar ayakta
ve eylemler kap›ya dayanm›fl durumda.
Yaflanan geliflmeler, dünya genelinde tüm sorunlar›n ayn› oldu¤una
iflaret etmektedir. Avrupa iflçi s›n›f›n› harekete geçiren gerekçeler
uzun y›lard›r ülkemizde zaten yaflan›yor.
10 y›ll›k süreç içinde kamu harcamalar› k›s›tland›. E¤itim, sa¤l›k ve
sosyal güvenlik alanlar›nda devlet
katk›s› azalt›ld›. Emeklilik yafl› yükseltildi. Çal›flanlar›n ücret ve sosyal
haklar›nda k›s›tlamalar yap›ld›. Neo-liberal politikalar sonucunda üre-
tim ve bölüflüm iliflkileri emekçiler
aleyhine bozuldu. Adaletsizlik her
geçen y›l artt›. Her y›l bir önceki y›l› arat›r hale geldi.
Birbiri ard›na yaflanan ekonomik
krizler ülke de¤erlerini yok etti. Krizin te¤et geçti¤ini iddia edenler,
kriz karfl›s›nda çözümsüz kald›lar.
Asgari ücretten sa¤l›¤a, tar›mdan
vergi politikalar›na kadar birçok konu, IMF’nin istekleri do¤rultusunda
belirlendi.
Krizden ç›kmak için emek maliyetini düflürmek, ücretleri afla¤›ya çekmek ve özellefltirme kapsam›nda
bulunan kamu kurumlar›n›n sat›fl›n›n h›zland›r›lmas› gerekiyordu. Bu
sat›fl ile birlikte hem gelir elde edilecek, hem de K‹T’lerde çal›flan iflçilerin tasfiyesi ile gider kalemlerinden birisi olan ücret harcamalar›
ortadan kald›r›lacakt›.
TEKEL iflçilerinin sorunlar› tam bu
dönemde gündeme geldi. Özellefltirme sonucu iflsiz kalan TEKEL iflçileri, 4/C statüsünde baflka kamu
kurum ve kurulufllar›na aktar›lacak,
ancak sendikalaflma ve toplu ifl
sözleflmesi haklar› ellerinden al›nacakt›. Böylece hem TEKEL’in sat›fl›ndan “gelir” elde edilecek hem
de, iflçileri kölelik koflular›nda çal›flt›rmaya mecbur b›rakarak, “önemli
bir gider kalemi” sorunsuz bir flekilde çözüme kavuflacakt›. Ard›ndan
özellefltirme kapsam›nda bulunan
200 bin iflçi de ayn› flekilde baflka
tez-koop-ifl dergisi - 1
Baflyaz›
kamu kurum ve kurulufllar›na ayn›
flart ve koflullarda gönderilecekti.
Plan gayet aç›kt›.
Ancak TEKEL iflçilerinin muazzam
direnifli bu büyük sald›r›y› püskürttü
ve özellefltirme kapsam›ndaki iflçilere yönelik yap›lan planlar›n, flimdilik, ertelenmesine neden oldu.
Emek maliyetini düflürmenin bir
baflka yolu da, daha az iflçiye daha az ücret ödeyerek, daha yo¤un
ve güvencesiz çal›flt›rmakt›. Bunun
bir yolu kamu sözleflmelerinde hedeflenen enflasyon oran›nda zam
verilmesi ve görece olarak yüksek
ücret alan kamu iflçilerinin ücretlerinin enflasyonla eritilmesi, di¤er yolu da kamuda istihdam edilen iflçi
say›s›n› azaltarak, tafleronlaflt›rma,
4/B
ve
4/C
gibi
istisnai çal›flma flekillerinin kapsam›n› geniflletmekti.
Planlananlar tek tek uygulamaya
sokuldu. Ücretler sistematik olarak
düflürüldü. Esnek ve kurals›z çal›flma öne ç›kar›ld›. 4/B ve 4/C kapsam›ndaki iflçi say›s› artt›r›ld›.
Tafleron uygulamalar› ile birlikte,
ölümlü ifl kazalar› art›fl göstermeye
bafllad›. 2010 y›l›nda gerek tersanelerde ve gerekse madenlerde yaflanan ifl kazalar› sonucu yüzlerce
emekçi kardeflimiz hayat›n› kaybetti.
Bütün bunlar›n d›fl›nda, 2010 y›l›nda
tüm toplum kesimlerinin vergilerinden oluflan genel bütçe, sermayeye
kaynak olarak aktar›ld›. ‹flsizlik sigortas› gibi önemli ve büyük fonlar,
hükümet taraf›ndan sermayeye tahsis edildi. Emekçilerin de¤il, sermayenin krizine çözüm üretildi.
Krizin faturas›, yüksek vergiler ve
temel tüketim mallar›na yap›lan yo¤un zamlarla toplumun her kesimine yans›t›ld›. Özellikle sa¤l›ktan
tez-koop-ifl dergisi - 2
e¤itime, alt yap› hizmetlerinden ulafl›ma kadar her alanda yaflanan yo¤un zamlar, genifl kitlelerin daha da
yoksullaflmas›na neden oldu.
‹sdihdam yaratmayan sanal büyüme sonucu, üretim ve ihracat ithalata ba¤›ml› hale gelmifl, rekabet
flans› kalmayarak kapanan iflyerleri
ile birlikte iflsizlik artm›fl, ekilemeyen tarlalar, dal›nda kalan ürünler
sonucunda mutsuz ve yoksul bir
ço¤unluk ortaya ç›km›flt›r.
Görüldü¤ü gibi sosyal ve ekonomik
alanda ülkede yaflanan geliflmeler,
ülke d›fl›ndaki geliflmelerle s›k› iliflki içindedir. Krizin sonuçlar› küresel
düzeydedir ve ülkeler aras›nda k›smi farkl›l›klar gösterse de özünde
ayn›d›r.
Bu anlamda küresel sald›r›lar karfl›s›nda, iflçi s›n›f›n›n ç›karlar›, ancak
ulusal ve uluslararas› alanda ortak
mücadele hatt›n›n oluflturulmas›yla
korunabilir ve gelifltirilebilir.
Tüm bunlar›n d›fl›nda ülkemizde,
2010 y›l› içinde yo¤un insan haklar›
ihlalleri de yafland›. Toplumun haber alma hakk›n› ve düflünce özgürlü¤ünü bask› alt›na alan uygulamalara flahit olduk. ‹ktidar›n, çeflitli
yöntemlerle bas›n-yay›n organlar›
üzerindeki bask›s›n›, yandafl bir
medya hatt›n›n oluflmas›n›, muhalif
köfle yazarlar›n›n bafl›na gelenleri
kayg›yla izledik.
Bu dönem içinde sendikalar da
bask› alt›na al›nmak istenmifl, sendikal hak ve özgürlüklere iliflkin yasaklar devam etmifl, bir çok sendikac› as›ls›z iddialarla yarg›lanm›fl
ve tutuklanm›flt›r.
Tazminats›z iflten ç›karma, tenkisatlar, muvazaal› iflyeri kapatmalar›, ücretsiz izne zorlamalar, mesaisiz fazla çal›flt›rma, kay›t d›fl› istih-
dam ve eksik sigorta uygulamalar›,
kaçak iflçilik, y›ll›k ücretli izinlerin
ihlali ve gasp edilmesi, zorunlu ücret indirimleri, yürürlükteki toplu
sözleflmelerin uygulamamas›, sendikal örgütlenmeyi engelleme, demokratik eylemlere orant›s›z güçle
müdahale etme, ifl güvencesi ve iflçi sa¤l›¤› kurallar›n› hiçe sayma, ülkemizde ola¤an say›lan uygulamalar haline gelmifltir.
Tüm bu olumsuz gidiflten ç›k›fl, iflçi
s›n›f›m›z›n ifl, ekmek, demokrasi ve
özgürlük mücadelesi ile olanakl›d›r.
Avrupa iflçi s›n›f› yap›yorsa, biz de
yapabiliriz.
De¤erli Üyelerimiz;
Ülkede yaflayan büyük bir ço¤unluk
mutlu de¤ildir. Gelecek kayg›s› tafl›maktad›r. Baflta çal›flanlar›n haklar› olmak üzere, toplumun genelini
ilgilendiren bir çok hakk›n gasp
edilmesine yönelik düzenlemeler
gündemdedir. K›dem tazminat›ndan, sendikalar yasas›na, esneklefltirme ve kurals›zlaflt›rmay› içinde bar›ndan yeni istihdam paketinden, sa¤l›k ve sosyal güvenlik sistemine kadar bir çok konuda emekçilere yönelik kapsaml› bir sald›r›
paketi haz›rlanm›flt›r.
2011 y›l› içinde kamu sözleflmelerimiz var. Hükümetin planlar› ve
programlar› belli. Zor günler bizi
bekliyor. Bizler, her türlü olumsuzlu¤a ra¤men, mücadele etmeye devam edece¤iz. Ancak bu süreçte
üyelerimizin, her zamankinden daha duyarl›, daha bilinçli ve daha donan›ml› olmalar›n› bekliyorum.
2011 y›l›n›n tüm emekçiler için
mutlu ve daha yaflanabilir bir y›l olmas› dile¤iyle tüm üyelerimizin yeni
y›l›n kutlar›m.
Sayg›lar›mla...
BU SAYIMIZDA...
kullanmaya devam edece¤iz. Ta ki
emekten yana, adil, eflit, özgür bir
dünya kuruncaya dek.
Haydar Özdemiro¤lu
Genel E¤itim Sekreteri
Merhaba Sevgili Üyelerimiz,
2010 y›l›n›n son say›s› ile yine beraberiz. Gerek dünyada gerekse ülkemizde yaflanan grevler, eylemler, direnifller, kazan›mlar, yenilgilerle geçen bir y›l› geride b›rak›yoruz.
2010 y›l›na Tekel iflçilerinin “güvencesizlefltirme”ye karfl› bafllatt›klar› direniflle girmifltik. 2010 y›l› ifl yaflam›n›
güvenceden uzaklaflt›rma politikalar›n›n hayata geçirildi¤i bir y›l oldu. 12
Eylül’de oylanan anayasa de¤ifliklikleri tüm güzellemelere ra¤men biz iflçiler için sadece güvencesizli¤i ve örgütsüzlü¤ü getiriyordu. Bu sebeple
HAYIR dedik. Referandumun hemen
ard›ndan torbalanan yasa tasar›lar›
HAYIR karar›nda ne kadar hakl› oldu¤umuzu gösterdi.
2011’in Haziran’›nda yap›lacak olan
genel seçimler alanlar› epeyce ›s›tacak. Tüm seçim dönemlerinde oldu¤u
gibi önümüzdeki 6 ayda da toplum ister istemez siyasallaflacak. Meydanlar› ›s›tacak olanlar sadece oy isteyen
siyasiler olmayacak. Bizler her zaman oldu¤u gibi “insanca bir yaflam”
talebimizi mücadelemizle yükseltece¤iz. 2010 y›l› biz iflçi ve emekçiler için
güvencesizlefltirme, örgütsüzlefltirme, yoksullaflt›rma politikalar›yla
geçti. Ama ne umudumuzu yitirdik ne
de y›lg›nl›¤a düfltük. Kazan›mlar›m›z›
korumak, yeni kazan›mlar elde etmek
üzere yürümeye, yazmaya, direnmeye, mücadelenin türlü türlü araçlar›n›
Bu say›m›zda, Meryem Koray hocam›z bizimle. “Sosyal Devlet, Sosyal
Politika ve Sendikalar” bafll›kl› yaz›s›yla dergimize misafir olan hocam›z,
geçti¤imiz Haziran ay›nda Gümüldür
e¤itimlerimize kat›lanlar hat›rlayacakt›r, ekonomik, sosyal ve siyasal duruma iliflkin olarak bizleri bilgilendirmiflti.
Bu say›yla birlikte “Bas›nda Tez-Koop-‹fl” sayfas› yay›nlamaya bafll›yoruz. Bas›nda yer alan çal›flmalar›m›z›
bu sayfada sizlerle paylaflaca¤›z.
7 y›ld›r sürdü¤ümüz Kipa örgütlenmemiz çerçevesinde hayata geçirdi¤imiz “sendikal haklara sayg›” kampanyas› devam etti. Kampanyan›n
ayr›nt›lar›na dergimizde yer verdik.
Genel E¤itim Dan›flman›m›z Volkan
Yarafl›r taraf›ndan haz›rlanan “‹flçi S›n›f› Mücadelelerinde ‹z B›rakanlar”
köflesinin bu say›daki ad› ‹smet Demir. Demir, inflaat iflçileri sendikas›
Yap› ‹flçileri Sendikas› Y‹S’in kurucular›ndan.
Türk-‹fl Araflt›rma Müdür Yard›mc›s›
ve Sendikam›z üyesi Enis Ba¤dadio¤lu bu say›m›zda, zorunlu ihtiyaçlar›m›z› karfl›lamaya yetecek miktar
olarak tan›mlanan “Asgari Ücret”i kaleme ald›.
Eski üyelerimizden Y›ld›z Temurtürkan bu say›da 25 Kas›m Kad›na Yönelik fiiddete Karfl› Uluslararas› Dayan›flma günü ile birlikte “ne yapmal›?” konusunu iflledi.
Bir önceki say›dan bu yana gerçeklefltirdi¤imiz genel merkez ve flube
çal›flmalar› “sendikam›zdan haberler”
sayfalar›nda dergimizin önemli bir
a¤›rl›¤›n› oluflturuyor. Uluslararas›
iliflkiler ile e¤itim, T‹S ve örgütlenme
çal›flmalar›m›z da siz üyelerimizle
Öyle y›kma kendini,
Öyle mahzun, öyle garip...
Nerede olursan ol,
‹çerde, d›flarda, derste, s›rada,
Yürü üstüne - üstüne,
Tükür yüzüne cellad›n,
F›rsatç›n›n, fesatç›n›n, hay›n›n...
Dayan kitap ile
Dayan ifl ile.
T›rnak ile, difl ile,
Umut ile, sevda ile, düfl ile.
Dayan rüsva etme beni.
Gör, nas›l yeniden yarat›l›r›m,
Namuslu, genç ellerinle.
K›zlar›m,
O¤ullar›m var gelecekte,
Herbiri vazgeçilmez cihan parças›.
Kaç bin y›ll›k hasretimin koncas›,
Gözlerinden,
Gözlerinden öperim,
Bir umudum sende,
Anl›yor musun?
A.Arif
paylafl›lmak üzere dergimiz içeri¤inde.
Kad›n, çocuk, kültür sanat, sa¤l›k, mizah, biliflim, iflçinin yaflam›ndan sayfalar›m›z bu say›m›zda da siz üyelerimizin katk›lar›yla devam ediyor.
Hukuk ve sa¤l›k sayfalar›m›zda üyelerimizden, iflçilerden ve emek dostlar›ndan gelen sorulara cevaplar verildi.
Bir sonraki say›da buluflmak üzere,
yeni y›l›n baflta siz sevgili üyelerimiz
olmak üzere, ülkemiz ve dünya
emekçileri için mutlu ve sa¤l›kl› geçmesini, özgürlü¤ün, adaletin, bar›fl ve
kardeflli¤in hakim oldu¤u bir y›l olmas›n› diliyorum.
tez-koop-ifl dergisi - 3
BAfiKANLAR KURULUMUZ
ANKARA’DA TOPLANDI
aflkanlar Kurulu’nun aç›fl konuflmas›n› Genel
Baflkan›m›z Gürsel Do¤ru yapt›. Do¤ru, Genel
Merkezin çal›flmalar›na iliflkin Baflkanlar Kuruluna
bilgi verdi.
Anayasa ile ilgili olarak 12 Eylül 2010 tarihinde yap›lan
referandum sonuçlar›n› de¤erlendiren Do¤ru, “referandum sonras› hükümetin uygulamalar›nda ortaya ç›kan geliflmelere bak›ld›¤›nda “hay›r” oyu kullanman›n ne kadar
do¤ru bir yaklafl›m oldu¤u net bir flekilde anlafl›lm›flt›r”
dedi. 2 gün devam eden çal›flmalar›n sonunda afla¤›daki
kararlar al›nm›flt›r.
B
BAfiKANLAR KURULU SONUÇ B‹LD‹R‹S‹
Baflkanlar Kurulumuz, 27-28 Ekim 2010 tarihlerinde Ankara’da Sendikam›z Genel Merkez binas›nda toplanm›fl,
siyasal ve toplumsal geliflmeler ile birlikte sendikam›z› etkileyen olaylar› de¤erlendirmifl ve bu de¤erlendirmeleri
kamuoyu ile paylaflma gere¤i duymufltur.
tez-koop-ifl dergisi - 4
Baflkanlar Kurulumuz, Türkiye Cumhuriyetinin 87. kurulufl
y›ldönümü nedeniyle tüm ulusumuzun Cumhuriyet Bayram›n› kutlamaktad›r. Cumhuriyet, Mustafa Kemal Atatürk
taraf›ndan, ba¤›ms›zl›k ile birlikte bu ülkeye verilmifl en
büyük arma¤and›r. Türkiye ‹flçi S›n›f›, Türkiye Cumhuriyeti’nin ba¤›ms›zl›¤›, bütünlü¤ü için daha da demokratikleflmesi, yurttafllar›n refah, huzur ve bar›fl içinde yaflamas› için daha çok mücadele etmesi gerekti¤inin bilincindedir.
Baflkanlar Kurulu
Baflkanlar kurulumuz toplam alt› bin üyemizi ilgilendiren
ve grev uygulama aflamas›na gelinen Carrefour Sabanc›
Ticaret Merkezi A.fi ünvanl› iflletme sözleflmesinin, üyelerimizin talepleri do¤rultusunda ve masa bafl›nda bitirilmesini arzu etmektedir. Bu do¤rultuda, Baflkanlar Kurulumuz
iflverenden somut ve kabul edilebilir ad›mlar at›lmas› halinde, sözleflmenin zaman geçirilmeden bitirilmesini kararlaflt›rm›flt›r.
Baflkanlar Kurulumuz, 12 Eylül 2010 tarihinde yap›lan referandum sonras›nda ülkemizde yaflanan geliflmeleri kayg› ile izlemektedir. 12 Eylül tarihinden sonra, hem siyasal
hem de toplumsal alanda ortaya ç›kan geliflmeler yeni ve
kapsaml› bir Anayasa’ya duyulan ihtiyac› ve bu Anayasa’n›n toplumsal mutabakatla yürürlü¤e girmesini ortaya
koymufltur. Türkiye’deki sendikal haklar›n ve özgürlüklerin
gelifltirilmesi için Anayasa’da yap›lan birkaç flekilsel de¤ifliklikten ziyade, kapsaml› yasal düzenlemelerin yürürlü¤e
girmesi gerekmektedir. Bu çerçevede; sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin ve sendikalar›n iflleyifli hakk›ndaki k›s›tlay›c› hükümlerin kald›r›lmas›, 2821 ve 2822 Say›l› yasalar›n demokratiklefltirilmesi, kay›t d›fl› ekonominin
üzerine gidilmesi, ifl güvencesi kapsam›n›n geniflletilmesi,
iflsizlik sigortas›n›n revize edilmesi, iflsizlik ödene¤i süresinin ve miktar›n›n yeniden yap›land›r›lmas›, bu ödenekten faydalanma koflullar›n›n geniflletilmesi, iflsizlik ödene¤inde biriken paralar›n amac› d›fl›nda kullan›lmamas› baflkanlar kurulumuzun acil ve öncelikli talepleri aras›ndad›r.
Baflkanlar Kurulumuz; Hükümet taraf›ndan gündeme getirilen ‘ulusal istihdam stratejisi’nin esneklefltirmeye ve kurals›zlaflt›rmaya yönelik düzenlemeler içerdi¤ini ve çal›flanlar aç›s›ndan olumsuz düzenlemelerin yürürlü¤e girmesi durumunda, konfederasyonumuzun istekleri do¤rultusunda bütün gücünü harekete geçirme karar› alm›flt›r.
Baflkanlar Kurulumuz; ‹stanbul 5 No’lu flubemize ve flube
yöneticilerimize karfl› gerçeklefltirilen sözlü ve fiili sald›r›lar› protesto etmektedir. Sendikam›zla hukuki ve fiili hiçbir
iliflkisi bulunmayan bir flahs›n yan›ndaki birkaç kifliyle birlikte flubemize ve flube yöneticilerimize yönelik bu çirkin
sald›r›lar› hukuki yollardan karfl›l›¤›n› bulacakt›r. Yasalar›n kendisine vermedi¤i yetkiyi kullanarak sendikal görevleri ilelebet kendisine ait bir saltanatm›fl gibi gören, sendikal terbiyeyi aflarak fliddet ve cebir ile flubemizde kendisine bir pozisyon yaratmaya çal›flan bu kiflilere karfl› sendikal kurullar›m›zda gerekli cevap verilecektir. Bu kiflilerin
bas›n yay›n organlar›na servis ettikleri yanl›fl ve tahrik edici iddialar da yarg› makamlar› önünde sonuna kadar takip
edilecektir. Kimsenin bundan kuflkusu olmamal›d›r.
Bas›na ve Kamuoyuna duyurulur.
28 Ekim 2010
tez-koop-ifl dergisi - 5
Uluslararas› iliflkiler...
UNI KÜRESEL SEND‹KASI
3. DÜNYA KONGRES‹
NAGAZAK‹’DE YAPILDI
Didem F›rat
Uluslararas› ‹liflkiler Uzman›
arih boyunca do¤unun bat›ya
aç›lan liman› görevini üstlenmifl olan Nagazaki flehri, 9-12
Kas›m 2010 tarihlerinde UNI Küresel Sendikas›na üye 900 sendikadan yaklafl›k 2200 sendikac›y› misafir etti. UNI’nin 3. Dünya Kongresi
için Nagazaki flehrinin seçmesinin
nedeni iflçi ve insan haklar›n› koruma ve iyilefltirme görevini üstlenmifl
sendikac›lar›n bu limanda bir araya
gelerek verdikleri mücadeleye birlik
ve dayan›flma içerisinde devam
edecekleri mesaj›n› Nagazaki’den
bütün dünyaya duyurmakt›.
UNI 3. Dünya Kongresinde Tez-Ko-
T
tez-koop-ifl dergisi - 6
op-‹fl Sendikas›n› Genel Baflkan
Gürsel Do¤ru ve Genel Sekreter
Hakan Bozkurt temsil ettiler.
Chicago’dan Nagazaki’ye…
2. UNI Dünya Kongresi 2005 y›l›nda
Chicago’da yap›lm›flt›. Üye sendikalar›n büyümesini ve kuvvetlenmesini, çal›flanlar›n çal›flma ve yaflam
koflullar›n›n iyilefltirilmesini kendisine misyon edinen UNI Küresel Sendikas› Chicago’daki kongreden Nagazaki’deki kongreye kadar geçen
sürede üye sendikalar› ile dayan›flma ve birlik içerisinde çal›flarak birçok baflar›ya imza att›. Geçen befl
y›l içerisinde yap›lan faaliyetler sonucunda 40 flirket ile küresel anlaflma imzalayan UNI özellikle örgütlenme faaliyetlerinde, ulusal ve
uluslararas› kampanyalarda ve toplu sözleflme müzakerelerinde temsil
etti¤i 20 milyon çal›flan›n “insan
onuruna yak›fl›r” ifllerde çal›flmalar›,
haklar›n›n korunmas› ve ilerletilmesi
ad›na üye sendikalar›na daima destekte bulunarak, örgütlülü¤ün ve dayan›flma ruhunun önemini ve bu
ruhla hareket edildi¤i müddetçe UNI
ve UNI üyesi sendikalar›n birlikte
daha büyük baflar›lara imza atacaklar›n› göstermifl oldu.
Uluslararas› iliflkiler...
Nagazaki’den Cape Town’a...
Nagazaki’de yap›lan
3. Dünya Kongresi
“Breaking Through”
slogan› ile bafllad›.
“Breaking Through”
Türkçede “at›l›m,
hamle” anlam›na geliyor. UNI Genel
Sekreteri Philip Jennings yapt›¤› aç›l›fl
konuflmas›nda;
“Son görüflmemizden bu yana dünya dramatik bir biçimde de¤iflti. Maalesef bu de¤iflim temsil etti¤imiz
üyelerimizin yarar›na olmad›. Ekonomik sömürü ve açgözlülük yeni ve
benzersiz bir seviyeye ulaflt›. Bugün, UNI Küresel Sendikas›’nda yeni bir sayfa aç›yoruz, daha adil bir
dünya için birlikte çal›flman›n ve bu
düzeni de¤ifltirmenin sözünü verece¤iz. “At›l›m” sadece bu kongrenin
ana temas› de¤il bizim plan›m›z, bizim eylem ça¤r›m›z olacak.
Daha çok çal›flan› örgütlemek, daha
çok anlaflma imzalamak, daha çok
kad›n liderler seçmek, yeni nesillerle
daha yak›n iletiflim kurabilmek için
bir ferman yay›nl›yoruz.
Oyunun kurallar›n› de¤ifltirmeliyiz.
Küresel ekonomi yeterince düzensizli¤e sebep oldu. 3.2 milyar insan
günde iki Amerikan Dolar›’ndan az
bir para ile geçinmeye çal›fl›yor. Karfl›m›zda küresel iflverenler, küresel
pazarlama, küresel tedarik zincirleri
ve küresel finans taraf›ndan yönetilen yeni bir emek piyasas› var.
Bu yeni emek piyasas›ndaki çal›flanlar› temsil edebilmek için kuvvetli olmal›y›z. Örgütlemeliyiz! UNI Küresel Sendikas› bütün bunlar› de¤ifltirmek ad›na at›l›m yapmak zorunda. Yapaca¤›z! Bu oyunun kurallar›n› de¤ifltirece¤iz.” sözleriyle UNI
üyesi 900 sendikay› önümüzdeki 4
y›l›n stratejik plan›n› birlikte gerçeklefltirmeye davet etti.
Kongreye kat›lan delegeler 4 gün
boyunca UNI üyesi sendikalardan
Genel Baflkan›m›z Gürsel Do¤ru ve Genel Sekreterimiz
Hakan Bozkurt Kongrede
gelen ve UNI Küresel Sendikas›
Yönetim ve ‹cra Kurullar› taraf›ndan
bir araya getirilen 36 önergeyi tart›fl›p oylad›lar.
Bar›fl
3.Dünya Kongresi’nin en önemli
önergelerinden biri de korkudan, ayr›mc›l›ktan, ›rkç›l›ktan, savafllardan,
terörizmden, nükleer silahlardan ve
kara may›nlar›ndan ar›nm›fl bir dünyada yaflamak için küresel bar›fl›n,
adaletin ve insan haklar›na sayg›n›n
gerçekleflmesi ad›na Birleflmifl Milletlerin ve Uluslararas› Kanunlar›n
yasal rolünün desteklenmesiydi.
Nagazaki’den Filistinli iflçilere
destek
Bir di¤er önerge Orta Do¤u’da bar›fl
ile ilgiliydi. UNI Küresel Sendikas›
nefret, terörizm ve fliddet sonucunda ortaya ç›kan her türlü askeri istilay› ve adaletsizli¤i insan haklar›n›n
ihlal edilmesi; Bat› fieria, Gazze,
Suriye ve Golan tepelerinin ve Lübnan Shebaa çiftliklerinin ‹srail taraf›ndan istilas›n› ve Irak’›n Amerika
Birleflik Devletleri taraf›ndan iflgalini,
istikrars›zl›k ve fliddetin unsurlar›
olarak nitelendirdi.
UNI Küresel Sendikas›n›n Filistin’e
gönderdi¤i delegasyonun raporuna
de¤inen Genel Sekreter Philip Jennings yapt›¤› konuflmada, Orta Do-
¤u’daki çat›flmalar devam ettikçe
daha çok sivilin zarar görece¤iniözellikle kad›n ve çocuklar- ve ILO
taraf›ndan yay›nlanan raporda da
bahsedildi¤i gibi bu durumun Filistin
halk›n› daha büyük bir yoksullu¤a
sürükleyece¤ini Gazze ve Bat› fieria’da iflsizli¤in %50 yükselece¤ini
söyledi ve UNI ailesini çal›flma yasalar›n› oluflturmalar›, istihdam›n art›r›lmas› ve sendikal hareketin geliflmesi ad›na Filistinli iflçilere destek
olmaya davet etti.
Nagazaki’den 2200 bar›fl güvercini uçtu
UNI ve UNI üyesi sendikalar›n temsilcilerinin Nagazaki’deki bir di¤er
görevleri de, 1945 y›l›nda at›lan
atom bombas› sonucunda Nagazaki’de yaflananlar›n bir insanl›k ay›b›
oldu¤unu bir kere daha hat›rlatmak
ve baflka Nagazaki’lerin, Hiroflima’lar›n yaflanmas›n› engellemek
ad›na nükleer bombalar›n ve kara
may›nlar›n›n olmad›¤› bir dünya için
“Bar›fl” ça¤r›s›nda bulunmakt›. UNI
çat›s› alt›nda toplanm›fl 2200 sendikac›, 11 Kas›m’da kongrenin yap›ld›¤› yerden yaklafl›k 2 km uzakl›kta
bulunan Bar›fl Park›na yürüyüfl yaparak atom bombalar›, savafllar ve
terörizm sonucunda hayatlar›n› kaybetmifl dünya insanlar› için sayg› duruflunda bulunup, bar›fl elçileri olarak ülkelerine döndüklerinde çal›tez-koop-ifl dergisi - 7
Uluslararas› iliflkiler...
flanlar›n sendikal
haklar›n› ve insan
haklar›n› savunman›n yan› s›ra insanl›¤a “Bar›fl içinde bir
Gelecek” için seslerini duyuracaklar›na
dair söz verdiler.
Karar organlar›nda
cinsiyet eflitli¤i
Kongrede konuflulan ve oylanan
önergelerden biride cinsiyet eflitli¤inin sa¤lanmas› ad›na karar organlar›ndaki kad›n temsilcilerin say›lar›n›n %40’a ç›kart›lmas›yd›. UNI, Yönetim Komitesi ve Dünya ‹cra Komitesi dahil olmak üzere bölgesel ve
sektörel bütün UNI yap›lar›ndaki kad›n temsilcilerin say›lar›n›n art›r›lmas› ve benzer düzenlemenin uzun
vadede UNI üyesi sendikalarda da
uygulanmaya bafllanmas› hakk›ndaki önerge oy birli¤iyle kabul edildi.
Afrikal› kad›n sendikac›lar›n yapt›¤›
konuflmalar kat›l›mc›lar›n be¤enisini
ve takdirini toplarken, UNI ailesini ve
kad›n sendikac›lar› gururland›ran bir
baflka olayda, UNI Avrupa Bölge
Sekreteri Bernadette Segol’un önümüzdeki dönem Avrupa Sendikalar
Konfederasyonu ETUC’un Genel
Sekreteri olarak yeni görevine bafllayaca¤›n› ilan etmesi oldu.
Küresel ekonomik kriz hakk›nda
UNI önergesi
Kongrede, küresel ekonomik krizin
devam eden etkileri ile mücadele
edebilmek için önümüzdeki dört y›l
boyunca uluslararas› topluluklar›n
küresel kriz sonucunda ortaya ç›kan
ve toplumsal istikrar› etkileyen tehditlere yönelmelerinin ve neo-liberal
ekonomik politikan›n 30 y›ld›r verdi¤i zarar› giderme yollar›n› aranmas›n›n gereklili¤i tart›fl›ld›. UNI Küresel
Sendikas›, gelecekte yeni krizlerin
önlenmesi ve özellikle finans sektöründe çal›flan kiflilerin güven içerisinde çal›flmalar›na destek vermek
için küresel ekonomik sistemde gerekli reformlar›n yap›lmas›n› etkili bir
biçimde savunaca¤›n› belirtti.
2010-2014 faaliyet plan› içerisinde;
2008 OECD ve Dünya Bankas› y›ll›k raporlar›nda da aç›kland›¤› gibi
birçok ülkedeki ekonomik ve gelir
da¤›l›m› eflitsizli¤inin giderilmesi
için talepte bulunmaya devam edeceklerini; büyüme ve üretim aras›nda ba¤lant› kurulmas› için gerekli
olan reformlar›n yap›lmas›n›n önemini savunacaklar›n›; gelir güvencesinin küresel asgari düzeye getirilmesi, iflsizlik sigortas›n›n bütün
iflçileri kapsamas›, asgari ücret kanunlar›n›n yürütülmesi ve temel
e¤itimin sa¤lanmas› ad›na ILO’nun
“sosyal koruma yap›s›n›” savunarak küresel ekonomide “iyilefltirilmifl sosyal korumay›” ilerletmek ve
uluslararas› platformlarda sendikalar›n karar verme mekanizmalar›n›n kuvvetlenmesi ad›na gayret
gösterilece¤ine dair önerge UNI ve
UNI üyesi sendikalar taraf›ndan kabul edildi.
Uni Üyesi Türk Sendikalar›n›n Yöneticileri
tez-koop-ifl dergisi - 8
Çal›flanlar›n korunmas› ve “korkudan kurtulma”
UNI Küresel Sendikas› özellikle perakende sektörü olmak üzere müflterilerle do¤rudan iletiflimde bulunan
çal›flanlar›n en büyük s›k›nt›lar›ndan
birinin de fiziksel ve sözlü sald›r›ya
maruz kalmalar› oldu¤unu ve çal›flanlar›n bu tip sald›r›lara karfl› korunmas› ve müflterilerin çal›flanlara
sayg› duymas› gerekti¤ini savunmaktad›r. USDAW Sendikas› ‹ngiltere’de baflar›l› bir “korkudan kurtulma”
kampanyas› yürütmüfltür. Dünya
Kongresinde, üçüncü flah›slar olarak
adland›r›lan müflterilerin çal›flanlar›n
insan ve çal›flma haklar›na sayg›
göstermeleri için “korkudan kurtulma”
kampanyas›n›n yayg›nlaflt›r›lmas›na
karar verilmifltir.
UNI Küresel Sendikas› tedarik zincirlerinde çal›flan iflçilerin yaflam koflullar›n›n iyilefltirilmesi konusundaki
taahhüdünü teyit etmifl ve etik ticaretin ilerletilmesi çal›flanlar›n desteklenmesi için istihdam seçiminde özgürlük, sendikal› olma ve toplu müzakere hakk›, iflyeri sa¤l›¤› ve güvenli¤i,
çocuk iflçili¤inin yok edilmesi,çal›flma
saatleri, ifl güvencesi ve fiziksel, sözlü ve cinsel tacizden koruma konular›nda kampanyalar yürütmeye devam edece¤ini aç›klad›.
UNI hizmet sektörünün a¤›r yükünü üstlenmeli ve hizmet sektörünün sesi ve küresel elçisi olmal›d›r.
UNI Küresel Sendikas›n›n hedefleri;
“Son y›llarda UNI ço¤unlu¤u çok
uluslu iflletmeler olmak üzere çok
say›da kampanya yürütmüfltür. Bu
kampanyalar sendikalar›n as›l amac› olan örgütlenmeye ve ilgili iflletmelerle olan diyaloga gölge düflürmemelidir. UNI, s›n›rlar ötesinde iflbirli¤i yapabilen küresel bir örgüttür.
Bütün çal›flanlar için iyi çal›flma koflullar›, örgütlenme, diyalog, müzakere, toplu sözleflme ve gerekti¤inde kampanyalar ve endüstriyel ey-
Uluslararas› iliflkiler...
lemler gibi esas hedefler bu iflbirli¤i
içerisinde yürütülmelidir. Di¤er bir
deyiflle örgütlenme
ve toplu pazarl›k
ana hedef olmal›d›r.
Çok uluslu flirketlerde çal›flanlar›n çal›flma koflullar›n›n
iyilefltirilmesi ad›na küresel kampanyalar yoluyla gösterilen gayretlerde baflar›l› olabilmek için, UNI
üyesi sendikalar güçlü, kararl› ve
dayan›flma içerisinde olmal›d›rlar.
UNI’nin kuvveti dünyan›n her yerindeki aktif sendikac›lara dayanmaktad›r. Çal›flanlar›na adil davranmayan iflletmeleri hedefleyen sendika
kampanyalar›, çal›flanlar›n ç›karlar›
do¤rultusunda anlaflmalar›n gerçekleflmesini sa¤laman›n bir yoludur.
Taraflar aras›ndaki müzakerelerin
eflit bir seviyede bafllamas›n›n
mümkün oldu¤u durumlarda, yüksek derecede üyeli¤e sahip kuvvetli
bir sendika ve dolay›s›yla meflruluk,
iflvereni masaya oturtmaya ve müzakere etmeye teflvik edecektir.
Yüksek say›da üyelikle sendika hak
etti¤i sayg›y› görecektir. Bu süreçteki kampanyalar sadece tamamlay›c› özellikte olacakt›r.
UNI üyesi sendikalar yerel düzeyde
yürüttükleri kampanyalar› UNI deste¤i ile kuvvetlendireceklerdir.
Hizmet sektörü küresel istihdam aç›s›ndan her geçen gün önem kazanmaktad›r. Ayn› zamanda bu sektörün devam eden yap›sal de¤iflimi,
Bar›fl Park› yürüyüflü
sektörde çal›flanlar›n sendikalara
üye olmas›n› zorlaflt›ran sebeplerden biridir. Sendikalar, franchising,
geçici istihdam bürolar›, tafleronluk
ve giriflim sermayesi flirketleri ile ilgili sorunlar›n üstesinden gelebilmenin yollar›n› bulmal›d›rlar.
Bu nedenle sürekli büyüyen sektörün yeni sorunlar›na cevap verebilmek ad›na UNI ile birlikte sendikal
stratejiler gelifltirmenin ve bu stratejilerin iflbirli¤i içerisinde kullan›lmas›n›n gereklili¤ini savunuyoruz. Çal›flanlar›n sendikal› olmakta zorland›¤› ve geleneksel yap›lar›n de¤iflti¤i
sektörde sendika olarak rollerimizi
belirleyebilmemiz için birlik içerisinde çal›flmal›y›z. “
Sendikam›z›n Tesco Kipa iflyerlerinde gerçeklefltirdi¤i örgütlenme
UNI Dünya Kongresinde son 5 y›l›n en baflar›l› 3 örgütlenme kampanyas›ndan biri olarak seçildi
“Breaking Through” (At›l›m) slogan›yla bafllayan kongrenin ikinci gününde UNI Genel Sekreteri Philip
Jennings’in konuflmas›n›n ard›ndan
son 5 y›l›n en baflar›l› örgütlenme
çal›flmalar› ve toplu sözleflmeleri
takdim edildi.
Tez-Koop-‹fl Sendikas›n›n çat›s› alt›nda bir araya gelerek örgütlülü¤ün
ve dayan›flman›n önemini anlayan,
sendikal› olma haklar›n› kullanan ve
bu haklar›n› baflar›l› bir toplu sözleflmeyle taçland›rana dek kararl› bir biçimde mücadele etmeyi sürdüren
Tesco Kipa iflçileri ad›na dünyadaki
bütün Tesco çal›flanlar›n›n örgütlenmesi ve
sendikal haklar›n› kullanmalar› için “dayan›flma” mesaj› verdik.
Örgütlenme çal›flmalar›m›z boyunca eme¤i
geçen Tesco Kipa üyelerimize, örgütlenme
uzmanlar›m›za,
UNI
Küresel Sendikas›na,
Uni Genel Sekreteri
Philip Jennings
Tesco ‹ttifak›na ve bu mücadelede
yan›m›zda olan herkese bir kez daha teflekkür ettik.
Tez-Koop-‹fl Sendikas›n›n üyeleri
olan Türkiye’deki Tesco Kipa çal›flanlar›n›n örgütlenme baflar›lar› salonda bulunan 2200 kifli taraf›ndan
alk›flland›.
Ve biz, hem sendikam›zla hem de
Tesco Kipa’daki üyelerimizle gurur
duyduk!
Kapan›fl
Bu zamana kadar UNI Dünya Baflkanl›¤› görevini yürütmüfl olan
UFCW Sendikas› Baflkan› Joe Hansen görevini Avustralya’dan SDA
Sendikas› Genel Sekreteri Joe de
Bruyn’e b›rakt›. Philip Jennings bir
kez daha UNI Genel Sekreteri olarak seçildi.
Philip Jennings kapan›fl konuflmas›nda salonda bulunan sendikac›lara “UNI Küresel Sendikas› ulaflmak
istedi¤i yeri biliyor. Kaybedecek zaman›m›z yok. Bu bir tak›m çal›flmas›, biz birlikte kuvvetliyiz. Beni küresel savaflç› seçtiniz. Teflekkür ederim. Bu savaflta hep birlikteyiz. Benimle misiniz?” diye seslendi¤inde
salondaki 2200 kifliden “evet” cevab›n› ald›.
Philip Jennings “Cape Town’da görüflmek üzere!” diyerek 3.UNI Dünya Kongresini bitirdi.
tez-koop-ifl dergisi - 9
Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z
aç›kland›¤› üzere, istihdam paketi alt›nda yap›lacak bu düzenlemeler istihdam› art›rmaya de¤il, maliyetleri azaltmaya, çal›flanlar› kölelefltirmeye yönelik düzenlemelerdir.
Hakan Bozkurt
Genel Sekreter
ilindi¤i üzere, dünyada finansal
alanda bafllayan ve giderek tüm
sektörleri etkileyen ekonomik
krizin yans›malar› ülkemizi de etkilemifl, ülkemiz ekonomisindeki sorunlar
yaflanan küresel krizle birlikte derinleflmifl ve her zaman oldu¤u gibi ekonomik krizin faturas› dar ve sabit gelirli kesimlere ç›kar›lm›flt›r. Ekonomik
kriz nedeniyle emekçilerin çal›flma ve
yaflama flartlar› daha da olumsuz hale
gelmifl, kay›t d›fl›nda ciddi art›fllar olmufl, iflten ç›karmalar artm›fl, çal›flanlar›n sat›n alma güçleri düflmüfl, milli
gelir da¤›l›m›ndaki uçurum derinleflmifltir.
B
Tüm bu olumsuzluklara ra¤men, hükümet dar ve sabit gelirli kesimlerin
olumsuz yaflam koflullar›n› de¤ifltirecek önlemleri gündemine almamaktad›r. Art›k siyasal iktidar›n, kiflilerin, insan onuruna yarafl›r bir yaflam düzeyine ulaflmas›n› sa¤lamaya dönük düzenlemeleri gerçeklefltirmekten uzak
bir yaklafl›m içerisinde oldu¤unu biliyor ve görüyoruz. Çal›flma ve Sosyal
Güvenlik Bakan›n›n (21.09.2010) ifl
yasalar›n›n de¤iflece¤i yönündeki
aç›klamalar› da bu düflüncelerimizin
do¤rulu¤unu kan›tl›yor. Çal›flma ve
Sosyal Güvenlik Bakanl›¤›n›n, istihdam paketi alt›nda çal›flanlar›n gelirlerini azaltmak ve ifl güvencelerini kald›rmak amac›yla özel istihdam bürolar›n›n iflçi kiralamas›, bölgesel asgari
ücret ve esnek çal›flma modellerinin
geniflletildi¤i bir çal›flma içerisinde oldu¤unu anl›yoruz.
Daha önce kamuoyuna defalarca
tez-koop-ifl dergisi - 10
‹stihdam›n korunmas› ve gelifltirilmesi
amac›yla yap›lacak düzenlemeler ise
bellidir. TÜRK-‹fi’in yay›mlad›¤› “Ekonomik Krize Karfl› Önlemler Raporu”ndan da yararlanarak bu amaçla ve
öncelikle yap›lmas› gerekenleri afla¤›daki flekilde sayabiliriz:
• Ekonomik kriz gerekçe yap›larak iflçilerin ifllerinden ç›kar›lmalar› önlenmelidir. ‹flyerlerine/firmalara sa¤lanacak teflvik, istisna ve muafiyet önlemlerinde iflçi ç›kar›lmamas› temel koflul
olmal›d›r.
• ‹fl Kanununun yetersiz kalan ifl güvencesine iliflkin hükümleri derhal
gözden geçirilmeli, çal›fl›lan süre, iflyerindeki iflçi say›s› gibi s›n›rlamalar
iflçiler lehine geniflletilmelidir.
• Devlet hiçbir kesimi d›flar›da b›rakmayan bütüncül politikalar izlemeli,
özel sektörü (reel sektörü) desteklerken istihdam› geniflletecek projelere
öncelik vermelidir. Kamu kurum ve kurulufllar›n›n personel ihtiyaçlar› bekletmeden giderilmeli, emekli olanlar›n
yerine derhal yeni personel istihdam
edilmelidir.
• ‹flveren kesimi taraf›ndan daha da
yayg›nlaflt›r›lmak istenen esnek çal›flma biçimleri kabul edilemez niteliktedir. Çal›flma iliflkilerini daha esnek hale getirme uygulamalar› sorunlar› daha da artt›r›c› sonuçlara yol açacakt›r.
Türkiye’de bu a¤›r iflsizlik sorununu
yoksulluk yaratarak çözmek yaklafl›m›
benimsenmemelidir.
• ‹stihdamdan amaçlanan, Uluslararas› Çal›flma Teflkilat› (ILO) taraf›ndan
da benimsenen “insan onuruna yarafl›r ifl” tan›m› çerçevesinde üretken istihdam olmal›d›r. Sendikal hak ve özgürlüklerin kullan›ld›¤›, sosyal güvenlik hakk›n›n tan›nd›¤›, çal›flma koflullar›n›n olumlu oldu¤u, iflçi sa¤l›¤› ve ifl
güvenli¤ine gereken önem ve özenin
verildi¤i bir yaklafl›m esas al›nmal›d›r.
• En önemli hususlar›ndan birisi de kay›t d›fl› ekonominin kay›t alt›na al›nma-
s› zorunlulu¤udur. Vergi ve sigorta gelirlerinde azalmaya, iflletmeler aras›nda rekabet koflullar›nda eflitsizli¤e, çal›flanlar aç›s›ndan kötü çal›flma koflullar›na ve sosyal güvenceden yoksunlu¤a neden olan kay›t d›fl› ile mücadeleden vazgeçilmemelidir.
• Asgari ücret tüm ülke için tek rakam
olarak belirlenmeli ve her fleyden önce
vergi d›fl› b›rak›lmal›d›r. Böylece tüm
ücret gelirlerinin asgari ücret kadar
k›sm› vergiden muaf tutularak sat›n alma gücü yarat›lmal›, bölgesel asgari
ücret, gençler için düflük ücret gibi düflünceler ise gündeme bile getirilmemelidir.
• A¤›rl›kl› olarak dar ve sabit gelirli kesimlerin tüketti¤i zorunlu temel ihtiyaç
maddeleri üzerindeki dolayl› vergiler
kald›r›lmal›d›r.
• Bir bütün olarak ayn› ekonomik ve
sosyal uygulamalar›n etkisinde bulunan iflçi ve memur kamu çal›flanlar›
aras›nda yapay ay›r›mlar yarat›lmamal›d›r.
• Çal›flanlar›n mali ve sosyal haklar
aç›s›ndan istismar›na yol açan kamu
kurum ve kurulufllar›nda tafleron iflçi
çal›flt›r›lmas› uygulamas›na son verilmeli; buralarda çal›flanlar, kamu kurum ve kurulufllar›n›n sürekli iflçi kadrolar›na geçirilerek ma¤duriyetleri giderilmelidir.
Kuflkusuz ki bu önerileri daha da ço¤altmak mümkündür. Ancak, önemli
olan bu önlemleri yaflama geçirebilmektir. Bu ise örgütlülükle mümkündür. Ülkemizdeki iflçi s›n›f›n›n, insan
onuruna yarafl›r bir yaflam düzeyine
ulaflmas› sendikal örgütlenme ile
mümkündür.
Ülkemizin gerek siyasal ve gerekse
ekonomik olarak büyük de¤iflimler
geçirdi¤i bu dönemde hepimizin tarihsel görevleri bulunmaktad›r. Örgütlülü¤ümüzü ve iflçi s›n›f›n›n kazan›lm›fl haklar›n› korumak ve gelifltirmek yönünde zorlu bir s›nav döneminde bulunuyoruz. Bu ba¤lamda
tüm üyelerimizin, Sendikalar›na gereken deste¤i vereceklerine olan
inanc›m›z tamd›r.
Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z
TOPLU ‹fi SÖZLEfiMELER‹M‹Z
Dergimizin yay›ma haz›rland›¤› 22.11.2010 tarihi itibariyle toplu ifl
sözleflmelerimizin durumu ekli tablolarda ayr›nt›l› olarak belirtilmifltir.
Yürürlü¤ü devam eden toplu
ifl sözleflmelerimiz üniversiteler, il özel
idareleri ve di¤er iflyerleri olarak tablo
I, II ve III’de gösterildi¤i flekildedir. Bu
tablolardan da görülece¤i üzere yürürlü¤ü süren toplu ifl sözleflmelerimizin
say›s› üniversiteler (28), il özel idareleri (28) ve di¤er iflyerleri (65) olmak
üzere toplam 121 adettir.
Anlaflma tutana¤› imzalanan, toplu ifl sözleflmesi görüflmeleri
devam eden, Yüksek Hakem Kuruluna
baflvurulan, toplu ifl sözleflmesi yetki
belgesi, yetki tespiti gelen, itiraz nedeniyle toplu ifl sözleflmesi imzalanamayan ve toplu ifl sözleflmesi yetki tespiti beklenilen iflletme ve iflyerleri yine
ayr›nt›l› olarak ekli tablolarda yer almaktad›r (Tablo IV-X).
Carrefoursa Carrefour Sabanc› Ticaret Merkezi A.fi. ‹le T‹S
‹mzaland›.
Sendikam›z ile Carrefoursa
Carrefour Sabanc› Ticaret Merkezi
A.fi. aras›nda yaklafl›k alt› bin üyemizi
kapsayan toplu ifl sözleflmesi 8 Aral›k
2010 tarihinde imzaland›.
Carrefoursa Carrefour Sabanc› Ticaret Merkezi A.fi. ve ba¤l› iflyerlerinde çal›flan üyelerimiz ile ilgili
toplu ifl sözleflmesi görüflmelerine
2010 y›l› Mart ay›nda bafllanm›fl ve ‹stanbul’da 04.11.2010 tarihinde yap›lan
toplant›da anlaflma sa¤lanm›flt›r.
Carrefour-Sa T‹S imza töreni
Carrefoursa Carrefour Sabanc› Ticaret Merkezi A.fi. ile yap›lan
anlaflmaya göre 01.01.2010 –
31.12.2011 tarihlerini kapsayan toplu
ifl sözleflmesinin birinci y›l›nda ücretlere %8, ikinci y›l›nda ise TÜFE oran›nda art›fl yap›lacakt›r. Anlaflma ile iflyerinde çal›flan Sendikam›z üyesi iflçilere 2010 y›l›nda 90, 2011 y›l›nda 105
ve 2012 y›l›nda ise 120 gün ikramiye
ödemesi yap›lacakt›r.
Sendikam›z üyesi iflçilere
ayr›ca afla¤›da belirtilen sosyal yard›mlar›n ödenmesi de kararlaflt›r›lm›flt›r:
G›da Yard›m›: 2010 y›l›nda
hizmet y›llar›na göre her ay 40–70 TL;
2011 y›l›ndan itibaren ise tüm sendikal› iflçilere hizmet y›l›na bak›lmaks›z›n her ay 75 TL,
Yakacak Yard›m›: 2010 y›l›nda hizmet y›llar›na göre 300–385
TL, (2011 y›l›nda bu tutarlar TÜFE
oran›nda art›r›larak ödenecektir.)
‹zin Yard›m›: 2010 y›l›nda
hizmet y›llar›na göre 155–255 TL,
(2011 y›l›nda bu tutarlar TÜFE oran›nda art›r›larak ödenecektir.)
Bayram Yard›m›: 2010 y›l›nda Ramazan ve Kurban bayramlar›ndan önce 80’er TL tutar›nda al›flverifl çeki. (2011 y›l›nda bu tutarlar TÜFE
oran›nda art›r›lacakt›r.)
ANTB‹RL‹K ‹le Anlaflma
Tutana¤› ‹mzaland›.
Sendikam›z ile Antalya Pamuk ve Narenciye Tar›m Sat›fl Kooperatifleri Birli¤i (ANTB‹RL‹K) aras›nda
sürdürülen toplu ifl sözleflmesi görüflmeleri anlaflma ile sonuçlanm›fl ve
22.09.2010 tarihinde anlaflma tutana¤› imzalanm›flt›r. Yap›lan anlaflmaya
g
ö
r
e
01.08.2010–31.07.2012
tarihlerini kapsayan toplu ifl sözleflmesinin birinci y›l›nda ücretlere %9,
ikinci y›l›nda %9 oran›nda art›fl yap›lacakt›r.
Ayr›ca, Sendikam›z üyesi iflçilere y›lda 120 gün
ikramiye, her ay sosyal
yard›m ve çocuk yard›-
m› ile her gün yemek ve vas›ta yard›m› yap›lmas› da kararlaflt›r›lm›flt›r.
British Counsil, ‹ngiltere
Büyük Elçili¤i Kültür Müsteflarl›¤›
‹le Toplu ‹fl Sözleflmesi ‹mzaland›.
Sendikam›z ile British Counsil, ‹ngiltere Büyük Elçili¤i Kültür Müsteflarl›¤› aras›nda yürütülen toplu ifl
sözleflmesi anlaflma ile sonuçlanm›fl
ve 01.01.2010–31.12.2012 yürürlük
süreli toplu ifl sözleflmesi 09.08.2010
tarihinde imzalanm›flt›r. Toplu ifl sözleflmesi ile Sendikam›z üyesi iflçilere
enflasyon, performans ve di¤er ölçütler dikkate al›narak ücret art›fl› yap›lmas›; k›dem tazminat› d›fl›nda ifl sözleflmesi sona erenlere her hizmet y›l›
için bir ayl›k ücreti tutar›nda hizmet sonu ödene¤i ödenmesi; özel sa¤l›k sigortas› yap›lmas›; 2010 y›l›nda ayl›k
308 TL, 2011 y›l›nda ayl›k 330 TL ve
2012 y›l›nda ise ayl›k 350 TL ek ödeme yap›lmas› kararlaflt›r›lm›flt›r.
Kafkas Üniversitesi ‹le
Toplu ‹fl Sözleflmesi ‹mzaland›.
Sendikam›z ile Kafkas Üniversitesi Rektörlü¤ü aras›nda yürütülen toplu ifl sözleflmesi görüflmeleri
anlaflma
ile
sonuçlanm›fl
ve
15.05.2010–14.05.2012 yürürlük süreli toplu ifl sözleflmesi 11.08.2010 tarihinde imzalanm›flt›r. Toplu ifl sözleflmesi ile Sendikam›z üyesi iflçilerin ücretlerine sözleflmenin birinci alt› ay›nda 90 TL, di¤er alt›flar ayl›k dönemlerde %6’flar oran›nda zam yap›lmas›;
ilave tediye d›fl›nda her y›l 60 günlük
akdi ikramiye; her ay sözleflmenin birinci y›l›nda 85 TL, ikinci y›l›nda ise 90
TL sosyal yard›m, günlük yevmiyelerinin %5-8’i oran›nda ifl riski ve sorumluluk tazminat›; sözleflmenin birinci y›l›nda 690 TL, ikinci y›l›nda ise 725 TL
giyim yard›m› ödenmesi kararlaflt›r›lm›flt›r.
Emek ‹nflaat A.fi. ‹le Toplu
‹fl Sözleflmesi ‹mzaland›.
Sendikam›z ile Emek ‹nflaat
A.fi. aras›nda yürütülen toplu ifl sözleflmesi görüflmeleri anlaflma ile sonuçlanm›fl ve 01.07.2010–30.06.2012
tez-koop-ifl dergisi - 11
Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z
yürürlük süreli toplu ifl sözleflmesi
12.08.2010 tarihinde imzalanm›flt›r.
Toplu ifl sözleflmesi ile her ay 10–40
TL
aras›nda
e¤itim
zamm›;
01.01.2011 tarihinden itibaren her alt›
ayda bir TÜFE oran›nda ücret art›fl›,
her y›l dört ayl›k ücret tutar›nda ikramiye ödenmesi, sözleflmenin di¤er dönemlerinde TÜFE oran›nda art›r›lmak
üzere sözleflmenin birinci y›l›n›n ilk alt› ay›nda ayl›k 160 TL sosyal yard›m,
yazl›k net 700 TL, k›fll›k net 700 TL giyim yard›m›, iki y›lda bir ayr›ca 300 TL
palto yard›m›, günlük yemek ve tafl›t
yard›m› yap›lmas› kararlaflt›r›lm›flt›r.
Mesleki Yeterlilik Kurumu
‹le Toplu ‹fl Sözleflmesi ‹mzaland›.
Mesleki Yeterlilik Kurumu,
meslek standartlar›n› temel alarak, teknik ve mesleki alanlarda ulusal yeterlilik esaslar›n› belirlemek; ölçme ve de¤erlendirme, belgelendirme ve sertifikaland›rmaya iliflkin faaliyetleri yürütmek üzere 25.09.2006 tarihli ve 5544
say›l› Kanunla kurulmufltur. Çal›flma
ve Sosyal Güvenlik Bakanl›¤›n›n ilgili
kuruluflu, kamu tüzel kiflili¤ine haiz,
idari ve mali özerkli¤e sahip, özel bütçeli bir kamu kuruluflu olan Mesleki
Yeterlilik Kurumunun çal›flanlar› ilk olarak Sendikam›zda örgütlenmifllerdir.
Sendikam›z ile Mesleki Ye-
meler Hükümet ve
TÜRK-‹fi yetkilileri taraf›ndan yürütülecektir.
Bu kapsamda TÜRK-‹fi
taraf›ndan oluflturulan
“Kamu kesimi Toplu ‹fl
Sözleflmeleri Koordinasyon Kurulu” bünyesinde Sendikam›zda
bulunmaktad›r.
Mesleki Yeterlilik Kurumu T‹S ‹mza Töreni
terlilik Kurumu aras›nda yürütülen toplu ifl sözleflmesi görüflmeleri anlaflma
ile
sonuçlanm›fl
ve
01.07.2010–30.06.2012 yürürlük süreli toplu ifl sözleflmesi 20.10.2010 tarihinde imzalanm›flt›r. Toplu ifl sözleflmesi ile günlük yemek yard›m› ve tafl›t
yard›m›, ayl›k aile, yabanc› dil, yüksek
lisans ve doktora tazminat› ödemesi
yap›lmas› ile di¤er hususlar sözleflmeye ba¤lanm›flt›r.
Kamu Toplu ‹fl Sözleflmeleri
Bilindi¤i üzere, önceki y›llarda oldu¤u gibi 2011 y›l›nda da, yürürlük bafllang›ç tarihleri 2011 y›l› içinde
olan kamu kesimi toplu ifl sözleflmeleri (TÜRK-‹fi Konfederasyonuna üye
sendikalar›n örgütlü bulundu¤u ve yetki ald›¤› iflyerlerine iliflkin olarak) çerçeve anlaflma protokolü ile ilgili görüfl-
Carrefour-Sa T‹S Anlaflma Tutana¤› 4.11.2010’da imzaland›
Önümüzdeki günlerde, di¤er
örgütlü oldu¤umuz yerlerde oldu¤u gibi bu iflyerlerimizde de çal›flan üyelerimiz ve temsilcilerimizle yap›lacak toplant›larda toplu ifl sözleflmesi teklif
metinlerimizi belirleyece¤iz. Bu ba¤lamda, tüm temsilciler ile üyelerimizin
toplu ifl sözleflmesi sürecine aktif kat›l›mlar›n› bekliyoruz.
Mustafa Kemal Üniversitesi T‹S görüflmesi
Ondokuz May›s Üniversitesi T‹S görüflmesi
tez-koop-ifl dergisi - 12
Kamu iflverenleri
sendikalar› olan KAMU-‹fi (Kamu ‹flletmeleri ‹flverenleri Sendikas›) ve TÜH‹S (Türk A¤›r Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu ‹flverenleri Sendikas›) üyesi iflyerlerinde çal›flan ve bu ba¤lamda, çerçeve anlaflma protokolü kapsam›nda bulunan iflletme ve iflyerlerinde
çal›flan üyelerimizin say›s› yaklafl›k
onbin dolay›ndad›r.
Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z
YÜRÜRLÜ⁄Ü SÜREN
ÜN‹VERS‹TE TOPLU ‹fi
SÖZLEfiMELER‹M‹Z
TABLO-I
‹fiLETME/‹fiYER‹
‹MZA TAR‹H‹
YÜRÜRLÜK TAR‹H‹
ABANT ‹ZZET BAYSAL ÜN‹VERS‹TES‹
ADNAN MENDERES ÜN‹VERS‹TES‹
AKDEN‹Z ÜN‹VERS‹TES‹
AMASYA ÜN‹VERS‹TES‹
ANADOLU ÜN‹VERS‹TES‹
ANKARA ÜN‹VERS‹TES‹
ATATÜRK ÜN‹VERS‹TES‹
BO⁄AZ‹Ç‹ ÜN‹VERS‹TES‹
ÇANAKKALE ONSEK‹Z MART ÜN‹.
ÇUKUROVA ÜN‹VERS‹TES‹
D‹CLE ÜN‹VERS‹TES‹
EGE ÜN‹VERS‹TES‹
ERZ‹NCAN ÜN‹VERS‹TES‹
FIRAT ÜN‹VERS‹TES‹
GEBZE YÜKSEK TEKNOLOJ‹ ENST‹TÜSÜ
HARRAN ÜN‹VERS‹TES‹
‹STANBUL TEKN‹K ÜN‹VERS‹TES‹
‹STANBUL ÜN‹VERS‹TES‹
KAFKAS ÜN‹VERS‹TES‹
MARMARA ÜN‹VERS‹TES‹
MERS‹N ÜN‹VERS‹TES‹
ORDU ÜN‹VERS‹TES‹
ORTA DO⁄U TEKN‹K ÜN‹VERS‹TES‹
SELÇUK ÜN‹VERS‹TES‹
S‹NOP ÜN‹VERS‹TES‹
TRAKYA ÜN‹VERS‹TES‹
ULUDA⁄ ÜN‹VERS‹TES‹
YILDIZ TEKN‹K ÜN‹VERS‹TES‹
04.08.2009
02.02.2009
16.01.2009
24.05.2010
20.07.2009
07.10.2009
29.07.2009
15.04.2010
03.04.2009
04.09.2009
18.08.2009
04.02.2010
03.08.2009
20.07.2009
22.04.2010
06.04.2009
05.08.2009
17.09.2009
11.08.2010
16.12.2009
19.01.2009
28.07.2010
16.10.2009
27.08.2009
28.06.2010
29.04.2009
07.10.2009
16.08.2009
01.03.2009–28.02.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.07.2008–31.12.2010
01.01.2010–31.12.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.04.2009–31.03.2011
01.03.2009–28.02.2011
01.04.2010–31.03.2012
01.01.2009–31.12.2010
01.03.2009–28.02.2011
01.04.2009–28.02.2011
01.01.2010–31.12.2011
01.03.2009–28.02.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.04.2010–31.03.2012
01.11.2008–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
15.05.2010–14.05.2012
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.07.2010–30.06.2012
01.04.2009–31.03.2011
01.03.2009–28.02.2011
01.07.2010–30.06.2012
01.02.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.03.2009–28.02.2011
tez-koop-ifl dergisi - 13
Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z
YÜRÜRLÜ⁄Ü SÜREN ‹L
ÖZEL ‹DARELER‹ TOPLU
‹fi SÖZLEfiMELER‹M‹Z
TABLO-II
‹fiLETME/‹fiYER‹
‹MZA TAR‹H‹
ADANA ‹L ÖZEL ‹DARES‹
ADIYAMAN ‹L ÖZEL ‹DARES‹
A⁄RI ‹L ÖZEL ‹DARES‹
ANTALYA ‹L ÖZEL ‹DARES‹
AYDIN ‹L ÖZEL ‹DARES‹
BATMAN ‹L ÖZEL ‹DARES‹
B‹TL‹S ‹L ÖZEL ‹DARES‹
D‹YARBAKIR ‹L ÖZEL ‹DARES‹
ELAZI⁄ ‹L ÖZEL ‹DARES‹
ERZ‹NCAN ‹L ÖZEL ‹DARES‹
ERZURUM ‹L ÖZEL ‹DARES‹
G‹RESUN ‹L ÖZEL ‹DARES‹
HAKKAR‹ ‹L ÖZEL ‹DARES‹
ISPARTA ‹L ÖZEL ‹DARES‹
KARS ‹L ÖZEL ‹DARES‹
KIRKLAREL‹ ‹L ÖZEL ‹DARES‹
MARD‹N ‹L ÖZEL ‹DARES‹
MERS‹N ‹L ÖZEL ‹DARES‹
MU⁄LA ‹L ÖZEL ‹DARES‹
MUfi ‹L ÖZEL ‹DARES‹
NEVfiEH‹R ‹L ÖZEL ‹DARES‹
N‹⁄DE ‹L ÖZEL ‹DARES‹
fiANLIURFA ‹L ÖZEL ‹DARES‹
fiIRNAK ‹L ÖZEL ‹DARES‹
TEK‹RDA⁄ ‹L ÖZEL ‹DARES‹
TRABZON ‹L ÖZEL ‹DARES‹
VAN ‹L ÖZEL ‹DARES‹
ZONGULDAK ‹L ÖZEL ‹DARES‹
09.11.2009
03.08.2009
11.12.2009
20.07.2009
09.11.2009
04.08.2009
30.07.2009
28.08.2009
04.08.2009
11.12.2009
15.07.2009
12.08.2009
30.07.2009
09.04.2010
30.07.2009
08.09.2009
04.08.2009
18.12.2009
22.10.2009
03.08.2009
31.07.2009
30.07.2009
04.09.2009
03.08.2009
27.08.2010
11.08.2009
16.10.2009
16.09.2009
tez-koop-ifl dergisi - 14
YÜRÜRLÜK TAR‹H‹
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.08.2009–31.07.2011
01.03.2009–28.02.2011
01.09.2009–31.08.2011
01.06.2009–31.05.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.07.2009–30.06.2011
01.06.2009–31.05.2011
15.06.2009–14.06.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.07.2009–30.06.2011
01.07.2009–30.06.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.07.2009–30.06.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.07.2009–30.06.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.07.2009–30.06.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2010–31.12.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.07.2009–30.06.2011
01.01.2009–31.12.2010
Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z
YÜRÜRLÜ⁄Ü SÜREN
D‹⁄ER TOPLU ‹fi
SÖZLEfiMELER‹M‹Z
TABLO-III
‹fiLETME/‹fiYER‹
‹MZA TAR‹H‹
YÜRÜRLÜK TAR‹H‹
ANKARA BAROSU BAfiKANLI⁄I
07.09.2009
ANKARA BAROSU AV. YAR. SANDI⁄I
07.09.2009
ANTALYA BAROSU BAfiKANLI⁄I
01.04.2009
ARGEM A.fi.
14.10.2009
BAfiBAKANLIK GAP ‹DARES‹
06.04.2009
BAfiBAKANLIK GENÇL‹K VE SPOR GN.MD. 25.08.2009
BAfiBAKANLIK GÜMRÜK MÜSTEfiARLI⁄I 29.07.2009
BAfiBAKANLIK VAKIFLAR GN. MD.
22.07.2009
BRITISH COUNSIL
09.08.2010
BURSA BAROSU BAfiKANLI⁄I
16.11.2009
BÜRO EMEKÇ‹LER‹ SEND‹KASI
20.04.2009
CUMHUR‹YET HALK PART‹S‹
14.01.2010
ÇSGB AMELE B‹RL‹⁄‹ YARDIM SANDI⁄I 05.08.2009
ÇSGB ‹fiGÜM
21.07.2009
DIfi‹fiLER‹ BAKANLI⁄I
23.12.2009
D‹YANET ‹fi. BfiK. DÖS‹M
03.08.2009
E⁄‹T‹M-SEN
14.07.2010
EMEK ‹NfiAAT VE ‹fiLETME A.fi.
12.08.2010
ESNAF VE KÜÇÜK SAN. DER.S‹L‹FKE-MERS‹N 04.02.2009
GENEL MADEN ‹fiÇ‹LER‹ SEND‹KASI
10.11.2009
‹MKB
26.03.2009
‹STANBUL ALTIN BORSASI
28.08.2008
‹ST. V.‹L M‹LL‹ E⁄T.MD. PANS. OKULLAR 28.07.2009
‹ZM‹R BAROSU BAfiKANLI⁄I
17.02.2009
KÜLTÜR VE TUR‹ZM BAKANLI⁄I
27.08.2009
MAL‹YE BAK. ANKARA DEFTERDARLI⁄I
M‹LL‹ EMLAK DA‹RES‹ BAfiKANLI⁄I
27.07.2009
01.05.2009–30.04.2011
01.05.2009–30.04.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.03.2009–28.02.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2010–31.12.2012
01.11.2009–31.10.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.09.2009–31.08.2011
01.07.2009–30.06.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.08.2009–31.07.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2010–31.12.2011
01.07.2010–30.06.2012
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.02.2008–31.01.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
MARD‹N ESNAF VE SAN.ODALAR B‹R.
MESLEK‹ YETERL‹L‹K KURUMU
MEB M‹LL‹ E⁄‹T‹M MÜDÜRLÜKLER‹
01.01.2009–31.12.2011
01.07.2010–30.06.2012
01.03.2009–28.02.2011
20.02.2009
20.10.2010
15.07.2009
01.01.2009–31.12.2010
tez-koop-ifl dergisi - 15
Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z
‹fiLETME/‹fiYER‹
‹MZA TAR‹H‹
M‹GROS T‹CARET A.fi.
22.11.2009
CARREFOURSA A.fi.
08.12.2010
NEVfiEH‹R fiOF. VE OTO. VE NAK.
ESNAFI ODASI
29.07.2010
ONDOKUZ MAYIS ÜN‹. VAKFI
19.03.2010
ÖZEL SANKT GEORG AVUST. L‹SES‹
VE T‹CARET OKULLARI
15.12.2008
REAL A.fi.
05.08.2010
S.S. 53/8 TARIMSAL KALKINMA KOOP.
06.02.2010
S.S. 08/2 TARIMSAL KALKINMA KOOP.
09.01.2010
S.S.ALTINYAZI KARASAZ SULAMA KOOP. 29.01.2010
S.S. EGE-KOOP.
25.05.2010
S.S.ESNAF VE S. KEF. KOOP.S‹L‹FKE-MERS‹N 04.02.2009
S.S. FINDIK TARIM SATIfi KOOP. B‹RL‹⁄‹
(F‹SKOB‹RL‹K)
13.12.2009
S.S. GES-‹fi TÜKET‹M KOOP.
20.05.2010
S.S. S‹LVAN ESNAF VE SANAT.
KRED‹ VE KEFALET KOOPERAT‹F‹
25.12.2009
S.S. TATVAN ESNAF VE SANAT. KRED‹
VE KEFALET KOOPERAT‹F‹
18.01.2010
SES-SA⁄LIK VE SOSYAL H‹ZMET
EMEKÇ‹LER‹ SEND‹KASI
28.05.2010
SOSYAL GÜVENL‹K KURUMU
22.12.2009
SOYSAL S‹TES‹ ÇARfiI VE
‹fiHANI YÖNET‹C‹L‹⁄‹
SÜMER HOLD‹NG A.fi.
22.07.2009
TARIM VE KÖY‹fiLER‹ BAK. TEfiK‹LAT.
VE DESTEKLEME GENEL MÜD.
13.07.2009
TATVAN ESNAF VE SAN. ODASI
04.02.2010
TATVAN fiOF. VE OTO. ODASI
21.01.2010
TED ANKARA KOLEJ‹ VAKFI
25.08.2009
TEVF‹K F‹K. E⁄‹T. VE Ö⁄R. H‹Z. A.fi.
02.07.2010
TEZ-KOOP-‹fi
28.07.2010
TMMOB ÇEVRE MÜHEND‹SLER‹ ODASI 01.04.2010
TMMOB ELEKTR‹K MÜHEND‹SLER‹ O.
26.03.2009
TMMOB GIDA MÜHEND‹SLER‹ ODASI
10.03.2010
TMMOB K‹MYA MÜHEND‹SLER‹ ODASI
15.06.2010
TMMOB
03.04.2009
TOPRAK MAHSULLER‹ OF‹S‹
29.07.2009
TÜB‹TAK
26.08.2009
TÜM BEL-SEN
01.07.2010
TÜRK TAB‹PLER B‹RL‹⁄‹
14.08.2009
TÜRK-‹fi
04.03.2010
TÜRK‹YE MADEN ‹fiÇ‹LER SEN.
22.07.2009
TÜRK‹YE YARDIM SEVENLER DERNE⁄‹ 08.09.2009
tez-koop-ifl dergisi - 16
YÜRÜRLÜK TAR‹H‹
01.05.2009–30.04.2011
01.01.2010 –31.12.2011
01.07.2010–30.06.2012
01.01.2010–30.06.2012
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2010–31.12.2011
01.01.2010–31.12.2011
01.01.2010–31.12.2010
01.03.2010–29.02.2012
01.01.2010–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.08.2009–31.07.2011
01.02.2010–31.01.2012
01.01.2010–31.12.2012
01.11.2009–31.10.2011
01.01.2010–31.12.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.03.2009–28.02.2011
01.01.2010–31.12.2011
01.01.2010–31.12.2011
01.07.2009–30.06.2012
01.07.2010–30.06.2012
01.07.2010–30.06.2012
01.01.2010–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2010–31.12.2011
01.01.2010–31.12.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.02.2009–31.01.2011
01.03.2009–28.02.2011
01.01.2010–31.12.2011
01.07.2009–30.06.2011
01.01.2010–31.12.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.07.2009–30.06.2011
Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z
ANLAfiMA TUTANA⁄I ‹MZALANAN ‹fiLETME/‹fiYER‹
TABLO IV
‹fiLETME/‹fiYER‹
‹MZA TAR‹H‹
ANTB‹RL‹K
22.09.201
TOPLU ‹fi SÖZLEfiMES‹ GÖRÜfiMELER‹
SÜREN ‹fiLETME/‹fiYER‹
TABLO V
‹fiLETME/‹fiYER‹
SONA EREN T‹S TAR‹H‹
‹NÖNÜ ÜN‹VERS‹TES‹
ONDOKUZ MAYIS ÜN‹VERS‹TES‹
AKDEN‹Z ‹HRACATÇI B‹RL‹KLER‹
TMMOB MAK‹NE MÜHEND‹SLER‹ ODASI
01.09.2008–31.08.2010
01.07.2008–30.06.2010
YEN‹ ÖRGÜTLEME
01.09.2008–31.08.2010
YÜKSEK HAKEM KURULUNA BAfiVURULAN ‹fiYER‹
TABLO VI
‹fiYER‹
SONA EREN T‹S TAR‹H‹
MUSTAFA KEMAL ÜN‹VERS‹TES‹
01.07.2008–30.06.2010
TOPLU ‹fi SÖZLEfiMES‹ YETK‹ BELGES‹ GELEN ‹fiLETME/‹fiYER‹
TABLO VII
‹fiLETME/‹fiYER‹
TEBL‹⁄ TAR‹H‹
‹ZM‹R BAROSU BAfiKANLI⁄I
CUMHUR‹YET ÜN‹VERS‹TES‹
12.11.2010
12.11.2010
TOPLU ‹fi SÖZLEfiMES‹ YETK‹ TESP‹T‹ GELEN ‹fiLETME/‹fiYER‹
TABLO VIII
‹fiLETME/‹fiYER‹
TEBL‹⁄ TAR‹H‹
ADNAN MENDERES ÜN‹VERS‹TES‹
09.11.2010
ANTALYA BAROSU BAfiKANLI⁄I
S.S. ESNAF VE SANAT. KEF. KOOP. S‹L‹FKE
11.11.2010
12.11.2010
tez-koop-ifl dergisi - 17
Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z
‹T‹RAZ NEDEN‹YLE TOPLU ‹fi SÖZLEfiMES‹ ‹MZALANAMAYAN
‹fiLETME/‹fiYER‹
TABLO IX
‹fiLETME/‹fiYER‹
SONA EREN T‹S TAR‹H‹
KAYSER‹ ‹L ÖZEL ‹DARES‹
GÜNEYDO⁄U TARIM SATIfi KOOP. B‹R.
KARADEN‹Z TEKN‹K ÜN‹VERS‹TES‹
YÜZÜNCÜ YIL ÜN‹VERS‹TES‹
TMMOB MADEN MÜHEND‹SLER‹ ODASI
TESCO K‹PA A.fi.
01.01.2006–28.02.2007
01.08.2007–31.07.2009
01.01.2009–31.12.2009
01.01.2008–31.12.2009
01.07.2009–30.06.2010
YEN‹ ÖRGÜTLEME
YETK‹ TESP‹T BELGES‹ BEKLEN‹LEN ‹fiLETME/‹fiYER‹
TABLO X
SONA EREN
YÜRÜRLÜKTEK‹
T‹S TAR‹H‹
TESP‹T
BAfiVURUTAR‹H‹
ÇANAKKALE ONSEK‹Z MART Ü.
‹MKB
B‹NGÖL ÜN‹VERS‹TES‹
ARDAHAN ‹L ÖZEL ‹DARES‹
ESNAF VE KÜÇÜK SAN.
DERNE⁄‹ S‹L‹FKE/MERS‹N
MERS‹N ÜN‹VERS‹TES‹
TRAKYA ÜN‹VERS‹TES‹
TMMOB ‹NfiAAT MÜH. ODASI
‹STANBUL ALTIN BORSASI
BÜRO EMEKÇ‹LER‹ SEND‹KASI
TMMOB
TMMOB ÇEVRE MÜH. ODASI
TMMOB ELEKTR‹K MÜH. ODASI
SOYSAL S‹TES‹ YÖNET‹C‹L‹⁄‹
Ö. SANKT GEORG AVUS. L‹SES‹
B‹TL‹S ‹L ÖZEL ‹DARES‹
D‹YARBAKIR ‹L ÖZEL ‹DARES‹
G‹RESUN ‹L ÖZEL ‹DARES‹
HAKKAR‹ ‹L ÖZEL ‹DARES‹
KIRKLAREL‹ ‹L ÖZEL ‹DARES‹
fiIRNAK ‹L ÖZEL ‹DARES‹
ZONGULDAK ‹L ÖZEL ‹DARES‹
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
YEN‹ ÖRGÜTLEME
01.11.2008–31.10.2010
03.09.2010
21.09.2010
29.09.2010
30.09.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.02.2009–31.12.2010
YEN‹ ÖRGÜTLEME
01.02.2008–31.01.2011
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2010–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
01.10.2010
01.10.2010
05.10.2010
06.10.2010
11.10.2010
11.10.2010
11.10.2010
11.10.2010
11.10.2010
11.10.2010
11.10.2010
14.10.2010
14.10.2010
14.10.2010
14.10.2010
14.10.2010
14.10.2010
14.10.2010
AKDEN‹Z ÜN‹VERS‹TES‹
01.07.2008–31.12.2010
18.10.2010
fiANLIURFA ‹L ÖZEL ‹DARES‹
MEB M‹LL‹ E⁄‹T. MÜDÜRLÜK.
SELÇUK ÜN‹VERS‹TES‹
ANTALYA ‹L ÖZEL ‹DARES‹
HARRAN ÜN‹VERS‹TES‹
BAfiBAKANLIK GAP ‹DARES‹
01.01.2009–31.12.2010
01.03.2009–28.02.2011
01.03.2009–28.02.2011
01.03.2009–28.02.2011
01.11.2008–31.12.2010
01.01.2009–31.12.2010
20.10.2010
01.11.2010
01.11.2010
02.11.2010
03.11.2010
03.11.2010
‹fiLETME/‹fiYER‹
tez-koop-ifl dergisi - 18
“PERAKENDE SEKTÖRÜNDE DE⁄ER YARATMAK” ADLI
PROJE, KAPANIfi TOPLANTISIYLA TAMAMLANDI
29 Kas›m 2010 tarihinde Tez-Koop-‹fl Sendikas›
Genel Merkezi’nde, Sendikan›n 2008 Aral›k ay›ndan bugüne kadar yürütmüfl oldu¤u Avrupa Birli¤i
Leonardo Da Vinci Program›na ba¤l› Yenilik
Transferi Projesi olan “Perakende Sektöründe De¤er Yaratmak” adl› projenin kapan›fl toplant›s› gerçekleflti. Toplant›n›n aç›l›fl konuflmas›n› Tez-Koop-‹fl Sendikas› Genel Baflkan› Gürsel Do¤ru yapt›. Ard›ndan Türk-‹fl’i temsilen Enis Ba¤dadio¤lu ve
proje ortaklar› Gazi Mesleki E¤itim Merkezi Müdürü Bayram Kocaman ve Kar-Der Baflkan› Recep
Varç›n konuflma yapt›lar. Toplant›, kahve molas›-
n›n ard›ndan proje orta¤› Eduser firmas›ndan Aifle
Akp›nar’›n yapt›¤› proje sunumu ile devam etti.
Daha sonra proje kapsam›nda aktivitelere kat›larak e¤itmen olmufl, çal›flma ziyaretlerine kat›lm›fl
ve Migros’ta uzun süredir flarkütör olarak çal›flan
Serpil fiahin proje ile ilgili deneyimlerini paylaflt›¤›
k›sa bir konuflma yaparak proje ekibine ve ortaklara teflekkürlerini sundu. Proje kapan›fl toplant›s›,
proje kapsam›nda çal›fltaylara ve e¤itim kurslar›na
kat›lm›fl arkadafllara verilen sertifika töreni ile son
buldu.
Gürsel Do¤ru
Tez-Koop-‹fl Gn. Bflk.
Enis Ba¤dadio¤lu
Türk-‹fl
Bayram Kocaman
Gazi Mes.E¤t. Müdürü
Recep Varç›n
Kar-Der Baflkan›
Aifle Akp›nar
Eduser Temsilcisi
tez-koop-ifl dergisi - 19
ÖRGÜTLENME
ÇALIfiMALARIMIZ
SÜRÜYOR...
Örgütleniyoruz,
Büyüyoruz,
Güçleniyoruz!
Sendikam›z›n yeni iflyerlerinde
örgütlenme çal›flmalar› devam
ediyor. Son dergimizin yay›na
ç›kt›¤› günden bugüne kadar
sendikam›z üç önemli iflyerinde
örgütlenme çal›flmalar›n› baflar›yla tamamlad›. Örgütlenme çal›flmalar›m›z gerek merkezi düzeyde, gerekse yerel ölçekte devam etmektedir. Örgütlenme çal›flmalar› baflar›yla tamamland›kça, dergimizde yay›nlamaya
devam edece¤iz.
Tez-Koop-‹fl Sendikas›nda örgütlenme çal›flmalar› hiç bitmez.
Tesco Kipa örgütlenme çal›flmalar›n› baflar›yla tamamlanmas›n›n ard›ndan, flubelerimizin insiyatifi ile yap›lan çal›flmalar sonucunda, örgütlü yap›m›za yeni iflçiler ve iflyerleri kat›ld›.
Uzun süren çal›flmalar› sonucunda TMMOB’a ba¤l› ‹nflaat
Mühendisleri Odas›, Merkezi
Mersin’de olan Akdeniz ‹hracatç›lar Birli¤i ve Bingöl Üniversitesi
tez-koop-ifl dergisi - 20
iflyerlerinde çal›flanlar, sendikam›z çat›s› alt›na girdiler.
fiubelerimizin çal›flmalar› sonucunda örgütlenmesi baflar›yla
tamamlanan bu iflyerlerinde
sendikal çal›flmalar devam ediyor. Bu iflyerlerinde çal›flanlar›n
aram›za kat›lmas›yla, büyüyor
ve güçleniyoruz.
‹nflaat Mühendisleri Odas›;
TMMOB'a ba¤l› ‹nflaat Mühendisleri odas›nda yaklafl›k bir y›ld›r süren örgütlenme çal›flmalar›
baflar›yla sonuçland› ve yasan›n
arad›¤› ço¤unluk sa¤land›. Türkiye genelinde bir çok bölgede
faaliyet gösteren ve yaklafl›k 250
kiflinin çal›flt›¤› iflyerinde, örgütlenme çal›flmalar›nda bir çok flubemiz etkin görev ald›.
Baflta Ankara 2 no'lu flubemiz
olmak üzere, Zonguldak, Eskiflehir, Edirne, Gaziantep, Diyarbak›r, Gebze, Erzurum ve Antalya flubelerimizin çal›flmalar›yla
bu iflyerinin örgütlenmesi baflar›yla tamamland›. ‹MO’da toplu
sözleflme için prosedür çal›flmalar› bafllat›lm›fl ve Çal›flma
Bakanl›¤›na resmi baflvuru yap›lm›flt›r. Bu iflyerinde ço¤unluk
tespiti beklenmektedir.
Akdeniz ‹hracatç›lar Birli¤i;
Merkezi Mersin’de olan bu iflyeri, Adana flubemizin çal›flmalar›
sonucu örgütlenmesi baflar›yla
tamamlanm›flt›r. Toplam 80 kiflinin çal›flt›¤› bu iflyerinde ço¤unluk sa¤lanm›fl, ve çal›flanlar›n büyük bölümü sendikam›za
üye olmufltur.
Bu iflyeri ile ilgili olarak Çal›flma
Bakanl›¤›na baflvuru yap›lm›flt›r.
Bakanl›¤›n yapt›¤› inceleme sonucu ço¤unluk tespiti sendikam›z lehine ç›km›fl ve toplu ifl
sözleflme süreci bafllam›flt›r.
Bingöl Üniversitesi Rektörlü¤ü; Diyarbak›r fiubemizin çal›flmalar› sonucunda örgütlenen bu
iflyerinde toplam 30 kifli çal›flmaktad›r ve çal›flanlar›n nerdeyse tamam› sendikam›za üye olmufltur. Bu iflyeri için Çal›flma ve
Sosyal Güvenlik Bakanl›¤›na
resmi baflvuruda bulunulmufltur.
‹flkolu sorunu nedeniyle ço¤unluk tespiti gecikmifltir ancak iflkolu sorunu çözümü ile birlikte toplu ifl sözleflmesi süreci bafllayacakt›r.
Örgütlenme Çal›flmalar›m›z
‘SEND‹KAL HAKLARA SAYGI’ KAMPANYASI
LÜLEBURGAZ K‹PA’DA DEVAM ETT‹
esco Kipa iflvereninin ço¤unluk
tespitine yapm›fl oldu¤u itiraz›n
ard›ndan, Sendikal Haklara Sayg›
Kampanyas› çerçevesinde devam
eden etkinliklerin üçüncüsü 3 Eylül Cuma Günü Lüleburgaz’da yap›ld›.
Lüleburgaz Kipa Ma¤azas› önünde
Sendikam›z Genel Baflkan› Gürsel
Do¤ru taraf›ndan yap›lan bas›n aç›klamas›na bini aflk›n kifli kat›ld›. Tez-Koop-‹fl Sendikas› Genel Sekreteri Hakan
Bozkurt ve Genel Örgütlenme Sekreteri Fikret Omak da bas›n aç›klamas›na
kat›ld›lar.
Bas›n aç›klamas›na, Trakya Bölgesindeki illerden yo¤un iflçi kat›l›m› oldu.
Tez-Koop-‹fl Sendikas› ‹stanbul 1, ‹stanbul 4, ‹stanbul 5, Gebze ve Edirne
fiube Baflkanlar› ile birlikte üyeler ve
temsilciler de eyleme destek verdiler.
Eyleme kat›lan Kristal-‹fl Genel Baflkan› Bilal Çetintafl ile Türk-‹fl ‹stanbul Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak, kitleye yönelik birer konuflma yapt›lar. Yap›lan konuflmalarda Tesco Kipa’n›n
sendikal haklara sayg› göstermesi, yap›lan itiraz›n derhal geri çekilmesi ve
toplu sözleflme sürecinin bafllamas›na
vurgu yap›ld›.
Bas›n aç›klamas› devam ederken, Kristal-‹fl Sendikas› üyeleri ile Petrol-‹fl
T
Sendikas› üyeleri mesai bitiminde, servislerle ma¤aza önüne gelerek kitlesel
olarak Tesco Kipa ‹flçisine destek verdiler. TEKGIDA-‹fl Sendikas›, Tes-‹fl
Sendikas› fiube Baflkanlar› ve üyeleri
Trakya Bölgesinde faaliyet gösteren
demokratik kitle örgütleri, meslek odalar› siyasi partilerin temsilcileri ve üyeleri de bas›n aç›klamas›na destek verdiler. S›k s›k slogan atan iflçilere çevrede bulunan yurttafllar alk›fllarla destek oldular.
Saat 17.00’da bafllayan bas›n aç›klamas›n› Sendikam›z Genel Baflkan›
Gürsel Do¤ru yapt›. Genel Baflkan›m›z
Gürsel Do¤ru; “Örgütlenme ve toplu ifl
sözleflmesi haklar›n›n en temel haklar
oldu¤unu,Tesco Kipa gibi dünya devi
bir flirketin, bu haklara sayg› göstermesi gerekti¤ini ulusal ve uluslararas› platformlarda defalarca dile getirdik. ‹flçilerin Sendikalaflma ve Toplu ‹fl sözleflmesi yapma haklar›n› tan›y›n dedik.
Ancak bizi dinlemediler. Konuyu yarg›ya tafl›yarak iflçileri uzun bir süre oyalayacaklar›n› sand›lar. Ama öyle olmad›. ‹flte Kipa iflçisi burada, Kipa iflçileri
ayakta. Kipa iflçileri onur mücadelesi
veriyor. Kipa iflçisi beklemeye tahammülü olmad›¤›n› gösterdi. Bizler, ifllerin
böyle yürümeyece¤ini gösterdik. Defa-
larca dostluk eli uzatt›k. Buna ra¤men
bu eli s›kmad›lar. UNI Küresel Sendikas›’na, Tesco ‹ttifak›’na, Türk-‹fl’e, Sendikam›za ve üyelerimize meydan okudular. Bu nedenle bizler Balçova ve Kufladas›nda oldu¤u gibi bugün de Lüleburgaz ma¤azas› önünde “Sendikal
Haklara Sayg›” kampanyas›n› sürdürüyoruz. Bu kampanya, Türkiye’deki Tesco Kipa ma¤azalar›n›n önünde s›ras›yla yap›lacak olan kitlesel bas›n aç›klamalar›yla devam edecek. Bundan sonrada itiraz geri çekilmezse, kampanyan›n ikinci aya¤› olan tüketicilerin örgütlenmesi konusunda çal›flma yapaca¤›z. Tesco Kipa iflçilerinin sendikal haklar› tan›nana ve yap›lan itiraz geri çekilene kadar mücadelemiz devam edecek. Zafer, bizlere inanan, bizimle olan,
bask›lara karfl› taviz vermeyen ve direnen onurlu Kipa iflçilerinin olacakt›r.”
dedi.
Yaklafl›k 2 saat süren bas›n aç›klamas›nda iflçiler s›k s›k “Kipa’ya sendika
halaylara girecek”, “Gemileri yakt›k geri dönüfl yok”, “Yaflas›n s›n›f dayan›flmas›”, “‹nad›na sendika, inad›na TezKoop-‹fl”, “Kipa’ya teslim olmayaca¤›z”,
“Örgütlü iflçiyi hiçbir kuvvet yenemez”
sloganlar› att›lar. Bas›n aç›klamas›
olays›z sona erdi.
tez-koop-ifl dergisi - 21
E⁄‹T‹M ÇALIfiMAMIZ
GEBZE fiUBE
‹fiYER‹ SEND‹KA TEMS‹LC‹LER‹NE
SOSYAL GÜVENL‹K VE HUKUK MEVZUATI
SEM‹NER‹ VER‹LD‹
18 Ekim 2010 Pazartesi günü Gebze fiubemizin
‹flyeri Sendika Temsilcilerine bir günlük seminer
verildi. Gerçeklefltirilen seminerin aç›l›fl konuflmalar› Genel E¤itim Sekreterimiz Haydar Özdemiro¤lu ve Gebze fiube Baflkan›m›z Celalettin Kurt taraf›ndan yap›ld›. Özdemiro¤lu konuflmas›nda, yerinde e¤itim çal›flmalar›n›n önemine vurgu yaparak,
“yerinde e¤itim ve seminer çal›flmalar›m›z flubelerimizin talepleri do¤rultusunda yeni dönemde de
devam edecektir” dedi. fiube Baflkan› Celalettin
Kurt da yapt›¤› konuflmada kat›l›mc›lara baflar›lar
dileyerek, e¤itim taleplerinin karfl›lanmas› nedeniyle Genel Merkez Yöneticilerine teflekkür etti.
Seminer konular›, Sosyal Güvenlik Uzman› Mustafa Balk›z ve Sendikam›z avukatlar›ndan A. Ufuk
Çelik taraf›ndan verildi. Seminer, soru-cevap bölümüyle tamamland›.
GEBZE fiUBEM‹Z‹N SEM‹NER‹NDEN GÖRÜNTÜLER
tez-koop-ifl dergisi - 22
FRANSA’DA
GENEL GREV
SENKRON‹ZASYONU
Volkan Yarafl›r
Genel E¤itim Dan›flman›
SINIF HAREKET‹N‹N YEN‹ ODA⁄I: AKDEN‹Z HAVZASI
ransa iflçi s›n›f› Eylül ay›n›n
bafl›ndan beri son y›llar›n en
büyük iflçi eylemlerini gerçeklefltirdi. Finans kapitalin
emeklilik yafl›n› 60’dan 62’ye,
tam emeklilik yafl›n› 65’ten 67’ye
ç›karma sald›r›s›na, iflçi s›n›f› genel grev dalgalar›yla cevap verdi.
Bir buçuk ayl›k bir dönemde 5 genel grev yapt› ve her genel greve
kat›l›m iki buçuk, üç milyon kifliyi
buldu. Frans›z iflçi s›n›f› muazzam bir kitle mobilizasyonu gerçeklefltirdi.
F
“Mezarda emeklilik” tasla¤›, asl›nda sistematik sosyal y›k›m sald›r›lar›n›n m›zrak ucu ifllevini görüyor. Fransa iflçi s›n›f›, ö¤renci
gençli¤in aktif kat›l›m›yla sald›r›lara kitlesel barikat oluflturarak,
büyük bir direnç gösteriyor. Genel grev silah›yla, finans kapitale
aç›k ve net yan›t üretiyor.
ULUSLARARASI ‹fiÇ‹ HAREKET‹N‹N BÜYÜK SALINIMI:
AKDEN‹Z HAVZASI
Fransa’da genel grev dalgas› Ak-
deniz havzas›nda büyük iflçi hareketlili¤inin bir göstergesi olarak
dikkat çekiyor. Bu dalgan›n ilk tetikleyicisi Yunanistan iflçi s›n›f›yd›. Yunanistan’da yaflanan mali
kriz, AB’nin Yunanistan’n›n yeniden sömürgelefltirilmesini hedefleyen ad›mlar atmas›na yol açt›.
Yunanistan’a dayat›lan politikalar
bir karfl› devrim niteli¤i tafl›d›. Yunanistan iflçi s›n›f›, finans kapitalin sald›r›lar› karfl›s›nda, 2010 y›l›n›n fiubat ay›ndan beri bir dizi
genel grev ve yayg›n sektörel
grevlerle aya¤a kalkt›. “Avrupa
halklar›n› isyana ça¤›rd›”.
Yunanistan’da yaflanan mali kriz,
kapitalist krizin ikinci evresini
simgeledi. Krizin birinci evresinde
bankalar, tekeller, büyük sigorta
flirketleri batm›flt›. Kapitalist devlet hem kapitalist iflleyiflten, hem
de finans kapitalin egemenli¤inden sorumlu bir aparat/ ayg›t olarak, hemen harekete geçti ve
borçlar› kamusallaflt›rd›. Bu süreç devlet bütçelerindeki a盤›
derinlefltirdi. Ayr›ca kapitalist krizin yaratt›¤› olumsuzluklar sorunu daha da büyüttü. Ve kapitalist
krizlerde yaflanan bir döngü ken-
dini d›fla vurdu. K›saca krize müdahale daha derin bir krizin do¤mas›na yol açt›. Finans krizi, devletlerin mali krizi ya da borç krizine dönüfltü. Önce Dubai, sonra
Yunanistan’da yaflananlar bu geliflmenin bir parças›yd›. Krizin birinci evresinde bankalar, flirketler
ve tekeller batm›flt›. ‹kinci evresinde ise devletler iflas ediyor,
bat›yordu.
Yunanistan’daki mali kriz önce
AB taraf›ndan lokal bir geliflme
olarak de¤erlendirildi. Fakat krizin özellikle AB’nin periferisini
(yani AB’nin dominant ülkelerinin
d›fl›ndaki tüm bölgeyi) sarma riskinin ortaya ç›kmas› AB’yi harekete geçirdi. AB merkez bankas›
ve IMF, Yunanistan’a 110 milyar
Avro’yu finansal “destek” olarak
verdi¤ini ve ayr›ca 750 milyar Avro’yu AB ülkelerinde yaflanacak
sorunlar için rezervde tuttu¤unu
aç›klad›. Ve ard›ndan Yunanistan’a ülkenin yeniden sömürgelefltirilmesini içeren programlar
dayatt›. ‹flçi s›n›f›na karfl› devrimci taktiklerle sald›rd›. Ayn› politikalar bugün Avrupa’n›n genelinde finans kapitalin izledi¤i prog-
tez-koop-ifl dergisi - 23
Fransa’da Genel Grev...
ram olarak hayata geçirilmeye
çal›fl›l›yor.
Yunanistan iflçi s›n›f› bu karfl›
devrimci sald›r›ya, büyük bir direnç gösterdi. Genel grevler,
grevler, kitle gösterileri özellikle
Akdeniz havzas›nda büyük iflçi
hareketlerinin do¤mas›n› tetikledi. Yunanistan iflçi s›n›f› bir öncü
müfreze gibi bir taraftan Avrupa
iflçi s›n›f›na yönelik sald›r›lar›n ön
barikat› oldu, di¤er taraftan Avrupa iflçi s›n›f›n›n izleyece¤i yolu
gösterdi.
Yunanistan’da d›fla vuran mali
krizin, senkronize bir flekilde ‹talya, Fransa, Portekiz, ‹spanya, ‹ngiltere, ‹rlanda’da yaflanma olas›l›¤› özellikle Akdeniz havzas›n›
öne ç›kard›. Havza’da olas› bir
mali kriz senkronizasyonu sonucu çok ciddi geliflmeler yaflanabilir. OECD ülkelerinin 34 trilyon
Dolar bütçe a盤›n›n, AB ülkelerinin 16 trilyon Dolar bütçe a盤›n›n oldu¤u koflullarda, tek bir ülkede yaflanacak mali kriz bile
sars›c› sonuçlar do¤urabilir.
Bugün yaflad›¤›m›z büyük bunal›m niteli¤indeki kapitalist kriz, art›k krizlerin lokalizasyonunu inceltti. Özellikle Akdeniz havzas›nda yeni bir mali krizin ya da
borç krizinin patlamas›, beraberinde senkronizasyon etkisi yaratabilir. Yunanistan krizi bunun bir
prati¤i oldu. Özellikle önümüzdeki dönemde son derece y›k›c› bir
mali krizin ‹spanya’y› sarmas›
olas›d›r. Arjantin krizine benzetilen böylesine bir kriz Akdeniz
havzas›nda büyük sars›nt›lar do¤urabilir. Senkronizasyonu tetikleyebilir. Sars›nt›n›n fliddeti bütün
k›tada hissedilebilir.
AB’nin periferisinde yaflanan bü-
tez-koop-ifl dergisi - 24
yük iflçi hareketlerinin AB’nin emperyalist çekirdeklerini etkilememesi düflünülemez. Fransa’daki
geliflme bunun göstergelerinden
biridir. Ayn› geliflmenin Almanya’ya yans›mas› (mali kriz senkronizasyonuyla birlikte) olas›d›r.
Finans kapital bu süreci bir taraftan kontrol etmeye çal›fl›rken, di¤er taraftan AB’nin yeniden yap›lanmas› ya da dizayn› do¤rultusunda ad›mlar at›yor. AB’nin dominant ülkelerinin d›fl›nda bütün
çevrenin Çin’lefltirilmesi, Avrupa’nin Çin’i haline getirilmesi
amaçlan›yor.
Bunun anlam›, küresel bir karfl›
devrim stratejisidir. S›n›f›n tarihsel haklar›n›n gasp›, s›n›fa sosyal
y›k›m programlar›n›n dayat›lmas›, s›n›f›n kölelefltirilmesi ve boyunduruk alt›na al›nmas›d›r. Bugün k›ta düzeyinde yaflananlar
bu sürecin bafllad›¤›n› iflaretliyor.
Finans kapital Avrupa iflçi s›n›f›na son derece so¤ukkanl› ve rafine bir flekilde haz›rlanm›fl sosyal
y›k›m programlar› dayat›yor.
Ama bu sald›r›lara iflçi s›n›f› geçit
vermiyor.
Yunanistan’dan ‹talya’ya, ‹spanya’dan Portekiz’e kadar s›n›f›n
aya¤a kalkmas›, 21. yüzy›l›n en
önemli s›n›f hareketlerinden biri
olarak de¤erlendirilebilir. Fransa
iflçi s›n›f› Yunanistan iflçi s›n›f›n›n
yolundan yürümeye devam etmesi, önümüzdeki günlerin sert
s›n›f mücadelelerine sahne olaca¤›n› gösteriyor.
“BU B‹R SINIF SAVAfiIDIR”
Yukar›daki bafll›k Fransa’daki
genel grevde tafl›nan bir pankarttan al›nmad›r. Evet, kapitalist kriz
çeyrek as›rl›k neo-liberal hege-
monyay› k›rarak, “unutulmufl”
kavramlar› ve güçleri, metropoller dahil, yeniden toplumsal mücadelenin içinden ortaya ç›kard›.
Fransa iflçi s›n›f›, yapt›¤› eylemlerle s›n›f savafl›ndaki yerini ve
saf›n› ald›. Ve dünya iflçi s›n›f›na
güç verdi.
Fransa iflçi s›n›f›, tarihsel köklerine dayanarak siyasal literatüre
girmifl bir kavramla, “Frans›zca
konufluyor”. Yani prati¤iyle, gerçeklefltirdi¤i eylemlerle ontolojisini yeniden kuruyor. Fransa iflçi
s›n›f›na 1968 May›s’› yol gösteriyor. Fransa iflçi s›n›f› 1968 May›s’›nda tarihin en büyük genel
grevini gerçeklefltirmiflti. Yine iflçi
s›n›f› muhteflem yarat›c›l›klar›yla
fordizmin krizini a盤a ç›karm›flt›.
Bugün yap›lan genel grevler için
sermayenin ve devletin 1968’e
gönderme yapmas› bofluna de¤il. Yak›n dönemde finans kapitalin bir dizi sald›r›s› (1995, 2003,
2006) bertaraf edilmiflti. ‹flçi s›n›f›n›n kolektif aksiyonu finans kapitali geriletmiflti. Bu birikimler ülkedeki devrimci, sosyalist gelenek ve iflçi s›n›f›n›n faflizme karfl›
direnifli Fransa iflçi s›n›f›n›n ruhunu besliyor ve flekillendiriyor.
7 Eylül’den bugüne kadar gerçekleflen genel grevler s›n›f›n
sosyal y›k›m politikalar›na karfl›
aktif direniflini gösterdi. Ayr›ca
ö¤renci gençli¤in, daha önceki
y›llarda yapt›¤› gibi saf›n› s›n›f›n
yan›nda belirlemesi ve genel
grevlere aktif ve militanca kat›lmas› da önemli oldu. Özellikle liseli gençlik yüzlerce okul blokaj›yla e¤itimi fiilen engelledi. Ö¤renci sendikalar› UNEF, FIDL ve
UNL bu süreci son derece iyi örgütledi.
Fransa’da Genel Grev...
“Hep birlikte genel greve” fliar›yla
oluflturulan sendikal birlikte, genel grevlerin etkili, yayg›n ve kitlesel olmas›nda belirleyici ifllev
gördü. Özellikle 7 Eylül’de yap›lan genel grevden sonra, 23 Eylül’de tekrarlanan genel grev için
hükümetin kat›l›m›n az oldu¤u
yönünde manipülasyonlar› bofla
ç›kar›ld›. S›n›f hareketinin görkemi karfl›s›nda hükümet ve sermaye çevreleri genel greve kat›l›m›n
zay›fl›¤› üzerine politikalar gelifltirdi. Ama bu taktik sökmedi. S›n›f›n her genel grevi daha güçlü
ve daha yayg›n örgütlendi. Bu
baflar›da sendikal birli¤in önemli
rolü oldu.
Genel grevler CGT, CFDT, FO,
SUD, CFE/CGC, UNSA ve Solidaries taraf›ndan örgütlendi. Yo¤un kat›l›m sa¤land›. Sosyalist
Parti, FKP, Lutte Quvrier, Yeni
Anti-Kapitalist Parti genel grevlere aktif kat›ld›.
Hükümet oluflan sendikal birli¤i
parçalama ve da¤›tma taktikleri
izledi ama baflaramad›. Eylemin
kendisi ve patlama fleklinde yay›lmas› bugüne kadar sendikal
yap›lar›n ayr› hareket etmesini
engelledi. Bu süreç derinlefltikçe
sendikal birli¤in zaafiyet göstermesinin önüne geçilebilir. Ne var
ki hükümetin bu birli¤in bozulmas› yönünde faaliyetlerine devam
edece¤i aflikard›r. Ayr›ca finans
kapitalin, devletin ideolojik ayg›tlar›n›n ve hükümetin s›n›f›n moralini bozmaya ve bilinç buland›rmaya yönelik çabalar› yo¤unlaflacakt›r.
Fakat eylemlerin, hükümet ve kapitalizm karfl›tl›¤› önemli birikimler sa¤lam›flt›r. Daha önceki tasar›lar›n 1995, 2003, 2006 pratikleriyle engellenmesi, s›n›fa moral
ve güç vermektedir. Bu tasar›n›n
geri çekilmesi, yaflanan konjonktürün de etkisiyle, salt Fransa iflçi s›n›f›na de¤il, baflta Akdeniz
havzas›ndaki ülkelerin ve di¤er
Avrupa ülkelerinin iflçi s›n›f›na yol
gösterecektir. Yani buradaki baflar› finans kapitalin küresel karfl›
devrimci sald›r›s›na karfl› önemli
bir zafer olacakt›r. Öte yandan
“mezarda emeklilik” tasla¤› son
derece kapsaml› sosyal y›k›m
sald›r›lar›n›n bafllang›c›d›r. S›n›f›n alaca¤› yenilgi ise, finans kapitali k›ta düzeyinde sald›rganlaflt›racakt›r.
Fransa iflçi s›n›f› Yunanistan iflçi
s›n›f›n›n barikat›n› tahkim etti.
‹talyan iflçi s›n›f›n›n gerçeklefltirdi¤i genel grev de ayn› mahiyette
oldu. Portekiz iflçi s›n›f› da ayn›
yoldan yürüyor. Çünkü finans kapitalin bu sald›r›s›n›n bofla ç›kar›lmas›, ard›s›ra gelecek sald›r›lara karfl› s›n›fa müthifl moral ve
güç verecek.
Yunanistan iflçi s›n›f›n›n fiubat
2010 sonras›nda gerçeklefltirdi¤i
bir dizi genel grev, Fransa iflçi s›n›f›n›n bir buçuk-iki ay gibi k›sa
zamanda gerçeklefltirdi¤i güçlü
ve dalgasal grevler, ‹talya’da yap›lan genel grev ve k›tay› saran
(ETUC’un gerçeklefltirdi¤i 29 Eylül gibi) büyük kitle eylemleri ve
gösterileri Avrupa iflçi hareketinin
yeni bir momente, yeni bir döneme giriflini göstermektedir.
Bu süreç bir yandan enternasyonal bir örgütlenmenin ihtiyac›n›
yak›c› olarak hissettirmekte, di¤er yandan Fransa, Yunanistan,
‹talya, ‹spanya, Portekiz dahil, iflçi s›n›f›n›n mücadelesini bir mecrada toplayacak, onu siyasal ve
ba¤›ms›z bir güç haline getirecek, devrimci kimyas›n› a盤a ç›-
karacak siyasal öncü ihtiyac›n›
ortaya koymaktad›r.
Akdeniz havzas›ndaki iflçi hareketinin bu büyük sal›n›m›, s›n›f›n
nesnel ve öznel flekillenmesini
sa¤lad›¤› gibi, s›n›f savafllar› da
yukar›da belirtti¤imiz ihtiyaçlara
yan›tlar üretecek zenginliktedir.
Önümüzdeki dönem sert s›n›f savafllar›na sahnedir. F›nans kapitalin küresel karfl› devrimci sald›r›lar›na karfl›, s›n›f ayaktad›r. Ve
yaflad›¤›m›z konjonktürde inan›lmaz imkanlar a盤a ç›kmaktad›r.
Özellikle Akdeniz havzas› önümüzdeki dönemde s›n›f hareketi
aç›s›ndan odak co¤rafyad›r. Unutulmas›n bu co¤rafyan›n devam›
Anadolu topraklar›d›r. Akdeniz
havzas›ndan gelecek büyük iflçi
sal›n›mlar›n›n Anadolu co¤rafyas›n› sars›p, etkileyece¤i gibi,
Anadolu topraklar›nda yarataca¤›m›z pratikler ve deneyimlerin
bu havzay› etkilemesi de kaç›n›lmazd›r.
Burjuva kozmopolitizm, paradoksi bir flekilde enternasyonalizmin
zeminlerini iyice derinlefltirdi. Ayr›ca kapitalist kriz lokalizasyonlar› inceltti. Art›k hiç beklenmeyen,
hesaplanmayan küçük bir atak,
geliflme, yani yeni Çel-Mer’ler,
olas› havza grevleri, kent grevleri
fay hatlar›n› k›rabilir, o büyük gücü harekete geçirebilir. Yani militan diyalektik iflliyor. Hayat ve s›n›f savafllar› diyalekti¤e güç veriyor. Sorun bu diyalekti¤in parças› olabilmektir. Yani her atölyede,
fabrikada, organize sanayi bölgesinde, iflçi havzas›nda s›n›f›n y›k›c› gücünü, devrimci enerjisini
biriktirebilmek ve a盤a ç›karabilmektir. Çünkü k›tay› harekete geçirecek zemberek doluyor.
tez-koop-ifl dergisi - 25
Genel Merkez ve fiubelerimizin UPS direnifline destekleri sürüyor..
1 Eylül 2010, UPS ‹flçisi ‹çin Küresel Eylem Günü ilan edildi
S
E
N
D
i
K
A
M
I
Z
D
A
N
Uluslararas› Tafl›mac›l›k Sendikas›’n›n ( ITF) 3-11 A¤ustos 2010 tarihleri aras›nda yap›lan 42. kongresinin
sonuç önergesine uygun olarak Türkiye’de TÜMT‹S’e üye olduklar› için iflten at›lan ve direnifllerini sürdüren UPS iflçilerine destek vermek amac›yla 1 Eylül 2010 günü’nü Eylem Günü ilan etti.
157 iflçinin ifle geri al›nmas›, TÜMT‹S’in UPS iflyerlerinde yetkili sendika olmas› talepleri ve “UPS, Haks›zl›k De¤il Adalet Da¤›t” slogan› alt›nda ITF 154 ülkede kendisine ba¤l› sendikalara 1 Eylül günü eylem yapma ça¤r›s›nda bulundu.
Çok say›da yurtd›fl› sendikas› ve Avrupa parlamentosu milletvekilinin dayan›flma sundu¤u direniflin ard›ndan 1 Eylül’de dünya çap›nda sendikalar ifl b›rakma, ifl yavafllatma, protesto yürüyüflü eylemleri düzenliyor.
Konfederasyonumuz Türk-‹fl’in de destek verdi¤i UPS eylemine Genel Merkezimiz ve eylemlerin yap›ld›¤›
tüm illerdeki flubelerimiz bafl›ndan beri desteklerini devam ettiriyor.
H
A
B
E
R
L
E
R
tez-koop-ifl dergisi - 26
fiube haberleri...
TÜRK-‹fi’in E¤itim Seminerleri devam ediyor
‹stanbul 1, ‹stanbul 4, Gebze, Zonguldak ve Edirne fiube Baflkanlar›m›z, 13-14 Ekim 2010 tarihlerinde Samsun Türk-‹fl E¤itim Merkezi’nde ‹stanbul
bölge merkez ve ba¤l› iller için yap›lan fiube Baflkanlar› e¤itimine kat›ld›. Seminerde, çal›flma yaflam›nda geliflmeler, ifl sa¤l›¤› ve güvenli¤i konular› ifllendi.
Diyarbak›r fiubemizin haberi...
fiube Yönetimini kutlama ziyareti
Diyarbak›r ‹l Özel ‹daresi ‹nsan Kaynaklar›
E¤itim Daire Baflkan› M.Tevfik AYDIN, 9.
Ola¤an Genel Kurulumuz’dan sonra flubemizi
ziyaret ederek seçilen yeni yöneticileri kutlad›.
Ziyaret s›ras›nda iflyeri sendika temsilcilerimiz
ve fiube Yöneticilerimiz de haz›r bulundu.
Adana 1 Nolu fiubemizin haberi...
Ayd›n Y›ld›z Yaln›z De¤ildir!
12 Kas›m 2010
Adana Migros ‹flyeri Sendika temsilcimiz Ayd›n
Y›ld›z’›n haks›z gerekçelerle iflten ç›kar›lmas›n›
protesto etmek üzere fiubemizce kitlesel bas›n
aç›klamas› düzenlendi.
Migros iflvereninin protesto edildi¤i eyleme üyelerimizin yan› s›ra Adana’daki sendikalar ve sivil toplum örgütleri de destek verdi. Aç›klama Sendikam›z Genel E¤itim Sekreteri Haydar Özdemiro¤lu
taraf›ndan yap›ld›. ‹flyeri Sendika Temsilcimiz Ayd›n Y›ld›z’›n y›llard›r flirket bünyesinde özveriyle
çal›flt›¤›n›, bugüne kadar alm›fl oldu¤u herhangi
bir cezas› olmad›¤›n›, arkadafl›m›z›n as›l iflten ç›kart›lma nedeninin dava açma hakk›n› kullanmas›
ve haklar›na sahip ç›kmak istemesi oldu¤unu anlatan Özdemiro¤lu, “Migros Adana Ma¤aza Müdürü, bu karar›n alt›na imza atarak, haklar›na sahip
ç›kanlar› aç›kça hedef göstermifltir. Bunu kabullenmek mümkün de¤ildir.” dedi.
S›k s›k “güvenceli ifl, güvenceli gelecek”, “Ayd›n
Y›ld›z yaln›z de¤ildir”, “yaflas›n iflçilerin birli¤i”, “ifl,
ekmek yoksa bar›fl da yok” sloganlar›n›n at›ld›¤›
eyleme Türk-‹fl Adana Bölge Temsilcisi Edip Gülnar ile Türk-‹fl, D‹SK, KESK ba¤l› sendikalar›n
baflkan ve yöneticileri ile siyasi partilerden de kat›l›m oldu.
tez-koop-ifl dergisi - 27
S
E
N
D
i
K
A
M
I
Z
D
A
N
H
A
B
E
R
L
E
R
‹stanbul 1 Nolu fiubemizin haberleri...
S
E
N
D
i
K
A
M
I
Z
D
A
N
8 Kas›m 2010 tarihinde fiubemizde Carrefour-Sa T‹S de¤erlendirme toplant›s› yap›ld›.
Toplant›da üyelerimizin T‹S konusundaki görüflleri de¤erlendirildi.
fiubemiz, Federal Almanya’dan gelen Ver-di Sendikas› Perakende ve Ça¤r› Merkezi çal›flanlar›ndan oluflan
konuklar›n› a¤›rlad›. Genel Sekreterimiz Hakan Bozkurt, Genel Örgütlenme Sekreterimiz Fikret Omak,
fiube Baflkan›m›z Rahim Sar›polat ve ‹dari Sekreterimiz Kemal Güzel’in kat›ld›¤› toplant›da konuklar›m›za
ziyaretin an›s›na sendikam›z›n bayra¤› hediye edildi. Ayr›ca Konuklar›m›zla iflyeri ziyareti yap›ld›.
‹stanbul 4 Nolu fiubemizin haberi...
Tansafl ve Migros Temsilciler Kurulu Topland›
26 A¤ustos 2010 tarihinde yap›lan Tansafl ve 3
Eylül’de yap›lan Migros sendika iflyeri temsilcileri
toplant›s›na Genel Baflkan›m›z Gürsel Do¤ru, Genel Sekreterimiz Hakan Bozkurt, fiube Baflkan›m›z ve fiube Yönetim Kurulumuz kat›ld›.
3 Eylül’de yap›lan toplant›n›n ard›ndan Genel
Baflkan›m›z Gürsel Do¤ru ve fiube Baflkan›m›z
H
A
B
E
R
L
E
R
tez-koop-ifl dergisi - 28
Cemal Kement emekli olan üyelerimiz Fahri Bilget
ve Y›lmaz Topçu’ya teflekkür plaketlerini sundular.
Plaket töreninin ard›ndan Migros, Tansafl ve fiok
temsilcilerimiz ile kat›l›m sa¤lamak isteyen di¤er
flube üyelerimizle beraber Kipa Lüleburgaz ma¤azas› önünde gerçeklefltirilen “Kipa’da Sendikal
Haklara Sayg› Kampanyas›” eylemine gidildi.
‹stanbul 5 Nolu fiubemizin haberleri...
At›lan Yemekhane ‹flçileri ‹fle Geri Al›ns›n,
Tafleron Çal›flma Yasaklans›n!
‹stanbul Üniversitesinde örgütlü olan Sendikalar
ve Tafleron ‹flçileri Derne¤i, tafleron flirkette çal›flmakta iken iflten at›lan yemekhane iflçilerinin geri
ifle al›nmas› talebiyle ortak bas›n aç›klamas› gerçeklefltirildi. Saat 12.30’da Monoblok önünde yap›lan bas›n aç›klamas›nda kurumlar ad›na birer
konuflma gerçeklefltirildi.
fiube Baflkan›m›z Rabia Özkaraca yapt›¤› konuflmada tafleronlu¤un kanser gibi yay›ld›¤›n›, güvencesiz ve kölece çal›flma koflullar›n› iflçilere dayatt›¤›n› buna karfl› mücadele edilmesi gerekti¤ini söyledi. Sendika olarak örgütlü oldu¤umuz iflyerlerinde
as›l iflte çal›flan binlerce tafleron flirket iflçisi oldu¤unu ve iflçilerin sendikal› olabilmeleri ve var olan
toplu sözleflmeden yararlanabilmeleri için hukuksal
mücadele bafllat›ld›¤›n› aktard›.
Tafleron flirket iflçilerinin mücadelesini sendikam›z›n destekleyece¤ini duyurdu. Bas›n aç›klamas›nda SES Aksaray fiube Baflkan› Songül Beydilli,
Tafleron ‹flçileri Derne¤i Baflkan› Günefl Cengiz,
‹Ü Ö¤retim Görevlisi Gö¤üs Hastal›klar› ABD Baflkan› Dr. Zeki K›l›çarslan’da söz alarak tafleronlu¤un y›k›m, ölüm ve güvencesizlik getirdi¤ini ve
mutlaka mücadele edilmesi gerekti¤inden bahsettiler. Hükümete, üniversiteye ve kurumlara ça¤r›
yap›ld›. Referandumda Hükümetin sendikal özgürlük getirmeyece¤i söylendi. Konuflmalar›n ard›ndan at›lan iflçiler taraf›ndan bas›n aç›klamas›
okundu.
Bas›n aç›klamas›nda iflten at›lan iflçileri desteklemek için sloganlar at›ld›. Bas›n aç›klamas›n›n ard›ndan iflten at›lan iflçiler hastane bahçesinde
oturma eylemi bafllatt›lar.
B‹L‹fi‹M 2010’DA ‘B‹L‹fi‹M ÇALIfiMA HAYATI’ TARTIfiILDI
Türkiye Biliflim Derne¤i taraf›ndan düzenlenen biliflim teknolojilerinin yaratt›¤› sosyal dönüflümün tart›fl›ld›¤› 27. Ulusal Biliflim Kurultay› ‘Biliflim 2010’, 22-25 Eylül tarihlerinde Türkiye Biliflim Derne¤i taraf›ndan Rixos Grand Ankara Hotel'de gerçeklefltirildi.
"Sosyal Dönüflüm" ana temas›yla gerçeklefltirilen etkinlikte biliflim teknolojilerinin yayg›nlaflmas›n›n
sosyal dönüflüme olan etkisi irdelendi. Etkinliklerde ilgili karar vericiler, yetkililer, üst düzey bürokratlar, kamuoyu önderleri, akademisyenler, bas›n kurulufllar› temsilcilerinin kat›l›m› ile 'Teknoloji toplumu nas›l dönüfltürüyor?'
sorusuna yan›t arand›.
Kurultay’da Biliflim teknolojilerinin bas›nda, e¤itimde, sanatta, sporda ve di¤er alanlarda sa¤lad›¤› geliflim ve buna ba¤l› de¤iflimlerin toplum üzerindeki etkileri tüm yönleriyle tart›fl›ld›.
27'nci Ulusal Biliflim Kurultay›'na, ikinci gününde çeflitli oturumlarla devam edildi. Bunlardan biri de "Biliflim Çal›flma Hayat›" idi. "Biliflim Çal›flma Hayat›" bafll›kl› panelde, biliflim çal›flanlar›n›n karfl› karfl›ya kald›¤›
sorunlar masaya yat›r›ld›. Ankara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Gamze Yücesan'›n yönetti¤i panelde sektördeki
çal›flma biçimleri, çal›flanlar›n ve iflverenlerin konumlar›, örgütlenme gereksinimleri, çal›flan ve iflveren örgütlerinin sektöre bak›fl›, ifl yaflam›nda verimlili¤in art›r›lmas›na ve ifl süreklili¤ine örgütlenmenin katk›lar› gibi konular ele al›nd›.
Paneli yöneten Prof. Dr. Gamze Yücesan mavi ve beyaz yakal› çal›flanlara art›k yeni bir kavram daha eklendi¤ini belirterek ‘alt›n yakal›’ olarak tan›mlad›¤› bu kesimin çok yüksek nitelikli çal›flanlardan özellikle
biliflim çal›flanlar›ndan olufltu¤unu söyledi.
Panele, sendikam›z› temsilen ‹stanbul 5 nolu fiube Örgütlenme Sekreteri Elvan Demircio¤lu konuflmac› olarak kat›ld›. Demircio¤lu, eski bir çal›flan› oldu¤u IBM'de süregelen sendikal mücadeleyi anlatt›. Demircio¤lu, biliflim çal›flanlar›n›n her ne kadar yüksek e¤itimli olsalar da yine de iflçi olduklar›n› ve örgütlenmenin gereklili¤ine de¤indi.
tez-koop-ifl dergisi - 29
S
E
N
D
i
K
A
M
I
Z
D
A
N
H
A
B
E
R
L
E
R
BASIN AÇIKLAMALARIMIZDAN KES‹TLER...
Türkiye ‹flçi S›n›f› Bar›fl, Demokrasi, Güvenceli Gelecek ve ‹nsanca Bir Yaflam ‹stiyor
S
E
N
D
i
K
A
M
I
Z
D
A
N
H
A
B
E
R
L
E
R
Nazi’lerin Polonya’ya girmesiyle II. Dünya Savafl›’n›n, yani insanl›k tarihinin en
ac›mas›z, en kanl›, en kirli savafllar›ndan
birisinin bafllad›¤› gün olan, tüm dünyada Dünya Bar›fl Günü olarak an›lan 1 Eylül, bugün ülkemizde bar›fl, demokrasi,
hak ve özgürlükler, güvenceli gelecek taleplerimizi b›kmadan usanmadan daha
yüksek sesle dile getirdi¤imiz bir gündür.
projelerinden vazgeçildi¤i bir gün olmal›d›r.
Bir arada yaflayabilmeye ve bar›fla en
çok ihtiyac›m›z oldu¤u bu günlerde,
emek örgütlerinin, sivil toplum kurulufllar›n›n, meslek örgütlerinin, ayd›nlar›n, ülkemiz topraklar› üzerinde yaflayan tüm
insanlar›n katk›s›n› alan, bar›fl› tesis etmeye yönelik tüm uygulamalar vakit kaybetmeden hayata geçirilmelidir.
‹ktidara geldi¤i günden bugüne kadar
ekonomik büyüme tablosu çizerek iflsizlik, yoksulluk, güvencesizlik rekorlar› k›ran; e¤itimi, sa¤l›¤›, ulafl›m›, enerjiyi piyasalaflt›rarak al›n›p sat›l›r mal haline
getiren; tafleronlaflt›rma politikalar›yla
güvencesiz, sendikas›z, düflük ücretli
çal›flmay› normallefltiren; h›rs›zl›¤› yoksuzlu¤u yarg›lamayarak ödüllendiren bir
hükümetin kendisi için haz›rlad›¤› anayasaya kabul edilmemelidir. 12 Eylül darbe
anayasas›n› sivillefltirdi¤i aldatmacas›yla
kendi ç›karlar› için, uygulamaya devam
edecekleri neoliberal y›k›m politikalar›n›n
zeminini sa¤lamlaflt›rmak üzere haz›rlanm›fl bir pakete onay verilmemelidir.
En çok son 30 y›l› kapsayan, ekonomik,
kültürel, sosyal ve insani de¤erlerimizde
a¤›r y›k›m ve ac›lara yol açan fliddet ortam›, mahallerimize ve sokaklar›m›za
kadar nüfus eden düflmanl›k politikalar›
kardeflli¤imizi tarumar etmifltir. Ülkemizin ayd›nl›k gelece¤i için e¤itime, sa¤l›¤a, enerjiye, bar›nmaya, istihdama, üretime ayr›labilecek kaynaklar, bu kavgada
tüketilmifltir.
Dün oldu¤u gibi bugün de bir kere daha
yineliyoruz;
1 Eylül Dünya Bar›fl Günü, yüzy›llard›r
bir arada yaflayan insanlar›m›z›n aras›na
ekilmifl nifak tohumlar›n›n, d›fllama/ötekilefltirme, yok sayma politikalar›n›n terk
edildi¤i, eflit, adil, özgür, demokratik bir
düzenin tesis edilmeye bafllad›¤› bir gün
olmal›d›r.
1 Eylül Dünya Bar›fl Günü, emekçilerin
yüzy›ll›k mücadeleleri sonucu kazand›¤›,
u¤runda bedeller ödedi¤i kazan›mlara
yönelik sald›r›lar›n son buldu¤u, k›dem
tazminat›n› kald›rma, iflsizlik fonunu sermayeye peflkefl çekme, “özel istihdam
bürolar›” ad› alt›nda 18.yy iflçi köleli¤ini
tesis etme politikalar›n› içeren istihdam
tez-koop-ifl dergisi - 30
1 Eylül Dünya Bar›fl Günü, ülkemiz ve
Ortado¤u baflta olmak üzere, tüm dünya
üzerinde sermaye ç›karlar› lehine yürütülen neoliberal politikalar›n son buldu¤u, bölge insanlar›n›n bar›fl ve refah›n›
sa¤layan bar›fl ve kardefllik düzeninin
hüküm sürece¤i bir gün olmal›d›r.
Bar›fl›n, kardeflli¤in, toplumsal huzurun
temel dayana¤› demokrasi; demokrasinin temel dayana¤› da emekçilerin güvenceli ve sendikal› çal›flma, sosyal güvence ve emeklilik, paras›z nitelikli e¤itim ve sa¤l›k, temiz su ve enerji gibi sosyal devletin de gereklerinden olan hak ve
özgürlüklerinin yasa ve kurumlarla güvence alt›na al›nmas›d›r.
Türkiye ‹flçi S›n›f›, kendi tarihi, birikimi,
kültürü ile sorunlar› çözebilecek ve bar›fl› tesis edecek güce de, özgür/eflit/kardeflçe yaflama iradesine de sahiptir.
Tez-Koop-‹fl Sendikas›
Genel Yönetim Kurulu
BASIN AÇIKLAMALARIMIZDAN KES‹TLER...
3 Aral›k Dünya Özürlüler Günü
"‹nsanca Yaflam Hakt›r"
3 Aral›k Dünya Özürlüler Günü,
tüm dünyada oldu¤u gibi ülkemizde de “insanca yaflam hakk›” ile
birlikte an›lmaktad›r.
Engelliler iflsizlik sorunundan
önemli oranda ve sonuçlar› itibariyle daha da a¤›r biçimde etkilenen bir kesimi oluflturmaktad›r. ‹stihdam, çal›flabilecek bir ifl bulma,
engelliler için zorluklarla dolu, eriflimi kolay olmayan bir aland›r.Tedavi giderleri, e¤itim, eriflilebilirlik
gibi birçok konuda karfl› karfl›ya
olduklar› zorluklardan dolay› fazladan harcama ihtiyac› nedeniyle
engelliler, çal›flma, çal›flarak gelir
elde etme bak›m›ndan engelli olmayanlara oranla daha öncelikli
olmak durumundad›r.
Ülkemizin taraf oldu¤u Birleflmifl
Milletler Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara ‹liflkin Uluslararas›
Sözleflme’nin çal›flma hakk›n› düzenleyen 6. Maddesi, taraf devletlere, yani meclise, hükümete,
mahkemelere,engellilerin; uygun
bir iflte çal›flt›r›lmalar›, ifle devamlar›n›n güvence alt›na al›nmas›,
çal›flt›klar› alanda ilerlemeleri, kariyer sahibi olmalar›, topluma kat›lmalar› için gerekli tedbirlerin al›nmas› yükümlülükleri getirmektedir.
‹fle eriflimde evden bafllayarak,
yollar, ulafl›m araçlar›, iflyerleri ve
binalar olmak üzere yaflam alanlar› engeli yurttafllar›m›z› için engelsiz ve verimli çal›flabilecekleri fle-
kilde düzenlenmelidir. ‹flyerinde
kademe almas›, kariyerini gelifltirmesi teflvik edilmeli, iflverenlerden, iflveren temsilcilerine, ifl arkadafllar›na var›ncaya kadar bir dizi
kifli ve grup taraf›ndan uygulanan
d›fllanma ve mobbing benzeri uygulamalar e¤itim ve cezai yapt›r›mlar ile engellenmelidir.
Yaflan›lan sorunlar yaln›zca fiziki
çevre ile s›n›rl› kalmamakta, ön
yarg›lar, bilinçli veya fark›nda
olunmadan yap›lan ayr›mc› tutumlar engellileri çal›flma yaflam›ndan
uzak tutmaktad›r.
Sorunlar›n gelip kilitlendi¤i yer,
baflta devlet olmak üzere sorumlu
tüm kurum ve kurulufllar›n, hukuka, konulmufl kurallara uymamas›ndad›r.
Fiziki engeller dedi¤imiz, evrensel
tasar›mlarla, en az›ndan TSE’nin
koydu¤u standartlar› uygulayarak
afl›labilir niteliktedir.
‹nsan davran›fllar› ise yine kamudan bafllayarak aflama aflama
topluma verilecek e¤itim ve bilinçlendirici çal›flmalarla kazan›lacak
bir niteliktir.
Bu noktada yerel yönetimler baflta
olmak üzere, hepimize görev düflmektedir.
Tez-Koop-‹fl Sendikas›
Genel Yönetim Kurulu
tez-koop-ifl dergisi - 31
S
E
N
D
i
K
A
M
I
Z
D
A
N
H
A
B
E
R
L
E
R
Sosyal Devlet,
Sosyal Politika
ve Sendikalar
Prof.Dr. Meryem Koray
osyal devlet ve sosyal politika
uygulamalar›yla ilgili tart›flma
çok. Özellikle bu alanda yaflanan gerilemeler nedeniyle sosyal devlet ve sosyal politikalar›n gelece¤inin
birçok tart›flmaya konu oldu¤u aç›k.
Bugünkü yaklafl›m aç›s›ndan hak temelinde yükselen bir sosyal politika anlay›fl› giderek erimekte, sosyal vatandafll›k anlay›fl›ndan hiç söz edilmemektedir. Oysa sosyo-ekonomik haklar ve bunlar›n varl›k kazanmas›yla geliflen sosyal vatandafll›k anlay›fl›, sosyal devletin temel hedefi ve ayr›lmaz
bir parças›d›r (Marshall 1965). Bunun
gibi sosyal eflitlik ve sosyal adalet gibi
sosyal devletin temel amaçlar› da unutulmufl görünmektedir. Özetle, günümüzde bu kazan›mlar›n arkas›ndaki
ideolojik-siyasal-sosyal mücadeleler
önemini yitirdi¤i gibi, sosyal politika ve
sa¤lad›¤› kazan›mlar›n kapitalizmi dönüfltürücü ve sosyal eflitli¤i gelifltirici ifllevi de hat›rlanmaz olmufltur.
S
Bu haliyle örne¤in Türkiye’de sosyal
devletin “ad› var kendi yok” hale geldi¤inden, sosyal politikalar›n ise “zavall›l›¤›ndan” söz etmek yanl›fl olmaz. Bugün aç›kça görldü¤ü gibi, sosyal politika diye elimizde kala kala sorunlar› giderici de¤il, fakat yat›flt›r›c› önlemlerden baflka bir fley kalmam›flt›r. Demokratik sistemlerde oy veren vatandafllar› tümüyle gözden ç›karmak
mümkün olmad›¤›ndan belki bundan
geriye gidilmez; ancak bu anlay›fl içinde sosyal politikan›n da liberalizmin
faydac› ahlak anlay›fl› ile muhafazakarlar›n hay›rseverlik yaklafl›mlar›n› temsil
etmekten öteye gitmeyece¤i aç›k.
Tüm bu olup bitenler ise, meselelere
tez-koop-ifl dergisi - 32
daha bütünlükçü bir yaklafl›mla bakmak ve sosyal devlet anlay›fl› ile sosyal
politika uygulamalar›n›n niteli¤i üzerinde yeniden ve ›srarla düflünmek gere¤ini ortaya koymaktad›r. Bu düflünme
ve tart›flma ihtiyac›n›n, özellikle emek
ve emek örgütleri olan sendikalar için
çok hayati bir mesele oldu¤unu yads›mak da kolay de¤il.
Sosyal devlet anlay›fl›n›n anlam›, ifllevi
ve gerisindeki güçler üzerinde durmak
gerekti¤inde tarihsel ve toplumsal geliflmelere bakmak kaç›n›lmaz. Örne¤in
sosyal devletin modern devlet ve toplumla ilgili oldu¤u aç›k; ancak devlet
anlay›fl›ndaki bu geliflmeyi yaln›z insan hak ve özgürlükleri ile demokrasiye ba¤lamak hiç aç›klay›c› olmaz; aksine gerisinde s›n›fsal bir mücadele ve
bu mücadeleye ba¤l› olarak de¤iflen
toplumsal-siyasal güç iliflkilerini görmek do¤ru olur. Yine devlet anlay›fl›ndaki bu de¤iflimin, kapitalist topluma
özgü oldu¤u, toplumdaki mülkiyet yap›s›n› de¤ifltirmeden, eme¤e sa¤lanan
baz› haklar› temsil etti¤i bilinse de,
eme¤in toplumsal-siyasal aç›dan güçlü
oldu¤u toplumlarda (ve dönemlerde)
gerçeklik kazand›¤› da, bu anlay›fl ve
uygulamalar›n eme¤in ekonomik, sosyal ve siyasal aç›dan güçlenmesine
hizmet etti¤i de unutulamaz.
Biliniyor ki, Marksist yaklafl›m aç›s›ndan sosyal refah devleti kapitalist geliflmenin bir ürünü olarak görülür ve ortaya ç›k›fl› kapitalizmin sorunlar›, s›n›f
kavgas› ve ekonomik krizlere ba¤lan›rken, sosyal refah politikalar› da özel
mülkiyet yap›s›n› de¤ifltirmeden iflçi s›n›f›n› sistemle bütünlefltirmek amac›n›
tafl›yan politikalar olarak de¤erlendirilir
(Przeworski, 1991; 238; Wallerstein,
1998; 46). Asl›nda sosyal politikan›n
toplumsal bütünleflme ve özellikle
emek ve sermaye aras›ndaki uzlaflma
aç›s›ndan bir araç oldu¤u aç›k. Kapitalist toplumda emek ve sermaye aras›ndaki çat›flma eme¤in güçlenip siyasallaflmas›yla siyasal alana aktar›lm›fl, bu
çat›flman›n demokrasi içinde çözümü
istendi¤inde de bir aya¤› siyasal demokrasi, ötekisi sosyal devlet olan bir
çözüm bulunmufltur.
Dolay›s›yla bu yaklafl›mla sosyal politikan›n niteli¤i aç›s›ndan hakl› bir de¤erlendirme yap›lmaktad›r. Yani sosyal
devlet ve sosyal politikan›n demokratik
bir toplumda baflta emek olmak üzere
genifl kitlelerin toplumla bütünleflmesini amaçlad›¤› ve buna hizmet etti¤i bir
gerçek. K›saca, bir “harç” görevi gördü¤ünü de söyleyebiliriz.
Öte yandan bu de¤erlendirmeler hakl›
bulsak ve sosyal devletin varl›k kazanmas›n› kapitalist toplumda siyasal demokrasinin geliflmesine ve bütünleflme
ihtiyac›na ba¤lasak da, bu geliflmelerin
s›n›fsal bir niteli¤i oldu¤unu da, s›n›f
ad›na getirdi¤i baz› kazan›mlar› da
yads›mak mümkün de¤il. Ayr›ca bunun yads›nmas›n›n emek hareketi aç›s›ndan verilen mücadelelerin ve kazan›mlar›n yads›nmas› anlam›na geldi¤ini düflünmek gerek. Yaflananlar da,
eme¤in toplumsal-siyasal güç iliflkilerinde etkin bir konuma gelmesi ve s›n›fsal istemlerini siyasete aktarmas›
mümkün oldukça, devletin sosyal niteli¤inin gelifliminin mümkün oldu¤unu
göstermekte. Bu nedenle, sosyal devletin gerisinde eme¤in örgütlenip siyasallaflmas› ve toplumdaki güç iliflkile-
Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar
rinde etkin bir konuma gelmesi üzerinde duran “güç iliflkileri” yaklafl›m›, çok
daha aç›klay›c› bir yaklafl›m olmaktad›r. Buna ba¤l› olarak farkl› sosyal devlet anlay›fllar›n›, ekonomik geliflme
farkl›l›klar›ndan çok toplumsal-siyasal
güç iliflkilerindeki farkl›l›klarla aç›klamak daha anlaml› görünmektedir. Örne¤in bugün de sosyal devlet ve sosyal politika aç›s›ndan geçmifle göre bir
gerileme varsa, bunun nedenlerini çok
zaman yap›ld›¤› gibi küreselleflme ve
neo-liberal politikalarda aramak mümkün; ama bu geliflmeler tek bafl›na bir
fley aç›klamaya yetmez. Bunlar›n genel olarak eme¤i güçsüzlefltiren etkileri nedeniyledir ki, emek ad›na kazan›mlardan geri ad›mlar at›labilmektedir.
Tabii sosyal devlet arac›l›¤›yla emek
ve sermaye aras›ndaki bu uzlaflman›n
emek ad›na vaatleri ve sa¤lad›¤› kazan›mlar hep tart›flma konusudur. Bugün
bu konuda kuflku ve kayg› duyulmas›n›n çok daha hakl› nedenleri oldu¤u da
düflünülebilir. Yine de kapitalist sistem
içinde demokrasinin araçsall›¤› ile devletin “yeniden bölüfltürücü” rolünün kabulü ile, kapitalizmin terbiye edilmesi
ve dönüfltürülmesi gibi bir amaç/sonuç
beklendi¤ini söylemek de yanl›fl olmaz. Tabii mülkiyet iliflkileri de¤iflmedikçe emek ad›na gerçek bir kazan›m
olmayaca¤› düflünülerek bu anlay›fl ve
uygulamalara kapitalizmin “incir yapra¤›” olarak da bak›labilir. Buradaki farkl›l›¤›n, demokratik sol ile sosyalist solun temel ayr›flma noktas› oldu¤u da
bilinmekte.
Bu noktada önemli bir nokta da, eme¤in siyasallaflmas› ile sendikalar›n seçim ve politikalar›n›n belirleyici rolleridir. Kapitalist toplumda emek, bir yandan örgütlenip toplu sözleflmelerle
ekonomik mücadele verirken, öteki
yandan sol siyasal partilerle iliflkileri ve
sendikalar›n›n bask› grubu olarak etkileri arac›l›¤›yla çift yoldan güçlenme ve
mücadele aray›fl›ndad›r. Ancak emek
toplumsal-siyasal güç dengesinde etkin bir konuma gelmedikçe “emekçi s›n›f” ad›na pek umutlu olunamayaca¤›
ve kapitalizmin sosyal devlet do¤rultusunda dönüfltürülemeyece¤ini de yaflananlar göstermektedir. Çünkü, örgütsüz emek bir yana, örgütlenmifl
emek için bile sendikalar› ne kadar
güçlü olursa olsun, toplu pazarl›kla kazan›lanlar›n boyutlar› sosyal-ekonomik-siyasal koflullara ba¤l›d›r. Eme¤in
siyasallaflmad›¤› ülke ve koflullarda
toplu pazarl›k mücadelesinin getirdi¤i
kazan›mlar sendika üyeleriyle s›n›rland›¤› gibi, bu koflullarda d›fl koflullar› iyilefltirmek de, toplu pazarl›kla al›nan›
güvenceye kavuflturmak da mümkün
olmamaktad›r. Yani sendika üyeleri (
içerde olanlar), sendika üyesi olmayanlar›n (d›flar›da kalanlar), hatta iflsizlerin çal›flma ve yaflama koflullar›yla
çevrili ve s›n›rl› olduklar›n› bilmek durumunda olduklar› gibi, genel olarak sosyo-ekonomik koflullar› iyilefltirmedikçe
kendi koflullar›n› iyilefltirmenin s›n›rl›
kalaca¤›n› da bilmek durumundad›rlar.
Genel anlamda sosyo-ekonomik koflullar›n iyileflmesi ise, güçlü bir sosyal
devletin varl›k kazanmas›yla mümkün
olmaktad›r.
Dolay›s›yla kapflitalist bir toplumda
eme¤in sermaye karfl›s›ndaki eflitsiz
konumunu ancak siyasal yoldan aflmas› ve az veya çok dengelemesi
mümkündür. Bir baflka deyiflle, örgütlü
veya örgütsüz emek için ancak etkili bir
sosyal devlet ve sosyal politika anlay›fl›na geçilmesi sermaye-emek çat›flmas›nda emekten yana kazan›mlar›
mümkün k›labilmekted›r. Devletin bu
yolda dönüflümü ise, ancak eme¤in
güçlenmesi ve siyasallaflmas›, ekonomik mücadelesini siyasal mücadele ile
birlefltirilmesine ba¤l› olmaktad›r.
Bu iliflkiyi ve sonuçlar›na biraz daha
yak›ndan bakmak yararl› olacakt›r.
Sosyal Refah Devleti ve Arkas›ndaki
Siyasal-Toplumsal Güç ‹liflkileri
Tekrar edersek, refah devletine duyulan ihtiyaç endüstrileflmenin ve kapitalistleflmenin yaratt›¤› sorunlara ba¤lansa ve ç›k›fl noktas› olarak demokrasinin geliflmesi gösterilse de, iflçi hareketi ve bu hareketin siyasallaflmas›, bu
hareketin sendikalarla ve emekten yana partilerle kurdu¤u yak›nl›k, ele geçirdi¤i toplumsal/siyasal güç gibi geliflmeleri dikkate alan “güç iliflkileri yaklafl›m›” (power relations approach), modern anlamdaki refah devletinin ortaya
ç›kmas›nda çok daha aç›klay›c› olmaktad›r (Korpi, 1978, 40; Esping-Andersen, 1990, 11). Örne¤in Amerika ve
Avrupa’daki farkl› refah anlay›fl› ve uygulamalar›n›, kapitalistleflme, demokratikleflme ve modernleflme boyutlar›yla aç›klamak mümkün de¤ildir; ancak
bu iki k›tada yaflanan s›n›f hareketi ve
toplumsal mücadelenin farkl›l›¤› ile baz› ipuçlar› bulunabilir.
Toplumsal-siyasal güç iliflkilerinin ne
yönde tecelli edece¤i meselesinde ise,
s›n›f mücadeleleri, sendikal örgütlenme ve sendikalar›n benimsedi¤i politikalar çok önemli olmaktad›r. Örne¤in
s›n›f mücadelesi ve bu mücadelenin siyasal alanda bir ç›k›fl bulmas›, Bat› Avrupa’da sosyal devletin ortaya ç›kmas›n›n varl›k koflulu gibi. Bu anlamda
sendikal örgütlenme de, yaln›z üyelerinin ekonomik ç›karlar›n› koruyan “mesleki” bir nitelik tafl›maz, tam aksine “s›n›fsal dayan›flma” örgütü ve arac› konumundad›r. Böyle bir anlay›fl› ve bunun gerektirdi¤i siyasal iliflkileri baflard›klar›ndan dolay›d›r ki, devleti dönüfltürmüfl ve emek ad›na genel bir iyileflme sa¤layabiflmifllerdir. K›sacas› ancak emek ad›na toplumsal-ideolojik-siyasal güçlenme sa¤land›¤›nda sosyal
refah devleti kurumsalllaflabilmifltir. Örne¤in bu yöndeki as›l geliflmelerin, Bat› Avrupa’da 1945 sonras› ve emekten
yana partilerin güçlenip iktidara geldi¤i
veya alternatif iktidarlar› temsil ettikleri
dönemde oldu¤u unutulamaz. Avrupa
sendikac›l›¤› ve Amerikan sendikac›l›¤›
aras›ndaki en önemli fark da, s›n›fsal
anlay›fl ve dayan›flma ile siyasallaflma
konusundaki farkl›l›kta yatmaktad›r
(Esping-Andersen, 1990). Bu konulardaki farkl›l›¤›n, sosyal devlet anlay›fl›
aç›s›ndan ABD ve AB aras›ndaki farkl›l›¤› aç›klayan en önemli faktör oldu¤unu düflünmek de do¤ru olur.
Özetle Avrupa’da güçlü bir iflçi s›n›f›n›n
tez-koop-ifl dergisi - 33
Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar
ortaya ç›kmas› ve bu s›n›f›n ideolojik
anlamda s›n›fsal bir anlay›fl ve yap›lanmay› seçmesi ve bu yolda siyasallaflmas›, sosyo-ekonomik haklar›n varl›k
kazanmas› ve devletin bu yolda dönüflümünü sa¤layarak emek-sermaya
aras›ndaki çat›flman›n siyasete tahvil
edilmesin› sa¤lamaktad›r; böylece siyasal demokrasi içinde bir çözüm bulunmufl olmaktad›r.
‹flçi hareketinden do¤an Avrupa sendikac›l›¤› da, bafl›ndan buyana emek hareketinin bir kanad› olarak hareketin
öteki kanad› olan siyasal örgütlenme
ile yak›n iliflkiler içinde olmaya özen
göstermifltir. Bu tutum toplu pazarl›k
anlay›fl›na da yans›d›¤›ndan, iflkolu
toplu pazarl›klar›, genel ilke ve kazan›mlar›n sendika üyesi olmayanlara da
uygulanmas› ve tüm çal›flanlar aras›nda özellikle maddi haklar aç›s›ndan büyük farkl›l›klar› önleyen bir “dayan›flma” anlay›fl› Avrupa’daki sendikac›l›¤›n temel ilkelerini oluflturmufltur. Buna
karfl›n Amerikan sendikac›l›¤›, kendi
üyeleri için “flimdi ve daha çok” gibi bir
anlay›fl› benimsemifl ve üyelerinin ç›kar›yla s›n›rlanan bir “ç›kar” örgütü olmaya önem vermifllerdir. Bu ülkede
sendikac›l›¤›n dar kapsam› gibi, eme¤in siyasallaflmas›n›n ve sol düflüncelerle buluflmas›n›n mümkün olmad›¤›
da bilinmektedir.
Türkiye’deki sendikac›l›¤›n bafl›ndan
buyana benimsedi¤i ve izledi¤i politikalara bak›ld›¤›nda, büyük bir kesimin
Amerikan sendikac›l›¤›na yak›nl›¤› bilinmektedir. Bugün Amerikan sendikac›l›¤›na benzer bir gerileme yaflad›klar›
da ortadad›r. Bu nedenle bugün, hem
gerilemelerinin nedenlerini araflt›r›rken
hem de Avrupa sendikac›l›¤› ile iliflkilerini gelifltirme gayreti içine girerken, öncelikle yap› ve politikalar›n› masaya yat›rmalar› gerekti¤i aç›kt›r.
Günümüzün De¤iflen Koflullar› ve
Küresel Kapitalizm
Bugün küresel ve ulusal düzeyde de¤iflen koflullar söz konusudur. Bir yandan ABD’nin bafl›n› çekti¤i neo-liberal
politikalar tüm dünyay› etkilemektedir,
tez-koop-ifl dergisi - 34
öte yandan eme¤in kendi içinde ve çal›flma koflullar›nda emek, dayan›flma,
örgütlenme gibi tüm kavramlar›n yeniden düflünülmesini gerektirecek de¤iflimler yaflanmaktad›r. Dolay›s›yla hem
bu kavramlar› yeniden düflünmek ve
tan›mlamak hem de güç iliflkilerinde
emekten yana bozulan dengeleri onarmak gibi çabalara ihtiyaç vard›r.
Bugün küreselleflen sermaye emek piyasas›n› küresellefltirmekte ve emek
için küresel düzeyde bir rekabet ortam›
yaratmaktad›r; küresel rekabetin iflgücünü sermaye karfl›s›nda güçsüzlefltirdi¤i gibi ulusal düzeyde kazand›¤› haklar› az ya da çok tehdit etti¤i de ortadad›r. Öte yandan sermayenin kazand›¤›
hareketlili¤in, ulus devletin ve ulusal
politikalar›n gerilemesi anlam›na geldi¤i de bilinmektedir. Bu koflullar›n küresel ve toplumsal düzeyde güç iliflkilerini emek aleyhine bozdu¤u ortada. Bunun sonuçlar›n› artan iflsizlik, gerileyen
çal›flma koflullar›, zay›flayan sendikac›l›k ve parçalanan ideolojik-siyasal yap›da görmemek mümkün de¤il.
Bu nedenle, günümüzdeki ekonomi anlay›fl›n› tan›mlamak ve elefltirmek aç›s›ndan ço¤u zaman neo-liberal politikalardan söz edilse de, küreselleflen piyasa ad› alt›nda giderek küreselleflen bir
kapitalizm gerçe¤inden ve hegemonyas›ndan söz etmek daha do¤ru olacakt›r.
‹çinde bulundu¤umuz küresel/toplumsal kaosun büyük ölçüde küreselleflen
kapitalizmin tüm öteki toplumsal sistemleri hegemonyas› alt›na alacak bir
güç kazanmas›, bir toplum/dünya düzeni (veya imparatorluk) haline gelmesiyle ilgili oldu¤unu düflünen epeyce yazar
oldu¤unu da biliyoruz.
Emek anlay›fl› ve istihdam yap›s› aç›s›ndan da de¤iflen çok fley var. Emek
kendi içinde büyük farkl›l›klar yaflarkan, istihdam yap›s›ndaki de¤iflimler
de eme¤i bölüp parçalamakta, aralar›ndaki ortakl›¤› görülmez k›larak dayan›flma duygusu ve ihtiyac›n› gündemden kald›rmaktad›r. Endüstri-hizmet
sektörü, maddi-gayr›maddi emek, örgütlü-örgütsüz ve nitelikli-niteliksiz, daimi-geçici ve formel-enformel istihdam
gibi çeflitli parçalara ayr›lm›fl eme¤in
herbiri aç›s›ndan emek, s›n›f, dayan›flma, örgütlenme gibi kavramlar›n anlam› farkl› olabilmektedir. Bir de günümüzün post-modern, kültürelci yaklafl›mlar› devreye girince ücretli çal›flanlarda “s›n›ftan kaç›fl” diye nitelendirilebilecek bir e¤ilimin güç kazanmas› önlenememektedir 1. S›n›ftan kaç›fl veya
“çakma s›n›f” örgütlenmeyi olumsuz etkilerken, örgütlenme sa¤lanm›fl olsa
da bu örgütlerin s›n›f politikas› gütmeleri kolay olmamaktad›r.
olsun emek ve sermaye aras›ndaki
çat›flman›n devam etti¤i, buna karfl›n
emek geliriyle geçimlerini sa¤layanlar
aras›nda bir ortakl›k oldu¤u ortada.
Örne¤in son krizlerin gösterdi¤i gibi,
ne kadar nitelikli olursa olsunlar oldu¤u bu nitelik iflten at›lmay› engellemekte, sermaye kendi ç›kar›na ters
düfltü¤ü yerde kimsenin gözünün yafl›na bakmamaktad›r. Yani hizmet
sektörün de çal›flman›n, nitelikli
emek, gayrimadd› emek, hatta entelektüel emek olman›n eme¤in anlam›n› de¤ifltirdi¤i, s›n›f temelli anlay›fllar›
gereksiz k›ld›¤› söylentilerinin bofl oldu¤u, çal›flanlar aç›s›ndan da emeksermaye aras›ndaki iliflkinin niteli¤inin (eme¤in ba¤›ml›l›¤› gibi) de¤iflmedi¤i ve temel çat›flman›n ortadan
kalkmad›¤› aç›k; yaflananlar da bunu
göstermekte.
Ne yaz›k ki, eme¤in kendi parçalan›fl›
ve da¤›n›kl›¤› içinde bunu görememesi veya görmezlikten gelmesi (k›saca s›n›ftan kaç›fl) genel olarak
eme¤in toplumsal-siyasal ve ekonomik anlamda güçsüzleflmesi ile sonuçlanmaktad›r. Bu durum sendikal
örgütlenmenin gerilemesi, ideolojiksiyasal tercihlerde soldan uzaklafl›lmas› gibi sonuçlar getirirken, bir sonucu da sosyal refah devleti ve sosyal politikalar›n arkas›ndaki güçlerin
gerilemesi olmaktad›r.
1 Bu gibi konular› tart›flt›¤›m›z Tez-Koop-‹fl Sendikas›’n›n e¤itim seminerinde, e¤itime kat›lanlarca ortaya
at›lan “çakma s›n›f” kavram›n›n da, s›n›ftan kaç›fl gibi,
içinde bulundu¤umuz durumu do¤rudan ve aç›k yürekle aç›klamak aç›s›ndan dikkat çekici oldu¤unu söylemeliyim.
Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar
Bu gerilemenin görece daha az oldu¤u ülkeler ise, sosyal refah devletinin
gerçekten kurumsallaflma gösterdi¤i
Orta ve Kuzey Avrupa ülkeleri olmaktad›r. Bu bölgede emek ve toplum
ad›na koruyucu kurallar›n az veya
çok de¤iflerek de olsa devam etmesi
ise, ancak güç iliflkileri ile aç›klanabilmektedir.
Özetle söylersek iç ve d›fl koflullardaki de¤iflim Avrupa ülkelerinde de söz
konusu; bu nedenle orada da güç iliflkileri emekten yana bozuldu¤u ve
hem sosyal devlet anlay›fl›nda hem
toplu pazarl›klarda tavizkar yaklafl›mlar›n ortaya ç›kt›¤›n› söylemek gerek.
Yani Bat› avrupa için de herfley eskisi gibi devam etmektedir denilemez.
Örne¤in Avrupa’daki güçlü sendikalar›n geleneksel politikalar›ndan uzaklaflarak, yaln›z kendi ülkelerindeki
sosyal devlet anlay›fl› ve politikalar›n›
korumak üzere “ulusalc›” politikalara
yöneldikleri, üyelerini korumak üzere
istihdamda esneklik aray›fllar›na r›za
gösterdikleri, böylece tüm ücretli çal›flanlar› temsil etme iddialar›nda giderek vazgeçtikleri gibi elefltirilerin ortaya at›ld›¤›n› görüyoruz (Asbjorn
Wahl, 2004). Bu elefltirilerin büyük bir
hakl›l›k pay› tafl›d›klar› da ortada.
K›sacas› “tavizkar toplu pazarl›klar”
ve öncelikle örgütlü kesimin ç›karlar›n› korumaya yönelik e¤ilimler Avrupa’da da geçerli olmaya bafllam›fl durumda. En baflta istihdam›n korunmas› ad›na ücretlerden fedakarl›k edildi¤i bilinmekte. Ama buralarda farkl› bir
fleyler de var.
Bunlardan birincisi, Avrupa veya AB
bölgesi aç›s›ndan, emek ve sermaye
aras›nda uyguland›¤› bilinen ve AB
taraf›ndan da teflvik edilen sosyal diyalog ve sosyal taraf anlay›fl›n›n gücü
ve ne olursa olsun taraflar aras›nda
uzlaflman›n ve sosyal anlaflmalar›n
devam etmesine yönelik bir anlaflman›n varl›¤›; ikincisi de piyasan›n neden oldu¤u eflitsizlikleri bir ölçüde telafi etmeye çal›flan sosyal devletin
(gerileyen yanlar› olsa da) varl›¤›. Avrupa Toplum Modeline iliflkin bu te-
mel özelliklerin bu bölgeyi dünyan›n
öteki bölgelerinden ay›rd›¤› bir gerçek
(Koray, 2005).
Kuflkusuz dünya piyasalar›nda yeni
güçlerin varl›¤› ve artan rekabet, tüm
ülkelerde oldu¤u gibi bu ülkelerde de
istihdam, ücretler, çal›flma koflullar›,
ifl güvencesi konular›nda “esnek” uygulamalar› gündeme getirmektedir.
Ancak AB bölgesinde çal›flma koflullar› esnerken güvenceyi ( az veya
çok) sürdürmenin sosyal devlete düfltü¤ü de kabul edilmektedir. Örne¤in
son y›llarda AB düzeyinde dolafl›ma
giren “flexicurity” (esne-güvence)
kavram›, bu bölgede de¤iflen anlay›fl›
ortaya koymas› aç›s›ndan ilginç bir
kavramd›r. Bununla AB, hem de¤iflen koflullara uymak ve esneklik sa¤lamak hem de kendi modelinin öngördü¤ü gibi çal›flma yaflam›nda güvenceyi korumak gibi çeliflkili iki amac›
birden gerçeklefltirme aray›fl›n› anlatmaktad›r. AB düzeyinde bunun ne
kadar baflar›ld›¤›, AB üyelerince sosyal devletin ne ölçüde gerçekleflti¤i
çok yönlü tart›flmalar gerektirir. Burada modelin aksamadan iflledi¤ini söylemek istemiyorum; aksine bu konuda kuflku ve kayg› uyand›ran noktalar
giderek artmaktad›r. Söylemek istedi¤im, küreselleflen kapitalizm ve ona
eflilik eden neo-politikalar karfl›s›nda,
ulusal düzeyde sosyal devlet anlay›fl›
ve uygulamalar›n›n hala baz› farklar
yaratabildi¤i.
Yap›lan araflt›rmalar Avrupa’da farkl›
refah devleti modellerinin her birinin
sosyo-ekonomik koflullar›n iyileflmesi
aç›s›ndan olumlu rolleri oldu¤unu ortaya koymaktad›r. AB üyeleri ile dünyan›n öteki bölgelerindeki ülkeleri
sosyal eflitlik ve sosyal adalet göstergeleri aç›s›ndan karfl›laflt›rmak da bu
konuda yeterli bir fikir vermektedir.
Avrupa içinde yap›lan baz› araflt›rmalar ise, bu bölgedeki ülkeler aras›ndaki farkl›l›klar› aç›klamaya çal›flmaktad›r. Buna göre, sol partilerin iktidar›n›n sosyal koruman›n sürdürülmesi
ve gelir da¤›l›m›ndaki adaletsizliklerin
azalmas› aç›s›ndan etkisini hala sür-
dürdü¤ü görülmektedir. Örne¤in günümüzde istihdam yap›s›, s›n›f bilinci
ve dayan›flmas› aç›s›ndan de¤ifliklikler olmas›na karfl›n, farkl› refah modellerinde ortaya ç›kan farkl› politikalarda siyasal yap›n›n etkisi ve rolünün
belirleyicili¤ini ortaya ç›kmaktad›rk
(Korpi ve Palme, 2003; Bradley, Huber, Moller, Nielsen ve Stephens,
2003). Korpi ve Palme, Avrupa’da
farkl› ülkeleri ve farkl› refah rejimlerinde, iktidardaki siyasal parti ile refah
politikalar›n› karfl›laflt›rm›fl ve hükümetteki partiler ile refah anlay›fl› ve
uygulamas› aras›nda yak›n iliflkiler
bulmufllard›r; buna göre, daha büyük
tavizlere Avrupa’da da liberal refah
devleti modelini benimseyen ülkelerde rastlan›rken, sosyal demokrat niteli¤i a¤›r basan ülkelerde refah politikalar›ndaki uygulamalarda çok daha
küçük gerilemeler söz konusu olmufltur (2003; 463). Ücret pazarl›klar›,
sendika yo¤unlu¤u, iflsizlik, fakl› hükümetler gibi birçok de¤iflkenin gelir
da¤›l›m› üzerindeki etkilerini ölçmeye
çal›flan ikinci araflt›rmada ise (Bradley ve di¤erleri, 2003), tüm refah devletlerinin (liberal refah devleti de olmak üzere) gelir da¤›l›m› üzerinde
olumlu etkileri oldu¤u saptanm›fl, ancak gelir da¤›l›m›ndaki eflitsizliklerin
azalt›lmas›nda en etken olan de¤iflkenin sol parti iktidarlar› oldu¤u ortaya ç›km›flt›r. Bu nedenle araflt›rmac›lar kendi bulgular›n›n da güç iliflkileri
yaklafl›m›n› destekler sonuçlar verdi¤i sonucuna varm›fllard›r.
Özetle bir Avrupa gelene¤i ve AB taraf›ndan Avrupa Toplum modeli olarak adland›r›lan model var; bu model
içinde sosyal refah devletinin kurumsallaflma düzeyi, bunlar›n gerisinde
eme¤in toplumsal-siyasal aç›dan sahip oldu¤u güç ve konum, hepsi, bugün de¤iflen baz› koflullar olsa da,
Avrupa’y› farkl› bir yere koyma gereklili¤ini göstermekte. Ancak ve yine de,
Avrupa’y› da içine katacak biçimde
bugün ekonomi karfl›s›nda siyaset,
sermaye karfl›s›nda emek, piyasa
karfl›s›nda sosyal devletin, tümüyle
devreden ç›kmam›fl olsalar da, güçle-
tez-koop-ifl dergisi - 35
Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar
rini yitirdiklerini gibi gerçekler de var
(Koray, 1997). Bu nedenle, bir yandan sorunlar›n yayg›nlafl›p küreselleflti¤i görülmekte, öte yandan bu sorunlara karfl› mücadele gücü gerileyip
zay›flamaktad›r. Ulusal-toplumsal düzeyde mücadele verecek emek hem
parçalan›r hem geri çekilirken, bölgesel-küresel düzeyde verilmesi gereken mücadelenin ise henüz aktörleri
oluflmam›fl durumdad›r.
Bu nedenle sosyal eflitsizlik ve adaletsizlikler büyürken, karfl› güçlerin
küresel-toplumsal-siyasal güçsüzlükleri nedeniyle tümüyle küresel ekonominin emrine girmifl bir ulus-devlet,
küresel ekonomi karfl›s›nda “eli kolu
ba¤l›” bir devlet ortaya ç›kmaktad›r.
Böyle bir ortamda devletin sosyal boyutlar›n›n, sosyal vatandafll›k ve sosyal politika gibi hedeflerinin içlerinin
boflalmas› da kaç›n›lmazd›r. Yine
böyle bir ortamda kazan›lm›fl haklar
erirken, sendikal örgütlülü¤ün savunmac› yaklafl›mdan öteye geçemedi¤i
görülmektedir. Bu koflullarda, bir yanda sosyal sorunlar karfl›s›nda tümüyle yang›nlar› söndüren “itfaiyeci” rolünde bir devlet, öte yanda giderek
azalan örgütlü kesimin çal›flma koflullar›na odakland›¤›ndan sosyo-ekonomik sorunlarla da, örgütsüz kesimlerle de ilgisi kopan bir sendikac›l›k söz
konusu olabilmektedir. Ancak bir
baflka tarafta da iflsizi, yoksulu, kay›ts›z, geçici çal›flan› ile büyüyen bir
emek ordusunun ortaya ç›kt›¤›n› ve
emek ad›na bu da¤›n›kl›¤›n ve bölünmüfllü¤ün toparlan›p bir güce dönüflmesinin beklendi¤ini görmek gerekmektedir.
Geliflmifl kapitalizm d›fl›nda kalan
dünyada ve Türkiye’de kuflkusuz koflullar daha da olumsuzdur. Örne¤in
Türkiye’de 1960-1980 aras›nda geliflmifl ekonomilerdeki Keynesyen ekonomiye benzer politikalar uygulanmas›n› sa¤layan ithal ikameci politikalar
bu dönemde hem iflçi s›n›f›na ve sendikalara baz› kazan›mlar sa¤lam›fl
hem de sosyal devlet fikri ve sosyal
politikalara yer açm›flt›r. Bu dönemde
tez-koop-ifl dergisi - 36
sosyal devletin kurumsallaflmas› için
yeterli olmam›fl ve sosyal devletten
çok sosyal vaatler devleti hayata geçmifl olsa da, bu anlay›fl ve politikalar›n en az›ndan daha ciddiye al›nd›¤›
söylenebilir. 80 sonras› d›fla aç›lan
ekonomiyle birlikte devletin bafll›ca
amac› küresel piyasalara eklemlenmek olunca, sosyal sorunlardan çok
dünya ekonomisiyle bütünleflme derdinde bir devlet ortaya ç›km›flt›r. Yani
devlet, alt-yap› yat›r›mlar›ndan özellefltirmelere, banka, para, faiz politikalar›ndan vergi politikalar›na kadar
uzanan genifl çapl› bir dönüflüm geçirmifl, bu dönüflümün temel amac›
da küresel kapitalizme eklemlenmek
ve piyasa toplumuna dönüflmek olmufltur. Olan da devletin zaten yetersiz kalan sosyal boyutlar›na ve politikalar›na olmufltur.
Sonuç olarak 20. yüzy›l›n ikinci yar›s›nda etkinlik kazanan sosyal devlet
ve buna ba¤l› olarak geliflen sosyal
politika anlay›fl› 20. yüzy›l daha sonlanmadan gerilemek zorunda kalm›flt›r. Bir baflka deyiflle, zaten ancak geliflmifl kapitalizm içinde belirli ölçüde
yeflermifl olan sosyal devlet fikri ve
ona efllik eden sosyal eflitlik, sosyal
adalet ve sosyal vatandafll›k gibi hedefler pek de büyümeden tedavülden
kald›r›lmaya çal›fl›lmaktad›r. Bu kavramlara ve bu devlet anlay›fl›na do¤rudan sahip ç›kmas› gereken emek
de gerek da¤›n›kl›¤›, gerek s›n›f politikalar›ndan ve siyasal bilinçten kaç›fl› nedeniyle parçalana›p güçsüzleflti¤indenip sosyal devletin ve sosyal
politikalar›n çöküflünü durduramamaktad›ur. Daha ac›s›, bu çöküflü
durdurman›n kendisi için vazgeçilmez
oldu¤unun ne kadar fark›nda oldu¤udur.
Türkiye’den Tablolar
Sosyal refah politikalar› aç›s›ndan ileri bir düzeye ulaflm›fl toplumlarda bile
sosyal bütünleflme tehdit alt›nda iken,
sosyal d›fllanma denilen önemli bir
sorun büyürken, Türkiye gibi sosyal
devlet anlay›fl› aç›s›ndan “sosyal vaatler” devleti olmaktan öteye gideme-
yen bir ülkede sosyal politikalar›n zavall›l›¤› da, sosyo-ekonomik koflullar›n periflanl›¤› fazla söze hacet b›rakm›yor. Örne¤in sosyal harcamalar 15
üyeli AB içinde GSY‹H’n›n üçte biri
dolay›nda olurken, Türkiye’de sa¤l›k,
sosyal sigorta ve sosyal yard›m kalemlerini içeren sosyal harcamalar›n
GSY‹H içindeki pay› yüzde 13 dolay›nda kalmaktad›r.
21 milyon dolay›nda kalan istihdam
içinde, resmi olarak yaklafl›k 3,5 milyon iflsizdir, yüksek ö¤renim görmüfl
dört gençten birinin iflsiz oldu¤u düflünülürse e¤itim ve istihdam iliflkisi
de bozulmufl görünmektedir. ‹fl bulmak aç›s›ndan, ne üniversite bitirmenin, ne de istidam sa¤lamak aç›s›ndan bolca reklam› yap›lan mesleki
kurslar›n pek ifle yaramad›¤› görülmektedir.
Gelir da¤›l›m› çok adaletsizdir; bunu
gidermek için bir fley yap›lmazken,
aksine dolayl› vergilere a¤›rl›k veren
adaletsiz vergi politikas› daha da güçlenmektedir. Gelir da¤›l›m›ndaki adaletsizlik gibi, yoksulluk ve geçim s›k›nt›s› toplumun önemli bir kesimini ilgilendirmektedir. Asgari ücret uygulamas›, çal›flan yoksullar gerçe¤ini yans›tan bir gösterge olmaktan öteye gidememektedir.
Üstelik tüm bu gerçekler ve bunlar›n
da ötesi,yaln›z bu alanarda u¤raflanlar›n yaz› ve çal›flmalar›n da de¤il, hemen hergün çeflitli haberlerle karfl›m›za ç›kmaktad›r. Gerçi gazeteler ve televizyonun toplumun bu gerçeklerini
verme konusunda çok istekli olduklar›
söylenemez;ancak, ne yaz›k ki bu kadar aç›k sorunlar›, ortaya ç›kan dengesizlikleri saklamak da o kadar kolay
de¤ildir. Bu nedenle, etraf›m›za bakmak gibi, gazetelerde yaz›lanlara bir
göz atmak da bu toplum hakk›nda çok
fley ö¤renmek için yeter. Önemli ve ne
yaz›k ki eksik olan da, bu ö¤rendiklerimizi nas›l kullanaca¤›m›z› bilemememiz. Art›k ilgisizlik, bofl vermifllik, tembellik, kadercilik, umutsuzluk, güvensizlik, örgütsüzlük, depolitizasyon mu
denir; bilemiyorum.
Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar
Bu nedenle uzun uzun yazmaktansa, toplumun sosyo-ekonomik koflullar›n› veya “hal-i pür melalini” gazete küpürlerinden seçmelerle vermek istedim.
‹flte örnekler.
tez-koop-ifl dergisi - 37
Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar
tez-koop-ifl dergisi - 38
Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar
Ama anlafl›lan, krizin vurmad›¤› kesimler de var: Örne¤in bankalar.
Ve bu koflullarda sosyal devlet olman›n ilk göstergesi olan vergi politikas› nas›l? Gelir vergisi, kurumlar vergisi gibi dolays›z vergilere mi, yoksa zengin-yoksul bakmayan katma de¤er vergisi gibi dolayl› vergilere mi a¤›rl›k verilmifl? ‹flte
haber!
Verginin nereden topland›¤› konusunda bir de ülkeler aras›ndaki k›yaslamalara bakal›m. Görülüyor ki, mal ve hizmetlerden al›nan dolayl› vergilerin toplam vergiler içinde yar›ya yak›n bir paya ulaflt›¤› baflka bir ülke yok. Yaln›zca bu vergi politikas› bile, nas›l bir sosyal adaletsizlik politikas›n›n izlendi¤ini aç›kça göstermiyor mu?
Vergi Gelirlerinin Toplam ‹çindeki Pay›-2003
ABD:
Japonya:
Fransa:
Almanya:
‹talya:
‹spanya:
Portekiz:
Danimarka:
‹sveç:
Türkiye:
Gel.ve Kur.
43.3
30.6
23.2
27.4
30.9
28.2
24.5
59.9
36.3
23.7
Sos.Güv
26.4
38.5
37.7
40.5
29.5
35.3
31.7
2.5
29.1
20.8
Emlak
12.1
10.3
7.3
2.4
8.0
7.5
4.1
3.8
3.1
3.2
Mal ve Hiz.
18.2
20.3
25.5
29.4
25.7
36.2
36.7
33.0
26.3
49.5
Ve sonuç:
tez-koop-ifl dergisi - 39
Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar
Ve daha içler ac›s› sonuç; hala insan›n de¤erinin anlafl›lamamas›. Madenlerde ölüm kol gezerken, bu ölümleri “kadere”
ba¤layan zihniyetlerin devam etmesi. Al›nabilecek önlemleri almak ve insanlar› korumak yerine, denetim yetersizli¤i ve
kay›ts›zl›kla iflyeri kazalar›n›n önlenememesi
Gören gözler için, bu tablolar izlenen
politikalar› da aç›kça ortaya koyuyor.
Ve bu tablolar sosyal devletin öldü¤ünü, sosyal politikan›n yoklu¤unu gösteriyor. Sosyal devlet ad› verilerek yap›lan fleyler de, faydac› ahlakla geleneksel veya dinsel yard›mseverlik anlay›fl›ndan öte bir fley de¤il. Böylece
devlet “sadaka devletine” dönüflmekte, yard›ma muhtaç kesimlere uzanan
yard›mlar da giderek içinde umutsuzluk ve baflkas›ndan bekleme al›flkanl›¤› bar›nd›ran “yoksulluk kültürünü”
güçlendirmektedir. Devlet eliyle yarat›lan veya pekifltirilen bu yoksulluk
kültürünün bireyselleflme, özgürleflme, kendine güvenme, sorumluluk alma, daha iyisini istemek gibi kiflisel
özellikleri ortadan kald›rd›¤›n› düflünmek için de epeyce neden var.
Bu koflullar biliniyor. Daha önemli
olan, bu koflullar›n a¤›rl›¤›n› çeken s›n›f ve kesimlerin neler yapt›¤›!
tiler-üstü politika, en büyük iflveren
olarak devletle iyi geçinmek ve politik
pazarl›klar gibi öne ç›kan baz› niteliklerinden de söz edilebilir. D‹SK ve
ona ba¤l› sendikalar bunun d›fl›na
ç›kma çabas› içinde olmufllarsa da,
onlar› çevreleyen farkl› zaaflar›n varl›¤› da bilinmekte. 1960-80 aras›nda
ithal ikameci ekonomi politikalar› ve
ideolojik-siyasal koflullar böyle bir
sendikac›l›k anlay›fl›n›n az çok olumlu sonuçlar vermesini sa¤lam›flt›r; ancak 80 sonras›nda bu nitelikte bir
sendikac›l›k anlay›fl›n› köfleye s›k›flt›ran koflullar›n ortaya ç›kt›¤› ve sendikac›l›¤›n ciddi anlamda geriledi¤i bir
dönem bafllad›¤› bilinmektedir. Bir
yandan özellefltirmelerle kamu sektörü daralm›fl ve neo-liberal politikalarla
politik pazarl›klar›n-tümüyle ortadan
kalkmasa da- yolu t›kanm›fl, öte yandan d›fla aç›lan özel sektörün sendika karfl›t› e¤ilimi daha da güçlenirken, iflverenlerin toplu pazarl›klardaki
tutumu daha da “kat›” olmaya bafllam›flt›r.
Türkiye’de de, genel olarak Amerikan
tipi sendikac›l›¤›n güç kazand›¤›n›
söyledim. 1980’lera kadar sendikac›l›¤›n, genellikle dar kapsam, ücret veya toplu sözleflme sendikac›l›¤›, par-
Bu koflullarda olup bitenler aç›k:
Yayg›n iflsizlik ve yayg›n enformel istihdam›n dar kapsaml› sendikac›l›¤›
daha da tehdit etti¤i, sendikas›zlaflt›rma e¤ilimi güç kazan›rken kazan›lm›fl
O Halde Düflünmesi ve Düflünülmesi Gerekenler Var
tez-koop-ifl dergisi - 40
haklar› korumak ad›na verilen tavizlerin artt›¤›, esnek/de¤iflken uygulamalarla kurals›zlaflma sorununun büyüdü¤ü, ifl güvencesi aç›s›ndan kayg›
verici koflullar›n ortaya ç›kt›¤› ve sendikal› olman›n umut ve güvence getirmekten uzak kald›¤› ortada. Toplu
pazarl›klardaki tavizkar tutum gibi,
sosyo-ekonomik sorunlar konusunda
da sendikalar›n önemli tav›r ortaya
koyamad›¤› bir gerçek. Gerileyen ve
edilgin tutumun en düflündürücü yan›
da, tavizlerin ve geriye çekilmenin nereye kadar sürece¤inin bilinememesi.
Bu koflullarda Anayasa’da yazan sosyal devlet anlay›fl› “ad› var kendi yok”
bir hal alm›fl; örgütsüz emek güçsüz
ve da¤›n›k, örgütlü emek de sessiz ve
ilgisiz kal›nca, zaten kurumsallafl›p
güçlenememifl “sosyal vaatler devletinin”, sosyal haklar› unutup “sadaka
devletine” dönüflmesi engellenememifltir. Devletin küresel piyasalara eklemlenmek gayreti, bunun için de
sosyal haklar ve politikalardan taviz
verme anlay›fl› bilinmekte, bunlar›n
sendikalar ve toplu pazarl›klar üzerindeki etkileri aç›kça görülmekte, ama
ne iflsizlik, ne enformel istihdam, ne
yoksulluk ve çal›flan yoksullar gibi
çok iyi bilinen sorunlar karfl›s›nda cid-
Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar
di bir karfl› koyufl yükselebilmektedir.
Gerçi sendikalar daha da azalan üyeleri için ücret (toplu pazarl›k) sendikac›l›¤›na devam etmek gayreti içindedirler; ancak böyle bir sendikac›l›k
anlay›fl›n› baflar›l› k›lacak sosyo-ekonomik koflullar yok oldu¤undan, yaln›z tavizkar toplu pazarl›klar de¤il,
sendikac›l›¤›n varl›¤›n› daha kökten
tehdit eden koflullar ortaya ç›kmaktad›r. Bunlarla bafl etmek, art›k toplu
pazarl›k sendikac›l›¤› ve partiler-üstü
politikalarla olacak fley de¤ildir.
Bir baflka deyiflle, giderek kapsam›
daralan toplu pazarl›klar kapsam d›fl›nda kalan eme¤in koflullar›nda bir
iyileflme sa¤layamazken, d›flar›da
kalanlar›n koflullar› kapsam içindekilerin tepeleri üstünde Demokles’in k›l›c› gibi sallanmaktad›r. Buna karfl›n
toplu pazarl›k sendikac›l›¤›n›n ölümünü bekleyen bir hastaya dönüfltü¤ü
hala görülememektedir..
Aç›kt›r ki, bu koflullarda sendikalar
için giderek zay›flamak (hatta kaybolmak) veya mücadele etmek için harekete geçmek gibi iki yol görünyor. Asl›nda var olmak denildi¤inde “tek seçenek”, “tek yol” göründü¤ü ortada.
Davranmak, hareket geçmek, yani
bugünkü savunma pozisyonundan
at›l›ma geçmek demek. Bunun için
de, hem as›l sorunun küresel ekonomik sistemden geldi¤ini görmek hem
küresel ve ulusal dayan›flma a¤lar›n›n güçlendirilmesi gerekmekte. Yani, mücadele ne flu veya bu ülke, flu
veya bu iflletme ile s›n›rl› olabilir, ne
de küreselleflen kapitalizmden ma¤dur olanlar gibi daha genifl ittifaklar
aras›nda bir dayan›flma yaratmadan
baflar› sa¤lanabilir. Sorunlar temel
olarak küresel-sosyal koflullar›n genel anlamda ve her tür emek için kötüleflmesiyle ilgili; ana kayna¤› da küreselleflen kapitalizm ve kazand›¤›
güç. Mücadele de, siyasal ekonomiyle ilgili yani ideolojik olmak durumunda.
Tabii böyle bak›ld›¤›nda sendikalar›n
bir dolu de¤iflim geçirmeleri gerekti¤i
de ortaya ç›kmakta. Devrim yapmayacak olsalar da, bugün eme¤in devrimci bir anlay›fla, en baflta siyasetin
ve demokrasinin araçsall›¤›n› etkin
biçimde kullanma aray›fl›na girmesine ihtiyaç var. Bu da emekte ve emek
örgütlerinde radikal bir anlay›fl de¤iflikli¤ini gerektirmekte. Örne¤in bugüne dek ihmal edillen genifl bir emek
anlay›fl›na bugün çok ihtiyaç var.
Bugün ancak farkl›laflm›fl, da¤›lm›fl,
parçalanm›fl eme¤i biraraya getirecek “toplumsal emek” gibi bir anlay›fl
ifle yarar görünmekte. Öte yandan
eme¤in siyasallaflmas›, s›n›f bilincinin yükselmesi ve örgütlü-örgütsüz
eme¤in buluflup dayan›flmas›na da
ihtiyaç var. Bu ilke ve hedeflerin
önemsenmesi ise, “toplumsal emek”
gibi k›saca “toplumsal sendikac›l›k”
diyebilece¤imiz yeni bir sendikac›l›k
anlay›fl›n›n benimsenmesiyle mümkün. Bunca de¤iflim ve çaba hiç kolay
de¤il kuflkusuz; ama ç›k›fl için baflka
bir yol da görünmüyor.
Özetle, t›pk› 20. yüzy›la girerken oldu¤u gibi, bugün yine emek için “toplumsal emek” gibi bir buluflma içinde
siyaseti etkin kullanmak ve siyaset
arac›l›¤›yla sosyal vatandafll›k, sosyo-ekonomik eflitlik ve sosyal adalet
gibi kavramlar› merkeze alarak bunun gereklerini yapmak gibi bir zorunluluk söz konusu. Ayr›ca bugün bu
mücadeleyi ulusal düzeyden küresel
düzeye tafl›mak gibi bir bilinç, kararl›l›k ve mücadeleye gerek duyuldu¤u
da ortada.
Bu nedenle emek ve emek örgütleri,
bugün kendilerini çevreleyen koflullar› ve yitirdiklerini konuflurlarken, güç
iliflkilerini dikkate almadan bugünden
yar›na yapacaklar› fazla bir fley olmad›¤›n› görmek durumundalar. Ülkemizdeki koflullar da, örgütlenememifl kesimlerin daha olumsuz koflullar›n› iyilefltirmek bir yana, örgütlü kesimlerin kendi kazan›mlar› sürdürmek
istediklerinde bile toplumsal-siyasal
güç iliflkileri aç›s›ndan güçlü konuma
gelmeleri gerekti¤ini göstermekte. Bir
baflka deyiflle toplu pazarl›k sendika-
c›l›¤›n›n büyük ölçüde t›kand›¤›n› ve
ç›k›fl yolu aran›yorsa “toplumsal sendikac›l›k” türü bir sendikac›l›k anlay›fl›na geçmelerinin gerekti¤i ortaya
ç›kmakta. Bunun gerçekleflmesi ise
“toplumsal emek” anlay›fl›na dayanmak, buna dayanarak siyasallaflmak
ve güçlenmekle mümküm görünmekte. Sendikalardan en az›ndan bu yolda tart›flma ve aray›fllar beklendi¤i de
aç›k.
Kaynakça
Bradley, D; Huber E; Moller, S; Nielsen,
F; Stephens, J.D; (2003), “Democracy,
Income Distribution, Political Science,
Welfare”, World Politics, Baltimore, 55
(2).
Esping-Andersen, G. (1990), The Three
Worlds Of Welfare Capitalism, Princeton
University Press, New Jersey.
Koray, M. (1997), “Küreselleflme Karfl›s›nda Sosyal Devlet”, Küreselleflmeye
karfl› sosyal devletin yeniden yap›land›r›lmas›nda sendikalar›n toplumsal görevi, Harb-‹fl Konferanslar›-2, Türk Harb-‹fl,
Ankara.
Koray, M. (2005), Avrupa Toplum Modeli 2. Bask›, ‹mge Kitabevi, Ankara.
Korpi, W. ; Palme, J. (2003), “New Politics and Class Politics in the Context of
Austerity and Globaliziton: Welfare State
Regress in 18 Countries 1975-95”, American Political Science Review, 97 (3).
Korpi, W. (1978), The Working Class in
Welfare Capitalism, Routledge ve Kegan
Paul, London.
Marshall, T.H. (1965), Class, Citizenship
and Social Development, Anchor Boks,
NewYork.
Przeworski, A. (1991), Capitalism and
Social Democracy, Cambridge University Press,
Wahl, A. “European Labour: The Iodeological Legacy of Tha Social Pact”,
Monthly Review, Cilt 55, No 8, Ocak,
2004.
Wallerstein, I. (1998), Liberalizmden
Sonra, Metis Yay›nlar›, ‹stanbul.
tez-koop-ifl dergisi - 41
fiube Kongreleri
D‹YARBAKIR fiUBEM‹Z‹N
9. OLA⁄AN KONGRES‹ YAPILDI
M. ADEM CAN
YEN‹DEN fiUBE BAfiKANI SEÇ‹LD‹
Divan Baflkanl›¤›
3 Eylül 2010 tarihinde toplanan
Diyarbak›r fiubemizin 9. Ola¤an Kongresinin Divan Baflkanl›¤›n› Genel Baflkan›m›z Gürsel
Do¤ru yapt›. Genel Sekreter Hakan Bozkurt, Genel Mali Sekreter
Ayhan K. Demirer, Genel Örgütlenme Sekreteri Fikret Omak ve Genel E¤itim Sekreteri Haydar Özde-
2
fiube Baflkan›
M. Adem Can
tez-koop-ifl dergisi - 42
miro¤lu divanda yer ald›.
Kongre gündemi tamamland›ktan
sonra seçimlere geçildi.
Yap›lan seçimlerde M. Adem Can
fiube Baflkan›, Mehmet Peköz fiube
‹dari Sekreteri, Refik Y›lmaz fiube
Mali Sekreteri, Kadri Kaderci fiube
Örgütlenme Sekreteri, Müslüm
Bafldemir fiube E¤itim Sekreteri,
Celal Koçak, Ali Alio¤lu, Aslan
Karaaslan ve Ahmet Kurul fiube
Yönetim Kurulu Üyeli¤ine seçildiler.
fiube Denetim Kurulu’na; Celal
Bulak, Mürvet Akülke, Mustafa
Erbay seçildiler.
fiube Disiplin Kuruluna; Murat fien,
Fikret Baran, Ramazan Ekilsin
seçildiler.
Kongre Delegeleri
fiube Kongreleri
Divan Baflkanl›¤›
ANTALYA fiUBEM‹Z‹N
17. OLA⁄AN KONGRES‹
YAPILDI
SABAHATT‹N DE⁄‹RMENC‹
YEN‹DEN fiUBE BAfiKANI
SEÇ‹LD‹
ntalya fiubemizin 17. Ola¤an
Kongresi, 9 Ekim 2010 tarihinde topland›. Kongrenin Divan Baflkanl›¤›n› Genel Baflkan›m›z
Gürsel Do¤ru yapt›. Genel Sekreter
Hakan Bozkurt, Genel Mali Sekreter
Ayhan K. Demirer, Genel Örgütlenme Sekreteri Fikret Omak ve Genel
E¤itim Sekreteri Haydar Özdemiro¤lu divan’da yer ald›.
A
fiube Baflkan›
Sabahattin De¤irmenci
fiube Yöneticileri toplu halde
Kongre gündeminin tamamlanmas›n›n ard›ndan seçimlere geçildi.
Yap›lan seçimlerde Sabahattin
De¤irmenci fiube Baflkan›, Cemil
Bar›fl fiube ‹dari Sekreteri, Ömer
Örnek fiube Mali Sekreteri, Tuncay
Küçükcankurtaran fiube Örgütlenme Sekreteri, Bar›fl Özdemir fiube
E¤itim Sekreteri, Ferhat Erkan, Cem
Korkmaz, Ercan Bilget, Mehmet
Benli fiube Yönetim Kurulu
Üyeli¤ine seçildiler.
fiube Denetim Kurulu’na; Fatih
Çimen, Adem Yetkin ve Özgür
Öfekler seçildiler.
fiube Disiplin Kuruluna; Hasan
Aslan, Hülya Do¤an ve Havva
Gültekin seçildiler.
Konuklar ve Kongre Delegeleri
tez-koop-ifl dergisi - 43
fiube Kongreleri
ERZURUM fiUBEM‹Z‹N
15. OLA⁄AN KONGRES‹ YAPILDI
HAKAN KURT
YEN‹DEN fiUBE BAfiKANI SEÇ‹LD‹
Divan Baflkanl›¤›
rzurum flubemizin 15. Ola¤an
Kongresi 23 Ekim 2010 tarihinde topland›. Kongrenin Divan Baflkanl›¤›n› Genel Baflkan›m›z
Gürsel Do¤ru yapt›. Genel Sekreter
Hakan Bozkurt, Genel Mali Sekreter
Ayhan K. Demirer, Genel Örgütlenme Sekreteri Fikret Omak ve Genel
E¤itim Sekreteri Haydar Özdemi-
E
fiube Baflkan›
Hakan Kurt
tez-koop-ifl dergisi - 44
ro¤lu divanda yer ald›.
Kongre gündeminin tamamlanmas›n›n ard›ndan seçimlere geçildi. Yap›lan seçimlerde Hakan Kurt fiube
Baflkan›, Turgut Polat fiube ‹dari
Sekreteri, Zümrüt Turan fiube Mali
Sekreteri, Ömer Beytur fiube Örgütlenme Sekreteri, Necdet Kargu fiube E¤itim Sekreteri, Do¤an Karatafl,
Naci K›z›lca, Necmettin Ardahanl›o¤lu ve Cevdet Sol fiube Yönetim
Kurulu Üyeli¤ine seçildiler.
fiube Denetim Kurulu’na; Alparslan
Do¤mufl, Sebahattin K›l›ç ve Ali
Dursun Nar seçildiler.
fiube Disiplin Kuruluna; Tugay Çelik, Ayd›n K›l›ç ve Recep Da¤delen
seçildiler.
Kongre Delegeleri
fiube Kongreleri
Divan Baflkanl›¤›
Enver Çekirdek’e Genel Baflkan›m›z
taraf›ndan Plaket verildi
GAZ‹ANTEP fiUBEM‹Z‹N
11. OLA⁄AN KONGRES‹ YAPILDI
ENVER ÇEK‹RDEK’‹N ADAY OLMADI⁄I
SEÇ‹MLERDE fiUBE BAfiKANLI⁄INA
B‹LAL ÖZTOKMAK GET‹R‹LD‹
aziantep flubemizin 11. Ola¤an Kongresi 4 Aral›k 2010
tarihinde yap›ld›. Kongrenin
Divan Baflkanl›¤›n› Genel Baflkan›m›z Gürsel Do¤ru yapt›. Genel Sekreter Hakan Bozkurt, Genel Mali
Sekreter Ayhan K. Demirer, Genel
Örgütlenme Sekreteri Fikret Omak
ve Genel E¤itim Sekreteri Haydar
Özdemiro¤lu divanda yer ald›.
G
fiube Baflkan›
Bilal Öztokmak
Kongre gündeminin tamamlanmas›n›n ard›ndan seçimlere geçildi.
fiube Baflkan› Enver Çekirdek’in
aday olmad›¤› seçimlerde, Bilal
Öztokmak fiube Baflkan›, Ömer
Do¤an fiube ‹dari Sekreteri, Haci
Ahmet Kufl fiube Mali Sekreteri,
Metin Aslan fiube Örgütlenme Sekreteri, Metin U¤ur Süzer fiube E¤itim Sekreteri, Ahmet T›r›kl›,
Abdurrahman Mahir Etçi, Mehmet
Tokuflo¤lu ve Tamer Çal›flkan fiube
Yönetim Kurulu Üyeli¤ine seçildiler.
fiube Denetim Kurulu’na; Oktay
Gürol, Halil Kamil fientürk ve ‹smail
Ayd›n seçildiler.
fiube
Disiplin
Kuruluna;
Ali
Danao¤lu, Mimar Sinan Erkaç ve
Serdar Halis Sevim seçildiler.
Konuklar ve Kongre Delegeleri
tez-koop-ifl dergisi - 45
25 KASIM
KADINA YÖNEL‹K
fi‹DDETE KARfiI
KADIN GÖZÜYLE
ULUSLARARASI
MÜCADELE VE
DAYANIfiMA GÜNÜ
Her gün 3 kad›n öldürülüyor. Her 4 kad›ndan
1’i fiziksel fliddete maruz kal›yor. Evli kad›nlar›n % 41.5'i eflleri taraf›ndan
afla¤›lan›yor,
%90’› efllerinden (psikolojik, fiziksel, cinsel)
fliddet görüyor. Her 100
ailenin 34’ünde fiziksel,
53'ünde sözlü fliddete,
Genel Yönetim Kurulumuz, 25 Kas›m Kad›na Yönelik fiiddete Karfl› Uluslararas› Mücadele ve Dayan›flma Günü dolay›s›yla bir bas›n aç›klamas›
yay›nlam›flt›r.
Her gün 3 kad›n öldürülüyor. Her 4 kad›ndan 1’i fiziksel fliddete maruz kal›yor. Evli kad›nlar›n %
41.5'i eflleri taraf›ndan afla¤›lan›yor, %90’› efllerinden (psikolojik, fiziksel, cinsel) fliddet görüyor.
Her 100 ailenin 34’ünde fiziksel, 53'ünde sözlü
fliddete, 9’unda ise cinsel fliddet ve tacize rastlan›yor.
Kad›na Yönelik fiiddete HAYIR!
Bundan tam 49 y›l önce Dominik Cumhuriyetinde
diktatörlü¤üne karfl› mücadele eden Minerva, Maria Teresa ve Patria Mirabel k›z kardefller 25 Kas›m 1960 tarihinde cezaevindeki efllerini ziyaretten dönerken tecavüz edilerek öldürüldüler.
1981 y›l›nda Kolombiya’n›n baflkenti Bogota’da
toplanan Birinci Latin Amerika ve Karayip Kad›n
Kongresi, Mirabel K›zkardefllerin öldürüldü¤ü
gün olan 25 Kas›m'› Kad›na Yönelik fiiddete
Karfl› Uluslararas› Dayan›flma Günü ilan etti.
Mirabel kardefllerin ölümü kad›na yönelik fliddetin
ne ilk ne de son örne¤i oldu! Yüzy›llard›r kad›n
üzerinde uygulanan cinsel, ulusal ve s›n›fsal sömürü, fiziksel, psikolojik, cinsel, ekonomik fliddet
tüm ac›mas›zl›¤›yla devam ediyor.
Ayr›mc›l›k, fliddet, kötü muamele, düflük ücretle
istihdam, e¤itimsizlik, erken yaflta evlendirilme,
ücretsiz iflçilik, toplumsal alanlarda düflük temsil
uygulamalar›, kad›na yönelik fliddettin çeflitli biçimleridir. Her iki kad›ndan birsinin fliddet gördü¤ü
bir ülkede s›¤›nma evleri istemek çok acil bir talep
ve tabii kad›na yönelik fliddeti engellemek, cinsiyetçi politikalara karfl› mücadele etmek de hepimiz için vazgeçilemez bir görevdir. Bu yüzden deneyimlerimizle sabittir ki; devletlerin kad›na yönelik fliddeti engelleyebilecek kanunlar ç›kartmas›,
kad›n›n yasalarla korunmas›n› flartt›r.
Kad›nlar›n özgür ve eflit yurttafllar oldu¤u bir
ülke istiyoruz!
9’unda ise cinsel fliddet
ve tacize rastlan›yor.
tez-koop-ifl dergisi - 46
Kad›nlar›n, kendi efllerini seçme, evlili¤e zorlanmama, kendi bedenleri üzerinde söz ve karar sahibi olduklar›,
Kad›na yönelik fiziksel, sözel, psikolojik ve cinsel
fliddeti önlemeye dönük kapsaml› politikalar›n ge-
önlemek için kampanyalar, toplumsal e¤itim programlar› düzenlenmelidir.
• Medya kad›n ve çocuklara yönelik fliddeti bir malzeme olarak kullanmaktan vazgeçmelidir.
• Kriz dönemleri baflta olmak üzere, iflten ç›karma tehdidi ile cinsel taciz ve angarya ifl
yükleme uygulamalar› cezaland›r›lmal›d›r.
• Bütün kad›nlar›n, kendileri, çocuklar›,
toplum ve insanl›k için verilen temel hak ve özgürlük mücadelelerinde yer almaya ve bu mücadelelerin en önünde durmaya haklar› vard›r. Kad›nlar›n örgütlenmesinin önündeki engeller kald›r›lmal›d›r.
• Sendikalar gibi emek örgütleri baflta olmak üzere, temsiliyet, söz, yetki ve karar hakk›n›
kullanacaklar› mekanizmalar örgütlenmeli ve hayata geçirilmelidir.
• Kad›na yönelik fliddet, ayr›mc›l›k, düflük ücretle ve güvencesiz istihdam gibi tüm kötü
muamele uygulamalar› sendikal mücadeleye dahil edilmeli, buna yönelik mücadele politikalar› gelifltirilmelidir.
TEZ-KOOP-‹fi SEND‹KASI
GENEL YÖNET‹M KURULU
tez-koop-ifl dergisi - 47
KADIN GÖZÜYLE
lifltirildi¤i, ceza ve ifl yasalar›n›n buna göre düzenlendi¤i, cinsiyet ayr›mc› politikalar, yasalar ve uygulamalar›n ortadan kald›r›ld›¤›,
Kad›na ve çocu¤a yönelik fliddetin “kabahat” de¤il insanl›k suçu say›ld›¤›, sorumlular›n›n yarg›land›¤›, cezaland›r›ld›¤› demokratik, özgür, eflit,
adil bir ülke için;
• Sendika ve emek örgütlerinin kad›n örgütlenmeleri ile kad›n s›¤›nma evleri ve barolar›n
kad›n dan›flma merkezleri hak ihlallerini izlemeli,
fliddete maruz kalanlar›n mutlaka belgelenmesini
ve hukuki yollara baflvurmas›n› sa¤lamal›d›r. fiiddete u¤rayan kad›nlara u¤rad›klar› fliddeti rapor
edebilmelerini sa¤lamak üzere Türkiye’nin tüm
bölgelerinde “acil yard›m hatlar›” kurulmas›, uygulaman›n tüm kamuya aç›k yerlerde ve web sitelerinde tan›t›l›p yayg›nlaflt›r›lmas› sa¤lanmal›d›r.
• fiiddete u¤rayan kad›nlar koruma alt›na al›nmal›, çocuklar› ile birlikte bar›nma, ifl, beslenme, ulafl›m gibi ihtiyaçlar› karfl›lanmal›, kad›nlara psikolojik deste¤in de içinde oldu¤u ücretsiz
sa¤l›k hizmeti sunulmal›d›r.
• Uygulanmakta olan neoliberal politikalar›n bir ürünü olan Sosyal Sigortalar ve Genel
Sa¤l›k Sigortas› Yasas› (SSGSS) kad›nlar› erkeklere daha da ba¤›ml› k›lmaktan ç›kar›lmal›, herkese paras›z, nitelikli, koflulsuz sa¤l›k ve sosyal güvence hakk› sa¤layacak flekilde yeniden düzenlenmelidir.
•Kad›na yönelik fliddet ile mücadelede
sorumlu olan tüm kamu kurumlar›; ba¤›ms›z kad›n ve emek örgütleriyle iflbirli¤i yapmal›d›r.
• Ev içi emek, ücretsiz aile iflçili¤i, tar›m
sektörü gibi alanlarda kad›n eme¤i ve haklar› güvence alt›na al›nmal›d›r.
• Kad›na yönelik fliddete yol açan, ayr›mc›l›¤› özendiren ve meflrulaflt›ran uygulamalar
ortadan kald›r›lmal›d›r.
• Aile içi fliddete karfl› kad›n mücadelesi
desteklenmeli, kad›n ve çocuklara yönelik fliddeti
KADINA YÖNEL‹K
fi‹DDETE SON
KADIN GÖZÜYLE
Y›ld›z Temürtürkan
Tez-Koop-‹fl eski üyesi
25 KASIM: Kad›na Yönelik fiiddete Karfl› Uluslararas› Dayan›flma Günü
ünyan›n uzak bir köflesinde, Dominik Cumhuriyeti’nde diktatörlü¤e karfl› mücadele verme cesareti gösteren ve iflkenceyle öldürülen üç
k›z kardeflin (Minerva, Maria Teresa ve
Patria Mirabel) trajedisinden yola ç›kan
Latin Amerikal› kad›nlar ac›lar›n› mücadeleye dönüfltürdü. Mirabel k›zkardefllerin öldürüldü¤ü gün olan 25 Kas›m, kad›nlar›n her tür fliddete karfl› verdi¤i
uzun bir mücadelenin sembolü haline
geldi. 1960 y›l›n›n 25 Kas›m günü yaflananlar ne ilkti ne de son oldu.
D
Kad›na Yönelik fiiddet Nedir?
Kad›na yönelik fliddet; fiziksel, cinsel veya psikolojik
zarar ya da ac› ile sonuçlanan, ister özel alanda isterse kamusal alanda yaflans›n, bask› ve özgürlü¤ün
engellenmesi tehdidini de
içeren, kad›na yönelen her
tür fliddet hareketidir. Kad›n›n insan haklar›n› ve temel
özgürlüklerini ihlal eder ve
hükümsüz k›lar. Ay›r›mc›l›ktan beslenir ve ay›r›mc›l›-
tez-koop-ifl dergisi - 48
¤› güçlendirir. Kad›nlar fliddete u¤rad›¤›
zaman hem eflitsiz güç iliflkileri a盤a ç›kar hem de bu iliflkiler zorla kabul ettirilir.
Kad›na yönelik fliddet olarak tan›mlanabilecek uygulamalara her geçen gün yenileri eklenirken, bu suçlar ço¤unlukla
cezas›z kal›yor. Her ulustan, dinden, kültürden ve s›n›ftan kad›n yaflam›n›n bir
aflamas›nda fiziksel, cinsel ve psikolojik
fliddete maruz kal›r. Eviçi fliddet (dayak,
cinsel istismar, geleneklerle ba¤lant›l›
fliddet), cinsel fliddet (tecavüz, cinsel taciz, e¤itim kurumlar›nda ve iflyerinde
meydana gelen tecavüz ve taciz, kad›n
ticareti), silahl› çat›flma dönemlerinde
yaflanan sistematik tecavüz, cinsel kölelik ve gebeli¤e zorlama, gelenekler ad›na mazur gösterilen toplumsal fliddet (kad›n cinayetleri,
bekaret kontrolü vb) bilinen
fliddet biçimleridir.
‹flyerinde Cinsel
Taciz: Onurlu
Yaflam Hakk›n›n ‹hlali
Ne Yapmal›?
Sendika üyesi kad›nlar› ve iflyeri temsilcisini bulmak ve onlarla paylaflmak ilk
ad›m› atmakt›r. ‹flyerinde cinsel tacizle
mücadelenin ön saflar›nda yer almas›
beklenen sendikalar›n kad›n örgütlenmelerine sorunu tafl›mal› ve toplu ifl sözleflmelerine cinsel tacize karfl› maddeler
eklenmesini sa¤lamal›y›z.
Sendikal bir Sorun
Dünyan›n her yerinde sendikalar son y›llarda, iflyerinde cinsel tacizi mücadele
program›na almaktad›r. Birçok sendika,
bir yandan cinsel tacize karfl›, toplu ifl
sözleflmelerinde flikayet mekanizmalar›n›n yer almas›n› sa¤larken bir yandan
da bu sorunla ilgili yasal düzenlemeler
yap›lmas› için hükümetlerle lobi faaliyeti
tez-koop-ifl dergisi - 49
KADIN GÖZÜYLE
Kad›nlar iflyerinde tacize u¤rad›klar› zaman genellikle iflten ayr›lmay› ya da ifl
de¤ifltirmeyi düflünürler. Ço¤u zaman iflyerinde sark›nt›l›klara itiraz eden kad›n
ya iflten at›l›r ya da istifaya zorlan›r. Bu
durum, iflgücü piyasas›nda kad›n›n aleyhine olan durumu güçlendirmekte ve
cins ay›r›mc›l›¤›na neden olmaktad›r.
yürütmektedir.
ICFTU (Uluslararas› Hür Sendikalar Federasyonu)
çal›flma yaflam›nda cinsel tacizi
flöyle tan›mlam›flt›: “cinsel taciz;
herhangi bir sözlü, fiziksel veya elle tekrar edilen ve
istenmeyen teklif;
cinsel bak›mdan küçültücü ifade; ya da
iflyerinde kiflinin kendisini tehdit alt›nda,
afla¤›lanm›fl, korumaya muhtaç ve tedirgin hissetmesine neden olan, kiflinin ifl
performans›n› etkileyen, ifl güvencesini
ortadan kald›ran veya tehditkar ve gözda¤› veren bir ortam yaratan, cinsel olarak ay›r›mc›l›k içeren, sald›rgan sözlerdir”. ICFTU’ya göre; “cinsel taciz sendikal bir meseledir; çünkü, emekçilerin istihdam, ifl güvencesi ve terfilerini etkiler.
Söz konusu iflçilerin sa¤l›¤›n› ve güvenli¤ini etkileyen s›k›nt›l› ve sald›rgan bir
çal›flma ortam› yarat›r. ‹flyerinde kad›n
emekçilerin eflitlik çabalar›na zarar verir.
Sendikalar›n cinsel taciz konular›n› gündemine almas› meflrudur. Söz konusu
problemlerin do¤as› ve kapsam›yla ilgili
olarak üyelerini bilinçlendirmek, cinsel
tacizi önlemek için eylemler yapmak ve
bu sorunla ilgilenecek flikayet mekanizmalar› oluflturmak sendikalar›n görevidir. Erkek sendikac›lar›n iflyerinde ve
sendikalarda kad›nlara karfl› olan davran›fllar›n› gözden geçirmeleri gerekecektir. Cinsel taciz, kad›n ve erkek sendikac›lar taraf›ndan ne kadar aç›k tart›fl›l›rsa,
iflyerinde son vermek de o kadar kolay
olacakt›r.”
ASGAR‹ ÜCRET
ti ise ayl›k 885,98 lira olarak hesaplanmaktad›r.
Enis Ba¤dadio¤lu
[email protected]
sgari ücret, “iflçilere normal
bir çal›flma günü karfl›l›¤›
ödenen ve iflçinin g›da, konut, giyim, sa¤l›k, ulafl›m ve kültür
gibi zorunlu ihtiyaçlar›n› günün fiyatlar› üzerinden asgari düzeyde
karfl›lamaya yetecek ücret” olarak tan›mlanmaktad›r.
A
Ücretlerin asgari s›n›rlar› Çal›flma
ve Sosyal Güvenlik Bakanl›¤›nca
toplant›ya ça¤r›lan Asgari Ücret
Tespit Komisyonu taraf›ndan belirlenmektedir. Komisyon iflçi-iflveren-devlet üçlü yap›s›n› temsil
eden befler kifliden olmak üzere
toplam onbefl kifliden oluflmaktad›r.
Bugün ülkede geçerli olan asgari
ücret, 16 yafl›ndan büyük iflçiler
için ayl›k brüt 760,50 lira olarak
uygulanmaktad›r. Bu tutardan
sosyal güvenlik primi, gelir ve
damga vergisi, iflsizlik sigortas›
gibi kesintiler yap›ld›ktan sonra,
asgari ücretle çal›flan bir iflçinin
eline ayl›k net 599,12 lira geçmektedir. Asgari ücretle istihdam
edilen bir iflçinin iflverene maliyetez-koop-ifl dergisi - 50
Günlük 19,97 lira olan asgari ücretle iflçinin beslenmesi, giyinmesi, kira ödemesi, elektrik-su-yak›tulafl›m vb. zorunlu giderlerini karfl›layabilmesi mümkün de¤ildir.
Bir günlük çal›flman›n karfl›l›¤› elde edilen asgari ücretle ancak bir
kilogram k›yma et al›nabilmektedir.
Halen yürürlükte olan asgari ücret, Komisyonun iflveren-devlet
kesimi temsilcileri taraf›ndan belirlenmifltir. Komisyonda iflçi kesimini temsil eden TÜRK-‹fi toplant›y› protesto ederek kat›lmam›flt›r.
2011 y›l›nda geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere Çal›flma
ve Sosyal Güvenlik Bakanl›¤› taraf›ndan toplant›ya ça¤r›lan Asgari Ücret Tespit Komisyonunun
çal›flmalar› 2 Aral›k 2010 günü
bafllam›flt›r.
Asgari ücret, çal›flanlar›n yaflama
ve çal›flma flartlar›n›n düzenlenmesine yönelik önemli uygulamalardan birisidir. Sosyal politika
arac› olarak çal›flanlar›n düflük
ücretlere karfl› korunmas›, rekabetin emek sömürüsü ile yap›lmamas› amaçlanmaktad›r.
Asgari ücretin belirlenmesinde
dil, ›rk, cinsiyet, siyasal düflünce,
felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplere dayal› herhangi bir
ay›r›m yap›lmas› söz konusu de¤ildir.
Ücret hakk›n›n, temel insan haklar›n›n güvencesi alt›nda bir “sosyal hak” niteli¤ini tafl›mas›, asgari
ücret kavram›n›n da kayna¤›n› ve
temelini oluflturmaktad›r. Ücret,
iflçinin çal›flmas› karfl›l›¤›nda elde
etti¤i gelirdir. Ancak asgari ücret
bir üretim faktörü olarak eme¤in
karfl›l›¤› olman›n ötesinde, insan›n yaflamas›, varl›¤›n› sürdürmesi için gerekli gelirdir. ‹nsan eme¤inin fiyat›, piyasa kurallar›na b›rak›lmayacak kadar de¤erlidir,
kutsald›r. Böylece, yasa yoluyla,
ödenecek ücretin en alt düzeyini
belirleme yoluna gidilmifltir.
TÜRK-‹fi, kuruluflundan beri savundu¤u asgari ücretin kutsal ve
sosyal ücret kavram›na yarafl›r,
insanca yaflama düzeyini sa¤layacak, gelir da¤›l›m›ndaki adaletsizli¤i düzeltecek, iflsizli¤in sürekli etkiledi¤i iflgücü arz ve talebi
aras›ndaki dengesizlik nedeniyle
çal›flanlar›n sömürülmesine engel
olacak düzeyde belirlenebilmesi
için çaba göstermektedir.
Asgari ücretlere iliflkin uluslararas› yasal düzenlemelerde “afl›r›
düflük ücretlere karfl› koruma”
amac› ön plandad›r. Ülkemizde
de asgari ücreti yasal yoldan be-
Asgari Ücret
lirlemenin temelinde bu amaç bulunmaktad›r. Özellikle niteliksiz
iflçilerin, yo¤un iflsizlik nedeniyle,
iflveren taraf›ndan istismar›n› k›smen engellemeye yönelik bir önlem olma niteli¤i a¤›r basmaktad›r.
Uluslararas› Çal›flma Örgütü
(ILO) Anayasas›’n›n giriflinde, “iflçinin ve ailesinin yaln›zca geçimini temin eden ücret, insanca yaflamaya yeterli bir ücret de¤ildir.
Halbuki iflçinin insanca yaflamas›
için yeterli ücrete sahip olmas›
gerekir” görüflüne yer verilmifltir.
Asgari ücretle ilgili olarak da, “asgari ücret, iflçiye uygun yaflama
normlar sa¤layacak bir ücretin
garanti edilmesidir” saptamas›nda bulunulmufltur.
Anayasan›n “Ücrette Adalet Sa¤lanmas›” bafll›kl› 55’inci maddesinde “ücret eme¤in karfl›l›¤›d›r”
denilmekte ve devlete “çal›flanlar›n yapt›klar› ifle uygun adaletli bir
ücret elde etmeleri ve di¤er sosyal yard›mlardan yararlanmalar›
için gerekli tedbirleri alma” görevi
vermektedir. Ayr›ca, asgari ücretin tespitinde “çal›flanlar›n geçim
flartlar› ile ülkenin ekonomik durumu da göz önünde bulundurulur” denilmektedir.
Asgari ücret, iflçi ve ailesinin günün ekonomik ve sosyal koflullar›na göre insanca yaflamas›n›
mümkün k›lacak, insanl›k onuruyla ba¤daflacak, bilimsel, objektif
yöntemler ve güvenilir verilerle
tespit edilen taban ücretidir. Pazarl›k ücreti de¤ildir ve pazarl›k
konusu olmamas› gerekmektedir.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu
geçim koflullar›n› hesaplamas›
için Türkiye ‹statistik Kurumu
(TÜ‹K)’na görev vermektedir. Ancak asgari ücret iflveren ve hükümet taraf›ndan pazarl›k konusu
yap›lmakta ve devletin resmi kurumu taraf›ndan bilimsel yöntemler kullan›larak bulunan tutar, daha düflük kabul ve ilan edilmektedir. Bunun gerekçesi ise “ülkenin içinde bulundu¤u ekonomik durum” olarak aç›klanmaktad›r.
Asgari ücretin tan›m›nda, "...zorunlu ihtiyaçlar›n› günün fiyatlar›
üzerinden asgari düzeyde karfl›lamaya yetecek" denmesine karfl›n, perakende fiyatlar kullan›larak tespit edilen asgari ücretten
gelir vergisi, sosyal güvenlik iflçi
pay›, iflsizlik sigortas› vb. kesintiler yap›lmaktad›r. Yap›lan bu kesintiler nedeniyle, asgari ücret
daha bafllang›çta eksik ödenmektedir. Böylece asgari ücret, tespit
edildi¤i andan itibaren çeliflkili ve
tutars›z olmakta, insanca bir yaflama düzeyi sa¤lamaktan uzak
“yoksulluk ücreti” düzeyinde belirlenmektedir.
Asgari ücretin belirlenmesi çal›flmalar›nda göz önünde tutulmas›
gereken temel husus, çal›flanlar›n karfl› karfl›ya bulunduklar› geçim koflullar›d›r.
Anayasan›n aç›k hükmüne karfl›n, asgari ücretin belirlenmesinde çal›flanlar›n geçim koflullar›
göz önünde bulundurulmak bir
yana, son dönemde daha vahim
bir yaklafl›m sergilenmifl ve 2010
y›l› asgari ücret belirleme çal›flmalar›nda, geçim koflullar› konusunda TU‹K’ten çal›flma yap›lmas› bile talep edilmemifltir.
yapt›¤› “açl›k ve yoksulluk s›n›r›”
çal›flmas›n›n Kas›m 2010 ay› sonucuna göre, dört kiflilik ailenin
açl›k s›n›r› 861,86TL ve yoksulluk
s›n›r› 2.807,36 TL tutar›nda hesaplanm›flt›r.
Açl›k ve yoksulluk s›n›r› tutar› ile
asgari ücret aras›ndaki fark, bu
gelir düzeyinde gelir elde edenlerin içinde bulundu¤u geçim s›k›nt›s›n›n boyutlar›n› ortaya koymaktad›r.
2011 y›l›nda geçerli olacak asgari ücret çal›flanlar›n geçim flartlar›nda -k›smen de olsa- bir iyileflme sa¤layacak m›d›r? Hükümet
taraf›ndan haz›rlanan “2011 Y›l›
Program›” asgari ücretin 2011 y›l› Ocak ve Temmuz aylar›n›n her
birinde yüzde 4 oran›nda art›r›lmas›n› öngörmektedir.
Hedeflenen enflasyonun biraz
üzerinde yap›lacak asgari ücret
belirlemesi ile asgari ücretlinin
sat›nalma gücünde yükselmenin
devam etti¤i ileri sürülse de, bu
durum belirlenen asgari ücretin
“insana yak›fl›r” olmad›¤› gerçe¤ini de¤ifltirmemektedir. Gerek asgari ücret düzeyinin yetersizli¤i
ve gerek son sekiz y›lda yüzde
45’in üzerinde sa¤lanan refah art›fl›ndan yeterince pay al›nmam›fl
olmas› gibi nedenlerden dolay›,
asgari ücret düzeyi halen sefalet
ücreti niteli¤indedir.
Anlafl›lan odur ki, ekonomide yaflanan kriz bahane edilerek, asgari ücretli çal›flanlardan yine fedakarl›k talep edilecek, asgari ücretlinin içinde bulundu¤u “ekonomik zulüm” ise yine devam edecektir.
TÜRK-‹fi’in her ay düzenli olarak
tez-koop-ifl dergisi - 51
GÜLEB‹LD‹⁄‹M‹Z ZAMAN
KORKMAYIZ
Müberra Rüzgar
[email protected]
›l›n son say›s›. Derler ki,
yeni y›la nas›l girersek
bütün bir y›l öyle geçermifl. Deneyelim bir, gülerek girelim 2011’e, belki her fley güzel, belki her fley keyifli olur.
Y
“‹stanbul Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi’nde ö¤renciler taraf›ndan aç›lan karikatür sergisine
polis üçüncü kez sald›rd›. Sald›r› sonras› yaralanan ö¤renciler
hastaneye kald›r›ld›.” (sendika.org, 24 Kas›m 2008)
fiafl›rd›k dersek yalan olur.
Beklenen olunca “ben demifltim” denir, beklenmeyen olunca
flafl›r›r insan. Neyi bekleyip neyi beklemedi¤imizi, kiflisel ve
toplumsal tecrübelerimiz ve inad›na korudu¤umuz haf›zam›z
tayin eder. Her ne kadar “Haf›za-i befler nisyan ile malüldür”
fleklinde bilinse de, biz nisyan
ile de¤il isyan ile biriktirdi¤imiz
tecrübelerimizi gözden geçirelim ve niye flafl›rmad›¤›m›z› anlatal›m.
Hemen hemen okur yazar oldu¤um y›llardan beri mizah dergisi okumay› çok severim. Halen
de takip etmekteyim. Söz konusu sergide kullan›lan dergilerin
kah kapaklar› kah üçüncü saytez-koop-ifl dergisi - 52
falar›, bazen tüm sayfalar›, siyasilerin icraatlar›na iliflkin elefltirel karikatürlerle doludur. Mizah, sayfalarca yazarak veya
saatlerce konuflarak anlatabildiklerimizi bir kerede anlatabilen yetenektedir. Sadece bu
dergilerin arflivlerine bakarak
bile memleketin siyasi tarihine
iliflkin fikir sahibi olabilirsiniz.
Hal böyle olunca, son sekiz y›ld›r mizah dergisi sayfalar›n›
AKP ve aktörlerinin, en çok da
Baflbakan›n dolduruyor olmas›
gayet normaldir. Burada normal
olmayan, kendisine yönelik hiçbir elefltiriye tahammülü olmayan AKP’nin ve AKP etkisinde
olanlar›n tahammülsüzlü¤ünden, ö¤renci ve emekçiler kadar mizah›n da nasibini al›yor
olufludur.
Mizah yoluyla yap›lan muhalefete ve elefltirilere karfl›l›k aç›lan en meflhur tazminat davalar›ndan üçünü nisyan ile de¤il de
isyan ile s›ralayal›m;
-9 May›s 2004 tarihinde Cumhuriyet gazetesi çizeri Musa
Kart'›n Türkiye'deki ‹mam Hatip
Liselerini ip yuma¤›, Recep
Tayyip Erdo¤an'› da ip yuma¤›na dolanm›fl kedi olarak çizdi¤i
karikatürü,
-Penguen dergisinin 24 fiubat
2005 tarihinde yay›nlanan 127
nolu say›s›n›n kapa¤›nda yer
alan tayyipler alemi adl› karikatürlerin tamam›,
-Leman dergisinin 6 Temmuz
2006 tarihinde , “Reco Kongo
kenesi Türkiye’nin anas›n› a¤lat›yor bafll›¤›” ile kapak yapt›¤›
ve bir vatandafl›n s›rt›na K›r›m
Kongo hastal›¤›na neden olan
bir kene’nin bindirildi¤i flekilde
çizilmifl Mehmet Ça¤ça¤'›n karikatürü…
Davalar›n hepsi mahkemelerce
reddedildi. Davay› red gerekçelerinin ortalamas›n› alarak ifade
edersek: Benzetmelerin Erdo¤an’›n kiflilik haklar›na sald›r›
de¤il elefltiri hakk› oldu¤u, hakk›n korunmas›nda kullan›lan
tazminat yolunu, fikirlerin serbestçe ifade edilmesinin karfl›s›nda bir silah durumuna getirmemek gerekti¤i, toplumu etkileme ve ileriye götürme gücüne
sahip olan davac›n›n, sahip olduklar› güç nispetinde elefltiriye
aç›k olmas› ve katlanmas› gerekti¤i vurgulanm›flt›.
Bu tazminat davalar› “geçim s›-
Gülebildi¤imiz zaman...
k›nt›s›”na derman “geçim kap›s›” oluflturmak için aç›lmam›flt›r
herhalde. Eskiden beri bilinen
bir metotla bulunan çözüm fludur; “Tazminat bedellerinin alt›nda ezeceksin bir ikisini, bak
bir daha komiklik yapan oluyor
mu?” Çok komik…
‹stanbul Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi’nde AKP iktidar›n›n
icraatlar›n› mizahi olarak sergilemek ve elefltiri haklar›n› kullanmak amac›yla mizah dergilerinin kapaklar›ndan oluflturduklar› karikatür sergisi önce
okul yönetimine ba¤l› güvenlik
görevlilerince tahrip edilmifl, durum beklenen korkuyu yaratmay›nca devreye polis girmifl.
Muhalif her bir kare için çizerlere tazminat davas› açan Baflbakan’a lay›k olmaya çal›flan
üniversite yönetimi ve polisler
de AKP elefltirisine ne kadar tahammülsüz olduklar›n› kendi
yöntemleriyle göstermifller.
Üniversiteliler iktidar›n icraatlar›na gülebildikleri için, üzerilerine s›k›lan korku gazlar›ndan etkilenmemifl olsalar gerek ki, öznesi olduklar› üniversitelerin konuflulaca¤› rektör buluflmas›n›
da protesto etmek istemifller.
Ama iktidar en iyi bildi¤i yöntemi kullanarak, öldüresiye giriflti
ö¤rencilere. Ta kar›nlar›m›zdaki do¤mam›fl bebe¤e kadar.
Tabii bütün bunlar sadece tahammülsüzlükle ya da sindirim
sistemi bozukluklar›yla aç›klanamaz. Biliriz ki, zalimin iktidar›n› koruma, kollama, süreklili¤i-
ni sa¤lama yöntemlerinden birisidir yasaklamak. Elefltirme ve
zulme direnme hakk› yasaklan›r, bu yasak flark›, türkü, fliir,
f›kra, kalem, ka¤›t, saz, söz yasaklar›yla pekifltirilir.
‹nsanlar yüzy›llard›r düzeni, iktidar› elefltirme, yerme araçlar›ndan birisi olarak kullanm›flt›r mizah›. F›kralar anlat›lm›fl, skeçler yap›lm›fl, karikatürler çizilmifl, yaz›lar yaz›lm›fl, türküler
yak›lm›flt›r. Zulüm ve zulmeden
gülünür k›l›nm›fl, bir tür savunma ve direnme mekanizmas›
oluflturulmufltur. Korkmad›¤›n›z
zaman komik bulabilirsiniz ya
da komik buldu¤unuzda korkmazs›n›z. Ama iktidarlar›n› halka zulüm üzerine kuranlar için
esas tehlikeli olan budur. Güldü¤ünüz fleyden “korkmayacak” oluflunuzdur. Korkmad›¤›n›z zaman karfl› ç›kars›n›z, direnirsiniz, hatta alafla¤› bile
edersiniz. Bu sebeple yasaklan›r gülmek, güldürmek.
Zulmün hakim oldu¤u topraklarda türkülerin, fliirlerin, flark›lar›n hatta flairin, ozan›n, yazar›n bizzat kendisinin yasakland›¤›n›, “unutacaks›n›z” emirlerinin verildi¤ini, sazlar›n k›r›l›p, kitaplar›n yak›ld›¤›n› biliriz. “Tan›ma, tan›d›ysan da unut” emrine
ra¤men tüm dünyan›n tan›d›¤›
yasakl› isimlerden flair Naz›m
Hikmet ve fliirleri yerinde bir örnektir duruma.
maya kalk›flman›n ne de karikatür sergilerinin neler yapt›rabildi¤ini görmek flafl›rtm›yor bizi.
Bir f›krayla sonland›ral›m
2010’u. 2011’e gülerek girelim.
Belki 2011’de de¤iflen bir fley
olur.
Baflbakan kendisi hakk›ndaki
f›kralar› toplay›p kitap yapan
gazeteciyi dava etmifl. Avukatlar› gazetecinin baflbakana
`saf` dedi¤ini, afla¤›lad›¤›n› ve
cahil biri diye tan›tt›¤›n› ileri sürerek cezaland›r›lmas›n› istemifller.
Mahkeme ilk celsede gazetecinin a¤›r hapsine ve para cezas›
ile cezaland›r›lmas›na karar
vermifl.
Gazeteci itiraz etmifl:
-Baflbakana saf demek bu kadar ceza gerektirir mi?
Yargݍ sinirlenerek cevap vermifl;
-Sana verilen ceza hakaretten
de¤il, devlet s›rr›n› aç›klamaktan…
Acaba diyorum ö¤renciler,
emekçiler, karikatüristler, kad›nlar, do¤mam›fl bebekler, annesini yan›ndan ay›rmamas›
gerekti¤ini ö¤renen çiftçiler
devlet s›rlar›n›, halk düflman›
politikalar› iffla ediyor olabilirler
mi?
Elefltiriye ve muhalefete neden
tahammülsüz olundu¤u bilinince ne protesto hakk›n› kullan-
tez-koop-ifl dergisi - 53
‹fiÇ‹N‹N YAfiAMINDAN
M. B. Önce iflçilerin gerçekten ekonomik
anlamda sorunlar yaflad›¤›n›n herkes taraf›ndan sözde de¤il gerçekten kabul edilmesi gerekiyor. Ayr›ca sorunlar›n birey
olarak de¤il toplu hareket edildi¤inde çözülece¤ini düflünüyorum. Ben bir birey
olarak çal›flt›¤›m iflyerinde ve yak›n çevremdeki iflçi arkadafllar›mla düflüncelerimi
paylaflarak ve sendikam›n üyelerimizle ilgili bütün faaliyetlerine kendim ve çevremdeki insanlar›n kat›l›m›n› sa¤layarak destek vermeye çal›fl›yorum.
Müzeyyen Baflkurt
T.C. Kültür ve Turizm Bakanl›¤›
Güzel Sanatlar Genel Müdürlü¤ü
Dergi: Gazetelerin hafta sonu eklerinde
ya da televizyon program›nda ünlülerin
yaflamlar›na dair röportajlara rastlar›z.
Merakla okunan röportajlard›r bunlar. Biz
de iflçilerin yaflamlar›n› dergimize tafl›mak
istedik. Ailenizden bafllayal›m. Bize nas›l
bir ailede büyüdü¤ünüzü anlat›r m›s›n›z?
Müzeyyen Baflkurt. 1971 Ankara do¤umluyum. Kültür ve Turizm Bakanl›¤›nda
iflçiyim. Üç kardefliz, evin en küçü¤ü benim, annem ev han›m›, babam ise ka¤›t
üzerinde emekli oldu. Fakat uygulamada
hiç emekli olamad›. 1996 y›l›nda vefat
edene kadar hep çal›flmak zorunda kald›.
A¤abeyim bir inflaat firmas›nda genel müdür, ablam yine bir inflaat firmas›nda personel müdürü. ‹kisi de evli, ben annemle
birlikte yafl›yorum.
D: ‹flyerinizdeki iflçilerin ve genelde sektör
iflçilerinin en can al›c› sorununun ne oldu¤unu düflünüyorsunuz?
M. B. Bence bütün iflçilerin özellikle Kültür
ve Turizm Bakanl›¤›nda çal›flan iflçilerin
can al›c› sorunu sadece ve sadece ekonomik yönden yaflad›klar› s›k›nt›lar nedeniyle mutsuzluklar›d›r.
D: Sizce bu sorunlar nas›l çözülebilir? Siz
çözüm için neler yapt›n›z?
tez-koop-ifl dergisi - 54
D: Haberleri bir iflçi gözüyle okuyup, irdeliyor musunuz? Neden ve nas›l irdeliyorsunuz? Örne¤in, T‹SK baflkan› bir iflveren
olarak yapt›¤› 01 A¤ustos 2010 tarihli
aç›klamas›nda “k›dem tazminat› aya¤›m›za prangad›r” dedi. Siz bir iflçi olarak bu
aç›klamay› nas›l okuyorsunuz?
M. B. Bir iflveren konfederasyonu baflkan› böyle bir söylemde bulunuyorsa, buna
söylenecek tek söz “genel grev, genel direnifl”tir. Avrupa’daki iflçilerin yaflam standard› ile Türk iflçilerin yaflam standard›
aras›ndaki FARKIN HERKES FARKINDA!
D.: Siyasi iktidar›n politikalar›n› iflçiler ve
emekçiler aç›s›ndan nas›l de¤erlendiriyorsunuz? Sizce siyasal iktidar kime, neye
hizmet veriyor?
M. B. Ben iflçiye ve emekçiye yap›lan
gözle görülür bir çal›flma göremedi¤im gibi edindikleri baz› haklar›n da al›nd›¤›n›
veya al›nmaya çal›fl›ld›¤›n› düflünüyorum.
D: 12 Eylül referandumunda iktidar ve
“evet”çiler örgütlenme özgürlü¤ünün gelece¤i, hak arama eylemleri önündeki engellerin kalkaca¤› propagandas›n› yapt›lar. Hükümetin üzerinde çal›flt›¤› ulusal istihdam stratejisi bu propaganday› do¤ruluyor mu?
M. B. 12 eylül referandumunda sadece 2
madde üzerinde çal›flmalar yap›lm›fl olup
di¤er maddeler üzerinde çal›flma yap›l-
D.: 8 saatlik çal›flma süreleri d›fl›nda ve
hafta tatilinde neler yap›yorsunuz?
M. B. Hafta sonu izin günlerimde genelde
ailemle birlikte evde vakit geçiriyorum.
D.: Y›ll›k izninizi nerede, nas›l geçiriyorsunuz? Ailenizle tatile gidebiliyor musunuz?
M. B. Y›ll›k izin kullanamad›m. Elbette Ailemle tatile gitmek istiyorum fakat ekonomik anlamda tatil yerlerine gitmem imkans›z. 2 veya 3 senede bir kez köyüme gidebiliyorum.
D.: En son hangi kültürel etkinli¤e kat›ld›n›z?
M. B. Bir y›l önce sinemaya gittim.
D.: Sendikal› olmadan önceki yaflaman›z
ile sendikal› olduktan sonraki yaflam›n›z
aras›nda bir k›yaslama yapt›¤›n›z da nas›l
bir fark görüyorsunuz? Sendikal› olmak
yaflam›n›za ne katt›?
M. B. Sendikal› olmadan önce her an iflten ç›kar›lma korkusuyla yaflad›m, maafl›m› alaca¤›m tarih bile belli de¤ildi, al›p
alamayaca¤›m dahi belirsiz kal›yordu.
Sendikal› olduktan sonra iflçi oldu¤umu
anlad›m.
D.: Bize, sendikal örgütlenme çal›flmalar›n›zda yaflad›¤›n›z ve unutamad›¤›n›z bir
an›n›z› anlat›r m›s›n›z?
M. B. ‹flyerinde ilk sendikal› olan gurupta
yer ald›m. Sendikayla ilgili hiçbir bilgimiz
yoktu. Sadece iflçi haklar›n›n savunuldu¤u
tek yer oldu¤unu biliyorduk. Bir gün iflverenimiz sendikaya üye olan arkadafllar›
odas›na ça¤›rd› ve “sendikadan istifa etmezseniz hepinizi iflten atar›m” diyerek bi-
zi tehdit etti. Hepimiz inan›lmaz korktuk ve
ne yapaca¤›m›z› flafl›rd›k. ‹stifa edersek
sendika olmayacakt›. Bu da yeniden kurals›z, güvencesiz çal›flmak, iflimiz ve ücretlerimiz konusunda her aybafl› tedirgin
olmak demekti. O dönemki flube yöneticilerinin de deste¤i ile hiçbirimiz istifa etmedik ve hala sendikal›y›z ve hala çal›fl›yoruz.
D: Emekli olabilece¤inize inan›yor musunuz? Bir emeklilik hayaliniz var m›?
M. B. Emeklilik için prim gün say›m› doldurdum, yafl›m› bekliyorum. 5 y›l içerisinde tamamlayaca¤›m. Emekli olmaya gelince ben ve benim flartlar›ma sahip olan
hiçbir iflçinin ekonomik yönden emekli olaca¤›n›, kayg›s›z bir emeklilik yaflayaca¤›n›
düflünmüyorum. Son ç›kan yasaya tak›lanlar›n ise ömrünün yetmeyece¤ini düflünüyorum.
D: Sendikam›z dergisi hakk›ndaki görüfllerinizi bizimle paylafl›r m›s›n›z?
M. B. Dergimizde dönem içinde geliflen
güncel olaylar› bize aktar›rken bir bak›fl
aç›s› da sunuyor. Yenilenen sayfalarla birlikte dergiyi daha çok okur, takip eder oldum.
D.: Örgütlü bulundu¤unuz sendikadan örgütsel, e¤itsel, sosyal, kültürel vb. beklentileriniz neler?
M. B. E¤itimlerin daha s›k aral›klarla verilmesini ve sosyal anlamda kaynaflmay›
sa¤layacak etkinliklere yer verilmesini
bekliyoruz.
D.: Son olarak tüm bunlara eklemek istedi¤iniz, iflçilere söylemek istedi¤iniz bir
fleyler var m›?
‹fiÇ‹N‹N YAfiAMINDAN
mad›¤› ve ayr›ca ulusal istihdam stratejisi
projesinin de sendikalar ve sendikalaflman›n önünü açacak, iflsizli¤e çözüm getirecek bir proje oldu¤unu düflünmüyorum.
M. B. Bence gücümüzü asla küçümsememeliyiz.
tez-koop-ifl dergisi - 55
kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür
ap
kit
r
bi
Mehtap Özkan Deliduman
Tez-Koop-‹fl Üyesi
“BEREKETL‹ TOPRAKLAR ÜZER‹NDE”
Orhan Kemal
Tekin Yay›nevi 2003, 14. Bas›m, 398 Sf.
Türk Edebiyat›n›n usta isimlerinden biri olan Orhan Kemal taraf›ndan kaleme al›nan roman, klasikler aras›nda
yer almaktad›r. Yar›m yüzy›ldan daha uzun bir zaman
önce yaz›lmas›na ra¤men günümüzde okundu¤unda da
pürüzsüz dili ile çok net anlafl›labilen, hepimizin kendinden, hayattan bir parça bulabilece¤i bir eser, Bereketli
Topraklar Üzerinde.
Genellikle gerçe¤e yak›n öyküler iflleyen Yazar, bu kitab›nda Cumhuriyet sonras›nda bafllayan sanayileflme ile
birlikte geçim s›k›nt›s› ve yoksulluk gibi birçok nedenle
çareyi köyden kente göç etmekte bulan üç arkadafl›n,
deyim yerindeyse dram›n› anlat›yor, ‹flahs›z›n Yusuf,
Köse Hasan ve Pehlivan Ali. Adana’n›n pamuk tarlalar›nda ›rgat olarak çal›flmaya bafllayan, ›rgatbafl›, patron,
yevmiye gibi kavramlarla yeni tan›flan Yusuf, Hasan ve
Ali’nin zaman içinde bu çark›n difllileri aras›nda verdikleri ekmek kavgas›, Orhan Kemal’in usta anlat›m›yla bu
kitapta hayat bulmufl. ‹flahs›z›n Yusuf’un anlat›m›yla üç
arkadafl›n öyküsü flöyle gelifliyor;
“… Anca beraber, kanca beraber. Biz esas üç arkadaflt›k, üçümüz de bir köylüyüz. Çukurova’ya beraber indik.
fiurda bir fabrika var, bizim hemflerilerin fabrikas›. …
Fabrikas›n›n ç›rç›rlar›nda çal›fl›yorduk, bar›nd›rmad›lar
bizi gözleri ç›ks›n. Güya hemflerimiz. Hemfleri memfleri
fosmufl me¤er. Herif tomofiline kas›l›p gidiyor. Bilmeyen
vali beller. Hemfleri umurunda m›? Onu diyecektim bir
de arkadafl›m›z vard› köse Hasan. O ben bir de Ali. Üçümüz beraber gider gelirdik ifle, bekar ah›r›nda da yatar
kalkard›k.”
Eserlerinde ço¤unlukla iflçi s›n›f›n›n dönemsel gerçekli¤ine de¤inen yazar›n kitap ile ilgili okuyucu ile paylaflt›¤› notu ise flöyle;
“Bu kitap, kendi bilgi ve görgülerim d›fl›nda, bir lokma
ekmek için kötü ifl flartlar› içinde zehir gibi bir hayat› yaflayanlardan derlenmifl malzemeyle meydana gelmifltir.
Yay›nlanmadan önce çeflitli ›rgat, usta, usta yard›mc›s›n› toplayarak bir gece sabaha kadar okudum onlara.
Dinlediler. Pardon, dediler, bu bu kadar olur. Bütün an-
tez-koop-ifl dergisi - 56
latt›klar›n
do¤ru. Eksik
bile. Çukurova’n›n bereketli topraklar›nda öyle ifller olur ki akl›n durur. Sana anlatsak,
bir de¤il befl
roman ç›kar›rs›n… O.K”
Çok iyi bir
gözlemci olan
Orhan Kemal,
yaflamdaki
politik duruflunu da ince bir
hiciv ile yans›tmaktad›r roman›nda. Kitapta irdelenen yoksulluk ve s›n›fsal çat›flmalar bugün hala geçerlili¤ini korumakta. Günümüzde patoz bafl›nda ya da ç›rç›r fabrikas›nda yaflananlar de¤il ama, merdiven alt› atölyelerde çal›flan kot
kumlama iflçilerinin 盤l›klar›n› hepimiz duyabiliyoruz. Kitapta yaflananlarla ayn› flekilde yine köyden kente göç,
yine geçim s›k›nt›s›, yine yoksulluk, çaresizlik ve silikozis
hastal›¤›na kap›lm›fl gencecik bedenlerin karfl› karfl›ya
kald›¤› ölüm. ‹flte bu ve daha örne¤ini verebilece¤imiz
birçok gerçeklik roman›n dönemsel olmaktan çok her zamana hitap edebilen özelli¤ini ortaya koymakta.
Bugün belki çal›flt›¤›m›z mekânlarda örgütlülü¤ümüzden do¤an kazan›mlarla çok daha sa¤l›kl› ve rahat ortamlarda olabiliriz, ancak iflçi s›n›f›n›n tarihsel gerçekli¤i
TEKEL’de, DESA’da, IBM’de ve daha birçok iflyerinde
karfl›m›za ç›kmaktad›r. ‹flte bu tarihsel gerçekli¤i edebiyatç› gözüyle kavraman›n en önemli yollar›ndan biridir
Orhan Kemal okumak. Bereketli Topraklar Üzerinde ise
toplumcu Türk Edebiyat›’n›n en güzel örneklerinden biri,
okumadan geçmeyin.
Merakl›s›na Not: Bahsetmeden geçemeyece¤im, Orhan
Kemalin bu ölümsüz eseri 1980 y›l›nda sinemaya uyarland› fakat yaflanan askeri darbe sonras›nda gösterime
bile girmeden rafa kald›r›ld› ta ki 2008 y›l›na kadar. Aradan geçen 28 y›l sonras›nda vizyona giren filmde, Yaman Okay, Tuncel Kurtiz, Nur Sürer ve Menderes Samanc›lar gibi usta oyuncular›n müthifl performanslar›,
Yavuz Top ve Sarper Özsan’›n müzikleriyle birleflmifl.
May›s 2008’de vizyona girdi¤inde izleyici ile buluflan film
mutlaka izlenmesi gereken Türk Sinemas› örneklerinden.
kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür
üm
lb
a
r
bi
Av. Gökhan Koçy›ld›r›m
ÖDÜLLÜ ROCKÇI’DAN SATILIK KA⁄IT EVLER
Evvel zaman içinde, rock müzik RNB’leflip henüz
“popstar” yar›flmalar› peydah olmam›fl iken; SHOW
TV “Sing Your Song” adl› bir yar›flma yapaca¤›n›
duyurmufltu. Y›llardan 2002 ve yar›flmay› sunan da
bizim kuflak için bir efsane olan Kargo’nun Koray
Candemir’i olunca, ilk BBG’yi bekleyen yurdum insan› gibi heyecanla bekledi¤imi hat›rlar›m bu yar›flmay›. Bence hâla da üstüne müzik yar›flmas› yap›lamam›flt›r oras› da ayr›. Velhas›l, o dönem belki de
ilk oldu¤undan çok iyi gruplar ve çok kaliteli parçalar
yar›flm›flt› bu yar›flmada. Örne¤in bugünlerde ad›
gelecekte gelecekleri yere göre çok az geçen TNK
ya da ad› belki de art›k kabak tad› vermeye bafllayan maNga; kendilerini bu yar›flmada göstermifllerdi. TNK ödül ald› m› hat›rlam›yorum; ama kafein 2.,
maNga da 3. olmufltu.
Haliyle bir de birincisi vard› yar›flman›n. Antalyal› iki
gencin kurdu¤u 6. Cadde, ellerinde gitarlar, girifli Santana’n›n “Put Your Lights On”unu fazlaca and›ran bir slow
flark›yla yar›fl›yordu. “Halk› coflturup oynatan›n” kazanmaya daha yak›n oldu¤unu idrak etmifl gözüken muadillerinin aksine bu ikilinin mütevaz› performans› o kadar
be¤enildi ki, “Dönersen”i ile 6. Cadde ipi gö¤üslemeyi
baflard›. 6. Cadde’nin back vokal’i Onur Ela’n›n sevincinde bile sakinlik hakimdi –zaten sonralar› müzi¤i b›rakt›-; grubun daha ön planda olan vokalisti ise oldukça
sevinçli gözüküyordu. O dönem önünde aç›lan –ya da
bir flekilde kendisinin açaca¤›- yolun fark›nda olup olmad›¤›n› hâla merak etti¤im ve sadece 6 y›l sonra MTV taraf›ndan Avrupa’n›n en iyi sanatç›s› seçilecek olan bu
genç müzisyen; Emre Ayd›n’dan baflkas› de¤ildi.
Art›k kariyeri belli olan Emre Ayd›n’›n bugünü ile ilgili
fazla bir fley söylemeye ise gerek yok. (Zaten att›¤› her
ad›m› herhangi bir Pazar Günü “Sürprizi”nde bulmak
mümkün). Kendisinin geçmifline dönük olarak yapt›¤›m
giriflin nedeni ise 2006’da ilk albümü “Afilli Yaln›zl›k” yay›nland›¤›nda uzun süre “o çocuk”un “bu adam”a dönüfltü¤ünü idrak edememifl olmam ve sonradan benim
gibi birçok kiflinin de ayn› gaflete düfltü¤ünü anlamamdan ileri geliyor. Emre Ayd›n, baflar›lar›n›n bedelini “piyasalaflma” suçlamalar›yla ödemeye bafllam›flsa da, flu
kadar›n›n hakk›n› vermek gerekir ki ülkemizdeki en iyi
rock müzik söz yazarlar›ndan (o jargonda “ozanlar›ndan”) biri. “Afilli Yaln›zl›k”’taki muhteflem müzik altyap›s›n›n üstüne eklemledi¤i flafl›rt›c› sözleriyle bunu zaten
ispat etmiflti; “Ka¤›t Evler”de ise art›k malum olan› bir
kez daha ilan ediyor.
Albüme h›zl›ca göz atarsak, slow parçalarla hareketliler
aras›ndaki denge biraz slow parçalar lehine dönmüfl gibi. Hareketliler ise, bir klasik oldu¤u üzere göründü¤ünden çok daha derin ve üzerinde düflününce yine insanda “slow” etkisi yap›yor. Özellikle albümdeki en hareketli parça olan “Al›flt›m Susmaya” 10 slow gücünde desek
herhalde abartm›fl olmay›z. Bunun d›fl›nda bir bütün
olarak çok be¤endi¤im albümde en çok öne ç›kan parçalar ise sanki her bir ritminde dinleyiciye “flimdi geçmiflinde çok kötü bir yere parmak basaca¤›m” mesaj› veren “Bu Ya¤murlar”, albüme ismini veren flaheser “Ka¤›t
Evler” ve daha ilk dinledi¤imde harika bir film müzi¤i olur
dedi¤im “Genifl Zamanlar Yok”. “Hoflçakal”›n Anadolu
motiflerine dokunup kaçan yap›s› da bu yönüyle ilk
5’ime girmeye hak kazan›yor. Özetle, Emre Ayd›n bildi¤imiz gibi ve kalitesiyle bizi yine yan›ltm›yor.
Son bir not: Kimli¤inin tespitini art›k bir ülke sorunu olarak gördü¤üm “terk edip giden o kad›n”›n etkilerini bu albümde de yo¤un olarak görüyor, bu kad›n› tan›yanlar›
insanl›k nam›na yetkili mercilere baflvurmaya davet ediyorum.
tez-koop-ifl dergisi - 57
kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür sepeti...kültür
...
ilm
f
r
bi
Aziz KAYAALP
‹st. 1 nolu. fib. Denetim Kurulu Üyesi
New York’ta Befl Minare
Yap›m: 2010 - ABD, Türkiye
Tür: Aksiyon, Casusluk, Dram, Macera, Polisiye, Politik
Yönetmen: Mahsun K›rm›z›gül
Oyuncular: Haluk Bilginer, Engin Altan Düzyatan,
Ali Sürmeli, Danny Glover, Mahsun K›rm›z›gül,
Onur Ünsal, Salih Kalyon, Robert Patrick, Zafer
Ergin, Gina Gershon, Hüseyin Avni Danyal,
Mustafa Sandal, Murat Ünalm›fl, Eflref Kolçak,
Suna Selen, Yüksel Ar›c›, Emma Walton, Justine Cotsonas, Scott William Winters, Bob Ari, Ernest Rayford, Hisam Tawf›q, James Chen, Ümit
Okur, Ali Güney, Bejay Rose, Laine Rettmer,
Michael Olajide Jr, Ryan Silverman, S Novym
Godom, Papa! (2004), Sharrieff Pugh
Senaryo: Mahsun K›rm›z›gül
Yap›mc›: Murat Tokat
Görüntü Yönetmeni: James Gucciardo
Müzik: Mahsun K›rm›z›gül, Y›ld›ray Gürgen, Tevfik Akbafll›
Filmin Websitesi: www.newyorktabesminare.com
Süre: 1 saat 50 dk
K›rm›z› bültenle aranan ve ismi fenomene dönüflen radikal dinci bir örgütün lideri Deccal kod adl›
suçlunun Amerika’da yakaland›¤› bilgisi gelir. Teflkilat›n en baflar›l› iki polisi Amerika’ya suçluyu teslim almaya giderler.
Bundan sonras› kolay gibi görünür ama hiçbir fley
göründü¤ü gibi de¤ildir. ‹stanbul, New York, Bitlis
üçgeninde geçen hikaye, yak›n dönemin Türkiye’sini sorgularken, 11 Eylül sonras› Amerika ve
dünyan›n ‹slam ile olan paranoyas›n›n alt›n› çizecektir.
Türk sinema tarihinde yer almay› hak eden bu yap›t, Türkiye’de de sinemaya olan ilginin ve geliflimin göstergesidir. Çok de¤il 5-6 y›l öncesinde böy-
tez-koop-ifl dergisi - 58
le bir film izlesek kesin Hollywood yap›m› derdik.
K›rm›z›gül’ün son filmi “New York’ta Befl Minare”,
gerçek anlamda sektörel sinema endüstrisinin bu
ülkede geliflimi ad›na üslupsal bir giriflim.
K›rm›z›gül gerçekten de Holllywod tad›nda ve ayn› onun kabal›¤›nda bir filme imza atmay› baflarm›fl gözükmekte. ‹ki saat boyunca s›k›lmadan izlenen, içinde güncel politikaya dair yorumlar-an›flt›rmalar bulunan, aksiyonla ve heyecanl› kurguyla
süslenmifl bir seyirlik.
Hollywood’un formüllerini iyi anlam›fl olan K›rm›z›gül, ayn› kodlar› kabaca ikame etmekten kaç›nmam›fl; ayn› gizli milliyetçilik, ayn› orta yolculuk, benzer
bir hedef kitleyi mutlu etme derdi, sürekli bir uzlafl›
mesaj›... New York’ta Befl Minare için “Hollywood
standartlar›nda ilk Türk filmi” deniliyorsa, inan›n bu
sürçü lisan›n ötesinde, gerçek bir noktaya temas etmekte.
Biliflim
AB 2010 ‹lerleme Raporu’ndan rekabet itiraf› ç›kt›…
B‹LG‹ TOPLUMUNDA SONDAN B‹R‹NC‹ OLDUK
Tez-Koop-‹fl E¤itim Bürosu
Türkiye’deki geniflbant ‹nternet
eriflimi piyasas›ndaki rekabet ve
yüksek fiyat sorununun internet’in yayg›nlaflmas›na engel oldu¤u ortaya ç›kt›. Türkiye, internet’in yayg›nlaflmas› bak›m›ndan
OECD ülkeleri aras›nda sondan
birinci oldu.
Avrupa Birli¤i (AB) Türkiye 2010 ‹lerleme Raporu’nu 9 Kas›m 2010 tarihinde yay›nland›. 2010 ‹lerleme Raporu’nda telekomünikasyon ve biliflim alanlar›ndaki geliflmeler de de¤erlendirildi. Raporda daha önceki
raporlarda oldu¤u gibi geniflbant internet eriflimi piyasas›ndaki rekabet
sorununa dikkat çekilerek, “Sektördeki rekabeti art›rmak için, düzenleyici otoritelerin ba¤›ms›zl›¤›n›n ve etkinli¤inin güçlendirilmesi gerekmektedir” denildi. Raporda, AB’nin direktifleri do¤rultusunda gerçeklefltirilen
Türk Telekom özellefltirmesinin ard›ndan kamu tekelinin, adeta özel
tekele dönüfltü¤ü itiraf edilmifl oldu.
Bilgi toplumu hizmetleri konusunda
ise “çok s›n›rl› ilerleme sa¤land›¤›”
kaydedilen raporda, baz› internet sitelerinin s›k s›k yasaklanmas›ndan
duyulan endifle dile getirildi.
Raporun “Bilgi Toplumu ve Medya”
bafll›kl› bölümünde, elektronik haberleflme ve bilgi teknolojileri alan›nda ilerleme kaydedildi¤i belirtilerek,
“Düzenleyici kurulufl (BTK), Kas›m
2008’de 5809 say›l› Elektronik Haberleflme Kanunu’nun kabul edilmesi sonras›nda, özellikle yetkilendirme, spektrum yönetimi, eriflim ve
araba¤lant›, numaraland›rma, numara tafl›nabilirli¤i, kullan›m haklar›
ve tarifelerle ilgili olarak AB çerçevesiyle uyumlu yönetmelikler ç›karmaya devam etmifltir” denildi.
Bilgi ve ‹letiflim Teknolojileri Kuru-
mu’nun (BTK) kararlar›n›n internet’te
yay›mlanmas› fleffafl›¤› ve hesap verebilirli¤i ad›na önemli bir geliflme
olarak de¤erlendirildi¤i raporda, flöyle denildi:
“Bununla birlikte, birincil mevzuat ve
uygulama yönetmelikleri henüz AB
müktesebat›yla tam olarak uyumlaflt›r›lmam›flt›r. Yetkilendirme ifllemleri,
düzenleyici kurulufla yasal belirsizli¤e neden olabilecek bir takdir yetkisi
tan›maktad›r. Piyasa incelemesi süreci, özellikle eriflim koflullar›nda
operatörlere ne zaman ve nas›l yükümlülükler yüklenece¤i konusundaki takdir yetkisini düzenleyici kurulufla b›rakarak, yetersiz bir biçimde
oluflturulmufltur. Ayr›ca, Çerçeve
Yasa, düzenleyici kuruluflun fleffafl›¤›n›n ve ba¤›ms›zl›¤›n›n temin edilmesi için gereken koflullar› ve ortam›
sa¤lamamaktad›r. Bu fas›lda kat›l›m
müzakereleri için en önemli hususlardan biri de budur.”
AB’den Telekomünikasyon Uyar›s›
Evrensel hizmet yükümlülükleri uygulamas›n›n AB Direktifi’yle büyük
farkl›l›klar göstermeye devam etti¤ine yer verilen raporda, flöyle denildi:
“Alternatif operatörlerin toplam geliri,
telekomünikasyon sektörünün toplam gelirinin yüzde 14’ünü oluflturmaktad›r. Sabit hatl› telefon hizmetleri rekabete aç›lm›flt›r. Bununla birlikte, alternatif operatörlerin pay› s›n›rl› kalm›flt›r. Sabit hatlarda numara
tafl›nabilirli¤i konusunda ilerleme
kaydedilmemifltir. Sanal mobil a¤
operatörü hizmetlerinin yetkilendirilmesi ve genifl bant kablosuz eriflim
hizmeti operatörlerinin yetkilendirilmesi hakk›nda uygulama yönetmeli¤inin yay›mlanmas› beklemektedir.
Operatörlerden al›nan iletiflim ücretleri yüksek olmaya devam etmifltir.”
e-‹mza Kanununa Çekince
Bilgi toplumu hizmetlerine iliflkin olarak, AB’ye yasal uyum bak›m›ndan
s›n›rl› ilerleme kaydedildi¤inin vurguland›¤› raporda, “Türkiye, flartl› eriflime dayanan veya flartl› eriflimi içeren hizmetlerin hukuki korunmas›na
iliflkin Avrupa Sözleflmesine taraf
de¤ildir. Elektronik ‹mza Kanunu,
hâlâ AB Direktifi’ne önemli ayk›r›l›klar içermektedir” denildi.
‹nternet Yasaklar› Rahats›zl›k Yaratt›
‹nternet sitelerine getirilen eriflim engellerine de yer verilen raporda,
“Gazetecilere karfl› aç›lan dava say›s›n›n fazlal›¤› ve internet sitelerine
s›k s›k getirilen yasaklar endifle konusudur” denilerek, uyar›da bulunuldu. “‹nternet içeri¤i ve internet sa¤lay›c›lar›n›n çal›flma koflullar› hakk›ndaki kanunun, ifade özgürlü¤ünü koruyan uluslararas› standartlarla
uyumlu olmad›¤› ve vatandafllar›n
internet eriflimiyle ilgili haklar›n› k›s›tlayabilece¤i anlafl›lmaktad›r” denilen raporunda flu bilgilere yer verildi:
“‹nternet siteleri s›kl›kla yasaklanmakta olup, bunlar kapsam ve süre
bak›m›ndan orant›s›zd›r. Atatürk
Aleyhine Suçlar Kanunu’nu ihlal etti¤i öne sürülen baz› videolar›n yay›mlanmas›n›n ard›ndan, May›s
2008 ile Kas›m 2010 aras›nda Türkiye’den Youtube’a resmen eriflim
sa¤lanamam›flt›r. Video paylafl›m sitesine dair di¤er davalar sürmekte
olup, baflka ana internet portallar›
y›llard›r yasakl›d›r. ‹nternete iliflkin
5651 say›l› Kanun, ifade özgürlü¤ünü s›n›rlamakta ve vatandafllar›n bilgiye eriflimini k›s›tlamaktad›r.”
tez-koop-ifl dergisi - 59
Biliflim
Bilgi Toplumunda Çok S›n›rl› ‹lerleme
Türkiye’nin elektronik haberleflme ve
bilgi teknolojileri konusunda AB düzenleyici çerçevesine uyumu aç›s›ndan ilerleme kaydetti¤inin alt›n›n çizildi¤i raporda, flöyle denildi:
“Ancak, birincil mevzuat ve uygulay›c› yönetmelikler henüz AB müktesebat›yla tam uyumlu de¤ildir. Pazar
gelifliminde, özellikle genifl bant internet pazar›nda, baz› engeller devam etmektedir. Sektördeki rekabeti
art›rmak için, düzenleyici otoritelerin
ba¤›ms›zl›¤›n›n ve etkinli¤inin güçlendirilmesi gerekmektedir. Bilgi toplumu hizmetleri ve görsel-iflitsel politika konusunda çok s›n›rl› ilerleme
sa¤lanm›flt›r ve mevzuat uyumu konusunda erken aflamadad›r. Bilgi
toplumu ve medya alan›nda, Türkiye
yönetmeliklerin uygulanmas› ve daha fazla ilerleme için çabalar›na devam etmelidir.”
Ortalaman›n Yar›s›na Ulaflamad›k
Öte yandan Ekonomik ‹flbirli¤i ve
Kalk›nma Örgütü (OECD), 6 Aral›k
2010 tarihinde yay›nlanan geniflbant
‹nternet eriflimine iliflkin istatistikleri,
AB’nin 2010 ‹lerleme Raporu’nda
yer verilen geniflbant internet eriflimindeki rekabet sorununun sonuçlar›na iliflkin fikir edinilmesini sa¤l›yor.
‹statistikler, rekabetin sa¤lanmas›
nedeniyle internet eriflimi ücretlerinin
yüksek oldu¤u ve iflçi, emekçi kesimlerin ‹nternet’e eriflemedi¤i yönünde elefltirilerde hakl›l›k pay› bulundu¤unu gösteriyor.
Sabit Geniflbant ‹nternet Eriflimine
Sahip Olanlar›n Nüfusa Oran›
(2010 ‹kinci Üç Ayl›k Dönem)*
Ülkeler
Hollanda
Danimarka
‹sviçre
Güney Kore
Norveç
Lüksemburg
‹zlanda
‹sveç
Fransa
Almanya
Birleflik Krall›k
Kanada
Belçika
Amerika Birleflik Devletleri
Finlandiya
Japonya
Yeni Zelanda
OECD Ortalamas›
Avustralya
Avusturya
‹spanya
‹talya
‹rlanda
Portekiz
Yunanistan
Macaristan
Çek Cumhuriyeti
Polonya
Slovak Cumhuriyeti
fiili
Meksika
Türkiye
http://www.oecd.org/sti/ict/broadband
tez-koop-ifl dergisi - 60
Yüzde %
37,79
37,34
37,11
34,43
34,25
34,12
33,28
31,76
31,41
31,27
30,48
30,07
30,00
27,12
26,36
26,28
24,49
24,20
23,44
22,97
22,22
21,32
20,32
18,93
18,71
18,66
13,73
13,07
12,02
10,22
10,09
9,43
Türkiye, 2010 y›l›n›n ikinci üç ayl›k
dönemini kapsayan sabit geniflbant
internet erifliminin nüfusa oran› istatistiklerine göre, OECD ülkeleri aras›nda kendisine ancak son s›rada
yer buldu. Türkiye’de büyük ölçüde
sabit telefon hatlar› üzerinden sa¤lanan geniflbant internet hizmetinin
nüfusun ancak yüzde 9,43’üne ulaflabildi¤i belirlendi. OECD istatistiklerine göre, 31 ülke aras›nda sondan
birinci olan Türkiye, OECD ortalamas› olan yüzde 24,2 oran›n›n yar›s›na
bile ulaflamad›. Hollanda’n›n yüzde
37,79’luk yayg›nlaflma oran› ile birinci s›rada yer ald›¤› listede, Danimarka, ‹sviçre, Güney Kore ve Norveç
kendine üst s›ralarda yer buldu. Listenin alt›nda ise Türkiye ile birlikte
Çek Cumhuriyeti, Polonya, Slovak
Cumhuriyeti, fiili ve Meksika yer ald›.
TÜRK‹YE ‹fiÇ‹ SINIFI MÜCADELES‹NDE ‹Z BIRAKANLAR - 2
GERÇEK B‹R ÖRGÜTÇÜ
‹SMET DEM‹R
Volkan Yarafl›r
Genel E¤itim Dan›flman›
n› h›zland›rd›. Y‹S bu aray›fl›n ifadesiydi. Y‹S,
1965-1970 y›llar› aras›nda etkili direnifller ve grevler örgütledi. ‹smet Demir, bu eylemlerin hem mimar›, hem de hamal›yd›.
Ekim 1965’te Ambarl› Termik Santrali inflaat›nda
gerçekleflen grev, Y‹S’in ilk etkili eylemi oldu. Grev
hem Y‹S’in, hem de ‹smet Demir’in iflçi s›n›f› içinde
tan›nmas›n› sa¤lad›. Özellikle ‹skenderun petrol
boru inflaat› grevi (Eylül 1966) ‹smet Demir’i iyice
öne ç›kard›. ‹smet Demir, Osmaniye Dörtyol bölgesinde kendine özgü örgütlenme tarz›, iflverene
karfl› net ve kat› tutumu, sözünü esirgememesi ve
al›nan her karara iflçileri katmas›yla efsaneye dönüfltü. ‹flçiler aras›nda sayg› ve güven oluflturdu.
Ç›kard›¤› bildiriler birer isyan manifestosu gibiydi.
‹flçilerin ruhuna hitap ediyordu.
‹smet Demir
smet Demir; mücadeleci kimli¤i, kararl›l›¤› ve örgütçülü¤üyle Türkiye sendikal hareketinin tarihinde önemli izler b›rakt›. Ad› Yap› ‹flçileri Sendikas›-Y‹S’le birlikte an›ld›.
‹
1925’te Mihal›çç›k’ta do¤an ‹smet Demir çocuklu¤undan itibaren çeflitli ifllerde çal›flmaya bafllad›.
1962 y›l›ndaki “Açlar›n Yürüyüflü” isminin duyulmas›n› sa¤lad›. 1965’te bir grup arkadafl›yla birlikte inflaat iflçileri sendikas› olan Y‹S’i kurdu.
Sendika kuruluflundan itibaren dikkat çekmeye
bafllad›. 1960’lar›n bafl›nda Saraçhane Mitingi’yle
aya¤a kalkan iflçi s›n›f›, 1963 Kavel Grevi ve 1965
Kozlu olaylar›yla eylemlerini üst boyuta s›çratt›.
Ayn› koflullar inflaat iflçilerinin örgütlenme aray›fl›-
Y‹S’in yönetimi içinde 1968 y›l›nda bir dizi problem
yafland›. ‹smet Demir’in giriflimiyle 1970 y›l›nda
Dev-Genç yöneticisi Necmettin Giritlio¤lu Y‹S’in
baflkanl›¤›na seçildi. ‹smet Demir, sendikal mücadeledeki ›srar›n› sürdürdü. 12 Mart döneminde birkaç defa tutukland›. 1974’te ‹skenderun demir-çelik inflaat› grevi ve direniflini örgütledi. Yaflanan
olaylar nedeniyle yeniden tutukland›.
‹smet Demir militan direnifller ve grevler örgütledi.
Bu eylemlere kiflili¤iyle damgas›n› vurdu. Yar› proleter özellikler tafl›yan, hemflerilik iliflkilerinin yayg›n oldu¤u, uzun soluklu mücadeleye yatk›n olmayan, örgütlenme yetene¤i zay›f inflaat iflkolunda
sars›c› eylemler gerçeklefltirdi. Zor olan› yapt›.
Y‹S’i kurdu. Eylem ve mücadele içinde iflçileri flekillendirdi.
1979 y›l›nda aram›zdan ayr›ld›¤›nda ‹smet Demir
ad›; bir iflçi, bir sendikal önder ve yetkin bir örgütçü olarak sendikal hareketin tarihine geçti.
tez-koop-ifl dergisi - 61
BASINDA
TEZ-KOOP-‹fi
tez-koop-ifl dergisi - 62
BASINDAN
Nihal Kemalo¤lu
Akflam Gazetesi
2 Kas›m 2010
SEÇT‹⁄‹M‹Z
Tafleron emek demokrasisi
Daha bir buçuk ay evvel anayasa
de¤ifliklik paketinde yer alan 'birden
fazla sendikaya üye olabilme' düzenlemesiyle ilgili kopart›lan 'demokrasi gürültüsünün' yerini derin
sessizlik ald›.
Yeni demokrasinin ilk ay›nda da
sendika üyesi olan iflçiler sert güvenlik önlemleri alt›nda iflten at›ld›lar.
S›cak paray› küresel ölçekte en yüksek karla a¤›rlayarak 'kalk›nm›fl' ülkemizin semalar›ndaki kurflun gibi
a¤›r sinizm ve kibir, ifl koflullar›na raz› gelmeyen iflçileri, görünmez k›ld›.
Kamusal alanda ve merkez medyada 'yok say›lan', 'ad› an›lmayan' iç
içe geçmifl sermaye iliflkilerinin ç›karc› dayan›flmas›yla, emekçiler haber olam›yordu.
Sahte sendikal özgürleflme vaadinin
de¤iflmeyen yüzünü haber yapmayan kay›ts›zl›k ‹MKB'de karl›l›¤›n›
art›rm›fl 67 flirketin baflar›s›n› gözlere sokuyor...
Kurall› çal›flma hayat›n›n h›zla parçalanarak içlerinde doktor, mühendis, akademisyenlerin bulundu¤u
beyaz yakal›lar›n dahi vas›fs›zlaflt›rarak tafleronlaflt›rma sürecinden
kimse söz etmiyor.
Üretimi artmayan ama daha az iflçiyle kar yapan sanayimiz ve hükümet iflsizli¤in tek çözümü esnek istihdam› dayat›rken kimse gelecekte
çocu¤unun 'kolay' kiralanan ve at›lan emek olaca¤›n› düflünmüyor.
O zaman referandum sonras› sosyal haklar sahiden geniflletildi ve
Baflbakan'›n dedi¤i gibi '‹flçi kardeflleri' yeni demokratik bir döneme tafl›nd› m› diye bir bakal›m.
Öncelikle elini çabuk tutan Frans›z
sermayeli Bursa'daki Demo Plastik
Fabrikas›, 14 Ekim'de Petrol-‹fl sendikas›na üye olan 10 iflçiye önce
bask› yap›p, istifa ettiremeyince iflten att›. ‹flçilerin örgütlenme hakk›na
sayg›, müstemleke yerine konan ülkede bu kadarc›kt›. Frans›z sermaye bunu Fransa'da yapsa tüm Fransa aya¤a kalkmaz m›yd›?
15 Ekim'de ‹stanbul Rami'deki Çizmeci G›da'da çal›flan iflçiler de TEKGIDA-‹fi Sendikas›'na üye olunca,
33 tanesi birden iflten ç›kar›ld›lar.
Genel müdür yard›mc›s›n›n tehditleri ve Kuran üzerine yemin ettirilerek
'kim sendikal›?' bask›s›yla karfl›laflan iflçiler, polis eflli¤inde iflyerini
terk ettiler.
‹flçiler iflverenin yasad›fl› tutumuna
pabuç b›rakmadan yasal haklar›n›
savunuyorlar.
Gebze'deki Mutafl Demir Çelik
A.fi'de çal›flanlar›n›n ak›beti de farks›zd›, Birleflik Metal-‹fl'te örgütlenen
22 iflçi yine tazminats›z iflten at›ld›...
‹fle geri dönme ve sendika hakk› talebindeki iflçiler fabrikay› iflgal edip,
43 saat içerde beklediler ve aileleri
de fabrikan›n giriflinde onlara destek
verirken cop ve biber gaz›na maruz
kald›lar. Emniyet güçlerince sar›lan
fabrikaya su, yiyecek sokulmas›na
izin verilmedi ve jammer koyularak
GSM iletiflimleri de kesildi! fiimdilik
'k›smi!' anlaflmayla k›dem tazminatlar› ödenecek iflçiler fabrikadan ç›kt›lar ama ifle iade talepleriyle ilgili
eylemlerine devam edeceklerini
söyledi.
Yine 17 Ekim'de Birleflik Metal-‹fl'e
üye olan Akdeniz çivi iflçileri patron
taraf›ndan tafleron firmaya geçirilmek istendi, iflçiler sendikaya soral›m deyince de 14 tanesi iflten ç›kart›ld›.
Paflabahçe Devlet Hastanesi'nden
yine sendikal› oldu diye iflten at›lan
115 gündür hastane bahçesinde tek
bafl›na direnifl yapan Türkan Albayrak, süresiz açl›k grevine bafllad›.
'Tek gücüm iradem ve bedenim ve
ben de bedenimi mücadele silah›m
yapaca¤›m' diyen Albayrak, yasal
hakk›n› istiyordu.
Tuzla'da Betesan direniflinin tek kiflilik kahraman› Zeynel K›z›laslan da
83 gündür haklar›n› bütün emekçiler
ad›na savunuyor.
Referandumun demokrasi kuru gürültüsünün sendikal haklara katt›klar› flimdilik bunlar.
Bizim de hepimizi bekleyen güvencesiz istihdama karfl› körlü¤ümüz
devam ededursun 'tafleronluk' eli
kula¤›nda herkesin kap›s›n› çalmaya bafllad›.
tez-koop-ifl dergisi - 63
mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...mizah...
Penguen ve Uykusuz mizah dergilerine teflekkür ederiz.
tez-koop-ifl dergisi - 64
SORULAR VE
YANITLARLA
olamaz (‹fl K.m.38). ‹flçi ücretlerinden her ne flekilde olursa olsun eksiltme yap›lamaz. (‹fl K.m.62) ‹flçilerin ayl›k ücretlerinin dörtte birinden
fazlas› haczedilemez veya devir ve
temlik olunamaz. (‹fl K.m.34). Nihayet ücrete iliflkin hükümlere ayk›r›
davran›fllar idari para cezas› ile yapt›r›ma ba¤lanm›flt›r. (‹fl K.m.102) Ücretin korunmas›na yönelik düzenlemelerin en önemlilerinden birisi “ifl
görmekten kaç›nma hakk›” d›r.
‹fli yavafllatma, zarar verici davran›fllar kabul edilemez. ‹flyerinden ayr›l›p
ayr›lmama iflçinin takdirine b›rak›lm›flt›r.
Ücreti ödenmeyen iflçinin baflvuraca¤› yasal yollar nelerdir?
3-‹flin b›rak›ld›¤› süreler, hafta tatili,
y›ll›k ücretli izin sürelerinin hesab›nda dikkate al›nmaz.
- ‹flçi, ifl görmekten kaç›nma hakk›n›
kullanabilir,
KÖfiES‹
- ‹flçi dilerse 4857 say›l› yasan›n
24/2 (e) ve (f) bentlerinde belirtilen
hakl› nedenle bildirimsiz fesih hakk›n› kullanabilir.
Av.Emel Kirez
Sorular›n›z için : [email protected]
- Eda davas› açarak ödenmemifl ücretinin en yüksek mevduat faizi ile
ödenmesini talep edebilir.
HUKUK
‹fiÇ‹N‹N ‹fi GÖRMEKTEN
KAÇINMA HAKKI
4857 say›l› yasada ücretin korunmas›na iliflkin düzenlemeler nelerdir?
‹fl sözleflmesine göre iflverenin temel “borcu ücret” ödeme borcudur.
Geçimini sadece eme¤i ile sa¤layan,
eme¤inden baflka geliri olmayan iflçi
için ücretin önemi aç›kt›r ve ifl kanununda çeflitli yönleriyle koruma alt›na al›nm›flt›r.
Bu koruyucu hükümlerden ilk akla
gelenler flunlard›r:
Ücretin en geç ayda bir (‹fl K.m.32/4)
ve tam olarak ödenmesi zorunludur.(‹fl K.m.32/5). Gününde ödenmeyen iflçi ücretleri için mevduata
uygulanan en yüksek faiz oran› uygulan›r. (‹fl K.m.35) Kamu kurulufllar› ödenmeyen iflçi ücretlerini, tafleronlar›n hak edifllerinden öncelikle
keserek ödeyeceklerdir. (‹fl K.m.36)
‹flveren toplu sözleflme veya ifl sözleflmelerinde gösterilmifl olan sebepler d›fl›nda iflçiye ücret kesme cezas› veremez. Bu flekilde yap›lacak kesintiler bir ayda iki gündelikten fazla
‹fl görmekten kaç›nma hakk›n›n kullan›lmas›n›n flartlar› nelerdir?
1-Ödenmesi gereken bir ücret olmal›d›r.
Ücrete ücret ekleri de dâhildir. Yarg›tay ikramiye alaca¤›n›n ifl görmekten
kaç›nma hakk› verdi¤ine hükmetmifltir.
2- Ücretin ödenmesinde 20 günlük gecikme olmal›d›r.
3- Ücretin ödenmemesi mücbir bir
nedene dayanmamal›d›r. Mücbir
neden savafl ve do¤al afet halleri ve
benzerleridir. ‹fllerin azalmas›, stok
fazlal›¤›, sat›fllar›n durmas› genel
ekonomik kriz ve sektörel kriz gibi
olaylar mücbir neden say›lmaz.
4- ‹fl görmekten kaç›nma hakk›n›n
kullan›lmas› kiflisel karara dayanmal›d›r.
Sendikalar konu ile ilgili üyelerini ayd›nlatabilirler ancak bu hakk›n kullan›lmas› iflçilerin kiflisel olarak verece¤i kararla olmal›d›r.
5- ‹fl görmekten kaç›nma hakk›n›n
kullan›ld›¤› iflverene bildirilmelidir.
6- ‹fl tümüyle b›rak›lmal›d›r.
‹fl görmekten kaç›nma hakk›n›n kul lan›lmas›n›n sonuçlar› nelerdir?
1-Bu süreçte, iflverenin ücret ödeme
borcu bulunmamaktad›r.
2-Yarg›tay bu sürede ücret ödenmeyece¤i için sigorta iliflkisinden söz
edilemeyece¤ine hükmetmifltir.
4-‹flçilerin kiflisel kararlar›na dayanarak ifl görme borcunu yerine getirmemeleri say›sal olarak toplu bir nitelik
kazansa dahi grev olarak nitelendirilemez.
5-‹fli b›rakma hakk›n› kullanan iflçinin
sözleflmesi devams›zl›k nedeniyle
feshedilemez. Feshedilirse bu hakl›
bir fesih olmaz.
6-‹fl görmekten kaç›nan iflçinin yerine yeni iflçi al›namaz ve yapt›¤› ifl
baflkas›na
yapt›r›lamaz.
(‹fl
K.m.34,102)
7-Bu dönemde ifl sözleflmesi sona
ermedi¤inden iflsizlik ödene¤i de al›namayacakt›r.
8-Bu süre, ifle iade davas›n›n koflullar›ndan olan 6 ayl›k sürenin hesab›nda dikkate al›n›r.
‹fl sa¤l›¤› ve güvenli¤i önlemlerinin
al›nmamas› halinde ifl görmekten kaç›nma hakk› kullan›labilir mi?
‹fl kanununun 84. maddesi hükmüne
göre iflçi, gerekli ifl sa¤l›¤› ve güvenli¤i tedbiri al›n›ncaya kadar çal›flmaktan kaç›nabilir.
‹fl sa¤l›¤› ve güvenli¤i kurulunun karar›na ve iflçinin talebine ra¤men gerekli tedbirin al›nmad›¤› iflyerlerinde
iflçiler alt› ifl günü içinde, bu Kanunun 24 üncü maddesinin (I) numaral› bendine uygun olarak belirli veya
belirsiz süreli hizmet akitlerini derhal
feshedebilir.
‹flçinin çal›flmaktan kaç›nd›¤› dönem
içinde ücreti ve di¤er haklar› sakl›d›r.
(‹fl K.m.83,105)
tez-koop-ifl dergisi - 65
SA⁄LIK KÖfiES‹
Leyla EZG‹
Hasta ve Hasta Yak›n› Haklar› Derne¤i Baflkan›
[email protected]
HASTA HAKLARI GÜNÜ
Ülkemizde, “Hasta Haklar› Günü’’
olarak an›lan 26 Ekim, ilk kez
1998 y›l›nda Hasta ve Hasta Yak›n› Haklar› Derne¤i taraf›ndan gerçeklefltirilmifltir.
Dernek; Hasta Haklar› hareketinin
ç›k›fl noktas› olarak kabul etti¤i 26
Ekim’i, 1996 y›l›nda hayat›n› bir
hekim hatas› sonucu kaybeden
Cahit Ezgi’nin ölüm gününü ‘’Hasta Haklar› Günü’ olarak kabul etmifltir. ‹lk y›llarda sadece dernek
taraf›ndan an›lan Hasta Haklar›
Günü, günümüzde birçok kamu ve
sivil toplum örgütü taraf›ndan kabul görmektedir.
tez-koop-ifl dergisi - 66
Dernek ‘’26 Ekim Hasta Haklar›
Günü’’ ad› alt›nda de¤iflik etkinliklerle kamuoyunun ilgisini çekmeye çal›flmaktad›r. Konuyu
gündemde tutmak, duyarl›¤› art›rmak ve özendirmek amac›yla;
her y›l bir hasta ya da hasta yak›n›na, bir sa¤l›k çal›flan› ya da
kurumuna, bir hukukçu ya da
hukuk kurumuna ve bir gazeteci
ve bas›n kurulufluna hasta haklar› konusunda yapt›¤› çal›flmalardan dolay› “Hasta Haklar›
Teflekkür Plaketleri” vermektedir.
Avrupa’da ise 2007 y›l›nda Avrupa Birli¤i Parlamentosu taraf›ndan 29 Mart Avrupa Hasta
Haklar› Günü olarak kabul edilmifltir. Üye ülkelerin hasta haklar› konusunda duyarl›l›¤›n›n art›r›lmas› ve hasta haklar›na dikkat çekilmesi hedeflenmifltir.
Umar›z bu etkinlikler tüm dünyada
yayg›nlafl›r. ‹nsan›n do¤um ile kazand›¤›, vazgeçilemez, devredilemez bir
nitelik tafl›yan “sa¤l›k hakk›”n›n gerçek anlam› ile
sa¤lanabilmesi noktas›nda hayati bir önem tafl›yan hasta haklar›n›n var
olabilmesi için herkesin
yapmas› gereken daha
çok fley var.
Bu say›m›zda derne¤in
bu sene yapt›¤› ‘’ Hasta
Haklar› Günü’’ bas›n
aç›klamas›na yer veriyoruz. Herkesin hasta haklar› gününü kutluyor, hasta haklar›n›n örgütlü mücadelenin parças› olmas›
dile¤imizi tekrarl›yoruz.
Sa¤l›kl› günler diliyoruz.
2010 YILI 26 EK‹M HASTA HAKLARI GÜNÜNDE, ARTIK SA⁄LIK H‹ZMETLER‹ KARfiILIKSIZ
DE⁄‹LD‹R!
Sa¤l›k hizmeti sunucular›; sa¤l›k
hizmetini verirken hastan›n bedensel ve ruhsal bütünlü¤ünü,
sayg›nl›¤›n› korumay›, hastan›n
aktif kat›l›m›n› sa¤lamay›, hastan›n adil, eflit ulafl›labilir bir sa¤l›k
hizmeti alabilmesini hedeflemeli,
hizmet sunulurken de hasta haklar›n› gözetmelidirler.
Hasta haklar›n›n temel amac› hastalar›n bilinçlendirilerek, desteklenmesi ve güçlendirilmesi olmal›d›r. Hasta sa¤l›k hizmeti al›rken
haklar› oldu¤unu, hak ihlali halinde
nerelere, nas›l baflvurulmas› gerekti¤ini bilmelidir. Hastalar ve yak›nlar› doktora gitmekten, hastanede yaflayacaklar›ndan, hastas›na veya kendisine kötü davran›lmas›ndan korkmamal›d›r. Hasta
Sa¤l›k Köflesi
hekimine soru sorabilmeli, yeri
geldi¤inde sa¤l›k sistemini sorgulayabilmelidir ki ortak ihtiyaçlar belirlensin, sorunlar h›zl› ve etkin yollarla çözümlenebilsin.
Hasta, sa¤l›k hizmeti s›ras›nda
kendisinden istenen tahlillerin ve
görüntüleme ifllemlerinin kendisinden neden istendi¤ini ve hekimin
hastal›¤› ile ilgili ne düflündü¤ünü
bilmez. Sorarsa, zorla ulaflt›¤›
sa¤l›k hizmetini alamamaktan korkar.
Son y›llarda Sa¤l›kta Dönüflüm
Program›yla var olan birçok hakk›n› kaybetti¤ini ancak yaflayarak
ö¤renir. Sa¤l›k hizmetlerinin ‘’ne
kadar para o kadar sa¤l›k hizmeti’’
haline dönüfltü¤ünü hastanelere
gereksinimi oldu¤unda fark eder.
Hizmeti alabilmek için, marketlerde sat›lan ürünlerin üstünde bulunan ve ad› ‘’barkot’’ olan çizgili fifli
eline almay›nca hiçbir ifllem yapt›ramad›¤›n›,
Bu ‘’barkot’’la maafl›ndan muayene ücreti kesildi¤ini, cebinden eczanede ek ücret ödedi¤ini,
Hekimlerin bu ‘barkot’ sayesinde
prim ald›¤›n›,
Ne kadar çok ‘barkot’ o kadar
‘prim’ sisteminin uyguland›¤›n›,
Kendisinin cebindeki paraya göre
A,B,C, D,E harfleriyle s›n›flara ayr›ld›¤›n›,
Bu s›n›flara göre ‘’Kat›l›m pay›, ilave ücret’’ ödemesi gerekti¤ini,
‹laçlar›n›n baz›lar›na ‘’kat›l›m pay›
ve ek ücret’’ ödemeden, baz›lar›n›
ise hiç alamad›¤›n›,
18 yafl›n üstündeki k›z ve erkek
çocu¤unu hastaneye götürdü¤ünde, GSS kapsam›nda de¤ilse
prim ödemeden, hizmet alamad›¤›n›,
18 yafl›n alt›ndaki k›z ve erkek çocu¤unu hastaneye götürdü¤ünde’’ücret ödenmeyecek’’ denmesine karfl›n e¤er anne veya babas› GSS kapsam›nda de¤ilse ücret
ödemesi gerekti¤ini,
Aile hekimli¤i uygulamas›yla sadece ‘’tedavi’’ edilece¤ini, hastalanmamas› için koruyucu sa¤l›k
hizmetlerini alamad›¤›n› ö¤renir.
GSS tam uygulanmaya baflland›¤›nda, ayl›k prim ödemeden sa¤l›k hizmeti alamayaca¤›n›,
Prim ödememesi için evindeki kifli
bafl›na düflen gelirin asgari ücretin 3’te birinden az olmas› gerekti¤ini (bugün 253 TL’den az),
Kamu hastanelerinin yok olaca¤›n›, henüz ö¤renmedi.
Genel Sa¤l›k Sigortas› ile ‘’herkesin sa¤l›k hizmetinden faydalanaca¤›, sistemin d›fl›nda kalmayaca¤›’’ söylenmesine karfl›n. ‘Prim,
kat›l›m pay›, ek ücretler’ ödeyemeyenin sa¤l›k hizmeti alamayaca¤› bir sistem içinde Hasta Haklar› Yönetmeli¤inde yer alan
‘’Hasta, adalet ve hakkaniyet ilkeleri çerçevesinde sa¤l›kl› yaflaman›n teflvik edilmesine yönelik faaliyetler ve koruyucu sa¤l›k hizmetleri de dâhil olmak üzere, sa¤l›k
hizmetlerinden ihtiyaçlar›na uygun olarak faydalanma hakk›na
sahiptir.’’ Maddesi ihlal edilmektedir.
HAYAD; çözümün sa¤l›kç›s› ve
hastas›yla birlikte elbirli¤i yap›lmas› gerekti¤inin bilinciyle, 26 Ekim
Hasta Haklar› Günü’nde gerçekleri bir kez daha kamuoyuyla paylafl›rken, sa¤l›¤›m›z›n kaybolmadan
korunmas›, sa¤l›k hizmetlerinin
eflit ulafl›labilir ve ücretsiz olmas›
ve sa¤l›k hakk›n›n, hasta haklar›n›n uygulanabilir olmas› dile¤imizi
tekrarl›yoruz.
HASTA VE HASTA YAKINI
HAKLARI DERNE⁄‹
26 Ekim 2010
tez-koop-ifl dergisi - 67
ÖDÜLLÜ BULMACA
Haz›rlayan : Haydar Özdemiro¤lu
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12
1
SOLDAN SA⁄A:
2
1/ NATO’nun yeni konseptine
ba¤l› olarak devreye sokulan,
özellikle Ortado¤u’ya yönelik
ABD emperyalizminin tahakkümünü güçlendiren ve Türkiye’nin aktif olarak yer ald›¤›
özel bir flekilde ‹srail’in korunmas›n› sa¤layan askeri projenin ad›. 2/ ‹ridyum elementinin
simgesi… Kolay erimeyen metalleri birbirine birlefltirmek için
kullan›lan metal ya da alafl›m…
Kuyruk sokumu kemi¤i. 3/ Klasik Türk müzi¤inde si perdesi
ve bu perdedeki makam… Tersi Enrique ön adl› XV. yüzy›l›n
sonunda ve XVI. yüzy›l›n ilk
otuz y›l›nda eser veren ‹spanyol mimar. 4/ Karadeniz Teknik
Üniversitesi… Fizyoloji uzman›.
5/ Oku ya da oka benzer uzant›lar› olan… ‹stanbul Sanayi
Odas›. 6/ Tansu Çiller’in Baflbakanl›¤› döneminde Türkiye’nin 24 Ocak kararlar› ve 12
Eylül askeri darbesiyle içine girdi¤i neo-liberal karfl› devrim sürecinin yeni bir evresini gösteren, IMF ile Dünya Bankas›’na
ba¤›ml›l›¤› derinlefltiren ekonomik kararlar›n al›nd›¤› gün…
Bafl. 7/ Argoda çok çal›flmak,
ezberleyerek ö¤renmek… Boru
sesi. 8/ Sodyum elementinin
simgesi… Nakit. 9/ Lantan ele-
3
tez-koop-ifl dergisi - 68
4
5
6
7
8
9
10
11
12
mentinin simgesi… Halkla iliflkiler… Rüzgar… Aktinyum elementinin simgesi. 10/ 400 y›l
Britanya’n›n sömürgesinde kalan, 1920’nin bafllar›nda bölünmesiyle Kuzey ve Güney (ya da
serbest) ad›n› alan, son olarak
toksik bankalar›n çöküflüyle iflas›n efli¤ine gelen ada ülkenin
ad›… Bir konutun, bir mülkün
veya tafl›t gibi herhangi bir fleyin belli bir bedel karfl›l›¤›nda,
bir süre için sahibi taraf›ndan
baflkas›na verilmesi. 11/ Hakan… Bir ders program›n›n ya
da bir ders kitab›n›n bafll›ca bölümlerine verilen ad. 12/ Tersi,
sonu gelmeyen istek, afl›r› tutku… Genifllik… Baz› ilkel toplumlarda do¤aüstü güç ve etkisi oldu¤una inan›lan canl› veya
cans›z nesne.
YUKARIDAN AfiA⁄IYA:
1/ Dünyada f›nd›k üretiminin
yüzde 75’ini tek bafl›na gerçeklefltiren ülkemizde f›nd›k üreticilerinin kooperatif örgütlülü¤ü
olan, uzun zaman f›nd›k üreticilerine hizmet veren, fakat özellefltirme kararlar›yla ifllevsizlefl-
Ödüllü Bulmaca
tirilen, üyelerimizin de ma¤dur
edildi¤i ve kapat›lma sürecine
giren birli¤in ad›. 2/ Üretme gücü olan, çok üreten… Do¤u
Anadolu’nun kuzey k›sm›nda
do¤up ald›¤› birçok kollarla büyüyerek, Türkiye içinde 441 km
yol kat ettikten sonra, Kafkasya’n›n güneydo¤usunda Mugan
önünden geçerek, Hazar Denizine dökülen ve bütün uzunlu¤u
920 km olan nehir. 3/ Gül bahçesi… Bir ço¤ul eki. 4/ Bir göz
rengi… ‹stanbul’da bir semt. 5/
Kur'an-› Kerim'in 18. suresi…
Vilayet… Radon elementinin
simgesi. 6/ ‹lenme, beddua…
Yap›sal olarak içinde var olan,
d›flardan gelmeyen özellik…
Tavlada iki say›s›. 7/ Tersi, sürekli ve kal›c› olmayan, yok
olan, ortadan kalkan… Kibarca
olmayan, baya¤›. 8/ Kilometrenin k›salt›lm›fl›… Bizans Kiliselerinde
kad›nlara
ayr›lan
yer…Ma¤ara. 9/ Yunan Mitolojisinde fiafak Tanr›ças›… Mobilya ve yap›da hareketli elemanlar› kapamaya yarayan
madensel araç. 10/ Tersi, rengini, tazeli¤ini, canl›l›¤›n› veya
parlakl›¤›n› yitirmifl olan, solmufl… Genellikle bir fley koymaya yarayan, giysinin belli bir
64. say› m›z›n bulmacas›n› do¤ru çözerek, çok satanlar lis tesinden NTV yay›n› “Zeki Oldu¤unu Düflünüyor musun”
kitab›n› kazananlar›n isimleri
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
8.
9.
10.
11.
12.
13.
14.
Ali fiahin SEV‹ND‹
Dijle GÖKSOY
Erdo¤an GÜLER
Fatma ASLAN
Fevzi Y›ld›z
Fuat S‹MA
Hüseyin ‹NCE
‹lyas DEL‹HASAN
‹smail DA⁄AfiAN
Mehmet BENL‹
Murat DEM‹REL
Suzan AKTAfi
Ünalan ATABEK
Yavuz Selim D‹NGÇ‹
yeri aç›larak içine yerlefltirilen
astardan yap›lm›fl parça. 11/
Uluslararas› Sivil Havac›l›k Organizasyonu… Protein bak›m›ndan oldukça zengin olan bir
besin kayna¤›… Bir haber ajans›. 12/ Her y›l Ocak ay›nda belirlenen, asl›nda iflçi s›n›f›na
ödenen ücretin alt s›n›r›n› belirleyen ve bir sosyal devlet normu olarak devreye sokulan
ama bugün sefalet ücreti anlam›na gelen ve iflçi s›n›f›n› de¤ersizlefltirme takti¤i olan ücretin ad›.
64. SAYININ ÇÖZÜMÜ
Sakarya
Ankara
‹stanbul
Tekirda¤
Ankara
Ankara
Antalya
Sakarya
Ankara
Antalya
Sakarya
Samsun
Sinop
Denizli
Bulmacay› ve bu bölümü kesip afla¤›daki adrese gönderin. Bulmacay› do¤ru olarak çözen üyelerimize
ay’›n çok satan kitaplar›ndan biri gönderilecektir.
Ad›n›z Soyad›n›z : .............................................................................................................................................
Aç›k adresiniz :...................................................................................................................................................
............................................................................................................................................................................
Gönderme adresi : Tez-Koop-‹fl Genel Merkezi ‹ller Sokak No. 7 Tando¤an/ANKARA
tez-koop-ifl dergisi - 69
Ç OCUK
Derleyen : Gizem KADIO⁄LU
EVDE KA⁄IT YAPIMI
Yaflam›n›zda ka¤›d› ne kadar çok kulland›¤›n›z› hiç düflündünüz mü? Sadece bir gününüzü hayal edin. Sabahlar› okudu¤unuz gazeteniz, otobüs kart›n›z, not defteriniz, paran›z, banka evraklar›n›z, faturalar›n›z … Bir
gün içerisinde hepimiz bu say›lanlar› pek çok kez kullan›yoruz. Peki hayat›m›z›n vazgeçilmezi olan ka¤›d› kim,
nas›l bulmufl? Gelin ka¤›d›n geçmifline bir göz atal›m.
Lun’ un yapt›¤› ifllemler, geri dönüflüm ile ilgili bilgi sahibi olanlara eminim ki tan›d›k gelecektir. Ka¤›t, tekrar
kullan›m› sürecinde de benzer ifllemlerden geçmektedir. Görüldü¤ü gibi ka¤›d›n yap›m› o kadar da zor de¤il.
Hepimiz istersek kullan›lm›fl ka¤›tlar›, tekrar ka¤›da dönüfltürebiliriz. Nas›l m› ? Haydi birlikte görelim.
Basamaklar ;
1-Tel bir elbise ask›s›n› bükerek bir kare yap›n. Naylon
çorab›n bir baca¤›n› buna geçirerek bir elek yap›n. Çorab›n yerinden oynamamas› için iki ucundan paket lasti¤iyle ba¤layabilirsiniz.
“fi:User:MPorciusCato, Creative Commons
Attribution-Share Alike 3.0 Unported”
Her gün çevremizde tonlarca ka¤›t kullan›l›yor.
2-Bir tepsiye bir kaç kat gazete ka¤›d›, üzerine de bir iki
kat ka¤›t havlu koyun.
M.Ö. 4000 y›llar›nda M›s›r’ da bulunan Papirüs denilen
bitkinin sap›n›n kesilip, sulu vaziyette dövülüp, sert ve
ince bir tabaka haline getirilmesiyle bir çeflit ka¤›t üretilmekteydi.
ka¤›t havlu
Bildi¤imiz haliyle ka¤›t ise; M.S . 105 y›ll›nda, Çinli bir
askeri memur olan Ts’ai Lun taraf›ndan yap›lm›flt›r.
Lun, duta¤ac› kabu¤u, kenevir ve kumafl paçavralar›n›
suyla kar›flt›rarak ezip, presleyerek suyunu ç›karm›fl ve
bunu bir tabaka haline getirmifltir. Tabakay› ise kurumas› için güneflin alt›nda b›rakarak ka¤›d› elde etmifltir.
3-Eski ince ka¤›tlar› küçük küçük y›rt›n. Dört bardak
kadar olunca bunlar› bir kaseye boflalt›n.
4-Ka¤›tlar› örtecek kadar su koyun. Bir saat bekledikten
sonra bir yemek kafl›¤› tutkal ekleyin.
"Zyance, Creative Commons Attribution-Share Alike
2.5 Generic”
tez-koop-ifl dergisi - 70
5-Parmaklar›n›zla ka¤›tlar› daha küçük parçalara bölün.
Elinizle yo¤urabilirsiniz. Yaklafl›k on dakika sonra yo¤un bir kar›fl›m olacakt›r.
6-Ka¤›d› sa¤lamlaflt›rmak için kar›fl›ma küçük pamuk
parçalar› kat›n. Renk vermesi için g›da boyas›, süslemek için ise yald›z, renkli dikifl ipli¤i ve yün parçalar› katabilirsiniz.
7-Ele¤i tepsideki ka¤›t havlular›n üzerine koyun. Kar›fl›m› ele¤in üzerine aktar›n ve ince bir tabaka halinde yay›n.
10-Üç gün sonra kuruyan hamuru elekten ay›r›n. Çok
esnek olmayan bir geri dönüflümlü ka¤›t yapt›n›z.
BU ‹fi‹N SIRRI NE ?
Ka¤›t ince bitki liflerden olufltu¤u için, lifler su ald›¤›nda
birbirinden ayr›l›r. Hamuru s›k›flt›rd›¤›m›z zaman lifler
yeniden bir araya gelir ve tekrar ka¤›t oluflturur.
Ka¤›t, ince bitki liflerinin bir araya gelmesiyle oluflur.
8-Üzerine naylon bir torba serin. Ka¤›t hamurunu merdaneyle ezip suyunu ç›kart›n. Bu ifllem s›ras›nda, torban›n alt›ndaki ka¤›t havlular kullan›lmayacak hale gelirse, yenileriyle de¤ifltirebilirsiniz.
BUNLARI B‹L‹YOR MUYDUNUZ?
Kullan›lm›fl ka¤›d›n, tekrar ka¤›t imalat›nda kullan›lmas›
ile hava kirlili¤inin %74-94, su kirlili¤inin %35, su kullan›m›n›n %45 azald›¤›n› ve bir ton at›k ka¤›d›n ka¤›t hamuruna kat›lmas›yla 8 a¤ac›n kesilmesinin önlenebilece¤ini biliyor muydunuz?
9-Naylon torbay› ay›r›n, ele¤i kald›r›n ve malzemenizi
ka¤›t havlu üzerinde kurumaya b›rak›n.
Kaynakça:
Ka¤›t yap›m basamaklar› ve resimleri Andrews, Georgina.
ve Knighton, Kate.(2010), 100 Bilimsel Deney (Ankara:
TÜB‹TAK) kayna¤›ndan yararlan›larak haz›rlanm›flt›r.
http://www.cevreonline.com/atik2/geri_donusum.htm
http://www.kagitpil.com/bilim-teknoloji/kagit-nedir-nasilyapilir.html
tez-koop-ifl dergisi - 71
EVLENENLER
‹stanbul 5 Nolu fiube Baflkan›m›z
RAB‹A ÖZKARACA
ile
Türk Harb-‹fl
‹stanbul Anadolu Yakas›
fiube Baflkan›
HÜSEY‹N ÖVER
16 Ekim 2010 tarihinde
evlendiler.
Mutluluklar dileriz.
EMEKL‹ OLANLAR
Antbirlik Gn. Md. de çal›flan
Antalya fiubemizin üyesi ve
eski Mali Sekreteri
Dicle Üniversitesi Bas›mevi Md.de
çal›flan
Diyarbak›r fiubemizin üyesi
BAYRAM TUNCEL
AL‹ KADR‹ KAPLANO⁄LU
Emekli oldu.
Emeklilik döneminde sa¤l›k ve
esenlik içinde uzun ömürler dileriz.
Emekli oldu.
Emeklilik döneminde sa¤l›k ve
esenlik içinde uzun ömürler dileriz.
ACIMIZ
Real Hipermarket Fulya Ma¤. çal›flan
Ankara Ün.Siyasal Bilgiler Fak. Çal›flan
‹stanbul 1 Nolu fiubemizin üyesi
Ankara 1 Nolu fiubemizin üyesi
SUAT ÖZDEM‹R
SULH‹ AYTEK‹N
Elim bir trafik kazas› sonucu
02.11.2010 tarihinde vefat etti.
Üyemize Tanr›dan rahmet,
kederli ailesine, yak›nlar›na,
mesai arkadafllar›na ve
flubemize baflsa¤l›¤› dileriz.
vefat etti
Üyemize Tanr›dan rahmet,
kederli ailesine, yak›nlar›na,
mesai arkadafllar›na ve
flubemize baflsa¤l›¤› dileriz.
Carrefour-Sa Etiler Ma¤azas›nda çal›flan
‹stanbul 1 Nolu fiubemizin üyesi
CEM‹L GÜRSOY
Vefat etti.
Üyemize Tanr›dan rahmet,
kederli ailesine, yak›nlar›na,
mesai arkadafllar›na ve
flubemize baflsa¤l›¤› dileriz.
tez-koop-ifl dergisi - 72
ÜYELER‹M‹Z‹N D‹KKAT‹NE
Ankara 1 Nolu fiubemize ba¤l› Türkiye Yard›m Sevenler
Derne¤i’ne ait Ankara’da bir K›z Yurdu bulunuyor.
170 Yatakl› Yurt, Üniversite ö¤rencilerine hizmet veriyor.
Yurt hakk›ndaki genel bilgi flöyle :
Ankara'n›n merkezinde ve k›z›lay çevresinde bulunan K›z Yurdu, EKONOM‹K OLUfiU ile ön plana ç›kmaktad›r.
Temel amac›; ça¤dafl anlay›fl›, güvenli ortam› ile k›z ö¤rencilerin e¤itimine katk›da bulunmakt›r.
Daha fazla bilgi için:
http://tyardimsevenlerdernegi.org.tr/
ULUSAL TÜKET‹C‹LER PLATFORMU’NUN
SEND‹KALI ‹fiÇ‹LER‹N ÜRETT‹⁄‹ ÜRÜNLER‹ TÜKET
SEND‹KALI ‹fiÇ‹LER‹N ÇALIfiTI⁄I YERLERDEN
ALIfiVER‹fi YAP!
KAMPANYASI
BU MARKETLERDE
TEZ-KOOP-‹fi SEND‹KASI
ÜYELER‹ ÇALIfiMAKTADIR
TEZ-KOOP-‹fi
DERG‹S‹
Sahibi
Türkiye Ticaret Kooperatif, E¤itim
Büro ve Güzel Sanatlar
‹flçileri Sendikas›
ad›na
GÜRSEL DO⁄RU
Genel Baflkan
‹Ç‹NDEK‹LER
Baflyaz›......................................................................1
Bu Say›m›zda............................................................3
Baflkanlar Kurulumuz Topland›.................................4
Uluslararas› ‹liflkiler....................................................6
Toplu Sözleflme Çal›flmalar›m›z..............................10
Perakende Sektöründe de¤er yaratmak..................19
Yaz› Kurulu
Gürsel Do¤ru
Hakan Bozkurt
Ayhan K. Demirer
Fikret Omak
Haydar Özdemiro¤lu
Volkan Yarafl›r
Yadigar Keklik
Zekeriya Al
Müberra Rüzgar
Örgütlenme Çal›flmalar›m›z.....................................20
E¤itim Seminerlerimiz..............................................22
Fransa’da Genel Grev.............................................23
Sendikam›zdan Haberler.........................................26
Sosyal Devlet, Sosyal Politika ve Sendikalar..........32
fiube Kongreleri.......................................................42
Kad›n Gözüyle ........................................................46
Asgari Ücret ............................................................50
Sorumlu yaz› ‹flleri Müdürü
Yadigar Keklik
Gülebildi¤imiz Zaman Korkmay›z............................52
‹flçinin Yaflam›ndan.................................................54
Kültür Sepeti............................................................56
YÖNET‹M YER‹
Biliflim......................................................................59
‹ller Sokak No. 7
‹z b›rakanlar “‹smet Demir”......................................61
Tando¤an/ ANKARA
Bas›nda Tez-Koop-‹fl...............................................62
Tel : (0312) 213 34 44
Bas›ndan Seçti¤imiz................................................63
Fax : 213 34 30
Mizah.......................................................................64
www.tezkoopis.org.tr
Hukuk Köflesi...........................................................65
e-mail: [email protected]
Sa¤l›k Köflesi :.........................................................66
Ödüllü Bulmaca.......................................................68
Grafik -Tasar›m
Çocuk.......................................................................70
Zekeriya Al
Sosyal Haberler.......................................................72
TEZ-KOOP-‹fi DERG‹S‹;
4 Ayda bir ç›kar
Yerel Süreli Yay›n
Bas›n ahlak ilkelerine uyar
Dergimizde yer alan yaz›lar
yazarlar›n› ba¤lar
Bas›m Yeri:
Gurup Matbaac›l›k
Tel : 0312. 384 73 44-45
Bask› Tarihi :
Aral›k/2010
YEN‹ YILINIZI EN ‹Y‹ D‹LEKLER‹M‹ZLE KUTLAR,
SA⁄LIK, MUTLULUK VE BAfiARILAR
D‹LER‹Z.
TEZ-KOOP-‹fi
GENEL YÖNET‹M KURULU
GENEL YÖNET‹M KURULU
GÜRSEL DO⁄RU
Genel Baflkan
HAKAN BOZKURT
Genel Sekreter
AYHAN K. DEM‹RER
Genel Mali Sekreter
F‹KRET OMAK
Genel Örgütlenme Sekreteri
HAYDAR ÖZDEM‹RO⁄LU
Genel E¤itim Sekreteri
ADEM CAN
Genel Yönetim Kurulu Üyesi
LEVENT KOÇ
Genel Yönetim Kurulu Üyesi
TEZ-KOOP-‹fi SEND‹KASI fiUBELER‹
ADANA 1 NO’LU fiUBE
fiube Baflkan›
HÜLYA ÖZCAN
Ç›narl› Mah. ‹nönü Cad.
No: 32/44 Adana
Tel:(322) 363 34 63 Fax: 363 34 63
ANKARA 1 NO’LU fiUBE
fiube Baflkan›
SAL‹H GÖNÜLLÜ
Necatibey Cad. Sezenler
Sok. No:2/16 S›hhiye / Ankara
Tel:(312) 231 74 95 Fax: 231 74 96
ED‹RNE fiUBE
fiube Baflkan›
‹SMA‹L HAKKI TUNA
Mitatpafla Mh. Londra asfalt›
Rasathane yan› No: 2 Kat : 3 Edirne
Tel:(284)212 14 95 Fax:212 14 95
‹STANBUL 2 NO’LU fiUBE
Prof.Dr. Nihat Karlan Cad.
Ery›lmazlar Sk. Camoluk ‹fl Mrk.
Kat :2 Tel : 0216 574 24 40
Fax: 574 24 50
Bostanc› Sanayii/‹‹stanbul
ERZURUM fiUBE
fiube Baflkan›
HAKAN KURT
Gez Mh. Karaveli Sk.
fiimflek Apt. Kat: 2 Erzurum
Tel: (442) 234 60 89 Fax: 233 88 02
‹STANBUL 4 NO’LU fiUBE
fiube Baflkan›
CEMAL KEMENT
Merkez Mah. Büyükdere Cad.
fiimflek Apt. No. 3 Kat : 3 Daire: 6
fiiflli/ ‹STANBUL
Tel:(212) 232 39 47 - 232 39 92
Fax: 232 28 57
ANKARA 2 NO’LU fiUBE
fiube Baflkan›
MUSTAFA BARIN
Necatibey Cad. No: 84/ 1
S›hhiye / Ankara
Tel(312) 229 43 07 Fax: 229 18 47
ESK‹fiEH‹R fiUBE
fiube Baflkan›
RECA‹ ILGIN
Cumhuriye Mh. Dilem Sk. No. 1
Ça¤layan ‹fl Mrkz.
Kat : 7 D. 61 Eskiflehir
Tel:(222) 221 45 26 Fax: 220 83 74
ANKARA 4 NO’LU fiUBE
fiube Baflkan›
LEVENT KOÇ
Necatibey Cad. Sezenler
Sok. No:2/18 S›hhiye / Ankara
Tel:(312) 231 74 98 Fax: 231 74 97
GAZ‹ANTEP fiUBE
fiube Baflkan›
B‹LAL ÖZTOKMAK
‹ncilip›nar Mh. Nail Bilen Cd. Ay›ntap ‹fl
Mrk. 2. Kat No. 201 Gaziantep
Tel: 0342 323 33 43 Fax: 323 33 43
ANTALYA fiUBE
fiube Baflkan›
SABAHATT‹N DE⁄‹RMENC‹
Tah›l Pazar› Mh. Adnan Menderes
Bulv. Yüce 2 Apt. Kat: :2 D. 3 Antalya
Tel:(242) 242 91 05 Fax: 248 15 89
GEBZE fiUBE
fiube Baflkan›
CELALETT‹N KURT
Hac› Halil Mah. Yaz› Cad.
No. 33 Gebze/KOCAEL‹
Tel:(262) 646 18 49 Fax: 646 67 64
BURSA fiUBE
fiube Baflkan›
ÜNAL ÖZCAN
‹nönü Caddesi Birinci Ersan
‹flhan› Kat:5 No:29 Bursa
Tel:(224) 224 29 37 Fax: 224 29 37
G‹RESUN fiUBE
fiube Baflkan›
HÜSEY‹N ÖZDEM
Gazi Cad. No. 113/3 Giresun
Tel:(454) 216 24 94 Fax: 216 06 57
D‹YARBAKIR fiUBE
fiube Baflkan›
M.ADEM CAN
Ofis Ekinciler Cad. Kristal Apt.
No: 17/G Diyarbak›r
Tel:(412) 228 59 68 Fax: 228 59 68
‹STANBUL 1 NO’LU fiUBE
fiube Baflkan›
RAH‹M SARIPOLAT
Halaskargazi Cd. No. 226 Çifkurt Apt.
Kat: 7 Daire: 24 fiiflli/‹STANBUL
Tel:(212) 233 03 68 - 233 00 38
Fax: (212) 233 03 28
‹STANBUL 5 NO’LU fiUBE
fiube Baflkan›
RAB‹A ÖZKARACA
Büyükdere Cad. No. 64
kat: 3 Daire: 8
Mecidiyeköy/‹STANBUL
Tel: (0212) 347 40 77 Fax: 347 40 78
‹ZM‹R fiUBE
fiube Baflkan›
S.B‹ROL ASLANO⁄LU
fiair Eflref Bulvar›
Emlak Kredi Apt No:100/ 601
Alsancak / ‹zmir
Tel:(232)463 52 59 Fax: 463 54 72
‹ZM‹R 2 NOLU fiUBE
fiube Baflkan›
NAC‹ BOZ
fiair Eflref Bulvar›
Emlak Kredi Apt No:100/ 101
Alsancak / ‹zmir
Tel: (232) 421 43 45-421 43 37
Fax: 421 43 92
ZONGULDAK fiUBE
fiube Baflkan›
SEDAT ÖLMEZ
Meflrutiyet mh. Gazipafla Cad.
Cumhuriyet ‹fl Merkezi No. 15/6 kat: 2
Zonguldak
Tel:(372) 253 40 39 Fax: 251 52 72
Büro e-mail adresleri: [email protected][email protected][email protected]
[email protected][email protected]

Benzer belgeler