Türkiye`de Medikal Turizmi 2011
Transkript
Türkiye`de Medikal Turizmi 2011
2011 Telif Hakkı Sahibi: T.C. Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü, 2011 Tüm hakları T.C. Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne aittir. Kaynak gösterilmeksizin alıntı yapılamaz. 5446 sayılı yasa gereği Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün onayı olmaksızın tamamen veya kısmen çoğaltılamaz. ISBN NO : 978-975-590-419-1 Baskı : AG DESIGN Tel :: 0312 427 1977 Faks:: 0312 427 1978 [email protected] • www.agtanitim.com Grafik Tasarım : Kapak Tasarım : Efe ALPAY ANKARA - 2011 2 TÜRKİYE’DE MEDİKAL TURİZM HAZIRLAYANLAR Dr. Dursun AYDIN Prof. Dr. Nevzat AYPEK Yrd. Doç. Dr. Cemalettin AKTEPE Yrd. Doç. Dr. R. Pars ŞAHBAZ Öğr. Gör. Sıddık ARSLAN EDİTÖR Enginer BİRDAL 3 4 İÇİNDEKİLER / INDEX ÖNSÖZ................................................................................................................................................ 9 SUNUŞ...............................................................................................................................................11 YÖNETİCİ ÖZETİ.............................................................................................................................. 13 ÖZET................................................................................................................................................. 17 GİRİŞ................................................................................................................................................. 19 TÜRKİYE’DE MEDİKAL TURİZMİNİN GELİŞİMİ.............................................................................. 22 EN ÇOK HASTA ÇEKEN BRANŞLARA GÖRE MEDİKAL TURİZMİN GELİŞİMİ............................. 23 TÜRKİYE’DE MEDİKAL TURİZM ENVANTERİ................................................................................. 29 TÜRKİYEYE GELEN SAĞLIK TURİSTLERİNİN ÜLKELERİNE GÖRE DAĞILIMI........................... 30 YABANCI HASTALARA SAĞLIK HİZMETİ SUNUMUNDA KAMU HASTANELERİNİN ROLÜ......... 39 TURİZM VE SAĞLIK SEKTÖRÜNDE DEVLETİN ARTAN GÖREVLERİ.......................................... 41 BAZI İLLERE GÖRE HİZMET BİRİMLERİNE GELEN ÜCRETLİ HASTA DAĞILIMLARI................. 54 SONUÇ.............................................................................................................................................. 57 KAYNAKÇA....................................................................................................................................... 59 MEDICAL TOURISM IN TURKEY..................................................................................................... 61 FOREWORD..................................................................................................................................... 63 PRESENTATION............................................................................................................................... 65 EXECUTIVE SUMMARY................................................................................................................... 67 ABSTRACT....................................................................................................................................... 71 INTRODUCTION............................................................................................................................... 73 DATA ON HEALTH TOURISM IN TURKEY....................................................................................... 77 DEVELOPMENT OF MEDICAL TOURISM BY THE LEVEL OF BRANCHES ATTRACTING PATIENTS MOST.................................................................................. 78 MEDICAL TOURISM IN TURKEY..................................................................................................... 83 THE RANGE OF HEALTH TOURISTS COMING TO TURKEY BY COUNTRIES............................ 84 5 CONCLUSION................................................................................................................................... 93 REFERENCES.................................................................................................................................. 95 MEDIZINISCHER TOURISMUS IN DER TÜRKEI............................................................................ 97 VORWORT........................................................................................................................................ 99 PRÄSENTATION............................................................................................................................. 101 MANAGER ZUSAMMENFASSUNG................................................................................................ 103 ZUSAMMENFASSUNG................................................................................................................... 107 EINFÜHRUNG................................................................................................................................. 109 DIE ENTWICKLUNG DES MEDIKALISCHEN TOURISMUS IN DER TURKEI...............................113 DIE ENTWICKLUNG VON MEDIKALISCHEN TOURISMUS NACH DER ABTEILUNGEN, DIE AM MEISTEN PATIENTEN ANZULOCKEN...............................114 DER BESTAND DES MEDIKALISCHEN TOURISMUS IN DER TURKEI....................................... 121 DIE VERTEILUNG DER GESUNDHEITSTOURISTEN IN TÜRKEI NACH LÄNDERN.................. 122 DER ABSCHLUSS.......................................................................................................................... 131 DIE REFERENZEN......................................................................................................................... 133 МЕДИЦИНСКИЙ ТУРИЗМ В ТУРЦИИ.......................................................................................... 135 ПРЕДИСЛОВИЕ............................................................................................................................. 137 ПРЕДИСЛОВИЕ............................................................................................................................. 139 РЕЗЮМЕ......................................................................................................................................... 141 ПРЕДИСЛОВИЕ............................................................................................................................. 145 ВВЕДЕНИЕ .................................................................................................................................... 147 РАЗВИТИЕ МЕДИЦИНСКОГО ТУРИЗМА В ТУРЦИИ............................................................... 150 РАЗВИТИЕ МЕДИЦИНСКОГО ТУРИЗМА ПО НАИБОЛЕЕ ВОСТРЕБОВАННЫМ ПАЦИЕНТАМИ МЕДИЦИНСКИМ СПЕЦИАЛЬНОCТЯМ........................ 151 НАУЧНО-ИССЛЕДОВАТЕЛЬСКАЯ ИНВЕНТАРИЗАЦИЯ МЕДИЦИНСКОГО ТУРИЗМА В ТУРЦИИ..................................................................................... 157 6 РАСПРЕДЕЛЕНИЕ МЕДИЦИНСКИХ ТУРИСТОВ ПО................................................................ 158 ВЫВОДЫ........................................................................................................................................ 167 ИСТОЧНИКИ.................................................................................................................................. 169 171 173 175 177 179 181 184 185 191 201 203 7 Prof. Dr. Recep AKDAĞ Sağlık Bakanı 8 ÖNSÖZ Sağlık Bakanlığımız tarafından 2003 yılında açıklanan “Sağlıkta Dönüşüm Programı”nda yer alan en önemli hedeflerden biri de güçlendirilmiş temel sağlık hizmetleridir. Bu çerçevede Türkiye’deki sağlık kuruluşları; alt yapı, teknoloji, hijyen, egitimli personel, hekimsel yeteneklerde her geçen gün standardlarını yükseltmektedir. Medikal turizm, henüz tüm dünyada yeni olduğu gibi, Türkiye için de yeni bir kavram ve yeni bir çalışma alanıdır. Kısa bir geçmişi olmasına rağmen, sektörün tüm paydaşlarının dikkatini çeken medikal turizm, Türkiye’nin önüne yeni fırsatlar sunmaktadır. Bu fırsatların değerlendirilmesi ve ülke ekonomisine kazandırabileceklerini göz ardı etmeden, bu alanda gerek akademik, gerekse de kamu ve özel sektörün ilgisini canlı tutmak önemli bir adım olarak değerlendirilmelidir. Bu anlamda, Sağlık Bakanlığı’nın ilgili birimlerinin elde ettigi verilere dayalı olarak yapılan bu ilk çalışma, Türkiye’de medikal turizmin geleceğini aydınlatması ve yönlendirmesi amacıyla da önemli bilgiler sunmaktadır. Türkiye, turizm çeşitliliği anlamında; tarihsel, dinsel, alışveriş, spor, iş olanakları, eğlence, tatil, sağlık gibi bir çok turizm birleşenini yaygın olarak hizmete dönüştürmüş ve bu alanların birçoğunda da dünyada bir marka değeri oluşturmuştur. Günümüzde en çok turist çeken ülkeler arasında 7. sırada olmamız tesadüf değildir. Doğru aktörlerle, zamanı, eforu ve ekonomik imkanları boşa harcamadan güç birliği ile hareket edilmesi medikal turizmde de başarının yolunu açacaktır. Bu çalışmada da görüleceği üzere; saç ekimi ve estetik operasyonlar, göz tedavileri, tüp bebek uygulamaları medikal turistlerin ülkemizi tercih ettikleri tedavilerde ilk 3 sırayı oluşturmaktadır. Bunların dışında; plastik ve estetik cerrahi, açık kalp ameliyatı, deri hastalıkları, check-up, kanser tedavileri, kulak burun boğaz, diyaliz ve kalp-damar cerrahisi, jinekoloji, tümör ameliyatları, beyin cerrahisi, ortopedi ve diş gibi hemen her branşta gelen yabancı hastalar, gerek düşük maliyet, gerekse yüksek kalite ve teknoloji standardları nedeniyle Türk hastanelerini tercih etmektedirler. Ülkemizdeki sağlık kuruluşlarının sunduğu reel sağlık hizmetlerinin dünyadaki tıp turizmi hareketinde payını yaratmak ve geliştirmek için devlet kuruluşları, sivil toplum örgütleri, aracı kuruluşlar ve medikal turizmi geliştirilmesinde rol oynayacak tüm kuruluşlar ile ortak bir çalışma platformu oluşturmak ve bu platformu her geçen gün adım adım genişletmek en önemli hedefimiz olmalıdır. Sayısal olarak ülkemizdeki tıp turizminin genel bir özetini yapan ve ilk olma özelliği ile de büyük önem arz eden bu çalışmada emeği geçen tüm arkadaşlara teşekkür ederim. Prof. Dr. Recep AKDAĞ Sağlık Bakanı 9 Prof. Dr. Nihat TOSUN Müsteşar 10 SUNUŞ Ülkemizde; Sağlıkta Dönüşüm Programına paralel olarak sağlık turizmi hızla gelişmeye başlamıştır. Bugün özel ve kamu hastanelerimizde, batıyla rekabet edebilecek seviyede kaliteli sağlık hizmeti sunulmakta. Birçok hastanemiz yüksek teknoloji ve nitelikli insan gücüyle hizmet vermektedir. Ülkemizde özellikle de Ankara, Istanbul, Izmir, Antalya ve Adana gibi illerimizdeki sağlık kurumlarımız yurtdışından çok sayıda yabancı hasta kabul etmekte ve tedavilerini yapmaktadır. Özel sağlık sektörü son yıllarda hızla gelişmiş ve mükemmel tesisler açılmıştır. Bugün 45 sağlık kuruluşumuz uluslararası akreditasyona sahiptir. Ülkemizde her yıl 100 000’i aşkın yabancı hasta hastanelerimizde tedavi olmaktadır. Sağlık Bakanlığımızın başlattığı “Sağlıkta Dönüşüm Programı”na parelel olarak kaliteli, uzmanlaşmış, hızlı ve ekonomik sağlık hizmetlerimiz sınırlarımızı aşmış farklı ülkelerdeki doktor ve hastaların dikkatini çeker hale gelmiştir. Bir zamanlar ülkemizden batı ülkelerine her yıl binlerce insan tedavi olmak amacıyla giderken günümüzde bu rakam neredeyse yok denecek kadar azalmıştır. Bu çalışmada da görüleceği üzere ülkemize özellikle Kardiyovasküler Cerrahi, Onkoloji, Beyin Cerrahi, Ortopedi, Plastik ve Estetik Cerrahisi, Göz ve Diş Tedavileri çok ön plandadır. Batı ülkelerinde hasta bekleme süresinin çok uzun olması, sağlık hizmetlerinin pahalı ve sigorta kapsamları daralmaya başlaması bu alanda Türkiye’yi cazip ve avantajlı konuma taşımıştır. Afrika ve doğudaki komşu ülkelerimizin bir çoğunda kaliteli sağlık hizmeti, yetişmiş insan kaynağı ve ileri teknoloji yok denecek kadar azdır. Bu sebeplerle ülkemize sözünü ettiğimiz yakın coğrafyadan birçok hasta tedavi amaçlı olarak gelmektedir. Medikal turizmde özel sağlık sektörü lokomotif bir rol almaktadır. Medikal turizm hizmetlerinin %95’ini özel sağlık sektörü sunmaktadır. Ancak kamu hastanelerine de yabancı hasta gelmektedir. Özellikle Turistin Sağlığı Kapsamında, Acil Sağlık Hizmetini özel sektörden alamadıkları bölgelerde ve süreçlerde kamu hastanelerinin rolü çok önem arz etmektedir. Bunun yanı sıra Sağlık Kampüsleri’nin faaliyete geçmesiyle birlikte özellikle Ankara ve Istanbul’da birçok yabancı hasta başvurusu kaçınılmaz olacaktır. Bu çalışmadaki sonuçlara ve süreçlere baktığımızda ülkemizde tıp turizminin hızla geliştiğini görüyoruz. Sağlık Bakanlığı olarak gerekli her türlü altyapı ve mevzuat çalışmalarımızı gelişen bu yapıya uygun hale getirmek üzere başlatmış bulunuyoruz. Sağlık Turizmi Koordinatörlüğü de bu amaçla kurulmuştur. “Sağlıkta Dönüşüm Programı” sonrasında hem kendi vatandaşlarımıza hem de dünyanın her yerindeki hastalara en mükemmel ve ekonomik sağlık hizmetini sunarak Türkiye’yi tıp turizminde ön sıralara taşıyacağız. Şunu da belirtmeliyiz ki, sağlık turizmi alanında bugüne kadar ne dünyada ne de Türkiye’de profesyonel anlamda sağlık turistini takip edecek kayıtlar tutulamamıştır. Bu yıldan itibaren Sağlık Turizmi Koordinatörlügümüz bu konuda kayıt ve istatistiki çalışmalarını itina ile yapacak, elde edilecek veriler eşliğinde sağlık hizmet kalite stantardları her geçen gün yükselecektir. İlk olma özelliği taşıyan bu çalışmada sadece tıp (medikal) turizmi değerlendirilmiştir. Önümüzdeki günlerde, benzeri şekilde termal turizm ve yaşlı turizminde de araştırma ve çalışmalar yapılacağını şimdiden söyleyebiliriz. Sağlık Turizmi Koordinatörlüğümüze ve emek veren tüm arkadaşlara teşekkür ederim. Prof. Dr. Nihat TOSUN Müsteşar 11 12 YÖNETİCİ ÖZETİ Büyük bir potansiyele sahip olduğuna inandığımız medikal turizmin son üç yılındaki gelişmeyi ortaya koymayı amaçlayan bu çalışma Türkiye’deki sağlık turizmini de anlamamıza ışık tutacaktır. Sağlık turizminin bir alt dalı olarak da değerlendirilen, bazı çalışmalarda “medikal turizm” olarak adlandırılan tıp turizminin dünyadaki potansiyeline ve gelişme sürecine bakıldığında, ilerleyen yıllarda önemli düzeyde küresel bir rekabet ortamının olacağı düşünülmektedir. Bu doğrultudan hareketle, Türkiye’ye gelen sağlık turistlerinin tedavi amaçlı geldiği branşlar, bu branşların toplam içinde aldığı oranlar, hangi ülkelerin daha çok Türkiye’yi tercih ettikleri çalışmada ele alınmıştır. Ayrıca, medikal turizm sektörü içinde kamu sektörünün ve özel kesimin toplam içinde aldıkları paylar yıllar itibariyle analiz edilmiştir. Özetle, Türkiye’de medikal turizminin bir envanteri çıkarılmıştır. Diğer ülkelerde olduğu gibi özel sektörün liderliğinde gelişen medikal turizm, uzmanlaşmış hekim sayısının artışı ve çalışma şartlarının yeni gelişmelere adaptasyonu süreciyle, her geçen gün artacak olan medikal turist talebini karşılayacak seviyede olacağı çok açıktır. Özellikle özel sektör sağlık kuruluşlarının boş kapasitelerinin de kullanılacağı düşünülürse, bu hastanelerde bir verimlilik artışının olması da muhtemeldir. Sektörde küçük bir payla var olmayı amaçlayan kamu hizmetleri ise yeterli hekim, hastane ve alt yapısıyla sektörü destekleyici olarak varlığını hissettirecektir. Başta göz hastalıkları olmak üzere önemli bir “medikal turizm” süreciyle karşı karşıya olduğumuz açıktır. Özellikle Göz tedavi ve operasyonlarının sosyal güvenlik kurumları ve özel sağlık sigortalarınca ödenmemesi nedeniyle, önemli bir büyüme potansiyeline sahip göz tedavisi amaçlı gelen sağlık turistlerinin önemini gözden kaçırmamak gerekmektedir. Diğer taraftan bazı hizmetlerin kendi ülkelerinde sigorta kapsamında olmaması ve kendi ülkelerindeki uzun bekleme listeleri medikal hastaların Türkiye’yi tercih etmelerinde önemli etkenlerdendir. Medikal turizm hastalarının hastane tercih etme nedenleri incelendiğinde ise hastanenin ünü ve fiyat faktörlerinin en çok etkileyen faktörler olduğu, önceki hastaların tavsiyesi ve tutundurma faaliyetlerinin etkinliğinin de üst sıralarda yer aldığı ifade edilmektedir. Mevcut nedenler olarak sayılan; Türkiye’de sunulan Sağlık hizmetlerinin kalitesi, maliyetlerin diğer ülkelere oranla ekonomik olması, iklim koşullarının uygunluğu, tatil fırsatlarının çokluğu, kısa bekleme süreleri, uzman hastane ve yeterli teknolojik donanım sahipliği gibi etkenlerin, günün değişen şartları da dikkate alınarak akademik açıdan geçerliliği ilerleyen çalışmalarda yeniden test edilmesinde yarar sağlayacaktır. Özellikle bazı branşlarda gelişen teknolojinin ve alt yapı olanaklarının takip edilip, gelen hastalara sunulması önem arz etmektedir. Bu doğrultuda yabancılara sunulan acil sağlık hizmetleri açısından altında kamu sağlık birimlerinin daha etkin rolü gereklilik arz etmeye başlamıştır. Devlet, sağlık turizmi alanında zaten bir düzenleyici olarak vardır. Bu varlığını daha etkin ve standart hale getirmelidir. Bu amaçla yeni düzenlemeleri ve standardları bir an önce oluşturmalı ve takipçisi olmalıdır. Sadece özel sektörün değil, kamu hastane ve diğer birimlerinin hizmet ettiği hasta sayısı her geçen gün artmaktadır. Mevcut düzenlemelerin, standartların ve mevzuatın yeni eğilimler çerçevesinde güncellenmesi ve geliştirilmesi sektördeki kamu hizmetlerinin varlığının bir gereğidir. 13 Yabancıların, özel hastanelerin yanı sıra kamu hastanelerinde de artan sağlık hizmeti talebi, devletin “sosyal devlet” olmasından kaynaklanan görevlerini de artırmaktadır. Özellikle kamu hastane ve diğer birimlerine “acile başvuran yabancı uyruklu hasta” olarak artan girişlerin varlığı, devletin bu alanda hizmet sunucu olarak da bulunmasını zorunlu kılan önemli bir nedendir. Çeşitli amaçlarla Türkiye’de bulunan ve her geçen yıl ülkemizde kalış süresi artan yabancı turistlerin sağlık sorunlarını karşılamak devletin bir görevidir. Dolayısıyla ister turist olarak, ister tıbbi bir hizmet alma amacıyla yurdumuzda bulunan her yabancının ihtiyaç duyduğu sağlık hizmeti “sosyal devlet” olma ilkesine bağlı olarak verilmelidir. Zaten çeşitli ikili ve çok taraflı uluslararası anlaşmalar gereği yabancı ülkelerden sayıları sınırlı da olsa yabancı hastalar kamu hastanelerine gelmektedir. Riskli, karmaşık tıbbi vakalarda gerekli olan teçhizat ve hekime sahip olan kamu hastaneleri, gelen bu hastalara cevap verebilecek kapasitede olmalıdır. Gelen bu hastaların sayılarındaki artış Türkiye’nin küresel anlamda artan önemine paralel olarak yükselme eğiliminde olacaktır. Türkiye’de tedavi olmak isteyenlerin sayısındaki bu yükselmede, kamuda sunulan sağlık teknolojik ve hekimsel hizmet kalitesindeki artışın önemli bir payı vardır. İlerleyen süreçte Türkiye’nin sağlık turizminde önemli bir cazibe merkezi olması hedeflenmektedir. Bu amaçla hareket edildiğinde talep edilen noktalarda kamu hizmetlerinin yeterli ve yetkin olması zorunluluktur. Bunu sağlamak için şimdiden gerekli önlemlerin alınması ve yatırımların gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır. Sağlık yatırımların gerçekleştirilmesinde devletin ayırdığı kamu kaynaklarının yanı sıra, Türkiye’ye sağlık hizmeti almak amacıyla gelen yabancı turistlerin ödedikleri tedavi ücretlerinin de katkısının sağlanması gerekmektedir. Her geçen gün artan kamu sağlık harcamalarını karşılayabilmek ve aynı zamanda yeni yatırımların finansmanını sağlayabilmek için sağlık turizmi geliri de ilave bir kaynak olacaktır. Bu amaçla Sağlık Bakanlığı yabancılara sunulan sağlık hizmetlerinin fiyatlandırma politikalarını değiştirerek “karlılık” odaklı çalışmaları yapmaktadır. Yıllar itibariyle tıbbi turizmin gelişimi Türkiye için umut verici olarak değerlendirilebilir. Gerek özel sektör için gerekse de kamu hizmetleri için dünya pazarında rekabet gücü elde edebileceğimiz bir sektör olarak yatırımlarımızın devamı önem arz etmektedir. Bazı dallarda (Göz, kardiyoloji ve onkoloji -cerrahi operasyonları) Türkiye’nin maliyet avantajı nedeniyle uluslararası rekabet düzeni içinde bir adım önde olmamızı sağlamaktadır. Bütün bunlara rağmen Sağlık turizmi yarışına yeni başlıyor olmamız, almamız gereken önlemler, gerekli standartların oluşturulması ve hemen yapmamız gerekli faaliyetler için çok zamanımızın olmadığı gerçeğini de beraberinde getirmektedir. Özel sektör yatırımlarının özellikle ülkenin belirli bölümlerinde gerçekleşmesi, diğer bölgelerde kamu hizmetlerini yalnız bırakmaktadır. Halbuki sınır kapısı olan her ilde ve yabancı girişleri ve konaklamaları olan diğer illerde kamu hastane ve sağlık birimleri sağlık hizmetini veren tek birim olmaktadır. Bu durum her yerde gezip tatilini geçiren yabancıya sunulacak sağlık hizmeti açısından çok önemli bir güvencedir. Diğer yandan, mevcut kapasite kullanım oranlarımızı ya da yatak doluluk oranlarımızı artırmanın bir başka yolu da yine yurt dışından gelen hasta sayısının artmasıdır. Gerekli yatırımların olması ve artan talebe bağlı olarak ortalama kalış sürelerinde ve yatak devir hızındaki artış, mevcut maliyetlerimize olumlu etki yapacak ve gelirlerimizde kısmen de olsa katkı sağlamak mümkün olabilecektir. 14 2008 yılından bugüne kadar geçen sürede artan sağlık turizmi potansiyelimize parelel olarak, toplam yabancı hastaların kamu hastanelerinde tedavi olan toplam popülâsyona oranı 2008 yılında 0,0003, 2009 yılında 0,0004 ve 2010 yılında ise 0,0005 olarak hesaplanmıştır. Başka bir ifadeyle kamu hastanelerine toplam başvuru içinde yabancı hasta başvuruları dikkate alınmayacak kadar küçük bir oranda olsa da artış eğilimindedir. Bu artan yüzdenin toplam gelire etkisinin yükselmesi için de yeni politika, yatırım ve standartlara ihtiyaç bulunmaktadır. Kişi başına düşen yabancı hastadan elde edilen gelirin, yerli hastaya göre karlılığı daha yüksektir. Bu fark, aynı hizmeti veren bir sağlık kuruluşu için daha karlı ve etkin bir sağlık hizmeti sunumu demektir. Bunun içinde yabancıya sunulan sağlık hizmetini ayırmak ve farklı süreçlerde takip etmek yararlı olacaktır. Bu çalışmamızda elde ettiğimiz verilerden haketle, sağlık turizmi ve yabancıya sunulan sağlık hizmeti kapsamında Türkiye’nin bir görüntüsünü çıkarmayı hedeflerken, kamu sektörünün sağlık turizmi alanında yeni açılımlara ihtiyaç duyacağını vurgulayacağız. Sağlık Bakanlığı’nın 16 il merkezinde oluşturacağı Sağlık Şehirleri Projesi çerçevesinde, dev sağlık kampusleri faaliyete geçtiğinde sağlık turizmi kapsamında, sağlık hizmeti sunumunda kamunun görevi daha da artacaktır. Kamu hastanelerinin yabancı uyruklu hastalara sağlık hizmeti vermesi uzun vadede özel hastanelere özellikle sağlık turizminin tanıtımı açısında da olumlu yönde etki edecektir. Medikal turizmi alanında dünyadaki artan talep ve bu talebin yarattığı ekonomik hacmin yanında Türkiye de mevcut potansiyelini artırmak suretiyle bu pazardan aldığı payın üstüne çıkma isteğindedir. Bu anlamda özel sektör yatırımlarının ve ilgisinin yanı sıra kamu kaynaklı sağlık birimlerimizin de belirli bir düzeyde sektöre desteği gerekmektedir. Kamu hastanelerinin sahip olduğu kaynaklara ve imkanlara bakıldığında kapasitemizin bu alanda kullanmaya yeterli olacağı görülmektedir. İşte bu çalışma, kamu hastanelerine ücreti karşılığı gelen yabancı uyruklu hastalarla ilgili bir analiz olup bunun gerçekten değerlendirilmesi gereken yeni bir yaklaşım olduğunu göstermektedir. Sağlık Bakanlığı’nın ilgili biriminin elde ettigi verilere dayalı olarak yapılan ilk çalışma olması nedeniyle sonraki çalışmalar için de aydınlatıcı olacaktır. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Turizmi Koordinatörlüğü’nün 16 Eylül 2010 tarih ve B-10-0-TSH-0-09-00-00 sayılı yazıya istinaden 2008-20092010 yıllarına ait verilerin kullanılmasıyla gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmada verilerin toplanmasında desteğini esirgemeyen Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürümüz Sayın Dr. Seracettin ÇOM’a teşekkürlerimizi sunarım. Dr. Dursun AYDIN Sağlık Turizmi Koordinatörü 15 16 TÜRKİYE’DE MEDİKAL TURİZM Dr. Dursun Aydın (*) Prof. Dr. Nevzat Aypek (**) Yrd. Doç. Dr. Cemalettin Aktepe (***) Yrd. Doç. Dr. R. Pars Şahbaz (****) Öğr. Gör. Sıddık Arslan (*****) ÖZET Büyük bir potansiyele sahip olduğuna inandığımız medikal turizmin son üç yılındaki gelişmeyi ortaya koymayı hedefleyen bu çalışma, Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Turizmi Koordinatörlüğü’nün 16 Eylül 2010 tarih ve B-10-0-TSH-0-09-00-00 sayılı yazıya istinaden 2008-20092010 yıllarına ait verilerin kullanılmasıylagerçekleştirilmiştir. Sağlık turizminin bir alt dalı olarak değerlendirilen, bazı çalışmalarda “medikal turizm” olarak adlandırılan tıp turizminin dünyadaki potansiyeline ve gelişme sürecine bakıldığında, ilerleyen yıllarda önemli düzeyde küresel bir rekabet ortamının olacağı düşünülmektedir. Bu doğrultudan hareketle, Türkiye’ye gelen sağlık turistlerinin tedavi amaçlı geldiği branşlar, bu branşların toplam içinde aldığı oranlar, hangi ülkelerin daha çok Türkiye’yi tercih ettikleri bu çalışmada ele alınmaya çalışılmıştır. Ayrıca, sağlık turizmi sektörü içinde kamu sektörünün ve özel kesimin toplam içinde aldıkları paylar yıllar itibariyle analiz edilmeye çalışılmıştır. Özetle, Türkiye’de sağlık turizminin bir envanteri çıkarılmıştır. Çalışma, sağlık turizmi alanında, Sağlık Bakanlığı’nın ilgili biriminin elde ettiği verilere dayalı olarak yapılan ilk çalışma olması nedeniyle sonraki çalışmalar için de aydınlatıcı olacaktır. Diğer taraftan çalışma kapsamında “medikal turizm” ve “tıp turizmi” nin eş anlamlı olarak kullanıldığı ifade edilmelidir. Anahtar Kelimeler: Sağlık turizmi, medikal turizm, tıp turizmi, sağlık turisti *Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Turizmi Koordinatörü **Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi Dekanı *** Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi **** Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi ***** Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi Öğretim Görevlisi • Bu çalışma, Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi ile Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Turizmi Koordinatörlüğü işbirliği ile gerçekleştirilmiştir. 17 18 GİRİŞ Tüm dünyada turizm hareketleri önüne geçilmez biçimde artmaya devam etmektedir. Dünya Turizm Örgütü (WTO) verilerine göre 2010 yılında dünya turizminin % 6.7 olduğu ifade edilmektedir. Geçen yıl içinde yaklaşık 935 milyon insan farklı nedenlerle turizm hareketleri içinde yer almıştır. Bu arada insanoğlunun farklı amaçlarla yaptığı turizm faaliyetlerinin çeşitleri de artış göstermektedir. Harcanabilir gelir düzeyindeki artış, ticaret hadlerinin bir çok negatif gelişmeye rağmen artması, kapalı siyasi ve ekonomik sistemlerin dünya ile entegrasyona yönelmeleri dünya turizminin önünün açık olduğunu ispatlar niteliktedir. Aşağıda verilen tabloda, dünya turizminin gidişatını görmek mümkündür. 2008-2009 yıllarında görülen mali ve iktisadi krizlere rağmen artış dikkat çekici niteliktedir. Şekil 1: Uluslararası Turizm Hareketleri, (Kaynak: WTO Annual Report, 2010) Uluslararası Turizm Hareketleri, 1995-2010 1000 935 894 900 913 877 839 795 Milyon 800 755 700 600 675 561 586 602 675 605 684 626 528 500 400 1995 2000 2005 2010 Tarihin her çağında, farklı nedenlerle turizm faaliyetlerini gerçekleştiren insanoğlu, iktisadi büyümesi ve zenginleşmesine bağlı olarak, turizm faaliyetlerine ayırdığı payı da beraberinde büyütmektedir. Bu gelişen sektör içinde, Türkiye de her geçen büyüyen bir pazar payına sahip olarak ağırlığını hissettirmeye başlamıştır. Aşağıda verilen tablo Türkiye’nin turizmde lider bir ülke olduğunu belgelemektedir. Buna göre, dünyada en çok turist çeken 7. ülke olarak sektörün önemli bir oyuncusu olmayı hak etmektedir. 19 DÜNYADA TURİZM 2009 (GELEN YABANCI TURİST SAYILARI İLK 10) MİLYON 74,2 1 FRANSA 2 A.B.D 54,9 3 İSPANYA 52,2 4 ÇİN 50,9 5 İTALYA 43,2 6 İNGİLTERE 28,0 7 TÜRKİYE 25,5 8 ALMANYA 24,9 9 MALEZYA 22,1 10 MEKSİK 21,5 Kaynak : World Tourism Organization Report (UNWTO) İnsanları uluslararası turizm hareketlerine yönelten nedenlerden biri de hiç şüphesiz sağlıktır. Her ne kadar sağlık amaçlı uluslararası seyahatler günümüzün güncel konusu olsa da aslında bunun temelleri çok eskiye dayanmaktadır. İnsanoğlunun tarihin her devrinde şifa aramak adına başka ülkelere veya bölgelere seyahat ettiğine ilişkin bir çok kanıt bulunmaktadır. Ancak, günümüzde sağlık amaçlı turizm hareketlerinin geldiği boyut, bu konuya ilişkin çalışmaların detaylandırılmasını gerekli kılmaktadır. Dünyada da sağlık amaçlı turizm hareketlerinin yukarıda bahsedilen büyümeye paralel bir seyir izlediğini söylemek doğru bir tespit olacaktır. 90’lı yıllardan itibaren dikkat çekici bir şekilde arttığı görülen sağlık turizminin altında yatan gerçek neden tedavi kalitesinin artmasının yanısıra farklı ülkelerdeki uygun tıbbi hizmet fiyatlarıdır. 2010 yılında sağlık turizminin pasta büyüklüğü 100 milyar dolar olduğu ifade edilmektedir (Deloitte, Global Survey of Health Care Consumers, 2010). Bu büyük pastayı yaklaşık 30’a yakın ülke paylaşırken, adı geçen çalışmada belirtildiği üzere, yaklaşık 22 milyon insan yaşadığı yerden bir başka ülkeye sağlık amacıyla seyahat etmektedir. Burada dikkat çekilmesi gereken bir başka nokta ise, ilgili literatürün incelenmesiyle ortaya çıkmaktadır. Cornell (2006), Mugomba ve Danell (2007) yıllarında yayınlanan araştırmalar da sağlık turizminin tüm dünyada büyüklüğünün yaklaşık 20 milyar $ dolaylarında olduğu vurgulanmaktadır. Farklı rakamların varlığını kabul etmekle birlikte, 2010 yılında bu rakamın ikiye katlanacağını vurgulamışlardır. Halbuki, yukarıda verilen rakamlara bakıldığında güvenilir araştırma kuruluşlarının 2010 yılında sağlık turizmi cirosunun 100 milyar $ olduğunun altını çizmektedirler. Başka bir ifadeyle, tahmin edilen artışın yaklaşık 2.5 katı bir büyüklüğe ulaşılmıştır. Dolayısıyla, son beş yıldaki artış beklentilerin oldukça ötesindedir. Bu rakamlar sağlık turizminin artış potansiyelinin tahmin edilenden daha büyük olduğu sonucunu hatırlatmaktadır. 20 Başta bir yönden, sağlık turizminin diğer turizm çeşitlerine göre önemli bir üstünlüğü de ülkeye kazandırdığı katma değerin, ortalama diğer turizm çeşitlerine göre 25 kat fazla getiriye sahip olmasıdır. Bu çarpıcı rakam, ilerleyen dönemde bu alandaki rekabetinde habercisi olmaktadır. Sağlık turizmi literatürü sağlık amaçlı seyahatleri üç başlık altında toplamaktadır. • Termal ve spa-wellness turizmi, • İleri yaş ve engelli turizmi, ttt • Medikal turizm. Sağlık turizminin alt başlıklarında biri olan “termal ve spa-welness turizmi” ile “ileri yaş ve engelli turizmi” ilerde başka çalışmaların konusu olarak ele alınacaktır. Çalışmanın ana konusu olan medikal turizme geçmeden, sağlık turizminin çok önemli bu iki alt başlığına kısaca değinmekte fayda görülmektedir. Turizm Bakanlığı (1993), Termal Turizm’i; termal suların, çamurların, kaynağın çevresindeki iklim ve doğa şartlarının beraberinde getirdiği faktörlerin, uzman hekimler eşliğinde, fizik tedavi, rehabilitasyon ve egzersiz, psikoterapi, diyet gibi tedavilerle koordineli yapılan kür uygulamalarını kapsayan turizm hareketi olarak tanımlamıştır. Bu tanım kapsamında oldukça geniş bir tedavi süreci ifade edilmektedir. Dinlenme, kendini daha rahat ve iyi hissetme ihtiyacı nedeniyle aynı zamanda otelcilik hizmetlerini de kapsayacak şekilde termal kaynaklardan yararlanmak adına sağlık turistinin bir başka ülkeye seyahatini ifade etmektedir. Diğer taraftan, daha önce teşhisi yapılmış olarak, tedavi olmak, kaplıca ve termal kaynakları kullanmak amacıyla gelen ikinci tür sağlık turistinden ve termal turizminden bahsedilmektedir. Termal ve spa-wellness turizmi belki en eski sağlık turizmi çeşidi olarak kayıtlarda rastlanmaktadır. İnsanlar şifa bulma için termal su kaynaklarının bulunduğu yerlere gitmişler ve tedavi olmuşlardır. 2006 yılı verilerine göre sadece Almanya’da yılda 8 milyon insan termal kaynaklarda tedavi veya spa-wellness amaçlı olarak yurtiçi veya yurtdışı seyahat etmektedir. Aynı dönemde Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre yurt dışından Türkiye’ye termal turizm amacıyla gelenlerin sayısı 10.000 dolayındadır. 46 ilde, 200 termal kaynağa sahip tesisle bu rakamların tatmin edici olması mümkün olmadığı gibi, önündeki potansiyeli göstermesi açısından da oldukça dikkat çekici bir durumdur. Yaş ortalaması oldukça yüksek, sağlık harcamalarında zorunlu harcamaların arttığı Avrupa ülkeleri bu açıdan potansiyeli yüksek bir pazar olarak karşımızda durmaktadır. Bu potansiyelin kullanılması için klimatik avantajlarımızın da sürece dahil olmasıyla ciddi bir ilerleme kaçınılmaz olarak değerlendirilebilir. İleri yaş ve engelli turizmi ise, özellikle 65 yaş ve üzeri insanların son 20-30 yılda artan yaş ortalamalarına paralel olarak bakım gerektiren tedavileri kapsayan bir sağlık turizmi çeşididir. Özellikle Batı Avrupa ülkelerinde görülebilecek yaşlı nüfusun toplam nüfusa oranındaki artış bu turizm çeşidi açısından dikkat çekicidir. Öyleki, bazı ülkelerde 65 yaş üstü grubun toplam nüfusa oranı %25’lerin üzerine çıkmaktadır. Bu gelişme, ileri yaş insanlarının farklı sağlık harcamalarını ve farklı tedavi süreçlerini beraberinde getirmektedir. İleri yaş turizmi içinde gezi turları, rehabilitasyon hizmetleri, çeşitli terapiler, bakım evlerinde yaşlıların bakımı ve engelliler için özel geziler ve bakıma dönük tedaviler bu sağlık turizmi çeşidinin alt başlıklarıdır. Engelli ve ileri yaşlı nüfusun sağlık amaçlı seyahatleri de daha önce ifade edildiği gibi bu başlık altında ayrıca incelenecektir. 21 Medikal turizm ise insanların uzun mesafedeki ülkelere, tıbbi bir tedavi alabilmek için seyahat etmesini (belki bunun yanı sıra bir de tatil yapmasını) ifade eden bir kavramdır. Uzmanlaşmış cerrahiye ve diğer tedavi şekillerine ihtiyaç duyan hastaların turizm faaliyetlerinin bir kısmını da kapsayacak şekilde düzenlenen özel tıbbi tedaviler olarak ifade edilen medikal turizm, hekimin ön planda olduğu sağlık turizmi çeşitlerinin başında yer almaktadır. Özellikle son dönemlerde, insanların tatilleri süresince dinlenme, egzersiz yapma, kaplıcalara gitme sayesinde daha sağlıklı olma girişimleri, beraberinde turizm endüstrisi içerisinde “medikal turizm” şeklinde yeni ve farklı bir alanın ortaya çıkmasını getirmiştir. Medikal turizmde, “turist” öncelikle tıbbi tedavi olma amacını taşımakta bununla birlikte turistik yerlerde dinlenme, boş zaman değerlendirme gibi geleneksel turizm amacını da taşımaktadır. Medikal turizm, turizm endüstrisi içerinde hızla büyümekte olup insanların uzun mesafedeki ülkelere medikal tedavi olabilmek için seyahat etmesini ve aynı zamanda birer tatilci olmalarını ifade eden bir kavramdır. Medikal turizm veya medikal seyahat, sağlık amaçlı başka ülkelere yapılan seyahati ifade etmektedir. Diğer yandan uluslararası medikal seyahat kavramı sadece kaliteli sağlık hizmetiyle sınırlı kalmayıp bunun yanı sıra tekrar ülkeye dönmeden kontrollü gözetimlerle iyileşmeyi de kapsamaktadır. Medikal turizm kapsamında ilerleyen kısımlarda da belirtileceği gibi başta göz olmak üzere, estetik operasyonlar, küçük cerrahi müdahaleler ve büyük potansiyele sahip olduğunun vurgulanması gereken dental müdahaleye dönük operasyonlar, onkoloji, ortapedi, kardiyoloji ve beyin cerrahisi medikal turizminin öne çıkan alt başlıklarını ifade etmektedir. Öne çıkan tüm bu branşların hekim odaklı olduğunu vurgulamak gerekmektedir. Bahsi geçen bu tip tıbbi turizm hareketlerinin desteklediği sağlık turizminin de önü açık görülmektedir. Yine WTO’nun raporunda ifade edildiği üzere, tüm dünyada global mali krizin etkisinin görüldüğü 2008 yılının ikinci yarısına rağmen bu alanda %2.1 büyüme sağlanmış ancak 2009 yılının tümünde sektördeki %4’lük küçülme engellenememiştir. Takip eden 2010 yılı ise negatif etkinin tamamen ortadan kalktığını gösteren rakamlar ortaya koymaktadır. %6.7’lik bir büyüme, kriz sonrası bir yıl için başarılı bir performans olarak değerlendirilmektedir. Buna bağlı olarak 2011 sonrası için yeni hedeflerin konması kaçınılmazdır. TÜRKİYE’DE MEDİKAL TURİZMİNİN GELİŞİMİ Dünya turizm hareketlerinde önemli bir pay sahibi olan Türkiye, alternatif turizm çeşitlerini artırmak suretiyle turizm sektöründeki rekabet gücünü de artırmaktadır. Özellikle sağlık turizmi alanında önemli sayılabilecek bir alt yapının kurulması, gerek termal kaynakları gerekse de yetişmiş personelin varlığı, Türkiye’nin sağlık turizmi sektöründe önemli bir rol oynayacağına işaret etmektedir. Medikal turizm başlığı ise henüz tüm dünyada yeni olduğu gibi, Türkiye için de yeni bir kavram ve yeni bir çalışma alanıdır. Kısa bir geçmişi olmasına rağmen, sektörün tüm paydaşlarının dikkatini çeken medikal turizm, Türkiye’nin önüne yeni fırsatlar sunmaktadır. Bu fırsatların değerlendirilmesi ve ülke ekonomisine kazandırabileceklerini göz ardı etmeden, bu alanda gerek akademik, gerekse de kamu-özel sektörün ilgisini canlı tutmak önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Medikal turizmin Türkiye’deki alt yapı olanakları, insan gücü kaynağındaki yüksek kalite, yeterli ilgi ve destekle birleştirildiğinde son üç yıldaki gelişmelerin çok ötesinde bir konuma ulaşacağı açıkça ortadadır. Ancak, bu amaç doğrultusunda çaba gösterilirken, tamamlanması gereken eksikliklerimizi görmek ve bunları dünya standartlarında yerine getirmek hayati önem arz edecektir. 22 Bu amaçla, aşağıda ayrıntılarını bulabileceğiniz son üç yılın verilerini kapsayan bir rapor hazırlanmıştır. Verilerdeki değişime göre bir analiz yapılırken, ilk 8 (sekiz) ayı kapsayan 2010 yılı verileri bir projeksiyon ile 12 aya dönüştürülmüştür. Medikal turizm hareketlerinin, mevcut turizm hareketlerinde olduğu gibi sadece turizm temsilcileri, turizm yatırımcıları ve turistik hizmet sağlayıcılarıyla birlikte değil, bunların dışında geniş bir hareket olduğu göz önünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle medikal turizm kapsamında yapılacak tüm faaliyetlerin turizm temsilci ve yatırımcılarıyla birlikte asıl medikal hizmet sağlayıcısı olan hastaneler, üniversiteler ve Sağlık Bakanlığı ile eşgüdümlü olarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Türkiye’nin medikal turizm hareketlerini arttırarak elde edilen gelirlerin büyütülmesine yönelik yeterli altyapı ve üst yapı faaliyetleri ile sosyal ve kültürel olanakların bulunduğu, buna karşın Türkiye’nin dünya medikal turizm pastasından yeteri kadar pay alamadığı söylenebilir. Bu bağlamda Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, özel sağlık sektörü, turizm sektörü, üniversitelerin ve diğer ilgililerin birlikte hareket ederek eşgüdümün sağlanması, nitelikli personel istihdamının gerçekleştirilmesi ve bununla birlikte reklam ve tutundurma faaliyetlerinin planlı bir süreç içinde yapılması önem arz etmektedir. Kısaca medikal turizm bir ülke politikası olarak görüldüğünde ve çalışmaların bu doğrultuda yürütülmesi halinde kalıcı bir başarı elde edilecektir. Bu amaçla, sektör içindeki gerek kamu gerekse de özel kesimindeki durumun net ortaya konulması, tedavi amaçlı gelen hastaların başvurdukları tedavi kategorilerin incelenmesiyle analize başlamak yanlış olmayacaktır. EN ÇOK HASTA ÇEKEN BRANŞLARA GÖRE MEDİKAL TURİZMİN GELİŞİMİ (2008-2010) Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de aslında 7 (yedi) bölüm en çok hasta çeken kategori olarak dikkat çekmektedir. Aşağıda verilen tablo ve rakamlar bu yedi alanda toplanmaktadır. İstatistiklere “diğer” olarak yansıtılan bir kategori daha vardır. Bu alanda belli başlı önem arz eden ve aşağıda verilen yedi alanın dışında kalan tedavi alanlarından yararlanan sağlık turistlerini ifade etmektedir. Özellikle Anadolu’nun çeşitli yörelerinde (Kayseri, Gaziantep vb) yoğun bir şekilde gördüğümüz sağlık turistlerinin varlığı düşündürücü rakamlara ulaşmıştır. Bu sağlık turistlerinin, çalışmanın özünü oluşturan, medikal turizm amacıyla yurtdışından gelen sağlık turistlerini ifade etmediği, bundan ziyade yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarımızı kapsadığı bilinen bir gerçektir. Özellikle çalışmanın sağlıklı sonuçlara varmasını sağlamak adına, Türkiye’de aşağıda verilen tablo ve şekillerde de görülebileceği gibi, Anadolu’nun çeşitli illerinde ve bölgelerinde görülen yoğun sağlık turistleri yurtdışında yaşayan Türkler olarak kabul edilmiş, en azından kamu hastanelerinde olan yoğun başvuruları yok sayılmıştır. 23 Aşağıda verilen Tablo 1,2 ve 3‘de en çok sağlık turisti çeken bölümler olmak üzere, Türkiye’de tedavi olan sağlık turistlerinin ne tür bir sağlık kuruluşunda bu hizmeti aldığına dair bir dağılım görülmektedir. Görüldüğü üzere, medikal turizmin çok büyük bir kısmı özel sektör sağlık kuruluşları tarafından yürütülmektedir. Önemle belirtmek gerekir ki, bu durum tüm dünyada da benzer bir seyir izlemektedir. Türkiye’ye has bir özellik olmayan bu gerçek, dünyada gerek sağlık, gerekse de medikal turizmin ilk adresi olarak kamu birimlerini değil, özel sağlık kuruluşlarını işaret etmektedir. Aşağıda veriye sahip olduğumuz son üç yıla ait kamu ve özel sektör dağılımının yanı sıra en çok hasta çeken bölümleri görülmektedir. Tablo 2: 2008 Yılında Sağlık Turistlerinin Geldiği Bölümler ve Yüzde Dağılımları 2008 Branşlara Göre Kamu - Özel Dağılımı 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 Kamu Özel Göz Diş Ortopedi Kardiyoloji Onkoloji Plastik Cer. Beyin Cer. 3,41 38,10 21,00 19,22 28,18 34,97 16,99 96,59 61,90 79,00 80,78 71,82 65,03 83,01 Tablo 1 de görüleceği gibi 2008 yılında özel sektörün bariz bir ağırlığı bulunmaktadır. Göz, beyin cerrahisi ve ortopedi ve kardiyoloji bölümlerinde %80’ler ve üzerinde bir paya sahiptir. Özellikle önemli bir potansiyele sahip olan diş bölümünde ise özel sektörün ağırlığı görülmekle beraber, kamunun ciddi bir payı olması ayrı bir çalışma konusu olarak ele alınmalıdır. 24 Şekil 2: 2008 Yılı Medikal Turizm Kamu – Özel Dağılımı 2008 Kamu - Özel Dağılımı %6 Kamu Özel %94 Şekil 2 ise 2008 yılı içinde Türkiye’ye medikal turizm amacıyla gelen sağlık turistlerinin kamu – özel ayırımını göstermektedir. Şekilden görülebileceği gibi gelen sağlık turistlerinin % 94’ü özel sektörde tedavi olmaktadır. Daha önce de belirtildiği gibi bu durum dünyadaki diğer örneklerle benzerlik göstermektedir. Tablo 3: 2009 Yılında Sağlık Turistlerinin Geldiği Bölümler ve Yüzde Dağılımları 2009 Branşlara Göre Kamu - Özel Dağılımı 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 Kamu Özel Göz Diş Ortopedi Kardiyoloji Onkoloji Plastik Cer. Beyin Cer. 3,45 43,56 21,67 18,96 17,47 18,09 18,66 96,55 56,44 78,33 81,04 82,53 81,91 81,34 2009 yılında öne çıkan en büyük değişiklik onkolojide ve plastik cerrahide görülmektedir. Bu alanda özel sektörün payının dikkat çekici şekilde artığı görülmektedir. Onkoloji bölümünde özel sektörde yaklaşık % 15’lik bir artış görülürken, plastik cerrahi de bu artış % 25 dolayında olmuştur. 25 Diğer bölümlerdeki küçük artışlar veya azalmalar %5’in altında kalmıştır. Dolayısıyla özel sektörün hakimiyeti 2008 yılında olduğu gibi aynen devam etmiştir. Şekil 3: 2009 Yılı Medikal Turizm Kamu – Özel Dağılımı 2009 Kamu - Özel Dağılımı %6 Kamu Özel %94 Tablo 4: 2010 Yılında Sağlık Turistlerinin Geldiği Bölümler ve Yüzde Dağılımları 2010 Branşlara Göre Kamu - Özel Dağılımı 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 Kamu Özel Göz Diş Ortopedi Kardiyoloji Onkoloji Plastik Cer. Beyin Cer. 4,72 44,19 24,36 20,27 17,86 12,27 21,85 95,28 55,81 75,64 79,73 82,14 87,73 78,15 Tablo 3 de ise 2010 yılında gelen sağlık turistlerinin branşlara dağılımı görülmektedir. Daha önce ifade edildiği gibi 2010 yılı verileri bir projeksiyonla 8 aylık veriler 12 aya dönüştürülerek verilmektedir. Buna göre, 2009 yılında önemli bir oranda artış gösteren özel sektör onkoloji ve plastik cerrahideki payının artışı 26 az da olsa 2010 yılında da devam etmektedir. Onkolojide %82.53 olan özel sektör oranı, 2010 yılında yaklaşık aynen kalırken, plastik cerrahi de 2009 yılında %81. 91 olan özel sektör payı %87.73 olarak gerçekleşmiştir. Ancak özellikle küçükte olsa ortopedi ve kardiyoloji de kamunun oranını artıran bölümler nedeniyle, şekil 4’de de görülebileceği gibi Kamunun payı %’6 dan %8’e yükselmiştir. Şekil 4: 2010 Yılı Medikal Turizm Kamu – Özel Dağılımı 2010 Kamu - Özel Dağılımı %8 Kamu Özel %92 Göz rahatsızlıklarının teşhis ve tedavisi için gelen turistlerin çok büyük bir bölümünün özel sektöre ait hastaneleri tercih ettikleri dikkat çekmektedir. Kamuya ait hastanelerin bu bölüme ilişkin payları özel sektör ile karşılaştırıldığında oldukça azdır. Gerek özel, gerek kamu hastanelerinde göz hastalıklarının teşhis ve tedavisi hizmeti alan yabancılar son üç yılda artış göstermiştir. Göz bölümü, esas itibari ile ülkemize tedavi amaçlı gelen yabancı turistlerin en çok başvurdukları bölümdür. Sağlık Bakanlığı tarafından elde edilen veriler ayrıntılı olarak incelendiğinde, göz bölümü ile diğer bölümler arasında çok büyük farklılıkların olduğu görülmektedir. Diş hastalıklarının tedavisi için Türkiye’yi tercih eden yabancıların sayısı kamu ve özel sektör hastaneleri arasında büyük bir farklılık göstermemektedir. Arada fark olmamasının yanı sıra dikkati çeken bir diğer nokta, hasta sayılarının oldukça az olmasıdır. Az olan hasta sayısı hem kamu hem de özel sektörde son üç yıl içerisinde düzenli bir artış göstermiştir. Belirtilmesi gereken önemli bir konu ise diş tedavilerinde serbest çalışan diş hekimlerinin muayenehanesi , poliklinik ve ağız ve diş sağlığı merkezleri çalışmaya dahil edilmemiştir. Dolayısı ile diş ile ilgili ayrı bir çalışmaya ihtiyaç vardır ve dental turizm çok önemli bir alt bileşendir. Diğer taraftan özellikle diş bölümünde var olan büyük potansiyelin nasıl paylaşılacağı, ilerleyen dönemde kamu – özel sektörün paylaşımını da belirleyecektir. Bu açıdan, hekim sıkıntısı çekmediğimiz, uluslararası rekabet üstünlüğümüz olduğu ve boş kapasitemizin varlığına inandığımız bu alanda önemli mesafeler katedeceğimiz beklentisi burada yeniden ifade edilebilir. Göz ve diş hastalıklarında olduğu gibi ortopedi hastalıklarının teşhis ve tedavisi amacıyla Türkiye’ye gelen turistlerin çoğunluğu özel sektöre ait hastaneleri tercih etmişlerdir. İki grup hastane arasında özel 27 sektör lehine yaklaşık iki katlık bir fark söz konusudur. Gerek özel sektör gerekse kamu hastanelerine başvuran hasta sayısı son üç yıllık periyotta düzenli bir artış göstermiştir. Kardiyoloji rahatsızlıkları yoğun ve stresli bir iş yaşamının söz konusu olduğu, obezite gibi sağlık problemlerinin tetiklediği batılı ülkelerde önemli sayıda insanın yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen hastalıklardır. Bu hastalık nedeniyle sağlık problemleri ile karşı karşıya kalan insanlardan teşhis ve tedavi amacıyla ülkemizi tercih edenlerin büyük bölümü özel hastanalerden tedavi hizmeti satın almışlardır. Bu bölümde özel sektör lehine kamu hastaneleri arasında yaklaşık dört kat tutarında bir fark söz konusudur. 2008 yılından bugüne, Türkiye’de tedavi olan yabancıların hem özel sektöre hem de kamu sektörü hastanelerine başvurdukları yukarıda verilen tabloda görülebilmektedir. Ancak, onkoloji alanında özel sektördeki büyüme hızının, kamu sektöründeki büyüme hızından daha fazla olduğu da ortadadır. Özel sektör hastanelerine gelen yabancılardaki artış iki yıl içinde yaklaşık %700 ‘lük bir artış göstermektedir. Bu artış, kamuda %400 dolaylarındadır. Her iki sektör açısından da onkoloji servisi için oldukça dikkat çekici bir bir talep olduğunu söylemek doğru olacaktır. Bu tür dikkat çekici artışların olduğu tedavi kategorilerinde ayrı pazarlama programları ve tutundurma politikası yürütmek yerinde olacaktır. Plastik cerrahideki gelişmeler, özel sektör açısından bakıldığında yukarıda verilen onkoloji tedavilerinden farklı bir eğilim göstermemektedir. Son üç yılda Türkiye’ye, özel sektöre plastik cerrahi amaçlı gelen turist sayısındaki artışın yaklaşık %400 dolayında olduğu söylenebilir. Kamuda ise daha yatay bir seyir izlemiştir. Bu alandaki artış tamamen özel sektör hastane ve sağlık kuruluşlarınca karşılanmıştır. Beyin cerrahisi alanında son üç yılda görülen gelişmeler, kamu sektörü lehine bir seyir izlemektedir. 2008 yılında beyin cerrahisi tedavisi için gelen bütün turistlerin ancak %17’si kamu hastanelerinde tedavi görmüşken, 2010 yılında bu rakam %22.5’e çıkmıştır. Ancak buna rağmen, beyin cerrahisi alanında da özel sektör hastane ve sağlık kuruluşlarının ağırılığı olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Diğer taraftan, her iki sektör için de bir talep artışı olduğunun altı çizilmelidir. Bu artış toplamda %69 dolayında seyretmiştir ki, dünya ortalamalarının da üstünde olduğunu vurgulamak gerekmektedir. 28 TÜRKİYE’DE MEDİKAL TURİZM ENVANTERİ (2008 -2010) Aşağıda verilen Şekil 5, Türkiye’deki medikal turizmin sağlık turisti rakamlarını dikkate alarak hazırlanmıştır. Son üç yılı içeren envanter toplu olarak burada görülebilmektedir. 2008 yılında 74.093 olan yabancı hasta sayısı 2010 yılında 109.678 olmuştur (2010 yılı verileri, 2010 yılının ilk 8 ayı verilerine göre bir projeksiyon yapılarak 12 aya dönüştürülmüştür). Bu artış %48’lik bir artışı ifade etmektedir. Artış oranı diğer turizm çeşitlerinin tümünden fazla bir oranı temsil ettiği gibi, dünya sağlık turizmi artış oranından da fazladır. Bu artış, kamu sektöründe %20, özel sektörde %25 dolaylarında olmuştur. Şekil 5: Türkiye’de Medikal Turizm Envanteri Sağlık Turizmi Envanteri (1 Eylül 2010’a kadar) 90000 80000 Hasta Sayıları 70000 60000 50000 40000 30000 20000 10000 0 2008 2009 2010 Özel 56276 70510 77003 Kamu 17817 21442 32675 Şekil 5’e bakıldığında son üç yıl içinde Türkiye’ye gelen sağlık turistleri sayısının hem özel sektörde hem de kamu sektöründe artış eğiliminde olduğu görülmektedir. ÖZEL KAMU TOPLAM Tablo 5: Yıllar İtibariyle Türkiye’ye Gelen Sağlık Turistlerinin Dağılımı (*) 2008 2009 2010 TOPLAM 56.276 70.519 77.003 203.798 17.817 21.442 32.675 71.934 74.093 91.952 109.678 275.732 (*)Çalışmanın ilerleyen bölümlerde açıkladığımız nedenlerden dolayı, yok saydığımız “diğer” olarak ifade edilen 7 branş dışınadi branşlara ait verilerin dahil edilmesi halinde. 29 TÜRKİYEYE GELEN SAĞLIK TURİSTLERİNİN ÜLKELERİNE GÖRE DAĞILIMI Türkiye’ye hasta gönderen ülkeleri beş grupta incelenebilir. 1. Çeşitli nedenlerden dolayı bünyesinde büyük bir Türk nüfusu barındıran ülkeler (Almanya, Hollanda, Fransa vb.) 2. Altyapı ve hekim yetersizliği nedeniyle hizmet sıkıntısı çeken gelişmekte olan ülkeler (Balkan Ülkeleri, Orta Asya’daki Türk Cumhuriyetleri) 3. Sağlık hizmetlerinin pahalı olduğu ve sigortaların kapsamadığı hizmetleri talep eden hastaların bulunduğu ülkeler (Amerika, İngiltere, Almanya) 4. Arz-talep dengesindeki yetersizlik nedeniyle uzun bekleme sırası olan ülkeler (İngiltere, Hollanda ve Kanada) 5. İkili anlaşmalar çerçevesinde Türkiye’ye belirli sayıda ücretsiz hasta gönderen ülkeler (Afganistan, Yemen, Sudan vb) 2008 yılında Türkiye’ye sağlık turisti olarak yaklaşık 40 (kırk) farklı ülkeden sağlık turisti gelmiştir. Çalışmanın bu bölümünde en çok sağlık turisti gönderen ülkelerden ilk beş ülke ele alınarak değerleme yapılmıştır. Zaten bu beş ülke toplan gelenlerin %67.6’sını ifade etmektedir. Özellikle Almanya tek başına toplam gelenlerin %43’ünü karşılamaktadır. Aşağıda verilen tablolar yıllar itibariyle (2008, 2009, 2010) gelen ülkeleri ve geldikleri branşların oranlarını vermektedir. Diğer taraftan özellikle devlet hastanelerine gelen sağlık turistlerinin Kayseri, Gaziantep, Adana gibi şehirlerde olması düşündürücü bulunmuştur. Bilindiği üzere, yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının varlığı, çalışmada ele alınan “en çok talep gören” bölümlerin dışında ve kamu hastanelerine talep göstermeleri nedeniyle “kamu diğer” olarak gösterilen veriler yok sayılarak çalışma yürütülmüştür. Aşağıda verilen şekiller (6-8-10), yıllar itibariyle Türkiye’ye en çok sağlık turisti gönderen ilk beş ülkenin branşlara göre dağılımlarını vermektedir. Şekil 7, 9, 11 ise Türkiye’ye sağlık turisti gönderen ülkelerin toplam içindeki paylarını göstermektedir. Yıllar itibariyle farklılık gösterse de Almanya’nın liderliği, branşlarda da “göz” ün üstünlüğü görülmektedir. Şekil 6’da görülebileceği gibi dördüncü sırada yer alan Kıbrısın, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olduğu ayrıca ifade edilmelidir. Genel sonuçlarla paralel olarak bu beş ülkeden gelenlerin yaklaşık % 94’ü özel sektör tarafından işletilen sağlık birimlerine gelmişlerdir. Özellikle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini yok sayarsak bu oran %97’ye kadar çıkmaktadır. Aşağıdaki tablolarda bu eğilimi görmek mümkün olmaktadır. Yukarıda da ifade edildiği gibi çalışmada sadece 5 ülkenin verileri grafiklere yansıtılmıştır. Diğer ülkelere ait veriler, sadece ülkelere dönük yapılacak başka bir çalışma kapsamında daha detaylı ele alınarak değerlendirilecektir. Ancak, karşılaştırmalı bir çalışma da, ilk beş ülkenin verilmesi çalışmanın anlamına daha uygun bulunmuştur. 30 Şekil 6: 2008 Yılı Yurtdışından Gelen Hastalar ve Geldikleri Branşlar Göz Diş Ortopedi Kardiyoloji Onkoloji Plastik Cer. Beyin Cer. Diğer Özel Devlet Özel Devlet Özel Devlet Özel Devlet Özel Devlet Özel Devlet Özel Devlet Özel Almanya 42,98 2,55 0,46 0,42 5,82 2,26 6,51 1,77 0,01 0,14 0,49 0,32 2,62 0,57 33,06 Hollanda 73,46 0,61 0,4 0,28 3,98 0,57 5,12 0,77 0 0,01 0,05 0,04 0,92 0 13,78 Fransa 20,25 1,72 0,62 0,15 11,33 0,95 1,22 0,5 0 0,06 0,15 0,03 4,54 0,09 58,4 Kıbrıs 78,74 1,72 0,06 0,71 0,06 1,84 0,41 7,22 0,06 1,89 2,07 0,36 0,24 0,77 3,85 Avusturya 41,52 1,93 0,67 0,47 13,57 1,6 11,24 0,53 0 0,07 1,66 0,4 1 0,33 25,02 Devlet Şekil 7: 2008 Yılı Gelen Sağlık Turistlerinin Ülkelere Göre Dağılımı 2008 Ülkelere Göre Dağılım Almanya %31 Diğer %31 Rusya %2 Avusturya %3 Kıbrıs %3 Fransa %6 Hollanda %15 31 Şekil 8: 2009 Yılı Yurtdışından Gelen Hastalar ve Geldikleri Branşlar Göz Diş Ortopedi Kardiyoloji Onkoloji Plastik Cer. Beyin Cer. Diğer Özel Devlet Özel Devlet Özel Devlet Özel Devlet Özel Devlet Özel Devlet Özel Devlet Özel ALMANYA 43,35 0,75 0,54 0,84 5,60 2,31 5,89 1,03 0,19 0,32 1,45 0,32 3,10 0,67 33,64 HOLLANDA 70,61 0,77 0,61 0,34 3,65 0,54 4,97 0,04 0,01 0,04 0,79 0,03 0,88 0,13 16,57 AVUSTURYA 14,87 1,41 0,86 0,53 6,74 0,86 8,45 1,09 0,16 0,00 3,26 0,10 6,74 0,20 54,74 IRAK 25,28 0,71 0,52 0,07 5,76 1,08 34,22 1,31 1,61 0,00 0,41 0,22 0,79 0,82 27,19 BELÇİKA 29,52 0,61 0,45 0,33 7,25 1,31 3,15 12,90 0,25 0,04 0,12 0,20 2,17 0,25 41,44 Devlet 2008 ve 2009 yıllarında Almanya’dan gelen sağlık turistlerinin yaklaşık % 43’ü göz operasyonları için ülkemizi ziyaret etmiştir. Bu oran Hollanda için ise % 70’lerin üzerinde görülmektedir. Kardiyoloji bölümüne ise Irak’tan gelen hastaların ilgi gösterdiği görülmektedir. IrakTtan gelen hastalar içinde kardiyolojiye gelenlerin oranı % 35’e ulaşmaktadır. Şekil 9: 2009 Yılı Gelen Sağlık Turistlerinin Ülkelere Göre Dağılımı 2009 Ülkelere Göre Dağılım Kıbrıs %3 Diğer %30 Azerbaycan %2 Fransa %2 Belçika %3 Irak %3 Avusturya %4 Hollanda %12 32 Almanya %40 Şekil 10: 2010 Yılı Yurtdışından Gelen Hastalar ve Geldikleri Branşlar Göz Diş Ortopedi Kardiyoloji Onkoloji Plastik Cer. Beyin Cer. Diğer Özel Devlet Özel Devlet Özel Devlet Özel Devlet Özel Devlet Özel Devlet Özel Devlet Özel Almanya 33,34 2,36 0,45 1,12 7,26 3,29 5,50 1,72 0,10 0,49 2,18 0,16 2,76 0,78 38,48 Hollanda 46,99 2,45 0,36 0,53 4,70 1,38 6,80 2,61 0,18 0,33 0,65 0,25 0,51 0,56 31,70 Fransa 28,93 1,33 0,31 0,92 6,13 1,60 6,17 1,12 0,03 0,07 0,92 0,00 1,12 0,85 50,49 Kıbrıs 84,72 0,62 0,74 0,16 2,33 0,97 0,66 1,40 0,35 0,97 1,05 0,23 0,43 0,27 5,12 Avusturya 6,50 0,68 5,48 0,44 14,70 1,89 0,63 0,00 0,00 0,00 0,29 0,10 0,10 0,29 68,90 Devlet Şekil 11: 2010 Yılı Gelen Sağlık Turistlerinin Ülkelere Göre Dağılımı 2010 Ülkelere Göre Dağılım Diğer %35 Fransa %3 Irak%4 Rusya %4 Kıbrıs %5 Avusturya %5 Hollanda %8 Almanya %36 33 Tablo 6: Yıllar İtibariyle Sağlık Turisti Çeken İller 2008 ÖZEL 31176 Kayseri Gaziantep ÖZEL 2010 DEVLET ÖZEL DEVLET ÖZEL TOPLAM DEVLET TOPLAM GENEL TOPLAM 16547 115114 5422 41153 5649 26238 5476 98567 10924 601 12395 1002 9631 1345 32950 2948 35898 944 3836 1881 4578 955 5957 3780 14371 18151 3363 - 2353 2065 4061 1666 9777 3731 13508 Ankara 17 2846 1351 2338 1794 1018 3162 6202 9364 Antalya 2283 155 3063 - 302 2417 5648 2572 8220 İzmir TÜRKİYE DEVLET İstanbul Adana 2009 185 2091 334 2557 2370 - 2889 4648 7537 Isparta 1579 688 2566 - 775 1015 4920 1703 6623 Trabzon 2202 - 1241 676 1680 - 5123 676 5799 Kocaeli 615 - 1512 - 1913 - 4040 - 4040 Diyarbakır 951 264 1173 - 1326 96 3450 360 3810 Bursa 935 252 673 473 991 - 2599 725 3324 Aydın 1081 - 692 369 425 351 2198 720 2918 Manisa 22 791 701 193 93 677 816 1661 2477 Sakarya 543 - 813 - 514 88 1870 88 1958 Muş - 494 - 695 - 559 - 1748 1748 Zonguldak - 211 - 578 61 369 61 1158 1219 Artvin Edirne Adıyaman Mardin TOPLAM - 133 - 249 - 402 - 784 784 71 - 102 - 119 134 292 134 426 - 33 19 16 - 178 19 227 246 - - - 4 - 35 - 39 39 56891 17817 72022 21442 53248 21783 182161 61042 243203 Şekil 12: Türkiye’ye En Çok Sağlık Turisti Gönderen Almanya’nın Bölümlere Göre Dağılımı 2008 Yılı Almanya’dan Gelen Hastaların Dağılımı 35,00 30,00 Yüzdeler 25,00 20,00 15,00 10,00 5,00 0,00 34 Göz Diş Ortopedi Kardiyoloji Onkoloji Plastik Cer. Beyin Cer. Diğer Özel 32,15 0,34 4,35 4,87 0,01 0,37 1,96 24,73 Dev. 1,91 0,32 1,69 1,33 0,10 0,24 0,42 25,19 Dikkate değer bir diğer nokta, Almanya gibi Türkiye’ye en çok sağlık turisti gönderen ülkenin en çok göz tedavisi için talepte bulunduğu, bunu diğer diye ifade edilen ve isimleri sayılan 7 (yedi) branşın içine girmeyen farklı bölümlere olan yüksek taleptir. Bu durum, gurbetçi vatandaşlarımızın talebinin söz konusu olduğunu gösteren bir diğer kanıt olarak düşünülebilir. 2008, 2009 ve 2010 yıllarına ilişkin ilk 12 (oniki) ile ait hastane istatistikleri incelendiğinde ki, bu iller Türkiye’de yabancı hasta istatistikleri açısından en önde gelen iller olarak değerlendirilebilir, özel hastanelerin büyük bir ağırlığa sahip oldukları görülmektedir. Söz konusun oniki il kendi aralarında bir sıralamaya tabi tutulduklarında ise ilk üç sırayı İstanbul, Kayseri ve Adana illeri almaktadır. İstanbul, ulaşım, yeterli sayı ve nitelikte sağlık personeli, fiziki koşullar ve turistik çekicilikler açısından en avantajlı konuma sahip destinasyon olarak değerlendirilebilir. Toplam yabancı hasta sayısı itibari ile diğer illerle arasında mevcut olan büyük fark bu tespiti destekler niteliktedir. Esasen İstanbul dışındaki on bir ilin yabancı hasta istatistiklerinin, bilimsel literatürdeki karşılığı itibari ile ne ölçüde medikal turizm çerçevesinde ele alınabileceği şüpheli bir husustur. Bu konu ilerleyen dönemde ayrı araştırma ve çalışmaların konusu olarak ele alınacaktır. Ancak şu an itibariyle mevcut durumun analizi yapılacaktır. Örneğin Antalya’da en çok yabancı hastaya Kemer’de faaliyet gösteren bir hastanede rastlanılmaktadır. Kemer, yılda yaklaşık sekiz milyon turist ağırlayan Kemer-Antalya-Belek hattının en çok turist çeken yerleşim yeri konumundadır. Buradaki yabancı hastaların büyük bir bölümünün tatil yaparken aniden rahatsızlanan yabancı turistlerden oluşma ihtimalli oldukça yüksektir dolayısı ile bu rakamlar tam sağlık turizmini yansıtmaz bunların çoğu turistin sağlığı kapsamında değerlendirilmelidir. Kayseri bilinmektedir ki, yurtdışında çalışan çok sayıda vatandaşımızın asıl memleketi durumundadır. Kayserili vatandaşlarımız, tatil dönemlerinde geldikleri Kayseri’de basit veya acil tedavi hizmetleri için sağlık kuruluşlarına başvurmaktadırlar. Kayseri, sağlık turizminde Türkiye’de realite itibarıyla ikinci sırada değildir. Bu tablonun ortaya koyduğu en net husus, medikal turizm açısından Türkiye’nin bir numaralı merkezinin İstanbul olduğu hususudur. Dolayısıyla, İstanbul ili özel sektör verileri daha dikkate değer olarak görülmesi, ilerleyen dönemde yapılacak ve uygulanacak pazarlama politikaları için daha aydınlatıcı olacaktır. Sağlık turisti çeken illerimizin ve ilgili bölümlerin daha iyi analizini yapmak için, daha uzun bir süreyi kapsayan bir seriye ihtiyacımız olduğu açıktır. Bu amaçla, doğru ve eksiksiz verilerin sağlanarak mevcut verilerle karşılaştırılarak 2008 yılını takip eden 2 yılın verilerinin güvenilirliği test edilebilir. Ancak, burada ciddi bir paya sahip olduğu aşikar olan İstanbul için ayrı bir başlık atmak gerekir. İstanbul ilinden ve özel sektöre ait sağlık kuruluşlarından alınan verilere göre bir değerlendirme yaptığımızda ise “göz” tedavisi kategorisinin tüm branşların toplamından fazla bir öneme sahip olduğu görülebilmektedir. Ancak “göz” alanında Türkiye’ye gelen hasta sayısında miktar olarak bir azalma olmasa da, diğer alanlarda gelenlerin ağırlığındaki artışın “göz” tedavisi için gelenlerin yüzde ağırlığını azaltmaktadır. Göz tedavisi için gelen ziyaretçilerin sayısı, diğer tüm tedavi amaçlı olarak yurt dışından gelen ziyaretçilere oranı sırasıyla 2008 yılında %79, 2009 yılında %72 ve 2010 yılında %66 olarak gerçekleşmektedir. Aşağıda verilen grafiklerde de görülebileceği gibi “göz” tedavilerinde nispi bir azalma göze çarpmaktadır. Ancak, bu reel bir azalma ifade etmez, sadece diğer tedavi kategorilerdeki tedavi oranlarının artması nedeniyle bir azalma var gibi görülmektedir. 35 Şekil 13: Özel Sektöre Gelen Medikal Turizm Ziyeratçilerinin Kategorilerine Göre Dağılımı (İstanbul-2008) İstanbul Sağlık Turizmi Envanteri (Özel Hastaneler - 2008) Diğer %17 Beyin Cer %1 Kardiyoloji %1 Ortopedi %1 Göz %79 Diş %1 Onkoloji %0 Plastik Cer. %0 Şekil 14: Özel Sektöre Gelen Medikal Turizm Ziyeratçilerinin Kategorilerine Göre Dağılımı (İstanbul-2009) İstanbul Sağlık Turizmi Envanteri (Özel Hastaneler - 2009) Diğer %18 Beyin Cer %1 Plastik Cer. %1 Göz %72 Onkoloji %1 Kardiyoloji %3 Ortopedi %3 Diş %1 36 Şekil 15: Özel Sektöre Gelen Medikal Turizm Ziyeratçilerinin Kategorilerine Göre Dağılımı (İstanbul-2010) İstanbul Sağlık Turizmi Envanteri (Özel Hastaneler - 2010) Diğer %24 Beyin Cer %2 Plastik Cer. %2 Göz %72 Onkoloji %1 Kardiyoloji %3 Ortopedi %2 Diş %0 37 38 YABANCI HASTALARA SAĞLIK HİZMETİ SUNUMUNDA KAMU HASTANELERİNİN ROLÜ 39 40 TURİZM VE SAĞLIK SEKTÖRÜNDE DEVLETİN ARTAN GÖREVLERİ Türkiye, dünyada bir süredir seyreden küresel ve zaman zaman daha derin yerel etkiler de gösteren ekonomik krizlere rağmen, kendi ekonomisindeki büyümeden taviz vermeden yoluna devam etmektedir. Özellikle turizm gelirlerimizdeki artışın bu büyüme sürecine önemli bir katkı yaptığı görülmektedir. Uluslararası turizm hareketi 2000-2010 döneminde % 39,5 oranında artış göstermiştir. Aynı dönemde turizm gelirleri ise % 93,3 artmıştır. Geçen yıl uluslararası turist sayısı bir önceki yıla göre % 6,6 oranında artarak 940 milyon kişi, turizm gelirleri ise % 7,9 oranında artarak ve 918 milyar $’a ulaşmıştır. 2011 yılında ise dünyadaki turist sayısının % 4,3 artışla 980 milyon kişiye, turizm harcamalarının ise % 4 artışla 955 milyar $’a çıkması beklenmektedir. Dünya Turizm Örgütü verilerine göre ise 2020 yılında dünyadaki turist sayısının 1,6 milyar kişi, toplam turizm gelirlerinin ise 2 trilyon $ olması beklenmektedir. Türkiye için ise turizm sektörü özellikle son yirmi yıl içinde ülkemizin önemli döviz kaynaklarından biri olmuştur. 2000 yılında 7,6 milyar $ olan turizm gelirimiz 2010 yılında hedeflenen 20 milyar $ bareminin üzerine çıkmıştır. On yılda % 300‘e yaklaşan bu artış oldukça dikkat çekici olsa da hala beklenen ve hedeflenen noktanın uzağındadır. 2011 yılı verileri de bunu destekler niteliktedir. Yılın 10 aylık döneminde gelen yabancı turist sayısı % 10,3 oranında artmıştır. 2010’da 26,9 milyon turist çeken Türkiye bu yıl daha 10. ay itibariyle 28,6 milyona ulaşmıştır. Tablo 1. En Çok Turist Çeken Ilk On Ülke (2010, Milyon Kiçi) Ülkeler 2010 Fransa ABD Çin Ispanya Italya Almanya Ingiltere Türkiye Malezya Meksika 78,9 60,8 55,9 52,6 43,5 27,0 27,0 26,9 24,8 23,0 Türkiye, dünya turizm hareketinde turist girişleri açısından % 3, turizm gelirleri açısından ise % 2,3 pay ile ilk 20 destinasyon içinde, turist girişleri açısından 7. sırada, turizm gelirleri açısından da 10. sırada yer almıştır. Avrupa turizm hareketinde ise turist girişlerinde açısından %6, turizm gelirleri açısından ise %5,1 pay ile yükselişini devam ettirmektedir. Diğer yandan Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilerin ortalama kalış 41 süreleri de artmaktadır. Özelikle ülkemizin yaptığı ikili anlaşmalar çerçevesinde vizesiz seyahatlerin mümkün olması veya vize almada getirilen kolaylıklar neticesinde gelen ziyaretçilerin sayısı kadar kalış sürelerinin de arttığı görülmektedir. 2011 yılı için bu rakam 10 güne kadar çıkması beklenmektedir. Diğer yandan Türkiye dünyanın her kıtasından yaklaşık 100 farklı ülkeden sürekli ve düzenli turist çeken bir ülkedir. Bu çeşitlilik turizmdeki gelişmeye paralel olarak devam etmektedir. Artık Türkiye sadece Avrupa bölgesi içinde bir cazibe merkezi olmaktan çıkarak, dünya çapında bir çekim merkezine dönüşmektedir. Bu süreç farklı beklentileri, farklı ihtiyaçları hem turizm sektörü için hem de sağlık sektörü için gerekli kılmaktadır. Aşağıda verilen tablodan da (Tablo 2) görülebileceği gibi 2010 yılında Türkiye’ye en çok turist gönderen ülkelerin (Ingiltere hariç) tamamında gelen turist sayısı bir önceki yıla göre artış göstermektedir (Tablo 3). Bu artış ortalama %10 dolayında gerçekleşmiştir. Daha önce ifade edildiği gibi bu artış özellikle sağlık sektöründe yabancıya sunulan sağlık hizmetinin önemini artıracak unsurları bünyesinde barındırmaktadır. Burada ifade edilmesi gerekli konulardan biri de Türk turizminin çeşitlendirilmesi gerekliliğidir. Uzun yıllardır söylenen bu hedef için alternatif yollardan biri de hiç şüphesiz sağlık turizmidir. Türkiye denizkum-güneş üçgeninden sıyrılarak alternatif turizm kanallarını bulma ve geliştirmk sürecinde sağlık turizmi, turizm işletmelerinin ve tesislerimizin de kısmen yararlanabilecegi, talebin düşük olduğu aylarda turizm sezonunun uzatılmasına katkı yapacaktır. Aşağıda verilen tablo 2’den de görülebileceği son üç yılda Türk turizmi belirli aylara sıkışmış durumdadır. Tablo 2. 2008-2010 Yılları Arasında Aylar Itibariyle Türkiye’ye Gelen Turistlerin Dagılımı AYLAR OCAK ŞUBAT MART NİSAN MAYIS HAZİRAN TEMMUZ AĞUSTOS EYLÜL EKİM KASIM ARALIK TOPLAM 2008 782 786 896 482 1 305 297 1 647 903 2 748 564 3 305 832 4 084 764 3 762 136 2 981 044 2 462 497 1 267 996 1 091 376 26 336 677 2009 751 817 898 927 1 207 729 1 750 281 2 718 788 3 263 089 4 343 025 3 760 372 3 136 010 2 617 193 1 403 740 1 226 143 27 077 114 2010 809 974 953 848 1 414 616 1 744 628 3 148 337 3 500 024 4 358 275 3 719 180 3 486 319 2 840 095 1 491 005 1 165 903 28 632 204 Yıl içerisinde Türkiye’ye gelen turistlerin %75’i Mayıs ve Ekim ayları arasındaki altı aylık zaman dilimini tercih etmektedirler. Oysa ihtiyacımız olan, ülke turizm hareketini 12 aya yaymak en azından diğer altı aylık zaman dilimindeki yüzdeyi arttırmaktır. Bu anlamda en önemli alternatif ögelerden biri olan sağlık turizmini bir an önce canlandıracak politikalara ve tanıtım faaliyetlerine ağırlık vererek, Türkiye turizminin 12 aya yayılma hedefini sağlayacak bu fırsattan yararlanmaktır. 42 Sağlık Turizmi her ne kadar özel sektörün öncülüğünde yürüyen bir süreç olsa da, kamu sektörü zaten var olan tüm unsurlarıyla “yabancıya sunulan sağlık hizmeti” kavramının gereklerini yerine getirmektedir. Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastane, poliklinik, hekim, teçhizat ve diğer unsurlarıyla zaten belirli bir oranda sektörün içindedir. Diğer taraftan ikili anlaşmalar çerçevesinde sınırlı da olsa, ihtiyaç arz eden bazı komşu ve müttefik ülkelerden hastaların yurtiçindeki tedavilerini yapmaktadır. Türkiye’nin ekonomik, politik ve coğrafik konumu bu tür yardımların devamlılığını da beraberinde getirmektedir. Tabii ki, bu tür yardımlar ticari bir faaliyet olmaktan ziyade insani bir boyut taşımaktadır. Tablo 3. 2010 Yılında Türkiye’ye Turist Gönderen Ülkelere Göre Yıllık Degiçim Oranı Ülkeler ALMANYA RUSYA FED. INGILTERE IRAN BULGARISTAN HOLLANDA FRANSA GÜRCISTAN SURIYE A.B.D. ITALYA YUNANISTAN UKRAYNA BELÇIKA ISVEÇ AZERBAYCAN AVUSTURYA POLONYA NORVEÇ DANIMARKA ROMANYA IRAK ISVIÇRE KAZAKISTAN ISPANYA ÇEK CUM. FINLANDIYA TOPLAM Ziyaretçi 4 400 064 3 364 387 2 484 618 1 662 481 1 246 806 1 161 591 1 044 123 963 865 828 456 675 070 672 655 604 705 567 349 552 103 543 432 496 265 484 346 473 002 360 200 355 876 354 068 310 138 306 515 295 142 270 974 212 944 179 778 28 665 052 43 Tablo 3’ten de anlaşılacağı gibi, bu gelişmeler ışığı altında Türkiye’de kamu kurumları her geçen gün “daha çok yabancı ziyaretçi” ve “daha uzun kalış süreleri” gerçeği altında yabancı turistin sağlık hizmetini karşılama, gerektiğinde de tıbbi acil müdahalede bulunma sıklığı ve tedavi süreçleri kaçınılmaz biçimde artacaktır. İkili anlaşmalarla daha fazla sayıda komşu ülkelerden insanlar da tedavi amaçlı ülkemize talep göstermeye başlamıştır. Sınır şehirlerimizde görülen bu hareketliliğin ilerleyen dönemlerde artması beklenmektedir. Görülebileceği gibi yabancıya sunulan sağlık hizmeti sadece turistik bölgelerde değil, Türkiye’nin dört bir yanında ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla Sağlık Bakanlığı’na baglı sağlık kurumları istese de istemese de yabancı turistlerin ihtiyaçlarına cevap vermek zorunda kalacaktır. Hazırlık olmak açısından bu ihtiyacın hızla artacağını tespit etmek faydalı olacaktır. Özellikle özel sektörün yer almadığı bölgelerde sağlık hizmeti veren tek güç olan Sağlık Bakanlığı’na bağlı kuruluşların gerekli donanım, hekim, teçhizat ve bunun altyapısını sağlayacak gerekli standartlara ve yönetmeliklere sahip olması kaçınılmazdır. Bu durum sağlık turizminde daha çok kamu payının artması sonucunu doğurmaktadır. Ancak Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilere koşulsuz sağlık hizmeti vermek devletin hem bir zorunluluğu, hem de turizm felsefesi açısından devletin görevlerinden sayılmaktadır. Bu arada özel sektörün zaten sağlık turizmi alanında önderliği ve ağırlığı tartışılmaz şekilde devam etmektedir. Aşağıda verilen Şekil 1, 2 ve 3’de sağlık turizminde özel sektörün toplam içinde aldıgı pay ve yabancıya verilen kamu sağlık hizmetinin oransal dağılımı görülmektedir. Şekil 1: 2008 Yılı Medikal Turizm Kamu – Özel Dağılımı 2008 Kamu - Özel Dağılımı %6 Özel Kamu %94 44 Şekil 2: 2009 Yılı Medikal Turizm Kamu – Özel Dağılımı 2009 Kamu - Özel Dağılımı %6 Özel Kamu %94 Şekil 3: 2010 Yılı Medikal Turizm Kamu – Özel Dağılımı 2010 Kamu - Özel Dağılımı %8 Özel Kamu %92 Verilen üç şekilde de görülebilecegi gibi, turizm sektörünün lokomotifi özel sektördür. 2008 yılından bu tarafa kamu sektöründe % 2’lik bir artış görülmektedir. Bu artışa rağmen toplam içinde kamu hizmetlerinin aldığı pay % 8 dolayındadır. Aşağıda verilen şekil 4 de ise görülebilecegi gibi, 2010 yılında Türkiye’de özel sektör, sağlık turizmi sektörünün açık ara tek lideri olduğunun bir diğer kanıtıdır. Kısa ve uzun vadede bu liderlik el değiştirmeyecektir. Zaten çalışmamızın başlığında da olduğu gibi amaç kamu sağlık sektörünü özel sağlık sektörü ile ticari anlamda bir rekabete sokmak değil, sağlık turizmi alanında kamunun rolünü arttırmaktır. 45 Şekil 4. 2010 Yılı Sağlık Amaçlı Gelen Turistlerinin Geldiği Bölümler ve Yüzde Dağılımları 2010 Branşlara Göre Kamu - Özel Dağılımı 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 Özel Kamu Göz Diş Ortopedi Kardiyoloji Onkoloji Plastik Cer. Beyin Cer. 4,72 44,19 24,36 20,27 17,86 12,27 21,85 95,28 55,81 75,64 79,73 82,14 87,73 78,15 Çeşitli dallarda oranlar değişmekle beraber, kamu sektörü 2010 yılı içinde sağlık turizminden ortalama %8’lik bir pay almaktadır. Ancak, dikkate almamız gereken bir unsur daha vardır. Bu oran her geçen yıl küçük de olsa artma eğilimindedir. Örneğin kamu sektörünün toplam sağlık turizmi içindeki payı 2008’de %6 iken, bu oran 2010 yılında %8 dolayında gerçekleşmiştir. Bu artış sağlık Bakanlığı’na bağlı kurum ve kuruluşlarının bu yönde büyüme hedeflerinden ziyade, kamuda sunulan sağlık hizmet kalitesinin artışı sonucunda gerçekleşen, fiili talebin karşılanması suretiyle ortaya çıkmıştır. Söz konusu edilen bu talep artışının devam edeceği gerçeği karşısında yeni mevzuatlar, yeni standartlar ve yeni yaklaşımların varlığı kaçınılmaz birer ihtiyaç olarak karşımızda durmaktadır. Unutmamak gerekir ki, kamunun bu küçük de olsa sektör içinde aldığı payın artışı belirli bir politikanın, planlamanın ve yatırım sürecinin sonucunda olmuş değildir. Doğal gelişmelerin ve turizm talebindeki dalgalanmaların bir sonucudur. Bu süreç istem dışı gelişen bir durumdur ve kamu olarak bu gelişmeye cevap verilmemesi, Türkiye’nin hem sağlık sektöründe hem turizm sektöründe hem de toplamda ülkenin genel hedeflerinde bir sapma yaratma, olumsuz sonuçlar doğurma ihtimalini güçlendirmektedir. Dolayısıyla kamu hastanelerinin ve diğer kamu sağlık birimlerinin zaten var olan standart ve düzenlemelerinin geliştirilmesine ihtiyaç duyulacaktır. Diğer yandan yabancı hastaların varlığı ve sayılarının artışı kamu hastanelerindeki kapasite oranlarının da daha etkin ve verimli kullanılmasına neden olacaktır. Bu etkinlik, sadece kamu birimlerinin değil, özel sektör birimlerinin de rekabetçi yapısına katkı sağlayacaktır. Hizmetler sektörünün her alanında olduğu gibi sağlık sektöründe de elinizde olmasına rağmen talep yetersizliği veya düzensizliği nedeniyle veremediğiniz her hizmet işletmelerin verimliliğini düşürecektir. Burada belki bir kapasite kullanım oranları yoluyla yeni analizlerde faydalı olabilecektir. Bununla beraber kamu sektörü gerek özel sektörün karlılık ve verimlilik gibi kabul edilebilir gerekçelerle yatırım yapmadığı veya hizmet veremediği alanlarda bıraktığı boşluğun doldurulmasından mesuldür ve 46 bu tür sağlık hizmetlerinin devamlılığı esastır. Özel sektörün hizmet vermediği bu bölgelerde de turistlerin ziyareti söz konusudur. Kamu hastanelerinin veya sağlık kuruluşlarının “sosyal devlet” anlayışı içinde bu tür karlılık odaklı yaklaşımı takip etmesi beklenemez. Aynı şekilde büyük bir coğrafya olan Türkiye’nin her yerinde, her şehrinde aynı sağlık hizmetini, aynı standartlarda vermesi de özel sektörden beklenemez. Halbuki yapılan çalışmada 81 vilayetin 68’inde az veya çok yabancıya sunulan sağlık hizmetine rastlanmaktadır. Bu illerin büyük çoğunluğunda yabancıya sunulan sağlık hizmetini vermeye hazır özel sektör teşebbüsüne rastlamak mümkün değildir. Özellikle turizm bölgeleri ve büyük kentlerde yogunlaşan özel sektör hastane ve sağlık birimleri ancak belirli bölgelerde ihtiyaca cevap verebilecektir. Diğer rantabl olmayan bölgelerde ise kamu hastaneleri sosyal devlet ilkesi kapsamında hizmet vermekte ve bu hizmetini çeşitlendirerek ve niteliğini artırarak sunmaya devam etmektedir. Diğer yandan artan turist sayısıyla beraber başka bir gerçek daha karşımızdadır. Bu gerçek de aşağıda verilen Tablo 4 de görülebileceği gibi, sağlık hizmeti almak amacıyla Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilerin oranı sadece %0,5 dolayındadır. Bu oran her geçen gün artan turizm potansiyelimizin yanında oldukça yetersiz kalmaktadır ve nedenleri üzerinde mutlaka çalışılması gereken bir diğer konu başlığıdır. Tablo 4. Yabancı Ziyaretçilerin Türkiye’ye Geliç Amaçları ve Yüzde Dagılımları Yabancı Ziyaretçilerin Türkiye’ye Geliç Amaçları Payı (%) Gezi, Eğlence, Kültür, Spor Yakınları Ziyaret Sağlık Dini Alışveriş Toplantı, Konferans, Görev, Ticari Transit Eğitim Diğer Beraberinde Giden 57,41 10,35 0,49 0,46 4,18 5,12 2,33 0,72 3,50 15,46 Tablo 4’den de görülebilecegi gibi Türkiye hala tatil amaçlı ziyaretçilerin ağırlıklı olduğu bir tabloyla karşı karşıyadır. “Sağlık” amaçlı gelenlerin oranı %0.52’in altındadır ve oldukça düşündürücüdür. Ama bir gerçek açıkça görülmektedir ki, amacı ne olursa olsun, gelen yabancı ziyaretçilerin sayısı arttıkça, sağlık hizmetleri talepleri de artacaktır. Kamu hastanelerinin bu artan talebe kayıtsız kalamayacağı/kalmaması gerektiği de bir gerçektir. O halde kamu sektörü sağlık kurum ve kuruluşları vasıtasıyla, ülkesine hangi amaçla olursa olsun gelen turistlerin sağlık ihtiyaçlarını karşılamak ve bu hizmeti vermekle sorumludur. Bu kamusal sorumluluk, hem uluslararası turizm hareketleri kapsamında Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilerin acil müdahale ve diğer tedavi hizmetlerinin yerine getirmesini gerekli kılmakta hem de devletin sosyal bir görevi olarak zorunluluktur. 47 Şekil 5. Türkiye Geneli Hizmet Birimine Göre Hasta Sayılarının Dağılımı (Kamu Hastaneleri) Hizmet Birimine Göre Tedavi Olan Hasta Sayılarının Dağılımı Acile Başvuran Hasta %25 %66 Poliklinik hizmeti alan hasta Ameliyat Olan Hasta %5 Yatarak Tedavi Olan Hasta %4 Yukarıda verilen Şekil 5’ de görülebileceği gibi Türkiye’de kamu hastanelerine tıbbi bir yardım almak amacıyla başvuran yabancı uyruklu hastaların yaklaşık % 25’i “acil” servislere başvuran hastalardır. Bu hastaların başvuru süreçleri, yapılan tedavilerin standartları ve ilgili mevzuatlar ve gerekli yatırımların yapılması, pratik uygulamalardan çıkan sonuçlar gereği yeniden yapılandırılmaya ihtiyaç olduğunu göstermektedir. Özellikle yabancıya sunulan sağlık hizmeti kapsamında sadece acil tedavi hizmetleri değil, aynı zamanda kamu hastanelerine gelen karışık, kompleks vakalarda da hazırlıklı olmak gerekmektedir. Bu tür vakaların teşhis, tedavi ve rehabilitasyon sürecinde başarılı olmak adına gerekli yatırımların ve düzenlemelerin yapılması kaçınılmazdır. Türkiye’de sağlık hizmeti alan yabancıların aldıkları hizmetlerin kendi ülkelerine oranla daha ucuz olması başka yeni düzenlemeleri de beraberinde getirmektedir. Kamu hastaneleri sosyal devlet ilkesi gereği düşük maliyetlerle hizmetlerini vatandaşlarına sunmaktadır. Bu konuda da son yıllardaki gelişmeler özellikle 2003 yılından bu tarafa “Sağlıkta Dönüşüm Programı” çerçevesinde toplumun geniş kesimlerinin sosyal güvenlik kurumlarına bağlı olarak özel sağlık kurumlarından hizmet almaya başlamaları neticesinde oluşturulan “genel sağlık sigortası” sistemiyle, sağlık hizmetlerinin daha ulaşılabilir, daha kaliteli, daha çok ama etkin ve verimli kaynak kullanımı sağlanmıştır. Dolayısıyla bu süreci verilen hizmetlerin fiyatlarının düşmesi izlemektedir. Kendi vatandaşlarımıza sunulan sağlık hizmetlerinin sübvansiyonu gerektiğinde yapılmaktadır. Ancak bu indirimin yabancıya sunulan sağlık hizmeti kapsamında degerlendirilmemesi daha doğru olacaktır. Zaten kendi ülkesine göre önemli düzeyde bir fiyat avantajıyla hizmet alan yabancı vatandaşlar ayrıca bu düşen fiyatlardan da yeni avantajlar elde edecektir. Dolayısıyla yabancı uyruklu hastalar için ise içinde kar payının 48 da olduğu, farklı bir ücretlendirme politikası yürütmek gerekmektedir. O halde Sağlık Bakanlığı yabancılara sunulan sağlık hizmetlerinin ücretleri ile genel ücretlendirme politikalarını değiştirerek “karlılık” odaklı çalışmaları yapmalıdır. Unutmamak gerekirki devletin sübvanse ve teşvikleri Türk toplumun tüm kesimleri için öncelikli bir politikadır. Onlardan alınan vergilerle yabancı turistlerin tedavilerinin finanse edilmesi doğru ve istikrar sağlayıcı bir politika olamaması gerekir. Hatta aksi bir düşünceyle devletin sınırlı kaynaklarına (Genel Bütçe ve/veya Katma Bütçe Gelirlerine) bir katkı yapılması amaçlanmalıdır. Böylece kamu hastanelerinin gerek malzeme gerek teçhizat gerekse de bina/onarım vb. ihtiyaçlarına cevap verecek bir fon yaratılmış olacaktır. Oluşacak bu fonlar veya gelirler, kamu hastane ve diğer birimlerinin daha üst düzeyde hizmetler vermesinin, kendi halkına da ucuz hizmet vermesinin önünü açacak önemli bir faktör olabilecektir. Özel sektörün varlığı ve her geçen gün artan rekabet gücüyle beraber Türkiye’nin sektördeki yeni hedeflere ulaşması daha kolay görülmektedir. Bu hedeflere ulaşırken sektörün kurumsallaşmasını sağlayacak temel rollerden biri de şüphesiz Sağlık Bakanlığı’na düşecektir. Bu rolün gereğini yerine getirmemek ve yeteri kadar sektörün içinde olmamak ülke için uzun vadede kalıcı bir başarının gerçekleşmesini de engelleyebilecektir. Sonuç itibariyle, Türkiye gerek kısa vadede gerekse de uzun vadede bölgesinde sağlık sektöründe söz sahibi olması gerekmektedir ve olacaktır da. Bu kaçınılmaz durum karşısında Türkiye’nin sağlık politikalarını düzenlerken sağlık turizminde sözü edilen bu gelişmeleri görerek ve yöneterek hareket etmesi gerekir. Bu gelişmeler ışığında mevcut düzenlemeler yapılmalı ve liderliğini özel kesimin yaptığı sağlık turizminde gerekli tedbirleri almak suretiyle yerini almalıdır. Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastane ve diğer tedavi amaçlı birim, kurum ve kuruluşların işlerliğini artıracak düzenlemelerin ve gerekli yatırımların yapılması gözardı edilemeyecek bir zorunluluk olarak kabul edilmelidir. Öncelikle, Sağlık Bakanlığı tarafından tutulmuş istatistikler dikkate alınarak hizmet birimine göre bir dağılım yapıldığında aşağıdaki tablo karşımıza çıkmaktadır. Tablo 5. Türkiye Geneli Hizmet Birimine Göre Hasta Sayıları (Kamu Hastaneleri) HİZMET BİRİMİ ACİLE BAÇVURAN HASTA POLİKLİNİK HİZMETİ ALAN HASTA YATARAK TEDAVİ OLAN HASTA AMELİYAT OLAN HASTA TOPLAM HASTA SAYISI HASTA SAYISI YÜZDE 34189 88946 4958 7538 25,2 65,6 3,7 5,6 135.631 100,0 Görüldügü üzere toplam 81 ilimizde tutulan istatistiki rakamlara göre gelen yabancı uyruklu ücretli hastaların %65.6 ‘sı poliklinik hastası olarak hizmet alırken, yatarak tedavi olanların oranı %4 dolayında kalmıçtır. Bu grup hastalar genelde turistin sağlığı kapsamında başvuru yapmıştır. 49 Tablo 6. En Çok Tedavi Geliri Elde Edilen On İlin Hasta Sayılarının Dağılımı Ameliyat Olan Hasta İLLER İSTANBUL İZMİR BURSA ANTALYA ANKARA GAZİANTEP AFYONKARAHİSAR MUĞLA TRABZON AYDIN 365 172 182 426 106 160 30 13 5 Yatarak Tedavi Olan Hasta 811 171 318 117 114 283 174 50 54 37 Acile Poliklinik Başvuran Hizmeti Hasta Alan Hasta 3656 5097 1237 4310 1387 3096 2973 6234 493 1127 1379 4545 1832 2488 1551 911 804 450 1019 832 Toplam Hasta Sayısı 9929 5890 4983 9750 1840 6367 4524 2512 1321 1893 Şekil 6. En Çok Hasta Kabul Eden İllerin Hasta Sayılarının Dağılımı(kamu hastanesi) 12000 10000 8000 6000 4000 2000 zo n Tra b ka ra An in Ay d ğla Mu Afy on k ara his ar rsa ir İzm Bu Ga zi an tep ya tal An İst an bu l 0 Tedavi Gelirindeki Payı Yukarıda verilen tablo 6 ve şekil 6 gelen hasta sayısına göre hazırlanmıştır ve buna göre beklendiği gibi İstanbul başta olmak üzere Antalya, Gaziantep, İzmir ve Bursa illeri ilk beş ili oluşturmaktadır. 50 Şekil 7. Sağlık Turizmi Merkezlerinin Aldıkları Hizmet Talebi Çeşidine Göre Dağılımı Şekil 7, Türkiye’de sağlık turizminde merkez olarak kabul edilmiş on ilde 2010 yılı içinde karşılaştıkları hizmet taleplerine göre bir dağılımını ortaya koymaktadır. Bu dağılıma göre; İstanbul ve Antalya (7.501-10.000 hasta kabul eden iller) İzmir ve Gaziantep (5.001 – 7.500 hasta kabul eden iller) Muğla, Afyonkarahisar ve Bursa (2.501 – 5.000 hasta kabul eden iller) Aydın, Trabzon ve Ankara (0- 2.500 hasta kabul eden iller) Şekil 8. En Çok Tedavi Geliri Elde Edilen On İlin Hasta Sayılarının Dağılımı 51 Şekil 8 de görülebileceği gibi Türkiye ortalamasında olduğu gibi ilk on ilimizde de ücretli yabancı hasta girişleri poliklinik hizmeti alma amacıyla olmaktadır. Türkiye genelinde en az başvuru “yatarak tedavi olma” iken bu on ilimizde en az başvuru olarak ise “ameliyat amaçlı” hasta sayısında görülebilmektedir. Bu açıdan bir farklılık vardır. Bu farklılığın anlamlandırılması ilerleyen çalışmalarda yapılmalıdır. Aşağıda verilen Şekil 4 ise gelen ücretli hasta sayılarıyla beraber, oranları da beraber verilmektedir. Şekil 9. En Çok Tedavi Geliri Elde Edilen On İlin Hasta Sayılarının Dağılımı ve Oransal Görünümü Ameliyat Olan Hasta İSTANBUL İZMİR BURSA ANTALYA ANKARA GAZİANTEP AFYONKARAHİSAR 365 172 182 426 106 160 30 MUĞLA TRABZON AYDIN 13 5 Yatarak Tedavi Olan Hasta 811 171 318 117 114 283 174 50 54 37 Acile Başvuran Hasta 3656 1237 1387 2973 493 1379 1832 1551 804 1019 Poliklinik Hizmeti Alan Hasta 5097 4310 3096 6234 1127 4545 2488 911 450 832 Toplam Hasta Sayısı 9929 5890 4983 9750 1840 6367 4524 2512 1321 1893 52 Tablo 7. Tedavi Geliri En Yüksek Olan On İlin Tedavi Geliri Içindeki Payları(kamu hastanesi) İLLER Tedavi Geliri İSTANBUL Tedavi Gelirindeki Payı 1.286.336,92 25,0 626.663,16 12,2 513.539,2 10,0 ANTALYA 435.977,14 8,5 ANKARA 434.774,54 8,4 GAZİANTEP 434.186,42 8,4 AFYONKARAHISAR 186.266,32 3,6 MUĞLA 158.265,46 3,1 TRABZON 95.515,34 1,9 AYDIN 93.316,76 1,8 5.155.058,82 82.9 İZMİR BURSA TÜRKİYE TOPLAMI Yukarıda verilen tablo 7 de görülebileceği gibi, İstanbul, hem gelen hasta hem de tedavi gelirleri açısından birinci sırada yer almaktadır. Afyonkarahisar, Muğla, Trabzon ve Aydın illerinin aldığı paylar %5’in altında kalırken, Antalya, Ankara, Gaziantep illerimizin oranları birbirlerine yakın seyretmektedir. İstanbul’u izleyen ikinci ilimiz olan Izmir’in payı %12’nin hemen üzerindedir. Toplam tedavi gelirleri açısından Gaziantep ve Ankara birbirlerine çok yakın durmaktadır. Ancak, Tablo 2‘ye bakıldığında gelen hasta sayısı itibariyle Gaziantep, Ankara’nın yaklaşık 4 katı üzerinde hastaya hizmet etmektedir. Dolayısıyla Ankara 1.840 ücretli yabancı hastaya hizmet vererek elde ettigi hasılatı, Gaziantep 6.367 hasta ile sağlamaktadır. Gaziantep’teki hasta popülasyonu Suriye ağırlıklı olup 2011 yılında bu sayı Suriye’deki olaylar nedeniyle çok azalmıştır. Buna göre, her ilin ayrı ayrı dökümlerine geçmeden önce, ilerleyen çalışmalarda, gelen ücretli hastaların geliş nedenleri, hasta sayıları ve sağlanan toplam gelirin formüle edildiği, verimliliklerinin ve kapasitelerinin ortaya konulduğu yeni verilere ihtiyaç duyulacaktır. 30,0 Şekil 10. En Çok Tedavi Geliri Elde Edilen On İlin Toplam Tedavi Gelirleri İçindeki Payları 25,0 20,0 15,0 10,0 5,0 in Ay d zo n Tra b ğla Mu r Afy on ka rah isa p nte Ga zia ka ra An ya tal An rsa ir İzm Bu İst an b ul 0 53 BAZI İLLERE GÖRE HİZMET BİRİMLERİNE GELEN ÜCRETLİ HASTA DAĞILIMLARI Çalışmaya konu olan illerin seçimi, sağlık turizmi açısından bölgesel oluşum kurulacak iller temel alınarak yapılmıştır. Buna göre aşagıda, ücretli yabancı uyruklu hastalar açısından iki özellik dikkat çekmektedir. Bazı illerimizde poliklinik hizmetleri alan hasta oranı ağırlıktayken bazı illerimizde ise acil hizmeti alan hasta sayısı ağırlıktadır. İlleri bu kritere göre iki gruba böldüğümüzde birinci grup, poliklinik hizmetlerinin daha çok talep gördügü iller (Edirne, Antalya, Bursa, Gaziantep ve İzmir) ve ikinci grup ise acil hizmet birimlerinin daha çok talep gördügü iller (Muğla, Trabzon, Mersin ve Aydın) olarak ifade edilebilir. Daha çok poliklinik hizmeti alan illerimizdeki poliklinik hasta sayısının toplam hastaya oranı %67,4 olarak bulunmuştur. Bu kapsamda en çok ve en düşük olan iller aşağıda verilmektedir. Buna göre; Şekil 11. Izmir İli Birimlere Göre Hasta Sayılarının DağılımıTablosu Hizmet Birimine Göre Hasta Sayılarının Dağılımı Acile Başvuran Hasta %21 Ameliyat Olan Hasta %3 Yatarak Tedavi Olan Hasta %3 54 %73 Poliklinik hizmeti alan hasta Şekil 12. Bursa İli Birimlere Göre Hasta Sayılarının DağılımıTablosu Hizmet Birimine Göre Tedavi Olan Hasta Sayılarının Dağılımı %62 Poliklinik hizmeti alan hasta Acile Başvuran Hasta %28 Ameliyat Olan Hasta %4 Yatarak Tedavi Olan Hasta %6 Şekil 11 ve 12’de, poliklinik hizmetlerini çoğunlukla alan grup içinde en yüksek ve en düşük orana sahip iki il (İzmir ve Bursa illeri) verilmiştir. Daha öncede verildiği gibi bu grubun ortalaması %67,4 olarak bulunmuştur. Şekil 9 ve 10 ise acil hasta başvurularının daha çok olduğu grup içinde yer alan iki ilimize ait verileri göstermektedir. Buna göre Trabzon %58 ile en çok acil hizmet başvurusu alan ilimizken, %53 ile Mersin bu grup içinde en düşük orana sahiptir. Şekil 13. Trabzon İli Birimlere Göre Hasta Sayılarının DağılımıTablosu Hizmet Birimine Göre Tedavi Olan Hasta Sayılarının Dağılımı Acile Başvuran Hasta %58 Ameliyat Olan Hasta %2 Yatarak Tedavi Olan Hasta %4 %36 Poliklinik hizmeti alan hasta 55 Şekil 14. Mersin İli Birimlere Göre Hasta Sayılarının Dağılımı Tablosu Hizmet Birimine Göre Tedavi Olan Hasta Sayılarının Dağılımı Acile Başvuran Hasta %53 Ameliyat Olan Hasta %3 Yatarak Tedavi Olan Hasta %4 %40 Poliklinik hizmeti alan hasta Mersin’de ise Muğla, Aydın ve Trabzon illerinde görüldüğü gibi acil girişlerinin çoğunlukta olduğu illerden biridir. Acil girişi %53 ile bu grup içinde en düşük orana sahiptir. Diğer yandan acil hizmetlerin daha çok verildiği bu dört ilimiz için ortalama %55,2 olmaktadır. 56 SONUÇ Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Turizmi Birimi ile Gazi Üniversitesi arasında gelişen işbirliği sürecinde hazırlanan bu rapora göre medikal turizm kapsamında ülkemize gelen yabancı hastaların Türkiye’yi tercih etmesinin nedenleri arasında farklı sebepler sayılabilir. Ancak özellikle bazı branşlarda uygun fiyatlar öne çıksa da asıl neden kalitesi ve yeterli alt yapı olanaklarının, yetkin hekim kadrolarının varlığıdır. Özellikle sağlık turizminin diğer alanlarında farklı faktörlerin öne çıkabileceği işaret edilmekle beraber, medikal turizm kapsamında kaliteli hizmet ve hekim faktörü daha önem arz etmektedir. Tüm dünyada büyük oranda özel sektörün üzerinde büyüyen sağlık turizmi sektöründe yapısal sorunların giderildiği sağlık sektöründe hekim sayılarının ve çalışma şartlarının yeni gelişmelere ayak uydurulmasıyla, yeterli olmayan hekim sayımızın medikal turizmin artan kapasitesini de değerlendirecek seviyede olacağı çok açıktır. Özellikle özel sektör sağlık kuruluşlarının boş kapasitelerinin kullanılacağı düşünülürse, bu hastanelerde bir verimlilik artışının olması da muhtemeldir. Sektörde küçük bir payla var olmayı amaçlayan kamu sektörü ise yeterli hekim, hastane ve alt yapısıyla sektörü destekleyici olarak varlığını hissettirecektir. Dünyanın diğer sağlık turizminde öne çıkan ülkelerinde olduğu gibi genel Sağlık Bakanlağı politikaları belirleyen bir konumunu koruyacaktır. Burada hesaplanması gereken bir nokta ise özel sektör sağlık kuruluşlarının bazı branşlarda ve bazı dönemlerdeki yüksek kapasite kullanma oranlarıdır. Özellikle bu dönemlerin ve branşların takip edilerek her branşa uygun farklı politikaların ve pazarlama taktiklerinin yürütülmesi gerekmektedir. Sağlık turizminde verimliliğin artırılmasını sağlayacak unsur olan boş kapasite kullanımı ancak bu politikaların uygulanmasıyla olabilecektir. Bu konu üzerinde ileride ayrıca politikalar üretilmelidir. Diğer taraftan bazı hizmetlerin kendi ülkelerinde sigorta kapsamında olmaması ve kendi ülkelerindeki uzun bekleme süreleri medikal hastaların Türkiye’yi tercih etmelerinde önemli etkenlerdendir. Medikal turizm hastalarının hastaneleri tercih etme nedenleri incelendiğinde ise hastanenin ünü ve fiyat faktörlerinin en çok etkileyen faktörler olduğu, önceki hastaların tavsiyesi ve tutundurma faaliyetlerinin etkinliğinin de üst sıralarda yer aldığı ifade edilmektedir. Mevcut nedenler olarak sayılan; Türkiye’de sunulan sağlık hizmetlerinin kalitesi, maliyetlerin diğer ülkelere kıyasla düşük olması, iklim koşullarının uygunluğu, tatil fırsatlarının çokluğu, kısa bekleme süreleri, uzman hastane ve yeterli teknolojik donanım sahipliği gibi etkenlerin, günün değişen şartları da dikkate alınarak akademik açıdan geçerliliği ilerleyen çalışmalarda yeniden test edilmesinde yarar sağlayacaktır. Özellikle bazı branşlarda gelişen teknolojinin ve alt yapı olanaklarının takip edilip, gelen hastalara sunulması önem arz etmektedir. Ülkelere göre medikal turizm gelirlerimizin ve gelen hasta sayılarının dağılımına bakıldığında Almanya’nın öne çıktığı görülmektedir. Sadece Almanya değil, 185 milyonluk bir pazarı oluşturan Batı Avrupa ülkeleri, Türkiye için önemli bir pazar potansiyeline sahiptir. Ancak şimdilik ülkelere yönelik analizler yapılmayacak, bunlar ilerleyen çalışmalarda ele alınacaktır. Türkiye, İstanbul merkezli, “göz“ alanında önemli bir pay sahibi olan bir “medikal turizm” sürecini yönetmektedir. Özellikle göz tedavi ve operasyonlarının sosyal güvenlik kurumları ve özel sağlık sigortalarınca 57 ödenmemesi nedeniyle önemli bir büyüme potansiyeline sahip göz tedavisi amaçlı gelen sağlık turistlerinin önemini gözden kaçırmamak gerekmektedir. Ülkemizde, sadece Dünya Göz Hastanesi son üç yıl içinde 67. 000 üzerinde sağlık turisti getirerek, hem göz branşının diğer branşlar karşısında öne çıkmasına olanak sağlamış, hem de toplam gelen sağlık turisti içinde oranını % 60’ların üzerine çıkarmıştır. Yukarıda bahsedilen mevcut potansiyellerimizin sürece dahil olması ve etkin bir tutundurma çalışmalarıyla farklılaştırılmış bir medikal turizm ortamının ortaya çıkarılması gerekmektedir. Ancak göz tedavisinin kişi başı getirisi 1000 USD civarındadır. Onkoloji, kardiyovaskuler cerrahi, ortopedi, beyin cerrahisi vb 15 000 USD nin üstünde olup transplantasyon hastaları 60 000 USD cıvarında bir ödeme yapmaktadırlar. Dolayısı ile göz hastalarının sayısının çok olması da önemli değildir. Netice olarak diğer hastaların sayısı az olsa da döviz getirisi daha çoktur. Gelen bu hastaların sayılarındaki artış da Türkiye’nin artan önemine paralel olarak artma eğiliminde olacaktır. Bu artış da kamu hizmetlerinin varlığını ve çeşitliliğini gerekli kılmaktadır. Sağlık hizmetinin diğer ülkelere göre nispi bir fiyat avantajının olduğu ülkemizde kamu hastaneleri sosyal devlet ilkesi gereği düşük maliyetlerle hizmetlerini vatandaşlarına sunmaktadır. Bu ücretler, yabancı hastaların tedavilerinde uygulanacak bir ücretlendirme politikası değildir. Bu kapsamda yabancılara sunulan sağlık hizmetlerinin fiyatlarının ayrıca ele alınması ve sağlık turizmi politikalarına göre yeniden düzenlenmesi bir diğer gerekliliktir. Kamu yatırımları dışında sağlık hizmeti birimi olmayan bölgelerde, gerekli donanım, hekim, teçhizat ve bunun altyapısını sağlayacak, gerekli standartlara ve yönetmeliklere sahip olması gereken tek kurum Sağlık Bakanlığı hizmet birimleridir. Bu bölgelerde sağlık hizmeti almak isteyen yabancı uyruklu turistlerin tek seçeneği kamu hastaneleridir. Bu durum, ilgili bölgelerde yabancıya sunulan sağlık hizmetine dönük yatırımlarında artmasını gerekli kılacaktır. Türkiye’nin her yerinde, belirli standartlarda aynı sağlık hizmetini vermesi özel sektörden beklemek bu şartlarda mümkün olamayacağı için tüm illerimizde az veya çok yabancıya sunulan sağlık hizmeti kapsamında hazır durumda olmalıyız. Bu illerin büyük çoğunluğunda yabancıya sunulan sağlık hizmetini vermeye hazır özel sektör teşebbüsüne rastlamak mümkün değildir. Özellikle turizm bölgeleri ve büyük kentlerde yoğunlaşan özel sektör hastane ve sağlık birimleri ancak belirli bölgelerde ihtiyaca cevap verebilecektir. Diğer rantabl olmayan bölgelerde ise kamu hastaneleri sosyal devlet ilkesi kapsamında hizmet vermekte ve bu hizmeti çeşitlendirerek ve niteliğini artırarak vermeye devam edecektir. Diğer taraftan Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilere koşulsuz acil sağlık hizmeti vermek devletin hem bir zorunluluğu, hem de turizm felsefesi açısından devletin görevlerinden sayılmaktadır. Ayrıca önümüzdeki yıllarda faaliyete geçecek sağlık kampüsleri ile kamunun sağlık turizmindeki hizmet sunucu rolü daha da artacaktır. Bunun yanı sıra Türkiye’de özel sektörün zaten sağlık turizmi alanında önderliği ve ağırlığı tartışılmaz şekilde devam etmektedir ve devamda edecektir. Not: Tablo ve şekillerdeki veriler TÜİK ve Sağlık Bakanlığı Sağlık Turizmi Koordinatörlüğünce tutulan verilerden derlenerek yapılmıştır. İstanbul dışında diğer öne çıkan illerle ilgili veriler yeniden düzenlenerek daha gerçekçi bir çalışma ilerleyen aşamalarda gerçekleşerek ayrı raporlar olarak sunulacaktır. 58 KAYNAKÇA Cornell, John (2006), “Medical Tourism ; Sea, Sun, Sand and Surgery”, Tourism Management, Vol.27, 1093-1100. Deloitte Global Survey of Health Care Consumers Report (2010). Mugomba, C. and C. Danell, (2007), “Medical Tourism, and Its Entrepreneurial Opportunities - A Conceptual Framework for Entry Into the Industry”, Tourism and Hospitality Management Master Thesis No. 2006:9, January 2007, School of Business, Economics and Law, Göteborg University (https://gupea.ub.gu.se/ dspace/bitstream/2077/4671/1/2006_91.pdf). T.CKültür ve Turizm Bakanlığı (http://www.kultur.gov.tr/TR/belge/1-45771/mevzuat.html ) T.C Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Turizmi Koordinatörlüğü Yurt Dışı Hasta Envanteri Verileri (2011) T.C Sağlık Bakanlığı www.saglik.gov.tr/saglikturizmi www.saglikturizmi.org.tr World Tourism Organization Annual Report (2010). 59 60 MEDICAL TOURISM IN TURKEY PREPARED BY Dr. Dursun AYDIN Prof. Dr. Nevzat AYPEK Asst. Prof. Dr. Cemalettin AKTEPE Asst. Prof. Dr. R. Pars ŞAHBAZ Lecturer Sıddık ARSLAN EDITOR Enginer BİRDAL 61 Prof. Dr. Recep AKDAĞ Minister of Health 62 FOREWORD One of the most important targets specified in the “transformation Program in Health” which was clarified by the Ministry of Health in 2003 is the consolidated basic health services. Within this scope, the health institutions in Turkey have been consistently improving their standards of infrastructure, hygiene, technology, trained personnel, and medical capabilities. As it has yet been a new industry all around the world, it is a new concept and work area for Turkey as well. Even though it has a short while, the medical tourism which attracts all the partners of the sector has been presenting new opportunities to Turkey. Without considering the evaluation of these opportunities and the possible benefits of that to the Turkish economy; it must be assessed as an important step for attracting the interest of either academic or public or private sector. In this sense, this first study which has been based on the data provided by the regarding units of the Ministry of Health has been presenting crucial information within the purpose of enlightening and diversifying the future of the medical tourism in Turkey. Turkey has transformed many tourism combinations such as historical, religious, shopping, sport, work opportunities, amusement, vacation and health within the meaning of tourism diversification and has constituted a brand mark all around the world in most of these fields. It is not a coincidence that Turkey is in the 7th rank out of the most tourist attracting countries. It will give way to the medical tourism to act in cooperation, with the correct actors and without spending the time, economical opportunities and power for free. As it will be seen in this study as well; hair transplantation, esthetic operations, eye treatments, tube-baby applications have been constituting the first 3 rank within the treatment preferred by the medical tourists in our country. Except these; the foreign patients, who come for almost all branches such as plastic and esthetic surgery, open-heart surgery, skin diseases, check-up, cancer treatments, otorhinlaryngology, dialysis and cardiovascular surgery, gynecology, tumor operations, neuro-surgery, orthopedy and dent have been preferring the Turkish hospitals because of either low cost or high quality and technology standards. It should be our most important target to constitute a work platform with the public institutions, non-governmental organizations, intermediary organizations and all institutions having a role to improve the medical tourism and to enlarge this platform step by step in order to create and improve the share of the real health services of the health institutions in our country within the medical tourism mobility in the world. I kindly thank to all contributing friends to this study which makes a general summary of the medical tourism in parameters and supplies a great importance for being the first study. Prof. Dr. Recep AKDAĞ Minister of Health 63 Prof. Dr. Nihat TOSUN Undersecretary 64 PRESENTATION In our country, health tourism began to develop quickly in parallel with the Health Transformation Program. Today, health service quality levels which provided by our private and public hospitals can compete with the West. Most of our hospitals serve with high technology and skilled human power. In our country, provinces especially Ankara, Istanbul, Izmir, Antalya and Adana, our health institutions accept lots of foreign patients and they do their treatments. Private health sector developed rapidly in recent years, and they opened excellent facilities. Today, 45 of our health institutions have got international accreditation. In our country every year, more than 100.000 foreign patients treated in our hospitals. Initiated by the Ministry of Health “Health Transformation Program” have became draw the attention of doctors and patients beyond our borders in different countries as a parallel of high-quality, specialized, fast and economical health care services. Once upon a time every year thousands of people used to go to western countries for treatment but nowadays, this figure decreased to almost negligible. As it is appears from this study, in our country, especially Cardiovascular Surgery, Oncology, Neurosurgery, Orthopedics, Plastic and Aesthetic Surgery, Eye and Dental Treatments much in the foreground. Having long waiting times for patients in the Western countries, being health services are expensive and with the start of the contraction of insurance coverage has carried Turkey in an attractive and advantageous position. Most of our neighbors in Africa and East countries haven’t got quality health services, human resource advanced technology. For these reasons, many patients come for treatment from the geography which is close to our country. In health tourism private health sector plays a locomotive role. Private sector provides the 95 percent of the Heath tourism services. But there are foreign patients which come to public hospitals as well. Especially within the scope of tourists’ health, the areas that the patients cannot get the Emergency Medical Service from the private sectors in public hospitals can get a great importance. In addition, with Health Campuses becoming operational, especially in Ankara and Istanbul lots of patients request will become unavoidable. We need to mention that as well, until now there has been no professional record made yet about the health tourists not just in Turkey in the World as well. From this year our Health Tourism Coordination Unit will do the records and the statistical work carefully, and with the data having this work it will improve the health service quality standards every single day. With being the first study, this work evaluated only the medical tourism. We can also say that in the coming days there will be similar work and research about the thermal tourism and elderly tourism. I would like to thank you for the Health Tourism Coordination Unit and all of our friends who contributed to this work. Prof. Dr. Nihat TOSUN Undersecretary 65 66 EXECUTIVE SUMMARY This study which aims to set forth the development of the medical tourism –which we believe that it has a great potential- for the last three years shall set light to understand the medical tourism in Turkey as well. When considering the improvement process and great potential of the “medical tourism” which is evaluated as a sub-branch of the health tourism in the world, it is now thought that there shall be a crucial global competition environment in the future. Accordingly, the branches preferred by the foreign patients coming to Turkey on purpose of treatment services, the total rates of these branches in all, which countries are mostly preferred by them have been assessed in this study. Furthermore, the shares in total of the public sector and private sector have been analyzed by years within the health tourism sector. Briefly, there has been created an inventory of the health tourism in Turkey. As it has been in the other countries, it is clear that the health tourism which developed in the leadership of the private sector shall be in the level of affording the consistently increasing health tourism demand within the process of the increase in the number of specialized doctors and the adaptation of work conditions to the recent developments. Especially, when considering the use of free capacities of the private sector health institutions, it is possible that there will be an efficiency increase in these hospitals. The public sector which aims to have a little share in the market will reflect itself as the supporter to the health tourism sector with the adequate doctor, infrastructure and hospital. It is clear that we face with an important “medical tourism” process, primarily the eye diseases. Because especially the eye treatment and operations are not afforded by social security institutions and the private health insurance companies, we should not miss the importance of the health tourists coming to Turkey on the purpose of eye treatment. On the other hand, those long waiting queues and some health services are not within the insurance coverage in their own countries are crucial factors for medical patients to prefer Turkey. When considering the reasons of the medical tourism patients to choose hospitals to be treated, it is stated that the fame and price factors are the most effective factors; the recommendations of the previous patients and the effectiveness of the promotion operations are also determinative factors in choosing the hospitals. When considering the changing conditions, the conditions stated as the current conditions such as the quality of the services, the comparatively economical costs, the availability of the climate conditions, the abundancy of the vacancy opportunities, short waiting queues, specialized hospital and adequate technological equipment are going to provide an academic validity in the following processes for retesting. Particularly, the follow-ups of technological improvements and infrastructure opportunities in some branches and the presentation of those to the foreign patients supplies a great importance. Accordingly, in terms of the emergency health services presented to the foreign patients, more active role of the public health institutions started to require more necessity. The Public sector has already been as a regulator in the health tourism field. It has to bring this existence to a more efficient and standard position. On this purpose, it has to constitute the new regulations and standards as soon as possible and it has to be chasing them. Not only the number of patients in the private sector’s hospitals but also that 67 of the public hospitals and other units increases day by day as well. The improvement and update of the current regulations, standards and statutes within the scope of new tendencies are a requirement of the existence of the public services in the health tourism sector. The increasing demand of the foreign patients for public hospitals beside the private sector hospitals has been increasing the mission of the government sourcing from the “social state” mentality. Especially, the existence of increasing “application to the emergency services by the foreign patients” is a crucial reason requiring the government to become as a service provider in this field. It is a mission of the government to serve for the health problems of the foreign tourists who stay in Turkey for different reasons and whose stay period increase year by year. Therefore, the health service needed by the foreign patient who stay in our country as a tourist or in purpose of receiving medical service must be provided by the state dependently to the “social state” principle. Just in accordance with the variable bilateral and multilateral agreements, the foreign patients have been coming to the public hospitals. The public hospitals which possess the required devices and doctors for venturous and complicated medical cases have to have the capacity to meet the needs of them. The increase in the number of foreign patients shall be in raising tendency in parallel with the increasing importance of Turkey in global meaning. The increase in the medical and technological service quality has a crucial role for the increase in the number of the foreign patients who demand to be treated in Turkey. It is targeted that Turkey is going to be an important attracting center in the field of health tourism in the following process. When progressed within this purpose, the sufficiency and efficiency of the public services are a must in the demanded points. The required preventions have to be provided and the essential investments must be realized in order to provide the abovementioned aim. For the realization of the health investments, the contribution of the fees paid by the foreign patients coming to Turkey in order to have health service has to be provided beside the public sector resources. The health tourism revenue is also going to be an extra resource for affording the consistently increasing public health expenditures and to finance the new investments as well. Therefore, the Ministry of Health has changed the pricing policies presented to the foreign patients and started to focus on profitable works. The development of the medical tourism might be evaluated as encouraging. As a sector that we might provide a competition power in the global market for both public and private sector services, the consistency of our investments supply a great importance. Especially in some branches (eye, cardiology and oncology surgical operations) , to be the cost t advantageous country has been providing the opportunity to be one step forward in the global competition. Despite all, that we have recently started to the health tourism competition has been bringing forward the reality of that we do not have enough time to take required cautions, to establish the required standards and for urgent actions. Especially that the private sector investments realize in definite regions of the country has been leaving alone the public services in the other regions. Therefore, the public hospitals and health institutions are the only service provider in all border cities and in the other cities which have foreign entrance points and accommodation possibilities. This situation is a crucial warranty in terms of the health service which will be provided to the foreigner who travel in all around Turkey. 68 On the other hand, another way to increase the current capacity use rate and bed usage rate is again the increase in the foreign patient coming from abroad. The increase in the average stay rate and bed turnover rate dependent to the necessary investment and increasing demand is going to make a positive effect and it is going to be possible even partially to contribute to our revenues. In the period from 2008 up to 2010, in parallel with the increasing health tourism potential; the proportion of the total foreign patient to the total population treated in the public hospitals has been counted as 0, 0003 in 2008 and 0, 0004 in 2009 and 0, 0005 in 2010. In other words, even the foreign patients’ applications to the public hospitals have an unremarkable rate in the total applications; they are still in increase tendency. It is going to be needed new policies, investments and standards in order to raise the effect of that increasing percentage to the real GDP. The profitability of the revenue per person provided from foreign patient is higher than that of the local patient. This gap means more profitable and effective health service for the same service provider. For this reason, it will be beneficial to separate the health service provided for the foreign patient and to follow that in different processes. In accordance with the data provided from this research, we will state that the public sector shall need new approaches in the health tourism while targeting to create a profile of Turkey within the scope of health tourism and the health service provided to the foreigner. Within the scope of Health Care City Free Zones which will be founded in 16 province centers by the MoH, when the giant health campuses enter into operation, the role of the public sector in health service presentation within the scope of the health tourism is going to increase more. The health service presentation of public hospitals to the foreign patients shall also affect positively the private sector hospitals, especially for the promotion of the health tourism in the long term. Beside the increasing demand in the field of health tourism and the economical volume created by that demand, Turkey has been wishing to increase the share in that market by means of increasing its current potential. Accordingly, beside the interest and investment, the public sourced health institutions should also contribute to the sector in a definite level. When considering the opportunities and resources of the public sector, it is seen that our capacity is enough to use in this field. Therefore, this study is an analysis related to the foreign patients who demand to be treated in the public hospitals for a fee and it shows that this is a new approach requiring this situation to be reevaluated. Because this study is the first study based on the data provided from the related institutions of the MoH, it will be enlightening for the future studies as well. This study has been implemented by the use of the data belonging to 2008-2009-2010 pursuant to the official letter dated 16 September 2010, numbered B-10-0-TSH-0-09-00-00 of Health Tourism Department of Treatment Services General Directorate of Ministry of Health. I present my thanks to the General Director of Basic Health Services, Seracettin ÇOM because of his support to collect the data in this study. Dr. Dursun AYDIN Health Tourism Coordinator 69 70 MEDICAL TOURISM IN TURKEY Dr. Dursun Aydın (*) Prof. Dr. Nevzat Aypek (**) Asst. Prof. Dr. Cemalettin Aktepe (***) Asst. Prof. Dr. R. Pars Şahbaz (****) Lecturer Sıddık Arslan (*****) ABSTRACT This study aims to introduce the developments in the last three years of medical tourism which, we believe, Turkey has a great potential. It has been carried out with the help of the data for the years 20082009-2010 with reference to the letter of Ministry of Health General Directorate of Primary Health Care Services dated 16 September 2010 and numbered B-10-0-TSH-0-09-00-00. When we look at the international potential and growth process of medicine tourism which is considered a sub-branch of health tourism and referred to as “medical tourism” in certain studies, it is expected that there will be an environment of global competition on a significant level in the years ahead. Based on this assumption, we tried to discuss the branches for which the health tourists in Turkey have the most tendencies towards, the proportions of these branches in the overall and which countries prefer Turkey most. Also, the shares of public and private sectors in the whole health tourism sector have been tried to be analyzed in years. In summary, an inventory is made on the health tourism in Turkey. As the study is the first one that is based on the data from the relevant unit of the Ministry of Health up to now, it will be informative for the following studies. Also, it must be mentioned that the terms “medical tourism” and “medicine tourism” are used synonymously in the context of the study. Keywords: Health tourism, medical tourism, medicine tourism, health tourist *Ministry of Health General Directorate of Primary Health Service Health Tourism Coordinator ** Dean of Gazi University Faculty of Commerce and Tourism Education *** Lecturer in Gazi University Faculty of Commerce and Tourism Education *** Lecturer in Gazi University Faculty of Commerce and Tourism Education **** Academician in Gazi University Faculty of Commerce and Tourism Education • This study has been conducted jointly by Gazi University Faculty of Commerce and Tourism Education and Ministry of Health General Directorate of Primary Health Services Health Tourism Department. 71 72 INTRODUCTION Tourist arrivals continue to increase unceasingly throughout the world. Based on World Tourism Organization (WTO) data, it is stated that the percentage of world tourism is 6.7% in 2010. Within last year, around 935 million people have taken part in tourist arrivals for different reasons. By the way, tourism activities of people for different reasons are also in a trend of increase. The increase on the level of disposable income, the increase in trade rates despite many negative development, tendency of closed political and economic systems towards integration with the world are valid proofs that the World tourism has a clear way ahead. It is possible to see the course which the world tourism follows in the table below. Despite the financial and economic crises took place in 2008-2009, the increase is still substantial. Figure 1: International Tourist Arrivals, (Reference: WTO Annual Report, 2010) International Tourist Arrivals, 1995-2010 1000 935 894 900 913 877 839 795 Million 800 755 700 600 675 561 586 602 675 605 684 626 528 500 400 1995 2000 2005 2010 Mankind which is involved in tourism activities for different reasons in all ages brings with itself a growth in its share of tourism activities depending on its economic growth and prosperity. Within this growing sector, as having an increasing market share in Turkey, mankind began to be dominant. The chart below certifies that Turkey is a leader country in tourism. Accordingly, it deserves to be a significant player as the seventh country that attracts tourist most in the sector. 73 TOURISM IN WORLD (THE TOP 10 COUNTRIES BY COMING TOURISTS) MILLION 74,2 1 FRANCE 2 USA 54,9 3 SPAIN 52,2 4 CHINA 50,9 5 ITALY 43,2 6 ENGLAND 28,0 7 TURKEY 25,5 8 GERMANY 24,9 9 MALAYSIA 22,1 10 MEXICO 21,5 Source: World Tourism Organization Report (UNWTO) One of the reasons that direct people to tourism arrivals is health, undoubtedly. Although the healthoriented international trips are current nowadays, the basis of it is based on very ancient foundations. There are lots of evidences regarding that mankind has traveled different countries and regions in order to seek recovery. However, nowadays the extent of health-oriented tourist arrivals requires detailing of studies on this subject. It is wrong to say that health-oriented tourist arrivals all over the world are in line with the growth above. Health tourism has increased strikingly since 90’s, and the major reason is the increase in the quality of treatment and suitable medical service prices in different countries. It is stated that the extent of health tourism cake was 100 billion dollar in 2010. (Deloitte, Global Survey of Health Care Consumers, 2010) This enormous cake is shared approximately by 30 countries, as it is mentioned in the study above, around 22 million people travel another country for the purpose of health. Another point that should be considered emerges with the evaluation of relevant literature. In researches of Cornell (2006), Mugomba and Danell (2007), it is emphasized that the extent of health tourism all over the world is approximately 20 million dollar. Existence of different figures is acceptable, but they have emphasized that these figures will double up in 2010. However, when we look at the figures given above, it is emphasized that giro of health tourism of reliable research institutions in 2010 is 100 billion dollar. In other words, it has reached an increase that is 2.5 times the estimated level. Therefore, the increase in the last five years is quite beyond the estimations. These figures remind us of the fact that increase potential of health tourism is much larger than the estimated. 74 On the other hand, one of the significant superiorities of health tourism to other tourism branches is that the added value for the country is average 25 times more than the other types of tourism. This striking figure also foreshadows the competition in this field in the period ahead. Health tourism literature classifies health-oriented trips under three headings: • Thermal and SPA-Wellness Tourism • Elderly Tourism and Disabled Tourism • Medical Tourism “Thermal and spa-wellness tourism” that is one of the subtitles of health tourism and “elderly tourism and disabled tourism” will be considered as subject of different studies ahead. Before proceeding with medical tourism which constitutes the subject matter of the study, it is deemed useful to briefly refer to these two most significant topics of health tourism. Ministry of Health defines thermal tourism as a combination of cure application in company with physical therapy, rehabilitation and exercise, psychotherapy, regime that is practiced together with specialists and elements in line with thermal water, mud, climate and natural conditions. In the scope of this definition, a very long process of treatment is stated. Resting means the trip of a health tourist to another country in order to benefit from thermal resources regarding hotel management services because he/she wants to feel relaxed and well. On the other hand, it is mentioned about second kind of thermal tourism and health tourist, who is diagnosed before and arrives for the purpose of using thermal sources and being treated. Probably, thermal and spa-wellness tourism are in the records as the most ancient type of health tourism. In order to seek recovery, people have gone to places where water resources are and they are treated. According to 2006 data, only in Germany, annually 8 million people traveled abroad or inland for the purpose of spa-wellness or treatment in thermal sources. In the same period, according to Ministry of Culture and Tourism data, the number of people who arrive from abroad for the purpose of thermal tourism is around 10.000. In Turkey, there are 46 provinces that have thermal resources with approximately 200 facilities, but these figures are not satisfying and it is remarkable in terms of showing the potential ahead. In European countries average of age is quite high and obligatory expenditures in health expenses are increasing, from this point of view it is a market with high potential. In order to use this potential with the inclusion of our climatic advantages in the process, a serious progress is inevitable. Elderly and disabled tourism is a kind of health tourism including care-based treatments of people especially aged 65 and over in line with average of their age that increased in the last 20-30 years. Especially in Eastern European countries, the increase in proportion of older population to total population is significant in terms of this kind of tourism. So, in some countries the proportion of aged 65 and over 75 to total population is over 25%. This progress brings different treatment durations and health expenses of elderly people together. Within the elderly tourism, trips, rehabilitation services, various therapies and care of the elderly in elderly nursing homes and for the disabled, special trips and care oriented treatments are subtitles of this kind of tourism. As mentioned before, the travels made by the disabled and elderly people for the purpose of health will be evaluated under this title. Medical tourism is a concept used to mention travels of people in order to be treated (or maybe having a short holiday) to long distant countries and regions. Medical tourism mentioned as private medical treatments including a part of tourism activities of patients who need specialist surgery and other kinds of treatments and it is the leading kind of physician-oriented health tourism. Especially in recent times, people have started an enterprise for being healthier in terms of going to thermals, exercising and resting during their holidays and it has provided emergence of a new and different branch in the form of “medical tourism” within tourism industry. In medical tourism, the first aim of the tourist is to be treated; on the other hand, he/she has traditional touristy purposes such as recreation and rest in touristy facilities. Medical tourism is growing rapidly within tourism industry and it is a concept representing their enthusiasm for being a vacationers and their travel to distant countries in order to be treated medically. Medical tourism or medical travel represents the travel abroad for the purpose of health. On the other hand, the concept of international medical travel is not only limited with qualified health service and also includes recovery with controlled supervision before returning their country back. In the scope of medical tourism, as stated in the next parts, particularly eye, aesthetic surgeries, small surgery responses and operations requiring dental response that is needed to be emphasized to have a big potential, oncology, orthopedic, cardiology and brain surgery express leading subtitles of medical tourism. It is necessary to emphasize that all these leading branches are physician-oriented. Health tourism supported by medical tourist arrivals mentioned, has a bright future. As it is mentioned in the report of WTO, despite the global financial crisis all over the world in the second half of 2008, in this field it is achieved %2.1 growths, but %4 reductions in the whole sector can’t be prevented. The succeeding year 2010 puts forth figures showing that negative effect is removed completely. 67% growth is evaluated as a successful performance for a year after crisis. Therefore, it is inevitable to put new targets for after 2011. 76 DATA ON HEALTH TOURISM IN TURKEY Turkey, which has a significant share in the world tourist arrivals, has also increased competitive power in tourism sector by means of upgrading variety of alternative tourism. Especially, setting up a significant infrastructure in the field of tourism, both thermal sources and the existence of qualified personnel suggest that Turkey can be a significant player in health tourism sector. Title of medical tourism is a new concept and study branch in Turkey as with all over the world. Although it has a short history, medical tourism that attracts attention of sharers in the sector presents opportunity for Turkey. Without ignoring the benefits for economy of country and evaluating these opportunities, keeping the interests of both academic and public-private sector alive can be considered as a significant step. When the infrastructure possibilities in Turkey and high quality in human source are combined with sufficient interest and support, it is clear that it will reach a position beyond the development of last three years. However, while making efforts in line with this purpose, to see the deficiencies that must be completed and carry these out in the world standards are vitally important. For that purpose, a report has been arranged that includes the details of data of last three years below: While an analysis has been made according to change in data, 2010 data including first 8 months has been converted into 12 months by means of a projection. It should be considered that medical tourist arrival is not only together with tourism representatives, tourism investors and tourist service providers like current tourist arrivals but also has a larger area. Therefore, all activities in the scope of medical tourism are needed to emerge coordinately with Ministry of Health, universities and hospitals that are medical service providers together with tourism representatives and investors. In Turkey there are cultural and social facilities together with infrastructure and superstructure activities directed to upgrade the incomes gained from medical tourist arrivals, however, it can be mentioned that Turkey doesn’t take the sufficient share from tourism cake. In this regard, it is significant to ensure coordination, qualified personnel employment and making plans of advertisement and promotion activities moving together with Ministry of Culture and Tourism, Ministry of Health, private healthcare sector, tourism sector, universities and other authorized officers. For short, when the medical tourism is considered a country policy and in the event of conducting the studies in this direction, a permanent success will be gained. For this purpose, it won’t be wrong to analyze with evaluating treatment categories that the patients who come for treatment apply and to put forth the situation clearly both in public and private within the sector. 77 DEVELOPMENT OF MEDICAL TOURISM BY THE LEVEL OF BRANCHES ATTRACTING PATIENTS MOST (2008-2010) As in all around the world, in Turkey, 7 (seven) branches draw attention as attracting patients most. The charts and figures below are gathered in these seven branches. There is one more category that is reflected as “other” to the statistics. In this field, it is stated health tourists who benefit from treatment branches that are certainly significant except seven fields mentioned below. Especially, existence of health tourists in various parts of Anatolia (Kayseri, Gaziantep, etc.) has intensely reached challenging numbers. It is a fact that these health tourists aren’t health tourists who form the essence of study and come from abroad for medical tourism and includes our Turkish citizens living abroad. Especially, in order to get reliable conclusions from the study, as it can be seen in the charts and tables below, great number of health tourists in various provinces and regions in Anatolia are accepted as Turks coming from abroad, at least their intense applications to public hospitals are ignored. In Charts 1, 2 and 3 below, considering branches particularly attracting tourists most, there is a distribution of health institutions which health tourists receive health services from. As seen, despite that the rates are different, most part of medical tourism is conducted by private sector healthcare institutions. It is necessary to emphasize that this situation follows a route similar to the ones all around the world. It isn’t a development belonging to Turkey. Because, all over the world, the first address of both healthcare and medical tourism is not public unit but private healthcare institutions. Data below, as well as public and private distribution belonging to last three years, it can be seen branches that attract patients most. Table 2: The Branches that Host Health Tourists and Percentage Distribution in 2008 Public-Private Distribution According to Branches in 2008 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 78 Eye Dent Orthopedic Cardiology Oncology Plastic Surgery Brain Surgery Public 3,41 38,10 21,00 19,22 28,18 34,97 16,99 Private 96,59 61,90 79,00 80,78 71,82 65,03 83,01 As seen in Chart 1, in 2008, it is found out that the private sector is clearly the dominant one in the market. It has shares over 80% in the fields of Eye, Brain Surgery, Orthopedic and Cardiology. Especially, in dental department which has a great potential, whilst the private sector is regarded as the dominant, public has a significant share and this should be considered as a separate study subject. Figure 2: 2008 Medical Tourism Public 2008 Public- Private Distribution %6 Pub. Pri. %94 Chart 2 shows the public and private distribution of health tourists, who arrive for the purpose of medical tourism, in 2008. As it can be seen from the image, 94% of health tourists prefer private sector for treatment. As stated before, this situation shows similarity with the other examples all around the world. Table 3: The Branches Demanded by Health Tourists and Percentage Distribution in 2009 Public-Private Distribution According to Branches in 2009 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 Eye dent Orthopedic Cardiology Oncology Plastic Surgery Brain Surgery Public 3,45 43,56 21,67 18,96 17,47 18,09 18,66 Private 96,55 56,44 78,33 81,04 82,53 81,91 81,34 79 The most apparent change in 2009 is seen in oncology and plastic surgery. In this field, it is seen that the share of private sector has increased remarkably. While in the branch of oncology there is an increase 15%, increase in plastic surgery is around 25%. Trivial increases and decreases in the other branches are under 5%. Therefore, the domination of private sector has continued as in 2008. Figure 3: 2009 Medical Tourism Public – Private Distribution 2009 Public- Private Distribution %6 Pub. Pri. %94 Table 4: The Branches Demanded by Health Tourists and Percentage Distribution in 2010 Public-Private Distribution According to Branches in 2010 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 80 Eye Dent Orthopedic Cardiology Oncology Plastic Sur. Neuro Sur. Public 4,72 44,19 24,36 20,27 17,86 12,27 21,85 Private 95,28 55,81 75,64 79,73 82,14 87,73 78,15 In Chart 3, the distribution of health tourists in 2010 is seen. As stated above, 2010 data is given by converting 8 monthly data to 12 months by means of a projection. Accordingly, private sector that increased considerably in 2009, increase in shares of oncology and plastic surgery has continued. In the branch of oncology private sector field was 82.53%, it was the same approximately in 2009, in the branch of plastic surgery in 2009 share of private sector was 81.91% and it was 87.73% in 2010. However, as it can be seen in figure 4; especially despite the fact that it is trivial, in cardiology and orthopedic, because of the parts that increase the rate of public, the share of public has increased from 6% to 8%. Figure 4: 2010 Medical Tourism Public – Private Distribution 2010 Public – Private Distribution %8 Pub. Pri. %92 It is pointed out that a large proportion of tourists arriving for diagnosis and treatment of eye diseases prefer hospitals belonging to private sector. The shares related to this department of public hospitals are quite few when compared to private sector. Both in public and private sector hospitals, the foreigners who arrive for diagnosis and treatment of eye diseases increased in the last three years. Eye Department is applied most frequently by foreign tourists who come for treatment to our country. When the data gained by Ministry of Health is evaluated in detail, it is seen that there are significant differences between eye department and other departments. The number of foreigners who prefer Turkey for the dental treatment does not show great difference between public and private sector hospitals. Another point that draws attention, in addition to absence of any difference, is the rareness of patients. Few numbers of patients have increased regularly both in public and private sector for the last three years. A significant point in this study is the matter of dentists’ clinics who work independently in the treatments of teeth, polyclinic, mouth and dental healthcare centers aren’t included in the study. Therefore, a separate study is needed about tooth. Dental tourism is a very significant subcomponent. On the other hand, how the great potential will be shared in the dental branch will determine the share of public- private sector in the upcoming terms. In this respect, it can be restated that we are not in need of physicians, that we have an international competitive superiority, that we rely on our idle capacity and we expect that we will make further progress in the field. 81 Most of the tourists coming to Turkey for the diagnosis and treatment of orthopedic diseases as well as the periodontal and eye diseases have preferred the hospitals belonging to private sector. There is approximately a doubled gap between two group hospitals in favour of private sector. The number of patients applied to either private or public hospitals has increased regularly in the last three-year period. Cardiologic diseases are the diseases which are subject to intense and stressful working life, triggered by health problems such as obesity and affect adversely the life quality of great many people in western countries. Greater part of the patients encountering health problems related to that disease and preferring to our country for the diagnosis and treatment have bought the service from private hospitals. In this regard, there is a gap of approximately at a 4 times level in favour of the private sector. From 2008 to so far, that the foreigners treated in Turkey applied to both private and public sector hospitals can be seen on the table above. However, it is clear that in the field of oncology, the growth rate of the private sector is higher than that of the public sector. Within two years, there has occurred an increase of approximately 700% in the number of foreign tourists coming to private hospitals. This rate is around 400% for the public sector. It is also possible to indicate that there is a remarkable demand on oncology services for both mentioned sectors. It is going to be to the point to pursue separate marketing programs and promotion policy for the treatment categories in which these remarkable increases are likely to occur. Progressions in plastic surgery do not indicate a different trend than oncology treatments when considered in terms of private sector. It can be remarked as for the last three years, the increase in the number of tourists coming for plastic surgery to private sector in Turkey is around 400%. As for the public sector, the trend progressed more horizontally. The increase in this field has been completely met by private sector hospitals and health institutions. Progressions indicated in the field of neurosurgery for the last three years tend in favour of public sector. Whereas the only 17% of all tourists coming for the neurosurgery treatment in 2008 were treated in public hospitals, in 2010, this rate rose to 22.5%. But nevertheless, it is not going to be wrong to indicate that there is predomination of private sector hospitals and health institutions in the field of neurosurgery as well. On the other hand, it should be highlighted that there is an increase in demand for both sectors. This increase has been around 69% and it is necessary to emphasize that this rate is also above world averages. 82 MEDICAL TOURISM IN TURKEY (2008 -2010) The figure 5 below is prepared by taking into account to the number of health tourists of medical tourism. It is possible to see the inventory total including the last three years. Whereas the number of foreign patients was 74.093 in 2008, it became 109.678 in 2010. (2010 data, it is diverted into 12 months in projection pursuit in accordance with the first 8 months of 2010). This variation states a 22% increase. Beside, this increase rate states a higher rate than that of all other tourism types, and it is higher than world health tourism increase rate as well. This increase has been around %20 for the public sector and around %25 for the private sector. Figure 5: Data on Health Tourism Inventory in Turkey Health Tourism Inventory Number of Patients 90000 80000 70000 60000 50000 40000 30000 20000 10000 0 2008 2009 2010 Private 56276 70510 77003 Public 17817 21442 32675 When examining the figure 5, it is observed that within the last three years, the number of health tourists coming to Turkey has a tendency to increase in both public and private sector. Table 5: The Range of Health Tourists Coming to Turkey by Years PRIVATE PUBLIC TOTAL 2008 56.276 17.817 74.093 2009 70.519 21.442 91.952 2010 77.003 32.675 109.678 TOTAL 203.798 71.934 275.732 (*) Because of the reasons we clarified in the forthcoming parts of the study, in case of including the data belonging to the branches ignored which are out of the 7 branches indicated as “other”. 83 THE RANGE OF HEALTH TOURISTS COMING TO TURKEY BY COUNTRIES Countries sending patient to Turkey can be analyzed in five groups. 1. Due to various reasons, countries embodying a large-scale of Turkish population (Germany, Holland, France etc.) 2. Developing countries’ having difficulties in service due to inadequacy of infrastructure and medical doctor (The Balkan States, Turkic Republics in Middle Asia). 3. Countries serving expensive health services and embodying patients who demand services which are out of insurance coverage (USA, England, and Germany). 4. Due to inadequacy in supply-demand balance, countries having long waiting queues (England, Netherlands and Canada). 5. Within the scope of bilateral agreements, countries sending patients to Turkey free of charge (Afghanistan, Yemen, Sudan etc.). In 2008, health tourists from 40 (forty) different countries came to Turkey. In this part of study the evaluation was applied by considering the first five countries of most health tourist sending countries. These countries already indicate 67.6% of total health tourists. Especially Germany by itself supplies 43% of total health tourists coming to Turkey. The tables below indicate the countries and the rates of their branches by years (2008, 2009, and 2010) On the other hand, the choosing of cities such as Gaziantep, Adana and Kayseri by health tourists, coming especially to the public hospitals, has been regarded as interesting/confusing. As it is known, the study has been performed by ignoring the data which are determined as “public other” due to the fact that the existence of Turkish citizens are out of the parts as “most demanded” in the study and they demand on public hospitals. Figures (6-8-10) below indicate the range of the first five of these most health tourist sending countries by branches. As for the figure 7, 9, 11, they indicate the proportion in total of countries sending health tourist to Turkey. Even though there have been differences by years, the leadership of Germany and the predominance of “eye” in branches are apparent. As it is possible to see in figure 6, it should be also stated that Cyprus ranked fourth which refers to Turkish Republic of Northern Cyprus. In parallel with the general results, approximately 94% of patients coming from these five countries have preferred the health units administrated by the private sector. If we ignore the Turkish Republic of Northern Cyprus in particular, this rate goes up to %97. It is possible to see this trend in figures stated below. As mentioned above, in the study, only the data of five countries have been reflected to the graphs. The data belonging to other countries are going to be evaluated in more detail in the scope of another study which will be done in country-base. However, that being given of five countries’ data has been appraised more applicable to the meaning of the study. 84 Figure 6: Patients Coming From Abroad and Related Branches in 2008 Orthopedic Cardiology Pri. Eye Pub. Pri. Dent Pub. Pri. Pub. Pri. Pub. Pri. Oncology Pub. Pri. Plastic sur. Pub. Neurosurgery Pri. Pub. Pri. Other Germany 42,98 2,55 0,46 0,42 5,82 2,26 6,51 1,77 0,01 0,14 0,49 0,32 2,62 0,57 33,06 Netherlands 73,46 0,61 0,4 0,28 3,98 0,57 5,12 0,77 0 0,01 0,05 0,04 0,92 0 13,78 France 20,25 1,72 0,62 0,15 11,33 0,95 1,22 0,5 0 0,06 0,15 0,03 4,54 0,09 58,4 Cyprus 78,74 1,72 0,06 0,71 0,06 1,84 0,41 7,22 0,06 1,89 2,07 0,36 0,24 0,77 3,85 Austria 41,52 1,93 0,67 0,47 13,57 1,6 11,24 0,53 0 0,07 1,66 0,4 1 0,33 25,02 Pub. Figure 7: Distribution of Arrival of Health Tourists by Countries in 2008 DISTRIBUTION BY COUNTRIES IN 2008 Germany %31 Other %31 Russia %2 Austria %3 Cyprus %3 France %6 Holland %15 85 Figure 8: Patients Coming From Abroad and Related Branches in 2009 Eye Dent Orthopedics Cardiology Oncology Plastic sur. Neurosurgery Other: Pri. Pub. Pri. Pub. Pri. Pub. Pri. Pub. Pri. Pub. Pri. Pub. Pri. Pub. Pri. Germany 43,35 0,75 0,54 0,84 5,60 2,31 5,89 1,03 0,19 0,32 1,45 0,32 3,10 0,67 33,64 Netherlands 70,61 0,77 0,61 0,34 3,65 0,54 4,97 0,04 0,01 0,04 0,79 0,03 0,88 0,13 16,57 Austria 14,87 1,41 0,86 0,53 6,74 0,86 8,45 1,09 0,16 0,00 3,26 0,10 6,74 0,20 54,74 Iraq 25,28 0,71 0,52 0,07 5,76 1,08 34,22 1,31 1,61 0,00 0,41 0,22 0,79 0,82 27,19 Belgium 29,52 0,61 0,45 0,33 7,25 1,31 3,15 12,90 0,25 0,04 0,12 0,20 2,17 0,25 41,44 Pub. In 2008 and 2009, approximately 43% of health tourists coming from Germany have visited our country for eye-operations. As for Netherlands, this rate is observed over 70%. As to cardiology service, there seems to be an interest of patients coming from Iraq. The rate of patients for cardiology treatment in all Iraqi patients coming to Turkey reaches up to 35%. Figure 9: Distribution of Arrival of Health Tourists by Countries in 2009 DISTRIBUTION BY COUNTRIES IN 2009 Cyprus %2 Other %30 Azerbaijan %2 France %2 Belgium %3 Iraq %3 Austria %4 Holland %12 86 Germany %42 Figure 10: Patients Coming From Abroad and Related Branches in 2010 Orthopedic Cardiology Pri. Eye Pub. Pri. Dent Pub. Pri. Pub. Pri. Pub. Pri. Oncology Pub. Pri. Plastic sur. Pub. Neurosurgery Pri. Pub. Pri.t Other: Germany 33,34 2,36 0,45 1,12 7,26 3,29 5,50 1,72 0,10 0,49 2,18 0,16 2,76 0,78 38,48 Netherlands 46,99 2,45 0,36 0,53 4,70 1,38 6,80 2,61 0,18 0,33 0,65 0,25 0,51 0,56 31,70 Austria 28,93 1,33 0,31 0,92 6,13 1,60 6,17 1,12 0,03 0,07 0,92 0,00 1,12 0,85 50,49 Iraq 84,72 0,62 0,74 0,16 2,33 0,97 0,66 1,40 0,35 0,97 1,05 0,23 0,43 0,27 5,12 Belgium 6,50 0,68 5,48 0,44 14,70 1,89 0,63 0,00 0,00 0,00 0,29 0,10 0,10 0,29 68,90 Pub. Figure 11: Distribution of Arrival of Health Tourists by Countries in 2010 Distributions by Countries-2010 Other %35 France %3 Iraq%4 Russia %4 Cyprus %5 Austria %8 Holland %8 Germany %36 87 Table 6: The Cities Subject to Health Tourists by Years 2008 Private 31176 Kayseri Gaziantep Private 2010 Public Private Private Total Public Public Total 5422 41153 5649 26238 5476 98567 10924 601 12395 1002 9631 1345 944 3836 1881 4578 955 5957 General Total 16547 115114 32950 2948 35898 3780 14371 18151 3363 - 2353 2065 4061 1666 9777 3731 13508 Ankara 17 2846 1351 2338 1794 1018 3162 6202 9364 Antalya 2283 155 3063 - 302 2417 5648 2572 8220 185 2091 334 2557 2370 - 2889 4648 7537 Isparta 1579 688 2566 - 775 1015 4920 1703 6623 Trabzon 2202 - 1241 676 1680 - 5123 676 5799 Kocaeli 615 - 1512 - 1913 - 4040 - 4040 Diyarbakır 951 264 1173 - 1326 96 3450 360 3810 Bursa 935 252 673 473 991 - 2599 725 3324 Aydın İzmir TURKEY Public İstanbul Adana 2009 1081 - 692 369 425 351 2198 720 2918 Manisa 22 791 701 193 93 677 816 1661 2477 Sakarya 543 - 813 - 514 88 1870 88 1958 Muş - 494 - 695 - 559 - 1748 1748 Zonguldak - 211 - 578 61 369 61 1158 1219 Artvin - 133 - 249 - 402 - 784 784 71 - 102 - 119 134 292 134 426 Adıyaman - 33 19 16 - 178 19 227 246 Mardin - - - 4 - 35 - 39 39 TOTAL 56891 17817 72022 21442 53248 21783 182161 61042 243203 Edirne Figure 12: Distribution by Branches Preferred by Patients from Germany Which Send Most Health Tourists to Turkey Distribution of Patients Coming from Germany in 2008 35,00 30,00 Per Cent 25,00 20,00 15,00 10,00 5,00 0,00 88 Eye Dent Orthopedic Cardiology Oncology Plastic Sur. Neuro Sur. Other Private 32,15 0,34 4,35 4,87 0,01 0,37 1,96 24,73 Public 1,91 0,32 1,69 1,33 0,10 0,24 0,42 25,19 Another significant point is that Germany which sends the most health tourist to Turkey demands mostly on eye treatment and this high demand is referred as “other” and not included in those 7 (seven) branches of which the titles are listed. This situation can be accepted as another proof showing that the demand of those away-home citizens of Turkey is a matter. When the hospital statistics of the years 2008, 2009 and 2010 from the first 12 provinces, which can be regarded as the leading provinces in terms of foreign patient statistics in Turkey, it is obvious that private hospitals are of great significance. When the twelve provinces mentioned are ranked, the first three provinces are Istanbul, Kayseri and Adana respectively. Istanbul can be considered as having the most advantageous position in terms of transportation, sufficiency in number and quality of the health personnel, physical attributes and touristy attractions. This consideration is supported by the gap between the province and the others in terms of total number of patients. Actually, to what extent the foreign patient statistics of the other eleven provinces except for Istanbul can be dealt with in the context of what is called in scientific literature medical tourism is a questionable consideration. This issue will be dealt with in different researches and studies as a subject matter, later on. However, as for now, only the current situation will be analyzed. For example, the highest number of foreign patients in Antalya is seen in a hospital in Kemer. Kemer is the most attractive settlement in the Kemer-Antalya-Belek line which hosts about eight million tourists a year. It is highly possible that most of the foreign patients in the region are the ones who need medical attention while on vacation and consequently these numbers do not necessarily reflect health tourism, and most of these should be considered in context of tourists’ health. It is a known fact that Kayseri is the hometown of many of our citizens working abroad. Our citizens from Kayseri apply for simple and emergent treatment services in Kayseri which they visit for vacation. Kayseri does not rank the second in Turkey, actually. The clearest idea that the table gives is that Istanbul is the top center in Turkey regarding medical tourism. Consequently, considering the private sector data of Istanbul as more noteworthy will be more illuminating for the marketing policies being made and applied later on. It is obvious that we need a series covering a longer period in order to examine our provinces attracting health tourists and relevant sections better. With this purpose the reliability of the data of the 2 years following 2008 can be tested by providing true and complete data and comparing them with the present ones. However, it is necessary to give a separate headline to Istanbul which obviously has a significant share. Analyzing the data from Istanbul province and the private health institutions, it is apparent that eye treatment category is more significant than the total of the all other branches. However, although there is no decline in the number of the patients visiting Turkey in the field of “eye”, the increase in the weight in the other fields decreases the percent of those who visit for “eye” treatment. The proportions of the number of the visitors coming for eye treatment to the number of the other foreign visitors are 79% in 2008, 72% in 2009 and 66% in 2010 respectively. As seen in the figures below, there is a relative decline in the “eye” treatments. However, this does not mean a real decrease, but it only seems to be a decrease because of the increase in the ratio of the other treatment categories. 89 Figure 13: The Distribution of the Medical Tourism Visitors of Private Sector by Categories (Istanbul – 2008) İstanbul Health Tourism Inventory (Private Hospitals-2008) Other %17 Neuro Sur. %1 Cardiology %1 Orthopedic %1 Eye %79 Dent %1 Oncology %0 Plastic Sur. %0 Figure 14: The Distribution of the Medical Tourism Visitors of Private Sector by Categories (Istanbul – 2009) İstanbul Health Tourism Inventory (Private Hospitals-2009) Other %18 Neuro Sur. %1 Plastic Sur. %1 Eye %72 Oncology %1 Cardiology %3 Orthopedic %3 Dent %1 90 Figure 15: The Distribution of the Medical Tourism Visitors of Private Sector by Categories (Istanbul – 2010) İstanbul Health Tourism Inventory (Private Hospitals-2010) Other %24 Neuro Sur. %2 Plastik Sur. %2 Eye %65 Oncology %1 Cardiology %3 Orthopedic %2 Dent %0 91 92 CONCLUSION According to this report prepared with cooperation of the Ministry of Health General Directorate Health Tourism Unit and Gazi University, variant factors attracting foreign patients visiting our country in context of medical tourism can be counted. However, although, in some branches, affordability is prominent, the actual reasons are the adequate infrastructure and qualified medical staff. Particularly, besides pointing out the fact that in other fields of health tourism different factors can be prominent, in the context of medical tourism the right “doctor” factor is more important. It is quite clear that by adapting the quantity and working conditions of doctors to the new developments in the health tourism sector which all over the world develops mostly around private sector and the health sector in which structural problems are solved, our inadequate number of doctors will be able to benefit from the increasing potential of medical tourism. Considering that particularly idle capacities of private sector health institutions will be used, it is probable that efficiency in these hospitals will increase. The public sector which aims at having a small share in the sector, on the other hand, will make its presence felt as a supporter with its adequate doctors, hospitals and infrastructure. As it is in other leading countries in health tourism, it will maintain its position as a determiner of the general policies. A point to keep in mind is the high capacity usage rate of the private sector health institutions in some branches and in some periods. It is especially necessary to follow these branches and periods, and carry out different policies and marketing tactics suitable for each branch. Idle capacity usage which is the factor to increase efficiency in health tourism will only be possible by applying these policies. Separate policies on this matter should be developed. On the other hand, that some services are not covered by insurance and the long waiting lists in their countries are important factors on patients’ choosing Turkey. Examining the reasons for medical tourism patients to choose among the hospitals, popularity and price elements are the most effective ones, and also it is mentioned that previous patients’ recommendations and the effectiveness of promotional activities are among the top ones. The validity of the reasons; the quality of the health services in Turkey, low costs compared to the other countries, favorableness of the climatic conditions, redundancy of vacation opportunities, short waiting times, having expert hospitals and adequate technological equipment etc., which are considered among the present reasons, should be tested academically in the following studies again by considering the ever-changing conditions. It is especially important to follow the developing technology and infrastructure facilities and present them to the visiting patients. Considering the distribution of the medical tourism revenues and visiting patient numbers by countries, Germany shines out. Not only Germany but also Western European countries which make up for a market of 185 million have the potential to form a significant market for Turkey. However, as for now, no analysis about the countries will be conducted, it will be dealt with later on. Turkey, Istanbul as the center, conducts a “medical tourism” period, which has an important share in the field of “eye”. It is necessary to pay attention to the importance of the health tourist visiting for eye 93 treatment which has a prominent growing potential particularly because eye treatment and surgeries are not covered by social security institutions and private health insurances. In our country, Dünya Göz Hastanesi (World Eye Hospital), alone, attracting over 67 health tourists over the last three years, both have enabled eye branch to shine out among the other branches, and increased the ratio of 21 to more than 60% in total number of general health tourists. It is necessary that our mentioned potential should get involved in, and that through effective promotional activities, a differentiated medical tourism environment should be developed. Nevertheless, profit per capita of eye treatment is under 1000 USD. Oncology, cardiovascular surgery, brain surgery etc. bring more than 15.000 USD and transplantation patients pay about 50.000 USD. Therefore, that the number of eye patients is high is not important. In conclusion, though fewer, revenues from other patients are more. The data about the other leading provinces rather than Istanbul will be re-arranged and a more realistic study will be conducted in the following phases and reported separately. 94 REFERENCES Cornell, John (2006), “Medical Tourism ; Sea, Sun, Sand and Surgery”, Tourism Management, Vol.27 , 1093-1100. Deloitte Global Survey of Health Care Consumers Report (2010) Mugomba, C. and C. Danell, (2007), “Medical Tourism, and Its Entrepreneurial Opportunities – A Conceptual Framework for Entry Into the Industry”, Tourism and Hospitality Management Master Thesis No. 2006:9, January 2007, School of Business, Economics and Law, Göteborg University ((https://gupea.ub.gu.se/ dspace/bitstream/2077/4671/1/2006_91.pdf). T.CKültür ve Turizm Bakanlığı (http://www.kultur.gov.tr/TR/belge/1-45771/mevzuat.html ) T.R Ministry of Health Basic Health Services General Directorate Health Tourism Coordinatorship Overseas Patient Inventory Data (2011) T.R. Ministry of Health www.saglik.gov.tr/saglikturizmi www.saglikturizmi.org.tr World Tourism Organization Annual Report (2010). 95 96 MEDIZINISCHER TOURISMUS IN DER TÜRKEI VORBEREITET DURCH Dr. Dursun AYDIN Prof. Dr. Nevzat AYPEK Asst. Prof. Dr. Cemalettin AKTEPE Asst. Prof. Dr. R. Pars ŞAHBAZ Dozent Sıddık ARSLAN HERAUSGEBER Enginer BİRDAL 97 Prof. Dr. Recep AKDAĞ Gesundheitsminister 98 VORWORT Das Hauptziel, das vom Gesundheitsministerium im Jahr 2003 veröffentlichte “Wandlungsprogramm in der Gesundheit“ sind die verstärkten Grundversicherungsdienste. In diesem Rahmen haben die Gesundheitsinstitutionen; Unterbau, Technologie, Hygiene , geschultes Personal, Ärztliche Fähigkeit, jeden Tag ihre Standarte erhöht. Medizinischer Tourismus ist wie auf der ganzen Welt auch in der Türkei ein neues Konzept und ein neues Arbeitsgebiet. Obwohl es eine kurze Vergangenheit hat, hat der medizinischer Tourismus Sektor von allen Teilhabern die Aufmerksamkeit bekommen, und bietet der Türkei neue Chancen an. Um diese Chancen zu bewerten und ohne zu ignorieren, das dies der Ekonomie des Landes ist, in diesem Gebiet sei es in Akademischer, sei es in ämtlicher und im privaten Sektor dies lebendig zu erhalten muss dies als wichtiger Schritt bewertet werden. In diesem Sinne ist das Gesundheitsministerium über die erste Studie was auf der Basis von Informationen aus verschiedenen Abteilungen erhalten wurde, bietet dies wichtige Informationen die in der Türkei für die Zukunft des medizinischen Tourismus aufläuchten soll und für die Führung helfen kann. Türkei, in Bezug auf die Vielfalt des Tourismus; historischen, religiosen, Einkauf,Sport,Arbeit,Urlaub,Fr eizeit, Gesundheitswesen als ein gemeinsames Bauteil von vielen Tourismus Komponenten verwandelt, und ist auf vielen dieser Bereiche etablierte Markenwert. Es ist kein Zufall, das wir in der 7. Reihe sind bei Ländern die am meisten Touristen anlocken. Mit richtigen Schauspielern, Zeit, Aufwand und Ausgaben und wirtschaftlichen Chancen wird sich der Weg zum Erfolg in den medizinischen Tourismus aufmachen. Wie auch bei dieser Forschung zu sehen ist; Haartransplantationen und ästhetische Chirurgie, AugenBehandlung, in-vitro-Fertilisation Behandlungen sind in den ersten 3. Reihe, wo die medizinischen Touristen unser Land bevorzugen. Ausserdem; plastische und Ästhetische Chirurgie, offene Herz Operation, Hauterkrankungen, Check up, Krebsbehandlungen, Hals – Nasen – Ohren, Dialyse- und Herz- Kreislauf- Chirurgie, Gynäkologie, Tumoroperationen, Neurochirurgie, Orthopädie und Zahnmedizin aus fast allen Branchen bevorzugen ausländische Patienten die türkischen Krankenhäuser wegen den niedrigen Kosten, hohe Qualität und Technologie Standards. Um in unserem Land Gesundheitsdienstleistungen die von Institutionen des Gesundheitswesens auf der Welt angeboten werden und von staatlichen Stellen, intermediären Institutionen , Vermittlungsfirmen und alle Organisationen die eine Rolle spielen im medizinischen Tourismus sollten in Zusammenarbeit mit allen Organisationen und auf einer Arbeitsplattform schaffen und diese Plattform Schritt für Schritt zu erweitern, sollte jeden Tag das wichtigste Ziel sein. Ich möchte mich bei allen meinen Freunden bedanken die den medizinischen Tourismus generell zusammengefasst haben und möchte auch betonen, dass dies das erste mal gemacht wurde und wie wertvoll dies ist. Prof. Dr. Recep AKDAĞ Gesundheitsminister 99 Prof. Dr. Nihat TOSUN Staatssekretär 100 PRÄSENTATION In unserem Land; hat sich parallel zum Gesundheitswandlungsprogramm auch der Gesundheitstourismus angefangen sich zu entwickeln. Heute wird in privaten und sämtlichen Krankenhäusern, qualifizierte Gesundheitsdienste angeboten was mit dem Westen konkurrieren kann. Viele unserer Krankenhäuser dienen mit High- Tech und qualifizierten Personal. In unserem Land wird vor allem in Ankara, Istanbul, Izmir, Antalya und Adana viele ausländische Patienten in diesen Gesundheitsinstitutionen angenommen und werden hier behandelt. Der Privat Sektor hat sich in den letzten Jahren schnell entwickelt, und hat hervorragende Einrichtungen aufgemacht. Heute haben 45 Gesundheitsinstitutionen internationale Akkreditierung. In unserem Land werden jedes Jahr über 100 000 ausländische Patienten in unseren Krankenhäusern behandelt. Initiiert durch das Gesundheitsministerium “ Gesundheitswandlungsprogramm“ wurde parallel qualitativ, spezialisiert, schnell und ekonomische Gesundheitsdienste schnell über unsere Grenzen hinaus bekannt und hat in verschiedenen Ländern die Aufmerksamkeit von Ärzten und Patienten angenommen. Früher haben jedes Jahr Tausende von Menschen die westlichen Länder für Behandlungen bevorzugt, aber heute kann man fast sagen, das dies nicht mehr der Fall ist. Wie auch in dieser Forschung zu sehen ist speziell in der Herz- und Gefässchirurgie, Onkologie, Neurochirurgie, Orthopädie, plastische und ästhetische Chirurgie, Augen- und Zahnbehandlungen wir im Vordergrund stehen. Dadurch das in westlichen Ländern die Wartezeiten sehr lang sind, die Gesundheitsdienste teuer und da der Versicherungsumfang sich verengt, macht sich die Türkei attraktiv und ist Vorteilhaft. In Afrika und bei vielen unserer östlichen Nachbarn wird qualitativer Gesundheitsdienst, ausgelernte Personalentwicklung und High- Tech nicht angeboten. Aus diesem Grund kommen aus dieser nahen Geographie viele Patienten für Behandlungen in unser Land. Im Gesundheitstourismus spielt der private Gesundheitssektor eine wichtige Rolle. 95% der Gesundheitsdienste bietet der private Gesundheitssektor an. Aber auch in ämtlichen Krankenhäuser kommen ausländische Patienten. Speziell im Rahmen der Gesundheit des Patienten, in Gebieten wo Not Gesundheitsdienste benutzt werden, die nicht in privaten Sektoren gemacht werden, hier spielen ämtliche Krankenhäuser eine wichtige Rolle. Dadurch das Gesundheitscampusse aufgemacht werden, wird speziell in Ankara und Istanbul viele ausländische Patienten Antrag stellen. Wenn wir bei dieser Forschung auf die Resultate und Zeiten schauen, können wir sehen, dass unser Land im medizinischen Tourismus sich schnell entwickelt. Als Gesundheitsministerium haben wir alle benötigten Unterbau und Gesetzgebungsarbeiten für dies organisiert und haben damit angefangen. Die Gesundheitstourismus Koordination wurde aus diesem Grund gegründet. Nach dem “Gesundheitlichen Wandlungsprogramm“ werden wir unserem Volk und auch jedem Patient der aus irgendeinem Land kommt, das hervorragendste und ekonomischen Gesundheitsdienst anbieten und werden dadurch die Türkei im Bereich des medizinischen Tourismus nach vorne tragen. Auch sollte man erwähnen, das bis heute weder auf der Welt noch in der Türkei professionell Unterlagen aufgenommen wurden, die den Gesundheitstourist verfolgen. Ab diesem Jahr wird die Gesundheitstourismus Koordination diese statistischen arbeiten machen, und mit den erhaltenen Daten den Standard des Gesundheitsdienstes jeden Tag erhöhen. Diese Forschung die zum erstenmal gemacht wird, wurde nur medizinischer Tourismus bewertet. Wir können aber schon sagen, das in den nächsten Tagen in gleicher Art im Bereich Wellness Tourismus und Alten Tourismus auch solche Forschungen und Arbeiten gemacht werden. Ich bedanke mich bei der Gesundheitstourismus Koordination und bei allen die dazu beigetragen haben. Prof. Dr. Nihat TOSUN Staatssekretär 101 102 MANAGER ZUSAMMENFASSUNG Diese Studie wird Licht auf die Arbeit der Türkei im Gesundheitstourismus stellen, was ein hohes Potenzial hat in der Entwicklung des medizinischen Tourismus in den letzten drei Jahren.Gesundheitstourismus auch als Sub-Branche betrachtet wurde bei manchen arbeiten beim “medizinischen Tourismus” das potenzial auf der Welt und der Entwicklungsprozess angesehen. Es ist zu sehen, das ein globales Wettbewerbsumfeld da sein wird. Bewegt in diese Richtung, die Gesundheitstouristen Branchen die in der Türkei gewählt werden, die gesammten Proportionen, welche Länder am meisten die Türkei bevorzugen wird in dieser arbeit bearbeitet. Darüber hinaus wurde insgesamt analysiert welche Anteile der Private und der ämtliche Sektor im Gesundheitstourismus hat. Zusammengefasst wurde in der Türkei ein Inventar des Gesundheitstourismus gemacht. Wie in anderen Ländern auch wurde unter der Führung des privaten Sektors bei der Entwicklung von Gesundheitstourismus, spezialisierte Ärzte Erhöhung der Zahl der Arbeitsbedingungen und der Prozess der Anpassung an neue Entwicklungen, ist es offen das jeden Tag ein wachsendes medizinischer Tourismus für die Nachfragen da sein wird. Vor allem für den privaten Sektor wenn zu überlegen ist, das die leere Kapazität benutzt wird, ist die Steigerung der Effizienz in den Krankenhäusern sehr hoch. Öffentliche Dienstleistungen die Vorhaben einen kleinen Anteil zu haben, werden mit genügenden Ärzten, Krankenhaus und Infrastruktur vor, den Sektor als Unterstützung sich spüren zu lassen. An erster Stelle kommen im “medikalischen Tourismus “ die Augen Krankheiten vor, dies zeigt uns, das wir in einem wichtigen Prozess gegenüberstehen.Es sollte nicht übersehen werden, dass Gesundheitstouristen die wegen Augen Behandlungen kommen eine wichtige Wachsungspotenziale haben, da speziell bei Augenbehandlungen und Operationen von Sozialversicherungsträgern und von privaten Krankenversicherungen nicht bezahlt wird. Auf der anderen Seite, wenn sie manche Dienste in ihren eigenen Ländern nicht bekommen, weil es die Versicherungen nicht übernehmen, und die langen Warteschlangen, sind dies Faktoren die die medizinischen Patienten in die Türkei bringen.Wenn die Faktoren untersucht werden, warum die medizinischen Touristen diese Krankenhäuser wählen, ist dies der Name des Krankenhauses und die Preis.Das sind die Faktoren die am meisten auftreten,auch die Empfehlung der vorherigen Patienten sind wichtig.Was vorhanden aufgelistet werden kann; Die Qualität die im Gesundheitsdienst angeboten wird, die Kosten die ekonomischer sind als in anderen Ländern, Eignung der Klimatischen Bedingungen, hohe Auswahl für Urlaub, kurze Wartezeiten,spezialisierte Krankenhäuser und ausreichendes technologisches Material sind Faktoren, die bei anderen akademischen Arbeiten helfen werden.Speziell in manchen Branchen sollte die Entwicklung der Technologie und die Infrastruktur verfolgt werden um den kommenden Patienten dies anzubieten. Somit hat sich herausgestellt, das bei Not- Gesundheitsdiensten wichtig ist, das die behördlichen Einheiten eine wichtige Rolle spielen. Der Staat ist sowieso als Regulator vorhanden im Gesundheitstourismus.Dies sollte noch mehr gespürt werden und standardisiert werden.Daher sollten die neuen Regualtionen und Standarde sollten daher schnell gemacht werden und dies sollte verfolgt werden.Nicht nur der private Sektor, auch bei behördlichen Krankenhäusern erhöht sich die Zahl der Patienten die diese Einheiten benutzen.Die vorhandenen Regualtionen, Standarde und Gesetzgebungen ist ein Grund des daseins. Ausländer, die staatliche Krankenhäuser, Privatkliniken, sowie die steigende Nachfrage nach 103 Gesundheitsleistungen, erhöht die Aufgabe des “Sozialstaat”. Vor allem in öffentlichen Krankenhäusern und anderen Einheiten ist die Erhöhung der Nachfrage bei “ ausländische Patienten die bei der Notaufnahme “ sind, ist dies ein wichtiger Grund warum der Staat in diesem Bereich als Dienstgeber da sein muss. Ausländische Touristen die aus verschiedenen Gründen sich in der Türkei befinden, und die Aufenthaltzeit sich jedes Jahr verlängert, ist es eine Aufgabe des Staates die Gesundheits- probleme zu übernehmen. Daher sei es als Tourist, aus welchem Grund auch immer er sich in unserem Land befindet, muss im Rahmen des “ Sozial Staat” dieser Dienst geleistet werden. Bereits einer Vielzahl von bilateralen und multilateralen Staatsverträgen, kommen auch, wenn die Anzahl begrenzt ist, ausländische Patienten in öffentliche Krankenhäuser. Bei Risikovollen, komplexen medizinischen Fällen müssen diese Krankenhäuser mit den benötigten Geräten und Ärzten dem Patienten antworten. Dieser Anstieg mit der Zahl der Patienten aus der Türkei, wird paralel mit der zunehmenden Bedeutung der globalen tendenziell steigen. Die Zahl derer, die in der Türkei behandelt werden möchten, erhöhen die Qualität der Gesundheitsdienste und somit haben sie einen erheblichen Anteil beim Technologischen und Ärztlichen Anteil. Es ist geplant, dass die Türkei in kommender Zeit im Bereich Gesundheitstourismus ein wichtiger Attraktionscentrum wird. Aus diesem Zweck sollten an den angeforderten Punkten die behördlichen Dienste genügend und kompetent sein. Um dies zu erreichen sollten schon jetzt die erforderlichen Massnahmen und Investitionen gemacht werden. Um die Gesundheitsinvestitionen zu realisieren sollten neben den öffentlichen Mittel, auch von den Gebühren die die Touristen bezahlen für den Gesundheitsdienst entnommen werden. Mit jedem Tag, um die steigenden öffentlichen Ausgaben im Gesundheitswesen und auch um neue Finanzierungen zu investieren bietet das Tourismus Einkommen eine zusätzliche Quelle an .Daher hat das Gesundheitsministerium bei den Gesundheitsdiensten die Preispolitik geändert und “ Rentbilität” wurde gearbeitet. Nach Jahren wird die Entwicklung des medizinischen Tourismus als vielversprechend für die Türkei gelten. Sei es im privaten - und im behördlichen Sektor ist es nötig, dass die Investitionen weiterlaufen damit wir im Weltwettbewerb die benötigte Kraft haben.Speziell in manchen Branchen (Auge, Kardiologie und Onkologie – Chirurgische Operationen) bietet der Türkei einen Schritt vor, da diese Auwände durch ihre Vorteile im internationalen Wettbewerb hervorkommen. Trotz alledem wir müssen neu anfangen beim Gesundheitstourismus Rennen; sind die Massnahmen die genommen werden müssen, die benötigten Standarde die aufgebaut werden müssen und die Aufgaben die sofort gemacht werden müssen zeigt die Tatsache das hierfür nicht genügend Zeit vorhanden ist. Investitionen des privaten Sektors erfolgen in bestimmten Teilen des Landes, in andern Regionen sind daher öffentliche Dienstleistungen allein gelassen. Allerdings ist die Grenzüberschreitung und Unterbringung von jeder Provinz, und das ausländische Zuflüsse die medizinische Versorgung in öffentlichen Krankenhäusern und Gesundheitseinrichtungen in anderen Provinzen ist die einzige Einheit. In diesem Fall kann der Ausländer wo auch er immer seinen Urlaub verbringt seine Gesundheitsdienste bekommen. Dies ist eine wichtige Versicherung. Auf der anderen Seite die aktuellen Kapazitätsauslastung zu erhöhen oder eine Bettenauslastung zu machen ist eine weitere Möglichkeit die Zahl der Patienten aus dem Ausland zu erhöhen. Damit die erforderlichen Investitionen und die steigende Nachfrage abhänging von der Dauer der durchschnittlichen 104 Aufenthaltsdauer und Bett Umsatz, aktuelle Kosten plus einen positiven Einfluss auf unsere Einnahmen wird teilweise möglich sein. Vom Jahr 2008 bis heute wurde in der ganzen Zeit parallel zur Steigung des Gesundheitstourismus, insgesamt Behandlungen von ausländischen Patienten eine Populationsquote im Jahr 2008 von 0,0003, 2009 von 0,0004, und 2010 von 0,0005 ausgerechnet.Mit einem anderen Wort, auch wenn die öffentlichen Krankenhäuser bei Anträgen von ausländischen Patienten insgesamt nicht berücksichtigt wird, steigt der Anteil tendenziell zu. Die Verbesserung des zuhnehmenden Anteils der Gesamteinnahmen für diese Politik sind Investitionen und Standarde nötig. Pro-Kopf- Einnahmen von ausländischen Patienten, sind höher als von örtlichen Patienten. Dieser Unterschied ist profitabler für einen Arzt der den gleichen Dienst und effektive Gesundheitsversorgung bedeutet, das die Erbringung von Dienstleistungen sind. Daher ist es nützlich die Dienste die dem Ausländer angeboten werden zu trennen und in verschiedenen Zeiten zu verfolgen. Unsere Ergebnisse zeigen, dass mit dieser Bewegung der Gesundheitstourismus und die Gesundheitsdienste die den ausländischen Patienten angeboten werden gezielt ist dies herauszunehmen, und werden unterstreichen das der öffentliche Sektor im Gebiet des Gesundheitstourismus neue Erweiterungen nötig hat. Im Rahmen des Projektes für Gesundheitsstadt Projekt werden 16 Provinzen Zentren erschafft, riesige Gesundheitswesen Campusse werden im Rahmen des Gesundheitstourismus, Gesundheitsdiensten wird die Aufgabe der Behörde noch mehr steigen. Im Hinblick auf die Förderung des Gesundheitstourismus, wird den Gesundheitsdienst in Langer Zeit bei privaten Krankenhäusern positiv einwirken. Aufgrund der steigenden Nachfrage und der Bedarf an Gesundheitstourismus ist auch die Türkei dabei ihr vorhandenes Potenzial zu erhöhen und möchte über den Anteil gehen der auf dem Markt ist. In diesem Sinne ist es nötig das ausser den Investitionen und dem Interesse auch öffentliche Gesundheitseinheiten im gewissen Mass unterstützt werden. Wenn ein Blick auf die Ressourcen und Einrichtungen von öffentlichen Krankenhäusern gestellt wird, kann man sehen das die Kapazität in diesem Bereich ausreichend zu sein scheint. Diese Studie zeigt wie wichtig es ist, das diese Arbeit eine Analyse der ausländischen Patienten ist, die die öffentlichen Krankenhäuser besuchen und die Kosten bezahlen. Die ersten Studien die vom Gesundheitsministerium basieren da diese Daten das erste mal gemacht wurden, werden die nachfolgenden Studien aufschlussreich sein. Ministerium für Gesundheit Generaldirektion für primäre Gesundheitsversorgung Gesundheitstourismus Koordination 16. September 2010, und Nr. B-10-0TSH-0-09-00-00 bis 2009 als Basis-2008 – 2009 - 2010 werden unter Verwendung von Daten für die Jahre realisiert. Ich möchte mich für die Unterstützung der Datenerhebung vom Grundversorgungs General Direktor Dr. Seracettin ÇOM herzlich bedanken. Dr. Dursun AYDIN Gesundheitstourismus Koordinator 105 106 DER MEDIKALISCHE TOURISMUS IN DER TURKEI Dr. Dursun Aydın (*) Prof. Dr. Nevzat Aypek (**) Assistent Doç. Dr. Cemalettin Aktepe (***) Assistent Doç. Dr. R. Pars Şahbaz (****) Dozent Sıddık Arslan (*****) ZUSAMMENFASSUNG Dieser Studie zielt darauf ab, die Entwicklung des medizinischen Tourismus, der wir ein grosses Potenziell haben, in den letzten drei Jahren zu erstehen. Es wird verwirklict mit Hilfe der Daten für die Jahre 2008-2009-2010 mit Bezugnahme auf das Schreiben des Ministeriums für Gesundheit Medizinische Grundversorgung Generaldirektion Gesundheitstourismus Dienstleistungen vom 16 September 2010 und nummeriert als B-10 bis 0-TSH-0-09-00. Wenn wir auf das internationalle Potential und Wachstum Prozess des medikalischen Tourismus, der eine Zweigstelle des Gesundheitstourismus bewertet wird und als “Medizin-Tourismus” in einigen Studien gilt, schauen, wird erwartet, dass es ein Umfeld des globalen Wettbewerbs auf ein erhebliches Maß in den kommenden Jahren werden. Basierend auf dieser Annahme haben wir versucht, dass die Zweige, die Gesundheits-Touristen für die Behandlung kommen, die Proportion dieser Branchen in der Gesamtwertung und in welchen Ländern bevorzugen die Türkei die meisten zu diskutieren. Auch die Anteile von öffentlichen und privaten Sektoren in der ganzen Gesundheitstourismus versucht, in den Jahren analysiert werden. Zusammenfassend wird eine Bestandsaufnahme über den GesundheitsTourismus in der Türkei gemacht. Die Studie ist die erste Studie, die auf die Daten aus der jeweiligen Einheit des Ministeriums für Gesundheit bis heute basiert, wird es informativ für die folgenden Studien. Auf der anderen Seite werden die Begriffe “medizinischen Tourismus” und “Medizin Tourismus” als synonym im Rahmen der Studie ausgesagt. Stichworte: Gesundheitstourismus, medikalische Tourismus, Medizin Tourismus-, GesundheitsTourist * Ministerium für Gesundheit Generaldirektion der Grund-Gesundheit Dienstleistungen Gesundheitstourismus Koordinator ** Dekan der Gazi Universität, Fakultät für Handel und Tourismus Bildung *** Hochschullehrer der Gazi Universität, Fakultät für Handel und Tourismus Bildung **** Hochschullehrer der Gazi Universität, Fakultät für Handel und Tourismus Bildung ***** Hochschullehrer der Gazi Universität, Fakultät für Handel und Tourismus Bildung • Diese Studie wurde gemeinsam mit, Fakultät für Handel und Tourismus Bildung von der Gazi Universität und Ministerium für Gesundheit Generaldirektion der Grund-Gesundheit Dienstleistungen Gesundheitstourismus Koordinator durchgeführt. 107 108 EINFÜHRUNG Touristenankünfte weiterhin unablässig zu erhöhen auf der ganzen Welt. Laut den Welt Tourismus Organizations (WTO) Daten werden bestimmt, dass der Anteil der Welt-Tourismus 6,7% im Jahr 2010. In dem vergangenen Jahr beteiligten rund 935 Millionen Menschen mit der unterschiedlichen Gründen in den Touristenankünfte. In der Zwischenzeit zeigt die Vielfältigkeit der touristische Aktivitäten von Menschen aus verschiedenen Gründen auch eine Erhöhung. Der Anstieg auf das Niveau des verfügbaren Einkommens, der Anstieg im Handel Preise trotz vieler negativer Entwicklung, Tendenz geschlossen politischen und wirtschaftlichen Systeme auf die Integration mit der Welt gültige Beweise zeigt, dass die Welttourismus klaren Weg hat. Es ist möglich, dass den Verlauf des Welt Tourismus in der nachstehenden Tabelle zu sehen. Trotz der Finanz-und Wirtschaftskrise in den Jahren 2008-2009 ist der Anstieg immer noch erheblich. Abbildung 1: Internationale Touristenankünfte, (Referenz: WTO Annuelle Report, 2010) Internationale Ankünfte von Touristen, 1995-2010* 1000 894 900 935 913 877 839 795 Milyon 800 755 700 600 675 561 586 602 675 605 684 626 528 500 400 1995 2000 2005 2010 Die Menschheit, die die touristische Aktivitäten mit den unterschiedlichen Gründen verwirklicht, bringt selbst ein Wachstum in seinen Anteil an touristischen Aktivitäten je nach Wirtschaftswachstum und Wohlstand mit. In diesem wachsenden Sektor begann Türkei mit einem steigenden Marktanteil dominant zu sein. Die folgende Tabelle bestätigt, dass die Türkei ein führendes Land in der Tourismus ist. Dementsprechend verdient Türkei einem bedeutenden Spieler als siebte Land, das am meisten die Touristen anzieht. 109 TOURISMUS IN DER WELT 2009 (DIE ANZAHL DER ANKOMMENDEN TOURISTEN -DIE BESTEN 10) MILLION 74,2 1 FRANKREICH 2 US 54,9 3 SPAIN 52,2 4 CHINA 50,9 5 ITALIEN 43,2 6 ENGLAND 28,0 7 TÜRKEI 25,5 8 DEUTSCHLAND 24,9 9 MALAYSIA 22,1 10 MEXIKO 21,5 Quelle : Welt Tourismus Organization Report (UNWTO) Einer der Gründe, der die Menschen zu der internationalen Tourismus Bewegungen lenken, ist Gesundheit. Obwohl die gesundheits-orientierten internationalen Reisen heutzutage aktuell sind, ist die Basis dieser Reise sehr alten Fundamenten. Es gibt viele Beweise in Bezug auf die Menschheit hat verschiedene Länder und Regionen gereist, um Erholung zu suchen. Aber heutzutage erfordert das Ausmaß der gesundheits-orientierten touristischen Ankünfte die Vervolkommung Studien über dieses Thema. Es ist nicht falsch zu sagen, dass Gesundheits-orientierten touristischen Ankünfte auf der ganzen Welt im Einklang mit dem obenen Wachstum sind. Gesundheitstourismus hat seit 90er Jahre eine verwunderliche Erhöhung zeigt und die Grundursache ist sowohl die Erhöhung der Behandlungsqualität als auch eine angemessene medizinische Service Preise in den verschiedenen Ländern. Es wird festgestellt, dass das Ausmaß der Gesundheitstorismus Kuchen 100 Milliarden Dollar in 2010 erreicht. (Deloitte, Global Survey of Health Care Consumers, 2010) Während diese riesigen Kuchen etwa 30 Ländern teilen, wie es in der Studie genannten wird, reisen rund 22 Millionen Menschen in ein anderes Land zum Zwecke der Gesundheit. Ein weiterer Punkt, der berücksichtigt wird sollte, entsteht mit der Auswertung der einschlägigen Literatur. Auch betonen die Untersuchunge, die in Cornell (2006), Mugomba und Danell (2007) veröffentlicht wird, dass das Ausmaß der Gesundheitstourismus in der ganzen Welt rund 20 Millionen Dollar ist. Neben der Akzeptierung der Unterschiedlichkeit von Ziffern, sie haben auch betont, dass diese Zahlen sich im 110 Jahr 2010 verdoppeln. Wenn wir jedoch an den oben genannten Zahlen betrachten, wird betont, dass das Giro des Gesundheitstourismus von zuverlässigen Forschungseinrichtungen 100 Milliarden US-Dollar in 2010 ist. Mit anderen Worten wird es das 2,5-Fache Niveau der geschätzten Steigerung erreicht. Daher ist der Anstieg in den letzten fünf Jahren ganz über den Schätzungen. Diese Zahlen erinnern uns, dass Steigerungspotenzial des Gesundheitstourismus viel größer als die geschätzt wird. Auf der anderen Seite ist die wesentliche Vorzüge der Gesundheitstourismus laut anderen touristischen Branchen, den Mehrwert für das Land durchschnittlich 25 Mal mehr als die anderen Arten von Tourismus. Auch ahnen diese markante Figur die Konkurrenz in diesem Bereich in der nächsten Zeit. Gesundheitstourismus Literatur klassifiziert gesundheitsorientierten Reisen unter drei Überschriften: • Thermal-und SPA-Wohlbefinden Tourismus, • Ältere und Behinderte Tourismus, • Medikalische Tourismus. Thermal-Spa Wohlbefinden Tourismus”, die einen der Untertitel des Gesundheitstourismus ist, und “Ältere und Behinderte Tourismus” werden als Subjekt der verschiedenen Studien durchnehmen. Es wird als sinnvoll gesehen, dass kurzliche Auszeichnung dieser beiden wichtigsten Themen von Gesundheitstourismus bevor medizinischen Tourismus, der Gegenstand dieser Studie ist, dargestellt wird. Ministerium für Gesundheit (1993) definiert Thermaltourismus als eine Tourismus Bewegung, die KurAnwendunge, die mit der Behandlungen wie physikalischer Therapie, Rehabilitation und Bewegung, Psychotherapie, Regime zusammen mit Spezialisten und Elemente im Einklang mit Thermalwasser, Schlamm-, Klima-und natürlichen Bedingungen, gemacht wird. Im Rahmen dieser Definition ist ein sehr langer Prozess der Behandlung angegeben. Ruhen bedeutet, dass die Reise des Gesundheitstourismus in ein anderes Land in Bezug auf Hotel-Management-Dienste um das Bedürfnis wie gut Fühlung zu profitieren aus der thermischen Ressourcen. Auf der anderen Seite wird es die zweite Art der thermischen Tourismus, die bevor diagnostiziert wird, um die Verwendung und Behandlung von thermischen Quellen zu kommen, und Thermal Tourismus ausgezeichnet. Wahrscheinlich sind Thermal und Spa-Wohlbefinden Tourismus als die älteste Art des GesundheitsTourismus in den Aufzeichnungen. Die Menschen gingen an Orten, wo sie die Wasserressourcen finden können, um Erholung zu finden und sie wurden behandelt dort. Nach Daten von 2006 nur in Deutscland reisen jährlich 8 Millionen Menschen im Ausland oder im Inland für Zwecke der Spa-Wohlbefinden oder Behandlung in thermischen Quellen. Im gleichen Zeitraum nach Ministerium für Kultur und Tourismus Daten ist die Zahl der Menschen, die aus dem Ausland zum Zwecke der thermischen Tourismus kommen, rund 10.000. Aber diese Zahlen sind nicht befriedigend für die Türkei, die rund 200 Einrichtungen in der 46 Provinzen, die thermische Ressourcen haben, und es ist in Bezug auf die Darstellung des Potenzials bemerkenswert. 111 Europäische Ländern, die durchschnittlich Alter relativ hoch ist und obligatorischen Ausgaben im Gesundheits-Ausgaben steigen, kommen als ein Markt mit hohem Potenzial auf. Um dieses Potenzial mit der Einbeziehung unserer klimatischen Vorteile in diesem Prozess zu verwenden, eine ernsthafte Fortschritte wird als unvermeidlich bewertet. Ältere Tourismus und Behinderte Tourismus ist eine Art des Gesundheitstourismus, die einschließlich Pflege-basierten Behandlungen von Menschen im Alter 65 Jahren und im Einklang mit durchschnittlich ihres Alters, die in den letzten 20-30 Jahren stark zugenommen, enthält. Besonders in den osteuropäischen Ländern ist der Anstieg des Anteils der älteren Bevölkerung an der Gesamtbevölkerung signifikant in Bezug auf diese Art von Tourismus. In solchem, dass in einigen Ländern der Anteil der 65-Jährigen und älteren an der Gesamtbevölkerung bis zu 25% erhöht. Dieser Fortschritt bringt die verschidene Gesundheitsausgabe und Behandlungsprozess der älteren Menschen zusammen. Innerhalb der älteren Tourismus sind Reisen, Rehabilitationsdienste, verschiedene Therapien und Pflege älterer Menschen in Alten Pflegeheimen und spezielle Reise für Behinderte, und Pflege orientierten Behandlungen Untertitel für diese Art von Tourismus. Wie bereits erwähnt, die Reisen für die behinderte und ältere Menschen zum Zwecke der Gesundheit werden unter diesem Titel ausgewertet werden. Medizinischer Tourismus ist ein Begriff, der die Reise der Menschen zu der fernen Länder und Regionen für Behandlung (oder vielleicht mit einem kurzen Urlaub) ausdrückt. Medizinischer Tourismus, der die Spezialisten Chirurgie und anderen Arten von Behandlungen benötigt, einen Teil der touristischen Aktivitäten der Patienten beinhaltet, als private medizinische Behandlungen ausdrückt, ist der führende Art von Arzt-orientierten Gesundheitstourismus. Besonders in jüngster Zeit haben die Menschen Eingriffe für gesünder hinsichtlich „vermittels Thermik, Ausübung und Ruhe während Urlaub begonnen und es hat die Entstehung einer neuen und anderen Zweig in der Form von “medizinischen Tourismus” im Tourismusindustrie aufgeboten. In der medizinische Tourismus trägt „der Tourist“ erstens zum Zweck der medizinische Behandlung und mit diesem trägt auch die traditionalle Zwecke wie Ruhe und Bewertung der Freizeit. Auf der anderen Seite ist der medikalische Tourismus ein Begriff, der in der Gesundheitsindustrie wachsen und ausdrückt die Menschen für die medikalische Behandlung zu der fernen Länder und gleichzeitigkeit als ein Urlauber zu reisen. Medizin-Tourismus oder Medizin-Reisen repräsentiert die Reisen ins Ausland zum Zwecke der Gesundheit . Auf der anderen Seite ist das Konzept der internationalen medizinischen Reise nicht nur mit qualifizierten medizinischen Dienst beschränkt und auch Erholung mit kontrollierter Aufsicht, bevor ihr Land zurück einschlißt. Im Rahmen des medizinischen Tourismus, wie im nächsten Teile, insbesondere Augen, ästhetische Chirurgie, kleine Chirurgie Interventıonen und Operationen, die Dental-Reaktion, die nötig zu betonen, dass ein großes Potenzial haben, Onkologie, Orthopädie, Kardiologie und Gehirnchirurgie haben die führenden Untertitel des medizinischen Tourismus ausgedrückt. Es ist notwendig zu betonen, dass all diese führenden Branchen Arzt orientiert sind. Gesundheitstourismus von der entsprechenden medizinischen Tourismus Bewegungen unterstützt wird, hat eine glänzende Zukunft. Wie es in dem Bericht der WTO genannt wird, trotz der globalen 112 Finanzkrise auf der ganzen Welt in der zweiten Hälfte des Jahres 2008, erzielte 2,1% Wachstum in diesem Bereich, aber 4% Ermäßigung in der gesamten Branche kann nicht verhindert werden. Die nachfolgenden Jahr 2010 treibt Zahlen zeigen, dass negative Auswirkungen vollständig entfernt wird. 67% Wachstum ist eine erfolgreiche Leistung für ein Jahr nach der Krise ausgewertet. Daher ist es unumgänglich, dass neue Ziele für nach 2011 gelegt. DIE ENTWICKLUNG DES MEDIKALISCHEN TOURISMUS IN DER TURKEI Die Türkei, die einen bedeutenden Anteil an den weltweiten Ankünften hat, hat auch Konkurrenzfähigkeit im Tourismus-Sektor durch eine Steigung Vielzahl von alternativen Tourismus erhöht. Insbesondere zeigen die Einrichtung eine wichtige Infrastruktur in den Bereichen Tourismus sowohl die thermischen Quellen und die Existenz von qualifiziertem Personal, dass die Türkei ein wichtiger Spileler in Gesundheitstourismus Sektor werden. Titel des medizinischen Tourismus ist ein neues Konzept und neuer Studie-Bereich in der Türkei wie mit der ganzen Welt. Obwohl medikalische Tourismus, der die Aufmerksamkeit aller Beteiligten in diesem Sektor zieht, eine kurze Geschichte hat, bietet neue Chancen für die Türkei. Ohne dabei die Vorteile für die Wirtschaft des Landes und die Bewertung dieser Möglichkeiten, halten die Interessen der akademischen und öffentlichen- privaten Sektor und dies kann als ein wesentlicher Schritt gezogen werden. Wenn die Infrastruktur Möglichkeiten in der Türkei und die hohe Qualität in der menschlichen Quelle mit ausreichend Interesse und die Unterstützung kombiniert werden, ist es klar, dass es eine Position jenseits der Entwicklung der letzten drei Jahre zu erreichen. Doch während im Einklang mit diesem Ziel anstrengen, tragen der Ansicht und die Fortsetzung der Mängel, die abgeschlossen werden müssen, eine zentraler Bedeutung in die Welt-Standard. Mit diesem Zweck hat einen Bericht vorbereitet worden und werden die Details der Daten von letzten drei Jahre in diesem Bericht unter gegeben. Während die Änderungen in der Daten analysieren, wurden 2010 Daten, die der ersten 8 Monate enthält, in 12 Monaten durch eine Projektion umgewandelt. Es sollte berücksichtigt werden, dass die medizinische Tourismus nicht nur zusammen mit dem Tourismus Vertreter, Tourismus Investoren und touristischen Dienstleister wie aktuelle Tourismus Bewegungen zahlen, sondern hat auch eine größere Fläche. Daher müssen alle Aktivitäten, die im Rahmen des medizinischen Tourismus gemacht werden, mit dem Tourismus Vertreter und Investoren, aufeinander Ministerium für Gesundheit, Universitäten, Krankenhäuser und medizinische Dienstleister abzustimmen verwirklicht werden. Es gibt kulturelle und soziale Möglichkeiten zusammen mit Infra-und Suprastruktur Aktivitäten dadurch die Einkommen aus der Anreicherung des medizinischen Touristen in der Türkei, aber kann es erwähnt wird, dass die Türkei nicht den ausreichenden Anteil aus dem Tourismus-Kuchen nimmt. 113 In diesem Zusammenhang ist es bezeichnend, die Koordination, die Gewährleistung der qualifizierte Personalsbeschäftigung und die Mache der Pläne von Werbung und Promotion-Aktivitäten gemeinsam mit dem Ministerium für Kultur und Tourismus, Ministerium für Gesundheit, private Gesundheit Sektor, Tourismus-Sektor, Universitäten und anderen Prokuristen. Als kürzlich, wenn die medizinischen Tourismus als ein Landspolitik gilt und im Falle der Durchführung der Studien in dieser Richtung, erzielt eine dauerhafte Erfolg. Mit diesem Zweck wird es nicht falsch die Evaluation der Behandlungskategorien, die die Patienten angewendet, und die Geltung der Situation deutlich sowohl in der öffentlichen und privaten um die Analyse zu beginnen. DIE ENTWICKLUNG VON MEDIKALISCHEN TOURISMUS NACH DER ABTEILUNGEN, DIE AM MEISTEN PATIENTEN ANZULOCKEN. (2008-2010) Wie in der ganzen Welt, auch in der Türkei, lenken 7 (sieben) Abteilungen Aufmerksamkeit auf als am meisten Patienten anlocken. Die Tabellen und Abbildungen unten sind in diesen sieben Niederlassungen gesammelt. Es gibt eine weitere Kategorie, die als “anders” zu den Statistiken widerspiegelt. In diesem Bereich werden die Gesundheitstouristen, die von der Behandlungsbereiche außer sieben Felder unten genannten nutzen, ausgedrückt. Besonders haben das Existenz der Gesundheit Touristen in verschiedenen Teilen Anatoliens (Kayseri, Gaziantep, etc.) intensiv anspruchsvolle Nummern erreicht. Es ist eine Tatsache, dass diese gesundheitlichen Touristen nicht Gesundheit Touristen, die für den medikalischen Tourismus aus dem Ausland kommen, ausdrücken, sondern enthält türkischer Bürger im Ausland. Besonders um verlässliche Schlussfolgerungen aus der Studie zu erhalten, wie es in dem Schaubild und Tabellen zu sehen ist, zahlreiche Gesundheitstouristen in den verschiedenen Provinzen und Regionen in Anatolien als Türken aus dem Ausland akzeptiert, zumindest ihre intensive Anwendungen zu den öffentlichen Krankenhäusern werden ignoriert. In dem Schaubild 1,2 und 3 unten, neben der Abteilungen am meisten Touristen abzulocken wird es auch eine Verteilung von Gesundheitstouristen, die in der Türkei behandeln, über die Nehmung diesem Dienst in der welchen Gesundheitsinstitution gesehen. Wie es zu sehen ist, obwohl die Preise unterschiedlich sind, wird den meisten Teil des medizinischen Tourismus von privaten Sektor der Gesundheitseinrichtungen durchgeführt. Es ist notwendig zu betonen, dass diese Situation eine ähnliche Route wie auf der ganzen Welt folgt. Es ist nicht eine Entwicklung gehört zu der Türkei. Denn die erste Adresse des sowohl Gesundheitstourismus als auch medikalische Tourismus ist nicht öffentlichen Einheit, sondern private Gesundheitseinrichtungen in der ganzen Welt. In der Daten unten, werden neben der Verteilung des öffentlichen und privaten Sektor gehörenden zu den letzten drei Jahre auch der Abteilungen am meisten Touristen abzulocken, gesehen. 114 Die Tabelle 2: Die Abteilungen, die die Gesundheitstouristen kommen, und ihre Prozentanteilsdistribution in 2008 Öffentlichkeit-Private Verteilung nach der Abteilungen in 2008 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 Öffentlich Privat Augen Zahn Orthopäthie Kardiologie Onkologie Plastische C. Hirn C. 3,41 38,10 21,00 19,22 28,18 34,97 16,99 96,59 61,90 79,00 80,78 71,82 65,03 83,01 Wie es in Abbildung 1 zu sehen ist, im Jahr 2008 wird darauf hingewiesen, dass der private Sektor dominiert gefunden. Es hat Anteile über 80% in den Bereichen Auge, Gehirn-Chirurgie, Orthopädie und Kardiologie. Besonders in der zahnmedizinischen Abteilung, die ein großes Potenzial hat, wird es die Dominante des privaten Sektors gesehen aber der ernste Anteil des öffentlichen Sektors müssen als ein anderes Studienfach behandelt werden. Abbildung 2 : 2008 Medikalische Tourismus, Öffentlichkeit-Privat Verteilung 2008 Öffenlichkeit- Privat Verteilung %6 Öffent. Priv %94 115 Abbildung 2 zeigt die öffentlichen und privaten Unterscheidung von Gesundheit Touristen, die über den Zweck der medizinischen Tourismus im Jahr 2008 ankommen. Wie es aus dem Bild zu sehen ist, bevorzugen 94% der Gesundheitstouristen privaten Sektor für die Behandlung. Wie bereits erwähnt, zeigt diese Situation Ähnlichkeit mit den anderen Beispielen in der ganzen Welt. Die Tabelle 3: Die Abteilungen, die die Gesundheitstouristen kommen, und ihre Prozentanteilsdistribution in 2009. Öffentlichkeit-Private Verteilung nach der Abteilungen in 2009 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 Öffentlich Privat Augen Zahn Orthopäthie Kardiologie Onkologie Plastische C. Hirn C. 3,45 43,56 21,67 18,96 17,47 18,09 18,66 96,55 56,44 78,33 81,04 82,53 81,91 81,34 Die auffälligste Änderung im Jahr 2009 wird in der Onkologie und plastische Chirurgie gesehen. In diesem Bereich ist ersichtlich, dass der Anteil des privaten Sektor deutlich zugenommen hat. Während in der Branche der Onkologie eine Zunahme von 15% gibt es, ist die Erhöhung der plastischen Chirurgie rund 25%. Triviale Anhebungen und Annahmen in den anderen Zweigen sind unter 5%. Deshalb die Herschaft des privaten Sektors wie im Jahr 2008 andauert. 116 Abbildung 3 : 2009 Medikalische Tourismus, Öffentlichkeit-Privat Verteilung 2009 Öffentlichkeit-Privat Verteilung als Provinz %6 Öffent Priv %94 Die Tabelle 4: Die Abteilungen, die die Gesundheitstouristen kommen, und ihre Prozentanteilsdistribution in 2010 Öffentlichkeit-Private Verteilung nach der Abteilungen in 2010 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 Öffentlich Privat Augen Zahn Orthopäthie Kardiologie Onkologie Plastische C. Hirn C. 4,72 44,19 24,36 20,27 17,86 12,27 21,85 95,28 55,81 75,64 79,73 82,14 87,73 78,15 In der Tabelle 3 wird es gesehen, dass die Verteilung der Gesundheitstourist nach der Abteilungen. Wie bereits erwähnt, wird die 2010 Daten durch Umwandlung von dieser 8 monatlichen Daten zu 12 monatliche Daten mit einer Projektion gegeben. Dementsprechend die Anhebung des privaten Sektors, die im Jahr 2009 deutlich zugenommen hat, in der Anteile von Onkologie und plastische Chirurgie angedauert hat. Während das Proportion des Privat Sektors als 82,53% in der Onkologie ungefähr gleich in 2010 blieb, 117 verwirklichte als 87,73% das Proportion des Privat Sektors, das in dem plastischen Chirurgie 81,91% in 2009 war, in 2010. Obwohl der Anteil trivial in der Kardiologie und Orthopädie ist, aufgrund der Teile, die Rate der Öffentlichkeit zu erhöhen, hat der Anteil der öffentlichen von 6% auf 8% erhöht, wie in Abbildung 4 zu sehen. Abbildung 4 : 2010 Medikalische Tourismus, Öffentlichkeit-Privat Verteilung 2010 Öffenlichkeit- Privat Verteilung %8 Öffent Priv %92 Es wird darauf hingewiesen, dass ein großer Anteil der Touristen, die für die Diagnose und Behandlung von Augenkrankheiten die gehörenden Krankenhäusern an den privaten Sektor bevorzugen. Die Aktien im Zusammenhang mit dieser Abteilung der öffentlichen Krankenhäuser sind sehr wenige, wenn der Privat Sektor verglichen. Sowohl in öffentlichen als auch privaten Krankenhäuser erhöhte sich die Ausländer, die für die Diagnose und Behandlung von Augenkrankheiten kommen in den letzten drei Jahren. Augenabteilung am häufigsten von ausländischen Touristen, die zur Behandlung in unser Land kommen, angewendet. Wenn die Daten durch das Ministerium für Gesundheit im Detail untersucht wird, so sieht man, dass eine erhebliche Unterschiede zwischen Auge und anderen Abteilungen. Die Zahl der Ausländer, die Türkei für die Behandlung von Zahnerkrankungen bevorzugen, zeigt nicht große Unterschiede zwischen öffentlichen und privaten Sektor Krankenhäuser. Ein weiterer Punkt, Aufmerksamkeit auf sich zieht neben Fehlen jeglicher Unterschied liegt in der Seltenheit der Patienten. Wenige Zahlen der Patienten haben regelmäßig sowohl in öffentlichen und privaten Sektor für die letzten drei Jahre erhöht. Ein wesentlicher Punkt in dieser Studie ist, dass die Behandlungen der Zahnärzte, die unabhängig voneinander arbeiten, Poliklinik, und Mund-Zahn-Gesundheitszentren nicht in die Studie eingeschlossen haben. Daher wird eine gesonderte Studie über Zahn benötigt. Dies für die zahnärztliche Tourismus eine sehr wichtige Teilkomponente. Auf der anderen Seite, wie wird das große Potenzial in Dentalbranche geteilt werden, bestimmen auch den Anteil der öffentlichen und privaten Sektor in der nächsten Zeit. In dieser Hinsicht kann es weiter ausdrücken, dass wir nicht in Not von Ärzten sind, wir einen international wettbewerbsfähigen Überlegenheit haben, wir vertrauen auf unsere freie Kapazität, und wir erwarten, dass wir weitere Fortschritte auf dem Gebiet machen. 118 Die meisten Touristen, die in die Türkei für die Diagnose und Behandlung von orthopädischen Erkrankungen kommen, haben sowie die Zahn-und Augenerkrankungen die Krankenhäuser, die zu dem privaten Sektor gehören, bevorzugt. Es gibt eine ungefähr verdoppelt Lücke zwischen zwei Gruppen Krankenhäuser in Namen von Privat Sektor. Die Zahl der Patienten, die sowohl an die privaten als auch öffentlichen Krankenhäusern angewendet hat, zeigt eine regelmäßige Erhöhung in den letzten drei Jahren. Kardiologische Erkrankungen sind Krankheiten, die der Gegenstand intensiver und stressigen Berufsleben sind, von gesundheitlichen Problemen wie Übergewicht ausgelöst und die Lebensqualität von vieler Menschen in den westlichen Ländern als negative beeinflusst. Grösseren Teil der Patienten, die gesundheitliche Probleme im Zusammenhang mit dieser Krankheit begegnen und lieber unser Land für die Diagnose und Behandlung bevorzugen, haben den Dienst von privaten Krankenhäusern gekauft. In dieser Hinsicht gibt es ungefähr 4-Fach Unterschied zwishen dem öffentlichen Krankenhäuser in Namen von Privat Sektor. In der oben angegebenen Tabelle wird es gesehen, dass die Ausländer, die in der Türkei behandelt, sowohl an die privaten als auch öffentlichen Krankenhäuser seitdem 2008 angewendet haben. Es ist jedoch klar, dass die Wachstumsrate des privaten Sektors höher als die Wachstumsrate des öffentlichen Sektors im Bereich der Onkologie ist. Innerhalb hat eine Zunahme der ausländischen Touristen, die zu den privaten Krankenhäusern kommen, von ungefährlich % 700 in den zwei Jahren gezeigt. Diese Rate ist um% 400 für den öffentlichen Sektor. Es ist auch möglich zu sagen, dass es eine erhebliche Nachfrage auf Onkologie-Service für beide genannten Sektoren gibt. Es wird geeignet sein, dass das getrennte Marketing-Programme und die Förderpolitik in der Behandlung Kategorien, in denen dieser bemerkenswerten Anstieg gezeigt wird, durchführen. Die Entwicklungen in der plastischen Chirurgie zeigen nicht eine andere Tendenz von der obenen genannten onkologischen Behandlungen, wenn in Bezug auf die Privat Sektor berücksichtigt. Es wird gesagt, dass der Anstieg in der Zahl der Touristen, die für plastische Chirurgie bei den letzten drei Jahren an den privaten Sektor in der Türkei kommen, um% 400 ist. Jedoch verfolgt mehr horizontal Verlauf in den öffentlichen Sektor. Der Anstieg in diesem Bereich wurde komplett von privaten Krankenhäusern und medizinischen Einrichtungen erfüllt. Die Entwicklungen auf dem Gebiet der Neurochirurgie in den letzten drei Jahren verfolgen einer Verlauf im Namen von öffentlichen Sektors. Während der einzige% 17of alle Touristen, die für die Neurochirurgie Behandlung in öffentlichen Krankenhäusern im Jahr 2008 gekommen sind, behandelt wurden, stieg diese Quote in% 22,5 im Jahr 2010. Aber dennoch ist es nicht falsch zu sagen, dass es Vorherrschaft des Privatsektors Krankenhäusern und medizinischen Einrichtungen auf dem Gebiet der Neurochirurgie gibt. Auf der anderen Seite sollte es hervorgehoben, dass es eine steigende Nachfrage für beide Sektoren gibt. Dieser Anstieg ist um% 69, und es ist notwendig zu betonen, dass diese Rate auch über dem globalen Durchschnitt ist. 119 120 DER BESTAND DES MEDIKALISCHEN TOURISMUS IN DER TURKEI (2008 -2010) Die Abbildung 5 unten, vorbereitet unter Berücksichtigung der Anzahl der Gesundheitstouristen von medizinischen Tourismus. Es ist möglich die Bestände, die letzten drei Jahre enthält, als insgesamt zu sehen. Während die Zahl der ausländischen Patienten 74,093 in 2008 war, wurde es 109,678 in 2010 ( 2010 Daten, die der ersten 8 Monate enthält, wurden in 12 Monaten durch eine Projektion umgewandelt.) Dieser Anstieg durchführt eine 48% Anstieg. Dieser Steigerungsrate repräsentiert eine höhere Rate als die aller anderen Arten von Tourismus, ist höher auch als Welt Gesundheit Tourismus Steigerungsrate. Dieser Anstieg ist um% 20 für den öffentlichen Sektor und um% 25 für den privaten Sektor. Abbildung 5: Die Bestände des Gesundheitstourismus in der Türkei Der Bestand des Gesundheitstourismus Die Zahl der Paitenten 90000 80000 70000 60000 50000 40000 30000 20000 10000 0 2008 2009 2010 Privat 56276 70510 77003 Öffent. 17817 21442 32675 Wenn wir Abbildung 5 schauen, wird es gezeigt, dass die Anzahl der Gesundheitstouristen, die in den letzten 3 Jahre in der Türkei gekommen sind, eine Tendenz über den Anstieg sowohl in öffentlichen als auch in privaten Sektor hat. Tabelle 5: Die Verteilung der Gesundheitstouristen in der Türkei nach Jahren (*) PRIVAT ÖFFENTLICHKEIT SUMME 2008 56.276 17.817 74.093 2009 70.519 21.442 91.952 2010 77.003 32.675 109.678 SUMME 203.798 71.934 275.732 (*) Wegen der Gründe, die wir in den kommenden Teile der Studie geklärt, im Falle der Einbeziehung der Daten, die zu der Zweige, die außerhalb des 7 Filialen sind, gehören und als “andere “ durchgeführt werden. 121 DIE VERTEILUNG DER GESUNDHEITSTOURISTEN IN TÜRKEI NACH LÄNDERN Länder, die die Patienten in die Türkei schicken, kann in fünf Gruppen analysiert werden. 1. Ländern, die eine große angelegte türkische Bevölkerung aus verschiedenen Gründen unterbringen (Deutschland, Holland, Frankreich etc.) 2. Entwicklungsländer, die Schwierigkeiten im Betrieb aufgrund der Unzulänglichkeit der Infrastruktur und Arzt haben (Die Balkan-Staaten, Turk-Republiken in Mittelasien). 3.Länder, die teure Gesundheitsdienste und Patienten, die Dienste außerhalb des Versicherungsschutzes verlangen, haben. (USA, England, Deutschland) 4. Die Länder, die lange Warteschlangen aufgrund der Unzulänglichkeit in Angebot-Nachfrage haben. (England, Holland und Kanada) 5. Die Länder, die die kostenlose Patienten in die Türkei im Rahmen der bilateralen Abkommen schicken.(Afghanistan, Jemen, Sudan etc.) Im Jahr 2008 kam Gesundheit Touristen aus 40 (vierzig) verschiedenen Ländern in die Türkei. In diesem Teil der Studie wurde die Auswertung durch die ersten fünf Ländern für die meisten gesundheitlichen touristischen Herkunftsländer gemacht. Diese Länder weisen bereits auf 67,6% der gesamten Gesundheitsausgaben Touristen. Besonders Deutschland selbst liefert 43 % der gesamten Gesundheitsausgaben Touristen aus. Die nachfolgenden Tabellen zeigen die Länder und die Preise ihrer Filialen von Jahren (2008, 2009, 2010) Auf der anderen Seite haben die Gesundheitstouristen, die die öffentlichen Krankenhäuser von Städten wie Gaziantep, Adana Kayseri kommen, als interessant angesehen worden. Wie es bekannt ist, die Studie hat durch die Nichtanerkennung der Daten, die als “andere Öffenlichkeit” gezeigt wird, die Existenz der türkischen Bürger, die im Ausland leben, ausser die Teile als “bevorzugten am meisten” und aufgrund der Nachfragen auf öffentlichen Krankenhäuser durchgeführt worden. Figuren (6-8-10) unten zeigen die Distribution der ersten fünf Herkunftsländern, die am stärksten Gesundheit touristischen in die Türkei schicken, nach der Abteilungen. Jedoch zeigen die Figur 7,9, 11 den insgesamten Anteil von Ländern, die die Gesundheit Touristen in die Türkei schicken. Auch wenn es Unterschiede nach Jahren auftreten lassen, ist es gesehen, dass die Führung von Deutschland und Vorherrschaft des “Auge” in der Zweigen. Wie es in Abbildung 6 gesehen wird, sollte es auch festgestellt werden, dass Zypern, als viertens rangiert, bezieht sich auf türkische Republik Nordzypern. Im Einklang mit den allgemeinen Ergebnissen, haben etwa% 94 des Patienten aus diesen fünf Ländern die Gesundheit Einheiten, die von dem Privat Sektor verwaltet wird, bevorzugt. Wenn wir die türkische Republik Nordzypern ignorieren, geht diese bis zu% 97. Es ist möglich, dass diese Tendenz in der Tabellen unten sehen. Wie oben erwähnt wurde, wurden nur die Daten von fünf Ländern zu den Grafiken in die Studie widerspiegelt. Die Daten anderer Länder werden im Detail im Rahmen einer anderen Studie, ausgewertet werden. Allerdings hat die Bestimmung der fünf Länder mehr anwendbar für die Bedeutung in der vergleichbaren Studie gesehen. 122 Abbildung 6: Patienten aus dem Ausland kommen und verwandte Branchen in 2008 Kardiologie onkologie Pri Augen Öff. Pri Zahn Öff. Orthopaedie Pri Öff. Pri Öff. Pri Öff. Plastische C. Pri Öff. Pri Hirn Chi. Öff. Pri Andere DEUTSCHLAND 42,98 2,55 0,46 0,42 5,82 2,26 6,51 1,77 0,01 0,14 0,49 0,32 2,62 0,57 33,06 HOLLAND 73,46 0,61 0,4 0,28 3,98 0,57 5,12 0,77 0 0,01 0,05 0,04 0,92 0 13,78 FRANKREICH 20,25 1,72 0,62 0,15 11,33 0,95 1,22 0,5 0 0,06 0,15 0,03 4,54 0,09 58,4 ZYPERN 78,74 1,72 0,06 0,71 0,06 1,84 0,41 7,22 0,06 1,89 2,07 0,36 0,24 0,77 3,85 OSTERREICH 41,52 1,93 0,67 0,47 13,57 1,6 11,24 0,53 0 0,07 1,66 0,4 1 0,33 25,02 Öff. Abbildung 7: Die Verteilung der Gesundheitstouristen nach Ländern- 2008 Die Verteilung nach Ländern DEUTSCHLAND %31 ANDERE %31 RUSSLAND %2 ÖSTERREICH %3 ZYPERN %3 FRANK. %6 HOLLLAND %15 123 Abbildung 8: Patienten aus dem Ausland kommen und verwandte Branchen in 2009 Kardiologie onkologie Pri Augen Öff. Pri Zahn Öff. Orthopaedie Pri Öff. Pri Öff. Pri Öff. Plastische C. Pri Öff. Pri Hirn Chi. Öff. Pri Andere DEUTSCHLAND 43,35 0,75 0,54 0,84 5,60 2,31 5,89 1,03 0,19 0,32 1,45 0,32 3,10 0,67 33,64 HOLLAND 70,61 0,77 0,61 0,34 3,65 0,54 4,97 0,04 0,01 0,04 0,79 0,03 0,88 0,13 16,57 ÖSTERREICH 14,87 1,41 0,86 0,53 6,74 0,86 8,45 1,09 0,16 0,00 3,26 0,10 6,74 0,20 54,74 IRAK 25,28 0,71 0,52 0,07 5,76 1,08 34,22 1,31 1,61 0,00 0,41 0,22 0,79 0,82 27,19 BELGIEN 29,52 0,61 0,45 0,33 7,25 1,31 3,15 12,90 0,25 0,04 0,12 0,20 2,17 0,25 41,44 Öff. In 2008 und 2009, ca.% 43 Gesundheitstouristen, die aus Deutschland kommen, besuchen unser Land für Augen-Operationen. Diese Rate wird jedoch über% 70 für Holland gezeigt. In dem Kardiologie Service, scheint es ein Interesse der Patienten kommen aus dem Irak sein. Die Rate der Patienten, die auf Kardiologie Behandlung in allen irakischen Patienten, die in die Türkei reicht bis zu% 35. Abbildung 9: Die Verteilung der Gesundheitstouristen nach Ländern- 2009 Die Verteilung nach Länder ZYPERN %3 ANDERE %30 Aserbaischian %2 FRANK. %2 BELGIEN %3 IRAK %3 ÖSTERREICH %4 HOLLAND %12 124 DEUTSCHLAND %40 Abbildung 10: Patienten aus dem Ausland kommen und verwandte Branchen in 2010 Augen Zahn Orthopaedie Kardiologie onkologie Plastische C. Hirn Chi. Andere Pri Öff. Pri Öff. Pri Öff. Pri Öff. Pri Öff. Pri Öff. Pri Öff. Pri DEUTSCHLAND 33,34 2,36 0,45 1,12 7,26 3,29 5,50 1,72 0,10 0,49 2,18 0,16 2,76 0,78 38,48 HOLLAN 46,99 2,45 0,36 0,53 4,70 1,38 6,80 2,61 0,18 0,33 0,65 0,25 0,51 0,56 31,70 ÖSTERREICH 28,93 1,33 0,31 0,92 6,13 1,60 6,17 1,12 0,03 0,07 0,92 0,00 1,12 0,85 50,49 IRAK 84,72 0,62 0,74 0,16 2,33 0,97 0,66 1,40 0,35 0,97 1,05 0,23 0,43 0,27 5,12 BELGIEN 6,50 0,68 5,48 0,44 14,70 1,89 0,63 0,00 0,00 0,00 0,29 0,10 0,10 0,29 68,90 Abbildung 11: 2010 Verteilung nach Ländern von Gesundheittouristen 2010 Verteilung nach Ländern ANDERE %35 FRANKREICH %3 Irak%4 RUSSLAND %4 ZYPERN %5 ÖSTERREICH %5 HOLLAND %8 DEUTSCHLAND %36 125 Öff. Abbildung 6: Provinzen, die die Gesundheisttouriste abzulocken 2008 Priv. 31176 Kayseri Gaziantep Priv. 2010 Öffent. Priv. Priv. Summe Öffent. Öffent. Summe 5422 41153 5649 26238 5476 98567 10924 601 12395 1002 9631 1345 944 3836 1881 4578 955 5957 Allge. Summe 16547 115114 32950 2948 35898 3780 14371 18151 3363 - 2353 2065 4061 1666 9777 3731 13508 Ankara 17 2846 1351 2338 1794 1018 3162 6202 9364 Antalya 2283 155 3063 - 302 2417 5648 2572 8220 İzmir TURKEI Öffent. İstanbul Adana 2009 185 2091 334 2557 2370 - 2889 4648 7537 Isparta 1579 688 2566 - 775 1015 4920 1703 6623 Trabzon 2202 - 1241 676 1680 - 5123 676 5799 Kocaeli 615 - 1512 - 1913 - 4040 - 4040 Diyarbakır 951 264 1173 - 1326 96 3450 360 3810 Bursa 935 252 673 473 991 - 2599 725 3324 Aydın 1081 - 692 369 425 351 2198 720 2918 Manisa 22 791 701 193 93 677 816 1661 2477 Sakarya 543 - 813 - 514 88 1870 88 1958 Muş - 494 - 695 - 559 - 1748 1748 Zonguldak - 211 - 578 61 369 61 1158 1219 Artvin Edirne Adıyaman Mardin SUMME - 133 - 249 - 402 - 784 784 71 - 102 - 119 134 292 134 426 - 33 19 16 - 178 19 227 246 - - - 4 - 35 - 39 39 56891 17817 72022 21442 53248 21783 182161 61042 243203 Abbildung 12 : Die Verteilung von Deutschland, am meisten Gesundheitstouristen schicken, nach der Abteilungen. Die Verteilung der ankommenden Patienten aus Deutschland in 2008 35,00 30,00 Prozentsätz 25,00 20,00 15,00 10,00 5,00 0,00 Pri. Öffent. 126 Augen Zahn Ortopaedie Kardiologie Onkologie Plastische Chi. Hirn Chir. Andere 32,15 0,34 4,35 4,87 0,01 0,37 1,96 24,73 1,91 0,32 1,69 1,33 0,10 0,24 0,42 25,19 Ein weiterer wichtiger Punkt ist, dass das Land, das am meisten Gesundheitstouristen in die Türkei schickt, wie Deutschland die Nachfrage vor allem auf Augenheilkunde bekommem und diese hohe Nachfrage als das “Andere” und nicht in diesen 7 (sieben) Zweige, von denen die Titel aufgelistet, bezeichnet. Diese Situation kann als weiterer Beweis für die Nachfrage des Gastarbeiter gedacht werden. Wenn der Krankenhausstatistik, die zu der ersten 12(zwölf) Provinzen gehören, in den Jahren 2008, 2009 und 2010 untersucht werden , können diese Provinzen als führender Länder in Bezug auf ausländische Patienten Statistiken ausgewertet wird und es wird gesehen, dass diese private Krankenhäuser eine große Bedeutung haben. Wenn diese zwölf Provinzen miteinander geordnet werden, sind die ersten drei Provinzen Istanbul, Kayseri und Adana jeweils. Istanbul kann als die vorteilhafteste Position in Bezug auf die mit dem Transport, Angemessenheit der Anzahl und Qualität der medizinischen Personals, physikalische Eigenschaften und touristische Attraktionen berücksichtigt werden. Diese Überlegung wird durch die Lücke zwischen der Provinz und die anderen in Bezug auf die Gesamtzahl der ausländischen Patienten unterstützt. Eigentlich ist es eine zweifelhafte Situation, dass in welchem Umfang des medikalischen Tourismus die Statistik der ausländischen Patienten außer anderen elf Provinzen in Istanbul mit in den Kontext der wissenschaftlichen Literatur behandelt. Diese Situation wird als Gegenstand der verschiedenen Untersuchungen und Studien in der nächsten Zeit behandelt. Allerdings jetzt wird nur die aktuelle Situation analysiert werden. Zum Beispiel sind die höchste Zahl der ausländischen Patienten in einem Krankenhaus in Kemer in Antalya. Kemer ist der attraktivste Siedlung in der Kemer-Antalya-Belek Linie, die etwa acht Millionen Euro pro Jahr Touristen. Es ist möglich, dass die meisten ausländischen Patienten in dieser Region ständig krank im Urlaub werden und so reflektiert nicht diese Zahlen unbedingt Gesundheitstourismus und diese sollen stattdessen in Zusammenhang mit der Gesundheit der Touristen betrachtet werden. Es wird gekannt, dass Kayseri als der Heimatstadt vieler unserer Bürger im Ausland ist. Unsere Bürger und Bürgerinnen aus Kayseri melden sich an die Gesundheitsinstitutionen in Kayseri für die einfach oder emergent Behandlung. Eigentlich ist Kayseri nicht den zweiten Rang in der Türkei. Die deutlichsten Situation in dieser Tabelle ist, dass Istanbul ein ersklassiges Zentrum im Hinblick auf medizinische Tourismus in der Türkei hat. Folglich wird die Privatsektor Daten von Istanbul als bemerkenswerter gezeigt, wird es für die Marketing-Politik, die später gemacht und angewendet, informative sein. Es ist offensichtlich, dass wir eine Reihe für einen längeren Zeitraum um besser zu untersuchen unsere Provinzen und relevanten Abschnitte, die die Gesundheisttouriste abzulocken, benötigen. Mit diesem Zweck wird die Zuverlässigkeit der Daten, die Jahr 2008 folgen,von 2 Jahre, mit der Versicherung von richtige und vollständige Daten und mit der Vergleichung der anwesenden Daten getestet. Allerdings ist es notwendig,dass einen separaten Überschrift für Istanbul, die offensichtlich einen bedeutenden Anteil hat, geben. Wenn wir eine Bewertung nach der Daten aus der Gesundheitsinstitution, die zu dem Privat Sektor gehören, und der Daten von Istanbul machen, wird es gezeigt, dass die „Auge „Behandlung Kategorie größerer Bedeutung als die Summe aller anderen Branchen hat. Doch obwohl es keinen Rückgang bei der Zahl der Patienten gibt, vermindert die Erhöhung in der anderen Berecihen die Erhöhung des Prozentsatz für die “Augen” Behandlung. Die Anzahl der Besuchers für die Augensbehandlung und die Proportion der anderen ausländischen Besucher für die Behandlung verwirklicht als 79% im Jahr 2008, 72% in 2009 und 66% in 2010. Wie in den Abbildungen unten zu sehen, gibt es einen relativen Rückgang in das “Auge”-Behandlungen. Allerdings bedeutet dies nicht ein echter Rückgang, aber es scheint nur einem Rückgang, weil der Anstieg der Quote der sonstigen Behandlung Kategorien. 127 Abbildung 13: Die Verteilung von medikalischen Tourismus Besucher, die zu dem Privat Sektor kommen, nach ihrer Kategorien (Istanbul - 2008) Bestandsaufnahme des Gesundheitstourismus Private Krankenhäuser 2008 Andere %17 Hirn Chir. %1 Kardiologie %1 Orthopädie %1 Augen %79 Zahn %1 Onkologie %0 Plastische Chir. %0 Abbildung 14: Die Verteilung von medikalischen Tourismus Besucher, die zu dem Privat Sektor kommen, nach ihrer Kategorien (Istanbul – 2009) Bestandsaufnahme des Gesundheitstourismus (Private Krankenhaeuser 2009) in Istanbul Andere %18 Hirn Chi. %1 Plastische Chir. %1 Augen %72 Onkologie %1 Kardiologie %3 Orthopaedie %3 Zahn %1 128 Abbildung 15: Die Verteilung von medikalischen Tourismus Besucher, die zu dem Privat Sektor kommen, nach ihrer Kategorien (Istanbul – 2010) Bestandsaufnahme des Gesundheitstourismus (Private Krankenhaeuser 2010) in Istanbul Andere %24 Hirn Chi. %2 Plastische Chir. %2 Augen %72 Onkologie %1 Kardiologie %3 Orthopaedie %2 Zahn %0 129 130 DER ABSCHLUSS Laut diesem Bericht, der mit der Zusammenarbeit des Ministerium für Gesundheit Behandlugsdienste Generaldirektion, Gesundheistourismus Einheit und Gazi Universität vorbereitet wird, kann es unterschiedliche Faktoren der ausländischen Patienten für die Wahl unser Land in Zusammenhang mit der medizinischen Tourismus gezählt werden. Doch obwohl die Erschwinglichkeit in einigen Branchen prominenti ist, ist die Grundlage das Wesen der genügenden Infrastruktursmöglichkeiten und des qualifizierten medizinischen Personals. Besonders neben den Hinweis auf die Tatsache, dass in anderen Bereichen des Gesundheitstourismus verschiedenen Faktoren prominent sein können, ist den richtigen “Arzt” Faktor wichtiger im Rahmen der medizinischen Tourismus. Es ist ganz klar, dass durch die Anpassung der Mengen-und Arbeitsbedingungen der Ärzte an die neuen Entwicklungen in der Gesundheitstourismus Sektor, in denen strukturelle Probleme gelöst wird und meist um private Sektor auf der ganzen Welt entwickeln, unsere unzureichende Zahl von Ärzten die zunehmenden Kapazität des medizinischen Tourismus auswerten können. Besonders wenn man die Verwendung der freie Kapazitäten von privaten Sektors Institutionen denkt, ist es wahrscheinlich, dass die Produktivitätserhöhung in diesen Krankenhäusern sein. Der öffentliche Sektor, der auf mit einem kleinen Anteil in dem Sektor zielt, wird ihre Präsenz mit der entsprechenden Ärzte, Krankenhäuser und Infrastruktur als Unterstützer fühlen. Wie es in anderen führenden Ländern im Gesundheitstourismus wird er eine Position der allgemeinen Politik schutzen. Einer Punkt zu beachten ist die hohe Auslastungsrate der Privat Sektorsinstitutionen in der einigen Branchen und in einigen Perioden. Es ist vor allem notwendig, dass die Durchführung der verschiedene Politik und Marketing-Strategien durch die Verfolgung dieser Perioden und Abteilungen. Die Verwendung der freien Kapazität, die den Faktor für die Produktivitätserhöhung im Gesundheitstourismus zu erfüllen, wird nur durch die Anwendung dieser Richtlinien möglich sein. Separate Politik sollten indiesem Thema entwickelt werden. Auf der anderen Seite sind einige Dienste nicht durch Versicherungen abgedeckt wird und die lange Wartelisten in ihren Ländern die wichtige Faktoren für die medikalische Patienten im Auswahl der Türkei. Wenn es die Gründe der Wahl von Medikaliche Tourismus Patienten untersucht werden, wird es durchgeführt, dass die Popularität und Preis-Elemente der Krankenhäusern die Grundfaktore sind und es ist auch erwähnt, dass die bisherigen Patienten Empfehlungen und die Effektivität der Werbemaßnahmen zu den Top sind. Die Ursachen wie die Qualität der Gesundheitsversorgung in der Türkei, niedrige Kosten im Vergleich zu den anderen Ländern, Gefälligkeit von den klimatischen Bedingungen, Redundanz von Urlaubsmöglichkeiten, kurz dauernden Wartezeiten, besitzen Experte Krankenhäuser und angemessene technische Ausstattung etc.,die als anwesende Faktor gelten, neben den ständig verändernden Ursachen sollen in den folgenden Studien, ihre Gültigkeit in Bezug auf akademische Bereiche fortschreiten, getestet werden. Es ist besonders wichtig die Entwicklung von Technologie und Infrastruktur zu folgen und legt sie der Besuch Patienten.Wenn man die Verteilung der medizinischen Einnahmen aus dem Tourismus und der Patientenzahlen von Ländern anblickt, wird es gezeigt, dass Deutschland im Vordergrund ist. Nicht nur Deutschland, sondern auch die westeuropäischen Ländern, die einen Markt von 185 Millionen entstanden ist, haben das Potenzial des einen bedeutenden Markt für die Türkei. 131 Allerdings, wie jetzt, keine Analyse über die Länder durchgeführt wird, werden diese in einem späteren Zeitpunkt behandeln. Türkei führt einen „medikalischen Prozess“ in Istanbul , der einen bedeutenden Anteil im Bereich der “Auge” hat. Es ist notwendig, dass die Aufmerksamkeit auf die Bedeutung der Gesundheit touristischen Besuch zur Behandlung der Augen, die eine herausragende wachsendes Potential hat, wegen Auge Behandlung und Operationen nicht durch Sozialversicherungsträger und der privaten Krankenversicherung erstattet zu zahlen. In unserem Land zog Welt Augen Krankenhaus allein über 67.000 GesundheitsTouristen in den letzten drei Jahren, und erfüllte die Führerschaft der Anteilung für Auge unter den anderen Branchen, und erhöhte das Verhältnis von 21 bis mehr als% 60 in der Gesamtzahl der allgemeine Gesundheitszustand Touristen. Es ist notwendig, dass unser Potenzial beteiligt geschrieben sollte, und dass durch effektive Werbemaßnahmen eine differenzierte medizinische Tourismus Umwelt entwickelt werden. Dennoch ist der Gewinn pro Kopf Auge Behandlung unter 1000 USD. Onkologie, Herz-und Gefäßchirurgie,Gehirnoperation etc.sind mehr als 15.000 USD und die Transplantation Patienten zahlen etwa 50.000 USD. Daher, dass die Menge der Zahl von Augenpatienten nicht wichtig ist. Als Ergebnis obwolh die Zahl der anderen patienten weniger ist, sind die Umsätze von anderen Patienten mehr. Die Daten über die anderen führenden Provinzen als Istanbul wird neu arrangiert , und eine realistische Studie wird in den folgenden Phasen durchgeführen und als separate Berichte bieten. 132 DIE REFERENZEN Cornell, John (2006), “Medical Tourism ; Sea, Sun, Sand and Surgery”, Tourism Management, Vol.27, 1093-1100. Deloitte Global Survey of Health Care Consumers Report (2010). Mugomba, C. and C. Danell, (2007), “Medical Tourism, and Its Entrepreneurial Opportunities - A Conceptual Framework for Entry Into the Industry”, Tourism and Hospitality Management Master Thesis No. 2006:9, January 2007, School of Business, Economics and Law, Göteborg University (https://gupea.ub.gu.se/dspace/bitstream/2077/4671/1/2006_91.pdf). T.R Ministerium für Kultur und Tourismus (http://www.kultur.gov.tr/TR/belge/1-45771/mevzuat.html ) T.R ministerium für Gesundheit Generaldirektion für Primäre-Gesundheit Gesundheitstourismus Einheit Koordinator Daten von der ausländischen Patienten Inventur T.R Ministerium für Gesundheit www.saglik.gov.tr/saglikturizmi World Tourism Organization Annual Report (2010). 133 134 МЕДИЦИНСКИЙ ТУРИЗМ В ТУРЦИИ АВТОРЫ Др. Дурсун АЙДЫН Проф.Др . Невзат АЙПЕК Пом .Доц.Др.Джемалеттин АКТЕПЕ Пом. Доц. Др. Р. Парс ШАХБАЗ Преп. Сыддык АРСЛАН РЕДАКТОР Энгинер Бирдал 135 Проф. Др. Реджеп Акдаг Министр здравоохранения 136 ПРЕДИСЛОВИЕ “Программа преобразования в системе здоровья”, подготовленная Министерством Здравоохранения и вступившая в действовие в 2003 году включает в себя одну из важнейших целей - улучшенния основных медицинских услуг. В этих рамках медицинские учреждения в Турции постепенно повышают стандарты в инфраструктуре, технологии гигиене, обучении персонала и квалификации врачей. Медицинский туризм – новая концепция и новая сфера деятельности как в Турции, так и во всем мире. Несмотря на недолгую историю, медицинский туризм привлек внимание все заинтересованные стороны этого сектора и открыл новые возможности перед Турцией. Оценку этих возможностей следует рассматривать как важный шаг на пути сохранения живого интереса в академическом, частном и общественном секторе, не забывая о пользе на благо экономики страны. Это первое исследование, подготовленное на основе данных, соответствующих департаментов Министерства Здравоохранения, предлагает важную информацию, которая поможет направить и осветить будущее медицинского туризма. В Турции совмещают и предлагают услуги разнообразных видов туризма (историчский, религиозный, торговый, спортивный , деловой, развлекательный и оздоровительный) и именно поэтому во многих этих видах туризма Турция стала брендом. Не случайно мы занимаем седьмое место среди наиболее популярных туристических стран . Следует действовать организованно, используя правильно выбранные фигуры, не тратя попусту лишних усилий, времени и экономических ресурсов. Как видно в этом исследовании, пересадка волос и эстетическая хирургия, лечение болезней глаз, применение экстракорпорального оплодотворения занимают первые три места востребованных категорий медицинскими туристами. Кроме того, иностранные пациенты, приехавшие для лечения в различных категориях (пластическая и эстетическая хирургия, операция на открытом сердце, кожные заболевания, chekup, лечение рака, ухо,горла и нос, диализ и сердечно-сосудистая хирургия, гинекология, операции опухолей, нейрохирургия, ортопедия и стоматология) предпочитают турецкие больницы из- за низкой стоимости, высокого качества и технологических стандартов. Для увеличения доли медицинского туризма нашей страны в мировом секторе, следует направлять усилия на создание платформы для совместной работы государственных учреждений, общественных организаций и всех предприятий, работающих на поприще медицинского туризма. Всем тем, кто наглядно показал на количественных примерах важную роль медицинского туризма в нашей стране выражаю огромную благодарность. Проф. Др Реджеп Акдаг Министр здравоохранения 137 Проф.др. Нихат Тосун Заместитель министра здравоохранения 138 Предисловие В нашей стране, параллельно с претворением в жизнь программы преобразования в системе здравоохранения, стал развиваться оздоровительный туризм. Сегодня в государственных и частных больницах предлагаются услуги соперничающие по качеству с услугами больниц Запада. Во многих больницах используются высокие технологии и имеется наличие высокопрофессионального персонала. В стране, особенно в таких областях как Анкара, Стамбул, Измир, Анталья и Адана в медицинских учреждениях производится прием и лечение иностранных пациентов. В последние годы частный медицинский сектор быстро набрал силу и открыл прекрасные больничные комплексы. Сегодня 45 медицинских учреждений имеют сертификат соответствия международным стандартам. Каждый год в нашей стране проходят лечение 100.000 иностранных больных. Паралельно программе «Преобразования в системе здравоохранения», которую начало министерство здравоохранения высокопрофессиональные, специализированные, быстрые и экономичные услуги вышли на уровень, степень которого, преодолев границы, привлекла внимание больных и врачей из различных стран мира. Одно время из нашей страны в западные страны на лечение выезжали тысячи больных, сегодня эти цифры практически сошли на нет. В этой работе ясно видно, что пользуется спросом лечение в области хирургии, онкологии, нейрохирургии, ортопедии, пластической и эстетической хирургии, офтальмологии и стоматологии. Длинные очереди ожидания в западных странах, дорогие медицинские услуги и постоянно уменьшающиеся страховые полисы стали причиной того, что у Турции появилось преимущество в этой области. Во многих соседних странах Африки и Востока не имеется наличие качественного медицинского обслуживания, передовых технологий и хороших кадров. По этим причинам из ближнего зарубежья к нам приезжает на лечение большое количество больных. В оздоровительном туризме частный сектор выполняет роль локомотива. Услуги оздоровительного туризма 95% предоставляет частный сектор. Но иностранные пациенты обращаютсяи в государственные больницы. Особенно, такие обращения осуществляются в рамках здоровья туриста, в тех областях, где частный сектор не предоставлен экстренными медицинскими услугами. Особенно, в тех областях и ситуация, когда частный сектор не оказывает неотложные медицинские услуги, роль государственных больниц играет важную роль. Наряде с этим открытие медицинских кампусов станет неизбежным увеличение обращений иностранных больных, особенно в Анкаре и в Стамбуле. Изучив результаты и происходящие процессы мы видим, что медицинский туризм с невероятной скоростью продолжает свое развитие. Министерство здравоохранения проводит все необходимые работы, связанные с инфраструктурой и поправками в законодательстве, которые бы соответствовали новой системе. После претворения в жизнь «Программы преобразования в системе здравоохранения» как своим, так и иностранным больным, находящимся во всех уголках планеты, предоставляя качественные и недорогие медицинские услуги, мы поставим Турцию в первые ряды медицинского туризма. Хочется еще сделать акцент на том , что в сфере оздоровительного туризма до сегдняшнего дня ни в Турции, ни во всем мире не было сделано серьезного учета медицинских туристов. Начиная с этого года координационный отдел будет вести записи и статистику с особой скурпулезностью. Полученные данные количества медицинских туристов будет увеличиваться вместе с улучшением качества медицинских услуг. В этом исследовании затронули только тему медицинского туризма. В близжайшее время по аналогичной схеме будут исследованы термальный и пожилой туризмы. Благодарю координационный отдел оздоровительного туризма и всех коллег, которые принимали участие в подготовлении этой работы. Профессор доктор Нихат Тосун Зам.министра здравоохранения 139 140 РЕЗЮМЕ Этим исследованием мы хотим показать свою уверенность в потенциале развития медицинского туризма в последние три года и эта работа прольет свет на смысл оздоровительного туризма в Турции. Рассматриваясь как один из видов оздоровительного туризма и в некоторых работах рассматривающийся как «Медицинский Туризм», изучая его развитие и потенциал, думается что в будущем, он станет предметом глобальной конкуренции. Работая в этом направлении, мы попытались выяснить какие специальности являются востребованными, процентное их содержание, из каких стран больше приезжающих в нашу страну медицинских туристов. Кроме того, мы проанализировали процентное соотношение доходов от медицинского туризма в государственном и частном секторах. В результате получили научно-исследовательскую инвентаризацию медицинского туризма. Как и в других странах, очевидно что частный сектор, занимая лидирующую позицию в области оздоровительного туризма, увеличивая число специалистов и адаптируясь к новым условиям работы, выйдет на совершенно новый уровень и будет способен удовлетворять увеличивающиеся с каждым днем потребности медицинского туризма. Особенно, если подумать о свободной мощности частного медицинского сектора, ясно, что отдача этих заведений возрастет. В государственном секторе услуг, который не стремится иметь большую долю в сфере оздоровительного туризма присутствием врачей, больниц и инфраструктуры окажет поддержку частному сектору. Совершенно очевидно, что мы лицом к лицу с важным процессом становления медицинского туризма в нашей стране и в первую очередь в категории глазных болезней. По причине неоплаты лечения государственными и частными страховыми учреждениями, не стоит упускать из виду потенциал роста иностранных больных, приехавших для лечения глазных заболеваний. Другими причинами, повлиявшими на приезд медицинских туристов в Турцию на лечение – это неполные медицинские страховки и большие очереди ожидания на операцию. Изучив причины выбора больных медицинского туризма мы видим, что такими факторами являются репутация больницы и цены, а также советы бывших пациентов и выгодные пакеты услуг. Следует по новому рассмотреть и взвесить имеющиеся в наличие причины для приезда, такие как качество предлагающихся медицинских услуг, сравнительно низкие цены, климатические условия, возможность выбора различных видов отдыха, небольшие сроки ожидания, специализация больниц и достаточная инфраструктура. Необходимо провести в последующих работах их полный анализ, проследить за развитием возможностей технологий и инфраструктуры, предложения услуг иностранным больным. В этом направлении наблюдается возрастающий спрос на экстренные медицинские услуги в государственных больницах. Государство и так является регулятором в процессе оздоровительного туризма. Следует увеличить и долю присутствия . В этих целях необходимо внести необходимые поправки и определить стандарты. Не только в частных, но и в государственных больныцах растет число иностранных больных.В рамках новых тенденций, пересмотр существующих поправок, стандартов и законов будет указывать на присутствие в этом секторе государства. Наряду с повышенным требованием медицинских услуг в частных и государственных больницах, также возрастают обязанности, исходя из того, что государство является «социальным государством». Обращения, особенно в государственные больницы и другие отделения, куда «срочно обращаются иностранные пациенты», являются важной причиной предоставления услуг в данной сфере со стороны государства. 141 Разрешение проблем со здоровьем иностранных туристов, находящихся по разным причинам в Турции, продолжительность пребывания которых с каждым годом увеличивается, является обязанностью государства. Таким образом, медицинское обслуживание каждого иностранца, который находится в нашей стране, как в связи с получением лечебной услуги, так и в качестве туриста, должно предоставляться в соответствии с принципом «социального государства». В сущности, согласно различных международных двусторонних и многосторонних соглашений, иностранные пациенты, прибывающие из других стран, численность которых не так уж и велика, обращаются в государственные больницы. Государственные больницы, укомплектованные необходимым оборудованием, с кадровым составом врачей для рискованных и сложных медицинских случаев, должны быть достаточно оснащены для обслуживания подобных пациентов. Увеличение числа данных о приезжающих пациентах с глобальным значением Турции будет паралельно направлено к дальнейшему росту. Увеличение числа желающих лечиться в Турции имеет значительную долю в повышении качества технических и врачебных услуг, предоставленных государственными учреждениями. Есть цель- Турция в будущем станет важным заманчивым центром оздоровительного туризма. В связи с этим в требуемых местах необходимо, чтобы государственные услуги были эффективными и достаточными. Для этого с данного момента необходимо проводить необходимые меры и капиталовложения. Наряду с государственными источниками, выделенных государством для осуществления капиталовложений для здравоохранения, так же необходимо предоставление вклада оплат за лечение иностранными туристами, приезжающих в Турцию для получения оздоровительных услуг. Доход оздоровительного туризма так же будет допольнительным источником для возмещения государственных оздоровительных расходов, и предоставления финансирования новых капиталовложений, которые с каждым днем возрастают. В связи с этим Министерство Здравоохранения проводит работы, связанные с «рентабельностью», гибко меняя политики расценки оздоровительных услуг, предоставляемых иностранцам. Развитие медицинского туризма в течение многих лет будет перспективным для Турции. Наш сектор, который может приобрести конкурентноспособность на мировом рынке, как для государственных услуг, так и для частного сектора, объясняет важность продолжения наших капиталовложений. Особенно в некоторых областях (офтальмологические, кардиологические, онкологические и хирургические операции) по причине выгодной себестоимости в Турции также дает нам возможность лидировать в международной конкуренции. Несмотря на все это, наше новое занятие на оздоровительном поприще не означает, что у нас предостаточно времени для осуществления необходимых мероприятий, предпринятия необходимых мер, создания соответствующих стандартов. Капиталовложение частного сектора, особенно в определенные сферы страны, оставляет одними государственные услуги в других регионах. Между тем, как государстенные больницы и оздоровительные учреждения в каждой приграничной области, а также в других областях, где имеются въезды и места предоставления ночлега, являются единственной единицой, осуществляющей оздоровительные услуги. Это является очень важной гарантией с точки зрения оздоровительного туризма, который будет предоставляться для иностранцев, приехавших для отдыха. С другой стороны, для повышения имеющихся у нас соотношений использования или соотношения занятости больничных коек, имеется другой способ – увеличить поток пациентов, приезжающих из–за рубежа. Наличие необходимых капиталовложений, повышения скорости оборота койки и средней занятости, зависящей от повышающегося спроса, будет эффективно воздействовать на себестоимость и, таким образом, появиться возможность частичного вклада в наш национальный доход. 142 За период с 2008 года паралельно с увеличением оздоровительного туризма соотношение полной популяции лечения в государственных больницах всего иностранных больных составляет в 2008 году 0,0003, в 2009 году 0,0004, в 2010 году 0,0005. Другими словами, несмотря на то, что обращения иностранных больных составляет небольшую долю от общего числа обращений в государственные больницы, в целом, наблюдается повышение. А для повышения данного соотношения на общий доход требуются новые политики, капиталовложения и стандарты. Данная разница определяет предоставление более доходных и эффективных оздоровительных услуг для оздоровительных учреждений, предоставляющих подобные услуги. Для этого будет правильней разделять и контролировать в различные периоды оздоровительные услуги, предоставленные иностранцам. Исходя из полученных результатов, которые указывают, что для определения образа Турции в сфере мудицинских услуг, предоставляемых оздоровительному туризму и иностранцу, мы будем акцентировать на необходимости расширения новых сфер влияния оздоровительного туризма в частном секторе. В рамках проекта Оздоровительных Городов, создаваемых Министерством Здравоохранения в 16 городах со вступлением в деятельность крупных оздоровительных кампусов, в дальнейшем приведет к увеличению роли государства в предоставлении услуг. Предоставление медицинских услуг частными больницами иностранным пациентам будет обладать положительным эффектом, особенно в сфере рекламирования оздоровительного туризма частными больницами. Наряду с ростом мирового спроса оздоровительного Туризма и экономического объема, созданного за счет данного спроса, Турция также заинтересована в получении своей доли на данном рынке. В этом смысле, наряду с капиталовлажениями и интересом частного сектора, также необходима определенная поддержка со стороны государственных медицинских учреждений. Если рассмотреть источники и возможности государственных больниц, то очевидно, что наши возможности достаточны для применения в данной сфере. Данная работа указывает на, что она является новым подходом в оценке анализа иностранных больных, обращающихся в государственные больницы и оплачивающих за предоставленные им услуги. Согласно полученных данных отдела Министерства Здравоохранения, это будет определением для последующих работ. Данные 2008-2009-2010 года были обработаны на основе письма номер В-10-0-ТСХ-0-00-00 от 16 Сентября 2010 года Координационного отдела Медицинского Туризма при Главном управлении по делам Медицинских Услуг Министерства Здравоохранения. Пользуясь случаем, хочу выразить благодарность Главному Директору Отдела Услуг Министерства Здравоохранения, Др. Сераджеттин ЧОМ, за оказанную помощь в предоставлении и обработке данных для данной работы. Др. Дурсун Айдын Координатор Отдела по делам Оздоровительного Туризма 143 144 МЕДИЦИНСКИЙ ТУРИЗМ В ТУРЦИИ Др. Дурсун Айдын (*) Проф.Др . Невзат Айпек (**) Пом .Доц.Др.Джемалеттин Актепе (***) Пом. Доц. Др. Р. Парс Шахбаз(****) Преп. Сыддык Арслан (*****) ПРЕДИСЛОВИЕ Этим исследованием мы хотим показать свою уверенность в потенциале медицинского туризма и наглядно продемонстрировать его развитие в нашей стране за последние 3 года. Эта работа осуществилась по результатам статистических данных 2008-2009-2010 годов, посредством Координационного Отделения Оздоровительного Туризма Главного Управления Основных Медицинских Услуг Министерства Здравоохранения, основанного 16 сентября 2010 года приказом за номером B-10-0-TSH-0-09-00-00. Рассматриваясь как один из видов оздоровительного туризма и в некоторых работах рассматривающийся как «Медицинский Туризм», глядя на его развитие и потенциал, думается что в будущем, он станет предметом глобальной конкуренции. Работая в этом направлении, мы попытались выяснить какие специальности являются востребованными, процентное их содержание, из каких стран больше приезжающих в нашу страну медицинских туристов. Кроме того, мы проанализировали процентное соотношение доходов от медицинского туризма в государственном и частном секторах. В результате получили научно-исследовательскую инвентаризацию медицинского туризма. Данные первой работы, проведенной соответствующим отделением Министерства Здравоохранения по этой теме, будут использоваться и в последующих работах. С другой стороны, следует отметить, что в рамках этой работы термины «оздоровительнй туризм» и «медицинский туризм» использовались как синонимы. Ключевые слова: оздоровительный туризм, медицинский туризм, здоровье туриста *Координатор Отдела Оздоровительного Туризма Главного Управления Медицинских Услуг Министерства Здравоохранения **Декан Факультета Торговли и Туризма Университета Гази ***Преподаватель Факультета Торговли и Туризма Университета Гази ****Преподаватель Факультета Торговли и Туризма Университета Гази *****Преподаватель Факультета Торговли и Туризма Университета Гази • Эта работа проведена Факультетом Торговли и Туризма Университета Гази совместно с Координационным Отделением Медицинского и Оздоровительного Туризма Главного Управления Медицинских Услуг Министерства Здравоохранения. 145 146 ВВЕДЕНИЕ Во всем мире продолжает расти туристическая деятельность. По данным Всемирной Организации Туризма (WTO) в 2010 году процент мирового туризма составил 6.7%. В прошлом году примерно 935 миллион людей по разным причинам совершили путешествие. Между тем, используя туризм в различных целях, тем самым увеличивают число его разновидностей. Увеличение доходов, увеличение торговли, несмотря на негативные условия, интегрирование закрытых политик и экономических систем открыли перед туризмом новые возможности. Не ошибемся, если скажем, что мы увидим прогресс туризма в нижеуказанном графике. Несмотря на финансовый и экономический кризисы 2008-2009 года привлекает внимание увеличение роста в мировом туризме . График 1 : Международные движения туризма , (Источник : WTO Annual Report, 2010) Количество Иностранных Туристов, 1995-2010* 1000 935 894 900 913 877 839 795 миллионов 800 755 700 600 675 561 586 602 675 605 684 626 528 500 400 1995 2000 2005 2010 На протяжении всей истории человек совершал путешествия по разным причинам; в связи с развитием экономики и увеличением финансов, стала расти и доля расходов, выделяемая на туризм. В этом развивающемся секторе, Турция с каждым днем приобретает вес на растущем рынке туризма. Нижеуказанная таблица доказывает лидерство Турции в секторе туризма. Занимая 7 место в мире по количеству туристов, она имеет право стать важным игроком в этом секторе. 147 МИРОВОЙ ТУРИЗМ 2009 ( ЧИСЛО ИНОСТРАННЫХ ТУРИСТОВ ,ПЕРВАЯ ДЕСЯТКА) МИЛЛИОН 74,2 1 ФРАНЦИЯ 2 США 54,9 3 ИСПАНИЯ 52,2 4 КИТАЙ 50,9 5 ИТАЛИЯ 43,2 6 АНГЛИЯ 28,0 7 ТУРЦИЯ 25,5 8 ГЕРМАНИЯ 24,9 9 МАЛАЙЗИЯ 22,1 10 МЕКСИКА 21,5 Источник : World Tourism Organization Report (UNWTO) Без сомнения, одна из причин движения людей в международном туризме–здоровье. Какой бы современной не была тема цели медицинских путешествий, фактические основы были заложены очень давно. Найдено много доказательств того, что человек на протяжении всей истории совершал передвижения в другие страны или области с целью исцеления. Однако, в наше время туризм с целью исцеления достиг такого размаха, что требуется детальное его исследование. Правильнее будет сказать, что мировые передвижения в поисках здоровья идут параллельно с вышеуказанным графиком. Начиная с 90-х годов притягивает внимание значительное улучшение качества оздоровительного туризма и вместе с этим возможность в других странах проводить лечение по доступной цене. В 2010 году оздоровительный туризм выражается в « пироге» 100 миллиардов долларов (Deloitte, Global Survey of Health Care Consumers, 2010). Этот «пирог» делит приблизительно 30 стран, примерно 22 миллиона людей из места проживания совершают путешествия в целях выздоровления. Ещё один важный момент-исследование литературы по данной теме. Cornell (2006), Mugomba и Danell (2007) в проведенных исследованиях акцентируют на том, что оборот мирового туризма составляет примерно 20 миллиардов долларов. Вместе с признанием расхожести некоторых чисел, утверждают, что в 2010 году это цифра увеличится вдвое. Тем не менее, смотря на числа предоставленные серьезными научноисследовательскими организациями в 2010 году, мы видим оборот медицинского туризма в 100 миллиардов долларов. Другими словами, увеличение составило 2,5 раза от предполагаемого. Поэтому в последние пять лет увеличение роста находится за пределами ожиданий. Эти числа потенциального увеличения медицинского туризма больше, чем предполагаемые. С другой стороны, по сравнению с другими видами оздоровительного туризма принесение медицинским туризмом стране большей прибыли (в среднем в 25 раз больше). Это число-предвестник в недалеком будущем большой конкуренции в этой области. В литературе оздоровительного туризма, путешествия с целью излечения рассматриваются под тремя заголовками: 148 • Термальный и spa-wellness туризм • Туризм пожилых и инвалидов • Медицинский туризм Подвиды оздоровительного туризма «термальный и spa-welness туризмы» и «пожилой и инвалидный туризмы» будут рассматриваться в других работах. Переходя к основной теме медицинский туризма, видим уместным коснутся вкратце двух важных его заголовков. По определению Министерства Туризма (1993) термальный туризм охватывает понятия факторов природных условий (термальные воды, грязи, климат курорта), лечение под наблюдением врачей, физиотерапию, реабилитацию и упражнения, лечение диетой и координированное лечение. Это определение выражает объемный процесс лечения. Путешествие медицинского туриста выражается в потребности отдыха, улучшения самочувствия и в то же время использование услуг отеля, лечения на термальных источниках. С другой стороны, по поставленному раньше диагнозу, для лечения и использования минеральных источников, приехавший медицинский турист относится ко второму типу и рассматривается в категории термального туризма. Термальный и spa-wellness туризмы может быть самые древние виды оздоровительного туризма. Люди для исцеления приезжали на минеральные источники и лечилсь там. По данным 2006 года, только в Германии в год 8 миллионов человек путешествовали внутри и за пределами страны для лечения на термальных источниках и spa-wellness. В тот период, по данным Министерства Культуры и Туризма в Турцию на термальные источники приезжало 10.000 иностранных граждан. Для находящихся в 46 областях приблизительно 200 курортов это число туристов совсем недостаточное для Турции, но привлекает с точки зрения потенциала. Из-за возросших обязательных взносов здравоохранения в Европе, мы видим европейский рынок потенциальным поставителем клиентов, средний возраст которых достаточно высок. Если прибавить к этому преимущества климата, то можно увидеть что серьезное продвижение в этой области является неизбежным. Туризм пожилых и инвалидов один-из видов оздоровительного туризма рассматривается параллельно с увеличившимся числом пожилых людей старше 65 лет за последние 25-30 лет и нуждающихся в уходе и лечении. Особенно, увеличение в Западной Европе доли пожилого населения делает этот вид туризма привлекательным. В некоторых странах процент пожилых людей составляет 25% и выше от числа всего населения. Такое развитие событий приносит с собой увеличение расходов на здоровье и лечение. В заголовки туризма пожилых и инвалидов входят экскурсии, реабилитационные услуги, различные виды терапии, уход за пожилыми в домах престарелых и для инвалидов, специальные прогулки и лечения с целью ухода. Медицинские путешествия пожилого и инвалидного населения как было сказано выше, будут рассматриваться отдельно. Медицинский туризм представляет собой понятие путешествие на далекое расстояние, в другие страны с целью лечения (одновременно возможен и отдых). Медицинский туризм во главе с врачем и с лечением содержащим, кроме медицинских процедур и специальной хирургии туристическую деятельность для больных, является основным подвидом оздоровительного туризма. В последнее время, благодаря отдыху во время путешествия, занятиям зарядкой, поездками на курорт для укрепления здоровья в индустрии туризма понятие “медицинский туризм” претерпело изменения и заняло совершенно новую нишу. В медицинском туризме «турист» первоначально преследуя цель лечения, вместе с этим в туристическом месте подразумевает и такие традиционные понятия туризма как отдых и досуг. Понятие медицинский туризма содержит в себе понятия быстрого развития в индустрии 149 туризма, путешествия людей на большие расстояния для лечениянараду с отдыхом. Медицинский туризм или лечебное путешествие подразумевает путешествие за здоровьем в другие страны. И ещё, понятие международного медицинского путешествия включает в себя не только качественные медицинские услуги, но и выздоровление под медицинским контролем, до возвращения в свою страну. Что касается востребованных областей медицины в медицинском туризме, то это офтальмологическая, эстетическая, небольшие хирургические вмешательства и особенно имеющие большой потенциал дентальные операции, онкология, ортопедия, кардиология и нейрохирургия. Выделенные специальности концентрируют внимание на враче. Оказание поддержки этим движениям медицинского туризма означает открытие дороги перед оздоровительным туризмом. По данным рапорта WTO, несмотря на то,что глобальный финансовый кризис коснулся всех сфер, во второй половине 2008 года в области туризма наблюдался рост в 2,1% , только в 2009 году в этом секторе не могли предотвратить падение на 4%. Последовавший за ним 2010 год показал в числах, что негативные последствия кризиса исчезли. Рост на 6,7 %, после кризиса рассматривается как успешный показатель года. В связи с этим неизбежно определение новых целей и задач. Развитие медицинского туризма в Турции В мировом движении туризма, Турция с существенным процентным показателем увеличивая число видов альтернативного туризма, тем самым увеличивает свою конкурентоспособность. Особенно, в сфере медицинского туризма развитие инфаструктуры термальных источников, подготовка медицинского персонала, все эти показатели становления Турции в будущем, как важного игрока в оздоровительном туризме. Как для всего мира, так и для Турции, понятие медицинского туризма и его сфера являются новыми. Несмотря на короткое прошлое медицинский туризм привлекает внимание всех занятых в секторе, раскрывает перед Турцией новые возможности. Используя все возможности и не игнорируя доходы, поддерживая внимание в этом направлении академических, государственных–частных интересов, все это можно считать важными шагами. Очевидно, что медицинский туризм вкупе с возможностями инфраструктуры ,источником рабочей силы высокого качества, необходимыми интересом и поддержкой государства сможет выйти на более высокий уровень, чем за последние три года. Только не надо забывать об исправлении недостатков и выход на уровень мировых стандартов стоит видеть как жизненную необходимость . С этой целью и был проведен трехгодичный анализ данных, который вы сможете далее подробно изучить. При анализе данные за первые 8 месяцев 2010 года приняли условно как за 12 месяцев. В движении медицинского туризма, как и в движении туризма в целом, стоит рассматривать поотдельности не только представителей туризма, его инвесторов и представителей услуг, но и рассматривать также движение в целом. Поэтому в рамках медицинского туризма все намечающиеся работы представителям и инвесторам туризма следует проводить совместно с больницами, университетами и Министерством Здравоохранения. Увеличивая рост туризма в Турции за счет медицинского туризма, работая на увеличение прибылей создавая инфраструктуру, социальные и культурные возможности, можно сказать что Турция не имеет достаточную долю из 150 пирога медицинского туризма. В связи с этим Министерству Культуры и Туризма ,Министерству Здравоохранения, частному сектору, сектору туризма, университетам и другим заинтересованным стронам надо обеспечивать координацию, занять квалифицированные кадры и вместе с этим рекламировать и выполнять намеченные работы. Другими словами, когда туризм будет рассматраваться как политика страны, тогда усилия, сделанные в этом направлении, станут основой прочного успеха. С этой целью, для проявления ситуации внутри государственного или частного секторов, сначала стоит проанализировать те специальности, чаще всего к которым обращаются иностранные туристы. РАЗВИТИЕ МЕДИЦИНСКОГО ТУРИЗМА ПО НАИБОЛЕЕ ВОСТРЕБОВАННЫМ ПАЦИЕНТАМИ МЕДИЦИНСКИМ СПЕЦИАЛЬНОCТЯМ (2008-2010) Очевидно, что в Турции, как и во вем мире по сути дела, пациентов больше всего привлекают 7 (семь) специальностей, как категорий, востребованных пациетами. Нижеуказанные данные и таблицы показывают распределение по данным семи категориям. В статистиках также есть еще одна категория, отражаюшая «прочие». В этой категории определены те области, которые не перечислены среди нижеперечисленных семи категорий. Особенно в различных областях Анатолии (Кайсери ,Газиантеп и т. д.) наличие медицинских туристов достигло высокой отметки и заставляет задумываться. Всем известно, что в реальности медицинские туристы, являются турецкими гражданами, проживающими за границей и не составляют основу данного исследования, т. е. иностранных медицинских туристов, приежающих с целью получения медицинких услуг. Особенно, для получения правильных результатов работы следует это учитывать, как показано в нижеуказанной таблице и графиках частое обращение медицинских туристов в различных областях Анатолии, как и по Турции, объясняется тем, что это турецкие граждане, приехавшие из зарубежа. Нижеуказанные таблицы 1, 2, 3 показывают наиболее востребованные категории лечения, какие виды медицинских учреждений предпочитались медицинскими туристами, проходившими лечение в Турции. Как это наглядно показан, в различных пропорциях большая часть медицинских туристов обслуживается в частных медицинских учреждениях. Особенно надо отметить, что аналогичная ситуация наблюдается во всем мире. Потому, что первым пунктом обращения медицинского туриста, как при медицинском так и при оздоровительном туризме являются не государственные, а частные медицинские учреждения. Внизу указаны наиболее востребованные пациентами специальности и процентное соотношение пациентов, обслуженных в государственых и частных медицинских учреждениях за последние три года. 151 Таблица 2 : Категории востребованные медицинскими больными в 2008 году и процентное соотношение Распределение в 2008 году специальностям государственного и частного секторов 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 Гос. Част. Офтальмология Стоматология Ортопедия Кардиология Онкология Пласт. Хирург. Нейрохир. 3,41 38,10 21,00 19,22 28,18 34,97 16,99 96,59 61,90 79,00 80,78 71,82 65,03 83,01 Как отражено в таблице 1, в 2008 году частный сектор занимал доминирующее положение. Свыше 80 % услуг были оказаны частными медицинскими учреждениями офтальмологического, нейрохирургичекого, ортопедичекого и кардиологического профиля. В то время, как наряду с преобладанием частного сектора в стоматологии, имеющей большой потенциал, доля государственного сектора также значительна, что требует проведение отдельного анализа. График 2 : Распределение в 2008 году государственного – частного секторов медицинского туризма Распределение в 2008 году: государственного - частного секторов %6 Гос. Част. %94 152 Во втором графике указано распределение по государственным и частным медицинским учреждениям медицинских туристов, приехавшив в Турцию в 2008 году. Как видно из второго графика 94 % медицинских туристов получали курс лечения в частных учреждениях. Как было сказано выше такое положение характерно для всех стран . Таблица 3 : Категории востребованные медицинскими туристами в 2009 году и их процентное соотношение Распределение в 2009 году по специальностям государственного-частного секторов 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 Офтальмология Стоматология Ортопедия Кардиология Онкология Пласт. Хирург. Нейрохир. Гос. 3,45 43,56 21,67 18,96 17,47 18,09 18,66 Част. 96,55 56,44 78,33 81,04 82,53 81,91 81,34 В 2009 году заметно изменилось положение в онкологии и в пластической хирургии. В этих категориях привлекает внимание увеличение доли частного сектора. Доля онкологии в частном секторе увеличилась примерно на 15 % , пластическая хирургия на 25% . В других категориях произошли незначительные повышения или уменьшения до 5 %. Таким образом в 2008 году продолжается доминирование частного сектора График 3 : Распределение в 2009 году государственного - частного секторов медицинского туризма Распределение в 2009 году государственного-частного секторов %6 Гос. Част. %94 153 Таблица 4 : Категории, востребованные медицинскими туристами в 2010 году и их процентное соотношение Распределение в 2010 году по специальнотям государственного- частного секторов 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 Офтальмология Стоматология Ортопедия Кардиология Онкология Пласт. Хирург. Нейрохир. Гос. 4,72 44,19 24,36 20,27 17,86 12,27 21,85 Част. 95,28 55,81 75,64 79,73 82,14 87,73 78,15 Третья таблица показывает распределение медицинских туристов в 2010 году по специальностям. Как было сказано выше, данные за 8 месяцев 2010 года были спроектированы на двенадцать месяцев. По этим данным, наблюдавшийся в 2009 году рост в частном секторе доли онкологии и пластической хирургии, также продолжался, хоть и незначительно и в 2010 году. Уровень онкологии в частном секторе 82.53 % в 2010 году остался прежним , а уровень пластической хирургии частного сектора, составляющий в 2009 году - 81.91% , в 2010 году изменился и стал 87.73 %. Однако, хоть и не значительно, повысилось соотношение государственного сектора в ортопедическом и кардиологическом отделениях, как показано в графике 4, произошло повышение доли государственного сектора с 6% до 8%. График 4 : Распределение в 2010 году государственного - частного секторов медицинского туризма Распределение в 2010 году государственного - частного секторов %8 Гос. Част. %92 154 Привлекает внимание то, что для диагностики и лечения глазных болезней большая часть туристов предпочитает обращатся в больницы частного сектора. По сравнению с частным сектором, доля государственных больниц существенно незначительная. Но в целом, как в частном, так и в государственном секторах произошел рост числа иностранцев, обратившихся к услугам офтольмологов за последние три года. При детальном изучении данных Министерства Здравоохранения, наблюдаются значительная разница в спросе на услуги офтольмологического по сравнению с другими специальностями. Количество обращений иностранцев, предпочитающих лечение в турецких стоматологических отделениях, не составляют существенной разницы в частном и государственном секторах. Наряду с отсутствием данной разницы, еще одним примечательным моментом является небольшая численность пациентов. Небольшое число пациентов постепенно увеличилось за три года, как в государственном так и в частном секторах. В данном ислледовании не были охвачены практикующие стоматологи, работающие в частных поликлиниках и в стоматологических центрах. В связи этим необходимо провести отдельное исследование по этой теме, тем более, что стоматологический туризм имеет важную подоплеку. С другой стороны это исследование покажет, как может распределиться имеющийся потенциал стоматологического отделения, а также со временем определит распределение между государственным и частными секторами. В связи с этим, достаточное количество специалистов, превосходство в международной конкуренции и наличие свободной силы дают нам право верить в наше продвижение. В связи с этим, можно сказать, что достаточное количество специалистов, превосходство в международной конкуренции и наличие свободной силы позволит нам совершить важные шаги на этом пути. Так же, как и при офтальмологических и стоматологических заболеваниях, большинство приезжающих в Турцию туристов с целью диагностики и лечения ортопедических заболеваний обратились в частные больницы. Соотношение между секторами состоит как 1: 2, в пользу частного. Как в государственном, так и в частном секторах, в период последних трех лет видется постепенное увеличение количества обращений. Кардиологические болезни связаны с интенсивной работой и стрессом, такие болезни, как ожирение также провоцируют развитие болезни, в западных странах это имеет отрицательное влияние на жизнь многих людей. В связи с этим, в целях определения диагноза и лечения, медицинские туристы отдавшие предпочтение нашей стране, в большинстве случаев обращались в частные больницы. В этой категории по количеству обращений в частные больницы обращались в четыре раза чаще, чем в государственные. В вышеуказанной таблице, с 2008 года до сегодняшнего дня мы видим, что иностранцы обращались как в частные, так и в государственные больницы. Очевидно также, что рост обращений по поводу онкологических заболеваний в государственные больницы ниже, чем в частные. Число обратившихся иностранцев в частные больницы за 2 года выросло примерно на 700 %. В государственном секторе примерно на 400 %. Для обоих секторов характерно увеличение спроса на услуги в онкологическое отделение. Такого рода рост в категории лечения целесообразно дополнять маркетинговыми и рекламными политиками . Рост обращений в категории пластической хирургии в частном секторе, ничем не отличается от вышеприведённых данных в онкологии. Последние три года число иностранных пациентов приехавших с целью пользоваться услугами пластической хирургии выросло на 400 %. В государственных больницах наблюдается более горизонтальный рост. Сравнение в этой области полностью выполнено полностью между государственным и частным секторами. Последние три года рост обращений в категории нейрохирургии наблюдается в пользу государственного сектора. В 2008 году число пациентов, проходящих лечение в отделении нейрохирургии составляло 17 %, в 2010 году эта цифра составляла уже 22.5%. Однако будет правильно замечено, что частные больницы и медицинские учреждения имеют популярность в категории нейрохирургии. С другой стороны, в обоих секторах увеличился спрос на все услуги. Общий рост составил 69 %, что выше роста среднего мирового уровня. 155 156 НАУЧНО-ИССЛЕДОВАТЕЛЬСКАЯ ИНВЕНТАРИЗАЦИЯ МЕДИЦИНСКОГО ТУРИЗМА В ТУРЦИИ (2008 -2010) Нижеуказанная Таблица 5 составлена с учетом количества медицинских туристов в Турции. Здесь предоставлена научно-исследовательская инвентаризация последних трех лет. В 2008 году на лечение приезжало 74.093 иностранных больных, в 2010 году их количество составило 109.678 ( данные 2010 года взяв данные первых 8 месяцев рассматривались как на 12 месяцев). Этот рост определился тогда числом в 48 %. Соотношение с ростом других ветвей туризма, выше чем в среднем по миру. Этот рост составил в государственном секторе 20%, в частном 25 % . График 5 : Научно-иследовательская инвентеризация медицинского туризма НАУЧНАЯ ИНВЕНТАРИЗАЦИЯ МЕДИЦИНСКОГО ТУРИЗМА 90000 Число Больных 80000 70000 60000 50000 40000 30000 20000 10000 0 2008 2009 2010 Число 56276 70510 77003 Гос. 17817 21442 32675 Посмотрев на 5 таблицу ясно, что за последние три года рост медицинских туристов наблюдался как государственном, так и в частном секторах . Таблица 5 : Распределение по годам иностранных медицинских больных (*) ЧАСТНЫЙ ГОСУДАРСТВЕННЫЙ ВСЕГО 2008 56.276 17.817 74.093 2009 70.519 21.442 91.952 2010 77.003 32.675 109.678 ВСЕГО 203.798 71.934 275.732 (*) В последующих главах работы ,как было сказано выше, под графой «прочие» будут упоминаться категории не вошедшие в первые семь. 157 РАСПРЕДЕЛЕНИЕ МЕДИЦИНСКИХ ТУРИСТОВ ПО СТРАНАМ Для анализа выбрали только первые пять групп категорий. 1. Проживающие, по разным причинам, за рубежом турецкие граждане ( Германия ,Голландия ,Франция и т. д.) 2. Развивающиеся страны с неразвитой инфраструктурой и недостатком специалистов ( Балканские страны, Республики Средней Азии) 3. Страны с дорогими медицинскими услугами и медицинской страховкой, не включающей некотрые медицинские услуги ( Америка ,Великобритания ,Германия ) 4. Долгое ожидание операций из-за несбалансированности спроса- предложения ( Великобритания , Голландия и Канада ) 5. В рамках двустороннего соглашения, направление определенного количества больных ( Афганистан , Йемен ,Судан и т.д.) В 2008 году, в рамках понятия медицинского туриста, приехали пациенты примерно из 40 стран мира. В этой главе были рассмотрен профиль медицинских туристов пяти первых стран. Эти пять стран охватывают 67 % иностранных больных. Только из Германии приезжают 43 %. В нижеуказанных таблицах по годам( 2008 ,2009,2010) указаны соотношения по странам и категориям специальности. С другой стороны, заставляют задумываться такие медицинские туристы, которые обращаются в государственные больницы городов Кайсери, Газиантеп, Адана. Как было сказано ранее, проживающие за границей турецкие граждане, кроме “самых востребованных” категорий и обращений в государственные больницы, рассматриваясь, как «прочие» не учитывались. Данные внизу графики (6-8-10), показывают процентное соотношение количества медицинских туристов по годам первых пяти стран. График 7,9,11 показывает долю числа медицинских туристов по странам в целом. Даже если данные по годам и различаются, но ясным становится одно, Германия-лидер в категории «офтальмология». Следует сказать, что в шестом графике на четвёртом месте находиться Северная Турецкая Республика Кипр. Наряду с этим, следует отметить, что количество обращений первых пяти стран примерно 94% составляют обращения в медицинские учреждения частных учреждений. Особенно, если не учитывать, Северной Турецкой Республики Кипр, то число достигнет 97 %. Нижние таблицы показывают эту тенденцию. Как было сказано, в графике указаны данные первых пяти стран. Данные других стран будут более детально рассмотрены в других работах. Однако, при анализе, более удобным было рассматривать данные первых пяти стран. 158 График 6 : В 2008 году иностранные граждане и категории специальностей офтальмология стоматология ортопедия кардиология онкология Пласт.х нейрох другие Част. Гос. Част. Гос. Част. Гос. Част. Гос. Част. Гос. Част. Гос. Част. Гос Част. ГЕРМАНИЯ 42,98 2,55 0,46 0,42 5,82 2,26 6,51 1,77 0,01 0,14 0,49 0,32 2,62 0,57 33,06 ГОЛЛАНДИЯ 73,46 0,61 0,4 0,28 3,98 0,57 5,12 0,77 0 0,01 0,05 0,04 0,92 0 13,78 ФРАНЦИЯ 20,25 1,72 0,62 0,15 11,33 0,95 1,22 0,5 0 0,06 0,15 0,03 4,54 0,09 58,4 КИПР 78,74 1,72 0,06 0,71 0,06 1,84 0,41 7,22 0,06 1,89 2,07 0,36 0,24 0,77 3,85 АВСТРИЯ 41,52 1,93 0,67 0,47 13,57 1,6 11,24 0,53 0 0,07 1,66 0,4 1 0,33 25,02 гос График 7 : Распределение медицинских туристов по странам в 2008 году 2008 Распределение по странам ГЕРМАНИЯ, %31 ПРОЧИЕ, %31 РОССИЯ, %2 АВСТРИЯ, %3 КИПР, %3 ФРАНЦИЯ, %6 ГОЛЛАНДИЯ, %15 159 График 8 : В 2009 году иностранные граждане и категории отделений офтальмология стоматология ортопедия кардиология онкология Пласт.х нейрох другие Част. Гос. Част. Гос. Част. Гос. Част. Гос. Част. Гос. Част. Гос. Част. Гос Част. ГЕРМАНИЯ 43,35 0,75 0,54 0,84 5,60 2,31 5,89 1,03 0,19 0,32 1,45 0,32 3,10 0,67 33,64 ГОЛЛАНДИЯ 70,61 0,77 0,61 0,34 3,65 0,54 4,97 0,04 0,01 0,04 0,79 0,03 0,88 0,13 16,57 АВСТРИЯ 14,87 1,41 0,86 0,53 6,74 0,86 8,45 1,09 0,16 0,00 3,26 0,10 6,74 0,20 54,74 ИРАК 25,28 0,71 0,52 0,07 5,76 1,08 34,22 1,31 1,61 0,00 0,41 0,22 0,79 0,82 27,19 БЕЛЬГИЯ 29,52 0,61 0,45 0,33 7,25 1,31 3,15 12,90 0,25 0,04 0,12 0,20 2,17 0,25 41,44 гос В 2008 и 2009 годах около 43 % медицинских туристов из Германии приехали для глазных операций. Это соотношение для Голландии составляет 70 %. А кардиологическое отделение пользуется спросом среди больных из Ирака. Процентное соотношение больных, обратившихся в кардиологическое отделение среди больных из Ирака достигает 35 % . Şekil 9: 2009 Yılı Gelen Sağlık Turistlerinin Ülkelere Göre Dağılımı 2009 Распределение по странам КИПР %3 ПРОЧИЕ %30 АЗЕРБАЙДЖАН %2 ФРАНЦИЯ %2 БЕЛЬГИЯ %3 ИРАК %3 АВСТРИЯ %4 ГОЛЛАНДИЯ %12 160 ГЕРМАНИЯ %40 График 10: В 2010 году иностранные граждане и категории отделений офтальмология стоматология ортопедия кардиология онкология Пласт.х нейрох другие Част. Гос. Част. Гос. Част. Гос. Част. Гос. Част. Гос. Част. Гос. Част. Гос Част. ГЕРМАНИЯ 33,34 2,36 0,45 1,12 7,26 3,29 5,50 1,72 0,10 0,49 2,18 0,16 2,76 0,78 38,48 ГОЛЛАНДИЯ 46,99 2,45 0,36 0,53 4,70 1,38 6,80 2,61 0,18 0,33 0,65 0,25 0,51 0,56 31,70 АВСТРИЯ 28,93 1,33 0,31 0,92 6,13 1,60 6,17 1,12 0,03 0,07 0,92 0,00 1,12 0,85 50,49 ИРАК 84,72 0,62 0,74 0,16 2,33 0,97 0,66 1,40 0,35 0,97 1,05 0,23 0,43 0,27 5,12 БЕЛЬГИЯ 6,50 0,68 5,48 0,44 14,70 1,89 0,63 0,00 0,00 0,00 0,29 0,10 0,10 0,29 68,90 График 11: Распределение медицинских туристов по странам в 2010 году. 2010 Распределение по странам ПРОЧИЕ %35 ФРАНЦИЯ %3 ИРАК%4 РОССИЯ %4 КИПР %5 АВСТРИЯ %5 ГОЛЛАНДИЯ %8 ГЕРМАНИЯ %36 161 гос Таблица 6 : Распределение медицинских туристов в провинциях по годам 2008 Част. Гос. Част. 2010 Гос. Част. Итого част. Гос. Итого гос. Итого всего СТАМБУЛ 31176 5422 41153 5649 26238 5476 98567 16547 115114 КАЙСЕРИ 10924 601 12395 1002 9631 1345 32950 2948 35898 АДАНА ГАЗИАНТЕП АНКАРА 944 3836 1881 4578 955 5957 3780 14371 18151 3363 - 2353 2065 4061 1666 9777 3731 13508 17 2846 1351 2338 1794 1018 3162 6202 9364 2283 155 3063 - 302 2417 5648 2572 8220 ИЗМИР 185 2091 334 2557 2370 - 2889 4648 7537 СПАРТА 1579 688 2566 - 775 1015 4920 1703 6623 ТРАБЗОН 2202 - 1241 676 1680 - 5123 676 5799 АНТАЛЬЯ ТУРЦИЯ 2009 КОДЖАЭЛИ 615 - 1512 - 1913 - 4040 - 4040 ДИЯРБАКЫР 951 264 1173 - 1326 96 3450 360 3810 ВУРСА 935 252 673 473 991 - 2599 725 3324 АЙДЫН 1081 - 692 369 425 351 2198 720 2918 МАНИСА 22 791 701 193 93 677 816 1661 2477 САКАРЬЯ 543 - 813 - 514 88 1870 88 1958 МУШ - 494 - 695 - 559 - 1748 1748 ЗОНГУЛДАК - 211 - 578 61 369 61 1158 1219 АРТВИН - 133 - 249 - 402 - 784 784 ЭДИРНЕ 71 - 102 - 119 134 292 134 426 - 33 19 16 - 178 19 227 246 АДЫЯМАН МАРДИН ВСЕГО - - - 4 - 35 - 39 39 56891 17817 72022 21442 53248 21783 182161 61042 243203 График 12 : Распределение больных из Германии по категориям Распределение больных из Германии в 2008 году 35,00 30,00 Проценты 25,00 20,00 15,00 10,00 5,00 0,00 част гос 162 Офтальмология Стоматология Ортопедия Кардиология Онкология Пласт Хирург. Нейрохирург. Прочие 32,15 0,34 4,35 4,87 0,01 0,37 1,96 24,73 1,91 0,32 1,69 1,33 0,10 0,24 0,42 25,19 Хочется отметить, что такая страна, как Германия, имеющая самое большое число медицинских туристов, обращается в первую очередь к услугам офтальмологии, кроме перечисленных семи, имеет высокий спрос на услуги «других» категорий. Этот пример говорит о том, что имеется спрос наших граждан, проживающих за границей на медицинские услуги . Изучив статистику 2008, 2009 и 2010 годов первых двенадцати провинций, можно оценить их как провинции, где надлюдается самое большое количество обращений, причем процент обращений в частные больницы перевешивает. Если расставить в порядке убывания провинции, то первыми тремя будут Стамбул, Кайсери и Адана. Стамбул с его высококвалифицированным персоналом, хорошими условиями в больницах и туристическими дотопримечательностями можно рассматривать как самый приемлемый для медицинского туриста. Огромная разница в количестве больных, по сравнению с другими провинциями, подтверждает нашу догадку. На самом деле, кроме Стамбула, статистика одиннацати областей и определение медицинского туризма в научной литературе, дают повод размышлениям на тему о медицинском туризме в этих провинциях. Эта тема в дальнейшем требует отдельной разработки. Однако, сейчас требуется сделать анализ реальной ситуации. Например, в Анталиьи, в Кемере самое большое количество больниц, предлагающих услуги иностранцам. В Кемер в год приезжает приблизительно восем миллионов турстов и Кемер – Анталья- Белек самые популярные точки туристов. Здесь большая вероятность того, что приехавший на отдых иностранный турист может внезапно заболеть, поэтому многие из этих данных нельзя рассматривать в рамках медицинского туризма. Всем известно, что из Кайсери много граждан в свое время уехало за рубеж. Во время отпусков, приезжая на родину, они обращаются для простых операций или в неотложных случаях в медицинские учреждения, но на самом деле Кайсери не может находится на втором месте по Турции в медицинском туризме. Из этой таблицы очевидно одно – центр медицинского туризма находиться в Стамбуле. Поэтому данные медицинских учреждений частного сектора провинции Стамбула следует рассмотривать повнимательней, применяя результаты исследования в дальнейшем в маркетинговой политике. Для более подробного анализа о самых популярных областях посещаемых медицинскими туристами нужно иметь данные более длительного периода. В этих целях, сравнив полученные правильные и полные данные с имеющимися данными 2008 года и двумя последующими годами протестируем их достоверность. Кроме того, для Стамбула, с его большей долей медицинских услуг для иностранных туристов надо использовать отдельный заголовок. Проанализировав данные частных больниц Стамбульской провинции очевидно, что доля обращений в категории «офтальмология » больше вместе взятых других категорий. Только в категории « офтальмология », число приехавших в Турцию пациентов не уменьшается, но увеличение числа пациентов в других категориях уменьшает процентное соотношение в категории «офтальмология». Соотношение по сравнению с другими категориями, число приехавших для лечения глазных болезней в 2008 году составляло 79 %, в 2009 году 79 % и в 2010 году стало 66%. Как видно из графиков в лечении категории « офтальмология» наблюдается спад. Однако , это не показатель уменьшения спроса, а показатель процентного соотношения увеличения обращений в другие категории. 163 График 13 : Распределение по категориям приехавших медицинских туристов в частном секторе (Стамбул, 2008 ) ИССЛЕДОВАТЕЛЬСКАЯ ИНВЕНТАРИЗАЦИЯ ОЗДОРОВИТЕЛЬНОГО ТУРИЗМА СТАМБУЛА(ЧАСТ. БОЛЬНИЦЫ 2008) Другие %17 Хирургия Мозга %1 Кардиология %1 Ортопедия %1 Глаз %79 Стоматология %1 Онкология %0 Пластическая Хирургия%0 График 14 : Распределение по категориям медицинских туристов в частном секторе(Стамбул,2009) Научная Инвентаризация Медицинского Туризма в Стамбуле (Частные больницы-2009) Другие %18 Хирургия Мозга %1 Пластическая Хирургия Онкология %1 Кардиология %3 Ортопедия %3 Стоматология %1 164 Глаз %72 График 15 : Распределение по категориям медицинских туристов в частном секторе (Стамбул,2010 ) Научная Инвентаризация Медицинского Туризма в Стамбуле (Частные больницы-2010) Другие %24 Хирургия Мозга %2 Пластическая Хирургия %2 Онкология %1 Глаз %72 Кардиология %3 Ортопедия %2 Стоматология %0 165 166 ВЫВОДЫ По результатам подготовленной совместной работы Отделения Оздоровительного Туризма Главного Управления Медицинских Услуг Министерства Здравоохранения и Университета Гази ясно, что причины заставляющие отдавать предпочтение нашей стране инстранными туристами бывают самые различные. Хотя цены играют в выборе немаловажную роль, но всё же главной причиной является хорошо развитая инфраструктура и квалифицированные кадры. В других областях оздоровительного туризма врач, являясь одним из звеньев, в медицинском туризме являяется самым важным. Большая часть медицинского туризма, как и во всем мире, развиваясь в частном секторе, должна преодолеть структурные проблемы медицинского сектора и тогда, идя в ногу с новейшими достижениями, увеличивая число врачей и улучшая условия работы, мы сможем полностью проанализировать увеличившийся потенциал медицинского туризма. Используя свободный потенциал медицинских учреждений частного сектора, возможно повышение их производительности. Государственный сектор, с его малой долей, нацелен на поддержку частного сектора своими врачами, больницами и инфраструктурой. Как и в других странах - лидерах мирового медицинского туризма, надо поддерживать позицию, определяющую общую политику. Здесь надо сделать точный рассчет, как использовать потенциал категорий некоторых специальностей в частном секторе в определенные периоды. Здесь надо постоянно следить за категориями по периодам и для каждой специальности применять различные политики и тактики маркетинга. Для увеличения производительности, одним из принципов которой является использование свободного потенциала, нужно широко применять эти политики. Следует постоянно использовать гибкие политики. С другой стороны, некоторые услуги в своей стране не входящие в страховку и долгая продолжительность ожидания лечения заставляет больных проводить лечение в Турции. При исследовании причины выбора больниц медицинскими туристами первой является репутация больницы и цена услуг, потом идут отзывы пациентов, прошедших лечение и эффективная рекламная деятельность. Рассматривая такие причины, как качество услуг в Турции, низкие расходы по сравнению с другими странами, климатические условия, возможность отдыха, короткий помежуток ожидания, специализированные больницы и техническая оснащенность, учитывая меняющиеся условия, можно избежать повторной проверки данных в дальнейших работах. Особенно, наблюдая в некоторых категориях специальностей, за развитием технологий и инфраструктуры, важно правильно предлагать их вниманию пациентов. Изучая распределение стран по доходам числу больных, то на первом месте видим пациентов из Германии. Не только Германия, но и все западные страны являются для Турции важными потенциальными поставщиками пациентов. Только не сейчас, а в дальнейшем будет проводиться анализ стран. Турция ,с центром Стамбул в категории “офтальмогия” обладает большой долей в медицинском туризме и держит процесс под контролем. Поэтому следует не упускать из вида возможность увеличения числа медицинских туристов, приезжающих для лечения глазных болезней, так как в своих странах лечение не оплачивается государственными и частными страховками. В нашей стране только «Дюнья Гёз Хастанеси»(Dünya Göz Hastanesi) за последние три года, обслужив 67.000 медицинских туристов, повысила процентное соотношение категории «офтальмология» по 167 сравнению с другими категориями, а также и число приехавших медицинских туристов повысила до 60 %. Используя вышеуказанный потенциал и эффективную рекламную компанию надо выявить различные стороны медицинский туризма. Только сумма лечения глазных болезней составляет менее 1000 долларов на человека. За онкологические, сердечно-сосудистые, ортопедические, нейрохирургические и т.д. операции платят больше 15000 $, за трансплантацию около 50000 $. Поэтому количество глазных операций не так уж важно. В конечном итоге число пациентов других категорий небольшое, но приток валюты гораздо выше. Кроме Стамбула, в дальнейшем, по новому проанализировав данные других областей, следует повторно создать более правдоподобную картину и предоставить новый доклад на рассмотрение. 168 ИСТОЧНИКИ Cornell, John (2006), “Medical Tourism ; Sea, Sun, Sand and Surgery”, Tourism Management, Vol.27, 1093-1100. Deloitte Global Survey of Health Care Consumers Report (2010). Mugomba, C. and C. Danell, (2007), “Medical Tourism, and Its Entrepreneurial Opportunities - A Conceptual Framework for Entry Into the Industry”, Tourism and Hospitality Management Master Thesis No. 2006:9, January 2007, School of Business, Economics and Law, Göteborg University (https://gupea.ub.gu.se/dspace/bitstream/2077/4671/1/2006_91.pdf). Р.Т. Министерство Культкры и Туризма (http://www.kultur.gov.tr/TR/belge/1-45771/mevzuat.html ) Р.Т. Министерство Здравоохранения Главное Управление Медицинских Услуг Координационный Отдел Оздоровительного Туризма Научно-Исследователтская Инвентаризация (2011) . Р.Т. Министерство Здоровья www.saglik.gov.tr/saglikturizmi World Tourism Organization Annual Report (2010). 169 170 171 172 2003 . . . . . . . . . . . . . 173 174 . . . . 45 . . . 100000 . . . . . . %95 . . . . . . . " " . . . . ( . ) . . . 7 175 176 . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 9 177 . . . , , , ) . . ( . . . . . . 2010 0,0005 2009 0,0004 2008 . 2008 0,0003 . . . . . " . 16 " . . . , . . . . 16 2008 2009 2010 10 0 0 09 00 00 . . 178 10 2010 ( ) (*) (**) (***) (****) (*****) . 2010 2009 2008 B10-0-TSH-0-09-00-00 16 2010 . . . . . ) . ( ) ( : * . 179 12 180 . %6.7 . .2010 (WTO ) 935 . . 2009 2008 . . 1: (2010 ) 1995-2010* 1000 935 894 900 913 877 839 795 800 755 700 600 675 561 586 602 675 605 684 626 528 500 400 1995 2000 2005 2010 . 181 . . . . . . 2009 ) ( 1 74,2 2 54,9 3 52,2 4 50,9 5 43,2 6 28,0 7 25,5 8 24,9 9 22,1 10 21,5 : (UNWTO) . . , . . . . , . . . . . Deloitte, Global Survey ) 100 2010 30 . Deloitte, Global Survey ) ) (2006 100 2010 30 15 . (2006) 182 15 . of Health Care Consumers, 2010). 22 . of Health Care Consumers, 2010). 22 . . 20 (2007) 2010 . . 100 2010 . 2.5 . . . 25 . . . . (1993) . . . . . 8 . 2006 . 10.000 46 200 . . . . . 65 %25 30 20 65 . 16 183 . . . . ) .( . .( ) . . . . . . . % 2.1 2008 %4 2010 . . %6.7 2009 . .2011 . . . , . . 184 17 . . . 2010 . 12 . . . . . . (2008-2010) . ( . ( )7 . ) . ) . ( . .3 1 2 . . . . . 18 185 2008 :2 2008 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 3,41 38,10 21,00 19,22 28,18 34,97 16,99 96,59 61,90 79,00 80,78 71,82 65,03 83,01 . 2008 . 1 2008 %80 2: . 2008 %6 l %94 . 186 . % 94 2 . 2008 2009 :3 2009 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 3,45 43,56 21,67 18,96 17,47 18,09 18,66 96,55 56,44 78,33 81,04 82,53 81,91 81,34 . 2009 . %15 .%25 .%5 .2008 2009 3: 2009 %6 l %94 187 2010 :4 2010 100,00 90,00 80,00 70,00 60,00 50,00 40,00 30,00 20,00 10,00 0,00 4,72 44,19 24,36 20,27 17,86 12,27 21,85 95,28 55,81 75,64 79,73 82,14 87,73 78,15 2010 % 82.53 . 2010 . 12 8 2009 . .2009 4 %8 % 81.91 %6 2010 %87.73 4: 2010 %8 188 2010 . 2010 %92 3 . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 4 . . . . . 4 . 4 . . . 2008 . %700 . 4 . . .%400 %700 . %700 .%400 . .%400 . . . %400 %400 . %400 .2010 .2010 .2010 .2010 . . . . . . . . . . 2008 . . . . . .%400 . %700 . 2008 . . 2008 %400 . %22.5 . %22.5 . . . %22.5 . . %22.5 .. . . . . . . 2008 . %17 . 2008 2008 2008 .%17 %69 %17 . %69 .%17 189 %69 . %69 190 (2008 -2010) . 109.678 2010 . %48 . . 5 . ).2008 .( 74.093 12 2010 2010 %20 %25 5: 90000 80000 70000 60000 50000 40000 30000 20000 10000 0 2008 2009 2010 56276 70510 77003 17817 21442 32675 . 5 :5 (*) 2008 56.276 17.817 74.093 2009 70.519 21.442 91.952 ( ) 2010 77.003 32.675 109.678 TOPLAM 203.798 71.934 275.732 . 191 . ( 5 1 ) .2 ) ( .3 ( ) .4 . ( .5 ) ( . ) 40 2008 . . %43 .(2008 2009 2010) . %67.6 . ( . (9 8 6) 987 . . . . 6 %94 . . . 5 . . 192 . %97 ) .2008 42,98 2,55 73,46 20,25 6: 0,46 0,42 5,82 2,26 6,51 1,77 0,01 0,14 0,49 0,32 2,62 0,61 0,4 1,72 0,62 78,74 1,72 41,52 1,93 0,28 3,98 0,57 5,12 0,77 0 0,01 0,05 0,04 0,15 11,33 0,95 1,22 0,5 0 0,06 0,15 0,03 0,06 0,71 0,06 1,84 0,41 7,22 0,06 1,89 2,07 0,67 0,47 13,57 1,6 11,24 0,53 0 0,07 1,66 2008 0,57 33,06 0,92 0 13,78 4,54 0,09 58,4 0,36 0,24 0,77 3,85 0,4 1 0,33 25,02 7: 2008 %31 %31 %2 %3 %3 %6 %15 193 .2009 8: 43,35 0,75 0,54 0,84 5,60 2,31 5,89 1,03 0,19 0,32 1,45 0,32 3,10 0,67 33,64 70,61 0,77 0,61 0,34 3,65 0,54 4,97 0,04 0,01 0,04 0,79 0,03 0,88 0,13 16,57 14,87 1,41 0,86 0,53 6,74 0,86 8,45 1,09 0,16 0,00 3,26 0,10 6,74 0,20 54,74 25,28 0,71 0,52 0,07 5,76 1,08 34,22 1,31 1,61 0,00 0,41 0,22 0,79 0,82 27,19 29,52 0,61 0,45 0,33 7,25 1,31 3,15 12,90 0,25 0,04 0,12 0,20 2,17 0,25 41,44 2009 2008 . . % 43 %70 . . %35 2009 9: 2008 %3 %30 %2 %2 %3 %3 %4 %12 194 %40 .2010 10: 33,34 2,36 0,45 1,12 7,26 3,29 5,50 1,72 0,10 0,49 2,18 0,16 2,76 0,78 38,48 46,99 2,45 0,36 0,53 4,70 1,38 6,80 2,61 0,18 0,33 0,65 0,25 0,51 0,56 31,70 28,93 1,33 0,31 0,92 6,13 1,60 6,17 1,12 0,03 0,07 0,92 0,00 1,12 0,85 50,49 84,72 0,62 0,74 0,16 2,33 0,97 0,66 1,40 0,35 0,97 1,05 0,23 0,43 0,27 5,12 6,50 0,68 5,48 0,44 14,70 1,89 0,63 0,00 0,00 0,00 0,29 0,10 0,10 0,29 68,90 2010 :11 2010 %35 %3 %4 %4 %5 %5 %8 %36 195 :6 2008 31176 2009 2010 5422 41153 5649 26238 5476 98567 16547 115114 10924 601 12395 1002 9631 1345 944 3836 1881 4578 955 5957 32950 2948 35898 3780 14371 18151 3363 - 2353 2065 4061 17 2846 1351 2338 1794 1666 9777 3731 13508 1018 3162 6202 2283 155 3063 - 302 9364 2417 5648 2572 8220 185 2091 334 2557 2370 - 2889 4648 7537 1579 688 2566 - 775 1015 4920 1703 6623 2202 - 1241 676 1680 - 5123 676 5799 615 - 1512 - 1913 - 4040 - 4040 951 264 1173 - 1326 96 3450 360 3810 935 252 673 473 991 - 2599 725 3324 1081 - 692 369 425 351 2198 720 2918 22 791 701 193 93 677 816 1661 2477 543 - 813 - 514 88 1870 88 1958 - 494 - 695 - 559 - 1748 1748 - 211 - 578 61 369 61 1158 1219 - 133 - 249 - 402 - 784 784 71 - 102 - 119 134 292 134 426 - 33 19 16 - 178 19 227 246 - - - 4 - 35 - 39 39 56891 17817 72022 21442 53248 21783 182161 61042 243203 12 2008 35,00 30,00 25,00 20,00 15,00 10,00 5,00 0,00 196 32,15 0,34 4,35 4,87 0,01 0,37 1,96 24,73 1,91 0,32 1,69 1,33 0,10 0,24 0,42 25,19 (7) . . 12 . 2010 2009 2008 . . . . . . . . . . . . . . . . 2008 . . . %79 %72 . .%66 2010 2009 2008 . 34 197 13: (2008 ) -2008) ( %17 %1 %1 . %1 %79 %1 %0 %0 ( 2009 14: ) ( -2009) %18 %1 %1 . %1 %3 %3 %1 198 %72 2010( ) 15 ( -2010) %24 %2 %2 %1 . %72 %3 %2 %0 199 200 . . . . . . . . . . . . . . . 185 . . . . . 67.000 %60 . . . 1000 15000 37 201 . . 202 50.000 . . Cornell, John ( 2006), “Medical Tourism ; S ea, Sun, Sand and Surgery”, T ourism Management, Vol.27, 1093-1100. Deloitte Global Survey of Health Care Consumers Report (2010). Mugomba, C . and C . Danell, ( 2007), “Medical Tourism, and Its E ntrepreneurial Opportunities - A Conceptual F ramework f or E ntry I nto the Industry”, T ourism and Hospitality M anagement M aster T hesis N o. 2006:9, January 2007, S chool o f Business, Economics a nd L aw, Göteborg U niversity (https://gupea.ub.gu.se/dspace/bitstream/2077/4671/1/2006_91.pdf). (http://www.kultur.gov.tr/TR/belge/1-45771/mevzuat.html (2011) www.saglik.gov.tr/saglikturizmi World Tourism Organization Annual Report (2010). 203