Türkiye`de Medikal Turizmi 2011

Transkript

Türkiye`de Medikal Turizmi 2011
2011
Telif Hakkı Sahibi:
T.C. Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü, 2011
Tüm hakları T.C. Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne aittir. Kaynak gösterilmeksizin
alıntı yapılamaz. 5446 sayılı yasa gereği Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün onayı olmaksızın tamamen
veya kısmen çoğaltılamaz.
ISBN NO
: 978-975-590-419-1
Baskı
: AG DESIGN
Tel :: 0312 427 1977 Faks:: 0312 427 1978
[email protected] • www.agtanitim.com
Grafik Tasarım
:
Kapak Tasarım
: Efe ALPAY
ANKARA - 2011
2
TÜRKİYE’DE MEDİKAL TURİZM
HAZIRLAYANLAR
Dr. Dursun AYDIN
Prof. Dr. Nevzat AYPEK
Yrd. Doç. Dr. Cemalettin AKTEPE
Yrd. Doç. Dr. R. Pars ŞAHBAZ
Öğr. Gör. Sıddık ARSLAN
EDİTÖR
Enginer BİRDAL
3
4
İÇİNDEKİLER / INDEX
ÖNSÖZ................................................................................................................................................ 9
SUNUŞ...............................................................................................................................................11
YÖNETİCİ ÖZETİ.............................................................................................................................. 13
ÖZET................................................................................................................................................. 17
GİRİŞ................................................................................................................................................. 19
TÜRKİYE’DE MEDİKAL TURİZMİNİN GELİŞİMİ.............................................................................. 22
EN ÇOK HASTA ÇEKEN BRANŞLARA GÖRE MEDİKAL TURİZMİN GELİŞİMİ............................. 23
TÜRKİYE’DE MEDİKAL TURİZM ENVANTERİ................................................................................. 29
TÜRKİYEYE GELEN SAĞLIK TURİSTLERİNİN ÜLKELERİNE GÖRE DAĞILIMI........................... 30
YABANCI HASTALARA SAĞLIK HİZMETİ SUNUMUNDA KAMU HASTANELERİNİN ROLÜ......... 39
TURİZM VE SAĞLIK SEKTÖRÜNDE DEVLETİN ARTAN GÖREVLERİ.......................................... 41
BAZI İLLERE GÖRE HİZMET BİRİMLERİNE GELEN ÜCRETLİ HASTA DAĞILIMLARI................. 54
SONUÇ.............................................................................................................................................. 57
KAYNAKÇA....................................................................................................................................... 59
MEDICAL TOURISM IN TURKEY..................................................................................................... 61
FOREWORD..................................................................................................................................... 63
PRESENTATION............................................................................................................................... 65
EXECUTIVE SUMMARY................................................................................................................... 67
ABSTRACT....................................................................................................................................... 71
INTRODUCTION............................................................................................................................... 73
DATA ON HEALTH TOURISM IN TURKEY....................................................................................... 77
DEVELOPMENT OF MEDICAL TOURISM BY THE LEVEL OF
BRANCHES ATTRACTING PATIENTS MOST.................................................................................. 78
MEDICAL TOURISM IN TURKEY..................................................................................................... 83
THE RANGE OF HEALTH TOURISTS COMING TO TURKEY BY COUNTRIES............................ 84
5
CONCLUSION................................................................................................................................... 93
REFERENCES.................................................................................................................................. 95
MEDIZINISCHER TOURISMUS IN DER TÜRKEI............................................................................ 97
VORWORT........................................................................................................................................ 99
PRÄSENTATION............................................................................................................................. 101
MANAGER ZUSAMMENFASSUNG................................................................................................ 103
ZUSAMMENFASSUNG................................................................................................................... 107
EINFÜHRUNG................................................................................................................................. 109
DIE ENTWICKLUNG DES MEDIKALISCHEN TOURISMUS IN DER TURKEI...............................113
DIE ENTWICKLUNG VON MEDIKALISCHEN TOURISMUS
NACH DER ABTEILUNGEN, DIE AM MEISTEN PATIENTEN ANZULOCKEN...............................114
DER BESTAND DES MEDIKALISCHEN TOURISMUS IN DER TURKEI....................................... 121
DIE VERTEILUNG DER GESUNDHEITSTOURISTEN IN TÜRKEI NACH LÄNDERN.................. 122
DER ABSCHLUSS.......................................................................................................................... 131
DIE REFERENZEN......................................................................................................................... 133
МЕДИЦИНСКИЙ ТУРИЗМ В ТУРЦИИ.......................................................................................... 135
ПРЕДИСЛОВИЕ............................................................................................................................. 137
ПРЕДИСЛОВИЕ............................................................................................................................. 139
РЕЗЮМЕ......................................................................................................................................... 141
ПРЕДИСЛОВИЕ............................................................................................................................. 145
ВВЕДЕНИЕ .................................................................................................................................... 147
РАЗВИТИЕ МЕДИЦИНСКОГО ТУРИЗМА В ТУРЦИИ............................................................... 150
РАЗВИТИЕ МЕДИЦИНСКОГО ТУРИЗМА ПО НАИБОЛЕЕ
ВОСТРЕБОВАННЫМ ПАЦИЕНТАМИ МЕДИЦИНСКИМ СПЕЦИАЛЬНОCТЯМ........................ 151
НАУЧНО-ИССЛЕДОВАТЕЛЬСКАЯ ИНВЕНТАРИЗАЦИЯ
МЕДИЦИНСКОГО ТУРИЗМА В ТУРЦИИ..................................................................................... 157
6
РАСПРЕДЕЛЕНИЕ МЕДИЦИНСКИХ ТУРИСТОВ ПО................................................................ 158
ВЫВОДЫ........................................................................................................................................ 167
ИСТОЧНИКИ.................................................................................................................................. 169
171
173
175
177
179
181
184
185
191
201
203
7
Prof. Dr. Recep AKDAĞ
Sağlık Bakanı
8
ÖNSÖZ
Sağlık Bakanlığımız tarafından 2003 yılında açıklanan “Sağlıkta Dönüşüm Programı”nda yer alan en
önemli hedeflerden biri de güçlendirilmiş temel sağlık hizmetleridir. Bu çerçevede Türkiye’deki sağlık
kuruluşları; alt yapı, teknoloji, hijyen, egitimli personel, hekimsel yeteneklerde her geçen gün standardlarını
yükseltmektedir.
Medikal turizm, henüz tüm dünyada yeni olduğu gibi, Türkiye için de yeni bir kavram ve yeni bir
çalışma alanıdır. Kısa bir geçmişi olmasına rağmen, sektörün tüm paydaşlarının dikkatini çeken medikal
turizm, Türkiye’nin önüne yeni fırsatlar sunmaktadır. Bu fırsatların değerlendirilmesi ve ülke ekonomisine
kazandırabileceklerini göz ardı etmeden, bu alanda gerek akademik, gerekse de kamu ve özel sektörün
ilgisini canlı tutmak önemli bir adım olarak değerlendirilmelidir. Bu anlamda, Sağlık Bakanlığı’nın ilgili
birimlerinin elde ettigi verilere dayalı olarak yapılan bu ilk çalışma, Türkiye’de medikal turizmin geleceğini
aydınlatması ve yönlendirmesi amacıyla da önemli bilgiler sunmaktadır.
Türkiye, turizm çeşitliliği anlamında; tarihsel, dinsel, alışveriş, spor, iş olanakları, eğlence, tatil, sağlık gibi
bir çok turizm birleşenini yaygın olarak hizmete dönüştürmüş ve bu alanların birçoğunda da dünyada bir
marka değeri oluşturmuştur. Günümüzde en çok turist çeken ülkeler arasında 7. sırada olmamız tesadüf
değildir. Doğru aktörlerle, zamanı, eforu ve ekonomik imkanları boşa harcamadan güç birliği ile hareket
edilmesi medikal turizmde de başarının yolunu açacaktır.
Bu çalışmada da görüleceği üzere; saç ekimi ve estetik operasyonlar, göz tedavileri, tüp bebek
uygulamaları medikal turistlerin ülkemizi tercih ettikleri tedavilerde ilk 3 sırayı oluşturmaktadır. Bunların
dışında; plastik ve estetik cerrahi, açık kalp ameliyatı, deri hastalıkları, check-up, kanser tedavileri, kulak
burun boğaz, diyaliz ve kalp-damar cerrahisi, jinekoloji, tümör ameliyatları, beyin cerrahisi, ortopedi ve diş
gibi hemen her branşta gelen yabancı hastalar, gerek düşük maliyet, gerekse yüksek kalite ve teknoloji
standardları nedeniyle Türk hastanelerini tercih etmektedirler.
Ülkemizdeki sağlık kuruluşlarının sunduğu reel sağlık hizmetlerinin dünyadaki tıp turizmi hareketinde
payını yaratmak ve geliştirmek için devlet kuruluşları, sivil toplum örgütleri, aracı kuruluşlar ve medikal
turizmi geliştirilmesinde rol oynayacak tüm kuruluşlar ile ortak bir çalışma platformu oluşturmak ve bu
platformu her geçen gün adım adım genişletmek en önemli hedefimiz olmalıdır.
Sayısal olarak ülkemizdeki tıp turizminin genel bir özetini yapan ve ilk olma özelliği ile de büyük önem
arz eden bu çalışmada emeği geçen tüm arkadaşlara teşekkür ederim.
Prof. Dr. Recep AKDAĞ
Sağlık Bakanı
9
Prof. Dr. Nihat TOSUN
Müsteşar
10
SUNUŞ
Ülkemizde; Sağlıkta Dönüşüm Programına paralel olarak sağlık turizmi hızla gelişmeye başlamıştır. Bugün
özel ve kamu hastanelerimizde, batıyla rekabet edebilecek seviyede kaliteli sağlık hizmeti sunulmakta.
Birçok hastanemiz yüksek teknoloji ve nitelikli insan gücüyle hizmet vermektedir. Ülkemizde özellikle de
Ankara, Istanbul, Izmir, Antalya ve Adana gibi illerimizdeki sağlık kurumlarımız yurtdışından çok sayıda
yabancı hasta kabul etmekte ve tedavilerini yapmaktadır. Özel sağlık sektörü son yıllarda hızla gelişmiş ve
mükemmel tesisler açılmıştır. Bugün 45 sağlık kuruluşumuz uluslararası akreditasyona sahiptir. Ülkemizde
her yıl 100 000’i aşkın yabancı hasta hastanelerimizde tedavi olmaktadır.
Sağlık Bakanlığımızın başlattığı “Sağlıkta Dönüşüm Programı”na parelel olarak kaliteli, uzmanlaşmış,
hızlı ve ekonomik sağlık hizmetlerimiz sınırlarımızı aşmış farklı ülkelerdeki doktor ve hastaların dikkatini
çeker hale gelmiştir. Bir zamanlar ülkemizden batı ülkelerine her yıl binlerce insan tedavi olmak amacıyla
giderken günümüzde bu rakam neredeyse yok denecek kadar azalmıştır. Bu çalışmada da görüleceği
üzere ülkemize özellikle Kardiyovasküler Cerrahi, Onkoloji, Beyin Cerrahi, Ortopedi, Plastik ve Estetik
Cerrahisi, Göz ve Diş Tedavileri çok ön plandadır. Batı ülkelerinde hasta bekleme süresinin çok uzun
olması, sağlık hizmetlerinin pahalı ve sigorta kapsamları daralmaya başlaması bu alanda Türkiye’yi cazip
ve avantajlı konuma taşımıştır. Afrika ve doğudaki komşu ülkelerimizin bir çoğunda kaliteli sağlık hizmeti,
yetişmiş insan kaynağı ve ileri teknoloji yok denecek kadar azdır. Bu sebeplerle ülkemize sözünü ettiğimiz
yakın coğrafyadan birçok hasta tedavi amaçlı olarak gelmektedir.
Medikal turizmde özel sağlık sektörü lokomotif bir rol almaktadır. Medikal turizm hizmetlerinin %95’ini
özel sağlık sektörü sunmaktadır. Ancak kamu hastanelerine de yabancı hasta gelmektedir. Özellikle Turistin
Sağlığı Kapsamında, Acil Sağlık Hizmetini özel sektörden alamadıkları bölgelerde ve süreçlerde kamu
hastanelerinin rolü çok önem arz etmektedir. Bunun yanı sıra Sağlık Kampüsleri’nin faaliyete geçmesiyle
birlikte özellikle Ankara ve Istanbul’da birçok yabancı hasta başvurusu kaçınılmaz olacaktır. Bu çalışmadaki
sonuçlara ve süreçlere baktığımızda ülkemizde tıp turizminin hızla geliştiğini görüyoruz. Sağlık Bakanlığı
olarak gerekli her türlü altyapı ve mevzuat çalışmalarımızı gelişen bu yapıya uygun hale getirmek üzere
başlatmış bulunuyoruz. Sağlık Turizmi Koordinatörlüğü de bu amaçla kurulmuştur. “Sağlıkta Dönüşüm
Programı” sonrasında hem kendi vatandaşlarımıza hem de dünyanın her yerindeki hastalara en mükemmel
ve ekonomik sağlık hizmetini sunarak Türkiye’yi tıp turizminde ön sıralara taşıyacağız.
Şunu da belirtmeliyiz ki, sağlık turizmi alanında bugüne kadar ne dünyada ne de Türkiye’de
profesyonel anlamda sağlık turistini takip edecek kayıtlar tutulamamıştır. Bu yıldan itibaren Sağlık Turizmi
Koordinatörlügümüz bu konuda kayıt ve istatistiki çalışmalarını itina ile yapacak, elde edilecek veriler
eşliğinde sağlık hizmet kalite stantardları her geçen gün yükselecektir. İlk olma özelliği taşıyan bu çalışmada
sadece tıp (medikal) turizmi değerlendirilmiştir. Önümüzdeki günlerde, benzeri şekilde termal turizm ve
yaşlı turizminde de araştırma ve çalışmalar yapılacağını şimdiden söyleyebiliriz.
Sağlık Turizmi Koordinatörlüğümüze ve emek veren tüm arkadaşlara teşekkür ederim.
Prof. Dr. Nihat TOSUN
Müsteşar
11
12
YÖNETİCİ ÖZETİ
Büyük bir potansiyele sahip olduğuna inandığımız medikal turizmin son üç yılındaki gelişmeyi ortaya
koymayı amaçlayan bu çalışma Türkiye’deki sağlık turizmini de anlamamıza ışık tutacaktır. Sağlık turizminin
bir alt dalı olarak da değerlendirilen, bazı çalışmalarda “medikal turizm” olarak adlandırılan tıp turizminin
dünyadaki potansiyeline ve gelişme sürecine bakıldığında, ilerleyen yıllarda önemli düzeyde küresel bir
rekabet ortamının olacağı düşünülmektedir. Bu doğrultudan hareketle, Türkiye’ye gelen sağlık turistlerinin
tedavi amaçlı geldiği branşlar, bu branşların toplam içinde aldığı oranlar, hangi ülkelerin daha çok Türkiye’yi
tercih ettikleri çalışmada ele alınmıştır. Ayrıca, medikal turizm sektörü içinde kamu sektörünün ve özel
kesimin toplam içinde aldıkları paylar yıllar itibariyle analiz edilmiştir. Özetle, Türkiye’de medikal turizminin
bir envanteri çıkarılmıştır.
Diğer ülkelerde olduğu gibi özel sektörün liderliğinde gelişen medikal turizm, uzmanlaşmış hekim
sayısının artışı ve çalışma şartlarının yeni gelişmelere adaptasyonu süreciyle, her geçen gün artacak olan
medikal turist talebini karşılayacak seviyede olacağı çok açıktır. Özellikle özel sektör sağlık kuruluşlarının boş
kapasitelerinin de kullanılacağı düşünülürse, bu hastanelerde bir verimlilik artışının olması da muhtemeldir.
Sektörde küçük bir payla var olmayı amaçlayan kamu hizmetleri ise yeterli hekim, hastane ve alt yapısıyla
sektörü destekleyici olarak varlığını hissettirecektir.
Başta göz hastalıkları olmak üzere önemli bir “medikal turizm” süreciyle karşı karşıya olduğumuz açıktır.
Özellikle Göz tedavi ve operasyonlarının sosyal güvenlik kurumları ve özel sağlık sigortalarınca ödenmemesi
nedeniyle, önemli bir büyüme potansiyeline sahip göz tedavisi amaçlı gelen sağlık turistlerinin önemini
gözden kaçırmamak gerekmektedir.
Diğer taraftan bazı hizmetlerin kendi ülkelerinde sigorta kapsamında olmaması ve kendi ülkelerindeki
uzun bekleme listeleri medikal hastaların Türkiye’yi tercih etmelerinde önemli etkenlerdendir. Medikal
turizm hastalarının hastane tercih etme nedenleri incelendiğinde ise hastanenin ünü ve fiyat faktörlerinin
en çok etkileyen faktörler olduğu, önceki hastaların tavsiyesi ve tutundurma faaliyetlerinin etkinliğinin
de üst sıralarda yer aldığı ifade edilmektedir. Mevcut nedenler olarak sayılan; Türkiye’de sunulan Sağlık
hizmetlerinin kalitesi, maliyetlerin diğer ülkelere oranla ekonomik olması, iklim koşullarının uygunluğu, tatil
fırsatlarının çokluğu, kısa bekleme süreleri, uzman hastane ve yeterli teknolojik donanım sahipliği gibi
etkenlerin, günün değişen şartları da dikkate alınarak akademik açıdan geçerliliği ilerleyen çalışmalarda
yeniden test edilmesinde yarar sağlayacaktır. Özellikle bazı branşlarda gelişen teknolojinin ve alt yapı
olanaklarının takip edilip, gelen hastalara sunulması önem arz etmektedir.
Bu doğrultuda yabancılara sunulan acil sağlık hizmetleri açısından altında kamu sağlık birimlerinin daha
etkin rolü gereklilik arz etmeye başlamıştır. Devlet, sağlık turizmi alanında zaten bir düzenleyici olarak vardır.
Bu varlığını daha etkin ve standart hale getirmelidir. Bu amaçla yeni düzenlemeleri ve standardları bir an
önce oluşturmalı ve takipçisi olmalıdır. Sadece özel sektörün değil, kamu hastane ve diğer birimlerinin
hizmet ettiği hasta sayısı her geçen gün artmaktadır. Mevcut düzenlemelerin, standartların ve mevzuatın
yeni eğilimler çerçevesinde güncellenmesi ve geliştirilmesi sektördeki kamu hizmetlerinin varlığının bir
gereğidir.
13
Yabancıların, özel hastanelerin yanı sıra kamu hastanelerinde de artan sağlık hizmeti talebi, devletin
“sosyal devlet” olmasından kaynaklanan görevlerini de artırmaktadır. Özellikle kamu hastane ve diğer
birimlerine “acile başvuran yabancı uyruklu hasta” olarak artan girişlerin varlığı, devletin bu alanda hizmet
sunucu olarak da bulunmasını zorunlu kılan önemli bir nedendir.
Çeşitli amaçlarla Türkiye’de bulunan ve her geçen yıl ülkemizde kalış süresi artan yabancı turistlerin sağlık
sorunlarını karşılamak devletin bir görevidir. Dolayısıyla ister turist olarak, ister tıbbi bir hizmet alma amacıyla
yurdumuzda bulunan her yabancının ihtiyaç duyduğu sağlık hizmeti “sosyal devlet” olma ilkesine bağlı
olarak verilmelidir. Zaten çeşitli ikili ve çok taraflı uluslararası anlaşmalar gereği yabancı ülkelerden sayıları
sınırlı da olsa yabancı hastalar kamu hastanelerine gelmektedir. Riskli, karmaşık tıbbi vakalarda gerekli
olan teçhizat ve hekime sahip olan kamu hastaneleri, gelen bu hastalara cevap verebilecek kapasitede
olmalıdır. Gelen bu hastaların sayılarındaki artış Türkiye’nin küresel anlamda artan önemine paralel olarak
yükselme eğiliminde olacaktır. Türkiye’de tedavi olmak isteyenlerin sayısındaki bu yükselmede, kamuda
sunulan sağlık teknolojik ve hekimsel hizmet kalitesindeki artışın önemli bir payı vardır.
İlerleyen süreçte Türkiye’nin sağlık turizminde önemli bir cazibe merkezi olması hedeflenmektedir. Bu
amaçla hareket edildiğinde talep edilen noktalarda kamu hizmetlerinin yeterli ve yetkin olması zorunluluktur.
Bunu sağlamak için şimdiden gerekli önlemlerin alınması ve yatırımların gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır.
Sağlık yatırımların gerçekleştirilmesinde devletin ayırdığı kamu kaynaklarının yanı sıra, Türkiye’ye sağlık
hizmeti almak amacıyla gelen yabancı turistlerin ödedikleri tedavi ücretlerinin de katkısının sağlanması
gerekmektedir. Her geçen gün artan kamu sağlık harcamalarını karşılayabilmek ve aynı zamanda yeni
yatırımların finansmanını sağlayabilmek için sağlık turizmi geliri de ilave bir kaynak olacaktır. Bu amaçla
Sağlık Bakanlığı yabancılara sunulan sağlık hizmetlerinin fiyatlandırma politikalarını değiştirerek “karlılık”
odaklı çalışmaları yapmaktadır.
Yıllar itibariyle tıbbi turizmin gelişimi Türkiye için umut verici olarak değerlendirilebilir. Gerek özel sektör
için gerekse de kamu hizmetleri için dünya pazarında rekabet gücü elde edebileceğimiz bir sektör
olarak yatırımlarımızın devamı önem arz etmektedir. Bazı dallarda (Göz, kardiyoloji ve onkoloji -cerrahi
operasyonları) Türkiye’nin maliyet avantajı nedeniyle uluslararası rekabet düzeni içinde bir adım önde
olmamızı sağlamaktadır. Bütün bunlara rağmen Sağlık turizmi yarışına yeni başlıyor olmamız, almamız
gereken önlemler, gerekli standartların oluşturulması ve hemen yapmamız gerekli faaliyetler için çok
zamanımızın olmadığı gerçeğini de beraberinde getirmektedir.
Özel sektör yatırımlarının özellikle ülkenin belirli bölümlerinde gerçekleşmesi, diğer bölgelerde kamu
hizmetlerini yalnız bırakmaktadır. Halbuki sınır kapısı olan her ilde ve yabancı girişleri ve konaklamaları olan
diğer illerde kamu hastane ve sağlık birimleri sağlık hizmetini veren tek birim olmaktadır. Bu durum her
yerde gezip tatilini geçiren yabancıya sunulacak sağlık hizmeti açısından çok önemli bir güvencedir.
Diğer yandan, mevcut kapasite kullanım oranlarımızı ya da yatak doluluk oranlarımızı artırmanın bir
başka yolu da yine yurt dışından gelen hasta sayısının artmasıdır. Gerekli yatırımların olması ve artan talebe
bağlı olarak ortalama kalış sürelerinde ve yatak devir hızındaki artış, mevcut maliyetlerimize olumlu etki
yapacak ve gelirlerimizde kısmen de olsa katkı sağlamak mümkün olabilecektir.
14
2008 yılından bugüne kadar geçen sürede artan sağlık turizmi potansiyelimize parelel olarak, toplam
yabancı hastaların kamu hastanelerinde tedavi olan toplam popülâsyona oranı 2008 yılında 0,0003, 2009
yılında 0,0004 ve 2010 yılında ise 0,0005 olarak hesaplanmıştır. Başka bir ifadeyle kamu hastanelerine
toplam başvuru içinde yabancı hasta başvuruları dikkate alınmayacak kadar küçük bir oranda olsa da
artış eğilimindedir. Bu artan yüzdenin toplam gelire etkisinin yükselmesi için de yeni politika, yatırım ve
standartlara ihtiyaç bulunmaktadır. Kişi başına düşen yabancı hastadan elde edilen gelirin, yerli hastaya
göre karlılığı daha yüksektir. Bu fark, aynı hizmeti veren bir sağlık kuruluşu için daha karlı ve etkin bir sağlık
hizmeti sunumu demektir. Bunun içinde yabancıya sunulan sağlık hizmetini ayırmak ve farklı süreçlerde
takip etmek yararlı olacaktır.
Bu çalışmamızda elde ettiğimiz verilerden haketle, sağlık turizmi ve yabancıya sunulan sağlık hizmeti
kapsamında Türkiye’nin bir görüntüsünü çıkarmayı hedeflerken, kamu sektörünün sağlık turizmi alanında
yeni açılımlara ihtiyaç duyacağını vurgulayacağız. Sağlık Bakanlığı’nın 16 il merkezinde oluşturacağı Sağlık
Şehirleri Projesi çerçevesinde, dev sağlık kampusleri faaliyete geçtiğinde sağlık turizmi kapsamında, sağlık
hizmeti sunumunda kamunun görevi daha da artacaktır. Kamu hastanelerinin yabancı uyruklu hastalara
sağlık hizmeti vermesi uzun vadede özel hastanelere özellikle sağlık turizminin tanıtımı açısında da olumlu
yönde etki edecektir.
Medikal turizmi alanında dünyadaki artan talep ve bu talebin yarattığı ekonomik hacmin yanında Türkiye
de mevcut potansiyelini artırmak suretiyle bu pazardan aldığı payın üstüne çıkma isteğindedir. Bu anlamda
özel sektör yatırımlarının ve ilgisinin yanı sıra kamu kaynaklı sağlık birimlerimizin de belirli bir düzeyde
sektöre desteği gerekmektedir. Kamu hastanelerinin sahip olduğu kaynaklara ve imkanlara bakıldığında
kapasitemizin bu alanda kullanmaya yeterli olacağı görülmektedir.
İşte bu çalışma, kamu hastanelerine ücreti karşılığı gelen yabancı uyruklu hastalarla ilgili bir analiz olup
bunun gerçekten değerlendirilmesi gereken yeni bir yaklaşım olduğunu göstermektedir. Sağlık Bakanlığı’nın
ilgili biriminin elde ettigi verilere dayalı olarak yapılan ilk çalışma olması nedeniyle sonraki çalışmalar
için de aydınlatıcı olacaktır. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Turizmi
Koordinatörlüğü’nün 16 Eylül 2010 tarih ve B-10-0-TSH-0-09-00-00 sayılı yazıya istinaden 2008-20092010 yıllarına ait verilerin kullanılmasıyla gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmada verilerin toplanmasında desteğini
esirgemeyen Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürümüz Sayın Dr. Seracettin ÇOM’a teşekkürlerimizi
sunarım.
Dr. Dursun AYDIN
Sağlık Turizmi Koordinatörü
15
16
TÜRKİYE’DE MEDİKAL TURİZM
Dr. Dursun Aydın (*)
Prof. Dr. Nevzat Aypek (**)
Yrd. Doç. Dr. Cemalettin Aktepe (***)
Yrd. Doç. Dr. R. Pars Şahbaz (****)
Öğr. Gör. Sıddık Arslan (*****)
ÖZET
Büyük bir potansiyele sahip olduğuna inandığımız medikal turizmin son üç yılındaki gelişmeyi ortaya
koymayı hedefleyen bu çalışma, Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Turizmi
Koordinatörlüğü’nün 16 Eylül 2010 tarih ve B-10-0-TSH-0-09-00-00 sayılı yazıya istinaden 2008-20092010 yıllarına ait verilerin kullanılmasıylagerçekleştirilmiştir.
Sağlık turizminin bir alt dalı olarak değerlendirilen, bazı çalışmalarda “medikal turizm” olarak adlandırılan
tıp turizminin dünyadaki potansiyeline ve gelişme sürecine bakıldığında, ilerleyen yıllarda önemli düzeyde
küresel bir rekabet ortamının olacağı düşünülmektedir. Bu doğrultudan hareketle, Türkiye’ye gelen sağlık
turistlerinin tedavi amaçlı geldiği branşlar, bu branşların toplam içinde aldığı oranlar, hangi ülkelerin daha
çok Türkiye’yi tercih ettikleri bu çalışmada ele alınmaya çalışılmıştır. Ayrıca, sağlık turizmi sektörü içinde
kamu sektörünün ve özel kesimin toplam içinde aldıkları paylar yıllar itibariyle analiz edilmeye çalışılmıştır.
Özetle, Türkiye’de sağlık turizminin bir envanteri çıkarılmıştır.
Çalışma, sağlık turizmi alanında, Sağlık Bakanlığı’nın ilgili biriminin elde ettiği verilere dayalı olarak
yapılan ilk çalışma olması nedeniyle sonraki çalışmalar için de aydınlatıcı olacaktır. Diğer taraftan çalışma
kapsamında “medikal turizm” ve “tıp turizmi” nin eş anlamlı olarak kullanıldığı ifade edilmelidir.
Anahtar Kelimeler: Sağlık turizmi, medikal turizm, tıp turizmi, sağlık turisti
*Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Turizmi Koordinatörü
**Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi Dekanı
*** Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi
**** Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi
***** Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi Öğretim Görevlisi
• Bu çalışma, Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi ile Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü
Sağlık Turizmi Koordinatörlüğü işbirliği ile gerçekleştirilmiştir.
17
18
GİRİŞ
Tüm dünyada turizm hareketleri önüne geçilmez biçimde artmaya devam etmektedir. Dünya Turizm
Örgütü (WTO) verilerine göre 2010 yılında dünya turizminin % 6.7 olduğu ifade edilmektedir. Geçen yıl içinde
yaklaşık 935 milyon insan farklı nedenlerle turizm hareketleri içinde yer almıştır. Bu arada insanoğlunun
farklı amaçlarla yaptığı turizm faaliyetlerinin çeşitleri de artış göstermektedir. Harcanabilir gelir düzeyindeki
artış, ticaret hadlerinin bir çok negatif gelişmeye rağmen artması, kapalı siyasi ve ekonomik sistemlerin
dünya ile entegrasyona yönelmeleri dünya turizminin önünün açık olduğunu ispatlar niteliktedir. Aşağıda
verilen tabloda, dünya turizminin gidişatını görmek mümkündür. 2008-2009 yıllarında görülen mali ve
iktisadi krizlere rağmen artış dikkat çekici niteliktedir.
Şekil 1: Uluslararası Turizm Hareketleri, (Kaynak: WTO Annual Report, 2010)
Uluslararası Turizm Hareketleri, 1995-2010
1000
935
894
900
913
877
839
795
Milyon
800
755
700
600
675
561
586
602
675
605
684
626
528
500
400
1995
2000
2005
2010
Tarihin her çağında, farklı nedenlerle turizm faaliyetlerini gerçekleştiren insanoğlu, iktisadi büyümesi
ve zenginleşmesine bağlı olarak, turizm faaliyetlerine ayırdığı payı da beraberinde büyütmektedir. Bu
gelişen sektör içinde, Türkiye de her geçen büyüyen bir pazar payına sahip olarak ağırlığını hissettirmeye
başlamıştır. Aşağıda verilen tablo Türkiye’nin turizmde lider bir ülke olduğunu belgelemektedir. Buna göre,
dünyada en çok turist çeken 7. ülke olarak sektörün önemli bir oyuncusu olmayı hak etmektedir.
19
DÜNYADA TURİZM 2009
(GELEN YABANCI TURİST SAYILARI İLK 10)
MİLYON
74,2
1
FRANSA
2
A.B.D
54,9
3
İSPANYA
52,2
4
ÇİN
50,9
5
İTALYA
43,2
6
İNGİLTERE
28,0
7
TÜRKİYE
25,5
8
ALMANYA
24,9
9
MALEZYA
22,1
10
MEKSİK
21,5
Kaynak : World Tourism Organization Report (UNWTO)
İnsanları uluslararası turizm hareketlerine yönelten nedenlerden biri de hiç şüphesiz sağlıktır. Her ne
kadar sağlık amaçlı uluslararası seyahatler günümüzün güncel konusu olsa da aslında bunun temelleri çok
eskiye dayanmaktadır. İnsanoğlunun tarihin her devrinde şifa aramak adına başka ülkelere veya bölgelere
seyahat ettiğine ilişkin bir çok kanıt bulunmaktadır. Ancak, günümüzde sağlık amaçlı turizm hareketlerinin
geldiği boyut, bu konuya ilişkin çalışmaların detaylandırılmasını gerekli kılmaktadır.
Dünyada da sağlık amaçlı turizm hareketlerinin yukarıda bahsedilen büyümeye paralel bir seyir izlediğini
söylemek doğru bir tespit olacaktır. 90’lı yıllardan itibaren dikkat çekici bir şekilde arttığı görülen sağlık
turizminin altında yatan gerçek neden tedavi kalitesinin artmasının yanısıra farklı ülkelerdeki uygun tıbbi
hizmet fiyatlarıdır. 2010 yılında sağlık turizminin pasta büyüklüğü 100 milyar dolar olduğu ifade edilmektedir
(Deloitte, Global Survey of Health Care Consumers, 2010). Bu büyük pastayı yaklaşık 30’a yakın ülke
paylaşırken, adı geçen çalışmada belirtildiği üzere, yaklaşık 22 milyon insan yaşadığı yerden bir başka
ülkeye sağlık amacıyla seyahat etmektedir. Burada dikkat çekilmesi gereken bir başka nokta ise, ilgili
literatürün incelenmesiyle ortaya çıkmaktadır. Cornell (2006), Mugomba ve Danell (2007) yıllarında
yayınlanan araştırmalar da sağlık turizminin tüm dünyada büyüklüğünün yaklaşık 20 milyar $ dolaylarında
olduğu vurgulanmaktadır. Farklı rakamların varlığını kabul etmekle birlikte, 2010 yılında bu rakamın
ikiye katlanacağını vurgulamışlardır. Halbuki, yukarıda verilen rakamlara bakıldığında güvenilir araştırma
kuruluşlarının 2010 yılında sağlık turizmi cirosunun 100 milyar $ olduğunun altını çizmektedirler. Başka bir
ifadeyle, tahmin edilen artışın yaklaşık 2.5 katı bir büyüklüğe ulaşılmıştır. Dolayısıyla, son beş yıldaki artış
beklentilerin oldukça ötesindedir. Bu rakamlar sağlık turizminin artış potansiyelinin tahmin edilenden daha
büyük olduğu sonucunu hatırlatmaktadır.
20
Başta bir yönden, sağlık turizminin diğer turizm çeşitlerine göre önemli bir üstünlüğü de ülkeye
kazandırdığı katma değerin, ortalama diğer turizm çeşitlerine göre 25 kat fazla getiriye sahip olmasıdır. Bu
çarpıcı rakam, ilerleyen dönemde bu alandaki rekabetinde habercisi olmaktadır.
Sağlık turizmi literatürü sağlık amaçlı seyahatleri üç başlık altında toplamaktadır.
•
Termal ve spa-wellness turizmi,
•
İleri yaş ve engelli turizmi, ttt
•
Medikal turizm.
Sağlık turizminin alt başlıklarında biri olan “termal ve spa-welness turizmi” ile “ileri yaş ve engelli turizmi”
ilerde başka çalışmaların konusu olarak ele alınacaktır. Çalışmanın ana konusu olan medikal turizme
geçmeden, sağlık turizminin çok önemli bu iki alt başlığına kısaca değinmekte fayda görülmektedir.
Turizm Bakanlığı (1993), Termal Turizm’i; termal suların, çamurların, kaynağın çevresindeki iklim ve doğa
şartlarının beraberinde getirdiği faktörlerin, uzman hekimler eşliğinde, fizik tedavi, rehabilitasyon ve egzersiz,
psikoterapi, diyet gibi tedavilerle koordineli yapılan kür uygulamalarını kapsayan turizm hareketi olarak
tanımlamıştır. Bu tanım kapsamında oldukça geniş bir tedavi süreci ifade edilmektedir. Dinlenme, kendini
daha rahat ve iyi hissetme ihtiyacı nedeniyle aynı zamanda otelcilik hizmetlerini de kapsayacak şekilde
termal kaynaklardan yararlanmak adına sağlık turistinin bir başka ülkeye seyahatini ifade etmektedir. Diğer
taraftan, daha önce teşhisi yapılmış olarak, tedavi olmak, kaplıca ve termal kaynakları kullanmak amacıyla
gelen ikinci tür sağlık turistinden ve termal turizminden bahsedilmektedir.
Termal ve spa-wellness turizmi belki en eski sağlık turizmi çeşidi olarak kayıtlarda rastlanmaktadır.
İnsanlar şifa bulma için termal su kaynaklarının bulunduğu yerlere gitmişler ve tedavi olmuşlardır. 2006
yılı verilerine göre sadece Almanya’da yılda 8 milyon insan termal kaynaklarda tedavi veya spa-wellness
amaçlı olarak yurtiçi veya yurtdışı seyahat etmektedir. Aynı dönemde Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine
göre yurt dışından Türkiye’ye termal turizm amacıyla gelenlerin sayısı 10.000 dolayındadır. 46 ilde, 200
termal kaynağa sahip tesisle bu rakamların tatmin edici olması mümkün olmadığı gibi, önündeki potansiyeli
göstermesi açısından da oldukça dikkat çekici bir durumdur.
Yaş ortalaması oldukça yüksek, sağlık harcamalarında zorunlu harcamaların arttığı Avrupa ülkeleri bu
açıdan potansiyeli yüksek bir pazar olarak karşımızda durmaktadır. Bu potansiyelin kullanılması için klimatik
avantajlarımızın da sürece dahil olmasıyla ciddi bir ilerleme kaçınılmaz olarak değerlendirilebilir.
İleri yaş ve engelli turizmi ise, özellikle 65 yaş ve üzeri insanların son 20-30 yılda artan yaş ortalamalarına
paralel olarak bakım gerektiren tedavileri kapsayan bir sağlık turizmi çeşididir. Özellikle Batı Avrupa
ülkelerinde görülebilecek yaşlı nüfusun toplam nüfusa oranındaki artış bu turizm çeşidi açısından dikkat
çekicidir. Öyleki, bazı ülkelerde 65 yaş üstü grubun toplam nüfusa oranı %25’lerin üzerine çıkmaktadır. Bu
gelişme, ileri yaş insanlarının farklı sağlık harcamalarını ve farklı tedavi süreçlerini beraberinde getirmektedir.
İleri yaş turizmi içinde gezi turları, rehabilitasyon hizmetleri, çeşitli terapiler, bakım evlerinde yaşlıların bakımı
ve engelliler için özel geziler ve bakıma dönük tedaviler bu sağlık turizmi çeşidinin alt başlıklarıdır. Engelli
ve ileri yaşlı nüfusun sağlık amaçlı seyahatleri de daha önce ifade edildiği gibi bu başlık altında ayrıca
incelenecektir.
21
Medikal turizm ise insanların uzun mesafedeki ülkelere, tıbbi bir tedavi alabilmek için seyahat etmesini
(belki bunun yanı sıra bir de tatil yapmasını) ifade eden bir kavramdır. Uzmanlaşmış cerrahiye ve diğer
tedavi şekillerine ihtiyaç duyan hastaların turizm faaliyetlerinin bir kısmını da kapsayacak şekilde düzenlenen
özel tıbbi tedaviler olarak ifade edilen medikal turizm, hekimin ön planda olduğu sağlık turizmi çeşitlerinin
başında yer almaktadır. Özellikle son dönemlerde, insanların tatilleri süresince dinlenme, egzersiz yapma,
kaplıcalara gitme sayesinde daha sağlıklı olma girişimleri, beraberinde turizm endüstrisi içerisinde “medikal
turizm” şeklinde yeni ve farklı bir alanın ortaya çıkmasını getirmiştir. Medikal turizmde, “turist” öncelikle
tıbbi tedavi olma amacını taşımakta bununla birlikte turistik yerlerde dinlenme, boş zaman değerlendirme
gibi geleneksel turizm amacını da taşımaktadır. Medikal turizm, turizm endüstrisi içerinde hızla büyümekte
olup insanların uzun mesafedeki ülkelere medikal tedavi olabilmek için seyahat etmesini ve aynı zamanda
birer tatilci olmalarını ifade eden bir kavramdır. Medikal turizm veya medikal seyahat, sağlık amaçlı başka
ülkelere yapılan seyahati ifade etmektedir. Diğer yandan uluslararası medikal seyahat kavramı sadece
kaliteli sağlık hizmetiyle sınırlı kalmayıp bunun yanı sıra tekrar ülkeye dönmeden kontrollü gözetimlerle
iyileşmeyi de kapsamaktadır.
Medikal turizm kapsamında ilerleyen kısımlarda da belirtileceği gibi başta göz olmak üzere, estetik
operasyonlar, küçük cerrahi müdahaleler ve büyük potansiyele sahip olduğunun vurgulanması gereken
dental müdahaleye dönük operasyonlar, onkoloji, ortapedi, kardiyoloji ve beyin cerrahisi medikal turizminin
öne çıkan alt başlıklarını ifade etmektedir. Öne çıkan tüm bu branşların hekim odaklı olduğunu vurgulamak
gerekmektedir.
Bahsi geçen bu tip tıbbi turizm hareketlerinin desteklediği sağlık turizminin de önü açık görülmektedir.
Yine WTO’nun raporunda ifade edildiği üzere, tüm dünyada global mali krizin etkisinin görüldüğü 2008
yılının ikinci yarısına rağmen bu alanda %2.1 büyüme sağlanmış ancak 2009 yılının tümünde sektördeki
%4’lük küçülme engellenememiştir. Takip eden 2010 yılı ise negatif etkinin tamamen ortadan kalktığını
gösteren rakamlar ortaya koymaktadır. %6.7’lik bir büyüme, kriz sonrası bir yıl için başarılı bir performans
olarak değerlendirilmektedir. Buna bağlı olarak 2011 sonrası için yeni hedeflerin konması kaçınılmazdır.
TÜRKİYE’DE MEDİKAL TURİZMİNİN GELİŞİMİ
Dünya turizm hareketlerinde önemli bir pay sahibi olan Türkiye, alternatif turizm çeşitlerini artırmak
suretiyle turizm sektöründeki rekabet gücünü de artırmaktadır. Özellikle sağlık turizmi alanında önemli
sayılabilecek bir alt yapının kurulması, gerek termal kaynakları gerekse de yetişmiş personelin varlığı,
Türkiye’nin sağlık turizmi sektöründe önemli bir rol oynayacağına işaret etmektedir.
Medikal turizm başlığı ise henüz tüm dünyada yeni olduğu gibi, Türkiye için de yeni bir kavram ve yeni
bir çalışma alanıdır. Kısa bir geçmişi olmasına rağmen, sektörün tüm paydaşlarının dikkatini çeken medikal
turizm, Türkiye’nin önüne yeni fırsatlar sunmaktadır. Bu fırsatların değerlendirilmesi ve ülke ekonomisine
kazandırabileceklerini göz ardı etmeden, bu alanda gerek akademik, gerekse de kamu-özel sektörün
ilgisini canlı tutmak önemli bir adım olarak değerlendirilebilir.
Medikal turizmin Türkiye’deki alt yapı olanakları, insan gücü kaynağındaki yüksek kalite, yeterli ilgi ve
destekle birleştirildiğinde son üç yıldaki gelişmelerin çok ötesinde bir konuma ulaşacağı açıkça ortadadır.
Ancak, bu amaç doğrultusunda çaba gösterilirken, tamamlanması gereken eksikliklerimizi görmek ve
bunları dünya standartlarında yerine getirmek hayati önem arz edecektir.
22
Bu amaçla, aşağıda ayrıntılarını bulabileceğiniz son üç yılın verilerini kapsayan bir rapor hazırlanmıştır.
Verilerdeki değişime göre bir analiz yapılırken, ilk 8 (sekiz) ayı kapsayan 2010 yılı verileri bir projeksiyon ile
12 aya dönüştürülmüştür.
Medikal turizm hareketlerinin, mevcut turizm hareketlerinde olduğu gibi sadece turizm temsilcileri,
turizm yatırımcıları ve turistik hizmet sağlayıcılarıyla birlikte değil, bunların dışında geniş bir hareket olduğu
göz önünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle medikal turizm kapsamında yapılacak tüm faaliyetlerin turizm
temsilci ve yatırımcılarıyla birlikte asıl medikal hizmet sağlayıcısı olan hastaneler, üniversiteler ve Sağlık
Bakanlığı ile eşgüdümlü olarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
Türkiye’nin medikal turizm hareketlerini arttırarak elde edilen gelirlerin büyütülmesine yönelik yeterli
altyapı ve üst yapı faaliyetleri ile sosyal ve kültürel olanakların bulunduğu, buna karşın Türkiye’nin dünya
medikal turizm pastasından yeteri kadar pay alamadığı söylenebilir. Bu bağlamda Kültür ve Turizm
Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, özel sağlık sektörü, turizm sektörü, üniversitelerin ve diğer ilgililerin birlikte
hareket ederek eşgüdümün sağlanması, nitelikli personel istihdamının gerçekleştirilmesi ve bununla birlikte
reklam ve tutundurma faaliyetlerinin planlı bir süreç içinde yapılması önem arz etmektedir. Kısaca medikal
turizm bir ülke politikası olarak görüldüğünde ve çalışmaların bu doğrultuda yürütülmesi halinde kalıcı bir
başarı elde edilecektir.
Bu amaçla, sektör içindeki gerek kamu gerekse de özel kesimindeki durumun net ortaya konulması,
tedavi amaçlı gelen hastaların başvurdukları tedavi kategorilerin incelenmesiyle analize başlamak yanlış
olmayacaktır.
EN ÇOK HASTA ÇEKEN BRANŞLARA GÖRE
MEDİKAL TURİZMİN GELİŞİMİ
(2008-2010)
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de aslında 7 (yedi) bölüm en çok hasta çeken kategori olarak
dikkat çekmektedir. Aşağıda verilen tablo ve rakamlar bu yedi alanda toplanmaktadır. İstatistiklere “diğer”
olarak yansıtılan bir kategori daha vardır. Bu alanda belli başlı önem arz eden ve aşağıda verilen yedi alanın
dışında kalan tedavi alanlarından yararlanan sağlık turistlerini ifade etmektedir. Özellikle Anadolu’nun çeşitli
yörelerinde (Kayseri, Gaziantep vb) yoğun bir şekilde gördüğümüz sağlık turistlerinin varlığı düşündürücü
rakamlara ulaşmıştır. Bu sağlık turistlerinin, çalışmanın özünü oluşturan, medikal turizm amacıyla yurtdışından
gelen sağlık turistlerini ifade etmediği, bundan ziyade yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarımızı kapsadığı
bilinen bir gerçektir. Özellikle çalışmanın sağlıklı sonuçlara varmasını sağlamak adına, Türkiye’de aşağıda
verilen tablo ve şekillerde de görülebileceği gibi, Anadolu’nun çeşitli illerinde ve bölgelerinde görülen yoğun
sağlık turistleri yurtdışında yaşayan Türkler olarak kabul edilmiş, en azından kamu hastanelerinde olan
yoğun başvuruları yok sayılmıştır.
23
Aşağıda verilen Tablo 1,2 ve 3‘de en çok sağlık turisti çeken bölümler olmak üzere, Türkiye’de tedavi olan
sağlık turistlerinin ne tür bir sağlık kuruluşunda bu hizmeti aldığına dair bir dağılım görülmektedir. Görüldüğü
üzere, medikal turizmin çok büyük bir kısmı özel sektör sağlık kuruluşları tarafından yürütülmektedir.
Önemle belirtmek gerekir ki, bu durum tüm dünyada da benzer bir seyir izlemektedir. Türkiye’ye has bir
özellik olmayan bu gerçek, dünyada gerek sağlık, gerekse de medikal turizmin ilk adresi olarak kamu
birimlerini değil, özel sağlık kuruluşlarını işaret etmektedir.
Aşağıda veriye sahip olduğumuz son üç yıla ait kamu ve özel sektör dağılımının yanı sıra en çok hasta
çeken bölümleri görülmektedir.
Tablo 2: 2008 Yılında Sağlık Turistlerinin Geldiği Bölümler ve Yüzde Dağılımları
2008 Branşlara Göre Kamu - Özel Dağılımı
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
Kamu
Özel
Göz
Diş
Ortopedi
Kardiyoloji
Onkoloji
Plastik Cer.
Beyin Cer.
3,41
38,10
21,00
19,22
28,18
34,97
16,99
96,59
61,90
79,00
80,78
71,82
65,03
83,01
Tablo 1 de görüleceği gibi 2008 yılında özel sektörün bariz bir ağırlığı bulunmaktadır. Göz, beyin
cerrahisi ve ortopedi ve kardiyoloji bölümlerinde %80’ler ve üzerinde bir paya sahiptir. Özellikle önemli bir
potansiyele sahip olan diş bölümünde ise özel sektörün ağırlığı görülmekle beraber, kamunun ciddi bir payı
olması ayrı bir çalışma konusu olarak ele alınmalıdır.
24
Şekil 2: 2008 Yılı Medikal Turizm Kamu – Özel Dağılımı
2008 Kamu - Özel Dağılımı
%6
Kamu
Özel
%94
Şekil 2 ise 2008 yılı içinde Türkiye’ye medikal turizm amacıyla gelen sağlık turistlerinin kamu – özel
ayırımını göstermektedir. Şekilden görülebileceği gibi gelen sağlık turistlerinin % 94’ü özel sektörde tedavi
olmaktadır. Daha önce de belirtildiği gibi bu durum dünyadaki diğer örneklerle benzerlik göstermektedir.
Tablo 3: 2009 Yılında Sağlık Turistlerinin Geldiği Bölümler ve Yüzde Dağılımları
2009 Branşlara Göre Kamu - Özel Dağılımı
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
Kamu
Özel
Göz
Diş
Ortopedi
Kardiyoloji
Onkoloji
Plastik Cer.
Beyin Cer.
3,45
43,56
21,67
18,96
17,47
18,09
18,66
96,55
56,44
78,33
81,04
82,53
81,91
81,34
2009 yılında öne çıkan en büyük değişiklik onkolojide ve plastik cerrahide görülmektedir. Bu alanda
özel sektörün payının dikkat çekici şekilde artığı görülmektedir. Onkoloji bölümünde özel sektörde yaklaşık
% 15’lik bir artış görülürken, plastik cerrahi de bu artış % 25 dolayında olmuştur.
25
Diğer bölümlerdeki küçük artışlar veya azalmalar %5’in altında kalmıştır. Dolayısıyla özel sektörün
hakimiyeti 2008 yılında olduğu gibi aynen devam etmiştir.
Şekil 3: 2009 Yılı Medikal Turizm Kamu – Özel Dağılımı
2009 Kamu - Özel Dağılımı
%6
Kamu
Özel
%94
Tablo 4: 2010 Yılında Sağlık Turistlerinin Geldiği Bölümler ve Yüzde Dağılımları
2010 Branşlara Göre Kamu - Özel Dağılımı
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
Kamu
Özel
Göz
Diş
Ortopedi
Kardiyoloji
Onkoloji
Plastik Cer.
Beyin Cer.
4,72
44,19
24,36
20,27
17,86
12,27
21,85
95,28
55,81
75,64
79,73
82,14
87,73
78,15
Tablo 3 de ise 2010 yılında gelen sağlık turistlerinin branşlara dağılımı görülmektedir. Daha önce ifade
edildiği gibi 2010 yılı verileri bir projeksiyonla 8 aylık veriler 12 aya dönüştürülerek verilmektedir. Buna
göre, 2009 yılında önemli bir oranda artış gösteren özel sektör onkoloji ve plastik cerrahideki payının artışı
26
az da olsa 2010 yılında da devam etmektedir. Onkolojide %82.53 olan özel sektör oranı, 2010 yılında
yaklaşık aynen kalırken, plastik cerrahi de 2009 yılında %81. 91 olan özel sektör payı %87.73 olarak
gerçekleşmiştir. Ancak özellikle küçükte olsa ortopedi ve kardiyoloji de kamunun oranını artıran bölümler
nedeniyle, şekil 4’de de görülebileceği gibi Kamunun payı %’6 dan %8’e yükselmiştir.
Şekil 4: 2010 Yılı Medikal Turizm Kamu – Özel Dağılımı
2010 Kamu - Özel Dağılımı
%8
Kamu
Özel
%92
Göz rahatsızlıklarının teşhis ve tedavisi için gelen turistlerin çok büyük bir bölümünün özel sektöre ait
hastaneleri tercih ettikleri dikkat çekmektedir. Kamuya ait hastanelerin bu bölüme ilişkin payları özel sektör
ile karşılaştırıldığında oldukça azdır. Gerek özel, gerek kamu hastanelerinde göz hastalıklarının teşhis ve
tedavisi hizmeti alan yabancılar son üç yılda artış göstermiştir. Göz bölümü, esas itibari ile ülkemize tedavi
amaçlı gelen yabancı turistlerin en çok başvurdukları bölümdür. Sağlık Bakanlığı tarafından elde edilen
veriler ayrıntılı olarak incelendiğinde, göz bölümü ile diğer bölümler arasında çok büyük farklılıkların olduğu
görülmektedir.
Diş hastalıklarının tedavisi için Türkiye’yi tercih eden yabancıların sayısı kamu ve özel sektör hastaneleri
arasında büyük bir farklılık göstermemektedir. Arada fark olmamasının yanı sıra dikkati çeken bir diğer
nokta, hasta sayılarının oldukça az olmasıdır. Az olan hasta sayısı hem kamu hem de özel sektörde son
üç yıl içerisinde düzenli bir artış göstermiştir. Belirtilmesi gereken önemli bir konu ise diş tedavilerinde
serbest çalışan diş hekimlerinin muayenehanesi , poliklinik ve ağız ve diş sağlığı merkezleri çalışmaya
dahil edilmemiştir. Dolayısı ile diş ile ilgili ayrı bir çalışmaya ihtiyaç vardır ve dental turizm çok önemli bir alt
bileşendir. Diğer taraftan özellikle diş bölümünde var olan büyük potansiyelin nasıl paylaşılacağı, ilerleyen
dönemde kamu – özel sektörün paylaşımını da belirleyecektir. Bu açıdan, hekim sıkıntısı çekmediğimiz,
uluslararası rekabet üstünlüğümüz olduğu ve boş kapasitemizin varlığına inandığımız bu alanda önemli
mesafeler katedeceğimiz beklentisi burada yeniden ifade edilebilir.
Göz ve diş hastalıklarında olduğu gibi ortopedi hastalıklarının teşhis ve tedavisi amacıyla Türkiye’ye
gelen turistlerin çoğunluğu özel sektöre ait hastaneleri tercih etmişlerdir. İki grup hastane arasında özel
27
sektör lehine yaklaşık iki katlık bir fark söz konusudur. Gerek özel sektör gerekse kamu hastanelerine
başvuran hasta sayısı son üç yıllık periyotta düzenli bir artış göstermiştir.
Kardiyoloji rahatsızlıkları yoğun ve stresli bir iş yaşamının söz konusu olduğu, obezite gibi sağlık
problemlerinin tetiklediği batılı ülkelerde önemli sayıda insanın yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen
hastalıklardır. Bu hastalık nedeniyle sağlık problemleri ile karşı karşıya kalan insanlardan teşhis ve tedavi
amacıyla ülkemizi tercih edenlerin büyük bölümü özel hastanalerden tedavi hizmeti satın almışlardır. Bu
bölümde özel sektör lehine kamu hastaneleri arasında yaklaşık dört kat tutarında bir fark söz konusudur.
2008 yılından bugüne, Türkiye’de tedavi olan yabancıların hem özel sektöre hem de kamu sektörü
hastanelerine başvurdukları yukarıda verilen tabloda görülebilmektedir. Ancak, onkoloji alanında özel
sektördeki büyüme hızının, kamu sektöründeki büyüme hızından daha fazla olduğu da ortadadır. Özel
sektör hastanelerine gelen yabancılardaki artış iki yıl içinde yaklaşık %700 ‘lük bir artış göstermektedir. Bu
artış, kamuda %400 dolaylarındadır. Her iki sektör açısından da onkoloji servisi için oldukça dikkat çekici
bir bir talep olduğunu söylemek doğru olacaktır. Bu tür dikkat çekici artışların olduğu tedavi kategorilerinde
ayrı pazarlama programları ve tutundurma politikası yürütmek yerinde olacaktır.
Plastik cerrahideki gelişmeler, özel sektör açısından bakıldığında yukarıda verilen onkoloji tedavilerinden
farklı bir eğilim göstermemektedir. Son üç yılda Türkiye’ye, özel sektöre plastik cerrahi amaçlı gelen turist
sayısındaki artışın yaklaşık %400 dolayında olduğu söylenebilir. Kamuda ise daha yatay bir seyir izlemiştir.
Bu alandaki artış tamamen özel sektör hastane ve sağlık kuruluşlarınca karşılanmıştır.
Beyin cerrahisi alanında son üç yılda görülen gelişmeler, kamu sektörü lehine bir seyir izlemektedir.
2008 yılında beyin cerrahisi tedavisi için gelen bütün turistlerin ancak %17’si kamu hastanelerinde tedavi
görmüşken, 2010 yılında bu rakam %22.5’e çıkmıştır. Ancak buna rağmen, beyin cerrahisi alanında da
özel sektör hastane ve sağlık kuruluşlarının ağırılığı olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Diğer taraftan,
her iki sektör için de bir talep artışı olduğunun altı çizilmelidir. Bu artış toplamda %69 dolayında seyretmiştir
ki, dünya ortalamalarının da üstünde olduğunu vurgulamak gerekmektedir.
28
TÜRKİYE’DE MEDİKAL TURİZM ENVANTERİ
(2008 -2010)
Aşağıda verilen Şekil 5, Türkiye’deki medikal turizmin sağlık turisti rakamlarını dikkate alarak hazırlanmıştır.
Son üç yılı içeren envanter toplu olarak burada görülebilmektedir. 2008 yılında 74.093 olan yabancı hasta
sayısı 2010 yılında 109.678 olmuştur (2010 yılı verileri, 2010 yılının ilk 8 ayı verilerine göre bir projeksiyon
yapılarak 12 aya dönüştürülmüştür). Bu artış %48’lik bir artışı ifade etmektedir. Artış oranı diğer turizm
çeşitlerinin tümünden fazla bir oranı temsil ettiği gibi, dünya sağlık turizmi artış oranından da fazladır. Bu
artış, kamu sektöründe %20, özel sektörde %25 dolaylarında olmuştur.
Şekil 5: Türkiye’de Medikal Turizm Envanteri
Sağlık Turizmi Envanteri (1 Eylül 2010’a kadar)
90000
80000
Hasta Sayıları
70000
60000
50000
40000
30000
20000
10000
0
2008
2009
2010
Özel
56276
70510
77003
Kamu
17817
21442
32675
Şekil 5’e bakıldığında son üç yıl içinde Türkiye’ye gelen sağlık turistleri sayısının hem özel sektörde hem
de kamu sektöründe artış eğiliminde olduğu görülmektedir.
ÖZEL
KAMU
TOPLAM
Tablo 5: Yıllar İtibariyle Türkiye’ye Gelen Sağlık Turistlerinin Dağılımı (*)
2008
2009
2010
TOPLAM
56.276
70.519
77.003
203.798
17.817
21.442
32.675
71.934
74.093
91.952
109.678
275.732
(*)Çalışmanın ilerleyen bölümlerde açıkladığımız nedenlerden dolayı, yok saydığımız “diğer” olarak ifade edilen 7 branş dışınadi
branşlara ait verilerin dahil edilmesi halinde.
29
TÜRKİYEYE GELEN SAĞLIK TURİSTLERİNİN
ÜLKELERİNE GÖRE DAĞILIMI
Türkiye’ye hasta gönderen ülkeleri beş grupta incelenebilir.
1. Çeşitli nedenlerden dolayı bünyesinde büyük bir Türk nüfusu barındıran ülkeler (Almanya, Hollanda,
Fransa vb.)
2. Altyapı ve hekim yetersizliği nedeniyle hizmet sıkıntısı çeken gelişmekte olan ülkeler (Balkan Ülkeleri,
Orta Asya’daki Türk Cumhuriyetleri)
3. Sağlık hizmetlerinin pahalı olduğu ve sigortaların kapsamadığı hizmetleri talep eden hastaların
bulunduğu ülkeler (Amerika, İngiltere, Almanya)
4. Arz-talep dengesindeki yetersizlik nedeniyle uzun bekleme sırası olan ülkeler (İngiltere, Hollanda ve
Kanada)
5. İkili anlaşmalar çerçevesinde Türkiye’ye belirli sayıda ücretsiz hasta gönderen ülkeler (Afganistan,
Yemen, Sudan vb)
2008 yılında Türkiye’ye sağlık turisti olarak yaklaşık 40 (kırk) farklı ülkeden sağlık turisti gelmiştir.
Çalışmanın bu bölümünde en çok sağlık turisti gönderen ülkelerden ilk beş ülke ele alınarak değerleme
yapılmıştır. Zaten bu beş ülke toplan gelenlerin %67.6’sını ifade etmektedir. Özellikle Almanya tek başına
toplam gelenlerin %43’ünü karşılamaktadır. Aşağıda verilen tablolar yıllar itibariyle (2008, 2009, 2010)
gelen ülkeleri ve geldikleri branşların oranlarını vermektedir.
Diğer taraftan özellikle devlet hastanelerine gelen sağlık turistlerinin Kayseri, Gaziantep, Adana gibi
şehirlerde olması düşündürücü bulunmuştur. Bilindiği üzere, yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının varlığı,
çalışmada ele alınan “en çok talep gören” bölümlerin dışında ve kamu hastanelerine talep göstermeleri
nedeniyle “kamu diğer” olarak gösterilen veriler yok sayılarak çalışma yürütülmüştür.
Aşağıda verilen şekiller (6-8-10), yıllar itibariyle Türkiye’ye en çok sağlık turisti gönderen ilk beş ülkenin
branşlara göre dağılımlarını vermektedir. Şekil 7, 9, 11 ise Türkiye’ye sağlık turisti gönderen ülkelerin toplam
içindeki paylarını göstermektedir. Yıllar itibariyle farklılık gösterse de Almanya’nın liderliği, branşlarda da
“göz” ün üstünlüğü görülmektedir.
Şekil 6’da görülebileceği gibi dördüncü sırada yer alan Kıbrısın, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olduğu
ayrıca ifade edilmelidir.
Genel sonuçlarla paralel olarak bu beş ülkeden gelenlerin yaklaşık % 94’ü özel sektör tarafından işletilen
sağlık birimlerine gelmişlerdir. Özellikle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini yok sayarsak bu oran %97’ye
kadar çıkmaktadır. Aşağıdaki tablolarda bu eğilimi görmek mümkün olmaktadır.
Yukarıda da ifade edildiği gibi çalışmada sadece 5 ülkenin verileri grafiklere yansıtılmıştır. Diğer ülkelere
ait veriler, sadece ülkelere dönük yapılacak başka bir çalışma kapsamında daha detaylı ele alınarak
değerlendirilecektir. Ancak, karşılaştırmalı bir çalışma da, ilk beş ülkenin verilmesi çalışmanın anlamına
daha uygun bulunmuştur.
30
Şekil 6: 2008 Yılı Yurtdışından Gelen Hastalar ve Geldikleri Branşlar
Göz
Diş
Ortopedi
Kardiyoloji
Onkoloji
Plastik Cer.
Beyin Cer.
Diğer
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Almanya
42,98
2,55
0,46
0,42
5,82
2,26
6,51
1,77
0,01
0,14
0,49
0,32
2,62
0,57
33,06
Hollanda
73,46
0,61
0,4
0,28
3,98
0,57
5,12
0,77
0
0,01
0,05
0,04
0,92
0
13,78
Fransa
20,25
1,72
0,62
0,15
11,33
0,95
1,22
0,5
0
0,06
0,15
0,03
4,54
0,09
58,4
Kıbrıs
78,74
1,72
0,06
0,71
0,06
1,84
0,41
7,22
0,06
1,89
2,07
0,36
0,24
0,77
3,85
Avusturya
41,52
1,93
0,67
0,47
13,57
1,6
11,24
0,53
0
0,07
1,66
0,4
1
0,33
25,02
Devlet
Şekil 7: 2008 Yılı Gelen Sağlık Turistlerinin Ülkelere Göre Dağılımı
2008 Ülkelere Göre Dağılım
Almanya %31
Diğer %31
Rusya %2
Avusturya %3
Kıbrıs %3
Fransa %6
Hollanda %15
31
Şekil 8: 2009 Yılı Yurtdışından Gelen Hastalar ve Geldikleri Branşlar
Göz
Diş
Ortopedi
Kardiyoloji
Onkoloji
Plastik Cer.
Beyin Cer.
Diğer
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
ALMANYA
43,35
0,75
0,54
0,84
5,60
2,31
5,89
1,03
0,19
0,32
1,45
0,32
3,10
0,67
33,64
HOLLANDA
70,61
0,77
0,61
0,34
3,65
0,54
4,97
0,04
0,01
0,04
0,79
0,03
0,88
0,13
16,57
AVUSTURYA
14,87
1,41
0,86
0,53
6,74
0,86
8,45
1,09
0,16
0,00
3,26
0,10
6,74
0,20
54,74
IRAK
25,28
0,71
0,52
0,07
5,76
1,08
34,22
1,31
1,61
0,00
0,41
0,22
0,79
0,82
27,19
BELÇİKA
29,52
0,61
0,45
0,33
7,25
1,31
3,15
12,90
0,25
0,04
0,12
0,20
2,17
0,25
41,44
Devlet
2008 ve 2009 yıllarında Almanya’dan gelen sağlık turistlerinin yaklaşık % 43’ü göz operasyonları için
ülkemizi ziyaret etmiştir. Bu oran Hollanda için ise % 70’lerin üzerinde görülmektedir. Kardiyoloji bölümüne
ise Irak’tan gelen hastaların ilgi gösterdiği görülmektedir. IrakTtan gelen hastalar içinde kardiyolojiye
gelenlerin oranı % 35’e ulaşmaktadır.
Şekil 9: 2009 Yılı Gelen Sağlık Turistlerinin Ülkelere Göre Dağılımı
2009 Ülkelere Göre Dağılım
Kıbrıs %3
Diğer %30
Azerbaycan %2
Fransa %2
Belçika %3
Irak %3
Avusturya %4
Hollanda %12
32
Almanya %40
Şekil 10: 2010 Yılı Yurtdışından Gelen Hastalar ve Geldikleri Branşlar
Göz
Diş
Ortopedi
Kardiyoloji
Onkoloji
Plastik Cer.
Beyin Cer.
Diğer
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Devlet
Özel
Almanya
33,34
2,36
0,45
1,12
7,26
3,29
5,50
1,72
0,10
0,49
2,18
0,16
2,76
0,78
38,48
Hollanda
46,99
2,45
0,36
0,53
4,70
1,38
6,80
2,61
0,18
0,33
0,65
0,25
0,51
0,56
31,70
Fransa
28,93
1,33
0,31
0,92
6,13
1,60
6,17
1,12
0,03
0,07
0,92
0,00
1,12
0,85
50,49
Kıbrıs
84,72
0,62
0,74
0,16
2,33
0,97
0,66
1,40
0,35
0,97
1,05
0,23
0,43
0,27
5,12
Avusturya
6,50
0,68
5,48
0,44
14,70
1,89
0,63
0,00
0,00
0,00
0,29
0,10
0,10
0,29
68,90
Devlet
Şekil 11: 2010 Yılı Gelen Sağlık Turistlerinin Ülkelere Göre Dağılımı
2010 Ülkelere Göre Dağılım
Diğer %35
Fransa %3
Irak%4
Rusya %4
Kıbrıs %5
Avusturya %5
Hollanda %8
Almanya %36
33
Tablo 6: Yıllar İtibariyle Sağlık Turisti Çeken İller
2008
ÖZEL
31176
Kayseri
Gaziantep
ÖZEL
2010
DEVLET
ÖZEL
DEVLET
ÖZEL
TOPLAM
DEVLET
TOPLAM
GENEL
TOPLAM
16547
115114
5422
41153
5649
26238
5476
98567
10924
601
12395
1002
9631
1345
32950
2948
35898
944
3836
1881
4578
955
5957
3780
14371
18151
3363
-
2353
2065
4061
1666
9777
3731
13508
Ankara
17
2846
1351
2338
1794
1018
3162
6202
9364
Antalya
2283
155
3063
-
302
2417
5648
2572
8220
İzmir
TÜRKİYE
DEVLET
İstanbul
Adana
2009
185
2091
334
2557
2370
-
2889
4648
7537
Isparta
1579
688
2566
-
775
1015
4920
1703
6623
Trabzon
2202
-
1241
676
1680
-
5123
676
5799
Kocaeli
615
-
1512
-
1913
-
4040
-
4040
Diyarbakır
951
264
1173
-
1326
96
3450
360
3810
Bursa
935
252
673
473
991
-
2599
725
3324
Aydın
1081
-
692
369
425
351
2198
720
2918
Manisa
22
791
701
193
93
677
816
1661
2477
Sakarya
543
-
813
-
514
88
1870
88
1958
Muş
-
494
-
695
-
559
-
1748
1748
Zonguldak
-
211
-
578
61
369
61
1158
1219
Artvin
Edirne
Adıyaman
Mardin
TOPLAM
-
133
-
249
-
402
-
784
784
71
-
102
-
119
134
292
134
426
-
33
19
16
-
178
19
227
246
-
-
-
4
-
35
-
39
39
56891
17817
72022
21442
53248
21783
182161
61042
243203
Şekil 12: Türkiye’ye En Çok Sağlık Turisti Gönderen Almanya’nın Bölümlere Göre Dağılımı
2008 Yılı Almanya’dan Gelen Hastaların Dağılımı
35,00
30,00
Yüzdeler
25,00
20,00
15,00
10,00
5,00
0,00
34
Göz
Diş
Ortopedi
Kardiyoloji
Onkoloji
Plastik Cer.
Beyin Cer.
Diğer
Özel
32,15
0,34
4,35
4,87
0,01
0,37
1,96
24,73
Dev.
1,91
0,32
1,69
1,33
0,10
0,24
0,42
25,19
Dikkate değer bir diğer nokta, Almanya gibi Türkiye’ye en çok sağlık turisti gönderen ülkenin en çok
göz tedavisi için talepte bulunduğu, bunu diğer diye ifade edilen ve isimleri sayılan 7 (yedi) branşın içine
girmeyen farklı bölümlere olan yüksek taleptir. Bu durum, gurbetçi vatandaşlarımızın talebinin söz konusu
olduğunu gösteren bir diğer kanıt olarak düşünülebilir.
2008, 2009 ve 2010 yıllarına ilişkin ilk 12 (oniki) ile ait hastane istatistikleri incelendiğinde ki, bu iller
Türkiye’de yabancı hasta istatistikleri açısından en önde gelen iller olarak değerlendirilebilir, özel hastanelerin
büyük bir ağırlığa sahip oldukları görülmektedir. Söz konusun oniki il kendi aralarında bir sıralamaya tabi
tutulduklarında ise ilk üç sırayı İstanbul, Kayseri ve Adana illeri almaktadır. İstanbul, ulaşım, yeterli sayı ve
nitelikte sağlık personeli, fiziki koşullar ve turistik çekicilikler açısından en avantajlı konuma sahip destinasyon
olarak değerlendirilebilir. Toplam yabancı hasta sayısı itibari ile diğer illerle arasında mevcut olan büyük fark
bu tespiti destekler niteliktedir. Esasen İstanbul dışındaki on bir ilin yabancı hasta istatistiklerinin, bilimsel
literatürdeki karşılığı itibari ile ne ölçüde medikal turizm çerçevesinde ele alınabileceği şüpheli bir husustur.
Bu konu ilerleyen dönemde ayrı araştırma ve çalışmaların konusu olarak ele alınacaktır. Ancak şu an
itibariyle mevcut durumun analizi yapılacaktır.
Örneğin Antalya’da en çok yabancı hastaya Kemer’de faaliyet gösteren bir hastanede rastlanılmaktadır.
Kemer, yılda yaklaşık sekiz milyon turist ağırlayan Kemer-Antalya-Belek hattının en çok turist çeken yerleşim
yeri konumundadır. Buradaki yabancı hastaların büyük bir bölümünün tatil yaparken aniden rahatsızlanan
yabancı turistlerden oluşma ihtimalli oldukça yüksektir dolayısı ile bu rakamlar tam sağlık turizmini yansıtmaz
bunların çoğu turistin sağlığı kapsamında değerlendirilmelidir. Kayseri bilinmektedir ki, yurtdışında çalışan
çok sayıda vatandaşımızın asıl memleketi durumundadır. Kayserili vatandaşlarımız, tatil dönemlerinde
geldikleri Kayseri’de basit veya acil tedavi hizmetleri için sağlık kuruluşlarına başvurmaktadırlar. Kayseri,
sağlık turizminde Türkiye’de realite itibarıyla ikinci sırada değildir. Bu tablonun ortaya koyduğu en net
husus, medikal turizm açısından Türkiye’nin bir numaralı merkezinin İstanbul olduğu hususudur. Dolayısıyla,
İstanbul ili özel sektör verileri daha dikkate değer olarak görülmesi, ilerleyen dönemde yapılacak ve
uygulanacak pazarlama politikaları için daha aydınlatıcı olacaktır.
Sağlık turisti çeken illerimizin ve ilgili bölümlerin daha iyi analizini yapmak için, daha uzun bir süreyi
kapsayan bir seriye ihtiyacımız olduğu açıktır. Bu amaçla, doğru ve eksiksiz verilerin sağlanarak mevcut
verilerle karşılaştırılarak 2008 yılını takip eden 2 yılın verilerinin güvenilirliği test edilebilir. Ancak, burada
ciddi bir paya sahip olduğu aşikar olan İstanbul için ayrı bir başlık atmak gerekir. İstanbul ilinden ve özel
sektöre ait sağlık kuruluşlarından alınan verilere göre bir değerlendirme yaptığımızda ise “göz” tedavisi
kategorisinin tüm branşların toplamından fazla bir öneme sahip olduğu görülebilmektedir. Ancak “göz”
alanında Türkiye’ye gelen hasta sayısında miktar olarak bir azalma olmasa da, diğer alanlarda gelenlerin
ağırlığındaki artışın “göz” tedavisi için gelenlerin yüzde ağırlığını azaltmaktadır. Göz tedavisi için gelen
ziyaretçilerin sayısı, diğer tüm tedavi amaçlı olarak yurt dışından gelen ziyaretçilere oranı sırasıyla 2008
yılında %79, 2009 yılında %72 ve 2010 yılında %66 olarak gerçekleşmektedir. Aşağıda verilen grafiklerde
de görülebileceği gibi “göz” tedavilerinde nispi bir azalma göze çarpmaktadır. Ancak, bu reel bir azalma
ifade etmez, sadece diğer tedavi kategorilerdeki tedavi oranlarının artması nedeniyle bir azalma var gibi
görülmektedir.
35
Şekil 13: Özel Sektöre Gelen Medikal Turizm Ziyeratçilerinin Kategorilerine Göre Dağılımı
(İstanbul-2008)
İstanbul Sağlık Turizmi Envanteri
(Özel Hastaneler - 2008)
Diğer %17
Beyin Cer %1
Kardiyoloji %1
Ortopedi %1
Göz %79
Diş %1
Onkoloji %0
Plastik Cer. %0
Şekil 14: Özel Sektöre Gelen Medikal Turizm Ziyeratçilerinin Kategorilerine Göre Dağılımı
(İstanbul-2009)
İstanbul Sağlık Turizmi Envanteri
(Özel Hastaneler - 2009)
Diğer %18
Beyin Cer %1
Plastik Cer. %1
Göz %72
Onkoloji %1
Kardiyoloji %3
Ortopedi %3
Diş %1
36
Şekil 15: Özel Sektöre Gelen Medikal Turizm Ziyeratçilerinin Kategorilerine Göre Dağılımı
(İstanbul-2010)
İstanbul Sağlık Turizmi Envanteri
(Özel Hastaneler - 2010)
Diğer %24
Beyin Cer %2
Plastik Cer. %2
Göz %72
Onkoloji %1
Kardiyoloji %3
Ortopedi %2
Diş %0
37
38
YABANCI HASTALARA
SAĞLIK HİZMETİ
SUNUMUNDA
KAMU HASTANELERİNİN
ROLÜ
39
40
TURİZM VE SAĞLIK SEKTÖRÜNDE DEVLETİN
ARTAN GÖREVLERİ
Türkiye, dünyada bir süredir seyreden küresel ve zaman zaman daha derin yerel etkiler de gösteren
ekonomik krizlere rağmen, kendi ekonomisindeki büyümeden taviz vermeden yoluna devam etmektedir.
Özellikle turizm gelirlerimizdeki artışın bu büyüme sürecine önemli bir katkı yaptığı görülmektedir.
Uluslararası turizm hareketi 2000-2010 döneminde % 39,5 oranında artış göstermiştir. Aynı dönemde
turizm gelirleri ise % 93,3 artmıştır. Geçen yıl uluslararası turist sayısı bir önceki yıla göre % 6,6 oranında
artarak 940 milyon kişi, turizm gelirleri ise % 7,9 oranında artarak ve 918 milyar $’a ulaşmıştır. 2011 yılında
ise dünyadaki turist sayısının % 4,3 artışla 980 milyon kişiye, turizm harcamalarının ise % 4 artışla 955
milyar $’a çıkması beklenmektedir. Dünya Turizm Örgütü verilerine göre ise 2020 yılında dünyadaki turist
sayısının 1,6 milyar kişi, toplam turizm gelirlerinin ise 2 trilyon $ olması beklenmektedir.
Türkiye için ise turizm sektörü özellikle son yirmi yıl içinde ülkemizin önemli döviz kaynaklarından biri
olmuştur. 2000 yılında 7,6 milyar $ olan turizm gelirimiz 2010 yılında hedeflenen 20 milyar $ bareminin
üzerine çıkmıştır. On yılda % 300‘e yaklaşan bu artış oldukça dikkat çekici olsa da hala beklenen ve
hedeflenen noktanın uzağındadır. 2011 yılı verileri de bunu destekler niteliktedir. Yılın 10 aylık döneminde
gelen yabancı turist sayısı % 10,3 oranında artmıştır. 2010’da 26,9 milyon turist çeken Türkiye bu yıl daha
10. ay itibariyle 28,6 milyona ulaşmıştır.
Tablo 1. En Çok Turist Çeken Ilk On Ülke (2010, Milyon Kiçi)
Ülkeler
2010
Fransa
ABD
Çin
Ispanya
Italya
Almanya
Ingiltere
Türkiye
Malezya
Meksika
78,9
60,8
55,9
52,6
43,5
27,0
27,0
26,9
24,8
23,0
Türkiye, dünya turizm hareketinde turist girişleri açısından % 3, turizm gelirleri açısından ise % 2,3 pay
ile ilk 20 destinasyon içinde, turist girişleri açısından 7. sırada, turizm gelirleri açısından da 10. sırada yer
almıştır. Avrupa turizm hareketinde ise turist girişlerinde açısından %6, turizm gelirleri açısından ise %5,1
pay ile yükselişini devam ettirmektedir. Diğer yandan Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilerin ortalama kalış
41
süreleri de artmaktadır. Özelikle ülkemizin yaptığı ikili anlaşmalar çerçevesinde vizesiz seyahatlerin
mümkün olması veya vize almada getirilen kolaylıklar neticesinde gelen ziyaretçilerin sayısı kadar kalış
sürelerinin de arttığı görülmektedir. 2011 yılı için bu rakam 10 güne kadar çıkması beklenmektedir.
Diğer yandan Türkiye dünyanın her kıtasından yaklaşık 100 farklı ülkeden sürekli ve düzenli turist çeken
bir ülkedir. Bu çeşitlilik turizmdeki gelişmeye paralel olarak devam etmektedir. Artık Türkiye sadece Avrupa
bölgesi içinde bir cazibe merkezi olmaktan çıkarak, dünya çapında bir çekim merkezine dönüşmektedir. Bu
süreç farklı beklentileri, farklı ihtiyaçları hem turizm sektörü için hem de sağlık sektörü için gerekli kılmaktadır.
Aşağıda verilen tablodan da (Tablo 2) görülebileceği gibi 2010 yılında Türkiye’ye en çok turist gönderen
ülkelerin (Ingiltere hariç) tamamında gelen turist sayısı bir önceki yıla göre artış göstermektedir (Tablo 3).
Bu artış ortalama %10 dolayında gerçekleşmiştir. Daha önce ifade edildiği gibi bu artış özellikle sağlık
sektöründe yabancıya sunulan sağlık hizmetinin önemini artıracak unsurları bünyesinde barındırmaktadır.
Burada ifade edilmesi gerekli konulardan biri de Türk turizminin çeşitlendirilmesi gerekliliğidir. Uzun
yıllardır söylenen bu hedef için alternatif yollardan biri de hiç şüphesiz sağlık turizmidir. Türkiye denizkum-güneş üçgeninden sıyrılarak alternatif turizm kanallarını bulma ve geliştirmk sürecinde sağlık turizmi,
turizm işletmelerinin ve tesislerimizin de kısmen yararlanabilecegi, talebin düşük olduğu aylarda turizm
sezonunun uzatılmasına katkı yapacaktır. Aşağıda verilen tablo 2’den de görülebileceği son üç yılda Türk
turizmi belirli aylara sıkışmış durumdadır.
Tablo 2. 2008-2010 Yılları Arasında Aylar Itibariyle Türkiye’ye Gelen Turistlerin Dagılımı
AYLAR
OCAK
ŞUBAT
MART
NİSAN
MAYIS
HAZİRAN
TEMMUZ
AĞUSTOS
EYLÜL
EKİM
KASIM
ARALIK
TOPLAM
2008
782 786
896 482
1 305 297
1 647 903
2 748 564
3 305 832
4 084 764
3 762 136
2 981 044
2 462 497
1 267 996
1 091 376
26 336 677
2009
751 817
898 927
1 207 729
1 750 281
2 718 788
3 263 089
4 343 025
3 760 372
3 136 010
2 617 193
1 403 740
1 226 143
27 077 114
2010
809 974
953 848
1 414 616
1 744 628
3 148 337
3 500 024
4 358 275
3 719 180
3 486 319
2 840 095
1 491 005
1 165 903
28 632 204
Yıl içerisinde Türkiye’ye gelen turistlerin %75’i Mayıs ve Ekim ayları arasındaki altı aylık zaman dilimini
tercih etmektedirler. Oysa ihtiyacımız olan, ülke turizm hareketini 12 aya yaymak en azından diğer altı aylık
zaman dilimindeki yüzdeyi arttırmaktır. Bu anlamda en önemli alternatif ögelerden biri olan sağlık turizmini
bir an önce canlandıracak politikalara ve tanıtım faaliyetlerine ağırlık vererek, Türkiye turizminin 12 aya
yayılma hedefini sağlayacak bu fırsattan yararlanmaktır.
42
Sağlık Turizmi her ne kadar özel sektörün öncülüğünde yürüyen bir süreç olsa da, kamu sektörü zaten
var olan tüm unsurlarıyla “yabancıya sunulan sağlık hizmeti” kavramının gereklerini yerine getirmektedir.
Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastane, poliklinik, hekim, teçhizat ve diğer unsurlarıyla zaten belirli bir oranda
sektörün içindedir. Diğer taraftan ikili anlaşmalar çerçevesinde sınırlı da olsa, ihtiyaç arz eden bazı komşu
ve müttefik ülkelerden hastaların yurtiçindeki tedavilerini yapmaktadır. Türkiye’nin ekonomik, politik ve
coğrafik konumu bu tür yardımların devamlılığını da beraberinde getirmektedir. Tabii ki, bu tür yardımlar
ticari bir faaliyet olmaktan ziyade insani bir boyut taşımaktadır.
Tablo 3. 2010 Yılında Türkiye’ye Turist Gönderen Ülkelere Göre Yıllık Degiçim Oranı
Ülkeler
ALMANYA
RUSYA FED.
INGILTERE
IRAN
BULGARISTAN
HOLLANDA
FRANSA
GÜRCISTAN
SURIYE
A.B.D.
ITALYA
YUNANISTAN
UKRAYNA
BELÇIKA
ISVEÇ
AZERBAYCAN
AVUSTURYA
POLONYA
NORVEÇ
DANIMARKA
ROMANYA
IRAK
ISVIÇRE
KAZAKISTAN
ISPANYA
ÇEK CUM.
FINLANDIYA
TOPLAM
Ziyaretçi
4 400 064
3 364 387
2 484 618
1 662 481
1 246 806
1 161 591
1 044 123
963 865
828 456
675 070
672 655
604 705
567 349
552 103
543 432
496 265
484 346
473 002
360 200
355 876
354 068
310 138
306 515
295 142
270 974
212 944
179 778
28 665 052
43
Tablo 3’ten de anlaşılacağı gibi, bu gelişmeler ışığı altında Türkiye’de kamu kurumları her geçen gün
“daha çok yabancı ziyaretçi” ve “daha uzun kalış süreleri” gerçeği altında yabancı turistin sağlık hizmetini
karşılama, gerektiğinde de tıbbi acil müdahalede bulunma sıklığı ve tedavi süreçleri kaçınılmaz biçimde
artacaktır. İkili anlaşmalarla daha fazla sayıda komşu ülkelerden insanlar da tedavi amaçlı ülkemize
talep göstermeye başlamıştır. Sınır şehirlerimizde görülen bu hareketliliğin ilerleyen dönemlerde artması
beklenmektedir. Görülebileceği gibi yabancıya sunulan sağlık hizmeti sadece turistik bölgelerde değil,
Türkiye’nin dört bir yanında ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla Sağlık Bakanlığı’na baglı sağlık kurumları istese
de istemese de yabancı turistlerin ihtiyaçlarına cevap vermek zorunda kalacaktır. Hazırlık olmak
açısından bu ihtiyacın hızla artacağını tespit etmek faydalı olacaktır.
Özellikle özel sektörün yer almadığı bölgelerde sağlık hizmeti veren tek güç olan Sağlık Bakanlığı’na
bağlı kuruluşların gerekli donanım, hekim, teçhizat ve bunun altyapısını sağlayacak gerekli standartlara ve
yönetmeliklere sahip olması kaçınılmazdır. Bu durum sağlık turizminde daha çok kamu payının artması
sonucunu doğurmaktadır. Ancak Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilere koşulsuz sağlık hizmeti vermek
devletin hem bir zorunluluğu, hem de turizm felsefesi açısından devletin görevlerinden sayılmaktadır. Bu
arada özel sektörün zaten sağlık turizmi alanında önderliği ve ağırlığı tartışılmaz şekilde devam etmektedir.
Aşağıda verilen Şekil 1, 2 ve 3’de sağlık turizminde özel sektörün toplam içinde aldıgı pay ve yabancıya
verilen kamu sağlık hizmetinin oransal dağılımı görülmektedir.
Şekil 1: 2008 Yılı Medikal Turizm Kamu – Özel Dağılımı
2008 Kamu - Özel Dağılımı
%6
Özel
Kamu
%94
44
Şekil 2: 2009 Yılı Medikal Turizm Kamu – Özel Dağılımı
2009 Kamu - Özel Dağılımı
%6
Özel
Kamu
%94
Şekil 3: 2010 Yılı Medikal Turizm Kamu – Özel Dağılımı
2010 Kamu - Özel Dağılımı
%8
Özel
Kamu
%92
Verilen üç şekilde de görülebilecegi gibi, turizm sektörünün lokomotifi özel sektördür. 2008 yılından bu
tarafa kamu sektöründe % 2’lik bir artış görülmektedir. Bu artışa rağmen toplam içinde kamu hizmetlerinin
aldığı pay % 8 dolayındadır.
Aşağıda verilen şekil 4 de ise görülebilecegi gibi, 2010 yılında Türkiye’de özel sektör, sağlık
turizmi sektörünün açık ara tek lideri olduğunun bir diğer kanıtıdır. Kısa ve uzun vadede bu liderlik el
değiştirmeyecektir. Zaten çalışmamızın başlığında da olduğu gibi amaç kamu sağlık sektörünü özel sağlık
sektörü ile ticari anlamda bir rekabete sokmak değil, sağlık turizmi alanında kamunun rolünü arttırmaktır.
45
Şekil 4. 2010 Yılı Sağlık Amaçlı Gelen Turistlerinin Geldiği Bölümler ve Yüzde Dağılımları
2010 Branşlara Göre Kamu - Özel Dağılımı
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
Özel
Kamu
Göz
Diş
Ortopedi
Kardiyoloji
Onkoloji
Plastik Cer.
Beyin Cer.
4,72
44,19
24,36
20,27
17,86
12,27
21,85
95,28
55,81
75,64
79,73
82,14
87,73
78,15
Çeşitli dallarda oranlar değişmekle beraber, kamu sektörü 2010 yılı içinde sağlık turizminden ortalama
%8’lik bir pay almaktadır. Ancak, dikkate almamız gereken bir unsur daha vardır. Bu oran her geçen yıl
küçük de olsa artma eğilimindedir. Örneğin kamu sektörünün toplam sağlık turizmi içindeki payı 2008’de
%6 iken, bu oran 2010 yılında %8 dolayında gerçekleşmiştir. Bu artış sağlık Bakanlığı’na bağlı kurum
ve kuruluşlarının bu yönde büyüme hedeflerinden ziyade, kamuda sunulan sağlık hizmet kalitesinin artışı
sonucunda gerçekleşen, fiili talebin karşılanması suretiyle ortaya çıkmıştır. Söz konusu edilen bu talep
artışının devam edeceği gerçeği karşısında yeni mevzuatlar, yeni standartlar ve yeni yaklaşımların varlığı
kaçınılmaz birer ihtiyaç olarak karşımızda durmaktadır. Unutmamak gerekir ki, kamunun bu küçük de
olsa sektör içinde aldığı payın artışı belirli bir politikanın, planlamanın ve yatırım sürecinin sonucunda olmuş
değildir. Doğal gelişmelerin ve turizm talebindeki dalgalanmaların bir sonucudur. Bu süreç istem dışı gelişen
bir durumdur ve kamu olarak bu gelişmeye cevap verilmemesi, Türkiye’nin hem sağlık sektöründe hem
turizm sektöründe hem de toplamda ülkenin genel hedeflerinde bir sapma yaratma, olumsuz sonuçlar
doğurma ihtimalini güçlendirmektedir. Dolayısıyla kamu hastanelerinin ve diğer kamu sağlık birimlerinin
zaten var olan standart ve düzenlemelerinin geliştirilmesine ihtiyaç duyulacaktır.
Diğer yandan yabancı hastaların varlığı ve sayılarının artışı kamu hastanelerindeki kapasite oranlarının
da daha etkin ve verimli kullanılmasına neden olacaktır. Bu etkinlik, sadece kamu birimlerinin değil, özel
sektör birimlerinin de rekabetçi yapısına katkı sağlayacaktır. Hizmetler sektörünün her alanında olduğu gibi
sağlık sektöründe de elinizde olmasına rağmen talep yetersizliği veya düzensizliği nedeniyle veremediğiniz
her hizmet işletmelerin verimliliğini düşürecektir. Burada belki bir kapasite kullanım oranları yoluyla yeni
analizlerde faydalı olabilecektir.
Bununla beraber kamu sektörü gerek özel sektörün karlılık ve verimlilik gibi kabul edilebilir gerekçelerle
yatırım yapmadığı veya hizmet veremediği alanlarda bıraktığı boşluğun doldurulmasından mesuldür ve
46
bu tür sağlık hizmetlerinin devamlılığı esastır. Özel sektörün hizmet vermediği bu bölgelerde de turistlerin
ziyareti söz konusudur. Kamu hastanelerinin veya sağlık kuruluşlarının “sosyal devlet” anlayışı içinde bu
tür karlılık odaklı yaklaşımı takip etmesi beklenemez.
Aynı şekilde büyük bir coğrafya olan Türkiye’nin her yerinde, her şehrinde aynı sağlık hizmetini, aynı
standartlarda vermesi de özel sektörden beklenemez. Halbuki yapılan çalışmada 81 vilayetin 68’inde az
veya çok yabancıya sunulan sağlık hizmetine rastlanmaktadır. Bu illerin büyük çoğunluğunda yabancıya
sunulan sağlık hizmetini vermeye hazır özel sektör teşebbüsüne rastlamak mümkün değildir. Özellikle
turizm bölgeleri ve büyük kentlerde yogunlaşan özel sektör hastane ve sağlık birimleri ancak belirli bölgelerde
ihtiyaca cevap verebilecektir. Diğer rantabl olmayan bölgelerde ise kamu hastaneleri sosyal devlet ilkesi
kapsamında hizmet vermekte ve bu hizmetini çeşitlendirerek ve niteliğini artırarak sunmaya devam
etmektedir.
Diğer yandan artan turist sayısıyla beraber başka bir gerçek daha karşımızdadır. Bu gerçek de aşağıda
verilen Tablo 4 de görülebileceği gibi, sağlık hizmeti almak amacıyla Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilerin
oranı sadece %0,5 dolayındadır. Bu oran her geçen gün artan turizm potansiyelimizin yanında oldukça
yetersiz kalmaktadır ve nedenleri üzerinde mutlaka çalışılması gereken bir diğer konu başlığıdır.
Tablo 4. Yabancı Ziyaretçilerin Türkiye’ye Geliç Amaçları ve Yüzde Dagılımları
Yabancı Ziyaretçilerin Türkiye’ye Geliç Amaçları
Payı (%)
Gezi, Eğlence, Kültür, Spor
Yakınları Ziyaret
Sağlık
Dini
Alışveriş
Toplantı, Konferans, Görev, Ticari
Transit
Eğitim
Diğer
Beraberinde Giden
57,41
10,35
0,49
0,46
4,18
5,12
2,33
0,72
3,50
15,46
Tablo 4’den de görülebilecegi gibi Türkiye hala tatil amaçlı ziyaretçilerin ağırlıklı olduğu bir tabloyla
karşı karşıyadır. “Sağlık” amaçlı gelenlerin oranı %0.52’in altındadır ve oldukça düşündürücüdür. Ama bir
gerçek açıkça görülmektedir ki, amacı ne olursa olsun, gelen yabancı ziyaretçilerin sayısı arttıkça, sağlık
hizmetleri talepleri de artacaktır. Kamu hastanelerinin bu artan talebe kayıtsız kalamayacağı/kalmaması
gerektiği de bir gerçektir. O halde kamu sektörü sağlık kurum ve kuruluşları vasıtasıyla, ülkesine hangi
amaçla olursa olsun gelen turistlerin sağlık ihtiyaçlarını karşılamak ve bu hizmeti vermekle sorumludur. Bu
kamusal sorumluluk, hem uluslararası turizm hareketleri kapsamında Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilerin
acil müdahale ve diğer tedavi hizmetlerinin yerine getirmesini gerekli kılmakta hem de devletin sosyal bir
görevi olarak zorunluluktur.
47
Şekil 5. Türkiye Geneli Hizmet Birimine Göre Hasta Sayılarının Dağılımı (Kamu Hastaneleri)
Hizmet Birimine Göre Tedavi Olan Hasta Sayılarının Dağılımı
Acile Başvuran Hasta %25
%66 Poliklinik hizmeti alan hasta
Ameliyat Olan Hasta %5
Yatarak Tedavi Olan Hasta %4
Yukarıda verilen Şekil 5’ de görülebileceği gibi Türkiye’de kamu hastanelerine tıbbi bir yardım almak
amacıyla başvuran yabancı uyruklu hastaların yaklaşık % 25’i “acil” servislere başvuran hastalardır. Bu
hastaların başvuru süreçleri, yapılan tedavilerin standartları ve ilgili mevzuatlar ve gerekli yatırımların yapılması,
pratik uygulamalardan çıkan sonuçlar gereği yeniden yapılandırılmaya ihtiyaç olduğunu göstermektedir.
Özellikle yabancıya sunulan sağlık hizmeti kapsamında sadece acil tedavi hizmetleri değil, aynı zamanda
kamu hastanelerine gelen karışık, kompleks vakalarda da hazırlıklı olmak gerekmektedir. Bu tür vakaların
teşhis, tedavi ve rehabilitasyon sürecinde başarılı olmak adına gerekli yatırımların ve düzenlemelerin
yapılması kaçınılmazdır.
Türkiye’de sağlık hizmeti alan yabancıların aldıkları hizmetlerin kendi ülkelerine oranla daha ucuz olması
başka yeni düzenlemeleri de beraberinde getirmektedir. Kamu hastaneleri sosyal devlet ilkesi gereği düşük
maliyetlerle hizmetlerini vatandaşlarına sunmaktadır. Bu konuda da son yıllardaki gelişmeler özellikle 2003
yılından bu tarafa “Sağlıkta Dönüşüm Programı” çerçevesinde toplumun geniş kesimlerinin sosyal güvenlik
kurumlarına bağlı olarak özel sağlık kurumlarından hizmet almaya başlamaları neticesinde oluşturulan “genel
sağlık sigortası” sistemiyle, sağlık hizmetlerinin daha ulaşılabilir, daha kaliteli, daha çok ama etkin ve verimli
kaynak kullanımı sağlanmıştır. Dolayısıyla bu süreci verilen hizmetlerin fiyatlarının düşmesi izlemektedir.
Kendi vatandaşlarımıza sunulan sağlık hizmetlerinin sübvansiyonu gerektiğinde yapılmaktadır. Ancak bu
indirimin yabancıya sunulan sağlık hizmeti kapsamında degerlendirilmemesi daha doğru olacaktır. Zaten
kendi ülkesine göre önemli düzeyde bir fiyat avantajıyla hizmet alan yabancı vatandaşlar ayrıca bu düşen
fiyatlardan da yeni avantajlar elde edecektir. Dolayısıyla yabancı uyruklu hastalar için ise içinde kar payının
48
da olduğu, farklı bir ücretlendirme politikası yürütmek gerekmektedir. O halde Sağlık Bakanlığı yabancılara
sunulan sağlık hizmetlerinin ücretleri ile genel ücretlendirme politikalarını değiştirerek “karlılık” odaklı
çalışmaları yapmalıdır. Unutmamak gerekirki devletin sübvanse ve teşvikleri Türk toplumun tüm kesimleri için
öncelikli bir politikadır. Onlardan alınan vergilerle yabancı turistlerin tedavilerinin finanse edilmesi doğru ve
istikrar sağlayıcı bir politika olamaması gerekir. Hatta aksi bir düşünceyle devletin sınırlı kaynaklarına (Genel
Bütçe ve/veya Katma Bütçe Gelirlerine) bir katkı yapılması amaçlanmalıdır. Böylece kamu hastanelerinin
gerek malzeme gerek teçhizat gerekse de bina/onarım vb. ihtiyaçlarına cevap verecek bir fon yaratılmış
olacaktır. Oluşacak bu fonlar veya gelirler, kamu hastane ve diğer birimlerinin daha üst düzeyde hizmetler
vermesinin, kendi halkına da ucuz hizmet vermesinin önünü açacak önemli bir faktör olabilecektir.
Özel sektörün varlığı ve her geçen gün artan rekabet gücüyle beraber Türkiye’nin sektördeki yeni hedeflere
ulaşması daha kolay görülmektedir. Bu hedeflere ulaşırken sektörün kurumsallaşmasını sağlayacak temel
rollerden biri de şüphesiz Sağlık Bakanlığı’na düşecektir. Bu rolün gereğini yerine getirmemek ve yeteri kadar
sektörün içinde olmamak ülke için uzun vadede kalıcı bir başarının gerçekleşmesini de engelleyebilecektir.
Sonuç itibariyle, Türkiye gerek kısa vadede gerekse de uzun vadede bölgesinde sağlık sektöründe söz
sahibi olması gerekmektedir ve olacaktır da. Bu kaçınılmaz durum karşısında Türkiye’nin sağlık politikalarını
düzenlerken sağlık turizminde sözü edilen bu gelişmeleri görerek ve yöneterek hareket etmesi gerekir.
Bu gelişmeler ışığında mevcut düzenlemeler yapılmalı ve liderliğini özel kesimin yaptığı sağlık turizminde
gerekli tedbirleri almak suretiyle yerini almalıdır. Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastane ve
diğer tedavi amaçlı birim, kurum ve kuruluşların işlerliğini artıracak düzenlemelerin ve gerekli yatırımların
yapılması gözardı edilemeyecek bir zorunluluk olarak kabul edilmelidir.
Öncelikle, Sağlık Bakanlığı tarafından tutulmuş istatistikler dikkate alınarak hizmet birimine göre bir
dağılım yapıldığında aşağıdaki tablo karşımıza çıkmaktadır.
Tablo 5. Türkiye Geneli Hizmet Birimine Göre Hasta Sayıları (Kamu Hastaneleri)
HİZMET BİRİMİ
ACİLE BAÇVURAN HASTA
POLİKLİNİK HİZMETİ ALAN HASTA
YATARAK TEDAVİ OLAN HASTA
AMELİYAT OLAN HASTA
TOPLAM HASTA SAYISI
HASTA SAYISI
YÜZDE
34189
88946
4958
7538
25,2
65,6
3,7
5,6
135.631
100,0
Görüldügü üzere toplam 81 ilimizde tutulan istatistiki rakamlara göre gelen yabancı uyruklu ücretli
hastaların %65.6 ‘sı poliklinik hastası olarak hizmet alırken, yatarak tedavi olanların oranı %4 dolayında
kalmıçtır. Bu grup hastalar genelde turistin sağlığı kapsamında başvuru yapmıştır.
49
Tablo 6. En Çok Tedavi Geliri Elde Edilen On İlin Hasta Sayılarının Dağılımı
Ameliyat
Olan Hasta
İLLER
İSTANBUL
İZMİR
BURSA
ANTALYA
ANKARA
GAZİANTEP
AFYONKARAHİSAR
MUĞLA
TRABZON
AYDIN
365
172
182
426
106
160
30
13
5
Yatarak
Tedavi Olan
Hasta
811
171
318
117
114
283
174
50
54
37
Acile
Poliklinik
Başvuran
Hizmeti
Hasta
Alan Hasta
3656
5097
1237
4310
1387
3096
2973
6234
493
1127
1379
4545
1832
2488
1551
911
804
450
1019
832
Toplam
Hasta
Sayısı
9929
5890
4983
9750
1840
6367
4524
2512
1321
1893
Şekil 6. En Çok Hasta Kabul Eden İllerin Hasta Sayılarının Dağılımı(kamu hastanesi)
12000
10000
8000
6000
4000
2000
zo
n
Tra
b
ka
ra
An
in
Ay
d
ğla
Mu
Afy
on
k
ara
his
ar
rsa
ir
İzm
Bu
Ga
zi
an
tep
ya
tal
An
İst
an
bu
l
0
Tedavi Gelirindeki Payı
Yukarıda verilen tablo 6 ve şekil 6 gelen hasta sayısına göre hazırlanmıştır ve buna göre beklendiği gibi
İstanbul başta olmak üzere Antalya, Gaziantep, İzmir ve Bursa illeri ilk beş ili oluşturmaktadır.
50
Şekil 7. Sağlık Turizmi Merkezlerinin Aldıkları Hizmet Talebi Çeşidine Göre Dağılımı
Şekil 7, Türkiye’de sağlık turizminde merkez olarak kabul edilmiş on ilde 2010 yılı içinde karşılaştıkları
hizmet taleplerine göre bir dağılımını ortaya koymaktadır. Bu dağılıma göre;
İstanbul ve Antalya (7.501-10.000 hasta kabul eden iller)
İzmir ve Gaziantep (5.001 – 7.500 hasta kabul eden iller)
Muğla, Afyonkarahisar ve Bursa (2.501 – 5.000 hasta kabul eden iller)
Aydın, Trabzon ve Ankara (0- 2.500 hasta kabul eden iller)
Şekil 8. En Çok Tedavi Geliri Elde Edilen On İlin Hasta Sayılarının Dağılımı
51
Şekil 8 de görülebileceği gibi Türkiye ortalamasında olduğu gibi ilk on ilimizde de ücretli yabancı hasta
girişleri poliklinik hizmeti alma amacıyla olmaktadır. Türkiye genelinde en az başvuru “yatarak tedavi olma”
iken bu on ilimizde en az başvuru olarak ise “ameliyat amaçlı” hasta sayısında görülebilmektedir. Bu açıdan
bir farklılık vardır. Bu farklılığın anlamlandırılması ilerleyen çalışmalarda yapılmalıdır. Aşağıda verilen Şekil 4
ise gelen ücretli hasta sayılarıyla beraber, oranları da beraber verilmektedir.
Şekil 9. En Çok Tedavi Geliri Elde Edilen On İlin Hasta Sayılarının Dağılımı ve Oransal Görünümü
Ameliyat Olan Hasta
İSTANBUL
İZMİR
BURSA
ANTALYA
ANKARA
GAZİANTEP
AFYONKARAHİSAR
365
172
182
426
106
160
30
MUĞLA
TRABZON
AYDIN
13
5
Yatarak Tedavi Olan Hasta
811
171
318
117
114
283
174
50
54
37
Acile Başvuran Hasta
3656
1237
1387
2973
493
1379
1832
1551
804
1019
Poliklinik Hizmeti Alan Hasta
5097
4310
3096
6234
1127
4545
2488
911
450
832
Toplam Hasta Sayısı
9929
5890
4983
9750
1840
6367
4524
2512
1321
1893
52
Tablo 7. Tedavi Geliri En Yüksek Olan On İlin Tedavi Geliri Içindeki Payları(kamu hastanesi)
İLLER
Tedavi Geliri
İSTANBUL
Tedavi Gelirindeki Payı
1.286.336,92
25,0
626.663,16
12,2
513.539,2
10,0
ANTALYA
435.977,14
8,5
ANKARA
434.774,54
8,4
GAZİANTEP
434.186,42
8,4
AFYONKARAHISAR
186.266,32
3,6
MUĞLA
158.265,46
3,1
TRABZON
95.515,34
1,9
AYDIN
93.316,76
1,8
5.155.058,82
82.9
İZMİR
BURSA
TÜRKİYE TOPLAMI
Yukarıda verilen tablo 7 de görülebileceği gibi, İstanbul, hem gelen hasta hem de tedavi gelirleri
açısından birinci sırada yer almaktadır. Afyonkarahisar, Muğla, Trabzon ve Aydın illerinin aldığı paylar %5’in
altında kalırken, Antalya, Ankara, Gaziantep illerimizin oranları birbirlerine yakın seyretmektedir. İstanbul’u
izleyen ikinci ilimiz olan Izmir’in payı %12’nin hemen üzerindedir. Toplam tedavi gelirleri açısından Gaziantep
ve Ankara birbirlerine çok yakın durmaktadır. Ancak, Tablo 2‘ye bakıldığında gelen hasta sayısı itibariyle
Gaziantep, Ankara’nın yaklaşık 4 katı üzerinde hastaya hizmet etmektedir. Dolayısıyla Ankara 1.840
ücretli yabancı hastaya hizmet vererek elde ettigi hasılatı, Gaziantep 6.367 hasta ile sağlamaktadır.
Gaziantep’teki hasta popülasyonu Suriye ağırlıklı olup 2011 yılında bu sayı Suriye’deki olaylar nedeniyle
çok azalmıştır.
Buna göre, her ilin ayrı ayrı dökümlerine geçmeden önce, ilerleyen çalışmalarda, gelen ücretli hastaların
geliş nedenleri, hasta sayıları ve sağlanan toplam gelirin formüle edildiği, verimliliklerinin ve kapasitelerinin
ortaya konulduğu yeni verilere ihtiyaç duyulacaktır.
30,0
Şekil 10. En Çok Tedavi Geliri Elde Edilen On İlin Toplam Tedavi Gelirleri İçindeki Payları
25,0
20,0
15,0
10,0
5,0
in
Ay
d
zo
n
Tra
b
ğla
Mu
r
Afy
on
ka
rah
isa
p
nte
Ga
zia
ka
ra
An
ya
tal
An
rsa
ir
İzm
Bu
İst
an
b
ul
0
53
BAZI İLLERE GÖRE HİZMET BİRİMLERİNE GELEN
ÜCRETLİ HASTA DAĞILIMLARI
Çalışmaya konu olan illerin seçimi, sağlık turizmi açısından bölgesel oluşum kurulacak iller temel alınarak
yapılmıştır. Buna göre aşagıda, ücretli yabancı uyruklu hastalar açısından iki özellik dikkat çekmektedir.
Bazı illerimizde poliklinik hizmetleri alan hasta oranı ağırlıktayken bazı illerimizde ise acil hizmeti alan hasta
sayısı ağırlıktadır. İlleri bu kritere göre iki gruba böldüğümüzde birinci grup, poliklinik hizmetlerinin daha çok
talep gördügü iller (Edirne, Antalya, Bursa, Gaziantep ve İzmir) ve ikinci grup ise acil hizmet birimlerinin
daha çok talep gördügü iller (Muğla, Trabzon, Mersin ve Aydın) olarak ifade edilebilir.
Daha çok poliklinik hizmeti alan illerimizdeki poliklinik hasta sayısının toplam hastaya oranı %67,4
olarak bulunmuştur. Bu kapsamda en çok ve en düşük olan iller aşağıda verilmektedir.
Buna göre;
Şekil 11. Izmir İli Birimlere Göre Hasta Sayılarının DağılımıTablosu
Hizmet Birimine Göre Hasta Sayılarının Dağılımı
Acile Başvuran Hasta %21
Ameliyat Olan Hasta %3
Yatarak Tedavi Olan Hasta %3
54
%73 Poliklinik hizmeti alan hasta
Şekil 12. Bursa İli Birimlere Göre Hasta Sayılarının DağılımıTablosu
Hizmet Birimine Göre Tedavi Olan Hasta Sayılarının Dağılımı
%62 Poliklinik hizmeti alan hasta
Acile Başvuran Hasta %28
Ameliyat Olan Hasta %4
Yatarak Tedavi Olan Hasta %6
Şekil 11 ve 12’de, poliklinik hizmetlerini çoğunlukla alan grup içinde en yüksek ve en düşük orana
sahip iki il (İzmir ve Bursa illeri) verilmiştir. Daha öncede verildiği gibi bu grubun ortalaması %67,4 olarak
bulunmuştur. Şekil 9 ve 10 ise acil hasta başvurularının daha çok olduğu grup içinde yer alan iki ilimize ait
verileri göstermektedir. Buna göre Trabzon %58 ile en çok acil hizmet başvurusu alan ilimizken, %53 ile
Mersin bu grup içinde en düşük orana sahiptir.
Şekil 13. Trabzon İli Birimlere Göre Hasta Sayılarının DağılımıTablosu
Hizmet Birimine Göre Tedavi Olan Hasta Sayılarının Dağılımı
Acile Başvuran Hasta %58
Ameliyat Olan Hasta %2
Yatarak Tedavi Olan Hasta %4
%36 Poliklinik hizmeti alan hasta
55
Şekil 14. Mersin İli Birimlere Göre Hasta Sayılarının Dağılımı Tablosu
Hizmet Birimine Göre Tedavi Olan Hasta Sayılarının Dağılımı
Acile Başvuran Hasta %53
Ameliyat Olan Hasta %3
Yatarak Tedavi Olan Hasta %4
%40 Poliklinik hizmeti alan hasta
Mersin’de ise Muğla, Aydın ve Trabzon illerinde görüldüğü gibi acil girişlerinin çoğunlukta olduğu illerden
biridir. Acil girişi %53 ile bu grup içinde en düşük orana sahiptir. Diğer yandan acil hizmetlerin daha çok
verildiği bu dört ilimiz için ortalama %55,2 olmaktadır.
56
SONUÇ
Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Turizmi Birimi ile Gazi Üniversitesi arasında
gelişen işbirliği sürecinde hazırlanan bu rapora göre medikal turizm kapsamında ülkemize gelen yabancı
hastaların Türkiye’yi tercih etmesinin nedenleri arasında farklı sebepler sayılabilir. Ancak özellikle bazı
branşlarda uygun fiyatlar öne çıksa da asıl neden kalitesi ve yeterli alt yapı olanaklarının, yetkin hekim
kadrolarının varlığıdır. Özellikle sağlık turizminin diğer alanlarında farklı faktörlerin öne çıkabileceği işaret
edilmekle beraber, medikal turizm kapsamında kaliteli hizmet ve hekim faktörü daha önem arz etmektedir.
Tüm dünyada büyük oranda özel sektörün üzerinde büyüyen sağlık turizmi sektöründe yapısal sorunların
giderildiği sağlık sektöründe hekim sayılarının ve çalışma şartlarının yeni gelişmelere ayak uydurulmasıyla,
yeterli olmayan hekim sayımızın medikal turizmin artan kapasitesini de değerlendirecek seviyede olacağı
çok açıktır. Özellikle özel sektör sağlık kuruluşlarının boş kapasitelerinin kullanılacağı düşünülürse, bu
hastanelerde bir verimlilik artışının olması da muhtemeldir. Sektörde küçük bir payla var olmayı amaçlayan
kamu sektörü ise yeterli hekim, hastane ve alt yapısıyla sektörü destekleyici olarak varlığını hissettirecektir.
Dünyanın diğer sağlık turizminde öne çıkan ülkelerinde olduğu gibi genel Sağlık Bakanlağı politikaları
belirleyen bir konumunu koruyacaktır. Burada hesaplanması gereken bir nokta ise özel sektör sağlık
kuruluşlarının bazı branşlarda ve bazı dönemlerdeki yüksek kapasite kullanma oranlarıdır. Özellikle bu
dönemlerin ve branşların takip edilerek her branşa uygun farklı politikaların ve pazarlama taktiklerinin
yürütülmesi gerekmektedir. Sağlık turizminde verimliliğin artırılmasını sağlayacak unsur olan boş kapasite
kullanımı ancak bu politikaların uygulanmasıyla olabilecektir. Bu konu üzerinde ileride ayrıca politikalar
üretilmelidir.
Diğer taraftan bazı hizmetlerin kendi ülkelerinde sigorta kapsamında olmaması ve kendi ülkelerindeki
uzun bekleme süreleri medikal hastaların Türkiye’yi tercih etmelerinde önemli etkenlerdendir. Medikal
turizm hastalarının hastaneleri tercih etme nedenleri incelendiğinde ise hastanenin ünü ve fiyat faktörlerinin
en çok etkileyen faktörler olduğu, önceki hastaların tavsiyesi ve tutundurma faaliyetlerinin etkinliğinin
de üst sıralarda yer aldığı ifade edilmektedir. Mevcut nedenler olarak sayılan; Türkiye’de sunulan sağlık
hizmetlerinin kalitesi, maliyetlerin diğer ülkelere kıyasla düşük olması, iklim koşullarının uygunluğu, tatil
fırsatlarının çokluğu, kısa bekleme süreleri, uzman hastane ve yeterli teknolojik donanım sahipliği gibi
etkenlerin, günün değişen şartları da dikkate alınarak akademik açıdan geçerliliği ilerleyen çalışmalarda
yeniden test edilmesinde yarar sağlayacaktır. Özellikle bazı branşlarda gelişen teknolojinin ve alt yapı
olanaklarının takip edilip, gelen hastalara sunulması önem arz etmektedir.
Ülkelere göre medikal turizm gelirlerimizin ve gelen hasta sayılarının dağılımına bakıldığında Almanya’nın
öne çıktığı görülmektedir. Sadece Almanya değil, 185 milyonluk bir pazarı oluşturan Batı Avrupa ülkeleri,
Türkiye için önemli bir pazar potansiyeline sahiptir. Ancak şimdilik ülkelere yönelik analizler yapılmayacak,
bunlar ilerleyen çalışmalarda ele alınacaktır.
Türkiye, İstanbul merkezli, “göz“ alanında önemli bir pay sahibi olan bir “medikal turizm” sürecini
yönetmektedir. Özellikle göz tedavi ve operasyonlarının sosyal güvenlik kurumları ve özel sağlık sigortalarınca
57
ödenmemesi nedeniyle önemli bir büyüme potansiyeline sahip göz tedavisi amaçlı gelen sağlık
turistlerinin önemini gözden kaçırmamak gerekmektedir. Ülkemizde, sadece Dünya Göz Hastanesi son
üç yıl içinde 67. 000 üzerinde sağlık turisti getirerek, hem göz branşının diğer branşlar karşısında öne
çıkmasına olanak sağlamış, hem de toplam gelen sağlık turisti içinde oranını % 60’ların üzerine çıkarmıştır.
Yukarıda bahsedilen mevcut potansiyellerimizin sürece dahil olması ve etkin bir tutundurma çalışmalarıyla
farklılaştırılmış bir medikal turizm ortamının ortaya çıkarılması gerekmektedir.
Ancak göz tedavisinin kişi başı getirisi 1000 USD civarındadır. Onkoloji, kardiyovaskuler cerrahi,
ortopedi, beyin cerrahisi vb 15 000 USD nin üstünde olup transplantasyon hastaları 60 000 USD cıvarında
bir ödeme yapmaktadırlar. Dolayısı ile göz hastalarının sayısının çok olması da önemli değildir. Netice
olarak diğer hastaların sayısı az olsa da döviz getirisi daha çoktur.
Gelen bu hastaların sayılarındaki artış da Türkiye’nin artan önemine paralel olarak artma eğiliminde
olacaktır. Bu artış da kamu hizmetlerinin varlığını ve çeşitliliğini gerekli kılmaktadır. Sağlık hizmetinin diğer
ülkelere göre nispi bir fiyat avantajının olduğu ülkemizde kamu hastaneleri sosyal devlet ilkesi gereği
düşük maliyetlerle hizmetlerini vatandaşlarına sunmaktadır. Bu ücretler, yabancı hastaların tedavilerinde
uygulanacak bir ücretlendirme politikası değildir. Bu kapsamda yabancılara sunulan sağlık hizmetlerinin
fiyatlarının ayrıca ele alınması ve sağlık turizmi politikalarına göre yeniden düzenlenmesi bir diğer gerekliliktir.
Kamu yatırımları dışında sağlık hizmeti birimi olmayan bölgelerde, gerekli donanım, hekim, teçhizat
ve bunun altyapısını sağlayacak, gerekli standartlara ve yönetmeliklere sahip olması gereken tek kurum
Sağlık Bakanlığı hizmet birimleridir. Bu bölgelerde sağlık hizmeti almak isteyen yabancı uyruklu turistlerin
tek seçeneği kamu hastaneleridir. Bu durum, ilgili bölgelerde yabancıya sunulan sağlık hizmetine dönük
yatırımlarında artmasını gerekli kılacaktır. Türkiye’nin her yerinde, belirli standartlarda aynı sağlık hizmetini
vermesi özel sektörden beklemek bu şartlarda mümkün olamayacağı için tüm illerimizde az veya çok
yabancıya sunulan sağlık hizmeti kapsamında hazır durumda olmalıyız. Bu illerin büyük çoğunluğunda
yabancıya sunulan sağlık hizmetini vermeye hazır özel sektör teşebbüsüne rastlamak mümkün değildir.
Özellikle turizm bölgeleri ve büyük kentlerde yoğunlaşan özel sektör hastane ve sağlık birimleri ancak belirli
bölgelerde ihtiyaca cevap verebilecektir. Diğer rantabl olmayan bölgelerde ise kamu hastaneleri sosyal
devlet ilkesi kapsamında hizmet vermekte ve bu hizmeti çeşitlendirerek ve niteliğini artırarak vermeye
devam edecektir.
Diğer taraftan Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilere koşulsuz acil sağlık hizmeti vermek devletin hem
bir zorunluluğu, hem de turizm felsefesi açısından devletin görevlerinden sayılmaktadır. Ayrıca önümüzdeki
yıllarda faaliyete geçecek sağlık kampüsleri ile kamunun sağlık turizmindeki hizmet sunucu rolü daha
da artacaktır. Bunun yanı sıra Türkiye’de özel sektörün zaten sağlık turizmi alanında önderliği ve ağırlığı
tartışılmaz şekilde devam etmektedir ve devamda edecektir.
Not: Tablo ve şekillerdeki veriler TÜİK ve Sağlık Bakanlığı Sağlık Turizmi Koordinatörlüğünce tutulan
verilerden derlenerek yapılmıştır. İstanbul dışında diğer öne çıkan illerle ilgili veriler yeniden düzenlenerek
daha gerçekçi bir çalışma ilerleyen aşamalarda gerçekleşerek ayrı raporlar olarak sunulacaktır.
58
KAYNAKÇA
Cornell, John (2006), “Medical Tourism ; Sea, Sun, Sand and Surgery”, Tourism Management, Vol.27,
1093-1100.
Deloitte Global Survey of Health Care Consumers Report (2010).
Mugomba, C. and C. Danell, (2007), “Medical Tourism, and Its Entrepreneurial Opportunities - A Conceptual
Framework for Entry Into the Industry”, Tourism and Hospitality Management Master Thesis No. 2006:9,
January 2007, School of Business, Economics and Law, Göteborg University (https://gupea.ub.gu.se/
dspace/bitstream/2077/4671/1/2006_91.pdf).
T.CKültür ve Turizm Bakanlığı (http://www.kultur.gov.tr/TR/belge/1-45771/mevzuat.html )
T.C Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Turizmi Koordinatörlüğü Yurt Dışı
Hasta Envanteri Verileri (2011)
T.C Sağlık Bakanlığı www.saglik.gov.tr/saglikturizmi
www.saglikturizmi.org.tr
World Tourism Organization Annual Report (2010).
59
60
MEDICAL TOURISM IN TURKEY
PREPARED BY
Dr. Dursun AYDIN
Prof. Dr. Nevzat AYPEK
Asst. Prof. Dr. Cemalettin AKTEPE
Asst. Prof. Dr. R. Pars ŞAHBAZ
Lecturer Sıddık ARSLAN
EDITOR
Enginer BİRDAL
61
Prof. Dr. Recep AKDAĞ
Minister of Health
62
FOREWORD
One of the most important targets specified in the “transformation Program in Health” which was
clarified by the Ministry of Health in 2003 is the consolidated basic health services. Within this scope, the
health institutions in Turkey have been consistently improving their standards of infrastructure, hygiene,
technology, trained personnel, and medical capabilities.
As it has yet been a new industry all around the world, it is a new concept and work area for Turkey as
well. Even though it has a short while, the medical tourism which attracts all the partners of the sector has
been presenting new opportunities to Turkey. Without considering the evaluation of these opportunities
and the possible benefits of that to the Turkish economy; it must be assessed as an important step for
attracting the interest of either academic or public or private sector. In this sense, this first study which
has been based on the data provided by the regarding units of the Ministry of Health has been presenting
crucial information within the purpose of enlightening and diversifying the future of the medical tourism in
Turkey.
Turkey has transformed many tourism combinations such as historical, religious, shopping, sport,
work opportunities, amusement, vacation and health within the meaning of tourism diversification and has
constituted a brand mark all around the world in most of these fields. It is not a coincidence that Turkey is
in the 7th rank out of the most tourist attracting countries. It will give way to the medical tourism to act in
cooperation, with the correct actors and without spending the time, economical opportunities and power
for free.
As it will be seen in this study as well; hair transplantation, esthetic operations, eye treatments,
tube-baby applications have been constituting the first 3 rank within the treatment preferred by the
medical tourists in our country. Except these; the foreign patients, who come for almost all branches
such as plastic and esthetic surgery, open-heart surgery, skin diseases, check-up, cancer treatments,
otorhinlaryngology, dialysis and cardiovascular surgery, gynecology, tumor operations, neuro-surgery,
orthopedy and dent have been preferring the Turkish hospitals because of either low cost or high quality
and technology standards. It should be our most important target to constitute a work platform with the
public institutions, non-governmental organizations, intermediary organizations and all institutions having
a role to improve the medical tourism and to enlarge this platform step by step in order to create and
improve the share of the real health services of the health institutions in our country within the medical
tourism mobility in the world.
I kindly thank to all contributing friends to this study which makes a general summary of the medical
tourism in parameters and supplies a great importance for being the first study.
Prof. Dr. Recep AKDAĞ
Minister of Health
63
Prof. Dr. Nihat TOSUN
Undersecretary
64
PRESENTATION
In our country, health tourism began to develop quickly in parallel with the Health Transformation
Program. Today, health service quality levels which provided by our private and public hospitals can
compete with the West. Most of our hospitals serve with high technology and skilled human power. In our
country, provinces especially Ankara, Istanbul, Izmir, Antalya and Adana, our health institutions accept
lots of foreign patients and they do their treatments. Private health sector developed rapidly in recent
years, and they opened excellent facilities. Today, 45 of our health institutions have got international
accreditation. In our country every year, more than 100.000 foreign patients treated in our hospitals.
Initiated by the Ministry of Health “Health Transformation Program” have became draw the attention
of doctors and patients beyond our borders in different countries as a parallel of high-quality, specialized,
fast and economical health care services.
Once upon a time every year thousands of people used to go to western countries for treatment but
nowadays, this figure decreased to almost negligible. As it is appears from this study, in our country,
especially Cardiovascular Surgery, Oncology, Neurosurgery, Orthopedics, Plastic and Aesthetic Surgery,
Eye and Dental Treatments much in the foreground. Having long waiting times for patients in the Western
countries, being health services are expensive and with the start of the contraction of insurance coverage
has carried Turkey in an attractive and advantageous position. Most of our neighbors in Africa and East
countries haven’t got quality health services, human resource advanced technology. For these reasons,
many patients come for treatment from the geography which is close to our country.
In health tourism private health sector plays a locomotive role. Private sector provides the 95 percent
of the Heath tourism services. But there are foreign patients which come to public hospitals as well.
Especially within the scope of tourists’ health, the areas that the patients cannot get the Emergency
Medical Service from the private sectors in public hospitals can get a great importance. In addition, with
Health Campuses becoming operational, especially in Ankara and Istanbul lots of patients request will
become unavoidable.
We need to mention that as well, until now there has been no professional record made yet about the
health tourists not just in Turkey in the World as well. From this year our Health Tourism Coordination Unit
will do the records and the statistical work carefully, and with the data having this work it will improve the
health service quality standards every single day.
With being the first study, this work evaluated only the medical tourism. We can also say that in the
coming days there will be similar work and research about the thermal tourism and elderly tourism.
I would like to thank you for the Health Tourism Coordination Unit and all of our friends who contributed
to this work.
Prof. Dr. Nihat TOSUN
Undersecretary
65
66
EXECUTIVE SUMMARY
This study which aims to set forth the development of the medical tourism –which we believe that it
has a great potential- for the last three years shall set light to understand the medical tourism in Turkey
as well. When considering the improvement process and great potential of the “medical tourism” which
is evaluated as a sub-branch of the health tourism in the world, it is now thought that there shall be a
crucial global competition environment in the future. Accordingly, the branches preferred by the foreign
patients coming to Turkey on purpose of treatment services, the total rates of these branches in all, which
countries are mostly preferred by them have been assessed in this study. Furthermore, the shares in total
of the public sector and private sector have been analyzed by years within the health tourism sector.
Briefly, there has been created an inventory of the health tourism in Turkey.
As it has been in the other countries, it is clear that the health tourism which developed in the
leadership of the private sector shall be in the level of affording the consistently increasing health tourism
demand within the process of the increase in the number of specialized doctors and the adaptation of
work conditions to the recent developments.
Especially, when considering the use of free capacities of the private sector health institutions, it is
possible that there will be an efficiency increase in these hospitals. The public sector which aims to have
a little share in the market will reflect itself as the supporter to the health tourism sector with the adequate
doctor, infrastructure and hospital.
It is clear that we face with an important “medical tourism” process, primarily the eye diseases.
Because especially the eye treatment and operations are not afforded by social security institutions and
the private health insurance companies, we should not miss the importance of the health tourists coming
to Turkey on the purpose of eye treatment.
On the other hand, those long waiting queues and some health services are not within the insurance
coverage in their own countries are crucial factors for medical patients to prefer Turkey. When considering
the reasons of the medical tourism patients to choose hospitals to be treated, it is stated that the fame
and price factors are the most effective factors; the recommendations of the previous patients and the
effectiveness of the promotion operations are also determinative factors in choosing the hospitals. When
considering the changing conditions, the conditions stated as the current conditions such as the quality of
the services, the comparatively economical costs, the availability of the climate conditions, the abundancy
of the vacancy opportunities, short waiting queues, specialized hospital and adequate technological
equipment are going to provide an academic validity in the following processes for retesting. Particularly,
the follow-ups of technological improvements and infrastructure opportunities in some branches and the
presentation of those to the foreign patients supplies a great importance.
Accordingly, in terms of the emergency health services presented to the foreign patients, more active
role of the public health institutions started to require more necessity. The Public sector has already been
as a regulator in the health tourism field. It has to bring this existence to a more efficient and standard
position. On this purpose, it has to constitute the new regulations and standards as soon as possible and
it has to be chasing them. Not only the number of patients in the private sector’s hospitals but also that
67
of the public hospitals and other units increases day by day as well. The improvement and update of the
current regulations, standards and statutes within the scope of new tendencies are a requirement of the
existence of the public services in the health tourism sector.
The increasing demand of the foreign patients for public hospitals beside the private sector hospitals
has been increasing the mission of the government sourcing from the “social state” mentality. Especially,
the existence of increasing “application to the emergency services by the foreign patients” is a crucial
reason requiring the government to become as a service provider in this field. It is a mission of the
government to serve for the health problems of the foreign tourists who stay in Turkey for different reasons
and whose stay period increase year by year. Therefore, the health service needed by the foreign
patient who stay in our country as a tourist or in purpose of receiving medical service must be provided
by the state dependently to the “social state” principle. Just in accordance with the variable bilateral
and multilateral agreements, the foreign patients have been coming to the public hospitals. The public
hospitals which possess the required devices and doctors for venturous and complicated medical cases
have to have the capacity to meet the needs of them. The increase in the number of foreign patients shall
be in raising tendency in parallel with the increasing importance of Turkey in global meaning. The increase
in the medical and technological service quality has a crucial role for the increase in the number of the
foreign patients who demand to be treated in Turkey.
It is targeted that Turkey is going to be an important attracting center in the field of health tourism in
the following process. When progressed within this purpose, the sufficiency and efficiency of the public
services are a must in the demanded points. The required preventions have to be provided and the
essential investments must be realized in order to provide the abovementioned aim.
For the realization of the health investments, the contribution of the fees paid by the foreign patients
coming to Turkey in order to have health service has to be provided beside the public sector resources.
The health tourism revenue is also going to be an extra resource for affording the consistently increasing
public health expenditures and to finance the new investments as well. Therefore, the Ministry of Health
has changed the pricing policies presented to the foreign patients and started to focus on profitable
works.
The development of the medical tourism might be evaluated as encouraging. As a sector that we
might provide a competition power in the global market for both public and private sector services, the
consistency of our investments supply a great importance. Especially in some branches (eye, cardiology
and oncology surgical operations) , to be the cost t advantageous country has been providing the
opportunity to be one step forward in the global competition. Despite all, that we have recently started to
the health tourism competition has been bringing forward the reality of that we do not have enough time
to take required cautions, to establish the required standards and for urgent actions.
Especially that the private sector investments realize in definite regions of the country has been leaving
alone the public services in the other regions. Therefore, the public hospitals and health institutions are
the only service provider in all border cities and in the other cities which have foreign entrance points and
accommodation possibilities. This situation is a crucial warranty in terms of the health service which will
be provided to the foreigner who travel in all around Turkey.
68
On the other hand, another way to increase the current capacity use rate and bed usage rate is again
the increase in the foreign patient coming from abroad. The increase in the average stay rate and bed
turnover rate dependent to the necessary investment and increasing demand is going to make a positive
effect and it is going to be possible even partially to contribute to our revenues.
In the period from 2008 up to 2010, in parallel with the increasing health tourism potential; the
proportion of the total foreign patient to the total population treated in the public hospitals has been
counted as 0, 0003 in 2008 and 0, 0004 in 2009 and 0, 0005 in 2010. In other words, even the foreign
patients’ applications to the public hospitals have an unremarkable rate in the total applications; they are
still in increase tendency. It is going to be needed new policies, investments and standards in order to
raise the effect of that increasing percentage to the real GDP. The profitability of the revenue per person
provided from foreign patient is higher than that of the local patient. This gap means more profitable and
effective health service for the same service provider. For this reason, it will be beneficial to separate the
health service provided for the foreign patient and to follow that in different processes.
In accordance with the data provided from this research, we will state that the public sector shall
need new approaches in the health tourism while targeting to create a profile of Turkey within the scope
of health tourism and the health service provided to the foreigner. Within the scope of Health Care City
Free Zones which will be founded in 16 province centers by the MoH, when the giant health campuses
enter into operation, the role of the public sector in health service presentation within the scope of the
health tourism is going to increase more. The health service presentation of public hospitals to the foreign
patients shall also affect positively the private sector hospitals, especially for the promotion of the health
tourism in the long term.
Beside the increasing demand in the field of health tourism and the economical volume created by that
demand, Turkey has been wishing to increase the share in that market by means of increasing its current
potential. Accordingly, beside the interest and investment, the public sourced health institutions should
also contribute to the sector in a definite level. When considering the opportunities and resources of the
public sector, it is seen that our capacity is enough to use in this field.
Therefore, this study is an analysis related to the foreign patients who demand to be treated in the
public hospitals for a fee and it shows that this is a new approach requiring this situation to be reevaluated. Because this study is the first study based on the data provided from the related institutions
of the MoH, it will be enlightening for the future studies as well. This study has been implemented by
the use of the data belonging to 2008-2009-2010 pursuant to the official letter dated 16 September
2010, numbered B-10-0-TSH-0-09-00-00 of Health Tourism Department of Treatment Services General
Directorate of Ministry of Health.
I present my thanks to the General Director of Basic Health Services, Seracettin ÇOM because of his
support to collect the data in this study.
Dr. Dursun AYDIN
Health Tourism Coordinator
69
70
MEDICAL TOURISM IN TURKEY
Dr. Dursun Aydın (*)
Prof. Dr. Nevzat Aypek (**)
Asst. Prof. Dr. Cemalettin Aktepe (***)
Asst. Prof. Dr. R. Pars Şahbaz (****)
Lecturer Sıddık Arslan (*****)
ABSTRACT
This study aims to introduce the developments in the last three years of medical tourism which, we
believe, Turkey has a great potential. It has been carried out with the help of the data for the years 20082009-2010 with reference to the letter of Ministry of Health General Directorate of Primary Health Care
Services dated 16 September 2010 and numbered B-10-0-TSH-0-09-00-00.
When we look at the international potential and growth process of medicine tourism which is considered
a sub-branch of health tourism and referred to as “medical tourism” in certain studies, it is expected that
there will be an environment of global competition on a significant level in the years ahead. Based on
this assumption, we tried to discuss the branches for which the health tourists in Turkey have the most
tendencies towards, the proportions of these branches in the overall and which countries prefer Turkey
most. Also, the shares of public and private sectors in the whole health tourism sector have been tried to
be analyzed in years. In summary, an inventory is made on the health tourism in Turkey.
As the study is the first one that is based on the data from the relevant unit of the Ministry of Health up
to now, it will be informative for the following studies. Also, it must be mentioned that the terms “medical
tourism” and “medicine tourism” are used synonymously in the context of the study.
Keywords: Health tourism, medical tourism, medicine tourism, health tourist
*Ministry of Health General Directorate of Primary Health Service Health Tourism Coordinator
** Dean of Gazi University Faculty of Commerce and Tourism Education
*** Lecturer in Gazi University Faculty of Commerce and Tourism Education
*** Lecturer in Gazi University Faculty of Commerce and Tourism Education
**** Academician in Gazi University Faculty of Commerce and Tourism Education
• This study has been conducted jointly by Gazi University Faculty of Commerce and Tourism Education and Ministry of Health
General Directorate of Primary Health Services Health Tourism Department.
71
72
INTRODUCTION
Tourist arrivals continue to increase unceasingly throughout the world. Based on World Tourism
Organization (WTO) data, it is stated that the percentage of world tourism is 6.7% in 2010. Within
last year, around 935 million people have taken part in tourist arrivals for different reasons. By the way,
tourism activities of people for different reasons are also in a trend of increase. The increase on the level of
disposable income, the increase in trade rates despite many negative development, tendency of closed
political and economic systems towards integration with the world are valid proofs that the World tourism
has a clear way ahead. It is possible to see the course which the world tourism follows in the table below.
Despite the financial and economic crises took place in 2008-2009, the increase is still substantial.
Figure 1: International Tourist Arrivals, (Reference: WTO Annual Report, 2010)
International Tourist Arrivals, 1995-2010
1000
935
894
900
913
877
839
795
Million
800
755
700
600
675
561
586
602
675
605
684
626
528
500
400
1995
2000
2005
2010
Mankind which is involved in tourism activities for different reasons in all ages brings with itself a growth
in its share of tourism activities depending on its economic growth and prosperity. Within this growing
sector, as having an increasing market share in Turkey, mankind began to be dominant. The chart below
certifies that Turkey is a leader country in tourism. Accordingly, it deserves to be a significant player as the
seventh country that attracts tourist most in the sector.
73
TOURISM IN WORLD
(THE TOP 10 COUNTRIES BY COMING TOURISTS)
MILLION
74,2
1
FRANCE
2
USA
54,9
3
SPAIN
52,2
4
CHINA
50,9
5
ITALY
43,2
6
ENGLAND
28,0
7
TURKEY
25,5
8
GERMANY
24,9
9
MALAYSIA
22,1
10
MEXICO
21,5
Source: World Tourism Organization Report (UNWTO)
One of the reasons that direct people to tourism arrivals is health, undoubtedly. Although the healthoriented international trips are current nowadays, the basis of it is based on very ancient foundations.
There are lots of evidences regarding that mankind has traveled different countries and regions in order
to seek recovery. However, nowadays the extent of health-oriented tourist arrivals requires detailing of
studies on this subject.
It is wrong to say that health-oriented tourist arrivals all over the world are in line with the growth above.
Health tourism has increased strikingly since 90’s, and the major reason is the increase in the quality of
treatment and suitable medical service prices in different countries. It is stated that the extent of health
tourism cake was 100 billion dollar in 2010. (Deloitte, Global Survey of Health Care Consumers, 2010)
This enormous cake is shared approximately by 30 countries, as it is mentioned in the study above,
around 22 million people travel another country for the purpose of health. Another point that should be
considered emerges with the evaluation of relevant literature. In researches of Cornell (2006), Mugomba
and Danell (2007), it is emphasized that the extent of health tourism all over the world is approximately
20 million dollar. Existence of different figures is acceptable, but they have emphasized that these figures
will double up in 2010. However, when we look at the figures given above, it is emphasized that giro of
health tourism of reliable research institutions in 2010 is 100 billion dollar. In other words, it has reached
an increase that is 2.5 times the estimated level. Therefore, the increase in the last five years is quite
beyond the estimations. These figures remind us of the fact that increase potential of health tourism is
much larger than the estimated.
74
On the other hand, one of the significant superiorities of health tourism to other tourism branches is
that the added value for the country is average 25 times more than the other types of tourism. This
striking figure also foreshadows the competition in this field in the period ahead.
Health tourism literature classifies health-oriented trips under three headings:
• Thermal and SPA-Wellness Tourism
• Elderly Tourism and Disabled Tourism
• Medical Tourism
“Thermal and spa-wellness tourism” that is one of the subtitles of health tourism and “elderly tourism
and disabled tourism” will be considered as subject of different studies ahead. Before proceeding with
medical tourism which constitutes the subject matter of the study, it is deemed useful to briefly refer to
these two most significant topics of health tourism.
Ministry of Health defines thermal tourism as a combination of cure application in company with physical
therapy, rehabilitation and exercise, psychotherapy, regime that is practiced together with specialists and
elements in line with thermal water, mud, climate and natural conditions. In the scope of this definition, a
very long process of treatment is stated. Resting means the trip of a health tourist to another country in
order to benefit from thermal resources regarding hotel management services because he/she wants to
feel relaxed and well. On the other hand, it is mentioned about second kind of thermal tourism and health
tourist, who is diagnosed before and arrives for the purpose of using thermal sources and being treated.
Probably, thermal and spa-wellness tourism are in the records as the most ancient type of health
tourism. In order to seek recovery, people have gone to places where water resources are and they are
treated. According to 2006 data, only in Germany, annually 8 million people traveled abroad or inland for
the purpose of spa-wellness or treatment in thermal sources. In the same period, according to Ministry of
Culture and Tourism data, the number of people who arrive from abroad for the purpose of thermal tourism
is around 10.000. In Turkey, there are 46 provinces that have thermal resources with approximately 200
facilities, but these figures are not satisfying and it is remarkable in terms of showing the potential ahead.
In European countries average of age is quite high and obligatory expenditures in health expenses are
increasing, from this point of view it is a market with high potential. In order to use this potential with the
inclusion of our climatic advantages in the process, a serious progress is inevitable.
Elderly and disabled tourism is a kind of health tourism including care-based treatments of people
especially aged 65 and over in line with average of their age that increased in the last 20-30 years.
Especially in Eastern European countries, the increase in proportion of older population to total population
is significant in terms of this kind of tourism. So, in some countries the proportion of aged 65 and over
75
to total population is over 25%. This progress brings different treatment durations and health expenses of
elderly people together. Within the elderly tourism, trips, rehabilitation services, various therapies and care
of the elderly in elderly nursing homes and for the disabled, special trips and care oriented treatments are
subtitles of this kind of tourism. As mentioned before, the travels made by the disabled and elderly people
for the purpose of health will be evaluated under this title.
Medical tourism is a concept used to mention travels of people in order to be treated (or maybe having
a short holiday) to long distant countries and regions. Medical tourism mentioned as private medical
treatments including a part of tourism activities of patients who need specialist surgery and other kinds
of treatments and it is the leading kind of physician-oriented health tourism. Especially in recent times,
people have started an enterprise for being healthier in terms of going to thermals, exercising and resting
during their holidays and it has provided emergence of a new and different branch in the form of “medical
tourism” within tourism industry. In medical tourism, the first aim of the tourist is to be treated; on the other
hand, he/she has traditional touristy purposes such as recreation and rest in touristy facilities. Medical
tourism is growing rapidly within tourism industry and it is a concept representing their enthusiasm for
being a vacationers and their travel to distant countries in order to be treated medically. Medical tourism
or medical travel represents the travel abroad for the purpose of health. On the other hand, the concept
of international medical travel is not only limited with qualified health service and also includes recovery
with controlled supervision before returning their country back.
In the scope of medical tourism, as stated in the next parts, particularly eye, aesthetic surgeries, small
surgery responses and operations requiring dental response that is needed to be emphasized to have
a big potential, oncology, orthopedic, cardiology and brain surgery express leading subtitles of medical
tourism. It is necessary to emphasize that all these leading branches are physician-oriented.
Health tourism supported by medical tourist arrivals mentioned, has a bright future. As it is mentioned
in the report of WTO, despite the global financial crisis all over the world in the second half of 2008, in
this field it is achieved %2.1 growths, but %4 reductions in the whole sector can’t be prevented. The
succeeding year 2010 puts forth figures showing that negative effect is removed completely. 67% growth
is evaluated as a successful performance for a year after crisis. Therefore, it is inevitable to put new
targets for after 2011.
76
DATA ON HEALTH TOURISM IN TURKEY
Turkey, which has a significant share in the world tourist arrivals, has also increased competitive power
in tourism sector by means of upgrading variety of alternative tourism. Especially, setting up a significant
infrastructure in the field of tourism, both thermal sources and the existence of qualified personnel suggest
that Turkey can be a significant player in health tourism sector.
Title of medical tourism is a new concept and study branch in Turkey as with all over the world. Although
it has a short history, medical tourism that attracts attention of sharers in the sector presents opportunity
for Turkey. Without ignoring the benefits for economy of country and evaluating these opportunities,
keeping the interests of both academic and public-private sector alive can be considered as a significant
step.
When the infrastructure possibilities in Turkey and high quality in human source are combined with
sufficient interest and support, it is clear that it will reach a position beyond the development of last
three years. However, while making efforts in line with this purpose, to see the deficiencies that must be
completed and carry these out in the world standards are vitally important.
For that purpose, a report has been arranged that includes the details of data of last three years below:
While an analysis has been made according to change in data, 2010 data including first 8 months has
been converted into 12 months by means of a projection.
It should be considered that medical tourist arrival is not only together with tourism representatives,
tourism investors and tourist service providers like current tourist arrivals but also has a larger area.
Therefore, all activities in the scope of medical tourism are needed to emerge coordinately with Ministry of
Health, universities and hospitals that are medical service providers together with tourism representatives
and investors.
In Turkey there are cultural and social facilities together with infrastructure and superstructure activities
directed to upgrade the incomes gained from medical tourist arrivals, however, it can be mentioned
that Turkey doesn’t take the sufficient share from tourism cake. In this regard, it is significant to ensure
coordination, qualified personnel employment and making plans of advertisement and promotion activities
moving together with Ministry of Culture and Tourism, Ministry of Health, private healthcare sector, tourism
sector, universities and other authorized officers. For short, when the medical tourism is considered a
country policy and in the event of conducting the studies in this direction, a permanent success will be
gained.
For this purpose, it won’t be wrong to analyze with evaluating treatment categories that the patients
who come for treatment apply and to put forth the situation clearly both in public and private within the
sector.
77
DEVELOPMENT OF MEDICAL TOURISM BY THE LEVEL
OF BRANCHES ATTRACTING PATIENTS MOST
(2008-2010)
As in all around the world, in Turkey, 7 (seven) branches draw attention as attracting patients most.
The charts and figures below are gathered in these seven branches. There is one more category that
is reflected as “other” to the statistics. In this field, it is stated health tourists who benefit from treatment
branches that are certainly significant except seven fields mentioned below. Especially, existence of health
tourists in various parts of Anatolia (Kayseri, Gaziantep, etc.) has intensely reached challenging numbers.
It is a fact that these health tourists aren’t health tourists who form the essence of study and come from
abroad for medical tourism and includes our Turkish citizens living abroad. Especially, in order to get
reliable conclusions from the study, as it can be seen in the charts and tables below, great number of
health tourists in various provinces and regions in Anatolia are accepted as Turks coming from abroad, at
least their intense applications to public hospitals are ignored.
In Charts 1, 2 and 3 below, considering branches particularly attracting tourists most, there is a
distribution of health institutions which health tourists receive health services from. As seen, despite that
the rates are different, most part of medical tourism is conducted by private sector healthcare institutions.
It is necessary to emphasize that this situation follows a route similar to the ones all around the world. It
isn’t a development belonging to Turkey. Because, all over the world, the first address of both healthcare
and medical tourism is not public unit but private healthcare institutions.
Data below, as well as public and private distribution belonging to last three years, it can be seen
branches that attract patients most.
Table 2: The Branches that Host Health Tourists and Percentage Distribution in 2008
Public-Private Distribution According to Branches in 2008
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
78
Eye
Dent
Orthopedic
Cardiology
Oncology
Plastic
Surgery
Brain
Surgery
Public
3,41
38,10
21,00
19,22
28,18
34,97
16,99
Private
96,59
61,90
79,00
80,78
71,82
65,03
83,01
As seen in Chart 1, in 2008, it is found out that the private sector is clearly the dominant one in the
market. It has shares over 80% in the fields of Eye, Brain Surgery, Orthopedic and Cardiology. Especially,
in dental department which has a great potential, whilst the private sector is regarded as the dominant,
public has a significant share and this should be considered as a separate study subject.
Figure 2: 2008 Medical Tourism Public
2008 Public- Private Distribution
%6
Pub.
Pri.
%94
Chart 2 shows the public and private distribution of health tourists, who arrive for the purpose of
medical tourism, in 2008. As it can be seen from the image, 94% of health tourists prefer private sector for
treatment. As stated before, this situation shows similarity with the other examples all around the world.
Table 3: The Branches Demanded by Health Tourists and Percentage Distribution in 2009
Public-Private Distribution According to Branches in 2009
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
Eye
dent
Orthopedic
Cardiology
Oncology
Plastic
Surgery
Brain
Surgery
Public
3,45
43,56
21,67
18,96
17,47
18,09
18,66
Private
96,55
56,44
78,33
81,04
82,53
81,91
81,34
79
The most apparent change in 2009 is seen in oncology and plastic surgery. In this field, it is seen that
the share of private sector has increased remarkably. While in the branch of oncology there is an increase
15%, increase in plastic surgery is around 25%.
Trivial increases and decreases in the other branches are under 5%. Therefore, the domination of
private sector has continued as in 2008.
Figure 3: 2009 Medical Tourism Public – Private Distribution
2009 Public- Private Distribution
%6
Pub.
Pri.
%94
Table 4: The Branches Demanded by Health Tourists and Percentage Distribution in 2010
Public-Private Distribution According to Branches in 2010
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
80
Eye
Dent
Orthopedic
Cardiology
Oncology
Plastic Sur.
Neuro Sur.
Public
4,72
44,19
24,36
20,27
17,86
12,27
21,85
Private
95,28
55,81
75,64
79,73
82,14
87,73
78,15
In Chart 3, the distribution of health tourists in 2010 is seen. As stated above, 2010 data is given
by converting 8 monthly data to 12 months by means of a projection. Accordingly, private sector that
increased considerably in 2009, increase in shares of oncology and plastic surgery has continued. In the
branch of oncology private sector field was 82.53%, it was the same approximately in 2009, in the branch
of plastic surgery in 2009 share of private sector was 81.91% and it was 87.73% in 2010. However, as it
can be seen in figure 4; especially despite the fact that it is trivial, in cardiology and orthopedic, because
of the parts that increase the rate of public, the share of public has increased from 6% to 8%.
Figure 4: 2010 Medical Tourism Public – Private Distribution
2010 Public – Private Distribution
%8
Pub.
Pri.
%92
It is pointed out that a large proportion of tourists arriving for diagnosis and treatment of eye diseases
prefer hospitals belonging to private sector. The shares related to this department of public hospitals are
quite few when compared to private sector. Both in public and private sector hospitals, the foreigners who
arrive for diagnosis and treatment of eye diseases increased in the last three years. Eye Department is
applied most frequently by foreign tourists who come for treatment to our country. When the data gained
by Ministry of Health is evaluated in detail, it is seen that there are significant differences between eye
department and other departments.
The number of foreigners who prefer Turkey for the dental treatment does not show great difference
between public and private sector hospitals. Another point that draws attention, in addition to absence
of any difference, is the rareness of patients. Few numbers of patients have increased regularly both in
public and private sector for the last three years. A significant point in this study is the matter of dentists’
clinics who work independently in the treatments of teeth, polyclinic, mouth and dental healthcare centers
aren’t included in the study. Therefore, a separate study is needed about tooth. Dental tourism is a very
significant subcomponent. On the other hand, how the great potential will be shared in the dental branch
will determine the share of public- private sector in the upcoming terms. In this respect, it can be restated
that we are not in need of physicians, that we have an international competitive superiority, that we rely on
our idle capacity and we expect that we will make further progress in the field.
81
Most of the tourists coming to Turkey for the diagnosis and treatment of orthopedic diseases as well
as the periodontal and eye diseases have preferred the hospitals belonging to private sector. There is
approximately a doubled gap between two group hospitals in favour of private sector. The number of
patients applied to either private or public hospitals has increased regularly in the last three-year period.
Cardiologic diseases are the diseases which are subject to intense and stressful working life, triggered
by health problems such as obesity and affect adversely the life quality of great many people in western
countries. Greater part of the patients encountering health problems related to that disease and preferring
to our country for the diagnosis and treatment have bought the service from private hospitals. In this
regard, there is a gap of approximately at a 4 times level in favour of the private sector.
From 2008 to so far, that the foreigners treated in Turkey applied to both private and public sector
hospitals can be seen on the table above. However, it is clear that in the field of oncology, the growth
rate of the private sector is higher than that of the public sector. Within two years, there has occurred an
increase of approximately 700% in the number of foreign tourists coming to private hospitals. This rate
is around 400% for the public sector. It is also possible to indicate that there is a remarkable demand on
oncology services for both mentioned sectors. It is going to be to the point to pursue separate marketing
programs and promotion policy for the treatment categories in which these remarkable increases are likely
to occur.
Progressions in plastic surgery do not indicate a different trend than oncology treatments when
considered in terms of private sector. It can be remarked as for the last three years, the increase in the
number of tourists coming for plastic surgery to private sector in Turkey is around 400%. As for the public
sector, the trend progressed more horizontally. The increase in this field has been completely met by
private sector hospitals and health institutions.
Progressions indicated in the field of neurosurgery for the last three years tend in favour of public
sector. Whereas the only 17% of all tourists coming for the neurosurgery treatment in 2008 were treated in
public hospitals, in 2010, this rate rose to 22.5%. But nevertheless, it is not going to be wrong to indicate
that there is predomination of private sector hospitals and health institutions in the field of neurosurgery
as well. On the other hand, it should be highlighted that there is an increase in demand for both sectors.
This increase has been around 69% and it is necessary to emphasize that this rate is also above world
averages.
82
MEDICAL TOURISM IN TURKEY
(2008 -2010)
The figure 5 below is prepared by taking into account to the number of health tourists of medical
tourism. It is possible to see the inventory total including the last three years. Whereas the number of
foreign patients was 74.093 in 2008, it became 109.678 in 2010. (2010 data, it is diverted into 12 months
in projection pursuit in accordance with the first 8 months of 2010). This variation states a 22% increase.
Beside, this increase rate states a higher rate than that of all other tourism types, and it is higher than
world health tourism increase rate as well. This increase has been around %20 for the public sector and
around %25 for the private sector.
Figure 5: Data on Health Tourism Inventory in Turkey
Health Tourism Inventory
Number of Patients
90000
80000
70000
60000
50000
40000
30000
20000
10000
0
2008
2009
2010
Private
56276
70510
77003
Public
17817
21442
32675
When examining the figure 5, it is observed that within the last three years, the number of health
tourists coming to Turkey has a tendency to increase in both public and private sector.
Table 5: The Range of Health Tourists Coming to Turkey by Years
PRIVATE
PUBLIC
TOTAL
2008
56.276
17.817
74.093
2009
70.519
21.442
91.952
2010
77.003
32.675
109.678
TOTAL
203.798
71.934
275.732
(*) Because of the reasons we clarified in the forthcoming parts of the study, in case of including the data belonging to the
branches ignored which are out of the 7 branches indicated as “other”.
83
THE RANGE OF HEALTH TOURISTS COMING TO
TURKEY BY COUNTRIES
Countries sending patient to Turkey can be analyzed in five groups.
1. Due to various reasons, countries embodying a large-scale of Turkish population
(Germany, Holland, France etc.)
2. Developing countries’ having difficulties in service due to inadequacy of infrastructure and
medical doctor (The Balkan States, Turkic Republics in Middle Asia).
3. Countries serving expensive health services and embodying patients who demand services
which are out of insurance coverage (USA, England, and Germany).
4. Due to inadequacy in supply-demand balance, countries having long waiting queues
(England, Netherlands and Canada).
5. Within the scope of bilateral agreements, countries sending patients to Turkey free of
charge (Afghanistan, Yemen, Sudan etc.).
In 2008, health tourists from 40 (forty) different countries came to Turkey. In this part of study the
evaluation was applied by considering the first five countries of most health tourist sending countries.
These countries already indicate 67.6% of total health tourists. Especially Germany by itself supplies 43%
of total health tourists coming to Turkey. The tables below indicate the countries and the rates of their
branches by years (2008, 2009, and 2010)
On the other hand, the choosing of cities such as Gaziantep, Adana and Kayseri by health tourists,
coming especially to the public hospitals, has been regarded as interesting/confusing. As it is known, the
study has been performed by ignoring the data which are determined as “public other” due to the fact that
the existence of Turkish citizens are out of the parts as “most demanded” in the study and they demand
on public hospitals.
Figures (6-8-10) below indicate the range of the first five of these most health tourist sending countries
by branches. As for the figure 7, 9, 11, they indicate the proportion in total of countries sending health
tourist to Turkey. Even though there have been differences by years, the leadership of Germany and the
predominance of “eye” in branches are apparent.
As it is possible to see in figure 6, it should be also stated that Cyprus ranked fourth which refers to
Turkish Republic of Northern Cyprus.
In parallel with the general results, approximately 94% of patients coming from these five countries
have preferred the health units administrated by the private sector. If we ignore the Turkish Republic of
Northern Cyprus in particular, this rate goes up to %97. It is possible to see this trend in figures stated
below.
As mentioned above, in the study, only the data of five countries have been reflected to the graphs.
The data belonging to other countries are going to be evaluated in more detail in the scope of another
study which will be done in country-base. However, that being given of five countries’ data has been
appraised more applicable to the meaning of the study.
84
Figure 6: Patients Coming From Abroad and Related Branches in 2008
Orthopedic
Cardiology
Pri.
Eye
Pub.
Pri.
Dent
Pub.
Pri.
Pub.
Pri.
Pub.
Pri.
Oncology
Pub.
Pri.
Plastic sur.
Pub.
Neurosurgery
Pri.
Pub.
Pri.
Other
Germany
42,98
2,55
0,46
0,42
5,82
2,26
6,51
1,77
0,01
0,14
0,49
0,32
2,62
0,57
33,06
Netherlands
73,46
0,61
0,4
0,28
3,98
0,57
5,12
0,77
0
0,01
0,05
0,04
0,92
0
13,78
France
20,25
1,72
0,62
0,15
11,33
0,95
1,22
0,5
0
0,06
0,15
0,03
4,54
0,09
58,4
Cyprus
78,74
1,72
0,06
0,71
0,06
1,84
0,41
7,22
0,06
1,89
2,07
0,36
0,24
0,77
3,85
Austria
41,52
1,93
0,67
0,47
13,57
1,6
11,24
0,53
0
0,07
1,66
0,4
1
0,33
25,02
Pub.
Figure 7: Distribution of Arrival of Health Tourists by Countries in 2008
DISTRIBUTION BY COUNTRIES IN 2008
Germany %31
Other %31
Russia %2
Austria %3
Cyprus %3
France %6
Holland %15
85
Figure 8: Patients Coming From Abroad and Related Branches in 2009
Eye
Dent
Orthopedics
Cardiology
Oncology
Plastic sur.
Neurosurgery
Other:
Pri.
Pub.
Pri.
Pub.
Pri.
Pub.
Pri.
Pub.
Pri.
Pub.
Pri.
Pub.
Pri.
Pub.
Pri.
Germany
43,35
0,75
0,54
0,84
5,60
2,31
5,89
1,03
0,19
0,32
1,45
0,32
3,10
0,67
33,64
Netherlands
70,61
0,77
0,61
0,34
3,65
0,54
4,97
0,04
0,01
0,04
0,79
0,03
0,88
0,13
16,57
Austria
14,87
1,41
0,86
0,53
6,74
0,86
8,45
1,09
0,16
0,00
3,26
0,10
6,74
0,20
54,74
Iraq
25,28
0,71
0,52
0,07
5,76
1,08
34,22
1,31
1,61
0,00
0,41
0,22
0,79
0,82
27,19
Belgium
29,52
0,61
0,45
0,33
7,25
1,31
3,15
12,90
0,25
0,04
0,12
0,20
2,17
0,25
41,44
Pub.
In 2008 and 2009, approximately 43% of health tourists coming from Germany have visited our country
for eye-operations. As for Netherlands, this rate is observed over 70%. As to cardiology service, there
seems to be an interest of patients coming from Iraq. The rate of patients for cardiology treatment in all
Iraqi patients coming to Turkey reaches up to 35%.
Figure 9: Distribution of Arrival of Health Tourists by Countries in 2009
DISTRIBUTION BY COUNTRIES IN 2009
Cyprus %2
Other %30
Azerbaijan %2
France %2
Belgium %3
Iraq %3
Austria %4
Holland %12
86
Germany %42
Figure 10: Patients Coming From Abroad and Related Branches in 2010
Orthopedic
Cardiology
Pri.
Eye
Pub.
Pri.
Dent
Pub.
Pri.
Pub.
Pri.
Pub.
Pri.
Oncology
Pub.
Pri.
Plastic sur.
Pub.
Neurosurgery
Pri.
Pub.
Pri.t
Other:
Germany
33,34
2,36
0,45
1,12
7,26
3,29
5,50
1,72
0,10
0,49
2,18
0,16
2,76
0,78
38,48
Netherlands
46,99
2,45
0,36
0,53
4,70
1,38
6,80
2,61
0,18
0,33
0,65
0,25
0,51
0,56
31,70
Austria
28,93
1,33
0,31
0,92
6,13
1,60
6,17
1,12
0,03
0,07
0,92
0,00
1,12
0,85
50,49
Iraq
84,72
0,62
0,74
0,16
2,33
0,97
0,66
1,40
0,35
0,97
1,05
0,23
0,43
0,27
5,12
Belgium
6,50
0,68
5,48
0,44
14,70
1,89
0,63
0,00
0,00
0,00
0,29
0,10
0,10
0,29
68,90
Pub.
Figure 11: Distribution of Arrival of Health Tourists by Countries in 2010
Distributions by Countries-2010
Other %35
France %3
Iraq%4
Russia %4
Cyprus %5
Austria %8
Holland %8
Germany %36
87
Table 6: The Cities Subject to Health Tourists by Years
2008
Private
31176
Kayseri
Gaziantep
Private
2010
Public
Private
Private
Total
Public
Public
Total
5422
41153
5649
26238
5476
98567
10924
601
12395
1002
9631
1345
944
3836
1881
4578
955
5957
General
Total
16547
115114
32950
2948
35898
3780
14371
18151
3363
-
2353
2065
4061
1666
9777
3731
13508
Ankara
17
2846
1351
2338
1794
1018
3162
6202
9364
Antalya
2283
155
3063
-
302
2417
5648
2572
8220
185
2091
334
2557
2370
-
2889
4648
7537
Isparta
1579
688
2566
-
775
1015
4920
1703
6623
Trabzon
2202
-
1241
676
1680
-
5123
676
5799
Kocaeli
615
-
1512
-
1913
-
4040
-
4040
Diyarbakır
951
264
1173
-
1326
96
3450
360
3810
Bursa
935
252
673
473
991
-
2599
725
3324
Aydın
İzmir
TURKEY
Public
İstanbul
Adana
2009
1081
-
692
369
425
351
2198
720
2918
Manisa
22
791
701
193
93
677
816
1661
2477
Sakarya
543
-
813
-
514
88
1870
88
1958
Muş
-
494
-
695
-
559
-
1748
1748
Zonguldak
-
211
-
578
61
369
61
1158
1219
Artvin
-
133
-
249
-
402
-
784
784
71
-
102
-
119
134
292
134
426
Adıyaman
-
33
19
16
-
178
19
227
246
Mardin
-
-
-
4
-
35
-
39
39
TOTAL
56891
17817
72022
21442
53248
21783
182161
61042
243203
Edirne
Figure 12: Distribution by Branches Preferred by Patients from Germany Which Send Most
Health Tourists to Turkey
Distribution of Patients Coming from Germany in 2008
35,00
30,00
Per Cent
25,00
20,00
15,00
10,00
5,00
0,00
88
Eye
Dent
Orthopedic
Cardiology
Oncology
Plastic Sur.
Neuro Sur.
Other
Private
32,15
0,34
4,35
4,87
0,01
0,37
1,96
24,73
Public
1,91
0,32
1,69
1,33
0,10
0,24
0,42
25,19
Another significant point is that Germany which sends the most health tourist to Turkey demands
mostly on eye treatment and this high demand is referred as “other” and not included in those 7 (seven)
branches of which the titles are listed. This situation can be accepted as another proof showing that the
demand of those away-home citizens of Turkey is a matter.
When the hospital statistics of the years 2008, 2009 and 2010 from the first 12 provinces, which
can be regarded as the leading provinces in terms of foreign patient statistics in Turkey, it is obvious
that private hospitals are of great significance. When the twelve provinces mentioned are ranked, the
first three provinces are Istanbul, Kayseri and Adana respectively. Istanbul can be considered as having
the most advantageous position in terms of transportation, sufficiency in number and quality of the
health personnel, physical attributes and touristy attractions. This consideration is supported by the gap
between the province and the others in terms of total number of patients. Actually, to what extent the
foreign patient statistics of the other eleven provinces except for Istanbul can be dealt with in the context
of what is called in scientific literature medical tourism is a questionable consideration. This issue will be
dealt with in different researches and studies as a subject matter, later on. However, as for now, only the
current situation will be analyzed. For example, the highest number of foreign patients in Antalya is seen in
a hospital in Kemer. Kemer is the most attractive settlement in the Kemer-Antalya-Belek line which hosts
about eight million tourists a year. It is highly possible that most of the foreign patients in the region are the
ones who need medical attention while on vacation and consequently these numbers do not necessarily
reflect health tourism, and most of these should be considered in context of tourists’ health. It is a known
fact that Kayseri is the hometown of many of our citizens working abroad. Our citizens from Kayseri apply
for simple and emergent treatment services in Kayseri which they visit for vacation. Kayseri does not rank
the second in Turkey, actually. The clearest idea that the table gives is that Istanbul is the top center in
Turkey regarding medical tourism. Consequently, considering the private sector data of Istanbul as more
noteworthy will be more illuminating for the marketing policies being made and applied later on.
It is obvious that we need a series covering a longer period in order to examine our provinces attracting
health tourists and relevant sections better. With this purpose the reliability of the data of the 2 years
following 2008 can be tested by providing true and complete data and comparing them with the present
ones. However, it is necessary to give a separate headline to Istanbul which obviously has a significant
share. Analyzing the data from Istanbul province and the private health institutions, it is apparent that eye
treatment category is more significant than the total of the all other branches. However, although there is
no decline in the number of the patients visiting Turkey in the field of “eye”, the increase in the weight in the
other fields decreases the percent of those who visit for “eye” treatment. The proportions of the number
of the visitors coming for eye treatment to the number of the other foreign visitors are 79% in 2008, 72%
in 2009 and 66% in 2010 respectively. As seen in the figures below, there is a relative decline in the “eye”
treatments. However, this does not mean a real decrease, but it only seems to be a decrease because of
the increase in the ratio of the other treatment categories.
89
Figure 13: The Distribution of the Medical Tourism Visitors of Private Sector by
Categories (Istanbul – 2008)
İstanbul Health Tourism Inventory
(Private Hospitals-2008)
Other %17
Neuro Sur. %1
Cardiology %1
Orthopedic %1
Eye %79
Dent %1
Oncology %0
Plastic Sur. %0
Figure 14: The Distribution of the Medical Tourism Visitors of Private Sector by
Categories (Istanbul – 2009)
İstanbul Health Tourism Inventory
(Private Hospitals-2009)
Other %18
Neuro Sur. %1
Plastic Sur. %1
Eye %72
Oncology %1
Cardiology %3
Orthopedic %3
Dent %1
90
Figure 15: The Distribution of the Medical Tourism Visitors of Private Sector by
Categories (Istanbul – 2010)
İstanbul Health Tourism Inventory
(Private Hospitals-2010)
Other %24
Neuro Sur. %2
Plastik Sur. %2
Eye %65
Oncology %1
Cardiology %3
Orthopedic %2
Dent %0
91
92
CONCLUSION
According to this report prepared with cooperation of the Ministry of Health General Directorate Health
Tourism Unit and Gazi University, variant factors attracting foreign patients visiting our country in context
of medical tourism can be counted. However, although, in some branches, affordability is prominent, the
actual reasons are the adequate infrastructure and qualified medical staff. Particularly, besides pointing
out the fact that in other fields of health tourism different factors can be prominent, in the context of
medical tourism the right “doctor” factor is more important.
It is quite clear that by adapting the quantity and working conditions of doctors to the new developments
in the health tourism sector which all over the world develops mostly around private sector and the health
sector in which structural problems are solved, our inadequate number of doctors will be able to benefit
from the increasing potential of medical tourism. Considering that particularly idle capacities of private
sector health institutions will be used, it is probable that efficiency in these hospitals will increase. The
public sector which aims at having a small share in the sector, on the other hand, will make its presence
felt as a supporter with its adequate doctors, hospitals and infrastructure. As it is in other leading countries
in health tourism, it will maintain its position as a determiner of the general policies. A point to keep in mind
is the high capacity usage rate of the private sector health institutions in some branches and in some
periods. It is especially necessary to follow these branches and periods, and carry out different policies
and marketing tactics suitable for each branch. Idle capacity usage which is the factor to increase
efficiency in health tourism will only be possible by applying these policies. Separate policies on this
matter should be developed.
On the other hand, that some services are not covered by insurance and the long waiting lists in their
countries are important factors on patients’ choosing Turkey. Examining the reasons for medical tourism
patients to choose among the hospitals, popularity and price elements are the most effective ones, and
also it is mentioned that previous patients’ recommendations and the effectiveness of promotional activities
are among the top ones. The validity of the reasons; the quality of the health services in Turkey, low
costs compared to the other countries, favorableness of the climatic conditions, redundancy of vacation
opportunities, short waiting times, having expert hospitals and adequate technological equipment etc.,
which are considered among the present reasons, should be tested academically in the following studies
again by considering the ever-changing conditions. It is especially important to follow the developing
technology and infrastructure facilities and present them to the visiting patients.
Considering the distribution of the medical tourism revenues and visiting patient numbers by countries,
Germany shines out. Not only Germany but also Western European countries which make up for a market
of 185 million have the potential to form a significant market for Turkey. However, as for now, no analysis
about the countries will be conducted, it will be dealt with later on.
Turkey, Istanbul as the center, conducts a “medical tourism” period, which has an important share in
the field of “eye”. It is necessary to pay attention to the importance of the health tourist visiting for eye
93
treatment which has a prominent growing potential particularly because eye treatment and surgeries
are not covered by social security institutions and private health insurances. In our country, Dünya Göz
Hastanesi (World Eye Hospital), alone, attracting over 67 health tourists over the last three years, both
have enabled eye branch to shine out among the other branches, and increased the ratio of 21 to more
than 60% in total number of general health tourists. It is necessary that our mentioned potential should get
involved in, and that through effective promotional activities, a differentiated medical tourism environment
should be developed.
Nevertheless, profit per capita of eye treatment is under 1000 USD. Oncology, cardiovascular surgery,
brain surgery etc. bring more than 15.000 USD and transplantation patients pay about 50.000 USD.
Therefore, that the number of eye patients is high is not important. In conclusion, though fewer, revenues
from other patients are more.
The data about the other leading provinces rather than Istanbul will be re-arranged and a more realistic
study will be conducted in the following phases and reported separately.
94
REFERENCES
Cornell, John (2006), “Medical Tourism ; Sea, Sun, Sand and Surgery”, Tourism Management, Vol.27 ,
1093-1100.
Deloitte Global Survey of Health Care Consumers Report (2010)
Mugomba, C. and C. Danell, (2007), “Medical Tourism, and Its Entrepreneurial Opportunities – A Conceptual
Framework for Entry Into the Industry”, Tourism and Hospitality Management Master Thesis No. 2006:9,
January 2007, School of Business, Economics and Law, Göteborg University ((https://gupea.ub.gu.se/
dspace/bitstream/2077/4671/1/2006_91.pdf).
T.CKültür ve Turizm Bakanlığı (http://www.kultur.gov.tr/TR/belge/1-45771/mevzuat.html )
T.R Ministry of Health Basic Health Services General Directorate Health Tourism Coordinatorship Overseas
Patient Inventory Data (2011)
T.R. Ministry of Health www.saglik.gov.tr/saglikturizmi
www.saglikturizmi.org.tr
World Tourism Organization Annual Report (2010).
95
96
MEDIZINISCHER TOURISMUS IN DER
TÜRKEI
VORBEREITET DURCH
Dr. Dursun AYDIN
Prof. Dr. Nevzat AYPEK
Asst. Prof. Dr. Cemalettin AKTEPE
Asst. Prof. Dr. R. Pars ŞAHBAZ
Dozent Sıddık ARSLAN
HERAUSGEBER
Enginer BİRDAL
97
Prof. Dr. Recep AKDAĞ
Gesundheitsminister
98
VORWORT
Das Hauptziel, das vom Gesundheitsministerium im Jahr 2003 veröffentlichte “Wandlungsprogramm
in der Gesundheit“ sind die verstärkten Grundversicherungsdienste. In diesem Rahmen haben die
Gesundheitsinstitutionen; Unterbau, Technologie, Hygiene , geschultes Personal, Ärztliche Fähigkeit,
jeden Tag ihre Standarte erhöht.
Medizinischer Tourismus ist wie auf der ganzen Welt auch in der Türkei ein neues Konzept und ein
neues Arbeitsgebiet. Obwohl es eine kurze Vergangenheit hat, hat der medizinischer Tourismus Sektor
von allen Teilhabern die Aufmerksamkeit bekommen, und bietet der Türkei neue Chancen an.
Um diese Chancen zu bewerten und ohne zu ignorieren, das dies der Ekonomie des Landes ist, in
diesem Gebiet sei es in Akademischer, sei es in ämtlicher und im privaten Sektor dies lebendig zu erhalten
muss dies als wichtiger Schritt bewertet werden. In diesem Sinne ist das Gesundheitsministerium über die
erste Studie was auf der Basis von Informationen aus verschiedenen Abteilungen erhalten wurde, bietet
dies wichtige Informationen die in der Türkei für die Zukunft des medizinischen Tourismus aufläuchten soll
und für die Führung helfen kann.
Türkei, in Bezug auf die Vielfalt des Tourismus; historischen, religiosen, Einkauf,Sport,Arbeit,Urlaub,Fr
eizeit, Gesundheitswesen als ein gemeinsames Bauteil von vielen Tourismus Komponenten verwandelt,
und ist auf vielen dieser Bereiche etablierte Markenwert. Es ist kein Zufall, das wir in der 7. Reihe sind bei
Ländern die am meisten Touristen anlocken. Mit richtigen Schauspielern, Zeit, Aufwand und Ausgaben
und wirtschaftlichen Chancen wird sich der Weg zum Erfolg in den medizinischen Tourismus aufmachen.
Wie auch bei dieser Forschung zu sehen ist; Haartransplantationen und ästhetische Chirurgie, AugenBehandlung, in-vitro-Fertilisation Behandlungen sind in den ersten 3. Reihe, wo die medizinischen
Touristen unser Land bevorzugen. Ausserdem; plastische und Ästhetische Chirurgie, offene Herz
Operation, Hauterkrankungen, Check up, Krebsbehandlungen, Hals – Nasen – Ohren, Dialyse- und
Herz- Kreislauf- Chirurgie, Gynäkologie, Tumoroperationen, Neurochirurgie, Orthopädie und Zahnmedizin
aus fast allen Branchen bevorzugen ausländische Patienten die türkischen Krankenhäuser wegen den
niedrigen Kosten, hohe Qualität und Technologie Standards.
Um in unserem Land Gesundheitsdienstleistungen die von Institutionen des Gesundheitswesens auf
der Welt angeboten werden und von staatlichen Stellen, intermediären Institutionen , Vermittlungsfirmen
und alle Organisationen die eine Rolle spielen im medizinischen Tourismus sollten in Zusammenarbeit mit
allen Organisationen und auf einer Arbeitsplattform schaffen und diese Plattform Schritt für Schritt zu
erweitern, sollte jeden Tag das wichtigste Ziel sein.
Ich möchte mich bei allen meinen Freunden bedanken die den medizinischen Tourismus generell
zusammengefasst haben und möchte auch betonen, dass dies das erste mal gemacht wurde und wie
wertvoll dies ist.
Prof. Dr. Recep AKDAĞ
Gesundheitsminister
99
Prof. Dr. Nihat TOSUN
Staatssekretär
100
PRÄSENTATION
In unserem Land; hat sich parallel zum Gesundheitswandlungsprogramm auch der Gesundheitstourismus
angefangen sich zu entwickeln. Heute wird in privaten und sämtlichen Krankenhäusern, qualifizierte
Gesundheitsdienste angeboten was mit dem Westen konkurrieren kann. Viele unserer Krankenhäuser
dienen mit High- Tech und qualifizierten Personal. In unserem Land wird vor allem in Ankara, Istanbul,
Izmir, Antalya und Adana viele ausländische Patienten in diesen Gesundheitsinstitutionen angenommen
und werden hier behandelt. Der Privat Sektor hat sich in den letzten Jahren schnell entwickelt, und hat
hervorragende Einrichtungen aufgemacht. Heute haben 45 Gesundheitsinstitutionen internationale
Akkreditierung. In unserem Land werden jedes Jahr über 100 000 ausländische Patienten in unseren
Krankenhäusern behandelt.
Initiiert durch das Gesundheitsministerium “ Gesundheitswandlungsprogramm“ wurde parallel qualitativ,
spezialisiert, schnell und ekonomische Gesundheitsdienste schnell über unsere Grenzen hinaus bekannt
und hat in verschiedenen Ländern die Aufmerksamkeit von Ärzten und Patienten angenommen. Früher
haben jedes Jahr Tausende von Menschen die westlichen Länder für Behandlungen bevorzugt, aber heute
kann man fast sagen, das dies nicht mehr der Fall ist. Wie auch in dieser Forschung zu sehen ist speziell
in der Herz- und Gefässchirurgie, Onkologie, Neurochirurgie, Orthopädie, plastische und ästhetische
Chirurgie, Augen- und Zahnbehandlungen wir im Vordergrund stehen. Dadurch das in westlichen Ländern
die Wartezeiten sehr lang sind, die Gesundheitsdienste teuer und da der Versicherungsumfang sich verengt,
macht sich die Türkei attraktiv und ist Vorteilhaft. In Afrika und bei vielen unserer östlichen Nachbarn wird
qualitativer Gesundheitsdienst, ausgelernte Personalentwicklung und High- Tech nicht angeboten. Aus
diesem Grund kommen aus dieser nahen Geographie viele Patienten für Behandlungen in unser Land.
Im Gesundheitstourismus spielt der private Gesundheitssektor eine wichtige Rolle. 95% der
Gesundheitsdienste bietet der private Gesundheitssektor an. Aber auch in ämtlichen Krankenhäuser
kommen ausländische Patienten. Speziell im Rahmen der Gesundheit des Patienten, in Gebieten wo Not
Gesundheitsdienste benutzt werden, die nicht in privaten Sektoren gemacht werden, hier spielen ämtliche
Krankenhäuser eine wichtige Rolle. Dadurch das Gesundheitscampusse aufgemacht werden, wird speziell
in Ankara und Istanbul viele ausländische Patienten Antrag stellen. Wenn wir bei dieser Forschung auf die
Resultate und Zeiten schauen, können wir sehen, dass unser Land im medizinischen Tourismus sich schnell
entwickelt. Als Gesundheitsministerium haben wir alle benötigten Unterbau und Gesetzgebungsarbeiten
für dies organisiert und haben damit angefangen. Die Gesundheitstourismus Koordination wurde aus
diesem Grund gegründet. Nach dem “Gesundheitlichen Wandlungsprogramm“ werden wir unserem Volk
und auch jedem Patient der aus irgendeinem Land kommt, das hervorragendste und ekonomischen
Gesundheitsdienst anbieten und werden dadurch die Türkei im Bereich des medizinischen Tourismus nach
vorne tragen.
Auch sollte man erwähnen, das bis heute weder auf der Welt noch in der Türkei professionell
Unterlagen aufgenommen wurden, die den Gesundheitstourist verfolgen. Ab diesem Jahr wird die
Gesundheitstourismus Koordination diese statistischen arbeiten machen, und mit den erhaltenen Daten
den Standard des Gesundheitsdienstes jeden Tag erhöhen. Diese Forschung die zum erstenmal gemacht
wird, wurde nur medizinischer Tourismus bewertet. Wir können aber schon sagen, das in den nächsten
Tagen in gleicher Art im Bereich Wellness Tourismus und Alten Tourismus auch solche Forschungen und
Arbeiten gemacht werden.
Ich bedanke mich bei der Gesundheitstourismus Koordination und bei allen die dazu beigetragen haben.
Prof. Dr. Nihat TOSUN
Staatssekretär
101
102
MANAGER ZUSAMMENFASSUNG
Diese Studie wird Licht auf die Arbeit der Türkei im Gesundheitstourismus stellen, was ein hohes Potenzial
hat in der Entwicklung des medizinischen Tourismus in den letzten drei Jahren.Gesundheitstourismus
auch als Sub-Branche betrachtet wurde bei manchen arbeiten beim “medizinischen Tourismus” das
potenzial auf der Welt und der Entwicklungsprozess angesehen. Es ist zu sehen, das ein globales
Wettbewerbsumfeld da sein wird. Bewegt in diese Richtung, die Gesundheitstouristen Branchen die in der
Türkei gewählt werden, die gesammten Proportionen, welche Länder am meisten die Türkei bevorzugen
wird in dieser arbeit bearbeitet. Darüber hinaus wurde insgesamt analysiert welche Anteile der Private und
der ämtliche Sektor im Gesundheitstourismus hat. Zusammengefasst wurde in der Türkei ein Inventar des
Gesundheitstourismus gemacht.
Wie in anderen Ländern auch wurde unter der Führung des privaten Sektors bei der Entwicklung
von Gesundheitstourismus, spezialisierte Ärzte Erhöhung der Zahl der Arbeitsbedingungen und der
Prozess der Anpassung an neue Entwicklungen, ist es offen das jeden Tag ein wachsendes medizinischer
Tourismus für die Nachfragen da sein wird. Vor allem für den privaten Sektor wenn zu überlegen ist,
das die leere Kapazität benutzt wird, ist die Steigerung der Effizienz in den Krankenhäusern sehr hoch.
Öffentliche Dienstleistungen die Vorhaben einen kleinen Anteil zu haben, werden mit genügenden Ärzten,
Krankenhaus und Infrastruktur vor, den Sektor als Unterstützung sich spüren zu lassen.
An erster Stelle kommen im “medikalischen Tourismus “ die Augen Krankheiten vor, dies zeigt
uns, das wir in einem wichtigen Prozess gegenüberstehen.Es sollte nicht übersehen werden, dass
Gesundheitstouristen die wegen Augen Behandlungen kommen eine wichtige Wachsungspotenziale
haben, da speziell bei Augenbehandlungen und Operationen von Sozialversicherungsträgern und von
privaten Krankenversicherungen nicht bezahlt wird.
Auf der anderen Seite, wenn sie manche Dienste in ihren eigenen Ländern nicht bekommen, weil
es die Versicherungen nicht übernehmen, und die langen Warteschlangen, sind dies Faktoren die
die medizinischen Patienten in die Türkei bringen.Wenn die Faktoren untersucht werden, warum die
medizinischen Touristen diese Krankenhäuser wählen, ist dies der Name des Krankenhauses und die
Preis.Das sind die Faktoren die am meisten auftreten,auch die Empfehlung der vorherigen Patienten sind
wichtig.Was vorhanden aufgelistet werden kann; Die Qualität die im Gesundheitsdienst angeboten wird,
die Kosten die ekonomischer sind als in anderen Ländern, Eignung der Klimatischen Bedingungen, hohe
Auswahl für Urlaub, kurze Wartezeiten,spezialisierte Krankenhäuser und ausreichendes technologisches
Material sind Faktoren, die bei anderen akademischen Arbeiten helfen werden.Speziell in manchen
Branchen sollte die Entwicklung der Technologie und die Infrastruktur verfolgt werden um den kommenden
Patienten dies anzubieten.
Somit hat sich herausgestellt, das bei Not- Gesundheitsdiensten wichtig ist, das die behördlichen Einheiten
eine wichtige Rolle spielen. Der Staat ist sowieso als Regulator vorhanden im Gesundheitstourismus.Dies
sollte noch mehr gespürt werden und standardisiert werden.Daher sollten die neuen Regualtionen und
Standarde sollten daher schnell gemacht werden und dies sollte verfolgt werden.Nicht nur der private
Sektor, auch bei behördlichen Krankenhäusern erhöht sich die Zahl der Patienten die diese Einheiten
benutzen.Die vorhandenen Regualtionen, Standarde und Gesetzgebungen ist ein Grund des daseins.
Ausländer, die staatliche Krankenhäuser, Privatkliniken, sowie die steigende Nachfrage nach
103
Gesundheitsleistungen, erhöht die Aufgabe des “Sozialstaat”. Vor allem in öffentlichen Krankenhäusern und
anderen Einheiten ist die Erhöhung der Nachfrage bei “ ausländische Patienten die bei der Notaufnahme “
sind, ist dies ein wichtiger Grund warum der Staat in diesem Bereich als Dienstgeber da sein muss.
Ausländische Touristen die aus verschiedenen Gründen sich in der Türkei befinden, und die
Aufenthaltzeit sich jedes Jahr verlängert, ist es eine Aufgabe des Staates die Gesundheits- probleme
zu übernehmen. Daher sei es als Tourist, aus welchem Grund auch immer er sich in unserem Land
befindet, muss im Rahmen des “ Sozial Staat” dieser Dienst geleistet werden. Bereits einer Vielzahl von
bilateralen und multilateralen Staatsverträgen, kommen auch, wenn die Anzahl begrenzt ist, ausländische
Patienten in öffentliche Krankenhäuser. Bei Risikovollen, komplexen medizinischen Fällen müssen
diese Krankenhäuser mit den benötigten Geräten und Ärzten dem Patienten antworten. Dieser Anstieg
mit der Zahl der Patienten aus der Türkei, wird paralel mit der zunehmenden Bedeutung der globalen
tendenziell steigen. Die Zahl derer, die in der Türkei behandelt werden möchten, erhöhen die Qualität der
Gesundheitsdienste und somit haben sie einen erheblichen Anteil beim Technologischen und Ärztlichen
Anteil.
Es ist geplant, dass die Türkei in kommender Zeit im Bereich Gesundheitstourismus ein wichtiger
Attraktionscentrum wird. Aus diesem Zweck sollten an den angeforderten Punkten die behördlichen
Dienste genügend und kompetent sein. Um dies zu erreichen sollten schon jetzt die erforderlichen
Massnahmen und Investitionen gemacht werden.
Um die Gesundheitsinvestitionen zu realisieren sollten neben den öffentlichen Mittel, auch von den
Gebühren die die Touristen bezahlen für den Gesundheitsdienst entnommen werden. Mit jedem Tag, um die
steigenden öffentlichen Ausgaben im Gesundheitswesen und auch um neue Finanzierungen zu investieren
bietet das Tourismus Einkommen eine zusätzliche Quelle an .Daher hat das Gesundheitsministerium bei
den Gesundheitsdiensten die Preispolitik geändert und “ Rentbilität” wurde gearbeitet.
Nach Jahren wird die Entwicklung des medizinischen Tourismus als vielversprechend für die Türkei
gelten. Sei es im privaten - und im behördlichen Sektor ist es nötig, dass die Investitionen weiterlaufen
damit wir im Weltwettbewerb die benötigte Kraft haben.Speziell in manchen Branchen (Auge, Kardiologie
und Onkologie – Chirurgische Operationen) bietet der Türkei einen Schritt vor, da diese Auwände durch
ihre Vorteile im internationalen Wettbewerb hervorkommen. Trotz alledem wir müssen neu anfangen beim
Gesundheitstourismus Rennen; sind die Massnahmen die genommen werden müssen, die benötigten
Standarde die aufgebaut werden müssen und die Aufgaben die sofort gemacht werden müssen zeigt die
Tatsache das hierfür nicht genügend Zeit vorhanden ist.
Investitionen des privaten Sektors erfolgen in bestimmten Teilen des Landes, in andern Regionen
sind daher öffentliche Dienstleistungen allein gelassen. Allerdings ist die Grenzüberschreitung und
Unterbringung von jeder Provinz, und das ausländische Zuflüsse die medizinische Versorgung in
öffentlichen Krankenhäusern und Gesundheitseinrichtungen in anderen Provinzen ist die einzige Einheit.
In diesem Fall kann der Ausländer wo auch er immer seinen Urlaub verbringt seine Gesundheitsdienste
bekommen. Dies ist eine wichtige Versicherung.
Auf der anderen Seite die aktuellen Kapazitätsauslastung zu erhöhen oder eine Bettenauslastung
zu machen ist eine weitere Möglichkeit die Zahl der Patienten aus dem Ausland zu erhöhen. Damit die
erforderlichen Investitionen und die steigende Nachfrage abhänging von der Dauer der durchschnittlichen
104
Aufenthaltsdauer und Bett Umsatz, aktuelle Kosten plus einen positiven Einfluss auf unsere Einnahmen
wird teilweise möglich sein.
Vom Jahr 2008 bis heute wurde in der ganzen Zeit parallel zur Steigung des Gesundheitstourismus,
insgesamt Behandlungen von ausländischen Patienten eine Populationsquote im Jahr 2008 von 0,0003,
2009 von 0,0004, und 2010 von 0,0005 ausgerechnet.Mit einem anderen Wort, auch wenn die öffentlichen
Krankenhäuser bei Anträgen von ausländischen Patienten insgesamt nicht berücksichtigt wird, steigt der
Anteil tendenziell zu. Die Verbesserung des zuhnehmenden Anteils der Gesamteinnahmen für diese Politik
sind Investitionen und Standarde nötig. Pro-Kopf- Einnahmen von ausländischen Patienten, sind höher
als von örtlichen Patienten. Dieser Unterschied ist profitabler für einen Arzt der den gleichen Dienst und
effektive Gesundheitsversorgung bedeutet, das die Erbringung von Dienstleistungen sind. Daher ist es
nützlich die Dienste die dem Ausländer angeboten werden zu trennen und in verschiedenen Zeiten zu
verfolgen.
Unsere Ergebnisse zeigen, dass mit dieser Bewegung der Gesundheitstourismus und die
Gesundheitsdienste die den ausländischen Patienten angeboten werden gezielt ist dies herauszunehmen,
und werden unterstreichen das der öffentliche Sektor im Gebiet des Gesundheitstourismus neue
Erweiterungen nötig hat. Im Rahmen des Projektes für Gesundheitsstadt Projekt werden 16 Provinzen
Zentren erschafft, riesige Gesundheitswesen Campusse werden im Rahmen des Gesundheitstourismus,
Gesundheitsdiensten wird die Aufgabe der Behörde noch mehr steigen. Im Hinblick auf die Förderung
des Gesundheitstourismus, wird den Gesundheitsdienst in Langer Zeit bei privaten Krankenhäusern
positiv einwirken.
Aufgrund der steigenden Nachfrage und der Bedarf an Gesundheitstourismus ist auch die Türkei
dabei ihr vorhandenes Potenzial zu erhöhen und möchte über den Anteil gehen der auf dem Markt
ist. In diesem Sinne ist es nötig das ausser den Investitionen und dem Interesse auch öffentliche
Gesundheitseinheiten im gewissen Mass unterstützt werden. Wenn ein Blick auf die Ressourcen und
Einrichtungen von öffentlichen Krankenhäusern gestellt wird, kann man sehen das die Kapazität in diesem
Bereich ausreichend zu sein scheint.
Diese Studie zeigt wie wichtig es ist, das diese Arbeit eine Analyse der ausländischen Patienten
ist, die die öffentlichen Krankenhäuser besuchen und die Kosten bezahlen. Die ersten Studien die
vom Gesundheitsministerium basieren da diese Daten das erste mal gemacht wurden, werden die
nachfolgenden Studien aufschlussreich sein. Ministerium für Gesundheit Generaldirektion für primäre
Gesundheitsversorgung Gesundheitstourismus Koordination 16. September 2010, und Nr. B-10-0TSH-0-09-00-00 bis 2009 als Basis-2008 – 2009 - 2010 werden unter Verwendung von Daten für
die Jahre realisiert. Ich möchte mich für die Unterstützung der Datenerhebung vom Grundversorgungs
General Direktor Dr. Seracettin ÇOM herzlich bedanken.
Dr. Dursun AYDIN
Gesundheitstourismus Koordinator
105
106
DER MEDIKALISCHE TOURISMUS IN DER TURKEI
Dr. Dursun Aydın (*)
Prof. Dr. Nevzat Aypek (**)
Assistent Doç. Dr. Cemalettin Aktepe (***)
Assistent Doç. Dr. R. Pars Şahbaz (****)
Dozent Sıddık Arslan (*****)
ZUSAMMENFASSUNG
Dieser Studie zielt darauf ab, die Entwicklung des medizinischen Tourismus, der wir ein grosses
Potenziell haben, in den letzten drei Jahren zu erstehen. Es wird verwirklict mit Hilfe der Daten für die Jahre
2008-2009-2010 mit Bezugnahme auf das Schreiben des Ministeriums für Gesundheit Medizinische
Grundversorgung Generaldirektion Gesundheitstourismus Dienstleistungen vom 16 September 2010 und
nummeriert als B-10 bis 0-TSH-0-09-00.
Wenn wir auf das internationalle Potential und Wachstum Prozess des medikalischen Tourismus,
der eine Zweigstelle des Gesundheitstourismus bewertet wird und als “Medizin-Tourismus” in einigen
Studien gilt, schauen, wird erwartet, dass es ein Umfeld des globalen Wettbewerbs auf ein erhebliches
Maß in den kommenden Jahren werden. Basierend auf dieser Annahme haben wir versucht, dass die
Zweige, die Gesundheits-Touristen für die Behandlung kommen, die Proportion dieser Branchen in der
Gesamtwertung und in welchen Ländern bevorzugen die Türkei die meisten zu diskutieren. Auch die
Anteile von öffentlichen und privaten Sektoren in der ganzen Gesundheitstourismus versucht, in den
Jahren analysiert werden. Zusammenfassend wird eine Bestandsaufnahme über den GesundheitsTourismus in der Türkei gemacht.
Die Studie ist die erste Studie, die auf die Daten aus der jeweiligen Einheit des Ministeriums für
Gesundheit bis heute basiert, wird es informativ für die folgenden Studien. Auf der anderen Seite werden
die Begriffe “medizinischen Tourismus” und “Medizin Tourismus” als synonym im Rahmen der Studie
ausgesagt.
Stichworte: Gesundheitstourismus, medikalische Tourismus, Medizin Tourismus-, GesundheitsTourist
* Ministerium für Gesundheit Generaldirektion der Grund-Gesundheit Dienstleistungen Gesundheitstourismus Koordinator
** Dekan der Gazi Universität, Fakultät für Handel und Tourismus Bildung
*** Hochschullehrer der Gazi Universität, Fakultät für Handel und Tourismus Bildung
**** Hochschullehrer der Gazi Universität, Fakultät für Handel und Tourismus Bildung
***** Hochschullehrer der Gazi Universität, Fakultät für Handel und Tourismus Bildung
• Diese Studie wurde gemeinsam mit, Fakultät für Handel und Tourismus Bildung von der Gazi Universität und Ministerium für
Gesundheit Generaldirektion der Grund-Gesundheit Dienstleistungen Gesundheitstourismus Koordinator durchgeführt.
107
108
EINFÜHRUNG
Touristenankünfte weiterhin unablässig zu erhöhen auf der ganzen Welt. Laut den Welt Tourismus
Organizations (WTO) Daten werden bestimmt, dass der Anteil der Welt-Tourismus 6,7% im Jahr 2010. In
dem vergangenen Jahr beteiligten rund 935 Millionen Menschen mit der unterschiedlichen Gründen in den
Touristenankünfte. In der Zwischenzeit zeigt die Vielfältigkeit der touristische Aktivitäten von Menschen aus
verschiedenen Gründen auch eine Erhöhung. Der Anstieg auf das Niveau des verfügbaren Einkommens,
der Anstieg im Handel Preise trotz vieler negativer Entwicklung, Tendenz geschlossen politischen und
wirtschaftlichen Systeme auf die Integration mit der Welt gültige Beweise zeigt, dass die Welttourismus
klaren Weg hat. Es ist möglich, dass den Verlauf des Welt Tourismus in der nachstehenden Tabelle
zu sehen. Trotz der Finanz-und Wirtschaftskrise in den Jahren 2008-2009 ist der Anstieg immer noch
erheblich.
Abbildung 1: Internationale Touristenankünfte, (Referenz: WTO Annuelle
Report, 2010)
Internationale Ankünfte von Touristen,
1995-2010*
1000
894
900
935
913
877
839
795
Milyon
800
755
700
600
675
561
586
602
675
605
684
626
528
500
400
1995
2000
2005
2010
Die Menschheit, die die touristische Aktivitäten mit den unterschiedlichen Gründen verwirklicht,
bringt selbst ein Wachstum in seinen Anteil an touristischen Aktivitäten je nach Wirtschaftswachstum
und Wohlstand mit. In diesem wachsenden Sektor begann Türkei mit einem steigenden Marktanteil
dominant zu sein. Die folgende Tabelle bestätigt, dass die Türkei ein führendes Land in der Tourismus
ist. Dementsprechend verdient Türkei einem bedeutenden Spieler als siebte Land, das am meisten die
Touristen anzieht.
109
TOURISMUS IN DER WELT 2009 (DIE ANZAHL DER ANKOMMENDEN
TOURISTEN -DIE BESTEN 10)
MILLION
74,2
1
FRANKREICH
2
US
54,9
3
SPAIN
52,2
4
CHINA
50,9
5
ITALIEN
43,2
6
ENGLAND
28,0
7
TÜRKEI
25,5
8
DEUTSCHLAND
24,9
9
MALAYSIA
22,1
10
MEXIKO
21,5
Quelle : Welt Tourismus Organization Report (UNWTO)
Einer der Gründe, der die Menschen zu der internationalen Tourismus Bewegungen lenken, ist
Gesundheit. Obwohl die gesundheits-orientierten internationalen Reisen heutzutage aktuell sind, ist die
Basis dieser Reise sehr alten Fundamenten. Es gibt viele Beweise in Bezug auf die Menschheit hat
verschiedene Länder und Regionen gereist, um Erholung zu suchen. Aber heutzutage erfordert das
Ausmaß der gesundheits-orientierten touristischen Ankünfte die Vervolkommung Studien über dieses
Thema.
Es ist nicht falsch zu sagen, dass Gesundheits-orientierten touristischen Ankünfte auf der ganzen Welt im
Einklang mit dem obenen Wachstum sind. Gesundheitstourismus hat seit 90er Jahre eine verwunderliche
Erhöhung zeigt und die Grundursache ist sowohl die Erhöhung der Behandlungsqualität als auch eine
angemessene medizinische Service Preise in den verschiedenen Ländern. Es wird festgestellt, dass das
Ausmaß der Gesundheitstorismus Kuchen 100 Milliarden Dollar in 2010 erreicht. (Deloitte, Global Survey
of Health Care Consumers, 2010)
Während diese riesigen Kuchen etwa 30 Ländern teilen, wie es in der Studie genannten wird, reisen
rund 22 Millionen Menschen in ein anderes Land zum Zwecke der Gesundheit. Ein weiterer Punkt, der
berücksichtigt wird sollte, entsteht mit der Auswertung der einschlägigen Literatur.
Auch betonen die Untersuchunge, die in Cornell (2006), Mugomba und Danell (2007) veröffentlicht
wird, dass das Ausmaß der Gesundheitstourismus in der ganzen Welt rund 20 Millionen Dollar ist. Neben
der Akzeptierung der Unterschiedlichkeit von Ziffern, sie haben auch betont, dass diese Zahlen sich im
110
Jahr 2010 verdoppeln. Wenn wir jedoch an den oben genannten Zahlen betrachten, wird betont, dass
das Giro des Gesundheitstourismus von zuverlässigen Forschungseinrichtungen 100 Milliarden US-Dollar
in 2010 ist. Mit anderen Worten wird es das 2,5-Fache Niveau der geschätzten Steigerung erreicht. Daher
ist der Anstieg in den letzten fünf Jahren ganz über den Schätzungen. Diese Zahlen erinnern uns, dass
Steigerungspotenzial des Gesundheitstourismus viel größer als die geschätzt wird.
Auf der anderen Seite ist die wesentliche Vorzüge der Gesundheitstourismus laut anderen touristischen
Branchen, den Mehrwert für das Land durchschnittlich 25 Mal mehr als die anderen Arten von Tourismus.
Auch ahnen diese markante Figur die Konkurrenz in diesem Bereich in der nächsten Zeit.
Gesundheitstourismus Literatur klassifiziert gesundheitsorientierten Reisen unter drei Überschriften:
• Thermal-und SPA-Wohlbefinden Tourismus,
• Ältere und Behinderte Tourismus,
• Medikalische Tourismus.
Thermal-Spa Wohlbefinden Tourismus”, die einen der Untertitel des Gesundheitstourismus ist,
und “Ältere und Behinderte Tourismus” werden als Subjekt der verschiedenen Studien durchnehmen.
Es wird als sinnvoll gesehen, dass kurzliche Auszeichnung dieser beiden wichtigsten Themen von
Gesundheitstourismus bevor medizinischen Tourismus, der Gegenstand dieser Studie ist, dargestellt wird.
Ministerium für Gesundheit (1993) definiert Thermaltourismus als eine Tourismus Bewegung, die KurAnwendunge, die mit der Behandlungen wie physikalischer Therapie, Rehabilitation und Bewegung,
Psychotherapie, Regime zusammen mit Spezialisten und Elemente im Einklang mit Thermalwasser,
Schlamm-, Klima-und natürlichen Bedingungen, gemacht wird. Im Rahmen dieser Definition ist ein sehr
langer Prozess der Behandlung angegeben. Ruhen bedeutet, dass die Reise des Gesundheitstourismus
in ein anderes Land in Bezug auf Hotel-Management-Dienste um das Bedürfnis wie gut Fühlung zu
profitieren aus der thermischen Ressourcen. Auf der anderen Seite wird es die zweite Art der thermischen
Tourismus, die bevor diagnostiziert wird, um die Verwendung und Behandlung von thermischen Quellen
zu kommen, und Thermal Tourismus ausgezeichnet.
Wahrscheinlich sind Thermal und Spa-Wohlbefinden Tourismus als die älteste Art des GesundheitsTourismus in den Aufzeichnungen. Die Menschen gingen an Orten, wo sie die Wasserressourcen finden
können, um Erholung zu finden und sie wurden behandelt dort. Nach Daten von 2006 nur in Deutscland
reisen jährlich 8 Millionen Menschen im Ausland oder im Inland für Zwecke der Spa-Wohlbefinden oder
Behandlung in thermischen Quellen. Im gleichen Zeitraum nach Ministerium für Kultur und Tourismus
Daten ist die Zahl der Menschen, die aus dem Ausland zum Zwecke der thermischen Tourismus kommen,
rund 10.000. Aber diese Zahlen sind nicht befriedigend für die Türkei, die rund 200 Einrichtungen in der
46 Provinzen, die thermische Ressourcen haben, und es ist in Bezug auf die Darstellung des Potenzials
bemerkenswert.
111
Europäische Ländern, die durchschnittlich Alter relativ hoch ist und obligatorischen Ausgaben im
Gesundheits-Ausgaben steigen, kommen als ein Markt mit hohem Potenzial auf. Um dieses Potenzial
mit der Einbeziehung unserer klimatischen Vorteile in diesem Prozess zu verwenden, eine ernsthafte
Fortschritte wird als unvermeidlich bewertet.
Ältere Tourismus und Behinderte Tourismus ist eine Art des Gesundheitstourismus, die einschließlich
Pflege-basierten Behandlungen von Menschen im Alter 65 Jahren und im Einklang mit durchschnittlich
ihres Alters, die in den letzten 20-30 Jahren stark zugenommen, enthält. Besonders in den osteuropäischen
Ländern ist der Anstieg des Anteils der älteren Bevölkerung an der Gesamtbevölkerung signifikant in
Bezug auf diese Art von Tourismus. In solchem, dass in einigen Ländern der Anteil der 65-Jährigen
und älteren an der Gesamtbevölkerung bis zu 25% erhöht. Dieser Fortschritt bringt die verschidene
Gesundheitsausgabe und Behandlungsprozess der älteren Menschen zusammen. Innerhalb der älteren
Tourismus sind Reisen, Rehabilitationsdienste, verschiedene Therapien und Pflege älterer Menschen in
Alten Pflegeheimen und spezielle Reise für Behinderte, und Pflege orientierten Behandlungen Untertitel
für diese Art von Tourismus. Wie bereits erwähnt, die Reisen für die behinderte und ältere Menschen zum
Zwecke der Gesundheit werden unter diesem Titel ausgewertet werden.
Medizinischer Tourismus ist ein Begriff, der die Reise der Menschen zu der fernen Länder und
Regionen für Behandlung (oder vielleicht mit einem kurzen Urlaub) ausdrückt. Medizinischer Tourismus,
der die Spezialisten Chirurgie und anderen Arten von Behandlungen benötigt, einen Teil der touristischen
Aktivitäten der Patienten beinhaltet, als private medizinische Behandlungen ausdrückt, ist der führende
Art von Arzt-orientierten Gesundheitstourismus. Besonders in jüngster Zeit haben die Menschen Eingriffe
für gesünder hinsichtlich „vermittels Thermik, Ausübung und Ruhe während Urlaub begonnen und es
hat die Entstehung einer neuen und anderen Zweig in der Form von “medizinischen Tourismus” im
Tourismusindustrie aufgeboten. In der medizinische Tourismus trägt „der Tourist“ erstens zum Zweck der
medizinische Behandlung und mit diesem trägt auch die traditionalle Zwecke wie Ruhe und Bewertung der
Freizeit. Auf der anderen Seite ist der medikalische Tourismus ein Begriff, der in der Gesundheitsindustrie
wachsen und ausdrückt die Menschen für die medikalische Behandlung zu der fernen Länder und
gleichzeitigkeit als ein Urlauber zu reisen. Medizin-Tourismus oder Medizin-Reisen repräsentiert die Reisen
ins Ausland zum Zwecke der Gesundheit . Auf der anderen Seite ist das Konzept der internationalen
medizinischen Reise nicht nur mit qualifizierten medizinischen Dienst beschränkt und auch Erholung mit
kontrollierter Aufsicht, bevor ihr Land zurück einschlißt.
Im Rahmen des medizinischen Tourismus, wie im nächsten Teile, insbesondere Augen, ästhetische
Chirurgie, kleine Chirurgie Interventıonen und Operationen, die Dental-Reaktion, die nötig zu betonen,
dass ein großes Potenzial haben, Onkologie, Orthopädie, Kardiologie und Gehirnchirurgie haben die
führenden Untertitel des medizinischen Tourismus ausgedrückt. Es ist notwendig zu betonen, dass all
diese führenden Branchen Arzt orientiert sind.
Gesundheitstourismus von der entsprechenden medizinischen Tourismus Bewegungen unterstützt
wird, hat eine glänzende Zukunft. Wie es in dem Bericht der WTO genannt wird, trotz der globalen
112
Finanzkrise auf der ganzen Welt in der zweiten Hälfte des Jahres 2008, erzielte 2,1% Wachstum in diesem
Bereich, aber 4% Ermäßigung in der gesamten Branche kann nicht verhindert werden. Die nachfolgenden
Jahr 2010 treibt Zahlen zeigen, dass negative Auswirkungen vollständig entfernt wird. 67% Wachstum ist
eine erfolgreiche Leistung für ein Jahr nach der Krise ausgewertet. Daher ist es unumgänglich, dass neue
Ziele für nach 2011 gelegt.
DIE ENTWICKLUNG DES MEDIKALISCHEN TOURISMUS IN
DER TURKEI
Die Türkei, die einen bedeutenden Anteil an den weltweiten Ankünften hat, hat auch Konkurrenzfähigkeit
im Tourismus-Sektor durch eine Steigung Vielzahl von alternativen Tourismus erhöht. Insbesondere zeigen
die Einrichtung eine wichtige Infrastruktur in den Bereichen Tourismus sowohl die thermischen Quellen und
die Existenz von qualifiziertem Personal, dass die Türkei ein wichtiger Spileler in Gesundheitstourismus
Sektor werden.
Titel des medizinischen Tourismus ist ein neues Konzept und neuer Studie-Bereich in der Türkei wie
mit der ganzen Welt. Obwohl medikalische Tourismus, der die Aufmerksamkeit aller Beteiligten in diesem
Sektor zieht, eine kurze Geschichte hat, bietet neue Chancen für die Türkei. Ohne dabei die Vorteile für die
Wirtschaft des Landes und die Bewertung dieser Möglichkeiten, halten die Interessen der akademischen
und öffentlichen- privaten Sektor und dies kann als ein wesentlicher Schritt gezogen werden.
Wenn die Infrastruktur Möglichkeiten in der Türkei und die hohe Qualität in der menschlichen Quelle
mit ausreichend Interesse und die Unterstützung kombiniert werden, ist es klar, dass es eine Position
jenseits der Entwicklung der letzten drei Jahre zu erreichen. Doch während im Einklang mit diesem Ziel
anstrengen, tragen der Ansicht und die Fortsetzung der Mängel, die abgeschlossen werden müssen, eine
zentraler Bedeutung in die Welt-Standard.
Mit diesem Zweck hat einen Bericht vorbereitet worden und werden die Details der Daten von letzten
drei Jahre in diesem Bericht unter gegeben. Während die Änderungen in der Daten analysieren, wurden
2010 Daten, die der ersten 8 Monate enthält, in 12 Monaten durch eine Projektion umgewandelt.
Es sollte berücksichtigt werden, dass die medizinische Tourismus nicht nur zusammen mit dem
Tourismus Vertreter, Tourismus Investoren und touristischen Dienstleister wie aktuelle Tourismus
Bewegungen zahlen, sondern hat auch eine größere Fläche. Daher müssen alle Aktivitäten, die im
Rahmen des medizinischen Tourismus gemacht werden, mit dem Tourismus Vertreter und Investoren,
aufeinander Ministerium für Gesundheit, Universitäten, Krankenhäuser und medizinische Dienstleister
abzustimmen verwirklicht werden.
Es gibt kulturelle und soziale Möglichkeiten zusammen mit Infra-und Suprastruktur Aktivitäten
dadurch die Einkommen aus der Anreicherung des medizinischen Touristen in der Türkei, aber kann
es erwähnt wird, dass die Türkei nicht den ausreichenden Anteil aus dem Tourismus-Kuchen nimmt.
113
In diesem Zusammenhang ist es bezeichnend, die Koordination, die Gewährleistung der qualifizierte
Personalsbeschäftigung und die Mache der Pläne von Werbung und Promotion-Aktivitäten gemeinsam
mit dem Ministerium für Kultur und Tourismus, Ministerium für Gesundheit, private Gesundheit Sektor,
Tourismus-Sektor, Universitäten und anderen Prokuristen. Als kürzlich, wenn die medizinischen Tourismus
als ein Landspolitik gilt und im Falle der Durchführung der Studien in dieser Richtung, erzielt eine dauerhafte
Erfolg.
Mit diesem Zweck wird es nicht falsch die Evaluation der Behandlungskategorien, die die Patienten
angewendet, und die Geltung der Situation deutlich sowohl in der öffentlichen und privaten um die Analyse
zu beginnen.
DIE ENTWICKLUNG VON MEDIKALISCHEN TOURISMUS
NACH DER ABTEILUNGEN, DIE AM MEISTEN PATIENTEN
ANZULOCKEN.
(2008-2010)
Wie in der ganzen Welt, auch in der Türkei, lenken 7 (sieben) Abteilungen Aufmerksamkeit auf als am
meisten Patienten anlocken. Die Tabellen und Abbildungen unten sind in diesen sieben Niederlassungen
gesammelt. Es gibt eine weitere Kategorie, die als “anders” zu den Statistiken widerspiegelt. In diesem
Bereich werden die Gesundheitstouristen, die von der Behandlungsbereiche außer sieben Felder
unten genannten nutzen, ausgedrückt. Besonders haben das Existenz der Gesundheit Touristen in
verschiedenen Teilen Anatoliens (Kayseri, Gaziantep, etc.) intensiv anspruchsvolle Nummern erreicht.
Es ist eine Tatsache, dass diese gesundheitlichen Touristen nicht Gesundheit Touristen, die für den
medikalischen Tourismus aus dem Ausland kommen, ausdrücken, sondern enthält türkischer Bürger
im Ausland. Besonders um verlässliche Schlussfolgerungen aus der Studie zu erhalten, wie es in dem
Schaubild und Tabellen zu sehen ist, zahlreiche Gesundheitstouristen in den verschiedenen Provinzen und
Regionen in Anatolien als Türken aus dem Ausland akzeptiert, zumindest ihre intensive Anwendungen zu
den öffentlichen Krankenhäusern werden ignoriert.
In dem Schaubild 1,2 und 3 unten, neben der Abteilungen am meisten Touristen abzulocken wird
es auch eine Verteilung von Gesundheitstouristen, die in der Türkei behandeln, über die Nehmung
diesem Dienst in der welchen Gesundheitsinstitution gesehen. Wie es zu sehen ist, obwohl die Preise
unterschiedlich sind, wird den meisten Teil des medizinischen Tourismus von privaten Sektor der
Gesundheitseinrichtungen durchgeführt. Es ist notwendig zu betonen, dass diese Situation eine ähnliche
Route wie auf der ganzen Welt folgt. Es ist nicht eine Entwicklung gehört zu der Türkei. Denn die erste
Adresse des sowohl Gesundheitstourismus als auch medikalische Tourismus ist nicht öffentlichen Einheit,
sondern private Gesundheitseinrichtungen in der ganzen Welt.
In der Daten unten, werden neben der Verteilung des öffentlichen und privaten Sektor gehörenden zu
den letzten drei Jahre auch der Abteilungen am meisten Touristen abzulocken, gesehen.
114
Die Tabelle 2: Die Abteilungen, die die Gesundheitstouristen kommen, und ihre
Prozentanteilsdistribution in 2008
Öffentlichkeit-Private Verteilung nach der Abteilungen in 2008
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
Öffentlich
Privat
Augen
Zahn
Orthopäthie
Kardiologie
Onkologie
Plastische C.
Hirn C.
3,41
38,10
21,00
19,22
28,18
34,97
16,99
96,59
61,90
79,00
80,78
71,82
65,03
83,01
Wie es in Abbildung 1 zu sehen ist, im Jahr 2008 wird darauf hingewiesen, dass der private Sektor
dominiert gefunden. Es hat Anteile über 80% in den Bereichen Auge, Gehirn-Chirurgie, Orthopädie und
Kardiologie. Besonders in der zahnmedizinischen Abteilung, die ein großes Potenzial hat, wird es die
Dominante des privaten Sektors gesehen aber der ernste Anteil des öffentlichen Sektors müssen als ein
anderes Studienfach behandelt werden.
Abbildung 2 : 2008 Medikalische Tourismus, Öffentlichkeit-Privat Verteilung
2008 Öffenlichkeit- Privat Verteilung
%6
Öffent.
Priv
%94
115
Abbildung 2 zeigt die öffentlichen und privaten Unterscheidung von Gesundheit Touristen, die über
den Zweck der medizinischen Tourismus im Jahr 2008 ankommen. Wie es aus dem Bild zu sehen ist,
bevorzugen 94% der Gesundheitstouristen privaten Sektor für die Behandlung. Wie bereits erwähnt,
zeigt diese Situation Ähnlichkeit mit den anderen Beispielen in der ganzen Welt.
Die Tabelle 3: Die Abteilungen, die die Gesundheitstouristen kommen, und ihre
Prozentanteilsdistribution in 2009.
Öffentlichkeit-Private Verteilung nach der Abteilungen in 2009
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
Öffentlich
Privat
Augen
Zahn
Orthopäthie
Kardiologie
Onkologie
Plastische C.
Hirn C.
3,45
43,56
21,67
18,96
17,47
18,09
18,66
96,55
56,44
78,33
81,04
82,53
81,91
81,34
Die auffälligste Änderung im Jahr 2009 wird in der Onkologie und plastische Chirurgie gesehen. In
diesem Bereich ist ersichtlich, dass der Anteil des privaten Sektor deutlich zugenommen hat. Während
in der Branche der Onkologie eine Zunahme von 15% gibt es, ist die Erhöhung der plastischen Chirurgie
rund 25%.
Triviale Anhebungen und Annahmen in den anderen Zweigen sind unter 5%. Deshalb die Herschaft
des privaten Sektors wie im Jahr 2008 andauert.
116
Abbildung 3 : 2009 Medikalische Tourismus, Öffentlichkeit-Privat Verteilung
2009 Öffentlichkeit-Privat Verteilung als Provinz
%6
Öffent
Priv
%94
Die Tabelle 4: Die Abteilungen, die die Gesundheitstouristen kommen, und ihre
Prozentanteilsdistribution in 2010
Öffentlichkeit-Private Verteilung nach der Abteilungen in 2010
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
Öffentlich
Privat
Augen
Zahn
Orthopäthie
Kardiologie
Onkologie
Plastische C.
Hirn C.
4,72
44,19
24,36
20,27
17,86
12,27
21,85
95,28
55,81
75,64
79,73
82,14
87,73
78,15
In der Tabelle 3 wird es gesehen, dass die Verteilung der Gesundheitstourist nach der Abteilungen. Wie
bereits erwähnt, wird die 2010 Daten durch Umwandlung von dieser 8 monatlichen Daten zu 12 monatliche
Daten mit einer Projektion gegeben. Dementsprechend die Anhebung des privaten Sektors, die im Jahr
2009 deutlich zugenommen hat, in der Anteile von Onkologie und plastische Chirurgie angedauert hat.
Während das Proportion des Privat Sektors als 82,53% in der Onkologie ungefähr gleich in 2010 blieb,
117
verwirklichte als 87,73% das Proportion des Privat Sektors, das in dem plastischen Chirurgie 81,91% in
2009 war, in 2010. Obwohl der Anteil trivial in der Kardiologie und Orthopädie ist, aufgrund der Teile, die
Rate der Öffentlichkeit zu erhöhen, hat der Anteil der öffentlichen von 6% auf 8% erhöht, wie in Abbildung
4 zu sehen.
Abbildung 4 : 2010 Medikalische Tourismus, Öffentlichkeit-Privat Verteilung
2010 Öffenlichkeit- Privat Verteilung
%8
Öffent
Priv
%92
Es wird darauf hingewiesen, dass ein großer Anteil der Touristen, die für die Diagnose und Behandlung
von Augenkrankheiten die gehörenden Krankenhäusern an den privaten Sektor bevorzugen. Die Aktien
im Zusammenhang mit dieser Abteilung der öffentlichen Krankenhäuser sind sehr wenige, wenn der
Privat Sektor verglichen. Sowohl in öffentlichen als auch privaten Krankenhäuser erhöhte sich die
Ausländer, die für die Diagnose und Behandlung von Augenkrankheiten kommen in den letzten drei
Jahren. Augenabteilung am häufigsten von ausländischen Touristen, die zur Behandlung in unser Land
kommen, angewendet. Wenn die Daten durch das Ministerium für Gesundheit im Detail untersucht wird,
so sieht man, dass eine erhebliche Unterschiede zwischen Auge und anderen Abteilungen.
Die Zahl der Ausländer, die Türkei für die Behandlung von Zahnerkrankungen bevorzugen, zeigt
nicht große Unterschiede zwischen öffentlichen und privaten Sektor Krankenhäuser. Ein weiterer Punkt,
Aufmerksamkeit auf sich zieht neben Fehlen jeglicher Unterschied liegt in der Seltenheit der Patienten.
Wenige Zahlen der Patienten haben regelmäßig sowohl in öffentlichen und privaten Sektor für die letzten
drei Jahre erhöht. Ein wesentlicher Punkt in dieser Studie ist, dass die Behandlungen der Zahnärzte,
die unabhängig voneinander arbeiten, Poliklinik, und Mund-Zahn-Gesundheitszentren nicht in die Studie
eingeschlossen haben. Daher wird eine gesonderte Studie über Zahn benötigt. Dies für die zahnärztliche
Tourismus eine sehr wichtige Teilkomponente. Auf der anderen Seite, wie wird das große Potenzial in
Dentalbranche geteilt werden, bestimmen auch den Anteil der öffentlichen und privaten Sektor in der
nächsten Zeit. In dieser Hinsicht kann es weiter ausdrücken, dass wir nicht in Not von Ärzten sind, wir
einen international wettbewerbsfähigen Überlegenheit haben, wir vertrauen auf unsere freie Kapazität,
und wir erwarten, dass wir weitere Fortschritte auf dem Gebiet machen.
118
Die meisten Touristen, die in die Türkei für die Diagnose und Behandlung von orthopädischen
Erkrankungen kommen, haben sowie die Zahn-und Augenerkrankungen die Krankenhäuser, die zu dem
privaten Sektor gehören, bevorzugt. Es gibt eine ungefähr verdoppelt Lücke zwischen zwei Gruppen
Krankenhäuser in Namen von Privat Sektor.
Die Zahl der Patienten, die sowohl an die privaten als auch öffentlichen Krankenhäusern angewendet
hat, zeigt eine regelmäßige Erhöhung in den letzten drei Jahren.
Kardiologische Erkrankungen sind Krankheiten, die der Gegenstand intensiver und stressigen
Berufsleben sind, von gesundheitlichen Problemen wie Übergewicht ausgelöst und die Lebensqualität
von vieler Menschen in den westlichen Ländern als negative beeinflusst. Grösseren Teil der Patienten, die
gesundheitliche Probleme im Zusammenhang mit dieser Krankheit begegnen und lieber unser Land für
die Diagnose und Behandlung bevorzugen, haben den Dienst von privaten Krankenhäusern gekauft. In
dieser Hinsicht gibt es ungefähr 4-Fach Unterschied zwishen dem öffentlichen Krankenhäuser in Namen
von Privat Sektor.
In der oben angegebenen Tabelle wird es gesehen, dass die Ausländer, die in der Türkei behandelt,
sowohl an die privaten als auch öffentlichen Krankenhäuser seitdem 2008 angewendet haben. Es ist
jedoch klar, dass die Wachstumsrate des privaten Sektors höher als die Wachstumsrate des öffentlichen
Sektors im Bereich der Onkologie ist. Innerhalb hat eine Zunahme der ausländischen Touristen, die
zu den privaten Krankenhäusern kommen, von ungefährlich % 700 in den zwei Jahren gezeigt. Diese
Rate ist um% 400 für den öffentlichen Sektor. Es ist auch möglich zu sagen, dass es eine erhebliche
Nachfrage auf Onkologie-Service für beide genannten Sektoren gibt. Es wird geeignet sein, dass das
getrennte Marketing-Programme und die Förderpolitik in der Behandlung Kategorien, in denen dieser
bemerkenswerten Anstieg gezeigt wird, durchführen.
Die Entwicklungen in der plastischen Chirurgie zeigen nicht eine andere Tendenz von der obenen
genannten onkologischen Behandlungen, wenn in Bezug auf die Privat Sektor berücksichtigt. Es wird
gesagt, dass der Anstieg in der Zahl der Touristen, die für plastische Chirurgie bei den letzten drei Jahren
an den privaten Sektor in der Türkei kommen, um% 400 ist. Jedoch verfolgt mehr horizontal Verlauf in
den öffentlichen Sektor. Der Anstieg in diesem Bereich wurde komplett von privaten Krankenhäusern und
medizinischen Einrichtungen erfüllt.
Die Entwicklungen auf dem Gebiet der Neurochirurgie in den letzten drei Jahren verfolgen einer Verlauf
im Namen von öffentlichen Sektors. Während der einzige% 17of alle Touristen, die für die Neurochirurgie
Behandlung in öffentlichen Krankenhäusern im Jahr 2008 gekommen sind, behandelt wurden, stieg
diese Quote in% 22,5 im Jahr 2010. Aber dennoch ist es nicht falsch zu sagen, dass es Vorherrschaft des
Privatsektors Krankenhäusern und medizinischen Einrichtungen auf dem Gebiet der Neurochirurgie gibt.
Auf der anderen Seite sollte es hervorgehoben, dass es eine steigende Nachfrage für beide Sektoren gibt.
Dieser Anstieg ist um% 69, und es ist notwendig zu betonen, dass diese Rate auch über dem globalen
Durchschnitt ist.
119
120
DER BESTAND DES MEDIKALISCHEN
TOURISMUS IN DER TURKEI
(2008 -2010)
Die Abbildung 5 unten, vorbereitet unter Berücksichtigung der Anzahl der Gesundheitstouristen von
medizinischen Tourismus. Es ist möglich die Bestände, die letzten drei Jahre enthält, als insgesamt zu
sehen. Während die Zahl der ausländischen Patienten 74,093 in 2008 war, wurde es 109,678 in 2010 (
2010 Daten, die der ersten 8 Monate enthält, wurden in 12 Monaten durch eine Projektion umgewandelt.)
Dieser Anstieg durchführt eine 48% Anstieg. Dieser Steigerungsrate repräsentiert eine höhere Rate als die
aller anderen Arten von Tourismus, ist höher auch als Welt Gesundheit Tourismus Steigerungsrate. Dieser
Anstieg ist um% 20 für den öffentlichen Sektor und um% 25 für den privaten Sektor.
Abbildung 5: Die Bestände des Gesundheitstourismus in der Türkei
Der Bestand des Gesundheitstourismus
Die Zahl der Paitenten
90000
80000
70000
60000
50000
40000
30000
20000
10000
0
2008
2009
2010
Privat
56276
70510
77003
Öffent.
17817
21442
32675
Wenn wir Abbildung 5 schauen, wird es gezeigt, dass die Anzahl der Gesundheitstouristen, die in den
letzten 3 Jahre in der Türkei gekommen sind, eine Tendenz über den Anstieg sowohl in öffentlichen als
auch in privaten Sektor hat.
Tabelle 5: Die Verteilung der Gesundheitstouristen in der Türkei nach Jahren (*)
PRIVAT
ÖFFENTLICHKEIT
SUMME
2008
56.276
17.817
74.093
2009
70.519
21.442
91.952
2010
77.003
32.675
109.678
SUMME
203.798
71.934
275.732
(*) Wegen der Gründe, die wir in den kommenden Teile der Studie geklärt, im Falle der Einbeziehung der Daten, die zu der
Zweige, die außerhalb des 7 Filialen sind, gehören und als “andere “ durchgeführt werden.
121
DIE VERTEILUNG DER GESUNDHEITSTOURISTEN IN
TÜRKEI NACH LÄNDERN
Länder, die die Patienten in die Türkei schicken, kann in fünf Gruppen analysiert werden.
1. Ländern, die eine große angelegte türkische Bevölkerung aus verschiedenen Gründen unterbringen
(Deutschland, Holland, Frankreich etc.)
2. Entwicklungsländer, die Schwierigkeiten im Betrieb aufgrund der Unzulänglichkeit der Infrastruktur
und Arzt haben (Die Balkan-Staaten, Turk-Republiken in Mittelasien).
3.Länder, die teure Gesundheitsdienste und Patienten, die Dienste außerhalb des
Versicherungsschutzes verlangen, haben. (USA, England, Deutschland)
4. Die Länder, die lange Warteschlangen aufgrund der Unzulänglichkeit in Angebot-Nachfrage
haben. (England, Holland und Kanada)
5. Die Länder, die die kostenlose Patienten in die Türkei im Rahmen der bilateralen Abkommen
schicken.(Afghanistan, Jemen, Sudan etc.)
Im Jahr 2008 kam Gesundheit Touristen aus 40 (vierzig) verschiedenen Ländern in die Türkei.
In diesem Teil der Studie wurde die Auswertung durch die ersten fünf Ländern für die meisten
gesundheitlichen touristischen Herkunftsländer gemacht. Diese Länder weisen bereits auf 67,6% der
gesamten Gesundheitsausgaben Touristen. Besonders Deutschland selbst liefert 43 % der gesamten
Gesundheitsausgaben Touristen aus. Die nachfolgenden Tabellen zeigen die Länder und die Preise ihrer
Filialen von Jahren (2008, 2009, 2010)
Auf der anderen Seite haben die Gesundheitstouristen, die die öffentlichen Krankenhäuser von Städten
wie Gaziantep, Adana Kayseri kommen, als interessant angesehen worden. Wie es bekannt ist, die Studie
hat durch die Nichtanerkennung der Daten, die als “andere Öffenlichkeit” gezeigt wird, die Existenz der
türkischen Bürger, die im Ausland leben, ausser die Teile als “bevorzugten am meisten” und aufgrund der
Nachfragen auf öffentlichen Krankenhäuser durchgeführt worden.
Figuren (6-8-10) unten zeigen die Distribution der ersten fünf Herkunftsländern, die am stärksten
Gesundheit touristischen in die Türkei schicken, nach der Abteilungen. Jedoch zeigen die Figur 7,9, 11
den insgesamten Anteil von Ländern, die die Gesundheit Touristen in die Türkei schicken. Auch wenn
es Unterschiede nach Jahren auftreten lassen, ist es gesehen, dass die Führung von Deutschland und
Vorherrschaft des “Auge” in der Zweigen.
Wie es in Abbildung 6 gesehen wird, sollte es auch festgestellt werden, dass Zypern, als viertens
rangiert, bezieht sich auf türkische Republik Nordzypern. Im Einklang mit den allgemeinen Ergebnissen,
haben etwa% 94 des Patienten aus diesen fünf Ländern die Gesundheit Einheiten, die von dem Privat
Sektor verwaltet wird, bevorzugt. Wenn wir die türkische Republik Nordzypern ignorieren, geht diese bis
zu% 97. Es ist möglich, dass diese Tendenz in der Tabellen unten sehen.
Wie oben erwähnt wurde, wurden nur die Daten von fünf Ländern zu den Grafiken in die Studie
widerspiegelt. Die Daten anderer Länder werden im Detail im Rahmen einer anderen Studie, ausgewertet
werden. Allerdings hat die Bestimmung der fünf Länder mehr anwendbar für die Bedeutung in der
vergleichbaren Studie gesehen.
122
Abbildung 6: Patienten aus dem Ausland kommen und verwandte Branchen in 2008
Kardiologie
onkologie
Pri
Augen
Öff.
Pri
Zahn
Öff.
Orthopaedie
Pri
Öff.
Pri
Öff.
Pri
Öff.
Plastische C.
Pri
Öff.
Pri
Hirn Chi.
Öff.
Pri
Andere
DEUTSCHLAND
42,98
2,55
0,46
0,42
5,82
2,26
6,51
1,77
0,01
0,14
0,49
0,32
2,62
0,57
33,06
HOLLAND
73,46
0,61
0,4
0,28
3,98
0,57
5,12
0,77
0
0,01
0,05
0,04
0,92
0
13,78
FRANKREICH
20,25
1,72
0,62
0,15
11,33
0,95
1,22
0,5
0
0,06
0,15
0,03
4,54
0,09
58,4
ZYPERN
78,74
1,72
0,06
0,71
0,06
1,84
0,41
7,22
0,06
1,89
2,07
0,36
0,24
0,77
3,85
OSTERREICH
41,52
1,93
0,67
0,47
13,57
1,6
11,24
0,53
0
0,07
1,66
0,4
1
0,33
25,02
Öff.
Abbildung 7: Die Verteilung der Gesundheitstouristen nach Ländern- 2008
Die Verteilung nach Ländern
DEUTSCHLAND %31
ANDERE %31
RUSSLAND %2
ÖSTERREICH %3
ZYPERN %3
FRANK. %6
HOLLLAND %15
123
Abbildung 8: Patienten aus dem Ausland kommen und verwandte Branchen in 2009
Kardiologie
onkologie
Pri
Augen
Öff.
Pri
Zahn
Öff.
Orthopaedie
Pri
Öff.
Pri
Öff.
Pri
Öff.
Plastische C.
Pri
Öff.
Pri
Hirn Chi.
Öff.
Pri
Andere
DEUTSCHLAND
43,35
0,75
0,54
0,84
5,60
2,31
5,89
1,03
0,19
0,32
1,45
0,32
3,10
0,67
33,64
HOLLAND
70,61
0,77
0,61
0,34
3,65
0,54
4,97
0,04
0,01
0,04
0,79
0,03
0,88
0,13
16,57
ÖSTERREICH
14,87
1,41
0,86
0,53
6,74
0,86
8,45
1,09
0,16
0,00
3,26
0,10
6,74
0,20
54,74
IRAK
25,28
0,71
0,52
0,07
5,76
1,08
34,22
1,31
1,61
0,00
0,41
0,22
0,79
0,82
27,19
BELGIEN
29,52
0,61
0,45
0,33
7,25
1,31
3,15
12,90
0,25
0,04
0,12
0,20
2,17
0,25
41,44
Öff.
In 2008 und 2009, ca.% 43 Gesundheitstouristen, die aus Deutschland kommen, besuchen unser
Land für Augen-Operationen. Diese Rate wird jedoch über% 70 für Holland gezeigt. In dem Kardiologie
Service, scheint es ein Interesse der Patienten kommen aus dem Irak sein. Die Rate der Patienten, die auf
Kardiologie Behandlung in allen irakischen Patienten, die in die Türkei reicht bis zu% 35.
Abbildung 9: Die Verteilung der Gesundheitstouristen nach Ländern- 2009
Die Verteilung nach Länder
ZYPERN %3
ANDERE %30
Aserbaischian %2
FRANK. %2
BELGIEN %3
IRAK %3
ÖSTERREICH %4
HOLLAND %12
124
DEUTSCHLAND %40
Abbildung 10: Patienten aus dem Ausland kommen und verwandte Branchen in 2010
Augen
Zahn
Orthopaedie
Kardiologie
onkologie
Plastische C.
Hirn Chi.
Andere
Pri
Öff.
Pri
Öff.
Pri
Öff.
Pri
Öff.
Pri
Öff.
Pri
Öff.
Pri
Öff.
Pri
DEUTSCHLAND
33,34
2,36
0,45
1,12
7,26
3,29
5,50
1,72
0,10
0,49
2,18
0,16
2,76
0,78
38,48
HOLLAN
46,99
2,45
0,36
0,53
4,70
1,38
6,80
2,61
0,18
0,33
0,65
0,25
0,51
0,56
31,70
ÖSTERREICH
28,93
1,33
0,31
0,92
6,13
1,60
6,17
1,12
0,03
0,07
0,92
0,00
1,12
0,85
50,49
IRAK
84,72
0,62
0,74
0,16
2,33
0,97
0,66
1,40
0,35
0,97
1,05
0,23
0,43
0,27
5,12
BELGIEN
6,50
0,68
5,48
0,44
14,70
1,89
0,63
0,00
0,00
0,00
0,29
0,10
0,10
0,29
68,90
Abbildung 11: 2010 Verteilung nach Ländern von Gesundheittouristen
2010 Verteilung nach Ländern
ANDERE %35
FRANKREICH %3
Irak%4
RUSSLAND %4
ZYPERN %5
ÖSTERREICH %5
HOLLAND %8
DEUTSCHLAND %36
125
Öff.
Abbildung 6: Provinzen, die die Gesundheisttouriste abzulocken
2008
Priv.
31176
Kayseri
Gaziantep
Priv.
2010
Öffent.
Priv.
Priv.
Summe
Öffent.
Öffent.
Summe
5422
41153
5649
26238
5476
98567
10924
601
12395
1002
9631
1345
944
3836
1881
4578
955
5957
Allge.
Summe
16547
115114
32950
2948
35898
3780
14371
18151
3363
-
2353
2065
4061
1666
9777
3731
13508
Ankara
17
2846
1351
2338
1794
1018
3162
6202
9364
Antalya
2283
155
3063
-
302
2417
5648
2572
8220
İzmir
TURKEI
Öffent.
İstanbul
Adana
2009
185
2091
334
2557
2370
-
2889
4648
7537
Isparta
1579
688
2566
-
775
1015
4920
1703
6623
Trabzon
2202
-
1241
676
1680
-
5123
676
5799
Kocaeli
615
-
1512
-
1913
-
4040
-
4040
Diyarbakır
951
264
1173
-
1326
96
3450
360
3810
Bursa
935
252
673
473
991
-
2599
725
3324
Aydın
1081
-
692
369
425
351
2198
720
2918
Manisa
22
791
701
193
93
677
816
1661
2477
Sakarya
543
-
813
-
514
88
1870
88
1958
Muş
-
494
-
695
-
559
-
1748
1748
Zonguldak
-
211
-
578
61
369
61
1158
1219
Artvin
Edirne
Adıyaman
Mardin
SUMME
-
133
-
249
-
402
-
784
784
71
-
102
-
119
134
292
134
426
-
33
19
16
-
178
19
227
246
-
-
-
4
-
35
-
39
39
56891
17817
72022
21442
53248
21783
182161
61042
243203
Abbildung 12 : Die Verteilung von Deutschland, am meisten Gesundheitstouristen schicken,
nach der Abteilungen.
Die Verteilung der ankommenden Patienten aus Deutschland in 2008
35,00
30,00
Prozentsätz
25,00
20,00
15,00
10,00
5,00
0,00
Pri.
Öffent.
126
Augen
Zahn
Ortopaedie
Kardiologie
Onkologie
Plastische Chi.
Hirn Chir.
Andere
32,15
0,34
4,35
4,87
0,01
0,37
1,96
24,73
1,91
0,32
1,69
1,33
0,10
0,24
0,42
25,19
Ein weiterer wichtiger Punkt ist, dass das Land, das am meisten Gesundheitstouristen in die Türkei
schickt, wie Deutschland die Nachfrage vor allem auf Augenheilkunde bekommem und diese hohe
Nachfrage als das “Andere” und nicht in diesen 7 (sieben) Zweige, von denen die Titel aufgelistet,
bezeichnet. Diese Situation kann als weiterer Beweis für die Nachfrage des Gastarbeiter gedacht werden.
Wenn der Krankenhausstatistik, die zu der ersten 12(zwölf) Provinzen gehören, in den Jahren
2008, 2009 und 2010 untersucht werden , können diese Provinzen als führender Länder in Bezug
auf ausländische Patienten Statistiken ausgewertet wird und es wird gesehen, dass diese private
Krankenhäuser eine große Bedeutung haben. Wenn diese zwölf Provinzen miteinander geordnet werden,
sind die ersten drei Provinzen Istanbul, Kayseri und Adana jeweils. Istanbul kann als die vorteilhafteste
Position in Bezug auf die mit dem Transport, Angemessenheit der Anzahl und Qualität der medizinischen
Personals, physikalische Eigenschaften und touristische Attraktionen berücksichtigt werden. Diese
Überlegung wird durch die Lücke zwischen der Provinz und die anderen in Bezug auf die Gesamtzahl
der ausländischen Patienten unterstützt. Eigentlich ist es eine zweifelhafte Situation, dass in welchem
Umfang des medikalischen Tourismus die Statistik der ausländischen Patienten außer anderen elf
Provinzen in Istanbul mit in den Kontext der wissenschaftlichen Literatur behandelt. Diese Situation
wird als Gegenstand der verschiedenen Untersuchungen und Studien in der nächsten Zeit behandelt.
Allerdings jetzt wird nur die aktuelle Situation analysiert werden. Zum Beispiel sind die höchste Zahl der
ausländischen Patienten in einem Krankenhaus in Kemer in Antalya. Kemer ist der attraktivste Siedlung
in der Kemer-Antalya-Belek Linie, die etwa acht Millionen Euro pro Jahr Touristen. Es ist möglich, dass
die meisten ausländischen Patienten in dieser Region ständig krank im Urlaub werden und so reflektiert
nicht diese Zahlen unbedingt Gesundheitstourismus und diese sollen stattdessen in Zusammenhang
mit der Gesundheit der Touristen betrachtet werden. Es wird gekannt, dass Kayseri als der Heimatstadt
vieler unserer Bürger im Ausland ist. Unsere Bürger und Bürgerinnen aus Kayseri melden sich an die
Gesundheitsinstitutionen in Kayseri für die einfach oder emergent Behandlung. Eigentlich ist Kayseri nicht
den zweiten Rang in der Türkei. Die deutlichsten Situation in dieser Tabelle ist, dass Istanbul ein ersklassiges
Zentrum im Hinblick auf medizinische Tourismus in der Türkei hat. Folglich wird die Privatsektor Daten
von Istanbul als bemerkenswerter gezeigt, wird es für die Marketing-Politik, die später gemacht und
angewendet, informative sein.
Es ist offensichtlich, dass wir eine Reihe für einen längeren Zeitraum um besser zu untersuchen unsere
Provinzen und relevanten Abschnitte, die die Gesundheisttouriste abzulocken, benötigen. Mit diesem
Zweck wird die Zuverlässigkeit der Daten, die Jahr 2008 folgen,von 2 Jahre, mit der Versicherung von
richtige und vollständige Daten und mit der Vergleichung der anwesenden Daten getestet. Allerdings ist es
notwendig,dass einen separaten Überschrift für Istanbul, die offensichtlich einen bedeutenden Anteil hat,
geben. Wenn wir eine Bewertung nach der Daten aus der Gesundheitsinstitution, die zu dem Privat Sektor
gehören, und der Daten von Istanbul machen, wird es gezeigt, dass die „Auge „Behandlung Kategorie
größerer Bedeutung als die Summe aller anderen Branchen hat. Doch obwohl es keinen Rückgang
bei der Zahl der Patienten gibt, vermindert die Erhöhung in der anderen Berecihen die Erhöhung des
Prozentsatz für die “Augen” Behandlung. Die Anzahl der Besuchers für die Augensbehandlung und die
Proportion der anderen ausländischen Besucher für die Behandlung verwirklicht als 79% im Jahr 2008,
72% in 2009 und 66% in 2010. Wie in den Abbildungen unten zu sehen, gibt es einen relativen Rückgang
in das “Auge”-Behandlungen. Allerdings bedeutet dies nicht ein echter Rückgang, aber es scheint nur
einem Rückgang, weil der Anstieg der Quote der sonstigen Behandlung Kategorien.
127
Abbildung 13: Die Verteilung von medikalischen Tourismus Besucher, die zu dem Privat
Sektor kommen, nach ihrer Kategorien (Istanbul - 2008)
Bestandsaufnahme des Gesundheitstourismus
Private Krankenhäuser 2008
Andere %17
Hirn Chir. %1
Kardiologie %1
Orthopädie %1
Augen %79
Zahn %1
Onkologie %0
Plastische Chir. %0
Abbildung 14: Die Verteilung von medikalischen Tourismus Besucher, die zu dem Privat
Sektor kommen, nach ihrer Kategorien (Istanbul – 2009)
Bestandsaufnahme des Gesundheitstourismus
(Private Krankenhaeuser 2009) in Istanbul
Andere %18
Hirn Chi. %1
Plastische Chir. %1
Augen %72
Onkologie %1
Kardiologie %3
Orthopaedie %3
Zahn %1
128
Abbildung 15: Die Verteilung von medikalischen Tourismus Besucher, die zu dem Privat
Sektor kommen, nach ihrer Kategorien (Istanbul – 2010)
Bestandsaufnahme des Gesundheitstourismus
(Private Krankenhaeuser 2010) in Istanbul
Andere %24
Hirn Chi. %2
Plastische Chir. %2
Augen %72
Onkologie %1
Kardiologie %3
Orthopaedie %2
Zahn %0
129
130
DER ABSCHLUSS
Laut diesem Bericht, der mit der Zusammenarbeit des Ministerium für Gesundheit Behandlugsdienste
Generaldirektion, Gesundheistourismus Einheit und Gazi Universität vorbereitet wird, kann es
unterschiedliche Faktoren der ausländischen Patienten für die Wahl unser Land in Zusammenhang mit
der medizinischen Tourismus gezählt werden. Doch obwohl die Erschwinglichkeit in einigen Branchen
prominenti ist, ist die Grundlage das Wesen der genügenden Infrastruktursmöglichkeiten und des
qualifizierten medizinischen Personals. Besonders neben den Hinweis auf die Tatsache, dass in anderen
Bereichen des Gesundheitstourismus verschiedenen Faktoren prominent sein können, ist den richtigen
“Arzt” Faktor wichtiger im Rahmen der medizinischen Tourismus.
Es ist ganz klar, dass durch die Anpassung der Mengen-und Arbeitsbedingungen der Ärzte an die
neuen Entwicklungen in der Gesundheitstourismus Sektor, in denen strukturelle Probleme gelöst wird
und meist um private Sektor auf der ganzen Welt entwickeln, unsere unzureichende Zahl von Ärzten die
zunehmenden Kapazität des medizinischen Tourismus auswerten können. Besonders wenn man die
Verwendung der freie Kapazitäten von privaten Sektors Institutionen denkt, ist es wahrscheinlich, dass die
Produktivitätserhöhung in diesen Krankenhäusern sein. Der öffentliche Sektor, der auf mit einem kleinen
Anteil in dem Sektor zielt, wird ihre Präsenz mit der entsprechenden Ärzte, Krankenhäuser und Infrastruktur
als Unterstützer fühlen. Wie es in anderen führenden Ländern im Gesundheitstourismus wird er eine
Position der allgemeinen Politik schutzen. Einer Punkt zu beachten ist die hohe Auslastungsrate der Privat
Sektorsinstitutionen in der einigen Branchen und in einigen Perioden. Es ist vor allem notwendig, dass die
Durchführung der verschiedene Politik und Marketing-Strategien durch die Verfolgung dieser Perioden
und Abteilungen. Die Verwendung der freien Kapazität, die den Faktor für die Produktivitätserhöhung
im Gesundheitstourismus zu erfüllen, wird nur durch die Anwendung dieser Richtlinien möglich sein.
Separate Politik sollten indiesem Thema entwickelt werden.
Auf der anderen Seite sind einige Dienste nicht durch Versicherungen abgedeckt wird und die lange
Wartelisten in ihren Ländern die wichtige Faktoren für die medikalische Patienten im Auswahl der
Türkei. Wenn es die Gründe der Wahl von Medikaliche Tourismus Patienten untersucht werden, wird es
durchgeführt, dass die Popularität und Preis-Elemente der Krankenhäusern die Grundfaktore sind und es
ist auch erwähnt, dass die bisherigen Patienten Empfehlungen und die Effektivität der Werbemaßnahmen
zu den Top sind. Die Ursachen wie die Qualität der Gesundheitsversorgung in der Türkei, niedrige Kosten
im Vergleich zu den anderen Ländern, Gefälligkeit von den klimatischen Bedingungen, Redundanz von
Urlaubsmöglichkeiten, kurz dauernden Wartezeiten, besitzen Experte Krankenhäuser und angemessene
technische Ausstattung etc.,die als anwesende Faktor gelten, neben den ständig verändernden Ursachen
sollen in den folgenden Studien, ihre Gültigkeit in Bezug auf akademische Bereiche fortschreiten, getestet
werden. Es ist besonders wichtig die Entwicklung von Technologie und Infrastruktur zu folgen und legt
sie der Besuch Patienten.Wenn man die Verteilung der medizinischen Einnahmen aus dem Tourismus
und der Patientenzahlen von Ländern anblickt, wird es gezeigt, dass Deutschland im Vordergrund ist.
Nicht nur Deutschland, sondern auch die westeuropäischen Ländern, die einen Markt von 185 Millionen
entstanden ist, haben das Potenzial des einen bedeutenden Markt für die Türkei.
131
Allerdings, wie jetzt, keine Analyse über die Länder durchgeführt wird, werden diese in einem späteren
Zeitpunkt behandeln.
Türkei führt einen „medikalischen Prozess“ in Istanbul , der einen bedeutenden Anteil im Bereich der
“Auge” hat. Es ist notwendig, dass die Aufmerksamkeit auf die Bedeutung der Gesundheit touristischen
Besuch zur Behandlung der Augen, die eine herausragende wachsendes Potential hat, wegen Auge
Behandlung und Operationen nicht durch Sozialversicherungsträger und der privaten Krankenversicherung
erstattet zu zahlen. In unserem Land zog Welt Augen Krankenhaus allein über 67.000 GesundheitsTouristen in den letzten drei Jahren, und erfüllte die Führerschaft der Anteilung für Auge unter den anderen
Branchen, und erhöhte das Verhältnis von 21 bis mehr als% 60 in der Gesamtzahl der allgemeine
Gesundheitszustand Touristen.
Es ist notwendig, dass unser Potenzial beteiligt geschrieben sollte, und dass durch effektive
Werbemaßnahmen eine differenzierte medizinische Tourismus Umwelt entwickelt werden.
Dennoch ist der Gewinn pro Kopf Auge Behandlung unter 1000 USD. Onkologie, Herz-und
Gefäßchirurgie,Gehirnoperation etc.sind mehr als 15.000 USD und die Transplantation Patienten zahlen
etwa 50.000 USD. Daher, dass die Menge der Zahl von Augenpatienten nicht wichtig ist. Als Ergebnis
obwolh die Zahl der anderen patienten weniger ist, sind die Umsätze von anderen Patienten mehr.
Die Daten über die anderen führenden Provinzen als Istanbul wird neu arrangiert , und eine realistische
Studie wird in den folgenden Phasen durchgeführen und als separate Berichte bieten.
132
DIE REFERENZEN
Cornell, John (2006), “Medical Tourism ; Sea, Sun, Sand and Surgery”, Tourism Management, Vol.27,
1093-1100.
Deloitte Global Survey of Health Care Consumers Report (2010).
Mugomba, C. and C. Danell, (2007), “Medical Tourism, and Its Entrepreneurial Opportunities - A Conceptual
Framework for Entry Into the Industry”, Tourism and Hospitality Management Master Thesis No. 2006:9,
January 2007, School of Business, Economics and Law, Göteborg University
(https://gupea.ub.gu.se/dspace/bitstream/2077/4671/1/2006_91.pdf).
T.R Ministerium für Kultur und Tourismus (http://www.kultur.gov.tr/TR/belge/1-45771/mevzuat.html )
T.R ministerium für Gesundheit Generaldirektion für Primäre-Gesundheit Gesundheitstourismus Einheit
Koordinator Daten von der ausländischen Patienten Inventur
T.R Ministerium für Gesundheit www.saglik.gov.tr/saglikturizmi
World Tourism Organization Annual Report (2010).
133
134
МЕДИЦИНСКИЙ ТУРИЗМ В ТУРЦИИ
АВТОРЫ
Др. Дурсун АЙДЫН
Проф.Др . Невзат АЙПЕК
Пом .Доц.Др.Джемалеттин АКТЕПЕ
Пом. Доц. Др. Р. Парс ШАХБАЗ
Преп. Сыддык АРСЛАН
РЕДАКТОР
Энгинер Бирдал
135
Проф. Др. Реджеп Акдаг
Министр здравоохранения
136
ПРЕДИСЛОВИЕ
“Программа преобразования в системе здоровья”, подготовленная Министерством Здравоохранения и
вступившая в действовие в 2003 году включает в себя одну из важнейших целей - улучшенния основных медицинских
услуг. В этих рамках медицинские учреждения в Турции постепенно повышают стандарты в инфраструктуре,
технологии гигиене, обучении персонала и квалификации врачей.
Медицинский туризм – новая концепция и новая сфера деятельности как в Турции, так и во всем мире. Несмотря
на недолгую историю, медицинский туризм привлек внимание все заинтересованные стороны этого сектора и
открыл новые возможности перед Турцией. Оценку этих возможностей следует рассматривать как важный шаг на
пути сохранения живого интереса в академическом, частном и общественном секторе, не забывая о пользе на благо
экономики страны. Это первое исследование, подготовленное на основе данных, соответствующих департаментов
Министерства Здравоохранения, предлагает важную информацию, которая поможет направить и осветить будущее
медицинского туризма.
В Турции совмещают и предлагают услуги разнообразных видов туризма (историчский, религиозный, торговый,
спортивный , деловой, развлекательный и оздоровительный) и именно поэтому во многих этих видах туризма
Турция стала брендом. Не случайно мы занимаем седьмое место среди наиболее популярных туристических стран
. Следует действовать организованно, используя правильно выбранные фигуры, не тратя попусту лишних усилий,
времени и экономических ресурсов.
Как видно в этом исследовании, пересадка волос и эстетическая хирургия, лечение болезней глаз, применение
экстракорпорального оплодотворения занимают первые три места востребованных категорий медицинскими
туристами. Кроме того, иностранные пациенты, приехавшие для лечения в различных категориях (пластическая и
эстетическая хирургия, операция на открытом сердце, кожные заболевания, chekup, лечение рака, ухо,горла и нос,
диализ и сердечно-сосудистая хирургия, гинекология, операции опухолей, нейрохирургия, ортопедия и стоматология)
предпочитают турецкие больницы из- за низкой стоимости, высокого качества и технологических стандартов.
Для увеличения доли медицинского туризма нашей страны в мировом секторе, следует направлять усилия на
создание платформы для совместной работы государственных учреждений, общественных организаций и всех
предприятий, работающих на поприще медицинского туризма.
Всем тем, кто наглядно показал на количественных примерах важную роль медицинского туризма в нашей
стране выражаю огромную благодарность.
Проф. Др Реджеп Акдаг
Министр здравоохранения
137
Проф.др. Нихат Тосун
Заместитель министра здравоохранения
138
Предисловие
В нашей стране, параллельно с претворением в жизнь программы преобразования в системе здравоохранения,
стал развиваться оздоровительный туризм. Сегодня в государственных и частных больницах предлагаются услуги
соперничающие по качеству с услугами больниц Запада. Во многих больницах используются высокие технологии и
имеется наличие высокопрофессионального персонала. В стране, особенно в таких областях как Анкара, Стамбул,
Измир, Анталья и Адана в медицинских учреждениях производится прием и лечение иностранных пациентов.
В последние годы частный медицинский сектор быстро набрал силу и открыл прекрасные больничные
комплексы. Сегодня 45 медицинских учреждений имеют сертификат соответствия международным стандартам.
Каждый год в нашей стране проходят лечение 100.000 иностранных больных.
Паралельно программе «Преобразования в системе здравоохранения», которую начало министерство
здравоохранения высокопрофессиональные, специализированные, быстрые и экономичные услуги вышли на
уровень, степень которого, преодолев границы, привлекла внимание больных и врачей из различных стран мира.
Одно время из нашей страны в западные страны на лечение выезжали тысячи больных, сегодня эти цифры
практически сошли на нет. В этой работе ясно видно, что пользуется спросом лечение в области хирургии, онкологии,
нейрохирургии, ортопедии, пластической и эстетической хирургии, офтальмологии и стоматологии. Длинные очереди
ожидания в западных странах, дорогие медицинские услуги и постоянно уменьшающиеся страховые полисы стали
причиной того, что у Турции появилось преимущество в этой области. Во многих соседних странах Африки и Востока
не имеется наличие качественного медицинского обслуживания, передовых технологий и хороших кадров. По этим
причинам из ближнего зарубежья к нам приезжает на лечение большое количество больных. В оздоровительном
туризме частный сектор выполняет роль локомотива. Услуги оздоровительного туризма 95% предоставляет частный
сектор. Но иностранные пациенты обращаютсяи в государственные больницы. Особенно, такие обращения
осуществляются в рамках здоровья туриста, в тех областях, где частный сектор не предоставлен экстренными
медицинскими услугами.
Особенно, в тех областях и ситуация, когда частный сектор не оказывает неотложные медицинские услуги, роль
государственных больниц играет важную роль. Наряде с этим открытие медицинских кампусов станет неизбежным
увеличение обращений иностранных больных, особенно в Анкаре и в Стамбуле. Изучив результаты и происходящие
процессы мы видим, что медицинский туризм с невероятной скоростью продолжает свое развитие. Министерство
здравоохранения проводит все необходимые работы, связанные с инфраструктурой и поправками в законодательстве,
которые бы соответствовали новой системе. После претворения в жизнь «Программы преобразования в системе
здравоохранения» как своим, так и иностранным больным, находящимся во всех уголках планеты, предоставляя
качественные и недорогие медицинские услуги, мы поставим Турцию в первые ряды медицинского туризма.
Хочется еще сделать акцент на том , что в сфере оздоровительного туризма до сегдняшнего дня ни в Турции,
ни во всем мире не было сделано серьезного учета медицинских туристов. Начиная с этого года координационный
отдел будет вести записи и статистику с особой скурпулезностью. Полученные данные количества медицинских
туристов будет увеличиваться вместе с улучшением качества медицинских услуг. В этом исследовании затронули
только тему медицинского туризма. В близжайшее время по аналогичной схеме будут исследованы термальный и
пожилой туризмы.
Благодарю координационный отдел оздоровительного туризма и всех коллег, которые принимали участие в
подготовлении этой работы.
Профессор доктор Нихат Тосун
Зам.министра здравоохранения
139
140
РЕЗЮМЕ
Этим исследованием мы хотим показать свою уверенность в потенциале развития медицинского туризма в
последние три года и эта работа прольет свет на смысл оздоровительного туризма в Турции. Рассматриваясь как
один из видов оздоровительного туризма и в некоторых работах рассматривающийся как «Медицинский Туризм»,
изучая его развитие и потенциал, думается что в будущем, он станет предметом глобальной конкуренции.
Работая в этом направлении, мы попытались выяснить какие специальности являются востребованными,
процентное их содержание, из каких стран больше приезжающих в нашу страну медицинских туристов. Кроме того,
мы проанализировали процентное соотношение доходов от медицинского туризма в государственном и частном
секторах. В результате получили научно-исследовательскую инвентаризацию медицинского туризма.
Как и в других странах, очевидно что частный сектор, занимая лидирующую позицию в области оздоровительного
туризма, увеличивая число специалистов и адаптируясь к новым условиям работы, выйдет на совершенно новый
уровень и будет способен удовлетворять увеличивающиеся с каждым днем потребности медицинского туризма.
Особенно, если подумать о свободной мощности частного медицинского сектора, ясно, что отдача этих заведений
возрастет. В государственном секторе услуг, который не стремится иметь большую долю в сфере оздоровительного
туризма присутствием врачей, больниц и инфраструктуры окажет поддержку частному сектору.
Совершенно очевидно, что мы лицом к лицу с важным процессом становления медицинского туризма в нашей
стране и в первую очередь в категории глазных болезней. По причине неоплаты лечения государственными и
частными страховыми учреждениями, не стоит упускать из виду потенциал роста иностранных больных, приехавших
для лечения глазных заболеваний.
Другими причинами, повлиявшими на приезд медицинских туристов в Турцию на лечение – это неполные
медицинские страховки и большие очереди ожидания на операцию. Изучив причины выбора больных медицинского
туризма мы видим, что такими факторами являются репутация больницы и цены, а также советы бывших пациентов
и выгодные пакеты услуг. Следует по новому рассмотреть и взвесить имеющиеся в наличие причины для приезда,
такие как качество предлагающихся медицинских услуг, сравнительно низкие цены, климатические условия,
возможность выбора различных видов отдыха, небольшие сроки ожидания, специализация больниц и достаточная
инфраструктура. Необходимо провести в последующих работах их полный анализ, проследить за развитием
возможностей технологий и инфраструктуры, предложения услуг иностранным больным.
В этом направлении наблюдается возрастающий спрос на экстренные медицинские услуги в государственных
больницах. Государство и так является регулятором в процессе оздоровительного туризма. Следует увеличить и
долю присутствия . В этих целях необходимо внести необходимые поправки и определить стандарты. Не только
в частных, но и в государственных больныцах растет число иностранных больных.В рамках новых тенденций,
пересмотр существующих поправок, стандартов и законов будет указывать на присутствие в этом секторе
государства.
Наряду с повышенным требованием медицинских услуг в частных и государственных больницах, также
возрастают обязанности, исходя из того, что государство является «социальным государством». Обращения,
особенно в государственные больницы и другие отделения, куда «срочно обращаются иностранные пациенты»,
являются важной причиной предоставления услуг в данной сфере со стороны государства.
141
Разрешение проблем со здоровьем иностранных туристов, находящихся по разным причинам в Турции,
продолжительность пребывания которых с каждым годом увеличивается, является обязанностью государства.
Таким образом, медицинское обслуживание каждого иностранца, который находится в нашей стране, как в связи
с получением лечебной услуги, так и в качестве туриста, должно предоставляться в соответствии с принципом
«социального государства». В сущности, согласно различных международных двусторонних и многосторонних
соглашений, иностранные пациенты, прибывающие из других стран, численность которых не так уж и велика,
обращаются в государственные больницы. Государственные больницы, укомплектованные необходимым
оборудованием, с кадровым составом врачей для рискованных и сложных медицинских случаев, должны быть
достаточно оснащены для обслуживания подобных пациентов. Увеличение числа данных о приезжающих
пациентах с глобальным значением Турции будет паралельно направлено к дальнейшему росту. Увеличение числа
желающих лечиться в Турции имеет значительную долю в повышении качества технических и врачебных услуг,
предоставленных государственными учреждениями.
Есть цель- Турция в будущем станет важным заманчивым центром оздоровительного туризма. В связи с этим
в требуемых местах необходимо, чтобы государственные услуги были эффективными и достаточными. Для этого с
данного момента необходимо проводить необходимые меры и капиталовложения.
Наряду с государственными источниками, выделенных государством для осуществления капиталовложений
для здравоохранения, так же необходимо предоставление вклада оплат за лечение иностранными туристами,
приезжающих в Турцию для получения оздоровительных услуг. Доход оздоровительного туризма так же будет
допольнительным источником для возмещения государственных оздоровительных расходов, и предоставления
финансирования новых капиталовложений, которые с каждым днем возрастают. В связи с этим Министерство
Здравоохранения проводит работы, связанные с «рентабельностью», гибко меняя политики расценки
оздоровительных услуг, предоставляемых иностранцам.
Развитие медицинского туризма в течение многих лет будет перспективным для Турции. Наш сектор, который может
приобрести конкурентноспособность на мировом рынке, как для государственных услуг, так и для частного сектора,
объясняет важность продолжения наших капиталовложений. Особенно в некоторых областях (офтальмологические,
кардиологические, онкологические и хирургические операции) по причине выгодной себестоимости в Турции также
дает нам возможность лидировать в международной конкуренции. Несмотря на все это, наше новое занятие на
оздоровительном поприще не означает, что у нас предостаточно времени для осуществления необходимых
мероприятий, предпринятия необходимых мер, создания соответствующих стандартов.
Капиталовложение частного сектора, особенно в определенные сферы страны, оставляет одними государственные
услуги в других регионах. Между тем, как государстенные больницы и оздоровительные учреждения в каждой
приграничной области, а также в других областях, где имеются въезды и места предоставления ночлега, являются
единственной единицой, осуществляющей оздоровительные услуги. Это является очень важной гарантией с точки
зрения оздоровительного туризма, который будет предоставляться для иностранцев, приехавших для отдыха.
С другой стороны, для повышения имеющихся у нас соотношений использования или соотношения
занятости больничных коек, имеется другой способ – увеличить поток пациентов, приезжающих из–за рубежа.
Наличие необходимых капиталовложений, повышения скорости оборота койки и средней занятости, зависящей
от повышающегося спроса, будет эффективно воздействовать на себестоимость и, таким образом, появиться
возможность частичного вклада в наш национальный доход.
142
За период с 2008 года паралельно с увеличением оздоровительного туризма соотношение полной популяции
лечения в государственных больницах всего иностранных больных составляет в 2008 году 0,0003, в 2009 году
0,0004, в 2010 году 0,0005. Другими словами, несмотря на то, что обращения иностранных больных составляет
небольшую долю от общего числа обращений в государственные больницы, в целом, наблюдается повышение.
А для повышения данного соотношения на общий доход требуются новые политики, капиталовложения и
стандарты. Данная разница определяет предоставление более доходных и эффективных оздоровительных услуг
для оздоровительных учреждений, предоставляющих подобные услуги. Для этого будет правильней разделять и
контролировать в различные периоды оздоровительные услуги, предоставленные иностранцам.
Исходя из полученных результатов, которые указывают, что для определения образа Турции в сфере мудицинских
услуг, предоставляемых оздоровительному туризму и иностранцу, мы будем акцентировать на необходимости
расширения новых сфер влияния оздоровительного туризма в частном секторе. В рамках проекта Оздоровительных
Городов, создаваемых Министерством Здравоохранения в 16 городах со вступлением в деятельность крупных
оздоровительных кампусов, в дальнейшем приведет к увеличению роли государства в предоставлении услуг.
Предоставление медицинских услуг частными больницами иностранным пациентам будет обладать положительным
эффектом, особенно в сфере рекламирования оздоровительного туризма частными больницами.
Наряду с ростом мирового спроса оздоровительного Туризма и экономического объема, созданного за счет
данного спроса, Турция также заинтересована в получении своей доли на данном рынке. В этом смысле, наряду
с капиталовлажениями и интересом частного сектора, также необходима определенная поддержка со стороны
государственных медицинских учреждений. Если рассмотреть источники и возможности государственных больниц,
то очевидно, что наши возможности достаточны для применения в данной сфере.
Данная работа указывает на, что она является новым подходом в оценке анализа иностранных больных,
обращающихся в государственные больницы и оплачивающих за предоставленные им услуги. Согласно
полученных данных отдела Министерства Здравоохранения, это будет определением для последующих работ.
Данные 2008-2009-2010 года были обработаны на основе письма номер В-10-0-ТСХ-0-00-00 от 16 Сентября 2010
года Координационного отдела Медицинского Туризма при Главном управлении по делам Медицинских Услуг
Министерства Здравоохранения. Пользуясь случаем, хочу выразить благодарность Главному Директору Отдела
Услуг Министерства Здравоохранения, Др. Сераджеттин ЧОМ, за оказанную помощь в предоставлении и обработке
данных для данной работы.
Др. Дурсун Айдын
Координатор Отдела по делам Оздоровительного Туризма
143
144
МЕДИЦИНСКИЙ ТУРИЗМ В ТУРЦИИ
Др. Дурсун Айдын (*)
Проф.Др . Невзат Айпек (**)
Пом .Доц.Др.Джемалеттин Актепе (***)
Пом. Доц. Др. Р. Парс Шахбаз(****)
Преп. Сыддык Арслан (*****)
ПРЕДИСЛОВИЕ
Этим исследованием мы хотим показать свою уверенность в потенциале медицинского туризма и наглядно
продемонстрировать его развитие в нашей стране за последние 3 года. Эта работа осуществилась по результатам
статистических данных 2008-2009-2010 годов, посредством Координационного Отделения Оздоровительного
Туризма Главного Управления Основных Медицинских Услуг Министерства Здравоохранения, основанного 16
сентября 2010 года приказом за номером B-10-0-TSH-0-09-00-00.
Рассматриваясь как один из видов оздоровительного туризма и в некоторых работах рассматривающийся как
«Медицинский Туризм», глядя на его развитие и потенциал, думается что в будущем, он станет предметом
глобальной конкуренции. Работая в этом направлении, мы попытались выяснить какие специальности являются
востребованными, процентное их содержание, из каких стран больше приезжающих в нашу страну медицинских
туристов. Кроме того, мы проанализировали процентное соотношение доходов от медицинского туризма
в государственном и частном секторах. В результате получили научно-исследовательскую инвентаризацию
медицинского туризма.
Данные первой работы, проведенной соответствующим отделением Министерства Здравоохранения по этой
теме, будут использоваться и в последующих работах. С другой стороны, следует отметить, что в рамках этой
работы термины «оздоровительнй туризм» и «медицинский туризм» использовались как синонимы.
Ключевые слова: оздоровительный туризм, медицинский туризм, здоровье туриста
*Координатор Отдела Оздоровительного Туризма Главного Управления Медицинских Услуг Министерства Здравоохранения
**Декан Факультета Торговли и Туризма Университета Гази
***Преподаватель Факультета Торговли и Туризма Университета Гази
****Преподаватель Факультета Торговли и Туризма Университета Гази
*****Преподаватель Факультета Торговли и Туризма Университета Гази
• Эта работа проведена Факультетом Торговли и Туризма Университета Гази совместно с Координационным Отделением Медицинского
и Оздоровительного Туризма Главного Управления Медицинских Услуг Министерства Здравоохранения.
145
146
ВВЕДЕНИЕ
Во всем мире продолжает расти туристическая деятельность. По данным Всемирной Организации Туризма
(WTO) в 2010 году процент мирового туризма составил 6.7%. В прошлом году примерно 935 миллион людей по разным
причинам совершили путешествие. Между тем, используя туризм в различных целях, тем самым увеличивают число
его разновидностей. Увеличение доходов, увеличение торговли, несмотря на негативные условия, интегрирование
закрытых политик и экономических систем открыли перед туризмом новые возможности. Не ошибемся, если
скажем, что мы увидим прогресс туризма в нижеуказанном графике. Несмотря на финансовый и экономический
кризисы 2008-2009 года привлекает внимание увеличение роста в мировом туризме .
График 1 : Международные движения туризма , (Источник : WTO Annual Report, 2010)
Количество Иностранных Туристов, 1995-2010*
1000
935
894
900
913
877
839
795
миллионов
800
755
700
600
675
561
586
602
675
605
684
626
528
500
400
1995
2000
2005
2010
На протяжении всей истории человек совершал путешествия по разным причинам; в связи с развитием экономики
и увеличением финансов, стала расти и доля расходов, выделяемая на туризм. В этом развивающемся секторе,
Турция с каждым днем приобретает вес на растущем рынке туризма. Нижеуказанная таблица доказывает лидерство
Турции в секторе туризма. Занимая 7 место в мире по количеству туристов, она имеет право стать важным игроком
в этом секторе.
147
МИРОВОЙ ТУРИЗМ 2009
( ЧИСЛО ИНОСТРАННЫХ ТУРИСТОВ ,ПЕРВАЯ ДЕСЯТКА)
МИЛЛИОН
74,2
1
ФРАНЦИЯ
2
США
54,9
3
ИСПАНИЯ
52,2
4
КИТАЙ
50,9
5
ИТАЛИЯ
43,2
6
АНГЛИЯ
28,0
7
ТУРЦИЯ
25,5
8
ГЕРМАНИЯ
24,9
9
МАЛАЙЗИЯ
22,1
10
МЕКСИКА
21,5
Источник : World Tourism Organization Report (UNWTO)
Без сомнения, одна из причин движения людей в международном туризме–здоровье. Какой бы современной
не была тема цели медицинских путешествий, фактические основы были заложены очень давно. Найдено много
доказательств того, что человек на протяжении всей истории совершал передвижения в другие страны или области с
целью исцеления. Однако, в наше время туризм с целью исцеления достиг такого размаха, что требуется детальное
его исследование.
Правильнее будет сказать, что мировые передвижения в поисках здоровья идут параллельно с вышеуказанным
графиком. Начиная с 90-х годов притягивает внимание значительное улучшение качества оздоровительного туризма
и вместе с этим возможность в других странах проводить лечение по доступной цене. В 2010 году оздоровительный
туризм выражается в « пироге» 100 миллиардов долларов (Deloitte, Global Survey of Health Care Consumers, 2010).
Этот «пирог» делит приблизительно 30 стран, примерно 22 миллиона людей из места проживания совершают
путешествия в целях выздоровления. Ещё один важный момент-исследование литературы по данной теме. Cornell
(2006), Mugomba и Danell (2007) в проведенных исследованиях акцентируют на том, что оборот мирового туризма
составляет примерно 20 миллиардов долларов. Вместе с признанием расхожести некоторых чисел, утверждают,
что в 2010 году это цифра увеличится вдвое. Тем не менее, смотря на числа предоставленные серьезными научноисследовательскими организациями в 2010 году, мы видим оборот медицинского туризма в 100 миллиардов
долларов. Другими словами, увеличение составило 2,5 раза от предполагаемого. Поэтому в последние пять лет
увеличение роста находится за пределами ожиданий. Эти числа потенциального увеличения медицинского туризма
больше, чем предполагаемые.
С другой стороны, по сравнению с другими видами оздоровительного туризма принесение медицинским
туризмом стране большей прибыли (в среднем в 25 раз больше). Это число-предвестник в недалеком будущем
большой конкуренции в этой области.
В литературе оздоровительного туризма, путешествия с целью излечения рассматриваются под тремя
заголовками:
148
•
Термальный и spa-wellness туризм
•
Туризм пожилых и инвалидов
•
Медицинский туризм
Подвиды оздоровительного туризма «термальный и spa-welness туризмы» и «пожилой и инвалидный туризмы»
будут рассматриваться в других работах. Переходя к основной теме медицинский туризма, видим уместным коснутся
вкратце двух важных его заголовков.
По определению Министерства Туризма (1993) термальный туризм охватывает понятия факторов природных
условий (термальные воды, грязи, климат курорта), лечение под наблюдением врачей, физиотерапию, реабилитацию
и упражнения, лечение диетой и координированное лечение. Это определение выражает объемный процесс
лечения. Путешествие медицинского туриста выражается в потребности отдыха, улучшения самочувствия и в то же
время использование услуг отеля, лечения на термальных источниках. С другой стороны, по поставленному раньше
диагнозу, для лечения и использования минеральных источников, приехавший медицинский турист относится ко
второму типу и рассматривается в категории термального туризма.
Термальный и spa-wellness туризмы может быть самые древние виды оздоровительного туризма. Люди для
исцеления приезжали на минеральные источники и лечилсь там. По данным 2006 года, только в Германии в год
8 миллионов человек путешествовали внутри и за пределами страны для лечения на термальных источниках и
spa-wellness. В тот период, по данным Министерства Культуры и Туризма в Турцию на термальные источники
приезжало 10.000 иностранных граждан. Для находящихся в 46 областях приблизительно 200 курортов это число
туристов совсем недостаточное для Турции, но привлекает с точки зрения потенциала.
Из-за возросших обязательных взносов здравоохранения в Европе, мы видим европейский рынок потенциальным
поставителем клиентов, средний возраст которых достаточно высок. Если прибавить к этому преимущества климата,
то можно увидеть что серьезное продвижение в этой области является неизбежным.
Туризм пожилых и инвалидов один-из видов оздоровительного туризма рассматривается параллельно с
увеличившимся числом пожилых людей старше 65 лет за последние 25-30 лет и нуждающихся в уходе и лечении.
Особенно, увеличение в Западной Европе доли пожилого населения делает этот вид туризма привлекательным.
В некоторых странах процент пожилых людей составляет 25% и выше от числа всего населения. Такое развитие
событий приносит с собой увеличение расходов на здоровье и лечение. В заголовки туризма пожилых и инвалидов
входят экскурсии, реабилитационные услуги, различные виды терапии, уход за пожилыми в домах престарелых и
для инвалидов, специальные прогулки и лечения с целью ухода. Медицинские путешествия пожилого и инвалидного
населения как было сказано выше, будут рассматриваться отдельно.
Медицинский туризм представляет собой понятие путешествие на далекое расстояние, в другие страны с целью
лечения (одновременно возможен и отдых). Медицинский туризм во главе с врачем и с лечением содержащим,
кроме медицинских процедур и специальной хирургии туристическую деятельность для больных, является
основным подвидом оздоровительного туризма. В последнее время, благодаря отдыху во время путешествия,
занятиям зарядкой, поездками на курорт для укрепления здоровья в индустрии туризма понятие “медицинский
туризм” претерпело изменения и заняло совершенно новую нишу. В медицинском туризме «турист» первоначально
преследуя цель лечения, вместе с этим в туристическом месте подразумевает и такие традиционные понятия
туризма как отдых и досуг. Понятие медицинский туризма содержит в себе понятия быстрого развития в индустрии
149
туризма, путешествия людей на большие расстояния для лечениянараду с отдыхом. Медицинский туризм или
лечебное путешествие подразумевает путешествие за здоровьем в другие страны. И ещё, понятие международного
медицинского путешествия включает в себя не только качественные медицинские услуги, но и выздоровление под
медицинским контролем, до возвращения в свою страну.
Что касается востребованных областей медицины в медицинском туризме, то это офтальмологическая,
эстетическая, небольшие хирургические вмешательства и особенно имеющие большой потенциал дентальные
операции, онкология, ортопедия, кардиология и нейрохирургия. Выделенные специальности концентрируют
внимание на враче.
Оказание поддержки этим движениям медицинского туризма означает открытие дороги перед оздоровительным
туризмом. По данным рапорта WTO, несмотря на то,что глобальный финансовый кризис коснулся всех сфер, во
второй половине 2008 года в области туризма наблюдался рост в 2,1% , только в 2009 году в этом секторе не могли
предотвратить падение на 4%. Последовавший за ним 2010 год показал в числах, что негативные последствия
кризиса исчезли. Рост на 6,7 %, после кризиса рассматривается как успешный показатель года. В связи с этим
неизбежно определение новых целей и задач.
Развитие медицинского туризма в Турции
В мировом движении туризма, Турция с существенным процентным показателем увеличивая число видов
альтернативного туризма, тем самым увеличивает свою конкурентоспособность. Особенно, в сфере медицинского
туризма развитие инфаструктуры термальных источников, подготовка медицинского персонала, все эти показатели
становления Турции в будущем, как важного игрока в оздоровительном туризме.
Как для всего мира, так и для Турции, понятие медицинского туризма и его сфера являются новыми. Несмотря
на короткое прошлое медицинский туризм привлекает внимание всех занятых в секторе, раскрывает перед Турцией
новые возможности. Используя все возможности и не игнорируя доходы, поддерживая внимание в этом направлении
академических, государственных–частных интересов, все это можно считать важными шагами.
Очевидно, что медицинский туризм вкупе с возможностями инфраструктуры ,источником рабочей силы
высокого качества, необходимыми интересом и поддержкой государства сможет выйти на более высокий уровень,
чем за последние три года. Только не надо забывать об исправлении недостатков и выход на уровень мировых
стандартов стоит видеть как жизненную необходимость .
С этой целью и был проведен трехгодичный анализ данных, который вы сможете далее подробно изучить. При
анализе данные за первые 8 месяцев 2010 года приняли условно как за 12 месяцев.
В движении медицинского туризма, как и в движении туризма в целом, стоит рассматривать поотдельности не
только представителей туризма, его инвесторов и представителей услуг, но и рассматривать также движение в
целом. Поэтому в рамках медицинского туризма все намечающиеся работы представителям и инвесторам туризма
следует проводить совместно с больницами, университетами и Министерством Здравоохранения.
Увеличивая рост туризма в Турции за счет медицинского туризма, работая на увеличение прибылей создавая
инфраструктуру, социальные и культурные возможности, можно сказать что Турция не имеет достаточную долю из
150
пирога медицинского туризма. В связи с этим Министерству Культуры и Туризма ,Министерству Здравоохранения,
частному сектору, сектору туризма, университетам и другим заинтересованным стронам надо обеспечивать
координацию, занять квалифицированные кадры и вместе с этим рекламировать и выполнять намеченные работы.
Другими словами, когда туризм будет рассматраваться как политика страны, тогда усилия, сделанные в этом
направлении, станут основой прочного успеха.
С этой целью, для проявления ситуации внутри государственного или частного секторов, сначала стоит
проанализировать те специальности, чаще всего к которым обращаются иностранные туристы.
РАЗВИТИЕ МЕДИЦИНСКОГО ТУРИЗМА ПО НАИБОЛЕЕ
ВОСТРЕБОВАННЫМ ПАЦИЕНТАМИ МЕДИЦИНСКИМ
СПЕЦИАЛЬНОCТЯМ
(2008-2010)
Очевидно, что в Турции, как и во вем мире по сути дела, пациентов больше всего привлекают 7 (семь)
специальностей, как категорий, востребованных пациетами. Нижеуказанные данные и таблицы показывают
распределение по данным семи категориям. В статистиках также есть еще одна категория, отражаюшая «прочие».
В этой категории определены те области, которые не перечислены среди нижеперечисленных семи категорий.
Особенно в различных областях Анатолии (Кайсери ,Газиантеп и т. д.) наличие медицинских туристов достигло
высокой отметки и заставляет задумываться. Всем известно, что в реальности медицинские туристы, являются
турецкими гражданами, проживающими за границей и не составляют основу данного исследования, т. е. иностранных
медицинских туристов, приежающих с целью получения медицинких услуг. Особенно, для получения правильных
результатов работы следует это учитывать, как показано в нижеуказанной таблице и графиках частое обращение
медицинских туристов в различных областях Анатолии, как и по Турции, объясняется тем, что это турецкие граждане,
приехавшие из зарубежа.
Нижеуказанные таблицы 1, 2, 3 показывают наиболее востребованные категории лечения, какие виды
медицинских учреждений предпочитались медицинскими туристами, проходившими лечение в Турции. Как это
наглядно показан, в различных пропорциях большая часть медицинских туристов обслуживается в частных
медицинских учреждениях. Особенно надо отметить, что аналогичная ситуация наблюдается во всем мире. Потому,
что первым пунктом обращения медицинского туриста, как при медицинском так и при оздоровительном туризме
являются не государственные, а частные медицинские учреждения.
Внизу указаны наиболее востребованные пациентами специальности и процентное соотношение пациентов,
обслуженных в государственых и частных медицинских учреждениях за последние три года.
151
Таблица 2 : Категории востребованные медицинскими больными в 2008 году и процентное соотношение
Распределение в 2008 году специальностям государственного и частного секторов
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
Гос.
Част.
Офтальмология
Стоматология
Ортопедия
Кардиология
Онкология
Пласт. Хирург.
Нейрохир.
3,41
38,10
21,00
19,22
28,18
34,97
16,99
96,59
61,90
79,00
80,78
71,82
65,03
83,01
Как отражено в таблице 1, в 2008 году частный сектор занимал доминирующее положение. Свыше 80 % услуг
были оказаны частными медицинскими учреждениями офтальмологического, нейрохирургичекого, ортопедичекого
и кардиологического профиля. В то время, как наряду с преобладанием частного сектора в стоматологии, имеющей
большой потенциал, доля государственного сектора также значительна, что требует проведение отдельного анализа.
График 2 : Распределение в 2008 году государственного – частного секторов медицинского туризма
Распределение в 2008 году: государственного - частного секторов
%6
Гос.
Част.
%94
152
Во втором графике указано распределение по государственным и частным медицинским учреждениям
медицинских туристов, приехавшив в Турцию в 2008 году. Как видно из второго графика 94 % медицинских туристов
получали курс лечения в частных учреждениях. Как было сказано выше такое положение характерно для всех стран
.
Таблица 3 : Категории востребованные медицинскими туристами в 2009 году и их процентное соотношение
Распределение в 2009 году по специальностям государственного-частного секторов
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
Офтальмология
Стоматология
Ортопедия
Кардиология
Онкология
Пласт. Хирург.
Нейрохир.
Гос.
3,45
43,56
21,67
18,96
17,47
18,09
18,66
Част.
96,55
56,44
78,33
81,04
82,53
81,91
81,34
В 2009 году заметно изменилось положение в онкологии и в пластической хирургии. В этих категориях привлекает
внимание увеличение доли частного сектора. Доля онкологии в частном секторе увеличилась примерно на 15 % ,
пластическая хирургия на 25% . В других категориях произошли незначительные повышения или уменьшения до 5
%. Таким образом в 2008 году продолжается доминирование частного сектора
График 3 : Распределение в 2009 году государственного - частного секторов медицинского туризма
Распределение в 2009 году государственного-частного секторов
%6
Гос.
Част.
%94
153
Таблица 4 : Категории, востребованные медицинскими туристами в 2010 году и их процентное соотношение
Распределение в 2010 году по специальнотям государственного- частного секторов
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
Офтальмология
Стоматология
Ортопедия
Кардиология
Онкология
Пласт. Хирург.
Нейрохир.
Гос.
4,72
44,19
24,36
20,27
17,86
12,27
21,85
Част.
95,28
55,81
75,64
79,73
82,14
87,73
78,15
Третья таблица показывает распределение медицинских туристов в 2010 году по специальностям. Как было
сказано выше, данные за 8 месяцев 2010 года были спроектированы на двенадцать месяцев. По этим данным,
наблюдавшийся в 2009 году рост в частном секторе доли онкологии и пластической хирургии, также продолжался,
хоть и незначительно и в 2010 году. Уровень онкологии в частном секторе 82.53 % в 2010 году остался прежним , а
уровень пластической хирургии частного сектора, составляющий в 2009 году - 81.91% , в 2010 году изменился и
стал 87.73 %. Однако, хоть и не значительно, повысилось соотношение государственного сектора в ортопедическом
и кардиологическом отделениях, как показано в графике 4, произошло повышение доли государственного сектора
с 6% до 8%.
График 4 : Распределение в 2010 году государственного - частного секторов медицинского туризма
Распределение в 2010 году государственного - частного секторов
%8
Гос.
Част.
%92
154
Привлекает внимание то, что для диагностики и лечения глазных болезней большая часть туристов предпочитает
обращатся в больницы частного сектора. По сравнению с частным сектором, доля государственных больниц
существенно незначительная. Но в целом, как в частном, так и в государственном секторах произошел рост числа
иностранцев, обратившихся к услугам офтольмологов за последние три года. При детальном изучении данных
Министерства Здравоохранения, наблюдаются значительная разница в спросе на услуги офтольмологического по
сравнению с другими специальностями.
Количество обращений иностранцев, предпочитающих лечение в турецких стоматологических отделениях, не
составляют существенной разницы в частном и государственном секторах. Наряду с отсутствием данной разницы,
еще одним примечательным моментом является небольшая численность пациентов. Небольшое число пациентов
постепенно увеличилось за три года, как в государственном так и в частном секторах. В данном ислледовании не
были охвачены практикующие стоматологи, работающие в частных поликлиниках и в стоматологических центрах. В
связи этим необходимо провести отдельное исследование по этой теме, тем более, что стоматологический туризм
имеет важную подоплеку. С другой стороны это исследование покажет, как может распределиться имеющийся
потенциал стоматологического отделения, а также со временем определит распределение между государственным
и частными секторами. В связи с этим, достаточное количество специалистов, превосходство в международной
конкуренции и наличие свободной силы дают нам право верить в наше продвижение. В связи с этим, можно сказать,
что достаточное количество специалистов, превосходство в международной конкуренции и наличие свободной силы
позволит нам совершить важные шаги на этом пути.
Так же, как и при офтальмологических и стоматологических заболеваниях, большинство приезжающих в Турцию
туристов с целью диагностики и лечения ортопедических заболеваний обратились в частные больницы.
Соотношение между секторами состоит как 1: 2, в пользу частного. Как в государственном, так и в частном
секторах, в период последних трех лет видется постепенное увеличение количества обращений.
Кардиологические болезни связаны с интенсивной работой и стрессом, такие болезни, как ожирение также
провоцируют развитие болезни, в западных странах это имеет отрицательное влияние на жизнь многих людей.
В связи с этим, в целях определения диагноза и лечения, медицинские туристы отдавшие предпочтение нашей
стране, в большинстве случаев обращались в частные больницы. В этой категории по количеству обращений в
частные больницы обращались в четыре раза чаще, чем в государственные.
В вышеуказанной таблице, с 2008 года до сегодняшнего дня мы видим, что иностранцы обращались как
в частные, так и в государственные больницы. Очевидно также, что рост обращений по поводу онкологических
заболеваний в государственные больницы ниже, чем в частные. Число обратившихся иностранцев в частные
больницы за 2 года выросло примерно на 700 %. В государственном секторе примерно на 400 %. Для обоих
секторов характерно увеличение спроса на услуги в онкологическое отделение. Такого рода рост в категории
лечения целесообразно дополнять маркетинговыми и рекламными политиками .
Рост обращений в категории пластической хирургии в частном секторе, ничем не отличается от вышеприведённых
данных в онкологии. Последние три года число иностранных пациентов приехавших с целью пользоваться услугами
пластической хирургии выросло на 400 %. В государственных больницах наблюдается более горизонтальный рост.
Сравнение в этой области полностью выполнено полностью между государственным и частным секторами.
Последние три года рост обращений в категории нейрохирургии наблюдается в пользу государственного
сектора. В 2008 году число пациентов, проходящих лечение в отделении нейрохирургии составляло 17 %, в 2010
году эта цифра составляла уже 22.5%. Однако будет правильно замечено, что частные больницы и медицинские
учреждения имеют популярность в категории нейрохирургии. С другой стороны, в обоих секторах увеличился спрос
на все услуги. Общий рост составил 69 %, что выше роста среднего мирового уровня.
155
156
НАУЧНО-ИССЛЕДОВАТЕЛЬСКАЯ ИНВЕНТАРИЗАЦИЯ
МЕДИЦИНСКОГО ТУРИЗМА В ТУРЦИИ
(2008 -2010)
Нижеуказанная Таблица 5 составлена с учетом количества медицинских туристов в Турции. Здесь
предоставлена научно-исследовательская инвентаризация последних трех лет. В 2008 году на лечение приезжало
74.093 иностранных больных, в 2010 году их количество составило 109.678 ( данные 2010 года взяв данные
первых 8 месяцев рассматривались как на 12 месяцев). Этот рост определился тогда числом в 48 %. Соотношение
с ростом других ветвей туризма, выше чем в среднем по миру. Этот рост составил в государственном секторе 20%,
в частном 25 % .
График 5 : Научно-иследовательская инвентеризация медицинского туризма
НАУЧНАЯ ИНВЕНТАРИЗАЦИЯ МЕДИЦИНСКОГО ТУРИЗМА
90000
Число Больных
80000
70000
60000
50000
40000
30000
20000
10000
0
2008
2009
2010
Число
56276
70510
77003
Гос.
17817
21442
32675
Посмотрев на 5 таблицу ясно, что за последние три года рост медицинских туристов наблюдался как
государственном, так и в частном секторах .
Таблица 5 : Распределение по годам иностранных медицинских больных (*)
ЧАСТНЫЙ
ГОСУДАРСТВЕННЫЙ
ВСЕГО
2008
56.276
17.817
74.093
2009
70.519
21.442
91.952
2010
77.003
32.675
109.678
ВСЕГО
203.798
71.934
275.732
(*) В последующих главах работы ,как было сказано выше, под графой «прочие» будут упоминаться категории не
вошедшие в первые семь.
157
РАСПРЕДЕЛЕНИЕ МЕДИЦИНСКИХ ТУРИСТОВ ПО
СТРАНАМ
Для анализа выбрали только первые пять групп категорий.
1. Проживающие, по разным причинам, за рубежом турецкие граждане ( Германия ,Голландия ,Франция и т. д.)
2. Развивающиеся страны с неразвитой инфраструктурой и недостатком специалистов ( Балканские страны,
Республики Средней Азии)
3. Страны с дорогими медицинскими услугами и медицинской страховкой, не включающей некотрые медицинские
услуги ( Америка ,Великобритания ,Германия )
4. Долгое ожидание операций из-за несбалансированности спроса- предложения ( Великобритания , Голландия
и Канада )
5. В рамках двустороннего соглашения, направление определенного количества больных ( Афганистан , Йемен
,Судан и т.д.)
В 2008 году, в рамках понятия медицинского туриста, приехали пациенты примерно из 40 стран мира. В этой
главе были рассмотрен профиль медицинских туристов пяти первых стран. Эти пять стран охватывают 67 %
иностранных больных. Только из Германии приезжают 43 %. В нижеуказанных таблицах по годам( 2008 ,2009,2010)
указаны соотношения по странам и категориям специальности.
С другой стороны, заставляют задумываться такие медицинские туристы, которые обращаются в государственные
больницы городов Кайсери, Газиантеп, Адана. Как было сказано ранее, проживающие за границей турецкие
граждане, кроме “самых востребованных” категорий и обращений в государственные больницы, рассматриваясь,
как «прочие» не учитывались.
Данные внизу графики (6-8-10), показывают процентное соотношение количества медицинских туристов по
годам первых пяти стран. График 7,9,11 показывает долю числа медицинских туристов по странам в целом. Даже
если данные по годам и различаются, но ясным становится одно, Германия-лидер в категории «офтальмология».
Следует сказать, что в шестом графике на четвёртом месте находиться Северная Турецкая Республика Кипр.
Наряду с этим, следует отметить, что количество обращений первых пяти стран примерно 94% составляют
обращения в медицинские учреждения частных учреждений. Особенно, если не учитывать, Северной Турецкой
Республики Кипр, то число достигнет 97 %. Нижние таблицы показывают эту тенденцию.
Как было сказано, в графике указаны данные первых пяти стран. Данные других стран будут более детально
рассмотрены в других работах. Однако, при анализе, более удобным было рассматривать данные первых пяти
стран.
158
График 6 : В 2008 году иностранные граждане и категории специальностей
офтальмология
стоматология
ортопедия
кардиология
онкология
Пласт.х
нейрох
другие
Част.
Гос.
Част.
Гос.
Част.
Гос.
Част.
Гос.
Част.
Гос.
Част.
Гос.
Част.
Гос
Част.
ГЕРМАНИЯ
42,98
2,55
0,46
0,42
5,82
2,26
6,51
1,77
0,01
0,14
0,49
0,32
2,62
0,57
33,06
ГОЛЛАНДИЯ
73,46
0,61
0,4
0,28
3,98
0,57
5,12
0,77
0
0,01
0,05
0,04
0,92
0
13,78
ФРАНЦИЯ
20,25
1,72
0,62
0,15
11,33
0,95
1,22
0,5
0
0,06
0,15
0,03
4,54
0,09
58,4
КИПР
78,74
1,72
0,06
0,71
0,06
1,84
0,41
7,22
0,06
1,89
2,07
0,36
0,24
0,77
3,85
АВСТРИЯ
41,52
1,93
0,67
0,47
13,57
1,6
11,24
0,53
0
0,07
1,66
0,4
1
0,33
25,02
гос
График 7 : Распределение медицинских туристов по странам в 2008 году
2008 Распределение по странам
ГЕРМАНИЯ, %31
ПРОЧИЕ, %31
РОССИЯ, %2
АВСТРИЯ, %3
КИПР, %3
ФРАНЦИЯ, %6
ГОЛЛАНДИЯ, %15
159
График 8 : В 2009 году иностранные граждане и категории отделений
офтальмология
стоматология
ортопедия
кардиология
онкология
Пласт.х
нейрох
другие
Част.
Гос.
Част.
Гос.
Част.
Гос.
Част.
Гос.
Част.
Гос.
Част.
Гос.
Част.
Гос
Част.
ГЕРМАНИЯ
43,35
0,75
0,54
0,84
5,60
2,31
5,89
1,03
0,19
0,32
1,45
0,32
3,10
0,67
33,64
ГОЛЛАНДИЯ
70,61
0,77
0,61
0,34
3,65
0,54
4,97
0,04
0,01
0,04
0,79
0,03
0,88
0,13
16,57
АВСТРИЯ
14,87
1,41
0,86
0,53
6,74
0,86
8,45
1,09
0,16
0,00
3,26
0,10
6,74
0,20
54,74
ИРАК
25,28
0,71
0,52
0,07
5,76
1,08
34,22
1,31
1,61
0,00
0,41
0,22
0,79
0,82
27,19
БЕЛЬГИЯ
29,52
0,61
0,45
0,33
7,25
1,31
3,15
12,90
0,25
0,04
0,12
0,20
2,17
0,25
41,44
гос
В 2008 и 2009 годах около 43 % медицинских туристов из Германии приехали для глазных операций. Это
соотношение для Голландии составляет 70 %. А кардиологическое отделение пользуется спросом среди больных
из Ирака. Процентное соотношение больных, обратившихся в кардиологическое отделение среди больных из Ирака
достигает 35 % .
Şekil 9: 2009 Yılı Gelen Sağlık Turistlerinin Ülkelere Göre Dağılımı
2009 Распределение по странам
КИПР %3
ПРОЧИЕ %30
АЗЕРБАЙДЖАН %2
ФРАНЦИЯ %2
БЕЛЬГИЯ %3
ИРАК %3
АВСТРИЯ %4
ГОЛЛАНДИЯ %12
160
ГЕРМАНИЯ %40
График 10: В 2010 году иностранные граждане и категории отделений
офтальмология
стоматология
ортопедия
кардиология
онкология
Пласт.х
нейрох
другие
Част.
Гос.
Част.
Гос.
Част.
Гос.
Част.
Гос.
Част.
Гос.
Част.
Гос.
Част.
Гос
Част.
ГЕРМАНИЯ
33,34
2,36
0,45
1,12
7,26
3,29
5,50
1,72
0,10
0,49
2,18
0,16
2,76
0,78
38,48
ГОЛЛАНДИЯ
46,99
2,45
0,36
0,53
4,70
1,38
6,80
2,61
0,18
0,33
0,65
0,25
0,51
0,56
31,70
АВСТРИЯ
28,93
1,33
0,31
0,92
6,13
1,60
6,17
1,12
0,03
0,07
0,92
0,00
1,12
0,85
50,49
ИРАК
84,72
0,62
0,74
0,16
2,33
0,97
0,66
1,40
0,35
0,97
1,05
0,23
0,43
0,27
5,12
БЕЛЬГИЯ
6,50
0,68
5,48
0,44
14,70
1,89
0,63
0,00
0,00
0,00
0,29
0,10
0,10
0,29
68,90
График 11: Распределение медицинских туристов по странам в 2010 году.
2010 Распределение по странам
ПРОЧИЕ %35
ФРАНЦИЯ %3
ИРАК%4
РОССИЯ %4
КИПР %5
АВСТРИЯ %5
ГОЛЛАНДИЯ %8
ГЕРМАНИЯ %36
161
гос
Таблица 6 : Распределение медицинских туристов в провинциях по годам
2008
Част.
Гос.
Част.
2010
Гос.
Част.
Итого
част.
Гос.
Итого гос.
Итого
всего
СТАМБУЛ
31176
5422
41153
5649
26238
5476
98567
16547
115114
КАЙСЕРИ
10924
601
12395
1002
9631
1345
32950
2948
35898
АДАНА
ГАЗИАНТЕП
АНКАРА
944
3836
1881
4578
955
5957
3780
14371
18151
3363
-
2353
2065
4061
1666
9777
3731
13508
17
2846
1351
2338
1794
1018
3162
6202
9364
2283
155
3063
-
302
2417
5648
2572
8220
ИЗМИР
185
2091
334
2557
2370
-
2889
4648
7537
СПАРТА
1579
688
2566
-
775
1015
4920
1703
6623
ТРАБЗОН
2202
-
1241
676
1680
-
5123
676
5799
АНТАЛЬЯ
ТУРЦИЯ
2009
КОДЖАЭЛИ
615
-
1512
-
1913
-
4040
-
4040
ДИЯРБАКЫР
951
264
1173
-
1326
96
3450
360
3810
ВУРСА
935
252
673
473
991
-
2599
725
3324
АЙДЫН
1081
-
692
369
425
351
2198
720
2918
МАНИСА
22
791
701
193
93
677
816
1661
2477
САКАРЬЯ
543
-
813
-
514
88
1870
88
1958
МУШ
-
494
-
695
-
559
-
1748
1748
ЗОНГУЛДАК
-
211
-
578
61
369
61
1158
1219
АРТВИН
-
133
-
249
-
402
-
784
784
ЭДИРНЕ
71
-
102
-
119
134
292
134
426
-
33
19
16
-
178
19
227
246
АДЫЯМАН
МАРДИН
ВСЕГО
-
-
-
4
-
35
-
39
39
56891
17817
72022
21442
53248
21783
182161
61042
243203
График 12 : Распределение больных из Германии по категориям
Распределение больных из Германии в 2008 году
35,00
30,00
Проценты
25,00
20,00
15,00
10,00
5,00
0,00
част
гос
162
Офтальмология
Стоматология
Ортопедия
Кардиология
Онкология
Пласт
Хирург.
Нейрохирург.
Прочие
32,15
0,34
4,35
4,87
0,01
0,37
1,96
24,73
1,91
0,32
1,69
1,33
0,10
0,24
0,42
25,19
Хочется отметить, что такая страна, как Германия, имеющая самое большое число медицинских туристов,
обращается в первую очередь к услугам офтальмологии, кроме перечисленных семи, имеет высокий спрос на
услуги «других» категорий. Этот пример говорит о том, что имеется спрос наших граждан, проживающих за границей
на медицинские услуги .
Изучив статистику 2008, 2009 и 2010 годов первых двенадцати провинций, можно оценить их как провинции,
где надлюдается самое большое количество обращений, причем процент обращений в частные больницы
перевешивает. Если расставить в порядке убывания провинции, то первыми тремя будут Стамбул, Кайсери и
Адана. Стамбул с его высококвалифицированным персоналом, хорошими условиями в больницах и туристическими
дотопримечательностями можно рассматривать как самый приемлемый для медицинского туриста. Огромная
разница в количестве больных, по сравнению с другими провинциями, подтверждает нашу догадку. На самом деле,
кроме Стамбула, статистика одиннацати областей и определение медицинского туризма в научной литературе, дают
повод размышлениям на тему о медицинском туризме в этих провинциях. Эта тема в дальнейшем требует отдельной
разработки. Однако, сейчас требуется сделать анализ реальной ситуации. Например, в Анталиьи, в Кемере самое
большое количество больниц, предлагающих услуги иностранцам. В Кемер в год приезжает приблизительно восем
миллионов турстов и Кемер – Анталья- Белек самые популярные точки туристов. Здесь большая вероятность того,
что приехавший на отдых иностранный турист может внезапно заболеть, поэтому многие из этих данных нельзя
рассматривать в рамках медицинского туризма. Всем известно, что из Кайсери много граждан в свое время уехало за
рубеж. Во время отпусков, приезжая на родину, они обращаются для простых операций или в неотложных случаях в
медицинские учреждения, но на самом деле Кайсери не может находится на втором месте по Турции в медицинском
туризме. Из этой таблицы очевидно одно – центр медицинского туризма находиться в Стамбуле. Поэтому данные
медицинских учреждений частного сектора провинции Стамбула следует рассмотривать повнимательней, применяя
результаты исследования в дальнейшем в маркетинговой политике.
Для более подробного анализа о самых популярных областях посещаемых медицинскими туристами нужно
иметь данные более длительного периода. В этих целях, сравнив полученные правильные и полные данные
с имеющимися данными 2008 года и двумя последующими годами протестируем их достоверность. Кроме того,
для Стамбула, с его большей долей медицинских услуг для иностранных туристов надо использовать отдельный
заголовок. Проанализировав данные частных больниц Стамбульской провинции очевидно, что доля обращений в
категории «офтальмология » больше вместе взятых других категорий. Только в категории « офтальмология », число
приехавших в Турцию пациентов не уменьшается, но увеличение числа пациентов в других категориях уменьшает
процентное соотношение в категории «офтальмология». Соотношение по сравнению с другими категориями, число
приехавших для лечения глазных болезней в 2008 году составляло 79 %, в 2009 году 79 % и в 2010 году стало
66%. Как видно из графиков в лечении категории « офтальмология» наблюдается спад. Однако , это не показатель
уменьшения спроса, а показатель процентного соотношения увеличения обращений в другие категории.
163
График 13 : Распределение по категориям приехавших медицинских туристов в частном секторе
(Стамбул, 2008 )
ИССЛЕДОВАТЕЛЬСКАЯ ИНВЕНТАРИЗАЦИЯ ОЗДОРОВИТЕЛЬНОГО
ТУРИЗМА СТАМБУЛА(ЧАСТ. БОЛЬНИЦЫ 2008)
Другие %17
Хирургия Мозга %1
Кардиология %1
Ортопедия %1
Глаз %79
Стоматология %1
Онкология %0
Пластическая Хирургия%0
График 14 : Распределение по категориям медицинских туристов в частном секторе(Стамбул,2009)
Научная Инвентаризация Медицинского Туризма в Стамбуле
(Частные больницы-2009)
Другие %18
Хирургия Мозга %1
Пластическая Хирургия
Онкология %1
Кардиология %3
Ортопедия %3
Стоматология %1
164
Глаз %72
График 15 : Распределение по категориям медицинских туристов в частном секторе (Стамбул,2010 )
Научная Инвентаризация Медицинского Туризма в Стамбуле
(Частные больницы-2010)
Другие %24
Хирургия Мозга %2
Пластическая Хирургия %2
Онкология %1
Глаз %72
Кардиология %3
Ортопедия %2
Стоматология %0
165
166
ВЫВОДЫ
По результатам подготовленной совместной работы Отделения Оздоровительного Туризма Главного
Управления Медицинских Услуг Министерства Здравоохранения и Университета Гази ясно, что причины
заставляющие отдавать предпочтение нашей стране инстранными туристами бывают самые различные. Хотя цены
играют в выборе немаловажную роль, но всё же главной причиной является хорошо развитая инфраструктура
и квалифицированные кадры. В других областях оздоровительного туризма врач, являясь одним из звеньев, в
медицинском туризме являяется самым важным.
Большая часть медицинского туризма, как и во всем мире, развиваясь в частном секторе, должна преодолеть
структурные проблемы медицинского сектора и тогда, идя в ногу с новейшими достижениями, увеличивая
число врачей и улучшая условия работы, мы сможем полностью проанализировать увеличившийся потенциал
медицинского туризма. Используя свободный потенциал медицинских учреждений частного сектора, возможно
повышение их производительности. Государственный сектор, с его малой долей, нацелен на поддержку частного
сектора своими врачами, больницами и инфраструктурой. Как и в других странах - лидерах мирового медицинского
туризма, надо поддерживать позицию, определяющую общую политику. Здесь надо сделать точный рассчет, как
использовать потенциал категорий некоторых специальностей в частном секторе в определенные периоды. Здесь
надо постоянно следить за категориями по периодам и для каждой специальности применять различные политики
и тактики маркетинга. Для увеличения производительности, одним из принципов которой является использование
свободного потенциала, нужно широко применять эти политики. Следует постоянно использовать гибкие политики.
С другой стороны, некоторые услуги в своей стране не входящие в страховку и долгая продолжительность
ожидания лечения заставляет больных проводить лечение в Турции. При исследовании причины выбора больниц
медицинскими туристами первой является репутация больницы и цена услуг, потом идут отзывы пациентов,
прошедших лечение и эффективная рекламная деятельность. Рассматривая такие причины, как качество услуг в
Турции, низкие расходы по сравнению с другими странами, климатические условия, возможность отдыха, короткий
помежуток ожидания, специализированные больницы и техническая оснащенность, учитывая меняющиеся
условия, можно избежать повторной проверки данных в дальнейших работах. Особенно, наблюдая в некоторых
категориях специальностей, за развитием технологий и инфраструктуры, важно правильно предлагать их вниманию
пациентов.
Изучая распределение стран по доходам числу больных, то на первом месте видим пациентов из Германии.
Не только Германия, но и все западные страны являются для Турции важными потенциальными поставщиками
пациентов. Только не сейчас, а в дальнейшем будет проводиться анализ стран.
Турция ,с центром Стамбул в категории “офтальмогия” обладает большой долей в медицинском туризме и держит
процесс под контролем. Поэтому следует не упускать из вида возможность увеличения числа медицинских туристов,
приезжающих для лечения глазных болезней, так как в своих странах лечение не оплачивается государственными
и частными страховками. В нашей стране только «Дюнья Гёз Хастанеси»(Dünya Göz Hastanesi) за последние три
года, обслужив 67.000 медицинских туристов, повысила процентное соотношение категории «офтальмология» по
167
сравнению с другими категориями, а также и число приехавших медицинских туристов повысила до 60 %. Используя
вышеуказанный потенциал и эффективную рекламную компанию надо выявить различные стороны медицинский
туризма.
Только сумма лечения глазных болезней составляет менее 1000 долларов на человека. За онкологические,
сердечно-сосудистые, ортопедические, нейрохирургические и т.д. операции платят больше 15000 $, за
трансплантацию около 50000 $. Поэтому количество глазных операций не так уж важно. В конечном итоге число
пациентов других категорий небольшое, но приток валюты гораздо выше.
Кроме Стамбула, в дальнейшем, по новому проанализировав данные других областей, следует повторно создать
более правдоподобную картину и предоставить новый доклад на рассмотрение.
168
ИСТОЧНИКИ
Cornell, John (2006), “Medical Tourism ; Sea, Sun, Sand and Surgery”, Tourism Management, Vol.27, 1093-1100.
Deloitte Global Survey of Health Care Consumers Report (2010).
Mugomba, C. and C. Danell, (2007), “Medical Tourism, and Its Entrepreneurial
Opportunities - A Conceptual Framework for Entry Into the Industry”, Tourism and
Hospitality Management Master Thesis No. 2006:9, January 2007, School of
Business, Economics and Law, Göteborg University
(https://gupea.ub.gu.se/dspace/bitstream/2077/4671/1/2006_91.pdf).
Р.Т. Министерство Культкры и Туризма (http://www.kultur.gov.tr/TR/belge/1-45771/mevzuat.html )
Р.Т. Министерство Здравоохранения Главное Управление Медицинских Услуг Координационный Отдел
Оздоровительного Туризма Научно-Исследователтская Инвентаризация (2011) .
Р.Т. Министерство Здоровья www.saglik.gov.tr/saglikturizmi
World Tourism Organization Annual Report (2010).
169
170
171
172
2003
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
173
174
.
.
.
.
45
.
.
.
100000
.
.
.
.
.
.
%95
.
.
.
.
.
.
.
"
"
.
.
.
.
(
.
)
.
.
.
7
175
176
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
9
177
.
.
.
,
,
,
)
.
.
(
.
.
.
.
.
.
2010
0,0005
2009
0,0004 2008
.
2008
0,0003
.
.
.
.
.
"
.
16
"
.
.
.
,
.
.
.
.
16
2008 2009 2010
10 0
0 09 00 00
.
.
178
10
2010 (
)
(*)
(**)
(***)
(****)
(*****)
.
2010 2009 2008
B10-0-TSH-0-09-00-00
16
2010
.
.
.
.
.
)
.
(
) (
:
*
.
179
12
180
.
%6.7
.
.2010
(WTO )
935
.
.
2009 2008
.
.
1:
(2010
)
1995-2010*
1000
935
894
900
913
877
839
795
800
755
700
600
675
561
586
602
675
605
684
626
528
500
400
1995
2000
2005
2010
.
181
.
.
.
.
.
.
2009
)
(
1
74,2
2
54,9
3
52,2
4
50,9
5
43,2
6
28,0
7
25,5
8
24,9
9
22,1
10
21,5
:
(UNWTO)
.
.
,
.
.
.
.
,
. .
.
.
.
Deloitte, Global Survey )
100
2010
30
.
Deloitte, Global
Survey
)
)
(2006
100
2010
30
15
.
(2006)
182
15
.
of Health Care Consumers, 2010).
22
.
of Health Care Consumers, 2010).
22
.
.
20
(2007)
2010
.
.
100
2010
.
2.5
.
.
.
25
.
.
.
.
(1993)
.
.
.
.
.
8
.
2006
.
10.000
46
200
.
.
.
.
.
65
%25
30 20
65
.
16
183
.
.
.
.
)
.(
.
.(
)
.
.
.
.
.
.
.
% 2.1
2008
%4
2010
.
.
%6.7
2009
.
.2011
.
.
.
,
.
.
184
17
.
.
.
2010
.
12
.
.
.
.
.
.
(2008-2010)
.
(
.
(
)7
.
)
.
)
.
(
.
.3 1 2
.
.
.
.
.
18
185
2008
:2
2008
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
3,41
38,10
21,00
19,22
28,18
34,97
16,99
96,59
61,90
79,00
80,78
71,82
65,03
83,01
. 2008
.
1
2008
%80
2:
.
2008
%6
l
%94
.
186
.
% 94
2
. 2008
2009
:3
2009
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
3,45
43,56
21,67
18,96
17,47
18,09
18,66
96,55
56,44
78,33
81,04
82,53
81,91
81,34
.
2009
.
%15
.%25
.%5
.2008
2009
3:
2009
%6
l
%94
187
2010
:4
2010
100,00
90,00
80,00
70,00
60,00
50,00
40,00
30,00
20,00
10,00
0,00
4,72
44,19
24,36
20,27
17,86
12,27
21,85
95,28
55,81
75,64
79,73
82,14
87,73
78,15
2010
% 82.53
. 2010
.
12
8
2009
.
.2009
4
%8
% 81.91
%6
2010
%87.73
4:
2010
%8
188
2010
.
2010
%92
3
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
4
.
.
.
.
.
4
.
4
.
.
. 2008
.
%700
.
4
.
.
.%400
%700
.
%700
.%400
.
.%400
.
.
.
%400
%400
.
%400
.2010
.2010
.2010
.2010
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. 2008
.
.
.
.
.
.%400
.
%700
. 2008
. . 2008
%400
.
%22.5
.
%22.5
.
.
.
%22.5
.
.
%22.5
..
.
.
.
.
.
.
2008
.
%17
.
2008
2008
2008
.%17
%69 %17
.
%69 .%17 189
%69
.
%69
190
(2008 -2010)
.
109.678
2010
. %48
.
.
5
.
).2008
.(
74.093
12
2010
2010
%20
%25
5:
90000
80000
70000
60000
50000
40000
30000
20000
10000
0
2008
2009
2010
56276
70510
77003
17817
21442
32675
.
5
:5
(*)
2008
56.276
17.817
74.093
2009
70.519
21.442
91.952
(
)
2010
77.003
32.675
109.678
TOPLAM
203.798
71.934
275.732
.
191
.
(
5
1
)
.2
)
(
.3
(
)
.4
.
(
.5
)
(
.
) 40
2008
.
.
%43
.(2008 2009 2010)
.
%67.6
.
(
.
(9 8 6)
987
.
.
.
.
6
%94
.
.
.
5
.
.
192
. %97
)
.2008
42,98
2,55
73,46
20,25
6:
0,46
0,42
5,82
2,26
6,51
1,77
0,01
0,14
0,49
0,32
2,62
0,61
0,4
1,72
0,62
78,74
1,72
41,52
1,93
0,28
3,98
0,57
5,12
0,77
0
0,01
0,05
0,04
0,15
11,33
0,95
1,22
0,5
0
0,06
0,15
0,03
0,06
0,71
0,06
1,84
0,41
7,22
0,06
1,89
2,07
0,67
0,47
13,57
1,6
11,24
0,53
0
0,07
1,66
2008
0,57
33,06
0,92
0
13,78
4,54
0,09
58,4
0,36
0,24
0,77
3,85
0,4
1
0,33
25,02
7:
2008
%31
%31
%2
%3
%3
%6
%15
193
.2009
8:
43,35
0,75
0,54
0,84
5,60
2,31
5,89
1,03
0,19
0,32
1,45
0,32
3,10
0,67
33,64
70,61
0,77
0,61
0,34
3,65
0,54
4,97
0,04
0,01
0,04
0,79
0,03
0,88
0,13
16,57
14,87
1,41
0,86
0,53
6,74
0,86
8,45
1,09
0,16
0,00
3,26
0,10
6,74
0,20
54,74
25,28
0,71
0,52
0,07
5,76
1,08
34,22
1,31
1,61
0,00
0,41
0,22
0,79
0,82
27,19
29,52
0,61
0,45
0,33
7,25
1,31
3,15
12,90
0,25
0,04
0,12
0,20
2,17
0,25
41,44
2009 2008
.
.
% 43
%70
.
.
%35
2009
9:
2008
%3
%30
%2
%2
%3
%3
%4
%12
194
%40
.2010
10:
33,34
2,36
0,45
1,12
7,26
3,29
5,50
1,72
0,10
0,49
2,18
0,16
2,76
0,78
38,48
46,99
2,45
0,36
0,53
4,70
1,38
6,80
2,61
0,18
0,33
0,65
0,25
0,51
0,56
31,70
28,93
1,33
0,31
0,92
6,13
1,60
6,17
1,12
0,03
0,07
0,92
0,00
1,12
0,85
50,49
84,72
0,62
0,74
0,16
2,33
0,97
0,66
1,40
0,35
0,97
1,05
0,23
0,43
0,27
5,12
6,50
0,68
5,48
0,44
14,70
1,89
0,63
0,00
0,00
0,00
0,29
0,10
0,10
0,29
68,90
2010
:11
2010
%35
%3
%4
%4
%5
%5
%8
%36
195
:6
2008
31176
2009
2010
5422
41153
5649
26238
5476
98567
16547
115114
10924
601
12395
1002
9631
1345
944
3836
1881
4578
955
5957
32950
2948
35898
3780
14371
18151
3363
-
2353
2065
4061
17
2846
1351
2338
1794
1666
9777
3731
13508
1018
3162
6202
2283
155
3063
-
302
9364
2417
5648
2572
8220
185
2091
334
2557
2370
-
2889
4648
7537
1579
688
2566
-
775
1015
4920
1703
6623
2202
-
1241
676
1680
-
5123
676
5799
615
-
1512
-
1913
-
4040
-
4040
951
264
1173
-
1326
96
3450
360
3810
935
252
673
473
991
-
2599
725
3324
1081
-
692
369
425
351
2198
720
2918
22
791
701
193
93
677
816
1661
2477
543
-
813
-
514
88
1870
88
1958
-
494
-
695
-
559
-
1748
1748
-
211
-
578
61
369
61
1158
1219
-
133
-
249
-
402
-
784
784
71
-
102
-
119
134
292
134
426
-
33
19
16
-
178
19
227
246
-
-
-
4
-
35
-
39
39
56891
17817
72022
21442
53248
21783
182161
61042
243203
12
2008
35,00
30,00
25,00
20,00
15,00
10,00
5,00
0,00
196
32,15
0,34
4,35
4,87
0,01
0,37
1,96
24,73
1,91
0,32
1,69
1,33
0,10
0,24
0,42
25,19
(7)
.
.
12
.
2010 2009 2008
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
2008
.
.
.
%79
%72
.
.%66 2010
2009 2008
.
34
197
13:
(2008
)
-2008)
(
%17
%1
%1
.
%1
%79
%1
%0
%0
( 2009
14:
)
(
-2009)
%18
%1
%1
.
%1
%3
%3
%1
198
%72
2010(
)
15
(
-2010)
%24
%2
%2
%1
.
%72
%3
%2
%0
199
200
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
185
.
.
.
.
.
67.000
%60
.
.
.
1000
15000
37
201
.
.
202
50.000
.
.
Cornell, John ( 2006), “Medical Tourism ; S ea, Sun, Sand and Surgery”, T ourism
Management, Vol.27, 1093-1100.
Deloitte Global Survey of Health Care Consumers Report (2010).
Mugomba, C . and C . Danell, ( 2007), “Medical Tourism, and Its E ntrepreneurial
Opportunities - A Conceptual F ramework f or E ntry I nto the Industry”, T ourism and
Hospitality M anagement M aster T hesis N o. 2006:9, January 2007, S chool o f
Business,
Economics a
nd L
aw,
Göteborg
U
niversity
(https://gupea.ub.gu.se/dspace/bitstream/2077/4671/1/2006_91.pdf).
(http://www.kultur.gov.tr/TR/belge/1-45771/mevzuat.html
(2011)
www.saglik.gov.tr/saglikturizmi
World Tourism Organization Annual Report (2010).
203

Benzer belgeler