gezegenimiz dünya konu anlatımı tıklayız

Transkript

gezegenimiz dünya konu anlatımı tıklayız
5. ÜNİTE: GEZEGENİMİZ DÜNYA
I. BÖLÜM :DÜNYAMIZIN ŞEKLİ
A. DÜNYA’MIZIN ŞEKLİ NEYE BENZER?
Dünya’nın yüzeyi düz gibi görünür.
Bunun sebebi Dünya’nın çok büyük
olmasıdır.
Eski insanlar, Dünya’nın düz
olduğuna inanırlardı.
Çok eski Çin, Mısır ve Hint
toplumlarında insanlar, Dünya’nın düz, kare
veya tepsi şeklinde olduğuna inanıyorlardı.
Hatta gemilerle denize açıldıklarında
kenardan boşluğa düşeceklerini
düşünürlerdi.
Dünya’mızın küreye (top) benzer
şekilde olduğunu kanıtlayan olaylar vardır.
1. Uydular aracılığı ile uzaydan çekilen
fotoğraflar,
2. Ay tutulmasında Dünya'nın gölgesi ayın
yüzeyine düşer. Bu gölge daire şeklindedir.
Ancak küre şeklindeki bir cismin gölgesi
daire şeklindedir.
3. Bir uçak, Dünya’nın belirli bir noktasından
harekete başlasın. Uçak bir süre sonra
başladığı noktaya geri döner.
4. Sahile yaklaşan bir geminin önce
direklerinin, sonra gövdesinin görülmesi
geminin yuvarlak bir yüzeyde yol aldığını
anlatır.
Denizden sahile doğru yaklaşan bir
geminin görüntüsünün tamamı bir anda
görülmez. Gemi ufuk çizgisinde belirdiğinde
geminin önce direklerinin üst kısımlarını
görürüz. Sonra geminin daha alt bölümleri
en sonra da tamamı görünür.
Geminin bu şekilde üst tarafından
başlayıp kısım kısım görülmesi, Dünya’nın
küreye benzer şekilde olduğunu gösterir.
Deniz kenarında oturup uzaklara
bakıldığında, denizin üzerinde daha
ilerisinin görülmediği düz bir çizgi fark edilir.
Denizle gökyüzünü birbirinden ayıran bu
düz çizgiye ufuk çizgisi adı verilir.
Dünya’nın şekli ve hareketleriyle ilgili
görüşler astronomi bilimindeki gelişmeler
sonucu zamanla değişikliklere uğradı.
Özellikle teleskopun icadından sonra
bilimsel araştırmalara dayalı çalışmalar
hızlandı.
Teleskop
Galileo
B. GEÇMİŞTE DÜNYA’NIN YUVARLAK
OLDUĞU NASIL KANITLANDI?
Dünya’nın küre şeklinde olduğunu ilk ileri
süren, M.Ö. 6. yüzyılda eski Yunan bilgini
Pisagor (Pithagoras)’dur.
M.S. 1543 yılında Kopernik Dünya ve
gezegenlerin Güneş'in çevresinde döndüğü
görüşünü ortaya attı.
Kristof Kolomb (Christopher Colombus)
denizci ve kâşiftir. Doğudaki değerli malları
batıya götürmek için bir yol aramıştır. Bu
sırada Amerika’yı keşfetmiştir. Dünya’nın
küre şeklinde olduğunu düşünenlerdendi.
Bu görüşü, bulduğu teleskopu ile
Galileo de doğruladı. Teleskopu bulan
kişidir. Galileo, 17. yy’da Dünya’nın
yuvarlak olduğunu ve kendi çevresinde
döndüğünü kanıtlamıştır. Bilime gereken
önemi vermeyenler ona inanmayarak
cezalandırmışlardır.
Macellan (Ferdinand Magellan)
Portekizli denizci ve kâşiftir. Gemileriyle
sürekli batıya giderse, tekrar yola çıktığı
yere döneceğini düşünüyordu. Yolun
yarısında hayatını kaybetmesine rağmen
arkadaşları yolculuğu tamamlayarak yola
çıktıkları yere geri döndüler.
Macellan yaptığı yolculuk sonucunda
Dünya’nın çevresi ilk kez denizden
dolaşılmış oldu. Böylece Dünya’nın
yuvarlak olduğu kanıtlandı.
Dünyamız 5 katmandan oluşmuştur. Bu
katmanların üçü gözle görülür, ikisi
görülmez.
Dünyamızın Katmanları:
Gözle Görülen
1. Hava
küre
2. Taş küre
(Yer
kabuğu)
3. Su küre
Gözle Görülmeyen
4. Ateş küre
5. Ağır küre (Çekirdek)
Macellan’ın yolculuğu
19. yüzyılda Fransız bilgini Jean
Foucault ise Dünya’nın kendi ekseni
çevresinde döndüğünü kesinliğe
kavuşturdu.
Dünya’mız küre biçimindedir.
Dünya’yı iki eş yarım küreye ayırdığı
varsayılan çizgiye ekvator denir. Dünya,
ekvatorda hafifçe şişkin, kutuplardan ise
hafifçe basıktır.
C. DÜNYA KATMANLARDAN OLUŞUR
Görülebilen katmanlar
Görülemeyen katmanlar
1. Hava Küre: (Atmosfer)
Dünya’mızın etrafını saran, çeşitli
gazlardan oluşan katmandır. Atmosfer
olarak da adlandırılan hava küre
Dünya’mızın en dış katmanıdır.
Atmosfer içinde; azot, oksijen, argon,
karbon dioksit ve su buharı bulunur.
Atmosfer yeryüzünden uzay boşluğuna
kadar olan (tamamı) 1.000 km kalınlığında
bir tabakadır.
Ancak, atmosferin 12 km’lik kısmında
yaşam vardır. 12 km’den sonraki kısmı
değişik özelliklere sahiptir. Bizi Güneş’in
zararlı ışınlarından koruyan ozon tabakası
bu katmanda bulunur.
Ozon tabakası, Güneş’ten gelen bazı
zararlı ışınların Dünya’ya ulaşmasını
engelleyerek canlıları korur.
Hava kürenin alt sınırı kara ve deniz
yüzeyleriyle temas eder. Ufuk çizgisini
atmosferin alt sınırı olarak kabul edebiliriz.
Üst sınırı ise uzay boşluğunun başladığı
yerdedir.
Soluk alırken kullandığımız hava
atmosferde bulunur. Yağmur, kar, rüzgâr
gibi hava olayları atmosferin 12 km’lik
kısmında meydana gelir.
Gök taşlarının bir kısmının;
atmosferde hava ile sürtünmenin etkisiyle
yanarak yeryüzüne zarar vermesi
engellenir. (yıldız kayması)
Atmosfer olmasaydı Dünya’mız
yaşanamayacak kadar soğuk olurdu.
Karbon içeren yakıtların (odun, kömür)
yakılması sonucu atmosferde karbon dioksit
gazı artar. Bu da Dünya’nın sıcaklığının
giderek artmasına neden olur. Bu duruma
sera etkisi denir. Dünyamız sera etkisi
nedeniyle sürekli ısınmaktadır.
Sera etkisi buzulların erimesine,
mevsimlerin bozulmasına, yağışların
düzensizleşmesine, sellere, kasırgalara ve
tsunamilere sebep olur.
Dünya’mızın dış yüzeyinde sular ve
karalar vardır. Su küre, karalardan daha çok
yer kaplar. Dünya’nın ¾’ü sularla kaplıdır.
Karalarda olduğu gibi sularda da birçok
canlı yaşar. Balık, midye, sünger gibi
canlılar sularda yaşar.
2. Taş Küre: (Yer kabuğu)
4. Ateş küre: (Manto)
Yürüyüp koştuğumuz, bitkilerin
yetiştiği katmandır. Yer kabuğu olarak da
adlandırılır. Tüm canlıların yaşadığı toprak
parçasıdır.
Taş küre çeşitli kayaçlar ve topraktan
oluşur.
Toprak ve kayaçlardan oluşmuş bir
kabuk gibidir. Dünya’nın diğer katmanlarına
göre çok incedir. Her yerde aynı kalınlıkta
değildir. Okyanus diplerinde daha incedir.
Yüzeyi engebelidir. Tepeler ve düzlükler
vardır. Yer kabuğunun ortalama kalınlığı 33
km’dir.
Yer kabuğunun çukurlarını dolduran
sular, Dünya’mızın bir başka
gözlemlenebilir katmanını oluşturur. Bu
katman su küre olarak adlandırılır.
Depremler, yer kabuğunun bazı kısımlarının
kırılıp yer değiştirmesi sonucu oluşur.
Taş kürede, ovalar ve dağlar bulunur.
3. Su Küre:
Dünya’mızın uzaydan mavi
görünmesine neden olan su küre
okyanuslar, denizler, göller, akarsular ve
yer altı sularından oluşur.
Su küreden buharlaşan su, bulutları
oluşturur. Bulutu oluşturan su buharı soğuk
hava katmanına rastlayınca yağmur, kar ya
da doluya dönüşerek yeryüzüne yağış
olarak iner. Sürekli tekrarlanan bu olaya su
döngüsü denir.
Kıta adı verilen geniş kara parçaları
arasında bulunun büyük su kütlelerine
okyanus denir. Denizler, okyanuslardan
daha küçük olan su kütleleridir.
Okyanus ve denizler tuzlu olup
yeryüzündeki suların büyük bir kısmını
oluşturur.
Göller ve akarsularda çoğunlukla tatlı
su bulunur, içme suyu elde etmede ve tarım
alanlarının sulanmasında tatlı su
kaynaklarından yararlanılır.
Yer kabuğunun altında bulunan
katmandır. Çok sıcak olduğu için içindeki
kayaçlar erimiş hâldedir. Buna magma
denir. İçindeki magma yanardağlardan
yeryüzüne çıkabilir. Yeryüzüne çıkan
magmaya lav denir.
Ateş kürenin içindeki maddeler erimiş
hâlde olduğu için akışkan ve hareketlidir.
5. Ağır Küre (Çekirdek)
Dünya’ nın en kalın katmanıdır.
Sıcaklığı ateş küreninkinden daha fazladır.
Dünya’nın en sıcak yeridir. Bütün maddeler
erimiş hâldedir. (4 000°C – 6 000°C)
Dünya’nın yapısında bulunan demir,
nikel gibi en ağır maddeler çekirdekte
toplanmıştır. Bu nedenle ağır küre olarak
adlandırılır.
Sıcaklığı çok yüksek olmasına
rağmen bu maddeler katı hâldedir. Ağır
küreyi oluşturan maddelerin sıcaklığı çok
yüksek olmasına rağmen katı hâlde
bulunmasının nedeni basıncın çok yüksek
olmasıdır.
Yükselen gazlar ise atmosferi
meydana getirdi.
Dünya işte bu yüzden; içten dışa
doğru kütleleri farklı katmanlardan
oluşmuştur.
D. YER KABUĞU (Taş Küre) NELERDEN
OLUŞUR?
1. Kayaç Nedir?
Yer kabuğu, toprak ve çeşitli
kayaçlardan oluşur.
Karaların ana maddesi kayaçlardır.
Yer kabuğunun yapısını oluşturan mineral
içeren taş ve kayalara kayaç denir.
X
Ağır Küre
X
Ateş Küre
X
X
X
Taş Küre
En dıştaki katmanlar
Canlılar vardır.
Hava olayları burada
gerçekleşir.
Kırılmalar olur.
Magma bulunur.
En ince katmandır.
Dünya'nın 3/4'ünü kaplar.
Maddeler erimiş haldedir.
En sıcak ve en ağır
katmandır.
Akıcı ve hareketlidir.
Gözlemlenebilir.
Su Küre
KATMANLAR VE
ÖZELLİKLERİ
Hava Küre
Aşağıdaki tabloyu inceleyerek
öğrendiklerimizi pekiştirelim.
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Kayaçlar toprağa göre daha sert ve
sağlamdır. Çevremizde her zaman
kayaçları göremeyiz. Ormanları, tarlaları ve
yolları görebiliriz.
Çevremizde gördüğümüz büyük taş
ve kaya parçalarına kayaç adı verilir.
Kayaçlar, ateş küredeki magmanın değişik
şekillerde soğuyup katılaşmasıyla oluşur.
Magma yeryüzüne çıkarak ya da yer
kabuğuna yerleşerek soğur. Bu nedenle
toprağı kazarsak kayaçlara ulaşırız.
Topraktan daha sert ve sağlam olan
kayaçlar, minerallerden ya da önceden
oluşmuş kaya parçalarından oluşur.
Kayaçlardan daha küçük taş
kütlelerine kaya denir.
Küçük kaya parçalarına ise taş denir.
Taştan küçük olanlara çakıl, çakıldan küçük
parçalara kum denir.
(Bir Bilgi ) Dünyamız Nasıl Oluşmuştur?
Kayaç > Kaya >Taş > Çakıl >Kum
Bir görüşe göre Evren milyarlarca yıl
önce çok sıcak ve yoğun gazlardan oluşan
bir gaz küresiydi. Bir büyük patlama ile
uzaya dağılan sıcak gaz kütleleri gittikçe
genişleyip soğudu ve bugünkü gök
cisimlerini oluşturdu.
Milyarlarca yıl önce Dünya gaz ve
toz kütlesi hâlindeydi.
Zaman içerisinde soğudu,
sertleşti ve bugünkü hâlini aldı.
Dünya’mız dönerek soğurken:
Kürenin bileşimindeki ağır
maddeler merkeze doğru çöktü.
Su yağmur biçiminde, Dünya
yüzeyine düşerek denizleri ve gölleri
oluşturdu.
Taşlar tek renk olabileceği gibi çoğu karışık
renklidir. Bazılarında farklı renkte çizgiler
bulunurken, bazılarında da minik
parçacıklar vardır.
İlk insanların silah ve alet yapmak
için kullandıkları taşlar, günümüzde bina ve
ev yapımında kullanılmaktadır. Yol
yapımında da taşlardan yararlanılmaktadır.
Heykeltıraşlar, taşları yontarak değişik
heykeller yapmaktadırlar.
2. Mineral Nedir?
Taşları oluşturan küçük parçacıklara,
kimyasal maddelere mineral denir. Aynı
minerallerden oluşan taşların yanında
birkaç farklı mineralden oluşan taşlar da
vardır. Taşların rengini yapısındaki
mineraller belirler. Aynı mineralden oluşan
taşlar tek renklidir. Farklı minerallerden
oluşan taşlarda ise birden fazla renk vardır.
Taşların sertliği ve biçimi de onu
oluşturan minerallere bağlı olarak değişir.
Mineraller;
 Doğada meydana gelirler.
Yapay olarak elde edilemezler.
 Her mineralin belli bir sertliği vardır. En
yumuşak mineral talk ve en sert mineral de
elmastır.
 Bazı mineraller levhalar hâlinde
ayrılabilirler.
 Cıva ve ham petrol hariç hepsi katıdır.
Türlü mineraller birleşerek kayaçları
oluştururlar.
Bazı önemli mineraller şunlardır:
Çakmak taşı, Mika, Kuvars, Turkuaz,
Grafit, Platin, Altın, Gümüş, Elmas,
Alüminyum, Kil, Boraks, Ham petrol, Alçı
taşı, Kaya tuzu,
3. Maden Nedir?
Bazı taş ve mineraller doğada az
bulunduğu için çok değerlidir.
Ekonomik değeri olan taş ve
minerallere maden denir.
Altın, gümüş, demir, çelik, kömür,
krom, bakır, cıva, boraks, kükürt,
alüminyum, fosfor, krom, petrol birer
madendir.
hayvan kalıntıları
gibi etkenlerle binlerce yılda ufalanıp
parçalanmasıyla meydana gelir.
Toprakta kaya parçaları, bitki ve
hayvan artıkları vardır. Ancak ana maddesi
kayaç parçaları yani kayalardır.
5 cm kalınlığında toprağın oluşması
2000 yılda gerçekleşir.
1. Toprakta Neler Vardır?
Toprağın içinde hava ve su vardır.
Toprağın derinliklerine inildikçe nem
hissederiz. Çünkü toprakta su vardır. En
kuru toprağı ısıttığımızda hacmi azalır. Bu
durum toprağın içinde su olduğunu gösterir.
Su, toprağı nemlendirir.
Hava, toprağa fare, solucan, karınca gibi
hayvanların açtığı minik tünellerle girer.
Bir kaba koyduğunuz toprağın üzerine su
koyduğunuzda su içinde kabarcıklar oluşur.
Bu kabarcıklar toprakta hava olduğunu
gösterir. Toprağın içinde yaşayan canlılar
topraktaki havayı kullanarak yaşamlarını
sürdürürler. Yağmur yağınca yeryüzüne
çıkan solucanları hatırlayalım. Topraktaki
hava boşluklarına su dolunca havasız kalan
solucanlar yeryüzüne çıkar.
Topraktaki hava aynı zamanda bitki
köklerinin toprakta rahatça ilerlemesini
sağlar.
Toprak binlerce yıllık süreçte
oluşabildiği için çok değerlidir.
2. Erozyon Nedir? Nasıl Meydana
Gelir?
E. TOPRAK NASIL OLUŞUR?
Toprağın su ve rüzgârın etkisiyle aşınıp
taşınması erozyon olarak adlandırılır.
Canlıların yaşamlarını devam
ettirebilmesi için hava, su ve besin
gereklidir. Karada yaşayan canlıların besin
kaynağı bitkilerdir. Bitkiler toprakta yetişir.
Bu bakımdan toprak canlılar için çok
önemlidir.
Toprak; yer yüzünde yaşamın devamı
ve canlıların beslenmesi için gerekli bir
maddedir.
Karaları oluşturan toprak kayaçların;
Rüzgâr,
yağmur,
akarsu
sıcaklık farkları
canlıların çalışmaları
bitki kalıntıları,
Erozyona;
Yağmur suları,
 Seller,
Eriyen kar suları,
Akarsular,
Buzullar ve
Rüzgârlar neden olur.
Yeryüzüne düşen yağmur toprakta
çukurluklar açar. Yağmur suları birikerek
çoğalır, akarken toprağı ve taşları sürükler.
Bu nedenle temiz olan yağmur suları yer
yüzeyinde akarken bulanıklaşır. Toprak
yağmurla akarsulara taşınır.
Yer kabuğunun üst yüzeyindeki
toprak dere, nehir gibi akarsularla taşınarak
denizlere dökülür.
Rüzgâr da toprağın üst kısmının
özellikle kuru toprakların aşınıp taşınmasına
neden olur.
Binlerce yılda oluşan toprak,
erozyona uğrayınca o bölgede çölleşme
başlar, kıtlık ve açlık yaşanır. Bu nedenle
erozyon da bir doğal afettir.
Aniden gerçekleşmediği için toprak
kaybının fark edilmesi zordur.
3. Toprak Kayması
Büyük kaya parçalarının ya da
gevşek toprak tabakasının yamaçlardan
aşağıya sürüklenmesine toprak kayması
(heyelan) denir.
Toprak kaymaları;
Bol yağışlı ve
Fazla eğimli yamaçlarda olur.
Yurdumuzda toprak kaymalarına;
Doğu Karadeniz ve
Doğu Anadolu bölgelerinde sıkça
rastlanır.
3. Toprağın Korunması
Yer kabuğunu örten toprak tabakasının
bir santimetresi yüzlerce yılda oluşur.
Canlılar için çok önemli olan toprak
tabakasının yok olmaması için;
 Ağaçlandırma yapılmalıdır.
Aşırı sulama yapılmamalıdır.
Toprak, ekilen ürünün cinsine göre
yeteri kadar gübrelenmelidir.
Tarla yeşil nadas ile dinlendirilmelidir.
Tarlalarda anız yakılmamalıdır.
İnsanlar bilinçlendirilmeli ve
eğitilmelidir.
Ağaç kesimi engellenmelidir.
Yamaçlardaki tarlalar dikey değil yatay
(teraslama) sürülmelidir.
TEMA (Türkiye Erozyonla Mücadele,
Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma
Vakfı) topraklarımızın akıp gitmemesi ve
yurdumuzun çöl olmaması için çalışmalar
yapmaktadır.
 Pet şişeler,
 Teneke kutular,
 Naylon,
 Çöpler,
 Camlar,
 Kanalizasyon suları … toprağı kirletir.
Nasıl Azaltılabilir?
Gübre ve tarım ilaçları bilinçli
kullanılmalıdır.
Kullanıldıktan sonra atılan piller yerine
şarj edilebilen piller kullanılmalıdır.
 Bilinçli tarım yapılmalıdır.
 Katı atıklar geri dönüşüme
kazandırılmalıdır.
 Kirli suların toprağa bırakılması
önlenmelidir.
 Fabrika, nükleer santral ve
hastanelerin kimyasal atıkları, arıtıldıktan
sonra doğaya verilmelidir.
 Evsel atıklar çevreyi kirletmeyecek
şekilde saklanmalıdır.
 Çevre dostu deterjanlar kullanılmalıdır.
 Geri dönüşüme önem verilmelidir.
2. Su Kirliliği:
Ev ve sanayi tesislerinden çıkan sıvı
atıkların su kaynaklarına bırakılması su
kirliliğine sebep olur.
 Fabrika atıkları,  Ev atıkları,
 Kanalizasyon suları,  Deterjan karışan
sular,
 Hayvan gübreliklerinden sızan sular,
 Çiftçilerin kullandıkları kimyasal
gübreler,
 Tarım ilaçları,
Nasıl Azaltılabilir?
 Ev ve iş yerlerinde çıkan atıklar
arıtılmalıdır.
 Atıkların özellikle tatlı su
kaynaklarına karışması önlenmelidir.
 Su, israf edilmeden kullanılmalıdır.
F. ÇEVRE KİRLİLİĞİ
3. Hava Kirliliği:
1. Toprak Kirliliği
Zararlı kimyasal maddelerin toprağa
karışması sonucu toprak kirliliği oluşur.
Tarım gübreleri,
 Tarım ilaçları,
 Piller,
Zehirli gazların havada birikmesi hava
kirliliği meydana getirir. Atmosferde
karbondioksit kükürtdioksit,
karbonmonoksit, kurşun gibi zararlı gazların
artması hava kirliliğine sebep olur.
Kirli havayı soluyan insanlar, solunum
hastalıklarıyla karşılaşırlar. Ayrıca zehirli
gazların yağmur sularıyla yer yüzüne inmesi
bitkilere ve insan derisine zarar verir.
Atmosferde karbondioksit kükürtdioksit,
karbonmonoksit, kurşun gibi ağır ve zehirli
gazların artması sonucu dünyamızın sürekli
ısındığını (sera etkisi) belirtmiştik.
Hava kirliliği yapan maddelerin
bazıları kükürt, azot ve karbon içerir. Bu
maddeler havadaki su ile birleşerek asit
denilen yakıcı ve aşındırıcı maddelere
dönüşür. Havada oluşan asit yağmurla
yeryüzüne inerek asit yağmurlarını
oluşturur. Asit yağmurları doğal çevreye
zarar verir.
 Fabrika bacaları,
 Evlerin bacaları,
 Taşıtların egzozu,
 Sobalar,
 Kömür ve fuel-oil,
 Termik santraller,
 Nükleer santraller,
 Deodorantlar… havayı kirletir.
Nasıl Azaltılabilir?
 Havayı kirleten çok duman bırakan
yakıtlar kullanılmamalıdır.
 Arabalarda çevreye zarar
vermeyen yakıtlar kullanılmalı.
 Özel otolar yerine otobüs gibi toplu
taşıma araçları tercih edilmeli.
 Enerji elde etmek için rüzgâr ve
güneş enerjisinden yararlanılmalıdır.
 Fabrika bacalarına, zehirli gazların
havaya karışmasını önleyen filtreler
takılmalıdır.
 Ağaçlandırmaya önem verilmelidir.
 Ozon tabakasına zararlı sprey
gazlarının kullanımı azaltılmalıdır.
 Doğal gaz, güneş enerjisi, dalga
enerjisi, rüzgâr enerjisi gibi enerjilerin
kullanılması yaygınlaştırılmalıdır.
Canlıların ölüleri, sebze ve meyve
çürükleri, bitkilerin gövde, yaprak ve sapları
gibi organik maddeler (biyolojik atıklar)kısa
sürede toprağa karıştıkları için çevreyi
kirletmez.
Uyduların Çevreyi Korumaya Katkısı
Yeryüzündeki değişimlerin ve yeni
oluşumların gözlenmesini sağlayan uydular,
maden alanlarının da tespit edilmesinde
insanların işini kolaylaştırır.
Uydular, çevreyi kirleten etkenleri
belirlemede bize yardımcı olur.
Yeryüzündeki kirlenmenin hangi boyutlarda
olduğu hakkında insanların bilgi edinmesini
sağlar.
Uydulardan orman yangınlarını
öğrenerek yayılmadan söndürebiliyoruz.
G. ÇEVRE GÖNÜLLÜLERİ
Günümüzde canlı hayatı için en
önemi sorunların başında çevre sorunları
gelir. Çevre sorunları ve erozyonla
mücadelede; Gönüllü kişiler, gönüllü
kuruluşlar ve devlet kuruluşları
çalışmaktadır.
Bunlardan bazıları;
 Çevre İzcileri,
 Çekül Vakfı,
 TEMA Vakfı,
 Yeşil Barış Derneği
 GREENPEACE
 Çevre Bakanlığı’dır

Benzer belgeler

dosyayı indir - izzethekin.fevziozbey.k12.tr

dosyayı indir - izzethekin.fevziozbey.k12.tr Yapısında mineral bulunduran taş ve kayalara kayaç denir. Kayaçlar, ateş küredeki magmanın yer kabuğunun arasında katılaşması ya da yeryüzüne çıkıp soğumasıyla oluşur.Bu nedenle toprağı kazarsak ka...

Detaylı

gezegenimiz dünya etkinlik 4

gezegenimiz dünya etkinlik 4 vardır. Yer kabuğunun ortalama kalınlığı 33 km’dir. Yer kabuğunun çukurlarını dolduran sular, Dünya’mızın bir başka gözlemlenebilir katmanını oluşturur. Bu katman su küre olarak adlandırılır. Depre...

Detaylı

dünya`mızın şekli ile ilgili olarak geçmişte öne

dünya`mızın şekli ile ilgili olarak geçmişte öne Dünya’nın büyüklüğü ile karşılaştırıldığında çok incedir.Yer kabuğu, her yerde aynı kalınlıkta değildir. Okyanus diplerinde ince, kıtalarda daha kalındır. Taş kürenin kalınlığı 6-70 km arasındadır....

Detaylı