NOEL - Neslin Değişen Sesi

Transkript

NOEL - Neslin Değişen Sesi
İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici
Mustafa Kemal... İkinci Mustafa Kemal, onu "ben"
kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin
her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan
aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil
ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri
şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz,
hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması
gereken Mustafa Kemal odur!
OKUL DERGİSİ
OKUMA KÜLTÜRÜ VE YAYIN
KULÜBÜ ÖĞRENCİLERİ
TARAFINDAN
HAZIRLANMIŞTIR
YAYIN KURULU:
Ali Berk PERÇİNER
Ada Gülce CANIGÜZ
Bihter ÇÖPLÜ
Burak MİRZANLI
Ceren BAYRAKÇI
Çağla SEZER
Defne AYRANCI
Ebru Mayra ALBAYRAK
Emre YÜKSEL
Kerem YÜKSEL
Melike İclal AYKAÇ
Melis DİREK
Seher Naz ŞAHİN
Zeynep NAz ADIYAMAN
İÇİNDEKİLER........................................
Noel Tarihi...............................................2
Noel Baba ile Röportaj...........................3
Yılbaşı Kutlamaları................................4
Yeni Yıl Şiirleri.......................................5
Hoşgeldin Noel........................................6
Yeni Yıl....................................................7
Türk Şiirinin Tarihi................................8
İlginç Bilgiler...........................................9
Yılbaşı Kitapları....................................10
Yılbaşı Etkinlileri..................................11
Serbest Kürsü........................................12
Filmler....................................................17
ÖZEL NESLİN DEĞİŞEN SESİ
İLKÖĞRETİM OKULU
Fırın Sokak No:20 Bomonti
1
NOEL TARİHİ
Noel, her yıl 25 Aralık tarihinde İsa'nın
doğumunun kutlanıldığı Hristiyan bayramıdır. 20.
yy'ın başlarından itibaren Noel, Hristiyan
olmayanlar tarafından da kutlananan, dinî
motiflerinden arınmış, hediye alışverişi etrafında
yoğunlaşan bir bayram olarak da kutlanmaya
başlamıştır. Noel, her yıl dünyadaki Hristiyanların
xc
çoğunluğu tarafından 25 Aralık'ta kutlanır.
Kutlamalar 24 Aralık'ta Noel arifesiyle başlar ve
bazı ülkelerde 26 Aralık akşamına kadar devam
eder.
Noel ağaçları, bahçeler, caddeler süslenir,
evler ışıklandırılır. Hediyeler alınır, tebrik
kartları verilir ve Noel arifesinde Noel Baba'nın
gelişi simgesel olarak canlandırılır.
Birçok ülkede 25 Aralık öğleden sonrası Noel yemeği hazırlanır ve aile
fertleri masa etrafında bir araya gelirler. Noel yemeği ülkeden ülkeye farklılık
göstermekle beraber en yaygın olanı kızarmış hindi ve sosistir. Bazı ülkelerde
tatlı olarak yemekten sonra sunulan kekin (Noel pudingi) üzerine brendi
dökülerek tutuşturulur.
Çocuklar Noel'den uzun zaman önce isteklerini
Noel Baba’ya mektup yazarak ona iletirler. Noel
Baba'nın kendisi ya da elfleri kılığına girmiş
görevliler Noel'den önce çocukların isteklerini
dinler ve mektuplarını Noel Baba'ya iletmek üzere
toplarlar. Noel arifesi gecesi evlerde Noel Baba ve
geyikleri için yiyecekler bırakılır. ABD'de yaygın
uygulama süt ve kurabiye bırakmaktır. Türkiye'de
ise likörlü şarap, meyveli tart ve havuç bırakılır.
Noel günü Noel ağacının altına bırakılmış hediyeler alınıp verilir. Küçük
çocuklar için dev çorapların içine hediyeler ve şekerlemeler konur. Çocuklara bu
hediyeleri Noel Baba'nın getirdiği söylenir.
Zeynep Naz Adıyaman
2
NOEL BABA İLE
RÖPORTAJ
Bu ayki temamız yılbaşı olduğu için hepimizin kahramanı
Noel Baba’yla röportaj yapmak istedik. Bu sırada, Noel ile
ilgili bilmediğimiz şeyler de öğrendik. İşte röportajımız...
Noel gecesi, evimize gelip hediyeler bırakıyorsun. Ama bunu
gizlice yapmayı tercih ediyorsun. Neden ?
Ho ho ho ! Bu işi gizli yapmayı tercih ediyorum çünkü
yakalanırsam, çocuklarla sohbet etmem gerekiyor. Ama
biliyorsunuz ki tüm dünyayı bir gecede dolaşan bir insan için her
saniye hazine değerindedir. Bununla vakit kaybedersem,
çocukların yarısının yılbaşını hediyesiz geçirmesi gerekir.
İyi çocuklar hediye alırken yıl boyunca yaramazlık yapanlara hiçbir şey vermiyorsun. Bunun sebebi
ne ?
İnsanları üzen bir çocuğun, yaptığının yanlış olduğunu fark etmesi için az da olsa cezalandırılması
gerekir. Bu nedenle de onlara hediye vermemeyi tercih ediyorum. Etrafındakilere iyi geçinenler için ise
bir ödül olarak düşünülebilir. Bütün bir yıl boyunca yılbaşı cinlerim, bu çocuklar için hediyeleri hazırlıyor
ve Noel Anne de bu çocukların listesini yapıyor.
Yıl boyunca seni hiç görmüyoruz. Bu süre içerisinde nerede yaşıyorsun ?
Kuzey ışıklarını takip eden herkes benim evimi bulabilir. Tüm yıl boyunca sizin
için burada hediye tasarlıyorum. Noel anne ve elflerim de bana yardım ediyor.
Ülkeme girebilmek için, hayal gücünüz olması ve onu kullanabilmeniz gerekli.
Bu yüzden daha çok çocuklar geliyor ziyaretime.
Çocukların ne istediğini nereden biliyorsun ? Evlerini nasıl bulabiliyorsun ?
Her çocukla bir elf ilgileniyor, ne istediğini, nerede yaşadığını öğrenip bana
bildiriyor. Böylece ben de ideal hediyeyi bulup, evine götürüyorum. Ama tabii
dağıtım sırasında karıştırmamak çok zor. Bununla da Noel Anne ilgileniyor.
Neden kapı yerine bacayı tercih ediyor, süt ve kurabiye yemeyi seviyorsun ?
Çünkü kapıdan girmem görülmeme sebep olabilir ve uçtuğum için geyiklerim
beni oraya daha kolay bırakabiliyor. Bütün gece gezdiğim için acıkıyorum ve
sallantılı bir yolculuk yaptığımdan dolayı hafif bir şeyler yemem gerekiyor.
Neden sadece Noel’de geliyorsun ? Başka günlerde de farklı bir kişiliğe bürünerek geliyor musun ?
Sadece yılbaşında geliyorum çünkü tüm çocuklara hediye yetiştirmek zaten bir yılımı alıyor. Hepsinin
istediği şeyleri yerine getirmeye ve onları mutlu etmeye çalışıyorum ve kusursuz olması gerektiğini
düşünüyuorum. Birinizin istediği yerine gelmişken, diğeri mutsuz olursa, yılbaşı ruhu hissedilmez.
Herkesin mutluluğu yürekten hissettiği ve kendisini affettirdiği bir gün o.
Ne zamandan beri Noel Baba’sın ? Bu işi yapmaya nasıl karar verdin ?
Babam zengin bir tüccardı. Öldükten sonra bütün mirasını bana bıraktı.
Köyümüzde fakir bir aile vardı ve kızlarının çeyiz parasını bile
karşılayamıyordu. Ben de gururlarını kırmamak için gece en küçük
kızının odasına girip bir kese altın bıraktım. Ertesi gün de diğer iki kızına
bırakmaya gittim ancak cam kapalı olduğu için bacadan atmam
gerekti. Daha sonra da bunu her çocuk için yapabileceğimi fark ettim ve
bunu bir gelenek hâline getirdim.
Defne AYRANCI
3
Noel Kutlamaları
Günümüzün Noel kutlamaları Hristiyan ülkelerde oldukça renkli geçer. Noel hazırlıkları
aylar öncesinden başlar. Noelden önce okullarda İsa’nın doğumunun canlandırıldığı oyunlar
sahnelenir. Bu oyunlarda İsa'nın bir ahırda dünyaya gelişi ve doğudan gelen üç müneccimin
İsa'ya hediyeler getirmesi canlandırılır. Kiliselerde ve sokaklarda çocuklardan ya da
yetişkinlerden oluşturulmuş korolar Noel ilahileri söylerler. İnsanlar Noel'den önceki
özellikle hafta sonlarında Noel partileri verirler. Noel ağaçları süslenir, evler ışıklandırılır,
bahçe, cadde süslemeleri yapılır. Hediyeler alınır, tebrik kartları verilir ve Noel arifesinde
Noel Baba'nın gelişi simgesel olarak canlandırılır. Birçok ülkede yirmi beş Aralık öğleden
sonrası Noel Yemeği hazırlanır ve aile fertleri masa etrafında bir araya gelirler. Noel
Yemeği ülkeden ülkeye farklılık göstermekle beraber en yaygın olanı kızarmış hindi ve
sosistir.Çocuklar Noel'den uzun zaman önce Noel Baba'ya mektuplar yazarak istedikleri
hediyelerin listesini yaparlar. Kent merkezlerinde ve alışveriş merkezlerinde kurulan temsili
Noel Baba kulübelerinde, Noel Baba'nın kendisi ya da elfleri kılığına girmiş görevliler
Noel'den önce çocukların isteklerini dinler ve mektuplarını Noel Baba'ya iletmek üzere
toplarlar. Noel arifesi gecesi evlerde Noel Baba ve geyikleri için yiyecekler bırakılır. Noel
günü Noel Ağacı'nın altına bırakılmış hediyeler alınıp heyecanla açılır. Küçük çocuklar için
dev çorapların içine hediyeler ve şekerlemeler konur. Çocuklara bu hediyeleri Noel Baba'nın
getirdiği söylenir. Böylece Noël kutlamaları eğlence içinde geçer.
4
Kerem YÜKSEL
YENİ YIL SEVİNCİ
İşte yine geldi yeni yıl,
Mutlulukla doldu sokaklar.
Hediyeler geldi elimize,
Hazırlıklar başladı evimizde.
Kimisine geldi bir kitap,
Kimisine geldi yepyeni oyuncaklar.
Okullar ve evler,
Süslendi sevinçle.
Noel gecesine gelince,
Evlerde mutluluk,
Sevinç vardı.
Yeni bir yılın heyecanıyla birlikte.
Yeni eşyaları, oyuncaklarıyla oynadı çocuklar,
Büyüklerse dolaştı kendilerince sokaklarda.
Yine bitti güzel bir yıl,
Başladı yepyeni bir başka yıl.
Ada Gülce
CANIGÜZ
6B 265
NOEL
Noel geldi herkes coştu,
Hediyeler ortalarda uçuştu.
Büyüklerimizi öptük, öpüldük,
Noel neşesiyle güldük
Hediyelerini alan çocuklar,
Gökyüzüne bakıp Noel Baba'yı
andılar.
Gözlerinde gülüş, ellerinde hediye
Herkes sevindi noel geldi diye.
Süsler, şekerler, taklar meydanları
Kaplıyorlar,
Noel neşesini gören çocuklar,
Mutluluktan uçuyorlar.
Kar topu oynayarak,
Sokaklara hareket katıyorlar.
Dünyadaki tüm insanlar,
Birbirlerinin mutlu noelini kutluyorlar.
Burak Mirzanlı
6-A
300
HOŞGELDİN YENİ YIL
Yeni yıl geldi,
Mutluluk getirdi.
Kimimiz tatile gittik,
Kimimiz ailemizleyiz.
Hazırlıklar tamamlanınca,
Hediyeler alınınca,
Noel gecesi gelince,
Kutladık bayramımızı hep birlikte.
Noelle geldi mutluluk,
Yüzlerde gülücük,
Aileler işte
Çocuklar tatilde.
Bir yıl daha büyüdük,
Yeni adımlar attık.
Yeni yılı kutladık,
Çok güzeldir yeni yıl.
5
Ada Gülce
CANIGÜZ
6B 265
HOŞGELDİN NOEL
Bildiğiniz gibi Noel’in simgesi geyik , çam ağacı , hediyeler ve daha önemlisi Noel Baba’dır.
Noel Baba insanlara Noel akşamı yani 24 Aralık’ta hediyeler getirir ve onları mutlu eder.
Noel Baba’nın kökeni Saint Nicholas`a dayanır. Saint
Nicholas fakirlere yardım etmesiyle anılır. Bilinen en
meşhur yardımı ise fakir bir baba ve üç kızlarına
olandır ; Nicholas bir gece fakir baba ve kızlarının
evine gidip içeri üç kese altın atar. Bu olayın ortaya
çıkmasından sonra, o yörede birçok gizlice yapılan
yardımların aslında Nicholas tarafından yapıldığı
anlaşılır. Nicholas'nın ölümünden sonra da yöre halkı birbirlerine gizlice hediye vermeye
başlarlar ve bir gelenek oluşur. Nol geleneği hâlâ varlığını sürdürmektedir.
İnanışa göre, Noel Baba kır saçlı, uzun sakallı, sevimli, koca göbekli, tonton birisidir.
Beyaz tüyleri olan kırmızı bir cüppe giymekte aynı zamanda bir de sevimli şapkası vardır. Noel
gününe geçilen gecede uçan geyiklerin çektiği kızağı ile evden eve hediyeler dağıtır; evlere
bacadan girip, şömineden Noel ağacına ulaşır ve ağacın altına hediyeler bırakır. Yılın geri kalan
zamanlarını ise Noel Anne ve elfleri ile birlikte bir sonraki Noel için oyuncaklar hazırlayarak
geçirir. Noel Baba, sevimli görünüşü ve hediye dağıtmasından dolayı çocukların çok sevdiği bir
Noel yaklaştığında Noel Baba'ya olan saygı ve ifadesi olarak, şapkasını takanlara sıkça rastlanır.
Neşeli kutlamalarla , özel yemeklerle , yılbaşı şarkılarıyla , renkli ağaçlarıyla ve yolları , ev
Binaları donatan renkli ışık ve süslerle harika bir Noel geçirilir.
Naz ŞAHİN
KARDAN ADAM
Bir zamanlar küçük bir kız çocuğu varmış. Adı Zeynep’
miş, kış mevsimini çok severmiş. Sonunda Zeynep’in dört
gözle beklediği mevsim gelmiş. Bir gece uyumadan önce
penceresinden bakmış. Hafif hafif kar yağıyormuş.
Umarım yarına kadar yağar da yarın kar topu
oynayabiliriz demiş içinden ve yatağına girip güzel bir
uyku uyumuş. Sonraki gün Zeynep, çabucak kalkmış ve
giyinmiş. Kahvaltısını hemen yapıp arkadaşlarıyla dışarı
çıkmış. Hava çok güzelmiş. Buna çok mutlu olan çocuklar
bütün gün karda oynamışlar ve çok eğlenmişler. Evde
geldiğinde Zeynep çok yorgunmuş hemen uykuya dalmış.
Zeynep yine kış mevsiminin güzel bir gününde kardan adam yapmak istemiş. Arkadaşlarının
da yardımıyla çok güzel bir kardan adam yapmış. Tüm kış boyunca o kardan adamla oynamış,
onu süslemiş ona uygun atkı ,şapka , kıyafet dikmiş. Böylece koca mevsim bitmiş. Yavaş yavaş
havalar ısınmaya başlamış. Bir gün Zeynep dışarı çıktığında kardan adamını görememiş. Çok
üzülmüş .Tüm gün kardan adamını aramış ama hiç bir yerde bulamamış. Arkadaşlarına sormuş,
komuşularına sormuş ama kimse kardan adamın nerede gittiğini bilememiş. Eve geldiğinde
annesine ‘’Benim kardan adamım nereye gitti?’’ diye sormuş. Annesi ‘’İlkbahar geliyor, kardan
adamlar sıcağı sevmez. Bu nedenle senin kardan adamın da başka bir ülkeye gitti. Ama
gelecek kış tekrar yapabilirsiniz.’’ demiş. Zeynep üzülmemiş çünkü artık kardan admının
nereye gittiğini biliyormuş. Böylece ilkbahar mevsiminin tadını çıkarmış.
İclal AYKAÇ
6
YENİ YIL
Yeni yıl geliyor,
Mutlu olmalıyız.
Yeni bir sayfa...
Bu sayfayı ,
Güzel anılarla donatmalıyız.
Biraz heyecan ve eğlence ile,
Daha önce hiç olmadığığmız kadar mutlu
olmalıyız !
Eski sayfayı unutup,
Yeni sayfaya bakmalıyız.
Yeni bir yıl geliyor.
Mutlu ve umutlu bir yıl olmalı.
YENI YIL
Bu yıl bitti,
Gülündü,eğlenildi,
Ancak artık vakti,
Yeni, mutlu bir yılın.
Hediyeler duruyor,
Süslü çam ağacı altında,
Noel baba geliyor,
Uyu artık yatağında .
Otuz bir Aralık bitiyor ,
Bir Ocak geliyor.
Herkes dilekler diliyor .
Üç, iki , bir deniyor.
Duru ARAN
YENİ YIL 2013
Yeni yıl geldi,2013,
İçimde umut var,içimde neşe.
Ve olacak yaşım bu yılda 12,
Kutlu olsun derim 2013.
Ve tüm insanlara mutluluk versin,
Dilerim savaşlar artık son bulsun.
Sağlık ve esenlik herkesin olsun,
Çocuklar ölmesin,hep barış olsun.
Gidiyor 2012, güle güle sana,
Özleyeceğim seni bazı anılarımda.
Yeni yılı kucaklarım tüm umutlarımda,
Olsun sevdiklerim hep yanımda.
Alpar Türkoğlu
7
Artık yeni yıldayız,
Tam havamızdayız,
Mutlu bir yıldayız,
Tadını çıkarmalıyız.
Berilsu TUNÇ
TÜRK ŞİİRİNİN TARİHİ
Türkler Orta Asya'da ozanların kopuz eşliğinde söyledikleri destanî dönemlerden sonra
komşuluk yaptıkları medeniyetlerin etkisinde kalarak şiirler yazmışlardır.
Hece vezniyle ve yarım kafiyeli dörtlükler halinde kaleme alınan en eski ve saf Türk
şiirinden sonra Türk insanının estetik zevkini tam altı yüz yıl boyunca, Arap ve Fars şiirinin
etkisinde gelişen Divan şiiri temsil etmiştir.Şiirlerin kuralları vardı; belli sanat anlayışıyla
hareket etmek zorundaydı. Bu kadar sınırlamaya rağmen o eski şairler bu edebiyat sayesinde
muhteşem eserler ortaya koydular, yüksek medeniyetlerinin gereği olan sözleri başarıyla
söylediler.
Bilim ve sanatın fevkalade üst düzeyde millî örneklerle kendini gösterdiği ilk
dönemlerde klasikleşen yapı, yüzyıllar akarken toplumun aynası olacak bir edebiyatı ortaya
koymuştu. XIX.yüzyılda Batı medeniyeti etkisinde gelişen Tanzimat şiiri toplum eksenli bir
söyleme sahip olup, kafiye ve şekillerde fazla bir değişme olmamasına karşın şiirin içeriğinde
duyguların yerini düşünce almıştı.Servet-i Fünun akımı mânâ ve ruh bakımından Tanzimat'ın
geliştirdiği fikirlere mutabakat göstermekle birlikte klasik şiirin nazım şekillerini Batı tarzı
formlarla değiştirdi ve daha da ileri giderek güzel sanatların diğer dalları olan musıkî ile resmi
şiire soktu.Servet-i Fünun döneminde, yüzyıllardır tatbik edile gelen nazım şekilleri ve türler
edebiyat dışı kalmıştı.Ardından gelen Milli Edebiyat akımı, daha idealize edilmiş fikirler öne
sürdü. Aruzu tamamen dışlayıp öz Türkçe'nin şiir ölçüsü olan hece veznini öne çıkarmak başlı
başına bir devrimdi.Lakin onlar da bunu yaşatamadılar, dörtlükler halinde yazdıkları şiirlerde
sade bir dil kullanmak ve yerli konuları işlemek yolunda çaba göstermekten öte gidemediler.
Cumhuriyet devrimlerinin toplumu değiştirmeye başladığı 1930'lu senelerin başlarında bu
sefer Garipçiler ortaya çıktı. Garip akımı Türk şiirinde hakiki bir devrim yaparak vezni ve
kafiyeyi ortadan kaldırmıştı.Gündelik dil ve basit hayat anlatımları içinde özgür şiiri bulmaya
çalışıyorlardı, ama bunu başarmak çok da kolay olmuyordu. Çeyrek yüzyıl müddetle bu tür
şiirler bütün dergilerin ve gazetelerin sütunlarında boy gösterdi.İkinci Yeni kuşağı ise
sürrealizmden etkilenerek eskiye yeniden dönmek zorunda kaldı ve bir tür neo-klasizm akımı
başlattı.1970'li yıllarda Türk şiirinin politik amaçlara yönelik olarak ekseninden çıkarıldığı
söylenebilir. Bu dönem, "sanat toplum içindir" sloganının bütün şiir tarihimiz boyunca en ziyade
söylendiği değişim ve dönüşüm yıllarına denk düştü. Modern Türk şiiri, artık belli bir akım veya
kural kaydında olmadan kendini ifade edebilmektedir.Ünlü Türk şairlerinden bazıları ; Attila
İlhan, Aziz Nesin, Can Yücel, Cemal Süreya, Karacaoğlan, Nazım Hikmet, Mehmet Akif Ersoy,
Namık Kemal, Orhan Seyfi Orhon, Orhan Veli Kanık, Yunus Emre.
Yunus Emre
Karacaoğlan
Cemal Süreya
Nazım Hikmet
8
Zenep Naz ADIYAMAN
Yaşamış en ağır kişi, 635 kilo
olan Washington‘lu J.Brower
Minnoch’tur.
Zürafanın dili 35 cm’dir.
Maymunlar, her yıl uçak
kazalarından daha fazla insan
ölümüne neden oluyor.
Karınca kendi ağırlığının
50 katını taşıyabilir.
Uranüs diğer gezegenlerden
farklı olarak çıplak gözle
görülebilen bir gezegendir.
Develerin
vardır.
Istakozların kanı, kırmızı
değil mavi renktedir.
Bukalemunun dili kendi
uzunluğunun
1,5
katı
mesafeye kadar ulaşır.
Baykuş hayvanlar arasında
mavi rengi görebilen tek
kuştur.
Gözleri
açık
tutarak
hapşırmak imkânsızdır.
Sivrisinekler arasında sadece
dişi sivrisinekler ısırır.
Eiffel Kulesi’nin tepesine
çıkana
kadar
1792
basamak vardır.
Bir Big Mac hamburgerin
ekmeğinde ortalama 178
adet susam bulunuyor.
Çekirgenin kulağı bizim gibi
kafasında değil, dizindedir.
Üzüm mikrodalga
patlar.
3
fırında
Beethoven beste yapmadan
önce kafasını soğuk suya
sokardı.
9
tane
kaşı
NOEL ŞARKISI
MARTİN MYSTERE
Martin Mystere bir İtalyan çizgi roman
serisidir. Bonelli Comics şirketi tarafından
yayınlanmaktadır. Arkeoloji, mitoloji, bilim-kurgu,
tarih ve fantastik edebiyat konularından bahseder.
1982
yılında
Alfredo
Castelli ve Giancarlo Alessandrini
tarafından yaratılmıştır.
Nisan 1982’de İtalya’da
yayınlandıktan
iki
yıl
sonra
Türkiye’ye gelmiş ve ilk olarak Tay
Yayıncılık tarafından, fakat bazı
politik
nedenlerden
dolayı
« Atlantis »
ismiyle
olarak
yayınlanmıştır. Bir süre sonra bazı
nedenlerden dolayı yayına son
verilmiştir. 90’larda ise Doğan
Egmont tarafından orijinal adıyla
tekrar yayınlanmıştır.
Noel’le ilgili bir çizgiromanı da bulunmaktadır : Noel
Baba’nın Esrarı.
Herhangi bir çizgi romanını okuyun, etkisine
kapılacaksınız. Belki kütüphanenizde bir tane de
olsa Martin Mystere çizgi romanı vardır, aileniz
çocukluklarında okumuş olabilirler.
Can Yayınları ve Bordo
Siyah Yayınları’ndan iki farklı
basımı vardır. 125 sayfadır. Yazarı
Charles Dickens’tır. Kendisi bu
kitabını « küçük Noël kitabı »
olarak tanımlar.
Yeni Yıl Şarkısı filmi bu
kitaptan uyarlanmıştır.
Hikâyede Ebenezer Scrooge adında çok
kötü, zengin ama cimri karakterin bir gecede nasıl
iyi bir insan olduğu anlatılıyor. Noel arifesinde bir
hayalet Ebenezer’ın evine gelir. Bu hayalet yedi yıl
önce ölen ortağı Jacob Marley’dir. Büyük üzüntü ve
acı içindedir. Scrooge bütün bu olanların
gerçekliğini
sorgularken,
Marley’in
hayaleti
Scrooge’a onun hayatını tümüyle değiştirecek
olayları anlatır. Onunla beraber geçmişte, şimdide
ve gelecekte kısa yolculuklara çıkar. Bu şekilde
hayatını bir film gibi izler. Hatalarını gördüğünde
iyi bir insan olur.
Bana göre Noel hakkında yazılmış en güzel
kitaptı. Konusu güzel ayrıca ders vericiydi. Aynı
zamanda tüyler ürperticiydi.
Şükran Farımaz tarafından yazılmış bir
masal kitabıdır ve 91 sayfadır. Can Yayınları
tarafından yayınlanmaktadır. Resimleyen Sinan
Gürdağcıktır.
Lapa lapa kar yağıyormuş o
gece. Kentin üstüne ipek bir
örtü yayılıyormuş usulca.
Evler, sokaklar ve ağaçlar
bembeyaz çiçek açıyormuş
sanki. O gece, yılbaşı imiş.
Işıklarla donatılmış evlerden
birinin salonunda şömine
yanıyor, gelin gibi süslenmiş
çam ağacından gözalıcı renkler
saçılıyormuş ortalığa. Neler yokmuş ki çam ağacının
üzerinde ? Kulağa hoş gelen ezgileriyle minik çanlar,
yaldızlı kağıtlarla sarılmış irili ufaklı hediye
paketleri ve yanıp sönen lambalar ile ilgi odağıymış
çam ağacı ; biraz ötede ise üstünde nar gibi
kızarmış bir hindinin bulunduğu yemek masası göze
çarpıyormuş. (Kitabın içinden)
Ben kitabı beğendim. Görüldüğü gibi birçok
betimleme var. Bu sayede sahne kafamda daha iyi
canlanıyor.
Ebenezer adında bir adam ve onu noel
öncesinde ziyarete gelen arkadaşını anlatan bir
yılbaşı hikayesidir. Ünlü yazar Charles Dickens
yazmıştır.
Dickens
bu
kitabı
Noel'de
çocuklara
armağan
etmiştir.
Ebenezer cimri,
huysuz ve bencil bir
adamdı.
Kimseyle
arkadaşlık
etmez,
eğlencelere katılmaz,
işinden başka
şey düşünmezdi.
Çok parası olduğu halde, kimseye yardım
etmezdi. Dünya üzerinde, iyi kalpli yeğeninden
başka seveni yoktu ama Ebenezer bunu da dert
etmezdi.
Hiç
kimseye
ihtiyacı
olmadığını
düşünürdü. Ancak Noel öncesi kapısını çalan bir
ziyaretçi her şeyi değiştirdi. Aslında ziyaretçi
kapıyı çalmamış, doğrudan içinden geçmişti. Bu
garip ziyaretçinin eski arkadaşına anlatacak çok
önemli şeyleri vardı.
Melis Direk
BİR YILBAŞI MASALI
10
BİR YILBAŞI ÖYKÜSÜ
YILBASI ETKINLIKLERI
Herkesin heyecanla beklediği yılbaşı sonunda geldi ! Ağaçlar süslendi,
hediyeler hazırlandı...Tabii ki televizyon kanalları ve radyolar da etkinliklere ve
konserlere başladılar. Biz de birçok etkinlikten en çok ses yapanları seçtik.
93.3FLZ Radyosu Jingle Ball Etkinliği :
Amerikan 93.9FLZ radyosu da bu konserlere başladı. 9 Aralık’ta
gerçekleşen organizyona katılanlar arasında Kesha, Justin
Bieber, Bridgit Mendler, Austin Mahone, One Republic, Ed
Sheeran ve Sean Kingston vardı. Organizasyon Florida'daki
Tampa Bay Times Forumu'nda düzenlendi.
Z100 Jingle Ball Etkinliği :
7 Aralık günü New York’daki ünlü Madison
Square Garden sahnesinde düzenlenen
etkinliğe katılanlar arasında Justin Bieber,
Taylor Swift, Ed Sheeran ve One Direction
vardı. Ne-Yo, Fun, Jason Mraz, The Wanted,
Olly Murs ve B.O.B. de etkinlikte sahne aldı.
Yılbaşında Beyaz Saray’da:
Amerikan başkanı ve ailesinin yaşadığı ve
Amerika’daki siyasi işlerin yürütüldüğü Beyaz
Saray'da bu yıl da yılbaşı etkinlikleri
yapıldı.TNT kanalı tarafından 9 Aralık’ta
düzenlenen etkinlite Demi Lovato "Give Your
Heart A Break" şarkısını seslendirdi. Ayrıca
Gangnam Style şarkısıyla fenomene
dönüşen PSY da oradaydı. Katılan diğer ünlüler: Diana Ross, Chris Mann, Megan Hilty, Scotty
McCreery. Törenin sunuculuğunu Conan O’Brian yaptı. Tören yine çok eğlenceli geçti ve yine çok
beğenildi.
Istanbul da Çok Eğlendi :
Far East Movement 31 Aralık’ta İstanbul’dakilere unutulmaz bir gece yaşattı. Dance The New
Year kapsamında İstanbul’a gelen Far East Movement, İstanbul’u çok eğlendiren gruplardan biri
oldu. Parti akşam saat dokuzdan, gece yarısına kadar sürdü. İstanbul’a gelen ünlüler kervanına
Far East Movement da katılmış oldu.
Ve 31 Aralık :
Carly Rae Jepsen 2012’nin son gecesinde New York'taki Times Meydanı'nda performans
sergiledi. 2012’de Call Me Maybe şarkısıyla çıkış yapan şarkıcı oldukça güzel görünüyordu. Aynı
gece Taylor Swift de performans sergiledi. Sevilen şarkılarından olan I Knew You Were Trouble
ve We Are Never Ever Getting Back Together’ı seslendiren genç şarkıcı, herkese eğlenceli
dakikalar yaşattı. Justin Bieber da performans sergileyenler arasındaydı. 2012’ye damga vuran
Boyfriend, As Long As You Love Me ve Beauty And A Beat’i söylerken dinleyenler çok
eğleniyordu.
Justin Bieber Türkiye’ye Geliyor
Tarihi tam olarak bilinmiyor ancak Justin Bieber’ın Türkiye’ye geleceği
kesinleşti. Tahminlere göre ünlü şarkıcı 23 Mayıs günü burada olacak.
Bunu duyan hayranları konserine gidebilmek için para biriktirmeye başladı
bile. Bilet fiyatlarının bir kaç ay sonra belirleneceği tahmin ediliyor.
11
Ceren Bayrakçı
YİN VE YANG
Yin ve Yang Asya Kıtası’nın geniş bir kesimini içine alan
coğrafyada binlerce yıldır hüküm süren, doğayı ve evreni
gözlemleyip bunların temelini oluşturan yasaları açıklayan bir
kuramdır. Yin ve Yang ikiz kavramların, antik Çin
kozmolojisinin temel taşlarındandır. Güneş ve Ay ile de
sembolize edilir. Bu sembol evrende aktif olan kutuplaşmanın
en temel hâlini ya da başka bir deyişle iki temel karşıtı
temsil eder.
Temelinde doğa ve evrendeki her şeyin karşıtlık ilişkileri içinde yürüdüğünü tespit eder.
Üreme, gelişme ve dönüşüm, karşıtların sürekli devingen olan yapısı sonucu gerçekleşir. Hiçbir
şey duran, kalıcı ve mutlak olamaz. Yin ve Yang, herhangi bir nesnenin adı olmaktan çok,
karşıtlık ilişkilerini açıklayan bir kavramdır.
Dünyada bazı gerçekleri her zaman için iki ayrı yüzü vardır. Her şey zıddıyla vardır ;
varoluşunu da bu zıddının varlığına borçludur. Yin ve Yang bu zıtlıkları temsil eder. Zıt olan
ama varoluşları birbirinden muhtaç olan oluşumların, hareketlerin olayların açıklamasıdır.
Yin (dişi) : Yeryüzü, Ay, karanlık, gece, dişil,
negatif, statik, kış, soğuk, emen, alıcı,
yumuşak, içine çeken.
Yang (erkek) : Gökyüzü, Güneş, aydınlık,
gündüz, eril, pozitif, dinamik, yaz, sıcak, sert,
dışarı veren.
Bu kavramlar hiçbir şekilde yalın
değillerdir ve iç içe geçmişlerdir. Yani, Yin
Yang’ın, Yang ise Yin’in içinde her zaman
vardır.
Olumluyla
olumsuzun,
karanlıkla
aydınlığın, sıcakla soğuğun bu değişken
bileşimi;
dünyanın
dönmesini
sağlayan
yaşamsal enerji Chi’yi yaratır. Chi insanın
yaşamındaki temel etkenlerden ilkidir. Anlamı
« nefes »tir.
Yin ve Yang’ ın gizemcilikle, dini
inançlarla hiçbir ilişkisi yoktur. Temeli
Uzakdoğu’ daki birçok kültürün ortak yaşam
birikimine ve « Hareketin Kitabı » adı verilen
ve bilinen yazılı en eski felsefi kitaba dayanır.
Kitap,
enerjilerin
birbirine
dönüşüm
ilkelerinden ayrıntılı biçimde söz eder.
Zeynep Naz Adıyaman
12
KATKI MADDELERİ
Her türlü abur cubur, şeker ve şekerleme; hazır meyve suyu
ve reçeller; kola vb. boyalı gazlı içecekler, meyve tozları, her türlü
boyalı içecek, boyalı hazır meyveli yoğurt ve pudingler; hazır
çorbalar, hazır soslar, ketçap, mayonez vb.; hazır baharat ve
köfte karışımları, her türlü cips, içine katkı maddesi karıştırılan
her türlü yiyecek, salam, sucuk, sosis; et, tavuk ve diğer et
ürünleri (hamburger vs), tüketilmeye hazır donmuş-donmamış
bütün yiyecekler, kısacası bütün ambalajlı (hazır) gıda
maddelerinden uzak durup doğal beslenmeye dönmemiz bir lüks
değil acil ihtiyaç oldu.
Gıdaların üzerinde “Hiçbir koruyucu madde içermez” yazısı “Hiçbir katkı maddesi
yoktur” anlamına gelmiyor. Örneğin ; “Hiçbir koruyucu madde içermez” diye etiketlenen hazır
çorbalarda MSG adlı lezzet arttırıcı katkı maddesi bulunuyor.
Her yıl binin üzerinde katkı maddesi gıda sektöründe, raflarda dolayısıyla da
bedenimizde yer alıyor. Bu maddelerin hepsi sağlığa çok zararlıdır. Ancak; aspartam, yüksek
fruktoz mısır şurubu, monosodyum glutamat (MSG) ya da E621, trans yağ, sodyum sülfit,
sodyum nitrat/sodyum nitrit, BHA ve BHT, sülfür dioksit, potasyum bromat en tehlikeli
olanlarındandır.
BETON DÜNYA
Çarpık kentleşme, şehirlerin herhangi bir denetim gücü olmadan ve plansız olarak
rastgele ve her türlü planlamadan uzak bir biçimde büyümesidir. Herhangi bir estetik kaygı
gözetilmeden, insanların doğal ihtiyaçları dikkate alınmadan ve mevcut tarihî dokunun
korunması düşünülmeden gerçekleşen bu kentleşme türü mevcut yerleşim birimlerinin tarihsel,
kültürel ve doğal kaynaklarının tahrip olmasına veya yol açmasına sebebiyet vermektedir.
Çarpık kentleşmenin sebebi şehirlerdeki aşırı nüfus artışı, doğal kaynakların hızla
tüketilmesi, çevre kirliliği ; su, hava, toprak ve doğal ürünler arasındaki dengenin bozulmasıdır.
Çarpık kentleşme sorunu yaşanan büyük şehirlerin düzenlenmesi şüphesiz kısa vadede
gerçekleştirilebilecek bir çalışma değildir. Bunun için şehir bölgesel olarak incelenmeli ve
aşamalı olarak tüm şehir sakinleri yapılan çalışmalardan etkilenmeden düzenlemeler
yapılmalıdır. Günümüzde dünyanın tüm gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerinde hâlâ otomobil
satışlarının dur durak bilmeden artış göstermesi, metropol olarak tanımlanan tüm büyük
şehirlerde trafik sorunun yaşanmasına neden olmaktadır.
UZAY’DAN DÜNYA’YA ATLAYIŞ RÜZGÂR ENGELİNE TAKILDI!
Felix Baumgartner’in uzaydan atlama denemesi rüzgâr
engeline takıldı.
« Korkusuz Felix » lakabıyla da tanınan Avusturyalı
Felix Baumgartner 37.000 metre yükseklikten yani uzayın
sınırından Dünya’ ya atlama denemesi rüzgâr engeline takıldı.
Dev helyum balonuna bağlı bir kapsülün içinde 37 bin
metre yükseğe çıkarak, özel tasarım uzay giysisiyle Dünya’ya
dalış yapması planlanan ve sesin hızını geçmesi planlanan
Baumgartner atlayışı gerçekleştiremedi.
Zeynep Naz ADIYAMAN
13
Bale, belli figürlere, adım atışlarına dayalı dans ve müzikli gösteri türüdür ve bu dans,
mimik, müzik, duygu ve dekor sanatlarının ileri standartta birleştirilerek kullanan bir tiyatro
gösterisi olarak tanımlanabilir. Bale adı, İtalyanca bir kelime olan ve dans anlamına gelen
"ballo"dan türetilmiştir.
BALEDE KULLANILAN TERİMLER :
-Balet:Sadece Türkiye’de kullanılan bir terimdir.
Erkek dansçılara denir.
Dünyanın diğer ülkelerinde bale dansçısı denir.
-Balerin : Kadın dansçılara denir.
-Tütü : Balede kullanılan kabarık bir etek.
-Point : Dansçıların ayaklarının tam parmak ucunda durmasını sağlayan ayakkabıdır.
TARİHÇESİ :
Bale, ilk olarak İtalya'da Rönesans
döneminde görülmektedir. Mim sanatçılarının
Ortaçağ ve Rönesans tiyatro gösterilerinde ve
geleneksel halk gösterilerindeki dans adımları
bugünkü balenin temellerini oluşturur. O
zamanlarda koreografik bir düzeni olmayan bale
Dominic de Piacenza ve Antonio Cornazzo'nun ilk
koreografik kompozisyon denemeleri ve adımlara
isim vermeleriyle gelişmiş bu noktada Fransızlar
çok etkilenmiş ve bunun sonucunda bugünkü
balenin ilk tohumları 1581'de Catherine de
Medici'nin "Beaujoyeux" adlı Le Ballet Comique
de la Reine tarafından sahnelenen gösterisiyle
atılmıştır.
Fransa'da IV. Henry tarafından desteklenen bale tüm
Avrupa'ya, oradan da 16. ve 17. yüzyılın sonlarında da
Danimarka ve İsveç'e kadar yayılmıştır. Balenin altın çağı
kendisi de iyi bir dansçı olan XIV. Louis döneminde
başlamıştır. Bu döneme kadar halk tarafından dans edilirken
bir kez profesyonel dansçılar kostüm maske ve peruklar
kullanarak dans etmeye başlamışlardır. 18. yüzyılda bale
tamamen kendini opera sanatından soyutlayarak özgür bir
sanat formuna kavuşmuştur. Bunun da tohumları George
Noverre tarafından atılmış ve bugün sahnede gördüğümüz bale
sanatı onun koyduğu kurallar üzerine kurulmuştur.
18. yüzyılın ikinci yarısında Rusya'ya ulaşan bale
St.Petersburg'da Petipa ve Saint-Leon ile hayat bularak
gelişmiş ve bugün hala sahnelenen Uyuyan Güzel, Fındıkkıran
ve Kuğu Gölü gibi tanınmış eserler buradan tüm dünyaya
yayılmıştır.
14
Zeynep Naz Adıyaman
DÜNYA’NIN EN KÜÇÜK HAYVANLARI
ipek Maymunu :
Ağaçlarda yaşayan cüce “ipek maymun”, dünyanın en
küçük maymunu. En fazla 12 cm uzunluğa ve 168 gram
ağırlığa kadar büyüyebiliyorlar. Amazon ormanlarında yaşayan
bu sevimli hayvanlar, boyutlarına oranla inanılmaz yüksek ses
çıkarma yeteneğine sahipler. Çığlıkları ormanın bir ucundan
diğer ucuna yankılanabiliyor.
Brookesia Minima Bukalemunu :
Brookesia Minima Bukalemun, 2.5 cm uzunluğuyla
dünyanın en küçük sürüngenlerinden biri. Madagaskar
ormanlarında yaprakların arasında zorla fark edilen bu
hayvan, gelişmiş bir bukalemunun tırnak boyuna gelinceye
kadar çekmiş hâli sanki.
Filipin Cadı Maki’si :
Böcek gözlü, tüylü küçük Filipin “Cadı Maki”si, dünyanın
en küçük maymunlarından biri. Fakat bu maki, aslında bir
maymun bile değil! Bilim adamları bu canlıyı koyacak bir
kategori bulamıyorlar çünkü bu cadı maki benzersiz. Ortalama
10-12 cm uzunluğa ve 20 cm uzunlukta bir kuyruğa sahipler.
Cadı maki hakkında ilginç bir bilgi daha: Gözleri midelerinden
daha büyük!
ORİGAMİ
Origami kağıt katlama sanatına verilen
addır. Japonca ori(katlama) gami(kağıt)
sözcüklerinin birleşiminden oluşur.Genellikle
kare kâğıt parçalarını kesmeden ve yapıştırıcı
kullanmadan, sadece katlayarak, çeşitli canlı
ve cansız figürler oluşturarak yapılır.Kesme
işleminin kullanıldığı sanataysa kirigami denir.
Origami, klasik origami ve parçalı origami olmak üzere iki çeşittir. Klasik origami
genellikle tek parça kâğıttan yapılır. Parça origami birbirinin benzeri parçaların
birleştirilmesiyle oluşturulur ve hayvan veya eşya gibi somut figürlerden çok, üç boyutlu
geometrik figürlerin yapılmasında kullanılır.
Turna kuşu, Japon kültüründe önemli bir yere sahiptir. Aynı önem origami turna için de
geçerlidir. 1.000 adet turna kuşu yapanın uzun ve iyi bir yaşam süreceğine inanılır.Sadako
Sasaki isimli 11 yaşındaki bir kız çocuğudur. 2. Dünya Savaşı sırasında Hiroşima'ya atılan
nükleer bomba nedeniyle Lösemi hastası olan bu küçük kız, iyileşme umuduyla turna kuşu
yapmaya başlar. Ama 664. turnasını bitirdikten sonra hayata veda eder. Onun anısına
bombanın atılışın her yıl dönümü 6 Ağustos'ta Japonya ve dünyadan çocuklar evrensel barış
adına turna kuşu yapıp, Sadako'nun Hiroşima'daki anıtına gönderirler.
15
SANAT ve MELANKOLİ
Bazılarımız melankoliyi ’’hüzün hâlindeki
tembellik’’ olarak tanımlar. Benim düşünceme
göre melankoli hüznün sanat yeteneğini
köreltmesi değil; bir aydınlanma ve ilhamlar
dizisidir. Ölüm korkusu insanlarda kalıcı bir
ürün bırakma isteği yaratır. Çare olarak
edebiyata
ve
sanata
koşarlar.Hangimiz
melankoli ve hüznün sanattaki yerini inkâr
edebilir ki ? Onu sevmeseniz bile Kafka’nın
sanat tarihindeki önemini yabana atmaya
hakkınız olduğunu düşünmüyorum. Bütün bu
sanatçıların asıl esin kaynağı melankolidir.
Hiç Baltimore veya Allan Poe okudunuz mu bilmiyorum. Çoğu sanatsever bu sanatçıları
melankolik olarak bilir. Teması ‘’Yaşam sevinci’’ olan şiirlerde bile melankolik dönemden çıkmış
olan bir insanın duygularını sezeriz mısraların arasında. Melankoliyi sadece edebiyatta
düşünmemek lazım. Van Gogh’un en sevdiği renk sarıdır ve bu tonlar resimlerine hâkimdir. Bu
canlı rengi kullanmasına rağmen resimlerinde hüzün sezeriz. Claude Monet yaşamının son
yıllarında katarakt olması sonucunda melankolik bir döneme girmiş ve bunu yapıtlarına
yansıtmıştır. Dali soylu bir aileden gelmiş olduğu için diğer sürrealist ressamlar tarafından
dışlanmıştır. İçinde bulunan öfke ve melankoli, yapıtlarında ayrıca ‘’Bir Endülüs Köpeği’’ filminde
görülmektedir.Kafka’nın sanattaki yeteneği ve melankolinin onun için yeri küçümsenemez.
Hangimiz Allan Poe’nun şiirlerindeki mutlak melankoliyi ve ne kadar etkileyici olduğunu yabana
atabilir ki ? Ancak bu unsur yerinde kullanılmalı. Çünkü biri ‘’Çok mutsuzum! Hayat çok
anlamsız !’’diyerek melankolinin arkasına saklanmaya kalkışırsa insanların tepkisi olumlu yönde
olmaz. Bir Kafka veya Tolstoy tadında faydalanmak lazım sanatın bu yaramaz çocuğundan...
Melankoli doğru kullanılırsa baş yapıt, abartılı veya gereğinden az kullanılırsa tatsız bir
cümleler dizisi...
STRES
Ali Berk PERÇİNER
Hepimiz birtakım olaylara karşı tepki veriyoruz. Bu tepkiler genellikle
mutlu, sinirli ya da stresli bir biçimde oluyor. Stres bu saydıklarımın arasında
bir insanın kendisine yapabileceği en büyük zarar.
Streslenmek insanı telaşlandırıyor, bunalıma sokuyor ve kafasında
olumsuz düşüncelerin çıkmasına neden oluyor. Hepimizin bildiği gibi de
olumsuz düşünceler olumsuzlukları getiriyor. Bunlar stresin getirdiği
zararlardan birkaçı. Streslenmenin sonucunda terleme, hızlı nabız, kalp
çarpıntısı, midede ağrı, kasılma, boyun ve şakakta kaslarda gerginlik, nefes
alamama, diş gıcırdatma, çenede kasılma, aşırı tedirginlik, konsantrasyon
güçlüğü, aşırı duygusallık, hâlsizlik, hareket edememe gibi şikayetler oluyor.
Bence en çok streslenmeyi İstanbullular yaşıyor. Özellikle de işi yoğun
olan insanlar. Biz okuldan onlarsa işten çıkıyorlar ve hepimiz İstanbul’un sıkıcı
ve insanı strese sokan trafiğe maruz kalıyoruz. Trafik de insanı strese sokan
etmenler arasında. Stres direk beyne vuruyor. Beyin hücreleri çok sarsaılıyor
ve insan olumsuz düşünmeye başlıyor. Her şeyi beynimizde yaşıyoruz.
Olabildiğince streslenmemeliyiz. Streslenmek bizi olumsuzluklara
sokuyor. Olayların kötü sonla sonlanması moralimizi bozmamalı, stres bizi
yıpratmamalı.
Emre YÜKSEL
16
JOYEUX NOEL
Bu film 1. Dünya Savaşı zamanında geçen gerçek bir olaydır. 2005 yılında yayımlanmıştır,
Christian Carion'un yönettiği bir Fransız filmidir. Birinci Dünya Savaşı sırasında, 1914 yılının
Noel gecesinde yapılan ateşkes ile ilgilidir. Hamile ve hasta olan karısını bırakan binbaşı
Audebert, Alman binbaşı Horstmayer ve İskoç Binbaşı Noel gecesi anlaşırlar. Ülkesi için
savaşan şarkıcı Sprink, Alman tarafında şarkı söylemeye başlar. Ardından İskoçyalı bir papaz
gaydasını çalar. Hep beraber dışarı çıkarlar Noel kutlanır ve o gün için ateşkes ilan edilir. Ama
sonrasında doğu tarafında patlamalar olur ve ateşkes sona erer. Bunu duyan Alman prensi ceza
olarak askerlerini Rusya’ya, o soğuk ülkeye savaşmaya gönderir ve film biter.
Filmin başında okulda öğrenci olan üç farklı
ırktan üç çocuğun bir şiir okuduğunu görürüz. Bu
şiirlerde
çocuklardan,
Fransız
olanına
Almanlar’dan,
Alman
olanına
İskoçlar’dan,
İskoçyalı olanına Almanlar’dan nefret edimesi
gerektiği öğütlenilmiştir. Yaşanan iki dünya
savaşının da temel nedeni ırkçılıktır. Bu film
ırkçılığın çok kötü bir şey olduğunu ve dünyada
sadece barış ve huzur ortamının sağlanması
gerektiği vurgulamıştır. Bu film aynı zamanda
beni geçmişe döndürdü ve ırkçılığın dünyanın
sonunu getirebileceğini anladım. Sadece devlet
savaşmalarını istediği için savaşıyorlar. Aslında
herkes barış istiyor.
NOEL GECESİ KÂBUSU
Emre Yüksel
Balkabağı kralı Jack Skellington, cadılar
bayramı kasabasını yönetmektedir. Kâbuslardan
fırlamış bir kasabayı andıran Halloweentown,
cinler, ruhlar ve yarasalardan oluşan bir halka
sahiptir.
Jack, bir gün Noel Kasabası'na bir ziyaret
yapar. Noel Kasabası Halloweentown'a göre çok
renkli ve güzel bir kasabadır. Jack, orada
gördüklerini kıskanarak kendi şehrini de oraya
benzetmek için Noel Baba’ yı kaçırır. Noel Baba’
nın yerine geçen Jack, çocuklara kendince,
öylesine hediyeler dağıtmaya başlar.Bu hediyeler
genellikle kopuk başlar, garip yaratıklar ve bunun
gibi çocukların sevmeyeceği hediyelerdir.
Bu film, sinema tarihindeki ilk uzun metrajlı stop-motion filmdir.Tim Burton dehâsını bu
filmde de ortaya koymuştur. Film kadar film müzikleri de gayet başarılı. Filmdeki karakterler
de yaratıcı bir dehânın ürünü. Film IMBD’den 8.0 puan almıştır. Film, animasyon olmasına
rağmen büyüklere de hitap etmektedir. Çünkü filmin büyük bir kısmı Jack’in kimlik arayışını ve
piskolojik bunalımını konu alıyor. Filmi izlemenizi tavsiye eder, şimdiden iyi seyirler dilerim.
17
Ali Berk Perçiner

Benzer belgeler

ki Tane Noel Baba

ki Tane Noel Baba sahnelenir. Bu oyunlarda İsa'nın bir ahırda dünyaya gelişi ve doğudan gelen üç müneccimin İsa'ya hediyeler getirmesi canlandırılır. Kiliselerde ve sokaklarda çocuklardan ya da yetişkinlerden oluştu...

Detaylı

Noel Baba`nın günlüğü

Noel Baba`nın günlüğü için burada hediye tasarlıyorum. Noel anne ve elflerim de bana yardım ediyor. Ülkeme girebilmek için, hayal gücünüz olması ve onu kullanabilmeniz gerekli. Bu yüzden daha çok çocuklar geliyor ziyare...

Detaylı

Noel Baba - Vikipedi

Noel Baba - Vikipedi Günümüzün Noel kutlamaları Hristiyan ülkelerde oldukça renkli geçer. Noel hazırlıkları aylar öncesinden başlar. Noelden önce okullarda İsa’nın doğumunun canlandırıldığı oyunlar sahnelenir. Bu oyunl...

Detaylı