docyorum - Gazete Beşiktaş
download 
Şikayet Transkript
yorum - Gazete Beşiktaş
Yorumcular ne dedi?.. SPOR’DA BEŞiKTAŞ Güven TANER Gülengül ALTINSAY Ali ECE Orhan YILDIRIM Hayri ÜLGEN Gazete Bir başkadır Ramazan Kurucusu: İsmail BAŞTUĞ 1 TEMMUZ 2015 - SAYI: 326 - FİYAT: 3 TL Bağımsız SİYASİ Gazete... Rakipsiz... İlk ve Tek... Günlük çıkıyoruz... 16 sayfa... Renkli... www.besiktas.com.tr Kara Kartal’da Şenol Güneş devri n (SPOR) Beşiktaş, Teknik Direktör Şenol Güneş ile 1 yılı opsiyonlu 3 yıllık anlaştı. Beşiktaş Futbol Yatırımları Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin Borsa İstanbul'a gönderdiği ve Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda da detaylı açıklama yer aldı. SPOR’DA Fikret Orman’dan hodri meydan!.. n (SPOR) Yaptığı açıklamalarla gündem yaratan Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman iddialı konuştu. Başkan Fikret Orman: “Erken seçim olacak. Birçok aday varmış. Sandıkta neyin olacağını göreceğiz. Benim bir korkum, bir çekincem yok. İsterse 10 aday olsun” şeklinde konuştu. SPOR’DA Didem TUTAL Haber ve fotoğraflar iç sayfalarda Demba Ba ile yollar ayrıldı n (SPOR) Beşiktaş bir büyük golcüsünü daha kaybetti. Çin’e giden Senegalli golcü Demba Ba ile yollar ayrıldı. Ba gider ayak sitem etti. SPOR’DA Biraz siyaset, biraz spor... Zavallı Milli İrade!.. “Sen önce hükümeti bir devral” Seçim kaosunun sonu nereye varacak?.. Gazetecilik mesleğinden olacak, ainiyet duygum pek yoktur, ama “Ahte vefa...” denen şeye inanırım. Dostu, düşmanı... Millet kararını verdi, “milli irade” tecelli etti (mi acaba)? Şimdi bu “milli irade” denilen şey, duruma göre değişir. İktidarın iktidarını... Seçimler bitti. Koalisyon dönemi açıldığı kesinleşti. İş kimin kiminle hükümeti kuracağında artık. Ancak ona gelmeden birkaç... 7 Haziran seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından siyasetin ve memleketin geleceğiyle ilgili düşüncem pek değişmedi... Demiştim ki ısrarla... İSMAİL BAŞTUĞ 2’DE AYDIN CANDABAKOĞLU 9’DA CAN ATAKLI 4’TE MEHMET FARAÇ 3’TE Meclis Başkanı seçimi ve koalisyon hesapları durmuyor Öteden beri Seçimler ne diyor?.. Parasal oyunlar çözüm değil Güneşli bir yaz sabahına uyandım. Günlerden pazar. Yazı, çizi, konuşmalar gibi önceliklerimi bir yana bıraktım. Kendimi sokağa vurdum... AKP: Seçimlerde yenen ocak-parti kuşkusuz AKP’dir. Türkiye’nin her yerinde seçime girebilen, ayrıca her ilinden oy alabilen... Türk Ekonomisinin yakalandığı ekonomik krizleri dış konjonktürden kaynaklanan krizler ve iç konjonktürden kaynaklanan krizler olarak... TURGAY OLCAYTO 3’TE PROF. DR. AHMET ERCAN 11’DE BURHANETTİN KESİCİ 4’TE Türkiye heyecanlı bir seçim dönemi geçirdi. Hiç kimse umduğunu bulamadı ve ortalık toz duman kaldı... ÖZKAN ALTINTAŞ 9’DA HABER HATTI POLİS-ADLİYE Rezidans inşaatında kaza: 1 ölü var 3. köprünün yolları değişiyor KUZEY Ormanları Savunması, Şehir Plancıları ve Mimarlar Odası’nın da aralarında bulunduğu meslek odaları, 3. köprü güzergahını içeren plan değişikliğinin iptaline ilişkin karar için basın toplantısı düzenledi. Beşiktaş’ta gerçekleşen toplantıda, 8. İdare Mahkemesi’nin “Kuzey Marmara-BeykozBoğaziçi Geri Görünüm ve Etkilenme Bölgesi Geçişi ile Sarıyer İlçesiRumelifeneri-Boğaziçi Geri Görünü ve Etkilenme Bölgesi Geçişlerine İlişkin 1/5000 Ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Değişikliği”nin iptal kararı ele alındı. Toplantıya Şehir Plancıları Yönetim Kurulu Üyesi Ayşe Yıkıcı, Mimarlar Odası avukatı Can Atalay, Kuzey Ormanları Savunması’ndan Ceyda Sungur katıldı. Bu projenin tümüyle iptalinin gerçekleşmesi gerektiği vurgulandı. n Türkiye Gazeteciler Cemiyeti n Türkiye Spor Yazarları Derneği n Dünya Spor Yazarları Üyesi Beşiktaş Emin Ellerde azetecilik mesleğinden olacak, ainiyet duygum pek yoktur, ama “Ahte vefa...” denen şeye inanırım. Dostu, düşmanı iyi ayırt ederim. Herşeyi baştan söylerim. İnsanları yanıltmam!.. Kişisel yorumlara girmem, yazılarım daha çok kurumsaldır. Toplumu ilgilendirsin isterim, ama bazen de insanlar hakkında da iyi kötü ne varsa açık açık paylaşırım. Özetle: Benim gizli saklım pek yoktur!.. SİYASETÇİ VE İNSAN!.. Mesleğim gereği, bir çok devlet adamını tanıma fırsatım oldu. Bunların arasında, Demirel de vardı. Kendisini tanıma fırsatı bulduğum için mutluyum. Önemli bir devlet adamıydı. Ayrıca hoş sohbet bir insandı. Özal'ı da takip ettim, Erdal İnönü'yü de... Özal'ın zekası, gözünden kaçmayan detayları ve muzip yaklaşımını, Erdal İnönü'nün o kendine özgü ses tonuyla direkt konuşmasını, samimi tavrını unutmak mümkün değil. Bizim gazeteyi alıp poz vermesi aklımdan hiç çıkmaz. Zaman zaman kullanırız bu bizim için çok önemli bir değer olan pozu... O devirde gazetecilere yakın insanlardı bu siyasiler... Daha bir muhabbet vardı. Eleştiriye de mizaha da açıktılar!.. “GÜLE GÜLE DEMİREL” En son yaklaşık 15/20 yıl önce bir tesis, sonra bir de hastane açılışında bir araya gelmiştik Demirel ile... Her ikisinde de konuşma fırsatımız olmuştu. Hatta hastane açılışında yeni doğan bir bebekle fotoğraf verdiğinde, benim imzam ile bu haber Sabah Gazetesi'nde “Eline doğdu” başlığıyla kocaman yer almıştı. Küpürleri halen saklarım. Kendisi sayesinde DYP'nin zamanın İstanbul İl Başkanı Orhan Keçeli ve onun vasıtasıyla da Deniz Ticaret Odası Başkanı Cengiz Kaptanoğlu'nu da tanıma fırsatım oldu... Keçeli vasıtasıyla, Tansu Çiller'in Demirel'e tanıştırılmasındaki süreçleri de izleyen bir gazeteciyim. Aradan yıllar geçti, hiç karşılaşmadık bir daha... Sonra bir de baktım bir haber düştü, ajanslara... Demirel ölmüş... Ne diyelim? Bir çok G Demirel'i kaybettik üleyman Demirel son yolculuğuna uğurlandı. Özel Ankara Güven Hastanesi'nden yapılan açıklamada, Demirel'in vefatına ilişkin bilgi verildi. Açıklamada, böbrek yetmezliği, kalp yetmezliği ve akut solunum yolları enfeksiyonu sebebiyle hastaneye yattığı, sağlık durumunun giderek ağırlaştığı, tedavi süresinde solunum ve kalp fonksiyonlarında ileri derece kötüleşme sonrası 17 Haziran 2015 saat 02.05'te hayatını kaybettiği belirtildi. Süleymen Demirel'in naaşı, memleketi İslamköy'deki Çalca Tepesi'nde toprağa verildi. Demirel'in defnedildiği alana gül yaprakları döküldü. Ayrıca çeşitli illerden toprak, bazı barajlardan da su getirildi. Defin işleminin görülmemesi S BEŞİKTAŞ’TA Albay Çetin Oğuz adındaki bir şahıs silahlı saldırıya uğraması sonrasında failler belli oldu. İşte detaylar: Seçim günü İstanbul’un Beşiktaş ilçesinde Şakir Kesebir Caddesi’nde eşi Asuman Oğuz (66) ve adı Albay Çetin Oğuz (67) saldırıya uğradı. Yasadışı sol bir örgüt internet üzerinden bir açıklama yaparak silahlı saldırıyı üstlendi. Saldırıda yaralanan Oğuz ve eşi, Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi’ne kaldırıldı. Polis, motosikletle olay yerinden kaçan 2 şüpheliyi yakalamak için çalışma başlattı. 4 kişinin göz altına alındığı öğrenildi. Şüphelilere ait olduğu belirlenen motosiklet, Beşiktaş Abbasağa Parkı yakınındaki çıkmaz sokakta tespit edildi ve motosikletin plakası da aynı sokakta sökülmüş halde bulunmuştu. Gazeteci Biraz siyaset, biraz spor... LEVENT Emniyetevleri Mahallesi Eski Büyükdere Caddesi'ndeki rezidans inşaatında çalışan Emrah Kunur (28), tamir yaparken hayatını kaybetti. Kunur'un, zemin katta asansör tamiri yaparken, yanlışlıkla asansörün düğmesine bastığı iddia ediliyor. Kunur, aniden hareket eden asansör ile duvar arasına sıkıştı. İnşaat alanına gelen itfaiye ve sağlık ekipleri tarafından bulunduğu yerden çıkarılan Kunur'un, yaşamını yitirdiği belirlendi. Aynı inşaatta çalışan Emrah Kunur'un kardeşi Ömer Kunur'un, ağabeyini kurtarma çalışmasını izlerken ayakta durmakta zorlandığı görüldü. Olaya ilgili soruşturmanın sürdüğü bildirildi. Albay suikastine 4 tutuklama İSMAİL BAŞTUĞ 2 9. CUMHURBAŞKANI Süleyman Demirel, solunum yolu enfeksiyonu, kalp yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetti. Demirel, doğduğu İslamköy'de defnedildi. için askerler tarafından dev Türk Bayrağı açıldı. Defin sırasında Muhafız Alayı Askerleri saygı atışı yaptı. Toprak atma işleminin tamamlanması sonrası Kur'anı Kerim okundu. Törene, Demirel'in ailesi ve yakınlarının yanı sıra, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Eski TBMM başkanlarından Hüsamettin Cindoruk, Köksal Toptan, Hikmet Çetin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, DSP Genel Başkanı Masum Türker, DP Başkanı Gültekin Uysal, CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, MHP İstanbul Milletvekili Meral Akşener, eski bakanlardan Cavit Çağlar, eski Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal, AK Parti Trabzon Milletvekili Süleyman Soylu gibi isimler ve çok sayıda vatandaş katıldı. Öte yandan Demirel'in cenazesinin, Isparta'daki anıt mezara defnedilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı, Resmi Gazete'de yayımlanmış, defin işlemleri de başlatılmıştı. kişi başka türlü tanıyabilir ama, ben güleryüzlü, dinlemesini bilen bir insan olarak tanıdım kendisini. Allah rahmet eylesin. HÜKÜMET ARAYIŞLARI... Seçim sonrası ortaya çıkan siyasi tablodan koalisyon çıkar mı bilemem... Çıkar belki ama, uzun soluklu bir hükümet olamaz gibi geliyor bana. Bir tarafta AKP, diğer tarafta muhalefet ... Yani; CHP, MHP, HDP... Muhalefet kanadının hükümet kurma sayısı yeterli ama mümkün görülmüyor. AKP ile CHP veya AKP ile MHP koalisyon kuracak gibi lanse ediliyor. AKP ve HDP ise hiç dillendirilmiyor. Çünkü seçim öncesi HDP kapıyı kapattı deniliyor!.. Azınlık hükümeti de belki... Siyasette 24 saat bile önemli her şey olabilir. Ama bir tek şey kaçınılmaz, o da; bir erken seçim. Zamanı ne zamandır, kestirmek zor, ama kurulacak hükümet hangisi olursa olsun, uzun soluklu olmaz. Yazın bir kenara!.. SPOR MU KALDI?!.. Dünya Spor Yazarları üyesiyim. Ulusal gazetelerde spor köşe yazıları yazdım. Radyo Spor'da yıllarca program hazırlayıp sundum. Ama; 3-4 yıldır spor yazısı yazmıyorum. Ara sıra bazen oluyor ama o da tam değil. Yazmamamdaki nedeni de, sporun spor olmaktan çıktığı için diye açıklamıştım. Kendi şirketlerinde yapmadıklarını, spor kulübü başkanı ve yönetici olunca yapan insanları gördükçe ne yazarsan yaz, ne söylersen söyle bir şey değişeceğine inanmıyorum. Kulüplerin durumu ortada, milli takımımızın durumu ortada, branşların durumu ortada... Türkiye'de sporun durumu ortada... Ne yazık ki hiçbir derecemiz yok. Dünya sıralamalarında adeta sürünüyoruz. Varsa yoksa kaos, kavga. Kahvehane sohbeti!.. Bunun karşılığında başkanların durumu ortada, yöneticilerin durumu ortada!.. Köşe başlarını tutanların durumu ortada... Maşallah hepsinin hali vakti yerinde, keyifliler, her geçen gün daha da semiriyorlar!.. Ne yazayım, ne söyleyeyim... Deniz bitmiş!!! Ünlü oyuncu Sümer Tilmaç kalbine yenildi iyatro, sinema ve dizi oyuncusu Sümer Tilmaç (67), Sedat Peker’in Esma Sultan Yalısı’ndaki düğünü sırasında geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. İşte bazı detaylar: 2005 yılında tutuklanan ve organize suç örgütü liderliği suçundan 14 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasına çarptırılan Ergenekon davası sanıklarından Sedat Peker, tutuklu bulunduğu Kandıra F Tipi Cezaevi’nde avukatı Özge Yılmaz ile evlenmişti. Sedat Peker’in geçen yıl Mart ayında tahliye olmasından sonra, çift bu akşam Ortaköy’deki Esma Sultan Yalısı’nda düğün yaptı. Düğüne magazin dünyasından çok sayıda tanınmış isim de katıldı. Oyuncu Sümer Tilmaç da düğüne arkadaşlarıyla birlikte geldi. Tilmaç, düğün töreni başlamadan önce masada otururken aniden fenalaştı. Kalp krizi geçirdiği anlaşılan Sümer Tilmaç’a kalp masajı yapıldı. Sanatçı, ambulansla Etiler’deki Liv Hospital Hastanesi’ne kaldırıldı. Ancak Sümer Tilmaç, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Usta oyuncu Sümer Tilmaç 67 yaşında yaşamını yitirdi. Sedar Peker’in düğününde yere yığılan oyuncuya ilk müdahaleyi davetliler arasında bulunan doktorlar yaptı. Kalbinin durduğu anlaşılan Tilmaç, kalp masajıyla hayata döndürüldü. Yaklaşık 40 dakikada gelen ambulansla Ulus’taki özel hastaneye kaldırılan Sümer Tilmaç, yoğun bakıma alındı ancak usta oyuncu, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Daha önce hem kalp hem de akciğer yetmezliği tanısı konan Tilmaç’a 2012 yılında anjiyo yapılmıştı. Öte yandan Sedat Peker, düğününde fenalaşan usta oyuncu Sümer Tilmaç’ın hayatını kaybettiği hastaneye koştu, Etiler’deki Liv Hospital Hastanesi’ne gelmişti. T n HABER HATTI BEŞİKTAŞ’TA 23 mahallenin farklı noktalarında yüzlerce kişilik iftar sofralarında vatandaşlar bir araya geliyor. Yerel yönetim, Çarşı ve Yeryüzü Sofrası iftar yemekleri Beşiktaşlılar ile Abbasağa Parkı’nda buluştu. MEHMET FARAÇ Gazeteci Seçim kaosunun sonu nereye varacak?.. Haziran seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından siyasetin ve memleketin geleceğiyle ilgili düşüncem pek değişmedi... Demiştim ki ısrarla, “Seçim sonuçlarıyla ortam öylesine çıkmaza sürüklendi ki, bu saatten sonraki koalisyon tartışmaları da havanda su dövmekten ileri gitmeyecek... Çünkü AKP yıkılmadı, özellikle PKK siyasetinin beklentileri Meclis’i kilitleyecek ve eninde sonunda kaos çıkacak...” AKP rantiyesinin alışılmış beklentilerinin siyasetteki baskısını göz önüne alan bir düşünce değildi bu... Öyle siyasi istikrarcılık oynayan cambazların ahkamına da, düne kadar AKP’ye küfrederken şimdilerde iktidarın kucağına oturmaya çalışan çarkçıların gevşekliğine de kapılmadık... Çünkü son 13 yıldır AKP eliyle dayatılan “yoksullaştır-köleleştir” siyasetinin ezici bir yenilgi yaşamasını beklemiyorduk... Ve görüldü ki; medya da, siyaset de AKP’nin darmadağın olacağı beklentisindeyken büyük hayal kırıklığı yaşadı... Peki, bu seçim kaosunun sonu nereye varacak?.. 4 ŞİRKETİN UYARISI!.. Baksanıza, AKP halen birinci parti ve muhalefet ortaklık yapmak için sıraya girdiğine göre de halen iktidarın vazgeçilmezi... Bu kaos tablosunun nedeni yalnızca AKP değil, daha önce de defalarca vurguladığımız gibi, toplum “seçenek” olacak bir siyaset kurumu görmeyince, AKP’yi tamamen yıkmak yerine Erdoğan-Davutoğlu cephesine sert bir uyarı vermekle yetindi... Kimse kendini kandırmasın; 3 dönem kuralına takılanların kırgınlığı ve aday listelerine yönelik sert tepki örgütlerin şevkini kırmasaydı AKP’nin oyu yüzde 45’e de yükselebilirdi... Bu kapsamda, ANAR, GENAR, MAK ve ANDY-AR adlı araştırma şirketlerinin dün medyaya yansıyan analizlerindeki ortak noktanın, “şimdi seçim olsa AKP tek başına iktidar” şeklinde olduğunu da unutmayınız... AHVAL DÖNEKLERİ!. Peki, “17 Aralık” gibi yüz kızartıcı bir rüşvet ve yolsuzluk rezaleti her demokratik ülkede iktidarı devirebilecekken, Türk siyasetinde adeta Meclis duvarlarına kazınan vurdumduymazlık, toplumdaki “banane”cilik takiyesini bir kez daha dışa vurmadı mı?.. Unutmayınız ki, bu duyarsızlığın altında AKP’nin son 13 yılda kendi rantiyesini yaratmasının da çok büyük payı var... Bu rantiye kesimi yalnızca özelleştirme yağmasıyla müteahhit kesilen köşe dönmeci tayfasını, döviz spekülatörlerini, borsa vurguncularını kapsamıyor... Bu takımın içinde yalnızca yandaş kalemşorlar, klavyesini AKP’ye kiralayan soytarılar, yalı yazarları, mikrofon çakalları, tartışma tellalları, köşk kalemşorları, müteahhit gazeteciler de yok... Ahval ve şerait kendileri için müsait olanlarla, kendilerini ahval ve şeraite uyduran dönek takımını da bu rantiye kazanı içinde sayabilirsiniz... 7 Haziran’da seçilemeyince karısının türbanını çıkartan AKP’li İzmir milletvekilinin öyküsü daha geçen hafta medyaya yansıdı ki, inanç ve ahlak açısından da ibret vericidir... 7 Unutmayız ki bunlardan çok var... Çünkü bu tipler sosyetenin köşe dönmeci kuytularında takla atarken, siyasetin sömürücü yeşil zemininde döneklik dansı yapmayı da doğal sayanlardır... YOKSULLAŞTIR-KÖLELEŞTİR!.. Haramzade rantiyeler bitti sanmayın... Bir de gariban takımı var ki, onlar küçük ve belki de zorunlu çıkarlar ve boyun eğmeler uğruna memleketin tüm dertlerini hasıraltı etmeye hazır bilgisiz- duyarsız kitleler... Yaşlılık ve yoksulluk maaşına mahkum edilen garipler, her dönemin kömürcü- bulgurcu takımı, eğitimöğretim yardımı, bakıcı parası, asker aylığı, özürlü maaşının yanı sıra taşeron işçiliğiyle yakasını iktidara kaptıran zavallılar da siyasetin doğal çıkarcıları olarak ne yazık ki AKP’nin dayanakları oldular... Ve en vahimi de yüzlerce kalem rant uygulaması ne yazık ki toplumu büyük ölçüde esir alırken, ülke nüfusunun 8’de birinin “devlet” eliyle ve sözde “sosyal güvence” kıskacıyla adeta esir alınması... Daha önce de yazmıştık; bu ülkede 10 milyonu aşkın Yeşil Kartlı var... Unutmayınız ki, 2011 seçimlerinde Urfa ve Diyarbakır’da AKP 550- ile 600 bin arasında oy alırken, iki kentte aynı oranda Yeşil Kartlı bulunuyordu... Yani aslında ülkenin en büyük siyaset kurumu, “Fakir fukara fonu” adıyla, “yoksullaştır-köleleştir” zihniyetinin ayakta tuttuğu Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Partisi’dir!!! KISKAÇ KİMİ BÜYÜTÜYOR?.. Eminim hepiniz bu satırlardan sonra, “bu adam nereye varmak istiyor” diye soruyorsunuz... Önce ANAR, GENAR, MAK ve ANDY-AR adlı araştırma şirketlerinin medyaya dün yansıyan analizlerindeki ortak uyarılara dikkat çekmekte yarar var. Bakın ne demişlerdi; “AKP’nin gerisinde kalan siyasi partilerin koalisyona girmemek için uydurdukları bahaneler vatandaştan tepki topluyor. İş dünyası başta olmak üzere herkes bir an önce hükümetin kurulmasını ve belirsizliğin ortadan kalkmasını istiyor. Seçmenin ‘uzlaşın’ çağrısına rağmen koalisyon için olmadık şartlar ileri süren muhalefete tepki büyüyor. Masayı dağıtan erken seçimde kaybeder...” Bunlar AKP’yi vazgeçilmez gösteren iddialar da olabilir!.. Ancak sözün özü şudur; 7 Haziran seçimlerinden istikrar çıkmadı, tam aksine kaos var ortada... Muhalefet, AKP karşısındaki hezimetlerini örtmek için iktidara yamanmaya çalışırken, Türkiye’nin sosyo-ekonomik durumu ve toplumsal duyarsızlık da AKP’yi ne yazık ki halen “seçenek” gösteriyor... O halde AKP ile kim koalisyon kurarsa kursun bu uzun ömürlü olmayacak... İktidarın karşısına çıkacak her sorun da erken seçimi zorunlu kılacak... “Açılım”, cemaat operasyonları, 17 Aralık soruşturması ve Erdoğan’ın müdahaleci tavrı olası krizler açısından başta geliyor... Muhalefet kendine dönerek, yoksulu kucaklayan, ekonomiye umut veren yepyeni bir siyaset anlayışıyla ayağa kalkamazsa ülke “istikrar” bahanesiyle yine AKP’ye mahkum olacak... Bunun en büyük suçlusu da hiç şüphesiz AKP’yi 13 yıldır “birincilik”ten düşüremeyenlerdir... Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı YORUM Çarşı’da iftar yemeği YORUM TURGAY OLCAYTO 3 RAMAZAN ayı etkinlikleri kapsamında Beşiktaş’ta çeşitli alanlarda kurulan sofralar, merkezi yerlerdeki çorba çeşmeleri ve bir çok etkinlik dikkat çekici... Abbasağa Parkı’ndaki iftar çadırında Çarşı grubu üyeleri, Beşiktaşlılar ve vatandaşlar bir araya geldi ve iftar yaptı. Beşiktaş'ın mahallelerinde 600 kişilik iftar sofralarıyla vatandaşlar bir araya geliyor. Ortaköy, Barbaros Meydanı ve Abbasağa Parkı’ndaki iftar çadırları dikkat çekti. Haziran ayında Çarşı grubu üyeleri, Abbasağa Parkı'nda iftarda buluştu. Diğer yandan Beşiktaş Belediyesi’de her gün iftar sofrası hazırladı. Didem TUTAL Etiler’de kentsel dönüşüm!.. KENTSEL Dönüşüm Etiler’de başlıyor. 47 müteahhitin talip olduğu Petrol Sitesi’nin dönüşümünü Katarlı QT Holding yapacak. QT, 250 milyon $ yatırımla siteye çarşı, ticari alan ve sağlık merkezi ekleyecek. Toplam 364 hak sahibi bulunan Petrol Sitesi yönetimi eleme yaparak firmayı seçti. tiler’deki Uçaksavar sitesinin Teknik Yapı ile anlaşma imzalaması üzerine kentsel dönüşüm sürecini hızlandırarak taliplileri arasında eleme yapıp firmasını seçti. Petrol Sitesi, Katarlı QT Holding ile anlaştı. Etiler’de yaklaşık 50 yıl önce 34 bin metrekarelik alanda inşa edilen Petrol Sitesi’nde toplam 364 hak sahibi bulunuyor. Kentsel dönüşüm için uzun süredir çalışmalar yapan siteye 47 müteahhitten dönüşüm için talep gelmişti. Site yönetimi, bu 47 firma arasından eleme yaparak, sayıyı 3’e indirdi. Hak sahipleri bu 3 firmayı oylayarak, yüzde 90’ın üzerinde oranla Katarlı QT Holding’i seçti. 2014 yılında Türkiye’ye giren QT E Holding’in merkezi İstanbul’da bulunuyor ve yönetim kurulu başkanlığını Katarlı Profesör Abdullatif Al Meer yapıyor. QT Holding’in projeyi yürütecek şirketi QT Real Estate 4 milyon lira sermaye ile Haziran 2014’te faaliyetlerine başladı. Şirketin Türkiye’de gayrimenkul dışında elektrikli Otomobil, finans ve gıda alanında çalışmaları var. Gayrimenkulde ise 2 milyar dolara yakın yatırım hedefliyor. Edinilen bilgiler göre site sakinlerinin görüşleri alınarak Fransız mimarın konsept projesi hazırlandı ve site sakinleri sunumu kabul etti. 1 yıllık izin süreci sonrası 3 yıllık inşaat süresi öngörülüyor. 250 milyon dolarlık yatırımla hayata geçecek projede konutun yanı sıra ticari alanlar, Çarşı ve sağlık merkezi bulunacak. Öteden beriden üneşli bir yaz sabahına uyandım. Günlerden pazar. Yazı, çizi, konuşmalar gibi önceliklerimi bir yana bıraktım. Kendimi sokağa vurdum. Adada hafta sonu kalabalığı. Vapurlar, motorlar iskelelere yolcu indiriyor ha bire. Büyüğü küçüğü, kadını erkeği ile serinlemeye denize koşuşturuyor insanlar. Bir süre izliyorum. Sonra ters yöne seğirtiyorum. Köşe başında bulabildiğim arkalarda bir yere oturuyorum. Burası dostlarla buluştuğumuz, kahvesini, demli çayını içtiğimiz alçak gönüllü, sevimli bir mekan. Kahvemi içerken bir yandan da keyifle pipo tüttürtmeye koyuluyorum. Yaşama renk katan her güzelliği elimizden alma uğraşındaki iktidar böylesi küçük mutlulukları da yasaklar hanesine kaydetmeyi sürdürüyor. Bakalım bundan böyle daha ne tür yasaklara tanık olacağız. Yılların eskitemediği emekli bir milletvekili dostumla siyaset ve siyasetçiler üzerine sohbete başlıyoruz. İsmet İnönü, Celal Bayar, Bülent Ecevit ve Süleyman Demirel’in üsluplarına dikkat çekiyor dostum. Siyasi rakiplerinin arkasından konuşurken bile kullandıkları sözcüklerin zarafet içerdiğini anımsatıyor. Haklıydı. Bu konuda benim de tanıklıklarım vardı. Meydanlarda mikrofonda, ekranlarda bağırarak konuşmalar, belden aşağı vuran, nefret kusan söylemler politika erbabının yeni marifetleri. Seçim öncesi ve sonrası Selahattin Demirtaş’ın sakin, akıcı, yer yer esprili konuşmalarına da övgüyle değindik. Emekli milletvekili dostum, ölümünden birkaç ay önce Süleyman Demirel’i ziyaret etmiş. Sohbet sırasında Demirel’in bir cümlesinin altını çizmiş. Şöyle diyesiymiş 9. Cumhurbaşkanı: “…Bu gün artık ülkenin yönetilecek durumu kalmamıştır.” Haksız mı? dedim dostuma. Şimdilerde ne kural kaldı ne de kurumlar. Dostum gülümseyerek ekledi: “Seçim sonrasındaki süreçten fevkalade memnunum. Ekranlardan, meydanlardan taşan o bağrış çağrış yok. Sessizliği özlemişiz. Hükümetsiz de G Gazete bir biçimde devlet işleri pekala yürüyor.” Gülüştük. Bu denli politika yeterdi. Kendime pazar tatili vermiştim. Sözde. medya, politika sorunları gündemimde olmayacaktı. İzin isteyip kalktım, sıcağa rağmen deniz kıyısında uzunca bir yürüyüş yaptım. Denizin dalgalarını, martıların seslerini dinledim. Karımı özlemişim. Ne kadar severdi bu küçücük adayı, bu sahil yolunu. İçimden hiç atamadığım hüzün yine tüm benliğimi sardı. Birden kendimi onca kalabalığın arasında yapyalnız hissettim, Fuzuli’mi mısralarını mırıldandım : “ Ne yanar kimse bana ateş-i dilden özge/Ne açar kimse kapım bad-ı sabadan gayrı.” Benimki aslında pek yalnızlık da sayılmaz, çaresizlikten kaynaklanan bir duygusal durum demek daha doğru. Sanki bir tür kendine yazıklanma. Oysa nefret ederim kendine acıyan, kişiliği zayıf insanlardan. Üstelik çocuklarım, damadım, torunlarım ve kardeşten yakın dostlara sahibim. Böylesi düşüncelerle boğuşurken gel git yenileri de üşüştü beynime. Yaşadığımız coğrafyadaki insanlık dramlarını, zulmü, insanlık ayıplarını, emek insanlarının sıkıntılarını anımsadım. Sabahki iyimser havam kaybolmaya yüz tuttu. Geriye döndüm. Arka sokaklardan ağır ağır evimin yolunu tuttum. Okur da yazarının en yakınıdır diye düşünürüm. Bu açıdan kendimi fazlaca anlattığım bu yazı için okurun hoşgörüsüne sığınıyorum. Gece şiirle haşır neşir oldum. Bizim kuşağın usta şairlerinden Ülkü Tamer’den “Uyku” şiirini sevdim ve yazıyı bu şiirle sonlamak istedim. Umarım beğenirsiniz. Bana çiçek gönderme Bir kuş ağacı gönder Dallarında gezinsin Kül rengi güvercinler Konsunlar yastığıma Uyutmak için beni Sırtlarında kuş tüyü Gagalarında ninni Kaldırıp yatağımı Uçursunlar göklere Kendimi yıldızlarda Bulayım birdenbire Bana çiçek gönderme Bir kuş ağacı gönder Alnıma dokunsunlar İyileşmiş desinler BEŞİKTAŞ BAĞIMSIZ SİYASİ GAZETE KURULUŞ: 1 NİSAN 2000 YAYIN TÜRÜ: Yerel süreli yayın. Her ayın 1’inde yayınlanır. Basın meslek ilkelerine uymaktadır. İMTİYAZ SAHİBİ VE SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ: İsmail BAŞTUĞ HABER MERKEZİ: Didem Tutal, Onur Baştuğ, Muzaffer Topal, Uğur Baştuğ, Burhanettin Kesici. KATKIDA BULUNANLAR: Özkan Altıntaş, Can Ataklı, Turgay Olcayto, Mehmet Faraç, Demirhan Hararlı, Pof. Dr. Ahmet Ercan. SPOR KATKIDA BULUNANLAR: Kemal Ulusu, Bilal Meşe, Faik Gürses, Fatih Doğan, Fikret Ercan, İsmail Er, Korkut Göze, Ömer Güvenç, Gülengül Altınsay, Zafer Arapkirli, Hayri Ülgen, Orhan Yıldırım, Sanlı Sarıalioğlu, Yemen Ekşioğlu, Kartal Yiğit. GENEL MERKEZ: Veri Basın Haber Ajansı Danışmanlık ve Yayın Tic. Ltd. Şti. ADRES: Sinanpaşa Köprü Sok. Çelik İş Merkezi No: 10/66 Beşiktaş-İstanbul TEL: (0 212) 236 80 81- 82 FAKS: (0 212) 236 39 40 E-MAIL: [email protected] WEB: www.besiktas.com.tr www.beşiktaş.com.tr BASKI: Akademi Basın Yayın Organizasyon Matbaacılık Turizm ve San. Tic. Ltd. Şti. ADRES: Davutpaşa Cad. Güven Sanayi Sitesi C Blok No: 230 Topkapı/İstanbul TEL: (0 212) 493 24 67 - 68 - 69 DAĞITIM: Akademi Kurye ve Dağıtım Tic. Ltd. Şti. İSİM HAKLARI: Gazete BEŞİKTAŞ ve BEŞİKTAŞ Gazetesi isim ve telif hakları yazılı basın ve internet ortamında tarafımıza ait olup hiçbir şekilde kullanılamaz. Gazeteye katkıda bulunanlardan sorumlu tutulamaz. Yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir. İlan, reklam ve tanıtımların sorumluluğu gazeteye ait değildir. Gazete Beşiktaş ve Beşiktaş Gazetesi içiçe yayınlanmaktadır. Beşiktaş Gazetesi’ni günlük olarak, Gazete Beşiktaş’ı ise her ay, dünyanın her yerinden dilediğiniz zaman internet üzerinden gazeteniz elinizdeymiş gibi sayfaları çevirerek okuyabilirsiniz. www.besiktas.com.tr ürk Ekonomisinin yakalandığı ekonomik krizleri dış konjonktürden kaynaklanan krizler ve iç konjonktürden kaynaklanan krizler olarak iki gruba ayırmak mümkündür. 2008 yılında yaşanan daralma ABD’de finansal değerlerin 1929’daki gibi birdenbire düşmesinden kaynaklanmış ama bize pek hasar vermemişti. Hatta Amerikan Merkez Bankası FED’in faizsiz para basması bütün dünya finans piyasalarına doping etkisi yaptı ve Türkiye de bundan fazlasıyla nasibini aldı. O nedenle bugün bile “ABD ekonomisi düzelmesin faizler de artmasın” diye dua edenler olduğunu görmekteyiz! Türkiye’nin kendi yapısal nedenlerinden kaynaklanan ekonomik krizlerinin en büyüğü 2001 krizidir. Bu nedenler neler diye baktığımızda hemen iki olgu göze çarpıyor: Yüksek cari işlemler açığı ve siyasi istikrarın bozulması… Geçmişte cari açık yüzde 3-3,5 oranını geçince sıkıntı yaratmaya başlardı ama günümüzde sıcak paraya ulaşımın kolaylaşması ile Merkez Bankalarının dünya piyasalarına bol para pompalaması bu tehlikeli sınırların aşılmasını kolaylaştırmış ama bu durum aynı zamanda ülkemizi dünyanın en kırılgan ekonomisi yapmıştır. Kısa BURHANETTİN KESİCİ T Ekonomist YORUM Parasal oyunlar çözüm değil vadeli borç stoku 128,3 milyar dolardır. Net uluslararası yatırım pozisyonu Nisan’da 394,1 milyar dolar açık vermiştir ki bu miktar oransal olarak olması gerekenin (yüzde 35’in) çok çok üzerindedir. Dış finansman bilançolarındaki açık her ay beklentilerin tekrar üzerinde gelmeye başlamış, ilk çeyrekte lüks tüketimle büyüdüğümüz anlaşılmıştır. FED birkaç ay sonra sıkılaştırmaya başladığında Euro/Dolar pariteye doğru yaklaşarak ihracat gelirlerimizi daha da azaltacaktır. Yunanistan’ın temerrüt riski ise hala devam ediyor ve bu da parite üzerinde başka bir baskı unsuru… Siyasi istikrar konusuna gelince… Kağıt üzerindeki kombinasyonlara girmeden sadece mümkün olabileceklere bakarsak: AKP bir azınlık hükümeti kuracak olsa… Siyasetteki tabiriyle topal ördek bir yönetim olarak yerli ve yabancı ekonomik aktörleri eskisi kadar memnun edebilecek midir ve ömrü ne kadar olacaktır? CHP veya MHP… Birinden biri AKP ile koalisyona girip paranın çekileceği bir dönemde kendini ateşe atar mı?.. Hadi attı diyelim; bürokratik kontrolü sağlayamazsa ve seçmene verdiği sözleri tutamazsa pişman olmayacak mıdır, ya da ilk seçimde (tabii ki bu erken seçim olacaktır) seçmen onu pişman etmeyecek midir? Bu açmazlarla bir koalisyon kabinesi ne kadar başarılı olabilir ve ne kadar sürebilir?.. Demek ki şimdilik bir çözüm bulunsa bile, bu çözüm kendi içinde birçok açmazı taşıdığı için uzun ömürlü olamayacak ve krizlerin ikinci unsuru olan siyasi istikrarın bozulması tehlikesi şimdilik atlatılsa bile bir süre sonra yeniden filizlenmeye başlayabilecektir. Bu tehlikeyi önlemek için; eğer bir koalisyon kurulabilirse önce ilk sorunu halletmek, yani cari açığı acil tedbirlerle azaltmak gerekir. Gelen hükümet para politikalarını kurtarıcı olarak görmeyi bırakıp özellikle ihracat odaklı çalışan reel sektörün sorunlarına çözüm bulmaya çalışmalıdır. Yatırım ortamını süratle iyileştirmeli, yabancı sermayenin doğrudan yatırım şeklinde gelmesini özendirmelidir. Lüks tüketimi pahalı hale getirmelidir. Merkez Bankası’nın büyüme hedefli çalışmasını sağlamalıdır. Bütün bunlar kısa vadede kolayca yapılabilir şeylerdir. Ama önce; parasal oyunlarla zaman kazanarak yapısal sorunları öteleyip ağırlaştırmanın da bir sonu ve bedeli olduğunu bilen ve bunun faturasını halka çıkarmaktan imtina eden kadrolarla yola çıkmak gerekiyor ki kolay olmayan budur. Son seçenek olarak yeniden bir seçime gidersek… Türkiye bugüne kadar yaptığı hataların ve boşa zaman geçirmesinin faturasını kısmen de olsa zaten ödeyecek! Yayınımız ses getirdi!.. Çevre gününde temizlik üzlerce vatandaş Ortaköy Meydanı’nda buluştu. Canlı yayında Boğaz’a dalış yapılarak çöp toplandı ve etkinlikte denizin altından çocuklarla konuşulması dikkat çekti. Beşiktaş Belediyesi ve Sualtı Temizlik ve Bilinçlendirme Hareketi Derneği’nin birlikte düzenlediği “Konuşan Balık Deniz ve Çocuk Şenliği” ile “5 Haziran Dünya Çevre Günü etkinliği” Sahil Güvenlik Marmara ve Boğazlar Bölge Komutanlığı işbirliği ile Ortaköy Sahili’nde gerçekleştirildi. Etkinliğe çok sayıda vatandaş ve çocuklar katıldı. Etkinlik kapsamında denizaltına dalış yapıldı ve interkom bağlantısı gerçekleşti, su altından sesli ve Y GAZETE Beşiktaş’ın Ortaköy’deki deniz kirliliği ile ilgili haberi sonrası ve Dünya Çevre Günü nedeniyle Beşiktaş’ta bir deniz temizliği operasyonu yaşandı. Su altından cam şişeler, cep telefonu, ruj, bıçak ve iki adet Türk bayrağı da çıkarıldı. görüntülü iletişim kurdu. Etkinlikte, çocukları su altıyla, denizle bütünleştirme isteği vurgulandı. Çocukların denizi, suyu sevmesiyle birlikte onları koruyacak bir nesli daha kolay yetiştirileceği vurgulandı. Yetkililer şunları söyledi: "Bu etkinlik boğaza dair hem bu gün azalan balık popülasyonunu hem de balık çeşitliliğine canlı çeşitliliğine ilişkin önemli bir mesajdır. Boğaz dünyada en güzel noktalardan bir tanesi bizim için. İstanbul’un kalbi Beşiktaş’ta çok önemli bir sahil bandı var. Buradan doğayı, denizi, sahili, boğazı koruyarak bir mesaj veriyoruz.” Beşiktaş’ın trafik yükünü azaltacak stanbul’un köprü geçişlerindeki araç trafiğini rahatlatmak amacıyla yeni bir arabalı vapur hattı hizmete alınıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Ulaştırma Koordinasyon Merkezi kararı ile iki yaka arasında alternatif geçişlerin artırılmasına yönelik Çubuklu-İstinye arasında yeni bir arabalı vapur hattı seferi başlatıyor. İlk etapta 70-80 araç kapasiteli hatta, Maslak, Levent, İstinye’deki iş yoğunluğu dikkate alındı. Proje Beykoz, Çubuklu, Kavacık noktalarına kısa sürede erişilmesini sağlayacak. Boğaz ve köprü trafiğine girilmeden deniz yoluyla karşı yakaya geçiş sağlanacak. Hat Beşiktaş güzergahındaki metro istasyonları ile entegre edilecek. Öte yandan EminönüKadıköy hattında 3 yeni gemi de gündemde. Yan balkon yok, üst güverte var. İki taraf da camla kaplı ve geminin yolcuları burun kısmından alınıyor. Yetkililer, "3 adet yeni yolcu gemisi, kentin simgesi haline gelen vapurların yerini alacak değildir” diyerek gemilerin vapurların yerini almayacağı veya bir alternatif yerine geçmediğini vurguladı. İ CAN ATAKLI 4 Gazeteci YORUM Güzel kardeşim; sen önce hükümeti bir devral S eçimler bitti. Koalisyon dönemi açıldığı kesinleşti. İş kimin kiminle hükümeti kuracağında artık. Ancak ona gelmeden birkaç saptama yapmak istiyorum. Seçim akşamı bütün siyasi liderler “zafer” konuşmaları yaptılar. Anladığımız şu ki bütün partiler seçimden başarı ile çıktıklarına inanıyor. Bu yanlış. Çünkü bu seçimden hiçbir parti başarılı çıkmadı. AKP yüzde 41 oyla birinci olduğuna seviniyor ve “milli irade hala arkamızda” masalını söylemeye devam ediyor. Evet AKP birinci partidir, en yakın rakibine yüzde 16 fark atmıştır, buna karşın 13 yıldır sürdürdüğü tek başına iktidar olma özelliğini kaybetmiştir. Partinin yeni genel başkanı yüzde 49’dan aldığı oy oranını yüzde 40 küsura, 326 olan milletvekili sayısını da 256’ya düşürmüştür. Peki burada bir başarı var mı? Yok. CHP oran olarak gerilemiş, oy sayısında ise küçük bir artış sağlamıştır. 4 yılda artan seçmen sayısı göz önüne alındığında bu oy artışının hiçbir anlamı olmadığı ortadadır. CHP’nin bu seçimde “başarı” olarak kendi hanesine yazdırabileceği tek şey “AKP’nin tek başına iktidarının bitirilmesinde önemli katkımız oldu” diyebilmesidir. MHP ilk bakışta oylarını artıran parti gibi gözükmesine rağmen yıllardır hep aynı çizgi arasında gidip geldiği ve sonuçta belirleyici olma özelliğini de kazanamadığı için “başarılı” addedilemez. Seçimin en flaş partisi HDP yüzde 10 barajını aşarak 80 milletvekili çıkarmıştır. Ancak kendilerinin de bildiği gibi toplumdaki “AKP’nin tek başına iktidarını bitirmek için HDP’nin barajı aşması gerekiyor” algısı bu partiye ciddi oranda bir “emanet oy” getirmiştir. Kimi siyasi otoriteler “HDP bir dahaki seçimde daha yüksek oy alır” diyorlarsa da buna katılmıyorum. HDP bu seçimde alacağı en yüksek oyu almıştır. Seçim barajının düşürülmesi halinde yüzde 10’u bile bulması çok zordur. Tabii son seçimler şunu da gösterdi ki, HDP’nin ille de yüzde 10’u geçmesine gerek yok, yüzde 7-8’lik oyla bile 70’e yakın milletvekili kazanabiliyor. Şimdi gelelim koalisyon olasılıklarına. Şu anda pek dillendirilmese de başta uluslar arası sermaye olmak üzere Türkiye’deki büyük şirketler, iş dünyası, merkez medya kendini bir AKP-CHP hükümetine hazırlıyor. Bu iktidar “büyük koalisyon” olacağı için herkesin işine de geliyor. CHP üst yönetiminde de bu görüşe çok sıcak bakanlar var. En azından “iktidarda olmayı” bir avantaj olarak görüyorlar ve bunun gelecek için önemli bir adım olacağına inanıyorlar. CHP’deki bu “şimdilik” görünmeyen niyetin karşısındaki en büyük engel kamuoyu baskısı. CHP’ye oy verenlerin tamamına yakını “AKP’nin iktidarın içinde yer almasını” asla istemiyor. Tam tersine başta yolsuzluklar olmak üzere, Gezi katliamının, haksız ve hukuksuz yargılamaların, adet haline getirilen yasadışılıkların ve anayasa ihlallerinin hesabının sorulmasını bekliyor CHP’ye oy verenler. Bu durumda AKP-CHP hükümeti olanaksız değilse bile çok zordur. Hiçbir şekilde başka bir koalisyon kurulamaması halinde ve Cumhurbaşkanının “parlamentoyu feshedip seçimleri yenilemeye karar vermesine ramak kala” can havliyle böyle bir ortaklık kurulabilir. MHP’nin koalisyonla ilgili tavrı şimdilik çok sert. “Biz yokuz, millet bize ana muhalefet görevi verdi” diyerek sorumluluktan sıyrılmak istiyor. HDP ise sessiz. Sanki “nasıl olsa bize gelecekler o zaman görürler günlerini” havasındalar. Oysa Türkiye’de kamuoyunun duyguları çok farklı. Partilerin seçim sonucuna göre hesap yapmalarının aksine “üç partinin bir araya gelerek” hükümet kurmasını istiyor. MHP ile HDP yan yana gelemezmiş. HDP ile koalisyona girmek o partinin intihar etmesiymiş. Bunların hepsini geçin. Bunları bir koalisyon ihtimalini başından baltalamak isteyen AKP pompalıyor. Sokaktaki vatandaş asla böyle düşünmüyor. Şimdi gelelim işin en önemli noktasına. Saraydaki zatın hiçbir koalisyon formülüne sıcak bakmayacağını, içinde AKP olsa bile bunun kendisi için çok ciddi bir tehlike olduğunu bildiğini seçim akşamından beri anlatmaya çalışıyorum. Zaten bu bilinmeyen bir şey değil. Saraydaki zatın asıl amacının bir hükümet kurulmamasını sağlamak ve yasal süre 45 gün bitince “meclisi feshedip 90 gün içinde seçim kararı almak” olduğunu anlamak zor değil. Eğer muhalefet sağduyulu ve mantıklı davranmazsa olacak olan budur. Böyle bir şey Türkiye için çok büyük bir tehdit ve tehlike olacaktır. Meclis kapanacağı için tüm denetim mekanizmaları da ortadan kalkacak, seçime bu hükümet ile gidilecek, yüzde 10 barajı aynen kalacak, AKP hükümeti devletin bütün olanaklarını kullanarak seçim kampanyası yapacak, saraydaki zat ise durumu bir ölüm kalım meselesi olarak gördüğü için ne yasa ne anayasa takmadan bütün gücüyle propagandanın içinde olacaktır. Bu tablo ile gidilecek seçimden son seçimdeki sonuçların çıkması bile mümkün değildir. HDP’ye verilen emanet oyların geri dönmesi, “kaos olacak, hepten mahvolacağız” korkusuna kapılan kitlelerin bilinçsizce AKP’ye gitmesi, MHP ve CHP’nin çok ciddi oy kaybetmesi kesin gibidir. Demek ki yapılması gereken ilk şey hükümeti AKP’nin elinden almaktır. Eğer bir seçime gidilecekse bunun asla AKP patronajında olmaması sağlanmalıdır. Şu anda bir türlü bir araya gelemeyen üç patiye seslenmek istiyorum; “Güzel kardeşim, bırakın anlamsız laflar söylemeyi, siz önce şu hükümeti bir devralın, sonrasına bakarız.” İşte daha önceki önerimi yine tekrarlıyorum. Üç partinin koalisyon anlaşması yapmasına gerek yok. Sadece bir konsensus yapsınlar. Desinler ki; “Biz üç parti anlaştık. Cumhurbaşkanının CHP veya MHP’den görevlendireceği bir kişinin kuracağı hükümete kayıtsız koşulsuz güven oyu vereceğiz. İşte bunu deklare eden 295 imzamız da burada.” Bakın burada da ince bir nokta var. Üç partinin böyle bir irade beyanı yapmaları halinde bakalım saraydaki zat buna uyacak mı? Muhalefetten bir kişiye görev verip kuracağı hükümeti onaylayacak mı? Sadece bunu test etmek ve saraydaki zatın niyetinin kamuoyu tarafından öğrenilmesini sağlamak için bile böyle bir konsensus sağlanabilir. Bakanların ille milletvekillerinden oluşmasına da gerek yok. Tamamı dışarıdan atananlarla da bir hükümet kurulabilir. Üç parti makul bir süre sonra seçime gideceğini ilan ederek, asıl gücü Meclis’e verir. Hükümet devletteki partizan kadrolaşmayı bir gecede bitirebilir. Tüm valiler, emniyet müdürleri, kaymakamlar, genel müdürler, MİT müsteşarı görevden alınır. Parlamento ise derhal yolsuzlukları soruşturmaya başlar, AKP tarafından dayatma ile çıkarılan, eğitim, güvenlik gibi hassas konulardaki yasaları tekrar ele alır, yüzde 10 barajını düşürüp partiler ve seçim kanunlarında değişiklikleri halleder. Deyin ki, böyle bir hükümet kuruldu ve sorun çıktı, hükümet düştü. Ne fark eder? Yeni bir hükümet kuruluncaya kadar bu hükümet görevde kalacaktır. Saraydaki zat “mecburen” seçim kararı alacaksa da seçime yine bu hükümetle gidilecektir. Türkiye’nin kurtuluşu bana göre budur. Partilerin bunu tartışmasında yarar görüyorum. Hükümetin bir şekilde devralınmasından sonra akil adamlar kimbilir başka ne formüller bulacaklardır. Siz yeter ki hükümeti hızla devralın güzel kardeşlerim. BEŞiKTAŞ Kurucusu: İsmail BAŞTUĞ “Hoşgeldin Şenol Güneş” B SPOR HABERLERİ l İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: İsmail BAŞTUĞ l Yayına Hazırlık Baskı ve Dağıtım: Veri Basın Haber Ajansı Dan. Yay. Tic. Ltd. Şti. eşiktaş, Teknik Direktör Şenol Güneş ile 1 yılı opsiyonlu 3 yıllık anlaştı. Beşiktaş Futbol Yatırımları Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin Borsa İstanbul'a gönderdiği ve Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda da yer alan açıklamada, "Şenol Güneş ile profesyonel futbol takımımızın teknik direktörlüğü konusunda 2+1 yıllık anlaşmaya varılmıştır. Şenol Güneş'e, 2015 2016 ve 2016 - 2017 sezonlarında 1 milyon 500 biner avro ödenecektir" denildi. Öte yandan, SiyahBeyazlı kulüple 2+1 yıllık sözleşmeye imza atan Şenol Güneş, sadece Ümraniye'nin değil futbolun patronu oluyor. Hayata geçirilmeye başlanan yeni yapılanmada sistem şöyle işleyecek: Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol ÖNEMLİ TELEFONLAR İSTANBUL Polis İmdat . . . . . . . . . . . . . .: 155 Alo Trafik . . . . . . . . . . . . . . . .: 154 Yangın İhbar . . . . . . . . . . . . .: 110 Bilinmeyen Tel . . . . . . . . . . . .: 118 Tel Arıza . . . . . . . . . . . . . . . . .: 121 Alo Zabıta . . . . . . . . . . . . . . .: 153 Alo RTÜK . . . . . . . . . . . . . . . .: 178 Emniyet Danış. . . . . . . . . . . .: 174 Alo Valilik . . . . . . . . . . . . . . . .: 179 Su Arıza . . . . . . . . . . . . . . . . .: 185 Elektrik Arıza . . . . . . . . . . . . .: 186 Gaz Arıza . . . . . . . . . . . . . . . .: 187 Kablo TV Arıza . . . . . . . . . . . .: 126 Sağlık Danışma . . . . . . . . . .: 184 Cenaze Hizmet. . . . . . . . . . .: 188 Vergi Danışma . . . . . . . . . . .: 189 Alo Tüketici . . . . . . . . . . . . . .: 174 Hızır Acil . . . . . . . . . . . . . . . . .: 112 Uyandırma Servis . . . . . . . . .: 135 İSKİ . . . . . . . . . . . .: 588 38 00-185 İETT . . . . . . . . . . . . . . .: 245 07 20 İGDAŞ . . . . . . . . . . . . .: 626 46 46 BEŞİKTAŞ Belediye:. . . . . . . . . . 319 42 42 Kaymakamlık:. . . . . . . . 327 33 10 Emniyet. . . . . . . . . . . 327 52 80-86-88 Beşiktaş Merkez: . . . 327 52 77 Arnavutköy Karakol: . . 263 60 07 Bebek Karakolu: . . . . . . 263 61 24 Dikilitaş Karakolu: . . . . 260 90 43 Etiler Karakolu: . . . . . 263 61 22 Levent Karakolu: . . . . 264 18 00 Ortaköy Karakolu: . . . 261 84 54 İtfaiye:. . . . . . . . . . . . 261 75 00 TEK: . . . . . . . . . . . . . . 267 53 21 Telekom:. . . . . . . . . . 288 42 10 Mezarlık: . . . . . . . . . . 272 13 73 İSKİ: . . . . . . . . . . . . . . 285 94 19 Sağlık M: . . . . . . . . . . . . . . 258 55 42-43 Toplum Sağlığı Mrk. 327 17 86 Milli Eğitim: . . . . . . . . 325 50 01 Halk Eğitim: . . . . . . . 260 31 30 PTT: . . . . . . . . . . . . . . 236 98 71 Nüfus M: . . . . . . . . . . 259 84 44 İtfaiye:. . . . . . . . . . . . 22781 19 Tapu M: . . . . . . . . . . 261 73 90 Özel İdare: . . . . . . . . 261 02 72 Verem S.: . . . . . . . . . 261 33 39 Müftülük:. . . . . . . . . . 261 00 84 Kadastro: . . . . . . . . . 261 33 97 Mrk. Sağlık:. . . . . . . . 236 22 65 Şaban G.S.O.: . . . . . 257 01 16 SSK: . . . . . . . . . . . . . . 261 71 15 SSK Levent: . . . . . . . . 268 35 45 Sait Çiftçi: . . . . . . . . 236 77 62 MUHTARLIKLAR Abbasağa: . . . . . . . 227 83 27 Akatlar: . . . . . . . . . . 351 21 69 Arnavutköy: . . . . . . . 265 67 95 Ulus: . . . . . . . . . . . . . 287 27 15 Balmumcu: . . . . . . . 347 75 05 Bebek: . . . . . . . . . . . 263 33 00 Cihannüma:. . . . . . . 258 79 61 Dikilitaş:. . . . . . . . . . . 261 57 33 Etiler: . . . . . . . . . . . . . 287 53 83 Gayrettepe: . . . . . . . 288 20 16 Konaklar: . . . . . . . . . 282 42 12 Kuruçeşme: . . . . . . . 287 06 38 Kültür: . . . . . . . . . . . . 265 07 55 Levent: . . . . . . . . . . . 264 75 31 Levazım: . . . . . . . . . . 288 93 21 Mecidiye: . . . . . . . . . 261 73 30 Muradiye:. . . . . . . . . 260 41 25 Nispetiye: . . . . . . . . . 281 71 61 Ortaköy: . . . . . . . . . . 261 65 21 Sinanpaşa: . . . . . . . . 258 75 14 Türkali: . . . . . . . . . . . 259 87 10 Vişnezade: . . . . . . . . 261 15 94 Yıldız:. . . . . . . . . . . . . 261 50 05 G A Z E T E S İ l Adres: Sinanpaşa Köprü Sok. Çelik İş Merkezi No:10/66 Beşiktaş/istanbul l Tel: (0 212) 236 80 81 Faks: (0 212) 236 39 40 l (Gazete Beşiktaş ve Beşiktaş Gazetesi iç içe yayınlanmaktadır.) l Copyright: Tüm hakları saklıdır. KISA KISA Güneş'e bağlı olmak kaydıyla yönetimle-Güneş arasındaki ilişkileri sağlayacak, futbolcu tarama, altyapı koordinasyonu ve organizasyonlar gibi birçok kalemi içeren görevler için bir sportif organizatör görevlendirilecek. Bu isim Güneş'in kontrolünde hareket edecek. Önder Özen'in görev tanımından farklı konum- landırılacak. Bu görev için de Gökhan Keskin ismi öne çıkıyor. Transferlerde çalışmalar ilk aşamadan itibaren Şenol Güneş ve ekibinin bilgisinde yürütülecek. Şenol Güneş'in onay vermediği hiçbir isim alınmayacak. Bu kapsamda 80'e yakın futbolcunun kaseti Güneş ve ekibi tarafından tek tek inceleniyor. Futbolun yeni patronu sahaya iniyor!.. KARTAL, Şenol Güneş'in teknik adamlığıyla zirve yarışına hazırlanıyor. Beşiktaş, ilk olarak 4 gün boyunca İstanbul'da çalışacak. SİYAH-BEYAZLILAR yurt dışı hazırlık programının ilk etabını 5-16 Temmuz 2015 tarihleri arasında Almanya’da gerçekleştirecek. BEŞİKTAŞ İLÇESİNE BAĞLI BİRİMLER KAYMAKAM . . . . . . . . . . . . . .ABDULLAH KALKAN . . .327 33 10 - 259 66 45 ASKERLİK ŞB BAŞKANI . . . . . .TURGUT ATAKAY . . . . . . . . . . . . . . . .255 64 70 BEŞİKTAŞ BELEDİYE BŞK. . . . . .MURAT HAZİNEDAR . . .319 42 42 - 280 48 00 BEŞİKTAŞ EMNİYET MÜD . . . . .TİMUÇİN BAŞAR . . . . . . . . . . . . . . . .327 52 73 İLÇE MÜFTÜSÜ . . . . . . . . . . . .HIZIR HİLMİ YILMAZ . . . . . . . . . . . . .227 15 12 YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ . . . . . . .GÖNÜL TURAN . . . . . . . . . . . . . . . . .327 33 12 NÜFUS MÜDÜRLÜĞÜ . . . . . . .HANDAN TÜFEKÇİ . . . . . . . . . . . . . .259 84 44 MAL MÜDÜRLÜĞÜ . . . . . . . . .ABDÜLKADİR ALTAN . . . . . . . . . . . . .236 74 31 VERGİ DAİRESİ MÜDÜRÜ . . . .KAMİL KOÇ . . . . . . . . . . . . . . . . . . .212 49 15 MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ . . . . .ÖNDER ARPACI . . . . . .326 49 86 - 326 60 01 HALK EĞİTİM MÜDÜRÜ . . . . .ŞABAN KILIÇ . . . . . . . .260 31 30 - 266 63 10 TAPU MÜDÜRÜ . . . . . . . . . . . .İNAN AYYILDIZ . . . . . . . . . . . . . . . . .261 73 90 TAPU KADASTRO MÜDÜRÜ . . .NEJAT BORAN . . . . . . . . . . . . . . . . .261 33 97 İLÇE SAĞLIK MÜDÜRÜ . . . . . .DR. İSMAİL ERKAN TÜZGEN. . . .258 55 42 - 43 TOPLUM SAĞLIĞI MRK. MD. .DR. HAVVA GÜNEŞ . . . . . . . . . . . . . .327 17 86 BEŞİKTAŞ SAİT ÇİFTÇİ DEVLET HASTANESİ . . . . . . . . .DR. OKTAY İNCİ . . . . . . . . . . . . . . . .261 21 28 PTT MÜDÜRÜ . . . . . . . . . . . . .İNKİLAP KANALICI . . . . . . . . . . . . . .236 98 70 SOS. YRD. DAY. VAKFI MÜD. . EMEL ATEŞ . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .261 46 46 İLÇE TARIM GIDA TARIM HAY. MÜD......ÖMER ÇALIŞKAN...........356 76 57-58 eşiktaş, yeni sezona Şenol Güneş'in teknik direktörlüğünde başlayacak. Hazırlıklarını ise sürdürüyor. Sahaya Temmuz ayında iniyorlar. Yeni sezona Şenol Güneş'le merhaba diyecek olan ve şampiyonluk parolasıyla zirve yarışında mücadelesini sürdürecek olan ekip, Nevzat Demir Tesisleri'nde başlayacak programını yurt dışında devam ettirecek. İşte konuyla ilgili bazı detaylar: “Beşiktaş, 2015 2016 sezonunun ilk çalışmasını 1 Temmuz Çarşamba B günü saat 17.00'de BJK Nevzat Demir Tesisleri'nde gerçekleştirdi. Dört gün boyunca İstanbul'da çalışacak olan Siyah-Beyazlılar, yurtdışı hazırlık programının ilk etabını 5 - 16 Temmuz 2015 tarihleri arasında Almanya'da gerçekleştirecek. Siyah-Beyazlılar, sezon öncesi yurtdışı hazırlık kampının ikincisini Avusturya'da yapacak. Kara Kartal, 20 Temmuz - 4 Ağustos 2015 tarihleri arasında Avusturya'nın Stegersbach bölgesinde yer alan Balance Resort Stegersbach Hotel'de kamp yapacak.” Rıdvan Akar iletişimin başında BEŞİKTAŞ’TA Başkan Fikret Orman'ın kulüpte yeni sezon öncesinde başlayacaklarını sık sık açıkladığı yeni yapılanma konusunda start verildi. Bu doğrultuda kulübün birçok bölümünde profesyonel isimlere görev vermek için düğmeye basan yönetimin, Beşiktaş İletişim Direktörlüğü görevine, usta gazeteci Rıdvan Akar’ı getirdiği duyuruldu. Siyah-Beyazlı camiadaki etkisiyle tanınan Akar, kulübün efsane ismi Süleyman Seba’nın hakkında yazdığı, ‘Beşiktaş’ın Dervişi Süleyman Seba’ kitabıyla büyük beğeni kazanmıştı. BEŞİKTAŞ’TA, Efsane Başkan Süleyman Seba'dan sonra başkanlık görevine gelen Serdar Bilgili, Yıldırım Demirören ve Fikret Orman, teknik direktör konusunda fark yarattı!.. Süper Lig’de yeni sezon öncesinde takımın başına Şenol Güneş’i getiren Beşiktaş’ta, Süleyman Seba’dan sonra başkanlık görevine gelen Serdar Bilgili, Yıldırım Demirören ve Fikret Orman, teknik direktör konusunda istikrarı yakalayamadı. Kulübün efsane ismi Seba, Demirören ve Fikret Orman 16 YILDA 9 TEKNİK DİREKTÖR Süleyman Seba, 16 yıllık başkanlığı boyunca 9 teknik direktörle çalışırken, kendisinden sonra göreve gelen 15 YILDA 15 TEKNİK DİREKTÖR Yıldırım Demirören, Serdar Bilgili ve Fikret Orman, 15 yılda 15 farklı teknik adamı takımın başına getirdi. Son Başkan Fikret Orman; Şenol Güneş’ten önce; Tayfur Havutçu, Samet Aybaba ve Slaven Bilic’le çalışmıştı. BEŞiKTAŞ Beşiktaş’ta futbolu profesyoneller yönetecek G A Z E T E S İ SPOR HABERLERİ YAZAR YORUM Şenol Güneş için ne dediler?.. eşiktaş'ta spor yazarları yeni sezon öncesinde yeni teknik direktör Şenol Güneş'i değerlendirdi, teknik direktörün imza atışana kadar olan süreci ve sonrasını Beşiktaş'ın bu yılki sezon hedeflerini masaya yatırdı. İşte bazı detaylar: B l Güven Taner - Star Gazetesi Yazarı: "Güneş'in daha artı değerleri var" Şenol Güneş, Bursa’da da verimsiz oyunculardan verimli oyuncular üretti. Takıma yüksek hücum temposu kazandırdı. Oyuncu verimliliklerinde devamlılık sağladı. Bir takıma teknik adam katkısı budur. Takım transferle de güçlendirilir, eldeki adamlardan daha çok verim alarak da. Gelelim sadede. Parasal zorluklar içinde bir kulüp olan Beşiktaş'ın elinde, işlenirse daha verimli olacak bir kadro var. İhtiyacı, eldeki kadrodan daha çok verim alarak başarı arayacak bir hoca. Buradan bakınca en doğru seçimdir Güneş... Bunun yanında daha artı değerleri de var... Güneş’in, Bursaspor’u çabuk hücuma hazırlanan ve hızlı atak yapan bir Bursaspor’du... Biliç’in geçen yılın ilk bölümündeki Beşiktaş’ı gibi... Biliç bunu sürdüremedi. Çünkü... Oyuncusuna onu olumluya yönlendirebilmek için gerektiğinde kaş çatamadı. Beşiktaş’ın son iki yılda bitiriş ataklarını yapamayışı, hatta duraksaması bundandı. Biliç verimi düşen adamların hatalarını törpüleyemedi. Onları kendi oyun karakterleri içinde bıraktı. Oysa oyuncudaki ana değerlere dokunmadan, onu daha verimli olmaya yöneltmek bir teknik adamın görevlerinden biridir. l Hayri Ülgen - Takvim Gazetesi Yazarı: "İsabetli bir isim..." Beşiktaş'a gelecek teknik adamlar içerisinde en doğru ve en isabetli isim Şenol Güneş'tir. Onu hem futbolculuğundan hem teknik adamlığından beri iyi tanırım. Eğitimli bir adam ve kendisini yenileyen bir teknik adam. Zaten Beşiktaş'a geldiğinde imzayı attıktan sonra en önemli sıkıntıyı çözdü. Ne mi? Beşiktaş'taki disiplinsizliği. Eğer Beşiktaş'ta çok önemli bir kaleci varken, Beşiktaş hala bir kaleci arıyorsa sıkıntı yönetimin ta kendisindedir. Şenol Güneş, bu 3 kaleciden de başkasını l Orhan Yıldırım Fanatik Gazetesi Yazarı: "Güneş birlikte değişim nasıl olacak?" Güneş ile birlikte değişimin sancılı olacağı ortada idi. Dün Ahmet Nur Çebi başkanlığında, Metin Albayrak, Mete Vardar ve Erdal Torunoğulları’ndan oluşan komiteye son verildi. Başkanlık sistemi ile yöneltilen kulüpte zaten tek yetkili olan Orman, ipleri komple eline aldı. Bir anlamda kellesini ortaya koydu. Yeni sezonda olası başarısızlık, Başkan’ın sonu demek. Sistem içinde, ne teknik direktör değişimi, ne de farklı bir ayrılık Orman’ı koruyamaz hale gelir. Orman bu bilinç ile sıfır hata ile işe koyuldu. Önce stadı açıp, ardından erken istemeyecektir. Başta Tolga efendi olmak üzere herhalde aklını toparlar ve Beşiktaş ile Şenol Güneş'e layık olur. Beşiktaş'ta Şenol Güneş ile güneş açar mı derseniz, hatırla transfer yapılmazsa ve hatırla yardımcı hoca atamazlarsa o zaman Şenol'la güneş açar. Yoksa .....? YAZAR YORUM Şenol GÜNEŞ için ne dediler?.. B B eşiktaş Kulübü 2. Başkanı Ahmet Nur Çebi, profesyonel futbol şube sorumluluğu görevini bıraktığını açıkladı. Çebi, "Beşiktaş'ın futbolu tamamen Şenol Güneş'e teslim edilmiştir" dedi. İşte Çebi'nin açıklamaları: "Biz ilk geldiğimiz dönemde futbolun olabildiğince profesyonelleşmesi ve kurumsallaşması konusunda çalışmalar yapıldı ve sonucu olarak da ilk defa Sportif Direktörlüğü adı altında bir süreç başlatıldı. Bu süreçten sonra benim Futbol Şubesi'ne gelmemden bu yana 1 yıl oldu. Sezon içerisinde yürüyen düzene müdale etmeme adına bu süreç, bu profesyonnellik kavramı arkadaşlarım ile beraber yerine getirilmeye çalışılmıştır. Bu sürecin bittiği dönemde değerli arkadaşlarımızla yap- mış olduğumuz görüşmeler neticesinde profesyonelleşmenin daha da hızlanması gerektiğini, futboldan anlayan kişilerce yönetilmesine karar verilmiştir. Ben bu kararı Sayın Orman'a ilettim. Kendisi de 'Ben de aynı fikirdeyim' dedi. Hocamız bu konuda hazır olduğunu dile getirdi ve kendisi ile anlaşma sağlanmıştır. Bu anlaşmadan sonra Beşiktaş'ın futbolu tamamen Şenol Güneş'e teslim edilmiştir. Bizler görevimizi elimizden geldiğince yaptık. Mete Vardar, Erdal Torunoğulları ve Berkan Gocay'a teşekkür ediyorum. Buradan gelmeye çalıştığım nokta şudur; Beşiktaş Jimnastik Kulübü Futbolu'nun artık profesyoneller tarafından idare edileceği ve mevcut görevdeki yönetici arkadaşların görevlerinin son bulduğunu kamuoyuna aktarıyorum. Beşiktaş'a hizmet etmek için omzunuzda rütbe olmasına gerek yok. Bizim asli görevimiz yöneticilik yapmaktır. Bu görevimize devam edeceğiz. Bu görevi kongreden sonra aldığımızı sizlerle paylaşmak istiyorum. Ben Beşiktaş Kulübü İkinci Başkanlığını yapıyorum. Ben her zaman Ümraniye'den, Akatlar'dan içeri gireceğim. Ben yapabildiğimce bu görevime devam edeceğim. Yapamadığımda sonlandırırım. Çok değerli bir hoca ile yola çıktık. Bu seçimi yaparken bana destek olanlara teşekkür ediyorum. Beşiktaş'ın bundan sonra daha iyi günlere gideceğini söylemek istiyorum. Şenol Güneş ile yaptığımız basın toplantısında bu ipuçlarını sizlere vermiştim. Camiamız için hayırlı, uğurlu olsun. Herkesin Şenol hocaya katkı vermesini rica ediyorum. Bu profesyonelleşme diğer branşlarda da gelecektir." Altın kafa artık yok! seçim ile güven tazeleyecek. Şampiyonluk ve Avrupa’da kupa ile çizdiği yol haritasını uygulamaya soktu. Ancak mali sıkıntı yüzünden transferlerdeki belirsizlik sürüyor... Güneş’in tek patron olacağı futbol, yeni yapılanma içinde bakalım daha nelere gebe kalacak!.. eşiktaş'ta spor yazarları yeni sezon öncesinde yeni teknik direktör Şenol Güneş'i değerlendirdi, teknik direktörün imza atışana kadar olan süreci ve sonrasını Beşiktaş'ın bu yılki sezon hedeflerini masaya yatırdı. İşte bazı detaylar: l Gülengül Altınsay - Cumhuriyet Gazetesi Yazarı: "Şans diliyorum" Beşiktaş’ta Bilic’le yolların ayrılmasından sonra Şenol Güneş, Mustafa Denizli ve Abdullah Avcı isimleri üzerinde duruldu. Ve uzun uzun “Acaba hangisi Beşiktaş’ı başarıya götürebilecek en uygun isim” tartışmaları yapıldı... Ne var ki tepkiler karşısında harcanan yine Hoca oldu. Artık Türkiye Ligi’ni tanımış olan Bilic’le birlikte 2 yıllık çok değerli bir deneyim de böylece heba edildi. Buradan Şenol Güneş’in Beşiktaş’a gelişini önemsemediğim anlamı çıkmasın sakın... Kişiliğiyle, olaylara yaklaşımıyla, futbol felsefesiyle futbol dünyamızın çok önemli bir ismi Şenol Güneş. Ama keşke Beşiktaş’ın sorunu yönetim sorunu değil sadece ‘teknik direktör’ sorunu olabilseydi. Üç yıldır ertelenen sorunlar ve günü kurtarma politikalarının kulübü getirdiği nokta bu... Böyle bir tabloda Şenol Güneş ne yapar, daha doğrusu ne yapabilir, birlikte göreceğiz. Hocaya şans dilemekten başka bir şey gelmiyor elden. 2008-2009 sezonu başında Udinese takımından transfer edilen Sivok, geride kalan sezonun ardından SiyahBeyazlı takım ile biten sözleşmesini yenilememişti. eşiktaş ile Tomas Sivok'un yolları kesin olarak ayrıldı. Beşiktaş'a 2008-2009 sezonu başında Udinese takımından transfer edilen Tomas Sivok, geride kalan sezonun ardından SiyahBeyazlı takım ile biten sözleşmesini yenilememişti. Yönetim ile yaptığı görüşmeleden sonuç alamadığı için Beşiktaş'tan ayrılan Çek stoper Tomas Sivok Bursaspor ile 2+1 sözleşme imzaladı. Ayrılış nedeniyle ilgili Tomas Sivok, şunları söyledi: "Ocak ayında benimle devam etmek istemediklerini duymuştum. O dönemden bu yana kendimi buna hazırladım. Elimden gelenin en iyisini yaptım. Herkesle veda edip ayrıldım. Bursa'dan teklif geldi. Ligin iyi takımı olduğu için tercih ettim. Futbolun içinde her zaman bitiş ve başlangıç vardır. B Sözleşme konusunda anlaşamadık ama kimseye kırgınlık hissetmiyorum. Güzel duygularla ayrılıyoruz. Oyuncular gider, oyuncular gelir." Sivok, şöyle devam etti: "Ertuğrul Sağlam, 7 yıl önce beni Udinese'den getirmiş ve çok başarılı olmuştuk. İnşallah burada da güzel sezon geçiririz. İyi oyuncu kadrosu var. Yenilerle daha da güçlenecektir. Hocamızla tekrar çalışma şansı verdiği için teşekkür ediyorum. İyi takım vardı. Değişim bizi iyiye götürecektir. Ben sahada yaptıklarımla konuşmak istiyorum." l Ali Ece - NTVSpor.net Yazarı: "Genç kadro tam Şenol Güneş'lik!.." Şenol Güneş, bu takımı şampiyonluk hedefine ulaştırabilecek potansiyelde isim. Frei’ın hızı, Atınç’ın Türk stoper standartlarına göre ekstra fiziği, Cenk’in fırsatçılığı, Günay’ın Alman yapımı kalecilik kumaşı… Ve tabii ki Oğuzhan’ın tüm fizik-koordinasyondevamlılık eksiklerine rağmen Türkiye standartlarında onun bu sezon Beşiktaş’ın en çok asist yapan oyuncusu olmasını sağlayan özel teknik kapasitesi. Hani “Bu terlik tam benlik” denir ya, sanki bu gelişme potansiyeline sahip göreceli genç kadro da tam Şenol Güneş’lik gibi. Siz ne dersiniz? Yorumların tamamı için: www.besiktas.com.tr BEŞiKTAŞ Fikret Orman’dan HODRİ MEYDAN SPOR HABERLERİ ali Genel Kurul’daki konuşması ve ardından verdiği bir röportajda kendisini eleştiren üyeler hakkında sert ifadeler için tepki alan Fikret Orman, bu konuyu değerlendirdi. “Yine söylüyorum erken seçim olacak” diyerek sözlerine başlayan Orman, “Evet, erken seçim olacak ama sonra 2016’da yine seçim olacak. Birçok aday varmış. Sandıkta neyin olacağını göreceğiz. Benim bir korkum, bir çekincem yok. ‘Kesin ben kazanırım’ diye de bir iddiam yok. Beni üzen milleti arkadan kurup üzerime gelenler. Onları da kongrede bekliyorum. Çıksınlar bakalım isterse 10 aday olsun” dedi. Başkan Fikret Orman, kendisinin taraftarla sorunu varmış gibi izlenim yaratılmak istendiğini belirtip şöyle devam etti: “Taraftarımla benim arama kimse girmesin. Bunca senedir beraberiz, deplasmanlara gidiyoruz. Söyleyin hangi taraftarla sorun yaşadım. Herkesle fotoğraf çektirir, sohbet ederim. Benim gerçek taraftar ile hiçbir sorunum yok. Onlar bizim baş tacımız. Çocuğunun M G A Z E T E S İ BEŞİKTAŞ Kulübü Başkanı Fikret Orman iddialı konuştu. Başkan Orman, “Erken seçim olacak. Birçok aday varmış. Sandıkta neyin olacağını göreceğiz. Benim bir korkum, bir çekincem yok. Çıksınlar bakalım isterse 10 aday olsun” dedi. rızkını kesip maça gelen o insanlara ben ne diyebilirim. Evet, bir sorunum varsa o da Beşiktaş üzerinden rant sağlayanlarla... Geçmişte alışmışlar her dedikleri oluyor. Takım uçağı ile bedava seyahatler, oh ne ala... Bugünlerin gelmesini kim istemez. Ben onların önünü kestiğim için bağırıp çağırıyorlar. Geldiğimiz günden beri bir tek taviz vermedim. Görevde kaldığım sürece de taviz vermeyeceğim. Demirören döneminde yaşanmış bunlar ama sadece Yıldırım Başkan mı suçlu? Bunu yapanlar hiç mi suçlu değil. Kongre öncesi ‘Şu sponsoru bulduk kazanamazsak dahi kulübe getireceğiz’ diyenler nerede? Sözlerini tuttular mı, lütfen bıraksınlar bu edebiyatı.” BAŞKAN ORMAN’DAN TORAMAN’A CEVAP Geçen sezon sözleşmesi uzatılıp Sivasspor'a kiralanan ve bu sezon Beşiktaş'la birlikte kamp çalışmalarına katılmayı bekleyen İbrahim Toraman, Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş'in kararıyla kamp kadrosuna dahil edilmedi. Bunun üzerine İbrahim Toraman da Başkan Fikret Orman ve yönetimini suçlayıp, “Fikret Orman'a hakkımı helal etmiyorum” sözleriyle sert çıktı. Başkan Fikret Orman, İbrahim Toraman’ın bu sözleri karşısında, “İbrahim’in tepkisini gördüm. Anlayışla karşılarım. Ama ‘Hakkımı helal etmiyorum’ sözüne anlam veremedim. Ne benim ne de onun birbirimiz üzerinde hakkı var. Hakkı olan birbirine helal etmez. Ona ‘Takıma kesin katılacaksın’ diye bir söz de vermedim. Ben böyle bir söz verseydim belki o zaman hakkını helal etmezdi” diye konuştu. “Stadı bekliyoruz” BEŞİKTAŞ Kulübü Başkanı Fikret Orman, stat ile ilgili Eylül ayını işaret etti ve "Burası kimsenin yapılabileceğine inanmadığı bir yer. Çok gündemde... " diye konuştu. Stat muammasına son noktayı koyan Başkan Fikret Orman, “Beşiktaş taraftarı rahat olsun” diyerek 20 Eylül'de stat çalışmasının biteceğini duyurdu. Akıllı stadyumlarından biri olacağı lanse edilen stadın 100 milyon dolara tamamlanması hedefleniyor. KEMAL ULUSU 7 Türkiye Futbol Federasyonu Eski Başkanı YORUM Şenol Güneş ve Beşiktaş eğerli okurlarım, Biliç’in gitmesiyle benim 2 adayım vardı. 1-M. Denizli 2-Şenol Güneş kesinlikle yabancı hocaya karşıydım, hepsi geldi milyon dolarları, tazminatları aldılar ve de gittiler, hem de hiçbir katkıda bulunmadan. Aynı toplama takım Beşiktaş. Sonunda Başkan Şenol hocada karar kıldı iyide yaptı, ama benim projemde bu iş yarım kaldı. Neden mi? Zira ben böyle içimizden olmayan ama değeri olan usta hocaların yanına bizim eski evlatlarımızı koyarak Beşiktaş’ımızın geleceğini hazırlamak benim çok arzuladığım bir projeydi, olmadı yazık oldu. Şenol hocanın yanına verilecek Metin, Ali, Feyyaz, Gökhan, Ziya, Ulvi, hatta Rıza gibi oyuncularımızla alt yapıdan başlayarak Paf ve A takıma kadar bir hoca taksimi yaparak geleceğe çokiyi bir yatırım yapılabilirdi,ama maalesef olmadı ve neticede Şenol hocadan sonra hadi yine yerli yabancı hoca arayışına devam… Şenol hoca benim Fut. Fed. Bşk.lığım dönemimde Trabzonsporun kalecisiydi, hem ahlaken hemde sportif yönden gerçekten numune olacak bir futbolcuydu. Sonra da hocalık da bayağı iyi işler yaptı hatta Milli takımızla Dünya 3.lüğü dahi yaşadı. Sonra Trabzon ve en sonra da geçen sene Bursaspor’da başarılı hocalık hayatı var. Hocalığı tartışılmaz, ama daha ilk gün Trabzonlu taraftarlar ile olan o “Ben hiçbir takımda şampiyonluk yaşamadım” sözü üzerine Trabzon’da çıkan kötü haberler ilk rahatsızlığın işaretiydi, gerçi hoca çok iyi bir cevap da verdi. Trabzonluların esasında kızdığı bence o sözler değil, onlar ÖZ BE ÖZ BİR TRABZON ÇOCUĞUNUN BEŞİKTAŞ GİBİ GÜÇLÜ BİR RAKİBE HOCA OLMASINI İÇLERİNE SİNDİREMİYORLAR VE DE ASLA DA SİNDİREMEYECEKLER, ORADAKİ MAÇTA HOCAYI İNŞALLAH SIKINTIYA SOKMAZLAR. Bir sıkıntıda ki inşallah olmaz, liglere girişte kötü bir başlangıç yaparsak, ben bizim taraftardan da endişe ediyorum, onlarda aynı Trabzonlu taraftarlar gibi “Yahu bizim öz çocuklarımız neden hoca yapılmıyor da en büyük rakibimiz Trabzon’dan hoca getiriliyor” diye konuşmaya başlarlarsa o da bir sıkıntı olabilir. Neyse önce inşallah bu iki endişem gerçekleşmez diy- D erek bu yıl neler bekliyorum o hususa gelelim. 1-Kesinlikle kaleci Muslera’nın GS’yı adeta tek başına şampiyon yapması buna en iyi örnek. Hoca bunu iyi değerlendirmeli. İyi kalecin yoksa Türkiye ve Avrupa’da başarı bence HAYAL. Günay’dan çok ümitliyim, ama Cenk ve Tolga’da değil, ben FB’den Mert’in alınmasına taraftardım. 2-Geride sade hucümları kesen değil, “FUTBOLDA HUCÜM VE OYUN GERİDEN BAŞLAR” prensibiyle geri dörtlünün ortasında 2 süper oyuncumuz olmalıdır. Bu ne Ersan ile Sivok - Atınç ve Franko ile olmadı, olamazda. Mesela RONALDOZAGO gibi. 3-2 bekimizde vasat Motta, Opera eh, ama sağa kesin biri alınmalı. 4-Orta saha bence en iyi yerimiz Atiba’nın kalması süper, ben bu yıl Oğuzhan, Olcay, Tolgay, Gökhan, Sosa ve Kerim’den çok şey bekliyorum, ama Necip ve Veli’den değil. Veli benim istediğim tip futbolcu değil bu tabii benim görüşüm, dağınık futbolcudan hoşlanmam. Uğur Boral, kesin verilmeli. 5-Demba Ba kalacak mı gidecek mi? belli değil bence ikisi de olabilir, ama Cenk kesin kalmalı M. Pektemek yollanmalı, zira iyice kırılgan oldu! Yani özetle kalede, geride ve forvette kesin yeni transfere ihtiyaç var. Bakın ne acıdır ki transfere ihtiyaç var diyorum. NEREDE ALT YAPI, NEREDE? BİZİM PAF TAKIMINDAN KİMSE AKLIMIZA DAHİ GELMİYOR. YAZIK ÇOK YAZIK. Evet durum bu, yine TRANSFER YİNE, TRANSFER - YİNE TOPLAMA TAKIM, YİNE TOPLAMA TAKIM. Allah Yönetime para, Şenol Hocaya da takım yapma hususun da yardımcı olsun. Çok değer verdiğim, takdir ettiğim ve de çok sevdiğim Şenol hocama, kardeşime gönülden başarılar diliyorum. İnşallah görüşlerimin menfileri değil müsbetleri gerçekleşir ve BJK mizde gelecek yıl VODAFON ŞEREF STADINDA, AY PARDON VODAFON ARENA stadında yüzümüzü içte ve dışta güldürür. BEŞİKTAŞLILARIN, HEPİMİZİN ÖYLE İHTİYACI VAR Kİ. Tüm BJK’lilere hayırlı Ramazanlar, iyi tatiller diliyorum. Sevgilerimle, Saygılarımla. BEŞiKTAŞ SPOR HABERLERİ ÖNEMLİ TELEFONLAR FEDERASYONLAR Gençlik ve Spor Gen.Müd.: . . . .(0 312) 310 39 60 Türkiye Milli Olimpiyat Kom: . . . .(0 212) 560 07 07 Futbol Federasyonu: . . . . . . . . . .(0 212) 282 70 20 Basketbol Federasyonu: . . . . . . .(0 312) 396 49 04 Atletizm Federasyonu: . . . . . . . . .(0 312) 310 76 52 Dağcılık Federasyonu: . . . . . . . .(0 312) 311 91 20 Voleybol Federasyonu: . . . . . . . .(0 312) 310 78 84 Masa Tenisi Federasyonu: . . . . .(0 312) 311 18 42 Satranç Federasyonu: . . . . . . . . .(0 312) 309 75 94 Golf Federasyonu: . . . . . . . . . . . .(0 212) 258 07 18 Eskrim Federasyonu: . . . . . . . . . .(0 312) 310 66 92 Tenis Federasyonu: . .(0 312) 310 73 45-309 77 70 Tenis Fed. İstanbul: . .(0 212) 299 35 25-299 33 51 Türkiye Yelken Fed.: . . . . . . . . . . .(0 312) 311 23 61 Güreş Federasyonu: .(0 312) 310 70 47-310 09 95 Bilardo Federasyon: . . . . . . . . . .(0 312) 309 29 95 Kano ve Rafting Fed.: . . . . . . . . .(0 312) 310 40 34 Sutopu Federasyonu: . . . . . . . . .(0 312) 311 47 92 Türkiye Teakwondo Fed.: . . . . . .(0 312) 310 88 16 Zihinsel Engelliler Fed.: . . . . . . . .(0 312) 311 58 95 T. Bedensel Engelliler: . . . . . . . . .(0 312) 309 73 97 Amatör Spor Klb. Fed.: . . . . . . . .(0 212) 323 20 17 Demba Ba gemileri yaktı!.. ÇİN takımı Shangai Shenhua'ya transfer olan Demba Ba, Beşiktaş adına rekor bir transfer gerçekleştirmesiyle spor gündemindeydi. Demba Ba Beşiktaş’ta 1 yıl kalmıştı. emba Ba, spor gündeminde üst sıralarda yerini aldı ve Beşiktaş adına rekor bir transfer gerçekleştirmesiyle anılıyor. Çin takımı Shanghai Shenhua'ya giden Demba Ba, Çin ve İngiltere arasında tercih yapması gerekti ve Senegalli golcünün Çin'i tercih etmesi gündeme geldi. İddiaya göre D Genç kaleci Günay rekabete hazır GÜNAY, yeni sezon öncesinde iddialı konuştu. Beşiktaş’ta geçen sezon, Tolga ve Cenk’in sakatlıklar yaşamasının ardından Günay Güvenç ilk 11’de görev yapmıştı. İSTANBUL SÜPER LİG KULÜPLERİ Beşiktaş Jimnastik Kulübü.: . . . . .(0 212) 310 10 00 Fenerbahçe Spor Kulübü: . . . . . .(0 216) 542 19 07 Galatasaray Spor Kulübü: . . . . . .(0 212) 273 28 50 BEŞİKTAŞ AMATÖR SPOR KULÜPLERİ Dikilitaş Spor K.: . . . . .(0 212) 260 94 53-327 32 99 Muradiye Spor Kulübü: . . . . . . . .(0 212) 227 62 93 Boğaziçi Spor K.: . . . .(0 212) 263 65 70-263 36 16 Kuruçeşme Spor Kulübü: . . . . . . .(0 212) 274 79 79 Levent Spor Kulübü: . . . . . . . . . .(0 212) 269 07 71 Yıldız Spor Kulübü: . . . . . . . . . . . .(0 212) 261 69 36 BJK Engelliler Spor Kulübü: . . . . .(0 212) 259 78 78 Etiler Spor Kulübü: . . . . . . . . . . . .(0 212) 257 61 28 Ortaköy Spor Kulübü: . . . . . . . . .(0 212) 258 16 76 Akatlar Spor Kulübü: . . . . . . . . . .(0 212) 351 41 69 Gerçek Kuzey Spor Kulübü . . . . .(0 505) 402 46 10 Simurg Spor Kulübü . . . . . . . . . . .(0 212) 352 70 65 Levent Tenis Kulübü: . . . . . . . . . .(0 212) 279 27 10 İst. Yüzme İhtisas Kulübü: . . . . . .(0 212) 259 69 04 Türk Spor Yazarlar Derneği: . . . . .(0 212) 278 36 05 G A Z E T E S İ Yeni sezonda Cenk Tosun’a yeni imaj!.. üper Lig'in son haftalarında kaleyi devralan Günay Güvenç, yeni sezon öncesinde iddialı. Beşiktaş’ta geçen sezon, Tolga ve Cenk Gönen’in peş peşe sakatlıklar yaşamasının ardından 11’de görev yapan kaleci Günay, yeni sezon öncesinde kendine güveninin tam olduğunu söyledi. Güneş’in yerli kalecilere destek veren bir isim olması sebebiyle forma şansı bulma konusunda umutlu olan 23 yaşındaki file bekçisi, “Umarım takımımda istikrarlı bir şekilde forma giyme şansı yakalarım. Şenol hocamızın bana forma vermesi için elimden geleni yapacağım” dedi. kariyerine İngiltere'de devam etmek istediğini her fırsatta söyleyen Demba Ba kendisi için en istekli kulüp olan West Bromwich Albion'un belirlediği yıllık ücreti beğenmedi ve neredeyse 3 katına Shanghai Shenhua takımına transfer oldu. Demba Ba'nın Shanghai'den bonuslarla birlikte yıllık 7.5 milyon Euro kazanacağı öğrenildi. BRANŞLAR S iyah-Beyazlılar'a geçen sezonun başında transfer olan genç golcü Cenk Tosun, yeni dönem öncesinde değişime gitmeye karar verdi. 24 yaşındaki futbolcu Cenk Tosun, İstanbul’da bir sağlık kliniğinde saç ektirdi. Geçen sezon Beşiktaş formasını 28 kez sırtlayan ve takımına 9 gollük katkı sağlayan başarılı futbolcu, artık gür saçlı haliyle Kara Kartal’a hizmet verecek. S Haydi kombine almaya V odafone Arena'ya Ekim ayında taşınmayı planlayan SiyahBeyazlılar'da, yeni sezonun kombine satışları başlamıştı. Bu doğrultuda 900 TL ile 5000 TL arasından devam edilen satışlara büyük ilginin olduğu, 41 bin 903 kişilik dev spor kompleksi için şimdiye kadar yapılan satışların 20 bin seviyesine dayandığı öğrenildi. Konuyla ilgili olarak kulübün internet sitesinden yapılan bilgilendirmede satışların; Akaretler BJK Plaza C Blok 5. katta sürdüğü hatırlatıldı. Hentbolcular Şampiyonlar Ligi’nde rkekler Hentbol Süper Ligi'nin 20142015 sezonu şampiyonu Beşiktaş Mogaz, Velux EHF Şampiyonlar Ligi gruplarına doğrudan katılma hakkı kazandı. Kulübün internet sitesinde yer alan bilgiye göre 2014 - 2015 sezonunda Velux EHF Şampiyonlar Ligi gruplarına tarihinde ilk kez E ön elemede Haslum HK ve HCM Constanta takımlarını eleyerek girebilme hakkı kazanan hentbol takımı, yeni sezonda bu organizasyonda doğrudan mücadele edecek. SiyahBeyazlı takım, geçen sezon ön elemeyi geçerek tarihinde ilk kez Velux EHF Şampiyonlar Ligi’nde yer alma başarısı gösterdi. Luca Ivankovic Kartal oldu!.. eşiktaş Kadın Basketbol Takımı, Hırvat oyuncu Luca Ivankovic’i transfer etti. Beşiktaş Kulübü’nden yapılan açıklamada, yeni sezon yapılandırmasını sürdüren Siyah-Beyazlı takımın, Luca B Ivankovic ile 1+1 yıllık sözleşme imzaladığı bildirildi. Split’te 1987 yılında doğan 1.98 metre boyundaki Hırvat Luca Ivankovic, kariyerinde ZKK Montmontaza, Jolly Sibenik, Novi Zagreb ve Edirnespor takımlarında forma giydi. illet kararını verdi, “milli irade” tecelli etti (mi acaba)? Şimdi bu “milli irade” denilen şey, duruma göre değişir. İktidarın iktidarını sürdürmesini sağlayan bir sonuç çıktıysa, muktedirler zevkten dört köşe, “milli irade”ye (haşa) tapınırlar. (Bakınız eski mağrur konuşmalar.) Muhalefet ise sonuçları, “göbeğini kaşıyan adam”ların cahil kararı, “birkaç kilo makarnaya tav olan” insanların ucuzluğu, ve dahi “sandık hırsızlığı” olarak değerlendirip, milli iradeye burun kıvırır. AYDIN CANDABAKOĞLU M Gazeteci YORUM Zavallı Milli İrade!.. yalayıcıları; “ırgat” der, “kasap”, “manav” diye aşağılar bir anda önceden tapındıkları “milli irade”yi, yerle yeksan ederler! Muhalefet ise bu kez milli iradeyi baş tacı etmektedir. “Yaşasın milli irade” naraları yükselir o cenahta. Yani… Milli irade garibim, tüm topluma asla yaranamaz. Ya yerlerde, ya da göklerde… Neden biliyor musunuz? Kimse dönüp, kendine şöyle bir bakmıyor. Ben iyi, karşı kötü; ben akıllı, karşı cahil, salak ve dahi hain!.. Milli irade, kendisini zavallı görenlere acıyarak bakıyordur ve diyordur ki: Hadi canım, sen uyanınca tekrar gel. Boyunun ölçüsünü her daim almaya ve göstermeye hazırım. N O K T A: Ortak akıl yoksa milli irade anlaşılamaz! YA AKSİ OLURSA? Peki, sonuçlar tam da tersi çıkarsa ne olur milli iradenin hali? Yani milli irade iktidarın iktidarını sürdürmesini sağlayacak bir sonuç doğurmuyorsa o zaman tepkiler nasıl olur? Aha da, bugünlerde olanlar olur. İktidarın mensup ve TURK HEALTH TOURISM İŞBİRLİĞİ “Kadına Şiddete Hayır!..” adına şiddete mücadelede yeni bir uygulama Marmara Bölgesi'nde hayat bulacak. Yetkililer Elektra Projesi ile ilgili özel açıklamada bulundu. 1984’ten bu yana sosyal hizmetler, eğitim ve işsiz kalanlara destek programları gibi konularda başarılı çalışmalar yürüten Fryshuset, 2001’de başlattığı Elektra projesi ile her geçen yıl etkinliğini artırıyor. Türk İş adamlarının desteği ile İstanbul’da faaliyetlerine başlayacak olan Elektra hakkında Turk Health Tourism Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Acıkök konuştu: “Elektra, kadına şiddetle mücadelede başarılı bir uygulama. Elektra gönüllüleri, Avrupa’da pek çok genç kızımızın hayata tutunmasını sağladı. Eğitim-destek programları ve tatbik edilen metodolojiye baktığımızda Elektra, gençlere sahip çıkan, şiddet gören kızlara, etkin ve sonuç odaklı bir proje. 1,5 yıl süren eğitimlerle genç kızlarımız topluma kazandırılıyor. Bu çalışmaların bir benzerini Türkiye’de biz de imkânlarımızı seferber ederek Türk iş adamları olarak hayata geçireceğiz” Elektra projesi ile kadın hakları, kadına karşı şiddet ve töre cinayetleri ile ilgili toplumsal bilinci artıran projelerle çalışmalarını sürdürüleceğini ve şiddet gören kadınlara destek programları düzenleyecekleri söylendi. Çalışmalar İstanbulKocaeli eksenli Marmara Bölgesi’nde başlatıp ardından Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne K TURK Health Tourism işbirliği ile Türkiye’ye getirilen proje, kadın hakları üzerine gösterdiği faaliyetlerle tanınıyor. Türkiye’de binlerce kadına umut olması beklenen proje pek çok bölgede, kadına karşı şiddetle mücadele edecek. doğru ilerleyeceği belirtildi. Kadına karşı şiddetle mücadelenin küresel bir sorun olduğunu kaydeden Turk Health Tourism Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Acıkök, şunları da söyledi: “Sivil toplum kuruluşlarının çalışmaları çözüme yönelik önemli bir rol üstleniyor. Türk iş adamları olarak uzun soluklu, kalıcı projelere destek verme konusunda kararlıyız. Elbirliğiyle 2015 Türkiyesi’nde bu sorunların yaşanmaması için elimizden gelen desteği vereceğiz.” Beşiktaş'ta şiddetle mücadele, farkındalık oluşturmak için dans etme etkinliği tüm dünyada aynı anda yapılmasıyla dikkatleri üstüne çekmeyi başarmıştı. Aynı anda kadına şiddete hayır demek için, farkındalık oluşturmak adına her yıl, Beşiktaş Meydanı'nda yüzlerce kadın dans ederek protesto etkinliğine katılıyor. % 50’ye varan indirimler Esas No: 2015/146 Esas Karar No: 2015/191 TC İstanbul 24. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden ilan Davacı Lütfiye Erdem aleyhine mahkememizde açılan nüfus (Ad ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; Mahkememiz 03/06/2015 tarihli kararında davanın KABÜLÜNE karar verilmiş olup Mersin ili Erdemli ilçesi Merkez Mahallesi cilt no: 0005, hane no: 00277 BSN: 0009 de nüfusa kayıtlı, Seyfi ve Ayşe kızı 12/08/1991 doğumlu 45460329384 TC kimlik numaralı davacı Lütfiye Erdem'in nüfus kaydında Lütfiye olan isminin Esma Lütfiye olarak düzeltilmesine ilan olunur. 12/06/2015 Yazı İşleri Müdürü 67678 0 212 260 23 60 0 212 260 52 29 ÖZKAN ALTINTAŞ 9 Gazeteci YORUM Meclis Başkanı seçimi ve koalisyon hesapları durmuyor ürkiye heyecanlı bir seçim dönemi geçirdi. Hiç kimse umduğunu bulamadı ve ortalık toz duman kaldı. Bu işten sadece HDP barajı geçerek meclise girdi. Hatta öyle girdi ki hükümet kurulmasında anahtar parti durumuna geldi. Seçim sonrası halk verdiği oylarla, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tavırlarına adeta “Dur” dedi. YENİ ŞAFAK YAZARI: MAZERET ARAMAYIN Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan, yazısında seçim sonuçlarını değerlendirdi, AK Parti'nin neden oy kaybettiğini madde madde açıkladı. Kılıçarslan madde madde açıkama yaptığı yazısında "Hiç kimse 'ama Guardian, ama New York Times, ama paralel' falan diye söze başlayıp mazeret aramaya kalkmasın" dedi. EMİN ÇOLAŞAN: HALK ERDOĞAN’A DUR DEDİ Sözcü’de Emin Çölaşan “Yenilgide Tayyip’in rolü” başlıklı yazısında araştırma şirketi Metropoll’ün sahibi Prof. Dr. Özer Sencar’ın seçim sonrası için yaptığı araştırma için Ahmet Hakan’a yaptığı açıklamaları özetlemiş: - “Devletin imkanlarını sonuna kadar kullanmasına rağmen halk Tayyip Erdoğan’a “Dur” dedi. – Erdoğan bu seçim öncesinde darbe dönemlerinde gördüğümüz “Kuvvetler birliğine” doğru gidiyordu. Yargı, yürütme ve yasamanın her şeyi ile bir tek adamın eline geçeceği bir sistem. Halk işte buna “Dur” dedi. – Rusya’da başlayan komünist ihtilal 80, Türkiye’de Kemalist ihtilal 90 yıl etkisini sürdürdü. Erdoğanizm ise sadece dört yıl sürdü. 2011’de başlayan bu süreç 7 Haziran’da bir daha dönüşü olmayacak şekilde bitti. Bundan sonra ne yaşanırsa yaşansın, asla 7 Haziran öncesi gibi olmayacak.” YENİLGİNİN SEBEBİ ERDOĞAN Sencar AKP’nin niçin yenilgiye uğradığını da şöyle açıklıyor: “Cumhurbaşkanının seçim meydanlarına çıkması Türkiye’nin alışık olmadığı bir durumdu. Toplum bu davranışı onaylamadı. Halkın yüzde 61’i Erdoğan’ın mitinglerinden olumsuz etkilendi. Kurumlara güvende ilk kez Cumhurbaşkanlığı beşinci sıraya geriledi. – AKP’nin niçin oy kaybettiğini halka sorduk. Yüzde 16 Cumhurbaşkanının konuşmaları. Yüzde 14 yolsuzluklar. Yüzde 7 Kürtlerin HDP’ye oy vermesi. Yüzde 4 başkanlık sisteminde ısrar. Toplumun yüzde 51’i asıl sorumlunun Erdoğan olduğunu söyledi. AKP’lilerin yüzde 17’si de sorumlu Erdoğan dedi. AKP oylarının yüzde 40’lara düşmesinin ana sebebi Erdoğan’a tepkidir. “ Bu arada HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş’ın sosyal içerikli konuşmaları ve AK Partiye yüklenmesi ve barajı geçerse AK Parti’nin sonunu getirecek bir durumun onrtaya çıkacağının bilinmesi de oylarının artmasında etken oldu. Sonunda farklı bir Meclis aritmetiği ortaya çıktı. MECLİS BAŞKANI Ortada koalisyon hesaplarının yapıldığı bir durum var. Ancak öncelikli olarak Türkiye’nin 2 numarası olan Meclis Başkanı’nın seçilmesi var. Meclis Başkanı Seçimi’nin koalisyonun işaretlerini ortaya koyacak bir durum olarak değerlendiriliyor. Yemin töreni üzerinden henüz tam bir gün bile geçmeden, anayasal sürenin bitmesine günler kala, muhalefet partileri birbiri ardına Meclis başkanlığı için her parti adaylarını açıkladı. HDP Dengir Mir Mehmet Fırat’ı... CHP Deniz Baykal’ı... MHP Ekmeleddin İhsanoğlu’nu, Ak Parti İsmet Yılmaz’ı aday gösterdi. Ekmeleddin İhsanoğlu’nun profesör unvanı bulunuyor. İslam İşbirliği Teşkilatı başkanlığında deneyim sahibi oldu. Deniz Baykal’da önemli bir siyasi geçmişe sahip bulunuyor. CHP’ye uzun yıllar genel başkanlık yaptı. Meclis’in başkanlığına yakışacaktır. HDP’nin adayı Dengir Fırat’ın, AK Parti’de iken konuşmalarıyla tanındı. AK Parti Meclis Başkanı adayı Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz 24. ve 25. dönemlerde Sivas milletvekili olarak görev yaptı. Ğörünene göre AK Parti hangi partiyle hükümeti oluşturacaksa, pazarlık sonucu o partinin gösterdiği adayın Meclis başkanı seçilme şansı bulunuyor. Ancak muhalefet partilerinin yartları ağır. Ucu Erdoğan’a kadar uzanacak 17 Aralık yolsuzluklarının üzerine gidilmesini ve hukuk sisteminin baskıdan kurtarılmasını istiyorlar. Ayrıca Erdoğan’ın Sarayı terketmesini bekliyorlar. Çözüm süreci için ise her partinin farklı talepleri var. T YENİ MİLLETVEKİLLERİ ERKEN SEÇİM İSTEMEZ Bu arada25. dönemde Meclis’e 369 yeni milletvekili girdi. Geçen dönem Meclis’te olan 181 milletvekili ise yeniden seçildi. Yenilen 551 milletvekili içinde önemli bir sayıs oluşturuyorlar. Özlük haklarını kazanmak için belli bjr süre görevde kalmaları gerekiyor. Erken seçim ise yeni milletvekilleri için seçilmeme riski taşıyor. Bu nedenle erken seçim ihtimalı en azından uak görülüyor. RAKAMLARA GÖRE KOALISYON SENARYOLARI Seçmenin izin verdiği rakamlara göre tüm hükümet senaryoları AKP AZINLIK HÜKÜMETİ SENARYOSU: AK Parti tek başına ve kendi milletvekili sayısı ile iktidar olamazsa, yine tek başına hükümet kurma ihtimali sadece diğer üç partiden destek alması halinde mümkün. Bu da bir AK Parti azınlık hükümeti anlamına geliyor. Eğer AK Parti 276 milletvekilinin altında kalırsa azınlık hükümeti kurabiliyor. Bu AK Parti cephesinde de düşünülmemiş bir olasılık olmasa gerek, ki seçim öncesinde ulaştırma eski Bakanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın danışmanı Binali Yıldırım tarafından dile getirilmişti. AK PARTİ - MHP KOALİSYON HÜKÜMETİ SENARYOSU: Şu anda ikisi de tek başına iktidar olma imkanına sahip olmasa da AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi'nin milletvekili sayıları, birlikte bir koalisyon hükümeti kurmaya ve TBMM'den güvenoyu almaya fazlasıyla yetiyor. Peki AK Parti bu senaryoya ne kadar yakın olabilir? Yapılan değerlendirmelere göre Başbakan Davutoğlu ve AK Partililer seçim kampanyası döneminde CHP ve HDP'ye karşı oldukça sert bir siyaset yürütürken MHP'ye karşı daha yumuşak bir siyaset yürütmüştü. Bazı değerlendirmelere göre bu yumuşak üslubun sebebi, AK Parti'nin hedeflediği milliyetçi oyların tepkisini çekmemek içindi. Fakat diğer bir senaryoya göre ise AK Parti'nin senaryoları arasında bu koalisyon da vardı. AK Parti - HDP KOALİSYON HÜKÜMETİ SENARYOSU: Özellikle barış süreci üzerinden seçim öncesi üretilen senaryolar arasında en fazla üzerinde tartışılan senaryoların başında geliyordu bir AK Parti - HDP koalisyonu. Öte yandan HDP EŞ Başkanı Selahattin Demirtaş'ın bu konuyla ilgili açıklamaları AK Parti ile koalisyon yapmayacakları yönündeydi. AK Parti - CHP KOALİSYON HÜKÜMETİ SENARYOSU: Meclis aritmetiği altında var olabilecek en güçlü koalisyon senaryosu olarak görünüyor. İki partinin de oyları hem hükümeti kurma hem de güvenoyu almak için fazla fazla yeterli. Fakat burada kritik soru AK Parti ve CHP taraflarının böyle bir hükümete nasıl tepki vereceği. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, bu konuda gelen bir soruyu seçim öncesinde kesin olarak "hayır" şeklinde yanıtlamıştı. CHP-MHP- HDP KOALİSYON HÜKÜMETİ SENARYOSU: AK Parti'yie tek başına muhalefete çekecek olan bu koalisyon senaryosu aslında seçim sonuçlarını değerlendirenler tarafından sıklıkla yorumlanan bir senaryo. Matematiksel olarak üç partinin koalisyon kurması mümkün. Öte yandan MHP ve HDP'nin seçmen tabanları açısından bu koalisyonun gerçekleşme olasılığı çok büyük bir tartışma konusu. CHP-MHP AZINLIK KOALİSYONU SENARYOSU: HDP'nin dışarıdan güvenoyu vereceği bir CHP-MHP azınlık hükümeti senaryosu. CHP ve MHP'nin milletvekili sayıları hükümet kurmaya ve güvenoyu almaya yetmiyor. Fakat HDP'nin güvenoyu bu iki partiyi çok güçlü bir hükümet olmasa da iktidar haline getirebiliyor. BU ARİTMETİKTEN BAŞKANLIK SİSTEMİ ÇIKAR MI? Seçim öncesinde AK Parti'nin seçim meydanlarında güçlü bir şekilde seslendirdiği başkanlık sistemi modelinin mevcut siyasi aritmetikle nasıl etkileneceği de en büyük merak konularından biri. Hangi parti başkanlık sistemi için ne demişti? AK Parti: Başkanlık sistemini istiyor. CHP: İstemiyor. MHP: İstemiyor HDP: İstemiyor. Başkanlık sistemine geçilmesi ancak Anayasa değişikliği ile mümkün. Bir Anayasa değişikliğinin, yani özetle başkanlık sisteminin referanduma götürülebilmesi veya onaylanarak yürürlüğe girmesi için gereken oy sayısı ise 367. Eğer CHP, MHP ve HDP'nin başkanlık sistemi konusundaki tavırları değişmezse başkanlık sistemi için gerekli Anayasa değişikliğinin TBMM'de kabul edilmesi mümkün görünmüyor. Trafik derdine bisikletli çözüm Acil durumda hangi telefonu arayabilirim? HABER HATTI LGBTİ'ler onuruna resepiyon BEŞİKTAŞ Belediyesi tarafından düzenlenen “LGBTİ Onur Haftası” etkinliğinde resepsiyon dikkat çekti. İlk kez bir devlet kurumu tarafından yapılan resepsiyona Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, ABD Büyükelçisi John Rodney Bass katılımıyla Sortie’de gerçekleşti. Türkiye’de yaşayan LGBTİ’ler Anayasa’da haklarının tanınmaması sebebiyle gündelik hayatta şiddete, baskıya ve ayrımcılığa maruz kaldığı dile getirildi. Bu yıl Haziran’ın son haftasında 23. LGBTİ Onur Haftası Sortie’de verilen bir resepsiyonla kutlandı. Beşiktaş Belediyesi’nin düzenlediği Sortie’deki resepsiyona, Beşiktaş Belediyesi Başkanı Sn. Av. Murat Hazinedar, ABD Büyükelçisi John Rodney Bass ile eşi, Kanada İstanbul Başkonsolusu Andrew Smith ve eşi, Hollanda Başkonsolusu Robert Schuddeboom ve eşi, Alman Milletvekili Hakan Taş, Şişli Belediyesi Başkanı Hayri İnönü ile birlikte çok sayıda önemli isim ve LBGTİ dernekleri katıldı. HANGİ durumlarda hangi acil durum numarası aranmalı? Yurt genelinde 40'a yakın önemlilik arz eden hatlar bulunuyor. Bu numaralar arasına en çok aranan 155 polis imdat ve 112 acil servis bulunmakta. Yangın için itfaiye 110, trafik 154, Jandarma 156 gibi birçok numara yer alıyor. Beşiktaş ilçesinde yaşayanlar, yerel gelişmelerden haberdar olmak için belediyedeki son gelişmele- arkındalık etkinlikleri Beşiktaş'ta hayat buluyor. Bisiklet sürüşünün yaygınlaşmasını sağlamak, farkındalığı artırmak, bisikletlileri cesaretlendirmek adına özel bir tur düzenlendi. Tur; 28 Haziran Pazar sabahı saat 09.30’da Dolmabahçe Saat Kulesi’nde başladı ve F Aşiyan’dan dönerek Kuruçeşme Arena’da sona erdi. Yaklaşık 13 km’lik güzergah aşılmasıyla tamamlanan turla, bisikletle ulaşımı sevdirmek amaçlanıyor. Beşiktaş Belediyesi ve İstanbul Üniversitesi Bisiklet Kulübü işbirliği ile düzenlenen “Bisiklet Sür Beşiktaş” etkinliğine çok sayıda vatandaş ve Beşiktaş Belediye Başkanı Sn. Av. Murat Hazinedar da katıldı, pedal çevirdi. Dolmabahçe Sarayı’ndan Kuruçeşme’ye kadar 13 km’lik parkurda bisiklet turu etkinliği düzenlendi. Etkinlik sonunda ise katılanlara çekilişle 20 bisiklet dağıtldı. Yetkililer tur öncesinde yaptıkları uyarıyla da ilgi çekti. İşte bisiklet turunda katılacak olanlara yapılmış olan duyuru şöyle: “Özellikle belirtelim, kask takmak zorunlu, gözlük ve eldiven takmanız tavsiye edilir. Hava durumuna bağlı olarak, bitiş noktasındaki açık alan güneşli olacağından, katılımcıların güneşten korunmak için önlem almalarını tavsiye ediyoruz.” Çarşı’nın davasına büyük ilgi amuoyunda ‘Çarşı davası’ olarak bilinen, Gezi olaylarında ‘hükümeti devirmeye teşebbüs’ ettikleri iddiasıyla suçlanan 35 sanığın yargılandığı dava ertelendi. Şüphelililerin ağırlaştırılmış müebbet hapsi isteniyor. Dava, savcının mütelaa istemesi nedeniyle Eylül ayına ertelendi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada 23 sanık hazır bulundu. Sanık yakınları ve bir grup taraftar da adliye dışında top- K landı. CHP Aykut Erdoğdu, Ali Haydar Hakverdi, Eren Erdem, İlhan Cihaner ile eski milletvekili Umut Oran ve Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar da destek amacıyla katıldı. Mahkeme Başkanı duruşma savcısından mütalaasını sordu. Ancak duruşma savcısı, sanık Arda Mutlu Doğan’dan ele geçirilen Blow Magnum marka yarı otomatik tabancanın incelenmesiyle gelecek cevapla mütalaa vereceğini bu nedenle süre talep ettiğini bildirdi. Mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi. Gençler artık şehirde site hayatını istemiyorlar!.. ürkiye pazarına girmesiyle sektörde hızla ilerleyen Amerikalı gayrimenkul devi Keller Williams, 1980 ile 2000 yılı itibariyle doğanların oluşturduğu Y Kuşağının gayrimenkul seçerken dikkat ettikleri konuları mercek altına aldı. Yapılan tespitlere göre İstanbul’da yaşayan Y Kuşağının alışık olunan konut tercihlerinden farklı olarak gösteriş yerine daha pratik, site hayatının dışındaki daireleri tercih ettikleri ortaya çıktı. Feneryolu, Beşiktaş, Arnavutköy, Cihangir, Galata ve son dönemde yıldızı parlayan Balat Y Kuşağının ilgilendiği semtlerin başında yer alıyor. Yapılan açıklama şöyle: Türkiye pazarına girdiği 2013 yılından bu yana sektörde hızla ilerleyen Keller Williams, Y Kuşağının konut tercihlerini inceleme altına aldı. Türkiye’de yaşayan 76.5 milyonun yüzde 35’ini oluşturduğu Y kuşağının gayrimenkul tercihlerinin bölgelere göre değişkenlik gösterdiğini belirten Keller Williams’ın Türkiye Ülke Direktörü Emre Erol; “Üniversite tercihleriyle İstanbul’a gelen ve ailelerinden ayrı yaşamaya başlayan Y Kuşağı, üniversitelerden mezun olduktan sonrada İstanbul’da yaşamaya devam ediyor. Araştırmalar gösteriyor ki kiralık apartman dairelerini tercih eden başarılı ve T MUZAFFER TOPAL ri, uygulamaları öğrenebilmek, bilgi akışı, görüş, öneri ve şikayetleri için 444 44 55 nolu telefonu arayabilirler. İşte diğer telefon numaraları şöyle: Yangın İmdat: 110, Alo Trafik: 154, Gaz Arıza: 187, Alo Tüketici: 175, Elektrik Arıza: 186, Alo Zabıta: 153, Alo Sahil Güvenlik: 158, Alo Gürültü: 176, Alo Valilik: 179, Uyuşturucu Bilgi: 171, Cenaze Hizmetleri: 188 10 Gazeteci YEREL YÖNETİM VE MAHALLELER Gazetecilik ve sosyal medya!.. B u yazımda gazetecilik üzerine birkaç detay vereyim size. Çünkü sapla saman karıştı!.. Sosyal medya çok güzel, insanlar her türlü görüşlerini belirtiyor. Ama sosyal medyada yazanlar, bazen gazetecilerle karıştırılıyor. Örneğin gazeteci olupta, kişisel hesap açanlar var. Gazetelerin kurumsal resmi hesapları var. Tüm bunlar birbiririne girdi. Belki bir süre sonra kadrolu gazetecilerin kişisel hesapları gözden geçirilebilir. Bir zamanlar Hürriyet yayın ilkelerini açıklamış. “Siyasiler köşe yazamaz” tercih etsinler ne iş yapacaklarını demişlerdi. Bazı siyasetçelir köşe yazarlığına son vermişlerdi Hürriyet’te... Bazıları ise köşe yazarlığını seçip, siyaseti bırakmışlardı. Burada da benzer durumlar yaşanabilir yıllar içinde... Çünkü bir çok karışıklığa neden oluyor bu ve benzeri durumlar. *** Bizim gazetimizin de bir resmi hesabı var. Bunlara bağlantılı “Beşiktaş Medya Grup” adı altında birçok mecrada sosyal medya çalışmaları yapıyor arkadaşlar. Bunu da hergün gerçekleştiriyorlar. Ancak gazetemiz aylık olarak çıktığından buradaki haberler ve sosyal medya haberleri birbirini zaman içinde tutmuyor. Günlük olarak tazeliyoruz. Olmadı, açık bir grup yaptık, herkes yazıyor. Dahası günlük bir de 18 sayfa gazete yayınlıyoruz. “Haberler eskimesin” diye... Diğer yandan çalışanlarımızın kendi hesapları var. Buralarda paylaştıkları kendi görüşleri, bu yazılanlar da bizim gazetenin resmi hesabında yazılanlarda bire bir aynı değil. Zaten yorumlar hür olduğundan tutması düşünülemez. Haberler ile yorumlar bazen taban tabana zıt olabiliyor. Buda normal bir durum. Haber bizim yayın kadrosu sorumluluğunoda, yorum ise köşe yazarına ait... Karışmak haddimiz değil!.. En azından bizim gazetecilik anlayışımız bu yönde.. Tüm bu gerekçeler nedeniyle sosyal medya yazarları ile gazetecilerin yazdıkları ve kurumların resmi hesapları zaman zaman çorba gibi oluyor adeta... Ne yazık ki durum budur!.. *** Biz gazetemizin kurumsal sosyal medya hesabında gazetemize ve internet sitemize giren haberleri veriyoruz. Bunlarında özel olanlarını tercih ediyoruz ve ilgili kişilere bağlantı sağlıyoruz. Haberlerimiz de siyasi partilere ve özel / kamu kuruluşlarına taraf olmadığımız için her şeyi kullanıyoruz. Karşılıklı görüşlere yer veriyoruz. Yorumlara girmiyoruz. Çünük gazetemizi her kesimden insan okuyor ve takip ediyor. Sizin sevmediğiniz bir haberi bir başkasının ilgisini çekebiliyor. Veya karşı tarafın hoşlanmadığı bir haberi siz seviyor olabilirsiniz. Onun için gazetelerin haberlerini enpati yaparak değerlendirmek dodğru olacaktır. Ancak körü körüne taraf olan gazeteler için bu geçerli değil tabi...Yorumlar ise köşe yazarlarımızın adı ile veriyoruz. *** Yaptığımız araştırmalarda; ne yazik ki bu durumn pek anlaşılamıyor. Bazen “Neden bu habere verdiniz, niçin bu şekilde verdiniz, neden bu haberi sürekli işlemiyorsunuz” diyorlar. Önce şunu söyleyeyim; biz 35 yıldır bu işin içindeyiz ve sarı basın kartlı gaçzetecileriz. Bu güne kadar hiç haber atlamadık. Ama hiçbir zamanda taraf olarak haber vermedik. Vermeyiz. Bırakın başlığı haberi içinde ima bile yapmayız. Haberi net berrak veririz. Karar herkesimden okuyucunundur. Daha doğrusu bu durum, basın kanunu gereğidir. Her haberi de önce biz veririz, kimse merak etmesin. Zaten bizi bilen merak etmiyor, ama canı yanan veya kafasının arkasında planlar olanlar bunu yapabiliyor. Fikri takip tamam da, aynı haberi gelişme olmadıkça defalarca ısıtıp veremeyiz. Bu da bir gazetecilik kuralıdır. Yoksa biz de biliriz neler nasıl yapılıyor, yapılabilir. *** Özetle olayı kurumsal olarak ele alın ve gazetecilerin çalışmalarını, kişisel medya hasapları gibi algılamayın. Yıllardır adımızla, ismimizle yazıyoruz, gizlimiz saklımız yoktur. Habere haber, tanıtıma tanıtım deriz. Haber ve reklam ayrılır. Bunu da açıkça belirtiriz. Tüm detaylar kimsenin yapmadığı şekilde tüm detayları ile “Künye” kısmında yazılıdır. Gerektiğinde de tüm medya kanallarımızla en ağır cevabı veririz... Onun için herkes kendi işine baksın!.. Gazetecilik ve kurumsal olaylar oyun değildir!.. Sosyal Medyayı seviyoruz, ama biz gazeteciyiz!.. GAYRİMENKUL sektörünün devleri, gençleri ve nasıl bir evde yaşamak istediklerini araştırdı. Genç kuşağın konut isteği tespitlerinde ilginç detaylar vardı. Gençlerin Marmara Bölgesi’nde en çok Beşiktaş'ta kalmak istediği ve site hayatı dışındaki dairelerde kalmayı tercih ettikleri vurgulandı. Demet Akalın’ın şarkılarıyla coştular!.. eşiktaş’ta düzenlenen “Super Moms Beşiktaş Alışveriş Festivali” açılışında sahne alan ünlü sanatçı Demet Akalın şarkılarıyla hayranlarını coşturdu. 3 gün süren etkinliğin ilk günü ünlü sanatçı Demet Akalın’ın verdiği ücretsiz halk konseri ile başladı. Alışveriş Festivali'nin ilk günü açılışı, Demet Akalın'ın saat:14:00'te hayranlarıyla buluştuğu konseriyle başlamış oldu. 2014-2015 eğitim öğretim yılı döneminin sona ermesiyle karnelerini alan öğrenciler ise düzenlenen konserde gönüllerince eğlendi. Kimi öğrenci selfi çekerek anı ölümsüzleştirirken, B hırslı gençlerin %80’inin ileriye dönük hedeflerinde kirada oturmak yerine kendi evinin sahibi olma ve yatırım yapma gibi idealleri var. Satın alınma aşamasına gelindiğinde ise gelecek odaklı düşünüp ileride kuracakları aileye uygun evleri tercih ediyorlar. Y Kuşağı; bir önceki nesle göre çok daha hızlı, yeni trendleri yakından takip eden bağımsız bireylerden oluşuyor. Bu sebepten bu kuşağın temsilcileri ev tercihlerinde de bir önceki nesle göre daha pratik, hayatın merkezinde olan dairelerde yaşamaya ilgi duyuyor” dedi. Proje geliştirme ve inşaat aşamasında Y Kuşağının taleplerinin iyi anlaşılmasının önemini vurgulayan Emre Erol; “Gayrimenkul geliştirirken hedef kitleye uygun ürün geliştirmek, geleceğin ev sahiplerinin istek ve ihtiyaçlarını karşılamaya doğru adımlar atılmalı. Proje aşamasında gençlerin tercih ve hayat tarzları göz önünde bulundurularak hareket edilmeli. Projenin pazarlama aşamasında da geleneksel pazarlama stratejilerinin dışında hareket edilmeli. Sosyal ağlarda kendini ifade etmekten hoşlanan gençlere ulaşabilmek için sosyal medyada aktif olmak oldukça önemli. Pazarlama stratejilerinde, yenilikçi ve yaratıcı olmak şart” dedi. kimi öğrenciler de ünlü sanatçı Demet Akalın ile sahnede hatıra fotoğrafı çekti. Buna göre Beşiktaş'ta Güzey Grup ortaklığı ile hazırlanan Super Moms Beşiktaş Alışveriş Festivali 12-13-14 Haziran tarihlerinde Beşiktaş Barbaros Meydanı’nda ziyaretçilerini ağırladı. Hafta sonu saat 10.00 - 22.00 arası Beşiktaş Barbaros Meydanı'nda festival heyecanı yaşandı ve sürpriz etkinlikler de yer aldı. Festival boyunca yüzlerce markanın özel indirim ve fırsatları, renkli stantlar ve canlı performanslarla Beşiktaşlılara ve tüm İstanbullulara sunuldu. KÜLTÜR / SANAT Sayfa Editör - Yazar: Uğur BAŞTUĞ BEŞİKTAŞ’TA kültür sanat etkinlikleri yeni sezona hazırlanırken bahar ayları içinde dikkat çeken bir çok organizasyon ve gösterim, çok sayıda Beşiktaşlıyı ağırladı. Her Cuma Yeni Sinema gösterimi bu yıl 3. yaşına girdi. Bahar dönemi etkinlikleri kapsamında Mayıs ayında Toz Ruhu adlı Bir sezon böyle geçti sinema gösterimi dikkat çekti. Toz Ruhu adlı ücretsiz olarak gösteriminin yapıldığı film ilgili bazı detaylar: "Yönetmen: Nesimi Yetik. Senaryo: Betül Esener, Nesimi Yetik. Müzik: Betül Esener, Ezgi Baltaş. Görüntü Yönetmeni: Sedat Şahin, Cevahir Şahin. Sanat Yönetmeni: Osman Özcan. Kurgu: Ali Umut Ergin. Oyuncular: Tansu Biçer, Ertuğrul Aytaç Uşun, Selin Yeninci, Aytaç Arman, Nihal G. Koldaş, Settar PROF. DR. AHMET ERCAN 11 Tanrıöğen." Öte yandan Ortaköy'de bahar ayı içinde sergi ve tiyatrolar dikkat çekti. Mayıs ayının ortasında kadar Hayal adlı resim sergisi sanatseverleri Ortaköy Sanat Galerisi'nde ağırlarken Halkın Oyunu adlı tiyatro gösterimi de Afife Jale Sahnesi'nde tiyatroseverleri konuk etti. İTÜ Jeofizik Maltepe Üniversitesi İnş. Müh. Böl. Öğretim Üyesi YORUM PARILTILI GECELER Demirhan Hararlı (MGD) MAGAZİN Gazetecileri Derneği Onur Kurulu Üyesi KEMAL AZARI YEDİ BEBEK- Ahu Yağtu küçük oğlu Kemal ve yeni bakıcısıyla Bebek’te çıktığı sahil turundaydı. Her zaman olduğu gibi yine yerinde duramayan Kemal, annesi ve dadısını zor duruma düşürdü. Yol kenarındaki tozlu bariyerlere eliyle tutup bu şekilde yürümeye çalışan Kemal annesinin hışmına uğradı. Yağtu, oğluna kızıp bu şekilde davranmama- sı gerektiğini söylerken, dadının cebinden çıkardığı mendille Kemal'in elini temizledi. “SETİMİZ EĞLENCELİ” BEBEK- Gani Müjde’nin absürd komedi tarzındaki yeni filminde Bizanslı bir kraliçeyi canlandıracak olan Gonca Vuslateri, geçen hafta Bebek’teydi. Filmin çekimlerinin son sürat devam ettiğini söyleyen ünlü oyuncu, “Gani Müjde ve film ekibi süper insanlar, çok enerjikler. Setimiz çok eğlenceli. Film çekimlerimiz son sürat devam ediyor” diye konuştu. MEKANI ESİR ALDI!.. ARNAVUTKÖY- Özlem Yıldız arkadaşlarıyla birlikte Arnavutköy’de bir mekânda görüntülendi. Mekana akşam saatlerinde gelen ve hep birlikte yemek yiyip sohbet eden grup sohbeti uzatınca çalışanlarını esir aldı. n SAĞLIK Müzik hangi hastalığı yener? OXFORD Üniversitesi'nin yaptığı araştırma klasik müzik dinlemenin tansiyonu düşürdüğünü ortaya koydu. Çalışmayı yürüten uzman kardiyologlar, vücut ritmi ile klasik müziğin mükemmel bir şekilde uyum sağladığını bunun ise tansiyonu düşürmede etkili olduğunu bildirdi. Öte yandan aynı araştırmada hızlı müziğin kan basıncını yükselttiği belirtilirken, sağlıklı yaşam tarzının da tansiyonu dengeleme konusunda etkili olduğu vurgulandı. n YAŞAM Uykusuzluk geni bulundu UYKUSUZLUK çekenlere umut olabilecek araştırma sonucu Amerika'dan geldi. Thomas Jefferson Üniversitesi uzmanları 3 bin meyve sineğinin uyku alışkanlıklarını ve genlerini inceleyerek, memelilerde de bulunan taranis adlı gendeki mutasyonun uykuyu doğrudan etkilediğini belirledi. Gen mutasyonuna sahip meyve sineklerinin ortalama 2,5 saat uyuduğu, gen alındığında ise hayvanların hiç uyanmadığı uzmanlarca saptandı. n MODA 2015 kot şort modelleri GEÇEN seneki kıyafetlerinizden ayrı olarak bu sene kot şort modelleri giymeye özen gösterin. 2015 yılı kot şortların trend olduğu bir yıl olacak. Yırtık kot şort veya normal jean şort olabilir, yeter ki elinizin altında bulundurun. Mini şort giymeyi seven bayanlar için 2015 yılı harika bir yıl olacak. Kombin yapması oldukça kolay olan kot şort modelleri, salaş bir tişört, gömlek veya herhangi bir bluz ile rahatlıkla kombin yapılabilir. O yüzden yaz sıcaklarında bir de kombin sıkıntısı çekmeyeceksiniz. Kimsenin kalmamasına rağmen oturmaya devam eden ve sohbetlerini kesmeyen Yıldız ve arkadaşları 01.00’de mekândan ayrıldı. “OĞLUM İÇİN GELDİM” BEBEK- Ivana Sert’ten ayrıldıktan sonra ABD’ye giden Sinan Akıman, geçen hafta Bebek’teydi. Bir mekanda arkadaşlarıyla birlikte eğlenen Akıman, oğlunun mezuniyeti için 2 haftalığına İstanbul’a geldiğini açıkladı. Akıman, “Los Angelas’a oğlumla birlikte döneceğiz. Oğlum orada üniversiteye başlayacak” dedi. Akıman, Ivana Sert'ten ayrıldıktan sonra ABD'ye yerleşmişti. HANDE’DEN ŞOK SÖZLER ETİLER- Hande Ataizi eşi Benjamin Harvey ve dostlarıyla geldiği Akmerkez’de kendisini görüntüleyen gazetecilere sitem etti. Ataizi, kendisini görüntüleyen kameramanlara oldukça sert tepki göstererek, "Yeter artık. Yemek yerken çekiyorsunuz. Çekmeyin. Salak salak işler yapıyorsunuz. Bir rahat bırakmadınız” dedi. NEDENİ İHANET Mİ?.. BEBEK- Oğuzhan Koç, 8 yıldır oyuncu Zeynep Koçak ile birlikteydi. Evlenmeyi planlayan çift Bebek'ten ev tutmuştu. Koçak iş için Fransa'ya gitti. Dönüşte sevgilisi Koç'un hareketlerinden şüphelendi. Müstakbel eşinin nikahtan kaçması üzerine tartıştılar ve Oğuzhan Koç ile Yağmur Tanrısevsin'in aşkı ortaya çıktı. Koçak: "İş gezisi için gitmiştim. Eve döndüğümde böyle bir şokla karşılaştım." ABBASAĞA DOLDU TAŞTI Kazım Koyuncu’yu andık alkevleri tarafından “Yaşamı ve Doğayı Savunmak için Yeryüzüne Şarkılar söylüyoruz, Kazım Koyuncu anısına” çağrısıyla ‘Çevre mücadeleleri’ temalı Haziran ayının son haftası akşamı Küçük Çiftlik Park’ta gerçekleşti. Hemen ertesi gününde de bir diğer etkinlik, Beşiktaş'ın ev sahipliğinde yapıldı. Beşiktaşlılar özellikle Abbasağa Parkı’ndaki anma törenine büyük ilgi gösterdi. Çarşı grubu oldukça kalabalık bir şek- H ilde bir araya gelerek sevilen sanatçı Kazım Koyuncu’yu andı. 26-27 Haziran 2015 tarihlerinde iki gün boyunca süren ikinci etkinlik “Yeryüzüne sofralar kuracağız Gökyüzüne şarkılar söyleyeceğiz” çağrısıyla Abbasağa Parkı’nda gerçekleşti. Beşiktaş Belediyesi’nin katkılarıyla Abbasağa Parkı’nda Kazım Koyuncu şarkılarının söylendiği "Dost sahnesi" kuruldu. Gün içinde bilgi ve kitap takaslaşmasının da gerçekleşeceği forumların üst başlığını ekoloji ve dil / kültür konularının konuşul- duğu forumlarla renklendi. Ayrıca gerçekleşen anma etkinliğinde çocuklar da unutulmadı. Çocuklar için masallar, resim, okuma ve dans atölyeleri oluşturuldu ve gösterilen alanlarda duvar boyama ve Kazım Bostanı oluşturularak güzel anlar yaşamaları hedeflendi. Seçimler ne diyor? A KP: Seçimlerde yenen ocak-parti kuşkusuz AKP’dir. Türkiye’nin her yerinde seçime girebilen, ayrıca her ilinden oy alabilen iki ocaktan biridir. Ne var ki, Kürt oyların HDP’ye akışıyla AKP Doğu ile Güneydoğu’da kar gibi erimektedir. Gelecek seçimlerde bu erime hızlanacak, CHP ile MHP’nin durumuna düşecektir. AKP ulus karşıtı, ümmetçi duruşunun yalnızca batıda geçerli olduğunu görmelidir. AKP Güney ile Güneydoğu’da Kürt milliyetçiliğinin ümmeti yadsıdığını okumalıdır. AKP’yi erimekten kurtaracak biricik çare MHP’leşmesidir. AKP, duruş düzeyi olan %38-42 aralığıdır. Bundan böyle gerileyecek ancak yükselmeyecektir. CHP: 65 yıldır yönetimden uzaklaştırılmış bu ocak öz eleştiriye kapalıdır. Türkiye’de CHP’nin duruş aralığı %23-27 aralığıdır. Doğu ile Güneydoğu Anadolu’dan oy alamadığından Türkiye’yi yönetme olasılığı bugün de yoktur, yarında olmayacaktır. CHP, bir çıkmaz sokaktır. Türkiye’nin batısında da erimektedir. Toplumca, Türkiye’nin yönetim seçeneği bir ocak olarak görülmemektedir. Atatürkçü ile Ulusçuları arındırmasından sonra ülküsü törpülenip gitmiştir. Tutunacağı dal yoktur. Ocaktan attığı Atatürkçülerin oylarıyla sürünmekte, onları sömürmektedir. Gelecekte, hiçbir dönemde Türkiye’yi yönetme olasılığı olmadığı gibi Cumhuriyetçilerin önünde, yenilenip güçlenmeyi engelleyici önemli bir öğedir. Ocak içindeki tutucular nedeniyle, kötüye gidiş durdurulamamakta, geriye gidiş dingilleri sökülüp atılamamaktadır. HDP: CHP bu durumuyla varlığını sürdürdükçe, Türkiye’nin yükselen gerçek karşıt-muhalif ocağı Kürt soycusu-ırkçısı olan HDP olacaktır. HDP, ülkenin her ilinden oy alabilen, en çok Batı’da büyüyen bir ocaktır. HDP seçmeni Kürtçülük ülküsünde birleşmiştir. Ülküleri Türkiye’yi Kürtleştirerek Türklerle bir federasyonda birleşmek, sonrada Türkleri kendi içlerinde eritip ortadan kaldırmaktır. Gelecek seçimlerde HDP; AKP ile CHP içinde askıda duran oyları kendinde toplayarak Türkiye’nin gerçek karşıt ocağı olacaktır. Bu süreç, Türkiye’nin Kürtleşmesine, süre içinde Federatif bir ülkeye dönüşmesine neden olacaktır. Batı ülkeleri Sevr ile başaramadığını, Türkiye’yi Kürtleştirerek başaracaktır. Tıpkı Kuzey Irak’ta Türkmenlerin eritildiği gibi. MHP: MHP, Türkiye’nin Doğu ile Güneydoğusundan oy alamamaktadır. Ayrıca ülküsüz, arada kendini idare eden bir ocaktır. Hiçbir emek vermeden, çaresiz kalan Türkçü oyları alarak varlığını sürdürmektedir. Duruş aralığı %12-18 arasıdır. Erksiz yönetimi, eğitimden yoksundur. Bu nedenle, Türklük ile Cumhuriyet değerlerini savunamamaktadır. Yöneticilerin, yeterli eğitimleri olmaması, coşkusuz olmaları nedeniyle toplum MHP’yi çıkış yolu olarak görmemektedir. MHP’nin üst yönetimden arınarak yeni, erkin bir yönetimce, Atatürk ile Cumhuriyetçi bir çizgiye çekilmesi beklenir. Türkiye’nin çıkışında CHP ile MHP oylarının geçişmesi, bir bayrak altında toplanması bir karşıt-muhalif parti seçeneği yaratabilir. VATAN: Vatan çok aydın, yurtsever bir örgüt olmasına karşın, ocaklaşamamış, güven ile güvensizliği tartışılan bir önderce yönetilmektedir. Yıpranan önderin geri çekilerek, son yıllarda geliştirdiği sözde dinden yararlanma eğilimini bırakması gerekir. Böyle yaparsa, CHP ile yer değiştirebilir. 2015 seçimleri, Doğu ile Güneydoğu Anadolu’nun özerkleştiğini, Türkiye’nin geri kalan bölümünün ise federatif bir yapıya doğru ilerlediğini gösterir. Bu demektir ki, Atatürk Cumhuriyeti ortadan kalkıyor, Bosna-Hersek türü duraysız, erksiz, ülküsüz, güdümlü bir ilkuta-devlete doğru sürükleniyoruz. Cumhuriyeti elinde hazır bulan sözde aydınların edilgenliği, umursamazlığı, suyun hızlı akışının durdurulmasın da büyük bir engeldir. Günümüz aydınları, Türkiye’nin özerk bölümlü bir federatif ülkeye kansız, elerkil-demokratik yolla gidişini de yadsımayacaktır. Özetle, HDP Türkiye’nin ikinci ocağı olmak üzere yükselmektedir. AKP ile HDP üst sıraya yakın duracaklar, CHPMHP-VATAN tabanda buluşacaklardır. Tabanda ki ocaklar bir bayrak altında toplanırsa, HDP’nin değil, AKP’nin seçeneği olabilirler. CHP artık gerçekleri görsün. Peki biz Türk ulusunun seçeneği nedir? Ya bu öngörülere “onay” verilecek ya da “yeni bir örgütlenme” içinde toplanılarak, “yeniden Cumhuriyet” dedilecek. Tek çözüm bu görünüyor. TIVOLI’S ERKEK KUAFÖRÜ Fön, Saç Tasarım, Saç Kesim, Saç Boyası, Saç Bakımı, Cilt Bakımı Zeytinoğlu Cad. Derya Apt. No: 52 Akatlar / İst. Tel: 0212 351 99 01 - 02 Not: Pazar günleri açığız İBRAHİM ERKEK KUAFÖRÜ Fön, Saç Tasarım, Saç Kesim, Saç Boyası, Saç Bakımı, Cilt Bakımı Zeytinoğlu Cad. Gülnur Apt. A Bl. No: 47/1 Akatlar / İst. GSM: 0542 331 22 92 ZAYİ Hüviyetimi kaybettim. Hükümsüzdür. Meltem Baştürk Gazete %50’ye varan indirimler BEŞiKTAŞ 0 212 260 23 60 0 212 260 52 29 Kartal’ın başına Şenol Güneş www.besiktas.com.tr “Beşiktaş’ın ve Beşiktaşlı’nın İlk ve Tek Gazetesi” eşiktaş, Teknik Direktör Şenol Güneş ile 1 yılı opsiyonlu 3 yıllık anlaştı. Beşiktaş Futbol Yatırımları Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin Borsa İstanbul'a gönderdiği ve Kamuyu Aydınlatma B Platformu'nda da yer alan açıklamada, "Şenol Güneş ile profesyonel futbol takımımızın teknik direktörlüğü konusunda 2+1 yıllık anlaşmaya varılmıştır. Şenol Güneş'e, 2015 - 2016 ve 2016 - 2017 sezonlarında 1 milyon 500 biner avro ödenecektir" denildi. Şenol Güneş ve Beşiktaş DEĞERLİ okurlarım, Biliç’in gitmesiyle benim 2 adayım vardı. 1- M. Denizli. 2- Şenol Güneş. Kesinlikle yabancı hocaya karşıydım, hepsi geldi milyon dolarları, tazminatları aldılar, gittiler, hem de hiçbir katkıda bulunmadan... SPOR’DA Kemal ULUSU - Futbol Federasyonu E. Başkanı Demirören’le DEVAM TÜRKİYE Futbol Federasyon başkanlığına Yıldırım Demirören yeniden seçildi. TFF Olağan Genel Kurulu'nda 214 oy alan mevcut Başkan Demirören seçime tek aday olarak girdi. Çift imza krizi nedeniyle Haluk Ulusoy'un adaylığı geçersiz sayıldı, bu nedenle seçime giremedi. Canlı yayın linki Orhan Salkınaz ile Spor Politik Kemal Ulusu ile Spor Gündemi Didem Tutal ile Beşiktaş Buluşmaları Radyo Beşiktaş Neşe Berber ile Şehrin Sesi
