Ritmin ve Renklerin Dansıyla

Transkript

İstiklal Cad. Sekban Han No: 53 K: 5 D: 9 Beyoğlu / İSTANBUL
Pbx: 0212 292 28 74 Fax: 0212 245 39 68 www.antoninaturizm.com
1
2
3
ARKEOLOJİ MÜZESİ (tam gün)
İstanbul Arkeoloji Müzesi’nin dünyanın ilk büyük 5 müzesi içinde yer aldığını biliyor
muydunuz? Ya da tarihteki ilk yazılı anlaşma Kadeş Anlaşması’nın orijinalinin Arkeoloji
Müzesi’nde bulunduğunu? İskender Lahdi, Peygamber Hazekiyel Siloam yazıtı ve en eski
İbranice yazıt (takvim) da bu müzede yer alan eserlerin içinde…
Buluşma Yeri ve Saati: Gülhane Parkı Kapısı Karşısı Le Safran Cafe, Saat 09.30
Güzergah: Osman Hamdi Bey Salonu (Ağlayan Kadınlar Lahti, Tabnit Lahti, Likya Lahti,
İskender Lahti, Satrap Lahti), Tralles ve Magnesia ad Meandrum Heykeltraşlık Eserleri
Salonu, Miletos, Ephesos ve Aphrodisias Salonu, Trakya Bitinya Bizans, Çağlar Boyu
İstanbul Salonu, Çağlar Boyu Anadolu Salonu, Troia Salonu, Eski Şark Eserleri Bölümü ve
Çinili Köşk.
Fiyat: 95.00 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Uzman rehberlik, sabah kahvaltılık poğaça, öğle yemeği kumanyası,
çay ikramı.
Hediyemiz: Tur bilgi notları
Önemli NOT: Arkeoloji Müzesi’nde Müzekart+ geçerlidir. Müzekart+’ı olmayanlar, tur fiyatına
ek olarak 10 TL öder.
Tur İptal Koşulları:
Rezervasyonun kesinleşmesi için tur katılım bedelinin tamamının ödenmesi
gerekmektedir.
Tur tarihine 10 gün kala yapılan iptallerde, tur bedelinin %50’si iade edilir.
Son 7 gün yapılan iptallerde, katılımcının hakkı saklı kalır ve herhangi bir iade
yapılmaz.
Tur tarihine 5 günden az zaman kalan durumlarda ise herhangi bir iade yapılmaz ve
geçerliliğini yitiren ödeme, katılımcıya herhangi başka bir tur için hak kazandırmaz.
Mücbir nedenlerden dolayı (hava, yol koşulları vs.) yapılamayan ya da eksik yapılan
gezilerden Antonina Turizm sorumlu tutulamaz.
Günübirlik turlarımızda 07-12 yaş grubu için indirim uygulanmamaktadır.
4
Osmanlı’nın Sanayi Bölgesi DEMİRKÖY’den
DUPNİSA MAĞARASI’nın Derinlik ve Serinliklerine ve
İĞNEADA LONGOZ ORMANLARI
Demirköy’ün Osmanlı döneminde, imparatorluğun sanayi merkezi olduğunu ve İstanbul’un
fethinde kullanılan topların, Demirköy Top Dökümhanesinde hazırlandığını biliyor
muydunuz?
İçinde 60.000 kadar yarasının yaşadığı ve mağara içinde mevsimin birden bire yazdan
kışa döndüğü, özel travertenlerin yer aldığı Dupnisa Mağarası…
Ayrıca, Longoz Ormanları’nın doğal derinliklerinde farklı doğal oluşumlarla tanışmaya
hazır olun! Karadeniz sahili boyunca Yıldız Dağlarından Karadeniz’e doğru akan dereler
denize ulaşamadan göllerde ve bu göllerin bataklık alanlarında son bulur. Ancak
önlerindeki kumul dolayısıyla denizle irtibatları kesilen göl ve balıklar İlkbaharda fazla
gelen sularla şişerek geriye doğru taşar ve düz araziyi kaplar. Bu taşkın sahalar Longoz
(Subasar) ormanlarını oluşturur. İğneada bölgesinde ayrı vaziyette 3 parça halinde longoz
ormanı bulunmaktadır. Sırasıyla kuzeyden güneye doğru Erikli Gölü Longosu, Mert Gölü
Longosu ve Saka Gölü Longosu İğneada bölgesinde yer alır. Turumuzda Erikli Gölü
Longosu’nda yürüyüşüm olacak. Bu turumuz ormanlarda ve göl kenarında yürüyüşü ve
binlerce yarasanın sığındığı Dupnisa Mağarası ile İstanbul fethinde kullanılan
Demirköy’deki top dökümhanesini kapsamaktadır.
Buluşma Yeri ve Saati:
Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önü, Saat: 06.00
Taksim AKM önü, Saat: 06.30
Güzergâh: Dupnisa Mağarası, Demirköy Top Dökümhanesi, İğneada Longoz Ormanları
(Erikli Gölü Longosu)
Fiyat: 165 TL
Fiyata dahil hizmetler: Ulaşım, uzman rehberlik, kilise ve camilerdeki bağışlar, sabah
kahvaltılık poğaça, öğle yemeği, müze giriş ücretleri.
gerekmektedir.
yapılmaz.
5
EYÜP - PİYER LOTİ
Osmanlı İstanbulu’nun en prestijli “Hamuşan”ı - Eyüp’ün Şair Fitnat Hanım’lı, Sokullu
Paşa’lı, Prens Sabahattin’li, Eyüp El Ensari’li, Piyer Loti’li hikâyesi… Osmanlı
padişahlarının kılıç kuşanma törenlerinin yeri…
Buluşma Yeri ve Saati: Eyüp Sultan Camii önü, Saat 10.00
Güzergâh: Akar Çeşme Hamamı, Cezri Kasım Camii-Su Haznesi ve Hazire, Şah Sultan
Haziresi, Zal Mahmud Paşa Camii, Silahi Mehmed Paşa Camii ve Haziresi, Zal Mahmut Paşa
Medresesi, Kalenderhane Tekkesi, Nakkaş Hüseyin Paşa Türbesi, Kızıl Mescit Türbe ve
Haziresi, Kubbi Hatun Türbesi, Şair Fitnat Hanım Türbesi, Cafer Ağa Medresesi, Saçlı
Abdülkadir Efendi Camii, Eyüp Hamamı, Eyüb Sultan Külliyesi, Selim Paşa Türbesi, Sokullu
Mehmed Paşa Türbesi ve Medresesi, Mehmed Paşa Türbesi, Ferhad Paşa Türbesi,
Abdürrahman Paşa Türbesi, Sultan Reşad Türbesi, Mihrişah Sultan İmareti, Tunuslu
Hayreddin Paşa Türbesi, Valide Sultan Türbesi, Piyer Loti Kahvehanesi.
Fiyat: 95.00 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Uzman rehberlik, bağışlar, öğle yemeği, çay ikramı.
İptal Koşulları
gerekmektedir.
Tur tarihine 5 gün kala yapılan iptallerde, tur bedelinin %50’si iade edilir. Son 3 gün
yapılan iptallerde, katılımcının hakkı saklı kalır ve herhangi bir iade yapılmaz.
6
FENER BALAT Kültür Turu
Haliç’in güney kıyılarında birbirinden çekici mahalleleri uzman bir rehber eşliğinde
dolaşmanın keyfi bir başkadır. UNESCO’nun rehabilitasyon çalışmaları devam eden
bölgeyi görmek için tam zamanı…
Üstelik KIRMIZI MEKTEP olarak bilinen Fener Rum Erkek Lisesi’ni içeriden ziyaret etme
ayrıcalığı ile…
Buluşma Yeri ve Saati: Kadir Has Üniversitesi önü Rezan Has Müzesi Girişi, Saat: 09.30.
Güzergah: Cibali Tütün Fabrikası önündeki buluşma ardından üniversiteye girip
üniversitedeki sergi ziyaret edilecek. Rezan Has Müzesi ve Sarnıç Küçük Mustafa Paşa
Hamamı, Gül Camii (Aya Theodosia Kilisesi), Yeni Ayakapı, Fener Rum Ortodoks
Patrikhanesi, Aya Yorgi Kilisesi, Fener Mahallesi, Fener Rum Erkek Lisesi Panagia
Muhliotissa Kilisesi, Yuvakimyon Rum Kız Lisesi(dışarıdan), Dimitri Kantemir’in Evi
(dışarıdan), Kadın Eserleri Kütüphanesi-dışarıdan, Bulgar Kilisesi, Tur-i Sina Metokhionu
(dışarıdan), Balat Meydanı, Ahrida ve Yanbol Sinagogu (dışarıdan), Surp Hresdagabet
Kilisesi, Ferruh Kethuda Camii, Ayvansaray Panayia Balinu Kilisesi (dışarıdan), Ayios
Dimitrios Kanebu Kilisesi, Atik Mustafa Paşa Camii (Sen Peter ve Mark Kilisesi-Aya Tekla
Kilisesi), Blaherna Ayazması.
Fiyat: 95 TL
Fiyata dahil hizmetler: Uzman rehberlik, kilise ve camilerdeki bağışlar, Fener Rum Erkek
Lisesi giriş/ziyaret bedeli, öğle yemeği.
Hediyemiz: Tur bilgi notları.
İptal Koşulları
gerekmektedir.
7
“Susamlı Simit’in Çıtır Kokulu Büyüsü’nden, Türk Mutfağının Sırları’na”
İSTANBUL’DA LEZZET YOLCULUĞU
Sanat Tarihçi Atilla Tuna rehberliğinde…
Türk Mutfağı mis kokulu bir deryadır..çeşit çeşit sebze ve etin, buram buram misk kokan
baharatın aşkından doğan taze ve çıtır bir meyvedir… Tane tane hazırlanan sebzelerin
soğan halkalarıyla ve bir tutam maydanoz veya fesleğenle buluştuğunda hissedilen koku,
pişen aşkın ilk anlarıdır... Tencerenin içinde halvet olan tüm sebze, baharat ve diğerleri
uzun uzun karıştırılıp, tencerede yavaş yavaş piştikten sonra yemek en üstün nefasete
erer… Aşçının Nirvana’ya ulaştığı andır o…
Türk Mutfağı işte böyle derin bir aşkla yoğrulur ve sofralara hazır hale gelir. Yüzyıllardır
Rum, Yahudi, Arnavut, Süryani, Bulgar, Ermeni, Kafkas ve Arap mutfağından aldığı
destekle Türk Mutfağı dünyanın en bilinen mutfaklarından olmuştur… Sizi lezzet ve nefaset
dolu bir güne davet ediyoruz…
Buluşma yeri ve saati: Tophane Tramvay Durağı Önü Saat 09.30
Güzergâh: Günümüze Topkapı Sarayı Mutfak defterlerinde 15. yüzyılda dahi tarifi kaleme
dökülen İstanbul’un gözde kahvaltı lezzetlerinden Susamlı Simit’le başlıyoruz. Tarihi
Boğazkesen Taş Simit Fırını’nda Susamlı Halka’nın dillere destan hikâyesini ve yapılış
tekniğini izliyor, dinliyor ve tadıyoruz. Simitlerimizi yanımızda alıp Tarihi Özkonak
Pastanesi’nden temin edeceğimiz kaymaklarımızı da alarak Osmanlı döneminde olduğu gibi
simit ve kaymağı beraber tadına bakıyor, sabah çaylarımızı yudumluyoruz. Üçüncü
durağımız yüzyıllık bir taş fırının içinde faaliyet gösteren Antakya yemeklerini yapan Datlı
Maya Restoran’dır. Antakya Ispanaklı Börek yapımını izliyor, ardından tadına bakıyoruz.
Ermeni mutfağının önemli lezzetlerinden Topik’i tadıyor ve yapılış hikâyesini dinliyoruz.
Sonraki durağımız Beyoğlu’nun yüz yıllık gastronomi merkezi ve Osmanlı mutfağının en
önemli temsilcilerinden tarihi Hacı Baba Lokantası. Burada geleneksel yemeklerin
hazırlanışındaki püf noktaları Aşcibasi Ejder Usta’dan dinliyor, yapılışını mutfağın içine
girerek izliyor, ardından İslim Kebabı’nı tadıyoruz. Buradan Ağa Camii Sokağı’nda yer alan
Hacı Abdullah Restoranı’na gidiyor ve bu müessesenin Osmanlı Şerbeti’nden içiyoruz.
Beyoğlu Balık Pazarı’na geçerek iyi alışverişin sırlarını eski İstanbulluların iyi bildiği
adreslerde tanımaya devam ediyoruz. İstanbul’un en iyi lakerdacısını, en iyi şarküterisini, en
özellikli şekerlemecisini, en lezzetli taş ekmeğini pişiren fırınını tanıyor ve bilgi alıyoruz.
Gezintinin ardından mezeleriyle ünlü Çiçek Pasajı Kimene Restaurant’a gidiyor ve mutfak
şefinden nadir hazırlanan pratik mezeler üzerine bir tanıtım alıyor ve bu mezeleri tatma fırsatı
yakalıyoruz. Bu tadım ve bir kadeh rakı ikramının ardından İstiklal Caddesi üzerinden yürüyor
ve İstiklal Caddesi’nin unutulmaz simalarından Antepli Ali Usta’nın İçli Köftesi’nin tadına
bakıyoruz. Turumuzun son durağı Galata’da bulunan bir lebi derya manzaralı restorana
gidiyor ve İstanbul Sefarad mutfağının leziz tatlı ve tuzlu örneklerinden bir buketin tadına
bakıyor ve Boğaziçi ve Tarihi yarımada manzaraları eşliğinde çay/kahvelerimizi
yudumluyoruz.
Kişi başı fiyat: 165,00 TL
8
Fiyata dâhil hizmetler: Uzman rehberlik, Tarihi Boğazkesen Simit Fırını’nda simit yapılışının
izlenmesi, simit ikramı, Özkonak Pastanesi’nde kaymak ve çay, Datlı Restoran’da Antakya
Ispanaklı Böreğin yapımının izlenmesi ve tadımı, topik ikramı, Hacı Baba Restoran’da mutfak
içinde yemek yapılışının izlenmesi ve İslim Kebabı ikramı, Hacı Abdullah Restoranı’nda
şerbet ikramı, lakerda ikramı, Şütte’de şarküteri ikramı, Beyoğlu Üç Yıldız Şekerlemecisi’nde
reçel ikramı, Kimene Restoran’da 7 çeşit mezenin yapılışının izlenmesi ve tadımı, bir kadeh
rakı ikramı, Beyoğlu Sabırtaşı’nda bir adet içli köfte tadımı, Galata’da Sefarad mutfağına ait
tuzlu / tatlı ve çay / kahve ikramı.
Önemli NOT: Lezzet turumuzun her adımı birbirinden özel birçok lezzetle donatıldı. Bu
nedenle, her lezzet durağında bir sonraki lezzet durağının sizi beklediğini unutmayın .
İptal Koşulları
gerekmektedir.
9
İSTANBUL’DA NOEL
Sanat Tarihçi Atilla Tuna Rehberliğinde…
24 / 25 Aralık tarihinde, Salı’yı Çarşamba bağlayan gece yarısı, Hazreti İsa’nın
doğumunun kutlandığı gündür. Hıristiyanların en kutsal gününde dünyanın dört bir
yanında ve Türkiye’de Noel kutlamaları yapılıyor. Türkiye’deki Hıristiyanlar da bu kutsal
gecede kiliseleri doldurup, ayinler ve kutlamalar yapıyor. Buhurlar ve tütsüler içindeki
kiliseler o gece farklı bir güzelliğe bürünüyor. Rengarenk giysileri içinde ruhban sınıfının
geçişi, tertemiz elbiseleriyle ortalarda dolaşan çocuklar, cemaatin en güzel sesli
insanlarından oluşan kilise korosundaki hazanların, mugannilerin ilahileri çan seslerine
karışıyor. Sanat Tarihçi Atilla Tuna’nın anlatımıyla Hıristiyanlık ve İstanbul’da Noel…
Buluşma yeri ve saati:
Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önü Saat 13.00
Taksim AKM önü Saat 13.30
Güzergah: Rum Ortodoks Aya Yorgi Patrikhane Kilisesi (Fener’de),) Kadim Süryani
Meryemana Kilisesi (Tarlabaşı’nda), Ermeni Katolik Surp Asdvadzadzin Kilisesi (Taksim’de),
Ermeni Gregoryen Üç Horan Kilisesi (Balık Pazarı’nda), Protestan Hollanda Şapeli (İstiklal
Caddesi), Latin Katolik Santa Maria Draperis Kilisesi (istiklal Caddesi), İngiliz Anglikan Kırım
Kilisesi (Beyoğlu), St. Esprit Kilisesi’nde Donizetti Paşa türbesi ziyareti (Harbiye’de) (özel
izinle).
Akşam yemeği.
Noel Özel Konseri ve ayini: İstanbul Katedrali
Fiyat: 275TL
Fiyata dahil hizmetler: Uzman rehberlik, ulaşım, kilise girişleri, özel Noel yemeği, Noel ayini.
NOTLAR:
Özel Noel yemeği KV Restoran’da alınacaktır.
İptal Koşulları
gerekmektedir.
10
AYASOFYA VE ÇEVRE ARKEOLOJİSİ
“İstanbul yüzyıllar boyu neden bu kadar önemliydi?” sorusuna onlarca yanıt
bulabileceğiniz bir tur…
Jüstinyen’in Nika isyancılarına tavrı ne oldu? Sultan Deli İbrahim’i iktidarsızlıktan
kurtaran Cinci Hoca’nın kerameti neydi? Topkapı’nın kapı ağası Hüseyin Ağa’nın kesik baş
hikâyesi, Mimar Sinan’ın en güzel eserlerinden Sokullu Mehmet Paşa Cami, İmparator
Jüstinyen’in yaptırdığı Küçük Ayasofya, Bizans İmparatoru’nun yazlık sarayı-Bukaleon
Sarayı, Yer altı dehlizleri, Bizans İmparatorları’nın zifaf odaları…
Buluşma Yeri ve Saati: Ayasofya Müzesi önü, saat: 09 :30
Güzergâh: Ayasofya Müzesi, Aya İrini (dışarıdan), Hipodrom, Alman Çeşmesi, Ayia Eufemia,
Sultan Ahmed Külliyesi, Spendone, Sokullu Mehmet Paşa Camii, Özbekler Tekkesi, Kadırga
Meydanı, Cinci Meydanı, Çardaklı Hamamı, Küçük Ayasofya Camii (SS Sergius ve Bacchus
Kilisesi), Bukaleon Sarayı (Jüstinien Evi).
Fiyat: 95,00 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Uzman rehberlik, sabah kahvaltılık poğaça, öğle yemeği, çay ikramı,
Not: Müzekart+’ı olmayan yolcularımız 25 TL ekstra öder.
İptal Koşulları
gerekmektedir.
11
BEYOĞLU: BİR LEVANTEN ŞEHRİ…
İstanbul’un Avrupa yüzüdür Beyoğlu… Birçok “ilk”ler burada yaşanmıştır. İlk müzik
dükkânları, ilk şapka dükkânları, ilk kuaförler, ilk bale okulu...
Buluşma Yeri ve Saati: Taksim Cumhuriyet Anıtı Önü, saat: 09.30
Güzergâh: AKM, Taksim, Cumhuriyet Anıtı, Taksim maksemi, Eptalofos Kahve ve Gazinosu
(günümüzde yok), Fransız Başkonsolosluk Binası, Ayias Trias Kilisesi, Zapyon Rum Kız
Okulu, Esayan Ermeni Kız Lisesi, Surp Harutyun Ermeni Kilisesi, St Jean-Baptiste Erkek
Okulu, St. Pulcherie Cizvit Okulu, Afrika Hanı, Rasathane-i Amire, Rumeli Pasajı, Ağa Camii,
Surp Asdvadzadzin Ermeni Katolik Kilisesi, Odeon Tiyatrosu (günümüzde yok), Cercle
d’Orient binası, Emek Sineması, İnci Pastanesi, Alkazar Sineması, Anadolu Pasajı, Anadolu
Birahanesi, Üçüncü Vakıf Han, Yunanistan Başkonsolosluğu, İtalyan Kız Ortaokulu,
Zoğrafyon Rum Erkek Lisesi, Halep Pasajı, Tokatlıyan Oteli, Galatasaray Lisesi, Galatasaray
Postanesi, Çiçek Pasajı, Balık Pazarı, Ermeni Üç Horan Kilisesi, Avrupa Pasajı, Krepen
Pasajı, Pera House (İngiltere Konsolosluğu), Hacopulo Pasajı, Panayia İsidion Kilisesi, Olivo
Geçidi, Rejans, Aznavur Pasajı, Elhamra Hanı, Elhamra Sineması, Concordia Tiyatrosu
(günümüzde yok), St. Antuan (San Antonio) Kilisesi, Lion Mağazası (günümüzde yok), İngiliz
Kız Okulu, Franz Liszt’in Evi, Masonlar Büyük Locası, Maison de France, St. Louis Kilisesi,
İtalyan Lisesi, Venedik Sarayı, Fransız Kapitülasyon Mahkemesi, İspanyol Sefareti, Glavany
Apartmanı, Hollanda Şapeli, Hollanda Sefareti, Santa Maria Draperis Kilisesi, Suriye Hanı,
Markiz Pastanesi, Lebon Pastanesi, Rus Sefareti, Botter Apartmanı, Narmanlı Hanı, İsveç
Sefareti, Tünel Pasajı, Metro Hanı, Altıncı Daire-i Belediye Reisliği, Union Française, ABD
Sefareti, Pera Palas.
Fiyat: 95,00 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Uzman rehberlik, sabah kahvaltı için poğaça, kilise ve camilerdeki
bağışlar, öğle yemeği, çay ikramı, müze giriş ücretleri.
İptal Koşulları
gerekmektedir.
12
EN BATIDAKİ BAŞKENT… EDİRNE…
Mimar Sinan’ın “Ustalık Eserim” dediği Selimiye’de akustiği deniyor, Avrupa Konseyi Müze
Ödülü’nü kazanan Edirne Sağlık Müzesi’ni ney sesi eşliğinde geziyor, Meriç Nehri
kenarında salkımsöğütlerin arasında demlik çaylarımızı yudumluyoruz…
Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önü, saat: 07.00
Taksim AKM önü, saat: 07.30
Güzergâh: Otoyoldan Edirne’ye gidiyoruz, yolda bir mola veriyoruz. Edirne’ye varış saatimiz
11.00. Selimiye Külliyesi, Karaağaç, Tarihi Edirne Tren İstasyonu (Trakya Üniversitesi
Rektörlük Binası), Lozan Anıtı.
Öğle yemeği Lalezar Restoran
Öğleden sonra: Muradiye Camii, Kırkpınar, Edirne Sarayı, Beyazıt Külliyesi ve Sağlık Müzesi,
Edirne Sarayı, Mimar Sinan Köprüsü, Gazi Mihal Camii, Saat Kulesi, Bizans dönemi
kalıntıları, Üç Şerefeli Camii, Kapalıçarşı, Rüstem Paşa Hanı, Ekmekçioğlu Ahmet Bey
Kervansarayı, Eski Cami, İstanbul’a aynı yol üzerinden dönüş.
Fiyat: 155,00 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Klimalı otobüs ile ulaşım, sabah kahvaltılık poğaça, uzman rehberlik,
camilerdeki bağışlar, öğle yemeği, çay ikramı, müze giriş ücretleri.
İptal Koşulları
gerekmektedir.
13
EVLİYA ÇELEBİ’NİN İSTANBUL’U 1:
İstanbul’da Tılsımlar, Binalar ve Mabetler…
Evliya Çelebi’nin doğduğu mahalle, rüyasında şefaat yerine “seyahat ya resulallah” dediği
cami, gezdiği mahalleler, İstanbul’un Tılsımları olan yerler ve Haliç’te kayık gezintisi...
Öğle yemeğimiz; Evliya Çelebi’nin de yemek yediği Süleymaniye’de Darüzziyafe ve
mönümüz eski zaman tadında…
17. yüzyıl İstanbul’unda dolaşacak, tıpkı Evliya Çelebi gibi Galata’dan Yemiş İskelesi’ne
kayıkla geçecek, tarih kokan sokaklarında nefes alacak ve Osmanlı’nın günlük hayatını
baharatlı bir lezzet gibi yaşayacaksınız…
Buluşma Yeri ve Saati: Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önü, Saat: 08.30
Güzergâh:
Sabah programı: Evliya Çelebi Mezarı (günümüzde yok-otobüsten gösterilecek), Tophane,
Kılıç Ali Paşa Camii, Yeraltı Camii, Karaköy’den Eminönü Yemiş İskelesi’ne motorlu kayıkla
geçiş, Ahi Çelebi Camii, Baba Cafer Zindanı ve Türbesi, Eyüp Zal Paşa Camii, Yavuzer
Sinan Camii, Fil Yokuşu, Zeyrek, Kalenderhane, Bozdoğan Kemeri, Süleymaniye.
Öğleden sonra programı:
Vefa Bozahanesi ve Bozanın hikâyesi, Şehzadebaşı, Kıztaşı, Haseki Avratpazarı, Arkadius
Sütunu, Altımermer Sarnıcı.
Haliç’te tekne gezintisi ve beş çayı
Görülecek Tılsımlar: Avratpazarı Tılsımı, Saraçhanebaşı Tılsımı, Altımermer Tılsımları,
Zeyrek Tılsımı, Tophane Tılsımı.
Öğle yemeği: DARÜZZİYAFE RESTORAN
Mönü: Süleymaniye çorbası, Darüzziyafe Köftesi, Pazı Dolması, Fukara Keşkülü, Su,
Kuşburnu Şerbeti, Ayran.
Fiyat: 145 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Ulaşım, uzman rehberlik, camilerdeki bağışlar, öğle yemeği, şerbet
ikramı.
NOT: Katılımcı sayısının
gerçekleşecektir.
45
üzeri
olması
durumunda,
programdaki
tekne
faslı
14
“En Eski Zanaatın”, Kaptanların ve Bankerlerin Liman Şehri
GALATA ve BANKALAR CADDESİ’nin HİKÂYESİ
Salt Galata gezisiyle birlikte…
Galata herhangi bir yer değildir; Batı’nın uç kalesi ve en doğudaki liman şehridir.
İstanbul’a mal ve insan getiren gemilerin yanaştığı ilk yer burasıdır. Şehirle tanışma
zamanıdır liman rıhtımı. Mallar indirilir, ardından şehri ziyaret eden yabancılar çıkar
gemilerden; en sonunda haftalardır hayalini kurdukları yosmalarına kavuşmak için alel
acele çıkar gemi tayfası, doğru Balozlara gidilir-İstanbul’un ilk barlarıdır buralar. Galata
Rıhtımı’nın arka sokağında Madam Bella’nın meyhanesinde müşteri bekleyen Çakır Eleni
için gece yeni başlarken, birkaç sokak ileride Voyvoda Caddesi’ndeki kançelaryasından
faytonla Pera’daki evine gitmeye hazırlanan Banker Yorgo Zarifi için yoğun bir iş günü
daha bitmişti. Günümüzde meyhane veya bir imalathane olarak kullanılan yüzyılların
tanığı küf kokulu mahzenler zaman zaman şarap fıçıları, zaman zaman da baharat veya
yün, ipek, kumaş bobinleriyle doluydu. Havyar Han’da sabahın ilk saatlerinde Galata
Borsası’nın ilk seansı açılırken, üzerlerindeki gecelik aşklarının kokularıyla gemiciler
rıhtımda gemiye yüklenecek yeni malları istiflerlerdi. Burası Galata, Banker Hrsitaki
Zografos’un, Avram Kamondo’nun, Meyhaneci Çırağı Pandeli’nin, İstanbul’un ilk seri katili
Bıçakçı Petri’nin, namlı fahişe Kumru Vasiliki’nin yaşadıkları mahallenin adı… Galata’yı,
tarihteki insanlarını, ticaret, sigorta, borsa, bankacılık tarihimizi tanımaya ve mekanlarını
yaşayarak dokunmaya davetlisiniz, üstelik Galata’nın yeni kültür limanı GALATA SALT da
eski banka kasaları, tomar tomar Osmanlı paraları, eski hisse senetleri, meşhurların borç
senetleriyle zenginleşen tarihi kapılarını bizler için açıyor…
Güzergâh: Tophane Kılıç Ali Paşa Külliyesi, Tophane Çeşmesi, Karabaş Tekkesi,
Papadapulos Apartmanı, Bayezid Camii, Rum Kız Lisesi, Surp Krikor Luzaroviç Kilisesi ve
okulu, Aya Yohannes Prodromos Kilisesi, Panteleimon Kilisesi Aya Nikola, Panagia, St.
Benoit ve Surp Pırgıç Kiliseleri Pırgıç ve Balıklı Hanları, Alemdar Hanı, Fransız Geçidi, Süslü
Karakol, Liman Lokantası, Liman yapıları, Kemankeş, Yeraltı camileri, Karantina Abed Hanı,
Karaköy Palas, Viyana Bankası, Banca di Roma Karaköy, Selanik Pasajı, Zulfaris Sinagogu,
Bereketzade Medresesi, Aşkenaz Sinagogu, Tünel, Adamapulo Han, Galata Mevlevihanesi,
Barnathan Apartmanı, Teutonia Kulüp, Şahkulu, Müeyyedzade camileri, Kamondo ve Doğan
apartmanları Bereketzade Çeşmesi, Galata Kulesi, Şehsuvar Camii, Neveşalom Sinagogu,
Frej Apartmanı Bereketzade Camii, İngiliz Hastanesi, St. Georg Hastanesi ve Lisesi,
Kamondo Merdivenleri ve Evi, Ceneviz Podestatlığı, S.Pierre ve Paul Kilisesi ve Hanı, İtalyan
Sinagogu, Laleli Çeşme, Osmanlı Bankası, General Sigorta, İş Bankası, Ankara Hanı, Tütün
Hanı, Minerva Hanı, Voyvoda Caddesi Serpuş, Saksı hanları, Zincirli Han, Kuyumcular Hanı,
Galata Bedesteni, Makbul İbrahim Paşa Camii, Arap Camii, Azapkapı Sokollu Camii ve
Yeşildirek Hamamı, Ceneviz Sarnıcı, Yanık kapı, Salt Galata.
Bazı yapılar dışarıdan görülecektir.
Fiyat: 95 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Uzman rehberlik, kilise ve camilerdeki bağışlar, öğle yemeği, çay
ikramı, müze giriş ücretleri.
15
BOĞAZİÇİ’NİN GÜNEY KIYILARI’NDAN HALİÇ’E Tekne Turu ve
KAYIP BİR DEMİRYOLU’NUN İZİNDE
SADABAD KÂĞITHANE KEMERBURGAZ
Sıcak yaz günlerinde tekne sefasından daha güzel ne olabilir? Hazır Haliç temizlenmişken,
balıklar bile içinde şıkır şıkır oynamaya başlamışken... Tekneli gezinin ardından, yakın
tarihimizin doğa ve kültürle buluştuğu etkileyici bir yürüyüş gezisi yapıyoruz. Gezi belgesel
bir filmle destekleniyor…
Kadıköy İskelesi önü, saat 08.30
Eminönü İskelesi önü, saat 09.00
Güzergâh: Özel teknemizle Kadıköy, Haydarpaşa, Eminönü, Sarayburnu, Ahırkapı, Karaköy,
Ayvansaray, Feshane çevresinde sefa yapıyor, ardından aracımıza binip “Kayıp Demiryolu”
belgesel filmini izleyeceğimiz sinema salonuna gidiyoruz. “Kayıp Demiryolu” 1914 – 1916
yılları arasında Kâğıthane – Kemerburgaz – Ağaçlı - Çiftalan arasında döşenen ve bir süre
sonra kaybolan demiryolunun yeniden bulunmasını konu alan güzel bir gezi. Tura
başlamadan önce Kâğıthane Belediyesi konferans salonunda “Kayıp Demiryolu”nu anlatan
belgesel filmi izliyoruz. Gösterinin ardından, önce Sadabad’a, daha sonra otobüse binip
Kâğıthane, Kemerburgaz, Ağaçlı, Çiftalan’a gidiyoruz. Gezinin bir yerinde el değmemiş bir
ormanın içinde iki saatlik bir doğa yürüyüşü de yapıyoruz. Öğle yemeğimizi piknik olarak
alıyoruz.
Fiyat: 145 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Tekne ile Haliç turu, sabah kahvaltılık poğaça, uzman rehberlik,
bağışlar, öğle yemeği, çay ikramı.
İptal Koşulları
gerekmektedir.
16
HALİÇ’İN KÖŞKLERİ ve BOĞAZİÇİ ve BOĞAZİÇİ’NİN YALILARI
(Tekne Turu)
Bir İstanbul öyküsü düşleyin, içinde Haliç ve Boğaziçi olan. Bahar aylarında meltem
rüzgârları estiren bir Haliç düşleyin, içinde renkli yaşamlar barındıran. İstanbul Boğazı'nı
hayal edin bağrında Erguvanlar yetişen...
Altınboynuz'un hikâyesi, Boğaziçi'nin efsaneleri, Argonotların muhteşem hikâyesi,
mitolojisi, yalıları, yalı sahiplerinin hayatlarını püfür püfür esen bir havada, konunun
uzmanı bir rehber eşliğinde geziyoruz.
Üsküdar TURYOL İskelesi, saat: 09.00
Kabataş İskelesi, saat: 09.30 (Petrol Ofisi önü)
Güzergâh: Üsküdar TURYOL İskelesi ve Kabataş önlerinde buluştuktan sonra, özel
teknemiz Eyüp istikametine doğru hareket ediyor. Reji idaresinin tütün depoları, Süleymaniye
Camii, Fener Rum Patrikhanesi ve yukarıdaki Rum okulu, Yavuz Selim Camii, Ayvansaray
surlarından Feshane’ye kadar gidiliyor; dönüşte Kasımpaşa Deniz Hastanesi ve Kasımpaşa
Tersanesi, Azapkapı görüldükten sonra Haliç'ten ayrılarak Boğaziçi'nin Avrupa kıyıları
üzerinden Rumeli Kavağı'na, oradan da Anadolu Kavağı'na geçiyoruz. Öğle yemeğimiz
Rumeli Kavağı’nda. Boğaz'ın Anadolu yakası kıyılarını izleyerek önce Üsküdar'a sonra
İstanbul Ticaret Odası'na ulaşıyoruz.
Fiyat: 145,00 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Özel tekne ile ulaşım, uzman rehberlik, sabah kahvaltılık poğaça ve
çay, öğle yemeği, çay ikramı.
** Tura gelirken yanınızda şapka, güneş gözlüğü ve güneş kremi getirmenizi rica ederiz.
İptal Koşulları
gerekmektedir.
17
İSTANBUL’DA BİZANS ESERLERİ
Doç. Dr. Feridun Özgümüş rehberliğinde…
Doğu Roma İmparatorluğu’nun (Bizans) başkentindeki en önemli manastırları, sarnıçları,
sarayları ziyaret ediyor, öğreniyor ve etkileniyoruz…
Buluşma Yeri ve Saati: Taksim AKM önü, Saat: 09.00
Güzergâh:
Öğleden önce: Kadir Has Üniversitesi Bizans Sarnıcı, Aya Teodosiya Manastırı (Gül Camii),
Fener Patrikhanesi ve Aya Yorgi Kilisesi, Muhliotissa Kilisesi (İstanbul’da Bizans’tan
günümüze kullanılan tek kilise), Tekfur Sarayı (dışarıdan), Kariye.
Öğle yemeği
Öğleden sonra: Aetius Sarnıcı (Karagümrük Stadyumu), Pammakaristos Manastırı (Fethiye
Camii), Ayios Yeoryios Prodromos Kilisesi (Hirami Ahmet Paşa Mescidi) (dışarıdan),
Konstantinos Lips Manastır Kilisesi (Feneri İsa Camii), Akataleptos – Theotokos Kyriotissa –
Manastır Kilisesi (Kalenderhane Camii), Vefa Kilise Camii (Aya Teodoros Manasıt Kilisesi),
Myralaion (Bodrum Camii)
Fiyat: 135 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Ulaşım, poğaça, uzman rehberlik, kilise ve camilerdeki bağışlar, öğle
yemeği.
Müzekart+ ile İlgili Önemli Not: Fiyatlar Müzekart+’ı olanlar için geçerlidir. Müzekart+’ı
olmayanlar, Kariye Müzesi için 15 TL, Fethiye Camii Müzesi içinse 5 TL ek olarak öder.
Müzekart+ almak isteyenler, https://satis.muzekart.com/index.html adresindeki talimatlar
doğrultusunda Müzekart+’ı 50 TL’ye temin edebilirler.
İptal Koşulları:
gerekmektedir.
yapılmaz.
18
İSTANBUL’DA KÖŞKLER ve KASIRLAR
Osmanlı Hanedanı’nın son yüzyılını anlatan gezi…
Dünyanın büyük değişimlere uğradığı 19. yüzyılda Osmanlı ülkesinin başkenti İstanbul
nasıldı? Asırlarca Topkapı Sarayı’nın kasvetli havasında “Kafes” diye adlandırılan
dairelerde, taht hayali kuran şehzadeler bu yüzyılda nerelerde yaşadılar? Haremde
kalabalık içinde yaşayan hanedan kadınlarının yaşam koşulları yeni sarayda ve köşklerde
nasıldı? Osmanlı tarihinin ilk saray tiyatrosu nerede inşa edildi? Geleneksel Osmanlı
mimarisini bu uzun yüzyılda kimler nasıl değişime uğrattılar? Tüm bu soruların
cevaplarını merak ediyorsanız, Antonina Turizm’in “19. yüzyıl Osmanlı Köşk ve Kasırları”
turuyla hem keyifli bir gün geçirebilir hem de bu soruların cevaplarını bulabilirsiniz…
Güzergâh: Maslak Kasrı, Yıldız Şale Köşkü, Malta Köşkü(dıştan), Yıldız Sarayı, Ihlamur
Kasrı, Küçüksu Kasrı, Hidiv Kasrı.
Fiyat: 135,00 TL (Müzekart+’sız fiyat)
Fiyata dâhil hizmetler: Ulaşım, sabah kahvaltılık poğaça, uzman rehberlik, öğle yemeği, çay
ikramı, müze giriş ücretleri.
Not: Müzekart+’ı olmayan yolcularımız Yıldız Sarayı’nda 8 TL ekstra öder. Müzekart+ almak
isteyen misafirlerimiz, 30 TL karşılığında https://www.muze.gov.tr/muzekart_almak_istiyorum
adresinden Müzekart+ satın alabilirler.
İptal Koşulları
gerekmektedir.
Tur tarihine 3 günden az zaman kalan durumlarda ise, herhangi bir iade yapılmaz ve
19
İSTANBUL’DA MAVİ YOLCULUK
Marmara’da püfür püfür esen güzel bir havada özel bir tekneyle Adalara gidiyoruz…
Kınalı’nın, Heybeli’nin, Burgaz’ın, Büyükada’nın hatta Yassıada’nın koylarını görüyoruz…
Eminönü TURYOL İstanbul Ticaret Odası İskelesi, saat: 08.30.
Kadıköy TURYOL İskelesi, saat: 09.00.
Güzergâh: Özel tekneyle Kınalıada, Burgazada, Kaşık Adası, Heybeliada, Büyükada civarını
geziyoruz. Gezimizin ardından Heybeliada’ya yanaşıyor ve tekneden iniyoruz. Öğle
yemeğinin ardından, Heybeliada’da Hüseyin Rahmi Gürpınar Müzesi’ni, İnönü Evi’ni ziyaret
ettiğimiz kısa bir yürüyüşümüz var. Yürüyüş ardından ada koylarındaki gezintimiz devam
ediyor.
Fiyat: 155,00 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Uzman rehberlik, özel tekne, sabah poğaçası ve çayı, kilise
bağışları, öğle yemeği, akşam kuru pasta / çay ikramı, müze giriş ücretleri.
Hediyemiz: Tur bilgi notları,
Yararlı Bilgiler: Günlük gezi fiyatına öğle yemeği, müze girişleri ve bahşişler dâhildir.
Katılımcıların mevsim koşullarına göre giyinmesi rica olunur. Katılımcılarımızın rahat bir
ayakkabı giymesi ve yanlarında şemsiye, yağmurluk bulundurmaları rica olunur. Dinsel ibadet
yerleri tur güzergâhı olması durumda, kadın katılımcıların yanlarında başörtüsü
bulundurmasını rica ediyoruz.
İptal Koşulları
gerekmektedir.
20
İSTANBUL’DA TEKKELER
İstanbul çeşitli din ve mezhebin bulunduğu bir şehirdir. Bu gezimizde bu renkli dünyayı
keşfetmeye gidiyoruz…
Güzergâh: Merdivenköy Bektaşi Tekkesi (Göztepe),Yahya Efendi Tekkesi (dışarıdan),
Galata Mevlevihanesi, Kadırga Özbekler Tekkesi, Eyüp Ümmi Sinan Tekkesi.
Fiyat: 135,00 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Klimalı otobüs ile ulaşım, uzman rehberlik, bağışlar, öğle yemeği,
çay ikramı
yerleri tur güzergâhı olması durumda kadın katılımcıların yanlarında başörtüsü
İptal Koşulları
gerekmektedir.
21
MERMER KULE’DEN AYVANSARAY’A
İSTANBUL’UN SUR ve KAPILARI
23 kilometrelik bir perimetreye sahip İstanbul Surları yapımının masalsı hikâyesi..
Buluşma Yeri ve Saati: Taksim AKM önü, saat: 09.00
Güzergâh: Ahırkapı, Baba Cafer Zindanı, Çatladıkapı, Yenikapı, Narlıkapı, Mermer Kule,
Yedikule Kapısı, Yaldızlı Kapı, Altınkapı, Balıklı Kilisesi, Belgradkapı, Silivrikapı,
Mevlanakapı, Topkapı, Sulukule Kapısı, Edirnekapı, Eğrikapı, Maskem, Kırık Çeşme, Tekfur
Sarayı, Cibalikapı.
Fiyat: 155,00 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Klimalı otobüs ile ulaşım, uzman rehberlik, kilise ve camilerdeki
bağışlar, öğle yemeği, çay ikramı, müze giriş ücretleri.
İptal Koşulları
gerekmektedir.
22
İSTANBUL'UN YERALTI ARKEOLOJİSİ
Doç. Dr. Feridun Özgümüş Rehberliğinde…
Antonina Turizm İstanbul’un bilinmeyen bir tarafını gösteriyor. Mahzenleri, sarnıçları,
gizemli antik yeraltı tünelleri, zindanları ile farklı, bilinmeyen, görülmesi gereken bir
dünyayı Sanat Tarihçi – Bizantolog Doç. Dr. Feridun Özgümüş bu turda aydınlatıyor ve
anlatıyor…
Buluşma yeri:
Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önü saat 08.30
Taksim AKM önü saat 09.00
Güzergâh: Samatya Ayios Polikarpos, Soğanağa İşmerkezi, Antik Otel, Aydın Saray
Apartmanı altındaki Roma Kalıntıları, Kafar Han, Şerefiye Sarnıcı, Peykhane Sokak
Peykhane Eczanesi altındaki kalıntı, Terzioğlu Halıcılık, Aygır Deposu’ndaki Bizans Sarayı
Alt Yapıları, Başdoğan Halıcılık, Sedir Halıcılık, Pantokrator Sarnıcı, Kadir Has
Üniversitesi’ndeki Sarnıc, Pulkheriana Sarnıcı - Sultan Sarnıcı.
Satış Fiyatı: 135 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Uzman rehberlik, ulaşım, öğle yemeği, giriş ücretleri ve izinleri, çay
ikramı, sabah poğaçası, tur kitapçığı.
İptal Koşulları
gerekmektedir.
23
Konsüller, Çiniler Şehri ve Osmanlı Başkenti
İZNİK
Hıristiyan Din İnancı'nın temellerinin İznik'te atılmasından bu yana tam 17 asır geçti. MS
325 yılında bu toplantının yapıldığı Ayasofya Kilisesi'ndeki tartışmalar dillere destandır.
Hz İsa'nın "Gerçek Tanrı" fikrinin kabul edildiği İznik Konsülü'nden bin yıl sonra İznik,
Osmanlı Devleti sınırları içine girdi. Dünyaca ünlü İznik Çinileri bu bölgenin killi
topraklarından üretildi. Bugünse eskinin üzerinde yükseldiği gizemin perdesiyle kapılarını
yeni ziyaretçilere açıyor…
İznik şehrinin Bizans ve Osmanlı eserleri…
Öğle yemeğinde İznik’in meşhur defneyapraklı yayın balığı...
Güzergâh: Eskihisar’dan feribotla karşıya geçiliyor. Yaklaşık olarak saat 11.00’de İznik’te
oluyoruz. Yeşil Cami, Nilüfer Hatun İmareti (İznik Müzesi), İstanbul Kapısı, Lefke Kapısı,
Yenişehir Kapısı, Ayasofya Müzesi, Roma Tiyatrosu, Çini Fırını, Şehir Surları ve Kapıları,
İznik Gölü
Fiyat: 145 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Ulaşım, uzman rehberlik, bağışlar, müze giriş ücretleri, sabah
poğaçası, öğle yemeği (mönüde yayın balığı var), çay ikramı,
Hediyemiz: Tur bilgi kitapçığı
İptal Koşulları
gerekmektedir.
24
KAPALIÇARŞI’NIN HİKÂYESİ:
Çarşılar – Hanlar – Kapanlar
Yüzyıllarca Osmanlı ekonomisinin, bugün ülke ekonomisinin kalbinin attığı İstanbul'un
TARİHİ HAN-ÇARŞILARI gezisi... Kapalıçarşı, bilinen ve akla gelebileceklerin çok ötesinde
bir yer. Haydi, zihnimizdeki yüzeysel şu bilgiyi zenginleştirelim: Kapalıçarşı eski bir
alışveriş kompleksi. Ama Kapalıçarşı, sadece bu değil. Örneğin, kapanların, malların
depolandığı yerler olduğunu biliyor muydunuz? Bugünkü, Unkapanı, Yağkapanı, vb. adları
buradan gelir. Ama bunları bilmiyoruz. Bilmediğimiz için de merak etmiyoruz.
Rehberlerimiz eşliğinde, İstanbul’un derinliklerine dalalım, şaşıralım, öğrenelim ve heyecan
duyalım…
Buluşma Yeri ve Saati: Çemberlitaş Tramvay Durağı / Çemberlitaş Anıtı, saat.09.00
Güzergâh: Nuruosmaniye Camii, Kapalıçarşı, Çuhacı Hanı, Valide Han, Büyük Yeni Han,
Kürkçüler Çarşısı, Sandal Bedesteni, Tahtakale Piyasası, Sıraodalar, Çukur Muhallebicisi,
Zincirlihan, Kızlarağası Han, Şark Kahvesi, Sahaflar Çarşısı, Küçük Yeni Han, Mahmut Paşa
Camii, Mahmutpaşa Hamamı, Yazmacılar Çarşısı, Kürkçü Han, Rüstempaşa Camii, Sofçu
Han, Cebeci Han, Mısır Çarşısı, Kurukahveci Han, Balkapanı Hanı.
Fiyat: 95 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Uzman rehberlik, bağışlar, öğle yemeği, çay ikramı.
İptal Koşulları
gerekmektedir.
25
MİMAR SİNAN’IN İSTANBUL’U – 1
Sanat tarihçi Doç. Dr. Deniz Esemenli eşliğinde…
Mimari kimliği, hayatı, aşkları, bilinmeyen yönleriyle Mimar Sinan… Doç. Dr. Deniz
Esemenli’nin şiirsel ve akıcı anlatımıyla sizleri bekliyoruz.
Buluşma Yeri ve Saati: Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önü, saat: 08:30
Taksim AKM önü, saat: 09:00
Güzergâh: Rüstempaşa, Kadırga Sokullu, Küçük Ayasofya, , Edirnekapı Mihrimah, Şehzade,
Süleymaniye külliyeleri
Fiyat: 135,00 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Klimalı otobüs ile ulaşım, uzman rehberlik, camilerdeki bağışlar, öğle
yemeği, çay ikramı.
yerleri tur güzergâhı olması durumda kadın katılımcıların yanlarında başörtüsü
İptal Koşulları
gerekmektedir.
26
BİZANS’tan 20. Yüzyıla TÜRK YAHUDİLERİ
İSTANBUL’un SİNAGOGLARI
İstanbul’daki Sinagogları Araştırmacı - Yazar Naim Güleryüz rehberliğinde tanıma
ayrıcalığı ile…
Buluşma Yeri ve Saati: Taksim AKM Önü Saat 09:00
Güzergâh: 500.Yıl Vakfı Türk Musevileri Müzesi, Hasköy Esger Sinagogu (Safiye
Cafe), Hasköy Mayor Sinagogu(dışarıdan), Kamondo Anıt Mezarı
Öğle Yemeği – Barınyurt’ta koşer yemekleri mönüsü ile
Aşkenaz Sinagogu, Schneidertempel Sanat Galerisi (Terziler Sinagogu, Kamondo
Merdivenleri, Galata Kulesi Civarı Gezi, Neve Şalom
Fiyat: 175 TL
Fiyata Dâhil hizmetler: Sabah kahvaltılık borekas, çay ikramı, rehberlik, öğle yemeği - koşer
yemeklerinin olduğu bir mönü, sinagog izinleri ve bağışları.
ÖNEMLİ NOT: Sinagoglara giriş için izin alınabilmesi için en geç 15 gün öncesine kadar, tur
katılımcılarının tarafımıza kimlik fotokopilerini ulaştırmaları gerekmektedir.
İptal Koşulları
gerekmektedir.
27
TOPKAPI SARAYI, SUR-U SULTANİ ve HAREM
Osmanlı İmparatorluğu'nun yönetim yeri Topkapı Sarayı, 16. yüzyıldan sonra padişahın
konutunun da bulunduğu yer haline geldi. Yeniçeri isyanları, bayramlaşma törenleri, kılıç
kuşanma, bayramlaşma, ulufe törenleri, idam, padişah mutfağının sırları ve tarifleri,
padişahların kıyafetlerini diken ustalar… Haremin gizem dolu yaşantısı, hadım ağaların
bilinmeyen yaşamları, cariyelerin gündelik yaşamı, valide sultanların saray entrikalar ve
daha birçok bilinmeyenler…
Buluşma Yeri ve Saati: Ayasofya Müzesi önü, Saat: 09.30
Güzergâh: Sur-u Sultani, Bab-ı Hümayun, Matbaa-i Amire, Yeniçeri Ocağı, Darphane-i
Amire, Babüsselam, Ahırlar, Mutfaklar, Harem-i Hümayun, Adalet Kulesi, Has Oda, Kutsal
Emanetler, Hazine Dairesi, Arz Odası, Osmanlı Padişah Portreleri Salonu, Revan Köşkü,
Sünnet Köşkü, Bağdat Köşkü, Mecidiye Köşkü. Aya İrini (dışarıdan), Darphane-i Amire,
Soğukçeşme Sokağı.
Fiyat: 150 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Uzman rehberlik, öğle yemeği, çay ikramı, Harem müze giriş ücreti.
Fiyata dâhil olmayan hizmetler: Topkapı Sarayı Müzesi girişi (katılımcıların Müzekart+’ı
olması tavsiye edilir. Aksi takdirde ek olarak Topkapı Sarayı giriş bileti için 25 TL ödenir.)
yerleri tur güzergâhı olması durumda, kadın katılımcıların yanlarında başörtüsü
İptal Koşulları
gerekmektedir.
28
POLONEZKÖY’de Bir Gün..
Polonya kültürü ve öğle yemeğinde Varşova usulü ördek ayrıcalığı ile…
Bahar tazeliğinde bir gün yaşamaya ne dersiniz? Eski adı Adampol olan Polonezköy’de
halen 80 Polonyalı yurttaşımızın yaşadığını biliyor muydunuz?
Yüz elli yıllık bu kadim köyde, kirazların çıktığı bir dönemde, her yıl Haziran ayının üçüncü
haftasında güzel bir festivalde yerinizi ayırmak için tam zamanı…
Köyü geziyor, bilgileniyor, köy civarında güzel bir doğa yürüyüşü yapıyoruz…
Buluşma yeri ve zamanı: Taksim AKM önü, saat 09.30
Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önü, saat 10:00
Program: Sabah rehber ve otobüsümüzle buluşuyor ardından hareket ediyoruz. Bir saatlik
yolculuktan sonra Polonezköy’e varıyoruz. Yemyeşil bir doğanın içinde bir buçuk saatlik
yürüyüş yapıyor ardından köye dönüyoruz. Adampol tarihinin anlatıldığı ve 1881 yılında inşa
edilen Adampol’ün en eski evi Zofia Ryzy Anı Evi’ni geziyoruz. 1845-46 yılları arasında
Bosna’dan gelen Fransisken rahipler tarafından kurulan Mukaddes Anna Kilisesi’ni ziyaretten
sonra Polonya lezzetlerinden oluşan öğle yemeğimizi alıyoruz. Öğle yemeğinin ardından köy
meydanına gidiyor. Kısa bir yürüyüşün ardından ana arı ızgarası, bal süzme makinesi, bal
sırı tarağı ve bıçağı gibi arıcılık malzemelerinin ve arıcıların kovanlara girerken, arı
saldırılarından korunmak için giydikleri özel kumaştan yapılan; maske, eldiven ve tulumdan
oluşan kostümün görülebileceği Arıcılık Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Ziyaretlerin ardından
alışveriş için Köy Pazarı’nda serbest zaman alıyor ve ardından hareket ediyoruz. İstanbul’a
dönüyor; önce Kadıköy’e ardından Taksim’e geliyoruz.
Fiyat: 175,00 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Uzman rehberlik, ulaşım, poğaça, çay, Polonez folklor gösterisi,
Polonya usulü öğle yemeği, müze girişleri, restoran bahşişleri, tur bilgi kitapçığı.
Öğle Yemeği Mönüsü:
Borch Çorbası *** Porçini Mantar *** Progi *** Mevsim Salatası
Ana yemekte Varşova Usulü Yaban Ördeği
Apple Ala Polonez *** İçecekler ekstradır.
29
İSTANBUL’DA RAKI
Beyoğlu’nda akşam turu, Meyhane’de keyif…
Konuk konuşmacı: Vefa Zat
Rakı İstanbul’un yaşayan bir şehir efsanesidir gönüllerde her dem tahtı olan. Arkadaştır
çoğu kez, sizi anlayan yegâne dosttur. Şair Necip Mirkelamoğlu’nun yazdığı gibi “İçmesini
bilene zevkü sefadır rakı”.
Rakı sohbetin ne kadar ortasındaysa, Beyoğlu işte o kadar keyfin, eğlence hayatının
merkezindedir. Her akşam binlerce İstanbullunun keyfe daldığı meyhanelerin en
özellerinden birinde sıra dışı bir geceyi tarihi esintileryle birlikte yaşıyoruz.
Bir İstanbul akşamında şehrimizin en renkli yeri İstiklal Caddesi’nde başlayacak olan
yürüyüş turumuzda Sanat Tarihçi Atilla Tuna’dan Beyoğlu’nun eğlence tarihini, tarihi keyif
mekânlarını, koltuk meyhanelerini, renkli simaların öykülerini dinliyoruz.
Bir saat sürecek bu sıra dışı turumuz mezeleriyle ünlü Şişhane Safi Meyhane’de demlenmek
ve sohbet için sona erecek. Ünlü rakı uzmanımız yazar Vefa Zat’tan rakının tarihçesini ve
İstanbul’un kültüründeki öneminin konu edildiği sıcak bir sohbete katılıyoruz.
Buluşma yeri ve saati: Taksim Cumhuriyet Anıtı önü Saat 16.30
Program ve güzergâh: Rehberle buluşma ve İstiklal Caddesi-Galatasaray Balık Pazarı
yürüyüş turu, Beyoğlu Safi Meyhane’de dia gösterimi rakı tadımı ve Vefa Zat’la rakı sohbeti,
akşam yemeği.
Akşam yemeği: Safi Meyhane Galata http://safimeyhane.com/
MEZELER: Atom; Kurutma Biberli süzme yoğurt, Patlıcana sarılı, cevizli tulum peyniri,
Gevrek ekmekler eşliğinde, bakla fava, Zeytinyağlı ve bulgurlu pazı dolma, Patlıcan salatası,
Pembe sultan, Beyaz peynir, Kavun, Safi salata
ARA SICAKLAR: Safi balık böreği, Acılı yaprak ciğer tava, Hamsili Pilav
ANA YEMEKLER: Beğendili köfte, süzme yoğurt eşliğinde ve günün balığı
TATLI: Meyve ve Çıtır kabak
Fiyat: 175 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Uzman rehberlik, limitsiz içkili akşam yemeği.
30
DOLMABAHÇE SARAYI ya da OSMANLI SARAYI’nda
MODERNLİĞE (Tam gün saray gezisi)
KLASİKTEN
Son dönem Osmanlı mimarisini, padişahların gündelik yaşantılarını, Haremi,
hadımağaları, cariyeleri Doç. Dr. Deniz Esemenli’nin anlatımıyla dinliyor ve etkileniyoruz…
Buluşma Yeri ve Saati: Dolmabahçe Sarayı önü - saat: 09.30
Güzergâh: Dolmabahçe Camii, Saat Kulesi, Hazine Kapısı, Hasbahçe, Selamlık, Muayede
Salonu, Harem, Harem Bahçesi, Kuşluk, Veliaht Dairesi ve Resim Haykal Müzesi.
Fiyat: 145 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Uzman rehberlik, sabah kahvaltılık poğaça, öğle yemeği, çay ikramı,
müze giriş ücretleri (Dolmabahçe Sarayı ve Harem girişi).
NOT: Dolmabahçe Sarayı’nda Müzekart+ geçerli değildir.
gerekmektedir.
yapılmaz.
31
TEKİRDAĞ ŞARAP BAĞLARINA YOLCULUK
Bağ Gezisi ve Şarap Tadımları ile birlikte...
Önolog Saba Açıkgöz danışmanlığında…
Sabah saat 08.00’de Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önünde, Saat 08.30 da Taksim AKM
önünde misafirlerimizle buluşuyoruz. Araçta ikram edeceğimiz kahvaltılık poğaça ve çaykahve eşliğinde yaklaşık üç saat sürecek yolculuğumuza başlıyoruz. Yol boyunca önolog
uzmanımız Saba Açıkgöz bize şarabın tarihçesi ve yapım teknikleri hakkında bilgiler
veriyor. Yolculuğumuz sonrası bağ evine varıyoruz. Umurbey Vineyards, Türkiye’de
üretiminin tamamını kendi üzümleriyle gerçekleştiren ilk üreticidir. Bağlar ve tesis aynı
yerde olduğu için şato tipi şarap üretimi yapılabilmektedir. Burada farklı üzüm çeşitlerinin
yetiştirildiği bağları geziyoruz. Trakya bölgesinde toprak genellikle killi ve kumludur.
Burada yetiştirilen üzüm çeşitleri; Chardonnay, Sauvignon Blanc, Semillon, Merlot, Syrah,
Cabernet Sauvignon. Bağların nasıl yapıldığı, ekim, aşılama ve hasatla ilgili bilgiler
alıyoruz. Bağ gezisinin ardından tesisi geziyoruz ve üretim aşamalarını öğreniyoruz.
Günün en keyifli kısımlarından birine sıra geliyor ve mahzene gidiyoruz. Burada şarabın
rengine kokusuna tadına bakarak şarabı tanımlamayı öğreniyoruz. Farklı şarap çeşitlerini
peynir eşliğinde tadıyoruz. Şarap ve yemek uyumu üzerine devam eden seminerin ardından
buradan ayrılıp öğle yemeğimizi yiyeceğimiz restorana doğru gidiyoruz. Tadım sonrası
beğendiğimiz şaraplardan alma imkanımız olacak. Öğle yemeğimiz deniz kenarında bir
restoranda olacak. Balık, salata, kalamar, karidesten oluşan menümüze özel şaraplar eşlik
edecek. Bağcılığın ve üzümlerin bağda anlatıldığı, şarap tadımlarının mahzende yapıldığı
bu özel programda buluşmak üzere…
Buluşma yeri ve saati:
Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önü Saat:08.00
Taksim AKM önü Saat 08.30
Fiyat: 180,00 TL
Fiyata dâhil hizmetler: Uzman önolog eşliğinde bağ gezisi, mahsende peynir çeşitleri
eşliğinde şarap tadımları. Öğle yemeği ve ulaşım. Öğle yemeğinde balık, salata, kalamar,
karides ve Umurbey Bağlarından özel şaraplar
İptal Koşulları:
gerekmektedir.
yapılmaz.
Bu turumuza 24 yaşın altındaki kişiler katılamaz.
32
Bir Osmanlı Payitahtı Başlangıç Öyküsü
“İZNİK, BURSA, CUMALIZIK”
Kültür Turu
Tarihinde 3 kez başkent olmuş kent İznik… İznik Ayasofya Kilisesi… Yeşil Cami… İznik
Gölü… Cumalıkızık… Ulu Cami… Muradiye Külliyesi… Koza Han… Hamamlar… Kaplıcalar
1.Gün
ESKİHİSAR - TOPÇULAR – İZNİK – BURSA
Sabah saat 07.00’de Taksim AKM önünde, 07.30’da Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önünde
misafirlerimizle buluşuyoruz. Eskihisar’dan karşıya feribot ile geçtikten sonra Yalova
üzerinden tarihte 3 kez başkentlik yapmış İznik (Nikea)’e varıyoruz. Tarih boyunca özel bir
konuma sahip olan ve birçok tarihsel olaya tanıklık eden İznik’in 5 km uzunluğundaki surları,
Hıristiyanlığın resmi özerklik kazandığı İznik Ayasofya Kilisesi ile gezimize başlıyoruz. Yeşil
Cami, Nilüfer Hatun İmareti (İznik Müzesi)-(dışarıdan), İstanbul Kapısı, Lefke Kapısı,
Yenişehir Kapısı, Ayasofya Müzesi, Roma Tiyatrosu, Çini Fırını, Şehir surları ve kapıları ve
İznik Gölü gezimizden sonra yaklaşık iki saat sürecek yolculukla Bursa’ya ulaşıyoruz. Akşam
yemeği ve konaklama otelimizde.
2. Gün
BURSA - BURSA CUMALIKIZIK - TOPCULAR ESKİHİSAR
Sabah kahvaltımız ardından 09.00’da Bursa Cumalıkızık’a doğru yola çıkıyoruz. Yaklaşık 35
dakika süren yolculuktan sonra Bursa’da Osmanlı’nın ilk yerleştikleri bölgeye, Uludağ’ın
kuzeyindeki dik etekler ile vadiler arasında kalan KIZIK köylerinden Cumalıkızık köyüne
varıyoruz. Köyün sokaklarında dolaşırken öğle yemeğimizi Osmanlı ilk dönem sivil mimari
örneği olan konağımızda yiyoruz. Köyde koruma ve restorasyon çalışmalarının yapıldığı 270
evden birkaçını ve Etnografya Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Kısa yolculuktan sonra Bursa şehir
merkezine geliyor ve Ulu Çınar, Hüdavendigar Camii, Karagöz ile Hacivat Heykeli, Muradiye
Külliyesi (Cami, padişah türbeleri, medrese, hamam), Orhan Gazi ile Osman Gazi türbeleri,
Ulu Cami, Koza Han, Orhan Cami, Bursa Belediye Binası, Atatürk Heykeli, Yeşil Cami, Yeşil
Türbe’yi ziyaret ettikten sonra İstanbul’a dönüyoruz. Akşam saat 22.00 civarında İstanbul’da
olmayı planlıyoruz.
Fiyata dâhil olan hizmetler:
* Bölgeyi uzman rehber eşliğinde gezme
* 4* otelde 1 gece yarım pansiyon konaklama (Kahvaltı ve akşam yemeği)
* Otobüsteki ikramlar
* Bilgi notları
* Otoban ve otopark ücretleri
Fiyata dâhil olmayanlar:
* Öğle yemekleri ve otel ekstraları
* Müze ve ören yeri giriş ücretleri
* Kişisel harcamalar
33
Osmanlı İmparatorluğu’ndan Cumhuriyet Dönemi’ne
İZNİK ve ESKİŞEHİR
Kültür turu
Tarihinde 3 kez başkent olmuş İznik.. Yeşil Cami… İznik Ayasofya Kilisesi… İznik Gölü…
Odunpazarı Evleri… Lületaşı… Müzeler ve Kültür Sanat Şehri Eskişehir…
1. Gün
İSTANBUL – İZNİK – ESKİŞEHİR
Sabah saat 07.30’da Taksim AKM önünde, 08.00’de Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önünde
buluşuyoruz. Bir saat sonra Eskihisar İskelesi’ne geliyor ve feribota biniyoruz. Yarım saatlik
yolculuktan sonra Topçular’a ulaşıyor ve otobüs yolculuğumuza devam ediyoruz. Bir buçuk
saat sonra İznik’e varıyoruz. Orhan Gazi Cami, Nilüfer Hatun İmareti (İznik Müzesi)(dışarıdan), İstanbul Kapısı, Lefke Kapısı, Yenişehir Kapısı, Ayasofya Müzesi, Şehir Surları
ve Kapıları’nı ziyaret ediyor, ardından öğle yemeğini alıyoruz. Göl kıyısında alacağımız öğle
yemeğinin ardından İznik’ten ayrılıyor ve yaklaşık iki saat sonra Eskişehir’ e varıyoruz. Tren
İstasyonu’nda bulunan Eskişehir TCDD Müzesi’ni ziyaret ediyor ve İlk Türk otomobili Devrim
Arabası’nı görüyoruz. Eskişehir’in en eski mahallesi olan Odunpazarı’nda cumbalı evleri,
yaşayan sokakları ile geçmişin izleri hala devam etmektedir. Atlıhan çarşısı, Cumhuriyet
Tarih Müzesi, Türkiye’nin ilk Cam Müzesi’ni görüyoruz. Kurşunlu Külliyesi’ni ve Lületaşı
Müzesi’ni ziyaret ettikten sonra otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklamamız
otelimizde.
2. Gün
ESKİŞEHİR – SEYİTGAZİ - İSTANBUL
Seyitgazi’ye doğru yola çıkıyoruz. Burada Battal Gazi Külliyesi’ni ziyaret ediyoruz. Anadolu
Selçuklu Sultanı I Alaeddin Keykubad'ın annesi Ümmühan Hatun tarafından, Seyyid Battal
Gazi adına 13. yüzyılda yaptırılan bu etkileyici külliyenin cami, türbe ve medreselerini
geziyoruz. Gezimizin ardından bir saat sürecek yolculuktan sonra Eskişehir’e varıyoruz.
Eskişehir’i ikiye ayıran Porsuk çayında teknemize biniyor ve 20 dakika süren çay gezintimizi
yapıyoruz. Öğle yemeği molasının ardından Eskişehir Arkeoloji Müzesi Bilim ve Sanat
Parkı’nı geziyoruz. Masal Şatosu (dışarıdan), Santa Maria Gemisi ve Deney Müzesi’ni
gezdikten sonra akşamüzeri Eskişehir’e veda ederek dönüş yolculuğumuza başlıyoruz.
Yaklaşık beş saatlik yolculukla İstanbul’a ulaşıyoruz.
* Eskişehir’i Antonina Turizm rehberi eşliğinde gezebilme farkı
* Konforlu otobüsle ulaşım.
* Otelde yarım pansiyon konaklama. Açık büfe kahvaltı ve akşam yemeği
* Seyahat sağlık sigortası. (65 yaş üzeri misafirlerimize sürprim fiyat farkı yansıtılacaktır.)
* Bilgi notları
* Tekne gezisi
34
ANTİK ÇAĞ SANATININ İZİNDE
&
Aphrodisias – Laodikeia – Pamukkale Hierapolis
Antik bir kentin keşfedilme hikâyesi... Roma döneminin önemli heykeltraşlık okullarından
Aphrodisias… Hıristiyanlığın yedi kilisesinden biri olan Laodikeia...
Hierapolis antik kenti arasına gizlenmiş Pamukkale Travertenleri ve termaller…
Laodikeia Kazı Başkanı Prof. Dr. Celal Şimşek
Aphrodisias Müze Müdürü Serdar Okur’un anlatımlarıyla…
1.Gün
APHRODİSİAS - PAMUKKALE
İzmir Adnan Menderes Havalimanında sabah 08.30’da buluştuktan sonra aracımıza binip
Aydın’a doğru yola çıkıyoruz. İzmir’e özgü boyoz ve gevrek ikramıyla günümüze başlıyoruz.
Yaklaşık 2,5 saatlik bir yolculuk ile Aphrodisias ören yerine ulaşıyoruz. Tanrıça Aphrodite'e
adanmış Aphrodisias, antik çağın en önemli sanat merkezlerinden biri olan kent, heykeltıraşlık
eserleriyle, düşünür ve şairleriyle antik dünyada derin izler bırakmıştır. Özellikle MÖ 1.
yüzyıldan MS 6. yüzyıla kadar Anadolu’nun sanat merkezlerinden bir tanesidir. Antik Yunan ve
Roma dünyasının en önemli heykel okulunun ustaları da burada yetişmiştir. Heykeltıraşlık ve
sanat eserlerinin yanında şehrin refah seviyesini gösteren mimari yapıları da oldukça göz
alıcıdır. 10 bin kişilik tiyatrosu, 30 bin kişilik stadyumu, Hadrianus Hamamları, Agora ve
Aphrodite Tapınağı’nı hep birlikte adım adım geziyoruz. Öğle yemeğinde Karacasu’nun meşhur
pidelerinden tatma şansımız olacak. Yemeğin ardından Aphrodisias Müzesi’ni de gezerek
önemli bilgiler alıyoruz. Afrodisias'ın Yunan ve Roma dünyasının en önemli heykelcilik
okullarından biridir. Antik kent gezimizin ardından belki de antik dünyanın en önemli ustalık
eserlerini görebileceğimiz Sanatın antik çağda geldiği noktayı görmemiz açısından eşsiz bir
deneyim yaşıyoruz. Akşamüzeri Aphrodisias’tan ayrılıp Pamukkale’ye gidiyor ve otelimize
yerleşiyoruz. Termal suların keyfini çıkarıp bir sonraki gün için dinleniyoruz. Akşam yemeği
otelimizde.
2. Gün
LAODIKEA - HIERAPOLIS
Kahvaltımızın ardından sabah erken saatlerde Laodikeia antik kentine gidiyoruz. Kent İ.Ö. 263261 yılları arasında II. Antiokhos tarafından kurulmuş ve şehre Antiokhos'un karısı Laodike'nin
adı verilmiştir. Özellikle MÖ 1. yüzyılda düzenlenen gladyatör dövüşleri şehre ayrı bir önem
kazandırmıştır. Laodikeia'nın geç devirlerine ilişkin bilgilerimiz çok sınırlı olmasına karşın,
Hıristiyanlığın başlangıç devirlerinde Laodikeia'nın durumu hakkında bazı bilgiler mevcuttur.
Küçük Asya'nın 7 ünlü kilisesinden birinin bu kentte bulunması Hıristiyanlığın burada ne kadar
önemli olduğunu göstermektedir. Kent gezimiz sırasından göreceğimiz yapılardan bazıları
yaklaşık 20.000 kişilik büyük tiyatro, stadyum, gymnasium, anıtsal çeşme, meclis binası, Zeus
Tapınağı ve kilise yapısıdır.
Günün ikinci yarısında ise Antikçağ’dan beri şifalı suları ile tanınan ve o zaman da günümüzdeki
gibi şifa bulmak isteyen ziyaretçilerini ağırlayan Hierapolis’e doğru yola çıkıyoruz. UNESCO
Dünya Miras Listesi’nde yer alan kent, M.Ö. II. yüzyılda Bergama krallarından II. Eumenes
tarafından kurulduğu, adını ise Bergama’nın kurucusu Telephos’un eşi Heira’dan aldığı
sanılmaktadır. Eski kaynaklara göre metal ve taş işlemeciliği, dokuma kumaşları ile ünlü olan
kent, Büyük Konstantin döneminde Frigya bölgesinin başkentliğini yapmış, Bizans döneminde
35
Piskoposluk merkezi olmuştur. Antik kentte en çok ilgi çeken yapılar, 25 bin kişilik tiyatro,
Antikçağ’ın en büyük nympheum’larından biri, Apollon Tapınağı ve nekropol alanıdır. Antikçağ’ın
ünlü kent plancısı Miletoslu Hippodamos’un adıyla anılan ızgara kent planına göre inşa edilmiş
olan Hierapolis, Roma döneminden sonra Bizans döneminde de çok önemli bir merkez
olmuştur. MS 80 yıllarında, Hz. İsa’nın havarilerinden olan, Aziz Philippos’un burada
öldürülmesinden ötürü MS 4. yüzyıldan başlayarak bir Hıristiyanlık merkezi oldu. Bu özel şehri
gezdikten sonra Hierapolis
Müzesi ziyaret ediyoruz. İzmir’e doğru yola çıkıyoruz akşam saatlerinde İzmir Adnan Menderes
Havalimanında ayrılıyoruz.
* 4* Otelde bir gece yarım pansiyon konaklama
* Gezi boyunca konforlu araç ile ulaşım.
* Araçtaki ikramlar
* Seyahat sigorta paketi. (65 yaş üzeri misafirlerimize sigorta sürpirim farkı yansıtılacaktır.)
* Programda belirtilen müze ve ören yeri giriş ücretleri
* Bilgi notları
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
* Yemeklerde alınan içecekler
* İstanbul/İzmir - İzmir/İstanbul uçak biletleri
Notlar:
* Gideceğimiz bölgenin coğrafi koşullarına ve hava şartlarına uygun giysi ile tura gelinmesi rica
olunur.
* Tur kaydı ödemenin yapılması ile kesinlik kazanır. Seyahat sigortasının geçerli olabilmesi için
turdan önce “Tur katılım sözleşmesi” imzalanması gerekmektedir.
* Mücbir sebepler dışında “Tur katılım sözleşmesi”nde yer alan iptal-iade koşulları geçerlidir.
* 65 yaş üzeri misafirlerimizin sigortadan oluşan sürprim farkı fiyata yansıtılacaktır.
* Araç büyüklüğü katılımcı sayısına göre belirlenir. Turumuz en az 15 yetişkin misafirin katılımı
ile gerçekleşir.
* Araçlarımızda koltuk numarası özel bir sağlık problemi olmadıkça kayıt sırasına göre
verilmektedir.
* Acentemiz zorunlu durumlarda tur içeriğine sadık kalmak koşuluyla tur programında değişiklik
yapabilir.
36
KIYI EGE’NİN GÖRKEMLİ KENTLERİ
SMYRNA ANTİK KENTİ – AGORA - KADİFEKALE – EFES ANTİK KENTİ
ŞİRİNCE – MERYEM ANA - DİDİM – MİLETOS – PRİENE
Antik Smyrna’dan Pagos Dağı’na (Kadifekale’ye) İzmir’in kuruluş efsaneleri…
Antik Dönemin Prensesi: Efes - Şarap kültürünün Ege'deki adı: Şirince,
Büyük Menderes'in Sularında Priene - Miletos - Didim
1.Gün
SMYRNA ANTİK KENTİ – AGORA - KADİFEKALE
Sabah saatlerinde İzmir Adnan Menderes Havalimanında buluştuktan sonra Smyrna antik
kentinin ilk kurulduğu alana Bayraklı Tepekule'ye gidiyoruz.
Ülkemizin en önemli
arkeologlarından Ord. Prof. Dr. Ekrem Akurgal’ın araştırmaları ile aydınlatılan İzmir tarihinin
en önemli noktalarından birini gezerek detaylı bilgiler alıyoruz. Tepekule'den sonra Victor
Hugo’nun ifadesiyle İzmir’in küçük ve şirin şapkasına, KADİFEKALE'ye gidiyoruz. İzmir’i
satırlarına taşıyan Victor Huga, “İzmir güzel bir prensestir. Kadifekale’de onun güzel ve şirin
şapkası” diyerek bu Kadifekale’ye vurgu yapar.
Efsaneye göre; İzmir’e gelen Büyük İskender, o zaman ormanla kaplı “ Pagos Tepesi “
denilen Kadifekale’de Nemesis Kutsal alanında avlanırken bir ara ulu bir çınarın altında
uykuya dalar, rüyasında gördüğü iki Nemesis, İskender’den yeni İzmir kentini uyuduğu
tepenin eteklerinde kurmasını ister. Smyrna, Kadifekale’de ikinci kez kurulduktan sonra güçlü
bir liman kenti olarak öne çıkmıştı. İzmir’e hâkim olan bu noktadan körfez manzarasını
seyrederken, son dönemde yapılan çalışmaları dinleyerek bilgiler alıyoruz.
Ardından şehir içinde gerçekleştirilen en önemli arkeolojik kazılardan AGORA'ya gidiyoruz.
(Antik kentlerde agoralar kentin siyasi, idari, adli ve ticari merkezi durumundaydı.) Her geçen
gün İzmir’in merkezinde derinleşen kazıları uzmanlar eşliğinde gezerek kentin belleğinde
gezimize devam ediyoruz. Burada aldığımız değerli bilgilerin ardından İzmir Tarih ve Sanat
Müzesi’ne gidiyoruz. Taş eserler, seramik eserler bölümlerini görüyoruz. Aracımızla
buluşuyor ve İzmir’inin kalbi olan Kemeraltı’nı, 15 Mayıs 1919’da İzmir’i işgali sırasında
karaya çıkan birliklere ilk kurşunu atan ve ardından şehit edilen gazeteci Hasan Tahsin adına
dikilen İlk Kurşun Anıtı ve İzmir’in simgesi tarihi Saat Kulesi’ni görüp otelimize gidiyoruz.
2. Gün
EFES ANTİK KENTİ – ŞİRİNCE – MERYEM ANA
Kahvaltımızın ardından sabah erken saatlerde Efes Antik Kenti’ne doğru yola çıkıyoruz.
Hititler Döneminde Apasas adı verilen kent, M.Ö. 560 yılında Artemis Tapınağı çevresine
taşınmıştır. Bugün gezilen Efes ise, Büyük İskender'in generallerinden Lysimakhos tarafından
M.Ö. 300 yıllarında kurulmuştur. Hellenistik ve Roma dönemlerinde en görkemli zamanlarını
yaşayan Efes antik kenti, Asya eyaletinin başkenti ve en büyük liman kenti olarak 200.000
kişilik nüfusa sahipti. Bu görkemli kenti derinlemesine gezerken antik çağın görkemine şahit
oluyoruz. Yüz yılı aşkın bir süredir arkeologlara ev sahipliği yapan kente dair son dönem
çalışmaları hakkında uzmanlardan bilgiler alıyoruz.
Efes Antik Kenti turumuzun belki de en önemli bölümü yamaç evler olarak adlandırılan
dönemin zengin ve soylularına ait evlerin bulunduğu alan. Bülbül Dağı eteklerindeki teraslar
üzerine yapılmış evlerde kentin zenginleri oturuyordu. İki katlı olarak inşa edilmiş evler, M.S.
1. Yüzyıla tarihlenir. Bu bölümdeki evlerin tabanları mozaikler, duvarları mermer kaplama
37
ve fresklerle dekore edilmiştir. Evlerin içinde çeşmeler ve yerden merkezi ısıtma sistemleri
bulunmaktadır. Dönemin ulaştığı estetik anlayış göstermesi açısından oldukça özel bir alan.
Efes Antik Kentini ardımızda bırakarak Meryem Ana evine gidiyoruz. Meryem Ana’nın son
günlerini geçirdiği ev olarak bilinen alan, Papa VI. Paul’un 1967’deki ziyaretinden sonra tüm
dünyadan gelen turistler tarafından büyük ilgi görmektedir. Meryem Ana eviniz ziyaret ettikten
sonra tarihi evleri ve meyve şaraplarıyla ünlü Şirince Köyü’ne gidiyoruz. Çocukluğunun bir
kısmını Şirince'de geçiren Yunanlı yazar Dido Sotiroyo, Benden Selam Söyle Anadolu”ya adlı
eserinde “Bu yeryüzünde cennet diye bir şey varsa, bizim Kırkıca (Şirince) o cennettin bir
parçası olsa gerekti''dediği Şirince Köyü'nde hem güzel şaraplarının tadına bakıyoruz hem de
geleneksel el sanatlarını alabileceğimiz çarşısında geziyoruz. Keyifli ve bilgi dolu bir günün
ardından otelimize gidiyoruz.
3. Gün
DİDİM – MİLETOS – PRİENE
Kahvaltımızın ardından günün ilk bölümünde Anadolu’nun batı kıyılarındaki antik
yerleşmelerin belki de en çekicisi olan Priene’ye doğru yola çıkıyoruz. Priene’de turumuzun 3.
gününde bizlere eşlik ederek bilgilerini paylaşacak olan Arkeolog Doç Dr. Suat Ateşlier ile
buluşuyoruz. (Ateşlier, Alabanda Antik Kenti'nin Kazı Başkanlığını yürütmektedir.)
Miletli mimar Hippodamus tarafından geliştirilen “grid sistemi” ile inşa edilen Piriene, eski
şehir plânlamacılığının en güzel örneğidir. Oldukça iyi korunmuş olarak günümüze kadar
gelen Athena Tapınağı ise şehrin en önemli simgelerinden biridir. Bir zamanlar antik bir liman
kenti olan Piriene şimdilerde denizden 16 km içeride yer alsa da çağının tüm görkemini
muhteşem bir doğa içinde bizlere sunmaktadır. Büyük İskender’in de bir süre yaşadığı kenti
mimari konusunda uzman olan Ateşlier ile gezerken antik çağ mimarisine başka bir gözle
bakacağız. Priene gezisinden sonra bir zamanlar Anadolu’nun en büyük kentlerinden biri
olan Milet antik kentine gitmek üzere yola çıkıyoruz. Milet, sadece zengin bir kent değildi.
Aynı zamanda antik çağın düşünce dünyasına katkıda bulunan çok önemli bir kentti. Thales,
Anaksimandros, Anaksimenes, Hippodamos ve Isidoros gibi isimler antik çağın düşünce
dünyasında önemli izler bırakmışlardır. Mimarları ile de ünlü olan kenttin tiyatrosunda
gezerken sanatın antik çağ için önemini çok daha iyi anlayacağız. Öğle yemeğinin ardından
Didim’e doğru yola çıkıyoruz. Didim, Apollon’a adanmış bir kutsal alandır. Miletos’un ötesinde
İonia’nın güney ucunda, Batı Anadolu kıyılarının en etkileyici bağımsız anıtı olarak
niteleyebileceğimiz Didyma Apollon Tapınağının anıtsal boyutları ve benzersiz planı hayranlık
uyandırır. Didim Apollon Tapınağı turumuzun ardından İzmir’e gitmek üzere yola çıkıyoruz.
Yaklaşık 2 saat sürecek olan yolculuğumuzun ardından İzmir Adnan Menderes
Havalimanı’na varıyoruz.
* 4* otellerde iki gece yarım pansiyon konaklama
* Bilgi notları
38
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
* İstanbul – İzmir /İzmir – İstanbul Uçak Biletleri
Notlar:
* Gideceğimiz bölgenin coğrafi koşullarına ve hava şartlarına uygun giysi ile tura gelinmesi
rica olunur.
* Tur kaydı ödemenin yapılması ile kesinlik kazanır. Seyahat sigortasının geçerli olabilmesi
için turdan önce “Tur katılım sözleşmesi” imzalanması gerekmektedir.
* Araç büyüklüğü katılımcı sayısına göre belirlenir. Turumuz en az 18 yetişkin misafirin
katılımı ile gerçekleşir.
verilmektedir.
* Acentemiz zorunlu durumlarda tur içeriğine sadık kalmak koşuluyla tur programında
değişiklik yapabilir.
39
“Antalya’dan Antakya’ya”
AKDENİZ UYGARLIKLARI İZLERİ
Kültür Turu
Taş Devri’nden Hıristiyanlığın doğuşuna kadar, Akdeniz kıyılarında uygarlıkların izinde
adım adım sekiz gün… Güneyden esen ılık rüzgârlar içimizi ısıtırken, Termessos, Perge,
Side, Myra gibi antik kentlerin sütunlu caddelerinde yürüyecek; Silifke’nin, Anamur’un
Tarsus’un doğal ve bozulmamış dokusunu seyredecek; üstelik Antakya’nın dillere destan
lezzetlerini tatma keyfini süreceğiz...
ANTALYA - PERGE – ASPENDOS – DEMRE (MYRA) – KURŞUNLU ŞELALESİ
MANAVGAT – SİDE
ALANYA – ANAMUR – CENNET CEHENNEM OBRUĞU – ÜÇ GÜZELLER – SİLİFKE
MERSİN –TARSUS – ADANA – ANTAKYA – SAMANDAĞI
1.Gün
İSTANBUL – ANTALYA
İstanbul Atatürk Havaalanı İç Hatlar Terminali’nde saat 07.45’de buluşuyoruz. Bilet
işlemlerinden sonra, Türk Hava Yolları’nın TK 2410 sayılı uçuşu ile saat 09.00’da Antalya’ya
hareket ediyoruz. Antalya’ya saat 10.15’de varıyoruz. Otobüsümüze bindikten sonra, ilk
olarak Perge’ye gideceğiz. Stadyum, sütunlu cadde, agora, şehir surları Perge’de
göreceğimiz yerlerin başlıcaları olacaktır. Perge’den çıkan görkemli heykelleri Antalya
Müzesi’nde göreceğiz. Daha sonra MS 2. yüzyılda inşa edilmiş, Büyük Tiyatrosu’yla ünlü
Aspendos’a geliyoruz. Aspendos gezimizden sonra otelimize gidiyoruz. Akşam yemeği ve
konaklamamız Antalya’daki otelimizde.
2.Gün
ANTALYA – TERMESSOS – KARAİN MAĞARASI – ANTALYA
Kahvaltının ardından otelden ayrılıyoruz. Bir saatlik yolculuktan sonra Termessos Milli
Parkı’na ulaşıyoruz. 20 dakikalık yürüyüş ile Termessos ören yerine varıyoruz. Helenistik
Dönem’in en güzel ören yerlerinden biri olan Termessos, Büyük İskender’in fethetmediği tek
yerdir. Termessos’dan ayrıldıktan sonra, yarım saatlik yolculukla Paleolitik Dönem
yerleşimlerinden Karain’e ulaşıyoruz. Buradan ayrıldıktan sonra çevre yerleşimlerden gelen
eserleri göreceğimiz Antalya Müzesi’ne gidiyoruz. Akşamüzeri otele girmeden önce serbest
zamanımız oluyor. Akşam yemeği ve konaklamamız otelde.
3.Gün
ANTALYA – PHASELIS – DEMRE (MYRA) – ANTALYA
Kahvaltıdan sonra Antalya’dan ayrılıyoruz. Yarım saatlik yolculuktan sonra, Tekirova köyü
yakınlarındaki Phaselis’e varıyoruz. M.Ö 690 yılında Rodoslular’ın kolonisi olarak kurulan
kent geçimini denizcilikle sağlamıştır. Buradan ayrıldıktan sonra yaklaşık 2 saatlik bir yolculuk
sonrası Demre’ye ulaşıyoruz. Hıristiyan Dünyası’nın önemli azizlerinden Aziz Nikolaos,
Patara’da doğmuş ve Demre’de piskoposluk görevi yapmıştır. Aya Nikola Kilisesi’ni ve Roma
Dönemi tiyatrosunu gördükten sonra Demre’den ayrılıp otelimize geri dönüyoruz. Akşam
yemeği otelde.
4.Gün
ANTALYA – KURŞUNLU ŞELALESİ – MANAVGAT – SİDE – ALANYA
Kahvaltımızın ardından Antalya’nın en güzel tabiat parkı olan Kurşunlu Şelalesi’ne gidiyoruz.
Buradan sonra bölgedeki diğer bir şelaleye gitmek üzere yola çıkıyoruz. Yaklaşık bir saatlik
yolculuktan sonra Manavgat’a geliyor ve ünlü şelaleyi görüp fotoğraflıyoruz. Öğle yemeği için
Side’ye gidiyoruz. Yemekten sonra, Side Tiyatrosu ve Side Müzesi’ni geziyoruz. Side’den
40
ayrıldıktan sonra iki saatlik bir yolculukla Alanya’ya varıyoruz. Alaaddin Kalesi’ni ziyaret
ettikten sonra akşam yemeği ve konaklama için otelimize yerleşiyoruz.
5.Gün
ALANYA – ANAMUR – CENNET CEHENNEM OBRUĞU
ÜÇ GÜZELLER – SİLİFKE – MERSİN
Kahvaltıdan sonra Alanya’dan ayrılıyoruz. Akdeniz kıyısında sürecek üç saatlik yolculuğun
ardından Anamur’a geliyoruz. Mamure Kalesi’ni gezdikten sonra, öğle yemeği için serbest
zaman veriyoruz. Molanın ardından Anamur’dan ayrılıyor ve üç saatlik yolculuktan sonra
Cennet Cehennem Obruğu’na geliyoruz. Bu iki doğa harikasını ziyaretin ardından
Narlıkuyu’ya gidiyoruz. Sahildeki hamam tabanında yer alan Bizans Dönemi’ne ait ünlü “Üç
Güzeller Mozaiği”ni görüyoruz. Akşam yemeğimizi buradaki balık restoranlarında yedikten
sonra otelimize dönüyoruz.
6.Gün
MERSİN – TARSUS – ADANA
Kahvaltının ardından Tarsus’a doğru yola çıkıyoruz. Hıristiyanlığın kurucusu olarak kabul
edilen Aziz Paulus’un Evi’ni ve Tarihi Su Kuyusu’nu, Ulu Camii ve Kırkkaşık Bedestenini
görüyor sonra da Kleopatra Kapısı’nı ziyaret ediyoruz. Ziyaretlerin ardından Tarsus’tan
ayrılıyor ve yarım saat sonra Adana’ya geliyoruz. Panoramik turun ardından Adana Arkeoloji
Müzesi’ni gezip otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği otelimizde.
7.Gün
ADANA – ANTAKYA
Kahvaltıdan sonra Adana’dan ayrılıyoruz. İki buçuk saatlik yolculuktan sonra Antakya’ya
varıyoruz. Hıristiyanların kendilerini ilk kez “Hıristiyan” olarak adlandırıldıkları yer olan
Antakya’da, St Pier Mağara Kilisesi’ni ve dünyanın en önemli mozaik koleksiyonlarından birini
barındıran Antakya Arkeoloji Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Habibi Neccar Camii ve Katolik
Kilisesi’ni gördükten sonra kısa bir şehir turu yapıp otelimize yerleşiyoruz.
8.Gün
ANTAKYA – SAMANDAĞI – HARBİYE – İSTANBUL
Kahvaltının ardından otelimizden ayrılıyoruz. Aziz Paulus’un üç misyoner seyahatinin
başlangıç yeri olan Samandağ’a (Selecia Pieria) gidiyoruz. Titüs ve Vespasianüs Tünelleri’ni
ve Beşikli Kaya Mezarları’nı gördükten sonra Harbiye’ye gidiyor ve öğle yemeği molası
veriyoruz. Yemekten sonra şelale etrafında yürüyüş yapmak ve Antakya’nın ünlü
ipeklilerinden, defne yağından, sabunundan almak için serbest zamanımız oluyor. Saat
16.00’da buluşup havalimanına doğru yola çıkıyoruz. Türk Hava Yolları’nın TK 2255 sayılı
uçuşu ile saat 18.00’de Antakya’dan ayrılıyoruz. Saat 19.45’de İstanbul Atatürk Havaalanı’na
varıyoruz, başka bir seyahatte bir araya gelmek üzere vedalaşıyoruz.
* Bölgeyi uzman rehber eşliğinde gezebilme farkı
* Konforlu otobüs ile ulaşım.
* Dört ve beş yıldızlı otellerde belirtilen şekliyle konaklama ve açık büfe kahvaltı
* Akşam yemekleri
* Araçtaki ikramlar (çay+kahve+su+kek vb)
* Bilgi notları
41
* THY ile İstanbul–Antalya ve Hatay – İstanbul uçak bileti
Notlar:
*Gideceğimiz bölgenin coğrafi koşullarına ve hava şartlarına uygun giysi ile tura gelinmesi
rica olunur.
*Tur kaydı ödemenin yapılması ile kesinlik kazanır. Seyahat sigortasının geçerli olabilmesi
için turdan önce “Tur katılım sözleşmesi”nin imzalanması gerekmektedir.
* Mücbir sebepler dışında “Tur Katılım sözleşmesi”ndeki iptal-iade koşulları geçerlidir.
*Çocuk indirimleri, iki yetişkin yanında kalmak koşulu ile geçerlidir.
*65 yaş üzeri misafirlerimizin sigortadan oluşan sürprim farkı fiyata yansıtılacaktır.
*Araç büyüklüğü katılımcı sayısına göre belirlenir. Turumuz en az 15 yetişkinin katılımı ile
gerçekleşecektir.
*Acentemiz zorunlu durumlarda tur içeriğine sadık kalmak koşuluyla tur programında
* Tüm turlarımızda kokartlı profesyonel turist rehberi yer almaktadır.
42
“DOĞU AKDENİZ”
Kültür Turu
ADANA – TARSUS – MERSİN – SİLİFKE – TAŞUCU – UZUNCABURÇ
NARLIKUYU – KIZKALESİ – KARATEPE – ASLANTAŞ – İSKENDERUN
ANTAKYA - TİTUS TÜNELLERİ – SAMANDAĞ – VAKIFLI
Lezzetlerini, efsanelerini, tarihini ve doğal güzelliklerini unutamayacağınız bir serüven sizi
çağırıyor… Şahmeran’ın öyküsü, St. Paul’un doğduğu topraklar… Yörük Kültürü’nün izleri,
Kilikya’nın kentleri… Dinlerin kesişme noktası Antakya (Ezan – Çan – Hazan)
1.Gün
İSTANBUL – ADANA – TARSUS – MERSİN
İstanbul Atatürk Havaalanı İç Hatlar Terminali’nde THY kontuarı önünde saat 05.15’de
buluşuyoruz. Bilet işlemlerinden sonra, Türk Hava Yolları’nın TK 2454 sayılı uçuşu ile saat
06.30’da Adana’ya hareket ediyoruz. 1,5 saat sonra Adana’ya varıyoruz. Adana şehir
merkezinde; Romalılar döneminden kalan Taş Köprü’yü, Adana Müzesi’ni, Büyük Saat,
Küçük Saat, Ulu Camii ve Türkiye’nin en büyük camilerinden biri olan Sabancı Camii’ni
ziyaret ediyoruz. Adana’dan ayrılıyor ve yarım saat sürecek yolculukla Tarsus’a ulaşıyoruz.
Tarsus’da; Kleopatra Kapısı, Antik Roma Yolu ve Nusrat Mayın Gemisi’ni göreceğiz.
Ardından, Tarsuslu St. Paul’un doğduğu düşünülen evi ve suyu kutsal sayılan kuyusunu
görüp tarihi Tarsus evleri arasında yapacağımız kısa yürüyüşle bugünkü programımızı
tamamlıyoruz. Akşamüzeri otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde.
2. Gün
MERSİN – SİLİFKE – TAŞUCU – UZUNCABURÇ
Kahvaltımızın ardından otelden ayrılıyoruz. Silifke’ye doğru yol alırken, Akdeniz coğrafyası ve
Yörük Kültürü hakkında alacağımız bilgiler ile Taşucu’na ulaşıyoruz. İlk gezi noktamız, küçük
ama önemli eserlere sahip Amphora Müzesi. Sahil kenarında kısa bir çay molasının ardından
halk arasında Meryemlik olarak bilinen Azize Tekla (Aya Tekla) Mağarası’na gidiyoruz. Daha
sonra yoğurdu ile türkülere konu olan Silifke’ye ulaşıyoruz. İlk olarak Silifke Kalesi’ni gezip,
kenti kuşbakışı izliyor, Göksu Nehri ve Taş Köprü’yü gördükten sonra yöreye özgü sıkma
(börek) ile öğle yemeğimizi yiyoruz. Antik Imbriogon (Demircili) şehrinin soylularına ait
anıtmezarları görüp, Diocaesareia Antik Kenti’ne – (Olba Rahip krallığı başkenti ) gidiyoruz
bugünkü adıyla Uzuncaburç. Yöre halkı burası için “doğanın susup tarihin konuştuğu yer”
diyor. Bu güzel ören yerinden sonra akşam yemeğimizi deniz kenarında yiyor ve otelimize
geri dönüyoruz.
3. Gün
KANLIDİVANE – KIZKALESİ – NARLIKUYU
CENNET CEHENNEM
Bugün kahvaltı sonrası çok güzel bir coğrafya içinde yolculuk edeceğiz. İlk olarak
Kanlıdivane, (Kanytelleis) ören yerine gidiyoruz. Bir obruk içerisine kurulmuş olan nekropol
alanında, güneş ışıklarının yansımasıyla ilginç görüntüler oluşturan Adam Kayaları göreceğiz.
Ardından yolumuza devam ediyor ve Ayaş (Elaussia Sebaste) antik kentini de gezdikten
sonra,
Kızkalesi
(Korykos)’ne
ulaşıyoruz.
Narlıkuyu’ya
gidip
Zeus’un kızları Aglaia, Euphrosyne ve Thalia’yı kumru ve keklikler arasında tasvir eden Üç
Güzeller Mozaiği’ni görüyoruz. Tanrı Zeus’un ağzından alevler çıkaran yüz başlı canavar
Typhon’u yenerek içine hapsettiği Cehennem çukurunu ve Akdeniz sıcağında kısa bir
yürüyüşle serinleyeceğimiz Cennet çukurunu geziyoruz. Son olarak astım hastalığına iyi
43
geldiği söylenen, ilginç sarkıt ve dikitleriyle dikkat çeken Dilek-Astım Mağarası’nı gezip
Kızkalesi’nden Erdemliye, Narlıkuyu’dan Göksu Deltası’na kadar geniş bir coğrafyayı
izleyeceğimiz molanın ardından otelimize dönüyoruz. Akşam yemeği ve konaklama
otelimizde.
4. Gün
KARATEPE – ASLANTAŞ - PAYAS SOKULLU KÜLLİYESİ
ANTAKYA – HARBİYE
Sabah kahvaltısının ardından Mersin’den ayrılıyoruz. Geç Hitit Dönemi için önemli bir
merkeze, Karatepe’ye gidiyoruz. Burada bulunan Finike yazıları sayesinde Hitit hiyeroglifleri
çözümlenmiş ve bir döneme ışık tutmuş Aslantaş’ı geziyoruz. Ardından İskenderun’a hareket
ediyor ve Payas’taki Mimar Sinan eseri olan Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi’ne ulaşıyoruz.
Bünyesinde; han, imaret, çifte hamam, cami ve medrese barındıran külliyeyi geziyor ve
Antakya’ya gidiyoruz. Antakya’ya vardığımızda ilk olarak Ulu Cami’yi görüp, Antakya’ya özgü
yöresel tatlardan el işlerine kadar ürünlerin satıldığı Uzun Çarşı’da alışveriş için serbest
zaman alıyoruz. Alışveriş molasından sonra şelaleleriyle ünlenmiş ve Daphne’nin mitolojik
öyküsüne ev sahipliği yapan Harbiye’ye gidiyoruz. El tezgâhlarında üretilen ipek
dokumalardan, sabun ve yöresel ürünlerin çeşitlerinden bulabileceğiniz Harbiye’den sonra
otelimize gidiyoruz.
5. Gün
ANTAKYA –SAMANDAĞ – TİTUS TÜNELLERİ – VAKIFLI
Bugün Antakya çevresini dolu dolu gezeceğiz. İlk olarak Samandağ / Çevlik Titus Tüneli,
Beşikli Kaya Mezarları’nı gezip Türkiye’deki tek Ermeni köyü olma özelliğini taşıyan Vakıflı’ya
gidiyoruz. Portakal ağaçları arasında Arnavut kaldırımlı sokaklarda gezeceğimiz bu köy,
turunç reçelleri, nar ekşisi, organik şarapları, incirden yapılan boğma rakısı, mersin
meyvesinden yapılan likörü ve birçok ilginç görüntüyle hoş vakit geçirmemizi sağlayacak.
Öğle yemeğinde, Antakya’ya özgü lezzetleri tadıyoruz. Yemek sonrasında mozaikleriyle
ünlenmiş Antakya Müzesi’ni geziyoruz. Şehir merkezinde kısa bir molanın ardından Antakya
Kilisesi’nin kurucusu ve buradaki Hıristiyan topluluğa önderlik eden Aziz Petrus’a adanmış St.
Pierre Kilisesi’ni ziyaret ediyoruz. Türk Hava Yolları’nın TK 2255 sayılı uçuşu ile saat
18.00’de Antakya’dan ayrılıyoruz. Saat 19.45’de İstanbul Atatürk Havaalanı’na varıyoruz,
başka bir seyahatte bir araya gelmek üzere vedalaşıyoruz.
* Otellerde 4 gece konaklama açık büfe kahvaltı + akşam yemeği konaklama
* Narlıkuyu’da akşam yemeği
*Seyahat sigorta paketi. (65 yaş üzeri misafirlerimize sigorta sürpirim farkı yansıtılacaktır.)
* Bilgi notları
* Otoban-otopark ücretleri
* İstanbul – Adana // Antakya-İstanbul gidiş dönüş uçak biletleri
44
“SAFRANBOLU AMASRA DEVREK”
Kültür Turu
Çeşm-i Cihan’a Yolculuk…
Safranbolu Evleri… Amasra Kalesi… Devrek Baston Çarşısı…
1.Gün
SAFRANBOLU – İNCE KAYA SU KEMERİ- YÖRÜKKÖY - SAFRANBOLU
Sabah saat 06.30’da Taksim AKM önünde, saat 07.00’de, Kadıköy Haldun Taner önünde
buluşuyoruz. Yol üzerinde gerekli ihtiyaç molalarını vererek Safranbolu’ya doğru ilerliyoruz.
Saat 12.30 civarında Safranbolu’ya ulaşıyoruz ve öğle yemeğimizi yiyoruz. İncekaya Su
Kemeri’ne yürüyor, ardından aracımızla Yörükköy'ü ziyaret ediyoruz. Sipahioğlu Evi ve tarihi
çamaşırhaneyi gezdikten sonra yöreye özgü gözlemelerden yiyoruz. Hıdırlık Tepesi'nden
Safranbolu'nun panoramik görüntüsünün fotoğrafını çekip Kaymakamlar Konağı’na
geçiyoruz. Daha sonra Cinci Hanı, Köprülü Mehmet Paşa Camii ve güneş saatini görüyoruz.
Tarihi Yemeniciler Arastası’nda çay keyfi yapıyor ardından konağımıza dönüyoruz. Yöresel
yemeklerden oluşan akşam yemeğimizi konağımızda alıyoruz.
2. Gün
SAFRANBOLU – AMASRA – DEVREK – İSTANBUL
Kahvaltıdan sonra Amasra'ya hareket ediyoruz. Amasra Kalesi'ni gezdikten sonra öğle
yemeği molası veriyoruz. Görsel şölene dönüşen meşhur salatası ve balığını yemeden
kalkmıyoruz tabiî ki. Ardından tahta işlerin bulunduğu Çekiciler Çarşısı’nı geziyoruz. Eski bir
Osmanlı yapısı olan Amasra Müzesi’ni gezdikten sonra Fatih Sultan Mehmet’in “Çeşm-i
Cihan” (dünyanın gözbebeği) diye tabir ettiği Amasra’ya veda ediyoruz. Yol üzerinde
bastonları ile ünlü Devrek ilçesinde baston atölyesini ziyaret edip hem baston yapımı
hakkında bilgi alıyoruz hem de alışveriş olanağı buluyoruz. Saat 21.30 civarında İstanbul’a
varıyoruz.
* Konağımızda açık büfe kahvaltı + akşam yemeği konaklama (1 gece)
* Bilgi notları
* Hamaliye hizmetleri
* Bahşişler
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
45
“KARS”
Kültür Turu
KARS – SARIKAMIŞ
ANİ ANTİK KENTİ – ÇILDIR GÖLÜ
1.Gün
İSTANBUL – KARS
Sabiha Gökçen Havalimanı İç hatlar Terminali’nde, Sunexpress kontuarı önünde saat
14.00’te buluşuyoruz. Bilet işlemlerinin ardından Sunexpress Hava Yolları’nın XQ 8428 sayılı
İstanbul - Kars uçağı ile saat 15.45’te hareket ediyoruz. Yaklaşık iki saatlik yolculuk sonrası
saat 17.40’ta Kars’a varıyoruz. Şehir merkezinde kısa bir tur yaptıktan sonra otelimize
yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklamamız şehir merkezindeki otelimizde.
2. Gün
KARS – ANİ ANTİK KENTİ – ÇILDIR GÖLÜ
Sabah erken saatlerde yapacağımız kahvaltı sonrası otelimizden ayrılıp Ani Harabeleri’ne
hareket ediyoruz. Ermeni ve Selçuklu kültürüne ait katedral, Arpaçay, Surp Kir Kor Kilisesi,
Surp Pirgiç Kilisesi’ni (Keveli Kilise) göreceğiz. Selçuklu eserlerinden Menücehr Cami ve
Kervansaray yapısını gördükten sonra Çıldır Gölü’ne hareket ediyoruz. Gölden tutulan
balıkları öğle yemeğimizde afiyetle yiyoruz. Öğleden sonra Kars şehir merkezine dönüyoruz.
Kars Kalesi, Kars Müzesi, On iki Havari Kilisesi, Taş Köprü, Namık Kemal´in Evi’ni ziyaret
edeceğiz. Rus dönemi taş yapılarından olan Defterdarlık Binası, Sağlık Müdürlüğü ve
Belediye Binası’nı gördükten sonra otelimize gidiyoruz. Dileyen misafirlerimiz otelimizin Türk
hamamında ve havuzunda dinlenebilirler. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde.
3. Gün
SARIKAMIŞ – KARS – İSTANBUL
Kahvaltı sonrası otelimizden ayrılıp Kars Sarıkamış’a hareket ediyoruz. Sarıkamış’ta Şehitler
Anıtı’nı ziyaret ediyoruz. Sarıkamış Kayak Merkezi’nde çay - kahve keyfinden sonra Kars
merkeze dönüyoruz. Öğle yemeğinde grubumuza özel hazırlanan, yöresel Kars
yemeklerinden oluşan bir mönümüz olacak. ( Bozbaş, Kars Böreği…) Yemek sonrası şehir
merkezinde gezmeye devam ediyoruz, kısa bir serbest zaman molasından sonra Kars’a veda
ederek havalimanına gidiyoruz. Sunexpress Hava Yolları’nın XQ 8429 sayılı Kars - İstanbul
uçağı ile saat 18.10’da hareket ediyoruz, saat 20.10’da İstanbul’a ulaşıyoruz
* Grand Ani Otel’de kahvaltı + akşam yemeği konaklama (2 gece)
* Aracımızdaki ikramlar
* Bilgi notları
* Bahşişler
* Uçak biletleri (İstanbul-Kars/Kars-İstanbul)
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
46
İNSANLIĞIN EN ESKİ ANITI
GÖBEKLİ TEPE
Göbekli Tepe Kazı Başkanı Klaus Schmidt ve Harran Üniversitesi
Arkeoloji Bölüm Başkanı Doç Dr. Mehmet Önal’ın Anlatımları eşliğinde…
Türkiye’nin güneydoğusunda, Şanlıurfa ilinin yakınlarında yaklaşık 800 metre
yükseklikteki bir tepenin yamacında yer alan Göbekli Tepe’de, etkileyici biçimde dairesel
yapılmış anıtsal taş yapılarda 1995 yılından beri kazı çalışmaları sürdürülmektedir.
Çapları 20 metreye kadar ulaşan bu yapılar, oldukça büyük T-şeklinde kireçtaşı sütunlarla
tamamlanmıştır. Genellikle bir dairenin ortasına iki sütun yerleştirilmiştir. Bu sütunlar da
benzer fakat genellikle duvarlarla bağlantılı olan aynı biçimdeki daha küçük sütunlarla
çevrelenmiştir ve bir yapı olarak Temenos izlenimi vermektedir. Besin üretiminin olmadığı
toplum düzeninden tarım toplumuna geçiş ilk olarak Yakın Doğu’da çanak çömleksiz
Neolitik Dönem’de gerçekleşti. Bu geçiş, buzul çağının sona erişinin hemen arkasından, MÖ
10. ve 8. bin yıl aralığında oldu. Kuşaklar boyunca arkeologların kafasını meşgul eden ana
sorulardan biri şuydu; Neden insanlar öncelikle avcılığı ve toplayıcılığı bırakarak hayvan
ve bitkileri evcilleştirmeye başladı? Diğer bir deyişle neden Neolitik Devrim gerçekleşti?
Göbekli Tepe’deki yeni araştırmalar, bu konu üzerine genel olarak kabul edilen düşüncelere
kıyasla farklılık gösteren yorumlara neden olan bulgular ortaya çıkarmıştır.
1.Gün
ŞANLIURFA ARKEOLOJİ MÜZESİ ve EDESSA MOZAİKLERİ
Öğle saatlerinde havalimanında buluştuktan sonra aracımıza binip öğle yemeği için şehir
merkezine gidiyoruz. Öğle yemeğinden hemen sonra Şanlıurfa Arkeoloji müzesine gidiyoruz.
Harran Üniversitesi arkeoloji bölüm başkanı Doç. Dr. Mehmet Önal’ın detaylı anlatımları ile
Atatürk ve Birecik barajı kurtarma kazılarından, çevre yerleşimlerden ve Göbekli Tepe’den
gelen arkeolojik eserleri hep birlikte inceliyoruz. Göbekli tepe’nin totemiyle karşı karşıya
geliyor ve bilinmeyeni çözmeye çalışıyoruz. Müze ziyaretimiz sırasında birbirinden özel
eserler arasında özellikle “Dünyanın bilinen en eski insan heykelinin” dikkatinizi
çekeceğini düşünüyoruz.
Müze ziyaretimizin ardından Edessa Kaya Mezarları ve Mozaiklerinin (Halepli Bahçe)
çıkarıldığı alanı gezeceğiz. Seleukoslar döneminde Edessa adını alan kentten çıkarılan
mozaiklerden bazıları farklı müzelerde sergilenmektedir. Krallık dönemi Edessa Mozaiklerinin
hepsi mezarlarda ele geçmiştir. Nekropol alanında yer alan bu mezarların büyük çoğunluğu
bugün yerleşim yerlerinin altında kalmış olmasına rağmen bazı noktalarda örnekler görmek
mümkündür. Doğal kayalara oyularak yapılan bu mezarların zemini mozaiklerle kaplıdır.
Edessa antik kenti içinde kalan ve günümüzde Haleplibahçe olarak adlandırılan mevkide
bulunan villa mozaikleri ise İmparatorluk üslubu göstermeleri ve Yunanca yazılı olmalarıyla,
Edessa’nın yerel atölyelerinde yapılan Osrhroene krallığı dönemi Suryanice yazılı
mozaiklerinden oldukça farklıdır. Bu farkları, yapım teknikleri, dönemle ilgili detaylı bilgileri ve
karşılaştırmaları Mehmet Önal’dan dinleyeceğiz.
2. Gün
GÖBEKLİTEPE
Kahvaltımızın ardından sabah erken saatlerde Göbekli Tepe arkeolojik alanına gidiyoruz.
Burada Göbekli Tepe kazı başkanı Prof Dr. Klaus Schmidt ile buluşuyoruz. Dünyanın en eski
anıtı olarak bilinen GÖBEKLİ TEPE' ziyaretimizde, günümüzden yaklaşık 13 bin yıl öncesine
gidiyoruz ve insanoğlunun yaptığı ilk tapınağını hep birlikte inceliyoruz. Tüm dünyanın
47
yakından ilgilendiği Göbekli Tepe’nin detaylarını ve bilinmeyenlerini Göbekli Tepe kazı
başkanı Prof Dr. Klaus Schmidt’ten dinliyoruz. Kazılar sırasında bulunan eserleri ve yeni
araştırmalar ışığında elde edilen bulguları ve Göbekli Tepe üzerine düşünceleri hep birlikte
tartışıyoruz.
Göbeklitepe’nin ardından Şanlıurfa çarşılarını, Balıklıgöl ve çevresini gezip fotoğraflayabilmek
için serbest zamanımız oluyor. Akşamüzeri havalimanına gidiyoruz. İnsanlığın en eski anıtı
Göbekli Tepe’yi en doğru isimlerden bu kadar detaylı dinleyip öğrendikten sonra, zihnimizde
Anadolu’nun neolitik dönemini öğrenmek için yeni keşif rotaları oluşuyor.
* Manici Konağında bir gece konaklama
* Sıra Gecesi
* Bilgi notları
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
* İstanbul/Şanlıurfa - Şanlıurfa/İstanbul uçak biletleri
Notlar:
rica olunur.
verilmektedir.
48
“BOZCAADA’nın LEZZETLERİ
&
ŞARAP TADIM GÜNLERİ”
Lezzet ve Kültür Turu
Adını boz renginden alan Bozcaada... Bembeyaz Rum Evlerini saran sarmaşıklar, Ahşap
Türk Evleri’nin rengarenk çiçekler ile sıcacık kavuşması... Adanın kendi kadar eski bir
kültürü, şarap... Dünyaca ünlü şarapların üretildiği, festivallerin yapıldığı 3 bin yıllık üzüm
tutkusu...
Heredot’un dediği gibi: “Tanrı, insanlar uzun ömürlü olsun diye Bozcaada’yı yaratmış.”
1.Gün
İSTANBUL – ÇANAKKALE
Akşam saat 23.00’te Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önünde, 23.30’da Taksim AKM önünde
misafirlerimizle buluşuyoruz. Aracımızdaki ikramlar eşliğinde Çanakkale’ye doğru yol
alıyoruz.
2.Gün
ÇANAKKALE - BOZCAADA
Sabah saatlerinde Çanakkale’ye varıyoruz. Feribotumuzu beklerken iskelede sabah
kahvaltımızı yapıyoruz. Feribotumuza biniyoruz ve yaklaşık 45 dk. sürecek yolculuğumuzdan
sonra, nostaljik sokakları, festivalleri, bağları, şarapları ile bilinen Bozcaada’ya varıyoruz.
Şirin bir balıkçı kasabası görünümündeki adayı keşfe çıkıyoruz. Bozcaada’nın sokaklarında
yürüyüşe çıkıyoruz. Rum ve Türk Mahalleleri arasında dolaşıp fotoğraf çekiyoruz. Adanın
heybetli ve yıllara meydan okuyan yapısı Bozcaada Kalesi’ni görüyoruz. Öğle yemeğinde
kabak çiçeği dolması, ada otlarından yapılan mezeler ve adaya özgü lezzetlerden oluşan bir
menümüz olacak. Bu güzel lezzetlerin ardından gezimize kaldığımızdan yerden devam
ediyoruz. Adanın geçmişini ortaya koyan, her geçen gün genişleyen koleksiyonu ile
Bozcaada Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Bozcaada’da tek ibadete açık kilisesi olan Meryem Ana
Kilisesi’ni ziyaret ediyor, Bozcaada’nın kendine özgü evleri arasından geçip otelimize
yerleşiyoruz. Akşam yemeğimizin ardından, senede bir kere yapılan Şarap Tadım Festivali’ne
katılmak için soluğu ada sokaklarında alıyoruz. Bozcaada, 3 bin yıldır şarapçılık yapılan ve
dünya çapında şarapları ile ünlü bir adadır. Canlı müzikler eşliğinde üreticilerin sunmuş
olduğu çeşitli şaraplardan tadıyor, kendimizi müziğin ritmine kaptırıyoruz. Konaklama
otelimizde.
3. Gün
BOZCAADA-İSTANBUL
Sabah kahvaltımızın ardından, Ayazma’ya doğru yola çıkıyoruz. Çınar ağaçlarının gölgesi ve
sürekli akan çeşmenin arasından geçerek Aya Paraskevi’ye geliyoruz. Temmuzun son
haftasında Rum Ortodoks Cemiyeti tarafından her sene şenlik yapılır. Bu dönemde manastır
ibadete açılır, mum yakılıp adaklar adanır. Şaraplar eşliğinde yemek ziyafetleri verilir.
Buradan ayrılıp, merkeze doğru yol alıyoruz. Venedikliler döneminde yapılmış, Köprülü
Mehmet Paşa tarafından tamir edilen Yalı Camii’ni ziyaret ettikten sonra şaraplarıyla ünlü bu
adaya gelmişken şaraphaneyi görmeden olmaz diyoruz ve adanın şaraphanelerinden birini
ziyaret ediyoruz.
Tadımlar yapıyoruz ve hem kendimize hem sevdiklerimize şarap alışverişi yapıyoruz. Serbest
zamanın ardından, feribotumuza biniyoruz ve İstanbul’a doğru hareket ediyoruz. Bir sonraki
turumuzda görüşmek üzere vedalaşıyoruz.
49
* 4* otelde açık büfe kahvaltı + akşam yemeği (1 gece)
* Seyahat sigorta paketi. (65 yaş üzeri misafirlerimize sigorta sürprim farkı yansıtılacaktır.)
* Bilgi notları
* Otoban, feribot ve otopark ücretleri
* Bahşişler
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
Notlar:
* Çocuk indirimleri iki yetişkin yanında kalmak koşulu ile geçerlidir.
* Araç büyüklüğü katılımcı sayısına göre belirlenir. Turumuz en az 15 yetişkinin katılımı ile
gerçekleşecektir.
verilmektedir.
* Tüm turlarımızda profesyonel turist rehberi yer almaktadır.
50
DOĞU KARADENİZ’İN YAYLALARI
Doğa ve Kültür Turu
HAYDE KARADENİZ’e !!!...
Sizi yeşilin her tonunu görebileceğiz bir coğrafyaya davet ediyoruz.
Öyle bir coğrafya ki; dere sesleri ile tulum sesinin birbirine karıştığı, sisin gizemli
perdesinin güneşle aydınlandığı, yağmur ile berraklaştığı bir doğa harikası…
Anadolu’nun yegâne yağmur ormanı bölgesi MACAHEL’i görme, MARAL ŞELALESİ’nin
buz gibi sularında yüzme ve BATUM’un eşsiz botanik bahçesinde yürüyüş ayrıcalığı…
Tadı damağımızda kalacak yöresel yemeklerin yöre halkının içten ve sıcak sohbetleri
eşliğinde sunumu ile ömrünüzde en az bir defa gitmeniz gereken yerlerden biridir
Doğu Karadeniz…
1.Gün
İSTANBUL – KARS – ARDAHAN – ŞAVŞAT
İstanbul Atatürk Havalimanı İç Hatlar terminalinde THY kontuarı önünde saat 06.00’da
buluşuyoruz. Türk Hava Yolları’nın saat 07.00’de TK 2122 sefer sayılı uçuşu ile Ankara
aktarmalı olarak saat 10.45’te Kars Havalimanı’na ulaşıyoruz. Kars’da kısa bir şehir turu
yaptıktan sonra öğle yemeğimizi yiyoruz. Yemekten sonra Artvin’e doğru hareket ediyoruz.
Yalnızçam Dağları’nı geçip Laşet tesislerine gidiyoruz. Çevreyi gezip yöre halkı ile sohbet
ediyoruz. Akşam yemeği ve konaklamamız ahşap evlerde.
2.Gün
ARTVİN - BORÇKA KARAGÖL – MACAHEL
Sabah kahvaltısından sonra Laşet’e veda edip Artvin şehir merkezine doğru yola çıkıyoruz.
Artvin şehir merkezini gezdikten sonra Borçka Karagöl’e gidiyoruz. Göl kıyısında yiyeceğimiz
öğle yemeği sonrası yürüyüş turu yapıyoruz. Arzu eden misafirlerimiz öğle yemeği sonrası
Karagöl’de tekne ile gezebilirler. Doğanın huzur veren sessizliğini bozmamak için teknede
motor yok, kol gücümüz ile küreklere asılıyoruz. Karagöl’deki gezintimizin ardından
Macahel’e hareket ediyoruz. Akşam yemeği ve konaklamamız Macahel’de.
3.Gün
MACAHEL KÖYLERİ - MARAL ŞELALESİ
Güzel bir kahvaltı sonrası Macahel köylerini dolaşıyoruz. Macahel Türkiye’nin Artvin iline ve
Gürcistan'ın Acaristan Özerk Cumhuriyeti'ne yayılan ve toplam on sekiz köyden oluşan vadi
ve tarihsel bölgenin adıdır. Türkiye tarafındaki bölümünde altı köy(Camili-Düzenli-EfelerKayalar-Maral-Uğur) yer alır. Bu bölge Anadolu’nun yegane YAĞMUR ORMANI bölgesidir.
Maral Şelalesine yürüyüş yapıyoruz eğer hava güzelse yanımıza mayolarımızı almayı
unutmuyoruz. Şelalenin altındaki buz gibi sularda serinliyoruz. Konaklamamız Maçahel’de.
4.Gün
BATUM
Kahvaltı sonrası Macahel’e veda edip Sarp sınır kapısına doğru yola çıkıyoruz. Sarp sınır
kapısındaki işlemlerin ardından Gürcistan/Acara bölgesine geçiyoruz. İlk olarak Gönye
Apsaros Kalesi’ni ziyaret ettikten sonra Batum şehir merkezine gidiyoruz. Etnoğrafya Müzesi
ve Çarlık Rusyası döneminden kalma Botanik Bahçesini gezip otelimize yerleşiyoruz.
Konaklama ve akşam yemeğimiz İntourist Palace Otel’de. Dileyen misafirlerimiz otelimizin
casinosunda vakit geçirebilirler.
51
5.Gün
BATUM-ÇAMLIHEMŞİN-TAR DERESİ-AYDER
Sabah kahvaltımızın ardından Ortodoks Meryemana Katedralini ve Osmanlı dönemi
eserlerinden Orta Camii’yi ziyaret edip sınır kapısına gidiyoruz. Geçiş işlemlerinin ardından
Hopa, Arhavi, Fındıklı, Ardeşen ilçelerinden geçip Çamlıhemşin’e gidiyoruz. Öğleden sonra
patika bir yoldan ilerleyerek Tar deresinde yürüyüş yapıyoruz. Yaklaşık 250 m. yükseklikten
ve üç kademeli olarak akan şelale bulutların arasından akıyormuşçasına bir görüntüye sahip
olduğu için Bulut Şelalesi adını almıştır. Yaklaşık iki saat süren yürüyüşümüzün ardından
Ayder yaylasına gidiyoruz. Gelin tülü Şelalesini gördükten sonra otelimize yerleşiyoruz.
Akşam yemeği ve konaklamamız Ayder’deki otelimizde.
6.Gün
AYDER-RİZE-UZUNGÖL-MAÇKA
Kahvaltıdan sonra Ayder’den ayrılıp Rize doğru yola çıkıyoruz. Rize Botanik Bahçesi
gezisinin ardından meşhur Rize bezleri alışverişi için kısa bir mola veriyoruz. Molanın
ardından doğal üretim yapan çay fabrikalarından birini gezip Uzungöl’e doğru devam
ediyoruz. Uzungöl’ün muhteşem manzarasını fotoğraflarımızda ölümsüzleştirip Maçka’ya
doğru yola çıkıyoruz. Akşam yemeği ve konaklamamız otelimizde.
7.Gün
SÜMELA MANASTIRI- KARACA MAĞARASI
Kahvaltımızın ardından Sümela Manastırına gidiyoruz. Çok keyifli bir yürüyüş yolu ile Sümela
Manastırı’na ulaşıyoruz. Manastırın duvarlarındaki freskleri görüp bunların öykülerini
dinledikten sonra yolculuğumuza devam ediyoruz. Gümüşhane’ni Torul ilçesindeki Karaca
Mağarasını gezdikten sonra otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde.
8.Gün
TRABZON-İSTANBUL
Sabah alacağımız kahvaltının ardından, Trabzon şehir merkezine gidiyoruz. Ayasofya
Müzesi’ni ve Atatürk Köşkü’nü geziyoruz. Trabzon’un meşhur kazaziye işçiliği ile ilgili bilgiler
almak ve alışveriş yapmak için bir atölyeye gidiyoruz. Trabzon’un meşhur Akçaabat
köftesinden yemeden dönmüyoruz. Kısa bir serbest zaman molasının ardından havalimanına
gidiyoruz. Türk Hava Yollarının saat 17.45 TK 2883 sayılı uçuşu ile İstanbul’a hareket
ediyoruz. Saat 19.35’te İstanbul Atatürk Havalimanı’na varıyoruz. Başka bir turumuzda
görüşmek üzere vedalaşıyoruz.
Fiyata Dâhil Olan Hizmetler:
Bölgeyi uzman rehber eşliğinde gezebilme farkı
Konforlu araçla yolculuk
Butik otellerde ve ahşap bungalowlarda yarım pansiyon konaklama 7 gece
Kahvaltılar ve akşam yemekleri
Yaylalara çıkıştaki minibüs ücretleri
Batum’daki geziler, müze girişleri, 5* otel konaklaması ve akşam yemeği
İkramlar
Müze ve ören yeri giriş ücretleri
Bilgi notları
Fiyata Dâhil olmayanlar:
THY ile gidiş dönüş uçak bileti. İstanbul-Kars// – Trabzon-İstanbul uçak bileti
Otel ekstraları
Öğle yemekleri
Yurtdışı çıkış harcı
52
TRAKYA’DAKİ OSMANLI İZLERİ
ve
GELENEKSEL KAKAVA ŞENLİKLERİ
“EDİRNE – LÜLEBURGAZ – BABAESKİ ”
Kültür Turu
Mimar Sinan’ın “Ustalık Eserim” dediği ve artık UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan
Selimiye’de akustiği deniyor, Avrupa Konseyi Müze Ödülü’nü kazanan Edirne Sağlık
Müzesini ney sesi eşliğinde geziyor, Meriç Nehri kenarında salkımsöğütlerin arasında
akşam yemekleri yiyor ve Tunca kenarında Kakava Ateşi’nden atlayıp dilek diliyoruz. Nehir
kenarındaki Sabah Şenlikleri’ni fotoğraflarımız ile ölümsüzleştiriyoruz. Ayrica Büyük
Çekmece, Babaeski ve Lüleburgaz’da Mimar Sinan eserleri ve dunyanin en uzun tas
koprusu Uzunkopru…
1.Gün
İSTANBUL – LÜLEBURGAZ – BABAESKİ – EDİRNE
Sabah saat 07.00’de Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önünde; 07.30’da Taksim AKM
önünde misafirlerimizle buluşup hareket ediyoruz. Bir saatlik yolculuğun ardından Mimar
Koca Sinan tarafından inşa edilen Kanuni (Çekmece) Köprüsü’nü ziyaret ediyoruz. Yine bir
saatlik yolculuk sonrası ise Lüleburgaz’a varıyoruz. Mimar Sinan tarafından Sokullu Mehmet
Paşa için yapılan külliyeyi ziyaret ediyoruz. Ziyaretin ardından yarım saatlik yolculuktan
sonra Babaeski’ye geliyoruz. Bu şirin kasabanın içinde yapacağımız yürüyüş turunda; Mimar
Sinan eseri olan Cedid Ali Paşa Camii ve Fatih tarafından yaptırılan Fatih Camii’ni ziyaret
ediyor ardından ayrılıyoruz. Öğle yemeğinde mönümüzde meşhur Edirne Ciğeri olacak. Öğle
yemeğinden sonra gezimize Edirne’ye adını veren, İmparator Hadrian’ın sur duvarlarını
gezerek başlıyoruz. Ardından Bizans Dönemi kalıntısı Saat Kulesi ve kent suru çevresine
kurulmuş ilk dönem Osmanlı şehrinin kalıntılarını geziyoruz. Sonra ise, Edirne’nin anıtsal
anlamda ilk Osmanlı yapısı olan Eski Camii, mimari tarih açısından istisnai bir eser olan Üç
Şerefeli Camii ve mimarlık yapıtları arasından bir şaheser; Sinan’ın Selimiye Camii’ni
geziyoruz. Ziyaretlerden sonra Kırkpınar Meydanı Saray içinde yapılan KAKAVA ATEŞİ’nin
başına gidiyoruz. Ateşten atlayarak dileklerde bulunurken senede sadece bir gün ve
Edirne’de yakalanabilecek güzel kareleri fotoğraflıyoruz. Alışveriş yapabilmek için serbest
zamanımız oluyor. Kentin içinde her yerde gösteri ve konserler var, kalabalığın arasında
Edirne’nin meşhur badem ezmesinden ve meyve sabunlarından alıyoruz. Müziklerde biz de
dans ediyoruz. Ardından otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeğimizi yiyoruz. Hala yorgun
olmayanlar için şehir merkezinde ki konser farklı bir deneyim olacaktır. Geceyi otelimize
dönerek tamamlıyoruz.
2. Gün
EDİRNE – KAKAVA ŞENLİKLERİ – İSTANBUL
Sabah erkenden kalkıyoruz. Kahvelerimizi ve fotoğraf makinelerimizi elimize alarak,
KAKAVA ŞENLİKLERİ’ne tanık olmak için Tunca Nehri kenarına gidiyoruz. Sabahın ilk
ışıkları, nehir, orman, müzik ve dans… Nehir kenarında yapılan şenlikler sayesinde iyice
uyandıktan ve fotoğraflarımızı çektikten sonra otelimize dönerek sabah kahvaltımızı
yapıyoruz. Ardından Edirne’yi gezmeyi sürdürüyoruz. Muradiye Camii, Kırkpınar, Edirne
Sarayı, Beyazıt Külliyesi ve Sağlık Müzesi, Mimar Sinan Köprüsü, Gazi Mihal Camii ile
gezimize devam ediyoruz. Edirne Müzesi’ni gezip öğle yemeği için serbest zaman alıyoruz.
Karaağaç, Lozan Anıtı ve Tarihi Edirne Tren İstasyonu’nu (Trakya Üniversitesi Rektörlük
53
Binası) gezerken gün içinde devam eden Kakava kutlamalarına, müzik ve dans guruplarına
eşlik ediyoruz. Öğleden sonra yola çıkarak bir saat uzaklıktaki Uzunköprü’ye varıyoruz.
Sultan 2. Murad tarafından Ergene Nehri üzerinde inşa edilen ve 174 yüksek kemer üzerine
inşa edilen dünyanın en uzun taş köprüsünü görüyoruz. Sonra hareket ediyor ve yaklaşık 3
saatlik bir yolculuk sonrası İstanbul’a ulaşıyoruz.
* Otelde konaklama ve kahvaltı
* Akşam yemeği
* Seyahat sigortası
* Bilgi notları
* Bahşişler
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
Notlar:
*Kutsal mekânlara girişte uygun kıyafet (Bayanların yanlarında başörtüsü bulundurması) rica
olunur.
* Mücbir sebepler dışında “Tur Katılım sözleşmesindeki” iptal-iade koşulları geçerlidir.
*Çocuk indirimleri iki yetişkin yanında kalmak koşulu ile geçerlidir.
gerçekleşecektir.
54
RENKLİ TAŞLARIN İZİNDE GAZİANTEP-ANTAKYA
Gaziantep’ten Antakya’ya, Samsatlı mozaik ustalarının binlerce yıllık
eserlerinin izinde…
Anadolu’nun şüphesiz en verimli topraklarında bugünlerde sadece bereket değil, tarih
fışkırıyor. Arkeologların tarih bulmacasının eksik kalmış kısımlarını bulduğu topraklarda,
Gaziantep’den Antakya’ya dünyanın en eski sanat dallarından biri olan mozaiğin öyküsünü
hep birlikte incelemeye gidiyoruz.
Zeugma kurtarma kazılarının başlangıcından son noktasına kadar çalışmış olan mozaik
uzmanı Doç. Dr. Mehmet Önal ile güneş’in aydınlattığı Fırat kıyısında başlayacağımız
yolculuğumuzda Anadolu’nun kültürel mozaiğine katkıda bulunmuş birçok medeniyeti
inceleyerek dünyanın en önemli mozaik müzelerini gezeceğiz. Fırat’ın taşıdığı
rengarenk taşlardan elde edilen ufak mozaik tanecikleriyle yapılan görkemli tasvirleri
incelerken sizleri binlerce yıl önceki antik kentlerde yolculuğa çıkmaya davet ediyoruz.
Turumuz sırasında ayrıca dünyanın en önemli antik çağ heykel atölyelerinden biri olan
Yesemek’ten Roma dönemi tünellerine, Antakya’nın doğal güzelliklerini, daha da yakından
inceleme fırsatı yakalayacağız. Bu özel gezide sizleri arkeolojiye dokunmaya çağırıyoruz.
1. Gün ZEUGMA – HALFETİ – RUM KALE
Sabah saatlerinde Gaziantep Havalimanı’nda buluştuktan sonra Zeugma antik kentine doğru
yola çıkıyoruz. Aracımızda Antep çörekleriyle birlikte çaylarımızı yudumlarken uzun yıllar
Zeugma kazılarında çalışmış olan arkeolog Mehmet Önal’dan kentle ilgili bilgiler alıyoruz.
Birecik Baraj gölünün kıyısında, yeni Belkıs köyünün yakınında kurulmuş kent, Büyük
İskender’in generallerinden Selevkos I. Nikator tarafından M.Ö. 300’de, Büyük İskender’in
askerlerinin Fırat’ı geçtiği yerde Selevkeia Euphrates ismiyle kuruldu. Nikator, Nehrin doğu
kıyısına da eşi Apama’dan esinlenerek Apameia adına başka bir kent daha kurdu. Ticari ve
askeri bir kent olan Zeugma, M.S. 2-3 yüzyılda oldukça zengin bir kent haline geldi.
Zenginliğin göstergesi olarak kent yapıları rengarenk mozaiklerle bezendi. Bu maddi ve
kültürel zenginliğin en önemli örneklerini gezimiz sırasında birlikte inceleyeceğiz.
Birecik’deki öğle yemeğimizde sadece Fırat ve Dicle nehirlerinde yetişen Şabut balığını
tadıyoruz. Öğle yemeğinin ardından, yaklaşık bir saatlik yolculuk sonrası Halfeti’ye
ulaşıyoruz. Göle dönüşen zümrüt renkli Fırat nehri, sular altında kalan köyler ve tarihi
kalıntıların manzarasında tekne ile Rumkale’ye geçiyoruz. Ve günün sonunda Gaziantep’deki
otelimize gidiyoruz. Konaklama ve akşam yemeğimiz şehir merkezindeki otelimizde.
2. Gün ZEUGMA MOZAİK MÜZESİ – YESEMEK HEYKEL ATÖLYESİ
Sabah kahvaltımızın ardından otelden ayrılıp günün en keyifli ve öğretici deneyimini
yaşayacağımız Zeugma Mozaik Müzesi’ne gidiyoruz. Zeugma Müzesi çağdaş müzecilik
anlayışının ülkemizdeki şüphesiz en önemli örneklerinden bir tanesi. Müze, arkeolojik veriler
ışığında hazırlanan senaryoya uygun olarak düzenlenmiş. Böylelikle ziyaretçilerini Zeugma
antik kentinde bir zaman yolculuğuna davet ediyor.
Müzede, Birecik Barajı kurtarma kazılarında gün ışığına çıkarılan Okeanos ve Tethys
Mozaiği, Poseidon Mozaiği, Akhileus Mozaiği gibi antik çağa ait birbirinden değerli eserleri
görürken, Çingene Kızı gibi dünyaca tanınmış eşsiz bir eseri ziyaret etme ve detaylı bilgi
alma şansını yakalayacağız.
55
Bu güzel saatlerin ardından öğle yemeğinde Gaziantep mutfağının birbirinden güzel
yemeklerini tadıyoruz. Yemeğin ardından Anadolu’nun bizlere sunduğu başka bir tarihi
zenginliğe, dünya’nın en büyük açık hava heykel atölyesi Yesemek’e doğru yola çıkıyoruz.
Burada sayıları yüzleri bulan bazalttan yapılmış sfenks, dağ tanrısı ve anıtsal aslan
heykellerinin tarihi sürecini dinledikten ve bölgeyi gezdikten sonra Antakya’ya gidiyoruz.
Akşam yemeği ve konaklamamız Antakya’daki otelimizde.
3. Gün
HARBİYE ŞELALELERİ – TİTUS TÜNELLERİ –
ANTAKYA MOZAİK MÜZESİ
Sabah kahvaltımızın ardından erken saatlerde otelimizden ayrılarak Harbiye Şelaleleri’ni
Apollon ve Daphne’nin öyküsünü dinleyerek geziyoruz. Bu doğal güzelliklerin fotoğrafını
çektikten sonra, Titus zamanında, M.S. 81 yılında tamamlanan yaklaşık 1,5 km
uzunluğundaki Titus Tünelleri’ne gidiyoruz. Titus tünellerini gezdikten sonra öğle yemeği için
şehir merkezine gidiyoruz. Öğle yemeğinin ardından turumuza adını veren mozaikleri görmek
için Asi Nehrinin (Orantes) yanı başında yer alan Hatay Arkeoloji Müzesine gidiyoruz.
Buradaki mozaiklerin çıkarıldıkları yerleri ve mitolojik öykülerini mozaik konusundaki uzman
hocamız arkeolog Mehmet Önal’dan dinliyoruz. Antakya şehir merkezindeki kısa serbest
zamanın ardından aracımıza binip havalimanına gidiyoruz.
* Otellerde iki gece konaklama (sabah kahvaltıları-akşam yemekleri)
* Halfeti’deki tekne turu
* Bilgi notları
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
* İstanbul/Gaziantep - Hatay/İstanbul uçak biletleri
Notlar:
rica olunur.
56
GÜNEYDOĞU ANADOLU
Kültür Turu
DİYARBAKIR – MARDİN – MİDYAT – HASANKEYF – ŞANLIURFA
GÖBEKLİTEPE – HARRAN ŞUAYİP ŞEHRİ – SOGMATAR – ADIYAMAN
NEMRUT DAĞI – HALFETİ – GAZİANTEP
Tarihi, kültürü, gelenek görenekleri ve eşsiz mutfağıyla yedi gün boyunca adım adım
Güneydoğu Anadolu…
1.Gün
İSTANBUL – DİYARBAKIR
İstanbul Atatürk Havaalanı İç Hatlar Terminali’nde Antonina Turizm yetkilisi ile saat 06.00’da
buluşuyoruz. Bilet işlemlerinden sonra, Türk Hava Yolları’nın TK 2602 sayılı uçuşu ile saat
07.15’te Diyarbakır’a hareket ediyoruz. İki saat sonra Diyarbakır’a varıyoruz. Diyarbakır
Surları’nı çepeçevre dolaştıktan sonra Keçi Burcu, Diyarbakır Ulu Camii, Dört Ayaklı Minare,
Mor Petyum Keldani Kilisesi ve Cahit Sıtkı Tarancı Evi’ni ziyaret ediyoruz. Öğle yemeğimiz,
Diyarbakır yemeklerinin en iyilerini yiyebileceğimiz Gazi Köşkü’nde. Yemek sonrası köşkü
gezdikten sonra aracımızla On Gözlü Köprü’ye(Dicle Köprüsü) gidip kısa bir fotoğraf molası
veriyoruz. Yaklaşık 1,5 saatlik bir yolculuk sonrası UNESCO tarafından Dünya Kültür
Mirası olarak kabul edilen Mardin’e ulaşıyoruz. Mardin Arkeoloji Müzesi ve Sakıp Sabancı
Mardin Kent Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Konaklama ve akşam yemeğimiz tarihi Mardin
dokusunu yansıtan otelimizde.
2.Gün
MARDİN – HASANKEYF – MİDYAT
Sabah kahvaltısı sonrası mağaraları, Artuklu dönemi camileri, kalesi ve efsaneleri ile ünlü
Hasankeyf’e geliyoruz. El Rızk Camii, Tarihi Hasankeyf Köprüsü, Zeynel Bey Türbesi,
Hasankeyf Kalesi’ni geziyoruz. Öğle yemeğinde Midyat’tayız, yemek sonrası tarihi Midyat
sokaklarını geziyoruz, Telkâri işçiliği ile ünlü Midyat gümüşlerinden almak için kısa bir
alışveriş zamanımız oluyor. Midyat Devlet Konuk Evi’ni gezdikten sonra Mor Gabriel
Manastırı’na gidiyoruz. Akşamüzeri Deyrulzafaran Manastırı ziyaretimizin ardından Kasımiye
Medresesi’ni gezip otelimize dönüyoruz.
3.Gün
MARDİN – GÖBEKLİTEPE – ŞANLIURFA
Kahvaltımızın ardından Mardin sokaklarını ve abbaralarını geziyoruz. Ulu Camii, tarihi evleri,
Zinciriye Medresesi, Postane Binası, Şehidiye Cami’ni ve Mardin çarşılarını (Keresteciler,
Bakırcılar, Sipahi) geziyoruz. Öğle yemeğinden sonra Mardin’den ayrılıp Kızıltepe Viranşehir üzerinden Şanlıurfa’ya doğru ilerliyoruz. Sizleri günümüzden 12 bin yıl geriye,
dünyanın en eski tapınağına götürüyoruz. Tarih bilgilerini alt üst eden ve nasıl yapıldığı
henüz anlaşılamayan bu tapınak kalıntılarını yerinde görüyoruz. Otelimize gidip dinleniyoruz.
Akşam yemeğimiz, eski Valilik Konukevi olan Yıldız Sarayı Konukevi’nde, “Sıra Gecesi”
eşliğinde... Konaklama Şanlıurfa’daki otelimizde.
4.Gün
HARRAN – BAZDA MAĞARALARI – HAN EL BAĞRUR
ŞUAYİP ŞEHRİ – SOGMATAR – ŞANLIURFA
Kahvaltı sonrası yarım saatlik yolculuğun ardından Harran’a varıyoruz. Sabiilerin bu en
önemli kült ve yerleşim merkezinde Ay Tanrısı Sin’e ithaf edilmiş tapınağı, üniversite binasını
ve konik kubbeli Harran evleri görüp Mırra içmek üzere mola veriyoruz. Harran Ovası’nın
etkileyici manzaralarının arasından önce Bazda Mağaraları’nı, ardından Han el Barur
57
Kervansarayı’nı görüyoruz. Şuayb Şehri harabelerini gezdikten sonra Sogmatar’a varıyoruz.
Bir diğer Sabii yerleşimi olan Sogmatar’da Güneş’e ve Güneş sistemindeki tüm gezegenlere
ithaf edilmiş tapınaklar bulunmaktadır. Bu tapınakların yerleşme koordinatları güneşin ve
gezegenlerinin izdüşümü ile şaşırtacak derecede benzerlik göstermektedir. Yöre halkının
ellerinde ve vücutlarında yıldız, ay, güneş gibi dövme yaptırmalarının sırrı hala çözülebilmiş
değil. Akşamüzeri Şanlıurfa’ya dönüyoruz. Konaklama ve akşam yemeği Şanlıurfa’daki
otelimizde.
5.Gün
ŞANLIURFA – ATATÜRK BARAJI – KÂHTA
Sabah kahvaltısından sonra otelden ayrılıp Şanlıurfa Müzesi’ni geziyoruz. Yürüyüş olarak
devam edeceğimiz turumuzda çarşılar bölgesini geziyoruz. Gümrük Hanı, Sipahi Çarşısı,
Bedesten, Pamukçu Çarşısı, Hacı Kamil Hanı, Kazancı Çarşısı, Barutçu Han göreceğimiz
çarşılar.
Hz. İbrahim’in ateşe atıldığında oluştuğuna inanılan Balıklı Göl, (Halil-ür Rahman Gölü) Ayn
Zeliha Gölü, İbrahim Peygamber’in doğduğu mağarayı ziyaret ettikten sonra Şanlıurfa’dan
ayrılıyoruz. Bir saat yolculuk sonrası Atatürk Barajı’na geliyoruz. Manzara ve seyir terasından
dünyanın dördüncü büyük barajını izliyoruz. Fırat Nehri üzerindeki köprüyü geçiyor ve iki
saatlik yolculuk yapıp Kâhta’ya geliyoruz. Akşam yemeği otelimizde.
6.Gün
NEMRUT DAĞI – KARAKUŞ – ROMA KÖPRÜSÜ
ARSAMEA – BİRECİK – GAZİANTEP
Sabaha karşı Nemrut Dağı’na çıkmak için hazırlanıyoruz. Kommagene Krallığı’nın en önemli
kült merkezi olan ve UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi’nde olan Nemrut Dağı’nda
güneşin doğuşunu izliyor ve kralların ve Tanrıların heykellerini görüyoruz. Arsemea Cendere
Köprüsü ve Karakuş Tümülüs’ünü gezip bilgi alıyoruz. Sonra da otelimize dönüp kahvaltımızı
yapıyoruz. Çaylarımızı yudumlarken o muhteşem gün doğumu manzarasını yaşamaya
devam ediyoruz. Kahvaltı sonrası Güneydoğu Anadolu’nun en güzel yerlerinden olan
Güneydoğu’nun Bodrum’u olarak tarif edilen Halfeti’ye doğru yolumuza devam ediyoruz.
Halfeti’de tekne turu yapmanın keyfini yaşayıp, Rumkale’yi görüyoruz. Halfeti’deki öğle
yemeğimizin ardından dünyada nesilleri tükenmekte olan Birecik’teki Kelaynak Kuşları Üretim
İstasyonu’nu görüyoruz. Birecik’ten ayrılıp yaklaşık bir saatlik yolculuk sonrası Gaziantep’e
ulaşıyoruz. Konaklama ve akşam yemeğimiz Gaziantep’te.
Yemek sonrası dileyen
misafirlerimizle Medusa Cam Müzesi’ne gidiyoruz.
7.Gün
GAZİANTEP
Sabah kahvaltımızın ardından 1700 metrekarelik mozaik ile dünyanın en büyük mozaik
müzesi olan Zeugma Mozaik Müzesi’ne gidiyoruz. Gaziantep ve çevresinden gelen
mozaiklerin, Zeugma kurtarma kazısı sırasında çıkan mozaiklerin yapım tekniklerini ve
mitolojik öykülerini rehberimizden dinliyoruz. Daha sonra Kurtuluş Savaşı Müzesi’ni ve
Türkiye’nin ilk mutfak müzesi olan Emine Göğüş Mutfak Müzesi’ni geziyoruz. Öğle
yemeğimizde, Gaziantep’in birbirinden lezzetli yemekleri ve baklavalarından oluşan bir
mönümüz olacak. Yemek sonrası Gaziantep Kalesi, Bakırcılar Çarşısı ve Elmacı Pazarı’na
gidiyoruz. Çarşıda; Gaziantep baklavası, baharatları ve bakırlarını alabilmek için serbest
zamanımız oluyor. Akşamüzeri havalimanına gidiyoruz. Türk Hava Yollarının TK 2225 sefer
sayılı uçuşu ile saat 19.30 da hareket ediyoruz, saat 21.10 da İstanbul’a ulaşıyoruz.
58
* THY ile İstanbul–Diyarbakır// Gaziantep – İstanbul uçak bileti. Uçak biletlerindeki olası artış
fiyata yansıtılacaktır.
* Dört -beş yıldızlı ve butik otellerde belirtilen şekliyle konaklama ve açık büfe kahvaltı
* Akşam yemekleri
* Şanlıurfa’da sıra gecesi
* Rumkale’deki tekne turu
* Nemrut Dağı minibüs ücretleri
* Nemrut Dağı Milli Park giriş ücreti
* Bilgi notları
* Gezi boyunca hamaliye hizmetleri
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
Notlar:
*Gideceğimiz bölgenin coğrafi koşullarına ve hava şartlarına uygun giysi ile tura gelinmesi
rica olunur.
*Kutsal mekanlara girişte uygun kıyafet giyilmesi, bayanların yanlarında başörtüsü
bulundurması rica olunur.
için turdan önce “Tur Katılım Sözleşmesi”nin imzalanması gerekmektedir.
* Mücbir sebepler dışında “Tur Katılım Sözleşmesi”ndeki iptal-iade koşulları geçerlidir.
*Çocuk indirimleri, iki yetişkin yanında kalmak koşulu ile geçerlidir.
*65 yaş üzeri misafirlerimizin sigortadan oluşan sürprim farkı fiyata yansıtılacaktır.
gerçekleşecektir.
59
BAMBAŞKA BİR KONYA
KONYA’DAKİ ARKEOLOJİK İZLER
9000 senelik bir Neolitik yerleşim olan Çatalhöyük’te, yaklaşık 8 bin kadar insan bir araya
gelmiş ve zamanı için oldukça karmaşık bir yerleşim birimi oluşturmuşlardır. Bu yerleşim
1960’larda ilk bulunduğu yıllardan beri birçok soruya ve yoruma maruz kalmıştır.
Bulunduğu zamanlarda, konumu ve muhteşem sanat unsurlarıyla bezenmiş olması
dolayısıyla da büyük yankı uyandırmıştır. Bugün Çatalhöyük yerleşimine yakın, daha
erken döneme tarihlenen diğer Neolitik yerleşimleri, Orta Anadolu’nun Yakındoğu
arkeolojisinin zengin bir parçası olduğunu göstermiştir. Unesco’nun çok kısa bir zaman
önce dünya kültür mirası listesine kattığı bu eşsiz arkeolojik alanı hep birlikte keşfediyoruz.
1. Gün
MEVLANA MÜZESİ – EŞREFOĞLU CAMİİ
FASILLAR KAYA ANITI – EFLATUN PINARI
Sabah saatlerinde Konya Havalimanı’nda buluştuktan sonra aracımıza binip Mevlana
Müzesi’ne gidiyoruz. Bugün müze olarak kullanılmakta olan Mevlâna Dergâhı'nın yeri,
Selçuklu Sarayı'nın Gül Bahçesi iken bahçe, Sultan Alâeddin Keykubad tarafından
Mevlâna'nın babası Sultânü'l-Ulemâ Bâhaeddin Veled'e hediye edilmiştir. Sultânü'l-Ulemâ 12
Ocak 1231 tarihinde vefat edince türbedeki bugünkü yerine defnedilmiştir. Bu defin gül
bahçesine yapılan ilk defindir. Sultânü'l-Ulemâ'nın ölümünden sonra kendisini sevenler
Mevlâna'ya müracat ederek babasının mezarının üzerine bir türbe yaptırmak istediklerini
söylemişlerse de Mevlâna "Gök kubbeden daha iyi türbe mi olur" diyerek bu isteği
reddetmiştir. Ancak kendisi 17 Aralık 1273 yılında vefat edince Mevlâna'nın oğlu Sultan Veled
Mevlâna'nın mezarı üzerine türbe yaptırmak isteyenlerin isteklerini kabul etmiştir. Mevlana
Müzesi’ndeki gezimizin ardından Anadolu’daki en görkemli ve güzel camilerden biri olan
Eşrefoğlu Cami’ne gidiyoruz. Cami, 1300 yılında Eşrefoğlu Beyliğinin kurucusu Seyfeddin
Süleyman Bey tarafından yaptırılmıştır. Çini mozaik mihrap ve kündekari tekniğinde yapılmış
minber caminin önemli süsleme unsurlardır. Camiyi, özel ve eşsiz kılan özelliği ise büyük
ölçüde özgün olan ahşap aksamı ve bu yüzeylerin üzerinde örneklerinin en başarılısı ve
gösterişlisi olan kalem işleridir. Öğle yemeğinin ardından Dünya'nın en büyük kaya
anıtlarından biri olan Fasıllar kaya anıtına doğru yola çıkıyoruz. Hitit Dönemi eser yaklaşık
olarak 70 ton ağırlığında dev bir kayanın 20 m2'lik bir yüzüne oyulmuş olan üst üste iki Tanrı
ile alttaki Tanrı'nın iki yanında bir çift aslan kabartmasından oluşmaktadır. Yaklaşık 3 bin 500
yıllık geçmişi bulunan Fasıllar Anıtı, Hititliler ile Mısırlılar arasında yaşanan Kadeş Savaşı'nı
Hitit Kralı Muvattali'nin bakış açısı ile gözler önüne seriyor. Fasıllar anıtının ardından yakın bir
noktada bulunan Lukyanus anıtı’nı görmeye gidiyoruz. Lukyanus anıtının ardından, Eflatun
Pınarı’na gidiyoruz. Hititler Dönemi'nde yapılmış kutsal su anıtı, göğü taşıyan ve yerle gök
arasında ilişki kuran tanrıları tasvir etmektedir. Abide, Ereğli'deki meşhur İvriz Kabartması'nı
da andırır. Konaklama Konya merkezdeki otelimizde.
2. Gün
KONYA ARKEOLOJİS MÜZESİ – ÇATALHÖYÜK
İVRİZ KAYA ANITI – MEKE GÖLÜ – ŞEHİR TURU
Kahvaltımızın ardından Konya Arkeoloji Müzesi’ne gidiyoruz. Müzede, Neolitik Çağdan
başlayarak Anadolu Uygarlıklarına dair birçok özel eseri hep birlikte gezeceğiz. Müzede,
özellikle, Roma dönemine tarihlenen Herakles Lahdi’ni inceleyeceğiz. Buradaki gezimizin
ardından, Neolitik Anadolu kültürünün oluşmasını sağlayan ve yerleşik yaşamın önemli
izlerini bulduğumuz, UNESCO kültür Mirası olarak kabul edilen Çatalhöyük’e gidiyoruz.
60
Çatalhöyük, Neolitik kültürün oluşmasını sağlayan dünyanın en önemli arkeolojik
alanlarından biridir. Dünyada neolitik devrim denilen yerleşik yaşama geçişin başladığı ilk
yerlerden birisi olan Çatalhöyük’ün, geçmişi 9 bin yıl öncesine dayanıyor. Kent, eski evlerin
terk edilip doldurulması ve üzerlerine yeni evler inşa edilmesiyle birçok kez yeniden kurulmak
suretiyle M.Ö. 7400-6000 yıllarında yerleşim görmüştür. Unesco’nun Türkiye’den dünya
kültür mirasına kabul ettiği 11 mirasımızdan biri olan Çatalhöyük’ü arkamızda bırakarak,
bambaşka bir Konya turumuza Hititler ile devam ediyoruz. Geç Hitit dönemine ait olan İvriz
Kaya Anıtı’na doğru yola çıkıyoruz. Aramileşmiş, Geç Hitit dönemine ait en önemli sanat
eserlerinden biri olan anıtın, Kral Varpalavas tarafından yaptırıldığı tahmin edilmektedir.
Günün İkinci bölümünde ise, “Dünyanın Nazar Boncuğu” olarak adlandırılan Meke Gölü’ne
gidiyoruz. Dünyada benzeri olmayan zeminde çift patlama ile oluşmuş krater gölü ne yazık ki,
son yıllarda Konya havzasındaki yeraltı sularının bilinçsiz tüketimi yüzünden yaz aylarında
tamamen kurumaktadır. Bu eşsiz güzelliği görerek fotoğraflama imkânımız olacak. Günün
son bölümünde Konya şehir merkezine akşam yemeğini alıyoruz. Dileyenler ile kısa bir şehir
turu yaparak Konya kent merkezinde bulunan Alaeddin Cami’yi ziyaret ediyoruz. Anadolu
Selçuklularından kalan en büyük cami olan yapının inşaatı 1156 yılında Rükneddin Mesud
döneminde başlamış ve 1221 yılında Alâeddin Keykubat döneminde bitmiş. Cami içinde
Bizans ve klasik devirlere ait 41 sütun bulunuyor. Abanoz ağacından yapılan minberi ise,
Anadolu Selçuklu dönemindeki ahşap işçiliğinin en iyi örneklerinden biri. Caminin mihrabının
çini işleri de dikkat çekici.
* Konya’daki otelimizde bir gece konaklama
* Otelde alınacak sabah kahvaltısı ve akşam yemeği
* Bilgi notları
* Öğle yemekleri
* İstanbul/Konya - Konya/İstanbul uçak biletleri
Notlar:
rica olunur.
65 yaş üzeri misafirlerimizin sigorta sürprim farkı fiyata yansıtılacaktır.
verilmektedir.
61
TARAKLI - GÖYNÜK
BEYPAZARI - MUDURNU
Kültür Turu
TARAKLI – MUDURNU – GÖYNÜK –SÜNNET GÖLÜ – BEYPAZARI
Beypazarı Evlerine tarihi yolculuk..
1.Gün
İSTANBUL – TARAKLI – GÖYNÜK - SÜNNET GÖLÜ - BEYPAZARI
misafirlerimizle buluşuyoruz. Yaklaşık üç saatlik bir yolculuktan sonra ilk durağımız olan
Taraklı’ya ulaşıyoruz. 150–200 yıllık eski tarihi konaklar, Mimar Sinan eseri olan Sinan Paşa
Camii ve yöreye ait kültürel eserlerin sergilendiği Etnografya Müzesi Taraklı’da göreceğimiz
eserlerden bazılarıdır. Meydandaki parkta kısa bir çay molası sonrası yolculuğumuza devam
edip Bolu’nun şirin ilçesi Göynük’e ulaşıyoruz. Osmanlı mimari dokusu korunmuş olan
Göynük’te, Saat Kulesi (Zafer Kulesi), Gazi Süleyman Paşa Camii ve Hamamı, Akşemsettin
Türbesi ve Göynük Evleri görülecek yerler arasındadır. Öğle yemeğimizi Göynük’te alıyoruz
(Göynük’e özgü mantı ve sarma tavsiye edilir). Öğle yemeğinin ardından eşsiz doğasıyla
Sünnet Gölü’nü görüyoruz. Göl çevresinde ve orman içinde yapacağımız yürüyüşün
ardından, göl kenarındaki masalarda çay molası veriyoruz. Molanın ardından 2 saatlik
yolculuktan sonra Beypazarı’na ulaşıyoruz. Odalarımıza yerleştikten sonra bir müddet
dinleniyor, ardından yöresel tatlardan oluşan akşam yemeğini alıyoruz.
2.Gün
BEYPAZARI – MUDURNU - İSTANBUL
Kahvaltının ardından Beypazarı’nı yürüyerek keşfediyoruz. Hıdırlık Tepesi’nden kentin iyi
korunmuş eski mimari dokusunu izliyoruz. Geleneksel Türk evinin tüm tasarım ve yaşam
özelliklerini yansıtan Müze, Suluhan, Tarihi Çarşı, Selçuklu Camisi, Telkâri ve Gümüşçüler
Çarşısı gezeceğimiz yerler arasında bulunuyor. Öğle yemeğinden sonra tarihi konaklardan
birinde çay- kahve keyfi yapıyoruz. Ardından yaklaşık 2 saatlik yolculuktan sonra Mudurnu’ya
ulaşıyoruz. Tarihi Evleri ve eski yerleşme özelliklerini koruyan Mudurnu gezimizi
tamamladıktan sonra saat 18.00 sularında Mudurnu’ya veda edip İstanbul’a doğru yola
çıkıyoruz. 22.30 civarında İstanbul’da olmayı planlıyoruz.
* Otelimizde açık büfe kahvaltı + set menü akşam yemeği (1 gece)
* Bilgi notları
* Bahşişler
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
62
“BODRUM – MİLAS & BAFA GÖLÜ ÇEVRESİ”
Kültür Turu
Priene, Doğanbey – Karina Dalyanı, Milet, Didim, Euromos, Labranda, Milas,
Bodrum
1.Gün
PRİENE – DOĞANBEY KÖYÜ – KARİNA DALYANI – MİLET - DİDİM
Sabah saat 06.00’da Atatürk Havalimanı İç Hatlar Terminali’nde, Türk Hava Yolları kontuarı
önünde buluşuyoruz. Check-in işlemlerimizi yaptırıp saat 07.00’de İzmir’e uçuyoruz. Bir
saatlik uçuşun ardından İzmir Adnan Menderes Havalimanı’na varıyoruz. Aracımızla buluşup
Priene Antik Kenti’ne hareket ediyoruz. Yaklaşık bir buçuk saatlik yolculuktan sonra, ızgara
planlı bir kent olma özelliği taşıyan ve antik çağın yedi bilgesinden biri olan Bias’ın yaşadığı
Priene’ye ulaşıyoruz. Athena Tapınağı, Tiyatro, Agora, Bouleuterion, Prytaneion yapılarını
geziyoruz. Öğle yemeğimizi yemek üzere Dilek Yarımadası’nın en güzel yerlerinden Karina
Dalyanı’na gidiyoruz. Baharın gelişini ve doğanın tüm güzelliklerini hissederek Milet’e doğru
yola çıkıyoruz. Kent plancısı Hippodomos, doğa bilimcisi Thales ve tarihçi Hekatainos gibi
antik dünyanın ünlü filozoflarına ev sahipliği yapan Milet’e ulaşıyoruz. Antik tiyatro, Athena
Tapınağı ve Antik Liman çevresini geziyoruz. Son durağımız antik dünyanın bilicilik ve
kehanet merkezlerinden bir tanesi olan Didim Apollon Tapınağı’nı da gezdikten sonra
otelimize gidiyoruz.
2. Gün
EUROMOS – LABRANDA – MİLAS - BEÇİNKALESİ
Kahvaltımızdan sonra otelimizden ayrılıyoruz. Kısa bir yolculuk yaptıktan sonra günün ilk
ışıklarının yansıdığı Bafa Gölü kenarında çay molası veriyoruz. Sonraki durağımız Euromos
Antik Kenti. Zeus Tapınağı’nın fotoğraflarını çektikten sonra, Tanrı Zeus’a sunulan kutsal
alanı ile önemli Labranda Antik Kenti’ne gidiyoruz. Zeus Tapınağı, Andron (Ziyafet yapısı),
Teras Evi ve Çeşme Yapısı’nı gördükten sonra öğle yemeği için Milas’a doğru yola çıkıyoruz.
Öğle yemeğinin ardından Milas’ın içinde gezimiz başlıyor; Gümüşkesen Anıtı, Baltalı Kapı,
Firuz Bey Cami, Milas Müzesi’ni gezdikten sonra Beçin Kalesi’ne gidiyoruz. Menteşoğulları
döneminde önemli bir merkez olan Beçin Kalesi’nde Büyük Hamam, zaviye, medrese, külliye
gibi yapıları görüp Milas Ovası’na hakim tepeden fotoğraflarımız çektikten sonra Bodrum’a
hareket ediyoruz.
3. Gün
BODRUM
Kahvaltımızın ardından Bodrum’u gezmek üzere otelimizden ayrılıyoruz. İlk olarak Bodrum
Antik Tiyatrosu’nu geziyoruz. Daha sonra St. Jean Şövalyeleri’nin inşa ettiği Bodrum
Kalesi’ne gidiyoruz. Kale içerisinde bulunan Sualtı Müzesi’ni gezip, öğle yemeği için şehir
merkezine gidiyoruz. Öğleden sonra antik dünyanın yedi harikasından biri olan Mausoleum’u
geziyoruz. Son olarak Türk Müziğinin unutulmaz ismi olan Zeki Müren’in son yıllarını
geçirdiği, daha sonra müze haline getirilen evini ziyaret ediyoruz. Gezimizin ardından kısa bir
mola vermek, alışveriş yapmak ve Bodrum’un sokaklarını fotoğraflamak isteyen misafirlerimiz
için serbest zaman veriyoruz. Bodrum’dan ayrılıp İstanbul’a gitmek üzere havalimanına
hareket ediyoruz.
* Otellerde kahvaltı + akşam yemeği konaklama (2 gece)
63
*
*
*
*
*
*
Otobüsteki ikramlar
Bilgi notları
Hamaliye hizmetleri
Otoban-otopark ücretleri
Bahşişler
* Uçak biletleri (İstanbul-İzmir/Bodrum-İstanbul)
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
Notlar:
* Mücbir sebepler dışında “Tur katılım sözleşmesi” ndeki iptal-iade koşulları geçerlidir.
gerçekleşecektir.
verilmektedir.
64
ANADOLU UYGARLIKLARI İZİNDE ANKARA
&
ANITKABİR
Kültür Turu
Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ndeki Arkeolojik Eserleri,Paleolitik Çağ’dan Başlayarak
Günümüze Kadar Kronolojik Bir Sırayla Görüyoruz. Ankara Kalesi… ÇengelHan…
Anıtkabir… 1.TBMM… 2.TBMM…
1. Gün
İSTANBUL – ANKARA
Taksim AKM önünde saat 23.30’da; Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önünde saat 00.00’da
buluşuyoruz. Aracımızdaki ikramlar eşliğinde konforlu bir otobüs yolculuğu ile sabah
saatlerinde Ankara’ya ulaşıyoruz.
2.Gün
ANKARA KALESİ-ANADOLU MEDENİYETLERİ MÜZESİ-ÇENGELHAN
Kahvaltımızın ardından Ankara Kalesi’ne gidiyoruz. Kaleyi ve çarşısını gezdikten sonra,
Rahmi Koç tarafından yapılan Çengel Han Müzesi’ni geziyoruz. Öğle yemeğimizden sonra
Avrupa müze ödüllüAnadolu Medeniyetleri Müzesi’ne gidiyoruz. Anadolu’da yaşamış
uygarlıklar hakkında detaylı bilgilere sahip oluyoruz. Müzedeki bazı canlandırmalar, videolar
ve rehberimizin anlatımları gördüklerimizi daha iyi algılamamızı sağlıyor. Akşamüzeri tarihi
Samanpazarı’nı gezdikten sonra otelimize yerleşiyoruz.Akşam yemeği otelimizde.
3. Gün
ANITKABİR – 1.TBMM – 2. TBMM – İSTANBUL
Otelde alacağımız sabah kahvaltımızın ardından Ulus Meydanı ve Atatürk Heykeli’ni
görüyoruz. Cumhuriyet dönemi yapılarıyla tarihe tanıklık eden Kurtuluş Savaşı Müzesi ( 1.
TBMM binası ), Cumhuriyet Tarihi Müzesi ( 2. TBMM binası), Ankara’daki son olan durağımız
Anıtkabir’de yapacağımız detaylı geziden sonra Ankara’ya veda ediyoruz. Dönüş
yolculuğumuz yaklaşık altı saat sürecek. Akşam saat 21.30 civarında İstanbul’da olmayı
planlıyoruz.
* Bölgeyi Antonina Turizm ayrıcalığı ile gezebilme farkı
* Profesyonel rehberlik hizmeti
* Konforlu otobüsle yolculuk
* Seyahat sigorta paketi (65 yaş üzeri misafirlerimizin sigorta sürpirim farkı yansıtılacaktır.)
* Ankara’daki otelde bir gece yarım pansiyon konaklama (açık büfe kahvaltı-akşam yemeği)
* İkramlar
* Bilgi notları
*Otoban ve otopark ücretleri
* Otel ekstraları
* Yemeklerde alınan tüm içecekler
* Öğle yemekleri
* Dönüş yolundaki akşam yemeği
65
BÜYÜK HİTİT UYGARLIĞI
“Anadolu’nun 1000 Tanrılı Halkı
HİTİT Kültürüne Yolculuk”
ANKARA KALESİ – ANADOLU MEDENİYETLERİ MÜZESİ
YAZILIKAYA – HATTUŞAŞ – BOĞAZKALE – ALACAHÖYÜK – ÇORUM
1. Gün
İSTANBUL – ANKARA
ANADOLU MEDENİYETLERİ MÜZESİ – ANKARA KALESİ
Sabah saat 07.00’de Taksim AKM önünde, saat 07.30’da Kadıköy Haldun Taner Sahnesi
önünde buluşuyoruz. Yolda vereceğimiz molalar ile yaklaşık altı saat sürecek otobüs
yolculuğuyla Ankara’ya ulaşıyoruz. Öğle yemeğimizden sonra Avrupa müze ödüllü Anadolu
Medeniyetleri Müzesi’ne gidiyoruz. Anadolu’da yaşamış uygarlıklar hakkında detaylı bilgilere
sahip oluyoruz. Müzedeki bazı canlandırmalar, videolar ve rehberimizin anlatımları
gördüklerimizi daha iyi algılamamızı sağlıyor. Müzeden ayrıldıktan sonra kale ve çarşıyı
geziyoruz. Konaklama ve akşam yemeği için otelimize gidiyoruz.
2. Gün
BOĞAZKALE – HATTUŞA – YAZILIKAYA – ALACAHÖYÜK – ÇORUM
Sabah erken saatlerde kahvaltımızı yapıp otelden ayrılıyoruz. Aracımıza bindikten sonra,
yaklaşık üç saatlik bir yolculuk sonrası Hitit İmparatorluğu’nun başkenti Hattuşaş’a ulaşıyor
ve ören yerini geziyoruz. Tarihi surlar, Aslanlıkapı, Yer Kapı, Büyük Saray gibi yerleri geziyor
ve ardından öğle yemeğimizi yiyoruz. Yemek sonrası M.Ö. 13. yy Hitit Açıkhava tapınağı olan
Yazılıkaya’ya gidiyoruz. Akşamüzeri Çorum Müzesi’ni ziyaret etikten sonra otelimize
gidiyoruz. Konaklama ve akşam yemeğimiz otelimizde. (Anitta Hotel&SPA 5*)
3. Gün
ÇORUM – İSTANBUL
Kahvaltı sonrası otelden ayrılıp Hitit İmparatorluğu’nun önemli şehri Alacahöyük’e gidiyor ve
saray kalıntılarını geziyoruz. Öğle yemeğimizden sonra İstanbul’a dönüş yolculuğumuza
başlıyoruz. Akşam saatlerinde İstanbul’a ulaşıyoruz.
* Bölgeyi Antonina Turizm ayrıcalığı ile gezebilme farkı
* Profesyonel rehberlik hizmeti
* Konforlu otobüsle yolculuk
* Ankara’daki 4* otelimizde bir gece yarım pansiyon konaklama
* Çorum’daki 5* otelimizde bir gece yarım pansiyon konaklama
* İkramlar
* Bilgi notları
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
* Dönüş günü alınacak akşam yemeği
66
“Büyülü Bir Vadinin Tarih ve Efsanelerine Sıra Dışı Yolculuk”
KAPADOKYA
Kültür Turu
1.Gün
İSTANBUL-AKSARAY
Saat 21.30'da Taksim AKM önünde, 22.30'da ise Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önünde
buluşarak dünyaca ünlü peribacalarının bulunduğu, Doğa harikası Kapadokya ’ya hareket
ediyoruz. İzmit - Adapazarı - Bolu – Ankara – Aksaray yolunu takiben yaklaşık 10 saat
sürecek yolculuğumuz süresince, ikramlar eşliğinde rahat ve keyifli bir yolculuk yapıyoruz.
2.Gün
AKSARAY-IHLARA VADİSİ-DERİNKUYU-SİNASOS
Aksaray Orhan Ağaçlı Tesisleri’nde yapacağımız sabah kahvaltısından sonra, İç Anadolu'nun
en yüksek dağlarından biri olan Hasan Dağı'nın eteklerindeki, içerisinde 105 tane kilise
barındıran Ihlara Vadisi’ndeki yürüyüşümüzün ardından, bölge tarihi ve o devirdeki sosyal
yapıyı, yaşam tarzını gösteren yöredeki yer altı şehirlerinin en büyüğü Derinkuyu Yeraltı
Şehri’ni geziyoruz. Kentin sadece 8 katı gezilebilir durumda. Daha sonra Klasik Rum
mimarisinden çok güzel örnekler göreceğimiz Sinasos'a gidiyoruz. Hagios Konstantinos ve
Hagia Eleni Kilisesi'ni ziyaret ettikten sonra bu keyifli kasabada kahve molası veriyoruz.
Otelimize yerleşmeden önce son olarak şarap yapımı hakkında bilgi almak için, Turasan
Şarap Fabrikası'na gidiyoruz, burada tadımlar yapıp şarap alışverişi yapma imkânımız oluyor.
Akşam yemeği ve konaklama için Ürgüp'teki otelimize gidiyoruz.
3.Gün
GÖREME AÇIKHAVA MÜZESİ-UÇHİSAR-AVANOS
Sabah kahvaltısından sonra, ilk olarak Kapadokya’nın en güzel yerlerinden olan Göreme
Açık Hava Müzesi’ni geziyoruz. Aziz Basil Şapeli, Elmalı Kilise, Azize Babara Şapeli, Yılanlı
Kilise burada göreceğimiz başlıca kiliselerden. Uçhisar Kalesi’nden Kızılırmak'a doğru devam
eden vadileri, Peri Bacalarını kuşbakışı seyredeceğiz. Zelve’nin mahalleleri olan Paşabağ
Vadisi, Devrent Vadisi’nin eşsiz tarihi güzelliklerine tanık olup buralarda fotoğraf molaları
vereceğiz. Daha sonra Avanos ‘ta Çömlek Atölyesi'nde çömlekçilik hakkında bilgi alma ve
alışveriş yapma fırsatı bulup, ardından otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği sonrası dileyen
konuklarımızla Türk Gecesi’ne gidiyoruz.
4.Gün
AVANOS-HACI BEKTAŞ-İ VELİ-İSTANBUL
Keyifli bir kahvaltının ardından otelimizden ayrılıyoruz. Avanos üzerinden Hacı Bektaş-i Veli
Müzesi'ne giderek turumuza başlıyoruz. Hacı Bektaş-ı Veli Müzesi'nde ziyaret edeceğimiz,
Nadar Avlusu, Dergâh Avlusu, Aş Evi, Meydan Evi, Pir Evi, Kırklar Meydanı, Hacı Bektaş-ı
Veli Türbesi, Balım Sultan Türbesi'nden sonra Çilehane'ye gidiyoruz. Çilehane ziyaretimizle
turumuzu tamamlıyor ve İstanbul'a doğru hareket ediyoruz. Yaklaşık 10 saat sürecek dönüş
yolculuğundan sonra sizlerle buluştuğumuz noktalarda, bir sonraki gezide yeniden görüşmek
üzere vedalaşıyoruz.
* Beş yıldızlı otelde 2 gece konaklama açık büfe kahvaltı+akşam yemeği
67
* Müze ve ören yeri giriş ücretleri (Müze Kart)
* Ağaçlı Dinlenme Tesislerindeki kahvaltı
* Bilgi notları
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
* Geleneksel Türk Gecesi eğlencesi
Notlar:
rica olunur.
* Mücbir sebepler dışında tur katılım sözleşmesindeki iptal-iade koşulları geçerlidir.
verilmektedir.
68
“LİKYA YÜRÜYÜŞ YOLU”
Kültür ve Doğa Turu
BAHARIN UYANIŞINDA LİKYA YOLU
Perge – Phaselis – Ulupınar – Olimpos – Yanartaş – Çıralı – Adrasan – Demre
St. Nicholas Myra – Arykanda – Karaöz – Gelidonya Feneri – Tahtalı Dağı
Baharın uyanışında birbirinden güzel manzaralar eşliğinde altı gün sürecek sıra dışı bir
doğa ve kültür turu… Perge, Phaselis, Myra ören yerleri… Eşsiz manzarasıyla Gelidonya
Feneri…
Teleferik ile Tahtalı Dağı’na çıkış…
1.Gün
PERGE – PHASELİS – ULUPINAR – YANARTAŞ – ÇIRALI
Sabah saat 06.00’da Atatürk Havalimanı İç Hatlar Türk Hava Yolları kontuarı önünde
buluşuyoruz. Check-in işlemlerimizi yaptırıp saat 07.20’de Antalya’ya uçuyoruz. Bir saatlik
uçuşun ardından Antalya Havalimanı’na varıyoruz. Aracımızla buluştuktan sonra, antik
Pamphylia bölgesinin önemli kentlerinden, St Paulos ve Barnabas’ın ziyaret ettiği, son
günlerde ülkemize geri getirilen Yorgun Herkül Heykeli ile gündeme gelen Perge Antik
Kenti’ni geziyoruz. Öykülere göre; çobanın kurutulmuş balığı tercih ederek toprakları
kolonistlere vermesi sonucu yeni bir yerleşim olarak ortaya çıkmış Phaselis Antik Kenti
yakınlarında aracımızdan inip kısa bir yürüyüş (2 km – yarım saat) yapıyoruz. Kente
ulaştıktan sonra liman caddesi, su kemerlerini, hamam kalıntılarını görüyoruz. Öğle
yemeğimizi Ulupınar’da yedikten sonra kısa bir mola verip Çıralı’ya doğru yürüyüşe (8 km – 3
saat) başlıyoruz. Bellerophontes’in mitolojinin tuhaf yaratıklarından Khimaira’yı yendiği ve
yerin derinliklerine gömdüğü düşülen öyküsü ile Yanartaş’ı gördükten sonra yürüyüşümüze
devam edip Çıralı’ya ulaşıyoruz ve otelimize gidiyoruz.
2.Gün
OLİMPOS – ADRASAN
Sabah kahvaltımızı otelde yaptıktan sonra Olimpos Vadisi’ne doğru yürüyüşümüze
başlıyoruz. Patika yollar ve sık yapraklı ağaçlar arasında ilerleyerek Olimpos Antik Kenti’ne
ulaşıyoruz. Kısa bir mola verip dinlendikten sonra Olimpos’dan Adrasan’a yürüyüşe
geçiyoruz. Zorlu yürüyüşümüzü Adrasan’da noktalayarak günü tamamlıyor ve otelimize geri
dönüyoruz. (18 km – 6 saat)
3.Gün
DEMRE – ST NICHOLAS – MYRA – ARYKANDA
Sabah kahvaltımızın ardından otelimizden ayrılıp Demre’ye gidiyoruz. M.S. 4. yüzyılda
yaşamış bir Hıristiyan azizi olan St. Nicholas Kilisesi’ni geziyoruz. İsmi ‘’Yüce Ana Tanrıçanın
yeri’’ anlamına gelen Myra Antik Kenti’ne gidiyoruz. Tipik Likya kaya mezarlarının örneklerini
görüp Myra Tiyatrosu’nu geziyoruz. Ardından bir başka Likya yerleşimi olan Arykanda Antik
Kenti’ne gidiyoruz. Hamam, Agora, Stadyum, Bouleuterion yapılarını gördükten sonra
otelimize dönüyoruz.
4.Gün
KARAÖZ – GELİDONYA FENERİ – ADRASAN
Sabah otelimizden ayrıldıktan sonra aracımızla Karaöz’e gidiyoruz. Buradan başlayacağımız
yürüyüş ile Gelidonya Feneri’ne kadar ilerliyoruz. Gelidonya Burnu, Pamfilya Denizi’nin en
tehlikeli yeri olmuş ve ters akıntıların sürüklemiş olduğu sayısız gemi buradaki kayalıklara
çarparak bir su altı mezarlığı oluşturmuştur. Fenerde vereceğimiz dinlenme ve fotoğraf
molasının ardından bu sefer Adrasan’a bir başka rotadan ulaşmak üzere tekrar yola
69
koyuluyoruz. Kızılçam ormanları içinde ilerleyip defne, keçiboynuzu, zeytin ve melengiç
ağaçlarını görerek Adrasan’a ulaşıyoruz. (19 km – 7 saat)
5.Gün
TAHTALI DAĞI – ULUPINAR
Sabah otelimizden ayrıldıktan sonra teleferik ile Tahtalı Dağı Zirvesi’ne çıkıyoruz. Zirveye
ulaştığımızda; Kemer, Kiriş, Tekirova Kumluca, Adrasan hatta Phaselis kıyılarına kadar eşsiz
güzelliklerin oluşturduğu manzarayı izliyoruz. Serbest zamanımızın ardından Ulupınar’a
yürüyerek iniyoruz. (14 km. – 5 saat) Aracımızla buluştuktan sonra otelimize geri dönüyoruz.
6.Gün
KEKOVA – ÜÇAĞIZ – ANTALYA
Sabah kahvaltımızın ardından otelimizden ayrılıp Kekova’ya doğru yola çıkıyoruz. Üçağız’a
yakın bir mevkide aracımızdan inip çok zorlu olmayan bir parkurda hafif bir yürüyüş yaparak
Üçağız’a ulaşıyoruz (8 km - 2 saat). Bizi bekleyen teknemize binip yorgunluk çaylarımızı
içerken doğal bir liman olan Üçağız’da gezimize başlıyoruz. Masmavi sular altında kalan
batık kenti teknemizden izleyip Simena Kalesini görüyor ve koylarda vereceğimiz kısa keyif
molalarının ardından limana geri dönüyoruz. Turumuzun son gününde keyifli, yorucu ama
mutlu ve huzurlu yürüyüşler yapmanın hazzıyla Antalya’ya doğru yol alıyoruz. Eğer
zamanımız uygun olursa Antalya Arkeoloji Müzesi’ni gezip şehir merkezinde alacağımız
serbest zamanın ardından İstanbul’a dönmek üzere havalimanına gidiyoruz.
ÖNEMLİ NOTLAR
*Programımız dağcılık faaliyeti olmasa da, trekking faaliyeti olarak basite alınmaması
gereken bir parkurdur.
*Orta yaş üstü, yürüme konusunda sıkıntıları olan, tansiyon, şeker hastası gibi kişilerin tura
katılması sıkıntı yaratabilir.
*Kumanyamızı, atıştırmalıklarımızı ve suyumuzu taşımak için mutlaka sırt çantamız olmalı.
*Yürüyüş sırasında baton kullanmak faydalı olacaktır.
*Tura uygun kıyafetler (Trekking botu, yürüyüş için rahat ve çabuk kuruyan kıyafetler,
yağmurluk, Tahtalı zirvesi için ince bir mont)
*İlaçlar (Düzenli olarak kullandığınız ilaçlar)
* Otelimizde kahvaltı + akşam yemeği konaklama (5 gece)
* Öğle yemeği kumanyaları ve restoranlardaki öğle yemekleri
* Tekne turu
* Teleferik ücreti
* Bilgi notları
* Bahşişler
* Uçak biletleri
* Otel ekstraları
70
ÜÇ DENİZİN FENERLERİ
Marmara – Karadeniz – Ege
Adım Adım Tarihi Deniz Fenerleri
Kültür Turu
Kıyıköy’de Aya Nikola Manastırı… Gelibolu’da Çanakkale Şehitleri Abidesi… Bozcaada’da
Assos Ören Yeri… Erdek Kapıdağ Yarımadası…
KIYIKÖY – İĞNEADA – MARMARA EREĞLİSİ
GELİBOLU – ÇANAKKALE – BOZCAADA – ERDEK - ARMUTLU
1.Gün
KIYIKÖY – VİZE – İĞNEADA
Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önünde saat 07.30’da, Taksim AKM önünde saat 08.00’de
buluşuyoruz. Aracımızdaki ikramlar ve rehberimizin anlatımları eşliğinde Kıyıköy’e doğru
ilerliyoruz. Kaya içinde bulunan Aya Nikola Manastırı’nı gezdikten sonra Kıyıköy Feneri’ne
gidiyoruz. Manzarayı fotoğrafladıktan sonra köydeki bir kahvehanede sıcak çaylarımızı içip
köy halkıyla vedalaşıyoruz. Yaklaşık yarım saatlik yolculuk sonrası Vize’ye ulaşıyoruz.
Vize’de öğle yemeğimizi yiyip Küçük Ayasofya Kilisesi’ni ziyaret ettikten sonra İğneada’ya
doğru yola çıkıyoruz. Günün sonunda ise İğneada Feneri’ne giderek hem deniz havası alıyor
hem de yorgunluğumuzu atıyoruz. Akşam yemeği ve konaklama için otelimize gidiyoruz.
2.Gün
İĞNEADA – MARMARA EREĞLİSİ – HOŞKÖY
GELİBOLU – ÇANAKKALE - BOZCAADA
Kahvaltının ardından Longoz ormanlarında kısa bir yürüyüş yaptıktan sonra aracımıza binip
yola çıkıyoruz. Yaklaşık üç saatlik bir yolculuk sonrası doğal güzellikleri ve tarihi yapılarıyla
zengin Marmara Ereğlisi’ne varıyoruz. Marmara Ereğlisi’nin güney ucunda bulunan Deniz
Feneri’ni görmeye gidiyoruz. Ardından otobüsümüze binerek kısa bir mesafede olan Hoşköy
Deniz Feneri’ni görüp deniz feneri hakkında bilgi alıyoruz. Otobüsümüze binip 20 dakikalık
yolculuğun ardından Gelibolu’ya geliyoruz. Kısa bir yürüyüş ile Gelibolu Feneri’ne geliyoruz.
19. yüzyıl sonlarında inşa edilen bu etkileyici fener tam 150 yıldır gemilere yol göstermektedir
ve halen bir aile tarafından işletilmektedir. Feneri gördükten sonra hareket ediyor ve bir saat
sonra Gelibolu Yarımadası’nın en uç noktasında bulunan Mehmetçik Feneri’ni ziyaret
ediyoruz. Çanakkale Savaşları Abidesi'ni ile şehitlikleri de ziyaret ediyor, ardından Eceabat’a
gidiyor ve feribota biniyoruz. Yarım saatlik yolculuktan sonra Çanakkale’ye geçiyoruz. Bir
saatlik yolculuğun ardından Odunluk İskelesi’ne geliyoruz. Feribota biniyor ve yarım saat
sonra Bozcaada’ya geliyoruz. Otelimize gidiyor ve odalarımıza yerleşiyoruz.
3.Gün
BOZCAADA – AYVACIK – KEPEZ – ÇANAKKALE
Kahvaltı yaptıktan sonra aracımız ile Bozcaada Ponente Feneri’ne gidiyoruz. Çevresindeki
rüzgârgülleri ile birlikte farklı bir havası olan bu fenerden ayrılarak iskeleye gidiyoruz.
Ortaçağ’dan kalma kalesini görüyor, ardından köy pazarında alışveriş molası veriyoruz.
İskelede feribota biniyor ve yarım saatlik yolculuktan sonra Odunluk İskelesi'ne varıyoruz.
Yarım saat sonraki durağımız Asya Kıtası’nın batı noktasında bulunan Ayvacık Babakale
Feneri olacaktır. Buradan ayrılıp Assos'a gidiyoruz. Helenistik dönemde inşa edilmiş Athena
Tapınağı ören yerini ziyaret ediyoruz. Öğleden sonra ışığını Midilli Adası’nın seyrettiği
Ayvacık Sivrice Feneri’ni ziyaret ediyoruz. Bu fener de diğer fenerler gibi uç noktaya
kurulmuştur. Sivrice Feneri’nden sonra Çanakkale Kepez Feneri’ni ziyaret ediyoruz. Ziyaretin
71
ardından, Çanakkale'de boğaz karşısında çay keyfi yapıyoruz. Konaklama Çanakkale’deki
otelimizde.
4.Gün
ÇANAKKALE – ERDEK – ARMUTLU – İSTANBUL
Kahvaltının ardından Çanakkale’den ayrılıyoruz. İki saatlik yolculuktan sonra Erdek'e geliyor
ve Kapsüle Feneri'ni görüyoruz. Erdek Yarımadası'nı çepeçevre dolaştıktan sonra öğle
yemeği molası veriyoruz. Turumuzun son fenerini ziyaret etmek üzere yola çıkıyoruz. İki saat
sonra turumuzun son feneri olan Armutlu Bozburun Feneri'ni ziyaret ediyoruz. Üç fenercinin
dönüşümlü nöbet tuttukları bu feneri görüyor ardından ayrılıyoruz. Topçular İskelesi'ne geliyor
ve feribota biniyoruz. Yarım saatlik yolculuktan sonra Eskihisar'a geliyoruz. Akşam
saatlerinde İstanbul'a varıyoruz. Fener ışıklarının yol gösterdiği başka nice rotalarda
buluşmak üzere…
* Bölgeyi Sanat Tarihçi Atilla Tuna eşliğinde gezebilme farkı
* 4* - 5* ve butik otellerde belirtilen şekliyle konaklama ve açık büfe kahvaltı
* Akşam yemekleri
* Feribot ücretleri
* Bilgi notları
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
Notlar:
rica olunur.
* Mücbir sebepler dışında “Tur katılım sözleşmesi” nde yer alan iptal-iade koşulları geçerlidir.
verilmektedir.
72
“KÜTAHYA – AİZONAİ – MİDAS ANITI”
Kültür Turu
Midas Anıtı.. Kütahya Çini Müzesi..
Dünya’nın ilk borsa yapısı Aizonai’de...
1.Gün
İSTANBUL – KÜTAHYA – ÇAVDARHİSAR
misafirlerimizle buluşuyoruz. Yaklaşık 4,5 saat sürecek yolculuğumuzun ardından Kütahya
şehir merkezine ulaşıyoruz. Öğle yemeğinden sonra bu eski Osmanlı şehrini tanımaya ünlü
Germian Sokağı’nı gezerek başlıyoruz. Daha sonra Kütahya Kalesi, Arkeoloji Müzesi,
Kossuth ( Macar ) Evi, Ulu Camii, Döner Kule, Dönenler Camii, Alipaşa Camii, Kütahya Çini
Müzesi’ni geziyoruz. Şehir merkezinden ayrılıp dünyanın ilk antik borsasının kurulduğu
Çavdarhisar’a doğru yola çıkıyoruz. Konaklama ve akşam yemeğimiz Çavdarhisar’daki
otelimizde. (Anemon-Çavdarhisar)
2. Gün
AİZONAİ ANTİK KENTİ – MİDAS ANITI – İSTANBUL
Sabah kahvaltımız ardından Aizonai antik kentini gezmeye başlıyoruz. Kentte dünyanın en iyi
korunmuş Zeus tapınağı, dünyanın ilk örneklerinden Stadyum-Tiyatro kompleksi, dünyanın ilk
borsa yapısı vardır. Bu borsa yapısı 1970 Gediz Depreminde camiin yıkılmasıyla ortaya
çıkmıştır. Yörede Tunç Çağı’ndan bu yana yerleşim olduğu biliniyor. İmparator Hadrianus
Dönemi’nde görkemli binalar yapılmış, Bizans Çağı’nda ise Piskoposluk Merkezi konumuna
yükselmiştir. Selçuklular zamanında buraya yerleşen Çavdar Tatarları, günümüzde buranın
"Çavdarhisar" olarak adlandırılmasının nedeni olmuştur. Antik kenti detaylı olarak gezdikten
sonra bir başka görsel şölen bizi bekliyor. Yazılıkaya’ya (Midas Anıtı) gidiyoruz. Yüksekliği 17
metre olan anıt M.Ö. 600'lerde yapılmıştır. Antik Frigya’nın merkezinde olduğu kabul edilen
anıt Frig Vadisi olarak adlandırılan ve çok geniş bir coğrafyaya yayılan bölgedeki anıtların en
görkemlisidir. Akşamüzeri İstanbul dönüş yolculuğuna geçiyoruz.
* Hamam girişi ve hamam eğlencesi
* Bilgi notları
* Bahşişler
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
73
ORTA KARADENİZ
Doğa ve Kültür Turu
SİNOP – KASTAMONU – AMASYA – TOKAT – SAMSUN
1. Gün
İSTANBUL  SİNOP
İstanbul Atatürk Havalimanı İç Hatlar Terminali’nde, Antonina Turizm Yetkilisi ile 08.30’da
buluşuyoruz. TK 2842 sefer sayılı uçağı ile saat 10.05’te kalkan uçağımız 11.20’de Sinop
Havalimanı’na varıyor. Karadeniz Bölgesi’nin ortasında, doğal limanlardan biri ve Diyojen’in
doğduğu yer olan Sinop’ta gezimize; şehri korumak amacıyla yapılmış, Roma, Bizans ve
Selçuklular döneminde onarılarak kullanılan, günümüze kadar ayakta kalmayı başarmış olan
Sinop Kalesi ile başlıyoruz. Kaleyi gezdikten sonra Sabahattin Ali, Necip Fazıl Kısakürek ve
birçok yazar ile fikir suçlusunun koridorlarını aşındırdığı şiirlere, şarkılara konu olmuş Tarihi
Cezaevi’ni geziyoruz. Sinop şehir merkezine gidiyoruz ve mola veriyoruz. Mola’nın ardından,
Sinop ve çevresindeki kazılarda bulunan eserlerin sergilendiği Sinop Müzesi’ni geziyoruz.
Prehistorik dönemden Bizans’a kadar birçok eseri gördükten sonra fiyordu andıran Hamsilos
Koyu’na gidiyoruz. Serbest geçireceğimiz zamanın ardından otelimize gidiyoruz. Akşam
yemeği ve konaklama otelimizde.
2. Gün
SİNOP – ERFELEK ŞELALERİ – BOYABAT – KASTAMONU
Kahvaltının ardından otelden ayrılıyor ve Sinop’a gelmişken maket gemi atölyelerine
uğramadan olmaz diyoruz ve atölye ziyareti yapıyoruz. Dileyenler, sevdikleri için hediyelik
eşya alabilirler. Buradan ayrılarak, Erfelek Şelaleri’ne doğru yola çıkıyoruz. Aynı vadide birbiri
ardına sıralanmış irili ufaklı yaklaşık 30 adet şelaleden oluşan bu cennet köşesinde yemyeşil
doğa ve kuş cıvıltıları ile su seslerinin birbirine karıştığı bu cennetten köşeyi doya doya
yaşadıktan sonra Boyabat’a doğru yola çıkıyoruz. Boyabat’ın en yüksek noktasında bulunan
Boyabat Kalesi’ni ve yeraltı şehrini, efsanesi ile ünlü Kırkkızlar Kayası’nı gezdikten sonra
kalenin eteklerine kurulan birbirinden güzel ve tarihi Boyabat Evleri’nin fotoğraflarını çekip
mola veriyoruz. Gezimize, tarihi milattan önceye dayanan Kaya Mezarı ile devam ediyoruz.
Kaya Mezarı’nı gezdikten sonra Sinop’a veda ediyoruz. Yaklaşık 50 dakika sonra
Taşköprü’ye geliyoruz. Taşköprü’de çay molası veriyoruz. Otelimize yerleşiyoruz. Akşam
yemeği ve konaklama Kastamonu’daki otelimizde.
3. Gün
KASTAMONU – TOSYA – MERZIFON – AMASYA
Sabah kahvaltısının ardından otelimizden ayrılıyoruz ve Kastamonu turumuzda ilk durağımız
Liva Paşa Konağı. Kastamonu ev yapısını göreceğimiz ve etnografik eserleri bulabileceğimiz
bu müzeden ayrılıyor ve Mehmet Akif Ersoy’un Kurtuluş Mücadelesi’nde, Milli Mücadele’yi
ateşleyen meşhur vaazını verdiği Nasrullah Camii’ne gidiyoruz. Kastamonu Kalesi’ni geziyor,
Kastamonu Evleri’ni yakından görüyor ve fotoğraflıyoruz. Ardından, Kastamonu el işi
sanatlarını görebilmek için el sanatları merkezine gidiyoruz ardından mola alıyoruz. Molanın
ardından yaklaşık bir saatlik yolculuktan sonra Tosya’daki Dipsiz Göl’e doğru yola çıkıyoruz.
Dipsiz Göl’de yeşilin huzuru ile dinleniyor, fotoğraf çekiyoruz. Ardından, yaklaşık 2 saatlik bir
yolculuktan sonra Merzifon’a geliyoruz. Merzifon’un en büyük camisi olan Kara Mustafa Paşa
Külliyesi, Anadolu’nun en eski beş medresesinden biri olan Sultaniye Medresesi ve Saat
Kulesi, Merzifon Belediye Binası, tarihi Merzifon Evleri göreceğimiz yerlerdir. Buradan
ayrılarak “Şehzadeler Diyarı” Amasya’ya geçiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama
Amasya’daki otelimizde.
74
4. Gün
AMASYA – TURHAL – BALLICA MAĞARASI – TOKAT
Kahvaltının ardından otelimizden ayrılıyoruz. İlk durağımız, Kalkolitik Çağdan Osmanlı
dönemlerine kadar 12 ayrı medeniyetin eserlerinin bir arada bulunduğu Amasya Arkeoloji
Müzesi oluyor. Akıl hastalarının müzik ve su sesi ile iyileştirildiği Bimarhane’ye gidiyoruz.
Amasya Genelgesi’nin deklare edildiği Saraydüzü Kışlası ziyareti sonrası Yalıboyu Evleri’ne
gidiyoruz. Şehzade Müzesi’ni ziyaret ediyor, mola veriyoruz. Amasya Kalesi ve Kaya
Mezarları’nı uzaktan görüp fotoğrafladıktan sonra Turhal Şelaleri’ne uğruyoruz. Daha sonra
dünyanın oluşum yönünden en zengin ve en güzel mağaralarından biri kabul edilen Ballıca
Mağarası’na gidiyoruz. Ardından, Tokat’a varıyoruz. Tokat’ın en önemli tarihi eserlerinden
Ulu Camii’yi ve Taşhan’ı görüyoruz. Akşam yemeği ve konaklama Tokat’ta.
5. Gün
TOKAT – ÜNYE – SAMSUN
Kahvaltının ardından otelimizden ayrılıyoruz. Milli Mücadele yıllarında Atatürk’ün kaldığı
konak olan Atatürk Evi ve Etnoğrafya Müzesi’ni geziyoruz. Tokat Müzesi-Gök Medrese’yi,
19.yüzyıl ev mimarisi taşıyan Latifoğlu Konağı’nı gördükten sonra Niksar üzerinden Ünye’ye
geçerken volkanik bir tepeye yapılmış Ünye Kalesi’ni uzaktan görüp Ünye’ye geçiyoruz.
Yunus Emre Türbesi, kilise, hamamları, saray surlarını gördükten sonra mola veriyoruz.
Molanın ardından yaklaşık 1,5 saatlik yolculuktan sonra Samsun’a varıyoruz. Atatürk
Müzesi’ni geziyoruz. Hediyeler alabilmek için mola veriyoruz. Moladan sonra dönüş için
17.00’de Çarşamba Havalimanı’na ulaşıyoruz. THY’nin TK 2811 saat 18.15’te kalkan uçağı
ile saat 19.50’de İstanbul’a ulaşıyoruz. Bir sonraki turlarımızda tekrar görüşmek dileğiyle
vedalaşıyoruz.
Fiyata Dâhil Olan Hizmetler:
Bölgeyi uzman rehber eşliğinde gezebilme farkı
Konforlu araçla yolculuk
Üç-dört yıldızlı ve butik otellerde konaklama ve açık büfe kahvaltı (4 gece)
Araçtaki ikramlar (çay+kahve+su+kek ve benzeri)
Akşam yemekleri
Otoban - otopark ücretleri
Bilgi notları
Fiyata Dâhil olmayanlar:
THY ile gidiş dönüş uçak bileti. İstanbul-Sinop// – Samsun-İstanbul uçak bileti
Otel ekstraları
Öğle yemekleri
Notlar:
Tur kaydı ödemenin yapılması ile kesinlik kazanır. Seyahat sigortasının geçerli
olabilmesi için turdan önce “Tur katılım sözleşmesi” imzalanması gerekmektedir.
Mücbir sebepler dışında “Tur Katılım Sözleşmesi”ndeki iptal-iade koşulları geçerlidir.
Çocuk indirimleri iki yetişkin yanında kalmak koşulu ile geçerlidir.
65 yaş üzeri misafirlerimizin sigortadan oluşan sürprim farkı fiyata yansıtılacaktır.
Acentemiz zorunlu durumlarda tur içeriğine sadık kalmak koşuluyla tur programında
75
GÖKÇEADA
&
MERYEM ANA PANAYIRI ŞENLİKLERİ
Kültür Turu
1.Gün
İSTANBUL – ÇANAKKALE - GÖKÇEADA
Sabah saat 07.30’da Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önünden, 08.00’de Taksim AKM
önünde misafirlerimizle buluşuyoruz ve araçta alacağımız ikramlar eşliğinde Çanakkale’ye
doğru yola çıkıyoruz. Yaklaşık beş saatlik bir yolculuğun ardından Çanakkale’ye varıyoruz.
Feribotumuzu beklerken serbest zamanımız oluyor. Feribot saatimiz geldiğinde
Çanakkale’den hareket ediyoruz ve farklı kültür ve dinlerin buluştuğu, bol oksijen barındıran,
nefis bir doğaya sahip ve zeytinyağı ile meşhur Gökçeada’ya varıyoruz. Kuzulimanı’na doğru
yaklaşırken Kaşkaval Burnu’ndaki üst üste dizilmiş peynir kalıplarını andıran görünümü ile
Peynir Kayalıkları’nı görüyoruz. Dinlenmek için otelimize gidiyoruz. Akşam yemeği ve
konaklama otelimizde.
2.Gün
GÖKÇEADA
Sabah kahvaltısından sonra Aydıncık ve Kefalos plajının ortasında yer alan Tuz Gölü’ne
doğru yola çıkıyoruz. Göl tamamen deniz suyu ve yağmurlardan oluşmaktadır ve ada
halkının tuz ihtiyacını gidermektedir. Yazın buharlaşan göl beyaz tuz tabakasıyla kaplanıyor.
Tuz Gölü ve çevresini fotoğraflıyoruz. Daha sonra adanın güney kısmında yer alan, büyük bir
kayaya oyulmuş iki mezarı görmeye gidiyoruz. Adanın tek kaya mezarlarının hikâyesini
dinledikten sonra Bulgaristan’dan gelen Türkler için kurulmuş Şirinköy’e ve adanın en batı
ucundaki Uğurlu Köyü’ne gidiyoruz. Burada, yemek ve dinlenme için mola veriyoruz. Molanın
ardından, eski ve tek Rum köyü olan Dereköy’e gidiyoruz. Adanın en büyük çamaşırhanesi,
kiliseleri, Rum evleri ile Osmanlı gezgini Piri Reis’in adada bahsettiği iki köyden birisidir.
Gezimizden sonra, Zeytinliköy’e gidiyoruz. Köyde dibek kahvesi içip, sakızlı muhallebi yemek
için ve adanın meşhur zeytinyağlarından alabilmek için mola veriyoruz. Molamız ardından,
Gökçeada’nın en büyük etkinliği olan Meryem Ana panayırına katılmak için Tepeköy’e doğru
yola çıkıyoruz. 15 Ağustos Meryem Ana’nın öldüğü gündür ve Hıristiyan inancına göre; ölüm
gerçek hayata kavuşmak olarak kabul edildiği için bugün bayram havasında geçmektedir. Bu
bayrama katılmak ve Meryem Ana’ya dua etmek için Yunanistan ve diğer ülkelerden adalılar
buraya gelmeye çalışır. Bir gün önceden büyükbaş kurbanlar kesilir, tüm gece boyunca
kazanlarda pişirilir, sabah ayinden sonra pişirilen etler herkese dağıtılır. Köy meydanına
masalar kurulur ve kalabalık geç saatlere kadar dans eder, şaraplarını yudumlar. Bizde bu
cıvıl cıvıl kalabalığa katılıyoruz, dans ediyor ve şaraplarımızı yudumluyoruz. Akşam
konaklamamız otelde.
3.Gün
GÖKÇEADA-İSTANBUL
Güzel bir kahvaltı sonrası serbest zamanımız oluyor. Serbest zamanın ardından, otelden
çıkışımızı yapıyoruz ve Gökçeada merkezde panoramik bir tur yaparak Gökçeada’ya son bir
kez bakıyoruz. Dönüşte adanın meşhur “efibadem kurabiyesini” almak için mola verdikten
sonra Feribot İskelesi’nden hareket ediyoruz ve akşamüstü İstanbul’da oluyoruz. Bir sonraki
turumuzda tekrar beraber olmak dileğiyle vedalaşıyoruz.
76
* Otelde iki gün açık büfe kahvaltı + bir akşam yemeği
* Bilgi notları
* Bahşişler
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
* İkinci gece alınacak akşam yemeği
Notlar:
gerçekleşecektir.
verilmektedir.
77
Troya – Assos ve Kaz Dağları’nda
Anadolu, binlerce yıl öncesine dayanan tarihi ile dünya kültür mirasına eşsiz değerler sunmuş
ve sunmaya devam eden bir açık hava müzesi... Peki, ama bu müzeye ait eşsiz kültür
mirasımızı gelecek nesillere nasıl aktaracağız? İşte bu ve benzeri pek çok soruya cevap olarak
sizleri Anadolu Uygarlıkları’nı fotoğraflamaya çağırıyoruz.
1.Gün
TROYA ve ALEKSANDRIA TROAS ANTİK KENTİ
28 Eylül 2012 cumayı cumartesiye bağlayan gece saat 00.30’da Kadıköy Haldun Taner Sahnesi
önü, saat 01.00’de Taksim AKM önünde misafirlerimizle buluşuyoruz. Sabah saatlerinde
vardığımız Çanakkale’de, seyahatimiz boyunca bölgeyi anlatarak, fotoğraf konusunda
deneyimlerini aktaracak Aykan Özener ile buluşuyoruz. Ardından, kahvaltı için Troya Antik
Kenti’nin yakınında yer alan İntepe Bağ Evi’ne gidiyoruz. Kahvaltının ardından Troya’ya doğru
yola çıkıyoruz. Yaklaşık 10 dk. süren yolculuğun ardından, kentin mitolojik ve arkeolojik tarihi
hakkında bilgiler alarak turumuza başlıyoruz. Ayrıca Prehistorik bir kentin fotoğraflanması
üzerine deneyimler elde ediyoruz.
Efsanelerin şehri Troya’yı, Helen İle Paris’in aşkını ardımızda bırakarak Aleksandria Troas Antik
Kenti’ne doğru yola çıkıyoruz. Devasa şehri gezerken, fotoğraf için en iyi alanları seçiyor.
Bunlardan bir tanesi de Herodes Atticus Hamamı. Klasik bir kente ait kapalı ve açık pek çok
yapıyı barındıran kent, fotoğraf çalışmamız için tam bir atölye olacak. Öğle yemeğimizi antik
kente çok yakın olan “Dalyan Köyü’nde” alacağız. Deniz kenarında bulunan köy dinlenmemiz
için çok keyifli bir nokta olacak.
Yemeğimizin ardından Aleksandria Troas Kenti’nin içinden geçerek, dev sütunların bulunduğu
Antik Sütun Ocağı’na gidiyoruz. Bu alanda kalan sütunları fotoğraflamadan önce hikâyesini
dinliyoruz. Ayrıca bu boyuttaki eserleri fotoğraflamak için öneriler alıyoruz. Buradaki gezimizin
ardından Assos’a doğru yola çıkıyoruz. Yolumuzun üzerindeki tüm bölgenin kutsal alanı olan
Gülpınar beldesinde, Apollon Smintheion Tapınağı’nı (Açıkhava Müzesi’ni) geziyoruz. Daha
sonra akşam güneşinde fotoğraf çekimine katılmak isteyenlerle, Assos’un muhteşem
manzarasını yakalamak için yola çıkıyoruz. Fotoğraf açısından ışığın çok iyi olduğu kentte tam
bir fotoğraf maratonuna başlıyoruz. Birçok farklı eserin bulunduğu alanda farklı fotoğraflama
tekniklerini deneme şansını yakalayacağız. Ayrıca akşam ışığında yapıların fotoğraflanmasını
hep birlikte keşfedeceğiz.
2. Gün ASSOS – ZEUS ALTARI – ADATEPE KÖYÜ
Kahvaltımızın ardından, sabah erken saatlerde Assos Antik Kenti’ne gidiyoruz. Böylece bölge
de en iyi görselleri veren kentte hem akşamüzeri ışığında hem de sabah saatlerinde çekim
yapmış oluyoruz. Uzun yıllar Assos kazısının fotoğrafçılığını da yapmış Aykan Özener’den
sabah saatlerinde mimari yapıların nasıl çekilmesi gerektiğine dair bilgiler alarak, fotoğraf
çekiyoruz.
Assos’un ardından Kaz Dağları’na doğru yola çıkıyoruz. Adatepe Köyü’ndeki öğle yemeği
molamızın ardından özel bir mimari yapıya sahip köyde fotoğraf çekimi yapıyoruz. Köyden
yaklaşık yarım saatlik yürüyüşle Zeus Altarı’na ulaşıyoruz. Zeus’un Troya Savaşı’nı izlediği bu
noktadan bu kez anılarımızda yer alması için hep birlikte fotoğraf çekiliyoruz. Ardında İstanbul’a
dönüş yolculuğumuza geçiyoruz.
78
* Bir gece yarım pansiyon konaklama. (Sabah kahvaltısı+akşam yemeği)
* Bilgi notları
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
Notlar:
* Tura fotoğraf makinesi olan kişilerin katılması uygun olacaktır.
* Gideceğimiz bölgenin coğrafi koşullarına ve hava şartlarına uygun giysi ile tura gelinmesi rica
olunur. Şapka, güneş gözlüğü ve koruyucu kreminizi unutmayınız.
* Tur kaydı ödemenin yapılması ile kesinlik kazanır. Seyahat sigortasının geçerli olabilmesi için
turdan önce “Tur katılım sözleşmesi” imzalanması gerekmektedir.
*Mücbir sebepler dışında “Tur katılım sözleşmesi”nde yer alan iptal-iade koşulları geçerlidir.
* Araç büyüklüğü katılımcı sayısına göre belirlenir. Turumuz en az 15 yetişkin misafirin katılımı
ile gerçekleşir.
verilmektedir.
* Acentemiz zorunlu durumlarda tur içeriğine sadık kalmak koşuluyla tur programında değişiklik
yapabilir.
“BOZCAADA’nın LEZZETLERİ
79
&
BAĞ BOZUMU FESTİVALİ”
Adını boz renginden alan Bozcaada... Bembeyaz Rum Evlerini saran sarmaşıklar, Ahşap
Türk Evleri’nin rengarenk çiçekler ile sıcacık kavuşması... Adanın kendi kadar eski bir
kültürü, şarap... Dünyaca ünlü şarapların üretildiği, festivallerin yapıldığı 3 bin yıllık üzüm
tutkusu... Heredot’un dediği gibi: “Tanrı, insanlar uzun ömürlü olsun diye Bozcaada’yı
yaratmış.”
1.Gün
İSTANBUL – BOZCAADA
Sabah saat 07.30’da Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önünde, 08.30’da Taksim AKM önünde
misafirlerimizle buluşuyoruz. Aracımızdaki kahvaltı ikramları eşliğinde Çanakkale’ye doğru
yol alıyoruz. Çanakkale’deki öğle yemeğimizin ardından Bozcaada’ya doğru yolumuza devam
ediyoruz. Geyikli İskelesi’nden feribotumuza biniyoruz ve yaklaşık 30 dk sürecek
yolculuğumuzdan sonra nostaljik sokakları, festivalleri, bağları, şarapları ile bilinen
Bozcaada’ya varıyoruz. Feribotumuz iskeleye yaklaşırken heybetli ve yıllara meydan okuyan
Bozcaada Kalesi karşılıyor bizi. Akşamüzeri Bozcaada Kalesi’ni gezdikten sonra sokaklarda
kısa bir keşif turu yaptıktan sonra otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeğimiz şehir
merkezindeki otelimizde.
2.Gün
ÇANAKKALE – BOZCAADA
Keyifli bir kahvaltının ardından ada sokaklarını keşfe çıkıyoruz. Şirin bir balıkçı kasabası
görünümündeki ada sokaklarında dolaşırken bol bol fotoğraf çekiyoruz.
nostaljik sokakları, festivalleri, bağları, şarapları ile bilinen Bozcaada’ya varıyoruz. Şirin bir
balıkçı kasabası görünümündeki adayı keşfe çıkıyoruz. Bozcaada’nın sokaklarında yürüyüşe
çıkıyoruz. Rum ve Türk Mahalleleri arasında dolaşıp fotoğraf çekiyoruz. Adanın heybetli ve
yıllara meydan okuyan yapısı Bozcaada Kalesi’ni görüyoruz. Öğle yemeğinde kabak çiçeği
dolması, ada otlarından yapılan mezeler ve adaya özgü lezzetlerden oluşan bir menümüz
olacak. Bu güzel lezzetlerin ardından gezimize kaldığımızdan yerden devam ediyoruz.
Adanın geçmişini ortaya koyan, her geçen gün genişleyen koleksiyonu ile Bozcaada
Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Bozcaada’da tek ibadete açık kilisesi olan Meryem Ana Kilisesi’ni
ziyaret ediyor, Bozcaada’nın kendine özgü evleri arasından geçip otelimize yerleşiyoruz.
Akşam yemeğimizin ardından, senede bir kere yapılan Şarap Tadım Festivali’ne katılmak için
soluğu ada sokaklarında alıyoruz. Bozcaada, 3 bin yıldır şarapçılık yapılan ve dünya çapında
şarapları ile ünlü bir adadır. Canlı müzikler eşliğinde üreticilerin sunmuş olduğu çeşitli
şaraplardan tadıyor, kendimizi müziğin ritmine kaptırıyoruz. Konaklama otelimizde.
3. Gün
BOZCAADA – İSTANBUL
Sabah kahvaltımızın ardından, Ayazma’ya doğru yola çıkıyoruz. Çınar ağaçlarının gölgesi ve
sürekli akan çeşmenin arasından geçerek Aya Paraskevi’ye geliyoruz. Temmuzun son
haftasında Rum Ortodoks Cemiyeti tarafından her sene şenlik yapılır. Bu dönemde manastır
ibadete açılır, mum yakılıp adaklar adanır. Şaraplar eşliğinde yemek ziyafetleri verilir.
Buradan ayrılıp, merkeze doğru yol alıyoruz. Venedikliler döneminde yapılmış, Köprülü
Mehmet Paşa tarafından tamir edilen Yalı Camii’ni ziyaret ettikten sonra şaraplarıyla ünlü bu
80
adaya gelmişken şaraphaneyi görmeden olmaz diyoruz ve adanın şaraphanelerinden birini
ziyaret ediyoruz.
Tadımlar yapıyoruz ve hem kendimize hem sevdiklerimize şarap alışverişi yapıyoruz. Serbest
zamanın ardından, feribotumuza biniyoruz ve İstanbul’a doğru hareket ediyoruz. Bir sonraki
turumuzda görüşmek üzere vedalaşıyoruz.
* Bilgi notları
* Bahşişler
* Öğle yemekleri
* Otel ekstraları
Notlar:
gerçekleşecektir.
verilmektedir.
81
YANIK ÜLKEDE BAĞ BOZUMU
Antik çağdan günümüze şarabın öyküsüne tanık olmak, bağ bozumu, şarap üretim
aşamaları, tadımlar, yemek şarap uyumu kısacası şaraba dair her şeyin keyfini çıkarmaya
davetlisiniz…
1500 dönümlük üzüm bağlarının arasında yer alan Kula’daki butik otel kapılarını ilk kez
bize açacak. Oteldeki her bir odanın ayrı bir ismi var. Odalar isimlerini bağlarda
yetiştirilen 16 ayrı üzüm türünden alıyor. Bağların arasına yapılmış şarap üretim tesisi,
mahzeni, şarap tadım ve satış bölümlerinin yer aldığı, şarabınızı yudumlarken kitap
okuyabileceğiniz alanları da düşünülmüş bir tesis…
1.Gün
İSTANBUL – İZMİR – KULA BAĞLARI
İzmir Adnan Menderes Havaalanı’nda saat 09.30’da buluşuyoruz. Aracımıza binip Kula’ya
doğru yola çıkıyoruz. Yaklaşık 2,5 saat süren yolculuk sonrası Kula’daki bağ evine
ulaşıyoruz. Odalarımıza yerleştikten sonra önoloğumuz Saba Açıkgöz ile tanışıp öğle
yemeğine geçiyoruz. Öğle yemeğinde mevsim salatası, ızgara tavuk, tatlı olarak da Kula’nın
meşhur tahinli pidesinden yiyoruz. Yemeklerimize uygun olarak seçilmiş Yanık Ülke Estet
2010 ve Yanık Ülke Oz 2010 şarapları eşlik edecek. Yemek-şarap uyumunun konuşulduğu
keyifli yemeğimizin ardından dinlenmek için serbest zamanımız oluyor.
Dileyen misafirlerimiz bağ evinin havuzunda vakit geçirebilirler. Akşamüzeri günün en keyifli
kısımlarından birine sıra geliyor şarap tadım seminerine geçiyoruz. Şarabın rengine,
kokusuna, tadına bakarak şarabı tanımlamayı öğreniyoruz. Farklı şarap çeşitlerini peynir
eşliğinde tadıyoruz. Arzu edenler tadım yapıp beğendikleri şaraplardan satın alabilecekler.
Tadımın ardından çok özel bir menü ve uygun şarap eşliğinde akşam yemeğine geçiyoruz.
Yemekte antre taze otlu, köz kapya biberli ahtapot salatası, ızgara balık ve salata olacak.
Menümüze beyaz şarap eşlik edecek. Ardından, tatlı olarak mevsim meyveleri var. Yemek
şarap uyumu, hangi şarapla neler yeneceği hakkında tüm ipuçlarını, şarap ve bağcılık
konularını Saba Bey’den dinleyeceğiz. Keyifli bir gecenin ardından odalarımıza çekiliyoruz.
2.Gün
KULA BAĞLARI GEZİSİ
ŞARAP ÜRETİM AŞAMALARI VE ŞARAP TADIMLARI
Güne keyifli bir kahvaltı ile başladıktan sonra bağları geziyoruz. Bu bağlarda şato tipi şarap
üretimi yapılıyor, bu tarz üretim şarabın kalitesinin artmasını sağlıyor. 1500 dönümlük arazide
16 ayrı üzüm türünün yetiştirildiği bağlarda gezip üzüm topluyoruz. Topladığımız üzümlerin
fabrikaya getirilmesinin ardından üretim aşamaları hakkında bilgiler alıyoruz. Tanklarda ve
fıçılarda bulunan henüz şişelenmemiş şaraplardan tadıyoruz. Şarabın istenilen olgunluğa ve
kaliteye ulaşıp ulaşmadığını anlamaya çalışıyoruz. Şaraphaneden bağ evine dönüp öğle
yemeğimizi yiyoruz. Öğle yemeğinde; Mevsim salata, napoliten soslu makarna, şefin ızgara
köftesine Pamukkale Anfora Rose şarapları eşlik edecek. Tatlı olarak dondurma eşliğinde
krem karamel var. Bağların ve bu güzel tesisin keyfini çıkardıktan sonra saat 16.00’da
buradan ayrılarak havalimanına doğru yola çıkıyoruz. Yaklaşık 2,5 saatlik yolculuk sonrası
saat 18.30’da havalimanına ulaşıyoruz.
82
* Uçak biletleri dışında her şeyi dâhil ettik, size sadece bu güzel hafta sonunun keyfini
çıkarmak kalıyor.
* Kula bağlarındaki butik tesiste bir gece konaklama
* Bağ evinde yenilecek tüm öğle ve akşam yemekleri
* Şarap tadım semineri ve tadım yapılan şaraplar
* Yemeklerdeki şaraplar
* İzmir Adnan Menderes Havalimanı –Bağ evi arasındaki ulaşım
* İstanbul/İzmir - İzmir/İstanbul uçak biletleri
*Uçak biletleri dışında her şeyi dâhil ettik, size sadece bu güzel hafta sonunun keyfini
çıkarmak kalıyor.
Notlar:
83
NEVZAT ÇEVİK ANLATIYOR…
Myra ve Andriake’nin sırları aydınlanıyor...
Myra ve Andriake, Saint Nicholas, Antalya Arkeoloji Müzesi
“Tanrı ve insan bir olup Likya’yı yaratmış. İnsana boşluğu duvarlarla sınırlamak mekanlar
yapmak düşmüş. İstemiş ki evinde kendisi, kamu binalarında yönetimi, tapınakta tanrısı,
onurlansın. Tanrı da tüm bunlar için cömertçe malzeme sunmuş insanına: taş sunmuş,
çamur sunmuş, ağaçların en iyisini sunmuş. Üstüne üstlük eksilmez ışık düşürmüş üstlerine.
En mavi denizi de değdirmiş eteklerine. Tanrı ve insan bir olup Likya’yı yaratmış”
Nevzat Çevik 2000.
1. Gün
MYRA ve ANDRIAKE – SAINT NICHOLAS KİLİSESİ
Saat 10.45’te Antalya Havalimanı’nda buluştuktan sonra Likya’nın en önemli kentlerinden biri
Myra antik kentine doğru yola çıkıyoruz. Yaklaşık 2 saatlik bir yolculuğun ardından Myra
Antik Kentine varıyoruz. Myra, Antalya’nın Demre ilçesinde, deniz ve kara yollarının
buluştuğu Orta Likya’da, her dönemde Likya sanat ve kültürünü nitelikle temsil eden parlak
bir metropoldür. Kaya mezarlarının benzersiz görkemi Klasik dönemde Likya’nın en önemli
birkaç yerleşiminden biri olduğunu göstermektedir. Myra kenti, Likya’nın baş tanrısı Apollon
Surios’un kehanet tapınağı ve kaynaklarda “Likya’nın en güzel tapınağı” olarak geçen
Artemis Tapınağı ile Likya’nın tanrı ailesine de ev sahipliği yapar. 11.500 kişi kapasiteli,
bölgenin en büyük ve en nitelikli tiyatrosu, alüvyon altında gömülü kentin Roma döneminde
bölgenin en büyük merkezi olduğunu göstermektedir. Likya Birliği içindeki önemli yerini,
Strabon, “3 oy hakkına sahip en büyük 6 kentten biri” olarak belirtir.
İşte böylesine önemli bir kenti kazı başkanı Prof. Dr. Nevzat Çevik’ten dinliyoruz. Nevzat
Çevik, Myra antik kentini yapılan kazı çalışmalarını anlatırken, hep birlikte arkeoloji ve dünya
tarihinin gizemli dehlizlerinde bir tura çıkıyoruz. Sadece dünya tarihi üzerine değil, aynı
zamanda arkeoloji felsefesi üzerine de ülkemizin en önde gelen isimlerinden Nevzat Çevik ile
yapacağımız arkeoloji sohbeti düşünce dünyamızdaki karanlıkta kalmış birçok konuyu
aydınlatacak.
Bölgenin en önemli limanı Andriake ve mükemmel sığınma olanakları sunan doğal limanı
taçlandıran görkemli liman yapıları ve anıtları ile antik dönemlerde uluslararası bir ticaret
merkezi olan şehrin tarihi ise sadece antik çağ ile sınırlı değil. Klasik dönemden Osmanlı’ya
kadar her dönemde sığınılmış kalesi, çok özel örnekleriyle kaya mezarları, tiyatro, hamam,
nymphaion gibi yüzeyde görünen anıtsal kalıntılarıyla Myra, Likya denilince akla gelenleri en
nitelikli örneklerle anlatır. Daha da önemlisi, alüvyon örtünün altında saklanmış olan koca bir
antik kentin görünenlerle karşılaştırılamayacak kadar şaşırtıcı bulgular vereceğini de
müjdeler.
Myralı Aziz Nikolaos nedeniyle Hıristiyanlık hac merkezi ve İmparator Constantinus
Porphrogenitus’un tanımıyla, “Tanrı’nın hizmetkarı kudretli Nikolaos’un üç kez kutsanmış
ve mür soluyan şehri”dir. Bugün de yıllık 500.000 turist sayısıyla bölgede rakipsiz bir kültür
ve doğa turizmi merkezidir. Myros (Demre) çayının etkileyici-dev kanyondan taşıdığı 8 m
yüksekliğe varan alüvyon dolgu altındaki saklı ve korunmuş haliyle de, Likya kültür ve
tarihinin karanlıkta kalmış pek çok konusunu aydınlatma konusunda bilime çok şey
84
katmaya aday olan bir tür “Anadolu Pompeisi”dir. Akşam yemeği ve konaklama için kale
içindeki butik otelimize gidiyoruz.
2. Gün
ANTALYA ARKEOLOJİ MÜZESİ – KALE İÇİ
Arkeolojik zenginlikleriyle eşsiz bir açık hava müzesi ve uluslararası bir kazı merkezi
durumundaki Antalya'da her yıl pek çok ülkeden bilim adamları bilimsel kazılar yapmaktadır.
Antalya Arkeoloji Müzesi bu zenginlikleri ziyaretçileriyle buluşturuyor. Salonlarında, Antalya
topraklarının ilk insanla başlayan ve günümüze kadar kesintisiz olarak süren binlerce yıllık
geçmişini yansıtan, kronolojik ve yer yer konularına göre sergilenen eserler görülebilir. Son
dönemde ülkemize kazandırılan “Yorgun Herakles” heykelinin de bulunduğu müzeyi Prof.
Dr. Nevzat Çevik ile birlikte geziyoruz.
Günün ikinci bölümünde Antalya kent merkezine gidiyoruz. Kent kurucusu bronz Attalos
heykelinin yanında başlayan turumuzda kent kuruluş hikayesini dinleyerek Antalya kent tarihi
hakkında bilgiler alıyoruz. Ardından Antalya’nın en özel noktalarından bir tanesine, Kaleiçi’ne
giderek keyifli bilgiler eşliğinde bir yürüyüş gerçekleştiriyoruz. Akşamüzeri havalimanına
doğru yola çıkıyoruz.
* Antalya Kaleiçindeki butik otelimizde bir gece konaklama
* Bölgeyi Nevzat Çevik’in danışmanlığında gezebilme farkı
* Otelde alınacak sabah kahvaltısı ve akşam yemeği
* Bilgi notları
* Öğle yemekleri
* İstanbul/Antalya - Antalya/İstanbul uçak biletleri
Notlar:
rica olunur.
65 yaş üzeri misafirlerimizin sigorta sürprim farkı fiyata yansıtılacaktır.
85
ZEYTİNYAĞI YOLU
Topukyağı’ndan Süperpres’e
Ayvalık, Assos, Edremit bölgelerine zeytinyağı üzerine olağanüstü bir yolculuk”
ÇANAKKALE – KEMALLI KÖYÜ – ASSOS – KOZLU KÖYÜ
EDREMİT – AYVALIK – CUNDA ADASI
1.Gün
İSTANBUL – ÇANAKKALE
Cuma gecesi saat 00.00’da ARIT önünde buluşuyoruz. Yaklaşık 2,5 saatlik yolculuk sonrası
Tekirdağ yakınlarında mola veriyoruz. Sabaha karşı feribota binip Çanakkale’ye geçiyoruz.
2.Gün
KEMALLI KÖYÜ – ASSOS – EDREMİT – AYVALIK
Sabah erken saatlerde Kemallı Köyü’ne ulaştığımızda köylülerin bizim için yaptığı zeytinyağlı
börek ve çay eşliğinde kahvaltı yapıyoruz. Sulu teknikle yapılan yağ üretimini izledikten sonra
Assos’a doğru yola çıkıyoruz. Assos Athena Tapınağı’nı ve Behramkale köyünü geziyoruz.
Behramkale yakınlarındaki Kozlu Köyü’nde elle yağ üretimini izledikten sonra Küçükkuyu’daki
Adatepe Zeytinyağı Müzesi’ne gidiyoruz. Öğle yemeğinde Cumhuriyet Lokantası’nın
birbirinden güzel yemeklerini tattıktan sonra Sabitoğlu Tesislerine gidiyoruz. Süper pres
yöntemiyle zeytinyağı üretimini izledikten sonra “Geçmişten Günümüze Tarihi Zeytinyağı
Üretim Aletleri Galerisi’ni geziyoruz. Akşamüzeri Ayvalık’ta oluyoruz. Şeytan Sofrası’ndaki
kahve molamızın ardından otele gidip odalarımıza yerleşiyoruz. Biraz dinlendikten sonra
Cunda’ya gidiyoruz. Cunda’daki gece turu ve akşam yemeğimizin ardından otelimize
dönüyoruz.
3.Gün
AYVALIK – İSTANBUL
Sabah kahvaltısının ardından Taksiyarhis kilisesini ve Ayvalık sokaklarını geziyoruz.
Zeytinyağının bir başka serüvenine sıra geliyor ve zeytinyağı sabununun yapımını görmek
için bir sabunhaneye gidiyoruz. Ardından bir zeytinliğe gidiyor ve zeytin toplanmasını izliyor
hatta kendimiz de elle zeytin topluyoruz. Fabrikaya götürdüğümüz zeytinlerin nasıl işlendiğini
ve çizik zeytin olduğunu görüyoruz. Kavanozlara doldurulan zeytinlerden bizler de alıyoruz.
Ayvalıktaki serbest zaman ve öğle yemeği molasının ardından İstanbul’a dönüyoruz.
* Ayvalıktaki otelimizde konaklama ve sabah kahvaltısı. (Kaptan otel / Ayvalık)
* Akşam yemekleri
* Bilgi notları
* Özel otobüs ile ulaşım
* Programda yazılı yerlerde müze ve örenyeri girişleri
* Otel ve restoran bahşişleri
* İkramlar
* Otel ekstraları
* Öğle yemekleri
86
ÇANAKKALE MUHAREBELERİ
ve
ANZAKLARLA ŞAFAK AYİNİ
(Troia ve Assos turlarıyla)
Kültür Turu
ASSOS – TROİA
GELİBOLU YARIMADASI MİLLİ PARKI – ANZAK ŞAFAK AYİNİ
Binlerce Avustralyalı ve Yeni Zelandalı, her sene, 17.000 km yolu hiçe sayıp Nisan ayında
Gelibolu’yu Şafak Ayini törenlerinde ziyaret ediyor.
2012 yılında, hem Avustralyalı – Yeni Zelandalı misafirlerimizi ağırlamaya katkıda
bulunmak hem de “Bu savaş geleceğe rehberlik edecek…” sözünün manasını daha iyi
kavramak ve Çanakkale Savaşı’nın sonuçlarıyla gurur duymak için sizi turumuza davet
ediyoruz.
1.Gün İSTANBUL – GELİBOLU YARIMADASI MİLLİ PARKI
Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önünde saat 09.00'da, Taksim AKM önünde saat 09.30'da
buluşup Gelibolu’ya doğru yola çıkıyoruz. Yaklaşık iki buçuk saat sonra Tekirdağ'da öğle
yemeği molası veriyoruz. Rehberimizin Çanakkale Savaşları ile ilgili anlatımlarını dinleyerek
yolculuğumuza devam ediyoruz. Eceabat’a ulaştığımızda kısa bir ihtiyaç molası verdikten
sonra Şafak ayinin yapılacağı Anzak Koyu’na gitmek üzere konvoyda sıraya geçiyoruz.
2.Gün ANZAK ŞAFAK AYİNİ – TROİA - ASSOS
Sabahın ilk ışıklarıyla saat 05.00 civarında başlayacak Şafak Ayininde yerimizi alıyoruz.
Yaklaşık 2,5-3 saat süren ayini izledikten sonra Çanakkale’ye gitmek üzere Eceabat
İskelesi’ne gidiyoruz. Çanakkale’den sonra yaklaşık 45 dakikalık bir yolculuk ile Troia Ören
Yeri’ne ulaşıyoruz. Antik dünya kahramanlarının dünyanın en güzel kadını için savaştıkları,
Homeros destanlarına konu olmuş toprakları geziyoruz. Troia destanlarına veda ederek
Assos’a doğru yola çıkıyoruz. Assos Athena Tapınağı ve Behramkale Köyü’nü gezdikten
sonra Assos’daki otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklamamız Assos’daki
otelimizde.
3.Gün ÇANAKKALE – GELİBOLU YARIMADASI MİLLİ PARKI – İSTANBUL
Kahvaltımızın ardından Assos’a veda edip yola çıkıyoruz. Şehitlikleri gezmek üzere
Eceabat’a gidiyoruz. Gelibolu Milli Parkı’nda Kilitbahir Kalesi, Rumeli Mecidiye Tabyası (Seyit
Onbaşı), Şahindere Şehitliği, Çanakkale Şehitler Abidesi, Ertuğrul Koyu ve Yahya Çavuş
Anıtı, Seddülbahir Kalesi’ni gördükten sonra Alçıtepe Köyü’ne gidiyoruz. Öğle yemeğinden
sonra Salim Mutlu Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. 57. Alay Şehitliği, Conkbayırı’nı gezdikten
sonra Milli Park’tan ayrılıyoruz. Tekirdağ üzerinden İstanbul’a ulaşıyoruz.
Tur notları:
Anzak Şafak Ayini’ne katılacağımız bu özel programda bazı noktalarda uzun bekleyişler
olacaktır. Bazı noktalarda aracımızdan inip yürüyerek devam etmemiz gerekecektir. İlk günün
akşam yemeği ve 2. günün sabah kahvaltısı aracımızda dağıtılacak kumanyalardan
oluşacaktır.
87
* Konforlu araçla ulaşım.
* Otelde konaklama açık büfe kahvaltı ve akşam yemeği (1 gece)
* Otobüste ikramlar (çay+kahve+su+kek ve benzeri)
* Araçta ikram edilecek akşam yemeği ve sabah kahvaltısı ikramları
* Feribot ücretleri
* Bilgi notları
Dâhil olmayanlar:
* Otel ekstraları
* Öğle yemekleri ve yemeklerde alınan içecekler
Notlar:
rica olunur.
* Mücbir sebepler dışında Tur Katılım sözleşmesindeki iptal-iade koşulları geçerlidir.
verilmektedir.
88

Ritmin ve Renklerin Dansıyla

Transkript

Benzer belgeler

Yalova`da Termal Keyif

roland garros final haftası 03 haziran 2016 | paris

Tel

uzun balkan turu 6 gece 7 gün vizesiz

St. Petersburg

ÇİN YANGTZE Şangay (2), Yangtze (4), Xian (2), Pekin (3), THY ve