İndir

Transkript

İndir
TÜM YÖNLERİYLE
DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ
VE TURİZM
EDİTÖR: PROF. DR. YUSUF KENAN HASPOLAT
TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Prof. Dr. Yusuf Kenan Haspolat
Tür
Araştırma
Sayfa Tasarımı
Ensari Özdoğan
Birinci Baskı
Ocak 2015 (e-kitap)
Bu kitabın her türlü yayın hakkı Prof. Dr. Yusuf Kenan Haspolat’a aittir. Tanıtım amacıyla yapılacak
kısa alıntılar dışında yazarın yazılı izni olmaksızın hiçbir yolla çoğaltılamaz.
ISBN: 978-605-9064-12-5
e-mail:[email protected]
TÜM YÖNLERİYLE
DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ
VE TURİZM
EDİTÖR: PROF. DR. YUSUF KENAN HASPOLAT
Yusuf Kenan Haspolat • 1954 yılında Diyarbakır’da doğmuştur. Çocuk Hastalıkları, Çocuk Acil, Gelişimsel Pediatri ve Çocuk Endokrin dallarında profesör olan yazar halen Dicle Üniversitesi Çocuk Hastanesinde Anabilim Dalı Başkanı, Dahili Tıp Bilimleri Bölüm Başkanı olarak görev yapmaktadır. Yazar
evli ve iki çocuk babasıdır.
Yazarın Diyarbakır'la ilgili 25.000 sayfa eseri ayrıca tıbbi 700 yayını ve 500 atıfı vardır.
Yayınlanmış Eserleri
Bedüzzaman ve Diyarbakır
Dicle İlçesi
Diyarbakır Ekonomi Tarihi (2 Cilt)
Diyarbakır Sosyokültürel Tarihi (3 Cilt)
Diyarbakır Yeraltı Kaynakları
Diyarbakır Yerüstü Kaynakları (2 Cilt)
Diyarbakır'da Çevre ve Doğa (Sempozyum)
Diyarbakır'da Doğal Hayat, Su, İklim, Enerji, Maden
Eğil ve Turizm
Ergani İlçesi ve Turizm
Gül Şehri - Diyarbakır Sempozyumu
Hani İlçesi
Her Yönüyle Diyarbakır İlçeleri
Karacadağ
Peygamberler, Sahabeler ve Evliyalar Kenti Diyarbakır (4. Baskı)
Sema (Şiir)
Tabiattan Fısıltılar (Şiir)
Ümit (Şiir)
Gökteki ışıltılar(Şiir Hazırlanıyor)
Toplumdan esintiler (Şiir Hazırlanıyor)
Tarih - Kültür - İnanç Kenti Diyarbakır
Tüm Yönleriyle Çermik İlçesi ve Turizm
Tüm Yönleriyle Diyarbakır Kulp İlçesi Ve Turizm
Tüm Yönleriyle Çüngüş İlçesi Ve Turizm
Diyarbakır Surları
Diyarbakır İlçelerinde Kaleler
Diyarbakır’ın Tarihi Evleri
Diyarbakır İlçe Evleri, Köşkler, Saraylar, Küçeler
Diyarbakır’ın Tarihi Yemek Ve Gıda Mekanları
Diyarbakır’da Kamu Yapıları
Diyarbakır’da Tarihi Ve Kültürel Mekanlar (2 Cilt)
Tüm Yönleriyle Kocaköy İlçesi Ve Turizm
Diyarbakır Cami Ve Mescitleri
Diyarbakır Türbe, Medrese, Kiliseleri
Diyarbakır El Sanatları (3 Cilt)
Diyarbakır’ın Tarihi Ekonomik Mekanları
Diyarbakır’da Tarihte Ekonomi(2 Cilt)
Tüm Yönleriyle Hazro İlçesi Ve Turizm
Tüm Yönleriyle Çınar İlçesi Ve Turizm
İÇİNDEKİLER
Sayfa No.
Hazro İlçesi Tarihi
Hazro İlçesi ve Coğrafyası
Yıllıklarda ve Kaynaklarda Hazro İlçesi
Hazro İlçesi ve Atatürk
Hazro İlçesi ve Kültür
Hazro ve Turistik Mekanları
Beyler Konağı
Kutsal Mekanlar
Hazrolu Ünlüler
Tarihten günümüze Hazro ilçesi ekonomisi
Diyarbakır Hazro Bölgesi Jeolojisi. Doç. Dr. Orhan Kavak
Hazro İlçesinde Tarım Ve Hayvancılık Veysel Saruhan, Sait Kılıç
7
15
47
57
65
81
97
115
135
151
163
177
HAZRO İLÇESİ TARİHİ
HAZRO TARİHİ
Hazro’nun yerleşim tarihçesi Yontma taş devrine kadar uzanmaktadır. Yontma taş
devrine ait en güzel yerleşim çekirdekleri Hazro’nun güneyindeki Büyük Biber dağı’nda kayalar oyulmuş oda şeklindeki inlerdir. Ayrıca Hazro’nun kuzeyinde bugünkü
Yatılı bölge okulunun hemen yanındaki mağaralarda da taş devrine ait yerleşim izlerine
rastlanılmıştır.(1)
Asurlular zamanında yörede kurulan "HATARO" adlı Tercil Kalesi'nden adını alan
Hazro, ilk çağlardan bu yana sırasıyla Perslerin, Makedonya Krallığı'nın Roma ve Bizans
İmparatorluklarının idaresinde bulunmuştur. İslamiyet'in Anadolu'ya yayılmasıyla birlikte Hz. Ömer zamanında Müslümanların eline geçen Hazro, bu tarihten itibaren bölgede kurulan Müslüman beylik ve emirlikler arasında sık sık el değiştirmiştir.(2)
Tercil Beyliği
“Bu beyliğin kurucusu Zırkanlı Şeyh Hasan oğlu Seyyid Hüseyin’dir. Seyyid Hüseyin,
Emir Artuk’un kızıyla evlenmiş ve kendisine Tercil ve yöresinin yönetimi verilmişti. Seyyid Hüseyin ölünce, yerine oğlu Ömer bey geçti. Kendisi Uzun Hasan’la çağdaştı. Onun
güven ve sevgisini kazanmış bir beydi. Uzun Hasan, Ömer Bey’in kızıyla evlendi. Bu karısından Zeynel adlı bir oğlu oldu. Zeynel gelişip büyüyünce, Mihrani ve Nuşat (“Boşat”
olmalı) yöreleri de Tercil’e bağlanarak yönetimi kendisine verildi. Ömer Bey de Bitlis ilinin vali ve muhafızlığına atandı.
Ömer Bey ölünce, yerine oğlu Budak Bey geçti. Uzun Hasan’dan sonra Akkoyunlu
hükümdarı olan Sultan Yakub döneminde de bu görevi sürdürdü. Tercil ve buraya bağlı
yerlerin yönetimi de kendisine bağlanmıştı. Budak Bey 43 sene yaşadı. 1506’da ölünce
yönetimi, oğlu Ahmed Bey aldı. Şah İsmail, 1508’de Diyarbekir bölgesini istila ederken
yapılan savaşlardan birinde şehit oldu. Yerine kardeşi Ali Bey, onun da ölümüyle yerine
HAZRO İLÇESİ TARİHİ ║ 9
diğer kardeşi Şemsi Bey geçti. Çaldıran savaşından sonra Safeviler’le yapılan savaşlara
katıldı. Osmanlı birliğine katılmayı isteyenler arasında Şemsi Bey de vardı. Yavuz Sultan
Selim Tercil Kalesinin yönetimini bir fermanla yine kendisine verdi. Ölünce yerine oğlu
Haydar Bey geçti.
Haydar Bey, Kızılbaşlar tarafından öldürüldü. Beyliği Serdar Mustafa Paşa tarafından
oğlu Budak Bey’e verildi. Bir süre sonra Budak öldü. Yerine oğlu Haydar Bey geçti. Haydar Bey’in saltanatı 15 yıl sürüdü. Ölünce yerine oğlu Hüseyin Bey geçti. Ancak 8 ay
beylik yapabildi. Ölümüyle yerine kardeşi İsmail Bey beyliği yönetti. İsmail Bey’de dört
yıl sonra öldü. Yönetim, kardeşi Ömer Bey’e kaldı. Sultan Murad (III.Mahmud) Han’ın
emirnâmesiyle Tercil Beyliğini yürüten Haydar Bey oğlu Ömer Bey, Şeref Han’a göre <alicenap ve iyi ahlâkla nitelenen bir gençtir ve Türklerle geniş ölçüde ilişki halindedir. Sürekli
olarak Diyarbekir Beylerbeyinin hizmetinde bulunmakta; Âmid Divanı’nda, Diyarbekir’e
bağlı Kürt beylerinin işleri ve sorunları konusunda kendisine başvurulmaktadır.
Tercil, Hazro’nun beş kilometre güneydoğusunda bulunmaktadır. Halen harap bir
durumdadır. Hazro beyleri, Tercil beylerinin soyundan gelmektedir. Tercil (Hazro) beylerinin torunları günümüzde “Budak” soyadını taşımaktadırlar.”(3)
Tercil beylerine (Zerki) derler. Şerefhan bu sülâlenin Arap olduğunu ve neseblerinin
Şam Arap aşiretlerine dayandığını söyler.
Güya, Şeyhhasan bin Seyit Abdürrahman adında birisi vatanını bırakarak Mardin’e gelmiş ve orada bir müddet ibadetle meşgul olmuş, daima mavi elbise giydiği
için halk arasında Şeyh Ezrakî’ye tanınmış, belki de Araplar mavi gözlülere ezrak dediklerinden Şeyh’e bu yüzden böyle lakap takılmış ve kesreti istimal ile ezrak elimesi
zerkî biçimine girmiştir.
Şerefhan bundan sonra şu masalı söyler:
Şeyh Hasanın Zühdü Tekva ile yayılan şöhreti üzerine Mardin ileri gelenlerinden birçoğu şeyhin mürit ve mutekidi olmuşlardır. O asrın padişahı bundan kuşkulanarak şeyhi
Mardin kalesine hapsettirdi. Bir kaç gün sonra şeyhin keşif ve kerameti görüldü, dervişlerin cezbesi padişahı da şeyhe mürit yaptı. Hemen onu hapishaneden özürlerle çıkarıp
fazla tazimatta bulundu. Ve kızını şeyhe nikâh etti. Bu cihetten şeyh Hasanı Zerkiye o
diyar halkının itikadı ziyadeleşti.
10 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Mardin Sultanının vefatından sonra yerine bu şeyh geçti ve oğullarını etraftaki emaretlere göndererek her biri bir tarafa hakim oldu.
Şerefhan’ın, bu sülalenin Araplığı hakkındaki sözü sıhhatten ari olduğu gibi Artukoğlu’larının malûm olan tarihleri önünde böyle ne idüği belirsiz ve adı sam olmayan
biri gelip Mardin tahtını alıvermesi de o derece itimada şayan değildir.
Artukoğlu’larıyla İnanoğluları arasında sihri bir münasebet olduğu mazbut ise de
böyle bir şeyhin gelip de Artukoğlu’larının tarihi mukadderatını değiştirecek bir kudret
elde eylediğine dair itibar ve itimat edilecek hiç bir kayıt ve vesika yoktur.
Şerefhan Zerki beylerini dört şubeye ayırır
1 - Derzini Beyleri
2 - Gerdikân Beyleri
3 -Atak Beyleri
4 -Tecil Beyleri
Atak ve Tercil beyleri vilâyetimizi alâkadar etmekte olduğundan önce Tercil beylerinden ve Lice kazası hakkında verilecek malûmat sırasında dahil Atak beylerinden bahsedilecektir.
Zerkilerin Tercildeki Kolu
Zerki beylerinin bir şubesi olan Tercil beyleri Hazro yanındaki Tercil kalesinde oturuyorlardı. Tercil’in yanında. Dar'in adında bir kale daha vardı.(7)
Şerefban, bu aile için uzun bir şecere yazmıştır:
Seyithan Bin Seyit Abdurrahman, Bin Seyit Ahmet, Bin Seyit Kasım bin Seyit Ali,
Bin Seyit Tabir, Bin Seyit Cafer katil, Bin Seyit Yahya Uknu, Bin Seyit İsmail Ekber, Bin
Seyit Cafer, Bin İmam Mehmet Bakır, Bin imam Zeynelabidin, Bin İmamı Hüseyin,.
Bin Aliyelmürteza.
Şeyh Hasan’ın, ilkin Şam’dan Mardin’e gelerek orada şöhret kazandığı söylendikten
sonra böyle bir şecerenin ortaya çıkması calibi dikkat ve şüphedir.
HAZRO İLÇESİ TARİHİ ║ 11
Bu şecereye göre Zerki Beylerinin Şiî bir Türk ailesine mensub olmaları icab eder. Şerefhan’ın biraz aşağıda bu ailenin Uzun Hasan’la da sihri karabet peyda eylediklerini rivayet eylemesine göre, bir Türk menşeden olması ihtimali kuvvetli görünüyor. Zer- kî
kelimesinin elbise ve göz renginden değil, bir şehir veya bir Türk adının Arap dilinde kılığı değiştirilmiş bulunması birçok emsali gibi varit olduğuna göre işi bu noktadan da
araştırmak gerektir.
Şerefhan kitabında da itiraf eylediği veçhile bu aileler hakkındaki malûmat mensuplarından birinin sözlerinden başka bir vesikaya müstenit olmadığı ve ifadenin, tarihî vakayı ile telif kabul etmez bir mahiyette bulunması itibariyle keyfiyeti tahlil etmek
münasib olur:
Şah İsmaili Safevî gibi bir tacidarın, ancak altı göbeğe kadar soyu sopu belirtilebilirken
bu şeyhin Şerefhan tarafından kendisi ile görüşen Ömer Beyden yukarıya doğru tam
yirmi dokuz kuşaktan yani şöyle böyle bin seneden fazla bir şecereden bahsetmesi uydurma bir keyfiyet olduğunun en büyük delilidir.
Bu aile içinde Şerefhan’ın muasırı olan Ömer beyden ilerlere doğru sekizinci kuşakta
( Budak ) adında birinin Bayinderi Uzun Hasana muasır olarak hattâ kızını da Uzun
Hasana vermesi 've Uzun Hasanın da bilmukabele Ömer Beye Mihranı, Boşat nahiyelerini de Tercil ve Ataka ilhak ederek vermesi (Şeyh Hasan Hikâyesinin ) Uzun Hasan
zamanına ait ve Emir Artığın da yine hükümdardan başka biri olmadığım, binaenaleyh
bu aile tarihinin ancak bu devirden başladığını göstermektedir.
Diyarbekir eyaletinin on dokuz sancağından biri olan Tercil kalesi Hazro’nun garbına
düşen yalçın tepeler arasındaki ova parçasının alın yüzüne düşen iki tepeden yükseği üzerindedir. Buranın Subartolar, Komuk ve Asurlar zamanında mükim bir kale olduğu ve Akoyunlulardan Safevîler’in eline geçerek en sonunda Yavuz tarafından alındığı malûmdur. (4)
Türklerin 1015 tarihinden sonra Anadolu'ya yaptıkları keşif hareketlerinin uğrak yerlerinden biri olan Hazro, Malazgirt Savaşı'ndan sonra ilk Türk yerleşim bölgelerinden
birisi olmuştur. XI. yüzyılın sonlarına doğru Büyük Selçuklu İmparatorluğu'na bağlanan
bölge daha sonra Selçuklulara bağlı Anadolu Beylikleri tarafından yönetilmiştir.
Tarih boyunca birçok devletin hâkimiyetine geçen ilçede en önemli tarihi eser ULU
CAMİİ'dir. Eyyubiler zamanında 13. yüzyılda yapılan bu cami; ilçenin merkezinde, il12 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
çeye hakim bir tepede inşa edilmiştir. İlçe sınırları dahilinde harabe haline gelmiş tarihi
bir medrese ve bir de kilise bulunmaktadır.(2)
14. yüzyılın başlarında Anadolu'daki Selçuklu hâkimiyeti sarsılınca İlhanlı Devleti'ne
bağlı Mardin Artuklularının eline geçen yöre toprakları; 1393"te Timur'un Anadolu seferi sonucunda Akkoyunlu Devleti'nin idaresine verilmiştir. 1502 tarihinden itibaren
Safevilerin eline geçen Hazro ve çevresi Yavuz Sultan Selim'in 1515'te başlattığı Mısır
Seferi esnasında Osmanlı Devleti'nin yönetimine girmiştir. İlk önceleri Diyarbakır eyaletine bağlı bir sancak olan Hazro uzun bir süre bu statüsünü korumuştur. Tanzimat devrinde Mustafa Reşit Paşa zamanında Silvan'a bağlı 63 köylü bir bucak haline
getirilmiştir. (2) Birinci Dünya Savaşı'na kadar bu durumunu koruyan Hazro Güney
Cephesi'nde görevli olan Mustafa Kemal tarafından ziyaret edilmiştir. 1917 (Rumi 1333)
tarihinde bir alay askeriyle Hazro'ya gelen Mustafa Kemal, bölgenin ileri gelen beylerinden
olan Mehmet BUDAK tarafından ağırlanmıştır. O günün savaş şartlarında da vatanseverliğini gösteren Mehmet BUDAK, Mustafa Kemal'le askerlerine yiyecek, buğday, birkaç
kesim hayvan, para ve altın vermiştir. Atatürk Cumhuriyetin kuruluşundan sonra Mehmet
BUDAK'ın bu iyiliğini unutmamış, kendisini meclise Millet Vekili olarak almıştır.(2)
Ortada oturan Mehmet Budak Bey
HAZRO İLÇESİ TARİHİ ║ 13
Cumhuriyet Dönemi'nin başlarında küçük bir bucak olan Hazro'da 1943'te belediye
teşkilatı kurulmuş, ardından ilçe, Haziran 1954 tarihinde Silvan'dan ayrılarak Diyarbakır
iline bağlı bir ilçe olmuştur. (2)
KAYNAKLAR
1- Murat Şehir. Hazro’nun Fiziki Coğrafya Özellikleri. Diyarbakır. 2001.s.3
2- www.hazro.gov.tr
3- Vedat Güldoğan. Diyarbakır Tarihi. Kripto yay.Ank.2011.s79
4-Hasan Basri Konyar. Diyarbakır Yıllığı. III. Ulus matb.Ank.1936
14 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
HAZRO İLÇESİ
VE COĞRAFYASI
HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI
Cumhuriyet Döneminin başlarında küçük bir bucak olan Hazro’da 1943'te belediye
teşkilatı kurulmuş, ardından ilçe Haziran 1954 tarihinde Silvan’dan ayrılarak Diyarbakır
iline bağlı bir ilçe olmuştur.
Hazro ilçesi ve komşuları( (1)
Diyarbakır-Silvan karayolunun 57. km’de yol ayrımı ile 17 km’de kuzey yönüne doğru
asfalt bir yol ile ulaşılan Hazro, Diyarbakır’ın küçük yerleşim yerlerinden biridir. İlçenin
1970'lerden 1990'lı yıllara kadar nüfus grafiğine bakıldığında, hızlı bir artış gözlenirken
1990'dan sonraki 10 yıllık zaman diliminde nüfusun yaklaşık % 50 ‘sinin olaylar nedeniyle göç ettiği anlaşılmıştır.
Hazro ilçesinde 1970-1980 yılları arası kent nüfusunda bir değişim yaşanmazken
1980-1990 yılları arası kent nüfusu ikiye katlanmış, 2000'li yıllara doğru ise ikiye katlanan bu nüfusun %40’nın ilçe dışına göç ettiği anlaşılmıştır. 2000 yılından sonra ise Hazro
merkez nüfusunun, yörenin güven ortamına kavuşmasıyla tekrar artmaya başladığı gözHAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 17
lenmiştir. İlçe kırsalında ise 1970’lerde 1990’a kadar nüfus düzenli olarak artarken 19901997 yılları arasında kent merkezinde yaşanan yaklaşık %40’lık azalmaya benzer oranda
azalmıştır. 1997-2000 yılları arasında artma eğilimi göstererek, kaybettiği nüfusu 3 yıllık
zaman diliminde geri çekmiştir.
(2)
Hazro şehir nüfusu 1970 yılında 4321 iken 1980’de 4426, 1990’da 8048, 1997’de
5997 olarak açıklanmıştır. 2000’de yapılan nüfus sayım sonuçlarına göre ise merkez nüfusu artarak 6130’a çıkmıştır. Kırsal nüfus ise 1970’te 11.989, 1980’de 14.548, 1990’da
15.923 iken 1997’de 10.113’e düşmüştür. 2000’de yapılan resmi nüfus sayımı sonuçlarına
göre ise artarak 12.566’ya çıkmıştır. 1990 yılında toplam nüfusu 23.971, 1997’de 16.110
olan Hazro’nun 2000 yılı resmi nüfus sayım sonuçlarına göre nüfusu 18.678 olmuştur.
İlçede tarımın ve hayvancılığın istihdam payı içindeki oranı %75 iken, ticaret, sanayi
ve resmi kurumlarda çalışanların oranı %20 kayıp işgücü oranı ise %5’tir.
18 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Nüfus
Yıl
1965[3]
1970[4]
1975[5]
1980[6]
1985[7]
1990[8]
2000[9]
2007[10]
2008[11]
2009[12]
2010[13]
2011[14]
2012[15]
2013[16]
Toplam
14.680
16.310
18.308
18.974
21.656
23.971
18.755
18.386
18.798
17.501
17.567
16.893
16.977
17.220
Şehir
3.483
4.321
4.896
4.426
5.405
8.048
6.189
5.478
5.277
4.554
4.488
4.442
4.536
17.220
Kır
11.197
11.989
13.412
14.548
16.251
15.923
12.566
12.908
13.521
12.947
13.079
12.451
12.441
-
Hazro merkez harita
HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 19
Havadan görünüm (T.Budak)
Coğrafya
İlçenin güneyi ovalık kuzey kısmı ise çok dağlık bir yapıya sahiptir. Çevresine göre
yüksekte bulunan ilçe merkezi daha fazla yağış alıp yazları daha serin ve kışları daha çok
kar yağışlı görülür.
Denizden yüksekliği 1030 m olan Hazro, Uzuncaeski dağı eteklerinde kurulmuştur.
İlçenin kuzeyinde Lice, Doğu ve Güneydoğusunda Silvan, batısında Kocaköy, Güneybatısında Diyarbakır kent merkezi bulunmaktadır. Karasal iklimin hüküm sürdüğü
Hazro ilçesinin en önemli akarsuyu olan Zuğur Çayı, Zergüş mevkiinde doğarak Bismil
ilçesi yakınlarında Dicle nehrine karışmaktadır(3)
İlçemiz Diyarbakır İl merkezinin Kuzeydoğusunda Uzuncaseki (Hacertum) Dağı'nın
eteklerinde kurulmuştur.
Yüzölçümü 419 km2 olan İlçenin denizden yüksekliği 1030 metredir.
20 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
İlçe güneyinde kil ve çakıllardan yapılı yükseltisi 750-800 metre arasında oynayan
platolar ve kuzeyde çekirdeği 1. Zamana ait bulunan Hacertum Dağı (1560 m) faylı ve
antiklinali olmak üzere iki farklı topoğrafik üniteye sahiptir.
Kuzeyinde Lice, Doğu ve Güneydoğusunda Silvan, Batısında Kocaköy, Güneybatısında Diyarbakır İl merkezi bulunur.
İlçe merkezine Zuğur adıyla anılan bir boğazdan geçilerek gidilir. Bu boğazın bir tarafından Biler Dağı, diğer tarafında ise Horoz Dağı bulunur.
İlçede karasal iklim hüküm sürmektedir.
En önemli akarsuyu Zuğur Çayı'dır. Zergüş mevkiinde doğar ve Bismil İlçesi yakınlarında Dicle Nehri'ne karışır
İlçeye karasal iklim hakimdir. Yazları sıcak ve kurak, kışları nispeten soğuk ve yağışlıdır. İlçenin kuzeyindeki Hacertun Dağı'nın varlığı kuzeyden gelen soğuk hava kütlelerini engellediği için kışlar fazla sert geçmez. Yıllık yağış miktarı 550-600 mm.
civarındadır. Sonbahar ve ilkbahar aylarında yağmur, kış aylarında ise kar yağışları görülür. Kar yağışları daha ziyade ilçenin dağlık olan kuzey ve doğu kesimlerinde görülür.
Güneydeki platolarda ise kar fazla kalıcı olmaz.
Tabi bitki örtüsünü antropojen stepler oluşturur. Çevredeki dağların yüksek kesimlerinde yer yer meşe ormanlarına rastlanır. Fakat orman varlığı her geçen gün azalmaktadır. Meşe ve ardıç hakim türleri olmuştur. Güney kesimlerinde daha ziyade yaz
kuraklığından etkilenen ve yaz başlarında hemen kuruyan ot toplulukları bulunur.
1-MADENCİLİK
İlçemizde toplam 1.800.000 tonluk linyit rezervi bulunduğu tahmin edilmektedir.
Özel sektör tarafından işletilen Çökeksu Mahallesi ve Dadaş Köyündeki linyit ocaklarında ki üretim çalışmaları 1992 yılından sonra durmuştur. İlçemize bağlı Kırmataş ve
Meşebağları Köyleri civarında 1, Bağyurdu, Yazgı ve Bayırdüzü Köyleri civarında ise 2
adet mermer ocağı mevcuttur. Şu an itibarıyla Kırmataş Köyü civarındaki 1 adet mermer
ocağı faal durumdadır.
HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 21
2-TARIM
Bitkisel Tarım:
İlçemizde sulama suyunun azlığından dolayı çiftçilerimizin büyük çoğunluğu kuru
tarım yapmakta bu da tarımda verimliliği düşürmekte ve alternatif ürün yetiştirme olanaklarını azaltmaktadır. Münavebeye girecek bitki çeşidi kısıtlı olduğundan araziden istenen verim alınamamaktadır. Bitkisel tarım; düz arazilerde makine ile yapılmakta,
makinelerin giremediği arazilerde basit aletlerle yapılmaktadır. Sulu alanlarda ise genelde
sebze, meyve ve tütün yetiştirilmektedir. 2007 yılı D.G.D. Projesinden 1359 çiftçi yararlanmış olup 125.552 dekar arazi destekleme amaçlı kayıt altına alınmıştır.
Tarımsal Ürünler:
İlçemizde yetiştirilen ürünler susuz arazilerde buğday, arpa, mercimek, nohut, kavun,
karpuz ve bağlarda üzüm yetiştirilmektedir. Suyun olduğu bölgelerde daha çok meyve
bahçeleri, tütün, çeltik, yonca sebze vb. ürünler yetiştirilmektir. Sarıçanak ve Yazgı köylerinde bulunan seralarda sebze yetiştirilmektedir.
İlçemiz merkez ve köylerinde çiftçilere yapılan ziyaretlerle zirai eğitim ve yayım çalışmaları yapılmıştır. Çiftçiler teknik konularda aydınlatılmaya çalışılmaktadır.
İl Müdürlüğümüzün Yatırım Projelerinden olan İl Özel İdare Destekli ‘Yabani Antep
Fıstığı Aşılama Projesi Kapsamında ‘ İlçemizde Dadaş, İncekavak, Ülgen ve Hazro Merkezde Yabani Antep Fıstığı aşılamasında yabani melengiç ağaçlarına 4500 aşı gözü kullanılarak toplam 1300 ağacın aşılaması yapılmıştır.
Üretilen buğdayın büyük bölümü T.M.O ne satılmaktadır. Diğer ürünler iç piyasaya
satılmakta veya iç tüketimde kullanılmaktadır. Bağlarda yetişen üzümlerden kaliteli
üzüm pekmezi, pestil sucuk ve şıra yapılmaktadır.
3-HAYVANCILIK
Hazro İlçesindeki hayvan varlığı genellikle yerli ırklardan oluşmaktadır. Fakat İlçemizde aktif suni tohumlama çalışmaları sayesinde yerli ırktan kültür ırkına geçiş süreci
hızlanmaktadır. Bu geçiş sürecinde melez hayvanlar önemli bir sayı teşkil etmektedir.
22 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
İlçemizdeki Kurum Türleri ve Sayıları *
Kurum Türleri
Anaokulu (Bağımsız Anaokulu)
8 Yıllık
İlköğretim Okulu
5 yıllık
Sayılar
1
6
31
Kız Meslek Lisesi
1
Halk Eğitim Merkezi
1
Öğretmenevi ve Akşam Sanat Okulu
1
Mesleki ve Teknik Eğitim Merkezi
Toplam
K
Bağımsız Anaokulu: Kardelen Anaokulu
1
42
8 Yıllık İlköğretim Okulları: Atatürk(Merkez), Cumhuriyet(Merkez), Dadaş(Köy),
Gözlüköyü(Köy), Kırıkkaşık(Köy), Kırmataş(Köy)
Kurum Türleri, Yerleşim Yeri ve Cinsiyete Göre Öğrenci Sayıları *
Genel
Müdürlük
Yerleşim
Yeri
Erkek
Genel Müdürlük
Kız
Yerleşim Yeri
Erkek
Kız
Köy
1575
1554
Şehir
663
573
Kız Teknik Öğretim Genel
Müdürlüğü
Şehir
0
54
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
Şehir
228
51
İlköğretim Genel Müdürlüğü
* Veriler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün 2011-2014 yıllarını kapsayan stratejik planından alınmıştır.(4)
HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 23
HAZRO KÖYLERİ (5, 6, 7)
Bu kategoride toplam 25 sayfa bulunmaktadır ve şu anda bunların 25 tanesi görülmektedir.
1889 yılında yayınlanan Şemseddin Sami’nin Kamusu Alam isimli c.3.s.1964’de Hazronun 80 köyü olduğu ifade edilmektedir.
Ağartı
Bayırdüzü
Bağyurdu
Dadaş
Gözebaşı
Gözlü
Gürlek
Hazro
Kavaklıboğaz
Kırkkaşık
Kırmataş
Koçbaba
Kulaçtepe
Meşebağları
Mutluca
Ormankaya
Sarıerik
Sarıçanak
Terdöken
Uzunargıt
Varınca
Yazgı
Çitlibahçe
Ülgen
İncekavak
24 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Hazro köyleri
AĞARTI
Ağartı, Diyarbakır (Amed) ilinin Hazro ilçesine bağlı bir köydür.
Tarihçe köy 80 yıl önce Sofi Süleyman adında soyu seyit (muhteber Allah dostu bir
zat 4 oğlu 2 kızı) ile köye gelmiş ve yaklaşık 10 sene sonra vefat etmiş tahmini 5-10 sene
sonra oğulları köyün bir kısmını yapmış oldukları hayvancılık vesilesiyle eski sahipleri
olan Salim Bey ve ailesinden satın almışlar ve zamanla bütün köyü satın almışlar şuan
işletme halen Süleymanoğlu ailesi elindedir ve aile kendi bölgelerinde (Mala Apo) adıyla
anılan büyük bir ailedir. Köyün Kürtçe ismi(Cirnoqî)'dir.
Kültür
Mala Apo köklü bir Kürt ailesi olduğundan olacak kültür çağdaş geleneklerinden
taviz vermemişlerdir. Köy bölgelerinde misafir perverlikleri ile ve dini bütünlükleriyle
tanınıp aynı zamanda saygı duyulan insanlardırlar. Aile bireyleri dışarıdan yapılan tüm
kışkırtmalara rağmen birliklerini korumaktadırlar. Bunu da aile büyüklerinin geçmişten
beri kendilerine gösterdikleri dini ve insani öğretiler ile başarmışlardır.
Hayata Bakış
Aile (ırka, cinsiyete ve sosyal statüye yönelik her türlü ayrımcılığa karşı olup, ırk ve
cinsiyetin ''insan'' gerçeğini değiştirmediğini, kimsenin kimseden üstün olmadığını, insanları üstün eden düşüncelerinin olduğunu savunmaktadırlar.)
Coğrafya
Diyarbakır iline 70 km Hazro ilçesine 17 km uzaklıktadır. Köyün düz ve büyük bir
coğrafyası vardır arazisi yaklaşık 13.000 dönüm olup tahmini 5.000 dönümü sulu arazi
olarak kullanılmaktadır.
İklim
Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Toprakları bereketli olup toprak
bakımını en üst düzeye taşımışlardır.
HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 25
Nüfus
Yıllara göre köy nüfus verileri
2013
2000
1997
255
boşaltılmıştı
boşaltılmıştı
BAYIRDÜZÜ
Bayırdüzü, Diyarbakır ilinin Hazro ilçesine bağlı bir köydür.
Diyarbakır iline 80 km, Hazro ilçesine 10 km uzaklıktadır.
Bayırdüzü köyünün diğer adı da Bazmardır bu köyde mermer ocağı bulunmaktadır
İle Uzaklığı:
İlçeye Uzaklığı:
Rakım:
81km
7km
1110m
Nüfus
Yıl
2012
2011
2000
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
265
137
258
136
160
75
Erkek
128
122
85
ÇİTLİBAHÇE
Tarihçe
Köy eskiden bir ermeni köyü olması sebebiyle halen arsa, ova ve mevki isimleri Ermenicedir. Köy’e yerleşmeler olmuştur ilk köye giriş yapan mehla jorin (yukarı
mahhale)köy sakinleridir
26 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
İklim
Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Köyün çevrelerindeki dağların
geneli Defne ağaçlarıyla kaplıdır. Ve çevre köylere nazaran su bakımından bayağı zengindir ve toprakları da elverişlidir.
Nüfus
Yıl
2012
2011
2000
1990
1985
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
320
156
333
166
384
165
1.321
645
1.235
589
Erkek
164
167
219
676
646
Ekonomi
Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.
DADAŞ
Dadaş, Diyarbakır ilinin Hazro ilçesine bağlı bir köydür.
Diyarbakır iline 80 km, Hazro ilçesine 10 km uzaklıktadır. Köyün iklimi, karasal iklimin etki alanı içerisindedir. Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.
Nüfus
Yıl
2012
2011
2000
1990
1985
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
1.485
741
1.530
767
2.067
1.048
1.837
947
1.940
973
Erkek
744
763
1.019
890
967
HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 27
GÖZEBAŞI
Diyarbakır iline 96 km, Hazro ilçesine 24 km uzaklıktadır.
Yıl
2000
1990
1985
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
539
273
521
251
580
290
Erkek
266
270
290
GÖZLÜ
Gözlü, Diyarbakır ilinin Hazro ilçesine bağlı bir köydür. Bingöl'ün Genç ilçesinden
gelen Zaza-Kürtleri tarafından kurulmuştur.
Tarihçe
Köy Kavaklıboğaz Köyü (Eyndarê/Ayndar)'nden gelenler tarafından yaklaşık 100 yıl
önce kurulmuş olup, Gomeyê Eyndarî adı Kürtçede Eyndarê/Ayndar (Kavaklıboğaz)ın
köyü(gözü)nden gelmektedir. Mıstan, Botiyan, Az, Murtezan Aşiretleriyle aynı köktendir.
Yemekler keskerun, kenker, bulgur pilavı, bulgur çorbası, et- ciğer haşlama, patates
yemeği.
Coğrafya
Diyarbakır iline 85 km, Hazro ilçesine 20 km uzaklıktadır.
Nüfus
Yıl
2012
2011
2000
1990
1985
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
1.047
537
1.090
562
1.279
646
1.143
563
1.068
524
28 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Erkek
510
528
633
580
544
İklim
Köyün iklimi, karasal iklimin etki alanı içerisindedir.
GÜRLEK
Diyarbakır iline 94 km, Hazro ilçesine 22 km uzaklıktadır.
İle Uzaklığı:
İlçeye Uzaklığı:
Rakım:
84km
12km
835m
Nüfus
Yıl
2012
2011
2000
1990
1985
Sağlık Evi
Sağlık Ocağı
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
755
353
987
470
692
340
1.226
636
1.131
541
Yok
Yok
PTT Şubesi
Yok
PTT Acentası Yok
Erkek
402
517
352
590
590
İlköğretim Okulu Var / Faal Değil
Taşımalı Eğitim Yapılmıyor
Su Şebekesi
Kanalizasyon
Su Kontrolü
Yok
Var
Yapılmıyor
KAVAKLIBOĞAZ
Tarihçe
Kavaklıboğaz köyü’nün insanları aslen Bingöl’ün Genç ilçesinden gelmektedir. Kürtçe'nin Zazakî lehçesinde ismi Eyndar dır. Mıstan, Botiyan, Az, Murtezan aşiretleri ile
aynı köktendir. Köy halkı Kürt Milleti'nin Zaza koluna mensup olup, köy halkının ana
dili Kurdî-Zazakî (Dimilkî)'dır.
HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 29
Bu köyden en az beş altı köy oluşmuş. Köyde tarihi eserler bulunmaktadır. Eskiden
kalma mağaralar ve tarihi eserler bulunur.
Kültür
Kürt kültür gelenek ve görenekleri yaşanmaktadır.
Gelenekleri eskiye dayalıdır.
Coğrafya
Diyarbakır iline 84 km, Hazro ilçesine 16 km uzaklıktadır.
İklim
Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir.
Nüfus
Yıl
2012
2011
2000
1990
1985
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
773
398
771
399
658
316
626
300
583
270
Erkek
375
372
342
326
313
Ekonomi
Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.
KIRMATAŞ
Kırmataş, Diyarbakır ilinin Hazro ilçesine bağlı bir köydür.
Tarihçe
Kırmataş köyünün orjinal ismi Zoxbrim'dir.bu ismin nerden geldiğini ve niçin Zoxbrim diye adlandırıldığını açıklayacağız. Bu köyün kurucusu Zor Brimdir. Bu isim 5.yy
30 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
da Mayafarqinbatkan aşiretinden, askeri komutan olarak Zoxbrime bir kale yapıp yerleşmiştir. Köyün ismini de Farsça kendi adını vermiştir. Zor Brim Çetin İbrahim anlamına gelir. Zor Brim'den bugüne köyde yaşayan aileler kabilelere ayrılmıştır. 1-Abbas
ailesi 2-Avdılakya ailesi 3-Guro ailesi 4-Amera ailesi 5-Şemsihankiya ailesi 6-Sofi ailesi
olarak bu aileler köyün ilk kuruluşundan beri ikametgâhlarını Zoxbrimde devam ettirmektedirler. Zaman zaman bu aileler içerisinde küçük sebeplerden dolayı kan davaları
olmuştur neticede köy halkının barışa ve kardeşliğe vermiş olduğu önemden dolayı civar
köylerdeki gibi uzun süreli ve intikam güderek sürdürülmemiştir. Bir kez barıştığı zaman
ikinci kez kesinlikle kardeşlik, sevgi ve hoşgörünün dışına çıkılmamıştır. Köyün tarihi
sosyoekonomik geliri hayvancılık ve tarıma dayalıydı. Son yıllarda teknolojinin gelişimiyle mermer ve çok değerli taş ocaklarının keşifleriyle yeni ekonomik yarar sağlamıştır.
Kırmataş köyünde ilköğretim okulu, bir sağlık ocağı, bir ziraat odası bulunmaktadır.
Kültür
Köyün gelenek, görenek ve yemekleri hakkında bilgi yoktur.
Coğrafya
Diyarbakır'a 70 km, Hazro'nun 20 km uzaklıkta olup Hazro'nun batısında yer almaktadır. Köy dağın yamacında yer alır önü ova, arkası ormanlıktır.
İklim
Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir.
Nüfus
Yıl
2012
2011
2000
1990
1985
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
1.127
549
1.102
539
947
465
714
346
884
434
Erkek
578
563
482
368
450
HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 31
Ekonomi
Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Köyde bulunan mermer taş ocaklarında yaklaşık otuz kişi çalışmaktadır.
KOÇBABA
Koçbaba, Diyarbakır ilinin Hazro ilçesine bağlı bir köydür.
Tarihi
Köyün eski ismi Hondof olup cumhuriyetle birlikte Koçbaba ismi verilmiştir.
Kültür
Köyün gelenek, görenek ve yemekleri hakkında bilgi yoktur.
Coğrafya
Diyarbakır iline 82 km, Hazro ilçesine 10 km uzaklıktadır.
İklim
Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir.
Ekonomi
Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.
KULAÇTEPE
Tarihçe
Eski adı ( Gündey Reşit Keya dır)Gome Şikeftan'dır.
32 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Kültür
Köyün en meşhur yemeği tırşık(güveç) pirinç pilavı ve kavurma dır köy peyniriyle
meşhurdur.
Coğrafya
Diyarbakır iline 82 km, Hazro ilçesine 10 km uzaklıktadır.
İklim
Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir.
Nüfus
Yıl
2012
2011
2000
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
140
73
124
69
159
81
Erkek
67
55
78
Ekonomi
Köyün ekonomisi genelde toprak üzerinedir. Bunun yanın da hayvancılık da geçim
kaynağıdır.
MEŞEBAĞLARI
Tarihçe
Ermenice eski ismi Şikefta olan köyün daha sonra bademi üzümü ile meşhur köye yakışan ismi vatandaşların isteğiyle bu şekilde değiştirmiştir.
Kültür
Köyün görenek ve hakkında bilgi yoktur. Tek bilgi eceli ile nadir insan öldüğüdür.
Kan davası nedeniyle geçmişten günümüze 100 kadar insanın öldüğü tahmin ediliyor.
HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 33
Coğrafya
Diyarbakır iline 81 km, Hazro ilçesine 23 km uzaklıktadır.
İklim
Köyün iklimi, karasal iklimin etki alanı içerisindedir.
Nüfus
Yıllara göre köy nüfus verileri
2007
2000
1997
782
511
590
MUTLUCA
Tarihçe
Köyün Kürtçe adı BERBUŞ olup daha sonra değiştirilerek Mutluca olacak günümüzde resmi olarak geçmektedir. Berbuş un anlamı Kürtçedeki 'ber beroşk'tan gelmektedir. Ber beroşk güneşi gören anlamındadır.
Kültür
Martın son haftası ve nisanın ilk haftası kara çarşamba denilen günlerinde herkes
toplanıp güzel kokan dağ esintisinde meşhur otlu bulgur pilavı pişirilip topluca yenilmektedir. Ayrıca kış aylarında gebol denilen güzel yemeği de yapılmaktadır.
Coğrafya
Diyarbakır iline 84 km, Hazro ilçesine 12 km uzaklıktadır. Koyun ortasından tek yol
geçmektedir. Koyun çıkışında eşsiz bir manzarası olan boğazı vardır. Bu boğaz o bölgede
diğer ilçelerle olan tek bağlantı yoludur. Bu yüzden koy coğrafi konum açısından bölgede
çok önemli bir yere sahiptir.
34 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
İklim
Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Köy dört mevsimi de yaşamaktadır.
Nüfus
Yıl
2012
2011
1990
1985
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
21
7
19
8
377
182
365
171
Erkek
14
11
195
194
ORMANKAYA
Tarihçe
Köyün çevresinde yıkık bir kilise bulunmaktadır
Kültür
Köyün gelenek, görenek ve yemekleri hakkında bilgi yoktur.
Coğrafya
Diyarbakır iline 94 km, Hazro ilçesine 18 km uzaklıktadır.
İklim
Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir.
Nüfus
Yıl
2012
2011
2000
1990
1985
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
685
355
724
370
503
243
814
398
728
350
Erkek
330
354
260
416
378
HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 35
Ekonomi
Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.
İle Uzaklığı:
İlçeye Uzaklığı:
Rakım:
79km
21km
1180m
Nüfus
Yıl
2012
2011
2000
1990
1985
Sağlık Evi
Sağlık Ocağı
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
454
223
443
222
366
176
329
170
475
237
Yok
Yok
PTT Şubesi
Yok
PTT Acentası Yok
Erkek
231
221
190
159
138
İlköğretim Okulu Var / Faal Değil
Taşımalı Eğitim Yapılmıyor
Su Şebekesi
Kanalizasyon
Su Kontrolü
Yok
Var
Yapılmıyor
SARIÇANAK
Tarihçe
Köy 1915 yılına kadar. Müslüman Kürtlerin ve Ermenilerin birlikte yaşadığı bir köydür.1915 Ermeni tehcirinden sonra sadece Müslüman Kürtlerin yaşadığı bir köy olarak
günümüze kadar varlığını sürdürmüştür. Sarıçanak köyünün Kürtçe ismi Xıncika
dır.1980 ihtilalinden sonra ismi Sarıçanak olarak değiştirilmiştir.
Coğrafya
Diyarbakır iline 63 km, Hazro ilçesine 9 km uzaklıktadır. Köy ana yola 1 km uzaklıkta
ve Hazro çayı kenarındadır. Çayın bulunduğu çukurdadır. Bu yüzden yazları çok sıcak
36 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
olur. Yaz aylarında dere suyu çeltik tarlalarını sulamak için köyün batısındaki tepelere
kanallar yardımı ile aktarılır bu yüzden dere yaz aylarında kurur.
Köy Dicle nehrinin bir kolu olan Hazro çayının kenarında bulunan bir küçük tepenin
üstüne yerleşmiştir. Etrafında da çok yüksek olmayan tepelerle çevrilidir. Kuzeyinde
Hazro, güneyinde Düzevler, batısında Varınca, doğusunda ise Silvan yer alır. Deniz seviyesinden 550 metre yüksekliktedir.
İklim
Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir.
Nüfus
Yıl
2012
2011
2000
1990
1985
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
290
144
297
151
349
182
580
269
436
210
Erkek
146
146
167
311
226
Köyde 5 aile yaşamaktadır; Bu aileler Yenikan, Mazak, Dilsiz, Çetin, Arca aileleridir.
Köyün % 50'sini Arca ailesi oluşturmaktadır. Köyün köklü ailesi Yenikan ailesidir Köyde
Ermeni ve Müslümanların beraber yaşadığı tarihten bu yana çok fazla değişiklik olmamıştır
Lice depremi esnasında köye gelenlere Hacı Abdülhamit Yenikan (Hacı Hamo ) tarafından
arazi verilerek yerleşmeleri sağlanmıştır. Köyden kentlere çok göç olduğu için nüfusu pek
değişmemektedir. İş alanları olmadığı için her sene aileler Diyarbakır’a veya başka şehirlere
göç ederler. Bu yüzden köyün nüfusunda fazla bir değişiklik olmamaktadır.
Köye bağlı bir mezra vardır. Düzevler; Düzevlerin nüfusu 100 kişi kadardır.
Ekonomi
Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Köyde 2006 yılında bir hayvan çiftliği kurulmuştur. Bu çiftlikte sığırlar yetiştirilmektedir.
HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 37
Köyde tarım hayvancılıktan daha fazla yapılır bu yüzden köyün geçimi genellikle tarıma dayanır.
Nohut, mercimek, arpa, buğday, tütün, pirinç, bahçe tarımı yapılır.
Sarıçanak 98 isimli makarnalık buğday çeşidi bu köyde ıslah edilmiştir.
Köyde ilköğretim okulu vardır. Köyün içme suyu olan eski şebeke Y.S.E. MÜD tarafından 1968 tarihinde yaptırılan köy çeşmesi* son zamanlarda kuraklıktan nasibini alarak
azaldı ve yeni içme suyu şebekesi 2005 te yapılmıştır PTT şubesi ve PTT acentesi yoktur
ancak bir sabit telefon santrali vardır. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Köye ulaşımı sağlayan yol asfalttır elektrik ve sabit telefon vardır. Köyde ortaokul ve lise olmadığı için
öğrenciler ortaokulu ve liseyi Hazro veya Diyarbakır’da okuyor.
Köyde Güneydoğu Tarımsal Araştırma'nın 3 adet deneme alanı mevcuttur(buğday
arpa, mercimek nohut, yem bitkisi denemeleri).
TERDÖKEN
Coğrafya
Diyarbakır iline yaklaşık olarak 70 km, Hazro ilçesine 23 km uzaklıktadır.
İklim
Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir.
Nüfus
Yıllara göre köy nüfus verileri
2007
2000
1997
150
120
84
Ekonomi
Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.
38 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Osmanlı vakıf kayıtlarına göre 1500 yılında Şeyh Şehabeddin’in savaş kazanması üzerine Osmanlı bu ve 11 köyü Şeyh Şehabettin’e vermiştir.
UZUNARGIT
Coğrafya
Diyarbakır iline 70 km, Hazro ilçesine 4 km uzaklıktadır.
İklim
Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir.
Nüfus
Yıl
2012
2011
2000
1990
1985
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
126
60
116
58
153
74
575
283
666
319
Erkek
66
58
79
292
347
Ekonomi
Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.
VARINCA
Tarihçe
Köyün eski ismi Küfercin'dir ve Köyün tarihi eskilere dayanır buna işaret olarak köyde
var olan eski ev harabeleri, eski yazma mezarlar ve köyde çıkan bazı küp benzeri ev eşyalarıdır. Köy eskiden Ermenilerin yaşadığı bir yerdir. Birinci dünya savaşıyla Ermenilerin
terk ettiği köye hayvancılıkla yaşayan göçebe aileler ve kan davalarından kaçan aileler
yerleşmiştir.
HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 39
Kültür
Köyde pişirilen birçok yöresel yemek vardır; tırşık, mastawe, meftune, borani, cimilig,
gebol Köyde erkekler eskiden şalvar, puşu ve küm denilen bir şapka giyerlerdi.Halen de
giyenler vardır. Köy kadınları ise (şal)var, lastik ayakabı, beyaz bir tülbent(şerık) (işlemelerinde yeşil, kırmızı, sarı ve beyaz gibi renkler ağırlıktadır) ve el işlemeli bir hırka giyerler.
Coğrafya
Diyarbakır iline 64 km, Hazro ilçesine 10 km uzaklıktadır.
İklim
Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir.
Nüfus
Köyde 11 aile yaşamaktadır; ekici, hasanoğlu, kabaiş, kağanarslan, ocaktan, ütenkuş,
söyler, şamar, ülken, yaşedici, (?)
Nüfus
Yıl
2012
2011
2000
1990
1985
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
395
211
402
215
410
198
496
245
392
194
Ekonomi
Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.
40 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Erkek
184
187
212
251
198
ÜLGEN
Tarihçe
Köy ismini Mergafarkin (Silvan) beylerinin tatil ve dinlenme yerleri olarak kullanıldığı
için Merani (erkeklerin yeri) anlamında adı almıştır. Resmi Osmanlı kayıtlarında Yavuz
Selim döneminde eyalet olduğu ve beylikle yöneltildiği kayıtlarda mevcuttur. 1950 yıllara
kadarda Silvan ilçesinin nahiyesiydi. Hazro, 1950 yılında ilçe olunca, Ülgen köyü Hazro'ya
bağlanmıştır.
Kültür
Köyün düğünlerde kayış oyunu, kurt kuzu oyunu, yüzük bulma oyunu vardır. ve yemekleri kürtçe "Helise" denilen sövürme, Kürtçe "Gebol" adı verilen yemek ve Kürtçe
"mehir" denilen ayran çorbaları vardır. Köy’de bulunan ziyaret felçli hastaları iyileştirdiğine inanılır özellikle perşembe günleri ziyaretçi akınına uğrar.
Köyde Merani ziyareti vardır.
Coğrafya
Diyarbakır iline 85 km, Hazro ilçesine 13 km uzaklıktadır. Yukarısında Nergiz suyu
yer alır. Meraları dağınıktır özellikle Kaniya Püşkülün üst tarafında bulunan gölet mezre
mükemmeldir. Hodik de eşsiz bir doğaya sahiptir
İklim
Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Dağlarda ufak tefek ormanlar
yer alır.
Nüfus
Yıl
2012
2011
1990
1985
Nüfus Bilgileri
Toplam
Kadın
268
124
262
120
568
274
694
340
Erkek
144
142
294
354
HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 41
Ekonomi
Köyün ekonomisi tarım; nohut, mercimek, buğday, kavun yetiştirilmektedir.
Hayvancılığa; Küçükbaş (keçi, koyun), büyükbaş(dana, inek) ve kümes hayvancılığı
(ördek, kaz, tavuk, hindi) geçim kaynaklarıdır.
YAZGI
Yazgı, Diyarbakır ilinin Hazro ilçesine bağlı bir köydür. Eski Adı Barkuş olan köyün
üç mezrası vardır.
Diyarbakır iline 72 km, Hazro ilçesine 8 km uzaklıktadır. Köyün iklimi, karasal iklimi
etki alanı içerisindedir. Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.
Altyapı bilgileri
Köyde, yeni yapılmış 8 derslikli bir ilköğretim okulu vardır ve çevre köylerden de bu
okula öğrenci gelmektedir. Köyün içme suyu şebekesi vardır ayrıca kanalizasyon şebekesi,
sağlık ocağı ve sağlık evi vardır. Köy’e ulaşımı sağlayan yol asfalt olup köyde elektrik ve
sabit telefon vardır. Köyde modern tuvalet, yas evi ile yas evi meydanı ve imam evi köylülerin imecesiyle yapılmıştır.
Nüfus
Yıllara göre köy nüfus verileri
2009
2007
868
556
KAYNAKLAR
1-http://tr.wikipedia.org
2- https://www.google.com/maps/@38.2042624,40.7745561,10z
3- http://tr.wikipedia.org/wiki/Hazro
4-http://www.hazro.gov.tr/default_b0.aspx?content=180
5-http://tr.wikipedia.org/
6-http://nedir.antoloji.com/
7-http://www.yerelnet.org.tr/
42 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
HAZRO PANAROMASI
(Doç. Dr. Meki Bilici)
HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 43
44 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 45
YILLIKLARDA
VE KAYNAKLARDA
HAZRO İLÇESİ
YILLIKLARDA VE KAYNAKLARDA HAZRO İLÇESİ
1936 Yılı Hazro
HAZRO NAHİYESİ
Silvan kazasının iki nahiyesinden biri olan Hazro Nahiyesi 47: köylü 6646 Nüfuslu
büyük bir nahiyedir. Merkezi Hazro köyüdür.
Diyarbekir'e 60 ve Silvan'a 25 kilometre mesafede ve Şiııışim Dağının eteğinde bulunan Kekân, Zoğnuç, Kobik, Ayniibrik, Tahtan ve Şeyh Şahap adındaki küçük köylerle
sarılmış bir ovaya nazırıdır.
Başnıktan ayrılan yolla 20 kilometrelik bir mesafededir. Başnıktan sonra solda Tercil
Kalesini bırakarak uzun bir boğazın eteklerinde bulunan Zoğnuç köyünden bir az yukarıdadır. Keferem karyesi geçilip de ağaçlıklı bir yokuş tırmanıldı mı Hazroya ulaşılır.
Hazro beş mahalleli büyük bir kasabadır. Mahalleleri şunlardır: Topala, Cami, Bahçe,
İşkal, İlhan. 684 evli ve 1300 Nüfusludur. 10 Dükkân ve 2 resmî daire vardır.
Evlerin çoğu taş yapı ve iki katlıdır. Sokakları dar ve çamurludur. Kasabanın ortasında
bir kaya üzerine bina olunmuş ve sonra minaresiyle birlikte büyük bir tamir görmüş olan
tek kubbeli bir cami vardır. Bu camiye de Silvan’dakiler gibi (Acem) camii denilmektedir.
Hazroya bir kilometrelik mesafede ve adını taşıyan bir tepenin üzerinde (Şahabüddin)
yatırı ve yine bu nahiye dâhilinde ( Şeyh Şapur ) un mezarı vardır.
YILLIKLARDA VE KAYNAKLARDA HAZRO İLÇESİ ║ 49
Hazro beylerine ait harem ve selâmlık kısımlarını ihtiva eden iki muazzam yapı
köyün en güzel bir yerine kurulmuştur. Geniş bahçesinde çiçeklerin her türlüsü yetiştirilmektedir.
Hazro’da beş ve dışında 20 ye yakın çeşme sayılır. Nahiyenin havası mutedil ise de
çok pirinç yetiştirilmekten mütevellit bataklıklar mezrağı hastalıkların hüküm sürmesine
sebebiyet veriyor.
Halkın medeniyete kabiliyetleri ve hükümete sadakatları çoktur. Çobanlık, çiftçilik
ve mekkârecilikle mayişetlerini temin ederler.
Ziraî mahsulâtı
Nahiyede en fazla buğday, arpa, nohut, tütün, pirinç, pamuk ve darı yetişir.
Odun ihtiyacı Honduf, Şimşim, Halhal, Dadaş, Ayındar, Resûl- ayin köylerindeki eşhasa
ait baltalıklardan temin olunur. Nahiyede erik, elma, zerdali, badem, armut ve üzüm yetişir.
Hayvanatı
En ziyade koyun, ikinci derecede keçi, inek öküz, manda, at, katır ve eşektir.
Yağ ve peynir yapılmakta isede iptidai usullerledir. Kaba yün; ile pamuktan bez ve
kilim gibi şeyler dokunur. Hububat ve hayvanatın bir kısmı Diyarbekir, Urfa, ve Muşa
ihraç olunur.
İdhalâtı da Avrupa eşyasıdır. Yine bu merkezler vasıtasile celbolunur.
Hazronun, Handuf köyü civarında kükürtlü bir demir madeni keşî olunmuşsa da işletilmemiştir. Nahiyenin bazı yerlerinde kömür' madeni, lüle çamuru ile çoktan beri metriik çakmak taşı madni ve değirmen taşı ocağı vardır.
Hazro nahiyasinin 1296 tarihinde usulü tahriri hitam bularak yeni vergisinin bir yük,
6974 kuruş 18 paraya baliğ olduğu eski kayıtların tetkikinden anlaşılmıştır.(2)
50 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
1973 yılı Hazro ilçesi(1)
HAZRO ILCESI
Hazro kasabası, Güneydoğu Torosların güneye uzayan kollarından biri olan Girihabo
Dağının meyilli ve engebeli yamaçlarında kurulmuştur. Rakımı 1030 m. dir. Kasabanın
etrafı dağlarla çevrilidir. Ovaya, güneyde bulunan ve Zuğur denen dar boğazla açılır. Bu
boğazın sağ tarafında Biler Dağı doğuya doğru uzanır, sol taraftaki Kabil dağı ise batıya
doğru yöneliktir. Kuzeyde bulunan Çoban dağları, Biler dağına batı-doğu istikametinde
paralel bir durumda bulunur.
Hazro'nun güneybatısında ve 3-4 Km. mesafede tarihî Tercil Kalesi bulunur. Asurlular
zamanında buraya Hataro denildiği ve Hazro adının da bu Hataro'nun bozma bir
şeklinden geldiği söylenir.
Diyarbakır bölgesi Osmanlı topraklarına katıldığı zaman Hazro'nun bu eyâlete bağlı
24 sancaktan birini teşkil eylediği bilinen bir gerçektir. 1871 (H. 1277) tarihli «Diyarbekir Salnamesi» Hazro'yu, Silvan'a bağlı bucak olarak göstermektedir. 1954 te ilce
olan Hazro, yeniden kalkınmaya, gelişmeye Cumhuriyet döneminde başlamıştır.
1995 yılında Hazro
GENEL DURUM
Silvan'm Kuzeybatısrnda ve yakın zamana kadar Silvan'ın bir bucağı olan Hazro
ilçemiz son yıllarda giderek büyümektedir. Diyarbakır'la ilişkisini D.Bakır-Siirt
şosesinden sağlar. İlçede Tercil Kalesi, Şahabuddun ve Şapur Türbeleri ve Derebeyi Saray
kalıntıları önemli tarihi zenginliklerindendir.
Bu tarihi zenginliği yanında bölgenin taşkömür ihtiyacını karşılayan önemli bir
kömür bölgesi de vardır. İlçenin çevresinde zengin petrol, demir ve kükürt yatakları da
bulunuyor.
İlçenin köyleri daha çok ilçenin orta kesimindeki dağ eteklerinde toplanmıştır. İlçe
merkezi engebeli bir alanda Uzuncaseki Dağı eteğinde kurulmuştur.
YILLIKLARDA VE KAYNAKLARDA HAZRO İLÇESİ ║ 51
Yüzölçümü
Merkez Nüfusu
Köy Nüfusu
Toplam Nüfus
Bucak Adedi
Mahalle Adedi
Köy Adedi
Mezra Adedi
419 m2
8.048
15.923
23.971
1 (Merkez)
6
24
36
Hazro Belediyesi 1943'te kurulmuştur.
TARİHÇESİ
Kuruluş tarihi çok eski olan Hazro'nun Asur tarihindeki adı "Hataro" idi. Daha sonra
"Hacra" denilmeye başlanmışta;. Bugün "Hazro" şeklini almışta.
İlçe sınırları içinde yer alan Tercil Kalesi bir zamanlar bölgenin en önemli yeriydi.
Diyarbakır Bölgesi Osmanlı Devletine katıldığında Hazro, bu eyalete ait 24 sancaktan
biriydi. 1871 Diyarbekir Salnamesi'nde Hazro. Silvan'a bağlı bir bucak olarak görünüyordu. 1945'te ilçe olan Hazro için Şemseddin Sami şunları yazmışta:
"Diyarbakır İli Merkez Sancağı'nda, Silvan İlçesine bağlı bucak merkezi, 80 köyü olan
bir bucakta..."
Basri Konyar ise şunları yazmaktadır:
"Diyarbekir'e 60 ve Silvan'a 25 kilometre mesafede ve Şimşin dağı'nın eteğinde bulunan Kekân, Zoğnuç, Kobik. Ayniibrik, Tahtan ve Şeyh Şahap adındaki küçük köylerle
sarılmış bir ovaya nazırdır. Hazro beş mahalleli büyük bir kasabadır. Mahalleleri
şunlardır: Topalan, Elhuvan. Cami, Bahçe, İşkal, İlhan. 684 evli ve 1300 nüfusludur. Evlerin çoğu taş yapı ve iki katlıdır. Sokaklar da dar ve çamurludur." (1936).
Hazro Bucağı 1954 yılında ilçe olmuştur. Hazro ilçesinin bağlı bulunduğu Diyarbakır merkez ilçeye olan uzaklığı 72 km. dir.
52 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Hazro ilçesinin 1990 yılı genel nüfus sayımına göre toplam nüfusu 23.971 dir. Bu
nüfusun 8.048'i ilçe merkezinde geri kalan 15.923'ü de köylerde yaşamaktadu. Yani nüfusun % 34'ü ilçe merkezinde, %66'sı köylerde yaşamaktadır. İlçe merkezinde yaşayan
3.984'ü kadın, geri 4.154'ü erkeklerden oluşmaktadır.
İlçeye bağlı 24 köy ve 36 mezrası mevcut olup, nahiyesi yoktur.(3)
ERMENİ KAYNAKLARDA HAZRO
Hazro
Hazro, Hızro, Khazru. Batı Ermenistan’ın Diyarbekir (Diyarbakır) Vilayeti’nde,
Diarbekir (Amid, Amit) şehrinin 70 km. kuzeydoğusunda, Khaçerdum Dağı’nın
güney eteğinde, bağlarla kaplı, buz gibi pınarlarıyla zengin bir bölgede bulunan kasaba. İlk defa, Taron bölgesinin Surb (Aziz) Hovhannes (Yeğırdut) Manastırı’nın
1445 tarihli dini fermanında “Hazrav” (klasik Ermenicede “o” harfi “av” şeklinde yazılmaktaydı) şekliyle bu isme rastlanmaktadır. XVI.-XIX. yüzyılda Tarcili (Tırcıli)
Kürt yönetimi bünyesinde (daha geç dönemde Silvan Kazası’nın Hazro köy topluluğu
merkezi olarak) bulunmuştur.
XX. yüzyıl başında Hazro’da zanaatlar, ticaret ve bağcılıkla uğraşmakta olan 400 hane
Ermeni yaşamaktaydı. Ermeniler, 2 kilise (Surb Şımavon/Şımşamonik ve Surb Astvadsadsin) ile Surb Astvadsadsin kilisesine bitişik olan İstanbul Birleşmiş Derneklerinin
kurmuş olduğu bir okula sahipti.
Hazro çevresindeki tarihi-mimari anıtlardan Aynırbırığ, Tarcal ve Çıkhır manasrırlarını sayabiliriz. Hazro köy topluluğunun, Ermenilerle meskûn yaklaşık 30 köylerinden
en büyükleri Agrak, Başneğ, Dersil, Hodnov, Cırnokh, Sıleman ve Kufercin’di. Bu yerleşim yerlerinin zanaatkârları ve özellikle dokumacıları ün salmıştı.
1895–96 Ermeni kırımları esnasında Hazro ve çevre köyleri talan edilmiş, 1915 Soykırımında ise Ermeniler tamamen yok edilmişlerdir.(4)
YILLIKLARDA VE KAYNAKLARDA HAZRO İLÇESİ ║ 53
Bir Generalin Anı Defterinden Hazro
1836 -1839 yılları arasında Osmanlı Ordusunda danışman olarak çalışan ve 1858 1888 Prusya Devleti Genelkurmay Başkanlığı yapmış olan Feldmareşal Helmut Von
Moltke Osmanlı ordusunda danışmanlık yaptığı sıralarda Hazro'dan geçmiş ve Hazro'yu
"Türkiye Mektupları" adlı kitabında şöyle anlatmıştır: ".... Akşama doğru, yani hemen
hemen yirmi dört saatlik at yolculuğundan sonra yine nefis bir dağ deresine vardık. Kıyısı
boyunca yukarı çıkarak dağların içine saptık ve bir tepenin üze-rinde, etrafı bağlarla çevrili, çınarlar, ceviz ağaçları ve kavaklarla gölgelenmiş sevimli Hazro Kasabacığını ve zarif
camiini gördük..."" ".... Kavaklar, sulanabilen her yerde inanılmayacak kadar çabuk, muazzam bir büyüklüğe varıyor. Hazro'da narin gövdeleri bir buğday tarlası gibi birbirine
sokulmuş kavaklardan bir suni koruya hayran kaldım.(5)
Diyarbakır salnamelerinde Hazro
1806 yılına ait bir belgede Hazro çevresinde çok verimli ve iyi ürün veren tarlalar,
meyve bahçeleri vardır. Buğday, pirinç, üzüm bol ve harikadır’ denmektedir (6)
19.Yüzyıl Hazro ilçesi ekonomik envanteri için Diyarbakır salnamelerine bakacağız
Silvan Kazasına Tabi Hazro Nahiyesi
Hükümet Konağı Cami-i Şerif
1
2
Dükkân
6
Fırın
2
Tekke
1
Medrese
2
Hane
619
Kilise Manastır Mekteb-i Gayr-i Müslim Samanlık
2
1
2
1
Ahır
25
Göm
4
Köşk
1
Çeşme
13
Su Kuyusu
1
Arsa
18
Oda
6
Gasilhane
2
Mağaza
2
54 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Çamaşırhane
3
Değirmen Kudretbuzu Mağarası
16
1
İncirlik
2
Bademlik
5
Çalılık
2
Palutluk
4
Harap değirmen
1
Tarla
424
Köprü
4
Bahçe
94
Ayvalık Kavaklık Çınarlık
1
63
6
Meşelik
4
Yoncalık
3
Harman
3
Bağ
1189
Söğütlük Dutluk
7
1
Sebzelik
14
Susamlık
4
Mera
4
KAYNAKLAR
1-(1973 il yıllığı)
2-Hasan Basri Konyar. Diyarbakır Yıllığı. III. Ulus matb. Ank.1936
3-2000’e 5 kala Diyarbakır İl yıllığı
4- Küçük Ermeni Ansiklopedisi, III. cilt, Yerevan, 1999.
Bölümler: Batı Ermenistan’ın Şehirleri
Bati Ermenistan Ve Bati Ermenileri Sorunlari Araştirmalar Merkezi
Köklere dönüş: Bazıları için Batı Ermenistan’a, diğerleri için Ermeniliğe
http://akunq.net/tr/?attachment_id=7505. 2011/06/06
5- www.hazrom.net
6- Ömer Tellioğlu(ed). Diyarbakır Salnameleri. DBB yay.1998 2/-188
YILLIKLARDA VE KAYNAKLARDA HAZRO İLÇESİ ║ 55
HAZRO İLÇESİ VE
ATATÜRK
Mustafa Kemal ve Hazro
Hazrolu Seyfeddin Budak’tan alınan iki hatıra: “Mustafa Kemal Paşa 16. Kolordu
Komutanı olarak Silvan’a geldiği günden itibaren onu meşgul eden önemli işlerden biri
de ordunun erzak ve iaşe durumu idi. Paşa, ailemizden en çok Mehmet Bey’le muhabere
eder, Hazro’ya geldikçe ona misafir olurdu. Bir gün yine karargâh subaylarıyla birlikte
Hazro’ya geldi ve Mehmet (Budak) Bey’e misafir oldu. O gün, öğle yemeğinde çok çeşitli
ve nefis yemeklerle ağırlanan Paşa, sofraya davet edildiği zaman: ‘Asker cephede aç iken
ben bu nefis yemekleri yiyemem’ diyerek sofraya oturmaz. Mehmet Bey hemen ortaya
atılır: ‘Paşam, askerin bir aylık ekmek ihtiyacını üzerime alıyorum. Siz yeter ki bizi bu
şereften mahrum etmeyin’ deyince hep birlikte yemeğe otururlar. Hemen o gün Mehmet
Bey 800 kile (bir kile buğday 300 kilodur), Hatip Bey 400 kile, durumu müsait olan
halktan da 500 kile buğday toplanarak Levazım Müdürü Şevki Bey’in emrine verilir.
Mehmet ve Hatip Beyler bölgeyi dolaşarak kolordunun ekmek ihtiyacının bir aylığını
HAZRO İLÇESİ VE ATATÜRK ║ 59
temin ederler.”, “Yine bir gün Paşa, Mehmet Bey’le sohbeti sırasında sorar: ‘Yine bir
gün bu taraflara gelirsem Hazro dağları beni saklar mı?’ Mehmet Bey şu cevabı verir:
“Biz de Hazro dağları da emrinizdeyiz paşam” Mehmet Bey bu hâtırasını anlatırken,
hep şöyle derdi: ‘Düşünüyorum, gerçekten Paşa buraya gelseydi verdiğimiz sözü tutabilecek miydik?” (1)(2)
16.Kolordu komutanı olarak Silvan’da görev yapan M. Kemal askerin iaşesini düşünüyordu. Paşa bir gün Hazro’da Mehmet Budak’a karargah subayları ile misafir olur.
Öğle yemeği çok mükemmeldi. Ancak paşa asker açken sofraya oturamam dedi. Mehmet
Budak Bey sofraya oturun, askerin 1 aylık ekmek ihtiyacı benden dedi. Mehmet Budak
Bey 240 ton buğday, Hatip bey 120 ton buğday ve halk da 150 ton buğday hibe
etti.(3)(4)(5)
1936 yılında tüm Diyarbekir buğday mahsulünün 7235 ton olduğunu hatırlarsak bu
verilen buğday miktarının çok önemli olduğu görülür.(6)
Mustafa kemal, Milli mücadelenin başlangıcında Hazro’da Memet Bey’in evine misafir olur. Bir gün Memet Bey’e sorar.’Hazro dağları beni korur mu diye’. İşler yolunda
gitmezse, güvenli bir yer arayışı bu. Tabii diyor ki Memet Bey Atatürk’e, ’Paşam Hazro
dağları sizi korur’ (7)(8)
M. Kemal’in bölge eşrafına çektiği telgraflar
Abdullah Beyzade Sadık, Hazro’lu Hatip Bey, Bedri Beyzade Mehmet Nuri, Hacı
Reşit Ağazede, Ali Beylere
16/3/35 tarihli telgrafnamenizle şahsıma gösterilen itimat ve muhabbet ve amal-i
mukaddesimiz için izhar edilen itimat ve muhabbet ve amal-i mukaddesemiz için izhar
edilen azim ve teminat bil vucuh mucib-i şükranımdır. Zaten sizin gibi kahraman ve vatanperver arkadaşlarımdan başka türlüsünü beklemezdim. Şimdilik kongrenin in’ikadına
intizaren Ordu ve Milli teşkilatını aynı hedef ve gaye etrafında tutmak yani hiçbir vechile,
hiçbir ecnebi boyunduruğuna girip esaret kabul etmemek vatanımızdaki milel-i İslamiyeyi makamı hilafet ve saltanat etrafına toplu tutmak ve milletlerimizin inkişafı ve saadeti
müstakbelesine el birliği ile ve her türlü mümkinat dairesinde çalışmak gibi vatan ve istiklalimize hakim bir gayeyi tahtı emniyete almak için maddi ve manevi her türlü hazırlıklarımızı yapalım… Mustafa Kemal.
60 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Mustafa Kemal Paşa’nın Hazrolu Mehmet Bey’e Yazdığı Mektup
HAZRO İLÇESİ VE ATATÜRK ║ 61
Hazro Eşrafından Mehmet Beyefendi’ye
Efendim
...Zatı alileri gibi vatanperver dindaşlarımızın vatani ve fedakarane olan muavenet ve
hizmetleriyle vatanımızın ve makam-ı hilafetimizin tahrisine matuf mesai-i meşruanızda
ergeç naili muvafakiyat olacağımız hakkındaki kati kanaatım layetezelzeldir. Ankarip
ümmet-i İslamiyenin Avrupalı müstevlilerden tahlisi hususundaki muvafakiyat haberlerini zatı alinize inşallah tebliğ ederim. Ahvalı mahalliye hakkında beni sık sık tenvir ve
öteden beri devam edegelen hidamatı vataniyede ve bilhassa ahalimizin irşadı hususunda
kemal-i azm-u sebat ile devam buyurmanızı rica eder, gözlerinizden öperim efendim
Büyük Millet Meclisi Reisi M. Kemal (9)
Silvan-Hazro eşrafından Mehmet Bey’e
İd-i said-i adhayi büyük millet namına tebrik eder, bu vesile ile de vatan ve milletimizin tamamıi-i tahlisine matuf mesa-i milliyede nail-i milliyede nail-i muvaffakiyet etmesini Cenab-ı Kibriyadan tazarru eylerim efendim
Büyük Millet meclisi Mustafa Kemal(9)
62 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
AVNİ DEDE ATATÜRK'ÜN DİYARBAKIR'A GELİŞİNİ ANLATTI
İlçemize Bağlı Hazro Nahiyesinde 1920 Yılında Doğan Avni Budak, Babasının
Dostu Olan Atatürk'ün, 16. Kolordu Komutanı İken Diyarbakır'a geldiğini Söyledi.
Osmanlı İmparatorluğu'nun dağılma sürecine girdiği, yurdun her tarafının düşman orduları tarafından işgal edildiği ve savaşın en yıkıcı dönemi olan 1920 yılında dünyaya
gelen Diyarbakırlı Avni Budak, milli mücadele dönemine ilişkin aile büyüklerinin hatıralarını anlattı. Zirkan aşiretinin yaşayan en büyük varislerinden olan 88 yaşındaki Avni
Budak, Atatürk'ün, babasının dostu olduğunu ifade ederek, "Babam Mehmet Nuri Bey'in
namı tüm memlekete yayıldığı için Mustafa Kemal Atatürk, kurmay albay iken babamla
tanışmış daha sonra 16. Kolordu Komutanı olduğu sırada ilişkilerini sürdürmüşler" dedi.
Babası Mehmet Nuri Bey'in Kuvayi Milliye Harp Fırkası'nda 2. dönem şartsız ve maaşsız
4 yıl milletvekilliği yaptığını söyleyen canlı tarih Avni Budak, "Mustafa Kemal Atatürk
babam ile dost oldukları için sık sık Hazro'daki aşiret evine gelir konaklanırdı.
Atatürk'ün bu ziyaretlerin birinde ağalar ve beylerle yemek yerken söylediği, 'Ağalar
ordu aç karına cephede savaşıyor. Biz burada muazzam yemek yiyoruz bu yanlış değil
mi' sözleri üzerine babam ve ailemin büyükleri askerlerin 1 aylık gıda masrafını üstlenmiştir. Babam, Atatürk'ün yanında savaşa girerek mal varlığını ve hayatını ortaya koymuştur. Milli mücadele döneminde bölgenin en büyük aşireti olan Zirkan aşireti lideri
babam Mehmet Nuri Bey hayatını ve bütün mal varlığını ortaya koydu. Bu mücadele
toprak için, vatan için, namus içindi. Birlik beraberlik içinde vermiş olduğumuz mücadele başarıyla sağlandı ve babam cumhuriyet kurulduktan sonra 1925 yılında henüz 41
yaşındayken hayata veda etti. O tarihlerde ben 5 yaşındaydım ama herşeyi çok iyi algılıyordum" şeklinde konuştu.
Milli mücadele temelinin Diyarbakır'da atıldığını söyleyen Budak, "O tarihlerde
memleketin dört bir tarafı işgalci devletler tarafından kuşatılmış ve Mustafa Kemal Atatürk, bölgenin en büyük aşiret lideri olan babama, 'Mehmet Nuri Beyefendi, memleketimizin dört bir yanı yabancı devletler tarafından işgal edilmiştir, önce onlarla cihada
kalkışacak sonra inkılap yapacağım, şayet muvaffak olamazsam beni bu Hazro dağlarında
muhafaza edeceğinize namus sözü verir misiniz' demesi üzerine babam Mehmet Nuri
Bey ise “Biz de Hazro dağları da emrinizdeyiz paşam” demesi üzerine Atatürk buna çok
sevinmiş, daha sonra bölgedeki diğer beylerden de destek almıştı. Silvanlı Sadık Ağa da
milli mücadeleye destek veren aşiret reislerinden birisidir. Diyarbakır'ın bütün eşrafları
ve beyleri milli mücadele döneminde destek vermiş, tek yürek olarak bu ülkeyi koruHAZRO İLÇESİ VE ATATÜRK ║ 63
muşlardır. Benim elimdeki belgeler bunu kanıtlıyor. Milli mücadele öncesi ve sonrası
yalnızca bizim aşiretimiz değil bütün aşiretler birlik berberlik içerisinde destek verdi.
Atatürk memleketteki bütün ağa ve beylerle görüştü ve daha sonra Sivas ve Erzurum
kongresini gerçekleştirdi. Savaş sırasında bile Atatürk babamla sık sık telgraf ile haberleşir,
savaş cepheleri hakkında karşılıklı bilgi alış verişinde bulunurdu" dedi. (10)
KAYNAKLAR
1-Şevket Beysanoğlu, Cumhuriyetin 50. Yılında Diyarbakır, 1973 İl Yıllığı, Ankara
1973, s. 95-97;
2-Şevket Beysanoğlu, Atatürk ve Diyarbakır, 1981, s. 84-86.
3 -KaraAmid Dergisi.1981.Atatürk sayısı. s:53—
4-Şevket Beysanoğlu(ed)Müze Şehir Diyarbakır. 1998.YKY yays:70
5-Şevket Beysanoğlu: M. Kemal Atatürk’ün Diyarbakır’daki Kafkas Cephesi Komutanlığı.Atatürk Araitrma Merkezi Dergisi. c.II. Sayı 5.Mart.1986.s.496
6- Usman Eti. Diyarbekir.Diyarbekir matb.1937.s.23
7-Orhan Miroğlu: Canip Yıldırım’la Hevsel Bahçesinde Bir Dut Ağacı.İletişim
yay.İst.2005.s.82
8-Şevket Beyzanoğlu: M. Kemal Atatürk’ün Diyarbakır’daki Kafkas cephesi Komutanlığı. Atatürk Araştırma merkezi dergisi. c.II.Mart 1986.sayı.5 s.)496
9-KaraAmid Dergisi.1981.Atatürk sayısı..s 59.,60
10- http://www.malabadigazetesi.com
64 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
HAZRO İLÇESİ
VE KÜLTÜR
KÜLTÜR
Geleneksel Halk Oyunları:
İlçemizde depki ve el vuruşturma figürlü oyunlar yaygındır. Oyunların çoğu halay
türün-dedir. Çepik, Lorke, Çaçan, Esmer, Tik, Girani halaylarda bir fasıla sırası vardır.
Halay en az üç kişiyle oynanır, davul zuma eşlik eder. Ölçülü devinimlerle oynanır.
Ritim canlıdır. Halay iki bölümde oynanır. Birincisi sıralanmaktadır. İkincisi yürümedir.
DELİLO (GIRANİ)
Üretimde birlik, dayanışma içinde harcanan emeğin karşılığının alınmasından doğan
sevinci yansıtır. Davul zurna eşliğinde oynanır. Oyunda Delilo, Selimo, Tuh, Anne, Ayvanda yatan oğlan gibi yöre türkü ve manileri okunur. Delilo yalnız kız ve erkeklerce
oynandığı gibi karışıkta oynanır.
ESMER (HERRANİ)
Sevginin vurgulandığı bir halk oyunudur. Figürlerde incelik ve yumuşaklık vardır.
Ara müziği Herrani türküsü ile Esmerim'dir.
Esmerini biçim biçim
Ölürüm esmer için
Alem bana düşmandır
Esmer sevdiğim için
Hele yar yar kibar yârim esmerim.
Sen güzelsin esmerim, sen benimsin esmerim.
Esmer bugün ağlamış. Ciğerimi dağlamış. Kara kasın üstüne Siyah peçe bağlamış.
HAZRO İLÇESİ VE KÜLTÜR ║ 67
NENİ: Yörede çok sevilen bir halay türüdür. Özellikle düğünlerde oynanır. Kadınlı
erkekli halay çekilir. Mani söylenir.
ÇAÇAN: Halaya benzer hızlı bir oyundur.
TEK AYAK: Halay türündedir. Tek ya da karşılıklı iki grup ta oynanır.
İKİ AYAK: Çaçan oyunuyla coşanların sol ayaklarını iki kez vurup çekerek
oynadıkları bir oyundur.
ÇEPİK: Kavga, savaş ve çekişmeyi simgeler. El çırpılır, üç bölümdür; kabadayı,
hücum ve çarpışma. Erkek erkeğe, kız kıza oynanır.
KOÇERİ: (Delilonun iki ayaklı yavaş oynanışıdır. Oyuncular kol kola girerek mendil
sallayarak oynarken şu türküyü söylerler;
Dama çıkmış bir güzel.
Damı etrafın gezer.
Elinde bir deste gül.
Kendi gülünden güzel.
II. SEYİRLİK OYUNLAR:
TEŞİ-BERİ: Müzikli ya da müziksiz oynanır. Teşi, yün eğirmeye yarayan bir araçtır.
Beri ise köy kadınlarının süt sağmak için toplandıkları yerdir.
KURT-KUZU: (Guru-Pez): Oyunda yaylada toplanan sürüye kurdun saldırması
anlatılır. Çoğunlukla bayram ve düğünlerde oynanır.
III. ÇOCUK OYUNLARI:
KALE (Kal'a): Erkek çocuklar oynar. On beş kişi iki grup halinde oynar. Kaleyi
savunma oyunu olup gruplarda kazanmak için bir yarış vardır.
Dik - Mirişk (Horozla Tavuk): Horozla tavuk oyunu 9-10 çocukla oynanır. Oyunculardan ikisi tavuk, biri de horoz olur. Tavuk olan çocuklar ayakta, birbirlerinin
68 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
karşısında kollan birbirine bağlı olarak ayakta beklerler. Dik olan çocuğun görevi tavuk
olan çocuğun yanında beklemek ve diğer oyuncuların tavukların sırtına binmelerini engellemektir. Ancak diğer çocuklarda tavukların sırtına binmeye kararlıdırlar. Bunun için
çocuklardan bir kaçı diki oyalarken diğerleri de tavukların sırtına binmeye çalışırlar. Dik,
çocukları tavukların sırtına binmeden önce veya tavukların sırtından inişleri esnasında
yakalarsa yakalanan çocuklar tavukların yerine geçerler. Oyun: Tavuk ve dikin etrafını
yaklaşık iki metre çevreleyecek şekilde oynanır. Bu oyun tavukların değişmesiyle devam
edip gider.
Kevirkillı: Bu oyunda üçer kişiden oluşan iki grup vardır. Yani toplam 6 çocuk
tarafından oynanır. Bu iki grup arasında 10 m. lik mesafe ayarlanır. Oyuncular kendi
yerlerinde birer metre ara ile üç taş dikerler. Oyunun amacı karşı grubun diktiği taşları
devirmektir. Taşlan deviren karşı tarafın oyuncusu tarafından sırtında taşınır. Oyunda
taşı deviren oyuncu tekrar taş atma hakkına sahiptir. Devrilen taşlar tekrar yerine dikilir
ve oyun devam eder.
Xiçe (Düğün Oyunu): Xiçe genellikle düğünlerde, kapalı bir mekânda en az 10 kişi
tarafından oynanır. Bir kişi ebe olur. Bir metal parçası (Para) ebenin gözetiminde elden
ele dolaştırılır. Ebe kimin eline metal parçasını koyduğunu sorar. Soru sorulan kişi doğru
cevap veremezse ebe tarafından cezalandırılır. Bu ceza ebenin oyuncunun eline kemerle
vurması şeklinde olur. Soru sorulan kişi doğru cevap verirse bu sefer o kemerden silahı
eline alır ve kendisi sormaya başlar. Böylece oyun devam eder...
Make (Bir Top Oyunu): Amerikan beyzboluna benzer bir oyundur. 8-10 oyuncu
tarafından oynanır.
Önce bir çukur kazılır. Çukurdan 3-4 m. uzağa bir top veya taş bırakılır. Oyuncular
arasından bir ebe seçilir. Ebenin görevi topu çukura sokmaktır. Diğer oyuncular ise ellerindeki sopalarla topu mümkün olduğu kadar çukurdan uzağa atmaya, ebenin topu
çukura sokmasına engel olmaya çalışırlar. Oyuncular topa sopa ile vururken ebe topu
eliyle çukura sokma hakkına sahiptir.
Oyunun tekerlemesi ise şöyledir: Oyuncular sopalarını yan yana bırakıp "kin e min
e dâre kefede kin e" (kısa mısa kimin sopası daha kısa) diye tekerlemeyi tekrarlarlar. Atış
sırasını sopaların çukura olan uzaklık kısalığına göre belirlerler.
HAZRO İLÇESİ VE KÜLTÜR ║ 69
Çavgirtini (Körebe): Çavgirtini en az 6-7 kişi ile oynanan bir çocuk oyunudur. Bu
oyun daha fazla çocuk tarafından da oynanabilir. Çocuklardan bir tanesi ebe, bir tanesi
de ebenin yanında sesleyici, hakem olur. Diğer çocuklarda saklanırlar. Sesleyicinin görevi;
saklanan çocukları ebenin isteğine göre ses vermesini sağlamaktır. Mesela ebe çocuklardan birinin ses vermesini ister. Sesleyici de o çocuğun ismini çağırarak ses vermesini ister.
Bu arada saklanan çocuk saklandığı yerden o sesi çıkarır. Ebe de sesin geldiği yönden
saklanan çocuğu bulmaya çalışır. Ebe saklanan çocuğun bulunduğu yere doğru tahmin
ederse bu sefer o çocuk ebe olur. Eğer ebe doğru tahminde bulunmazsa sesleyici-ye başka
bir çocuğun ismini söyler. Sesleyicide ismi söylenen çocuğun ıslık çalmasını ister. Böylece
ebe ıslık sesinden saklanan çocuğun yerini bulmaya çalışır. Bulduğu zaman saklanan
çocuk yeni ebe olur. Böylece oyun sürer gider...
Hazro Kaymakamlığı: Zuğur’un ötesi. Hazro.1998
KADIN GİYİMLERİ
Kadın kıyafetleri çok şatafatlı ve renklidir. Dipa, atlas, canfes, martin, denen ağır
ve yünlü kumaşlardan yapılan entari giyerler. Yörede entariye fistan ya da zebun denir.
Bellerine gümüş kemer bağlarlar. Varlıklıların entarileri gümüş tellerle işlenmiştir. Kışın
kadife, ağır ve yünlü kumaşlardan atlastan entari üzerine işlemeli hırkalar giyilir. Ancak
yeni tür giysiler uçları fırfırlı bol eteklidir. Önlük, şal, kuşak ve bel bağı giyimi tamamlar. Bunlar çoğunlukla el dokuması-dır. El örgüsü yün çoraplar günümüzde de kullanılır. Başlarını "Fitoz" ve kundak başı denen şekillerde bağlarlar. Etrafı oyalı çift
"Yazma" veya oyalı "Garz" (bir nevi krep) kullanılır. Başlıklarda yüksek ya da basık olabilir. Yüksek başlıkların çevresine gökkuşağı renklerinde pu-şi bağlanır. Gümüş tepelik
ve yanaklara gümüş zülüf batakılır.
Evli olanlar başlığın üstüne ak tülbentten "Kıtan" denilen başörtüsünü bağlarlar.
Kıtanın uçları arkaya bırakılır. Ya da bel bağına tutturulur. Saç örüklerinin sonunda "saç
bağı" denilen altından yapılmış zinet sallanır. Boyunlarına altın haplar yahut dört beş
sonrada korlu kişnif gerdanlık ve kollarına Diyarbakır'ın ünlü hasır bileziğini takarlar.
Gezmelerde gümüş işlemeli ya da sade mantin çarşaf örtünürler ve yüzlerine peçe çekerler. Fakirler gündelik kıyafet olarak yazın uzun don (Tuman) üzerine basmadan; kışın
pazenden yapılmış entari giyerler.
70 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
ERKEK GİYİMLERİ
Erkek giyimleri de meslek gruplarıyla gelir durumuna göre değişir. Genellikle erkekler
Şa'ri, yezit vari, morel, medin, mantin ve haki denilen kumaştan yapılmış önü yırtmaçlı
entari giyerler. Bellerine yazın agabani, kışın şal-ku-şak bağlarlar. Entarinin altından mantin gömlek görünür. Bir kısım halk ta şalvar giyer. Üstünde işlik denen gömlek ve kırk
düğme yelek bulunur. Başlarına ise dalfes ya da fes koyarlar. Fesin etrafına agabani sarık
veya puşi sararlar. Kışın da elbisenin üstüne kürk, hırka, bir kısmı da aba giyer. Ayaklarına
kalıç fotin, foçikli kundura veya yemeni giyerler.
Yakın bir geçmişe kadar erkek çocuklar küpe takarlardı. Bunu takmadaki amaç özgürlük sembolüymüş. Bir başka söylentiye göre de erkek çocuklar kız gibi görünüp nazardan
korunsun..
Hazro Kaymakamlığı:Zuğur’un ötesi. Hazro.1998
DÜĞÜNLER
Evlilik çağma gelen delikanlıyı evlendirmeye karar veren ailesi ona uygun bir eş aramaya başlar. Alınacak kızda genellikle şu özellikler aranır.
Önce kızın ailesi oğlana denk olmalı, sonra kız sir evi idare edebilecek nitelikte,
çalışkan-düzenli, görgülü, namuslu, büyüklerine saygılı olmalı, ayrıca oğullarının
beğeneceği güzellikte olmalı. Oğlan anaları hamam, düğün, mevlit gibi yerlerde kızı
beğenir. Beğenilen kızı yakından incelemek için oğlanın yakınlarından bir kaç kadın
kızın evine görücüye gider. Hatırı sayılır, yaşlı bir kadın kızın annesine münasip bir dille
durumu anlatır. Cevap almak için üç gün sonra yine geleceğini söyler. Bu üç günlük süre,
kız tarafına oğlan hakkında bilgi edinmek için ve bu konuda düşünmek içindir. Kız tarafı
da oğlanda şu vasıfları arar: Denk bir aileye mensup mudur? Kızlarını normal bir hayat
içinde geçindirebilecek bir iş ve geliri var mıdır? Kumar ve içki düşkünü müdür? Hoş
görülmeyen alışkanlıkları; aşırı bir cimriliği veya müsrifliği var mıdır? Kaynana olacak
annesi, görümce olacak kız kardeşinin durumları nasıldır? Kızları bu evlilikte iyi ve
huzurlu bir hayata kavuşabilecek mi?
HAZRO İLÇESİ VE KÜLTÜR ║ 71
Kız tarafı bu evliliği uygun bulduğu takdirde üç gün sonra gelen kadına evet cevabı
verir. Bunun üzerine oğlanın babasıyla yakın akrabaları kızı istemeye gider. Hal hatırdan
sonra oğlanın babası veya bu işi yüklenen erkeklerden birisi, hayırlı bir işi için geldiklerini
Allah'ın emri Peygamberin kavliyle kızlarını, oğullarına eş olarak istediklerini söylerler.
Kızın babası da "Allah mesut etsin" der. Bu defa "Kesi-Biçi" yapılır. Yani kıza verilecek
başlık parası konuşulur. Söz kesiminden sonra dua okunur. Saadet temenni edilerek
kalkılır. Sonra bir hafta içinde kız tarafına şeker ve şerbet gönderilir. Şeker renkli
kâğıtlardan yapılmış külahlara konur. Külahlar bir kreple sarılarak bir tepsiye konur. Hazırlanan şerbet şişelere doldurulur. Kreple sarılıp kurdele ve güllerle süslenir. Şeker ve
şerbetin gönderilmesinden üç gün sonra oğlan tarafı şerbet içimine davet edilir. Şerbet
içiminin de ayrı bir şenliği vardır. Şeker ve şerbet tepsisi ortaya götürülerek davetlilere
gösterilir. Armağanları kız evine getirecek alayın önünde ilahi okuyan biri yürür.
Çevresinde birkaç aminci çocuk bulunur. Arkalarında "akbaşlı" denen yaşlı bir kadın
vardır. Bu kadın oğlan yanının temsilcisidir. Bunun yanı sıra kız evinde de ayrı bir eğlence
vardır. Gelenleri bir kaç kadın karşılar. Armağanlar davetlilere gösterilir. Oğlan tarafından gelenlere kahve ve şerbet ikram edilir. Ak-başlıya bir top kumaş hediye edilir. Sonra
oğlan yanı şerbet içmeye çağrılır. Oğlanın yakınları topluca kız evine giderler. Daha önce
gönderilen şerbet içilir. Bundan sonra başlık ve nişan gönderilir. Bunları oğlan evinden
bir erkek getirir. Başlığın ardından kız yanı çeyiz hazırlıklarına başlar. Kız tarafı mağaza
mağaza dolaşarak kumaşlar beğenir, elbiseler için terziye ölçüler verilir. Atlastan yatakları;
yünlü, pamuklu, allı, mavili yorganlar, rengârenk işlemeli yastıklar yapılır. Daha sonra
çeyiz eşyasından sayılan gümüş takımların teminine çalışılır.
Çeyiz hazırlama işi de bitince, düğün tarihi tespit edilir. Düğün gününden bir hafta
önce kız evine mum ve kına gönderilir. Çeyiz serimine sıra gelir. Gelinin eşyası bir veya
bir kaç odada sergilenir. Çeyiz çarşafları, hamam takımları, krepler, seccadeler, hırkalar
iplere asılır. Yatak ve yastıklar sedirde sergilenir. Nalınlar, terlikler, çoraplar, peçeteler,
şamdanlar, cezveler bir siniye konur. Buna gelin sinisi denir. Çeyizin en önemli takımları
gümüş takımlardır. Gümüş çekmece, gümüş kupa, gülaptan, gümüş işlemeli ayna, gümüş
kaplı nalın, hamam tası, çatal; kaşık, bıçak gibi.
Çeyiz üç gün süreyle sergilenir. Pazartesi günü oğlan tarafı çeyiz kaldırmaya törenle
oğlan evine götürmeye gelir. Gelen erkeklerden birisi fincan çalmaya gayret eder. Artık
düğün hazırlığına başlanır. Uygun bir veya bir kaç kadın tutularak düğüne davet gönderilir. Bu kadınlara "indekçi denir. Çarşamba günü akşama kına gecesi yapılır. Çalgıcı
72 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
kadınlar temin edilir. Türlü yemişler - çörek- 1er yenir. Türküler, maniler, mayalar
söylenir. Gelin bir odada giydirilir. Süslenir. Koluna giren iki kadın eşliğinde odasından
çıkarılır. Önde bir kadın, çevresinde mumlar yanan kına tepsisini taşır. Gelin büyüklerin
ellerinden öper. Başından şeker ve para serpilir. Türküler okunur. Gelinin annesi ve yakınları ağlar, gelin avluda dolaştırıldıktan sonra odadaki özel yerine oturtturulur.
Eğlenceler devam ederken gelinin parmaklarına kına yakılır. Daha sonra misafirler
dağılmaya başlarlar.
Perşembe günü düğündür. Öğleye doğru oğlan evinden bir kadın (Akbaşlı) kız evine
gelinlik takımı (sağdıç katı) getirir. Bu takım gelinlik rob, duvak, tel, iç çamaşırlar ve çoraptan oluşur. Gelin bir siniye oturtularak giydirilir. İkindiye doğru oğlan evinden bir
hanım topluluğu gelini almaya gelir. Toplulukta yaşlı bir kadın içinde geline ait iskarpin,
çorap, çarşaf, şemsiye bulunan bir bohçayı taşır. Kız evi gelen misafirleri çalgı ile karşılar.
İkramlarda bulunur. Gelin yine avluda dolaştırılır. Büyüklerin eli öptürüldükten sonra,
misafirlerin bulundukları odaya getirtilir. Çarşaf bohçası açılır. Oğlan evinden iki genç
kadın gelini çarşaflamaya başlar. Yüzüne peçe yerine al bir yazma örülür. Gümüşle işlenmiş Bağdat kârf ve kemmerbent tabir edilen telli bir çarşaf giydirilir. Başına şemsiye
açılarak biri kız, biri oğlan tarafına mensup iki hanım gelinin koluna girerek vedalaşılır.
Gelin evin dış kapısına çıkıncaya kadar çalgı çalınır. Türkü söylenir, başına şeker ve para
serpilir. Sessiz bir kalabalık gelini oğlan evine getirir.
Gelin oğlan evi kapısında eline verilen su dolu bir testiyi yere çarpar ve kırar. Testiyi
kırıp suyu dökmek aydınlığa işaret olarak benimsenir. Kapıdan girerken ayağının altına
bir koyun postu serilir. Postun altına da gizlice bir gem konulur.Post, gelinin koyun gibi;
uysal olması; gem ise isyankâr ve serkeş olmaması içindir. Gelin evden içeri girince bu
defa leğen ve ibrik getirilir. Sağ eli ile sol ayağı veya sol eli ile sağ ayağı yıkanır. Bunun da
uğur getireceğine inanılır. Sonra gelin gümüş nalınlarını giyerek mutfakta kaynanasının
elini öpmeye getirilir. Kaynananın elinde iki şeker vardır. Birini geline verir diğerini ise
dişiyle ikiye böler; yarısını geline verir diğer yarısını ise yer. Gelin de aynısını yapar. Sonra
gelin kaynanasının elini öper. Bu hareket iki tarafın dilini tatlılaştırmak, karşılıklı sevgi
ve saygıya dayalı bir ilişki kurmak için yapılır. Daha sonra gelin kilere götürülerek eli un
küpüne sokulur. Bu da evin bereketi için yapılır. Daha sonra gelin odaya getirilerek
büyüklerin elleri öptürülür. Kendisi için yer sofrası konulur. Oyunlar oynanır. Akşam
yemeğinden sonra gelin odasına getirilirken kapı önünde durur. Bir hanım başının üzerinde bir kılıç tutar. Gelinin eline bir yumurta verilir. Gelin bu yumurtayı kapının
eşiğine çalarak kırar ve içeri girer.
HAZRO İLÇESİ VE KÜLTÜR ║ 73
Bu arada başka bir evde damat hazırlanmaktadır. Damadın misafirleri bir odada
eğlenirken, ayrı bir odada da damat hususi berberine tıraş olur. Yanında sağdıcı ve bir
kaç arkadaşı bulunur. Damat giydirilir. Yatsıdan sonra koluna biri bekar, diğeri evli iki
arkadaşı girerek yola çıkarılır. Önünde iki meşale taşınır. İlahiler ve na-atlar okunur. Eve
geldiğinde sağdıç damadın beline bir yumruk vurarak içeri iter. Güvey içeri girince annesinin ve büyüklerinin ellerini öper, kız kardeşi yoksa mahremlerinden biri başının
üstüne Kur'an tutarak, onu odasına götürür. Damat içeri girerken evvelce kız evinden
çalınan fincanı yere çarparak kırar.
SÖZ ÜRÜNLERİ
AĞITLAR: NİNNİ
Yukardan indim aşağı.
Belimde lahur kuşağı.
Beni vuran koç uşağı.
Uy uy sebebim uy, uy uy sebebim uy.
Bebeğin beşiği çamdan.
Sallar iken düştü damdan.
Haber gelmez bey babamdan.
DEYİMLER
Zengin ve gün görmüş bir kimseyken yoksul düşen soylu bir kişi için
"Devlet Düşkünü".
Zayıf ve bitkin kimseler için "dilenci değneğine dönmüş.".
Aşırı kuşkulu kişiler için "Kıldan nem kapan".
Ansızın içinden çıkılması güç bir duruma düşen kişiye "Şap demeden şapa oturdu".
Çevresine hiçbir yararı dokunmayan kimseler için "zil zurna kör kandil" deyimleri
kullanılır.
HAYIR DUALARI
-Ayakları kıbleye erişe.
-Bastığın yerde güller bite.
-Gözlerin yarmiye.
-Kabir azabı görmiyesen
74 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
-Rabbim kimseye el açtirmiye
-Rabbim kolan kuvvet, kesene bereket vere.
İLENÇLER (BEDDUALAR):
-Allah belanı versin, köpek selam okusun,
-Biri ala seni, biri itler kimi parça parçaliye seni.
-Kızıl turt ye.
-Sütüm sahan heram, it kanı ola.
-Zıkum yiyesen.
NİNNİ (Erkek Çocuklar İçin)
Oğlım oğlım yürıdi Turna nini süridi
Tez büyi, ağıt ağlim tarlayı tiken buridi Uyısin büyısin nenni Tıpış tıpış yürüsün
nenni,
KIZLAR İÇİN
Kızım kızım kızana
Kızımı vermem hizana
Kızımın bir poto eşiği var bine gide zozana
Uyısin büyüsün nenni
Tıpış tıpış yürüsün nenni
MANİLER
Ataş koydum mangala. Zülüf değdi çankala. Sen orda ben burda. Diyarbakır dört
köşe İçinde bellor şişe, Ataş koydum mangala. Zülüf değdi çankala. Sen orda ben burda.
Nasıl bende can kala.
Diyarbakır dört köşe İçinde bellor şişe. Allah sabırlar versin. Yarından ayrılmışa.
ATASÖZLERİ
Atasözleri halkın dünya görüşünü ve deneylerini yansıtmaktadır. Halk anlatmak istediklerini pekiştirmektedir.
-Altun leğenin kan kusana ne faidesi var.
HAZRO İLÇESİ VE KÜLTÜR ║ 75
-Başın sağlığı dünya varlığı.
-Canı acıyan eşek atı geçer.
-Bezi herkesin arşununa vermezler.
Hazro Kaymakamlığı:Zuğur’un ötesi. Hazro.1998
HAZRO EFSANELERİ
Mezre Celil efsanesi
Bu efsane Hazro’nun Ülgen köyünde anlatılan bir efsanedir... Derler ki “Mezir çeşmesi” nin hemen yanında bir var vardır ve bu evin sahibi et pişirmektedir.. O esnada hamile bir hanım geçmektedir. Etin kokusuna hamile kadın dayanamaz ve etin pişirildiği
evin kapısını çalar... Ve ev sahibinden sadece bir parça talep eder.. Çünkü kadın hamiledir
dedik ya... Hamilelerde bu tip olaylara çok sık rastlanır. Bazı kadınlar vardır ki, hamile
olmadıkları zamanlarda sevmedikleri bir şeyi hamile olduklarında arzu eder ve yemek
isterler. Çünkü bu arzuları ellerinde olmayan bir istektir ve dayanılmazdır ki, kadıncağız
evin kapısını çalıyor ve bir parça et talep ediyor.
Ama gelin görün ki, eti pişiren ev sahibi öylesine cimri birisiymiş ki, kokusu çıktığı
ve bütün köyde duyulduğu halde inkar ediyor “sen yanlış koku almışsın” diyor çünkü
bizde et falan pişmiyor sözlerini ekliyor konuşmasına...
Hamile kadın öylesine üzülüyor ki ne deyeceğini şaşırıyor ve gözü o anda evin arkasındaki “Mezir Dağı” na ilişiyor... Gayri tabii olarak dilinden şu sözler dökülüyor “Eğer
yalan söylüyor iseniz bu dağ köyünüzün üstüne düşsün” bu bedduanın ardından çok
zaman geçmemiş... bir gün yerin sarsıldığını görmüş köylüler ve o sarsıntı ile Mezir Dağı
köyün üstüne düşmüş...
Anlattığımız efsanede gördük ki, beddua edildiğinde ve haklı bir gerekçesi varsa yerini buluyor ve kabul edildiği içinde insanlara zarar dokunduruyor. Halbu ki, ne vardı o
kadına bir lokma et verseydi o ev sahibi o köy o felaketi yaşamasaydı değil mi?
Efsanede olsa, bazı şeyler var ki insan inanmadan duramıyor. Bakın şu olay da Çermik
taraflarında efsaneleşmiş bir olay ve dillerde dolaşıyor. Tıpkı et vermeyen ev sahibinin
olayına benziyor.
76 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Derler ki, bir çoban koyunlarını sağım için bir tepeye getirmiş. Koyun sağıcılarına o
havalide Berivan derlermiş. Onlar koyunları sağarken yanlarına oldukça fakir bir kadın
çıka gelmiş. Her halinden bellidir ki o kadın günlerdir bir lokma bir şey yememiş ve açtır.
Ve kadının yanında da üç tane de çocuğu var. Onlarda açlık ve perişanlık içindedirler.
Kadın Berivanlara yalvarır “Ne olursunuz” der. “Ben ve çocuklarım günlerdir bir şey
yemedik. Açız. Çok değil bize bir tas süt verirseniz açlığımızı gidermiş olursunuz ve hem
de büyük bir sevap işlemiş olursunuz.”
Gel gör ki, taştan ses çıkar, berivanlardan ses çıkmaz, çıksa da vermeyiz derler. Asık
suratları ile kadını ve çocuklarını terslerler. Kadın çaresizdir. Bir çocuklarına bakar, bir
de berivanların elindeki süt kovalarına, dayanamaz : “Siz de koyunlarınız da taş olasınız
İnşallah” der. Beddua hemen syer bulur ve kabul edilir. O anda berivanlar ve koyunları
hap taş kesilmişlerdir.
Efsaneye göre, şu anda bu tepedeki oturan insanlara ve koyunlarına benzeyen taşlar
varmış ve onlar olduğu söylenirmiş.
Böylesi Efsanelerde Var
Hazro ilçemizin bir köyü var ki adına “kavaklıboğaz” derler. Bu köyde yaşayan kelimenin tam anlamıyla cennetlik insanlar. Çünkü çok saf ve temiz imişler. Bu köylüler
sabah güneş doğarken tarlaya gider, akşam güneş batarken evlerine dönerlermiş. Böyle
olunca da hep güneşe karşı yürürlermiş. Kışın neyse ama, yazın çok rahatsız olurlarmış.
Bu rahatsızlıklarını da köyün beyi Seyfettin beye iletmişler. Seyfettin Bey köylünün
safiyetini ve temiz inancını biliyor ve diyor ki: “Ben bunların derdine çare bulacağım”
demiş ve ertesi gün “Tamam demiş, ben güneşle konuştum, köylüler Hazro’ya akşam
gelip, sabah dönsünler, o zaman onları rahatsız etmem” diyor demiş.
Bu çözüm karşısında köylülerin beylerine güvenleri ve saygıları bir kat daha artmış.
Halkın dilinde böylesi efsanelerde anlatılıyor işte ne denir.
HAZRO İLÇESİ VE KÜLTÜR ║ 77
TAŞ EFSANELERİ
Çiftlibahçe köyünden kalkan bir gelin alayı Hazro’ya doğru gidiyor. Alaydakiler
akşam bastırmadan, karanlık çökmeden varalım diye hayli acele ederlermiş. Kendi aralarında adeta güneşle yarış yaparlarmış. Ve şöyle derlermiş: “Güneş batmadan önce
Hazro’ya varırsak güneş taş olsun, eğer biz varmadan önce güneş batarsa biz taş olalım”
demişler.
Demişler ama, bütün gayretlerine rağmen, acele etmelerine rağmen yarışı kaybetmişler. Güneş batamadan Hazro’ya varamamışlar. Tam Hazro’nun girişine gelmişler ki, güneş
batmış. Ve kendi yaptıkları dua sonucu başta gelin-damat olmak üzere düğün alayında
kim varsa hepsi taş olup yerlerinde kalmışılar.
Ve efsaneye göre bu taşlara şimdi gelin-güvey taşları denir olmuş. (M.Mergen)
Şeyh Hasan Ezraki Türbesi
Şeyh Hasan, aslında Hazro'nun Ülgen köyündenmiş. Gidip Şam'a yerleşmiş. Bir süre
sonra oradan da Mardin’e göç etmiş. Keramet sahibi bir kişi olduğu için ünü tüm bölgeye
yayılmış. Zamanın Mardin hükümdarı, onun gücünden korkup, yakalatmış ve tabanı su
içinde, çıkılması çok zor olan bir zindana attırmış. Bir gün nöbetçi Şeyh'i bahçedeki
çeşmede abdest alırken görünce şaşkınlıktan dona kalmış. Aynı gün, padişahta Şeyh'i
camide namaz kılarken görmüş. Yaklaşıp konuşmak istemiş fakat şeyh ortadan
kaybolmuş, yine zindana dönmüş. Şeyh'in zindana sızan güneş ışıklarının hüzmesine
katılarak zindandan çıktığını ve yine aynı şekilde döndüğünü anlayan hükümdar Şeyh'i
serbest bırakmış. Şeyh oradan ayrılıp Lice'nin Dibek Köyü'ne yerleşmiş ve ölünce de
oraya gömülmüş. Bu türbeye gelen hastalar sağlık dilerler, adak adarlar.
YEMEKLER
Atatürk’ün Diyarbakır Mutfağına hayranlığı:
Hazro’lu Mehmet Budak Bey’in oğlu anlatıyor: ‘Mustafa Kemal Atatürk Babamı
Çankaya köşküne yemeğe davet etmiş, yemekte Latife hanıma der ki: Mehmet Beyin
evinde, sofralarında yediğim mütenevvi ve mütelezziz taam senin sofranda yoktur’
78 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
(Kara Amid dergisi. Atatürk Yılında Diyarbakır. 56)
Gebol: Buğdayın türevinden yapılan bir çorba çeşididir.
Kullanılan Malzemeler: Dövülmüş buğday ve kurutulmuş yağlı çökelek.
Dövülmüş buğday önce hafif ateşte pişirilir. Pilav kıvamına gelince ateşten alınır.
Daha sonra çökelek su ile ayrıştırılır. Elde edilen bu ayran (dew) servise hazır olan harcın
ortasına dökülür. Daha sonra bu ayranın içersine sos olarak; başka bir tavada hazırlanan
nane. biber, yağ dökülür.
Cimilik (Bir tatlı çeşididir): Yörede oldukça sevilen bir tatlıdır.
Bu tatlımızda kullanılan malzemeler şunlardır: Pekmez-Tereyağ-Tandır ekmeği.
Derince bir kapta önce pekmezimiz koyulaşıncaya kadar pişirilir. Daha sonra bu
karışımın içine yağımız ilave edilir. Bu işlem bittikten sonra lokma lokma doğranmış
tandır ekmeği bu karışıma yavaş yavaş ilave edilir. İki veya üç dakika ateşte kaldıktan
sonra sıcak olarak servis yapılır. Bu tatlımızın yanında ayran veya yoğurt içecek olarak
ikram edilir.
Mâlîz (Bir tatlı çeşididir.): Yöremizde iki türlü yapılır. Birinci türde yapılan mâlîzda
kullanılan malzemeler şunlardır: Pekmez, un, tereye önce hafif ateşte pekmez ve tereyağı
pişirilir. Salep kıvamına gelince azar azar içine un ilave edilir. Yine bir süre pişirilir. Daha
sonra ateşten alınır. Bu tatlımız servise hazırlanırken ortası açılır ve içine eritilmiş tereyağı
dökülerek sıcak servis yapılır.
İkinci türde yapılan matizde kullanılan malzemeler: Su -şeker- un - tereyağı.
Su ve şeker koyulaşıncaya kadar kaynatılır. Daha sonra bu koyu şurubun içine azar
azar un ilave edilip salep kıvamında bulamaç elde edilir. Daha sonra servis yapılırken
bulamacın ortası açılıp eritilmiş tereyağı konularak sıcak servis yapılır.
Baran i: Malzemeler: Yoğurt - Balkabağı -Biber - Sarımsak - Yağ.
HAZRO İLÇESİ VE KÜLTÜR ║ 79
Yapılışı: Kare şeklinde kesilen kabaklar haşlanarak soğumaya bırakılır. Soğuduktan
sonra geniş bir tepsiye alınarak üzerine yoğurt dökülür. Ayrı bir yerde ateşte hazırlanan
yağ, kırmızıbiber, sarımsak karışımı yoğurdun üzerine dökülür. Yemeğimiz servise
hazırdır.
Deulevut: Malzemeler: İnce pide (saç) ekmeği, yoğurt, biber, yağ, tuz.
Yapılışı: Saçta yapılan ekmek soğumaya bırakılır. Soğuyan ekmek geniş bir kaba küçük
parçalara bölünerek bırakılır. Ekmeğin üzerine yoğurt bırakılır ve bir süre beklenilir.
Yemeğimiz hazırlanan yağlı biber karışım üzerine dökülerek servis edilir.
Nanı Torakı (Çökelek ekmeği):
Malzemeler: çökelek, soğan, hamur karışımı.
Yapılışı: Geniş bir tahta üzerinde istenilen büyüklükte iki hamur açılır. Bu hamurlardan birisi tahta üzerine yayılarak içine soğan ve çökelek karışımı serpiştirilir. Daha sonra
önceden açmış olduğumuz diğer hamur malzemenin üzerini örtecek şekilde yayılır.
Hazırlamış olduğumuz bu hamur karışımı istenilen büyüklükte kesilerek saç üzerinde
pişirilir. Pişmiş olan çökelek ekmeğinin üzerine eritilmiş tuzlu tereyağı sürülerek sıcakken
servis yapılır.
Kış Güveci: Malzemeler: Yazın kurutulmuş olan domates, biber, bamya ve soğan.
Yapılışı: Domates, biber, bamya sıcak suda haşlanarak yumuşatılır. İstenilen kıvama
geldiğine karar verilince bu malzemeler doğranır. Tencerede yağda öldürülmüş olan
soğan üzerine malzemeler dökülür. İsteğe göre baharat bırakılır. Güvecimiz sıcak olarak
servis yapılır.
Kavurma: Tüm yöre halkınca kışa hazırlık olarak yapılır. Kışın yapılan yemeklerin
içerisine bırakılır.
Hazro Kaymakamlığı: Zuğur’un ötesi. Hazro.1998
80 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
HAZRO VE TURİSTİK
MEKANLARI
HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI
Kaleler
Tercil Kalesi
İlçe sınırları içerisinde yer alan Tercil Kalesi bir zamanlar bölgenin en önemli yeriydi.
Diyarbakır bölgesi Osmanlı Devletine katıldığında Hazro bu eyalete ait 24 sancaktan
biriydi. Tercil Hazro’nun beş km. güneydoğusunda bulunmaktadır. Hazro Beyleri Tercil
Beylerinin soyundan gelmektedir. (1)
19.yüzyıl Diyarbakır salnamesi bu konuya temas eder.3/315
Hazro nahiyesi ki, Tercil nam kale-i meşhuredir. İnkılabât-ı zaman bunu da ufacık
bir karye haline getirmiş ve bu nahiye haylice bağ ve bahçeyi ve teferrüce şâyân güzel
mevkiler câmi' bulunmuştur. Orada bulunan Hud nam cebel derûnunda müte'addid mağaralardan seyelân eden sular mevsim-i sayfda incimâd ederek billur gibi parlak ve sâfi
nız olur.
Kış mevsiminde âdetâ su gibi erir.
1936 yılında Hasan Basri Konyar şu şekilde konuyu ele alır(2)
Diyarbekir eyaletinin on dokuz sancağından biri olan Tercil kalesi Hazro’nun garbına düşen yalçın tepeler arasındaki ova parçasının alın yüzüne düşen iki tepeden yükseği üzerindedir. Buranın Subartolar, Komuk ve Asurlar zamanında mübim bir kale
olduğu ve Akoyunlulardan Safevîlerin eline geçerek en sonunda Yavuz tarafından alındığı malûmdur.
HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI ║ 83
Tercil eski surunun yalnız temellerini saklamakta ve garp kısmı burçlarından bir kaçının enkazını da ihtiva etmektedir. Yarım kalmış camii, aşağıdaki çeşmeden su alınmak
üzere açılan gizli yolu halâ durmaktadır. Diğer aksam büyük bir yıkıntı şeklinde serilip
yatmaktadır.
Derebeylerine ait eski sarayın duvarları kâmilen yıkılmış, oda ve salonlar yer yer çukurluklar peyda etmiştir. Bu saray enkazı arasında renk renk miicellâ ve güzel çini parçalarına tesadüf edilmektedir, öyle anlaşılıyor ki saray baştanbaşa çini ile döşeli
bulunuyordu. Ancak bunun enkazına malik olanlar tarafından tesahup edilmemesi bu
çinilerin sökülüp götürülmesine yol vermiştir. Sarayın şimâl tarafı altlarında bu gün dolmuş büyük bir sahrınç vardır.
Kalenin garp tarafı altında eski bir kilise enkazı görülmektedir. Fakat ehemmiyete
şayan bir yapı değildir. Resmîmiz Tercil kalesi nin yüksek cephesi üstünde kurulmuş olan
harap camii göstermektedir.(2)
Tercil kalesi
84 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Tercil kalesi
HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI ║ 85
1936 yılı Tercil Kale Camii (Konyar)
Tercil Beyliği: Bu beyliğin kurucusu Zırkanlı Şeyh Hasan oğlu Seyyid Hüseyin'dir.
Seyyid hüseyin, Emir Artuk'un kızıyla evlenmiş ve kendisine Tercil ve yöresinin yönetimi
verilmişti. Seyyid Hüseyin ölünce, yerine oğlu Ömer Bey geçti. Kendisi Uzun Hasan'la
çağdaştı. Onun güven ve sevgisini kazanmış bir beydi. Uzun Hasan, Ömer Bey'in kızıyla
evlendi. Bu karısından Zeynel adlı oğlu oldu. Zeynel gelişip büyüyünce, Mihranî ve
Nuşat ("Boşat" olmalı) yöreleri de Tercil'e bağlanarak yönetimi kendisine verildi. Ömer
Bey de Bitlis ilinin vali ve muhafızlığına atandı. Ömer Bey ölünce, yerine oğlu Budak
Bey geçti. Uzun Hasan'dan sonra Akkoyunlu hükümdarı olan Sultan Yakub döneminde
de bu görevi sürdürdü. Tercil ve buraya bağlı yerlerin yönetimi de kendisine bağlanmıştı.
Budak Bey 43 sene yaşadı. 1506'da ölünce yönetimi, oğlu Ahmed Bey aldı. Şah İsmail,
1508'de Diyarbekir bölgesini istila ederken yapılan savaşlardan birinde şehid oldu. Yerine
kardeşi Ali Bey, onun da ölümüyle yerine diğer kardeşi Şemsi Bey geçti. Çaldıran savaşından sonra Safeviler'le yapılan savaşlara katıldı. Osmanlı birliğine katılmayı isteyenler
arasında Şemsi Bey de vardı. Yavuz Sultan Selim Tercil kalesinin yönetimini bir fermanla
yine kendisine verdi. Ölünce, yerine oğlu Haydar Bey geçti.Tercil, Hazro'nun beş kilometre güneydoğusunda bulunmaktadır. Halen harap bir durumdadır. Bugünkü Hazro
beyleri, Tercil beylerinin soyundan gelmedir(3)
Hazro Kavak köyü Andak kalesi(Müze md)
86 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Hazro Ülgen köyü Sansar kalesi(Müze md)
Mehrani Kalesi
Ülgen Köyünde bulunan ve Tercil Beylerine ait olduğu söylenen kaleden günümüzde
sadece taş yığınları kalmıştır. (1)
KÖPRÜLER
Hazro Köprüsü
Diyarbakır Silvan yolunda, Hazro nehri üzerinde yapılmıştır. İbnü’ı Azrak Efkari’ye göre,
bu köprüyü XI. Yüzyılın başında Mervanilerden Nasır’ın babası Ahmed yapmıştır. (4)
Kaya Mezarları
Hazro Bağyurdu kaya mezarı(Müze md)
HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI ║ 87
Hazro Tendöken Kaya mezarı(Müze md)
Hazro Kırmataş kaya mezarları(Müze md)
Hazro Teknebaşı kaya yerleşimleri(Müze md)
Hazro Mutluca kaya mezarları(Müze md)
88 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Hazro Ülgen köyü Kopku puçuk kaya mezarı(Müze md)
Hazro Yerhisar kaya mezarı(Müze md)
Hazro Bağyurdu piramidal kaya mezarı(Müze md)
Hazro Çitlibahçe köyü Kaniya Helhel çeşmesi(Müze md)
HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI ║ 89
Hazro Ülgen köyü Kobidank piramidal yapı(Müze md)
Hazro kiliseleri
Hazro-Tercil kilisesi
Eğil Şahveliyan kilisesi bazikal plan şemasını yansıtmaktadır. Kilise, apsise dik uzanan
bir nef ve yarım daire planlı apsis bölümünden ibarettir. Şahveliyan kilisesi, bazilikal plan
şeması bakımından Ergani Meryem Ana kilisesi, Silvan Hasuni kilisesi, Hazro Tercil kilisesi ile benzeşmektedir.(5)
90 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Küçük Ermeni ansiklopedisine göre
Hazro’da Ermeniler, 2 kilise (Surb Şımavon/Şımşamonik ve Surb Astvadsadsin) ile
Surb Astvadsadsin kilisesine bitişik olan İstanbul Birleşmiş Derneklerinin kurmuş olduğu
bir okula sahipti.Hazro çevresindeki tarihi-mimari anıtlardan Aynırbırığ, Tarcal ve Çıkhır manastırlarını sayabiliriz.(6)
Hazro Yerhisar köyü kilisesi(Müze md)
HÖYÜKLER
1936 yıllığına göre
Bu nahiye dahilinde belli başlı Kefercin, Versil, Yukarı Fen- ter adında üç hüyük vardır. En mühimmi Kefercin 'büyüğüdür.(7)
ÇEŞME VE DEĞİRMENLER
1873-1876 yılında
Hazro’da 13 çeşme,1 su kuyusu,16 değirmen vardı(8)
Şahap Çeşmesi: Hazro ilçe merkezinde bulunmaktadır.2007 yılında kaymakamlık
tarafından onarılmıştır. Halk tarafından suyunun sarılık hastalığına iyi geldiğine inanılmaktadır. Sarılık hastalığı olan insanların bu çeşmeden su içtiklerinde ve havuzunda yıkandıklarında hastalığa deva olacağı ümit edilmektedir.(1)
HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI ║ 91
Oyuklu Köyü(Süni)-Hazro arası Hondof köyü de çok güzeldir.
92 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
DOĞA
Hazro Kulp’ta büyük kanyonlar (Taşköprü) ve su kaynakları büyük potansiyeldir. Bu
kanyonda resimlerin olduğu tarihi mağaralar da vardır. Bugüne kadar yerli turistlerin
bile giremedikleri yerler vardır.
HAZRO ORMANLARI
Yüz sene evveline kadar Diyarbakır bölgesinin büyük bir kısmı ormanlıktı. Hazro
dağlık mıntıkaları baştanbaşa meşe ormanıyla örtülü idi. Köylerimiz bağ ve bahçelerle
donatılmıştı (9)
Basri Konyar 1936’larda Eğil’i anlatırken’ ‘.Tahtalık ağaçlar maden köylerinden ve
Hazro’dan alınır. Ve ekseriya Eğil’de kesilip Diyarbekire sevkedilir. Orada biçilir. Diyarbekirde kale içinde görülen tahtalar hep eğilin sevkiyatıdır. Harpten evvel elli altmış bin
kütük bulunurdu. Şimdi yılda oniki bin kütüğün geldiği bildirilmektedir. (7)
1670 yılında Ömer paşa’nın en önemli gelir kaleminin orman ürünlerinden olduğunu anlıyoruz. Gelirler Tercil kazasından odun akçesi. (10)
HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI ║ 93
Tercil kalesinden gurub
Oyuklu –Hazro arası Giresor dağlarının kıpkırmızı olduğunu görüyoruz
94 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Oyuklu –Hazro arası Giresor dağlarının kıpkırmızı olduğunu görüyoruz
HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI ║ 95
MAĞARALAR
Şikefta (Meşebağları) köyünde bir çok mağara vardır.Bu mağaralara Cemaleddin’in
mağaraları deniyor.
Kabl Mağarası: Hazroya yakın Kabl dağındadır. İnsanlar tarafından kazılmış bir tüneldir. Bu mağara yaklaşık 4 km. uzunluktadır. İçinde taştan oyulmuş bir çok yol, oda
ve salon vardır(11)
KAYNAKLAR
1-İhsan Işık(ed)Diyarbakır Ansiklopedisi. Elvan yay. Ank. 2013.3/22-27
2-Hasan Basri Konyar. Diyarbakır Yıllığı. III. Ulus matb. Ank.1936
3-- Prof. Dr. Kenan Haspolat. Hazro ilçesi. Bütün Yönleriyle Diyarbakır İlçeleri. 2012
4-www.kenthaber.com
5- İrfan Yıldız: Eğil'in Kültürel Mirası. Diyarbakır.2012.s.126
6-Küçük Ermeni Ansiklopedisi, III. cilt, Yerevan, 1999.
7- Hasan Basri Konyar. Diyarbakır Yıllığı. III. Ulus matb. Ank.1936
8- Diyarbakır İl Yıllığı-1967.s.XIX.
9-A. Bilal Altunboğa:Diyarbakır Folklorundan kesitler.Büyükşehir belediye
yay.İst.1999.s.30,31
10- İ.Metin Kunt. Bir Osmanlı valisinin gelir-gideri. Diyarbekir. 1670-71. Boğaziçi
Ün yay. No.162 s.64
11-Amed Tigris, Yıldız Çakar. Amed. DBB yay. 2013. s.516
96 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
BEYLER KONAĞI
HAZRO BEYLERİ VE KONAKLARI
Kurtuluş savaşı sırasında Mehmet Budak beyin, Kolordu komutanı M. Kemali misafir
ettiği konaktır.
Hazro ve arka planda konak
BEYLER KONAĞI ║ 99
Beyler Konağı
100 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Beyler Konağı
BEYLER KONAĞI ║ 101
Konak
102 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Konak ve Süsleme
BEYLER KONAĞI ║ 103
Beyler Konağı
104 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Beyler Konağı
BEYLER KONAĞI ║ 105
Hazro Budakların(Beyler) Konağı
106 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Konaktan tarihi fotoğraflar
BEYLER KONAĞI ║ 107
Beyler Konağı
TERCİL BEYLERİ
Zırkanlıların kökeni aslında Tercil ve Atak'tir. Tercil Amid'e yakın bir bölgedir. İki
kalesi vardır. Tercil Kalesi ve dar-ayrı (daracın). Derzini ve Gırdıktan ise Tercil ve Atak'ın
iki koludur.
Zırkan'ın ilk hükümdarının soyu Seyyid Hasan Bin Seyyid Abdurrahman Bin Seyyid
Ahmed Bin Sefil Bin Seyyid Kasım Bin Seyyid Ali Bin Seyyid Tahir Bin Seyyid Cafer El
Katip Bin Seyyid Yahya El Ekna Bin Seyyid İsmail El L.K-Ber Bin Seyyid Cafer Bin İmam
Hüseyin Bin İmam El Murteza Ali'ye - Allah hepsinden razı olsun- ulaşır.
Seyyid Hasan Şam Ülkesinden Mardin vilayetine gelindiğinde Atak nahiyesine yerleşti ve ibadetle, dindarlıkla ve kanaatkârlıkla meşgul oldu. Bu durum o ülke halkının
çevresinde toplanmasına ve kendisine inanmasına vesile oldu. Bir rivayete göre mavi
gözlü olduğu, diğer bir rivayete göre devamlı mavi elbise giydiği için "Şeyh Hasan Ezraki"
108 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
adını aldı. Bu Selçukluların en büyük kumandanlarından biri olan Artuk Bin Eksem'in
Selçuklu sultanı adına Amid, Mardin, Harpın, Micingerd Ve Hasankeyf Hükümetini
yönettiği dönemdeydi.
Bu beyin güzel ve son derece zeki bir kızı vardı. Kız sevdaya tutulmuş ve delilik derecesine varmıştı. Mütehassıs tabipler ve mahir hekimler bu kızın tedavisinden aciz kalmışlardı. Bu durum günden güne şiddetleniyordu.
Bu durum karşısında Emir Artuk'ım Şeyh Hasan Ezraki'yi çağırıp kendisinden Allah'ın kızına şifa vermesi için dua etmesini istemekten başka çaresi kalmadı. Şeyh bazı
dualarla suya okumaya başlar. Sonra bu suyu hasta kızın başına döktü. Yüce Allah’da bu
temiz şeyhin himmetiyle kıza şifa verdi. Bunun üzerine emir, kızı şeyhe nikahlamak İstedi. Şeyh bunu reddedince de kızı şeyh'in oğlu Hasan'la evlendirdi. Sonrada kendisine
Tercil Nahiyesi'nin hükümdarlığını verdi. Detayları daha ince Derzini Beyleri bölümünün girişinde de geçti.
Seyyid Hasan ve Oğulları Ahmet Bin Seyyid Hasan, Süleyman Bin Kasım, Yusuf ve
Hüseyin bir süre Tercil ve Atak'ta hüküm sürdüler
Ömer Bey Bini Masan Bey
Bu Bey Seyyid Hüseyin'in yerine geçti. Kendisi Bayındırlı Uzun Hasan'ın çağdaşıydı.
Uzun Hasan kendisine çok yüceltir ve saygı gösterirdi; kızıyla evlendi ve Tercil İle Atak'a
ek olarak Mihrani ve Nuşad nahiyelerini de verdi, Uzun Hasan'ın bu karısından olan
oğlu büyüyüp gelişince, babası tarafından doğu ve güneydoğu anadolu'nun bazı şehirleri
istila edildiğinde Tercil ve Atak'a Bey tayin edildi. Ayrıca adı geçen Ömer Bey'e Bedlis
vilayetinin yönetimi verildi.
Budak Bey Bini Hasan Bey
Budak Bey'in bahasının ölümünden sonra Bedlis Beyliği Uzun Hasan tarafından kendine verildi. Hasan Bey'in oğlu Yakup Bey İran tahtına çıkınca Tercil ve Atak vilayetlerini
eski usul gereğince 888 (1454) yılında Budak Bey'e verdi. Budak Bey burasını uzun süre
yönettikten sonra 911 (1506) yılında Allah'ın rahmetine kavuştu
BEYLER KONAĞI ║ 109
Ahmet Bey Bini Budak Bey
Babasının ölümünden sonra onun yerine geçti. Sonra 913 (1508) yılında salı İsmail'in
çıkardığı ve Diyarbekir'i istila ettiği çarpışmada şehit edildi. Bu, Beyliğin hükümdarlığını
eline almasından iki yıl sonraydı.
Ali Bey Bini Budak Bin
Kardeşinin ölümünden sonra beylik tahtına çıktı ve ölünceye kadar yönetimi 22 Yıl sürdü.
Şemsi Bey
Doğu ve güneydoğu anadolu'nun beyleri ve hükümdarları Kızılbaşların zalim davranışlarına son derece öfkelenip de Osmanlı sarayı'na gidip Sultan Selim'e itaatlerini sununca Tercil Beyliği Şemsi Beye verildi. Diyarbekir vilayetinin Kızılbaşların elinden
kurtarılması konusunda sultanın emri çıkınca Tercil vilayeti de onların egemenliğinden
kurtarıldı. Bu beyin ölümünden sonra yerine Haydar Bey geçti.
Haydar Bey Bin Şemsi Bey
Sultan Selim Han'ın Emir Namesi gereğince babasının beyliği görevi kendisine verildi
uzun süre hükümdarlık görevini yaptıktan sonra yöre beylerinden ve hükümdarlarından
bir grupla birlikte Çıldır çarpışmasında Kızılbaşlar tarafından öldürüldü. Bu serdar Mustafa Paşa’nın Gürcistan ve Şirvan fethi için yaptığı sefer sırasındaydı. Beyliği Serdar Mustafa Paşa tarafından oğlu Budak Bey'e verildi.
Budak Bey Bini Haydar Bey
Bu Bey babasının yerine geçerek 15 yıl süreyle beyliği yönetti. Sonra ölüp yönetimi
oğlu Hüseyin Bey'e bıraktı.
Hüseyin ve İsmail Bey
Babasının yerine beyliği sekiz ay yönettikten sonra öldü ve yönetimi kardeşi İsmail
Bey'e bıraktı. İsmail Bey ülkenin yönetiminde kardeşinin yerine geçti ve devri dört yıl
sürdü. Sonra öldü. Ve yönetim kardeşi Ömer bey'e geçti.
110 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Ömer Bey Bini Haydar Bey
Sultan Murad Han'ın (III. Murat) emirnamesi gereğince tercil beyliği kendisine verildi. Kendisi alicenap ve iyi ahlakla nitelenen bir gençtir ve Osmanlı taifesiyie ilişki halindedir. Sürekli olarak Diyarbekir Beylerbeyi'nin hizmetinde bulunmakta ve Amid
divanında Diyarbekir'e bağlı yöre beylerinin işleri ve sorunları konusunda kendisine başvurulmaktadır.(1)
Bu aile peygamber soyundandır.
Prof. Dr. Turgay Budak’ın verdiği secere ve devletin bu aileye verdiği önemle ilgili
belgeler aşağıdadır
Sultan Abdülhamid’in Budak ailesinden Seyfeddin paşaya hediye ettiği kılıç
BEYLER KONAĞI ║ 111
Hazro’da Budakların(Tercil) seyid olduğunu gösteren seçere
İran savaşlarında Diyarbakır, efsanelere de konu olmuştur. IV.Murat’ın Bağdad seferinde (o zaman Bağdat’da İranlılara karşı savaşılıyordu)
112 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Telli İbrahim Bey:
Tercil beylerinden(Bugünkü Hazro bölgesi) İbrahim bey yiğit, yürekli bir beymiş.
Askerleriyle beraber IV.Murat’ın yanında Bağdat seferine katılmış.Savaşın en sıkışık
bir anında ,kahramanlığı ve gücüyle tanınmış düşman komutanlarından birisini atından
çekip alarak padişahın önüne fırlatmıştır.
Bu boğuşma sırasında, düşman komutanı yere düşmeden önce bıçağıyla İbrahim beyi
kolundan yaralamış. Bunu gören padişah,hemen cebinden altın tel işlemeli mendilini
çıkararak İbrahim beyin yarasını sarmış. Bu olaydan sonra İbrahim bey’e ‘ Telli İbrahim
bey’ denmiş ve saygınlığı bir kat daha artmış
Şimdi, bu Yiğit Beyin mezarı Hazro-Tercildedir.(2)
KAYNAKLAR
1- Hazro Kaymakamlığı: Zuğur’un ötesi. Hazro.1998
2- Muhsine Helimoğlu Yavuz. Diyarbakır efsaneleri. Cumhuriyet ktb. İst. 2007s.354
BEYLER KONAĞI ║ 113
KUTSAL MEKANLAR
KUTSAL MEKANLAR
CAMİLER
Hazro Ulucamii
KUTSAL MEKANLAR ║ 117
Hazro Ulucami
118 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Hazro Ulucami
KUTSAL MEKANLAR ║ 119
Hazro-1970-Adil Tekin
Hazro Ulucami
120 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Hazro Ulucami
KUTSAL MEKANLAR ║ 121
Minare
122 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Hazro Ulucami
Ulu Camii (HAZRO)
Hazro ilçesi içinde, ilçeye hakim bir tepe üzerindedir. Çeşitli onarım ve eklerle asli
hüviyetini büyük ölçüde yitirmiştir. Arazinin eğimi nedeni ile caminin batı kanadı iki
katlıdır.
Tek kubbeli küçük bir cami olan ilk yapı doğu, batı ve kuzeyine yapılan ilavelerle genişletilmiştir.
Bugünkü şekli ile cami harimi, ortada, kubbe ile örtülü bir mekan, doğu ve batıda
çapraz tonozlarla örtülü mekanlar, kuzeyde ise doğu-batı yönünde uzanan tonozlu bir
mekandan oluşmaktadır. Kubbeli mekanın kuzey batı köşesinde yer alan minareye basık
kemerlerle örtülü bir kapıdan girilmektedir.
Yapıda görülen süsleme unsurları, taç kapıyı ve mihrap nişini çerçeveleyen mukarnas
şeritlerle gömme sütuncukların gövdelerini süsleyen geometrik örneklerden ibarettir.
Taç kapının köşelerinde yer alan gömme sütuncukların görevlerini süsleyen örnekte yatay
KUTSAL MEKANLAR ║ 123
ve dikey hatlar boyunca uzanan ve belirli aralıklarla düğümlenen sathi düz kaytanlar görülüyor. Kaytanların arasında oluşan sekiz kollu yılları andıran boşluklar, kabartma çiçek
örnekleri şekline konulmuştur. Tek kubbeli küçük bir cami iken sonraki onarımlar sırasında yapılan eklerle genişletilerek bozulan yapının inşa tarihi belli değildir.
Bazı kaynaklarda XIII. yüzyılda Eyyubiler döneminde yapıldığı belirtilmektedir. Bazı
kaynaklarda da Osmanlı mimarisine benzerliğinden ötürü XVI. XVII. yüzyıllarda yapıldığı belirtilmektedir.
Dikdörtgen planlı bir yapı olup, kesme taştandır. Giriş kapısı ve mihrap nişi mukarnas
ve geometrik bezemelerle görkemli bir konuma getirilmiştir. Ön cephesi iki katlı olup
sivri kemerli alternatif taş döşeli görünümü ile dikkati çekmektedir.(1)
Taşkapı, kuzey duvarının ortasında olup iri mukarnaslardan bir çerçeve içine alınmış
bulunmak-tadır. Kırık kemerli giriş aralığının dış köşelerinde iki gömme sütuncuk vardır.
Caminin minaresi, kubbeli mekânın kuzeybatı köşesindedir. Minare kaidesi üzerin-deki
bezemeler, taş işçiliğinin güzel bir örneğini oluşturur. Minareye basık kemerle örtülü bir
kapıdan girilmektedir.
Son onarımı 1974 yılında yapılan caminin XVI. yüzyılın sonlarında veya XVII yüzyılın başlarında inşa edildiği kabul edilmektedir.(2)
Yapıda süsleme malzemesi olarak taş kullanılmıştır. Siyah bazalt ve sarı kalker tasının
bir arada kullanıldığı süslemelerde cephelere hâkim olan iki renkli isçilik ile hareketli bir
görünüm sağlanmıştır. Bunun yanı sıra hem dıs mimari, hem de iç mekânda süsleme,
ağırlıklı olarak kalker yüzeyine uygulanmıştır. Bu uygulamalarda oyma-kabartma tekniğinin kullanıldığı yüzey bezemeciği tercih edilmiştir.
Dış Mimari
Dış mimaride süsleme cephelerde ve minarede kullanılmıştır
Yapının güney, kuzey ve batı cephesine iki renkli taslarla oluşturulan polikromik bir
görünüm hâkimdir. Özellikle batı cephede belirgin olan bu görünüm yatay tas sıralarının
yanı sıra alt kat pencerelerini sınırlayan siyah bazalt çerçeve ve sivri kemer alınlıklarını
meydana getiren sarı kalker kullanımı ile de güçlendirilmiştir.
124 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Kuzey cephe giriş cephesi olarak tasarlanmıştır. Bu cephe üst katta iki pencere açıklığı
ve üç revak gözü ile dışa açılmaktadır. Revakları oluşturan sivri kemerler kenarlarda birer
gömme sütun, ortada ise çift düzenlemiş ikişer sütun üzerine oturmaktadır. Sütunların
silindirik gövdeleri sade tutulmuştur. Gövdeden kaval silmeli bilezikle ayrılan altlık ve
baslıklar gövdeye doğru daralan küp formunda düzenlenmiştir. Küpün yüzeyleri her kenarda dairesel, damla ya da üçgen kabartmalarla hareketlendirilmiştir
Yapının kuzey cephesinde cami iç mekânına geçit sağlayan kapının yan taraflarında
devşirme olarak kullanıldığı anlaşılan daire madalyonlara yer verilmiştir. Çift diş sırası
ile çevrelenen madalyonun yüzeyine altı kollu yıldızlardan gelişen bir kompozisyon işlenmiştir.
Doğu cephe diğer cephelerin aksine tek renkte sarı kalker tası ile inşa edilmiştir. Bu
yönüyle sade bir görünüm sunan cephede pencerelerde kullanılan süsleme tek hareketlilik
unsuru olarak dikkat çekmektedir. Doğu cephede iç mekânı aydınlatan iki pencere sivri
kemer alınlıklı nişler içine düz atkı taslı olarak yerleştirilmiştir. Sivri kemerin oturduğu
sütunçelerde altlık, gövde ve baslıklarda süsleme kullanılmıştır. Güneydeki pencerenin
sütunçe altlıkları üst köseleri pahlanmış kare prizmal formda düzenlenmiştir. Pahlanan
köseler her kenarın yarım dairesel şekil almasına neden olmuştur. Üste doğru sivriltilen
bu yarım daire yüzeylere birer madalyon işlenmiştir. Madalyonlar yarım daire hatlı on
dilimden meydana getirilmiştir. Yüzeyleri merkezde odaklaşan ve dairelere denk gelen
ışınsal yivlerle hareketlendirilmiştir. Altlık üzerinde yükselen silindirik sütunçe gövdelerinin yüzeyi örgü kaplama ile dolgulanmıştır. Düzenleme yarım yuvarlak profilli altı
çubugun belirli aralıklarda birbiri ile örülmesine dayanmaktadır. Örgü hareketi dışında
çubuklar dikey olarak düz şekilde devam etmektedir. Gövdeden tek dis sırası ile ayrılan
baslıklar iki bölümlüdür. Altta yukarıya doğru genişleyen ilk bölüm yer alır. Bu bölümün
köselerine birer dairecikle birlesen yaprak motifi işlenmiştir. Motiflerin arasına konsolvari
yivli çıkıntılar yerleştirilmiştir. Baslığın üst bölümü kare prizma seklindedir. Prizmanın
görünen yan yüzeyleri iki şeritli zikzak örgü ile zenginleştirilmiştir
Doğu cephenin kuzey tarafındaki pencerenin sütunçe formu güney taraftaki pencereyi tekrarlamaktadır. Kullanılan motiflerde küçük farklılıklar dikkat çekmektedir. Altlıkların yüzeylerine Mühr-ü Süleyman ve gülbezekler yerleştirilmiştir. Gövdeleri süsleyen
dikey örgüler yüzeysel olarak işlenmiştir. Bu teknik, gövdenin, diğer pencere sütunçeleri
ile aynı düzenleme kullanılmış olmasına karsın, plastik etkisini zayıflatmaktadır. Baslıkların alttaki silindirik bölümünün yüzeyine lale motifleri işlenmiştir.
KUTSAL MEKANLAR ║ 125
Caminin kuzeydoğu kösesinde yükselen minare kare kaideli ve silindirik gövdelidir.
Minarede süsleme kaide, pabuç, gövde ve şerefe altında kullanılmıştır.
Sonraki dönemlerde yapılan ilavelerle iç mekân sınırları içine dahil edilen kaidenin
kuzey, güney ve doğu cephesinde birer süsleme panosuna yer verildiği anlaşılmaktadır.
Günümüzde bir bölümü görülebilen panoların diğer kısımları eklemelerle kapatılmış
durumdadır. Görülebilen kısımlardan süslemeler hakkında bilgi edinmek mümkündür.
Panolar düz, kaval ve yarım oluk silmelerden meydana gelen bir çerçeve ile sınırlandırılmıştır. Pano yüzeyine her üç tarafta aynı kompozisyon işlenmiştir. Kompozisyon
altı kollu yıldızlardan gelişmektedir. Tek yivli zikzak şeritler dikey ve diyagonal eksenlerde kesişerek ortada altı köseli yıldız ve bu yıldızı çevreleyerek kolları oluşturan eşkenar
altıgenleri meydana getirmektedir.
Silindirik gövde kaval silmeli iki bilezikle sınırlandırılmıştır. Alt bilezik iki yandan,
yüzeyi kaidedeki süsleme kompozisyonunu tekrar eden düzenleme ile kaplanmış iki kuşakla çevrelenmiştir Şerefe dört sıralı mukarnas altlık üzerine oturmaktadır. İlk sıra küçük
topaçlara bağlı olarak gelişen dört dilimli yelpazelerle başlamaktadır. İkinci sıra yelpaze
dilimlerinin devamı niteliğinde sivri yuvalar ile aralarda üçgen dolgulu yuvarlak kemer
formlu bölümlerden oluşmaktadır. Üçüncü sırada yelpazelerin üstüne bir sivri kemer
formu yuvacık, aralarda küçük sivri yuvacıklara yer verilmiştir. mukarnas en üstte dilimli
tepe nişleri ve ararlındaki yüzeysel basit ikişer yuvadan oluşan sıra ile tamamlanmaktadır
İç Mekân
İlk yapımında kare planlı olan caminin dış cepheleri, güney cephe dışında, sonraki
dönemlerde yapılan ilaveler sırasında iç mekân sınırları içinde kalmıştır. Cephelerdeki
kapı ve pencereler ek mekânlara geçilen açıklıklar olarak düzenlenmiştir.
Kuzey cephede ortada taçkapı ve bunun iki yanında birer pencere açıklığı bulunmaktadır. Ortadaki kapı açıklığı sivri kemerlidir. Kemer köselerdeki iki sütunçe ile taşınmaktadır. Sütunçeler üst köseleri pahlanmış kare prizma altlıklar üzerinde yer almaktadır.
Prizmanın görünen kenarlarında sivri kemer formlu yüzeyler oluşmuştur. Bu yüzeylerde
zikzak çerçeve ile sınırlandırılan bölümlere birer dairesel madalyon işlenmiştir.
126 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Madalyonlar altı dilimli gülbezeklerle dolgulanmıştır. Silindirik sütunçe gövdeleri
geometrik bir kompozisyonla kaplanmıştır. Kompozisyon yatay ve dikey eksenlerdeki
ikili zencereklerin kesişmesiyle oluşan dört kollu yıldız ve aralarda sekiz köseli yıldızlardan meydana gelmektedir. Gövdeden bir bilezikle ayrılan baslıklar alta silindirik olarak
başlamakta ve yukarıya doğru genişleyerek kare prizmal formlu bölümle sonlanmaktadır.
Başlığın silindirik bölümü gövde ile aynı kompozisyonla hareketlendirilmiştir. Kapı üç
yönden mukarnaslı bir bordürle çevrelenmiştir. Bordür alt kesimde içe doğru dönerek
açıklığa kadar devam ettirilmistir. Mukarnaslar üç sıradan meydana gelmektedir. İlk sıra
küçük topaçlara bağlı üç dilimli açık yelpazelerin belli aralıklarda sıralanması ile oluşmaktadır. İkinci sıra yelpazelerin devamı niteliğinde üçgen çıkıntılar ile bunların arasında
yer alan es boyutlu yuvacıklardan, üçüncü sıra dilimli tepe nişi ile aralardaki yüzeysel
sivri kemer formlu yuvalardan meydana gelmektedir. Kapı açıklığının iç mekâna bakan
güney köselerine de birer sütunçe yerleştirilmiştir. Bu sütunçeler dış köselerdeki sütunçe
formunu tekrarlamakla birlikte gövde bezemesi olarak dikey çubukların belli aralarla
örülmesine dayanan örgü sistemi tercih edilmiştir.
Kapının iki yanındaki pencere açıklıkları üç dilimli kemerli olarak düzenlenmiştir.
Sol açıklığın süslemeleri belli olmayacak derede tahrip olmuştur. Sağdaki açıkta üç dilimli
kemerin oturduğu köse sütunçeleri üst köseleri pahlı kare altlıklar üzerinde silindirik
gövdeli olarak yükselmektedir. Gövdeler dikey çubukların meydana getirdiği örgü süslemelerle kaplanmıştır. Baslıklar kapı sütunçeleri ile aynı formdadır. Yüzeylerinde palmet-rumi bitkisel düzenlemeler yer almaktadır.
Kapı açıklığında sivri kemer köseliklerine konsol seklinde birer kabartma yerleştirilmiştir. Konsollar iki bölümlü düzenlenmiştir. Altta bir dairecik ve eşkenar dörtgene bağlı
olarak gelişen sivri formda yarım küre, üstte dörtgen prizmal bölüme bağlanmaktadır.
Doğudaki pencere açıklıkları sivri kemerlidir. Sivri kemerleri taşıyan sütunçeler süslemeli düzenlenmiştir Kuzey taraftaki pencere sütunçelerinde altlıklar üst köseleri pahlı
kare küp formundadır. Altlığın görünen iki kenarında sivri kemer formlu yüzeyler oluşturulmuştur. Bu yüzeylerde yarım yıldızlarla çevrelenmiş bölümlere birer gülbezek işlenmiştir. Gövdelerin yüzeyini kaplayan süslemeyi yan yana dikey sıralanan ikili zencerek
sıraları meydana getirir. Gövdeden tekli diş sırası ile ayrılan baslıkların silindirik alt bölümü dört kollu yıldız ile aralarda sekiz köseli yıldızlardan alınan bir kesit sunar. Baslığın
üst bölümünde kare prizmanın görünen yüzeylerine ikili zikzak örgü işlenmiştir.
KUTSAL MEKANLAR ║ 127
Güney taraftaki açıklıkta sütunçe gövdeleri, görünen yüzleri daire madalyonlarla dolgulanmış kare prizma altlıklar üzerinde yükselmektedir. Gövdelerin yüzeyinde yuvarlak
profilli plastik çubuklar belli aralıklarda birbiri ile örülmektedir. Baslıklarda alt kesimdeki
silindirik bölümün köseleri üstteki daireciğe bağlanan yapraklarla hareketlendirilmiştir.
Yaprakların arasında iki kademeli yivli çıkıntılara yer verilmiştir. Üst kesimde başlığın
görünen kenarlarına gülbezekler belirli aralıklarda yerleştirilmiştir.
Batıdaki açıklıklardan kuzey tarafta yer alanında sütunçe altlıkları kare prizmal formdadır. Köselerin pahlanmasıyla prizmanın görünen kenarlarında sivri kemer formlu yüzeyler oluşturulmuştur. Bu yüzlere birer mühr-ü Süleyman motifi işlenmiştir. Silindirik
sütunçe gövdeleri kaydırılmış eksenlerde üst üste yer alan yarım daire hatların meydana
getirdiği balıksırtı kaplama ile zenginleştirilmiştir. Yarım dairelerin kesişme yerlerindeki birer damla kabartma düzenlemeye hareket katmaktadır. Baslıklar aynı formdadır.
Köselere yine daireciklere baglı yapraklar ve aralara konsolvari çıkıntılar işlenmiştir.
Güney taraftaki pencere doğu cephenin güney penceresi ile aynı tarzda düzenlenmiş
sütunçelere sahiptir.
İç mekânda süsleme unsuru taşıyan diğer bir eleman mihraptır. Güney duvarda orta
eksenden hafif doğuya kaydırılan mihrap, yüzeyden 0.15 m çıkıntı teşkil eden 1.90x2.85
m ölçülerinde dikdörtgen bir yüzey olarak tasarlanmıştır. Tamamen tastan yapılan mihrap yüzeyi günümüzde pembe, mavi ve yeşile boyanmış durumdadır. Dikdörtgen yüzeyin
ortasına duvar kalınlığından da faydalanılarak açılan mihrap nişi beş kenarlı düzenlenmiştir. Nişi kapatan mukarnas kavsara altı sıradan meydana gelmektedir. İlk sıra altı
küçük yelpazeden meydana gelmektedir yelpazeler dört dilimli olup küçük topaçlara
bağlı olarak gelişmektedir. İki, üç ve dördüncü sıralar yelpazelere bağlı olarak üçgen çıkıntılar ve aralarındaki geniş yuvarlak kemer formlu yuvalardan oluşmaktadır. Besinci
sırada aynı düzen daha daraltılarak tekrar edilmiştir. Üstte yuvarlak kemer formlu düzenlenen kalın tutulmuş niş istiridye kabuğu şeklinde yivlendirilerek hareketlendirilmiştir. Mihrap nişinin dış köselerine birer sütunçe yerleştirilmiştir. Sütunçelerin silindirik
gövdeleri dikey zencerek sırlarının yan yana dizilmesiyle hareketlendirilmiştir. Baslık ve
altlıklar sadedir.
Nişin çokgen iç yüzeyinde kenarların kesişen yerlerinde dikey olarak yerleştirilen silmeler birer sütunçe niteliğinde baslıkla sonlandırılmıştır. Baslıklar mukarnas kavsaranın
alt kesiminde oluşturulan sivri kemerleri taşımaktadır. Mihrap en dışta mukarnas bordür
ile üç yönden kuşatılmıştır. Mukarnas üç sıralı düzenlenmiştir. Altta yelpazelerden mey128 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
dana gelen ilk sıra, ortada yüzeysel yuvalar ve üstte dilimli tepe nişleri ile aralarda yüzeysel
basit yuvalar yer almaktadır.(3)
HAZRO İLÇESİNDEKİ TÜRBE VE ZİYARET YERLERİ
Hazro ilçesi Mirani köyünde özellikle Perşembe günleri 300-400 arabanın geldiği,
felçli hastaların götürüldüğü Şeyh Hasan Ezraki ziyaretine gidiyoruz. Bağdattan Mardine
gelen Şeyh Hasan, Mardin’de halkın rağbetine uğrar. Vali çekinir, hapse atar. Ancak şeyh
namaz saatleri valinin de bulunduğu camide namaz kılar. Vali kerameti görünce pişman
olur. Şeyh Hasan Ezraki daha sonra Hazro’ya gelir. Ancak burada yatan kişinin Hasan
Zerraki neslinden olduğu da ifade edilir
Mirani köyü ve ziyaret
KUTSAL MEKANLAR ║ 129
Felçli ve Yatalak Hastalar Türbeye Akın Ediyor
Diyarbakır'ın Hazro İlçesinde Bulunan Şeyh Hasan Ezraki Türbesi'ni Günde Yüzlerce
Felçli ve Yatalak Hasta Ziyaret Ederek Şifa Arıyor.
130 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Diyarbakır'ın Hazro ilçesi yakınlarında bulunan ve 'Mireni' ziyareti olarak bilinen
Şeyh Hasan Ziraki Türbesi'ne Türkiye'nin dört bir yanından gelen felçli ve yatalak hastalar burayı ziyaret ederek iyileşeceklerine inanıyorlar. Özellikle felçli romatizması olan
ve vücudunun herhangi bir yeri tutmayan hastaların akınına uğrayan türbeye başta Güneydoğu Anadolu Bölgesi olmak üzere İstanbul, İzmir ve Ankara gibi büyük kentlerde
bulunan hastalar akın ederek türbede şifa arıyor. Yaklaşık 500 yıllık tarihi olan türbeye
gelen felçli ve yatalak hastalar yakınları tarafından ya omuzlarda ya da sedye ile getiriliyor.
Türbenin içine giren hastalar, Şeyh Hasan Ziraki' ye ait olduğu bilinen büyük tespihleri
vücutlarının her tarafına sürerek hastalıklarına şifa arıyorlar. (4)
Bu kabire Lice'lilerin itirazı var. Şöyleki:
Seyid Şeyh Hasani Zeraki Bağdat'ın Zerak mahallesinde dünyaya gelmiştir. Babası
Seyid Abdulrahman dedesi Şeyh Ahamettir. seceresi 4.İmam Zeynel Abidin'e ulaşır. Abbasi Halifesi tarafından İslam Mareşali olarak görevlendirilir, önce Medineye giderek
Resullullahın Kabrini ziyaret eder oradan da Mardine gelerek Artuklular hükümdarı
Emir Artuk Bin Ekser ile işbirliği yaparak Güneydoğu ve Doğu Anadoluyu Bizanslardan
temizler ve Harputa geçerek Malatya serdarıyla işbirliği yapar. Bölgede 18 kaleyi Feth
eder. Keban İlçesinin Zırkan Bölgesinde Bizanslılar ve Moğollar tarafından pusuya düşürülerek 70 silah arkadaşıyla beraber şehit edilir. Maiyetindeki ordu komutanları cenazesinin nereye gömüleceği yer konusunda itilafa düşerler sonra Licenin Dibek (Derhust)
köyüne defn edilmesi konusunda hemfikir olurlar fakat Şeyh Hasan’ın Elazığ İli Keban
İlçesinin Zırkan Bölgesinde de temsili türbesi mevcuttur. Seyid Şeyh Hasani Zeraki'nin
tek amacı Amcası'nın oğlu olan Seyyid Battalgazi'nin öcünü Konstantin'den almaktı.
Seyid Osmani Zeraki'nin üç oğlu bir kızı vardır. Bir oğlu Abdulrahman(bahdat tahteKUTSAL MEKANLAR ║ 131
revan mevkiinde meftumdur) İkinci oğlu Hüseyin(Lice İlçesi Dibek Köyü eski ismiyle
Derhust köyünde meftundur) Üçüncü oğlu Abdulnasır Gazi( Lice ilçesi Dibek Köyü
eski ismiyle Derhust köyünde meftundur) Kızı Fatima Şehribanu'nun nerede vefat ettiği
bilinmemektedir. Ayrıca
Lice ilçesinde bulunan Vakıf Ahmet beg Camisini yaptıran Aynı zamanda Zırkan
Beyi Vakıf Ahmet Beg, Şeyh Hasani Zeraki'nin onuncu göbekten torunudur.
Hazro ilçesi Meyrani (Ülgen) köyünde medfun olan zatın Seyyid Şeyh Hasani Zerakinin yirminci göbek torunu olan Şeyh Osman olduğu T.C Nüfus kayıt örnekleriyle,
T.C Diyarbakır Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2006/416 nolu kararı, soy seceresi ve T.C
Tapu sicil kayıtlarıyla tespit edilmiştir.
Şeyh Hasanı Ezraki Mezarı- Dibekköyü(Derhust)-Lice
132 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Şeyh Hasanı Ezraki Mezarı- Dibekköyü(Derhust)-Lice
Şeyh Şapur ziyareti
Türbe Hazrodadır.1898 tarihli Salnamei Diyarbekirde ‘Eizze-i kiramdan Şeyh
Şapur’un Hazro ilçesinin Şeyhan/Terdöken köyünde medfun olduğu kayıtlıdır. Şeyhan
köyü ve Ayındar denilen mezrasının gelirlerinin ‘Şeyh Şapur zaviyesi vakfına ait olduğu
bu gelirler ile zaviye ve mescidin tamirine sarfolacağı, Cemziyelevvel 974/1566 tarihli
vakfiyesinde yazılıdır.
Şeyh Şapur’un hayatı hakkında bilgi edinilememiştir.
Aynı bölgede hayatı hakkında bilgi edinilemeyen Şeyh Şehabeddin’in mezarı da bulunmaktadır(5)
Şeyh Zeydin Ziyareti
Hazro merkezine yakındır(6)
KUTSAL MEKANLAR ║ 133
Şeyh Şabedin Ziyaretgâhı
Hazro dağının tepesindedir. Nisan ayı ziyaret dönemidir.Hazro ve çevresinden bir
çok insan bu ziyaret alanına gelir ve burası festival alanına döner
Şeyh Fahri Ziyaretgâhı
Şeyh Sait isyanında Hazro-Kulp arasında vurulur. Halk onu alır, yıkar ve Hazro mezarlığına gömer(6)
KAYNAKLAR
1- www.kenthaberkurulu.
2- Ali Melek, Abdullah Demir. Dinî ve tarihî değerleriyle Diyarbakır Diyarbakır,
2009
3-- Gülsen Bas. Diyarbakır’daki İslam Dönemi Mimarisinde Süsleme
Doktora Tezi. T.C. Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sanat Tarihi
Anabilimdalı Van-2006
4- http://www.malabadigazetesi.com/
5- İhsan Işık(ed): Diyarbakır ansiklopedisi. Elvan yay.Ank.2013.3/27
6- Amed Tigris, Yıldız Çakar. Amed. DBB yay. 2013. s.51
134 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
HAZROLU ÜNLÜLER
HAZROLU ÜNLÜLER
T.B.M.M. 2. Dönem Mebusu Hazrolu Mehmet Nuri (Budak)Bey
Tarih kitaplarında kendilerinden "Tercil Beyleri" diye bahis edilen ve uzun müddet,
bölgenin idaresi kendilerine verilmiş bulunan, Bağdat seferinde tüm askerleriyle padişah
IV. Murat'ın yanında çarpışan kumandan Telli İbrahim Bey soyundan Seyfettin Paşa'nın
yeğenidir.
Hazrolu Mehmet Nuri Bey, vaktinin büyük kısmını evindeki kütüphanesindeki
kitaplarıyla geçiren, Fars, Arap ve Türk kültürüyle kendisini iyi yetiştirmiş, medeni,
münevver, kibar, zarif ileri görüşlü ve "Hazro Beyleri"denen ailenin, Budak'ların en yaşlı
zati olarak çok geniş bir çevrece sevgi, saygı gören bir zattır.
Bu özelliklerinden dolayı I. Dünya Savaşı sonlarına doğru Hazro'ya teşriflerinde kısa
süredeki misafirliklerine rağmen Mustafa Kemal ve İsmet Paşa'larla büyük dostlukları
olmuştur.
Mustafa Kemal Paşanın daha o zamanlardan, gelecek için ber şeyler tasarladıklarının
delili olan "Mehmet bey, bir gün gerekirse bu dağlar beni korur mu?" sorusuna: “Biz de
Hazro dağları da emrinizdeyiz paşam” cevabını vermişti.
Daha sonra, Mustafa Kemal Paşa'nın Bölge Komutanı olarak Silvan'daki görevleri
sırasında dostlukları daha da artmış, Paşa'nın orada ikamet etme arzusu üzerine Silvan'daki büyük konağını beraberce paylaşmışlardı. O bina şimdi Gazi İlkokulu ve Atatürk
Müzesidir.
HAZROLU ÜNLÜLER ║ 137
Mustafa Kemal Paşa'nın Nuri beye olan sevgisi, beğenisi, dostluğu, İstiklal Savaşı süresince niz. Başarılar dilerim" mealinde çekmiş olduğu telgrafıyla, Mecliste de beraber
olmayı arzuladığını göstermiştir.
Seçimi kazanarak Kemal Paşa'yla Ankara'da tekrar buluşan, mebusluk müddetince tüm
maaşlarını kızılaya bağışlayan Mehmet Nuri bey Hazro'dan seçilmiş olan ilk milletvekilidir.
Prof. Dr. Turgay Budak
15.07,1946 tarihinde Diyarbakır İli Hazro ilçesinde doğdu.
İlköğrenimini Hazro Merkez İlkokulunda 1957'de,
Orta öğrenimini Diyarbakır Maarif Kolejinde 1964'te,
Yükseköğrenimini Atatürk Üniversitesinde 1968'de tamamlamıştır.
Üniversite öğrenciliği sırasında Ziya Gökalp Üniversitesini gerçekleştirme ve Yaşatma
Demeğinin çabalarına Talebe Cemiyeti Başkanı olarak katılmıştır.
26.02.1969' da Ankara Üniversitesi Diyarbakır Tıp Fakültesi Biyoloji Kürsüsüne,
açılan sınavı kazanarak Asistan olarak atanmıştır. Böylece Dicle Üniversitesinin ilk
kadrolu öğretim elemanı olmuştur.
Aralık 1972' de Bilim Doktoru,
29.04.1982 tarihinde Üniversite Doçenti unvanlarını almıştır.
31.10.1988' de profesör olmuş,
Ekim 1988-Mayıs 1989 tarihinde D.Ü.Rektör Yardımcılığı,
1988-1992 tarihleri arasında Üniversiteler arası kurul üyeliği,
1989-1995 tarihleri arasında D.Ü Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri Bölümü
Başkanlığı yapmıştır.
1982 yılından bu yana D.Ü. Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı Başkanlığı
yapmış ve 2013 yılında emekli olmuştur.
Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu
1955 Diyarbakır doğumludur. Diyarbakır, Siirt ve Malatya'da ilkokul eğitimini
tamamladı. 1981 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ni tamamladı. Aynı
138 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Fakültede Hadis Ana Bilim dalında "Kur'an-ı Kerim'in Anlaşılmasında Hadislerin Rolü"
adlı çalışmasıyla doktor, 2000 yılında Doçent, 2012 Yılında da Profesör oldu.
1985-1987 yılları arasında Mısır'da Arapça üzerine eğitim gördü. İmam-Hatip, Kur'an
Kursları Müdürlüğü görevlerini yaptı. Şu anda Dicle Üniversitesi ilahiyat Fakültesi Hadis
Ana bilim dalı Öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır.
Programları Türkiye'de birçok radyo ve televizyonda yayınlanmaktadır.2011 yılından
itibaren bir ulusal özel kanald başlayan programları ile Ramazan programı ve sonrasında
da haftalık programları devam etmekdir.
Kırk civarında yayınlanmış kaset, CD, VCD'si bulunmaktadır. Yurtiçinde ve
yurtdışında seri konferansları devam etmektedir. Yazı makaleleri, panel, Diyanet Dergisi,
İslami Araştırmalar ve benzeri dergilerde yayınlandı.
Hatipoğlu evli ve üç çocuk babasıdır.
Doç. Dr. Meki Bilici
1973 Yılında Diyarbakır’ın Hazro ilçesinde dünyaya geldi. İlk, Orta ve Lise
öğrenimini Diyarbakır’da tamamladıktan sonra 1998 yılında Dicle Üniversitesi Tıp
Fakültesi’nde öğrenimini tamamladı. Dicle Üniversitesinde Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
alanında 2003 yılında uzman oldu. 2010 yılında Çocuk Kardiyolojisi Üst ihtisasını
tamamlayan Doktor Bilici 2012 yılında Doçent olmuştur.
Dr. Meki Bilici’nin Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ve Çocuk Kardiyolojisi alanında çok
sayıda Ulusal ve Uluslararası çalışması mevcuttur. Türkiye Çocuk Kardiyolojisi Derneği
İnvaziv Kardiyoloji, Disritmi ve Ekokardiyografi çalışma gruplarına üyedir. Doktor Bilici,
Pediatri Uzmanlık Akademisi Diyarbakır temsilciliği de yapmaktadır. 2013 yılından beri
Dicle Üniversitesi Tıp Eğitim komisyonu üyeliği, Tıp Fakültesi Dönem 6 koordinatörlüğü
ve Çocuk Kardiyolojisi Bilim Dalı Başkanlığını yürütmektedir.
Evli üç çocuk babası olan Bilici 2012 yılından itibaren Dicle Üniversitesinde Öğretim
Üyesi olarak, 2013 yılından itibaren de Kalp Hastanesinden Sorumlu Başhekim Yardımcısı
olarak görev yapmaktadır.
HAZROLU ÜNLÜLER ║ 139
Muzaffer Budak
Şair ve yazar. 1934 yılında Haz-ro'da doğdu İstanbul Maçka İlkokulu ve Nişantaşı
Ortaokulu mezunudur. Diyarbakır Ziya Gökalp Lisesini bitirdi. İstanbul Üniversitesi
İkdi-sat Fakültesi Sosyal Siyaset Bölümü'nde yüksek öğrenimini yaptı. Uzun yıllar Sanat
Dünyası, Yelken, Çağrı, Güney, Diriliş, Ankara Sanat, Sanat Çerçevesi ve benzeri
dergilerde şiirleri, yazıları yayımlandı.
Şiirleri: Haksız Acılar (1967), Özlem (1971) Sümer Menekşeleri (1985), Mavi
Sözcükleri (1996)
İncelemeleri: Sinema Eleştirileri (1973), Tiyatro, Opera, Operet, Bale yazıları (1985),
Sinema Yazıları(1986) Opera ve Bela'de Diyalektik (1993) isimli kitaplarda toplamıştır.
Sabahattin Savcı
1925' te Diyarbakır'da doğdu. İlk ve orta öğrenimini müteakip ankara Üniversitesi
Ziraat Fakültesine girdi. 1947 yılında "Ziraat Yüksek Mühendisi" diploması alarak
mezun oldu. 1953 yılında Diyarbakır Teknik Ziraat müdürü oldu. Bu görevi, 1959 yılına
kadar devam etti. "Ziraat Bilgileri"adlı aylık bir dergi yayınladı. 1958 yılında AID teknik
yardım fonundan yararlanarak Tarım Bakanlığınca Birleşik Amerika Devletine gönderildi. Teksas ve Montana üniversitelerinde ve tarım kuruluşlarında incelemelerde bulunda.
1959 yılında Tarım Bakanlığı Teşfik Kurulunda müfettiş olarak görevlendirildi. 1960 1964 yıllarında Erzurum İli Teknik Ziraat Müdürlüğü görevlerini sürdürmekte iken
Atatürk Üniversitesi Ziraat Fa-kültesinde"ZiraiYayım ve Haberleşme Dersi" ni okuttu.
Erzurum radyosunda haftada bir "Tarım Sohbetleri" adıyla konuşmalar yaptı. 1966'da
Tarım Bakanlığı Teknik ve İstişare Kurulu'nda bakanlık müşaviri ve T.M.M.O. Birliği
Ziraat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi iken Türkiye Ziraat odaları Birliği
Genel sekreterliğine seçildi. Aynı yıl, Tarım Bakanlığından yetkili heyetle birlikte Almanya, İtalya, İspanya ve İsviçre'de Dağ Ekonomisi ve Halk Orman iliş kileri konusunda
incelemelerde bulundu. Ziraat Odaları Birliği'nin yayın organı olan "Çiftçinin Sesi"
gazetesinde birçok başyazıları yayınlandı. 1969'da Diyarbakır milletvekili seçilen Savcı,
1973 yılında yasama görevinin sona ermesi üzerine Köy İşleri Bakanlığı müsteşar
yardımcılığına atandı. 1975 yılı senato seçimlerinde Diyar-bakor senatörü olarak
T.B.M.M.'ne girdi. Kurulan Demirel hükümetinde (1977 - 1978) Orman Bakanı oldu.
Evli ve üç çocuk babasıdır.
140 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Eserleri:
1- Halk-Orman Münesebetleri ve Dağ Ekonomisi Konusunda İsviçre, İtalya, İspanya
ve Almanyada Yapılan Etüdlere Ait Heyet raporu, Orman Genel Müdürlüğü yayını,
Ankara 1967.
2-Zirai Yayım ve Haberleşme dersleri(Teksir) 1964.
3-Güneydoğu İllerimizde Süne ve Kımıl Haşereleriyle Mücadele Metodları (Teksir) 1967
4-Türkiye'de Çiftçinin Teşkilatlanması ve Ziraat Odalarının Önemi(Teksir)1968.
5-Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinin Kalkınmasıyla İlgili Rapor, (Teksir) 1973.
Ömer Vehbi Hatipoğlu
Eğitimci, yazar, gazeteci. 1953 yılında Hazro'da doğdu. Diyarbakır Eğitim Enstitüsünü 1973'te bitirdi. Türkiye ve Ortadoğu Amme İdaresi Enstitüsünden 1982'de
mezun oldu. Milli Eğitim Bakanları Eğitim Uzmanı, Bakan Müşaviri, Talim Terbiye ve
Yayınlar Dairesi Başkanlığı görevlerinde bulundu. İnançlarına aykırı davranışa zorlanınca
1987'de istifa etmek zorunda kaldı. 1989' da PANEL dergisini çıkarmaya başladı. Ayrıca
Milli Gazete'de yazılan yayımlandı. Ankara Büyükşehir Belediyesi EGO Genel Müdürü
iken son seçimlerde Diyarbakır'dan milletvekili seçildi. Evli 4 çocuk babası olan
Hatipoğlu'nun basılmış eserleri şunlardır.
1. Tevhid Mücadelesi,
2. Müslümanın Müslü-manlaşması,
3. Medeniyetimizin Kökleri,
4. Yaşadığımız Çelişkiler,
5. Düdük Çalacaksa Eğer
Mehmet Kahraman
Latif oğlu, 1943 doğumlu, Hazro Elhuvan Mahallesi nüfusuna kayıtlı.
İlkokul öğrenimini Hazro'da, orta ve lise öğrenimini ise Diyarbakır'da yaptıktan sonra
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi.
Avukatlık stajını müteakkip askerlik hizmetini Disiplin Subayı olarak yaptı. 1973 1975' te Hazro Kömürleri İşletmesi Limited Şirketi Genel Yöneticiliğini yaptıktan sonra
1975 yılında Serbest Avukatlık mesleğini icra etmeye başladı.
HAZROLU ÜNLÜLER ║ 141
1976 yılında Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Diyarbakır İl Yönetim Üyeliği, 1984
- 1985 Halkçı Parti (HP) Diyarbakır İl Başkanlığını, Halkçı Parti ile Sosyaldemokrasi
Partisinin (SO-DEP) birleşmesiyle oluşan Sosyaldemokrat Halkçı Partisinin (SHP)
Diyarbakır İl Başkanlığı görevini 1985-87 yılları arasında sürdürdü.
1987 ve 1991 Milletvekili Genel Seçimlerinde SHP Diyarbakır 18. ve 19. Dönem
Milletvekili seçildi.
1991 yılının Kasım ayında kurulan Sosyaldemokrat Halkçı Parti ile Doğru Yol Partisi
koalisyonunun 49. ve 50. Hükümetlerinde 1994 yılı Haziranına kadar insan
Haklarından Sorumlu Devlet Bakanlığı görevini yaptı. Koalisyon protokolünde yer alan
İnsan Hakları Bakanlığı kurulamayınca bakanlıktan istifa etti.
Milletvekilliği ve Bakanlığı sürecinde SHP'nin Meclis Grup Yönetim Kurulu Üyeliği,
Genel Sekreter Yardımcılığı görevini yaptı.
SHP'nin CHP ile birleşmesinde CHP Parti Meclisi Üyeliğini, Merkez Yürütme Kurulu Üyeliğini, Genel Başkan Yardımcılığını yaptı.
28. Olağan Kurultayı'nda tekrar CHP Parti Meclisine seçilen Mehmet Kahraman;
evli ve dört çocuk babası olup, yabancı dil olarak Fransızca bilmektedir.
Molla Zahit
1935 yılında Hazro'da doğdu. Orta öğrenimini Diyarbakır'da tamamladı. Özel dersler
aldı. Herdubat adlı Kürtçe mevlidi 1990'da basılmıştır. Hayat ve eserleri hakkında başka
bilgimiz yoktur.
Hazrolu Seyda-i (Yazıcı) Efendi
Hicri 1308 (1892) Hazro- Uzunargıt köyü doğumlu olup, küçük yaştan itibaren
medrese tahsiline başlamıştır. 16 yaşındayken dayısı molla Abdullah ile beraber hacca
gittiği için molla yerine hacı olarak anılagelmiştir.
Üstün bir zekaya sahip olduğu için medrees arkadaşları arasında temayüz etmiştir,
Hazro’da önce dayısı Molla Abdullah'tan daha sonra sırasıyla Diyarbakır Tilalo Köyü
142 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
İmamından, Lice İlçesi Müderrisleri Molla Muhammed Hadi ve Molla Abdullah Meylani'den , Kozluk ilçesi Cezni Köyü İmamı Molla Reşitten ve son olarak Silvanlı Meşhur
Müderris Molla Hüseyin KÜÇÜK'ten ders alarak ilmi icazet almıştır.
Kendisi Müstahikkin-i İlmiye sırafatıyla devletten sembolik bir maaş almaktaydı.
1920' li yıllarda din alimlerini askerlikten muaf tutmak için Silvan'da yapılan imtihanı
kazanarak askerlikten muaf tutulmuştur.
50 yılı aşkın süre Hazro'da evine bitişik bulunan Medresede talebe okutmuştur. Haklı
olarak çevresinde büyük bir şöhrete sahip olmuştur. 1954 yılında Hazro ilçe olunca aldığı
ilmi icazatnameye istinaden Müftü olması kendisine teklif edilmişse de kabul etmemiştir.
Çeşitli ilimlerde otorite olması yanında çok kuvvetli bir edebiyata da sahipti ayrıca
farklı dillerde yazdığı şiirleri mevcuttur. Arapça kadar Frasçayı da biliyordu. Bununla beraber tasavvufla da iç içeydi. 10 yılı aşkın süre Hezanlı Şeyh Selim Efendi nezdinde
hizmet vermiştir. Yetiştirdiği öğrenciler arasında 1946-1960 yıları arasında Diyarbakır
İl Müftüsü olan M.Halil Özaydın, Kardeşinin oğlu eski Şanlıurfa Vaizi Derviş Yazıcı,
Dayısının oğlu eski Hazro ilçe Müftüsü Abdullah Düşünücü, Eski Lice Müftüsü Ahmet
Meylanı, Eski İzmir Müfütüsüo ve Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu
eski üyelerinden merhum Haydar Hatipoğlu, eski Müftülerden Abdulmecit Güllü, Mahfuz Aksu, emekli Elbistan müftüsü Ahmet Bilici, emekli Tatvan müftüsü Mehmet Bilici
ve emekli Silvan Müftüsü M. Sait Ergin, eski vaizlerden Sabri İlhan, M.Zahit Meylani,
Kozluklu İmam Molla Sabri İnal, Ankara Merkez vaizi M.Selim Yılmaz, Molla Mansur
ve daha nice imam olan öğrencileri vardır.
Kendisi tasavvuf mizaçlı olup nefis, enaniyet, şöhret, riya ve gösterişten kaçardı, gayet
mütevazi olup gülümser ve nurani bir çehreye sahipti. 83 yıl yaşamıştır, ancak ömrünün
son 7 yılını yüksek tansiyon nedeniyle kendisine arız olan yarı felçten dolayı yatakta
geçirmiştir.
21 Şubat 1975 Cuma günü vefat etmiş olup, Hazro Kabristanına defnedilmiş, halen
kabri ziyaretgah olarak çevre halkı tarafından ziyaret edilmektedir.
Basılmamış Hediyet-üs sıbyan adında imam ve ibadete dair arapça bir eseri vardır,
ayrıca çeşitli dillerde (Arapça, Farsça ve Kürtçe) yazılmış şiir ve kasideleri vardır.(1)
HAZROLU ÜNLÜLER ║ 143
Molla Abdurrahman El-Kümesrevi
1883 yılında Hazro Cami Mahallesinde doğmuştur. İmamlar ailesi -Mala mama- diye
tanımlanan ilahiyatçı bir ailenin soyundandır. Babası molla Ahmettir. Annesi Medine
hanım Hazrolu Şeyh Muhammed (şeyh efendi)’ in torunudur. Silvanlı Seyda molla
Hüseyin Küçük’ün yanında icazet aldıktan sonra babasının Hazro’daki medresesinde
vefat edinceye kadar ders verdi. Hazro’nun yetiştirdiği yetkin İslam alimlerindendir.
Silvanlı Seydayé molla Hüseyin Küçük’ün yanında ders aldığı esnada Seyda-i (yazıcı)
efendi’yi de yanına alarak birlikte ders almaya devam ettiler. Dedeleri Osman efendinin,
Envar Kitabı üzerine şerh olarak yazmış olduğu Kümesra kitabından dolayı El-Kümesrevi
diye anılırdı. (Kümesra miladi 1310 yılında yazılmıştır).
Yetişdirdiği bazı talebeler: Liceli müftü molla Ahmet meylani, Hezan’lı molla Arif,
Hazro’lu molla Sibgatullah , Dedaş’lı molla İbrahim. Seyda molla Abdurrahman 1939
yılında Hazro’da vefat etmiştir.
Hazrolu Ali Efendi:
Şafii Müftüsüdür. Asıl adı: Ali. B. Muhammed el Hazrovi el Amİdi. Eserlerde Ali el.
Amidi diye de geçer. 01:1210/1795.
Eserleri:
1-Ta'likat (alâ Tefsiri Sureti'n Nebe'min Envâri't Tenzil.
2- Tefsır-i Âyet el Kürsi. Ta'lika 'a/â Tefsir el Beydâvî,
3- Haşiye âlâ Tefsîr-i Sûret-i Yâsîn miri envâri't Tenzil
4- Tefsîr-u Sureti'i Fatiha.
5- Şerhu Kelam et Tezhib.(2)
144 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Molla Abdullah Hazrovi
Adı: Abdullah.
Babası: Ahmet.
Dedesi: Abdullah.
Dedesi: Ahmet.
Yukardaki Ahmet ve Abdullah isimleri 6.cı babaya kadar devam edip ondan sonrası
değişirler.
Doğum tarihi ve yeri: Diyarbakır’ın Hazro Kazası. 1875.
İlim tahsiline daha küçük yaşlarda babasının yanında başlar, ancak sonradan çeşitli
alimlerin yanında devam eder ve nihayet yine babasının yanında tamamlayarak ondan
icazet alır.
Tasavvufi amelini meşhur Nakşi Şeyhi Seydâye Tâhi' nin halifesi olan Şeyh Abdülkadii Hezani’nin yanında yapar ve hilafetini de ondan alır. Tüm hayatı boyunca geçimini kendi
elleri ile bağ ve bahçe işleri ile uğraşarak temin eder. Denildiğine göre ömrünün sonuna
doğru çok yaşlılık halinde bile bahçesinin sulama işlerini kendi elleri ile yapıyormuş.
Molla Abdullah tasavvufi amelini bitirip hilafet alınca, şeyhi kendisine Diyarbakır’ın
Çermik kazasında irşad görevi verir ancak, Molla Abdullah şeyhinden rica ile bu işin
ağırlığının altından kalkamayacağı korkusu ile kendisinin affedilmesini ve mümkünse
ömrünün sonuna kadar böyle kalmasını rica eder. Şeyhi de ona “gizli olan şeyler daha
makbuldür, sen bunu kendin ve Rabbin arasında sakladın, ALLAH (c.c.) ona göre ecrini
versin.” der ve kararını destekler.
Dolayısıyla bu zat birçok ilim talebesi yetiştirdiği halde tasavvufi amel yaptırmadığı
için halife bırakmamıştır.
Bu 2 erkekten biri olan Molla Abdullah Düşünücü de babasının ilim ve amel yolunu
takip ederek hem iyi bir Molla, hem de iyi bir Nakşi Halifesi olmuştur
Tüm çocuklarından yalnız 6 tanesi büyüyebilmiştir, bunların 2 si erkek, 4 dü kızdır(3)
HAZROLU ÜNLÜLER ║ 145
Şeyh Hasan–I Ezraki
Eldeki belgelere göre Seyyid olduğu anlaşılan Şeyh Haşan Zerraki’nin Hz. Peygamber’e ulaşan kolu hakkında ise; elimizde bulunan üç vesikadaki isimler hakkında da küçük
te olsa, bazı farklılıklar var. Önce elimizdeki vesikaları verelim:
1- Şerefname.
2- Kara Amid Dergisi, 1956, yıl: 11-111, Sayı: 2- 4. sayfa: 370-375.
3- Osmanlı Arşivlerinden alınan -Silsilename.- 1-Şerefhame'deki soy kütüğü şöyledir:
a- Seyyid Haşan Zerraki (veya Zırki.)
b- Babası: S. Abdurrahman.
c-: S. Ahmed.
d-: S. Sıfil.
e-: S. Kasım.
f-: S. Ali.
g-: S. Tahir
ğ-: S. Ca’fer el Ketil.
h-: S. Yahya el Ekna.
ı-: S. İsmail Ekber.
i-: S. Ca’fer es Sadık
j-: S. İmam Muhammed Bakır.
k-: S. İmam Zeynel Abidin.
1-: S. İmam Hüseyin, m-: Hz. Ali.
2- Kara Amid Dergisi’ndeki soy kütüğü ki; bu kütük aktarılır“Bu yoldaki kaynağımız, bu aileden en aydın kişi sayılan Diyarbakır Erkek San’at Enstitüsü Marangozluk öğretmeni; Sela- haddin Isık’ın elinde bulunan ve Hicri: 865(146061). tarihli - Menşur’ul Cedit- e aktarıldığı belirtilen, Hicri: 555 (1160) tarihli Menşur’ul Atik- ten geçirilen şecereyi gösteren 1- Cumad’ul Ahir 931 (26 Mart 1525)
tarihinde Ceylan derisine yazılı Arapça
Seyyidlik Soy kütüğü .” îşte bu kütüğün içindeki sıralama da aşağıdaki listedir:
a- Seyyid Haşan Zerraki (veya Zırki.)
b-: Abdurrahman.
146 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
c-: Ahmed.
d-: Sa’id
e-: Ahmed.
f-: Kasım.
g-: Ali.
g-: Tahir.
h-: Ca’fer-ül Ketil.
ı-: Yahya, i: İsmail Ekber.
j-: İmam Ca’far es Sadık
k-: Muhammed Bakır.
1-: Ali.
m-: Zeynel Abidin.
n-: İmam Hüseyin,
o-: Hz.Ali b. Ebi Talib.
-Osmanlı Arşivlerinden alman belgedeki silsilenamede ise isim listesi şöyledir:
a- Seyyid Haşan Zerraki (veya Zırki).
b-: Abdurrahman.
c-: Ahmed.
d-: Kasım.
e-: Tahir.(3)
Molla Abdullah Düşünücü
Adı: Abdullah.
Soyadı: Düşünücü.
Babası: Abdullah. (Molla Abdullah-i Hazrovi.)
Doğum yeri ve tarihi: Diyarbakır’a bağlı -Hazro- kazası 1929.
Küçük yaşta ilim tahsiline başlar, önceleri babasının yanında ders alır, ancak daha 15
yaşlarında iken babası vefat edince, tahsiline yörece meşhur Hazrolu Seydaye Haci Fettah’ın yanında devam eder. (Hocası aynı zamanda halasının oğludur.)Bu tahsili icaze
alıncaya kadar sürer ve me’zun olur.
HAZROLU ÜNLÜLER ║ 147
Ardından hemen tasavvufi amele başlar, o zamanlar yörede en fazla tanınan tasavvufi
aile; Norşin’deki “Şeyda”gülerdir. İşte bu ailenin o dönem şeyhlik postunda oturan “Şeyh
Maşuk” efendiye bağlanır. Amelini aşağı yukarı tamamlar, nihayet şeyh efendi (artık
gidip de dönemeyeceği) son hac seferine çıkarken yolculama ya gelen Molla Abdullah’a
şöyle der: “Sana bütün konularda izin verdim ancak Teveccüh yapabilmen için hacc dönüşümü bekle.” Gidiş o gidiş olmuş ve orada vefat.
Bunun ardından Molla Abdullah Efendi, Şeyh Maşuk’un oğlu Molla Bedreddin’in
yanında amele devam edip birkaç ay gibi kısa bir müddet sonra tam hilafet alır.
Molla Abdullah, Diyanette görev alarak uzun yıllar Hazro, Çınar, Keban, Silvan ve
Bulanık’ta müftülük yapmıştır.
Bilahare görevinin son yıllarında Urfa merkez vaizliğinde bulunmuş ve oradan da
emekli olmuştur.
Gerek müftülük zamanlarında ve gerek vaizlik dönemlerinde birçok talebe okutmuştur. Hazro’lu Molla Derviş, Molla Ahmet Yalar, Molla Cevat gibi seçkin hoca efendiler
bunlardandır.
Molla Abdullah daha 17 yaşlarında iken yörenin geleneği üzere genç yaşta hemen evlenmiş, bu evlilikten de 2 erkek 4 kız olmak üzere 6 çocuğu olmuştur.
Molla Abdullah herhangi bir eser bırakmamıştır.
Halife de bırakmamıştır.(3)
Şeyh Muhammed Hazrovî (Şeyh Efendi)
Sonraları durumu öğrenen eski hocası bir gün kendisini şehirde gördüğünde, “Demek
sen bizi bırakıp Kasım’a gittin, ha!” diye serzenişte bulununca, cevaben: “Hocam, siz
büyük bir üstadsınız, ama Şeyh Kasım da iyi bir alimdir.” der ve durumu yumuşatır. Şeyh
efendi, hilâfet aldıktan sonra, Diyarbekir Hazro’ya gelir, artık irşad emri ile sohbete başlar.
Birgün Diyarbekir Ulucami- inde sohbet edince, müridlerinden biri bağırarak; “ben
şimdi Şeyhimin başındaki tacının göklere değdiğini görüyorum” der. Bunu duyan Şeyh
Efendi, hemen başındaki sarığı çıkarıp, doğruca Mardin’e Şeyh Hamıd’in yanma gelir
ve: “efendim, müridler benim için şöyle şöyle söylemeye başladılar. Sizden isteğim şu ki;
148 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
eğer şeyhlik benim için yalnız talebe yetiştirmek ve tedrisat olarak kabul edilirse, şeyhliği
kabul ediyorum. Yok, eğer bu tip sofilerle uğraşmak ise, lütfen emanetinizi benden alınız.” der, Şeyh Hamıd; “Sen yalnız tedrisat yap yeter” deyip gönderir.(3)
Molla Derviş-ê Hazrovi
Hazro ilçesi. 1932
Molla Derviş, tasavvufi amelini Diyarbakır'ın merkez köylerinden Karaz'da bulunan
Şeyh İsmetullah’ın yanında yapmış ve bu zattan hilafet almıştır. Tasavvufi silsilesi şöyledir:
1- Molla Derviş
2- Molla lsmetullah.
3- Şeyh Yahya-i Çokreşi.
4- Şeyh Abdurrahman-i Çokreşi.
5- Şeyh Muhammed Diyauddin (Hazret)
6- Şeyh Fethullahi Verkanisi.
7- Şeyh Abdurrahman-i Tâhi.
8- Seyyid Sıbğatullahi Arvasi.
9-Seyyid Tâhâ.
10- Mevlana Halid.
Molla Derviş tahsilini tamamladıktan sonra resmi olarak Diyarbakır'ın Palu (Safa)
camiine tayin olur. Bir yandan imamlık görevini devam ederken, bir yandan da camiyi
adeta bir medreseye çevirir. Burada hem çocuklara, hem de büyüklere dersler verir. Diğer
taraftan imam Hatip Okuluna dışardan Arapça derslerine girer ve ücretli hoca olarak
ders verir.
1956 yılında evlenmiş ve bu evlilikten 5’i kız, l’i erkek altı çocuk sahibi olmuştur.
1963 yılında Şanlıurfa merkez vaizliğine atanmış ve vefatına kadar burada kalmıştır.
Molla Derviş, Sıla-i Rahim’e çok önem verir, dost ve akrabalarını devamlı sorardı.
Toplum içinde birlik beraberlikten yana, uzlaştırıcı olup, tefrikaya son derece karşıydı.
Çocukları bir işe giriştiği zaman önce ona danışırdı, oda; “bu işte uhrevi bir kazancımız var mı? Yok mu?” diye sorar ve eğer varsa “yapın” derdi.(3)
HAZROLU ÜNLÜLER ║ 149
YAZARLAR
Hilmi Akyol
1960 yılında Dersil köyünde doğdu.2 şiir kitabı; ortaklaşa yazdığı 3 kitabı vardır. Ayrıca kaydettiği 15 folklorik eseri vardır. Bütün çalışması folklorik eserlerin toplanmasıdır.
Dengbej evinde çalışmaktadır
Muharrem Erbey
1969’da Hazro’da doğdu. Hukuk tahsili yapmıştır. Kayıp Secere adında bir hikaye kitabı vardır.
Tevfik Heja
1973 yılında Hazro’da doğdu. Şiirleri dergi ve gazetelerde yayınlandı.Diyarbakır
adında bir şiir kitabı vardır
Mehmet Dicle
1977 yılında Hazro’da doğdu. İ.Ü.Coğrafya bölümünden mezun oldu. Bir çok dergi
ve gazetede yazıları yayınlandı. Asus ve Nara adında iki itabı yayınlandı(4)
DENGBEJLER
Ehmede Bezike(Ahmet Yorulmaz)
1895’de Hazro’da doğdu. 20 yaşından beri stran söyler. Sevdin Paşa ailesinin dengbejliğini yapmıştır.
Hüsnü Ergen
1936-‘da Hazro’da doğdu. 1995’de Diyarbakır’da öldü. Dengbejlik yaptı. Düğünlerde
stran söyledi.
150 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Emin Baygutalp
1941’de Hazro’da doğdu, Hazroda stran söylüyor
Hasan Ekinci
1966’da Kufercin’de doğdu. DBB korosunda yer aldı.
Arif Sefer
1971’de Helhel köyünde doğdu. Stran döylüyor
Hacı Söğütlü
1952’de Hazro’da doğdu. Stran söylemektedir
Seyfeddin Söyler
1951’de Kufercinde doğdu. Stran söyler
Haşim Akyol
1953’de Dersilde doğdı.1993’de öldü. Stran söyler
Cabar Aslankılıç
Hazro’da doğdu.1954’de Hazroda öldü. Male Paşe’ye dengbejlik yaptı
Cemil Yetişir
1916’da Hazro’da doğdu.1988’de Hazroda öldü. Stran söyler
Ali Tekin
1909’da Şikeftanda doğdu,1987’de öldü. Stran ve hikaye söyler
HAZROLU ÜNLÜLER ║ 151
Emin Güngörüç
1953’de Gome Tetan köyünde doğdu. 20 yaşından beri stran söyler(4)
KAYNAKLAR
1-Hazro Kaymakamlığı: Zuğur’un ötesi. Hazro. 1998
2-M. Şefik Korkusuz. Diyarbekir. Kadı, Müftü, Hattat ve Musikişinasları.2013
3- M. Şefik Korkusuz. Tezkire-i Meşayih-i Amid. Kent yay. İst. 2004
4- Amed Tigris, Yıldız Çakar. Amed. DBB yay. 2013. s. 516
152 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
TARİHTEN GÜNÜMÜZE
HAZRO İLÇESİ
EKONOMİSİ
TARİHTEN GÜNÜMÜZE EKONOMİSİ
1973 yılı Hazro
TARİHTEN GÜNÜMÜZE HAZRO İLÇESİ EKONOMİSİ ║ 155
1995 yılında Hazro
2003 YILI
Bitkisel Tarım: İlçemizde sulama suyunun azlığından dolayı çiftçilerimizin büyük
çoğunluğu kuru tarım yapmakta buda tarımda verimliliği düşürmekte ve alternatif ürün
yetiştirme olanaklarını azaltmaktadır. Münavebeye girecek bitki sayısı da kısıtlandığından araziden istenen verim alınamamaktadır. Bitkisel tarım düz, arazilerde makine ile
yapılmakta, makinelerin giremediği arazilerde basit aletlerle yapılmaktadır. Sulu alanlarda ise genelde sebze, meyve ve tütün yetiştirilmektedir. 2003 yılı D.G.D. Projesinden
1289 çiftçi 137.530 dekardan yararlanmıştır. 2002-2003 yılı arasındaki arazi dekar farkı
63.004 olup parasal açıdan 1.257.000.000.000.TL’dır.
Tarımsal Ürünler: İlçemizde yetiştirilen ürünler susuz arazilerde buğday, arpa, mercimek, nohut, badem, kavun, karpuz ve bağlarda üzüm yetiştirilmektedir. Suyun olduğu
bölgelerde daha çok meyve bahçeleri, tütün, çeltik, yonca sebze vb. ürünler yetiştirilmektir. Sarıçanak ve Yazgı köylerinde bulunan seralarda sebze yetiştirilmektedir.
İlçemiz merkez ve köylerinde çiftçi ziyaretleri yapılarak zirai eğitim ve yayım çalışmaları yapılmıştır. Çiftçiler teknik konularda aydınlatılmaya çalışılmıştır.
156 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Üretilen buğdayın büyük bölümü D.M.O’ne satılmaktadır. Diğer ürünler iç piyasaya
satılmakta veya iç tüketimde kullanılmaktadır. Bağlarda toplanan üzümlerden kaliteli
üzüm pekmezi, pestil sucuk ve şıra yapılmaktadır.
Ekim Alanları ve Ekim Biçimleri: Ekilen ürünler ve arazi dağılımı şöyledir.
Buğday
Arpa
Mercimek
Nohut
Bağ
Meyve
Tütün
Kavun-Karpuz
Sebze
Çeltik
Susam
Yonca-Korunga-Fiğ
Nadas
96.000 Dekar
38.000 Dekar
34.000 Dekar
18.000 Dekar
10.000 Dekar
4.300 Dekar
580 Dekar
350 Dekar
380 Dekar
320 Dekar
280 Dekar
450 Dekar
26.210 Dekar
Ekim düz arazilerde mibzerle veya gübre atma makinesiyle, dağlık alanlarda ve küçük
arazilerde elle serpme şeklinde olmaktadır. Ekim ayı içerisinde toprak hazırlığı ve ekim
kontrolleri yapılarak yapılan hazırlıklar üzerinde durularak çiftçilere gerekli teknik bilgiler
verilip, uygulanması için gerekli kontroller yapılmıştır. Ekim sırasında görülen fazla gübre
kullanımının zararları hakkında çiftçiler bilgilendirilmiştir.
Tarımda Verimlilik ve Sulama: Tarımda verimliliğin sağlanması için sertifikalı
tohumun kullanılması, hastalık ve zararlılarla zamanında mücadele edilmesi, verimi
yüksek tohum kullanılması, münavebeye girecek bitki çeşidinin arttırılması, sulamanın
doğru zamanda ve miktarda yapılması, sulama alanlarının arttırılması için sondaj çalışmalarının yapılması, eğitime önem verilmesi ve ekim-bakım-hasadın tekniğine
uygun yapılması gerekmektedir. Ayrıca toprak analizleri yapılarak analiz sonucuna
göre gübrenin verilmesi sağlanmalıdır.
TARİHTEN GÜNÜMÜZE HAZRO İLÇESİ EKONOMİSİ ║ 157
İlçemizde su göletlerinden ve sondaj çalışmaları sonucu çıkarılan suyla araziler karık
sulama şeklinde yapılmaktadır. Sulu tarım12.500 dekarda yapılmaktadır. Sulu tarımda
verim çok daha yüksek olmakta bazı ürünlerde %100’e varabilmektedir.
Haziran ayında biçerdöver kayıplarını en aza indirebilmek için gerekli önlemler alınmış, çiftçilere bu konuda bilgiler verilmiş ve hassasiyetle kontroller yapılmıştır.
Zirai Mücadelenin Verime Yansıyan Yönü: İlçemizde yapılan süne mücadelesinin
etkin ve yerinde yapılması için çalışmalar yapılıp bu kontroller sonucunda özellikle ilçemizde süne zararı en aza indirilmiş kaliteli ürün ve verimde artış sağlanmıştır. Bitki, hayvan hastalık ve zararlı taramaları yapılıp gerekli tavsiye ve aşılamalar yapılmış olup
alınacak tedbirler için çiftçilere yardımcı olunmuştur.
Tarımsal Üretim Merkezleri: İlçemizde Dört Adet fırın Faaliyet göstermektedir.
Bazı köylerde değirmenler hizmet vermektedir. Düzevler mevkiinde bulunan gölete il
Müdürlüğümüzden getirilen balıklar atılarak, su ürünleri üretim projesi başlatıldı. Göletin etrafının kapatılması ve havuz yapılması planlanmaktadır.
Hayvancılık
Hazro İlçesindeki hayvan varlığı yerli ırklardan oluşmaktadır.
2004 yılı itibariyle ilçedeki hayvan varlığı şöyledir.
Hayvan Adı:
Yerli:
Melez
Kültür
Toplam
Sığır
6.470
1.145
128
7.743
Manda
450
450
At-Katır
220
220
Eşek
1.605
1.605
Koyun-Keçi
31.250
31.250
Kovan (Fenni)
660
Kovan (Sepet)
98
Kanatlılar
47.750
158 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Hazro İlçesinde ve köylerinde ekonomik hayat tarım ve hayvancılığa dayandığından,
ilçede hayvancılığın geliştirilmesi anlamında yerli ırklar kültür ırkına dönüştürülüp verimlilik yakalanmalıdır. Bu kapsamda yöre halkına teşvikler verilerek kültür ırkı yetiştiriciliği geliştirilmelidir.
Geçim kaynakları
İlçemiz ekonomisi genel olarak tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. Ayrıca yöre yer
altı kaynakları bakımından zengin bir rezerve sahiptir. Bunun yanında Sümer Halı A.Ş.
ile Hazro Halk Eğitim Merkezinin işbirliği sonucu açılan halı atölyeleri ilçe ekonomileri
bakımından önemli bir yere sahiptir.
İlçemizde tarım faaliyetleri en önemli uğraş alanını teşkil eder. Özellikle güneydeki
verimli tarım alanlarında bağcılık ve tarım üretimi yaygındır. Kuzeydeki dağlık alanda
kıl keçisi yetiştiriciliği ayrı bir öneme sahiptir. Güneydeki platolarda ise koyun ve sığır
yetiştiriciliği yapılmaktadır.
İlçemiz yer altı kaynakları bakımından zengin bir rezerve sahiptir. Varolan kömür yataklarının işletilmesi durumunda yörede işsizlik sorunu önemli ölçüde çözülmüş olacaktır. Yöredeki mermer ocakları işletilmekte olup bu mermer yatakları ilçe ekonomisi için
ayrı bir önem arz etmektedir.
Ayrıca Sümer Halı A.Ş., Fırat Halı A.Ş. ile Hazro Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğünün işbirliği sonucu açılan toplam 8 halı atölyesinde 11 Usta öğretici ve 352 kursiyer istihdam edilmekte olup yıllık halı üretimi 4500m²’dir. İlçemizdeki halı atölyeleri
Diyarbakır ve çevresindeki en kaliteli ve üretim açısından en verimli atölyelerdir.
Yer altı-yer üstü zenginlikleri
Yöre yer altı kaynakları açısından zengindir. İlçede zengin linyit ve mermer yatakları
mevcuttur. Ayrıca ilçenin doğusunda bakır madenine, antikninal yapıdan dolayı ise muhtelif yerlerde petrol yataklarına rastlanmıştır. Linyit yatakları ilçenin doğusundaki Çökeksu ve Koçbaba, batısındaki Dadaş ve Kuzeyindeki Işık Mezrasında bulunmaktadır.
Bu yataklar 1960’tan itibaren “Hazro Taş Kömürü İşletmeleri Limitet Şirketi” tarafından
işletilmektedir. Yapılan analizlere göre bu kömürlerin %1.83 oranında su, %31.12 oranında kül, %30.21 oranında uçucu madde ve %36.84 oranında saf karbon ihtiva ettiği
TARİHTEN GÜNÜMÜZE HAZRO İLÇESİ EKONOMİSİ ║ 159
anlaşılmıştır. Buda linyitlerin çok kaliteli olduğunu göstermektedir. Mümkün rezervi
1800.000 ton olup, günümüzde işletilmemektedir.
Jeolojik yapı itibariyle yörenin çeşitli yerinde mermer yataklarına rastlanmıştır. Ancak
en önemli yataklar ilçenin batısındaki Kırmataş Köyü civarında olup özel şahıslar tarafından ruhsat alınmak suretiyle işletilmektedir. Mermerler pembe ve açık pembe (bej)
renkte olup serttir. Kalınlık yaklaşık 20-30m olup rezervi oldukça fazladır. Yaklaşık olarak 900.000m³ rezerve sahiptir. Saha ekonomik olarak 15-20 yıl işletme özelliğine sahip
olup kalitesi oldukça yüksektir.(2)
Diyarbakır'ın Hazro ilçesinde Badem Yetiştiriciliğini Geliştirme Projesi kapsamında
25 proje sahibine fide dağıtılmıştır (3)
2002 yılı üzüm üretimi
İLÇELER
Hazro
Meyve
Elde Edilen
Meyve Veren
Sofralık
Kurutmalık
Vermeyen
Kuru Üzüm
Yaştaki (ha)
Üzüm (ton) Üzüm (ton)
Yaştaki (ha)
(ton)
910
8
4550
550
100
Hazro'dan görünüm
160 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Hazro’ya genel bakış
TARİHTEN GÜNÜMÜZE HAZRO İLÇESİ EKONOMİSİ ║ 161
Hazro’ya genel bakış
GÜNÜMÜZDE HAYVANCILIK
Hazro ilçesi büyükbaş hayvan ve ürünleri (TUİK, 2012)
İlçe Adı
Hazro
Hayvan Adı
Sağılan
GençYetişkin
Toplam hayvan sayısı Süt (Ton)
Yavru
(baş)
Sığır (Kültür)
339
121
460
191
743,972
Manda
521
104
625
254
240,968
Sığır(Melez)
2.917
699
3.616
1.757
4.896,12
Sığır(Yerli)
3.440 1.210
4.650
2.071
2.600,67
162 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Diyarbakır İli küçükbaş hayvan ve ürünleri (TUİK, 2012)
Hayvan
Adı
Koyun
Keçi(kıl)
Sağılan
Kırkılan
Yün kıl
İlçe
Gençhayvan
Süt
hayvan
tiftik
Adı
Yetişkin Yavru Toplam sayısı (baş) (Ton) sayısı (baş) (ton)
Hazro
2.080
950
3.030
1.276 104,632
3.030 5,251
Hazro
2.800 1.390
4.190
1.344 141,12
2.800
1,68
GÜNÜMÜZDE SOSYO-EKONOMİK HAYAT
İlçe halkının temel geçim kayağı tarım ve hayvancılığa Tarım faaliyetleri en önemli
uğraş uğraş alanı teşkil etmektedir. Özelikle güneydeki verimli tarım alanlarında bağcılık
ve tarım ürünleri yaygındır. Kuzeydeki dağlık alanlarda kıl keçisi yetiştiriciliği ayrı bir
öneme sahiptir. Güneydeki platolarda ise koyun ve sığır yetiştiriciliği yapılmaktadır. İlçede ortalama 8.500 büyük baş hayvan, 16.100 küçükbaşı hayvan, 1.050 Binek hayvanı.
Ve 19.950 kümes hayvanı yetiştirilmektedir. Hazro, yer altı kaynakları bakımından zengin bir rezerve sahiptir. Var olan kömür yataklarının işletilmesi durumunda yörede işsizlik
sorur çözülmüş olacaktır. Yöredeki mermer ocakları işletilmekte olup bu mermer yatakları ilçe ekonomisi ç arz etmektedir, ilçeye bağlı kırma taş ve Meşe bağları Köyle civarında
1, Bağ yurdu, Yazgı ve Bayırdüzü köyleri civarında ise 2 adet mermer ocağı mevcuttur.
Ayrıca AS Halıcılık ve Fırat Halıcılık ile Hazro Halk Müdürlüğü’nün iş birliği sonucu
açılan toplam 5 halı atölyesinde 100 dokuyucu istihdam edilmektedir ev yıllık 335 m
halı dokunmaktadır. Kentteki halı atölyeleri Diyarbakır ve çevresindeki en kaliteli ve
üretim açısında atölyelerdir. Burada dokunan Herke tipi halıların büyük bir kısmı ihraç
edilmektedir.
Tarım
İlçede sulama suyunun dolayı çiftçilerin büyük çoğunu kuru tarım yapmakta bu da
te düşürmekte ve alternatif ürün yetiştirme olanaklarını azaltmaktadır. Bitkisel tarım
düz, arazilerde makine ile yapılmakta, makinelerin girmediği arazilerde basit aletlerle
yapılmaktadır. Sulu alanlarda ise genelde sebze, meyve tütün yetiştirilmektedir.
İlçede susuz arazilerde buğday, arpa, mercimek, nohut, badem, kavun, kapuz ve bağlat
dirilmektedir. Suyun olduğu bölgelerde daha çok meyve bahçeleri tütün, çeltik, yonca
sebze vb. ürünler yetiştirilmektir, Sarıçanak ve Yazgı köylerinde bulunan seralarda sebze
yetiştirilmektedir. Son yıllarda ilçe merkez ve köylerinde çiftçiler ziyaretleri yapılarak
TARİHTEN GÜNÜMÜZE HAZRO İLÇESİ EKONOMİSİ ║ 163
zirai eğitim ve yayım çalışmaları yapılmaktadır ve çiftçiler teknik konularda aydınlatılmaktadır. İl Tarım Müdürlüğünün Yatırım Projelerinden olan İl Özel İdare Destekli Yabani Antep fıstığı Aşılama projesi kapsamında İlçede Dadaş ince kavak ve Hazro
merkezde yabani Antep fıstığı aşılamasında yabani melengiç ağaçlarına 4500 aşı gözü
kullanarak toplam 1300ağacın aşılaması yapılmıştır. Üretilen buğday büyük bölümü
Toprak Mahsulleri Ofisine satılmıştır. Diğer ürünler iç piyasaya satılmakta veya iç tüketimde kullanılmaktadır. Bağlarda toplanan üzümlerden kaliteli üzüm pekmezi, pestil
sucuk ve şıra yapılmıştır. Ekim düz arazilerde mibzerle veya gübre atma makinesiyle dağlık alanlarda ve küçük arazilerde elle serpme şeklinde olmaktadır. Ekim ayı içerisinde
toprak hazırlığı ve ekim kontrolleri yapılarak yapılan hazırlıklar üzerinde durularak çiftçilere gerekli teknik bilgiler verilip uygulanması için gerekli kontroller yapılmaktadır.
Tarımda verimliğini sağlanması için sertifikalı tohumun kullanılması, hastalık ve zararlılarla zamanında mücadele edilmesi verimi yüksek tohum kullanılması münavebeye girecek bitki çeşidini artırılması, sulamanın doğru 'zamanda ve miktarda yapılması,
sulaması alanlarının artırılması için sondaj çalışmalarının yapılması, eğitime önem verilmesi ve ekim –bakım hasadın tekniğine uygun yapılması gerekmektedir, Ayrıca toprak
analizleri yapılarak analiz sonucuna göre gübrenin verilmesi sağlanmalıdır. itlerinden ve
sondaj u çıkarılan suyla araziler karık sulama şeklinde yapılmaktadır. Sulu tarıml2.500
dekarda yapılmaktadır. Sulu tarımda verim çok daha yüksek olmakta bazı ürünlerde
%100’e varabilmektedir. İlçede su göletlerinde ve sontaj çalışmaları sonucu çıkarılan suyla
arazilerde karık sulama şeklinde yapılmaktadır. Sulu tarım 12.500dekarda yapılmaktadır.
Sulu tarımda verim çok daha yüksek olmakta bazı ürünlerin %100’e varabilmektedir. İlçede dört adet fırın Faaliyet göstermektedir. Bazı köylerde değirmenler hizmet vermektedir. Düzevler mevkiinde bulunan gölekte Tarım il Müdürlüğümüzden getirilen balıklar
atılarak, su ürünleri üretim projesi başlatılmıştır. (4)
KAYNAKLAR
1-2000’e beş kala Diyarbakır il yıllığı
2- http://www.hazro.gov.tr
3-21 Mayıs 2009. www.diyarinsesi.org
4- İhsan Işık(ed)Diyarbakır Ansiklopedisi. Elvan yay. Ank. 2013.3/22-27
164 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
DİYARBAKIR HAZRO
BÖLGESİ JEOLOJİSİ
Doç. Dr. Orhan Kavak
DİYARBAKIR HAZRO BÖLGESİNİN
KÖMÜR POTANSİYELİNİN ÖZELLİKLERİ
Doç. Dr. Orhan KAVAK*
(Jeoloji Yüksek Mühendisi)
Özet
Güneydoğu Anadolu Bölgesi jeolojik yapısı sonucu, gerek yeterince su, gerekse petrol,
bakır, krom, demir, fosfat gibi yer altı kaynaklarına sahip olup, ülkemizin her bölgesinde
var olan kömür yatakları açısından pek de iç açıcı değerler sunmamaktadır. Ülkemizin
kömür formasyonları daha ziyade Batı, Orta Anadolu ve Trakya’da yaygınca bulunmaktadır(Şekil 1).
Diyarbakır’daki kömür oluşukları ise Hazro ilçesinde Hazro antiklinali içinde yüzeyleşmektedir. Üst Permiyen yaşlı Gomaniibrik formasyonu burada en önemli formasyondur. Şeyl, kumtaşı Ardalaşmasından meydana gelen ve gölsel nitelikte olduğu belirtilen
formasyon iki önemli kömür seviyesi içermektedir. Yapılan detaylı etüt ve sondajlar sonucunda buradaki kömür, 0,2 – 1,9 metre kalınlığında, % 1,2 nem, % 30 kül içeriğine,
5100 Kcal/kg ortalama kalorifik değere ve 2,3 milyon ton toplam rezerve sahiptir.
*
Dicle Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Maden Mühendisliği Bölümü Genel Jeoloji Anabilim Dalı
21280-Diyarbakır; [email protected]
DİYARBAKIR HAZRO BÖLGESİ JEOLOJİSİ ║ 167
Şekil-1. Ülkemiz Kömürlerinin Büyük Rezerve Sahip
Yatakları ve Ana Tektonik Hatları.
Giriş
Önemli enerji kaynaklarından biri olan kömür, insanoğlunun hayatında önemli bir
yere sahiptir. Teknolojinin gelişimine paralel olarak, insanlar bu enerji kaynağından
daha iyi bir şekilde yararlanma ihtiyacı duymuştur. Bu kaynak çeşitli şekillerde kullanılmaktadır.
İlk olarak M.Ö. Çinliler tarafından kullanıldığı bilinmektedir. Kömür işletmeciliğine
ait dökümanlar 12. yüzyıla aittir. Kömürün yoğun olarak kullanımı ise 18. yüzyılın ikinci
yarısına rastlar. Özellikle gelişen sanayi ve endüstri kömür kullanımını arttırmış kömürü
önemli bir mineral haline getirmiştir. Kömür demir-çelik sanayinin hammaddesi olarak
kullanılmış ve buharlı motorlarda yakıt olarak kullanılmıştır. Bugün çıkarılan kömürün
büyük bölümü ise elektrik üretimi ve çeşitli alanlarda kullanılmaktadır. Türkiye’de ve
Dünyada kömürün kullanım alanları incelendiğinde, endüstride ve ev ihtiyaçlarında,
kok üretilecek pik demir üretiminde, gaz üretiminde, termik santrallerde elektrik üretiminde kullanıldığı görülmektedir.
Kömür, katmanlı tortul çökellerin arasında bulunan katı, koyu renkli ve karbon bakımında zengin kayaç kömür tortugillerden gelmiştir (Şekil–2).
168 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Şekil–2. Kömürün Genel Görüntüsü
Dünya nın çoğu bölgesinde bulunan kömüre, Yer’in yüzeye yakın bölümlerinde ya
da çeşitli derinliklerde rastlanır. Kömür çok miktarda organik kökenli maddenin kısmi
ayrışması ve kimyasal dönüşüme uğraması sonucunda oluşan birçok madde içerir. Bu
oluşum sürecine kömürleşme denir.
Kömür bataklıklarda uygun nem ve sıcaklığın oluşması ortamın asit miktarının artması gerekli organik maddelerin ortamda bulunmasıyla bozunmuş çürüyen bitkilerin su
altına inmesi bataklığın zamanla üstünün örtülmesi gibi olaylar sonucu oluşur.
•Deltalar (en kalın kömür damarlarının oluştuğu ortamlardır)
•Göller (Göl kıyıları, kalın kömür damarlarının meydana geldiği uygun bataklık ortamlardır)
DİYARBAKIR HAZRO BÖLGESİ JEOLOJİSİ ║ 169
•Lagünler (Deniz etkisinin olduğu ince kömür damarcıklarını meydana getirirler)
•Akarsu taşma ovaları (İnce kömür damarcıklarını oluştururlar)
Jeolojik tarihte iki büyük kömür oluşum çağı vardır. Bunlardan daha eski olanı Karbonifer (345-280 milyon yıl önce) ve Permiyen (280-225) dönemlerini kapsar. Kuzey
Amerika'nın doğusu ile Avrupadaki taşkömürü yataklarının çoğu Karbonifer döneminde; Sibirya, Asya’nın doğusu ve Avustralya'daki kömür yatakları Permiyen döneminde oluşmuştur. İkinci büyük kömürleşme çağı ise Kretase (tebeşir) Döneminde
başladı ve Tersiyer dönemi sırasında sona erdi. Dünyadaki linyitlerin ve yağsız kömürlerin
çoğu bu dönemde oluşmuştur. Kömürlerin türediği bitkilerden geriye çok az iz kalmıştır.
Kömür katmanlarının altında ve üstünde yer alan kayaçlarda eğreltiotları, kibrit otları,
atkuyrukları ve birçok bitki fosiline rastlanabilir. Kömürler yoğunluk, gözeneklilik, sertlilik ve parlaklık bakımından farklılık gösterebilir. Genellikle kömür türleri bazı inorganik maddeler, genellikle de killer, sülfürler ve klorürler içerir. Bunlarda az miktarda civa,
titan ve manganez gibi bazı elementlere de rastlanır.
Milyonlarca yıl önce bataklıkların dibinde kalan bitkiler, üzerindeki katmanların
etkisiyle ısınıp sıkışarak kömürleşmiştir. Kömürler çeşitli şekillerde sınıflandırılabilir.
Üç tip kömür vardır: antrasit, taş kömürü ve linyit. Antrasit en değerli kömür türüdür.
%95 i karbondan oluşur. En sert kömür türü olup yandığında diğerlerinden daha
fazla ısı verir. Taş kömürünün %70’i, Linyitin %50'sinden daha az bir kısmı Kömürler
organik olgunluklarına göre linyit, alt bitümlü kömür, bitümlü kömür ve antrasit tiplerine ayrılırlar.
Linyit ve kısmen alt bitümlü kömürler genellikle yumuşak, kolayca ufalanabilen ve
mat görünüştedirler. Bu tip kömürlerin ana özelliği göreceli olarak çok yüksek nem içerirler ve karbon içerikleri düşüktür. Antrasit ve bitümlü kömürler ise genellikle daha sert,
dayanıklı, siyah renkli ve camsı parlak görünüştedirler. Göreceli olarak nem içerikleri
daha düşük olup, karbon oranları daha yüksektir. Jeolojik olarak kömürlerin yaşları 400
milyon yıl ile 15 milyon yıl arasında değişir. Genellikle yaşlı kömürler daha kalitelidir.
Kömürler mikroskobik homojen bileşenlerine göre çeşitli kayaç tiplerine de ayrılır.
Bu sınıflandırma kömürün türediği malzemeyi ve kömürleşme süreçlerini ele aldığından,
aslında genetik bir sınıflandırmadır. Bu sistemde kömür dört temel tipe ayrılır: vitren,
klaren, düren ve füzen. Bir başka sınıflandırma sistemi de kömürün ticari değerine yer
verir madde içeriğine ve içerdiği katışıklar dikkate alınır.
170 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Kömür; çok eskilerden beri enerji üretiminde, sentetik boyaların çözücülerin, ilaçların
hazırlanmasında ara madde olarak ve çeşitli hoş kokulu maddelerin elde edilmesinde kullanılmaktaydı. Ayrıca kömürün yakılmasıyla elde edilen gazlardan yakıt olarak yararlanılır.
Türkiye de ilk taşkömürü madenciliği Uzun Mehmet’in 1829 yılında Ereğli’de kömürü bulmasıyla başlamıştır. İlk fiilî üretim ise 1848 yılında Hazine-i Hassa tarafından
havzanın Galata sarraflarına kiralanmasıyla gerçekleşmiş ve bu idare altında çok ilkel bir
çalışma ile 40–50 bin ton civarında kömür üretilmiştir. Kırım Harbi’nin başlaması ile
idare İngilizlere geçmiş, 1864 yılında ise devrin Kaptan-ı Deryası’na devredilmiş ve bir
maden nazırlığı kurulmuştur. Bu devrede havzada büyük gelişmeler olmuş, tren ve dekovil hatları döşenmiş havzanın sınırları tespit edilmiş, kok, briket, ateş tuğlası ve çimento
fabrikaları gibi tüketici tesisler kurulmuş ve üretim muntazam artışlarla 1907 yılında
735.000 ton’a erişmiştir. 1. Dünya Savaşı sırasında faaliyet tekrar gerilemiş savaşın sonunda ise havza Fransızlar tarafından işgal edilmiştir. Bu idare altında istihsal 1920 yılında 570.000 ton’a erişmiştir.
Şekil–3. Önemli Kömürlü Basenler, Tektonik Ve Volkanik Alanlar
Türkiye’de antrasit içeren kömür yatağına rastlanmamıştır. En çok rastlanan kömür
çeşidi ise linyittir. Türkiye linyit bakımından oldukça zengin bir ülkedir ve toplam 8,4
milyon ton linyit rezervine sahiptir. Fakat bu rezervin %68’inin ısıl değeri az olduğundan, üretilen linyitler genellikle termik santrallerde kullanılır. Çeşitli derinliklerdeki taşkömürü yatakları ile Ereğli Zonguldak havzası Türkiye’nin en önemli taşkömürü
DİYARBAKIR HAZRO BÖLGESİ JEOLOJİSİ ║ 171
havzasıdır. Taşkömürü rezervi ise toplam 1.35 milyar ton dur ( Şekil–3). Bu çalışma çeşitli kaynaklardan derlenmiş bir çalışmadır. Bu konu da kamu bilinci geliştirilmesi için
bilgilendirme amacını kapsamaktadır.
Diyarbakır–Hazro yöresi kömürleri
Diyarbakır-Hazro-Dadaş oluşumları Hazro antiklinali içinde yüzeylenmektedir. Antiklinal geniş bir Tersiyer havzası ortasında yüzeylenen Paleozoyik yaşlı birimlerden oluşmaktadır(Şekil–4). Devoniyen’den başlayan ve Permiyen’ e kadar çıkan birkaç kaya
birimi ile temsil edilen yaşlı formasyonlar Hazro Antiklinali’ nin çekirdeğini oluşturmaktadırlar.
Alt Siluriyen-Alt Devoniyen yaşlı ve koyu gri yer yer kahverenkli ve dolomitik kireçtaşı ara bantlı şeyl-kçt-kumtaşı ardalanmasından oluşan Dadaş Formasyonu, bu sahada
temel konumundadır. Bunun üzerine Alt Devoniyen yaşlı beyaz renkli, yer yer asfalt dolgulu kumtaşı mercekleri içeren gri, yeşilimsi gri renkli şeyl ve marnlarla temsil edilen
Hazro Formasyonu yer almaktadır.
DİYARBAKIR-HAZRO
TAŞKÖMÜRÜ SAHASI HARİTASI
Şekil–4. Diyarbakır- Hazro, Dadaş Taş Kömürü Yatağı Bulduru Haritası.
172 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Şekil 5 ve 6. Hazro Antiklinalinin Jeoloji Haritası ve Kesitleri
(Lebküchner, 1976’dan eliştirilmiştir,)
Hazro Formasyonunun üst kısımlarında alan genellikle kömürlü şeyl, siltaşı, kumtaşı
oluşan, Üst Permiyen yaşlı Kaş Formasyonun da kömür oluşumları yer alır. Üst Permiyen
yaşlı Gomaniibrik Formasyonu burada birkaç kömür seviyesi içeren en önemli formasyondur. Altta açık gri, gri renkli az petrol emareleri içeren kumtaşı ile başlayan, orta kesimde gri renkli, kömür seviyeleri içeren şeyl bulunan ve üste doğru kırmızımtrak sarı
renkli silttaşı, kumtaşı ile devam eden formasyon kömür içermesi nedeniyle en önemli
birim konumdadır. Kömür seviyeleri Alt ve üst gölsel horizon halinde, iki seviyeden oluşmaktadır. Gomaniibrik Formasyonu Hazro’nun kuzey dogusundaki Gomaniibrik
DİYARBAKIR HAZRO BÖLGESİ JEOLOJİSİ ║ 173
(Çokek su) köyü yöresinde en geniş yayılımı sunarak batıya doğru Dadaş köyüne kadar
uzanmaktadır. Kömür seviyelerini içeren formasyon sığ deniz-fluviyal-gelgit etkili delta
düzlüğü ve gölsel kıyı bataklığı ortamında çökelmiştir. Hazro kömürün genel özellikleri
aşağıda verilmiştir.
Orijinal kömürde: % Su : 8-10
Kül: 60-65
Uçucu Madde: 20-30
Toplam Kükürt: 0.10-1.00
Üst-Allt ID: 2000-3000 Kcal/kg
Petrografik analiz sonuçları : % 70 Huminit, % 5 Liptinit, % 9 İnertit, % 7 Pirit, %
9 kil ve silikat minerallerinden oluşmaktadır. Yapılan detaylı etüt ve sondajlar sonucunda, 0,2-1,9 metre kalınlığında, 0,1 milyon ton Görünür, 0,4 milyon ton muhtemel,
1,8 milyon ton mümkün olmak üzere toplam 2,3 milyon ton kömür rezervi tespit edilmiştir. Bölgede ilkel usullerle yapılan işletmelerden elde edilen kömür evlerde ısınma
amacıyla kullanılmaktadır. Bölgede çıkarılan tüm kömürler değişik kullanım imkanları
olmasına rağmen sadece evlerde ısınmada kullanılmaktadırlar. Bölgede yüzeyleyen
Jeolojik birimler oluşum ortamları nedeniyle daha geniş bir kömür oluşumuna imkan
tanımamaktadır. (Şekil 4;6).
Hazro antiklinali içinde yüzeylenmekte olan kömür geniş bir Tersiyer havzası ortasında yüzeylenen Paleozoyik yaşlı birimlerden oluşmaktadır. Karbonifer Hazro bölgesinde Devoniyen ile Permiyen arasında pek gelişmemiştir. 70 km2 büyüklüğünde olan,
Devoniyen’den başlayan ve Permiyen’e kadar çıkan birkaç kaya birimi ile temsil edilen
yaşlı formasyonlar Hazro Antiklinali’ nin çekirdeğini oluşturmaktadırlar. Alt SiluriyenAlt Devoniyen yaşlı ve koyu gri, yer yer kahverenkli ve dolomitik kireçtaşı ara bantlı şeylkireçtaşı-kumtaşı ardalanmasından oluşan Dadaş Formasyonu, bu sahada temel
konumdadır. Bunun üzerine Alt Devoniyen yaşlı beyaz renkli, yer yer asfalt dolgulu kumtaşı mercekleri içeren gri, yeşilimsi gri renkli şeyl ve marnlarla temsil edilen Hazro Formasyonu yer almaktadır. Hazro Formasyonunun üst kısımlarında kömür oluşumları yer
alır. Kömürlü seviyeler daha ziyade lakustrin-lagüner ortam ürünleri olup, Üst Permiyen
yaşlı Gomaniibrik Formasyonu içinde birkaç seviye şeklinde yer alırlar (Şekil 7, 8).
174 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Şekil-7. Diyarbakır- Hazro, Dadaş Taş Kömürü Yatağı
Şekil-8. Diyarbakır- Hazro, Gomaniibrik Taş Kömürü Yatağı
DİYARBAKIR HAZRO BÖLGESİ JEOLOJİSİ ║ 175
Altta açık gri, gri renkli az petrol emareleri içeren kumtaşı ile başlayan, orta kesimde
gri renkli, kömür seviyeleri içeren şeyl bulunan ve üste doğru kırmızımtrak sarı renkli
silttaşı, kumtaşı ile devam eden formasyon, kömür içermesi nedeniyle en önemli birim
konumdadır. Dadaş Köyünden Gomaniibrik köyüne kadar uzanan bir hat içinde kömürler mostra vermekte, üst damar Dadaş bölgesinde ama alt damar Gomaniibrik bölgesinde işletilebilecek potansiyellere sahiptir. Üç kömür damarından oluşmuş
kömürlerin orta damarı işletilmek için uygun kalınlık ve özellikte değildir. Kömür içeren Karbonifer yaşlı formasyonun kalınlığı yaklaşık 80 metre olup, üst kömürün kalınlığı 0,80-1,20 metre, alt kömürün kalınlığı ise 0,20-1,90 metre arasında bir kalınlık
göstermektedir. Gomaniibrik bölgesinde işletilmiş olan seviye alt kömür seviyesidir.
Bölgede bu kömürün işletilmesi bir özel sektör tarafından uzun zaman yapılmış, ama
şu anda yapılmamaktadır. Bu kömürün kimyasal özellikleri Tablo 1’de sergilenmiştir.
Kalorifik değeri yüksek olan bu kömürlerin (5000 Kcal/kg), kül değeri % 25’ler civarındadır ve nemi çok düşüktür (% 2 civarı). Bu kömürlerin tek düşündüren yanı, kükürt bileşenlerinin nispeten yüksek oluşudur.
Analizler
Değişim Aralıkları
Kalorifik Değer (AID) (Kcal/kg)
5049 – 5588
% Nem
1,17 - 2,34
% Kükürt
5,66 – 10
% Kül
23 – 30
Tablo 1. Diyarbakır Hazro Kömürlerinin Bazı Kimyasal Özellikleri
(Lebküchner, 1961).
Karbonifer yaşlı Hazro kömürümüzün görünür rezervi 12.500 ton, muhtemel rezervi
400.000 ton 1,8 milyon ton mümkün olmak üzere toplam 2,3 milyon ton kömür rezervi
tespit edilmiştir. Bölgede ilkel usullerle yapılan işletmelerden elde edilen kömür evlerde
ısınma amacıyla kullanılmaktadır ( Gümüşsu,1988 ).
Sonuçlar
Diyarbakır-Hazro-taşkömürleridir. 2,3 milyon ton taşkömürü ve 4000-4900 kcal/kg
alt ısıl değerli 80 milyon ton civarı bir asfaltit rezervine sahiptir. Bölgede çıkarılan tüm
kömürler değişik kullanım imkânları olmasına rağmen sadece evlerde ısınmada kulla176 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
nılmaktadırlar. Bölgede yüzeyleyen Jeolojik birimler oluşum ortamları nedeniyle daha
geniş bir kömür oluşumuna imkân tanımamaktadır. Yeni araştırmalarla rezervlerinin artışı söz konusu olabilecektir.
Kaynaklar
1 ) Gümüşsu, M., 1988. Diyarbakır Hazro Maden Kömürünün Jeolojisi ve Madenciliği, MTA Genel Müdürlüğü, Rapor No : 2745, 22 s.
2) O. Kavak, 2005. “GAP Bölgesinin Kömür Potansiyeline Genel Bir Bakış” Doğu
ve Güneydoğu Anadolu Maden Kaynaklarının Değerlendirilmesi Sempozyumu, Diyarbakır, Türkiye, Bildiriler Kitabı, 81–86, 21–23 Nisan.
3) Lebküchner, F. R., 1961. “Kömür bakımından ümitli olan Hazro / Diyarbakır Antiklinali Sahasında Yapılan Detay Jeolojik Etütler ve Madencilik Çalışmaları Hakkında
Rapor”, MTA Genel Müdürlüğü, Derleme Rapor No. (H.Ö.) : 2944, 48 s.
4) Lebküchner, R.F. 1969, Occurrences of the asphaltic substances in Southeastern
Turkey and their genesis. Bulletin of the Mineral research and Exploration Institute of
Turkey 72, 745) Lebküchner, F. R., 1976. Güneydoğu Anadoludaki Hazro Antiklinalinin Paleozoyik Çekirdeği Hakkında Ek Bilgiler, MTA Dergisi, Sayı 86, s 1-14.
DİYARBAKIR HAZRO BÖLGESİ JEOLOJİSİ ║ 177
HAZRO İLÇESİNDE
TARIM VE HAYVANCILIK
Veysel Saruhan - Sait Kılıç
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK
Veysel SARUHAN¹, Sait KILIÇ ²,
Özet
Güneydoğu Anadolu Bölgemizde bulunan Diyarbakır İlimizin 17 ilçesinden biri
olan Hazro İlçesine ait konumu, tarihi, coğrafi bilgileri, iklim, Tarım ve hayvancılık ile
ilgili bilgiler bu çalışmada sunulmuştur.
Abstract
In our region, our province of Diyarbakır in southeastern Anatolia Hazro District is
one of 17 districts of the location, date, geographic information, climate, agriculture and
animal husbandry and related information presented in this study.
İlçenin Konumu
Hazro İlçesi idari olarak Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde bulunur. İlçemiz Diyarbakır
İl merkezinin Kuzeydoğusunda Uzuncaseki (Hacertum) Dağı'nın eteklerinde kurulmuştur. Kuzeyinde Lice, Doğu ve Güneydoğusunda Silvan, Batısında Kocaköy, Güneybatısında Diyarbakır İl merkezi bulunur. İlçe merkezine Zuğur adıyla anılan bir boğazdan
geçilerek gidilir. Bu boğazın bir tarafından Biler Dağı, diğer tarafında ise Horoz Dağı bulunur. İlçede karasal iklim hüküm sürmektedir. En önemli akarsuyu Zuğur Çayı'dır. Zergüş mevkiinde doğar ve Bismil İlçesi yakınlarında Dicle Nehri'ne karışır (1).
1. Doç., Dr., Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü, 21280, Diyarbakır.
2. Zir. Yük. Müh. Dicle Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarla Bitkileri Anabilim Dalı Doktora Öğrencisi, 21280, Diyarbakır
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 181
Tarihi
Hazro, İlçe sınırları içinde bulunan Tercil, Ayındar ve Mihrani kalelerinin kalıntıları
yöre tarihinin çok eskilere dayandığını göstermektedir. Asurlular zamanında yörede kurulan "HATARO" adlı Tercil Kalesi'nden adını alan Hazro, ilk çağlardan bu yana sırasıyla Perslerin, Makedonya Krallığı'nın Roma ve Bizans İmparatorluklarının idaresinde
bulunmuştur. İslamiyet'in Anadolu'ya yayılmasıyla birlikte Hz. Ömer zamanında Müslümanların eline geçen Hazro, bu tarihten itibaren bölgede kurulan Müslüman beylik
ve emirlikler arasında sık sık el değiştirmiştir. Cumhuriyet Dönemi'nin başlarında küçük
bir bucak olan Hazro ilçesinde 1943'te belediye teşkilatı kurulmuş, ardından ilçe 01 Haziran 1954 tarihinde Silvan ilçesinden ayrılarak Diyarbakır iline bağlı bir ilçe olmuştur.
6325 sayılı kanun ile 10.03.1954 tarihli ve 8654 sayılı resmi gazete de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir (2).
Yüzey Biçimleri
Yüzölçümü 419 km olan İlçenin denizden yüksekliği 1030 metredir. İlçe güneyinde
kil ve çakıllardan yapılı yükseltisi 750-800 metre arasında oynayan platolar ve kuzeyde
çekirdeği 1. Zamana ait bulunan Hacertum Dağı (1560 m) faylı ve antiklinali olmak
üzere iki farklı topoğrafik üniteye sahiptir (1).
İklim
İlçede etkili olan iklim, İlçeye karasal iklim hakimdir. Yazları sıcak ve kurak, kışları
nispeten soğuk ve yağışlıdır. İlçenin kuzeyindeki Hacertun Dağı'nın varlığı kuzeyden
gelen soğuk hava kütlelerini engellediği için kışlar fazla sert geçmez. Yıllık yağış miktarı
550-600 mm. civarındadır. Sonbahar ve ilkbahar aylarında yağmur, kış aylarında ise kar
yağışları görülür. Kar yağışları daha ziyade ilçenin dağlık olan kuzey ve doğu kesimlerinde
görülür. Güneydeki platolarda ise kar fazla kalıcı olmaz. Tabi bitki örtüsünü antropojen
stepler oluşturur. Çevredeki dağların yüksek kesimlerinde yer yer meşe ormanlarına rastlanır. Fakat orman varlığı her geçen gün azalmaktadır. Meşe ve ardıç hakim türleri olmuştur. Güney kesimlerinde daha ziyade yaz kuraklığından etkilenen ve yaz başlarında
hemen kuruyan ot toplulukları bulunur. (1).
182 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Nüfus
2000 yılı nüfus verilerine göre çizelge 1’de Hazro İlçesinin nüfusu ilçe merkezi 6.394
kişi, köy ve beldeler 12.514 kişi olup toplam 18.908 kişiden oluşmakta olup İl toplam nüfusu 1.382.732’dir. 2014 yılı nüfus verilerine göre çizelge 2 ile 3’te Diyarbakır il genel nüfusu 1.607.437, Hazro İlçesi merkezi ve köyleri mahalle olması sebebiyle nüfusu 17.220
kişi olup 12 yıl boyunca il nüfusunda artış, ilçe nüfusunda azalış görülmüştür (3).
İLÇE
65.555
16.056
13.059
48.079
10.097
4.730
49.152
13.282
6.394
6.759
17.675
14.596
65.001
290.235
TOPLAM
BİSMİL
112.089
ÇERMİK
45.570
ÇINAR
61.676
ÇÜNGÜŞ
14.996
DİCLE
40.553
EĞİL
21.724
ERGANİ
88.393
HANİ
36.346
HAZRO
18.908
KOCAKÖY
14.161
KULP
43.430
LİCE
27.626
SİLVAN
118.448
TOPLAM
643.920
GENEL TOPLAM
1.382.732
Çizelge 1: 2000 Yılı Nüfus Sayımı Sonuçlarına Göre İlçe ve Köylerin Nüfusu
( DİE, 2001)
HAZRO
ERKEK
8.719
KÖY
43.534
29.514
48.617
10.117
30.456
16.994
39.241
23.064
12.514
7.402
25.755
13.030
53.447
353.685
KADIN
8.501
TOPLAM
17.220
İL GENEL TOPLAMI
809.791
797.646
1.607.437
Çizelge 2: 2014 Yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemine Göre
Hazro İlçe Merkezi ve Köyleri ile İlin Nüfusu (TÜİK, 2014)
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 183
MAHALLE İSMİ
ESKİ İSİM
Ağartı
Cirnika
67
Bağyurdu
Küluk
269
Bahçe
NÜFUS
494
Bayırdüzü
Bazmar
Cami
166
813
Çitlibahçe
Halhal
Çökeksu
Dadaş
327
665
Dadaşköy
Elhuvan
1.475
557
Gedikalan
Kekan
252
Gözlü
Gözlü
1.034
Gürlek
Zogleşer
339
Hürriyet
İncekavak
1.112
Gomitercil
İskar
761
545
Kavaklıboğaz
Ayindar
772
Kırkkaşık
Barkuş
1.262
Kırmataş
Zogbirim
1.140
Koçbaba
Hondof
55
Kulaçtepe
Şikeftanireşit
138
Meşebağları
Şikeftaniosmaletin
617
Mutluca
Berbuş
27
Ormankaya
Şimşim
760
Sarıçanak
Hıncıkan
307
Sarıerik
Kanderhal
472
Terdöken
Şeyhan
514
Topalan
455
Uzunargıt
Zugur
128
Ülgen
Mihrani
243
Varınca
Küfercin
388
Yazgı
Barkuş
1.066
Genel Toplam
17.220
Çizelge 3: 2014 Yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemine Göre
Hazro İlçesine Bağlı Mahallelerin Nüfusu (TÜİK, 2014)
184 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Hazro ilçemizde yaşayan halkın tarım sektörü dışında diğer sektörlerde her hangi bir
geliri olmaması ve nüfus artış oranının bir miktar yüksek olması nedeni ile genç nüfus
başka yerlere göç etmektedir. Özellikle 1990 yılından itibaren başta Diyarbakır merkez
olmak üzere ülkenin diğer illerine göç artmıştır. Son yıllarda köylere geri dönüş ile ilçelerde bir canlılık oluşmuştur.
Agro-Ekolojik Alt Bölgeler
Agro-ekolojik bölgelendirme, arazinin çevresel özellikleri, potansiyel verim ve arazi
uygunluğu benzer olan özelliklere sahip alt alanlara bölünmesini ifade eder. Agro-Ekolojik bölge, iklim, Arazi formu, toprak yapısı ve yetiştirilen ürün guruplarına göre yani
arazi örtüsüne göre belirlenir. Bu nedenle Diyarbakır ili 4 alt Agro-Ekolojik bölgeye ayrılmış ve haritalandırılmıştır.
Çizelge 4‘de görüldüğü üzere, Tarımsal ürünlerin yetiştirildiği arazilerin toprak yapılarına ve bunun yanı sıra tarım alanlarının arazi kabiliyet sınıflarına göre ayrıldığında
1-4. sınıf arazilerin bulunduğu, yetiştirme periyodu baz alındığında ise tarımsal açıdan
en iyi koşula sahip olan bölgenin I.Alt bölge olduğu anlaşılmaktadır. II. , III. ve IV. alt
bölgelerin ise arazi yapılarının engebeli, dağlık alanların daha çok olduğu ve önem sırasına göre tarımsal açıdan düşük sınıf arazilere sahip oldukları görülmektedir. 5 ve 8. sınıf
arazi kabiliyet sınıfı bakımından ise I. ve II. Alt bölge ile III. ve IV. Alt bölgeler arasında
değerlere sahipler. Hazro ilçemiz II. Alt bölge değerlerine sahiptir.
I.ALT BÖLGE
1.Bismil
3.Silvan
5.Kayapınar
7.Yenişehir
2.Çınar
4.Ergani
6.Sur
8.Bağlar
II. ALT BÖLGE
1.Hazro
2.Kulp
3.Lice
III. ALT
BÖLGE
1.Dicle
2.Eğil
3.Hani
4.Kocaköy
IV. ALT
BÖLGE
1.Çüngüş
2.Çermik
Çizelge 4: Diyarbakır İlinin Agro-Ekolojik Alt Bölgeleri (TİM, 2005)
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 185
İlçenin Geçim Kaynağı
Hazro ilçesinde geçim tamamen tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. Bitkisel üretimde buğday, arpa, mercimek, nohut, kavun, karpuz ve üzüm yetiştirilmektedir. Suyun
olduğu yerlerde sebze ve meyvecilik, özellikle menengiç ağaçlarına Antep fıstığı aşılaması
ile ürün farklılığına gidilmiştir. İlçe merkezinde özel sektöre ait iki adet linyit ocakları
faaliyetini durdurmuş, 3 adet mermer ocağından Kırmataş mahallesindeki mermer ocağı
faaliyettedir.
Tarım
Tarım, ilçenin en önemli gelir kaynağıdır. İlçede yetiştirilen tarım ürünleri; Tahıllar
başta gelmektedir. Buğday, arpa, mercimek, nohut, vb. dir. Sebzecilik, Meyvecilik ve hayvancılık önemli gelişme göstermektedir. Son yıllarda sondajlarla susuz olan arazilerde
sulu tarıma geçilmiştir.
Tarım Alanları Dağılımı
Alan (Dekar)
Tahıllar ve Diğer Bitkisel Ürünlerin Ekilen Alanı
131.092
Sebze Bahçeleri Alanı
3.208
Meyveler, İçecek ve Baharat Bitkilerinin Alanı
10.159
Nadas Alanı
1.043
Toplam Alan
145.502
Çizelge 5: Hazro İlçesine Ait Arazi Dağılımı ( TUİK, 2014)
Tarım Alanları Dağılımı
Alan (Dekar)
Tahıllar ve Diğer Bitkisel Ürünlerin Ekilen Alanı
5.469.928
Sebze Bahçeleri Alanı
169.481
Meyveler, İçecek ve Baharat Bitkilerinin Alanı
254.999
Nadas Alanı
120.766
Toplam Alan
6.015.174
Çizelge 6: Diyarbakır İline Ait Arazi Dağılımı ( TUİK, 2014)
186 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Hazro İlçesinde tarım arazisinin dağılımı: Çizelge 5 ve 6’da görüldüğü gibi Hazro ilçesinde Tahıllar ve Diğer Bitkisel Ürünlerin Ekilen Alanı Diyarbakır iline ait tahıllar ve
diğer bitkisel ürün ekili alanların %2.4’ünü oluşturmaktadır. Yine Hazro ilçesindeki
Meyveler, İçecek ve Baharat Bitkilerinin Alanı Diyarbakır ilinin %3.1’ini, sebzciliğin
%1.9’unu oluşturmaktadır. Toplam tarım alanlarında Diyarbakır ilinin %2.4’ünü oluşturmaktadır.
Diyarbakır İli ve Hazro İlçesinde Buğday ile Arpa Üretimi
Beslenmede taşıdığı büyük önem nedeniyle dünyanın en stratejik ürün grubunu oluşturan hububat, dış ticarette ülkemiz için büyük önem taşımaktadır. 1980’li yıllara gelinceye kadar tüm hububat ürünlerinde net ihracatçı olan ülkemiz artık buğdayında
ithalatçısı bir ülkedir. Türkiye uzun yıllardır kaliteli buğday açığını kapatmak için gerçekleştirdiği ithalatı artık stok açığını kapatmak için de gerçekleştirmektedir.
Diyarbakır ilinde tarım alanlarının büyük çoğunluğunu tahıllar oluşturmaktadır.
Özellikle sulama imkanı bulamayan ve Dicle havzası dışında kalan alanların çoğunluğunda tahıl ekilişi mevcuttur Bazen sulama alanlarında da sulu tahıl üretimleri yapılmaktadır. İlimizde kurulan sanayi tesislerinin çoğunluğu tahıl ürünlerini işlemeye
yönelik kurulmuşlardır. Çizelge 8 ’de görüldüğü gibi ilçemizde de en çok ekimi yapılan
buğday (Durum) 1.378 da ve buğday (Diğer) 114.778 da olup en çok üretimi yapılan
ürünü buğday oluşturmaktadır.
BUĞDAY
BUĞDA,Y
1999
Hasat Edilen
Alan (ha.)
2000
2001
2002
2003
2004
2005
281.320 286.800 281.650 289.000 308.195 313.900 321.654,40
Üretim
Miktarı (ton) 454.833 604.570 897.020 912.435 941.213 902.084
2006
2007
2008
2009
2010
2011
941.760
2012
Hasat Edilen
Alan (da.)
2.758.826 2.827.463 1.595.801 3.469.377 3.670.610 3.627.842 3.479.550
Üretim
Miktarı (ton) 780.657 820.265 249.629 953.810 1.031.031 1.113.989 1.042.182
Çizelge 7: Diyarbakır İlinde Buğday Üretim Miktarları 199-2012 Yılları
(TİM, 2005)
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 187
Ürün Adı
Buğday (Durum)
Buğday (Diğer)
Ekilen
Hasat Edilen
Alan (Da) Alan(da)
1.378
114.778
Üretim (Ton)
1.138
114.778
Verim (kg/da)
443
38.920
321
339
Çizelge 8: Hazro ilçesinde Önde Gelen Ürünlerden Buğdayda 2013 Yılı Verilerine Göre Üretim Miktarları (TÜİK, 2014)
Ekilen
Hasat Edilen
Ürün Adı
Alan (Da) Alan(da)
Üretim (Ton) Verim (kg/da)
Buğday (Durum)
1.595.995
1.595.995
548.863
344
Buğday (Diğer)
2.134.461
2.134.461
699.823
328
Çizelge 9: Diyarbakır İlinde Önde Gelen Ürünlerden Buğdayda 2012 Yılı Verilerine Göre Üretim Miktarları (TÜİK, 2014)
Çizelge 8 ve 9’da görüldüğü gibi İlçemiz Durum buğdayda % 0,08 diğer buğdayda
ise %5.38 oranında Diyarbakır ilinin toplam ekilen alanını oluşturmaktadır. Toplam
üretimde ise %3.15’lik bir katkıyı ilçemiz buğday üretiminde sağlamaktadır.
Diyarbakır İlinde Buğday Pazarlama Kanalları
BUĞDAY PAZARLAMA KANALLARI
Üretici
Tüccar
TMO
İşleme Sanayi
Toptancı ve
Perakendeciler
Diğer İşleme Sanayi
Tüketici
188 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Buğday Üretiminin Fırsatları şöyle sıralayabiliriz; 1. Sertifikalı tohumluk kullanımına
verilen desteğe devam edilmelidir. 2. Kaliteli ürün için üreticiler gerek devlet gerek sanayici tarafından daha etkin bir şekilde teşvik edilmelidir. Buğday Üretiminin Kısıtlarını
da şöyle sıralayabiliriz; 1 Sertifikalı tohumluk kullanımının sınırlı olması, 2 Girdilerin
buğday fiyatına nazaran fazlaca artan maliyetleri, 3 Kaliteli ürün bilincinin yeterince
oluşmamış olması.
Hayvan beslenmesinde taşıdığı büyük önem nedeniyle dünyanın en önemli ürün
gruplarından birini Arpa oluşturmaktadır. Diyarbakır ilinde tarım alanlarının büyük çoğunluğunu tahıllar oluşturmaktadır özellikle sulama imkanı bulamayan ve Dicle havzası
dışında kalan alanların çoğunluğunda tahıl ekilişi mevcuttur.
Arpa üretimi ilimizde ve ilçemizde buğday üretiminden hemen sonra gelmektedir.
Genellikle kullanım alanı yem hammaddesidir. İlimizde kurulan yem sanayi tesislerinin
çoğunluğunun arpa ihtiyacı bölge içerisinden karşılanmaktadır. Diyarbakır ilinde Tahıl
ekili alanların %9.4’ü gibi önemli bir kısmını arpa oluşturmaktadır.
ÜRÜNLER
Arpa
Arpa
2000
214.699
2006
401.673
2001
507.225
2007
377.122
2002
14.880
2008
60.732
2003
414.632
2009
129.791
2004
417.634
2010
180.864
2005
400.725
2011
172.198
Çizelge 10: Arpa Üretimi (Ton), (TİM, 2005).
Ürün
Adı
Arpa
Ekilen
Alan (Da)
6.000
Hasat Edilen
Alan(da)
6.000
Üretim
Verim
(Ton) (kg/da)
1.788
298
Çizelge 11: Hazro ilçesinde Önde Gelen ürünlerden Arpada 2013 Yılı Verilerine
Göre Üretim Miktarları (TÜİK, 2013)
Ürün
Adı
Arpa
Ekilen Alan
(Da)
514.000
Hasat Edilen
Üretim
Verim
(Ton) (kg/da)
Alan(da)
514.000 182.115
354
Çizelge 12: Diyarbakır İlinde Önde Gelen Ürünlerden Arpada 2012 Yılı Verilerine Göre Üretim Miktarları (TÜİK, 2013)
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 189
Çizelge 11 ve 12’de görüldüğü gibi İlçemiz Diyarbakır ilinin arpa ekili alanının %
1.17’sini oluşturmaktadır. Toplam üretimde ise %0.98’lik katkıyı ilçemiz arpa üretiminde
sağlamaktadır.
Hazro İlçesine ait Makine Alet Ekipman Varlığı
İlçemizde tarıma elverişli alanların bir kısmı sulanabilir durumda olup özellikle
Pamuk Çayı kısmında sulanabilir arazi üzerinde genel olarak pamuk, Çeltik, tütün ve
sebze üretimi yapılmaktadır. Halkımızın kendi imkanları dâhilinde arazilerine kuyu
açarak tarlalarını sulama yoluna gitmektedirler. Sulanabilir arazinin artırılabilmesi için
gerek İl Özel İdare’sine gerekse Devlet Su İşleri Bölge Müdürlüğü’ne büyük görevler
düşmektedir.
Makine Alet Ekipman Çeşidi
Traktör
Biçerdöver
Yağmurlama tesisi
Damla sulama tesisi
Toplam Pulluk
Kültüvatör
Kombine Hububat Ekim Makinesi
Traktörle Çekilen Çayır biçme Makinesi
Yem hazırlama Makinesi
Balya makinası
Sırt Pülvarizatörü
Motorlu Pülvarizatörü
Sap toplama ve saman yapma Makinesi
Taş Toplama Makinesi
Ot silaj Makinesi
Römork
Su Tankı
Adet
203
33
10
20
222
144
100
33
10
2
70
4
12
1
150
20
Çizelge 13: Hazro İlçesine Ait Makine Alet Ekipman Varlığı ( TÜİK, 2014)
190 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Tarımsal Desteklemeler
Tarım İlçe Müdürlüğünce 2014 yılı itibariyle tarımsal desteklemelerde; Mazot, Gübre
ve Toprak analizi, bitkisel ve hayvansal üretim desteklemelerinde işletmelere destek sunulmuştur. Yine ilçe için önemli olan yem bitkileri desteği ve sertifikalı tohum desteği,
Bağcılık ve meyvecilik kapsamında işletmeciler desteklenmiştir. Yabani fıstık aşılama
projesi kapsamında ilçe köylerinde melengiç ağaçlarına Antepfıstığı aşılama çalışmaları
son yıllarda yapılmaktadır. Dadaş, İncekavak, Ülgen ve Hazro merkeze bağlı mahallelerinde 4500 aşı gözü ile 1300 menengiç ağacına antepfıstığı aşılanmıştır (4).
GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığınca ilçede %70 hibe destekli Hazro Çilek
Üretimini Geliştirme ve Yaygınlaştırma projesi kapsamında 12 da alanda çilek üretimi
yapılmıştır. Şekil 1.’de yapılan çalışma gösterilmiştir. (4)
Şekil 1.: Hazro İlçesinde Çilek Üretimi
(Diyarbakır İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, 2014)
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 191
Tarım İl Müdürlüğü kapsamında 2013 yılında 7 kişiyle 17 pakette başlanılan ipek
böceği yetiştiriciliği 2014 mayıs ayı itibariyle 14 kişiye ve 31 pakette çalışmalarına ipek
böcekçiliği yetiştirme için destekleme projesi uygulanmıştır (4).
Tarım ilçe müdürlüklerince Hazro ilçesinde organik bağcılık kapsamında üreticilere,
organik bağcılığın geliştirilmesi konusunda destek sağlanmaktadır
Diyarbakır Siirt Batman Kalkınma Projesi kapsamında Hazro ilçemizde yapılan desteklenmelerde örnek bahçe faaliyeti, Tarımsal alet ve ekipmanlar, %50 hibe katkılı tarımsal üretim ve sulama projeleri ile kırsal altyapı inşaat işleri başlıklarında üreticilerimiz
desteklenmiştir. % 50 Hibe Katkılı Tarımsal Üretim ve Sulama Projeleri Hibe Programları; 2009 yılında çıkılan hibe programı sonucunda Sarıçanak mahallesinde 1 çiftçiye
süt sektöründe , 2010 yılında Sarerik mahallesinde 1çiftçimize 16 dekarlık alanda Badem
(600 fidan-Ferragness, Ferraduel) meyve bahçesi kurulmuştur. 2011 yılında Sarıerik mahallesinde 1çiftçimize 12.2 dekarlık alanda Badem (488 fidan-Ferragness, Ferraduel)
meyve bahçesi kurulmuştur. İncekavak mahallesinde 1 çiftçimize 20 dekarlık alanda
Badem (800 fidan-Ferragness, Ferraduel) meyve bahçesi kurulmuştur. 2012 yılında Sarıerik mahallesinde 1 çiftçimize 7 da alanda muhtelif safralık üzüm fidanından (1079)
bağ oluşturulmuştur. 2012 yılında Sarıerik mahallesinde 2 çiftçimize 11 da alanda 420
fidan, 8 da alanda 320 fidanlık (fidan-Ferragness, Ferraduel) badem meyve bahçesi kurulmuştur. (5).
Tarımsal Hizmetler
Tarımsal üretimi destekleme hizmetleri (Tarımsal Teknoloji, Hayvan Sağlığı, Tohum
ve Damızlık gibi Girdi dağıtımı ve Pazarlama) büyük ölçüde Devlet Kuruluşları, Kooperatifler, Sivil Toplum Örgütleri, Özel Sektör Kuruluşları tarafından sağlanmaktadır.
Diyarbakır İlinde çok sayıda ve dağınık yerleşim yerinin olması sadece ekonomik hizmetlerin değil aynı zamanda sosyal hizmetlerin sağlanmasında da aksaklıklar yaşanmaktadır. Diyarbakır İlinde tarıma destek veren kuruluşlar ve sağladığı hizmetler tabloda
gösterilmiştir.
Gıda Tarım ve Hayvancılık ilçe müdürlüğü tarafından Çiftçilerimize yönelik zirai
konulardaki yayın çalışmaları sürdürülmektedir. Yıl içinde meyve ağaçlarında kışlık budama, bağda budama, toprak işleme, gübreleme, bitki hastalık ve zararlıları konularında
köylerimizde yayın çalışması yapılmıştır.
192 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Verilen Hizmetler
Yayım- Eğitim
Araştırma
İlgili Kurum
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlüğü
T.K.B, Araştırma Enstitüleri, Üniversiteler
DSİ (Büyük ölçekli), İl Özel İdare (Büyükşehir
Belediyesi) (Küçük ölçekli)
Orman Köylerini Kalkındırma Orman Bakanlığı
Sulama
Veteriner Hizmetleri
Sun’i Tohumlama
Damızlık
Tarımsal Girdiler (tohum,
gübre, zirai mücadele ilaçları)
Tarımsal Kredi
Ürün Pazarı
Canlı Hayvan Ticareti
Bal Pazarlama
Süt Pazarlama
Et İşleme
Para Kaynakları
Hibe Projeleri
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlüğü
ve Özel Veteriner Hekimler
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlüğü
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlüğü
ve diğer çiftçiler
Özel Şirketler, Gıda Tarım ve Hayvancılık
Bakanlığı İl Müdürlüğü, diğer çiftçiler
T.C. Ziraat Bankası, TKK
TMO, Tüccarlar
Tüccarlar
Tüccarlar
Küçük Aile İşletmeleri
Et-Balık Kurumu(Özelleştirildi),Özel Et Entegre
Tesisi
KOBİ, TEMA Vakfı, Gıda Tarım ve Hayvancılık
Bakanlığı, K.H.G.B, İl Özel İdaresi (Büyükşhir
Belediyesi), S.Y.D.V.
Karacadağ Kalkınma Ajansı, TKDK, BSDKP,
Çizelge 14: Tarımsal Organizasyonların Fonksiyonları ve Sorumlulukları
(TİM, 2005).
Organik Tarım
Tarımsal kapasite ve kirlilik parametreleri açısından organik tarım sistemine en uygun
alanların tespit edildiği çalışmada; Diyarbakır ilinin % 74.35’sı organik tarıma 1. derecede uygun alanlardır. Ağırlıklı olarak ilin kuzey kesiminde Kulp, Lice, Hani, Dicle,
Ergani, kuzeybatı da Hazro, batıda Çermik ilçeleri ve güneyde Karacadağın Çınar ilçesi
sınırlarında kalan kısımları ile Silvan ilçesinin kuzeyinde yer alan ve Kulp ilçesine sınır
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 193
olan alanlar ile Silvan ilçesinin güneyinde yer alan ve Batman Çayı ile sulanmayan alanları
ile birlikte Bismil ilçesinin kuzey kesimi ve Hazro ilçesinin büyük bir kısmından oluşmaktadır. Karacadağ bölgesi dışında kalan bölgeler arazi kullanım kabiliyeti düşük,
küçük parçalı, dağınık, ağırlıkla ekstansif tarımın yapıldığı, kimyasal girdi kullanımının
az olduğu alanlardır. Hazro ilçemiz 1. Derece organik tarıma uygun alan olmakla birlikte
2. Derecede de uygun alanlardan oluşmaktadır (6).
Diyarbakır ilinde organik tarıma uygun alanların belirlendiği ve haritalama çalışmaları ile söz konusu alanlarda uygun organik ürün deseni ve planlamasının yapıldığı bu
çalışmada Hazro ilçesinde Anason, Arpa, Ayçiçeği, Ekmeklik Buğday, Mısır, bir kısım
yerlerde Patates ve Nohut tarımına uygun olduğu tespit edilmiştir. Yine Elma, Kayısı,
Kiraz ve Üzüm meyveciliğine uygun olduğu belirtilmiştir (6).
Bağcılık
İlçe, bağcılık için son derece verimli topraklara sahip olması, iklimi, uzun süre güneşlenmesi, kırsal kesimlerde modern tarıma geçilmemesi bağcılığa olan yönelmeyi oldukça
artırmıştır. İlçede birçok üzüm çeşidi yetiştirilmektedir. Bağ asmaları yüksek olmayıp,
yerden 1 veya 1,5 metre yüksekliktedir. Asmanın kökü yerden 30 veya 40 cm yüksek
olup, üç-dört ana kola ayrılır. 40 veya 50 cm’lik bu kollardan ise üzüm çubukları uzanır.
Mart ayının başlarında budanan daha önce dayanıklı ağaçlardan (meşe, kavak) yapılan
adına ‘serbıne’ denilen çatallı, boyu 1 metre ile 140 cm arasında değişen 3-4 cm kalınlığında ince, düz çubuklara sarılan üzüm çubukları sabitleştirilir. Üzüm çubukları dörtsekiz kol arasında değişir (4).
En yaygın yetiştirilen şire üzümünün çeşidi beyaz ve yuvarlaktır. Olgunlaşmış bir üzümün çapı 1-2’cm dir. Don olmamak kaydıyla soğuğa karşı dayanıklı bir üzüm çeşididir.
Bazen uygun ve bakımlı bağlarda bu üzümler kesilmeyip güzün son aylarına kadar bekletilir. Kış bağı olarak da değerlendirilir. Bu üzüm çeşidi ilçe merkezinde ve Diyarbakır
şehir merkezine satılmaktadır. Bu üzümden pekmez, pestil, sucuk, kesme vb. kışlık yiyecekler yapılır.
Arıcılık
Hazro ilçesinde modern arıcılığı yaygınlaştırmak için yetiştiricilerin gerekli olan fenni
kovana geçişini sağlamak, hastalıklara karşı yetiştiricileri bilinçlendirmek, yöreye uygun
194 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
arı ırklarını tespit edip yetiştirmek gerekir. Bu koşullar yerine getirildiği taktirde yörede
arıcılık gelişecek ve birçok aile geçimini bu alandan sağlamış olacaktır. Böylelikle yöre
ekonomisine büyük bir katkı sağlanmış olacağı su götürmez bir gerçektir.
Kovan Varlığı
2004 yılı verilerine göre Diyarbakır ilinde 3.185 adet ilkel kovan, 23.120 adet fenni
kovan olmak üzere toplam 26.305 adet kovan bulunmaktadır. Hem kovan sayısı hem de
bal üretimi miktarı bakımından Diyarbakır ilinin Türkiye içerisindeki payı çok düşüktür.
Grafik 1’de görüldüğü üzere kovan sayısı I.Alt bölge olan Merkez-Silvan Alt bölgesinde en yüksektir.
Grafik 1: Diyarbakır İlinin Alt Bölgeler Bazında Arı Kovanı Dağılımı
( Adet).(TİM, 2005)
Diyarbakır ili zengin nektar kaynaklarına sahip olmadığından göçer arıcılar için de
cazip değildir. Ancak çok az miktarda göçer arıcı bulunmakla birlikte üretilen bal ikinci
ek gelir ve öz tüketime dayalıdır.
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 195
Ürün
Bal
Bal mumu
Et (B.Baş)
Et (K.Baş)
I.Alt
Bölge
131.1
09.Oca
7.267
7.483
Üretim (ton)
II.Alt
III.Alt
Bölge
Bölge
27.Haz
25.Şub
03.Şub
02.Nis
43
0
69
0
IV.Alt
Bölge
90.8
01.Haz
9
21.Şub
Toplam
274.7
16.Mar
7.319
7.573
Çizelge 15:.Diyarbakır İli Hayvansal Üretim Değerleri, (TİM,2005).
Çizelge 15’de görüldüğü üzere Diyarbakır ili bal üretimi 274.7 ton ve bal mumu üretimi 16.3 ton dur. Alt bölgeler bazında karşılaştırma yapıldığında I.Alt bölgenin ilin toplam bal üretiminin % 48’ ini ve bal mumunun % 56’ sını gerçekleştirmekte olduğu
görülmektedir. II.Alt Bölge İl genelinin Bal üretiminin %10 unu ve bal mumunun %
20’ sini üretmektedir. III. Alt bölge bal üretiminin % 10’unu ve mal mumu üretiminin
ise % 15‘ ini karşılamaktadır. IV.Alt bölgede ise toplam balın %33 ‘ünü ve balmumunun
%10’ unu üretmektedir.
Hazro İlçesi
Diyarbakır İli
Köy
sayısı
3
416
Toplam
Kovan sayısı
680
90.953
Bal üretimi
(Ton)
9.520
1.439.041
Balmumu
Üretimi Ton)
0.680
73.853
Çizelge 16:.Diyarbakır İli ve Hazro İlçesi Hayvansal Üretim Değerleri
(TÜİK, 2014).
Çizelge 16 ‘da görüldüğü gibi 2014 verilerine göre Hazro ilçesi bal üretiminde Diyarbakır ilinin % 0.66’sını oluşturmaktadır.
Sebzecilik ve Meyvecilik
İlçede karasal iklimden dolayı yaz sebzeciliği yaygındır. Yetiştirilen sebzelerin bir kısmı
tüketim için yapılmakta ya da kurutulup kışın yenilmektedir. Yetiştirilen sebzeler, domates, biber, patlıcan, salatalık, kabak, fasulye, karpuz ve kavundur. Yetiştirilen sebzelerin
bir kısmı ilçe içinde, bir kısmı da Diyarbakır’da satılmaktadır. Son zamanlarda kuyu açma
ve sondajla su çıkarma ile sebzecilik daha da yaygınlaşmıştır. Yetiştirilen ürünlerden ceviz,
elma, nar, badem, şeftali, kayısı, erik daha çok tüketime yöneliktir.
196 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
I.Alt
Ürün
Bölge
B.Lahana
0
Hıyar
600
Patlıcan
935
Domates
2275
Biber (dolma)
335
Biber (sivri)
470
Taze Soğan
45
Kavun
2.750
Karpuz
5.700
Üretim Alanı (ha.)
II.Alt
III.Alt
IV.Alt
Bölge
Bölge
Bölge
0
1
1
56
39
220
40
55
420
133
95
162
113
20
118
59
26
58
1
0
2
31
480
255
71
420
70
Toplam
(ha.)
2
915
1450
2665
586
613
48
3.516
6.261
Çizelge 17: Diyarbakır İli Alt Bölgeler Bazında
Yoğun Üretimi Yapılan Sebze Üretim Alanları, (TİM, 2005).
Türkiye genelinde tarım alanlarının %3’ünde sebze üretimi yapılmaktadır. Diyarbakır
ilinde sebze üretimi Çizelge 18’da görüldüğü gibi Kavun, Karpuz, Domates ve Patlıcan
ağırlıklı yapılmaktadır. Bu sebzelerin üretimi özellikle I. Alt Bölgede yoğunlaşmaktadır.
Diyarbakır ilinde yetiştirilen tüm sebzelerin üretim alan toplamları 18.149 ha. dır.
Sebze üretimi de meyve üretimi de daha fazla ek gelir getirici ve öz tüketim amacıyla yapılmaktadır.
Yılı
2013
2013
2013
2013
2013
2013
2013
2013
2013
2013
2013
2013
Çeşit
Domates ( Sofralık)
Domates (Salçalık)
Hıyar (Sofralık)
Biber (Salçalık)
Biber (Dolmalık)
Biber (Sivri)
Patlıcan
Kabak ( Sakız)
Fasulye (Taze)
Kavun
Karpuz
Soğan
Ekilen Alan (da)
600
Üretim (Ton)
1.679
250
500
180
50
150
20
5
1.200
750
3
270
70
255
36
2
1.800
2.250
2
Çizelge 18:Hazro İlçesinde Sebze Üretim Değerleri (TÜİK, 2014).
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 197
Çizelge 18’de görüldüğü gibi farklı sebze üretimleri yapılmaktadır. Domates ve biber
üretimi ilçemizde gelişmektedir.
Yılı
2013
2013
2013
2013
2013
2013
2013
2013
2013
2013
2013
2013
2013
2013
2013
Çeşit
Elma (Golden)
Elma (Starking)
Elma (Diğer)
Ayva
Şeftali (Nektarin)
Erik
Kayısı
Kiraz
Dut
Nar
Üzüm (Sofralık-çekirdekli)
Üzüm (Sofralık-Çekirdeksiz)
Badem
Ceviz
Antepfıstığı
Ekilen Alan (da)
Üretim (Ton)
18
11
46
16
40
45
25
0
30
9.000
144
511
36
46
22
7
4
21
14
1.605
167
87
49
16
Çizelge 19:Hazro İlçesinde Meyve Üretim Değerleri (TÜİK, 2014).
İlçemizde çizelge 19’da görüldüğü gibi Üzüm, Badem, Antepfıstığı, Kiraz, Nar bahçeleri kurulmuş ve üretim aşamasına yeni geçilmiştir.
Grafik 2: Diyarbakır İli Meyve Ağacı Sayılarının Alt Bölgelere Göre Dağılımı
(TİM,2005).
198 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Türkiye genelinde meyve üretimi yapılan alanlar tarım alanlarının %5’ini oluşturmaktadır. İl de genel olarak elma, erik, kaysı, kiraz, dut, incir, üzüm üretimi yapılmaktadır.
Kiraz, üzüm, incir, ceviz ve badem yetiştiriciliğinin geliştirilmesi için uygun potansiyel
vardır. Ancak I. ve IV. Alt bölgeler dışında meyve üretimi daha çok öz tüketime yönelik
yapılmaktadır. 2004 yılı verilerine göre il genelinde meyve veren ağaç sayısı 831.321 adettir. Meyvecilik II. ve III. Alt bölgelerde daha çok tahıl üretimi ve hayvan yetiştiriciliğinin
yanında aile ihtiyacını karşılamaya yönelik bir uğraş olarak yapılmaktadır.
Yem Bitkileri
Hayvansal üretimin gelişmiş olduğu ülkelerde yem bitkileri, ekili alanların %2530’unu teşkil ederken, bu oran ülkemizde ancak % 3,25 dolayındadır. Bu durum yem
bitkileri yetiştiriciliğinin yetersizliğinin açık bir ifadesidir. İlimizde üretilen Fiğ’in (Yeşil
Ot) %0,28’i ilçemizde üretilmektedir.
Fiğ (Yeşil Ot)
Burçak (Yeşil Ot)
Yonca (Yeşil Ot)
Korunga (Yeşil Ot)
Mısır (Silajlık)
Ekilen Alan Hasat Edilen Alan
(Da)
(Da)
17.230
17.147
1.120
4.445
500
25.177
1.120
4.438
500
25.177
Üretim
(Ton)
12.798
Verim
(Kg/da)
746
760
6.289
300
74.196
679
1.401
600
2.947
Çizelge 20.:.Diyarbakır İli Saman ve Ot Üretim Değerleri (TÜİK, 2014).
Fiğ (Yeşil Ot)
Ekilen Alan
(Da)
800
Hasat Edilen Alan
(Da)
800
Üretim
(Ton)
528
Verim
(Kg/da)
660
Çizelge 21.:-.Hazro İlçesi Saman ve Ot Üretim Değerleri (TÜİK, 2014).
Yem bitkileri ekiliş alanları itibariyle alt bölgeler bazında karşılaştırılacak olursa; Fiğ
üretim alanlarının büyük kısmı Alt bölgede olup, II. ve VI. Alt bölgede ise daha düşüktür.
III. Alt bölgede ise ekiliş alanı bulunmamaktadır.
Korunga üretim alanları I. ve II ve III. Alt bölgede yapılmakta olup en fazla III. Alt
Bölgede gerçekleşmiştir. IV. Alt Bölgede ise ekilişi yoktur. Yonca üretim alanları ise IV.
Alt bölgede yoğunlaşmış olup, sırasıyla IV, I, III, ve II. Alt bölgede ekimi yapılmaktadır.
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 199
Hazro İlçesinde toplam 800 da alanda yem bitkileri yetiştirilmekte, 528 ton üretim
gerçekleştirilmekte ve dekar başına 660 kg verim alınmaktadır.
Grafik 3: Diyarbakır İli Yem Bitkileri Ekim Alanlarının
Alt Bölgelere Göre Dağılımı, (TİM, 2005).
Ürün
Korunga
Fiğ (ot)
Burçak(ot)
Yonca
Üretim (ton)
I.Alt Bölge II.Alt Bölge III.Alt Bölge IV.Alt Bölge
7
977
100
1.000
0
0
76
240
570
180
200
450
0
64
0
2.780
Toplam (ton)
577
1.221
376
4.470
Çizelge 22: Diyarbakır İli Yem Bitkileri Üretiminin Alt Bölgelere Göre Dağılımı,
(TİM, 2004).
Yem bitkileri üretim miktarları alt bölgeler bazında karşılaştırıldığında yonca üretimi
il genelinde toplam 4.470 ton olup, bunun 2.780 ton’ u IV. Alt bölgede, 1.000 ton’u I.Alt
bölgede, 450 ton’ u III. Alt bölgede ve en az 240 ton ile II. Alt bölgede gerçekleşmiştir.
Korunga üretimi İl genelinde 577 ton olup bu üretimin 570 ton’u III. Alt bölgede,
Alt, 977 ton’u ise I.Alt bölgede gerçekleşmiştir.
Burçak üretimi 100 ton ile I.Alt bölgede, 200 ton ile III. Alt bölgede, II alt bölgede76
ton olarak gerçekleşmiştir.
200 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Fiğ üretimi özellikle I.Alt bölgede yoğunlaşmış olup 977 ton üretim gerçekleştirilmiştir. Bu bölgeyi 64 ton ile IV. Alt bölge ve 180 ton ile II. Alt bölge takip etmektedir.
Hayvancılık
İlçedeki yeryüzü şekilleri-iklim, hayvancılık için çok elverişlidir. İlçedeki hayvancılığın
kışın artmakta yazın azalmaktadır. Bunun nedeni, halkın besi hayvancılığı yapmasıdır.
Engebeli olduğu yerlerde daha çok küçükbaş kıl keçisi yetiştirilmektedir. Düzlük alanlarda ise, büyükbaş ve koyunculuk yetiştirilir. Hayvan yetiştiriciliği geleneksel yöntemlerle yapılmaktadır. Hayvanlardan elde edilen verim çok düşüktür. Yazın yapılan mera
hayvancılığı, kışın ahır hayvancılığı şekline dönüşmektedir. Hayvancılığı geliştirmek için
soyların ıslahı, kredi verilmesi, hayvansal ürünleri değerlendirecek kurumların olması
gerekir. Süt ve süt ürünlerini değerlendirecek ve ekonomik değerini yükseltecek fabrikaya
ihtiyaç vardır. Bu etkenler gerçekleştiğinde hayvancılık gelişecek, ilçe ekonomisi büyük
bir canlılık kazanacak, iş imkanları sağlanacaktır. Böylece ilçede yoğun olan göç de önlenmiş olacaktır. Hayvancılıkta elde edilen gelirin düşük olmasının bir nedeni de yem
fiyatlarının yüksek olmasıdır. Koşullar iyileştirildiği taktirde ilçe ekonomi ve halkın refah
düzeyi yükselecektir.
Büyükbaş Hayvan Varlığı
Çizelge 23’de belirtildiği gibi Hazro ilçesi Yerli sığır sayısında İlin %4.46’sını, Melez
sığır sayısında %1.14’ünü ve Kültür sığırı sayısında ise ilin %0.46’sını ini oluşturmaktadır.
Diyarbakır ili sahip olduğu büyükbaş hayvan varlığı açısından Türkiye’de sıralamaya
girmekte olup, son on yılda Büyükbaş hayvan sayısı artmakta olup hayvancılık önemli
bir tarım sektörü halini almıştır. 2013 yılında canlı hayvan değeri bakımından 1.210
milyon TL ile 12. sırada yer almaktadır. Yalova ili 46 milyon TL ile en düşük canlı
hayvan değerini almaktadır. Hayvan ırkları olarak, Holstayn, Montofon, Simantal,
Holstayn Melezi, Montofon Melezi, Simantal Melezi, GAK (Güneydoğu Anadolu
Kırmızısı), DAK (Doğu Anadolu Kırmızısı), Yerli Kara, Manda, Gak Melezi hayvancılığı yapılmaktadır (4).
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 201
Toplam
Sağılan
Süt Verimi
Yetişkin Genç-Yavru Hayvan Sayısı Hayvan Sayısı (Ton)
Hazro 2002
Sığır(Yerli)
3.535
Hazro 2002
Sığır (Melez)
717
Hazro 2002
Sığır (Kültür)
196
Hazro 2013
Sığır(Yerli)
3.916
Hazro 2013
Sığır (Melez)
2.948
Hazro 2013
Sığır (Kültür)
370
Hazro 2013
Manda
527
Diyarbakır 2013
Sığır(Yerli)
108.923
Diyarbakır 2013
Sığır (Melez)
85.336
Diyarbakır 2013
Sığır (Kültür)
64.521
2.850
6.385
3.045
2.752,68
563
1.280
175
371
164
385,917
1.200
4.616
2.062
2.589,75
705
3.653
1.766
4.920,79
128
498
200
797,789
104
631
250
243,504
34.078
143.001
42.518
53.504
26.893
112.229
35.661
99.352
15.215
79.646
28.816
112.008
609 1019,466
Çizelge 23.: Diyarbakır İli ve Hazro İlçesi Büyükbaş Hayvan Sayısı Değerleri
(TÜİK, 2002-2014)
Grafik 4: Yıllara Göre Diyarbakır İli Hayvan Varlığı Karşılaştırması, (TİM,
2005).
202 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Grafik 5: Diyarbakır İlinde Alt Bölgeler Bazında Büyükbaş Hayvan Varlığı
(Adet- % ), (TİM, 2005).
Grafik 5’den de anlaşılacağı üzere Diyarbakır’ın I.Alt bölgesinde hayvan yetiştiriciliği
yüksek oranda yapılmaktadır. Bu bölge Diyarbakır ilinin en büyük yüzölçümüne
(896.226 ha.) sahip alt bölgesidir.
Büyükbaş hayvan varlığı bakımından I.Alt bölgeyi sırasıyla III. Alt bölge, II. Alt bölge
IV. Alt bölge izlemektedir.
Grafikten de görüleceği gibi yerli ve melez hayvan sayısının en yüksek olduğu Alt
bölge I.Alt bölge olan Merkez-Silvan Alt bölgesidir.
Diyarbakır ilinde Manda sayısı 2003 yılı verilerine göre 3.512 adet iken 2004 yılında
toplam 3.670 adet olmuştur. Hazro ilçesinde 2002 yılında Manda sayısı 344 adet, 138
adetinden süt alınmakta olup 119,508 ton süt üretimi yapılmakta, Manda sayısı 527
adet ile 2013 yılında manda yetiştiriciliği ve 243,504 ton süt üretiminde artış görülmüştür (3).
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 203
Grafik 6: Alt Bölgelerde Irklara Göre Büyükbaş Hayvan Varlığını
(2003 Yılı), (TİM, 2004).
Diyarbakır ili sığır populasyonunun genetik kalitesinin yükseltilmesi amacıyla Tarım
ve Köyişleri Bakanlığı, Tarım İl Müdürlüğü personelince bedelsiz yürütülen suni tohumlama çalışmaları 1995 yılında yapılan yasal değişiklik sonucunda bedelli hale dönüştürülmüş, böylece özel sektör kuruluşları için de çekici hale getirilmiştir.
Diyarbakır ilinde yürütülen havyan ıslahı çalışmalarının %7.3’ ü tabii tohumlama,
%98.7’ si ise suni tohumlama yöntemi kullanılmıştır.
Yıllar itibariyle yapılan hayvan ıslah çalışmaları doğrultusunda Diyarbakır’ın B.Baş
hayvan populasyonunda genotip değişiminin sağlanmasında kültür melezi ve kültür ırklarında artış olduğu eldeki verilere göre tespit edilmiştir.
Küçük Baş Hayvan Varlığı
Aşağıdaki çizelgede görüldüğü üzere Hazro İlçemizde 2002 yılında koyun(yerli) sayısı
19.674, kıl keçisi sayısı (baş) 7.250 iken bu sayı 2013 yılında 2.145 koyun (yerli) ve 2.935
baş kıl keçisi mevcudiyetine düşmüştür.
204 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Yetişkin
Hazro 2002
Koyun(Yerli)
13.087
Hazro 2002 Keçi
(Kıl)
4.050
Hazro 2013
Koyun(Yerli)
2.145
Hazro 2013 Keçi
(Kıl)
2.935
Diyarbakır 2013
Koyun(Yerli)
534.129
Diyarbakır 2013
Keçi(Kıl)
162.495
Genç
Yavru
Toplam
Sağılan
Süt Verimi
Hayvan Sayısı Hayvan Sayısı (Ton)
6.587
19.674
8.437
598,996
3.200
7.250
2.772
224,532
980
3.125
1.320
108,24
1.420
4.355
1.403
147.294
207.183
741.312
311.847
25.571
68.920
231.415
82.581
8.671
Çizelge 24: Diyarbakır İli ve Hazro İlçesi
Küçükbaş Hayvan Sayısı Değerleri (TÜİK, 2014).
Grafik 7: Diyarbakır İlinde Alt Bölgeler Bazında
Küçükbaş Hayvan Varlığı, (TİM, 2005).
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 205
Grafik 7’de I. Alt bölgede küçükbaş hayvan varlığının diğer alt bölgelere oranla yüksek olduğu görülmektedir. İl de yetiştirilen koyunların çoğunu yerli koyun ırkı olan Ak
karaman, bir kısmını da Merinos ırkı olan koyunlar, keçilerin ise tamamına yakınını yerli
ırk olan kıl keçisi oluşturmaktadır. Tarım İl Müdürlüğü verilerine göre 2004 yılında Diyarbakır’ da küçükbaş hayvan varlığı 717.156 adet tir.
Grafik 7’de görüldüğü üzere Tarım İl Müdürlüğü verileri; son 10 yıllık dönemde
Türkiye geneli küçükbaş hayvan varlığında önemli ölçüde azaldığını göstermektedir.
Son yıllarda Küçükbaş hayvan populasyonunda meydana gelen hızlı azalma mer’a ya
olan baskının azalması nedeniyle mevcut populasyon için mera olanaklarının belli ölçüde
de olsa iyileşmesi sonucunu doğurmuştur. Bu durum sektörden pazara yönelik hayvansal
üretimin artacağı beklentisini doğurmaktadır. Artış gerçekleştiğinde ise ıslah çalışmalarına olan talebin artması beklenebilir.
Diyarbakır ilinde Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu ve Tarım İl Müdürlüğü
kaynaklı projelerle damızlık koyun ve koç dağıtımı yapılarak, eldeki mevcut koyun ırkının daha yüksek verimli ırklara dönüşümü teşvik edilmektedir.
Kanatlı Hayvan Varlığı
Ülkemizde diğer sektörlerle karşılaştırıldığında, gelişmiş ülkelerdeki standartlara en
yakın hayvancılık dalı tavukçuluktur. Kurulu kapasite itibarıyla, iç tüketim karşılandıktan sonra ihracat imkanlarımız da mevcuttur. Ancak, tam kapasite ile üretim yaparak
tavukçuluk ürünleri ihracatını sektörde yer alan sorunlar nedeniyle yeterince gerçekleştirilmemektedir. Sektördeki gerek damızlık materyal ve gerekse kanatlı kümes hayvanlarının beslenmelerinde kullanılan karma yem hammaddelerinin önemli bir kısmı dövize
endeksli olarak ithal edilmektedir. Bu hammaddelerin önemli oranda ülkemizde sulu
tarım alanlarında yetiştirilmeleri mümkündür.
206 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Hazro 2013
Hazro 2013
Hazro 2013
Hazro 2013
Diyarbakır 2013
Diyarbakır 2013
Diyarbakır 2013
Diyarbakır 2013
Kümes Hayvancılığı
Yumurta Tavuğu
Ördek
Hindi
Kaz
Yumurta Tavuğu
Ördek
Hindi
Kaz
Adet
6.900
60
3.200
230
461.605
15.993
65.830
15.350
Çizelge 25:.Diyarbakır İli ve Hazro İlçesi Kümes Hayvancılığı Değerleri
(TÜİK, 2014).
Çizelge 25’te Hazro ilçesi Diyarbakır ilinin Bölgenin yaz aylarında çok sıcak olması
nedeniyle yumurta tavukçuluğu yeterince geliştirilememiştir. Broyler (et tavuğu) yetiştiriciliği ise sıcak yaz ayları dışında yapılmakta fakat gereksinimi karşılamaktan yoksun
bir üretim söz konusudur. Diyarbakır ilinde, özellikle entansif hindi eti üretiminin artırılabilmesi için entansif hindi yetiştiriciliğine önem verilmesi ve ayrıca ilimiz koşullarının
bıldırcın ve deve kuşu yetiştiriciliğine uygun olması bakımından bu tür hayvanların yetiştiriciliğinin de arttırılması için çalışmaların yapılması gerekmektedir.
Grafik 8: Türkiye ve Diyarbakır İlinin Kanatlı Hayvan Varlığı (Adet), (TİM, 2005).
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 207
Diyarbakır’da rakımın yüksek olduğu yerlerde tavukçuluk geliştirilebilir. İlimizde
hindi etine karşı talep diğer illerle karşılaştırıldığında yüksektir. Ancak üretim yeterince
geliştirilmemiştir. Kanatlı hayvan üretimi artırılarak, tavuk, hindi, bıldırcın ve ördek
başta olmak üzere kanatlı kümes hayvanları üretimi, tüketimi ve ihracatı özendirilmelidir.
Grafik 9: Diyarbakır İlinin Alt Bölgeler Bazında Kanatlı Hayvan Varlığı,
(TİM, 2005).
Diyarbakır ilinde ticari olarak et ve yumurta üretimi yapan işletmelerin sayısı ve
kapasiteleri düşük olup, I.Alt bölgede yumurtacı, broiler ve diğer kanatlı sayısında artış
olup üretim bu bölgede diğer Alt bölgelere göre fazladır.
İlçenin Tarımsal Sorunları
Tarım İlçe Müdürlüğü ile yaptığımız bütün çalışmalarda üreticilerle organizasyon sıkıntısı, çiftçi eğitim ve yayım çalışmalarında kullanılacak alet ve ekipmanların yetersiz
olması. Üreticilerin çağın gerektirdiği tarımsal mekanizasyonu ve teknolojiyi kullanmamaları. Tarım arazilerinin sulama çalışmalarının tamamlanamamasından dolayı kullanılamaması. İlçemizde ürün işleme ve pazarlamaya dönük tesislerin bulunmaması. Birlik
ve Kooperatif gibi çiftçi örgütlenmelerinin olmayışı. Çiftçilerimiz daha çok küçük ölçeklerde tarımsal faaliyetler yürüttüklerinden pazara yönelik kaliteli ve yeter ölçüde üretimin olmaması. Hazro ilçemizin temel tarımsal sorunlarını oluşturmaktadır.
208 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM
Sonuç
Tarımsal açıdan desteklenen Hazro ilçemizde, özellikle Tahıl üretimi, Bağcılık, Sebzecilik, Meyvecilik ve Hayvancılığın yapılması üreticilerimizin gelirlerinin artmasında
büyük katkı sağlayacaktır.
KAYNAKLAR
(1)Anonim 2014. www.Hazro.gov.tr. Erişim Tarihi:24.11.2014
(2)Anonim 2014 http://www.illeridaresi.gov.tr/ortak_icerik/illeridaresi/ilveilce/
%C4%B0L%20VE%20%C4%B0L%C3%87E%20KURULU%C5%9E%20TAR%C4
%B0HLER%C4%B0.pdf
(3)TUİK, 2013. Türkiye istatistik kurumu.
(4)Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı Hazro İlçe Müdürlüğü verileri 2013
(5)Diyarbakır, Siirt, batman kalkınma Projesi (UNDP), Diyarbakır, 2013.
(6)KKA., 2010. Diyarbakır İlinde Organik Tarıma Uygun Alanların Belirlenmesi
ve Haritalanması Projesi 2011. 2010 Yılı Doğrudan Faaliyet Mali Destek Programı Karacadağ Kalkınma Ajansı , TRC2-10-DFD/30, 2010.
DİE, 2001. Devlet istatistik enstitüsü verileri 2001
DİE, 2002. Devlet istatistik enstitüsü verileri 2002
TÜİK, 2013 Devlet İstatistik enstitüsü verileri 2013
TİM, 2004. Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlüğü verileri, 2004.
TİM, 2005. Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlüğü verileri, 2005 Yılı
master planı, 2005.
DSBKP, 2013. Diyarbakır, Siirt, batman kalkınma Projesi (UNDP), Diyarbakır,
2013.
HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 209

Benzer belgeler