Bülten 44 - Hindistan Gezi Rehberi

Transkript

Bülten 44 - Hindistan Gezi Rehberi
www.hindistangezi.com
sitesi bülteni
Bu bülten, periyodik bir yay›n de¤ildir.
Sadece Hindistangezi.com sitesi üyelerine e-mail ile ücretsiz gönderilir
S ay› :
44
fiubat 2010
Haz›rlayan
Zafer Bozkaya
•
Bu say›ya katk›da bulunanlar
‹smail Geçmen
Değerli üyemiz
Hindistan Gezi Rehberi kitabımızın İstanbulda yaptığım tanıtımı ve imza günü yapıldı.
Bu gün ile ilgili yazı ve fotoğrafları bültenimizde bulacaksınız. Ayrıca aşağıdaki linke
tıklayarak Facebook adresinde bulunan fotoğrafları da görebilirsiniz. Bunun için
Facebook üyesi olmanız gerekmiyor.
http://www.facebook.com/album.php?aid=140464&id=628011187&l=4fb9474389
Türkiyenin Hindistandaki ikinci resmi temsilciliği olan Mumbai Başkonsolosluğu Şubat
ayında törenle açıldı. Başkonsolosluğun adresi: 101, 10th Floor, Maker Chambers IV, 222,
Jamnalal Bajaj Road, Nariman Point, Mumbai 400 021 Tel: (+91) 222 204 0365 Faks: (+91)
222 204 0376
Zafer Bozkaya
Bu temsilcilğin açılmasıyla Hindistandaki resmi temsilcilik sayısı ikiye çıktı. Hindistanda, Türkiye’nin 2 adet
Fahri Başkonsolosluğu da var. Bunlar Kolkata ve, Chennaide bulunuyor.
Ekfli S ö z l ü k’te http://sozluk.sourtimes.org “H i n d i s t a n” maddesinde yaz›lanlar. (Yorumlar sahibine aittir.)
➛ Art›k insanlar›n akl›na kumafl› (bkz: Hint kumafl›), filmleri (bkz:
hint sinemas›) ile de¤il IT (Internet Technology) sektöründeki
üretim temposuyla gelen, amma velakin lokal flirketlerde cal›flan
IT'cilerin topu topu 3000-4000 rupi ayl›k maafl ald›klar› (bu da
yaklafl›k seksen dolara denk gelir), uluslararas› bir flirkette çal›flanlar›n ise biraz daha flansl› oldu¤u ülke.
(lost in the sky)
****
➛ Art›k havas›ndan m›d›r suyundan m›d›r bilmiyorum, dünyan›n en
uyuz, en h›mb›l, en uykucu sokak köpeklerine ev sahipli¤i yapar
Hindistan. Bir de kald›r›mlarda ya da yolun ortas›nda keyif yapan, kendi cinsine has kocaman g›d›lar›, tombul yanaklar› ve
çevredeki olaylar karfl›s›ndaki tepkisizli¤i ve a¤›rbafll›l›klar›yla ortam›n a¤›r abisi gibi tak›lan inekleri vard›r bu ülkenin.
(lost in the sky)
****
➛ Rusya d›fl›nda her yere saç›lm›fl halk›yla ve iflsizlerinin hiçbir
fley olam›yoruz, bari Bilgisayar Mühendisi olal›m dediklerini
düflündüren ülke.
(cymsin)
➛ K›fl aylar›nda hava s›cakl›¤› on derecenin alt›na düflünce her
gün, hayat›n› sokaklarda geçiren onlarca insan›n hayata veda
etti¤i ülke.
(lost in the sky)
****
➛ Tanr›lar›n insanlar›n ilgisine ve çoklu¤una muhtaç oldu¤u ülke.
Belki de bu yüzdendir insanlar›n yüzündeki huzurlu ifade.
(mahasamatman)
****
➛ Hindistan'›n resmî dili olan Hindi dilinde ad› “Bharat” olan ülke.
Dilimizdeki “Baharat” ismi bu kökenden gelmektedir. Ayr›ca
1947'de ‹ngiliz sömürgecili¤ine karfl› ba¤›ms›zl›¤›n› ilân etmesine
ra¤men baz› ‹ngiliz taktikleriyle Bangladefl, Hindistan, Pakistan,
Sri Lanka olmak üzere dörde bölünen ülkedir.
(aurora of asiaminor)
****
➛ Hijyen manya¤›y›m, taba¤›m›n kenar›nda k›l görsem ö¤ürürüm
diyenlerin gitmemesi gereken ülke.
(lost in the sky)
1
10 Ocak 2010 Hindistan Gezi Rehberi kitab›m›z›n 4. bask›s›n›
‹stanbul’da Dubb Indian Restoran›’nda bir imza günü ile okuyucular›m›za tan›tt›k. Bu günümüzde bizi ziyaret eden afla¤›daki
arkadafllar›m›za teflekkür ederiz. Bizi ziyarete gelmifl ama ismini hat›rlayamad›¤›m›z misafirler varsa özür dileriz.
Ayfer Ertu¤rul ve yak›n›
Grubumuz yemekte
fierafettin Çengel, Adnan Erdo¤an, Münir Candar
Nalan Meydan Prakash, arkadafl› ve Kemal Güzelsin
Hasan Erdal Ka¤a ve Efli
Selim Öztürk
Emre Piyan, arkadafl› ve Adnan Erdo¤an
Cemil Baykafl ve ailesi
Gürkan Topuzlar, ailesi ve Isabella Stokes
Yalç›n Sal
fienay Ulusoy ve Çi¤dem Özdemir
Gürkan Topuzlar ve Mert Kitapç›
2
Sadece
H ‹ N D ‹ S T A N ’ dolur
a böyle fleyler
Hindistan’da yoksulluk s›n›r›
Hindistan Baflbakan› Dr. Manmohan Singh’ in görevinin ikinci 5 y›l›na bafllad›¤› bu
dönemde halk›n
yaflam standard›n› yükseltme konusunda yeni bir
umut yeflerdi. Hindistan’da 300 milyondan fazla kifli, günlük 2 Dolar›n alt›nda gelir sahibi olarak dünya yoksulluk s›n›r›n›n alt›nda
yafl›yor.
21 May›s 2009
Karbi kabilesinden bir kad›n.
Bir kad›n,
A s s a m
eyaletinde
bir markette, pirinç rak›s› yap›m›nda kullan›lacak
bir bitki - pirinç unu kar›fl›m›n› sat›yor. Pirinç rak›s›, kuzeydo¤u Hindistan’da
kabile yaflant›s› yaflayan bölgelerde yayg›n olarak kullan›l›yor. Her
evde günlük kullan›m için yeterli miktarda pirinç rak›s› üretilir.
1 Haziran 2009
Bir iflçinin çal›flmas›
Bir iflçi, elde haz›rlanm›fl bir tütün yapra¤›ndan B‹D‹ isimli küçük
sigaray› sar›yor. Hindistan’da 250 milyondan fazla tütün kullan›c›s› var ve her y›l 1
milyona yak›n kifli, tütünle ba¤lant›l› hastal›klara yakalan›yor.
Akci¤er kanserlerinin % 98’inde
tütün kullan›m›n›n etkin oldu¤u
biliniyor. Genç
yafltaki ö¤rencilerin % 5’i tütün
ve tütün ürünü kullan›m ba¤›ml›s›. 1990 y›l›nda Hindistan’daki
ölümlerin % 1.3’ünün tütün kullan›m›ndan oldu¤u kabul ediliyor.
Bu oran 2020 y›l›nda 10 kat›na ç›karak % 13.2’ye ulaflacak. 31
May›s 2009 tarihinden bafllayarak Hindistanda sigara paketlerinin
üzerine “Sa¤l›¤a Zararl›d›r” uyar›s› koyulmaya baflland›.
1 Haziran 2009
Pakistana giden özel trende Sih hac›lar.
Yüzlerce Sih hac›, 5. Sih Gurusu, Guru Arjun Dev’in flehit
oluflunun 403. y›l› anma törenlerine kat›lmaya gitti. Bu
törenler Pakistan’daki Lahore kentinde Gurdwara Dera
Sahip tap›na¤›nda yap›ld›.
10 Haziran 2009
Bir sanatç› “araba festivaline” haz›rlan›yor.
Bu festival Ahmedabad flehrindeki Jagannath tap›na¤›nda yap›l›yor. Hindu tanr›lar›ndan biri olan Jagannath’›n kendi do¤um yeri
olan Mathura kentine seyahati 24 Haziran tarihindeki bu törenlerle an›l›yor. Yürüyüfl kolu,
flehirdeki Jamalpura
bölgesindeki Jagdish tap›na¤›ndan yola ç›k›yor.
Krishna’n›n enkarnasyonlar›ndan biri olan Jagannath’›n arabalar› çiçekler ve süslerle bezenir, flehrin içinden dolaflt›r›l›rken büyük bir
coflku yaflan›r, bu s›rada Vedik ilahiler ve mantralar okunur.
14 Haziran 2009
Sadhular (Hintli kutsal kifliler) Amarnath festivalinde.
Jammu-Keshmir Eyaletindeki Amarnath tap›na¤›nda her y›l yap›lan Amarnath Yatra
(Amarnath Turu) bafllarken, Sadhular kay›t olmaya gidiyor. Mitolojiye
göre Shiva, efli Parvatiye Amarnath’taki ma¤arada yarad›l›fl›n s›rlar›n›
anlatm›flt›r. Bu s›rada onlar fark›na varmadan bir çift güvercin bu
s›rlar› dinleyerek, ö¤renmifl ve tekrar tekrar do¤mufltur. Birçok hac›, bu ziyaret s›ras›nda bu güvercinleri gördüklerini ve onlara sayg› gösterdiklerini anlat›yor. Amarnath tap›na¤› Himalaya da¤lar›nda ve 4.200 metre yüksekliktedir. 16 Haziran 2009
K ö y l ü l e r, su kovalar›n› doldurmaya çal›fl›yor.
1 Milyarl›k nüfusuyla Hindistan, dünyan›n en büyük ekonomilerinden biridir. Ekonomi büyürken, Hindistan nüfusunun % 70 civar›
güvenli ve temiz suyu olmayan köylerde yaflar.
Taflradaki durum birçok
flehirde de ayn›d›r. fiehirlerde bile 24 saat içinde
2 veya 3 saat su alan
yerler ço¤unluktad›r.
18 Haziran 2009
3
Bir düş
ülkesi
‹SMA‹L GEÇMEN’in H‹ND‹STAN GEZ‹ ANILARI - 17
15 Mart 2006, Varanasi 10.Gün
[email protected]
42. bültenden devam...
Bana saatler gibi gelen bir zaman sonra, bir ara sokaktan
döner dönmez nihayet Merkez ‹stasyon binas›n›n ›fl›klar›
görünüyor. Derin bir oh çekiyorum. O kadar da kötü birine
benzemiyor asl›nda bu adam yahu. Hatta hayli sevimli oldu¤una bile kanaat getirdi¤im amcaya ne kadar bahflifl verece¤imi tasarl›yorum. Günde birkaç dolara çal›flan sevimli rikflac›ma yüklüce bir bahflifl veriyorum. Sevincinden ne yapaca¤›n› bilemiyor. Güle güle harca can›m amcam, laf› bile olmaz, helali hofl olsun.
Varanasi, Hindistan’›n flimdiye kadar gördü¤üm en eski,
en yoksul, en pis, en korkutucu flehri oldu benim için. Hele
ki akflam flu son yaflad›¤›m tuz biber oldu üstüne. Trenimiz,
her zamanki gibi rahat ve huzurlu bir liman olur sanm›flt›m.
Hele ki bu yorgunluk üstüne. Yan›lm›fl›m.
Sabaha kadar yanan insan bedenleriyle u¤rafl›yorum rüyamda.
16 Mart, 2006 Rishikesh, 11.gün
Yolumuz Ganj’›n do¤du¤u topraklarda kurulu kuzey Hindistan’daki Rishikesh ve Haridwar flehirleri. Varanasi’den
Haridwar’a do¤rudan ulaflacak trenin saati bize uymad›¤›
için sabah, flehrin 50 km. kadar d›fl›nda, Necibabad diye bir
yerde iniyoruz trenden. Haridwar’a cip kiralay›p gitmeyi
Site üyelerimizden ‹smail Rag›p Geçmen’in planl›yoruz ancak bir Sih, karayolunun çok güzel oldu¤unu
Hindistan gezilerini anlatan kitab›n› hala
otobüsle kolayl›kla ulaflabilece¤imizi söyleyince fikir de¤iflokumad›n›z m›? Bültenimizde bu kitaptan
tirip otobüse biniyoruz. Arka dörtlü koltu¤a pasl› demir çubaz› bölümleri yay›nlayaca¤›z. Bu bölümleri
buklar›n yüklendi¤i bir yafll› otobüsle yola ç›k›yoruz. Hookudukça kitab› sevece¤inize ve tümünü
murdanarak yola koyuluyor emektar araç. Yolcu otobüsü,
okumak isteyece¤ine eminiz.
yük kamyoneti gibi afla¤›lay›c› ayr›mc›l›klar yok burada;
hayvanlar, insanlar ve her türlü eflya ayn› araçta üst üste, rahatl›kla seyahat edebiliyor.
Rahat bir yolculuk. Hava harika. Yol boyu, rengarenk bayraklarla süslenmifl bir ‘fleyi’ tafl›yan adamlar
görüyoruz. ‘fiey’ flöyle bir fley: Bir kal›n sopa, tafl›y›c› adam›n omzunun üstünden geçmifl. Kollar bu kal›n
sopay› tutuyor. Bu sopan›n her iki yan›nda ona ba¤l› su dolu birer kova ve kovan›n içinde de su var. Genelde turuncu a¤›rl›kl› ama her renk bayrakla süslü bu gölgelikli fley, bir tür ‘sutafl›matik’ aleti. Hani bizde eskiden yo¤urt sat›c›lar› vard›, yürüme marifetiyle sokak sokak dolafl›p yanlar›nda tafl›d›klar› iki tepsiden yo¤urt satarlard›, tafl›ma sistemleri iflte ona benziyor.
TATA markal› otobüsümüz ve ‹smail
Me¤er bunlar, Ganj’›n kutsal suyunu doldurup köylerine, evlerine, yaflad›klar› flehirlere tafl›yan Hindu hac›larm›fl. Ganj’a
uzak diyarlardan hatta Delhi’den gelenler bile oluyormufl.
Malum, Ganj’›n suyu kutsal, içmek ziyadesiyle önemli, zemzem suyuna benzer bir ilgi var. Eh Haridwar hem kutsal bir flehir hem de kayna¤›na yak›n oldu¤undan Ganj, temiz.
Kilometreler boyu bu insanlara rastl›yoruz. 1940’lardan kalma ve saatte maksimum 30 km. h›z yapan; fakat bir jet uça¤›
kadar ses ç›karan otobüsümüz bir iki aks›r›p t›ks›r›p da¤ bafl›nda bir yerde kal›yor. San›r›m ölüyor.
4
Otobüs boflal›yor, bütün yolcular t›pk› bizdeki gibi floförün bafl›na toplan›p motorun memesinin t›kand›¤› ya da radyatörün su kaynatt›¤›n› ileri sürüyor. Her kafadan bir ses ç›k›yor. Hintçe, sevimli ve ahenkli, bofl bir tencereye çarpan tahta kafl›¤›n verdi¤i sese benzeyen bir dil. fioför de motora bakaca¤›na ona buna laf yetifltiriyor. Onlar› d›flardan izlemek komik ve e¤lenceli. Bir kad›n o¤lunu çifle tutuyor, bir adam hemen kad›n›n önünde –ama
allah› var, arkas›n› dönüp- fl›rr fl›rrr ayn› ifli görüyor. Film millet bunlar.
F›rsattan istifade, ‘Ganj zemzemcileri’nin bol bol foto¤raf›n› çekiyorum.
Hac›lar istekli, sevecenlikle poz veriyor. Nas›l olup da hala çal›flabilir oldu¤una flaflt›¤›m otobüsümüz nice bir zaman sonra yine öksürerek a¤›r a¤›r hareket ediyor. Zaten aceleye ne gerek var a can›m.
Uttar Pradesh Eyaletinin (isimdeki asalete bak!) güzel iklimi, temiz ve genifl sokaklar›yla etkileyici flehirlerinden olan Haridwar’da hiç oyalanmadan
Rishikesh’e devam ediyoruz.
Haridwar - Rishikesh aras› oldukça yak›n: 25 km. Bir motorlu rikflac›yla anlaflarak yola koyuluyoruz. Rishikesh, Kuzey bat› Hindistan’da Himalayalar›n
eteklerinde, Ganj nehrinin ortas›ndan geçti¤i, havas›yla, sakinli¤iyle, güzelli¤iyle etkileyici küçük bir yerleflim. Kent, ünlü Beatles grubunun buraya gelmesiyle dünya çap›nda moda olmufl bir Yoga merkezi. Yap›l›fl tarihi bilinmeyen eski tap›naklarla dolu ve nispeten temiz bir yer. Belediye iyi çal›fl›yor olmal›. Ortal›kta dolanan inek say›s› da az, topluyorlar m› ne?
Rishikesh de, Haridwar da, Hindistan’da gördü¤üm en temiz ve en sakin kentler. Ganj nehri de, kayna¤›na en yak›n flehir oldu¤u için Varanasi’yle karfl›laflt›r›lamayacak kadar berrak ve coflkun.
fiehir, nehrin iki yan›na da¤›lm›fl. Yaya yolu büyüklü¤ündeki bir asma köprüyle nehrin iki yakas› birbirine ba¤lanm›fl. Ancak sanmay›n ki bu yaya yolundan sadece insanlar
Haridvar’daki Shiva heykeli
geçiyor. Bir kere öncelik, dat-dut sesleriyle her an üstünüze ç›kmaya meyilli motosikletlerde. Sonra möö’leyerek ve insanlar› t›nmayarak geçen
inekler al›yor üstünlü¤ü. Arkas›ndan köprüyü tutan halatlara as›l› duran
maymunlar geliyor, kucaklar›na yap›flm›fl yavrular›yla, hoplay›p z›play›p
geçiyorlar yan›n›zdan. Eh art›k s›ra sizdedir.
Bu gece burada konaklayaca¤›z. Zafer’in daha önceden bildi¤i otelimize gidiyoruz önce. Otelcinin meymenetsiz bir surat› var. Ama yeri çok
güzel. Ganj’a bakan ana soka¤›n hemen arkas›nda yeflillikler içinde flipflirin bir yer.
Zafer, odalar› ayarlamak için içeri giriyor. Bahçedeki a¤açlar›n alt›ndaki masaya oturuyoruz. Uzun masan›n bir ucunda, alt›n sar›s› saçlar›,
deniz mavisi gözleriyle Cameron Diaz’a benzeyen turist bir k›z oturuyor.
20’lerin sonu, 30’lar›n hemen bafl›nda gösteren k›z, bir heykel gibi duruyor, gözlerinden akan yafllar olmasa huzur içinde etraf› seyrediyor san›labilir. Sesi hiç ç›kmadan, yüzündeki ifade hiç de¤iflmeden, gözlerinden sicim gibi yafllar süzülüyor. Saadet baflta olmak üzere meraktan çatlayaca¤›z nerdeyse, birkaç kez soruyoruz k›za, k›zca¤›z daha çok a¤l›yor. Alttan girip üstten ç›k›p otelciden k›z›n hikayesini ö¤reniyoruz: Sevgilisiyle birlikte ‹sveç’ten gelmifller. Akl›na flaflt›¤›m o¤lan, burada baflka bir k›zla ifli piflirip, bu k›z› b›rak›p gitmifl öylece.
Ganj k›y›s›na hoflgeldiniz...
K›zca¤›z, ülkesinden binlerce kilometre uzakta tek bafl›na kala kalm›fl. Allah›n aptal›, flu k›z b›rak›l›r m› be!
Yorgunluk çöken ekip dinlenmeye çekiliyor. Benim akl›mda ise Zafer’in trendeyken hayat öyküsünü anlatt›¤›
Babaji’yi görmek var. Zafer’le gitmeye karar verip yola
koyuluyoruz. Çok uzun olmayan ana caddeyi geçip, k›sa
zaman sonra art›k araçlar›n giremedi¤i dar patikalara dal›yoruz. Ganj k›y›s›ndaki 30 dakikal›k h›zl› bir yürüyüflten
sonra, Babaji’nin hükümranl›¤›na var›yoruz.
“Babaji”, can›m babac›m, sevgili babam demek. Bir zamanlar Yeni Delhi’de oldukça varl›kl›, evli barkl›, çoluk
çocuk sahibi ünlü bir avukatken...
Ganj zemzemcisi
Devam edecek...
5
H ‹ N D 10
Falih R›fk› Atay
FAL‹H RIFKI ATAY 1894'te ‹stanbul'da do¤du. Darülfünun (‹stanbul Üniversitesi) Edebiyat Fakültesi'ni bitirdi. 1911'de "Tecelli" dergisinde ilk fliirleri, Servet-i Fünun dergisinde ilk denemeleri
yay›nland›. 1913'te Tanin gazetesinin baflyazar› oldu. ‹stanbul mektuplar›, röportajlar, köfle yaz›lar› yazd›. 1913-1914'te Bahriye ve Dahiliye kalemlerinde çal›flt›. 1'inci Dünya Savafl›'nda yedeksubay olarak Suriye'de bulundu.
1918'de birkaç arkadafl›yla birlikte Akflam gazetesini kurdu. Gazetenin Kurtulufl Savafl›'n› desteklemesi nedeniyle divan-› harpte yarg›lan›p tutukland›.
1922'den sonra Bolu ve Ankara milletvekili olarak Meclis'e girdi. Atatürk'e yak›n kifliler aras›nda
yer ald›. CHP’nin yay›n organ› olan Hakimiyet-i Milliye gazetesinde, ard›ndan Ulus'ta yay›nlanan köfle yaz›lar›nda, Osmanl› Devleti'nden Cumhuriyet'e geçiflin yaratt›¤› sorunlar üzerinde
durdu. Yap›lan reformlar› ve Bat›l›laflma çal›flmalar›n› savundu.
Gezi yaz›lar›yla Cumhuriyet döneminin ilk örneklerini verdi. 1950'de Demokrat Parti iktidar›ndan sonra 1952'de ‹stanbul'da "Dünya" gazetesini kurdu. Yaflam›n›n sonuna kadar bu gazetede baflyaz›lar ve röportajlar yazd›.
20 Mart 1971'de ‹stanbul'da yaflam›n› yitirdi.
Yazar 1943 y›l›nda yapt›¤› Hindistan gezisini 1946 y›l›nda yay›nlad›¤› H‹ND isimli kitab›yla anlatt›. O dönemlerin Hindistan›n› okurken flimdiki Hindistan›n tarihi ve flimdiki durumu hakk›nda bilgi sahibi oluyoruz. Günümüzden 60 y›ldan daha uzun süre önce yaz›lm›fl olmas›na ra¤men halen kulland›¤›m›z Türkçeye çok yak›n bir dil kullanmas› ilginç olmufltur. Metin içinde yer alan parantez içindeki ve italik yaz›lar,
aç›klama amac›yla taraf›mdan yaz›lm›flt›r ve as›l metinde yoktur. Bu kitap, ülkemizde yay›nlanan ilk gezi
kitaplar›ndan biri olmufltur. Bültenlerimizde yazar›n bu kitab›ndan seçme bölümleri size iletece¤iz.
Tac Mahal’i kim yapt›? Bu, uzun müddet münakafla edilmifltir. Türbedeki nisbetlerin ve çizgilerin
temiz âhengini gören sanatkârlar, onu bir tek mimara maletmek laz›md›r, derler. Halbuki Tac Mahal’de birçok mimar ve ustalar›n çal›flt›¤›n› biliyoruz. ‹ngiliz ansiklopedisi ve birçok sanat tarihçileri,
‹stanbul’dan gitme Üstad ‹sa’n›n ad› üstünde birliktirler. Fakat flimdi daha sa¤lam bir vesikam›z
vard›r. Evrak haznelerinden Tac-Mahal’e
dair ç›kan ka¤›tlara göre 28 mimar ve usta aras›nda flunlar var :
Görülüyor ki bu büyük eserin yapt›r›c›s› Babür’ün dördüncü torunu ve büyük Timur’un 9. göbekten torunu fiah-› Cihan gibi, yap›c›lar› da Türktürler.
Baz› vesikalara göre üstad ‹sa’n›n ayl›¤› 1.000
Rupiye idi, ve bütün ince ifllemeler onun ve o¤lu
fierif’in kontrolü alt›nda yap›lm›flt›r. ‹nflan›n 12 y›l
sürmüfl oldu¤una dair bir kay›t var.
1. Türkiyeden giden Mehmet ‹sa Efendi (mimar ve resmi - plan›- yapan)
2. Türkiye’den gitme Settar (hattat),
3. Semerkandl› Mehmet fierif (resimci planc›),
4. Belh’li Mehmet Seccad (dülger),
5. Türkiye’den gitme ‹smail Efendi
(Kubbeyi yapan),
6. Türkiyeden gitme Mehmet (hattat),
7. Buhara’l› Ata Mehmet (tafl yontucu),
Tac-Mahal’in eski bir resmi
6
.....
fiah-› Cihan›n
Taht-› Tavus’una
bizim dinledi¤imiz
binbir gece masallar›n›n padiflahlar›
bile oturmam›flt›r.
Hind bostanlar›nda Fergana kavunlar› yetiflmez ama,
Hind saraylar› hazinelerine Golkonda elmaslar› ve nice mücevherler,
bin kad›nl› ZenâTahran’da bulunan ünlü
Tavus Kufllu Taht
nelerin boyunlar›na a¤›r gelecek kadar inci akar. Lahor’lu Abdülhamid’in anlatt›¤›na göre, bir gün, fiah-› Cihan’a bir
fikir geldi: “-Ne diye bunca mücevherleri kapal›
sand›klarda tutuyorum? Hepsini bir taht üstüne
kakt›rsam, herkes hem hazinemi aç›kta görse, hem
de Babür saltanat›na yeni bir p›r›lt› versem...” Has
daire mücevherlerinden baflka, d›fl saraylarda ne
kadar k›ymetli tafl varsa hepsinin Kuyumcubafl› Bibedel Han’a verilmesini emretti. 4 metre uzunlu¤unda, 3.25 metre geniflli¤inde ve 6 metre yüksekli¤inde alt›ndan bir taht yap›lacakt›. Taht›n d›fl
cephesi lâl ve akiklerle süslenecek, iç taraf› mücevherlerle minelenecek ve taht, on iki zümrüt sütuna dayanacakt›. Her sütun üzerinde elmas ve mücevherle ifllenme iki tavus, ve tavuslar›n aras›nda
da üzeri lâller, elmaslar, zümrütler ve incilerden
birer a¤aç bulunacakt›.
Üç basamakl› ve mücevherli bir merdivenle ç›k›lan taht›n, yaln›z kol dayamaya mahsus bir deste¤i milyonlarca Rupiye’ye mal olmufltur. ‹ranl› fiah
Abbas’›n Zenbil Bey vas›tas›yla Cihangir’e yollad›¤›
pek pahal› lâl, bu deste¤i süsleyen mücevherler
aras›nda idi. Gene onun üzerinde
“Sahipk›ran Timur”un, “Mirza fiahruh”un, “Ulu¤ Bey”in, “fiah Abbas”›n, “Cihangir”in ve “fiah-› Cihan”›n adlar› yaz›l› idi. Taht›n yap›lmas› on y›l sürdü ve masraf›na hazineler gitti.
Nadir fiah, Hind seferinde bu taht› da al›p götürmüfltü. Öyle anlafl›l›yor ki taht, sonradan parçalanarak,
mücevherleri baflka yerlerde kullan›lm›flt›r. Çünkü Lord Curzon’un
‹ran’daki tetkikleri, Tahran saray›ndaki “Taht-› Tavus”un, Hind taht› olmad›¤›n› göstermifltir. Bu yeni taht, Isfehan baflmüftüsü Mehmet Hüseyin han
taraf›ndan Fetih Ali fiah’a bu hükümdar “Tavus
Han›m” isimli bir kad›nla evlendi¤i vakit yapt›r›lm›flt›r. fiah-› Cihan’›n Tâvus Taht› ise, k›r›k dökük
bir halde fiah Ruh’un eline geçti ve yeni bir üslupla tamir olunarak Tahran saray›n›n yeni hazinesine
kondu.
Nadir fiah’la beraber Hind seferine giden Tamburi Arutin’in bu Tâvus hakk›ndaki an›lar› hat›rlanmaya de¤er: “Hind’den geri dönüflün iflittik ki
Cihanâbad (flimdiki Delhi) hazinesinden üç taht ç›kart›lm›fl. Birisi Firuze tafl›ndan, biri yeflim tafl›ndan
ve öbürü mücevherdi ki buna Taht-› Tavus denirdi.
Yolda gelirken, ordusu her nerede oturak ederse,
bir incili çad›r bafllatm›fl idi ki incinin her ufak tanesi Yalova nohudu kadar vard›. Ol erkek ustalar,
avrat gibi gergef kurup o çad›r› ifllerler idi. Kandahar’da Taht-› Tavus’u kuracak dediler, lâkin kurmad›. Ferah’ta da kurmad›. Herat’a geldik. Herat’da, kaleden d›flar› kurdu ve ol incili çad›r› da
baflkaca yan›na kurdurmufltu. Biz de, bütün ordu
ile seyrine vard›k. Taht-› Tavus, yekpare, içi ve d›fl›
mücevherden ve k›ymetli tafllar ile donanm›fl. ‹çi,
befl adam al›r. Üstü asmal›k kameriyesi gibi. Bu kameriyenin üstüne, mücevherden bir tavus kuflu
yapm›fllar, tüylerinin renklerine göre mücevher tedarik eylemifller ki hayatta var olan tavus kuflundan ayr›lmaz. O sebepten Taht-› Tavus demifller.
Direkleri ve bütün âlât› geçme ve mengeneli idi.
Öyle müsanna (kat kat) idi ki, istedikleri zaman
derler, toplarlard›. Yan›nda kurulmufl olan incili
çad›r da, inci arlef’ler, frenkkâriler ifllemifller. ‹ki
dire¤i de safi mücevher ile donanm›fl. Çad›r›n bir
ipi beyaz s›rmadan ve biri sar› s›rmadan. Bir kaz›¤›
alt›n, bir kaz›¤› gümüfl. Tahmas Kulu’nun yapt›rd›¤›, böyle bir çad›r idi.”
Devam edecek...
Tac Mahal’in geometrik yorumlanmas›
7