ABD Başkan Adayı Sanders`ın Sağlık Vaatleri / Hande Arpat

Transkript

ABD Başkan Adayı Sanders`ın Sağlık Vaatleri / Hande Arpat
ABD Başkan Adayı Sanders’ın
Sağlık Vaatleri / Hande Arpat
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) 2016 Kasım’ında yeni başkanını seçmek üzere
sandığa gidiyor. Başkanlık için yarışan adaylardan Cumhuriyetçi Parti adayı
Donald Trump ve Demokrat Parti adayı Bernie Sanders öne çıkmış durumda. Trump’ın
söylemleri her geçen gün radikal sağın doğal sınırlarını dahi zorlarken,
Sanders’ın muhalifliği de sorgulanmaya değer. Bununla birlikte, sağlık anlamında
en “dişe dokunur” vaatleri Sanders dile getirmiş görünüyor.
Dünyanın en zengin ülkesinde dünyanın en kötü sağlık sistemi
ABD sık sık sağlık sistemi ile ilgili sorunlarla dünya kamuoyunda gündem oluyor.
Ülkede büyük bir kısmı cepten ödemeli olan sağlık sistemi nedeniyle binlerce ABD
yurttaşı sağlık hizmetlerinden faydalanamıyor. Sağlık hizmetlerinin finansmanı
devlet ve özel sektör tarafından sağlanmakla birlikte, işvereni tarafından
ödenen sigorta primleri sayesinde sağlık sigortası sahibi olan ABD’lilerin oranı
yalnızca yüzde 55.
ABD’de devlet tarafından sağlanan üç farklı sağlık sigortası bulunuyor.
Bunlardan Medicare 65 yaş üzeri kişileri (%14.5), Medicaid yoksulları (%15.9) ve
Tricare asker ve gazileri (%4.2) kapsıyor. ABD nüfusunun yüzde 16.3’ü yani
yaklaşık 50 milyon ABD yurttaşı ise herhangi bir sağlık güvencesine sahip değil.
Bunun yanında, Medicare ve Medicaid kapsamındaki yurttaşlar tüm sağlık
merkezlerine ve hekimlere başvuramıyor. Hatta çoğu özel sektörün himayesi
altındaki hastane ve hekimler Medicare ve Medicaid üzerinden ödenen payları
yetersiz buldukları için bu hastaları kabul etmiyorlar. Kısacası, ülkede
nitelikli sağlık hizmetine yalnızca bu hizmetin maliyetini karşılayabilen varsıl
kesim erişebiliyor.
Ülkenin temel sağlık göstergeleri ise dikkat çekici derecede kötü; 2015 yılı
verilerine göre ülkede doğan her bin canlı doğan bebekten 5.87’si hayatını
kaybediyor. Buna göre, ABD bebek ölüm oranları sıralamasında tüm dünya ülkeleri
arasında 38. sırada.
“Obamacare” bir çözüm mü?
ABD’nin sorunlu sağlık sistemi ile ilgili ilk ‘düzenlemeler’ Obamacare ile
gündeme geldi. Mart 2010’da Barack Obama tarafından imzalanıp, Haziran 2012’de
Yargıtay tarafından onanarak uygulamaya konan Obamacare’i milyonlarca ABD
yurttaşı desteklerken, bir o kadarı da protesto etti. Obamacare sağlık
sigortalarının kapsamını genişletirken, koruyucu sağlık hizmetleri, anne ve
çocuk sağlığı ve işçi sağlığı bağlamında kısmi de olsa kimi gelişmeler
sağlıyordu.
Ancak
ABD’nin
sağlık
sistemini
özel
sigorta
şirketlerinden
kurtarmaktan uzaktı.
Sanders’ın vaadi “Herkes için Medicare”
Demokrat Parti adayı Bernie Sanders’ın seçim vaatleri arasında Obamacare’in
kapsamını iyice genişlettiği bir sağlık programı bulunuyor. Sanders’ın tek bir
ABD yurttaşını dahi kapsam dışında bırakmayacağı sözü veren sağlık programının
ismi “Herkes için Medicare”. Bu programı madde madde ele alalım;
Programın girişinde “Gelirinden, yaşından veya sosyoekonomik statüsünden
bağımsız olarak herkesi kapsayan bir sağlık sistemine ihtiyacımız var;
sadece milyoner ve milyarderler için olmayan, herkesi kapsayan bir sağlık
sistemi” ifadesi dikkat çekiyor.
Sanders’ın
sağlık
programının
ilk
somut
vaadi
sağlık
sisteminin
kapsamının daha iyi olacağı. Bu, ayaktan tedaviden hastaneden yatışa,
koruyucu hizmetlerden acil sağlık hizmetlerine, ağız ve diş sağlığından
ruh sağlığına, ilaçlardan tetkiklere tüm basamak ve giderlerin tek bir
hizmet
sağlayıcısı
tarafından
sağlanacağı
şeklinde
açıklanıyor.
Yurttaşların hizmet sağlayıcılarını seçebilecekleri belirtilirken, hizmet
sağlayıcısının kim ve nasıl olacağına ilişkin ayrıntı verilmemiş.
Hastaların herhangi bir ek ödeme yapmadan ellerindeki sigorta kartı ile
doktora gidebileceği ve sigorta şirketleri ile edilen kavgaların artık
sona ereceği vaat ediliyor.
Programda devlete sağlık harcamalarını denetleme rolü biçiliyor. Buna
göre devlet, sağlık hizmetlerinin tutarlarını ihtiyaçları da gözeterek
kontrol altında tutacak ve aynı sağlık hizmeti için farklı meblağlar
ödenmesi rafa kalkacak.
Programda Bernie’nin planının önümüzdeki on yıl içinde 6 trilyon Amerikan
Doları tasarruf edeceği öngörülüyor. Bu tasarrufun klasik bir orta sınıf
aile için karşılığı ise yılda 5,800 Amerikan Doları olarak hesaplanırken,
işverenlerin yıllık tasarrufunun 9,400 Amerikan Doları olacağı vaat
ediliyor.
Program, sağlık hizmetlerinin finansmanının gelir vergilerinin yeniden
düzenlenmesi ile sağlanacağı tezi üzerine inşa edilmiş. Obamacare’i
protesto eden ve çoğu küçük çaplı işletme sahibi olan binlerce insanın
temel karşı çıkış nedeni ise vergilerinin miktarı ve sağlık hizmetlerine
ayrılan oranın arttırılması idi. Dolayısıyla Sanders sağlık hizmetleri
finansmanı için gelir vergilerine sırtını dayarken bir yandan da
rakiplerine karşıt propaganda aracı vermiş oluyor.
Sonuç niyetine…
Sanders yeni dönemin ABD Başkanı olur mu bilemeyiz, gelecek gösterecek. Şayet
seçilir ve seçim programındaki sağlık planını uygulamaya koyarsa, ABD’nin temel
sağlık göstergelerine olumlu yansıyabileceğini ön görmek mümkün. Ancak sağlık
hizmetlerindeki
bu
yeniden
yapılanmanın
‘sağlıkta
bir
devrim’
olarak
yorumlanması şu haliyle pek mümkün görünmüyor.
Küba’daki gibi herkese eşit, parasız ve nitelikli sağlık hizmetlerinin darısı
ABD yurttaşlarının da başına olsun diyelim…
Kaynaklar
1.
2.
3.
4.
Trump faşist mi, Sanders sosyalist mi? Doruk Cengiz, İleri Görüş
Batı siyasetinde yol ayrımı mı? Korkut Boratav, İleri Haber
Obama Sağlık Sistemi, Seval Çoker, Hakan Kara
Medicare for All: Leaving No One Behind