nisan 2011

Transkript

nisan 2011
GÖMÜLÜ DİŞ
Sürme zamanı geldiği halde çeşitli nedenlerle ağızda yerini alamayan dişlere " gömülü
dişler" denir. Üçüncü büyük azı dişleri ( yirmi yaş dişleri veya akıl dişleri olarak da bilinir ), en sık rastlanan gömülü dişlerdendir. Üçüncü azı dişlerinin sürebilmesi için ağızda
yer bulunmuyorsa ve kişi 25 yaşına geldiği halde halen...
Devamı Sayfa 2’de
www.ortonorm.com
e-bülten
Dr.Benan Oğuz - Dr. Cem Caniklioğlu NİSAN 2011 - 49
Online randevu alabilmek
İçin tıklayınız.
Yaşadıgımız dönemde artık dişler,daha erken yaşlarda dökülüyor.Henüz insanlar 30-40 yaşındayken yapma dişlere gerek duyuyorlar.Dişleri
korumanın 2 altın kuralı;Hergün yedigimizi üç öğünden sonra dişlerimizi düzenli bir
şekilde fırçalamamız gerekir.
Devamı Sayfa 3’te
DİŞ SAĞLIĞI
DİŞLERİMİZİN YAPISI
Mine:
Vücudumuzdaki en sert maddedir.
Dentin:Minenin altındaki tabakadır. yetişkin bir insan dişinin %75'ini
oluşturur. Kemikle aynı yoğunluğa sahip olmasına
rağmen ısıya ve dokunmaya duyarlıdır.
Devamı Sayfa 4’te
DİŞİN ANATOMİSİ
Dişin ağızda görünen kısmına kuron, ağızda görünmeyen, kemik içinde kalan kısmına da kök adı verilir. Dişimiz birkaç tabakadan oluşur. Kuron kısmının en dışında
yani ağzımızda görülen kısım mine adını alır. Mine vücudumuzdaki
ensertdokulardan biridir. Dişimizin diş eti altında kalan ve kemik ile çevrelenen kök
kısmının üzerini sement tabakası örter. Mine ve sement tabakalarının altında da
dentin tabakası vardır.
Devamı Sayfa 5’te
KARİKATÜRLER
AYIN VAKASI
Eğlenceli Karikatürler.
Devamı Sayfa 7’de
Devamı Sayfa 6’da
Web sitemize kullanıcı adınızı ve parolanızı girerek,
başlangıç ve bitiş fotoğraflarınıza ulaşabilirsiniz
www.ortonorm.com
Adınızı posta listemizden kaldırmak için lütfen
Soru veya yorumlarınız mı var bize yazın:
ETKİNLİK TAKVİMİ
Konser
Tiyatro
Gösteri
Devamı Sayfa 8’de
BURAYI TIKLAYIN ve iletiye ‘REMOVE’yazarak bize yollayın.
[email protected]
GÖMÜLÜ DİŞ
"Gömülü Diş" ne demektir ?
Sürme zamanı geldiği halde çeşitli nedenlerle ağızda yerini alamayan dişlere " gömülü dişler" denir.
Üçüncü büyük azı dişleri ( yirmi yaş dişleri veya akıl dişleri olarak da bilinir ), en sık rastlanan gömülü
dişlerdendir. Üçüncü azı dişlerinin sürebilmesi için ağızda yer bulunmuyorsa ve kişi 25 yaşına geldiği
halde halen sürmemişse, " gömülü " olarak değerlendirilirler. Bazen de bu dişler kısmen sürer, ancak
hiçbir zaman tam yüksekliğe ulaşamazlar. Üçüncü azılarınız henüz sürmemişse, dişhekiminizi ziyaret
ederek durum hakkında bilgi edinebilir ve gömülü kalan dişlerin neden olabildiği ağrı, şişme, enfeksiyon, çürük ve dişeti hastalıkları gibi bazı problemler ortaya çıkmadan etken dişin çekilmesini sağlayabilirsiniz.
Üçüncü azılar neden düzgün bir şekilde sürmezler?
Evrimleşen insanoğlunda çene kemikleri gittikçe küçülmeye başladığı halde azı dişlerinde sayıca azalma tam olarak gerçekleşmemiştir. Bunun sonucu olarak günümüz insanında ağızda son süren üçüncü
azı dişleri için genellikle yer kalmamaktadır. Bilindiği gibi üçüncü azı dişleri 15 ile 25 yaşlar arasında
sürebilirler.
Gömülü üçüncü azılar ne tip sorunlara yol açabilir ?
Gömülü üçüncü azıların çevresinde kist ve tümörler oluşabilir. Öte yandan, kısmen sürmüş üçüncü azılar da ciddi bir enfeksiyon kaynağıdır. Bu tip dişler ağrının yanında dişeti problemleri ve apselere yol
açabilirler. Ancak her üçüncü azı da bu problemlere neden olmayabilir.
Sadece Antibiyotik kullansam olmaz mı?
Antibiyotikler yanlızca kısa bir süre için rahatlama sağlayabilirler. Toplumumuzda bilinçsiz ve çok çeşitli antibiyotik kullanımı yaygın olduğundan, alınan antibiyotikler şikayetlere yol açan mikroorganizmalara her zaman etki etmeyebilir. Üstelik etkili olsalar bile, gerçek problemi ortadan kaldıramazlar.
Diğer bir deyişle, antibiyotik alınsa da probleme yol açan diş hala ağızdadır.
Çekim ne zaman gereklidir ?
Üçüncü azı dişlerinin çekilmesi için mutlaka problem yaratmalarını beklemek yanlıştır. Dişhekiminizin
de önermesi koşuluyla erken dönemde yapılacak üçüncü azı çekimlerinin ileride doğabilecek pek çok
problemi önleyeceğini unutmayınız. Örneğin, gömülü üçüncü azılar, ikinci azı dişlerine zarar verebilirler. 16 yaşından önce yapılan çekimlerde iyileşme son derece hızlı olmaktadır. Daimi ikinci büyük azılar sürdükten sonra üçüncü büyük azıların alınması mümkündür. Bu da 11-12 yaş civarında gerçekleşir. Dişhekiminiz, bu dönemde alacağı röntgenler ile üçüncü azı dişlerinin sürmesi için yeterli yer olup
olmayacağını tayin ederek çekim için gerekli öneride bulunacaktır.
Eğer şikayetim yoksa ne yapmalıyım?
Ağrı, şişme ve enfeksiyon şikayeti olan kişiler, üçüncü azılarını en kısa sürede çektirmelidirler. Ancak
hiçbir şikayet söz konusu değilse, ileride oluşabilecek sorunları önlemek veya olası bir çapraşıklık riskini ortadan kaldırmak için bu dişlerin alınması yararlı olacaktır. Bunun yanı sıra, şikayete yol açmayan
gömülü üçüncü azıların erken dönemde alınması ile; nedeni tespit edilemeyen çene ağrıları, hareketli
protezlerin doku uyumsuzlukarı, dişeti hastalıkları ve tümör gelişimi gibi bazı riskler de ortadan kalkacaktır.
Gömülü dişler nasıl çekilir?
Gömülü dişin üzerindeki dişeti dokusu açıldıktan sonra kemik ve diş üzerindeki bağlayıcı dokular uzaklaştırılır. Ardından diş çekilir ve açılmış olan dişeti dikilir.
Bu operasyondan sonra hastanın dişhekimi tarafından önerilecek bazı ilaçları ( antibiyotik, ağrı kesici
v.b ) alması gerekebilir. Genellikle 7. Günden sonra dikişler alınır.
Sayfa 2
DİŞ SAĞLIĞI
DİŞ GELİŞİMİ İÇİN D VİTAMİNİ
Dişlerin daha sağlıklı ve güzel olması için en az kalsiyum kadar kaynağı güneş olan d vitamininden de yararlanılması gerektiği belirtilmekte ve bunun için yaz günlerinin iyi değerlendirilmesi gerektiği söylenmektedir. D vitamini ve kalsiyum kemik kaybını ve iltihabı önlemektedir. Periodontal hastalığın en önemli belirtisinin iltihap olduğunu belirten doktorlar günde sadece ellerin bile 10 ya da 15 dakika güneşte tutulmasının bile yeterli d vitaminin
elde edilmesini sağlayacağını söylemektedirler.
DİŞ İPİ KULLANIMI
Düzenli diş fırçalama ve ağız bakımının en gerekli araçlarından biri olan diş ipi diş arasında kalan yemek artıkları
ve bakterilerin temizlenmesi için kullanılan bir aparattır. Dişlerin yüzde yüz bir şekilde temizlenmesi için gerekli
olan diş ipi kullanımı küçük yaşlarda kazanılması gereken bir alışkanlıktır ve küçük yaşlarda diş fırçalama tekniğiyle birlikte diş ipi kullanma tekniği de öğrenilmelidir.
DİŞ SAĞLIĞINDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Yaşadıgımız dönemde artık dişler,daha erken yaşlarda dökülüyor.Henüz insanlar 30-40 yaşındayken yapma dişlere gerek duyuyorlar.Dişleri korumanın 2 altın kuralı;Hergün yedigimizi üç öğünden sonra dişlerimizi düzenli bir
şekilde fırçalamamız gerekir.İkinci kural ise dişlerimizle sert cisimler kırmayamalıyız. Bu şekilde dişlerimizi daha
sağlıklı bir şekilde koruyabiliriz.Diş fırçalaması şu şekilde yapılmalıdr: Öncelikle fırça ve macun kaliteli olması
önemlidir. Fırçaya macunu sürdükten sonra dişimizin her yerine temas etmelidir.Yukarıdan aşagıya dogru fırçalamalıyız.Bu sayede dişimiz saglıklık ve güzel bir görünüme sahip olur.Ayrıca içtigimiz çok sıcak ve cok soguk şeyler içilmemeli ve sıcaktan sonra soguk ıcmek yada soguktan sonra sıcak içmek diş saglıgına zarar verir.
GÖMÜLÜ DİŞLER
Gömülü diş çeşitli sebeplerden dolayı normal çıkma süresinden farklı olarak bir zaman sonra çıkmasına sebep
olan dişlere denilmektedir. Üçündü beyaz azı dişi halk arasında yirmilik dişi ve akıllı dişte denen dişler gömülü
dişlerdendir. Birey 25 yaşına girmiş ve yirmilik dişi halen çıkmamış ise bu olayda gömülü dişlerin olduğunu anlayabiliriz. Gömülü dişler insanın biyolojik yapısı her ne kadar değişime ve gelişime uğrasa da çene yapısının değişmemesi yüzünden üçüncü azı dişine yer kalmamaktadır. Bu sebepten dolayı düzgün bir şekilde çıkmamaktadır.15 ile 25 yaşlar arasında çıkan üçüncü azı dişi gerekli tedavilerin görülmemesi durumunda diş ve çene yapısında kalıcı hasarlara davet çıkarabilir.
Sayfa 3
DİŞLERİMİZİN YAPISI
Dişlerimizin yapısı ve çeşitleri hakkında detaylı bilgiler;
Mine:
Vücudumuzdaki en sert maddedir.Dişi en dışından koruyucu bir katman olarak sarar. Duyarlı değildir,
çünkü içinde sinir hücreleri yoktur. % 97'si kalsiyum tuzlarından oluşur.Minenin yapısına giren kalsiyum tuzları, organik diş maketi üzerinde yavaş yavaş çökelerek birikir ve kristalleşir.Bu birikme, anne rahminde başlar. Anne, gebelik süresince bazı ilaçlar alırsa veya çocuk mine teşekkülü sırasında
bir hastalık geçirirse mine birikimi aksaklığa uğrayabilir.O zaman dişler sarı, gri veya kahverengi olur.
Bazen de eksik (hipoplazik) teşekkül eder.
Dentin:
Minenin altındaki tabakadır. yetişkin bir insan dişinin %75'ini oluşturur. Kemikle aynı yoğunluğa sahip
olmasına rağmen ısıya ve dokunmaya duyarlıdır.
Gerektiğinde içerdiği tamir hücreleri ile yeniden dentin dokusu oluşturabilirler. Dişin asıl kitlesini
dentin (fildişi) tabakası oluşturur.
Dentin adını verdiğimiz oluşum , taç kısmında(dişin ağızda görünen kısmı) mine; kök kısmında da
sement ile örtülüdür.
Dentin canlı bir yapıdır ve % 70?i mineral tuzları; % 20si organik madde ve % 10?u da sudan oluşur.
Dentinde çok sayıda kanalcık içerir. Bu kanalcıkların içi diş özü sınırındaki dentin yapıcı hücrelerin
uzantıları olan iplikçiklerle doludur. Dentin yapan hücrelere ?Odontoblast? denir. Dentin kanalcıklarının milimetrekarede sayıları 10.000?e. yaklaşır.
Diş, dolgu veya kaplama yapılmak için oyulur veya küçültülürse bu kanalcıklar açığa çıkar ve o zaman soğuk, sıcak, tatlı ve ekşiden ağrı duyulur.
Pulpa (Dişözü):
Dişin orta kısmına ve burada bulunan yumuşak dokuya verilen addır. Kökün ucuna kadar devam
eder.
Dişin bu bölümünde; kan damarları yer alır ve bu damarlar sayesinde diş enfeksiyondan korunur ve
daima aktif halde kalır. Aynı zamanda pulpada aşırı duyarlı sinir hücreleri bulunur ve bu hücreler sayesinde sıcak, soğuk ve basınç gibi duyular hissedilir.
Diş özü, dentin tarafından oluşturulan bir odacık içinde yerleşen kılcal atar ve toplar damarlarla , duyu sinirleri ve bütün bu yapıları koruyan bir destek dokusundan oluşur.
Diş özünün dış çevresi dentin yapıcı hücrelerle (odontoblast) kuşatılmıştır. Bu hücreler, çürük ve diğer zararlı etkenlere karşı, dişi korur. Her hangi bir nedenle oluşan çürüğe karşı dentin yapıcı hücreler yenik düşerlerse, diş özü açılır ve iltihaplanır.
Sement:
Kökün etrafını kaplayan kemiksi bir tabakadır, çok incedir. diş kökünün çene kemiğine tutunmasını
sağlar.
Dişler ve yapıları:
Kesici Dişler
Alt ve üst çenedeki ön dişler ?Kesici Diş? olarak adlandırılır. Üst çenede genişliği 9-10 mm. olanlar
orta kesici; 6-7 mm. olanlar ise üst yan kesicilerdir. Alt orta ve yan kesicilerin genişlikleri ise 6-7
mm. arasındadır.
Kaninler (Köpek Dişleri)
'Köpek dişi'adı da verilen kaninler ,kesici dişlerden sonra gelir, alt ve üst çenede sağlı-sollu birerden
dört (4)tanedir. Uçları sivri olup koparmaya yararlar.
Azı Dişleri
Kaninlerin arkasında, azı dişleri yer alır. Yapı olarak birbirinden farklı olan azı dişleri, her bir yarım
çenede, iki küçük azı, üç de büyük azı olmak üzere beşer tane ve bir çenede toplam on (10) tanedir.
Bütün küçük azıların çiğneme ve kenetlenmeye yarayan ikişer tümsekçikleri vardır. Üst çenedeki büyük azıların dörder tümsekçiği; alt çenedeki büyük azıların beşer tümsekçiği vardır. Bu tümsekçiklere ?tüberkül? adı verilmektedir.
Sayfa 4
DİŞİN ANATOMİSİ
Dişin Anatomisi
Dişin ağızda görünen kısmına kuron, ağızda görünmeyen, kemik içinde kalan kısmına da kök adı verilir. Dişimiz
birkaç tabakadan oluşur. Kuron kısmının en dışında yani ağzımızda görülen kısım mine adını alır. Mine vücudumuzdaki ensertdokulardan biridir. Dişimizin diş eti altında kalan ve kemik ile çevrelenen kök kısmının üzerini
sement tabakası örter. Mine ve sement tabakalarının altında da dentin tabakası vardır. Dentinin özelliği dişin en
büyük tabakasıdır ve mine tabakasının aksine sinir uçlarını barındırır. Bu özelliği ile ağrı mekanizmasında rol oynar.
Dentin tabakasının altında dişin pulpası vardır. Bu kısımda dişin damar ve sinirleri bulunur. Pulpa dişin sürmesi
ve gelişmesi sırasında önemli bir rol oynar. Ayrıca diş sürdükten sonra da ağrı mekanizması ile dişimizin karşılaştığı sorunları bize iletir.
Pulpa nasıl iltihaplanır?
Her insanın ağız boşluğunda bakteriler vardır. İstenmeyen şartlar oluşmadıkça zarar vermezler. Bakteriler aldığımız birçok gıda ile birleşerek ağzımızda asitlerin oluşmasını sağlarlar. Bu oluşan asitleri ağzımızdan uzaklaştıramazsak, bu maddeler mineye zarar verirler ve mine tabakasında çürük oluşmasına neden olurlar. Mine de oluşan
çürükler tedavi edilmezlerse, mine tabakasının altındaki dentin tabakasına geçerler. Dentin tabakası ağrı yoluyla
bizi uyarmasına karşın oluşan çürük yine tedavi edilmezse bu kez mikroorganizmalar pulpaya doğru hareketlenirler. Bu sırada pulpa kendini korumak için çeşitli yolları devreye sokar. Bu yollardan biri de ağrı yolu ile bizi uyarmaktır. Ama yine dişimizi tedavi ettir-mezsek bir müddet sonra mikroorganizmalar pulpa içindeki damar ve sinirleri harap ederek iltihabın oluşmasını sağlarlar.
Pulpada iltihabın oluşmasının bir başka yolu da travmalardır. Dişe gelen bir darbe, kök ucundan dişin köküne giren damar ve sinirlerin kopmasına, böylece dişin canlılığını yitirmesine neden olabilirler. Bu durumu harhangi bir
yolla mikroorganiz-maların eklenmesi pulpanın iltihabına neden olur.
Pulpanın enfekte olmasının bir başka yolu da, diş çevresinde uzun süreli periodontal (diş eti ve çevresi) hastalığın
bulunmasıdır.
Bir dişin enfekte olduğu nasıl anlaşılır?
Dişte soğuk ve sıcak yiyecek ve içeceklere karşı oluşan ağrı ve hassasiyetlerde, yemek yeme sırasında oluşan
ağrılarda iltihaptan ve bir iltihap başlangıcından söz edilebilir. Yine dişlerde meydana gelen aşırı renk değişimleri
de iltihap belirtisi olarak algılanabilir. Bunların dışında çürüğün pulpaya kadar ulaştığı ama tedavi edilmeyen dişlerde, enfeksiyon kök ucundan çene kemiğine çıkar ve yüzde küçük veya büyük şişlere neden olabilir. Bu durumda enfeksiyonla mücadelede, diş hekimin yaptığı işlemlerin yanı sıra antibiyotik kullanımı da uygundur. Genel kanı, yüzde şiş oluşturan dişin, şiş indikten sonra çekilmesi gerektiğidir. Oysa bu çok eskide kalmış bir düşüncedir.
Bu tür büyük enfeksiyonlara neden olan dişler bile kanal tedavisi yapılarak ağızda tutulabilir ve bu dişte aynı
anındaki sağlıklı diş gibi size yıllarca hizmet edebilir.
Kanal tedavisi aşamaları
1. Radyografi alınarak sorunlu dişin tespit edilmesi.
2. Diş canlı ise lokal anestezi yapılarak diş ve çevre dokulardaki duyarlığın yok edilmesi.
3. Dişin Mine ve Dentin tabakalarındaki çürüklerin temizlenerek pulpaya ulaşılacak boşluğun oluşturulması.
4. Dişe rubber dam takılarak izole edilmesi.
5. Elektronik aletler kullanılarak çalışma uzunluğunun saptanması ve radyografi ile teyit edilmesi.
6. Döner alet sistemleri kullanılarak kök kanalı içindeki enfekte dentin tabakalarının, mikroorganizmaların yok
edilmesi ve uzaklaştırılması.
7. Kök kanallarında döner alet sistemleri kullanılırken çeşitli kök kanalı dezenfektanları ile mikroorganizmaların
yok edilmesi.
8. Döner alet sistemleri kullanılarak kök kanalı içindeki enfekte dentin tabakalarının, mikroorganizmaların yok
edilmesi ve uzaklaştırılması.
9. Kanal tedavisine başlarken diş canlı değil ise kök kanalı içine konulacak bir kanal antiseptiği ile belirli bir süre
beklenmesi ve sonraki buluşmada kök kanlarının doldurulması.
Kök kanalı tedavisinden sonra, dişin çevre dokular ile ilişkisi kesilerek, enfeksiyonun bir daha oluşmaması ve dişin çevre dokularında meydana gelmiş bir hasar varsa onun onarılması amaçlanır.
Kanal tedavisini takiben, özellikle de canlı dişlerin tedavisinin ardından dişte birkaç gün katlanabilir bir ağrı veya
dişin üzerine basıldığında ağrı oluşabilir. Bu kanal tedavisi sonrası oluşan normal bir ağrıdır. Kanal tedavisi yapılan dişin biraz korunması ile kısa sürede ortadan kalkar. Bugün için doğru tedavi yöntemi uygulanan kanal tedavilerde başarı oranı %90’a varmaktadır.
Sayfa 5
AYIN
VAKASI
ÖNCE
SONRA
Sayfa 5
Sayfa 6
KARİKATÜRLER
Sayfa 7
KONSER
TİYATRO
UTE LEMPER
ŞİRKET HİKAYELERİ
Mekan: İş Sanat Kültür Merkezi
İş Kuleleri 34330 Levent / İstanbul
Tel: 0212 316 10 83
Bilet Fiyatları: 1.Kademe: 55 TL, 2. Kademe: 45
TL, 3. Kademe: 35 TL, İndirimli: 25 TL
Mekan: Maya Sahnesi
İstiklal Cad. Halep Pasajı (Atlas Pasajı karşısı) Kat:
2 Beyoğlu
Telefon: 0 212 252 74 52
Bilet Fiyatları: Tam: 20 TL/ Öğrenci: 10 TL
TARİH: 7 MAYIS 2011
SAAT: 20.00
YER: İŞ SANAT KÜLTÜR MERKEZİ
ŞEHİR: İSTANBUL—AVRUPA
TARİH: 21 NİSAN 2011
SAAT: 20.30
YER: MAYA SAHNESİ
ŞEHİR: İSTANBUL / AVRUPA
ayrıntı için tıklayınız
MOR VE ÖTESİ
ayrıntı için tıklayınız
TİLT
Mekan: Matine 216
Fenerbahce Burnu Fenerbahçe / İstanbul
Telefon: 0216 550 12 88
Fiyat: Stand - 420.00 TL, Normal - 40.00 TL.
TARİH: 23 NİSAN 2011
SAAT: 22.00
YER: MATİNE 216
ŞEHİR: İSTANBUL ANADOLU
Mekan: Maya Sahnesi
İstiklal Cad. Halep Pasajı (Atlas Pasajı karşısı) Kat:
2 Beyoğlu
Telefon: 0 212 252 74 52
Bilet Fiyatları: Tam: 25 TL/ Öğrenci: 15 TL
TARİH: 24 NİSAN 2011
SAAT : 19.30
YER : MAYA SAHNESİ
ŞEHİR: İSTANBUL AVRUPA
ayrıntı için tıklayınız
ayrıntı için tıklayınız
NASREDDİN HOCA
MURAT DALKILIÇ
Mekan: Discorium
Yıldız Posta Cad. Kain Sinan Pasajı, No: 38/26
Gayrettepe İstanbul
Telefon: (0212) 347 13 47
Fiyat: Stand 500.00 TL, Giriş 70.00 TL.
TARİH: 22 NİSAN 2011
SAAT: 23.00
YER: DİSCORIUM
ŞEHİR: İSTANBUL - AVRUPA
ayrıntı için tıklayınız
Mekan: Maya Sahnesi
İstiklal Cad. Halep Pasajı
(Atlas Pasajı karşısı) Kat: 2 Beyoğlu
Telefon: 0 212 252 74 52
Bilet Fiyatları: 15 TL
TARİH: 16- 23 NİSAN 2011
SAAT: 13.30
YER: MAYA SAHNESİ
ŞEHİR: İSTANBUL - AVRUPA
ayrıntı için tıklayınız
Ayın filmleri hakkında detaylar.
ayrıntı için tıklayınız
Sayfa 8
UTE LEMPER
Günümüzün en büyük kabare şarkıcılarından Ute Lemper Astor Piazzolla’nın
Buenos Aires’teki aşk, yaşam, ölüm, kader, ihtiras ve hayat mücadelesini konu alan en dramatik ve duygusal şarkılarıyla İş Sanat’a konuk oluyor.
Günümüzün en büyük kabare şarkıcılarından Ute Lemper Astor Piazzolla’nın
Buenos Aires’teki aşk, yaşam, ölüm, kader, ihtiras ve hayat mücadelesini konu alan en dramatik ve duygusal şarkılarıyla İş Sanat’a konuk oluyor.
Ute Lemper, buğulu ve tarihin sayfaları arasından kopup gelen sesi, gizemli
güzelliği, karizması yirmi yılı aşkın süredir attığı her adım ve başarısı tartışmasız, çok yönlü çalışmalarıyla bir efsane… Sanatçının tangoyu ve bestecinin
müziğini andığı Last Tango in Berlin başlıklı konserde seslendireceği şarkılar
dinleyenleri Berlin, New York ve Paris’in karanlık ara sokaklarından Kurt
Weill ve Jacques Brel’in kaleminden tangoların çağrıştırıldığı bir yolculuğa çıkaracak. Kabare tutkunlarını 7 Mayıs’ta İş Sanat’a bekliyoruz.
Mekan: İş Sanat Kültür Merkezi
İş Kuleleri 34330 Levent / İstanbul
Tel: 0212 316 10 83
Bilet Fiyatları: 1.Kademe: 55 TL, 2. Kademe: 45 TL, 3. Kademe: 35 TL, İndirimli: 25 TL
TARİH: 7 MAYIS 2011
SAAT: 20.00
YER: İŞ SANAT KÜLTÜR MERKEZİ
ŞEHİR: İSTANBUL - AVRUPA
MOR VE ÖTESİ
Mor ve ötesi, uzun bir aradan sonra tekrar Anadolu yakasında sahneye çıkıyor! Yakın zamanda yeni single ve video klibi 'Sor'u yayınlayarak, 'Araf'tan
sonra yine bomba gibi bir şarkıyla radyo ve televizyonlara dönen mor ve ötesi, ilk defa Matine 216´da çalacak olmaktan heyecan duyuyor. Son albüm
'Masumiyetin Ziyan Olmaz' şarkılarının tamamının, grubun klasikleşmiş repertuarıyla harmanlanarak Matine 216 seyircisine sunulacağı bu konseri kaçırmayın!
Mekan: Matine 216
Fenerbahce Burnu Fenerbahçe / İstanbul
Telefon: 0216 550 12 88
Fiyat: Stand - 420.00 TL, Normal - 40.00 TL.
TARİH: 23 NİSAN 2011
SAAT: 22.00
YER: MATİNE 216
ŞEHİR: İSTANBUL ANADOLU
Sayfa 9
MURAT DALKILIÇ
Murat Dalkılıç 22 Nisan 2011 saat 23.00 da Discorium'da hayranlarıyla buluşuyor.
7 Ağustos 1983´de İzmir´de doğan Murat Dalkılıç Beykent Üniversitesi oyunculuk bölümü öğrencisi
olarak okumaya devam etmekte. Piyano eğitimi alan Murat Dalkılıç 15 yaşında ilk müzik grubunu
kurdu. Kuşadası´nda orta öğretimi yıllarında sosyal faaliyetlere eğiliminden dolayı derslerini bile aksatan Murat Dalkılıç o dönemde basketbolcu olmaya karar verdi. Bir yandan da müzik, resim ve basketbolun dışındaki diğer sosyal faaliyetleri de hobi olarak yapıyordu. 15 yaşında okulda ilk müzik
grubunu kurdu ve grubun solistliğini üstlendi. Kuşadasısporda profesyonel basketbolcu olduğunda
daha 17 yaşındaydı. 1 yıl sonra basketbolu tamamen bırakıp müzik yapmaya karar verdi. Müzik kariyerine ilk olarak cafe barlarda gitar çalarak başlayan Murat, çok kısa bir süre içerisinde müthiş bir
yol katetti. İzmir´in gece hayatındaki en önemli clublarından sonra bütün Türkiye´de önemli
clublarda sahne programlarına devam etti. Kendisinden oldukça söz ettiren ve müthiş bir çıkış yakalayan Murat Dalkılıç Aynı zamanda Beykent Üniversitesi oyunculuk bölümünde öğrenimini sürdürüyor.
Mekan: Discorium
Yıldız Posta Cad. Kain Sinan Pasajı, No: 38/26 Gayrettepe İstanbul
Telefon: (0212) 347 13 47
Fiyat: Stand 500.00 TL, Giriş 70.00 TL
TARİH: 22 NİSAN 2011
SAAT: 23.00
YER: DİSCORIUM
ŞEHİR: İSTANBUL - AVRUPA
Sayfa 10
ŞİRKET HİKAYELERİ
Şirket Hikâyeleri’nde iş yaşamında sıklıkla karşılaşılan sorunlar ve bu sorunlara karşı
geliştirilen tutumlar mizahi bir dille sahneye taşınıyor.
Ağır çalışma koşulları, bu koşulların insan sağlığı üzerindeki etkileri, cinsel spekülasyon ve manipülasyonlar, tahammül sınırları, kâr ve kariyer hırsı ve bütün bunlara bağlı olarak çalışanların temel hak ve
özgürlükleri... Şirket Hikâyeleri’nde iş yaşamında sıklıkla karşılaşılan sorunlar ve bu sorunlara karşı
geliştirilen tutumlar mizahi bir dille sahneye taşınıyor. Oyunda, gözlemlere ve derlemelere dayanan üç
hikâye anlatı konusu yapılıyor: Pazarlama sorumlusu Sibel’in, koordinatör Buket’in, insan kaynakları
müdürü Murat’ın hikâyeleri… Onların tercihleri, yanılsamaları ve çelişkileriyle eyleyen, etkilenen ve bazen de izleyenler düşünmeye ve birbirine kulak vermeye çağrılıyor.
Tek perde/75 dakika
Oynayanlar:Ayşan Sönmez, Barış Sezgin, Bülent Sezgin, Deniz Aydın, Didem Karanfil, Erdoğan Çete,
Nevzat Eser, Ozan Uysal, Ömer Özdinç, Özgür Çiçek, Pelin Sakın, Piri Kaymakçıoğlu, Seray Akyıldırım
Proje Grubu: Deniz Aydın, Didem Karanfil, Ömer Özdinç, Özgür Çiçek
Işık ve Efekt: Fırat Kuyurtar, ZilanKaki
Afiş Tasarım: Atıl Ünal
Metin ve Kurgu: Kolektif Çalışma
Mekan: Maya Sahnesi
İstiklal Cad. Halep Pasajı (Atlas Pasajı karşısı) Kat: 2 Beyoğlu
Telefon: 0 212 252 74 52
Bilet Fiyatları: Tam: 20 TL/ Öğrenci: 10 TL
TARİH: 21 NİSAN 2011
SAAT: 20.30
YER: MAYA SAHNESİ
ŞEHİR: İSTANBUL / AVRUPA
Sayfa 11
TİLT
'Her türlü ihtimali düşünüyorsun… Ölümün her türünü hayal ettiğini sanıyorsun… Bir yerlerde araba
çarpabilir, banyoda ayağı kayıp düşer ve ölür… Çok içki içtiği bir gün uyur ve uyanamaz… Kanserden
ölebilir ya da kalp krizinden veya başka bir hastalıktan… Ama bu, bu aklına gelmiyor…
Beş ayrı
hikâyeden oluşan oyun; şehir hayatının kaotik hızı, ölümle yaşam arasında sıkışmış gerçekliklerimiz,
o kadar içimizde olmasına rağmen o kadar dışımızda kalan başkalarının hayatını konu alır. Oyunda
genel tema; toplumsal yaşamda yalıtılmış ve yalnızlaştırılmış bireylerin sistem karşısında yaşadıkları
güvensizlik, çaresizlik, amaçsızlık ve güçsüzlüktür.
Tek Perde/60 dakika
Yazan: Ebru N. Celkan
Yöneten: Aslıhan Erguvan
Oyuncular: Levent Can, Beyza Hüseyinoğlu, Fehmi Karaarslan, Sezgi Mengi, Cem Bayurgil, Mine Tugay, Murat Garibağaoğlu, Şerif Sezer, Murat Mahmutyazıcıoğlu
Mekan: Maya Sahnesi
İstiklal Cad. Halep Pasajı (Atlas Pasajı karşısı) Kat: 2 Beyoğlu
Telefon: 0 212 252 74 52
Bilet Fiyatları: Tam: 25 TL/ Öğrenci: 15 TL
TARİH: 24 NİSAN 2011
SAAT : 19.30
YER : MAYA SAHNESİ
ŞEHİR: İSTANBUL AVRUPA
NASREDDİN HOCA
Nasreddin Hoca, ülkemizde yaşayan insanının pratik zekâsını, espri anlayışını, hazır cevaplığını kısaca aklının işleyiş yollarını temsil eden keyifli bir halk kahramanı. Tiyatronun, edebiyatın, mizahın
mutfağında çalışanlar için ise tükenmez bir esin kaynağı. Buna rağmen Nasreddin Hoca, var olan geleneksel söylemden modern söyleme taşınamadı. Hoca, günümüz sanatının penceresinden yalnızca
bir siluet olarak görünüyor. Hoca'mızı aynamıza yansıtıp bilmeliyiz ki bilmeyenlere anlatabilelim hikâyelerini...
Işıl Kasapoğlu, cebinde aynası ile işe koyulduğunda seksenli yılların ortasıydı. Oyun, Karina
Cheres'in yarattığı kuklalar ve sahne tasarımıyla bütün dünyada yankı buldu. Başta Fransa olmak
üzere Avrupa'da çeşitli kentlerde ve uluslararası festivallerde yaklaşık beş yüz kez oynandı
Nasreddin Hoca.
Tek Perde/55 dakika
Yazan ve Yöneten: Işıl Kasapoğlu
Kukla, Dekor Tasarımı ve Uygulama: Karina Cheres
Oyuncular: Serkan Keskin, Öyküm Elif Erdoğan, Zinnure Türe, Yavuz Pekman
Mekan: Maya Sahnesi
İstiklal Cad. Halep Pasajı (Atlas Pasajı karşısı) Kat: 2 Beyoğlu
Telefon: 0 212 252 74 52
Bilet Fiyatları: 15 TL
TARİH: 16- 23 NİSAN 2011
SAAT: 13.30
YER: MAYA SAHNESİ
ŞEHİR: İSTANBUL - AVRUPA
Sayfa 12
SİNEMA
SCREAM 4 (ÇIĞLIK 4 )
90'ların sonunda korku janrını yeniden hareketlendiren ve
'bol göndermeli korku' modasını yaratan Çığlık serisi, ikinci
üçlemenin ilk halkasıyla yakında bizlerle olacak...
Bundan 10 yıl önce en son Çığlık 3’te karşımıza çıkan Hayalet Maskeli Katil geri
dönüyor. Serinin ilk üçlemesinin yönetmeni Wes Craven koltuğundaki yerini tekrar alıyor, senarist Kevin Williamson da ona eşlik ediyor. Geçen bu zamanda
Kevin Williamson ’ın The Vampire Diaries’e imza attığı takipçilerin dikkatinden
kaçmamıştır.
Kastta büyük bir değişiklik olmasını istemeyen yapımcılar Neve Campbell, David
Arquette ve Courteney Cox ile yeniden anlaştı. Geçen zaman içinde karakterlerin hayatlarında değişiklikler ve gelişmeler olmuştur. Sydney, kişisel gelişim yazarı
olmuş, imza günleri için bir tura çıkmıştır. Gale ve Dewey artık evli bir çifttir. Çığlık 4’ün hikâyesi de bu üç ana karakter çevresinde belirlenecektir.
Gösterim : 15 nisan 2011
UNKNOWN (KİMLİKSİZ)
Dr. Martin Harris (Liam Neeson) Berlin’de geçirdiği bir araba kazasından sonra
kendine geldiğinde birdenbire karısının (January Jones) kendisini tanımadığı ve
başka bir adamın da (Aidan Quinn) kendisinin yerine geçtiğini fark eder. Resmi
olarak kimse ona inanmamaktadır ve kimliği belirsiz suikastçılar tarafından takip
edilmektedir. Birdenbire kendini, başka bir ülkede yanlız, yorgun ve kaçak durumunda bulur.
Beklenmedik bir şekilde ona tek yardım eden kişi Ally (Diane Kruger) sayesinde bu
durumdan kurtulmak için uğraşır. Ancak, gerçeği ortaya çıkartmak ve kimliğini
geri kazanmak için kendisini ne kadar zorlayabileceğini ve ne kadar ileri gidebileceğini bilmez
Gösterim : 22 nisan 2011
SUSANNE BIER (DAHA İYİ BİR DÜNYADA)
Dean ve Cindy’nin evlilikleri büyük bir başarısızlığa uğramıştır. Hayatlarının bu trajik sürecinde çift, gençlik yıllarına ve birbirlerine aşık oldukları zamanları hatırlamaya çalışırlar. Film zıt kavramları karşı karşıya getiriyor; sevgi nefrete, geçmiş
günümüze, hayal gerçeğe, gençlik yaşlılığa, erkek kadına karşı geliyor.
Yönetmen Susanne Bier'e bu dramda bir kez daha senaryo yazarı Andres Thomas
Jensen eşlik ediyor. Filmin En İyi Yabancı film dalında Oscar kazandığını da hatırlatalım...
Gösterim : 22 nisan 2011
Sayfa 13