PAMUKLU MAMÜLLERİN JET`LERDE BOYANMASI Çektirme

Transkript

PAMUKLU MAMÜLLERİN JET`LERDE BOYANMASI Çektirme
PAMUKLU MAMÜLLERİN JET’LERDE BOYANMASI
Çektirme metoduna göre boyama, tekstil mamülünün uzun flotte oranlarında
(1:10 gibi), uzunca bir süre boyanması demektir.
Çektirme metoduna göre boyama üç adımda gerçekleştirilir.
1- Boyarmaddenin lifler tarafından alınması (tuz ile),
2- Boyarmaddenin liflere fiksajı (soda, kostik, v.b. ile),
3- Fikse olmamış boyarmaddenin uzaklaştırılması (yıkama ile).
Boyama işlemi; kullanılan boyarmadde türüne ve boyama yöntemine göre
değişmekle birlikte ortalama 60-80°C’de, bazik ortamda yapılır.
Ortamın bazikliği, selülozun (pamuk, viskon, floş, v.b.) reaksiyona girebilmesi
ve boyarmaddenin reaktifleşmesi için gereklidir ve pH=8-12 olacak şekilde soda,
kostik veya sodyumbikarbonat gibi maddelerle ayarlanır.
Tuz; boyarmaddenin liflere karşı ilgisini arttırarak, boyarmadde ve lif
arasındaki bağların olşumunu sağlar.
Soda ve kostik gibi alkalilerin ilavesi, pamuklu mamüllerin boyanması için
gerekli bazik ortamın (pH=8-12) oluşmasını sağlar.
Boyamada tuz ve alkalilerin dışında kullanılan maddeler; materyalin daha hızlı
ıslanmasını sağlayan, kayganlaştırıcı etkileri nedeniyle kırık izlerinin önlenmesine de
katkıda bulunan ıslatıcılar, köpük olşumunu engellemek için köpük önleyiciler,
düzgün bir boyama eldesi için boyarmaddelerin kumaş yüzeyine eşit miktarda
dağılmalarını sağlayan kırık önleyiciler kullanılabilir.
Tuz olarak; glauber tuzu yada sofra tuzu kullanılır. Sofra tuzunun, glauber
tuzuna göre bulunabilirliği, fiyatı dünyanın çeşitli yerlerinde değişiklik gösterir. Yapılan
seçimde bu dikkate alınmalıdır. Sofra tuzu, glauber tuzuna göre belirgin derecede
daha çözünebilir ve suda çözünmesi daha kolaydır. Deniz suyunun buharlaştırılması
ile elde edilen deniz tuzu, yüksek oranda magnezyum ve kalsiyum tuzları
içerdiğinden kullanımından kaçınılmalıdır. Aksi takdirde bu iyonlar ortamdaki kostik
veya soda ile birleşerek, sert çökeltiler halinde kumaşın yüzeyine çökerler. Ayrıca bu
çökeltiler akıntıya karışarak, ciddi filtrasyon problemleri yaratırlar.
Boyama esnasında mutlaka yumuşak su kullanılmalıdır. Sert suyun yapısında
bulunan iyonlar, deniz tuzunun kullanılmasıyla meydana gelen problemlere benzer
problemler oluştururlar. Bu nedenle kullanılan boyama suyunun sertliğine göre ihtiyaç
duyulması durumunda, flotteye iyon tutucular da ilave edilebilir.
Boyamadan sonra, fikse olmamış boyarmaddelerin ve diğer yabancı
maddelerin ard işlemlerle, iyi bir şekilde mamülden uzaklaştırılması gerekir.
Boyamadan sonra, fikse olmamış boyarmaddelerin yeniden fiksajını sağlamak,
boyama haslıklarını yükseltmek ve daha koyu tonlarda boyama yapabilmek için
fiksatörler kullanılabilir. Reaktif boyarmaddelerle boyamada elde edilen yaş
haslıklar, büyük ölçüde ard işlemlerin başarısına bağlıdır.
Boyama bitiminde fikse olmamış boyarmade, materyalden sabunlamak ve
yıkamak suretiyle tamamen uzaklaştırılmalıdır. Ancak bu şekilde, yıkama haslığı iyi
olan ve boyası akmayan bir boyama eldesi mümkündür.
Pamuktan farklı olarak, viskon ve floş elyafı daha hassas yapıdadır, yaş
mukavemetleri düşüktür ve sulu çözeltilerde daha fazla şişerler. Mekanik zorlamalarla
karşılaşmamalıdır. Bu nedenle, gerilimin fazla olduğu makineler uygun değildir.
Burada önleyici bir faktör olarak, flotteye yumuşatıcı ilavesi yararlıdır. Bu, kumaşın
mekanik zorlamalara hassasiyetini azalttığı gibi kumaşın tuşesini güzelleştirir.
Alkalilere dayanımı pamuktaki kadar yüksek olmadığı için, boyamada alkalilerle
çalışılmasında konsantrasyonlar daha düşük tutulmalıdır. Viskon ve floş, pamuğa göre
% 20-30 daha koyu boyanırlar. Bu yüzdendir ki, piyasada kömür siyahı olarak
bilinen renk, viskon ve floş haricinde hiçbir elyaftan alınamaz.